2010 YGS Türkçe Çözümleri Parçada geçen “kendini paranteze almak” sözüyle anlatılmak istenen, yazarın her türlü duygudan ve duygusallıktan ilgisini kesmektir. Bu da D’de verilen “kişisel değerlendirmelerini yansıtmamak” sözünde belirtilmiştir. YANIT: D
2.
Parçadaki “zekâsına diyet yaptırmak” sözüyle anlatılmak istenen, sanatçının arayış içinde olmaması ve kendini sanatında yeterli görmesidir. Bu anlam, A’da verilen “düşünce ve duygu dünyasını besleyerek geliştirmeme” sözünde belirtilmiştir. YANIT: A
3.
Yazar, kurşun bir kütle gibi üstüne çöktüğü sözüyle, parçanın ilk cümlesinde verilen soruyu yanıtlamada güçlük çektiği anlamını kastetmektedir. YANIT: B
4.
Paul Valery, “Küçük dergiler, edebiyatın, şiirin laboratuarıdır.” derken küçük dergilerin ilk yapıtlara ve yeniliklere yer vermesi özelliğini belirtmek istemiştir. YANIT: C
5.
Parçada sanatçı, yazacaklarının daha önce yazdıklarıyla aynı değerde olması durumunda yazmaya son vereceğini belirtmektedir. Bu anlam, E’deki sanatçının “kendini yinelemeye başlarsa yazmaktan vazgeçeceği” sözünde vardır. YANIT: E
9.
Parçanın II. cümlesinde ilk cümlede yapılan saptamayla ilgili olarak yeni bir saptama yapılmaktadır. Bu, bir zorunluluğun dile getirilmesi değildir. YANIT: B
10. Parçanın
III. cümlesinde yazar, yazmaya babasıyla ilgili bir anı kitabı yazarak başladığından söz etmektedir. Bu cümlede yazar, yazma işini oyalanma amacıyla yaptığından söz etmemektedir. YANIT: C
11. A’da verilen cümlede “Adam” özne, “durmadan” zarf tümle-
UÐUR DERSHANELERÝ
1.
ci, “öfkeli öfkeli” zarf tümleci, “konuşuyor” yüklem; “masada oturanlarsa” özne, “sessizce” zarf tümleci, “onu” belirtili nesne, “dinliyorlardı” yüklem görevindedir. Görüldüğü gibi sıralanan cümleler arasında hiçbir öğe ortaklığı yoktur. Bu nedenle A’daki örnek, bağımsız sıralı cümle özelliğindedir. YANIT: A
12. III.
numaralı söz, belirtisiz ad tamlaması özelliğindeyken numaralanmış diğer sözler sıfat tamlaması türündedir. YANIT: C
13. Altı çizili sözcüklerden A’da ilki zamir, ikincisi bağlaçtır; C’de 6.
II. ve IV. cümlelerde sanatçının, gerçekleri dile getirmesinden ve bunun yanı sıra gerçekleri yeniden biçimlendirmesi amacından söz edilmektedir. Dolayısıyla II. ve IV. cümleler, anlamca birbirine en yakındır. YANIT: B
ilki sıfat, ikincisi zamirdir; D’de ilki zarf, ikincisi sıfattır; E’de ilki zarf, ikincisi bağlaçtır. B’de ise altı çizili sözcüklerin her ikisi de zarftır. YANIT: B
7.
Parçada III. cümlede olumsuzluk taşıyan ifadelere yer verildiği için (sanatsal değerine gölge düşürmek) bu cümleden itibaren olumsuz nitelikli eleştiriye yer verilmiş olur. YANIT: C
14. Dönüşlülük zamiri, kişiye göre çekimi olan “kendi” sözcü-
8.
ğüdür. Cümlede dönüşlülük zamiri yoktur.
YANIT: E
Parçanın IV. cümlesinde, sonraki yıllarda televizyonda, âşık edebiyatı ürünlerine daha fazla yer verildiği belirtilmektedir. Bu, dinleyici isteklerinin önemsendiği anlamına gelmez. YANIT: D
15. IV.
cümlenin yüklemi (sığınırdık) belirli geçmiş zamanın değil, geniş zamanın hikâyesiyle çekimlenmiştir. YANIT: D
1
Diðer sayfaya geçiniz.
