Yemek Zevki June 2020 by istmag

editör Nasıl da önemliymiş sağlık ve sağlıklı beslenmek…

hatice.unalbilen@img.com.tr

yemekzevkicomtr @yemekzevkicomtr yemek_zevki_

“Geçtiğimiz yıl aralık ayından itibaren bütün dünyanın gündemine oturan koronavirüs salgını ile hem bütün dünyada hem de ülkemizde gerçekten zor ve endişe düzeyi yüksek günler geçiriyoruz. İçinde bulunduğumuz bu günlerde, baştan beri alınan tedbirlerin ve yapılan uygulamaların etkisiyle toplum olarak biraz daha rahatladık. Ancak bu zor ve endişeli günler elbette herkesi maddi manevi birçok yönden etkiledi. Bu zor ve sabır gerektiren günler ve hatta aylar, bütün dünyayı birçok açıdan değiştirdiği gibi kendi kişisel dünyamızda da bu değişimleri hissettik. Birçok kavramın anlamını tekrar sorguladık. Sevgi, fedakarlık, sağlık, dostluk, hayat, ev, mutluluk, aile ve yardımlaşma gibi kavramlar hepimizin dünyasında yeniden tanımlandı. Elbette, bu kavramlardan toplumda her bir fert tarafından hakkında en çok düşünülen, değeri daha da artan ‘sağlık’ kavramı oldu. Bu salgın sürecinde belki de sağlığımızla ilgili zamanında yapmadığımız değişiklikler için pişmanlıklar hissettik. Evet, nasıl da önemliymiş sağlık ve sağlıklı yaşamak, bunu tekrar tekrar düşündük. Bu hayatta sağlıktan daha önemli bir şey olmadığını derinden anladık.” diyor ve ekliyor Alkali Life Center / Klinik Biyokimya Uzmanı Dr. Emine Akın: “Artık sağlıklı yaşama adım atacağım“ diyorsanız geç kalmadınız!” Bu yaz sağlıklı yaşam için yeni adımlar atmanın formülü Dr. Emine Akın’ın önerileriyle sizlerle, mutlaka okumanızı öneriyorum. Yazın sıcağında çok sıcak ve bol soslu ağır yemekler yerine daha hafif olan ve pratik bir şekilde hazırlanan yemekleri tercih ederiz. Değişen yemek alışkanlıklarına ve kültürüne rağmen pirinç hala vazgeçemediğimiz ürünlerdendir. Piştikten sonra birbirine yapışmadan tane tane kalan ve damak tadımıza çok uygun olan pirinçle bu yaza özel tariflerimizi sizin için derledik. Bu ayın gözdesi, kabak! Özellikle yaz aylarında, mevsiminde taze tazesi makbul olan kabakla; cacığından böreğine, çorbasından zeytinyağlısına kadar yaz boyunca tüketeceğiniz çok pratik yemekler hazırladık. Mevsimin en tazesi sarı çiçekli kabakla hazırladığımız bu tariflerin tadına doyamayacaksınız… Babalar Günü’nde hem pazar kahvaltısına hem de bu anlamlı günde annenize yardım edin ve kahvaltıya eşlik edecek bir lezzet de sizden olsun. Tüm babaların bu çok anlamlı gününü kutluyor, nicelerini diliyorum. Yazın sıcak havalarında soğuk çorbalar iyi gider. Üstelik yapımı çok kolay bu çorbaları buzdolabında muhafaza edebilir, günün her saatinde ağır yemekler yerine tercih edebilir, evdekilere sunabilirsiniz. Günün en şık öğünlerinden biridir çay sofraları. İster çayınızın ister kahvenizin yanına yakıştırın, bu lezzetlerin her biri denemeye değer… Bu yaz sofralarınız vanilya ve tarçın koksun, haydi mutfağa! Sizi mutfakta çok fazla yormayacak, mevsimin nimetlerinden faydalanacağınız yaza özel tatlarımız da bu sayımızda ve tam da ağzınıza layık! Dünyanın en güzel yemeği, aşkla yapılan, zevkle yenilen yemektir. Yemek yapma tutkunuz sonsuz, yemek zevkiniz, sağlıklı günleriniz daim olsun…

Hatice Ünal Bilen

İMTİYAZ SAHİBİ İSTMAG MAGAZİN GAZETECİLİK İÇ VE DIŞ TİC. LTD. ŞTİ. GRUP BAŞKANI H. FERRUH IŞIK GENEL MÜDÜR VE SORUMLU MÜDÜR Mehmet SÖZTUTAN / mehmet.soztutan@img.com.tr GENEL YAYIN YÖNETMENİ Hatice ÜNAL BİLEN / hatice.unalbilen@img.com.tr YAZI İşlerİ Coşkun Aktaş / coskun.aktas@img.com.tr FOTOĞRAF DANIŞMANI Ümit Başer ALKAÇ GÖRSEL YÖNETMEN Tolga ÇAKMAKLI / tolga.cakmakli@img.com.tr REKLAM SATIŞ PAZARLAMA REKLAM KOORDİNATÖRÜ Emir Ömer ÖCAL emir.ocal@img.com.tr 0212 604 51 00

YAYIN DANIŞMANLARI Prof Dr. Hüsnü GÜNDÜZ / Prof. Dr. İsmail KAYA / Doç. Dr. Mehmet Ali ÖZBUDUN YEMEK DANIŞMANLARI T.Yücel DEREYAYLA / Eyüp Kemal SEVİNÇ / Metin İŞÇİ KATKIDA BULUNANLAR Nurgün UÇKUNKAYA / Selin ÇITAK / Reha TARTICI / İlknur BALCI TEKNİK MÜDÜR Tayfun AYDIN / tayfun.aydin@img.com.tr ABONE SORUMLUSU Nurten DEMİR / nurten.demir@img.com.tr RENK AYRIMI Türkiye Gazetesi Renk Ayrımı Servisi İDARE MERKEZİ Merkez Mahallesi 29 Ekim Caddesi İhlas Plaza No:11 A/41 Yenibosna–Bahçelievler/ İSTANBUL Tel: +90 212 454 22 22 BASIM YERİ İHLAS GAZETECİLİK A.Ş. Merkez Mahallesi 29 Ekim Caddesi İhlas Plaza No:11 A/41 Yenibosna–Bahçelievler/ İSTANBUL Tel: +90 212 454 30 00 Fax: +90 212 454 34 94 www.ihlasmatbaacilik.com Dağıtım: Doğan Dağıtım Yemek Zevki Dergisi’nde yayınlanan yazılar kaynak gösterilerek iktibas edilebilir. Gönderilen yazılar yayınlansın veya yayınlanmasın iade edilmez. Yayınlanan reklamların sorumlulukları firmaya aittir. e-mail: img@img.com.tr - info@yemekzevki.com.tr web: www.yemekzevki.com.tr Yayın Türü: Ulusal, Süreli

BANKA HESABI İSTMAG MAG. GAZT. YAY. İÇ VE DIŞ.TİC. LTD. ŞTİ GARANTİ BANKASI GÜNEŞLİ ŞUBESİ HESAP NO İBAN NO

: 295 : 6293152 : TR02 0006 2000 2950 0006 2931 52

Company Bank Bank account Swift code Branch Branch code IBAN code

: İSTMAG MAG.GAZT.YAY.İÇ VE DIŞ.TİC.LTD.ŞTİ : TURKIYE GARANTİ BANKASI : 9073622 EURO : TG BATRIS XXX : GÜNEŞLİ BRANCH : 295 : TR74 0006 2000 2950 0009 0736 22

Yıllık Yurtiçi Abone Bedeli

: 80 TL • Yıllık Yurtdışı Abone Bedeli: 70 Euro

24-29

30-33

36-40

42-43

48-49

20-23

34-35

44-46

52-57

58-59

62 6

YENİLER Tek seferde çok alışveriş

Şenpiliç’ten pandemi hastanelerine kumanya yardımı

Hayatı kolaylaştıran Profilo, geniş iç hacimli XXL Buzdolabı sayesinde tüm market alışverişi için geniş alan sağlıyor. XXL Buzdolabı, özel sürgü sistemi ve nem kontrol mekanizması ile dışardan hava akımını kesen ExtraFresh Comfort çekmecesi sayesinde meyve ve sebzelerin ilk günkü tazeliğinde korunarak daha uzun süre saklanmasını sağlıyor. ExtraCold <>00C Comfort çekmecesi ise et ve şarküteri ürünlerini iki kata kadar rahatlıkla muhafaza ederek rahat bir kullanım sunuyor. Kendi sınıfının en büyük net iç hacmi ile hayatı kolaylaştıran Profilo XXL Buzdolabı, tencereden tepsiye, kavundan karpuza kadar tüm market alışverişinizi rahatlıkla yerleştirmenize olanak sunuyor. A++ yüksek enerji verimliliği ile A+ enerji sınıfı buzdolaplarına göre 20% daha az enerji harcıyor. LED aydınlatma özelliğiyle de buzdolabınızda ferahlık sağlayan XXL Buzdolabı, dondurucu bölmesindeki geniş BigBox çekmecesi, yüksekliği ayarlanabilir kapı rafları, AirFresh koku filtresi özellikleriyle de dikkat çekiyor.

Şenpiliç, tüm dünyanın ve ülkemizin içinden geçtiği bu zor dönemde fedakarlığı ve azmi ile bizlerin yanında olan sağlık çalışanlarına destekte bulunmak ve onların sağlıklı beslenmelerine katkı sağlamak amacıyla, pandemi hastanelerine kumanya dağıttı. “Doğup büyüdüğü Sakarya ilinin yanı sıra, 3 büyükşehrimizin daha pandemi hastanelerinde “Maskenizi çıkardığınız o nadir anda yanınızda olmak bizim için büyük gurur” mesajıyla dağıttığı kumanyaların yanı sıra, ramazan ayı boyunca Kızılay’a temin ettiği piliç eti ürünleriyle de ihtiyaç sahibi vatandaşlarımızın beslenmesine katkıda bulundu. İçinden geçtiğimiz bu hassas dönemin birlik ve dayanışma ile aşılabileceği düşüncesiyle, dengeli beslenmeye destek amacıyla gerçekleştirilen bağışların devam edileceği aktarıldı.

Şık tasarım, kolay taşıma

Sağlıklı beslenme rutinine nerede olursa olsun dikkat edenlerin gözdesi Arzum Foodie Elektrikli Modern Sefer Tası, bu yaz vazgeçilmeziniz olmaya aday. Türkiye'de bir ilk olan ve çıktığı ilk günden bugüne çok tercih edilen elektrikli sefer tası, yemek yeme alışkanlıklarınızı değiştirmeye hazır. Foodie Elektrikli Modern Sefer Tası, evde pişirdiğiniz leziz yemeklerinizi hijyenik, güvenilir ve pratik bir şekilde dilediğiniz yere taşıyabilme imkanı sunuyor. İki yemek kabı ve bir tabağa sahip olan Foodie ile birden fazla yemeği kolaylıkla taşıyabilir, yemeklerinizi 12 dakika gibi kısa bir sürede ısıtabilirsiniz. Foodie Elektrikli Modern Sefer Tası aynı zamanda, dilediğiniz yerde pratik lezzetleri kolayca pişirebilmenizi de sağlıyor. Şık ve kompakt tasarımı, çevre dostu taşıma çantası ile çantanızda ya da elinizde kolaylıkla taşıyabileceğiniz Foodie Elektrikli Modern Sefer Tası eğlenceli dış yüzeyi ile dikkat çekiyor.

Ferahlatan yaz lezzetleri birkaç dakikada hazır!

Evde limonata yapmak çok zor, dondurma yapmak ne kadar zor diye düşünüyorsanız henüz Thermomix ile tanışmamış olabilirsiniz. Birbirinden fonksiyonel 12 özelliğinden tartma, öğütme ve parçalayarak karıştırma özellikleri sayesinde Thermomix ile 2 dakikada limonatanızı hazırlayabilir, 1-2 dakikada en sevdiğiniz meyvelerle sağlıklı ve dışarıda yedikleriniz kadar lezzetli bir dondurma yapabilirsiniz. Thermomix ile dondurma yapmak şaşıracağınız kadar kolay. Dondurulmuş meyve, buz, süt ya da kremanızı isterseniz şekerle isterseniz bal gibi doğal tatlandırıcılarla Thermomix kabına atın, saniyeler içinde öğütsün, karıştırsın ve sadece 1-2 dakikada dondurmanızı hazırlasın. Yemek tarifi kitapları ve dijital çipi sayesinde sizler için hazırlanmış tarifleri takip edebileceğiniz gibi, damak tadınıza en uygun dondurmayı yapmanıza imkân sunan Thermomix’i incelemek ve daha fazla bilgiye ulaşmak için www.thermomix.com.tr internet sitesini ziyaret edebilirsiniz.

YENİLER Boşa harcama!

Lezita’ya Amerika’dan altın ödül

Procter & Gamble (P&G)’ın lider markası Fairy, Türkiye’deki 10. yılında anlamlı bir projeye imza atıyor ve “Boşa Harcama” diyor. Çevresel sürdürülebilirliğe ve Türkiye’nin yemek kültürüne önem veren Fairy, Gıda Kurtarma Derneği ile iş birliği yaparak gıda israfının azaltılması mücadelesine “Boşa Harcama” projesi ile güçlü bir destek verecek. İki aşamalı olarak gerçekleşecek “Boşa Harcama” projesinin ilk aşamasında hedef 330.000 kişiye ulaşmak. Fairy, Gıda Kurtarma Derneği için lojistik altyapı desteğini ciddi bir bütçeyle finanse edecek. Bu destek ile Ege Bölgesi’nde 145.000 kişiye, Akdeniz Bölgesi’nde 185.000 kişiye gıda yardımı yapılacak. Böylece Gıda Kurtarma Derneği’nin yıllık düzenli gıda yardımı sağladığı 330.000 kişi sayısı ikiye katlanacak ve 660.000 kişi gıda desteğinden faydalanmış olacak. Bu çalışmayla her sene 7 milyon TL değerinde gıda, israf olmaktan kurtarılmış olacak.

Lezita, ABD merkezli reklamcılık yarışması Horizon Interactive Awards’da ‘Acaba Ne Pişirsek Projesi’ ile ‘Altın’ ödül kazandı. Lezita Pazarlama ve Satış Genel Müdür Yardımcısı Mesut Ergül “Lezita olarak, lezzet tutkunlarını da yolculuğumuza ortak etmek, onların görüşlerini almak bizler için önemli bir deneyim oluyor. Tüketicilerimizi lezzet yolculuğumuza dahil ettiğimiz ‘Acaba Ne Pişirsek?’ projesi ile her yıl dünyanın dört bir yanından binlerce başvuru alan Horizon Interactive Awards’ta ‘Altın’ ödüle layık görülmekten mutluluk duyuyoruz” dedi. Lezita’nın ‘Acaba Ne Pişirsek?’ projesi kapsamında, Instagram hesabı üzerinden “#AcabaNePişirsek” hashtag’i ile yapılan anketin sonucunda tüketicilerin en çok tercih ettiği tarif, Şef Eyüp Kemal Sevinç tarafından hazırlandı. Şef Eyüp Kemal Sevinç’in, Lezita ürünleri ile hazırladığı pratik, lezzetli ve besleyici tarif videoları Lezita’nın sosyal medya hesaplarından, Youtube kanalından ve acabanepisirsek.com’dan izlenebiliyor.

İlhamı, Pop Art sanat akımından…

Sağlıklı sofralar

Şenpiliç’ten bir corona virüs tedbir desteği daha

Tat’tan yeni lezzet

Doğaya ve insan sağlığına özen göstererek mutfağa camla sağlık getirmeyi hedefleyen Paşabahçe, “Borcam Non-Stick” cam fırın kaplarına 6 yeni ürün daha ekledi. Yuvarlak Tencere, Kare ve Yuvarlak Tepsi olmak üzere üç farklı seçeneğiyle mutfaklara sağlık getiren yeni Borcam Non-Stick ürünlerinde siyah ve beyaz renkler hakim. Kek kalıbı ve kapaklı tencereler mikrodalga fırında da kullanılabiliyor. Güvenli ve dayanıklı yeni nesil yapışmaz “Borcam Non-Stick” serisi ile yemek yapmak ayrı bir keyfe dönüşüyor. Yapışmaz kaplamalı ısıya dayanıklı cam fırın kapları, uzun süre dayanıklılık gösteren ve gıda temasına uygun tasarımı ile güvenli bir kullanıma olanak sağlıyor.Yağsız pişirebilme ve kolay temizlenebilme özelliği ile gönüllere taht kuran Borcam Non-Stick’ler tasarımıyla da sofralara şıklık katıyor.

