Eylül Rüzgarına Merhaba Narlıdere İlçesi Kaymakamı Sayın Hayrettin ÇİFTÇİ ' ye okulumuzu ziyaret ettiği, her türlü çalışmamızda arkamızda durduğu ve bizi desteklediği için sonsuz teşekkürlerimizi sunuyoruz.
İlçemize yeni atanan Milli Eğitim Müdürümüz Sayın Mustafa KOÇAK' a hoşgeldiniz diyoruz.
KAPILAR
Y
ıllar önce girdiğiniz bu kapıdan artık çıkıyorsunuz, yuvadan uçuyorsunuz; çocuktunuz şimdi birer genç oldunuz. Önünüze çıkan, içeriden dışarıya, dışarıdan içeriye açılan kapılar..Kimi tanır sizi, kendiliğinden açılır; kimi sımsıkı kapalıdır, hiç zorlamayın, açılmaz.
Herkese açık denilen kapılar ihtiyaç duyduğunuzda size hep kapalıdır. Umutla beklediğiniz kapılar, zaman tuzadıkça sizi kahreden çaresizlik kapıları olur. Bazı kapılar ise size açılmıştır; siz hala bu kapıları kapalı zannedersiniz. Ancak o kapılar sizle bir kez inatlaştıysa size geçit vermeyecektir. Kalbiniz hüzünle dolacaksa gönül kapınızı kapatıp özgür yüreğinize kilit vurun. Yüzünüzde gülücük, gözleriniz pırıl pırıl parlayacaksa açın ardına kadar. Şüheda fışkıran bu ülkenin her yerinde ay yıldızlı bayrağımızın dalgalandığını görmeden akşamları kapınızı kapatmayın. Özgürlüğe, demokrasiye, insanlığa, sevgiye, kardeşliğe kapınız hep açık olsun. Hırsınız başarınız; azminiz ise sabır ve kararlığınız olsun. Başkasının mutsuzluğu ile mutlu olmayın, yardımlaşın, sevinçlere ortak, kederlere gözyaşı olun. Avrupa kapısından geçmiş atalarımız! Şimdi, kaybolan o anahtarı arıyoruz hep birlikte. Kimi çapalıyor toprağı, kimi elinde tebeşir; kimiyse madende, kapkara yüzüyle. Atatürk ilke ve devrimlerine olan inancınız ve ondan alacağınız güçle elde ettiğiniz başarılar sayesinde tüm kapıların anahtarı sizde olacaktır. Yaşamınızda kapısını her zaman çalabileceğiniz çok dostunuz olması dileğiyle… Eylül Rüzgarı - Mayıs 2016
Turgay ATABARUT Müdür
3
TEOG
Eylül RüzgarI içindekiler Müdür Açılış Açılış İdarecilerimiz TEOG Başarılarımız 8.Sınıflar Mezun Öğrencilerimize Vefa Törenler Kutlamalar Etkinlikler Fark Yaratan Gençler Biz Büyük Bir Aileyiz Öğretmenlerimizin Kaleminden Spor Öğrenci Yazıları Kişisel Gelişim Öğrenci Yazıları Okul Gecesi Gülmece Doğa Yürüyüşü Etkinliği Görsel Sanatlar
3 4 5 6 8 20 22 28 38 40 42 44 50 52 54 55 56 57 58
2015 2016 Eğitim Öğretim Yılı 1.Dönemi başarıyla sona ermiştir. Okulumuz 1.Teog sonuçlarına göre ilimizdeki 600 devlet okulu arasında 16.sırada yer almıştır. 8-B Ayşenur BOZDOĞAN 1.Dönem TEOG’da 1.olmuştur. 7-E Sınıfından Buket ÇAM 8-F Öykü Duru ÜNAL 6-C Ece ÖZAKSOY 5-F Begüm ŞEKER Not ortalamalarıyla birinci olmuşlardır. Tebrik eder başarılarının devamını dileriz.
Her okul istedi ama o geldi 12 Eylül’e Tescilli bir müdür , ödül alır her sene Turgay Atabarut yıllarını verdi öğrencilerine Emekle geldi buralara; Hırs , azim ve mücadeleleyle Girişte hemen sağdadır odası Öğrencilerin hem hocası hem danışmanı Kimin zaman doktor kimi zaman tamirci Müdür yardımcımız Osman Yıldız Sevgisini kazanır her öğrencinin Yapar her gün farklı bir kombin Koşar herkesin derdine Soyadı İlanbey adı Nesrin Anlatır her öğretmen zevkle dersini Kazandıkları paranın her kuruşu alınteri Herkes yapar enerjiyle mesleğini Yıllar geçsede unutulmayacak bu öğretmenlerin hiçbiri. Hüseyin AŞKIN 8-A
4
Narlıdere 12 Eylül Ortaokulu
Okul Yönetimi
EYLÜL RÜZGARI Narlıdere 12 Eylül Ortaokulu Yayın ve İletişim Kulübü Yayın Organı Sahibi ve Yazı İşleri Müdürü Okul Müdürü Turgay ATABARUT Yayın Yönetmeni Reyhan YÜCE Yayın Kurulu Başak YILMAZ Yaren KIZIR Ege EBREN
Osman YILDIZ
Geleceğimizin Umutları Sevgili Çocuklar, Daha dün gibi gelen, ürkek bakışlar, heyecanlı yürekler, meraklı zihinler ile başlayan bir öğretim yılımızın daha sonuna geldik. Sürprizler ile dolu bir yaz tatili bizi bekliyor. Yıl boyunca oyunlar oynadık, şarkılar söyledik, resim yapıp yazılar yazdık. Bol bol okuyup sınavlara hazırlandık. Arada küslükler de oldu çabucak barıştık. Oynarken çarpıştık, koşarken takıldık ama yine kalkıp toparlandık. Ana şefkati, baba yüreği taşıyan öğretmenlerimizle el ele çalıştık. Ağabeyler, ablalar mezun olurken yeni kardeşler edineceğimiz eylül ayında başlayacak olan yeni öğretim yılımızda , farklı etkinliklere hazır mısınız? Her gününüzü öncekinden dolu, sağlıklı, neşeli, sevdiklerinizle birlikte geçirmenizi ve bizleri özlemenizi dilerim. Geri döndüğünüzde sizleri daha neşeli daha da meraklı görmek dileği ile hoşça kalın, sizleri çok seviyoruz.
İnceleme Kurulu Belkıs Şanlı DÜNDAR Sonnur KATIRCI Grafik & Dizgi Halil İbrahim ERTEKİN Baskı Tarihi Mayıs 2016 Süreli Yayındır
Bu dergi 13.01.2005 tarihli ve 25699 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanan ˜Milli Eğitim Bakanlığını İlköğretim ve Ortaöğretim Kurumları Sosyal Etkinlikler Yönetmeliği ˜ne göre çıkarılmaktadır.
Sevgili Öğrenciler, Hayatınızın ilk sınavını vererek liseli olmaya hak kazandınız. Bu sınav sizin akademik bilginizi ölçüyor. Yeteneklerinizi , ilginizi , eğilimlerinizi, becerilerinizi ölçmüyor. Bu yüzden sınavdan çok net çıkaran mükemmel, az net çıkaran da işe yaramaz değildir.Hepinizin ayrı ayrı değerleriniz , yetenekleriniz ilgileriniz ve başarılı olduğunuz alanlar var. Önemli olan ne istediğini bilen erdemli dürüst, mücadeleci bireyler olmanız hiçbir zaman pes etmemeniz. Başarı ve mutluluk o zaman kaçanılmaz olur. Hepinize sevgi ve saygılarımı sunuyorum. Yolunuz , şansınız açık olsun .
Nesrin İLANBEY
Bandrol Uygulmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmeliğin 5’ inci Maddesinin İkinci Fıkrası çerçevesinde bandrol taşıması zorunlu değildir.
Eylül Rüzgarı - Mayıs 2016
5
Teog Başarımız
Ulaş ASLAN
Zeynep Tuğçe BİNAY
Eylem Fırat İLANBEY
Büşra Almila SURA
Alp KARTAL
Zeynep Naz KOÇAL
Nihal YILMAZARSLAN
Eren YÜCEDAĞ
Talha ERASLAN
Anıl DİLLİ
B. Barış TURAN
492.78
485.97
480.57
489.04
485.64
480.01
487.21
482.29
479.02
486.80
481.47
Mahir CAN
478.98
Okulumuz 2014-2015 Eğitim Öğretim yılında TEOG Sınavında büyük başarılara imza atmıştır. Tüm öğrencilerimizin lise hayatında başarılar diliyoruz. Biz, sizleri hiç unutmayacağız umarız sizler de bizleri unutmazsınız . Burcu TANRIVERDİ
478.97
6
Dila AKYÜREK
476.06
Narlıdere 12 Eylül Ortaokulu
Mezuniyet
MEZUNİYET TÖRENİMİZ Öncelikle mezun öğrencilerimiz için hazırlanan Andaç çalışmasında görev alan Türkçe Öğretmenlerimiz Sonnur KATIRCI,Belkıs Şanlı DÜNDAR ve Sosyal Bilgiler Öğretmenimiz Reyhan YÜCE’ ye teşekkürlerimizi sunuyoruz. Mezuniyet Gecemiz, okul bahçemizde 8.sınıf öğrencilerimiz ve velilerimizin katılımlarıyla gerçekleştirildi.Gecenin sunuculuğunu Türkçe Öğretmenimiz Belkıs Şanlı DÜNDAR ve Teknoloji-Tasarım Öğretmenimiz Selda AKINCI birlikte üstlendiler.Törende Okul başarısında ilk üç sırayı alan öğrencilerimize plaket verildi.Bu öğrencilerimiz 8/C sınıfından İrem ŞEKER,8/D sınıfından Ulaş ASLAN ve 8/D sınıfından Talha ERASLAN oldu. Öğrencilerimizi başarılarından dolayı kutluyor ve bundan sonraki öğrenim yaşamlarında da güzel başarılara imza atacaklarına inanıyoruz. Törende öğrenciler adına Ilgın YAĞCI konuşma yaptı. 7. ve 8. Sınıf öğrencileri arasındaki Bayrak ve Flama tesliminden sonra öğrencilerimiz sınıflarıyla sahneye gelerek bu gecenin heyecanını ve mezun olmanın mutluluğunu yaşadılar..Gecenin hazırlamasında emeği geçen tüm öğretmenlerimizi kutluyoruz….
Eylül Rüzgarı - Mayıs 2016
7
8/A
8
Narlıdere 12 Eylül Ortaokulu
Sınıf Yazıları Sevgili Çocuklar, Bir öğretmenin kalbinde sevgiye öylesine çok yer vardır ki hiçbiri bir öncekini dolduramaz.Sizin yeriniz de doldurulmayacaktır. Sevgili öğrencilerim; hayat, üzerinde çok çalışmamız gereken bir ödevdir.Bu ödevinizde hepinize şimdiden başarılar dilerim. Size bazı öğütlerde bulunmak istiyorum: Dürüst olun,daima iyiden,doğrudan yana olup insanları sevin.Saygılı ve çalışkan birer insan olun.Engelleri aşmada çalışmanın ,sabırlı olmanın payını unutmayın ve bu sözlerimi daima hatırlayın. Herkesin en unutulmaz, en keyifli ve en sorunsuz günleri öğrencilik hayatında yaşanır. Hepinizin öğrencilik hayatınında sağlıklı ve başarılı bir şekilde geçmesini diliyorum. Satırlarıma burada son verirken , Hepinizin ailenize, ulusunuza faydalı birer insan olmanızı istiyorum. Sizlerle gurur duyuyorum ve sizleri çok seviyorum. Geleceğiniz aydınlık olsun! Serkan ŞİŞMANOĞLU 8-A Sınıfı Şube Rehber Öğretmeni
Ege Ongun : Sınıfımızın 5. sınıftan beri en başarılısı ve en olgun öğrencisi olarak göz dolduran Egemiz yakışıklılığı ile de gönüllerde taht kuruyor. Hayat yolunda hiçbir engelle karşılaşmamasını dileriz. Berkay Gürcan : Sınıfımızın en miniği Berkayımız,neşesiyle enerjisiyle bize renk katıyor.Kendisine başarılar dileriz. Esma Ceylan : Sınıfımızın esmer güzeli Esmamız sıcakkanlılığı ve sorumluluk sahibi olmasıyla tanınmıştır.İleride doktor olmak isteyen arkadaşımızın hedeflerine ulaşmasını diliyoruz. Buğra Aldemir : Sınıfımızın matematik profesörü Buğramız metematikteki başarısı ve basketbol yeteneğiyle göz dolduruyor. Arkadaşımıza hayat yolunda başarılarının devamını dileriz. Furkan Zeytin : Sınıfımızın karaoğlanı Furkan derslerdeki başarısı ve basketbol yeteneğiyle göz dolduruyor.Kendisine başarılar dileriz. Bora Boyacı : Sınıfımızın yeşil gözlü yakışıklısına her daim saati soran arkadaşlar Bora’dan ayrılınca acaba ne yapacaklar merak ediyoruz.İleride inşaat mühendisi olmak isteyen arkadaşımıza başarılar diliyoruz. Gökay Aksoy : Sınıfımızın seveceni Gökayımız her daim sorumluluklarını yerine getirişi ve sıcakkanlılığı ile göz dolduruyor.Arkadaşımıza başarılar diliyoruz. Melis Nalbantlar : Sınıfımızın en güzeli Melisimiz arkadaşcanlılığıyla, merhametli oluşuyla gönüllere taht kuruyor.Arkadaşımıza başarılar diliyoruz. Mustafa Şen : Sınıfımızın kıvırcığı Mustafamız derslerde olan tutumu, sıcakkanlılığıyla göz dolduruyor.Mustafamıza başarılar diliyoruz.7 Mert Cem Ayhan : Sınıfımızın hiperaktif çocuğu Mert Cemimiz neşesiyle, yardımseverliğiyle göz dolduruyor.Arkadaşımıza başarılar diliyoruz. Başak Yılmaz : Sınıfımızın en güzel fiziklisi Başağımız gülüşüyle, sıcakkanlılığı ile gönüllerde taht kuruyor.Başağımızın hayat yolunda hiçbir engelle karşılaşmamasını diliyoruz. Eylül Aras : Sınıfımızın sarışın güzeli Eylül duruşu ve bakışlarıyla göz dolduruyor.Eylülümüze başarılar diliyoruz. Cemre Tuana Özel : Sınıfımızın lensli güzeli Cemremiz derslerdeki aktifliği, arkadaşcanlılığıyla göz dolduruyor.Arkadaşımıza başarılar diliyoruz. Buse Demirci : Sınıfımızın yeşil gözlü güzel kızı Buse hoşgörüsü ve kibarlığıyla gönüllerde taht kuruyor.Busemizin hayat yolunda hiçbir engelle karşılaşmamasını diliyoruz. Hüseyin Aşkın : Okulumuzun sevgili şairi Hüseyin arkadaşımız bugüne kadar yazdığı şiirlerle herkesin gönlünü fethetti.Fenerbahçe sevdalısı Hüseyin’e hayatında başarılar. Enes Sıdal : Sınıfımızın profesörü Enes derslerde olan başarısı ve sessizliği ile herkesi büyülüyor.Enesimize başarılar diliyoruz. Irmak Koluman : Sıfımızın doğuştan örgülüsü Irmağımız sessizliği, ağırbaşlılığı ile göz dolduruyor.Irmağımızın hayatında istediği mesleği en güzel şekilde yapmasını diliyoruz. Kaan Aka : Sınıfımızın sosyal ,sportif ve yakışıklı Kaan’ı Beşiktaş aşkı ile yanıp tutuşmaktadır.Hayatı boyunca neşesini kaybetmemesi dileğiyle. Cem Aldıkaçtı : Sınıfımızın neşe kaynağı Cemimiz neşesi ve gülüşüyle herkesi büyülüyor.Arkadaşımıza başarılar diliyoruz. Efecan Çobanoğlu : Sınıfımızın futbolcu erkeklerinden Efecanımız hoşgörü ve neşesiyle herkesin gönlünde taht kuruyor.Bundan sonraki hayatında başarılar diliyoruz. Ege Gülter : Sınıfımızın en tatlısı Egemiz gülüşü ve davranışlarıyla bizi büyülüyor.Hayat yolunda başarılarının devamını diliyoruz. Azra Şimal Yılmaz : Sınıfımızın gamzelisi sevgili Azramız umarım tüm hedeflerine ulaşırsın.Hayat yolunda başarılar diliyoruz. Derya Kabay : Sınıfımızın süslüsü sevgili Deryamız umarım ileride sağlık sektöründe istediğin başarıya ulaşırsın.Hayat yolunda hiçbir engelle karşılaşmamanı diliyoruz. Mertdeniz Kılıç : Sınıfımızın uyumlusu Mertdeniz sessizliği ve sıcakkanlılığıyla bizleri büyülüyor.Arkadaşımıza başarılar diliyoruz. Elif Büyükova : Sınıfımızın voleybolcusu Elifimiz voleybolda ve ingilizcede olan başarısıyla göz dolduruyor.Elifimize geri kalan hayatında başarılar diliyoruz.
