Issue 672

Page 1

Londra

16 Ocak 2014 Perşembe

Sayı 672

Gazete bayilerinde ücretsizdir

Katil zanlısı St Pancras’ta tutuklandı

Gazete

İngiltere’de Her 10 çocuktan birisi Müslüman Haberi sayfa 20’de

Haberi sayfa 14’te

Hollandalı yıldız Anouk Arsenal’de Haberi sayfa 29’da

‘İslamofobik’ belediye meclis üyesi yeniden aday oluyor ÇARŞAFLI Müslüman bir kadını Facebook’taki sayfasında çöp torbasına benzeten Enfield belediye meclisi üyesi Chris Joannides, önümüzdeki seçimde Muhafazakar Parti’den bir daha aday olacak. Kıbrıs Rum kökenli Joannides, çarşaflı bir kadın ve çocuğunu iki siyah çöp torbanın yanında dururken gösteren bir fotoğrafın altında “onu orada dururken gördüm ve çok güzel üç çocuğu olduğunu söyledim. Kızmasına ve beni tehdit etmesine hiç gerek yoktu. Masum bir hata yaptım” yorumunu yazmıştı. Bunun üzerine çok sayıda Rum ve Türk kökenli vatandaşın yaşadığı Enfield bölgesinde seçmenler, Joannides’i İslamofobik olmakla suçlamıştı. Yorumun İngiltere’de manşetlere taşınmasının ardından Joannides’in Muhafazakar Parti üyeliği 2013’ün Şubat ayında askıya alınmış, olası bir nefret suçunu göz önünde bulundurarak hem yerel yetkililer hem de polis soruşturma açmaya karar vermişti. Fakat uzun 9 ay süren bir soruşturma sonrasında İngiltere

savcısı Crown Prosecution Service herhangi bir suçun işlenmediğini kararlaştırdı. Londra Gazete’nin edindiği bilgilere göre, bu karardan kısa bir süre sonra Joannides’in Muhafazakar Parti üyeliği restore edildi. 22 Mayıs 2014’te yapılacak yerel seçimlerde Enfield’ın Grange bölgesinden parti adayı gösterilmesi de aynı zamanda kabul edildi. İslamofobi iddialarını reddeden Joannides, savunmasında, Facebook’taki ifadelerinin sadece şaka amaçlı olduğunu, kendisinin hiçbir zaman İslâm karşıtı olmadığını ve kimseye karşı inançlarından dolayı önyargılı davranmadığını söylemişti. Joannides, kendisinin de bir azınlık mensubu olduğunu ve önyargılara hedef olmanın ne anlama geldiğinden haberdar bulunduğunu söylemişti. BELEDİYE İNCELEMESİ SIRADA Enfield meclis üyelerinden Yasemin Brett, Londra Gazete’ye yaptığı açıklamada Joannides’in önümüzdeki ay Davranış Komitesi (Conduct Committee) tarafından

soruşturulacağını teyit etti. Joannides hakkında yapılan şikayetlerin polis soruşturması nedeniyle bekletildiğini dile getiren Brett, dosyanın Şubat ayının başında ele alınmasının beklendiğini söyledi. Brett, komitenin siyasi amaçlı olmadığını ve eşit sayıda İşçi ve Muhafazakar meclis üyesi tarafından temsil edildiğinin altını çizdi. İSLAMOFOBİK DEĞİLİM Çarşaflı bir kadını çöp torbasına benzetten fotoğrafın yanı sıra Joannides yaralanmış bir çocuğu kucağında tutan Arap bir kadının fotoğrafını ise “Hamas gibi grupların çocukları propaganda amaçlı kullandığını” yazarak, “beğendi”. Facebook’ta belirttiği fikrileri hakkında “yazdıklarım aşırı ve radikal İslamcılığa, kadınların ...’a karşı konuşmuştum. Bu problemler 11 Eylül’den beri herkesin endişe duyduğu konular” yorumunu yapmıştı. Joannides kendisini İslamofobik göstermek için, söylediklerinin asıl anlamından çıkartılıp, başka bir şekilde medyaya yansıtıldığını iddia etti.

Chris Joannides (inset) and a reproduction of his Facebook post



Londra Gazete, 16 Ocak 2014 Perşembe

LONDRA HABER 3

LondraGazete.com

Denktaş ve Küçük’e mevlitli anma İngiltere Kıbrıs Türk Dernekleri Konseyi, Kıbrıs Türklerinin özgürlük mücadelesinde önemli yer tutan Dr. Fazıl Küçük ve kurucu cumhurbaşkanı Rauf Denktaş için bir anma töreni ve mevlid düzenledi. Regency Banqueting salonunda gerçekleşen törene KKTC Londra Temsilcisi Oya Tuncalı, Konsolos Mustafa Beyazbayram, konseyin eski başkanlarından Dr. Özkan Hıfzı, Dr. Tahsin Bilginer, Ahmet Nazım, Ratip Doğruer, Zeka Alsancak ile Turkish Forum Başkanı Zeren Safa ve Atatürkçü Düşünce Derne-

ği Başkanı Jale Özer de katıldılar. 200’ü aşkın kişinin katıldığı törenin ev sahipliğini Konsey Başkanı Aysın Yılmaz ile yöneticiler Çetin Ramadan, Ertuğrul Mehmet, Leyla Kemal, Arife Rıdvan, Tevfik Zekai ve Mustafa Kureysi yaptılar. Mevlid, dua , ilahi ve kasidelerin okunduğu anma video ve slayt gösterileriyle başladı. Denktaş ve Dr. Fazıl Küçük’ün kısa hayat hikayeleri beyaz perdeden yansıtıldıktan sonra, Rauf Denktaş’ın kendi sesinden ‘İki Bayrağım Var’ isimli şiir dinletildi. Başbakan Yardımcısı Serdar

ANTETLI.pdf 1 01.04.2011 11:58:52

ACCOUNTING DIRECT PLUS Chartered Certified Accountants & Business Advisers

Süleymaniye Camii din görevlilerinden Burhan Aygün

KKTC Londra Temsilcisi Oya Tuncalı

Kıbrıs Türk Dernekleri Konseyi Başkanı Aysin Yılmaz

Denktaş da törene yolladığı mesajda “Kurucu başkanlar Fazıl Küçük ve Rauf Denktaş için düzenlediğiniz mevlütde aranızda olamadığım için üzgünüm. Onların çizdikleri yolda ve ilkeleriyle ilerlemeye devam edeceğiz. Kendilerini saygıyla ve rahmetle anıyorum” dedi. Temsilci Oya Tuncalı da yaptığı kısa konuşmada “Önderlerimizi örnek alıyoruz. Her iki liderimizin

bu onurlu mücadelelerini gençlere aktarmak da bizim görevimizdir. Londra’daki Türk okullarına liderlerimizin isimlerinin verilmesi hepimizi gururlandırıyor” dedi. Daha sonrasında Süleymaniye Camii din görevlileri Burhan Aygün ve Muhittin Aydın’ın okuduğu Mevlid-i Şerif ve ilahilerin ardından merhum başkanlar için dualar edilirken; Türkiye Cumhuriyeti’nin ku-

rucusu Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları da unutulmadı. Anma sırasında bazı vatandaşların gözyaşlarına hakim olamadığı görüldü. Okunan mevlidin sonrasında katılımcılara gül suyu, lokum ve kurabiyeler dağıtıldı. Anma töreninde, iki liderin mücadelesi ve Kıbrıs davasını anlatan kitap ve broşürler dağıtılırken, fotoğraflarla mücadele günleri sergilendi.

C

M

Y

CM

MY

CY

CMY

K

Jale Özer (ADD Başkanı) Rauf Denktaş, baskı ve zulüm altındaki halkını bağımsızlığa kavuşturmak, onların özgür ve eşit yaşamaları için hayatı boyunca mücadele etmiş efsanevi bir lider. Uluslararası müzakerelerde emperyalist güçlere karşı hiçbir çdün vermeden dik durarak herzaman herzaman halkının bağımsızlığı için savaşmıştır. Atatürk düşünce sistemin özümsemiş ve Cumhuriyet kazanımlarına herzaman sahip çıkmış, son yıllarında da Talat Paşa Komitesi’nin sözde Ermeni soykırımı yalanlarını çürütme konusunda yaptıkları çalışmalara iştirak ederek büyük katkı da bulunmuştur. O’nun inandığı ve hayatının sonuna kadar savunduğu ilkelere ve mücadele ruhunu gerek Kıbrıs’ta gerekse Londra’da yaşayan genç kuşaklara taşıma ve de onların Kıbrıs davasına sahip çıkmalarını sağlamak hepimizin asli görevidir. Kendisini herzaman minnet, rahmet ve saygıyla anacağız.

Sevtap Kemal (Ali Rıza Değirmencioğlu Türk Okulu Müdüresi) Merhum kurucu başkanlarımızın ruhuna okutulan mevlit dolayısıyla çok duygulandık. O zamanlarda Kıbrıs Türkleri’ne yapılan o çirkin olayları bir kez daha hatırladık. Ben çocukken Dr. Fazıl Küçük ile tanışma fırsatı bulmuştum. O zamanlar öğrenciydik ve kendisi okulumuzu ziyaret edecek diye bir gün öncesinden heyecanla beklemeye başlardık. Sevinçten adeta uykularımız kaçardı. Merhum kurucu Cumhurbaşkanımız Rauf Denktaş’ı ve Dr. Fazıl Küçük’ü minnet ve rahmetle anıyorum.

Muhasebe ve Mali Müşavir Muhasebe işlerinde uzman kuruluş • Defter tutma & Yıl sonu hesapları • Maaş bordroları (PAYE) • KDV (VAT) hesapları • Kişisel vergi • Kurumlar vergisi • Şirket sekreterliği hizmetleri • Şirket kurma • Finansal & yönetim hesapları • İş alım satımları • Emeklilik & Yatırım fonları • Bilgisayar muhasebe programları • İç muhasebe denetimi • Vergi araştırmalarında 100% başarı 293 Green Lanes, Palmers Green, London, N13 4XS 0208 886 9222 0208 886 7774 Registered Office:Phone: 293 Green Lanes, Phone: 0208 Fax: 886 9222 www.accountingdirectplus.com Palmers Green, London, N13 4XS Fax: 0208 www.accountingdirectplus.com 886 7774 info@accountingdirectplus.com info@accountingdirectplus.com

Co Co

Accounting Direct Plus Limited is regulated for a range of investment business activities by The Assosiation of Chartered Cer


4 LONDRA HABERLERİ

LondraGazete.com

Londra Gazete, 16 Ocak 2014 Perşembe

Lammy: Mark Duggan’ı ziyarete gitmeyeceğim Tottenham milletvekili David Lammy Mark Duggan’ın yakınlarının planladaığı anma törenine katlmayacağını açıkladı. Duggan’ın öldürülmesi konusunda polisin aklandığı karardan sonra düzenlenen törene katılmamasına gerekçe olarak ise anarşist gruplarla aynı platformu paylaşmak istemediğini gösterdi. Çıktığı bir televizyon programında konuşan Milletvekili Lammy emek sarf etmiş jüri üyelerinin onca çabadan sonra verdikleri karara saygı duyacağını sölyleyen Lammy, kurbanın ailesine yeterince yardım yaptığına da ekledi. “Duggan ailesine çok yardım yaptım ve yapmaya devam edeceğim. Fakat anarşist gruplara, mahkeme kararına saygı duymayanlarla aynı platforma gitmek istemiyorum” ifadelerini kullandı. ANARŞİST GRUPLARLA OLAMAM Duggan ailesinin cumartesi günü yapılmış olan törenin barışçıl geçmesini istemesine rağmen, polis gözetimi altında ölenler için yapılmış bir protestoya dönüştü. Demiryolları Sendikası, Denizcilik ve Ulaşım işçileri gibi birçok sendikanın temsilcisi de törende bulunuyordu. Tootnham’da ulunan bir insan hakları aktivisti Staffor Scott Polis istasyonu önünde yaptığı konuş-

Duggan’ın yakınları ve bazı aktivistler duruşmasında haksızlık yapıldığını, polisin suçlu olduğunu düşünüyor. Milletvekili David Lammy, Duggan’ı anma törenini anarşist grupların organizasyonu olarak nitelendirdi.

ması sırasında milletvekili Lammy’nin törende bulunmadığına dikkat çekerek kınamıştı. Buna cevaben Lammy de, “Yasal bir süreç söz konusu. Halen devam eden bir Bağımsız Polis Şikayetleri Komisyonu var. Benim bu tür organizasyonlara baskı kurmam gerekiyor. Fakat her zaman da söylediğim gibi anarşist ve radikal gruplarla aynı platformu paylaşmayacağım” sözlerini kullandı. Ayrıca davanın konusunun kökeninde polislerin Londra’lı olmadığı, ülkenin başka yerlerinden geldiğini iddia etmesiyle açıklamasıyla sonlandırdı.

Mark Duggan’ı vuran polis göreve başlıyor Mark Duggan’ı vuran ve mahkemede aklanan polis görevine tekrar başlıyor. Duruşma boyunca V53 ismiyle bilinen polisin silahlı görevini devralacağı duyuruldu. Ağustos 2011’de meydana gelen olaydan sonra silahlı görevden alınmış olan polis memuru, Duggan’ı haklı olarak öldürdüğü kararının çıkmasından sonra görevde kullanmak üzere silahını geri aldı. İki yıldır sahada silah kullanmamış olan polis memurunun bir destek programına yazılacağı ve bazı

testlere tabi olacağı belirtildi. Ateş edebilme kapasitesi ve psikolojik olarak olaydan ne kadar etkilendiği belirlendikten sonra sahaya tekrar çıkabileceği iletildi. V53 takma isimli polisin silahlı göreve başlayacağı Mark Duggan’ın ailesine yazılı bir şekilde bildirildi. Duruşmanın kritik noktası polis memuru Duggan’a ateş ederken kurbanın elinde silah olup olmadığıydı. Duggan’ın elinde silah gördüğünden emin olan polis memuruna duruşma sonucunda jüri üyeleri de katıldığını açıkladı.

Duggan’ın geçmişinin de jüri üyelerini etkilemiş olabileceği belirtiliyor. 2003 yılında Tottenham’da Gavin Smith isimli gencin ölümüyle ilgili sorgulanan fakat tutuklanmayan Duggan, 2006 yılında da bir Türk olan Serkan Hüseyin’i öldürmekten gözaltına alınmış fakat sonra serbest bırakılmıştı. 2011’in Haziran ayında da polis Duggan’ın uyuşturu ve silah bulundurduğu ile ilgili bir istihbarat ele geçirmiş ve kendisini takibe almışlardı. Duggan’ın vurulması da bu takip sırasında meydana geldi.


LondraGazete.com

Londra Gazete, 16 Ocak 2014 Perşembe

2014 s r e f f O l a i c e p S Yeni

işyeri

Başlangıcı Özel

Fiyatlarımız

*.

.

an aşlay

‘den

b

EN D Z İ N İ C BE MUHASE ĞİL

MİSİNİZ? N

DE U N M E M

Tek

Tüccar

-­‐

Kobi

&%.

&.

Limited

Şirket

- Basit

'*.

*.

Limited

Şirket

-­‐

Gelişmiş

İSTEDİĞİNİZ

ZAMAN

BİLGİ

ALABİLİYOR

M USUNUZ? DA N I N MA A Z

IZ N I R U? A M L

P R A YO I HES L I P YA

Kişisel

Vergi

İade Beyannamesi Vergi

iadenizi

31

Ocak

2014’den

önce

beyan

etmeniz

gerekmektedir.

HIZLANDIRILMIŞ

SERVİS

sunuyoruz. Vergi

iadenizi

4

saat

ce

içerisinde

yapmaya

Sade söz

veriyoruz.

SERVETİNİZİ

VE

GELECEĞİNİZİ

KORUYACAK

VERGİ

DÜZENLEMESİNE

SAHİP

MİSİNİZ?

£1+

V2AT5

Bizimle

çalışmaya

başlayın

ve

farkı

görün! % 120 Hizmet Kalitesi ÜCRETSİZ DANIŞMANLIK

We are more than just accountants *E Ö©ÙàT®vàl²®v â ²®ÙàTÁÁ¥ôÆàE ÙಠÖà ÙàñT¥ và Ö²©à¹Ùâà" l ©b Öàéú¹äàâ²àä¹Ùâà5TÖl àéú¹ Æ

Phone: 0208 886 9222 Fax: 0208 886 7774

293 Green Lanes, Palmers Green,London, N13 4XS info@accountingdirectplus.com www.accountingdirectplus.com

5


6 LONDRA HABER

LondraGazete.com

Londra Gazete, 16 Ocak 2014 Perşembe

Alevi Federasyonu yönetimini belirledi Londra’da iki yıllık bir sürecin ardından kurulma çalışmalarını tamamlayan Britanya Alevi Federasyonu 1.Olağan Genel Kurulunu, çok sayıda delege ve üyenin katılımıyla gerçekleştirdi. Federasyon, Londra’da bulunan İngiltere Alevi Kültür Merkezi’nin(IAKM) yanısıra Glasgow, Doncaster, Croydon, Coventry, Nottingham, Hull, Harrow, Sheffield ve Bournemouth kentlerinde bulunan cemevlerinden oluşan 10 derneğin katılımı ile kurulmuştu. İAKM ve Cemevi’nin Dalston’daki binasında düzenlenen genel kurul, Nefes Müzik Grubu’nun seslendirdiği türkülerin ardından Ali Dereli Dede’nin gülbangı ile başladı. İngiltere genelinde merkezleri bulunan cemevi örgütlerinin başkan ve temsilcilerinin yer aldığı toplantının açılış konuşmasını İAKM ve Cemevi Başkanı İsrafil Erbil yaptı. Konuşmasında Alevilerin zorunlu olarak İngiltere’ye göç ettiğini ifade eden Erbil, “Alevi kültürünün ve kimliğinin yaşatılması, tanıtılması için acil çalışmalara ihtiyaç duyulmaktadır. Alın yazısını kader olarak kabul edemeyiz, kendi kaderimiz, kendi geleceğimiz kendi ellerimizdedir. Bu yüzden kendi geleceğimizi kendimiz kurmak zorundayız” dedi. Alevilerin İngiltere’de hızla örgütlendiğini ve bir çok kente Cemev-

Londra ve çeşitli kentlerde örgütlü Cemevleri’nin katılımı ile kurulan Britanya Alevi Federasyonu ilk genel kurulunu gerçekleştirdi.

lerinin açıldığını kaydeden Erbil sözlerini şöyle sürdürdü: “Bir çatı örgütü oluşturmak artık zorunlu hale gelmişti. Neden zorunlu hale geldi? Çünkü bizim eğitime ihtiyacımız var. Çünkü bizler dedelerinden ve pirlerinden kopartılmış bir halkız. Hem kendimizi, hem de çocuklarımızı eğitimden geçirmemiz gerekiyor. Kısacası İngiltere’deki Aleviler için bundan sonra bir takvim ve program işleyecek” Konuşmasında Federasyon’un kurulma çalışmalarına da değinen Erbil, yaklaşık iki yıldır bir tüzük çalışması yürüttüklerini ifade ederek, “Bu tüzüğünün toplumumuza uygun olmasına çoğulculuğu ve çok sesliliği içinde barındırmasına özen gösterdik” dedi.