Özdilek Ev Tekstili’nin yeni nevresim takımı, Pop Art sanat akımından ilham alınarak hazırlandı. Coşkulu renklerle hazırladığı yepyeni koleksiyonu ile kullanıcılarının kalbini çoktan kazanan Özdilek Ev Tekstili, farklı tasarımlarıyla ev modasını şekillendirmeye devam ediyor. Yüzde yüz pamuktan hazırlanan nevresim takımının içeriğinde iki kişilik nevresim, çarşaf, iki adet volanlı yastık kılıfı ve yine iki adet yastık kılıfı bulunuyor. Aynı zamanda nostaljik bir etki de yaratan Özdilek Nevresim Takımı, yatak odalarında Pop Art rüzgarı estiren dinamik çizgilerle birlikte farklı, renkli ve eğlenceli bir ambiyans da oluşturuyor.

Türkiye’nin pazar lideri markası Tat, herkes tarafından sevilen enerji verici ve besleyici özelliği ile bilinen tahin ve pekmez ikilisini, tek bir ürün olarak tüketicisine sundu. Tat kalitesi ve güvencesiyle sunulan tahin ve pekmez karışımı kahvaltının yanı sıra tatlı ihtiyacını da karşılamak üzere sevenlerinin beğenisine sunuldu. Yeni Tat Tahin-Pekmez karışımına 300 gram cam kavanozlarda, Migros ve Carrefour satış noktalarından ulaşılabilecek.

Her zaman uluslararası sterilizasyon ve hijyen uygulamalarını yakından takip eden ve Corona virüs tedbirlerini en başından itibaren eksiksiz uygulayan Şenpiliç, piliç dağıtımı yapan tüm çalışanlarına ve Şenpiliç satan kasaplara yüz koruyucu siperlik ve maske dağıtımı yaptı. Her zaman olduğu gibi bu zor günlerde de, temel gıda üreticisi olmanın sorumluluğuyla, halkımızın güvenine ve tercihine lâyık olmak için, özveriyle çalışıyor, halkımızın sağlıklı beslenmesinde önemli yeri olan ürünlerini Tarım ve Ormancılık Bakanlığının denetimi altında kesintisiz olarak üretmeye ve dağıtmaya devam ediyor.

YENİLER Mutfaktaki hızlı yardımcınız

Koronavirüs günlerini sağlıklı ve lezzetli yemeklerle renklendirmek, bağışıklığını güçlendirmek isteyenler mutfakta birbirinden sıra dışı tatlar deniyor. Küçük ev aletleri sektörünün öncü firması Arnica da besinlerini sağlıklı bir şekilde hazırlamak isteyenlere Arnica Diva Trend El Blender Setini öneriyor. Yenilenen 1200 W gücündeki yüksek performansı ve paslanmaz çelik bıçakları ile her türlü sebze ve meyveyi kolaylıkla kesmenizi sağlayan ürün, kısa sürede lezzetli yemekler yapmanıza olanak sağlıyor. Kolay kavrayış ve güvenli kullanım sağlayan tutma sapının yanı sıra kolay tuş sistemi ile kullanıcı dostu özelliklerini ortaya koyan Arnica Diva Trend El Blender seti, 1,2 lt kapasiteli parçalama haznesi ve 600 ml ölçü kabı ile de öne çıkıyor. Ekstra dayanıklı doğrayıcı haznesi sayesinde uzun kullanım ömrüne sahip ürünün aksevuarları bulaşık makinesinde yıkanabiliyor.

Üstün performans, yüksek verimlilik Hoover AXI Bulaşık Makineleri

Yenilikçi teknolojilerle hayatı kolaylaştıran Hoover, 16 kişilik yüksek kapasiteye ve yapay zekaya sahip AXI bulaşık makinesiyle eşsiz kapasite sunuyor, üstün özellikleriyle bulaşıklarınızı yüksek hijyenle yıkıyor. Yapay zeka teknolojisi ile farklı yaşam tarzlarına ve ihtiyaçlara yönelik kişisel yıkama çözümleri sunan AXI bulaşık makinesi; 16 kişilik rekortmen kapasite, sesle ve mobil cihazlarla uzaktan kontrol, 12 farklı programa ilave Hoover Wizard uygulamasıyla erişebileceğiniz 25 ek program ve otomatik açılan kapak gibi birçok üstün özelliği ile evinizdeki en büyük yardımcınız olacak. A+++ enerji sınıfından %10 daha az enerji tüketen Hoover AXI, sunmuş olduğu kullanışlı yıkama programlarıyla yüksek hijyen sağlıyor. Buhar 75°C, Hijyen + 75°C, Total Care 50°C programlarıyla yüksek ısıda daha steril bulaşıklar elde edebilir, Hızlı 29’ programıyla sadece 29 dakikada 50 dereceyle yüksek hijyenle temizlenen bulaşıklarınızı kısa sürede kullanıma hazır hale getirebilirsiniz.

Moda ve su, zarif ve enerjik çizgileriyle buluşuyor

arilarvarsa.org yayında

Tam 40 yıldır arının korunmasına ve arıcılık mesleğinin sürdürülebilirliğine katkı sağlamak için çalışan Balparmak ve kurulduğu günden bu yana başta toprak olmak üzere tüm doğal varlıkların korunması amacıyla faaliyetlerini sürdüren TEMA Vakfı, 20 Mayıs Dünya Arı Günü’nde Millî Eğitim Bakanlığı iş birliği ile 2019’da hayata geçirilen “Arılar Varsa Yarınlar Var” projesi kapsamında hazırlanan eğitim içeriklerini dijital platforma taşıyarak arıların yaşamın vazgeçilmez unsuru olduğunu bir kez daha hatırlatıyor. Proje içeriklerinde yer alan animasyon film, eğitime evlerden devam edilen bugünlerde EBA ilkokul eğitim programlarına katılan çocukların eğlenerek öğrenmesine katkı sağlıyor. Proje kapsamında saha etkinliği ve bisiklet turlarıyla 8 bin 500’ü çocuk olmak üzere 17 bin kişiye ulaşılması hedefleniyor. Üç yıl sürecek proje sonunda 50 ilde, 46 bin 500’ü çocuk olmak üzere toplamda 70 bin kişiye erişilmesi amaçlanıyor.

Türkiye’nin en sevilen ve lider su markası Erikli’nin ilk özel tasarım projesi ERİKLİxSUDI ETUZ serisinde, Erikli cam şişeleri Sudi Etuz markasının zarif ve enerjik çizgileriyle buluşuyor. Uludağ’ın zirvesinden gelen eşsiz Erikli lezzetinin, yılın yükselen tasarımcısı Şansım Adalı tarafından tasarlanan özel serisi: ERİKLİxSUDI ETUZ Limited Edition şişeler, zirvenin rengi olan “Mavi” ile Erikli’nin kaynaklarına ev sahibi yapan Uludağ’ın zirvesini simgelerken, erguvanların rengi “Pembe” doğanın el değmemiş saflığını, uyumun ve canlılığın rengi “Turuncu” ise damaklarda bıraktığı eşşiz lezzeti betimliyor. Koleksiyoner tüketiciler için değerli bir parça niteliği taşıyacak olan sınırlı sayıda üretilen ERİKLİxSUDI ETUZ serisi, Nisan ayı itibarıyla Migros ve Macro raflarındaki yerini aldı.

YENİLER Aynı anda 5 rafta yemek pişirin Yenilikçi ve yüksek kapasiteli ürünlerle 112 yıldır hayatınızı kolaylaştıran Hoover, 80 litrelik geniş iç hacme ve üstün teknolojiye sahip ankastre fırınlarıyla, sofralara lezzet katıyor. Hoover, genlerine işleyen yenilikçilik anlayışını tüm ürünlerinde olduğu gibi, ankastre fırınlarında da sürdürüyor. Maksimum kapasiteli ankastre fırınlarda, akıllı teknolojileri ve şık tasarımları bir araya getirerek, yemek pişirmeyi keyfe dönüştürüyor. Birbirinden lezzetli yemeklerin yanı sıra, Hoover’in üstün pişirme teknolojisiyle pişirip sevdiklerinizle paylaşabileceğiniz üstü çıtır çıtır sağlıklı ekmeklerin keyfine varın. 80 litrelik geniş iç hacimleri sayesinde, 5 rafta birden yemek pişirmeye olanak sağlayan Maxi fırınlar ile sofralarınızı lezzet şölenine dönüştürmek elinizde. A enerji sınıfı ile, performanstan ödün vermeden tasarruf sağlayan Maxi fırınlar; çocuk kilidi, emniyet termostatı gibi özellikleriyle de güvenliği ön planda tutuyor. Yavaş kapanan kapak, çıkarılıp temizlenebilen iç cam ve soğutucu fan gibi ekstra özellikleriyle, mutfaktaki en büyük yardımcınız oluyor.

Sofralarınızı leziz salatalarla taçlandırın

Özgün tasarımlarıyla yaşamı güzelleştirenleri bir araya getiren LAV Vega Büyük Boy Salata Kasesi ile renkli yaz sofralarınız daha keyifli hale geliyor. Modern, zarif bir tasarıma sahip Vega Büyük Boy Salata Kasesi; taze yeşillikler, yeşil elma, nar gibi meyveler, kuruyemişler ve sebzelerle hazırlanan enfes salata tariflerinin yanı sıra kısır, meyve gibi sunumlara da çok yakışıyor. Büyük hacmi sayesinde balkonlarda, bahçelerde, yazlıklarda kurulan vazgeçilmez yaz sofralarının eşlikçisi olan Vega, yazın en güzel renklerini taşıyan lezzetleri camın sağlığıyla buluşturuyor.

Düşük sıcaklıkta bile maksimum hijyen

Siemens Ev Aletleri’nin sensoFresh özellikli çamaşır makineleri, bu günlerde her zamankinden daha kritik olan hijyeni, düşük sıcaklıkta maksimum seviyede sağlıyor. Hassas kumaşlar için bile ideal olan hijyen programı, aktif oksijen sayesinde 20°C’ye kadar düşük sıcaklıklarda ihtiyaç duyulan en yüksek hijyen seviyesine ulaşıyor. Sadece birkaç saat giyilen kıyafetlerin üzerine sinen koku ve kirleri aktif oksijen ile su kullanmadan kolayca temizleme özelliğine de sahip Siemens’in sensoFresh çamaşır makineleri, en hassas kumaşları dahi etkili ve nazik bir şekilde koku ve kirlerden arındırıyor. Çamaşır makinesinin tamburunu temizleme programı da tamburun içinde koku oluşmasının önüne geçerken, kazanın her zaman hijyenik ve temiz olmasını sağlıyor.

Farklı tatlar arayanlara özel

Günün her saati kendine özen gösterenlerin ve formuna dikkat edenlerin vazgeçilmezi olan Lipton Slim Plus, heyecan verici yepyeni lezzetleriyle karşınızda. Detoks lezzetlerine sahip olan Slim Plus Mate & Maydanoz & Elma ve Slim Plus Ananas & Hindistan Cevizi çayı raflarda yerini alıyor. Tazeleyici ve ferah detoks etkisi ile Slim Plus Mate & Maydanoz & Elma çayı ödem atmak ve vücudunu arındırmak isteyenlerin tercihi olurken, yoğun keyif veren tatlı notadaki lezzetiyle Slim Plus Ananas & Hindistan Cevizi ödem atmak ve aynı anda kalori almadan tatlı ihtiyacını gidermek isteyenlerin yardımına koşuyor.

Yatak odaları yenileniyor

Bu koleksiyonda zarafet var!

Yenilikçi ürünleriyle milyonlarca evi güzelleştiren TAÇ, yeni sezon koleksiyonunda yer alan nevresim takımları ile evleri yeniliyor. Akdeniz esintisini anımsatan pastel mavi tonlarındaki nevresim takımı, pamuk saten dokusuyla rahat bir uyku ortamı sağlarken deseniyle de evlere ferah bir hava katıyor. TAÇ’ın yeni sezon nevresim takımının yanı sıra koleksiyonda yer alan diğer ürünleri görmek için www.tac.com.tr’yi ziyaret edebilirsiniz.

Özgün stili ve benzersiz estetiğiyle Valeron, yeni sezonunu yepyeni bir koleksiyonla karşılıyor. Yaz mevsiminin gelmesiyle yaşam alanlarında yapılan değişiklikler, Valeron’un lüks Monschau koleksiyonuyla seçkin bir stil yakalıyor. Detaylarla farklılaşan ve tasarımıyla elegan bir tarz sunan Valeron’un yeni koleksiyonu, üzerindeki zarif desenleri ve soft rengiyle stil sahibi evlerin tamamlayacısı oluyor.

YENİLER Babalara özel iddialı tasarımlar

Tek seferde temizlik

Doğal hammadde kullanımı ve yüzde yüz pamuksu içeriğiyle kaliteli tasarımlara imza atan Cotton Box, Masculine serisi ile erkeklerin yatak odalarına yeni bir tarz getiriyor. Bordonun etkileyici ve tutkulu gücünü ‘Janos Bordo’yla, lacivertin derinliğini ‘Pablo Lacivert’le, gri ve siyahın asilliğini ‘Ramos Antrasit’le ve ‘Danilo Kahve’ ile kahverenginin çekiciliğini yatak odalarına taşıyan tasarımlar, babalara özgür ve modern yatak odaları sunuyor. Kaliteli ve sağlıklı üretim politikasıyla kullanıcıların güvenini kazanan Cotton Box, tasarımlarıyla uykuyu daha konforlu hale getiriyor. Tüm baskı ve boya aşamalarında Avrupa standartlarında üretim gerçekleştiren marka, hava geçirgenliği yüksek ve nefes alan pamuksu yüzeyi sayesinde vücut ısısını dengeliyor. Böylelikle uyku esnasında terlemenin önüne geçerek alerji oluşumunu engelleyen Cotton Box, sıcak yaz akşamlarında babalara keyif dolu uyku deneyimi yaşatıyor.

LG Electronics (LG), QuadWash teknolojisi ile bulaşık yıkamada yeni bir dönemi başlatıyor. LG QuadWash teknolojisine sahip bulaşık makineleri, Multi-Motion püskürtme kolları ve yüksek basınçlı jetler sayesinde en zorlu bulaşıkları bile ilk seferde tertemiz yapıyor. İki yerine dört püskürtme koluna sahip LG QuadWash teknolojili çamaşır makineleri, püskürtme kollarının dönme sırasında ileri ve geri hareket etmesiyle (Multi-Motion) rafların en köşesindeki bulaşıkları bile mükemmel şekilde temizliyor. Inverter Direct Drive ile sesiz ve yüksek verimle çalışan çamaşır makineleri, enerji verimliliğini de artırıyor. Kullanıcılar ayrıca, Direct Drive Motor için sunulan 10 yıl sınırlı garanti ile LG bulaşık makinelerini yıllarca kullanabiliyor. Çift bölge yıkama özelliği ile, üst ve alt raflardaki püskürtme yoğunluğunun değiştirilmesine imkan veren LG çamaşır makineleri, kolaylıkla ayarlanabilen raf sistemiyle bulaşık makinesi yerleştirmeyi basitleştiriyor ve büyük hacimli bulaşıklar için alan sağlıyor.

Ultra Berrak ailesine iki yeni ürün

Doğal lezzet sofralarda

Kullanıcılarının hayatını kolaylaştıran ürünleri ile dikkat çeken Lila Group’un ekonomik markası Ultra Berrak, bütçesini düşünürken kaliteden ödün vermek istemeyenlere yeni seçenekler sunuyor. Ekonomik segmentte en yüksek kaliteyi sunmayı hedefleyen Ultra Berrak, 4'lü, 12’li, 16’lı, 24’lü ve 32’li paketleri ile ihtiyaca göre farklı paket boyu alternatiflerini kullanıcılarına ulaştırırken, 8’li paketi de seçeneklerine eklemeyi unutmadı. İki katlı yapısı ile daha yumuşak ve daha dayanıklı olan Ultra Berrak, tuvalete atıldığında ise kolayca eriyor. Ultra Berrak, peçete, mendil, kâğıt havlu ve tuvalet kâğıdı kategorilerindeki geniş ürün gamı ile ihtiyaç duyulan her alana çözüm üretiyor.

