Kalıp Uzmanı.
Zorlu geometrilerde en hızlı ve güvenli çözüm. Türkiye’nin ve dünyanın en önemli köprü ve viyadük projelerinde yer almanın gururunu yaşıyoruz. Doka kalıp ve iskele sistemlerini seçtiğiniz için teşekkür ederiz. / @DokaKalipIskele
/ Doka Turkey
/ dokakalipiskele
/ dokakalip
/ doka kalıp ve iskele
İstanbul I T 0 262 751 50 66 I T 0 262 751 50 05 I turkiye@doka.com www.doka.com/tk
Kömürhan Köprüsü / Elazığ
Nissibi Köprüsü / Adıyaman
Osmangazi Köprüsü / İzmit
Eyiste Viyadüğü / Konya
editör Bu ay gerçekleşecek VOLİ FUAR HİZMETLERİ A.Ş. adına İMTİYAZ SAHİBİ Hüseyin Ferruh Işık Sorumlu Müdür Mustafa Aktaş mustafa.aktas@voli.com.tr Reklam Müdürü Hakan Girgin hakan.girgin@img.com.tr
fuarlar sektöre hareket getirecek
Türkiye İMSAD, yapı sektörü ve ekonomi çevreleri tarafından dikkatle izlenen aylık sektör raporunu açıkladı. ‘Türkiye İMSAD Ocak 2020 Sektör Raporu’na göre, TÜİK inşaat sektörü güven endeksi 2020 yılına çok önemli bir artış ile başladı. Geçen yılı kademeli ve sınırlı bir artış ile kapatan sektörün güven endeksi yeni yılın ilk ayında 15,6 puan birden arttı. 2019 yılında kademeli ve kırılgan bir artış gösteren yeni inşaat işleri siparişlerinde de sıçrama yaşandı. Yeni inşaat işleri siparişleri ocak ayında, bir önceki aya göre 16 puan yükseldi.
Yayın Editörü Tarık Oral tarik.oral@img.com.tr
Türkiye Hazır Beton Birliği (THBB), her ay merakla beklenen inşaat ve bununla bağlantılı imalat ve hizmet sektörlerindeki mevcut durum ile beklenen gelişmeleri ortaya koyan “Hazır Beton Endeksi” 2020 Ocak Ayı Raporu’nu açıkladı. Rapora göre inşaat sektöründen beklenti, 20 ayın en üst seviyesine yükseldi. Ancak bu beklenti ocak ayında inşaat faaliyetlerine tam olarak yansımadı.
Grafik Tasarım Cüneyt Er cuneyt.er@voli.com.tr
GİSP (Gayrimenkul İçin Strateji Platformu) tarafından düzenlenen ‘Yeni İmar Düzenlemeleri’ konulu Yuvarlak Masa toplantısında, İmar Mevzuatında köklü değişiklikler getiren yasa her yönü ile tartışıldı.
Sosyal Medya Koordinatörü Tuğba Dilek tugba.dilek@voli.com.tr Finans Müdürü Mustafa Aktaş mustafa.aktas@img.com.tr Abone Zekeriya Aydoğan zekeriya.aydogan@voli.com.tr CTP-Baskı İHLAS GAZETECİLİK A.Ş. Merkez Mah. 29 Ekim Caddesi İhlas Plaza No:11 A/41 Yenibosna–Bahçelievler/ İstanbul Tel: +90 212 454 30 00 Fax: +90 212 454 34 94 www.ihlasmatbaacilik.com Adres: 15 Temmuz Mahallesi Bahar Caddesi Polat İş Merkezi B Blok No:3 Kat:1 Güneşli - Bağcılar İSTANBUL / TURKEY Tel: +90 212 604 50 50 Faks: +90 212 604 50 51
Türkiye temasları kapsamında beraberindeki heyet ile birlikte Türkiye Müteahhitler Birliği’ni (TMB) ziyaret eden Musul Valisi Necim el Cuburi, kentin acil ihtiyaçları için Türkiye’nin bir süre önce Irak’ın yeniden imar çabalarına destek için vermeyi taahhüt ettiği 5 milyar dolarlık kredinin yarısına talip olduklarını söyledi. Cuburi, kentte çok çeşitli alt ve üstyapı projelerinin hayata geçirilmesine acil ihtiyaç dolduğunu söyledi. Bölgesinin en büyük ve prestijli Kapı Fuarı, Avrasya Kapı 2020, 4-7 Mart tarihlerinde Tüyap Fuar ve Kongre Merkezi’nde gerçekleşecek. Hemen bir hafta sonrasında ise bu kez, alanında dünyanın ikinci en büyük fuarı olan Uluslararası Seramik Banyo Mutfak Fuarı- UNICERA İstanbul, 10-14 Mart 2020 tarihleri arasında CNR Expo İstanbul Fuar Merkezi’nde düzenlenecek. Bizler her iki fuarda da katılımcı olarak yer alacağız. Her iki sektördeki yenilikleri yakından görme şansımız olacak. Bu ayki sayımızda da ağırlıklı olarak bu iki fuar üzerine yoğunlaştık. İhracat beklentisinin yüksek olduğu bir dönemde bu fuarlar yerli üreticilerin dünya pazarlarına açılmaları için önemli fırsatlar sunmakta. Umarız sektörümüz için etkili ve verimli birer süreç olur. Faydalı bir sayı olması dileğiyle...
Tarık Oral
R
EKLAM İNDEKSİ
ÇUHADAROĞLU............................................................. 73
15 - İnşaat Sektörünün bu yıldan beklentisi yükseldi
DAIKIN............................................ 112 - ARKA KAPAKİÇİ DOKA KALIP ve İSKELE SİSTEMLERİ.ÖN KAPAKİÇİ – 1 ECA – SEREL.................................................................. 43
17 - Musul, yeniden imar için Türk müteahhitleri bekliyor
FORM MHI KLİMA........................................................... 89 GEBERIT.......................................................................... 51
66 - Türktraktör ihracatta rekora koştu
ILLBRUCK....................................................................... 75 İNTEK KALIP ve İSKELE SİSTEMLERİ..................... 2 – 3 KORDSA / KRATOS........................................................ 13
67 - Doğru PVC pencere ve kapı, cüzdanınızın da dostu
LAYHER İSKELE SİSTEMLERİ................................... 8 - 9 NİMEÇATI........................................................................ 29 NPLUS BANYO............................................................... 55
76 - Daikin uzmanlarından enerji giderlerini azaltmanın ipuçları
ORKA BANYO......................................................... 38 – 39 ÖZLER KALIP ve İSKELE SİSTEMLERİ.................... 6 – 7 PCK FUARI’2020........................................................... 103
80 - Canon imageRUNNER ADVANCE DX ile ofislerde yüksek verimlilik
PERİ KALIP ve İSKELE SİSTEMLERİ.........ARKA KAPAK SARAY ALÜMİNYUM...................................................... 61 SARAY ALÜMİNYUM...................................................... 69
82 - Wilo ileri teknolojisi ile geleceğe yön verecek
SERAMİKSAN................................................................. 35 TMS KALIP ve İSKELE SİSTEMLERİ......................... 4 – 5 UNICERA’2020.............................................................. 101
83 - Bosch Bina Teknolojileri’ndeki uzmanlığının 100’üncü yılını kutluyor
VESTEL............................................................................ 81 WARMHAUS.................................................................... 85 YAPI FUARI’2020.......................................................... 104 YURTBAY SERAMİK....................................................... 47
87 - Vaillant, 2019 yılını %10’luk büyüme ile kapattı
İ Ç İ N D E K İ L E R
ÇİMSA...............................................................................11
14 - Yeni inşaat işleri siparişleri 16 puan arttı
Türkiye İmsad ‘Ocak 2020 Sektör Raporu’ açıklandı:
“İnşaat Sektörü 2020 yılına ümitli başladı”
Yeni inşaat işleri siparişleri 16 puan arttı
Türkiye İMSAD, yapı sektörü ve ekonomi çevreleri tarafından dikkatle izlenen aylık sektör raporunu açıkladı. ‘Türkiye İMSAD Ocak 2020 Sektör Raporu’na göre, TÜİK inşaat sektörü güven endeksi 2020 yılına çok önemli bir artış ile başladı. Geçen yılı kademeli ve sınırlı bir artış ile kapatan sektörün güven endeksi yeni yılın ilk ayında 15,6 puan birden arttı. 2019 yılında kademeli ve kırılgan bir artış gösteren yeni inşaat işleri siparişlerinde de sıçrama yaşandı. Yeni inşaat işleri siparişleri ocak ayında, bir önceki aya göre 16 puan yükseldi. İnşaat malzemesi sektörünün çatı kuruluşu Türkiye İnşaat Malzemesi Sanayicileri Derneği (Türkiye İMSAD) tarafından hazırlanan ‘Ocak 2020 Sektör Raporu’nda şu tespitler yer aldı: TÜİK inşaat sektörü güven endeksi yeni yılın ilk ayında bir önceki aya göre 15,6 puan arttı. Böylece güven seviyesi 2018 yılı Ağustos ayı seviyesinin de üzerine çıktı. İnşaat sektörünün yeni yıla başlarken daha ümitli olduğu görüldü.
Mevcut inşaat işleri seviyesi 0,1 puan geriledi
İnşaat işleri mevcut seviyesi 2019 yılı boyunca kademeli bir artış eğilimi içinde oldu. Böylece yılsonunda mevcut iş seviyesi 2018 Ağustos ayı iş seviyesine göre yüzde 20’ye yakın artış gösterdi. Mevcut inşaat işleri seviyesi yeni yılın ilk ayında ise bir önceki aya göre 0,1 puan geriledi. Mevsimsellik ile inşaat işlerinin yavaşladığı ocak ayında mevcut inşaat işlerinin büyük ölçüde korunmuş olması önemli bir gelişme olarak değerlendirildi. Yeni alınan işler, mevcut işleri desteklemeye başladı. Ekonomideki toparlanma da inşaat sektöründeki işlere gecikmeli olarak olumlu katkı sağladı.
Yeni alınan inşaat işleri seviyesi 16 puan birden arttı
İnşaat sektöründe alınan yeni iş siparişleri 2020 yılı Ocak ayında önemli bir sıçrama gösterdi. 2019 yılında kademeli ve kırılgan bir artış gösteren yeni inşaat işleri siparişleri ocak ayında, bir önceki aya göre 16 puan birden arttı. Böylece bir aylık bu artış ile yeni iş siparişleri 2018 Ağustos ayı yeni işler sipariş seviyesine ulaştı.
Planlı kentsel dönüşüm ve güçlendirme riskleri azaltır
Türkiye’de kentsel dönüşüm planı çer-
16
Yapı Malzeme Mart 2020
çevesinde dönüştürülmesi gereken 6,7 milyon konuttan, öncelikli olarak tespit edilen 1,5 milyon konutun dönüşümünün 5 yıl içerisinde acilen gerçekleştirilmesi hedefleniyor. Bu çerçevede 100 bini İstanbul’da olmak üzere her yıl 300 bin konutun dönüşümü sağlanmış olacak. Ekim 2019 sonuna kadar bu yapı stoku içinden 152 bin konutun ihalesi yapıldı, 115 bin konut da tamamlanarak hak sahiplerine teslim edildi. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, 2023 yılına kadar Toplu Konut İdaresi Başkanlığı ile her yıl 300 bin konutun en az yüzde 10 ila 15’ini dönüştürecek. Böylece Bakanlık 5 yılda 200-250 bin konutun dönüşümünü sağlayacak.
Riskli ilan edilen alanlardaki bina sayısı: 616 bin 270
Riskli alanlarla ilgili yürütülen çalışmaların 2019 yılı sonu envanterine göre; riskli alan ilan edilen il sayısı 2019 yılında 53 oldu. Riskli ilan edilen alan sayısı, iptal edilen 10 alan dahil 240’a ulaştı. 2019 sonunda bu alanlarda yer alan yapı sayısı 286 bin 640, riskli alandaki bağımsız birim sayısı 616 bin 270 ve riskli alanda
ikamet eden nüfus sayısı 2 milyon 15 bin 205 olarak tespit edildi. Riskli alanın yüzölçümü 12 bin 818 hektar olarak belirlendi. 240 adet riskli alanın 185’inde kendi belediyesinin, 4’ünde TOKİ’nin, 10 alanda ise maliklerin uygulama yapmasına yönelik yetkilendirme yapıldı. Geriye kalan 31 alanda doğrudan Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından uygulamalar gerçekleştiriliyor. Ayrıca 10 adet Riskli Alan ilanına karşı iptal kararı verildi.
Türkiye’de nüfusun yüzde 71’i deprem riski ile karşı karşıya
Yenilenen güncel Türkiye deprem riski haritasına göre Türkiye’nin coğrafi olarak yüzde 66’sı deprem riski altında bulunuyor. Nüfusun ise yüzde 71’i deprem riski altındaki alanlarda ikamet ediyor. Son bir asırda 6 ve üzerinde yaşanan 56 deprem ile 80 binin üzerinde vatandaş hayatını kaybetti. Bu çerçevede deprem odaklı bir kentsel dönüşüm, mekânsal planlama, şehir planlaması ve yapılaşma gerekli bulunuyor. İnşaat sektörü ve inşaat malzemeleri sanayisinin de bu sürece katkı ve uyum sağlaması gerekiyor.
Aktüel
İnşaat Sektörünün bu yıldan beklentisi yükseldi
Türkiye Hazır Beton Birliği (THBB), her ay merakla beklenen inşaat ve bununla bağlantılı imalat ve hizmet sektörlerindeki mevcut durum ile beklenen gelişmeleri ortaya koyan “Hazır Beton Endeksi” 2020 Ocak Ayı Raporu’nu açıkladı. Rapora göre inşaat sektöründen beklenti, 20 ayın en üst seviyesine yükseldi. Ancak bu beklenti ocak ayında inşaat faaliyetlerine tam olarak yansımadı. Türkiye Hazır Beton Birliği (THBB) her ay açıkladığı Hazır Beton Endeksi ile Türkiye’de inşaat sektöründeki ve bağlantılı imalat ve hizmet sektörlerindeki mevcut durumu ve beklenen gelişmeleri ortaya koymaktadır. İnşaat sektörünün en temel girdilerinden biri olan ve aynı zamanda üretiminden sonra hızlı bir süre içinde stoklanmadan inşaatlarda kullanılan hazır betonla ilgili bu Endeks, inşaat sektörünün büyüme hızını ortaya koyan en önemli göstergelerden biridir. THBB, her ay merakla beklenen Hazır Beton Endeksi’nin 2020 Ocak Ayı Raporu’nu açıkladı. Son iki aydır Faaliyet Endeksi düşük seviyede devam etmektedir. Güven Endeksi yükselmekle birlikte eşik değerin altında kaldı. Beklenti Endeksi 20 aydan sonra ilk defa eşik değerin üstüne çıktı ve diğer bütün endekslerin üstünde bir noktaya ulaştı. Beklenti dışında diğer endeksler ocak ayında eşiğin altında kaldı. Hazır Beton Endeksi 2020 Ocak Ayı Ra-
poru’na göre, bütün endeksler önceki yılın aynı dönemine göre artış sergiledi. Geçen yılın aynı ayına kıyasla geride bıraktığımız ocak ayında sektör bütün göstergelerde iyiye gitmektedir. Bir yıl öncesine kıyasla 2020 ocak ayı daha iyi olmakla birlikte aralık ayına kıyasla sektör 2020 yılına hızlı bir giriş yapamamış görünmektedir. Ekonomide düzelmenin sinyalleri alınıyor Hazır Beton Endeksi 2020 Ocak Ayı Raporu’nun sonuçlarını değerlendiren Avrupa Hazır Beton Birliği (ERMCO) ve THBB Yönetim Kurulu Başkanı Yavuz Işık, “Ocak ayında inşaat sektörü bir yıl öncesine kıyasla daha iyi görünmekle birlikte aralık ayına oranla 2020 yılına hızlı bir giriş yapamamıştır. Ancak, kritik olan nokta sektör oyuncularının beklentisinin 20 aydan sonra ilk defa olumlu tarafa geçmiş olmasıdır. Merkez Bankasının son 5 toplantıda politika faiz indirimi kararının ardından kurda bir sıçrama olmaksızın piyasa faizinin aşağı gelmiş olması, Türkiye’nin CDS seviye-
sinde ocak ayında görülen düşüş, iktisadi yönelim, PMI endekslerindeki yükselme ekonomide düzelmenin sinyalleridir.” dedi.
Faizlerde gerileme ile birlikte konut kredisine olan ilgi arttı
Jeopolitik riskler ve küresel belirsizlikler söz konusu olsa da bu risklerin henüz inşaat sektörü oyuncularının beklentisini aşağı çekecek seviyede olmadığını ifade eden Yavuz Işık, “Faiz oranlarında gerileme ile birlikte konut kredisine olan ilgi artmıştır. Ocak ayı sonu itibarıyla konut kredisi toplamı 200 milyar TL’yi aşmıştır. Ocak ayı sonu itibarıyla tüketici kredilerinin genelinde görülen 4,5 milyar TL’lik artış iç tüketimde canlanmanın en önemli göstergesi olarak karşımıza çıkmaktadır. Son beş yılda el değiştiren konutların yarıya yakınının kredi kanalıyla satıldığı düşünüldüğünde iç talep ve tüketici kredilerindeki bu hareketlilik inşaat sektörünün can damarı olmaya devam edecektir.” dedi.
Yapı Malzeme Mart 2020
17
“Yeni Bir Şehircilik Hareketi Lazım” GİSP (Gayrimenkul İçin Strateji Platformu) tarafından düzenlenen ‘Yeni İmar Düzenlemeleri’ konulu Yuvarlak Masa toplantısında, İmar Mevzuatında köklü değişiklikler getiren yasa her yönü ile tartışıldı. Ali Faruk GÖKSU (KENTSEL STRATEJİ) ve Batuhan BAŞ’ın (TERRA GAYRİMENKUL DEĞERLEME) sunumlarıyla ve Hakan GÜMÜŞ’ün (GİSP) moderatörlüğünde gerçekleştirilen toplantıda, ada bazlı plan değişikliği, rant artışının kamu ile paylaşılması, yatay mimari, kaçak yapılara verilecek ağır cezalar ve deprem güçlendirme gibi bir çok konuda köklü değişiklikler getiren yasa değerlendirildi, yeni dönemin eski imar kanununa yama yaparak yönetilemeyeceği belirtildi. Konuşmacılardan Ali Faruk GÖKSU ‘Mevcut İmar yasası, günümüz gerekliliklerini karşılamaktan çok uzak, yeni düzenleme de mevcut sorunların çözümlenmesi için yeterli değil. Örneğin, İstanbul’da ortalama ada büyüklüğü 800-1500 m2 arası, yani yasa ile getirilen ada bazlı yapılaşma hala çok zor. Parsel bazlı yapılaşmalar
18
Yapı Malzeme Mart 2020
nedeni ile mevcut durumda İstanbul da çok fazla arsa kalmadığını söyleyebiliriz. İstanbul’u mevcut durumdan kurtarmak için yeni imar düzenlemesine değil, yeni bir şehircilik hareketine ihtiyacımız var. Artık yeşil alanları nasıl arttırabiliriz, yeşil yollar nasıl oluştururuz, bunlara kafa yormamız gerekiyor. Kentsel dönüşümün finans modellerini Portakal Çiçeği Vadisi örneğinden feyz alarak oluşturmalıyız’ diyerek sözlerini tamamladı. Batuhan BAŞ, ‘Kamu kurumlarında daha önce dağınık halde olan plan-proje onayları, arşivleme, yapı denetim ve iskan ile ilgili tüm işlemler ve benzeri tüm çalışmalar Coğrafi Bilgi Sistemleri altyapısında toplanıyor. Bu şekilde doğru bilgiye kısa zamanda ulaşmak mümkün olacak, başka bir önemli konu, geçmişte getirilmeye çalışılan ama tepki çektiği için vazgeçilen rant
vergisi, ‘’Değer Artış Vergisi’’ adı altında tekrar getirildi. Yasaya göre İskan zamanı bu bedel ilgililerden istenecek. Gayrimenkul geliştiricileri bu bedeli maliyetlere yansıtacağı için, bu durum zamanla fiyatları yukarıya çekecektir.’ dedi. Soru cevap şeklinde devam eden toplantının kapanışında söz alan GİSP YK Başkanı Hakan GÜMÜŞ ise; ‘Kentsel dönüşüm ve planlamayı dijital ortamlarda yönettiğimizde, menkulleşme ve değer takası mümkün olur. Arz-talep dengesini gözeten yapay zekalı sistemlerle daha sağlıklı gayrimenkul yatırımları yapılabilir. Artık kentlerin daha fazla yayılmasına değil, kontrol edilmesine odaklanmalıyız. Mekansal kaliteyi arttıracak hamlelere muhtacız. Şehircilik, sadece bina yıkmak, yapmak değildir. Planlamanın ciddiyetine vakıf olursak deprem riskini de azaltabilir, nitelikli mekanlar üretebiliriz.’ diyerek sözlerini noktaladı.
Aktüel
Musul, yeniden imar için Türk müteahhitleri bekliyor Türkiye temasları kapsamında beraberindeki heyet ile birlikte Türkiye Müteahhitler Birliği’ni (TMB) ziyaret eden Musul Valisi Necim el Cuburi, kentin acil ihtiyaçları için Türkiye’nin bir süre önce Irak’ın yeniden imar çabalarına destek için vermeyi taahhüt ettiği 5 milyar dolarlık kredinin yarısına talip olduklarını söyledi. Cuburi, kentte çok çeşitli alt ve üstyapı projelerinin hayata geçirilmesine acil ihtiyaç dolduğunu söyledi.
TMB Başkanı Mithat Yenigün, “Önümüzdeki dönemde yakın coğrafyamızda barış ve istikrar ortamının yeniden sağlanması bu toprakların insanları olarak hepimizin en büyük arzusudur. İş insanları olarak da önümüzdeki dönem devreye girmesini dilediğimiz ‘barış ekonomisi’nin gerek ülke gerek bölge kalkınması açısından önemli iş fırsatları yaratacağına inanıyoruz” dedi. Türk müteahhitlerinin dünyadaki en büyük dördüncü pazarı olan Irak’ın yeniden imar çalışmaları için iki ülke arasında diplomatik ve sektörel görüşmeler sürüyor. Türk hükümetinin Irak’ın yeniden imar çabalarına destek çerçevesinde 5 milyar dolarlık kredi taahhüdü, kredinin Türk firmaları tarafından üstlenilecek projelerin gerçekleştirilmesi ve yeni projelerde Türk ürünlerinin kullanılmasını içeriyor. Geçen hafta Ankara’da çeşitli temaslarda bulunan Musul Valisi Necim el Cuburi, Türkiye Müteahhitler Birliği’nde (TMB) düzenlenen ve ülkede iş yapmakta olan inşaat firmaları temsilcilerinin de yer aldığı toplantıya katıldı. El Cuburi konuşmasında, Türkiye’nin Irak’a 5 milyar dolarlık kredi taahhüdünü hatırlatırken, kredinin yarısının Irak’ın en büyük kentlerinden olan ve savaşta büyük zarar gören Mu-
sul’un yeniden imarına ayrılmasını istediklerini belirtti. Bu yöndeki taleplerini ziyaretleri kapsamında Türk yetkililere de ilettiklerini kaydeden Cuburi, kentte çok çeşitli alt ve üstyapı projelerinin hayata geçirilmesine acil ihtiyaç dolduğunu söyledi. Halihazırda bazı Türk müteahhitlik firmalarının bölgede faaliyetleri bulunduğunu söyleyen Musul Valisi, yakın, orta ve uzun vadede Musul ve Ninova bölgesinde gerçekleştirilmesi öngörülen hastane, köprü, karayolu, elektrik üretimi, atık su, kanalizasyon gibi projelerde de Türk firmalarının da yer almasını istediklerini kaydetti. Vali ayrıca, Musul Havalimanı’nı Yap-İşlet-Devret modeliyle gerçekleştirmek istediklerini, bu konuda bir Türk müteahhitlik firması ile görüşmelerin sürdüğünü ifade etti.
TMB Başkanı Yenigün: “Zor şartları birlikte göğüsledik”
Toplantıda konuşan TMB Başkanı Müthat Yenigün de Türk mütehhitlerinin Irak’ta bugüne kadar 480 milyon doları 2019 yılında olmak üzere toplam 26 milyar dolarlık 1.000 proje üstelendiklerini belirtirken, “Bu tutar ile Irak, firmalarımızın
yurtdışı projelerinin ülkelere göre dağılımında Rusya, Türkmenistan ve Libya’dan sonra dördüncü sırada bulunmaktadır. Firmalarımız, Irak’tan vazgeçmemişler, zor şartları birlikte göğüslemeyi tercih etmişlerdir. Ülkede havalimanlarından köprü ve tünellere, barajlardan şehir altyapısına, konuttan endüstriyel tesis, boru hattı ve enerji santrallerine kadar çok çeşitli projeleri hayata geçirmişlerdir” dedi. Yenigün, şu değerlendirmelerde bulundu: “Önümüzdeki dönemde yakın coğrafyamızda barış ve istikrar ortamının yeniden sağlanması bu toprakların insanları olarak hepimizin en büyük arzusudur. İş insanları olarak da önümüzdeki dönem devreye girmesini dilediğimiz ‘barış ekonomisi’nin gerek ülke gerek bölge kalkınması açısından önemli iş fırsatları yaratacağına inanıyoruz. Bu çerçevede sıkı bağlara sahip olduğumuz Irak bizim için büyük önem taşımaktadır. Geçmişten gelen güç birliğimiz ve ortak çalışma deneyimimizin Irak ile Musul’un yeniden imarı ve yaşam kalitesinin yükseltilmesi çalışmalarında bizlere birlikte çalışma fırsatları sunacağına inanıyoruz. Bu düşüncelerle çalışmalarımıza da hız kesmeden devam ediyoruz.”
Yapı Malzeme Mart 2020
19
İstanbul Havalimanı Cami Projesi’nde kullanılan PERI İskele Sistemleri Proje Adı: İstanbul Havalimanı Cami Projesi Yer: Arnavutköy / İstanbul Yüklenici: IGA Havalimanları İnşaatı Adi Ortaklığı Ticari İşletmesi Proje Müdürü: Bülent Sarıalioğlu Servis: PERI İstanbul Ofisi Türkiye’nin en büyük ve en önemli projesi olan İstanbul Havalimanı bünyesinde inşa edilen Cami Projesi’nin asma tavan imalatının gerçekleştirilmesi için taşıyıcı
20
Yapı Malzeme Mart 2020
iskele olarak PERI UP Flex Modüler İskele Sistemi, platform iskelesi olarak PERI UP LGS Sistem kullanılmıştır. Yapımı 2 ay süren projede, 18,5 m enin-
deki, 28 m boyundaki ve 17 m yüksekliğindeki PERI UP iskele sistemlerinin tercih edilme sebebi bu yapıdaki üst seviye güvenlik gereksinimlerini tam olarak karşılayan ortak bir iskele çözümü olmasıdır. İskele altında çalışma devam edeceği için özellikle PERI UP LGS sisteminin kullanılması önemli olup iskele montajı; zaman alıcı boru ve kelepçe bağlantıları kullanılmadan, sadece PERI UP Flex sistem bileşenleri ile gerçekleştirilmiştir. PERI UP LGS sistem ile vinç kullanılabilen yerlerde fazla iskele kurmadan istenilen yüksekliğe güvenli bir platform kurulmuştur. Bu platformun üzerinde, plywood’un da yardımıyla kolaylıkla yürüyebilen, çeşitli yükseklik ve boyutlardaki tekerlekli iskeleler sayesinde istenilen yüksekliklere güvenli bir şekilde ulaşmak mümkün olmuştur. PERI UP LGS Sistem sayesinde tüm camii binası içerisine iskele kurulmasına gerek kalmamıştır. Sadece LGS sistem kurularak toplamda 12.000 m3 iskelenin hem malzemesinden hem de işçiliğinden tasarruf edilmiştir.
Çözüm Ortağı
Proje Müdürü Bülent Sarıalioğlu’nun yorumu PERI UP LGS Sistem daha önce İstanbul Havalimanı Terminal Binası’nda kullandığımız bir sistemdi. O projede 12 set, yani toplamda yaklaşık 2.000 ton LGS malzemesi ile 330.000 m2 bir alanda asma tavan imalatımız olmuştu. Bu sistemin kolaylığına, güvenliğine ve hızına aşina olduğumuzdan dolayı camii inşaatımızda da aynı sistemi kullanmak istedik. Burası çok hızlı ilerleyen, teslim süreleri çok kısa bir şantiye. Resmen dakikalardan tasarruf ettiğimiz bu dönemde PERI, bu hıza ayak uydurarak bize çok yardımcı oldu. Gerek projelendirme, gerek sevkiyat hızı tamamen proje hızıyla paralel gitti. PERI UP LGS sistemin yanı sıra PERI Kalıp ve İskeleleri firmasının bu profesyonel ve istekli yaklaşımdan tekrar memnun kaldık.
Yapı Malzeme Mart 2020
21
Balgat Ofis ve Ticaret Kompleksi Projesi
Doka koruma perdesi ile güvenle yükseliyor
Ankara’nın Çankaya Balgat Mahallesi’nde 306 büro, 5 ofis, 32 mağaza ve 3 kafenin yer alacağı Ofis ve Ticaret Merkezi Projesi 18 bin 631 metrekarelik arsa üzerinde 117 bin 611 metrekare kapalı inşaat alanına sahip olacak şekilde hızla devam ediyor. Projenin 3 bodrum kat üzerinde 4 baza katı ile birlikte toplamda 42 katlı C Bloğu ise boşluksuz ve vinçten bağımsız şekilde çalışan Doka Xclimb 60 koruma perdesi sistemi sayesinde yüksekte çalışmanın getirdiği tüm olumsuz durumların minimize edilmesi sağlayarak maksimum güvenlikle yükseliyor.
22
Yapı Malzeme Mart 2020
Çözüm Ortağı
Doka Xclimb 60 sistemin getirdiği avantajlar
Doka Xclimb 60 Koruma Perdesi, kule yapısının imalatını, güvenli ve tüm hava koşullarından bağımsız bir şekilde yapılmasını sağlamaktadır. Düz trapez sac olarak yapılan dış kaplaması, entegre yükleme platformu, güvenlikli işçi alanları ile Doka Xclimb 60 rüzgar perdesi, yüksek yapılardaki çalışma hızını ve güvenliğini en üst seviyeye çıkarılmasını sağlar. Sistemde her kat döşemesinde bulunan mafsallı kapak sistemi, tüm kat boyunca boşluksuz bir çalışma alanı yaratır. Buna ek olarak, Xclimb 60 koruma perdesinin sabit alt kapaması, yukarı katlardaki mafsallı kapakların açık olduğu durumda bile oluşabilecek risk ihtimallerini sıfıra indirir. Xclimb 60 sistemi tüm kule geometrisine uygun olacak şekilde dizayn edilebilir. Değişken kat yüksekliklerinden, eğimli bina yüzeylerine kadar, Xclimb 60 sisteminin binaya uygun hale getirilmesi için her türlü sistem opsiyonu mevcuttur. Sistemin başka bir avantajı da, alın kalıbından bağımsız bir şekilde yükseltilebilir olmasıdır. Bu sayede beton döküm işlerinden bağımsız bir şekilde yükseltilebilir. Hidrolik tırmanır olması da aynı zamanda, vinç kullanımından tasarruf sağlar.
Doka sunmuş olduğu Xclimb 60 koruma sistemi ile her yükseklikte güvenli çalışma, çok fonksiyonlu kullanım ve üretkenlik sağlamaktadır. • Şantiye personeli boşluksuz kaplama sayesinde düşmekten, rüzgar ve hava şartlarından korunur . • Sürekli binaya göre yönlendirildiği için kule vinçlerin çalışamayacağı yüksek rüzgar hızlarında dahi tırmanma işlemi güvenli ve hızlı bir şekilde gerçekleşir. • Yatay ve dikey kapatma sayesinde yer değiştirme işlemi sırasında bile aşağı düşebilecek parçalardan korunma sağlar. Bütün bu sebepleri göz önüne alınarak firma ile yapılan görüşmeler sonucunda
Proje: Bulunduğu Yer: Yükseklik: Kat sayısı: Yatırımcı Ana Yüklenici Firma: İnşaat Başlangıcı: Planlanan tamamlanma: Kullanılan Doka sistemleri:
Balgat Ofis ve Ticaret Kompleksi Projesi Çankaya / Balgat / Ankara 144,50 mt 37 kat tipik Kalyon – Asf Adi Ortaklığı Ticari İşletmesi 2018 2020 Doka Xclimb 60 Hidrolik Koruma Perdesi Sistemi
Balgat’da yer alan projenin 37 tip katlı tek kulesi içinde Xclimb 60 rüzgar koruma sistemi firmaya kiralama opsiyonu tercih edilerek tedarik edilmiştir. Kiralık olarak 12 ay gibi bir süre kullanılması öngörülen koruma perdesi sistemi Doka’nın Gebze Tesisleri’nden şantiyeye gününde ulaştırılmış ve akabinde panel montajları başlamıştır. Bu noktada hali hazırda devam eden şantiyenin, mümkün olduğunca çabuk sistemin montajını tamamlayıp, binaya asma ihtiyacından dolayı, sistemdeki yatay bağlantı elemanları proje esnasında H20 olarak dizayn edilmiş ve bu çözüm şantiyedeki montaj hızını önemli bir miktarda artırmıştır. Böylece 20 gün gibi bir
sürede tüm panel montajları tamamlanmıştır. Doka Türkiye’den mühendislik ve kalıp eğitmeni hizmetinin de verildiği projede iş sonunda kiralık malzemenin Doka Gebze stoklarına geri getirilmesi sağlanacak ve sistem Doka tarafından bir dahaki projeye kadar hazır bir şekilde stoklanacaktır. Doka’nın burada sunduğu kiralama opsiyonu firmalar için kısa süreli fakat yoğun kalıp ihtiyacı olan projelerinde maliyetlerini düşürdükleri en uygun yöntemlerden birisidir. Doka’nın geniş ürün portföyüyle uzun yıllardır devam ettirdiği kiralama sistemi her tip proje ve kalıp sistemi için de firmaların tercihi olmaya devam etmektedir.
Yapı Malzeme Mart 2020
23
Projenin Adı Yatırımcı Ana Yüklenici Yer Kullanılan Sistemler
: Darüsselam - Morogoro - Dodoma - Makutupora Demiryolu : Tanzania Railways Corporation : Yapı Merkezi : Tanzanya : HD 150 - MULTİTEK - İNTEVA - PANEMAX - İNTESAFE
İNTEK, Doğu Afrika’yı Hint Okyanusu’na açacak demiryolu projesinde İntek Kalıp ve İskele, Doğu Afrika’nın ilk hızlı tren hattı olan Tanzanya'daki Darüsselam Morogoro ve Morogoro - Dodoma - Makutupora Demiryolu projesinin çözüm ortağı oldu. Proje Hakkında Genel Bilgi: Darüsselam’ın liman kenti olması açısından büyük önem arz eden projenin Tanzanya’nın ticaretine ve turizmine çok büyük katkıda bulunacak olmasının yanı sıra, Uganda, Ruanda, Demokratik Kongo Cumhuriyeti ve Tanzanya’yı kendi içlerinde birbirine bağlarken, Doğu Afrika’yı da Hint Okyanusu’na açacak, bu sayede
24
Yapı Malzeme Mart 2020
denize kıyısı olmayan Afrika ülkelerinin de zengin yeraltı kaynaklarını kıta dışarısına ihraç etmesine olanak sağlayacaktır. Projenin amacı, Darüsselam - Mwanza şehirlerini birbirlerine dünya standartlarının kabul ettiği iki ray arası mesafenin 1435 mm olduğu SGR (Standart Gauge Railway) standardındaki bir demiryolu ile bağlamaktır. Bu hattın uzunluğu tamam-
landığı zaman 1219 km olacaktır. Halihazırda eski MGR standardında ve ray açıklığı 1000 mm olan mevcut bir hat kullanılmakta ve yeni hat eski mevcut hata paralel olarak inşa edilmektedir. Hatların kesişim noktalarında, yeni hattın yapımı sırasında eski hattaki tren trafiğinin aksamaması için gerek hat deplaseleri gerekse kalıp proje çalışmalarında özel dizaynlar yapılmaktadır.
