Devrimci Liseliler Birliği Gezi Direnişi Bülteni

Page 1


Özgürlüğümüz için ayaktayız! Herkesin adil, eşit, özgür yaşadığı, ormanların, parkların, meydanların, emeğin, geleceğin sömürülmediği bir dünya kurana kadar ayaktayız!

2

31 Mayıs’ta başlayan büyük halk hareketinde biz liseli gençlik en önlerdeydik. Emekçi halkın sömürü devletine karşı direnişi sürüyor. Bundan sonra hiçbir şey artık eskisi gibi olmayacak! Evet! Erdoğan’ın dediği gibi “Sadece üç-beş ağaç için değil”, gerici iktidarın yıllardır yaşam alanlarımıza yaptığı müdahalelere karşı özgürlüğümüz için ayaktayız!

14 saat çalıştırıp karşılığında ise üç-beş kuruş verdikleri yetmiyormuş gibi eğitimin de paralı hale gelmesine, okulların ticarethane, biz öğrencilerin ise müşteri olarak görülmesine karşı ayaktayız!

“Gelecek” dediğimizde bizlere her zaman sınavlar ve sınav salonları gösterildi. Sınavlara gittiğimizde ya parası olan zenginlerle eşitsiz koşullarda sınava girerek geri itildik, ya da bu sistem kendi yandaşlaHayatlarını kararttığınız ve kâr rına şifreler dağıtarak bizleri politikalarınızın eklentisi hali- öteledi. Sınavlardaki elemeci ne getirdiğiniz binlerce genç ve şifreli mantığa karşı ayakbedenin hesabını sormak için tayız! ayaktayız! Okullarımızın birer hapishaneGezi Parkı protestolarında ya- ye dönüştürülmesine, içeride şamını yitiren şehit kardeşleri- resmi-sivil polislerin cirit atmizin, gözaltına alarak işken- masına karşı ayaktayız! ce yaptığınız, ev baskınları ile zindanlara tıklamaya çalıştığı- Ve de en önemlisi; çizdiğiniz nız arkadaşlarımızın, yoldaş- sınırları, hiçbir zaman uymalarımızın hesabını sormak için dığınız yasalarınızı, emekçilerayaktayız! le oyun oynayan valilerinizi, başbakanlarınızı, bizleri “on4+4+4 uygulaması ile eğitimin lar sizin temsilcileriniz” diye ve yaşamın gericileştirilme- aldattığınız meclisinizi tarihin sine, çocuk gelinlerin artma- çöplüğüne gönderene kadar sına, staj diye adlandırılan ve ayaktayız! emeğimizin bedavaya getirilmesine karşı ayaktayız! Herkesin adil, eşit, özgür yaşadığı, ormanların, parkların, Kardeş Suriye halkına dönük meydanların, emeğin, gelecehaksız savaşa 600 milyon do- ğin sömürülmediği bir dünya lara yakın desteği ile övünen, kurana kadar ayaktayız! Reyhanlı’da, Cilvegözün’de onlarca kardeşimizi katleden Tüm ezilenlerin kardeşçe yaemperyalizmin işbirlikçisi AKP şayacağı din, dil, ırk ayrımı hükümetinin emperyalist sal- yapmaksızın özgür bir dünya dırganlığına karşı halkların yaratana kadar ayaktayız! kardeşliği için ayaktayız! Yani özgürlük, devrim ve sosYıllardır anne-babalarımızı 12– yalizm için ayaktayız!

özgürlüğümüz için ayaktayız!


