MAG Aralık 2016

Page 1

ARALIK 2016 - YIL 14 - SAYI 133 - 15 TL

Yılbaşı Alışverişi

2017’yi

Nerede

Karşılayalım?

Sezona Damga Vuracak Trendler Yeni Yıl Ask . Getirecek

Cemiyetin

Yılbaşı Sofraları Burcu Hattat Hande Kazanova Mehmet Turgut Neslihan Sadıkoğlu Narin Akçelik Pervin Ersoy Tuba Yavuzer Umut Günaçar Yeşim Salkım

SEDEF AVCI & KIVANÇ KASABALI


6102 KILARA 331:IYAS 41:LIY rt.moc.neputah.www

azmi nalÄąta eyerecneP

GAM










Masa Ankara Yılbaşı Akşamında da Keyifli Bir Ortam Sunuyor • Masa Ankara, farklı damak zevklerine uygun lezzetler sunan zengin menüsü ve keyifli atmosferi ile yılbaşı akşamında da misafirlerini bekliyor... • Masa Ankara, zengin içerikli menüsü ve kaliteli servisi ile yılbaşı akşamı keyifli zaman geçirmek isteyenlere ev sahipliği yapıyor. Dünya mutfaklarından özel lezzetlerin yer aldığı menüsü ve sunumları ile fark yaratan Masa, Ankaralı misafirlerine bu özel gecede de özel bir lezzet deneyimi yaşatacak. • Çorbalar, başlangıçlar, salatalar ve ana yemeklerin yanı sıra odun fırınında pişirilen pizzaları, ev yapımı makarnalar ve ana yemekleri, sürekli gelen misafirlerin dahi her zaman farklı bir tercih yapabilmesini sağlıyor. • Masa Ankara’da özenle hazırlanmış tatlılar yılbaşı yemeğinin sonrasına lezzet katarken, içecek menüsündeki çeşitlilik ve farklı kokteyl sunumları restoranın farkını ortaya koyuyor.

Next Level AVM Podyum Kat Çankaya / ANKARA +90(312) 221 63 04/05





4+1

Net 23

Gen0 mĹ&#x;2 Fe D rah a reler




C

M

Y

CM

MY

CY

CMY

K








Silvian Heach Kadın Mağazası / Next Level Avm www.silvianheach.com














Anse Mdm. B-Blok No:18 Çayyolu-Ankara T : 00 90 312 227 8182 M : 00 90 532 273 89 58 anse@qhome.com.tr

qhome.com.tr














DÜNYANIN EN İYİ İŞİNİ YAPIYORSUNUZ AMA BUNU KİM BİLİYOR?

ARTIK HERKES BİLECEK.

MEDIA • EVENTS • COMMUNICATIONS bilgi@magpr.com.tr - www.magpr.com.tr


H

A

I

R

D

R

E

S

S

I

N

G


H

A

I

R

D

R

E

S

S

I

N

MERKEZ : Kızılırmak Mah. 1450 Sok. Ankara Ticaret Merkezi A Blok No:3/B Çukurambar / Ankara T: 0(312) 220 57 59 ŞUBE : Söğütözü Cad. Koç Kuleleri 2/D-4 Çankaya / Ankara T: 0(312) 220 00 25

G



İzmir Cad. Ihlamur Sok. No:7 Kızılay/Ankara T: 444 4 312 asrin@asrin.com.tr - www.asrin.com.tr




AM EYEWEAR TÜRKİYE DİSTRİBÜTÖRÜ Tunalı Hilmi Cad. Ertuğ İș Merkezi No. 88/3 Çankaya/Ankara T. 0312 465 0454 www.aykaoptik.com



Sizin için alanında uzman ve deneyimli kadromuzla, öncelikle hijyene önem verdiğimiz sağlığınız ve güzelliğinizi desteklemek amaçlı hizmetinizdeyiz.

A Plus Hizmet 200 m2 Modern mimariyle yapılmış 10 tezgahlı profesyonellerden oluşan ekip ile Ankara’nın en şık ve büyük salonlarından birisiyiz.

Profesyonel Saç Tasarım Lazer, Cilt Bakımı, İpek Kirpik, Kaş Kontürü, Botox, Profesyonel Porselen Makyaj, Parafinli Manikür ve Pedikür.

BUZLU LAZER

A+ Kalite - A+ Hizmet - Profesyonel Kadro


Dalton Ürünleri Profosyonel ekibimiz tarafından cilt bakımı hizmetimiz dünyaca ünlü marka olan DALTON ürünleri tarafından uygulanmaktadır.

Şehit Osman Avcı Mah. Şehit Mehmet Çavuş Cad. Kınacı İş Merkezi No:6 Eryaman/ANKARA • Eryaman Hastanesi arkası, Migros yanı • T: 0312 281 18 07 www.mryguzellik.com










editör Aralık 2016 Yıl: 14 Sayı: 133 Fiyat: 15 TL MAG Medya Ltd. Şti. Adına İmtiyaz Sahibi ve Yazı İşleri Müdürü Can Çavuşoğlu

Beril Çavuşoğlu

berilcavusoglu@magdergi.com.tr

D

Yeni Yıl Yeni Umutlar

Genel Yayın Yönetmeni Beril Çavuşoğlu Görsel Yayın Yönetmeni Osman Selçuk Güngör Yayın Yönetmeni Tuğçe Uzun Kreatif Direktör Seda Çavuşoğlu Grafik Tasarım Sevgi Pınar Özen Güngör Haber ve Foto Muhabiri Derin Gökçe İstanbul Temsilcisi Ersin Al İletişim Direktörü Dilara Ertürk İpek Güven

oğanın bembeyaz yüzünü görmeye başladığımız, kar tanelerinin yavaş yavaş uçuştuğu, vitrinlerin renklendiği, sokakların ışıklarla donatıldığı büyüleyici Aralık ayını, biz de İstanbul ve Ankara’dan içlerimizi ısıtan davetlerden sıcak karelerle, ünlü isimlerin samimi röportajlarıyla ve rengarenk Yılbaşı sayfalarımızla karşılıyoruz...

Bu ayki kapak konuklarımız, aşk dolu bir çift... Zarafetine herkesi hayran bırakan Sedef Avcı ve içinin güzelliği yüzüne yansıyan eşi Kıvanç Kasabalı... Shangri-La Bosphorus İstanbul’un ihtişamlı atmosferinde, Yazarımız Ferhat Kazancı’nın gerçekleştirdiği samimi sohbetin eşliğinde çekilen aşk dolu kareleri MAG Özel sayfalarımıza taşıdık...

Sosyal Medya Yavuz Solmaz Yazarlar Aylin Yıldız Ayşe Kızılöz Cenk Erdem Ceren Akdağ Ceren Sür Ferhat Kazancı Gökçen Erdoğan İpek Gençer Neşet Güne Özgür Aksuna Seda Çavuşoğlu Selin Söğütlügil Serkan Kızılbayır Sinem Yıldırım Tuğçe İnal Zeynep Koreş Reklam Müdürü Esra Demir Toral

Renkli yılbaşı içeriğimizle, 2017’ye dair tüm güzellikleri müjdeliyoruz... Alışveriş sayfalarımızda,; ışıl ışıl mücevher ve lüks saatleri, güzelliğinize güzellik katacak bakım ürünlerini, sevdiklerinize alabileceğiniz en özel hediye önerilerini, mutfaklarınızı hareketlendirecek aksesuarları, rahat mobilyalar ile onları tamamlayacak dekoratif objeleri, gösterişli bir Yılbaşı ağacının için parıl parıl süslemeleri ve gecenin yıldızı olmanızı sağlayacak kombinleri beğeninize sunuyoruz. Cemiyetin ünlü isimlerinin bizleri davet ettiği gösterişli Yılbaşı sofralarında yeni yıl dileklerini ve 2017’ye nerede, nasıl gireceklerini öğrendik... Yeni yıla bakımlı ve güzel bir başlangıç yapmak isteyenler için, ünlü makyözlerden ve güzellik uzmanlarından edindiğimiz, önümüzdeki sezona damgasını vuracak saç ve makyaj tüyolarını sizlerle paylaşıyoruz...

Reklam ve Halkla İlişkiler Feray Şahingöz Gökçe Türkcan Hilal Başarır Öztürk Simge Ünlü Çetin Katkıda Bulunanlar Cansu Suvay Derya Aktaş Rabia Şahin Zeynep Altıntaş Mali İşler Koordinatörü Tarık Değer Yayın Hukuk Danışmanı Ahmet Münir Yaşar Korcan Dericioğlu Türü Bölgesel Süreli Yayın MAG isim ve yayın hakkı MAG Medya Ltd. Şti.’ne aittir. Dergide yayınlanan yazı ve fotoğrafların tüm hakkı MAG’a aittir. İzin alınmadan kullanılamaz. Yayınlanan ilanların sorumluluğu ilan sahiplerine aittir. İdare Merkezi

Sedef Avcı, Kıvanç Kasabalı

Melda Aksu, Esra İnceefe

Yeșim Salkım

Kaptanpaşa Sokak No: 33-B G.O.P. ANKARA Tel: 312 428 0 444 Nef 163 No:370 Kağıthane/İSTANBUL Tel: 212 309 45 26 Dağıtım

Dünya Süper Dağıtım Baskı

DUMAT OFSET

Bahçekapı Mah. 2477. Sokak No: 6 Şaşmaz / ANKARA Tel: 312 278 82 00 (pbx) Basım Tarihi

30.11.2016 www.magdergi.com.tr facebook.com/magonline twitter.com/magdergi instagram.com/magdergi bilgi@magdergi.com.tr

MAG’a abone olmak çok kolay... Telefon ile

0.312 428 04 44

İnternet ile

abone.magdergi.com.tr

YENİDEN KULLANIN GERİ DÖNÜŞTÜRÜN!

66 magdergi.com.tr

Eski dergi, katalog ve gazetelerin geri dönüştürülmesi çevreye yapılabilecek en kolay katkıdır. Ağaç kesimlerini azaltmak üzere MAG Medya, okuyucularını kendi yakın çevrelerinde de geri dönüşümü teşvik etmeye çağırıyor.



editör

Hande Kazanova

Burcu Hattat

Pervin Ersoy

Yazarımız İpek Gençer, “Yeni yıl, yeni umutlar, yeni kararlar ve tabii ki yeni yolculuklar...” diyor ve 2016’ya veda edip 2017 yılını karşılayacağımız Yılbaşı gecesinde, mutlu anılar biriktirebileceğimiz rotaları bizlerle buluşturuyor... Singapur, Roma, New York ve Kapadokya gibi yurt içi ve yurt dışı rota önerilerini okurken 31 Aralık gecesini planlamaya başlayacaksınız... Altı nesildir dünyanın en kaliteli kumaşlarını üreten İtalyan giyim markası Loro Piana’nın, 2016-17 Sonbahar/Kış Koleksiyonu, MAG PR tarafından organizasyonu gerçekleştirilen çok özel bir davetle Ankara’nın cemiyet ve sanat dünyasıyla buluştu. Renkli açılış ve kutlama organizasyonlarıyla Başkent’e imzasını atan MAG PR, yeni yılda da iş, sanat ve sosyal yaşam dünyasını keyifli davetlerde bir araya getirmeye devam edecek... Genç, enerjik ve samimi iki blogger... Renkli serüvenlerinde binlerce takipçiye ulaşmış, dünyaca ünlü markalarla birlikte çalışma imkanı bulmuş ve modayı yakından takip eden Fulya Sezen ve Kubilay Sakarya ile yeni bir yıla sayılı günler kala, Ankamall Alışveriş Merkezi’nde gerçekleştirdiğimiz eğlenceli alışveriş gününden renkli kareler, 2017 Kış sezonu kombinleriniz için sizlere ilham verecek... Mücevher firmalarının sahipleri ile gerçekleştirdiğimiz röportajlarda ışıklı yolculuklarını dinlerken, parıltılı tasarımlarını sayfalarımıza taşıyoruz... Lezzet duraklarımızda; İstanbul ve Ankara’ya ayrı bir soluk katan restoranların şefleri ve sahipleri ile tanışıyor, Yılbaşı gecesi için en özel tarifleri öğreniyoruz... 2017 yılında, aşk, iş, sosyal hayat ve ülke gündeminde sizleri neler beklediğini merak ediyor musunuz? Yazarımız Aylin Yıldız, yıldızların söylediklerini bizlere ileterek tüm bu soruları yanıtlıyor... 2016 yılını geride bırakırken beraberinde tüm olumsuzlukları da geride bırakıp, yeni yılı umut dolu, heyecanla ve gözlerimiz parlayarak karşılayalım... 2017, tüm hayallerimizin gerçekleşeceği ve bugüne kadar hiç yaşamadığımız kadar güzel bir yıl olsun... Umut ve enerji dolu, hep kahkahalı, bol kazançlı, sağlıklı, aşk dolu mutlu yıllar diliyoruz...

Çoook Sevgiler...

68 magdergi.com.tr



206 82

226 82

260

MAGalıșveriș

MAGmoda

266

MAGözel

MAGröportaj

292

MAGmoda

206

MAGröportaj

404

MAGröportaj

226

MAGözel

424

MAGseyahat

110

MAG

194

70 magdergi.com.tr

292

MAGdavet

Akfen Holding’in ikinci kuşak yöneticilerinden Pelin Akın ile Martaş Otomotiv’in genç yöneticisi Cem Baver Özalp’in Raffles Hotel’de düzenlenen nikah töreninden şık kareler...

Yazarımız Ceren Sür, Yılbaşı gecesi için kombin önerilerini paylaşıyor...

Cemiyet hayatının güzel isimlerinden Esra İnceefe’nin modaya dair tercihlerini dinliyoruz...

Başarılı fotoğrafçı Mehmet Turgut, yaşam biçimi haline getirdiği sanatını ve yeni projelerini, özel röportajında anlatıyor...

Sedef Avcı ve Kıvanç Kasabalı ile Shangri-La Bosphorus İstanbul’da gerçekleştirdiğimiz kapak çekimimizden aşk dolu kareler...

Yılbaşı gecesine damgasını vuracak tasarımlar, yeni yıl ruhunu yaşatacak hediyeler...

Cemiyet hayatının başarılı ve güzel isimleri, Burcu Hattat ve Pervin Ersoy’un göz kamaştıran Yılbaşı sofralarından özel kareler...

Genç ve dinamik bloggerlar Fulya Sezen ve Kubilay Sakarya ile Ankamall Alışveriş Merkezi’nde geçirdiğimiz alışveriş günü...

Batya Kebudi, altının büyüleyici ışıltısından ilham alarak oluşturduğu yalın ama göz alıcı tasarımlar ile stilinize zarif bir dokunuş yapıyor...

Yazarımız İpek Gençer Yılbaşı gecesini en güzel şekilde geçirebilmemiz için yurt içi ve yurt dışından rota önerilerini





style

Cesur Kırmızı Seda Çavușoğlu

seda@magmedya.com.tr

Volanlar ve derin dekolteler kırmızının en çarpıcı haliyle bulușarak Yılbașı gecesinde göz kamaștırıyor... FRED LEIGHTON Küpe € 4,884

BOTTEGA VENETA Çanta € 1,550 TOM FORD CRISTIANO 06 Ruj € 33

DIANE VON FURSTENBERG Çanta € 115

ALEXANDER MCQUEEN Elbise € 2,495

CHRISTIAN LOUBOUTIN Ayakkabı € 515 BIBI VAN DER VELDEN Yüzük $ 7,686.76

74 magdergi.com.tr

ELIE SAAB FALL WINTER 2016-2017

ALICE+OLIVIA Pantolon € 305

JOHANNA ORTIZ Elbise € 1,530

CHRISTIAN LOUBOUTIN Ayakkabı € 695



style

Gümüş Işıltılar BALMAIN Elbise £ 1,583

ERICKSON BEAMON Küpe € 480

Vücudu saran ve dișiliğinizi öne çıkartan detaylar, gümüș ıșıltılarla tasarımları büyüleyici bir havaya sokuyor...

SELF PORTARAIT Kazak € 237

JIL SANDER Etek € 670

SOLACE LONDON Bluz € 310

BALMAIN

JIMMY CHOO Bot € 750

THE ROW Kot pantolon € 530

KENNETH JAY LANE Küpe € 375 ALTUZARRA Ayakkabı € 695

76 magdergi.com.tr

MAISON MARGIELA Kemer € 598

JIMMY CHOO Ayakkabı € 525



style

Pastel Yansımalar Pembenin pastel tonlarıyla tasarlanan pilili ve payetli kombinler yeni yılda masum ve elegan bir tarz olușturuyor...

SUNDAY SOMEWHERE Güneş Gözlüğü € 240

GUCCI Elbise $ 5,700

PRADA Bluz € 690

PREEN BY THORNTON BREGAZZI Kazak £ 823

ROLAND MOURET Pantolon € 730

PREEN BY THORNTON BREGAZZI

JIMMY CHOO Ayakkabı € 750

CHRISTIAN LOUBOUTIN Ayakkabı £ 363 GIVENCHY Çanta € 1,290

78 magdergi.com.tr



Kapadokya’nın büyüleyici manzarasında, mimari dokusu, ayrıcalıklı konsepti ve sıra dıșı atmosferiyle fark yaratan Türkiye’nin tek “Relais & Chateaux” unvanlı oteli “Museum Hotel”, 2017’ye keyif ve huzur dolu bir bașlangıç yapmak isteyenleri, 31 Aralık akșamı ünlü șef Murat Bozok’un ayrıcalıklı lezzetlerini tatmaya ve sesiyle unutulmaz anlar yașatan Bengisu Önal’ın performansına ortak olmaya davet ediyor.

advertorial

“MUSEUM HOTEL” in Masalsı Atmosferinde Unutmayacağınız Bir Yılbaşı Sizleri Bekliyor


A

dından sıkça söz ettiren, Kapadokya’nın ilk lüks butik oteli Museum Hotel, ayrıcalıklı hizmet anlayışı, seçkin lezzetleri ve özel performanslarıyla misafirlerine yeni yılı karşılarken benzersiz bir gece vaat ediyor.

“Museum Hotel”, ünlü şef Murat Bozok'un yeni yıla özel menüsüyle yılın son gecesinde damaklarınızdan silinmeyecek bir menü sunuyor... Başlangıçlarda iştahınızı kabartacak trüflü közde kestane çorbası, pastırmalı humus ile kiraz ağacında tütsülenmiş kuzu küşneme, adaçayı sosu ile ev yapımı balkabaklı Ravioli ve çıtır balkabaklı Sorbet, ana yemeklerde ise; kurutulmuş dana kuşgömü, bal, kırmızı soğan, sızma zeytinyağı ve roka yaprakları ile harikalar yaratan karanfil ve şarap ile lezzetlendirilmiş, kuru tuz ile dinlendirilmiş dana kuşgömü veya yılbaşının vazgeçilmez lezzeti fırında hindi alternatifleriyle ziyafet tadında bir akşam yemeği sunuyor. Bitter çikolata ve muzlu Sufle ve salepli dondurma ile

Relais & Chateaux Hakkında; Relais & Chateaux, 1954 yılında, belli bir kalite misyonunu benimsemiş oteller tarafından Fransa’da kuruldu. Dünya çapında, 5 kıta üzerinde 60 ülkede, 500’e yakın Relais & Chateaux unvanlı otel bulunuyor. Relais & Chateaux günümüzde otelcilik alanının en prestijli konsorsiyumu olarak öne çıkıyor. Sadece belli kalite standartlarına sahip, karakteristik özellikleri bulunan, lüks ve butik konaklamanın, gurme lezzetlerin en güzel örneklerinin sunulduğu butik oteller ve şatolar bu unvan için değerlendirmeye alınıyor. Unvanı alan oteller her sene düzenli olarak takip ediliyor ve belirlenen kalite standardını yerine getiremeyen, devam ettiremeyenlerin unvanları geri alınıyor. Fransa’dan Arjantin’e, Kuzey Amerika’dan Asya’ya birbirinden özel ve özenle seçilmiş Relais & Chateaux unvanlı oteller hakkında daha fazla bilgiye www.relaischateaux.com adresli web sitesinden ulaşabilirsiniz.

damaklarda unutulmaz tatlar bırakacak olan Museum Hotel’in yeni yıl menüsü, 2016’nın son gününde en lezzetli yemeğiniz olarak hafızanıza yer edecek. Performansıyla büyüleyen Bengisu Önal, yılbaşı gecesi Museum Hotel misafirleri ile! Justin Timberlake tarafından keşfedilerek sahneye çıkarılan, 21 yaşında Grammy Ödülleri’ni seçen komitede yer alan ve dünyanın en prestijli müzik okullarından Berklee’de burslu okumaya hak kazanan Türkiye’nin gururu Bengisu Önal, yılbaşı gecesinde Museum Hotel’de sahne alıyor. 31 Aralık gecesi Bengisu Önal, Kapadokya’nın masalsı atmosferinde yılbaşına özel şarkıların yer aldığı repertuarıyla Museum Hotel misafirlerini mest edecek. Misafirlerine dünya standartlarında ayrıcalıklı tatiller yaşatan Museum Hotel’de 2017’ye huzur dolu, manzarası ve özel hizmet anlayışı ile de ayrıcalıklı bir başlangıç yapacaksınız!

30 Aralık – 01 Ocak 31 Aralık – 02 Ocak Ücretler kişi başı olup, limitsiz yerli alkollü ve alkolsüz içecekler ve KDV dahildir. Deluxe Oda: 300 € Gecelik / Oda Kahvaltı Deluxe Suite: 375 € Gecelik / Oda Kahvaltı Junior Superior Suite: 450 € Gecelik / Oda Kahvaltı Superior Suite: 525 € Gecelik / Oda Kahvaltı Imperial Suite: 1250 € Gecelik / Oda Kahvaltı Yılbaşı Özel Menusü Ana salon: 350TL Lounge ve VIP bölüm: 300TL 12 yaş altı çocuklar Gala yemeğine kabul edilmemektedir. 

Museum Hotel Tekelli Mah. No:1 Uçhisar, P.K. 50240, Nevșehir / Kapadokya -TÜRKİYE Kayseri Havalimanı 65 km Mesafededir. Rezervasyon İçin: +90 384 219 2220 www.museumhotel.com.tr


düğün

Pelin Akın ve Cem Baver Özalp Hayatlarını Birleştirdi Akfen Holding’in ikinci kuşak yöneticilerinden Pelin Akın ve Martaş Otomotiv’in genç yöneticisi Cem Baver Özalp, iş, siyaset, sanat ve cemiyet dünyasının ünlü isimlerinin katılımı ile düzenlenen bir nikah töreniyle hayatlarını birleştirdi. Akfen Holding Yönetim Kurulu Başkanı Hamdi Akın’ın kızı Pelin Akın ile Martaş Otomotiv Yönetim Kurulu Başkanı Hadi Özalp’in oğlu Cem Baver Özalp, Raffles Hotel’de düzenlenen bir nikah töreniyle dünyaevine girdiler. Geçtiğimiz yaz Göcek’te aile arasında yapılan nişan töreni ile evlilik yolunda ilk adımı atan genç çiftin nikah törenine iş, siyaset, cemiyet, medya ve sanat hayatından 800’den fazla üst düzey davetli katıldı. Davetlilerin şıklıkları ile dikkat çektiği düğün ilk olarak kokteyl ile başladı. Ardından nikaha geçildi ve genç çift alkışlar arasında nikah masasına geldi. İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Kadir Topbaş’ın kıydığı nikahta, gelinin şahitliğini 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek, İş Bankası Yönetim Kurulu Başkanı Ersin Özince’nin eşi Hilal Özince ve TAV Grubu CEO’su Sani Şener’in eşi Asuman Şener yaparken; damadın şahitliğini ise, ünlü Cerrah Yaman Tokat, Gilan Yönetim Kurulu Başkan Vekili Osman Geylan ve Atlantis Management Group CEO’su Tümay Başaranlar yaptı. 

82 magdergi.com.tr

PELİN AKIN, CEM BAVER ÖZALP



düğün

ZİYA - ÖVGÜ ÖZALP, HADİ ÖZALP, HAMDİ AKIN, PELİN AKIN, CEM BAVER ÖZALP, SEMA ÖZALP, DİLARA - SELİM AKIN, ZEYNEP, OĞUZ, ÖMER AKIN

Raffles Hotel’de düzenlenen nikâh törenine iș, siyaset, cemiyet, medya ve sanat hayatından 800’den fazla üst düzey davetli katıldı. 84 magdergi.com.tr

ROULA HABBAB

KAZIM -ZEYNEP KÖSEOĞLU

OLGAÇ ARTAM



düğün

ÖZCAN TAHİNCİOĞLU

SİREN ERTAN, ERSİN KAYALAR

FERYAL GÜLMAN

“Kar” ve “beyaz” konseptinin ișlendiği nikah töreninde davetliler çoğunlukla sade șıklığı seçtiler. TÜZÜN GELGEL, ZEYNEP KOREȘ

SEDAT ERGİN



düğün

MAGGIE MOORE

RICHARD MOORE

BERİL ÇAVUȘOĞLU

MELİSA TAPAN

“Kar” ve “beyaz” konseptinin Merhum Sakıp Sabancı’nın ișlendiği nikah töreninde davetliler torunu Melisa Tapan; giydiğiçektiler. sade șıklıklarıyla dikkat cesur kıyafetiyle dikatleri üzerinde topladı. MİHRİMAN - OSMAN MÜFTÜOĞLU

SEVİL SABANCI



düğün

SADRİ ȘENER

YÜKSEL ȘENER

SÜLEYMAN - NURCAN ÇETİNSAYA

SITARE AKDİLEK

Cemiyet hayatının zarif ismi Sitare Akdilek dostlarının nikah töreninde seçtiği dantel kıyafeti ile oldukça șıktı. SANİ - ASUMAN ȘENER

OKTAY VURAL



düğün

NİV GARİH

92 magdergi.com.tr

ARZU - ALİ DÜRÜST

ROMİNA GARİH

ASLI - EMİR BEHLİL

SELİN - MEHMET TARA



düğün

GÜLSEVEN - MUSTAFA GÖÇEN

NİL KARAİBRAHİMGİL

RONİT GÜLCAN

94 magdergi.com.tr

NİLÜFER BULUT

SAFFET - ÖZLEM ULUSOY

Ronit Gülcan, nikah töreninde maskülen tarzda bir kombin tercih etti.



düğün

SEDAT ALOĞLU

FATİH KARAMANCI

lası için Daha faz om/online c i. magderg

Fiba Holding Yönetim Kurulu Bașkanı Hüsnü Özyeğin, aile dostlarını bu mutlu günlerinde yalnız bırakmadı. 96 magdergi.com.tr

HÜSNÜ ÖZYEĞİN

YASEMİN - DİKRAN MASİS

AHMET - BERRİN YOLERİ

ZEYNEL ABİDİN ERDEM





davet

Sanat Dolu 50 Yıl Müziği ile ulusal ve uluslararası birçok ödül alan ve eserleri onlarca yerli ve yabancı sanatçı tarafından yorumlanan Zülfü Livaneli, sanat hayatındaki 50. yılını ÇABA Derneği’nin düzenlediği muhteşem bir organizasyonla kutladı. ÇABA Derneği Eş Başkanları Özlem Zehebi ve Özlem Cankurtaran’ın ev sahipliğinde gerçekleşen “Bir Kuşaktan Bir Kuşağa” adını taşıyan görkemli gecede Livaneli, kült haline gelen birçok eserini sanatçı dostlarının yorumuyla dinledi. Bekir Ünlüataer, Feridun Düzağaç, Funda Arar, Göksel, Kardeş Türküler, Kenan Doğulu, Kubat, Linet, Sezen Aksu, Sıla, Yaşar, Yeni Türkü, Yonca Lodi gibi müzik dünyasının önde gelen isimleri, Turhan Yükseler Orkestrası eşliğinde Zülfü Livaneli’nin şarkılarıyla, usta müzisyenin 50. yıl heyecanına eşlik etti. Ayrıca Zülfü Livaneli’nin “Sevdalım Hayat” şarkısını da yaşları altı ile on dokuz arasında değişen çocuk korosu seslendirdi. İş, sanat ve sosyal yaşam dünyasından çok sayıda seçkin konuğun katıldığı gecenin sonunda sanatçı dostlarıyla birlikte sahneye çıkan Livaneli, “Güneş Topla Benim İçin” ile “Yiğidim Aslanım Burada Yatıyor” parçalarıyla izleyenlere veda etti. Konserden elde edilen gelir, ÇABA Derneği tarafından yeni ÇABA ÇAM’lar (Çok Amaçlı Erken Eğitim Merkezi) açmak üzere değerlendirilecek. 

100 magdergi.com.tr

BERRİN ZORLU, BEYZA ARSLAN



davet

BURCU HANİF

ASLI KÜSEYRİOĞLU, SELMA TÜRKEȘ

VUSLAT DOĞAN - ALİ SABANCI

Sanat hayatındaki 50. yılını ÇABA Derneği’nin düzenlediği muhteșem bir organizasyonla kutlayan Zülfi Livaneli’nin görkemli gecesine katılanlar arasında cemiyet hayatının sevilen isimlerinden Aslı Șen ve İdil Fırat da vardı. 102 magdergi.com.tr

İDİL FIRAT

ASLI ȘEN

SİMAY, CİHAN URAS


Mutlu Seneler...

+90 312 240 09 55 BACKSTAGEKUAFOR


davet

DİLA - NİLÜFER BULUT

DİLEK - ȘENES ERZİK

“Bir Kușaktan Bir Kușağa” adını tașıyan gecede Livaneli, kült haline gelen birçok eserini sanatçı dostlarının yorumuyla dinlerken iș, sanat ve sosyal yașamın önde gelen isimleri bu mutluluğa eșlik etti. 104 magdergi.com.tr

CEYDA AKYOL

BERNA SAİM NAİPOĞLU

ȘÜKRAN - EMİL GÜZELİȘ



davet

BELKIS - ERDAL, SEVGİ AKSOY

106 magdergi.com.tr

DEMET AKBAĞ

HİLAL KOSİF PİLES

ESİN HADZHOLU

ELİF DÜRÜST



davet

İSMET ALPAGUT, MEZİYET UYGUN, TUNA ÖZTÜRK, ESİN DEMİRÖREN

108 magdergi.com.tr

Bu anlamlı geceden elde edilen gelir, ÇABA Derneği tarafından yeni ÇABA ÇAM’lar (Çok Amaçlı Erken Eğitim Merkezi) açmak üzere değerlendirilerek önemli bir sosyal sorumluluk projesine katkıda bulunacak. MİNE KALPAKÇIOĞLU

ÇİĞDEM KAMER

SELİN - MEHMET TARA



happily seconds

Ceren Sür cerensur@magmedya.com.tr

Bu Yılbaşı Çıldırın

Yeni yıla nasıl girersek bir sonraki yılın da öyle geçeceğine inanırız. O zaman bu Yılbașı akșamında nereye gidersek gidelim, geceyi nerede geçirirsek geçirelim; istersek evde kalalım ama her șekilde gecenin tadını çıkaralım.

KARARSIZ MI KALDINIZ? KIRMIZI GİYİN... Yeni yıl akşamı için kırmızı garanti renktir. Ne giyeceğim diye sıkıntıya girmeden tek parça bir Roland Mouret tulum ile bu gecede İDDİALI ama bir o kadar da COOL olun. Giuseppe Zanotti’nin siyah ve doreyi kombinlediği kalın platformlu bu sandaletiyle hem eğlenin hem de rahat edin. Uzun püskül küpeniz ve dore-siyah kombinine uygun Nina clutch ile işte geceye hazırsınız.

110 magdergi.com.tr


HER DAİM GOLD… “Altin Gücü” derler ya; gerçekten de altın rengi zenginliği ve asaleti simgeler. Bir de bu renk Alexander McQueen’in tuvaleti ile birleşince kendinize güveniniz tam olacak. Boynunuza dore Jennifer Fisher choker ile devam edin derim; dekolteniz ve saçlarınız açık kalsın. Belinize Balmain’in siyah süet kemerini de takabilirseniz bizi de çağırın, bir kapak çekimi yapalim. Gianvito Rossi’nin asalet imzası sandaleti ve Jimmy Choo’nun zarif mini clutch’ını da elimize alalim; nasılsa daha fazla gösterişe gerek kalmadı. Nude bir makyaj ile de kıyafetle kendinizi bütünleştirin ve gecenin YILDIZI siz olun!

PAYET ROCKS… Bu sezon payet aldı başını gitti. Artik sabah akşam her daim parıldıyoruz. Sizlere bu Yılbaşı gecesine pantolonlu ama üzerine de tabii ki parıldayarak kendini fark ettiren payetli bir ceketle kombin yaptim. Ann Demeulemeester’in bronz renkli ışıldayan asimetrik ceketine bayıldım. İçine de sadece gerek olursa diye Balmain’in siyah renkli bandeausunu giyebilirsiniz. Altına bu sezonun sevdiğim değişik paça kombinlerinden Maggie Marilyn’in ipek, geniş paçalı ve bir o kadar da vücuda güzel oturan pantolonunu seçtim ki siz dans ederken paçalarınız da ahenkle dans etsin! Bu ceket ve pantolonla Alaia’nın asil ama bir o kadar da seksi olan siyah süet sandaletlerini kombinledim. Elinize Edie Parker’in “CHEERS” yazılı eğlenceli clutch’ını alalım. Bir de en sevdiğim tasarımcılardan Selim Mouzannar’in zincir bilekliği ve Pomellato’nun smoky quartz taşlı küpeleri ile bu gece ASİL ama bir o kadar da EĞLENCELİ olalım. 


davet

Ankara’da Loro Piana Rüzgarı Esti Altı nesildir dünyanın en kaliteli kumaşlarını üreten İtalyan giyim markası Loro Piana’nın, 2016-17 Sonbahar/Kış Koleksiyonu, çok özel bir davetle Ankara’nın cemiyet ve sanat dünyasıyla buluştu. Doğuş Perakende Grubu’nun ev sahipliğinde gerçekleşen etkinlik Next Level’ın en özel rotası olan Masa Restaurant Private Lounge’da cemiyet, iş ve sanat hayatının tanınmış simalarının katılımıyla düzenlendi. Konuklar Masa Private Lounge ve Borsa Restoran’ın enfes ikramları ile lezzet şöleni yaşadı. Loro Piana’nın ayrıcalıklı dünyasının anlatıldığı özel davet, markanın köklü hikayesini anlatan bir sunumla başladı ve yeni sezon ürünlerinin tanıtıldığı bir defileyle devam etti. Markanın deneyim köşesinde eşsiz mükemmelikteki ikonik ürünlerine tek tek dokunan, materyallerin yumuşaklığını ve kalitesini hisseden konuklar, koleksiyona tam not verdi. Dayanıklılığı, yumuşaklığı, hafifliği ile bilinen Baby Cashmere ve Peru’da Loro Piana tarafından koruma altına alınan, dünyanın en yumuşak tüylerine sahip olan vikunyaların yününden üretilen kazaklar misafirler tarafından bol övgü aldı. Loro Piana’nın, Ankara’nın cemiyet ve sanat dünyasıyla ilk kez bir araya geldiği davette caz sanatçısı Brenda Berin sahne aldı. Konuklar caz ziyafeti eşliğinde keyifli dakikalar geçirdi. Loro Piana İstanbul İstinye Park’ta bulunan mağazasının yanı sıra, bu özel geceyi takiben, koleksiyonlarını Ankaralı müşterilerinin talebi doğrultusunda, Ankara’daki adreslerinde sunarak, eşsiz bir hizmet ve alışveriş deneyimi imkanı da yaşatacağını müjdeledi. 

112 magdergi.com.tr

ELİF - ENGİN VARDAR


UNİBAROV® LTD. ŞTİ. www.pevoniaturkiye.com T: +90 312 436 7597 /pevoniaturkiye /pevoniaturkiye


davet

MERVE KALEMCİ EYYÜPOĞLU

OLGA KALEMCİ

NİHAN KARAÇAM SALKAYA

MELİS KUNDUZ ÇETİN

PINAR GÜRER

DURİYE ARSEVEN

GÜLENNUR AYDIN

Ankara’nın önde gelen isimlerinin yoğun ilgi gösterdiği Loro Piana defilesi davetlilerden tam not aldı.



davet

TUĞBA - OSMAN SARIÇAM

IȘIN KURȘAKLIOĞLU

NEVRA TUNCER

Dünyaca ünlü İtalyan markasının yeni koleksiyon tanıtımının gerçekleștiği davette konuklar șıklıkları ile göz kamaștırdı. REZZAN ANIK

BERİL ÇAVUȘOĞLU

NESRİN KILAVUZ


Yeni Kahve Dükkanınız

Globica Coffee Shop

Açıldı.

Büyükesat, Uğur Mumcu Cad. No:45, Çankaya/Ankara www.globicacoffee.com


davet

NİLÜFER ȘENSÖZ

BURCU - MEHMET YÖRÜBULUT

SİBEL ERSOY

MELİKE GÖKÇE

Özel olarak tasarlanan deneyim alanını gezen ziyaretçiler, Loro Piana’nın yeni koleksiyonu hakkında detaylı bilgi alma șansına sahip oldu. SEDEN DENİZ

AYNAZ ÖZKAȘIKÇI

BEGÜM AKIȘ



davet

AHSEN DEMİRCİ

ȘEBNEM - FATİH KANDEMİR

İLKNUR BAȘDEMİRCAN, ALİ ONGUN BOYDAK

YASEMİN DOĞAN

Doğuș Perakende Grubu’nun ev sahipliğinde gerçekleșen davette, Loro Piana markasının temsilcileri davetliler ile yakından ilgilendi.

SEVİL GÜRGAN

TUBA ÜSTÜN

ZEYNEP ÖZMANSUR


MDA Grup Ayd. Ltd. Şti. Erler Mah. Üstün Dekocity AVM No:348/26 Eskişehir yolu 14. km ANKARA www.mdaaydinlatma.com


davet

BRENDA BERİN

122 magdergi.com.tr

Defilenin ardından, davette caz sanatçısı Brenda Berin sahne aldı. Konuklar caz ziyafeti eșliğinde keyifli dakikalar geçirdi.


Haftada 2 gün sadece 20 dakikada DEĞİȘİMİ KEȘFET!

EMS trainer EMS Sistemin son teknolojisi XBody Ankara’da sadece PilateSystem Studiolarda, Ücretsiz Deneme Derslerine Davetlisiniz.

PilateSystem StuDio Trio: Hilal Mh Rabindranath Tagore Caddesi No: 85/1 Çankaya Ankara Tel: 0312 442 87 56 PilateSystem StuDio Plus: Ahmet Taner Kışlalı Mh 2846. Sk No: 2H/1 Dorapark Villaları Çayyolu Ankara Tel: 0312 240 95 95 - Gsm: 0541 240 95 00 PilateSystem Academy Tel: 0543 613 62 55




davet

Cumhuriyet Balosu ÖZGÜR - ZEYNEP İNCESU

Türk Eğitim Derneği (TED), Cumhuriyetin 93. yılı sebebiyle balo düzenledi. Cumhuriyet Balosu’nda Zuhal Olcay sahne aldı. TED Koleji mezunu çok sayıda tanınan isim Cumhuriyet Balosu’na katıldı. Geceye TED Başkanı Selçuk Pehlivanoğlu ev sahipliği yaptı. Pehlivanoğlu, açılış konuşmasında Türk Eğitim Derneği’nin neredeyse Cumhuriyet ile aynı yaşta olmasının gururunu yaşadıklarını belirterek: “Biz TED mezunları olarak yoksul çocukların da eğitim hakkına sahip olabileceği bir vatan istiyoruz. Son zamanlarda kültürel farklılıklarımızın aslında birer zenginlik olduğunun anlaşılmasını istiyoruz. Bu güzel vatanın havasında daha fazla demokrasiyi, çağdaşlığı, insan haklarını istiyoruz” dedi. 