Eylül Rüzgarı - Mayıs 2016
9
8/B
10
Narlıdere 12 Eylül Ortaokulu
Sınıf Yazıları
Sevgili Öğrencilerim, Her bitiş bir başlangıçtır aynı zamanda.Yeni bir başlangıç için ardınızda bıraktığınız süreci değerlendirmelisiniz.Bu değerlendirmede teraziye koyduğunuz kazançlar diğer koldan fazla gelmişse sayfayı başarılı bir şekilde kapatnmışsınız demektir. Sizin için yapabileceklerimiz sadece hayatı kolaylaştırmaktan ibaretti. Umarım bu konuda size yardımcı olabilmişizdir. Sizleri tanımak keyifliydi. Bu sınıfla dertleşmek , bu sınıfa ders anlatmak, bu sınıfla sohbet etmek hatta bu sınıfa danışman olmak ayrı bir tattı. Hepiniz kendi özelliklerinizde ayrı ayrı değerlersiniz. Kendinizi değerli görün. Umarım hayat size hep tatlı tarafını gösterir. Aslolan kendi istekleriniz ve mutluluğunuz olsun. Böyle olursa başarı zaten gelir. Hepinize tek tek sevgilerimi sunuyorum.
FİLİZ KÜÇÜKGÖDE 8/B Sınıf Şube Rehber Öğretmeni
KADİR DERİN (İMPARATOR) Sınıfımızın imparatoru.Cesaret,güç denince bizim aklımıza ilk gelen kişi Kadir’dir.Dışardan sert,soğuk görünsede aslında pamuk gibidir.Umarız bizi unutmazsın kendini özletme.. EMRE KAPLAN (ARAP) Yakışıklılığıyla bilinen sınıfın futbolcusu.Şakalarıyla bizi,öğretmenlerimizi hatta bazen müdür yardımcılarımızı bile güldüren kardeşimiz.Ten rengi siyah ama kalbi bembeyazdır.Seni seviyoruz bizi unutma.. HELİN DUMLU (GELECEĞİN AVUKATI) Sevimli,cana yakın,kendi halinde duran,içine kapanık arkadaşımız.Yeri gelince agrasif yeri gelince tatlı olan arkadaşımızın tatlılığı daha ağır basıyor bizce ☺ Seviliyorsun.. KARDELEN AĞCATAŞ (SÜSLÜ) Sınıfımızın kokoşu,acelecisi ve heyecanlısı.Umursamaz görünsede herkesi içine alabilecek kocaman bir kalbi var.Umarız ki her şeyin böyle devam eder.Bizi unutma.. AYŞENUR BOZDOĞAN (AYŞEGÜL) Canım arkadaşımız ..Sakin görünür ama göründüğü gibi de değildir.Her ortama ayak uydurma gücü vardır.Kendisi gibi dersleride kusursuzdur..Seni özleyeceğiizz MELİH ÇAĞLAR (ZİRVE) Sınıfımızın en uzunu,hatasız basketbol oynayanı ve tabikide matematik delisi..Boyunun uzunluğuyla “ben burdayım” diyorsun ama biz kısa değiliz sen uzunsun.Daha çok uzama Melih rekor sende zirve tek kişiliktir.Bizi unutma ÖMER YİĞİT NAZLILAR (MARUL) Sınıfın kıvırcığı yüzünü kaplayan saçlarıyla tanıdığımız ,yaptığı soğuk esprileyile sınıfın havasını değiştiren neşe kaynağımız olan,potaya ve fileye olan aşkıyla ün salmış sınıfımızın sporcusu.. Gelecekte mutlu olman dileği ile.. BENGİSU BULDAK (GÜZEL GÖZLÜ) Filenin pasörü..Uyumlu,sevimli.samimi,yeşil gözleri ve kıvırcık saçlarıyla herkesi büyülüyor..Herkesle bir bağı olan kavgasız,sakin arkadaşımızın sakinliği ve sessizliği “voleybol” oynayana kadar sürer ne yazık ki..Gelecekte başarılar herkesi unut bizi unutma.. AYŞENUR DEMİR (TATLİŞ) Sakin,sevecen,sevimli ve kırmızıya aşık..Fen dersinde Filiz Hoca “kızlaaarr” diye sesleniyorsa bilin ki Ayşenur Yağmurla muhabbet ediyordur.Umarız ki lisede de üniversitede de bize olduğu gibi ordaki arkadaşlarına yardımcı olarak iz bırakırsın.Seni seviyoruz.. EMİRCAN KOLUMAN (OĞLUM ÇIKART O KAPŞONU) Eğer Kadir öğretmenden sonra derse girdiyse anlayan ki Emircan da arkasındadır..Emircan sayesinde her ders düzenli olarak “oğlum çıkart o kapşonu” cümlesini duyarız..Tavırlarıyla hiç duygusal görünmesede çok duygusaldır kardeşimiz .Seni seviyoruz Emo.. DOĞUKAN KARADENİZ (AYAKLI KÜTÜPHANE) Sınıfımızın basketbolcularından biri..Sempatik tavırlayla bir insanı kendine kolayca alıştırabilir.Tarih hakkında ne merak ediyorsanız Doğukan sıkılmadan anlatır çünkü tam bir ayaklı kütüphanedir. Seni seviyoruz Dodoo CEREN ÇETİN (CERENİMOOO) Güler yüzlüyle herkesi mutlu eden,çalışkanlığıyla öğretmenlerin gözünden hiç düşmeyen düşücek duruma bile gelmeyen güzeller güzelimiz..Eğlencesiyle hepimizi motive eden sayılı kişilerden.. Başarı hep peşinden gelsin Cerenimoo BERHAN ŞİMŞEK (YAZIYORUM HOCAM) Berhan’dan ders saatleri içinde en çok duyduğumuz cümle şüphesiz ki “yazıyorum hocam”dır.Espiri yeteneği ile bizi ağlatan,kimseye kin tutmayan,şimşek kadar hızlı olan canım arkadaşımız.. BERK ÖZDEMİR (GÖZTEPELİ) Sınıfımızın fanatik Göztepelisidir..Göztepeli şeyleri giyerek öne çıkan sempatik bir arkadaşımızdır.Pek iyi sohpet edemesede çok iyi bir dinleyicidir.Başkalarına karşı bizi korumasıyla adeta bir ağabeydir…Şans seninle olsun bizi unutma. ALMİRA POLAT (SARIŞIN) Sınıfın sarışını,filenin smaçörü..Bize bağlı olup sıkıntılarımızı öner.Derslerde başarılı olduğu gibi tekvando ve voleybolda da çok başarılıdır.Saçlarının kokusu bağımlılık yapar.Ne sorunumuz varsa seninle çözeriz.Sarışınımız seni seviyoruz 8/B yi hiç unutma.. MUZAFFER YUSUF KOPUZ (MUZO) Çok tatlı,sempatik,sıcakkanlı ve komik dostumuz..Muzoyla vakit geçirmek tek kelime ile harikadır.İnsan zamanın ne çabuk geçtiğini anlamaz.Çok saf ve masum biridir.Seni seviyoruz Muzoo ☺ MELİH OCAK (MİNYON KRAL) Senin ismin söylenince aklımıza ilk özgüvenin geliyor..Sempatik kişiliği ile herkesin iyi bir arkadaşısın.Yardımseverliğinle her zaman ön plana çıkıyorsun.Umarız ki lisede çok başarılı olursun.. AYŞENUR ASAL (LOVATİC) Sınıfın sevimli ve nazik kızlarından biri..Kitaplara karşı çok büyük bir ilgisi vardır ve tam bir Demi Lavato hayranıdır..Gizemli kişiliği ile herkeste merak uyandırır.Ayrıca ceketleride kişiliği kadar güzeldir..Sakın bizi unutma. ÇAĞDAŞ İNCE (ÇADOBİKK) Dostluk kelimesinin anlamını taşıyan kardeşimiz..Kimseyle bir sorunu olmayan,suratını hiç asmayan,annesinin yaptığı tostları sınıftakilerle paylaşan fedakar arkadaşımız..Her zaman için dürüst ve güvenilirdir ve umarız böyle devam eder..Şans he daim seninle olsun.. DOĞA KAHYAOĞLU (DOGİ) Derslerin mucidi..Her konuyu biz anlayana kadar anlatan güler yüzlü arkadaşımız..Sınıfta herkesle yakın ve kötü günümüzde bile yanımızdadır.Arkadaşlık ilişkileri her zaman için çok iyi gider.Bizi hiçbir zaman unutma.. CENNETNUR OKUL (PRENSES) Sınıfta her sözü hep geçen herkese hakim olan güzel başkanımız..Bir ortamda küçücük bir gülümsemesi ile ortamı düzeltir.Kahkahasıyla hepimizi gülme krizine sokar.Arada yaptığı soğuk esprileriyle tarihe imza atar.Başarılar arayı açma ☺ YAĞMUR BOĞAN (GÖZLÜKLÜ ŞİRİNE) Hareketli,heyecanlı ve mavi rengin hastası..Sınıfın neşe kaynağı.Her kötü olayda bile iyimser yaklaşır ve her zaman ders çıkarır.Hep yanımızda oldun başarı sağlık ve mutluluk seninle olsun seni seviyoruz.. KUMRU AĞIRGÖL (KIVIRCIK) Kendi içine kapanık ama tanıyanların gözünde çok sevecen biridir. Sevmediği biriyle aynı ortamda olmayı bırakın nefes almayı bile istemez..Sert çıkışları olsada yumuşacık bir kalbi olduğunu herkes bilir.. MURAT DAŞCÜRCÜ (BABAMIZ) Bir babadan farkı yoktur ve kendisi çok fedakardır..Sabahları enerjisi ile yaptıklarıyla,konuşmasıyla uykumuzu açar değerlimiz.Kimseyle bir sıkıntısı olmaz.Öğretmenlere ne yaparsa kendini affettiren ve sevgisini eksiltmeyen babamız :D Seni seviyoruz..
Eylül Rüzgarı - Mayıs 2016
11
8/C
12
Narlıdere 12 Eylül Ortaokulu
Sınıf Yazıları Selam Gençler, Mezun oldunuz gidiyorsunuz. Beraber pek çok anımız oldu. Bunların bir kısmını gülerek, bazılarını düşünerek, kimini belki biraz kızgınlıkla ama hepsini ÖZLEMLE hatırlayacağız. Uzun yıllar sonra, yaşadığınız zamana bugünlerden hatıralarınız kalabilirse bir Yasemin öğretmenimiz vardı derseniz ne mutlu bana. Sizlere sonsuz mutluluklar, en yükseğinden başarılar, huzurlu bir yaşam dilerim.Sizi seviyorum... Yasemin KUNDAK
8-C Sınıfı Şube Rehber Öğretmeni
İnci Sezen: Boncuk gözlü prenses seni çok seviyorum mükemmel bir arkadaşsın komik yüzlü çok tatlı bir kızsın
hayatımda tanıdığımız en deli dolu bir insan. İlkim Eylül Şimşek: Gerçek dost, sevdiğimiz insan, minik tavşanımız seni çok seviyoruz dostluğumuz geç olsa da sonsuz olacağına inanıyoruz. Sen hep bizim için ultra zeki kız oldun, hep böyle kal güler yüzlü, samimi kız hep böyle kal kırk yıllık arkadaş gibisin tavşancık. Banu Alacak: Kötü gün dostu minik civcivimiz seni çok seviyoruz minik kanarya sevecen ve cana yakın güler yüzlü fıstık… Leman Ekin Toyran: Güzellik uzmanı açık sözlü prenses tam gıybet arkadaşı seni çok seviyoruz. Güler yüzlü ve sevecan bir kız sınıfın en delisi ve psikopatı, lider kişilikli bir kız. Yağmur Şahin: Burç prensesi, tatlılık abidesi, gamzeli ve tatlı bir kızsın kıvırcık kirpikli kızımızsın dert ortağımız hayallerine ulaşman dileğiyle… Emir Yağız: Var ya seni hep kıskandık süper deha, geleceğin en iyi mimarı hep böyle başarılı ol ve etrafına neşe ve mutluluk saçmaya devam et süper deha… Cennet Sude Akgül: En iyi sıra arkadaşı yeşil gözlü kankamız, senle geçirdiğimiz anılar nutella’lı sarma gibi. Tatlı koalamız bizim sesibamız, tavşanımız iyi ki varsın. Mustafa Pehlivan: Mıstık kanka çok iyi bir çocuksun hep böyle kal adamın dibi… Berke Emin Kaplan: Sınıfın en olgunu ve babasısın kardeşimiz seni çok seviyoruz… Çağdaş Boztepe: Havalı sınıf şebeği uyumlu bir arkadaşsın… Ezel İrem Akdeniz: Sınıfa neşe saçanlardan birisin. Arada sırada Enes’le tartışman dışında çok iyi birisin başarılı olman dileğiyle… Can Özdemir: Sınıfın pikaçusu bazen bizi sinir etsen de adın gibi can kardeşimizsin. Esra Bozkurt: Saf, temiz kalpli yardım meleği çok tatlı bir kızsın Esra seni seviyoruz… Alper Işıktekin: Apo, kardeş yarası sen hep böyle kıyak mısın? Hep böyle başarılı ol kardeşimiz. İlkay Alkaya: Tatlı ve bir o kadar da cana yakın prenses seni çok seviyoruz tatlı kız. Kamil Kaan Boyacıoğlu: İyi bir çocuksun cana yakın, atılgan ve iyi kalpli. Seviliyorsun kardeş parçası. Doğa Kaya: Sınıfın minnoşu, sevimli yardımsever. Dünyanın en iyi sıra arkadaşı seni çok seviyoruz… Hazal Ünalan: Sınıfın güler yüzlü bonusu seni çok seviyoruz, dünyanın en güzel kıvırcığı hep böyle mutlu ol. Gül Kocaağaç: Pontiğimiz, gizli kitap arkadaşım develeri gözlediğim arkadaşım duvar boyadığım sarımız seni çok seviyoruz kardeşimiz çok tatlısın turuncumuz ilk İzmir arkadaşım seni hep kalbimizde taşıyacağız. Mustafa Matur: İyi birisin ve aynı zamanda komiksin. Mustafa has kardeşsin helal olsun… Kıyak adam helal olsun sırık kardeş daha fazla uzama sakın. Enes Yardım: Sınıf avukatı ve aynı zamanda şirin mi şirin maskotu seni seviyoruz… Ege Dedeoğlu: Minik mikrop seni çok seviyoruz kardeş güzeli hep böyle mutlu olman ve neşe saçman dileğiyle… Duygu Can: Dert ortağımız, minik koalamız çok başarılı bir kızsın. Merhametli ve iyi kalpli bir kızsın seni hiç unutmayacağız kara gözlümüz. Yunus Emre Ülger: Kanka sen çok iyi bir çocuksun kötü espiri anlayışına rağmen seviliyorsun… Bahadır özkılıç: Kardeşim bazen kötü şakalarında olsa bana çok iyi bir kardeş oldun Bahşiş ruh kardeşim benim…
Eylül Rüzgarı - Mayıs 2016
13
8/D
14
Narlıdere 12 Eylül Ortaokulu
Sınıf Yazıları Canım Çocuklarım, İki yıldır sizlerle çok güzel günler geçirdik. Sizlere vermeye çalıştığım; iyilik, doğruluk,hoşgörü , sevecenlik, sorumluluk duygusu ve sağlam bir kişiliktir. Düşündüklerini hiçbir şeyden korkmadan ifade edebilen, dünya insanı olabilen bireyler olarak yetişmeniz için elimden gelen gayreti gösterdim. Okulumuzdan çok iyi bilgi birikimi ve donanımıyla ayrıldığınızın farkına varmanızı isterim. Bugün sizleri yeni başlangıçlara doğru uğurlarken içim rahat,huzurlu ve ben mutlu,gururluyum. Hepinizin Atatürk ilke ve devrimlerinden ayrılmadan yolunuza devam edeceğinizden şüphem yok.Hayatınızda tüm güzellikleri yaratmanız ve yaşatmanız dileklerimle .Sevgiler ... Reyhan YÜCE 8-D Sınıfı Şube Rehber Öğretmeni