Bu daha başlangıç Nerede ve kaç kişi olduğuna bakmadan bizler de bu forumlarda yer alalım ve gençliğin mücadele coşkusunu binlerle, yüzbinlerle paylaşalım. Doğrulduk, ayağa kalktık. Üzerimizdeki ölü toprağını attık. Korkunun kalelerini bir bir yıktık. Bu köhne düzen ve onun dayattığı geleceksizliğe karşı biriken öfkemiz patlayıp sokakları zaptetti. Özgürlüğümüzü çalan sömürücü zorbaların karşısına dikildik.

dostlarımız, kardeşlerimizle aynı türküyü söylüyoruz artık. Bu zorlu yolda yapmamız gereken şey direnişi büyütmek, Taksim’in direniş ateşini liselerimize, dershanelerimize taşımak. Tıpkı AKP faşizminin önümüze koyduğu barikatları alaşağı ettiğimiz gibi eşit, parasız, bilimsel ve anadilde bir eğiTaksim Gezi Parkı’nda AKP ikti- tim almamız için önümüze kodarının doğayı talan etme pro- nulan bu barikatları da örgütlü jesine karşı başlayan direnişle mücadelemizle yıkacağız. Ama birlikte milyonlar olduk sokakla- bu mücadelenin zorluklarla ra aktık. Genciyle, yaşlısıyla, işçi- dolu olduğunu biliyoruz. siyle, emekçisiyle omuz omuza verip bu zorba düzenden hesap Zorbaların saltanatını sarsan bu sormak için yola çıktık. büyük direniş boyunca Ethem, Abdullah, Ali İsmail ve MehBeraber yürümeyi, dayanışmayı, met arkadaşlarımızı kaybettik. sokağa çıkmayı ve en önemlisi Lice’de karakol yapımına karşı zaten bize ait olanı istemenin ve gerçekleştirilen eylemde askealmanın yolunun sokaktan, dire- rin açtığı ateşle katledilen 18 nişten ve kavga bayrağını yük- yaşındaki Medeni Yıldırım da bu seltmekten geçtiğini gördük. mücadelede yitirdiklerimizden biri oldu. Taksim direnişini büyütelim! Liseden henüz yeni mezun olŞimdiye kadar hep yakındığımız muş ve üniversite hayali kuran “Kaç kişiyiz ki?”, “Yalnızım” gibi Medeni’nin ölümüyle öfkemiz sözler artık geçerliliğini yitir- daha da büyürken, halklar aradi. Aynı sırada kör bir rekabete sındaki kardeşlik köprülerini sokulduğumuz arkadaşlarımız, daha da sağlamlaştırdık.

Mücadele forumlarla güçleniyor... TOMA’sıyla, polis ordusuyla bizlerin mücadelesini durduramayanlara karşı önemli bir başlangıç yaptık ve bu mücadele devam ediyor. Taksim Gezi Parkı’ndaki direnişin ardından mücadelemiz şimdi İstanbul ve ülkenin dört bir yanındaki parklarda forumlarla sürüyor. Mücadelenin geleceğinin tartışıldığı, birlik ve beraberliğimizi büyüttüğümüz forumlar biz liseliler için de önemli imkan ve olanaklar sunuyor. Nerede ve kaç kişi olduğuna bakmadan bizler de bu forumlarda yer alalım ve gençliğin mücadele coşkusunu binlerle, yüzbinlerle paylaşalım. Forumları, liseli gençliğin kürsüsü haline getirmek için çabalayalım. O zaman isyan dalgasıyla yaptığımız bu başlangıcı zaferle taçlandırmak ve özgür yarınlar için safları sıklaştıralım.

özgürlüğümüz için ayaktayız!

3


ÖZGÜRLÜK İSTİYORUZ !

Taksim Gezi direnişiyle başlayan, “Hak verilmez, alınır” şiarıyla bütünleşerek devam eden mücadele; hepimizin baskıya, zulme, sömürüye HAYIR diyerek yürüttüğümüz bir mücadeledir. Ve bu mücadelede 90 kuşağı olarak nitelendirilen biz liseliler kendimizi sokaklarda, barikatlarda bulduk. Çünkü gün bugün, an bu andı. Başbakanın “bunlardan bir şey olmaz” diye bahsettiği o gençlik artık sokaklara dökülmeliydi. Bizler daha iyi bir gelecek ve yaşanılası bir dünya için barikatlarda tomayı karşımıza, sokaklarda tencere-tavayı ellerimize, sosyal medyada özgürlüğü parmaklarımızın ucuna aldık. “İstersek yaparız, biz de buradayız!” diyerek birilerine ders vermiş olduk. Bu süreç içinde Taksim evimiz, Gezi Parkı eğitim yuvamız oldu.