126 magdergi.com.tr

BİLGE - SELÇUK PEHLİVANOĞLU

ZEYNEP KIRAÇ, AYKUT ÇAKMAKLI

ESRA DORA


’de Spora saatlerce vakit harcamadan haftada 2 gün ve sadece 20 dakikada sıkı ve sağlıklı bir vücuda kavușabileceksiniz. XBODY NEDİR ? XBODY, EMS Training sisteminin uygulandığı bir cihazın markasıdır ve FDA ( Food and Drug Administration) onayı bulunduran tek EMS cihazıdır. XBody sayesinde haftada sadece 20 dakikalık antrenmanlar ile kişilerin haftalık spor ihtiyacı karşılanır. X Body ile vücuda gelen belirli düzeydeki akımlar, motor sinir hücreleri aracılığıyla kas aktivasyonunu sağlar. Aktive olan kas dokusu ile kişiye özel dizayn edilmiş egzersiz rutini, antrenmanların daha kaliteli olmasını sağlar. XBODY var olan en teknolojik ve en GÜVENLİ EMS cihazıdır. Sterilizasyonu diğerlerine göre çok daha pratiktir. Kullanım çeşitliliği, pedlerin sayısının fazlalığı ve portatif olması en önemli özelliklerindendir. Cihaz, oluşturulan profil ile üyeyi hafızasına alarak antrenmanların standardizasyonunu sağlar. Akımların doğal hissiyatı ve güvenilirliği ile tüm EMS cihazları içinde en ergonomik yapıya sahip olanıdır.

EMS (ELECTRO MUSCLE STIMULATION) NEDİR ? EMS uzun yıllardır özellikle fizik tedavi alanında kullanılan bir sistemdir. Günümüzde EMS Training sistemi, yapılan araştırmalar ile belirlenen optimal akım seviyelerinde, çok hareketsiz kişiler için dahi uygun bir antrenman sistemine dönüşmüştür. Düşük seviyedeki elektriksel uyarım, kasları harekete geçirerek metabolizmayı hızlandırır, yağ yakmanızı ve daha rahatlamış hissetmenizi sağlar. Egzersizin genel amacı kilo ve selülit ile mücadeledir. Bunun yanı sıra birkaç günlük düzenli kullanım sonucu vücut ağrılarında da iyileşme gözlemlenmiştir. Son yıllarda EMS teknolojisi vücut sıkılaştırma, zayıflama, selülit giderme, ağrı giderme, rehabilitasyon, duruş bozuklukları giderme, kas güçlendirmede, bitkinlik ve halsizlik giderme için daha geniş kapsamlı kullanılmaktadır. PilateSystem olarak yeni bir yıla girerken size ÜCRETSİZ XBODY deneme şansı sunuyoruz. Bir kere denedikten sonra ASLA vazgeçemeyeceğiniz bir egzersiz olacağını garantiliyoruz. PİLATESYSTEM FARK YARATIR... PilateSystem StuDio Trio: Hilal Mh Rabindranath Tagore Caddesi No: 85/1 Çankaya Ankara Tel: 0312 442 87 56 PilateSystem StuDio Plus: Ahmet Taner Kışlalı Mh 2846. Sk No: 2H/1 Dorapark Villaları Çayyolu Ankara Tel: 0312 240 95 95 - Gsm: 0541 240 95 00 PilateSystem Academy Tel: 0543 613 62 55

Yeni teknoloji, son sistem, son nokta! PilateSystem’de


davet

CEREN CAN

AYDAN ÖZDOĞAN

AHMET - İPER ZİLELİ

Ünlü Sanatçı Zuhal Olcay’ın sevilen șarkılarını seslendirdiği gecede davetliler șarkılar eșliğinde dans etti. TUĞÇE - KEMAL İNAL

EBRU - DENİZ DEMİRYÜREK


HER HAFTA AKDENİZ MUTFAĞI’NDA GELENEKSEL BİLKENT OTEL

Pazar Brunch

CANLI MÜZİK EŞLİĞİNDE

bilkentotel.com.tr

0312 266 46 86

Saat: 10.30-14.30 | Kişibaşı 75 TL Rezervasyon | 312 266 68 14

Bizi Takip Edin


davet

AKIN - NESRİN KILAVUZ

BELİZ - AHMET BÜYÜKHANLI

YAĞMUR - ENDER BAȘARAN

Balodan elde edilen gelir TED burs fonuna aktarıldı.

SİNEM - CEM VURAL



davet

ASLIHAN -YASEMİN POLAT

AYÇA ÜNAL

lası için Daha faz om/online i.c magderg

Selçuk Pehlivanoğlu’nun konușmasının ardından Kanun Namına Project sahne aldı. SERDAR - MARIA BACAKSIZ

AYSEL AKÇAY



GÜRSEL DELİKTAȘ

Güzelliğin ıșıltılı bir cilt, etkili bakıșlar, çarpıcı dudaklar ve bakımlı saçlardan geçtiğine inanarak alanında son teknolojileri ve dünyaca ünlü markaları kullanarak uzman kișiler tarafından gerçekleștirilen güzellik uygulamaları ile fark yaratan Park Oran Paris Kuaför’ün müșterileri için sunduğu hizmetleri sahibi Gürsel Deliktaș’tan dinliyoruz...

advertorial

Güzelliğinize Sihirli Bir Dokunuş


Park Oran Paris Kuaför misafirlerine uyguladığınız fark yaratan hizmetlerinizden bahsedebilir misiniz?

Misafirlerimizi özel gecelere ve yeni sezona hazırlarken işe, etkili ve dinamik bakışlar için, Kalıcı Makyaj Uzmanı Yeşim Deliktaş tarafından kaşlara uygulanan microblading uygulaması ile başlıyoruz. %100 anti-alerjik doğal ürünlerle uygulanan microblading 3D kıl efekti ile 1-3 yıl arasında kalıcı kaşlara sahip olabiliyorsunuz. İkinci adım ise; pürüzsüz ve canlı cilt uygulamaları... Uzmanlar tarafından Estee Lauder bünyesinde Aveda markasının bitkisel ürünü Tulasara ile cilt bakımı yaparak size ışıltılı bir görünüm kazandırıyoruz. Etkili bakışların güzelliğin olmazsa olmaz koşulu olduğu bilinciyle kirpiği az ve kısa olanlara LCN markasının ürünleriyle ipek kirpik uygulaması gerçekleştiriyoruz. Yine LCN markasının ürünleriyle protez tırnak uygulayarak ellerinize de zarafet getiriyoruz.

Türk kadınları maalesef fazla abiye makyaj yapıyor.

Makyaj yaparken en çok nelere dikkat etmek gerekiyor? Ece Çıtak: Çok fazla makyaj ürünü kullanmadan yüzde vurgulanması gereken noktaları keşfederek o noktalara yoğunlaşmak makyajın ilk ve önemli kuralıdır.

Türk kadınının makyaj tarzını nasıl yorumluyorsunuz? Ece Çıtak: Son yıllarda biraz azaldığını söyleyebiliyor olsak da Türk kadınları maalesef fazla abiye makyaj yapıyor.

Etkileyici bir makyaj için birkaç tüyo alabilir miyiz?

Ece Çıtak: “Az olan çoktur” felsefesine göre makyaj yapmak en önemli püf noktasıdır...

Önümüzdeki sezona nasıl bir makyaj tarzı damga vuracak?

ECE ÇITAK

MELİS AVȘAR

Ece Çıtak: Yeni sezonda makyajlar saç renkleri ile uyumlu olacak... Aşırıya kaçmadan yapılabilecek bir makyaj, ıslak görünümlü farlar ve koyu renk rujlar dikkat çekecek.

Islak görünümlü farlar ve koyu renk rujlar dikkat çekecek.

YEȘİM DELİKTAȘ

Türk veya yabancı ünlülerden saç ve makyaj tarzını beğendiğiniz ünlüler kimler?

Yabancılardan; Lena Perminova’nın saç ve makyaj tarzını çok beğeniyorum. Türk olarak ise; Yasemin Özilhan, Aslışah Alkoçlar ve Nur Bilen Yavuzer doğru saç ve makyaj seçimleriyle en beğendiğim ünlü isimler...

Yeni yıl partileri için saç ve makyaj önerileriniz nedir?

Yeni yıl partilerinde, ıslak görünümlü saçlar ve ona uyum sağlayacak biçimde uygulanacak ıslak görünümlü bir makyajı ile bütünde bir parlaklık sağlayarak soğuk kış aylarında taze ve canlı bir görünüme sahip olabilirsiniz. Bir başka seçenek ise; kendiniz toplamış havasında yapılabilecek doğal görünümlü toplu bir saç ile yine ona yakışacak biçimde uygulanan yok denecek kadar az bir göz makyajı ve etkileyici bir vurgu yaratacak kırmızı dudaklarla sade ama çarpıcı bir tarz oluşturabilirsiniz. 

Saç: Gürsel Deliktaş Makyöz: Ece Çıtak pariskuaförparkoran -

0312 490 70 80


düğün

İş Ve Siyaset Dünyası Bir Arada Melih Fer Solmaz ile Şeyma Pakdil Sheraton Otel’de düzenlenen törenle dünyaevine girdi. Çiftin düğünü iş ve siyaset dünyasını bir araya getirdi. Fer Bal’ın sahibi ve aynı zamanda Arıcılar Birlik Başkanı Selçuk Solmaz’ın oğlu Melih Fer Solmaz, hayatını Şeyma Pakdil ile birleştirdi. Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek’in kıydığı nikahta çift atılan imzaların ardından mutluluğa “Merhaba” dedi. İkilinin şahitliklerini ise Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Faruk Çelik yaptı. Aile üyelerinin konukları kapıda karşıladığı gecede davetliler salondaki yerlerini aldı. Dakikaların ilerlemesiyle birlikte gelin ve damat kapıda göründü. Alkışlar arasında nikah masasına ilerleyen gelin ve damadın mutlulukları yüzlerine yansıdı. Çiftin evlilik cüzdanını ise, gelinin amcası Nevzat Pakdil verdi. Geç saatlere kadar devam eden törenin ardından genç çift Hawaii’ye uçtu. 

MELİH FER SOLMAZ, ȘEYMA PAKDİL


HAFİZE AYIK Adres: Arjantin Cad. No:5/4 Çankaya/ Ankara Tel: (0312) 466 50 96


düğün

ZEYNEP GÜR

SEDEN DENİZ

NESRİN - CEM YILMAZ

Sheraton Otel’de düzenlenen düğün törenine iș ve siyaset dünyasından bir çok isim katıldı.

MERVE MUSA DÖNMEZ

MELİS ERDAL

SERPİL SOLMAZ



TUĞÇE BAKKAL SAFİ, AYLA, ȘULE BAKKAL

Yenilenen Yüzüyle Ayla Bakkal Butik 2012 yılından beri abiye ve gece kostümlerine kendi özgün tarzlarıyla bambașka bir yorum katan Ayla Bakkal Butik’in gece seçimlerine ek olarak günlük șıklık için de getirdikleri yeni tasarımlarının serüvenini sahibi Ayla Bakkal’dan dinliyoruz...

Ayla Bakkal Butik olarak, 2012’de çıktığımız bu yola, yenilikler ekleyerek 2017’ye “merhaba” demek istiyoruz. Abiye ve gece kostümlerinin yanı sıra, günlük şıklık için yeni parçaları koleksiyonumuza ekledik. Günlük şıklığın da, gece seçimleri kadar önemli olduğunu düşünüyoruz. Kızlarımın ve benim, günlük hayattaki şıklık anlayışımızı ve seçimlerimizi misafirlerimizle de paylaşmak istiyoruz.

Günlük giyim tarzına uygun kombinlerin de eklendiği portföyünüzde iddialı olduğunuz parçalar hangileri? Aslında butiğimizde bulunan her ürünümüzün kendi

dilinde iddialı olduğunu söyleyebilirim. Kupon parçaların yanı sıra, klasik ürünler de mevcut. Fakat bu sezon, desenler, renkler, ışıltılar ve kürklerin sezonu. Biz de bu kombinlerden bulundurmaya ve her zevke hitap etmeye çalışıyoruz.

Kişiye özel tasarımlar yapıyor musunuz?

Kişiye özel tasarım, çok zor ve ciddi emek isteyen bir iş. Zevk sahibi her insan modacı veya tasarımcı olamaz, olmamalı. Bu çok önemli bir meslek çünkü... İlerleyen yıllarda, bu işe girmeyi ve bir atölye açmayı düşünüyoruz. Önümüzdeki günlere göre şekilleneceğiz.

Bu sene Yılbaşı gecesine damga vuracak modeller ve renkler neler olacak? Önümüzdeki sene, ışıltılar ve yansımaların yılı. Modaya

advertorial

A

yla Bakkal mağazasının yenilenen yüzünden bahsedebilir misiniz?


yön veren vitrinlere ve koleksiyonlara baktığımızda bunu rahatlıkla görebiliyoruz. Desenlerle birleşen metalik yansımalar, altın ve gümüş tonlarında şifonlar bu yıla damgasını vuruyor. Kadifeyi de unutmamak lazım. Sade, vücuda oturan bir kadife elbiseyi şık bir tasma kolyeyle kombinleyip Yılbaşı gecesinin en şık kadınlarından olabilirsiniz.

2017 yılında günlük giyim tarzında sıkça karşılaşacağımız ve trend olacak tasarımlar neler?

Günlük şıklığınız, trendleri değil, sizin kişiliğinizi yansıtmalı. "Abartı"nın trend olduğu bu günlerde, kadife bluzleri kotlar ve sneakerlar ile tamamlayarak güncel bir şıklık yakalayabilirsiniz. Uzun ve desenli elbise ve etekler de altın çağını yaşıyor. Çok trend ve rahat olan biker botlarla, uzun desenli elbise ya da eteklerinizi kombinleyerek hem rahat hem de şık bir görüntü yakalayabilirsiniz. Ama mutlaka bir çiçek figürü ya da deseni edinilmeli. Hem çok feminen hem de güncel modaya çok kolay uyarlanıyor.

Ufukta yeni projeleriniz var mı?

Aslına bakarsanız projeler hiç bitmiyor. Ben bu işi çok severek yapıyorum. Butiğimi, müşterilerimi nasıl daha çok memnun ederim, diye her zaman düşünüyorum. Günlük kıyafetlerin aldığı geri dönüşlere göre ilerleyen aylarda bir atölye açıp, şık müşterilerimizin tarzlarına uygun beraber çalışmalar yapmak istiyoruz. 

AYLA BAKKAL BUTİK

Karum İş Merkezi Kat:1 No:234 (Büyük Beden) Çankaya - Türkiye Telefon: +90 (312) 428 60 85

ayla_bakkal


düğün

Başkent’in En Şık Düğünü Ankara cemiyet hayatının önde gelen isimlerinden Naz Kaplan ve genç iş adamı Caner Güvençli, birlikteliklerini Sheraton Otel’de düzenlenen bir düğün ile mutlu sona taşıdılar. Ankaralı genç iş adamı Caner Güvençli ve cemiyet hayatının önde gelen isimlerinden Ayşe Kaplan’ın kızı Naz Kaplan Sheraton Otel’de düzenlenen görkemli bir düğünle hayatlarını birleştirdiler. Sheraton Otel’in benzersiz atmosferinde gerçekleşen düğün, Başkent’in uzun yıllar konuşulacak düğünleri arasında yerini aldı. Ortaokuldan bu yana tanışan ve iki yıldır birlikte olan çiftin düğünlerinde fuaye alanı erken saatlerde dolmaya başladı. Başkent iş ve sosyal yaşamının önde gelenlerinin katıldığı düğünde nikah için salona giriş yapan çiftin mutlulukları gözlerinden okunuyordu. Şahitliğini Berna Yılmaz, Altınok Esen, Güneş Melek Türk ve Sadi Türk’ün gerçekleştirdiği nikahın ardından çiçeği burnunda evliler ilk danslarını dakikalarca süren alkışlar eşliğinde sergilediler. Daha sonrasında davetlilerle özel olarak ilgilenenen Güvençli çiftinin balayı için Phuket Adaları’nı tercih edeceği öğrenildi.  CANER GÜVENÇLİ, NAZ KAPLAN


YENİ SUV

PEUGEOT

3008

HİÇBİR SUV BU KADAR İLERİ GİTMEDİ

YENİ NESİL PEUGEOT i-COCKPIT® / FULL DİJİTAL GÖSTERGE PANELİ / PANORAMİK SUNROOF / İLERİ SÜRÜŞ GÜVENLİK SİSTEMLERİ / OTOMATİK BAGAJ KAPAĞI Yeni SUV Peugeot 3008 1.6 BlueHDi 120 S&S EAT6 karma yakıt tüketimi 4.2 L/100km, ortalama CO2 emisyon değeri 108g/km’dir. İlanda kullanılan görsel, Türkiye ürün gamı ile farklılık gösterebilir. instagram.com/peugeotturkiye

twitter.com/PeugeotTurkiye

facebook.com/peugeotturkiye

YENİ SUV PEUGEOT 3008

GÖRAL

Balgat Plaza Tel: (0312) 207 45 45

Ümitköy Plaza Tel: (0312) 236 36 80

www.goral.com.tr


düğün

CAN - BERNA BARAN

ERDAL - FUNDA EREN

İDİL FERDİĞ

144 magdergi.com.tr

Düğüne bașkent cemiyet hayatının katılımı büyük oldu. NEJAT - DÜRİYE ARSEVEN

MİNE OĞUZ



düğün

MARINA - SARP IȘIK

CANAN MENDİ

ZEYNEP KÖKSALAN

Bașkent cemiyet hayatının önde gelen isimlerinin yer aldığı davet Sheraton Otel’de gerçeklești. SİNAN TORUNLAR, SELİN ONAY

NEȘE BOYSANOĞLU


. . . . HINDI ZIYAFETI . DIVAN FARKIYLA YILBASI . SOFRANIZDA! Divan, çıtır çıtır nefis hindisi, enfes iç pilavı ve zengin garnitürleriyle yılbası . sofranızda size benzersiz bir ziyafet sunuyor. Siparisler . 30 Aralık 2016 saat 15.00’e kadar verilebilir ve 31 Aralık 2016 tarihinde Divan Ankara’dan teslim edilmektedir.

Divan Ankara bir Moment AS. yatırımıdır.


düğün

MEHMET - YAPRAK AYHAN

NADİRE İÇKALE

BERCİȘ AÇIKALIN

lası için Daha faz /MAGonline m o .c facebook

148 magdergi.com.tr

ALTINOK - AMBER ESEN

GÜLAY BULDAÇ

AYSEL AKÇAY


Doğru Beslenme ile Depresyonu Yenebilirsiniz

Uzman Diyetisyen İdil İmamoğlu

Son yılların belki de en sık görülen psikolojik hastalıklardan biri olan depresyon ile beslenme arasında tahmin edilenden çok daha fazla bağlantı bulunuyor. Depresyonda olan bir bireyin beslenmesi, içinde bulunduğu duygusal durumundan ötürü zaten değișiyor. Kaldı ki, beslenmede yapılan hatalar da depresyon riskini artırıyor. Bir de üstüne, depresyon tedavisinde kullanılan bazı ilaçların iștahı artırma etkileri de eklenince, böyle bir süreç içine giren bireylerin kilo kontrolü daha da zorlașıyor.

Gerek kronik gerekse mevsimsel depresyonda ve depresyonu önlemede, doğru beslenmenin fonksiyonu oldukça büyük. Yeni bir yılı karşılamanın umudu içimizdeyken; doğru beslenme ile bu motivasyonu artırmak, depresyona karşı önlem almak ve tedaviye destek olmak mümkün. İşte dikkat etmeniz gerekenler.

1. Mutlaka Balık

Haftada 2-3 defa, en önemli omega-3 kaynağı olan balığı tüketmeye özen gösterin. Kandaki omega-3 düşüklüğünün, özellikle depresyon riskini artırdığı biliniyor. Balık elbette tek kaynak değil ama en iyi kaynak. Balık sevmeyenler; keten tohumu, chia tohumu, ceviz ya da diğer yağlı tohumları alternatif olarak kullanabilirler. Ancak bu kaynaklarda omega-3 yağ asitlerinin daha az oranda bulunduğu unutulmamalıdır.

2. Magnezyum, Çinko, Selenyum

Yapılan çalışmalar bu minerallerin depresyon semptomlarını azalttığını, tedaviye destek olduğunu ve depresyon oluşma oranını düşürdüğünü gösteriyor. Özellikle ceviz, fındık ve badem gibi yağlı tohum alternatifleri bu minerallerden zengindirler. Tabii bu besinlerin faydalarını yitirmemeleri için kavrulmuş olarak değil, çiğ halde tüketmek gerektiğini unutmayın lütfen. Kullandığınız tahıl ürünlerinin mutlaka tam tahıllar olmasına özen gösterin ki, aynı şekilde tahılların mineral zengini olan dış kısmını da tüketerek minerallerden zengin bir beslenme sürdürmüş olun. Magnezyum açısından zengin olan muz, kasların da gevşemesine yardımcı olur. Magnezyum eksikliğinde vücutta yorgunluk, halsizlik, bitkinlik ve depresyon görülür. Magnezyum, enerji metabolizmasında rol alır ve yetersizliğinde enerji metabolizmasında bozukluklar meydana gelir.

3. Tahıllar

Son dönemlerde yaygın bir şekilde tahıllardan ve ekmekten sakınma modası var. Elbette rafine undan yapılmış beyaz ekmeği tercih etmeyelim istiyoruz, ancak tahıllardan tamamen vazgeçmemiz de söz konusu değil. Tahıllar, B grubu vitaminlerinden zengin besinlerdir. Özellikle B6, B12 ve folik asit ile depresyon arasında çok yakın bir ilişki var. B6 vitamini özellikle tam tahıl ürünlerinden elde edebileceğiniz bir vitamin. Tam tahılların içerdiği posa, depresyonda sıklıkla karşılaşılan kabızlık sorunu açısından oldukça önemlidir ki bu durumda diyetin posadan yana zengin olması da önemli olur.

advertorial

4. Folik Asit

Folik asit yetersizliğinin en yaygın belirtisinin depresyon olduğu unutulmamalıdır. En iyi kaynakları, koyu yeşil yapraklı sebzelerdir. Zaten mevsim sebzeleri de folik asit almak için biçilmiş kaftan gibiler. Özellikle koyu yeşil

yapraklı sebzeler folik asit açısından zengindir.

5. B12 Vitamini

Depresyonda olan bireylerin B12 vitamin seviyeleri düşüktür. Hatta depresyon riski yüksek olan kadınlarda, B12 vitamini düşüklüğü depresyon riskini daha da artırmaktadır. B12 vitamininin en önemli kaynakları hayvansal besinlerdir. Bu nedenle, vegan bir beslenme alışkanlığı benimseyen bireylerin B12 seviyelerini düzenli olarak kontrol ettirmelerinde fayda vardır. Haftada 2-3 defa tam pişmiş yumurta ile yanmamış ve yağda kızarmamış et ürünlerini düzenli tüketmeye özen gösterin.

6. D Vitamini

Güneş, içimize enerji aşılar. Güneş ışığına az maruz kalma sonucunda ise, D vitaminindeki azalma nedeniyle vücuttaki serotonin hormonu azalır. Duygu durumunuzda değişimler hissediyorsanız, D vitamini seviyenizi kontrol ettirmeyi ihmal etmeyin. D vitamini, bağışıklık sisteminiz için de önemli bir vitamindir. Ne yazık ki, D vitamini, diyetle yeterince karşılayabildiğimiz bir vitamin değil. Bu nedenle fırsatını bulduğunuzda güneşten yararlanmayı ihmal etmeyin. Ama beslenmenize mutlaka balık, süt ve süt ürünleri ile yumurtayı dahil edin.

7. Triptofan

Triptofan vücudumuz için elzem bir aminoasittir. Serotonin, yani mutluluk hormonunun üretiminde önemli rolü vardır. Triptofandan zengin başlıca gıdalar; kabak çekirdeği, yumurta, pişmemiş yulaf, peynirler, fasulyeler ve etlerdir.

8. Antioksidanlar

Yapılan bazı çalışmalar depresyonda olan kişilerin antioksidan seviyelerinin düşük olduğunu göstermektedir. Bu nedenle, antioksidan bakımından zengin besinlerden olan domates, brokoli, böğürtlen, siyah üzüm, üzüm çekirdeği, sarımsak ve ıspanak gibi besinlerin tüketimine önem verin. Sebze ve meyveleri mevsiminde tüketmeye dikkat edin.

9. Fiziksel Aktivite

Doğru beslenme kadar sporun da ağırlık yönetimindeki önemi çok büyüktür. Aynı zamanda ruhsal sağlık açısından getirdiği fayda da göz ardı edilmemelidir. Bu nedenle, depresyon tedavisinde de yeri oldukça önemlidir.Spor sırasında salgılanan bazı hormonlar kişinin ruhsal durumunu pozitif yönde etkiler ve mutluluğunuz artar. Doğru beslenme ve yaşam tarzı alışkanlıkları ile depresif duygulardan arınabildiğimiz, motivasyonumuzu artırabildiğimiz ve geleceğimize umutla bakabildiğimiz bir yeni yıl dilerim. 

Çukurambar Mah. Muhsin Yazıcıoğlu Caddesi Sarıkonak Apt. No: 8/31 Çankaya / ANKARA Tel: +90 (312) 287 43 45 info@idilimamoglu.com - www.idilimamoglu.com /ankaradiyetisyen

@diyetisyenidilimamoglu


Hayal Ettiğinizden Daha Fazlası Monec Otel Genel Müdürü Semih Demirci, hizmetlerinin fark yaratan ve öne çıkan yönlerini bizlerle paylașıyor...

SEMİH DEMİRCİ

kurlarımızın genel bir bilgiye sahip olması amacıyla Hotel Monec’in ne zaman, kim tarafından kurulduğunu kısaca aktarabilir misiniz bizlere ?

Delta Grup bünyesinde yer alan Hotel Monec, Sayın Cevat Güven tarafından 2008 yılında hizmete açılmıştır. Grubumuz yurt dışında da turizm alanında yatırımlar yapmış olup, Gürcistan Batum’da 152 oda kapasiteli 5 yıldızlı Sputnik Hotel’i 2015 yılında hizmete açmıştır.

Otelinizi rakiplerinden farklı kılan sosyal olanaklarınız ve hizmetleriniz nelerdir?

Büyükelçilikler bölgesinde olmanın yanı sıra, Ankara’nın en büyük alışveriş merkezlerinden biri olan Panora’ya da yakın bir konumda olması sebebiyle avantajlı bir durumdadır. Misafirlerimiz muhteşem manzaralı restoran ve teras bölümlerinde günün her saatinde keyifli vakit geçirme imkanına sahiptir. Otelimizin 7. katında bulunan Roof Lounge bölümünde her cumartesi fasıl programımız müzikseverlerin hizmetine sunulmuştur. Ayrıca otelimizde 1500 metrekarelik SPA ve fitness alanı da mevcuttur. Misafirlerimizin her zaman övgü ile bahsettiği bu alan, hem otel misafirlerine hem de otel dışından üye olan misafirlere hizmet vermektedir. Ekolojik havuzumuz ve Uzak Doğu’nun farklı terapileri ile misafirlerimize hizmet vermektedir. Her türlü organizasyona imkan veren 11 toplantı ve balo salonunun yanı sıra, balo salonunun hemen yanında bulunan 750 metrekare alana sahip doğal bahçesi de özel günlerin vazgeçilmezleri arasındadır.

2016 yılının başından itibaren otelinize olan ilgiden memnun musunuz?

Bildiğiniz üzere ülkemizde turizm sektörü zor bir dönemden geçiyor.

Çoğunlukla kimler tarafından tercih ediliyorsunuz ve daha çok kimlere hitap ediyorsunuz? Lokasyon olarak yakın olduğumuz için elçiliklere, şirketlere, sanatçılara ve bunun yanı sıra Ankara’ya gelen yabancı konuklara hitap etmekteyiz.

Türkiye’deki otelcilik anlayışını nasıl değerlendiriyorsunuz?

Ülkemiz Turizm açısından bir cennet fakat, bu şansı iyi kullanamıyoruz. Sektörde, şık bir bina ile otelciliğin yapılabileceği düşüncesi hakim. Oysaki; hizmet kalitesi, insan kaynaklarının verimliliği ve bölgenin desteği doğru planlanmalı.

Başarınızı nelere borçlusunuz?

Liderler her zaman ekiplerde önemli rol oynar. İşletme liderleri doğru kişileri doğru yerlerde görevlendirdiğinde ortaya övünülecek başarı hikayeleri çıkıyor. Benim şahsım adına görünen bir başarı varsa, öncelikle yönetimimizin bizlere verdiği destek ve özgüvenden, ayrıca personelimizin üstün gayretlerinin sonucu olarak olduğunu düşünüyorum.

Son olarak hizmetlerinizden ve öne çıktığınız iddialı olduğunuz yönlerinizden bahsedebilir misiniz?

Şehrin gürültüsünden uzak, fakat çevre yolu ile kolay ulaşım sağlayan lokasyonumuz, Elçilikler bölgesinde olmamız, sosyal imkanlarımız, gün ışığı alan salonlarımız ve Panora AVM’ye yürüme mesafesinde olmamız otelimizin avantajları olarak görünüyor. Sağlamış olduğumuz konfor, profesyonel ekibimizin mutlu bir şekilde hizmet etmesi, gelen konukların akıllarında keyifli anıların oluşmasına neden oluyor. Bununla beraber, müşteri kelimesini otel çalışanları olarak hayatımızdan çıkarttık. Otelimize gelen herkesi evimize gelen bir misafir olarak görüyoruz. Bu yönden bakıldığında başarı zaten kendiliğinden geliyor. Kısacası Hotel Monec olarak verdiğimiz hizmetle oldukça iddialıyız. 

advertorial

O

Bu zorlu dönemde hizmet kalitesi oteller için en önemli kriter. Buna paralel olarak biz de ekip olarak otelimizin hizmet kalitesini her geçen gün yükselttiğimize inanıyoruz. Başarımızın altın anahtarı misafire verdiğimiz değer ve hizmet kalitesinden geçiyor.


Günün keyfini ve temposunu Monec Spa ile yakalayın...

www.facebook.com/HotelMonec

www.twitter.com/HotelMonec

www.instagram.com/HotelMonec

www.hotelmonec.com.tr Oran Mah. Esat Özoğuz Sok. No:5 Çankaya/Ankara T: (0312) 491 30 30


davet

Just Fur Ankara’da Just Fur ’un yeni koleksiyonları, JW Marriott Otel’de düzenlenen davetle tanıtıldı. Nazlı Kaskan tarafından kurulan, Pervin Ersoy ve Burcu Hattat tarafından danışmanlığı yapılan Just Fur markasının sezon tanıtımına Ankara cemiyet hayatı büyük ilgi gösterdi. Pervin Ersoy, Burcu Hattat, Nazlı Kaskan ve Mehtap Özdoğan’ın ev sahipliğinde gerçekleşen davete çok sayıda seçkin isim katıldı. Katılımcılar, kürkten yapılan kaban, eldiven ve şapkalara büyük ilgi gösterdi. Rengarenk kürk modelleri, katılımcılardan büyük beğeni gördü. Pervin Ersoy, kürkü modayla buluşturduklarını belirtirken, rengarenk kürklerin şık kombinlerin en önemli tamamlayıcısı olacağını ifade etti. Ersoy, şapkaların kürklerindeki renkleri artırdıklarını söyledi. 

PERVİN ERSOY

Kabanlarını üç farklı boy ve farklı renklerde çalıștıklarını aktaran Pervin Ersoy, İstanbul’da bir mağazaları bulunduğunu ve önümüzdeki yıl Ankara’ya da mağaza açacaklarını sözlerine ekledi.

DAMLA TÜFEKÇİ

ZEYNEP KOREȘ

BURCU HATTAT



davet

AYDAN ÖZDOĞAN

GÖKÇE ÖZCAN

GÜLTEN KARACA

MEHTAP ÖZDOĞAN

Bașkent cemiyet hayatının güzel ve zarif ismi Mehtap Özdoğan, Just Fur’ün rengarenk koleksiyonunun sergilendiği davete JW Marriott Otel’de ev sahipliği yaptı.

BUKET KARAKULLUKÇU, DİDEM TAN ERKAN

FERİDE ȘAHİN


WORLD LUXURY HOTEL AWARDS WINNER 2016

WINNER

Luxury City Hotel Winner www.hiankara.com

424 40 00


davet

AYLİN ÖZAL

156 magdergi.com.tr

EBRU DEMİRYÜREK

MELİKE GÖKÇE

AYÇA ÜNAL

MAG Dergi Genel Yayın Yönetmeni Beril Çavușoğlu birbirinden șık kabanları denerken tüm zarafetiyle objektiflere poz vermeyi de ihmal etmedi. BELİZ BÜYÜKHANLI

BERİL ÇAVUȘOĞLU

SEVİLAY HELVACIOĞLU


İsveç uyku sanatı, Ankara’da!

HÄLSA ÇANKAYA Uğur Mumcu Cad., Uğur Mumcu Sok. Gallery Design, No: 1 GOP/Çankaya - ANKARA 0(312) 446 11 21

HÄLSA ÇAYYOLU Prof Dr. Ahmet Taner Kışlalı Mah. Konsept Çayyolu Villaları 2853 Cad. No:2/11 Çayyolu-ANKARA 0(312) 242 13 13

www.sanghalsa.se www.halsayatak.com.tr Hälsa, bir Hälsa Sängar AB markasıdır.


davet

TUĞBA ÖZBAL

IȘIK TEKIȘIK

PINAR CANALP

ALMİLA DOĞAN

IȘIN KURȘAKLIOĞLU

Bașkent sosyal yașamının tanınmıș isimleri, Just Fur’ün ürünlerini çok beğendiklerini ve markayı Ankara’da görmek istediklerini belirttiler. SEVİL GÜRGAN

lası için Daha faz/magdergi issuu.com

NESRİN KILAVUZ

ÖZLEM İNCİK


U

SE

LF

DAVID

DULGE IN Y

O

R

D D A V I

PEOPLE L E P E O P

Yılbaşı Özel Programımız İçin Rezervasyon Numaramız

0312

467

6655

Remzi Oğuz Arık, Bestekar Sok. 76/A Kavaklıdere / Çankaya / Ankara Lig TV, D-Smart, Tivibu



“Size özel egzersiz programları ile hedeflerinizi gerçekleştirmek üzere beraber yola çıkıyoruz. Hedef her zaman kolay veya kısa olmayabilir, önemli olan bu hedeflere doğru ve kalıcı yoldan ulaşmak...” “Herkese uyan egzersiz anlayışı yerine “size uygun” egzersiz programını uyguluyoruz...”

Next Level Rezidans-AVM B-Blok Kat :2 No:3 Söğütözü Ankara Tel: +90 312 911 29 96 www.pilateszone.com.tr


röportaj

Renklerin Dokunuşu

Yeteneğini keșfettiğim andan itibaren insanları istedikleri görünüme kavușturmanın heyecanı ile ișini keyif alarak yapan Makyaj Uzmanı Hasan Soley güzel bir görünüm için doğru makyaj uygulamaları hakkında tüyolar veriyor... Merhaba… Öncelikle kısaca kendinizi tanıtır mısınız bize? Ankara Üniversitesi Jeoloji Mühendisliği bölümünden mezun olduktan sonra, Gazi üniversitesi Sanat Tasarım Fakültesi’nde Moda Tasarımı Ana Bilim Dalında makyaj üzerine master yaptım. Türkiye’de yapılan tüm Fashion Week defilelerinin hem makyaj tasarımı ve karar alma aşamalarında hem de backstage taraflarında görev aldım. Yabancı markaların yanısıra birçok ünlü Türk modacıyla da çalışma fırsatım oldu. Bunların dışında klip çekimi, dergi ve katalog çekimi gibi sayısız organizasyonda görev aldım. Şu anda da Mac Kozmetik’te eğitmen olarak görevime devam ediyorum. Freelance olarak çok yakın zamanda hem bu işi meslek edinmek isteyen kişiler hem de kendilerine makyaj yapmayı öğrenmek isteyen kişiler için düzenleyeceğim eğitimlerimi başlatacağım. Eğitimlerime katılmak için bana info@hasansoley.com adresinden ulaşabilir, hakkımda daha detaylı bilgi için www.hasansoley.com adresini ziyaret edebilirsiniz.

Makyajda dikkat edilmesi gereken en önemli noktalar neler sizce? Makyajda dikkat edilmesi gereken en önemli noktaları; renk, doku ve uygulama noktaları olarak 3 başlık altında toplayabilirim. Renk seçimi yaparken kullanılan her rengin ten rengi ile uyumlu olmasına dikkat etmek gerekir. Doğru renk seçimi ile uygulanan makyaj çok sağlıklı, enerjik ve dinamik bir görünüme kavuştururken, yanlış renkler seçilerek yapılan uygulamalar da kendinizi hayal ettiğiniz görünümden fazlasıyla uzaklaştırır. Örneğin; daha beyaz dişlere sahip bir görüntü için seçtiginiz ruj rengi bile büyük önem taşır. Son dönemlerde parlak dokular ile yapılan uygulamalar hepimizin dikkatini çekiyor. Yüzün her bölgesinde parlak dokular kullanmak boyutsuz bir görünüm verirken, parlak ve mat dokuları bir arada kullanmak her zaman daha boyutlu bir sonuç sağlayacaktır. Tüm yüzü parlak gösterecek bir uygulama yapılsa bile, kaliteli bir uygulamada göz altı ve dudak üstü gibi bölgelerin de her koşulda mat kalması, terlemiş bir görüntü oluşmaması açısından büyük önem taşıyor. Eğer cildinizde lifting etkisi istiyorsanız, dikkat etmeniz gereken tek şey; uyguladığınız bölgelerin doğru olduğundan emin olmanız. Allık uygulamasının yanlış bölgede uygulanması yüzü daha çökük ve yaşınızdan büyük göstereceği gibi, elmacık kemiklerinizi ortaya çıkarmak için kullanacağınız parlak ürünü göz çevrenize kadar getirmeniz de olduğundan daha çizgili bir görünüm ortaya çıkaracaktır.

Etkileyici bir makyaj için birkaç tüyo alabilir miyiz? Türk kadınının makyajında vazgeçilmezlerin başında eyeliner geliyor. Eyeliner çektikten sonra kirpik diplerinde boşluk

162 magdergi.com.tr

olmaması küçük bir tüyo olmasına rağmen bakışa kattığı anlam açısından etkisi çok büyük. Son dönemlerde mat dudaklar çok trend. Bugüne kadar fondöten ya da concealer ile dudak kenarlarını temizleyip netleştirmeye hepimiz çok alışığız. Mat bir yapının yine krem ürünlerle değil de mat ve kapatıcı bir pudra ile temizlenmesini tavsiye ederim.

Önümüzdeki sezona damgasını vuracak makyaj modasından bahseder misiniz? Önümüzdeki sezonda dudaklar yine çok hakim. Özellikle kırmızı tonları en doğal haliyle karşımıza çıkıyor. Her kadının bir kırmızı ruju mutlaka vardır. Artık dudaklarda kırmızıyı yalnızca özel bir yere giderken değil, makyajsız bir yüzde de görebileceğiz. Dudaklar kalp şeklinde ve belirgin. Bu trendi Mary Katrantzou defilelerinde çok iyi vurguladı. Rengarenk tasarımlarının arasında kalp şeklinde kırmızı dudaklar aşkı anımsatırcasına makyajın en vurucu noktasıydı. Ciltlerde ise; her türlü uygulama yapılmış fakat baktığınızda sabah yataktan kalkmışçasına berrak,duru ve hiç makyaj yapmamış gibi ince uygulamalar hakim. Hatta tüm yüze fondöten uygulamak yerine lokal uygulamalarla cilt görünümüzü zenginleştiriyoruz. Gözlerde ise; koyu siyah fakat gotik olmayan, geometirk olmakla birlikte hafif dağılmış, akmış gibi görünen uygulamalar önümüzdeki sezona damgasını vuracak. Dünden kalmış gibi görünmesi gereken uygulamalarda dikkat edilmesi gereken nokta ise, diğer tüm bölgelerin mükemmel hazırlanması.

