8
Yörem Güncel
“…Oysa ben bu gece”
Özal’ın birden aramızdan ayrılması üzerine 20 yıla yakın bir süreçte çok şeyler söylendi. Orhan KAPLAN Bunu, olaya tanıklık 8. Cumhurbaşkanı Merhum Turedenlerin ortaya gut Özal’ın ölümünden sonra Türkiye çıkmasıyla etkin ve yetkin kurumlar karanlık bir sürece girdi. karar verecek kuşkusuz. Çete, mafya tipi örgütlenmeler Ama önemlisi halkın vicdanı… ile hukuk dışı hareket etme ortamı Ölümün gerçekleştiği ilk anlarda bulan kimi güçlerin at oynattığı, bin- Özal’ın “Kalp krizinden öldüğü” lerce faili meçhul cinayetin işlendiği, açıklandı. kamu ve özel bankaların milyarlarca Ve ardın olaya başka açılardan parayı halkın cebinden iç ettiği bir bakan haklı yaklaşımlar seslendirilmdönemdi bu. eye başlandı. Kimin eli kimin cebinde olduğu Özal’ın yakın çevresinin ve belli olmayan bir dönem! dünya görüşünü paylaşan kimi Ta ki 2002’lere kadar… siyasi çevrelerin O’nun ölümünün Özal, ölümünden önce aydınlatılmasını istemeleri kuşku yok Türkiye’nin can alıcı kimi temel ki haklı, masumane bir istektir. sorunlarının kökten çözümüne yöneHer açıdan O’nun ismi çevresinde lik bazı düşünceler seslendiriyor ve siyaseti sürdürmek, yeni bir kulvar kararlılık sinyalleri veriyordu. açmak, sürece katılmak isteyenler de O günlerde aniden aramızdan olabilir… ayrıldı. Ne ki, O’nun ölümünün Kimilerine de meydan boş kaldı! karanlıkta kalan kısımlarının aydınlatılmasını endişe ve kaygı ile Bu süreçte, yani 93–2002 arası karşılayanların yaklaşımları asıl üzeriTürkiye’de nelerin yaşandığını da nde durulması gereken konu. kimse unutmadı… “Bunlar safsata, hayal ürünü” Hafızalardan hiç silinmedi. diyenlerin sözleri üzerinde durmak
Yunus EMRE COŞAN
Epeydir yazılarıma şiirlerle, türkülerle başlamıyorum… Bazen öfkeyle karışık, yüreğimdeki merhameti unuttuğum yazılarıma üzülüyorum… Hacı Dayı’ya yazdığım samimi bir yazıdan sonra hatırlayan ve tebriklerini ileten kalem dostlarına çok teşekkürler… O yazı Hacı Dayı gibi bir insan olmasa o denli içten olamazdı elbette. Her zaman demişimdir ki, yazıyı yazana değil yazdırana bakmak lazım. Bu vesileyle Yusuf Hayaloğlu’ndan hatırladığım “Beni Vur” isimli şiirinden bir bölüm aktaracağım. “…Oysa ben bu gece, yüreğim elimde Sana bir sırrımı söyleyecektim Şu mermi içimi delmeseydi eğer Seni alıp götürecektim…” Edebiyat Öğretmenim Ercan Erdem olsaydı bu dizeleri bana açıklattır, sonra başımı okşar ve Cem Karaca’nın Tamirci Çırağı şarkısından esinlenerek yazdığım hikayeyi anımsatırdı. Şimdi nerelerdedir bilmiyorum… Umarım iyidir. Öte yandan bu yazıda Keles’e, Orhaneli’ye, Harmancık’a, Büyükorhan’a, Bursa’ya dair bir şey bulamayacağınızı da söylemeliyim… Sonra bozuşmayalım. Bu yazı, haleti ruhiyem dolayısıyla eski günlerdeki gibi yazdığım günlük satırları gibi düşünülebilir. Çocukken başladığım günlük serüvenimde; “bugün kalktım, elimi yüzümü yıkadım, televizyona baktım, arkadaşlarımla oynadım, akşam oldu yattım.” Diye cümleler kurardım. Önünde arkasında, sağında solunda abartılar olmayan cümleler… Şimdilerde bakıyorum da o kadar süslü yazılar, o kadar beylik laflar yazmışım ki kendimden korkuyorum. İnsanları ne denli kolay övmüşüm ya da onları ne de