4

Belki de 90 kuşağı olarak bizler ilk defa paylaşarak çoğalmayı, omuz omuza yürümeyi Gezi Parkı’nda gördük. Bu o kadar hoşumuza gitmiş olacak ki mücadeleyi evimize, okulumuza taşımaya başladık. İstediğimiz şey çok açık ve netti. Bizler özgürlük istiyorduk. Ve özgürlüğümüz için ayaktayız, ayakta olmaya devam edeceğiz.

yurt dışına kadar uzandı. Ülkenin hatta dünyanın dört bir yanında forumlar gerçekleştirilerek “Bu daha başlangıç, mücadeleye devam” denildi.

Ve son olarak şunu söylemek istiyorum. Bu ülkenin ÇAPULCU GENÇLİĞİ faşist düzene ve düzen yalakalarına boyun eğmeyecek. Bizler mücadelenin olanca ateşini yüreklerimizde, akıllarımızOnlar bizleri yıpratmaya çalıştık- da hissederken bu gençlik asla ça bizler güçlenerek tek yumruk pes etmeyecektir. Uygulanmaya olduk. Gezi Parkı’nı kapayarak çalışılan dinci ve gerici eğitim; bizleri vazgeçirebileceklerini san- bizleri yozlaştırmanıza yetmeyedılar ama yanıldılar. Bizler “her cek. Ve bizler sınav salonlarında yer Gezi Parkı” diyerek kendi il- havasız kalmaktansa, mücadele çelerimizdeki parklara akın ettik. alanlarında biber gazından boBu parkları düşüncenin ve Tak- ğulmayı tercih ederiz. sim mücadelesinin alanlarına dönüştürdük. Forumlar başlatarak E.Ateş yapabileceklerimizi konuştuk, konuşmaya devam ediyoruz. Bu direniş günden güne büyüyerek

özgürlüğümüz için ayaktayız!


Ölenler dövüşerek öldüler...

Taksim şehitleri ölümsüzdür! 31 Mayıs’ta yüzbinlerin yer aldığı büyük ayağa kalkışla başlayan Taksim direnişi kısa sürede ülkenin dört bir yanına yayıldı. İstanbul’un yanısıra Ankara, İzmir, Antakya gibi kentlerde yüzbinler sokaklara çıktı. Bu büyük direniş sırasında faşizmin cellatları dört arkadaşımızı alçakça katlettiler. Ethem Sarısülük Ankara’da, Abdullah Cömert Antakya’da, Mehmet Ayvalıtaş İstanbul’da ve Ali İsmail Korkmaz Eskişehir’deki eylemler sırasında katledildiler. Katiller bir bir aklanırken ilerici ve devrimciler ise zindanlara atılarak tutsak edildiler.