Yeni yıla sayılı günler kala, yılbaşı akşamı için makyaj önerisi alabilir miyiz? Gecenin en çekici kadını olmak için nasıl bir makyaj tercih edilmeli? Yılbaşı gecesinde yapılan makyaj için hepimizin ilk aklına gelen kırmızı ruj. Kırmızı dudakların trend olmasıyla birlikle bu yılbaşı gecesi kırmızı ruj daha bir farklı duracak. Kırmızı deyince gözlerde ise, ilk akla gelen onu eyelinerla bütünleştirmek olsa da eyeliner yerine çok daha derin, bakışları değiştiren bir göz makyaj uygulamasını öneririm. Tabii ki nasıl görünmek istediğiniz, makyajı belirleyen en önemli unsur. Bu sayede makyaj sizin en büyük aksesuarınız olacak. Gölgeli ve eyeliner kullanılan bir göz makyajı yerine, renkli far uygulamalarını ve göz yuvarınızı ortaya çıkartarak, kırmızı rujunuzla bütünleştirdiğinizde trendleri yüzünüzde taşımaya ve gecenin en çekici kadını olmaya hazırsınız demektir. Sizler için yaptığım makyaj uygulamasında yılbaşı gecesi için, koyu kırmızı dudakları, eyeliner kullanmadan nasıl bütünleştireceğinizi görebilirsiniz.


2016-2017 Makyaj Trendleri Bir çok kadının olmazsa olmazı eyeliner artık aksusar özelliği tașıyor. Alıșık oldugumuz çekik eyelinerlar artık șekil değiștiriyor. Mükemmel hazırlanmıș bir cilt üzerinde karakter kazandırmak için keskin, ince düșünülmüș ve taviz vermeyen çizgiler haline dönüșüyor.

E

yeliner kullanmadan trendleri gözlerinizde taşımak isterseniz, gözler artık buğulu fakat kirli. Dünden kalmış gibi. Dağılmış ve kirli görünümü mükemmel ciltlerle bütünleştirerek aynı zamanda da zengin bir görünüme kavuşturabilirsiniz. Dudaklarda ise koyu renkler ve keskin hatlar hakim. Koyu dudak uygulamalarında ise modern ve şık bir görünüm için yüzün en güçlü noktası dudaklar olmalı. Renkleri sevip cesur uygulamalardan hoşlananlar için bu sezon sarılı, yeşilli, morlu, pembeli neon tonlar da hakim. 80’lerdeki trendden farklı olarak renkler alışık olunan bölgelerin dışında, farklı noktalara uygulanmış ve iyi dağılmış. Simler,ışıltılar neredeyse yeni aydınlatıcılarımız. Altınlar, bakırlar ise cilde ışıltı katarak, ciltte mücevher etkisi yaratıyor.

Ciltlerde ise neredeyse uygulama yapılmamış ve cilde uygulanan her renk cildin içinden çıkıyor gibi iyi dağılmış. Bu zamana kadar trend denildiğinde hep değişimlerden bahsederdik şimdi ise trendler, yüz anatomisine saygı duyarak neredeyse bir devrim niteliği taşıyor. 

www.hasansoley.com info@hasansoley.com


davet

The Life Co Ve Güven Yaşam’dan Ortak Etkinlik The Life Co ve Güven Yaşam tarafından ortak düzenen etkinlikte ünlü yazar Metin Hara’nın sunumuyla bir eğitim semineri düzenledi. Çayyolu’nda bulunan The Life Co Sağlıklı Yaşam Merkezi ile Güven Yaşam birlikte eğitim semineri düzenledi. Son zamanların en çok takip edilen yazarlarından Metin Hara’nın sunumuyla gerçekleşen eğitim seminerinde, “Stres algısı ve stresin ortadan kaldırılması, düşünce gücü, kişisel enerji” gibi konulara yer verildi. Eğlenceli anların yaşandığı eğitim seminerinde sık sık kahkahalar yükseldi. Seminerin bitmesinin ardından kitaplarını imzalayan Metin Hara, seminer katılımcılarının ilgisinden oldukça memnun görünüyordu. 

METİN HARA

The Life Co ve Güven Yașam’ın ortak düzenlediği eğitim semineri yoğun ilgi gördü. FİGEN TUNÇSAV, TANLA DOĞAN



ÖZLEM ÖZEN KOÇ

Adam Olacak Çocuk, Eğer Ben de Olabilirsem Özlem Koç, “Adam Olacak Çocuk, Eğer Ben de Olabilirsem” kitabı ile çocuğunuzun ilk altı yılında en çok sorduğunuz soruları hem bir uzman hem de bir anne olarak cevaplıyor...

1996 yılında Çankaya Milli Piyango Anadolu Lisesi’nden mezun olduktan sonra, Hacettepe Üniversitesi Psikolojik Danışmanlık ve Rehberlik bölümünde okudum. Yine Hacettepe Üniversitesi’nde Yüksek Lisans yaptım. Yüksek lisansta ergenlerin öznel iyi oluş düzeylerini inceledim. Öznel iyi oluş bizim günlük dilde kullandığımız mutluluğun psikoloji alanındaki karşılığı. Ergenlerin mutluluğunu ölçmek için üniversite öğrencilerine yönelik

olarak geliştirilen bir ölçeğin lise düzeyinin uyarlama çalışmalarını yaptım. Ölçek halen Türkiye’nin çeşitli üniversitelerinde yapılan araştırmalarda kullanılıyor. Sevgili Prof. Hürol Fışıloğlu hocamızdan evlilik ve aile terapisi eğitimi, Prof. Hakan Türkçapar’dan kognitif terapi eğitimi, Dr.Nevin Dölek’ten çocuklarla kognitif terapi eğitimleri aldım ve Prof. Gerald Weeks’in ileri düzey evlilik terapisi eğitimine katıldım. Yaklaşık 15 yıldır da çocuklarla ve ailelerle çalışmaya devam ediyorum.

Annelerin, çocuklarıyla ilgili sorularına cevap bulabilecekleri bir kitap yazma düşüncesi nasıl gelişti?

3 yıl boyunca tezimle ilgili çalışmaları sürdürürken ergenlerin

advertorial

S

izden, “Adam Olacak Çocuk, Eğer Ben de Olabilirsem” kitabını dinlemek istiyoruz, fakat önce sizi biraz daha yakından tanıyabilir miyiz?


mutluluğuyla, mutluluk kavramıyla doğal olarak pozitif psikolojiyle yoğun bir şekilde ilgilendim. Mutluluk üzerine bu kadar çok araştırma incelerken ve okurken, yaşı kaç olursa olsun çocuğunun mutluluğunu isteyen anne ve babalarla, bu bilgiler paylaşılmalı diye düşündüm ve ilk mutlulukla ilgili teorik bir kitap yazmak istedim ve çalışmalarım o yönde oldu; sonra şunu fark ettim ki; verdiğim eğitimlerin sonunda anneler ve babalardan bize bunları anlatıyorsunuz, peki siz anne olarak çocuğunuzla neler yaşıyorsunuz, sorusu geliyordu. Ben de bu yüzden daha samimi bir kitapla ulaşmak istedim anne babalara… Sahip olduğum teorik bilgileri pratiğe nasıl aktardım, nerede zorlandım bunların paylaşımı. Kısacası; ilk kitap ilk altı yılla ilgili olarak bana en çok sorulan sorulara, benim hem uzman hem anne olarak verdiğim cevapları içeriyor.

Bu kitap ile okurlarınıza nasıl bir mesaj vermek nasıl bir duygu yaşatmak ve nasıl bir yol göstermek istiyorsunuz?

Aslında, kitabın ismi tamamen vermek istediğim mesaj. Anne babanın sözlerinin, özellikle davranışlarının çocuklar üzerindeki etkisini vurgulamaya çalışıyorum. Yapılabilecek büyük hataların çocuğun hayatından bir silgiyle silinemeyeceğini de paylaşıyorum. Ama şunu da söylemeye çalışıyorum; hatasız olmak, mükemmel olmak gibi kavramlar da gerçekçi değil, mükemmel olma yolunda yapılan fedakarlıklar çocuğun omuzlarına yük olarak geri döner; mükemmel olmaya çalışmamalıyız; içinde bulunduğumuz gelişimsel sürecin özelliklerini bilerek, anlamaya çalışarak, iyi gözlemleyerek, koşulsuz sevgimizi hissettirerek ilerlemeyi tercih etmeliyiz. Her dönemin farklı güzellikleri ve zorlukları var, ben kitabımda kritik dönemlerde yaşanabilecek bu zorlukların üstesinden gelebilmek için önerilerde bulunuyorum ve ailelerimize bu yolda güzel anılar biriktirebilmelerini diliyorum.

Anneliği nasıl tarif edersiniz?

Tarifi en zor şey… Dünyanın en güzel, en kendiliğinden duygusu... İlk zamanları; neredeyse deliliğe yakın olarak tanımlarım ben hep. Öyle yoğun bir duygu ki, herkesten her şeyden koruma isteği... Yeni bir başlangıç, yarına umut, yarına merak, büyük sabır, bitmez bir bekleyiş; yürümesini, konuşmasını, bardak tutmasını, okula gideceği günü, karnesini… Büyük bir özleyiş; uyurken, kol mesafenizde değilken... Ben bir annenin kaç çocuğu varsa, o kadar kalbi olduğuna inanırım, vücudunda hepsi birden atar… Allah bu duyguyu, yaşamak isteyen herkese nasip etsin…

Çocukken annenizle anlaşamadığınız konular gibi konuların şimdi siz anne iken sizinle çocuğunuz arasına girmemesi için nasıl bir çözüm geliştirdiniz?

Çok şükrediyorum ki; annesiyle anlaşamadığı konular çok olan bir ergenlik dönemi geçirmedim ben. Hayatta, anne ve babanın

Ozl79

bir şans olduğunu düşünüyorum, seçemediğimiz bir şey… Bu yüzden de kendimi şanslı biri olarak görüyorum; çünkü sevildiğini bilen, ihtiyacı olduğunda anne ve babasını yanında bulabilen bir çocuk oldum her zaman ve hala da öyleyim. Kitabımı da zaten anne ve babama ithaf ettim. Kızımla aramızda neler yaşayacağımızı bilemiyorum; hayatımızda neler olacak, ülkemizde, ailemizde neler olacak, arkadaşları kimler olacak? bunları bilemiyoruz... Bildiğim bunların etkisi olacağı… Yapabileceğim tek şey; büyük çatışmalar yaşamamak için dürüstlük, vicdanlı ve merhametli olmak... Olumlu bakış açısı, empati gibi kavramların öneminin her anımızda bilinmesi…

Anneleri paniğe sürükleyen sorular nelerdir? Bunların cevaplarını kitabınızda bulabilecekler mi?

Kitap zaten sorulardan oluşuyor... “İşe dönüyorum çocuğuma kim bakacak?” , “Anneanneler babaanneler kurallarımı yıkıyor?”, “Bakıcıyla görüşürken nelere dikkat etmeliyim?”, “Bilgisayarların, tabletlerin, oyuncakların alternatifleri olabilir mi?” gibi her bölüm sorularla başlıyor; teori, yaşananlar ve çözüm önerileriyle devam ediyor.

Yakın zamanda yeni bir kitap yazma düşünceniz var mı? Var ise o kitapta hangi konulara eğilmeyi düşünüyorsunuz?

Var; şu anda 9-10 yaş grubu çocuklar için bir hikaye kitabı yazıyorum; bir de “Adam Olacak Çocuk, Eğer Ben Olabilrsem”in 7-12 yaş için olanı çıkacak inşallah. Yine sorularım var anne babalardan gelen; “1.sınıfta anne babaları neler bekliyor?”, “Ödev yaparken ne kadar yardımcı olmalıyım?”, “Ben yanına oturmadan ödev yapmıyor, dikkat eksikliği mi, ilgi eksikliği mi?”, “Çocuğumun arkadaşını sevmiyorum, beni okulda görmek istemiyor ne yapmalıyım?” gibi gelişim döneminde yaşanabilecek sorunları ve bu sorunlara nasıl yaklaşmalıyız gerektiğinin cevaplarını içeren bir kitap...

Son olarak Türkiye’deki okuma-yazma alışkanlığını nasıl değerlendirirsiniz?

Maalesef okuma-yazma alışkanlığımız çok az. Kitap okumuyoruz; test kitabı okuyan ve sadece ona verilen kadar düşünebilen bir nesil yetiştiriyoruz. Oysa farklı düşünebildiğimiz ölçüde gelişeceğiz. Buradan ailelere, çocuklarıyla birlikte kitapçılarda vakit geçirmelerini öneriyorum. Bu kafe kitap konseptlerini de çok seviyorum; çocukların da kendilerine göre masalarının, sandalyelerinin olduğu, kitapları inceleyebildikleri konseptler... Okuyarak da örnek olmayı unutmamalıyız tabii. Herkesin okuduklarını paylaşacağı bir aile saati olabilir mesela, herkes ne okudu, ne hissetti, ne düşündü bunlar paylaşılabilir. En son katıldığım kitap fuarlarının kalabalık olması beni mutlu etti aslında... Gün geçtikçe okuyan bu kalabalığın artmasını diliyorum... 

mutlu_anne_mutlu_cocuk


davet

Renkli Doğum Günü Başkent sosyal yaşamının seçkin isimlerinden Banu Birdal, Harvey Nichols MAG Lounge’da düzenlediği şık doğum günü partisinde keyifli dakikalar yaşadı. Çok sayıda seçkin ismin katıldığı davette renkli görüntüler yaşandı. Banu Birdal davete katılan konukları kapıda karşıladı ve gelen herkese tek tek teşekkür etti. Banu hanım pastasının mumlarını üfledikten sonra davetliler kendisine hediyelerini takdim etti. 

168 magdergi.com.tr

BANU BİRDAL

SEVİLAY HELVACIOĞLU

FERİDE ȘAHİN



davet

MELİKE GÖKÇE

PINAR CANALP

lası için Daha faz om/online c i. magderg GÜLAY AKSU

Next Level AVM, Harvey Nichols MAG Lounge’da toplanan hanımlar keyifli bir güne daha imza attı. 170 magdergi.com.tr

BEGÜM AKIȘ

ENDER SEVGİ GÜLTEKİN

BERİL ÇAVUȘOĞLU


Grup Volvo’da İsveç RüzgarI Esİyor Yenilikçi İsveç tasarımı ve üstün Volvo teknolojisiyle randevuya hazır mısınız? Geniş sedan sınıfında taşları yerinden oynatacak tasarımıyla Yeni Volvo S90, Grup Volvo’da sizi bekliyor. YENİ VOLVO S90

Volvo OtoGaranti

Grup Volvo

Volvo Car Finance

Konya Yolu 8. Km No: 160 Balgat 06520 Ankara / TÜRKİYE

volvocars.com.tr | facebook.com/VolvoCarTurkey | twitter.com/VolvoCarTurkey | Volvo OtoLine 444 48 58

0312-284 61 10

Kazlıçeşme, Abay Cad. No: 102 Zeytinburnu 34020 İstanbul / TÜRKİYE

0212-664 80 80 www.grupvolvo.com


ASRIN KÜÇÜK

Kusursuz Hizmet ve Mutlu Konukların Buluşma Noktası Asrın Park Hotel & Spa’nın Kurucusu Asrın Küçük, turizm sektörünü değerlendirirken Ankara’da sektöre yönelik getirilmesi gereken yeniliklerin altını çiziyor...

Yarım asırlık geçmişe sahip olan Asrın Kürk Deri A.Ş bünyesinde olan Asrın Otelcilik A.Ş, Ankara merkezli olup yıllardır misafirlerine en iyi ve kaliteli hizmeti verme ilkesiyle çalışmalarını sürdüren Asrın Holding kuruluşudur. Ankara’da bürokrasinin, iş dünyasının ve sektörün kalbinin attığı Çankaya bölgesinde misafirlerinin hayatını kolaylaştıracak her ayrıntının minimalist çizgiler ile düşünülerek tasarlandığı Asrın Park Hotel & Spa, geniş bir misafir portföyünü ağırlamaktadır. Turizm sektöründe Akdeniz bölgesinde daha eski yıllara dayanan girişimlerimiz, 27 Aralık 2012 yılında faaliyete giren Asrın Park Hotel & Spa ile devam etmiştir. Otelimiz; 1 suit, 4 deluxe, 1 engelli odası ve 64 standart olmak üzere 70 odada 115 yatak kapasitesi ile şehrin yorgunluğunu atabileceğiniz; donanımlı fitness merkezi, açık-kapalı yüzme havuzu, spa-sağlık kulübü, restoran, 50 ila 1000 kişilik etkinlik alanı, 5 adet toplantı ve açık hava balo salonları ile keyifli vakit geçirebileceğiniz bir tesis olarak Dikmen bölgesinde faaliyet göstermektedir.

Müşterilerinize kaliteli bir hizmet verebilmek için vazgeçilmez prensipleriniz nelerdir?

Kaliteli bir hizmetin temelinde; şık, gösterişli mimari, son teknoloji ile modernize edilmiş binalar ve otomasyonlar ne kadar ön plana çıksa da, bunların yanında mesleki eğitimlerini yeterince tamamlamış, mesleğini severek yapan, turizmi ve sektörü öğrenmeye açık, yeterince yabancı birkaç dil bilgisine sahip donanımda personeller ile yol almak gerektiğini önemle bilmekteyiz. Hizmet sektörünün temelinde insan faktörü ve misafir memnuniyeti önem arz eder. Hızlı değişen global dünya ile sektörümüze de hızla ayak uydurmak zorunda olduğumuzun bilincindeyiz. Misafir memnuniyetinin her daim araştırılması ve geliştirilmesi(AR-GE) çalışmaları için çaba göstermekteyiz. Yani biz; kaliteli hizmeti, en üst kademeden en alt kademeye kadar uygulama amacındayız.

Ankara’daki konuk profilini değerlendirebilir misiniz?

Asrın Holding A.Ş olarak, ağırladığımız konuk profilimiz; bürokratik misafirler, resmi kurum ve kuruluşlar, bu kurumların eğitim ve seminer katılımcıları, kurumsal firmaların şirket yönetici ve personelleri, fuar dönemlerinde katılımcı ve ziyaretçiler, çeşitli spor

advertorial

A

srın Park Hotel & Spa’nın doğuş hikayesini dinleyebilir miyiz?


kulüpleri, münferit konuk ve ailelerinden oluşmaktadır. Yabancı misafir sayısının pastadan yeterince pay aldığını düşünmüyorum. Ancak; Ankara konuk profilinin son dönemde ülkemizde sağlık sektörünün gelişmesi ile yerli ve yabancı misafirlerin de sağlık amaçlı konaklama yaptığı, sağlık turizmi ile de ön plana çıktığını görmekteyiz. İstatistik verilerine göre; belirttiğimiz gibi misafirlerin yerli ağırlıklı misafirler olduğunu bilmekteyiz.

Otelcilik sektörünün Türkiye’de bir adım ileri taşınabilmesi için, yapılması gereken yenilikler veya değiştirilmesi gereken durumlar neler?

Türkiye’de otelcilik sektörünün, hem hizmet hem de kalite açısından dünya sıralamasında yer aldığı herkes tarafından bilinmektedir. Ancak, çağımızın gerisinde kalmamak açısından yeniliklerin takipçisi olmanın sektörde hizmet veren kuruluşların yararına olacağını düşünmekteyim. Turizm Bakanlığı ve TÜRSAB, ülkemizin tanıtımı için hem sosyal hem görsel medya alanında hem de global turizm fuarlarına bizzat katılım sağlayarak büyük çaba sarf etmektedir. Buna ek olarak, sektörel firmaların da yurt dışı ve yurt içi fuarlarında yer alarak gelişim için fayda sağlayacağını düşünmekteyim. Ayrıca Anadolu otellerinden bahsedersek; yörenin gelişimi için, tarihsel yapısı, müze ve ören yerleri tanıtımı sektörünün gelişmesine faydalı olacaktır. Ankara da bir Anadolu şehri olduğu üzere tüm çevre şehirleri de içine alarak otelcilik sektöründe önemli bir yerdedir. Otelcilik denince akla, sadece Antalya, İstanbul ve Ankara gelmemesi gerektiğini düşünüyorum. Bununla ilgili Ankara’da oluşmuş ve tüm şehirlere ulaşan derneklerimiz de mevcut olup bunların desteklenmesinden yanayım. Çalışmalarından dolayı da bu dernekleri tebrik ediyorum.

“ Otelcilik denince akla, sadece Antalya, İstanbul ve Ankara gelmemesi gerektiğini düşünüyorum.” Sektörünüzün gelişmişlik düzeyiyle alakalı olarak Türkiye ve yurt dışındaki oteller arasında ne gibi farklılıklar var?

Ülkemizde faaliyet gösteren oteller ile yurt dışında faaliyet gösteren oteller arasında, yıldızlama sınıfı üzerinden değinirsek, bir yıldız kademesi lehimize fark olduğu açıkça gözlemlenmektedir. Hem yiyecek, içecek, F&B alanında hem de sunulan konaklama hizmetinin kalitesi bakımından aynı sınıftaki oteller ülkemizde daha üst düzeyde servis sunmaktadır.1996 yılında 456 tesise sahip ülkemiz 2015 yılı verileri itibari ile 694 bin yatak kapasitesi 4 bin 248 turizm işletme ve turizm yatırım belgeli tesis ile hizmet vermektedir. Her yıl artan doluluk oranımız, 2015 yılında yüzde 36 yabancı ve yüzde 15 yerli olmak üzere yüzde 51 olarak belirlenmiştir. Ülkemizde turizm her yıl gelişme göstermektedir. Yurt dışı otelleri karşılaştırmasında zincir otel gruplarını saymazsak ülkemizin otelleri ön plandadır. Yurt dışında tüm sektörlerde olduğu gibi turizm hizmeti sektöründe de hatırı sayılır Türk ve Türk kökenli

vatandaşlarımızın personel istihdamı vardır. Bu personeller için özel çalışma izinleri dahi alınması ülkemiz açısından gurur vericidir. Başta Amerika, Almanya, Kanada, İtalya ve Fransa olmak üzere Birleşik Arap ülkelerinde de çok sayıda hizmet veren restoran ve otellerin yönetmenleri, kendi turizmci dostlarımızdan oluşmaktadır. Aslında, kısaca belirtmek gerekirse Türkiye, turizmde konaklama ve restoran işletmeciliği açısından marka haline gelmiştir.

Turizm sektörünün yanında hizmet verdiğiniz başka alanlar var mı? Turizm sektörü dışında, yarım asırlık geçmişe sahip olan Asrın Kürk Deri A.Ş Markası, Asrın Holding bünyesi dahilindedir.

Asrın Park Hotel & Spa’nın bir zincir otel haline gelmesi yöünnde projeleriniz var mi?

Asrın Otelcilik A.Ş, kaliteli hizmet anlayışı ile zincir otel olma yolunda adımlar atmaktadır. Antalya ve İstanbul bölgesinde, ayrıca Ankara’da ikinci bir otel fikri oluşmaktadır. Önemli olan, zincirin her halkasında aynı kalitede hizmeti sunmaktır. Asrın Holding yaptığı her işte kaliteli hizmeti ön planda tutmaktadır.

Konuklarınızın iyi bir hizmet alabilmek adına beklentileri neler oluyor? Ve siz bu beklentileri karşılayabilecek ekibi kurarken seçtiğiniz personellerde aradığınız olmazsa olmaz kriterler neler?

Biz Asrın Otelcilik olarak, bünyemizde istihdam sağladığımız tüm personellerimizde, misafirlerimizin kaliteli bir hizmet alabilmeleri için öncelikle hizmet kavramını esnetiyoruz. Otelcilik ve hizmet sektörü artık kalıplaşmış kurallardan oluşmuyor. Ekip ruhuna önem verip katı kurallardan arınmış, memnuniyet odaklı, güler yüzlü ve sıcak bir karşılama ile misafirlerimizi tesise ilk girdikleri andan yolcu ettiğimiz ana kadar mutlu hissettirmek için çalışmaktayız. Peki misafir ne bekler? Misafir her zaman en iyisini ister; odalarda kullandığınız buklet malzemelerinden, temizlik ve hijyenden, yiyecek ve içecekte kullandığınız ürünlere kadar dikkat eder. Sektörün her alanında başarılı olmak; kaliteli hizmet ve ürünlerden geçmektedir. Biz de bu standartlara ulaşmak için her daim personelimizin mesleki eğitimine katkı sağlamaktayız.

Ankara bölgesinin aktif sezonlarını nasıl değerlendirirsiniz ?

Ankara bölgesi aslında tam bir yıl boyu hizmet veren otelcilik sektörü gibi görünse de aslında, Meclis ve kurumların hizmete ara vermesi ile bölgesel zayıflık yaşamaktadır. Eğitim kurumlarının ara vermesi ve TBMM’nin ara vermesi ile sezonluk bir otel haline gelmektedir. Bu bağlamda, son dönemlerde Ankara’da kamu kurumlarının eğitimlerinin de Akdeniz bölgesine ağırlık vermesi ile gerçek bir konaklama zayıflığı yaşanmaktadır. İstanbul ile kıyaslarsak Marmara bölgesi sadece yabancı ve fuar ziyaretçileri ile yüzde 80-90 doluluğa ulaşırken Ankara %60-70 seviyelerinde doluluk yaşamaktadır. Transit yabancı ziyaretçilerin dışında ise, yabancı misafir ağırlayamamaktadır. Ankara bölgesi ve Anadolu turizminin gelişimi için fuar, organizasyon ve yurt dışı davetlerinde Ankara’nın rolünün daha fazla olması gerektiğini düşünmekteyim. 

Akpınar, Dikmen Cad. 843 Sok. No:2, Çankaya/Ankara T: (0312) 475 44 75


düğün

Yeni Bir Hayata Yolculuk Makine Mühendisi Can Karabulut ile Endüstri Mühendisi Ece Uğraş Bilkent Otel’de gerçekleşen şık düğünle hayatlarını birleştirdi. 7 yıl önce üniversite sınavına çalışırken tanışan çift 2015 Nisan ayında nişanlanmıştı. İkilinin Bilkent Otelde gerçekleşen şık düğününü More & More Organizasyon düzenledi. Hiçbir detayın atlanmadığı gecede tüm misafirler doyasıya eğlendi. Nikahın ardından ikili ilk danslarını gerçekleştirirken misafirler de onlara eşlik etti. İkili düğünün ardından balayı adresleri olan Bali’ye uçtular. 

ECE UĞRAȘ, CAN KARABULUT


(0312)427 20 93 WTC İngiliz Bahçesi Gölbaşı/Ankara

/ wtcingilizbahcesi / WTCingilizbahçesi ceyda@wtcwedding.com

Wedding Hall


düğün

ALP METE DEMİR, İNES LANG

KAAN AZMAN

ȘEBNEM ALKAÇ

More & More Organizasyon’un düzenlediği, Bilkent Otel’de gerçekleșen, gecede hiçbir detay atlanmadı. KEMAL - AYȘE KARABULUT

MEHMET - SERAP UĞRAȘ

GİZEM GÜNEȘ


“Anadolu Mutfağından Yöresel Lezzetler” Muhsin Yazıcıoğlu Caddesi No: 17/1 Çukurambar / ANKARA

Rezervasyon: 0312 284 24 94


TOLGA ÇAMLICA

Yatırımda Son Trend

E

ğitim hayatınızdan ve iş dünyasındaki deneyimlerinizden bahsettikten sonra firmanızın kuruluş öyküsünü dinleyebilir miyiz?

İlk ve Orta öğrenimimi İzmir’de, lise öğrenimimi Antalya’da tamamladım. Eskişehir Osmangazi Üniversitesi İktisat Fakültesi’nden 2002 yılında mezun oldum. Öğrenim hayatım süresince ailemin ticaret ile uğraşması ve ülkemizin o dönemlerde ekonomisinin sağlıklı ilerlememesi nedeni ile inişli-çıkışlı bir hayat geçirdim. Bu sebeple lise yıllarımda hafta sonları ve tatil günlerinde otel/ restoran sektöründe part-time çalışmaya başladım. Bu çalışmalarım üniversite yıllarımda da devam etti. Üniversiteden mezun olduktan hemen sonra vatani görevimi yaptım ve iş hayatına adım attım. Tabii iş hayatımın başlarında sermayemin az olmasının verdiği etki ile çok zorlandım hatta sıfır noktasına geldim. Her Türk gencinin içinde bulunan toprak ve hayvan merakı bende de mevcut olmak ile birlikte çeşitli yurt dışı faaliyetlerine katıldığım sıralarda İsviçre’de dikkatimi çeken Saanen keçilerine merak saldım. Biraz araştırma yaptıktan sonra 2007 yılında Saanen keçisi yetiştiriciliği yapmayı

kafama koydum. Şahıs olarak adım attığım sektöre girişim ve o güne kadar keçiyi sadece hayvanat bahçelerinde bu kadar yakından görmüş biri olarak bir cesaret ile bu işe soyundum ve Afyon’da ilk işletmemi açtım. Yurt dışından getirdiğim hayvanlar ile bir umutla sektöre girmiş oldum. Ne yazık ki, hayvan bakımı ile ilgili hiçbir bilgim yoktu, aşı yapmayı vb. bilmiyordum. Sonuçta, onlar bir makine değil müdahale etmezseniz veya yanlış müdahale ederseniz ölebilirler. Nitekim 2007 yılında getirdiğim hayvanların neredeyse tamamını gerek bilgisizliğimden, gerekse hayvanların ülkemize adapte sorunu yaşaması nedeni ile kaybettim. Sonra sabrettim, yılmadan çalıştım ve 2009 yılına geldiğimizde artık hayvanlarıma her türlü tıbbi müdahaleyi yapacak bilgiye ulaşmıştım. Ancak hayvancılığı değil hayvan bakımını öğrenmiştim, daha bir de işletmeciliği öğrenmem gerekiyordu. Bu konuda da piyasada yeni olan biri olarak çeşitli zorlukları göğüsleyerek belirli bir noktaya işletmemi getirdikten sonra 2010 yılında Tüzel kişilik kazandırdım. Bu yıldan sonra edindiğim bilgi ve tecrübeleri, Amerika ve Avrupa’da görmüş olduğum ve Türkiye şartlarına uyarladığım Sözleşmeli Hayvancılık modelini insanlarla paylaşmaya ve ticari karlılığımı arttırmaya odaklandım. Uzun uğraşlar sonunda ilk

advertorial

Alternatif yatırım araçlarındaki çeșitlilik günden güne artarken Arșin Hayvancılık tarafından öne çıkarılan ‘sözleșmeli hayvancılık’ trendini firmanın sahibi Tolga Çamlıca anlatıyor...


yatırımcım ile telefonda tanıştım ve uzun görüşmeler sonucunda kendisini ikna ettim. Antalya’da yaşayan bir kişi olması nedeni ile yüz yüze görüşme imkanına Ankara’da bir toplantısının olduğu bir günde bir kafede randevulaştık ve sistemimi kendisine daha iyi anlatma fırsatı buldum. Ardından şirketimin ilk sözleşmesiyle 20 adet hayvanın satışını kendisine gerçekleştirdim. Sonraki süreçte ise; sistemi daha çok kişiye duyurdum. Şu an firmamın kendine ait ve sözleşmeli çiftlikleri ile beraber daha profesyonel çalışan satış pazarlama departmanı ve merkezi ile faaliyet göstermesi bana mutluluk veriyor. Firma olarak tüm ekibimiz ile her geçen süreçte kendimizi yenilemek ve geliştirmek için çalışmalarımıza devam ediyoruz. Ülkemizin bu zorlu dönemde en ihtiyaç duyduğu şey; üretmek. Durağanlığa, yerinde kalmaya karşı savaşırsak hep çabalarsak ülkemize çok faydalı olacağımıza inancım sonsuz...

tanesi; “Anaç” dediğimiz hali hazırda süt vermekte olan hayvanımız. Bu modelde; yatırımcı hayvanı aldığı tarihten 40 gün sonra gelir elde etmeye başlar ve yıllık olarak % 30 seviyelerinde kar elde eder. Diğer modelimiz ise; Çepiç diye tabir edilen ilk yavrusuna gebe hayvanlarımız. Bu modelde ise; yatırımcımız hayvanı aldıktan 180 gün sonra gelir elde etmeye başlar ve yıllık karlılığı % 40 seviyelerine ulaşır. Her iki modelde de alım yapıldıktan sonra sözleşme süresince yatırımcılarımızdan herhangi bir ad altında başka bir ücret talep edilmediğinden ve yıllar itibari ile süt fiyatlarındaki artışlar aynen yansıtıldığından dolayı karlılıkları artan oranda değişkenlik göstermektedir. Yani, karşılıklı ticareti tam olarak yaşamaktayız.

Herkesi şaşırtan ve ilk kez tecrübe edilen bir sisteme sahipsiniz... Nereden aklınıza geldi bu proje?

Keçi sütü sindirim sistemimizi yormadan fayda sağlar. Bağışıklık sistemimizi kuvvetlendirir. Anti alerjik bir süttür. Keçi sütüne ve ürünlerine hassasiyet dünya genelinde yok denecek kadar az oranlarda gözükmektedir. Keçi sütü ülkemizde; peynir, pastörize süt, dondurma, yoğurt ve bebek mamalarının imalatında yoğun olarak kullanılmaktadır.

Duyan herkes önce şaşırıyor, sonra da ne kadar mantıklı olduğunu ifade ediyor. Bunun nedeni; sistemin tamamen sağlam zemine oturması. Sistem aslında Avrupa’da ve Amerika’da kullanılıyor. Ben de birkaç yurt dışı ziyaretim sırasında keşfettim ve ülkemizin şartlarına göre, yıllar içerisinde revize ettim.

Sözleşmeli hayvancılık sürecinin nasıl işlediğinden bahsedebilir misiniz?

Sözleşmeli hayvancılık sistemi, yatırımcının işletmemizden hayvan alımıyla başlar. Bu alım ile birlikte hayvanların mülkiyeti kendisine geçer. Bizler bu andan itibaren yatırımcının hayvanlarına her türlü bakım ve veterinerlik gibi hizmetleri veririz. İşletmelerimiz içerisinde bulunan bütün hayvanlara aynı bakım yapılır İşletmelerdeki hayvanlardan elde edilen sütler toplu olarak satılır. Bu sayede 50 hayvanı olan bir kişi hem yatırım maliyetlerinden hem de küçük ölçekli hammadde üretimi nedeni ile satış fiyatının düşüklüğünün vermiş olduğu olumsuzluklardan etkilenmez. 150 litre sütünü 5 ton süt fiyatından satar ve o oranda gelir elde eder. Bizim bu işten kazancımız ise; elde edilen yavrular oluyor.

Ya keçiler ölürse?

Bu durum tabii ki ihtimal dahilinde. Sonuçta canlı ile iş yapıyoruz, ölebilir, damızlık değeri kaybolabilir, her şey gerçekleşebilir. Bununla ilgili olarak firmamız, yatırımcısına sözleşmede garanti veriyor. Yani, yatırımcının hayvanı ölse bile şirket yerine yenisini koymakla mükellef. Sisteme kaç keçi ile girerseniz o kadar keçi ile çıkarsınız, yani yatırımcımız aksini istemediği sürece hayvan sayısında hiçbir değişim olmaz.

Hedef kitlenizi kimler oluşturuyor?

Hedef kitlemizi; yenilikçi düşünceye sahip, öncelikle ülkesinin ve sonrasında da kendisinin kazanma isteği olan ve küçük birikimleri olan herkes olarak açıklayabilirim.

Keçibank’a dahil olabilmeleri için müşterilerinizin ne gibi şartları yerine getirmeleri gerekiyor?

Her sene başında işletmelerimizde Keçibank satışı için ayrılan bir miktarımız oluyor. Firmamız ile iletişime geçen kişiler merkezimize davet ediliyor, burada yatırım uzmanlarımızca gelir tabloları gösteriliyor ve anlatılıyor. Bu noktadan sonra yatırımcımız ile almak istediği hayvan sayısına göre bir sözleşme yapılıyor. Bir sonraki aşamada ise, artık girişimcinin hayvanlarının çobanlığını firmamız üsleniyor ve girişimciye, “keçilerim çalışacak, ben kazanacağım” demek düşüyor.

Yatırımcılar ne kadar zaman zarfında hangi oranlarda kar elde ediyor? Yatırımcılarımıza şu an için iki model sunabiliyoruz. Bunlardan bir

Anne sütüne en yakın süt olarak bilinen keçi sütünün faydalarından ve kullanım alanlarından bahsedebilir misiniz biraz?

Firmanızı kurduğunuz ilk günden bugüne kadar hedeflediğiniz tablonun neresinde görüyorsunuz şu an kendinizi? Firmamız kurulduğu günden bugüne kadar beklentilerimizin üzerinde bir başarı sergilemiştir. 2016 yılı itibarı ile beklentilerimizi tecrübelerimiz ile harmanlama imkanına sahibiz. Bu yüzden, gerek sistemimizi gerekse üretmekte olduğumuz sütün kıymetini daha iyi tanıtmamız ve pazarlamamız gerektiği kanaatindeyiz.

Buradan yatırımcıları Keçibank’a katılmaya teşvik etmek için nasıl bir mesaj vermek istersiniz? Biliyorsunuz ki; ülkemizin güçlenmesini, güçlü bir ekonomiye sahip olmasını hepimiz istiyoruz. Ancak unutulmamalıdır ki; bunu ancak taşın altına elimizi koyduğumuzda gerçekleştirebiliriz. Herkes büyük ikramiyenin kendisine çıkmasını ister ancak, bilet almazsanız bu mümkün değildir. Biz de bu nokta da güçlü bir ekonomiye refah bir hayata sahip olmak istiyorsak üretmemiz gerektiğini ve bu üretimin içerisinde herkesin bulunabileceğini düşünüyoruz. Yatırımcılarımızın ticaret yaparak ve riski en azda tutarak sistemimizi incelemelerini öneririm. Hayvanların bereketinden hepimiz nasiplenebiliriz, biz paylaşmaya hazırız.

Yakın dönemde gerçekleştirmeyi düşündüğünüz yeni projeler, yurt içinde veya dışında açmayı planladığınız yeni şubeler var mı?

Firma olarak üretmekte olduğumuz sütlerimizi 2017 yılından itibaren mamul hale dönüştürmeye başlayacağız. Bu mamulleri suya atılan taşın dalgaları misali yavaş yavaş iç piyasaya sunacağız. Öncelikli üretimimiz, yarınlarımızın geleceği miniklerimiz için %100 doğal, %100 keçi sütlerimizi sağlıklı cam şişelerde satışa çıkaracağız. Öncelikli hedef kitlemiz, miniklerimiz. Bunu takip eden süreçte ise; %100 keçi sütünden üretilmiş peynirimiz ve dondurmamızı sunacağız. Bu ürünlerin üretimi ile ilgili gerekli altyapı çalışmalarımız bitti. 2017 yılı itibari ile iç piyasaya sunacağız. Firmamızın bir farkı ve yatırımcılarımızın bu ürünlerde emeğinin olması nedeni ile çıkacak olan bu ürünlerin ambalajlarında üretim sisteminin izin verdiği ölçüde ve yatırımcılarımızın izinlerini de almak koşulu ile ürünlerimizin üzerlerine örneğin “Ahmet Pak.. beyin, keçilerinden üretilmiştir” şeklinde onore edici bir yazı yazmayı düşünüyoruz. 

0312 235 10 08 www.arsinhayvancilik.com




davet

TANSU, ERİMCAN, İREM, C. RUMİ DOĞAY, TANSEL SAATÇİOĞLU

Büyük Kolej Öğretmenlerine Büyük Kutlama Büyük Kolej ailesi Sheraton Otel’de görkemli bir balo ile “Öğretmenler Günü”nü kutladı. Okul yöneticileri, öğretmenleri ve çalışanları ile çok sayıda davetlinin katıldığı balo, Büyük Kolej ailesinin her geçen yıl daha da büyüdüğünün kanıtı oldu. Kuruluşunun 30.yılı olması sebebiyle de kurumun personel ve öğretmenlerine yıllara göre plaket verildi. Plaketleri Genel Müdür Rumi Doğay, Genel Müdür Yardımcısı Tansel Saatçioğlu ve Yönetim Kurulu Üyesi Tansu Doğay takdim etti. Kokteyl ile başlayan gece, 30 yılın hatıralarının gösterildiği duygu dolu sinevizyon gösterisi ile devam etti. Müzik ve eğlence dolu dakikalar ile devam eden gece, kutlama pastasının kesimi ile son buldu. “Öğretmenler Yeni Nesil Sizlerin Eseri olacaktır.” diyen Büyük Önder M.Kemal Atatürk’ün önderliğinde geleceğimize ışık tutan sevgili öğretmenlerimizin “Öğretmenler Günü” bir kez daha kutlu olsun. 