Caner Gönül(MC Yaralı Şişman):Tam bir LoL tutkunu,eğlenceli,esprili. Bilgisayar oyunlarına olan düşkünlüğünü bilmeyenimiz yoktur. Seni seviyoruz Caner. Berke Yavuz(Dalasy):Derslerde sessiz, sakin ve soğuk görünse de aslında çok esprilidir. Tam bir Minecraft sevdalısıdır. Seni seviyoruz Berke. Bahar Dirik:Sınıfımızın Gururu, Teog’da okul birincimiz.Seni ileride çok iyi yerlerde göreceğimizi biliyoruz ve seni seviyoruz Bahar. Müge Aras(Kaju):Sınıfımızın sportmen kızı. Voleyboldaki başarısı bizi kıskandırmıyor değil. İleride seni iyi bir voleybolcu olarak görmek isiyoruz Müge seni seviyoruz. Ramazan Efe Yaşar(Bodyguard):Sınıfımızın güçlü çocuğu Sinirli bir görüntüsü de olsa çok iyi bir arkadaş. Seni seviyoruz Ramazan :) Ege Ebren(Alakadar):Hep yeni şeyler üretmeye çalışır. Özellikle fen derslerinde. Bizseni yanlış telaffuzlarınla sevdik Ege. Erdinç Sümer(Animeci):Oyun düşkünü,internet kafe aşığı. Bütün gün ara vermeden anime izleyebilir. Çizimleri de çok güzeldir. Seni seviyoruz Edi. Kıvanç Başar Güler(Kiwi):Sınıfımızın en uzun boylusu. Derslerinde de çok başarılı. Mutluluk ve başarı dolu bir hayat diliyoruz. Seni seviyoruz Kıvanç. Nazlıcan Gümüşboğa(Stiletto Nazlıcan): Ne kadar uğraşırsak uğraşalım her zaman sabırlı olan güleryüzlü arkadaşımız. Seni seviyoruz Nazlıcan. Oğuzhan Turan(Hugo):Geleceğin futbolcusu. İş futbola geldiğinde harikalar yaratır. Seni ileride çok iyi bir futbolcu olarak görmek istiyoruz. Seni seviyoruz Hugo. Erdem Soylu(Pepee):Öğretmenlerin gözdesi. Tam bir örnek öğrenci. Derslerinde de oldukça başarılı. Başarıların hep devam etsin seni seviyoruz. Can Vizik(Mr. Lakapsız):Bütün sınıfa lakap bulmasına rağmen. Kendisine bir lakap bulamadık.Her zaman esprili,eğlenceli ve güler yüzlü oldun seni seviyoruz Can. Yaren Kizir(Asaruyya):İyi niyetli ve başarılı arkadaşımız. Sınıfımıza bu dönem gelse de biz onu çok sevdik.Seni seviyoruz Yaren. Yaren Karadoğan(Yorin):Voleybolcumuz. Tatlı,güzel ve başarılı arkadaşımız. Senin de ileride iyi bir voleybolcu olacağını biliyoruz ve seni çok seviyoruz. Egemen Bekar(Hızlı ve Öfkeli 2): Sessiz,sakin,neşeli ve güleryüzlü arkdaşımız. Seni seviyoruz Egemen. Adile Gül Şahin(Adişyon):Sınıfta en çok uğraştığımız arkadaşımız. Çok cana yakın ve sabırlı. Bize her şeyimizle katlandığın için teşekkürler Adile seni seviyoruz. Fatmanur Aydemir(Hawaii):Sınıfımızın atarlısı. Her zaman etrafına gülücükler saçsa da bir o kadar tripli.Biz seni sınava son gün çalışmanla sevdik Fatoş. Meryem Karakuz(Yaprak Dökümü Fiko):Sınıf birincimiz, medar-i iftiharımız. Seni çok seviyoruz. Başarıların hep devam etsin. İlayda Aral(Jilet):Dışarıdan çok sessiz,sakin olsa da içinde Mahmut Tuncer çalıyor. Seni çok seviyoruz İlayda. Aybüke Eştürk(Sessiz Ama Gururlu): Sessiz ama gururlu. Aybüke o kadar az konuşur ki bazen yanınızda olduğunu bile unutabilirsiniz. Güler yüzlü,tatlı ve iyi niyetli arkadaşımız. Çok tatlısın Aybüş seni seviyoruz. Asude Keskin(Aşure):Her zaman güleryüzlü,her zaman pozitif. Derslerinde çok başarılıdır.Seni çok seviyoruz Asude. Berkant Yüksekol(Piley Boy): Fazla hareketli,tanıyınca çok eğlenceli,biraz da sinirli. Ama özünde iyi biri. Seni seviyoruz 651 Berkant Yüksekol. Sude Yağcı(Sabrina):Fazla süslü,bir o kadar da iyi niyetli. Maşalı saçlarını unutmayacağız Sude. Seni seviyoruz. Ege Aldıkaçtı(Aldı-Kaçtı):Sessiz,iyi niyetli bazen çok hareketli. Seni seviyoruz Ege. Güney Salman(Hüsnü Çoban):Komik,esprili,eğlenceli. Seni seviyoruz Güney. Eylül Selamet(Harley Davidson):Asi,hakkını savunan ve kitap kurdu. Şu ana kadar tanıdığımız en farklı müzik zevkine sahip olan arkadaşımız. Biz seni ‘’Keçi mi kemirdiniz?’’ repliğinle hatırlayacağız.Seni seviyoruz. Rızacan Çakı(Aman Ali Rıza Bey Tadımız Kaçmasın):İçten,samimi ve sınıfımızın espri kaynağı.Her yere uyum sağlayabilen güleryüzlü arkadaşımız.’’Come Down’’ Rıza. Seni seviyoruz.
Eylül Rüzgarı - Mayıs 2016
15
8E
16
Narlıdere 12 Eylül Ortaokulu
Sınıf Yazıları Sevgili Gençler, Sizlerle çok geç tanıştık ama hepinizi çok sevdim. Gözlerinizdeki ışıltı ve enerjiyle bizleri de enerjik tutmayı başardınız. Sevgili öğrencilerim, sizlerle ileride bir yerlerde karşılaşıp başarılarınızla gurur duymak tek isteğim. Hepinizin yolu açık olsun.Dileklerinizi gerçekleştirmeniz temennisiyle ... Sizleri seviyorum.Mutlu olun, mutlu kalın. Gülçin ÇAYLAK 8-E Sınıfı Şube Rehber Öğretmeni
MELİSA ŞENOĞLU:Tüm zekasının kıvırcık saçlarının içinde bir yerlerde olduğuna inandığımız sınıfın en çalışkan ve en sempatik öğrencilerden biridir. (KIVIRCIK) ÖZGE KARATEKE:Sınıfın Takaşilisidir kendisi.Elifle (M) kardeşliği vardır.Anime izlemeyi sever. (TAKAŞİ) ELİF BEYZA ERGÜN:Özgenin (M) kardeşidir. İkisi de aynı özelliklere sahiptir.Hareketli bir kişiliği vardır. (KÜÇÜK KAFA) BUSE DERİN:Olgun ve kendine has bir kişiliğe sahip.Kendini çok iyi tanır.sınıfın sarışınlarından biridir. (ÇİLLİ) CEREN ÇALIŞKAN:Soyadını benimsemiş çalışkan bir insandır.örnek öğrencilerden biridir ve sınıf başkanıdır . PETEK NUR DOĞAN:Sınıfın Harry Potter hayranıdır.herhangi birinde kitap serisini görürse çok mutlu olur. (POTTER HEAD) BESTE ÖZKARA:Sınıfın ressamlarından biridir.çizimleri çok başarılıdır.ileride bu konuda bir meslek sahibi olmayı düşünüyor. AYŞEMİNA ÖZDOĞAN:Komik ve hareketli bir kişiliğe sahiptir.kafaya takmamayı sever. (SİNEMA TUTKUNU) LİZGE KORKMAZ:Her türlü kişiliğe uyum sağlayabilen bir yapısı var.sınıfa sonradan gelmesine rağmen çoğu kişinin arkadaşlığını kazandı. IRMAK YAĞMUR KINACI:Çalışkandır. Resim yapmayı sever.düzenlidir ve kendi kuralları vardır. ÖYKÜ ECE AKYOL:Kitap okumayı sever. Delidir ve bu özelliği bazen zorluk çıkarır. O da çizim yapmayı sever. (KİTAP KURDU) UTKU ARINÇ:Çok sessiz ve gizemli bir görüntüsü var ,ama herhangi bir şeye sinirlendiğinde aslında ne kadar saldırgan olabildiği görünüyor. KUTAY ÖNEN:Sınıfın neredeyse hiç konuşmayan öğrencisi.bu yüzden dışarıdan bakıldığında pek sosyal görünmüyor,ama onunda kendine ait bir arkadaş ortamı var. (GUTİ) ÖZGÜR ASLAN:Sınıfın komedi meraklılarından biri. Sınıfta yaptığı herhangi bir davranışı insanları güldürebiliyor. ÖZKAN AĞAÇDELEN:Kendine has bir şaka anlayışı var,bazen aptalca olduğunu düşünenler bile oluyor ama bazende tam yerinde espriler yapıyor. Sınıfın delisidir. GÖNENÇ ÖZEMRE:Sınıfın yaramazıdır.çoğunlukla insanları kızdırıyor. HALİL ALP DAĞDELEN:Sınıfımızda belli bir spor yapan tek kişidir. Su topu oynuyor ve gayretli bir kişiliğe sahiptir.(SU TOPÇU) ARDA TOPÇAM:Kendini sınıf arkadaşlarıyla yarıştırmayı seven,gayretli bir öğrenci. YİĞİTCAN ÖZDEMİR:Derste şakalar yapan,teneffüste akıllı tahtadan tuhaf müzikler açarak saçma sapan dans yapmayı seven biridir.espiri anlayışına sahip,ama bazen insanları kızdırıyor ( TROLL) ALPEREN KÖSE:Sınıfın kısa boylu en deli fişek öğrencisi.( DELİ FİŞEK) HÜSEYİN MAZLUM DİNÇER:Sınıfın en yükseğe zıplayan,neredeyse uçan bir öğrencisidir.(BOLD) GÖRKEM ŞEKER:Soyadı gibi şeker bir öğrencidir. Kendi halinde takılır.(ŞUGAR) AZİZCAN KOLUMAN:Kendi halinde takılan bir öğrenidir,çoğunlukla mavi renk giymeyi sever.(ZİZA) ÖĞUZHAN:Bilim kurgu meraklısıdır.bu konuda çizimler yapmayı sever.( GENEL KÜLTÜR) DOĞUKAN BAKAL:Başka sınıflardan çok kişiyle arkadaşlığı var,sınıfımızın en sinirli ve de aynı zamanda sınıf temsilcimiz. (DODO) ALİ ERDEM ÇAĞLAYAN:Hareketli bir kişiliği vardır,beden eğitimini çok sever. Sınıfın tek sarışın erkeğidir. (SARIŞIN)
Eylül Rüzgarı - Mayıs 2016
17
8/F
18
Narlıdere 12 Eylül Ortaokulu
Sınıf Yazıları Sevgili Öğrencilerim , Biz öğretmenler duygusal insanlarızdır. Otoritemiz sarsılmasın diyerek ne kadar saklamaya çalışsak da duygusal insanlarızdır işte. Hele de bir sınıfın şube rehber öğretmeni olmuşsak, o sınıf bize emanet edilmişse kartal kesiliriz. Bir kartalın yuvasını koruması gibi koruruz sınıfımızı. Siz bunu çoğu zaman bilmezsiniz, fark etmezsiniz. 8/F sınıfının şube rehber öğretmenliği bana verildiğinde önce biraz endişelendim açıkcası. Evet sizin halihazırda Türkçe öğretmeninizdim; ama bu, ayrı bir sorumluluktu. Sizinle aramdaki sevgi bağına da güvenerek kabul ettim bu görevi. 3-4 ay süren birlikteliğimiz de elimden geldiğince yanınızda durduğuma inanıyorum. Zaman zaman sizleri üzmüş ve kırmış olabilirim güzel kızlarım ve oğulcuklarım. Belki çok klasik olacak ama hepsi sizin iyiliğiniz,sizin geleceğiniz içindi. Siz bir hata yaparken, siz yanlış yolda yürürken bunu görmezden gelemezdim. Bütün çabam , uğraşım; hepinizin mutlu, başarılı, kendine güvenen, öğrenmeye istekli, saygılı bireyler olmanız içindi.Yine de bir kusurum olduysa affola. Sizler benim çocuklarımsınız.Sizden tek isteğim;okuyan sorgulayan,vatanına ve milletine bağlı,dürüst ,Atatürk gençleri olmanız. Bir şey ihtiyacınız olursa bir telefon kadar yakınızdayım , unutmayın. Hepinizi çok seviyorum. Yolunuz açık olsun.
Sonnur KATIRCI
8/F Sınıf Şube Rehber Öğretmeni
Birlik, beraberlik ve kardeşliğin diğer adıdır. Bir başakadır bizim sınıf… Bazen hocaları kızdırsak da yine değer verirler bize. Sanki 8/F seçilmiş kişilerle bilerek oluşturulmuştur. Ressamı, sporcusu, yazarı… Hepimiz o küçük sınıfta kocaman bir aile olduk. Birbirimize bir şey olsa diğerleri onun için elinden geleni yapmaya hazırdır. İşte bizim 8/F… Açelya : Pek konuşmaz, sesizdir ve resim çizmeyi sever. Aykut : Dıştan sert gibi dursa da iyi bir kalbi vardır ve sporcudur. Egehan : Sessizdir. Feyzi : Sınıfımızın saat kulesidir adeta. Dersin bitimine kaç dakika kaldığını ondan öğreniriz hep Atamert : Sınıfımızın en uzunudur. Gitaristtir ve sporcudur. Rana : Samimidir ve sevecendir. Melih : İnsan ve hayvan taklitleri dediğinde Melih gelir aklımıza. Emirhan : Yazısı çok güzeldir. Aleyna : Sınıfımızın en uzun kızıdır ve sesi çok güzeldir. Serhat : Sınıfımızın komedyenidir. Basketbolcudur. Ata : Konuşmasındaki baskın ‘c’leriyle dikkat çeker.(Hojjamm) Duru : Sınıfımızdaki en büyük gözlü kızdır. Ayşe : Sakindir ve pek konuşmaz. Ensar : Sessiz gibi dursa da çok eğlencelidir. Özlem : Hep endişeli görünsede yaşam doludur aslında. Gökçe : Sınıfın en uzun saçlı kızıdır yani rapunzelidir. Perinaz : Sınıfta da herkesin yardımına koşar. Begüm : Sessiz , yardımsever ve pozitiftir. Yankı : Göztepe fanatiğidir. Güzide : Ses ve ışık hızından daha hızlı konuşabilen arkadışımızdır. Emir : Nadiren uyanık kaldığı zamanlar derse katılır. Taylan : Basketbolcudur ve çok enerjiktir. Oğuzhan : Sınıfın baby facesi. Sıla : Sesi çok güzeldir. Zeynep : Meraklı ve zeytin gibi gözleri dikkat çeker. Başak : Resim çizmeyi sever. Tuğçe : Sınıfımızın voleybolcusudur ve komiktir. Bora : Sessiz gibi görünsede hep hınzırlık peşindedir.
Eylül Rüzgarı - Mayıs 2016
19
Mezun Öğrencilere Vefa
Me
z
r im ile c en ğ r r et i Ö a u n Zi y
izi
n
Yıllar sonra okulumuza gelip bizi ziyaret eden öğrencilerimizin olması ne güzel bir duygu. Kimi öğretmen, kimi avukat, doktor, mühendis veya sanatçı oldu. Bizi unutmadıkları için her birine ayrı ayrı teşekkür ediyoruz.Hep mutlu kalın . Sizi seviyoruz ...
