Yemek Zevki May 2020 by istmag

editör Evde yenilenme zamanı Günün koşuşturmacasına Ramazan sebebiyle bir de açlık eklenince, kendinizi her zamankinden daha fazla yorgun hissedebilirsiniz. Özellikle iftar için düşündüğümüz pratik menülerle işleri biraz daha kolaylaştırmanız mümkün. Tutulan oruçların ve yapılan duaların kabul olması dileğiyle, herkese sevabı bol ve lezzetli bir Ramazan diliyor, çeşit çeşit tatlarımızı beğeninize sunuyoruz.

hatice.unalbilen@img.com.tr

yemekzevkicomtr @yemekzevkicomtr yemek_zevki_

Ramazan ayı hepimizin bildiği gibi vücudun hem beslenme hem de yaşam ritminin değiştiği özel bir dönem. İftar ve sahur olarak iki öğüne inen beslenme saatleri ve buna bağlı olarak da uyku saatlerimizin değişimi söz konusu. Bu iki öğün arasında hem mevsime hem de coğrafi konuma bağlı olarak aç kaldığımız süreler değişkenlik göstermekte. 11 Ayın Sultanı’nın kendine özgü ritmi, malum bizlere vücudumuzu yenilemek ve daha da sağlıklı olmak için çok özel fırsatlar sunmakta. Alkali Life Center’in kurucusu, Klinik Biyokimya Uzmanı Dr. Emine Akın bu sayımızda Ramazan’da vücudu yenilemenin sırlarını paylaştı. Tüm insanlık olarak, zorlu bir dönemden de geçsek, 2020’nin bu Mayıs’ı yine çok özel! İster yakınınızda ister uzağınızda, değerli annelerinizi, sonsuz sevginiz ve emeğinizle onurlandıracağınız sofralar kurun istedik. Dilerseniz, onların bu kutlu gününü kendi hazırladığınız lezzetli bir sofrayla taçlandırabilir, annenize tatlı bir sürpriz yapabilirsiniz. Ya da damakta iz bırakan anne tariflerimizle uzakları yakın edebilirsiniz. Anne eli değmiş lezzetler bizden, sevginizi katarak hazırlaması sizden! Koronavirüs salgını, tüm dünyayı evlerine kapatırken, bu dönemde sağlığımızı ve bağışıklık sistemimizi korumanın en önemli noktalarından birinin de sağlıklı beslenme olduğunu bir kez daha hatırladık. Pandemide et tüketiminden gıda güvenliğine, beslenme düzeninden günlük yaşantımızda uymamız gereken kurallara kadar bilinmesi gereken pek çok ayrıntı ‘Evde Sağlıklı Beslenme & Yaşam’ kısa haber turumuzda. Ve bu özel sayımızın Konuk Şefi, EKS Mutfak Akademi‘nin Kurucu Şefi Eyüp Kemal Sevinç! Sonsuz lezzetin peşinde 27 yıl emekle, şevkle ve sevgiyle iz süren Bolu Mengenli şefin Ramazan’a özel seçkilerini yine dergimiz sayfalarında bulabilirsiniz. Fıstıklı Güllaç Rulosu, Güllü Dondurma, Gül Kremi üçleminde hazırladığı Güllaç Varyasyonu’nu eminim siz de evlerinizde deneyip, afiyetle yiyeceksiniz. Dünyanın en güzel yemeği, aşkla yapılan, zevkle yenilen yemektir. Yemek yapma tutkunuz sonsuz, yemek zevkiniz, sağlıklı günleriniz daim olsun…

Hatice Ünal Bilen

İMTİYAZ SAHİBİ İSTMAG MAGAZİN GAZETECİLİK İÇ VE DIŞ TİC. LTD. ŞTİ. GRUP BAŞKANI H. FERRUH IŞIK GENEL MÜDÜR VE SORUMLU MÜDÜR Mehmet SÖZTUTAN / mehmet.soztutan@img.com.tr GENEL YAYIN YÖNETMENİ Hatice ÜNAL BİLEN / hatice.unalbilen@img.com.tr YAZI İşlerİ Coşkun Aktaş / coskun.aktas@img.com.tr FOTOĞRAF DANIŞMANI Ümit Başer ALKAÇ GÖRSEL YÖNETMEN Tolga ÇAKMAKLI / tolga.cakmakli@img.com.tr REKLAM SATIŞ PAZARLAMA REKLAM KOORDİNATÖRÜ Emir Ömer ÖCAL emir.ocal@img.com.tr 0212 604 51 00

YAYIN DANIŞMANLARI Prof Dr. Hüsnü GÜNDÜZ / Prof. Dr. İsmail KAYA / Doç. Dr. Mehmet Ali ÖZBUDUN YEMEK DANIŞMANLARI T.Yücel DEREYAYLA / Eyüp Kemal SEVİNÇ / Metin İŞÇİ KATKIDA BULUNANLAR Nurgün UÇKUNKAYA / Selin ÇITAK / Reha TARTICI / İlknur BALCI TEKNİK MÜDÜR Tayfun AYDIN / tayfun.aydin@img.com.tr ABONE SORUMLUSU Nurten DEMİR / nurten.demir@img.com.tr RENK AYRIMI Türkiye Gazetesi Renk Ayrımı Servisi İDARE MERKEZİ Merkez Mahallesi 29 Ekim Caddesi İhlas Plaza No:11 A/41 Yenibosna–Bahçelievler/ İSTANBUL Tel: +90 212 454 22 22 BASIM YERİ İHLAS GAZETECİLİK A.Ş. Merkez Mahallesi 29 Ekim Caddesi İhlas Plaza No:11 A/41 Yenibosna–Bahçelievler/ İSTANBUL Tel: +90 212 454 30 00 Fax: +90 212 454 34 94 www.ihlasmatbaacilik.com Dağıtım: Doğan Dağıtım Yemek Zevki Dergisi’nde yayınlanan yazılar kaynak gösterilerek iktibas edilebilir. Gönderilen yazılar yayınlansın veya yayınlanmasın iade edilmez. Yayınlanan reklamların sorumlulukları firmaya aittir. e-mail: img@img.com.tr - info@yemekzevki.com.tr web: www.yemekzevki.com.tr Yayın Türü: Ulusal, Süreli

BANKA HESABI İSTMAG MAG. GAZT. YAY. İÇ VE DIŞ.TİC. LTD. ŞTİ GARANTİ BANKASI GÜNEŞLİ ŞUBESİ HESAP NO İBAN NO

: 295 : 6293152 : TR02 0006 2000 2950 0006 2931 52

Company Bank Bank account Swift code Branch Branch code IBAN code

: İSTMAG MAG.GAZT.YAY.İÇ VE DIŞ.TİC.LTD.ŞTİ : TURKIYE GARANTİ BANKASI : 9073622 EURO : TG BATRIS XXX : GÜNEŞLİ BRANCH : 295 : TR74 0006 2000 2950 0009 0736 22

Yıllık Yurtiçi Abone Bedeli

: 80 TL • Yıllık Yurtdışı Abone Bedeli: 70 Euro

30-33 18-22

44-48

50-51

52-56

58-50

62 6

Bu bir ilandır.

RAMAZAN’DA SAĞLIKLI BESLENİN, BAĞIŞIKLIĞINIZI GÜÇLENDİRİN

10. yıl

Ramazan’ın başlamasıyla birlikte, COVID-19 ile mücadelede sağlıklı beslenmek ve bağışıklığı destekleyerek korunmak daha da önemli hale geldi. Diyabet, kalp, tansiyon gibi kronik rahatsızlıkları olanlar, oruç tutarken mutlaka doktora başvurmalı. Yeterli su, vitamin ve mineral alımı, mevsimine uygun meyve-sebze tüketimi ve sindirimi zor besinlerden kaçınılması Ramazan’ı sağlıklı bir şekilde geçirmeyi mümkün kılıyor. Koronavirüs (COVID-19) salgını sürerken, Ramazan ile birlikte, oruç tutarken nasıl beslenmemiz gerektiği de önemli hale geliyor. Uyku düzeni ve öğünlerin içeriği bu dönemde bağışıklık üzerinde oldukça etkili. Sabri Ülker Vakfı tarafından derlenen bilgilere göre sağlıklı bir Ramazan geçirmek için özellikle dikkat edilmesi gerekenler şöyle:

Sahurda yememek halsizlik ve baş ağrısına neden olur Sahur, kahvaltı gibi günün en önemli öğünü. Sahurda sindirimi kolay, hazımsızlığa yol açmayacak besin ve içecekler tercih etmeli. Süt, yumurta, az tuzlu peynir ve yulaf gibi protein içeriği yüksek besinler mutlaka yer almalı. Çiğ badem, fındık ve ceviz gibi kuruyemişler ve lifli tam tahıllara yer vermeli.

Porsiyon ölçülerine dikkat edin, iyi ve yavaş çiğneyin Kan şekeri ve kan basıncının ani artışı ve hazımsızlığı engellemek için porsiyon ölçülerine dikkat etmek, iyi ve yavaş çiğnemek gerekli.

Vitamin ve minerali zengin daha çok sebze ve meyve tüketin Orucunuzu hurma gibi lif içeriği yüksek kuru meyve ve su ile açmak düşen kan şekerinin dengelenmesini sağlar. İftar sofrasında vitamin, mineral, su ve lif açısından yüksek ürünlerden oluşan salata ve sebze yemeğine mutlaka yer verilmeli. Yoğurt, ayran ve cacık ile protein alımı desteklenmeli. Tam tahıllı ekmek ve bulgur gibi lif içeriği yüksek tahıllar ile kabızlığın önüne geçilmeli. Kızartma yerine de buharda haşlama, fırın, buğulama gibi pişirme yöntemleri tercih edilmeli. İftardan 1-2 saat sonra ara öğün yaparak taze meyve tüketmek, gün boyu kaybedilen su, mineral ve vitamin ihtiyacını karşılamaya destek oluyor.

Gün boyunca kaybedilen sıvıyı yerine koymak önemli! Bitki çayları, süt, ayran, çorba ve sulu meyveler de böbreklerin daha iyi çalışmasına yardımcı olur. Çay veya kahve tüketimi kısıtlanması, iftardan sonra sahura kadar geçen sürede mutlaka en az 6-8 bardak olmak üzere günlük su ihtiyacının karşılanması gereklidir. Sağlıklı yaşamla ilgili tüm bilimsel makalelere ulaşmak için web sitemizi ziyaret edebilir, bizi sosyal medyadan takip edebilirsiniz.

www.sabriulkervakfi.org /sabriulkervakfi

YENİLER Lezita’dan bir koronavirüs önlemi daha

Koronavirüs ile ilgili ilk günden itibaren Türkiye Cumhuriyeti Sağlık Bakanlığı’nın tüm önerilerini, uluslararası sterilizasyon ve dezenfeksiyon uygulamalarını yakından takip ederek uygulayan Lezita, önlemlerine bir yenisini daha ekledi. Lezita’nın işleri gereği dışarıda görev yapan çalışanlarının tamamı artık yüz koruyucu siperlikli maske ile sahada olacaklar. Lezita salgınla mücadelede ilk günden itibaren başlatılan farkındalık eğitimlerinin yanı sıra sağlık otoritelerinin uyarıları doğrultusunda tüm yurt içi ve yurt dışı seyahatlerini durdurdu. Lojistik ağlarını güçlendirerek servis sıklığını artırdı. Şirket içi toplantıları dijitale taşırken, kalabalık etkinlikleri de erteledi. İşi gereği tüm işyeri çalışanları ile teması olan servis şoförleri, yemekhane çalışanları, güvenlik çalışanları, İdari İşler temizlik ekibi çalışanları ile üretimde çalışan tüm ekiplerin günlük olarak doktor kontrolleri ve rutin ateş ölçümleri yapılıyor. Şirkete gelen taşeron, şoför ve ziyaretçiler için Ziyaretçi Bilgi Formu uygulaması ile ateş ölçümü getiren Lezita, tüm çalışanların ortak kullanım alanlarına yerleştirilen dezenfektanları kullanmalarını teşvik ediyor.

Üstün temizleme teknolojisi

H-FREE 200, EN 60312-1’e göre ölçülen ve 666/2013 sayılı Avrupa Birliği toz toplama sınırları yönetmeliğine dayanan dar aralık temizleme başlığıyla, sert zemin ve halı üzerinde toz toplama testlerindeki eşsiz performansı sayesinde kablolu elektrikli süpürge performansı sunuyor. Ayrıca H-FREE 200, 22 Volt lityum bataryası sayesinde 40 dakikaya kadar şarj etmeden çalışabiliyor. Yüksek manevra kabiliyetli H-Lab Flat&Drive başlığı 90° ve 180° dönüş açısıyla en zor yerlere ulaşım kolaylığı sağlıyor. Hayatınıza konfor katmayı amaçlayan H-FREE 200’ün tek dokunuşla çıkan fırça başlığı sayesinde biriken tozları ve tüyleri kolayca temizleyebilirken, kolay toz haznesi temizleme özelliği ile tek dokunuşla etrafı kirletmeden ve toza dokunmadan hazneyi rahatlıkla boşaltabilirsiniz. Kablosuz elektrikli süpürge H-FREE 200, pratikliği ve üstün performansı sayesinde bulunduğunuz ortamın hijyen ve sağlığına destek olur.

Hamurunuzu yoğururken zamanınız size kalır

Profesyonel şefler gibi tam kıvamında, ağız sulandıran, ister mayalı ister mayasız ekmekler yapmak mutfakların akıllı teknoloji uzmanı Thermomix ile hayal edemeyeceğiniz kadar kolay! Sadece 3 dakikada mayasız hamur hazırlıyor, tüm işleri başında beklemeye gerek kalmadan hallediyor. Tartma, öğütme, karıştırma, pişirme, parçalayarak karıştırma, buharda pişirme, yavaş karıştırarak pişirme, çırpma, emülsiyon, kontrollü ısıtma, doğrama, hamur yoğurma özellikleri olan 12 mutfak aletinin yaptığı işi aynı anda yapan çok fonksiyonlu dijital mutfak aleti Thermomix ile ekmekten pideye, pizzadan simite kadar birçok hamur işi tarifini başında bile beklemeye gerek kalmadan yapma fırsatı sunuyor. Mayasız tariflerde hamur yoğurmak maksimum 3 dakika sürerken, fırını olmayanlar Thermomix’in buharlı pişirme özelliği sayesinde de ekmekler pişirebiliyor.

Hayatınızı kolaylaştırmak için yanınızda

Evimizde hijyeni sağlarken Profilo, bulaşık makinesinden buzdolabı ve çamaşır makinesine hijyen özellikleriyle öne çıkan ürünleriyle yanınızda olmaya devam ediyor. Profilo BM6481MA model bulaşık makinesi, son durulamada suyun sıcaklığını artırıp kurutma süresini uzatarak bulaşıklarda maksimum hijyen sağlayarak bulaşıklarınızda derinlemesine temizlik imkanı veriyor. Boy boy tencerelerden sürahilere dilediğiniz miktardaki sebze ve meyvelere, tüm malzemeleri düzgün bir şekilde yerleştirmenize imkan veren Profilo XXL Buzdolabı, Extra Fresh Comfort tazelik sistemiyle de marketten aldığınız sebze ve meyvelerinizi 2 kata kadar daha taze tutuyor, AirFresh koku filtresi ile buzdolabı içerisinde istenmeyen kokuları önlüyor. Profilo’nun UltraFresh çamaşır makinesi ise, içinde bulunan aktif oksijen jeneratörü sayesinde düşük sıcaklıkta bile hijyen sağlıyor.

YENİLER Çam balı ile tatlandırıldı

Ekmekle ilgili tüm gerçekler işte bu kitapta!

