Artık max. 23 kg
THY'DEN CAN SIKAN UYGULAMA
17 YAŞINDAKI ROTTERDAMLI BEYZA ILK ROMANINI YAZDI Beyza Öpöz ilk hikayelerine 13 yaşında başlamış.
THY’den yapılan açıklamaya göre THY: 1 kg artık fazla bagajdan e fazlanız bil kilo başına değil, ro u E 0 olsa 5 parça başına ek ödemek ücret alınacak. ız! zorundasın Yani: Bavulunuzun ağırlığı 23 kiloyu aşıyorsa, sizden 50 Euro ek ücret istenecek!
Hayal gücünü kullanan Beyza, yazmaya olan tutkusuyla pes etmeyip 2 sene içinde bir kitap yazdı. Yayınevine gönderip şansını denemek istedi. Yayınevi kitabını beğenince baskıya geçildi.
Flyer voor Sara Turks.indd 1
SARA'YA DESTEK OLALIM Dordrecht'te ikamet eden Emine Kara ve Bram Verbrugge'nin sevimli kızları Sara, çok nadir görülen amansız bir kas hastalığına yakalandı. Devletin bu konuda bir çalışması olmadığı için anne ve baba kendi kurdukları vakıf aracılığı ile bu Kas hastalıkları için hastalığın kapsamlı araştırılması harekete geçin. Sara ve diğer tüm çocuklar için. ve tedavi yöntemleri için 500 bin Euro'ya ulaşmak zorundalar. 13'te 09-04-17 22:04
Hollanda’da 118 bin seçmen oy kullandı Sayfa 4'te
Sayfa 24'te
HABER
NİSAN / APRİL 2017
Yıl/Jaar : 8
ISSN:1879-9981
EN İYI HOLLANDA’NIN
www.haber.nl
Sayı/Nr:
70
10 Türk Kraliyet Nişanı'na layık görüldü 8'de
PvdA'lı AB raportörü Kati Piri
2
MERKEL, TÜRKİYE'YE TÜRKIYE'YI KARŞI AĞIZ AVRUPA BİRLİĞİNE ÇAĞIRDI Alman Haber Ajansı’nın siyasilere habere göre, Merkel, BIRLIĞI'NE dayandırdığı Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın karşı AB’nin ortak bir yanıt ISTEMIYOR yaklaşımlarına bulmasının gerekli olduğunu dile getirdi.
Peki bizim hiç mi günahımız yok?
AHMET SUAT ARI
8'de
Avrupa medyasındaki Türkiye ve Erdoğan karşıtlığı sürdürülebilir mi?
METIN YAZAREL
AKPM TERÖR 3 İÇ SAVAŞ YA DA SUIKAST SEVİCİ Mİ? ISTIYORLAR 1 PKK'yı terör listesinden çıkarmışlardı
4
4'te
10'da
Algı yönetimi ve tehdit algısı
5
Avrupa Entelijansiyasının psikolojisi bozuldu
Fransız siyaset bilimci Philippe Moreau Defarges, katıldığı bir TV programında, 'Ya Türkiye'de bir iç savaş ya da Erdoğan'a suikast gerekiyor" dedi.
M. FATIH KARAMAN
VEYİS GÜNGÖR
GAZETESI
23 Nisan 2013 tarihli Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi'nin Türkiye raporunda PKK’nın “terör örgütü” olarak tanımlandığı ifade çıkarılmıştı. 4 yıl sonra AKPM bu kez Türkiye’yi denetim sürecine tabi tutan bir karar aldı. Sebep, Türkiye’nin PKK terör örgütüyle mücadele etmesi.
Türkiye karşıtlığı bir kültür olmamalı!
EVET DIYENLER TÜRKIYE'YE DÖNSÜN ISTIYORLAR Hollanda'da ana muhalefetteki aşırı sağcı partisi (PVV) lideri Geert Wilders de, yüzde 75 oranında "Evet" oyu veren seçmenleri, topluca Türkiye'ye dönmeye çağırdı
GÜYA TARAFSIZ AGIT GÖZLEMCISI
6
6
Alman vekil, PKK bayrağına destek verdi
14'te
Sayfa 4-7-8-10-14-22-23'te "TÜRKLER KÜRTLERI KATLEDIYOR" başlığı
DE TELEGRAAF 7 ZIVANADAN ÇIKTI De Telegraaf, gerçekleştirilen operasyonlar üzerinden algı operasyonu yaparak “Türkler Kürtleri katlediyor” başlığı attı. Haberin içeriğinde ise “Türk ordusu 8 Kürt’ü katletti” gibi ifadeler yer aldı.
ÇİFTE 8 VATANDAŞLARA PASAPORT ENGELİ
Avusturyalı Bakan Elmar Podgorschek, eveti destekleyen Avusturya vatandaşı Türklerin bulunması halinde bu kişilerin Avusturya pasaportlarının ellerinden alınacağını söyledi. Yüzü maskeli teröristlerden Erdoğan'a ölüm tehdidi
İSVİÇRE'DE 9 KONSOLOSLUĞA SALDIRI
Türkiye'nin Zürih Başkonsolosluğuna, yüzleri maskeli bir grup tarafından saldırı düzenlendi. Kill Erdogan yazıldı.
HABER
2
NİSAN / APRIL 2017
RAMAZAN GELMİŞ HOŞ GELMİŞ Ramazan kapıda. 27 Mayıs 2017 oruç ayının ilk günü. 'Vakit iyilik vakti, bu Ramazan ve her zaman' mesajıyla kutlanmıştı geçen yıl Ramazan-ı Şerif. İyilik mazluma adalet, mağdura çare, masuma ümit, kimsesize kimse olmaktır. İyilik, darda kalana yardım elini uzatmak, yetimin başını şefkatle okşamaktır. İyilik, bazen yolunu şaşırana yol göstermek, yoldaki zararlı şeyleri gidermektir. İyilik vicdanlarımızı temizleyen, gönlümüzü mutmain olmaya erdiren şey(ler)dir. Geçen yıl Türkiye'de Diyanet İşleri Başkanlığı, Ramazan ayında bir ilki gerçekleştirerek 81 ilde "İyilik Sofrası" kurmuştu. İftar programlarıyla Ramazan ayı için belirlenen "Vakit İyilik Vakti; Bu Ramazan ve Her Zaman" mesajının, toplumun bütün kesimlerine ulaştırılması hedeflenmişti. Mesajı tam anlamıyla bu Ramazan'da da paylaşıyoruz. Bu bağlamda, Ramazanlarda Hollanda'da daha kalıcı nitelikte iftarlar düzenlemeliyiz, iftarların bidayetinde ve nihayetinde daha özgün aktiviteler düşünüp icra etmeliyiz. Hicri 1438 / Miladi 2017 YILI RAMAZAN İMSAKİYESİ Hicri tarih Miladi tarih RAMAZAN
İmsak
Güneş
Öğle
ROTTERDAM İkindi
Akşam
Yatsı
Hicri 1438 / Miladi 2017 YILI RAMAZAN İMSAKİYESİ Hicri tarih Miladi tarih RAMAZAN
İmsak
Güneş
Öğle
AMSTERDAM İkindi
Akşam
Yatsı
1
27 Mayıs 2017 Cumartesi
03:58
05:28
13:46
18:02
21:51
23:11
1
27 Mayıs 2017 Cumartesi
03:56
05:24
13:45
18:01
21:52
23:10
2
28 Mayıs 2017 Pazar
03:58
05:27
13:46
18:03
21:52
23:12
2
28 Mayıs 2017 Pazar
03:55
05:23
13:45
18:02
21:53
23:11
3
29 Mayıs 2017 Pazartesi
03:57
05:26
13:46
18:03
21:54
23:13
3
29 Mayıs 2017 Pazartesi
03:54
05:22
13:45
18:02
21:54
23:12
4
30 Mayıs 2017 Salı
03:57
05:25
13:47
18:04
21:55
23:13
4
30 Mayıs 2017 Salı
03:54
05:21
13:45
18:03
21:56
23:13
5
31 Mayıs 2017 Çarşamba
03:56
05:24
13:47
18:04
21:56
23:14
5
31 Mayıs 2017 Çarşamba
03:53
05:20
13:45
18:03
21:57
23:14
6
1 Haziran 2017 Perşembe
03:56
05:23
13:47
18:04
21:57
23:15
6
1 Haziran 2017 Perşembe
03:53
05:20
13:45
18:04
21:58
23:15
7
2 Haziran 2017 Cuma
03:55
05:23
13:47
18:05
21:58
23:16
7
2 Haziran 2017 Cuma
03:52
05:19
13:45
18:04
21:59
23:15
8
3 Haziran 2017 Cumartesi
03:55
05:22
13:47
18:05
21:59
23:16
8
3 Haziran 2017 Cumartesi
03:52
05:18
13:46
18:05
22:00
23:16
4 Haziran 2017 Pazar
03:55
05:21
13:47
18:06
22:00
23:17
9
4 Haziran 2017 Pazar
03:52
05:17
13:46
18:05
22:01
23:17
10
5 Haziran 2017 Pazartesi
03:54
05:21
13:48
18:06
22:01
23:18
10
5 Haziran 2017 Pazartesi
03:51
05:17
13:46
18:06
22:02
23:17
11
6 Haziran 2017 Salı
03:54
05:20
13:48
18:07
22:02
23:18
11
6 Haziran 2017 Salı
03:51
05:16
13:46
18:06
22:03
23:18
9
12
7 Haziran 2017 Çarşamba
03:54
05:19
13:48
18:07
22:03
23:19
12
7 Haziran 2017 Çarşamba
03:51
05:15
13:46
18:06
22:04
23:19
13
8 Haziran 2017 Perşembe
03:53
05:19
13:48
18:08
22:04
23:20
13
8 Haziran 2017 Perşembe
03:51
05:15
13:46
18:07
22:05
23:19
14
9 Haziran 2017 Cuma
03:53
05:19
13:48
18:08
22:05
23:20
14
9 Haziran 2017 Cuma
03:50
05:14
13:47
18:07
22:06
23:20
15
10 Haziran 2017 Cumartesi
03:53
05:18
13:48
18:08
22:06
23:21
15
10 Haziran 2017 Cumartesi
03:50
05:14
13:47
18:08
22:07
23:20
16
11 Haziran 2017 Pazar
03:53
05:18
13:49
18:09
22:06
23:21
16
11 Haziran 2017 Pazar
03:50
05:14
13:47
18:08
22:07
23:21
17
12 Haziran 2017 Pazartesi
03:53
05:17
13:49
18:09
22:07
23:22
17
12 Haziran 2017 Pazartesi
03:50
05:13
13:47
18:08
22:08
23:21
18
13 Haziran 2017 Salı
03:53
05:17
13:49
18:09
22:08
23:22
18
13 Haziran 2017 Salı
03:50
05:13
13:47
18:09
22:09
23:22
19
14 Haziran 2017 Çarşamba
03:53
05:17
13:49
18:10
22:08
23:22
19
14 Haziran 2017 Çarşamba
03:50
05:13
13:48
18:09
22:09
23:22
20
15 Haziran 2017 Perşembe
03:53
05:17
13:50
18:10
22:09
23:23
20
15 Haziran 2017 Perşembe
03:50
05:13
13:48
18:09
22:10
23:23
21
16 Haziran 2017 Cuma
03:53
05:17
13:50
18:10
22:09
23:23
21
16 Haziran 2017 Cuma
03:50
05:13
13:48
18:10
22:10
23:23
22
17 Haziran 2017 Cumartesi
03:53
05:17
13:50
18:11
22:10
23:23
22
17 Haziran 2017 Cumartesi
03:50
05:13
13:48
18:10
22:11
23:23
23
18 Haziran 2017 Pazar
03:53
05:17
13:50
18:11
22:10
23:24
23
18 Haziran 2017 Pazar
03:51
05:13
13:49
18:10
22:11
23:23
24
19 Haziran 2017 Pazartesi
03:54
05:17
13:50
18:11
22:11
23:24
24
19 Haziran 2017 Pazartesi
03:51
05:13
13:49
18:11
22:12
23:24
25
20 Haziran 2017 Salı
03:54
05:17
13:51
18:11
22:11
23:24
25
20 Haziran 2017 Salı
03:51
05:13
13:49
18:11
22:12
23:24
26
21 Haziran 2017 Çarşamba
03:54
05:17
13:51
18:12
22:11
23:24
26
21 Haziran 2017 Çarşamba
03:51
05:13
13:49
18:11
22:12
23:24
27
22 Haziran 2017 Perşembe
03:54
05:18
13:51
18:12
22:11
23:24
27
22 Haziran 2017 Perşembe
03:52
05:13
13:49
18:11
22:12
23:24
28
23 Haziran 2017 Cuma
03:55
05:18
13:51
18:12
22:12
23:25
28
23 Haziran 2017 Cuma
03:52
05:14
13:50
18:11
22:13
23:24
29
24 Haziran 2017 Cumartesi
03:55
05:18
13:51
18:12
22:12
23:25
29
24 Haziran 2017 Cumartesi
03:52
05:14
13:50
18:12
22:13
23:24
Bayram Namaz Vakti : 06:21:00
Kadir Gecesi 21 Haziran 2017 Çarşamba
Bayram Namaz Vakti : 06:17:00
Kadir Gecesi 21 Haziran 2017 Çarşamba
İmsakiye vakitleri Hollanda Diyanet Vakfı'nın verileri baz alınarak hazırlanmıştır.
Hicri 1438 / Miladi 2017 YILI RAMAZAN İMSAKİYESİ Hicri tarih Miladi tarih RAMAZAN
İmsak
Güneş
Öğle
DEN HAAG İkindi
Akşam
Yatsı
Hicri 1438 / Miladi 2017 YILI RAMAZAN İMSAKİYESİ Hicri tarih Miladi tarih RAMAZAN
İmsak
Güneş
Öğle
UTRECHT İkindi
Akşam
Yatsı
1
27 Mayıs 2017 Cumartesi
03:58
05:28
13:47
18:03
21:53
23:13
1
27 Mayıs 2017 Cumartesi
03:55
05:25
13:44
18:00
21:50
23:10
2
28 Mayıs 2017 Pazar
03:57
05:27
13:47
18:04
21:54
23:14
2
28 Mayıs 2017 Pazar
03:54
05:24
13:44
18:00
21:51
23:11
3
29 Mayıs 2017 Pazartesi
03:56
05:26
13:47
18:04
21:55
23:15
3
29 Mayıs 2017 Pazartesi
03:53
05:23
13:44
18:01
21:52
23:12
4
30 Mayıs 2017 Salı
03:55
05:25
13:47
18:05
21:56
23:16
4
30 Mayıs 2017 Salı
03:52
05:22
13:44
18:01
21:53
23:13
5
31 Mayıs 2017 Çarşamba
03:55
05:24
13:47
18:05
21:58
23:17
5
31 Mayıs 2017 Çarşamba
03:52
05:21
13:44
18:02
21:54
23:13
6
1 Haziran 2017 Perşembe
03:54
05:23
13:48
18:06
21:59
23:18
6
1 Haziran 2017 Perşembe
03:51
05:20
13:44
18:02
21:56
23:14
7
2 Haziran 2017 Cuma
03:54
05:23
13:48
18:06
22:00
23:19
7
2 Haziran 2017 Cuma
03:51
05:19
13:45
18:03
21:57
23:15
8
3 Haziran 2017 Cumartesi
03:53
05:22
13:48
18:06
22:01
23:19
8
3 Haziran 2017 Cumartesi
03:51
05:19
13:45
18:03
21:58
23:16
9
4 Haziran 2017 Pazar
03:53
05:21
13:48
18:07
22:02
23:20
9
4 Haziran 2017 Pazar
03:50
05:18
13:45
18:04
21:59
23:16
10
5 Haziran 2017 Pazartesi
03:53
05:21
13:48
18:07
22:03
23:21
10
5 Haziran 2017 Pazartesi
03:50
05:17
13:45
18:04
22:00
23:17
11
6 Haziran 2017 Salı
03:52
05:20
13:48
18:08
22:04
23:21
11
6 Haziran 2017 Salı
03:50
05:17
13:45
18:05
22:01
23:18
12
7 Haziran 2017 Çarşamba
03:52
05:19
13:49
18:08
22:05
23:22
12
7 Haziran 2017 Çarşamba
03:49
05:16
13:45
18:05
22:02
23:18
13
8 Haziran 2017 Perşembe
03:52
05:19
13:49
18:09
22:06
23:23
13
8 Haziran 2017 Perşembe
03:49
05:16
13:46
18:05
22:03
23:19
14
9 Haziran 2017 Cuma
03:52
05:18
13:49
18:09
22:06
23:23
14
9 Haziran 2017 Cuma
03:49
05:15
13:46
18:06
22:03
23:19
15
10 Haziran 2017 Cumartesi
03:52
05:18
13:49
18:09
22:07
23:24
15
10 Haziran 2017 Cumartesi
03:49
05:15
13:46
18:06
22:04
23:20
16
11 Haziran 2017 Pazar
03:52
05:18
13:49
18:10
22:08
23:24
16
11 Haziran 2017 Pazar
03:49
05:14
13:46
18:07
22:05
23:20
17
12 Haziran 2017 Pazartesi
03:52
05:17
13:50
18:10
22:09
23:25
17
12 Haziran 2017 Pazartesi
03:49
05:14
13:46
18:07
22:06
23:21
18
13 Haziran 2017 Salı
03:52
05:17
13:50
18:10
22:09
23:25
18
13 Haziran 2017 Salı
03:49
05:14
13:47
18:07
22:06
23:21
19
14 Haziran 2017 Çarşamba
03:52
05:17
13:50
18:11
22:10
23:25
19
14 Haziran 2017 Çarşamba
03:49
05:14
13:47
18:08
22:07
23:22
20
15 Haziran 2017 Perşembe
03:52
05:17
13:50
18:11
22:11
23:26
20
15 Haziran 2017 Perşembe
03:49
05:13
13:47
18:08
22:07
23:22
21
16 Haziran 2017 Cuma
03:52
05:17
13:50
18:11
22:11
23:26
21
16 Haziran 2017 Cuma
03:49
05:13
13:47
18:08
22:08
23:22
22
17 Haziran 2017 Cumartesi
03:52
05:17
13:51
18:12
22:11
23:26
22
17 Haziran 2017 Cumartesi
03:49
05:13
13:47
18:09
22:08
23:23
23
18 Haziran 2017 Pazar
03:52
05:17
13:51
18:12
22:12
23:27
23
18 Haziran 2017 Pazar
03:49
05:13
13:48
18:09
22:09
23:23
24
19 Haziran 2017 Pazartesi
03:52
05:17
13:51
18:12
22:12
23:27
24
19 Haziran 2017 Pazartesi
03:49
05:13
13:48
18:09
22:09
23:23
25
20 Haziran 2017 Salı
03:52
05:17
13:51
18:13
22:13
23:27
25
20 Haziran 2017 Salı
03:50
05:14
13:48
18:09
22:09
23:23
26
21 Haziran 2017 Çarşamba
03:53
05:17
13:52
18:13
22:13
23:27
26
21 Haziran 2017 Çarşamba
03:50
05:14
13:48
18:10
22:10
23:24
27
22 Haziran 2017 Perşembe
03:53
05:17
13:52
18:13
22:13
23:27
27
22 Haziran 2017 Perşembe
03:50
05:14
13:49
18:10
22:10
23:24
28
23 Haziran 2017 Cuma
03:53
05:18
13:52
18:13
22:13
23:28
28
23 Haziran 2017 Cuma
03:51
05:14
13:49
18:10
22:10
23:24
29
24 Haziran 2017 Cumartesi
03:54
05:18
13:52
18:13
22:13
23:28
29
24 Haziran 2017 Cumartesi
03:51
05:15
13:49
18:10
22:10
23:24
Bayram Namaz Vakti : 06:21:00
Kadir Gecesi 21 Haziran 2017 Çarşamba
Bayram Namaz Vakti : 06:18:00
Kadir Gecesi 21 Haziran 2017 Çarşamba
www.tolgaadvocatuur.nl 3
HABER
NİSAN / APRIL 2017
Perfection of the taste!
"Borçlarım var, çıkmazdayım!" diyorsanız... Borçlarınızın geri ödenmesi imkansız bir hal mi aldı? Umutsuz bir durumda mısınız? Hollanda'da temize çıkmak için imkanlar var: 'Yeniden borç yapılandırma programı'. Sulh yoluyla ya da hukuki yolla sorunlarınıza çözüm üretebilirim. • Sulh yoluyla (minnelijke schuldhulpverlening) • Hukuki yolla (WSNP) Avukat olarak 8 yıldır bu tür davalara bakıyorum. Deneyimlerimden faydalanarak iyi bir sonuç alabilirsiniz. Size her aşamada detaylı bilgi verebiliyorum. Bu alandaki işlemleri yetkili merciler genelde çok karışık hale getiriyorlar. Lisan problemi ise işi daha da zorlaştırıyor. Bunlar size engel olmasın! Prosedürlere başlamadan önce uzman avukata danışmanız sizin için faydalı olacaktır.
www.mevlanakip.nl
Tandprothetische praktijk PrimiDentes in Arnhem en Borculo Uw specialist in natuurlijke gebitsprotheses
Met trots behandelen wij iedereen die een kunstgebit draagt of een kunstgebit wenst te dragen. Hiervoor heeft u geen verwijzing nodig van uw tandarts. U kunt gewoon binnenlopen in onze praktijk te Arnhem of telefonisch een afspraak maken voor onze praktijk te Borculo. Een behandelend Tandprotheticus, tandtechnici en vakkundigheid onder 1 dak. Wat is een Tandprotheticus? Een erkend Tandprotheticus is een tandtechnicus, die een gespecialiseerde opleiding tot Tandprotheticus heeft gevolgd. Hierdoor heeft hij zowel technisch als medisch en biologisch ruime kennis opgebouwd. Een Tandprotheticus werkt zelfstandig aan uw prothese, vanaf het aanmeten tot het eindresultaat. De Tandprotheticus vervaardigt volledige protheses, partiële protheses, frame protheses
en overkappingsprotheses op wortels en implantaten. U kunt terecht voor herstellingen en voor het opvullen van uw prothese, zodat deze terug goed past in de mond. Voor controle en onderhoud kunt u ook steeds bij uw Tandprotheticus terecht. Hij geeft u tevens advies over een goede en veilige reiniging van uw kunstgebit. PrimiDentes staat voor kwaliteit. Onze vakbekwaamheid en onze passie zijn onze grootste troeven. Naast een goede functie van uw kunstgebit besteden wij ook aandacht aan de esthetiek van uw nieuwe gebit of tanden. Een mooi gebit komt het best tot zijn recht door het een natuurlijke vorm te geven of te bewaren. Alles is mogelijk naar uw specifieke wensen. Denkt u aan implantaten? Wanneer een kunstgebit niet meer hecht kan een klikgebit op implantaten een goede oplossing zijn. Wij werken nauw samen met diverse hoogstaande implantologen. Voor erg gevoelige kaken vervaardigen wij ook flexibele protheses. Dankzij hun veerkrachtige basis zitten ze uiterst comfortabel. Wordt de behandeling bij een Tandprotheticus vergoed? Afhankelijk van de behandeling bedraagt de vergoeding vanuit de basisverzekering 75 tot 90 procent.
Voor al onze diensten: PrimiDentesTandprothetische Praktijk, Locatie Arnhem: Paul Krugerstraat 2, 6814 AS Arnhem, Locatie Borculo: Burgemeester Bloemersstraat 4, 7271 DC Borculo
026 - 84 84 887, www.primidentes.nl, info@primidentes.nl
Borç davalarının yanı sıra, Jeugdzorg davalarına ve Ceza Hukuku Davalarına da bakıyorum. Bunların içerisinde büyük ve ağır davalar da var. Görüşmek üzere. Avukat Tolga Gümüş
Ceza davaları - Strafzaken Çocuk davaları - Jeugdzaken (OTS/UHP) Kişisel iflas davaları - WSNP (schuldsanering)
www.tolgaadvocatuur.nl t.gumus@tolgaadvocatuur.nl Tel: 010 - 226 03 73 Aelbrechtskade 52b Rotterdam
HABER
4
NİSAN / APRIL 2017
TÜRKİYE KARŞITLIĞI BİR KÜLTÜR OLMAMALI!
HABER Gazetesi Müşteri Temsilcisi arıyoruz!
Türkiye'nin yönünü doğu ülkelerine çevirmesiyle birlikte daha önce çok sert açıklamalar yapan bazı kişiler, söylemlerini yumuşatarak, 'Türkiye'ye sırtımızı dönemeyiz, bizim önemli müttefikimiz' demeye başladılar. M. FATİH KARAMAN Hele şu seçimler bir geçsin de ortalık durulsun diyenler azımsanmayacak kadar çoktu şu son dönemlerde. 2017 bu yüzden bizim adımıza hızlı bir yıl olarak başladı. Hollanda seçimleri, Türkiye referandumu, olaylar olaylar olaylar... Hareketli ayların ardından Hollanda Türk Toplumu olarak biraz olsun nefes almış durumdayız. Ancak sanmayın ki bu rahatlık çok sürecek. Hollanda basınındaki Türkiye haberleri son birkaç günde azalsa da, algıya yönelik haberler, yani toplumun fikrini oluşturma ve değiştirme düşüncesi azalmadan çoğalarak gidiyor. Avrupa Birliği'nin sürdürebilirliği tartışılırken, Fransa da OHAL şartlarında Cumhurbaşkanlığı seçimlerine gidiyor. İlk tur Macron ve aşırı sağın lideri Le Pen'in üstünlüğü ile tamamlandı ve ikinci tur AB'nin geleceği açısından çok önemli. Aşırı sağcı Le Pen'in kazanması halinde Fransa'yı AB'den çıkarmak için adımlar atacağını baştan beri söylüyor Le Pen. AB'yi birarada tutmak için zor günler bekliyor Avrupa ülkelerini. İngiltere'nin Brexit'i ardından bir Frexit, AB'yi geri dönülemez bir sürece sokacaktır. Ama görülen o ki, AB'nin bu kadar sorunları içerisinde en çok birleştiği tek bir nokta var. O da Türkiye karşıtlığı. Referandum'dan EVET'in çıkması ardından 'Türkiye diktatoryal bir rejim olma yolunda hızla ilerliyor' fikrini dünyaya yaymaya çalışan AB ülkeleri, geçtiğimiz haftalarda AB dışişleri bakanlarını toplayarak, 'Türkiye'nin AB üyelik sürecini durdurmalı mıyız?' sorusunun cevabı için birleştiler. Ancak bu yönde bir sonuç toplantıdan çıkmadı. Daha doğrusu çıkamadı. Çünkü AB, hem Türkiye'nin rotasını Çin, Rusya, Hindistan gibi Doğu'nun güçlü ülkelerine çevirmesinden korkuyor hem de kapıların açılıp mültecilerin batıya gönderilmesinden endişeli. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye'nin AB üye-
fatih.karaman@haber.nl liğinin durdurulması veya kesinlik kazanması konusunda ilk adımı AB'nin atmasını bekliyor. AB ise Türkiye'nin kendiliğinden bu süreci durdurmasından yana gibi gözüküyor. Türkiye'nin yönünü doğu ülkelerine çevirmesiyle birlikte AB ülkelerinin söylemleri de yumuşamaya başladı. Daha önce çok sert açıklamalar yapan bazı kişiler, söylemlerini yumuşatarak, 'Türkiye'ye sırtımızı dönemeyiz, bizim önemli müttefikimiz' demeye başladılar.