182 magdergi.com.tr

BURCU - ALP BIYIKOĞLU


Hep beraber lezzetli bir yÄąl dileriz


Sağlıklı Bir Yaşamın İlk Adımları Acıbadem Ankara Hastanesi’nin alanında uzman doktorları sağlıklı bir bedenin temelinin çocukluk çağlarında atıldığının altını çiziyor...

Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Prof. Dr. Mehmet Binnet Çocuklara alınan her şey küçük olduğu için, elimiz her şeyin en sevimlisine gider. Minik ayaklarına alacağımız ayakkabı bile en az onun kadar sevimli olsun isteriz. Ama o minik ayakların sağlıklı bir şekilde gelişebilmesi için ortopedik olarak desteklenmesi gerekiyor. Acıbadem Ankara Hastanesi Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Prof. Dr. Mehmet Serdar Binnet, özellikle tüm gününü kreşte geçiren çocukların ortopedik ayakkabı giymesinin şart olduğunu belirtiyor. Ebeveynler, genellikle 'Aman çocuğumun ayağı içinde rahat etsin' düşüncesi ile yumuşak ayakkabı tercih ediyor. Fakat, küçük yaştan beri yumuşak ayakkabı giyen çocukların ayaklarında ileride bir yayılma söz konusu oluyor. Bu yüzden, göze hoş görünen değil, sağlıklı ve ayağın yapısına uygun ayakkabı

seçilmeli. Aynı şekilde aileler ayakkabı seçimini çocuklara da bırakmamalı. Bu ayakkabılar zamanla çocuğun ayağının yana doğru yayılmasına neden olduğu gibi, topuğun yavaş yavaş dışarı kaymaya başlamasına da sebep oluyor. Ondan sonra, yanlış basma sebepli, taban çöküklüğüne bağlı bir dizi problem yaşanıyor. 4 yaşına kadar ortopedik amaçlı bot veya ayakkabı kullanmasında fayda var. 4 yaşından sonra eğer taban çöküklüğü sabit ise, tabanlık kullanılması uygundur. Ayağın basış şekline göre tabanlık yapılmaktadır. Aileler, düzenli olarak çocukların ayak kontrolünü gerçekleştirilmeli ve eğer çocukta taban çöküklüğü başladıysa, mutlaka ayakkabı içine tabanlık konulması gerekiyor. Bu durum fark edildikten sonra, çocuğun 4 yaşına kadar bot (ortopedik bot içten 3 mm destekli medial Thomas topuklu, sert kauçuk bot kullanılması uygun olur.) giymesi, 4 yaşından sonra, ayakkabı içine tabanlık konularak dolaşması daha uygun olur. Özellikle kreşe giden çocuklar, tüm gün ayakta ve günün çoğunu ayakkabı ile geçiriyor. Bu nedenle, bütün gününü kreşte geçiren bir çocuğun ortopedik ayakkabı kullanmasında büyük fayda var.

Ağız ve Diș Sağlığı Uzmanı Dr. Itır Aydıntuğ Pek çok kişi dişi ağrımadıkça dişçiye gitmediği gibi, çocuklarını da dişi çürümediği sürece bir diş hekimine götürmüyor. Aynı şekilde çocukların süt dişlerini de fazla önemsemiyor. Oysa süt dişleri, daimi diş sağlığı açısından oldukça önem taşıyor. Acıbadem Ankara Hastanesi Ağız ve Diş Sağlığı Uzmanı Dr. Itır Aydıntuğ, “Bir çocuğun ilk diş muayenesi, süt dişlerinin çıkmaya başladığı 6 ay-1 yaş arasında yapılmalı” diyor. Bir çocuğun ilk diş muayenesinin süt dişlerinin çıkmaya başladığı 6 ay-1 yaş arasındaki zamanda yapılması gerekiyor.

Diş sağlığı, ağız ve vücut sağlığımızı da yakından ilgilendiriyor. Ağız ve diş sağlığımızı korumak için diş bakımı, doğru beslenme ve çürükten korunma yöntemleri hakkında bilgi sahibi olmamız gerekiyor. Aynı şekilde çocuklarımızın diş sağlığı da üzerinde düşünmemiz gereken konuların başında geliyor. Bebeğin ilk dişinin çıktığı 6. ayda yapılan ilk diş hekimi ziyaretinde dişlerin temizlenmesi ve beslenme hakkında bilgi alınması çok önemlidir. Fakat maalesef aileler süt dişleri değişeceği için onlara yeterli önemi göstermiyor. Ancak, süt dişleri sonradan çıkacak daimi dişlerin sağlığını da etkiliyor. Toplumumuzda maalesef herhangi bir problemle karşılaşmadan diş muayenesine çocuklarını götüren aileler sınırlı. Aileler ancak bir çürüğü fark ettiklerinde veya daha da kötüsü ağrı başladığında çocuklarını diş hekimine götürüyor. Fakat erken dönemde, daha henüz bir problem oluşmadan çocukların diş hekimiyle tanışmaları, diş kliniğine alışmalarına ve gelecekte olası tedavileri daha rahat tolere etmelerine yarıyor.


Göz Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. U. Emrah Altıparmak Beynimize ulaşan bilgilerin yaklaşık %90'ının görme yoluyla ulaştığını ve sağlıklı gözlerin eğitim ve öğrenim hayatında çok önemli bir yeri olduğunu vurgulayan Ankara Acıbadem Hastanesi Göz Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Uğur Emrah Altıparmak, çocuklarımızın sağlıklı bir birey olarak yetişebilmelerinde göz sağlıklarının önemini aktarıyor. Görme, bir çocuğun sağlıklı ve sosyal bir birey olma yolunda ona en çok yardımcı olan duyulardan biridir. Sağlıklı gözler, gelişme çağındaki bir çocukta beynin görme merkezlerinin

gelişimine katkı yapar. Bunun sağlanması, çocukta 'Ambliyopi' yani 'Göz Tembelliği' gelişimine engel olur. Tüm yeni doğan çocuklar doğumdan en kısa süre sonra Çocuk Hekimi, Aile Hekimi veya Göz Hekimi tarafından değerlendirilmeli ve gözde sağlıklı bir kırmızı refle varlığı tespit edilmelidir. Bu refle; gözün arka duvarını kaplayan retina (ağ) tabakanın yansımasıdır ve görülmesi sağlıklı bir göz için ilk önemli ipucudur. Yeni doğan bir bebekte kırmızı reflenin alınamaması gözde katarakt, kornea (saydam) veya retina tabakasında doğuştan var olan bir bozukluk anlamına gelebilir; bu durumda hastanın bir Göz Hekimi tarafından mutlaka detaylı olarak değerlendirilmesi gerekir. Ayrıca riskli bebekler; -ki bunların içinde prematüre doğanlar- ailede çocukluk çağında katarakt, glokom (göz tansiyonu yüksekliği), retinoblastom öyküsü olanlar; gözde titreme (nistagmus) olanlar ile gecikmiş nörolojik gelişimi bulunanlar da yine Göz Hekimi tarafından doğumdan sonraki en kısa süre içinde görülmelidir.

Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Reyhan Erol Sevgi, güven ve karşılıklı etkileşimin çocukların zeka gelişiminde pahalı oyuncaklardan çok daha fazla işe yaradığını anlatan Acıbadem Ankara Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Reyhan Erol, merak edilenlerle ilgili bilgi veriyor. Tiroid bezinin iyi çalışmaması zeka geriliğine yol açtığı için doğumdan sonra bebekten topuk kanı alınarak değerlendirme yapılması önem taşıyor. Demir eksikliği anemisi olan çocuklarda davranışsal sorunların arttığı ve okul başarısının düştüğü belirtiliyor. Üzerinde durulan bir nokta da uyku. Sık sık uykusundan uyanan ve derin uyku evresine geçemeyen çocukların okul başarısının düşük olduğu gözleniyor. Çünkü derin uyku beynin dinlenmesini ve büyümeyi sağlıyor. Zekayı negatif yönde etkileyen televizyon, özellikle hayatın ilk yıllarında çocukların dünyasında olmaması gerekenler arasında. İlk iki yaşta beynin yüzde 70-80’i tamamlanmış oluyor. Zekayı geliştirmek için yapılacak şeylerin illa parayla alınması, pahalı olması gerekmiyor. Kitap okuyun ve çocuğunuzu televizyondan uzak tutun. İki yaşından sonra da günde en fazla bir saat televizyon izlettirin. Bunun da karşılıklı etkileşim halinde olması gerektiğini unutmayın. Yani çocuğunuzla izlediği şey hakkında sohbet edin, sorular sorun,

cevap vermesini bekleyin. İlk üç yaş dil öğrenme açısından da altın bir dönem olarak biliniyor. Çocuğun üç, hatta dört dil öğrenebilmesi mümkün. Ancak, burada çocuğun ne istediğine de dikkat etmek gerekiyor. Çocuktan gelen uyarılara dikkat etmek gerekiyor. Anne babalar, çocuğum zeki olsun diyerek onları kurstan kursa koşturuyor, beyin geliştirme tekniklerine götürüyor. Bu arada göz teması ya da karşılıklı etkileşim fırsatını değerlendirmiyor. Çocuklar bazen bu faaliyetlere sabahları zorla uyandırılarak götürülüyor. Olumlu bir şey yapmaya çalışılırken çocuk strese sokuluyor. Stres de çocuğu olumsuz yönde etkiliyor. Çocuğumun iyiliği için bunları yapıyorum, diye düşünmemek gerekiyor. Çocuğun ayrı bir birey olduğu, onun da söz hakkı olduğu unutmamalı. Siz yedi aylık bebeğinizin yemeğini kendi başına yeme çabasını desteklemek için eline kaşık verirseniz, özgüvenini ve zekasını geliştirecek çok daha önemli bir şey yapmış olursunuz. Çocuklar birinci yaşlarından sonra dünyayı “oral” yolla tanıyor. Bu nedenle ellerine aldıkları her şeyi ağızlarına götürüyorlar. Bu bilgiler de beyne aktarılıyor. Anne babaların hijyen endişesiyle sık sık bu süreci sekteye uğratması, beyin gelişimini ters yönde etkiliyor. Çocuğun güvenliğini tehlikeye atmayacak şekilde, her şeye dokunmasına izin verilmesi ona büyük fayda sağlıyor. Tam bu çağda, oyuncaklar da çocukların dünyasına giriyor. Tahta kaşık, marangozda yaptırılan tahta küpler, pahalı oyuncakların yaptığından çok daha fazlasını yapıyor, hayal güçlerini geliştirmelerini sağlıyor. Yine bu dönemde her şeye “hayır” denmesi çocukların gelişimini engelliyor. 

ANKARA


davet

TİMUR - ALİ EMİR FUNDA ÇUHADAR GÜZELDEMİRCİ

Batman Konseptli Parti Funda Çuhadar ile Timur Güzeldemirci çiftinin minik çocukları Ali Emir’e Batman konseptli şık bir parti düzenledi. TED Anaokulu ikinci sınıf öğrencisi Ali Emir, yakın arkadaşlarının da katıldığı doğum günü partisinde doyasıya eğlendi. Miniklerin palyaçolar eşliğinde eğlendiği doğum günü partisinde hiçbir detay atlanmadı. Her şeyin eksiksiz yapıldığı partide konuklar bol bol fotoğraf çekip sosyal medyada paylaştı. 

186 magdergi.com.tr

DENİZ - DİLEK - LİNA - ALİN ÇEVİK

ESRA - AYȘE - MEHMET ATİLA


Hem Çocuklara Hem Büyüklere Ailece Geçirilen En Keyifli Vakitlere... At

e m z Yü

er l e y l ö

lat P n Oyu

R

a t s e

t n a ur

Bilkent Station içi. No: 3/13 Üniversiteler Mah. 1567 Cad. Çankaya / Ankara

lar m r fo

uz v a H

u

ı

ler i t r a üP n ü g m Dogu 0 312 266 12 02

i


davet

SONGÜL - BARIȘ AKTAȘ

Kalispera’da gerçekleșen doğum gününde tüm konuklar doyasıya eğlendi. SERHAT - ÖZGE - KEREM DİNÇ

DEFNE - ASLI - CEM BALKAN



Hem Çocuklara Hem Büyüklere Ailece Geçirilen En Keyifli Vakitlere... Atöly

av eH m z Yü

eler

FOTO GELECEK r latfo P n Oyu

Res

ra tau

uzu

nt

Bilkent Station içi. No: 3/13 HÜLYA MANTIONMah. 1567 Cad. Üniversiteler Çankaya / Ankara

Dogu

m

mlar

ı

le Parti ü n ü g

ri

0 312 266 12 02

Pique diye bir rüya..! advertorial

Sadece çocukların değil, ebeveynlerinin de eğlenceli, huzurlu ve güven içinde vakit geçirebilecekleri bir mekan yaratabilme hedefiyle yola çıkan Pique Family Club’ın öyküsünü sahibi Hülya Mantion’dan dinliyoruz...


H

ülya Mantion Kimdir?

Boğaziçi Üniversitesi Ekonomi bölümü mezunuyum. Uzun yıllar Londra, NewYork ve Hong Kong’ta bankacılık yaptım. Eşim François ve çocuklarım Maya, Sophie ve Louis ile Türkiye’ye geldiğimizde, çocuklarımızla vakit geçirebileceğimiz, aynı zamanda da arkadaşlarımızla sosyal hayatımıza devam edebileceğimiz, şık ve nezih bir mekanın eksikliğini yaşadık. Bunun sonucunda da böyle bir konsept yaratmaya karar verdik. Yurt dışında çok güzel çocuk kulüpleri var tabii ama onlarda da maalesef ebeveynlerin konforu pek düşünülmemiş. Biz Pique’de sadece çocukların değil, ebeveynlerin, büyükanne ve dedelerin, kısacası tüm yetişkinlerin de hoş vakit geçirmesini hedefliyoruz. Ben ve ekibim, Pique Family Club’ta çocuklarımızın özgür, yaratıcı ve güvenli bir ortamda gönüllerince eğlenirken, birey olmayı da öğrenebilecekleri bir ortam yaratmış olmaktan çok mutluluk duyuyoruz.

Şu an İstanbul Pique, tam bir mini birleşmiş milletler. Hem Türk hem de birçok expat ailenin çocuklarını birbiriyle oynarken görmek çok büyük bir mutluluk. Çocuklarımız birbirleriyle kültür ve dil alışverişini kendi doğal ortamlarında yapıyorlar. Bir çocuğun arkadaşına İngilizce veya Fransızca bir şeyler söylediğini, diğer çocuğun da Türkçe cevap verdiğini ve pek de güzel anlaştıklarını görürseniz hiç şaşırmayın, burası Pique! Türk çocuğun yabancıya İngilizce bir şeyler söyleyip, expat çocuğun Türkçe cevap vermeye çalışması da sık sık yaşadığımız çok şeker sahnelerden biri... Piqueli olmak bu sahnelere alışık olmak demek! Üye aileler birbirleriyle arkadaş oluyor, çocuklar birbirleriyle arkadaş oluyor ve kocaman bir Pique ailesi oluyoruz. Bu da çocuklara ve ailelere sonsuz bir güven ve huzur ortamı yaratıyor. Çocuklar garsonlarımızın adlarını biliyor, garsonlarımız da o çocuğun makarnasını nasıl sevdiğini... Kulüp konseptinin amacı da, bu ortamı yaşatmak zaten...

Pique Ankara’da da var. Başka Pique’ler de planlanıyor mu? Evet, 2017’de Türkiye’de üç tane daha açılacak. İzmir, Adana ve İstanbul Anadolu yakasında... Yurt dışı için ise; Dubai, Bakü ve Moskova ile ilgili görüşmelerimiz sürüyor. Bazıları bizim, bazıları da franchise olacak.

Dergimize misafir olduğunuz için teşekkür ederiz. Anne ve babalara söylemek istediğiniz bir şey var mı?

Peki Pique’de tam olarak neler yapılır?

Pique’de hayal edebileceğiniz ve edemeyeceğiniz her şey yapılır. Ne isterseniz, ne zaman isterseniz, çocuğunuz ne zaman, ne isterse... Yemek yapmak isterse; mutfak atölyesinde kek yapar, korsan olmak isterse; kostüm odasında kılık değiştirir, sanat atölyesinde; yaratıcılığını ortaya çıkarır, drama saatinde; kendini ifade yeteneğini geliştirir, İngilizce öğrensin isterseniz oyun oynarken İngilizce öğretiriz... Yerinde duramayan enerjik çocuklarımız için ise; çeşitli spor dalları, dans dersleri, marangozluk, sihirbaz atölyeleri, sinema gösterimleri, partiler ve istediği kadar serbest oyun! Einstein; “Oyun, en ciddi araştırmadır” demiş, aynen katılıyoruz!

Ben teşekkür ederim. Benim zamanımda mahalle arkadaşlarımızla sokakta oynardık. Bugün, bunun ne kadar büyük bir lüks olduğunu ve pedagojik olarak çocukta ne kadar büyük kazanımlar yarattığını görebiliyoruz fakat çocuklarımıza bunu sağlayamıyoruz. Biz Pique’yi hayal ederken bir mahalle hayal ettik ve bu ruhu yarattık. Bunu bizimle paylaşmak isteyen ve kaliteli vakit geçirmek isteyen bütün aileleri mahallemize davet ediyoruz... 

Çocuklarımız, bütün bunları oyun ablalarımız ve eğitmenlerimiz eşliğinde yaparken, annelerimiz, arkadaşlarıyla sohbet edebilir, misafirlerini ağırlayabilir, lounge bölümünde kitap okuyup çalışabilirken, babalarımız da maç seyredebilir ya da küçük bir tavla turnuvasına katılabilirler. Hem büyükler hem de çocuklar için Pique; ikinci ev demek aslında...

Piqueli olmak ne demek?

Üyelik sistemiyle çalışıyoruz. Dünyada büyükler için de trend bu yönde. Bir kulübe üye oluyorsunuz ve orada bildiğiniz, tanıdığınız insanlarla ortak amaçlara yönelik sosyal ortamlar paylaşıyorsunuz. Bu da dostluğu, arkadaşlığı derinleştirip pekiştiriyor. Aidiyet duygusu, beraberinde güven duygusunu da getiriyor. Biz bir aile kulübüyüz. Hem büyükler hem çocuklar birlikte vakit geçirerek sosyalleşiyor.

PIQUÉ Family Club İstanbul PIQUÉ Family Club Ankara Ambarlıdere Cad. No:6 Ortaköy İstanbul Bilkent Station Üniversiteler Mah. 1567. Cad. Çankaya/Ankara 0(212) 273 29 58 • hello@piquefamilyclub.com 0(312) 266 12 02 • ankara@piquefamilyclub.com www.piquefamilyclub.com


fashionista

Yeni Yıl Yeni Umutlar Herkese 2016’nın son ayından merhaba! Yine ‘Upuzun bir yıl nasıl bu kadar çabuk geçti?’ , ‘2016’ya daha dün girmiștik ne çabuk geldi bu Aralık ayı?’ diye sorguladığımız fakat zamanı durdurmadığımız bir aydan merhaba.

H

er yıl Aralık ayları birbirine benzese de bu tatlı heyecanı yaşamak, etrafı saran yeni yıl ışıklarına kendini kaptırmak insana gerçekten çok iyi geliyor. Sıkıntıların ve üzüntülerin içinde süslemelerle donatılan vitrinler, sokaklar sanırım hepimizi bir parça

da olsa çocukluğuna götürüyor diye düşünüyorum. O yüzdendir ki, bu heyecanı her sene aynı güzellikte yaşıyoruz. Eski bir yılı geride bırakırken tüm güzelliklere kucak açacağımız Aralık ayında siz de sevdiklerinizi ufak hediyelerle şaşırtmak, sürprizler yapmak istiyor ama ne alacağınızı bilemiyorsanız sizlere bazı önerilerde bulunmak istedim.

ATALIER REBUL İSTANBUL Parfüm

BYREDO Mum

YILBAŞI ÇİKOLATALI BİSKÜVİ

YENİ YIL KARTI


NIGEL CABOURN Kazak

Yeni yılda sevdiklerinize ne almalı?

LORO PIANA Eldiven

Öncelikle yeni yıl hediyeleri ufak, ince düşünülmüş hatta biraz da el emeği katılmış hediyeler olmalı diye düşünüyorum. Tabii ki sevdiğiniz birine istediği ayakkabı, yüzük benzeri şeyleri de alabilirsiniz ancak, yakın dostlarınızı ufak hediyelerle mutlu etmek istiyorsanız onlara ufak bir kar küresi, dinlemeyi sevecekleri bir plak, Pandora bileklik kullananlar için yeni yılı hatırlatacak bir charm, el yapımı kurabiye ve yeni yıl kartları gibi tatlı hediyeler alabilirsiniz. Aralık ayında boyunları sıcak tutacak bir atkıyı kendiniz paketleyip hediye ederek de sevdiğiniz insanlarda güzel bir anı bırakmanız mümkün.

THOM BROWNE Kazak PANDORA Yeni Yıl Charm

Geçtiğimiz bir yılı geride bırakırken, yeni yılda da MAG sayfalarında sizlerle buluşmak ve en güzel konuları paylaşmak dileğiyle... Hepinizin yeni yılını kutluyorum. Hoş Geldin 2017! 

TOM DIXON Oda Kokusu

YENİ YIL PLAK

BELLA FREUD Mum

ASPREY COCTAIL Shaker

PANDORA Bileklik

SAINT LAUREN Broş

MONICA VINADER Harfli Kolye

YENİ YIL PLAK Kylie Minogue

PRADA Kol Düğmesi

PRADA Bere

THOM BROWNE Atkı

OLIVIA VON HALLE Uyku Bandı

GIANVITO ROSSI Ayakkabı


Back to the Dr.

basics

Tea Co.; BKON Craft

yolculuğu, Ocak ayında Dubai Festival City’de

Brewer

ile

açılacak olan şube ile devam edecektir. İlerleyen

gibi

günlerde Dünya’nın farklı bölgelerine Dr. Tea Co.

teknolojisi

çayı

da

kahve

hızlı

tüketime

uygun

hale getirmek ve çayın, siyah çaydan çok daha fazlası olduğunu göstermek için oluşturulmuş bir konsepte sahiptir. Bunu yaparken; sadece ülkemizdeki çayları değil, dünyanın dört bir yanından ithal edilen özel çayları da misafirlerine sunmayı hedeflemektedir. Sri Lanka, Çin, Güney Afrika, Taiwan, Avrupa gibi dünyanın birçok farklı bölgesinden gelen;

Markasını sıkça duyabilirsiniz.

LadyT

?

Lady T. mutlu hissettiği her anın fotoğrafını çeken ve insanlarla paylaşan bir Dr.Tea Co. hayranıdır. Onun günlük alışkanlıkları, sosyal hayatı, arkadaş çevresi

portakal, çikolata, vanilya, karamel, tarçın gibi

hatta çantasının içindekiler bile renkli kişiliğini tamamlar

aromalara sahip farklı çaylar ile oldukça fazla çay

niteliktedir. Gün için kendini iyi hissettiği anların bir

çeşidine sahiptir. Dönemsel olarak yeni tatlar da

kısmını Dr. Tea Co.’nun sosyal medya hesaplarına taşıyan

eklenen aromalı çaylar menüsündeki lezzetlerin

Lady T. ilerleyen günlerde dünyanın farklı yerlerinde

hepsini; geleneksel çay evlerinden farklı olarak, oldukça hızlı bir şekilde servis edebilmektedir. Kendilerini 2.nesil çay evi olarak adlandırma sebepleri;

tüm

çayların

misafirlerine,

açılacak olan şubeleri ziyaret etmeye devam edecek… Bu gizemli kadının gezgin ruhu geri gelmeden, onu Dr.Tea Co.’da görebilirsiniz, peki ama tanıyabilir misiniz?

BKON

Aralık ayı boyunca takipçileriyle keyifli bir fotoğraf

Craft Brewer isimli makineleri ile 90 saniyede ve

oyunu oynayacak olan Lady T.’nin hayatına dair daha

ideal lezzette servis edilebiliyor olmasıdır. Ekim

çok bilgi ve oyunun detayları için Dr. Tea Co.’yu sosyal

ayının ilk gününde Türkiye’de başlayan Dr.Tea Co.

medyada takip etmeyi unutmayın!



ünlüler ve moda

Esra İnceefe

B

u seneki moda tercihlerinizi öğrenebilir miyiz?

Her sene olduğu gibi, bu sene de Esra İnceefe renkleri var… Morlar, pembeler, kırmızılar ve her zaman olduğu gibi siyah.

Günlük hayatınızda nasıl bir giyim tarzını tercih ediyorsunuz?

Günlük hayatta olabildiğince spor şık olmayı tercih ediyorum ama eğer bir davet varsa bir topuklu ayakkabıyla daha şık olmayı tercih ediyorum.

Parfüm tercihiniz…

Günlük hayatta sürdüğüm birtakım kokularım var, alışkın olduğum ama kendimi iyi hissetmek istediğim zamanlar için ise çok daha özel marka bir parfümüm var; Kilian… Onu daha çok özel günlerde tercih ediyorum.

Peki, 2017’nin trendlerini nasıl değerlendiriyorsunuz; hangi renk ve modeler sezona damga vuracak? Bu sene bence, bordo tonları ve zümrüt yeşili ön planda. İspanyol paçalar da model olarak göz önünde olacak. 

Mango Kilian

196 magdergi.com.tr

Christian Louboutin



PROF. DR. HASAN BİRİ

2012 yılından itibaren robotik cerrahi ile yapılabilecek her ameliyatı, çocuk hastalar da dahil olmak üzere gerçekleștirebilen Koru Ankara Hastaneleri kalitesini günden güne yükselterek çalıșmalarına devam ediyor... Robotik Cerrahi Sistemi hakkında tüm bilinmesi gerekenleri Üroloji Kliniği Bölüm Bașkanı Prof. Dr. Hasan Biri, anlatıyor...

advertorial

Koru Ankara Hastanesi Robotik Üroloji Kliniği


A

çıldığı günden beri, her geçen gün kalitesini yükselterek çalışmalarına devam eden üroloji kliniğimiz gelişmiş teknolojik altyapısı ile her türlü ürolojik hastalığın tedavi merkezi haline gelmiştir. Üroloji kliniğimiz, gerek yurt içi ve gerekse yurt dışındaki hastaların tercih ettiği, aylık ortalama 150 civarında ameliyatın yapıldığı, hasta memnuniyetinin yüksek düzeyde olduğu ve güncel tedavi yöntemlerinin uygulandığı bir klinik halini almıştır. Hastanemiz cihaz portföyüne son olarak, Da

Hastanemiz cihaz portföyüne son olarak, Da Vinci SI Robotik Sistemi eklemiştir. Vinci SI Robotik Sistemi eklemiştir. Kliniğimiz robotik cerrahi sertifikasına sahip uzman bir ekibe sahiptir. Robotik ürolojide çocuk hastalar dahil olmak üzere, her türlü ameliyatı yapabilecek kapasitede konsültan ve kadrolu hekimlerimiz hastalara hizmet vermektedir. Pediatrik (çocuk hastalar) hastalarda robotik cerrahi yapabilen Türkiye’de bir-iki merkezden bir tanesi olmakla birlikte Ankara’da tek merkez olduğumuzu söyleyebiliriz. Kliniğimizde iki profesör, bir doçent ve bir uzman hekimden oluşan üroloji ekibi, robotik cerrahi ameliyatlarının her aşamasını yürütmektedir.

Robotik cerrahi nedir?

Robotik cerrahi, ilk olarak NASA Araştırma Merkezi’nde çalışan araştırmacılar tarafından uzaydaki astronotları ameliyat edebilmek amacıyla gerçekleştirildi. 1997 yılında ilk olarak robotik kolesisektomi (safra kesesi ameliyatı) ile denendi. 2000 yılında Amerika Gıda ve İlaç Dairesi (FDA) onayını alarak kullanıma girdi.Robotik Cerrahi Sistemi, temelde kapalı bir ameliyat tekniğidir. Cerrahın mümkün olan en az kesiyle operasyonu gerçekleştirmesine olanak tanıyan sistem, üç boyutlu üstün görüntüye ve ileri teknoloji ürünü, hareket

Robotik cerrahinin, klasik laparoskopi ve açık cerrahiye göre birçok avantajı bulunmaktadır. yetenekleri çok fazla olan, çok ince ve hassas enstrümanlara sahip bir laparoskopik cerrahi sistemidir. Robotun kollarının uç kısımları üroloji ameliyatlarında, hastanın karın bölgesinden açılan ve boyutları 8 mm ile 12 mm arasında değişen 4 ya da 5 adet delikten karın içine yerleştirilen trokar denilen metal ya da plastik yapılara bağlanır. Cerrah ise, hastaya dokunmadan tüm robot kollarını kontrol ederek ameliyatı yaptığı kontrol paneline (konsol) oturarak ameliyatı yapar. Son yıllarda ülkemizde de robotik ameliyatlar yaygınlaşmakta ve bu konuda başarılı cerrahlar yetişmektedir. Robotik cerrahinin, klasik laparoskopi ve açık cerrahiye göre birçok avantajı bulunmaktadır. Daha az kan kaybı, daha az ağrı, daha hızlı işe dönüş ve daha erken taburculuk süresi, estetik olarak daha az kesi olması, hasta için en önemli avantajlarıdır. Ayrıca robotik ameliyatlar sırasında cerrah çok daha net görüntü

Ürolojide robotik cerrahi, prostat kanseri, mesane kanseri, böbrek kanseri, böbrek çıkım darlığı ve üreterovezikal darlık (idrar kanalının mesaneye girim darlığı) gibi belli başlı ameliyatlar da kullanılmaktadır. aldığı için daha iyi tümör kontrolü sağlayabilir. Dolayısıyla robotik cerrahi ameliyatları klasik ameliyatlara göre çok daha etkindir. Ürolojide robotik cerrahi, prostat kanseri, mesane kanseri, böbrek kanseri, böbrek çıkım darlığı ve üreterovezikal darlık (idrar kanalının mesaneye girim darlığı) gibi belli başlı ameliyatlar da kullanılmaktadır. Özellikle, prostat kanserinin tedavisinde çok yaygın kullanılır. ABD’de prostat kanseri ameliyatlarının yaklaşık % 90’ı robotik olarak gerçekleştirilmektedir. Ülkemizde ise, bu oran daha düşük olmakla beraber her geçen gün artmaktadır. Prostat kanseri ameliyatlarında en önemli avantajı ise; çok daha etkenin bir tümör kontrolü yapılabilmesi, hastaların kabusu haline gelen idrar kaçırmanın neredeyse hiç olmaması ve ameliyat sonrası cinsel fonksiyon bozukluğunun daha az oranda görülmesidir. Hastalarımız kliniğimize istedikleri zaman ulaşabilir ve robotik cerrahi sistemi ile ilgili sorularını uzman ekibimize her türlü yoldan aktarabilir. 


davet

GC Saatleri Çiçek Açtı

Sanat ve cemiyet dünyasından birçok ünlü isim Gc saatlerinin Pelin Kaya ev sahipliğinde Nişantaşı Nopa’da düzenlediği partide buluştu. BEGÜM, DENİZ BERDAN

200 magdergi.com.tr

EMEL SEVİNÇ ÖZBOY, PELİN KAYA

Ulaşılabilir lüksün simgesi Gc saatlerinin Pelin Kaya ve Saat&Saat Kurumsal İletişim Direktörü Emel Sevinç Özboy ev sahipliğinde gerçekleştirdiği parti sanat ve cemiyet dünyasından birçok ünlü ismin katılımı ile Nişantaşı Nopa’da yapıldı. Müziğin ritminin çiçeklerle göz kamaştıran dekorasyonla birleştiği partide davetliler eğlenceli anlar yaşadı. Gc saatlerinin Sonbahar/ Kış 2017 koleksiyonunun, çiçeklerle harmanlanan yeni serisi Gc Floral Dream, elegan mor tonları ve sedefli kadranıyla şıklığı gözler önüne seriyor. Koleksiyonun çiçeksi çizgisi ve romantik tonları, bohem şıklıktan esinleniyor. Gc saatlerinin Türkiye distribütörü Saat&Saat, Gc’nin bu özel daveti kapsamında bir de sosyal sorumluluk projesine imza attı ve davetlilere armağan edilen lavanta keselerini Kadın Emeğini Değerlendirme Vakfı’nın satış kanalı Nahıl Dükkan’ın, kadın üreticilerine hazırlattı. 

FERYAL GÜLMAN

PINAR ÖZÇAPKIN

BEKİR - DERYA AKSOY



davet

İPEK KÖSE

SITARE AKDİLEK

ARZU SABANCI

Renkli desenlerin buluștuğu kıyafetiyle oldukça șık görünen Arzu Sabancı davete katılan konuklar arasındaydı. BURCU KARABACAK

AHU YAĞTU

ASLIȘAH ALKOÇLAR



Güzellik merkezinde verdiği hizmetlerle mutlu yüzler yaratan ve Ankara’nın güzellik anlayıșına yeni bir yorum katan Güzellik Uzmanı Uğur Arslan, sektördeki keyifli yolculuğunu anlatıyor...

advertorial

Kadınlar Neler İster?


U

ğur Arslan’ın mesleki serüvenini dinleyebilir miyiz?

Meslek hayatıma 9 yaşında başladım. Küçük yaşlarda büyük bir merakla atıldığım sektörde, hemen hemen bütün alanlarda çalışma fırsatım oldu. Bu nedenle, kadınların neler istediğini, nasıl mutlu olacaklarını ve en önemlisi hangi işlemin, kime, nasıl doğru bir şekilde uygulanacağını çok iyi biliyorum. Her biri kendi alanında profesyonel olan birçok ustayla çalıştım. Şüphesiz ki, şu an bu noktaya gelmemde hepsinin çok büyük katkısı var. Tek başına çocuk yaşta çıktığım bu yolda, şu an kalabalık ve başarılı bir ekibe sahibim. Hayatım boyunca her zaman çok çalıştım ve hiçbir zaman çalışmaktan yorulmadım.

insanlar hep çok sıcak ve beğeniyle karşıladılar. Hatta o ülkelerde de şube açmam konusunda buyuk baskıları var.

Ankara’da yeni merkezinizi açtınız, öncelikle hayırlı olmasını dileriz.. . Peki, yakın zamanda hedeflediğiniz başka şubeler veya yeni projeler var mı? Teşekkürler... Sürekli kendini yenileyen bir sektörde olduğumuz için birçok farklı proje üzerinde çalışıyoruz. Hedeflerimiz arasında sürekli yenilik yapmak var. Biz dünden bugünü planladığımız için, her zaman “yarın daha farklı ne yapabiliriz?” diye düşünerek planlamalarımızı yapıyoruz. Başka şubeler olabilir mi? Olur, fakat doğru yerde ve zamanda... 

Merkezinizde gerçekleştirdiğiniz güzellik uygulamalarından bahseder misiniz?

Saç tasarımları, gelin koçluğu, profesyonel makyaj, kalıcı makyaj, ipek kirpik, dudak gençleştirme, microblading, manikür-pedikür, kalıcı oje, protez tırnak uygulamalarını gerçekleştiriyoruz. Ayrıca tüm bu işlemlerin eğitimlerini veriyoruz. Yani, güzellik denince aklınıza ne geliyorsa hepsini size veriyoruz...

Güzellik kavramını nasıl açıklarsanız? Moda olan mıdır, yakışan mı? Herkes modayı takip ediyor doğru ama moda herkese yakışmaz. Bence her insan kendi stilini yaratmalıdır. Modayı takip etmeliyiz fakat içinden kendimize yakışanı seçip uygulamalıyız. Hepimiz birbirimizden farklı fiziksel özelliklere sahibiz... Başka birinde beğendimiz saç modeli, rengi veya kıyafet bizde aynı durmayacaktır. O yüzden, insan önce kendini tanımalı ve stilini yaratmalıdır.

Şu an herkes yaygın olan düz ve kalın kaş tiplerine yöneliyor, siz bu durumu nasıl değerlendiriyorsunuz? Hangi yüz tiplerine hangi kaş şekilleri olmalı, biraz tüyo alabilir miyiz? Kalın kaş her yüze yakışmaz... Genelde yüz hatlarına göre çalışma yapıyoruz. Mesela genellikle, gizli kavisler tüm yüz hatlarına uygundur, bakışları güçlendirir.

Tanınmış isimlerden kimlerle çalıştınız?

Yıllardır tanınmış birçok isimle çalıştık ve çalışmaya da devam ediyoruz. Fakat gizlilik politikamızdan dolayı isimleri sizinle paylaşmamız etik olmaz.

“ Hedeflerimiz arasında sürekli yenilik yapmak var.” Türkiye’de güzellik sektörü hak ettiği değeri görüyor mu sizce? Yurt dışında bu mesleği icra ediyor olsanız ne gibi avantaj ve dezavantajlarınız olurdu? Gerçekten Türkiye, güzellik konusunda kendini hızla yeniliyor ve bu sektör yoğun bir ilgi görüyor. Fakat, artık birçok kişi eğitim almadan, gerekli donanımlara sahip olmadan yanlış uygulama yapan merkezler açıyor. Kadınlara tavsiyem; iyi araştırarak, işin gercekten uzmanı olan kişilere danışsınlar. Yurt dışında birçok çalışmam oldu ve hala da devam ediyor. Oralardan yoğun talep alıyorum. Yetişebildiğim kadar çok ülkede birçok işlem yapıyorum. Şu ana kadar olumsuz herhangi bir şeyle karşılaşmadım. Aksine,

RZV: 0532 448 03 98 /ugurarslanankara Arjantin Caddesi Borazan Sokak No: 13 GOP - ANKARA


ünlüler ve moda

Bianca Sumera

K etollerdi.

ış sezonu için moda tercihlerinizi öğrenebilir miyiz?

Kış sezonunda, özellikle koleksiyonumda da var olan kürk etollerin rövaşta olduğunu söyleyebilirim. Kürklü ceketler ve kabanlar çok var, dolayısıyla mantıklı olan şey aslında düz olan, boyfriend ceketleri daha doğrusu böyle salaş şeyleri süslemek... Bu sezon benim olmazsa olmaz dediğim; bereler ve

Peki siz kendi tarzınızı nasıl tanımlıyorsunuz?

Yaz sezonunda; daha bohem giyiniyorum, kış sezonunda ise; daha rock temalı, gold aksesuarların ağırlıklı var olduğu botlar, deri ceketler giyiyorum.

Parfümlerde hangi markaların kokularını tercih ediyorsunuz? Armani She, Gucci ve Calvin Klein’ın parfümlerini kullanıyorum.

Peki 2017 modasının öne çıkacak renkleri…

Kış sezonunda bordo çok var… Bordo ve lacivert inanılmaz patladı. Fakat özellikle kendi satışlarım üzerinden baktığımda görüyorum ki; kırmızı her zaman en çok satan renk oluyor. Çakışan şeyler moda yaratıyor ve dikkat çekiyor genellikle… Kırmızı da patlayan bir renk olduğu için dikkatleri üzerine çekiyor. Benim bu seneki tercihlerim ise; bordo ve lacivert. 

Calvin Klein

Gucci

Armani She 206 magdergi.com.tr


Reformer Grup Dersleri

Aletli Pilates Yoga Cardio Düet Chair Dersleri Ücretsiz deneme seansları..

Bayanlara Özel Park Oran Ofis Plaza 180/E No: 18 Oran-ANKARA

www.gulsahtaskinpilates.com

0312 490 01 05 - 0536 266 48 01 /gulsahtaskinpilates


röportaj

Objektifle Gerçekleşen Bir Hayal Fotoğrafçı bir ailenin üçüncü nesil temsilcisi olarak tanıdığımız Mehmet Turgut, yașam biçimi haline getirdiği sanatını ve yeni projelerini, așığı olduğu Ankara’da gerçekleștirdiğimiz özel röportajında anlatıyor.


M

ehmet Turgut Ankaralı bir fotoğrafçı olarak kariyer macerasına nasıl başladı, serüveninizi nasıl değerlendiriyorsunuz? Birçok kişiye örnek olduğunuz başarı hikayenizi yeni nesil fotoğrafçılara nasıl anlatırsınız?

