Mart 2009 Yerel Yönetim Seçimlerinde Seçilen Belediye Baükanlarõna
MESAJIM VAR! Türkiye·de Sivil Toplumun Desteklenmesi: Katõlõmcõ Demokrasi úçin Yerel Hareket Programõ Aralõk 2008/Mayõs 2009 Ankara
Gündem: Çocuk! Çocuk Haklarõnõ Tanõtma, Yaygõnlaütõrma, Uygulama ve Uygulamalarõ úzleme Derneùi Birleümiü Milletler Çocuklarõ Haklarõ Sözleümesi·nin toplumda yaygõnlaümasõnõ ve benimsenmesini saùlayarak, evrensel bir insan haklarõ kültürünü geliütirmek ve yaygõnlaütõrmak amacõyla çalõümalarõnõ sürdüren bir sivil toplum kuruluüudur.
Bandrol Uygulamasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkındaki Yönetmeliğin 5. maddesinin ikinci fıkrası çerçevesinde Bandrol taşıması zorunlu değildir. Bu kitaptaki görüşler Gündem: Çocuk! Çocuk Haklarını Tanıtma, Yaygınlaştırma, Uygulama ve Uygulamaları İzleme Derneği tarafından yürütülen Mesajım Var Projesinin ürünleridir. Alıntı belirtmek koşulu ile kitapta geçen yazılardan yararlanılabilinir. Ancak her türlü çoğaltma izne bağlıdır.
Gündem: Çocuk! Çocuk Haklarını Tanıtma, Yaygınlaştırma, Uygulama ve Uygulamaları İzleme Derneği Yayınları: 2 ISBN: 978-975-499-490-2 Mesajım Var! 2009 Mayıs, Ankara Yayın Kurulu Celal Musaoğlu, Emrah Kırımsoy, Esin Koman, Ezgi Koman, Mehmet Onur Yılmaz, Pakize Melek Bulut Grafik Tasarım Pelin Güclü - Fulya Koçak Basım Ankamat Matbaacılık Sanayi Limited Şirket 1. Baskı: Ankara - Mayıs, 2009 İsteme Adresi: Gündem: Çocuk! Çocuk Haklarını Tanıtma, Yaygınlaştırma, Uygulama ve Uygulamaları İzleme Derneği İncesu Caddesi No: 10/3 Kolej/ Ankara Tel: 0 312 430 43 91/ 431 50 13/129- Faks: 0 312 430 26 22 E-posta: info@gundemcocuk.org Web: www.gundemcocuk.org
TEŞEKKÜR! Mesajım Var! Projesinin yapılandırılması ve yürütülmesi konusunda değerli katkılarını sunan; Gönüllü çalışma grubu üyelerinden Bilge Budak, Dilan Başer, Ebru Baysal, Emrah Kırımsoy, Erhan Kemal Özmen, Esin Koman, Ezgi Koman, Funda Koçak, Gözde Başer, Mehmet Onur Yılmaz, Nurettin Turan, Pakize Melek Bulut, Salih Onur Musaoğlu, Uğur Can Başer, Umut Koşan’a ve katkı veren diğer Gündem Çocuk Üyelerine, Kurumsal olarak destek veren; Altındağ Belediyesi Başkanı Veysel Tiryaki, Çankaya Belediyesi Başkanı Bülent Tanık, Keçiören Belediyesi Başkanı Mustafa Ak, Mamak Belediyesi Başkanı Mesut Akgül ve Yenimahalle Belediyesi Başkanı Fethi Yaşar’a ve tüm belediye çalışanlarına, TBMM Çocuk Hakları Izleme Komitesi Başkanı Cevdet Erdöl’e Özel Erken Başarı Koleji, Yıldırım Beyazıt İlköğretim Okulu, Halil Naci Mıhçıoğlu İlköğretim Okulu’na STGM’den Funda Küçükcan Yılmaz, Cengiz Çiftçi, Elifcan Karacan ve STGM çalışanlarına, Medya’dan Milliyet Gazetesi Ayşe Gökçe Susam ve Umut Koşan‘a ayrıca diğer medya çalışanlarına Teoman Tenikeci’ye, Kök Yayıncılık ve Çalışanlarına, Aylak Madam Kahve Evi’ne, Bütün Aillere ve Katılım Gösteren Tüm Çocuklara, Avrupa Komisyonu Türkiye Delegasyonu ve Merkezi Finans ve İhale Birimi’ne Teşekkür Ederiz… GÜNDEM: ÇOCUK! Çocuk Haklarını Tanıtma, Yaygınlaştırma, Uygulama ve Uygulamaları İzleme Derneği
m
es a jı m var!
BÖLÜM 1
ım j a s e m
r a v
!
SUNUŞ Bir süreç ya da bir durum içinde istençli ve eylemli olarak bir işi üstlenme ya da bir olayda etkin olma anlamına gelen katılım1(participation); bir insanın kendini geliştirmek için bir etkinliğe katılmasından, yaşadığı toplumun şarkılarını söylemesine, herhangi bir soruna dikkat çeken bir eyleme katılmasından seçimlerde oy kullanmasına kadar geniş bir yelpazede ‘ben de varım!’ demesine işaret eder. Bu, ‘kamu yaşamında yer almak’, ‘kamu yaşamının bir parçası’ olmaktır ve eğitim, çalışma yaşamı gibi ekonomik, sosyal ve kültürel alanlarda olduğu gibi, kişi hakları ve siyasal alanlarda da farklı düzeylerde gerçekleşir. Kişi hakları ve siyasal alanda katılım, bireyin karar süreçlerinde ve etkinliklerde yer alması, bu süreçlerde “etkili” olması ve karar mekanizmalarına, uygulama ve değerlendirme süreçlerine “etkin” müdahalelerde bulunmasıdır. Bireyin, kendini gerçekleştirmesi ve bir ‘insan’ olarak olanaklarını kullanabilmesi ve için hem önemli bir araç, hem de temel bir hak olan katılım; yurttaşlık, ulus, ırk, etnik köken, dil, cinsiyet, cinsel yönelim, yetenek veya diğer özellikler açısından ayrım gözetmeden, “tüm insanların sadece insan oldukları” için sahip olduğu temel haklardan biridir. Bu haklar insanın yaşına, gelişim dönemine göre değişmez. Her insan medeni, siyasi, ekonomik, sosyal ve kültürel hakların tümüne, aynı anda sahiptir ve bir hakkın gerçekleşmesi, bir diğerinin ön koşulu haline getirilemez. İster yetişkin ister çocuk olsun, her insanın sadece insan olduğu için hakları vardır! Nitekim çocukken haklarının gerektirdiği olanaklara sahip olamayan bir bireyin kendini tam olarak gerçekleştirmesi mümkün değildir. Dolayısıyla her bireyin, insan haklarının gerçekleşmesinin ön şartı, katılım hakkı da dahil olmak üzere tüm çocuk haklarının gerçekleşmesidir. Bu sebepledir ki çocuk hakları insan hakları kültürünün yapı taşıdır ve toplumsal temelde insan haklarının güvence altına alınması için öncelik taşır. İnsan haklarının güvence altına alınması konusunda da önemli mekanizmalardan biri, Devletler arası kuruluşlar tarafından oluşturulan uluslararası hukuk ve standartlardır. Katılım hakkına saygı gösterilmesi, korunması ve geliştirilmesi konusundaki uluslararası insan hakları standartları, başta “Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi” olmak üzere, Birleşmiş Milletler Medeni ve Siyasi Haklar Sözleşmesi ve Birleşmiş Milletler Ekonomik, Sosyal ve Kültürel Haklar Sözleşmesi’nde tanımlanmak1 Türk Dil Kurumu, Büyük Sözlük
ta ve uluslararası hukukun kuralları haline getirilmektedir. Ayrıca bu belgeleri referans alıp çocukları; sadece ‘çocuk’ olduğu için özel koruma gereken bir grup olarak tanımlayan, haklarının tam olarak gerçekleşmesi için ilkeleri belirleyen ve de çocuğun katılım hakkını özel olarak tanımlayan ilk uluslararası belge Birleşmiş Milletler Çocuk Haklarına dair Sözleşmedir. Çocuk katılımının özel olarak tanımlanmasının nedeni ise hakların aktif öznesi olan çocukların, gelişimlerinin özel bir evresinde olmaları, görüşlerinin nadiren dikkate alınması, hükümetlerin siyasal süreçlerinde –çoğunun- oy haklarının bulunmaması sebebiyle anlamlı bir rol oynayamamaları; yani çocukların katılımı konusundaki engellerin kaldırılması için özel bir çaba gösterilmesinin gerekmesidir.2 Uluslararası insan hakları standartlarında kişi hakları ve siyasal alanda çocuk katılımına dair; x Her bireyin doğrudan doğruya veya serbestçe seçilmiş temsilciler aracılığıyla, yaşadığı ülkenin kamu işleri yönetimine katılmak hakkına sahip olduğuna dikkat çekilir (İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi Madde 21). x Ayırım gözetmeksizin her yurttaşın doğrudan doğruya ya da özgürce seçilmiş temsilciler aracılığıyla kamu yönetimine katılma; genel ve eşit oya dayalı ve seçmenlerin özgür isteminin yansımasını sağlayacak biçimde gizli oyla yapılan gerçek ve dönemsel seçimlerde oy verme ve seçilme; genel eşitlik koşullarına göre ülkesinin kamu hizmetlerine girme hak ve fırsatına sahip olduğu belirtilir (Birleşmiş Milletler Kişi Hakları ve Siyasal Haklar Uluslararası Sözleşmesi, Madde 25). x Her çocuğun kendisini ilgilendiren herhangi bir konu ya da işlem sırasında görüşlerini serbestçe ifade etme, görüşlerinin dikkate alınmasını isteme ve katılma hakkına sahip olduğu vurgulanır (Birleşmiş Milletler Çocuk Haklarına dair Sözleşme, Madde 12). Katılım hakkı doğrudan çocukları, temel insan haklarına ve kendilerine özgü düşünce ve duygulara sahip bireyler olarak tanımlar. Çocuğa, kendisini doğrudan veya dolaylı etkileyen bütün konularda görüşünü belirtebilecek, eksiksiz ve yetkin bir birey olarak saygı göstermek ve katılımını sağlamak anlamına gelir. Çocuk katılımını ilk kez tanımlayan Birleşmiş Milletler Çocuk Haklarına dair Sözleşme’de katılım hakkı (Madde 12), çocuğun yaşama ve gelişmesi (Madde 6), hiçbir çocuğa ayrım gözetmeme (Madde 2) ve çocuğun yüksek yararını gözetme (Madde 2 Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Komitesi, Otuz birinci oturum (2002), 2 No’lu Genel Yorum: Çocuk haklarının korunması ve geliştirilmesinde bağımsız ulusal insan hakları kurumlarının rolü
5
Mesajım Var!