Alevilerin gerek içerde gerekse dışardan gelen saldırılarla mücadele etmek zorunda kaldığına işaret eden Erbil sözlerini, “Tüm bunlarla mücadele etmenin yolu biraraya gelmekti. Biraraya gelmek içinde artılarımızı ve eksilerimizi de konuşmak zorundayız. En kalabalık etkinliğimiz olan park festivalimizde ancak 20 bin kişi biraraya gelebiliyor. Ama Alevilerin İngiltere’deki nüfusu 300 binlerde olduğu söyleniyor” diyerek sürdürdü. SEÇİMLERE TEK LİSTE İLE GİDİLDİ. Erbil’in ardından federasyonu oluşturan Harrow, Croydon, Glasgow, Doncaster, Nottingham, Bournemouth, Sheffield, Coventry ve Hull

Cemevlerinin yöneticileri de birer konuşma yaptılar. Yapılan konuşmaların ardından divana sunulan tek liste için oylama yapıldı. Oylamada, federasyon başkanlığına İsrafil Erbil, başkan yardımcılıklarına Aynur Doğan, Mahmut Aydoğan, saymanlıklara da Ali Ülger ve Ertuğrul Kaya getirildiler. Dilek ve temenni bölümünde kurultaya katılan delegelere söz verildi. Bir delege yapılan kurultayı eleştirirken, “Bu seçimi oldu bittiye getiriyorsunuz. İngiltere genelinde yaşayan yüz binlerce Alevi, şu an burada ise 200 civarında insan var. Delegelerin katılım sayısı yetersiz. Britanya’daki Alevi toplumunu temsil etmiyor” dedi. Bunun üzerine yapılan eleştirinin muhatabı oldu-

ğunu söyleyerek söz isteyen başkan İsrafil Erbil ise eleştiriye “Britanya genelinde bululunan tüm Alevi Kültür Merkezleri ve Cem Evleri’nin temsilcileri burada. Onlar da kendi üyelerini temsil ediyorlar. Bazı prosedürlerin yerine gelmesini beklersek çok zaman kaybederiz. Bizim biran evvel planlarımızı uygulamaya geçmemiz gerekiyor. Kültürümüz ve kimliğimiz adına birşeyler yapmamız gerekiyor. Çocuklarımıza bu kültürü aşılamalıyız. Şartlar yerine gelsin diye beklemeli miyiz? Federasyon bir ihtiyaçtı. Biz bunu biraraya gelerek, fikir birliğiyle hayata geçirdik. Aziz’ler olmalı içimizde. Ama biz Aziz’lere rağmen yolumuzda ilerleyeceğiz” sözleri ile karşılık verdi.


Londra Gazete, 16 Ocak 2014 PerĹ&#x;embe

LondraGazete.com

7


8 İNGİLTERE HABER

LondraGazete.com

Londra Gazete, 16 Ocak 2014 Perşembe

Enfield için vergi indirimi

İşletme vergilerine indirim ve istihdam yardım ödeneği geliyor Muhafazakar Parti milletvekili ve Maliye Bakanı George Osborne Enfield’e yaptığı ziyarette bölgedeki küçük işletmeleri destekleyen yeni düzenlemeleri açıkladı. Nick de Bois tarafından Ridgeway Garages’a davet edilen Bakan Osborne, burada İstihdam Destek Ödeneği projesini tanıttı. Bölgedeki istihdamın artmasını amaçlayan proje işletmelerin sosyal güvenlik faturalarında 2 bin sterlinlik indirim yapacak. Hazine Bakanlığı, projenin 1.25 milyon şirketin toplam 5.5 milyar sterlin tasarruf etmesini sağlayacağını iddia etti. Bu şirketlerin %90’ının da küçük işletmeler olduğunu söyledi. Bakan daha önce işletme vergisine de bin sterlin indirim yapılacağını duyurulmuştu. Enfield North Milletvekili Nick de Bois “bölgedeki Türk işletme sahipleri ile buluşmalarım sonucu devletin bu yardımlarının işletmelerini büyümesine ve daha fazla kişiyi istihdam etmesine yardımcı olacağını düşünüyorum” dedi. Yerel ekonomilerin temelini oluşturan küçük işletmeleri desteklemek için sunulan projelerin devletin istihdama verdiği önemi gösterdiğini söyleyen De Bois, ayrıca İşçi Partisi’nin işveren-

lerin Sosyal Güvenlik Vergilerini arttırmak isterken, Muhafazakarların bunu azalttığını vurguladı. Maliye Bakanı George Osborne, “Nick küçük işletmelere başka hiçbir milletvekilinin yapmadığı kadar destek verdi” diyerek, de Bois’in küçük işletmelerin istihdam oranını arttırmak için yaptığı aktivitelerin altını çizdi. Nick de Bois küçük işletmelerin işletme vergilerinin azaltılması için uzun süre kampanya yapmış ve geçtiğimiz yılın sonuna doğru David Cameron’un desteğini almıştı. SOSYAL SİGORTA FATURASINA 2 BİN STERLİN İNDİRİM De Bois, özellikle Türkçe konuşan toplumun ayakta tuttuğu küçük işletmelerin şikayet ve beklentilerine değer verdiklerini söylerken, yeni istihdam kampanyası hakkında bilgi de verdi. İşverenin her çalışanı için maaşın %10’u kadar bir de sosyal sigorta bedeli de ödediğini hatırlatan Nick de Bois, artık her işverenin toplam sosyal sigorta faturasına 2 bin sterlin değerinde indirim yapılacağını duyurdu. De Bois ayrıca işletme vergilerine de dikkat çekti. “Türkçe konuşan

toplumdan irtibata geçtiğimiz işletmelerin neredeyse ödedikleri kira kadar işletme vergisi verdiklerini ve bu işletme vergilerinin işletmenin gidişatını göz önünde bulundurmadığını anlıyoruz” diyen de Bois, uzun zamandır işletmelerin bu problemi çözmelerine yardım etmeye çalıştıklarını da ekledi. Osborne’un ziyareti hakkında “bu nedenle mülkünün 50 bin sterline kadar değerlendirildiği işletmelerin işletme vergilerine de bin sterlin indirim yapılacağını açıklaması bizi çok memnun etti” sözlerini kullandı. İŞLETME VERGİSİNDE %50’YE VARAN İNDİRİM Bu yardımı yeterli görmeyen de Bois’a göre, hükümet ayrıca yerel belediyelere işletme vergilerini daha da düşürme izni de verdi. Bu düzenleme ile işletmelere sağladığı indirimin %50’ye kadar varan bir kısmını hükümet, belediyelere ödeyecek. De Bois 30 Ocak’ta bütçe müzakereleri bitmeden vatandaşları belediyelerini arayıp işletme vergilerinin düşmesini talep etmeye davet ediyor. Bütçe müzakerelerine katkıda bulunmak, parlamentoya şikayet ve beklentilerini iletmek isteyenleri de kendisine nick.debois.mp@ parliament.uk adresinden ve Milletvekili David Burrowes’a da david. burrowes.mp@parliament.uk adresinden ulaşmaya çağırdı.

Enfield North Milletvekili Nick de Bois ve Maliye Bakanı George Osborne Enfield bölgesinde işletme vergilerine indirim getirileceğini açıkladı.

İŞÇİ PARTİSİNDEN DESTEK YOK İşçi Partisi’ni de küçük işletmelere destek vermeye davet eden de Bois, bunun daha gerçekleşmediğini söyledi. Bu nedenle de Bois ile beraber Muhafazakar Parti, İşçi Partisini de bu projelere destek vermeye çağıran bir kampanya yürütüyor. Kampanya böylece indirimleri devletin bu yılki bütçesine almayı amaçlıyor. Londra Gazete’nin sorularını yanıtlayan Nick de Bois İşçi Partisi’nin işletme vergilerine indirim getirme projesini desteklemeyi reddettiğini

söyledi ve bütçe programlamalarında başka problemler olduğunu da ekledi. Bois, “Örneğin konut vergisi toplama konusunda Enfield belediyesi onuncu en kötü belediye. Son üç yılda 3.5 milyon sterlin konut vergisi toplayamamış durumdalar. Bu para toplanabilseydi, birçok küçük işletmeyi ayakta tutmak için kullanılabilirdi” dedi. “Bölgedeki birçok Türk gibi benim de küçük bir işletmem vardı. Bu nedenle onların ihtiyaçlarını anlıyorum” diyen de Bois küçük işletmelere yardım etmeye özellikle önem verdiğini belirtti.


İNGİLTERE HABERLER 9

LondraGazete.com

Londra Gazete, 16 Ocak 2014 Perşembe

DÜŞÜNÜYORUM Dr. İsmail Kemal

e-posta: ismailkemal@yahoo.com

Siyasi partilerin geleceği

Londra’da ev fiyatlarının %11 oranında artacağı açıklandı.

Ev fiyatları artıyor İngiltere genelinde ev fiyatlarının artmaya devam ettiği açıklandı. Milli İstatistik Ofisi, emlak fiyatlarının gittikçe tırmandığını söyledi. İstatistiklere göre kasım ayındaki emlak fiyatları bir önceki yıla kıyaslandığında %5.4 oranında yükseldi. Londra’daki ev fiyatları ise yine Kasım ayından itibaren %11.6 arttı. Emlak fiyatlarının anormal hızda yükseldiği Londra araştırmanın dışında tutulduğunda da İngiltere genelinde ev fiyatlarının %3.1 yükseldiği görüldü. Enflasyonun ise %2.1 olduğu göz önünde bulunduruldu-

ğunda artışın vatandaşları olumsuz etkileyeceğinden korkuluyor. Milli İstatistik Ofisi’nin verilerine göre emlak fiyatlarındaki artış İngiltere’de %5.6, Galler’de %5.4, İskoçya’da %2.5 ve Kuzey İrlanda’da %3.3 oranında gerçekleşti. İngiltere’nin bölgelerine bakıldığında ise emlak fiyatlarının güneydoğuda %4.5, Birmingham bölgesi ve çevresinde %4.4 ve kuzeydoğuda ise %4.2 seviyesinde yükseldi. İpotek aracısı Anderson Harris firmasının direktörü Adrian Anderson, Londra’daki emlak fiyatlarının yükselmesiyle başka bölgelerde mülk almak isteyenlerin Londra

622 milyonluk alacak

Hükümet Londra’daki belediyelere emlak vergilerini toplamaları için baskı yapıyor Londra’daki belediyelerin toplam 642 milyon sterlin emlak vergisi alacağı olduğu açıklandı. Ev başına ortalama 188 sterline denk düşen bu alacağın vatandaşlardan alınması için belediyelerin daha yoğun çalışması talep edildi. Emlak vergisi borçlarını alamayan belediyelerde vergilerin yükseltilebileceğini veya bazı hizmetlerin verilmeyeceği uyarısında bulunuldu. Özellikle üç bölgede 2012 – 2013 yılında emlak

vergisi borçları 2 milyon sterlin arttı. Yerel hükümet bakanı Brandon Lewis “vergi borcunu ödemeyen her vatandaşın yükünü emlak vergisini vaktinde yatıranlar tarafından karşılıyor” diyerek vatandaşları adil davranmaya çağırdı. Son açıklanan emlak vergisi borçları ile ilgili bilgilere ulaşan Enfield Muhafazakar Parti milletvekili Nick de Bois bütçe sıkıntısı yaşadığını söyleyen belediyelerin hala vergi alacaklarını toplamak için yeterince çalışmadığından şikayet etti. Eğer elde edilebilseydi bu gelirle işletme vergilerinin bir kısmı-

dışına baktıklarını, bunun da güneydoğu bölgesindeki ev fiyatlarını etkilediğini belirtti. Geçtiğimiz yılın son aylarında 2014’te Londra’daki emlak fiyatları hakkında yapılan tahminler artmaya başlamıştı. Fiyatların %11 oranında yükseleceği beklentisi ekonomistler, medya ve kamuda yaygınlaşmıştı. Londra’daki evlere olan talebin yükseldiği ve yeni inşaatların bu talebi karşılayamayacağından korkuluyor. Maliye Bakanı George Osborne problem yaşayan büyük konut inşaatlarına destek olmak için harcanacak 1 milyar sterlinlik bir bütçe ayrılacağını belirtmişti. nın karşılanabileceğine dikkat çekti. Croydon, Enfield, Lambeth, Lewisham, Hackney ve Haringey bölgelerinde 30 milyondan fazla borçlanma olduğu görüldü. İlk dört belediye 2011 – 2012 dönemine kıyasla tahsil edilmemiş alacaklarını azaltmış olsa da, diğer birçok bölgede yükselmekte. Tahsil edilmemiş emlak vergileri Barnet’te 25.1 milyon sterlinden 28.7 milyona, Hackney’de 39.6 milyon sterlinden 41.8 milyon sterline, ve Haringey’de 30.2 milyondan 32.5 milyon sterline yükselmiş bulunuyor. Hane başına düşen emlak borcunda 403 sterlinle Hackney ilk sırada, 313 sterlinle Haringey ikinci ve 306 sterlinle Hounslow üçüncü sırada yer alıyor.

Kıbrıslı Türkler olarak siyasi partilerimizden memnun değiliz. Onlara yönelik ciddi eleştirilerimiz, hayal kırıklıklarımız var. Ancak bu durum sadece bize özgü bir şey değil. Dünyada, özellikle gelişmiş ülkelerde siyasi partiler giderek cazibelerini ve inandırıcılıklarını yitiriyorlar. Üye sayıları azalıyor. Siyasette ilham kaynağı olma özelliklerini yitiriyorlar. Özellikle gençler siyasi partilere güvenmiyor, alternatif örgütlenme biçimleri arıyor, çeşitli denemeler yapıyorlar. Elbette her ülkenin kendi koşulları var. Ama siyasi partilerin irtifa kaybetmesi genel bir eğilim. Demokrasinin ve siyasi sistemin olmazsa olmazı bu kurumların durumu üzerinde mutlaka kafa yormamız gerek. Siyasi partilerin ortaya çıkışı endüstrileşme, şehirleşme, oy hakkının genişlemesi ve halka karşı sorumlu hükümetlerin oluşması ile başlar. Yani çok eski bir geçmişi yok. Batı toplumlarının demokratikleşmesinin parçası olarak ortaya çıkan siyasi partiler konusunda ünlü Amerikalı siyaset bilimci Robert A. Dahl, muhalefetin meşruiyet kazanması ve yeni grupların siyasi sisteme dahil edilmesini başlangıç noktası olarak kabul eder. ABD’de 18. yüzyılın sonuna doğru temsili hükümet oluştu. Oy hakkı yaygınlaştı ve endüstrileşme, şehirleşme bunu izledi. Oluşan siyasi gruplar disiplinli, merkezi bir yapıya sahip değildi. Seçim dönemlerinde aktif oluyorlardı. Süreç içinde “Demokratlar” ve Cumhuriyetçiler” şeklini alan bu partiler Avrupa’daki partilerden hep farklı oldular. İngiltere’de temsili hükümet, endüstrileşme, şehirleşme önce gelişti. Oy hakkının genişlemesi daha geç oldu. 1867 ve 1882’de oy hakkının genişlemesi ile Muhafazakar Parti ve Liberal Parti oluştu. İşçi Partisi’nin temelleri 1900’de atıldı. Almanya’da önce endüstrileşme ve oy hakkı gerçekleşti. Temsili hükümet sonra geldi. Siyasi partiler diğer Avrupa ülkelerinde de ortaya çıktı ve dünyaya yayıldı. Çeşitli tiplerde siyasi partiler olduğu gibi partilerin kendileri de statik değildirler. Zaman içinde değişime uğrarlar. Siyasi partilerin ilk yükseldiği yer olan ABD ve Avrupa’da şimdi farklı süreçler yaşanıyor. İngiltere’de 1950’li yılların başlarında Muhafazakar ve İşçi Partisi’nin toplam 4 milyon civarında üyesi vardı. Şimdi İşçi Partisi’nin üye sayısı 200 bin civarında. Muhafazakar Parti’nin üye sayısı daha az. 2012’de yapılan bir ankete göre İngiltere halkının yüzde 82’si siyasi partilere güvenmiyor. ABD’de “parti üyeliği” zaten hep çok farklıydı. Amerikalıların büyük bölümü kendilerini siyasi partilerin yanında görmüyor. Siyasi partilerden soğuyor. Aynı eğilimi Avrupa ülkelerinde ve dünyanın başla bölgelerinde

de görebiliriz. Farklı bir olgu olarak İtalya’da ortaya çıkan Beppe Grillo’nun Beş Yıldız Hareketi’ne bakalım. Üç yaşındaki bu hareket 2013 seçimlerinde yüzde 25.5 oranında oy aldı. Bu hareketin merkezi bir yapısı yok. Üyelik aidatı yok. Büyük oranda Facebook üzerinden koordine ediliyor. Hiçbir yönü bildiğimiz siyasi partilere benzemiyor. Jamie Bartlett, Wired’da yayınlanan “The political party system must adapt to a world of virtual membership” başlıklı yazısında bu gelişmeleri aktararak siyasetin sosyal medya ve internete kaydığına işaret ediyor. Özellikle gençlerin siyasi aktivitesi sosyal medya üzerinden oluyor. Siyasi partiler çekiciliğini ve inandırıcılığını yitirirken insanlar boş durmuyor. Tek bir konu (örneğin çevre) üzerinde kampanya yürüten gruplardan, siyasi ve siyasi olmayan birçok konuya sahip çıkan sivil toplum örgütlerine ve İtalya’daki Beş Yıldız Hareketi gibi seçimlere katılan hareketlere kadar geniş bir yelpaze oluşmuş durumda. Bunların ortak özelliği iletişim teknolojilerini çok iyi kullanmaları. Bu tür örgütlere gönüllü olarak katılan insanlar çok daha büyük enerji ve şevkle çalışma yapıyorlar. Siyasi partilerde görülmeyen dinamizm, yaratıcılık, esneklik, açıklık bu örgütlerde olabiliyor. Bizde Toparlanıyoruz Hareketi buna örnek. Yeni tür örgütlenmeleri sadece iletişim teknolojisi ile açıklamak yeterli olmaz. Doğa boşluk tanımadığına göre siyasi partilerin boşalttığı alanları dolduruyorlar. Ayrıca siyasi partilerin üye sayısında ve çekiciliğindeki düşüş sosyal medyanın ortaya çıkmasından önce başlamıştı. Bunu unutmamak gerek. İtalya deneyimini başka bir ülkede tekrarlamak mümkün olmayabilir. Ama, tüm ülkelerde insanlar yeni bir şeyler arıyorlar. Yeni örgütlenme şekilleri deniyorlar. Bunların bir kısmı kısa süreli, bir kısmı daha uzun süreli oluyor. Siyasi partiler demokratik sistem için önemlerini koruyorlar. Ama, kendilerini yenilemeleri, yeni koşullara ayak uydurmaları, dinazorluktan kurtulmaları gerekiyor. Bunu başaranlar siyasette etkili olmaya devam edecekler. Başaramayanlarsa marjinelleşme sürecine girecekler. Klasik siyasi partilerle yeni örgütlenme türlerinin birlikte var olacağı bir dönemdeyiz. Önümüzdeki dönemde “Yeni endüstri devrimi” siyaseti ve kurumlarını nasıl şekillendirecek? Bekleyip göreceğiz.


10 İNGİLTERE HABER

LondraGazete.com

Londra Gazete, 16 Ocak 2014 Perşembe

Enver Yücel’in eğitim projeleri askıda İngiltere’de eğitim konusunda yatırımlarda bulunmak isteyen ve bu amaçla bazı okulların yönetimini üstlenmek için girişimlerde bulunan Enver Yücel, eleştirilere maruz kalıyor. Aralarında ülkenin tanınmış yazarlarının da bulunduğu bazı kesimlerin tepkilerini çeken Yücel’in Banbury bölgesinde sponsorluk yapmak istediği 3 okulla ilgili girişimleri sonuçsuz kaldı. Yücel ve oğlu tarafından BAU Foundation isimli şirket aracılığıyla Ağustos ayında kurulan, akademik yatırım firması Mentora; İngiltere’de bulunan Warriner, Hornton ve Sibford Gower Okulları’nın idaresini üstlenmek için girişimlerde bulunmuş, İngiltere Eğitim Bakanlığı tarafından da ailelere tanıştırılmıştı. İlk başlarda Mentora’nın sponsorluğunda birkaç okul içeren bir akademiye dönüştürülme fikrine sıcak bakan okul yöneticileri, daha sonradan bu projeye olan desteklerini kestiler. Velilerin yeni düzenlemeler konusunda bilgilendirildiği birer mektup yollanırken, geçtiğimiz yılın sonunda Yücel’in şirketini eleştiren yazılar yayınlanmaya başladı. Warriner okulunun başındaki Dr. Annabel Kay, birçok okulun

üyesi olduğu bir eğitim bloğunda okuduğu bir rapordan sonra okulların projeden çekildiğini açıkladı. Gerekçe olarak ise “yapı ve finansal sistemlerin hız ve ulaşımları” hakkında sahip oldukları endişeleri gösterdi. Eğitim konusunda uzman Fiona Millar tarafından yönetilen blogda Bahçeşehir Üniversitesi’nin işletmeden memnun olmayan eski çalışanlarının ve Yücel’in projelerini destekleyen insannların görüşlerine yer veriliyor. Blog’daki yazılarda Yücel’in yerel rekabetçileri, okullarındaki eski ve şu anki öğrencilerin ebeveynleri ve yerel yöneticilerinin eleştirel görüşleri de yer aldı. OKULLAR AKADEMİ SİSTEMİNE GEÇİYOR Oxfordshire Öğretmenler Birliği de Warriner Okulu’nun projesini endişeyle karşıladığını belirtirken, Eğitim Bakanlığı’nı okullarla işletmeler arasında aracılık yapmakla ve potansiyel sponsorları yeterince iyi incelememekle suçluyor. Hükümet daha önce ülkedeki okulların iki yıl içerisinde akademilere dönüşmesi planını açıklamıştı. Söz konusu üç okulun yakında Yücel ve

Bahçeşehir Üniversitesi sahibi Enver Yücel’in okul girişimleri tanınmış yazar Fiona Millar’ın eleştirileri sonrası kesintiye uğradı.

işletmesiyle anlaşmayı resmi olarak iptal etmesi bekleniyor. Bu sırada başka sponsor arayacağı düşünülse de okulların sponsorluk almadan, kendi kendilerine ayakta kalmayı denemeleri de mümkün gözüküyor. Milli Eğitim Bakanlığı’na göre yeni kurulacak olan akademiler kamu tarafından finanse edilen bağım-

sız okullar olarak açıklandı. Milli Eğitim Bakanlığı, bu akademilerin ulusal müfredatı öğretme zorunluluğunun olmayacağını ve sömestr tarihlerini kendileri belirleyebileceğini aktardı. Fakat belediyeler yerine eğitim bakanlığından direk fianansman sağlayacak olan akademiler okula alımlarda ve özel

ihtiyaçları olanlara karşı verilen hizmetlerde diğer devlet okulları ile aynı uygulamalara sahip olmak zorunda olacak. Türkiye’de Bahçeşehir Üniversitesi (BAU) ve birçok özel okulu olan Enver Yücel, Ağustos ayında geldiği Londra’da, bazı free okul projelerine destek olacağını duyurmuştu.