Çözüm Ortağı
Tanzanya hükümeti ilk aşamada Darüsselam - Makutupora arasına yatırım yapacak, Makutupora - Mwanza arası sonradan ihaleye açılacaktır. Toplam uzunluğu 541 km olan Darüsselam - Makutupora hattının tüm tasarım işleri, elektrifikasyon ve sinyalizasyon da dahil olmak üzere demiryolunun bütün alt yapısı Yapı Merkezi’nin uhdesi altındadır. Yapı Merkezi projenin tüm kalıp ve iskele
ihtiyacını İntek Kalıp ve İskele’den temin etmiştir. Hattın Darüsselam - Morogoro kısmı Lot 1 olarak, Morogoro - Dodoma - Makutupora kısmı ise Lot 2 olarak isimlendirilmektedir. Lot 1 kısmının uzunluğu 205 km, Lot 2 kısmının uzunluğu ise 336 km’dir. Tasarım hızı 160 km/s olan demiryolu projesi kap-
Yapı Malzeme Mart 2020
25
samında 154 adet 4.651 m uzunluğunda köprü, 4 adet 2.622 m uzunluğunda tünel, 42 adet 591 m uzunluğunda hayvan geçişi, 68 adet 1.701 m uzunluğunda alt ve üst geçitler, 1100 adet 31.800 m uzunluğunda menfez, 14 adet istasyon ve 2 bakım atölyesi imalatı bulunmaktadır. Hat yeni başkent Dodoma’dan da geçerek Darüsselam ve Makutupora şehirlerini birbirine bağlayacak. Dodoma ile Darüsselam arasında emniyetli ve güvenilir bir ulaşım kurulmasını sağlayacak olan bu kısım aynı zamanda Dodoma’yı modern bir başkente dönüştürme vizyonunu da güçlendirecek.
Projede Kullanılan İntek Kalıp ve İskele Sistemleri:
Projedeki sanat yapıları çok geniş bir alana yayılmaktadır ve coğrafyanın getirdiği yapısal farklılıklara sahiptirler. Bu nedenle verilecek kalıp stoğu belirlenirken, kullanım yerine göre maksimum fayda sağlayacak farklı kalıp sistemleri seçilmiş ve saha uygulamaları başarıyla devam etmektedir. Temel kalıpları ve ağırlıklı olarak perde kalıpları için İNTEVA ahşap kirişli perde-kolon kalıp sistemi kullanıl-
26
Yapı Malzeme Mart 2020
mış, yapıların geometrisinin değiştiği ve yükseklik ayarlarının hızlı yapılması gereken bölgelerde ise PANEMAX çelik çerçeveli geniş yüzeyli panel kalıp sistemi kullanılmıştır. Başlık kirişleri ve viyadük kalıplarında döşeme kalıbı olarak HD 150
yük taşıyıcı iskele sistemi kullanılmıştır. Şehrin merkezinden geçen viyadükte, belirlenen bölgede trafik geçişi durdurulmamış, bunu sağlamak için gerekli olan büyük açıklık MULTİTEK sistemi kullanılarak elde edilmiştir.
Çözüm Ortağı Projenin geneli için standart sistemlerin dışında, özel kalıp sistemleri de çalışılmıştır. Bunlardan en önemlisi, Yapı Merkezi tarafından dizaynı yapılan çelik köprü üzerindeki betonarme döşemeyi dökmek için yapılan asma iskeledir. Çelik köprünün üzerine NPU 200 profil sabitlenmiş ve köprünün çelik makas aralıkları gözetilerek, döşeme kalıp dizaynı yapılmıştır. Başlık kiriş kalıplarında, yerden kurulan iskelenin çelik mahyası ile, başlık kirişinin her iki yanındaki açılı kısım arasında kalan kısımlar için özel çelik konstrüksiyon sehpalar İNTEK tarafından dizayn edilmiştir. Standart uygulamalarda, sahada ahşap dolgu olarak yapılması tavsiye edilen bu bölgeler için, Tanzanya’da malzeme tedarikinin zor olmasından dolayı özel dizayn yapılmış ve sahada başarı ile uygulanmıştır.
Çelik köprü üzerindeki betonarme döşemeyi dökmek için yapılan asma iskele planı ve kesit görünümü.
Projede Kullanılan İntek Kalıp ve İskele Miktarları: Menfez ve Hayvan Geçişleri Döşeme Kalıbı HD 150: A= 3240 m2 - H= 360 - 890 cm - t= 65 - 125 cm Başlık Kirişi Döşeme Kalıbı HD 150: A= 255 m2 - H= 450 - 620 cm) 12 takım Msimbazi Viyadüğü Döşeme Kalıbı HD 150 - MULTİTEK: A= 1460 m2 - H= 722 - 888 cm - t= 30-180-210-360 Çelik Köprü Asma Döşeme Kalıbı: A= 1078 m2 - t= 20-38,3 cm Menfez ve Hayvan Geçişleri Perde Kalıbı PANEMAX: 1120 m2 - H= 360 - 690 cm Menfez Perde kalıbı İNTEVA: A= 753 m2 - H= 300 cm Kenar Ayak Perde Kalıbı İNTEVA: A= 950 m2 - H= 400 - 510 - 658 - 858 cm Kenar Ayak Temel Kalıbı İNTEVA: A= 287.5 m2 - H= 190 - 250 cm Orta Ayak Kolon Kalıbı SCS: 8 takım Msimbazi Viyadüğü Perde Kalıbı İNTEVA: A= 266 m2 - H= 132 cm Cephe iskelesi İNTESAFE: A= 5300 m2 - H= 1400 cm Merdiven Kulesi HD 150: 5 takım H= 750 - 2000 cm
Yapı Malzeme Mart 2020
27
TMS GRUP VINC’I 80, VINC’I 70, MOPA ve HAND’I PANEL KALIP SİSTEMLERİ ve UYGULAMA ALANLARI Betonarme perde ve kolon sistemlerinde kullanılan panel kalıplar, vinç ile veya elle kullanılan çelik çerçeveli, yüzeyleri genellikle plywood kaplı modüler pano kalıp sistemleridir. VINC’I panel kalıpları, endüstriyel, altyapı ve konut gibi inşaat mühendisliği projelerinde geniş bir uygulanabilirliğe sahiptirler. TMS VINC’I 80 PERDE ve KOLON KALIPLARI
VINC’I 80 perde kalıpları, vinç ile kullanılan çelik çerçeveli ve plywood yüzeyli pano kalıplarının en çok tercih edilen sis-
28
Yapı Malzeme Mart 2020
temlerinden birisidir. Panolar; özel şekillendirilmiş, burulmaya mukavim, yüksek dayanımlı çelik çerçevelidir. Enlemeler ise kutu profillerden oluşturulmuştur. Yüzeyler plywood kaplıdır, isteğe bağlı olarak, kullanım ömrü daha yüksek olan
plastik yüzeyli plywood Elephant ile de
kaplanabilir. Çelik çerçeve profili elemanın istenilen her çerçeve noktasında bir diğeri ile bağlantısını temin edecek şekilde tasarlanmıştır.
Çözüm Ortağı Pano genişlikleri 30, 45, 60, 75, 90, 240 cm ve yükseklikleri ise 330, 300, 270, 180, 150, 120 cm olarak seçilmiştir. Panoların köşeleri dolu olup bir yandan çerçeveyi sağlamlaştırmakta ve diğer yandan da panonun, bir levye veya inşaat demiri ile
yer değiştirmesini sağlamaktadır. Bunun dışında bu köşelerdeki delikler kolay ve çabuk nakliye için kullanılmaktadır. Panolarda konik olarak açılmış ankraj delikleri DW15’lik tie rod kullanımı için uygun olup DIN EN 18202 tablo 3, line 7 ‘ye göre 80 KN/m2’ye kadar beton basıncını karşılamaktadır. Aksesuar ağırlıkları dahil 72 kg/m2 ağırlığa sahiptiler. TMS VINC’I panelin yüksek yük taşıma kapasitesi betonlama sürelerinin daha hızlı olmasını sağlar. Çelik çerçeveler, robotik kaynak üniteleri ile birbirine kaynak yapılmış özel kapalı profillerden üretilmektedir. Bu profiller, bir kilitleme oluğu ve şekillendirici yüz kenarlarını çevreleyen entegre bir koruma ile donatılmış yüksek mukavemetli ince taneli çeliktir. Konik tie rod delikleri kolay temizlik ve ayrıca eğimli duvar uygulaması için kullanılır. Tamon montaj kilidi ile benzersiz panel bağlantısı sağlanır. Dolu çelik köşeler panel ömrünü uzatır . Aksesuar parçaları için hızlı ve
güvenli bağlantı noktaları vardır. Dolu köşelerdeki delikler taşıma esnasında kaldırma elemanının bağlanması için tasarlanmıştır. VINC’I 80 kolon kalıpları da VINC’I 80 perde kalıpları gibi vinç ile kullanılan çelik çerçeveli plywood yüzeyli modüler pano kalıp sistemleridir. Çelik çerçeve profil elemanı; istenilen her çerçeve noktasından bir diğeri ile bağlanabilecek şekilde tasarlanmıştır. 5 cm aralıklı yatay tie rod delikleri, kolon kalıbının boyutunun yatayda her iki yönde beş cm’de bir ayarlanabilir olmasını sağlar. Pano genişlikleri: 75-90-105-120cm yükseklikleri ise 330300-270-180-150-120 cm olarak seçilmiştir.
TMS VINC’I 70 PERDE ve KOLON KALIPLARI
Vinc’i 70 perde kalıpları; temeller, bodrum ve tipik kat perdeleri için son teknoloji üretim kalitesine sahip çelik çerçeveli plywood yüzeyli panellerdir. Önemli ölçüde işçilikten tasarruf sağlayan çok yönlü aksesuarları vardır. Çerçeveler korozyona karşı kumlama işleminden sonra toz boya ile kaplanır. Bu özel kaplama betona karşı yapışkanlığı önlerken temizlik kolaylığı sağlar.
Yapı Malzeme Mart 2020
29
Çözüm Ortağı VINC’I 70’in kalıp yapısı için statik hesaplamalar DIN EN 18202 tab.3 line 7’ye göre GSV’nin 70 KN/m2 ve max 3 mm sehim için tüm gereksinimlerini karşılar. Panolarda açılmış delikler DW15’lik tie rod kullanımına uygun olup 70 KN/m2’ye kadar beton basıncını karşılamaktadır. TMS VINC’I 70 KOLON KALIPLARI da 5 cm aralıklı açılmış yatay tie rod delikleri ile kolon kalıbının boyutunun yatayda her iki yönde 5 cm’de bir ayarlanabilir olmasını sağlar.
TMS HAND’I PERDE ve KOLON KALIPLARI
HAND’I temeller, kirişler ve çok yüksek olmayan perdeler için geliştirilmiş bir kalıp sistemidir. En modern lazer kaynaklı üretim sistemi ile oluşturulmuş çelik çerçeveli panolar, basit ve çabuk parça bağlantı sistemi ile işçilikten önemli ölçüde tasarruf sağlamaktadır. Elle kullanıma uygundur. 30-45-60 ve 75 cm genişlikleri, 270-240180-150-120 cm yükseklikleri vardır. TMS HAND’I KOLON kalıpları da yine çok yüksek olmayan kolonlar için geliştirilmiştir. Kolon boyutunda her iki yönde 5 ‘er cm ayar yapmak mümkündür. göre şantiyede montajı sağlanabilen çelik çerçeve sistemine sahiptir. MOPA dış çerçeve kenar profilleri VINC’I 80 profilleri ile aynı şekle sahip ve aynı mukavemette tasarlanmıştır, bu nedenle VINC’I 80 panel kilitleri ile kolayca birleştirilebilir. Çelik çerçeve profilleri, bitişik panellerle herhangi bir noktadan bağlanacak şekilde-
TMS MOPA PERDE ve KOLON KALIPLARI
MOPA modüler panel kalıbı, endüstriel, alt yapı ve konut yapılarının inşasında geniş bir uygulama yelpazesine sahip, inşaat mühendisliği projelerinde kullanılmak üzere tasarlanmış vinç ile kullanılan modüler kalıp sistemidir. MOPA her iki uçta cıvatalı dikdörtgen kutu profillerden oluşan ve proje ihtiyaçlarına
30
Yapı Malzeme Mart 2020
dir. MOPA panelleri genişlik ve yükseklik bakımından çeşitli boyutlarda olup farklı duvar ebatları için değişik kombinasyondaki modüler panellerin birleşmesini sağlar. MOPA’nın ana avantajlarından biri, dikey çelik kuşakların panellerin ızgara dizilimli kutu kirişlerine destek olacak şekilde gereken aralıklarda serbestçe kullanılabilmesidir. Özel çift yüzeyli kalıp bağlantıları T ve L köşelerinde kolayca yapılabilir, çünkü gergi delikleri sabit bir konumda değildir. Taze beton basıncı taşıma kapasitesi DIN EN 18202’e göre 80 kn/m2’dir.Yüzey kaplaması birch plywood veya Elephant olarak kullanılabilir.
ÖZLER’in ürünleri imalatlarımızda
montaj-demontaj süresini minimuma indirdi Otomotiv plastiği aksamı üretiminin yapılacağı B Plas fabrika inşaatı Seya tarafından Bursa Osmangazi’de hızla ilerliyor. Demirtaş O.S.B.’de yer alan inşaat 30.000 m2’lik bir alanı kapsamakta. Seya burada ÖZLER’in ürünlerini tercih etti. B Plas şantiyesinde 150 adet 80x80 ebatlarında, 13 metre yüksekliğinde ki kolon ve yaklaşık 350 metre uzunluğundaki perde imalatlarında montaj demontaj-süresini minimuma indirdi. Kullanılan ürünlerden Rapido kalıp işçiliği süresini azalttığı gibi kalıp sirkülasyon süresini de düşürür. Bunun için özel montaj gerektirmez. Firmalara zamandan ve işçilikten kazanç sağlar. Kalıp kurulumu hızlı ve kolaydır. Esnek bir sistemdir. Tüm ebatlardaki perde, kolon ve tek taraflı per-
de imalatlarında aynı tip paneller rahatlıkla kullanılabilir. Rapido; vinç ile taşınan, çelik çerçeveli, plywood yüzeyli panel kalıp sistemidir. Sistemin ana çerçevesinde ÖZLER için özel olarak üretilen profiller kullanılmıştır. Bu burulmaya karşı mukavemet değeri yüksek özel şekillendirilmiş S355 MC çelik profildir. Panel yüzeylerinde 21 mm birch plywood kullanılmaktadır. Panel genişlikleri, 30-45-60-75-90-105-120-240 ve yükseklikleri ise, 60-90-120-150-180-
Sistemin ana çerçevesinde ÖZLER için özel olarak üretilen profiller kullanılmıştır.
Seya’dan İnşaat Mühendisi Mehmet Yazıcı: “Burası B Plas Fabrika inşaatı. Bütün betonarme imalatlarının kalıp taşeronu olarak bulunmaktayız. Burada özel kalıplara ihtiyacımız olduğunu bildiğimiz için ÖZLER’in ürünlerinden Rapido Panel Kalıp, H tipi İskele sistemleri ve masa kalıplarını kullanmaktayız. Firma imalat sürecinden itibaren şantiyemize teknik elemanlarını gönderdi ve ürünlerinin nasıl uygulanacağı konusunda her türlü desteği verdi. Bundan dolayı ÖZLER’e teşekkür ederiz.” dedi.
32
Yapı Malzeme Mart 2020
210-240-270-300-330 cm olarak üretilmektedir. Rapido-Uni panellerde kullanılan 5 cm de bir delinmiş perfore profiller sayesinde her ebat perde ve kolon kalıbı kolayca ayarlanıp dökülebilir. Rapido kalıp sistemi 80 kN/m² taze beton basıncına göre dizayn edilmiştir. Üretimlerimizde robotik kesme, delme ve kaynak prosesleri uygulanmaktadır. Paneller fırın boya işlemine tabi tutulmadan önce kumlama yapılarak yüzeyindeki kimyasal yağlardan arındırılır. Ayrıca talep halinde ürünlerimiz TS 914 EN ISO 1461 standartlarına
göre daldırma galvaniz kaplanabilir. 25 cm döşeme ve 100x80 cm kiriş altlarında kullandığımız Slabform ürünümüz ağır yük tipi iskele sınıfına girmektedir. Bu sistem sayesinde istenilen yükseklik ve kalınlıkta beton dökümü yapabilmekte. Ø60*4 mm kesitli borulardan ana taşıyıcı sistemi, 34*2,5 mm kesitli borulardan ara kayıtları ve çapraz bağlantıları oluşturulan sistem, 150 cm genişliğinde, 110, 150, 180, 200 cm yüksekliklerinde ve projeye göre 100, 125, 150, 200 cm aralıklarında yapılabilir. Kalın beton kütlelerinin imalatını yerinde güvenle oluşturmak için tasarlanmıştır. Uygulama kolaylığı ve yüksek dayanım gücü açısından sektörde en çok tercih edilen ürünlerin başında gelmektedir. Gelen proje üzerinde yapılmış yerleşim planları, bu planlara göre hazırlanan statik raporlar ve proje üzerinde gözden kaçabilecek unsurları minimu-
Çözüm Ortağı
Slabform sayesinde istenilen yükseklik ve kalınlıkta beton dökümü yapabilmekte.
ma indirmek için yapılmış 3D tasarımlar sayesinde eksiksiz bir biçimde uygulama imkanı sağlamaktadır. İnşaat alanında Seya tarafından ürünlerimizi iş güvenliği esaslarına bağlı kalarak kullanıldığını görmek ÖZLER ailesi olarak bizleri ayrıca mutlu etmiştir.
Yapı Malzeme Mart 2020
33
DOSYA
DOSYA KONULARI: Alüminyum Cephe & Çatı Sistemleri ve Teknolojileri Seramik & Banyo & Mutfak Ürünleri ve Teknolojileri
Dosya
Mutfaklara değer katan teknolojileriyle Silverline Unicera fuarında iddialı
Dünyanın en büyük ikinci fuarı olarak öne çıkan ve Türkiye’de birçok sektör profesyonelini ağırlayan Kitchen Turkey /Unicera, 10-14 Mart tarihleri arasında kapılarını açıyor. Yenilikçi teknolojileri ile ankastre sektörünün öncü markası Silverline, hayatı kolaylaştırmak üzere tasarlanan ürünleri ve mutfaklara değer katan teknolojileri ile fuarda yerini alıyor. 1.Hall ve C08 nolu stantta inovatif ve ödüllü tasarımları ile ziyaretçilerini ağırlamaya hazırlanan Silverline, Türkiye’de ilk kez görücüye çıkaracağı fırın modelleri ile de iddialı… Yeni yaşam tarzının bir sembolü olarak mutfakların gözdesi haline gelen ankastre, teknoloji odaklı ve şık tasarımları ile mutfaklarda daha dekoratif formlarda karşımıza çıkmaya başladı. Modernleşmeyle birlikte evde sosyalleşmenin en önemli odağı haline gelen mutfaklar, diğer sosyal alanlarla daha iç içe bir mimari yapıya büründü. Daha görünür ve şeffaf bir yapı ile sınırların kalktığı mutfaklarda ankastre artık yaşamın tam odağında… Bu gerçeklikten yola çıkarak kullanıcı konforunu ve müşteri memnuniyetini esas alan yaklaşımı ile Türkiye’de hızla büyüyen ve sektörde güçlü bir yer edinen Silverline, uzmanlaştığı alanda gerçekleştirdiği üretimi ile ankastre sektörüne değer katıyor. Yılda yaklaşık 1.5 milyon adet üretim gerçekleştiren ve Dünyanın ilk 10, Avrupa’nın ilk 5 üreticisi arasında yer alan Silverline, teknolojinin yarattığı konfor ve katma değeri ürünleri ile buluşturarak çevreci, fonksiyonel ve mutfaklara şıklık katan tasarımlar geliştiriyor.
Heyacan veren ödüllü tasarımlar Unicera’da fark yaratacak...
Mutfakları ankastrenin mükemmel konforu ile buluşturan Silverline, tasarım gücü yüksek, çevreye duyarlı, enerji tasarruflu ve fonksiyonel ürünler geliştiriyor. Ocak ve davlumbazı tek gövde de buluşturduğu inovatif ürünü Overall, mutfaklara yeni bir boyut katan ve teknolojiyi odağına alan ilk hibrit tasarımı Flow-in, güçlü teknolojisi, ergonomik ve sade tasarımı ile Pure Plus, davlumbaz ve ocağı tek bir yüzeyde birleştiren, esnek ve kapsamlı pişirme deneyimi sağlayan hibrit tasarımı Supreme, sessizliği ve akıllı yönlendirmeleri ile hayatı kolaylaştıran Soho ve he-
36
Yapı Malzeme Mart 2020
yecan uyandıran ocak, fırın, davlumbaz, buzdolabı ve fırın modelleri fuarın en özel markası olarak öne çıkan Silverline standında ziyaretçileri ile buluşacak.
Havalandırma grubundaki uzmanlık pişirici grupta da kendini gösteriyor… Geçtiğimiz yıl fırın üretimine başlayan Silverline, havalandırma grubunda globalleşen başarısını pişirici grupta da gerçekleştirerek bu alanda da global oyunculara rakip ürünler geliştiriyor. Teknolojisi, güçlü üretim altyapısıyla ankastre pazarında Türkiye’de ilk beş marka içinde yerini alan Silverline, akıllı teknolojilere yönelik geliştirdiği ürünleri ile tüketicilerin beğenisini kazanıyor. Türkiye’de ilk kez Unicera fuarında görücüye çıkacak akıllı fırın, cep telefonuna indirilecek aplikasyon üzerinden uzaktan kontrol edilebiliyor. Silverline S koleksiyonundan 6 farklı fırın modeli ile yer alıyor.
“Seramiksan olarak hizmet kalitemize ve müşteri memnuniyetine çok önem veriyoruz” Hedefimiz, son tüketici ve mimarların değişen ihtiyaçlarına yönelik tasarladığımız teknoloji ve tasarım odaklı ürünlerimizi müşterilerimiz ile buluşturmak. Güvenilir marka olmak, her zaman aynı kalitede ürün sunmak ve satış ve satış sonrasının her aşamasında müşterinin yanında olmak birinci önceliğimiz. men satışlarımızda çok fazla bir düşme yaşanmadı. 2019 yılı bizim için üretim kapasitemizi ve ürün çeşitliğimizi piyasanın ve ülkenin ihtiyaçları doğrultusunda geliştirip, artırarak, sektördeki mevcut konumumuzu ilerletmeyi hedeflediğimiz bir yıl oldu. Bayileşme ve kanal geliştirme hedeflerimizde başarılı olduğumuzu ve hedeflerimizi tutturduğumuzu düşünüyorum. Ayrıca tüm bu olumsuzluklara rağmen satışlarımızı artırdık ve buna bağlı olarak 2019 yılında pazar payımızı artırdık ki, bunun bu kadar kötü bir yılda iyi bir başarı olduğunu düşünüyorum.
Ürün gruplarınız hakkında bilgi verir misiniz?
M. Süreyya Çağlar / Seramiksan Türkiye Satış Müdürü
Yüksek üretim kapasitesiyle Türkiye ve dünyada sayılı üreticiler arasında yer alan Seramiksan, seramik sağlık gereçleri (vitrifiye), yer karosu, duvar karosu, sırlı granit, teknik granit, dış cephe kaplaması ve yapı kimyasalları ürünleri ile bir dünya markası olma yolunda hızla ilerliyor. Farklı beğenilere yanıt verebilecek koleksiyonlar hazırlayan firma, üretim kalitesine paralel, gününde teslimat ve istikrarlı fiyat politikası ile gerek yurt içi gerekse yurt dışı müşterilerinin sayısını her geçen gün artırmakta. Seramiksan Türkiye Satış Müdürü M. Süreyya Çağlar ile şirket faaliyetleri, 2020 yılı beklentileri ve yeni ürünleri hakkında konuştuk.
2019 yılı sizin için nasıl bir yıl oldu? Kısa bir değerlendirme alabilir miyiz? 2019 tüm sektörler için zor bir yıl oldu. Bizim aktif olduğumuz inşaat sektörü içinde daha da zor oldu diyebiliriz. İnşaat sektörü
38
Yapı Malzeme Mart 2020
hem kendi iç dinamiklerindeki bozulmalar, hem de 2018 yılının ikinci yarısından itibaren yaşanmaya başlanan finansal dalgalanmalar nedeniyle olumsuz etkilendi. Sektörde bir yandan maliyetler artarken satışlar gerilemiş, diğer yandan döviz ve TL, kredilerin artan maliyetleri müteahhit firmaların bir bölümünü sıkıntıya sokmuştur. Herkesin bildiği gibi içerde konut inşaasında bir daralma var. Bu daralma sektöre olumsuz yansıdı. Sektörün iç pazar hacmi %35 oranında daraldı. Bu önemli bir rakam. Bunu ihracatla kapatmaya çalışsakta, bunun tamamını karşılayamadık. Ayrıca enerji maliyetlerindeki artışlarda ihracat büyümemizi biraz sınırlandırdı. Tüm bu olumsuzluklara rağmen sermaye alt yapısı güçlü, dağıtım alt yapısı tecrübeli ve eğitimli kadroları olan şirketler daralmadan oldukça az etkilenmişlerdir. Sektör olarak 2019 yılını %5-6 civarında bir büyümeyle kapattık. Seramiksan olarak, çok uzun yıllara dayanan sanayi geçmişi ve güçlü dağıtım ağı sayesinde daralan pazara rağ-
1990 yılında kurulan Seramiksan, 1.500.000 m2 kapasite ve 70 kişi ile başladığı ticari yolculuğunda bugün 1.600 çalışanı ve 30 milyon m2’nin üzerinde bir kapasite ile Türkiye’nin ve dünyanın sayılı seramik ve vitrifiye üreticilerinden birisi olmuştur. Yer karosu, duvar karosu, sırlı porselen, büyük ebatlı teknik granit, unglazed (sırsız) porselen, antiasit karolar ve havuz seramikleri, vitrifiye ve yapı kimyasalları gibi geniş bir ürün grubuna sahibiz. 7,5x15 cm duvar karosundan, 120 x 180 cm porselen karolara kadar farklı ebat, renk ve tasarımlarla oluşturduğumuz geniş bir ürün portföyümüz bulunuyor.
Bu ürün grupları içerisinde öne çıkan avantajlardan biraz bahseder misiniz?
Hedefimiz, son tüketici ve mimarların değişen ihtiyaçlarına yönelik tasarladığımız teknoloji ve tasarım odaklı ürünlerimizi müşterilerimiz ile buluşturmak. Seramiksan satış noktalarına gelen bir müşterimiz seramiğinden, vitrifiyesine ve yapı kimyasallarına kadar her ihtiyacını tek bir noktadan karşılayabiliyor. Satış danışmanlarımız, ziyaretçilerimize yaşam alanları için ihtiyaç duydukları tüm desteği sağlıyor. Ayrıca Seramiksan, tüketicisine yıl boyunca sunduğu kredi kartına vade farksız 9 taksit avantajı ile ödeme kolaylığı sağlıyor.
Dosya
Seramiksan olarak hizmet kalitemize ve müşteri memnuniyetine çok önem veriyoruz. Güvenilir marka olmak, her zaman aynı kalitede ürün sunmak ve satış ve satış sonrasının her aşamasında müşterinin yanında olmak birinci önceliğimiz.
İhracat hacminizi artırmak için ne tür çalışmalar yapıyorsunuz? En yoğun çalıştığınız pazarlar hangileri?
Son dönemde iç pazarda bir daralma olduğu bir gerçek. Ekonomik göstergeleri doğru okuyabilen herkes pazarın nereye doğru kayacağını görebildi. Çıkış yolunun pazar kavramını uluslararası düzeyde ele
alarak değerlendiren kuruluşlar, hızını kesmek zorunda kalmadı. Son birkaç yıl boyunca dış pazar ağımızı geliştirmek, güçlendirmek için çok büyük çaba sarf ettik, girişimlerde bulunduk. Biz ihracata iç pazar daraldığı için yönelmiş bir şirket olmadık. Bizim vizyonumuz bir dünya markası olmak. Bu vizyonla ihracata stratejik olarak bakıyoruz. Bu emeğimizin karşılığını da aldık diyebilirim. Seramiksan bugün; Azerbaycan, Gürcistan, Kanada, İngiltere olmak üzere 57 ülkeye ihracat yapıyor. Bugün büyük toptancılar, perakendeciler, yapı market zincirleri ve yurtdışında projeler yürüten inşaat şirketlerinden oluşan yurt dışı müşteri portföyümüz ile geniş bir pazara çalışıyoruz.
Bu yıl içerisinde yeni projeleriniz olacak mı?
2020’de de kaliteye önem veren ve müşteri memnuniyetini her zaman öncelikli tutan hizmet politikamızı devam ettirirken, bu yıl yeni trendler, ihtiyaç ve beğenilerden yola çıkılarak tasarlanan yeni ürünlerimizi müş-
terilerimiz ile buluşturmaya devam edeceğiz. 10-14 Mart tarihlerinde düzenlenecek olan Uluslararası Seramik Banyo Mutfak Fuarı UNICERA’da, en yeni seramik ve vitrifiye ürünlerimizi sergileyeceğiz. Vitrifiye ürün grubumuzda ise, bu yıl ilk kez Unicera’da sergileyeceğimiz yepyeni 7 serimiz standımızdaki yerini alacak. Yenilikçi ürünlerimiz ile son kullanıcıya konforlu ve estetik çözümler sunduğumuz yeni vitrifiye serilerimiz; Küçüklüğüyle fark yaratan, dar alanlar için mükemmel çözümler sunan “Petite’’, Lavabo, bide ve klozet çeşitliliği ile tasarım bütünlüğü sunan “Bold’’, geniş tasarımıyla rahat bir kullanım alanı sunan ve su akışını kolaylaştıran dizayna sahip “Satürn’’ banyolara zarif bir dokunuş kazandırıyor. Tasarımcı iş birliğiyle ön plana çıkan “Livello’’ serisi, tasarımı ile lavabo kenarında kullanım alanı arttırmayı amaçlarken, kullanıcıyı daha düzenli olmaya motive ediyor. Geometrik formları günlük hayata adapte eden ‘’Stella’’ serisi ise, dış yüzeyi kıvrılmış Origami formlarını andıran dizaynı ile çağdaş bir bakış açısı sunuyor.
Yapı Malzeme Mart 2020
39
ORKA Banyo, Sezgin Aksu işbirliği ile banyolarda tasarımı konuşturacak Özgün tasarım çizgisiyle yeni nesil banyo trendlerine yön veren yenilikçi Türk markası ORKA Banyo, tasarımcı Sezgin Aksu işbirliğiyle kendi sektöründe bir ilke imza atıyor. Çeyrek asrı aşkın süredir sadece uzmanlaştığı banyo mobilyası alanında üretim gerçekleştiren ORKA Banyo, yaşam alanlarına hızla yansıyan ‘özel tasarımı’ banyolara taşıyacak. Milano'daki ofisi Aksu/Suardi ile başarılı tasarımlara imza atan tasarımcı Sezgin Aksu, ORKA için tasarladığı ‘Boxes’ ve ‘CYO (Create Your Own)’ ürün grupları için ‘Bugünün banyosunu hayal ettik, artık görmek istemediğimiz kapalı ve saklı banyolardan farklı olarak esnek bir yapı tasarladık. ORKA ile birlikte banyoların tasarım algısını güçlendirecek yeni ürünler geliştirmeye devam edeceğiz.‘ dedi. Geçmişten günümüze evin dışa dönük en gözde alanı olarak hassasiyetle dekore edilen banyolar tasarımın da çokça konuşulduğu alanlara dönüşmeye başladı. Fonksiyonları artırılmış ve tasarımsal yaklaşımları olan banyo dolapları, mobilya ile uyumlu seramikler, armatürler ve kullanılan daha birçok malzemede renk, tasarım, uyum ve fonksiyonellik önem kazanmaya başladı. Tüm bu dönüşümün 1992 yılından bu yana bir parçası olan ve sektörde sadece banyo mobilyası üreterek iddialı olduğu alanda dünya markası haline gelen ORKA Banyo, üretim ve tasarım gücünü Sezgin Aksu işbirliği ile taçlandırıyor. Bütünsel tasarım yaklaşımı ile kullanım kolaylığını konforla buluşturan ORKA Banyo, yeni dönemde Sezgin Aksu imzasıyla koleksiyo-
42
Yapı Malzeme Mart 2020
Nalan Yılmaz / ORKA Banyo Genel Müdürü
nuna eklediği ‘Boxes’ ve ‘CYO (Create Your Own)’ ürün grupları ile banyolarda yeni bir dönemin kapısını aralıyor. ‘Biz değişimin ve dönüşümün öncüsü olmayı seviyoruz. Kendimizle yarışarak sektöre yenilikler katıyoruz’ diyen ORKA Banyo Genel Müdürü Nalan Yılmaz ‘Türkiye’de uzmanlaşma ile ilgili hep bir sorun var. Biz uzmanlaştığımız alanda en iyi üretimi yaparak globalleşme hedefi ile yola çıktık. Türkiye’de ilk demonte banyo dolabı üreticisi olarak çıktığımız yolda sürekli yatırımlar yaparak sektöre yenilikler kattık. 2019 yılı bu anlamda bizim için verimli bir yıl oldu. Hem çok önemli bir adım atarak tasarım merkezimizi hayata geçirdik hem de Türk Patent ve Marka Kurumu tarafından tanınmış marka sertifikamızı aldık. Sezgin Aksu ile yaptığımız bu işbirliği ile de globalleşme hedefimizi
daha güçlendirmek ve Türkiye’de hala bir sektör olarak değerlendirilmeyen banyo mobilyaları sektörüne değer katmak istedik. Toplum olarak banyolar bizim için en önemli alanlar olmuştur. Eve gelen misafirin değerlendirme kriterlerinden biridir banyo. Bu gelenekten yola çıkarak banyoları daha değerli ve daha şık alanlara dönüştürmeye yönelik adımlarımıza Sezgin Aksu’nun yeni koleksiyonunu ekleyerek bir ilke imza attık. Artık banyolarda tasarım konuşacak’ dedi. Türkiye’de banyo mobilyaları alanında birçok ilke imza atan ve yenilikçi yaklaşımları ile dünya pazarlarında ve farklı coğrafyalarda da büyüyen marka, aynı zamanda ‘ORKA Plus’ çatısı altında armatür ve aksesuar gibi banyo tasarımına dair bütün ürün gruplarını koleksiyonunda bulunduruyor.
Dosya olabilecek esneklikte bir ürün grubu tasarladık. Minimalist formu ile Boxes, banyodan oturma odasına sınır olmaksızın yerleşecektir. ‘ diyor.
CYO: Yeni nesil banyolar için cesur ve çarpıcı alternatif
Dairesel formların bağımsız yapısından yola çıkarak yine özgür bir yapıyla oluşturulan ve kullanıcıya kombinasyon avantajı sunan Sezgin Aksu imzalı CYO (Create Your Own) koleksiyonu ise, farklı boyut ve renkleri ustalıkla bir araya getiriyor. Banyolarda görmeye alışkın olunmayan cesur renk ve formları buluşturan CYO, yeni nesil banyolar için çarpıcı bir alternatif oluşturmaya hazırlanıyor.
