BDSP 1 Mayis 2009 bildirisi

Page 1

Krizin faturasını kapitalistlere ödetmek için,

1 Mayıs’ta mücadele alanlarına! İşçi sınıfının uluslararası birlik, mücadele ve dayanışma günü 1 Mayıs yaklaşıyor. Onyıllardır dünyanın dört bir köşesinde işçi sınıfı, emekçiler ve ezilen halklar 1 Mayıs alanlarını dolduruyor. 1 Mayıs’ta tek yürek, tek yumruk oluyor, sömürü ve zulme dur diyor, insanca bir yaşam ve özgür bir gelecek için mücadele bayrağını yükseltiyor. Dünyanın sömürücü efendileri tarafından horlanan, insandan sayılmayan, hakları çalınan milyonlar, 1 Mayıslar’da birliğin ve dayanışmanın gücünü gösteriyorlar. Umudun ve kurtuluşun kendi ellerinde olduğunu haykırıyorlar. Geleceklerini sömürücü zorbaların ellerine bırakmıyorlar. Sermaye ve uşakları 1 Mayıs’tan bunun için ölesiye korkuyor. Bunun için 1 Mayıs’ı gözden düşürmeye, içini boşaltarak bahar bayramına çevirmeye çalışıyorlar. Yetmeyince zora başvuruyorlar. Böylece 1 Mayıs’ın birlik, mücadele ve dayanışma ruhunu işçi ve emekçilerden uzak tutmaya çalışıyorlar. Fakat ne yaparlarsa yapsınlar, 1 Mayıs’ın birlik ve mücadele ruhunu yok edemeyecekler. Çünkü bu baskı ve sömürü düzeni devam ettikçe işçi sınıfı ve ezilen yığınların 1 Mayıs’a olan ihtiyacı da sürecektir. İşçiler, emekçi kardeşler! Bu yılın 1 Mayıs’ına çok özel koşullarda hazırlanıyoruz. Çünkü kapitalizmin krizinin faturası bizlere kesildi, kesiliyor. Yüzbinlerce işçi kapının önüne konuldu bile. Çalışmaya devam edenlerin büyük bölümü ise ücretlerini alamıyor. İkramiye ve diğer haklarını kaybetti, daha düşük ücretlerle daha ağır şartlarda çalışmak zorunda bırakıldı. Temel tüketim maddelerine fahiş zamlar yapıldı. İşten atılmalar, ücretsiz izinler, ağır çalışma şartları karşısında hiçbir şey yapmayan sermaye hükümeti, bu arada asalak kapitalistlere üst üste vergi indirimleri yaptı. İşsizlik Sigorta Fonu’nu kapitalist patronların sofrasına sundu. Şimdi gündemde İMF ile yeni bir anlaşma var. Bu anlaşmanın ilk sonuçlarından biri

kıdem tazminatlarının gaspedilmesi olacak. Dahası İMF’nin hazırladığı yeni sosyal yıkım saldırıları bizleri bekliyor. Bunlara, eğitim ve sağlığın büyük ölçüde paralı hale getirildiğini ve emeklilik hakkının gaspedildiğini de eklersek, nasıl bir sosyal felaketle yüzyüze olduğumuzu daha iyi anlarız. Düzenin efendileri krizin faturasını biz işçi ve emekçilere kesmekten başka bir seçenek tanımıyor. Yarınımız bugünden de kötü olacak. İşsizlik ve yoksulluk artacak, geleceğimiz daha da karartılacak. Tüm dünya ölçeğinde egemenler hazırlıklarını krizin faturasını işçi ve emekçilere ödetmek üzere yapıyorlar. Bir yandan da öfkemizden korunmak için baskı ve terör aygıtlarını güçlendiriyorlar. Her zamankinden daha fazla “güvenlik” harcaması yapıyorlar. Güvenlikleri için özel ordular kuruyor, yaşadıkları villaları dikenli tellerle korumaya alıyorlar. Diğer yandan emperyalistler arasındaki rekabet keskinleşiyor. Militarizm dizginlerinden boşalıyor, silahlanma yarışı yeni boyutlar kazanıyor. Emperyalistler dünyayı yeni paylaşım savaşlarıyla tehdit ediyorlar. 1 Mayıs, krizin bize kesilen bu çok yönlü ağır faturasını yırtacağımız bir gün olmalıdır. 1 Mayıs alanlarıa bu düzene ve onun uşaklarına karşı tek yumruk olarak çıkmalıyız. 1 Mayıs ne kadar güçlü geçerse, yaşadıkları krizin faturasını ödetmek için hazırladıkları saldırı planlarına karşı o kadar büyük bir barikat kurmuş olacağız.


Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.