Londra Gazete, 16 Ocak 2014 Perşembe

LONDRA HABER 11

LondraGazete.com

Afgan ateiste İngiltere’den iltica hakkı

Yermuk Kampi icin Basbakanlikta eylem Britanya Filistin Forumu Başkanı Elaloul: “45 Filistinli mülteci açlıktan bu kampta öldü. Londra’da, Esed rejiminin abluka altında tuttuğu Yermuk Mülteci Kampı’nda yaşanan insani dram protesto edildi. Başbakanlık binası önünde toplanan ve ellerinde mülteci kampındaki dramı yansıtan fotoğraflar tutan protestocular, “Yermuk Mülteci Kampını koru”, “Yermuk ağlama, asla ölmenize izin vermeyeceğiz”, “Yermuk özgür olacak”, “Hepimiz Filistinliyiz” şeklinde slogan attılar. AA muhabirine konuşan Britanya Filistin Forumu Başkanı Ziad Elaloul, İngiltere Başbakanı David

Cameron’dan Yermuk kampında bulunan Filistinli mültecilere yardım gönderilmesini talep etmek için protesto düzenlediklerini söyledi. Kampta bulunan 20 binden fazla mültecinin yiyeceği, suyu ve tıbbi malzemesi olmadığını belirten Elaloul, “Bu insanlar açlıktan ölüyor. 45 Filistinli mülteci açlıktan bu kampta öldü. Uluslararası toplum sorumluluk alarak, acilen bu kampa yardım ulaştırmalı” diye konuştu. Türk hükümeti ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a da seslenen Elaloul, “Erdoğan, Müslüman toplumun lideri olarak acilen Yermuk kampına yardımın gönderilmesini sağlamalı” dedi.

Ateist olduğunu belirten bir Afganistan vatandaşının İngiltere’ye iltica başvurusu kabul edildi. 16 yaşındayken ailesinin içinde yer aldığı bir anlaşmazlık sonucu İngiltere’ye kaçtığı 2007’den beri bu ülkede bulunan sığınmacıya 2013’e kadar kalma hakkı verilmişti. Avukatları, bir Müslüman olarak yetiştirilen gencin İngiltere’de kaldığı süre içinde ateizmi benimsediğini ileri sürdü. Afganistan’a geri gönderilmesi halinde zulme uğrayabileceği, hatta idama mahkûm edilebileceği iddiası kabul edilen gencin, ateist olduğu için sığınma hakkı tanınan ilk kişi olduğu sanılıyor. 1951 TARIHLI BM SOZLESMESI Kent Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nden hukukçular iddialarını, mültecilerin durumunu tarif eden 1951 tarihli Birleşmiş Milletler sözleşmesine dayandırdı. Bu sözleşme kişilerin ırk, din, milliyet, belirli bir sosyal veya siyasi gruba üyelik gibi nedenlerle zulme uğramasının engellenmesini öngörüyor. Avukatlar, gencin din konusundaki görüşlerini saklamaması halinde, Afganistan’da yürürlükte olan şeriat hukukuna göre, ‘mürtet’

(dinden dönmüş) sayılarak ölüme mahkûm edilebileceğinin altını çizdi. Afganistan’da günlük yaşam ve kültür İslam kurallarına dayalı olduğundan, bir kişinin esas görüşlerini gizlemesinin neredeyse imkansız olacağı buna eklendi. Avukatlar ekibinde yer alan hukuk fakültesi 2. sınıf öğrencisi Claire Splawn, “Bir ateistin, herhangi bir dine üye kişiye yapıldığı gibi, inancı nedeniyle zulme uğramak-

tan korunması gerektiğini ileri sürdük.” diyor. Dava vekili Sheona York, bu kararla birlikte dini inanca sahip olmamanın da düşünülmüş ve ciddi şekilde karar verilmiş felsefi bir tavır olduğunun kabul edildiğini söylüyor. İngiltere Hümanist Birliği, bu davanın din dışı inancın temel alınması itibariyle bir ilk oluşturduğunu belirtiyor.


12 LONDRA HABER

LondraGazete.com

Londra Gazete, 16 Ocak 2014 Perşembe

Belediyeler sattıkları evleri kiralayacaklar Londra’da belediyelerin daha önce sattıkları evleri, konut yardımına ihtiyacı olan vatandaşlar için yeniden kiralar duruma geldikleri ortaya çıktı. Rapora göre Londra’da hala belediyelerin elinde olan 145 bin 500 konutun yüzde 36’sı kiralanmak üzere markete çıkacak. Araştırmaya göre Tower Hamlets bu konutlara en çok sahip olan bölge olurken bu belediyenin elindeki evlerin yüzde 50.5’i kiralanacak. İkinci sırada yüzde 49.8 ile Enfield, ve üçüncü sırada yüzde 45.6’yla Kingston geliyor. 2012 yılında Muhafazakar hükümetin tekrar başlattığı uygulama birçok eleştiri alırken Londra Belediye Meclisi üyesi Tom Copley konu hakkında yaptığı bir araştırmayı kamuoyuna sundu. Rapor “Right to Buy” düzenlemesinin hem belediye evi kiracıları hem de vergi mükellefleri için dezavantajlı olduğunu ve ülkenin kalkınmasına yardımcı olmadığını vurguluyor. İlk defa 1980 yılında Margaret Thatcher’ın yürürlüğe koyduğu “Right to Buy” yani “Satın Alma Hakkı” isimli düzenlemeyle belediyeler belediye evlerinde konut yardımına ihtiyacı olduğu ge-

rekçesiyle kiracı olan vatandaşlara beş yıl sonra oturdukları evi indirimli fiyatta satın alma hakkı tanıyordu. 2012’de tekrar başlatılan uygulamayla Londra’da oturdukları belediye evini satın almak isteyenler için yardım 100 bin sterline, İngiltere’nin geri kalanında ise 75 bin sterline kadar çıkabiliyor. Copley’nın raporunda Londra’da yüzde 36’sının daha önceden belediyeler tarafından satılmış olduğu 52 bin evin yine belediyeler tarafından kiralandığına dikkat çekerken, bu evlerin belediyeler tarafında piyasa fiyatlarının üzerinde kiralandığını kaydetti. Hükümet bu yöntemin konut yardımına ve maliyeti düşük evlere ihtiyacı olanlara yardım ettiğini

savunurken, İşçi Partisi ise sistemde kesinlikle değişikliğe gidilmesi gerektiğini savunuyor. Yapılan çalışmaya göre belediyeler tarafından kiralanan evlerin çoğu konut yardımı alan vatandaşlara veriliyor. Fakat Copley’nin raporu sistemin hem konut yardımına ihtiyacı olanlara hem de vergi mükelleflerine dezavantajlı olduğunu savunuyor. Belediye evlerinin özel sektöre geçirilmesi, belediye evinin kiracısı olacak birçok vatandaşı özel sektörden kiralamaya zorluyor. Bu hem kiracıları için zor koşullar oluşturuyor, hem de devlet bütçesi için sıkıntı yaratıyor. Konut yardımından yararlanma hakkı olan ve özel sektörden ev kiralayanlar için devlet yardımı haftada 100 sterline kadar çıkabiliyor. BELEDİYE EVLERİ ÖZEL SEKTÖRE GEÇİYOR Belediye evlerinin satılması yerel yetkililer içinse konut stoğunun azalması anlamına geliyor. Böylece vatandaşa temin edebileceği evi olmayan belediyeler de, daha önce satmış oldukları evleri piyasa fiyatlarının üzerinde tekrar kiralamaya başlıyor. Ayrıca Copley’e göre “Right to Buy”

uygulaması vergi mükelleflerinin ödedikleri paranın kötü değerlendirilmesine sebep oluyor. Vergi mükellefleri, devlete sağladıkları gelirle hem konutları inşa etmiş hem de konut yardımına ihtiyacı olanların kira yardımlarını ödemişlerdi. Şimdi de ev sahibi olarak alabilecekleri gelirden de mahsun kaldılar. Toplum ve Yerel Hükümet Departmanı tarafından yapılan bir açıklamaya göre “Right to Buy” düzenlemesi altında her satılan ev için başka bir ev yapılacak ve karşılanabilir fiyatlarda kiraya verilecek. Yetkililer açıklamayla “bu düzenleme bekleme listelerini kısaltacak ve Londra ve ülke çapındaki ev stoğunu arttıracak” yorumunu yaptı. Fakat Toplum ve Yerel Hükümet Departmanı’na verilen bir çalışmaya göre satılan her 1.6 ev yeni bir evi finanse ediyor. Yani Muhfazakar Parti’nin iddia ettiği gibi ev satım ve inşası eşit gelişemiyor. Inside Housing’e göre 2012 – 2013 döneminde 10 bin 954 ev satılırken, sadece bin 662 yeni ev inşa edilmiş. Ayrıca rapor, satılan evlerle yeni yapılan evlerin aynı olması zorunluğunun olmaması da dikkat çekiyor.


Londra Gazete, 16 Ocak 2014 PerĹ&#x;embe

LondraGazete.com

13


14 İNGİLTERE HABERLER

LondraGazete.com

Londra Gazete, 16 Ocak 2014 Perşembe

Türk kebapçıya silahlı saldırı

Turnpike Lane Metro istasyonunun yakınında vurulan Armağan’ın katil zanlısı yakalandı.

Görgü tanıkları, silahlı saldırının yapıldığı Tulse Hill'deki kebapçının Türk olduğunu söylüyor.

Tusle Hill’de bir kebapçıda müşterileri silahla tehdit eden bir kişiye polis müdahale etti. Brixton Water Lane kavşağına yakın olan kebapçıda insanlara korku dolu dakikalar yaşatan silahlı kişiyi polis engelledi. Önce müşterilere sonra da polis memurlarına doğrultulan silahta altı kurşun bulundu.

İsmini vermek istemeyen bir görgü tanığına göre “olay bir Türk kebapçısında meydana geldi. Yolda birçok polis arabası vardı. Kebapçının içinde ve dışında en az yirmi polis memuru bulunuyordu”. Sabah saat dört civarında meydana gelen olayda, saldırganı engelleyen polislerin silahsız olduğu belirtildi.

Ali Armağan’ın katil zanlısı St Pancras tren istasyonunda tutuklandı Yaklaşık iki sene önce Turnpike Lane’de uğradığı silahlı saldırıda hayatını kaybeden Ali Armağan’ın cinayetini soruşturan polis, bir zanlıyı daha tutukladı. İngiltere’de kalıcı adresi bulunmayan ve 27 yaşında olan Ömer Murat, dün Fransa dönüşünde St Pancras tren istasyonunda tutuklandı. Londra Metropolitan Polis servisinin Salı gecesi yaptığı açıklamaya

göre 20 Şubat 1986 doğumlu Murat, Ali Armağan’a ateş açıp öldürmekle suçlanıyor. Ömer Murat 17 Ocak’ta Central Criminal Court yani Old Bailey’de hakim karşısına çıkacak. İKİ SENE ÖNCE ÖLDÜRÜLMÜŞTÜ Ali Armağan 1 Şubat 2012 günü Turnpike Lane Metro İstasyo-

nu’nun yanında, arabasındayken kurşun yağmuruna tutularak öldürülmüştü. Geçtiğimiz Haziran ayında ise Süleyman Tonbul, Hassan Tonbul ve Mehmet Şenel isimli üç Kuzey Londra sakini Armağan cinayetle bağlantılı olarak bedene ciddi derecede hasar verme suçlamasını kabul etmiş, toplam 29 sene hapis cezasına çarptırılmıştı.

Kesintilerden en çok Enfield yara aldı Sosyal yardım kesintilerinden en çok etkilenen bölge Enfield Sosyal yardımlara getirilen tavan sınırlaması Enfield’da yaklaşık 1500 haneyi etkiledi. Sosyal yardımların haftada maksimum 500 sterlin olabileceği kararının alınmasından itibaren Enfield’da geçtiğimiz yıl Nisan ile Kasım ayları arasında bin 548 hanenin aldığı yardımlar azaltılmış. Bir hanenin yılda maksimum 26 bin sterlin yardım almasını öngören düzenleme Enfield sakinleri dahil olmak üzere birçok vatandaşın gelirini etkiledi. Londra’nın kuzeybatısında bulunan Brent’de ise bin 228 hanenin aldığı sosyal yardıma limit konmuş. Üçüncü sırada ise 565 hane ile Barnet bölgesi bulunuyor. Gelirlerine uygulanan kesintiler sonrası vatandaşlar zorluk çekerken Enfield North milletvekili Nick de Bois bu düzenlemeyi savundu. Sosyal yardımlara maksimum limit konmasının vergi verenler ile sosyal yardım alanlar arasında eşitlik sağlanması için gerekli olduğunu iddia etti. Maksimum sosyal yardımın yıllık brüt 34 bin sterline denk geldiğini ekledi. Sosyal yardımların vatandaşların iş bulmasına yardımcı olduğunu, Enfield North’ta

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın hane başına verilecek sosyal yardıma koyduğu kısıtlama vatandaşları zor durumda bırakıyor.

Mayıs 2010 öncesine kıyasla daha fazla kişinin istihdam edildiğini de kaydetti. Fakat Enfield Vatandaşları Destek Bürosu yöneticisi Jeff Rodin ise Nick de Bois’nin sözlerini çok basit buluyor. İstihdam edilen ve yılda 26 bin sterlin kazanan bir ailenin de bu miktarın üzerine sosyal yardım talep edebileceğini, ve brüt 34 bin sterlinden daha fazla gelir elde edebileceğine dikkat çekti. Muhafazakar partinin “bu politikası sadece fakiri fakirle karşı karşıya getiriyor ve zenginlere çıkar sağlıyor” yorumunu yaptı.


Londra Gazete, 16 Ocak 2014 Perşembe

LondraGazete.com

LONDRA HABER 15

Leymosunlulara Londra’da bir dernek daha Kıbrıs’taki derneğin branşı olarak çalışacaklar Ben Leymosunluyum Kültür ve Dayanışma Derneği Londra’daki ilk genel kurul toplantısını gerçekleştirdi. Katılımın az olduğu gözlemlenen ilk genel kurul toplantısında geçici komite seçildi. Katılımcılardan İrfan Davulcular’ın Londra’da ikinci bir Limasollular derneği kurulmasını sorgulamasına cevaben derneğin fikir babası Ersoy Mithat, bu derneğin zaten var olan derneğe rakip olmak üzere yola çıkmadığını açıkladı. “Kuzey Kıbrıs’ta bulunan Ben Leymosunluyum Kültür ve Dayanışma Derneği’nin Londra şubesini oluşturuyoruz burada. Zaten varolan bir derneğin faaliyetlerini Londra’ya taşıyoruz” dedi. Derneğin amacının Londra’da yaşayan gençlere Leymosun kültürünü tanıtmak olduğunu söyledi. Yapılan oylamalar sonucu geçici komite belirlendi. Başkan seçilen Aycan Saraçoğlu “derneğin ismin-

den de anlaşıldığı üzere, Limassol kültürüne ait ne varsa onları burada da yaşatmak istiyoruz. Ayrıca organize edeceğimiz değişik etkinlik ve balolardan elde edeceğimiz gelirleri ihtiyaç sahipleri, kurum ve kuruluşlara aktaracağız” diye ifade etti. İlk toplantıda ise Limassol’a özgü garavolli, pilavuna ve galoprama (şammali) gibi tatlılar da ikram edildi. Yapılan oylama sonucu geçici komite Aycan Saraçoğlu, Mehmet Gözde, Ersoy Mithat, İrfan Davulcular ve Meral Zahra olarak belirlendi. Kıbrıs’ın en büyük bölgelerinden olan Limasol bölgesinin merkezi olan Leymosun bir liman kentidir. 168 bin civarında nüfusu olan kent turistler için Kıbrıs’ın en gözde beldelerinden biridir. Birçok kültürel aktiviteye ev sahipliği yapan Leymosun’da Şarap festivali, Çiçek Festivali ve Eski Yunan Festivalleri büyük ilgi görmektedir.

Leymosunluların yeni derneği için yapılan toplantıda genel kurul belirlendi.


16 İNGİLTERE HABER

LondraGazete.com

Londra Gazete, 16 Ocak 2014 Perşembe

Milyon bekliyorlardı, 20 kişi geldi Romanya’nın Londra Büyükelçisi, ülkesinin vatandaşlarına yönelik çalışma kısıtılamaların kaldırıldığı 1 Ocak tarihinden itibaren İngiltere’ye gelen Romanyalı göçmen sayısının sadece 20 dolayında olduğunu açıkladı. Özellikle tabloid İngiliz basınında yer alan abartılı haberlerin yanlış olduğunun bir kez daha anlaşıldığını vurgulayan Büyükelçisi Ion Jinga, bugüne kadar sadece 10 İngiliz şirketinin Romanyalıları işe almak için büyükelçilikle irtibata geçtiğini iletti. Jinga, benzer sınırlamaları kaldırmış olan ve göçmenlerin kayıt olması zorunluluğunun bulunduğu Hollanda’daki istatistiklere bakıldığında da beklenen kitlesel göçün yaşanmadığının görüldüğüne dikkat çekti. Büyükelçi’nin aktardığı Hollanda’daki istatistiklere göre ilk 10 gün içerisinde 21 Romanyalı ve 15 Bulgar ülkeye kayıtlı olarak giriş yaptı. “1 Ocak’ta Romanya’dan Luton Havaalanı’na giden ilk uçakta sadece iki Romanyalının yeni düzenlemeden faydalandığını biliyoruz” diyen Büyükelçi, Romanyalıları nasıl işe alabilecekleri konusunda tavsiye isteyen 10 İngiliz şirketine

“Job Centre Plus”ta ilan vermelerini tavsiye ettiklerini de ekledi. Şu an İngiliz şirketler tarafından vasıflı iş gücü piyasasında Romanyalılar için 5 bin ilan verdiğine işaret eden Jinga açıklamasını şöyle sürdürdü: “Ülkemin vatandaşlarının İngiltere’ye gelip, İngilizlerin ellerinden işlerini ellerinden alacakları algısı yanlış. İngiltere’ye gelen Romanyalı ve Bulgar göçmenlerin sayısı İngiliz yetkilileri tarafından kaydedilmiyor. AB ülkeleri göçmenler ülkeye girdiğinde onların yerel belediyelere kayıt yapmalarını talep edebiliyor. Fakat İngiltere’de böyle bir sistem yok. Buna karşın Hollanda’daki rakamlar ortada. Hollanda’nın İngiltere’den daha az cazip olduğunu da kimse iddia edemeyeceğine göre, İngiliz basınında yer alan iddiaların ne kadar abartılı olduğu anlaşılacaktır.” ROMANYA EKONOMİSİ BÜYÜYOR Romanya Büyükelçisi Ion Jinga, hükümete yakın Telegraph gazetesi için yazdığı makalede yüzde 4.1’le AB’deki en yüksek büyüme oranını kaydeden Romanya’nın, istikrar-

Romanya Büyükelçisi Ion Jinga İngiliz basınında yer alan haberlerin abartılı olduğunu savundu.

lı bir büyüme için vatandaşlarına ülkede kalmalarını teşvik etmeye çalıştığını da belirtti. Özgür seyahatin AB’nin önemli değerlerinden birisi olduğunu da kaydeden Jinga,

Avrupa Komisyonu tarafından hazırlanan ve Financial Times’da da kullanılan bir raporun, AB göçmenlerinin İngiltere’deki sosyal yardım sisteminden İngiltere’de yaşayan

başka herhangi bir insandan daha fazla yararlandığını gösteren bir kanıt olmadığını kaydetti. Büyükelçi ilgi çeken makalesinde şu görüşlere yer verdi: “Daha da ilginci İngiliz Sosyal Güvenlik Sigortasına kaydolan AB göçmenlerine ülke bazında bakıldığında 2012-2013 yılında İspanyollarda %50, Yunanlarda %44, Portekizlilerde %43, Macarlarda %36 ve İtalyanlarda %35’lik bir artış olduğu görülürken, sisteme kaydolan Romanyalıların %22 oranında azaldığı dikkat çekiyor. Meseleye bir de bu boyutu ile bakmak gerekiyor.” Geçtiğimiz bir yıl içerisinde Muhafazakar Parti’nin göçmenlere karşı uygulamayı planladığı kısıtlayıcı birçok yasa gündeme gelmişti. Özellikle İngiltere’ye giren göçmenlerin sosyal yardım sistemi ve sağlık sistemi üzerinde ekonomik baskılar yaratacağı, ülkeye kitlesel göçlerin artacağı tartışmaları gündeme gelmişti. Romanya ve Bulgaristan’dan gelen göçmenlerin seyahat özgürlüğüne getirilmiş olan kısıtlamaların devam ettirilmesi birçok Muhafazakar partili ve sağ görüşlü siyasetçiler tarafından gündemde tutulmuştu.