HOLLANDA POLİTİKASININ İKİYÜZLÜLÜĞÜ Hollanda'da 15 Mart seçimlerinin ardından hükümet kurma çalışmaları yavaş ilerlese de meclis çalışmalarına devam ediyor. Bu süreçte iki olaya dikkat çekmek istiyorum: Birincisi geçtiğimiz günlerde DENK'in verdiği üç önerge. Şöyle ki, DENK Partisi, ilk olarak Hollanda'nın Suriye'ye kimyasal maddelerin satılmasını durdurması için bir önerge sundu. İkinci olarak bu satışların araştırılması önergesiydi. Son olarak Suriye'de gerçekleştirilen kimyasal saldırının, Amerika'nın kınaması gibi bir kınama istemesiydi. Bu üç önerge de meclis tarafından kabul edilmedi. Mültecileri istemiyoruz ama onların üzerinden -silah satışı yoluyla- para kazanırız mesajı verilmiş oldu böylece. Aynı zamanda geçtiğimiz günlerde şöyle bir haber düştü ajanslara: Hollanda, 15 Temmuz darbe girişimin ardından, Türkiye'ye ihraç edilen askeri amaçlar için kullanılacak eşyalara ekstra kontrol getirdi. Görüyor musunuz iki yüzlülüğü? Birincide savaş bölgesine savaş malzemelerini çok rahat bir şekilde satarken, NATO Birliği içinde müttefiki olan Türkiye'ye gelince satışlarda kontrol ve kısıtlama getirmek. Demezler mi şimdi bu ne perhiz bu ne lahana turşusu!
HABER Gazetesi bünyesinde, Hollanda genelinde çalışmak üzere aşağıda belirtilen nitelikleri haiz, bayan takım arkadaşları arıyoruz: • Satış konusunda öğrenmeye ve gelişime açık • İkna, sunum ve müzakere kabiliyeti gelişmiş • Müşteri ilişkilerine önem veren, presantabl • Yazılı ve sözlü iletişim becerisi gelişmiş • Esnek çalışma saatlerine uyumlu
CV e-mail: info@haber.nl Tel kantoor: 010-290 09 00 Tel mobiel: 06 28 -59 69 61
Hollanda’da 118 bin seçmen oy kullandı
Rotterdam, Amsterdam ve Deventer başkonsoloslukları bünyesinde kurulan oy sandıklarında, beklenenin altında oy kullanılmasına rağmen rekor sayı ile gerçekleşti. Türkiye'nin Rotterdam Başkonsolosluğu yetkililerinden alınan bilgilere göre, 252 bine yakın Türk seçmenin bulunduğu Hollanda'da,118 binin üzerinde seçmen oy vermek üzere sandığa gitti. Hollanda'da yüzde 60 oranında katılım
pıları ile diğer gümrük kapılarında ise 69 bin 7 seçmen sandığa gitti. Böylece yurt dışında bugüne kadar 1 milyon 326 bin 70 seçmen tercihini yaptı. Avrupalı Türk Demokratlar Birliği (UETD) Genel Başkanı Zafer Sırakaya, "Avrupa ülkelerinde oy kullanmaya çalışan vatandaşlarımızın korkutulmaya, sindirilmeye çalışıldığı, oylarını vermeye engel olunmaya çalışıldığı bir süreci yaşadık." dedi.
Seçim bölgelerine göre kullanılan oy sayısı
Bölge Rotterdam Amsterdam Deventer Toplam
İlk gün 5 Nisan 8.764 6.333 4.423 19.520
2.gün 6 Nisan 11.037 8.058 5.561
3. gün 7 Nisan 10.129 8.269 5.873
4. gün 8 Nisan 10701 9028 6729
5. gün 9 Nisan 8786 8545 6145
24.656
24.271
26458
23476
118.381
beklenmekte ve öngörülmekteydi. Ancak 118 bin seçmenin oy kullanması ile katılım oranı yüzde 46,98 olarak gerçekleşti. Hollanda 1 Kasım 2015 Genel Seçim sonuçlarına göre toplam 114 bin 555 vatandaş oy kullanmış ve katılım ise yüzde 45,49 oranında kalmıştı YURT DIŞINDA 1 MILYON 326 BIN 70 SEÇMEN OY KULLANDI Anayasa değişikliğine ilişkin halk oylaması kapsamında 57 ülkedeki 120 temsilcilikte 1 milyon 326 bin 70 seçmen oy kullandı. Havalimanlarında oluşturulan geçici gümrük ka-
Toplam 49.417 40.233 28.731
Sırakaya, yaşananlardan örnekler vererek, “Hollanda'da seçim mahalline gönüllü olarak vatandaşlarımızı taşıyan bir vatandaşımız darp edildi, arabası saldırıya uğradı. Dün Fransa'nın Nantes şehrinde tekrar terör örgütleri yandaşları tarafından konsolosluğa doğru bir yürüyüş gerçekleştirildi. Avrupa ülkelerinde oy kullanmaya çalışan vatandaşlarımızın korkutulmaya, sindirilmeye çalışıldığı, oylarını vermeye engel olunmaya çalışıldığı bir süreci yaşadık.” değerlendirmesinde bulundu.
5
HABER
NİSAN / APRIL 2017
Türkçenin yılmaz savunucusu Ali Fuat Başgil Amsterdam’da anıldı
Amsterdam Türkevi Araştırmalar Merkezi tarafından düzenlenen Amsterdam Biyografi Okumaları'nın üçüncü etkinliğinin nisan ayı konusu, ‘Ord. Prof. Dr. Ali Fuad Başgil’ oldu. Başgil’in hayatı, çalışmaları, kişiliği, TRT TÜRK tarafından hazırlanan sinevizyon eşliğinde tanıtıldı. Başgil'in, 'Gençlerle
Başbaşa’ kitabı, AraştırmacıYazar Veyis Güngör'ün, ‘Türkçe Meselesi’ kitabı da Edebiyatçı Yazar Ali Yağcı’nın sunumuyla
Eski Başkanı) ve Prof. Dr. Yusuf Ziya Bardakcı gibi isimlerin de anlatımıyla, bir Memleket Sevdalısı olan Ali Fuat Başgil’in öğrencilik yılları, şahsiyeti, anlayışı, askerlik görevi ve siyasi mücadelesi anlatıldı. Programın ikinci bölümünde, Ord. Prof. Dr. Ali Fuat Başgil’in, Türkçe ve Fransızca çeşitli eserlerinin olduğununu hatırlatarak konuşmasına başlayan Veyis Güngör, Ali Fuat Başgil’in ‘Gençlerle Başbaşa’ isimli eserini, öğrencilik yıllarında okuduğunu söyledi. Programda ayrıca Ali Fuat Başgil Hocanın kaleme aldığı ve gençlere öğüt, tavsiye niteliğindeki, ‘Çalışma Hayatının ve Umumiyetle Muvaffak Olmanın Bazı Kanunları’, davetlilerin dikkatine sunuldu. Program Ali Fuat Başgil hocanın vasiyetinden hareketle, ruhuna okunan Kur’anı Kerim ve yapılan dua ile sona erdi.
anlatıldı. Programın ilk bölümünde, TRT TÜRK’te yayınlanan, ‘Kendi Gök Kubbemiz; Geçmişten Geleceğe’ belgeselinin 14'üncü bölümünde anlatılan, Ali Fuat Başgil (1893 Samsun – 1967 İstanbul) belgeseli izlenildi. Belgeselde Başgil’in öğrencilerinden Rasim Cinisli (Milli Türk Talebe Birliği
İ ngiltere’nin '10 önemli dil listesi'nde Türkçe de var İngiltere’de yayımlanan bir rapor, ülkenin geleceği açısından önem arz eden 10 dili konuşabilen insan sayısı bakımından “endişe verici bir açık” olduğu uyarısında bulundu. Ekonomik, siyasal, kültürel ve eğitim alanlarında bir dizi faktörü inceleyen araştırmacılar, “gelecek 20 yılda İngiltere’nin dünyadaki refahı, güvenliği ve etkisi açısından önem taşıyacak” 10 dili belirledi. İspanyolca, Arapça ve Fransızca’nın ilk üçe girdiği bu listedeTürkçe 9. sırada yer aldı.
Raporda, her yetişkinin en az bir yeni dil öğrenmesinin önemine dikkat çekildi. British Council’dan John Worne, bu konuda adım atılmaması halinde İngiltere’nin “hem ekonomik hem de kültürel olarak” kayba uğrayacağını kaydetti. Worne, “Sorun, yanlış dilleri öğretiyor olmamız değil, zira en çok öğretilen diller olan Fransızca, İspanyolca ve Almanca ilk 10’da yer alıyor.” dedi. İngiltere’de daha çok kişinin dil öğrenme fırsatını kullanması çağrısı yapan Worne, ayrıca Arapça, Çince
Almanca Portekizce İtalyanca Rusça Türkçe Japonca
Kuzey Kore, ABD ve BM'yi savaş kışkırtıcılığıyla suçladı
Kuzey Kore, Kore Yarımadası'nda bir savaş çıkması halinde sorumlunun ABD ve BMGK olacağı uyarısında bulundu. Kuzey Kore, Kore Yarımadası'nda bir savaş çıkması halinde sorumlunun ABD ve Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK) olacağı uyarısında bulundu.
İdlib'in güneyinde bir sığınmacı kampına hava saldırısı düzenlendi. Saldırıda ölenler ve onlarca yaralı olduğu bildirildi. Suriye'nin kuzeyindeki İdlib ilinde bir sığınmacı kampı savaş uçağı tarafından vuruldu. İdlib'in Maarat el-Numan beldesinin doğusunda bulunan kampa ulaşan AA muhabiri, hava saldırısında hayatını kaybeden siviller olduğunu, onlarcasının yaralandığını bildirdi.
Adres: Putselaan 133 3072 CE Rotterdam
HUKUKI HIZMETLERIMIZ:
Senegal'in Fatick bölgesinde meydana gelen tekne kazasında 21 kişi hayatını kaybetti. Balıkçılık ve Denizcilik Bakanı Umar Geye, düzenlediği basın toplantısında, Fatick bölgesine bağlı Bettenty kasabasında önceki gün yaşanan tekne faciasında 21 kişinin yaşamını yitirdiğini belirtti. Teknede 71 kişinin bulunduğunu söyleyen Geye, ölenlerin ailelerine paylaştırılmak üzere 15 bin dolarlık kaynak ayırdıklarını bildirdi.
Suriye'de sığınmacı kampına hava saldırısı
ve Japonca gibi yeni dillere yönelmek gerektiğini vurguladı. Daha önce 4 bin kişi ile yapılan bir anket, İngiltere’de yetişkinlerin %75’inin bu dillerden hiçbirini sohbet edecek düzeyde konuşamadığını ortaya koymuştu.
BRITISH COUNCIL: ÖNEMLI 10 DIL İspanyolca Arapça Fransızca Çince-Mandarin
Senegal'de tekne faciası: 21 ölü
Kişisel ve aile hukuku Boşanma davaları Çocuk davaları Nafaka davaları Mal varlığı paylaşımı Velayet ve yerleştirme Çocuk esirgeme kurumu Ceza hukuku Kamu hukuku İş hukuku Sosyal güvenlik hukuku Kira hukuku Kişisel iflas davaları Para tahsil davaları
T: 010- 226 227 1 F: 010- 226 227 2 E: info@soytekin.nl W: www.soytekin.nl
Avukat M. Soytekin
Avukat F. Özer
"Farkımız kalitemizdir"
HABER
6
NİSAN / APRIL 2017
Futbol filozofu Cruyff unutulmuyor
Geçen yıl hayata gözlerini yuman Hollandalı efsane futbol adamı Johan Cruyff'un adı, eski kulüpleri Ajax ve Barcelona'nın stat ve tesislerinde yaşamaya devam edecek. Gösterilen vefaya sosyal paylaşım hesabından teşekkür eden efsanenin emekliye ayrılan futbolcu oğlu Jordi Cruyff ise "Babama duyulan bu hürmet, bizi çok mutlu etti. Bunun olmasını sağlayan herkese çok teşekkürler." mesajını yazdı.
BM'den Nijerya'da açlık uyarısı
Mülteci akınından korkunca yeşil dal uzattı
Macaristan Başbakanı Viktor Orban: Türkiye'de istikrar olmazsa hepimizin başı yakında belaya girer.
Macaristan Başbakanı Orban, "Türkiye'de net bir istikrar sağlayabilenleri desteklemeliyiz. Türkiye'de istikrar olmazsa hepimizin başı yakında belaya girer." dedi. Macaristan Başbakanı Viktor Orban, Türkiye'de net bir istikrar sağlayabilenlerin desteklenmesi gerektiğini belirterek, "Türkiye'de istikrar olmazsa hepimizin başı yakında belaya girer." dedi. Orban, Avrupa Parlamentosu (AP) Genel Kurulundaki konuşmasının ardından basın toplantısı düzenledi. Bir soru üzerine Türkiye'de 16 Nisan'da anayasa değişikliğine ilişkin yapılan halk oylaması
sonrası Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı kutladığını dile getiren Orban, Türkiye'nin istikrarının Avrupa açısından önemine değindi. Orban, "Türkiye'de net bir istikrar sağlayabilenleri desteklemeliyiz. Türkiye'de istikrar olmazsa hepimizin başı yakında belaya girer." ifadelerini kullandı. Avrupa'nın daha büyük önceliğinin Türkiye'nin istikrarlaştırılması olduğunu vurgulayan Orban, "Aksi halde, tüm bölge yangın yerine döner ve Avrupa üzerindeki baskı dayanılmaz olur. Bu yüzden Erdoğan'ın istikrarlı bir Türk siyasi hayatı oluşturmasını destekliyorum." şeklinde konuştu.
AB liderleri NATO zirvesinde Cumhurbaşkanı Erdoğan'la görüşecek
Birleşmiş Milletler (BM), Batı Afrika ülkesi Nijerya'da 1 milyondan fazla kişinin açlıkla karşı karşıya kalabileceği uyarısında bulundu. BM İnsani Yardım Koordinatör Yardımcısı Peter Lundberg, uluslararası toplum tarafından söz verilen yardımların yapılmaması durumunda Nijerya'da 1 milyondan fazla insanın açlıkla karşı karşıya kalabileceğine dikkati çekti.
Avrupa Birliği liderleri Donald Tusk ve Jean-Claude Juncker, 25 Mayıs'ta yapılacak NATO zirvesinde Cumhurbaşkanı Erdoğan ile görüşme kararı aldı. AP'nin haberine göre AB liderleri Donald Tusk ve Jean Claude Juncker 25 Mayıs'ta gerçekleştirilecek NATO zirvesinde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile görüşme arayışında. Öteyandan Almanya Başbakanı Merkel yaptığı açıklamada AB Konseyi Başkanı Tusk ile görüşmelerinin ardından Türkiye ile AB
arasında son dönemlerde artan gerilimi azaltmak için çaba göstereceklerini açıkladı. Önceki gün Alman Parlamentosu'nda konuşan Angela Merkel, son haftalardaki gelişmelerin Almanya ve Avrupa Birliği'nin (AB) Türkiye ile ilişkilerinde "ağır bir etki yarattığını" söylemişti. Merkel, "AB-Türkiye ilişkileri Ankara'daki gelişmeler nedeniyle sert şekilde darbe aldı" ifadelerini kullanmıştı. Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi'nin (AKPM) Türkiye için "siyasi denetim" kararı almıştı.
Sultan Ahmet R e s t a u r a n t
www.sultanahmet.nu Laan op Zuid 978-982 • 3071 AC Rotterdam • T. +31 10-766 00 06 • M. info@sultanahmet.nu
7
HABER
NİSAN / APRIL 2017
Yeneroğlu: “Türk düşmanlığı dayanılmaz bir hâl almıştır” TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Başkanı AK Parti Milletvekili Mustafa Yeneroğlu referandum sonrasında Türkiye kökenlilere karşı gerçekleştirilen saldırılarda görülen artış ve referandumda evet oyu kullanan vatandaşlar üzerinden yürütülen uyum tartışmaları münasebetiyle bir açıklama yaptı. “Eskiden ‘Türkler dışarı!’ denirdi, şimdi ise ‘Erdoğan’a oy verenler dışarı!’ deniyor. Bunlar madalyonun iki yüzüdür. Siyasilerin ve medyanın artan Türk düşmanlığına karşı bir şeyler yapma sorumluluğu vardır.” diyen Yeneroğlu sözlerini şöyle sürdürdü: “Almanya’da git gide artan Türk düşmanlığı tehlikeli boyutlara ulaşmış durumdadır. Hemen hemen her gün şiddet, vandalizm, ayrımcılık ve dışlama vakaları yaşanmaktadır. Bu saldırılara maruz kalanların ise referandumdaki oy tercihini ‘evet’ten yana kullananlar ve dışarıdan bakıldığında bu yönde oy kullandığı izlenimi verenler olduğu görülmektedir. Türkiye kökenli cemaate sahip cami cemiyetlerinin dış cep-
helerine AK Parti karşıtı küfürlü ifadeler yazılmakta; sokak ortasında insanlara sataşılmakta, tükürülmekte, hakaret edilmekte; doktorlar AK Parti seçmenlerini muayene etmeyeceklerini beyan eden yazıları camlarına asmakta, dükkân sahipleri AK Parti seçmenlerini dükkânlarına sokmamaktadır. Ayrıca Türkiye kökenli insanların posta kutularına nefret ve tehdit mektupları bırakılmaktadır. Birçok insan bu durumdan son derece rahatsız olmuş durumda, çocuklarının durumu ve Almanya’daki gelecekleri hakkında endişe etmektedir. Bunlar kabul edilebilecek şeyler değildir. Herkesten önce siyasilerin, bilhassa da Türkiye’deki referanduma müdahil olup evet oyu verilmesine karşı propaganda yapanların demokrasinin asgari şartlarını yerine getirerek bu utanç verici manzarayı kınamaları
gerekmektedir. Tam da bu durumun müsebbibi olan politikacıların olan bitenleri görmezlikten gelerek susmaları demokrasi ve hukuk devleti ilkeleri ile bağdaşmamaktadır. Aynı zamanda diğer politikacılar ve kamuoyu da ancak bu duruma karşı bir duruş sergilerse inandırıcılıklarını muhafaza etmiş olacaklardır. Bunların yanında, referandumda anayasa değişikliği için oy veren Türkiye kökenlilerin uyum hatta eğitim eksikliği olduğu yönündeki tartışmalar da şiddetle kınanmalıdır. Bu, tarifi mümkün olmayan bir haksız suçlamadır ve demokrasi ile bağdaşmamaktadır. Yabancı kökenli insanların kendi ülkelerindeki oy tercihleri sebebiyle hedef tahtasına konması Almanya’da bugüne dek eşi benzeri görülmemiş bir tutumdur. Hem Almanya’da hem de etrafındaki bütün AB ülkelerinde aşırı sağ partiler
seçimlerde zaferden zafere koşmaktadır. Bilhassa da, eşi benzeri görülmemiş bir inisiyatif göstererek üç milyondan fazla Suriyeli mülteciyi ülkesine alan ve mülteci anlaşması sayesinde Avrupa ülkelerindeki sağ popülist partilerin kullanacağı malzemeleri ellerinden alan AK Parti’nin düşmanlaştırılmasını anlamak mümkün değildir. Eskiden Almanya’da ‘Türkler dışarı!’ denirdi, bugün ise ‘Erdoğan’a oy verenler dışarı!’ deniyor. Bunlar madalyonun iki ayrı yüzüdür. Aradaki tek fark; ‘Türkler dışarı!’ ifadesine karşı hâlihazırda bir toplumsal tepki mevcutken, ‘Erdoğan’a oy verenler dışarı!’ hususunda geniş bir toplumsal uzlaşının olmasıdır. En azından ben bu hususta bir tepkiye denk gelmiş değilim. Bu oldukça üzücü ve bir o kadar da tehlikeli bir durumdur. Siyasiler ve medya, toplumun aşırı sağ cenaha daha fazla yakınlaşmasını istemiyorlarsa acilen bu durumun düzelmesi adına bir şeyler yapmalıdır.”
DENK mahkemede tazminat davasını kaybetti DENK Partisi, 15 Mart Hollanda seçimlerinden önce partiden ayrılarak kendi partisini kuran Sylvana Simons'u mahkemeye vermişti. Sylvana Simons'un DENK'ten ayrılarak kontratını ihlal ettiğini iddia eden DENK yetkilileri, hakimin kararıyla adeta şok yaşadılar. Hakim, Sylvana Simons'un kendi partisini kurmasının kontratına aykırı olmadığına
kanaat getirerek, DENK'i haksız buldu. Partiden ayrılan Sylvana Simons'dan 60 bin Euro ve İan van der Kooy'dan 40 bin Euro tazminat isteyen DENK, bu kararla birlikte Simons'a 5 bin Euro ödemeye mahkum edildi. İan van der Kooy ise mahkemece haksız bulundu ve DENK partisine 4 bin Euro ödemeye mahkum edildi.
mr. Rasim Küçükünal mw. mr. Dilek Küçükünal-Abotay Aile Hukuku
Çalışma ve İş Hukuku
Ceza Hukuku
Sosyal Güvenlik Hukuku
Çocuk Hukuku
Para tahsili ve icra takibi
Ticaret Hukuku
Uluslararası ihtiyati tedbir
www.kucukunal.nl Prof. Kamerlingh Onneslaan 154 3112 VM Schiedam M: info@kucukunal.nl T: 010 - 238 08 30 F: 010 - 238 08 31
Belediyeler veya SVB tarafından başlatılan, yurt dışı malvarlığı araştırma davalarında uzman avukatlık bürosu
Suriyeli sığınmacıların çölde bekleyişi sürüyor
Fas ile Cezayir arasında krize neden olan Suriyeli sığınmacıların zor şartlarda çölde bekleyişi devam ediyor. Suriyeli sığınmacılardan Ebu İyad, yaptığı açıklamada, “Çöl bölgesinde Cezayir sınırları içerisinde askerlerle çevrili bir alanda bekliyoruz. Aramızda çocuk, kadın ve yaşlıların yanı sıra bir de hamile kadın var. Zor şartlarda beklediğimiz bu bölgede Cezayir askerleri ülke içerisine gitmemize izin vermiyor. Fas askerleri ise sınırın kapalı olduğu gerekçesi ile bizi Fas’a almıyor." dedi.
Sarkozy, Le Pen'e karşı Macron dedi
Eski Fransa cumhurbaşkanlarından Sarkozy, cumhurbaşkanı seçiminin ikinci turunda aşırı sağcı Le Pen'e karşı merkez siyaseti izleyen Emmanuel Macron'u destekleyeceğini açıkladı.
'Kuzuların Sessizliği' filminin yönetmeni hayatını kaybetti
Oscar ödüllü yönetmen Demme'nin ölüm nedeninin kanser olduğu belirtildi. "Kuzuların Sessizliği" filminin oscar ödüllü yönetmeni Jonathan Demme yaşamını yitirdi. Ünlü yönetmenin menajeri Annalee Paulo, 73 yaşındaki Demme'nin yemek borusu kanseri nedeniyle oluşan implikasyonlar sonucu New York'ta hayatını kaybettiğini belirtti.
HABER
8
NİSAN / APRIL 2017
AB raportörü Kati Piri
PEKI BIZIM HIÇ MI GÜNAHIMIZ YOK? Zaten var olan sorunlar zaman içinde içinden çıkılamaz hale gelir. Nitekim bu tavrın olumsuz yansımaları daha şimdiden her alanda kendini hissettirmektedir. Siyaset yapmak isteyenlerin önü kesilmekte, iş müracaatı yapanlar işle alakası olmayan sorularla karşılaşmakta ve daha bir sürü olumsuzluk.