20
Narlıdere 12 Eylül Ortaokulu
Mezun Öğrencilere Vefa
Eylül Rüzgarı - Mayıs 2016
21
Törenler Kutlamalar 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı CUMHURİYET COŞKUSU Okulumuz öğretmen ve idarecilerinin Narlıdere Şehitliği’ne Çelenk Sunma törenine katılımından sonra hep birlikte yürüyüş kortejiyle Narlıdere Demokrasi Meydanı’nda yapılan törene katıldık. İlçemizdeki okulların hazırladığı muhteşem gösterileri izlerken Cumhuriyetimizin değerini bir kez daha anladık. Tören bitiminde okul idarecilerimiz ve öğretmenlerimizden bir grup ile Matematik Öğretmenimiz Süleyman Polat’ın doğum gününü kutladık . Nice yıllara sevgili öğretmenimiz...
22
Narlıdere 12 Eylül Ortaokulu
10 Kasım Atatürk'ü Anma Günü
10 KASIM ATATÜRK’Ü ANMA PROGRAMI Ulu önderimiz Mustafa Kemal Atatürk’ün aramızdan ayrılışının 87. Yılında okulumuzda hazırlamış olduğumuz kapsamlı bir törenle O’nu her zaman yaşatacağımıza, ilke ve devrimlerini koruyacağımıza söz verdik. Tören sunuculuğunu Türkçe Öğretmenimiz Sonnur KATIRCI üstlendi. Okulumuz İngilizce dersi Zümre Başkanı Saadet ATILGAN günün anlam ve önemini belirten konuşmasıyla duygu dolu anlar yaşattı bizlere. Öğrencilerimizin Atatürk büstüne çiçek sunumuyla devam eden törenimizde,8/B sınıfı öğrencilerimizden Bengi Nur ÖCAL ’’Mustafa Kemal’i Anlamak’’ adlı şiiri seslendirdi. Okulumuz öğretmenlerinin hazırladığı ‘’Harmandalı’’ gösterisi ile Atamızın Zeybek sevgisi ; Beden Eğitimi öğretmenlerimiz tarafından yapılan Badminton maçı ile de Atamızın spor sevgisi vurgulandı. Aynı gün Beden Eğitimi Zümre öğretmenlerimi z tarafından Atatürk Koşusu düzenlendi.
Eylül Rüzgarı - Mayıs 2016
23
24 Kasım Öğretmenler Günü
24 KASIM ÖĞRETMENLER GÜNÜ 24 Kasım Öğretmenler günü etkinliğimizde bu yıl emekli olarak aramızdan ayrılan İngilizce Öğretmenimiz Nilgün TÜĞEN,Türkçe Öğretmenimiz Hüseyin YAVUZ ve Teknoloji-Tasarım Öğretmenimiz Dilek Vural KUTSAV’a ayrıca emekli olan memurumuz Şenel DEMİR’e hediyelerini takdim ettik. Kendileri ile pasta keserek emeklilikten sonrada mutlu günler yaşamalarını diledik. Okulumuzda 18 yıl Türkçe Öğretmenliği yaparak öğrencilerimizin gönlünde taht kuran, okul dergimizin önceki editörü olan Gülşah TANAĞIRDI’ya teşekkür belgemizi sunduk. Okul törenimizde Türkçe Öğretmenimiz Belkıs Şanlı DÜNDAR sunuculuğunda öncelikle’’ Teşekkürler Öğretmenim’’ adlı çalışma sunuldu. Ardından Beden Eğitimi Öğretmenimiz İffet Uğur Şakar’ın öğrencilerimizle hazırladığı dans gösterilerini izledik. Son olarak yoğun istek üzerine öğretmenlerimizin hazırladığı‘ ’Harmandalı’’ gösterisi ile törenimizi sonlandırdık.
24
Narlıdere 12 Eylül Ortaokulu
24 Kasım Öğretmenler Günü
Eylül Rüzgarı - Mayıs 2016
25
18 Mart Çanakkale Şehitlerini Anma Günü
18 Mart Çanakkale Şehitlerini Anma Günü etkinliklerini çoşkuyla hazırladık. Kalbimize taht kurmuş ‘Çanakkale Şehitlerimizi ‘ hatırlamak için hazırlanan programımız büyük beğeni topladı. 8/B sınıfının hazırladığı ‘Mehmet Toprak Oldu’ adlı oratoryo, 6-E sınıfından Hayrettin Serdar GÖKMEN’in duygu dolu konuşması büyük alkış topladı. Sosyal Bilgiler Öğretmeni Müzeyyen DEMİR günün anlam ve önemini belirten konuşmasında Çanakkale Şavaşlarında M.Kemal Atatürk’ün liderliğine değindi. Tören sunuculuğunu Türkçe Öğretmenimiz Belkıs Şanlı DÜNDAR üstlendi. Okul koromuzdan dinlediğimiz Çanakkale Türküsü ile ogünlerde yaşanan fedakarlıkları bir kere daha hatırlayarak şehitlerimizi saygıyla andık.
26
Narlıdere 12 Eylül Ortaokulu
23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı
23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı Bayramdan bir hafta önce başlayan hazırlıklar okulumuzu tam bir şenlik havasına soktu. Sınıf süslemeleri, Eski Bayramlar panosu, ‘Atatürk ve Çocuk ‘ köşesi ve fotoğraf çekimi için hazırladığımız ‘23 Nisan Hatırası’ bölümüyle tekrar o günlere döndük. Bayramları bayram yapan çocuklarımızı unutmayarak bir günlüğüne de olsa Okul Müdürü olarak 5-F sınıfından Begüm ŞEKER’i seçtik. Beden Eğitimi öğretmenimiz İffet Uğur ŞAKAR’ın hazırladığı Zumba gösterisi öğretmen , öğrenci ve velilerimizi çoşturdu.Okul koromuzdan dinlediğimiz şarkılarla neşelendik. YAŞASIN 23 NİSAN NEŞE DOLUYOR İNSAN.
Eylül Rüzgarı - Mayıs 2016
27
Okulumuzu Ziyaret Edenler
Beden Eğitimi öğretmenimiz İbrahim YÜZEÇ önderliğinde okulumuzda GEA tarafından ‘Deprem Anında Yapılması Gerekenler ‘semineri ve AFAD tarafından ‘Uygulamalı Deprem Tatbikatı ‘ gerçekleşleştirilmiştir.
Ege Ordu Komutanlığı Bando Takımı’na okulumuzda verdiği küçük konser için çok teşekkür ediyoruz.
Ünlü Yazar Maviser Yener’ in okulumuza ziyareti yoğun ilgiyle karşılandı.
28
Narlıdere 12 Eylül Ortaokulu
Lise Gezileri
8. Sınıf öğrencilerimiz Rehber Öğretmenimiz Gülden ÖZCAN eşliğinde 60.Yıl Anadolu Lisesi, İzmir Kız Lisesi, Güzelbahçe Doktor Güngör Özbek Anadolu Lisesi , Buca Işılay Saygın Güzel Sanatlar ve Atatürk Spor Lisesine düzenlenen gezilerle İzmir ‘deki liselerle ilgili bilgiler aldılar. Tercih ettikleri ve gittikleri okullarında öğrencilerimize şimdiden başarılar diliyoruz.
Eylül Rüzgarı - Mayıs 2016
29
Okul Gecemiz
Okul Gecemiz 20 MAYIS 2015
Her yıl olduğu gibi okulumuz da muhteşem bir gece hazırlandı. Müzik Öğretmenimiz Berna BAYSAL ve Beden Eğitimi Öğretmenimiz İffet Uğur ŞAKAR’ın birlikte hazırladıkları gecede önce Okul Koromuz ardından Dans Gösterileri seyircilerimizden büyük alkış aldı. Gecenin sunuculuğunu okulumuz Sosyal Bilgiler Öğretmeni Reyhan YÜCE üstlendi. Seslendirdiği şarkılarla büyük beğeni kazandı. Gecenin başlangıcında okulumuz için hazırladığımız ’’Hayat Bayram Olsa’’ klibimiz herkesi duygulandırdı. Gecenin sonunda Okul Müdürümüz bu gecede emeği geçen öğretmenlerimize teşekkür ederek çiçeklerini takdim etti.
30
Narlıdere 12 Eylül Ortaokulu
Kitap Okurken Ben KİTAP OKURKEN BEN Sevgili öğrencilerimiz, bu projenin tek amacı sizlerin okuyan bireyler olmanız. Okul kütüphanemiz 2000'e yakın kitabıyla her gün 12:30 - 12:50 arası hizmetinizdedir. Projenin hazırlanmasında çok büyük katkıları olan 6-E sınıfının sevgili öğrencilerine ve öğretmen arkadaşlarıma çok teşekkür ederim. Hepinize bol kitap okumalı günler diliyorum. Sonnur KATIRCI Türkçe Öğretmeni
Projemizin fikir babası Sevgili Müdürümüz Turgay ATABARUT’ a sonsuz teşekkürler. Rasim Önel Ticaret Meslek ve Anadolu Teknik Lisesi öğrencileri Müdür yardımcıları Aslı OLGUN ile okulumuza geldiler. TEMA Vakfı'nın bağışladığı fidanları Müdür Yardımcımız Osman YILDIZ ve öğrencilerimiz birlikte diktiler. Öğrencilerimize kazandırdıkları doğa bilinci ve sevgisi için teşekkürlerimizi sunarız.
E(lif)B(uket)E(cem) EBE Fidanımız 19 Mayıs Fidanımız Özgür ve Ozan
Okulumuzun yüzme takımı İzmir okulları arasında okulumuzu en iyi şekilde temsil etmişlerdir.
Eylül Rüzgarı - Mayıs 2016
31
Etkinlikler BİLİM VE SANAT ŞENLİĞİ 1 HAZİRAN 2015
Bilim ve Sanat Şenliğimiz kapsamında Fen ve Teknoloji, Teknoloji-Tasarım, Görsel Sanatlar ,İngilizce ve Sosyal Bilgiler zümrelerinin hazırladığı çalışmalardan oluşan sergimiz büyük beğeni topladı. Sergi sonunda Müzik grubunun konseri ile hem öğrencilerimiz hem de öğretmenlerimiz eğlenceli saatler geçirdiler. Törende sanatsal alanda ve spor alanında başarılar gösteren öğrencilerimize katlım belgeleri ve çeşitli armağanlar verildi.
32
Narlıdere 12 Eylül Ortaokulu
Sanat Şenliği
Eylül Rüzgarı - Mayıs 2016
33
Etkinlikler
II.ALTIN NAR FİLM FESTİVALİ Sosyal Bilgiler Zümresinin 7.sınıf öğrencileri ile birlikte hazırladığı film gösterileri sunumu yapıldı. ‘Belgesel ,kamu spotu, röportaj‘ dallarında çeşitli çalışmaların izletildiği festivalde öğrencilerin ’’Sosyal Bilimler’’ konusunda duyarlılığını artırmak,tarihi ve turistik esreleri koruma bilinci kazandırmak ve toplumsal olaylara karşı bakış açısı oluşturmak hedeflenmiştir.Sosyal Bilgiler zümresi öğretmenlerimiz Yasemin KUNDAK,Müzeyyen DEMİR,Akife YÜCE ve Reyhan YÜCE’ ye katkılarından dolayı teşekkür ederiz.
Öğretmenimizden Veda Canım Öğrencilerim, Şöyle dönüp baktığım zaman bu okulda 18 yılın bu kadar çabuk geçtiğine inanamıyorum. 12 Eylül de göreve başladığım ilk günden itibaren bu okulu çok sevdim. Bu okulda acı tatlı birçok anı biriktirdim. Emin olduğum bir şey var ki hayatım da çok büyük bir yeri olan sizlerle hem çok güldüm hem de duygusal anlar yaşadım. Size her zaman söylediğim bir sözü yine tekrarlayacağım. “ Ne yaparsanız yapın en iyisini yapmaya gayret edin. Vatana millete ailenize ve topluma faydalı insanlar olun “. Gözlerinizdeki ışık, yüreğinizdeki sevgi var olduğu sürece başarılı olacağınıza inanıyor ve sizleri çok seviyorum. İyi haberlerinizi her zaman bekleyeceğim . Sevgilerimle F.Tülin ÖZBEK
34
Narlıdere 12 Eylül Ortaokulu
Basketbol
-
2005-2015 MEZUNLAR ARASI BASKETBOL MAÇINDA MEZUNLARIMIZLA BULUŞTUK
Okulumuzda bir ilki gerçekleştirdik. Okulumuzdan 2005 yılında mezun olan öğrencilerimizden oluşan Basketbol takımı ile 8.sınıf öğrencilerimiz arasında Beden Eğitimi öğretmenimiz İbrahim YÜZEÇ ve Sosyal Bilgiler Öğretmenimiz Reyhan YÜCE koordinatörlüğünde bir maç düzenledik.Bu etkinlikte bizi yalnız bırakmayan öğrencilerimiz Melih ORHAN, Burak KARAKIZLI, Caner MERİÇ, Zeliha ERSUZ, Melek ARTUÇ, Hasan Emre KASAP,Alican KAHYA,Hakcan KILIÇ,Abdullah ÇİMEN,Mert KANDEMİR, Batuhan BALCI,Alperen TÜĞEN,Eda TEPE ve Mert ORAN ile oğlu minik Kuzey’e sonsuz teşekkürler. Ayrıca bu etkinliğimize gelerek bizi onurlandıran emekli öğretmenlerimiz Mualla PAYDAŞ ve Gülsen ALGUR’ a da sonsuz sevgilerimizi sunuyoruz.
Eylül Rüzgarı - Mayıs 2016
35
Kadınlar Günü
din
G lar
ü
ün
z nü
n lsu uo
.
tl Ku
Kadınlar çiçektir. v Biz de okulumuzda çiçeklerimizi unutmadık. Okul Müdürümüz ve Müdür Yardımcılarımız kadın öğretmenlerimize karanfil vererek Kadınlar Günü’nü kutladılar. Ka
Teknoloji Tasarım
Teknoloji Tasarım öğretmenlerimiz Selda AKINCI, Tülin Seher FIDANLI ve Meral GÜLGÜN önderliğinde öğrencilerimizin bir dönem boyunca hazırladıkları tasarımlarını sergiledik. Öğretmen ve öğrencilerimizi tebrik ederiz.
36
Narlıdere 12 Eylül Ortaokulu
Yetenek Yarışması
Engelleri Aşıyoruz, Yetenekleri Alkışlıyoruz Projesi Şiir Dalında 8/F Öykü Duru ÜNAL Şarkı Dalında 6/E Deniz GÖKBULUT Dans Dalında 7/A Yasemin BAŞKAYA katılmış olup Yasemin BAŞKAYA kendi alanın da ikincilikle ödüllendirilmiştir.
Okulumuzdan Ayrılan Öğretmenler Okulumuzdan ayrılan kıymetli öğretmenlerimizden Matematik Öğretmeni Özgür YILMAZ , Fen ve Teknoloji Öğretmeni Sezin ARSLAN ‘ a yeni okullarında başarılar dileriz.
Okulumuzda kısa bir süre de olsa Matematik Öğretmeni olarak görev yapmış ve herkesin sevgisini kazanmış sevgili Selçuk öğretmenimizi tayin olduğu Misak-ı Milli Ortaokulunda ziyaret ettik. Bundan sonraki meslek hayatında başarılar dileriz.