kolay yermişim… Yazının başlığındaki Oysa ben gece diye bir şiirden esinlenerek koydum… Bugün sevgili okurlarımla bir sırrımı paylaşacağım ki şiire uygun olsun. O eski günlüklerimde belirtmiştim ya hani… Akşam oldu yattım, diye biten günlüklerimde… Bugün o günlüklerin yarım kalan gecesinden bahsedeceğim. Gece yalnız kaldığında insan korkularıyla, cesaretleriyle, delilikleriyle, aşklarıyla, sevdalarıyla daha özgürce yüzleşiyor. Yaktığım günlüklere bugün daha çok üzülüyorum. “Yakılan günlükler” yazımı şimdi daha iyi anlıyorum. Emri Hak vaki olduğunda, yazılarının birçoğundan pişman olan, üzülen bir Yunus Emre Coşan hatırlanılsın isterim. Bu yazı “Oysa ben bu gece, yüreğim elimde sana bir sırrımı söyleyecektim” şiirinde dediği gibi bir paylaşma yazısıdır. Birini alıp götürmek hiç bu kadar zor olmamış ve ben hiç bu kadar dünya deryasında çaresiz kalmamıştım. Bu da böyle biline…
gerek. Sanki Özal, sağlığında açıkça hedef alınarak hiç saldırıya uğramamış, öldürülmek istenmemiş gibi olaya yaklaşmak ne kadar sağlıklı? Yakınlarının gerçeklerin aydınlığa çıkarılması konusundaki duyarlılığını anlamak olası.. Asıl, karşı cenahın yaklaşımları daha dikkat çekici değil mi? BİR GÜN GERÇEKLER ORTAYA ÇIKACAK KUŞKUSUZ Yetkili kurum ilk önce kalp krizinden öldüğünü açıklıyor.. Yıllar sonra mezarı açılıyor, gerekli inceleme yapılıyor ve “ Zehir var, zehirlenme yok, ölüm nedeni belli değil” deniyor.. Bu, halkın büyük çoğunluğunun ‘bazı şeyler örtülmek mi isteniyor’ sorularını gündeme getirmiyor mu kafalarda? Olasılıkları “hayal mahsulü” olarak tanımlayanların yanında, Özal çevresinin ve büyük halk çoğunluğunun gerçeklere ulaşılması yönündeki duyarlılıkları daha önemli değil midir? ‘Acaba, bazı gerçeklerin üzeri örtülmek mi isteniyor’ sorusunun kafalarda oluşturduğu istifamın hiç mi önemi yoktur?
Bu olayın aydınlatılması Türkiye’nin önünün açılması açısından çok yaşamsal bir önemde değil mi aynı zamanda? Eğer bir karartmaya yönelik girişim varsa, artık bu devinde, bundan sonra bunun başarılamayacağı açık, net değil midir? Bu iletişim ve açıklık döneminde öldürülme olayı ile küçücük bir duyum, bilgi, belge kalıntısı taşıyanların ortaya çıkarak açıklama yapmaları kaçınılmazdır yakın ve orta süreçte. Yoksa ne ala!... Eğer varsa aydınlanacaktır tüm gerçekler.. İşte o zaman, gerçeğe ulaşmak için bunu eşeleyenleri ağza alınmayacak sözcüklerle suçlayanların yüzlerinin kızarıpkızarmayacağını çok merak ediyorum.. Çok!.. Bunların bu günkü endişe ve kaygıları, salya-sümük sağa-sola saldırmaları boşuna olmasa gerek!?
Sözün özü: Yalan dörtnala gider, gerçek adım-adım yürür fakat gene de vaktinde yetişir… Norveç Özdeyişi
Orhaneli’nin FiruzDer’ in düzenlediği aşure etkinliğine kalabalık bir katılımla gerçekleştirildi. Kuran-ı Kerim okunmasının ardından yapılan dua sonrası görüşlerini belirten Firuz-Der başkanı Mustafa BASRIK, Muharrem ayı münasebeti ile düzenlediğimiz etkinliğe katılan tüm üye ve dostlarına teşekkür ederek Firuz-Der’ in yaptığı çalışmaları artarak devam edeceğini belirtti.Yaklaşık 700 öğrenciye kesintisiz burs imkanı sağladıklarını bu çalışmanın da kendileri ayrı bir mutluluk kaynağı olduğunu söyledi.