AHMET SUAT ARI Tutturmuşuz bir haçlı zihniyeti, başımıza ne gelirse ondan biliyoruz. Bir konuda başarısız mı olduk kesin haçlı zihniyetinin parmağı vardır, yoksa nasıl olur da biz ‘mükemmeller’ başarısız oluruz? Bir de buna (öz) eleştiri özürlülüğü eklenince her şeye topyekün ve tek elden bir gerekçe bulup koro halinde bunu tekrarlıyoruz. Aykırı ses çıkartan olursa da hemen onun üstüne tetikçileri salıp bertaraf ediyoruz. Bu yazıyı da aykırı bulup bana akla gelmedik iftiralar atacak bir güruhun olduğunu biliyorum, ama korkunun ecele faydası yok diyerek aklımdan geçenleri paylaşmam gerektiğine de inanıyorum. Bunlar benim kişisel görüşlerim ve sadece beni bağlarlar. Başka kişi ve kurumlarla ilişkilendirenler art niyetli olurlar. Gelelim şu ‘haçlı zihniyetine’. Bizimle ilgili her türlü olumsuzluğu Batı’ya yüklemek hem doğru değil hem de zararlıdır. Doğru değil, çünkü Batı homojen bir toplum değil, haliyle topyekün bir zihniyet söz konusu olamaz. O zihniyette olanlar mutlaka var, ama o zihniyete karşı olanlar da var, hem de çoğunluk olarak. Batıda irili ufaklı sayısız sivil toplum kuruluşu ırkçılığa, faşizme ve ayrımcılığa karşı mücadele vermektedirler. Bir çok ülkenin anayasasında temel insan hakları hiçbir ayırım yapılmadan güvence altına alınmıştır. Bunları göz ardı ederek Batı’yı topyekün düşman ilan etmek her şeyden
Türkiye'yi Avrupa Birliği'ne istemiyor
suat.ari@haber.nl önce hakkaniyetli bir tavır değildir. Tabii ki Batılıların zaman zaman ikiyüzlülüğü ve çifte standardıyla karşı karşıya kalıyoruz, ama onları gündeme getirirken kendimizi sütten çıkmış ak kaşık gibi gösterip hem kendi payımızı göz ardı edemeyiz hem de bir genelleme hatasına düşüp kronik bir düşmanlığın olduğunu söyleyemeyiz. Hele bunu iç siyasete malzeme yaparak hiçbir sonuca gidemeyiz. Bu tavır genel olarak toplumları özel olarak da biz Batı’da yaşayan Türkleri ile yaşadıkları ülke toplumlarını ayrıştırır. Zaten var olan sorunlar zaman içinde içinden çıkılamaz hale gelir. Nitekim bu tavrın olumsuz yansımaları daha şimdiden her alanda kendini hissettirmektedir. Siyaset yapmak isteyenlerin önü kesilmekte, iş müracaatı yapanlar işle alakası olmayan sorularla karşılaşmakta ve daha bir sürü olumsuzluk. Siyasiler tarafından karşılıklı oluşturulan algının boyutu endişe verici hale gelmiştir ve bir an önce durumun normalleşmesi için çaba harcanmalıdır. Özetle söylemek gerekirse, yangına körükle değil, tulumbayla gitmeliyiz. İşe önce makul ve sağduyulu kişi ve kurumlarla diyaloga girerek başlamalıyız. Çuvaldızı başkasına batırmadan önce iğneyi kendimize batırmazsak bir adım yol alamayız. Bizim hiç mi günahımız yok sorusunu sormadan da hakkaniyetli bir tavır geliştiremeyiz.
Avrupa Parlamentosu Türkiye raportörü Kati Piri, Türkiye'nin AB üyelik süreciyle ilgili önemli açıklamalar yaptı. Avrupa Parlamentosu'nun Ankara'yla ilişkilerden sorumlu üyesi olan Piri, anayasa değişikliğinin Türkiye'ye AB kapılarını
kapatacağını söyledi. Piri gazetecilere yaptığı açıklamada, "Türkiye böyle bir anayasayla Avrupa Birliği üyesi olamaz. Birliğe katılım görüşmelerine devam etmek de mantıklı gelmiyor." ifadelerini kullandı. AB Komisyonu'nun Genişlemeden Sorumlu Komiseri Johannes Hahn, geçtiğimiz günlerde yaptığı açıklamada Cuma günü yapılacak AB Dışişleri Bakanları toplantısında Türkiye ile üyelik müzakerelerinin sonlandırılmasının değerlendirilmesini istemişti. Dönem başkanı Malta'nın ev sahipliğinde yapılacak AB Dışişleri Bakanları toplantısında Türkiye'nin üyelik sürecinin masaya yatırılacağı düşünülüyor.
Rotterdam'daki köprüye Yaşadıkları kentlerde ödüllerini aldılar Erdoğan'ın afişini astılar
Hollanda’daki Türk vatandaşları, cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi için yapılan halk oylama-
sında, resmi olmayan sonuçlara göre "evet" çıkmasının ardından kutlama yaptı. Erasmus Köprüsü'ne Türk bayrağı ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın resminin bulunduğu “Onlar konuşur biz yaparız” yazılı afiş asıldı. Hollanda'da Türk vatandaşları ellerinde Türk bayraklarıyla Türkiye’nin Rotterdam Başkonsolosluğu önünde toplandı.
Hollanda genelinde her yıl verilen ve toplum adına gönüllü olarak çalışma yapanlara takdim edilen Kraliyet Nişanı'na bu yıl 10 Türk de layık görüldü.
Türklere nişanları bulundukları kentlerde düzenlenen törenlerde, belediye baskanları tarafından takdim edildi. Kraliyet Nişanı alan Türklerin isimleri söyle: Safiye Ços-
kun Eren, Suat Delice, Zeynep H. Kıllı, Metin Çift, Emine Güney, Fatma Ates, Tekin Ates, Müyesser Koçak Gencer, Hasan Bulduk ve Nuran Kapıkıran.
Kendi evinizde, güvenilir ve kaliteli bir şekilde, ihtiyacınıza göre kendi dilinizde hizmetler sunuyoruz. Evde bakım konusundaki hizmetlerimiz: • Kişisel bakım • Ev işlerine yardım • Tıbbi yardım • Resmi evraklar/yazışmalar konusunda yardım •Destekleyici rehberlik
Vlamoven 34 6826 TN Arnhem Eendenweg 50 7331 EB Apeldoorn
F.B. Deurvorststraat 43-2 7071 BG Ulft
www.thuiszorgwaalstad.nl info@thuiszorgwaalstad.nl
9
HABER
NİSAN / APRIL 2017
Yurt dışındaki boşanmalar Türkiye'de tanınacak
690 sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Bazı Düzenlemeler Yapılması Hakkında Kanun Hükmünde Kararname, Resmi Gazete'nin mükerrer sayısında yayımlandı. Kararnameyle 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu'na yabancı ülke adli ve idari makamlarınca verilen boşanma kararlarının nüfus kütüğüne tesciline ilişkin yeni bir hüküm eklendi.
Buna göre, yabancı ülke adli ve idari makamlarınca boşanmaya, evliliğin butlanına, iptaline veya mevcut olup olmadığının tespitine ilişkin kararlar, tarafların birlikte başvurması, verildiği devlet kanunlarına göre konusunda yetkili makam tarafından alınmış ve usulen kesinleşmiş olması, Türk kamu düzenine açıkça aykırı bulunmaması şartlarıyla nüfus kütüğüne tescil edilecek.
Nüfus kütüğüne yapılacak tescil işlemleri, yurt dışında kararın verildiği ülkedeki dış temsilcilikler, yurt içinde ise Bakanlık tarafından belirlenen nüfus müdürlüklerince gerçekleştirilecek. Göçmen kaçakçılığında kullanılan araçlara el konulacak Bu arada, yapılan bir diğer düzenlemeyle, artık göçmen kaçakçılığı suçunun işlenmesinde kullanılan araçlara el konulacak. El konulan araçlar, soruşturma ve kovuşturma devam ederken aynı suçun işlenmesinde tekrar kullanılması, Türkiye'de sicile kayıtlı olmaması, toplam yolcu sayısına göre önemli sayıda göçmen taşınırken ele geçirilmesi, suçun işlenmesini kolaylaştıracak özel tertibatının bulunması durumunda, sahibine iade edilmeyecek. Bu durumda sahibinin, aracın değeri kadar teminatı, el koyma
Suriye'deki kimyasal silahlar araştırılacak Kimyasal Silahların Yasaklanması Örgütü (KSYÖ) Genel Direktörü Ahmet Üzümcü, Suriye'de kimyasal silahların kullanıldığı Han Şeyhun'da güvenliğin sağlanması durumunda araştırma yapmak için bölgeye gitme konusunda hazır ve istekli bir ekibe sahip olduklarını bildirdi. Üzümcü, Hollanda'nın Lahey kentinde basın mensuplarına yaptığı açıklamada, "Han Şeyhun'a gitmek için hazırız ve biz bunun için bazı önlemler aldık." dedi.
Han Şeyhun bölgesinin muhaliflerin kontrolünde olduğunu aktaran Ahmet Üzümcü, "Onun için orada bulunan gözlemcilerle muhaliflerin bazı anlaşmalar yapmaları gerekecek. KSYÖ ekibinin araştırma yapabilmesi için önce ekibin güvenliğinin sağlanması gerekir. KSYÖ ekibinin Suriye'deki güvenliğinin sağlanması için Birleşmiş Milletler yetkilileri ile temas halindeyiz." ifadesini kullandı. Üzümcü, KSYÖ'nün yaptığı deneyler sonucunda, Han Şey-
tarihinden itibaren 30 gün içinde Maliye Bakanlığına teslim etmesi halinde, araç sahibine iade edilecek. Aksi takdirde, Maliye Bakanlığı tarafından soruşturma ve kovuşturma sonucu beklenmeksizin derhal tasfiye olunacak. Tasfiyenin satış suretiyle gerçekleşmesi halinde, satıştan elde edilen gelirden aracın muhafaza edilmesi ve satışı için gerekli olan bütün masraflar karşılandıktan sonra kalan miktar, kovuşturma sonucuna göre işlem yapılmak üzere emanet hesabına alınacak. KHK ile Olağanüstü Hal İşlemleri İnceleme Komisyonuna ilişkin de düzenlemeler yapıldı. Bu kapsamda, Komisyon kararlarına karşı ilgilinin en son görev yaptığı kurum veya kuruluş aleyhine dava açılabilecek. Bu davalarda ayrıca Başbakanlığa husumet yöneltilemeyecek.
KSYÖ ekibi Han Şeyhun'da araştırma yapmak için hazır
hun'daki saldırıda sarin ya da benzeri bir toksin kullanıldığına dair bulguların olduğunu belirtti. İlk raporun yaklaşık 10 gün içinde yayımlanmasını beklediğini vurgulayan Ahmet Üzümcü, "KSYÖ ekibi, saldırıya uğrayan mağdur ve kurtulanlardan kanıt toplayarak, numuneler üzerinde deney yapıyor. Sadece ilk incelemelere göre hareket edilmeyecek. KSYÖ ve BM uzmanlarından oluşan ayrı bir soruşturma mekanizması araştırmaya devam edecek." diye
konuştu. Üzümcü, KSYÖ'nün 20'nci yıl dönümünden bir gün önce yaptığı açıklamada da ekibinin 2016'dan bu yana Suriye'de 45 olası kimyasal silah saldırısı raporu verdiğini söylemişti. Esed rejiminin 4 Nisan'da İdlib'e bağlı Han Şeyhun beldesine düzenlediği kimyasal silah saldırılarında yaklaşık 100 kişi yaşamını yitirmiş, 500 civarında insan da zehirli gazdan etkilenmişti.
İsrail yabancı turistlerin Batı Şeria'ya giriş yasağını kaldırdı
Filistin Turizm ve Tarihi Eserler Bakanlığı, İsrail'in "yabancı turistlerin Batı Şeria'ya giriş yasağını" kaldırdığını duyurdu. Bakanlıktan yapılan yazılı açıklamada, İsrail Sınır Denetim İdaresi tarafından bir süre önce alınan "yabancı turistlerin Filistin şehirlerine girmesini yasaklayan" kararın iptal edildiği belirtildi.
Tükenmişlik sendromuna karşı dinlenin'
EÜ Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hayriye Elbi, tükenmişlik sendromuna karşı iyi uyuyarak, düzenli beslenerek, egzersiz yaparak ve dinlenmeye zaman ayırarak önlem alınabileceğini belirtti.
AP'de Türkiye oturumu
AP'de, anayasa değişikliğine ilişkin 16 Nisan'da gerçekleştirilen halk oylamasından çıkan sonucun yanı sıra AB ve Türkiye arasındaki ilişkilerin geleceği görüşüldü. Avrupa Parlamentosunu (AP) Genel Kurulundaki oturuma Avrupa Birliği (AB) Komisyonu adına katılan Genişlemeden Sorumlu Üye Johannes Hahn, AB olarak 16 Nisan'da gerçekleştirilen halk oylaması ile ilgili Avrupa Konseyinin ciddi endişelerini paylaştıklarını kaydetti.
www.piattijuweliers.nl
Spuistraat 60 2511 BE Den Haag Tel: 070 - 214 84 71
Şıklığınızı Tamamlayın
Dierenselaan 116 2573 KK Den Haag Tel: 070 - 363 57 59
Den Haag'da yeni açılan mağazalarımıza bekleriz
HABER
10
APRIL / NİSAN 2017
AVRUPA MEDYASINDAKI TÜRKIYE VE ERDOĞAN KARŞITLIĞI SÜRDÜRÜLEBILIR MI? Çünkü günümüzde Avrupa ile Türkiye çok yönlü olarak iç içe girmiş bir haldedir. Çok yönlü ve amaçlı ilişkilere sahiptir. İlişilerin yanısıra Avrupa’da beş milyon Türkiye vatandaşı vardır. Hatta bu sayının bir kaç kat fazlası bir Avrupa müslüman topluluğu Türkiye’ye aidiyet duymaktadır. Hem çok yönlü ilişkiler hem Avrupa’da Türkiye’ye duyulan aidiyet Türkiye Avrupa Birliği ilişkileri ve işbirliği sağlıklı bir şekilde devam etmesini göstermektedir. VEYİS GÜNGÖR Son bir kaç gün içinde hem Türkiye’den bazı gazeteciler hem Hollanda’dan bazı tanıdıklarımın soruları Avrupa Birliği Türkiye ilişkileri çalışmaları üzerine yoğunlaştı. Tam olarak sordukları soru şöyleydi: ‘Bizim kurum olarak yani Türkevi olarak veya Hollanda’da Türk STK’larının Avrupa Birliği Türkiye ilişkileri ile ilgili yaptıkları çalışmalar varmıydı? Bu yönde soruları soranların birbirleriyle bağlantısı yoktu. Gündemde ne vardı? Bu sorular nereden çıkmıştı diye düşünürken, bir kaç gün önce Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi’nin Türkiye ile ilgili kararı aklıma geldi. Bir de Malta’da gerçekleşen Avrupa Birliği (AB) Gayri Resmi Dışişleri Bakanları Toplantısı vardı. Evet böylece, Türkiye Avrupa Birliği ilişkileri yeniden kamuoyu gündemine gelmişti. Hem de, Avrupa’nın daha doğrusu Avrupa’da bir kısım medya ve karar vericilerin Türkiye eleştirilerinin artık alenen Türkiye düşmanlığına dönüştüğü bir ortamda. Ama önce sorunun cevabını verelim. Sonra da Avrupa’da Türkiye karşıtlığı üzerine fikir yürütmeye çalışalım. Türkevi’nin Türkiye – AB ilişkileri üzerine çalışmaları Sorunun cevabına gelince. Elbette cevabım Türkevi’nin konuyla ilgili faaliyetleriyle sınırlıdır. Bizim, Türkevi Araştırmalar Merkezi olarak, bu yönde çalışmalarımız yaklaşık 13 yıldır aralıksız devam etmektedir. Bu çerçevede Hollanda, Brüksel ve Türkiye’de gerçekleştirdiğimiz toplantı, tartışma, çalıştayları saymama gerek var mı bilmiyorum.
veyis.gungor@haber.nl Ancak, 2004 yılında Brükselde yapılan ilk Türkiye Avrupa Birliği görüşmelerine yetiştirilen “Avrupa Birliği, Türkiye ve İslam” başlıklı tercüme kitabı hemen belirtmem gerekir. Ki bu kitap Hollanda’nın AB dönem başkanlığında WRR (Hollanda Kamu Politikaları Bilimsel Kurumu) tarafından hazırlanmıştı. Türkiye AB ilişkileri hakkında oldukca olumlu ve objetif bir yaklaşım ortaya koyuyordu. Hatta kitabın sonunda o zaman Devlet Bakanı olan Prof. Dr. Mehmet S. Aydın hocanın da görüşlerine yer verilmişti. Kitap Türkevi ve Başlık yayınları arasında yayınlandı. Bir başka araştırma ve yayın ise: “Avrupa’daki Türklerin Türkiye Avrupa Birliği İlişkilerine Etkileri: Hollanda Örneği” çalışmamızdı. Bu kitabın tanıtımını da Brüksel’de Avrupa Parlamentosunda yapmıştık. Evet, Türkiye Avrupa Birliği ilişkilerinin sivil tarafı işte böyle çok heyecanlı başlamıştı. Ve yıllar içinde gelinen nokta malum. Bir tarafta 54 yıldır kapıda bekletilen ve artık sabrı taşan bir Türkiye. Diğer tarafta ise tüm Avrupa olmasa bile bir kısım medya ve karar vericilerin ‘hayır’ kampanyasına destek vermeleri ve bunun Avrupa’da bir Türkiye düşmanlığı görüntüsü vermesi. Dahası Almanya, Hollanda ve Avusturya ile yaşanan diplomatik krizler... Avrupa’da şok üstüne şok... Avrupa eski Avrupa değil. Bir çok sorunla karşı karşıya. Bir taraftan Avrupa’yı tehdit eden terör eylemleri, mülteci akını diğer taraftan yaşlanan bir nüfus ve her geçen
30 14-05-2017 PAZAR - SAAT 10:00 - YER: HİLALSPOR TESİSLERİ
Hollanda amatör liginde mücadele eden Hilalspor Eindhoven bu yıl geleneksel 30. Hilalspor Saha Futbol Turnuvası'nı Hollanda, Almanya ve Belçika'dan 24 takımın katılımı ile düzenleyecektir.
gün yükselen ırkçılık. Kimlik sorunu, yani Avrupalılık nedir sorusuna bir türlü verilemeyen cevaplar. İdeolojilerin etkisinin azalması ve bir çok konuda bireylerin karar verememe sorunuyla baş başa kalmaları. Avrupa Birliğinin nasıl devam edeceği. İşsizlik, eğitim, çevre, iklim sorunları da malum. Bütün bunlarla boğuşan Avrupa son bir kaç ay da şok üstüne şok yaşadı. Bu yılın ilk şoku hiç şüphesiz Amerika seçimlerinin sonucuydu. Avrupa’da bir çok çevre Trump’un başkan seçilmesini beklemiyordu. Trump’un seçimleri kazanması Avrupa’da büyük bir hayal kırıklığıyla karşılandı. Protesto yürüyüşleri yapıldı. Açıklamalar yapıldı. Seçimlerde hile var denildi. Velhası Trump Avrupa’yı bir kaç ay baya uğraştırdı ve yordu. Avrupa’nın ikinci şoku ise Türkiye’de 16 Nisan tarihinde yapılan Anayasa Değişikliği referandumu sonuçlarıydı. Erdoğan tüm uluslararası dayanışmaya karşı kazanmıştı. Avrupa yine bir hayal kırıklığı yaşadı. Amerika seçim sonuçlarında olduğu gibi kah zıpladı hopladı kah bağırdı. Erdoğan’a diktatörlük yolu açıldı, seçimlerde hile var, orantısız güç kullanıldı dedi. Bu ise Avrupa’nın kısa sürede yaşadığı ikinci şok oldu. Referandum sonrası bir kısım Avrupalının söyledikleri ortada. Hatta Avrupa medyasının önemli bir kısmı da Erdoğan karşıtlığını 16 Nisan’dan sonra da devam ettirdi. Trump gibi Erdoğan da Avrupa’yı baya uğraştırdı ve yordu... Avrupa Türkiye’den vazgeçemez... Peki, Avrupa’nın ya da bazı Avrupa karar
vericilerinin ve medyasının Türkiye/Erdoğan karşıtlığını devam ettirmeleri mümkün mü? Bu sürdürülebilir bir tavır mı? Bizim cevabımız: elbette mümkün değildir. Bu tutumun sürdürülebilir bir yönü olamaz. Avrupa medyası, bugün olduğu gibi uzun süre böyle bir gerginliği, Türkiye/Erdoğan karşıtlığını devam ettiremez. Ettirmemeli de. Neden? Çünkü günümüzde Avrupa ile Türkiye çok yönlü olarak iç içe girmiş bir haldedir. Çok yönlü ve amaçlı ilişkilere sahiptir. İlişilerin yanısıra Avrupa’da beş milyon Türkiye vatandaşı vardır. Hatta bu sayının bir kaç kat fazlası bir Avrupa müslüman topluluğu Türkiye’ye aidiyet duymaktadır. Hem çok yönlü ilişkiler hem Avrupa’da Türkiye’ye duyulan aidiyet Türkiye Avrupa Birliği ilişkileri ve işbirliği sağlıklı bir şekilde devam etmesini göstermektedir. Kısaca ilişkiler Avrupa’nın, Orta Doğu’nun, Balkanların velhasıl insanlığın huzuru için zarurettir... Son bir kaç gün içinde bu yönde her iki taraftan da sevindirici açıklamalar yapıldı. Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan “her şeye rağmen kapımız açıktır” derken, Avrupa Birliği (AB) Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Federica Mogherini de Malta’daki toplantıdan adeta “Avrupa Türkiye’den vazgeçemez” mesajını verdi. Dolayısiyle, bir kısım Avrupa medyası ve karar vericilerinin Türkiye düşmanlığı görünümü alan Türkiye/Erdoğan karşıtlığından bir an önce vaz geçmeleri insanlığın iyiliğine olacak bir davranış olacaktır. Bunun kavranmasını ümit ederim...
Almanya'dan Böyle radikal özgürlük cezalar! olmaz!
İnternette sosyal ağlardaki yalan haberler ve nefret söylemleri içeren paylaşımları kaldırmayan şirketler, 50 milyon avro'ya kadar para cezasıyla cezalandırılacak. Alman hükümeti, internette yalan haber ve nefret söylemi içeren paylaşımları kaldırmayan şirketlere 50 milyon avro'ya kadar para cezası vermeyi planlıyor. BAKANLAR KURULU'NDAN GEÇTİ Alman Adalet Bakanlığı'nın hazırladığı ve Bakanlar Kurulu'ndan geçen yasa tasarısında Alman hükümeti yalan haberlerle ve nefret söylemleri ile mücadele etmeyi amaçlıyor. Tasarıda açık şekilde suç teşkil eden halkı kışkırtma, teh-
dit, hakaret veya iftira içerikli paylaşımların şikayet edilmesinin ardından sosyal medya platformlarını işleten şirketler tarafından 24 saat, diğer yasadışı paylaşımların ise 7 gün içinde silinmesi isteniyor.
50 MİLYON AVROYA KADAR PARA CEZASI Yaptıkları şikayetlerin sonuçları konusunda kullanıcıların bilgilendirilmesinin de talep edildiği tasarıda, suç teşkil eden paylaşımları zamanında kaldırmayan şirketlere 50 milyon avroya kadar para cezası uygulanması öngörülüyor. Adalet Bakanı Heiko Maas, bu yasa tasarısıyla nefret söylemleri içeren paylaşımların ve yalan haberlerin silinmesine ilişkin yükümlülüklerin
somutlaştırıldığını, sosyal medya platformlarını işletenlerin platformun bu tür haberlerin yayılması için istismar edilmemesi konusunda sorumluk taşıdıklarını söyledi. "İFADE ÖZGÜRLÜĞÜ, CEZA HUKUKUNUN BAŞLADIĞI YERDE BİTER" İfade özgürlüğünün demokraside önemli bir yeri olduğunu, yalanların dahi ifade özgürlüğü kapsamına alınabileceğini söyleyen Maas, “Ancak ifade özgürlüğü, ceza hukukunun başladığı yerde biter. Bizim yasamız, açıkça ceza gerektiren içeriklerle ilgilidir. Bundan dolayı yasa tasarısında sosyal ağlar için standartlaştırılan kurallar ifade özgürlüğüne müdahale değildir." dedi. Facebook'un kullanıcıların şikayeti üzerine ceza gerektiren içeriklerin sadece yüzde 39’unu, Twitterın ise 100 paylaşımdan 1'ini sildiğini aktaran Maas, "Bizim sorunumuz, çok fazla değil, çok az ceza gerektiren içeriklerin sosyal ağlarda silinmesi." değerlendirmesinde bulundu. Maas, söz konusu yasa tasarısının bu yasama döneminde mecliste kabul edilmesi için tüm koşulların yerine getirildiğini kaydetti.
11
HABER
NİSAN / APRIL 2017
Avrupa Türkiye’ye muhtaç olmaktan korkuyor
Prof. Dr. Barış Özcan: "Türkiye’ye bağlı Türk istemiyorlar"
16 Nisan’da yapılacak anayasa referandumu çerçevesinde AA'da bir makale yayımlayan Prof. Dr. Özcan Hıdır Türkiye ve Erdoğan karşıtlığının neredeyse bütün Batı ülkelerini özelde de Avrupa’yı sarmış durumda olduğunu ifade ediyor. "Tarihten gelen bagajlarla Batı’da-Avrupa’da hep bir İslam ve Türk korkusu-karşıtlığı vardı. Bunun kökleri İslam’ın zuhuru yıllarına kadar gider." diyen Prof. Dr. Özcan Hıdır "Nitekim Avrupa’da 'Türk korkusu' İstanbul’un fethinden sonra oluşmakla birlikte, özellikle 15. ve 16. yüzyıllarda yerleşik hale gelen ve bütün Avrupa’yı saran bir korku. İtalyanların korkunç bir şeyi ifade etmek ya da çocuklarını korkutmak için kullandığı “Mamma li Turchi!” (Anneciğim! Türkler [geliyor]) ifadesi de bu korku ve travmanın çarpıcı bir dışavurumu." ifadesinde bulundu. Türkler, Tanrı’nın Avrupa’ya cezası şeklinde algılanan bir
yapıdan bahisle Özcan Hıdır "Batının dinî ve fikrî zihin kodlarının oluşumunda etkili olmuş şahsiyetlerin pek çoğunun Türkofobik ve aynı zamanda İslam karşıtı olmalarının, bu fikirleri işleyen kitaplar kaleme almalarının, günümüzdeki Türkofobi/ Erdoğanfobinin yükselişinde önemli bir arka plan etkisine sahip olduğu yadsınamaz bir gerçek. Bugün Avrupa ve Batı medyasında yer alan bazı analizlerde, Erdoğan’ın Fatih’e ve Kanuni’ye atıf yapılarak “sultan” olarak sunulmasında da bu tarihi arka plan var.