Teknolojiyi tasarımla buluşturan lider Türk markası
Sezgin Aksu
Banyolarda farklı form ve materyallerle sınırsız kombinasyon
Tasarımcı Sezgin Aksu, ‘ORKA ile işbirliğimiz doğrultusunda banyo mobilyası tasarlamak benim için heyecan verici oldu. Banyo tasarımlarında bugüne kadar hep saklı, kapalı formlar ön plandaydı. Tasarım aşamasında artık daha özgür banyoları görmek istediğimizi düşündüm. Boxes ve CYO koleksiyonları ile tam bu noktada hayal ettiğimiz şeyi tasarladık. Boxes koleksiyonunda aklıma ilk gelen şey geometrik formlar, daireler ve karelerdi. Geometrik
formlar daha esnek bir kullanıma ve sonsuz kombinasyona izin veriyor ve kullanıcıya özgürlük sağlıyor. Boxes, kişinin hayal ettiği banyoyu yaratmasına imkan veren, kare, daire ve dikdörtgen gibi farklı formlardan oluşan minimalist bir sistem. Koleksiyondaki ürünlerin farklı boyutları yatay ve dikey yönde büyük esneklik sağlıyor ve her zevke uygun çözüm oluyor. Boxes’ta daha ileri gidip sistemi yaşam alanlarının tamamına uyum sağlayacak şekilde geliştirdik. Duvara monte bir depolama elemanı, bağımsız bir büfe, hatta makyaj masası bile
Banyo mobilyası sektöründe geliştirdiği kaliteli, tasarım odaklı, çevreci ve fonksiyonel ürünlerle 27 yılı geride bırakan ORKA Banyo, üretim faaliyetlerini gerçekleştirdiği Düzce’deki 22.000 m2 fabrikasında 240 kişiyi aşan istihdamı, güçlü ihracat yapılanması ile alanında sektör lideri olarak hizmet veriyor. Yıllık ortalama 540 bin modül banyo mobilyası üretimi gerçekleştiren ORKA Banyo, Türkiye’de 81 ilde 450’den fazla satış noktası ile tüketicisiyle buluşuyor. Dünya standartlarında kalitede esnek kullanım alanlarına sahip özgün tasarımlarıyla ORKA, aynı zamanda uluslararası pazarda başta Avrupa olmak üzere 71 ülkeye ihracat gerçekleştiriyor. Daha esnek ve hızlı üretim yapabilmek için sistem, makine, hat, bina ve insan kaynağı yatırımlarına devam eden ORKA Banyo, Düzce’deki üretim tesisinin kapasitesini %30 oranında artırıyor. Yeni lojistik deposu ve makine yatırımlarını 2020’de faaliyete geçirecek olan marka, artan kapasitesinin getirmiş olduğu üretim avantajını ihracat getirisine dönüştürmeyi ve ihracatta %45 oranında büyümeyi hedefliyor.
Yapı Malzeme Mart 2020
43
Dosya
NG Kütahya Seramik Dünya Seramik Pazarının küresel gücü olma yolunda ilerliyor Seramikte dünyanın 7’inci, Avrupa’nın 3’üncü büyük ülkesi konumunda yer alan Türkiye, tasarım ve üretimdeki üstün gücüyle dünyaya meydan okuyor. Türkiye ekonomisindeki hareketliliğin de etkisiyle 2020 hedeflerini yükselten sektör, Çin’de yaşanan Corana Virüsü nedeniyle uluslararası arenada sesini daha yüksek tondan duyurmaya başladı. tedariki hızla ülkemize yöneliyor. Özellikle Avrupalı ve Amerikalı firmalar virüsten korkup Türkiye’ye sığınmakta. Virüs salgınının durdurulamaması ise talebi giderek daha çok ülkemize yöneltmekte. Türkiye, rekabet gücü çok yüksek bir ülke. Seramik üretiminde de entegre bir yapıya sahip. Lojistik gücüyle ile uluslararası alıcılar için çok avantajlı konumda. Türkiye, bu unsurlarıyla dünya seramik sektöründeki küresel gücünü artırmak için önemli bir fırsatlara sahiptir.
Erkan Güral: “2020 ciro hedefimiz 1 Milyar TL’yi geçmek”
Erkan Güral / NG Kütahya Seramik Yönetim Kurulu Başkanı
NG Kütahya Seramik Yönetim Kurulu Başkanı Erkan Güral’ın ev sahipliğinde düzenlenen basın toplantısında, seramik sektörü için büyük fırsat yaratması beklenen gelişmeler kamuoyu ile paylaşıldı. Toplantıda NG Kütahya Seramik’in üretim, ihracat, satışlar ve inovatif ürünlerle ilgili son bilgileri basın mensuplarına aktaran Erkan Güral, seramik sektörünün 2020 hedefleri hakkında da açıklamada bulundu.
Erkan Güral: “Türkiye seramikte küresel güç olmaya aday”
Dünyanın dev ekonomileri arasında yaşananların, tüm sektörlerde olduğu gibi seramik sektöründe de ihracatın yol haritasını şekillendirdiğini vurgulayan NG Kütahya Seramik Yönetim Kurulu Başkanı Erkan Güral, “ABD ve Çin arasındaki ticaret savaşları nedeniyle, seramik sektörü açısından iki pazarda da bizi ciddi fırsatlar bekliyor. Çin’deki virüs salgını nedeniyle oluşan kriz ortamı, dünya ticaretini derinden etkiledi. Çin Halk Cumhuriyeti’ne verilen siparişler, ülkemize kaymaya başladı. Ürün
44
Yapı Malzeme Mart 2020
NG Kütahya Seramik’in verimli bir yılı geride bıraktığını kaydeden Erkan Güral, konuya ilişkin şu rakamsal bilgileri paylaştı: “Dünyanın en büyük seramik üreticilerinden İtalya ve İspanya Türk ürünlerini ihraç eden seramiğin doğduğu topraklar olan Çin pazarında aktif bir konumda yer alan marka olarak global marka olma yönünde attığımız dev adımlara yenilerini ekliyoruz. Bu kapsamda yatırım yaptığımız en yeni teknolojilerle dünyanın en büyük ebatlarına sahip ürünlerimizi dünya pazarlarına sunduk. 2018 yılından bu yana ihracatımızı artırma çalışmalarımızda tam gaz ilerliyoruz. 2019 yılında ihracatımızı yüzde 56 oranında artırdık ve 79 ülkeye ihracat gerçekleştirdik. Bu adımlar sonucunda 2020 yılında ise yüzde 42’lik ilave bir artış hedefliyoruz. Diğer taraftan şirket olarak yurtiçinde 231, yurtdışında ise 49 olan ma-
ğaza sayımızı artırmak için yatırımlarımıza devam ediyoruz.”
NG Kütahya Seramik’ten Kütahya’ya yeni fabrika
Erkan Güral konuşmasını şöyle sürdürdü: “Türkiye’nin 2020 yılına ekonomik anlamda güzel bir giriş yaptığını söyleyebiliriz. Bugün baktığımızda faiz oranlarının düşük olduğunu, dövizin ise stabil seviyede seyrettiğini görüyoruz. Bu olumlu ortamda biz de şirket olarak yeni yatırımlar planlıyoruz. Yine memleketimiz Kütahya’daki 7 olan fabrika sayımızı 8’e çıkarmak için fizibilite çalışmalarına başladık. Mevcut fabrikalarımızda bugün yüzde 100 tam kapasiteyle çalışarak günde 100 bin metrekare seramik üretimi yapıyoruz. 2020’nin ilk çeyreğinin sonunda her şey planladığımız gibi giderse yaklaşık 350 ile 400 milyon TL’lik bir yatırım bedeli ile yeni yatırımımızı hayata geçirmek istiyoruz.” dedi.
“2020’de hedef 1 Milyar TL’yi geçmek”
Kütahya Seramik olarak her yeni yılda bir önceki yıla göre ciro hedeflerini yukarıya taşıdıklarını kaydeden Güral, ‘’2019 yılını Kütahya Seramik olarak 800 milyon TL ciro ile kapattık. 2020 yılına şirket olarak hızlı giriş yaptığımızı söyleyebilirim. Attığımız stratejik büyüme adımlarıyla beraber 2020 yılında ciromuzu 1 milyar TL’nin üzerine çıkaracağız‘’ dedi.
“UNICERA’da bu yıl da ‘Hayatı Kolaylaştıran’ teknolojilerimizle yer alacağız” “Dijitalleşmenin etkisiyle dönüşen ürün gelişimi süreçlerine başka bir örnek olarak da yerli üretici olan E.C.A.’nın yeni nesil banyo armatürü çözümlerini sergileyeceğiz. Akıllanma kavramını armatür teknolojilerinde de şekillendirdik, ziyaretçiler bu kavramlarla ilgili çalışmaları UNICERA’da görebilecekler.” Yapı sektöründe, Elginkan Topluluğu’na ait bir kuruluş olarak 1955 yılından beri faaliyet gösteren Elmor, E.C.A. Armatür ve Aksesuarlar, Teknik Mamuller, SEREL Seramik Sağlık Gereçleri, Yer ve Duvar Karoları, Spil SEREL Banyo Mobilyaları, SEREL Acrylic markalı Akrilik Küvet ve Duş Teknelerinin satış aşamasını ve satış sonrası servis hizmetlerini gerçekleştiriyor. Elmor A.Ş. Genel Müdürü Enver Öz ile UNICERA Fuarı özelinde bir röportaj çalışması gerçekleştirdik.
Ürün gruplarınız ve ELMOR hakkında bilgi verir misiniz?
Elginkan Topluluğu’na bağlı bir kuruluş olan ELMOR’un ürün grupları, E.C.A. markalı su armatürleri, banyo aksesuarları ve teknik ürünler (valfler) ile SEREL markalı seramik sağlık sereçleri, gömme rezervuarlar, akrilik küvetler ve aksesuarlardan oluşuyor. Bu ürünlerin satış ve pazarlama faaliyetlerini yürüten ELMOR, aynı zamanda faaliyet gösterdiği sektörde düzenli bayilik modelinin ve çalışma sisteminin de yaratıcısı olan marka. ELMOR, yapı sektöründe ıslak mekanlarda kullanılan malzemelerin Türkiye içinde ticaret ve pazarlama tekniklerinin gelişimine öncülük ediyor ve yapı malzemeleri sektöründe, sektörün dinamiklerini belirleyen bir rol üstleniyor. E.C.A. su armatürleri ve E.C.A. teknik armatürler, bulundukları sektörde pazar lideri konumunu uzun yıllardır koruyor. Tasarımlarıyla göz dolduran, kalitesiyle yıllarca beraber olmayı garantileyen ve kullanım kolaylığı için teknolojiden yararlanan, armatür ve seramik sağlık gereçleri sektörünün öncüsü olarak bilinen E.C.A. SEREL, hijyenik ve sağlıklı ürünler kategorisinde de öncülüğü üstleniyor. E. C.A. SEREL’in Ar-Ge ve Ür-Ge süreçleri tüketicilerin hayatını kolaylaştırmak amacıyla şekillendiriliyor. ELMOR’un bünyesinde bulunan ürün grupları, E.C.A markalı su armatürleri ve banyo aksesuarları, E.C.A markalı teknik ürünler (valfler), SEREL markalı Seramik
46
Yapı Malzeme Mart 2020
Enver Öz / Elmor A.Ş. Genel Müdürü
Sağlık Gereçleri, SEREL Karo Seramikleri, SEREL Acrylic markalı Akrilik Mamüller ve SEREL gömme rezervuarlar ile SEREL markalı aksesuarlardan oluşuyor.
UNICERA Fuarı’na katılım sağlayacak mısınız? Yeni ürünleriniz olacak mı?
UNICERA, yapı sektörünün Türkiye’de
Dosya tek, dünyadaki ise en büyük iki fuarından biri. Türk yapı sektörünün başarılarını görünür kılmak açısından da çok önemli bir platform. Uluslararası katılımcıların UNICERA Fuarı’na ilgisinin her yıl giderek arttığını görüyoruz. Elmor olarak, her geçen yıl inovasyon ve tasarım anlamında dünya klasmanındaki önemli başarıları yerel ve global tüketiciyle buluşturan UNICERA ve benzeri fuarlara oldukça önem veriyor ve katılım sağlıyoruz. Bizim için sektörün dünyaya açılan kapısı konumunda olan bu fuarın, inovasyon ve tasarım anlamında dünya klasmanında önemli başarılar kazanan sektörümüzün uluslararası arenada daha da güçlenmesine katkı sağlamasını umuyoruz. Uluslararası katılımcı sayısının artması, ihracat rakamları için oldukça önemli. UNICERA Fuarı’nın uluslararası anlaşmalara da adım atılabilecek bir organizasyon haline gelmesi, tasarımları ile olduğu kadar çevre dostu ürünleriyle de dikkat çeken E.C.A. SEREL için heyecan verici bir gelişme. UNICERA bu yıl da AR-Ge ve inovasyondaki gücümüzü “Hayatı Kolaylaştıran” teknolojilerimizle birlikte yer alacağımız bir platform olacak. E.C.A. tarafında yerli sanayinin trendleri takip eden yeni ürün ve hizmetlerimizle ziyaretçilerimizi karşılarken, özellikle mimar ve müteahhitlerin uygulamalarına katkı sağlayacak yepyeni çözümlerimizi de sergileyeceğiz. Kısaca değinmek gerekirse, ankastre serilerde mimarların hayatını kolaylaştıracak tek tip sıva altı ürünleri sergileyeceğiz. E.C.A.’nın yepyeni bir hizmeti ile farklı formlarda armatür üretimini getirdiğimiz noktaları paylaşacağız. Geçtiğimiz yıl banyo mobilyaları alanındaki en yeni çözümleri fuarda tüketicilerle buluşturan SEREL olarak, fuara ayrı bir heyecan ile hazırlandık ve geçtiğimiz yılki tasarımlara yenilerini ekledik. Hem evlerinde hem de ortak yaşam alanlarında farklı alışkanlıklara sahip tüm bireylerin ihtiyaçlarına geniş ürün gamı ile mükemmel cevaplar veren SEREL markamızın en yeni ürünlerini UNICERA’da farklı bir konsept ile sektör profesyonelleriyle buluşturacağız. Bireylerin hayat tarzlarının da bir yansıması olan banyolar için 4 ayrı banyo gurubuyla fuarda yer alaca-
ğız. SEREL EasyWash lavabolar, yeni kaplama teknolojisi ile parmak izi ve su izi bırakmayan armatürler, ideal temizlik ve hijyen çözümü sunan kanalsız SEREL Purewash klozetler, üstün teknolojilerini, farklı ve özel tasarımlarıyla birleştiren Rita ve Sapphire serileri öne çıkan ürünlerimiz arasında. Ayrıca bu yıl büyük yenilik olarak pazara sunacağımız yeni bir serimizi tanıtacağız. Mobilyadaki çözümlerimizle birlikte trend olan ince kenarlı ürünler ile mat renk koleksiyonlarına atıfta bulunacak yeni serilerimizi ziyaretçilerimizin beğenisine sunacağız. Dijitalleşmenin etkisiyle dönüşen ürün gelişimi süreçlerine başka bir örnek olarak da yerli üretici olan E.C.A.’nın yeni nesil banyo armatürü çözümlerini sergileyeceğiz. Akıllanma kavramını armatür teknolojilerinde de şekillendirdik, ziyaretçiler bu kavramlarla ilgili çalışmaları UNICERA’da görebilecekler. Özellikle evde yaşlı ve çocukların güvenliğini sağlayacak, otel gibi toplu kullanım alanlarında haşlanma riskini minimize edecek Thermosafe teknolojili armatürlerimiz bu fuarda kendine yer bulacak. Türkiye’de ilk kez E.C.A. tarafından üretilen THERMO SAFE bataryalar, su sıcaklığı 45 C°’nin üzerine çıktığında armatürlerdeki sıcak su akışını sabitliyor. Ani basınç değişikliklerinden kaynaklanan sıcaklık değişimlerinden koruyan bu
sistem sayesinde kullanıcıların sıcak su şoklarına maruz kalmaları önleniyor. Bu sayede özellikle yaşlılar, çocuklar ve engelliler için güvenli ve konforlu kullanım sağlanıyor. Öte yandan armatürlerinde hijyen teknolojisi uygulayan ve mix bataryalarına 20 Yıl garanti veren tek marka olarak E. C.A.’nın yeni nesil armatür tasarımlarını ve eviye bataryalarındaki serilerini yine 2020 UNICERA Banyo, Mutfak ve Seramik fuarında sergiliyor olacağız.
Bu yıl içerisinde yeni projeleriniz olacak mı?
Son yıllarda nitelikli ürünlere talep arttı. Bunun en belirgin nedeni değişen şartlarla birlikte konut sektöründeki rekabetin de hız kazanması. Firmalar arasında yaşanan bu durum konut niteliklerini de artırdı. Projeler arasındaki rekabet sadece mimari açıdan değil, kullanılan ürünlerde de fark yaratmaya yönelik olmaya başladı. Biz de bu talebi karşılayacak ürünler üretmeye ve fark yaratmak isteyen projelerde yer almanın startını verdik. Bu yönde çalışmalarımız devam ediyor.
Yapı Malzeme Mart 2020
47
Dosya
Yurtbay Seramik şık tasarımlarıyla Unicera’ya hazır
Sade ve minimal mekanların yeni kombini: Topkapı & Frame Topkapı Serisinin zamansız tasarımı ile Frame’in sade ve özgün dokusu bir araya gelerek mekana öncü ve zamansız bir doku katıyor. 45x90 ebatında Frame serisi, 20x20 ebatında Topkapı serisi kombini mekanı fazla eşya ve aksesuar kullanımı telaşı olmadan ufak bir iki dokunuşla nefes alan bir mekan olma özelliği kazandırıyor. İster salonda olsun, ister şık bir restaurantta, isterse banyoda Topkapı & Frame kombini sizi şaşırtacak, şık ve rahat stili ile mekandaki konfor hissini artırarak sade ve yormayan dokusuyla iyi hissettirecek. Özgün, rahatlatan ve sade bir mekan tasarımı için Topkapı & Frame serisi tam da size göre…
Öncü ve Şık bir kombin: Karen & Larix Yaşam alanlarımızda temizliğiyle kolay, sade şıklığıyla göz dolduran banyo tasarımları artık hayatımızın içinde çok daha fazla yer almaya başladı. Bu bakış açısıyla yola çıktığımız Karen & Larix kombini yaşam alanlarımızı sıcak, doğal bir tarzla sarıp sarmalıyor. Karen serisinin hafif sarı geçişli doğal mermer dokusu, Larix serisinin ahşap dokusundaki sıcaklık hem ferah bir ortam sağlıyor, hem de sade şıklığı banyolarınıza taşıyor. İster sade aksesuar seçimleriyle ister biraz daha ağır şık aksesuarlarla sizi yormayan huzurlu bir banyo tasarımı elde edebilirsiniz. Misafirlerinizde banyonuza hayran kalacak, sade & şık bir kombinin detaylarını öğrenmek isteyecekler. 60x120 ebatında Karen serisi büyük ebatlı serilerin duvarda ne kadar ferah durduğunu göstererek sizleri şaşırtacak. Yerde ise 20x120 Larix ise ister düz ister şaşırtmalı döşeme şekliyle sıcacık bir formla sizleri uzun yıllar keyifle kullanacağınız bir tasarım sunacak.
48
Yapı Malzeme Mart 2020
Zıt dokulardaki ahenkli buluşma: Kolomb & Stamp Çarpıcı beton dokulu Kolomb, naif motifli Stamp, aykırı dünyadaki ahenk gibi. Birbirinin zıttı olan bu iki ayrı doku, doğada birbiriyle iç içe geçen döngü gibi birleştirici ve bütüncül. Stamp serisinin 20x20’i naif duruşuyla, Kolomb’un 30x90 Gri sofistike tarzının buluştuğu mekanlarda birbirinin zıttı olan tasarım, nesne ve enerjilerin çekimini deneyimleme fırsatı yakalayacak, özgünlüğü tüm yalınlığıyla hissedeceksiniz.
“Sürekli araştırma yapıyor ve üretimimizi bu yönde şekillendiriyoruz” “Creavit global marka olma yolunda hızla ilerlerken, yurt dışı showroom sayımızı da artırmaya devam ediyor. Yurt dışında 150’nin üstünde showroom ile, 65 ülkeye düzenli ihracat gerçekleştirken, 2019’da ihracata daha da odaklanmamızla birlikte yakaladığımız %55’lik ihracat oranıyla, sektörümüzde lider markalardan biri olmaya devam ediyoruz.” ve doğa dostu ürünler tasarlayan firma, ortaya koyduğu pek çok ilk ile sektörünün yenilikçi markası olarak yoluna devam ediyor. Creavit Genel Müdürü Hasan Tuzcuoğlu ile dosya konumuz çerçevesinde gerçekleştirdiğimiz röportaj çalışmamızda, şirketin ürün grupları, fuar katılımları ve ihracat faaliyetlerine değinmeye çalıştık.
Ürün gruplarınız hakkında bilgi verir misiniz?
Hasan Tuzcuoğlu / Creavit Genel Müdürü
1960’lı yıllarda küçük bir atölyede mozaik tuvalet taşı üretiminie başlayana Çanakçılar Şirketler Gurubu, bugün Creavit
50
Yapı Malzeme Mart 2020
markasıyla 5 kıtada 65 ülkede faaliyet göstermekte. Yarım asırlık tecrübesi ve 1000’den fazla çalışanıyla estetik, kaliteli
Creavit olarak, önemli bir yaşam alanı haline gelen banyolara özel, tasarım ve tasarruf unsurlarının göz önünde bulundurulduğu ürünler üreten bir markayız. Bu anlamda banyo yaşam alanı içinde bulunan ana ürün gruplarını pazara sunduğumuzu ifade edebiliriz. Başta seramik sağlık gereçleri olmak üzere; banyo mobilyaları, gömme rezervuar ve kumanda panelleri, klozet kapakları, rezervuar iç takımları, lavabo, banyo ve mutfak armatürleri, duş setleri ve banyo aksesuarlarından oluşan geniş bir ürün yelpazesine sahibiz.
Dosya
UNICERA Fuarı’na katılım sağlayacak mısınız? Yeni ürünleriniz olacak mı?
Creavit olarak, estetik algısı ve kullanım önceliklerini göz önünde bulundurarak, farklı beğenileri karşılayacak fonksiyonel ve şık banyolar sunmak için sürekli araştırma yapıyor ve üretimimizi bu yönde şekillendiriyoruz. Tüketici beklentileri ve farklılaşan yaşam tarzlarına cevap verecek yepyeni ürünleri, her sene olduğu gibi bu sene de ilk defa Unicera’ da sergileyeceğiz. Creavit, 5mm’lik kenar kalınlığı ile sektörde büyük beğeni toplayan ULTRA lavabo ailesinin yeni ürünlerini ve ince tasarım çizgisini farklı yorumladığımız yepyeni bir ürün ailesi olan LOOP tezgah üstü lavabo serisini, Unicerada ilk defa sergileyeceğiz. Yine vitrifiye ürün grubumuzda çok tercih edilen kanalsız klozet teknolojisine sahip RIM-OFF ürün sayımızı arttırarak, bu sene bu kategorideki SOLO, MARE ve ELEGANT serilerine yeni eklenen ürünleri tüketicilerin
beğenisine sunacağız. Gömme rezervuar kumanda panellerinde iki yeni ürün olan ARC ve TERRA’da, minimal sade ve tasarım çizgisini tamamlayıcı detaylara odaklanırken, kumanda paneli serimize eklenen yeni renkler ile, banyosunu tasarlarken özgür olmak isteyenlere yeni renk seçenekleri sunacağız. Armatür ürün grubunda da lavabo, banyo ve 2 farklı evye bataryasından oluşan BEVEL serisi yine ilk defa bu fuarda kullanıcıların beğenisine sunulacak. Banyoda tasarım trendlerini yakından takip eden ziyaretçilerimiz , dünyaca ünlü tasarımcı Defne Koz’un Creavit için tasarladığı FOGLİA banyo serisini de, yine bu fuarda yakından görme şansı bulacaklar. Ayrıca başta da belirttiğim gibi, ürün gruplarımıza yeni eklediğimiz, küvet, duş teknesi ve kabin gibi ürünleri de ilk defa unicera 2020’de sergileyeceğiz.
İhracat hacminizi artırmak için ne tür çalışmalar yapıyorsunuz?
En yoğun çalıştığınız pazarlar hangileri?
Creavit global marka olma yolunda hızla ilerlerken, yurt dışı showroom sayımızı da artırmaya devam ediyor. Yurt dışında 150’nin üstünde showroom ile, 65 ülkeye düzenli ihracat gerçekleştirken, 2019’da ihracata daha da odaklanmamızla birlikte yakaladığımız %55’lik ihracat oranıyla, sektörümüzde lider markalardan biri olmaya devam ediyoruz. Yurtdışında yeni showroomlarımızı Mart ayında Fas ve Afrika kıtasının en önemli ticaret merkezlerinden Kazablanka’da, Nisan ayında da Tacikistan’ın başkenti Duşanme’de açtık. Yine bu yıl özelinde konuşmak gerekirse, komşu coğrafyamız ortadoğuda, başta Filistin, Ürdün, İran ve Irak olmak üzere, pek çok özel sektör ve kamu projesinde tercih edilen marka olduk. Ekim ayı itibarı ile de yurtdışı bayilerimizi satış noktasında desteklemek adına, dijital reklam kampanyalarımızı hayata geçirmeye başladık.
Yapı Malzeme Mart 2020
51
Dosya
İnce ve akıllı… Genel mekanlar için Geberit’ten fotoselli bataryalar Havalimanı, hastane ve alışveriş merkezi gibi genel mekanlarda kullanılan ürünler, sürdürülebilir dünyaya katkı sağlamalı. Bu farkındalıkla Londra merkezli Behling tasarım stüdyosu tarafından tasarlanan Geberit Piave ve Brenta, fotoselli olma özelliğiyle el yıkamayı hijyenik hale getirdiği gibi su kullanımını da azaltarak tasarruf sağlıyor.
İsviçreli sıhhi tesisat devi Geberit, son teknolojiyi kullanarak geliştirdiği fotoselli batarya sistemleriyle genel mekanlarda da işleri kolaylaştırıyor. Çekici bir fiyat-performans dengesinin yanı sıra kullanıcısına sunduğu enerji ve su tasarrufuyla da sürdürülebilir dünyaya katkı sağlayan Geberit fotoselli bataryalar, elektrikli, pilli ve dinamolu olmak üzere üç farklı güç kaynağı seçeneğiyle öne çıkıyor. Londra merkezli Behling tasarım stüdyosu tarafından tasarlanan Geberit Piave ve Brenta, fotoselli olma özelliğiyle el yıkamayı hijyenik hale getiriyor. Bu özelliğiyle havalimanları, alışveriş merkezleri, okullar ve restoranlar gibi genel ve ticari alanlarda rahat-
52
Yapı Malzeme Mart 2020
lıkla kullanılabilen Piave ve Brenta, her tür lavabo tasarımıyla da rahatlıkla uyum sağlayabiliyor. Tezgah üstü modelinin yanı sıra ankastre kullanımı için de uygun olan Piave ve Brenta,170 ve 220 mm’lik ölçüleriyle kullanıcısının beğenisini kazanıyor.
Üst düzey performans, kolay bakım…
Geberit fotoselli bataryalar, kolay bakım, basit montaj, ekonomik çalışma prensiplerine zarif tasarımını da ekleyerek mimariyi güçlendiren bir öğe olarak karşımıza çıkıyor. Kanıtlanmış Geberit montaj elemanlarıyla basit ve güvenilir montaj imkanı sunan fotoselli bataryalar, kolay bakımıyla da tercih ediliyor.
“2020 projeksiyonlarımız arasında özellikle ihracatta atakta olmak var” “ORKA Banyo olarak dünya standartlarında kalitede, esnek kullanım alanlarına sahip, çevre sağlığına önem veren, kolay kurulumu olan, modüler ve konforlu ürünler üreterek banyo mobilyaları pazarına ilham verecek yenilikleri hayata geçirmeye devam ediyoruz.”
Banyo mobilyaları sektöründe çeyrek asırlık tecrübeye sahip olan banyo, özgün tasarımlara imza atmaya devam ediyor. Zengin ürün çeşidi ile dünya çapında marka olma yolunda emin adımlarla ilerleyen firma, dünya çapında 71 ülkede tüketicisi ile buluşurken, Türkiye’de 450’den fazla satış noktası ile her gün marka bilinirliğini ve pazar payını artırarak büyümeye devam ediyor. ORKA Banyo Genel Müdürü Nalan Yılmaz ile gerçekleştirdiğimiz röportaj çalışmamızda, ürün grupları, ihracat çalışmaları ve önümüzdeki döneme dair yeni projelerini ele almaya çalıştık.
Ürün gruplarınız hakkında bilgi verir misiniz?
Nalan Yılmaz / ORKA Banyo Genel Müdürü
54
Yapı Malzeme Mart 2020
Çeyrek asrı aşkın süredir sadece uzmanlaştığımız banyo mobilyası alanında üstün teknolojimizi ve sıra dışı tasarım gücümüzü, profesyonel işçilik ve yılların tecrübesi ile birleştirerek hızlı ve pratik çözümler sunuyoruz. Dünya standartlarında kalitede, esnek kullanım alanlarına sahip, çevre sağlığına önem
veren, kolay kurulumu olan, modüler ve konforlu ürünler üreterek banyo mobilyaları pazarına ilham verecek yenilikleri hayata geçirmeye devam ediyoruz.
UNICERA Fuarı’na katılım sağlayacak mısınız? Yeni ürünleriniz olacak mı?
UNICERA Fuarı’na 18 yıldır katılıyoruz. Her yıl olduğu gibi, bu yıl da tasarımcılarımız, mimarlarımız ve mühendislerimiz ile dünyadaki son trendlere göre yapılan Ar-Ge ve Ür-Ge çalışmalarını sergileyeceğiz. Bu yıl tasarımlarımızda yeni renkler ve yeni kapaklar ve modüler banyo mobilyaları ön plana çıkıyor; özellikle doğal taş ve pastel renklerden oluşan sade ama şık ve rahat kullanıma yönelik birçok yeni ürünümüz var 2020 koleksiyonumuzda. ORKA Banyo olarak dünya standartlarında kalitede, esnek kullanım alanlarına sahip, çevre sağlığına önem veren, kolay kurulumu olan, modüler ve konforlu ürünler üreterek banyo mobilyaları pazarına ilham verecek yenilikleri hayata geçirmeye devam ediyoruz. Bu doğrultuda 2020 yılında farklı
Dosya
renklerde doğal taş, nötr ve pastel renkleri, farklı formlarda ince, mineral ve seramik lavaboları, roze, altın, krom gibi renklerin yanı sıra siyah, bakır gibi doğal renkte armatür ve banyo aksesuarlarını ve aynalarda naif ışıklar ile LED aydınlatmaları daha etkin kullanıyoruz. ORKA Banyo olarak, her zamanki gibi kaliteye, özgün tasarıma ve uygun fiyatlara önem veren B2B ve B2C müşterileri hedefleyerek, her bütçeye ve her mekana uygun tasarımlarımız ile UNİCERA 2020’de de geniş kitlelere hitap edeceğimize inanıyoruz.
İhracat hacminizi artırmak için ne tür çalışmalar yapıyorsunuz? En yoğun çalıştığınız pazarlar hangileri?
2019’da İtalya, Uganda, Yeni Zelanda, Avustralya, Güney Afrika, Romanya, Norveç ve Kanada gibi hedeflediğimiz ülkeleri ihracat ağımıza dâhil ettik. Ar-Ge’de çok ciddi bir adım atarak tasarım merkezi haline geldik. 2020 projeksiyonlarımız arasında ise özellikle ihracatta atakta olmak var. İhracatta %45 oranında büyüme hedefliyo-
ruz. Yeni ülkeler eklemek ve payımızı artırmak için her yıl yurtdışında en az 5 fuara katılıyoruz. İtalya’daki sektörün en büyük fuarı Cersai de buna dahil. Payımızı artırmak istediğimiz pazarlar Rusya ve İngiltere pazarı. Turquality sürecimizde yurtdışında yatırımları artıracağız. Güçlü olduğumuz pazarlarda lojistik güçlendirme yapacağız. Marka olduğumuz ülkelerdeki iş ortaklarımızla pazarlama faaliyetlerimizi arttıracağız. Marka olmayı hedeflediğimiz ülkelerde de dijital pazarlama v.s. gibi markalaşmaya yönelik yatırımları çoğaltacağız.
2020’de faaliyete geçecek. İhracatta ciddi bir büyüme hedefliyoruz. Turquality sürecimizle birlikte yurtdışı yatırımlarını artırmak ve banyolarda tasarımı daha çok konuşturmak için tasarımcı işbirlikleri de 2020’de gündemimizde. Sezgin Aksu işbirliğinden doğan CYO ve Boxes ürün gruplarımızı tanıttık, Unicera’da da ilgi göreceğine inanıyoruz.
Bu yıl içerisinde yeni projeleriniz olacak mı?
Daha esnek ve hızlı üretim yapabilmek için sistem, makine, hat, bina ve insan kaynağı yatırımlarımız devam ediyor. Düzce’deki üretim tesisimizin kapasitesini %30 oranında artırıyoruz. Yeni lojistik depomuz ve yeni makine yatırımlarımız
Yapı Malzeme Mart 2020
55
Dosya
Banyolara Yeni Çözüm; Knidos Serisi Banyo çözümlerinin en iyi örneklerinden biri olarak karışımıza çıkan Ege Vitrifiye yeni Knidos Serisi, mobilya kullanımına uygun; 2 adet 60 cm lavabo ve bir kanalsız klozetten oluşan özel bir seridir. Lavabolar şık çizgileriyle modern banyolar için tercih sebebi olurken, çevre dostu yüksek kalitede üretimleri, ürün grubunu eşsiz hale getirmektedir. Serinin yeni tip kanalsız klozeti ise yıkama sistemi sayesinde kusursuz hijyen sağlamaktadır.
Tarsos Klozet Serisi: Kalite ve Estetik Tarsos serisi 5 farklı klozetten oluşuyor ve tüm ürünlerin yüksek kalitede yıkama özellikleri bulunuyor. Estetik ve fonksiyonel açıdan banyonuzu tamamlıyor. Mimari projelerde banyonun kalitesini artıracak klozetler yavaş kapanan duraplast klozet kapaklarına sahip… Banyo tasarımınıza göre istediğiniz klozet modelini seçebilir ve yıllarca güvenle kullanabilirsiniz.
56
Yapı Malzeme Mart 2020
“Marka değeri para kazanmaktan çok daha önemlidir” “Bizim için ürün geliştirmek demek; fikirlerin tasarıma, tasarımların ise gerçeğe dönüştürülmesi anlamına gelir. Modellerimizin tamamında biçim ve fonksiyon uyumu göze çarpar. Tüketicinin değişen ihtiyaç ve beklentilerini karşılayacak ürünler sunuyoruz. Model ve renk seçeneklerimizin geniş olması bizim güçlü noktamız.” Ürün gruplarınız hakkında bilgi verir misiniz?
Satış ayağımızı Bayiler, Proje ve ihracat olmak üzere 3 ana başlıkta topladık. Standart ve orta segment ürünlerimizle Türkiye genelinde 100’ün üzerinde satış noktasında yer alıyoruz. Proje bazlı çalıştığımız işlerde projeye özel tasarım ve anahtar teslim çözümler sunuyoruz. Kataloğumuzda klasik ve modern çizgilerin birlikte kullanıldığı modellerin dışında, sadeliği ve şıklığı bir arada sunduğumuz, zarif çizgiler ve estetik dokunuşlarla banyoları farklılaştıran tasarımlarımız var. Barış Efe / NPlus Genel Müdür Yardımcısı
Müşteri odaklı yaklaşımıyla sektörde ön plana çıkan NPlus, markasını ve ürünlerini rakiplerden farklı kılmayı başararak tüketici belleğinde kalıcı bir yer edinmiş. Banyoları tasarım ve özgürlük kavramlarını bir arada kullanarak kendine özgü tarzıyla yeniden şekillendiren firma, değişen müşteri ve piyasa ihtiyaçlarına odaklanarak, tüketicilere uygun fiyatlarla yüksek kalitede ürünler tasarlıyor. NPlus Genel Müdür Yardımcısı Barış Efe ile NPlus hakknıda merak ettiklerimizi konuştuk.
58
Yapı Malzeme Mart 2020
Bu ürün grupları içerisinde öne çıkan avantajlardan biraz bahseder misiniz?