yazdıkları ise hafızalarımızdan çıkmayacak. “3 günde sadece 5 saat uyudum. Sayısız biber gazı yedim, 3 defa ölüm tehlikesi atlattım. Ve insanlar ne diyor biliyor musunuz? ‘Boşver ülkeyi Ethem’in katilleri sokakta! 1 Haziran’da Ankara’daki Gezi ey- sen mi kurtaracaksın’ Evet kurlemleri sırasında polis kurşunuy- taramasakta bu yolda öleceğiz. la katledilen Ethem Sarısülük, (O kadar yorgunum ki, 3 günde sınıf bilinçli bir metal işçisiydi. 7 tane enerji içeceği 9 tane ağrı Yıllar boyunca emeğin özgür- kesici ile ayaktayım. Sesim kısık leşmesi için mücadele veren vaziyette ama gene saat 6’da Ethem’in polis kurşunuyla kat- alanlardayım sadece devrim lediliş anı kameralara yansıma- için)” diyen Cömert, büyük diresına rağmen katil polis korunup nişe devrim için katıldığını söylükollandı. Ethem’in katilini akla- yordu. yan düzen yargısı, katil polisine sahip çıkarak kimin yanında yer Ayvalıtaş ölümsüzdür! aldığını açıkça gösterdi. Taksim İstanbul 1 Mayıs Mahallesi’nde direnişiyle saltanatı sarsılan ve Taksim Gezi Parkı direnişiyle dakimyası bozulan AKP şefi Tayyip yanışma amacıyla binlerce işçi Erdoğan ise Ethem’i katleden ve emekçinin katıldığı eylemde, bütün uyarılara rağmen kitlepolisleri “kahraman” ilan etti. nin içine giren bir araç genç işçi Mehmet Ayvalıtaş’ın yaşamını Cömert: Sadece devrim için... Antakya’da polisin attığı gaz yitirmesine neden oldu. Kaldıbombasının kafasına isabet et- rıldığı hastanede yaşamını yitimesi sonucu katledilen Abdul- ren Mehmet Ayvalıtaş faşizmin lah Cömert’in ölmeden kısa bir cellatlarının üzerine korkusuzca süre önce facebook üzerinden yürüdü.

Korkmaz’ın katilleri korunuyor... Eskişehir’de polisin tam desteğini arkasına alan gerici-faşist çetelerin saldırısı sonucu katledilen Ali İsmail Korkmaz ise Osmangazi Üniversitesi öğrencisiydi. Uğradığı sopalı saldırı ve hunharca linç edilişi görüntülerle de belgelenen Korkmaz’ın katilleri elbirliği ile korundu. Korkmaz’ın saldırıya uğradığı anı gösteren kamera görüntüleri polis tarafından “silindi”. Korkmaz’ın ardından sokaklara dökülen yüzbinler ise “Hepimiz Ali’yiz, öldürmekle bitmeyiz!” sloganını hep bir ağızdan haykırdılar. Özgürlükleri ve gelecekleri uğruna sokaklara çıkan ve bunun bedelini canlarıyla ödeyen bu dört yiğit insan devrim ve sosyalizm mücadelemizde yaşayacaklar. Onların anısına sahip çıkmanın mücadeleyi büyütmekten geçtiğini biliyoruz.

özgürlüğümüz için ayaktayız!

5


“Sık bakalım, sık bakalım, biber gazı sık bakalım, kaskını çıkar, copunu bırak, delikanlı kim bakalım!” İşte Taksim direnişinde devlet ve polis şiddetinin, hukuksuzluğunun verileri: * Eylemler sırasında Mehmet Ayvalıtaş, Abdullah Cömert, Ethem Sarısülük, Ali İhsan Korkmaz olmak üzere 4 kişi polis tarafından katledildi. Lice’de ise Medeni Yıldırım öldürüldü. * Eylemler sırasında gerçekleşen azgın polis terörü sonucu 12 kişi gözünü kaybetti. * Antalya’daki Gezi Parkı protestoları sırasında Vatan Kavşağı’nda gözaltına alınan 2 liseli için 11 yıla kadar hapis cezası istendi. * Milli Eğitim Bakanlığı Gezi Parkı eylemlerine katılan öğretmen ve eğitim yöneticilerini tespit etmek için Türkiye genelindeki İl Milli Eğitim Müdürlükleri’ne yazı gönderdi. Gönderilen yazıda, “Eylemlere katılan eğitim çalışanları ve öğretmenlerin isimlerinin bakanlığa bildirilmesi” istendi. * İzmir’de Taksim Gezi Direnişi’yle dayanışma eylemlerine katılan bir liseli, girdiği Lisans Yerleştirme Sınavı’nın hemen ardından kolluk güçleri tarafından apar topar gözaltına alındı. * Yükselen hareketi zorbalıkla ezmeye çalışan dinci-gerici iktidar saldırganlıkta o kadar ileri gitti ki Türkiye’ye tez için gelen Fransız Elisa Couvert adlı öğrenciyi de “Anayasal düzeni alaşağı etmek, halkı isyana teşvik, molotof atmak” türü sahte suçlamalarla gözaltına aldı. Aynı günlerde Esenyurt’ta DLB’lilerin ailelerinin polis tarafından aran-