Eylül Rüzgarı - Mayıs 2016
37
Fark Yaratan Gençler
Tiyatroya Başlangıç 2012 yılıydı. O zaman Aydın’ın Söke ilçesinde yaşıyorduk. Babam işi gerekçesiyle Buca’da oturuyordu. Satranca merak sarmıştım. Öğrenmeyi istiyordum. Bu nedenle ailem beni, Buca’daki bir satranç kursuna yazdırdı. Annem, tiyatrocu olmak istiyormuş. Fakat dedem izin vermediği için öğretmen olmuş. Bu nedenle benim de tiyatrocu olmamı, en azından zevk için de olsa bu işi yapmamı istiyordu. Satranç kursunun bulunduğu binanın en üst katında bir tiyatro kursu bulunuyormuş. Ben kurstayken annem, bu tiyatro kursunu fark etmiş. Beni,o kursa da yazdırmış. Kurstan çıkınca ˜Sana bir süprizim var.˜ diyerek beni tiyatro kursuna götürdü. İşte, tiyatroya böyle başladım. Yaklaşık 9 aylık bir emeğin ardından uzun bir tiyatro gösterisiyle sahne aldık. Bir çocuk Bizim için öğrencilerin hepsi özeldir, farklıdır ve keşfedilmeyi bekler; ama bazen tiyatrosu. 600 kişinin izlediği bu oyun, hayatımda unutamayacağım,altın değerindeki bir öyle biri çıkar ki karşınıza keşfetmemize gerek kalmamış, o zaten farkını göstermişanıdır… tir. Bu öğrencimizi zaten hepimiz tanıyoruz. Törenlerde kısık sesiyle, çoşkusuyla , Daha sonra Didim’e taşınmamızdan dolayı tiyatroya 3 yıl ara verdim. Annemin yeni görev vatan sevgisiyle, yüreğinin derinliklerinden okuduğu şiir ve yazılarıyla bizi kendine yeri Seferihisar olunca,İzmir’e taşındık . Annem günün büyük bir kısmını Seferihisar’da hayran bırakan Hayrettin Serdar GÖKMEN. Ona Hayrettin de diyebilirsiniz , Serdar geçirmeye başladı. Bu arada yeni kurulan˜Seferihisar Kültür Merkezi Sefer-i Sahne Tiyatro da . Kendisiyle barışıktır çünkü öğrencimiz. Bir kere, dersi müthiş dinler. Gözünü göTopluluğu˜nu görmüş.Bu ekibe kaydolmuş.Bu ekibin ilk oyununda, başrolü de ona verdiler. zümüzden ayırmaz. Çok okur , çok araştırır. Bir şeyi araştır demenize gerek kalmaz; Neredeyse tüm Seferihisar halkı bu oyuna gelmişti.Kapıdan ‘Salon doldu.’ o zaten araştırmış ve öğrenmiştir konuyu. Neredeyse tarih öğretmeniyle yarışacak denilerek gönderilen yüzlerce kişi vardı. Seferihisar halkının izlediği ilk tiyatro oyunu, çok tarih bilgisine sahiptir. Tiyatrocudur , futbolcudur. Zaten onun en tipik özelliği çok beğeni topladı.Oyunu izleyen kesimin büyük bir kısmı ekibe katılmak istedi. yönlülüğüdür. Kendi yazdığı denemeleri ve öyküleriyle de bir çok kez derece almış, Aralarında ben de vardım. Türkçe öğretmenlerinin de kalbini kazanmıştır. Milli Eğitim Müdürü de oyunu izlemişti. Oyuna hayran kalan müdür,tiyatro hoSevgili Hayrettin Serdar, camıza ‘18 Mart’a bir oyun hazırlayacaksınız.’ dedi. Başta uzun gibi gelse de iki ay çok kısıtlı Umarız ilgin ve merakın hiç bitmez. Hep üretmeye , yazmaya , okumaya devam bir süreydi.Hatta son iki hafta kala , oyun yetişemeyebilirdi, fakat bizim azmimiz sayesinde edersin. Çünkü senin gibi gençlere çok ihtiyacımız var . Okulumuzda fark yarattığın 17 ve 28 Mart tarihlerinde toplam 4 defa sahne alan oyunumuz,salodaki herkesi, için sana ve ailene çok teşekkür ederiz. her seferinde ağlatmayı başardı. 3 yıllık aranın ardından tiyatroya yeniden başladım.Aslında benim tiyatro hikaSonnur KATIRCI yem de iki perdeden oluşuyor… Türkçe Öğretmeni Hayrettin Serdar GÖKMEN 6/E 573
38
Narlıdere 12 Eylül Ortaokulu
Fark Yaratan Gencler
Sevgili Öğrencilerimiz İrem ve Damla yazarlık sevdalarını kitaplarıyla süslediler ve bizi onurlandırdılar. Bundan sonraki yazın yaşamlarında başarılar diliyor yeni kitaplarını sabırsızlıkla bekliyoruz.
‘AB’ yi Öğreniyorum ‘Konulu Resim yarışmasında İzmir İli Birincisi olmuştur. Öğrencimiz bu başarısı nedeniyle 26 Mayıs 2016 da Ankara’ da yapılacak ödül törenine katılmıştır.
Eylül Rüzgarı - Mayıs 2016
39
Biz Büyük Bir Aileyiz
40
Narlıdere 12 Eylül Ortaokulu
Biz Büyük Bir Aileyiz
Okulumuzun genç memuru Halil ibrahim ERTEKİN 'in nikahına katıldık.Güzel genç çifte ömür boyu mutluluklar dileriz.
Eylül Rüzgarı - Mayıs 2016
41
Öğretmen Yazıları DOĞRU CEVAP A SEÇENEĞİ: “SEVGİ “OLACAK Henüz üniversitede bir öğrenciyken öğretmenlerimizin bana söyledikleri bazı sözleri unutamıyorum. “Öğrencilerinize istemedikleri hiçbir şeyi öğretemezsiniz!” demişti birisi. “Olamaz!” demiştim, nasıl olur? Bizim işimiz öğretmek olacak. Eğer böyle bir durum varsa öğretmenlik dediğimiz olgu bilgi aktarımı değildi. Karşımızdaki insanı öğrenmeye istekli kılmak olmalıydı. İyi de bu nasıl mümkün olacaktı? Bir sınıfta en az otuz öğrenci ile muhatap olan öğretmenin sadece kırk dakikada her öğrenciye ulaşacak bir yol bulması gerekir. Otuz farklı aile, farklı karakter, çevre, yetenek, kişilik, cinsiyet ve hayat hikâyesi… Aktarmanız gereken ortak bir bilgi yumağı, dar bir zaman ve tek başına ÖĞRETMEN… Öğretmen insan değil mi? Onun da kendine göre özellikleri ve bir hayat hikâyesi yok mu? Etti mi otuz bir! Bilgiyi aktarmak için bir şey lazım, ortak bir yol, ortak bir nokta, ortak bir yaşam parçası; herkeste olan, herkeste aynı etkiye sahip bir sihir gibi. Her mesleğin kendine göre püf noktaları, sırları vardır. Ancak meslek erbabı bunları eğitim alırken değil çalışırken ortamında öğrenir. Öyle okuldan mezun olan “Öğretmen oldum.” deyip de ortaya çıkamaz. Öğrenci karşısına çıkınca zorlanır. İlkokul dördüncü sınıftan beşinci sınıfa geçtiğim yıl, yaz tatili bitip de okula geri döndüğümde sınıf kapısından içeri girer girmez bir karar verdiğimi hatırlıyorum. Ciğerlerimin sonuna kadar içime çektiğim o okul kokusundan asla uzak kalamayacağıma karar verdim.(1) Ne olursa olsun okuldan asla ayrılmayacaktım. Bunun yolu da öğretmen olmaktı. Ancak böyle mutlu olacaktım. (2) Yirmi dört yıldır öğretmenlik yapıyorum. Bu süre içerisinde mesleğe dair öğrendiğim en vazgeçilmez şey nedir diye sorsalar verebileceğim cevap herhalde bir tek şey olurdu, o da: SEVGİ. Okulu seviyorum, öğrencileri seviyorum, küçüklerdeki sevgi ayrı, gençlerdeki farklı. Çıkardıkları gürültüyü, kavgalarını, yaramazlıklarını bile seviyorum. Öğretmen arkadaşlarımı seviyorum, her yıl yeniden başlama heyecanını seviyorum, bayramlarda çocuklar gibi şen olmayı seviyorum; ben öğretmen olmayı, öğretmeyi seviyorum. Öğretmenlik yapmak için gereken sihirdir sevmek, otuz bir kişi için ortak dildir sevmek, ortalama her teneffüste doksan yüz desibel gürültüye katlanabilmektir sevmek; çevrenin tatil eleştirilerine, velilerimizin sitemlerine, bazen hırçınlıklarına tahammül gösterip her veli toplantısında fırsattan istifade velilerimize de sevgi ile yaklaşıp onları da biraz eğitebilmektir. Sevgi; her kapıyı ardına kadar açar, tüm kalplere ulaşır, her engeli aşar, imkânsızı mümkün kılar. Sevin, sevgi ile yaşayın, sevilin.
42
Yasemin KUNDAK Sosyal Bilgiler Öğretmeni 1.Eskiden okulların tabanları tahta olduğu için her yıl ziftlenirdi. 2.Sanırım ilkokul bitince okul hayatım bitecek sandım.
Narlıdere 12 Eylül Ortaokulu
Öğretmen Yazıları GELECEĞIMIZIN UMUDU SEVGILI ÖĞRENCILER, Biz öğretmenlerin her zaman söylediğimiz klasik sözler arasındadır: HEDEF BELİRLEMEK. Evet, klişe bir laf gibi görünmesi bir yana gerçekten önemlidir çünkü biz okula bu yüzden geliyoruz çünkü herkesin umudu burada çünkü mutlu olmamızın en büyük yardımcısı da bu. Nasıl? Önce “Okula neden geliyorum? u ele alalım. Neden bu kadar çok ve bazen de ‘gereksiz’ bilgi yükleniyor bize? Bu kadar bilgiyi nerede kullanacağım?” gibi bir sürü soruyu kendinize sormuşsunuzdur. Haklısınız bu kadar bilgi gereksiz görülebilir ya da ilgilenmediğiniz derslerde sizlerden başarı beklemek haksızlık gibi gelebilir. Ben de haksızlığa uğradığımı defalarca düşünmüştüm. Gerçekten de ileriki yaşlarımda öğretilen bir sürü bilgiyi günlük hayatta hiç kullanmadığımı fark ettiğimde isyan etmiştim. Ta ki bütün bu edinimlerimin ne işe yaradığını anlayana kadar.Ne işe mi yarıyor? Anlatayım: Çocukluktan beri bize yüklenilen bu bilgiler sizin günlük hayatta kolaylıkla yaşamanızı ve düşünmenizi sağlıyor. Pratiklik diyebiliriz buna. Edinilen onca bilgi zihninizi ve ufkunuzu geliştiriyor. Fark etmeden matematikte öğrendiğimiz problem çözme yöntemini, günlük hayatta karşımıza çıkan sorunlar karşısında kullandığımızı öğreneceksiniz keyif alarak. Nedir bu yöntem? Problemi belirle, çözüm yolu bul, çöz ve sonuç al... Tüm dersler size hayatta karşılaşacağınız en ufak sorunu çözme yöntemini gösterir, bu da hayatlarınıza kolaylık sağlar. Fen Bilimleri dersi de size problemi bilimsel yöntemlerle çözmeyi öğretir. Fen, zaten hayatın kendisidir. “NEDEN, NASIL?” dediğiniz an Fen karşınıza çıkar ve yol gösterir. Bunu fark ettiğimde öğretmenlerime teşekkür edecek fırsatım olmamıştı. Buradan teşekkür ediyorum tüm öğretmenlerime. Problem çözme yeteneği, her zaman mücadeleyi de öğretir, çözemediğinde de vazgeçmemeyi. Zaten hayatın kendisi mücadeledir. Mücadelede haklarımızı bilirsek daha da büyük anlam kazanır. Her zaman doğru yerde dik duran (öğretmene karşı da olsa )öğrencilere saygım farklı olmuştur. Çocukken çocuk haklarını, öğrenciyken öğrenci haklarını, işçiyken işçi haklarını bilmek ve dolayısıyla savunmak mücadeleden geçer bu da emin olun sizlere verdiğimiz derslerdeki o ‘gereksiz’ dediğiniz bilgiler sayesinde olur. Savaşları, bilgileri yanlış anlayan ve yanlış kullanan öğrenciler( kişiler)başlatır. Çözüm yolu bulamayan çaresiz insanlar, mücadeleden kaçıp savaşa yönelir.Matematiği , sosyal bilimleri ve fen bilimlerini , resim , müzik ve beden eğitimi derslerini ANLAYAN HERKES BARIŞ YOLUNDA İLERLER . Tüm bu olan bitene sevgiyi de katarsak gerçek mutluluğu da yakalarız sanırım. Biz öğretmenler bu işin sadece küçük parçalarıyız, gerisi size kalmış. Bugünün çocukları yarının yetişkinleri olarak barış ve sevgi dolu bir hayat diliyorum. Sizleri sevgiyle kucaklıyorum.
Eylül Rüzgarı - Mayıs 2016
Filiz KÜÇÜKGÖDE Fen ve Teknoloji Öğretmeni
43
Voleybol
44
Narlıdere 12 Eylül Ortaokulu
Voleybol
Nasıl başlasam bilmiyorum. Duygularımı ifade etmek inanın zor. Küçük kız takımı kurma aşamasında kızlardan pek emin değildim. Kafamda sorular ve acabalar vardı ama kızlarımın azmi ve istekliliğiyle takımı kurduk. Çalışmaları canla başla yapıyor, tenefüs, öğlen arası demiyor harıl harıl çalışıyorduk. Maç tarihi gelip çattığında bir heyecan, endişe … Kalbimiz küt küt atıyor, herkes birbirine telkinlerde bulunuyor, birbirini sakinleştirip motive etmeye çalışıyordu. Grup maçlarını tek tek geçip final oynama hakkı elde ettiğimizde dünyalar bizim olmuştur. Bu takımın bu okulda, ilk kez elde ettiği bir başarıydı. Harika bir şeydi bu … İzmir okulları arasında ilk 6' daydık. Maç sırasında Zehra'nın sayı kaybettiğinde yüzünün aldığı şekli, Sinem ve Okyanus’un arkadaşlarını motive ettiğini Ceren ‘in hırsını, Nilay’ın sayı kaybettiğimiz haldeki soğukkanlılığı; Nevin’in bağırarak “Hoccaam!” demesi ; Sıla’nın sıkılganlığını atıpda smaç vuruşlarını ; Irmak’ın kararlılığını ve takımı sahiplenmesini ; Ayşe Ceren Didin’in masum tavırlarıylada boyun bükmesini ; Ceren Önder’in çabasını hiç ama hiç unutmayacağım. Güzel kızlarım ilerde belki voleybolu bırakacak ya da devam edecekler kim bilir ? Tek istediğim yaşamlarının bir yerlerinde sporu dahil etmeleri . Bu arada Narlıdere Belediye Başkanı Abdül BATUR ve ekibine de bize servis araçlarını sağladığı için sonsuz teşekkürler. Filiz AHAOĞLU Beden Eğitimi Öğretmeni
KÜÇÜK KIZLAR Sinem Nur TURHAN Ayşe Ceren DİDİN Sıla M.TEMEL Ceren ÖNDERIŞIK Nevin DİLKEN Öykü C.VİZİK Irmak ALTUNLU Okyanus C.KESKİN Zehra YILMAZ Nilay BERKSOY Eda UYSAL
YILDIZ KIZLAR Yade TANYILDIZI Bengisu BULDAK Dilan YILMAZ Almira POLAT Tuğçe GÜLMEZ Nazlıcan ÇET Zeynep CESUR Gizem ÇAVUŞ Nilsu ÖZCAN Yaren KARADOĞAN Elif BÜYÜKOVA Müge ARAS
Okulumuzun Kız Voleybol takımları başarıya doymuyor. Önce Narlıdere ilçesi ortaokulları arasında düzenlenen turnuvada birincilik kupasını kazandılar. Ardından Yıldız Kızlar takımımız İzmir’in güçlü okullarından Çakabey Kolejini 3-0 yenerek çeyrek finalde büyük bir başarı elde etti. Bu başarıda emeği geçen başta Beden Eğitimi Öğretmenimiz Filiz AHAOĞLU ve katkı sağlayan herkese sonsuz teşekkürlerimizi sunuyoruz.
Eylül Rüzgarı - Mayıs 2016
45
Atletizm - Koşu
10 Mayıs 2016 tarihinde ilçemiz Lise ve Ortaokulu arasında düzenlenen Atletizm yarışmalarında okul takımımız birinliği kazanmıştır. Minik Erkeklerden 6-A sınıfından Cengiz ÜZÜN birincilik madalyası ve genç erkeklerde 8-D Oğuzhan TURAN üçüncülük, Yıldız erkeklerde 8-F sınıfından Oğuzhan ÇAKAN üçüncülük madalyasını ; Minik Kızlarda 6-E sınıfından Zehra YILMAZ üçüncülük , Yıldız Kızlarda 7-A sınıfından İkra GÖNENÇ birincilik madalyasını almaya hak kazanmışlardır. Kendilerini tebrik ediyor başarılarının devamını diliyoruz. Bu başarıda emeği geçen Beden Eğitimi öğretmenlerimizi yürekten kutluyoruz.