Tarihin tekerrürü ya da “Mamma li Türkiye-Erdoğan” Tarihin tekerrürden ibaret olduğu söylemine karşı Mehmet Akif merhum “Hiç ibret alınsaydı tekerrür mü ederdi” demişti. Ancak son dönemde Avrupa’daki Türk korkusu ve karşıtlığında tarihin tekerrür ettiği de son derece açık. Bu tekerrürün daha ziyade “Erdoğan korkusu” olarak tezahür ettiği de görülüyor. Amerika ve Avrupa ülkelerinde, Türkiye ve Erdoğan’la ilgili hemen her gün yayımlanan hiçbir haber-analiz ya da televizyon programı yok ki
Erdoğan’ı “diktatör” olmakla suçlamasın. Hatta sıradan insanlarla konuşurken bile, Türkiye söz konusu olduğunda, Erdoğan’ın bir “diktatör” olduğu yönünde imalar ve suçlamalar görülebilir. Geçmişte öncelikle askerî, sonra da dinî sebeplerle oluşturulan Türklere yönelik korku temelli bu imaj, Batılı zihinlerin arka planında hâlâ duruyor ve Türkiye ve Erdoğan söz konusu olduğunda refleksif olarak canlanıp dışa vuruyor. Bu açıdan, tarihin tekerrür ettiğinde kuşku yok: Farklı olan ise yalnızca şahıslar, dekor ve yöntemlerdeki değişiklikler. Bu korkunun modern-post modern dönemi yaşadığımız bugünlerde güncel versiyonları ve yeni motivasyonlarıyla alabildiğine tekerrür ettiğine şahitlik ediyoruz. Ancak tarihle bugün arasındaki en önemli fark, Avrupa’daki korku anlamında literatüre birbiri ile sıkı bağlantılı iki ayrı korkunun daha eklenmiş olması: “Erdoğanfobi” ve “Referandumfobi”
"Türkiye’ye bağlı Türk istemiyorlar" diyen Prof. Dr. Özcan Hıdır "Bu korkunun önemli nedenlerinden bir diğeri de,
yukarıda da değindiğimiz üzere, Avrupa’da özellikle Almanya, Hollanda, Avusturya, İsviçre, Belçika gibi ülkelerde yoğun olarak yaşayan Türklerin, son tahlilde yaşadıkları ülkeye mi yoksa Türkiye’ye mi bağlı olduklarının sorgulandığını ve bunda FETÖ’nün korkuları beslemedeki rolü üzerinde de ilginç analizlerde bulunuyor. Son tahlilde ise: "Bu arada son bir önemli sebep olarak, 15 Temmuz’da Türkiye ve Erdoğan’a olan ihaneti iyice gün yüzüne çıkan ve artık diasporada ayrı bir mezhep ve hatta bir “din”e dönüşmeye başlayan FETÖ mensuplarının “Türkiye ve Erdoğan korkusu”nu beslemedeki rollerini de belirtmek gerekir. Almanya, Hollanda ve Avusturya’da alabildiğine etkili olan bu esoterik-batıni, oryantalistik devşirme yapı, ilgili ülkelerce Türkiye ve özellikle de Cumhurbaşkanımız Erdoğan korkusu ve karşıtlığını alabildiğine körüklüyor, aleyhte bilgi servis ediyorlar. Tabiatıyla bu tür yapıları kullanmak, şimdilik Batı-Avrupa ülkelerinin alabildiğine işine geliyor." değerlendirmesinde bulunuyor.
Türk İslam Kültür Dernekleri Federasyonu (TİCF) yeniliklerine devam ediyor
TICF yönetiminde geçen yıl yürülüğe giren 'dönüşümlü başkanlık' dönemi ikinci başkanın dönemine başlamasıyla başarılı bir şekilde yürürlüğe girdi.
29 Mart 2017 tarihinden itibaren TICF başkanlığını Doğu Hollanda bölgesinde Kerem Karahisar'ın yürüteceği ifade edildi.
Yapılan açıklamada "Yönetime etkin katılım ve ülkenin her bölgesinde güçlü ve kalıcı bir TICF yaratabilme ve yaşatabilme projesinin ilk ‘dönüşümlü başkanlık’ yılı başarıyla tamamlanmıştır. Bir yıllık görevini tamamlayan Kuzey Hollanda bölgesinden sayın Aydın Üre’ye başkan olarak yaptığı hizmetlerden dolayı yönetim kurulu teşekkür ediyor. 29 Mart 2017 tarihinden itibaren Yönetim başkanı görevini üstlenen Kerem Karahisar, tasarlanan projeleri geliştireceğini ve faaliyetlerin uygulanmasında çıtayı yükselteceğini ve TICF’i tekrar bir adım daha ileriye götüreceği beklentisindeyiz" ifade edildi.
Batı, insani trajediler karşısında üç maymunu oynuyor
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Afrika'da çoğunluğu kadın ve çocuk 14 milyon kişinin açlık çektiğini belirterek, "Birçok Batılı gelişmiş ülkenin bu tür insani trajediler karşısında üç maymunu oynadıklarını görüyoruz." dedi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Somali Cumhurbaşkanı Muhammed Abdullah Fermacu, baş başa ve heyetler arası gerçekleştirdikleri görüşmelerin ardından Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde ortak basın toplantısı düzenledi.
Twitter ilk çeyrek bilançosunu açıkladı
Dünyaca ünlü sosyal paylaşım ağı Twitter, bu yılın ilk çeyreğine dair bilançosunu açıkladı. Twitter'dan yapılan açıklamada, bu yılın ilk çeyreğindeki gelirin, geçen yılın aynı dönemine göre, yüzde 7,7 düşüş göstererek 548 milyon dolara gerilediği belirtildi. Şirket, 2016'nın ocak-mart döneminde 594 milyon dolar gelir elde etmişti.
İnsanın zihinsel mahremiyeti tehlikede
Avrupalı iki etik uzmanı, İsviçre'nin Zürih Üniversitesi Hukuk Fakültesinden Profesör Roberto Andorno ve Basel Üniversitesi Biyomedikal Etik Enstitüsünden Marcello Ience, "Life Sciences, Society and Policy" dergisinde yayımladıkları makalede, insan beyninin işleyişini ve süreçlerini verileştirebilen nöro-teknolojik uygulamaların yaygınlaşması karşısında insanın bilişsel mahremiyetini koruyacak hukuki ve etik bir temele gereksinim duyulduğunu belirtti.
€59
’dan
BAŞLAYAN FIYATLARLA VERGILER DAHILDIR
023-751 06 00
Şimdi Ücretsiz Corendon App
Hayallerinizi Corendon’la Yaşayın
HABER
Esed rejimi çoğu çocuk 100 kişiyi kimyasal gazla öldürdü
Suriye geçici hükümeti Sağlık Bakanı Ferras Cundi, Esed rejiminin İdlib'in Han Şeyhun beldesine düzenlediği kimyasal silah saldırısında çoğu çocuk 100'den fazla sivilin öldüğünü, aralarında çok sayıda çocuğun bulunduğu 500 sivilin de gazdan etkilendiğini söyledi.
Kolombiya'daki sel felaketinde ölü sayısı 273’e yükseldi
Kolombiya Devlet Başkanı Juan Manuel Santos, Mocoa kentindeki sel felaketinde hayatını kaybedenlerin sayısının 273’e yükseldiğini duyurdu. Santos, şehir merkezindeki kriz masasında yetkililerle yaptığı toplantının ardından, basın mensuplarına kentteki son durumu aktardı.
Fransızlar Hollande'ı sevmedi
Fransız seçmenlerin yüzde 70'i, görev süresi sona yaklaşan Cumhurbaşkanı François Hollande'ın "kötü bir cumhurbaşkanı" olduğunu düşünüyor. Odoxa Araştırma Şirketi, Fransız seçmenlere beş yıllık görev süresi bu yıl dolacak olan ve ikinci kez cumhurbaşkanlığı yarışına katılmayı tercih etmeyen François Hollande'la ilgili düşüncelerini sordu.
Bilim adamlarından antibiyotik uyarısı
Düşük emeklilik maaşı alıyorsanız yeni kaynaktan yararlanabilirsiniz Hükümet 2017 bütçesinde tam emeklilik maaşı almayan yaşlılar arasındaki yoksullukla mücadele amacıyla 7,5 milyon Euro kaynak ayırdı. IOT yayınladığı basın bildirisinde: "Geçim sıkıntısı çeken ve zor durumda olan emeklilerin bu paradan yararlanıp yararlanamayacakları ise henüz net değil. Geçim sıkıntısı çeken düşük maaşlı emeklilerin bu kaynaktan yararlanabilmeleri için başvuruda bulunmaları gerekiyor. Bilindiği üzere 2015 yılından itibaren masrafların paylaşımı (kostendelersnorm) ilkesi yürürlükte bulunuyor. Birden fazla ödenek alan yetişkinin aynı hanede birlikte yaşaması durumunda, ödeneklerinde
kesinti yapılıyor. Bu uygulama AOW alanlar için geçerli değil. Ama düşük emeklilik maaşı nedeniyle ek ödenekle (AIO) geçinen emeklilerden ise kesinti yapılıyor. Bu haksızlık konusunda daha önce İnsan Hakları Kolejine (het College voor de Rechten van de Mens) yaptığımız başvurudan olumlu bir sonuç alamamıştık. Buna rağmen Sosyal İşler Bakanlığı Devlet Sekreteri Klijnsma ek (AIO) ödenekle geçinmek zorunda olan emekliler için ekstra kaynak ayırdı. Ayrılan kaynak büyük değil ve aynı zamanda belediyelerin
bu miktarı nasıl değerlendirecekleri de tam belli değil. Sosyal Hizmetler Dairesine yardım için başvuranlar bu haberi (dit bericht) kaynak gösterebilirler. Devlet Sekreteri ilgili yasanın Birinci Meclis’te görüşülmesi sırasında gelen eleştiriler üzerine, 7,5 milyon Euro’luk bir
kaynak ayırma kararı aldı. Birinci Meclis’te, uygulamanın, bireylerin bakıma muhtaç anne ve babalarıyla aynı evde yaşamasını olanaksız hale getireceği ifade edilmişti. Burada önemli olan, belediyelerin bu amaçla ayrılan ekstra kaynağı, ne ölçüde bakıma muhtaç (mantelzorg) dar gelirli emekliler için kullanacağıdır. Bu kapsamda belediyeye yardım için başvuranların bu kaynaktan ekstra para alıp alamadıklarını IOT’ye (info@iot.nl) bildirmelerini rica ediyoruz." ifadelerine yer verdi.
Waalstraat 22 T 026-3799473 @ info@sifaclinic.nl I www.clinic.nl
• • • • • • • • •
Bilim adamları, erişkinlik döneminde uzun süreli antibiyotik kullanımının bağırsak kanseri riskini artırabileceği uyarısında bulundu. "Gut" dergisinde yayımlanan çalışmayı yürüten araştırmacılar, yetişkinlikte uzun süreli antibiyotik kullanımının bağırsak kanserinin öncülerinin gelişme ihtimalini artırdığını ortaya çıkardı. Fizik aktivite azlığı, yetersiz meyve ve sebze tüketimi, obezite ve alkol kullanımının bağırsak kanseri riskini artırdığına işaret eden araştırmacılar, uzun süreli antibiyotik kullanımının da bu listeye eklenebileceğini kaydetti.
12
NİSAN / APRIL 2017
Fysiotherapie Acupunctuur Kruiden Vitaminen supplementen “biologisch actieve” Bloedonderzoeken “vitaminen tekort,allergie, ontstekingen” Body analyse (check up) Yaotech behandeling Acuut “pijn behandeling” Fitness
• Andumedic (pijn verlichting) • Premium (afvallen bij problemen met de schildklier, constipatie enz. Ook verstevigen en gezichts behandelingen) • Cryo (vet afbreken) • Avitae (afvallen, verstevigen, cellulitis) • Diode laser (pijnloze SHR methode) • Cavitatie (afvallen, verstevigen, cellulitis) • Eric pak (sauna, lymfedrainage)
• Massage (voor het hele lichaam) • Gezichtsbehandelingen (reiniging en verzorging) • Begeleiding bij afvallen • Cupping therapie (hacamat)
Waalstraat 22 | 6826 BP Arnhem | T: 026-3799473 @: info@sifaclinic.nl | www.clinic.nl
13
HABER
NİSAN / APRIL 2017
Sara'ya destek olalım! Dordrecht'te ikamet eden Emine Kara ve Bram Verbrugge'nin sevimli kızları Sara, çok nadir görülen amansız bir kas hastalığına yakalandı. Devletin bu konuda bir çalışması olmadığı için anne ve baba kendi kurdukları vakıf aracılığı ile bu hastalığın kapsamlı araştırılması ve tedavi yöntemleri için 500 bin Euro'ya ulaşmak zorundalar.
Stichting Voor Sara
Kas hastalığı MDC1A araştırmaları için mücadele ediyor
Yardımlarınızı şu hesap numarasına gönderin Stichting Voor Sara IBAN nr: NL56RABO 0315790792 Stichting Voor Sara
Kas hastalıkları için harekete geçin. Sara ve diğer tüm çocuklar için.
2016 yılında Sara Verbrugge’nın ebeveynleri Emine Kara ve Bram Verbrugge tarafından kurulan bir vakıftır. Sara, Dordrecht’te yaşayan 1,5 yaşında bir kız çocuğu. Neşeli, zeki ve maalesef henüz tedavisi olmayan Müsküler Distrofi (MDC1A) adında bir kas hastalığına yakalandı. Vakfımız, bu hastalıkla ilgili araştırmaların yapılabilmesi için mücadele veriyor. Bunun yanında diğer tedavisi bilinmeyen ve nadir görülen kas hastalıklarına da dikkat çekmek istiyor. Vakıf olarak, bu amansız hastalığın hasta ve çevresi için yarattığı etkileri ortaya koymak, toplumu bilinçlendirmek ve de farkındalık yaratmak hedeflerimiz arasında.
Kaslarda güçsüzlük
Flyer voor Sara Turks.indd 1
09-04-17 22:04
MDC1A, kas hastalıklarının ilk grubunda yer alan, ilerleyici kas zayıflığı ve kas lifi dejenerasyonu ile seyreden genetik bir hastalıktır. Bu hastalığa yakalanan çocukların dönmek, oturmak ve yürümek gibi belirli gelişim adımları çoğu zaman gecikir. Hatta bazı çocuklar
Emine Kara ve Bram Verbrugge çocukları Sara ile. (Fotoğraf: Shody Careman)
bu becerilere hiç sahip olamayabilirler. Ağır vakalarda hastaların çocuk yaşlarda vefat ettikleri gözlemlenmiştir. Günümüzde hastalığın tedavisi olmadığı gibi herhangi bir terapisi de yoktur. Yapılabilecek tek şey hastayı gözlem altında tutmak ve semptomlarına yönelik terapi uygulamaktır.
Araştırma
‘Expertisecentrum Nemo’ adında bir araştırma merkezinin bu hastalığın tedavileri hakkında çalışmalara başlayabilmek için bir araştırma projesi var. Ancak, bu projenin başlayabilmesi için € 500.000,- gerekli. Bu parayı toplayabilmek için sizlerin desteğine ihtiyacımız var. Olası bir çözüm sadece kızımız Sara’nın yararına olmayıp, birçok çocuk için de umut olacak. MDC1A hastası olan tek çocuk Sara değil. Sara gibi kas hastası olan binlerce çocuğumuz var. Yapacağınız bağışlarla bu araştırmaların başlamasına yardımcı olup tedavilerin bulunmasına katkı sağlayabilirsiniz. Sağlıklı bir geleceğe sahip olmaları için onlara destek olalım!
WWW.
"1000 kişi 500 euro verse gereken parayı toplayabiliriz" Kendi kişisel hesabından 500 Euro yatıran yardımsever Züleyha Hanım, Hollanda'da Sara'ya yardım edebilecek bir çok işadamımızın olduğunu söylüyor ve herkese çağrıda bulunuyor.
Bendeniz, Sara için 500 Euro yardımda bulundum. Sara'ya 500 Euro yatırmamın ana nedeni, Sara'ya yardım edilebilmesi için 500 bin Euro'ya ihtiyaç olduğudur. Bu çok büyük bir miktar. Yani bu paraya çok ihtiyaç var ve çok çabuk bir şekilde toplanması lazım. Kısa sürede bu miktarı toplayabilmek için şöyle düşündüm; 'Eğer herkes 500 Euro yardımda bulunursa. 500 bin Euro'yu bir araya
getirmek için sadece bin kişiye ihtiyacımız var'. Bu ülkede 500 Euro verebilecek hayırsever insanları bulduğumuzda Sara'nın daha fazla beklemesine gerek kalmaz. Sara'nın hikayesi beni derinden üzdü. Güzel Sara'mıza yardım edebilmek için bu miktarın hala tamamlanmamış olmasına çok üzülüyorum. Herkes bir parça yardım etse ve elini taşın altına koysa. bu mesajı yazma gereği bile duy-
Işıklandırmada yeni yöntem Bize an danışmad karar vermeyin
mayız. Ne yazık ki bu mesaja ihtiyacımız var. Bu yolla diğer 999 kişiye seslenmek istiyorum. Eğer imkanınız elveriyorsa, lütfen 500 Euro yardımda bulunun ve henüz bir buçuk yaşındaki Sara'nın sizin sayenizde, sağlığına kavuşacağını düşünün. Yardımlarınız için ben Sara adına size çok teşekkür ederim. Selamlar, Züleyha Taşpınar
LED SPOT LED LAMP LED PANEL LED TL
LED FLOODLIGHT LED DOWNLIGHT LED HIGHBAY LED STRIP TOEBEHOREN
Yenilenen mekânımıza bekleriz. • Panini's Her türlü led ışıklandırma sistemi,•• Broodjes led spotları ve dekoratif Grill Gerechten • Belegde Broodjes malzemeleri bizden temin edebilirsiniz. Uzman ekibimiz • Kapsalon • Patat mekanlarınıza en uygun ışıklar konusunda sizi aydınlatacaktır. Burgemeester De Vlughtlaan 162-164 1063 BS Amsterdam Tel: 0204114318
Telefon: 040 711 46 63
www.ledstation.nl
• Snacks • Tapas • Salades
• Çorbalar/ Soep • Warme Maaltijden • Frisdranken
Thorvaldsenlaan 2c, 5623 BM Eindhoven
HABER
14
NİSAN / APRIL 2017
HDV gönüllülerine yeterlilik sınavları getiriliyor
ALGI YÖNETIMI VE TEHDIT ALGISI Ancak, benim esas dikkat çekmek istediğim en önemli husus tüm bu sebep ve korkuların beslediği ve kıta Avrupasını huzursuz eden en can alıcı tehlike algısı "kültürel tehdit" algısıydı.
METİN YAZAREL Haber Gazetesi bu sayıda 7/24 Hollanda ve Avrupa gündemini meşgul eden Türkiye ve Türkler tartışmasını manşetine taşıdı. Bu manada Almanya ve Hollanda ekseninde alevlenen tartışmaları, sosyolojik gerçeklikten uzaklaştırarak, salt bir diplomasi hatası olarak görmeyi doğru bulmam. Yaşanan krizleri şuur altında bulunan hesaplaşma duygusunun dışa vurumu olarak telakki ederim. Yazılarımı takip edenler bilirler. Öteden beri, sosyal statümüzle ilgili bir çok yazılar yazarak, toplumsal hafızayı uyarmaya çalıştım. Sosyal, kültürel, ekonomik ve siyasi alanlarda elde ettiğimiz hakların bir lütuf değil, bedeli ödenerek kazanılan haklar olduğunu defaatle yazdım ve savundum. Seçme-seçilme hakkı yanında, çifte vatandaşlık gibi kazanımların insan hakları alanında gelişmiş ülkelerin kabul ettiği demokratik haklardan olduğunu ifade eden yazılar da yazdım. Bugün yaşadığımız sıkıntıların kaynaklarına inmek açısından, şöyle bir sorunun cevabını aramanın daha mantıklı yol olacağını düşünürüm. Peki ne oldu da birden bire birlikte yaşama iradesi hasar gördü? Adana Milletvekili Prof. Dr. Talip Küçükcan hocanın tabiriyle olaylar "sosyolojik kırılma" aşamasına doğru evrildi ve Türkler istenmeyen toplum ilan edildi. Konuyla ilgili cevaben bir çok teori üretmek mümkün. Haçlı zihniyeti dirildi, Avrupa aslına rucüv etti. 11 Eylül sonrası türetilen korkular Türk-İslam fobisine dönüştürüldü gibi, teorik cevaplar bulmak akla uygun gelebilir. Ancak, benim esas dikkat çek-
Köse Advocaten INTERNATIONAL LAW OFFICE
metin.yazarel@haber.nl mek istediğim en önemli husus tüm bu sebep ve korkuların beslediği ve kıta Avrupasını huzursuz eden en can alıcı tehlike algısı "kültürel tehdit" algısıydı. Hatırlanacağı gibi her şey "kültürümüzün İslamlaşmasına" karşı önlemler başlığı altında başladı ve aşırı sağın, Avrupa faşizminin tetiklediği kültürel tehdit manipülasyonu popülizmi besleyen kaynak olarak siyasallaştırıldı. Siyasi ve diplomatik aktörlerin sebep olduğu bazı münferit olaylar ve toplumsal gerilimler ise, yeni bir tehdit algısını "iç güvenlik tehdidi algısını" yarattı. Avrupa'lı Türkler ve Türkiye'nin sabrının sınanması yanında, Erdoğan karşıtlığı üzerinden terörizme verilen destekle birlikte, Avrupa'nın kendi değerler sistemine uygun düşmeyen uygulamalarına şahit olmaktayız. Avusturya'lı internet sitesi Krone'un haberine göre, aşırı sağcı ve göçmen karşıtı FPÖ partisi'nin lideri Heinz Christian Strache, Facebook hesabından Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan destekçisi Avusturya'lı Türklerin ülkeyi terk etmesini talep eden bir açık mektup yayınladı. Strache, sosyolojik kırılmanın en tehlikeli boyutunu seslendirmekten sakınmadı. Avusturya ve Avrupa'da yaşayan Türkler Avrupa'da kalarak "acı çekmek istemiyorlarsa" ülkelerine geri dönmeleri gerekir diye tehdit eden beyanatlarda bulundu maalesef. Sonuç olarak demek isterim ki; sokağa çıktığımızda komşularımızla selamlaşamayacak kadar gerginlikte diplomatik ilişkiler yürütülmesini asla arzu etmediğimiz halde, yaratılan krizin bedelini biz Avrupa'lı Türkler ödedik.
Hollanda’da en yoğun cami eğitim çalışmasını yürütmekte olan Hollanda Diyanet Vakfı, camilerde eğitim vermekte olan gönüllülerine yeterlilik sınavları düzenliyor. En son 2015 yılında tertiplenen “gönüllü eğitimci yeterlilik sınavları” 2 yıl aradan sonra HDV Eğitim Koordinasyon birimi tarafından bu yıl da düzenlenecek. Sınavlar Eylül 2017 yılında yapılacak olup son başvuru tarihi 31 Ağustos 2017 olarak belirlendi. Hem yazılı hem sözlü sınava tabi tutulacak katılımcılardan başarıya ulaşanlara “yeterlilik
belgeleri” verilecek. Yeterlilik belgesi almaya hak kazanan eğitimcilier hem camilerde gönüllü eğitimci olabileceği gibi ayrıca HDV eğitim koordinasyon biriminin organize etmekte olduğu mesleki ve pedagojik yeterlilik seminerleriyle yeteneklerini daha da geliştirebilecekler. Sınava kimlerin katılabilieceği ve nasıl başvurulacağı ile ilgili ayrıntılı bilgiye başvurmak isteyenler HDV sitesindeki formu doldurarak egitim@diyanet.nl’e gönderebilirler.
Türkiye'deki avukatları ayağınıza getiriyoruz
Türkiye'deki avukatlarınız artık Hollanda'da size hizmet verecek. Avukatlık işleri için Türkiye'ye gitmenize gerek yok. Köse Advocaten olarak ekibimizi Türkiye'den gelen avukatlarla güçlendirdik. Son yıllarda vatandaşlarımızın Türkiye ile alakalı hukuksal sorunları çoğaldı. Bu alandaki sorunları gidermek için, her ay Türkiye'den sizler için özel olarak, uzman avukatlar getireceğiz. Bu avukatlar Türkiye'deki hukuksal meselenizi, sizinle burada ele alacaklar. Böylece her defasında Türkiyeye gitmenize gerek kalmayacak.
Tel: 010 - 215 13 11
www.hukukburosu.nl
15
HABER
NİSAN / APRIL 2017
6 Aralık 2016'da Yüksek İdari Mahkeme tarafından SVB'nin ev ziyaretleri konusunda Avukat Rasim Küçükünal, mahkemeden yeni bir karar çıkarttı
Belediye görevlileri kapınıza geldiğinde kabul etmeme hakkınız var SVB'yi desteklemiş ve 'yasal çerçeve içerisinde hareket ediyor hiç bir sorun yok' demişti. Biz bunu açıklıyoruz tabi, 'Yanlış kullanılıyor, baskı altında imza alınıyor' diye. Ama hakim dosyada 'Baskı uygulandığına dair bir iz yok her şey yasal olmuş' diyor. Geçtiğimiz 12 Nisan'da aldığımız bir alt kararda gelişme oldu, SVB formülünde 'Beni kabul etmek zorunda değilsin' ibaresini yazmamış. Biz de dedik ki 'Madem 6 Aralık'ta yazılacak diye karar çıktı ve siz yazmamışsınız, siz de kanunlara uymuyorsunuz' dedik. Bu çerçeveden bakıldığında SVB, TC Kimlik numarasını Türkiye'ye gönderebiliyor ve vatandaşın bütün bilgilerine rahatlıkla ulaşıyor. Sonra da 'Senin Türkiye'de evin varmış ve bize bunu bildirmedin ek maaş aldın' diyerek 14 bin Euro'luk ceza gönderiyor. SVB'nin usülde yanlış yaptığını mahkemede gösterdik ve haksız bir şekilde edindiğiniz TC kimlik numarasını kullanamazsınız.. Usülsüz edinilen bilgiler kullanılamaz. Bizim için çok enteresan bir karar oldu çünkü SVB hatasını kabul ediyor.
Rasim Küçükünal Küçükünal Avukatlık Bürosu sahibi
ff Ne tür bir gelişme olacak peki bu kararla birlikte?
SVB şu anda 2014'ten itibaren 6000 dosya üzerinde araştırma yapıyor. 4500 Türk 1500 Faslı vatandaş. Ev ziyaretlerinde yüzde 90 imzalar alınmış. Zaten görevli imzayı almadan dönmez. Vatandaşlarımız ev ziyaretlerinde bu ibareye dikkat etsinler ve neye imza attığına iyi baksınlar. ff SVB aleyhine kullanılmayacak dedi ama yine de vatandaşın o bilgileri bir şekilde sisteme giriyor yani ileriki senelerde bunu tekrar kullanabilir değil mi?
ff Rasim Bey SVB ve belediyeler ile alakalı duruşmalarınızda yeni bir karar aldığınızı öğrendik, bu konuda bilgi verebilir misiniz?