6

ması da düzenin liseli gençlik ken, 65’i aşkın ağır yaralı bulunmücadelesinden duyduğu kor- makta. kunun bir diğer göstergesiydi. * Eylemlerden dolayı aralarında çok sayıda liselinin olduğu 10 bini * KESK’in Türkiye genelinde 4–5 aşkın direnişçi gözaltına alındı, Haziran’da düzenlediği iş bırak- 100’e yakın direnişçi ise tutukma eylemleri Taksim Gezi Par- landı. kı’ndaki protestolara destek ve- * Polisin hedef alarak attığı gaz rilerek yapıldı. Bursa’da eyleme bombası fişeğiyle ağır yaralakatılan öğretmenlere soruştur- nan 14 yaşındaki Berkin Elvan ma açıldı… hala komada. Bu süreçte polis * Eylemler süresince 294 çocuk şiddetine dair yargı soruşturmagözaltına alındı. sındaysa herhangi bir ilerleme * Eylemler esnasında birçok mu- olmadı. habir gözaltına alındı, darp edil- * 8 Temmuz’daki polis saldırısı di, görüntüleri silindi. Üç TV ka- sırasında 4-5 metreden kafasına nalına eylemeleri yayınladı diye nişan alınarak gaz bombası fişeği para ve kapatma cezası verildi. sıkılan 17 yaşındaki liseli Mustafa * 31 Mayıs- 17 Haziran tarihleri Ali Tombul ölümün eşiğinden arasında İstanbul, İzmir, Ankara döndü. Hala hastanede tedavisi başta olmak üzere birçok ilde süren Mustafa’nın durumu iyiye yapılan eylemlerde polis saldırısı gidiyor. sırasında 10 bine yakın yaralı var-

özgürlüğümüz için ayaktayız!


Medeni’nin katilini tanıyoruz! Diyarbakır Lice’de askerin açtığı ateşle katledilen 18 yaşındaki Medeni Yıldırım, ölümünden kısa bir süre önce, Lisans Yerleştime Sınavı’na girmişti. Geleceksizliğin girdabındaki yüzbinlerce öğrenci gibi kendisi de üniversitede okuma hayali kuran Medeni’nin sınav sonucu toprağa

verilmesinden günler sonra ailesine ulaştı. Medeni, iktisat bölümünde okumak istiyordu ve yaşamını yitirdiğinde henüz üniversite tercihi yapmamıştı. Tıpkı Abdullah, Mehmet, Ali İsmail ve Ethem gibi Medeni’nin de katilinin devlet olduğunu biliyoruz, katilleri tanıyoruz.

Liselilere polis tehdidi…

Bu düzeni yıkmak için… na Taksim barikatlarında savaştım. Başıma gaz bombası isabet etti ve kafamdaki baret sayesinde kurtuldum. Polislerin plastik mermi yağmurunun altında kaldım ve yaralanTaksim direnişinde bu dik- dım. Günler boyunca gece tatörlüğün 11 yıldır uygula- ve gündüz barikatlarda dığı politikalara karşı çıkıldı. sabahladım. Taksim’e gidenler bilir. Mücadele alanlarında savaşan- Dinci-gerici AKP ve onun lar işçiler, emekçiler ve on- tasmalı köpekleri bir sabah ların çocuklarıdır. evimi arayıp beni tehdit ettiler. Bunların gücü bize Devrimci güçleri hiç saymı- yetmiyor. İşte bu yüzden yorum, çünkü devrimciler bizlerin barikatlardan kaçdüzenin faşist uygulama- maması gerekiyor. Bu gerilarına karşı yıllardır ağır ci iktidarı ve düzeni yıkmak bedeller ödüyorlar. Taksim için elimden ne geliyorsa direnişi, yani bu büyük halk yapacağım. Şimdiye kadar hareketi, öncesinde itiraz birçok devrimcinin canını etme hakkı dahi yok sayılan ortaya koyduğu gibi ben de milyonların ayağa kalkışı- bugün AKP iktidarını sarsacak yeni eylemlere hazırım. dır. Devrim yolunda canımı vermeye de hazırım. Ben bir devrimci liseli olarak bu gericiliğe son Esenyurt’tan bir DLB’li vermek için canım pahasıTaksim direnişi dinci AKP hükümetinin önce halka ağır saldırılarda bulunması ve özgürlüğümüzü elimizden almaya yönelik adımlarına karşı isyanın adı oldu.