Balparmak’ın yeni ürünü çam balı ile tatlandırılan Apitera Propolis raflardaki yerini aldı. Etken maddesi yüksek, alkolsüz ve %100 yerli propolis içeren Balparmak Apitera Propolis, ister bir içecek ya da yiyeceğe ilave edilerek ister direkt olarak tüketilebiliyor. Tek kullanımlık özel ambalajlarda satışa sunulan Balparmak Apitera Propolis, bu sayede hijyenik kaldığı gibi, hava ve ışıkla temas etmediğinden etken maddelerini de daha iyi koruyor. Balparmak Apitera Propolis, herkesin kolayca ulaşması için Migros ve Balparmak.com. tr’de satışa sunuluyor.

Ekmek… Türk insanının en çok tükettiği ve üzerinde en çok tartışılan gıda. Tartışma, “Ekmek sağlıklı mı, sağlıksız mı?” sorusuyla başlıyor. “Buğdayı doğal mı hibrit mi, unu rafine mi taş değirmen mi, ekşi mayalı mı yoksa katkı maddeleriyle şişirilmiş mi?” sorularıyla devam ediyor. Fırından yeni çıkmış Gerçek Ekmek kitabıysa “İşte en sağlıklı gerçek ekmekler böyle yapılır” diyerek tartışmaya son veriyor. Emine Şahin’in kaleminden yazılan bu kitapla birlikte ekmeğe bakışınız değişecek. Gerçek ekmeğin ne olduğunu, nasıl yapıldığını, sağlıklı bir diyette ne anlam ifade ettiğini, ‘mış gibi ekmek’lerden hangi noktalarda ayrıldığını öğreneceksiniz.

Daha fazla depolama, daha uzun süre tazelik

Sağlık çalışanlarına anlamlı destek

LG Electronics (LG), uzun süreli tüketim için toptan alışveriş yapan, ancak aldığı sebze ve meyvelerin günler sonra bile ilk günkü tazeliğini korumasını isteyen tüketiciler için çözüm sunuyor; LG Nature FRESH… LG Nature FRESH, hassas sıcaklık kontrolü ile yiyeceklerin doğal tazeliğini koruyor. Böylelikle tüketiciler, sebze ve meyvelerini ilk günkü tazeliğinde tüketebiliyorlar. Bu da, sık sık alışverişe gitmek istemeyen tüketiciler için büyük bir kolaylık sağlıyor. Gıdaları, klasik buzdolaplarına oranla 7 güne kadar uzayan bir süre için ilk günkü canlılığında tutan buzdolabı, LINEARCooling teknolojisi ile sıcaklık dalgalanmalarını dengeleyerek ±0,5˚C aralığında tutuyor. LG NatureFRESH Buzdolaplarında bulunan InstaView Door-in-Door özelliği ise, buzdolabı kapısını sık sık açanlar için özel olarak tasarlandı.

Yeni tip Koronavirüs (COVID-19) salgınıyla ilgili tedbirlerin üst seviyeye çıkarıldığı ülkemizde, “Hepimizin Ortak Noktası” Kahve Dünyası büyük bir özveri ile gece gündüz demeden çalışan sağlık çalışanlarına anlamlı bir destek kararı aldı. Toplum olarak yaşadığımız bu zor günlerde Kahve Dünyası, ilk etapta İstanbul’daki hastanelerde görevli sağlık çalışanlarına moral vermek için, “Kahramanlarımıza” Paketi hazırladı. Paket içerisinde sağlık çalışanlarının hem enerjisini artıracak hem de onları zinde tutacak çeşit çeşit kahve ve çikolata ürünleri yer alıyor.

Makarnayı peynirli yiyin!

En güzel sunumlarınız için

Türkiye’yi eve kapatan koronavirüsü, beslenme düzenimizi de biraz karıştıracak gibi görünüyor. Sağlıklı beslenerek, bağışıklık sistemini korumanın bu dönemde her zamankinden daha önemli olduğunu dile getiren Teksüt’ün Kalite Müdürü Orhan Kaplan, bunun için günlük öğünlerde süt ve süt ürünlerine mutlaka yer verilmesini tavsiye etti. Gıda alışverişlerinde makarnanın en çok tercih edilen gıda maddesi olarak öne çıktığını hatırlatan Kaplan, “Önümüzdeki günlerde evlerimizde makarnayı çok tüketeceğiz gibi görünüyor. Doğru beslenme dengesi oluşturmak adına makarnayı da peynirle veya yoğurtla tüketmeyi öneriyoruz” diye konuştu. Sağlıklı yetişkin bireylerin her gün 3 porsiyon, çocuk ve gençlerin ise en az 2 - 4 porsiyon süt veya ürünlerini tüketmeleri uygun olur. Beslenme referans değerlerine göre bir orta boy kupa süt (250 ml), bir kase yoğurt (200 ml) ya da iki kibrit kutusu büyüklüğünde (ortalama 40-60 gram) peynir, bir porsiyon olarak değerlendirilebilir.

Paşabahçe’nin favori sunum ürünü ailesi Patisserie, yepyeni tasarımlarıyla tüketicilerle buluşuyor. Petite Patisserie ayaklı tabaklar, şık tasarımıyla sunumlara estetik katıyor. Orta boy ayaklı servis tabağı ve bir kapaktan oluşan Petite Patisserie, kubbe formundaki eşleşen kapağıyla yiyeceklerin temiz kalmasını da sağlıyor. Paşabahçe ayrıca Patisserie ailesine adını madlen çikolatadan alan bir ürün de ekledi. Farklı desenler içeren ve dört servis tabağından oluşan Madlen’in tasarımı masa üstü kullanımlar için ideal. İki farklı boyda, dikdörtgen ve kare olmak üzere iki farklı şekilde sunulan Madlen serisi, sofra ve sunumlarınızın en göz alıcı parçası haline gelecek.

KEMİK SUYUNDAN SOFRALARA TAŞINAN LEZZET “KEMİK SUYUNA ÇORBALAR SERİSİ” Kemik suyu, yemeklere ve çorbalara katılan eşsiz bir lezzet. Ne var ki bu asırlık lezzete ulaşmak oldukça zahmetli! Evde kemik suyunun hazırlanma süreci başlı başına sabır ve emek gerektiren bir iş. Kemik suyundan gelen o eşsiz lezzete erişmek için 12 saate varan sürelerde kaynatmak gerekiyor. Oysa saatlerce kemik suyu kaynatmadan bu lezzete erişmenin artık çok kolay bir yolu var! Bizim Mutfak, yeni "Kemik Suyuna Çorbalar Serisi" ile bu geleneksel lezzeti 15 dakika gibi kısa bir sürede sofralara taşıyor. “Besleyici, Pratik Mutfak” marka vaadini hayata geçirmek için inovasyonda lider olma hedefini Bakliyatlı Çorbalar ile başlatan Bizim Mutfak, Kemik Suyu Bulyon başarısının ardından bir ilke daha imza atarak “Kemik Suyuna Çorbalar Serisi” ile mutfaklara hem pratiklik hem lezzet kazandırıyor. Geleneksel kemik suyu lezzetini ev yapımı tadındaki çorbalara taşıyan Bizim Mutfak, lezzetli ve zahmetsiz çözümleriyle Ramazan ayının iftar ve sahur sofralarını adeta bir ziyafete dönüştürüyor.

Sofralara besleyici ve pratik lezzet! Bünyesinde bulunduğu Ajinomoto’nun güçlü AR-GE ekibi sayesinde Türkiye'de çorba ve bulyon kategorilerinde ilklere imza ata-

rak yeni segmentler açan Bizim Mutfak’ın 1500’den fazla tüketici ve 30 bine yakın pişirilen yemekle yaptığı ‘Evde Yemek Yapma Alışkanlıkları Araştırması’na göre, evde hazırlanan çorbaların yüzde 41’inde kemik, tavuk veya sebze suyu kullanılıyor. Bizim Mutfak da tüketicilerin bu ihtiyacını karşılamak için “Kemik Suyuna Çorbalar Serisi”ni çıkardı. Kemik suyu lezzetinin yanında protein, lif ve kolajen içeriği ile sofralara besleyici ve zahmetsiz alternatifler sunuyor.

Türkiye’nin ilk ve tek “Kemik Suyuna Çorbalar Serisi” “Kemik Suyuna Mercimek”, “Kemik Suyuna Düğün” ve “Kemik Suyuna Tarhana” gibi en çok sevilen ve tüketilen çorba çeşitlerinden oluşan Bizim Mutfak “Kemik Suyuna

Çorbalar Serisi”, mevsiminde toplanan sebze, bakliyat ve baharatların evde yapılan tarhana gibi kurutularak harmanlanmasıyla üretiliyor. Hava, ışık ve neme karşı koruyan üç katlı ambalajıyla lezzetini ve özelliklerini uzun süre koruyor. Türkiye’nin ilk ve tek “Kemik Suyuna Çorbalar Serisi”, koruyucu içermeyen özelliğiyle de öne çıkıyor.

“Şimdi mi geldi aklınıza?”

Türkiye'de çorba ve bulyon kategorilerinde inovasyonların öncü markası Bizim Mutfak, 2019 yılında kemik suyu lezzetini ilk kez bulyon formatında tüketicilerin beğenisine sundu. Şimdi ise, iki tecrübeli ev hanımının “Şimdi mi geldi aklınıza" sitemini tekrar ekrana taşıyan eğlenceli reklam filmiyle yeni kemik suyuna çorbaları tüketicilere sunuyor.

YENİLER Mars Wrigley, Türkiye dondurma pazarına giriyor

En sessiz blender

Türkiye’nin en büyük yerli dondurma markası Golf Dondurma, dünyanın lider atıştırmalık firmalarından Mars Wrigley ile dondurma kategorisinde güç birliğine gidiyor. İki firma arasında yapılan iş birliği anlaşmasına göre Mars Wrigley bünyesinde bulunan ikonik markalar Snickers, Twix, Bounty ve Mars’ın bar dondurmaları Golf Dondurma dolaplarında tüketiciler ile buluşacak. Golf Dondurma’nın Türkiye çapında 80 bini aşkın dolabı bulunuyor. Bu iş birliği sayesinde Mars, Türkiye genelinde daha geniş bir tüketici ağına ulaşırken, Golf Dondurma da özellikle üst gelir grubunun bulunduğu bölgelerdeki gücünü artırmış olacak.

Bosch’un sağlıklı beslenmeyi kolaylaştıran bir başka uzmanı ise 2016 Reddot tasarım ödüllü MMB65G5M – SilentMixx solo blender. SilentMixx, günün her saatinde özgürce, kimseyi rahatsız etmeden pürüzsüz ve leziz smoothieler yapmak isteyenler için tasarlandı. Mutfaklar için bir başyapıt niteliğinde ve paslanmaz çelik premium tasarıma sahip. Güçlü ve hızlı bir şekilde karıştıran, kesen ve püre yapabilen ürün, yenilikçi gürültü azaltma sistemi sayesinde Bosch'un en sessiz solo blenderi olma ayrıcalığını taşıyor. SilentMixx’in Easy KlickKnife paslanmaz çelik bıçağı kesim sırasında çok iyi sonuçlar sunarken kolayca çıkarılarak temizleniyor. SilentMixx’i hem yüksek hem düşük ısıya uygun ThermoSafe cam blenderi ile sıcak çorbalardan bol buzlu içeceklere kadar tüm karışımlar için güvenle kullanabilirsiniz. ThermoSafe cam sürahi 2,3 litrelik geniş kapasitesiyle hazırladığınız lezzetli karışımları sevdiklerinizle paylaşmanıza olanak sağlıyor.

Yataş, telefonla sipariş başlattı

Yataş Bedding, tüm zamanımızı evimizde geçirdiğimiz bu dönemde daha sağlıklı ve rahat bir uyku isteyenler için yeni bir hizmet sunuyor. Bağışıklık sistemini güçlendiren, stresi azaltan uykunun daha da önemli olduğu bu dönemde Yataş Bedding, tüketicilerin kolayca yatak satın alabilmesi için telefonla sipariş hizmeti veriyor. 444 0 987 numaralı telefonu arayan tüketiciler Yataş Bedding koleksiyonundan istediği tüm ürünleri kolayca satın alabiliyor. Aynı zamanda tüketicinin tercihine göre yine 444 0 987 no’lu hattı arayarak en yakın satış noktasına kendisine özel gün ve saat için randevu da oluşturulabiliyor. Tüketicilerin satın aldığı ürünlerin teslimat ve montaj aşamalarında gerekli hijyen tedbirlerine uygun, tüketicilerin ve Yataş çalışanları sağlığı ve güvenliği dikkate alınarak hizmet veriliyor.

45 yıllık Sütaşkı

Sütaş’ın 45. yıl iletişim kampanyası, Sütaş Çiftliği’nin doğallığını ve keyfini yaşamayı hayal eden oyuncak buzağının sıcacık hikâyesinin anlatıldığı reklam filmi ile başladı. Sütaş’ın 45 yıldır olduğu gibi, bu önemli dönemde de sütün iyiliğinin ve sağlığının herkese ulaşması için Sütaşkı’yla çalıştığını anlatan iletişim kampanyasının reklam filmi, izleyenlerin yüzünde sıcacık bir gülümseme bırakıyor. Bir ineğin başına gelebilecek en güzel şeyin, “Sütaş Çiftliği’nde yaşamak” olduğuna inanan Buzu’yu, Candan Erçetin’in seslendirdiği reklam filminde izleyenler, Buzu’yla birlikte yemyeşil çimenleri, masmavi gökyüzü ve mutlu inekleriyle Sütaş Çiftliği’ne misafir oluyor. Happy People Project imzalı reklam kampanyası kapsamında hazırlanan reklam filminin yapımını 2012 Prodüksiyon, post prodüksiyonunu ise İmaj İstanbul üstlendi. Filmde yer alan oyuncak inek 1.250 saatlik detaylı bir çalışma ile dijital ortamda animasyon karakter haline getirildi. 12

YENİLER Bir destek de Banvit’ten Türkiye kanatlı hayvancılık sektörünün lider markalarından biri olan Banvit, beslenmede önemli bir yeri olan beyaz et ihtiyacının karşılanmasına yardımcı olmak adına, faaliyette bulunduğu şehirlerde 40 ton beyaz et yardımı yapıyor. Ağırlıklı olarak 65 yaş üstü vatandaşlara ürünlerin ulaştırılacağını belirten Banvit CEO’su Tolga Gündüz, “Banvit olarak çalışanlarımızın, ekiplerimizin sağlığını ve güvenliğini her şeyin önünde tutuyoruz. Bunun yanı sıra tüm dünyanın ve ülkemizin içinden geçtiği bu zor dönemde vatandaşlarımıza destek olmak amacıyla gıda yardımı yapmak istedik. Bu bağlamda aktif olduğumuz şehirlerde 65 yaş üstü vatandaşlarımızın önceliklendirileceği bir sistemle beyaz et bağışı yapmak için yardımlarımızı başlattık. Şehirlerimizin uygunluk durumuna göre bazı yerlerde doğrudan paket ürün teslimatı yapılırken bazı şehirlerde ürünlerimizi pişmiş olarak ihtiyaç sahibi vatandaşlarımızla buluşturacağız.” dedi.