3) ilkeleri gibi sözleşmenin hem temel ilkelerinden biri, hem de tüm hakları kapsayan bir özelliği olması nedeniyle ‘şemsiye’ haklardan biri olarak ele alınır. Sözleşme3, çocukların kendilerini ilgilendiren konularda etkin ve etkili olarak görüşlerini ifade etmelerini sağlamaları ve katılımları önündeki engellerin kaldırılmasına özel önem verilmesini öne çıkarır. Bu, sorumluluk sahiplerinin özel bir çaba göstermesini gerektiği anlamına gelir. Çocuk Hakları Komitesi, 12. maddenin, Birleşmiş Milletler Çocuk Haklarına dair Sözleşme’nin uygulanmasına ve diğer bütün maddelerin yorumlanmasına ilişkin olarak her bakımdan temel önem taşıyan bir madde olduğunu vurgular. Devletlerin, belirli bir görüş oluşturma yeteneğine sahip her çocuğun, kendisini ilgilendiren bütün konularda görüşlerini serbestçe ifade edebilmesi ve yaşı ve olgunluk derecesine göre her çocuğun görüşüne gereken önemin verilmesi konusunda duyarlı olunması ve imkan yaratılması gerektiğini belirtir. 12. maddenin uygulanması konusu Komite tarafından sürekli gündemde tutulmakta ve kimi geleneksel uygulamalar, kültürel değerler ve tutumlar bu yolda engel olarak tanımlanmaktadır. Katılım hakkı, Sözleşmede çocuğun görüşlerini ifade etme özgürlüğü (madde 13), düşünce, din ve vicdan özgürlüğü (madde 14) ve dernek kurma özgürlüğü (madde 15) ile ilgili maddelerle desteklenmektedir. Ayrıca sadece Birleşmiş Milletler Çocuk Haklarına dair Sözleşme’de değil, Çocuk Haklarının Kullanılmasına ilişkin Avrupa Sözleşmesi de çocukların kendilerini ilgilendiren konularda görüşlerinin alınmasını, kendilerini ilgilendiren her konuda bilgi edinmelerini vurgulamaktadır. Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Komitesi çocuğun katılım hakkının sağlanması için; bazı öncelikli ortamlar belirlemiştir. Bu ortamlar “genel politikaların belirlenmesi”, “aile”, “çevrenin korunması ve sürdürülebilirlik konuları”, “okul” ve “medya”dır. Bu kitap, çocukların ailede, okulda, sokakta, politikada yani aslında yaşamın her alanında demokrasinin ve insan haklarının temel prensiplerine göre yaşamını sürdürmezse, ileriki yaşantısında bu kavramlara göre yaşamalarının mümkün olmayacağı düşüncesinden hareketle, çocukların kendilerini ilgilendiren konularda görüş ve önerilerini almayı ve onların toplumsal yaşama aktif olarak katılmalarına destek olmayı hedefleyen “Mesajım Var!” projesinin bir ürünüdür. Proje, çocukların toplumsal yaşamda birer ‘hak sahibi’ birey olarak yer almalarına; onların karar 3 Birleşmiş Milletler Çocuk Haklarına dair Sözleşme, 1989 yılında Birleşmiş Milletler Genel Kurulu tarafından kabul edilmiş, Türkiye tarafından 1994 yılında onaylanmış ve 1995 yılında Resmi Gazete’de yayımlayarak yürürlüğe sokulmuştur. Mesajım Var!
6
süreçlerine, etkinliklerine dahil ve “etkili” olmalarına, dolayısıyla çocukların insan haklarının gerçekleşmesinin yanı sıra onların kendilerini ilgilendiren tüm süreçlere katılımını sağlayarak demokrasi kültürünün güçlenmesine katkıda bulunmak amaçlanmıştır. Ayrıca Mesajım Var! etkinlikleri ile çocukların kendilerini ilgilendiren konularda görüşlerini ifade etmeleri, başta belediyeler olmak üzere yerel yönetim politika ve programlarında çocuk haklarına saygı gösterilmesi, korunması ve geliştirilmesi konusunda iyileştirilmesine ve böylece demokrasi kültürünün gelişmesine katkı sağlanması hedeflenmiştir. Proje, Gündem Çocuk: Çocuk Haklarının Tanıtılması, Yaygınlaştırılması, Uygulanması ve Uygulamaların İzlenmesi Derneği koordinasyonunda ve büyük ölçüde Avrupa Komisyonu Türkiye Delegasyonunun maddi desteğiyle yürütülmüştür. Projenin gerçekleşmesinde Altındağ Belediyesi, Çankaya Belediyesi, Keçiören Belediyesi, Mamak Belediyesi ve Yenimahalle Belediyesi ile işbirliği yapılmıştır. Kitapta öncelikle, Mesajım Var! çalışmasını gönüllü olarak yürüten yetişkinler ve çocuklar adına kaleme alınan bilgilendirme, proje sürecinde çocukların yerel yönetimlerle ilgili görüşleri, önerileri ve taleplerinden bazı örnekler ile çalışmalarda çocuk katılımının nasıl uygulandığına dair izlenen yöntem aktarılmıştır. Mesajım Var! projesinin, çocukların görüş ve önerilerini başta belediyeler olmak üzere Türkiye’deki tüm yerel yönetimlere ve çocuk haklarının yaşama geçirilmesinden sorumlu olan başta Devlet olmak üzere tüm resmi, akademik, özel kurumlara, sivil toplum kuruluşlarına, medyaya ve çocuk hakları aktivistlerine yol gösterici örnek bir çalışma olacağını ümit ediyor ve Mesajım Var! projesinin oluşturulmasına, uygulanmasına ve geliştirilmesine katkı veren başta çocuklar olmak üzere çalışmanın çeşitli aşamalarına destek veren tüm kurum ve kuruluşlara teşekkürü borç biliyoruz. Çocuğun katılım hakkının tam olarak hayata geçmesi için, yetişkinlerin çocukların potansiyellerine inanmaları, onları bağımsız bir birey olarak görmeleri ve onlara güven duymaları dileğiyle… Gündem: Çocuk! Çocuk Haklarını Tanıtma, Yaygınlaştırma, Uygulama ve Uygulamaları İzleme Derneği Yönetim Kurulu Celal Musaoğlu, Emrah Kırımsoy, Esin Koman, Ezgi Koman, M. Onur Yılmaz
MESAJIM VAR PROJESİ! Türkiye çocuk haklarını insan haklarına dayanarak korunmasını belgeleyen BM Çocuk Haklarına dair Sözleşmeyi (BM ÇHS) 29-30 Eylül 1990 tarihinde Birleşmiş Milletler Genel Merkezi’nde düzenlenen Dünya Çocukları Zirvesi’nde imzalamış, 17. 29. ve 30. maddelerine itiraz kaydıyla çekince koyarak 9 Eylül 1994 tarihinde onaylamıştır. 27 Ocak 1995 tarih ve 22184 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanan 4058 sayılı Kanunla onaylanmış olan bu Sözleşme o tarihten bu yana ulusal hukuki bir belge niteliğindedir. BM ÇHS’yi kabul etmesine karşın Türkiye’de çocukların yaşama ve gelişme, çocuğun yüksek yararı, ayırımcılık gözetmeme ve katılım hakları birçok alanda ihlal edilmektedir. Çocuğun katılım hakkına ilişkin gerçekleşen ihlaller bu ihlallerin başında gelmektedir. Demokrasinin ve insan haklarının temel prensipleri arasında da yer alan katılım hakkı çocuklar açısından ne yazık ki yeterince yaşama geçirilmemekte, çocukların görüşleri, önerileri, eleştirileri yeteri kadar kamusal alanlara yansıtılmamaktadır. Çocuklar tüm toplumda “gelecek nesil” olmaktan öteye geçememekte, şimdiki zamanın birer bireyi ve yurttaşı olarak görülmemekte çoğu zaman araçsallaştırılmaktadır. Bu durum; geleneksel yaklaşımlardan, toplumun hak temelli bakış açısına ve bilgisine sahip olmayışından ve çocuklara yönelik hizmet veren kişi ve kurumların çocukların potansiyellerine inanmamalarında ya da bu konuda cesaret gösterememelerinden kaynaklanmaktadır. Türkiye’nin 27 milyonluk çocuk nüfusu pek çok ülkenin nüfusundan kat kat fazladır. Buna karşın ağır aksak yürüyen eğitim siteminin dışında çocuk hiçbir hizmet alanının ya da düzenlemenin önceliği olarak yer alamamakta, çocuk ne haklarıyla ne de varlığıyla birey olarak kabul edilmemektedir. Bu yok sayma çocuğa ilişkin sorunların doğru algılanmasını ve bu sorunların çözümünü güçleştirmektedir.