Evet, yeni karar ev ziyareti ile ilgili sorunlarla alakalı. 6 Aralık 2016'da Yüksek İdari Mahkeme tarafından bir karar alındı. Duruşmada SVB'nin emekli olan vatandaşların ev ziyaretinde ne derece yasaya aykırı davrandıkları doğrultusunda tartıştık. Benim savunmamda dedim ki; "SVB'nin ev ziyaret hakkı vardır, bu yasal bir uygulama. SVB eve gider ve ev durumunu kontrol eder. Bu kontrol ise şu şekildedir: Kişi 13 haftadan uzun izine gidiyor mu ve gösterdiği adreste gerçekten kalıyor mu? Ancak bu amaçla bu hak tanındı. SVB bu hakkı farklı bir yönde kullanıyor. Yurt dışı malvarlığı araştırmak için TC
Kimlik numarasını istiyor". Yani verilen yetkiyi kötüye kullanıyor. Kendini korumak için de bir form veriyorlar ve altına imza istiyorlar. Bu formda 'Sen bizi evine kabul ettin ve bana müsaade ediyorsun buraya geldiğime dair imza atar mısın?' diye imza alıyorlar. ff Buna karşı çıkılabiliyor mu?
SVB görevlileri kapınıza geldiğinde kabul etmeme hakkınız var. Bu AİHM tarafından belirlenmiş bir hak. 'Görevli kişiyi rahatlıkla geri çevirebilirsiniz ve bu sizin durumunuza hiç bir etki yapmaz, size hiç bir zararı olmaz' demek. Getirdikleri formülde bu yazmak zorunda. Geçen yıl, 6 Aralık 2016'daki karar bizim aleyhimize çıkan bir karar olmuştu. Mahkeme
www.stomerijzeyrek.nl
Evet, biz davalı olmuş vatandaşlarımıza ek gelir olan 'AIO aanvulling' denilen aylığı artık almamalarını tavsiye ediyoruz. Belediyeler yıllık bilgileri almak için postayla formları gönderiyor ve vatandaşlar burada bu ek ödeneği alıp almama konusunda karar verebiliyor. Aylık 150 Euro tekabül eden bu ek gelir başta az gibi gözüksede son 10 yılı geri istediği zaman bu 15 bin Euro'ya kadar çıkabiliyor. Bir çok vatandaş emekli olmadan önce belki 10 yıl belediyeden sosyal ödenek aldılar. SVB vatandaşın bilgilerini belediyeye de veriyor ve o da eğer sosyal ödenek aldıysa, 10 yıl geriye gidip ödenen bütün maaşını geri istiyor. Bunun ardından da toplamda 100 bin Euro para cezası çıkabilir. Vatandaşlarımızın çok dikkat etmeleri lazım. Talep edilen meblağ 50 bin Euro'yu geçtiyse bir de yolsuzluk davası açmak zorunda savcılık yeni kanuna göre. Vatandaş 80 yaşında bile olsa hiç bakmıyorlar ve 8 aya kadar hapis cezası uygulayabiliyorlar, bu çok önemli. Sonuçta bu ödenekler devletin malı, yani vergilerden toplanan paralarla ödeniyor ve bunu hakkı olan alsın deniyor, doğru. Ama tabi bu da işin ayrı bir boyutu.
Gildemeesterplein 302 Winkelcentrum Presikhaaf T. 026 3610119 • E. info@zeyrek.nl
HABER
16
NİSAN / APRIL 2017
Bugün biz buradaysak Türk vatandaşlarımızın sayesinde. Şimdi ise her ırktan müşterilerimiz mevcut.
Hani aşk diyoruz ya, o aşkı biz Beşiktaş'ta görüyoruz
FOTOĞRAF: BENAN KARAMAN RÖPORTAJ: ELİF KAF
olarak herkese açığız bütün çocuklar bizim. Fedakar bir kulüp. O çocuklara güzel eğitim vermek ve güzel yerlere gelmesini istiyoruz. ff Güçlü bir taraftar yapınız da var, Beşiktaşlı olmak size neyi anlatıyor?
Beşiktaşlı olmak ayrı bir şey. İnsan duygulanıyor, bunu anlatamam ben ve bütün Beşiktaşlılar öyle. Şampiyonluklar falan değil. Biz Beşiktaş'a gönül vermişiz. Hani aşk diyoruz ya, o aşkı biz Beşiktaş'ta görüyoruz. Beşiktaş ayrı bir şey. ff Yaşadıklarınızdan yola çıkarak, gelecek nesillere çocuklarımıza neler tavsiye edersiniz?
Biz spora gelen çocuklarımıza, sportif olarak güzel eğitim ve ahlaki değerlerimizi veriyoruz. Şu zamanda Avrupa da bütün çocuklar tablet telefonla ilgileniyor ve evden çıkmıyorlar. Biz bu çocukları kulübümüzde enerjilerini kullanmaları için sportif eğitim veriyoruz. Hocalarımız diplomalı ve çocukların dilinden anlayan güzel eğitim veren insanlar. Bu çocukların gelecekte Beşiktaş'ta top oynamaları ve öğrendikleri şeyleri kendi hayatında yaşamalarını istiyoruz. Belki bir Feyenoord'da belki Fenerbahçe'de oynayan çocuklarımız olursa ne mutlu bize. ff Hangi müzik türü dinlersiniz?
Genelde kulağıma hoş gelen bütün tarz müzikleri dinlerim. Aslında kış ve yaza göre de değişebiliyor. Ben en çok Beşiktaş'ın müziklerini dinlemeyi severim. ff Hayatta en çok neyi önemsersiniz?
En önemlisi sağlık, ailemiz ve değerlerimiz, gerisi önemli değil.
Emin Çalı
ff Personelinizde neleri önemsersiniz?
Life Groothandel sahibi
ff Sizi tanıyabilir miyiz?
İsmim Emin Çalı, 1979 doğumluyum, aslen Aksaraylıyım. Evliyim, iki çocuk babasıyım. 5 yıl kadar başka sektörde çalıştım ve sonra 2 yıl bir toptancı da satış görevlisi olarak çalıştım. 2007'de kriz zamanı Türk müşterilerimiz bize ön ayak oldu ve kendi şirketinizi açın dediler. Biz de böylece 2007'de kurduk ve 2008'de aktif olarak Life Groothandel olarak başladık. Yaklaşık 9 yıldır devam ediyoruz. ff Bize Life Groothandel dan bahseder misiniz?
Life isim olarak önemliydi bizim için. İsim olarak Life anlamı hayat olduğu için ve İngilizce olduğundan, herkese hitap etmesini istiyordum böylece bu isime karar verdik. Ortağım ile birlikte, amcamın oğlu olduğu için aile şirketi diyebiliriz. İlk zaman zorluk çektik, kriz dönemi olduğu için. Bir minibüs ile başladık iki kişi çalıştık ilk yıl. Sonra stajyer aldık, sonra da işçiler aldık büyüdükçe. Şu anda 15 işçimiz, dört tane de minibüs var. Rotterdam içine her gün servisimiz var ve haftanın belirli günlerinde Noord Brabant, Den Haag, Utrecht bölgesinde servisimiz var. Yakın zamanda kendimize yer aldık iki aya kadar oraya taşınacağız inşallah daha iyi hizmet vereceğiz orada. ff Dağıtım yerleriniz nereler?
Biz genelde kafe, bar, lounch, restoranlara dağıtıyoruz. Süpermarket müşterilerimiz az, çünkü biz bu sektörler üzerinden gittik ve içecek üzerine yoğunlaştık bir iş yapalım iyi yapalım dedik. ff Dağıttığınız yerler Türk işyerleri mi?
Genellikle Türk şirketlerinden oluşuyor. Buradan onlara da teşekkür etmek istiyorum. Bize destek oldular. Bugün biz buradaysak Türk vatandaşlarımızın sayesinde. İlk başta sadece Türklerden oluşuyordu ama şimdi her tür ırktan müşterilerimiz var. ff 10 yıldır başarılı bir şekilde çalışıyorsunuz, ileriye yönelik nasıl bir çalışmanız var?
Bir insan işini önemser ve iyi yapmaya gayret ederse zaten sorun olmaz. Ama önemli olan uyumu da yakalamak. Ben yeni personel geldiği zaman 10 gün mühlet veririm, 'Bak eğer uyum sağlayabilirsen bizimle çalışabilirsin yoksa istersen gidebilirsin' derim. Şimdiye kadar gitmek isteyene de kırılmadık. Burası aile şirketi olduğu için personelimizi de aileden görürüz ve bir sorunu varsa birlikte çözmeye gayret ederiz. İşyerinde sadece maddi değil manevi olarak da önemli, dertlerini sıkıntılarını paylaşmamız lazım. ff İş dışındaki insanlarda neleri önemsersiniz?
Biz bu işe başlarken bir hedef ile başladık. Bizden sonraki gelecek nesillerimize bırakmak düşüncesiyle açtık. Yani iki sene işletelim görürüz demedik ortağımla. Benim hedefim on yıl içerisinde kendi binamızı satın almak idi çok şükür bunu gerçekleştirdik. Bunu da çocuklarımız için bir yatırım olarak görüyorum.
İş dışındaki hayatta insanların boş durmaları beni üzer. Hiç olmazsa çocuğunla ilgilen onu bir spor kulübüne götür ilgilen. Veya derneklerde gönüllü çalışmalarını isterim. Yardım edilecek çok yerler var.
Ben Anadolu'dan geldim, hep Beşiktaş özlemi vardı çocukluğumda. Beşiktaş forması giymemiştim olmadı hiç. Çok şükür bu günlere geldik, Beşiktaş'a katkı olsun diye gittim İstanbul'da kongre üyesi oldum. Sonra buradaki spor kulübünde görev aldım, yönetici sponsorluk ve pazarlama dan sorumluyum. Sonuçta Beşiktaş ve buradaki çocuklarımız için emek harcıyoruz. Kulüp inşallah daha güzel yerlere gelecek, herkese ve her ırk insana açık bir kulüp.
ff Sabah saat kaçta başlarsınız ve kaç saat çalışırsınız?
ff Hollanda Beşiktaşlılar Spor kulübünde aktifsiniz bu nasıl başladı?
ff Beşiktaş kulübü diğer kulüplere göre daha aktif bunu neye bağlıyorsunuz?
Tabiî ki her takımın taraftarları var ama biz Beşiktaşlılar
ff Hayatta nelerden sakınırsınız?
İş konusunda işlerimizin kötü gitmesinden korkarım. Bir başarının bitmesini istemem. Sabah 10 da başlıyoruz. Ben 9 da kalkarım ve 7 gibi burada işim bittikten sonra haftada 4 gün kulübe gidiyorum oradan da eve giderim günüm böyle geçiyor. Haftada 6 gün çalışıyoruz. ff Neler mutlu eder sizi?
Ben küçük şeylerden mutlu olabilen bir insanım. Bunun yanında Beşiktaş'ın galibiyet beni çok mutlu eder. ff Neler sizi üzer?
Duygusal bir insanım. televizyonda bir şehit haberi beni çok üzer. Bir annenin gözyaşına dayanamam.
Hollandalı Türk işletmeciler yapboz PC icat ettiler Hollanda'da iki Türk ortağın tasarladığı yatay yapboz bilgisayar kasası projesi dünya çapında saygın ödüllerin sahibi oldu. Hollanda'da yaşayan iki Türk mühendis ve iş insanı Muhammed Başalan ve Fatih Özgören, alüminyum gövdeden oluşan yatay ve taşınabilir şekilde tasarlanabilen, bilgisayar bileşenlerinin yapboz gibi takıldığı bir bilgisayar kasası icat etti. Başalan ve Özgören'in icadı olan bu bilgisayar kasası, dünyanın en saygın iki tasarım ödülünü kazanmayı başardı. Geçtiğimiz yıl Taiwan'da düzenlenen Computex 2016 fuarında ürünlerini sergi-
leyen şirketin sahibi iki Türk mühendisin yapboz gibi bileşenlerin takılabildiği kasa projesi IF Design Awards 2017 ve Reddot Awards 2017'de tasarım ödülü almayı başardı. Her iki ödül de 50 yılı aşkın süredir dağıtılıyor ve dünyanın en köklü şirketleri bu ödülleri almak için yarışıyor. Hollanda merkezli şirketlerinde faaliyetlerini sürdüren iki Türk iş insanı sadece ödül almakla kalmamış aynı zamanda dünyadaki teknoloji medyasından da yoğun ilgi görmüş. Computex'e katılmalarıyla ilgili açıklama yapan Başalan "Burada bizi uluslararası teknoloji medyaları ve dünya bilgi-
sayar beyni hız yarışması kurumu ziyaret etti ve özel tasarlanmış bilgisayar kasaları ile alakalı kullanım ve kalite sıkıntılarını dile getirdiler." diyor.
Aynı zamanda ödül alan ve uluslararası medyanın dikkatini çeken bu proje dünyaya da ihracata başlamış. İki Türk ortak bu tasarımlarının ABD, Avusturya, Avrupa ve Asya ülkelerine satıldığını söylüyor. Elbette iki Türk iş insanının böyle bir başarıya imza atması harika bir şey ancak dileriz bir gün Türkiye merkezli bir şirketten de benzer bir başarı görürüz.
17
HABER
NİSAN / APRIL 2017
İki ülke arasındaki krize çözümler arandı
7 Nisan Cuma akşamı Amsterdam Tartışmalarının 52.’si gerçekleştirildi. Alışılmışın dışında farklı bir formatın uygulandığı tartışmada “Hollanda-Türkiye Diplomatik Krizinin etkileri ve bunu aşma yolları” ele alındı. Yuvarlak masa toplantısı şeklinde gerçekleştirilen Amsterdam Tartışmalarında Hollanda Türklerine hizmet etme gayreti içinde olan akademisyenler, STK temsilcileri, kanaat önderleri, yazar ve sanatçılardan oluşan bir grup katıldı. Son yıllarda oldukça hassas hale gelmiş olan Hollanda Türkiye ilişkileri, 11 Mart' olaylarıyla krize dönüştü. Bunu takip eden günlerde iki ülke yetkilileri karşılıklı restleşmelerde bulunmaya devam edince 400 yılı aşkın diplomatik ilişkilerin ilk krizi ortaya çıkmış oldu. Amsterdam Tartışmaları proğ-
rama katılanlar, ortaya çıkan bu olumsuz durumdan oldukça rahatsız olduklarını ve bundan en çok Hollanda Türklerinin etkilendiğini ifade ettiler. Bu krizin mevcut sorunların çözümünü zorlaştırdığı gibi yeni sorunlara da yol açabileceği, hatta bunun etkilerinin daha şimdiden hissedilmeye başlandığını belirttiler. Katılımcılar, Hollanda Türkiye diplomatik krizinin kendilerinin dışında geliştiğini, Hollandalı yetkililerin varsayımlarla hareket edip olayı gereksiz yere bu noktaya taşıdıklarını belirttiler. Bazı katılımcılar kriz sürecinde Hollanda Türklerinin hem kendi aralarında hem de yetkililerle oturup konuşması halinde krizin önüne geçilebileği mümkünken bu fırsatın değerlendirilemediğini ifade eder-
ken, bazıları da krizin özellikle çıkarıldığını iddia ettiler. Katılımcılar ortaya çıkan bu durumdan her halükarda en çok Hollanda Türklerinin etkilendiğini ve her alanda zaten var olan ayrımcılığın bu gerginlikle daha da artıp, hayatın her alanına etki etmeye başladığının da altını çizdiler. Türklere yerli yersiz konuyla ilgili fikirleri sorulmakta ve beklenen cevap alınamayınca da olumsuz tavır takınıldığına şahit olunduğu söylenirken artık Hollanda Türkleri için alakalı alakasız her yerde sorulan “Erdoğan hakkında ne düşünüyorsun?” şeklinde tezahür eden yeni bir ‘sınav sorusu’nun söz konusu olduğu belirtildi. Bu durumun özellikle sosyal hayatta oldukça olumsuz tecrübe edildiği, ancak en olumsuz etkisinin ayrımcılığa sebep olmasıyla hissedileceği de katılımcılar
tarafından ifade edildi. Hollanda Türklerinde şu an itibariyle bir tedirginlik, korku ve güvensizliğin hakim olduğu da ifade edilen bir başka husus oldu. Bazı katılımcıların Türk toplumunun ciddi bir özeleştiri yapması gerektiğini söylemesi üzerine, bazıları kendimizi suçlayarak bir yere varamayacağımızı, yapmamız gerekenin güçlü ve zayıf yönlerimizi tespit edip ona göre hareket etmemiz gerektiğini ifade ettiler. Katılımcıların tamamının hemfikir olduğu öneri birlikte çalışma kültürünün mutlaka geliştirilmesi gerektiği oldu. Bunun için pek mümkün olmadığı defalarca tecrübe edilen herkesi içine alan bir birlikten ziyade en azından asgari müştereklerini belirleyebilenlerin birlikte hareket etmesi gerektiğiydi. Şayet bu yapılabilirse hem karar vericilerin bizi ciddiye alıp düşünce ve önerilerimizi değerlendirmeleri sağlanabilir hem de bu ülkedeki fırsattan azami seviyede faydalanmış olunur denildi. Toplantı, Amsterdam Tartışmalarında ifade edilen tespit ve önerilerin, en kısa zamanda özellikle Türkiye ve Türkler hakkında Hollanda medyasında haber, yorum ve söyleşi yapan Hollandalı gazetecilerle yuvarlak masa toplantısı düzenleyerek paylaşılacağı Türkevi tarafından katılımcıların bilgisine sunulmasıyla sona erdi.
Brouwersdijk 149 Dordrecht
Uçaktaki yolcu darp edildi
ABD merkezli havayolu şirketi United Airlines'ın bir uçağı Chicago O’Hare Havalimanı'nda uçuş için hazırlanıyordu. Havayolu şirketi, koltuk kapasitesinin üzerinde rezervasyon yapınca yetkililer duruma el koydu. Bunun üzerine harekete geçen güvenlik görevlileri, uçaktan çıkarmak istedikleri adamın itirazına aldırış etmedi.
Her yıl 75 bin çocuk pasif içicilik yüzünden ölüyor
Yeşilay Genel Başkan Yardımcısı Seylan, "Dünyada yılda 6 milyon kişi tütüne bağlı nedenlerden hayatını kaybediyor. Her yıl 75 bin çocuk pasif içicilikten, yani etrafında sigara içilmesi yüzünden ölüyor." dedi. Yeşilay Genel Başkan Yardımcısı Yrd. Doç. Dr. Mehmet Akif Seylan, bir program kapsamında geldiği Bursa'da, yaptığı açıklamada, tütün kullanımının önlenebilir bir sorun olduğunu vurgulayarak, Dünya Sağlık Örgütünün 2003'te başlayan çalışmalarla Tütün Kontrol Çerçeve Sözleşmesi hazırladığını anımsattı.
Putselaan 127-A Rotterdam
Volkerakstraat 10 Arnhem
Konut kredisi uzmanınız 1991 yılından bu yana hizmetinizde
Danışmanlık ücreti SADECE
€ 1899*
Eğer polisle, savcılıkla, çocuk esirgeme kurumuyla veya ödeneklerinizle ilgili (işsizlik, hastalık veya sosyal ödenek) sorunlarınız varsa bizi hiç çekinmeden arayın. Sonuçta yardım etmek bizim işimiz!
HAYALİNİZDEKİ EVİ Mİ BULDUNUZ?
İlk görüşme için ücret talep etmiyoruz, hatta prosedür başlatmamız gerekirse de size masraf olmasın diye devlete 'avukat yardımı' başvurusunda bulunuyoruz. Çekinmeyin arayın, sizi seve seve bilgilendirelim. Hukuk dallarımız: • Ceza hukuku • Aile ve çocuk hukuku • Sosyal güvenlik • İdare hukuku
www.020advocatuur.nl
• En kapsamlı banka seçenekleri • En düşük aylık giderler • 2013 yılının en iyi konut kredisi uzmanı adayı gösterilen danışmanımız hizmetinizde • 24 yıllık deneyimle kişiye özel danışmanlık hizmeti Avukat Semra Aytemur Linnaeusparkweg 16 1098 EB AMSTERDAM T: 020-66 52 500 M: 0633-64 97 58 E: aytemur@020advocatuur.nl
Randevu için 078-6551655 nolu numaramızdan bizi arayabilir veya en yakın şubemize başvurabilirsiniz * Sartları sorunuz
yilmaz.nl
sigorta, kredi, ipotekli kredi, finansal danışmanlık
HABER
18
NİSAN / APRIL 2017
TiCARi SAYFALAR MERAM SUPERMARKET
Ticari Sayfalar'da 49,- veya 83,- EURO'ya ilan verebilirsiniz. MERAM SUPERMARKET Meridiaan 30-32 3813 AW Amersfoort Tel: 0651691025
Doğal ve taze ürünler her gün Meram supermarket'te Meram Supermarket, Servis araçlarının ana bayisidir
Meram Supermarket sahibi Ali Çiçek
- Verzekeringen
Bge^gjl
- Hypotheken
CWa[bWWhZ_` L[hp[a[h_d][d
- Aan- verkoop woningen - Taxaties
Ayhan Zor 06 - 52472400
Adres | Zwart Janstraat 55a 3035 AL Rotterdam Telefoon | 010 - 466 06 09 Fax | 010 - 466 11 20 E-mail | azor@komfortverzekeringen.nl WWW | komfortverzekeringen.nl
'se koy sepete
Yangın Tüpleri ve makaraları Yıllık denetim ve bakım
Piyasadan uygun fiyatlarla hizmetinizdeyiz
www.happyblus.nl info@happyblus.nl
Murat Houden Tel: 06-16 02 39 33
Omstreeks Amsterdam, Rotterdam, Utrecht en Den Haag!
Sera Supermarkt
� Taze meyve ve sebze reyonu � Et reyonu � Bol miktarda güleryüz
Verkeersweg 55a 3842 LE Harderwijk Tel: 0031 (0) 341 26 78 07 Mob:0031 (0) 653 55 13 50
Bos en Lommerweg 159/161 1055 DS Amsterdam Tel: 020-6860623
Haftanın 7 Günü Açığız
19
İpotekte hastalık sigortası İpotekte dikkat edilmesi ve kesinlikle tavsiye ettiğimiz bir sigorta: hastalık veya işsizlik sigortası. İpotek başvurunuzda genelde (en azından bir bölümü) ölüm sigortası yaparsıAyhan Zor Sigorta ve İpotek Danışmanı nız. Eşinize veya çocuklara geriye bir borcun kalmasını istemezsiniz. Uygun bir prim olduğundan dolayı genelde borcunuz yüksekliğinde bir sigorta yapılır. Peki ama bununla bitiyor mu? Kesinlikle hayır! İpotek bankaları mecburi tutmadığından dolayı primi ne kadar uygun olsa dahi bir işsizlik veya hastalık sigortası yapılmıyor. Peki ama sunu biliyor musunuz? Hasta kaldığınızın ilk 2 senesini işvereniniz size en azından (anlaşmanıza bağlı) en son kazandığınız maaşın 70% ödüyor. Yani geliriniz 30% düşecektir. Bu miktarlar ilk sene 100%, ikinci sene 70% veya ilk sene 90% ikinci sene 80% gibi değişebilir. Peki ya bundan sonra!? Bundan sonrası bu şekilde; • Hastalık oranınız 35%’ den fazla is ve 80% den az ise WGA ödeneği alırsınız. • Eğer hastalık oranınız 80% den fazla ise ve düzelme görünmüyorsa IVA ödeneği alırsınız. IVA ödeneğinde eski maaşınızın en az 75% kazanırsınız. WGA ödeneği üçe ayrılıyor. Loongerelateerde uitkering, Loonaanvullingsuitkering ve Vervolguitkering. Hasta kalmadan önceki 36 haftanın en azından 26 haftasını çalışmışsanız eğer o zaman “Loongerelateerde inkomen” alırsınız. Bunun süresi şu iki zamana bağlı: 18 yaşından 1997 yılına kadar ve 1998 yılından 2015 yılına kadar çalışmış olduğunuz her seneye bir ay LGU geliri elde edersiniz. LGU zamanınız dolduktan sonra iki ödenek alabilirsiniz. Doktorun belirlediği çalışabilir yüzdesinin en azından yarısını çalışırsanız “Loonaanvullingsuitkering” LAU alırsınız. Eger çalışmazsanız daha düşük ödenek alacağınız vervolguitkering alırsınız. Yani anlatmak istediğimiz eger hasta kalırsanız IVA ödeneği dışında bir ödenek aldığınız takdirde ipoteğinizi ödemeniz imkânsız oluyor. Kaldı ki IVA ödeneğinde en azından 25% gelir kaybı yaşacaksınız. Yüzlerce Euro ödeyeceğiniz ipoteğinizin yanı sıra aylık primi oldukça düşük olan hastalık sigortası (arbeidsongeschiktheidsverzekering/woonlastenverzekering) yapmanızı kesinlikle tavsiye ederiz. “Benim başıma gelmez demeyin” Nasıl ölüm sigortası yapıyorsanız geriye kalanlar rahat etsin diye hastalık sigortası da yapmanızı kesinlikle tavsiye ederiz.