Londra Gazete, 16 Ocak 2014 Perşembe

İNGİLTERE HABERLER 17

LondraGazete.com

‘Müslümanlar İngiltere için de savaşabilir’

Her 10 çocuktan birisi Müslüman En son açıklanan veriler İngiltere ve Galler’deki beş yaşından küçük nüfusun neredeyse onda birinin Müslüman kökenli olduğunu ortaya koydu. Bu oran, Müslümanların genel nüfustaki oranının iki katı. Fakat 85 yaşının üzerindeki nüfusta Müslüman oranı her 200 kişide bire düşüyor. Ulusal İstatistik Kurumu’nun(ONS) 2011 nüfus sayımında ulaşılan bilgilerden derlediği din ve yaş istatistiklerine göre, İngiltere ve Galler’de 0 ile 4 yaş arası 3 milyon 500 bin çocuğun yüzde 9’luk kısmına denk gelen 320 bininin Müslüman kökenli olduğunu gösterdi. Aynı yaş grubundaki çocukların yüzde 43’ünü oluşturan 1 milyon 500 bini ise Hıristiyan ailelerden geliyor. İngiliz basını verilerin ülkedeki doğum oranlarının demografiyi dini açıdan değiştirdiği şeklinde yorumluyor. Essex Üniversitesi Nüfus Çalışmaları profesörlerinden David Voas ibadetleri uygulayan Müslümanların sayısının Hıristiyanları geçebileceğini, buna imkansız gözüyle bakılamayacağını söylerken, İngiltere’de çoğunluğun Müslüman olmasının mümkün olmadığını da kaydetti. Müslüman ailelerin çoğalmasının toplumsal bazı etkileri olduğuna dikkat çeken Milli Eğitim Bakanlığı da ülkede 125’i özel sektörde olmak üzere 136 Müslüman okulun bulunduğunu bildirdi. Oxford Üniversitesi’nde Demografi alanında profesör olan David Coleman ise, Britanya’nın uzun zamandır Müslüman göçmen kabul ettiğini, Pakistan, Bangladeş

ve Hindistan’dan gelen göçmenelere son zamanlarda Afrika ve Ortadoğu ülkelerinden gelenlerin de eklendiğine dikkat çekti. “Genel olarak doğum oranı düşüyor olsa da Pakistan ve Bangladeş’li Müslümanlar arasında çok yüksek” diyen Coleman Müslümanlar arasında dinden uzaklaşmanın, Hristiyanlıkta olduğu kadar yaygın olmadığının altını çizdi. İngiliz basınına konuşan Bradford bölgesindeki St. Clement’s kilisesinin papazı Dale Barton bölgede daha önceleri beyaz işçi sınıfının yoğunlukta olduğunu hatırlatırken, “Bugün sadece iki pub hayatta kalmaya çalışıyor. Dükkan sahiplerinin çoğu artık Müslüman. Bunu kınamıyorum. Bir çoğu Christmas günü de açık oluyor” sözleri ile demografik yapının toplumsal yaşamı da etkilediğini ifade etti. Müslümanlar arasındaki doğum oranının kimseyi endişelendirmemesi gerektiğini vurgulayan Britanya Müslüman Konseyi yetkililerinden İbrahim Mogra ise bunun aslında Müslümanların İngiltere’deki yaşamlarında kedilerini ne kadar kadar güvende hissettiklerinin bir göstergesi olduğunu savundu. “Bu jenerasyon kendisini son derece İngiliz hissediyor, bu ülkeyi ana vatanları gibi görüyorlar. Önemli olan konu İngiltere’nin Müslüman bir ülke haline gelmesi değil, ülkede İslamiyet’in özgürce ibadet ediliyor olması” diyen Mogra, İngiltere’deki Müslüman nüfusun eğitimli Araplardan Avrupalılaşmış Kıbrıslı Türklere kadar birçok farklı kökeni barındırdığını belirtti.

İngiliz ordusunun ilk imamı Asım Hafız Müslüman olmanın İngiltere için savaşmaya engel olmayacağını açıkladı. Savunma Bakanlığının dini danışmanı İmam Asim Hafız, İslamiyet’in insanları evlerini ve vatanlarını korumayı yücelttiğini vurguladı. Açıklama son zamanlarda, özellikle ordu mensubu Lee Rigby’nin ölümüyle tetiklenen tartışmalarla, kamuda Müslümanlar ve İngiliz ordusu arasında temelde çıkar farklılıkları olduğu algısı yayılmaya başladığı bir döneme denk geldi. Savunma Bakanlığı tarafından 2005 yılında orduya atanan ilk iki imamdan biri olan Hafız, Afganistan’daki savaş hakkında da Müslümanlar arasında yanlış bir algının yayıldığını, operasyonların İslamiyet’e karşı yürütülen bir savaş olmadığını savundu. Hafız, “İngiliz ordusu Afganistan’ı ve Afganları korumaya çalışıyor. Bir din veya kültüre karşı savaşmıyor” ifadesini kullandı. “Bir Müslümanın İngiliz ordusuna katılması onun ruhunu veya inancını kaybettiği anlamına gelmiyor. Orduda inancı çok güçlü olan birçok Müslüman askerle tanıştım”

İngiliz ordusuna dini danışmanlık yapan İmam Asim Hafız

diyen Hafız, kendisinin onlara inançlarını en iyi şekilde nasıl yaşayabilecekleri, ibadetlerini nasıl uygulayabilecekleri konusunda danışmanlık yaptığını kaydetti. Hafız, 12 kilometrelik koşuların yapıldığı temel idman sırasında oruç tutulup tutulamayacağı, antrenman zamanlarında nasıl namaz kılınacağı gibi sorularla karşılaştığını

belirtirken, Müslüman askerlerin orduda ahlaki sorunlarla karşılaştıklarını, fakat bu sorunların Müslüman olmayan bütün askerlerin boğuştuğu sorunlar olduğunu söyledi. Hafız, hepsinin korkularının ölmekten çok öldürmek olduğunun altını çizdi. 2005 yılında 350 olan ordudaki Müslüman sayısı şu an 650’ye çıkmış durumda. Hafız’a göre daha değiştirilmesi gereken uygulamalar olsa da, ordunun Müslümanların çalışması için uygun bir ortam oluşturmaya başladığını söyledi. “Silahlı kuvvetler Ramazan’da oruç tutmak, günde beş defa namaz kılmak, Cuma günleri camiye gidebilmek gibi Müslümanların çoğu ihtiyacını karşılıyor” diyerek ordunun Müslümanlara karşı olan tutumunu açıkladı. Her yeni yılda Kraliçe’nin Britanya’ya önemli katkıda bulunmuş olduğunu düşündüğü isimleri topladığı Yeni Yıl Şeref Listesi’nde Asim Hafız’ın ismi de bulunuyor. Kraliçe, Hafız’ın özellikle Afganistan’daki operasyonlarla alakalı olarak Savunma Bakanlığı’nda yaptığı danışmanlığı ön plana çıkardı.


14. BÖLÜM

18

LondraGazete.com

Londra Gazete, 16 Ocak 2014 Perşembe

İngiltere’deki Değerlerimiz Osman Balıkçıoğlu

YAŞAMI MÜZİKLE DOLU BİR SANATÇI SONER TURSOY Eğer söylendiği gibi müzik ruhun gıdasıysa, bu gıdadan yararlanan birçok insan var bu dünyada. Bu insanlar için müzik, ekmek gibi, su gibi elzemdir, olmazsa olmazdır. Müzikle yatarlar, müzikle kalkarlar. Müzik onların yalnızca ruhlarına değil, bedenlerinin her zerresine de işlemiştir. Çocukluktan başlayarak bütün yaşamları boyunca süregelen bir ritim var dünyalarında. Bu yüzden yaptıkları müzikler de başka müziklerden farklı olur. Bizim de toplum olarak böylesine müzikle yoğrulmuş, her nefeslerinde müzik soluyan soydaşlarımız elbette vardır. Bunlardan biri de Soner Tursoy’dur. Soner Tursoy, 1960 yılında Topçuköy’de dünyaya ‘merhaba’ dedi ama, Topçuköy’ün anılarında yeri yoktur. Zira o daha henüz bir yaşındayken ailesi Mağusa’ya taşındıkları için, çocukluk anılarında, hisarlar vardır, Namık Kemal Meydanı vardır, Buğday Camisi vardır. Yani, pirillisini, lingirisini, kör ebesini çocukluk yıllarında hep Mağusa’nın surlari içinde oynamıştır. Kendisine Soner isminin verilmesi de çok ilginçtir. Dört erkek ve iki kız kardeşten oluşan Soner Tursoy’un ailesinde o en son çocuk olduğu için anne ve babası ona Soner ismini koymuşlar. Babası, Mağusa’daki kapalı çarşının sorumlusuydu. Ayrıca aileye iyi bir gelir getiren bir de bakkal dükkanları vardı. Yani Soner Tursoy’un ailesi Mağusa’nın varlıklı ve kalbur üstü ailelerinden biriydi. Soner Tursoy, Mağusa’da Canbulat İlkokulu’nda ilk öğrenimini aldıktan sonra, Namık Kemal Lise’sine girer ve oradan da başarı ile mezun olur. Daha lisedeyken müzikle ilgilenmeye başlar ve müzik onun için yaşamının en önemli uğraşısı olur. Daha lisedeyken ‘Kurul 5’ isimli müzik grubuna girer ve solist olarak isim yapmaya başlar. Gerisini isterseniz Soner Tursoy’dan dinleyelim: “Lise’den mezun olduktan sonra kendimi müzik dalında daha da geliştirmek istedim. Kıbrıs’ta yapabileceğim herşeyi yapmışım gibi geliyordu bana. Bu yüzden şansımı Almanya’da denemeye karar verdim ve Almanya’ya gittim. Almanya’da çok farklı bir kültür buldum ve oraya uyum sağlamakta zorlandım.

Bir yandan orada karşıma çıkan zorluklar, bir yandan da memleket hasreti beni Almanya’dan tamamen soğuttu ve orada bir yıl kaldıktan sonra Kıbrıs’a geri döndüm. Kıbrıs’a döndükten sonra askerliğimi yapmaya karar verdim ve asker oldum. Müzisyen olduğum için de askerliğim oldukça rahat geçti. Beni Güvenlik Kuvvetleri Bandosu’na aldılar ve böylece askerliğim de müzikle dolu dolu olarak geçti.” Soner Tursoy askerliğini 1981 yılında tamamlıyor. Askerlik bittiğine göre artık yaşamına bir yön vermenin zamanıdır. Soner Tursoy, müzik yaşamına ve geleceğine daha çok katkısı olacağını düşündüğü için, Londra’ya gelmeye karar veriyor ve çok sevdiği ülkesini terk ederek Londra’ya yerleşiyor. “Londra’ya geldikten sonra, ayağımın tozuyla Kıbrıs Dörtlüsü isimli müzik gurubunda, müzik yapmaya başladım. Gruba hem gitarımla, hem de sesimle katkı sağlıyordum. Kıbrıs Dörtlüsü’nde gösterdiğim başarı beni Londra’nın müzikseverlerine tanıttı ve kısa zamanda onların taktirlerini kazandım. Kıbrıs Dörtlüsü’ndeki serüvenim 1984 yılına kadar sürdü. 1984 yılında Erenler isimli guruptan çok cazip bir öneri aldım ve onlara katılmaya karar verdim. O günlerde Erenler Londra’da çok seviliyordu ve bundan dolayı onlarla çalışırken şöhretim çok hızlı bir yükseliş göstermeye başladı. Onlarla birlikte üç yıl çok keyifli günler geçirdim. 1987 yılına geldiğimizde yeni yaşama geçen Kelebekler Grubu, beni solist olarak saflarına katmak istediler, ben de kabul ettim” diyen Soner Tursoy, her ne kadar da Londra’da belli yerlerde ve etkinliklerde müzik yapmaktan şikayetçi değilse de, kendini daha fazla geliştirmek ve Türkiye’nin müzik piyasasına girmek için çırpınmaktadır. Ama bu çok zordur. Zira Türkiye’deki müzik piyasası Kıbrıslı bir sanatçının müziklerini bünyesine almaya henüz hazır değildir. Bu yüzden Soner Tursoy MW Sound Engineer okuluna girer ve kursu başarı ile tamamlar. Ondan sonra da kendi müzik stüdyosunu yaşama geçirmek için kolları sıvar. Neticede de her türlü kayıdın yapılabileceği bir stüdyoya

sahip olur. Bu noktada Soner Tursoy’un yüzünde acı bir ifade beliriyor ve anlatmaya başlıyor. “1996 yılında, İstanbul’daki bir firma ile anlaşarak, ilk profesyonel CD’mi piyasaya sürdüm. Ama İstanbul’un acımasız piyasa şartları anlaştığım firma ile aramı açtı ve bu girişimim hüsranla sonuçlandı. Bunun üzerine Sonn Productions isimli kendi firmamı yaşama geçirdim ve Sonn Recording Studio’s diye isimlendirdiğim, kendi stüdyomda faaliyete geçtim.” Soner Tursoy bütün bunları anlatırken kendinden geçmiş gibidir. Anlattıklarında sanki bir ahenk, bir ritim var gibidir. Bu da müzikle yoğrulmuş bir kişiliğe sahip olmanın getirdiği birşey olsa gerek. “1990 yılından 2008 yılına kadar hem Kelebekler’de, hem de müzikli mekanlarda müzik yaparken ayni zamanda da stüdyomu çalıştırdım. Bu dönemde Londra’da müzikle ilgilenen herkes, benim bir recording stüdyom olduğunu öğrenmiş ve benim yaptığım müzikleri hayranlıkla dinler olmuşlardı. Ama benim daha yükseklere tırmanmak, kendimi

Londra’nın dışında da kabul ettirmek gibi beklentilerim vardı. Bunun sonucu olarak da Kelebekler’de birlikte müzik yaptığımız Ali Sönmez ile kafa kafaya verdik ve ikimizin başını çekeceğimiz bir müzikal oluşuma gittik. İsmini de buram buram Kıbrıs’ı çağrıştıran Babutsa koyduk. Babutsa Grubu çok başarılı bir grup olarak birden piyasalara girdi ve 2009 yılında en büyük atılımını yaptı. ‘Yanayım yanayım’ şarkısı, gerek Londra’daki, gerekse Türkiye’deki müzik piyasalarında ilgi ile karşılandı” diyen Soner Tursoy anlatmaya devam ediyor “2010 yılında en iyi grup katagorisinde birçok ödüller aldık. Türkiye’deki medyadan özellikle de televizyon kanallarından çok büyük ilgi gördük. Bu ilgi Avrupa’ya da yayıldı ve çeşitli şehirlerde yüzden fazla konser verdik. İki albüm, bir de single çıkardık.” Soner Tursoy, Ali Sönmez ile el ele yollarına devam ettiklerini de sözlerine ekliyor. Gelecek için büyük ümitleri ve projeleri var. İlk olarak 2014 yılının Mart ayında yeni bir albümü piyasaya çıkarmak için harıl harıl çalışıyorlar. Bu uğ-

raşlarından geriye kalan zamanlarını da çeşitli mekanlarda müzik yapmakla değerlendiriyorlar. “Benim amacım kendimizi geliştirirken, yetenekli gençlerimizi de müzik dalında yetiştirmek ve onlara iyi bir örnek olmaktır. Eğer onlara küçük de olsa bir katkı sağlayabilirsem, ne mutlu bana” diyen Soner Tursoy, toplumumuza ve gençlerimize karşı icinde yaşattığı duyarlılığı da ortaya koymuş oluyor. Müzik yapmanın da bütün sanat dalları gibi, ilham gerektirdiğini bildiğim için, Soner Tursoy’a kendisinin ilhamını nereden aldığını soruyorum, o da bana şöyle cevap veriyor: “Benim ilhamım eşim ve iki çocuğumdur. Onlar bana güç veriyor. Essex’teki evimizde sıcak bir aile yaşamımız var. Benim başarılarımın sırrı da bu olsa gerek.” Soner Tursoy’un yüzü aydınlanıyor. Her başarılı erkeğin arkasında bir kadın olur sözünü ona hatırlattığım zaman, hiç bir cevap vermiyor, yalnızca anlamlı anlamlı gülüyor. Kendisine çalışmadığı saatlerde, zamanını nasıl değerlendiğini sorduğumda da şöyle bir cevap alıyorum. “Beni dinlendiren, üzerimdeki bütün yorgunluğu alan, yine müziktir. Kendimi yorgun hissettiğimde elime gitarımı alıyorum, ondan çıkan tatlı nağmelere kendimi kaptırıyorum ve bu da beni dinlendiriyor. Sürekli bir arayış içerisindeyim. Gitarımdan çıkan notaları değerlendirmenin, onları biraraya getirerek, yeni bir beste yapabilmenin uğraşı içerisindeyim hep. Müzikle iç içe yaşamak herşeyden farklı birşey. Gün boyu müzikten kopamıyorsunuz. Farklı uğraşlar içerisinde olsanız bile, her zaman kafanızın, yüreğinizin bir köşesinde müzik oluyor.” Soner Tursoy’a, söyleşimizin sonuna geldiğimizi hatırlatıyorum ve okuyucularımıza bir mesaj vermek isteyip istemediğini soruyorum. O da bana “Bizleri dinlemeye devam etsinler, ilerideki günlerde onlara çok güzel sürprizlerimiz olacak. Herkese sevgi ve selamlarımı gönderiyorum” diyerek sözlerini noktalıyor. Ben de bu değerli soydaşımıza, müzik adamımıza, sonsuz başarılar dileyerek, teşekkür ediyor ve yanından ayrılıyorum.