Bizim için ürün geliştirmek demek; fikirlerin tasarıma, tasarımların ise gerçeğe dönüştürülmesi anlamına gelir. Modellerimizin tamamında biçim ve fonksiyon uyumu göze çarpar. Tüketicinin değişen ihtiyaç ve beklentilerini karşılayacak ürünler sunuyoruz. Model ve renk seçeneklerimizin geniş olması bizim güçlü noktamız. Sürekli yenilik ve iyileştirme prensibi ile hareket ediyoruz. Tüketicilere yüksek kalite ve uygun fiyatlarda alabilecekleri ürünler sunuyoruz.
İhracat hacminizi artırmak için ne tür çalışmalar yapıyorsunuz? En yoğun çalıştığınız pazarlar hangileri?
Pazar payını genişletmek, iç piyasada yaşanması muhtemel durgunluğu telafi etmek ve teknolojik know-how düzeyinde gelişme sağlamak için ihracat yapıyoruz Ağırlıklı olarak Ortadoğu pazarına çalışıyoruz. Balkanlar ve nüfusu sebebiyle büyük bir pazar olan Afrika ülkelerine de ihracat yapmak için çalışmalara başladık ve hedef ülkeleri belirledik. Ihracatta sürdürebilir ivme yakalamak çok önemli. Yeni Pazar yeni ürün düşüncesiyle hareket etmeli ve geliştirmeliyiz.
NPlus banyo için rekabet ne anlama geliyor?
Bir firmanın küçük ya da büyük olması değil, insanların sizin işinizde uzman olduğunuzu bilmesi ve bunu görmesi önemlidir. Rekabetin olduğu bir dünyada yaşıyoruz. Rekabetle nasıl başa çıkacağımızı bilmek zorundayız. Bizim sektörümüzde teknik bilgiye dayalı yeni teknolojileri kullanma potansiyeli olmak zorunda. Teknik bilgi ekonomik ve sosyal yaşantının en önemli gerekliliği olmuştur. Bunu gerçekleştirebilirseniz etkili bir mar-
Dosya
kalaşma stratejisi oluşturursunuz. Bu da pazar rekabetinde inanılmaz katkı sağlar. Ben ve ortaklarım iş hayatından edinmiş olduğumuz bilgi, beceri ve tecrübelerimizi eğitim alanlarımızla birleştirdik. Her şeye yetişmek maalesef mümkün değil. Yetersiz kaldığımız konuları da görmezden gelmiyoruz. Uygun donanımı ve kaynağı olan profesyonellerle çalışıyoruz. Örnek vermem gerekirse; İnternet sanal dünya gerçeği ile bütünlük sağlamıştır. Firmaların ticaret yaptıkları ve kendilerini ifade ettikleri platformlara dönüşmüştür. Hangi sektörde yer alırsa alsın, ürettiği mal ne olursa olsun internetten satış yapmak artık mecburi bir hale gelmiştir. Bu satış modelini bizde kullanıyoruz. Çağımız bunu gerektiriyor. Her işin uzmanı tarafından yapılması gerektiğini düşünüyoruz. Biz banyo mobilyası üretiyoruz. Üretim, pazarlama ve satış konularına odaklanmamız gerekiyor. Bu yüzden montaj ve
lojistik konularında uzmanlaşmış, tecrübeli ve profesyonel hizmet veren firmalarla çalışıyoruz. Üretim biraz karmaşık bir faaliyet. Üretimden teslime kadar uzanan sürecin ciddi bir planlama içinde yapılması ve takip edilmesi gerekiyor. Yapılacak işlemlerin sıralanması, malzeme kontrolü, dışarıda ki işlerin takibi gibi birbirine bağlı her kavramın ayrı bir sorumluluğu var. Biz bu konuda kendi içimizde gelişme gösteremezsek dışarıdan da destek alabiliriz. Dolap kapağını fabrikamızda yapabiliriz. Fakat esas işi mobilya kapağı üretimi olan firmalar var. Pahalı bile olsa bu firmalarla çalışmayı tercih ediyoruz. Her işi kendimiz yapacağız diye ekstra efor sarf etmek gereksiz geliyor. İşi bilene teslim etmelisiniz. Önemli olan, müşterinin ihtiyacının giderilmesi ve müşteri beklentilerinin karşılanarak sadık müşteri tabanını oluşturabilmektir.
edecek duruma gelmişti. Sektörde piyasaya yeni giren çok firma var. Öngörüsü yüksek olan, hedef ve amaçlarını doğru belirleyerek yola çıkanlar ilerleyen yıllarda başarılı olacaktır diye düşünüyorum. Bizim hedefimiz başarılı, uzun ömürlü ve kalıcı marka olmak. Her sektörde olduğu gibi bu sektörde de kendini geliştirenlerin kalıcı olacağına inanıyorum. Değişen teknoloji ve imkanlar tüketici alışkanlıklarını doğrudan etkiledi. Üretim, pazarlama ve satış stratejileri ile birlikte değişime ayak uydurmak zorundayız. Piyasanın hızına yetişmeli ve beklentileri karşılamalıyız. Tüketici tercihlerinde en önemli oyuncu markadır. Marka değeri para kazanmaktan çok daha önemlidir düşüncesiyle hareket ediyoruz ve markamıza yatırım yapıyoruz.
Markalaşmanın rekabette ki yeri nedir?
Banyo mobilyası inşaat sektörünün önemli yan sanayilerinden biridir. 80’li yıllardan sonra ciddi anlamda inşaat sektörüne paralel olarak büyüme kaydetmiştir. Bugünü değerlendirecek olursak da uluslar arası arenada kalite, tasarım, fiyat gibi dinamiklerle rekabet
Yapı Malzeme Mart 2020
59
Hekim Yapı 15. Bayi Toplantısını gerçekleştirdi Kurulduğu günden bugüne yaptığı yatırımlar ve AR-GE çalışmalarıyla sektöre öncülük eden Hekim Yapı A.Ş. her yıl geleneksel olarak düzenlediği Bayi Toplantısı’nın 15.’sinde, Kıbrıs Concorde Luxury Resort’de, 6-9 Şubat 2020 tarihleri arasında harika bir organizasyonla bayilerini ağırladı. Bayi toplantısına yurt içi ve yurt dışından gelen 90’ın üzerinde Hekim Yapı bayisi katılım gösterdi. Organizasyonun ilk günü; Hekim Yapı çalışanları tarafından karşılanan bayiler, akşam yapılan Hoş Geldin Buluşması’nda düzenlenen yarışma ile güzel vakit geçirdiler ve ödüller kazandılar. İkinci gün, Türkiye genelindeki bayilerin kendi yaptığı projelerinin detaylarının anlatıldığı çalıştay ile başladı. Çalıştayda ayrıca HekimColorBoard kendinden renkli fibercement doğal çimento levhalarla ilgili olarak, Hekim Yapı uzman kadrosu tarafından tüm bayilere genel bilgilendirmeler yapıldı. Öğleden sonra Girne gezisi ile şehrin güzelliklerini keşfetmeye çıkan Hekim Yapı bayileri, akşam ise düzenlenen tavla ve bowling turnuvalarında kıyasıya bir mücadeleyle eğlenerek vakit geçirdiler. Organizasyonun üçüncü gününde; HekimBoard Pazarlama ve Satış Müdürü Sn. Aysun Ecin’in sunumuyla gerçekleşen ana toplantı, Hekim Holding Yönetim
60
Yapı Malzeme Mart 2020
Kurulu Başkanı Sn. Öner Hekim’in hoş geldin konuşması ile başladı. Hekim Holding Yönetim Kurulu Üyesi ve Yapı Malzemelerinden Sorumlu Teknik Başkan Yardımcısı Sn. Özge Hekim ise konuşmasında, Yapı Sektörü ve genel çalışmalar hakkında bilgi verdi. Hekim Yapı Pazarlama ve Satış Koordinatörü Sn. Abdullah Yaylı; 2019 yılında yapılan satış ve pazarlama faaliyetleri, sektörün genel değerlendirmesi, dünyadaki gelişmeler, genel işleyiş ve 2020 planları konusunda rakamlar ve grafiklerle bayileri bilgilendirdi. Özellikle ihracat konusuna ağırlık verdiklerini ve 2019 yılında çok başarılı sonuçlar elde ettiklerini ileten Abdullah Yaylı, 2020 yılında da ihracat faaliyetlerini yaptıkları çalışmalarla artacağını belirtti. Ana toplantı sırasında HekimBoard, HekimPanel, HekimPor ve ihracat bayilerinin katılımlarıyla gerçekleştirilen bayi
panelinde; bayilik sistemi, bayilik sisteminin Türkiye’deki geleceği ve Hekim Yapı’nın bayilik sistemi konusundaki duruşu hakkındaki görüşler belirtildi. Pazarlama ve Satış Koordinatörü Sn. Abdullah Yaylı’nın moderatörlüğünde geçen panel her yıl olduğu gibi büyük bir ilgiliyle karşılandı. Ardından çeşitli kategorilerde dereceye giren bayilere; Hekim Yapı Pazarlama ve Satış Koordinatörü Sn. Abdullah Yaylı, Yönetim Kurulu Üyesi ve Yapı Malzemelerinden Sorumlu Teknik Başkan Yrd. Sn. Özge Hekim, Yönetim Kurulu Üyesi İdari ve Mali İşler Başkan Yrd. Sn. Aydan Hekim Denizoğlu, Yönetim Kurulu Başkan Yrd. Hazır Yapı Grubu Üretim ve Yatırımlardan Sorumlu Teknik Başkan Yrd. Sn. Handan Hekim Seçkin, Yönetim Kurulu Başkanı Sn. Öner Hekim tarafından plaket ve hediyeleri takdim edildi. Bu yıl Öner Hekim Özel Ödülü ise, tüm ürünlerde gösterdiği üstün başarı sebebiyle Öz-
Sektörel
yangıncı Yapı Malz. İnş. Tesisat San. Ve Tic. A.Ş. ye verildi. Ana toplantı sonrasında Hekim Yapı bayileri muhteşem bir gala gecesinde, öncelikle sahne alan sanatçı Serap Saray ile geceye başlarken; Yönetim Kurulu
Üyeleri ve ciro birincisi bayilerle birlikte gerçekleşen pasta kesimi, tavla ve bowling turnuvası ödül töreni, gala gecesine özel çekilişle verilen hediyelerle güzel bir geceye devam ettiler. Gecenin ilerleyen saatlerinde sahne alan sevilen sanatçı
Sevcan Orhan’ın sahne performanslarıyla, hafızalardan silinmeyecek bir müzik şöleni yaşadılar. 2020 yılı ile ilgili karşılıklı güzel dileklerle ve hafızalarda güzel izler bırakarak bir bayi toplantısı daha sona erdi.
Yapı Malzeme Mart 2020
61
Sektörel
thyssenkrupp, İspanya’da yaptığı güneş şeklindeki asansör ile Elevator World 2020 ödülünü aldı thyssenkrupp Asansör’ün Gran Canaria’daki Riosol Hotel için tasarladığı güneş şeklindeki asansör projesi, sektörün uluslararası arenadaki en prestijli ödüllerinden Elevator World’de, tasarımının benzersizliği ve asansörlerin keskin eğimi sayesinde “Eğimli Asansörler” kategorisinde birinciliğe layık görüldü. Dünyanın en büyük asansör şirketleri arasında yer alan thyssenkrupp Asansör, inovatif teknolojilere ve sıra dışı tasarımlara odaklandığı çalışmalarıyla sektördeki öncülüğünü sürdürüyor. Şirket son olarak Kanarya Adalarına bağlı Gran Canaria’daki Riosol Hotel için yaptığı asansör projesi ile “Elevator World 2020” ödüllerinde Eğimli Asansörler” kategorisinde birincilik kazandı. Uluslararası arenada sektörün en prestijli yayınlarından biri olan Elevator World Dergisi tarafından her sene dünyanın dört bir yanındaki en iyi projelerin ödüllendirildiği etkinlikte thyssenkrupp Asansör’ün tasarladığı güneş şeklindeki asansör büyük ilgi gördü.
İsmail Polat: Asansör, Türkiye’deki turizm bölgelerinde de kullanılabilir
Ödüllü asansör projesinin özellikle turizm
62
Yapı Malzeme Mart 2020
Güneşin içinde yolculuk!
İsmail Polat / thyssenkrupp Asansör CEO’su
bölgelerindeki işletmelere ivme kazandıracağına dikkat çeken thyssenkrupp Asansör CEO’su İsmail Polat, “Sektörün en prestijli ödüllerinden birini almanın gururunu ve mutluluğunu yaşıyoruz. Güneş şeklindeki panoramik asansör, uygulandığı otelde özellikle turistlerden büyük ilgi görüyor. Bu nedenle başta Antalya olmak üzere turizme öncülük eden bölgelerimizde faaliyet gösteren işletmelerin, bu asansör ile misafirlerine eşsiz bir deneyim sunabileceklerini düşünüyoruz. Gran Canaria’da, otelin konumundan dolayı yamaç asansörü uygulaması gerçekleştirildi. Türkiye’de ise projenin konumuna göre dikey veya yamaç asansörü uygulamaları da yapılabilir” dedi.
İki adet panoramik asansörün tasarlandığı Riosol Hotel, dikkat çekici bir konuma sahip. Projenin mimarı ve tasarımcısı Ramón López-Neira, deniz seviyesinden yaklaşık 200 metre yükseklikteki oldukça büyük bir katılaşmış lav üzerine oturan bir dağda yer alan otelin konumunun tasarımda belirleyici faktör olduğuna dikkat çekiyor. Tasarımcı, dağ yamacına uyum sağlaması için asansörleri parlak güneş şeklinde ve eğimli olarak tasarladı. Her iki asansörün kabininde de paslanmaz çelik kafes ekranlar, kavisli sarı cam ve kabin içinden manzaraları filtreleyen kavisli aydınlatma sistemleri kullanılarak ışık ve renk kolajı oluşturuldu. 20’şer kişilik kapasiteye sahip asansörler, otel misafirlerine şehir, plaj ve liman manzarasının keyfini çıkarma imkânı sunmasının yanı sıra otelin farklı katlarına kolay ulaşma olanağı da sağladı.
thyssenkrupp’a prestijli ödüller
Yenilikçi ürünleriyle rekabetçi ve özel çözümler geliştiren thyssenkrupp, faaliyet gösterdiği sektörlerde verilen birbirinden prestijli ödüllere layık görülüyor. Şirket 2019 yılında İspanya’nın Santander şehrindeki erişilebilirlik projesi kapsamında yürüyen yaya yolu kategorisinde ödül kazandı. 2018’de ise Bilbao’da yürüyen merdiven ve Melilla’da yürüyen yaya yolu kategorisiyle iki ödülün daha sahibi oldu.
“Ürünlerimiz 50’yi aşkın ülkede, özellikle büyük mimari projeler tarafından tercih ediliyor” “Geliştirdiğimiz yüksek performanslı inovatif ürünlerle geleceğin mimari yapılarının inşa edilmesinde ve yaşam kalitesinin yükseltilmesinde önemli bir misyon üstleniyoruz. Proje ve Ar-Ge birimlerimiz, mimari ofislere ve inşaat yatırımcılarına cephe tasarımından uygulamaya tüm aşamalarda teknik destek veriyor, çok katlı ve nitelikli yapılar için özel cephe çözümleri sunuyor.” 2019 yılı sizin için nasıl bir yıl oldu? Kısa bir değerlendirme alabilir miyiz?
Ülke ekonomisine sağladığı katkıyı her geçen yıl arttıran alüminyum sektörü, son 10 yılda gerçekleşen yıllık ortalama yüzde 10 büyüme ile Türkiye’nin önde gelen sektörlerinden birini teşkil ediyor. Biz de sektörün öncü kuruluşlarından biri olarak, toplam satış ve ciromuzun yaklaşık yüzde 50’sini ihracattan elde ediyoruz.
Ürün gruplarınız hakkında bilgi verir misiniz? Bu ürün grupları içerisinde öne çıkan avantajlardan biraz bahseder misiniz?
Talin Saraylı Dikici / Saray Grup Yönetim Kurulu Üyesi
1980 yılından bu yana, geliştirdiği öncü ve yenilikçi iç ve dış cephe çözümleriyle geleceğin mimari yapılarının inşa edilmesinde büyük rol oynayan Saray Alüminyum, Türkiye’nin önemli ihracatçıları arasında yer almakta. 50’yi aşkın ülkeye ihracat gerçekleştiren firma, kapı, pencere, cephe ve küpeşte sistemleri, alüminyum kompozit panel, PVC kapı ve pencere sistemleri, panjur sistemleri ve makina, aydınlatma, asansör vb. sektörlerin ihtiyacı olan çeşitli şekil ve büyüklükte sanayi profilleri ve standart kesitli profiller üretiyor. Saray Alüminyum Yönetim Kurulu Üyesi Talin Saraylı Dikici 2019 yılı hakkında kısa bir değerlendirmede bulunurken üretim, ihracat ve yeni ürün çalışmaları hakkındaki sorularımızı da cevaplandırdı.
64
Yapı Malzeme Mart 2020
Saray Alüminyum olarak 40 yıldır, inşaat sektörüne yönelik alüminyum kapı, pencere, cephe ve küpeşte sistemleri, alüminyum kompozit panel, PVC kapı ve pencere sistemleri, panjur ve kepenk sistemleri üretiyoruz. İstanbul Güneşli ve Tekirdağ Çerkezköy’de bulunan, yaklaşık 100 bin metrekare kapalı alana sahip yüksek kaliteli üretim tesislerinde yılda 3,5 milyon metrekare alüminyum kompozit panel, 30 bin ton alüminyum profil ve 20 bin ton PVC profil üreten firmamız, yaklaşık 450’ye kişiye istihdam sağlıyor. Geliştirdiğimiz yüksek performanslı inovatif ürünlerle geleceğin mimari yapılarının inşa edilmesinde ve yaşam kalitesinin yükseltilmesinde önemli bir misyon üstleniyoruz. Proje ve Ar-Ge birimlerimiz, mimari ofislere ve inşaat yatırımcılarına cephe tasarımından uygulamaya tüm aşamalarda teknik destek veriyor, çok katlı ve nitelikli yapılar için özel cephe çözümleri sunuyor. Alüminyum kompozit panel imalatında sadece PVDF boya kullanarak, binalarda dış cephe dayanımını ve kalitesini maksimum seviyeye ulaştırıyoruz. Son olarak yeni nesil Selective PVC Pencere sistemini kullanıcıların beğenisine sunduk. Tüm iklim koşullarında üstün performans sağlayan Selective serisini, sofistike profil tasarımı ile dünyanın dört
bir yanında binalara estetik ve değer katmak üzere geliştirdik. Adının işaret ettiği gibi seçkin bir ürün serisi olan Saray Selective, uzun Ar-Ge çalışmaları sonucu piyasaya sunuldu. 3 contalı yapısı, 76 mm kasa derinliği, damlalıklı kanadı ve 6 odacıklı profilleri sayesinde hava geçirimi, su sızdırmazlığı, rüzgâr direnci ve ısı yalıtım katsayısı ile alanının en üstün performans değerlerine sahip Saray Selective, nitelikli yapılara değer katmak üzere tasarlandı. Optimum ısı ve ses yalıtımı sağlayan özgün tasarımının yanı sıra, özel güvenlik aksesuarlarına uyumlu yapısı, dayanıklılığı, kolay temizlenmesi, sızdırmazlığı ile de dikkat çeken ürün, diğer Saray PVC ürünlerinde olduğu gibi, doğru oranlardaki hammadde formülasyonu ile fark yaratan özelliklerini uzun yıllar koruyor. AB standardında üretilen aksesuar kanalları sayesinde dünyada satılan her türlü aksesuar ve açılım mekanizması ile uyumlu olan Saray Selective PVC Pencere sistemleri, 76
Dosya
mm’lik optimize profil derinliği ile gerek yeni binalarda gerekse renovasyonlarda rahatça kullanılabiliyor. Çok seçenekli folyo kaplama alternatifleri ile görüntü çeşitliliği sağlayan seri, kurşunsuz formülden üretilmiş yüksek kalite profillerden oluşan pencereleri ile kullanıcıların sağlığını da ön planda tutuyor. Geçtiğimiz yıl ayrıca 3,5 milyon TL yatırımla devreye aldığımız ve yıllık üretim kapasitesi 16 milyon metre olan hatta, SARAYROLL Panjur ve Kepenk sistemlerini üretmeye başladık. Yüksek kalite standartlarında ve ileri düzey teknoloji kullanarak geliştirdiğimiz bu sistemler, yapı sektörünün vazgeçilmez estetik unsurlarından biri oldu.
İhracat hacminizi artırmak için ne tür çalışmalar yapıyorsunuz? En yoğun çalıştığınız pazarlar hangileri?
Ürünlerimiz 50’yi aşkın ülkede, özellikle büyük mimari projeler tarafından tercih ediliyor. Bunlar arasında gökdelenler, AVM’ler, endüstriyel yapılar, hastaneler, oteller, kamu binaları, tüneller, havaalan-
ları, stadyumlar, tren ve metro istasyonları bulunuyor. Gürcistan’ın Batum kentinde Porta Batumi Tower, Bosna Hersek’in Ilidža kentinde Hotel Hills ve İspanya’nın Valencia kentinde La Rambleta tiyatro binası, Saray Alüminyum ile giydirilen yapılar arasında yer alıyor. 2018 yılında ihracata yönelik önemli bir hamle olarak bayi ağımızı genişletmiştik. 2019’da bu alana yönelik çalışmalarımıza hız kazandırdık. Hedef pazar olarak belirlediğimiz ABD’deki ihracat olanaklarını değerlendirmeyi sürdüreceğiz.
Bu yıl içerisinde yeni projeleriniz olacak mı?
Dünya alüminyum sektörü son 15 yılda yüzde 4,4 büyüme kaydederek, 90 milyon tonluk tüketim seviyesine ulaştı. Sektörel araştırmalar, ‘geleceğin metali’ olarak nitelendirilen ve karbon salımını ciddi oranda düşüren alüminyumun kullanım miktarının 2025 yılına kadar 800 bin tona çıkacağı öngörüyor. Yıllık kişi başı 12,5 kg alüminyum tüketimi ile dünya ortalamasının üstünde yer alan Türkiye de bu alandaki istikrarlı büyümesini sürdürüyor. Çatı-cephe kaplama, kapı-pencere, merdiven, iskele ve sera yapımında kullanılan alüminyum malzeme, inşaat sektöründe yüksek kullanım oranına sahip bulunuyor. 2019 itibarıyla yeniden canlanmaya başlayan inşaat sektörüne paralel olarak alüminyuma olan talebin artacağını söyleyebiliriz. Mimari cephe uygulamalarında kullanılan alüminyum ürünlerin neredeyse tamamı ileri teknoloji ile üretilen, katma değeri yüksek tasarımlardan oluşuyor. Saray Alüminyum olarak sektörün gelişimi için katma değeri artıran çalışmaların önemini biliyor, yıllık bütçemizin yaklaşık yüzde 5’ini Ar-Ge’ye ayırarak, yeni teknolojilerin ve yenilikçi ürünlerin sektörle buluşturulması konusunda aktif rol oynuyoruz. Bu yıl da Ar-Ge ve
inovasyon alanındaki yatırımlara ağırlık vereceğiz. Şirketimizin Ar-Ge çalışmalarını oluşturan konuların başında, inovatif ürünler geliştirerek daha önce karşılanamayan ihtiyaçlara cevap vermek, yeni ve performansı artırılmış ürünlerle müşteri memnuniyetini artırmak bulunuyor. Bunların yanı sıra yeni pazarlama yöntemleri geliştirmek ve geliştirilen ürünün ticarileştirilerek pazara yayılmasını sağlamak da temel hedeflerimiz arasında yer alıyor.
Yapı Malzeme Mart 2020
65
Deprem anında yüksek güvenlik sağlayan asansörler Dünyanın tek spiral yürüyen merdiven üreticisi olan ve ileri teknoloji asansörleriyle sektöre yön veren teknoloji devi Mitsubishi Electric, 1-7 Mart Deprem Haftası kapsamında asansör ve yürüyen merdiven sistemlerinin güvenliğine dikkat çekti Yürüyen Merdiven Sistemleri’nin Türkiye’deki tek yetkili satıcısı olan AG MELCO’nun Genel Müdür Yardımcısı Hüseyin Avni Bezmez; “Asansörlerimizin sahip olduğu yedek kontrol yazılımı ile deprem ve elektrik kesintisi gibi durumlarda asansörün kat arasında kalmasının önüne geçilirken, kontrol panelinde arıza olması durumunda Hüseyin Avni Bezmez / AG MELCO’nun Genel Müdür Yardımcısı ikinci bir back-up sistemi ile yolcuların Asansör ve yürüyen merdiven sistemasansörden tahliyelerinde sektöre öncülük eden teknolojisini sağlıyoruz. Dünyada olduğu gibi Türleriyle dikkat çeken Mitsubishi Electric, kiye’de de büyük ilgiyle karşılanan asan1-7 Mart Deprem Haftası kapsamında sörlerimizde tam otomatik akülü kurtarma bu sistemlerin güvenliğinin önemine vursistemi ile deprem sensörü ve kontrolü gu yaptı. Mitsubishi Electric, asansörlebulunuyor. Bunlara ek olarak back-up sisrin sağladığı kolaylıkların yanı sıra riskli temini de asansörlerimizde standart bir durumlarda oluşturabileceği tehlikelerin özellik olarak sunuyoruz” dedi. Bezmez, farkında olunması için kullanıcıların ve deprem ve elektrik kesintisi gibi riskli duasansör sektöründe çalışanların daha rumlarda asansörlerin ve yürüyen merdibilinçli olması gerektiği bilinciyle hareket venlerin hemen boşaltılmasını ve bir süre ediyor. Mitsubishi Electric Asansör ve kullanılmamasını önerdiklerini belirtti.
66
Yapı Malzeme Mart 2020
İleri teknolojisi, kaliteli üretim anlayışı, montaj aşamasındaki uzmanlığı ve yüksek memnuniyet sağlayan satış sonrası hizmetleri sayesinde asansörlerde arıza oranlarını en az seviyeye indiren Mitsubishi Electric, 20-25 sene boyunca modernizasyon çalışmasına ihtiyaç duymayan asansörleri ile önemli bir maliyet avantajına da sahip. Üst düzeyde güvenlik donanımı ve yazılımının yanı sıra yedek kontrol yazılımıyla da fark yaratan Mitsubishi Electric, seyahat konforu, kalite ve sessizlik konularında da asansör sektörüne öncülük ediyor.
Yapay zeka teknolojisi ile yüksek verimlilik
Mitsubishi Electric, operasyonda verimlilik sağlayan ve kullanıcı memnuniyetini arttıran AI Neural Network’u geliştirerek asansörlerinde özel tasarlanmış yapay zeka denetleme sistemi kullanıyor. Bu sistemde mevcut trafik akışı sistem bilgisayarında hafızaya alınıp bekleme süreleri minimuma indirilerek servis hizmeti sorunsuz ve minimum enerji sarfiyatı ile gerçekleşiyor. İleri teknolojisi sayesinde daha küçük ve yüksek enerji tasarruflu asansörler geliştiren marka, ultra hızlarda dahi gürültü ve titreşimi ortadan kaldırarak güvenli ve sarsıntısız seyir konforu sağlıyor.
Dosya
Burak Alüminyum yeni üretim planlarıyla 2020’de atağa kalkacak Teknolojik donanımı ve yeniliklere açık uzman kadrosuyla müşterilerine daima en iyisini sunmak için çalışan Burak Alüminyum, ürünlerini 5 kıtada 46 ülkeye ulaştırmakta. 1984 yılından günümüze aynı vizyonla hareket eden firma, kendini sürekli yenileyerek faaliyetlerini sürdürmeye devam etmekte. Burak Alüminyum hakkında merak ettiklerimizi yetkililerden dinledik... bantında kullanılmak üzere hazır alüminyum parça tedariği yapmaktayız. Sektör öncüleri bu firmalarla aracısız direk olarak hizmet verebilmekten de ayrıca gurur duyuyoruz.
İhracat hacminizi artırmak için ne tür çalışmalar yapıyorsunuz? En yoğun çalıştığınız pazarlar hangileri?
2019 yılı sizin için nasıl bir yıl oldu? Kısa bir değerlendirme alabilir miyiz? İnşaat sektörünün yavaşlamasına bağlı olarak devam eden projelerin dışında yeni projeler başlamamıştır, dolayısıyla alüminyum sektörünün bundan olumsuz yönde etkilendiğini söyleyebilirim. Buna rağmen firmamız ülke çapında bilinen projelerde tercih edilmiştir. Bunun yanında, ihracat yapmamız ve başta otomotiv sektörü olmak üzere endüstriyel alandaki satışlarımızın firmamıza etkileri olumlu yönde olmuştur. Genel olarak görüşüm ise, 2019 yılı Burak Alüminyum için hedef belirleme, toparlanma ve verimli üretim çalışmalarının planlanıp hayata geçirildiği bir yıl olmuştur.
Ürün gruplarınız hakkında bilgi verir misiniz?
geçen gün artmaktadır. Sekrümüz özellikle endüstriyel alanda bu anlamda hızlı gelişme göstermektedir.
Bu ürün grupları içerisinde öne çıkan avantajlardan biraz bahseder misiniz?
Mimari sistemlerimizin kullanım alanları havalimanı, ofis, hastane, konut gibi kısaca binalardır. Projelerde mevcut mimari sistemlerimiz ile hizmet vermenin yanı sıra o projeye özel sistem dizayn ederek butik çalışma da yapmaktayız. Bu sayede projede beklenen optimum tasarım, dayanıklılık ve fiyat verimliliğini yakalama şansı elde edilmiş olmaktadır. Endüstriyel alanda ise Daimler-Mercedes, MAN başta olmak üzere birçok otomotiv sektörü partnerimize hem çeşitli mekanik işlem görmüş profil hem de direk üretim
Firmamız 50’ye yakın ülkeye ihracat yapmakta olup ağırlıklı olarak AB ve Kuzey Amerika ile çalışmaktadır. Bunun yanında Körfez ülkeleri, Ortadoğu, Türki cumhuriyetler, Balkan ülkelerine de ihracatımız bulunmaktadır. Yurtiçinden ziyade yurtdışında hemen hemen tüm fuarlara katılım sağlamaktayız. Ayrıca yurtdışında irtibat kurduğumuz firmalara ziyaretler yaparak satışa dönüştürme çalışmaları yapıyoruz.
Bu yıl içerisinde yeni projeleriniz olacak mı?
Bu yıl 2019 yılında belirlediğimiz hedeflere ulaşmak için kalite, termin ve fiyat anlamında avantaj sağlayacak birkısım üretim yatırımları yapmayı planlamış bulunuyoruz. Ayrıca firmamız, müşterilerimize termin sıkıntısı yaşatmamak adına geçmiş yıllardaki gibi sektörel olarak (mimari-endüstriyel) sezonsal üretim dağılımını dengelemeyi sürdürecektir.
Son olarak eklemek istedikleriniz?
Ülkemiz ve firmalar olarak ihracat çalışmalarına ağırlık vermeliyiz, çünkü ihracat ülkemizi, firmalarımızı hem istihdam hem de ekonomik olarak kalkındıracaktır.
Firmamız iki ana ürün grubunda hizmet vermektedir. Kapı, pencere, cephe giydirme gibi mimari sistemler ile otomotiv, ısıtma-soğutma, solar panel gibi endüstriyel sektörlerde kullanımı olan profillerdir. Hayatımızdaki ihtiyaç ve yeniliklerle beraber alüminyumun kullanım miktarı ve sahası her
Yapı Malzeme Mart 2020
67
Türktraktör ihracatta rekora koştu TürkTraktör, 2019 yılında gerçekleştirdiği çalışmalarla Türkiye pazarındaki kesintisiz liderliğini 13. yılına taşıdı. Dünyada 130’dan fazla ülkeye traktör satışı yapan TürkTraktör, 2019’da son 5 yılın en yüksek ihracat rakamlarını yakaladı. Sahip olduğumuz %45’lik pazar payıyla Türkiye’deki neredeyse her 2 traktörden biri bizim fabrikalarımızın bantlarından iniyor.”
Dünya pazarlarında da TürkTraktör imzasını taşıyan traktörler kullanılıyor
Uluslararası pazarlara sundukları traktörlerin adedinin 2019’da %5’lik bir artış gösterdiğini ifade eden Özüner, “Yıl boyunca yurt dışına gerçekleştirdiğimiz satışlarımızla, üretimimizin %67’sini dünya pazarına sunduk. İhracatta yakaladığımız bu artışla son 5 yılın en yüksek ihracat satış rakamına ulaştık. Dünyada daha fazla sayıda çiftçinin Türkiye’de üretilen traktörleri kullanması bizler için ayrı bir gurur kaynağı oluyor.”
“Ar-Ge’sinden tasarım ve üretimine kadar, yerli üretimi her alanda güçlendirmeyi sürdürüyoruz”
Aykut Özüner / TürkTraktör Genel Müdürü
Geçtiğimiz yıl kuruluşunun 65. yılını kutlayan TürkTraktör, 2019 yılına ait finansal sonuçlarını açıkladı. Sektörün lider üreticisi TürkTraktör, ürün geliştirmeden, üretim ve yurt dışı satışlara kadar birçok farklı alanda başarılı bir performans gösterdi. Traktör devi yıl boyunca Ankara ve Erenler’de bulunan fabrikalarındaki üretim bantlarından toplam 22 bin 745 adet traktör indirdi. TürkTraktör bu sonuçlara göre, 2019’da Türkiye’nin toplam traktör üretiminin %77’sini tek başına gerçekleştirdi. Şirket, yurt içinde toplam 10 bin 903 adet traktör satışıyla, Türkiye traktör pazarındaki kesintisiz liderliğini 13. yılına taşıdı. TürkTraktör, yurt dışı satışlarını %5 oranında artırarak 15 bin 207 adede yükseltti. Türkiye’nin toplam traktör ihracatının %90’ını tek başına gerçekleştirdi ve son 5 yılın en yüksek ihracat rakamına ulaştı. 2019 senesini 3 milyar 806 milyon TL toplam ciro ile kapatırken, şirketin yurt dışı
68
Yapı Malzeme Mart 2020
cirosu ise %14 artarak 2 milyar 158 milyon TL oldu. Yurt dışı cirosunda elde edilen bu sonuçla yeni bir rekora imza atıldı. TürkTraktör’ün 2019’daki brüt kârı 549 milyon TL, brüt kâr marjı %14,4 olarak gerçekleşirken, faaliyet kârı 248 milyon TL ve FAVÖK tutarı 374 milyon TL oldu. Şirketin faaliyet kâr marjı ve FAVÖK marjı ise sırası ile %6,5 ve %9,8 olarak gerçekleşti. Şirketin net kârı ise 112 milyon TL olarak kaydedildi.
TürkTraktör Genel Müdürü Aykut Özüner: “Pazardaki yaklaşık her 2 traktörden biri TürkTraktör fabrikalarından çıkıyor’
2019 yılına ait finansal sonuçlarını değerlendiren TürkTraktör Genel Müdürü Aykut Özüner şu açıklamalarda bulundu: “Zorlu pazar koşullarına rağmen, 2019 yılında da pazardaki kesintisiz liderliğimizi 13.yılına taşıdık. Son 32 yılda tam 21 kez pazarın lideri olmayı başardık, amacımız bu başarılı çizgimizi 2020 yılına taşımak.
2019 yılında akıllı tarım uygulamalarına öncelik verdiklerini ifade eden Aykut Özüner; “Geçtiğimiz yıl özellikle çiftçilerimizi akıllı tarıma taşıyacak farklı ürün ve hizmetleri hem de yerli üretim olarak pazara sunduk. Bu bağlamda ise Türkiye’nin bir ilki olan yerli üretim yarı otomatik şanzımana ve yine yerli üretim olan uydu destekli otomatik dümenleme sistemine sahip traktörlerimizin lansmanını gerçekleştirdik. Bu teknolojiler ile çiftçinin verimliliği artırmasına ve girdi maliyetlerini düşürmesine destek oluyoruz. Yerli üretimle de çiftçilerimize teknolojik ürünleri daha uygun fiyatlı sunuyor ve bu ürünlerin kullanımının yaygınlaşmasını hedefliyoruz.”