Türk mutfağı ile değerlerinin daimiyetinin sağlanması ve gelecek nesillere aktarılması amacıyla 30 yıldır çalışmalar yürüten Metro Türkiye, METRO Premium markasının yeni ürünleri Bitlis, Van, Anzer yörelerinin yayla çiçek ham ballarını tüketiciyle buluşturuyor. Ham ballar 45 santigrat derece üzeri ısıl işlem görmüyor; pastörize ve filtre edilmiyor; bu sayede içerdiği doğal antioksidan ve vitaminler kovandan alındığı halleriyle korunabiliyor. Güvenilir ve kaliteli ürünlerin rafa gelmesine öncülük eden ve yerel üreticiler ile iş birliği içinde çalışan Metro Türkiye, balın etiketindeki yer alan QR kod aracılığıyla; balı üreten arıcıların bilgilerini, bala özellik kazandıran çiçekleri ve analiz raporlarını şeffaf bir şekilde paylaşıyor. Böylece tüketiciler, ham balların kovandan sofraya tüm üretim yolculuğunu adım adım takip edilebiliyor.

Polonez, Çölyaklılar adına seslendi

“Levrek Buğulama da İstemeyin Ama” okurlarıyla buluşuyor

Şarküteri et ürünleriyle yıllardır değişmeyen lezzetler sunan Polonez, glüten hassasiyeti olan kişilerin de rahatlıkla tüketebileceği glütensiz çemensiz pastırma, füme et, jambon, kavurma, salam (hindi salam ve macar salam), sucuk ve sosis gibi tüm ürünlerini 20 mg/kg olan glütensiz üretim sınırına çekerek, bu kişilerin beslenme diyetlerine destek oluyor. Glütensiz ürünleriyle Çölyak hastalığına farkındalık oluşturmaya çalıştıklarını dile getiren Polonez Genel Müdürü Andaç Günsoy, “İlk olarak 2017 yılında glüten hassasiyeti olan insanların sesine kulak vererek Polonez ürünlerinde ‘glütensiz’ dönemini başlattık. Çemenindeki glüten nedeniyle geleneksel lezzetlerimizden pastırmayı tüketemeyen Çölyak hastalarının taleplerini değerlendirerek, uzun çalışmalar sonunda Türkiye’de bir ilki gerçekleştirdik ve glütensiz pastırmanın üretimine başladık. Şu anda raflardaki tüm Polonez ürünleri (çemenli pastırma hariç) glütensiz ibaresi ile yeni ambalajlarında satılıyor. Böylece glüten diyeti yapan insanların farkında olduğumuzu, sorun çözücü bir misyon ve vizyon birliğiyle hareket ettiğimizi göstermek istedik.” diyor.

Reha Tanör, hukuk, iktisat ve finans kitaplarından sonra bu kez de yaşama ve gastronomiye dair lezzetli sohbetleriyle karşımızda. “Gördüklerimi, göremediklerimi, yaşadıklarımı, yaşayamadıklarımı, düşündüklerimi, düşünemediklerimi Bodrum’dan Londra’ya, Capri’den Tokyo’ya kadar dolaşarak anlattım. Hani ‘Yediğin, içtiğin senin olsun, gördüklerini anlat!’ derler ya, ben hepsini birden anlatıverdim. Maksat sohbet olsun.” Reha Tanör’ün Yazardan Direkt Yayınevi tarafından yayımlanan, www.heryerdekitap.com ile pek çok mecrada keşfedebileceğiniz bu sohbet sofrasına davetlisiniz. “Levrek buğulama da istemeyin ama…”

Yapım: İnci BAK Fotoğraflar: Melis KAYACIK

4 Kişilik

Fırında Sebzeli Piliç Fileto Malzemeler:

• 2 paket Lezita Aç Ye Izgara Dilimli Piliç Fileto

• 1 yemek kaşığı ev yapımı domates püresi

• 1 çay kaşığı kırmızı pul biber • Tuz • 3-4 yemek kaşığı zeytinyağı • 7-8 adet çeri domates • 1 avuç taze bezelye • 2 adet orta boy mor soğan • 4-5 adet taze patates • 1 tatlı kaşığı rendelenmiş zencefil

Hazırlanışı:

Taze patatesleri iyice yıkadıktan sonra tencereye alın. Üzerini örtecek kadar su ilave edip haşlamaya bırakın. Lezita Aç Ye Izgara Dilimli Piliç Fileto’yu ev yapımı domates püresi, pul biber, 2 yemek kaşığı kadar zeytinyağı ve tuzla birlikte karıştırın. Yağlanmış fırın tepsisine yerleştirin. Sebzeleri, diri kıvamda haşlayıp ikiye veya üçe kestiğiniz patatesleri, taze bezelyeyi, rendelenmiş zencefil ve kalan zeytinyağını ilave edip harmanlayın. Tüm malzemeyi fırın tepsisine yerleştirin. Önceden ısıtılmış 180 dereceye ayarlı fırında, 12-15 dakika kadar pişirin.

4 Kişilik

Süzme Yoğurt Soslu Lezita Piliç Çıtır Kova Malzemeler:

• 1 adet Lezita Çıtır Kova • Kızartmak için sıvıyağ

Yoğurt Sos İçin:

• 1 kase süzme yoğurt • 1 adet salatalık • Birer tutam kuru nane, kekik • 1-2 dal ince kıyılmış dereotu

Hazırlanışı:

Yoğurt sos için süzme yoğurda rendelenmiş salatalık, kuru baharatlar ve kıyılmış dereotunu ekleyip iyice karıştırın. Sosunuz hazır. Lezita Çıtır Kova’nın içindeki Piliç Kanat, Piliç Fileto ve Piliç Toplarını paketlerinden çıkartın. Fırın kağıdı serilmiş tepsiye piliç parçalarını çözünmesini beklemeden dizin. En ideal çıtırlığı elde edebilmek için ürünün çözünmesini beklemeden isteğe bağlı olarak her parçayı yağ ile spreyleyin. Önceden 220-230° C’ye ısıtılmış kızgın fırının üst rafına hazırladığınız fırın tepsisini yerleştirin. Çıtır Piliç Fileto Parçaları ve Çıtır Piliç Toplarını 12-14 dakika, Çıtır Kanatları 16-18 dakika ısıttıktan sonra fırından alın ve sosunuzla birlikte servis edin.

Yapım: İnci BAK Yapım Asistanı: Ekrem ÇAĞATAY Fotoğraflar: Hande GÖKSAN

Yazın En Serinleten Çorbaları Yazın sıcak havalarında soğuk çorbalar iyi gider. Üstelik yapımı çok kolay bu çorbaları buzdolabında muhafaza edebilir, günün her saatinde ağır yemekler yerine tercih edebilir, evdekilere sunabilirsiniz.

6 Kişilik

Yeşil Mercimekli ve Kinoalı Soğuk Çorba Malzemeler:

• 1 su bardağı yeşil mercimek • 1 çay bardağı kinoa • 2 yemek kaşığı zeytinyağı • 1 çay kaşığı pul biber • 2 diş sarımsak, havanda ezilmiş • 1 litre ayran • 1 su bardağı yoğurt • 1 çay kaşığı tuz • 4-5 dal dereotu, kıyılmış • 4-5 dal reyhan, kıyılmış

Hazırlanışı:

Yeşil mercimeği ve kinoayı iyice yıkayıp süzdükten sonra ayrı tencerelere aktarın. Üzerini iki misli geçecek kadar su ilave edip haşlamaya bırakın. Her iki hububat haşlanınca ocaktan alın ve kapaklarını kapatıp soğumaya bırakın. Yoğurdu ve ayranı birleştirip iyice çırpın. Tuzu, havanda ezdiğiniz sarımsakları ve kıyılmış yeşillikleri ekleyip biraz daha çırpın. Haşlayıp süzdüğünüz hububatları ilave edin. Buzdolabında soğuttuktan sonra üzerine sızma zeytinyağında kavrulmuş pul biber gezdirip servis yapın.

6 Kişilik

Kapya Biberli Yoğurt Çorbası Malzemeler:

• 1 litre ayran • 1 çay bardağı buğday • Yarım demet semizotu, ince kıyılmış • 1 su bardağı süzme yoğurt • 1 çay kaşığı tuz • Yarım demet kıyılmış nane • 4-5 dal kıyılmış dereotu • 1 adet kapya biber, ince doğranmış • 1 yemek kaşığı zeytinyağı

Hazırlanışı:

Buğdayı geniş bir kaba alın, üzerini iki-üç misli geçecek kadar su ilave edin. Buğdayları bu suyun içinde en az 3-4 saat bekletin. Suda bekleterek şişmesini sağladığınız buğdayları birkaç kez akan suyun altında yıkadıktan sonra süzün. Geniş bir tencereye alıp üzerini 3-4 parmak geçecek kadar su ilave edin. Kaynamaya bırakın. Buğdayları yumuşayana kadar haşlayın. Daha sonra süzüp bir kenarda bekletin. Yoğurdu iyice çırpın. Ayranı ekleyin. Buğday ve kapya biber dışındaki tüm malzemeyi ilave edip çırpın. Karışım yoğun bir kıvamdaysa kontrollü bir şekilde biraz su ekleyebilirsiniz. En son buğdayları ilave edin. Tekrar karıştırın. Buzdolabında soğuttuktan sonra servis kaselerine paylaştırın. Üzerine ince doğranmış kapya biber, sızma zeytinyağı gezdirin. İsteğe göre buz parçaları ile birlikte servis yapın.

4 Kişilik

Soğuk Köz Biber Çorbası Malzemeler:

• 5 adet orta boy kapya biber • 3 adet orta boy domates • 3 yemek kaşığı zeytinyağı • 1 adet beyaz soğan • 200 gram süzme yoğurt • 1 su bardağı soğuk su • Tuz, karabiber • 3 dal taze nane

Üzeri İçin:

• 2 yemek kaşığı süzme yoğurt • 1 yemek kaşığı su • 1 adet kapya biber, ince doğranmış • 1 adet salatalık, ince doğranmış • 1 çay kaşığı kuru nane

Hazırlanışı:

Kapya biberleri ve domatesleri yıkayın. Biberlerin çekirdeklerini temizleyin. Domatesleri ve biberleri irice doğrayıp yağlı kağıt serli fırın tepsisine yerleştirin. Üzerine tuzu serpin, 1 yemek kaşığı kadar zeytinyağını gezdirin. 200 dereceye ayarlı fırında yumuşayana kadar közleyin. Közlediğiniz sebzeleri mutfak robotuna alın ve püre haline getirin. 5 dakika kadar kavurun. Kalan zeytinyağını tencerede ısıtıp yemeklik doğranmış soğanı yumuşayana kadar kavurun. Közlenmiş sebzeleri, tuzu, karabiberi ilave edip biraz daha karıştırdıktan sonra kontrollü bir şekilde sıcak su ilave ederek yoğunluğunu ayarlayın. Birkaç taşım kaynayınca ocaktan alın, soğumaya bırakın. Soğuyunca servis kaselerine paylaştırın. Üzeri için suda incelttiğiniz yoğurdu, ince doğranmış sebzeleri ve kuru naneyi ekleyip Servis yapabilirsiniz.

4 Kişilik

Biftekli Pirinç Salatası Malzemeler:

• 2 adet orta boy patlıcan, közlenmiş • 1 adet beyaz soğan • 3 yemek kaşığı zeytinyağı • 200 gram süzme yoğurt • 1 litre ayran • 1 çay bardağı haşlanmış buğday • 1 çay bardağı haşlanmış yarma mısır • 1 tatlı kaşığı sumak • Yarım demet taze nane • Tuz

Hazırlanışı:

Zeytinyağını tencerede ısıtıp yemeklik doğranmış soğanı yumuşayana kadar kavurun. Közlenip kabuğunu soyduktan sonra ince ince kıydığınız patlıcanı ekleyin. 5 dakika kadar kavurun. Tuzu, karabiberi ilave edip biraz daha karıştırdıktan sonra ocaktan alın, soğumaya bırakın. Ayrı bir kasede süzme yoğurdu ve ayranı iyice karıştırın. Haşlanmış yarma buğdayı, yarma mısırı, patlıcanlı karışımı ekleyin. İyice karıştırın. Çorbayı buzdolabında soğutun. Servis kaselerine paylaştırın, üzerine kıyılmış nane ve isot karışımından serpin.

Yapım: Hayal DEMİRKOL Fotoğraflar: Hande GÖKSAN

Mevsimin en tazesi Sarı çiçekli “kabak”

Özellikle yaz aylarında, mevsiminde taze tazesi makbul olan kabakla; cacığından böreğine, çorbasından zeytinyağlısına kadar yaz boyunca tüketeceğiniz çok pratik yemekler hazırladık.

4 Kişilik

Kabak, Avrupa, Kuzey Amerika, Güney Asya ve yurdumuzda sebze olarak yaygın şekilde yetiştirilir ve tüketilir. Yemek ve tatlı yapmak amacıyla çok yaygın kullanımı olan bir bitkidir kabak. Tıbbi amaçlarla ise kuruyemiş olarak da tüketilen kabak çekirdeği kullanılır. Meyveleri bol lifli bir bitki olan bu narin sebze, sindirim sistemi için son derece faydalıdır. Potasyum, fosfor, kalsiyum, magnezyum, sodyum, demir gibi mineraller yönünden de oldukça zengindir. Sinir sistemi için yatıştırıcı özelliğe sahip olduğu söylenir. Besin değerinin kaybolmaması için kabağı buhar yöntemiyle veya çiğ tüketmek gerekir. Mide ve bağırsaklara yumuşaklık veren kabak, yüksek tansiyonu düşürür, çekirdeği yenildiğinde öksürüğü keser ve göğsü yumuşatır.

Kabak Cacığı Malzemeler:

• 2 adet orta boy kabak • 2 su bardağı yoğurt • Yarım su bardağı su • 3 diş sarımsak • 2 çorba kaşığı sızma zeytinyağı • Yarım demet dereotu • Tuz, pul biber

Hazırlanışı:

Kabakları yıkayıp kabuklarını soymadan çok ince doğrayın. Bir kasede yoğurdu biraz sulandırıp ezilmiş sarımsak ve tuz ile tatlandırdıktan sonra doğranmış kabakları ilave edin. Servis kaselerine aldıktan sonra üzerine zeytinyağı gezdirin, bol dereotu ve pul biber ile servis yapın.

4 Kişilik

Zeytinyağlı Kabak Malzemeler:

• 1 kilo kabak • 1 adet orta boy soğan • 1-2 adet kırmızı kapya biberi • 10-15 adet kiraz domates • 5-6 diş sarımsak • Yarım demet taze soğan • 1 çorba kaşığı toz şeker • Tuz, karabiber • Yarım su bardağı zeytinyağı • 1 çorba kaşığı salça • 1 su bardağı su

Üzeri İçin:

• Kıyılmış dereotu

Hazırlanışı:

Salçayı, şekeri, zeytinyağını, tuzu ve suyu bir kasede karıştırın. Kabakları yıkayın. Alacalı soyduktan sonra uzun uzun doğrayıp bir tencereye aktarın. Küp doğranmış kuru soğanı, kırmızı biberleri, kiraz domatesleri ve dörde bölünmüş sarımsakları ilave edin. Salçalı karışımı da üzerine gezdirin. Orta ateşte pişirmeye başlayın ve kaynama noktasına geldiğinde iri doğranmış taze soğanları ve karabiberi ekleyin. Kısık ateşte 10 dakika daha pişirin. Ocaktan alın. Ilınınca veya soğuyunca servis tabağına aktarın. Dereotu ile süsleyip servis yapın.