10 Kasım Atatürk'e Yürüyoruz
46
Narlıdere 12 Eylül Ortaokulu
Futbol
.
Okulumuzun Erkek ve Kız Futbol Takımı Antrenorü Beden Eğitimi öğretmenimiz Nihat DURMUŞ önderliğinde çıktığı maçlarda aldığı başarılarla göz dolduruyor. Erkek Futbol Takımımız Narlıdere ortaokulları arasında düzenlenen turnuvada ŞAMPİYON olarak 19 Mayıs Atatürk'ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı töreninde kupalarını Kaymakamımız Hayrettin ÇİFTÇİ' nin elinden aldı. "BEN SPORCUNUN ZEKİ, ÇEVİK VE AHLAKLISINI SEVERİM."
M.KEMAL ATATÜRK Eylül Rüzgarı - Mayıs 2016
47
Basketbol
Okulumuzun Erkek Basketbol Takımı Beden Eğitimi Öğretmenimiz İbrahim YÜZEÇ antrenorlüğün de çalışmalarına devam etmektedir. Youtube sayfamızdan bizi takip edebilirsiniz. Soldaki Qr code ile Youtube sayfamıza ulaşabilirsiniz.
Uzun Atlama İzmir Birincisi ATİLA ÇEMBERCİ 6-D
48
Tenisteki gururumuz. 6-A Almina SERTDEMİR
10 KASIM Atatürk’e Yürüyoruz etkinliğinde madalya alan öğrenciler Nazlıcan ÇET Melisa AKBABA Pelin BİNİCİ
Narlıdere 12 Eylül Ortaokulu
Dans - Zumba
Okulumuzdaki ZUMBA çılgınlığını başlatan Beden eğitimi öğretmenimiz İffet Uğur ŞAKAR okul gecemizde öğrencilerle muhteşem bir performans sergiledi. 10 Mayıs günü Gündoğdu Meydanı' nda düzenlenen ‘Dengeli Beslen Harekete Geç’ etkinliğine katılan Zumbacılarımız İzmirli izleyicilerden büyük alkış topladı.
Eylül Rüzgarı - Mayıs 2016
49
Öğrenci Yazıları
Arkadaşlar, ben Tenis sporuna profesyonel olarak 2011 yılında başladım. 4 yıldır İzmir Büyükşehir Belediyesi Tenis Kulübünde Lisanslı Performans Tenis sporcusu olarak oynamaktayım. 2012 yılından itibaren İzmir İli ve İzmir İli dışında Türkiye’nin birçok illerinde düzenlenen Tenis Turnuvalarına kulübüm adına katıldım. Türkiye genelinde yapılan tenis turnuvalarında, (İzmir, İzmir Alaçatı, Muğla Fethiye, Kocaeli, Aydın, Antalya..) 9-10 yaş, 12 yaş ve 14 yaş Tenis turnuvalarında grup birincilik ve grup ikinciliği madalyalarım ve ayrıca üçüncülük derecelerim var. Ben tüm öğrenci arkadaşlarıma mutlaka bir spor branş’ı ile uğraşmalarını öneriyorum. Çünkü spor bizlerin hem günlük yaşamımızda da hem de okul hayatımızda daha disiplinli olmamızı sağlıyor. Bu disiplinin de derslerimizde ki başarının artmasına katkıda bulunduğuna inanıyorum. Bu nedenden dolayı sporun hiçbir zaman derslerimize bir engel değil tam tersi bir motivasyon olduğunu düşünüyorum. Fakat burada önem vermemiz gereken nokta, ben ve benim gibi Performans sporu yapan öğrenci arkadaşlarım, diğer öğrenci arkadaşlarımıza göre daha özverili ve daha programlı bir çalışma yapmak zorunda olduğumuzdur.. Çünkü ben ve benim gibi Performans sporu yapan öğrenciler hafta içi okuldan çıktıktan sonra rutin aktif antrenmanlarımızı yapmak için bağlı olduğumuz kulüplere gidiyoruz. Antrenmandan sonra eve geldiğimde derslerimi bitirmek ve okula hazır bir şekilde gitmek için daha disiplinli çalışıyorum. Çünkü ben zamanla yarıştığım için başarıyı ancak disiplinli ve özverili bir çalışma ile elde edebileceğime inanıyorum. Bu disiplinde benim sosyal ve eğitim hayatımda bana olumlu birçok katkı sağlamış oluyor. Bu nedenden dolayı imkanı olan her öğrencinin sevdiği bir branşa zaman ayırmasını öneririm. Çünkü bu şekilde kendilerini daha mutlu hissedeceklerine inanıyorum. En azından ben öyle hissediyorum. Dileğim ben ve benim gibi çocukların artması ve benim ailem gibi diğer ailelerinde çocuklarını spora yönlendirmeleri. Açıklamalarımı bitirmeden önce, benim için çok önemli olan spor yaşamımla ilgili kendimi anlatmama yazdığım bu yazımın okulumuzun dergisinde yer almasına izin veren Narlıdere 12 Eylül Ortaokulu Müdür Yrd. Sayın Osman Yıldız Öğretmenime çok teşekkür ederim. Beni destekleyen okulumun tüm yöneticileri ve Öğretmenlerime de ayrıca teşekkür ediyorum. Almina SERTDEMİR Sınıf şb: 6 / A 23 NİSAN ULUSAL EGEMENLİK ve ÇOCUK BAYRAMI 23 Nisan 1920 yılında TBMM’nin açılmasıyla birlikte ulu önderimiz Mustafa Kemal Atatürk, cumhuriyetimizin temel taşları olarak gördüğü çocuklara dünyada eşi benzeri olmayan bu güzel günü armağan etmiştir. Ulusumuz,Kurtuluş Savaşı’nda inançla mücadele ederken çok yorgun ve yoksuldu.Elinde hiçbir gücü yoktu.Bu nedenle egemenliğin kayıtsız şartsız milletin olduğunu göstermek için TBMM açıldı ve cumhuriyetimizin temelleri atıldı. TBMM’nin açılmasıyla Atatürk tüm çocuklara bu özel günü armağan edip “Yurtta sulh cihanda sulh” sözünü vurgulamak istemiştir.Bizlerin yaşamış olduğu bu güzel dünyayı kardeşçe yeşertmemizi ve dünya çocuklarının barış,sevgi ve mutluluk içerisinde yaşamasını arzulamıştır.Biz çocuklar da bu güzel ülkede Atatürk’ün göstermiş olduğu medeniyet ışığında büyüyüp güçlü bir ülke olarak dünya barışına katkı sağlamalıyız. Dünyada eşi benzeri olmayan bu güzel bayramı ülkemizde layık olduğu şekliyle kutlamalıyız.Savaşlarda ağlayan hiçbir çocuğun olmadığı kardeşliğin yeşerdiği, ulu önderimizin özlemlediği gibi coşkuyla kutlamalıyız.Şunu unutmayalım ki “Tüm çocuklar kardeştir!”. Bengüsu İLHAN 5/D 225
KİTAP VE İNSAN Kitaplar ve insanlar iki eski dost.Acaba insan hayatını nasıl etkiler kitaplar veya kitapların hayatını ne kadar etkiler insanlar? Her kitap yazarından bir anı,bir hediyedir bize.Biz de o anılaı yaşatmak için okumalıyız kitapları.Nasıl olsa insanlar hediyeleri sever. Kitaplar bize çok şey öğretir.Sadece bir kitabın bir sayfası bile bizi bu kadar etkilerken , birçoğu bize ne çok şey katar. Belki de bu nedenle kitapları en yakın arkadaşımız olarak öğreniyoruz.Bize çok şey katıyorlar ve hep yanımızdalar. Tatile giderken,otobüste, hastanede her yerde kitap okuyoruz.Hiçbir zaman bırakmıyorlar bizi.Ayrıca hayatımıza renk katıyorlar.Arkadaş ünvanını almayı hak ediyorlar bence. Kitapların hepsi farklı,hepsi başka bir kapıya,başka bir hayata açılıyorlar.İşte bu yüzden çevremizdeki insanlara benzetiyorum onları.Çevremizdeki bazı insanları çok severken,bazılarından pek hoşlanmayız.Çünkü hepsi farklı.Kitaplar da aynen böyledir.Hatta nasıl birine aşık oluyoruz,öyle kitaplar geliyor ki rüzgarlarına kapılıp içinde kayboluyoruz.Kelimeler uçuşuyor, resimler, anılar, duygular... Birbirinin içinde harmanlanmış bir bütündür kitap ve insan, birbirlerini etkiler, değiştirir, geliştirir.Kitapların rüzgarına kapılıp içinde kaybolmanız dileğiyle. Dilan YILMAZ 7/B 465
50
ATATÜRK Atatürk Türk ulusunun geleceğine yön vermiş bir liderdir.Günümüzde sahip olduğumuz bu tüm modernliklerin temelini Atamız atmıştır.O ülkesini seven vatanın her karış toprağına aşık olan bir liderdi. Önderimizin düşünelerini benimsemek;bize öğüt verecek olan Mustafa Kemal’in sarı saçları,mavi gözleri değil onun gerçekçi ve yaratıcı düşünceleridir.O’nun sarı saçları,mavi gözleri bize ancak ilham verebilir. Biz Atamızı hiç görmeden sevdik,düşüncelerini özümüz gibi benimsedik fakat biz onun düşüncelerini benimserken ne sarı saçlarına baktık ne de deniz mavisi gözlerine... Benim fikrimce dünyaya Mustafa Kemal gibi bir lider bir daha gelmez. Bugüne kadar hangi lider”Eğer bir gün sözlerim bilime ters düşerse bilimi seçin”dedi?Hangisi köle olacakken milletini milletini işin içinden çekip çıkardı da cumhuriyeti ilan etti?İşte tüm bunları göz önünde bulunduracak olursak Atatürk bize verilen bir mucize ve bu yüzden de “Ne mutlu Türküm diyene” iyiki Mustafa Kemal gibi bir liderin torunlarıyız.Ben bir Türk genci olarak ölümünün üzerinden yetmiş yedi yıl geçmesine rağmen hala ölümsüz olan bir kahramanın düşüncelerinden gidiyorum ve her ne olursa olsun hakikati bulacağıma eminim.O’nun yolunda ilerlemek bile hakikati bulmaktır.Neden mi? Çünkü Kurtuluş Savaşı’nda bir yere gitmek için araba tekerleklerini bezle doldurup giden lider doğru yolu bulmuş demektir.Bunu yapan lider yaratıcıdır, gerçekçidir.Öylesine çaresiz günlerde yapmayabilirdi.Soruyorum hanginiz bunu yapardınız?Hanginizin aklına gelirdi ki ?Böylesine vatan aşkıyla yanıp tutuşan liderin yolundan ayrılmak aptallık olur.Bizim bugünlere gelmemizi sağlayan Atamızı saygı ve minnetle anıyoruz. Amacınız Atatürk’ü unutturmaksa ampulün ışığı güneşi kapatmaya yetmez ... Nilsu ÖZCAN 7/B 485
Narlıdere 12 Eylül Ortaokulu
Öğrenci Yazıları Selam Olsun Sana Yurdumu Küllerin Arasından Çekip Tekrar Alevlendiren Yüce İnsan, İzinde olduğumu kanıtlamak istediğim , bir an önce büyüseydim de karşılıklı konuşabilseydim dediğim , ulu önder, şanlı Atatürk.Selam olsun sana. Atam , bilirsin ki Türk gençliği senin izinden gitmek isterken seni istemeyeceğin şekilde yüceltirler.Elbet onlar da haklı kendilerince , fakat ben seni anlarım, çok yüceltmeyi sevmezsin benim gibi.Bazen duyduğum oluyor o kişileri.Seni anmayı bırak , senin düşüncelerine bile gram saygı duymayanlar var.Onlara hem kızıyorum hem de kimseye beslemediğim o acıma duygusu geçiyor içimden.Gerçi birilerine acıdığım için kendimden utanıyorum belki de tiksiniyorum ama konu sana yapılan saygısızlıklar veya saygı göstermeye çabalanıp ilahlaştırmalar olunca , kendimi biraz avutuyorum.Umarım anlıyorsundur beni, çelişkilerimi,tiksintilerimi,iç dünyamı. Atam, sana biraz kendimden bahsedebilmek isterdim fakat bu mektuplardan ilgi çekici bulunanların panolara asılıp sergilenecek olması beni korkuttu.İç dünyamda yaşadığım tepkimeler veya kişilik değişimlerini sadece sana sunabilseydim, o zaman anlatırdım aslında kim olduğumu. Önderim, ulu Atam, ben de sana herkes gibi teşekkür ediyorum fakat sadece yurdumuzu bugüne getirdiğin için değil , sana bir ülkeye nasıl sahip çıkılacağını gençlerimize , bizlere öğrettiğin için teşekkür ediyorum.Şimdi sana bir mektup yazdığım için süs olsun diye teşekkürlerimi sunduğumu sananlar var etrafımda.Gözlerinden anlıyorum biraz da ama atam , sen bilirsin belki beni, minnetimi göstermek için uğraşırım gizliden.Bu da böyle oldu işte, senin de tahmin edebileceğin gibi. Şanlı Atatürk, yurdumun kurtarıcısı , ileride senin isteyebileceğin gibi bir yazar ya da bir doktor olmak isterim ben.Senin izinden gidecek ve gitmiş insanları iyileştirmek daha cazip gelsede insana , bazen düşünüyor insan , insanları kelimelerle , betimlemelerle beslemek , zihinlerini açık tutmak daha mı yararlıdır diye. Atam , sana saygım , sevgim sonsuz.Minnetim teşekkürlerim ulaşsın sana.Kucak dolusu sevgiler yolladığımı hissetsin o denizler kadar engin, masmavi gözlerin. Herkes de anlasın artık seni , görmeden yüzünü , duymadan sesini.Düşüncelerini anlasınlar artık çünkü eğer anlayabilseler seni, ülke daha çok kalkınırdı. Kalbimde yaşıyosun atam , sevginle , saygınla , mutluluk ve gururunla. İrem US 7/D 218 ÖĞRETMEN OLACAKSAN Unutmayalım ki hepimizin şu ana dek sevip ,sevmediği öğretmenler olmuştur.Ya da aramızda mutlaka öğretmen olmak isteyenler vardır.Peki acaba öğretmen olacaksak neler gereklidir?Hadi,kriterlerle inceleyelim. Öncelikle konuya öğretmenliğin aşırı derecede sabır isteyen bir iş olduğunu belirtmekle başlamak isterim.Öğretmenler sabırlıdır yani kısmen sabırlıdırlar.O zaman öğretmenlik için birinci kriterimizin “sabır”olduğunu söyleyebiliriz.Yani öğretmen olmak isteyen birinin sabırlı olması şart. Peki, siz hiç ödev yapmadığınızda dönüp, bakmayan ya da bunu önemsemeyen öğretmen gördünüz mü?Hepinizin “hayır” diyeceğini tahmin ediyorum.Peki önemsememenin tersi olan çok dikkate almanın ve buna özen göstermenin bir diğer karşılığının”disiplin”olduğunu söyleyebilir miyiz?Öyleyse ikinci kriterimiz de disiplin. Hadi şimdi en önemli kriterlerden birine geçelim;”anaçlık”.Çoğunuz bu kelimeyi duymamışsınızdır.Anaçlık bize annemiz gibi sevgi gösteren kişilerde bulunur. Çocukları sevmek bu kriterin ana maddesidir.Yani çocukları sevmek,sevgi göstermek anaçlık demektir. Şimdi geldik son ve en önemli kritere ; “İSTEK”.Eğer bu kriterlere sahipsek ve öğretmen olmayı canı gönülden istiyorsak bizi hiçbir şey tutamaz,tutmamalı da... Sanırım herkes öğretmen olmak için gerekenleri anladı.Eğer anladıysanız ne mutlu bana. Eğer istiyorsanız öğretmen olmanız dileğiyle... Eylül Su KALAS 6/D GERİ DÖN BE BABA ! Benim de herkes gibi bir babam vardı.Bundan tam yetmiş yedi yıl önce ölmüş.Bu hafta onun yıldönümü.Nasıl olur demeyin!Gelin size anlatayım. Baba-oğul kavramları arasındaki ilişki,aralarında hücresel bağ olan iki kişiden ibaret değildir.Baba-oğul arasında sevgi olmalıdır.Babanın doğru sözü karşısında oğul,itiraz değil itaat etmelidir.Babanın prensip ve ilkelerine uymak,”oğul”un en büyük görevidir.Bunlar gerçekleşirse, o zaman baba ve oğul,bir olur. İşte,benim babamla aramdaki ilişki böyle.Onu sevip sayarım.Gerekirse canımı bile feda ederim onun ilkeleri uğruna.O, benim için etmiş zaten.Şu an da okula gidip bu yazıları yazabilmem bile onun sayesindedir.Hakkında idam kararı çıkarılmasına rağmen o benim uğruma bu ülkeyi kurtarmış.