KUTLAMA Tüm halkımızın yeni yılını kutlar, sağlık, mutluluk ve esenlikler dilerim.
Ömer ÖZGÜRGEN Dağ-Der’in ilk üyelerinden AK Parti Nalbantoğlu Mahallesi Başkanı Koza-Der Cemal ÇAKIR ‘dan vazgeçmedi 4.sü yapılan Koza-Der olağan 0.532.728 03 39 genel kuruluna termik damgasını vurdu. Dikkaldırım Mihraplı Camii’ sinde gerçekleştirilen genel kurulda yapılan ankete katılan 150 üyenin 146 sının ‘’Kömür ve Termik Santral sürecinde derneğin aktif olarak rol almasını’’istemeleri genel kurulda heyecan ve mutluluk uyandırdı. Yeniden Koza-Der başkanlığına seçilen Cemal ÇAKIR, üyelerimizden aldığımız güven ve destek Koza-Der’ in bundan sonraki süreçte daha aktif bir şekilde rol almasını sağlayacaktır. Bölgemizin birlik ve
bütünlüğü açısından son derece önemli olan bu güveni yönetim olarak boşa çıkartmamak için var gücümüzle çalışacağız dedi. Yönetim Kurulu şu üyelerden oluştu; Denetim Kurulu
Orhaneli Rehberi
Keles Rehberi
Aralık 2012 Yerel Aylık Süreli
Haber Müdürü Hukuk Danışmanları Fatih GÜÇTÜRK Av. Engin KARA Av. Mehmet CAN Görsel Yönetmen Yavuz COŞAN
Katkıda Bulunanlar Faruk ANBARCIOĞLU, Yunus Emre COŞAN, Orhan BOZDEMİR, Aydın KURMUŞ, Tarık AS, Tuğba Akbey İNAN, Saadettin TOPÇU, Ergün TEKİN, Ramazan GÜNHAN, Cihan ERDEN, Kamile EMET, Şevki GÜR YayınYönetim Yeri : Tahtakale Mah. Veziri Cad. Aralıkhan No:5/15 Osmangazi-BURSA Tel&Fax: 224 56 84 İrtibat Bürosu : Cuma Mh. I. Murat Cd. No:14/A Keles-BURSA Tel&Fax: 861 28 70 Baskı Yeri : Özcan Ofset Baskı Matbaacılık Gülbahçe Mah. Akmal Sok. No: 10 BURSA Tel: 0.224 254 77 14 Yorem Güncel gazetesi basın meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir. Yorem Güncel gazetesinde yayınlanan yazıların tüm sorumluluğu yazarlarına aittir.
Kaymakam ....................................... Belediye Başkanı ............................ Cumhuriyet Başsavcısı ................. İlçe Garnizon Komutanı ............ Mal Müdürü ..................................... Milli Eğitim Müdürü ...................... İlçe Nüfus Müdürü ........................ Özel İdare Müdürü ........................ İlçe Tarım Müdürü ......................... İlçe Müftülüğü ................................ İlçe Jandarma Komutanı.............. Tapu Sicil Müdürü ......................... Ptt Müdürü ...................................... Tedaş Müdürü ................................ Halk Eğitim Müdürü ..................... Defterdarlık...................................... Sağlık Ocağı ..................................... E.Ü.A.Ş. Termik Santral................... İlçe Spor Müdürlüğü...................... İlçe Kadastro Müdürlüğü............. İlçe Devlet Hastanesi..................... Minibüsçüler Koop......................... Otobüsçüler Koop..........................