6 Kişilik

Tavuklu Kabaklı Çorba Malzemeler:

• 1 adet tavuk göğsü • 2 adet kabak • 2 çorba kaşığı un • 2-3 çorba kaşığı margarin • Tuz, beyaz biber

Üzeri İçin:

Hazırlanışı:

Tavuk göğüs etini haşladıktan sonra ince ince didikleyin. Kabakları soyup zar şeklinde doğrayın. Margarini tencerede erittikten sonra unu ekleyip pembeleşene kadar kavurun. Tavuk suyunu ilave edip birkaç taşım kaynatın. Didiklenmiş tavuk etlerini, doğranmış kabakları, tuz ve beyaz biberi ilave edip 10 dakika kadar pişirin. Dereotu ve pul biber ile süsleyin. Sıcak servis yapın.

• Dereotu, pul biber 26

6-8 Kişilik

Lorlu Kabaklı Tartöletler Malzemeler:

• 2 adet orta boy kabak • 100 gram lor peyniri • 1 çorba kaşığı krem peynir • 1 çorba kaşığı süzme yoğurt • Yarım demet dereotu • Yarım çay bardağı kırık

Hazırlanışı:

Kabakları soyup rendeleyin. Lor peyniri, krem peynir ve süzme yoğurdu bir kasede karıştırın. İnce kıyılmış dereotu, ezilmiş sarımsak, tuz ve yerfıstığını ekleyin. Rendelenmiş kabakların suyunu sıkıp peynirli karışıma ilave edin. Tekrar karıştırın. Hazırladığınız bu dolgu malzemesini hazır tartölet kalıplarına paylaştırın. Hemen servis yapın.

yer fıstığı

• 3-4 diş sarımsak • Tuz • Hazır pişmiş tartöletler

4 Kişilik

Labneli Kabak Dolması Malzemeler:

• 4 adet kabak • 1 paket labne peyniri • 2-3 dal taze reyhan • Yarım çay bardağı çekilmiş ceviz içi

• Tuz, karabiber, pul biber • Kızartmak için sıvı yağ

Hazırlanışı:

Kabakları yıkadıktan sonra kabuklarını soymadan içlerini oyun ve bol yağda kızartın. Yağını çekmesi için havlu kağıt üzerine aktarın. Labne peynirini çukur bir kaseye alın. İnce kıyılmış reyhanı, çekilmiş ceviz içini, tuzu, karabiber ve pul biberi ekleyip karıştırın. Hazırlamış olduğunuz bu karışımı kabakların içine doldurun. Servis yapın.

6 Kişilik

Kabaklı Börek Malzemeler: İç Malzeme:

• 1 kilo kabak • 1 demet dereotu • Tuz • Karabiber • Pul biber

Börek Hamuru İçin:

• 5 su bardağı un • 1 su bardağı su • 2 çorba kaşığı yoğurt • 1/2 su bardağı sıvı yağ • 2 çorba kaşığı sirke • 1 adet yumurta • 1 paket kabartma tozu • 1 tatlı kaşığı tuz • 120 gram eritilmiş margarin

Hazırlanışı:

Kabakları soyup rendenin iri tarafı ile rendeleyin. Suyunu sıktıktan sonra kıyılmış dereotu, tuz, karabiber ve pul biber ile harmanlayın. Börek hamuru için öncelikle sıvı malzemeyi ve yumurtayı hamur yoğurma kabında karıştırın. Un ve kabartma tozunu birlikte eleyip azar azar sıvı karışıma ilave edin ve yumuşak bir hamur yoğurarak yarım saat dinlenmeye bırakın. Dinlenen hamuru 6 eşit bezeye ayırın. Fırın tepsisini yağlayın. Bezeleri yufka büyüklüğünde açın ve harcı paylaştırdıktan sonra kol böreği şeklinde sarın. Arzuya göre hamurların üzerine yumurta sarısı sürüp çörek otu serpin. Önceden ısıtılmış 170 dereceye ayarlı fırında altı ve üstü kızarana kadar pişirin. Sıcak servis yapın.

Yapım: İnci BAK Fotoğraflar: Özgür BAKIR

Mevsimin bu nimetleri tam da ağzınıza layık! Sizi mutfakta çok fazla yormayacak, mevsimin nimetlerinden faydalanacağınız yaza özel bu tatlar tam da ağzınıza layık!

4 Kişilik

Pirinçli Soğuk Ayran Çorbası Malzemeler:

• 1 litre ayran • 4 yemek kaşığı süzme yoğurt • 1 çay kaşığı tuz • Yarım demet nane, kıyılmış • 4-5 dal dereotu, kıyılmış • 1 çay kaşığı kırmızı pul biber • 1 çay kaşığı kuru nane • 1 çay kaşığı kuru reyhan • 1 yemek kaşığı zeytinyağı • 1 su bardağı pirinç, haşlanmış • 1 çay bardağı buğday, haşlanmış • 1 adet kapya biber, közlenmiş

Hazırlanışı:

Yoğurdu iyice çırpın. Ayranı ekleyin. Pirinç ve buğday dışındaki tüm malzemeyi ilave edip çırpın. Karışım yoğun bir kıvamdaysa kontrollü bir şekilde biraz soğuk su ekleyebilirsiniz. Haşlanmış buğdayı, pirinci ve zar şeklinde doğranmış kapya biberi de ekleyin. Tekrar karıştırın. Buzdolabında soğuttuktan sonra isteğe göre buz parçaları ile birlikte servis yapın.

4 Kişilik

Sarımsaklı Yoğurtlu Ispanaklı Börek Malzemeler:

• 3 adet hazır yufka • 2 yemek kaşığı un

(unun arasına serpmek için)

• 4 çorba kaşığı eritilmiş tereyağı veya zeytinyağı

• 1 çay bardağı zeytinyağı

İç Malzemesi:

• 500 gram ıspanak • 100 gram süzme peynir • 1 tatlı kaşığı çörek otu • 100 gram orta yağlı beyaz peynir • 1 çay kaşığı pul biber

Ayrıca:

• 1 kase sarımsaklı yoğurt • 1 yemek kaşığı tereyağı • 1 yemek kaşığı sıvı yağ • 1 tatlı kaşığı pul biber • 1 tatlı kaşığı kuru nane

Hazırlanışı:

İç malzemesi için ıspanağı iyice yıkayıp süzdükten sonra irice kıyın. Ufalanmış peynirleri, çörek otunu, damak tadınıza göre tuzu ve pul biberi ekleyip karıştırın. İç malzemeniz hazır. Zeytinyağının yarısını tavayı yağlamak için ayırın. Kalan zeytinyağını ve eritilip ılınmış tereyağını bir kap içinde karıştırın. Yufkalardan bir tanesini tezgahın üzerine yayıp ikiye kesin. Yarım yufkanın üzerine hazırladığınız yağdan sürün, süzgeç yardımı ile 1 tatlı kaşığı kadar un un serpin. Daha sonra iç malzemesinden yayıp rulo şeklinde sarın. Hamurları yağlı kağıt serili fırın tepsisine yerleştirin. Kalan yufkaları da aynı şekilde hazırlayın. Önceden ısıtılmış 190 dereceye ayarlı fırında, yarım saat pişirin. Börekleri fırından çıkartın ve küçük küçük kesin. Servis yapmadan hemen önce üzerine sarımsaklı yoğurt dökün. Tereyağında kavrulmuş kuru nane ve sıvı yağda kavrulmuş pul biber ilave edip tatlandırın. Soğumadan hemen servis yapın.

4 Kişilik

Domates Soslu Patlıcan Kayıkları Malzemeler:

• 2 adet bostan patlıcanı • Kızartmak için sıvı yağ (1 su bardağı kadar)

• 3 domates • 300 gr orta yağlı kıyma • Yarım demet maydanoz • 2 adet kapya biber • 1 soğan • Tuz, karabiber

Domatesli Sos İçin:

• 2 domates, rendelenmiş • 1 tatlı kaşığı biber salçası • 1 tatlı kaşığı domates salçası • 1 çay bardağı su • 2 yemek kaşığı sıvı yağ • Tuz, kırmızı toz biber

Hazırlanışı:

Domatesli sos için rendelenmiş domatesi ve salçaları karıştırın. Sıvı yağı sos tenceresinde ısıtıp salçalı domatesleri ve suyu ekleyin. 10 dakika boyunca pişirin. Ocaktan almadan önce tuzunu ve toz biberi ekleyin. Birkaç taşım daha kaynatıp ocaktan alın. Sosunuz hazırdır. Patlıcanları alacalı soyup enine ikiye kesin ve bir kaşık yardımı ile içlerini hafifçe boşaltın. Daha sonra patlıcanların tarafına bir miktar tuz serperek ovun. Patlıcanları kızgın yağda her tarafını kızartın. Orta boy bir tencereyi ocağın üzerine alın. Tencere iyice ısınınca 3 yemek kaşığı sıvı yağı ekleyin. Zar şeklinde doğradığınız soğanı kıyma ile birlikte kavurun. Zar şeklinde doğradığınız kapya biber ile domatesleri de ilave edin. 10 dakika sonra ocaktan alın. Tuzunu, karabiberini ve yarım demet kıyılmış maydanozu ekleyerek tatlandırın. İç malzemeniz hazırdır. Ön kızartmasını yaptığınız patlıcanların içlerini pişirdiğiniz kıymalı karışımla doldurun. Domatesli sosu fırın tepsisine dökün. Üzerine patlıcanları yerleştirin. Servis etmeden önce 180 dereceye ayarlı fırında, 10 dakika ısıtın.

4 Kişilik

Kuru Üzümlü ve Peksimetli Salata Malzemeler:

• 4-5 adet domates • Yarım demet nane • 3-4 dilim peksimet • 1 küçük kâse yeşil zeytin (çekirdekleri çıkartılmış)

Sosu İçin:

Hazırlanışı:

Sosu için rendelenmiş limon kabuğunu, sızma zeytinyağını, chia tohumunu, limon suyunu, kuru üzümleri ve nar ekşisini küçük bir kavanozda karıştırın. Hazırladığınız bu sosu salatayı servis edene kadar kavanozun kapağı kapalı olacak şekilde bekletin. Domatesleri küp doğrayın. Naneleri yaprak yaprak ayırın. Peksimetleri de küpler halinde olacak şekilde elinizle kırın. Salata malzemesini geniş bir kapta harmanlayın. Servis etmeden önce sosunu döküp harmanlayın.

• 1 limonun rendelenmiş kabuğu • Yarım çay bardağı sızma zeytinyağı • 1 yemek kaşığı limon suyu • 2 yemek kaşığı kuru üzüm • 1 tatlı kaşığı nar ekşisi • 1 yemek kaşığı chia tohumu

Anne adayları ve lohusalar için folik asit deposu

KUŞKONMAZ Folik asit, zengin vitamin içeriği ve afrodizyak özelliğiyle sıkça adından bahsettiren antik çağlardan beri insanlar tarafından bilinen ve tüketilen kuşkonmaz, özellikle hamileler ve emziren annelerin süt üretimi için tüketmesi gereken önemli besin kaynağı…

Folik asit, gebelik öncesi ve gebelik döneminde tüketilmesi oldukça önemlidir. Yüksek folik asit ve vitamin içeriği ile kuşkonmaz özellikle hamile ve hamilelik için hazırlık yapanlar için önemli besin kaynağı… Kuşkonmaz, folik asit ihtiyacı için hamileler ve yeni doğum yapan annelerin tüketmesi gereken yiyeceklerdendir. Hamilelikte yetersiz folat tüketiminin çeşitli doğuştan sakatlıklara yol açtığı belirlenmiştir. Kuşkonmaz içerdiği folat sayesinde hücrelerin düzgün bölünmesi için yardımcı oluyor. Ayrıca emziren annelerin süt üretimi için gerekli hormonlar bulunduğu için yenmesi özellikle tavsiye ediliyor.

Doğal sağlık kaynağı

Vücut sistemlerinde detoks görevi gören, anti-aging karşıtı özelliğiyle dikkat çeken, kemik erimesi ve kireçlenmeye karşı etkili, afrodizyak kaynağı kuşkonmaz, son zamanlarda sofraların vazgeçilmezi oldu. Çok yıllık otsu bir bitki olan kuşkonmaz; magnezyum, sodyum, demir, bakır, fosfor, selenyum, çinko, kalsiyum ve mangan gibi mineraller açısından zengindir. C vitamini, K vitamini, B6 vitamini, A vitamini, tiamin ve niasin gibi vitaminler de içerisinde yeterli miktarda bulunuyor. Mineral ve vitamin yönünden oldukça zengin olan kuşkonmaz vücudun ihtiyacı olan maddelerin temininde önemli bir besin maddesidir. Mucize bitkilerden biri olarak kabul edilen; vücudu ve hayatı sağlıklı bir hale getirmek isteyenlerin tercihi kuşkonmaz, bu içeriğiyle güçlü bir idrar söktürücü ve kum döktürücü etkiye sahip. Kalbi güçlendirme ve kanı temizleme özelliği olan kuşkonmaz, sindirimi kolaylaştırıyor. Ayrıca göz sağlığı için de etkili olduğu biliniyor. Lifli yapısı özellikle kabızlık çeken hastalar için bağırsakları çalıştırması yönüyle tavsiye ediliyor.

Nasıl üretiliyor?

Kuşkonmaz 3,5 aylık fide olarak dikilir. Sıra arası ve sıra üzeri mesafeler üretim alanında kullanılacak donanıma göre belirlenir. Damlama sulama sistemi kurulur. İlk iki yıl tesis sürecidir, üçüncü yıldan itibaren verim alınmaya başlanır. Bahçeden 10 yıl kadar ekonomik olarak verim alınır. 1 dekar alana için gerekli olan kuşkonmaz fidesi ortalama 2.800 adettir. Dekar başına ortalama fide maliyeti 800€’dur.

Üretim bölgelerimiz Halen Eskişehir-Sarıcakaya’da 35 hektar alanda üretim yapmaktayız. Ayrıca Muğla-Ula’da ve Antalya-Aksu ve Serik’te toplam 40 hektar alanda sözleşmeli üreticilerimiz mevcut.

Türkiye’de kuşkonmaz talebi Türkiye’de de özellikle büyük şehirlerde kuşkonmazın tüketici nezdinde bilinirliği oldukça yüksek. Yerli üretimi arttırarak daha fazla kişiye ulaşmasını hedefliyoruz. Kuşkonmazın sarmaşık, avronyes, izvinye, aspariçe, asfaraca, tilki kuyruğu, tilkişen, ayrelli gibi halk arasında farklı isimlerle bilinen yabani türleri zaten ülkemizde bir çok farklı bölgede mevsiminde toplanıp geleneksel olarak tüketiliyor. Kuşkonmaz kesinlikle ülkemiz damak tadına uygun ve üretimi kısa zamanda çok artacak bir ürün. Kültüre alınmış kuşkonmaz şu anda ülkemizde yılda yaklaşık 350 ton üretiliyor, bir bu kadarda taze ve donuk ithalatı var. Toplam 700 tonluk bir pazardan söz edebiliriz. Bu pazar üretim artışına paralel olarak her geçen yıl düzenli olarak büyümektedir.

Kuşkonmazlı Omlet

Nomad Tarım bu işe ne zaman ve nasıl başladı?

Malzemeler:

• 6 sap kuşkonmaz • 1 orta boy soğan • 2 yumurta

Nomad Tarım, kuşkonmaz üretimine 2004 yılında, Türkiye’de ticari üretiminin ender seviyede olduğunu görerek başladı. Son yıllarda da erkenci üretim için başka üreticilerle Antaya ve Muğla’da üretimler planladık. Son 6 yıldır dünya standardı olan Globalgap sertifikasyonu ile üretim yapıyoruz. Nomad Tarım aynı zamanda Yetkilendirilmiş tohumcu kuruluş statüsünde, tohumcu ve fideci kuruluştur. Online kanallardan Türkiye’nin her yerine taze ürün gönderimi yapan Nomad Tarım, www.kuskonmazvadisi.com adresinde bulunan siteden aracısız satış yapıyor. Şirketin aynı zamanda @kuskonmazvadisi instagram hesabından da üretim ve pazarlama ile ilgili tüm kampanyalar takip edilebiliyor.