İş makinelerinde de yerli üretim başladı
Aykut Özüner, açıklamalarının sonunda, 2013 yılından bu yana faaliyet gösterdikleri iş makineleri sektörüne de değindi. 2019’da iş makineleri alanında da yerli üretim yapmak üzere Ankara’daki fabrikalarına ek bir yatırım yaptıklarını ifade eden Özüner, “Sahip olduğumuz yerli üretim vizyonumuzun bir parçası olarak, artık müşterilerimize New Holland ve Case marka yerli kazıcı yükleyicilerimizi sunacağız. Bu kararımız ile uzun yıllardır traktör üretimindeki gücümüz ve başarılı performansımızı bu alana da taşıdık.” diyerek sözlerini tamamladı.
Dosya
Doğru PVC pencere ve kapı, cüzdanınızın da dostu Binalardaki ısı kaybının en büyük nedenlerinden biri de dış cephedeki pencere ve kapılar. PVC pencere ve kapı seçiminde yapılan yanlışlar da ısı kaybının katlanarak artmasına yol açıyor. Doğru ürünler ise yüksek yalıtım özellikleri sayesinde kışı rahat geçirmenizi sağlıyor.
Kış mevsimini pencere önünde kar yağışını ve yağmuru izleyerek geçirme fikri güzel olsa da yanlış PVC pencere ve kapı seçimi nedeniyle bir türlü ısınamayan konutlarda bu keyif yarım kalıyor. Binalardaki ısı kaybının en büyük sebeplerinden biri de dış cephedeki pencere ve kapılar olduğu için kaliteli PVC kullanılmayınca ne ısınmak mümkün oluyor ne de ısınma giderlerini kontrol edebilmek... Bu mevsimde, keyifli bir şekilde ısınmak ve de ısı kayıplarının önüne geçerek faturalarınızı düşürmek için PVC pencere ve kapı seçimine çok önem vermek gerektiğini belirten Egepen Deceuninck Pazarlama ve Satış Grup Müdürü Tamer Özen, dikkat edilecek püf noktaları “pencerenin profil genişliği, ısı ve ses yalıtımı, hava geçirgenliği, doğru montaj ve cam kalitesi” olarak sıraladı.
“Ürünlerimiz ısı ve enerji kaybını engeller”
“Türkiye’nin Penceresi” sloganıyla dünya standartlarının da üstünde PVC üretimi gerçekleştirdiklerini vurgulayan Tamer Özen, “Kış aylarını rahat ve sağlıklı bir şekilde geçirebilmemiz PVC pencere ve
kapı seçimimizle çok yakından ilgili. Üstün teknolojik özelikler taşıyan Egepen Deceuninck ürünleri, ısı kaybını engeller. Ne kadar yaksanız da ısınamadığınız günler ve çok yüksek gelen faturalarınız geride kalır. Sevdiklerinizle kış mevsiminin tadını çıkarırsınız” dedi.
“Isınma giderleriniz kontrol altında”
lıtım özelliği sayesinde evinizin ısısını korumasını sağlar. Böylece ısınma ve yakıt giderinizi kontrol etmeniz de kolaylaşır” diye konuştu. Özen, PVC doğramaların ahşap pencerelere oranla yüzde 45 ve alüminyum pencerelere göre de yüzde 60 oranda ısı tasarrufu sağladığını da sözlerine ekledi.
Şiddetli kar yağışına, yağmura ve soğuğa üst düzeyde dayanıklılık gösteren PVC ürünleri ile Egepen Deceuninck’in ısınma giderlerinin azalmasına da katkı sağladığını dile getiren Tamer Özen, “İster merkezi sistemle ısının, ister kat kaloriferi ya da elektrik enerjisiyle. Bizim ürünlerimiz sahip oldukları yüksek ya-
Yapı Malzeme Mart 2020
69
Sektörel
Prestijli projelerinin tercihi yine Bonus Taş Yünü Bonus Yalıtım, üretim prosesindeki yüksek kaliteli üretim anlayışı sayesinde prestijli projelerin tercihi olmaya devam ediyor. NG Hotels’in Sapanca’daki otel tesisine ek olarak inşaatı süren yeni yatırımı NG Sapanca Enjoy projesinde dış cephe yalıtımını Bonus Taş Yünü’ne emanet ediyor.
Isı, ses ve yangın yalıtımını aynı anda sunan, üstün teknolojiyle üretilen, doğal yalıtım malzemesi Bonus Taş Yünü, sektördeki diğer ürünlerden ayrılan kalite özellikleri ile tercih sebebi olmaya devam ediyor. Güral Ailesi’nin sahibi olduğu NG Hotels’in Sapanca’daki yeni projesi NG Sapanca Enjoy projesinin dış cephe yalıtımını Bonus Taş Yünü sağlayacak. İnşası devam eden NG Sapanca Enjoy’un toplamda 50.000 m2’yi aşan metrajdaki dış cephesi Bonus Taş Yünü Gold Plus 70 ürünü ile yalıtılıyor. Sessiz, sakin, bol oksijenle dolu yemyeşil ormanın içinde, NG Sapanca’nın yanı başında konumlanan NG Sapanca Enjoy, Sapanca’ya yepyeni bir soluk getirecek. Orman içinde dört mevsimin güzelliklerini yansıtacak olan beş yıldızlı NG Sapanca Enjoy’da 40 metre kareden 235 metre kareye kadar farklılık gösteren büyüklükte ve son trendleri yansıtan 270 adet lüks, estetik ve ferah oda olacak. Tüm bu özellikleriyle konforu en üst düzeyde tutan otelin yalıtımı da, çok sayıda prestijli projenin tercihi olan Bonus Taş Yünü tarafından sağlanacak. NG Sapanca Enjoy’un 2020’nin ilk çeyreğinde açılması planlanıyor.
Dış Cephelere Altın Dokunuş, Bonus Taş Yünü Gold
40, 50, 70 ve 90 kg/m³ yoğunluğunda; siyah cam tüllü, beyaz cam tüllü, sarı cam tüllü, alüminyum folyolu ya da kap-
70
Yapı Malzeme Mart 2020
lamasız olarak üretilen Bonus Taş Yünü Gold ve Gold Plus havalandırma boşluklu ve havalandırmasız giydirme dış cephe duvarları için kullanılıyor. Su iticilik özelliği bulunan Gold ve Gold Plus serisi A1 yanmazlık sınıfında olup, olası bir yangın durumunda alevlerin ilerlemesini engelleyerek yangının zararlarını minimuma indirmede başrol oynuyor. Bununla beraber yüksek ses emicilik özelliği ile dış ortamdan gelebilecek tüm gürültüyü yok ederek yaşam konforunu artırmaya yardımcı oluyor.
Isı, Ses ve Yangın Yalıtımında ‘İyisi’ : Bonus Taş Yünü
Sahip olduğu düşük ısıl iletkenlik değeri ile mükemmel ısı yalıtımı sunarken, gürültüyü ve titreşimi de emerek huzurlu ve sağlıklı bir yaşam alanı sunan Bonus Taş Yünü, 1000°C üzerindeki sıcaklıklara dayanıklılığı sayesinde TS EN 13501-1’e göre A1 sınıfı hiç yanmaz malzeme olarak yapılarda tam yangın güvenliği sağlıyor. Üretim teknolojisini sahip olduğu ARGE ve ÜR-GE altyapısıyla her geçen gün geliştiren Bonus Taş Yünü, çok sayıda projenin yalıtım malzemesi tercihi olmaya devam ediyor. 2012 yılından bugüne milyonlarca metrekare kullanımı ile ülkemizin ısı, ses ve yangın yalıtımı alanındaki lider markalarından olan Bonus Taş Yünü, yarım asırlık sanayicilik tecrübesi ve yalıtım sektöründe 19 yıla yaklaşan üretici kim-
İzoder’de yeni dönem başlıyor Isı, Su, Ses ve Yangın Yalıtımcıları Derneği İZODER’in 2020 Yılı Olağan Seçimli Genel Kurulu Toplantısı'nda gerçekleştirilen 14. Dönem Yönetim Kurulu seçimlerinde, sektörde Lider Markaların Üreticisi mottosu ile faaliyetlerini sürdüren Eryap Grup CEO'su Emrullah ERUSLU, Yönetim Kurulu Başkan Vekili olarak seçildi. liğine sahip Eryap Grup’un Sakarya/Hendek’teki %100 Türk sermayeli ve yüksek teknolojiye sahip tesislerinde üretiliyor. Yurt içindeki kullanımının yanı sıra çeşitli ülkelere ihraç edilen Bonus Taş Yünü, AB normlarına uygunluk anlamına gelen CE standartlarına sahip olarak yalıtımın “iyisini” sunuyor.
“5 kıtada, 23 ülkeye ihracat gerçekleştirmekteyiz” “2020 yılında da sürekli gelişim adına yatırımlarımıza devam ediyoruz. Aluform-Bruti ortaklığı olarak Makedonya fabrikamızın da devreye girmesi ile birlikte üretim ve satışlarımıza katkı sağlamayı hedefliyoruz.” zamana kadar geçen 19 yılda 1200 kişiye ulaşan bayi ve taşeron ağımız ile üretim ve montaj hizmetlerimiz kaliteli, hızlı ve ekonomik bir şekilde yapılmaktadır. Aluform olarak bu aileyi daha da büyütmek adına yurt içi ve yurt dışı pazarlarımızda, ilgili firmalar ile görüşmelerimiz sürekli olarak devam etmektedir.
Bu yıl içerisinde yeni projeleriniz olacak mı?
Sevgi Bulduk / Aluform Proje Mühendisi
Aluform, PEKİNTAŞ grubunun bir üyesi olarak 1996 yılında Alman Sanayi devi VIAG Group ile, Türk ve Alman ortaklığı şeklinde kuruldu. 1999 yılında %100 Türk sermayeli olacak şekilde bir satınalma gerçekleşti. Firma 2020 yılı itibari ile yeni ürün ve yatırımlarla 40.000 m2 kapalı ve 150.000 m2 açık alana sahip tam entegre bir sanayi tesisi olarak hizmet vermeye devam ediyor. Aluform Proje Mühendisi Sevgi Bulduk ile ürün grupları, ihracat çalışmaları, bayi çalışmaları ve önümüzdeki döneme dair projelerini ele aldığımız bir röportaj çalışması gerçekleştirdik.
Markanızın geçmişten bugüne hikayesini sizden dinleyebilir miyiz?
Pekintaş Şirketler Grubu bünyesinde sekiz farklı firma bulunmaktadır. Bu firmalardan; Pekintaş A.Ş, endüstriyel sanayi yapılarına anahtar teslimi hizmet veren müteahhitlik firmamızdır. Pekintaş Dış Ticaret, ülkemizde bulunan serbest bölgelerde faaliyet göstermektedir. Pekin İnşaat Limited Şirketi, Devlet Su İşleri (DSİ) ve Karayolları (TCK) projelerinde, otoyol, köprü, baraj ve sulama gibi konularda taahhüt hizmeti vermektedir. Pekinsan, lojistik olarak inşaat firmalarımıza destek vererek ekip ve ekipman sağlamaktadır. Pekintaş Çelik Hasır A.Ş, her türlü bi-
72
Yapı Malzeme Mart 2020
nanın betonarme döşeme ve duvarlarında, endüstriyel yapıların çeşitli konstrüksiyonlarında, münferit ve radye temellerde, taban betonlarında, prefabrike elemanların üretiminde v.b demir kullanılan her alanda kullanılan çelik hasır üretimi yapmaktadır. 2013 senesinde kurulan Schmid-Pekintaş Enerji Sistemleri A.Ş ise yüksek teknoloji kullanılan yeni fabrikamızda fotovoltaik paneller üretmekte ve gerekli ekipman tedariğini yapmakta, güneş enerjisiyle elektrik üretecek olan tüm sistemlere yönelik proje ve kurulum hizmetlerine katkı vermektedir. 2017 senesinde kurulan Apcon Yapı Sistemleri A.Ş, prefabrike panel bina, konteynır, çelik bina, modüler ve taşınabilir yapılar, hafif çelik binalar başta olmak üzere, çelik prefabrikasyon endüstrisinde geniş bir ürün yelpazesindeki kalıcı, yarı kalıcı ve geçici bina imalatlarını yapmaktadır. Aluform; taş yünü izolasyonlu, PIR (Polyisocyanurate) izolasyonlu ve poliüretan izolasyonlu, çatı, cephe ve endüstriyel soğuk depo panelleri üretip, bu ürünleri yurt içinde ve yurt dışında yüzden fazla noktaya ulaştıran, bayileri ve çözüm ortakları vasıtası ile bu ürünlerin montajını yapan sanayii firmamızdır.
Bayilik çalışmalarınız hakkında bilgi verir misiniz?
Ülkemizde bayilik sistemi, hakim bir dağıtım kanalı modelidir. 1996 yılından bu
Sandviç panellerin üretimindeki en önemli konulardan biri dolgu malzemesinin kalitesi ve üretimin tamamlanmasından sonra gösterdiği yalıtım ve özellikle yangın performansıdır. Bu konuda da yine tek tedarikçimiz olan Dow Chemical firması ile Ar-ge çalışmalarını birlikte yürüttüğümüz ve geliştirdiğimiz V PLUS Perform destekli “Aluform Platinum” ürünümüzün lansmanı bu çeyrekte yapılacaktır. Bu yeni nesil sandviç panellerimiz, halojen içermeyen alev geciktirici teknoloji sayesinde TS EN 13501-1 standardı kapsamında “Bs1d0” yanmazlık sınıfında en üst düzeyde yangına dayanım performansı sağlamaktadır. İzolasyon malzemesindeki en önemli nokta ise ürünün TS EN 14509 standardında da belirtildiği gibi taviz verilmeksizin 40 kg/m3 yoğunluğunda üretim yapılmasıdır. Bu durum ürünün yalıtım değerini, yatay ve düşey taşımalarda kırılmalara karşı direncini ve performansını arttıran en önemli etmenlerin başında gelmektedir.
Yaşanan kazalarla birlikte çatı ve cephe malzemelerinin yangına olan dayanıklılığı önem kazandı. Markanızın yangına karşı dayanıklılığı nedir?
Türkiye’de son dönemde yatırımcılar ve tasarımcılar, endüstriyel imalatlarda fabrika binaları ve lojistik merkezleri gibi alanlarda çatı ve cephelerin üç özelliğe sahip olmasını arzu ediyor. Bunlar, binaların yaz ve kış aylarında en üst seviyede izolasyonun sağlanmasına, deprem ve yangına dayanıklı ürünler ile dizayn edilmesine yönelik istekler. Ayrıca yapıların göze hoş görünmesini ve kendine has vasıfları olmasını arzu ediyorlar. Tabii ki inşaatın hızlı ve ekonomik olması gerektiği üzerinde de
Dosya duruluyor. Bizim ürettiğimiz ürünler bu taleplerin tamamını karşılayabiliyor. Müşterilerimize, A sınıfı yangın normlarını dahi sağlayabilen taş yünü izolasyonlu sandviç panellerimizi sunabildiğimiz gibi, ısıyı en iyi şekilde izole eden, ( örneğin soğuk depo) ürün taleplerini de karşılayabiliyoruz. Avrupa’daki en modern hatlardan biri olan yeni üretim hattımızda, 40 mm’ den 200 mm’ ye kadar müşterinin istediği ölçüde her türlü kalınlıkta ve özellikte sandviç panel üretimi yapabiliyoruz. ISO 9001:2015, ISO 14001, ISO 27001, OHSAS 18001, TS EN 14509 ve CE gibi sayısız uluslararası sertifikalarımızla endüstriyel sanayi yapılarında, estetik, kalite, verimlilik, sürat ve ekonomi kavramlarının Aluform Pekintaş markası ile birlikte anılmasını hedeflemekteyiz.
Hangi ülkelere ihracat yapıyorsunuz? Yeni pazarlara girmeyi hedefliyor musunuz?
Ürettiğimiz tüm ürünlerin yaklaşık %35 ini, dünyanın 5 kıtasındaki, 23 farklı ülkeye ihraç etmekteyiz. Ülke olarak bir üst segmente ulaşabilmemiz için yapılan ihracat miktarlarının artması gerektiğinin farkında ve bu sorumluluğumuzun bilincindeyiz. Yurt içi ve yurt dışı distribütörlerimiz vasıtası ile ürünlerimizi yeni pazarlara sunarak bu hedeflerimize ulaşmayı planlamaktayız. Kuzey Afrika, Ortadoğu ve Türki Cumhuriyeti ülkeleri başlıca ihracat pazarlarımızı oluşturmaktadır. Yeni pazar olarak da orta Afrika bölgesindeki, sahra altı ülkelere ihracat yapmaktayız. 2020 yılında da sürekli gelişim adına yatırımlarımıza devam ediyoruz. Aluform-Bruti ortaklığı olarak Makedonya fabrikamızın da devreye girmesi ile birlikte üretim ve satışlarımıza katkı sağlamayı hedefliyoruz.
2019 yılı sizin için nasıl bir yıl oldu? Kısa bir değerlendirme alabilir miyiz?
2019 yılında iç ve dış gelişmeler, hareketli ve tahmin edilmesi zor bir konjonktürü önümüze koydu. Buna rağmen bir önceki yıllarda olduğu gibi 2019 yılında da hedeflerimize ulaşmak için çok çalıştık ve başarılı olduk. İhracat oranlarımızı %32 seviyesine çıkardık. Ülke olarak 2019 yılında birçok sıkıntıyla karşılaştık. Komşu ülkelerimizdeki ekonomik ve siyasi istikrarsızlık ülke ihracatımızın tamamını etkilemese de hatırı sayılır oranda zarar vermiştir. Bu yeni sürecin 2020 senesinde de devam edeceğini ve altyapısı ve mali gücü yeterli olmayan piyasa oyuncularının sıkıntılar yaşayabileceğini öngörüyoruz. Ancak coğrafi konum itibari ile Türkiye pazarının lojistik önemi giderek artmaktadır.
Bu stratejik önemi dolayısıyla da ülkemizde yerli ve yabancı yatırımların artarak devam edeceğini düşünüyoruz. Geçtiğimiz yıl Türkiye İMSAD ‘ın düzenlediği ‘’Geleceğe Yatırım Ödülleri ‘’yarışmasında Çevre Alanı’nda ödül almanın vermiş olduğu gururunu ve mutluluğunu yaşadık. Sürekli gelişmeyi hedefleyen kurumsal bir şirket olarak, verimliliğimizden ve kalitemizden ödün vermeden 2020 yılında da yeni ürün gamlarımız ile müşterilerimiz için çalışmalarımıza ara vermeden devam edeceğiz.
Ürün gruplarınız hakkında bilgi verir misiniz?
Özellikle çatı ve cephe kaplama sektöründe Türkiye’de bir ilki gerçekleştirerek tek lokasyonda dört farklı specific üretim hattı ile (soğuk depo panel hattı, tek kat trapez ve sinüs hatları, PU ve PIR panel hattı ve taşyünü panel hattı) üretim yapan firma konumundayız. Bir endüstriyel yapıyı sandviç paneller ile kaplamak, ana hatları ile hızlı detay çözümleri, uygun maliyet ve yüksek yalıtım performansı şeklinde yapıya ciddi katkılar sağlamaktadır. Son yıllarda yurtdışında olduğu gibi ülkemizde de sandviç panel kullanımı giderek artmaktadır. Aluform Pekintaş bu artan talepler doğrultusunda hem detay çözümlerini hem de daha modern üretim tekniklerini yakından takip ederek kendisini sürekli yenilemektedir. Ayrıca üstün detay özellikleri sayesinde dikey ya da yatay monte edilebilen
ürünlerimizle mimarlarımıza alternatif çözümler sağlıyoruz. Dolayısıyla kıymetli tasarımcılarımız ürünlerimizle, her türlü rengi birbiriyle kombine edebilme, yatay uygulamalarla cepheye istediği hareketi kazandırabilme özgürlüğüne sahip. Tüm bunların yanı sıra hızlı üretim yapabilme ve yüksek hammadde stok barındırabilme gücümüz bulunuyor.
Son olarak eklemek istedikleriniz?
Türkiye’de çatı ve cephe sektörü çok güçlü ve büyük bir sektör haline geldi. Son yıllarda yapılan yasal değişiklikler ve enerji verimliliğine verilen önemin artmasıyla birlikte izolasyonlu çatı ve cephe kaplama malzemeleri önemli bir potansiyele ulaştı. Fakat sektörde çok fazla ürün ve farklı fiyat seviyesinin bulunması ayrı bir karışıklık ve algılama zorluğu yaratıyor. Bu konuda sektörün ortak bir noktada buluşması ve bir standart oluşması gerekmekte. Avrupa’da olduğu gibi üretim kriterleri herhangi bir yoruma açık olmadan okunduğunda ve kanun koyucu tarafından denetlendiğinde, problemlerin önemli bir kısmının ortadan kalkacağını düşünüyoruz. Kurucu üyesi olduğumuz Panelder’ in de bu standardizasyonda önemli vazifeler yerine getireceğini düşünüyoruz. Öncelikli hedefimiz; sürdürebilir şekilde ölçümüzü büyütmek. Yurt içinde ve yurt dışında yapmış olduğumuz örnek çalışmalarla bu binalarda Aluform sandwich panel kullanılmıştır dedirtmek ve herkesin yapmakta zorlandığı işlere çözüm üretmek.
Yapı Malzeme Mart 2020
73
Sektörel
Kastamonu Entegre ‘2020 Trend Kataloğu’nu sundu Ağaç bazlı panel sektörünün global markası Kastamonu Entegre, dekorasyon ve tasarım dünyasındaki eğilimleri, son yıllarda revaçta olan akım ve tarzları yansıtan ‘Trend Kataloğu’nu sektöre sundu. Geniş desen yelpazesi ve malzeme kombinasyonlarıyla mobilya, dekorasyon ve iç mekân düzenlemeleri için çok çeşitli uygulama olanakları sunan Kastamonu Entegre ürünleri ve bu ürünlerin kullanıldığı çarpıcı tasarım örnekleri Trend Kataloğu’nda bir araya geldi. Ağaç bazlı panel sektörünün yarım asırlık lideri Kastamonu Entegre, son yılların dekorasyon ve tasarım trendleri ile kendi zengin ürün yelpazesinin kullanıldığı çeşitli tasarım ve iç mekân düzenleme örneklerini bir araya getiren Trend Kataloğu’nu sektörün beğenisine sundu. Kastamonu Entegre Trend Kataloğu, özellikle terk edilmiş fabrikalar, depolar ve metruk binaların dekorasyonunda 1950’li yıllarda kendini ifade etmeye başlayan endüstriyel akımın, günümüz tasarım dünyasın-
74
Yapı Malzeme Mart 2020
daki modern yansımalarını odağına alıyor. Fabrika, hangar, depo, metruk bina gibi birçok eski mekânın reenkarnasyonu olarak tanımlanabilecek bu dekorasyon stilinin en temel karakteristiği ise atıl haldeki binaların, özellikle fabrikaların yeni bir ruh ve kimlikle dönüştürülmesi. 1950’li yıllarda ortaya çıkan bu “Dönüșüm Hareketi” 1960’lı yıllarda kendinden iyice söz ettirmeye başladı. Özellikle Andy Warhol’un 1962 yılında eski bir binayı dönüştürerek “Fabrika” adını verdiği stüdyosu; duvarları kaplayan alüminyum folyolar, aynalar ve gümüș rengi boyalarla bu akımın ilham kaynağı oldu. Bugün, ev ve ofislerin yanı sıra kahve dükkânlarının, barların, restoranların ve butik otellerin iç mekân tasarımında sıklıkla uygulanan endüstriyel stilde; beton yüzeyler, sıvasız veya tuğla duvarlar, perdesiz camlar ya da stor perdeler karşımıza çıkıyor. Metal aksesuarlar ve aydınlatma elemanları bu alanların dönüştürülmesinde etkili unsurlar olarak öne çıkıyor. Değersiz görülebilecek makineler, antika ahşap mobilyalar, hurdalar, metal çerçeveli objeler bu akımın ana enstrümanlarını oluşturuyor. Pürüzlü do-
kular, koyu renkler, metal sarkıt lambalar, ferforje sehpalar, masif ahşap raflar, duvar aplikleri, flamanlı rüstik ampuller, yüksek tavanlar ve eskitilmiş ahşap zeminler son zamanlarda dekorasyonda sıkça karşımıza çıkan endüstriyel akımın dikkat çekici ruhunu yansıtıyor.
Kaliteyi zengin detaylarla buluşturan dekorlar
Kastamonu Entegre’nin ellinci kuruluş yıldönümüne özel hazırlanan 50. Yıl Serisi’ne ait kaliteyi zengin detaylarla buluşturan dekor seçenekleri de Trend Kataloğu’nda bir araya geliyor. Doğal ahşap dokusunun zengin detaylarını yansıtan görünümleriyle Sorrento, San Marino, Pesaro, Andorra, Valencia, San Pietro, Richmond ve Vincenza bu özel serinin en çarpıcı dekorları arasında yer alıyor. Ahşap görünümlü zarif örnekleriyle farklı zevklere yanıt veren ürünler, çağdaş mekânlar yaratmak üzere mutfaklar, ofis mobilyaları, raf ve duvar kaplamalarında tercih ediliyor. Kastamonu Entegre ürünleri günümüzün en dikkat çekici akımlarından biri olan endüstriyel tarzla son derece uyumlu bir birliktelik yakalıyor.
Dosya
illbruck ile Bandını mükemmellik için yapıştır! Enerji verimliliği söz konusu ise pencereleriniz en büyük düşmanınız olabilir. Çünkü en iyi pencere bile uygulanan sızdırmazlık malzemesi kadar iyidir. Bu sebeple planlama evresinde kullanılan ürünler çok iyi düşünülmelidir. illbruck’un tarihi, emprenye edilmiş sızdırmazlık bantları ve çok işlevli bantlarda mükemmeliğin bir çok kanıtını sunmaktadır. 1995'te TP600 Şişen Bant, günümüzün DIN 186542: B1 standardını ve yüksek yangına dayanıklılık taleplerini karşılayan ilk bant olma özelliği ile piyasaya sürüldü. Dünyanın ilk patentli çok işlevli bandı TP650 Çok Amaçlı Şişen Bantın geliştirilmesi ve piyasaya sürülmesiyle 2007 yılında sızdırmazlık ürünleri pazarını tamamen değiştiren bir yenilik gerçekleşti. illbruck tarafından yıllar boyunca artarak süren tüm bu araştırma ve geliştirmelerin tek bir ortak amacı
var: Projelerinize Mükemmellik Katmak! illbruck farklı uygulamalar için ve Premium, Yüksek veya Orta kalite bantlar arasında seçim yapabileceğiniz geniş bir ürün yelpazesi sunar. RAL gereksinimlerine göre enerji korunumu, uzun ömürlülük ve oda sıcaklığının optimum seviyede kalması için "iç mekan dış mekandan daha fazla buhar geçirmez" olmalıdır. Sızdırmazlık malzemeleri seçiminde mükemmellikten ödün veren her proje nem hasarı ve küf gibi sonuçlarla karşılaşma riski altındadır. 3 seviyeli modele göre pencere birleşimleri; • iç kısımda: hava geçirmezlik • ortada: ısı ve ses yalıtımı • dış kısımda: yoğun yağmur(su) dayanıklılığı ve buhar geçirgenliği olmalıdır. illbruck emprenye bant teknolojisi ile projelerinize mükemmel katın! İllbruck emprenye bant teknolojisi ile tek bir ürünle 3 seviyedeki birleşim alanlarına sızdırmazlık çözümü elde edebilirsiniz. Bundan
daha hızlı, ekonomik ve güvenli bir çözüm olabilir mi?
tremco illbruck Avrasya Pencere Kapı Cam Fuarında: tremco illbruck olarak, İstanbul Avrasya Pencere Kapı ve Cam Fuarları 2020’de hızlı, güvenilir, kolay uygulanır ve son teknoloji ürün ve hizmetlerimizi tanıtmak için 14. Salon 1404 no’lu standımızda sizleri bekliyor olacağız. Daha iyi binalar - Başarı ayrıntıda gizlidir tremco illbruck ile daha güvenilir yapılar. Avrupa, Afrika ve Asya genelinde toplam 1.100’ün üzerinde çalışanı bulunan tremco illbruck, dünyanın önde gelen sızdırmazlık ve kaplama malzemesi üreticilerinden biri olan RPM International Inc.’nin bünyesinde faaliyet göstermektedir. Süreçlerimizden elde edilen benzersiz derin bilgi birikimini temel alarak dört teknoloji merkezimizdeki tremco illbruck ekipleri illbruck, TREMCO, Nullifire, Flowcrete ve Vandex markaları için öncü ürünler üretmektedir. Bu markaların nihai amacı her zaman müşterilerimiz için en kaliteli çözüm önerilerini üretmektir.
76
Yapı Malzeme Mart 2020
tremco illbruck olarak sizlere inovatif, sürdürülebilir ve en yüksek kalitede çözümler sunmakta; sizler için daha hızlı, daha güvenli ve kolay kullanılabilecek ürünler üretmekteyiz. Ürünlerimiz en son yasal gereklilikleri karşılamakta – ve hatta bu gerekliliklerin ötesine geçmektedir. Standımızdaki TREMCO, illbruck ve Nullifire istasyonlarında cevap bulabileceğiniz bazı sorular: • Strüktürel yapıştırma sistemleri ve çift cam sızdırmazlık sistemlerinde inovatif çözümler nelerdir? • Camların, cephelerin ve ayrı inşaat bölümlerinin detaylı izolasyon planlamasına nasıl başlarım? • Hava geçirmezlik ve yangın koruma gereksinimlerini nasıl karşılarım? tremco illbruck’un sizlere sunduğu yüksek kalite, güvenilir çözümler ve akıllı
alternatifler ile projelerinize nasıl değer katabileceğinizi görüşmek için sizi standımıza bekliyoruz. Köln merkezli yenilikçi üreticinin eşsiz TREMCO, illbruck ve Nullifire markaları, kapsamlı hizmetleri ve mükemmel ürünleriyle 4-7 Mart 2020 tarihleri arasında Tüyap fuar merkezinde yer alacaktır. tremco illbruck tüm yenilikleri ile 14. Salon, 1404 no’lu stantta.
Daikin uzmanlarından enerji giderlerini azaltmanın ipuçları İklimlendirme sektörünün öncü markası Daikin, sunduğu tasarruflu ve çevreci ürünlerle tüketicinin konfor ve verimlilik beklentilerine efektif çözümler sunuyor. Enerji giderlerinin arttığı, faturaların kabardığı kış aylarında maliyetleri aşağıya çekmenin yolları hakkında bilgi veren Daikin uzmanları, tüketici hatalarını en aza indirgeyecek önerilerde bulunuyor.
Enerji tüketim bedellerinin artması enerji tasarrufu konusunda tüketiciyi sıkı tedbirler almaya zorluyor. Kabarık enerji faturaları en aza indirmenin yollarını arayan tüketiciler, küçük maliyetleri göze alarak cihazlarını yüksek tasarruf sağlayan A sınıfı ürünlerle değiştirmek, düzenli olarak kombi bakımını yaptırmak ya da verimi artırmaya yönelik olarak termostatik vana ve oda termostatı gibi aparatları almaya yöneliyor. Yüksek verimlilik ve tasarruf odaklı ürünleriyle iklimlendirme sektörüne öncülük eden Daikin, tüketicilerin artan enerji faturalarını aşağıya çekebilmesi için önerilerde bulunuyor. Tüketicilerin kullanım hatalarının yanı sıra montaj aşamasında baca montajının ve yoğuşma giderinin düzgün olmaması, topraklama bağlantısının yapılmaması gibi konulara da dikkat çeken Daikin uzmanları, bu tür sorunların cihazların bozulmasına veya veriminin düşmesine neden olduğunu bildiriyor. Yıllık kombi bakımı yaptırmanın çok önemli olduğunu söyleyen Daikin uzmanları, enerji faturalarını düşürmenin yollarını şu şekilde anlatıyor: “Ateşleme ve alev komponentlerinin zamanla yıpranması ve kurum yapması verimi düşürür. Bunun dışında tesisatta ve radyatörlerin üst kısmında oluşan hava, su akışını azalttığı için ısı transferi bundan olumsuz anlamda etkilenir ve yeterince ısıtma yapmaz hale gelir. Aynı şekilde
78
Yapı Malzeme Mart 2020
kombi alt bağlantı filtrelerinin temizlenmemesi de verim kaybına neden olur. Bu nedenle öncelikle kombi bakımının düzenli olarak yaptırılması, hem konfor hem de enerji tasarrufu açısından çok önem taşır. Kombi bakımlarında ucuz olsun düşüncesiyle korsan servislerden hizmet almak, sonraki günlerde sizi daha büyük masraflarla baş başa bırakabilir. Mutlaka yetkili servislerden hizmet almak gerekir.” Tüketicilerin genelde evde bulunmadıkları ve tatilde oldukları zamanlarda kombiyi çalıştırmamasının da yanlış bir uygulama olduğunu belirten Daikin uzmanları, “Özellikle kış aylarında enerji tasarrufu nedeniyle kombiyi kapatmak yerine en düşük derecede açık tutmak en doğrusudur. Çünkü kombi kapalı olduğu zaman mekanlar soğur, kombi açıldığında da önce duvarlar ısınmaya başlar. Bu durumda bile konutların ya da binaların içleri hala soğuk kalır. Bu da daha fazla enerji kullanma, dolayısıyla yüksek fatura anlamına gelir. Hatta kış ayları gelmeden düşük derecede kombiyi çalıştırmak duvarları ısıtacağından sonrası için konforu artıran ama enerji tüketimini düşüren bir çözüm olur. Bu tür durumlar oda termostatı veya TRV ile kontrol edilmelidir,” önerisinde bulunuyor.
ENERJİ MALİYETLERİNDEN NASIL TASARRUF EDİLİR?
• Kombinizin yıllık bakımlarını mutlaka
yaptırın. Asla korsan servislerden hizmet almayın, mutlaka yetkili servislerden yardım isteyin. • Ucuz olması nedeniyle ikinci el kombileri tercih etmeyin. Kombiler CE şartlarına göre üretilir. Dolayısıyla üretim sırasında ve sonrasında test edilir. İkinci el kombiler ise toplama veya orijinal olmayan parçalar barındırır. Sonraki günlerde daha büyük masraflarla karşılaşabilirsiniz. Üstelik kış ortasında kombisiz kalıp, sağlık sorunları yaşayabilirsiniz. • Kombiyi çalıştırdığınızda ilk etapta duvarları ısıtır. Ev ya da bina ısınmaya başlayıncaya kadar enerji tüketimi fazla olur. Bu nedenle soğuklar tam anlamıyla başlamadan düşük ayarda kombiyi çalıştırıp, duvarların ısınmasını sağlayın. Bu davranış konforunuzu sağlarken yakıt tüketiminizi azaltır. • Kış aylarında uzun bir tatile gidecekseniz enerji ve gaz beslemelerini devre dışı bırakmayın. Çünkü anti-blokaj ve don koruma fonksiyonlarını devre dışı bırakabilirsiniz. Koruma sistemlerinin devre dışı kalması haraketli parçaların sıkışmasına ve su sıcaklığı 0 derecenin altına düştüğünde kombinin içindeki suyun donmasına neden olur. • Kombide veya tesisatta su kaçağı olma-
Sektörel
sı durumunda kombiye su doldururken su basıncını 1.5 bardan fazla basmayın. Bundan daha fazlası kombi devreye girdiğinde suyun daha fazla genleşmesine neden olur. Bu durum genleşme tankının diyaframına zarar verebilir ve emniyet ventilinden fuzuli su boşaltmasına neden olur. • Kombiye su doldururken su basıncının 1.0 bardan az olması, kombi devreye girdiğinde eşanjörde aşırı ısınmaya veya tesisatta hava kabarcıklarına neden olabilir. Tesisatta hava kabarcıklarının oluşması pompada kavitasyona yani pompa pervanelerinin kırılmasına neden olur.