ZAYİ
817 10 10 817 14 30 817 10 14 817 10 11 817 10 45 817 10 19 817 10 95 817 10 38 817 10 31 817 11 41 817 10 23 817 11 53 817 13 22 817 13 45 817 11 42 817 10 27 817 14 16 817 73 47 817 33 31 817 10 20 817 10 33 817 27 21 817 10 64
Kaymakam ....................................... Belediye Başkanı ............................ Cumhuriyet Başsavcısı ................. İlçe Jandarma Komutanı ............ Yazı İşleri Müdürü .......................... Mal Müdürü ..................................... Milli Eğitim Müdürü ...................... İlçe Nüfus Müdürü ........................ Özel İdare Müdürü ........................ İlçe Tarım Müdürü ......................... İlçe Müftülüğü ................................ Askerlik Şube Başkanlığı.............. Tapu Sicil Müdürü ......................... Meteoroloji Müdürü...................... Ptt Müdürü ...................................... Tedaş Müdürü ................................ Halk Eğitim Müdürü ..................... Öğretmenevi ................................... Tekel Müdürü .................................. Orman İşletme Müdürü ............... Sağlık Ocağı ..................................... İlçe Seçim Kurulu Başkanı ........... Esnaf Sanatkarlar Kooperatifi .... Ziraat Bankası .................................. Keles Koop ....................................... Keles Taksi .......................................
Cemal ÇAKIR, Ahmet YILMAZ, Yüksel YAVUZ, Ahmet ALINCA, Ali Fuat BALI, Saffet GÜNEŞ, Ersin YILMAZ, Ahmet KAYA, Ramazan SAKIZ, Emin ÜLKER, Ali DURGUT
861 20 05 861 20 09 861 20 06 861 31 50 861 21 98 861 20 15 861 20 25 861 20 63 861 20 29 861 21 99 861 20 46 861 20 73 861 20 64 861 20 19 861 23 22 861 21 44 861 20 45 861 22 85 861 20 02 861 20 27 861 20 24 861 21 23 861 20 34 861 24 04 861 25 24 881 77 52
Harmancık Nüfus Müdürlüğü’nden almış olduğum nüfus cüzdanımı kaybettim. Hükümsüzdür...
Zeki KOÇDEMİR
Büyükorhan Rehberi
Harmancık Rehberi
Kaymakam ....................................... Belediye Başkanı ............................ İlçe Jandarma Komutanı ............ Yazı İşleri Müdürü .......................... Mal Müdürü ..................................... Milli Eğitim Müdürü ...................... İlçe Nüfus Müdürü ........................ Özel İdare Müdürü ........................ İlçe Tarım Müdürü ......................... İlçe Müftülüğü ................................ Vakıf Müd.......................................... Tapu Sicil Müdürü ......................... Emniyet Amiri.................................. Telekom...... ...................................... Tedaş Müdürü ................................ Halk Eğitim Müdürü ..................... Muhtarlar Derneği......................... İcra.................... .................................. Orman İşletme Şefi ....................... Sağlık Ocağı ..................................... Noter.................................................... Kınık Belediye Başkanı.................. Ziraat Bankası .................................. Büyükorhan Koop........................... Dağser Koop.....................................
Kaymakam ....................................... Belediye Başkanı ............................ Harmancık Noteri........................... İlçe Jandarma Komutanı ............ Telekom............................................. Mal Müdürü ..................................... Milli Eğitim Müdürü ...................... İlçe Nüfus Müdürü ........................ Özel İdare Müdürü ........................ İlçe Tarım Müdürü ......................... İlçe Müftülüğü ................................ Karayolları İşletme Şefliği............ Tapu Sicil Müdürü ......................... İcra....................................................... Ptt Müdürü ...................................... Tedaş Müdürü ................................ Halk Eğitim Müdürü ..................... Devlet Hastanesi............................. Harmancık MYO.............................. Orman İşletme Şefliği.................... Sağlık Ocağı ..................................... Esnaf ve Sanatkarlar Odası.......... Tarım Kredi Kooperatifi................. Ziraat Bankası .................................. Otobüs ve Minibüsçüler Koop .. Harmancık Emniyet........................