Hazırlanışı:

Kuşkonmazların dibindeki sert kısmı elle kırıp ya da kesip atın. Kalan kısmını iri parçalara bölün. İnce doğranmış bir soğanı zeytinyağında kavurun. Sonra kuşkonmazları ekleyin ve diriliğini kaybetmeden soğanla çevirerek pişirin. 2 yumurtayı beyazları ile birlikte tuz ve karabiber ile çırpın ve tavaya ekleyin. Birlikte 1 dakika pişirip sıcak olarak servis edin.

Yaza yakışacak pirinçli salatalar…

Fotoğraflar: Şevket KIZILDAĞ

Yazın sıcağında çok sıcak ve bol soslu ağır yemekler yerine daha hafif olan ve pratik bir şekilde hazırlanan yemekleri tercih ederiz. Değişen yemek alışkanlıklarına ve kültürüne rağmen pirinç hala vazgeçemediğimiz ürünlerdendir. Piştikten sonra birbirine yapışmadan tane tane kalan ve damak tadımıza çok uygun olan pirinçle bu yaza özel tariflerimizi sizin için derledik.

4 Kişilik

Körpe Sebzeli Pirinç Salatası Malzemeler:

• 3/4 su bardağı Amerikan pirinci • 1 çorba kaşığı kıyılmış maydanoz • 10 adet mini havuç • 10 adet mini kabak • 1 çorba kaşığı sızma zeytinyağı • 1 çay bardağı yoğurt • Tuz

Hazırlanışı:

Pirinci yıkayıp süzdükten sonra 1 çay kaşığı tuz ilave edilmiş kaynar suda, diri kıvamda haşlayın. Süzüp soğumaya bırakın. Kabakları ve havuçları buharda 3 dakika haşlayın. Daha sonra boyuna dörde bölün. Sebzeleri zeytinyağıyla tavada hafifçe kavurun. Tuzunu ve kıyılmış maydanozu ekleyip tatlandırın. Tüm malzemeyi, haşlayıp süzdüğünüz pirinçle harmanlayın. Yoğurdu ekleyip karıştırın. Buzdolabında birkaç saat beklettikten sonra servis yapın.

4 Kişilik

Meyveli Pirinç Salatası Malzemeler:

Hazırlanışı:

Pirinci, 1 çay kaşığı tuz ilave edilmiş 2,5 bardak kaynar suda haşlayın. Süzün ve orta büyüklükteki salata karıştır(Çekirdeği çıkarılıp boyuna ikiye kesilmiş) ma kabında üzümlerle ve kabuğu soyulmuş bademlerle birlikte karıştırın. • 100 gram sarı üzüm (Tercihen çekirdeksiz) Sosu için; Portakal suyunu, zeytinyağını, hardalı, sirkeyi, • 100 gram badem kıyılmış maydanozu, tuzu ve karabiberi karıştırın. Sosu(Kaynatılıp kabuğu çıkarılmış) nuz hazırdır. Sosu, pirinçli karışımı ve kalan malzemeyi bir kapta harmanlayın. Soğuk servis yapın.

• 1 su bardağı Amerikan pirinci • 100 gram kırmızı üzüm

Sosu İçin:

• 200 ml. portakal suyu • 2 çorba kaşığı zeytinyağı • 1 çorba kaşığı üzüm sirkesi • 2 çay kaşığı hardal • Yarım demet kıyılmış maydanoz 37

6 Kişilik

Mısırlı ve Baharatlı Pirinç Salatası Malzemeler:

• 2 su bardağı Amerikan pirinci • 1 su bardağı kuru üzüm • 1 çay bardağı ceviz içi (doğranmış) • 1’er adet küçük boy kırmızı ve yeşilbiber

Hazırlanışı:

Pirinci iyice yıkayıp süzdükten sonra 1 çay kaşığı tuz ilave edilmiş kaynar suda diri kıvamda haşlayın. Dolmalık biberleri temizleyip istediğiniz şekilde doğrayın. Beyaz soğanı soyup zar şeklinde doğradıktan sonra 1 tatlı kaşığı tuz ilave ederek iyice ovun. Doğranmış soğanı avucunuzla iyice sıkarak acı suyunun süzülmesini sağlayın. Biberleri, soğanı, doğranmış kereviz sapını ve kalan malzemeyi ekleyerek harmanlayın.

• 1 adet büyük boy beyaz soğan • 1 su bardağı haşlanmış mısır taneleri • 1 kahve fincanı doğranmış kereviz sapı Sosu için; Tüm malzemeyi kapağı kapalı bir kavanozda iyice

Sosu İçin:

• 1 kahve fincanı sızma zeytinyağı • 1 adet limonun suyu • 2 çorba kaşığı nar ekşisi • 1 çay kaşığı tuz (isteğe göre) • 1 çay kaşığı karabiber • 1 çay kaşığı kuru köri

çalkalayın. Pirinci haşlayıp süzdükten sonra tüm malzemeyi ilave edin. İyice karıştırın. Buzdolabına aktarıp 15 dakika beklettikten sonra servis yapın.

4 Kişilik

Biftekli Pirinç Salatası Malzemeler:

• 1 su bardağı Amerikan pirinci • 2,5 su bardağı su • 1 çay kaşığı tuz • 200 gram kültür mantarı • 1 adet kereviz • 4 dal taze soğan • 500 gram biftek • 2-3 yaprak marul

Sosu İçin:

• 1 su bardağı krema • 3 çorba kaşığı sirke • 1,5 çay kaşığı toz şeker • Acı kırmızı toz biber

Hazırlanışı:

Pirinci yıkayıp süzdükten sonra 1 çay kaşığı tuz ilave edilmiş kaynar suda, diri kıvamda haşlayıp süzün. Soğumaya bırakın. Taze soğanı temizleyip kıyın. Kerevizin kabuğunu soyup küp küp doğradıktan sonra birkaç çay kaşığı limon suyu ilave ederek kararmasını önleyin. Mantarları nemli bir bezle silip enine ve boyuna keserek dört eşit parça elde edin. Taze soğanı, kerevizi ve mantarları geniş bir kapta harmanlayın. Sosu için tüm malzemeyi çırpın ve ¼’ünü hazırladığınız sebzeli karışıma ilave edin. Kalanını haşlanmış pirince ekleyip tatlandırın. Kapağını kapatın ve buzdolabında 2 saat dinlendirin. Salatayı servis etmeden 15 dakika önce biftekleri ızgarada pişirdikten sonra jülyen doğrayın. Salatayı servis tabağına aktarın. Üzerine biftekleri yerleştirin. İsteğe göre marul yaprakları ile süsleyip servis yapın.

4 Kişilik

Akdeniz Usulü Pirinç Salatası Malzemeler:

• 1,5 su bardağı Amerikan pirinci • 2 çorba kaşığı limon suyu • 1 çay bardağı sızma zeytinyağı • 1 diş sarımsak (doğranmış) • 1 çay kaşığı taze kekik (doğranmış) • Taze çekilmiş karabiber • Kırmızı toz biber • Birkaç yaprak ıspanak • 1 adet doğranmış kırmızı biber • 1 adet doğranmış salatalık • 2 dal taze soğan • 1 çay bardağı doğranmış yeşil zeytin • 1 çay bardağı doğranmış siyah zeytin • 50 gram beyaz peynir

Hazırlanışı:

Pirinci 1 çay kaşığı tuz ilave edilmiş 2,5 su bardağı kaynar suya atın. Ateşi kısın, diri kıvamda haşlayın. Ocaktan alın, tencerenin kapağını kapatıp 5 dakika demlendirin. Sosu için; Limon suyunu, zeytinyağını, kıyılmış sarımsağı, doğranmış taze kekiği ve baharatı karıştırın. Hazırladığınız sosu haşlanmış pirince ekleyerek tatlandırın. Doğranmış ıspanağı da ekleyin. Karıştırıp 10 dakika dinlendirin. Peynir dışındaki kalan tüm malzemeyi ilave edip harmanlayın. Salatayı servis tabağına aktarın. Küp doğranmış peyniri de ekleyin. Servis yapın.

Yemek Stilisti: İnci BAK Fotoğraflar: Özgür BAKIR - www.ozgurbakir.com

Mevsimin tazeleri Sakız enginarı ve ebegümeci Yemek yazarı Süleyman Dilsiz’in ‘Salataya Dair Her şey’ adlı kitabından bir tarif seçtim. Tezgahlarda hala taze taze bulabileceğiniz enginar ve ebegümeci ile hazırlanan bu salatayı mutlaka denemelisiniz.

4 Kişilik

Enginarlı Ebegümeci Salatası Malzemeler:

• 3 bebe sakız enginarı • 2 ince kıyılmış taze soğan • 6 tane halka halka doğranmış kültür mantarı

• 1 su bardağı ince kıyılmış körpe ebegümeci

Enginar Terbiyesi İçin: • 3 yemek kaşığı soya sosu • 1 çay kaşığı pul biber • 2 yemek kaşığı zeytinyağı

Sosu İçin:

• 4 yemek kaşığı zeytinyağı • 1 diş ince kıyılmış sarmısak • 1 yemek kaşığı enginar terbiyesi • 1 çay kaşığı kekik • 2 yemek kaşığı üzüm sirkesi

Hazırlanışı:

Bebe enginarları yaklaşık 10 dakika haşlayıp süzün. Dörde bölerek üzerine soya sosu, zeytinyağı, pul biber karışımını sürerek bir saat dinlendirin. Sonrasında enginar ve mantarları ızgara edin. Genişçe bir kap içinde taze soğanı, mantarları ve ebegümecini karıştırarak harmanlayın. Başka bir kapta zeytinyağını, soyalı karışımı, sirkeyi, sarmısak ve kekiği karıştırarak sosunu hazırlayın. Sosu salatanın üzerine döküp servis yapın.

Yapım: İnci BAK Fotoğraflar: Hande GÖKSAN

Baba Gibi Kahvaltı Babalar Günü'nde hem pazar kahvaltısına hem de bu anlamlı günde annenize yardım edin ve kahvaltıya eşlik edecek bir lezzet de sizden olsun.

2 Kişilik

Çedar ve Göz Yumurtalı Ekmek Üstü Malzemeler:

• 4 dilim tost ekmeği • 4 çay kaşığı pesto sos • 4 dilim çedar peyniri • 8 kiraz domates • 1 avokado, dilimlenmiş • 2 tatlı kaşığı tereyağı • 2 yumurta

Hazırlanışı:

2 dilimin üzerine önce pesto sos sürün, sonra da çedar peynirini ve enine ikiye kesilmiş kiraz domatesleri yerleştirin. 200 dereceye ayarlı fırında, peynirler eriyinceye kadar bekletin. Diğer ekmekleri kızartıp dilimlenmiş avokadoları yerleştirin. En son tereyağında göz yumurta pişirip avokadoların üzerine aktarın.

4 Kişilik

Bıldırcın Yumurtalı Malzemeler:

• 6 dilim tam buğdaylı sandviç ekmeği

• 8 dilim çedar peyniri • 100 gr dil peyniri • 4 dilim jambon • 1 domates, dilimlenmiş • 4 bıldırcın yumurtası • 1 yemek kaşığı tereyağı

Hazırlanışı:

4 dilim ekmeğin üzerine dönüşümlü olarak çedar ile dil peynirini, dilimlenmiş domatesi ve jambonu yerleştirin. Kalan 2 dilim ekmekle birlikte yağlı kağıt serili fırın tepsisine aralıklı olarak yerleştirin. 200 dereceye ayarlı fırında, 10 dakika pişirin. Ayrı bir tavada tereyağını eritip bıldırcın yumurtaları göz göz olacak şekilde pişirin. Ekmeklerin iki dilimini üst üste yerleştirin, en son katına pişirdiğiniz göz yumurtaları aktarın. 3.dilim ekmeği de kapak olarak değerlendirin.

2 Kişilik

Patatesli ve Sucuklu Yumurta Malzemeler:

• 1 adet orta boy patates • Çeyrek kangal sucuk, dilimlenmiş • 1 tatlı kaşığı tereyağı • 2-3 yemek kaşığı sıvı yağ • 2 yumurta • Tuz, kimyon • 2 dal dereotu, kıyılmış

Hazırlanışı:

Patatesleri küp doğrayıp sıvı yağda kızartın. Sucukları da aynı şekilde küp doğrayıp ilave edin. Karıştırıp tavanın ortasında biraz boşluk bırakın. Bu alana tereyağını ekleyin. Tereyağı eriyince yumurtaları kırın. En son tuzunu, kimyonunu ve kıyılmış dereotunu ilave ederek tatlandırın. Hemen servis yapın.

Alkali LIfe Center / Klinik Biyokimya Uzmanı Dr. Emine Akın

Bu yaz sağlıklı yaşam için yeni adımlar atın Geçtiğimiz yıl aralık ayından itibaren bütün dünyanın gündemine oturan Corona virüs salgını ile hem bütün dünyada hem de ülkemizde gerçekten zor ve endişe düzeyi yüksek günler geçiriyoruz. İçinde bulunduğumuz şu günlerde, baştan beri alınan tedbirlerin ve yapılan uygulamaların etkisiyle toplum olarak biraz daha rahatladık. Ancak bu zor ve endişeli günler elbette herkesi maddi manevi birçok yönden etkiledi. Bu zor ve sabır gerektiren günler ve hatta aylar, bütün dünyayı birçok açıdan değiştirdiği gibi kendi kişisel dünyamızda da bu değişimleri hissettik. Birçok kavramın anlamını tekrar sorguladık. Sevgi, fedakarlık, sağlık, dostluk, hayat, ev, mutluluk, aile ve yardımlaşma gibi kavramlar hepimizin dünyasında yeniden tanımlandı. Elbette, bu kavramlardan toplumda her bir fert tarafından hakkında en çok düşünülen, değeri daha da artan “sağlık” kavramı oldu. Bu salgın sürecinde belki de sağlığımızla ilgili zamanında yapmadığımız değişiklikler için pişmanlıklar hissettik. Evet, nasıl da önemliymiş sağlık ve sağlıklı yaşamak, bunu tekrar tekrar düşündük. Bu hayatta sağlıktan daha önemli bir şey olmadığını derinden anladık. Tıpkı Kanuni Sultan Süleyman’ın muhteşem bir şekilde ifade ettiği gibi; “Halk içinde muteber bir nesne yok devlet gibi, Olmaya devlet cihanda bir nefes sıhhat gibi” Çevremizde duyduğumuz her vaka haberi ve vaka artış sayılarıyla artan endişeli bekleyiş, bizi kendi sağlığımızı tekrar gözden geçirmeye yöneltti. Herkes “ Acaba ben sağlıklı mıyım? Bu virüsle benim vücudum iyi mücadele edebilir mi?‘’ diye düşündü.

zamanla dokulara, organlara ve sistemlere yansıyarak belirti ve şikayetler halinde karşımıza çıkar. Bu sürece baktığımızda hastalıkların hücrelerimizde ilk olarak başladığı zaman ile şikayetlerin ortaya çıktığı zaman arasında bazen aylar bazen de yıllar vardır. Bu süre, hastalığa ve kişinin durumuna bağlı olarak değişkenlik gösterir. Bu süre zarfında hücrelerde, dokularda birtakım değişimler zaten başlamış ve ilerlemiştir. Dolayısıyla gerçek anlamda sağlıklı olmak, hücrelerimizin sağlıklı olması demektir. Peki hücrelerimizin sağlıklı olması için neler yapmamız gerekir?

“Artık sağlıklı yaşama adım atacağım“ diyorsanız geç kalmadınız! göstermediğini anlayabiliriz. Neden mi? Kısaca açıklayalım. Vücudumuzun yapı taşı hücrelerdir ve hücrelerimizde her saniye binlerce yaşamsal olay meydana gelir. Bu temel yaşamsal olaylardaki aksaklıklar ve problemlerin sonucunda hastalıklar başlamış olur. Yani hastalıklar ilk olarak hücrelerde başlar. Sonra hücrelerde başlayan bu aksaklık ve problemler,

Sağlıklı olmak ne demek?