• Kombiden suyu tahliye etmek için 3 bar emniyet ventilinin açılmaması gerekir. Çünkü 3 bar emniyet ventili güvenlik amaçlıdır. Sistemdeki suyun basıncı artarsa kombiyi korumak içindir. Kullanımda tüketici tarafından açılmaması gerekir. • Radyatörlerin önünü ya da üzerini kapatacak dekoratif uygulamalardan kaçının. Kalorifer peteklerini çamaşır kurutmak için kullanmayın. Üzeri çamaşırla kaplı petekler yeterince ısıtma yapmaz, enerji
harcamasını artırır. Ayrıca ortamdaki nem dengesini bozduğu için sağlık açısından problemlere yol açabilir. • Tüketici hataları dışında montaj aşamasındaki hatalar da önemlidir. Baca montajının ve yoğuşma giderinin düzgün olmaması, topraklama bağlantısının yapılmaması kombide sürekli arıza oluşmasına neden olur. Montaj sırasında yetkili servislerden hizmet almanız olası masrafların önüne geçecektir.
Sağlıkçılar, ‘temiz ve doğru hava’ için uyarıyor Çin’de başlayıp, yayılmasını sürdüren ‘corona’ halen dünyanın en önemli gündem maddelerinden biri. Öldürücü etkilere sahip ‘corona’ virüsü nedeniyle virütik enfeksiyonlar herkesin odak noktası haline geldi. Bilindiği gibi nezle, grip, sinüzit, faranjit, orta kulak iltihabı gibi birçok virütik enfeksiyon ‘virüsler’ yüzünden meydana geliyor. Corona virüsü ise diğerlerinden farklı olarak tedaviye yanıt vermiyor ve büyük oranda öldürücü etki yaratıyor. Bu tür hastalıklardan korunmak için kalabalık yerlerden uzak durulması, dışarıda maske takılması gibi önlemlerin alınmasını söyleyen Kulak Burun Boğaz Uzmanı Prof. Dr. Halis Ünlü, iç ortam hava kalitesinin de son derece önemli bir konu olduğuna dikkat çekiyor. “Soluduğumuz havanın sağlıklı olmasına önem vermeliyiz” diyen Prof. Dr. Halis Ünlü virütük hastalıklar ve önleme yolları hakkında şunları söylüyor: “Virüsler, üst solunum yolları ve bazı alt solunum yolları enfeksiyonlarının yüzde 95’ini oluşturan sebeplerdir. Bu hastalıklar bazen ölümcül sonuçlara yol açabilir. Son günlerde Çin’de görülen ‘corona’ salgını da bu türden bir virüsün sonucudur. Virüs enfeksiyonu öksürme, hapşırma ya da konuşma sırasında havaya saçılan damlacıkların solunum yoluna girişiyle taşıyıcı kişilerden veya hastalardan bulaşır. Bu tür damlacıklar 1 metreden öteye uzanabildiği için koruyucu önlemler çok önem taşır. Vücut direncini güçlü tutmak için uyku ve beslenme düzenine özel önem vermek gerekir. Kalabalık ortamlardan uzak durmak, toplu taşıma ve AVM gibi yerlerde bulunmamak, bireysel olarak maske kullanmak ilk anda akla gelen önlemlerdir. Maskeyle ağzı ve burnu kapatmak hem solunum yoluyla dışarıdan gelen enfeksiyonlardan korur hem de başkalarına bulaştırma ihtimalini önler. Hastalıklar temas yoluyla da bulaştığından elleri sıkça yıkamak önemlidir. Havalandırma yapmak en iyi önlem koşullarından biridir. Sık sık havalandırma yapılmalı, içeriye temiz hava girişi sağlanmalıdır. Fakat pencere açmanın mümkün olmadığı plazalarda veya hava kirliliğinin
yüksek olduğu bölgelerde bu koşulu işletmek mümkün olmuyor. O zaman en iyi çözüm hava temizleme cihazlarıyla bu işlemi yapmaktır. Hava temizleme cihazları sadece koku veya tozları çekmekle kalmaz; havadaki alerjen ve mikroorganizmaları da temizler. Böylece virütik hastalıklardan korunmaya ve sağlıklı hava solumaya katkı sağlar.” İdeal oda sıcaklığı ve nem oranın da solunan iç ortam havasının kalitesini belirlediğini ifade eden Prof. Dr. Halis Ünlü, alerjik hastalıkların da kötü bir iç ortam havasında arttığını belirtiyor. “Beslenmemize, sporumuza dikkat ettiğimiz kadar aldığımız nefese dikkat etmiyoruz. Oysa ki; kirli havaya uzun süre maruz kalmak veya sağlıksız bir hava solumak, ani ısı değişikliği, nem değişikliği, alerjenler, mikroorganizmalar, kuru hava gibi faktörler solunum yollarını etkileyebilir ve bazı solunum yolu hastalıklarına yol açabilir” diyen Prof. Dr. Halis Ünlü, 16 derecenin altındaki iç ortam ısısının solunum yolları enfeksiyonlarına yatkınlık ve zemin hazırladığının, 12 derecenin altındaki iç ortam ısısının kalp damar rahatsızlığı ve felç gibi ciddi hastalıklara zemin oluşturduğunu, dolayısıyla oda sıcaklığının sağlıklı yaşam için vazgeçilmez bir ön koşul olduğunu söylüyor. DOĞRU HAVA İLE SAĞLIK VE RANDIMAN Sadece dışarıda değil, konut ve işyerlerindeki havanın temiz ve doğru hava olması sağlık için büyük önem taşıyor. Konut veya ofis iç mekanlardaki havanın kalitesi yaşam ve iş kalitesini direkt etkileyen unsurlar olarak kabul ediliyor. Doğru havadan mahrum olan ofislerdeki çalışanlar odaklanma sorunları yaşıyor, iş kalitesi ve randıman düşüyor. Daikin, hava temizleme cihazı Daikin MC70L başta olmak üzere bu alanda üstün teknolojileri barındıran Ururu Sarara, Shira Plus, Nexura, Shira Eco ve Emura modeli klimalarla doğru ve temiz havaya kavuşmanızı sağlıyor.
Yapı Malzeme Mart 2020
79
Ticari veya endüstriyel soğutma tesisleri için GF COOL-FIT 4.0 Güvenli, kesintisiz ve verimli çalışan tesislerin soğuk su tesisatlarına yepyeni bir ürün: GF COOL-FIT 4.0 GF Hakan Plastik ürün gurubuna eklenen GF COOL-FIT 4.0 boru sistemi, ticari ve endüstriyel soğutma tesisleri için en son teknolojiyi sunuyor. Soğutma suyunun taşınmasında korozyona uğramayan ve yoğuşma oluşturmayan sistem çözümü olarak sunulan COOL-FIT 4.0, özellikle süpermarketler, restoranlar, alışveriş merkezleri, turistik tesisler, meyve ve sebze işletmeleri, vb. için öneriliyor. COOL-FIT 4.0 ürün grubu, 40 mm’lik yüksek yalıtım özelliği olan izolasyon ile kaplı PE100 boru, ek parçaları ve vana gruplarından oluşuyor. En iç katmandaki PE100 borunun pürüzsüz iç yüzeyi sürtünme kayıplarını minimuma indirerek yüksek verimlilikte bir akış elde edilmesini sağlıyor. Orta katmandaki izolasyon tabakasının düşük termal iletkenliği, enerji kaybını tesis ömrü boyunca ortalama yarı yarıya azaltıyor. En üst katmandaki koruyucu PE tabaka, izolasyonu koruyarak uzun ömürlü bir sistem yaratıyor.
COOL-FIT 4.0;
- %100 bakım gerektirmiyor: Plastik ta-
80
Yapı Malzeme Mart 2020
sarımı ile korozyon riskini ortadan kaldırıyor. Pürüzsüz iç yüzeyi tortu oluşumunu engelleyerek ilk günkü kadar verimlilik sağlıyor. - %65 daha hafif: Metal boru sistemlerinden çok daha hafif olan COOL-FIT 4.0, taşıma yardımcılarına olan ihtiyacı azaltırken, binalara ve destekleyici yapısal talepleri de azaltıyor.
- %50 daha hızlı montaj: Önceden izole edilmiş bileşenlerden oluşan sistemin uygulaması elektrofüzyon tekniği kullanılarak yapılıyor. COOL-FIT 4.0, güvenli yapısı, hafif olması ve hızlı montaj imkanı ile tesislerin maksimum verimlilikte kesintisiz çalışmasına imkan yaratıyor.
Sektörel
Bosch Termoteknik, Yetkili Servisleri ile Antalya’da buluştu Bosch Termoteknik çalışanları ve yetkili servisleri yıllık bilgilendirme toplantısı için Antalya’da bir araya geldi. Bosch Termoteknik Yetkili Servis Toplantısı bu yıl 9-11 Şubat tarihleri arasında Antalya Titanic Belek otelinde gerçekleştirildi. Bosch Termoteknik, yetkili servisleri ile bir araya gelerek hem 2019 yılını değerlendirdi hem de 2020 yılı için motivasyon buldu. Toplantıda 2019 yılındaki başarılar, 2020 yılının gelişmeleri, diji-
talleşen dünyada doğru konumlanma, geleceğin teknolojileri ve dünya trendleri ile ilgili sunumlar yapıldı. Ayrıca Türkiye’nin önde gelen ekonomistlerinden Prof. Dr. Emre Alkin de organizasyonda konuşmacı olarak yer aldı. Toplantının fuaye alanında ise şirketin son dijital projelerinden biri olan Müşteri Yönlendirme Sistemi tanıtıldı. Ayrıca katılım-
cılar fuaye alanında bulunan simülasyonlu ürün bilgilendirme köşelerinde bağlanabilir cihazları deneyimleme şansı buldular. Ayrıca organizasyonda farklı kategorilerde belirlenen ödüller yöneticiler tarafından yetkili servislere takdim edildi. Ses sanatçısı Deniz Seki’nin sahne aldığı gala yemeğinin ardından toplantı sona erdi.
Yapı Malzeme Mart 2020
81
Sektörel
Canon imageRUNNER ADVANCE DX ile ofislerde yüksek verimlilik Görüntüleme teknolojileri lideri Canon, imageRUNNER ADVANCE DX serisi sayesinde ofis dışında bile ofis belgelerine hızlıca ulaşılmasına, belgelerin arşivlenmesine yardımcı oluyor. Aynı zamanda, bu model belge iş akışlarında sağladığı kolaylıkla verimliliği artırarak zaman tasarrufu sağlıyor. Bulut platformlarına esnek entegrasyonu ile dijital dönüşümünü tamamlamayı hedefleyen firmaların tüm ihtiyaçlarını karşılıyor. Son dönemlerde ofis yaşamı yerini mobil ve uzaktan çalışmaya bırakıyor. Değişen iş yaşamı beraberinde istenilen yer ve zamanda çalışma imkanı sunuyor. Tüm bu koşullar şirketlerin bilgi yönetimi konusunda dijital dönüşümü içeren güncel baskı ve tarama teknolojisine sahip olmasını gerektiriyor. Canon yeni imageRUNNER ADVANCE DX serisi ile firmaların dijital dönüşüm yolcuklarına eşlik ederken yeni cihazların baskıya ve dijitale kolayca entegre edilmesini sağlayarak ofis verimliliğini artırmaya yardımcı oluyor. Her yerden hızlıca belgelere ulaşım ile yüksek verimliliği yakalayın Canon imageRUNNER ADVANCE DX serisi, belgeleri kolaylıkla dijitale aktarıyor, arşivliyor ve her yerden ulaşılmasını sağlıyor. Belge iş akışlarını modernleştiren, güçlendirilmiş yüksek hızda çift taraflı tarama işlevi sayesinde Canon imageRUNNER ADVANCE DX, zaman kaybettiren yönetim işlerini ortadan kaldırarak zaman tasarrufu elde edilmesine yardımcı oluyor. Yeni seri belgelerin adlandırmasını, üçüncü taraf girişlerini ve toplu kaydedilmesini otomatik bir şekilde yapılmasına fırsat sunan yeni seri ile verimlilik artıyor. Akıllı bağlantı noktası işlevine sahip yeni cihazları ile modern ofis yaşamının gerekliliklerine çözüm sunduklarını belirten Canon Ürün ve İş Geliştirme Müdürü Can Sarcan:” Cihazlarımız mevcut iş altyapısına tam anlamıyla entegre edilmiş, akıllı bir
bağlantı noktası olarak işlev görüyorlar. Pazardaki taleplere yanıt olarak üretilen imageRUNNER ADVANCE DX serisi, modern iş yerlerinin verimlilikte sıçrama yaşamalarını sağlamak ve iş açısından kritik belgeleri ve bilgileri güvende tutmak için tasarlandı” dedi. Esnek bulut entegrasyonu ile dijital dönüşümün adresi imageRUNNER ADVANCE DX serisi yazılım ve donanım arasında daha iyi entegrasyon kurulmasını sağlayarak; içerik ve çıktı yönetimindeki bulut çözümlere erişimi daha kolay hale getiriyor. uniFLOW Online Express yazılımı istenilen bulut bağlayıCan Sarcan / Canon Ürün ve İş Geliştirme Müdürü cısından yararlanma imkanı sunuyor. Aynı zamanda, imageRUNNER ADVANCE DX farklı bulut platformlarına uyumlu çalışaimageRUNNER ADVANCE DX rak ofis çalışanlarına esneklik sağlıyor. Temel Özellikler: imageRUNNER ADVANCE DX serisi ve• Çift taraflı A4 için tek geçişli ADF 270 rimlilik, iş birliği, siber esneklik, verimlilik ipm (pazarda rakipsiz bir hız) ve güvenilirlikteki gelişmelere göre gün• Lekelenmeye karşı dayanıklı yeni cellemeyi de destekliyor ve teknolojideki cam (sadece Canon’da mevcuttur) tüm dönüşümleri bir araya getiriyor.
• Ergonomik ADF tasarımı • Bulut bağlantısı için standart olarak gelen yerleşik uniFLOW Online Express yazılımı • Çıktı yönetimi yazılımı UniFLOW Online daha kolay entegrasyon ve uygulama için abonelik temelinde artık doğrudan cihazdan kullanıma sunulabilir. • Çok daha sessiz tarama işlemi imageRUNNER ADVANCE DX’in çalışma ofisi ortamları için lider bir çözüm olmasını sağlar.
82
Yapı Malzeme Mart 2020
Wilo ileri teknolojisi ile geleceğe yön verecek İleri teknolojisi ile dünya kaynaklarını koruyan yeni nesil ürün, sistem, hizmet ve çözümler geliştiren Wilo, “Geleceğe Yön Ver” konseptiyle düzenlediği Vizyon Toplantısı’nda markanın gelecek vizyonunu, hedeflerini ve Türkiye’ye ilişkin 2025 stratejisini anlattı. Kıbrıs’ta düzenlenen toplantıda yetkili satıcıları ve servislerini bir araya getiren Wilo, dünyayı etkisi altına alan mega trendler ve Türkiye ekonomisindeki gelişmeler ışığında pompa sektörünün potansiyeline ve gelecekteki evrimine dikkat çekti. 2020 yılının Wilo için çözüm odaklı bir teknoloji şirketine geçiş yılı olduğunu vurgulayan Wilo Türkiye Genel Müdürü Mehmet Ürek, markanın globalleşme, akıllı şehirler, enerji sorunu, iklim değişik-
Elexus Hotel’de düzenlediği Vizyon Toplantısı’nda yetkili satıcıları ve servisleri ile bir araya geldi. “Geleceğe Yön Ver” konseptiyle düzenlenen ve 200’den fazla davetlinin ağırlandığı toplantıda Wilo Türkiye Genel Müdürü Mehmet Ürek; markanın gelecek vizyonu, hedefleri ve Türkiye’ye ilişkin 2025 stratejilerini anlattı.
verecek bu mega trendler ışığında gerçekleştiriyoruz. Dünyanın ilk sirkülasyon pompası, dünyanın ilk akıllı pompası gibi pek çok ilke imza atmış teknoloji öncüsü bir şirket olarak sektörümüze de yön vermeye devam edeceğiz. Wilo olarak değişime, suya ve geleceğe yön verme hedefimiz doğrultusunda yol alıyoruz” dedi.
Dortmund’daki 300 milyon Euro’luk akıllı fabrika Nisan’da açılacak
2050’de dünya nüfusunun yüzde 80’i şehirlerde yaşayacak
Wilo’nun global vizyonu çerçevesinde “enerji kaynaklarının akıllı ve verimli kullanıldığı bir dünya için çözümler sunan lider pompa üreticisi” olduğunu vurgulayan Mehmet Ürek, Wilo Türkiye için 2025 stra-
Bu mega trendlerin ve özellikle de akıllı şehirlerin odağında insanın yer aldığını vurgulayan Ürek, “2020’de dünya nüfusunun sadece yüzde 55’i şehirlerde yaşıyor. Ancak yapılan bir araştırma 2050’de dünya nüfusunun yüzde 80’inin şehirlerde yaşayacağını gösteriyor. Dolayısıyla önümüzdeki süreçte kaotik problemlerle karşılaşmamak için akıllı şehirlere acilen yatırım yapmak zorundayız. Akıllı şehirlerle ilgili hükümetimizin de bir eylem planı ve teşvikleri bulunuyor. Biz de Wilo olarak temel mega trendlerimizin yanı sıra hükümetimizin eylem planlarını baz alarak kendi strateji planlarımızı oluşturduk. Bu noktada 2020 yılı Wilo için çözüm odaklı bir teknoloji şirketine geçişin yılı olacak” diye konuştu.
Türkiye’deki üretimi artırmayı hedefliyor
liği, kuraklık ve dijital dönüşüm konularına odaklandığını belirtti. 300 milyon Euro’luk yatırımla hayata geçirilen Dortmund’daki Wilo fabrikasının Nisan ayında açılacağını söyleyen Ürek, Wilo Türkiye’nin ise yerel üretim anlayışı kapsamında Türkiye’deki üretimi artırmayı hedeflediğini vurguladı. Teknoloji alanındaki çalışmaları ile tanınan gazeteci ve yazar M. Serdar Kuzuloğlu’nun “Akıllı şehrin kültürü” konulu bir konuşma gerçekleştirdiği etkinlikte, Wilo Türkiye’nin yetkili satış noktaları ve servisleri başarı ödüllerini aldı. Binalarda, endüstride ve altyapı uygulamalarında bulunan ısıtma, soğutma, havalandırma sistemlerinin yanı sıra su temini ve atık su uygulamalarında da kullanılan pompa sistemlerinin öncü markası Wilo, 7 – 9 Şubat 2020 tarihleri arasında Kıbrıs
84
Yapı Malzeme Mart 2020
tejilerini belirlerken ilk çıkış noktalarının bu vizyon olduğunu belirtti. Wilo tarihindeki en büyük yatırım olarak dikkat çeken ve Endüstri 4.0’ın çıkış noktası olan Almanya’nın Dortmund şehrindeki fabrikanın da global vizyon paralelinde dijital bir üretim tesisi olarak yenilendiğini söyleyen Ürek, 300 milyon Euro’luk yatırımla hayata geçirilen akıllı fabrikanın Nisan ayında açılacağını ifade etti.
Dünyaya yön veren mega trendler
Wilo’nun uzun vadeli stratejisinin bir parçası olarak önümüzdeki yıllarda insanların hayatlarını derinden etkileyecek altı küresel mega trend tanımlandığını belirten Ürek, “Fabrika yatırımı da dahil olmak üzere tüm yatırımlarımızı dünyaya hızla yön
Wilo Türkiye olarak ülkemizin dinamiklerini de dikkate alarak endüstri alanındaki çalışmalarını daha da yoğunlaştıracaklarını söyleyen Ürek, yenileme pazarının günden güne daha önemli hale geldiğini vurguladı. Verimli binalar, altyapı çalışmaları kapsamında su yönetimi ve endüstri alanlarındaki faaliyetlerin hızlanacağını belirtti. Potansiyeli yüksek yeni pazarlara giriş yapacaklarını bildiren Ürek, yerel üretim anlayışı kapsamında Türkiye’deki üretimi artırmayı hedeflediklerinin de altını çizdi.
2025’te 2 katı büyüme hedefliyor
“Wilo Türkiye olarak 2025 vizyonumuzu ortaya koyarken bugüne kadar yaptığımız her şeyin 2 katını yapma sözü verdik” diyen Ürek, 2025 yılına kadar çözüm sunulan her kategoride iki katı büyümeyi hedeflediklerini söyledi. Faaliyet gösterdiği tüm alanlarda ilgili pazarı domine eden ve takip edilen marka olmaya devam ettiklerini belirten Ürek, “Bu doğrultuda değişimi, suyu ve geleceği yönetmek için var gücümüzle çalışmaya devam edeceğiz” diyerek sözlerini tamamladı.
Sektörel
Bosch Bina Teknolojileri’ndeki uzmanlığının
100’üncü yılını kutluyor
Temelleri dünyadaki ilk alarm bildirim tekniklerini geliştiren Hanseatische Notruf AG’nin 1920 yılındaki kuruluşuna uzanan Bosch Bina Teknolojileri iş kolu, güvenlik teknolojisi alanındaki ürün ve sistem yetkinliğine dayanan uzmanlığının 100. yıl dönümünü kutluyor.
Ürün gelişimindeki dönüm noktaları: 1992: “Yerel Güvenlik Ağı LSN” hat veri yolu teknolojisinin geliştirilmesi 1998: İlk adreslenebilir otomatik yangın alarm dedektörü 1999: Akıllı video analizinin geliştirilmesi 2001: Optik, termal ve kimyasal sensörleri entegre olarak bulunan ilk yangın alarm dedektörü 2002: İlk dijital genel seslendirme ve acil anons sistemi olan PRAESIDEO’nun lansmanı 2004: İlk görünmeze yakın yangın alarm dedektörü 2013: Zorlu aydınlatma koşullarında video güvenliğine yönelik Starlight teknolojisi 2016: İlk video tabanlı yangın algılama sistemi AVIOTEC
İlk yıllarında Hamburg’da acil çağrılara müdahale merkezi olarak görev yapan, 1980’lerdeki teknik uzmanlığa kavuşmadan önce birçok ardıl şirkete sahip olan şirketin portföyü, 1981 yılı itibarıyla istikrarlı bir şekilde genişledi. Sayısız şirket satın alma ve portföy genişletme çalışmaları sonucunda Güvenlik Sistemleri, 2002 itibarıyla Bosch bünyesindeki tek bağımsız bölüm haline geldi. Bugün yaşamları, varlıkları ve binaları korumaya odaklanan şirketin ürün portföyünde; video gözetim, hırsız alarm, yangın algılama, ge-
nel seslendirme ve acil anons sistemlerinin yanı sıra kartlı geçiş kontrol ve mühendislik yazılım çözümleri de yer alıyor. Ses ve müzik iletimini sağlayan profesyonel ses ve konferans sistemleri ise ürün gamını tamamlıyor. Merkezi Almanya’nın Münih şehrinde bu-
lunan şirketin Avrupa, Asya ve Amerika kıtalarındaki Bosch tesislerinde yaklaşık 9.000 çalışanı bulunuyor. 2018 mali yılında kesin olmayan finansal sonuçlara göre 2 milyar Avro tutarında ciro gerçekleştiren şirketin adı, aynı yıl Bosch Bina Teknolojileri olarak değiştirildi.
Yapı Malzeme Mart 2020
85
Sektörel
Warmhaus’un duvar tipi yoğuşmalı kazanları ile projenize güç katın Warmhaus’un 50, 65, 90, 115, 125 ve 150 kW seçenekleri bulunan duvar tipi yoğuşmalı kazan serisi Viwa farklı alternatiflerle kaskad sistemi oluşturabiliyor. Viwa’nın 50-65 kW serisi kazanları ile 6 adet kazan ve 360 kW güce kadar kaskad yapılabiliyorken; 90-150 kW serisi kazanlar ile kontrol paneline ihtiyaç duyulmadan 14 kazana kadar kaskad sistemi oluşturulabiliyor. Bu sistem maksimum 2100 kW’a kadar merkezi sistem ısıtma gücüne ulaşılabiliyor. Warmhaus’un yeni nesil teknoloji ile üretilen, duvar tipi yoğuşmalı yüksek kapasiteli kazanı Viwa 90-150 serisi ile 14 kazana kadar kaskad sistemi oluşturularak yüksek kapasite ihtiyacı duyan konut
86
Yapı Malzeme Mart 2020
veya iş yerleri için ideal çözümler sunuyor. Merkezi sistemde 2100 kW’a kadar ısıtma gücü sağlayan kaskad sisteminde kullanılan Viva kazanlar yoğuşma teknolojisi ile yüzde 108’e kadar verim sağlıyor. Warmhaus’un kendi Ar-Ge ekibi tarafından geliştirilen ve tasarlanan duvar tipi yoğuşmalı yüksek kapasiteli Viwa 50-65 serisi 1/8 modülasyon oranıyla, Viwa 90150 serisi ise 1/6 modülasyon oranıyla daha az gaz tüketimi ve daha yüksek tasarruf sağlıyor. Dış hava sıcaklık sensörü ile anlık sıcaklık değişimlerini algılıyor ve buna göre kalorifer suyu sıcaklığını otomatik olarak ayarlıyor. Bununla birlikte ısıtma alanları, oda termostatları ile hem haftalık olarak programlanabiliyor hem de ortam sıcaklığına göre kazanları modülasyonlu olarak çalıştırabiliyor. 6 adet 65 kW ile 360 kW’a kadar kaskad yapılabilen Viwa 50-65 serisi kazanlar ile villalar, anaokulları, sağlık ocakları, spor salonları, küçük ve orta büyüklükte işletmelerin ısıtma ve sıcak kullanım suyu ihtiyaçları karşılanabiliyor.
Kazanlar arasında kolay bağlantı fırsatı sunuyor
Viwa’nın kontrol panelinde bulunan dahili Kaskad modülü, ek bir cihaza ihtiyaç duymadan, kazanlar arasında kolay bağlantı ve haberleşme imkanı sunuyor. Böylelikle her kazan master ya da slave olarak kullanılabiliyor. Viwa, içerisinde yer alan OpenTherm iletişim protokolü sayesinde alternatif kontrol üniteleri ile de çalışabiliyor ve böylece kaskad yönetiminde daha fazla kazanla kaskad sistem oluşturarak daha yüksek merkezi ısıtma sistem gücüne ulaşabiliyor. Viwa 90-150 serisindeki mükemmel ısı transferi sağlayan Aconit® brülör, eşanjör yüzeyinden maksimum yararlanılacak biçimde özel olarak dizayn edildi. Geniş modülasyon oranı ve düşük yüzey sıcaklığı sayesinde en yüksek verim ve en düşük NOx emisyonu sağlıyor. Harici bir modül ile 4 adet direkt ısıtma devresi ve boyler veya 2 adet düşük sıcaklık bölgesi, bir yüksek sıcaklık bölgesi, bir boyler ve bir havuz devresi kontrol edilebiliyor.
Yükseklerden gelen inşaat verimliliği 2050 Yılında altı milyarlık nüfusun şehirlerde yaşayacağı belirtiliyorken, asma tavanlar bu büyümeye nasıl uyum sağlayabilir?
İnşaat sektörü kritik bir noktada. Dünya çapındaki insan sayısı büyük bir hızla artıyor. Öngörülen sayı şaşırtıcı büyüklükte. 2050 yılında dünyada dokuz milyar insanın olacağı, ve üç kişiden ikisinin şehirlerde yaşayacakları öngörülmektedir. Şehirlerimizi tasarlayıp inşa etmekle görevli olanlar için, bu hızlanmış büyümenin zorlukları da hızla artmaktadır. Beceri yetersizliği ve gereksizce karmaşıklaştırılmış tedarik zincirinden, BİM’i benimseme korkusuna kadar zorluklarla mücadele etmek hiç bu kadar önemli olmamıştı. Yarının artan bina talebine karşı bugün ne yapılabilir? Basitçe söylemek gerekirse, daha yüksek inşaat verimliliği için bir güç sağlamak gerekmektedir. Bu sorunu yok edebilmek için, basitliği ve yeterliliği arttıracak bütün fırsatlar değerlendirilecektir. Bina inşaatlarının bariz odak noktasının hızı ve verimliliği artırmak olması amacıyla iç mekanlar, göz ardı edilmemelidir.
endüstri lideri ürünlerden, uzman desteği ve eğitime kadar her konuda sınıfının en iyisi bir hizmet için kendimizi adamış bulunmaktayız. Mükemmel üretim kapasitesi, güçlü bir tedarik zinciri ve Avrupa genelindeki varlığımız ile, en zorlu taleplere bile en etkili bir şekilde cevap vermekte ve öngürülemeyen gecikmelere maruz kalmayı en aza indirmeye yardımcı olmaktayız.
BİM ile kazanmak
Devam etmek istediğiniz şekilde başlayın
Bir binanın mimari dış cephesi, çekiciliğini oluştururken, iç alanlar, konfor ve kullanılabilirliği oluşturmaktadır. Işık ve akustiğin iyileştirilmesiyle beraber asma tavanlar, bu sebeple iç alanların kritik bir ögesidir. Bununla birlikte asma tavanlar, mimarların ve uygulamacıların gelişmiş metodolojilerden yararlandıkları ve uyguladıkları ögelerdir. Asma tavan üreticilerini tasarım ve spesifikasyonun başlangıcında dahil etmek oldukça önemlidir. Bu şekilde tüm taraflardan gelen sorunların açıkça belirtildiği, mevcut uzlaşmaların sağlandığı ve daha iyi bir iş birliğine dayalı ve şeffaf bir ortam oluşturulur. Sonuç olarak, kilit sorunların daha erken ortaya çıkması, çalışma süresi kısaltılması ve daha az geriye dönüşler sağlanır. Nüfus ve taleplerin artması devam ettikçe, bir ekibin birlikte daha yalın ve verimli çalışmasının daha önemli hale geleceği kesindir.
Bir telefonla irtibatta
Dinamik dünyamızda herkes, ihtiyaçlarını her zaman hızlı, kolay ve güvenilir bir şekilde alabilmeyi ümit eder. Asma tavan endüstrisi de bu durumdan farklı değildir. Bu sebeple, Armstrong Ceiling Solutions - Akustik asma tavan çözümlerinin üretimi ve pazarlamasında uzmanlaşmış şirket - olarak bizler,
88
Yapı Malzeme Mart 2020
larını korumak açısından ciddi sorunlara yol açmaktadır. Bu sorunların farkında olarak, Avrupa çapında daha güçlü ortaklıklar kurarak müteahhitlerle olan ilişkilerimizi güçlendirmiş bulunmaktayız. Bu ilişkiler bize farklı pazarlardaki müteahhitlerin beceri ve karşılaştıkları zorlukları hakkında derinlemesine bilgi, hizmet ve desteğimizin de kendileriyle yakından uyumlu olmasını sağlamaktadır. Bu uzmanlığın sürdürülebilirliği, Armstrong Ceiling Solutions ’un açık misyonudur. Sonuç olarak, müteahhitler, maliyet ve inşaat verimliliği açısından en iyi uygulamayı hayata geçirmek için, asma tavan uzmanlarımızdan kapsamlı ve hedefli bir deneyim temin edebilmektedirler.
İşleri doğru ve zamanında yapmak
İş verenlerin giderek daha büyük sorumluluklar almaları ve inşaat ticaretinin bağlantı noktaları olmaları beklenmekte. Bu durum, yüzeysel bilgi seviyelerinin artmasına ve uzmanların yerine genel bilgi sahibi olanların işe alımlarına sebebiyet vermektedir. Kısa vadeli faydaların mevcut olmasının yanında, uzmanların deneyimlerinden uzaklaşan uzun vadeli verimsiz çözümlerin, talepleri karşılamak ve kalite standart-
Dijital çağ, inşaat sekötürünün tüm alanlarında sürekli olarak artan bir rol oynamakta olması, verilere titizlikle dikkat edilmesi ve artık bir ihtiyaç yerine zorunluluk haline gelmesine sebep vermektedir. Bina Bilgi Modellemesi (BİM), asma tavan yapım verimliliğini sağlamada da önemli bir rol oynamaktadır. BİM’in, iş birliği ve karar vermeyi geliştirmedeki katkıları haricinde de avantajları mevcuttur. Çalışmalarda geriye dönüşün büyük ölçüde azaltılmasını ve başka yerlerde kullanılacak yetenek ve sermayeyi serbest bırakarak masraflı çizimlerin çoğalmasını ortadan kaldırır. Sektörde BİM ile tam donanımlı çalışmalar yapmak yerine, geleneksel metodolijilerle çalışmalarına devam eden birçok kurum ve kuruluş mevcuttur. Ancak, dünya genelinde 9 milyar olacak olan tahmini popülasyona ulaşmasından 30 yıl öncesi olarak günümüzde, endüstrinin geleceğe dönük teknoloji ve teknikleri benimsemesi, proaktif bir şekilde hepimizin daha verimli bir gelecek inşa etmesini sağlayacak yöntemler bulması için zamanı daralmaktadır.
Sektörel
Vaillant, 2019 yılını %10’luk büyüme ile kapattı Yüksek teknolojili geniş ürün yelpazesiyle ısıtma sektörünün öncü markalarından Vaillant, 2019 yılını başarılı sonuçlarla kapattı. Vaillant Group Türkiye CEO’su Alper Avdel; “2019 yılında pazarda yaşanan küçülmeye rağmen Vaillant Türkiye olarak devreye alım rakamlarında 2018 performansımızı koruyarak pazar payımızı artırdık” dedi. Isıtma sektörünün öncü markalarından Vaillant Türkiye, 2019 finansal sonuçlarını açıkladı. Vaillant Group Türkiye CEO’su Alper Avdel, 2019 yılında hem pazar paylarını artırdıklarını hem de %10 büyüdüklerini belirtti. Avdel, 2020 yılında hedeflerinin pazar paylarını artırmaya devam ederek büyüme oranını %20’ye çıkartmak olduğunu vurguladı.
“2018 performansımızı koruyarak pazar payımızı artırdık”
Vaillant Türkiye’nin pazardaki durumu hakkında bilgi veren Vaillant Group Türkiye CEO’su Alper Avdel; “Türkiye’de yaşanan ekonomik durgunluğun etkisiyle 2019 yılında pazarın geneline bakıldığında ısıtma sektöründe %15-20 oranında, soğutma sektöründe %30-35 oranında bir küçülme yaşandı. Kombi pazarının ürün satışları ise %10-15 oranında küçüldü. 2019 yılında pazarda yaşanan küçülmeye rağmen Vaillant Türkiye olarak devreye alım rakamlarında 2018 performansımızı koruyarak pazar payımızı artırdık. Bu başarıda en önemli etkenlerden biri de, yeni gaz verilen bölgelerdeki verimli çalışmalarımızdı. 2019 yılında gerçekleşen ürün satışlarımızın %35-40’ı yenileme pazarında gerçekleşirken %6065’i ise inşaat sektöründeki ilk alımlardan meydana geldi” şeklinde konuştu.
“2020 hedefimiz büyüme oranını %20’ye çıkartmak”
Vaillant Türkiye’nin 2020 hedeflerinden de bahseden Alper Avdel; “Kombide 1 milyon adetin üzerinde bir pazara sahip olan ülkemizde, 2019 yılında 100’ün üzerinde bölgeye yeni doğalgaz girişi oldu.
Yenileme pazarının en başarılı markalarından biri olan Vaillant Türkiye olarak, 2019 yılında büyümemizi sürdürdük. 2020 yılında hedefimiz; pazar payımızı artırmaya devam ederek büyüme oranımızı %20’ye çıkartmak yönünde. Kombi kategorisindeki başarımızı bu sene ısıtma cihazlarına ve ısı pompasına da yansıttık. Yüksek verimlilik değerlerine sahip monoblok ısı pompalarından oluşan ürün gamımızı yeni split serisi ile genişleterek farklı müşteri taleplerini de karşılamayı planlıyoruz. Müşteri memnuniyeti odaklı bir şirket olmanın yanı sıra yetki satıcılarımızın memnuniyeti de bizim için büyük bir önem taşıyor. 2020 yılında da Türkiye genelindeki yetkili satıcılarımızla düzenli aralıklarda bir araya geleceğiz. Vaillant Türkiye’nin iş ortaklarına sunacağı dijital çözümlerle daha kolay ve hızlı ulaşılabilen, iletişim kurulabilen bir platform haline gelmesini hedefliyoruz” dedi.