Bugüne kadarki en güçlü Finish

Türkiye’de en çok eve giren bulaşık deterjanı markası Finish, daha az kimyasal ile maksimum güç ve mükemmel parlaklık sağlayan yeni ürünü Quantum Max ile tüketicileri buluşturuyor. Finish’in bugüne kadarki en güçlüsü olan Quantum Max, yeni kapsül formatı ile bir kez daha bulaşıkları sudan geçirmeye gerek kalmadan tamamen temizliyor. Finish Quantum Max’in reklam filminde ise markanın geçen yıl başlattığı su tasarrufu çağrısı bir kez daha ön plana çıkıyor. Finish herkesi su tüketim alışkanlıklarını değiştirmek için harekete geçmeye çağırırken, mesajı aktaranlar ise büyüklerine evlerindeki muslukları kapattıran ve değişimin öncüsü olarak öne çıkan çocuklar oluyor. Gücümüz Yeter konseptiyle kurgulanan kampanyada, Finish Quantum Max sayesinde yıkama öncesinde bulaşıkları sudan geçirmeye gerek olmadığı ve her seferinde 57 litre su tasarruf edileceği vurgulanıyor. Böylece hem mükemmel temizliğe hem de Türkiye’nin suyunu korumaya Gücümüz Yeter mesajı veriliyor.

Buharı yönetin

Mutfak tutkunlarını profesyonel mutfaklarda kullanılan pişirme yöntemleriyle tanıştıran Gaggenau, 20 yıl sonra çığır açıcı bir yeniliğe daha imza attı. Kombi buharlı fırınlarını ev mutfaklarına getiren ilk ev aletleri üreticisi marka, yeni nesil kombi buharlı fırınları ile mutfak tutkunlarına buharda pişirme kolaylığı sunuyor. Yeni nesil kombi buharlı fırınlar mutfaklarda sınırsız esneklik sağlıyor. İç hacmi 50 litreye genişletilen fırınlar mutfak tutkunlarının şaheserler yaratması için alan açıyor. Yeni kombi buharlı fırınların tüm serileri seramik cam tavan ardında tam yüzey ızgara içeriyor, bu özellik fırınların iç bölmesine şık ve minimalist tasarım sunuyor. Ayrıca, görünmez LED'lerden gelen aydınlatma ile fırının arka tarafına yönelen ışık, yemeklerin görselliğini de ön plana çıkarıyor.

Maksimum hijyen

Hijyen, son günlerin en önemli gündem maddesini oluştururken, evlerde maksimum hijyen ve konfor sağlayan ürünleriyle Siemens Ev Aletleri tüketicilerin beklentilerine cevap veriyor. Teknolojinin kolaylığını evlere taşıyan Siemens bulaşık makinelerinin 3’lü Hijyen Teknolojisi ekstra durulama, hijyenEkstra ve machineCare opsiyonları ile bulaşıklarda ultra hijyen sağlıyor. “machineCare’ opsiyonu makinedeki koku ve bakteri oluşturabilecek yağ ve kireç kalıntılarını temizlerken, aynı zamanda bulaşık makinesinin bakımını yapıyor ve ömrünü uzatıyor. Özel temizleyicilerle boş makine çalıştırılarak gerçekleştirilen temizlik esnasında yüksek sıcaklıkta optimum su miktarı kullanılırken, en verimli halde kusursuz hijyen sağlanmış oluyor.

Unilever’den sağlık çalışanlarına destek

Uluslararası çapta koronavirüs (Covid-19) pandemisine karşı yapılan çalışmaları destekleyen Unilever, Türkiye’de de Sağlık Bakanlığı’nın öncülüğünde yürütülen mücadeleye, Domestos’un ardından Lipton ve Knorr markalarıyla da katkı sunmaya devam ediyor. Bu kapsamdaki desteklerine ilk olarak Sağlık Bakanlığı’na 12 TIR dolusu 230 ton Domestos çamaşır suyu bağışıyla başlayan Unilever, şimdi de 81 ildeki kamu hastanelerine, 16 ton Lipton siyah çay ve bitki çayı ile 30 ton Knorr çorba gönderiyor. Unilever Türkiye, Rusya, Orta Doğu, Kuzey Afrika, Orta Asya ve Kafkasya Dondurma, İçecek ve Gıda Kategorilerinden Sorumlu Başkan Yardımcısı Özgür Kölükfakı, “Gıda ve hijyen ürünleri üreten bir firma olarak, dünyanın daha önce deneyimlemediği böyle zor bir dönemde, topluma karşı sorumluluğumuzun her zamankinden çok daha büyük olduğunun farkındayız. Sağlık Bakanlığımızın öncülüğünde Türkiye genelinde yürütülen mücadeleye desteğimizi, Domestos’un ardından Lipton ve Knorr markalarımızla da sürdürüyoruz.” dedi.

Hijyen zirvesi

Tüketicilerin yaşamlarını iyileştirmeye odaklanan P&G markası Fairy, ihtiyaçlar doğrultusunda geliştirdiği ürünlerine bir yenisini daha ekledi, ‘Fairy Platinum Hijyen’. Üstün ürün performansından ödün vermeden çevresel ayak izini azaltan Fairy’nin en iyi formülüne sahip Yeni Fairy Platinum Hijyen, üstün hijyen özelliği ile ultra temizlik sunuyor. Üstün hijyeni sirke, çamaşır suyu ve limon suyu gibi yardımcı malzemelere gerek kalmadan sağlıyor. Yemek yağları üzerinde 100% etkili Yeni Fairy Platinum Hijyen, yeni tasarımı ve şişesiyle artık diğer Fairy çeşitleri gibi Türkiye’de üretiliyor.

Yapım: İnci BAK Fotoğraflar: Melis KAYACIK

4 Kişilik

Pilav Üstü Lezita Piliç Tantuni Malzemeler:

• 2 paket Lezita Piliç Tantuni • 2-3 dal maydanoz • 2 çorba kaşığı tereyağı • 1-2 çorba kaşığı sıvıyağ • 1 su bardağı pirinç • 1 çay kaşığı toz şeker • 1 tatlı kaşığı limon suyu • 1,5 su bardağı tavuk suyu • Tuz

Hazırlanışı:

Pilav için pirinci 1 tatlı kaşığı tuz ilave edilmiş ılık suda 30 dakika bekletin. Daha sonra akan suyun altında yıkayıp süzün. 1 yemek kaşığı tereyağını ve sıvıyağı pilav tenceresinde ısıtın. Yıkayıp süzdüğünüz pirinci ekleyin. Sürekli karıştırarak 7-8 dakika kavurun. Limon suyu ile şekeri ilave edin ve 1 dakika daha kavurun. Tencereye sıcak tavuk suyunu ve tuzu ekleyin. Birkaç taşım kaynayınca ateşi kısın. Tencerenin kapağını kapatın. Pirinçler göz göz olup suyunu çekinceye kadar pişirin. Pilavı ocaktan alıp küçük parçalar halinde kesilmiş 1 çorba kaşığı tereyağını pilavın üzerine serpin. Tencerenin kapağını kapatıp 5 dakika demlenmeye bırakın. Lezita Piliç Tantuni’yi tavada 5 dakika kadar kavurarak ısıtın. Ocaktan alıp kıyılmış maydanozla birlikte harmanlayın. Pilavla birlikte bekletmeden sıcak sıcak servis yapın.

1-2 Kişilik

Ballı Hardal Soslu Lezita Piliç Çıtır Kova Malzemeler:

• 1 adet Lezita Çıtır Kova • Kızartmak için sıvıyağ

Ballı Hardal Sos İçin: • 100 gram mayonez • 100 gram hardal • 2 tatlı kaşığı bal • 1 limonun rendelenmiş kabuğu

Hazırlanışı:

Ballı hardal sos için tüm malzemeyi mikserle çukur bir kapta iyice çırpın. Sosunuz hazır. Lezita Çıtır Kova’nın içindeki Piliç Kanat, Piliç Fileto ve Piliç Toplarını paketlerinden çıkartın. Fırın kağıdı serilmiş tepsiye piliç parçalarını çözünmesini beklemeden dizin. En ideal çıtırlığı elde edebilmek için ürünün çözünmesini beklemeden isteğe bağlı olarak her parçayı yağ ile spreyleyin. Önceden 220-230° C’ye ısıtılmış kızgın fırının üst rafına hazırladığınız fırın tepsisini yerleştirin. Çıtır Piliç Fileto Parçaları ve Çıtır Piliç Toplarını 12-14 dakika, Çıtır Kanatları 16-18 dakika ısıttıktan sonra fırından alın ve sosunuzla birlikte servis edin.

Yapım: İnci BAK

Çeşit çeşit yiyin diye… Evdeki koşuşturmacaya Ramazan sebebiyle bir de açlık eklenince her zamankinden daha fazla yorgun hissedebilirsiniz. Özellikle iftar için düşündüğümüz bu pratik menülerle işleri biraz daha kolaylaştırabilirsiniz. Tutulan oruçların ve yapılan duaların kabul olması dileğiyle, herkese sevabı bol ve lezzetli bir Ramazan diliyoruz...

Kıymalı Tatlı Patates Malzemeler:

• 500 gram patates • 2 yemek kaşığı sıvı yağ • 200 gram orta yağlı kıyma • 1 adet küçük soğan • 2 diş sarımsak • 1 tatlı kaşığı biber salçası • 1 tatlı kaşığı domates salçası • Tuz, karabiber, kimyon

2 Kişilik

Hazırlanışı:

Sıvı yağı tencerede ısıtıp jülyen doğranmış soğanı ve sarımsakları kavurun. Kıymayı ekleyin. Birkaç dakika daha kavurmaya devam edin. Salçaları ilave edin. 1 dakika daha kavurduktan sonra iri küpler halinde doğradığınız tatlı patatesi ekleyin. Birkaç kez çevirdikten sonra üzerini örtecek kadar suyunu ilave edin. Önce yüksek ateşte birkaç taşım kaynatın, daha sonra ateşi biraz kısın. Tencerenin kapağını kapatın. Yarım saat pişirin. Ocaktan almadan birkaç dakika önce tuzunu ve baharatını ilave ederek tatlandırın.

Çoban Salata

2 Kişilik

Malzemeler:

• 2 adet domates • 2 adet yeşil biber • 2 dal taze nane • 1 adet küçük kırmızı soğan • 2 yemek kaşığı sızma zeytinyağı • 1 tatlı kaşığı limon suyu • 1 çay kaşığı nar ekşisi • Tuz

Hazırlanışı:

Sebzeleri istediğiniz gibi doğrayın. Zeytinyağı, nar ekşisi ve limon suyu ile tatlandırın. En son tuzunu ekleyin. Tekrar karıştırın.

Pratik Muhallebi

2 Kişilik

Malzemeler:

• 500 ml süt • 1 çay bardağı un • 1 çay bardağı toz şeker • 1 tatlı kaşığı margarin • Yarım paket vanilya • 1 yemek kaşığı rendelenmiş Hindistan cevizi

• 1 adet çilek (süslemek için)

Hazırlanışı:

Margarin ve Hindistan cevizi dışındaki tüm malzemeyi tencerede çırpın. Kısık ateşte, sürekli karıştırarak yoğun bir kıvam alana dek pişirin. Ocaktan almadan birkaç dakika önce margarini ve rendelenmiş Hindistan cevizini ekleyin. Birkaç taşım kaynatıp ocaktan alın. Servis kaselerine paylaştırıp buzdolabında soğumaya bırakın.

2 Kişilik

Sultani Bezelye Kavurma Malzemeler:

• 500 gram sultani bezelye, kılçıkları temizlenmiş • 1 adet küçük boy soğan, jülyen doğranmış • 3 yemek kaşığı zeytinyağı • 3-4 adet kiraz domates • 1 yemek kaşığı kapari turşusu

1 Sürahi İçin

Hazırlanışı:

Soğanı zeytinyağında kavurun. Sultani bezelyeleri ve domatesleri ekleyip 10 dakika boyunca kavurmaya devam edin. 1 çay bardağı kadar suyu ve kapari turşusunu ilave edin. Tencerenin kapağını kapatın, 5 dakikada böyle pişirin. Ocaktan alın. Soğumaya bırakın.

Çilek Kompostosu Malzemeler:

• 7 su bardağı su • 1 su bardağı toz şeker • 1 adet çubuk tarçın • 500 gram çilek

Hazırlanışı:

Suyu, tarçını ve şekeri 10 dakika boyunca kaynatın. Temizlenmiş çilekleri kaynayan suyun içine bırakın. Ateşi kısıp 5 dakika daha pişirdikten sonra ocaktan alın. Soğuyunca servis edin.

2 Kişilik

Etli Nohut Malzemeler:

• 1 su bardağı nohut, suda bekletilmiş • 1 çay kaşığı zerdeçal • 200 gram kuzu veya dana eti • 1 adet orta boy soğan • 3 yemek kaşığı sıvı yağ • 1 tatlı kaşığı biber salçası • 1 tatlı kaşığı domates salçası • Tuz, kırmızı pul biber • Su

2 Kişilik

Hazırlanışı:

Soğanı ince ince doğrayıp sıvı yağda yumuşayana kadar kavurun. Etleri ve salçaları ekleyin. Sürekli karıştırarak 5 dakika boyunca kavurun. Nohutları, zerdeçalı, tuzu ve baharatını ekleyip birkaç kez çevirin. Üzerini 3 parmak geçecek kadar sıcak suyunu ekleyin. Önce yüksek ateşte 5 dakika boyunca pişirin, daha sonra ateşi biraz kısın. Tencerenin kapağını kapatın. Nohutlar yumuşayana kadar pişirin.

Arpa Şehriye Pilavı Malzemeler:

• 1 kahve fincanı arpa şehriye • 1 su bardağı baldo pirinci • 1,5 su bardağı su • 1 yemek kaşığı tereyağı • 1 çay kaşığı tuz

Hazırlanışı:

Tereyağını eritip arpa şehriyelerin rengi değişene kadar kavurun. Pirinci ekleyip birkaç dakika daha kavurmaya devam edin. Sıcak suyu ve tuzunu ekleyin. Birkaç taşım kaynattıktan sonra tencerenin kapağını kapatın. Kısık ateşte, arpa şehriyeler suyunu çekene dek pişirin. Ocaktan alın, 10 dakika demlendirin.

1 Sürahi İçin

Kuru Gül Şerbeti Malzemeler:

• 7 su bardağı su • 1 adet tarçın çubuğu • 1 su bardağı toz şeker • 15 adet kurutulmuş gül

Hazırlanışı:

Suyu, tarçını ve şekeri 10 dakika boyunca kaynatın. Kurutulmuş gülleri kaynayan suyun içine bırakın. Ateşi kısıp 5 dakika daha pişirdikten sonra ocaktan alın. Soğuyunca servis edin.

2 Kişilik

Peynirli ve Maydanozlu Salçalı Et Malzemeler: Kırpık Börek Malzemeler:

• 1 adet hazır yufka • 1 adet yumurta • 1 çay bardağı süt • 1 çay kaşığı kabartma tozu • 100 gram dil peyniri • Yarım demet maydanoz, doğranmış

Hazırlanışı:

Yumurtayı, sütü, kabartma tozunu iyice çırpın. Yufkaları yağlanmış fırın kabına elinizle iri parçalar halinde doğrayıp yerleştirin. Üzerine küp küp doğradığınız dil peynirini, irice doğradığınız maydanozları ve hazırladığınız sosu dökün. 180 dereceye ayarlı fırında, peynirler kızarana kadar pişirin.

2 Kişilik

• 300 gram dana eti • 1 yemek kaşığı tereyağı • 1 adet soğan, ince kıyılmış • 1 tatlı kaşığı domates salçası • 1 adet domates, rendelenmiş • 1 tutam tarçın • Tuz, kimyon

Hazırlanışı:

Etleri kaynar suyun içine atın. 15 dakika haşlayın. Daha sonra süzün. Tereyağını eritip soğanı iyice karamelize edin. Salçayı ve rendelenmiş domatesi ilave edin. 5 dakika kavurduktan sonra eti, tuzu, tarçını ve kimyonu ekleyin. Arada bir karıştırarak 20 dakika kavurun. Ocaktan alın, etiniz hazırdır.