Toplumun genelinde var olan bu anlayış kendini ulusal ve yerel yönetim süreçlerinde de göstermektedir. Ulusal ölçekte gerçekleşen siyasette çocuğa ilişkin uygulamalarda sorun odaklı yaklaşım yaygın olup, sorun kendini göstermeden onu algılamaya ya da ortaya çıkmasını engellemeye yönelik bütünlüklü bir çaba bulunmamaktadır. Yerel yönetimlere bakıldığında da aynı durum göze çarpmaktadır. Yerel yönetimler kendilerini çocukla hemen hemen hiç ilişkili görmemektedir. Yerel uygulamalarda çocuğu haklarıyla ve varlığıyla tanıyan ve önemseyen, ona değer veren bir yaklaşımın eksikliği mevcuttur. Çocuklar kendileri düşünülmeden kurulmuş kentlerde, kendilerini önemsemeyen bir sistemin içinde büyümeye ve kendilerini gerçekleştirmeye çalışmaktadır. İyi niyetli pek çok çaba küçük iyileşmeler sağlasa da bütünlüklü yaklaşımın eksikliği ile sorunların çözümüne ulaşmada yetersiz kalmaktadır. Oysa çocuğun insan olarak sahip olduğu potansiyelini tam olarak gerçekleştirmesi için kendini ilgilendiren konularda görüşlerini ifade etmesi ve karar mekanizmalarını etkilemesi gerekmektedir. Bu nedenle Gündem Çocuk Derneği olarak toplumsal yaşamda göz ardı edilen çocukların, kendi görüşlerini ifade etmelerine olanak sağlamak ve kendilerini ilgilendiren konularda katılım haklarını kullanabilmelerini güçlendirmek amacıyla Avrupa Komisyonu Türkiye Delegasyonu ve Merkezi Finans ve İhale Birimi desteğiyle “Mesajım Var!” projesini 2008 Aralık-2009 Mayıs tarihleri arasında gerçekleştirdik. Proje BM Çocuk Hakları Sözleşmesi’nin ve demokrasinin önemli ilkelerinden birisi olan katılımcı savunuculuk yaklaşımıyla çocukların, haklarına erişimleri önündeki engelleri görünür kılmak ve ilgili aktörlerde bilinç oluşturmayı hedeflemektedir. Ayrıca çocuk haklarına saygı gösterilmesi, çocukların haklarının korunması ve geliştirilmesi konusunda kamu politikalarında sistematik ve olumlu değişimler gerçekleştirmeye yönelik olarak; 7
Mesajım Var!
çocukların kendilerini ilgilendiren konulardaki karar süreçlerine dahil olmalarını sağlamaya, karar alma mekanizmalarını katılımcı hale getirmeye, böylelikle kamusal alanın ve yurttaşlığın kapsamını genişletmeye bu alanda çocukların varlığını vurgulamaya katkıda bulunmayı amaçlamaktadır. Çocukların çocuk hakları hakkındaki görüşlerini ve taleplerini ifade etme olanağının sağlanmasını, bu olanağın geniş ve etkin bir şekilde duyurularak çocukların bu olanağı kullanmalarının teşvik edilmesini ve gelen görüşlerin derlenerek yine çocuklar ile birlikte ilgililerle ve kamuoyu ile yaygın olarak paylaşılmasını amaçlamaktadır. Projenin her aşaması daha sonra başka yerlerde uygulanabilirliğini sağlayacak bir model olacağı kaygısı ile ve buna olanak sağlayacak ayrıntıda kurgulanmıştır. Projede çocukların çevrelerinde olan biten olaylar hakkında görüşlerini ifade edebilmelerine, haklarının korunması ve geliştirilmesi konularında düşünce geliştirebilmelerine fırsat yaratılmasını sağlayarak; çocukların toplumsal yaşama katılımlarını arttırmayı, başka bir ifadeyle onların doğrudan sivil katılımlarını teşvik etmek amaçlanmıştır. Ayrıca çocuklarla çalışan kişi ve kurumlar bünyesinde, çocuk katılımı konusunda bilinç ve duyarlılığın artmasıyla çocukların karar mekanizmalarını etkileme gücünün artırılması hedeflenmiştir. Bunun yanı sıra proje tüm etkinlikleriyle demokrasi kültürünün gelişmesine ve çocuk katılımı önündeki engellerin kaldırılmasına yönelik benzer projelerin yapılandırılmasının önünü açacak bir model çalışmasını da ortaya koymaya çalışmıştır. Son olarak ve projenin beklenen en genel etkisi ise toplumun çocuklara hakları olan “söz hakkı” verildiğinde kendileriyle ilgili konularda ne derece yapıcı ve üretici olabileceklerini görülmesiydi. Projenin uygulandığı ve duyurulduğu yerlerde çocuk haklarının ne olduğu ve bu hakların çocukların yaşamındaki öneminin ne olduğunun çocukların ağzından anlatılması ve bu yolla çocuk hakları konusunda bilinç artışı beklenmiştir. Bu doğrultuda öncelikli olarak çocukların kendilerini ilgilendiren konularda görüşlerini ve önerilerini toplamak ve toplanan görüş ve önerileri yaygınlaştırılmak amaçlanmıştır. Ayrıca bu verilerin çocuk hakları açısından kullanılabilir olmasını sağlayacak olan ilgili kişi ve kurumların harekete geçirilmesine katkıda bulunmak da amaçlanmıştır. Mesajım Var!