'Bana güvenen insanları boşa çıkarmayacağım' düşücesiyle çıktım yola Rasul Yalçın, Hatay'daki mülteciler için kendi imkanlarıyla sosyal medyadan yardım kampanyası başlatmış ve nereye gideceklerini, ne yapacaklarını anlatınca çok güzel mesajlar ve yardım almış. 3 gün-
Rasul Yalçın Eylül ayında staj için İstanbul'a gitmeye karar verdiğinde etrafındaki insanların bu konuda iyi bir seçim yapıp yapmadığı konusunda şüpheleri vardı. İstanbul'da olanlardan sonra oraya gitmek akıllıca mı diye düşünüyorlardı. İstanbul'daki kaldığı zaman sürecinde bir çok Suriyeli vatandaş yoğun sokaklarda dileniyor veya mendil satıyorlardı. Bu arada Suriye'deki savaş gittikçe tırmandı ve İnsanlar sosyal medya'da dramı görüp can-
ları yandı. Staj yaptığı şirketteki yönetici "Ben yakında Reyhanlı'ya gidiyorum. Bir gazeteci sosyal medyadan oraya gideceğini isteyenin yanında gidebileceğini duyurdu, ben de onunla birlikte gideceğim. Suriye'den kaçan sivillere yardım etmek için. İstersen sende gel" deyince Rasul de hiç düşünmeden bu teklifi kabul etmiş. 3 gün sonra yola çıkılacağı için sosyal medyadan yardım kampanyası başlatmış ve nereye gide-
ABONE OLUN Aylık sadece
€
2,90
Her ay postayla evinizde
HABER
NİSAN / APRIL 2017
GAZETENIZ ADRESINIZE GELSIN 1 YILLIK 35 EURO'YA ABONE OLABİLİRSİNİZ Bir telefon ya da e-mail yeter: 010 - 290 09 00 abone@haber.nl
de Hollanda, Belçika ve Almanya'dan 10.000 Euro ve Türkiye'den 3000 Euro gibi yüksek bir meblağ toplamış. 'Bana güvenen insanları boşa çıkarmayacağım' düşüncesiyle çıkmış yola.
ceklerini, ne yapacaklarını anlatınca çok güzel mesajlar ve yardım almış Rasul. 3 günde Hollanda, Belçika ve Almanya'dan 10.000 Euro ve Türkiye'den 3000 Euro gibi yüksek bir meblağ toplamış. 'Bana güvenen insanları boşa çıkarmayacağım' düşüncesiyle çıkmış yola. İlk gün Anda Vakfı ile birlikte Yayladağı'nda bir yetimhaneye gitmişler, Anne-babalarını savaşta kaybetmiş 300 çocuk burada barınıyor. "Yetimhane bu kadar çocuk için çok küçük ve soğuktu. İlk yardımı oraya yaptık ve oradan dul kalmış kadınların yaşadığı bir eve gittik. Kadınların çoğu küçük çocukları olduğu için çalışamıyor. Yardıma muhtaç insanlar vardı" diyor Rasul. İkinci gün ise Reyhanlı'ya gitmişler. Orada İHH ve Kızılay Suriye'den gelen sığınmacılar için ekmek ve yemek hazırlıyor. Bütün dünyadan gelen kıyafet ve
yardım malzemelerini koydukları bir de depo varmış. Rasul konuşmasına şöyle devam ediyor; "Biz yine Anda Vakfı'yla birlikte aileleri ziyaret ettik ve eksikliklerini gidermeye çalıştık. Bu 3 gün içinde çocuklara kıyafet ve ailelere yemek aldık. Zor durumdaki insanların evindeki eksik malzemeleri tamamladık ve kalan para ile İHH'ya gidip en çok neye ihtiyaç olduğunu sorduk. Battaniyeye ihtiyaç olduğunu öğrenince kalan parayla battaniye aldık ve İHH'nın da yardımıyla ihtiyaç sahiplerine ulaştırdık". Hatay'a gitmiş olmaktan dolayı çok memnun olduğunu anlatan Rasul , "Çok şükür böyle bir fırsat geçti elime ve yardım edebildim. Bana güvenen ve yardımını esirgemeyen insanlara da çok teşekkür ederim. Az da olsa güzel bir şey yapmanın mutluluğunu yaşıyorum" dedi.
HABER
20
NİSAN / APRIL 2017
'Diriliş Ertuğrul' dizisinin oyuncuları Katar'da ilgiyle karşılandı
Dünya genelinde öksüz ve yetim çocukların sayısı 140 milyon UNICEF ve sivil toplum örgütlerinin yaptığı araştırmalar, dünyada 140 milyondan fazla çocuğun hayatlarını öksüz ve yetim olarak sürdürdüğünü gösteriyor. Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Fonu (UNICEF) ve sivil toplum örgütlerinin yaptığı araştırmalar, dünya genelinde 140 milyondan fazla çocuğun savaşlar ya da doğal afetler gibi sebeplerle ailelerini kaybettiğini, bu çocukların hayatlarını öksüz ve yetim olarak sürdürdüğünü gösteriyor. Araştırmalara göre, birçok ülkede devam eden savaşlar, çatışmalar, kuraklık, salgın hastalıklar ve kıtlık gibi nedenlerle her gün 10 bine yakın çocuk öksüz ve yetim kalıyor. Bu da her yıl 3,5 milyon civarında öksüz ve yetim nüfusunun ortaya çıktığına işaret ediyor. Afganistan, Irak ve Suriye gibi milyonlarca kişinin hayatını kaybetmesine sebep olan savaşların yaşandığı ülkelerdeki annesiz ve babasız çocuk sayısının diğer ülkelere göre çok daha yüksek olması dikkat çekiyor. Afganistan'da yaklaşık 2 milyon, Irak'ta 5 milyon, Suriye'de ise 1 milyona yakın çocuğun annesini, babasını veya her ikisini de kaybederek öksüz veya yetim kaldığı tahmin ediliyor. Dünya Sağlık Örgütünün (WHO) yayımladığı raporlarda, her gün 5 yaşın altında 16 bine yakın çocuğun hayatını kaybettiği belirtiliyor. UNICEF'in yayımladığı istatistiklere göre ise 2015 yılında 5 yaşının altındaki 5,9 milyon çocuk savaş, hastalık, ilaç ve beslenme yetersizliği gibi sebeplerle hayatını kaybetti. AB polis teşkilatı Europol'un yaptığı araştırmalara göre, 2015 yılında Avrupa'ya ulaşan 1 milyon sığınmacının yüzde 27'sini çocuklar oluşturuyor. Ayrıca, 10 binin üzerinde öksüz, yetim veya ailesi yanında olmaksızın Avrupa'ya gelen çocuğun ise kayıp olduğu belirtiliyor.
TRT 1 ekranlarında reyting rekorları kıran "Diriliş Ertuğrul" dizisinin sevilen oyuncuları Cavit Çetin Güner ve Ayberk Pekcan Katar'da büyük ilgiyle karşılandı. Dizide "Doğan Alp" karakterini canladıran Güner ile "Artuk Bey" karakterine hayat veren Pekcan, Katar'ın başkenti Doha'da kaldıkları üç gün boyunca medyanın da ilgi odağı oldu. Diziyi ilgiyle takip eden Katarlılar oyuncularla sık sık hatıra fotoğrafı çektirdi.
"Güney Avrupa ülkelerindeki krizin nedeni 'kadın ve içki'"
Yunanistan başta olmak üzere son dönemde ekonomik krizlerle boğuşan Güney Avrupa ülkelerinde, müzakerelerdeki sert tutumu nedeniyle pek de sevilmeyen Eurogroup Başkanı Jereon Dijsselbloem, Frankfurter Allgemeine Zeitung’a verdiği röportajda kullandığı sözler nedeniyle başına açtığı dertleri temizlemeye çalışıyor.
148 + 43 + 69 - 34 + 57 = ? 468 / 36 = ? 790 x 18 = ? 6936 - 1326 = ?
Administratie en Accountancy
www.profa.nl - Financiële administratie - Salarisadministratie - Aangifte Omzetbelasing - Aangifte Loonheffingen - Aangifte Inkomstenbelasting - Vennootschapsbelasting - Jaarrekening - Schrijven van ondernemingsplan - Begeleiding en advisering
Pretoriadreef 139-140 3564 BX Utrecht Tel: 030-7070491 Mail: info@profa.nl
Muhasebe bir plan işidir.
etik ental aritm tirir Soroban m rilerini geliş e c e b m le z gö Dinleme ve sağlar Odaklanma eliştirir becerisini g Matematik i rmak sistem Çift el 4 pa zandırır Özgüven ka
Ben bu işlemleri 3-5 saniyede yapabiliyorum. Ya sen?
SOROBAN MENTAL ARİTMETİK NEDİR? Sormen tarafından uygulanan Soroban Mental Aritmetik; Uzakdoğu'da yüzlerce yılın birikimi ile geliştirilmiş bir eğitim programıdır. Çocuklara zihinsel ve işlevsel yetenekler kazandırır, matematik becerilerini geliştirir. Çocukların aritmetik işlemlerini hesap makinesi, kağıt-kalem gibi hiçbir araçgereç kullanmadan, hızlı ve doğru bir şekilde zihinden çözebilmelerini sağlar.
GELECEĞİN DAHİLERİNİ YETİŞTİRİR
21
HABER
NİSAN / APRIL 2017
AK PARTI ADINA GÜNAHLARIMI ITIRAF EDIYOR VE IŞIME-GÜCÜME DÖNÜYORUM!
Konuk yazar İSMAİL KÜÇÜKKILINÇ Anayasa değişikliğinde içimize sinmeyen hususlar bulunmasına rağmen 16 Nisan referandumda evet oyu kullandım. Birbiriyle çelişen gerekçelerim vardı ama bunlardan bir tanesi öne çıktı. Bu ülkede muhafazakâr-mütedeyyinlerin iktidarında laik-seküler-Kemalist cenah hayat hakkı bulur, özet hayatları tecavüzden masun kalır da bu kesimin iktidarında aynı şeyin söylenmesi mümkün değildir. 28 Şubat bin yıl sürmemişse de bin yıl unutulmaması iktiza eden bir tecrübedir. Erdoğan'ın tek-adamlığı sert, problemli ama herkesi-herşeyi dışlayıcı bir mahiyette değildir. Ancak çapsız danışmanlar, damat bakan, tetikçi troller ve Osman Gökçek gibi baba sermayesiyle öne çıkan isimlerin kötü tedaîlerinin olduğunu kabul etmeliyiz. Türkiye'de 1950 seçimlerinden bugüne tüm seçimler şaibesiz geçmiştir. Ufak-tefek, mevzî/ lokal seçim hileleri esasa müessir olmamıştır. Mesela ciddî bir tevatüre göre 1994 Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimini Refah Partisi adayı Kahraman Emmioğlu kazanmış, ancak dönemin Adalet Bakanı Seyfi Oktay bizzat Gaziantep'e giderek sayıma müdahale etmiş ve neticede Celal Doğan seçimi kazanmıştı. Ancak aradaki fark fahiş olsaydı Oktay ve dönemin hâkimleri buna cesaret edemezdi. Aynı şey Ankara'da da gerçekleştirilmek istenmiş ancak Melih Gökçek'in devletle ilişkileri sayesinde SHP netice alamamıştı. AK Parti, 2002'den beri tüm seçimlerde dürüst hareket etmiştir. Hata veya ihmal varsa bile bu en fazla bir veya iki önemsiz belediyenin el değiştirmesi neticesini doğurmuştur. Ancak Yalova'da CHP'nin itirazı üzerine seçimin galibi değişmiş ve CHP adayı bir kaç
oy farkla belediye başkanı olmuştur. İstanbul'da ciddî bir dindar ve İstanbul aşığı seçmenin de bu seçimde muhtelif saiklerle oy vermediği anlaşılıyor. Bunların başında imarinşaat politikası geliyor olmalıdır. Kanaatimce imar rantı sadece AK Parti'ye ve Sn.Erdoğan'a değil, Müslümanlara da zarar vermeye başladı. İmar rantından beslenenler bunu yatırıma dönüştüremediği gibi rant, atıl bölgeleri ekonomiye kazandırma suretiyle değil de şehrin yaşam merkezlerinde ve anayolların güzergahındaki bölgelerde yoğun yapılaşmayla elde edilmeye başlandı.
kazansa bir sonraki seçimi kaybetmek korkusuyla bu çıtanın altına düşemiyor. Mesela solcu-dinsiz bir belediye başkanı bile vefat eden bir vatandaşın cenaze merasimi için gerekli masraftan ve ne kadar uzak olursa olsun o şahsın memleketine defnedilmesi için araç tahsisinden imtina etmiyor. İmar rantıyla zenginleşen muhafazakâr-mütedeyyin kesim aşırı para harcamada, lüks yaşamda ve erkekler zina gibi günahları işlemede laik-seküler kesime rahmet okutur hale de geldi. Zina, salt ferdî bir günah değil, neslin ve ülkenin
Altunizade, Koşuyolu, Acıbadem, Çamlıca ve havalisinde üstelik köprü bağlantısına yakın yerlerdeki yapılaşma yaşamı çekilmez bir hale getiriyor. Trafiğin yoğun olduğu saatlerde bu bölgelere ambulansın gelmesi, acil bir hastayı hastahaneye yetiştirmesi imkânsız. Ayrıca Koşuyolu Parkı'nın bitişiğindeki arazinin sahibi Erdoğan Bayraktar'a bölgeyle uyumlu olmayan bir emsal verilmesini 17/25 Aralık yargı darbesi ihanetine dair ilk röportajı vermiş biri olarak içime sindiremiyorum. Yeşilköy hattında artık yoldan giderken denizi göremiyoruz. Kartal-Gebze hattında da benzer durum var. Yol kenarları binalarla doldurulmuş. AK Partililerin en çok rant elde ettiği imar ve inşaat meselesi bumerang etkisi yapacak gibi görünüyor. Ümraniye ve Üsküdar'da bile komşuluktan yalıtılmış, lüks ve güvenlikli siteler bireyselleşmeyi ve sekülerleşmeyi tetikliyor. Daha da korkutucu olan bu iki ilçenin de bir belediye seçiminde el değiştirme ihtimali mevcut. AK Parti, kaybettiği hemen hiçbir belediyeyi tekrar kazanamıyor. Çünkü Millî Görüş ve AK Parti belediyeciliği öyle bir çıta getirdi ki, hangi parti seçimi
geleceği açısından çok tehlikeli sosyal bir meseledir. Seküler bir yaşam tarzının birçok unsurunun içselleşmesi felakete bedel bir değişimdir. Tek tesellim bunun görgüsüzlüğün tezahürü ve geçicilik vasfını haiz olduğudur. Bir mazeret teşkil etmemekle birlikte muhafazakâr camiada, bilhassa 90’lı yıllara kadar evlilikler daha ziyade görücü usulüyle gerçekleşiyordu. Bir de Anadolu fakirliğinin acı bir gerçeği olarak hemen herkesin doğduğu, yaşadığı ev vasatın altındaydı. Bu sebeple lüks binalara ve otomobillere müthiş bir alaka var. AK Parti, sermaye edinmeyi siyaset yapmanın hatta bu ülkede söz sahibi olmanın bir şartı olarak gördü. Bu görüşe kendi çapında destek veren, hatta meşruiyetini tevsik sadedinde tarihî süreci tahlil eden yazılar kaleme alan insanlardan biri de fakirdir. Ancak AK Parti bu süreci kontrol edemedi. Hem seçilen isimlerde hatalar yaptı hem de para kazanmayı önemserken insan yetiştirmeyi ihmal etti, mesela eğitim ve kültür yatırımı daha ziyade bina yapmak ve derslik sayısını arttırmak olarak görüldü. Para kazanan işadamları köylülükten kurtulamadı. Ne esaslı ve gelenekselleşe-
"Bir başka mesele de tarikat ve cemaat çevrelerinin artık insanı dinden-imandan soğutan telakki, söylem ve tavırları… Bunların da ciddî bir tenkid ve tahlile tabi tutulması gerekiyor. Son 20 senede doğanlar, bugün 15-25 yaş aralığında olanlar bir inanç olarak değil bir malumat olarak bile İslam'a pek ilgili değiller."
cek bir kültür ve sanat faaliyetine, ne Balkan Harbi ve I. Dünya Harbi gibi bugünümüzü de belirleyen bir tarihî hadisenin ele alındığı bir sempozyuma ne de araştırma yapacak ciddî entelektüel kurumlara ve gençlere sponsor oldular. Şahit olduğumuz kadarıyla söylersek, para ve makam-mevki kazanma hırsı o hale geldi ki, bu insanlar çocuklarının ellerinin altından kaydıklarını hissetmediler bile. Bugün AK Partililerin mühim bir kısmının çocukları "hayır" oyu verdikleri gibi İslamî hassasiyetlerden de nispeten uzak durumdadır. İçinde bulunduğumuz çağ öyle bir çağ ki sekülerlaik olmak normal, dindar kalmak beşer takatinin fevkinde bir gayreti gerektiren anormal bir durum haline gelme riskini taşıyor. Bilişim teknolojisi çocukları esir alıyor. Ailelerinden ilgi görmeyen çocuklar ister-istemez profan-seküler-laik bir bilgi, bilişim ve iletişim teknolojisinin taarruzuna maruz kalıyor. Erdoğan bu tehlikeyi çok geç fark etti ve çare olarak yoğun bir İmamHatipleşmeye yöneldi. Ancak İmamHatiplerde eskisi gibi yaralı-dertli hoca sayısı çok değil. 28 Şubat sürecinde de ilahiyatları genelde kız çocukları tercih etmiş. Meslek dersi
İslam'a hasım ya da ilgisiz olan çok sayıda gencin bulunması sadece Müslümanların değil milletin ve memleketin bekası için de ürperticidir. Ekonomik hâsılanın geniş bir tabana yayılmasında da hem ihmal hem de imhal var. Maaşla geçinenler ve emekliler çok rahat değiller; küçük esnaf mağdur durumda. Buna rağmen bazı AK Partili bürokratların yaşam seviyelerinin birden yükselmesi, eski tanıdıkları, komşuları ve akrabaları tarafından kalın çizgilerle not ediliyor. Bazı AK Partililer artık imar rantını, gençliklerinde yaşayamadıkları şeyleri yaşama adına seküler yaşam batağının kenarında dolaşmayı, bazı tarikat ve cemaatlere para yardımını ve 3-5 talebeye burs parası vermeyi hizmet ve yardım sorumluluğunun gereği telakki etmeyi ve bunların gelecek için ne mana ifade ettiğini tekrar tekrar düşünmelidirler. Netice olarak; "siyasî iktidar" olmak kadar, "kültürel iktidar" olmanın da, hayatı kolaylaştıran yatırımlar kadar insana, gençlere, onların manevî dünyasına yatırım yapmanın da elzem olduğu, para ile imtihanın zorlu olduğu, bir kültür ve tarih şehri olan İstanbul'u salt rant uğruna kimliksiz-kişiliksiz
hocalarının kahir ekseriyeti bayan hoca ve bunlar erkek çocuklarla henüz iletişim kuracak bir dil de yakalayamamış. Bir de bazı aileler 28 Şubat benzeri bir süreçle karşılaşmak korkusuyla çocuklarını bu okullara göndermekten çekiniyor. Bir başka mesele de tarikat ve cemaat çevrelerinin artık insanı dinden-imandan soğutan telakki, söylem ve tavırları… Bunların da ciddî bir tenkid ve tahlile tabi tutulması gerekiyor. Son 20 senede doğanlar, bugün 15-25 yaş aralığında olanlar bir inanç olarak değil bir malumat olarak bile İslam'a pek ilgili değiller. Gençlerde hedonizm, nihilizm, ateizm, deizm maalesef yayılma istidadını haiz. Bunun günahı-vebali çok ağırdır. Türkiye gibi bir ülkede
modern ve çok katlı beton yığınlarıyla doldurmanın sadece bir şehre değil bir medeniyet telakkisine de zarar verdiği, hasılı böyle giderse her biri bir devrim mahiyetini haiz olan hizmetlere rağmen gelecekte AK Parti'nin sadece seçmen sayısının azalmayacağı, aynı zamanda bir anlam dünyasına mensup insanların da azalacağı, iktidardan, iktidar nimetinden istifadeyi akıllarından geçirmeyen, salt bir anlam dünyasına hürmetlerinden olayı içlerine sinmeyen seçimlerde de tercihlerini Erdoğan'dan yana kullanan mühim bir nüfusun iyinetinin bilhassa bazı bürokrat-siyasetçi-işadamınca istismar ve sustimal edilmemesi dikkate alınmaz, gereği yapılmazsa gelecekte bir felaketle karşı karşıya kalacağımız muhakkaktır.
"Bilişim teknolojisi çocukları esir alıyor. Ailelerinden ilgi görmeyen çocuklar isteristemez profan-seküler-laik bir bilgi, bilişim ve iletişim teknolojisinin taarruzuna maruz kalıyor."
GARAGE MERCEDES Keurmeester Serdar Altay
APK
BENZINE: €69 : L E S IE D
€ 29,€ 49,-
APK Keuringsstation Reperatie en onderhoud alle merken Inkoop en verkoop Banden Accu's
Hillegondastraat 11-13 3051 PA Rotterdam
Tegen inlevering 's. tie / voor ALLE auto €39 en rt ve ad ze de n va
• • • • •
Tel: 010 - 418 50 69 Mob: 0619 - 75 83 25
HABER
NİSAN / APRIL 2017
Evet diyenler Türkiye'ye dönsün istiyorlar "EVET'E DESTEK KABUL EDİLEMEZ" Belçika'daki Türkiye kökenlilerin büyük çoğunluğunun totaliter bir sisteme destek verdiğini belirten Bogaert, bunun "kabul edilemez" olduğunu söyledi. Bogaert, "Bu böyle devam edemez. Hemen şimdi, çifte vatandaşlığı kaldırın" dedi. Öneri bir süre önce hükümet ortağı Yeni Flaman İttifakı (N-VA)
22
tarafından gündeme getirilmişti. N-VA partisinden sığınma ve göçten sorumlu Devlet Bakanı Theo Francken de öneriye destek veriyor. Theo Francken, referandum sonuçlarına ilişkin Twitter üzerinden yaptığı değerlendirmede, "Belçika'da sol partilere oy verenler Türkiye'de aşırı sağı destekliyor. Anlaşılmaz bir durum" dedi.
Alman medyası şimdi de 'evet' oyu veren gurbetçiye saldırıyor!
Hollanda'da ana muhalefetteki aşırı sağcı partisi (PVV) lideri Geert Wilders de, yüzde 75 oranında "Evet" oyu veren seçmenleri, topluca Türkiye'ye dönmeye çağırdı. Referandum sonuçlarını, "Türkiye, daha fazla İslamofaşzimi ve totaliterliği seçti" diye değerlendiren Wilders, Twitter'da, "Hollandalı Türkler topluca evet
verdi" haberini paylaştı.
" T O P L U C A TÜRKİYE'YE DÖNÜN" Aşırı sağcı lider, "Evet şimdi de topluca Türkiye'ye dönün. Eğer Hollanda'daki özgürlüklere rağmen Türkiye'de diktatörlüğü seçiyorsanız burada işiniz yok. Güle güle" dedi. Sosyalist Parti (SP) Milletvekili Saadet Karabu-
lut, Türkiye'de seçmenin yarısının "Hayır" dediğini belirterek, "Buna rağmen Erdoğan zaferini ilan edemez. Ülke, kemiklerine kadar bölündü" değerlendirmesinde bulundu. Hollanda'da hükümet ortağı Liberal Sağ Parti (VVD) Milletvekili Han ten Broeke, Erdoğan'ın "marjinal zaferi ile geniş yetkiler elde ettiğini söyledi.
SATILIK iŞYERi
Koningin Wilhelminalaan 64 4205 EZ Gorinchem
Gorinchem'ın en işlek sokaklarından biri olan Koningin Wilhelminalaan sokağında, içerisinde iki şirket kiracısı olan, 130 m2 işyeri satılıktır. Halihazırdaki kiracılar olan SNS Bank ve Can Market tarafından aylık kira bedeli düzenli olarak ödenmektedir. Horeca vergunning mevcuttur. Vraagprijs: € 201.000 k.k. İrtibat: 1. elden sahibi Dhr. Selman. 0653-53 33 58
Demokratlar 66 (D66) Milletvekili Sjoerd Sjoerdsma da, bu sonuçlarla Türkiye'nin diktatörlüğe doğru ilerlediğini iddia etti. Belçika Hükümet ortağı Flaman Hıristiyan Demokrat Partisi'nin (CD-V) milletvekillerinden Hendrik Bogaert, Türkiye'de totaliter bir rejimi destekleyenlerin çifte vatandaşlığına son verilmesini istedi.
Alman medyası, referandumun ardından Almanya'da yaşayan ve Erdoğan yanlısı olarak niteledikleri evet oyu kullanan Türkler'i ağır ifadelerle hedef almaya başladı... Alman medyasının amiral gemisi sayılan Bild gazetesi, internet sitesinde de sürdürdüğü tepkili değerlendirmelerinde bu ülkede yaşayan ve Erdoğan’ın zaferine destek veren Türk seçmenleri “despot yanlılığı” ile suçladı. Türk seçmenlerin Almanya’daki demokrasinin nimetlerinden yararlandığını, ama Türkiye’de rahatça “bir despot için oy kullandığını” öne süren gazete, manşetten “Alman Türkler Erdoğan’ın zaferine yardımcı oldu” diye yazdı. Paskalya tatili nedeniyle bugün
ilk kez yeniden yayımlanan tüm Alman gazetelerinin manşetlerinde, Türkiye'deki referandum yer aldı. Medyada, özellikle Almanya’da yaşayan Türkiye kökenli toplumun “Erdoğan destekçiliği” ağır suçlamalara konu oldu. Seçmen eğilimlerinin, Türkiye’dekinden çok daha sağda ve Erdoğan yanlısı bir görüntü verdiğini hatırlatan medyadaki ana eğilime göre, bu gelişme Almanya’daki toplumsal barışı tehlikeye düşürüyor. Almanya'daki Türkler özellikle de AfD (Almanya için Alternatif) gibi son anketlerde yine üçüncü parti konumuna yükselen sağ popülizmin ekmeğine yağ sürebilecek bir potansiyel içerdiği ileri sürülüyor.