Londra Gazete, 16 Ocak 2014 PerĹ&#x;embe

LondraGazete.com

19


20 İNGİLTERE HABER

İşte British Kebab Awards’ın bu yılki kazananları Just Eat en iyi paket servis restoranı Mozz Restaurant 887 Green Lanes, N21 2Qs En iyi yeni kebap restoranı Kervan Gökyüzü 183 High Road, Wood Green, N226BA Yılın en iyi genç restoran sahibi Mazlum ve Serdar Demir kardeşler Skewd Kitchen 12 Cockfosters parade, EN4 0BX Yılın en iyi şefi Ali Dirik Mangal 2 Restoran 4 Stoke Newington Rd, N16 8BH Endüstride yılın en iyi işletmesi Quick Cut 73 Thurlstone Road, Penistone, Sheffield, S36 9EF

Kebap endustrisine katkıda üstün katkıda bulunan işletmeler: VATAN CATERING Mill Mead Road Unit 37-43 Mill Mead Industrial Centre, N17 9QU TEES LTD Efes House,Unit 65, Cromwell Industrial Estate, Staffa Road, E10 7QZ EFES NAVSTAR LTD 76 Kilbirnie Street, Glasgow En Ekonomik Restoran Likya Ocakbaşı Restoran 68-70 Golders Green Road, NW11 8LN Londra dışında en iyi paket servis Kebap dükkanı Best Kebab 5 West St, Southend on Sea, Essex SS2 6HH Londra’da en iyi paket servis Kebap dükkanı The Best Turkish Kebab 25 Stoke Newington Rd N16 8BT Müşteri Memnuniyeti Kazan Restaurant 93-94 Wilton Road, Victoria, SW1V 1DW

LondraGazete.com

Londra Gazete, 16 Ocak 2014 Perşembe

İngiltere’nin en iyi kebapçıları ödüllerini aldı Bu yıl ikincisi düzenlenen British Kebab Awards 14 Ocak akşamı ödüllerini başarıyla dağıttı. Birçok milletvekili ve belediye meclis üyesinin bulunduğu törene yaklaşık 400 dolayında davetli katıldı. Sekiz civarı başlayan yemek sırasında gerçekleşen ödül töreninin sunuculuğunu T Vine dergisinin editörü İpek Özerim yaptı. İngiltere’nin en büyük online takeaway sitesi justeat.co.uk sponsorluğunda yapılan British Kebab Awards’ın töreninde İbrahim Doğuş, Mustafa Topkaya, Nadim Zahawi ve Keith Vaz konuşma yaptı. KEBAP, BİR KÜLTÜRDÜR İkincisini düzenlediği ödül töreninden gururla bahseden İbrahim Doğuş katılan herkese teşekkürlerini sundu ve Türkçe konuşan toplumun önderliğinde gelişen endüstriye destek vermekten çok memnun olduğunu söyledi. British Kebap&Retail Awards organizasyon komitesi başkanı Mustafa Topkaya ise kebap hakkında İngiltere’de yaygın olan algıyı değiştirmeyi amaçladıklarını iletti. Kebabın sadece etten ibaret olmadığını, kendi başına bir kültür olduğunu ve kebabı İngiltere’ye o kültür çapında tanıtmak istediğini kaydetti. Kebabın sağlıklı ve besleyici bir yemek olduğuna da vurgu yapan Topkaya, kebabın yıllar içerisinde İngiltere’nin önde ge-

len yemeklerinden biri haline geldiğinin altını çizdi. British Kebab and Retail Awards Muhafazakar Milletvekili Nadim Zahawi önderliğinde düzenlendi. Zahawi yaptığı konuşmada bu organizasyonu gerçekleştirmekten gurur duyduğunu söylerken, ülke ekonomisine önemli oranda katkıda bulunan kebap endüstrisinin tanıtılmasında rol oynamaktan duy-

duğu memnuniyeti de iletti. İçişleri komitesi başkanı ve İşçi Partisi milletvekili Keith Vaz da törende düşüncelerini aktardı. İngiltere’deki ilk Müslüman milletvekillerinden olduğuna vurgu yapan Vaz, ülkeye geldiğinden beri kebap endüstrisinin bu şekilde temsil ediliyor hale gelmesinden dolayı sevinçlı olduğunu dile getirdi. Sheraton Park Lane Otel’de ger-

çekleşen British Kebab Awards, özellikle Twitter olmak üzere sosyal medyada büyük yankı uyandırdı. Törene katılamayan Edmonton’dan İşçi Partisi milletvekili Andy Love da bölgesinden British Kebab Awards’da aday olan Capital Restoran’a yaptığı ziyareti Twitter’dan duyurdu. 10 KATEGORİDE ÖDÜLLER VERİLDİ Katılımın beklenenden de fazla olduğu törende Milletvekilleri Robert Halfon, Toby Perkins, Jonathan Reynolds, Baroness Floella Benjamin, Croydon belediye lideri Yvette Hopley gibi birçok siyasetçi hazır bulundu. 10 kategoride verilen ödüller 15 jüri üyesi tarafından birçok kıstasa bakılarak seçildi. Kazananlar restoranın işletilmesine, müşteri görüşlerine, temizlik standartlarına ve yemeğin kalitesine bakılarak belirlendi. Yıllık cirosu 2.2 milyar sterline ulaşan kebab Britanya’nın en popüler yiyeceklerinden birisi. İlk kez 1966 yılında satılan döner kebab ise halen fish&chips’lerden restoranlara kadar 17 bin dolayında işletmede satılıyor. Ülke genelinde her gün 1 milyon 300 bin porsiyon döner tüketildiği tahmin ediliyor.


Londra Gazete, 16 Ocak 2014 Perşembe

LONDRA HABERLERİ 21

LondraGazete.com

Milyonluk evler kapış kapış gidiyor

Westminster bölgesinde bulunan Harrow Road’da ortalama yaşam süresi 97 yıla ulaşıyor.

Zenginler daha çok yaşıyor University College London tarafından yapılan bir araştırma zengin bölgelerde yaşayan ve varlıklı ailelere mensup kişileri ortalama yaşam sürelerinin, daha düşük gelirli bölgelerde yaşayan kişilere göre 25 yıl daha yüksek olduğunu ortaya koydu. Araştırmaya göre Westminster bölgesinde bulunan bazı zengin semtlerinde ortalama yaşam süresi 93.76 yılı bulurken, işçi nüfusun yoğun olduğu Southwark belediyesine bağlı Nunhead bölgesinde bu süre

erkekler için 71 yıla kadar düşüyor. Westminster’da milyonluk evlerin bulunduğu Harrow Road üzerinde ortalama yaşam süresi 97.1 yıla, Kensington & Chelsea bölgesinde ise 92.5 yıl olarak belirlendi. Başkentin güneydoğusundaki Southwark belediyesi sınırlarında ise yaşam süresinin kadınlar için 76.3 yıl olduğu ortaya çıktı. Araştırmayı yapan ekibi yöneten Profesör Sir Michael Marmot, yaşam kalitesinden çevreye, eğitimden sağlık hizmetlerine kadar pek

çok faktörün etkili olduğu yaşam süresinin, bölgeler arasında derin farklılıklar gösterdiğine işaret etti. Londra’nın bazı bölgelerinde gözlenen yoksulluğun giderilmesi için, yetkililerin acil eylem planları uygulaması gerektiğini vurgulayan Marmot, “Son 10 yılda yaşam sürelerinin arttığı bir gerçek. Hatta Londra genelinde bu süre, dünyanın en uzun ömürlü insanlarının yaşadığı Japonya’nın bile üzerinde. Ancak bölgeler arası eşitsizlik kaygı verici boyutlarda” dedi.

Londra’da geçen yıl boyunca minimum değeri 5 milyon sterlin ve üzerinde 500’den fazla konutun el değiştirdiği açıklandı. Gayrımenkul firması Savills’in tapu kayıtlarından yola çıkarak derlediği verilere göre, evlerin toplam satış değeri £5.2 milyara ulaştı. 2013 yılı boyunca el değiştiren milyonluk evlerin 160 adetinin £10 milyon ve üzeri olduğuna işaret eden Land Registry kayıtlarında, satış bedeli en yüksek gayrimenkulun, Knightsbridge bölgesinde yeni yapılan bir apartman olduğu kaydedildi. Apartmanın satış ise £29.35 milyon. Milyonluk evler özellikle Arap, Rus ve Çinli işadamlarının ilgisini çekiyor. £5

milyon ve üzeri binaların yüzde 23’ü, SW1 posta kodlu Knightsbridge, Belgravia ve St James’s bölgelerinde bulunuyor. Milyonluk evlerin yüzde 14’ü Kensington, yüzde 13’ü Chelsea ve yüzde 10’u da South Kensington semtlerinde yer alıyor. Wimbledon ve Hampstead bölgelerinde de pahalı konutların sayısının arttığı dikkat çekerken, geçen yıl emlak fiyatlarının yüzde 10’dan fazla artış gösterdiği Fulham ve Clapham bölgeleri de zengin yatırımcıların gözdeleri semtleri arasına girdi. Kayıtlara göre Fulham’da geçen yıl £1 milyon ve üzeri bedele sahip tam 335 konut satıldı.


22 İNGİLTERE HABER

LondraGazete.com

Londra Gazete, 16 Ocak 2014 Perşembe

Etnik azınlıkların işsizlik oranı yükseliyor İş gücü ve iş piyasasına dair yeni açıklanan verilere göre geçtiğimiz yıl İngiltere’de genel işsizlik oranlarında bir artış görülmezken, etnik kökenli gençler arasında işsizliğin çoğaldığı gözlemlendi. Tarihsel olarak etnik kökenli grup-

Meral Erdemir

Birkbeck Üniversitesi Hukuk Bölümü öğretim görevlisi ve eğitim danışmanıyım. Kanımca Türkiye’den buraya gelen öğrencilerin iş bulma konusunda yaşadıkları öncelikli sorunu İngilizce. Her üniversite çok kaliteli eğitim vermiyor burada. O nedenle dilde belli bir seviyeye gelmiş çok kimseyi okullara kabul ediyorlar. Üniversitede okuyor olmanız İngilizce’ye tamamen hakim olduğunuz anlamına gelmiyor. Bir başka unsur ise; bulundukları ülkenin sistemi ve kültür yapısına hakim olamamaktan geçiyor. Türkiye’de çok kaliteli üniversitelerden mezun olup, burada bir başka üniversite daha okumak yada mastır yapmak isteyen kişiler kalifiye iş bulmak konusunda çoğunlukla hayal kırıklığına uğruyorlar. Biraz da bizim toplum olarak aceleci yapımızdan kaynaklanıyor. Biraz bilgi sahibi olunca çok şey öğrendik düşüncesiyle aradaki püf noktaları kaçırıyorlar. Mesela çevre edinmek ve bu iletişim ağını doğru kullanabilmek çok önemli. Öğrenmenin sınırı yok. Diyelimki yabancı dile hakim oldunuz. Buda yeterli değil. O dilin kültürünü, toplum reflekslerini ve prosedürleri iyi algılamak gerek. Aslına bakarsanız; yabancı bir ülkenin işleyiş sistemine ve koşullarına dair yeterli bilgiye sahip olmamak, insanlarımızın bilgilerini daha verimli mecralara taşımasına engel oluyor. Konuyu bir başka açıdan ele alacak olursak; İngiltere’de yaşayan pekçok yabancı devletlerin vatandaşları birbirlerini sonuna kadar destekliyorlar. Öğrencilerine burs veriyorlar. Hatta kendi toplumlarına İngiltere’de katkıda bulundukları için Kraliçe tarafından ödüllendirilen birçok işadamları ve işyerleri var. Maddi kaygı taşımayan bu öğrenciler, eğitimlerine ve işlerine daha sıkı konsantre olabiliyorlar. Ama malesef bizim toplumumuzda bu dayanışmayı ve desteği fazla göremiyoruz. Desetk veren bazı kurum ve kuruluşlar var tabiki. Fakat diğer milletlere oranlayacak olursak, gerçkten çok yetersiz kalıyor.

ların işsizlik oranının İngiltere genelinden hep daha yüksek olduğu bilinse de, son veriler bu oranın arttığını ve aranın daha da açıldığına dikkat çekiyor. 2012-2013 döneminde İngiltere genelinde ve beyaz etnik gruplar

Yasemin Sabit

Yeditepe Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölümü mezunu, BPP University Collage of Professional Studies Ticari Hukuk Bölümü ikinci sınıf öğrencisiyim. Londra’ya eğitim için gelmiş Türk öğrencinin ilk dersi çarpma işlemidir. Havaalanında aldığı 500ml’lik suyun 2 sterlin olduğunu görür ve onu üçle çarparak korkunç gerçekle yüzleşir. Üçle çarpma süreci öğrencinin kabusu ve çalışma ihtiyacının ortaya çıktığı ilk andır. Çarpma işlemini hayatından çıkarması için psikolojisinin alt üst olmasını bekler. Akabinde en uygun 20 saatlik iş olan garsonluk için kolları sıvar. Öğrenci vizesi ve İngilizce’ye sinmiş Türk aksanı, daha kaliteli bir iş bulmasına ne yazık ki büyük engeldir. Hem yaşamak, hem de derslerinde başarı göstermek zorunda olan öğrenci için zorlu bir süreç başlar. Okul ile iş yeri arasındaki o rutin yolda kaybolur ve özellikle psikolojisi için kötü adımlar atar. Ben kendi adıma, ileriyi görüp planlı hareket ettim, hayatımda hiç çalışmadığım için ben de küçük bir yerde garsonlukla başlayıp önce tecrübesizliğimi ve benliğimi ezmeyi hedefledim. Çünkü benim gibi orta sınıf ailelere sahip öğrencilerin sınavı biraz daha katmerli olabiliyor. Türkiye’de kendini prenses sanan öğrenci İngiltere kapitalizmi karşısında tacını düşürüyor ve onu yere eğilmek suretiyle aramak zorunda kalıyor. Sonraki hedefim daha çok İngilizce konuşabileceğim ve iyi para kazanabileceğim işlerdi; broşür dağıttım, küçük bir kanalda spikerlik yaptım, çocuk baktım ve programıma sıkıştırabildiğim kadarıyla Türkiye’den gelen büyük gruplara rehberlik yaptım ve 2014’ün Şubat’ında artık masa başı işi ile muhasebeci olarak devam edeceğim süreçle tanışacağım. Benim naçizane tavsiyem, arkadaşların bu süreci kangren haline getirmemeleri ve zorlukların içindeki başarı kapılarını görmeyi ve zorlamayı bilmeleridir.

arasında işsizliğin değişmediği, aynı seviyede kaldığı görüldü. 2012’den 2013’e İngiltere genelinde işsizlik %8, beyaz etnik gruplar arasında ise %7’de kaldı. Fakat etnik kökenli gruplar arasındaki işsizlik oranı ise %13’ten %14’e yükseldi. Verilere daha detaylı bakıldığında ise işsizlik oranının siyahiler arasında %19, Pakistan ve Bangladeş kökenliler arasında %17 ve karışık etnik kökenler olanlar içinse %15 olduğu görülüyor. Özellikle gençler arasında işsizliğin önemli bir problem olduğunu ileten veriler 16 ile 24 yaş arasındaki etnik gruplardan olan gençlerin işsizlik oranı ise 2012’de %33’ten 2013’te %37’ye çıktığını

Özlem Bedeş

Londra’da finans uzmanlığı yapıyorum. Türkiye’den eğitim ve çalışma amaçlı gelen bir çok gencimiz var. İngiltere büyük ve renkli bir ülke. Türkiye gibi annenizin, babanızın, hatta çevrenizdeki dostlarınızın koruyuculuğu altından çıkıp tek başınıza bu ülkede ayakta kalmak, çalışmak ve okumak kolay bir iş değil. Bu ülkede geçirdiğiniz yıllar içerisinde hepinizin geçirdiği zor dönemler mutlaka olmuştur. Bu arada çevremdeki gözlemlediğim, iş bulma konusundaki en büyük problemlerden biri yeni gelen öğrencilerin doğru iş başvurusu yapmayı, doğru yerlere doğru CV’ler ile başvurmayı bilmemeleri. Ülkelere göre CV hazırlama formatları bile farklı. Bu nedenle nasıl CV hazırlanır, nasıl başvuruda bulunulur bilmek gerek. Diğer bir konu da malesef kişisel özgüven problemi, çekinme, birisinin aracılığı ile birşeyleri yapmak, Türkiye’den gelen gençlerimiz arasında gözlemlediğim bir durum. Bu böyle olmamalı, farketmeliyiz çevremizdeki insanları, koruyup kollamalı ve gerekli bilgilendirmeleri yapabilmeliyiz. Londra’da birçok derneğimiz var. Resmi olarak Türk vatandaşının burdaki güvenliğinden, sorunlarından, eğitimlerinden sorumlu Konsolosluğumuz ve Ateşeliklerimiz var. İngiltere’de yaşayan Türkler’in %50’si bu kurumları bilmiyor, yeni gelenlerin ise hiçbir fikri yok.

Beyazlara kıyasla etnik azınlıkların İngiltere’de iş bulmalarının daha zor olduğu açıklandı.

Nour Saghir

Lisansımı McGill Üniversitesi’nde Uluslararası Kalkınma üzerine yaptım. Yüksek Lisansımı ise Londra’da School of Oriental and African Studies’de Ortadoğu Araştırmaları üzerine tamamladım. Tezimi verdikten sonra Londra’da birçok işe başvurdum fakat iş bulmakta zorlandım. Uluslararası kuruluşlar, araştırma kurumları ve sivil toplum kuruluşları dahil çeşitli yerlere başvurdum. Londra’da ücretli bir iş bulamadığımdan dolayı Lübnan’da kabul olduğum bir staja başlamaya karar verdim. Benim aslında Lübnan, Kanada ve Amerika olmak üzere üç pasaportum var. Bu nedenle sadece Lübnan pasaportumun olsaydı karşılaşacağım sıkıntıların çoğunu yaşamıyorum. Fakat yine de ismimin ve Avrupa Birliği üyesi bir ülkenin pasaportuna sahip olmamanın dezavantajları olduğunu düşünüyorum. Nedeninin iş veren bazında etnik ayrımcılık olduğunu düşünmesem de hükümetin koymuş olduğu vize düzenlemelerinin böyle bir ayrımcılığa eninde sonunda neden olduğu fikrindeyim. Burada geçirdiğim vakit boyunca İngiliz olmamamdan dolayı bir ayrımcılığa maruz kalmamış olsam da, özellikle bazı kurum ve kuruluşların çalışanlarını AB vatandaşları arasından seçtiği kanısındayım.

gözler önüne serdi. Fakat İngiltere genelinde bu yaş grubundaki işsizlik oranı son üç yıldır %21’lerde seyrediyor. Veriler detaylandırıldığında bu yaş grubundaki beyaz gençlerin %19’u işsizken, genç Pakistan ve Bangladeşlilerin %46’sı, genç siyahilerinse %45’inin işi olmadığı iletiliyor. İşsizlik oranı 25 yaşından küçük Hintliler için %34, Çinliler içinse %29. İşsizlik seviyesi en kötü olan kategori ise %24’lük bir oranla Bangladeş ve Pakistanlı kadınlar oluyor. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın bilgilerine göre siyahlar ve Asyalılar sağlık ve sosyal hizmetlerde, siyahiler ayrıca özel sektör ve kamuda beyaz yakalı işlerde bulunuyordu. NHS bütçesine yapılan kesintiler ve teknolojinin gelişmesiyle IT sistemlerine olan ilginin bu sektörlerde işten çıkarmaların arttığına neden olmuş olabilir. Fakat doktor ve hemşire sıkıntısı yaşayan NHS için bu iddialarda bulunmak biraz zor. Jobs Economist Araştırma kuruluşunun direktörü John Philpott etnik azınlıklar ile beyaz vatandaşların işsizlik oranları arasında uzun zamandır kapanmayan büyük fark etnik azınlıkların işsizliğinin yapısal sorunlarda kaynaklandığını ve ekonominin güçlenmesinin bu sorunu çözmeye yetmeyeceğini iletti.


Londra Gazete, 16 Ocak 2014 PerĹ&#x;embe

LondraGazete.com

23


24 LONDRA HABERLERİ

LondraGazete.com

Londra Gazete, 16 Ocak 2014 Perşembe

Kıbrıslı Türk Hekimler Birliği Londra’da konser düzenliyor İngiltere’de faaliyet gösteren Kıbrıslı Türk Hekimler Birliği, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin Londra Temsilciliği aracılığıyla bir konser düzenleyecek.

Kıbrıslı Türk piyanist ve besteci Arman Ratip, 6 Şubat Perşembe akşamı saat 19:30’da Piccadilly’deki ‘St. James’s Church’de resital verecek. Sanatçının kendi beste-

lerinden oluşan konser 197 Piccadilly, W1J 9LL adresinde gerçekleşecek. Konseri izlemek isteyenlerin yer bulabilmek için telefon veya email ile davetiye temin etmelerini öneren Bilginer, Birliğin bu ve benzeri etkinliklerinin devam edeceğini kaydetti. Ücretsiz olan etkinliğe katılmak isteyenlerin, derneğe 07780760895 numaralı telefondan veya tcddauk@gmail. com e-posta adresinden ulaşma-

ları ve davetiye talep etmeleri gerekiyor. İngiltere’de farklı tıp kuruluşlarında mesleğini icra eden doktor ve diş hekimleri olarak Kıbrıs Türk Kültürünü tanıtacak etkinlikler düzenleyeceklerini hatırlatan dernek başkanı Dr. Tahsin Bilginer, “bu ve benzeri etkinliklerde KKTC Londra Temsilciliği ile de koordineli hareket edeceğiz” dedi. Konser organizasyonuna yaptığı katkıdan dolayı KKTC Londra temsilcisi Oya Tuncalı’ya teşekkür etti.