8
Projeden beklentilerimiz ise; çalışmaya doğrudan katılan çocukların, kişisel ve sosyal gelişimine destek olmak ve sahip oldukları haklarının farkına varmalarını, bu hakları talep etmelerini, kendilerini ilgilendiren konularda görüşlerini ifade etmelerini sağlamak ve çocuklar tarafından oluşturulan görüşlerin akranlarına örnek teşkil etmesine katkıda bulunmak olmuştur. Projenin etkinlikleri birkaç aşamada gerçekleşmiştir. Bu aşamalar çocukların kolaylıkla dahil olabileceği ve bu aşamaları yetişkinlerle beraber yürütebileceği şekilde planlanmıştır. Projenin ilk etkinlikleri çocukların, insan hakları ve çocuk haklarına saygı gösterilmesi, korunması ve geliştirilmesi konusundaki görüşlerinin toplanmasıdır. Bu aşama görüş toplanacak konunun ve muhatabının belirlenmesi ve kullanılacak yöntemin çocuklarla birlikte yapılandırılması üzerine kurgulanmıştır. Birinci aşama etkinliğinde gönüllü bir Proje Çalışma Grubu oluşturulmuştur. Bu çalışma grubu beş çocuk ve üç yetişkinden meydana gelmektedir. Çalışma Grubu çocukların hangi konuda, kime görüş ve öneride bulanacağını belirlemiş projenin tüm çalışmalarını planlamıştır. Bu doğrultuda grubun yaptığı çalışmalar sonucunda toplanacak görüşlerin yeni seçilen belediye başkanlarına yönelik olması ve onlara iletilmesi kararına varılmıştır. Çalışma grubu bu aşamada etkinliklerde kullanılacak görsel malzemelerin üretilmesini planlanmıştır. Görüşlerin duyuru ve tanıtım etkinlikleri aracılığıyla posta kartı ve mektup yazma yöntemleriyle toplanmasına karar verilmiştir. İkinci etkinlik yaygınlaştırma çalışmalarıdır. Çalışmaya katılımın sağlanması ve duyurulması için afiş, broşür, el ilanı ve çocukların hazırladığı dövizlerle birlikte çocuklarında olduğu bir yürüyüş gerçekleştirilmiştir. Daha sonra katılımı sağlamak amacıyla kentin değişik yerlerinde “Serbest Kürsü Şenlikleri” düzenlenmiştir. Odaklanılan konu itibariyle beş ayrı ilçedeki yeni seçilen belediye başkanlarına yönelik mesajların toplanması için Çankaya, Altındağ, Keçiören, Mamak ve Yenimahalle Belediyelerinde şenlikler düzenlenmiştir. Şenlikler, Lobi Çalışmaları ve Kitap İlk şenlik 11 Nisan 2009 tarihinde Çankaya Belediyesi Kuğulu Park alanında gerçekleştirilmiştir. 18 Nisan 2009 tarihinde Yenimahalle Belediyesi Demetevler-Cemre Parkındaki ikinci şenliği 25 Nisan’da Devlet
Tiyatroları “Küçük Hanımlar Küçük Beyler” Uluslararası Çocuk Tiyatroları Festivali kapsamında yine Çankaya Belediyesi Kuğulu Park alanında yapılan üçüncü şenlik izlemiştir. 26 Nisan 2009 tarihinde Mamak Kültür Merkezi’nde dördüncü şenlik ve 2 Mayıs 2009 tarihinde ise Keçiören Belediyesi Saper Murat Türkmenbaşı Park alanında beşinci şenlik düzenlenmiştir. Altıncı ve son şenliğimizi Altındağ Belediyesi Ankara Kalesinde 16 mayıs 2009 tarihinde yaptık. Şenliklerde çocukların görüşleri posta kartı ve mektup yoluyla toplanmıştır. Bu şenliklerin yanı sıra görüşleri toplamak ve çocukların katılımını sağlamak için bazı ilköğretim okullarında çalışmalar yapılmıştır. Özel Erken Başarı Koleji, Yıldırım Beyazıt İlköğretim Okulu, bu okullara giderek derneğimizi ve projemizi tanıtma fırsatı yakalayarak çocukların görüşlerini toplanmıştır. Proje kapsamında savunuculuk çalışmaları önemli bir yer tutmaktadır. Çocukların talep ve görüşlerini ilgili kişi ve kurumlara iletilmesi ve bu yolla kamuoyunu ve ilgili kişi ve kurumların harekete geçirilmesine yönelik savunuculuk çalışmaları için birkaç yöntem kurgulanmıştır. Bunlardan ilki şu anda okuduğunuz, çocukların görüşlerinin ve model çalışmasının yer aldığı kitabın yayına hazırlanmasıydı. Diğeri ise çocuklarla beraber 30 Mayıs 2009 tarihinde düzenlenen basın toplantısı ve görüşlerin ilgili makamlara iletilmesi için yapılan lobi ziyaretleridir. Bu ziyaretler yukarıda sözü edilen beş ilçenin belediye başkanlarına, TBMM Çocuk Hakları İzleme Komitesi’ne, Çocuk ve Aileden Sorumlu Devlet Bakanı’na yapılmıştır. Ayrıca çocukların görüşlerini ve katılım modelini içeren bu kitap da ilgili kişi ve kurumlara, STK’lara, üniversitelere ve medyaya ulaştırılarak çocukların görüşlerinin kamuoyunda da yaygınlaşması sağlanacaktır.Ayrıca toplanan bütün görüşler ve kitap içeriği Proje kapsamında oluşturulan web sitesinde paylaşılacaktır. Yazının bu kısmına kadar daha çok projenin teknik bilgilerini sizlerle paylaştık. Projenin derneğimize, gönüllü çalışan yetişkinlerine ve çocuklara, ailelere, belediye başkanlarına - çalışanlarına, kamu kurumlarınaçalışanlarına, medya -medya çalışanlarına farklı farklı şekillerde etkileri olduğunu gözlemledik. Bu etkiler kimi zaman olumlu kimi zaman olumsuz oldu. Olumsuz ve anlaşılmaz geçen telefon konuşmalarının sonunda tatlıya bağlanarak işimizi daha keyifli hale getirmesi,
şenliklerde birebir karşı karşıya kaldığımız sorunlar ve üzüntülerimiz, nasıl çözeceğiz sorusunun altında kalışlarımız, beraber çalıştığımız çocuklara destek olmaya çalışırken onlardan aldığımız destekler bizlere yeni kazanımlar sağladığını fark ettik. Ama hepimiz bu sürecin içinde yer aldık. Beraber yürütülecek çalışmaların etkilerinin daha kalıcı ve çözümleyici olduğunu bu projede bir kez daha görebildik. Bir kez daha yetişkinler olarak kendimizi ve niyetimizi çocuklara anlatma fırsatı yakaladık. Bu fırsatı çocuklarla beraber oluşturduk. Bu beraberlikle çocukların kendilerini ifade etmelerinin ne kadar önemli olduğunu dokunduğumuz her insana anlatmaya çalıştık. Güldük, top oynadık, holyop çevirdik, yemek yedik, kızdık, yorulduk, yeni insanlar tanıdık. Yağmurda ıslandık, ağır koliler taşıdık ama hep beraber inandığımız ilkelerin gerçekleşebildiğini görerek umutlandık. Bu projeye gönüllü evet diyen, iş bölümü içinde yer alan küçük büyük fark etmez katkı sunan, yaptığımız çalışmayı önemseyerek bizi dinleyen bize inan herkese çok teşekkür ediyoruz. Çocuklara inancımız her geçen gün artarak büyüyor. Gündem: Çocuk! Derneği
9
Mesajım Var!
MESAJIM VAR PROJESİ! HAKKINDA Öncelikle süreç Gündem Çocuk Derneği’nin bizi bir projeye gönüllü grup olarak davet etmesiyle başladı. Biz eksi on sekiz medya grubu olarak bu daveti geri çevirmedik ve çoğumuz toplandık. Amacımız; bu toplantılarda çocukların için engel taşıyan ve onların düşüncelerini alabileceğimiz bir şenlik yapmaktı. Bu şenliğin bir konusu olması gerekiyordu ve nasıl yapılacağı tasarlanmamıştı. Biz gönüllü grup olarak çeşitli görüşlerde bulunduk. Ayrımcılık, çocuk istismarı, yerel seçimlerde çocuğun rolü vs. Önce ayrımcılıktan gitmeye karar verdik ama ucu kaçınca yerel seçimlerde çocuğun rolüne odaklanmaya karar verdik ve zamanının da yerel seçimler öncesi olması bize avantaj sağladı. Konumuzu seçmiştik. Bizi artık afiş dizaynı ve nerelerde şenlik yapabileceğimiz konusu ilgilendiriyordu.Belediyelerin bulunduğu semtlerde karar verdik ve afiş dizaynlarımızı bize gelen bir sürü dizayn arasından seçtik. Çankaya-Kuğulu Park, Yenimahalle - Cemre Parkı, Mamak - Mamak Kültür Merkezi, Keçiören - Saper Murat Türkmenbaşı Parkı, Altındağ-Kale İçi larında şenlikler düzenledik. Onlara kendi belirlediğimiz anket sorularını yönelttik ve isteklerini yazmalarını istedik. Bizim buradaki amacımız çocukların da yönetime katılması ve isteklerinin yerine gelmesiydi. Onur Musaoğlu Gönüllü Çalışma Grubu Üyesi
Mesajım Var!