Çok cesurca!Geçmişinden güç alan,geleceği görebilen bir adammış.Hep bir adım snrasını düşünen...Türk halkına örnek olsun diye aşık olmadığı,ama kültürlü bir hanımefendiyle evlenen...İnsanlar açık sözlülükle düşüncelerini paylaşsınlar diye devrimleri sofralarda yapan...Padişah olma şansı varken,cumhuriyeti kuran... Babamı mutlaka tanımışsınızdır.Mahallesinin”Mustafa”sı,okulunun”Kemal”i Türk halkının “Atatürk”ü...Ah be baba,keşke görseydim,canlı kanlı o gül yüzünü...Sana iki çift lafım vardı: “İnsanlar sever be baba.Gün gelir,sevdiği için elli yılını,hatta canını bile feda eder.Seni görmememe rağmen çok özledim be baba.Lütfen gitme artık.Temizle bütün kötülükleri!Lütfen!BABA” HAYRETTİN SERDAR GÖKMEN 6/E 573 HEDEFE ULAŞMAK Bir insanın bir hedefi yoksa insan ne yaptığını bilemez.Ne kadar güzel şeyler yaparsa yapsın bir hedefi olmadıktan sonra hiçbir anlamı kalmaz. O kişiyi şimdiden küçük görebilirsiniz.Hedefsiz kişi hayata 1-0 geride başlamıştır. Fakat bir de hedefini belirleyen insan vardır.Hedefine,hayallerine ulaşabilmek için elinden geleni yapar,hırslanır. Yaptığı hataların farkına varır,diğer kişileri gözlemleyerek artısını eksisini bilir.Hedefsiz bir kişiyi küçük gördüğünüz kadar hedefi olan kişiyi de gözünüzde büyütmelisiniz. Ondan korkmalısınız. Hedefi olmayan bir kişinin iki arkadaşı vardır; tembellik ve çalışmama... Bu iki arkadaş onu adeta ele geçirmiştir.Her zerresini çalışmama arzusu kaplamıştır ve o kişi içinden şöyle söyler : “Aman ya zaten çalışsam ne fayda edecek,bu çalışmalar boşuna.”ama bilmez ki bu çalışmaların bile onda güzel bir etkisinin olacağını. Ama hedefi olan insan öyle midir?Hedefine ulaşana kadar düzenli bir şekilde çalışır,işini yarım bırakmaz,başarısız olduğu konularda yılmaz, sabreder.Onun bu başarısını görenlerin gözleri kamaşır,onu metederler. Hedefsiz kişinin adını dahi anmak istemezler, ansalar bile ağızlarından güzel bir söz çıkmaz. Peki sonunda ne mi olur?Çalışan sabreden emeğinin karşılığını fazlasıyla alır. Bu süreçte azim ve kararlılığı onun can yoldaşı olmuştur.Eziyet çekmiştir ama hazinesini almıştır. Hedefi olmayan kişi için ise tren çoktan kaçmıştır fakat o ileride bu hedefinin cezasını çeker,pişman olur mu orası bilinmez. Sena Perinaz ER 8/F 562
Eylül Rüzgarı - Mayıs 2016
ANNE OLMAK Yeni girdiğinde dünyama,parlak bir başlangıçtın, O ilk gülüşünle içimi,yüreğimi ısıttın. Geleceğin parlak,gözün de pek elbet, Bana her sevincin aşk,her göz yaşın kıyamet. Şarkındım her zaman,ilk diline dolanan, Elin kolundum senin, yardımına ilk koşan. Korktuğunda,ürktüğünde bağrımda sakinleştin, Ağlarken gözyaşlarını silen ,ilk mendilin ben oldum, Tanrı’nın verdiği ilk ve en güzel hediyem oldun. Anne kokusu derler , en büyük sakinleştirici, Kokumun asıl gayesi,gözyaşının yere değmemesi. Ağlamak sana yakışmaz , gülümse dur her zaman , Daima ilk sen ol, adımı yüreğine kazıyan. İlk sevdan olayım hep,hatırla beni sevgili, Belki bir gün gidersem,tekrardan dönemem heri. Önce kokumu hatırla,sonra sıcacık bağrımı, Hatırla ve gülümse , o kutsal doğduğun anı, İlk de başlamış bir gülücük ,gözyaşıyla kalmamalı. ECE ÖZAKSOY 6/D 196
51
Kişisel Gelişim “Her şey enerjidir ve her şey yanlızca bundan ibarettir. Sahip olmayı istediğiniz gerçekliğin frenkansına uyumlandığınızda , artık yapacak bir şey yoktur; o gerçeklik size ait olur. Bundan başka bir yol yoktur. Bu, felsefe değildir, bu fiziktir.” Albert Einstein Çakralar Enerji beden kuramına göre bedenin dışında aura, magen gibi koruyucu katmanlar var. Teşhis, tedavi ve koruma çalışmaları buradan yapılabiliyor. Asıl enerji istasyonları ise çakralar. Bedenin orta hattında bulunan çakralar, güçlü enerji merkezleri. Çakra, Sankskritçe çark demek. Enerjinin bu merkezlerde çark gibi döndüğüne inanılıyor. Çakrlarımız uyumlu dönmediğinde de enerji akışı sekteye uğruyor. Buna neden olan sebepleri bulup, yok etmek gerekiyor. Şimdi kısaca vücudumuzdaki 7 temel büyük çakrayı ve enerji akışını dengelemek için yapabileceklerimizi aktaracağız. 1. Kök çakra: Maddiyat ile ilişkimiz Kuyruk sokumunun tam ucundaki bu çakra dünyevi işler müdürüdür. İyi çalışan bir kök çakrayla dünyaya sağlam bir şekilde kök salarız. Fırtınalarda uçup gitmemek, hızlı değişimlere uyum sağlamak, hayattaki haklarımızı sahiplenmek ve maddi kazanımlar bu çakradaki enerjinin dengeli olması ile mümkündür. Fazla çalışan kök çakra maddiyata aşırı düşkünlük, zayıf kök çarka ise maddi zafiyet ve bu dünyaya ait hissedememe ile ilişkilidir. 2. Sakral çakrası Göbek deliğimizin iki parmak altında bulunan bu çakramızın diğer adı sakral çakradır. Yaşama sevincini hergün dahada çoğaltan, vücudu sağlıklı tutan bir çakradır. 3. Güneş sinirağı çakrası (solar pleksus) : Güç benimle Göbek deliğimizin üç parmak yukarısında bulunan bu çakranın rengi sarıdır ve güç ile ilişkilidir. İrade gerektiren konular, cesaret, kendinden eminlik bu çakrayla ilgilidir. Ayrıca etraftaki diğer enerjilerin alımlandığı bir kapı vazifesi görür. Empati burayla ilgilidir. Dengeli olması, güçlü, farkında ve saygılı olmayı beraberinde getirir. Az çalışması depresyon, çok çalışması kontrölcülük, empati yoksunluğu ve şişmiş ego ile ilişkilenmektedir. 4. Kalp çakrası: Sevginin adresi Göğüs kafesimizin ortasında kalbimizin yanında yer alır. Rengi yeşildir. (Pembe de bu çakranın renk frekansıdır.) Evrenin en önemli prensibi sevginin ikamet ettiği yerdir. Birlik bilinci bu çakrayla ilişkilenir. Dengeli çalışan bir kalp çakrası, kendini sevme, huzur, insanları olduğu gibi kabul etme ve onları sevebilme yetisi ile ilişkilidir. Az çalışan bir kalp çakrası sevme ve sevilme yoksunluğuna işaret eder. Çok aşırı çalışan bir kalp çakrası ise aşırı hassasiyet ve başkaları için kendini feda eden bir karakter geliştirmeye yol açar. 5. Boğaz çakrası: İfade alanı Boğazımızın vücudumuzla birleştiği yerdedir. Mavi renklidir. İfade ve iletişim merkezidir. Boğaz çakramız kendimizi ifade etme alanımızdır. İfade tarzı olarak konuşmak, yazmak, dans etmek, resim yapmak hatta tweet atmak da boğaz çakrasıyla ilişkilidir. Çok çalışması gereksiz boş konuşmalarla, dedikodu yaparak enerji tüketmekle, az çalışması ise ifade sorunları ile ilişkilidir. 6. 3. Göz çakrası: Sezgiler İki kaşın ortasından bir iki parmak yukarıdadır. İndigo mavi-mor renktedir. Sezgiler, öz farkındalık, düşünce sağlığı ile ilişkilidir. Dengeli olduğunda beynin iki lobunun da dengeli, iyi ve berrak çalışmasını sağlar. Gerçeği burada duyumsar, işleme geçirdikten sonra gerçekliğimizi oluştururuz. Az çalışan bir üçüncü göz manevi eksikliği, hayal gücü yoksunluğunu ve basiretsizliği getirir. Çok çalıştığında ise fazla hayalci, aşırı maneviyat peşinde ve orada olmayan şeyleri de görebilen biri olma tehlikesini doğurur. 7. Taç çakrası: Ruhaniyat Bebekken bıngıldağımızın olduğu yerde, kafamızın tepe noktasında, gökyüzüne doğru uzanan bir enerji sütunudur. Rengi menekşe rengi veya beyaz -altın sarısı olarak imajine ediliir. Bu çakra edebi gerçek, ruhsal olgunluk, yüksek benlikle ilişkilidir. Taç çakranın dengeli çalışması hayat amacını bulmak ve ona uygun yaşamakla ilişkilidir. Fazla çalışan bir taç çakranın dünyadan el etek çekmeye götürdüğü söylenir. Az çalışması ise yaşamın anlamsızlıklar silsilesi olarak görülmesi, ruhaniyatın ve maneviyatın reddi, maddiyata aşırı düşkünlük olarak tezahür eder. Hayatta eğlenmeyi öğrendiğin an spiritüel olursun.OSHO Sonsuz sevgiyle ... Selda AKINCI Teknoloji Tasarımı Öğretmeni Kitap Tavsiyeleri. Şimdinin Gücü - Eckhart Tolle İkili Sarmal- James Watson Kadın Beyni- Prof Dr Lovaann Brizendine Erkek Beyni * Prof Dr Lovaann Brizendine
52
Narlıdere 12 Eylül Ortaokulu
Kişisel Gelişim YARIN ÇOK GEÇ OLABİLİR... Ben(Dogan Cuceloglu): Arkadaşlar, aranızda ölümcül hastalığı olan var mı? Katılımcılardan Biri: Allah’a şükür, hocam, bildiğimiz kadarı ile yok. B: Ne güzel! Peki, bana, istisnasız tüm insanların, yani altı milyar insanın da başına geleceği garanti bir şey söyler misiniz? Cevap neredeyse otomatik olarak çıkar: K: Ölüm. B: Gerçekten de ölüm tüm insanların başına geleceği kaçınılmaz olan tek şeydir. Doğum da tüm insanların başına kesinlikle gelmiştir, ama bundan sonra gelmesi kesin olan tek şey ölümdür. Diğer hiç biri insanların tümünün başına gelmeyecektir. Peki, madem öleceğimiz garanti, bu benim ölümcül bir hastalığım olduğunu göstermez mi? Katılımcılar burada sessizce, başlarıyla onaylamaya başlar. Öleceğim belli ise benim ölümcül bir hastalığım olduğu da açıktır. Şu şekilde devam ederim: B:Peki, ne zaman öleceğimizi biliyor muyuz? K:Hayır B:Şu saniye içinde olma olasılığı var mı? K:Var.
B:Yarın?K:Evet. B: 30 yıl sonra? K: Olabilir. B: Peki bunlardan hangisinin sizin başınıza geleceğini biliyor musunuz? Mesela bu akşam eve sağ salim varacağınızı nereden biliyorsunuz? Sınıf sessizce dinlemeye devam eder. Çünkü genellikle yaşama böyle hiç bakmamışlardır. Sözümü sürdürürüm: B: Peki bir de tersini düşünelim, bu akşam eve döndüğünüzde, bu sabah evden çıkarken sağ salim bıraktıklarınızı sağ bulma garantiniz nedir? Var mıdır böyle bir garanti? K: Yoktur hocam. B: Peki nereden biliyoruz, az sonra telefonumuzun çalmayacağını ve evdekilerden birinin az önce öldüğünün bize söylenmeyeceğini? Katılımcılar burada rahatsız olmaya başlarlar. K: Hocam konuyu değiştirsek? B: Ama en yalın ve açık gerçek üzerine konuşuyoruz, biraz daha devam edelim bence. Peki, acaba bunu dün gece bilseydiniz, yani evde akşam birlikte olduğunuz kişilerden birinin yarın ölüm günü olduğunu bilseydiniz, o zamanı aynı dün gece olduğu biçimde mi geçirirdiniz? Yoksa farklı şeyler mi yapardınız? K: Kesinlikle çok farklı geçerdi Hocam. B: Şimdi sizden rica ediyorum, lütfen bir an arkanıza yaslanın, gözlerinizi kapatın ve bu sabah evden çıkarken evde bıraktıklarınızdan birinin gerçekten öleceğini düşünün, dün akşamınızı nasıl geçirirdiniz? Aynı iletişim mi olurdu? Onunla aynı konuları mı konuşurdunuz? Aynı konular, tartışma ya da gerginlik konusu yaratır mıydı? Yoksa önemsiz hale mi gelirdi? Bu sabah evden çıkarken, bu son görüşünüzde ona ne derdiniz? Onun boynuna sarılmakta tereddüt eder miydiniz? Çok sıkı sarılmaya mı, aynaya mı vakit ayırırdınız? Ona “yüreğinizin taa derininden gelen bir “seni gerçekten çok seviyorum” demeye ne gerek var diye düşünür müydünüz? Onun ölecek olması sizin ona duyduğunuz sevgiyi yoğunlaştırmaz mıydı? Burada bazı katılımcıların ağladığı olur. Belli ki dün akşam yaptıklarından bir kısmının ne kadar anlamsız olduğunu şimdi fark etmişlerdir. B: Şimdi gözlerinizi açabilirsiniz, acaba kaç tartışmamızı bu kadar gereksiz biçimlerde yapıyoruz, kaçı gerçekten yaşamda karşımızdakinin varlığından daha önemli, hangilerinde “şimdi kalbini kırdım, ama zaman içinde ben ondan özür dilemesini bilirim?” diye kendi kabuğumuza çekilip tartışmaları donduruyoruz. Yarattığımız kırgınlıkları tamir etme olanağımız gerçekten var mı? Buna zamanımız gerçekten kaldı mı? Doğan Cüceloğlu
CAN DÜNDAR’DAN Thomas Cook, bir araştırma gezisi sırasında Atlas Okyanusu’nun bir yerinde; milyonlarca kuşun havada çığlıklarla daireler çizerek uçtuğunu görür. Kulakları sağır edecek kadar yüksek sesle çığlıklar atan kuşlardan yorulanlar, okyanusun dev dalgalarına atılarak intihar ederler. Bu olayı yıllar boyunca birçok balıkçı görür Birçok bilim adamı araştırır. Kuş bilimcileri yaptıkları araştırmalarda göçmen kuşların farklı yönlerden gelerek okyanusta bu noktada birleştiklerini keşfederler; ancak intihar etmelerinin nedenini çözemezler. Yıllar süren araştırmalar sonucunda bu trajik olayın yaşandığı yerde bir ada olduğunu, Kuşların göç yolu üzerinde bulunan bu adanın deprem sonucunda okyanusa gömüldüğünü bulurlar. İnsanların yokluğunu bile fark edemedikleri ada; kuşlar için göç yollarının vazgeçilmez durağıdır. Kuşlar, binlerce yıllık alışkanlıkla adanın yerini bilmektedirler ve yıpratıcı bir yolculuktan sonra aradıkları adayı bulamayınca yorgunluktan bitkin düşen bedenlerini çığlık çığlığa okyanusun sularına gömmektedirler? Peki ya siz? Sizin hiç bir adanız oldu mu ? İnsanların yokluğunu bile fark edemedikleri ada; kuşlar için göç yollarının vazgeçilmez durağıdır. Kuşlar, binlerce yıllık alışkanlıkla adanın yerini bilmektedirler ve yıpratıcı bir yolculuktan sonra aradıkları adayı bulamayınca yorgunluktan bitkin düşen bedenlerini çığlık çığlığa okyanusun sularına gömmektedirler? Sınırsızca her şeyi paylaşabileceğiniz bir dost! Daima huzur ve mutluluk verecek biri, Edinebildiniz mi? Yola birlikte çıkacak kadar güvendiğiniz bir arkadaş, Ulaşmak için yıllardır uğraş verdiğiniz bir amaç Kaç tane durup nefeslendiğiniz ada yaratmışsınız kendinize? Şöyle daha bir yakın bakın çevrenize? Size gelen, sizin gittiğiniz, sizi bulan, sizin bulduğunuz Kaç ada var çevrenizde?