2 Kişilik

Yulaf Ezmeli ve Kıymalı Kır Pidesi Malzemeler: Sütlü Çorba Malzemeler:

• 500 ml. süt • 1 çay bardağı yulaf ezmesi • 1 yemek kaşığı tereyağı • Tuz, kırmızı toz biber Hazırlanışı: Ilık sütün içine yulaf ezmesi ekleyin. Oda ısısında yarım saat yumuşaması için bekletin. Daha sonra tencereye aktarın. Kısık ateşte kaynayana kadar pişirin. Çorbanın kıvamını damak tadınıza göre ayarlamak için sütü artırabilirsiniz. Ocaktan alın. Servis etmeden önce tereyağında kızdırdığınız toz biberi ve tuzunu ekleyin. Sıcak servis yapın.

• 125 gram margarin • 1 yemek kaşığı yoğurt • 1 adet yumurta • 1 çay kaşığı kabartma tozu

• Un

İç malzemesi İçin: • 300 gram kıyma • 1 yemek kaşığı sıvı yağ • Yarım demet maydanoz, kıyılmış • 1 adet soğan • 2 adet orta boy domates • Tuz, karabiber Üzeri İçin: • 1 adet yumurtanın sarısı

4 Kişilik

Hazırlanışı: Margarini, yoğurdu ve yumurtayı karıştırın. Kabartma tozunu ve azar azar unu ekleyerek, ele yapışmayacak bir kıvamda hamur yoğurun. En son kabartma tozunu ekleyin, tekrar yoğurun. Hamurun üzerini örtün, yarım saat dinlendirin. İç malzemesi için; Sıvı yağı tavada ısıtın. Soğanı zar şeklinde doğrayıp kıymayla birlikte kavurun. Küp doğranmış domatesleri, kıyılmış maydanozu, tuzu ve karabiberi ilave edin. Birkaç dakika daha kavurduktan sonra ocaktan alın ve ılınmaya bırakın. Dinlendirdiğiniz hamurdan mandalina büyüklüğünde parçalar koparıp un serpilmiş tezgahın üzerinde merdane yardımı ile açın. Hamuru fotoğraftaki gibi şekillendirip kenarlarından kıvırın. Pide hamurunun ortasındaki boşluğa iç malzemeden yayın. Kalan hamurları da aynı şekilde hazırlayın. Pide hamurlarının kenarlarına da yumurta sarısı sürün. 190 dereceye ayarlı fırında, yarım saat pişirin.

Tavuk Suyuna Makarnalı Çorba

4 Kişilik

Malzemeler:

• 2 adet BeyPiliç But • 1 adet küçük boy soğan • 1 adet defne yaprağı • Yarım limon (tavuk etini haşlamak için) • 1 yemek kaşığı tereyağı • 12-15 adet mantar • 1 küçük paket hazır noddle makarna • 1 limonun suyu (terbiyesi için) • 1-2 sap taze sarımsak • 1 küçük paket krema • 1 çay kaşığı zerdeçal • 3-4 dal maydanoz • Tuz, taze çekilmiş karabiber

Hazırlanışı:

BeyPiliç But'ları tencereye alın. 2 litre kadar su, yarım limon, defne yaprağı ve 1 adet küçük boy soğanı ilave edip orta ateşte tavuk etlerini haşlamaya bırakın. Tavuk etleri haşlanınca yaklaşık 1-1,5 litre kadar suyunu süzüp temiz bir tencereye aktarın. Tavuk etleri ılınınca kaşığa sığacak şekilde didikleyin veya doğrayın. Tereyağını eritip dilimlenmiş mantarları kavurun. Süzdüğünüz tavuk suyunu tencerede kaynatın. İçine tavuk etlerini, tuzu, zerdeçalı, mantarları, bıçakla yarım parmak uzunluğunda kıydığınız (kaşığa sığması için) noddle makarnaları ekleyin. Orta ateşte 5 dakika kadar kaynatın. Bu arada bir kasede kremayı, limon suyunu ve çok ince kıyılmış taze sarımsakları karıştırın. Kaynamakta olan çorbanın suyundan azar azar alarak karıştırmaya devam edin. Sarımsaklı kremadan azar azar kaynayan çorbaya ilave ederek karıştırmaya devam edin. Birkaç dakika kaynatıp ocaktan alın. Doğranmış maydanoz ve taze çekilmiş karabiber ekleyip sıcak sıcak servis yapın.

Göz Yumurtalı Kahvaltı Ekmekleri

4-5 Kişilik

Malzemeler:

• 5 adet BeyPiliç Yumurta • 5 dilim hamburger ekmeği • 5 yemek kaşığı rendelenmiş kaşar peyniri

• 1 adet kapya biber • 1-2 adet sivribiber • 1 çay kaşığı kuru nane • 1 çay kaşığı pul biber • 2 yemek kaşığı tereyağı

Hazırlanışı:

Rendelenmiş kaşar peynirini, zar şeklinde doğranmış biberleri, baharatı bir kapta karıştırın. Hamburger ekmeklerinin taban kısımlarını yağlı kağıt serili fırın tepsisine yerleştirin. Üzerlerine hazırladığınız peynirli karışımdan paylaştırın. Önceden ısıtılmış 200 dereceye ayarlı fırında, kaşarlar eriyip hafif kızarana kadar pişirin. Bu arada göz yumurtaları hazırlayın. Bunun için tereyağını tavada eritin. Göz yumurtaların hepsini teker teker geniş ve çukur bir kaseye dikkatlice kırın. Tereyağı eriyince kasedeki yumurtaların hepsini tavanın içine dökün. Yumurtalar göz göz olup istediğiniz kıvama gelince pişmiş demektir. Fırından aldığınız kaşarlı ekmeklerin üzerine yerleştirip bekletmeden servis yapın.

Portakallı ve Nar Ekşili BeyPiliç Pekin Ördeği Malzemeler: • 1 adet bütün

BeyPiliç Pekin Ördeği

• 3 diş sarımsak • 10-12 dal maydanoz • 1 adet portakal • 1 adet soğan

Baharatlı Tuz İçin:

• 1 çay kaşığı tuz • 1 portakalın rendelenmiş

kabuğu • 1’er çay kaşığı taze çekilmiş karabiber, acı toz biber, toz zencefil, zerdeçal

Nar Ekşili Sos İçin:

• 1 portakalın suyu • 1 yemek kaşığı nar ekşisi • 1 yemek kaşığı sirke • 1 çay kaşığı kuru zencefil

Hazırlanışı:

Taze Bezelyeli Garnitür İçin:

• 1 su bardağı taze bezelye içi • 1 adet kapya biber • 2 yemek kaşığı zeytinyağı • Tuz

Baharatlı tuzu hazırlayın. Bunun için 1 portakalın rendelenmiş kabuğunu, tuzu ve kuru baharatları ekleyin. Çatalla BeyPiliç Pekin Ördeği’nin birkaç yerine hafifçe bastırarak, derisinin altını zedelemeden delikler açın. Baharatlı tuzla ördeğin her tarafına sürerek ovalayın. Ördeğin iç tarafındaki boşluğa iri doğranmış portakal, maydanoz yaprakları, irice doğradığınız soğanı sıkıştırın. Fırın tepsisinin üzerine ızgara teli yerleştirin. Bu telin üzerine pekin ördeğini yerleştirin. Üzerine iyice ıslatıp avucunuzda sıktığınız yağlı kağıtla kaplayın. Fırın tepsisinin içine 2 bardak sıcak su ekleyin. Izgara teli üzerine yerleştirdiğiniz fırın tepsisini alt rafına yerleştirin. 180 dereceye ayarlı fırında, 30 dakika pişirin. Bu arada taze bezelyeli garnitürü hazırlayın. Bunun için bezelyeleri haşlayın. Süzdükten sonra zeytinyağını ısıtıp zar şeklide doğranmış kapya biberle bezelyeleri kavurun. Tuzunu ekleyip tatlandırın. Garnitürünüz hazır. Bu süreç bittikten sonra ördeğin üzerindeki yağlı kağıdı alın ve üzeri açık olacak şekilde yarım saat daha pişirin. Ardından ördek etinin altta kalan bölümünü çevirip yine yağlı kağıtla kaplayın. Bu şekilde yarım saat daha pişirin. Bu süreç bittikten sonra üzerindeki yağlı kağıdı çıkartın, tepsinin içine akan ördek etinin pişirme suyundan fırça yardımıyla her tarafına sürün. Tekrar fırına verin. 20 dakika daha pişirdikten sonra hazırladığınız nar ekşili sosu her tarafına sürün. 15 dakika daha pişirin. Fırından alın, üzeri kapalı olacak şekilde 15 dakika kadar dinlendirdikten sonra servis yapabilirsiniz.

4 Kişilik

Banduma

4 Kişilik

Malzemeler: • 1 adet BeyPiliç

Bütün Tavuk Eti

• 2 litre su • 1 adet defne yaprağı • Yarım limon • 2 yemek kaşığı tereyağı • 3-4 adet köy yufkası • 1 su bardağı ceviz içi • Tuz, kırmızı pul biber

Hazırlanışı:

BeyPiliç Bütün Tavuk Eti’ni geniş bir tencereye alın. Suyu, 1 çay kaşığı tuzu, defne yaprağını ve limonu ekleyin. Orta ateşte, 1 saat boyunca haşlayın. Ocaktan alın, ılınınca tavuk etlerini didikleyin. Bu arada suyunu ince tel bir süzgeç yardımı ile iyice süzüp temiz bir tencereye aktarın. Tavuk suyu kaynayınca içine tereyağının yarısını ekleyip eritin. Köy yufkasını açıp 4 parmak genişliğinde rulo elde edin. Ruloyu 2 parmak genişliğinde kesip maşa ile tutup kaynayan tereyağlı tavuk suyuna batırıp çıkartın. Tereyağlı tavuk sulu yufkayı servis tabağına yerleştirin. Kalan yufkaları da aynı şekilde hazırlayıp yelpaze şeklinde sıralayıp tamamlayın. Üzeri için cevizleri yapışmaz yüzeyli bir tavada iyice kavurun. Kavurduğunuz cevizleri ve didiklenmiş etleri yufkaların üzerine serpin. Kalan tereyağını kızdırıp pul biberle birlikte kızdırıp cevizli etin üzerine dökün. Bekletmeden sıcak sıcak servis yapın.

Fırında Biberiye Soslu Bütün Piliç

Malzemeler:

• 1 adet BeyPiliç Bütün Piliç • Yarım limon • 2 adet portakal • 6-7 adet taze patates • 2 adet havuç • 2 adet kabak • 6-7 adet küçük boy mor soğan • 10,12 adet sultani bezelye • 10-12 adet kiraz domates • 1 yemek kaşığı zeytinyağı • 1 çay kaşığı tuz

4 Kişilik

Tereyağlı Sosu İçin:

• 50 gram tereyağı • 1 dal taze biberiye • 2 dal dereotu • Tuz, karabiber, pul biber, kırmızı toz biber

• 5 diş sarımsak • 1 çay kaşığı tuz

Hazırlanışı:

Tereyağlı sosu için sarımsakları havanda tuzla birlikte iyice ezin. İnce kıyılmış biberiyeyi, dereotunu, tuzu, baharatını ekleyin. En son oda sıcaklığında yumuşamış tereyağını ekleyip iyice karıştırın. Sosunuz hazır olacak. Bütün tavuk etinin derisini üzerine tuz serpilmiş yarım limon ile iyice ovun. Ardından iyice ısıtılmış yapışmaz yüzeyli büyük boy bir tavada çevire çevire tütsüleyin. Isıya dayanıklı bir fırın kabının dibine dilimlenmiş portakalları yerleştirin. Üzerine BeyPiliç Bütün Piliç’i yerleştirin. Tavuk etinin derisiyle etin arasında elinizle kavrayıp tereyağlı karışımın yarısını yedirin. Tavuk etinin üzerini iyice ıslatıp avucunuzla sıktığınız yağlı kağıtla veya folyo ile kapatın. 180 dereceye ayarlanmış fırında, 45 dakika pişirin. Sebzeleri irice doğrayıp karıştırdıktan sonra 1 yemek kaşığı zeytinyağı ve 1 çay kaşığı tuzla birlikte karıştırın. 45. dakikada fırından tavuk etini çıkartın. Fırın kabının kenarlarına sebzeleri yayın. Kalan tereyağlı karışımın yarısını fırça yardımı ile tavuk etinin üzerine sürün. Tekrar fırına verin. 45 dakika daha pişirin. Arada bir tavuk etinin derisini suyu ve kalan tereyağlı sostan sürerek yumuşatın. Tavuk eti pişince fırından alın. 10 dakika ilk sıcaklığı geçtikten sonra servis yapabilirsiniz.

Krem Peynir Soslu Tavuk

2 Kişilik

Malzemeler:

• 3 adet Beypiliç Tavuk Göğüs Eti • 2 yemek kaşığı süt • Yarım çay bardağı zeytinyağı • 1 tatlı kaşığı limon suyu • 1 soğan • 1 küçük paket krema • 4 yemek kaşığı krem peynir • 3-4 dal dereotu • 2 diş sarımsak • Tuz

Hazırlanışı:

BeyPiliç Tavuk Göğüs Eti’ni marine etmek için zeytinyağını, limon suyunu, sütü, irice doğranmış soğanı karıştırın. Tavuk göğüs etini boyuna ikiye keserek biraz inceltin. Etleri marine sosuyla karıştırıp üzerini kapatın ve buzdolabında birkaç saat bekletin. Bekletme işlemi bittikten sonra kremayı, havanda ezilmiş sarımsakları, krem peyniri ve tuzu sos tenceresinde çok kısık ateşte ısıtın. Yapışmaz yüzeyli bir tavayı ocağın üzerine alın. Tava iyice ısınınca, marine ettiğiniz tavuk etini marine sosundan süzüp her iki yüzeyini iyice ızgara edin. Üzerine sarımsaklı kremalı sosu dökün. Kısık ateşte birkaç dakika daha pişirin. En son kıyılmış dereotu serpip bekletmeden servis yapın.

Fotoğraflar: Özgür BAKIR

Hem iftarda hem sahurda

“Hamur İşleri”

Tarifi en pratiğinden biraz emek isteyenine kadar her çeşit hamur işi, Ramazan ayı boyunca komposto ve çayın yanına iyi gider…

20-25 Adet İçin

Bisküvi Kremalı Kurabiyeler Malzemeler:

• 150 gram margarin • 2,5 su bardağı un • 1 çay kaşığı kabartma tozu • 1 çay bardağı toz şeker • 2 adet yumurtanın sarısı • 1 çay kaşığı zencefil tozu

Kreması İçin:

• 1 su bardağı süt • 3 çorba kaşığı un • 1 çay bardağı toz şeker • 1 paket vanilya • 2 adet yumurta • 1 paket kakaolu pötibör bisküvi

Üzeri İçin: • Ceviz içi

Hazırlanışı:

Hamuru için; Margarini oda ısısında yumuşatın. Şeker ve yumurta sarılarını mikserle köpük köpük olana dek çırpın. Hamur yoğurma kabına elenmiş unu, zencefili ve kabartma tozunu eleyip harmanlayın. Ortasını havuz gibi açıp şekerli yumurtalı karışımı ve oda ısısında yumuşamış margarini ilave edin. Pürüzsüz bir hamur elde edinceye kadar yoğurun. Üzerini nemli bir bezle örtüp yarım saat dinlendirmeye bırakın. Kreması için; Sütü, unu, şekeri, vanilyayı ve yumurtaları sos tenceresine alın. İyice çırptıktan sonra çok kısık ateşte, muhallebi kıvamına gelene dek pişirin. Ocaktan alıp soğumaya bırakın. Bisküvileri mutfak robotunda un haline gelene dek karıştırıp muhallebiye ilave edin. Krema hamuru, sıkma torbasına aktarın. Yoğurdunuz hamuru un serpilmiş tezgahın üzerinde tekrar yoğurun. Hamurdan, cevizden biraz daha büyük parçalar koparıp parçaları avucunuzun içinde yuvarlayın ve ortasını hafifçe çukurlaştırın. Yağlı kağıt üzerine dizin. Ortasındaki boşluklara da sıkma torbasından kremayı sıkın. En son üzerlerine yarımşar ceviz yerleştirin. 180 dereceye ayarlı fırında 15-20 dakika pişirin.

