OSB-İMES
işçi bülteni
İşçi Bülteni Özel Sayı 361 KASIM 2008
Krizin faturasını patronlar ödesin! Doymak bilmez kâr hırslarıyla krizleri yaratanların zararlarına ortak olmayalım. Krizin faturasını bizlere kesmelerine izin vermeyelim. Dünya imparatoru ABD’den başlayan krizle birlikte tüm dünya sarsılıyor. Mali alanda yaşandığını söyledikleri kriz her geçen gün daha hızlı bir şekilde bizlerin yaşamına, üretim alanımıza giriyor. İMES’teki küçücük bir atölye sahibinden dev dünya tekellerine kadar tüm kapitalistler bu krizden nasıl çıkacaklarının hesaplarını yapıyor. Bugüne kadar aynı gemideyiz masallarıyla bizleri uyutmaya çalışıp sırtımızdan servetlerine servet katanlar, yine aynı masallarla krizin faturasını bizlere kesmeye çalışıyor. Yoksulluk artar, hayat pahalılığı derinleşirken patronların kestiği ilk gider de biz işçilerin ücretleri oluyor. Tüm dünyada ve Türkiye’de neredeyse tüm fabrikalarda ücretsiz izinler ve işten çıkarmalar gündeme geliyor. Son haftalarda sadece Türkiye’deki büyük metal fabrikalarında işten çıkartılan işçi sayısı binlerle ifade ediliyor. İşyerlerinin önündeki
panolarda iş ilanları yavaş yavaş boşalıyor. Ve yine sermaye sözcüleri krizin etkisinin yeni başladığını, 5-6 ay içinde işsizliğin daha da artacağını söylüyorlar. Herhalde resmi rakamlarla 11 milyon olan işsiz sayısı bu ülkenin patronlarına yetmiyor. Aslında patronların bu önlemleri yeni de değil. Her krizde başvurdukları ilk çıkış noktası bizim ekmeğimizin elimizden alınmasıdır. O da yetmezse baskı ve zoru arttırır, her şeye rağmen elimizde kalana el koymaya çalışırlar. O da yetmezse kendilerine yeni yatırım alanları açmak için savaşlara girer, insanları öldürürler. Tıpkı bugün döne döne andıkları1929 krizi gibi. O zaman da önce işsizlik ve yoksulluk akıl almaz boyutlara ermiş, ondan sonra birçok Avrupa ülkesinde faşizm tek yönetim biçimi olmuştu. O da yetmeyince 2. Dünya Savaşı’nda milyonlarca insan canından oldu. Savaş istediler çünkü ortaya çıkan yıkım yeni pazarlar, yeni yatırımlar ve sıcak para akışı