Dr. Tahsin Bilginer, Oya Tuncalı’ya teşekkür etti.

Arman Ratip’in vereceği konserin posteri.

Uğur Mumcu Londra’da anılacak Uğur Mumcu ölüm yıl dönümü olan 24 Ocak’ta Londra’da da anılacak. İngiltere Atatürkçü Düşünce Derneği (İADD) tarafından organize edilecek olan anma töreni akşam saat yedide Azerbaijan House’ta gerçekleşecek. Uğur Mumcu ve Demokrasi Şehitlerini Anma Gecesi

olarak adlandırılan organizasyonda Abdullah Nihat Yılmaz ve İrfan Taştemur konuşma yapacak. 1977 yılından beri gazetecilik yapan Taştemur, 1980 darbesinden sonra iki yıl hapse mahkum olmuştu. Yurt Gazetesi’nde çalışan Taştemur aynı zamanda Bağımsız dergisinin ve Sokak TV’nin Londra temsilciliğini

yapıyor. Son beş yıldır Londra Olay gazetesinde köşe yazarlığı yapmakta olan Abdullah Yılmaz ise 1980 darbesi yönetimi sırasında Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu’nun yasaklanmasıyla sendika yöneticileri tutuklanmaya başlayınca yurt dışına çıktı. 1982 yılın-

dan beri Londra’da yaşaıyan Yılmaz hem 1963 darbesi hem de 1971 muhtırası sonrası tutuklanmıştı. 228 Kingsland Road, E2 8AX adresinde yapılacak olan anma törenine Dalston Kingston ve Dalston Junction tren istasyonlarından ulaşılabilecek.


Geçitkale’nin Gecesi bu Pazar günü yapılacak Haberi sayfa 27’de

NORWICH’IN GÖZÜ KULAĞI =Premier Lig takımlarından Norwich City Futbol Akademisi’nin Londra Şubesi’nde iki yıldan beri antrenör ve gözlemci olarak görev yapan Soner Zümrütel, yetenekli gençlerimize de kapılarının açık olduğunu söylüyor.

Soner Zümrütel, yeni yetenekleri futbola kazandırmayı amaçladı.

=Arsenal alt yapılarında 11 yıl oynadıktan sonra, Türkiye’de de 6 sezon profesyonel olarak forma giyen Zümrütel, artık 11-15 yaşarasındaki yetenekli gençleri Norwich City’e kazandırmak için çalışıyor. Haberi sayfa 28

İngiltere, ABD’ye 5-2 kaybetti 2014’ün Dünya Kupası yılı olması nedeniyle FA’nin organizasyonuyla Londra’da geçtiğimiz Pazar günü karşı karşıya gelen İngiltere Parlamenter takımı ile ABD Bü-

yükelçiliği takımlarının maçı bol gollü geçti. ABD’nin üstünlüğü altında geçen maçta İngiliz milletvekilleri bir varlık gösteremedi. Haberi sayfa 29

İngiltere Parlamenter takımı (mavi formalılar) ile ABD Büyükelçiliği takımı futbolcuları karşılaşma öncesi birarada.

Hollandalı yıldız Anouk Arsenal’de Hollanda Kadın Milli Takımı’nın 94 kez formasını giyen Ajax’lı orta saha oyuncusu Anouk Hoogendjik, İngiltere Kadınlar Ligi’nde halen üçüncü durumda bulunan Arsenal’in formasını giyecek. Haberi sayfa 29

Anouk, Hoogendjik, Hollanda Milli Takımına 8 de gol kazandırdı.


26 SPOR

LondraGazete.com

Hasan Sertoğlu ziyaret edecek Kıbrıs Türk Futbol Federasyonu (KTFF) Başkanı Hasan Sertoğlu ve Dış İlişkiler Sorumlusu Orçun Kamalı, önümüzdeki Pazartesi günü (20 Ocak), Türk Toplumu Futbol Federasyonu (TTFF)’nu ziyaret edecek. TTFF Başkanı ve Yönetim Kurulu üyeleri, Hasan Sertoğlu ve Orçun Kamalı’ya faaliyetleriyle ilgili bilgiler verirken, Kıbrıs’ta Türk ve Rum Futbol Federasyonlarının ortak çalışma kararı almaları ışığında olabilecek gelişmeleri ele alacak. TTFF ve KTFF arasındaki ilişkiler de gözden geçirilecek.

KTFF Başkanı Sertoğlu ve Kamalı, FIFA Başkanlığı’na adaylığını açıklayacak KTFF danışmanı Jerome Champagne’nin Pazartesi günü yapacağı basın toplantısına da iştirak edecek.

Londra Gazete, 16 Ocak 2014 Perşembe

Ligin vizesi Kötüre’den

Hasan Sertoğlu, TTFF yönetimi ile biraraya gelecek.

Dumlupınar’da Ender Kalkan bıraktı Ezel Londra Türk Ligi 1.Küme takımlarından Dumlupınar’ın Menajeri Ender Kalkan, görevinden istifa etti. Geçtiğimiz Cumartesi günü gazetemizi arayan Ender Kalkan, özel işlerinin yoğunluğu nedeniyle Dumlupınar’daki görevini bıraktığını söyledi. Konuyla ilgili olarak Dumlupınar Kulübü’nden herhangi resmi bir açıklama yapılmazken, bu görevi Kalkan’ın yardımcısı Önder Açıl’ın sürdürmesi bekleniyor. Ender Kalkan, ikinci yarıda takımının başında olmayacak.

Kötürespor, ilk yarıda mücadeleci futboluyla rakiplerine kök söktürmüştü.

Ezel Türk Ligi 1.Küme’nin ilk yarısında dikkat çekecek takımlarından biri de Kötürespor’du. Oynadığı futbolla ters orantılı bir şekilde bir yerde devreyi kapatan Kötürespor’un teknik patronu Zafer Koçak, ilk yarıyı değerlendirirken, futbolllarından memnundu. Zafer Koçak, bir haftalık bir çalışma sonrası çıktıkları ilk maçta Mehmetçik’e kaybettiklerini, Mevlanaspor’a da iki puan bıraktıklarını vurguladı ve şunları söyledi: “Takımımın ilk yarıda sergilediği futbol beni fazlasıy-

la memnun etti. Tek sıkıntımız gol sorunuydu. Bu halde iddialı takımlardan Akıncılar’ı mağlup ettik. Dumlupınar’a da 3-2 kaybettik. 2-0 geriden skoru 2-2’ye getirdiğimiz bir maçtı.” Oynadıkları futbola göre lig sıralamasında daha iyi yerde olmayı beklediklerini ifade eden Koçak, “Kadromuzu iki oyuncuyla takviye ettik. İkinci yarıda da aynı futbolumuzu sürdüreceğiz. Şampiyonluk yolunda vizeyi biz vereceğiz. Herkes bizden korkacak” diye konuştu.

Teknik Sorumlu Zafer Koçak (sağda), antrenör Berk Emül’le.

Türkmenköy’de yeni hedef EZEL TÜRK L‹G‹ 1.KÜME TAKIMLAR O G B M A Y P Doğan TB 9 7 1 1 26 13 22 Dumlupınar 8 6 1 1 30 12 19 Yalova 9 6 1 2 22 15 19 Akıncılar 7 5 0 2 24 9 15 Kötürespor 9 4 1 4 23 17 13 Türkmenköy 8 3 0 5 15 25 9 Mevlanaspor 7 2 1 4 20 23 7 Yeni Boğaziçi 8 1 2 5 13 20 5 Mehmetçik 9 1 2 6 16 40 5 Pekünspor 8 1 1 6 14 27 4 MTG Ligden çekildi, Binatlı ligden ihraç edildi.

Ezel Türk Ligi 1.Küme’de devreyi bir maç eksiği ile 6.sırada kapatan Türkmenköy’de ikinci yarıya yeni hedeflerle girecek. 8 maçlık ilk yarı periyodunu değerlendiren Menajer Hüseyin Hüseyin, futbol olarak takımdan menun olduğunu söyleyerek, “Ancak gol

ve golcülerimiz açısından aynı şeyi söyleyemem. Bazı maçlarda öyle goller kaçırdık ki, bunları atsak daha üst sıralarda yer bulacaktık” dedi. Sezon başında kaleci sorunu da yaşadıklarını, bunu daha sonra çözdüklerini ifade eden Hüseyin Hüseyin, ikinci

yarıda ise hedeflerinin ilk beş takım arasına girmek olduğuna işaret etti. Menajer Hüseyin, Türkmenköy olarak London Sunday Intermediate Cup’ta da çeyrek finale kaldıklarını, bunu daha üst turlara götürmek istediklrini de sözlerine ekledi.

GOL KRALLIĞI

9 GOL: Jay (Yalova), Rys (Mevlana), 7 GOL: Jordan (Doğan TB), 6 GOL: Taner (Türkmenköy), Kieran (Akıncılar), 5 GOL: Ali Demir, Ricky (Dumlupınar), Sezai (Kötüre), Arian (Akıncılar), 4 GOL: Serdar, Fusion (Kötüre), Hüseyin İsa, Tunji (Doğan TB), Murat (Pekünspor)

Menajer Hüseyin Hüseyin, futbollarından memnun.

Ligin ilk yarısında istikrarsız sonuçlar alan Türkmenköy, şimdi gözünü üst sıralara dikti.


Londra Gazete, 16 Ocak 2014 Perşembe

SPOR 27

LondraGazete.com

Noyanlar iki kupanın sponsoru Türk Toplumu Futbol Federasyonu tarafından organize edilen iki kupaya Noyanlar İnşaat Şirketi sponsor oldu. Halen devam eden 2.Küme Kupası ile Mayıs ayında yapılacak geleneksel 19 Mayıs Kupası’nın sponsorluklarını Noyanlar İnşaat

Yeşilada, ikinci yarıda öncelikli olarak ligde ilk iki arasında yerini almaya çalışacak.

Bu yıl çok iyiyiz Yeşilada, ilk yarıda Ezel Türk Ligi 2.Küme’de olumlu izler bıraktı. Son yıllardaki en başarılı sezonunu yaşayan Yeşilada’nın Sorumlusu Oktay Amasyalı, ikinci yarıdan da umutlu. Devreyi değerlendiren Amasyalı, “Takım olarak iyi bir hava yakaladık. Güzel oyun ve iyi sonuçlar almaya başlayınca futbolcu arkadaşarımızın istekli hali arttı” dedi. Devre arasında kadroya iki tecrü-

beli isim daha katılacağını ve ikinci yarıda 1.Küme’ye çıkmak için çaba harcayacaklarını söyleyen Yeşilada Sorumlusu Oktay Amasyalı, şikayetçi oldukları konunun hakemlerin yetersizliğini gösterdi. Federasyonun 1.Küme’ye daha kaliteli hakemler verdiğini belirten Amasyalı, “Biz de, 1.Küme takımları da hakemlere aynı ücreti ödüyor. Ama kötü hakemler bizim puanlarımıza neden oluyor” diye konuştu.

Şirketi üstlendi. EV PİYANGOSU 451’E ÇIKTI Öte yandan Türk Toplumu Futbol Federasyonu tarafından organize edilen piyango çekilişinde, Noyanlar Şirketi tarafından ortaya konan Kuzey Kıbrıs’taki ev için şanslı numara 451 oldu.

Geçitkaleli yöneticiler Forest’ın maçını izleyecek

Geçitkale Günayspor ile Dayanışma Gecesi bu Pazar yapılacak.

Oktay Amasyalı, hakemlerden yakındı.

Diyarbakırspor memnun

Kuzey Kıbrıs’taki Geçitkale Günayspor takımına destek amacıyla önümüzdeki Pazar günü Mekan Restauran’ta düzenlenecek Dayanışma Gecesi’ne katılacak kulüp yöneticileri bugün (16 Ocak Perşembe) Londra’da olacak. Geçitkale Günayspor yöneticileri, Cumartesi günü de Waltham Fo-

rest’ın sahası Wadham Lodge’da saat 15.00’te başlayacak ChathamTown’la oynayacağı lig maçını izleyecek. Bu arada Dayanşma Gecesi’ne katılmak isyenler Mekan Restaurant’ı 0207 998 1598, Akın Uysal’ı 07796 764 117 ve Hüsnü Kişi’yi 07796 683 672 numaralı telefonlardan arayabilir.

2.Küme Kupası’nda yarı final kuraları Türk Ligi 2.Küme Kupası’nda yarı final kuraları da çekildi. Buna göre bu hafta oynanacak Fenerbahçe-Yavruvatan maçının

galibi Trabzonspor’un rakibi oldu. Diğer yarı final maçında ise Yeşilada ile Diyarbakırspor karşı karşıya gelecek.

EZEL TÜRK L‹G‹ 2.KÜME Türk Ligi’ndeki ilk sezonunda futboluyla beğeni toplayan Diyarbakırpor.

Hayri Kartal, daha iyi yerleri hedefliyor.

Diyarbakırspor, Ezel Türk Ligi 2.Küme’deki ilk sezonundan memnun. Takımın yöneticisi ve Menajeri Hayri Kartal, ilk kez yer aldıkları ligde futbollarıyla 1.Küme’yi hak ettiklerini öne sürdü. Takımdaki tecrübeli ve genç isimlerin birbirleriyle iyi kaynaştıklarını, bunun da başarıyı getirdiğini vurguladı. Kartal Şunları söyledi: “ İlk yarıda zor maçlarda iyi puanlar aldık. Ko-

lay gördüğümüz maçlarda puanlar kaybettik. Maçlarımız gollü ve bizim açımızdan eğlenceli geçti. Bu mücadelemizde kaptanlarımız Serhat Yılmazer ve Özkan Yardırgı ile eşim ve aynı zamanda Kulüp Sekreterimiz Saime Kartal’a özverisi için teşekkür ederim. Bu arada sponsorlarımız Cyrpus Food ve Foreststreetsnooker&pool Club yetkililerine de verdikleri destekler nedeniyle teşekkür ederiz.”

TAKIMLAR O G B M A Y P Gaziantepspor 9 7 2 0 23 6 23 Trabzonspor 9 5 3 1 31 10 18 Yavruvatan 9 4 3 2 32 25 15 Fenerbahçe 8 4 3 1 14 14 15 Yeşilada 9 4 3 2 25 26 15 Diyarbakırspor 9 4 2 3 27 27 14 Türk Ocağı 9 4 0 5 33 36 12 Gürünspor 9 1 2 6 22 32 5 Ihlaraspor 9 0 3 6 18 29 3 Güney Yıldızı 8 0 1 7 11 34 1 GOL KRALLIĞI 15 GOL: Afez (Diyarbakır), 11 GOL: Nevzat (Yavruvatan), 10 GOL: Redi (Yeşilada), 9 GOL: Miguel (Türk Ocağı), Serkan (Gürünspor), 8 GOL: İsmail (Gaziantep), Tuncay (Yavruvatan), 6 GOL: Şenol (Trabzon), Jason (Türk Ocağı)


28 SPOR

LondraGazete.com

Londra Gazete, 16 Ocak 2014 Perşembe

Norwich’in gözü kulağı Premier Lig takımlarından Norwich City Futbol Akademisi’nin Londra Şubesi’nde iki yıldan beri antrenör ve gözlemci olarak görev yapan Soner Zümrütel, yetenekli gençlerimize de kapılarının açık olduğunu söylüyor. Barnet’in altyapısında dört yıl görev yaptıktan sonra geçen sezon ‘Kanaryalar’ lakabıyla anılan Norwich City ile sözleşme imzalayan Soner Zümrütel, her hafta Salı akşamları Walthamstow, Coppermill Lane’deki Douglas Eyr Sports Centre’da 11-15 yaş arasındaki gençleri Norwich City için hazırladıklarını söyledi. Geçen yıl 12 yaşındaki küçük bir futbolcuyu keşfedip Norwich City Academy’ye gönderdiklerini belirten Zümrütel, her sezon birkaç genci Kanaryalar’a kazandırdıklarını söyledi. Londra branşında 4-5 antrenörün çalıştığını, hafta sonları da sürekli maç izleyerek veya tavsiye edilen gençlerin karşılaşmalarını takip ederek yeni

Anlaşmadan sonra Mekan Gazan Resturant’ta yemeğe katılan (soldan) Derviş Adalıer, Levent Ertuğrul, Cemiyet Başkanı Timur Tayyareci, Kulüp Başkanı Destegül Bakkaloğlu, Rıza Mustafa ve Raşit Arınsan, anlaşmayı kutladı.

yetenekler aradıklarını ifade etti. Kendisinin Türk liglerini de zaman zaman gözlem altına aldığını vurgulayan Soner Zümrütel, “Çok yetenekli gençlerimizi de Norwich City’ye kazandırmak isterim” dedi. Arsenal alt yapılarında 11 yıl oynadıktan sonra, Türkiye’de de Soma Linyit, Aydınspor, Nazillispor ve Vestel Manisaspor’da 6 sezon profesyonel olarak forma giyen Zümrütel, önümüzdeki günlerde A lisansı için antrenörlük kursuna katılacak. Zümrütel, mesleğini Türkiye liglerinde sürdürmek istediğini söyledi.

Levent Ertuğrul Mehmetçik’in yeni Menajeri oldu Ezel Türk Ligi 1.Küme takımlarından Mehmetçik, menajer krizini Levent Ertuğrul’la anlaşarak çözdü. Geçtiğimiz günlerde biraraya gelen Cemiyet ve kulüp yönetiminin toplantısına katılan Levent Ertuğrul’la her konuda anlaşmaya varıldı. Eruğrul, Türk Ligi’nde Mehmet-

çik dahil uzun yıllar birçok takımda forma giymişti. Mehmetçik’te ligin ilk yarısında Menajer Ahmet Derviş Garip, yönetimle anlaşmazlığa düşerek istifa etmişti. Takımın teknik sorumluluğunu devre sonuna kadar geçici olarak Özcan Özerman yapmıştı.

Veteranlarda 2.yarı başlıyor Ersan&Co Veteranlar Türk Ligi önümüzdeki Pazartesi (20 Ocak) başlayacak. Wood Green, White Hart Lane üzerindeki New River Sports Centre’da oynanan ve 10 takımın katıldığı ligin ilk yarısını Yeni Boğaziçi lider kapatmıştı. Çekişmeli maçlara sahne olan ligde 35 yaşüstü futbolcular forma giyiyor. İkinci yarının ilk haftasında maçların programı şöyle: A sahası: 19.45 Doğan TB-Ihlaraspor, 20.40 İstanbulspor-Eskişehirspor, 21.35 Yeni Boğaziçi-Gaziantepspor B sahası: 20.00 Yalova-Mersin İdmanyurdu, 21.00 Türkmenköy-Türk Ocağı.