10
11
Mesaj覺m Var!
m
es a jı m var!
BÖLÜM 2
ım j a s e m
r a v
!
ŞENLİKLERDE!.. Şenliklerimizden birisini de MKM yani Mamak Kültür Merkezinde yaptık. Gittiğimiz de bizi bir güvenlik görevlisi karşıladı.Önce bize MKM’nin tarihi ile ilgili bilgi verdi. Daha sonra bize stand açabileceğimiz yeri gösterdi. Her hafta orada tiyatro varmış. Ve ortalama 300 çocuk geliyormuş. Standı açıp beklemeye başladık. Bir süre sonra kalabalıklaşmaya başladı. Bizi gördüklerine şaşırdılar biraz. Sonuçta onlar tiyatro için gelmişlerdi. Merak edip soranlar oldu. Çocukların çoğu katılmak istemediler. Nedenini sorduğumu da “nasıl olsa bişey değişmeyecek, onlar yine kendi istediklerini yapacaklar” cevabını aldık. Bu bizi biraz üzdü. Ama bunun yanı sıra “bilet ne kadar” diye gelenler de oldu komik bir durumdu. Tiyatro bitiminde eskisinden daha çok ilgilenenler oldu. Bazen dışarı çıkıp içerde neler olduğunu anlattığımız oldu. Şenlik bittiğinde bizde yorulmuştuk ama deydi çünkü bir sürü çocuğun isteklerini öğrendik.
Günümüzün en önemli problemlerinden biri çocukların siyasetle uğraşan kişilere kendi sorunlarını iletmek isteyip iletilmemesi ve iletse bile fazla önemsenmemesidir. Bizim amacımız çocukların iletemedikleri isteklerini siyasetçilere iletmek, onlara çocuklarında sorunlarının olduğunu belirtmek ve çocuk haklarını sonuna kadar savunmaktır. Bunun için çocuklara kartpostallar ve anket soruları hazırladık ve büyük ilgi gördük. Çocuklar verdiğimiz anket sorularını ya da kartpostalları doldurduktan sonra istedikleri gibi resim yapıp verdiğimiz balonlarla oynadılar. Bunun için yaptığımız çalışmalardan bir tanesi de Kuğulu Parktaydı. Kuğulu Parkta çocukların büyük ilgi gösterip kendilerinin ve düşüncelerinin önemsendiğini görmesi ve katılımın çok olmasından dolayı mutlu oldum. Bence her çocuğun düşünceleri önemsenmelidir. Yaptığımız çalışmalarda çocukların haklarının, düşüncelerinin ve kendilerinin önemsendiğini ve onların küçük olmalarına rağmen ama büyük işler başarabildiğini hem kendilerine hem de bütün dünyaya göstermektir. Çalışmalarımıza devam edeceğiz.
Uğurcan Arslan Gönüllü Çalışma Grubu Üyesi
Dilan Başer Gönüllü Çalışma Grubu Üyesi
13
Mesajım Var!
Bülent TANIK Çankaya Belediye Başkanı r! a v mesajım
Birleşmiş Milletler Çocuk Haklarına Dair Sözleşme’de Çocuğun Katılım Hakkı Madde 12: Her çocuk kendisini ilgilendiren herhangi konu ya da işlem sırasında görüşlerini serbestçe ifade etme, görüşlerinin dikkate alınmasını isteme ve katılma hakkına sahiptir.
m
es a jı m var!
15
Mesaj覺m Var!
Mesaj覺m Var!
16
17
Mesaj覺m Var!
Mesaj覺m Var!
18
19
Mesaj覺m Var!
Mesaj覺m Var!
20
21
Mesaj覺m Var!
Mesaj覺m Var!
22
23
Mesaj覺m Var!
Mesaj覺m Var!
24
25
Mesaj覺m Var!
Fethi YAŞAR Yenimahalle Belediye Başkanı r! a v mesajım
Katılım, “kamu yaşamında yer almak” ve “kamu yaşamının bir parçası” olmaktır. Katılım bireylerin karar süreçlerinde ve etkinliklerinde yer alması, bu süreçlerde “etkili” olması, karar mekanizmalarını, uygulama ve değerlendirme süreçlerine “etkin” müdahalelerde bulunmasıdır.
m
es a jı m var!
27
Mesaj覺m Var!
Mesaj覺m Var!
28
29
Mesaj覺m Var!
Mesaj覺m Var!
30
31
Mesaj覺m Var!
Mesaj覺m Var!
32
33
Mesaj覺m Var!
Mesaj覺m Var!
34
35
Mesaj覺m Var!
Mesaj覺m Var!
36
37
Mesaj覺m Var!
Mesut AKGÜL Mamak Belediye Başkanı
r! a v mesajım
• Çocukların kendilerini ilgilendiren konularda karar süreçlerine katılmalarına ve karar mekanizmalarına dahil olmaları, • Çocukların toplumsal yaşama katılımlarını artırmak başka bir ifade ile çocukların doğrudan sivil katılımlarının teşvik edilmesi, • Çocukların toplumsal alanda var olan “yurttaşlık” alanının gündeme taşınması.
m
es a jı m var!
39
Mesaj覺m Var!
Mesaj覺m Var!
40
41
Mesaj覺m Var!
Mesaj覺m Var!
42
43
Mesaj覺m Var!
Mesaj覺m Var!
44
45
Mesaj覺m Var!
Mesaj覺m Var!
46
47
Mesaj覺m Var!
Mesaj覺m Var!
48
49
Mesaj覺m Var!
Mustafa AK Keçiören Belediye Başkanı
r! a v mesajım
Türkiye, BM Çocuk Haklarına Dair Sözleşmeyi 1990 yılında imzalamıştır. Sözleşme, 1994 yılında onaylanmış ve 1995 yılında resmi gazetede yayımlanarak yürürlüğe girmiştir. Sözleşmeye taraf olan devlet, çocukların haklarına saygı gösterilmesi hakların korunması ve geliştirilmesi konusunda taahhüt altına girer.
m
es a jı m var!
51
Mesaj覺m Var!
Mesaj覺m Var!
52
53
Mesaj覺m Var!
Mesaj覺m Var!
54
55
Mesaj覺m Var!
Mesaj覺m Var!
56
57
Mesaj覺m Var!
Mesaj覺m Var!
58
59
Mesaj覺m Var!
Mesaj覺m Var!
60
61
Mesaj覺m Var!
Veysel TİRYAKİ Altındağ Belediye Başkanı r! a v mesajım
Katılım, “çoğulculuk”, “insan hak ve özgürlükleri”, “hukukun üstünlüğü” ile birlikte demokrasinin temel prensiplerinden biridir.
m
es a jı m var!
63
Mesaj覺m Var!
Mesaj覺m Var!
64
65
Mesaj覺m Var!
Mesaj覺m Var!
66
67
Mesaj覺m Var!
Mesaj覺m Var!
68
69
Mesaj覺m Var!
Mesaj覺m Var!
70
71
Mesaj覺m Var!
Mesaj覺m Var!
72
73
Mesaj覺m Var!
m
es ajım var!
BÖLÜM 3
ım mesaj
! r va
MESAJIM VAR! ÇOCUKLARIN KATILIMI MODELİ Yola Çıkış Hikayemiz… Çocuklar İçin, Çocuklarla Beraber! Çocukların potansiyellerine güvenmek ve onların birer yurttaş olarak katılım haklarını gerektiği gibi kullanmalarını sağlamak, biz yetişkinler olarak görmemiz ve kabul etmemiz gereken çok önemli konulardan birisidir. Gündem Çocuk Derneği olarak çocuklarla çalışan, çocuklar için çocuklarla bir araya gelen ya da gelmek isteyen herkese Mesajım Var! projesiyle bir mesaj da biz iletmek istedik. Çocuğun katılım hakkının tam olarak hayata geçmesi için, yetişkinlerin çocukların potansiyellerine inanmaları, onları bağımsız bir birey olarak görmeleri ve onlara güven duymaları gerekir. Yetişkinler çocuklara inanmaz, onların potansiyellerine güven duymaz ve onları bağımsız birey olarak görmezse, “katılım hakkı” gerçekleşemez. Bu nedenle, çocuğun katılım hakkı hatta diğer haklardan biraz daha fazla olarak yetişkinler tarafından tamamen benimsenmeyi gerektirir. Çünkü çocuklar, yetişkinler tarafından kurgulanmış dünyada, yetişkinlerin yönettiği kurumlarla ve kurallarla yaşamlarını sürdürmektedir ve çocukların katılımı, anne-babalar, öğretmenler, akrabalar, komşular, yöneticiler ve diğer yetişkinler tarafından gerçekleşebilmektedir. Katılım, çocukların gelişimlerini sağlar ve bunu olumlu olarak destekler. Çocuklar, kendilerine her şeyin “sunulduğu” ve müdahale edemedikleri, değiştiremedikleri “pasif” oldukları ortamlarda ve durumlarda tam olarak gelişemezler. Gelişim, hem bireysel, hem de toplumsal bir süreçtir. Çocuklar katılım süreçlerinde, seçenekler arasından tercih yapma, karar verme, toplumsal duyarlılık geliştirme ve işbirliği yapma becerilerinin yanı sıra kendilerine güven kazanır, neleri yapabileceklerini görür ve sonraki adımları için bir içgörü edinirler. Ne yazık ki yetişkinler tarafından kurgulanan bu dünyada, çocuğa ilişkin genel yaklaşım, onların henüz yeterince büyümemiş, büyümesi gereken, korunmaya muhtaç, “eksik” kişiler olduğudur. Bu yaklaşım çocuğun katılımının önündeki en önemli engeldir. Bu engel, ancak toplumda ve bireylerde demokrasi ve insan hakları kültürünün benimsenmesi ve yaygınlaşmasıyla ortadan kalkacaktır.