31 Mayıs’ta patlak veren büyük halk hareketinde ve Gezi direnişinde liseli gençliğin kitlesel biçimde yer alması devleti ve onun emniyet teşkilatını tedirgin etti. Liseli gençliğin örgütlenmesinden korkan sermaye devleti, her zaman olduğu gibi bir kez daha kirli yöntemlere başvurdu. Gezi direnişi devam ederken İstanbul Esenyurt’ta DLB’lilerin aileleri polis tarafından aranarak devrimci liseliler üzerinde baskı kurulmak istendi. “Çocuğunuzu terör örgütlerinin elinden alın” türünden tehditlerle aileleri yanına çekmeye çalışan devletin bu çabaları boşa çıktı. DLB’liler, Taksim’in direniş ruhuna sahip çıkarak sermaye devleti ve onun polisine anlamlı bir yanıt verdiler

özgürlüğümüz için ayaktayız!

7


DLB saflarında özgürlük mücadelesini büyütelim! AKP hükümetinin şefi Erdoğan ve düzenin diğer temsilcileri, “marjinaller, illegal örgütler” diyerek her fırsatta bizleri dillerine doluyorlar, bizleri direnişten yalıtmaya çalışıyorlar. Bir yandan da polis terörü, gözaltı ve tutuklamalarla yıldırmaya çalışıyorlar. Çünkü en çok bizlerden, yani örgütlü güçlerden korkuyorlar. Biliyorlar ki mücadelemiz bireysel kaldığı sürece bir sonuca varmayacak, örgütlü bir hal aldığında ise kazanacak. O halde onların korkularını büyütmekten başka bir seçeneğimiz yok! Örgütlenmeliyiz, çünkü Taksim’de yakılan direniş ateşi ancak böyle büyüyebilir. Ancak örgütlenirsek, örgütlülüğümüzü büyütürsek özlemini duyduğumuz geleceğe kavuşabiliriz. Bizler Gezi Parkı’nda üç-beş ağaç kesilmesin diye direnişe başladık! Bizler eşit, parasız, bilimsel, anadilde eğitim istediğimiz için direnişe başladık! Bizler emperyalist savaş politikalarına dur demek için direnişe başladık! Bizler sınırların ve sınıfların olmadığı, özgür ve eşit bir gelecek için direnişe başladık! Yani bizler “devrim ve sosyalizm” için direnişe başladık! Devrimci Liseliler Birliği, özgürlüğü için ayağa kalkan tüm liselileri devrim ve sosyalizm safında örgütlenmeye çağırıyor! Devrimci Liseliler Birliği iletişim : Facebook / Özgürlüğümüz için ayaktayız

İşçi Bülteni Özel Sayı: 1014 * Fiyatı: 25 Kr * Ağustos 2013 * Sahibi ve S. Yazı İşleri Md.: Tayfun Altıntaş * Yayın Türü: Yerel, süreli, siyasi, ayda bir, Türkçe * EKSEN Basım Yayın Ltd Şti *Millet Caddesi Sultan Cami Sk. No:2/9 Fatih/İSTANBUL * Tel/Fax: (0212) 621 74 52 * Baskı: Özdemir Mat. Davutpaşa Cad. Güven Sanayi C BlokNo:242 Topkapı/İSTANBUL * Tel: (0212) 577 54 92


Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.