Zaten klasik hikaye, herkes biliyor; Ankaralı bir fotoğrafçı ailenin üçüncü nesli… Ankara’da doğup büyüdüm ve fotoğrafçılığa da burada başladım. Dedem fotoğrafçı, babannem fotoğrafçı, babam hala fotoğrafçı… Şu anda da fotoğrafçılık hayatıma İstanbul’da devam ediyorum. Ben biraz şanslıyım; normalde bir fotoğrafçının 50-60 yaşlarına geldiğinde yapması gereken işçilik dediğimiz şeyi ben 20-30 yaşlarımda çoktan bitirmiştim ve bunu bir avantaj haline getirdim. Fotoğrafı alet ederek “46” isimli bir dergi yaptım. “Falan Filan” ismiyle devam eden bir televizyon programı yaptım. CNN Türk ekranlarında fotoğrafı alet ederek birçok farklı işe imza attım; sosyal sorumluluk projeleri, sergiler… Bunların sonuncusu da UNICEF ile beraber Kenya’da Tuğba ve Barış Akçıl ile başlattığımız anne tetanozuna işaret eden bir proje oldu. O da baya yerinde bir proje oldu ve ondan sonra da fotoğrafı alet ederek birçok şeye imza attık. Senaryolar yazıldı, filmler çekildi, fotoğraflarıma yazılar yazıldı, üniversitelerde ve yurt dışında ders kitapları yayınlanmaya başladı, dünyayı gezme fırsatım oldu. Dünyanın her yerinde sergiler yapma, fotoğraflar çekme ve bienallere katılma şansım oldu. Dediğim gibi, fotoğraf benim için hem bir araç hem hobi hem de hep yanımda duran bir arkadaş oldu.

“ Fotoğraf benim için hem bir araç, bir hobi hem de yanımda hep duran bir arkadaş” Senaryolar yazıldı filmler çekildi diye bahsettin. Bunların en büyük örneği, “Aşk Tesadüfleri Sever” filminde hem Ankara hikayesinin kullanılması hem de sizin fotoğraflarınızı kullanması… “Aşk Tesadüfleri Sever” serüveni nasıl başladı peki?

Filmin yönetmeni Ömer Faruk Sorak ve eşi İpek Sorak Ankaralı. Biz doğma büyüme Ankaralı olmak dışında da birbirimizi çok severiz, uzun soluklu bir dostluğumuz var. Bir akşam yemeğinde Ankara’dan gelme serüvenimi, buradaki birkaç hikayeyi ve İstanbul’da nasıl devam ettiğimi aynı sizin sorduğunuz gibi uzun uzun anlattım. Ömer abi “Bunun filimini yapmalıyız.” dedi. Sonra Nurhan Enverşit ile İpek Sorak bana geldiler ve çok uzun süreli bir ses kaydı aldılar. O ses kaydını çözerek senaryo oluşturdular. Filmin bazı kısımları kurgu olduğu için geri kalan kısımlarının hepsi benim hayatımdan kesitlerle oluşturuldu. Aslında benim hayatımdan ama Ankaralı biri izlediği zaman kendinden bir parça mutlaka buluyor.

Ankaralı bir hikayeyi anlatmasının haricinde herkesi etkileyen görsellerin de kullanılması izleyicileri etkiledi. Film sahnelerinin geçtiği yerleri görmek için Ankara’yı tekrar gezen insanlar oldu. Bu konu hakkında neler düşünüyorsunuz?

Filmin tüm görsel aşamalarında bizzat yer aldım. Afiş tasarımlarından kullanılacak fotoğraflara kadar A’dan Z’ye her şeyi seçtim. Titizlikle hazırlanan her detayın insanları etkilediğini düşünüyorum.

Şu anda yeni bir projeye başladınız; Yekta Kopan ile birlikte internet üzerinden bir yayın yapıyorsunuz. Bu serüven nasıl başladı? Amaçladığınız şeyler tam olarak neydi? Ve sizce geri dönüşler nasıl olur? Yani şöyle; “Motto Müzik” ilk kurulduğunda Yekta Kopan da orada iş yapanlardan birisiydi. Onun gibi birçok önemli isim var; müziğin farklı farklı branşlarından bana da gelmişlerdi yani ilk kurulduğu zaman ama ben o dönem CNN Türk’te program yaptığım için anlaşmam onlarlaydı. Üzülerek Motto’ya katılamadım. CNN Türk ile anlaşmam sona erdiğinde Motto ailesi ile tekrar bir araya geldik. Açıkçası tamamen doğru zamanda oldu. Çünkü ben de youtube’da farklı projeler yapmak istiyordum. Sebebi ise; youtube’da olduğunuz gibi olabiliyorsunuz. Televizyonda ise tabii ki birtakım şeyleri söyleyemiyorsunuz ve bu yüzden kendiniz gibi olamıyorsunuz, sokak dili kullanamıyorsunuz… Ben normal hayatımda sokak dili kullanan bir adamım. Henüz ilk bölümü yayınlandı ancak daha 24 saat bile olmadan izlenme sayısı 15.000 oldu ve daha da artacağını düşünüyorum. Format olarak sıfırdan bir proje geliştirdik. Benim fotoğrafını çektiğim oyunculardan müzisyenlere, yazarlardan ressamlara kadar birçok kıymetli isim var. “Haberim yokmuş gibi çek” programında ise, bu isimlerin fotoğrafçı olsalardı neleri çekmek isteyeceklerini eğlenceli bir dille anlatıyoruz. Programda hem fotoğrafçılık sanatı ile ilgili teknik bilgi veriyoruz hem de konuklar ile dilediğimiz gibi eğleniyoruz. Tamamen onların hayal gücüne bağlı. İlk konuğumuz İrem Derici idi. İrem’e sordum: “Fotoğrafçı olsan kimi çekmek isterdin?” diye. Beni çekmek istediğini söyledi. “Hayalin bu mu” diye sorduğumda ise, İrem’in eğlenceli yanı ortaya çıktı. Beni kırmızı bir takım elbise ile çekmek istediğini söyledi. Ben normalde hep siyah giydiğim için kırmızı değişiğin de ötesinde bir durum oldu benim için... Ama tamam dedik. Hakan Akkaya’nın zaten böyle bi koleksiyonu vardı. Hakan, benim kırmızı takım giyeceğimi duyunca eliyle getirdi. İrem fotoğrafları çekti, o sırada yakın arkadaşım Keremcem o stüdyoyu bastı ve “ilk programa ben niye konuk değilim?” diye espiri yaptı. İrem bizi çekti, ben onları çektim, derken ortalık karıştı ve her şey çok doğal, kendi akışında aktarıldı izleyiciye…

O zaman bu noktada, insanların daha keyif alabileceği bir iş haline geldi diyebilir miyiz?

Bu videoyu ben 3-4 defa izledim. Her izlediğimde çok keyif aldım. 23 dakikalık bir video oldu. Ayda bir kere olarak planlamıştık ama sürpriz bir isimle çok eğlenceli bir çekim daha yaptık. Yıl başından sonra iki videoya çıkacaktır diye düşünüyoruz. Format çok renkli oldu. Basın da ilgi gösterdi. İlk izlenimler, isteğimiz noktaya ulaştığımız yönünde ve bu güzel geri dönüşler bizi mutlu ediyor.

İnsanlara popüler kültürde sevilen ve takip edilen isimlerin hiç bilinmeyen yönlerini aktarıyorsunuz aslında. Fotoğrafçılık ile ilgilenenlerin de bir şeyler öğrenebildiği eğitim alabilecekleri bir mecra olarak değerlendirebilir miyiz?

Fotoğrafçılık ile ilgilienen ya da merakı olanlara, “hangi çekimde nasıl bir lens kullanılır, ne gibi bir yol izlemeliyiz” gibi soruların cevaplarını aktarmış oluyoruz. Aslında çok eğitici bir durum söz konusu. Biz çekimleri yaparken sadece stüdyoya bağımlı kalmadan bir içerik hazırlamayı da düşündük. Mesela Serra Yılmaz’ı çağıracağım. O bana diyecek ki: “Mehmet Fransa’da tarihi bir yapı var, bir kilise var, onun fotoğrafını çekmek istiyorum.” Ve o zaman belki Fransa ya gideceğiz, orada çekeceğiz. Başka bir arkadaşımız, “ben Tuz Gölü’ne gitmek istiyorum orada çekmek istiyorum” diyecek ve oraya gideceğiz.... Aslında tüm kurguyu ve içeriği çekeceğimiz isim belirleyecek ve biz yola koyulacağız. Bu sırada, “dış mekan çekimi nasıl yapılır, kapak çekimi nasıl yapılır?” gibi konularda da bilgi veriyor olacağız.


röportaj

Aynı zamanda da yol hikayelerimizi paylaşıyor olacağız. Kendi içerisinde sürekli türetilebilecek bir konsepti olduğu için bence en doğal ve güzel tarafı bu. Kamera önünde gördüğümüz kişiler artık kamera arkasında, bu da heyecanlandıran başka bir kısım tabii. Onların gözü ile aktarıyor olacağız aslında anlatmak istediklerimizi. Burada amaç; aslında görünenlerin aksine farklı şeyler göstermek.

Girişimcilik seminerleri, atölye söyleşileri gibi birçok organizasyonda yer alıyorsunuz. Seminerlerinizde katılımcılar ile neler paylaşıyorsunuz?

Benim katıldığım seminerlerde katılımcılara özellikle vurguladığım, -hele de üniversite öğrencilerinin yoğun katılımı var ise- benim onlardan bir farkım olmadığıdır. Aynı yerlerden geldiğimizi, benim Ankara’da 30 yıl yaşadığımı ve babamın yanında mesleğe başladığımı, gerçekten 6-7 yaşında vesikalık fotoğraf çekerek fotoğrafçılığa başlayıp günümüzde hem televizyon programı yapan hem de aynı zamanda başarılı isimlerin kapağını çeken bir çocuk olduğumu anlatarak başlıyorum. Bu süreçleri anlattıktan sonra işlerini ne kadar sevmeleri gerektiğini ve gerçekten yaptıkları işi sevmiyorlarsa onu terk etmeleri gerektiğini vurguluyorum. Hani derler ya; “on kuruş az olsun benim olsun”... Sevdiğiniz işi yapıyorsanız bir dönem sabrettikten sonra eğer çok fazla para kazanma hayaliniz var ise, zaten bütün enerjinizi severek kullandığınız için güzel işler çıkıyor ortaya ve kazanç da buna bağlı olarak geliyor. Yeni nesil o kadar bilinçli ve donanımlı yetişiyor ki, katıldığım her seminerde gerçekten çok zor sorularla karşı karşıya kalabiliyorum. Yaşadığımız ülkede kaliteli soru duymak zaman zaman zorlaşıyor. Yeri geldiğinde ciddileşiyorum, yeri geldiğinde gülüyorum, güldürüyorum. Onlara yararlı olabildiğim noktada kazandığımı düşünüyorum.

“ Bir fotoğrafçı tarihe kalıcı eserler bırakmak için fotoğrafçı olur” Peki birazcık da fotoğrafçılıkta size en çok heycanlandıran karelerden bahsetsek… Çekmekten en çok etkilendiğiniz kişi ve hikayesi neydi?

Bir kişi değil o, birkaç kişi var. Yani fotoğraf çekme eylemini seviyorum ben, her çekim benim için heyecan verici. Bu bir dizinin afişi de olabilir, bir albüm kapağı da, kitap kapağı da… Ama çalışma fırsatı bulduğum, fotoğraf kariyerimde aşığı olduğum ve benim için değerli olan bazı isimler var; bunların başında Yaşar Kemal geliyor. Vefat etmeden önceki son fotoğrafını ben çektim. Sonra sevgili Aydın Boysan, Allah uzun ömürler versin… 95 yaşında hala haftada bir buluşuyoruz, beraber yemek yiyoruz. Necip Ofluoğlu olsun Halil Ergün, Haydun Dormen, Mustafa Alabora gibi isimler beni en çok mutlu eden hatıralarım. Yabancılardan Ozzy Osbourne’nün albüm kapağı, dünyaca ünlü Fransız şarkıcı Patrica Kaas’ın albüm kapağı heyecanımı anlatabileceğim çalışmalarımın başında geliyor diyebilirim. Bu isimlerin büyük olmasından ziyade, çektiğim fotoğrafları beğenip kendilerinin kullanması albüm kapağı yapması, afiş olarak kullanması da kariyerime altın harflerle yazmamı sağlıyor. Neden altın harf? Çünkü, bu işler ben dünyadan gidip toprak olduğum zaman bile yaşamaya devam edecek. Bir fotoğrafçı niye fotoğrafçı olur? Bence tarihe böyle bir çizik atmak için. Ben de ufak ufak çizikler atmaya başladım bu sayede.

210 magdergi.com.tr

Çektiğiniz karelerin hepsi bir hikayeyi anlatıyor gibi. Genelde portre fotoğrafları tercih ediyorsunuz. Bunları daha kalıcı hale getirmek ile ilgili çalışmalarınız nelerdir?

30 adet kitabım yayınlandı bu zamana kadar. O kitaplardaki fotoğraflar zaten benim fotoğraf hikayelerim. Oradaki herkes isimsiz... Sokaktan bulduğum ya da arkadaşlarımla çektiğim, hikayeleri olan ve bende de yeri ayrı olan karelerden oluşuyor. Belki de yansıtmak istediklerimin en gerçeği o kareler. Birisi beni analiz etmek istiyorsa, benim iç dünyamı tanımasına yardımcı olacaktır. İlk derlemenin editörlüğünü sevgili Yekta Kopan yapmıştı. Her 10 yılda bir böyle kitap çıkartıyoruz. Seneye 40 oluyorum. 40’lı yaşlar için de bir kitap derlemeyi düşünüyoruz. Devamlılığını da sağlayacağız gibi duruyor. Dediğim gibi; gerçek ve nötr karakter. Hem onların hikayesini okusunlar hem de fotoğraflara bakıp beni tanısınlar.

“ Fotoğrafı alet ederek birçok farklı projeye imza attık” Sosyal sorumluluk projelerine her zaman destek veriyorsunuz. Kendiniz de proje geliştiriyorsunuz. Yeni dönemde başlatmayı düşündüğünüz bir proje var mı? Ses getirecek birçok projede yer aldınız. Bundan sonraki süreçte herhangi başka süprizle takipçilerinizin karşısına çıkıcak mısınız?

Hali hazırda birçok dernek, birçok vakıf var ve her yıl birtakım projelerin altına imza atıyorlar. Ben içlerinde samimi bulduklarımın ve gerçekten işe yarar hissettiklerimin altına fotografik olarak imza atıyorum. Bana bir problemle ilgili geliyorlar ve o problemle ilgili ne yaparsın, diye soruyorlar. Ben de onlara bir konsept kurguluyorum. Fikir üretiyorum aslında. Bu fikri hayata geçirip ondan sonra sergisi, takvimi, kitapı her neyse, yurt içinde ya da yurt dışında bir yere gidip fotoğraf çekilecekse bunları çekip hayata geçiriyoruz. Bugüne kadar yaptığım sosyal sorumluluk projelerinin hepsi amacına ulaştı. Çünkü, çok hassas bir konu. Sadece yapmış olmak için yapmak, amacına ulaşmadığı noktada bir anlam ifade etmiyor benim için. Tıpkı, bir oyuncunun senaryosunu iyi seçmesi gibi, çok iyi seçtim ve amacına ulaşması için gerçekten emek harcadım.

Fotoğrafçılık sektöründe öncü gösterilebilecek niteliktesiniz. Sizden sonra fotoğrafçılığa başlayanların en büyük eksiklikleri ve artıları nelerdir? Nasıl önerilerde bulunuyorsunuz yeni başlayanlar için?

Fotoğrafçılık mesleğini hobi olarak görüp önce ünlü olup sonra üretmeye çalışanlar var. Böyle bir şey yok. Bir fotoğrafçının ne kadar yakışıklı olduğu, ne kadar magazin basınında olduğu, kiminle beraber olduğu, ne yaptığı, özel hayatının nasıl olduğu önemsiz... Şöyle düşünün; sizin bir fotoğraf serginiz var ve yurt dışında bir fotoğraf yarışması var, o yarışmaya işlerinizi gönderiyorsunuz. Yarışmanın jürisi, ben bir fotoğraf gönderdiğimde benim tipim nasıl, ülkemde ne kadar tanınıyorum, hangi sıklıkla televizyonda görünüyorum, hangi sıklıkla magazindeyim gibi konuların hiçbirine bakmıyor. Bu yüzden bunlar bir artı olarak görülüyorsa evet artı olabilir ama bir bütünü temsil etmez. Bu saydıklarımın tamamını yüzde birlik dilimde düşünecek olursak geri kalan yüzde 99’luk kısım fotoğraftır. Sadece ve sadece çektiği fotoğrafa, yaptığı işe bakarlar. O yüzden ben yurt dışındaki yarışmalara çok fazla fotoğraf gönderiyorum, o da benim bir şekilde sağlam olmamı sağlıyor. Ben yurt dışında ne kadar çok iş yaparsam, o benim hala fotografik olarak kaldığımı ve ne kadar ilerleme gösterdiğimi bana anlatıyor.


Siz kendinizce değerlendirdiğinizde kariyerinizi nasıl değerlendiriyorsunuz?

Kariyerimle ilgili hiçbir zaman böyle spesifik olarak, “bugün şurada olmak istiyorum, bugün burada olmak istiyorum” gibi amaçlar belirlemedim. İstanbul’a gelmem de işimin gelişmesiyle doğru orantılı oldu. Ankara’yı çok seviyorum, burada çok mutluydum ama İstanbul’dan o kadar çok iş gelmeye başladı ki... Bir süre sonra oraya yerleşmek zorunda kaldım. Sürekli kendimi Ankara-İstanbul otobanında buldum. Bir gün buradayım, bir gün İstanbul’da... Bu çok yorucu olmaya başladı ve İstanbul’daki işler Ankara’dakilere göre ağır basınca ekibimle birlikte İstanbul’a taşınmak zorunda kaldık. Sonuçta, bu işin bir de iş ve para kazanma tarafı var. Para kazanmak zorundasın, ayakta durmak zorundasın; ne kadar çok para kazanırsan o kadar çok sergi yapabilirsin. Ben kazandığım parayı ekipmanıma ve fotoğraf sanatına yatırıyorum hala. Henüz bir evim, bir yatım ya da kendime ait bir şeyim yok.

Ankara’da sergi açmak gibi bir planlamanız var mı?

Fethi Karaduman ile beraber çalışıyoruz. Bir atölye yapmaya başladık. O, moda fotoğraflarını anlatıyor, ben portre fotoğrafı felsefesini anlatıyorum. Üç saatlik bir workshop’ta ikinci yarıda uygulama yapıyoruz. İçeride iki kişi seçip ışık vs. her şeyi gösterip fotoğrafını çekiyoruz. Üçüncüsünde de, çektiğimiz fotoğrafları değerlendiriyoruz ve soruları cevaplıyoruz. Çağdaş Sanatlar Merkezi’nde geçtiğimiz ay bir çalışmamız oldu. İlerleyen dönemlerde bu çalışmalarımızı sıklaştıracağız. Gezici bir atölye yapmaya karar verdik. Türkiye’nin her yerine gitmeyi planlıyoruz. İkincisi şimdilik İstanbul’da olacak gibi planlanıyor.

“ Haberim Yokmuş Gibi Çek ile kamera önünde gördüğümüz kişiler kamera arkasından hayallerini aktarıyor” Ankara’da sürekli olarak eğitim verecek okul ya da atölye gibi bir çalışmanız olacak mı?

Yani ileride olabilir ama bu bir emeklilik projesi olur. Bir tane İstanbul’da, bir tane Ankara’da... Mesela, haftanın iki günü burada ders veririm, iki günü de İstanbul’da gibi olabilir. Onunla ilgili projeler başladı ufak ufak. Atölye fikri bir okul ya da akademi fikrine göre uygulaması daha kolay. İlerleyen yıllarda daha kalıcı olabilmek adına yapacağımız birçok proje olacak.

Ankara’yı unutmayan ve gerektiği özeni gösteren başarılı isimlerdensiniz. Ankara hakkında neler düşünüyorsunuz?

Ankara benim çocukluğum, gençliğim, hayallerimin başladığı yer... Asla unutmuyorum. İki ayda bir Ankara’ya mutlaka gelmeye çalışıyorum. Seminer organizasyonları olsun, atölye çalışmaları olsun bağımı devam ettirmeye çalışıyorum. Bu tarz aktiviteler yapmaya da devam edeceğim. Ankara’yı olabildiğince beslemek istiyorum. Elimden gelen ne varsa sergi, söyleşi, seminer her zaman olmak istiyorum.

MAG Dergi’ye özel, sürpriz bir proje haberi istesek sizden…

Bu ara New York’ta birkaç galeriyle bir sergi olabilir. İlk defa buradan açıklıyorum.

Uluslararası bir sergi mi olcak bu peki?

Daha önce bir çok uluslararası düzeyde sergimiz oldu. Ancak, ilk kez Amerika’da gerçekleştireceğiz. Fotoğraf çekmeye çok gittim ama sergi yapmaya hiç gitmedim. Özellikle, New York’ta Soho biliyorsunuz ki fotoğrafın merkezi, yani çok ünlü galerilerin olduğu bir yer. Orada olabilmek her fotoğrafçıyı heycanlandırıyordur.  Röportaj: Dilara Ertürk


davet

Quick China’da Doğum Günü MAG Dergi Kreatif Direktörü Seda Çavuşoğlu’nun Quick China Ümitköy’deki doğum günü yakın arkadaşları bir araya getirdi. Öğle saatlerinde gerçekleşen doğum günü davetine Seda Çavuşoğlu’nun yakın arkadaşları katıldı. Renkli dakikaların yaşandığı davette Seda Hanım, tüm konuklarla yakından ilgilendi. Arkadaşı Feride Şahin’in özel yaptırdığı pastanın mumlarını üflerken, dostlarına teşekkür eden Çavuşoğlu, bu mutlu gününü kendisiyle paylaştıkları için çok mutlu olduğunu belirtti. 

SEDA ÇAVUȘOĞLU



davet

AHSEN DEMİRCİ

BANU BİRDAL

RUȘA ACAR

Samimi sohbetlerle geçen doğum gününde arkadașlar birbirleriyle özlem giderdi. EBRU DEMİRYÜREK

FERİDE ȘAHİN

SİNEM YALMAN SAMGUL


100% MUZIK &

ON NUMARA Meyhane

1 Numaralı

Eglence Cesitliligin Bulustugu Adres

w w w .y u z o n b i r .c o m .t r +90 (312) 466 5 111 G u v e nl i k C a d d e s i n o : 1 1 1 A . Ay r a n c ı/Ankara

/

yuzonbirr111

İyi Eğlenceler


davet

ARZU SABUNCU

BERİL ÇAVUȘOĞLU

YEȘİM TANDOĞAN

FUNDA BEKİȘOĞLU

FİLİZ DAĞ YILMAZ

Ümitköy Park Caddesi’ndeki Quick China’da bulușan davetliler keyifli günün tadını çıkardı.


KALICI MAKYAJ

Prof. Dr. Ahmet Taner Kışlalı Mahallesi 2716. Cad. No:7 Çayyolu / Ankara T: (0312) 236 15 30 // (0312) 240 05 55 // 0532 159 15 01 www.baharbabacan.com / baharbabacan

info@baharbabacanankara / baharbabacanankara


Kişiye Özel Antrenmanın Gücü Farklı branșların aynı çatı altında toplandığı, üyelerin her alanda sıkılmadan ve motivasyonlarını kaybetmeden hedeflerine ulașabildikleri, özel ders stüdyoları arasında tek yönlü çalıșma sistemi olmaması yönüyle Ankara’da bir ilk olan PowGym’i kurucu ortakları Zeki Çelik ve Cansu Pekșen’den dinliyoruz...

Zeki Çelik – Cansu Pekşen: PowGym, özel ders stüdyoları arasında tek yönlü bir çalışma sistemi olmaması yönüyle Ankara’da bir ilk. Burada bahsetmek istediğimiz şey; farklı branşların aynı çatı altında toplanması, üyelerin her alanda sıkılmadan ve motivasyonlarını kaybetmeden hedeflerine ulaşabilmeleri. Sıradan ve sıkıcı egzersiz sistemlerinin dışında, tamamen kişisel ilgi ve yetenekleriyle orantılı bir işleyiş ile misafirlerimizin hedeflerine ulaşabileceği butik bir özel ders stüdyosu.

Nasıl gelişti PowGym serüveni?

Zeki Çelik: Yaklaşık 20 yıldır biriktirdiğim bilgi ve tecrübelerimle öğrencilerimden de gelen daha butik, daha özel bir alanda çalışma talepleri doğrultusunda stüdyo fikri ortaya çıktı. Cansu Pekşen: Zeki hoca ile birlikte televizyon programı yaptığımız dönemde, benim adıma bir anda ortaya çıkan bir şey oldu PowGym. Onun uzun zamandır hayalini kurduğu stüdyo fikri ile benim yıllardır gittiğim spor salonundan son zamanlarda oluşan kalite düşüşüne dair memnuniyetsizliğim birleşince PowGym’i beraber açmaya karar verdik. Zeki hocanın uzun yıllardır biriktirdiği tecrübeleriyle benim hala çalışmaya devam ettiğim aile şirketimiz, çevre ve inşaat sektöründe öncü bir marka olan Multiclair Arıtma Sistemleri A.Ş’den edindiğim işletme

ve girişimcilik becerilerimizi harmanlamamızın sonucunda stüdyomuz oluştu.

Sporun sizin yaşamınızda her zaman önemli bir yeri var mıydı? Şu an ne ifade ediyor sizin için?

Zeki Çelik: Sporun hayatımdaki önemini anlatabilmem için belki sayfalarca yazmam gerekir. Kısaca bahsedecek olursam; spor merakım ilkokul çağlarında beden eğitimi öğretmenim Nevzat Coşkun sayesinde oluştu. Henüz ilkokul çağlarımda olmama rağmen, kendi spor ekipmanlarımı yaptırıp kendi antrenmanlarımı yapmaya başladım. Hocam sayesinde her ay düzenli olarak programlarımı dizayn edebiliyordum. Kaslarımı hissetmeye ve vücudumu tanımaya başladım. Çok kısa sürede vücudumdaki değişim, çevremdeki insanlar tarafından da fark edilip beğeni görmeye başlayınca, hayatım boyunca hiç sıkılmadan yapmak istediğim mesleğin bu olduğuna ilkokul bitmeden karar verdim. Fiziksel değişim aynı zamanda, ruhsal gelişimi de beraberinde getirdi ve sağlam bir özgüvene sahip oldum. Bu sayede hedeflerime ulaşmak çok kolay oldu. Sonrasında bu işin akademisini bitirip Türkiye’nin en önemli spor oluşumlarında görev alarak ve gerek yabancı eğitmenlerden gerek Türkiye’deki saygıdeğer, alanında başarılı eğitmenlerden almış olduğum eğitimler ile kendimi geliştirdim. Bu süreç hala devam ediyor ve kendimi geliştirmeye devam ediyorum. Cansu Pekşen: Benim sporla olan bağım Zeki hocanın yaşadığı gibi değil, sonradan gelişen bir süreç oldu. Yurt dışından getirttiğimiz bir ekipman sayesinde sporu sevmeye ve faydasını gördükçe de devamını getirmeye

advertorial

P

owGym'in Başkent’in spor anlayışına getirdiği yeniliklerden bahsedebilir misiniz?


başladım. Stresli iş hayatım sebebiyle yaşadığım sırt ve kas ağrılarım, spor sayesinde geçince ve kendimi çok daha mutlu, enerjik hissetmeye başlayınca bunu hobi olmaktan çıkartıp yaşam tarzı haline getirdim. Bunun yanına sağlıklı beslenme ve düzenli bir yaşamı da ekleyince oluşan değişimler spor ile bağlarımı kuvvetlendirdi. Şimdi ise; sporun bizi bireysel olarak tatmin etmesinin dışında daha güzel duyguları da yaşıyoruz. Başkalarının hayatlarına dokunmanın, birbirinden değerli misafirlerimizi aramızda görmenin, onlarla sohbet ederken hedeflerine ulaşabildiklerini, iyileştiklerini, geliştiklerini görmenin ve mutlu olduklarını hissetmenin enerjisiyle muhteşem bir tatmin duygusu yaşıyoruz.

Personel trainer ile çalışmak neden önemli?

Misafirleriniz merkezinize geldiklerinde ne gibi imkanlar sunuyorsunuz? Hangi aktiviteleri gerçekleştirebilirler?

Misafirlerimize standart ders paketleri almaktan daha fazlasını, sağlıklı yaşam adına kendilerine yatırım yapmalarını ve bunu yaşam biçimi haline getirmelerini sağlıyoruz. Biz misafirlerimiz ile birlikte çok güzel bir aileyiz. Stüdyomuza adım attıkları andan itibaren kendilerini özel hissetmeleri, en önemli şey bizim için. Gündelik hayatın karmaşasından uzaklaşabilecekleri ve kendilerine kaliteli zaman dilimi ayırabilecekleri bir stüdyo PowGym. Misafirlerimizin stüdyomuzda sıradan ve tek düze antrenmanlar ile çalışmak yerine yapabilecekleri çok sayıda ders alternatifi olması en çok ilgi çeken şey. Kişilerin antrenman sistemleri, o günkü ruh hallerine göre yine hedeflerine göre dizayn edilmiş alternatif programlarla değiştirilebiliyor. Paketler sadece tek bir dersi içermiyor, bu da misafirlerimiz için, hedeflerine sıkılmadan varmalarına ve kısa yoldan sonuç almalarına yarıyor. Pilates reformer ve cadillac ekipmanı, kickboks, functional training, kinesis, surfset, kangoo jumps, crossfit, muay thai ile misafirlerimiz her defasında farklı farklı ve sıkılmadan antenman yapabilir. Antrenman çeşitliliği ile vücut şaşıracak ve daha kısa sürede sonuç alınacaktır. Diyelim ki; kişi iş çıkışı geldi ve çok gergin bir gün geçirdi... Gerilen kaslarını pilates yaparak açabilir, kickboks ile öfkesini atabilir, ağırlık ve fonksiyonel antenman ile kaslarını sıkıp gevşeterek stresten uzaklaşabilir.

Modern zamanın getirmiş olduğu yenilikler ile bir yandan faydalı şeyler oluşurken bir yandan sağlıklı yaşam kavramından uzaklaşılmaya başlandı. Yürüme yerine araç kullanımı, masa başı çalışma ve teknolojik aletler ile gelen postur bozuklukları, işlenmiş gıdaların yaratmış olduğu kötü beslenme alışkanlıkları ile kilo problemleri ve maalesef sağlık sorunları ortaya çıkmaya başladı. Bu noktada, kişilerin sıradan bir spor salonuna gidip kopyala yapıştır programlarla sırayla; önce koşu bandı, sonra squat, sonrasında standart kilolarla 3 set kol çalışmaları tek başına bir fayda sağlamamaktadır. Personal trainer, kişiye bütünsel yaklaşır; hedefleri, varsa sağlık problemleri, postur bozuklukları, yeme alışkanlıkları ele alınır. En önemlisi ise; motivasyondur. Eğitmen ile öğrenci arasında oluşan bağ kişiyi gün içinde eğitmene karşı sorumlu hissettirir. Kaçamak yapamaz, antrenmanlardan kaytaramaz.

İyi bir personal trainer’ın amacı; kişiye göre antrenman sistemini dizayn etmektir. Kişinin neredeyse 1 senede geleceği hedefe personal trainer kişiyi çok kısa sürede ulaştırır. Biz PowGym’de profesyonel eğitmenlerimiz ile kişiye özel vücut dizayn ediyoruz; her bir kasını tek tek inşa ediyoruz ve yağ yakmanın kısa yolunu öğretiyoruz.

Beslenme danışmanlığı da veriyor musunuz?

Spor ve sağlıklı beslenme ayrılmaz bir bütün. Sonuca ulaşmak için dengeli ve sağlıklı bir beslenme olmazsa olmaz. Kişinin herhangi bir sağlık problemi yoksa bizim vermiş olduğumuz günlük beslenme önerileriyle rahatlıkla sonuca ulaşabilir. İsteyen öğrencilerimiz ile takip sistemi de uyguluyoruz. Gün içinde yediklerinin fotoğrafını yollayarak motive olabiliyor ya da herhangi bir yere gittiğinde menüdeki yiyeceklerden hangisini seçeceği konusunda fikir alabiliyor. Böylelikle kaçamak yapma ihtimali de azalıyor. İnsülin, tiroit, hormonel problemler gibi daha detaylı öyküsü alınması gereken kişilerde ise; diyetisyenlerimiz ile bağlantı kuruyoruz. 

Adres: Birlik Mahallesi 435. Cadde No: 63/A 06550 Çankaya/ANKARA Telefon: +90538 811 6404


davet

Fuerza Bruta’dan Özel Gece Vakkorama ile Power Group’un İstanbul’a ilk kez getirdiği Fuerza Bruta gösterisi, Doğuş Müşteri Sistemleri’nin yaşam tarzı mobil uygulaması ZUBİZU ayrıcalığıyla Volkswagen Arena’da teknoloji ile sanatı buluşturan koreografisiyle izleyicileri büyüledi. Akıllara durgunluk veren görsel efektleriyle performans dünyasının gelmiş geçmiş en iyi gösterisi olarak nitelendirilen “Fuerza Bruta” New York, Buenos Aires, Londra, Meksika, Pekin, Tel Aviv ve Miami’den sonra İstanbul’da görücüye çıktı. Büyük beğeni toplayan gösteride, ışık oyunları, hayal gördüren imgeler, dev vantilatörler, hava kabarcıkları, sihirli bir şekilde havada beliren yarı saydam havuz gibi tekniklerle her şeyin mümkün olduğu hissi yaratılarak katılımcılara 70 dakika boyunca yüksek adrenalin yaşatıldı. Seyirciler, sahne arkası olmayan tek show olan Fuerza Bruta’da 360 dereceyle her şeyi olduğu gibi görerek, büyük bir heyecana ortak oldu. Ayrıca ZUBİZU üyeleri Türkiye’ye ilk defa getirilen fotoğraf çekim aktivitesine yoğun ilgi gösterdi. ZUBİZU üyeleri fotoğraf makinesiyle farklı açılardan çekilen fotoğraflarının birleştirilerek video halinde kendilerine sunulduğu çok özel bir deneyim yaşadılar. 

220 magdergi.com.tr

CEM HAKKO, RONİT GÜLCAN



davet

BURCU ESMERSOY

FERY - ALBERT ELHADEF

MİNE KALPAKÇIOĞLU

De La Guarda’nın dünyaca ünlü yaratıcılarından Arjantinli dahi Diqui James’in olușturduğu sahne düzeni ile Latin Grammy Ödül Töreninde aday gösterilen bu nefes kesen dinamik gösteri, dev kadrosuyla izleyicilere müzik, su, dans ve akrobasi ile örülü muhteșem bir show sergiledi.

BEGÜM KARAMAHMUTOĞLU, BURCU HANİF

ALARA KOÇİBEY


davet

SELMA TÜRKEȘ, REYHAN İPEKEL, ASLI KUSEYRİOĞLU, BERRİN OKÇU

AYȘE ÖZYILMAZEL

Özel geceye birbirinden șık çok sayıda özel isim katıldı. VEDAT - LEYLA ALATON

MURAT DALKILIÇ


davet

BERRİN YOLERİ, BEYZA - MURAT ARSLAN

ELİF KAYA

Çok sayıda ünlü ismin yer aldığı davette renkli görüntüler yașandı. EDA - EMRE AYDIN


KARTAȘ OTOMOTİV

Konya Devlet Karayolu No: 185 Balgat / Ankara (0312) 583 85 85 www.kartasotomotiv.com.tr


özel

Elbise : Özgür Masur Smokin: Brooks Brothers Mücevher: Cem Lokmanhekim


Yeni Yıl Așk Getirecek

Sedef Avcı & Kıvanç Kasabalı Onlar sadece birbirlerine yakıșan değil, birbirlerine iyi gelen ve bunu gerçekten anlatabilmeyi bașarabilen özel bir çift… Üstelik dıșarıya karșı hiçbir sorumluluk gütmeden mutlular... Kıvanç, Sedef ‘in ilk ve ömrü devam eden tek așkı… Sedef’te Kıvanç için birlikte ömür biçtiği kadın… Yılbașı sayımız için kapak ismi düșünürken yeni yılda vereceğimiz en güzel mesaj “AȘK” olmalıydı… Bu yüzden Sedef Avcı ve Kıvanç Kasabalı çiftini misafir ettik. Onlara dair merak ettiğim tüm sorulara hem çok samimi hem de profesyonel çizgide cesurca cevaplar verdiler. Çekimler ise, böyle güzel bir kadın ve böyle yakıșıklı erkekle olunca, bir de içinde AȘK olunca harika geçti…

FOTOĞRAFLAR: COŞKUN TURGUT RÖPORTAJ: FERHAT KAZANCI STYLING: TUĞÇE UZUN SAÇ: KADİM ASLAN (MOS KUAFÖR) MAKYAJ: OSMAN VERTOP (TOM FORD) BACKSTAGE: DERİN GÖKÇE - ERSİN AL Kapak Kombinleri Smokin: Brooks Brothers Elbise: Gizia Gate - Özgür Masur Mücevher: Devon Diamond


özel

D

“Farklı bir karakterin de hakkını verirsem eminim izleyiciler onu da sever.” aha önceleri profesyonel olarak modellik yapan kişiler oyunculuk mesleğini seçmek istediklerinde bu şimdiki kadar kolay değildi. Yanılıyor muyum?

Doğru söylüyorsun bu kadar kolay değildi. Benim dönemimden gelenlerin çoğu bir anda başrol oynamadı. Küçük rollerle başladık içinde piştik biz. Kendini geliştirenler şimdi iyi yerlere geldiler.

Sedef Avcı denildiğinde akla hep duru, sade ve naif rollerin kadını gelir… Bunu kırmak için özel bir çaban olur mu? Yoksa seni bu şekil kabul etmiş ve benimsemiş olan izleyici kitlesini hayal kırıklığına uğratma riskini tercih etmez misin?

Bugüne kadar genelde hep bu tarz rollerde yer aldım. Hepsini çok sevdim ve hepsinin benim için çok özel yeri var. Ama artık farklı karakterlerle de yer almak istediğim doğru. Farklı bir karakterde beni görmek izleyiciyi hayal kırıklığına uğratır diye düşünmüyorum. Eğer hakkını verirsem eminim onu da severler.

Seni zorlayacak rollere ve oyunculuğun ile insanları şaşırtmak istediğin bir döneme hazır olduğunu düşünebilir miyiz? Aynen böyle düşünebilirsin. Hem kendimi hem de izleyiciyi şaşırtmak isterim. Şu an bu yüzden oldukça heyecanlıyım. Ocak ayında başlayacak olan Abdullah Oğuz’un yönettiği yeni bir dizide konuk olarak böyle bir karakterle izleyicinin karşısına çıkacağım.

Genç yaşta hayatının aşkı ile tanışmak, onunla evlenmek ve en önemlisi de, böyle bir sektörün içinde bu ilişkiyi yürütebilmek, bana göre büyük bir başarı… Eğer hayatında Kıvanç gibi erkek olmasaydı, tek başına zorlanabileceğini hiç düşündün mü?

Evet, oldukça genç yaşta evlendim üstelik; “hayatta erken evlenmem”

228 magdergi.com.tr

derken… Ama büyük konuşmamak gerekiyormuş. Çünkü, hayatında doğru kişiyi bulduğun zaman onunla hayatını birleştirmek istiyorsun. Biz bu konuda çok şanslıydık. Bizim evliliğimiz saygı, sevgi ve anlayış üzerine dayalı. Birbirimizin hayatını hiçbir zaman engellemedik. Belki de bu yüzden eskimedi ilişkimiz. Bu yüzden her zaman şanslı hissetmişimdir kendimi. “Kıvanç olmasaydı bu kadar erken evlenir miydin?” diye sorarsan cevabım tabii ki “hayır” olurdu.

Modellik mesleğini özlediğin oluyor mu? Çünkü, bugün gerçekleştirdiğimiz bu çekimlerde hala öyle güzel ve profesyonelsin ki açıkçası enerjin sanki biraz mesleğini özlemişsin hissi verdi bana…

Ben daha çok o dönemi özlüyorum aslında. Biz çok güzel bir gruptuk, beraber büyüdük sayılır. Düşünsenize sevdiğiniz arkadaşlarınızla hem eğleniyorsunuz hem de çalışıyorsunuz. Dünyayı gezip hem yeni tecrübeler ediniyorsunuz hem de hem de güzel vakit geçiriyorsunuz. O yüzden modellik yaptığım dönem benim için güzel anılarla ve arkadaşlıklarla dolu...