Çocuğun katılım hakkının Çocuk Haklarına dair Sözleşmesinin çok önemli ilkelerinden bir tanesi olduğunu kabul ederek, bu ilkeyle diğer bütün hakların ne kadar ilişkili olduğunun bilincinde olarak; katılım hakkı, gerçek anlamda hayata geçmezse insanın birçok alanda eksik kalacağına ve diğer hakların gerçekleşmeyeceğine inanıyoruz! Dolayısıyla bu zamana kadar yaptığımız çalışmalardan elde ettiğimiz önemli noktaları da kendimize yol haritası olarak belirledik. Bunlara dayanarak yapılandırdığımız çalışmaların başarısını bu projede bir kez daha gördük. Bunları paylaşmanın da Gündem Çocuk Derneği olarak, bu konuyu ne kadar önemsediğimizi göstermeye yardımcı olacağına inanıyoruz. Mesajım Var! çalışmalarını yapılandırırken, planlarken her zaman olduğu gibi hem heyecanlı hem tedirgindik. Çünkü çocuklara beraber çalışmak göründüğü kadar kolay bir iş değil! Eminiz ki bu çocuklar için de geçerlidir. Bir çalışma gerçek bir beraberlik içinde yürütülecekse, yani çocukların katılımı, ‘anlamlı ve etkin’ bir katılım modeli üzerinden yürütülecekse; önemsenmesi gereken birçok noktanın bulunduğunun bilincindeydik. Benzer durumları, daha önce yaptığımız birçok çalışmada deneyimledik. Ancak çocuklarla beraber yapılan her yeni çalışmada deneyimler ve öğrenmeler asla bitmiyor. Her yeni grup, her yeni çalışma farklı kazanımlar sağlıyor. İlişikte aktarmaya çalıştığımız Mesajım Var! Çocukların Katılımı Modeli Uygulama Notları sürecin nasıl yürüdüğüne yönelik aktarımlarda bulunuyor. Ayrıca bu süreçte dikkate aldığımız kavram, konu veya durumlarla ilgili açıklamalar barındırıyor. Bu deneyimin gerek çocukların anlamlı ve etkin katılımına gerekse çocuk katılımı konusunda çalışan kişi ve kurumlara yol göstermesi ümidiyle… Esin Koman, Çocuk Gelişimi ve Eğitimcisi Proje Koordinatörü
75
Mesajım Var!
MESAJIM VAR! PROJESİ ÇOCUKLARIN KATILIMI MODELİ UYGULAMA NOTLARI Mesajım Var! Çocukların Katılımı Modeli, çocukların yerel yönetimlere ve özelde belediye başkanlarına ulaştırmak istedikleri görüş ve önerilerini ifade edecekleri ortamlar yaratıp, onları yani karar mekanizmalarını etkilemeye yönelik çalışmaları içeren bir model çalışmadır. Bilindiği gibi çocuk katılımı birçok şekilde, alanda ve boyutta yaşama geçer. Bu doğrultuda Mesajım Var! çalışmaları yetişkinler tarafından başlatılıp, çocukların katıldığı ve çocuklar tarafından yürütülen bir çalışmaya dönüştürüldü, yetişkinlerin bu çalışmadaki rolünün kolaylaştırıcı olarak kalmasına özen gösterildi. Modelin oluşturulmasında ve yürütülmesinde, çalışmanın koordinasyonunu sağlayan yetişkinler, öncelikle bir başlangıç noktası belirledi.
alındı. Bu doğrultuda “Eksi On Sekiz Medya Grubu” ve “Çocuk Dostu Belediye” çalışmalarında bir ara gelinen çocuklara proje kapsamında proje tanıtım toplantısına katılmalarına yönelik telefonla davet yapıldı. Bu davet aracılığı ile toplantıya katılan yedi çocuk ve gündem çocuk üyelerinden gönüllü olan dört yetişkin bir araya gelerek ilk toplantı yapıldı. İlgili toplantılara projenin görsel malzemelerini hazırlayacak olan gönüllü grafik tasarımcı da toplantılara davet edildi. Dolayısıyla projede belirtildiği gibi içinde en az 5 çocuğun 4 yetişkinin ve bir grafik tasarımcının bulunacağı 9+1 kişiden oluşan bir “gönüllü çalışma grubu” oluşturulması için bir dizi toplantı gerçekleştirildi. Oluşacak bu çalışma grubundan beklenen; projenin duyurulması ve çocukların görüşlerinin toplanması ile ilgili sürecin ayrıntılarının kurgulanması idi.
Başlangıç Noktası! Çocuklarla birlikte yürütülen hak temelli çalışmalar, bir iyi niyet veya eğlence aracı değildir. Bu nedenle ön hazırlıkları tamamlanmayan iyi yapılmamış bir çalışmanın çocukları ‘nesneleştirmekten’ öteye gitmeyeceği göz önünde tutulmalıdır. Dolayısıyla çocuklarla birlikte yürütülecek çalışmaların büyük bir titizlikle yapılandırılması ve tamamlanması gerekir. Çocuk katılımının hayata geçirilmesinde, öncelikle katılımın önündeki engellerin kaldırılması ve çalışmaları yürütecek olanların ‘sonuca değil sürece’ odaklanarak hazırlıklarını tamamlamaları gerekmektedir.
Çocuklarla Çalışırken Unutmayalım! * Her çocuk farklıdır, özeldir. Çocukların bireysel farklılıkları dikkate alınır ve onlara saygı gösterilir. Etkinlikler çocukların bireysel farklılıklarına uygun şekilde kurgulanır. Her çocuk farklı zamanda farklı tarzda ve farklı hızda gelişir: Her çocuk kalıtsal olarak taşıdığı genler ve çevresel etmenlerin bir araya gelmesiyle şekillenir ve bu nedenle çocuklar farklı yetenek, tercih ve eğilimlere sahiptir. Bu nedenle, farklılıklar dikkate alınarak etkinlikler çeşitlendirilir. Her çocuk kendisini kendine özgü bir şekilde ortaya koyar: Bireysel özelliklerinden dolayı çocuklar bildiklerini, düşündüklerini farklı şekillerde ortaya koyar. Çocukların kendi yöntemleriyle çalışması, onlara diğer çocuklarla ve kolaylaştırıcılarla iletişim kurma olanağı verir. Etkinlikler sırasında çocuklar arasında herhangi bir nedenden dolayı ayrımcılık yapılamaz: Etkinliklere katılmak, etkinliklerde kendini ifade etmek ve her türlü bilgiye ulaşmak bütün çocukların hakkıdır. Çocukların potansiyel güçlerine inanılır: Çocuklara ve gençlere yaşamlarını değiştirme gücüne sahip oldukları anlatılır, onlara bu yönde olanak sağlanır, yetki ve sorumluk verilir, onların potansiyel güçlerine inanılır. Etkinliklerde süreç sonuçtan daha önemlidir: Etkinliklerde hedeflenen sonuç kadar süreç de önemlidir. Bu süreçte hem kolaylaştırıcının hem de çocukların kazanımları olduğu kabul edilmelidir. Çocukların gönüllüğü temeldir: Çocukların etkinliklere katılımında gönüllü ve istekli olması temel şarttır.
