BDSP 8 Mart 2008 bildiri

Page 1

Yaşasın 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü! Emperyalist saldırganlığa, şovenizme, geleceksiz yaşamaya ve güvencesiz çalışmaya karşı

8 Mart’ta alanlara!

Ücretli kölelik düzenine karşı alanlara çıkalım!

Ücretli kölelik düzeninde hem kadın hem de emekçi olduğumuz için iki kat daha fazla sömürülür, ezilir, baskı ve şiddete maruz kalırız. Kapitalist sistem bizleri ucuz emek gücü olarak üretim alanlarına çekerken, kadın olmaktan kaynaklı ihtiyaçlarımızı ise yok sayar. Sömürücü asalaklar, sefil kârları azalmasın diye bizlere evlilik, doğum, emzirme izni vermek istemezler. Kreş hakkımızı yok sayarlar. Sigortasız, sendikasız, düşük ücretle, fazla mesailerle, sağlımıza zararlı işlerde, her türlü sosyal haktan yoksun gece-gündüz demeden çalıştırılırız. Bu azgın sömürü onlara yetmez, kalan kırıntı haklarımıza da göz dikerler. Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası (SSGSS) Yasa Tasarısı adı altında 58 olan emeklilik yaşımızı 65’e çıkarmaya, altı ay olan emzirme yardımını bir aya düşürmeye, doğum iznini kısaltmaya, sağlığı tümden paralı hale getirmeye çalışırlar. “İstihdam paketi” adı altında 150 kadın işçi çalıştıran işletmelerde

kreş açma zorunluluğu da saldırı hedefi olur. Bursa’da, Davutpaşa’da, mevsimlik işçi olarak sürüldüğümüz alanlarda işçi sağlığı ve iş güvenliği tedbirlerini alınmadığı için katlediliriz. Kapitalizmin kriz dönemlerinde ise üretim alanlarındaki ücretli köleliğimiz ev köleliğine dönüşür. Yorucu ve bitmek bilmez ev işleri, çocuk bakımı, geçinme derdi bizleri toplumsal yaşamdan, sosyal, kültürel-sanatsal etkinliklerden alıkoyar. Ev içindeki emeğimiz görünmez. Sigortasız, geleceksiz köle gibi çalışırız. Hem işçi-emekçi hem de anneysek, ev işleri ve çocuk bakımıyla sırtımızdaki yük iki kat artar.

Gericiliğe, cinsel baskı ve sömürüye karşı alanlara çıkalım!

Kapitalist sistemde işsizlikle, yoksullukla, açlıkla, fuhuşla, devletin baskı ve terörüyle uğradığımız şiddete bir de ataerkil değerlerin devlet tarafından meşrulaştırılması ve yasalaştırılmasıyla toplumsal baskı ve şiddet eklenir. Güldünyalar gibi töre cinayetlerine


kurban giderken, bizi ölüme mahkum eden gerici değer yargıları, töreler devlet eliyle korunur. Bu sömürü düzeninde sadece emeğimiz değil bedenimiz de pazara sürülür. Evlenmek, çocuk doğurmak ya da aldırmak gibi konularda bedenimiz üzerinde bize söz hakkı tanımayan bu sistem, kâr paylarını artırmak için çıplak bedenlerimizi piyasaya sürer, bir meta olarak kullanırlar. Böylece hem bizleri aşağılayarak bedenlerimizi sömürür, hem de milyonlarca işçi ve emekçinin gözünde tacizi meşru hale getirirler.

Emperyalist savaş ve saldırganlığa, Kürt halkının imha ve inkarına karşı alanlara çıkalım!

Emperyalist savaş ve saldırganlıktan ilk önce ve en çok etkilenen yine bizler oluruz. Emperyalist savaşlarda çocuklarımızı, eşlerimizi, kardeşlerimizi ve babalarımızı kaybederiz. Göçler, salgın hastalıklar, yıkık kentler, işsizlik, yoksulluk, susuzluk vb. ile, savaşın yarattığı yıkımın faturasını çocuklarımızla birlikte öncelikle biz kadınlar öderiz. Bedenlerimiz savaşlarda ganimet olarak görülür. Emperyalist haydutların askerleri tarafından tecavüze uğrarız. Kürt kadınları ise hem kadın, hem emekçi olmanın yanı sıra ulusal kimliklerinden dolayı da bir kat daha fazla ezilir ve baskıya uğrarlar. Eşleri, çocukları sermaye ordusu tarafından katledilen Kürt kadınları, yakılan köylerle, taciz ve tecavüzle, gözaltı ve tutuklamalarla, yargılı-yargılı infazlarla, devletin her türlü şiddet ve baskısıyla kirli savaşın faturasını en fazla ödeyen kesimdir.