Dünyanın en iyisi Cristiano Ronaldo

Yılın hücum oyuncuları: C.RonalLionel Messi ve Franck Ribery’nin de aday olduğu FIFA Ballon d’Or do - Z.İbrahimovic - Messi İLGİNÇ DİYALOG ödülünü Portekiz ve Real Madrid’in yıldız oyuncusu Cristiano Ronaldo En iyi hücumcuların açıklanmakazandı. Portekizli yıldız ödülü alır- sının ardından moderatörün “Bu ken gözyaşlarını tutamadı. FIFA Ballon d’Or gecesi her Günlerden beri futbol gündeminde yıl olduğu gibi bu yıl da İsviç- dünyasının yer alan Ballon Do’r ödülü re’nin Zürih kentinde düzenle- Real Madrid’in Portekizli yıldızı Cristiano Ronaldo’nun nen gece ile sahibini buldu. Ödülü daha önce üst üste 4 ellerinde. kez kazanan Messi’yi bu kez geride bırakarak kazanan Ronaldo, ikinci kez bu mutluluğu yaşadı. Ronaldo, 2013 takvim yılı içinde 60 maçta 69 gol atmayı başarmıştı. İŞTE YILIN 11’İ ŞÖYLE Yılın kalecisi ödülün sahibi: Manuel Neuer - Bayern Münih Yılın savunma oyuncuları: Thiago Silva - Dani Alves Lahm - Sergio Ramos Yılın orta saha oyuncuları: İniesta - Xavi - Ribery

SPOR 29

LondraGazete.com

Londra Gazete, 16 Ocak 2014 Perşembe

takımda en çok golü kim atardı?’’ sorusuna C.Ronaldo ‘’Ben atardım!’’, İbrahimovic ‘’Ronaldo benim kadar atardı!’’, Messi ise ‘’Herkes eşit atardı!’’ yanıtını verdi. FIFA yılın başkanı: Belçikalı Uluslararası Olimpiyat Komitesi Başkanı Jacques Rogge Yılın Kadın Teknik Direktörü: Silvia Neid Yılın Erkek Teknik Direktörü: Jupp Heynckes 2013 FIFA Fair Play ödülü: Afganistan Futbol Federasyonu’nun oldu. Yılın golü: İbrahimovic’in oldu. FİFA Balloon D’or Onur Ödülü: Bu sezon ilk defa verilen ödül dünya futbol tarihinin en efsane oyuncularından Pele’ye verildi. Yılın en iyi kadın oyuncusu: Almanya Milli Takımı’nın kalecisi Nadine Angerer Yılın Futbolcusu: Cristiano Ronaldo.

Hollandalı Anouk Arsenal’in oldu Arsenal kadın futbol takımının son transferi Ajax forması giyen Hollandalı yıldız Anouk Hoogendijk oldu. İngiltere Kadınlar Süper Ligi’nde üçüncü sırada yer alan Arsenal kadrosunu Anouk Hoogendijk ile takviye etti. Ajax

formasıyla 22 maça çıkan 28 yaşındaki orta saha oyuncusu rakip ağları 4 kez havalandırdı. 2004 yılından beri Hollanda Milli Takımı formasını giyen Hoogendijk 94 kez milli oldu ve 8 gol atma başarısı gösterdi.

İngiltere, ABD’ye 5-2 kaybetti 2014’ün Dünya Kupası yılı olması nedeniyle FA’nın organizasyonuyla Londra’da geçtiğimiz Pazar günü karşı karşıya gelen İngiltere Parlamenter takımı ile ABD Büyükelçiliği takımlarının maçı bol gollü geçti. ABD’nin üstünlüğü altında geçen maçta İngiliz milletvekilleri bir varlık gösteremedi. Geçtiğimiz Pazar günü Whittington Park’ta oynanan dostluk maçını eski hakemlerden Dermot Gallagher’in yönettiği maçta daha genç kadrosu bulunan ABD Büyükelçiliği’nin diplomat ve çalışanlarından oluşan takımı, İn-

giliz parlamenterleri 5-2 yendi. Maçtan sonra ABD’nin Londra Büyükelçisi Matthew Barzun, İngiliz miletvekillerini pubda ağırlayarak teselli etti.

İngiliz Parlamento takımında Muhafazakar Parti Enfield Milletvekili David Burrowes (mavi formalı) da yer aldı.

Müjde !

Güney Londra’da bulunan Televole kahvesi eski sahibi taraf›ndan tekrardan hizmetinize sunulmufltur Günlük çorba, yemek ve Lig TV maçlar› ile sizlere yüzde yüz hizmet vermeye haz›rlanmaktad›r 173 Lee High Road Lewisham 0744 0311 920


ELEMAN ARANIYOR

ELEMAN ARANIYOR

PO30 5HE HamPshire bölgesinde 3 odalı flatıyla birlikte

Depoda, mutfakta çalışacak sürüş ehliyeti olan eleman aranıyor.

satılık kebap dükkanı Takings: 2700 - 3000 Rent-Rates: 15000 py

02032251007

PALMERS ELEMAN TAŞIMACILIK SATILIK Çok GREEN’DE özel ACAR DELIVERY SATILIK KEBAP RESTAURANTI ARANIYOR CAFE/KEBAB SERVICES fiyatlarımızdan

07438 904 788

24 Hours

07501738702

Emergency Calls

07714 328 786 (Artun)

KİRALIK EV

Palmers Palmers Green, Green bölgesinde fiyata Hamton’da take Cockfoster, SouthgateuygunNorth away kebab shopta ve Enfieldsatılık restaurant. çal›flacak eleman aran›yor Coffeedou-shop’a çevirilebilir Town bölgelerinde ble ve singlefull odalar.licenced vardır. Resturant şu an kapalı du640

640

07899 927 957

TO LET ROOMS

07534 914 502 07927 647 206 07758 944 678rumdadır.

E-mail:info@acardeliverieyservices.co.uk 638

07850 731 514

Londra içinde cafe,

Londra’ya üç saat uzaklıkta restaurant ve marNew Malden bölgesinde meyve, sebze bulunan iflletme için yeterli ketlere sat›l›k cafe & kebab. taşımacılığı yapılır. derecede ‹ngilizce bilen, tecrüKira: £11,000 y›ll›k Ayrıca eşya taşımacılığı hizmetide verilir. beli bayan ve bulaflıkçı Wegarson safely transport fruit Rate: and £1,897vegitable y›ll›k adayları aranmaktadır. Kalacak and coffee shops in all supermarkets Leasealso 8 y›l önü aç›k London. Goods transport available. yer temin edilmektedir. more information Taking:please £2,500 -contact, £2,600 ‹lgilenenFor adayların araması rica Ali Acar. Fiyat›: £55,000 olunur acardeliverieyservices.co.uk Web:

Ehliyet testi için sürüflünüzü ilerletmeyi YEN‹ ARABA ‹LE (59 Plaka) RAHAT B‹R ORTAMDA ö¤reniniz. (Vitesli ve Otomatik) Kuzey ve Do¤u Londra: N & E Postcodes

Edmonton bölgesinde 3 yatak odalı daire kiralıktır. 07535230474

674

020 8889 5025

639

sizde yararlanın

ELEMAN SATILIK ARANIYOR RESTAURANT

675

Ana cadde üzerinde ifllek bir mekanda, 20 masa kapasiteli, take-away olarak da son derece verimli ifl yapan, etrafı ev konutlarıyla çevrili müthifl müflteri potansiyeli olan ve civarda rakibi bulunmayan, henüz tadilat edilmifl ve yakınında bulunan büyük süt fabrikası çalıflanlarının oluflturdu¤u mevcut take-away müflterilerinin vazgeçilmez mekanı olan, Kahvaltı-Ö¤le Yeme¤iAkflam Yeme¤i servisiyle aile iflletmesi olarak ideal, belediye’nin sundu¤u, nehire sınır geniflletilebilir arka bahçesiyle barbekü, dondurma vb servisi yapılabilecek kapasitede olan Palmers Green’deki kebap restaurantı satılıktır. Lease: 12 yıl önü açık. Kira: £220 p.w. Fiyatı: £110,000 (pazarlık yapılabilir.) Görüflmek için randevu alınız: Dean:

Plumbing & Building ARABA KULLANMAYI SATILIK

Tel: 07908423108 02088842525

676

07966035755

675

Fiyat: 35000

H.M.S

Edmonton bölgesinde bulunan ofiste çalışacak bayan eleman aranıyor. Müracaat edenlerin computer bilgisi olması ve İngilizce bilmeleri şarttır.

641

SATILIK

Muswell Hill Bölg 2 tane Flat ile bi birinin 2 ‘fler tan Rent: £45,00 Takings Fiyatt Ayrıntılı bilgi

075 Her türlü Plumbing ve Building ARABA KULLANMAYI SATILIK K işi yapılır. Ehliyet testi için sürüflünüzü İşlerimiz garantilidir. Muswell Hill Bölg ilerletmeyi YEN‹ ARABA ‹LE (59 Plaka) RAHAT B‹R ORTAMDA ö¤reniniz. (Vitesli ve Otomatik) Kuzey ve Do¤u Londra: N & E Postcodes

07453693095 07951976919

07714 328 786 (Artun)

2 tane Flat ile bi birinin 2 ‘fler tan Rent: £45,00 Takings Fiyatt Ayrıntılı bilgi

075

HER TÜRLÜ BASKI ‹fiLER‹N‹Z ‹Ç‹N B‹Z‹ ARAYAB‹L‹RS‹N‹Z 674

T: 020 8889 5101 ARABA KULLANMAYI Ehliyet testi için sürüflünüzü ilerletmeyi YEN‹ ARABA ‹LE (59 Plaka) RAHAT B‹R ORTAMDA ö¤reniniz. (Vitesli ve Otomatik) Kuzey ve Do¤u Londra: N & E Postcodes

Etnik g›da ürünleri üzerine uzmanlaflm›fl firmam›zda, görev alacak saha sat›fl elemanlar› aranmaktad›r. Aran›lan özellikler; Alan›nda tecrübeli 25 yafl üzeri (sigorta nedeniyle) Clean Full UK Driving License ‹yi derecede ‹ngilizce ve Türkçe bilgisi Presentable Müflteri iliflkilerinde baflar›l› Pazar gelifltirme konusunda tecrübeli Ücret tecrübeye göre belirlenecektir.

Summit Research and Consultancy

ALKIM Kiziltug alkim.kiziltug85@gmail.com PO Box 67036 London W12 2EL

ALKIM Kiziltug alkim.kiziltug85@gmail.com PO Box 67036 London W12 2EL

Ingilizce-Turkce, Turkce-Ingilizce ceviri ve ekonomik danismanlik hizmetlerinin yani sira ihracat-ithalat acentesi olarak hizmet verecek olan sirketimiz cok yakinda faaliyete gececektir.

0774 6355778

Sole trading business to serve as an export-import agent and to offer translation (English-Turkish and Turkish-English) and economic research&consultancy services.

673

Unit 4C, 4D Railway Court, Whiterose Park, Doncaster, DN4 5FB

0208 889 5025

Summit Research and Consultancy

673

‹letiflim: Gökhan Köseo¤lu gokhan@expofoodsmidlands.co.uk Tel: 01302 325 890

07714 328 786 (Artun)

Çok özel fiyatlar›m›zdan sizde yararlan›n

K

0774 6355778


SATILIK OFFLICENCE

SATILIK CAFE BAR

Barking bölgesinde satılık offlicence ayster + paypoint + cash machine’i vardır. Takings: 13.000 + 14.000 pw Rent: 18.000 py Rates: 7.000 py 675

672

Dolston Junction’da bulunan cafe bar satılıktır. Lease: 14 yıl Takings: £3,000-£3,200 Rent: £20,000 p.y Rates: £3,000 p.y Fiyatı: £80,000

SAMARELLA SATILIR

0787 232 1817

07590992999

LITTLE MUFFINS NANNY SERVICE

ERKEK ARKADAŞ ARIYORUM 50 yaşında bakımlı bir beyim.Kuzey Londra’da yaşayan bir erkekle tanışmak istiyorum.Yaşı önemli değil. Buluşmak için lütfen arayınız.Saat 6’dan sonra arayınız lütfen.

Hassan: 07984 373 782

SATILIK COFFEE SHOP

673

5

-Minicab office for sale in Southgate

FREE BUSINESS RATES HASTINGS BÖLGESİ’NDE Ana cadde üzerinde, köşe başında, bütün dekorları yapılmış, açılmaya hazır 90m2 genişliğinde A1,A2, A3,A5 Licence’sı olan Kebab Shop, Ocak Başı, Mexican Restaurant, Cafe, Off-Licence veya Pizza Shop olarak işletilmeye uygun, restaurant, delivery veya take-away olmaya musait dükkanımız short veya long lease olarak kiralık ya da free hold olarak satılıktır. SHOP RENT: £8,500 p.a FIXTURES N FITTINGS OPEN LEASE: £ 15,000 NOTE: BUSINESS RATE IS FREE (Once the shop up an running) Londra’ya 40/50 mile uzaklıkta ve deniz kenarına yakın. Daha fazla bilgi için lütfen arayın 07950576748 or 07919423468

674

673

Art Solutions-pnr, is a highly creative strategically focused, full service art agency in London. Our ability to motivate customers and change work in just about any category art consultancy, design, art work shop using most every form of media. We’d love to start working. Let’s contact us. artsolutionspinar@yahoo.co.uk

07944 684 487

-Southgate Bölgesi’nde bulunan minicab office satılıktır.

‘Londralılar’ kitabı satışa sunulmustur Osman Balıkçıoğlu’nun kaleme aldığı ‘Londralılar’ Londra’da yaşayan insanlarımızı anlatıyor.Siz de ‘Londralılar’ adlı kitabı, 153 Hornsey Road, N7 6DU adresinden alabilir ya da 07985 184160 no’lu telefondan sipariş verebilirsiniz.

Fiyatı 10 sterlindir

AKAY MOBILE HAIRDRESSER *Evlere servis yapılır. *Home services is available for hairdressing 674

Kentish Town Bölgesi’nde cafe bistro restaurantta çalışacak genç, dinamik şef yardımcısı ve garsona ihtiyaç vardır. İrtibat Kazım Bey,

SATILIK MINICAB OFFICE

0790 334 6160

ART SOLUTIONS PNR

ELEMAN ARANIYOR

0785 8052 600

674

Contact Murat 07805166123

BMW 530 Disel otomatik full deri MOT ve Road Tax yıllık mevcut. 152.000 mil 2006 model Fiyatı: £5,700 674

Cafe/sandwich bar with all fittings and fixtures, ready to trade straight away. Based in between Archway and Highgate Takings:2,000 p.w Lease for: 35.000

674

Erman Yavuz 0745 659 7605

0207 485 7186 0795 663 9466

0782 710 0303

CAFE SANDWICH BAR LEASE FOR SALE

672

672

Müracaat: 0794 775 4451 0794 677 8090

Gitar, bağlama, yan flüt, perküsyon dersleri verilir.

SATILIK ARABA

674

FORTE MÜZİK

Enfield Bölgesi’nde çalışabilecek, tecrübeli grafik dizaynır aranıyor.

Murat Dikmen 07713 581 828

Perivale Greenford Bölgesi’nde bulunan coffee shop aylık geliri £1,800-2,000 olan 6 odalı flat ile birlikte satılıktır. Lease: 8 yıl Takings: £2,800 - £3,150 p.w Rent: £17,000 p.a Rates: £2,500 Fiyatı: £100,000 (Pazarlık yapılır)

674

07949 056 058

Cut/Shave/Wash Home service available

SATILIK COFFEE SHOP

Palmers Green ile Wood Green arasında bulunan, 40 kişilik oturma kapasiteli coffee shop satılıktır. Ciddi alıcıların araması rica olunur. Rent: £16,000 yıllık Rates: £4,500 yıllık Lease: 15 yıl önü açık Takings: £2,000 - £2,500 Fiyatı: £49,000

GRAFİK DİZAYNIR ARANIYOR

DIKMEN HAIRDRESSING SERVICES

674

esra_nasir_86@hotmail.com 07544 824 382

Oğuz Gezer 0090 533 8644929

672

677

OFSTED’e bağlı, childcare sertifikalı günlük bakıcılık hizmetleri uygun saat ücretleriyle verilir.Ayrıntılı bilgi için lütfen arayın veya mail atın.OFSTED registered, qualified part-time nanny-baby sitting services available with flexible rates.Please call or send e-mail.

Kıbrıs’a gidipte Samerella (pastırma) almamak olmaz. Kıbrıs’ın en güzel ve kaliteli samerellasını sadece bizde bulabilirsiniz.Siparişlerinizi erken yapıp son güne bırakmayın.

Mehmet Fatih Akay 0798 449 5011


DENIZ

AUTO REPAIRS & SERVICING BMW VW Audi Mercedes & Golf Specialist

020 8805 5074 020 8805 7291 24A Green Street Enfield Middlesex EN3 7HQ

A qu

ADSAT

Her türlü garantili uydu takımı, montajı, tamiri ve servisi yapılır. Uygun fiyatlar, Kaliteli servis, Adımız garantimizdir

Plumbing Services

Satalite & CCTV Çanaksız - internet (IP) TV bulunur

CCTV installation & Satalite Receiver, Dish, LNB installation

Ali: 079 5022 6662

SK Elite Building Contractors

Su, gaz, full central heating, elektrik tesisatı, mutfak, banyo, tuvalet ve her türlü dekorasyon işleriniz garantili yapılır. Extention, loft convertion & building work.

Şerif: 07905 140 113 07725 815 753 Çok özel fiyatlarımızdan sizde yararlanın 020 8889 5025

adrip

DIGISAT CCTV, TV, satellite montajı ve tamiri itina ile yapılır. Ömer Gümüşsoy

07445 915 588

ALL ASPECTS OF PLUMBING • FREE ESTIMATES See our website for further details Phone: 0800 059 9058 • Mob: 07949 616 475 email: info@aquadrip.co.uk • www.aquadrip.co.uk


ISTANBUL KIZI Sabah 10’dan akşam 10’a kadar Cambridge Roundabout.

07741199573

FULILCE SERV £60

NEW!

NEW!

NEW!

VOGUE ESCORTS

Visiting Escort Agency

30 minutes arrival 7 gün 24 saat açık Sadece evlere özel servis.

visit our website for phone number

www.vogueescorts.co.uk


Londra Gazete, Thursday 16 January 2014

LondraGazete.com

Australia “tows migrants home”

by saying “I’d rather be criticised a bit for being a bit of a closed book on the issue, and actually stop the boats. I’m pleased to say that it’s now several weeks since we’ve had a boat, and the less we talk about operational details on the water, the better when it comes to stopping the boats.”

Defence Force chief David Hurley also claimed professional behaviour of board officers and the Navy when handling arriving refugees boats. Indonesian National Armed Forces chief General Moeldoko said according to the Jakarta Post,

and an Australian Defence Force spokesperson confirmed, that they agreed on the push-backs approach mid-December with no further comment; with Mr Abbot calling the relationship “very strong”, while Indonesia’s legal and security affairs minister Djoko Suyanto and foreign affairs minister Marty Natalegawa both disapproved of the approach. General Moeldoko reportedly later said the media had misreported him. The United Nations Refugee Agency (UNRA) was seeking explanation from the Australian government, it reported in a press briefing this Saturday. The UNRA spokesperson, Babar Baloch, raised legal concerns by saying that “Any such approach would raise significant issues and potentially could place Australia in breach of its obligations under the Refugee Convention and international law. If people who are in need for international protection seek a country’s safety, then they must be allowed to go through a process which helps to determine if these people are in need.” Marke, another self-identified Somali asylum seeker, claimed earlier similar treatment, on December 10: that the Australian Navy — HMAS Parramatta and HMAS Maitland — had claimed Christmas Island destination, towed his boat for several days, and subsequently dropped at an undisclosed location.