Oyuncu olarak senaryonun gücüne inandığın takdirde, hiç tereddüt etmeden sırf o projenin içinde yer almak için sana uygun olduğuna inandığın herhangi bir yan karakter rolü kabul eder misin? Yoksa başrol zorunluluğunun etkisini hisseder misin? Kesinlikle kabul ederim. Benim öyle takıntılarım yok. Eğer bir rol beni heyecanlandırıyorsa ve bana yeni kapılar açacağını düşünüyorsam o karakterin başrol ya da yan rol olmasının hiç bir önemi yok.

Olgunluk dönemin olarak kabul ettiğimiz şu en doğru zamanında kendini farklı gördüğün ve farklı ifade ettiğin bir dönemde misin?

Aynen öyle. Özellikle de anne olduktan sonra böyle hissetmeye başladım. Hayata bakış açım, önceliklerim, kaygılarım her şey değişti. Artık kendimi büyümüş hissediyorum.


Elbise : Özgür Masur Mücevher: Cem Lokmanhekim


özel

Kombin: Ayşe Deniz Yeğin Ayakkabı: Brooks Brothers Bileklik: Devon Diamond


“Bodrum Masalı için teklif geldiğinde çok fazla düşünmeden kabul ettim.”

B muydu?

Smokin: Brooks Brothers

ence kulvarında, şu an Türkiye’nin en yakışıklı ve hatta elle sayılabilecek kadar az olan Avrupalı model fiziğine sahip birkaç isimden birisin… Hem modellik hem de oyunculuk adına böyle bir fiziğe sahip iken kendini Türkiye sınırları içinde bırakman mesleki strateji açısından doğru

Öncelikle bu düşüncen için teşekkürler... Modellik yaptığım dönem ve daha sonrasını ayrı ayrı değerlendireceğim... Modelliğe başladığım zaman yurt dışı deneyimlerim oldu… Kendi çabalarım sonucu bazı kontaklar edindim ve Avrupa’nın birkaç ülkesindeki ajanslarla irtibata geçerek yurt dışına gittim… Defile ve katalog çekimleri gibi işlerde yer aldım… Fakat, oradaki pazar çok büyük olduğu için rekabet çok fazla... Zaman içinde karar verip ya buradaki işlere konsantre olmam gerekiyordu ya da Avrupa da bir maceraya çıkmam... Ben gelen işler doğrultusunda burayı tercih ettim... “Strateji doğru muydu?” sorusunun cevabını vermek zor, çünkü orada beni neler bekliyor hiç bilmiyorum... Tamamı ile bir macera olacaktı. Fakat burada kalıp işlere devam etmenin şimdiki hayatıma sebep olduğunu düşünüyorum... Oyunculuğa zaten modellikten geçiş yaptım... Yurt dışı macerasına çıkmış olsam belki de oyunculuğa başlamamış olurdum... Strateji olarak çok da yanlış bir durum görmüyorum o yüzden.

Sizin jenerasyon tabiri yerinde ise, kariyeri için bir hayli çaba sarf eden bir azınlık… Şimdi ise; her şey öyle kolay ki, sadece yakışıklı olduğu için, özellikle sezon da yaz dönemi olunca absürt komedinin başrol oyuncusu olmuş milyonlarca takipçisi olan bir star... Böyle çabasız gelen şöhreti yadırgadığın oluyor mu? Çabasız diyorum, çünkü oyunculuk adına şu an star görünen birçok yakışıklı genç jönü oyunculuk anlamında kötü buluyorum.

Yadırgadığımı söyleyemem çünkü piyasanın durumu bu... Dediğin gibi belki de son dönemde bir yerlere gelmek daha kolay ve çabuk olabiliyor. Bunda sosyal medyanın etkisi de fazlasıyla var… Tabii ki bu durum şimdiki jenerasyon için bir avantaj olabiliyor… Ama unutmamak lazım ki, burada asıl olan bunun uzun bir maraton olduğunu unutmamak... Piyasada işler çok hızlı tüketilebiliyor... Reyting sistemi içinde ilk projesiyle bir anda popülarite yaşayan kişi bir sonraki projede farklı bir durumla karşı karşıya kalabiliyor... Bir yerlere hızlı gelmek ne kadar hoş görünse de bence esas olay, o yerde nasıl devam edip nasıl bir çizgi ile kariyerine devam edeceğin... Ama senin de dediğin gibi bulunduğu yere çok hızlı gelip de pek hak etmediğini düşündüğüm kişiler yok diyemem.

Ekranda seni görmeyi özlemiştik ve nihayet “Bodrum Masalı”na dahil oldun… Bence çok da iyi oldu, çünkü diziye taze kan olarak en doğru isim olduğunu düşünüyorum. Oynadığın karakter, istediğin takdirde seni daha yukarıya çekebilecek bir karakter… Bunu özellikle mi tercih ettin?

En son 1 sene kadar önce bir projede yer almıştım, o yüzden çalışmayı özlemiştim ama her zaman insana aklına yatan bir proje gelmiyor... Bu anlamda Bodrum Masalı içime sinen bir proje oldu... Birkaç bölümüne denk gelip beğenerek izlemiştim. Teklif geldiğinde de çok fazla düşünmeden kabul ettim. Oynadığım karaktere gelince; benim için farklı bir karakter, o yüzden de dizi için bir yan hikaye çıkabilir diye düşünüyorum.

Çekimler için İstanbul’dan, en önemlisi ailenden uzaktasın, mutlaka Sedef ile bu uzaklığın dengelerini kurmuşsundur. “Mesafeler özlem ile perçinlenir, hatta iyi bile gelir” diyenlerden misin?

Evet şehir dışı isler kolay olmuyor, hele ki bir aile düzeniniz varsa… Bu benim ikinci şehir dışı işim, o yüzden önceden tecrübeliyiz ve haliyle ona göre organize oluyoruz… Dediğin gibi, bazen arada böyle işler olunca bu da özlem için etken oluyor.

Röportajımızın başında belirttiğim gibi hala müsait bir fiziğe sahipken, hatta şu an yaş aldıkça çok daha oturmuş hal almışken profesyonel olarak modelliğe devam etme düşüncen var mı? Yoksa kariyer olarak oyunculuğunun önüne başka bir şeyin geçmesini istemez misin?

Şu an modelliğe devam etmek istiyorum diyecek bir durum yok, çünkü zaten gelen bir iş olursa modellik yapabilirim diye düşünüyorum. Fakat, bu tamamen gelen talep doğrultusunda olabilecek bir durum ve bunu kabul etmem için de buna değer bir teklifin gelmesi gerekir.

Sana göre bir oyuncu olarak, reytingi düştüğü için yayından kaldırılan dizinin, ağırlıklı sorumluluğu kimlere aittir. Başrol oyuncularına mı? Senarist ya da yönetmene mi? Neden?

Aslında dizilerin reyting sonucu yayından kalkmasını bir tek sebebe bağlamak doğru olmaz… Sonuçta bu bir ekip işi… Senaryosundan oyuncusuna, yapımcısından kanalına kadar büyük bir emek harcanıyor... Tabii burada, hem iyi hem kötü anlamda faturanın en kolay kesildiği kişiler; oyuncular ya da işin senaryosu oluyor diye düşünüyorum..

Aşkın zamanla kabuk değiştirdiğine inanıyor musunuz?

Evet öyle olduğuna inanıyorum... Zamanla da böyle olmasının doğal olduğunu düşünüyorum... Buna; “aşkın yalın hali, i hali, e hali, de hali, den hali” diyebiliriz kısaca...


özel

Smokin: Brooks Brothers Elbise: Zeynep Erdoğan Mücevher: Cem Lokmanhekim

Y

anılmıyorsam modellik anlamında uzun zamandır birlikte böyle bir projenin içinde yer almadınız… Açıkçası sizi bir araya getirmek benim için ve MAG dergisi ekip arkadaşlarım için önemli bir heyecandı… Birlikte çalışmanın avantajı, hatta var ise dezavantajı nedir?

Sedef: Birlikte çalışmak çok keyifli… Kısa süreli olarak beraber çalıştık daha önce de ama uzun süre nasıl olur bilemem. Aynı işi yapmak bizim için bir avantaj, çünkü oyunculuk çok keyifli ama aynı zamanda yorucu ve uzun saatlerinizi alan bir meslek. Çalışma sürelerinin uzunluğunu yanındakinin anlaması ve anlayış göstermesi çok önemli. Kıvanç: Bu tarz çekimleri eşinizle yapmak kolay ve eğlenceli oluyor... O yüzden dezavantajı olduğunu düşünmüyorum,

Profesyonellikte sizin için evli olmanın sınırı var mı? Bu sizi mesleki açıdan zaman zaman zorluyor mu? Sedef: Bugüne kadar hiç zorlamadı. Dediğim gibi; ikimiz de ayni işi yaptığımız için, işin koşullarını ve işleyişini bildiğimiz için bizi zorlamadı. Bu, bizim için bir avantaj oldu her zaman.

232 magdergi.com.tr

Kıvanç: Tabii ki her şeyin bir sınırı var ama bunu iş ve evlilik diye kısıtlamak gerekir… Sonuçta bekar biri olsanız da çalışma anlamında sınırlarınız olabiliyor. Evli olunca da belki bazı durumlarda iki defa düşünmeniz gerekiyor, tek fark o.

Şu aralar popüler evli çiftlerin bir arada aynı projede yer almaları eleştiriliyor… Birlikte bir projede yer alsanız gerçek hayatınızın etkisinin, izleyici tarafından inandırıcılık anlamında sıkıntı yaratabileceği riskini nasıl yorumlarsınız?

Sedef: Doğrusunu istersen benim de genelde pek tercih ettiğim bir şey değildir bu… Ama şu an önümüzde o kadar güzel bir örnek var ki, bu konudaki düşüncelerim tamamen değişti. Normalde bırak evli bir çifti, daha önce partner olmuş kişilerin bile aynı projede yer almasını tercih etmiyorlardı, inandırıcılığını yitirir diye. Ama ben şu an Bergüzar ve Halit’i izlerken hiç böyle bir düşünceye kapılmıyorum. Ne evli olmaları ne de daha önce partner olmaları inandırıcılığını yitirmiyor ki bu, projenin başarısından da belli oluyor zaten. Bu durum, onların işlerinde ne kadar profesyonel olduklarının göstergesi bence... Kıvanç: Teklif gelse kabul etmem gibi bir düşüncem yok ama çok da kolay olmadığını düşünüyorum...


“Evlilikte herkesin özel bir alanı olması gerektiği kanısındayım.” -Kıvanç KasabalıSmokin: Brooks Brothers

Elbise: Zeynep Erdoğan Mücevher: Cem Lokmanhekim Ayakkabı: İnci


รถzel

Sweatshirt: Hyperfolk


“Sakin olmayı ve sabırlı olmayı öğretti Can bana.” -Sedef Avcı-

Sweatshirt: Hyperfolk

İnandırıcılık konusunun ise; kararı tabii ki izleyiciye kalmış... Öyle bir hikaye ve karakter yazılıp rolün de hakkı verilirse kimse sizi projede karı-koca olarak düşünmez bence.

Mutlaka evliliğinizde birbirinize tutunamadığınız zamanlarınız oluyordur… O zamanlarda size iyi gelen en önemli ilaç nedir?

Sedef: Böyle zamanlarda en iyi ilaç, sanırım karşındakini kendi haline bırakmak ve onu öyle kabul etmek. Kıvanç: Dönemsel olarak böyle durumlar olduğu zaman, insanın o ortamdan uzaklaşıp kendini dinlemesi gerekir diye düşünenlerdenim... O yüzden de; evlilikte herkesin özel bir alanı olması gerektiği kanısındayım.

Oğlunuz CAN der susarım… CAN annesine ve babasına ne kattı?

diyemem ama hayatın her anının değerini bu son 3 yılda daha net görmemi sağladı...

Birbirinizi çok uzun zamandır tanıyorsunuz, hatta ve hatta Sedef’in ilk aşkı eşi Kıvanç… Şu an uzun zamanların getirmiş olduğu alışkanlıkları da eklersek, artık aranızda değer verdiğiniz ve korumak zorunda olduğunuzu hissettiğiniz neler var? Sedef: İyi giden bir evlilik için, sevgi ve hoşgörü en büyük erdem; korunması gereken en önemli şey ise, huzur bence.

Kıvanç: Benim için korunması gereken en önemli şey saygıdır... Sevgiyi söylememe gerek yok çünkü onsuz yapamayacağımı çok net biliyorum.

Sedef: Gereksiz bir sürü şeye kafamı takardım eskiden... Şu anda ise, bunlar gereksiz ve komik geliyor bana. Sakin olmayı ve sabırlı olmayı öğretti Can bana. Bir de hayatın çok hızlı geçtiğini...

Eşin Kıvanç’ın en çok seni besleyen tavrı nedir?

Kıvanç: Neler katmadı ki... İlk başta tam bir aile olduğumuz hissini verdi… Onunla birlikte birçok konuya daha da duyarlı bakmaya başladım... Çocukla birlikte daha fazla sorumluluk hissiyatı geldi

Eşin Sedef’in en çok seni besleyen tavrı nedir?

Sedef: Sakin oluşu… Dışarıdan bakınca genelde beni sakin görürler ama aslında pek değilimdir; heyecanlı ve sabırsızımdır. Kıvanç: İnandığı yolda tam gaz ilerleme azmi...


özel

“Benim için, evlilikte korunması gereken en önemli şey saygıdır...” -Kıvanç Kasabalı-

Her yeni yıl yaklaştığında içimizde gelecek yılın geçen yıldan daha iyi olacağı ümidi vardır… Yaklaşmak üzere olan 2017 yılı için içinizden gelenleri kısaca bizimle paylaşmanızı istiyorum... Sedef: 2016 genelinde çok güzel bir yıl değildi. O yüzden yeni yılı bu sefer daha bir umutla bekliyorum. İçinde huzuru, hoşgörüyü ve barışı getirir umudundayım… Sanırım hepimizin buna ihtiyacı var.

Kıvanç: Daha iyi bir yıl diliyorum, çünkü 2016 hiç de iç açıcı geçmedi…

236 magdergi.com.tr

Yeni yıldan sağlık, mutluluk, huzur ve barış içinde bir hayat dilerim.... En önemlisi; hayatı sevelim, birbirimizi sayalım ve daha medeni olalım.

Ve bu güzel röportajın sonu gelir…

Sedef Avcı ve Kıvanç Kasabalı çifti öyle samimi ve bir o kadar profesyoneller ki kurdukları her cümle, verdikleri her poz bize içtenlikten başka bir ifade bırakamaz. Onların aile kavramı bence herkesin hayatında barındırmak isteyebileceği türden örnek olandır. Bu güzel röportaj için onlara çok teşekkür ediyorum… 


Elbise: Özgür Masur Mücevher: Devon Diamond

Ceket - Gömlek: Brooks Brothers Bileklik: Devon Diamond

Kombin: Ayşe Deniz Yeğin

Elbise : Özgür Masur Mücevher: Devon Dİamond


davet

Mor elbisesi ile göz kamaștıran Beril Çavușoğlu, doğum gününe katılan tüm konuklar ile yakından ilgilendi. Yașam Ağacı temalı renkli pastasını alkıșlar eșliğinde kesen Beril Çavușoğlu, dilek tutmayı ihmal etmedi. Konuklar DJ eșliğinde gecenin ilerleyen saatlerine kadar eğlendi.

Yaşam Ağacı Konseptli Doğum Günü MAG Medya Genel Yayın Yönetmeni Beril Çavuşoğlu yeni yaşını renkli bir parti ile kutladı. Cemiyet hayatının sevilen simaları, MAG Medya Genel Yayın Yönetmeni Beril Çavuşoğlu’nun doğum gününde biraraya geldi. Yaklaşık yüz kişinin katılımı ile gerçekleşen doğum günü partisinde Beril Çavuşoğlu dostları ile keyifli bir kutlama gerçekleştirdi. Gecede davetliler DJ performansı eşliğinde eğlenceli anlar yaşarken yakın arkadaşları yeni yaş tememnnilerini iletti. Dostlarına mutlu gününde yanında oldukları için teşekkür eden Beril Çavuşoğlu, gecenin ilerleyen saatlerinde yakın dostları ile hatıra fotoğrafı çektirdi. 

BERİL ÇAVUȘOĞLU


YALNIZCA KONAKLAMAYIN. İLHAM ALIN. Conrad İstanbul Bosphorus, konuklarına tamamen yenilenen ve modern mimarinin yerel dokunuşlarla harmanlandığı yeni yüzüyle ilham veren bir konaklama vaad ediyor. Teknoloji ve konfor ile donanmış muhteşem süitleri ve lüks odaları, büyüleyici İstanbul manzaraları sunan panoramik terasları, zihnen ve bedenen rahatlamanın en şık adresi Sağlık Kulübü ve SpaSoul ile leziz yerel tatların usta şeflerin elinden sunulduğu restoranlarıyla İstanbul’un kalbinde eşsiz bir deneyim yaşatıyor.

Barbaros Bulvarı 34353 Beşiktaş, İstanbul Tel: 0212 310 2525 Conradistanbul.com

ASIA

EUROPE

AFRICA

CONRADHOTELS.COM

MIDDLE EAST

AMERICAS

#STAYINSPIRED


davet

SEVİLAY HELVACIOĞLU

PINAR GÜNSEVEN

HANDAN BANU ÖZTÜRK

RUȘA ACAR

Ankara cemiyet hayatının seçkin isimleri, arkadașları Beril Çavușoğlu’nu bu özel gününde yalnız bırakmadı.

SEDA - CAN ÇAVUȘOĞLU

BEGÜM AKIȘ



davet

SÜHAN - PINAR AYHAN

HİKMET - MELİKE GÖKÇE

GÜLCE AYDIN

Cemiyet hayatının yeni nesil temsilcilerinden Gülce Aydın da davete katılan konuklar arasında yer aldı.

FİLİZ - NACİ YILMAZ

YEȘİM - REHA TANDOĞAN


davet

KUTLU TAMAY, ZEYNEP OKUTAN

BARAN YAZICI, ȘERMİN ALDEMİR

ECE SALICI

Tasarımcı Ece Salıcı kendi markasını tașıyan elbisesi ile büyük beğeni topladı. EBRU - DENİZ DEMİRYÜREK

AFİTAP - BÜLENT AKINCI


davet

NURTEN GÜRDOĞAN, HAFİZE AYIK, TUĞBA SARIÇAM

İLKER DURUOĞLU

GAMZE GÜNGÖR

Yaklașık yüz kișinin katıldığı renkli partide davetliler keyifli sohbet etme imkanına sahip oldular.

İPER - AHMET ZİLELİ

ÖZGE - ALİ ÇAVUȘOĞLU



davet

PINAR CANALP

ARZU DURAL

La Ganita’nın zarif sahibesi Merve Kalemci Eyyüpoğlu, davete katılan isimler arasındaydı.

TÜZÜN GELGEL

NESRİN KILAVUZ

MERVE KALEMCİ EYYÜPOĞLU

KEMAL -TUĞÇE İNAL

TUĞBA ÖZBAL


GÜLSER ORHAN

MELTEM AKȘİN

HÜMEYRA ÖZDİLEK

NESLİHAN AKTEPE

METİN - ÖZGÜN ÖZMEN

ARZU SABUNCU, ALMİLA DOĞAN

Cemiyet hayatını bulușturan doğum günü partisinde yakın dostlar bir arada olmanın mutluluğunu yașadı.


davet

AHSEN DEMİRCİ

SAVAȘ GELGEL

İPEK GENÇER

Yeni yașını dostları ile kutlayan Beril Çavușoğlu, tüm konuklarına katılımları için teșekkür etti.

DERYA ATALAY

FERİDE ȘAHİN

BANU BİRDAL



davet

GÖKHAN - TUBA ÜSTÜN

ȘEBNEM - TİMUÇİN DALOĞLU

ZEYNEP KARAKAYA

Taps Academy Kurucu Ortağı Zeynep Karakaya, Beril Çavușoğlu’nu bu özel gününde yanlız bırakmadı. DİLEK DEMİRCİ

BURÇİN ÜLGENER

AYDAN ÖZDOĞAN


SERTAÇ DARCAN, DUYGU YILMAZ

MERYEM YILDIRIM, ESRA KARAKOÇ

OZAN - BERNA YİĞİT

BAHADIR - ENDER SEVGİ GÜLTEKİN

Konuklar Harvey Nichols MAG Lounge’ın eșsiz lezzetleri ile unutulmaz bir gece yașadı.


davet

ÖMER - PINAR ÇAVUȘOĞLU

TAMAR ALMAGOR HAFFNER

KADRİYE KERİMOĞLU

lası için Daha faz om/online c i. magderg

252 magdergi.com.tr

HÜLYA, SEREN AKMAN

REZAN ANIK

BUKET KOÇER, ALP ÖNYÖRÜ


Zuleyha Kuru Fashion House

atelye&boutique Nenehatun Cad. 77/3 Çankaya/ANKARA /Zuleyha Kuru bilgi&randevu: +90 534 515 75 61 www.zuleyhakuru.com.tr

/zuleyhakuru


Fark Yaratan Projeler Marka yolculuğuna 2014 yılında kendi adıyla yarattığı mimarlık șirketinde gerçekleștirdiği projelerle bașlayan Evren Yiğit, bașarılı serüvenini MAG okuyucularıyla paylașıyor...

Marka yolculuğum, 2014 yılında Turuncu Mimarlık’ı kapatıp, Evren Yiğit Mimarlık adı altında projeler üretmemle başladı. Marka olmanın en temel koşulu; ayırt edicilik ve fark yaratabilmek. Yaptığımız projelerle bunu başardığımızı düşünüyorum. Markalaşmak adına; farklı olmanın ve kaliteli projeleri üretmenin yanında, yenilikleri takip etmek, güncel kalmak ve dinamik olmak da önem taşıyor.

Bu anlamda, sektörümüzün düzenlediği uluslararası etkinliklere mümkün olduğu kadar çok katılmaya çalışıyoruz. Basılı ve süreli yayınlarda projelerimizle yer almaya önem veriyoruz. Bunun yanında da sosyal medyada, özellikle de görsel ağırlıklı sosyal platformlarda projelerimizi kullanıcıların beğenisine sunuyoruz.

Ne tür projelere imza atıyorsunuz?

Farklı lokasyonlarda, farklı türlerde projelere imza atıyoruz. Ankara merkezli bir firma olmamıza rağmen; gerek Türkiye’nin farklı şehirlerinde gerekse başka ülkelerde projeler gerçekleştiriyoruz. Şimdiye kadar Irak, Afganistan, Romanya, Kırgızistan ve Suriye’yi

advertorial

M

arka yolculuğunuz nasıl gelişti?


“ Sosyal medyada, özellikle de görsel ağırlıklı sosyal platformlarda projelerimizi kullanıcıların beğenisine sunuyoruz.” içeren ülkelerde AVM, toplu konut, villa ve elçilik binası gibi farklı türlerde projelere imza attık. Ayrıca Ankara’da ağırlıklı olarak İncek, Beytepe, Çayyolu, Etimesgut ve Keçiören bölgesinde projelerimiz mevcut.

Firmanızı benzerlerinden ayıran özellikler nelerdir?

ve gizlenmiş binalar bana daha cazip gelmeye başladı. Topoğrafya ile uyum sağlayabilen binaları çok etkileyici buluyorum. Ayrıca camii tipolojisine getirdiği yenilikçi ve modernist yorumu çok önemli buluyorum. Mimar Sinan taklidi o kadar çok camii yapılıyor ki, bu tasarımsal katkılar gelecekteki form arayışları için de çok önemli. Yurt dışından örnek vermem gerekirse; binalardan ziyade şehir meydanlarının beni çok etkilediğini söylemeliyim. Yeni yapılan ve mimaride çığır açmış çok özel binalar var. Ancak, ben daha şehir bölge ölçeğinde düşündüğümde, beni yurt dışında en çok etkileyen mekanlar hep şehir meydanları. Trafikten uzak, meydanlardaki kafelerde toplanıp, buluşabilmeyi çok medeni buluyorum ve ülkemizde bu konuda büyük bir eksiklik olduğunu düşünüyorum.

Bir gününüz nasıl geçiyor? Yoğun iş temponuzdan sonra dinlenmek için neler yapıyorsunuz?

Tipik bir iş günüm; toplantılara katılmak, projelerin detaylarıyla ilgilenmek ve ekibimin elindeki işleri kontrol edip şekillendirmekle geçiyor. Mutlaka şantiyeleri dolaşıp, uygulamaları takip ediyorum. Ayrıca, ürün seçmek için de mağazaları gezmem ve ofiste malzeme sunumlarını izlemem gerekiyor. Bu yorucu temponun ardından oğlumla ilgileniyorum. Akşam yedi dokuz arasını mutlaka ona ayırıyorum. Oğlumu uyutunca sosyal medyada, işimle ve gündemle ilgili gelişmeleri takip ediyorum Bunun dışında gündemde ne olup bittiğinden haberdar olmak için haber bültenlerini, ardından da seyahat programlarını izliyorum. Ayhan Sicimoğlu’nun gezilerini takip ediyorum. Genelde tasarımlar gece el ayak çekilince ortaya çıkıyor. İlk fikirler ve konseptler gece çalışınca daha iyi sonuç veriyor. 

Mimarlık; en büyük ölçekte, en küçük detaya kadar birebir ilgilenmeniz, tasarlamanız ve takip etmeniz gereken bir süreç. Her proje ile yoğun ve titiz bir şekilde ilgileniyoruz. Ekip başı olarak mümkün olduğunca her detayla bizzat ilgileniyorum, dolayısıyla ilgilenebileceğim kadar iş alıyorum. Projelerimi zevk alarak ve yüksek bir motivasyonla hazırlıyorum. Hiçbir zaman kapasitemizin üzerinde iş alıp, ilgilenemeyip, detayları ve konsepti kaçırmak istemem.

Türkiye dışında gerçekleştirdiğiniz projeleriniz var mı?

Evet, var. Irak Musul’da 300.000 m2 arazide toplam 550.000 m2 inşaat alanı olan ve her tür sosyal donatıyı da kapsayan büyük bir projemiz var. Metrajlarına kadar her detayını hazırladık. Şu anki karışıklık bitince inşaat başlayacak. Kırgızistan, Bişkek’te bir hava kontrol kulemiz var. Romanya, Köstence’de çok büyük bir askeri kamp projemiz var, içinde tüm sosyal donatılar mevcut. Irak, Basra’da Shell için bir yönetim binası yaptık. Bunun yanında Irak’ın farklı şehirlerinde yaptığımız yemekhane, baraka ve ofis projeleri de var. Afganistan’da Kabil ve Kandahar’da pek çok askeri tesis ve kamp projesi tamamladık.

Türkiye’de ve dünyada en çok beğendiniz mimarlar ve mekanlar hangileri?

Dünyadan örnek vermem gerekirse; Richard Meier, Zaha Hadid, Le Corbusier ve Ludwig Mies van der Rohe kendine özgü tarzları olduğunu düşündüğüm ve bence mimarinin temel taşlarını oluşturmuş mimarlardan... Türkiye’de çizgisinden ödün vermeden, özel tasarımlar yapabilen tüm meslektaşlarımı beğeniyorum. Türkiye’de kaliteli proje yapabilen o kadar az mimar var ki; hepsinin de önemli ve özel olduğunu düşünüyorum. Türkiye’de beni en çok etkileyen mekan Sancaklar Camii. O projenin topoğrafya ile kurduğu ilişki, yokmuş gibi davranıp aslında çok büyük bir potansiyel barındırması beni çok etkiliyor. Sanırım artık bağırmayan

“ Trafikten uzak, meydanlardaki kafelerde toplanıp, buluşabilmeyi çok medeni buluyorum ve ülkemizde bu konuda büyük bir eksiklik olduğunu düşünüyorum.” Mutlukent Mah. 1920. Cad. Beysu Villakent Sitesi No:19 Beysukent Çankaya/Ankara T: (0312) 285 64 30 /evrenyigitarchitects

/ey_architects

/evrenyigitarchitects

/company/evren-yigit-architects


davet

Sonbahar Renkleri MELDA AKSU, ESRA İNCEEFE

Esra İnceefe ve Melda Aksu, 2017 Sonbahar/Kış koleksiyonlarını Etiler Thanx Co.’da düzenlenen özel bir davetle tanıttı. Şık tanıtım davetine sosyal yaşam dünyasının moda tutkunu ünlü isimleri büyük ilgi gösterdi. Melda Aksu ve Esra İnceefe’nin tasarladığı kıyafetler sonbaharın renkleriyle modayı yakından takip eden hanımların beğenisine sunuldu. Havanın da güzel olmasıyla birlikte bahçede yapılan kokteylde, davetliler yeni koleksiyonu yakından inceleme ve alışveriş yapma fırsatı bulurken, uzun uzun sohbet etmeyi de ihmal etmediler. Esra İnceefe ile Melda Aksu’nun zevkli tasarımlarının ve kombinasyonlarının tanıtıldığı davette birbirinden şık deri ceketler, pantolonlar ve elbiseler konuklardan tam not aldı. Davetliler günün sonunda iki ünlü tasarımcıyı yeni koleksiyonları dolayısıyla tebrik ederek mağazadan ayrıldı. 

256 magdergi.com.tr

NİHAN DİLEK, NESLİHAN DİLEK TAȘPINAR

SEDA KAȘIBEYAZ

BURCU ERÇİL


the magic of lighting


davet

ESRA, PETEK ERTÜRE

AYLİN YILMAZ

FİGEN KIRAL

Esra İnceefe ve Melda Aksu tarafından tasarlanan sonbahar ve kıșa damga vuracak koleksiyonların tanıtıldığı davete Bilge Eren, yakın arkadașı Öznur Yakın ile birlikte katıldı.

ÖZNUR YAKIN, BİLGE EREN

BURCU CESUR


DR. ALİ ȘAHAN

Ameliyatsız Sıvı Yüz Germe

advertorial

Gençleșmek ve güzelleșmek için çok etkili bir yöntem olan Sıvı Yüz Germe yönteminin inceliklerini Dermatoloji Uzmanı Dr. Ali Șahan’dan dinliyoruz...

G

ençleşmek ve güzelleşmek için yapılan ameliyatsız uygulamaların en etkili yöntemlerinden biri de ameliyatsız yapılan Liquid Facelift (Sıvı Yüz Germe) dir. Özellikle yoğun iş temposunda çalışan, işlerinden ve ailelerinden uzun süre ayrı kalmadan gençleşmek, güzelleşmek isteyen kadınlar için çok etkili bir yöntem olan Sıvı Yüz Germe sayesinde kırışıklar azalırken, cilt gerginleşiyor ve yüz derisi daha genç bir ifade kazanıyor. Göz kenarı kırışıkları nerdeyse yok olurken, alın ve kaş arası kıvrımlar düzleşiyor. Elmacık kemikleri belirginleşiyor ve burun kenarı

olukları doluyor. Çene daha belirgin bir hale geliyor. Doku kalitesi, ışıltısı ve tonu artarken cildin hatları daha da belirginleşiyor. Ortalama 30 dakikalık bir seans sonucu, kişi 10 yaş daha genç bir görünüme sahip olabiliyor. Etkisi 18 aya kadar devam ederken, iyileşme süresinin kısalığı ve normal yaşama hızlı dönüş imkanı vermesi ayrıca avantajları. Sıvı Yüz Germe işlemi, mikro kanüller aracılığı ile ağrısız olarak uygulanıyor. Vücutla tamamen uyumlu HA dolgusu; Botoks ve nem/vitamin/lifting mezoterapi uygulamaları kombine edilerek sinerjik etki ile bu yöntemlerin tek başına uygulanmalarından çok daha iyi bir sonuç elde ediliyor. 


alışveriş

Gecenin Yıldızı

THE BODY SHOP

Yıldızlar her zaman gökyüzünde değil... Yılbașı gecesi seçeceğiniz kombinle yeni yıla girerken yeryüzünün yıldızı siz olun...

LION DIAMONDO

GAS BIJOUX Küpe 903.00

SAINT LAURENT Kemer 2.000

SONIA RYKIEL Bluz 1.554

APA Gerdanlık

ARMANI Elbise 2.343

MAC Ruj 60.00

En cesur renkleri hayatımıza taşıyan MAC Cosmetics’in artık bir kült sayılan göz alıcı kırmızı ruju...

MICHAEL KORS Çanta 907.00

VICTORIA’S SECRET Paris Parfüm

BEYMEN Pantolon 695.00

Dünyanın en seksi şehri Paris’in ihtişamı ve ışıltısından ilham alan yepyeni bir parfüm...

CHRISTIAN LOUBOUTIN Ayakkabı 5.454

APA Bileklik


Gecenin Centilmeni BEYMEN Papyon 610.00

Göz alıcı bir smokin veya rahat ama șık bir kombin... Seçiminiz hangisi olursa olsun karizmasıyla büyüleyen bir centilmen olun...

ARMANI Gömlek 740.00

ATASAY Yüzük 2.400

VAKKO Gömlek 325.00

HARTFORD Pantolon 484.00

STUBBS & WOOTTON Ayakkabı 1.670 TATEOSSIAN Kol Düğmesi 730.00

UĞUR SAAT CARTIER Saat

Saat işçiliğinin her daim geçerli geleneklerine bir övgü: Rolex Cellini... UĞUR SAAT ROLEX Saat

PAUL SMITH Cüzdan 734.83

TOM FORD Takım Elbise 17,865 BEYMEN Ayakkabı 2.500

TOMMY HILFIGER

TOM FORD Kemer 2.748


stimulus

Selin Söğütlügil

selin@magdergi.com.tr

Çiçeklerin Duyguları Dile Geldi Değerli okuyucular, Senenin en son ayı, en özel aydır. Bu mevsimde duygular, dostluklar ve yașamın her anı daha farklı hissedilir, farklı duyulur, daha derin yașanır. Çünkü, içinde sevgi vardır, coșku vardır; așk vardır… Tecrübe ve özgünlüğü ile çiçekçilik sektörüne altın harflerle imzasını atan Joy Flowers’ın yaratıcıları Tuba Yavuzer, Umut Günaçar ve Neslihan Sadıkoğlu, bize Aralık ayının bu özel zamanlarında bütün bir yıl süregelen coșkularını anlattılar.

F

irmanızın adının anlamı; neşe ve mutluluk yani “JOY”, çiçeklerle aktarılan duyguların neresinde gizli? Ve her şeyden ötesi; insanları en mutlu eden şeylerin başında; çiçek almak gelir; neden?

Firmamızın adı işte tam da bu yüzden JOY. Çünkü, bizler çiçekleri düşündüğümüzde aklımıza ilk olarak neşe, mutluluk ve keyif geliyor. Çiçek almak da, çiçek vermek de hepimizi, her zaman mutlu edip keyif veren bir duygu. Tesadüf diye bir şey yoktur derler ya, biz de JOY’un bizleri birleştirmesinin tesadüf olmadığına inanıyoruz. Bu yaz, her birimizin tek tek yaşadıkları bu sonbahar JOY’u yarattı. Her birimiz yaşamdan, hayatın içinden ilham alan, mutluluğu her şeyin kalbine koyan, yenilikleri takip eden, meraklı, yaratıcı, dinamik birer çiçek aşığıyız. İşe başlarken tüm sohbetlerimizde hem kendimizi hem de müşterilerimizi mutlu etmek üzere bu konsepti çalışmaya başladık. Girdiğimiz her mekana mutluluk, neşe getirelim istiyoruz. Çiçek zaten bizim için böyle bir şey. Dünya genelinde yapılan bir araştırmanın

262 magdergi.com.tr

sonuçlarına göre, çiçekler insanlarda sanılandan çok daha fazla neşeli duyguları ortaya çıkartıyormuş, hayattan alınan zevkle ilgili duyguları yüceltiyor ve insanlar çiçekli ortamda bulunduğu andan itibaren davranışları çok daha pozitif olmaya başlıyormuş. Yani çiçekler, insan davranışlarının doğal ve iyi bir şekilde düzeltilmesini sağlıyor, depresyon ve mutsuzlukları azaltıyormuş. Ve en önemlisi çiçekler ‘paylaşmanın’ sembolü. Biz de mutlulukların paylaştıkça arttığına kalpten inanıyoruz. O yüzden de JOY’u seçtik..

Ünlü yazar Shakeaspeare: “Bütün çiçekler arasında; en sevdiğim Gül’dür” der. Mesleğinizde siz de Shakespeare’e katılıyor musunuz?

Gül aşkın simgesi…Duyguların en güçlüsü de aşk. Dolayısıyla bizim için de çok özel. Ama itiraf etmeliyiz ki, tüm çiçeklere en az gül kadar hayranız.

Mesleğinizin içinde bulunduğu sektörün belli başlı zorlukları var mı? Doğadan canlı malzemelerle çalışılması; birçok riski de yanında getiriyor? Bunlara


hayallerimizi ve hayallerinizi gerçekleştirmek için yola çıktık. Birer çiçeksever olarak kendi yaşadığımız eksiklikleri ve ihtiyaçlarımızı JOY’da dostlarımızın hayatlarını kolaylaştırmak üzere planladık. Sadece bir buçuk ayda çok güzel bir başlangıç yaptık. Senenin bu son ve özel ayında 2017’de birçok yeni ve sürpriz fikri hayata geçirmek için keyifle çalışıyor olacağız.

Mutlu ve huzurlu bir toplum önemlidir. Ve insan, toplumun mutlu olmayı hak eden en önemli ögesidir. Çiçek başlı başına, görsel, duyusal ve aromatik olarak rehabilite edici yani “iyileştirici” bir etkiye sahip, yaşayan bir doğa harikasıdır. Mesleki açıdan insan olgusuna bu vasıtayla dokunmakla çok şanslı olduğunuzu düşünüyor musunuz?

Kesinlikle. İlk sorunuza verdiğimiz yanıtta da belirttiğimiz gibi; bu işe girmemizdeki en önemli neden buydu. Dostlarımızın ve tüm çiçekseverlerin hayatına bu şekilde iyileştirici ve mutluluk verici bir etkimiz olsun istiyoruz.

bizim için detaylarıyla değinir misiniz?

Konsept çiçekçiliğin en önemli başarı kriteri; doğru çiçeği, doğru zamanda, doğru fiyatta bulmak ve doğru tasarımla sevenlerine sunabilmektir. Günümüzde gelişen çiçekçilik sektörü ile neredeyse her mevsim istediğiniz taze çiçeği bulabiliyorsunuz ama işte bu dört kriterin birlikteliği başarılı olmak için çok önemli. Bizim çiçeklerimizin yüzde doksanı Hollanda’dan her hafta özel tırlar ile ülkemize geliyor. Her hafta bu taze çiçeklerin özenle seçilip alımı bu işin en önemli kısmı. Burada da ortağımız Hüseyin harika işler çıkarıyor.

Sizin uyguladığınız tarzda çiçekçilik konsepti; ülkemizde hangi boyutta? Tecrübeleriniz ve birikiminizle sektörünüze katkı payı sağlayacak projeleriniz var mı? Bu konuda devletin kurumsal bazda bir desteği mevcut mu?

Çiçek ve çiçekçilik bizim için bir sanat. Bu nedenle kurumsal kimliğimizi oluştururken buradan yola çıktık: JOY, Çiçek sanatı... Her yaptığımız siparişi bir tasarım, bir sanat eseri olarak görüyoruz. Yani, çiçeği birçok farklı eser şeklinde sunuyoruz. Eminiz ki, müşterilerimizin çoğu bu nedenle bizi tercih ediyor. JOY’daki bir diğer önemli vurgu da; hediye verme sanatı. Zarif, şık, sofistike, modern ve özel bir mutluluk seçkisi sunuyoruz. Çiçeğin eşlik edeceği kitap, mum, gümüş, bakır, seramik, cam ve doğal ürünlerle aslında hem bireysel hem kurumsal müşterilerimizin hayatlarına keyif katarak kolaylaştırmayı amaçlıyoruz. Bu çerçeveden baktığımızda, Türkiye’de çiçek ve hediyeyi birleştirip konsept çiçekçiliği sanatsal boyuta taşıyan çiçekçi sayısı bize göre çok değil.

