Kızıl Bayrak 2016-13

Page 1

Kastaş Kauçuk'ta iki kadın işçi direnişe başladı! Çiğli Atatürk Organize Sanayi Bölgesi’nde bulunan Kastaş Kauçuk fabrikasında sömürüyü yoğunlaştıran uygulamaların yanı sıra, kadın işçilere dönük cinsel kimliği aşağılayarak onursuzlaştırma ve taciz gibi baskı koşullarına karşı örgütlenme çalışması yürüten iki kadın işçi işten atıldı. İşten atılmanın ardından kapı önünde direniş başladı.

Haftalık Sosyalist Siyasal Gazete ISSN 1300-3585

Sayı 2016 / 13 1 Nisan 2016 * 1 TL

“ “

Kardelen Yoğungan:

Biz ucuz işgücü olarak görülen, düşük ücretlerle çalıştırılan, her türlü tacize ve hakarete uğrayan tüm kadın işçiler adına direnişteyiz.

Sonay Tezcan:

Haklı olduğumuzu biliyoruz. Yalnız kendimiz için değil bütün işçiler, özelikle de kadın işçiler için direndiğimizin farkındayız

Kızıl Bayrak s.12-15

www.kizilb

ayrak.net

Karanlığa ışık, sessizliğe çığlık olmak için

1 MAYIS'A!

Bugünün Türkiye'sinde işçi sınıfı ve emekçiler açlık sınırının altında, asgari ücret bandında ücretlerle çalıştırılıyor. Çalışma koşulları ise ağır ve fazlasıyla yıpratıcı. İş cinayetleri adeta Türkiye'nin bir rutini. Tüm bunlara güncel planda uygulanmayı bekleyen kölelik dayatmalarını eklemek gerekiyor. Kiralik işçi sistemine geçiş, kıdem tazminatı hakkının gasp edilmesini öngören düzenlemeler, güvencesizliği yaygınlaştıracak uygulamalar sermaye devletinin önünde duran yeni saldırı başlıklarını oluşturuyor. Yine emperyalist savaş ve saldırganlığın bölgedeki taşeronluğunu üstlenen sermaye devleti, hem komşu halklara hem de Türkiye işçi sınıfına ve emekçilere ağır bedellere malolan kirli politikaların altına imza atıyor. Suriye'nin yıkılıp talan edilmesinden birinci derecede sorumlu olan sermaye devleti, emperyalistlerin çıkarları uğruna bütün bir bölge halklarına yönelik düşmanca politikalar icra ediyor. Kardeş Kürt halkına büyük acılar yaşatan kirli savaş uygulamaları ise, gelinen yerde vahşet boyutlarına ulaşmış bulunuyor. Kürt illeri ağır silahlarla yerle bir edilirken, insanlar barbarca yöntemlerle katlediliyor, bütün bir halk kirli savaş nedeni ile yaşam alanlarını terk etmek zorunda bırakılıyor...

Çocuklar ancak sosyalizmde özgür olabilir

2016 1 Mayıs'ı, Türkiye toplumunu kuşatan bu karanlığı dağıtmak ve işçi sınıfına dayatılan saldırı programlarını geri püskürtmek açısından büyük bir önem taşıyor. Zira 1 Mayıslar dünyada ve Türkiye'de, dün olduğu gibi bugün de işçi sınfının merkezinde durduğu ve diğer tüm emekçi kesimlerin özlemlerini ve taleplerini haykırdığı görkemli bir kavga günü olarak örgütleniyor. Bu nedenle her seferinde burjuvazinin korkularını büyütüyor, baskı ve yasaklamaların hedefi oluyor. Bugünden başlayarak 2016 1 Mayıs'ına yönelik hazırlıkları hızlandırmak ve emekçi kitleleri 1 Mayıs alanlarına taşımak sorumluluğu ise, en başta sınıf devrimcilerinin omuzlarında duruyor. Keza 1 Mayıs'a dönük hali hazırdaki sessizliğe ve belirsizliğe takılmaksızın; fabrikalarda, işçi havzalarında ve emekçi semtlerinde 1 Mayıs'ın kavga çağrısını şimdiden yükseltmek, güncel siyasal ve toplumsal gündemler üzerinden işçi sınıfı ve emekçileri kölelik düzenine karşı harekete geçirmek için seferber olmak, günün en acil görevi olarak öne çıkıyor. O halde, direnişi büyütmek için; özetle karanlığa ışık, sessizliğe çığlık olmak için görev başına!

s.6

Kızıl Bayrak'ı güçlendirmek, devrim davasını güçlendirmektir!

s.2

0


Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.