6 Kişilik

Nişastalı ve Cevizli Kek Malzemeler:

• 200 gram margarin • 1 su bardağı toz şeker • 4 adet yumurta • 125 gram mısır nişastası • 125 gram un • 1 paket kabartma tozu • 150 gram çekilmiş ceviz içi • 1 adet limonun rendelenmiş kabuğu

Hazırlanışı:

Margarini oda ısısında yumuşatıp şekerle birlikte çırpın. Unu, nişastayı, kabartma tozunu ekleyin. Yumurtaları tek tek ilave ederek iyice hamura yedirin. En son ceviz içini ve rendelenmiş limon kabuğunu ekleyin. Hamuru, yağlanmış kek kalıbına dökün. Önceden ısıtılmış 180 dereceye ayarlı fırında 45-50 dakika pişirin.

1 Tepsi İçin

Zeytinli Ekmek Malzemeler:

• 1 küçük kase dilimlenmiş zeytin • 2,5 su bardağı un • 1 çorba kaşığı toz maya • 1 çay kaşığı toz şeker • 1 çay bardağı ılık su • 1 çay kaşığı tuz

Hazırlanışı: Maya ile şekeri 1 çay bardağı ılık suda eritip 15 dakika bekletin. Unu hamur yoğurma kabına alın. Mayalı suyu, tuzu ve zeytinleri ilave edip yumuşak bir hamur elde edene kadar yoğurun. Top şeklinde yuvarlayın ve üzerini streç folyo ile kapatıp ılık bir ortamda yarım saat mayalanmaya bırakın. Hamuru fırın tepsinize sığacak şekilde ekmek formuna getirin. Üzerini nemli bir bezle örtüp oda ısısında yarım saat daha dinlendirin. Hamurun üzerine fırça yardımı ile ılık su sürün. Önceden ısıtılmış 180 dereceye ayarlı fırında 40-45 dakika pişirin.

1 Tepsi İçin

Sucuklu ve Pastırmalı Börek Malzemeler:

• 2 adet hazır ekmek hamuru

İç Malzemesi İçin:

• 1 paket dilimlenmiş pastırma • 5-6 dilim sucuk (ince dilimlenmiş)

• 1 adet havuç • 1 yemek kaşığı sıvı yağ • 1 adet büyük boy domates • 1 dal taze kekik, ince kıyılmış • 50 gram tulum peyniri (tercihen sert)

Üzeri İçin:

• 1 adet yumurtanın sarısı • Susam, haşhaş tohumu

Hazırlanışı:

İç malzemesi için; Pastırmayı ve sucuğu çok ince kıyın. Havucun kabuğunu soyup çok ince, zar şeklinde doğrayın. Domatesin çekirdeklerini temizleyin, suyunu süzün. Kalan kısmını çok ince doğrayın. Sıvı yağı tencerede ısıtıp çok ince doğradığınız havucu 5 dakika kadar kavurun. Kalan iç malzemeyle birlikte harmanlayın. İç malzemeniz hazırdır. Hazır ekmek hamurunu un serpilmiş tezgahın üzerine yayın. İnce kıyılmış taze kekiği ilave ederek tekrar yoğurun. Un serpilmiş tezgahın üzerine alın. Elinizle bastırarak elips şeklinde bir hamur elde edin. Hamurun üzerine iç malzemeyi yayın. Rulo şeklinde sarıp yağlı kağıt üzerine alın. Üzerine yumurta sarısı sürün, susam ile haşhaş tohumunu serpin. Önceden ısıtılmış 190 dereceye ayarlı fırında, ekmek iyice kızarıncaya kadar pişirin. Fırından alın, dilimleyip servise hazır edin.

RAMAZANHATTI

Sofraların baş tacı

Asırlık tariflere sadık kalınarak, sadece Ramazan ayına özel olarak üretilen Aroma Geleneksel Ramazan Şerbeti, Ramazan sofralarına tat katıyor, hep birlikte yenilen yemeklerin keyfini artırıyor. Aroma, geleneksel tarifine yenilikçi yorum getirdiği Aroma Geleneksel Ramazan Şerbeti’ne mis gibi kokan gül ve tarçın-karanfil aromalarını katarak iki farklı seçenek sunuyor. Gül aromaları rahatlatıcı kokusuyla geleneksel lezzeti sunarken vişne ve üzüm özlerinin tarçın ve karanfille harmanlanmasından oluşan diğer çeşidi de aromatik kokusu ve damaklarda bıraktığı rahatlatıcı tatla ferahlık hissi sağlıyor. Aroma Geleneksel Ramazan Şerbeti çeşitleri, çevreci 1 litrelik şık cam ambalajları ile sadece Ramazan Ayı’na özel olarak üretiliyor.

60 yaş üstüne öncelikli teslim

Paketli temel gıda ürünlerinden oluşan ve yüzde 45’e varan tasarruf sağlayan Ramazan kolilerini hızla müşterilerine sunan Migros, 60 yaş ve üstü müşterilerinin kolay sipariş verebilmesi için de 0850 955 24 65 numaralı telefon hattını devreye aldı. Bu hat üzerinden Ramazan kolisi siparişi veren 60 yaş ve üstü müşterilere teslimat ücretsiz ve öncelikli olarak gerçekleştiriliyor. Temel ihtiyaç ürünlerinin bulunduğu ve avantajlı fiyatla sunulan gıda kolilerinin, bu yaş grubundaki müşterilere, sipariş verildikten bir gün sonra, öncelikli olarak teslim edilebilmesi için çağrı merkezinde özel bir ekip çalışıyor. Kapıda kredi kartı ile ödeme veya havale seçeneklerinden dilediğini tercih edebilecek olan 60 yaş ve üzeri müşterilerden teslimat ücreti ise alınmayacak. İlk etapta İstanbul, Ankara ve İzmir’de başlayacak olan hizmetin daha sonra diğer illere de hızla yaygınlaştırılması hedefleniyor.

Bu Ramazan’da da Knorr…

Ramazan sofralarından eksik etmediğimiz çorba, iftar menülerinin vazgeçilmez lezzeti. Bu Ramazan’da da Knorr, Türkiye’nin en çok sevilen çorbalarını sofralarımıza taşıyor. Türk mutfağında yüzyıllardan beri güvenli ve sağlıklı bir saklama yöntemi olarak kullanılan ‘geleneksel kurutma’ ile mevsiminde toplanan sebze ve baharatlarla bizlere sunuyor. Lezzetini ve kokusunu Bursa’nın domateslerinden alan Knorr Klasik Domates Çorbası, Gaziantep’in biberi ve bulgurundan gelen nefis lezzetiyle Knorr Ezogelin Çorbası ve Salihli nanesi ile tam tadında, tam kıvamında Knorr Yayla Çorbası Ramazan sofralarımızın besleyici ve doyurucu başlangıcı olmaya devam ediyor.

Özlediğiniz lezzet

Ramazan denince akla özenle hazırlanan iftar sofraları gelir. Yüzde 80 yağ oranı ile pazarda tereyağına denk tek ürün olan yeni Rama, iftar ve sahur için hazırlayacağınız yemeklerinize özlediğiniz lezzeti katacak. Lezzeti ve içeriği Türk ev kadınlarının beklentilerine göre oluşturulan yeni Rama, tereyağına eş değer yağ içeriği ve pazar liderine tercih edilen benzersiz lezzetiyle tereyağına gerçek anlamda bir alternatif olacak. Kahvaltılardan hamur işlerine, çorbalardan, pilavlara türlü türlü yemeklere kadar günün her öğününe lezzet katan Rama’nın Ramazan için tüketicilere bir de sürprizi var: Sahurda parmakları ısırtacak menemenden, tane tane pilavlara, fırından çıkmış dumanı üzerinde köftelerden, pastane kurabiyeleri kadar güzel ve gevrek marmelatlı kurabiyelere kadar Rama ile hazırlayabileceğiniz birbirinden lezzetli Ramazan tariflerini aşağıda görebilirsiniz.

Hafif, doğal ve serinleten tatlar…

Doğru dondurma üretimini ilke edinen Serez Dondurmacısı, beslenme alışkanlıklarının değiştiği ve düşük kalorili tatlıların daha çok tercih edildiği Ramazan ayında da birbirinden özel lezzetleriyle öne çıkıyor. Gurme dondurmalarıyla sektöre yeni bir soluk getiren Serez Dondurmacısı; Bodrum mandalinadan Madagaskar vanilyaya, Antep fıstık çikolatadan Hacımemiş kurabiyeliye, çilekli yoğurtludan tuzlu karamele kadar toplam 40 dondurma çeşidi ile her türlü damak tadına hitap ediyor. Markanın dondurma çeşitleri içerisinde vegan beslenenler, spor yapanlar, formunu koruyanlar veya şekersiz beslenmeyi tercih edenler gibi farklı diyet programlarına sahip dondurma severler için de leziz alternatifler bulunuyor.

Bereketi paylaşma zamanı

Türk mutfağı ve değerlerinin daimiyetini sağlama amacıyla çalışan Metro Türkiye, ülkenin dört bir yanında bolluk, bereket, yardımlaşma ve dayanışma gibi kavramların çok daha fazla anlam kazandığı ramazan ayına özel erzak paketleri sunuyor. Ramazan ayında yardımlaşma ve dayanışmanın sembolü haline gelen erzak paketleri, içerdiği temel gıda ürünleri ile 21 şehirdeki 37 Metro mağazasının raflarında satışa sunuluyor. Ramazan ayının ruhuna uygun besleyici ve doyurucu sofralar kurmak için gereken birçok ürünü içeren paketlerde; sahurda sıklıkla tercih edilen kahvaltılık çeşitlerinden iftariyeliklere, bakliyatlardan pirince, un, yağ, tuz, şeker gibi temel gıda ürünlerinden iftar sonrasının vazgeçilmezi çay ve kahveye kadar farklı lezzetler bulunuyor.

Konuk

Şef

Eyüp Kemal Sevinç EKS Mutfak Akademisi Kurucu Şefi

4 Kişilik

Pastırmalı Fındık Lahmacun, Greyfurt Dilimleri ve Nar Ekşili Roka Malzemeler:

• 10 gram maya • 150 gram un • 50 gram su • 50 gram antrikot pastırma • 20 gram dolmalık biber • 4 adet kiraz domates • 1 adet kemer patlıcanı • 1 adet greyfurt • 1 demet roka • 1 adet kırmızı soğan • 1 yemek kaşığı sızma zeytin yağı • 1 yemek kaşığı nar ekşisi • 1 çay kaşığı tuz • 1 çay kaşığı karabiber

Hazırlanışı: Un, su ve mayayı karıştırın. Maya gelişinceye kadar bekleyin, maya hamurun içinde geliştikten sonra bol unla tezgaha ve merdaneye yapışmayacak şekilde 12-15 cm çapında daireler açın. Bu sırada patlıcanı ateşin üzerinde (elektrikli veya gazlı ocak olabilir.) közleyin, soyun ve kuşbaşı doğrayın. Közlenmiş patlıcanı soğutulmuş bir halde hamura yayın, üzerine dolmalık biberi çekirdeklerini çıkardıktan sonra ince ince boylamasına doğrayın. Bir, iki dilim patlıcanı üzerine koyun. İkişer dilim pastırmayı çemenlerini sıyırdıktan sonra rulo yapıp, biberi ile yan yana gelecek şekilde patlıcanın üzerine koyun. Kiraz domatesleri yıkadıktan sonra domatesleri de pastırma ve biberden kalan üst kısma gelecek şekilde yerleştirin. Ardından hamurun iki ucunu büküp yapıştırarak pidedeki gibi kayık şekli verin, fırın tepsisine yerleştirin. Bu sırada rokayı yıkayıp kuruladıktan sonra keskin bir bıçakla ezmeden ince ince kıyın. Daha sonra yine küp küp doğranmış kırmızı soğanları kıyıp rokaya ekleyin. Sızma zeytinyağı ve nar ekşisi ilave edip tuz ve biberle lezzetlendirin. Greyfurtu elinize alıp en üst ve en altında iç kısmı gözükecek şekilde kabuğundan halka şeklinde kesin. Daha sonra bıçak yardımı ile soyarak, sırt kısımlarının zarsız kalmasını, sırt kısımlarından greyfurtun dilimlerinin kabuksuz bir şekilde çıkmasını sağlayın. Servis ederken mini lahmacunları bir arada dizin. Yanında ise, küçük sos kaplarında salata ve greyfurt dilimlerini sunun.

4 Kişilik

Zahter Salatası, Taze Peynir Topları ve Nar Jölesi Malzemeler:

• 1 demet zahter otu • 200 gram buğday • 1 adet nar • 1 adet kırmızı soğan • 100 gram ezine peynir • 50 gram krema • 50 gram sızma zeytinyağı • 80 gram nar ekşisi • 3 dilim baget ekmeği • 1 çay kaşığı tuz • 1 çay kaşığı karabiber Hazırlanışı: Ezine beyaz peyniri rendeleyin ve kremayla karıştırıp küçük toplar yapın. Daha sonra bu topları bir süre buzdolabında tutup yeniden sıkılaşmasını bekleyin. Ardından fırında 120 derecede 1 saatte gevrek haline getirip, baget ekmek dilimlerini de soğumaya bırakın. Buğdayı bir saat ısladıktan sonra suya koyup haşlamaya başlayın. İstenilen kıvama geldiğinde soğuk su ile yıkayıp soğutun. Yıkanmış, kabaca kıyılmış zahteri, ince kıyılmış kırmızı soğanı ve nar tanelerini bir araya getirip nar ekşisi, sızma zeytinyağı, tuz ve karabiberle lezzetlendirip karıştırın. Zahter Salatası hazırdır. Bu işlemin ardından yanına da nar suyunu kaynattıktan sonra 2 yaprak jelatin ile kıvam kazandırdığımız nar jölesini küçük küpler halinde kesip tabağı süsleyin.

Yoğurtlu Yarma Çorba 4 Kişilik

Malzemeler:

• 20 gram buğday • 400 gram yoğurt • 40 gram reyhan otu • 5 gram tuz • 8 ml kırmızı yağ Hazırlanışı: Buğdayları 1 gün önceden ıslatın, ıslatılnış buğdayları bir kez daha soğuk sudan geçirin. Daha sonra tencerenin içine buğdayları aktarın ve dört parmağı geçecek kadar su ilave edin. Orta ateşte haşlayın. Bu işlem esnasında, haşlanan buğdayın suyunu yoğurdu açabilecek kıvamda nişastasını kaybetmeden ölçülü bir şekilde hazır hale getirmeye özen gösterin. Ardından buğdayları hiç süzmeden yoğurtla karıştırıp, içerisine reyhan out ve bir miktar tuz ilave ederek tatlandırın. Çorba kasesinin içerisine kırmızı yağ eşliğinde servise sunun.