Sağlıklı olmak ana hatlarıyla fiziksel, zihinsel ve sosyal olarak genel bir iyilik halinde olma şeklinde tanımlanır. Ancak sağlığın bozulma evrelerine ve hastalıkların oluşum süreçlerine baktığımızda bu tanımın bize çok da yol 48

Sağlıklı yaşama adım atmak ve bu konuda gerekenleri yapmak, vücudumuzda harika bir değişim başlatır. Bu süreçte hücrelerimiz de sağlıklı hale gelir. Zaten bu değişimi derinden hissedebiliriz. Çünkü vücudumuzda bulunan yaklaşık 100 trilyon hücre her an yapım-yıkım döngüsündedir ve biz bu döngüye hem doğrudan hem de dolaylı olarak birçok yönden müdahale edebiliriz. Olumlu ya da olum-

suz yönde etkileyebiliriz. Beslenme şeklimiz, yaşam alışkanlıklarımız ve psikolojik durumumuz hücrelerimizde meydana gelen binlerce yaşamsal olay üzerinde son derece etkilidir. Yani aslında bütün bu yaptıklarımızla vücudumuzun bir anlamda mimarı sayılırız. Vücudumuzda ve hücrelerimizde meydana gelen bu yenilenme döngüsü, organlar ve dokular arasında farklılık gösterir. Örneğin, yemek yerken lezzet almamızı sağlayan dildeki tat tomurcukları yaklaşık on günde bir yenilenirken, bağırsak iç ortamı 3-5 günde bir yenilenir. Karaciğer hücreleri altı ayda bir yenilenirken, kırmızı kan hücreleri 120 günde bir yenilenir. Bu muhteşem döngü sayesinde beslenme ve yaşam alışkanlıklarınızda gereken değişimleri yaptığınızda olumlu sonuçları çok etkin bir şekilde görebilirsiniz.

hızla değiştirmeye çalışmak istenilen faydayı sağlamayabilir. Değişimlerin belli bir program dahilinde ve detaylı bir şekilde uygulanması başarılı olmanızı sağlayacaktır. Bu konuda siz değerli okuyucularımız için ‘İdeal Vücudun Sırları’ kitabımızdaki temel, pratik ve uygulanabilir bilgiler çok faydalı olacaktır. Kitapta yer alan, vücudunuz hakkında şimdiye kadar hiç duymadığınız bilgiler, sağlık kavramı hakkında bakışınızı çok daha netleştirecek ve size sağlığınızı yönetebilme becerisi kazandıracaktır. Yaza girerken eskiden olduğu gibi sadece kilo verme endişesi taşımak yerine, hücrelerinizden itibaren sağlıklı olmayı hedeflediğiniz güzel ve verimli bir dönem olmasın dilerim. Sizin için sonuçlar muhteşem olacak...

Kendi sağlığınızın mimarı olun

Sağlıklı bir yaşam için değişime başlarken neler yapmanız ve nasıl yapmanız gerektiği konusunda doğru bilgiler edinmek oldukça önemlidir. Bunun için vücudunuz nasıl çalışıyor, nelere ihtiyacı var öncelikle bunları anlamak gerekir. Bu konuda kulaktan dolma bilgilerle hareket etmek yerine, bilimsel gelişmeleri takip eden kaynaklara ulaşarak bilinçli olmak son derece önem taşır. Çünkü kısa sürede çözüm vadeden ve hızlı sonuç alacağınızı söyleyen, bilimsel temelden yoksun söylemlere göre davrandığınızda vücudunuza geri dönüşsüz zararlar verebilirsiniz. Doğru bilgilere ulaştığınızda vücudunuzdaki döngüye daha saygılı davranırsınız ve acele etmeden vücudunuza sevgiyle muamele edersiniz. Örneğin, fazla kilo ve obeziteyi diyet yaparak, midenizi keserek, içine balon koyarak veya botoks yaparak mide kaslarınızın bir bölümünü felç ederek çözmeyi asla düşünmezsiniz. Vücuttaki muhteşem döngüyü anladığınızda fazla kilo ve obezitede problemin midede veya fazla yemede olmadığını, sebepleri daha derinde hücrelerde aramak gerektiğini farkedersiniz. Bunu farketmenin en güzel tarafı, gerek beslenme gerekse yaşam alışkanlıkları değişimlerinde çok daha bilinçli olmaktır. Bu bilinçli seçimlerle de size sağlıklı yaşamın kapıları ardına kadar açılacaktır. Örneğin su içme konusunda edindiği-

niz önemli bilgilerle daha bilinçli bir şekilde su içmeye başlarsınız. Bu süreçte her geçen gün şikayetlerinizdeki azalmayı ve vücudunuzdaki olumlu değişimleri belirgin şekilde hissedersiniz. Kolayca kilo verdiğinizi, yorgunluğunuzun azaldığını, eklemlerinizin daha da rahatladığını ve kabızlık probleminizin iyileşmeye başladığını farkedersiniz. Aynı zamanda bağışıklık sisteminiz de güçlenecektir. Tabii ki beslenme ve yaşam alışkanlıklarınızda yapacağınız bu değişim, pratik ve uygulanabilir bilgilerle çok daha kolay olacaktır. Çünkü yılların verdiği alışkanlıkları kısa bir sürede 49

Yapım: Huriye ERSOY Fotoğraflar: Hande GÖKSAN

Şeftali Püresi Yazın en tatlı meyvelerinden şeftaliyi, soğuk kış günlerinde de kullanabilirsiniz. Tatlılarınızı, kek ve pastalarınızı güzelleştirecek bu nefis meyveyi, bütün kış boyunca yazı aratmayacak lezzetiyle saklayabileceğinizden emin olun… 4 Poşet İçin

Malzemeler:

• 5 adet şeftali (tercihen olgun ve yumuşak olanı) • 1 çay bardağı toz şeker • Yarım limonun suyu

Hazırlanışı:

Şeftalileri, kabuğunu soyup rendeleyin veya püre haline getirin. Şekeri ekleyin. Şekeri ilave ettikten sonra yarım limonun suyunu sıkın. Şekerli ve limonlu püreleri kullanım miktarına göre piknik poşetlere aktarın. Püreyle doldurduğunuz piknik poşetlerini buzlukta saklayabilirsiniz. Bunlara Dikkat Edin: Şeftali püresini veya rendesini buzlukta aylarca muhafaza edebilirsiniz. Püreyi, isteğe göre sütlü tatlılarınızda ve dondurmalarınızda lezzet eşlikçisi olarak kullanabilir, kek ve pasta yapımında da lezzet artırıcı olarak değerlendirebilirsiniz. İsterseniz ocakta kısık ateşte pişirerek marmelat elde edebilirsiniz. Bunun için bir çay bardağı daha şekere ihtiyacınız olacak. Karışımı elde ettikten sonra buzluğa aktarmak yerine hemen ocakta pişirebilirsiniz.

Koronavirüs evimizdeki sebze ve meyveyi de tehdit ediyor Koronavirüs salgını gıda ürünlerimizin sofralarımıza ulaşmasını da tehdit ediyor. Ürünler tarlada kalırken, toplananlar da yaşanan lojistik problemler nedeniyle yolda bozulabiliyor. Boğaziçi Üniversitesi Uluslararası Ticaret Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Arzu Tektaş, Türkiye’nin bu problemin üstesinden gelinebileceğini söylüyor. Önerileriyse; kendine yeten bir tarım politikası, üreticinin desteklenmesi ve e-ticaret olanaklarının geliştirilmesi. Bilim insanı salgın günlerinde tarlada ve yolda kalan ürünler nedeniyle fiyatların da artabileceği uyarısını da yapıyor. Koronavirüs salgını tedarik zincirlerini de olumsuz etkiliyor. Boğaziçi Üniversitesi Uluslararası Ticaret Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Arzu Tektaş, yaşanan ulaşım kısıtlamaları nedeniyle lojistikte sorunların ortaya çıktığını vurguluyor. Prof. Tektaş, gecikmeler nedeniyle gıda ürünlerin bozulduğunu belirterek, “Her ne kadar gıda lojistiğine esneklikler tanınsa da, gecikmeler hem gıda ürünlerinin bozulmasına ve bununla beraber fiyat artışlarına sebep olabiliyor. Krizin ilerleyen aşamalarında üretimde de aksamalar olabilir ”diye konuşuyor. Bilim insanı bu süreçte Türkiye’nin sahip olduğu yüksek tarım potansiyelini kullanmasını gerektiği görüşünde. Türkiye’nin kendine yetebilecek üretim stratejilerine, bunları sürdürmek içinse teşvik ve destek mekanizmalarına ve e-ticaret olanaklarını geliştirmeye ihtiyacı var. Prof. Dr. Tektaş yaşanan tedarik zinciri krizini ve önerilerini şöyle anlatıyor: “Yolda kalan ürünler bozuluyor, fiyatlar artabilir” Ülkeler ve şehirler düzeyindeki kısıtlamalar lojistik sorunları oluşturuyor. Her ne kadar gıda lojistiğine esneklikler tanınsa da kısıtlamaların oluşturduğu gecikmeler hem gıda ürünlerinin bozulmasına, israfa ve bununla beraber fiyat artışlarına sebep olabiliyor. Krizin ilerleyen aşamalarında üretimde de aksamalar olabilir. Salgın, gıda tedarik zincirini hem arz hem talep açısından zorlayarak iki tarafta da belirsizlik ve riskler oluşturuyor. Örneğin salgının başında un, makarna gibi dayanıklı ve zorunlu gıda ürünlerinde talep patlaması yaşanırken daha sonra evde kalmanın tetiklediği farklı tüketim eğilimleri belirmeye başladı. Arz ve talepteki belirsizlikler veya artan lojistik sorunları gibi nedenler, tarlada kalan ürünlerde artışlar ve ürün fiyatlarında oynaklıklar ortaya koyuyor. Diğer yandan, özellikle talep görmeye devam eden gıda ürünlerinde fiyatların artması için de önemli gerekçeler mevcut. Örneğin Ebola salgınında belirsizlikler Gine’de yerli pirinç fiyatlarında yüzde 30’dan fazla artış ortaya koymuştu. “Türkiye kendine yetecek üretim stratejileri geliştirmeli” Bu ölçüde bir kriz deneyimi, işletmelerin tedarik zincirlerinin kırılganlıklarını ortaya koyarak orta vadede zincir yapılarında değişiklikler oluşturabilir. Riski dağıtmak ama-

cıyla zincirler çeşitlenebilir, coğrafi çeşitlilik oluşturabilir. Mümkün olan alanlarda yerel alternatifler oluşturmaya öncelik verilebilir, pazaryerleri gibi dijital kanallar zincirlere dahil edilebilir, zincirlerin kısalması ve verimliliklerinin artması öncelik kazanabilir. Türkiye de bu süreçte, sahip olduğu yüksek tarım potansiyelini dikkate alarak oluşturacağı politikalarda öncelikle kendine yetebilecek üretim stratejilerini geliştirmeli ve bunları sürdürülebilir teşvik ve destek mekanizmalar ile desteklemeli. Diğer yandan, dahil olduğu bölgesel ve küresel tarım gıda tedarik zincirlerini de gözden geçirerek oluşabilecek yeni fırsatlarla güçlendirmeli. Kısa vadede özellikle küçük üreticiye yönelik destek paketleri açıklanmalı. Tarım ve Orman Bakanlığının, bitkisel üretimin devamlılığı ve gıda arz güvencesinin sağlanması amacıyla tohum hibe edileceğini açıklaması, Türkşeker’in sözleşmeli tarım uygulaması ile hububat üretimine destek vermesi gibi bazı destekler ilan edilse de kapsamın genişletilmesi ve bunların salgın sonrası dönem için sürdürülebilir destek modellerine dönüştürülmesi önemli. Talebin azaldığı ve üreticinin elinde kalan ürünler devlet alımları ile doğrudan veya işlenerek acil durum için stoklanabilir. “Küçük üreticiler için destek gerekiyor” Tarım tedarik zincirinin en kırılgan halkası, çoğunlukla aile işletmelerinden oluşan tarım üreticileri. Bu işletmelerin farklı tedarikçilere

ve pazarlara erişim imkânları oldukça kısıtlı. Bu da tedariğin ve talebin sürdürülebilirliği açısından riski artırıyor. Dünya Gıda Örgütü (FAO), özellikle küçük çaptaki çiftçilerin üretime devam edebilmeleri için finansal destek verilmesi ve e-ticaret kanallarına erişimlerinin sağlanması gerektiğini vurguluyor. Bankalar kredi geri dönüş sürelerini uzatmalı, daha iyi finansman seçenekleri sunmalı. Gıda bankaları, gıdanın toplanması ve dağıtımı konusunda daha etkin rol almalı, küçük işletmeleri kapsayıcı örgütlenme modelleri gelişmeli. Gereken durumlarda hükümetler küçük üreticilerin ürünlerini satın alarak acil önlem olarak stok seviyelerini yükseltebilir. Diğer yandan arz talep dengesi oluşturabilir. Büyük gıda, perakende işletmeleri de tedarik zincirleri içindeki etkileşimi artırarak küçük üreticilere destek olacak mekanizmalar oluşturabilir. Ayrıca, 2007-2008 gıda krizi döneminde kurulan ‘The Global Agriculture and Food Security Programı’ gibi küçük çiftçilere yönelik destek programların yaygınlaştırılması da faydalı olacaktır. “Yeni firsat e-ticaret” Kriz dönemlerinde yenilikçi iş modelleri gelişip yaygınlaşabiliyor. E-ticaret de bu kriz döneminde artan sayıda gıda tedarik zincirinde yer alacaktır. Pandemideki karantina döneminde B2C e-ticarette talep artışı yaşanmakta, dijital pazaryerlerinin, sanal marketlerin kullanımı yaygınlaşıyor. Özellikle gıda alımları için mobil pazaryeri uygulamalarının kullanımı önemli ölçüde arttı. Tüketiciler gıda ihtiyaçları yanında, ekmek yapma makinesi gibi ürünleri de e-ticaret yolu ile alıyor. E-ticaret sayesinde küçük işletmeler yeni pazarlara ve daha geniş kitlelere ulaşabilir, gıda kaybı azalır, üretimi sürdürebilme olanakları artar. Bu modelle, aracıların kalkarak zincirin kısalması da kriz döneminde riski azaltacak, zincir içi işbirliğini artıracak. Örneğin Alibaba, ilk dijital pazaryeri modelini 2003’te SARS salgınında başlattı. Koronavirüs döneminde ise çiftçilere destek olmak amacı ile satılmayan ürünlerine pazar bulmaları için özel bir çiftçi fonu oluşturdu ve taze tarım ürünleri için ‘yeşil kanal’ oluşturuyor. Farklılaşan alışveriş alışkanlıkları ile salgın sonrası dönemlerde de e-ticaret, dijital pazaryeri gibi iş modellerinin yaygınlaşarak devam etmesi ve pazaryerlerinin tedarik zincirlerine dahil edilme oranının artması olası görünüyor.

Hazırlayan: İnci BAK Fotoğraflar: Hande GÖKSAN Fotoğraf Asistanı: Murat ERDOĞAN

Bu yaz sofralarınız vanilya ve tarçın koksun… Günün en şık öğünlerinden biridir çay sofraları. İster çayınızın ister kahvenizin yanına yakıştırın, bu lezzetlerin her biri denemeye değer…

4 Kişilik

Peynirli ve Patlıcanlı Volovan Malzemeler:

• 8 adet hazır milföy hamuru • 2 adet közlenmiş patlıcan • Tuz, taze çekilmiş karabiber • 2 dal taze fesleğen • 100 gram dil peyniri • 1 adet közlenmiş salçalık kırmızı biber

Hazırlanışı:

Milföy hamurlarını buzluktan çıkartıp oda ısısında yumuşaması için bekletin. İç malzemesi için; Közlenmiş patlıcanı çatalla ezin, tuz, taze çekilmiş karabiber ve kıyılmış fesleğenle birlikte karıştırın. İrice doğranmış dil peynirini ve zar şeklinde doğranmış közlenmiş biberi de ilave edin. İç malzeme hazırdır. Milföy hamurlarından dört tanesini tezgahın üzerine alın. Yuvarlak keskin bir kalıp yardımı ile eşit yuvarlak hamurlar çıkartın. Kalan dört milföy hamurunu da biraz daha küçük ve önceden kesmiş olduğunuz yuvarlak milföylerin üzerini kaplayacak fakat ortasına iç malzemeyi dolduracak şekilde yani ortası boş kalacak şekilde bir kalıpla kesin. Milföyleri yağlı kağıt serili fırın tepsisine yerleştirin. İnce bir fırça yardımı ile de hamurların kenarlarına (ortasına sürülmeyecek) yumurta sarısından sürün. Önceden ısıtılmış 200-210 dereceye ayarlı fırında milföyler kabarıp hafif kızarıncaya kadar pişirin. Fırından alın, iç malzemeyi yerleştirip tekrar fırında tutun. İç malzeme ısınıncaya ve peynirler eriyip kızarıncaya kadar fırında bekletin. Ilık servis yapın.