Eylül Rüzgarı - Mayıs 2016
“BOŞ ZAMANLARIMIZI NASIL DAHA VERİMLİ BİR ŞEKİLDE DEĞERLENDİREBİLİRİZ?” Özellikle ara tatillerde ve yaz tatillerinde, tatilin çok uzun olacağı ve hiç bitmeyeceği, her istediğimizi yapabilmek için yeterli zamanımızın olacağı avuntusu genellikle fazlaca bir şeyler yapamadan bu sürenin bitmesine sebep olmaktadır. Oysa ki tatil döneminde yapmayı istediğimiz ve planladığımız o kadar çok şey vardır ki; Herkes için öncelikler değişmekle birlikte ders çalışma, gezme, sinemaya-tiyatroya gitme, ziyaretler, hobiler bunlardan bazılarıdır. Acaba bunlardan bir çoğunu yapabilecek zaman ve imkanlara sahipken neden yapamayız? Bizi engelleyen nedir? Bunun tek cevabı zamanı planlama alışkanlığımız olmamasından başka bir şey değildir. Oysa zaman bizi değil, biz zamanı kontrol etmeliyiz. PLANLAMALIYIZ!.
Başarıya ulaşmak zamanı etkili ve planlı kullanmakla mümkündür. Bunun için öncelikle her gün yapılaması istenen her türlü faaliyet belirlenmeli ve yazılmalıdır. Her faaliyetin kişisel olarak sizin için önem derecesini belirlemek ikinci aşamadır. Bu konuda ölçü, belirlenmiş olan hayat amaçlarıdır. Kararsız kaldığınız durumlarda kendinize şu soruları sorabilirsiniz;-İlgi ve yeteneklerim nedir?, Hangi faaliyetlerle uğraşmak bana ne kazandırır?, Gelecekte nereye varmış olmak, neleri elde etmiş olmak beni mutlu eder? ... Son aşamada ise yapmak istediklerimiz için ayıracağımız zamanı planlamak ve bu planlamaya sadık kalmaktır.
Sevgili Öğrenciler, Boş zamanlarımızı değerlendirmek bir alışkanlık meselesidir. Bu zamanlarımızda neler yapabileceğimizi şu etkinliklerle örneklendirebiliriz; Boş zamanlarımızı olumlu faaliyetlerle değerlendirmek bizlere ne kazandıracaktır?
➢ Boş zamanlarda değişik ilgi ve faaliyet alanlarına yönelen kişi bedenen ve zihnen dinlenme imkanı bulur, ilgi duyduğu bir konuda kendini gösterir ve mutlu olur ➢ Kendine olan güveni gelişir, enerji toplar ve zindelik kazanır. ➢ Tek başına ve planlı bir şekilde çalışma alışkanlığı kazanır, kendini tanır, anlar ve kabul eder ➢ Kendisine sosyal bir çevre kurar, yardımlaşmayı, üzüntü ve sevinçleri, farklı görüşleri paylaşmayı öğrenir... BOŞ ZAMAN, BOŞA GEÇEN ZAMAN OLMAMALIDIR ! Sayfayı hazırlayan Zehra Lökçe ANIK
53
Öğrenci Yazıları O YILLARDA Kurtuluş Savaşı yılları işte, adı üstünde.Halkımızın bir kurtuluş aradığı, mehmetçiğin gözünü bile kırpmadan ölüme yürüdüğü o yıllar... Düşmanın elinde o dönemin son model silahları,üstümüze yürüyorlar, fakat bir şeyi unutuyorlar.Bizim de yüreğimizde vatan aşkı, dilimizde tekbir, gözümüde ise parıldayan kurtuluş inancı var.Mehmetçik varını yoğunu ortaya koyuyor , kadınlarımız ellerinde küçücük bebekleriyle cephane taşıyor.Bütün herkesin gözünde umut parıldıyor. Vatan için şehit düşen askerlerimizin kanı süzülüyor yerde.Binlerce,on binlerce askerimizi kaybediyoruz.Gözlerini bile kırpmadan,ölüme meydan okurcasına ilerliyorlar özgürlük yolunda.Vatan için... Mermiler havada uçuşuyor.Sanki onların da dili var.Bıkmışlar savaştan, özgürlük diye haykırıyorlar,ama düşman durmuyor.Yerde yatan şehitlerin çizdiği o acı tablo yürek burkuyor.Kurtuluş için ,özgürlük için, vatan için vatan için savaşıyor mehmetçik. Elimizden geleni yapıyoruz, hatta daha fazlasını.Binlerce kişi ölüyor ama hiç kimse umudunu kaybetmiyor,savaşıyor.Herkes o kadar inanmış ki özgürlüğe, düşmanın ne kadar güçlü olduğunu kimse umursamıyor.Sadece savaşıyorlar.Vatan için... Silah sesleri susuyor.O da ne?Düşman geri çekiliyor.Zafer,kurtuluş, özgürlük...Yerde yatan şehitlerin yüzlerine bakıyorum, sanki bir tebessüm. Mehmetçik zafer naraları atıyor.Artık özgürüz ,savaş bitti. Özgürlük böyle kazanıldı.İşte o yıllarda... Gizem ÇAVUŞ 7/B 675
ÖĞRETMEN OLACAKSAN Unutmayalım ki hepimizin şu ana dek sevip ,sevmediği öğretmenler olmuştur.Ya da aramızda mutlaka öğretmen olmak isteyenler vardır. Peki acaba öğretmen olacaksak neler gereklidir?Hadi,kriterlerle inceleyelim. Öncelikle konuya öğretmenliğin aşırı derecede sabır isteyen bir iş olduğunu belirtmekle başlamak isterim.Öğretmenler sabırlıdır yani kısmen sabırlıdırlar.O zaman öğretmenlik için birinci kriterimizin “sabır”olduğunu söyleyebiliriz.Yani öğretmen olmak isteyen birinin sabırlı olması şart. Peki, siz hiç ödev yapmadığınızda dönüp, bakmayan ya da bunu önemsemeyen öğretmen gördünüz mü?Hepinizin “hayır” diyeceğini tahmin ediyorum.Peki önemsememenin tersi olan çok dikkate almanın ve buna özen göstermenin bir diğer karşılığının”disiplin”olduğunu söyleyebilir miyiz?Öyleyse ikinci kriterimiz de disiplin. Hadi şimdi en önemli kriterlerden birine geçelim;”anaçlık”.Çoğunuz bu kelimeyi duymamışsınızdır.Anaçlık bize annemiz gibi sevgi gösteren kişilerde bulunur.Çocukları sevmek bu kriterin ana maddesidir.Yani çocukları sevmek,sevgi göstermek anaçlık demektir. Şimdi geldik son ve en önemli kritere ; “İSTEK”.Eğer bu kriterlere sahipsek ve öğretmen olmayı canı gönülden istiyorsak bizi hiçbir şey tutamaz,tutmamalı da... Sanırım herkes öğretmen olmak için gerekenleri anladı.Eğer anladıysanız ne mutlu bana. Eğer istiyorsanız öğretmen olmanız dileğiyle... Eylül Su KALAS 6/D
ÖLMEYEN LİDER Gökyüzündeki bulutlar gözlerinde toplanmış, Güneşteki ışıklar saçlarına dolanmış, Yüce Rabbim seni ne kadar özenle yaratmış, Doğduğundan beri seni kahraman yapmış. Doğup büyümenle koskoca dünya sallanmış, Asker olduğunda adın subaya çıkmış, Her savaşta düşmana nasibini aldırmış, Bu ülke liderini o askerle kazanmış. Mustafa adlı kahramanın her zaferde adı varmış, Türk halkını amansız bir bataklıktan çıkarmış, Ülkedeki insanları doğruya inandırmış, Lider olduktan sonra bir düzendir başlamış. Bu düzeni görünce söyleyecek söz kalmamış, Tüm dünya bu lideri ayakta alkışlamış. Kurduğu meclis ona bir soyadı takmış, “Atatürk” denen lideri tüm dünya örnek almış. Atam ilkeler kurmuş, gençlik bu yolda yürümüş, Diğer ülkeler ise durumlarına üzülmüş. Ülkeyi cehaletten doğru yola götürmüş, Halkıyla birlikte çağdaşlaşmayı sürdürmüş. Bu yolda yürürken gençlik ile bütünmüş, Devrimleri yaparken onları da düşünmüş, Gençliğe hitabe Türk gençliğine ödülmüş, Çünkü geleceği onların gözünde görmüş. Her şey güzel,sefa yerinde sürmüş , Ancak vakitsiz gelen misafirin adı ölümmüş. Atam gözlerini yumunca bütün dünya üzülmüş. 10 kasımdır bugün bir lider sonsuzluğa süzülmüş... Ece ÖZAKSOY 6/D 196
54
SADECE SEVGİ Hayalimdeki kütüphane mi?Yazmaya , anlatmaya korkuyorum.Gerçek olmayacak çünkü.Sadece küçük bir hayal... Raflar konuşsun istiyorum.Kitaplar anlatsın,biz dinleyelim.Kitaplar anlatsın,biz dinleyelim.Dolsun yine kütüphaneler;o karda,o kışta içimizi ısıtsın.İnsanların sosyalleşebildiği;gitmeye,tekrar tekrar gitmeye doyamadığı yerler olsun.”Yarın kütüphanede buluşalım,olur mu?”sözünü duyalım biraz. O suskun kapılar,masalar,sandalyeler...Hepsi konuşsun.Bitsin”internet ansiklopedisi”.Kapalı kütüphane kapıları ardında,dolu dolu,taşımak üzere olan bir mekan görebilelim.Orada ödev yapıp,orada geçirelim,durmak bilmeyen zamanı.Boşalsın kahvehaneler,düşsün o iğrenç televizyon programlarının reytingleri.Herkes, elinde bir kitap,kütüphanede okuyor olsun. Sadece sinema ve tiyatrolar değil,kütüphaneler de dolsun.Birbirileriyle selamlaşıp masa başında bütün gün evine ekmek götürebilmek için çırpınıp duranlara selam vermeyi kütüphanede öğrensin insanlar.Sevdiği yazar kütüphaneye geldiğinde imza alabilmek için iki saat önceden kapının önünde oluşan uzun kuyruğu görebilelim.Şu cahillik denilen kavram son bulsa,bitse...İmkanı olan veya olmayan herkes gidebilse bir kütüphaneye... Dedim ya sadece hayal benimki.Gerçekleşmesini yürekten istediğim bir hayal. HAYRETTİN SERDAR GÖKMEN 6/E 573 SEVGİ EN DEĞERLİ ŞEY Sen iyi birisin Herkese neşe verirsin İnsanları çok seversin Sen sevgi dolu birisin.
SORUMLULUK Sorumluluktur çalışmak! Her işi zamanında yapmak, Yalan söylememek,düzenli olmak, Derslere çalışıp,başarılı olmak.
ATATÜRK Atam bin sekiz yüz seksen birde doğdu Türkiye’yi yeniden doğurdu Kibar ol herkese, Atamızın yoluyla yolumuz Erteleme hiçbir zaman işini. Saygıyı sen öğrettin bize Türkiye’yi korumak ilk hedeAileni sev,say, İnsanları,hayvanları ,sevgiyi Değerini bil hepsininin. fimiz de Ülkemizi çok severiz biz Yeşert doğayı, Sakın kötü yola gitme Rüya,Elif,Ahmet,Mert hepimiz Koru ormanları. Başkasının sözünü dinleme. kardeşiz Ülken için yılmadan çalış, Küçük,büyük ülkemizi severiz Yardımlaşmakta sorumluluktur,bunu sakın unutma! Pamuk kalpli, biz İyi yürekli ol. Ülkemiz canımız ciğerim Kuşlar gibi kalk erkenden, Hep neşe ile ol Gülümseyerek başla her yeni güne Milletimizi çok severiz biz Mutlu ve huzurlu ol. Önce yatağını topla, Saygıyı unutma Kalp kırma Kötü insanlara uyma, Hep mutlu yaşa. Deniz GÖK 5/D 296
Sonra yıka ellerini, Fırçala ki pırıl pırıl olsun dişlerin.
Sor,soruştur;kalma kimseden geri, Unutma ki öğrenmektir senin en büyük sorumluluğun. Sorumluluktur,tüm kapıların anahtarı, Sorumluluktur,bilgeliğin gizemi. Bengüsu İLHAN 5/D 225 (İlçe 1.si)
Narlıdere 12 Eylül Ortaokulu
Okul Gecesi
2015-2016 Eğitim Öğretim yılı okul gecemiz Narlıdere AKM’de büyük bir katılımla gerçekleşti. Gecenin konsepti 80’li 90’lı yıllardı. Müzik öğretmenimiz Berna BAYSAL' ın şefliğinde koromuzdan dinlediğimiz şarkılarla geçmişe yolculuk yaptık. Beden Eğitimi öğretmenimiz Filiz AHAOĞLU’nun hazırlamış olduğu jimnastik gösterisi büyük beğeni topladı. Beden Eğitimi öğretmenimiz İffet Uğur ŞAKAR’ın hazırlamış olduğu dans gösterileri ve ZUMBA ekibi geceye damgasını vurdu.Sosyal Bilgiler Öğretmenimiz Reyhan YÜCE' nin seslendirdiği şarkılar büyük alkış aldı. Gecenin sunuculuğunu Selda AKINCI ve Reyhan YÜCE üstlendi. Emeği geçen Belkıs Şanlı DÜNDAR, İbrahim YÜZEÇ, Gülden ÖZCAN,Okşan ÜNSAL,Azize ACLAN ve Akife YÜCE öğretmenlerimize ve başta Müdürümüz Turgay ATABARUT ve Müdür Yardımcılarımız Nesrin İLANBEY ve Osman YILDIZ' a ve gecede görev alan tüm öğrencilerimize sonsuz teşekkürler.
Eylül Rüzgarı - Mayıs 2016
55
Gülmeceler
56
Narlıdere 12 Eylül Ortaokulu
Doğa Yürüyüşü
2015-2016 Eğitim Öğretim Yılında 3. Geleneksel Doğa Yürüyüşümüzü gerçekleştirdik. Bu yıl da öğrenci ve öğretmenlerimizin yoğun katılımıyla gezimizi Urla Barbaros köyünde gerçekleştirdik. Köy meydanında yaptığımız güzel kahvaltı sonrası yaklaşık 12 km lik bir yürüyüş gerçekleştirerek öğrencilerimize doğa sevgisi ve doğa sporları konusunda öncülük ettik . Yemeklerimizi hazırlayan Bahar DOĞRU ablamıza sevgilerimizi iletiyoruz . Yeni bir doğa yürüyüşünde hep birlikde olmak dileğiyle .
Eylül Rüzgarı - Mayıs 2016
57
Görsel Sanatlar
58
Narlıdere 12 Eylül Ortaokulu
Eylül Rüzgarı - Mayıs 2016
59