4 Kişilik

Sebzeli Karnıyarık Malzemeler:

• 12 adet mini patlıcan (baby) • 500 gram havuç

(soyulmuş ve jülyen doğranmış)

• 500 gram taze kabak • 250 gram kırmızı dolmalık biber • 1 adet yeşil limon • 12 adet chery domates • 100 gram dolmalık fıstık • 200 gram yoğurt • 20 gram kuru nane • 200 ml bitkisel yağ • 60 gram tuz • 10 gram karabiber • 2 diş sarımsak • 40 gram toz şeker

Hazırlanışı:

Alacalı soyulmuş patlıcanları 30 gram tuzla tuzladıktan sonra bir süre dinlendirin. Daha sonra kızgın yağda kızartıp, kağıt bir havlunun üzerinde yağını çekmesini sağlayın. Orta boy bir tavada fıstıkları sıvı yağda pembeleşene kadar kavurun. Sarımsağın aromasını aldıktan sonra jülyen doğranmış kabak havuç ve biberleri ekleyerek fazla yumuşatmadan tuzunu ve biberini ilave edin. 10 gram toz şekeri de ekledikten sonra10 dakika dinlendirin. Daha sonra patlıcanların içine birer tatlı kaşığı kadar karışımdan koyup üzerlerine birer adet chery domates koyun, 160 derece fırında 15 dakika pişirin. Kuru nane ve yoğurt karışımını da şat bardaklarına koyduktan sonra soğutup dinlendirilmiş imam bayıldı ile servis edin.

4 Kişilik

Yufkalı Köfte Rulosu Malzemeler:

• 600 gram kıyma • 3 adet kuru soğan • 2 diş sarımsak • 1 demet maydanoz • 10 gram karabiber • 30 gram tuz • 30 gram köfte baharatı (yenibahar, kimyon)

• 300 gram un • 3 adet yumurta • 20 gram şeker • 10 gram tuz • 150 ml su • 300 gram yoğurt

Hazırlanışı:

Önce soğanların bir tanesini rendeleyin, bir kabın içine kıyma, baharatlar, sarımsak, 2 adet yumurta ve ince kıyılmış maydanozu katarak malzemelerin birbiriyle özleşene kadar yoğurun. Ayrı bir kapta un, yumurta, su, tuz ve şekerden oluşan malzemeleri karıştırıp biraz sert bir hamur elde edene kadar yoğurma işlemene devam edin. Merdane yardımı ile açabildiğiniz kadar hamuru açın. (Dilerseniz ayrı bir yerde kıymayı streç flim yardımıyla inceltip hamurun üstüne koyabilirsiniz.) Kıymayı içine koyup rulo haline getirin. Rulo yaptığınız kebapları 2 cm genişliğinde kesip ızgarada önlü arkalı pişirin. Elimizde kalan kuru soğanı, maydanozla birlikte piyazlık haline getirip diğer bir kasede yoğurdu sos kıvamına getirin, servis tabağında sunuma hazır hale getirin.

Güllaç Varyasyonu Fıstıklı Güllaç Rulosu

Güllü Dondurma

Gül Kremi

Malzemeler:

• 4 adet yaprak güllaç • 300 gram süt • 100 gram şeker • 50 gram toz fıstık • 10 gam krem şanti

Hazırlanışı:

Sütü ve şekeri kaynama derecesine kadar ısıtın. Güllaç yapraklarını teker teker sütte ıslatın ve yağlı kağıdın üzerine koyun. Ortasına krem şanti ve fıstıkla karıstırdığınız karışımı sıkın, rulo şeklinde sarın. 2-3 dakika bekledikten sonra kesip servis edin.

• 60 gram süt • 30 gram krema • 30 gram glikoz • 80 gram şeker • 50 gram kırmızı gül yaprağı • 10 gram gül suyu • 2 adet yumurta sarısı

Hazırlanışı:

Süt, glikoz, krema ve gül yapraklarını kaynatın. Şeker ve yumurta sarısını bir kapta tel yardımı ile karıştırın. Kaynamakta olan karışımın içerisine dökün ve 2 dakika boyunca sürekli karıştırarak pişirin, soğutmaya alın. Soğuyan dondurmanın içersine gül suyunu ilave edin. Pacojet kaplarına doldurun, donmuş olan dondurmayı pacojet’te kullanılacak miktarda karıştırın.

• 10 gram kırmızı gül yaprağı • 5 gram şeker • 3 gram su • 50 gram krem şanti

Hazırlanışı:

Gül yapraklarını, şeker ve suyu kaynatma kabında kaynatın. Blender yardımı ile parçalayın ve soğumaya alın. Kremayı mikser yardımı ile kabartın, soğuyan güllü karışım ile kremayı karıştırın.

Alkali LIfe Center / Klinik Biyokimya Uzmanı Dr. Emine Akın

Ramazan’da vücudu yenilemek Ramazan ayı hepimizin bildiği gibi vücudun hem beslenme hem de yaşam ritminin değiştiği özel bir dönemdir. İftar ve sahur olarak iki öğüne inen beslenme saatleri ve buna bağlı olarak da uyku saatlerimiz değişir. Ramazan dışındaki dönemlerle kıyaslama yaptığımızda pek de alışık olmadığımız saatlerde sahur yapmak için sofranın başına geçeriz. Sahur ve iftar arasında hem mevsime hem de coğrafi konuma bağlı olarak aç kaldığımız süre değişir. Genellikle yaklaşık 16 saat süren bir açlıktan sonra iftar için yeniden sofrada oluruz.

Bilimsel çalışmaların ortaya çıkardığı gerçekler

Vücudunuzu yenilemek için muhteşem bir fırsat Ramazan ayının kendine özgü ritmi bize vücudumuzu yenilemek ve buna bağlı olarak daha da sağlıklı olmak için çok özel bir fırsat sunar. Ramazan ayından önce yaşadığınız sağlık problemleriniz, hastalıklarınız, son zamanlarda ciddi anlamda sizi sıkıntıya sokan şikayetlerinizle ilgili vücudunuzda oldukça bariz olumlu gelişmeler görebilirsiniz. Bu aydaki ritimle vücudumuzun işleyişinde geçerli olan ritim birbirine ne kadar uyumlu olursa, vücudumuzu yenilemek için muhteşem bir fırsatı yakalamış oluruz. Bunun nasıl olduğunu anlamak için vücudumuzdaki ritme kısaca bir bakalım.

baktığımızda Ramazan ayında aslında vücudun bütün bu ritmine uygun bir yaşam ve beslenme döngüsü vardır. Sağlığımızla ve vücudumuzla ilgili doğru ve bilimsel gerçeklere dayanan bilgiler edindiğimizde bunu daha rahat anlamamız mümkün olur. Daha da önemlisi sağlığımızı yönetmeyi çok iyi ve bilinçli bir şekilde yapma imkanını elde ederiz.

Sağlıklı bir hayat vücudun ritminde saklı… Vücudumuzda gerçekleşen bütün işlemler “sirkadyan ritim” olarak adlandırılan ve yaklaşık 24 saati kapsayan bir döngüde gerçekleşir. Yani yemek, uyku zamanları, sindirim, aktivite ve hareket, zihin faaliyetleri, vb. aklınıza gelen bütün aktiviteler için vücutta özel zamanlamalar vardır. Kan basıncı ayarlamaları, vücut ısı dengeleri, bağırsak hareketleri, vücuttaki toksin temizleme işlemleri, hücresel aktiviteler, bağışıklık sisteminin çalışması ve daha birçok olayın da bu sirkadyan ritme bağlı düzenlendiğini söyleyebiliriz. Bu açıdan 50

Orucun vücuttaki etkileri hakkında yapılmış ve yapılmakta olan yüzlerce çalışma ve araştırma bizi bu konuda çok güzel aydınlatıyor. Yapılan bilimsel araştırmalar, Ramazan ayında oruç tutmanın vücutta birçok olumlu değişime ve bir anlamda yenilenmeye, hatta gençleşmeye yol açtığını gösteriyor. Ramazan öncesi ve sonrası yapılan karşılaştırmalı çalışmalarda, vücuttaki inflamasyonun yani iltihaplanma olarak tanımladığımız durumun azaldığı tespit edilmiştir. Aslında tek başına bu etki bile çok önemlidir. Çünkü hastalıkların sebepleri hakkında bu konulara odaklanan araştırmalara baktığımızda, nezle gripten diyabete, migrenden iltihabi bağırsak hastalıklarına ve hatta kanserlere kadar uzanan hastalıkların vücutta artan hücresel iltihaplanmaya dayandığını görüyoruz. Yani iltihaplanma aslında vücudunuzdaki gizli bir yangın gibidir. Tedbir almazsanız, er ya da geç alevler bütün vücudunuzu sarar.

Yıkılan domino taşları etkisi gibi Bu önemli bilginin pratik hayatta karşılığı nedir diye soracak olursanız,

şöyle açıklayalım. İltihaplanmanın hücresel düzeyde başlamasını yıkılan ilk domino taşına benzetirsek, bunun diğer taşları da ardı ardına yıkması, iltihaplanmanın vücutta bağlantılı ve zincirleme problemlere sebep olması demektir. Yani bu iltihaplanma oluşup öylece kalmaz. Vücudunuzda iltihaplanma yani inflamasyon arttığında sürekli ve hızlı kilo alırsınız, kolay kilo veremezsiniz ve hatta kilo vermeye çalıştıkça daha da fazla kilo alırsınız. Denemediğiniz diyet kalmamıştır belki de. Alerjik problemleriniz (cilt ve solunum yolu alerjileri) ortaya çıkar, eğer zaten alerji problemleriniz varsa artar. Şaşırtıcı derecede hızlı insülin direnci ortaya çıkar. Hatta bu dönem genellikle gizli seyrettiği için farkında olmazsınız. Sonra bir de bakarsınız ki, kan şekeri dengesizlikleri ve buna bağlı diyabet belirtileri ortaya çıkmış ve siz diyabet ilaçları kullanmaya başlamışsınız. Vücudunuzda inflamasyon artınca vücut hücrelerinizde toksin atma işlemleri iyi yapılamaz. Daha ileri boyutta organ ve sistemlere bağlı şikayetler ve hastalıklar ortaya çıkar. Uzun yıllar bir türlü çare bulamadığınız kabızlık problemi yaşarsınız. Sonra bu durum, bağırsak ile ilgili sonu kansere ( bkz. İdeal Vücudun Sırları kitabı sf. 95) kadar uzanabilen başka ciddi problemlere ( iltihabi bağırsak hastalığı, ülseratif kolit vb.) yol açar. Ortaya çıkan başağrısı ve migren şikayetlerinize çare ararsınız. Safra kesesi ve karaciğerle ilgili şikayetler başlar. Karaciğer yağlanması ortaya çıkar. Kan yağlarınız yükselir. Yüksek tansiyon şikayetiniz, eklem problemleriniz başlar. Sadece eklem değil, kas ağrıları ve fibromiyalji de hayatınızı kabusa çevirmeye başlar. Uyku problemleri, depresyon problemleri yaşarsınız. Alzheimer ve Parkinson gibi nörolojik problemler erken yaşlarda ortaya çıkar. Şu içinde bulunduğumuz dönemde koronavirüs salgını sebebiyle önemi çok daha artan bir nokta var ki, özellikle belirtmemiz gerekiyor. Vücudunuzda iltihaplanma arttığında enfeksiyonlara ve mikroplara karşı dirençsiz hale gelirsiniz. Bu da sizi çok daha korumasız yapar. Mesela bir kış mevsiminde ya da bir yıl boyunca 3-4 defa nezle, grip olursunuz. Veya seyrek grip olsanız da bu çok ağır geçer ve mutlaka akciğerlere

iner. Vücutta artan iltihaplanmanın herkeste gösterdiği belirtiler ve yol açtığı hastalıklar aynı değildir. Bu şikayetlerin oluşması aynı sırayı takip etmez. Yani herkeste ortaya çıkması, tezahürü farklıdır. Bunu merkezimize başvuran kişilerin hem hastalık hikayelerinde hem de iltihaplanmanın hücresel düzeydeki sebeplerini tespit etmek için yaptığımız özel analizlerde çok bariz bir şekilde görmekteyiz.

Tek yapmanız gereken…

İyi olan bir şey var ki, o da oluşan bu iltihaplanmayı azaltarak sağlığımızda etkileri hücresel düzeye kadar varan olumlu değişimler yapabilmektir. Hücresel düzeyde oluşan bu iltihaplanma ve bağlantılı problemleri yine hücresel düzeye odaklanarak çözmek mümkün. Yani yıkılan domino taşlarını durdurmak ve onları yeniden düzelt-

mek sizin elinizde. Ramazan ayını bu etkiyi güçlendirmek için kullanabilirseniz, vücudunuzu hem yenilemiş hem de gençleşmiş olursunuz. Vücudunuzda iltihaplanmayı azaltmak için ise hayvansal gıdayı azaltmak, karışık beslenmekten kaçınmak, günlük su içme miktarını en az 22,5 litre olarak düzenlemek, günlük bir dizi egzersizle hareketli kalmaya dikkat etmek, beslenmede mevsiminde ve taze sebze-meyve olmasına özen göstermek, uykusuz kalmamak, sahuru mutlaka yapmak çok önemli olumlu değişimlere yol açacaktır. Çünkü tutarlı ve devamlı yaptığımız davranışların etkileri hücresel düzeye kadar ulaşır. Her zaman söylediğimiz gibi “her şey hücrede başlar”. Öyleyse sevgili ve biricik hücrelerinize odaklandığınız mutlu, sağlıklı ve huzurlu bir Ramazan olsun…

Tarif Danışmanı: Huriye ERSOY Yapım: İnci BAK Fotoğraflar: Murat ERDOĞAN - Hande GÖKSAN

Damakta iz bırakan anne tatları… 4 Kişilik

Mercimek Mantısı Malzemeler:

• 1 kilo un • 1 adet yumurta • 3 su bardağı su (oda ısısında) • 1 tatlı kaşığı tuz • 500 gram yeşil mercimek

Hazırlanışı:

Mercimekleri yıkayıp süzdükten sonra tencereye aktarın. Üzerini geçecek kadar su ilave edin ve mercimekler dağılmadan, diri kıvamda haşlamaya bırakın. Diri kıvamda haşladığınız mercimekleri süzüp tuz ve taze çekilmiş karabiberle tatlandırın. İç malzemeniz hazırdır. Elenmiş unun ortasını havuz gibi açıp yumurtayı, tuzu ve suyu ilave edin. Yumuşak kıvamlı hamur elde edene kadar yoğurun. Hamurun üzerini örtüp oda ısısında 10 dakika dinlendirin. Dinlendirdiğiniz hamurdan 4 veya 5 eşit parça hazırlayın. Her hamuru un serpilmiş tezgahın üzerinde, oklava yardımı ile orta kalınlıkta bir hamur açın. Hamurdan kare yufkalar elde edin. Her kare hamurların üzerine mercimekli harcı paylaştırın. Bohça şeklinde kapatıp yağlanmış veya yağlı kağıt serili fırın tepsisine yerleştirin. Önceden ısıtılmış 180 dereceye ayarlı fırında, 30-40 dakika pişirin. Mantı aynı gün yenilecekse tepsiyi ocağın üzerine alıp tercih ettiğiniz yağ ve az tuz ile ağır ateşte gezdirerek veya sığ bir tencereye dizerek aynı şekilde mantılar yumuşayana kadar pişirin. İyice çırpılmış yoğurdu da üzerine yayın, kızdırılmış yağ ve pul biberle tatlandırın. Sıcak sıcak servis yapın. Mantıyı kilitli buzdolabı poşetine aktarın, dondurucuda uzun süre, buzdolabında iki hafta kadar muhafaza edebilirsiniz.