16. IV numaralı yerde verilen “Taksim meydanı” sözü özel ad
25. Parçada, dergilerde kimi tanınmış şairlerin şiirlerinin o şairin
durumunda olan bir tamlamadır. Bu nedenle her iki sözcüğün de büyük harfle başlaması gerekir. YANIT: D
adından dolayı yayımlandığından söz edilmiştir. Boş bırakılan yere bu doğrultuda A seçeneğindeki yargı getirilebilir. YANIT: D
17. III numaralı yerde verilen “Türkler” sözcüğünde “-ler” eki,
sözcüğe topluluk anlamı kattığı için kesme işaretiyle ayrılmamaktadır. Bu nedenle kendisinden sonra gelen “-in” çekim ekinin de kesme işaretiyle ayrılması doğru değildir. YANIT: C
26. Parçada,
dergilerde kimi tanınmış şairlerin şiirleri-nin o şairin adından dolayı yayımlandığından söz edilmiştir. Boş bırakılan yere bu doğrultuda A seçeneğindeki yargı getirilebilir. YANIT: A
18. Yüklemle
anlam bütünlüğü taşıyan bağ-fiillerin virgül ile ayrılması, doğru değildir. YANIT: B
19. IV numaralı yerde verilen noktalı virgül yanlış kullanılmıştır.
27. Parçada ürün vermenin sonucundan söz edilmiştir. Bunun
Burada virgülün kullanılması gerekmektedir.
sanatçıya geri döneceğinden söz eden son cümledeki “ama” bağlacından sonra “önemli olan sürekliliği sağlamaktır” sözü getirilebilir. YANIT: B
YANIT: D
20. E’de yanlış sözcük kullanımına dayalı bir anlatım bozukluğu
vardır. Cümlenin doğru biçimi şudur: “Bizim kazanacağımız başarı, aslında ülkemizin başarısı olacaktır.” YANIT: E ilk üç cümlesinde yazar, yazdığı günlüklerden ve daha sonra bu gündelik eğlenceyi unuttuğundan söz etmektedir. IV. cümleden itibaren ise çeşitli yazarlardan okuduğu ve çevirdiği günlüklerden söz ettiği için ikinci paragrafın IV. cümleyle başlaması uygun olur. YANIT: C
22. Parçanın
ilk cümlesinde mizah ile hiciv türlerinin farklı olduğundan söz edilmekte ve bu farklılık III, IV, V ve VI. cümlelerde nedenleriyle açıklanmaktadır. II. cümle farklı bir konudan söz ettiği için akışı bozmaktadır. YANIT: A
28. Parçada UÐUR DERSHANELERÝ
21. Parçanın
ödüllerin yazarlara etkilerinden söz edilmiştir. “Ödüller yazarları hangi yönden etkiler?” sorusu parçanın yanıtıdır. YANIT: C
29. Parçada anlatılanlar dile ve dil bilgisine yönelik çalışmaların
öne çıkmasıdır. Bu bilgilerin verilebilmesi için soru “dil ve dil bilgisine yönelik çalışmalar” içeren bir cümle olmalıdır. YANIT: A
23. II. cümleyi oluşturan sözcükler temel ve yan anlamlarıyla kullanıldığı için cümlede mecazlı bir söyleyiş yoktur. YANIT: B
30. Parçada kendinden söz eden yazar “Biletin hakkını vermek, yolun sonuna kadar kullanmak istedim.” sözleriyle kararlı olduğunu ortaya koymuştur. YANIT: E
24. Parçanın son cümlesinde bir saptama yapılarak belli nitelik-
lere sahip eserlerin kalıcı olacağı söylenmiştir. Soru kökünde verilen cümle de bu saptama için örnek oluşturmaktadır. Bu nedenle soru kökündeki cümlenin V. cümleden sonra gelmesi uygun olur. YANIT: E
31. Parçada
geçen özel yaşantılara girmeme, dıştan bakma sözleriyle “tanıklıklarının anlatımında öznellikten kaçınma” amaçlanmıştır. YANIT: D
25. Parçanın
bütününde konuşma havası vardır. Birinci ve ikinci cümlelerde görülebileceği şekilde devrik cümlelere yer verildiği söylenebilir. “acısıyla, tatlısıyla, koşturmayla, konuşmayla, yazmayla, araştırıp, inceleyip…” gibi sözcüklerle sessel yinelemelere başvurulmuştur. Parçanın konuşma havası içinde yazılması, kurallı ve devrik cümlelerden oluşması, alıntıya yer verilmesi tekdüzelikten kaçınıldığının göstergesidir. Ancak parçada benzetmeye başvurulmamıştır. YANIT: D
32. Parçada
yazar, özellikle çalakalem, savruk dille yazma sözleriyle anlatıma gerekli özenin gösterilmeyişinden yakınmaktadır. YANIT: C
2
Diðer sayfaya geçiniz.