23
HABER
NİSAN / APRIL 2017
Avrupa Entelijansiyasının psikolojisi bozuldu:
Suikast istiyorlar olduğunu iddia eden Defarges, "O zaman geriye ya iç savaş ya da bunu söylemek zor ama onun (Erdoğan) öldürülmesi kalıyor" dedi. Sunucunun "Bir cinayeti meşru gösteremezsiniz." şeklindeki itirazına Defarges, bu yöntemin ve tartışmalarının yüzyıllardan beri sürdüğünü, büyük dinlerde bile bu yönde tartışmaların yaşandığını sa-
Fransız siyaset bilimci Philippe Moreau Defarges, ekonomi kanalı BFM Business'de katıldığı bir programda, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan hakkındaki sözleri nedeniyle büyük tepki topladı. Fransız haber ve ekonomi kanalı BFM Business tarafından yayınlanan "Dünyada 7 Gün" isimli programa konuk olan Fransa Uluslararası İlişkiler Enstitüsü (IFRI) siyaset bilimi uzmanı Philippe Moreau
Defarges, Türkiye'nin Avrupa Birliği (AB) üyeliğinin mümkün olmayacağını, üyelikle ilgili bir anlaşma imzalansa bile 27 üye ülkeden her birinin bunu onaylaması gerektiğini söyledi. Defarges, Türkiye'deki halk oylaması hakkında da referandum sonuçlarına itiraz edilmesi için hukuki yolların kapandığını savunarak itirazların sonuçsuz kalacağını ifade etti. Türkiye'de bir tıkanıklığın
vundu. Program bittikten sonra sosyal medyada Defarges'e ve BFM Business kanalına tepki gösteren vatandaşlar, televizyon ekranlarından cinayet çağrısı yapıldığını dile getirdi. Fransa'da yaşayan çok sayıda Türk, Cumhurbaşkanı Erdoğan'a yönelik bu tür sözlerin kabul edilemez olduğunu vurgulayarak sosyal medyada
bu konuda kısa mesajlar paylaşarak Fransa Televizyon ve Radyo Yayınlarını Denetleme Yüksek Konseyine (CSA) şikayette bulunduklarını ifade etti. Fransa'da terör saldırıları nedeniyle olağanüstü hal uygulamasının devam ettiğini, teröre övgü ve terör çağrısı yapma gibi suçların yasalara eklendiğini hatırlatan vatandaşlar, televizyon ekranların-
dan bu yönde bir ifadenin kullanılmasını kınadı. Çok sayıda vatandaş da Defarges hakkında suç duyurusunda bulunacağını paylaştı. Vatandaşlar ayrıca Defarges'in uzman olarak görev yaptığı IFRI ve BFM Business kanalını da açıklama yaparak özür dilemeye çağırdı.
De Telegraaf zıvanadan çıktı Hakkari’de Çilekli Tepe üs bölgesine saldırı girişiminde bulunan 8 PKK’lı terörist, İHA tarafından tespit edildi ve F-16 bombardımanıyla öldürüldü. Operasyonda 1 asker hafif şekilde yaralandı. PKK’ya her haberinde olduğu gibi
Güya-tarafsız-Agit-gözlemcisi Alman vekil,
PKK bayrağına destek verdi
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Avrupa Konseyi seçim gözlemcisi Alman Vekil Andrej Hunko’nun PKK bayrağı önünde poz verdiği fotoğrafı Twitter hesabından paylaşarak, “Bundan mı tarafsızlık bekleyeceğiz?” ifadelerini kullandı. Çavuşoğlu, resmi Twitter hesabında, Alman Sol Parti Milletvekili Hunko’nun terör örgütü PKK‘yı simgeleyen bez parçası önünde poz verdiği
fotoğrafı kullanarak, “Hainlerin paçavralarıyla poz veren Hunko Avrupa Konseyi’nin seçim gözlemcisi. Bundan mı tarafsızlık bekleyeceğiz?” değerlendirmesinde bulundu. Türkiye’de hafta sonu yapılan Anayasa değişikliği referandumuna ilişkin olarak, dün Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı (AGİT) Demokratik Kurumlar ve İnsan Hakları Bürosu ile Avrupa Konseyi Parlamenterler
Meclisi’nin ortak çalışması olan uluslararası gözlem misyonu, basın toplantısı düzenleyerek açıklamalarda bulunmuştu. TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Başkanı Mustafa Yeneroğlu, da Andrej Hunko’nun, Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı (AGİT) gözlemci heyetinde yer almasına ilişkin, yaptığı açıklamada, “AGİT raporunun, PKK yanlısı olarak bilinen, PKK ey-
lemlerini destekleyen, hatta finansman sağlayan ki elimizde belgeleri var, Alman Federal Milletvekili tarafından dile getirilmesi, ne kadar ciddiyetsiz ve siyasi amaçlı olduğunu ortaya koyuyor.” dedi. Yeneroğlu, “Alman İçişleri Bakanı kamuoyunun önünde, PKK yanlısı birini Türkiye’ye nasıl gönderildiği hususunu izah etmeli.” ifadesini kullandı.
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Betül Sayan Kaya, referandum propagandası için geldiği Rotterdam'da polis zoruyla sınır dışı edilmesi nedeniyle Hollanda aleyhine dava açtı. Türkiye kökenli Avukat Ejder Köse, Bakan Kaya'nın görevlendirmesi üzerine geçen Cuma günü Rotterdam Mahkemesi'ne başvurduğunu söyledi. Köse, AD gazetesine
yaptığı açıklamada, Bakan Kaya'nın Hollanda tarafından neye dayanılarak sınır dışı edildiğinin bilinmediğini söyledi. Sınır dışı kararının hukuki açıdan net olmadığını savundu. Avukatına göre Bakan Kaya hukuksuz bir şekilde "istenmeyen yabancı" ilan edildi. Köse, Rotterdam Belediye Başkanı Ahmet Abutalip'in sınır dışı emri ve yaptığı açıklamaların da
hukuka uygun olmadığını öne sürdü. Fatma Betül Sayan Kaya da, diplomatik pasaportu olmasına rağmen Hollanda tarafından hiçbir diplomatik kurala uyulmadığını söylemişti. Hollanda hükümeti ısrarcı Hollanda hükümeti ise Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Kaya'nın sınır dışı kararının doğru olduğu görüşünde ısrarlı. Hükümetin,
meclise gönderdiği mektupta, Kaya'nın uluslararası hukuka göre özel bir statüye sahip olmadığı belirtildi. Hollanda hükümetine göre uluslararası hukuk, özel statüyü sadece devlet başkanları, hükümet yöneticileri, dışişleri bakanı ve Hollanda'ya akredite edilmiş diplomatik temsilcilere veriyor. Hollanda'ya göre Bakan Kaya bu koşullardan hiçbirisine uymuyor.
Aile Bakanı Kaya, Hollanda'ya dava açtı
terörist diyemeyen De Telegraaf gazetesi, Türkiye ile ilgili algı haberlerine devam ediyor. “TÜRKLER KÜRTLERİ KATLEDİYOR” Hollanda’nın popüler gazetelerinden De Telegraaf, gerçekleştirilen
operasyon üzerinden algı operasyonu yaparak “Türkler Kürtleri katlediyor” başlığı attı. Haberin içeriğinde ise “Türk ordusu 8 Kürt’ü katletti” gibi ifadeler yer aldı.
Günde kaç saatimiz telefon başında geçiyor?
Bağımlılık dediğimizde artık sigaradan ve alkolden çok akıllı telefonlar anılmaya başlandı. Hayatımızın vazgeçilmez bir unsuru haline gelen akılı telefonların başında günde ortalama 4 saatimiz geçiyor. Medya takibinin öncü kuruluşu Ajans Press, Mindstation’ın verilerini inceledi. Türk halkı akıllı telefonların başında günde ortalama 248 dakika geçirirken, kadınlar erkeklere oranla daha fazla vakit harcıyor. Kadın kullanıcılar 279 dakika telefon kullanırken erkek kullanıcılar 248 dakikada kaldı. EN ÇOK HANGİ PLATFORMLAR KULLANILIYOR? Ajans Press, Türkiye’nin en çok kullandığı ve konuştuğu uygulamaları araştırdı. Ajans Press’in medya incelemesine göre Türkiye’de en çok kullanılan platform YouTube olurken, YouTube’u sırasıyla WhatsApp, Facebook, Onedio, Hürriyet, Instagram, Ekşisözlük, Twitter, Sahibinden ve İzlesene siteleri izledi. Günde ortalama 10 saatimiz internete bağlı geçerken, Ajans Press’in araştırmasına göre geçtiğimiz yılbaşından beri medyanın en çok konuşulan uygulamaları aşağıdaki gibi oldu;
UYGULAMA
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10
FACEBOOK TWITTER INSTAGRAM YOUTUBE WHATSAPP HÜRRİYET SAHİBİNDEN EKŞİ SÖZLÜK ONEDİO İZLESENE
MEDYA KARNESİ
41.625 35.181 15.822 8664 6492 1259 811 233 195 34
HABER
THY'den yolculara Uzak Doğu yemekleri ikramı
Türk Hava Yollarının (THY) Atatürk Havalimanı İstanbul CIP Salonu'nda başlatılan "Uzak Doğu Mutfağı Haftası" kapsamında, yolculara Japon mutfağından "Teppanyaki" yemeği ikram ediliyor. İstanbul CIP özel yolcu salonunda "Uzak Doğu Mutfağı Haftası" başlatıldı. Bu kapsamda, ilk olarak 13-20 Nisan'da Japon mutfağından farklı lezzetler yolculara tattırılıyor.
Fransa'da kuş gribiyle mücadelede yeni adım
Fransa'da kuş gribinden etkilenen ördek ve kaz üreticileri ile diğer sektör temsilcileri, kuş gribini (H5N8) engellemek için üretim tesislerini iyileştirme konusunda bir anlaşmaya imza attı. Tarım Bakanı Stephane Le Foll'ün de katıldığı Paris'teki törende imzalanan anlaşma, kanatlı hayvan üreticiliği konusunda çalışan 32 ayrı kurum ve özel sektör temsilcilerini kapsıyor.
Dünyada 2 milyar kişi kirli su içiyor
Dünya Sağlık Örgütü, dünyada neredeyse 2 milyar kişinin temiz suya ulaşamadığını bildirdi. Dünya Sağlık Örgütü'nün BM-Su 2017 Hıfzıssıhha ve İçme Suyu Küresel Analiz ve Değerlendirme raporunda, 2015 yılında BM'de kabul edilen Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri kapsamındaki su ve hıfzıssıhha hedeflerine ulaşmak için yeterince çaba harcanmadığı belirtildi.
Saldırı bahane edilerek başka insanlar, gruplar suçlanamaz
İsveç Altyapı Bakanı Anna Johansson, başkent Stockholm'deki kamyonlu terör saldırısıyla ilgili, "Bu saldırı bahane edilerek başka insanlar, gruplar suçlanamaz." dedi. Stockholm'de geçen hafta düzenlenen kamyonlu terör saldırısı sonrası ülkede hayatını kaybedenlerin yası tutulurken, Altyapı Bakanı Anna Johansson saldırı hakkında açıklamada bulundu.
24
NİSAN / APRIL 2017
17 yaşındaki Rotterdamlı Beyza ilk romanını yazdı FOTOĞRAF/RÖPORTAJ MEHMET FATİH KARAMAN
Beyza Öpöz, henüz 17 yaşında, yazmaya olan tutkusu ile bir kitap yazdı. Yayınevine gönderip şansımı deneyim düşüncesiyle gönderdiği kitabını ve hayata bakış açısını konuştuk. Yaşı küçük ama hayalleri büyük Beyza ile güzel bir sohbet gerçekleştirdik. Keyifle okuyacağınızı umuyoruz. ff Seni kısaca tanıyabilir miyiz? İsmim Beyza, 17 yaşındayım. Rotterdam'da doğdum, aslen Mersin'liyim. Rotterdam Grafisch Lyceum'de Oyun Geliştiricisi (Game Developer) bölümünde okuyorum.
ff Küçüklüğünden beri yazmayı seviyor musun, nasıl başladı bu serüven? Ablamın bilgisayarında yazmaya başladım, çok küçükken. Aslında sadece onu taklit etmek için başladım yazmaya. O da küçük yaşlarında yazıyordu ondan heveslendim. Sonra yazmayı sevdiğimi fark ettim. Ablamın sitesinde kısa hikayeler yazmaya başladığımda 13 yaşındaydım. ff Bu kitabı bitirmen ne kadar zaman aldı? 2 yıl kadar sürdü. Sürekli kitaba çalışmıyordum ve kendim için yazıyordum yani basılacağını düşünmemiştim o zaman. ff Yazmadan önce kafanda hikaye var mıydı, yoksa yazdıkça hikaye oluşuyor muydu? Aslında yazdıkça fikir geliyordu aklıma.
ff Kitaptan bahseder misin bize? Bir oğlanın çok az görülen bir deri hastalığı var. Bu gerçek bir hastalık. O kadar az görülüyor ki biyoloji öğretmenim bile duymamış. Bunu Youtube'da gezinirken bir kızın bu hastalığı olduğunun videosuna rastladım ve ilgimi çekti. Diğer videolarını da izledim ve bu hastalık hakkında internette bilgiler edindim. Sonra aklıma bu konuda kitap yazmak geldi, böylece başladı aslında. Hikayeyi tamamen kendi hayalim üzerine kurguladım. ff Kitaptaki hikaye nasıl devam ediyor, bize genel olarak ip uçları verir misin? Bu hastalığı olan oğlanı okulundan bir başka oğlan tahkir ediyor ama hastalığından habersiz. Bu oğlanın da ailesinde büyük sorunlar var. Bu arada aile, arkadaş problemleri de çıkıyor ortaya. ff Yazarken yazı tarzını veya nasıl yazman gerektiğini kendin mi düşündün yoksa internetten veya okuldan mı öğrendin? Orta okludayken yazı aktivitesine katılmıştım oradan aldığım bilgileri de kullandım.
ff Kitabı yazarken ailenle veya arkadaşlarınla paylaştın mı? Ailem yazdığımı biliyordu ama ne yazdığımı bilmiyordu. Sadece ilk bir bölümünü kuzenime gönderdim onun dışında kimseyle paylaşmadım çünkü kendime yazıyordum. Öyle gereksinim duymadım.
ff Kitap bittiğinde ailen nasıl bir tepki gösterdi, bekliyorlar mıydı? Babam beklemiyordu açıkçası, şaşırdı biraz. Annem, biterse bence yayın evine gönderip şansını deneyebilirsin demişti. Bittikten sonra ne yapacağım konusunda pek fikrim yoktu ve yine annem gönder deyince şansımı denedim. Bir hafta sonra yayınevi kitabımı yayınlamak istediklerini söylemek için beni aradı. ff Yayınevi seni arayıp kitabını yayınlamak is-
Beyza Öpöz teriz dediklerinde neler hissettin ve senin henüz 17 yaşında olduğunu biliyorlar mıydı? Benim 17 yaşımda olduğumu biliyorlardı evet. Telefon geldiğinde çok şaşırdım ve hiç düşünmemiştim yayınlamak isteyeceklerini. ff Kitap ne zaman yayınlandı? 30 Aralık 2016'da yayınlandı.
ff Şimdi ne ile meşgulsün. Yeni kitap hazırlığı var mı? Şimdi okulum ile meşgulüm. Sınıfta arkadaşlarım kitabım olduğunu bildikleri için bana tekliflerle geliyorlar 'Bak bu konuda da yazmalısın' diye ve 'Yeni kitabın ne zaman çıkacak?' diyorlar. Ara sıra kısa hikayeler yazıyorum ama kitap olacak bir hikaye yazmıyorum şu anda.
ff Kitabı okuyanlardan, kitap hakkında reaksiyon aldın mı? Yayınevinin Hollandalı editörü uzun bir reaksiyon yazmış, kendi sitesine de yorum olarak yazmış. O kadar çok pozitif şeyler yazmış ki okuduğumda inanamadım (Gülüyoruz). ff Neler yazmış? Çok orijinal bir hikaye, karakterler çok inandırıcı ve iyi yerleştirilmiş. Yaşıma göre çok iyi bir hikaye yazdığımı ve ileriye yönelik çok potansiyel gördüğünü yazmış.
ff Kitap yayınlanmadan önce editör ile birlikte değişiklikler yaptınız mı? Hayır olduğu gibi yayınlandı, sadece gramer yanlışlarını düzelttiler. ff Kısa hikayeler de yazıyorsun, ne tür hikaye yazıyorsun?
Fantazimi kullanıyorum. Canım sıkıldığı zaman yazıyorum. Otobüste giderken telefonuma yazıyorum mesela. ff İlerde kitap yazmaya mı yoğunlaşmak istersin yoksa diplomanı aldığında oyun mu dizayn etmek istersin? Henüz bilmiyorum ama yazmak bende bir tutku, her zaman kalır bende. Hayal dünyam çok geniş.
ff İnsanların bu kitap hakkında ne düşünmelerini istersin, kimlerin okumasını istersin? Aslında herkesin okumasını isterim çünkü insanlar bu hastalığı tanımıyor ve bu sayede hastalığı tanımış olurlar. Çocuklar 16 yaşına kadar ancak yaşayabiliyor, çünkü ölümcül bir hastalık. Doğduğunda derisi çok ince olduğu için sarılmaktan bile acı duyuyorlar. Çok ince, dökülen bir derileri olduğu için, kelebek kanatlarına benzetiliyor bu yüzden adına 'kelebek çocuklar' da deniyor. Asıl ismi Epidermolysis Bullosa (EB). Ben de bu yüzden kitabımın ismini Kelebek Oğlan (Vlinder Jongen) koydum. ff Senin hayata bakış açın nasıl? Ben çevreye duyarlı bir insanım. Arkadaşlarım yere çöp attığı zaman onları ikaz ederim çevreyi kirletmemeleri gerektiğini anlatırım. ff Kitap ile hangi mesajı vermek istedin okuyanlara? Herkes değişebilir yeter ki iste ve çabala. ff Okumak isteyenler kitabı nerden temin edebilirler? Kitabı merak edenler www.boekscout.nl adresinden ısmarlayabilirler.
25
HABER
NİSAN / APRIL 2017
Yasin Öztürk Antalya STH Başkanı oldu 2015 yılı yaz aylarında Hollanda'dan ayrılarak Türkiye'de yaşamaya karar veren ve ailecek Antalya'ya yerleşen başarılı işadamı Yasin ÖZTÜRK Hollanda'da bıraktığı etkin çalışmalarına Türkiye'de de kaldığı yerden devam ediyor. 2014 yılında İstanbul'da Mustafa Akif EKŞİ Başkanlığında kurulan, genel merkezi İstanbul'da olan, kısa zamanda tüm Türkiye'ye yayılıp teşkilatlanma yolunda hızlı ve emin adımlarla ilerleyen, kuruluş gayesi; toplumsal bilinci, millet olma olgusunu, birlikte hareket etme ve milli şuuru güçlendirmek olan ve toplumsal farkındalık yaratarak Türkiye'ye hizmet
etmek olan SİVİL TOPLUM HAREKETİ DERNEĞİ'nin Antalya İl Başkanlığı görevine getirilen Yasin Öztürk şöyle konuştu: "Bildiğiniz üzere Hollanda'dan ayrılmadan önce bu-
Hollanda'da Kenan Sofuoğlu rüzgarı!
Sezonun 4. yarışı, Hollanda'nın Assen kenti ile aynı adı taşıyan 4 bin 542 metrelik pistte 18 tur üzerinden gerçekleştirildi. Sakatlığı nedeniyle sezonun ilk 2 ayağında mücadele edemeyen, 3. etapta ise yarış dışı kalan Kawasaki Puccetti takımından Kenan Sofuoğlu, Hollanda'daki müsabakaya "pole" pozisyonundan başladı. Milli motosikletçi, baştan sona üstün götürdüğü yarışı rakiplerinin önünde tamamlayarak sezonun ilk galibiyetine ulaştı. GRT Yamaha'dan Fransız Lucas Mahias, Kenan Sofuoğlu'nun 2.611 saniye arkasında ikinci sırayı aldı. CIA Landlord Insurance Honda takımından Fransız Jules Cluzel ise liderin 2.616 saniye gerisinde üçüncü oldu. Dünya Supersport Şampiyonası'nın 5. ayağı, 14 Mayıs'ta İtalya'da düzenlenecek.
rada yaşayan vatandaşlarımız İçin, içinde yönetici olarak bulunduğum gerek UETD Hollanda Başkan yardımcılığı, gerek Hollanda Türkiye Ticaret Odası Genel Sekreterliği ve son olarak ta
geçtiğimiz yıl 7 Haziran seçimlerinde Ak Parti Seçim Koordinasyon Merkezi Başkan Yardımcılığı görevlerinde yaptığım çalışmalar malumunuzdur. Şimdi Hollanda'da milletimiz için yaptığım bu hizmetleri Türkiye'de de kaldığım yerden daha büyük bir aşk, daha yüksek bir feraset ve daha fazla bir arzuyla milletimize hizmeti için kurulan SİVİL TOPLUM HAREKETİ DERNEĞİ çatısı altında devletimize ve milletimize hizmet etmeye devam edeceğim. Bizler de Haber Ailesi olarak kendisine ve ailesine Türkiye'deki yaşamında ve çalışmalarında başarılar diliyor ve yolun açık olsun sevgili Yasin diyoruz.
Hollanda Kupası'nı Vitesse Kazandı Hollanda Kraliyet Futbol Federasyonu (KNVB) Kupası finalinde Vitesse, AZ Alkmaar'ı 2-0 yendi. Rotterdam şehrindeki de Kuip Stadı'nda oynanan maçın ilk yarısı golsüz tamamlandı. Vitesse, 81 ve 88. dakikalarda Ricky van Wolfswinkel'in attığı iki golle AZ Alkmaar'ı 2-0 yenerek, kupayı müzesine götürdü. Vitesse, 1899'dan beri oynanan KNVB Kupası'nı tarihinde ilk kez kazandı.
Tel: 010-4230513 Laan op Zuid 480 3071 AB Rotterdam
Çocuğunuzun başarılı eğitimi için bizi seçin! IBS Al-Ghazali Van Lennepstraat 17 3027 SP Rotterdam 010 - 415 21 67 www.al-ghazali.nl
IBS Noen Paradijsplein 1 3034 SL Rotterdam 010 - 240 90 46 www.ibsnoen.nl
IBS Ibn-i Sina Zegenstraat 120 3082 XZ Rotterdam 010 - 428 25 90 www.ibn-i-sina.nl
IBS Ikra Spirea 3 3317 JP Dordrecht Tel: 078 - 639 01 51 www.ikra.nl
Muhasebe işlerinizi ciddiyetle, usulüne uygun ve profesyonelce yapıyoruz. Sene sonunda gereksiz vergi ödemeyin, uzmanına danışın.
Rusya Eurovision Şarkı Yarışması'na katılmayacak
Avrupa Yayın Birliği, Rusya'nın, Ukrayna'nın başkenti Kiev'de yapılacak 62. Eurovision Şarkı Yarışması'na katılmayacağını bildirdi. Avrupa Yayın Birliği (EBU) tarafından yapılan açıklamada, Rusya'nın Eurovision adayı Yuliya Samoylova'nın, Kiev'e gelmesine izin verilmeyeceğinin bildirilmesinin ardından Rus makamlarıyla temasa geçildiği ve iki alternatif teklif sunulduğu hatırlatıldı.
Unutkan yolcular yüz binlerce dolarlık bozuk para bıraktı
ABD'deki havalimanı güvenlik noktalarında yolcular tarafından geçen sene 867 bin 812 dolar tutarında bozuk para unutuldu. ABD Ulaştırma Güvenliği İdaresi (TSA), 2016 yılında ülke genelinde yürütülen çalışmalara ilişkin verileri yayınladı. Buna göre, ülkedeki havaalanlarını kullanan yolcular, TSA güvenlik kontrolleri sırasında 867 bin 812 ABD doları tutarında bozuk parayı unutarak geçti.
Le Pen'den 'İslami Kuruluşlar Birliği toplantısı yasaklansın' talebi
Fransa'da aşırı sağın cumhurbaşkanı adayı Marine Le Pen, Fransa İslami Kuruluşlar Birliği'nin (UOIF) yarın Paris yakınlarındaki Bourget kasabasında başlayacak yıllık toplantılarının yasaklanmasını istedi. Resmi internet sitesinden bir açıklama yapan Le Pen, UOIF'in kurucularının ve önde gelenlerinin, dünyada şiddeti savunanlarla iş birliği içinde olduğu iddiasında bulundu.
Işıklandırmada yeni yöntem LED aydınlatmalar düşük enerji tüketimleri, uzun ömrü olmaları, sağlamlıkları, küçük boyutları ve hızlı açılıp kapanabilme özellikleri ile geleneksel ışık kaynaklarına göre farklı avantajlar sağlamaktadır. Ürün kategorilerimizde, mekanlarınızı daha ferah hale getiren aydınlatmalardan, değişik ambiyans veren çeşitlere kadar oldukça farklı çalışmalar göreceksiniz. Fiyatlarımız her bütçeye uygundur.
Her türlü led ışıklandırma sistemi, led spotları ve dekoratif malzemeleri bizden temin edebilirsiniz. Uzman ekibimiz mekanlarınıza en uygun ışıklar konusunda sizi aydınlatacaktır. Telefon: 040 711 46 63
www.ledstation.nl
LED SPOT LED LAMP LED PANEL LED TL Bize an danışmad r ra ka vermeyin
LED FLOODLIGHT LED DOWNLIGHT LED HIGHBAY LED STRIP TOEBEHOREN
Thorvaldsenlaan 2c 5623 BM Eindhoven
HABER
BULMACA
26
NİSAN / APRIL 2017
BULMACA USTALARI İŞ BAŞINA!
Soru eki
Basit davranış
Serbest bırakma
İlave
Midesi boşalan
Almina Patisseri sahibi
Bir nota
İstanbul ilçesi
Delikli kumaş
Tesbih başlığı
Acı ünlemi
Ödenti
Kedi horlaması
Kılınçlar oto sahibi
Bir nota
Hazırlayan: Abdurrahman Gündüz
İridyum imi
Yatağa bağlı hasta
Olağan üstü gösteri
Taşıma Bir organ
Ankara ilcesi Cihan ....