8 Martları yaratanların izinden yürütelim, özgürlük ve eşitlik için bir adım öne çıkalım!

Amerika’da 8 Mart 1857 ve 1886’da ağır ve kölece çalışma koşullarına karşı özgürlük ve eşitlik talebiyle mücadeleyi yükselten tekstil işçisi kadınlar bizlere doğru yolu göstermektedir. 8 Martlar’ı kanlarıyla mücadele tarihine yazan kadınların mücadelesi bugün Filistin’de, Irak’ta, Afganistan’da emperyalist saldırganlığa karşı direnen kadınlarda yaşamaktadır.

Kirli savaşa karşı direnen Kürt kadınlarının mücadelesi bizlere izlenmesi gereken yolu göstermektedir. Sümerbank’ta, Tekel’de, Telekom’da, Novamed’de hak ve özgürlükleri için mücadele eden kadınlar bizlere kurtuluşun yolunu göstermektedir. Hak ve özgürlüklerimizi kazanmanın yolu, erkekkadın, Türk-Kürt tüm işçi ve emekçilerin ortak mücadelesinden geçmektedir. Dünyanın yarısını oluşturan, yaşamın yarısını üreten kadınlar kavganın da yarısını üstlenmeli, erkek sınıf kardeşleriyle birlikte örgütlenmeli ve mücadeleye atılmalıdır. Kadınların, ezilen halkların, gençliğin gerçek ve tek kurtuluş yolu olan sınırsız, sınıfsız, sömürüsüz bir dünya yaratma mücadelesinde bir adım öne çıkmalıdır. Kadınların özgürlük ve eşitlik mücadelesinin sembolü olan 8 Mart yaklaşıyor! Erkek sınıf kardeşlerimizle birlikte taleplerimizi alanlara taşıyalım, kavgadaki yerimizi alalım! Kadın olmadan devrim olmaz, devrim olmadan kadın kurtulmaz! Kadının kurtuluşu sosyalizmde!

Mücadele taleplerimiz:

* SSGSS yasa tasarısı iptal edilsin! * Herkese parasız sağlık hakkı! * Tüm çalışanlar için genel sigorta! Sigorta primleri devlet ve patronlar tarafından ödensin! * Toplumsal hayatın tüm alanlarında kadın-erkek eşitliği! * Eşit işe eşit ücret! * Her türlü fazla mesai yasaklansın! * Kadınların çalıştığı tüm işyerlerinde kreş ve emzirme odaları açılsın! * Kadın işçilerin kadın, ana ve çocuk sağlığına zararlı işlerde çalıştırılması yasaklansın! * Doğumdan önce ve sonra 3’er aylık ücretli izin verilsin, tıbbi bakım ve yardım sağlansın! * Herkese iş, tüm çalışanlara iş güvencesi! * Herkese parasız eğitim hakkı! * Sınırsız söz, basın, örgütlenme, gösteri ve toplanma özgürlüğü! * İnsanca yaşamaya yeten vergiden muaf asgari ücret!

Bağımsız Devrimci Sınıf Platformu

BDSP

Sosyalizm İçin Kızıl Bayrak 116 * Fiyatı: 25 YKr * Mart 2008 * Sahibi ve S. Yazı İşleri Md.: Gülcan CEYRAN EKİNCİ * EKSEN Basım Yayın Ltd. Şti. * Mollaşeref Mah. Millet Cad. 50/10 Fatih/İstanbul * Tel/Fax: 0 (212) 621 74 52 * * Baskı: Özdemir Mat Davutpaşa Cad Güven Sanayi sit C Blok No: 242 Topkapı İstanbul * 577 54 92


Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.