Mesajım Var! Uygulama Aşamaları 1. Kurgulama ve Hazırlıklar Başlangıç noktasını temel alan yetişkinler, öncelikle Mesajım Var çalışmasının taslağını oluşturduktan sonra taslağı yazılı hale getirdi. Taslağın yaşama geçirilmesi konusunda kaynak yaratılmasıyla “Gündem Çocuk Derneği” yönetim kurulu üyelerinden dört üye ve yapılan davet ile katılım gösteren gönüllü üyelerle toplantılar yapıldı. Bu toplantılar ile yapılacak işlerin takvimi ve gönüllü çalışacak kişilerle iş bölümü belirlendi. Buna bağlı olarak yetişkinlerden oluşan bir proje uygulama ekibi oluşturuldu. Bu ekipte projenin yürütülmesinin sorumluluğunu alan gönüllü kişilerin yanı sıra, gönüllü editör ve gönüllü tasarımcı belirlendi. Ardından çalışma grubuna dahil olması planlanan çocuklarla iletişim yolları belirlendi. Çalışma grubunun oluşturulmasında Gündem Çocuk’un şimdiye kadarki çalışmalarına katılmış olan çocuklardan ve Gündem Çocuk Derneği gönüllü üyelerinden destek Mesajım Var!
76
Çocuklar ve yetişkinlerle bir araya gelinen toplantılarda tanışma ve kaynaşma oyunları ile çocukların motivasyonu ve ilgisi projeye çekilmeye çalışıldı. Ayrıca bu toplantıda çok önemli bir işlevi olan çocuklara, çocukların anlayacağı bir dille proje anlatılarak bu çalışma içinde yer alıp almayacakları soruldu. Katılan çocukların ve yetişkinlerin hepsi projenin öngördüğü çalışma grubunun içinde yer almayı kabul etmişlerdi. Kabul eden çocukların ailelerine proje tanıtım ve çalışma izin metni gönderildi. Çalışma izin metni ailelerden imzalı olarak geri alındı. Çalışmalarda çocuk merkezli bir yaklaşım benimsendi. Çocuk merkezli yaklaşım; çocukların bireysel özelliklerini dikkate alarak, onların yaratıcı ve eleştirel düşünme becerilerini desteklemek, üretmelerini sağlamak, “öğretmekten çok öğrenmeyi öğreten” ve çocukların bundan keyif almalarını sağlamak, üretken ve evrensel değerleri benimsemiş bireyler olmalarına destek olmak anlamına gelir. Yapılan toplantılarda, çocuklara ve yetişkin katılımcılara proje hakkında bilgi verildi. Çocukların gündemin de hangi konuların bulunduğu belirlendi. İletilmesi istenilen mesajların muhatapları belirlenmeye çalışıldı. Toplantılar çocuklar ve yetişkinlerle beraber sohbet ve fikir alışverişi şeklinde çocukların ve yetişkinlerin aklında olanları paylaşılması şeklinde yapılandırıldı. Çıkan görüşler toplanarak yazılı hale getirildi. Bazı Görüş ve Öneriler: ‘Çocukların görüşlerine genel olarak saygı gösterilmediği ve kendilerinin önemsenmediği, sınav stresi ve çok fazla ders çalışma nedeniyle sosyalleşemedikleri, yerel yönetimlerin, çocuk katılımına önem vermediği ve yerel seçim sürecinde gençlik kolları altında çocukların çalıştırıldığı, siyasi partilerin oy kaygıları sebebiyle çocukları yok saydıkları-görmedikler, Milli Eğitim Bakanlığı’nın her sene müfredat, sınav sistemi ve kitap değiştiriyor olmasından dolayı zorlandıklarını, çocukların bazı nedenlerden dolayı okula gidememesi vb.’ Toplantılarda öne çıkan konulardan biri de farklı alanlarda ve konularda yaşadıkları ya da gözlemledikleri ayrımcılık konuları olmuştu. Örneğin, çocukların ‘Okulda yaşadıkları ayrımcılık; çalışkan - tembel, fakir - zengin, kız - erkek, güzel -çirkin gibi kendi yaşadıkları deneyimler, yetişkin ve çocuk olma, yetişkinlerin savaşlarında çocuklar görmezden geldikleri, yerel yönetimler uyguladıkları politikalarda çocuğun ihtiyaçlarını görmedikleri ve kendilerine sormadıkları, Belediye başkanlarının çevreyi önemsemiyor oldukları ve çocukların daha rahat olabilecekleri, oynayabilecekleri
alanlara yer vermedikleri vb.’ Dolayısıyla çocukların ağırlıklı olarak gündeminde “Ayrımcılık” ve “Yerel Yönetimler” olduğu ortaya çıktı. Konunun netleşmesi ve ortak bir çerçevede sınırlanmasına yönelik birkaç toplantı daha yapılması gerekti. Toplantı tarihleri çocukların ders ve sınav mazeretleri nedeniyle kimi zaman değişti. Bir toplantı ise çocukların isteği üzerine yerel seçimler hakkında konuşmak için kendi aralarında gerçekleşti. Proje kapsamında bu önerinin uygun olacağı düşünülerek çocukların bir araya gelmesi sağlandı. Toplantıya iki yetişkin kolaylaştırıcı olarak katılarak çocuklara destek verdi. Daha sonraki toplantılarda proje kapsamında ele alınacak konunun belirlenmesine yoğunlaşıldı. Yapılan toplantılarda, ‘Çocukların görüşlerini toplarken net- ve açık olmak gerektiği, ayırımcılık konusuyla ilgili mesajın kime/ kimlere yönelik olduğunun belirlenmesi gerektiği, ayırımcılığa uğrayan gruplar ve yaşadıkları (Sokak çocukları, engelliler, kız ve erkek çocuklar…), yerel yönetimler konusunda ulaşım sorunları (kaldırımlar, çevre ile ilgili konular vb. konuları hakkında görüş alışverişinde bulunuldu. Sonuç olarak, mesajım var projesi kapsamında yerel yönetimlerin projenin odak konusu olabileceği üzerinde fikir birliği sağlandı. Bu kapsamda da ele alınabilecek konuların çevre sorunları, seçim sürecinde çocuğun yeri, yerel yönetimlerin çocuk haklarını koruyup korumadığı, çocukların yeni belediye yönetiminden neler istedikleri, belediyelerin çocuğun hayatını kolaylaştırıp kolaylaştırmadığı konularında öneriler geliştirildi. Dolayısıyla mesajların muhatabının da yeni seçilecek olan belediye başkanları olacağı belirlendi. Yapılan toplantılardan bir bölümüne gönüllü grafikerde katıldı. Ve çalışma grubunun önerileriyle şekillenecek malzemeler hakkında görüş alış verişi yapıldı. Böylece gönüllü grafiker, görsel malzeme taslakları hazırladı. 2. Duyuru ve Tanıtım Çalışmaları Bu aşamada çalışmaya çocukların katılımın teşvik edilmesi ve projenin duyurulması için ‘yüz yüze iletişim’ ve aktif katılımlı yöntemleri ile etkinlikler yapılması konusunda gönüllü çalışma grubuyla hazırlıklar başladı. Proje metninde de belirtildiği gibi bu hazırlıklar çocukların çalışmaya katılımın teşvik edilmesi ve projenin duyurulması için; şehrin farklı bölgelerinde, farklı kurumlarda 77
Mesajım Var!
(STK’lar, belediyeler, okullar vb.) tanıtım toplantısı yapılması, ayrıca kentin beş ayrı yerinde birer günlük Çocuk Hakları Serbest Kürsü Şenlikleri düzenlenmesi için hazırlıklar başladı. Hazırlıklar kapsamında çalışma grubu içerisindeki çocukların talepleri (çocukların okuduğu semtler, büyükşehir ve ilçe belediyelerinde) yerel seçimlerden önce duyuru ve etkinlikler yapılması yönünde oldu. Ancak seçim sürecinde çocukların siyasi süreçlerde kullanılmaması ve çocuk koruma politikası kapsamında tüm etkinliklerin seçim sonrasına ertelenmesine karar verildi. Duyuru ve tanıtım çalışmaları için ihtiyaç duyulan el ilanı, broşür, posta kartı, kendinden zarflı mektup kağıdı, afiş ve sloganlar konusundaki taslaklar, çalışma grubunda ele alındı. Çalışma grubunda, projenin duyurulması ve uygulanabilmesi için çocuklara yönelik duyurular kapsamında üretilecek ürünlerin (el ilanı, broşür, afiş, posta kartı, kendinden zarflı mektup) teknik özellikleri hakkında görüş alış verişinde bulunuldu ve hazırlıklar yapıldı. 3. Savunuculuk Çalışmaları Yapılan etkinlikler sırasında çocuklardan toplanan görüş ve önerilerin ilgili kişi ve kurumlara iletilmesi için hazırlık çalışmalarına başlanıldı. Bu aşamada hem görüş ve önerilerin derleneceği yayın hazırlıkları sürdü hem de ilgililerden randevular alınmaya başlandı. Görüşler sınıflandırılarak ilgili muhatabı olan belediye başkanı için ayrıldı. Ardından alınan randevularla gönüllü çalışma grubu üyelerinden olaşan temsilciler aracılığıyla teslim edildi. Ziyaretlere basın mensupları da katıldı. Ziyaretlerde gönüllü çalışma grubu üyeleri, hem çocuklar hem de yetişkinler, görüş ve önerilerini iletme fırsatı buldular. Belediye başkanlarına topladıkları görüşler ve kendi gözlemledikleri konular hakkında sorular sordular. ÖNERİLER: ÇOCUKLARLA BİRLİKTE ÇALIŞIRKEN… Çalışmalar yapılandırılmaya başlanırken, idealde yapılandırma aşamasından başlayıp yürütme aşamasına kadar çocuk katılımını etkin ve anlamlı bir şekilde gerçekleştirmenin yolları aranmalıdır. Çalışmanın somut, ölçülebilir, gerçekçi, uyarlanabilir ve belirli bir zamanı kapsayacak şekilde oluşturulması sonucun olduğu kadar sürecin de verimli geçmesini sağlayacaktır: Çalışmaların somut olması, çocuklarla çalışmalarımız kapsamında 5 N+1 K sorularını (Çocuklarla çalışmaMesajım Var!