4 Kişilik

Annem Usulü Yaprak Sarma Malzemeler:

• 1 kilo taze asma yaprağı • 1,5 kilo beyaz soğan • Yarım demet maydanoz • Yarım demet nane • Yarım demet dereotu • 1 kahve fincanı dolmalık fıstık • 1 çorba kaşığı kuru nane • 1 çorba kaşığı yenibahar • 1 tatlı kaşığı tarçın • 1,5 su bardağı zeytinyağı • 1 adet limon • 1 çorba kaşığı toz şeker • 1 tatlı kaşığı tuz

Hazırlanışı:

Asma yapraklarını yıkadıktan sonra yarım limon suyu ilave edilmiş kaynar suda 1 dakika kadar bekletip çıkartın. Pirinci tuz ilave edilmiş sıcak suda bekletin. Daha sonra yıkayıp süzün. Zeytinyağının yarısını tencerede ısıtın. İnce doğranmış soğanları ekleyip yumuşayıncaya kadar kavurun. Pirinci de ilave edin. 5 dakika boyunca karıştırın. En son tuzunu, şekerini, baharatını ve kıyılmış otları ilave edin. Birkaç dakika daha karıştırıp ocaktan alın, ılınmaya bırakın. Asma yapraklarından bir tanesini tezgahın üzerine yayın. Sap kısmını kesin. 2 tatlı kaşığı kadar iç malzemeden alıp ortasına yerleştirin. İç malzemeyi yerleştirdiğiniz asma yaprağını önce kenarlarından sonra da geniş kısmından kıvırarak rulo şeklinde sarın. Malzeme bitene dek aynı işleme devam edin. Tencerenin dibine fazlalık asma yapraklarını (yaklaşık 8-10 tane olabilir) yerleştirin. Üzerine sardığınız yaprakları aralarında boşluk kalmayacak şekilde dizin. En son kalan zeytinyağını ve tencerenin yarısına gelecek kadar su ilave edin. Üzerine ısıya dayanıklı porselen düz bir tabak yerleştirin ki, sarmalar pişerken dağılmasın. Tencerenin kapağını kapatın. Önce yüksek ateşte birkaç taşım kaynatın, sonra da ateşi iyice kısın. Yaklaşık yarım saat pişirin. Ocaktan alın, kapağını açmadan soğumaya bırakın. Aklınızda bulunsun: Asma yapraklarını sıcak suda beklettikten sonra kilitli buzdolabı poşetlerine aktarıp buzlukta muhafaza edebilirsiniz. Sarmaları sarıp pişirmeden, pişmeye hazır olarak buzlukta muhafaza edebilirsiniz. Sarmaların bol limonlu olmasını istiyorsanız ocaktan alır almaz yarım limonun suyunu ekleyebilirsiniz.

1 Tepsi İçin

Dantel Desenli Bisküvi Malzemeler:

• 2,5 su bardağı un • 3/4 su bardağı toz şeker • 1 çorba kaşığı toz tarçın • 1 adet limonun rendelenmiş kabuğu

• Yarım su bardağı zeytinyağı • Yarım su bardağı süt

Hazırlanışı:

Elenmiş un dışındaki tüm malzemeyi hamur yoğurma kabına alın. Hafifçe karıştırın. Elenmiş unu azar azar ekleyin. Kontrollü olarak unu ekleyin ve pürüzsüz bir hamur edinceye kadar yoğurun. Bisküvi hamurunu iki adet yağlı kağıt arasına alarak merdane yardımı ile inceltin. Bisküvi hamurundan isterseniz bardak altı yardımı ile yuvarlak hamurlar çıkartın. İsterseniz el işlemeli dantel örtüyü hamurun üzerine dikkatlice yerleştirip merdane ile bastırarak desenli hamurlar elde edin. Bisküvi hamurlarını yağlı kağıdın üzerine yerleştirin. Önceden ısıtılmış 180 dereceye ayarlı fırında, 12-15 dakika pişirin. Fırından alın. Bunlara dikkat edin! Bisküvi hamurunun içine havanda ezilmiş birkaç adet karanfil ekleyebilirsiniz. Hamura rendelenmiş portakal kabuğu ilave ederek limon kabuğu gibi farklı bir aroma katabilirsiniz. Bisküvileri pişirdikten sonra kapalı bisküvi kutusunda veya kavanozlarda uzun süre muhafaza edebilirsiniz. Hamurun içine 1-2 yemek kaşığı kakao ekleyebilirsiniz. Kakao ekleyecekseniz 1 yemek kaşığı kadar daha süt ekleyebilirsiniz. Zeytinyağı yerine yarım su bardağı eritilip ılınmış tereyağı ekleyebilirsiniz.

1 Kavanoz için

Çilek Marmeladı Malzemeler:

• 1 kilo taze çilek • 1 kilo toz şeker • Yarım limonun suyu veya 1 çay kaşığı limon tuzu

Hazırlanışı:

Çileklerin yapraklarını temizledikten sonra yıkayıp süzün. Tencereye aktarıp üzerine şekeri serpin. Orta ateşte pişirmeye bırakın. Ocaktan almaya birkaç dakika kala limon tuzunu ekleyin. Hazırladığınız reçel ılınınca blender yardımı ile püre haline getirin. İyice soğuduktan sonra sterilize edilmiş kavanozlara aktarın. Kapağını sıkıca kapatıp buzdolabında muhafaza edin.

1 Tepsi İçin

Marmelatlı Kurabiye Malzemeler:

• 500 gram un • 1 çay bardağı toz şeker • 1 paket vanilya • 1 paket kabartma tozu • 2 adet yumurta • 1 çay bardağı zeytinyağı • 1 çay bardağı yoğurt • 1 küçük kase çilek marmeladı

Hazırlanışı:

Unu eleyip şekeri, vanilyayı ve kabartma tozunu ilave edip harmanlayın. Ortasını havuz gibi açıp yumurtaları, yoğurdu ve zeytinyağını ekleyin. Pürüzsüz bir hamur elde edene dek yoğurun. Hamurdan ceviz büyüklüğünde parçalar koparın. Ortasını baş parmağınızla bastırıp çukur oluşturun. Bu çukurların içini marmelatla doldurun. Yağlı kağıdın üzerine hamurları yerleştirin. Önceden ısıtılmış 170 dereceye ayarlı fırında, 20-25 dakika pişirin. Fırından alın, ılık veya soğuk servis yapın.

ANNELERGÜNÜHATTI

Tüm annelere güzelliğin anahtarı

Kişisel bakımda Türkiye'nin en çok tercih edilen markası olan Arzum, Anneler Günü'nde de yanınızda. Şık ve inovatif hediye alternatifi olan saç şekillendiricileriyle, bakımına özen gösteren annenizin güzelliğine güzellik katın. Arzum Superstar Saç Düzleştirici Fırça, düz ve bakımlı saçlardan vazgeçemeyen annelerimiz için ideal hediye alternatiflerinden biri oluyor. Turmalin iyon teknolojisi sayesinde saçın elektriklenmesini önleyerek pürüzsüz bir düzleştirme deneyimi sunuyor. Her saç tipine uygun sıcaklık ayarı ile saçınızı yıpratmadan şekillendiriyor. Otomatik kapanma özelliğine sahip ürün, 30 dakika sonra otomatik kapanma özelliği ile olabilecek kazaların ve gereksiz enerji tüketiminin de önüne geçiyor.

Yemyeşil detoks…

Türkiye'de uzmanların önerdiği tek kolajen markası olan Collagen Lift Paris, Detoks ürünüyle, birçoğunu sofralarımızdan bildiğimiz bitkisel özlere Akdeniz yosunu ekleyerek, bağırsakların peristaltik hareketlerini düzenlemeye ve metobolik rahatlamaya destek sağlıyor. Bağırsak florasını düzenleyen, vücudu toksinler ve ağır metallerden arındıran, sağlıklı şekilde kilo verdiren ürünün içeriğinde hiç şeker bulunmuyor. Anneler Günü için çok güzel bir hediye alternatifi olan ürünle ilgili detaylı bilgi almak için www. collagenliftparis.com.tr web adresini ziyaret edebilirsiniz.

Sevgi ve lezzet bir arada

Dünyanın önde gelen premium çikolata markası Godiva, Anneler Günü’ne özel hazırladığı farklı çikolata kutularıyla kıymetli annelerimizin yüzlerini güldürmeyi amaçlıyor. Godiva. com.tr’de satışa sunulan kutular, kişisel notlarınız eşliğinde Godiva tarafından ücretsiz olarak kargo yoluyla annenize sizin adınıza en güvenli şekilde gönderiliyor. İkonik Godiva pralinleri ve Napoliten çikolataların yer aldığı aranjmanlar, enfes tatlarının yanı sıra şık sunumlarıyla da öne çıkıyor.

Anne sevgisi kadar eşsiz ve zarif

Anneliğin bir bebeği dünyaya getirmenin ötesinde, çok daha yüce bir duygu olduğunu bilen LAV, bugünün ve geleceğin anneleriyle dünyanın en özel gününde tutkulu/özel koleksiyonlarını bir araya getiriyor. LAV, bu Anneler Günü’nde erengül desenleriyle çarpıcı bir güzelliğe sahip Elçin Serisi ile annelerimizin özenle hazırladığı sunumlara renk ve mutluluk katıyor. Baharı annelerin ayağına getiren Elçin Serisi, çay bardağı setinden şekerliğe, tekli servis tabağından meşrubat bardaklarına birçok ürünle şık bir hediye alternatifi de oluşturuyor.

Işıldayan çiçek bahçesi

İnovatif ürünleriyle ev tekstilinde daima farklılık oluşturan TAÇ, Anneler Günü’ne özel hazırladığı nevresim takımıyla yatak odalarını aydınlatıyor. Gündüzleri gün ışığını ya da florasan ışığını toplayarak geceleri bu ışığı yansıtan TAÇ Glow Nevresim Takımı, gül, inci ve kalp deseniyle yatak odasında ışıltılı bir görünüm sunuyor. Anneler Günü için hediye arayışında olanlar annelerinin beğeneceği ve severek kullanacağı hediyeyi tac.com.tr’de buluyor. Hem deseni hem de rengiyle göz alan nevresim takımı, Anneler Günü’ne özel olarak beğeniye sunuluyor. Yatak odalarında gül bahçesi havası yaratan nevresim takımı en özel hediye seçeneği oluyor.

Anne sevgisiyle açığa çıkan enerji

Annelik sihirli bir deneyimdir. Anne sevgisiyle açığa çıkan enerji oldukça özeldir ve eşi benzeri yoktur, bu enerjinin sınırsız olasılıklarla dolu bir dünyaya ilham verme gücü vardır. Swarovski; bu Anneler Günü’nde yalnızca özel günün kendisiyle sınırlı kalmadan tüm yıl boyunca dünyanın dört bir yanındaki anneleri özel hissettirmek için tasarlanmış, parıltı ve sihirle dolup taşan bir Anneler Günü Koleksiyonuyla hayatımızda bize yol gösteren muhteşem kadınları kutluyor.

EvdeSağlıklıBeslenme&Yaşam

Bu gıdalar evde uzun süre saklanabiliyor

Gıda güvenliği ve iyi beslenme önemli

Koronavirüs salgını sonrası herkes evlerine kapandı. Bu dönemde sağlığı korumanın önemli noktalarından birinin de beslenme düzeni olduğunu belirten İKÜ Beslenme ve Diyetetik Bölüm Başkanı Prof. Dr. Gürhan Raif Çiftçioğlu, gıdaların temizliği ve iyi beslenme yollarına dair önerilerde bulundu. Dünya Sağlık Örgütü’nün (DSÖ) belirlediği beş önemli maddeye değinen Çiftçioğlu, ilk maddenin yemeklerin iyi pişirilmesi olduğunu belirterek, diğer maddeleri ise şöyle sıraladı: “Çiğ ve pişmiş gıdaların birbirinden ayrı tutulması, ellere ve kullanılan malzemelerin temizliğine dikkat edilmesi, çiğ ve pişmiş gıdaların birbirinden ayrı tutulması, temiz su ve gıda kullanılması ile yemeklerin tehlike aralığında olan 4 ve 60 derece arasındaki sıcaklıklarda bırakılmaması önemli.”

Koronavirüs salgını ortaya koyduğu sağlık sorunlarının yanı sıra beslenme ve besin ürünlerini temin etme alışkanlıklarımızı da değiştiriyor. Özellikle dışarıya daha az çıkma ya da çıkamama durumu, evlerde uzun süre saklanabilen gıdaların temin edilmesini beraberinde getiriyor. 150 yılı aşkın köklü geçmişiyle Türkiye’nin ilk sigorta şirketi olma unvanına sahip Generali Sigorta, uzun süre bozulmayan gıdaları kamuoyuyla paylaştı. Besin kaynağı kuru bakliyatlar, doyurucu pirinç çeşitleri, besleyiciliğiyle ve uygun fiyatıyla makarna, her derde deva bal, doğal asidik sirke, mercimek ve tarhana evde uzun süre saklanabilen gıdalar arasında geliyor.

Ramazan’da Covid’e karşı 6 önemli uyarı

Salgında et tüketimine dikkat!

Hukuk, ekonomi, eğitim ve gıda gibi birçok alana etki eden korona virüs salgını, kişilerde önlem düzeyini en üst seviyeye çıkarmış durumda. Neredeyse hayatımızın tamamında değişikliğe yol açan salgın nedeniyle evimize giren gıdalar ve ürünlerin nasıl temizlenmesi gerektiği de bir hayli önem taşıyor. Konuyla ilgili açıklamalarda bulunan Bahçeşehir Üniversitesi (BAU) Gastronomi Bölüm Başkanı ve Gıda Mühendisi Dr. Öğr. Üyesi Zeynep Tacer Caba, gıda güvenliğinden temizliğine kadar dikkat edilmesi gereken hususlar hakkında bilgi verdi. Çiğ ve yeterince pişirilmemiş gıdaların mikrobiyolojik olarak risk kaynağı olabileceğinin altını çizen Zeynep Tacer Caba, ambalajların bozulmamasına dikkat etmenin önemine dikkat çekiyor. Gıda üretim, işleme, servis ve sevk işlemleri sırasında gıda güvenliği ve genel hijyen şartlarının etkin bir biçimde sağlandığına emin olunduğu koşullarda COVID-19 hastalığı için gıda kaynaklı bulaşma bulgusu bildirilmediğinden yemek siparişi verilebileceğini söylüyor.

Kısa sürede neredeyse tüm dünyayı etkisine alan ve yüksek bulaş riski nedeniyle günlük yaşantımızda çok önemli değişikliklere yol açan Covid pandemisi, Ramazana da damga vurdu. Bu yıl Ramazana Covid-19’un gölgesinde girilirken Acıbadem Taksim Hastanesi Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Öner Dikensoy, “Enfeksiyon hızının kontrol altına alınmaya başladığının ilk işaretlerini görmeye başladığımız şu günlerde toplum olarak çok dikkatli olmalı ve şu ana kadar ülke olarak aldığımız önlemleri aksatacak her türlü davranıştan uzak durmalıyız. Çünkü biliyoruz ki Covid-19 çok kolay bulaşabiliyor, üstelik virüsü taşıyan bir kişi bir anda onlarca kişiyi enfekte edebiliyor. Bu nedenle diğer insanlar ile yakın temasın kesilmesi, hastalığın yayılmasını engellemek için en önemli kuralların başında geliyor. Ramazan’da da, aldığımız tedbirlerden ödün vermeden hastalığın yayılmasına yol açabilecek her türlü davranıştan uzak durmamız şart” diyor. Dikensoy, 11 Ayın Sultanı Ramazan’da özellikle mesafe kuralı, beslenme, düzenli ilaç kullanımı, el yıkama, egezersiz ve düzenli uyku düzenine de öncelikli olarak dikkat çekiyor.