Şaşma ünlemi
Karışık renkli
İlk harf
Bekar şekilde
Almanya imi
Brom imi
Uran
Arapça'da ben
Ata
Asıl
Büyükler
Taşra temsilcisi
Ses
Sırlar
Mevki
Erzurumlu
Irak'ta şehir Duman lekesi Yalın
Bozukluk
Kısa zaman
İnce urgan Bir nota
Üretici güç
Su
Dizi
Batmaktan emir Tutma gereci
Meslek
Ahtapot
İsviçre'de bir göl
Gizem
21. harf
Sıcak soğuk arası
İtalya plakası
Kesme aleti
Oksijen imi
Utanma
Olumsuzluk örneği
Uluslararası taşıma
Bora Bouw sahibi
Namenin ilk hecesi
Pamuk cinsi Devamlı Adana doğumlu
Mekan
Abi
Abide 4. harf
Anahtar
Uzaklık anlatır
Mesafe
Sahiplik
Katkısız
Zonguldak'da dağ
Bir meyve
İspanya plakası
Bir içki
Anadolu ajansı
Şöhret
Tavla gereci
Biricik
27
HABER
NİSAN / APRIL 2017
Kocaeli’de bir Karadeniz yaylası: Yuvacık Y
az tatilinin yaklaşmasıyla, yaz için Türkiye planları da yapılmaya başlandı. İstanbul gurbetçi vatandaşlarımızın olmazsa olmazı olmaya başladı, ancak, İstanbul'dan memleketlerine giderken yol üzerinde İzmit'in içerisinde karadeniz yaylalarının keyfini yaşamanız mümkün. İzmit’in Yuvacık bölgesi ATV ve bisiklet kiralayabileceğiniz, keyifli yürüyüşlere çıkacağınız büyülü bir nokta. İstanbul'a 110 kilometre mesafedeyken, kendinizi Doğu Karadeniz yaylalarındaymış gibi hissedebileceğinizi küçük ve şirin bir kasaba Yuvacık. Kocaeli'nin Başiskele ilçesine bağlı Yuvacık, adını verdiği barajla biliniyor. Kirazdere üzerine kurulu olan ve Kocaeli'nin su ihtiyacını karşılayan Yuvacık Barajı, İznik Gölü'nden Samanlı Dağları'na uzanan bir coğrafyanın ortasında
Danimarka'nın ikinci büyük şehrinde Ulu Cami açıldı
"Avrupa Kültür Başkenti" olan Danimarka'nın ikinci büyük şehri Arhus'ta inşası tamamlanan Brabrand Ulu Camii'nin resmi açılış töreni yapıldı. Danimarka Türk Diyanet Vakfına (DTDV) bağlı olarak temeli 2014 yılının ağustos ayında atılan Brabrand semtindeki caminin açılış töreni Kur'an-ı Kerim tilaveti ve İstiklal Marşı'nın okunmasıyla başladı.
New York'un 'çalışan yoksulları' barınaklarda yaşıyor
Dünyanın en pahalı emlak piyasalarından birine sahip New York'ta düşük ücretle çalışan binlerce kişi, yüksek ev kiralarını karşılayamadığı için bvvlarda yaşamak zorunda kalıyor. Dünyanın en büyük ekonomilerinden ABD, aynı zamanda evsizlerin de en fazla olduğu ülkelerin başında geliyor. Evsiz Hizmetleri Birimi verilerine göre, 8 milyonu geçen nüfusuyla ABD'nin en büyük metropolü New York'ta 60 binden fazla evsiz bulunuyor.
İsrail hapishanelerinde 6 bin 500 Filistinli tutuklu var bulunuyor. İstanbul'un Anadolu yakasından 40 dakikada ulaşılabilen, İzmit merkeze ise sadece 10 kilometre uzaklıkta olan Yuvacık, muhteşem manzaralarla karşılıyor sizi. 1800'lü yıllarda Karadeniz'den göç edenlerin kurduğu Yuvacık, hem insanları, hem de görüntüsüyle tam bir Karadeniz köyü havasında. Çevredeki evlerin mimarisi, dağınık yerleşim ve yayla atmosferi de bu durumu destekliyor. Kandıra sapa-
ğından Kocaeli'ye girdikten sonra Kullar tabelalarını takip ederek Yuvacık Köyü'ne uzanan 20 kilometrelik bir yola sapıyorsunuz. Bu yolda Kirazdere'nin muhteşem manzarası size eşlik ediyor. Barajın eteklerindeki Yuvacık Köyü'ne ulaştığınızda bir mola verebilirsiniz. Eğer baraj gölünden tepeye uzanan yoldan devam ederseniz, Kirazdere'yi besleyen derelerin kenarına kurulmuş tesislere ulaşı-
yorsunuz. Bunların en bilinenleri; Kirazdere ve Karaaslan... Dere kenarında kahvaltı edilip öğle yemeği yenebilen, aynı zamanda piknik yapılabilen, ATV ve bisiklet kiralanabileceğiniz bir tesis Kirazdere Restoran. İstanbul'un kalabalığından kaçan İstanbul'lular her haftasonu nefesi burada alıyorlar. 600 kişilik bir tesis olan Kirazdere aynı zaman da haftasonunu geçirmek için ideal bir yer. Tam pansiyon olarak dizayn edilmiş şirin ku-
lube evlerinde doğanın güzelliği ile içiçe kalacaksınız. İstanbul sabiha Gökcen Havalimanına sadece 85 km uzaklıkta. Dere boyunca sıralanan ahşap kulübelerin içine yerleştirilmiş masalarda yemeğinizi yiyebilir, gözlerinizi kapatıp suyun şırıltısını dinleyebilirsiniz. Menüde balık, tavuk, köfte, pide gibi birçok çeşidi bulabilirsiniz, üstelik fiyatlar da makul kabul edilebilecek seviyelerde.
İşgal yıllarının başından bu yana yaklaşık 1 milyon kişiyi gözaltına alan İsrail'in hapishanelerinde halen 57'si kadın, 300'ü çocuk 6 bin 500 Filistinli tutuklu bulunuyor. İsrail hapishanelerinde 57'si kadın, 300'ü çocuk 6 bin 500 Filistinli tutuklunun bulunduğu bildirildi.
Türkler Avrupa'yı yeniden keşfetme ve kazandıklarını harcama turunda
Türkiye ve Avrupa’daki Türklerin katılımıyla 'İslam şehirleri gezisi', tarihi sevdiren adam olarakta tanınan ünlü tarihçi yazar Talha Uğurluel'ın rehber konuşmacı sıfatı katılımıyla gerçekleşiyor.
İslam şehirleri gezisine en büyük ilgi Türkiye ve Avrupa’da yaşayan zengin tarih seven Türk vatandaşlarından oluşuyor. Özellikle Kudüs, Endülüs, Mısır, Kıbrıs ve diğer İslam şehirleri için yapılan organizelere her geçen gün
ilgi artıyor. Hollanda, Almanya, Avusturya ve diğer Avrupa ülkelerinde yıllardır çalışıp kazandıklarını her iki ülkede yatırım yapma yarışına girmekten kendilerine tatil için zaman ayıramadıklarından üzülen gurbetçiler yaşlılık kapıya dayanmadan kazandıklarının bir bölümünü yemeye karar verdiler. İslam şehirleri gezisine katılanlardan Hollanda’da yaşayan işadamı Kani ve Ayfer Soylu: "Çok çalıştık, çok para kazandık fakat bu süre içinde kazandığımızi istediğimiz gibi gezip harcayamadık, artık yeter. Bundan sonra kazandıklarımızı ölmeden ‘Biz kazandık biz yemeye karar verdik’ öyle de yapıyoruz" dediler.
Şenol Ocaklı Amsterdam
Holsamder yönetiminden teşekkür yemeği
Şenol Ocaklı Amsterdam
Hollanda Samsunlular Derneği, derneğe yardımda bulunanlara teşekkür yemeği verdi.
Yaklaşık 60 davetlinin katılımıyla gerçekleşen teşekkür yemeğinde Holsamder Başkanı Mümin
Özsoy yaptığı konuşmasında hemşehrilerine teşekkür etti. Özsoy "19 Mayıs Atatürk’ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı için bütün hazırlıklarımız tamamlanmıştır. Zengin bir program çerçevesinde hazırladığımız programın içeriği çok geniş kapsamlı olduğundan elimizden gelen her türlü hizmeti aksaksız sunmak için sabırsızlıkla bekliyoruz" dedi.
HABER
28
NİSAN / APRIL 2017
Kimyasal saldırı hazırlıklarıyla ilgili kayıtlar ABD'nin elinde
ABD'nin, Suriye ordusu ve rejimin kimyasal silah uzmanları arasında geçen, Suriye'nin Han Şeyhun beldesinde düzenlenen sarin gazı saldırısı hazırlıklarıyla ilgili haberleşme kayıtlarını ortaya çıkardığı iddia edildi. ABD'nin, Suriye ordusu ve rejime bağlı kimyasal silah uzmanları arasında geçen, Suriye'nin Han Şeyhun beldesinde düzenlenen sarin gazı saldırısı hazırlıklarıyla ilgili haberleşme kayıtlarını ortaya çıkardığı iddia edildi. CNN International'a konuşan üst düzey Amerikalı yetkili, söz konusu haberleşme kayıtlarının, kimyasal silah saldırısından sonraki saatlerde, olayın sorumlularının tespit edilmesi için toplanan tüm istihbaratın gözden geçirilmesiyle elde edildiğini söyledi. Yetkili, ABD'nin saldırıdan önce konuyla ilgili istihbarata sahip olmadığının altını çizdi. ABD'nin, Irak ve Suriye gibi bölgelerde, geniş çaplı iletişim izlemeleri yaptığı ancak analistlerin belirli bir olay olmadan elde edilen materyalleri değerlendirmediği belirtildi. "Rus ordusunun saldırıya müdahil olduğuna dair istihbarat yok" Şimdiye kadar Rus ordusu ya da istihbaratının doğrudan saldırıya müdahil olduğunu teyit edecek istihbarat bulunmadığını ifade eden yetkili, büyük olasılıkla Rusların bu tarz istihbarat takibine karşı daha dikkatli davrandığını bildirdi. Bu arada yetkili, Pentagon ve Beyaz Saray'ın, Rusya'nın saldırıya iştirak ettiği yönünde kesin bulgu elde etse bile, bu bilgiyi kamuoyuyla paylaşıp paylaşmayacağının belirsiz olduğunu vurguladı. Şimdilik Rusya'nın saldırıyla tek bağlantısının, olayda yaralananların tedavi edildiği hastane üzerinde uçan Rus insansız hava aracı (İHA) ile sınırlı olduğunu söyleyen yetkili, ABD'nin, söz konusu İHA'nın Ruslara ait olduğuna ilişkin kesin istihbarata sahip olduğunu kaydetti. Esed rejiminin İdlib'in Han Şeyhun beldesine düzenlediği kimyasal saldırıda çoğu çocuk 100'den fazla sivilin öldüğü, 500 kişinin gazdan etkilendiği belirtilmişti. Buna karşılık ABD, Başkan Donald Trump'ın emriyle Suriye'nin Humus vilayetindeki Şayrat hava üssüne 59 Tomahawk füzesi fırlatmıştı.
Her döşem türlü e, tam ve bak irat ım yapılır
Tel: 0624 414 555 / 0641 189 532
www.abfeco.nl
• Gaz • Su • Elektrik • Kombi • Kalorifer • Yıllık bakım • Karbon Monoksit ölçümleri yapılır
Ferdi ve Abdullah sorunlarınızı pratik çözer
Hem işyerleri, hem de evler için servisimiz vardır.
29
HABER
NİSAN / APRIL 2017
INTERVIEW: Burhanettin Carlak
“Winnen is soms ook proberen de schade zoveel mogelijk te beperken”
N
ederland kent steeds meer advocaten met een culturele achtergrond en met succesverhalen. Strafrecht advocaat Alper Çınar is partner bij gerenommeerde kantoor Boumans & Partners Advocaten. Alper Ҫınar krijgt landelijk steeds meer naambekendheid vanwege zijnn successen. Bij Boumans & Partners Advocaten werken op dit moment 14 advocaten met diverse specialismen. Ze kunnen intercultureel goed communiceren en zijn maatschappelijk verantwoord ondernemend. Kunt u de zaken die u gewonnen hebt, toelichten, wat
was er zo bijzonder aan? In ruim negen jaar dat ik advocaat ben heb ik verschillende soorten zaken gewonnen. Ik heb eerst een algemeen praktijk gehad waarbij ik allerlei soorten zaken behandelde. Je kunt hierbij denken aan huurgeschillen, arbeidsgeschillen, contracten, uitkeringsproblemen etc. Er zijn natuurlijk wel zaken die je altijd bij zullen blijven. De bijzonderheden zitten op het juridisch grijze gebied van de grensgevallen. Door buiten de bekende wegen kun je tot een ongebruikelijk maar wel bepleitbaar standpunt komen en daarmee de zaken winnen. Het gaat om de interpretatie van de feiten tegen
Foto`s: Roy Wanders
het licht van het recht. Er zijn natuurlijk een aantal strafzaken die je altijd bij zullen blijven. Zo is de kofferbakmoord, mijn eerste moordzaak, een zaak die mij altijd zal bij blijven. Destijds heb ik die zaak van top tot teen uitgepluisd voor mijn collega. Ook de strafzaak De krokodillenbende is een zaak die vanwege zijn bijzondere aard mij zal bij blijven. In die zaak ging en om een gigantische drugszaak waarbij koffers grote hoeveelheden geld veilig opgeborgen werd in het verblijf Krokodillen. De politie kon zonder hulp van de eigenaar de koffers niet uit het verblijf halen. Zedenzaken zullen mij ook altijd bij blijven omdat dat soort zaken bijzonder blijven, maar dat heeft meer met de aard van het delict te maken. Als advocaat kun je vaak het strafdossier sturen. In de brandstichting zaak in een appartement in Heerhugowaard (na de opmerkingen van Wilders over moslims in 2012) heb ik er uiteindelijk voor elkaar gekregen dat de verdachte zich niet eens hoefde te verantwoorden voor de rechter. Die zaak heb ik toen op last van de rechter weten te sluiten. Dit zijn wel bijzondere procedures. Een ander groot proces welke nu nog loopt betreft een onderzoek in België. Daar worden cliënten verweten dat zij zich schuldig gemaakt hebben aan het hacken van computers in verschillende havens waardoor ongecontroleerd loodsen de havens konden passeren. Tot slot behartig ik nu de belangen van zeven clienten die verdacht zijn van terrorisme. Sinds kort bent u met uw kantoor Ҫınar Advocaten een fusie ingegaan met van Boumans & Partners Advocaten. Samen met uw collega’s geeft
u leiding aan 14 advocaten die allemaal gespecialiseerd zijn in een eigen branche. Dat moet een grote uitdaging zijn? Binnen het kantoor zijn de secties ingedeeld naar rechtsgebieden. Aan de hand daarvan vindt de aansturing plaats per sectie maar ook wordt daarbij het totaal niet uit het oog verloren. Maandelijks vindt overleg plaats met de maatschap en 1 keer per jaar een algemene vergadering samen met al het personeel. Wat is uw persoonlijke drijfveer om advocaat te zijn? Mijn drijfveer is om elke zaak te winnen. Het komt voor in sommige zaken voldoende bewijs is om tot een veroordeling te komen, in die gevallen zit de winst in het bepleiten van een zo laag mogelijke straf. Winnen is soms ook proberen de schade zoveel mogelijk te beperken. Welke specifieke studies, deskundigheid heeft u opgebouwd? (denk aan o.a. Ahiska Turken en intenties iets te betekenen voor Karabag) Een advocaat bouwt zijn deskundigheid op in de praktijk. Het is niet alleen maar het hebben van het kennis van het recht. Je moet kunnen spelen met de feiten van de zaak en met het recht. Daarnaast zijn sociale vaardigheden van groot belang omdat je
voor de overtuiging moet kunnen communiceren met de rechters en met de Officier van Justitie. Je moet in het voorbereiden onderzoek gebruik maken van slimmigheden en creativiteit om een strafzaak een richting op te sturen die goed is voor je client. Is uw advocatenkantoor alleen in Nederland actief? Als Advocatenkantoor hebben wij twee gezichten. Enerzijds zijn wij een sociaal advocatenkantoor anderzijds staan we veel ondernemingen bij. Onze ambities zijn om een internationaal kantoor te worden. Ons kantoor is in heel Nederland actief. Dit komt met name door mijn landelijke praktijk. Ik heb inmiddels in elke rechtbank in Nederland mijn zaken bepleit. Gemiddeld ben ik drie dagen van de week ergens in Nederland om zaken voor de rechtbank te bepleiten. Wij hebben inmiddels samenwerkingen met gerenommeerde advocatenkantoren uit België, Duitsland en Turkije. Veel Turkse migranten kampen wel met juridische vraagstukken maar durven niet naar een advocatenkantoor omdat het duur zijn. Drempel is hoog. Zijn jullie vrij toegankelijk? Bij ons krijgt iedereen een vrijblijvend eerste gesprek. Wij kunnen met onze ervaring vaak gelijk aangeven of een zaak kansrijk is of niet. Wij zullen nooit een civiele of een bestuurszaak die niet te winnen is aan een rechter voor leggen omdat je dan je cliënten in onnodige hoge kosten opjaagt. Met betrekking tot strafzaken kan ik zeggen dat wij elke strafzaak aannemen.
Ramazan'da sizler için özel menu hazırlıyoruz • Döner ve tavuk döner çeşitleri • Ocakbaşında taze etler • Wok yemekleri • % 100 Helal ürünler LEZZET BURADA
Arnhem ve bölgesinin en tanınmış mekanı.
Chicos Place Looierstraat 1 6811 AT Arnhem 026 - 351 84 61
Chicos Place To Go Korenstraat 1A 6811 GT Arnhem 026 - 379 26 94
HABER
30
NİSAN / APRIL 2017
TOV Arnhem Başkanı Aziz Zeyrek, önümüzdeki günlerde işyerinin yeni mekanının resmi açılışını gerçekleştirecek. Stomerij Zeyrek 2400 metrekarelik yeni yerinde Gelderland bölgesinin en büyük kuru temizleme şirketi olmaya aday.
World Fighting League'de geçtiğimiz günlerde 86 kilo'da, Amersfoort'tan Ertuğrul Bayrak rakibini yenerek Avrupa şampiyonu oldu.
Hollanda Kralı Willem Alexander ve Kraliçe Maxima 11 Nisan'da Hollanda'da özel bir başarıya imza atmış 28 kişiyle özel bir yemek yedi. Gazetemizde geçtiğimiz yıllarda çalışan ve söyleşiler yapan, bu yıl Hollanda'nın en prestijli fotoğraf ödüllerinden olan Gümüş Kamera ödülünü kazanan Çiğdem Yüksel de bu 28 kişinin arasındaydı.
Kitabın ismi: SİYAH GELİNLİK
Leiden kentinin tanınmış simalarından Emine Genç-Güney kral gününde Kraliyet Şovalye ödülüne layık görüldü. Kral Alexander adına Leiden Belediye Başkanının elinden "Ridder in Orde van Oranje-Nassau" ödülünü aldı. Emine Genç-Güney ve eşi Forum Başkanı Gökhan Genç, Belediye Başkanı ile hatıra fotoğrafı çektirdiler.
020 Advocatuur sahibi Avukat Semra Aytemur'un ilginç bir çocukluk hatırası var. Semra Hanım'ın babası, komşuları olan yazar Arend van Dam'a 23 Nisan Çocuk Bayramı'nı anlatmış. Arend van Dam'ın bu bayram o kadar hoşuna gitmiş ki, Semra ve Paulien başrolünde iki küçük kızın hikayesini 23 Nisan Çocuk bayramı için uyarlayarak kitap yazmış. Kitabın ismi 'Alles mag op Kinderdag'
Geçtiğimiz günlerde Beverwijk Türk Kültür Merkezi'nden organize edilen kermeste Hilal Doruk organizeye yardım için kolları sıvadı. Paylaşımını ise 'Hanımlar müdahele etmek için hazırolda bekliyor, usta-çırak ilişkisi' sözleriyle duyurdu.
Gülsemin Konca Hanım, yazdığı kitabı Hollanda'daki farklı toplantıları ziyaret ederek imzalıyor. Amsterdam Başkonsolosu Tolga Orkun, DENK Parti lideri Tunahan Kuzu ve Amsterdam'ın tanınmış işadamlarından İsa Özer de Gülsemin Hanım'ın kitabını alanlardan.
Kuzey Hollanda’nın Hoorn kentinde yaşayan Barış ailesi’nin kızı Dilara Barış dünya evine girdi. İslamiyet'i seçen Hollandalı Brandon Ravenberg, 10 yıldır arkadaşlık yaptığı Dilara Barış ile Bilecik'in Bozüyük ilçesinde Türk usulü düğünle hayatını birleştirdi.
BM Sigorta sahipleri Mehmet Keskin (sağda) ve Nafi Keleş (solda) HABER Gazetesi'ni ziyaret ettiler. Mehmet Bey, Referandum sürecinde iki ülke arasındaki gerginlikten dolayı Hollanda sigorta şirketlerinin, oy kullanma salonlarını sigortalamaya yanaşmamasından dolayı, konsolosluğun kendileriyle bu konu için irtibata geçtiğini ve bu yerleri BM sigortanın sigortaladığını ifade etti.
Kılıç Hukuk Bürosu
Kılıç Hukuk Bürosu avukatları, müvekkil çıkarlarını en üst seviyede gözeterek, ihtiyaç duyulan her konuda hukuki yardım ve danışmanlık hizmeti sunmaktadır. Alanında uzman avukat kadrosu ile şahıs ve şirketlere hukuki danışmanlık ve avukatlık hizmeti veren ofisimiz; Özellikle Yabancılar Hukuku (oturum, vize vb. ), İş hukuku, Aile Hukuku, Sosyal Sigortalar Hukuku, İdari Hukuk, Uluslararası İnsan Hakları Hukuku ve Ankara Anlaşması konulu davalarda hizmet sunmaktadır. Ofisimizle iletişime geçip, bilgi talebinde bulunabilirsiniz. Telefonla, e-postayla, faksla veya bu sayfadaki başvuru formuyla bize ulaşabilirsiniz.
www.kilicadvocatuur.nl
Prinsengracht 739-741 1017JX Amsterdam T 020 475 00 05 F 020 488 02 54 E info@kilicadvocatuur.nl
31
HABER
NİSAN / APRIL 2017
COLOFON
HABER
Hoofdredacteur (Genel Yayın Yönetmeni) M. Fatih Karaman fatih.karaman @haber.nl
Mescidi Aksa Dordrecht gençleri sosyal sorumluluk adına Dordrecht Belediyesi'nin başlattığı 'Dordt Schoon 2017'ye, 25'in üzerinde öğretmenleriyle beraber katılarak destek sağladılar.
Türkevi'nin vefakar görevlisi Üstün Tunahan Amsterdam Tartışmalarının vazgeçilmezlerinden. Üstün Bey organizenin sorunsuz işlemesi için durmadan koşturuyor.
Redactie: (Yayın Kurulu) Mehmet Güzelyurt Merve Karaman Hikmet Davarcı Mesut Balamir Rabia Karaman Muzaffer Bozaslan Rasim Gencer Selman Karaman Özlem Hasip Advertenties: Office: 010-290 09 00 Nur Öztürk / nur@haber.nl Interviews & Correspondenten: Aysun Beder Zeynel Abidin Kılıç Özlem Hasip Ayşe Özkaya Şüheda Karaman
Arnhem Elsweide Futbol Kulübü'nün organize ettiği 23 Nisan etkinliklerinde aynı zamanda bir futbol turnuvası düzenledi. Düzenlenen futbol turnuvasında, T.C. Deventer Başkonsolosu Zafer Ateş’in de forma giydiği Arnhem Türk İşverenler takımı birinci oldu. Arnhem Hoca Ahmed Yesevi Türk Kültür Merkezi’nin futbol takımı ikinci, Faruk Sürücü Okulu’nun takımı ise üçüncü oldu. Amsterdam Tartışmalarında son zamanlarda yaşanan Türkiye ve Hollanda arasındaki gerginliklerin burada yaşayan vatandaşlarımız nasıl etkilediği tartışıldı ve bunun için çöcümler arandı. Çözüm için 'yaşlılar'ın ve gençlerin olaylara farklı bir pencereden baktığı ortaya çıktı. Birinci jenerasyon'un toplumsal çözüm arayalım fikirlerine, gençler 'bireysel başarı' olması gerektiği teorisini ortaya attılar.
Peymancı Mustafa namıyla bilinen Mustafa Elkatmış, daha geniş bir işyerine geçiyor. Kuru gıdadaki kaliteli ürünleriyle bilinen Peymancı Mustafa, piyasayı karış karış dolaşarak işine gücüne devam ediyor.
Repr. Amsterdam Murat Ay Fatih Uluçay Repr. Eindhoven Ali Yücel Repr. Leerdam Bahtişen Ördek Repr. Limburg Göksel Soyugüzel Muzaffer Bozaslan Repr. Ankara Nuh Kaygısız Abonnementen: abone@haber.nl e-mail & website: info@haber.nl www.haber.nl Yayımlanan makalelerdeki köşe yazıları ve fikirler yazarına aittir ve Haber Gazetesi'nın editöryel politikasını yansıtmayabilir.
Dordrecht'in tanınmış işadamlarından Yilmaz Financieel Adviescentrum sahibi Metin Yılmaz aynı zaman da Dordrecht bölgesel işadamları derneği başkanlığını da yürütüyor. Yılmaz Bey'in önayak olduğu mekanın sahibi Faslı mütevazi bir esnaf. Mekan ismi: Vishandel Heijeplein.
Hollanda Seyahat sektörüne önümüzdeki haftalarda yeni bir nefes getirmek isteyen yılların turizmcisi Mesut Yıldız, Atlas Global Hollanda ofisiyle görüşmelerin hızla devam ettiğini belirtti. Mesut Bey "Vatandaşlarımız lansman ücretlerini öğrenmeden henüz biletlerini almasınlar, gelsinler onları bilgilendirelim" dedi.
AUTOVERZEKERING korting op uw premie BMsigortam 02917BMSigortam_MagazineAd_265x96.indd 1
013 467 52 67
BMsigortam.nl 24/03/2017 10:14
HABER
NİSAN / APRIL 2017
ZAHET, Hollanda’da yaşayan yardıma ihtiyacı olan herkese hizmet veren bir sağlık kurumudur. Yabancılar için bakım hizmetini kolay erişilebilir yapıyoruz. Kültürel farklılıkları kabul ediyor, bir zenginlik olarak görüyoruz. Hizmetlerimizi hastaların kültürel farklılığını göz önüne alarak sunuyoruz. Hizmetlerimizde; hastaların dini inançlarına, ananevi gelenek ve alışkanlıklarına azami dikkat gösteriyoruz. Hastalarımıza kendi dillerinde hitap ederek, onları kendi evlerinde hissetmelerini sağlıyoruz. Daha fazla bilgi almak ve hizmetlerimizi yerinde görmek için, sizi BEEK-UBBERGEN’deki bakımevimize bekliyoruz.
ile en T E H ZA r günle u l t u m lsun. sizin o
KENDİ DİLİNİZDE VE KÜLTÜRÜNÜZDE SAYGI, SEVGİ, ŞEFKAT VE KALİTE VAZGEÇİLMEZ PRENSİPLERİMİZ
Stichting ZAHET Verbindingsweg 13 6573 BS Beek-Ubbergen
T. 024-7630420 F. 024-7630421 E. info@zahet.nl
Umre ve Hac için, bizi tercih edin.