78
yı kim/kimler, hangi çocuklarla yürütecek? Etkinlikler ne, nerede, nasıl, ne zaman ve neden yürütülecek?) cevaplamamız anlamına gelir. Bu soruları cevaplarken niceliğinden çok niteliklerin önemli olduğu unutulmamalıdır. Yani çalışmayı yürütecek kolaylaştırıcılar yeterli donanıma sahip mi? Çalışma yapacakları çocuklar hakkında yeterli ön bilgilere hazırlar mı? Çocuklar bilgilendirildi mi? Çalışmanın yapılacağı mekan ve materyal etkin ve verimli bir çalışma için hazır ve uygun mu? Çalışma sırasında hangi yöntemler kullanılacak? Kullanılan yöntemlerle ne amaçlanıyor? gibi çeşitlendirilebilecek soruların cevaplanması gerekmektedir. Çalışmaların ölçülebilir olması, çocuklarla çalışmalarımızın sadece nicel/sayısal olarak değil aynı zamanda nitel çıktılarının ne olacağı konusundaki beklentilerimizi ifade eder. Yani çalışma sonunda sadece kaç çocukla kaç etkinliğin hangi zaman aralıkları ile yürütüldüğü gibi sayısal veriler olarak değil; etkinlikleri yürüten, etkinliklere katılan ve destek veren kişilerin geri bildirimleri, etkinlikler aracılığıyla başka hangi konularda değişim yaratıldığı gibi sonuçların görülmesini sağlar. Çalışmaların gerçekçi yani başarılabilir olması, çocuklarla çalışmalarımızın imkanlar ve kaynaklar (insan kaynağı, bütçe, alt yapı vb.) ile ilişkilendirilerek yapılandırılması anlamına gelir. Gerçekçi ve başarılabilir bir şekilde yapılandırılmayan bir çalışma, yürütücülerin olduğu kadar katılımcıların da ilgi, istek ve motivasyonunu düşürür. Çalışmaların uyarlanabilir olması, çocuklarla çalışmalarımızın farklı bölgelerde ve zamanlarda tekrar nasıl uygulanabileceğini öngörmemizi sağlar. Çocuklarla çalışmalarımızın uyarlanabilir olması, çalışmanın yaygınlaşmasını, geliştirilmesini ve çok daha fazla çocuğa ulaşılmasını sağlar. Bu nedenle bir çalışmanın uyarlanabilir olması, beraberinde bir model oluşturma anlamına da gelir. Bu nedenle uyarlanabilirliğin sağlanabilmesi için kayıt, arşiv ve değerlendirme çalışmalarının yapılması önemlidir. Çalışmaların belli bir zamanı kapsar olması, çocuklarla çalışmalarımızın hazırlık, uygulama ve değerlendirme aşamalarının takvimlendirilmesi ile ilişkilidir. Takvimlendirilen bir çalışma yürütücüleri kadar katılımcıların da planlı ve programlı olmalarını sağlar.
Çocuklarla birlikte çalışacaklara öneriler… Çocuklarla birlikte çalışanlar, çocukların katılımı önündeki engelleri kaldırmaya çalışan kişi/kişilerdir. Çocuklara hak temelli yaklaşırken tutum ve davranışlarını çocuğun hiçbir koşulda zarar görmemesini sağlayacak, onun potansiyellerini ortaya çıkaracak ve onunla eşit şartlarda olmayı temel kılacak bir biçimde geliştirir. İlgili konuda çocukların ihtiyaç duydukları bilgileri, ihtiyaç duydukları anda verebilen, onları konuyla ilgili olarak doğru yönlendiren, onları anlayan, dinleyen kişidir. Çocuklarla birlikte çalışanların bilgi, beceri ve tutum açıcından çocuk hakları değerlerini, ilkelerini benimsemiş ve içselleştirmiş olarak çalışmaya başlaması ön koşuldur! Dolayısıyla çalışmalarda dikkat edilmesi gereken temel konular aşağıdaki gibi özetlenebilir. • Çocuk hakları ve çalışma yapacağı çocuklar hakkında bilgi sahibi olmalı • Çocukların örselenmesini önleyecek tüm önlemleri almalı • Çocukların gelişimsel özelliklerini ve bireysel farklılıklarının neler olabileceğini bilmeli • Çocuklarla birlikte ele alınacak konu hakkında yeterli düzeyde bilgiye sahip olmalı • Çalışmalarda gerekli olan rolleri ve çalışma yöntemlerini önceden belirlemeli ve bunlara çocuklarla beraber karar vermeli • Çalışma ortamını çocukların gelişimsel özeliklerine, ilgilerine göre düzenlemeli • Çocukların yaratıcı ve eleştirel düşünce becerilerini ortaya çıkartacak ortamları hazırlamalı • Çocukların dikkatlerini çekmek için değişik materyal ve değişik çalışma yöntemlerini kullanmalı
• Olumlu iletişim yöntemleri kullanmalı • Teknolojiyi etkin olarak kullanmalı • Gündemi ve yenilikleri takip etmeli • Çalışmaya istek duymalı, çalışmadan keyif almalı ve bu keyfi de neşesiyle göstermeli • Açık fikirli ve sabırlı olmalı ve sevgisini ifade etmeli Gündem Çocuk Derneği olarak yukarda paylaştığımız ve çok önemli bulduğumuz noktaların yanı sıra çalışmalar içinde önem verdiğimiz bir başka noktada, çalışma içerisinde yer alan çocukların ve yetişkinlerin, çalışmalardan keyif almalarıydı. Çünkü keyif alınmadan yapılan çalışmaların, çocukların ve yetişkinlerin motivasyonunu dolayısıyla da çalışmanın etkisini düşürdüğü gözlenmiştir. Bu nedenle çalışmaların keyifli ve eğlenceli ortamlarda ilerlemesini sağlamak gerekmektedir. Ayrıca bir başka önemli olduğunu düşündüğümüz konu da; çalışmalar içinde yer alan çocukların ailelerinin, uygun bir şekilde sürece katılmalarını sağlamak ve çalışmalardan haberdar etmek, süreç hakkında bilgi vermek çok önemlidir. Bu şekilde hem çocukla aile ilişkisi desteklenmiş, hem de aileye çocuğunu ve çalışmaları gözlemleme olanağı tanınmış olur. Ve son olarak, yapılan çalışmaların sonucunda elde etmek istediğimiz hedefe ulaşmada eksikler ne kadar olursa olsun mutlaka çalışmaya katılan çocuklara ve yetişkinlere teşekkür ederek, çalışma için ne kadar değerli katkılarda bulunduklarını samimiyetle ifade etmek gerekmektedir. Bu yapılırken çalışmanın değerlendirilmesi için uygun ortam hazırlanmalı, süreç hem çocukların kendilerini hem de beraber çalıştığı yetişkinler açısından ele alınarak değerlendirilmelidir. Bu özellikle çocukların bir sonraki çalışmalara karşı istekli olma ve hazır bulunma durumlarını artıracaktır. GÜNDEM: ÇOCUK! DERNEĞİ
79
Mesajım Var!
“Özel Erken Başarı Koleji”, “Yıldırım Beyazıt İlköğretim Okulu” fotoğrafları izinli kullanılmıştır.