1Tepsi İçin

Yaz Sebzeli Poğaça Malzemeler:

• 4 su bardağı un • 10 gram yaş maya • Yarım çay bardağı ılık su • 1 tatlı kaşığı toz şeker • 1 su bardağı süt • 1,5 kahve fincanı zeytinyağı • 1 tatlı kaşığı tuz • 1 adet yumurta

İç Malzemesi İçin:

• 1 adet közlenmiş patlıcan • 1 adet kabak • 1 tatlı kaşığı zeytinyağı • 1 çorba kaşığı kıyılmış dereotu • 1 küçük kase ufalanmış tulum

peyniri (tercihen Erzincan tulumu)

Üzeri İçin:

• 1 adet yumurtanın sarısı • Beyaz haşhaş tohumu

Hazırlanışı:

Yaş mayayı yarım çay bardağı ılık suda eritin. Unu hamur yoğurma kabına aktarıp eleyin. Şekeri ve tuzu ekleyip harmanlayın. Ortasını havuz gibi açıp ılık suda inceltilmiş mayayı, sütü, zeytinyağını ve yumurtayı ilave edin. Pütürsüz bir hamur elde edene dek yoğurun. Hamurun üzerini nemli bir bezle örtüp oda ısısında yarım saat dinlendirin. İç malzemesi için; Közlenmiş patlıcanı, zar şeklinde doğranıp zeytinyağında hafif yumuşayana dek kavrulmuş kabağı, dereotunu ve ufalanmış peyniri ilave edin. İç malzeme hazırdır. Hamurdan, küçük mandalina büyüklüğünde parçalar koparın. Her hamuru elinizde yuvarlayıp açın. Ortalarına sebzeli iç malzemeden (iç malzemenin çok sulu olmamasına özen gösterin) paylaştırın. Hamuru kenarlarından tutarak karşı kenardaki hamurun üzerine kapatın. Yağlı kağıt serili fırın tepsisine yerleştirin. Poğaça hamurlarını, biraz daha kabarması için yarım saat daha oda ısısında bekletin. Poğaça hamurlarının üzerlerine yumurta sarısı sürün, beyaz haşhaş tohumu serpin. Önceden ısıtılmış 170 dereceye ayarlı fırında 40-45 dakika üzerleri iyice kızarıncaya kadar pişirin. Ilık veya soğuk servis yapabilirsiniz.

6 Kişilik

Elmalı ve Cevizli Börek Malzemeler:

• 1 paket baklavalık hazır yufka • 100 gram tereyağı • 1 çorba kaşığı tarçın • 1 tatlı kaşığı limon suyu • 1 adet limonun rendelenmiş kabuğu

• 1 çay bardağı tahin • 1 su bardağı iri çekilmiş ceviz içi • 1 su bardağı toz şeker • 3 adet elma

Üzeri İçin: Pudra şekeri

Hazırlanışı:

Tereyağını eritip ılınmaya bırakın. Elmaların kabuğunu soyup küp şeklinde doğrayın. Limon suyunu, tarçını ve iri çekilmiş ceviz içini ekleyip karıştırın. İç malzeme hazır. Yufkalardan bir tanesini tezgahın üzerine yayın ve üzerine eritilip ılınmış tereyağından fırça yardımıyla sürün. İkinci ve üçüncü yufkaları da üst üste sererek aynı şekilde aralarını yağlayın. En üstteki yufkaya da ince bir spatula yardımı ile tahinden sürün, şekeri serpin. Üzerine iç malzemeyi yayın. Yufkaları çok sıkı olmayacak şekilde rulo haline getirin. Kalan yufkaları da aynı şekilde hazırlayın. Yağlı kağıt serilmiş fırın tepsisine yerleştirin. Önceden ısıtılmış 200 dereceye ayarlı fırında yufkalar kızarıncaya kadar pişirin. Fırından alır almaz pudra şekeri serpin. Hemen servis yapın.

1 Tepsi İçin

Fıstıklı ve Tarçınlı Kurabiye Malzemeler:

• 2 adet yumurtanın sarısı • 125 gram tereyağı • 2,5 su bardağı un • 1 çay bardağı pudra şekeri • 1 tatlı kaşığı tarçın • 1 paket kabartma tozu • 1 paket vanilya

Üzeri İçin:

• Antep fıstığı içi, pudra şekeri

Hazırlanışı:

Yumurta sarılarını, pudra şekerini ve oda ısısında yumuşamış tereyağını çukur bir kapta krem haline gelene dek çırpın. Elenmiş unu, tarçını, kabartma tozunu ve vanilyayı ilave edin. Pütürsüz bir hamur elde edene kadar yoğurun. Hamurdan ceviz büyüklüğünde parçalar koparıp elinizde yuvarlayın ve üzerini hafifçe bastırarak yağlı kağıt serili fırın tepsisine dizin. Önceden ısıtılmış 190 dereceye ayarlı fırında 15-20 dakika pişirin. Fırından alın, sıcakken pudra şekeri serpin. İsteğe göre üzerlerini Antep fıstığı ile süsleyin.

6 Kişilik

Limonlu Tart Malzemeler:

Üzeri İçin:

• 2,5 çay bardağı un • 1 çay bardağı toz şeker • 1 adet yumurta • 75 gram tereyağı • Bir tutam tuz

Hazırlanışı:

Hamuru İçin:

Limonlu Krema İçin: • 2 adet yumurta • 2 çay bardağı toz şeker • 2 çorba kaşığı un • Bir tutam tuz • 1 çay bardağı limon suyu • Yarım çay bardağı süt

• Birkaç ince dilim limon • 1 çorba kaşığı esmer toz şeker

Hamuru için unu yoğurma kabına eleyin. Küp şeklinde doğranmış tereyağı ve kalan malzemeyi de ilave edin. Pütürsüz bir hamur elde edene dek yoğurun. Hamuru orta boy yuvarlak tart kalıbına elinizle bastırarak kenarlarından yukarı çıkacak şekilde yayın ve buzdolabında 15 dakika kadar bekletin. Limonlu kreması için yumurtaları, şekeri, unu ve bir tutam tuzu çukur bir kapta iyice karıştırın. Limon suyunu ve sütü ekleyin. Tart hamurunun üzerine, fırında pişerken çok fazla kabarmaması için ve tabanına gelmeyecek şekilde, çatalla çizikler atın. Önceden ısıtılmış 170 dereceye ayarlı fırında 10 dakika pişirin. Fırından alıp limonlu kremayı dökün. Tekrar fırına verip krema hafif sertleşene dek pişirin. Fırından alın, oda ısısında soğuyunca buzdolabına aktarın. Birkaç saat bekletin. Üzeri için; çok ince dilimlenmiş limonları yağlı kağıt üzerine yerleştirin. Dilimlerin üzerine esmer toz şeker serpin. Önceden ısıtılmış 200 dereceye ayarlı fırında limonları karamelize olana dek kızartın. Tartın üzerini karamelize olmuş limon dilimleriyle süsleyin. İsteğe göre pudra şekeri serpebilirsiniz.

Konuk r e g g o l b Meyveli Tartolet

@aysunlayap

tat

Aysun Ulutaş Avşalak instagram: @aysunlayaptat

Malzemeler:

Tabanı İçin Gerekli Malzemeler: • 1 yumurta • 150 gram margarin veya tereyağı (3 yemek kaşığı) • 1 su bardağından 1 parmak eksik pudra şekeri • 1 paket vanilin • 4 çay bardağı un

6-8 Kişilik

Kreması İçin Gerekli Malzemeler: • 500 ml (2,5 su bardağı) süt • 1 su bardağından 2 parmak eksik buğday veya mısır nişastası • 1 Türk kahvesi fincanı toz şeker • 1 yemek kaşığı tereyağ veya margarin • 1 paket toz krem şanti

20.451 view s sibelyalcinc om Rulo Ka sırga Kek #k View all 24 ek 5 comm ents

2 DAYS AGO Not: Malzeme miktarı bir tart kalıbı veya 12'li muffin kalıplara göredir. Her iki şekilde de görülebilmesi için videoda malzemeler 2 katına çıkarılmıştır.

Hazırlanışı:

Hamur için; şeker ve yumurtayı iyice çırpın, tereyağı veya margarini ilave ederek krema kıvamına gelene kadar karıştırın. Un ve vanilyayı da ekleyip yumuşak bir hamur elde edin. Pişirmek istediğiniz kalıba göre şekil verin, kabarmaması için bir çatal yardımıyla hamurun üzerine minik delikler açın ve 180 derece alt üst ayarlı fırında 30 dakika kadar pişirin. Krema için süt, nişasta ve şekeri iyice karıştırın, ocağın üzerine alın, kaynama noktasına geldiğinde vanilya ve yağ ilave edip karıştırmaya devam edin. Kıvam alan kremanın altını kapatın, oda ısısına geldiğinde toz krem şanti ilave edip bir çırpıcı yardımıyla pürüzsüz hale gelene kadar karıştırın. Hamur ve krema soğuduktan sonra, sıkma poşeti veya kaşık yardımıyla tartolet hamurlarının üzerini krema ile doldurun. Üzerini arzu ettiğiniz meyveler ile süsleyin.

@aysunlayap

tat

Ev Yapımı Maraş Dondurma Malzemeler: 4-5 Kişilik

• 1 litre yağlı süt • 1 paket krema • 1 dolu dolu tatlı kaşığı toz salep • 1 su bardağı toz şeker

Hazırlanışı:

Tüm malzemeleri bir tencereye alıp, kaynayana kadar karıştırarak pişirelim. Kaynamaya başladıktan sonra ocağımızın altını kısarak 20 dakika daha ara ara karıştırarak pişirmeye devam edelim. Farklı bir kabın içerisine aldığımız karışım oda ısısına gelince 2 dakika mikser ile çırpıp derin dondurucuya atalım. Her saat başı çıkarıp çırparak tekrar derin dondurucuya atalım. Bu işlemi en az 4 kez tekrarlayalım. 5. kez derin dondurucuya yerleştirip en az 1 gece bekletelim. Yaklaşık 10-12 saat beklettikten sonra dondurmamız artık servise hazır. Kapaklı bir kapta ve derin dondurucuda muhafaza edebilirsiniz.

Siirt Perde Pilavı Malzemeler:

20.451 view s sibelyalcinc om Rulo Ka sırga Kek #k View all 24 ek 5 comm

2 DAYS AGO

ents

Hamur İçin: Pilavı İçin: • 3 su bardağı pirinç • 2 çorba kaşığı dolmalık • 1 yumurta • 3 çorba kaşığı yoğurt fıstık • 2 çorba kaşığı kuş üzümü • 3 çorba kaşığı badem (ılık suda bekletilip kabuğu • 3 çorba kaşığı sıvıyağ soyulmuş) • 2 tavuk budu • 1,5 çorba kaşığı • Aldığı kadar un tereyağı • Sıvı yağ • Tavuk suyu (isteğe bağlı miktar) • Tuz, karabiber, yenibahar (ben çok

az tarçın da kullandım.) Ayşe SÖYLEMEZ instagram: @aystahirsoylemez

@eksi_maya

li_ekmek

Tarçınlı Çikolatalı Ekşi Mayalı Babka

Hatice ÖNCEL instagram: @eksi_mayali_ekmek

Malzemeler:

• 200 gram aktif ekşi maya • 180 gram süt • 370 gram ekmeklik un • 1 yumurta sarısı • 2 yemek kaşığı tereyağı, erimiş • 1 yemek kaşığı şeker (daha şekerli severseniz arttırabilirsiniz.) • 6 gram tuz 6-8 Kişilik

İç Malzeme İçin: • 100 gram tereyağı • 60 gram şeker (ben kahverengi şeker kullandım.) • 80 gram çikolata rendesi • 2 şeker kaşığı tarçın

(İç malzemeyi hazırlamak için sadece karıştırdım.)

20.451 view s sibelyalcinco m

Rulo

Kasırga Kek View all 24 #kek 5 comments

Hazırlanışı:

2 DAYS AGO

25 gram ana mayamdan alıp 100 gram un ve 100 gram su ile ön maya hazırladım. Mayam iki katı olunca bütün malzemeleri karıştırarak hamurumu yoğurdum. 3 saat sonra dolaba kaldırdım. Ertesi gün sabahleyin dolaptan çıkardım, tezgahta 45 x 35 santimetre ebadında dikdörtgen şeklinde açtım, iç karışımı sürdüm. Büyük rulo yaptım ruloyu tam ortadan ikiye kestim ve ördüm. Yuvarlak tepsime şekildeki gibi yerleştirdim. 2-3 saat tepside de mayalanana kadar beklettim. Önceden ısıtılmış fırında 200 derecede 35-40 dakika fansız ayarda pişirdim üstüne pudra şekeri serperek servis yaptım.

@eksi_mayal

i_ekmek

Zeytin Ezmeli Ekmek Malzemeler: 4-5 Kişilik

• 150 gram ekşi maya • 270 gram süt • 30 gram su • 40 gram bal • 30 gram zeytinyağı • 120 gram tam buğday unu • 360 gram ekmeklik un • 9 gram tuz

Hazırlanışı:

Bütün malzemeleri karıştırdım ve özleşene kadar yoğurdum. Gözenek istemediğim için katlama yapmadım. 3-4 saat sonra tezgahta dikdörtgen şeklinde açtım, üstüne zeytin ezmesi sürüp rulo yapıp ekmek kalıbıma yerleştirdim, biraz daha beklettim. Daha sonra dolaba kaldırdım. Sabah çıkardım ve iki katı yükselene kadar dışarıda beklettim. Önceden ısıttığım 190 derece fırında alt rafta 45 dakika pişirdim. Fırından çıkınca ekmeğin üst kısmına tereyağı sürdüm. (kalıp 30 cm uzunluğunda) 20.451 view s sibelyalcinc om Rulo Ka 8 sırga Kek #k View all 24 ek 5 comm

Kişilik

Hazırlanışı:

2 DAYS AGO

Tencereye tereyağını ve biraz sıvıyağı alarak üzerine yıkayıp, yarım saat soğuk suda ıslattığınız pirinçleri ilave edip biraz kavurun. Tavuk suyunu ve tuzunu ilave edip pilavı pişirin. Demlenince başka yerde pembeleşene kadar kavurduğunuz fıstıkları, yıkanmış kuş üzümlerini, didilmiş butları ve baharatları ve tarçını ekleyin. Hamuru için gerekli malzemeleri karıştırıp orta sertlikte bir hamur elde edin. Hamuru, mantı hamuru kalınlığında açın. Bademleri istediğiniz şekilde tereyağladığınız kalıbın dibine yerleştirin. Hamuru uçları sarkacak şekilde kalıba yerleştirin. Pilavı hamurun üzerine boşaltın. Sarkan hamurları kapatın. Üzerine küçük parçalar halinde tereyağı bırakın. 180 derecede pişirin. Ters çevirerek kalıptan çıkarın. 59

ents

Röportaj: Selin ÇITAK

Fikret Soner ile yemek politikası ve Türk mutfağı üzerine… Avukatlıktan gastronomiye uzanan kariyeri ile kendisini her daim geliştiren, Okan Üniversitesi öğretim görevlisi sevgili Fikret Hacıkura Soner ile gastronomi üzerine değerli bir röportaj gerçekleştirdik. Aynı zamanda benim de master hocam olan Fikret Soner ile yemek politikası, yemeğin iletişim aracı olması ve Türk mutfağı hakkında konuştuk.