INTERNATIONAL 7

Here, there and everywhere Ceylan Hassan

e-posta: ceylan.h@live.co.uk

Letter to heaven... Dear Özgün,

Indonesia accuses Royal Navy of taking asylum seekers back out to the open sea twice over Christmas THE ASUTRALIAN Royal Navy towed back arriving asylum seekers to Rote Island, Indonesia, after claiming they had Christmas Island destination, Indonesian National Police claim. Indonesian police found the two ships reportedly forcibly towed back from Australia on 19 December, and on 6 January after being towed on New Year’s Day. A self-identified Sudanese asylum seeker from one of the boats reported the Navy ship numbers, identifying them as HMAS Parramatta and HMAS Glenelg, and said the refugees were denied access to navigation tools during the duration of the route and abandoned in sea in the middle of the night. Commenters called such practice “push-backs”, “towbacks”, “turn-backs”. Police chief Hidayat Rote Island, speaking to Fairfax Media, said the second boat was adrift: “They were rescued by the locals, because the boat engines were dead. The boat now is wreckage, near some reefs.” The Australian government had also planned to purchase additional lifeboats for refugee expulsion from Australian waters, Fairfax Media reported. The Australian government originally had no response, but after protests of Labor and the Greens, Prime Minister Tony Abbott commented. Last Thursday, he supported lack of transparency on the issue

I’m writing you this letter with all my heart, love and treasured memories of you. Although I won’t be able to send it, I hope that you will somehow see it from wherever you are. The last time we spoke was probably around eight or nine years ago, you’d text messaged me and said you were in London for a week or so. We didn’t get to meet up that time, I wish we had even if it was for a coffee, then I would of had more recent memories of you. Isn’t it funny though, how I can still remember the days of every summer holiday when we’d meet up and have fun together. As I write this letter and look out my window, it’s grey and wet like it was seven years ago when you flew away from us. I wish I could turn back time and have stopped you from going or at least seen you once more before you suddenly became so ill. Time has gone by so quickly and life just isn’t quite the same without you. You’ll be pleased to know I see your amazing mum as often as I can when I go to Cyprus. She surprised me with a birthday cake two years ago, made it herself and pretended it was for Goknur Abla instead, hehe I couldn’t help but laugh. We keep in contact regularly, I’m always first to text her though. She’s so strong and really doing her best to be ‘okay’, she isn’t the same without you though, keep watch over her won’t you? I’ve got a lot to tell you too, I miss you so much and our long chats, remember

our last one at Milhan Abla’s wedding in the village, we tried to persuade your dad to let us have the caryeah right! You were going to give me Maths lessons and in return I’d help you with your English, little did I know you were already so good that you were preparing for university in London. I graduated in Journalism almost three years ago now, but not much luck in that field so I’ve decided to go into English teaching instead- you think I’ll be good enough? Don’t laugh, but some of the children in class are almost my height. Remember when I stepped on Suzy by accident and got scared? I panicked and you smiled saying: “ Don’t be scared. You stepped on Suzy, but its okay, go back to bed.” Those were the good days, the days I’d give anything to be able to relive again and the days we’d race each other to see who could collect the most shells. I kept them all, even the pebbles, they’re in vases now. Mum and dad got back together last year too, your Dad, Uncle, Grandma and Grandad, Asu and Selma (We keep in touch too) are all as well as they can be. We all miss you so much and think of you everyday, thank you for visiting me when you can, it makes me smile. My love for you is like a angel flying through the sky... You’ll live in my heart forever till we meet again. Love always, Your cousin Ceylan


6

LondraGazete.com

Londra Gazete, Thursday 16 January 2014

Sudoku

The voice of London’s Turkish, Turkish Cypriot and Kurdish communities

Understanding Istanbul’s race We now have a better idea of who’s running for the third most important job in Turkish politics. Turkey’s third party, the Nationalist Movement Party (MHP), has announced an architect and transport planner as its candidate for mayor of Istanbul. It’s a surprise, because most commentators were expecting the nominee to be Osman Durmuş, a former health minister. He would have been the MHP’s answer to Kadir Topbaş and Mustafa Sarıgül, respectively the nominee and presumptive nominee of Turkey’s two largest parties. Both of them are instantly recognisable and media-friendly. Mr Durmuş is not recognisable. He hasn’t been in office since his party lost the 2002 election and has spent barely any of his career in Istanbul. But it is still a surprise that the MHP decided not to respond to the populist candidates of its two bigger rivals with a poor imitation of its own. Instead, the nationalists have gone for Rasim Acar, who at 37 is three decades younger than Mr Durmuş. Mr Acar studied as a town planner at Istanbul Technical University. He then spent three years working in the transport department of the very council he now wants to lead. He has never been a member of parliament nor elected to any council. It could be a shrewd move. By deliberately not appointing the most recognisable name they have got, the MHP could be trying to turn a personality contest into one over policy. That’s unlikely to happen when the country’s most important mayoralty is at stake. Clearer faces Mr Acar will face Mr Topbaş, the current mayor who has already been nominated as the AK Party candidate for a third term. Also running is Sırrı Süreyya Önder, MP for Istanbul and mayoral candidate for the Democratic Party of the Peoples (HDP), which is running in alliance with the pro-Kurdish BDP. Mr Önder’s candidacy was much debated over concerns that he would split the left vote and hand the victory to Mr Topbaş over the CHP candidate. That candidate has not yet been

announced, although as far as the Turkish press are concerned it will be Mr Sarıgül, the three-time mayor of Şişli who recently returned to the CHP. He is certainly behaving like he is the nominee as he tours the country with his rhetoric about “changes to come” after election day, 30 March 2014. But the party’s deputy leader Gürsel Tekin is also running: he announced his candidacy before Mr Sarıgül returned to the CHP and has not withdrawn. The decision rests with party leader Kemal Kılıçdaroğlu, who apparently let slip during his recent visit to the United States that Mr Sarıgül is the one. That would mean a runoff similar to Mr Kılıçdaroğlu’s own battle with Mr Topbaş in 2009, which was one of the closest Turkish mayoral contests in decades. Clearer contest So the next round of the Great Personality Contest begins. There are plenty of local, big city issues that should inspire Istanbulites to vote: housing is expensive, traffic unbearable and green space under constant threat. The street protests of this past summer, let us not forget, were triggered by the council’s plans to remove a smallish park in the city centre. But the Istanbul mayoralty election is not just about the city’s inhabitants, some 13,854,740 of them at the last count. This is Turkey’s largest city and its mayor answers to a huge electorate. Only the Turkish president is elected by more people; after him and the prime minister, the Mayor of Istanbul is the third most important job in Turkish politics. It is that job that the AK Party came close to losing to Mr Kılıçdaroğlu in 2009. It does not want to repeat the exercise. The CHP must win the mayoralty if it wants to establish any credibility as a party capable of government. The HDP wants to demonstrate voter power in what is also one of the largest Kurdish cities in the world. It seems unlikely that Mr Acar will be heard too loudly among that crowd. But if he can produce some interesting ideas on policy, it might not be the last we heard of him.

LEVEL: DIFFICULT NO: 672

Fill these grids so that each row, column and 3x3 bow ontains the numbers from 1 to 9. Last week’s solution

Ten years ago this week 15 January 2004 Issue 150 A MAN who raped a heavily pregnant woman and indecently assaulted several other Turkish-speaking women and an elderly man while posing as a doctor has been sentenced to ten and a half years’ imprisonment. But the rapist could be freed in five years’ time after the judge ordered that he serve at least two-thirds of his sentence. He has already spent more than a year in custody. İskender Dilek (23), is an unemployed Turkish Kurd from the town of Elbistan in Turkey. His address was given as 57 Ermine House, Moselle Street, Tottenham, N17. He was sentenced last Friday at the Old Bailey after pleading guilty to a rape and indecent assaults in North London while posing as a doctor and a local council official. Judge Wandsworth QC sentenced Dilek to a total of ten

and a half years for a rape and six indecent assaults, seven burglaries and one count of Actual Bodily Harm. The judge also ordered that he be placed on the Sex Offenders Register for life. In handing out the sentence, Judge Wandsworth said: ‘You have caused a great deal of distress to these people by abusing their trust in doctors and the weak position in English society of women who do not know English and who spend much of their day at home alone.’ ‘You were very manipulative of these women and you chose them with care because of their weaknesses.’

Five years ago this week 15 January 2008 Issue 411 PLUN­GING temperatures and the economic crisis are forcing many people to scrimp on using their heating and instead of turning the heating up or even on, are shivering in their hoes, wearing warm clothing instead. The current cold snap means that schools around the country have been shut due to record cold temperatures and children have had to remain at home. However, many people are struggling with a variety of bills in the economic downturn and with fuel bills. As a result, many are not turning on their heating. One London Turkish Gazette reader said that she is being extra careful with her heating as she had real problems paying her last gas bill.

Sezgin Altıntaş (23) from Tottenham said “Migrants such as myself who do not have claim to any benefits, are really struggling this winter. I am in work but my rent together with council tax, electric, gas and travel costs means that I am left with hardly anything to live on. I was unable to pay off in full the last quarterly gas bill I had and have been forced to pay it in instalments. So I am still trying to pay off gas I have already used therefore I simply can’t afford to any further fuel.” Sezgin admits that she watches television wrapped in a duvet to keep warm.


Londra Gazete, Thursday 16 January 2014

LondraGazete.com

COMMUNITY 5

Continued from front page

‘Bin bag’ councillor runs for re-election “This is a non-party political committee made up of two Labour and two Conservative members, as well as an independent observer” she told Londra Gazete. ‘NOT ISLAMOPHOHIC’ The burqa photograph was one of a number of controversial posts made by the councillor on Facebook, which included one message sent to friends during meetings with local residents where he complained about having to spend time with constituents instead of watching football on the TV. The councillor for Grange ward in Enfield was accused at the time of being Islamophobic, a charge he firmly denied. Mr Joannides appears now to have deleted his Facebook profile entirely.

The best of British kebabs

Winners aplenty at the Park Lane Sheraton on Turkish cuisine’s

“night of the year” MORE THAN 400 people attended the second annual British Kebab Awards, celebrating excellence in a predominantly Turkish culinary sector. London remains the hotspot for Britain’s kebab cuisine, this year’s event confirmed, with a full nine awards going to companies based within the M25. Businesses as far

flung as Sheffield and Glasgow were also recognised, however. The event, held at the Sheraton on Tuesday night, was hosted by İpek Özerim from T-Vine magazine and sposnored by the food delivery website JustEast.co.uk. Speaking at the event, organiser İbrahim Doğuş said he was delighted to be supporting a secotr that

had eveloped under the leadership of the Turkish-speaking communities. Mustafa Topkaya, who led the awards committee, said their objective was to change the widespread presumption about kebabs. He said that kebabs were not just about the meat but a whole culture in themselves, and it is this culture that needs to be promoted around the country. Organisers say kebab businesses currently have an annual contribution over £2.2 billion to the British economy.

The award’s website add: “The increasing consumption of kebab in Britain means that it is now a household food for more families than ever before. “The British Kebab & Retail Awards, founded by the Centre for Turkey Studies, aims to shed light on this established industry, to recognise the cultural and economic contributions that the various restaurants, suppliers and workers make to the UK.” The first awards were held on the parliamentary estate in Westminster last January.

David Burrowes (right) was in blue for the team of MPs

Football MPs thrashed by US Embassy team A FOOTBALL team comprising MPs were roundly defeated by London’s US embassy in a match described as “celebrating” the 2014 World Cup year. The eleven MPs – which included Enfield Southgate’s David Burrowes in a midfield position – were playing the friendly fixture four years a similar game was held ahead of the 2010 competition. Organised by the Football Association at the Whittington Park in Archway, the match was refereed by retired Premier League official

Dermot Gallagher. It ended with a comprehensive embassy victory: 5-2. The US side featured American diplomatic personnel and local British staff working at the embassy. The MPs fielded a team including Toby Perkins, the Labour member for Chesterfield, in goal. Mr Perkins later shared a video of the match on the social networking site Twitter, adding the comment: “Harsh footage of 5 past Perkins as MPs go down 5-2 to youthful US Embassy team.”

In addition to Mssrs Perkins and Burrowes, the MPs team included Alistair Burt, Stephen Hepburn, Ian Murray, Russell Brown, Karl McCartney, Greg McClymont, Paul Farrelly, Steve Rotheram, Graham Jones, Clive Betts and Gavin Barwell. A US embassy spokeswoman said the game was a bit of fun played in a competitive spirit. “I’m told the embassy’s goals were divided evenly between the American and some of our British local staff,” she added.


4 BRITAIN

LondraGazete.com

Londra Gazete, Thursday 16 January 2014

Unemployment rises among ethnic minorities Government figures reveal an unemployment trend running far above ‘White British’ communities and the national average ETHNIC MINORITIES in Britain are more likely than white people to be out of work, according to new government data. Meanwhile the likelihood to find work among the general population and white ethnicities have remained stable. Although there has always been a difference in the unemployment levels between whites and ethnic minorities, the latest data released by the Department of Work and Pensions shows an increase in this gap. In the year from 2012 to 2013, unemployment amongst the general population and white ethnic groups remained the same, with general unemployment at 7% and whites’ unemployment at 8%. Meanwhile unemployment among ethnic minorities rose from 13% to 14% in the same period. When analyzed in more detail, unemployment in black communities was 19%, while in Pakistani and Bangladeshi communities

17%. For people with mixed ethnic unemployment level seems to be at 15%, more than double the general unemployment rate. The data also pointed to the youth as a sector suffering with high levels of unemployment. The unemployment rate of the youth with an ethnic minority background aged between 16 and 24 increased from 33% in 2012 to 37% in 2013. However, the same data for overall youth unemployment in the UK has been constant at around 21% in the past three years. Youth unemployment of white ethnicities was announced as 19%, while for Pakistan and Bangladeshis at 46% and black workers at 45%. 34% of Indians and 29% of Chinese aged under 25 were also announced as unemployed. Women of ethnic backgrounds appeared to be one of the worst affected, with Bangladeshi and Pakistani women having an unemployment rate of 24% in the UK.

According to the DWP blacks and Asians were overrepresented in health and social services and amongst white collar workers. It was pointed out that increased reliance on IT services meant less demand for white collar workers. Also, these sectors were negatively affected by

the economic crisis, for example as NHS budgets were cut considerably. However, the director of the Jobs Economist think tank John Philipott is hesitant to explain this difference in unemployment with a downturn in the economy. In his words; “The persistence of a large

unemployment rate gap between ethnic minority and white youth nonetheless suggests there is a larger structural element to the problem of youth unemployment for ethnic minorities that won’t be solved by a stronger economic recovery alone.”

Bonus limit imposed on RBS

BONUSES at the Royal Bank of Scotland, the banking group majority-owned by the British Government, will still be limited to £2,000 next year, David Cameron has announced. The cap has been in place since the UK government purchased 80 percent of the bank’s shares in an emergency measure in 2008. Shortly afterwards, the bank announced its loss for the year totalled £24.1 billion, the biggest annual loss in UK corporate history. At prime minister’s questions on Wednesday, Mr Cameron said: “I can confirm today that just as we have had limits on cash bonuses of £2,000 at RBS this year and last year, we will do the same next year as well.” He added: “If there are any proposals to increase the overall pay, that is pay and bonus bill at RBS, at the

investment bank, any proposals for that, we will veto it.” Labour leader Ed Miliband said RBS was expected to ask the Government to approve bonuses of over 100% on multimillion-pound salaries. Although the Prime Minister said the cap on cash bonuses would remain in place, he did not promise to limit payouts in shares. Mr Cameron said: “We will continue with our plans for RBS that have seen bonuses come down by 85%, that has seen the bonus pool at one third of the level that it was under Labour.” It comes as the European Union proposed a cap under which bonuses of more than 100% of basic salary must be approved by shareholders - in RBS’s case, the British taxpayer, represented by the Chancellor.


Londra Gazete, Thursday 16 January 2014

LondraGazete.com

3


2 COMMUNITY

LondraGazete.com

Londra Gazete, Thursday 16 January 2014

Mourners remember Denktaş and Küçük Alevi federation launch A NEW federation bringing together all of Britain’s Alevis has met in London for the first time. Organisers said the British Alevi Federation, which has is made up of associations based in areas as far flung as Bournemouth, Nottingham and Glasgow, was formed to give the community a stronger and unified voice. The leader of the Alevi Community Centre in Dalston, İsrafil Erbil, was elected the federation’s

first president. His deputies will be Aynur Doğan and Mahmut Aydoğan, while Ali Ülger and Ertuğrul Kaya became accountants. Alevism is a religious group with origins in Shia Islam that combines Anatolian folk traditions with Sufi elements. Their worship takes place in assembly houses, known as the cemevi, and features music, singing, and dancing in which both women and men participate. (left to right) Representative Oya Tuncalı and her husband İhsan, alongside Aysin Yılmaz from the Council of Turkish Cypriot Associations

Imam: UK soldiers good THE FIRST imam to be appointed to the UK armed forces has said there is no conflict between fighting for Britain and being a Muslim. Asim Hafiz, who is an Islamic adviser to the Ministry of Defence, told the BBC that there was a “misunderstanding” in Britain’s Muslim community that there was a Western-led war against Islam. But he said: “The military is out there trying to support Afghanistan and the Afghan people. They are not fighting a religion or a culture.” He added that Islam encourages the defence of life and country. “Just because they join the armed forces doesn’t mean they lose

Asim Hafiz

their soul or lose their faith. I’ve met many Muslims (in the forces) who are very devout.” “They come to me to ask, ‘Do I have to fast when I’m on basic training and have to run eight miles?’ Or, ‘How do I pray when I’m on exercise?’” he told the broadcaster.

Cup sponsor found

FOOTBALL in the Turkish community received a boost this week by the announcement that the Noyanlar Group of Companies would sponsor two competitions. Under the agreement, the ongoing second division cup – which is run by the Turkish Community

Football Federation (TTFF) – will immediately take on the Noyanlar brand. The other competition to be sponsored by the group will be the traditional 19 May Cup, held annually to mark the Turkish national youth and sports holiday.

THE MEMORY of two Turkish Cypriot leaders was honoured at a religious ceremony held last Thursday by the Council of Turkish Cypriot Associations. Mourners remembered Rauf Denktaş, the founding president of the Turkish Republic of Northern Cyprus in 1983, and Fazıl

Küçük, who represented his community as the first deputy president of the Republic of Cyprus from 1959. “We take our leaders as an example,” said Oya Tuncalı, the Turkish Cypriot representative in London. “It is our task to pass on the honourable struggle of

both these leaders to young people. “We are all proud that the names of these leaders live on in London’s Turkish schools.” Following the Mawlid service at Süleymaniye Mosque in Dalston, guests were offered rosewater, Turkish delight, tea and pastries.

TRNC crippled by soaring pound Hundreds of Turkish Cypriot homeowners and businesses affected as lira loses value following political crisis in Turkey LIFE HAS BECOME harder for Turkish Cypriots in the one month since a political crisis in Turkey sent the currency’s value plummeting. On Wednesday morning the pound was trading at a record high 3.60 Turkish lira, up from 3.27 just a month ago, when a corruption scandal in Ankara led to a wave of arrests and a loss of confidence in the lira. North Cypriots have been particuarly badly affected because salaries are paid in lira, while property deals and rent transactions are normally made in sterling. Local press has reported that more than two thousand second-hand cars have been put up for sale in the Turkish Republic of Northern Cyprus in an attempt by their owners to pay off debt.

The Turkish lira has been weakened by the corruption scandal

RAW MATERIAL The Turkish Cypriot business sector has also been affected as imports of raw materials are paid with foreign currency, particularly sterling. The private sector’s debt is reported to have reached US$168 billion, which is causing concern among exporters.

Press reports in North Cyprus are repeating the words of former economy minister Zafer Çağlayan, whose son was among those arrested on charges of alleged corruption. Mr Çağlayan had warned in August that precautions needed to be taken by those who earned Turkish lira but took out debt in US dollars, euros and pound sterling.


Londra

Thursday 16 January 2014

Issue 672

Free at newsagents

Gazete

‘Bin bag’ councillor runs for re-election Chris Joannides will be Conservative candidate for Grange ward despite facing a council investigation next month AN ENFIELD councillor who notoriously compared black rubbish bags to burqa-wearing children has been selected as a Conservative candidate in this May’s local election. Chris Joannides was suspended from his party in February last year after he posted a photograph of a woman and child dressed in burqas, with a black binbag on either side of them, on his Facebook page. The comment underneath read: “I saw her standing there and I told her she had three beautiful children. She didn’t have to get all pissed off and threaten me. It was an honest mistake!” Enfield is home to a mix of Greek and Turkish residents and a number of Cllr Joannides’s constituents described the comments as offensive to Muslims. Insiders at the Enfield Conservative Party have told Londra Gazete the party whip has recently restored to Cllr Joannides and that he has been selected as a candidate for re-election. But the Grange Ward councillor now faces an investigation into his online activity at a meeting of the

Memorial service held for Turkish Cypriot leaders

See page 2

Unemployment ‘higher’ among minorities

council’s Conduct Committee next month. POLICE INVESTIGATION Cllr Joannides was told in November last year that he had not broken any laws and would not face criminal charges. The decision came after an investigation by police and the Crown Prosecution Service that lasted several months. A spokesman for the Crown Prosecution Service said: “This matter was referred to the CPS for charging advice at the end of October 2013. Police were subsequently asked to supply some additional material. “A decision to take no further action was made at the end of November and communicated to police.” The Conservative Party whip was restored to Cllr Joannides soon afterwards. The party has not announced its Enfield Council candidates for the local election on 22 May, but Mr Joannides’s Grange ward selection is understood to be assured.

See page 4

Kebab awards winners announced Chris Joannides (inset) and a reproduction of his Facebook post

COUNCIL INVESTIGATION Cllr Joannides’s online activity will now be investigated by Enfield Council. The case, which was put on hold during the police investigation, will be taken up by the Council-

lor Conduct Committee. Yasemin Brett, the Labour councillor who chairs the committee, said she expected a date to be set for early February. Continued on page 5

See page 5

Serving all your shipping & storage needs since 1991 www.dolphinmovers.com T 020 8804 0404 E logistics@dolphinmovers.com / 37 Millmarsh Lane, Enfield EN3 7UY

Member No. D052


Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.