841 20 01 841 20 69 841 20 20 841 24 16 841 23 88 841 24 20 841 24 17 841 24 18 841 23 53 841 24 77 841 23 02 841 24 19 841 20 10 555 39 20 841 20 95 841 24 74 841 20 50 841 24 73 841 24 10 841 20 05 841 23 45 852 50 01 841 21 18 841 25 55 841 27 72
881 24 50 881 20 20 881 26 50 881 20 02 881 24 99 881 24 83 881 24 88 881 24 75 881 24 81 881 22 23 881 24 74 881 20 19 881 24 73 881 24 30 881 23 22 881 22 63 881 25 44 881 20 19 881 32 11 881 20 23 881 22 98 881 34 84 881 20 04 881 20 92 881 22 36 881 31 94
9
Yörem Güncel
Aralık 2012
Üzülüyorum Dağ Yöresi’ne… Sadettin TOPÇU
Bakıyorum, geziyorum, inceliyorum. Bu yörede bir şeylerin değişmesini istiyor ve bekliyorum. Çocukluğumda yaşadığım coğrafyanın benim olgunluk ve yaşlılığımda göreceğimden farklı olmasını istiyorum. En azından çocuklarımıza “bak buralar böyleydi, böyle oldu demek” istiyorum. Bursa denilince akla Orhaneli gelsin, Keles gelsin Büyükorhan ve Harmancık gelsin istiyorum.
görmediğimiz kadar sessizdin,sakindin, suskundun ..biz senin bu durumuna hiç alışık değildik hacı dayı..köyüne vardığımızda yerler bembeyazdı. sakalın gibi..saçın gibi,ruhun gibi.. yaşantın gibiydi hacı dayı..yoksa dün gece bu karlar senin için mi yağmıştı köyüne hacı dayı..tıpkı sarıldığın kefenin gibi köyün bembeyazdı hacı dayı.. Faruk ANBARCIOĞLU Bbiliyorum senin köyüne gelenlere faruk@yoremguncel.com ancak beyazlar ile karşılamak yaraşırdı, Sevgili hacı dayı..bugün (5 aralık böyle istedin rabbimde sana gönlüne 2012 ç.ba) senin doğup büyüdüğün göre verdi belki de..helallik istendi senin Keles Delice köyündeydik..sen yine için hacı dayı..hep bir ağızdan bütün bütün programlarda olduğu gibi yine dağ-taş inledi helal olsun dediğimizde.. her zamanki gibi en öndeydin..ardında nasıl helal etmezdik ki..asıl sen bizlere imam ve o’nun da ardında bizler vardık.. helal et güler yüzünü..her zaman ama sen bu defa bu güne kadar hiç sonuna kadar açtığın gönlünü helal et..
Gül yüzü’ne kar beyazı çok yakıştı
Bizlere gösterdiğin şefkatini helal et gül yüzlü hacı dayı..kabire girişin vardı.. Nasıl da sakindin..belliki melekler kucaklıyordu seni..yattığın yer cennet bahçelerinden bir bahçe olsun dileklerimizle örttük üstünü hacı dayı.. sonra vedalaştık seninle..sen de bizlere “uğurlar ola” dedin..”Güle güle dağ kadar yürekleriyle beni seven evlatlarım” dediğini duyar gibi olduk..hacı dayı vasiyet etmişsin “köye gelenler yemek yemeden gitmesin” demişsin..hiç köylülerin seni kırar mı..kazanlarla yemek yapmışlar.. Hani yazın köy hayrı yapardınızda cami altındaki salonda hep beraber yere oturur 6-7 kişi bir kaptan yemek yerdik ya hatırlıyor musun, tıpkı öyle
yedik sanki sen de aramızdaymışsın gibi..ah be hacı dayı yüzlerce kişi vardı yemekte ama..ama bir tek sen yoktun.. sen..nerde kalmıştın gül yüzlü hacı dayım nerdeydin..gözlerimiz hep seni aradı sofrada..artık bundan sonraki salı akşamları danışık gecelerimize ve yazın köy hayırlarına da gelmiyecekmişsin öyle mi..öyle olsun hacı dayı..öyle olsun.. biz sana varsa şayet haklarımızı yerden göğe helal ettik.. Ssen de bizlere helal et hacı dayı.. mekanın cennet olsun..yüce peygamberimize komşu olursun inşallah..biz de bir gün oraya geldiğimizde yine beraber oluruz inşallah..ardından fatihalar, yasinler gönderiyoruz sevgili hacı dayımız.. güle.. Güle..güle..Her zaman evladın gibi gördüğün Faruk Anbarcıoğlu..