Yemek yapmaya gönül veren birçok kişi tanıyorum ancak kimi zaman şartlar kimi zamanda geç kalmışlık hissiyatı ile sektöre adım atamıyorlar. Bence siz bu anlamda da birçok insana örnek teşkil ediyorsunuz. Peki, sizin kariyeriniz nasıl şekillendi? Gastronomi ile alakam aslında 2000’li yılların başında başladı. O sıralarda avukatlık yapıyordum. Anlara Üniversitesi hukuk fakültesi mezunuyum. İstanbul barosuna kayıtlı avukatım. Ancak o yıllarda mesleğimde ve kariyerimde bir değişiklik yapmak istedim. Akademik hayata yönelmek istiyordum ve bunu da farklı bir alanda gerçekleştirme arzusundaydım. O yıllarda Türkiye’de gastronomi farkındalığı artmaya başlamıştı ve 2003 senesinde Yeditepe Üniversitesinde gastronomi bölümü açıldı. Bu bölüm ilgilimi çekti, ben de alimdeki davaları bitirdim. Büromu kapattım, İngilizce kursuna başladım ve gastronomi bölümünü hedefleyerek üniversite sınavına hazırlandım. Sonrasında kazandım ve lisansımı burada birincilik ile bitirdim. Gençlerin arasında odaklanmış, yaşça ileri birisinin daha fazla şansı olabiliyor. Daha sonrasında hem alt yapımımda hukuk olması sebebiyle hem gastronomi ile örtüşen alanların içerisinde güzel bir seçenek olduğu için bütünleşik pazarlama yüksek lisansı yaptım. Gastronomi turizmi çalıştım. Arkasından ara vermeden Maltepe Üniversitesinde halkla ilişkiler doktorasına başladım. Aynı dönemde Yeditepe Üniversitesinde dersler verdim. Ardından Okan Üniversitesinde dersler vermeye başladım ve halen burada derslerimize devam ediyorum.

“Gastronomi multidisipliner bir alandır”

Gastronomi multidisipliner bir alandır. Sadece yemek yapmaktan ibaret değildir. Bu nedenle öğrencilere verilen eğitimler sırasında bu bilinci yaratmaya çalışıyoruz. Ben şimdiye kadar çok çeşitli dersler verdim. Örneğin; kültür, sanat ve gastronomi dersi içeriğini kendim oluşturduğum ve yüksek lisans öğrencilerine verdiğim bir

derstir. Diğer bir dersim gastronomi tarihi araştırmaları. Bu ders içeriği ile öğrencinin tarih zaman çizgisinin üzerinde kalmasını sağlayarak konun daha kolay anılabilmesini sağlıyor. Ben çiftçi bir ailenin kızıyım ve doğayla iç içe büyüdüm. Bu hissiyatı aktarmak, tohumu, toprağı göstererek anlatmak adına ‘tarladan sofraya’ isimli dersim var. Bu kapsamda okulumuzun bize ayırdığı bahçede bazı tarım ürünlerini yetiştiriyoruz. Gıdanın fiziksel varlığını öğrencilere önemsetmeliyiz. Ülkeler için gıda bir milli güvenlik sorunudur. Gıdanın fiziksel varlığı halkı doyurmak beslemek üzerinedir. Bunu eski Göktürk yazıtlarında dahi görebiliyoruz. Günümüzde de örneğin Tarım Bakanlığının çeşitli politikaları gıda üretimini derinden etkiler. Yıllardır üzerinde durulan arazi toplaştırma ya da tarım alanlarının bölünmemesi, tarım alanlarının imara açılmaması gibi konular gündemimizi meşgul eder. Bazı yerlerde kervan yolda düzülür anlayışı hâkim ancak bu yanlış. Gastronomi turizmi belli bir etüt, plan ve program gerektirir. Bunlar belli bir devlet politikası içerisinde belirlenmeli ki bütün diğer aktörlerde genel politikanın üzerinde yürüsünler. 2004’ten bu yana Avrupa birliği düzeyine gelen gıda mevzuatı üzerinde durulması gereken bir konu. Güvenilir gıda sunmak hem yurt içinde hem de yurt dışında devletin itibarını etkileyebilecek bir mevzudur. Bu nedenle alt yapısının doldurulması gerekir.

“Yemeğin politik iletişimde önemli bir yeri vardır” Cumhurbaşkanının muhtarlara verdiği yemek en küçük mülki birimi devletin en

üst kademesiyle bir araya getirmektedir. Bu aslında yemeğin vesile olduğu bir iletişim çalışmasıdır. Türkiye birçok etnik kökene ev sahipliği yapmaktadır. Ancak bir Fransız mutfağından söz edebiliyorsan, Türk mutfağı demekten de çekinmemeliyiz. Bu birilerini dışarda bırakmak ya da birilerini kapsamak anlamına gelmez. Anadolu mutfağı ve yeni Anadolu mutfağı gibi akımlar fikir zenginliğidir. Doğrusu, yanlışı yoktur. Katı gelenekçi yaklaşım ile günümüzdeki modern dinamiği görmezden gelinmemelidir. Yemek kültürü dinamik bir olgudur, şu an kimse 15.yy yemekleri yemiyor çünkü damak tadımız zaman içerisinde değişebilir. İletişim çağındayız, örneğin siz şimdi evinize giderek Thai Mutfağından bir yemek deneyebilirsiniz. Hem bu yemeğin malzemelerine kolay da ulaşabilirsiniz. Ancak bu demek değil ki annenizin yaptığı kısırı da göz ardı ediyorsunuz. Ya da ülkemize gelen ve yetiştirilmeye başlanan gıda ürünlerinden örnekler verilebilir. Genelde derslerimde en çok avokado örneğini veririm. Baktığımızda bütün alışveriş merkezlerinde satılır oldu. Mutfaklara, yemek tariflerinin içerisine dahil oldu.

“Fransız mutfağı bir projedir”

Dünya artık Fransız mutfağının revaç olduğu zamanlarda değil. Artık farklı mutfakları da konuşur olduk. Ancak baktığımızda Fransız mutfağının bu kadar ön plana çıkması iyi planlamış bir projenin ürünüdür. Marie-Antoine Careme döneminden itibaren diplomatik bir çaba ile bütün turizmin gelişme ve yaşanan patlama ile kendisine yer bulmuştur. Kitlelere yemek üretebilmek için kitlesel büyük üretim yapılabilecek, iş bölümü olan mutfaklar sistemi kuruluyor. Bu kurulan mutfaklardaki her şey Fransız kökenli, Fransız kelimeler ile anlamlandırılmış şekildedir. Bu aslında dünyaya Fransız dilinde öğrenilen bir kılavuz olmuştur. Bu Fransızların doğru zamanda doğru yerde doğru proje ile olmasından kaynaklanır. Türk mutfağı da kendisine has projesini yapmalı. Ancak bu bireysel çabalar dışında yüksek bir proje ile devlet başta olmak üzere tüm aktörlerin katılımı ile gerçekleşebileceğine inanıyorum. Akademisyenler, mutfak şefleri, restoran yöneticilerinin içinde olduğu tanıtımlar ile olabilir. Bu noktada ki önemli husus tanıttığınız şeyin altının dolu olması noktası. İnsanlar gördükleri şeyi gelip burada bulmalı bir devamlılığı olmalı. Lezzet durağı haritası yapılmadan önce, insanların geldiklerinde konaklayabileceği oteller yapılmalı, ürünler talebi karşılayacak bollukta yapılmalı, hijyen koşullarına dikkat edilmeli, vaat edilen kalitede olmalı.

“İşi profesyonellerine bırakın”

WEB OFSET

DÜZ OFSET

CİLT

AMBALAJ

‘nin matbaası

“İhlas Matbaacılık güvencesiyle”

Termal Kalıp

Yüksek tirajlı baskılara uygun, geniş gelişim töleransına sahip, net ve kaliteli baskı sağlayan özel bir kalıptır. Baskı Adedi: 100.000 - 200.000 (Normal Mürekkep) 80.000 – 100.000 (UV Mürekkep)

Konvansiyonel Kalıp (Ctcp-LX)

UV-CTP kalıp kullanan üst düzey müşteriler için geliştirilmiştir. Yüksek hassasiyete sahip, yüksek tirajlı baskılara uygun, Baskı Adedi: 100.000 - 200.000 (Normal Mürekkep) 50.000 – 100.000 (UV Mürekkep)

Detaylar İçin:

Merkez Mahallesi 29 Ekim Caddesi İhlas Plaza No:11 A / 41 Yenibosna / İSTANBUL - TÜRKİYE Tel.: + 90 212 454 31 95 • www.afarkplates.com

Merkez Mahalasi 29 Ekim Caddesi İhlas Plaza No:11 A / 41 Yenibosna / İSTANBUL - TÜRKİYE Tel.: + 90 212 454 30 00 www.ihlasmatbaacilik.com

Güçlü bağışıklık için yiyeceklerin pişirme, saklama ve tüketme yöntemlerine dikkat COVID-19 salgınında daha da önemli hale gelen güçlü bir bağışıklık sistemi için yeterli vitamin ve mineral alımına özen göstermek gerekiyor. Sabri Ülker Vakfı, vitamin ve mineral kayıplarının önüne geçmek için yiyeceklerin pişirme yöntemlerine, saklama ve tüketme koşullarına dikkat edilmesi gerektiğini belirtiyor.

Tüm dünyayı etkisi altına alan COVID-19 salgınından korunmak için güçlü bir bağışıklık sistemine ihtiyaç var. Özellikle yeterli vitamin ve mineral alımı ile bağışıklığın desteklenmesi hayati önem taşıyor. Sabri Ülker Vakfı’nın bilgilendirmesine göre yiyeceklerin besleyici değerini korumak için pişirme, saklama ve tüketme koşullarına dikkat etmek gerekiyor.

Yiyecekleri bekletmeden tüketin Taze sebze ve meyveler, iyi birer vitamin ve mineral kaynağı olarak karşımıza çıkıyor. Taze sebzelerin içerdiği besin ögelerinden en yüksek düzeyde yararlanabilmek için gerçekten taze olmaları gerekiyor.Örneğin yaz bezelyesi pişirilmeden önce, bir veya iki gün içinde C

vitamininin yarısını kaybediyor. Sebzeleri buzdolabında veya kilerde uzun süre bekletmek, çok fazla vitamin ve mineral kaybına neden oluyor. Bu kaybı aza indirmek için, mevsimine uygun ve taze sebzeleri bekletmeden tüketmek gerekiyor.

Düşük ateşte uzun süre pişirin

Yemek pişirirken vitamin ve mineral kayıplarını mümkün olduğunca azaltmak için bir diğer önemli ipucu da düşük ateşte uzun süre pişirmek. Yüksek ısıda pişirmek yiyecekleri hem kurutuyor hem de C vitamini gibi vitaminlerin yüksek ısıda yok olmasına neden oluyor. Yeşillikleri akan suda yıkayın Salatada kullanılan yiyecekler çoğunlukla suda çözünen vitaminleri içeriyor. Her ne kadar daha az zahmetli görünse de yeşillikleri suda bekleterek temiz62

lemeye çalışmak, suda çözünen bu vitaminlerde kayıplara yol açıyor. Bunun yerine akan suda, su tüketimine dikkat ederek, iyice yıkamak daha faydalı oluyor. Yeşillikleri bıçakla küçük küçük doğramak yerine, elle iri parçalara bölmek de vitamin kaybını azaltıyor. Yine limonata veya portakal suyu gibi içecekleri bekletmeden tüketmek, C vitamini kaybını önlüyor. Demirden zengin koyu yeşil yapraklı sebzeleri limon sıkarak tüketmek ise demir minerallerinden daha fazla yararlanmayı sağlıyor. Haşlama suyunu değerlendirin B vitaminlerinden zengin erişte, makarna gibi yiyeceklerdeki vitaminler haşlama sırasında suya geçiyor. Dolayısıyla haşlama suyunu sos yapımı ya da başka yöntemlerle değerlendirmek bu vitaminlerin kaybını en aza indirmeye yardımcı oluyor.

ALIŞVERİŞSEPETİ

Yazın vazgeçilmezi rengarenk elbiseler

Boyner, İlkbahar-Yaz koleksiyonunda yaz mevsimine uygun rengarenk elbise modellerini stil sahibi kadınlarla buluşturuyor. Koleksiyonunda midi veya maxi formlarda, puantiyeli, çiçekli, fırfırlı ve uçuş uçuş birçok elbise seçeneğine yer veren Boyner, şık, renkli, rahat ve stil sahibi bir görünüm vadediyor. Günlük hayatta kolay kombinlenen elbiselerin yer aldığı Boyner’in İlkbahar-Yaz Kadın Koleksiyonu’nda sezonun trend renklerinden turuncu, sarı ve kırmızının yanı sıra pudra, mercan, mavi ve yeşil renkli birçok model ile kadınlar şıklıklarına şıklık katıyor. Yazın vazgeçilmez rengi beyazın tek renk olarak kullanıldığı seçenekler ise doğal ve sade bir tarz yakalamak isteyenlere hitap ediyor.

Bu yaz şık ve rahat adımlara hazır mısınız?

Ayakkabı Dünyası, yazın olmazsa olmazı sandalet modelleri ile sezonun trendlerini ayağınıza getiriyor. Kumsalda, sahilde, yürüyüşte veya davetlerde giyebileceğiniz sandaletler, fonksiyonelliği ile ayakları rahatlatıyor. Yeni sezon koleksiyonunda yer alan şık ve eğlenceli sandaletler, cool görünümün de kapısını aralıyor. Minimal görünümlü düz ve çapraz bantlı sandaletler yazın favori parçaları arasına şimdiden girdi. Hem konforlu hem de trend modelleri takip edenlerin bu yaz tercihi beyaz tabanlı platformlar oluyor. Deri modeller ise rengarenk elbiselerle kombinlenebilecek kurtarıcılar olacak. Şıklığı rahatlıkla buluşturan markalarla moda severlere seslenen Ayakkabı Dünyası, aynı zamanda uygun fiyatlarıyla da dikkat çekiyor.

Cilt dolgunluğunun arkasındaki bilim

Cilt dolgunluğu, genç görünen cildin belirleyici ve istenen bir karakteristiğidir. Cildin dokununca geri gelmesi, taze ve yumuşak hissi, ciltte doğal olarak da bulunan temel ve biyolojik bir cilt içeriğinin yardımı sayesindedir: Hyaluronik Asit. Hyaluronik Asit, sünger gibi hareket ederek kendi ağırlığının 1000 katına kadar su tutma özelliğiyle biliniyor ve bu sayede cildinizin nemini tutmasını sağlayarak, dolgun görünüm vermeye yardımcı oluyor. L’Oréal Paris Hyaluron Uzmanı’nı farklı yapan nokta içerisinde iki çeşit hyaluronik asit olması. Yüksek Moleküler Hyaluronik Asit cildi pürüzsüzleştirip kırışıklıkların görünümünü azaltırken, çok daha küçük olan Mikro Moleküler Hyaluronik Asit ise cildi nemlendirerek dolgunlaştırıyor. İki çeşit Hyaluronik Asit içeren cilt bakım ürünleri kullanımı cildi farklı etkilerle güzelleştiriyor.

Güneş koruyucunuzu içtiniz mi?

İlkbahar ve yaz aylarında cildimiz güneş ışınlarından büyük zarar görür. Ciltteki kırışıklıkların ve lekelerin başlıca kaynağı UV güneş ışınlarıdır. Yaşlanma sürecinin hızlanmasından kansere kadar birçok cilt probleminin temel sebebi olan güneş ışınlarından korunmanın artık çok kolay bir yolu var: İçilebilir güneş koruyucusu: 'Collagen Lift Paris Luminous Gold'. Türkiye'de uzmanların önerdiği tek kolajen markası olan Collagen Lift Paris'in çığır açacak yeni ürünü Luminous Gold, ciltte anti aging etkisinin yanı sıra kırışıklık, elastikiyet kaybı, saç ve tırnak şikayetlerinde de etkili. Lekeli, güneş hasarlı, donuk ve solgun görünüme sahip cilt tipleri için de oldukça ideal olan ürünün her yaşta kullanımı mümkün. Sıvı formuyla yüksek emilime sahip Altın Eğrelti Otu anti aging bir üründe olması gerekenleri içerisinde barındırırken, Kolajen, C Vitamini, Glutatyon, Akdeniz yosunu ve Hyaluronik asit ile cildin pek çok ihtiyacını tamamlamayı hedefliyor.