Bağışıklık sistemini güçlendirmenin yolu balıktan geçiyor

Koronavirüs pandemisiyle mücadele etmenin ilk koşulu, doğru beslenerek vücudun savunma mekanizması bağışıklık sistemini güçlü tutmak. Türkiye Su Ürünleri ve Hayvansal Mamuller İhracatçı Birlikleri Sektör Kurulu Başkanı Sinan Kızıltan, koronavirüse karşı beslenmenin önemli bir sağlık belirleyicisi ve immün sistemini etkileyen en önemli faktörlerden biri olduğunu söylüyor. Kızıltan, “Dünya Sağlık Örgütü’nün de belirttiği gibi haftada 2-3 öğün balık tüketmeliyiz. Balık içerdiği kaliteli protein, kaliteli yağ, B1, B3, B6, B7 ve B12 ve yağda eriyen A ve türevleri, A vitaminin öncül maddesi beta karoten, D vitamini, kalsiyum, çinko, fosfor, potasyum, selenyum ve magnezyum gibi minerallerle güçlü bir antioksidan ve antiflamatuar etkiye sahip. Salgın süresince ibreyi değiştirecek vücut için gerekli birçok desteğin bir arada bulunduğu süper besinlerden biri.” diyor.

EvdeSağlıklıBeslenme&Yaşam Evde tatlı krizlerine son verin

Koronavirüsün oluşturduğu kaygı, sürekli evde kalmanın yol açtığı can sıkıntısı gibi etkenler nedeniyle son günlerde dert yandığımız ve çözüm bulmakta oldukça güçlük çektiğimiz bir sorun var; “tatlı krizleri”. Ancak dikkat! Tatlı krizleri kilo almanın yanı sıra zamanla insülin direnci, kalp hastalıkları ve kiloya bağlı uyku apnesi gibi ciddi sorunları da tetikleyebiliyor. Acıbadem Altunizade Hastanesi Beslenme ve Diyet Uzmanı Hazal Çatırtan Çobanoğlu tatlı krizlerine çözüm bulmadığımız takdirde bunun bir kısır döngüye girmeye başlayacağını ifade ederek, “Öğünleriniz için saatler belirleyin. Ana öğünleri geçiştirmeyin. Karbonhidrat kaynaklarından vazgeçmeyin. Su tüketme alışkanlığına devam. Glisemik indeksi yüksek besinler tüketmeyin. Kendinizi oyalayın. Evde abur cubur bulundurmayın. Elinizin altında sağlıklı alternatifler bulundurun. Meyve tüketiminde porsiyona dikkat. Yoğurda tarçın ya da keçiboynuzu tozu ekleyin. Yeterli ve kaliteli uyku şart. Evde kalın ama hareketsiz kalmayın.” önerilerinde bulunuyor.

Bağışıklığınızı evde doğru beslenerek güçlendirin

Bağışıklık sisteminin mümkün olduğunca güçlü olması vücudu beslemek, güçlendirmek, iyi bir uykuyla dinlendirmek ve stresten uzak durmakla mümkündür. Sürekli çevresel ajanlarla savaş halinde olan metabolizmanın ne kadar güçlü silahı olursa o kadar dirençli olacaktır. Korona virüs ile tehdit altında olduğumuz bugünlerde güçlü bir bağışıklığın önemine dikkat çeken Herbalife Nutrition Danışman Diyetisyeni Berrin Yiğit, beslenme önerileri sıraladı. Gıdaları 2 haftadan fazla stoklamamak gerektiğini belirten Yiğit, “Beslenmenizde probiyotik kaynaklarına yer verin. Protein açısından zengin gıdalar tüketin. Her öğünde sebze yemeye özen gösterin. Günde 2 porsiyon meyve tüketin. Günde 2 litre su tüketmeyi unutmayın. Gün içinde üç büyük bardak bitki çayı tüketin. Hastalıklara karşı direnç oluşturan soğan ve sarımsağı ihmal etmeyin. Günde en az 30 dakika bir egzersiz yapın.” önerilerinde bulunuyor.

Bunları yapmayın!

Düşük kalorili diyetlerle beslenmeyin. Yüksek kalorili beslenip, kilo almayın. Şarküteri ve fazla yağlı etleri tüketmeyin. Kızartmalardan uzak durun. Basit şeker, makarna, pirinç, hamur işleri ve şeker içiren içeceklerden kaçının. Cips, çikolata, bisküvi gibi paketli gıdaları tüketmeyin. Alkolde aşırıya kaçmayın. Sigara içmeyin. Ev içinde bile olsanız hareketsiz kalmayın. Uzun süre aynı pozisyonda oturmayın. Günde 6 saatten az ve kalitesiz uyumayın. Endişelendiriyorsa çok fazla haber okumayın.

SAĞLIKKÖŞESİ

El yıkamak yetmez, yüzüğünüzü de çıkarın!

Önceleri damlacık yoluyla bulaştığı, havada asılı kalmadığı düşünülen koronavirüsün cansız yüzeylerde de günlerce kalabildiği ortaya çıkınca alınması gereken önlemler de arttı. Özellikle dış dünyamızı çevreleyen tüm nesnelere dokunduğumuz için ellerimiz de koronavirüsün bulaşmasında en etkili organlarımız. Acıbadem Eskişehir Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Dr. Meltem Hüner, el hijyenini tam anlamıyla sağlama konusunda unutmamamız gereken noktaların altını çiziyor: “Uzunca bir süredir hayatımızı sınırlandırdık. Mümkün olduğunca az dışarı çıkıyoruz ve az kişiyle görüşüyoruz. Yine de eve geldiğimizde muhakkak önce ellerimizi su ve sabunla en az 20 saniye yıkamamız gerekiyor. Tüm parmaklarımızı, parmak aralarımızı, tırnak diplerimizi, avuç içini ve elimizin dış yüzeyini de yıkadığımızdan emin olmalıyız. Evden hiç çıkmasak bile tuvaletten sonra, yemekten önce ve sonra ya da yaptığımız işlere göre örneğin bahçe ile ilgilenmişsek, elimizi aynı özenle yıkamamız şart.”

Koronavirüs, alışveriş ya da kargo paketlerinden bulaşır mı?

Ambalajlı gıda virüsler ile mücadelede çok önemli

Gıda bilimci Prof. Dr. Aziz Ekşi, koronavirüs gündeminde tüketicilerin kafasını meşgul eden sorulara ilişkin bir açıklama yaptı. Virüslerin neden olduğu hastalıklardan korunmada en önemli konuların başında sağlıklı beslenmenin geldiğini hatırlatan Ekşi, ambalajlı gıda ürünlerinin tercih edilmesi gerektiğine dikkat çekiyor. Açıkta satılan ambalajsız gıdaların; hazırlama, taşıma ve pazarlama aşamasında dış etkilere açık olduğuna değinen Ekşi; “Dolayısı ile gerek öksürme ve hapşırma gerekse dokunma nedeni ile enfekte insanlardan bu gıdalara virüs bulaşma olasılığı fazladır. Özellikle böylesi salgın dönemlerinde açıkta satılan gıdalardan olabildiğince sakınılmalıdır ve olabildiğince ambalajlı gıdalar tercih edilmelidir. Ambalajın birincil işlevi içindeki gıdayı korumaktır. Hem toz-topraktan hem başka insanların dokunmasından ve hem de bakteri ve virüs gibi zararlı etken bulaşmasından. Oysa açıkta satılan gıdaların böyle bir koruyucu kalkanı yoktur. Bu etkilerin tümüne açıktır. Dolayısı ile ambalajlı gıda tercihi virüs bulaşmasından koruyucu bir önlemdir” diyor.

Koronavirüs salgını sürecinde sosyal izolasyonun getirisi olarak online alışveriş de sürekli artış gösteriyor. Ancak eve gelen alışveriş ve kargo paketleri ile marketten alınan paketli ürünlerin hijyeni de herkesin kafasında soru işaretleri oluşturuyor. DoktorTakvimi.com uzmanlarından Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı, Uzm. Dr. M. Kadir Göktürk, bu dönemde hem online hem marketlerden yapılan alışverişlerde ve bu ürünlerin tüketiciye teslim sürecinde hijyen ve dezenfeksiyon kurallarına dikkat edilmezse insandan insana bulaşma riski taşıyabileceğini hatırlatarak alınması gereken önlemlere dair bilgiler veriyor. Virüsün canlı kalma süresinin bulaştığı malzemeye göre değişkenlik gösterdiğine dikkat çeken Göktürk, eve getirilen paketlerin sabunlu bezle silinmesini, sebze ve meyvelerin ise sirkeli suda bekletilmesi gerektiğini söylüyor.

Siz evde kalırken, kilolar vücutta kalmasın! Başta Türkiye olmak üzere birçok ülke, Koronavirüs (Covid-19) salgını nedeniyle vatandaşlarına ‘evde kal’ çağrısı yapmaya devam ediyor. Bu çağrıya büyük oranda uyan birçok kişi kendini adeta eve kapattı. Ancak uzmanlar, virüsten korunmak isterken farklı sağlık sorunlarına da dikkat edilmesi gerektiğini belirtiyor. Zira bu süreçte fazla kilolar da vücutta kalıyor. Salgın nedeniyle evde kalan insanların hareket etme oranının önemli ölçüde azaldığına dikkat çeken Metabolik Cerrahi Uzmanı Op. Dr. İsa Kaman, bu dönemde kişilerin farkında olmadan hızlı kilo alabileceği konusunda uyarılarda bulunuyor. 65 yaş üstü kişiler.n beslenmesine dikkat etmesi gerektiğini, özellikle şeker ve obezite hastalarının mümkün olduğunca evde de hareket etmesi gerektiğine vurgu yapan Kaman, “Kronik hastalığı olanlar diyet odaklı beslenebilir.” diyor.

ALIŞVERİŞSEPETİ Kuruyan ve çatlayan ellere çözüm

Serumla gelen güçlü etki ve ışıltılı görünüm

Değişen hava koşulları, kullanılan deterjan ve dezenfektanlar ellerde kuruluğa bağlı tahrişe ve yıpranmaya neden oluyor. Kuru ve hassas ciltlerin kurtarıcısı Eau Thermale Avène Cold Cream, kurumuş ve çatlamış elleri içeriğindeki Avène Termal Suyu, alfa-bisabolol, sükralfat, pudra ve nemlendirici gliserin ile besliyor, onarıyor ve koruyor. Ellerde kadifemsi his ve güzel bir koku bırakan ürün, dezenfektanların ve deterjanların oluşturduğu kuruluğa bağlı tahrişin giderilmesine, cilt bariyerinin güçlenmesine ve yıpranmış hassas ciltlerin yatışmasına, onarılmasına yardımcı oluyor.

Kadınların ışığını ciltlerinde yansıtacak iki yeni lüks serum ürünü ile iddialı bakım sunuyor. İçeriğinde 24 ayar altın parçacıkları, kolajen ve hyalüronik asit bulunan Sinoz 24K Gold Beauty Serum ve yüzde 10 yoğun C vitamini ile hyalüronik asit mucizesi sunan Sinoz %10 C Vitamini Serum ile zamanı tersine çeviriyor, lekeler ile cilt arasında bariyer sağlıyor. Bakımlı görünümünün ilk aşaması sağlıklı beslenme ve doğru bakımı cilde uygulamak olsa da, Sinoz 24K Gold Beauty Serum ile ışıltılı, zinde ve genç görünüm hayal olmaktan çıkıyor. Sinoz %10 C Vitamini Serum, içeriğindeki yoğunlaştırılmış yüzde 10 C vitamini sayesinde cilt ile çevresel faktörler arasında bariyer olarak, canlı görünümün korunmasını sağlıyor. Antioksidan etkiye sahip C vitamini; cildin donuk ve yorgun görünümünün azalmasına ve ışıldamasına yardımcı oluyor.

Sofistike şıklık

Fransa’nın ünlü markası Lacoste, zarif ve elegan tasarımıyla dikkat çeken Lacoste Florence saat koleksiyonuyla sezonun vazgeçilmez aksesuarı olma iddiasını taşıyor. Swarovski taşlarla bezenmiş 40 mm lik büyüklükte kadranı ile klasik ve spor şıklığı bir arada sunan ürün, her kıyafete kolayca kombinlenen özgün tarzıyla sofistike bir şıklık sunuyor. Dinamik, çağdaş ve sportif ruhlu kadının markası Lacoste, bu özel koleksiyonunda gümüş, siyah, gri renk alternatifli kadranı, pembe, siyah, gri renk deri ve paslanmaz çelik kayış seçenekleriyle stilinde fark oluşturmak isteyen kadınların tercihi oluyor.

Koyu lekelere veda etme vakti

100 yılı aşkın süredir aydınlık cilt konusunda uzman Shiseido’nun en yeni leke serumu White Lucent Illuminating Micro-Spot ile bir haftada daha aydınlık bir cilde kavuşun. Aydınlık ve parlak bir cilt görünümü için koyu lekeleri, donukluğu ve ton eşitsizliğini düzenleyen uzman serum, cildin iç ve dış melanin bölgelerini özel olarak formüle edilmiş bileşenler ile onarıyor. Sadece bir haftada içten parlayan,daha eşit tonlu ve aydınlık bir cilt bu ürünle mümkün. Yapılan araştırmalar sonucunda kullanıcıların %90’ı bir hafta içinde ciltlerinde daha aydınlık bir görünüm elde ettiklerini belirtiyor. Ayrıca düzenli kullanım sonucunda ise koyu lekelerin azaldığını, daha parlak bir cilde kavuşulduğunu ve ton eşitsizliğinin gittikçe düzeldiğini vurguluyor.

Evde spor hem konforlu hem şık

Bakımlı saçlara kavuşmanın sırrı

Son günlerde evde geçirilen zamanın artması ve evde spor yapma alışkanlığının yaygınlaşmasıyla spor giyime olan ilgi her geçen gün artıyor. İç giyim, pijama ve ev giyimin ardından hazırladığı spor koleksiyonuyla iddialı bir duruş sergileyen Yeni İnci, bu dönemde evinde spor yapmak isteyenlere birçok alternatif sunuyor. Spor koleksiyonunda yer verdiği dikişsiz taytlarıyla kullanıcılarına özgürce hareket etme imkânı sunan marka, evdeki sporu daha rahat ve keyifli hale getiriyor. Yeşil, saks, mor, gri, bordo ve somon gibi birbirinden güzel renklerin dikkat çekici modellerle buluştuğu taytlar, konforun en şık halini gözler önüne seriyor. Aynı zamanda koleksiyonunda spor sütyeni, spor atleti, kısa ve uzun kollu spor t-shirt’üne de yer veren Yeni İnci, her zevke uygun farklı spor kombinleri sunuyor.

L’Oréal Paris Elseve Hindistan Cevizi Yağı Besleyici Karışım Banyo Öncesi Maske, hindistan cevizi yağı içeren eşsiz ve besleyici formülüyle, saçlara; yumuşaklık, hafiflik, göz alıcı parlaklık sağlarken, mükemmel bir bakımı evinize getiriyor. Saç diplerini derinlemesine beslerken, saçlarınızı yumuşacık yapan ve parlaklık sağlayan ürün, egzotik kokusuyla ‘saçları ağırlaştırmadan besleyerek şımartıyor, parlak ve canlı saçların formülünü sunuyor. Ürün, hindistan cevizi ve değerli yağlar ile zenginleştirilmiş formülüyle saçlarınızı besliyor ve 2 kat bakım sağlıyor. Banyo öncesinde, sırasında ya da gece maskesi olarak kullanılabilen maske; normal, kurumaya eğilimli ve sert saçlarınızı yumuşacık yaparken, ağırlaştırmadan besliyor.