Bozbey’den Bak-Der’e ziyaret
Bursa’nın en iyi şairlerinin, akademisyenlerinin, gazetecilerinin ve tabiplerinin bu yöreden çıkmasını bekliyorum. Silik gelmiş silik giden tarihimize parlak günlerin yaşatılmasını istiyorum. Bursa’nın has çocuklarının Bursa’nın geleceğinde önemli yerlerde olmasını bekliyorum. En azından bizim hata yapma lüksümüzün olmadığını düşünüyorum. Bunları isterken öyle şeyler görüyor ve tanık oluyorum ki pes etme noktasına kadar geliyorum.
***
Firuz-Der Aşure etkinliğinde buluştu
Yonca Tanıtım ve Yayıncılık Adına İmtiyaz Sahibi Mustafa BALSEVEN Yazıişleri Müdürü Fatih Mehmet AZER
ÖZAL ÖLDÜRÜLMÜŞ OLAMAZ MI?
Özal’ın ölümü üzerinden siyaset!..
Yıl: 4 Sayı: 45
Aralık 2012
O an ağzımdan çıkan sözler: “ Elmadan armut nasıl olmazsa bu yöreden de bir şey olmaz” oluveriyor. O andan sonra da “Benim bu gazetede ne işim var?” “Ne için burada yazıyorum?” soruları da arkasından peşi sıra geliveriyor. Yazan bilir. İnsan her yazısında bir umut deyip oturuyor klavyenin başına. Hakikaten aslında biz elmayı armut mu yapmak istiyoruz yoksa? Çok mu şey istiyoruz! Ben şunu da biliyorum ben yazdığımda, Yunus Emre Coşan söylediğinde bir şeyler hemencecik düzelmeyecek. Düzelmesini de beklemiyorum. Ama şu kafalarımızın içleri biraz düzelse keşke… Hacı Dayımızı kaybettik. Kendisini çocukluğumdan beri DAĞ-DER’in, Dağ Yöresi’nin her yerinde gördüm. Bembeyaz sakalı, nur yüzüyle hep dikkatimi çekmiştir. Yörenin sanki seçilmiş yüzüydü. Allah göndermişti onu sanki Dağ Yöresine. Dağlarında kekiklerin koktuğu Delce’dendi. Bursa’nın en lezzetli etine sahip olan kuzuların, keçilerin yetiştirildiği Delce’den. Düğünümde de iki dönüverdi saolsun. Bizimdi. Bizim değerimizdi Hacı Dayı. Ne güzel olurdu cenazesinin DAĞ-DER’in Tahtakale’deki merkezinin önünden kalkması. Tahtakale Tahtakale olalı belki böyle bir cenaze töreni görmeyecekti. Belki de Bursa ne dersiniz. Dosta düşmana da Dağ Yöresi bakın tek vücut mesajı verilecekti. Ama olmadı. Ben çok üzüldüm Hacı Dayı’ya. Dahası ben çok üzülüyorum bu yöreye…
DKM’de Koz-Der aşuresi Keles’in Kozbudaklar köyü yardımlaşma ve dayanışma derneği (Koz-Der) aşure etkinliğinde DKM’ de buluştu.Kalabalık bir topluluğun katıldığı etkinlik de duygu ve düşüncelerini belirten Koz-Der başkanı M.Emin ALIÇ Muharrem ayı münasebeti ile düzenlediğimiz etkinlikte üyelerimiz ve dostlarımız ile DKM çatısı altında bir araya gelmekten duyduğu mutluluğu dile getirdi.
Nilüfer Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, Bıyıklıalan köyü yardımlaşma ve dayanışma derneğini ziyaret etti. Dernek üyeleriyle yaklaşık 2 saat sohbet eden Nilüfer Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, sivil toplum kuruluşlarının önemine vurgu yaparak, Bak-Der’in yaptığı çalışmaların küçümsenememesi gerektiğini, kültürel değerlerin yaşatılması adına yapılan çalışmaların son derece önemli olduğunu vurguladı. Kendisinin de bir köy çocuğu olduğunu belirten Bozbey, toplum yararına olan STK çalışmalarına bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da belediye olarak destek vereceklerini söyledi.