“Yoğuşmalı ürün tercihinde öne çıkan markalardan biri haline geldik”
Bu yılın en önemli gündem maddesinin 2018 yılında yürürlüğe giren ErP Yönetmeliği olduğunun altını çizen Avdel; “Daha yüksek verimli ve daha düşük emisyonlu
Alper Avdel / Vaillant Group Türkiye CEO’su
cihazların kullanımlarını zorunlu hale getiren ErP Yönetmeliği doğrultusunda pazarın üçte ikisini oluşturan konvansiyonel cihazların satışı kademeli olarak sonlandırıldı. Konvansiyonel ürünler yerini enerji tasarrufu sağlayan yoğuşmalı ürünlere bırakmaya başladı. Pazarda ErP’ye en hazır oyunculardan biri olarak kullanıcıların yoğuşmalı ürün tercihinde öne çıkan markalardan biri haline geldik. Vaillant Türkiye olarak doğayı koruma anlayışı ile enerji verimliliğini en üst seviyeye çıkaran ürünlere yatırım yapıyor ve üstün özelliklere sahip yoğuşmalı ürün gruplarımızla kullanıcılara daha düşük fatura vadediyoruz. Vaillant kombi ve oda termostatı kullanan bir kullanıcı, doğalgaz faturalarında %10-15 tasarruf elde ediyor. Bu ürünler ortalama 400 TL fatura ödeyen bir hanede 5 yıl içinde kendini amorti ediyor” dedi.
Vaillant Group Türkiye’nin eğitim faaliyetleri 2019 yılında tüm hızıyla sürdü Sunduğu teknoloji, ürün ve hizmetlerle iklimlendirme sektörünün öncüsü olan Vaillant Group Türkiye, 2019 yılında 24 ilde toplam 2.450 iş ortağına eğitim verdi. Sektörün gelişimine katkı sağlayan ürün ve hizmetler sunmaya devam eden Vaillant Group Türkiye, 2019 yılında iş ortaklarının bilgi birikimini artıracak ve kaliteli hizmet anlayışına fayda sağlayacak eğitim çalışmalarını sürdürdü. Vaillant Group Türkiye çatısı altında yer alan Vaillant ve DemirDöküm markaları özelinde verilen eğitimler, Vaillant Group Türkiye Teknik ve Eğitim Müdürlüğü tarafından düzenlendi. Yıl boyunca uygulanan eğitim programına Adana’dan Çanakkale’ye, Bursa’dan Gaziantep’e, Diyarbakır’dan İzmir’e kadar 24 farklı ilden yetkili servis ve servis teknisyenleri katıldı. 1.398 yetkili servis ve satış noktası çalışanı ile 1.052 servis teknisyeni olmak üzere toplam 2.450 iş ortağına teknik eğitimler verildi.
Yapı Malzeme Mart 2020
89
Sektörel
Adana Ceyhan ve Şırnak Silopi Devlet Hastaneleri
Verimli Soğutma Grupları ile iklimlendiriliyor
İklimlendirme sektörünün öncü firmalarından Form Şirketler Grubu, 55 yıllık tecrübesi ve yabancı iş ortaklıklarının gücüyle yapılara verimli iklimlendirme çözümleri sunmaya devam ediyor. Form’un iştiraklerinden Form Endüstri Ürünleri, enerji verimliliği yüksek soğutma grupları ile Adana Ceyhan ve Şırnak Silopi Devlet Hastaneleri’nin iklimlendirme sistemlerine imzasını attı. Form Şirketler Grubu iştiraki Form Endüstri Ürünleri, Adana’da bulunan 250 yataklı Ceyhan Devlet Hastanesi’nin iklimlendirme ihtiyaçlarını, 48 yıldır temsilciliğini başarılı bir şekilde yürüttüğü Dunham-Bush markalı ürünler ile karşıladı. Adana Ceyhan, Ulus Mahallesi’nde bulunan hastanenin soğutma ihtiyacı, 4.100 kW kapasiteye sahip Dunham-Bush marka hava soğutmalı soğutma grubu tarafından sağlanacak.
Şırnak Silopi Devlet Hastanesinin iklimlendirmesi dört mevsim forma emanet
İklimlendirme sektörünün öncü firmalarından Form, 55 yıllık tecrübesi ile iş ortaklarına kaliteli ve ihtiyaca yönelik iklimlendirme çözümleri sağlamayı sürdürüyor. Form Endüstri Ürünleri’nin uzun yıllardır Türkiye’deki tek yetkili temsilcisi olduğu Clivet markalı ürünleri ile Şırnak Silopi Devlet Hastanesi’nin iklimlendirme sistemlerindeki tercihi oldu. Silopi’nin Yenişehir Mahallesi’nde bulunan hastaneye Clivet marka heat pump’lı 8 adet cihaz entegre edildi. 1.600 kW soğutma, 1.800 kW ısıtma kapasitesine sahip Clivet soğutma grupları, 100 yataklı hastanenin tüm iklimlendirme ihtiyaçlarını karşılıyor.
90
Yapı Malzeme Mart 2020
Lens Yaşam Merkezi Yönetim Kurulu Üyesi ve Gayrimenkul Geliştirme Danışmanı Can Aydınoğlu:
“Lens Yaşam’da semt merkezi oluşturduk”
“Biz bu konseptin tercih gördüğünü net olarak gözlemledik. 2019 yılı gibi gayrimenkul piyasasının geride bıraktığı çok zor bir dönemde, projemizde satışa sunulan 500 rezidansın tamamına yakınını inşaat devam ederken sattık.” Sınırlarını zorlamaya devam eden İstanbul, yeni projelerle başka bir çehreye bürünedursun, şehre değer katan projelerden biri olan Lens Yaşam Merkezi, Kurtköy’de konutu, sanatı, lezzeti, kısacası her şeyi bir arada sunuyor. Projenin Yönetim Kurulu Üyesi ve Gayrimenkul Geliştirme Danışmanı Can Aydınoğlu, Lens Yaşam Merkezi’nde dünyadaki trendleri dikkate alarak projeyi oluşturduklarını belirtirken, Sabiha Gökçen Havalimanı’na yolu düşen insanların hem temel ihtiyaçlarını giderebileceği hem de boş zamanlarında sanatsal, sportif ve kültürel faaliyetleri gerçekleştirebilecekleri bir yaşam merkezini hayata geçir-
92
Yapı Malzeme Mart 2020
diklerini sözlerine ekliyor. Can Aydınoğlu, Lens Yaşam Merkezi’nin hem işletmecilere hem de konut sahiplerine sunduğu avantajlar hakkında bilgi verdi.
Konut projeleri daha çok AVM konseptiyle iç içe geçen projelere mi evriliyor?
Evet, dünyada da ülkemizde de birbirinden izole alanlarda duvarlarla çevrili toplu konut projelerinden ve bunlardan ayrı konumlarda arabayla ulaşılan büyük AVM’lerden uzaklaşılarak yaşama dair tüm ihtiyaçları bir arada, kısa zaman-
da karşılayabileceğimiz, yaşayan semt merkezlerine doğru bir eğilim var. Biz de projemizde bir AVM’den ziyade özellikle geçmişi uydukente dayalı Ataşehir, Kurtköy gibi yeni gelişen bölgelerde ihtiyaç duyulan bir semt merkezi oluşturmayı amaçladık. Yakın çevremizde yaşayan ve çalışan yaklaşık 150 bin kişilik nüfusun yanı sıra hemen yakınımızdaki Sabiha Gökçen Havalimanı’na yolu düşen insanlarımızın hem temel ihtiyaçlarını giderebileceği hem de boş zamanlarında sanatsal, sportif ve kültürel faaliyetleri gerçekleştirebilecekleri bir yaşam merkezi, bir buluşma noktası oluşturduk. Tabii ki bu etkinlik merkezlerinin arasına da kaliteli lezzet mekanlarını yerleştirerek konsepti tamamladık.
Bu tarz projelerin daha kolay satılabildiklerini ya da kiralanabildiklerini söyleyebilir miyiz?
Biz bu konseptin tercih gördüğünü net olarak gözlemledik. 2019 yılı gibi gayrimenkul piyasasının geride bıraktığı çok zor bir dönemde, projemizde satışa sunulan 500 rezidansın tamamına yakınını inşaat devam ederken sattık. Kuvvetli sermaye yapısına ek olarak bu satışlardan sağlanan kaynakla projemiz en iyi şekilde tamamlandı. Konut teslimlerinin başlangıcından bu yana 3 ay içinde 300’e yakın kiralama gerçekleşti. Çarşı bölümümüzde ciddi anlamda seçici davranmamıza rağmen proje tamamlanmadan kiralamalarımızı yüzde 75 oranında bitirmiştik.
Proje Biz zaten projemize güveniyorduk, ancak halktan gelen bu takdir ve destek bizim kendimize güvenimizi ve motivasyonumuzu daha da arttırdı. Tabii ki bizi esas mutlu edecek olan projemizi önceden hayalini kurduğumuz şekilde yaşarken görmek ve Lens Yaşam Merkezi’ni tercih edenlerin memnuniyetlerini onlarla beraber yaşamak olacaktır.
Lens Yaşam projesi, tüketicisine konut sahiplerine ve işletme sahiplerine nasıl avantajlar sunuyor?
İşletmecilerimiz projenin konumundan kaynaklı avantajlara ek olarak hizmet ve ürünlerini aynı parselde yaşayan 2 binin üzerinde komşusuyla buluşturabiliyorlar. Site genelinde bir bütünlük içerisinde sağlanan güvenlik, temizlik, teknik hizmetler gibi profesyonel yönetim hizmetlerinde kalite yükselirken maliyetleri daha fazla paydaş arasında paylaşılacağından maliyetleri benzerlerine oranla daha makul olmakta. Konut sahiplerimiz ellerinin altında her türlü hizmeti bulabiliyorlar. İşletmelerimizin birçoğunda onlara sunulan özel komşu indirimlerinden ve kampanyalarından faydalanabilmeleri de mümkün.
Lens Yaşam konseptinin devamı olacak mı?
Evet, caddenin hemen karşısındaki parsel de halihazırda bekliyor. Orada da bu projenin 2. etabı olarak da nitelendirebileceğimiz büyük bir projenin çalışmaları devam ediyor.
Can Aydınoğlu / Lens Yaşam Merkezi Yönetim Kurulu Üyesi ve Gayrimenkul Geliştirme Danışmanı
İşletmeciler projeleri, hangi kriterlere göre seçmeliler?
Tabii ki ana caddelerin kesiştiği bir merkez noktada konumlanmak ticaret için önemli bir kriter. Ancak doğru bir marka kompozisyonu oluşturmak suretiyle işletmeler arasındaki sinerjiyi yakalamak ve bu sayede projenin çekim etkisini arttırmak da bence en az konum kadar önemli. Bu ise ancak dükkan karmasının tek elden, uzmanlar tarafından oluşturulmasıyla mümkün. Projemizde bugüne kadar ortaklık tarafından hiç dükkan satılmayarak uyum
içerisinde, uzman bir kadroyla, son derece seçici bir kiralama politikası izlendi. Projemize değer katacağına inandığımız işletmeleri kazanmak için ise ortaklar olarak hiçbir fedakarlıktan kaçınmadık. Bir diğer önemli kriter ise ziyaretçilerin projeye kolayca ulaşabilmeleri ve otopark ihtiyaçlarının karşılanabilmesiydi. Projemizde çarşı bölümüne tahsisli 24 bin metrekare kapalı otoparkımız var. Kurtköy metro istasyonunun konumlanacağı kavşak üzerinde bulunmamız ise toplu taşımayla gelecek ziyaretçiler için büyük kolaylık sağlıyor.
Yapı Malzeme Mart 2020
93
Merkez Ankara Başkent’in yeni buluşma noktası olacak Emlak Konut GYO A.Ş. güvencesiyle Pasifik İnşaat vizyonunu bir araya getiren Ankara’nın yeni buluşma noktası Merkez Ankara, lansmana özel fırsatlarla satışa çıkıyor. Konut, ofis, alışveriş merkezi ve otel fonksiyonlarını bir arada sunan Türkiye’nin tek parselde en büyük karma projesi Merkez Ankara ve hemen yanı başında yapımına başlanan bin 700 dönüm büyüklüğe ulaşacak AKM Millet Bahçesi’yle Başkent’in eski merkezi, yeniden şehrin merkezi olmaya hazırlanıyor. Pasifik Yönetim Kurulu Başkanı Fatih Erdoğan, Merkez Ankara’nın tüm dünyada şehirle özdeşleşmiş marka binaların mimarı olarak bilinen Kohn Pederson Fox (KPF) tarafından Londra’da tasarlandığını söyledi. Fatih Erdoğan, projede yer alan yeni nesil açık alışveriş merkezi tasarımının ise dünyanın en çok tanınan alışveriş merkezlerine imza atan DDG tarafından gerçekleştirildiğini belirtti. Merkez Ankara’nın tek parselde 1 milyon 217 bin metrekarelik inşaat alanı ve şehir merkezinin en büyük yeşil alanı olacak AKM Millet Bahçesi’ne komşu konumuyla fark yarattığını ifade eden Fatih Erdoğan, şunları söyledi: “Dünyanın iyi planlanmış, gelişmiş kentlerinde şehir merkezleri büyük projelerle şekilleniyor. Merkez Ankara’yla Başkent’in merkezini eski cazibesine kavuşturma pro-
94
Yapı Malzeme Mart 2020
jelerine katkı sağlamayı hedefliyoruz. Next Level projelerinde olduğu gibi bu projeyle de Ankara’ya mimari ve gayrimenkul alanında yeni bir vizyon kazandırmayı amaçlıyoruz. Bu nedenle 2016’dan bugüne projeyi sürekli geliştirdik, olgunlaştırdık. Bölgeye, başkentimize ve ülkemize yakışır bir proje ortaya çıkardık. Merkez Ankara ofis, konut, alışveriş merkezi ve otel fonksiyonlarından oluşan ve tüm ihtiyaçların çözüldüğü bir şehir projesidir.” Merkez Ankara’nın bir köprü aracılığıyla AKM Millet Bahçesi’ne bağlanacağını belirten Fatih Erdoğan sözlerini şöyle sürdürdü: “Merkez Ankara, Eski Ankara ile Yeni Ankara’nın kesiştiği, şehrin en ulaşılabilir noktasında yükseliyor. Tarihi Ankara projesi bu bölgede yer alıyor. Ankara Kalesi civarın-
daki eski Ankara evleri ve Ulus’ta bulunan Cumhuriyet dönemi binaları yenileniyor ve etrafları temizlenerek tarihi doku ortaya çıkarılıyor. Merkez Ankara eski ve yeni Ankara arasında adeta bir köprü oluşturuyor.” Avrupa’nın en büyük eğlence parkı Ankapark’ın da projeye yakın bir yerde konumlandığını ifade eden Fatih Erdoğan, “İstanbul’u ve birçok şehri Başkent’e bağlayan Yüksek Hızlı Tren Garı Merkez Ankara’ya yürüme mesafesinde. Ayrıca metro ve yeni Başkentray ile projemiz şehir içi ulaşımın da merkezinde. Diğer tüm olanaklarının yanı sıra ulaşımdaki kolaylıklarla da projemiz, Ankara’dan olduğu kadar birçok Anadolu şehrinden yatırımcıları da başkente getirecektir” dedi. Ankara’nın bütün adliyelerinin bir araya getirileceği Yeni Adalet Sarayı’nın bu bölgede
Proje yer alacağını anlatan Fatih Erdoğan, Ankara’nın en büyük iki şehir hastanesinden biri olan Etlik Şehir Hastanesi’nin aynı bölgede yapıldığını söyledi. Gazi, Hacettepe ve Ankara Üniversitesi gibi Türkiye’nin önde gelen üniversitelerinin bu bölgede yer aldığını belirten Fatih Erdoğan, Ankara’nın önde gelen müzeleri, kültür sanat merkezleri, stadyum ve kapalı spor salonlarının da Merkez Ankara’nın çevresinde konumlandığına dikkat çekti. Dünyanın en iyi mimarlarının geliştirdiği konseptiyle modern Ankara’nın yeni yüzü olmayı hedefleyen ve farklı yaşam stilleri için farklı yaşam alanları sunan Merkez Ankara’da 10 blokta, toplam bin 425 konut bulunuyor. Projede kendine özel peyzaj ve sosyal alanları ile 2+1’den 6+1’e kadar farklı daire tiplerinden oluşan 824 adet aile konutu ile 1+1 ve 2+1’lerden oluşan 601 adet şehir süitleri, açık hava alışveriş merkezinin 500 metre uzunluğundaki caddesi ile birbirinden ayrılıyor. Merkez Ankara, A plus ofis özelliklerine sahip ve Türkiye’nin modern mimarideki simge binalarından biri olacak Süper Kule’nin yanı sıra, ikiz ofis kuleleriyle şehrin en prestijli ofis parkına sahip olacak. Kapalı yüzme havuzu, fitness salonu, sauna, Spa merkezi, squash alanı, spor sahaları, çocuk aktivite alanları ve günün yorgunluğunun atılacağı hobi bahçelerinin yer alacağı Merkez Ankara’da bulunan yaya ve bisiklet yolları bir köprü ile AKM Millet Bahçesi’ne bağlanacak. Merkez Ankara şehir merkezindeki mükemmel konumu, seçkin mağazaları, restoranları, kafeleri,
Fatih Erdoğan / Pasifik Yönetim Kurulu Başkanı
sinemaları, etkinlik alanları ve sunduğu sosyal imkânlarla başkentlilerin yeni buluşma noktası olacak.
“Merkez Ankara’yla kent yaşamına zenginlik katmayı hedefledik”
Kohn Pedersen Fox (KPF) mimarı Mustafa Chehabeddine, Merkez Ankara projesi masterplanını Ankara’nın kent yaşamına zenginlik katmayı hedefleyen yeni bir şehir merkezi olarak tasarladıklarını söyledi. Kamusal ve yarı-kamusal mekanların çeşitli deneyimler sunmak üzere katmanlaştığı,
etkinliği yüksek bir zemin kat kurgusu yarattıklarını anlatan Chehabeddine, “Nitelikli bir yoğunluk yaratmak istedik. Projenin merkezi, omurgasına eklemlenen kamusal meydanlar, çekim merkezleri, buluşma noktaları ve projenin kentsel çevresi ile ilişki kuran bağlantı noktaları olarak işlev görmesini sağlıyor. Yüksek kotlardaki bahçeler kamusal ortama üçüncü boyutta derinlik katarak, projeyi farklı seviyelerde çarpıcı şekilde deneyimlemeyi sağlarken konut sakinlerine de oldukça çeşitlilik gösteren sosyal alanlar sunuyor” dedi.
Yapı Malzeme Mart 2020
95
‘NCadde Ateş Corner’da katma değerli yatırım fırsatı!
Özyurtlar Holding, üniversiteli gençlere yepyeni bir yaşam konsepti sunduğu ‘NCadde Ateş Corner’ ile öğrenci evlerine üst düzey yaşam formu kazandırdı. Esenyurt’ta yükselen ve kaba inşaatı tamamlanan projede, 1+0, 62 metrekare büyüklüğe sahip olan dairelerin fiyatları 339 bin TL’den başlıyor. Esenyurt Üniversitesi’nin hemen yanındaki konumu, teknoloji odası, kütüphane gibi donanımlarıyla öğrencilere üst düzey çalışma ortamı yaratan proje, merkezi konumu ve hemen tapu avantajıyla da katma değerli bir yatırım olarak dikkat çekiyor. Gayrimenkul sektörünün öncü markalarından Özyurtlar Holding, 1 milyondan fazla kişinin yaşadığı Esenyurt’ta hayata geçirdiği projesi ‘NCadde Ateş Corner’ ile bilinen öğrenci evlerini, üst düzey donanımla yeniden tanımlıyor. Bölgede ilk kez öğrencilere yönelik bir proje geliştirerek bu alana liderlik eden holding, en yeni teknolojiler kullanılarak tasarladığı projesiyle öğrencileri üst düzey yaşam ve çalışma ortamıyla buluşturuyor. 1+0, 1+1 seçenekleriyle 300 daire ve 18 ticari alandan oluşan proje, her yönüyle öğrencilerin ihtiyaç ve beklentilerini karşılarken, katma değeri yüksek bir yatırım avantajı sunuyor.
96
Yapı Malzeme Mart 2020
‘NCadde Ateş Corner’ projesini bilinen öğrenci evlerinden farklı olarak, çağın gereklerine uygun olarak, gençlerin her türlü ihtiyacını karşılayacak şekilde tasarladıklarını vurgulayan Özyurtlar Holding Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Alper Özyurt, proje hakkında şu bilgileri verdi: 2020’de teslim “Teknolojinin gelişimiyle birlikte öğrencilerin ihtiyaçları da beklentileri de farklılaşmaya başladı. Zaman ve hız kavramı, gelişen teknolojiyle birlikte çağımızın en önemli faktörlerinden biri haline geldi. Biz de buradan yola çıkarak öğrencilerin zaman ve hız önceliklerini önemseyen bir yaklaşımla onların yaşama, çalışma ve
sosyalleşme ihtiyacını tek başına karşılayan bir projeyi hayata geçirdik. Öğrencileri üst düzey yaşam ve çalışma ortamıyla buluştuğumuz projemizde onların hayatlarını kolaylaştırmaya odaklandık. Projemizi bu senenin sonunda teslim edeceğiz.”
Sadece öğrencilere değil tüm yatırımcılara hitap ediyor
Esenyurt Üniversitesi’nin yanı başında yer alan projenin; konumu, üst düzey bir yaşam ve çalışma ortamı sunan donanımının yanı sıra hemen tapu avantajına da sahip olduğunu sözlerine ekleyen Alper Özyurt, “Projemiz merkezi konumu, do-
Proje nanımı, hemen tapu avantajıyla sadece öğrencilere değil tüm yatırımcılara hitap ediyor. 1+0, 1+1 olarak tasarladığımız dairelerden oluşan,3 katlı tek bir blok olarak inşa ettiğimiz projemizle bölgedeki öğrenci evi açığını kapatmak adına önemli bir adım atıyoruz. Bölgede öğrencilere hitap eden evler merkeze hayli uzakta kalıyor. Bu evlerin güvenli olup olmadığı da tartışılır. Öğrencilere bütçelerine uygun evler bulmaları hayli güç. ‘NCadde Ateş Corner’ ile öğrencilerin bu sorununu ortadan kaldıracağımıza, diğer şirketlere de örnek olabileceğimize inanıyoruz. 300 daire ve 18 ticari alandan oluşan projemiz ile öğrencilere güvenli, üst düzey, ayrıcalıklı bir yaşam ve sosyalleşme ortamı vaat ediyoruz.”
300 öğrenci evi 18 ticari alan…
‘NCadde Ateş Corner’, 7 bin 161 metrekare arazi üzerinde 3 katlı tek bir blok olarak inşa ediliyor. 2 ya da 4 kişinin kalabilmesine olanak sağlayan toplam 300 adet öğrenci evi ve 18 adet ticari alandan oluşan proje; öğrenciler, genç profesyoneller ve genç akademik çevre için otel konforuyla ve eğitim-öğretimi destekleyici bir donanımla hayata geçiyor. Projede kütüphane, basit kullanıma uygun yüksek teknolojik uygulamalar, özel tasarlanmış ortak sosyal alanlar, kafeler, özel mutfaklar, çalışma odaları ve hobi alanları olacak. 7/24 güvenlik sistemi,
Alper Özyurt / Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı
yüksek hızda fiber internet bağlantısı ve resepsiyon hizmetinin de yer aldığı proje, tamamen gençlerin konforu ve güvenliği düşünülerek tasarlandı.Her odada yatak, çalışma masası, dolap, banyo, tuvalet, koltuk ve özel eşyalar için bir de kasa yer alıyor.Gençlerin rahat ulaşımına imkan veren, üniversitelere ve iş merkezlerine yakın lokasyonda konum-
landırılan‘NCadde Ateş Corner’;Esenyurt Üniversitesi’nin yanında, Doğan Araslı Caddesi üzerinde ve E5 karayolu ile TEM bağlantı yolunun paralelinde yer alıyor. Öte yandan, banka kredisine ihtiyaç duyulmaksızın yüzde 30 peşinat ve 24 ay vade seçenekleriyle avantajlı ödeme planı sunulan projenin, 2020 yılı sonunda teslim edilmesi hedefleniyor.
Yapı Malzeme Mart 2020
97
Çankaya Belediyesi Spor ve Kültür Kompleksi
Aura Design Studio imzasını taşıyor Ankara, Karapınar Mahallesi’nde inşaat çalışmaları devam eden Çankaya Belediyesi Spor ve Kültür Kompleksi, AURA Design Studio tarafından tasarlandı. Kapalı yüzme havuzu, spor salonları, kütüphane, muhtarlık ve aile sağlığı merkezi gibi bölgenin sosyal ihtiyaçlarına yönelik birçok fonksiyonu içinde barındıran kompleks, vadi ile yoğun konut dokusu arasında önemli bir kamusal rol üstleniyor. Mimarlık, şehir planlama ve peyzaj mimarlığı alanlarında farklı tipolojilerinde birçok ödüllü projeye imza atan AURA Design Studio, Çankaya Belediyesi Spor ve Kültür Kompleksi’ni tasarladı. Ankara illi Karapınar Mahallesi’nde rekreasyon çalışmaları devam eden Karapınar Vadisi bitişiğinde, vadiye hakim ve Konya Yolu’ndan da algılanabilir bir şekilde konumlandırılan proje, kapalı yüzme havuzu, spor salonları yapısı ile kütüphane, atölyeler, çok amaçlı salon, muhtarlık ve aile sağlığı merkezi gibi birçok kamusal fonksiyonu içinde barındırarak vadi ile yoğun konut dokusu arasında önemli bir kamusal kompleks rolü üstlenmeyi amaçlıyor.
Bütünsellik Algısı İle Tasarlanan Yapılar
Kamusal kompleks, biri yüzme havuzu ve spor salonları yapısı ile diğeri sosyal tesis, aile sağlık merkezi ve muhtarlığı barındıran Çankaya Evi olmak üzere dörder katlı iki farklı yapıdan oluşuyor. Vadiye inen bu iki yapı arasında karşılıklı farklı kademelerde oturan peyzaj alanı; kütüphanenin, pilates salonunun teraslarının açıldığı, belediyenin yazları aktif olarak düzenlediği açık hava sinemasına uygun bir planlama ile bir
98
Yapı Malzeme Mart 2020
kamusal geçiş ve sosyal etkileşim mekanı olarak kurgulanmış. Bu geçiş alanının sonunda ise iki yapıyı birleştiren bir arkad yer alıyor. Her iki yapının alt kot girişlerini birbirine bağlayan bu arkad yardımıyla yapıların farklı cephe dilleri arasında da bir bütünsellik algısı yakalanmak istenmiş. Dört kattan oluşan ve 5227 m² alanı kapsayan kapalı yüzme havuzu ve spor salonu yapısı eğimli bir araziye oturtulmuş. Tasarımda da bu eğimden faydalanılarak farklı kotlardan yapı girişleri alınmış. Vadiye bakan alt kottan havuz ve soyunma hacimleri ile ilişki sağlanırken, üst kottan ise vadi manzarası ile ilişkilendirilen kafeteryaya direkt erişim sağlanmış. Eğimli arazideki kot farklılıklarından yararlanılarak iki adet girişin kurgulandığı yapıda, birinci bodrum katta spor salonuna ait fitness, aerobik ve spinning salonları bulunmakta. Aerobik salonunun Karapınar Çankaya Evi ve Karapınar Yüzme Havuzu arasında kalan rekreasyon alanına cephe verdiği noktadan da dış mekan ile ilişki kurulmuş. Ayrıca spor yapan üyenin çocuğuna refakat edilecek bir çocuk oyun alanı da yine bu katta çözümlenmiş. Spinning salonu vadi manzarasına hakim şekilde, akustik açıdan uygun malzemeler seçile-
rek tasarlanırken kat holünde 2. bodrum kattan zemin kata kadar devam eden bir galeriye yer verilmiş.
Farklı Fonksiyonlara Getirilen Farklı Çözümler
Sosyal tesis, aile sağlık merkezi ve muhtarlık yapılarını kapsayan Çankaya Evi ise dört kattan oluşan 1658 metrekarelik bir alana sahip. Vadiye bakan alt kottan ana giriş ve çok amaçlı salon ilişkileri sağlanırken üst kottan ise Çankaya Evi’nden bağımsız olarak aile sağlığı merkezi ve muhtarlık birimlerinin girişleri oluşturulmuş. Yapının genel tasarımında, orta bölümde bir sirkülasyon hattı ve bu sirkülasyon hattının bir tarafında atölye, çok amaçlı salon, 24 saat açık kütüphane gibi büyük hacimler planlanırken, diğer kolda ise bu hacimleri destekleyen mutfak ve tuvalet gibi servis alanları kurgulanmış. Çankaya Evi’nin ana bağlantısının kurulduğu ikinci bodrum katta idari ofis, çok amaçlı salon ve ilgili birimler, teknik hacimler ve çok amaçlı salona hizmet eden ıslak hacimler bulunuyor. Yapı girişi boyunca uzanan saçaklı giriş platosu, çok amaçlı salonun önünden devam ederek Çankaya Evi ve yüzme havuzu arasında tasarlanan
Mimari
sosyal etkileşim alanına uzanırken, Çankaya Evi’nden parka doğru uzanan arkad ile bağlantı tanımlı hale getirilmiş ve yerleşke bütünlüğü sağlanmış. Kütüphane, çocuk kütüphanesi niteliğindeki oyun ve masal odası ve bu mekanların servislerinin yer aldığı birinci bodrum katta, kütüphane önündeki geniş teras ile ara geçiş aksına bağlanılırken yaz aylarında çalışma alanlarının teraslar ve yeşil aks üzerinde genişlemesi amaçlanmış. Çankaya Evi’nden bağımsız olarak Aile Sağlığı Merkezi, muhtarlık birimleri ve bu birimlerin servis mekanları ise zemin katta planlanmış. Farklı zaman kullanımları ile beraber engelli ve hasta ulaşımı da düşü-
nülerek fonksiyonların birbirini olumlu yönde destekleyeceği şekilde fonksiyon yerleşimi yapılmış. Katın Çankaya Evi kısmında Karapınar Vadisi’ne bakan büyük bir resim atölyesi de oluşturulmuş. İki yapı arasında düzenlenen parka, sosyal etkileşim alanına ve Karapınar Vadisi’ne bakan atölyeler ve atölyelerin servisleri ise birinci katta konumlandırılmış.
Tasarıma Kazandırılan Ritim
Bu ana tasarım kararını destekleyecek şekilde oluşturulan yapı cephe düzeninde sirkülasyon hattı daha şeffaf giydirme cam sistemler ile kaplanarak iki kütlenin
birbirinden kopuk algılanması sağlanmış. Servis mekanlarının bulunduğu kütle koyu antrasit renkli, diğer kütle ise beyaz olarak düşünülmüş. Çankaya Evi ana girişinin sağlandığı vadi cephesinde çok amaçlı salon ve ana girişin bulunduğu kısım, ışıklıklı yüksek çelik konstrüksiyonlar ile vurgulanmış, bu cephe düzeni de parkta ve yüzme havuzu cephesinde arkadlarla devam ettirilmiş. Pencere önlerinde bulunduğu zemin ile kontrast olarak beyaz kütlede antrasit, antrasit kütlede beyaz renkli genişletilmiş metal güneş kırıcı paneller kullanılarak oluşturulan ritim ile yapıya dinamizm katılmış.
Yapı Malzeme Mart 2020
99
AURA Suare
Mimar Emre Arolat’ın katılımıyla gerçekleşti
Kurtul Erkmen / AURA İstanbul Yönetim Kurulu Başkanı
Global ölçekteki firmalar için ödüllü konaklama, çalışma, yeme&içme, ticari mekan ve sergileme fonksiyonlarında iç mimari projelere imza atan Lagranja Design, Barcelona ve Singapur ofislerinin yanı sıra 2013 yılından bu yana İstanbul ofisinde de aktif proje ve danışmanlık hizmeti sunuyor. 15 yılı aşkın tecrübesi ile dünyanın çok farklı ülkelerinde yürüttüğü ödüllü uluslararası projelerle tanınan Lagranja Design, Firma Ortağı Tunga Baysal ve Mimar Ece Satıbol liderliğindeki İstanbul ofisinde, Petrol Ofisi Headquarters ve JTI Turkish Headquarters gibi kurumsal ofis projelerinin yanı sıra Populist Bomonti, Le Petite Maison İstinye Park ve Monochrome gibi İstanbul’un ilgi odağı olan restoran projelerine de imza atıyor. Gerard Sanmarti ve Gabriele Schiavon tarafından 2002 yılında Barcelona’da kurulan Lagranja Design, Red Dot Award, Premi Ciutat de Barcelona de Disseny, Premio Via, IIDA Excellence Award, IDEA Award
ve Silver Delta Award gibi uluslararası arenada oldukça prestijli mimarlık ve tasarım ödüllerinin de sahibi. Her projenin benzersiz olduğu ve farklı şekilde ele alınması gerektiği inancıyla çalışmalarını yürüten ve uygun ekip ve doğru araçlarla projeye özel olarak bütüncül tasarımlar üretmeyi hedefleyen Lagranja Design; Barselona, İstanbul, Hong Kong, Roma, Paris, Dubai ve Phuket başta olmak üzere dünyanın 12 farklı kentinde tasarladıkları otel, restoran, ofis ve eğitim yapılarıyla dikkat çekiyor. Lagranja Design’ın güncel işleri arasında Dubai ve Phuket’te Melia için tasarladıkları 5 yıldızlı iki farklı otel projesi ile Tanzanya Ngorongoro’da tasarlanan Four Seasons Hotel ve Paris’te Planeta Group için projelendirilen üniversite binaları geliyor.
Lagranja Design’dan İstanbul’da Kurumsal Ofis ve Restoran Tasarımları
Şubat 2019’da İstanbul’da tamamlanan Petrol Ofisi Headquarters’da dinamik, yaratıcı ve işlevsel bir çalışma ortamı yaratmak isteyen Lagranja Design, 2017 yılında iç mekan tasarımını yaptıkları JTI Turkish Headquarters’ta ise samimi bir atmosfer ve konforlu bir çalışma ortamı oluşturmayı amaçlamış. Her iki ofis projesinin tasarımında da çalışanların ihtiyaçları gözetilerek, bağlama uygun tasarımlar üretilmiş. Lagranja Design, İstanbul Bomontiada’da bulunan ve 19. Yüzyıldan kalma bira fabrikasının 2000 metrekaresini renove ettiği The Populist Brewery’de yapının orjinal dokusunu koruyarak çağdaş bir restoran kimliği tasarlamış. Bomontiada’da yer alan bir diğer restoran projesi Monochrome’da ise analog fotoğrafçılığın tüm
Emre Arolat
geleneksel unsurları kullanılarak ziyaretçiler için nostaljik bir fotoğraf stüdyosu deneyimi yaratılmış. Dünya çapında lüks Fransız zinciri La Petite Maison’un İstinye Park’taki restoranını da tasarlayan Lagranja Design ekibi klasik unsurlarla son derece çağdaş bir atmosfer yaratırken, ne markanın klasikleşmiş değerlerine sadakatten ne de Lagranja’nın tasarım yaklaşımından ödün vermeden özgün bir tasarım dili ortaya koymayı başarmış.Mimarlık, kentsel tasarım ve kentsel peyzaj konularıyla ilgilenen genç katılımcılara tek yarıyıllık yoğun bir çalışma ortamı sunan İstanbul Mimarlık ve Şehircilik Araştırmaları Akademisi-AURA İstanbul, deneyimli mimar ve tasarımcıların mesleki birikimlerini, yaklaşımlarını ve projelerini paylaştığı özel etkinlik serisi AURA Suare’nin 2020 yılındaki ilk etkinliğini gerçekleştirdi. Etkinliğin konuğu “Sığ Popülizmin Uyuşturucu Cazibesine Karşı” başlıklı konuşmasıyla mimar Emre Arolat oldu.