Çiçek ve Botanik kültürü aslında insanların eski çağlardan beri birbirleriyle iletişim kurduğu en etkili ve en özel “lisan”… Ve siz bu lisanı nasıl yorumluyorsunuz?

Çiçeklerin dili çeşitli kaynaklara göre ilk kez 17. yüzyılda İstanbul’da oluşturulmaya başlanmış. Taşıdıkları anlamlara ilişkin Fransa’ya da sıçrayan merak, kısa sürede 800 çiçeğin anlamının belirlenmesine ve tüm dünyada ortak bir çiçek dili oluşmasına yol açmış. Örneğin; Victoria döneminde çiçeklerin anlamları ile büyülenen insanlar gerçek aşkı temsil eden gülleri, gelin çiçeklerinin vazgeçilmezi haline getirmiş. Eski Yunan gelinleri ise; eşlerine olan sonsuz aşklarını sembolize etmesi için gelin çiçeği olarak genellikle sarmaşık taşırlarmış. Ya da sadece sevginin, aşkın ifadesi olan gülü ele alalım; 3 adet mi yolluyoruz, 50 adet mi? Kırmızı mı yolluyoruz, yoksa beyaz mı? Herbirinin anlamı farklı. Biz de çiçeklerimizi tasarlarken tabii ki bu dili dikkate alıyor ve ona göre yorumluyoruz.

Senenin son günlerini yaşadığımız bu özel ayda JOY FLOWERS 2017 için neleri hedefliyor? 20 yıla yakın kurumsal iş deneyimimizi, zevklerimizi, rafine ve sofistike yaşam gustomuzu, doğanın ruhu ile harmanlayarak,

Bir seneyi “Kutlamalar Takvimi”ne yaydığımız zaman; insanların ve kurumların kutladığı onlara ait özel günlerin dışında, tüm dünyada kutlanan ve özellikle içinde bulunduğumuz Aralık ayı yani yeni yıl; sonra hemen onu takip eden Sevgililer Günü; Dünya Kadınlar Günü; Anneler ve Babalar Günü; Bayramlarımız ve daha birçoğu için okuyucularımıza nasıl önerilerde bulunursunuz? Aslında hepsi de çiçek almak, çiçek vermek için harika bahaneler. Gelin JOY ekibi olarak doğanın bize sunduğu bu güzel hediyeyi mutlu olmak, mutlu etmek ve hayatın stresini azaltmak için kullanalım, sizlere kişiye özel tasarımlar sunalım, diyoruz..

Çiçek ve Aşk… İç içe geçmiş müthiş iki kavramdır. Peki sizce AŞK nedir? AŞK, hayatın özü. Bizi hayatta tutan en güçlü duygu. Bu bazen sevgiliye, eşe, bazen çocuklara, bazen anne-babaya duyulan AŞK, birçok zaman da ilahi aşk. Ama aşk hep var. Bize tasarlama gücü veren de bu aşk. Aşksız bir hayat olur mu?

Yeni yıl dilekleriniz?

JOY ailesi olarak, herkese mutluluk ve barış diliyoruz öncelikle… Sağlıklı, şanslı, güzel sürprizlerle dolu harika bir yıl olsun 2017. Bizi biz yapan değerlerimizi hatırladığımız, hayatın sadece pozitif taraflarına odaklanıp onları çoğaltacağımız bir yıl! Bu güzel ve keyifli röportaj için sizlere çok teşekkür ederiz.


CRATE AND BARREL Yılbaşı Süsü 19.00

yılbaşı süsleri

KARACA HOME

ALLSTATE

CRATE AND BARREL

CRATE AND BARREL Yılbaşı Süsü 29.00

KURT S.ADLER

KURT S.ADLER

Yeni Yıl Coșkusu

KURT S.ADLER

Yılbașının dinamik enerjisi, renk renk süslemelerle evinizin dört yanını sarsın...

TEPE HOME Dekoratif Kardan Adam 75.00

TEPE HOME Dekoratif Melek 47.00

KURT S.ADLER

TEPE HOME Yılbaşı Süsü 32.00

KURT S.ADLER

CRATE AND BARREL Dekoratif Geyik 54.00 264 magdergi.com.tr

MARK & SPENCER Dekoratif Yılbaşı Çamı 103.00

TEPE HOME Yılbaşı Ağacı 569.00

TEPE HOME Yılbaşı Ağacı 569.00


BEYMEN Mumluk 2.065 CRATE AND BARREL Mum 37.00

HM Mum 12.90

MUDO Mumluk 145.00 TEPE HOME Mum 16.90

TEPE HOME Ledli Fener 139.00

VICTORIAN Mum

TEPE HOME Mum 21.90

BOYNER Mumluk 29.99

BOYNER Mumluk 15.50

H&M Mumluk 39.99

CRATE & BARREL Mumluk 74.00 CRATE & BARREL Tealight Mum Seti 14.90

Mum Kokulu Bir Yıl Ünlü markaların renkli tasarımlarıyla hayat bulan mis kokulu mumlar, her nefeste umut dolu bir yılın müjdesini verecek...

BOYNER Mumluk 19.99


yılbaşı sofraları

Yeni Yılda Lezzetli Tatlar Şık Sunumlar

Hem iș ortağı hem de iki iyi dost olarak birlikte çok keyifli zamanlar geçiren Pervin Ersoy ve Burcu Hattat, Bebek’te muhteșem bir atmosfere sahip ofislerinde hazırladıkları șık Yılbașı sofrasında ekibimizi misafir ettiler…


Y

ılbaşı gecelerini genellikle nasıl geçirirsiniz?

Yılbaşı gecesini genelde ailemle evimde geçiririm.

Yeni yıl sizin için ne ifade ediyor?

Yeni yıl benim için yeni başlangıçları ifade ediyor. Her gelen yılın güzelliklerle geleceğine inanırım. Özellikle tek sayılı yıllar bana uğur getirir. O yüzden 2017’nin benim için çok güzel geçeceğine inanıyorum.

2016 yılı aileniz ve sizin açınızdan nasıl geçti?

2016, sadece ailem ve benim için değil, tüm ülkem adına pek mutlu geçmedi. Ben her zaman her şeyin başında sağlık dilerim, bu açıdan 2016’da yaşanan sıkıntılar hepimiz açısından üzücüydü. Ülkemizde bir darbe girişimi yaşandı ki bu da hepimizi oldukça olumsuz etkiledi. O yüzden 2017’yi iple çekiyorum.

31 Aralık gecesinde yapacaklarınızı planladınız mı?

31 Aralık gecesini sevdiklerimle beraber evde televizyon izleyip lezzetlie yemekler ve kuruyemiş yemek üzerine planladım.

Bugüne kadar geçirdiğiniz en özel ve en güzel yılbaşı geceniz ne zamandı? En özel ve en güzelini daha yaşamadım.

Yılbaşı sofranızın konsepti ve sunumlarınız nasıl olacak?

Sofranızda olmazsa olmaz dediğiniz ya da çok sevdiğiniz şeyler neler?

Soframızda olmazsa olmazlarımız diyebilecegimiz tek şey; çiçekler... Çiçeklerle donatılmış sofraları çok severim.

Sofranıza bir isim vermenizi istersek bu isim ne olur?

Kuruyemiş, bademli pilav ve hindi soframızın vazgeçilmezi olacak. Tatlı olarak da kaymaklı ekmek kadayıfı tercih edeceğiz.

Benim soframın ismi, “Lezzetin Adresi” olur.

Sofranızda başrolü hangi yiyecekler paylaşacak?

İlk dileğim, sağlık. İkincisi, bol bol seyahat etmek ve üçüncü dileğim ise, yurt dışı bağlantılı bir projem var, onu gerçekleştirebilmek. Herkese sevgi dolu huzur ve barış dolu bir yıl diliyorum.

Hindi bu sene başrolde. Arkasından yardımcı rolu bademli pilava verdik. Yönetmen ekmek kadayıfı.

Yeni yıl dileklerinizi bizimle paylaşır mısınız?


yılbaşı sofraları

Y

Bugüne kadar geçirdiğiniz en özel ve en güzel yılbaşı geceniz ne zamandı? ılbaşı gecelerini genellikle nasıl geçirirsiniz?

Yılbaşı gecelerini evde ailemle ve yakın dostlarımızla geçirmeyi her zaman tercih ederim.

Yeni yıl sizin için ne ifade ediyor?

Yeni yıl, benim için her zaman yeni başlangıçlar demek... Hayatın size ne zaman, ne getireceği belli olmaz ve yeni yıl, yeni kararlar almak ve uygulamaya başlamak için en doğru zaman...

2016 yılı aileniz ve sizin açınızdan nasıl geçti?

2016 genel anlamda; diğer yıllara nazaran ülkemizde yaşanan olaylarla bağlantılı olarak da belki biraz daha endişeli, biraz daha üzgün geçmiş olabilir ama her zaman iyi niyetle ve umutla geçti.

31 Aralık gecesinde yapacaklarınızı planladınız mı?

31 Aralık gecesini bu sene de her zamanki gibi, yine evimizde hep bir arada çocuklarımızla birlikte geçireceğiz.

268 magdergi.com.tr

Bugüne kadar geçirdiğim en keyifli Yılbaşı diye bir tercihim yok açıkçası. Ama aklımda kalanlardan biri İzmir’den gelen arkadaşlarımızla birlikte yaptığımız karaoke partimizin de olduğu yeni yıl gecemizdi, diyebilirim.

Yılbaşı sofranızın konsepti ve sunumlarınız nasıl olacak?

Yılbaşı soframızda genellikle kırmızı ve yeşiller hakim olacak ve mutlaka mumlarımız... Yılbaşı zamanı bizde sadece sofra değil, tüm evimiz yeni yıl konseptine büründüğü için tabii ki de masamız da aynı şekilde hazırlanmış olacak.

Sofranızda başrolü hangi yiyecekler paylaşacak? Her sene başrolde hindi ve kestaneli pilav vardır.

Sofranızda olmazsa olmaz dediğiniz ya da çok sevdiğiniz şeyler neler?

Soframızda olmazsa olmazlarımız diyebileceğimiz bir şey yoktur. Önemli olan; hepimiz bir arada orada bulunabiliyor muyuz, odur...


Sofranıza bir isim vermenizi istersek bu isim ne olur? Yeni yılda; bolluk, bereket, birlik ve beraberlik eksik olmasın dileklerinde bulunacağımız için, soframıza, “Barış ve Birliktelik Sofrası” diyebiliriz...

Yeni yıl dileklerinizi bizimle paylaşır mısınız?

Yeni yılda öncelikle tek dileğim ailem ve sevdiklerim için sağlık... Allah sağlığımızı versin, diğer her şeyin bir çözümü vardır. Ülkemizde ve dünyada iç karışıklıkların olmadığı, insanların birbirlerine karşı daha anlayışlı olduğu ve içlerindeki iyiliklere kavuşarak iyi yanlarını ortaya çıkarabilecekleri bir yıl olmasını dilerim. 


yılbaşı sofraları

Çiçeklerle Karşılanan Bir Yıl

Ankara cemiyet hayatının güzel isimlerinden Akya Gençler, çiçeklerle donatılmıș iștah açan Yılbașı sofrasında bizleri misafir ediyor… 270 magdergi.com.tr


Y

ılbaşı gecelerini genellikle nasıl geçirirsiniz?

Son yıllarda Yılbaşı gecelerini ailece İstanbul’da geciriyoruz. Annem ve babam İstanbul’da yaşadığı için, onları çok özlüyoruz ve özel günlerde birlikte olmaya çaba gösteriyoruz. Bu yılbaşı bir değisiklik olarak onları Ankara’ya çağırıp bütün aileyi evimizde toplamayı düşünüyorum.

Yeni yıl sizin için ne ifade ediyor?

Yeni yıl benim için, yeni umutlar demek... Aynı zamanda bir yıla daha sağlıkla ve sevdiklerimizle girebildiğimiz için şükretmek sebebi…

2016 aileniz açısından ve sizin açınızdan nasıl geçti?

Benim için en önemli şey, sağlıktır. 2016, ailem, ben ve sevdiklerim açısından sağlıkla gectiği için şükrediyorum. Ancak, ülkemizde ve dünyada yaşanan olaylar, terör ve savaş hepimizi çok sarstı ve sarsmaya da maalesef devam ediyor… Tüm bu olumsuzlukların 2017 ile birlikte son bulmasını diliyorum.

31 Aralık gecesinde yapacaklarınızı planladınız mı?

Bütün aileyi evimizde bir araya getirmeyi, her yıl özenerek yaptığım Yılbaşı ağacımın etrafında sıcak sohbetler yapmayı planlıyorum.

Bugüne kadar geçirdiğiniz en özel ve güzel Yılbaşı geceniz ne zamandı? O günden aklınızda kalan en keyifli anılarınızı paylaşır mısınız?

Kuşkusuz, oğlum Demir doğduğunda onunla birlikte geçirdiğimiz

ilk Yılbaşı gecesi, en özel ve en güzeliydi…

Yılbaşı sofranızın konsepti ve sunumlarınız nasıl olacak?

Sadece Yılbaşı soframda değil, her sofrada çiçek ararım. Yılbaşına özel narlı, kestaneli, kokinalı ve kozalaklı bir sofra konsepti düşünüyorum. Sunumlarımda bu konsepte uygun olacak.

Sofranızda başrolü hangi yiyecekler paylaşacak?

Hindi, aslında yabancı kültürün Şükran Günü yemeğidir ama bizler Yılbaşı yemeği olarak hazırlarız. Benim menümde, hindi, iç pilav, annemin özel ev yapımı mayonez tarifi ile yaptığım rus salatası ve ayrıca oğlum için de hindinin yanına fırında marshmallowlu tatlı patates olacak.

Sofranızda olmazsa olmaz dediğiniz ya da çok sevdiğiniz şeyler neler?

Yılbaşı soframda olmazsa olmaz dediğim şey çiçek… Yeni yılı temsil eden renklerde suplalar, minik swarowski çam ağacım, mor ve yeşil kristal çanlardır. Yemek sofraya gelmek üzereyken herkesi sofraya toplamak için küçük çanları çalarım.

Sofranıza bir isim vermenizi istersek bu isim ne olur? Soframa isim vermem gerekirse; ‘Şükür’ adını verirdim.

Yeni yıldan dileklerinizi bizimle paylaşır mısınız?

Yeni yıl için, hatta her gün için dileğim; hastalara şifa, dertlere çare, dünyadaki bütün çocuklara mutlu, huzurlu, şefkatli bir yuva ve eğitim imkanı… Tabii ki en önemlisi de dünya barışı…. 


yılbaşı sofraları

Temiz ve Işıl Işıl Bir Yıla Davet

Paris Kuaför’ün Sahibi Eda Kutlugün Koșar, temiz, beyaz ve ıșıl ıșıl bir kıș konseptiyle hazırladığı Yılbașı sofrasında bizi misafir ediyor…


Y

ılbaşı gecelerini genellikle nasıl geçirirsiniz?

Yılbaşı gecelerini genellikle ailem ile geçiririm. Aile yemekleri olur mutlaka. Çünkü, yılbaşında çok yoğun olduğumuz için şehir dışına gitmeyiz. Dışarıda olmayı eşim de sevmediği için mutlaka bütün aile bir arada oluruz.

Yeni yıl sizin için ne ifade ediyor?

Yeni yıl, umut dolduğum ve güzel olayların gelmesini temenni ettiğim bir gün benim için.

2016 aileniz açısından ve sizin açınızdan nasıl geçti?

Benim açımdan fena değildi ama ülkemiz açısından mutsuzlukların olduğu bir yıldı. Ailemiz açısından ise; güzel ve yenilendiğimiz bir yıldı. Merkez salonumuzu yenilediğimiz bir yıl oldu.

31 Aralık gecesi yapacaklarınızı planladınız mı? Bu yılbaşında ne yapacaksınız?

Yine ailemiz ile bir arada olacağız. Çok geniş bir ailem var ve bir sürü kuzenim var, ben de onların büyükleri olduğum için genelde benim evimde olunuyor. Yemekten sonra, eski zamanları konuştuğumuz, keyifli sohbet ettiğimiz bir Yılbaşı şeklinde geçiyor.

Bugüne kadar geçirdiğiniz en özel ve güzel yılbaşı geceniz ne zamandı? O günden aklınızda kalan en keyifli anlarınızı paylaşır mısınız? 2009’du sanırım. Babam ile girdiğimiz bir yıldı…

Yılbaşı sofranızın konsepti ve sunumları nasıl olacak? Bu sene beyaz olsun, temiz, yeni ve ışıl ışıl bir yıl olsun istedim ve bu konsepti de öyle seçtim. Berrak, temiz ve zarif bir konsept olsun istedim.

Sofranızda başrolde hangi yiyecekler yer alacak?

Hindi, meze, sarma, dolma, rus salatası, kereviz çorbası ve kestaneli pilav yapacağız. Tatlı olarak da; orman pastası ve kabak tatlısı olacak.

Sofranızda olmazsa olmaz dediğiniz ve en çok sevdiğiniz şeyler neler?

Olmazsa olmazların başında hindi ve kestaneli pilav geliyor.

Yeni yıl dileklerinizi bizimle paylaşır mısınız?

Yeni işletmemin bereketli, hayırlı, güzel günler ile gelmesini diliyorum. Onun dışında, ülke için gerçekten dilenecek o kadar çok şey var ki… Geleceğe huzurla ve güvenle bakabileceğimiz günler gelsin istiyorum. Kadınların değerli olduğu bir yıl olsun. 


yılbaşı sofraları

Altın Gibi Parlayacak Bir Yıl

Bașkent sosyal yașamının sevilen isimlerinden Feride Șahin, dore detaylarla parıldayan Yılbașı sofrasında bizleri misafir ediyor… 274 magdergi.com.tr


Y

ılbaşı gecelerini genellikle nasıl geçirirsiniz?

Yılbaşı gecelerini genelde dışarıda geçirmeyi seviyorum, özenle hazırlanmış partiler, balolar beni mutlu ediyor.

Yeni yıl sizin için ne ifade ediyor?

Yeni yıl benim için; yeni umutlar, yeni heyecanlar ve geleceğe yönelik yeni planların sevincini ifade ediyor.

2016 aileniz açısından ve sizin açınızdan nasıl geçti?

2016 en sevmediğin yıldı; ülkemiz açısından çok zor bir yıl atlattık ve hala da atlatıyoruz. Sağlık açısından da çok iyi bir yıl olmadı.

31 Aralık gecesinde yapacaklarınızı planladınız mı?

Bu yıl çocuklarımız ve yakın aile dostlarımızla birlikte yeni yılı evde karşılamayı planlıyoruz.

Bugüne kadar geçirdiğiniz en özel ve güzel Yılbaşı geceniz ne zamandı? O günden aklınızda kalan en keyifli anılarınızı paylaşır mısınız?

Biz eşimle yılbaşından birkaç ay önce tanıştık ve ilişkimiz yılbaşında buluşarak başladı, 2009 yılında… 6 ay sonra da evlendik… Bu yüzden benim için en özel yılbaşı 2009 yılıdır.

Yılbaşı sofranızın konsepti ve sunumlarınız nasıl olacak? Konseptimiz; tabii ki kırmızı ve kırmızıya uygun dore aksesuarlardan oluşuyor.

Sofranızda başrolü hangi yiyecekler paylaşacak?

Menümüzde; brokoli çorbası, enginar salatası, kestaneli hindi, meyve salatası, panonette ve ilerleyen saatler için de çorbalar ve mantı var. Oldukça fazla meze, olmazsa olmazımız şampanya ve yeni yıl pastası da menümüze eşlik edecek.

Sofranızda olmazsa olmaz dediğiniz ya da çok sevdiğiniz şeyler neler?

Şamdan, uzun mumlar, tombala kartları ve misafirlerimiz için özel süprizlerimiz…

Sofranıza bir isim vermenizi istersek bu isim ne olur? Gold.

Yeni yıldan dileklerinizi bizimle paylaşır mısınız?

Yeni bir yıla girerken sevgi ve barış diliyorum. Savaşların, acıların ve felaketlerin, geçip giden koca bir yıl gibi geride kalmasını umuyorum… Çok kazançlı, keyifli, sevgi dolu ve sağlıklı bir yıl olmasını diliyorum... Nice yıllara! 




ağız tadı

B CEREN AKDAĞ, HANDE KAZANOVA

Yılbaşı Sofrası Herkese göre değișmez mi ağız tadı? Bazen bir baharat, bazen bir yemek kokusu bütün anılarımızı tekrar canlandırmaz mı? Hayatın koșușturması içinde kimi zaman “doymak için” yemek yesek de, aslında sofralarda unuturuz yorgunluğumuzu. Size özel hazırlanan veya sevdiklerinize özel hazırladığınız o sofralarda alınır en doğru kararlar. Biz de, soralım istedik ünlü yüzlerimize, “Sizin ağız tadınıza ne uygun, sofranızda neler olsun istersiniz?” diye. 278 magdergi.com.tr

u ay “yılbaşı sofrasında” diyerek yola çıkınca ilk önce Hande Kazanova ile Kalamış’ta Özgür Şef’in restoranında aldık soluğu... Hem “2017’ye nasıl hazırlanalım?” diye sorduk hem de “bir daha dünyaya gelsem gurme olurdum” diyen Hande’nin ağız tadını öğrendik. Sonra stresini yemek yaparak atan Yeşim Salkım ve annesine çekmiş olan Mutfak Sanatları Akademisi mezunu şef kızı Gizem Salkım ile sohbetimizi yeni yıl sofrasında kendi mekanları Food Nook’ta gerçekleştirdik.


HANDE KAZANOVA Hande’nin tatlı aşığı olduğunu biliyordum ama “yeniden dünyaya gelsem gurme olurdum” diyecek kadar yemek seçtiğini bilmiyordum. Anadolu yakasında, Kalamış’ta en sevdiği restoranda Özgür Şef’te buluşuyoruz. Astroloji sohbetleri, seminerler, gazete, dergi yazıları ve yeni öğrenmeye başladığı Hint Astolojisi derken, yemek yemeğe nasıl vakit ayırdığına şaşırıyorum. Ama Hande için yemek yemek ‘geçiştirme’ demek değil. Hangi malzemelerin kullanıldığı çok önemli. Ağız tadına uymuyorsa aç kalmayı tercih edenlerden. “Ay Başak burcu insanıyım. Çok ince eleyip sık dokuyanlardanım. Damak tadım çok nettir. Sofra güzel olmazsa, içindeki malzemeler bana hitap etmezse, yemem daha iyi” diyen Hande, sofrayı hayatın gerçek anlamı ve zenginliği olarak görüyor. Hani zeytin, peynir olsun ama bana göre olsun, sevdiklerimle ruhum doysun diyenlerden. Özgür Şef’in ünlü spesiyalleri masada baş köşeyi alıyor. Sunumuyla da iştah açan şaşlık ve kaburganın yanında Orhan Demirer’in tavsiyesini dinliyoruz. Kaburganın yağlı kemiğe yakın olmasından dolayı güçlü, asitli bir şarap öneriyor. Bu arada Hande, yeni yılda, 2017 için astrolojik haritamızda bizleri neler bekliyor, başlıyor anlatmaya;

“2017’de Jüpiter, Terazi burcunda ilerliyor. Terazi burcu, uyum, denge, ahenk demek. Hak, hukuk, adalet demek. Bu yıl başka insanları kendimizden daha fazla düşüneceğimiz bir yıl olacak. Karşı tarafın düşüncelerini dinleyen kazanacak. Bu sene tek başımıza hareket etmememiz gereken bir zaman. Hırsları yüksek olanların kaybedeceği bir döneme giriyoruz. Birlik, beraberlik içinde hareket etmeye özen göstermemiz gerekiyor. Karşı tarafı anlayabildiğimiz sürece, yapabileceklerimiz daha aktif şekilde hayata geçecek. Bu yeni yıl sofrasında bütün herkesin kendi birleştirici unsurlarını öne çıkartması gerekiyor. Bencillikler, hırslar, arzular geride kalmalı, 2008’den bu yana hırslarımız çok yükseldi. Karşımıza çıkan fırsatlarda her şeyi kendi başımıza yapabilecekmişiz gibi gözüküyor. Ancak yaptıklarımız bizi mutlu ediyor mu, onu sorgulama zamanı. Bu sene mücadele yılı. Bir taraftan başkalarının isteklerine önem verip iş birliğine açık olacağız, bir taraftan da sorgulamalarımız, hırslarımız olacak. Çok ciddi gidip gelmeler yaşayacağız. Ancak bu süreçte uyumlu olan, dengeyi kurabilen kazanır ve onların hayatlarında büyük bollaşma yaşanarak, şanslar, fırsatlar çıkar. Ekonomik anlamda biraz dara girdiğimiz bir dönem ama bu ekonomik darlanmalar bizim ve evrenin yararına. İstediklerimizi alamayacağız düşüncesi çıkmasın ortaya, “gerçekten ihtiyacım var mı?” sorusu gündeme gelecek bu daralmada. Ve “olamasa da olur” sözünü tekrarlayacağız. Bu yıl kendi kişisel gelişimimizi geliştirme adına adımlar atıyor olacağız.”

Hande’den bir tarif Tatlı sevdası nedeniyle sürekli Canan Karatay’dan azar yiyen Hande, artık tatlılarını kendisi yapıyor. 7-8 medine hurması geceden suda bekletilir. İyice şişen hurmalar çekirdeklerinden ayrıldıktan sonra blender’da çekilir. 1 avuç çiğ fındık, 1 avuç çiğ badem ve dövülmüş kakao çekirdekleri ile tekrar çekilir, karıştırılır. Az sıcak su ekleyerek elde top haline getirecek kıvama gelinceye kadar karıştırılır. En son hindistan cevizine batırılarak afiyetle yenir.


ağız tadı

CEREN AKDAĞ, YEȘİM SALKIM, GİZEM SALKIM, EDA ATASOY

YEŞİM SALKIM Türkiye’nin en güzel seslerinden biri Yeşim Salkım. Her verdiği röportajda dobralığı ile kendinden söz ettiren Yeşim Salkım’ın mutfakta da marifetlerini konuşturduğunu biliyor muydunuz? Üstelik Yeşim’e annesinden geçen bu el becerisi şimdi kızı Gizem’de profesyonelliğe dökülmüş. Mutfak Sanatları Akademisi’nden şef olarak mezun olan Gizem, okulda beraber ter döktüğü arkadaşı Eda Atasoy ile ortak Catering firması açınca, biz de yeni yıl soframızı Etiler’de Akatlar’daki mekanları Food Nook’ta yapalım istedik.

Doğum günleri, partiler, etkinlikler için yemekler hazırlıyorlar. Mutfakta keyifle misafirleri için yemek yapıyorlar. Hatta kilo vermek isteyenler için spor hocaları ile menü yapmaya da başladılar. Ve 2017’yi karşılarken sofralarını da kendi elleriyle hazırladılar; domates soslu yaprak sarma, kuru domates içiyle doldurulmuş fırında tavuk, vanilyalı yılbaşı kurabiyesi ve cupcake, orman meyveli soslu muhallebi ve vişneli bitter kurabiye...

280 magdergi.com.tr


Soframız muhteşem. Ama asıl kadınlar kulübü gibi olan masamız tam şenlik. Kahkahalar eksilmiyor. Üç nesil bir aradalar. Önce anneanne Sevim Salkım’ın kurabiyelerinden söz açılıyor. “Olmuyor, çatlasam da annemin kurabiyesini tutturamıyorum” diyor Yeşim. Aslında yemek yaparak stres atan, domatesli pilavı dillere destan Yeşim Salkım, işin püf noktasını çözmüş; olay tecrübede bitiyor. Tabii el becerisi en önemlisi, duygunu, sevgini katmalısın ama yemek yaptıkça hata payı sıfıra iniyor. Ve kızı Gizem için de aynı şekilde düşünürken bir itiraf daha geliyor Yeşim’den; “Yeni nesil aşçı Gizem’den çok şey öğreniyorum”. Gizem ise Amerika’da tiyatro eğitimi sonrası içine düşen aşçılık ateşini anlatıyor; “Yemek yemeyi seviyorum. İçinde ne var, ne yok öğrenmek istedim. Ancak profesyonel olmak o kadar kolay değilmiş. Kadınlık diye bir şey kalmıyor. Kendi hayatınızdan vazgeçiyorsunuz. Ama mutluyum kendi mekanımız ve işleyen bir mutfağımız var”

Sofra, Salkım ailesinde nesilden nesile geçen bir gelenek, bir miras. Keyifle evde yenen yemek gibisi yok onlar için. “Sofra bir adap, bir kültür. Büyükler gelmeden yemeğe oturulmaz. Yemeğe başlanmaz. Sofra bereketi evin bereketini getiriyor. Evde yemek mutlaka pişmeli. Ve tabii sunum önemli. Kendine de hazırlasan, misafire de hazırlasan fark etmez. Ve tabii aile masada olmalı” diyen Yeşim, aşçılık marifetinin ailenin en küçüğüne 5,5 yaşındaki Ada’ya da geçtiğini keyifle anlatıyor. Peki ya aile restoranı açma fikrine nasıl bakarlar? Yeşim Salkım espriyle karşılasa da Gizem hayallerini açıklıyor; “İtalya’daki gibi küçük butik bir restoran.” Bakalım önümüzdeki günler ne getirecek...

Bitter çikolatalı kurabiye -8o gr pudra şekeri, 1 yumurta, 150 gr un, 25 gr kakao, bitter damla çikolata, 80 gr tereyağı,

Süsleme için: krem şanti, vişne Tereyağı, şeker ve yumurtayı mikserden geçiriyoruz. Un ve kakaoyu ekleyerek karıştırıyoruz. En son damla çikolataları ekliyoruz. 160 derece önceden ısıtılmış fırında 10-15 dk küçük kalıplarda pişiriyoruz. 


röportaj

Number’s Yeni Yıla Yepyeni Lezzetlerle Giriyor Çukurambar’da ödüllü Șef Oktay Yeșiloğlu’nun özgün reçeteleriyle, seçici insanların özel damak tatlarını gurme lezzetlerle bulușturan yepyeni bir mekan; Number’s Cafe & Restaurant ile yılbașında damak tadınızı șımartmaya hazır olun. 282 magdergi.com.tr


Ş

ef Oktay Yeşiloğlu’ndan özel hissettiren tatlar.

‘’Önce duygularını besle.’’ söylemiyle ismini duyurmaya başlayan Number’s, damak tadınıza gösterdiği özeni mutfak teçhizatından dekorasyona, personelinden mekândaki müziğe kadar her detayda hissettiriyor.

‘’Güzel yaşamanın bir şifresi vardır aslında.’’ diyen Şef Oktay Yeşiloğlu, Türk mutfağının lezzetlerini kendine özgü yaklaşımıyla yeniden yorumlarken aynı zamanda doğaçlama lezzetleriyle de mutfakta standartların dışına çıkıyor. Her damağın aklını çelebilecek farklı reçeteleri ile yemek yemeyi de bir sanata dönüştüren Şef Oktay Yeşiloğlu: “Standartlar, yemeği sanat olmaktan çıkarır. Oysa yemek yapmak da, yemek yemek de bir sanattır. Ve sanat, standartları sevmez.” diyerek, Ankara’ya rutinin dışında yepyeni bir lezzet alışkanlığı getireceğini gösteriyor.

Oktay Yeşiloğlu kimdir?

1983 Ankara doğumlu Oktay Yeşiloğlu’nun çocukluğunun bir kısmı Fas’ta geçti. Hacettepe’de Gastronomi eğitimi aldıktan sonra Fransa’daki Cusine De Wrappe’de yüksek lisansını tamamladı. Junior şef olarak 1 yıl Fransa’da çalıştıktan sonra Türkiye’ye döndü ve Dışişleri Bakanlığı mensubu olarak çalışmaya başladı. Ardından Kosova’daki Türk Büyükelçiliğinde VIP Şef olarak görev aldı. Bu sırada sıcak, soğuk ve tatlı kategorilerinde Avrupa 1.’si oldu. Amerika’da da VIP Şef olarak çalıştıktan sonra yeniden Türkiye’ye döndü. Türkiye’deki birçok büyük markanın tariflerini hazırladı. Son olarak Number’s’ta özgün reçetelerini uygulamaya başladı. 4 yabancı dil bilen Yeşiloğlu; Türk mutfağından lezzetleri en iyi şekilde sunarken, dünya mutfağından tatların orijinal tariflerine uygun şekilde hazırlanması konusunda da son derece titiz.

Farklı olmanın ötesinde, iz bırakan anlar.

Yemeği güzel yaşamın bir parçası olarak gören Number’s, yaşamın içinde bizim için önemli olan anlara kendine özgü tatlarla dokunuyor. Sadece iyi bir yemek sunmayı değil, beraberinde misafirlerinin memnuniyetini de hedefleyen Number’s, sizleri daha önce şahit olmadığınız bir lezzet hikayesine dahil ediyor. Farklı olmanın ötesinde lezzette iz bırakabilmek amacıyla hazırlanan her tabak, yılbaşında yeni tatlarla özel bir an bırakıyor hafızanızda.

Yeni yılda yepyeni anılar.

Şef Oktay Yeşiloğlu’nun yılbaşı için hazırladığı özel menü de adeta güzel bir yılın şifresi olarak sunuluyor. Doğru önem sırasında doğru verilen kararların hayatı güzelleştirdiğini söyleyen Number’s, yeni yılda en doğru kararı verebilmeniz için özel bir menüyle geliyor. Number’s, yılbaşı menüsünde klasik bir ordövr tabağından daha fazlasına yer veriyor. Lezzetli bir ara sıcak seçeneğinin yanında Tahıllı Yeşil Number’s Salata ile Şef’in sırrına ortak olacaksınız. Hindi dolma ve dana bonfile gibi alternatiflerle lezzetli bir yıla adım atacağınız bu menüde, tüm güzel paylaşımlar tatlı bir anıyla son bulsun diye Şef’in en güzel sürprizlerinden tatlılarla tanışmaya hazır olun. Yalnızca yemekleriyle değil eğlencede de gurme iddiası taşıyan Number’s, yeni bir yıla nasıl girerseniz tüm yılın aynı tatta geçeceğine inanıyor ve tüm lezzet düşkünlerini Çukurambar’a bekliyor. 

Yılbașı Özel Menüsü Ordövr Tabağı

Beyaz peynir, domates, salatalık, zeytinyağlı biber dolması, tavuk jambon, dana salam, patlıcan salata, muhammara, haydari, kısır, turşu, portakal dilimleri ve brokoli.

Ara Sıcak • • •

Paçanga böreği, Sosis Sucuk şiş.

Salata •

Tahıllı Yeşil Number’s Salata.

Ana Yemek • •

Hindi dolma, kestaneli pilav, dolmalık fıstık, kuş üzümü, dereotu, bezelye ve 9 çeşit baharatlarla lezzetlendirilmiş. Parmesanlı mantar soslu dana bonfile veya parmesanlı mantar soslu tavuk pirzola, organik sebze ve keşkek.

Tatlılar • • •

Karamelize meyve dolgulu ayva tatlısı. Fırınlanmış kabak tatlısı. Karamelize şuruplu incir tatlısı.


röportaj

Sofraları Süsleyen Hayaller Hayaller doğrultusunda ortaya çıkan ve kalbe dokunan tasarımlarla șekillenen tabakların adresi Clementine’s, 26 yașındaki Cemre Akalan’ın yaratıcı ufuklara yelken açtığı renkli serüveni... Olağanın dıșındaki kompozisyonla sofralarını süslemek isteyen herkesi etkileyecek tasarımların hikayesini dinliyoruz...

284 magdergi.com.tr


S

izi tanıyabilir miyiz?

Ben Cemre Akalan, 26 yaşındayım. RadyoSinema ve Televizyon bölümünden 4 yıl önce mezun oldum. Aile şirketimizde kurumsal ilişkilerimizle ilgileniyorum. Yaptığı işle yetinen bir tarzım olmadığı için, hep daha farklı ufuklara yelken açma derdiyle hayatıma yeni yeni yönler çizmeyi seviyorum. Oldukça hayalperest oluşumun beni kabıma sığdırmadığı günlerden birinde de Clementine’s ile birbirimizi bulduk diyebilirim.

Tabaklarınızın en önemli özelliği nedir?

Tamamen hayal ürünü olması. Arz/ talep doğrultusunda değil, hayaller doğrultusunda ortaya çıkması diyebilirim. Popüler olan veya rağbet gören şeylerden ilham almayan sadece, kalbe dokunan tasarımlar.

Bu desenlerin bir hikayesi, bir anlamı var mı?

Çocukluğumdan bu yana çevremde olan her şeyi kafamda bir şeye, hikayelere çevirmişimdir. Bu işe, gökyüzündeki bulutları sevdiğim insanlara benzeterek başladım ilkokul zamanlarımda... Zamanla yaratıcılığım beslendi kendime ait yarattığım bu dünyada ve desenlerimi oluştururken ilham kaynağım haline geldi. Tabaklarımın hikayesi de buradan çıktı. Asla bir araya gelmez dediğiniz, olağanın dışında şeylerden bir kompozisyon oluşturuyorum. Her tasarımımın bir anlamı var; bana veya karşı tarafın kendi hayatına dokunsun ana fikrinden çıkıyor. Öz olarak bence, benim tabaklarımın altında yatan hikaye veya anlam; hayaller, insan ve sevgi.

Clementine’s ismi nereden geliyor?

Yıllar önce bir yazıda denk gelmiştim. Uzak Doğu’da bolluk bereket zamanlarındaki kutlamalarda yenen endomik bir meyve ismi “clementine”. Bizim toplumumuzda da kalabalık aile ve sofra kültürü denen bir kavram var... Az veya çok fark etmez, o sofralar hep bol ve bereketlidir sevdiklerimizle paylaşıldıkça... İşte tam da bu sebepten tabaklarım o yemek masalarında ne kadar çok olursa -ki bu kalabalıkla bağlantılıdır- o kadar bereketli o sofralar, demek istedim. Aynı zamanda çok eski bir çizgi film olan Clementine’in balonuyla geziye çıkması, kötülerle savaşması içimdeki o küçük

kızla özleşti ve markamın ismi böyle oluştu.

Markalara ve düzenlenen organizasyonlara özel konseptler geliştiriyor musunuz veya var olan tasarımlarınızla onlara destek verebiliyor musunuz?

Elbette, Clementines’in oluşumdan sonra, listemin başında olan ilk yapmak istediğim şeydi bu ve şimdiden önemli markalarla görüşmeler yapmaya başladık. Sunduğum tasarımlar dışında özel konseptler oluşturmamı isteyen markalar veya tabakalarımın organizasyonlarında yer almasını isteyen insanlarla çalışmak için bazı sorularıma cevap vermelerini istiyorum. Bana markayı veya yapılacak organizasyonun ana temasını aktarırken o oluşumun kişiliğini anlatmalarını istiyorum; “bu marka bir insan olsaydı nasıl bir insan olurdu, neleri severdi? sorularını yanıtlamaları gerekiyor. Gerisi benim hayal gücümle yapacağım mesaiyeye kalıyor.

Yılbaşı için özel ürünler olacak mı?

Tabii ki olacak. Üzerinde çalıştığım birkaç kompozisyon var ama içime sinsin istiyorum, o yüzden acele etmek istemiyorum; yılbaşına kadar yetiştirmeyi planlıyorum. Tabak dışında belki daha çeşitli bir seri yapabilirim yılbaşı için... Bunun için instagram sayfamızı takipte kalmalarını öneririm.

Beğendiğimiz ürünleri nasıl sipariş veriyoruz ve ne kadar sürede elimizde oluyor?

Henüz bir sitemiz yok, ben sindire sindire yapma taraftarıyım. Amacım, çok satmak veya her yerde olmak değil. Yeter ki kaliteli, eşi olmayan eserler çıksın ortaya. Şimdilik sadece instagram sayfamız var. Bize @clementinesdream hesabından ulaşabilirler. Tabaklarım kişiye özel üretilip fabrikadan taze taze ilk sizin için çıktığından dolayı, sipariş verildikten sonra 7/10 gün içerisinde elinizde oluyor.

Markanızın gelecek planlaması nedir?