Dağ yöresi Hacı Dayısı’nı uğurladı 4 Aralık akşamı DKM’de düzenlenen Salı Danışığı’nda fenalaşarak hastaneye kaldırılan ve ardından hayatını kaybeden Dağ-Der’in ve dağ yöresinin sevilen isimlerinden H. Nurettin Burhan doğduğu köy olan Delice Köyü’nde toprağa defnedildi.Göz yaşlarının sel olup aktığı büyük bir kalabalığın katıldığı cenaze törenine çok sayıda bürokrat ve siyasetçi katıldı.
Vali Koçdemir Köylere meyve fidanı desteği kaza geçirdi
Bursa Kent Konseyi Arazi ve Su Kaynakları Çalışma Grubu ve Oyak Renault Fabrikası işbirliğiyle gerçekleştirilen 'Kırsal Kalkınma Projesi' kapsamında dağ yöresinde bulunan 7 köye 2100 adet meyve fidanı bağışlandı. Bursa Kent Konseyi Arazi ve Su Kaynakları Çalışma Grubu Temsilcisi Ayhan Sarıbıyık, dağ köylerinin meyve ağacı konusunda sıkıntı çektiğini belirtti. Arazilerde tespit çalışmaları yaptıklarını söyleyen Sarıbıyık, sponsorlar bularak bu zamana kadar binlerce meyve ağacı dikimi gerçekleştirdiklerini vurguladı. Oyak Renault sponsorluğunda düzenli olarak 7 yıldır bu çalışmanın gerçekleştirildiğini anlatan
Sarıbıyık, "Pınarcık, Küçükkavacık. Firuzköy, Kemaliye, Düvenli, Sorgun ve Gelemiç köylerine bu yıl meyve
Keles Gelemiç’ten bir gurur daha KELES Gelemiç köyünden Hakan Aydoğan sikletinde Türkiye 3.sü olarak milli takıma gitmeye hak kazandı. Keles’in sportif alandaki gururu ve Bursa
Büyükşehir Belediyesi sporcusu olan Hakan Aydoğan, Kelss ve Bursa’yı en iyi şekilde milli takımda da temsil etmeye devam edeceğini söyledi.
fidanı bağışında bulunduk. Katkılarından dolayı Oyak Renault Fabrikası yönetici ve çalışanlarına çok teşekkür ederim" dedi.
Makam aracıyla trafik kazası geçiren Eskişehir Valisi Kadir Koçdemir'in ağır yaralanan koruması Şener Çakır (40), tedavi gördüğü hastanede hayatını kaybetti. Ankara-Eskişehir karayolundaki kazanın ardından Eskişehir Osmangazi Üniversitesi (ESOGÜ) Eğitim, Uygulama ve Araştırma Hastanesi Beyin Cerrahisi Yoğun Bakım Servisi'nde tedavi altına alınan Çakır, kurtarılamadı. Hastane önünde, Çakır'ın vefat haberini alan polis memurları, yakınları büyük üzüntü yaşadı. Bu arada, koruma polisi Çakır'ın sağlık durumu hakkında bilgi almak için hastaneye gelen TBMM Milli Eğitim, Kültür, Gençlik veSpor Komisyonu Başkanı ve AK Parti Eskişehir Milletvekili Nabi Avcı, Çakır'ın yaşamını yitirdiğini öğrendi. Vali Koçdemir'in içinde bulunduğu Sedat Erdem idaresindeki makam aracı, Ankara-Eskişehir karayolunun 181. kilometresinde, Yalçın B. (30) yönetimindeki 51 EC 776 plakalı kamyona arkadan çarpmış ve çarpmanın etkisiyle şarampole savrulmuştu. Kazada yaralanan Vali Koçdemir, koruması Çakır ve makam şoförü Erdem, Eskişehir'deki hastanelerde tedavi altına alınırken, kamyon sürücüsü Yalçın B, jandarma tarafından gözaltına alınmıştı.