İstanbul’da İtalyan Tasarım Rüzgarı esecek Dünyaca ünlü İtalyan tasarımcıları “İtalyan Tasarım Günleri” için İstanbul’a ve sonraki günlerde Ankara ve İzmir’e geliyor. İstanbul İtalya Başkonsolosluğu ve İstanbul İtalyan Kültür Merkezi ev sahipliğinde, Yıldız Teknik Üniversitesi ve Yıldız Teknopark işbirliği ile 23-24 Mart 2020 tarihleri arasında İstanbul’da düzenlenecek etkinlikler, Venedik Sarayı, İtalyan Kültür Merkezi, Salt Galata, Mongeri Evi ve Yıldız Teknik Üniversitesi’nde gerçekleştirilecek. İtalyan Dışişleri ve Uluslararası İşbirliği Bakanlığı'nın 100 İtalyan Konsolosluğu ile aynı anda organize ettiği ve bu yıl dördüncüsü gerçekleşen İtalyan Tasarım Günleri, İtalya ve Türkiye açısından her daim kapsamlı olanaklar sunan bir bağlamda “Made in Italy” tasarımını farklı açılardan tanıtmayı amaçlıyor. 2020 yılı teması "Geleceği Çizmek, Gelişim, İnovasyon, Sürdürülebi-
100
Yapı Malzeme Mart 2020
lirlik ve Güzellik" olarak belirlenen etkinliklerin içeriği üniversite ve sanayi işbirliği vizyonu çerçevesinde genişletildi ve Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın 2018 verilerine göre Türkiye’nin en başarılı teknoparkı seçilen Yıldız Teknopark da ev sahipleri arasına katıldı. Bu kapsam çerçevesinde de İtalyan ve Türk şirketleriyle işbirliği alanları genişletilmesine başlandı. Küratörlüğünü dünyaca ünlü Mimar ve Küratör Prof. Luca Molinari’nin üstlendiği İtalyan Tasarım Günleri iki gün boyunca mimarlık, endüstriyel tasarım (ürün, mobilya, otomobil ve tekne tasarımı vb.) ve moda alanlarında İtalya'nın önde gelen isimlerini Venedik Sarayı, İtalyan Kültür Merkezi ve 19. yüzyılda İtalyan mimarlar tarafından tasarlanan Salt Galata, Mongeri Evi gibi yapıların yanısıra Yıldız Teknik Üniversitesi mekanlarında düzenlenecek paneller ve atölye çalışmalarıyla ağırlayacak.
Mimari
Tayvanlı YC Inox’un dev yatırımındaki mimari partneri Iglo Architects Birbirinden farklı ölçek ve fonksiyonlarda mimari ve iç mimari projelere imza atan Iglo Architects, Türkiye’de sıfırdan yapılacak olan ilk Tayvan yatırımının mimarı projesini üstlendi. Tayvanlı çelik firması YC Inox’un Dilovası Makine İhtisas Organize Sanayi Bölgesi’nde hayata geçireceği 2 dev fabrika yapısının mimari tasarım sürecini uluslararası ödülleriyle dikkat çeken Iglo Architects yürütecek.
Dünya çelik sektöründe önemli bir yere sahip olan Tayvan menşeli YC Inox firması, Dilovası Makine İhtisas Organize Sanayi Bölgesi’nde aldığı 35.000 ve 20.000 metrekarelik arazilere kuracağı fabrika yapılarının tasarım sürecini, Türkiye’de konunun en yetkin mimarlık ve tasarım ofislerinden biri olan Iglo Architects ile yürütecek. Türkiye’de sıfırdan yapılacak ilk Tayvan yatırımı olması nedeni ile farklı sektörlerdeki Tayvanlı firmaların da dikkatle izlediği
bu değerli yatırıma ev sahipliği yapmak ülkemiz için yeni pazarlar oluşturmak adına da önemli fırsatlar sunuyor. İç pazarla birlikte ihracatı da hedefleyen 80 milyon dolarlık yatırımla 300 kişiye istihdam sağlanacak. Tasarım süreci Mimar Zafer Karoğlu ve Mimar Esen Akyar Karoğlu ortaklığındaki Iglo Architects tarafından yürütülecek olan fabrikaların birinde paslanmaz çelik boru imalatı yapılması planlanırken, “Service
Center” olarak adlandırılan diğer fabrikada ise şerit ve sac levha yüzey işlemleri yapılacak. İki buçuk ay gibi kısa bir sürede ruhsat alma aşamasına getirilen bu iki fabrika binası eş zamanlı olarak inşa edilecek. Tasarım ve inşaat süreleri toplamda 18 ay olarak belirlenen projelerin, 2020 yılının ilk çeyreğinde inşaatına başlanması ve gelecek yılın başlarında da deneme üretimlerine geçilmesi hedefleniyor.
Yapı Malzeme Mart 2020
101
Mimari
MIMARSIV Selection 2020 18-19 Mart’ta 5.kez Mimarlık Dünyasını Ağırlayacak Mimar, iç mimar, tasarımcı, yatırımcı, akademisyen ve öğrencileri ağırlayacak olan buluşma; nitelikli mimari malzeme markalarının katılımıyla, her sene merak uyandıran ve ilgiyle takip edilen oturumlarıyla ve ARCHIST İç Mimarlık Yarışması sergisi ile yine özenle hazırlandı.
MIMARSIV Selection 2020’de 2 gün boyunca, mimarlık ve farklı disiplinlerden duayen isimlerin yer alacağı 7 farklı oturum Mimar Görkem VOLKAN’ın sunumuyla gerçekleşecek. 18 Mart Çarşamba oturumlarında; yüksek mimar Emre AROLAT ile yüksek mimar Heval Zeliha Yüksel ÜÇOK; ürün tasarımcısı Tanju ÖZELGİN, iç mimar Atilla KUZU, ürün tasarımcısı Arif ÖZDEN, mimar Gamze İŞCAN ile gazeteci Özlem GÜRSES; mimar Ahmet ALATAŞ, mimar Tülin HADİ, mimar Prof.Dr.Celal Abdi GÜZER ile mimar Prof.Dr.Süha ÖZKAN; mimar Mustafa TONER, iç mimar Hakan HELVACIOĞLU, iç mimar Zeki KOEN,
102
Yapı Malzeme Mart 2020
mimar Tanıl ÇOKŞENİM, mimar Yelin EVCEN, iç mimar Esra KAZMİRCİ, iç mimar Melike Battal KARABULUT ile mimar Görkem VOLKAN sahnede olacak. 19 Mart Perşembe günü oturumlarında ise mimar Han TÜMERTEKİN ile yülksek mimar Banu UÇAK; tasarımcı Sezgin AKSU, tasarımcı Erdem AKAN, tasarımcı Meriç KARA, iç mimar Yasemin ARPAÇ ile Bahar TÜRKAY; Prof.Dr.Ferda KESKİN, Dr.Ceyhun AKGÜL, tasarımcı Özlem YALIM, Dr.Arzu Gönenç SORGUÇ ile Dr.Ecmel AYRAL sahnede olacak. MIMARSIV Selection’da oturumlar sponsoru NG Kütahya Seramik, 18 Mart akşamı düzenlenecek After Party sponsoru B&T Design, akustik sponsoru Feltouch, mekan yeşillendirme sponsoru TDA Architects, sahne mobilyaları sponsoru Addo, ikram sponsorları Vanucci ve Ukinox, içecek sponsoru ise Uludağ Premium. MIMARSIV Selection’ın kapanış gecesinde ise jürisini iç mimar Atilla KUZU, iç mimar Hakan EZER, mimar Han TÜ-
MERTEKİN, Prof.Dr.İnci Deniz ILGIN, gazeteci, yazar Nilay ÖRNEK, iç mimar Sefer ÇAĞLAR, iş insanı Serdar BİLGİLİ, iç mimar Tayfun MUMCU ve mimar Tülin HADİ’nin oluşturduğu 3. ARCHIST Awards For Interior Design ödülleri sahiplerini bulacak. ARCHIST 2020 kısa liste sergisi ürün tasarımcısı Tanju ÖZELGİN’in kurgusuyla hazırlandı ve 18-19 Mart’ta Swissotel’de ziyaret edilebilecek. ARCHIST 2020 ana sponsoru NIPPON Paint, altın sponsoru VitrA, gümüş sponsoru Mapei, bronz sponsorları Artepera ve Laufen, sergi sponsoru ise Burotime. MIMARSIV Selection profesyonel ziyarete açık bir organizasyon. Giriş ücretsiz ve online kayıt zorunlu. Mimar, iç mimar, tasarımcı, sanatçı, akademisyen, öğrenci ve yatırımcılar hedef ziyaretçi kitlesi.
Mimari
İstanbul’un çalışma ve eğlence hayatında Lagranja Design imzası İç mekan ve ürün tasarımlarına odaklanan multidisipliner bir tasarım ofisi olarak 2002 yılında Barcelona’da kurulan Lagranja Design, Firma Ortağı Tunga Baysal ve Mimar Ece Satıbol liderliğindeki İstanbul ofisinde, Petrol Ofisi Headquarters ve Japan Tobacco International gibi global markalar için ofis projeleri üretmekle kalmıyor; Populist Bomonti, Le Petite Maison İstinye Park ve Monochrome gibi İstanbul sosyal hayatının en popüler mekanlarına da tasarımlarıyla hayat veriyor. Global ölçekteki firmalar için ödüllü konaklama, çalışma, yeme&içme, ticari mekan ve sergileme fonksiyonlarında iç mimari projelere imza atan Lagranja Design, Barcelona ve Singapur ofislerinin yanı sıra 2013 yılından bu yana İstanbul ofisinde de aktif proje ve danışmanlık hizmeti sunuyor. 15 yılı aşkın tecrübesi ile dünyanın çok farklı ülkelerinde yürüttüğü ödüllü uluslararası projelerle tanınan Lagranja Design, Firma Ortağı Tunga Baysal ve Mimar Ece Satıbol liderliğindeki İstanbul ofisinde, Petrol Ofisi Headquarters ve JTI Turkish Headquarters gibi kurumsal ofis projelerinin yanı sıra Populist Bomonti, Le Petite Maison İstinye Park ve Monochrome gibi İstanbul’un ilgi odağı olan restoran projelerine de imza atıyor. Gerard Sanmarti ve Gabriele Schiavon tarafından 2002 yılında Barcelona’da kurulan Lagranja Design, Red Dot Award, Premi Ciutat de Barcelona de Disseny, Premio Via, IIDA Excellence Award, IDEA
Award ve Silver Delta Award gibi uluslararası arenada oldukça prestijli mimarlık ve tasarım ödüllerinin de sahibi. Her projenin benzersiz olduğu ve farklı şekilde ele alınması gerektiği inancıyla çalışmalarını yürüten ve uygun ekip ve doğru araçlarla projeye özel olarak bütüncül tasarımlar üretmeyi hedefleyen Lagranja Design; Barselona, İstanbul, Hong Kong, Roma, Paris, Dubai ve Phuket başta olmak üzere dünyanın 12 farklı kentinde tasarladıkları otel, restoran, ofis ve eğitim yapılarıyla dikkat çekiyor. Lagranja Design’ın güncel işleri arasında Dubai ve Phuket’te Melia için tasarladıkları 5 yıldızlı iki farklı otel projesi ile Tanzanya Ngorongoro’da tasarlanan Four Seasons Hotel ve Paris’te Planeta Group için projelendirilen üniversite binaları geliyor.
Lagranja Design’dan İstanbul’da Kurumsal Ofis ve Restoran Tasarımları
Şubat 2019’da İstanbul’da tamamlanan Petrol Ofisi Headquarters’da dinamik, yaratıcı ve işlevsel bir çalışma ortamı yaratmak isteyen Lagranja Design, 2017 yılında iç mekan tasarımını yaptıkları JTI Turkish Headquarters’ta ise samimi bir atmosfer ve konforlu bir çalışma ortamı oluşturmayı amaçlamış. Her iki ofis projesinin tasarımında da çalışanların ihtiyaçları gözetilerek, bağlama uygun tasarımlar üretilmiş.
104
Yapı Malzeme Mart 2020
Lagranja Design, İstanbul Bomontiada’da bulunan ve 19. Yüzyıldan kalma bira fabrikasının 2000 metrekaresini renove ettiği The Populist Brewery’de yapının orjinal dokusunu koruyarak çağdaş bir restoran kimliği tasarlamış. Bomontiada’da yer alan bir diğer restoran projesi Monochrome’da ise analog fotoğrafçılığın tüm geleneksel unsurları kullanılarak ziyaretçiler için nostaljik bir fotoğraf stüdyosu deneyimi yaratılmış. Dünya çapında lüks Fransız zinciri La Petite Maison’un İstinye Park’taki restoranını da tasarlayan Lagranja Design ekibi klasik unsurlarla son derece çağdaş bir atmosfer yaratırken, ne markanın klasikleşmiş değerlerine sadakatten ne de Lagranja’nın tasarım yaklaşımından ödün vermeden özgün bir tasarım dili ortaya koymayı başarmış.Mimarlık, kentsel
TÜRK YAPI SEKTÖRÜNÜN LİDER YAPI FUARI TURKISH BUILDING INDUSTRY’S and REGION’S BIGGEST GATHERING
43.
18 - 22 NİSAN / APRIL 2020
Organizatör / Organiser
Hyve Build Fuarcılık A.Ş. | Tic. Sic. No: 758423 | Mersis No: 0947046442400015
YENİ ÜRÜNLER
BANYO&MUTAK SERAMİK E.C.A.
Silverline Blanco Artema Villeroy&Boch
YAPI KİMYASALLARI Kalekim
ISITMA&SOĞUTMA Baymak
Termoteknik
BOYA Dyo
AYDINLATMA VİKO
Panasonic
AHŞAP
Yıldız Entegre
Bi’Boya’dan aşkın tonları Yapı kimyasalları sektörünün lideri Kalekim’in boya markası Bi’Boya, sunduğu hizmetlerle boya yapma sürecinin her aşamasında tüketicinin yanında yer alıyor. Sunduğu ücretsiz renk kartı hizmetinden ürünlerin adrese kargolanmasına kadar bütünleşik bir hizmet sunan Bi’Boya, birbirinden güzel renk ve dijital uygulamaları ile de tüm bu süreci sizin için kolaylaştırıyor. Günümüz trendlerinin yanı sıra tüketici ihtiyaçlarını da gözeterek geliştirdiği boya ürünleri ile tüketicilerin beklentilerini kusursuz bir şekilde karşılayan Bi’Boya, en güzel renkleri, en yeni fiyat avantajları ve yenilikçi dekorasyon fikirlerini de tüketici ile buluşturuyor. Binlerce renk alternatifini farklı zevk ve beğenilere göre geliştiren Bi’Boya, çevre dostu iç cephe boyaları ile yaşam alanlarını yeniliyor. Bi’Boya, ürünleri solvent içermediği ve suyla seyreltildiği için hem koku yapmıyor hem de insan ve çevre sağlığına zarar vermiyor. Kolay yoldan evinin atmosferini değiştirmek isteyenler, Bi’Boya’nın doğadan gelen modern renklerini aynı mekanda buluşturuyor.
Türkiye’nin en büyük monoblok mdf kapı üreticisi Yıldız Entegre! Orman ürünleri sektörünün lider oyuncusu Yıldız Entegre’nin, alanında pazar lideri kapı markası Variodor, estetiği yüksek kalite ve güvenlikle birleştiriyor. Tüketicilerin ihtiyaçları göz önüne alınarak tasarlanan ve üretilen Variodor kapılar, pazardaki rekabette güvenlik, konfor ve dayanıklılıkları ile ön plana çıkıyor. İngiltere’de akredite laboratuvarlarda yapılan testler sonucunda Variodor monoblok mdf kapıların; yangın anında normal kapılara göre daha dayanıklı olduğu tescillendi. BMTRADA tarafından verilen yangına dayanıklılık sertifikasına sahip olan Variodor kapılar, 41 dakika boyunca alev almama özelliğine sahip. Güvenliğin yanı sıra kullanıcıların konforu da düşünülerek üretilen Variodor kapılar, 38 desibele kadar ses geçirmezliğe sahiptir. Bu sayede yoğun ve iç içe yaşamların olduğu kentlerde istediğinizde sadece kendinize ayırabileceğiniz alanlar oluşturabilirsiniz. Üretim kalitesinin, Variodor kapıların yaşam süresine kattığı değer ise on yıllarca kullanıcılara ilk gün rahatlığı sağlamasıdır. 100 bin defa açma-kapama sertifikasına sahip Variodor kapılar, onlarca yıllık dayanıklılığa sahiptir. Sürdürülebilirlik çalışmalarına “Ağacın İzinde” mottosuyla devam eden ve ürünlerini bu anlayış
108
Yapı Malzeme Mart 2020
çerçevesinde doğadan ilham alarak yenilikçi yaklaşımıyla tasarlayan Yıldız Entegre, üretim süreçlerinde insan sağlığına zararlı madde içermeyen ürün bileşenleri tercih ediyor. Bu sayede Variodor kapılar, sağlıklı ortamlara açılıyor.
Ürün
Teknoloji ve tasarımın mükemmel uyumu Silverline Soho Modern çizgileri ve kullanıcı deneyimlerine yönelik sunduğu konfor ile mutfakların gözdesi olarak yükselen ankastre, yeni nesil yaşam tarzını temsil ediyor. Teknolojiyi tasarımları ile buluşturarak yenilikçi ürünler geliştiren Silverline, özgün tasarımlara sahip modelleri ile öne çıkıyor. Silverline’nın dekoratif davlumbaz
grubuna yeni dahil ettiği ürünü Soho, sade çizgileri, dokunmatik yüzey üzerine yerleştiren kontrol paneli, güçlü performansı ve estetik duruşu ile zarif ve iddialı... A sınıfı enerji seviyesi ve çevreye duyarlı motor teknolojisine sahip davlumbaz, gün ışığı led aydınlatması ile pişirme alanı için gerekli doğal aydınlatmayı sağlıyor. Cam alt yüzeyindeki ince ve şeffaf dokunuş, ışığın tüm cam yüzey boyunca yayılmasını sağlayarak ürün üzerinde gölge oyunları oluşturuyor ve mutfaktaki atmosferi zarafete dönüştürüyor. Siyah, Beyaz, gri ve vizon renk seçeneklerine sahip Soho, 60 ve 80 cm ölçüleriyle farklı ebatlardaki mutfaklara uyum sağlıyor. Opsiyonel karbon filtresi ile hava içerisindeki kokuyu hapsederek filtreleyen davlumbaz, alüminyum kaset filtre seçeneğiyle bulaşık makinesinde yıkanarak kolay temizlenme olanağı sağlıyor.
THERMO SAFE bataryalar ile su sıcaklığı kontrol altında Elginkan Topluluğu bünyesinde faaliyetlerini yürüten yapı sektörünün öncüsü E.C.A.’nın 2018 yılında ürettiği THERMO SAFE armatürler, banyolarda sıcak su kullanımından doğabilecek riskleri minimize ediyor. E.C.A. mühendislerinin geliştirdiği teknoloji sayesinde su sıcaklığını denetleyerek 45 C°’nin üzerine çıktığında su ısısını sabitleyen THERMO SAFE armatürleri, duş
boyunca su sıcaklığını istenilen değerde tutarken, el yıkarken de haşlanmaların önüne geçiyor.
Yaşlılar, çocuklar ve engelliler için güvenli kullanım
Suyun sıcaklık değişimlerinden kaynaklanan sorunları minimize edip koruyan bu sistem ile kullanıcıların sıcak su şoklarına maruz kalmaları önleniyor. Bu sayede özellikle yaşlılar, çocuklar ve engelliler için güvenli ve konforlu kullanım sağlanıyor. E.C.A.’nın teknoloji ve tasarımını bütünleştiren THERMO SAFE armatürleri, 10-14 Mart tarihleri arasında CNR Expo’da gerçekleştirilecek olan 2020 Unicera Banyo, Mutfak ve Seramik Fuarı’nda sergilenecek. Fuarda “Hayatı kolaylaştıran teknolojiler” konseptiyle E.C.A. Serel’in AR-GE gücünü kanıtlayan farklı ürünleri de sektör profesyonelleri ve tüketicilerle buluşacak.
Yapı Malzeme Mart 2020
109
Artema’dan düşünceli armatürler Artema, geliştirdiği BluEco kartuş teknolojisi sayesinde, hem dünyanın geleceğini, hem de aile bütçesini düşünüyor. 90 derece açıyla çalışan BluEco kartuşlar, konutlarda %60’a varan doğalgaz ve elektrik tasarrufu sağlıyor. Artema’nın BlueEco kartuşlu armatürlerinin kumanda kolu orta pozisyondayken, yalnızca soğuk su akıyor. Kullanıcı istediği zaman, kolu sola çevirerek sıcak sudan yararlanabiliyor. Böylece kombinin gereksiz yere çalışıp enerji harcaması engelleniyor. Artema’nın hem doğayla, hem de aile bütçesiyle dost BluEco kartuşları, Q-Line, Minimax S ve Axe S serilerindeki lavabo ve banyo bataryalarında kullanılıyor. Q-Line’ın BluEco kartuşlu eviye bataryaları ise tasarrufu mutfaklara da taşıyor.
Vintage yaşam alanlarıyla eşsiz uyum: Silestone Blanco Zeus Tozlu yerlerinden çıkıp yaşam alanlarının başköşesine yerleşeli uzun zaman olan vintage tasarımlara ilgi bu yıl da sürüyor. Mobilyalardan objelere uzanan parçalardaki kusursuz işçilik ve zarif detaylar evlerde sıcak bir atmosfer yaratıyor. Bu tasarımların güzelliğini ortaya çıkaran ise mekandaki yüzeylerde kullanılan sade renkler. Silestone’un Mythology koleksiyonunda yer alan Blanco Zeus, çarpıcı beyaz tonuyla vintage tasarımları ön plana çıkarıyor.
İnce tanecikli saf beyaz yüzey
Hem iç hem de dış mekanlardaki dekorasyonlarda geniş bir kullanım alanı sunan Blanco Zeus, ince tanecikli saf beyaz yüzeyi ile benzersiz bir güzellik sunuyor. Sonsuzluk hissi veren yüzeyin vintage tasarımlarla oluşturduğu ahenk, geçmişin çarpıcı izlerini modern bir yorumla günümüze taşıyor.
Yoğun ve ışıltılı görünüm
Blanco Zeus, Cosentino’nun doğal kuvarsa yenilikçi bir yorum getiren Silestone markası altında yer
110
Yapı Malzeme Mart 2020
alıyor. Sıvıya, aside, darbelere ve çizilmelere karşı yüksek direnç gösteren bir teknoloji ile üretilen yüzey, ışık etkisi özelliği sayesinde en zorlu alanlarda dahi renklerin daha yoğun ve ışıltılı görünmesini sağlıyor.
Ürün
Yüzeylerde ışık oyunları Villeroy & Boch’un yaratıcı karo konsepti Metalyn, minimalist tarzın temsilcisi brüt beton ve metali porselen karolarda buluşturarak yüzeylerde ışık oyunları yaratıyor. Gümüş, bronz, inci, demir, çelik ve pas olmak üzere mat tonlardaki 6 uyumlu renkte hazırlanan Metalyn’de, hem yer hem de duvar karoları bulunuyor. 30 x 60’tan 60 x 120 cm’e uzanan farklı büyüklüklerdeki karolar, metalik pas rengi üç boyutlu geometrik desenleriyle optik bir illüzyona yol açıyor. Metalyn’in mozaik, çizgili ve 60 x 120 cm’lik versiyonları bulunan dekorları, eskitilmiş hissi vererek mekanın cazibesini artırıyor. Villeroy & Boch’un karo konsepti, yalnız evlerde değil, mağazalardan otellere tüm ticari mekanlarda da kullanılabiliyor.
Dört Mevsim İdeal İklimlendirme: Baymak Isı Pompası Tüm dünyada hızla benimsenmeye başlanan yenilenebilir ve temiz enerji politikaları kapsamında Isı Pompaları giderek önemli bir yere sahip olmaya başlıyor. Dünya iklimlendirme pazarında henüz küçük bir yere sahip olan ısı pompaları, sağladığı tasarruf ve verim ile kullanım alanlarında farklılaşmaya başlıyor. Kısa süre önce bazı Akdeniz ülkelerinde zorunlu hale getirilen yeni binalarda ısı pompaları kullanımı, ülkemizde de yaygınlaşmaya başladı. Yeni bir teknoloji olmasına rağmen sağladığı yüksek enerji verimliliği ile geleceğin iklimlendirme cihazı olarak tanımlanan ısı pompaları sağladığı yüzde 75’e varan enerji tasarrufu ile ısıtma, soğutma ve kullanım sıcak suyu ihtiyacını tek cihaz ile karşılıyor. Şu anda özellikle Ege ve Akdeniz bölgelerinde başta otel ve büyük ticari işletmelerde sıkça görülen ısı pompaları giderek nihai kullanıcıların da tercihi ile evlerde kullanılmaya başlıyor. İklimlendirme ve soğutma ürünlerinin, Avrupa ve uluslararası standartlara göre performans derecelendirmelerini onaylayan Eurovent tarafından en yüksek verimlilik derecesi olan A++ ser-
tifikasyonuna sahip Baymak Isı Pompası geleceğin iklimlendirme cihazı olmaya hazırlanıyor. Baymak “Yenilenebilir Enerji Grubu”nun bir üyesi olan Isı Pompası Ailesi genellikle ticari işletmelerde güneş enerjisi ile kullanılan “Monoblok Endüstriyel Tip”, “Evsel Tip Split ve Monoblok Inverter” ve havuz suyu kullanımı için “Monoblok Spa” ürünlerinden oluşuyor. Böylece ısı pompası sistemlerinin her alanını kapsıyor.
Yapı Malzeme Mart 2020
111
Kalekim’den işine toz kondurmak istemeyenler için ‘Kalekimtozumaz’ ve ‘Ultrafugaflex Tozumaz’ Hem ustalara hem de mekan sahiplerine rahat bir nefes aldırıyor Kalekim’in uygulayıcılar ve profesyoneller için sağlık ve konforlu bir çalışma alanı sunan C1TE sınıfı yapıştırma harcı Kalekimtozumaz, tozumayı minimuma indiren özelliğiyle ev ya da ofislerinde yenileme ve tadilat yaptıran mekan sahiplerine rahat bir nefes aldırıyor. Özel formülü sayesinde ambalajından boşaltılırken ya da karıştırılırken tozumayan Kalekimtozumaz, kullanım alanında da toz bulutu oluşturmayarak, kirden uzak, sağlıklı bir çalışma alanı yaratıyor. Uzun çalışma süresine sahip, çimento esaslı, kayma özelliği azaltılmış, tek bileşenli ve tozumayan seramik yapıştırma harcı Kalekimtozumaz, seramik üstü seramik kaplamalarında ve beton, sıva, şap gibi yüzeyler üzerinde rahatlıkla uygulanabiliyor.
Ultrafuga Flex Tozumaz zor kirleniyor, kolay temizleniyor Ambalaj içerisinde toz halde bulunan çimento esaslı ürünler, su veya sıvı bileşenleriyle karıştırılıp hazırlanmaları için kaba alındıklarında toz taneciklerinin etrafa dağılması kaçınılmaz oluyor. Bu durum ise uygulayıcılar için rahatsız edici bir durum teşkil ediyor. Özellikle iç mekanlarda bunun önüne geçebilmek amacıyla tozumayan yapıştırıcı ve derz dolgu malzemesi kullanılarak, daha temiz ve sağlıklı bir ortam sağlamak mümkün.
112
Kalekim’in yüksek esnekliğe sahip ürünü Ultrafuga Flex ise, 2 mm’den 2 cm’ye kadar geniş bir aralıkta uygulamaya imkanı tanımasının yanı sıra ‘Tozumaz’ versiyonuyla, özellikle kapalı alanlarda daha konforlu bir uygulama imkanı sağlıyor. Dış cephe, balkon, teras, alttan ısıtmalı sistem, depo gibi yoğun yaya ve yük trafiği ile ani ısı değişimlerinin olduğu yerlerde güvenle kullanılan Ultrafuga Flex Tozumaz; banyo, duş tuvalet gibi ıslak hacimlerde, mutfak gibi kolay kirlenebilen mekanlarda özellikle tercih ediliyor.
Dyo Beşyıldız Ürün Grubu: Hem ekonomik hem güçlü
VİKO’nun yeni transferi kaptan Tsubasa
Boya sektörünü ileri teknoloji ürünleriyle tanıştıran DYO, yeni ürün grubu Beşyıldız ile sektöre ekonomik ve seçenekli çözümler sunmaya devam ediyor. DYO’nun ödüllü AR-GE Merkezi, farklı segmentlerdeki zengin ürün portfoyü ile karar vericiler için ayrı bir yerde duruyor. Beşyıldız ürün grubunda yer alan, Silikonlu Mat İç Cephe Boyası, son kat boya olarak kullanılırken, yüksek kapatıcı özelliği ve yarattığı beyazlık ile her türlü yüzeye iyi yapışabiliyor. Plastik İç Cephe Boyası nefes alabilen dekoratif ve kolay uygulanabilen bir ürün. Beşyıldız’ın su geçirmeyen Silikonlu Dış Cephe Boyası da, yüksek su buharı geçirgenliği ile nemin dışarı çıkmasını sağlıyor. Ürün grubunda bulunan Beşyıldız Tavan Boyası ise mükemmel beyazlığa sahip. Beşyıldız Silikonlu İç/Dış Cephe Astar, yüzeye iyi yapışması özelliği ile son kat boya sarfiyatını azaltan ekonomik bir ürün. Beşyıldız ürün grubu ekonomik olması nedeniyle iyi bir çözüm ortağı olmaya aday. DYO’nun Beşyıldız grubundaki Plastik İç Cephe, Silikonlu Mat İç Cephe ve Silikonlu Dış Cephe ürünleri Renk Pınarı Sistemi’ne de uyumlu.
Gerçek hayatta var olmasa da Tsubasa, tüm çocuklar için yeşil sahaların en büyük kahramanları arasında… Çocuklar belki de hiçbir derbi maçını Tsubasa’nın yeni bölümü kadar heyecanla beklemiyor. Kaliteli priz ve elektrik anahtarlarıyla öne çıkan VİKO, Tsubasa’nın minik hayranlarına şimdi harika bir sürpriz yapıyor. VİKO’nun lisanslı yeni Karre Kids serisi ile Kaptan Tsubasa’nın maceraları çocukların odalarında devam ediyor. Tsubasa’nın birbirinden güzel resimleriyle tasarlanmış elektrik anahtarı ve prizlerle çocuklar, taraftarı oldukları kahramanı belli ediyor. Üstelik Tsubasa; kırmızı-beyaz, siyah-beyaz, sarı-lacivert, sarı-kırmızı ve bordo-mavi renklerle de kalpleri fethediyor. Kaptan Tsubasa temalı elektrik anahtarı ve prizden oluşan koleksiyonda, dekorasyon kadar güvenli kullanım da ilk sırada geliyor.
Yapı Malzeme Mart 2020
Ürün
Thea IQ Multis ile daha akıllı bir dünyaya adım atın Thea IQ KNX Multi Fonksiyonel Anahtar; aydınlatma, perde-panjur ve iklimlendirme kontrolünü tek bir noktadan yaparak mekânlarda konfor ve enerji tasarrufu sunuyor. Dünyanın ilk LED’li elektrik anahtarı olan Thea Blu’nun yalın çizgilerini koruyan ürün, Panasonic’in yüksek teknolojisi ile donatılmış bulunuyor. Sadelik ve şıklığı ön planda tutmasının yanı sıra mekânlardaki birçok fonksiyonu yönetebilmesi sayesinde de hem evlerde ve ofislerde hem otel, restoran gibi ticari işletmelerde rahatlıkla kullanılabiliyor.
min sıcaklığını istediğiniz değerde sabitliyor. Klima ve fan coil sistemlerini kontrol edebilen ve dahili nem sensörüne sahip olan ürünün, pencere kontağı bağlamak için bir de harici girişi var. Bu sayede cam açıldığında iklimlendirmeyi durdurarak enerji tasarrufu da sağlıyor.
MultiS ile konforun ötesine geçin...
Mekanlardaki fonksiyonların artışı ile birlikte teknolojik çözümlere duyulan ihtiyaç günden güne çoğalıyor. Firmaların bu talebe karşılık farklı çözümleri var. Teknolojinin önde gelen isimlerinden Panasonic’in bu ihtiyaca yönelik çözümü ise MultiS… Doğru iklimlendirme kontrolü, konforumuz kadar sağlığımız için de önemli. Özellikle yerden ısıtma sistemlerinde zeminden yükselen sıcak hava, ayak rahatsızlığı ve astım gibi hastalıkları tetikleyebiliyor. Çözüm ise basit: Zemin sıcaklığını optimum düzeyde tutmak. Bunun için tasarlanan sistemler olmakla birlikte MultiS, dahili zemin probu girişi ile ayrı bir ürüne ihtiyaç bırakmadan ze-
EVOMAX Kazan ile merkezi ısıtmada farklı kapasitelerde maksimum verimlilik Isıtma Sektörünün köklü kuruluşu Ideal Boilers’ın, İngiltere’deki tesislerinde üretilen ve Termo Teknik tarafından Türk tüketicisine sunulan 6 Sigma kalitesine sahip kraliçe ödüllü EVOMAX duvar tipi yoğuşmalı kazanlar, merkezi ısıtma sistemlerinde kurulum, bakım ve kullanım kolaylığı açısından çok önemli avantajlar sağlıyor.
Maksimum verimlilik
Mükemmel tasarımı ile duvara monte edilebilen, az yer kaplayan ve şık bir görünüme sahip olan EVOMAX kazanlar dar alanlarda rahatlıkla kullanılıyor. Tek kazan ile 42, 65, 90, 105, 125 ve 160 kW kapasite değerlerine sahip olan EVOMAX, ısı talebine bağlı olarak kaskad kontrol paneli ile 15 adete kadar (Toplam 2400 kW/h = 2.000.000 kcal/h) kontrol edilebiliyor. İhtiyaca uygun olarak farklı kapasitelerde çalışan EVOMAX kazanlar olağanüstü teknolojileri ve esnek çalışma prensipleri ile maksimum verimlilik sağlıyor. Birden fazla kazanın uyumlu bir biçimde çalışmasını sağlayan Kaskad sisteminde, gerekli ısı ihtiyacını karşılamak ve yüksek verim değerinden faydalanmak için, toplam kapasite kazan sayısına bölünerek tüm kazanların eş zamanlı ve aynı kapasitede devreye girmesi sağlanıyor. İhtiyaca göre kapasite değerleri yüzde 100‘e kadar yükselebiliyor. Bahar aylarında tesisatta dolaşan suyun sıcaklığını sensörler vasıtası ile algılayan kazanlar kapasitesinin yüzde 20’sine kadar düşerek maksimum enerji tasarrufu sağlanabiliyor.
Uzaktan erişim özelliği
EVOMAX Duvar Tipi Yoğuşmalı Kazanlar; kurulum, bakım ve kullanım kolaylığı sağlayan birçok özelliğinin yanında Türkçe karakterli kullanıcı ara yüzü ve uzaktan erişim (web server) seçenekleriyle maksimum sistem yönetimine olanak veriyor.
Yapı Malzeme Mart 2020
113
PERI Yeni Nesil Dış Cephe İskele Sistemleri
Dış Cephede Tam Güvenli İskele Çözümleri ■ ■ ■ ■
Bir alt kattan üst katın korkuluklarının tam güvenlikle koyulabilmesi Metal kalasların havalanmasına karşı sisteme entegre kancalar Hafiflik – En ağır parçası 11,5 kg Flanşlı yapısı sayesinde modüler iskele ile beraber çalışabilir
Daha fazla detay, fotoğraf ve örnek için: easy.peri.de veya T: 0212 886 74 00
Kalıp İskele Mühendislik www.peri.com.tr