33. Parçanın
son cümlesinden “Kişi, yapamadığı şeyleri yapabilmek için çalışmalıdır.” sonucuna ulaşılabilir. Bu nedenle parçada “bilgilerini zenginleştiren insanın kendini yenileyebileceği” vurgulanmıştır. YANIT: B
34. Parçadaki ikinci cümleden ahlakla ilgili “Bilimsel, toplumsal
gelişmelerden etkilenerek değişebilir” sonucuna ulaşılabilir. YANIT: E
35. Parçadaki sözleri söyleyen kişinin sözlerinden gerçekçi ve hoşgörülü biri olduğu anlaşılmaktadır.
YANIT: A
36. Parçada kendini örnek gösteren yazar, çevresinin etkisiyle
37. Parçadaki sözleri söyleyen kişinin sözlerinden başkalarını
suçlamayan, yaptıklarının bilincinde olan, arkadaşları ile ilişkilerini kırgınlıklar yaşamadan sürdüren, elindekiyle yetinen biri olduğu sonucuna ulaşılabilir. “Başkalarının sorunlarını kendi sorunları saydığına” ilişkin bir sonuca gidilemez. YANIT: D
38. Parçada
I. cümlede “yaşamı elekten geçirmeden ürün verme” ile E seçeneğinde söylenen; III. cümlede “yaşamı zenginleştirmede önden gitme işlevini yitirme” ile A seçeneğinde söylenen; IV. cümlede “tekrar tekrar okunan, her okumada bir katman daha zenginleşmeden yoksunluk” ile C seçeneğinde söylenene ulaşılabilir. B seçeneğindeki yargıyı içeren cümle yoktur. YANIT: B
UÐUR DERSHANELERÝ
iyi yetiştiğini vurgulamaktadır. İnsanın yetişmesinde yakın çevrenin etkisinin olduğu sonucu çıkarılabilir. Ana düşünce de budur. YANIT: C
39. Parçada
I. cümlede denemenin tarihsel gelişimine, II. cümlede denemenin kanıtlama amacının olmadığına, parçada geçen “anlam çok yönlüdür” sözüyle söylemsel niteliklerine, son cümlede ise her konuda yazılabileceğine ilişkin bilgiler verilmiştir. E seçeneğinde belirtilen “öğretici yanının bulunduğuna” ilişkin bilgi verilmemiştir. YANIT: E
40. Parçada geçen “seçicidirler” sözüyle “zor beğenen”; “bir şiir
üzerinde haftalarca, aylarca uğraştıkları olur” sözüyle “çok dikkatli ve özenli çalışan”; “vitrinde olmaktan kaçınma” sözleriyle “geri planda kalmayı yeğleyen”; “şiirin boşluklarda, susmalarda, eksiltmelerde olduğunu bilen” sözüyle “gerçek şiirin ne olduğunu bilen” şairler olduğu sonucuna gidilebilir. Verimsiz olarak tanındıklarına ilişkin bir yargı yoktur. YANIT: A
3
Diðer sayfaya geçiniz.