Daha çok hayal kurmak ve çok çalışmak diyebilirim. Ne kadar çok sofrada yerimizi alırsak bizim için planlamamız o kadar yolunda gidiyor demektir. Mottomuzdan çıkmayarak daha çok üretim yapmak istiyorum. Tüccar değil, zanaatkar olmak tek planım... Bunun için de; intereaktif her ortamda yerimizi alacağız. 


davet

HÜLYA AKMAN

PINAR ALTUĞ

Başkent’te “BİKAP” Rüzgarı Esti BİKAP’ın Ankara’da düzenlediği Alışveriş ve Eğlence Şenliği, ünlü isimlerin akınına uğradı. JW Marriott Otel’de düzenlenen etkinliğe katılan konuklar, gün boyu alışveriş yapmanın keyfini çıkardı. İstanbul’da düzenlediği yardım etkinlikleriyle ismini duyuran Başarılı İş Kadınları Platformu (BİKAP), Ankara iş ve cemiyet hayatının ünlü simalarıyla buluştu. Bilge Eren, Pınar Altuğ, Emel Yıldırım, Esra İnceefe, Aslı Şen, Esra Şahin, Fulya Gündoğdu ve Ayfer Toprak gibi 50’nin üzerinde ünlü isim ve Kayra Tekstil, Ceren Can Butik, G Concept gibi başarılı birçok markanın katıldığı BİKAP Alışveriş ve Eğlence Şenliği, Ankara’da büyük ilgi gördü. Gün boyu devam eden festivale yaklaşık 2 bin kişi katılırken, kapı girişinden elde edilen gelirin tamamı Nil Eğitim ve Yardımlaşma Derneği’ne (NEYAD) aktarıldı. Kermese ayrıca AK Parti İstanbul 1. Bölge Milletvekili ve NEYAD kurucu üyelerinden Mihrimah Belma Satır da katılarak stantları gezdi.

ASLI ȘEN

BİLGE EREN, ÖZNUR YAKIN

AYSEL AKÇAY

ARZU SABUNCU



davet

EBRU KAREL

MİHRİMAH TEPE

MEHTAP ÖZDOĞAN

Açılan stantlarda modadan kișisel bakıma, ev dekorasyon ürünlerinden yiyeceğe kadar birçok ürün ziyaretçilerle buluștu.

CEREN CAN

MİNE ALP

CEREN ULUSOY


OLGA KALEMCİ

NURAY AKBACAKOĞLU

BUKET KARAKULLUKCU

AYDAN ÖZDOĞAN

AKYA GENÇLER

TÜLAY KAYA

ELİF ÖZKALELİ

AYÇA ÜNAL


davet

AHSEN DEMİRCİ

EMEL YILDIRIM

BELİZ BÜYÜKHANLI

Etkinlikte kapı girișlerinde elde edilen tüm gelir Nil Eğitim ve Yardımlașma Derneği’ne (NEYAD) bağıșlandı. MERVE KALEMCİ

KADRİYE CİRİTCİ

GÖKÇE ÖZCAN


AFİTAP AKINCI

BURÇİN ÜLGENER

EDA DURKAN

Kermesten elde edilen gelirin tamamı maddi yeterlilikleri olmayan kız çocuklarının eğitim masrafları için kullanılacak. MÜGE GÜNERİ

lası için Daha faz /MAGonline .com facebook

LARISSA TÜRKKAN

BENAL AYNA

İLAY GÜVEN


EFOR Smokin: 945 TL Gömlek: 149 TL Papyon: 44 TL DESA Ayakkabı: 482 TL

OLEG CASSINI Abiye: 1.995 TL KAYRA Çanta: 119,95 TL


Ankamall’de Özel Yılbaşı Alışverişi Genç, enerjik ve samimi iki blogger... Renkli serüvenlerinde binlerce takipçiye ulaşmış, dünyaca ünlü markalarla birlikte çalışma imkanı bulmuş ve modayı yakından takip eden Fulya Sezen ve Kubilay Sakarya ile yeni bir yıla sayılı günler kala, Ankamall Alışveriş Merkezi’nde gerçekleştirdiğimiz eğlenceli alışveriş gününden renkli kareleri ve keyifli sohbetimizi sizlerle buluşturuyoruz…

B

Kubilay Sakarya logger olma serüvenin nasıl gelişti? Nasıl bir hedefle başladın bu işe?

Blogu açmaya 2011 yılında karar verdim. Aslında, sevdiğim şeyleri paylaşmak dışında hiçbir hedefim yoktu... Ancak, işimi her zaman severek ve en başarılı şekilde yapmaya çalıştım. Bu sebeple, zaman içinde blogum ve hedeflerim de benimle birlikte büyüdü.

Hedeflediğin noktaya geldiğini düşünüyor musun?

Hedeflediğim noktalar gün geçtikçe değişip büyüyor, o sebeple hedeflerimin tamamını gerçekleştirdim, demek için henüz çok erken diye düşünüyorum.

Nasıl kazandın bu kadar takipçiyi?

Zaman ve sabırla. Yaklaşık 6 yıldır her gün, yeni bir kombin, yemek veya seyahat görseli oluşturmak ve bunları en özenli şekilde takipçilerimle paylaşmak zamanla beni seven ve benden ilham alan bir kitlenin de oluşmasını sağladı.

Hangi markaların yüzü oldun?

Bugün çalıştığım ve iş birliği içinde olduğum markalar sayamayacağım kadar çok... Ancak, blogum sayesinde Burberry, Hogan, Armani gibi dünya markalarıyla çok özel projelerde yer almak benim için oldukça keyifli deneyimler oldu diyebilirim.

Moda senin için ne ifade ediyor?

Moda benim için, her sezon yenilenen ve moda haftalarında görücüye çıkan geçici bir kavram. Çünkü, sezon eskidikçe moda da değişiyor ve geriye sadece sizin seçimleriniz, yani kişisel stiliniz kalıyor. O sebeple tarz sahibi olabilmek; sezonda doğru ve

zamansız parçaları bir araya getirmek demek.


LUFIAN Ceket: 1299,99 TL Triko: 129,99 TL Kot: 199,99 TL Șal: 99,99 TL LACOST (Boyner) Ayakkabı: 439 TL

“Blogum sayesinde Burberry, Hogan, Armani gibi dünya markalarıyla çok özel projelerde yer aldım.”

Tarzını nasıl tanımlarsın? Dolabındaki vazgeçilmez parçaların neler?

Dolabım aslında, hemen hemen her ortama uyum sağlayabileceğim parçalardan oluşan, klasiğe bir parça daha yatkın spor şık bir tarz. Dolabımdaki hiçbir şeyden vazgeçememek gibi kötü bir huyum var. Fakat sanıyorum ki, kaşe paltolarım ve sneakerlarımı diğerlerine göre daha çok seviyorum. Bazı star parçaların yeri de daha farklı oluyor.

Bugün giydiğin kombinlerden seni en çok yansıtan hangisiydi?

Bugün giydiğim kombinlerin hepsi oldukça şıktı. Bu güzel seçimleriniz için öncelikle size teşekkür ederim. Sanırım beni en çok yansıtan kombin yeşil yelekli kombin... Çünkü, giydiğim kazak yeni yıl ruhuna oldukça uygun bir parça...

Fulya Sezen Blogger olma serüvenin nasıl gelişti? Nasıl bir hedefle başladın bu işe?

Blogger olma serüvenimin yaklaşık 4 yıl önce Kubilay’ın ısrarı ve desteği ile başladığımı söyleyebilirim. O dönemler zaten televizyonda moda programı yapıyordum. Gerek moda programından gerekse günlük hayatımda trendleri takip ediyor olmamdan ve giydiğim kıyafetlerin çevremde sıklıkla soruluyor olmasından dolayı, bunu daha geniş kitlere yaymak ve başkalarına da ilham olmak adına blog sayfası açmaya karar verdim. Şu an fulyasezen.com.tr üzerinden ve @ fulyasezen instagram hesabım üzerinden paylaşımlarıma aktif olarak devam ediyorum.

Hedeflediğin noktaya geldiğini düşünüyor musun? FOREVER NEW Triko: 169,90 TL SARAR Kot: 199,99 TL TOMMY HILFIGER (Boyner) Çanta: 389 TL DESA Ceket: 1859 TL ADIDAS (Boyner)

294 magdergi.com.tr Ayakkabı: 354 TL

Her sene gelişiyor ve biz de farklılaşıyoruz. Dolayısıyla ben blogger olmanın bir varış noktası veya bir top noktası olduğuna inanmıyorum. Sürekli ürettikçe bir öncekini beğenmemeye başlıyorsunuz ve bu da sizi zamanla geliştiriyor, diğerlerinden farklı olmanızı sağlıyor. Yeni şeyler üretmeye açık olduğum sürece, hatta yeni yerlere gittikçe, gördükçe, yazdıkça, moda sürekli kendini yeniledikçe ve benim de bunları yapma ve paylaşma enerjim olduğu sürece daha çok yolum olduğunu düşünüyorum.


LUFIAN Yelek: 399,99 TL LEVI’S (Boyner) Kot: 259,90 TL

Nasıl kazandın bu kadar takipçiyi?

Televizyon programlarımdan dolayı belli bir kitleye ve zümreye zaten hitap ediyordum. Fakat blog ve instagram benim çok daha farklı kitlelere ulaşmamı ve ilham olmamı sağladı. Şu an Türkiye dışında, Azerbeycan, İtalya ve Amerika başta olmak üzere yurt dışında da birçok takipçim var. Sosyal medya var oldukça ve siz yepyeni kitlelere ulaşmaya başladıkça dünya küçülmeye başladı, ne dersiniz?

AVVA Kazak: 159,90 TL ADIDAS (Boyner) Ayakkabı: 357 TL

Hangi markaların yüzü oldun?

Yurt içinde ve yurt dışında olmak üzere birçok marka ile kreatif proje gerçekleştirdim ve hala da gerçekleştirmeye devam ediyorum. Global markalarla yaptığım projelerden söz etmek gerekirse; bunların başında, Avon, Braun, LG, Nike, Tommy Hilfiger, Hogan, Burberry, Victoria’s Secret, Corona, Create&Barrel gibi markalar geliyor. Türkiye’de ise; Divarese, Network, Que, Oleg Cassini, Ülker, Uno gibi markalarla çalıştım ve bazılarıyla hala iş birliklerim devam ediyor.

Moda senin için ne ifade ediyor?

Moda benim için, her şey demek. Farlı olmayı, farlı giyinmeyi hatta tam kelimesiyle iddialı olmayı ve bazen kimsenin giymeyeceği parçaları giymeyi ve onları taşımayı seviyorum. Zaten Blogger olmak da bazen bunu gerektiriyor. Herkesten bir adım önde olmak ve trendleri takip etmek sizi takip edilmeye değer kılıyor. Fakat tabii, modayı takip etmekle moda kurbanı olmak arasında da çok ince bir çizgi var. Ben o ayarı kaçırmadığımı düşünüyorum. Başka bir deyişle; moda diye kendime yakışmayan bir parçayı dolabıma asla sokmuyorum.

Tarzını nasıl tanımlarsın? Dolabındaki vazgeçilmez parçaların neler?

Açıkçası, şık ve feminen parçaları seviyorum. Çok sportif biri olduğumu ve bu parçalara yatırım yaptığımı düşünmüyorum. Tabii, günlük hayatın koşturmasında her ne kadar spor giyiniyor olsam da bu içimde bir ‘Femme Fatale’ yattığı gerçeğini değiştirmez. Son dönemlerde ise, dolabımda zamansız parçalara yatırım yapmaya çalışıyorum. Mesela şık bir trençkot, şık bir siyah palto, kalıbı güzel bir skinny jean, tek parça şık elbiseler dolabımın vazgeçilmezleri gibi görünüyor.

Bugün giydiğin kombinlerden seni en çok yansıtan hangisiydi?

Bugün giydiğim elbiselerden beni yansıtan tabii ki Oleg Cassini tuvalet ve Forever New bordo elbise oldu. Sevdiğim ve kendime yakışan kıyafetlerin içinde fark ettiyseniz duruşum bile değişiyor. 

“İçimde bir ‘Femme Fatale’ yatıyor...”

SARAR Kaban: 499,99 TL ADL Triko: 79,90 TL Kot: 129,90 TL NINE WEST (Boyner) Bot: 629 TL GUESS (Boyner) Çanta: 429 TL


AVVA Kaban: 599,90 TL LUFIAN Gömlek: 139,99 TL Șal: 119,99 TL Ayakkabı: 299,99 TL LEVI’S (Boyner) Kot: 259,90 TL

FOREVER NEW Elbise: 199,90 TL Ceket: 349 TL Șapka: 99,90 TL Bot: 199,90 TL VAKKO (Boyner) Çanta: 795 TL

296 magdergi.com.tr


alışveriş güzellik - bakım




röportaj

Fark Yaratan Makyajların Yaratıcısı Birçok ünlüye yaptığı çarpıcı ve göz alıcı makyajla kendine hayran bırakan, televizyonda, dergilerde ya da albüm kapaklarında beğendiğimiz her makyajın altında imzası olan Hamiyet Akpınar ile çok özel bir röportaj gerçekleștirdik ve tabii ki Yılbașı gecesinin yıldızı olmanız için makyaj tüyoları da aldık…

300 magdergi.com.tr

M

akyaj yapmaya yeteneğiniz ve ilginiz olduğunu ne zaman fark ettiniz? Heves edip annesinin makyaj malzemelerini süren kızlardan mıydınız?

Resim yapmaya olan merakım sayesinde, makyaja karşı yeteneğim olduğunu fark ettim ve eğitimini almaya karar verdim. Annemin değil ama ablamın makyaj malzemeleri ile oldukça haşır neşir olmuşumdur.

En çok hangi markaların ürünlerini tercih ediyorsunuz? Makyaj çantamdaki malzemelerin çoğunluğu, Nars, Mac, Shiseido’dan oluşuyor.

Makyajda dikkat edilmesi gereken en önemli noktalar neler sizce?

Benim için en dikkat edilmesi gereken şey, ten makyajıdır; iyi bir ten makyajı, işin yarısı demektir. Ten makyajı derken kontur ve aydınlatmayı da içine alıyorum. Ten rengine ve göz rengine uygun tonlar seçmek çok önemli bir konu. Kaş şekillendirmenin de ifade konusunda çok mühim olduğunu düşünüyorum.


Peki Türk kadınlarının makyaj tarzını nasıl yorumluyorsunuz? En çok hangi hatalara düşüyorlar?

Türk kadınlarının son yıllarda makyaj ve makyaj ürünleri konusunda, daha fazla bilinçlendiğini fark ediyorum. Çünkü, beslenebilecekleri kaynaklar çoğaldı. Tabii ki hatalar da var... En çok gözüme çarpan hatalar; ten rengi ile uyumsuz ve yoğun kullanılan fondötenler, gündüz vakti yapılan aşırı kontur ve highlight kullanımı, kalın çekilen eyelinerler gibi...

Etkileyici bir makyaj için birkaç tüyo alabilir miyiz?

Etkileyici bir makyaj için; gözlere derinlik vermek mühimdir. Bazen sadece ten makyajı yapıp kaşları biraz güçlendirmek de bir alternatif olabilir. Kontur yaparak hatları biraz daha belirginleştirmek de oldukça etkileyicidir.

Önümüzdeki sezona damgasını vuracak makyaj modasından bahseder misiniz?

Önümüzdeki sezonda en öne çıkanlar arasında gözlerin ve dudakların renklenmesi olacak. Göz makyajında bordo, mürdüm ve kırmızı farlar sıklıkla kullanılırken kırmızı, bordo ve mor tonlarda rujlar da çok yaygın olacak. Aynı zamanda nude dudaklar da geri geldi, yoğun, bulaşmış gibi kirpikler, çok doldurulmamış daha doğal taranmış kaşlar var... Henüz sokak modasına inmese de, daha az kontur ve highlight yapılıyor.

Ünlü isimlerle yolunuz nasıl kesişti? Şu an hangi ünlülerle çalışıyorsunuz?

Ünlü isimlerle yolum aslında çok uzun yıllardır kesişmiş durumda, ben ortalama 20 yıldır moda çekimleri, dergi ve albüm kapakları için makyaj yapıyorum. Dolayısıyla işim hep ünlülerle zaten ama son yıllarda sosyal medya sayesinde bu durum daha bilinir hale geldi. Şu an çalıştığım ünlüler arasında; Sinem Kobal, Bengü, Hadise, Ebru Gündeş, Neslihan Atagül, Elçin Sangu, Demet Özdemir, Burçin Terzioğlu, Seda Bakan ve Çağla Şikel gibi isimler var, tabii bu liste daha uzar gider...

Türk veya yabancı isimlerden makyajı en çok yakıştırdığınız kimler?

Türk olarak; Ebru Gündeş ve Hadise, yabancılarda ise; Jennifer Lopez ve Beyonce.

Yeni yıla sayılı günler kala, yılbaşı akşamı için makyaj önerisi alabilir miyiz? Gecenin en çekici kadını olmak için nasıl bir makyaj tercih edilmeli?

Yılbaşı gecelerinde bence en önemli şey; yapılan makyajın tüm geceyi idare etmesi, çok bozulabilecek makyajlar yapmadan, kalıcılığı fazla olan ürünler seçilmeli. Dumanlı gözler, highlight ve ışıltılı makyajlar olabilir... Tazeleme mecburiyetine rağmen, yılbaşı gecelerinin vazgeçilmez rengi kırmızı ruj da sürülebilir tabii... 


alışveriş

Mutlu Yıllar...

PENTİ Çorap 12.90

VICTORIA’S SECRET Sütyen 147.00

VICTORIA’S SECRET

MARKS & SPENCER Pijama 53.90

Kendinize veya sevdiklerinize alabileceğiniz, yeni yılda șans getirecek hediyeleri unutmayın...

İçindeki “melek”i ortaya çıkarmak isteyenlerin tercihi; Victoria’s Secret…

OYSHO Pijama 89.95

VICTORIA’S SECRET Kilot 48.00 OYSHO Uyku Bandı 35.95 OYSHO Terlik 35.95 MARKS & SPENCER Terlik 44.90 VICTORIA’S SECRET Pijama 218.00

302 magdergi.com.tr

AVERTİ Boxer 19.90


3Doodler 3D Kalem 499.00

PAŞABAHÇE Nazarlık 1.050 CRATE & BARREL Kupa 24.00

BOYNER Kupa 14.99

CRATE & BARREL Kılıflı Şişe 24.00 SWISSVOICE Telefon 169.00

Kokusunun peşinde sürükleyen etkiye sahip Bath&Body Works ürünleri yeni yıla özel serisiyle herkesi büyüleyecek...

Renkli Anılar

MUDO Dekoratif Süs 54.95

Hediyeleșmenin ve sevginizi göstermenin en özel zamanı olan Yılbașı gecenizde rengarenk seçeneklerle sevdiklerinizi șımartın...

ACABANEALSAM Kesim Tahtası 50.00

PENTİ Ev Babeti 39.90

Penti ev babeti, Yılbaşında keyifli bir ev partisinde sizi sıcaklık ve rahatlığa davet ediyor...

BATH & BODY WORKS HARVEY NICHOLS Koku

MUDO Kutulu Havlu 44.95

BOYNER Kupa 19.99

PAŞABAHÇE Çerçeve 49.50


davet

BENGÜ ÖZDEMİR, BEGÜM AKIȘ, ZEHRA ÇELİK, MELTEM BENGİ, AYSU YAVUZ, NERMİN KILINÇARSLAN, ALDEA FÜSUN DAĞLI, PERİHAN UYAR, DİLEK DEMİRCİ, BERİL ÇAVUȘOĞLU

Bașkent cemiyet hayatının sevilen isimlerinden Zehra Çelik’in doğum günü için arkadașları Ekși Maya Restaurant’ta bir araya geldiler.

Ekşi Maya’da Kutlama Ankara sosyal yaşamının beğenilen isimlerinden Zehra Çelik için dostları keyifli bir akşam yemeğinde buluştular. Egemen İnşaat’ın sahibi Aysan Çelik’in zarif eşi Zehra Çelik, Ekşi Maya Restaurant’ta düzenlenen yemekte yeni yaşını kutladı. Arkadaşlarının hazırladığı kutlamada Ekşi Maya’nın leziz tatları ve keyifli sohbetler eşliğinde sürdü. 

304 magdergi.com.tr

ZEHRA ÇELİK

PERİHAN UYAR


haber

Yemek Kitabı Yazarları Gecesi Yemek kitabı yazarları Mövenpick Hotel Istanbul’da düzenlenen yemekte buluștu. Mövenpick Hotel Istanbul’un İtalyan Başaşçısı Giovanni Terracciano ile ünlü yemek kitabı ve gastronomi kültürü yazarlarının bir araya gelerek kendi yemek kitaplarından favori bir lezzeti hazırladıkları “Giovanni ve Arkadaşları” gecesinde misafirler unutulmaz bir lezzet serüvenine çıktı. Ev sahipliğini Mövenpick Hotel Istanbul’un Genel Müdürü Bozkurt Atabek’in yaptığı geceye, iş ve cemiyet dünyasından yaklaşık 160 kişi katıldı. Bu sene altıncı kez farklı bir konseptte düzenlenen, son zamanların en beğenilen yemek kitabı ve mutfak kültürü yazarlarını buluşturan “Giovanni ve Arkadaşları” etkinliği saat 19:30’da kokteylle başladı ve geceye 20:30’da her biri ayrı bir şef ve yazar tarafından hazırlanan 5 farklı spesiyaliteyle devam edildi. Konuklar, sağlıklı alkali içeceklerden, detoks ikramlara, ev yapımı ekmeklerden Türk ve dünya mutfaklarından benzersiz tatlara uzanan bir lezzet deneyimi yaşadılar. Gecede sahne alan Hande Ateş, cazdan, soul’a, latin ezgilerinden balladlara kadar geniş repertuarı ve muhteşem sesiyle dinleyenleri kendisine hayran bırakırken piyanoda Haluk Dayıoğlu eşlik etti. Gecenin sonunda yapılan çekilişte ise; misafirler, ünlü yemek kitabı yazarlarından imzalı bir kitap kazanma şansını yakaladılar.

Rinoplasti Ameliyatı Sizin İçin Doğru Tercih Mi? Özel HLC Estetik Cerrahi Tıp Merkezi, Plastik, Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Uzmanı Op. Dr. C. Özerk Demiralp yanıtladı. Rinoplasti ameliyatı, burundaki şekil bozukluklarını düzeltmek için yapılan cerrahi bir işlem. Bu ameliyat cerrahın üç boyutlu sanatsal bir değerlendirme ile yeni bir tasarım oluşturmasını gerektirdiği için diğer ameliyatlardan biraz daha farklı. Her hastaya özgü yeni bir planlama ve analiz gerekiyor. Doğumsal ya da edinsel sebeplerle burnunuzda oluşmuş olan estetik ve varsa nefes alma problemlerini bu ameliyatla rahatlıkla düzeltebiliyoruz.


kelebek

Kapanışı Işıl Işıl Yapın… Evdeki çam ağacı depodan çıktıysa, vereceğim tüyolarla kolayca altını doldurursunuz bu ay. Markaların yılbașı davetleri arasında koștururken benim minik önerilerimde bu ay size kahveniz ile eșlik etsin istedim. Yayılın kanepeye ve sıcacık evinizde bu köșeye on beș dakikanızı ayırın yeter…

Ellery 70’lerden ilham alan stili ile Ellery son yılların en hit giyim markalarından biri olarak raflarda yerini aldı bile. Bu Avustralyalı marka özellikle romantik siluet seven kadınlar için odak noktası olmuş durumda. Rihanna’dan Solange Knowles’e kadar birçok ünlünün tercihi olan Ellery, 2017 kış için de muazzam bir koleksiyon hazırlamış bizlere.

306 magdergi.com.tr

Kristina Bazan 2011’de Miss Switzerland seçilen porselen yüzlü bu güzel yaklaşık 3 yıldır hatırı sayılır bir sosyal medya takipçisine sahip. Ünlü yıldız partneri James Chardon tarafından çekilen fotoğraflarını sosyal medyada paylaşması ile birden ilgi odağı olan Bazan dünyanın en büyük modellerinden biri olmak istiyormuş. Sevimli ve makyaj bile olmadan pürüzsüz yüzü ile Kristina şimdiden gelecek vaat eden genç yüzlerden.


Marble & Co Mimar-tasarımcı Rabia Turgay tarafından yaratılan Marble&co, mermerden ilham alan bir tasarım gömlek markası. Klasik gömleğe farklı bir yaklaşım içinde odaklanan marka, doğa ve mimariden ilham alan ve doğal liflerden örülmüş kumaşların kullanıldığı zamansız tasarımlar sunuyor.

Fiamme Footwear

Tuba Ergin

Minimalist şıklığı sevenler için en ideal markalardan birisi Fiamme. Floransalı Elisa Mol tarafından 2015’te kurulan marka yüksek kaliteli deri ayakkabıları spor ve şık olarak tasarlıyor.

2013 yılında ”TUBA ERGIN” markasını yaratan tasarımcı koleksiyonlarını sıradışı, güçlü, çevreye duyarlı ve rafine kadınlar için tasarlarken tasarımlarında inovasyon, deneysellik, giyilebilirlik ön plana çıkıyor.

Alejandro Ingelmo Alejandro Ingelmo, genetik mirasını koruyarak ve el işçiliğini sürekli geliştirerek 2006’da New York’ta kurduğu markasıyla güçlü ayakkabılar tasarlıyor. Kafes topuklardan stilettolara kadar her bir çift ayakkabıyı Parsons’ta aldığı eğitimle bir sanat eserine dönüştürüyor.

Knock Knock Monserat De Lucca 2007 yılında Los Angeles’ta küçük bir tasarım stüdyosu olarak kurulan Monserat De Lucca zamanla tüm dünyada tanınan bir aksesuar markası haline geldi. Markanın tasarım ürünleri, hayatın eklektik doğasını ve dinamiklerini yansıtan kaliteli İtalyan derisi çanta, kemer ve takılardan oluşuyor.

Knock Knock esprili hediyelikleri, komik kitapları ve fonksiyonel kırtasiye ürünlerini bir arada sunabilen eğlenceli ve sıradışı bir yayınevi. Farklı, zeki ve güzel tasarlanmış hediye ve kırtasiye ürünleri yaratma misyonu ile 2002 yılında Jen Bilik tarafından kurulan marka, not defterleri, yapışkan notlar, flaş kartlar, tebrik kartları ve ajandalar gibi eğlenceli aynı zamanda pratik ürünler sunuyor.


davet

Dünya Çapında Ses Getiren Koleksiyon PETEK, ESRA ERTÜRE

Başarılı iş kadını ve moda tasarımcısı Günsel Ülkü, Couture Koleksiyonu’nu Mövenpick Hotel İstanbul Golden Horn’da düzenlediği özel bir davet ile tanıttı. Mövenpick Hotel İstanbul Golden Horn Genel Müdürü Ahmet Arslan ev sahipliğinde gerçekleşen ve iş, sanat ve sosyal yaşam dünyasının önde gelen isimlerinin katıldığı davette, Günsel Ülkü’nün İtalya başta olmak üzere Avrupa ülkeleri ve Orta Doğu’da birçok noktada satışa çıkacak olan Couture Koleksiyonu sergilendi. Davette 2017 Ocak ayında Amerika’da satışa sunulacak modellerin de ön tanıtımı yapıldı. Azizoğlu Halkla İlişkiler’in organizasyonunu yaptığı davette, konuklar yeni koleksiyonu çok beğenirken, Ülkü’den koleksiyonun detayları hakkında da bilgi aldılar. Tasarımcı Günsel Ülkü, markası ”L’Atelier d’Existence” ile yurt dışında birçok ülkede satışı yapılan koleksiyonlarını, Türkiye’de Nişantaşı’ndaki showroom’unda ve www.gunselulku.com online alışveriş sitesinde, yurt dışında ise İtalya başta olmak üzere Avrupa ülkeleri ve Orta Doğu’da birçok noktada satışa sunuyor. 

308 magdergi.com.tr

AYȘE AZİZOĞLU, AHMET ARSLAN, GÜNSEL ÜLKÜ

ARZU KUNT

SERAP SARI


haber

Yeni Yıla Zirvede Başlayın Kıș turizminin gözde merkezi Palandöken’de yeni yıl heyecanı bașlıyor. Yılbașı tatilini kayak yapıp kıș mevsiminin tadını çıkararak değerlendirmek isteyenler Sway Hotels’in yeni yıl programlarıyla eğlenceyi zirvede yașayacak. Bembeyaz karların üzerinde renkli bir yeni yıl gecesi geçirmek isteyenler her yıl olduğu gibi bu yıl da Sway Hotels’in Yılbaşı programlarıyla eğlencenin tadına varacak. İki gün boyunca müzik programları, happy hour’lar ve yarışlarla dolu Sway yeni yıl kutlamasıyla misafirler Yılbaşı coşkusunu doruklarda yaşayacak. Sway’in yılbaşı programında yer alan meşaleli kayak gösterileri görsel bir şölen yaratırken Cüneyt Kurt’un muhteşem DJ performansı ile Sway Apréski partisi ise misafirlerin temposunu artırarak dolu dolu bir yılbaşı tatili yaşatacak.

ZELL İngiltere’ye Türk Damgası Vurdu Wella Professionals tarafından 2003 yılından bu yana organize edilen ve dünyanın en seçkin saç tasarım yarıșmalarından olan International TrendVision Award’un 2016 Birleșik Krallıkİrlanda elemesinde ZELL rüzgarı esti. Birbirinden özel saç tasarımlarının yarıştığı ve İngilltere’nin en özel etkinlik merkezlerinden The Roundhouse’da gerçekleşen gecede, mankenler ZELL tasarımı kıyafetlerle yer alırken, ZELL Kurucu Ortağı ve Baş Tasarımcısı Zelal Koçakelçi Öğün Pure London Fuarı’nda başarıyla yer almalarının ardından böylesine özel bir etkinlikte sadece ZELL tasarımlarının yer almasının kendisine Türkiye adına büyük gurur yaşattığını belirtti.


stimulus

Türkiye’nin En Büyük “Ashk”ı Dünyayı Fethetme Yolunda Türkiye’nin genç kadın girișimcilerinden, Akçelik Holding Yönetim Kurulu Üyesi Ekonomist Narin Akçelik, maden ocaklarından otel zincirlerine oradan da gerçekleștirdiği en büyük hayaline uzanan Așk’ını; Aralık ayının sıcak ve duyguları canlandıran bu içten atmosferinde Stimulus sayfalarına anlattı…

310 magdergi.com.tr


Narin Hanım siz önce bir ekonomistsiniz, sonra aile yadigarı bir madenci ve turizmci… Yaratmış olduğunuz “ASHK” markası bu köklü geçmişinizin yanında çok farklı bir üretim içeriği olarak nasıl doğdu? Bu heyecanlı yolculuğu bize biraz anlatır mısınız?

Öncelikle övgü dolu sözlerinize çok teşekkür ederim. Işık Lisesi’nden sonra İstanbul’dan Ankara’ya geçerek Bilkent Üniversitesi’nde Ekonomi Anabilim Dalı’nda öğrenim gördüm. Üniversite yıllarımda Ankara/İstanbul arasında ‘Ankara’nın en güzel yanı İstanbul’a dönüşü’ diyen Yahya Kemal Beyatlı gibi benim de içimde hep özlemini duyduğum, heyecanını hissettiğim ve bir gün ulaşacağıma inandığım bir şehir belirdi. Holding işlerimiz ve ekonomi alanı dışında kendimi bulduğum ve ait hissettim bir şeydi... Adı, “The ASHK” oldu.

Kolonya, koku, mum… bu üç ögede de; fiziksel, mental ve ruhsal birçok duyu ve duyguyu harekete geçirecek notalar var. Varlığa birebir dokunacak sanatsal bir yapı barındırıyor bütünüyle kendi içinde… Buradan yola çıkarsak markanızın içeriğini oluştururken ulaşmak istediğiniz temel amaç neydi? Beş duyumuza hitap ederek duygularımızı harekete geçiren etkileyici ve çarpıcı bir marka oluşturmak öncelikli amacımdı. Açıkçası gelen tepkiler de; kokularının güzelliği, görüntülerinin dikkat çekiciliği ve deri kaplarının yarattığı tekstür kalitesiyle belki de devamlı koklama, görme ve dokunma isteğini perçinlediği yönünde olunca bu amaca biraz olsun yaklaştığımı düşünüyorum artık. Sizin de bu durumu destekler nitelikteki ifadeniz mutlu etti. Tekrar teşekkür ediyorum.

Birçok detaylı çalışılmış ürün skalasının dışında benim dikkatimi en çok bebekler için ürettiğiniz nemlendiricili kolonya çekti. Bu yelpazede daha farklı üretim hedefleriniz var mı?

Bebekler için daha organik hacimler olması gerektiğini düşündüğümden oda spreyi ve mumu onlara yönelik üretmedim. Ancak, belki ilerleyen dönemde The Ashk kokulu bebek mendilleri gibi ürünler üretebiliriz.

Duyarlı Yönetmen Andrei Tarkowsky dünyada filmleri ile silinmeyecek izler bırakırken “Bizim bilmeye ihtiyacımız yok; bizim ihtiyacımız sevmek ve İnanmak…”der. Bu “ASHK”ın yaratıcısı olarak sizce de öyle mi? The Ashk, sevginin inançla buluşmasıdır. Bu anlamda benim için belki de bilgi, doğuştan bizle var olan ve zaman içinde ortaya çıkan tanımlamalardır diyebilirim. Bizler doğarken sevmeyi bilerek doğarız ama bildiğimizi bilmeyiz. İçgüdüsel bir dürtüdür. O yüzden, sevmek ve inanmak için bilmeye ihtiyaç yoktur.

Hayal, Hayat, Nevin, Su, Nadir, Can, Umut, Nil… Nereden geldi ve dünyaya neyi taşıyacak?

Ailem, sevdiklerim... Beni ben yapan her şey... Benimle geldi ve belki de dünyaya sadece benden küçük bir iz taşıyacak... Önemli olan The Ashk’ın ulaştığı kişileri mutlu etmesi...

Ürünlerinizin mistik ve gizemli yapısı, onları aynı zamanda bir şifa kaynağı olarak sembolize ediyor. Hepsinin birer hikayesi var, hepsi başlı başına birer özgün karakter… Bunu gerçekleştirirken neyi hedeflediniz? Uzun yıllar Miami’deki Barbara Brennan Şifa Okulu’nda şifacılık üzerine öğretim gördüm. Aldığım eğitimi içselleştiren ve önce kendi hayatına indirgeyen, en azından indirgemeye çalışan biriyim. Hayatımın hikayelerini de bir şekilde ürünlerime yansıttım. Örneğin; HAYAT kolonya, üzerinde hayat ağacı motifi taşır. Hayat ağacı yüzyıllardır birçok kültür ve medeniyette kullanılan bir tılsımdır. 7 kattır ve her bir katında dünyevi hislerinizi bırakırsınız, kin, hırs, nefret, ego... Ve sonunda hiçliğe ulaşırsınız... Geçtiğim yollardan, sınavlarımdan öğrendiklerimle biliyorum ki ben de bir Hayat Ağacıyım. Bu konuda, hedeften ziyade benim için niyet önemliydi. İnsanlara etkili ve iyi gelen esansların, geçmiş, bugün ve gelecekteki konumlanışını, yine onların hayatına olumlu etkiler bırakacak şekilde baştan tasarlamaktı.

2017 ve ötesi için ; özellikle “ASHK” için, yol haritanız nasıl bir yön izleyecek?

Ürünlerinizin içerik olarak taşıdığı ihtimam ve emeğin yanında; siz dışının da aynı kalitede olmasını savunan bir yaratıcısınız. Bunun için tümüyle doğal ve özgün malzemeler kullanıyorsunuz, sanatçılarla çalışıyorsunuz. Bize bunu biraz daha anlatır mısınız?

İnsan vücuduna en sıcak gelen malzeme deridir. Biz de bu sebepten ürünlerimizi gerçek deriyle kapladık ve Ashk hissini daha da sıcaklaştırdık. Bütün derilerin üzerine hat sanatımızdan hikayeler yarattık. Sanatsız bir yaşam düşünemiyorum. Sanat, ruhlarımızı yansıtan ve birbirimizi daha iyi duyumsadığımız bir olgu. The Ashk için hat sanatçısı Osman Yılmazer ile çalıştık. Ortaya felsefesi, hikayesi olan, şifa özelliği taşıyan ürünlerimiz çıktı.

The Ashk şu an Harvey Nichols mağazalarında ve önemli birçok yerde satılıyor. Önümüzdeki yıl için haritam ürün yelpazemizi genişletmek ve The Ashk’ı uluslararası anlamda daha değerli ve bilinir bir marka haline getirmek.

Dünyaya “ASHK”la açılmak nasıl bir duygu?

Okyanus’ta bir damla olmak gibi... Büyük bir dağılımın içinde yer almanın getirdiği haklı gurur, aynı zamanda girişimci bir Türk kadını olarak önemli bir sorumluluk. Daha alacak çok yolumuz olduğuna inanıyorum..

“ASHK” ile aklınıza gelen en güzel ses sizce ne olurdu?

Herkesin kendine ait bir sesi olduğuna inanıyorum. Ancak, hepimize tanıdık bir sesle tanımlamak gerekirse yeni doğmuş bir bebeğin ilk gülüşlerindeki ses olabilir...  Röportaj: Selin Söğütlügil


davet

ERDODER Bir Arada Erken doğan bebeklerin ve ailelerin yaşama bağlanma umudu olan Erken Doğan Bebekleri Yaşatma Derneği (ERDODER), hayat verdiği sosyal sorumluluk etkinliklerine bir yenisini ekledi.

CANAN GÖZTEPE, ASLI GÖNCER

312 magdergi.com.tr

EVRİM KIRMIZITAȘ

Sosyal yaşamın ünlü isimleri, ERDODER için Les Ottomans Hotel içinde bulunan Park Şamdan’da bir araya gelirken ERDODER Yönetim Kurulu Başkanı Canan Göztepe konuklarını kapıda karşıladı. Konukların gelmesinin ardından yemeğe geçilirken, misafirlere ERDODER’in önceki projeleriyle ilgili bilgiler sunuldu. Davette tüm detaylarla yakından ilgilenen ERDODER Yönetim Kurulu Üyeleri davetin kusursuz geçmesini sağladılar. Canan Göztepe’nin konuşmasıyla başlayan davet, davette emeği geçen Aslı Göncer ve Zeynep Süt’e birer plaket takdim edilmesiyle devam etti. Plaket töreninin sonrasında ise, Aslı Göncer’in derneğe bağışladığı mücevher, davette bilet alarak çekilişe katılan konuklardan Gül Ergi’ye çıkarken çekiliş sonrasında Gül Ergi yüzüğüyle poz verdi. Akşam saatlerine kadar devam eden davetin sonunda Canan Göztepe tüm konuklarını uğurlayarak, katılımları dolayısıyla teşekkür etti. 

MELTEM DEMİR

ASLI AKTÜRK PEHLİVANLAR

ZÜLEYHA ÖZGÜL


SERAP SARI

ELİF ZOR

HANİFE AKDAĞ

FULYA GÜNDOĞDU

Sosyal yașamın ünlü isimleri, ERDODER için Les Ottomans Hotel içinde bulunan Park Șamdan’da bir araya geldi. ÖZLEM ERASLAN, FUNDA YILMAZ

ASLI HÜNEL


TUBA GÜNEBAK

Yüzümüzdeki ince çizgiler, kromozomların ucunda yer alan, herhangi bir genetik bilgi tașımayan, hücre bölünmesi sırasında kromozomların așınmasını önleyen telomerlerin boylarının kısalmaya bașlaması nedeniyle olușur. Telomerler çok kısalınca hücre bölünmesi durur, yani hücre ölür. Doğru ve sağlıklı beslenme ile telomer boyunun kısalmasını önleyebilen yașlılık karșıtı (anti-aging) hamleler mümkündür. Yani, olduğumuzdan çok daha genç görünebilir ve hissedebiliriz. Bu konuda neler yapmamız gerektiğine dair önerilerini Beslenme ve Diyet Uzmanı Yrd.Doç.Dr.Ç.Tuba Günebak paylașıyor… 314 magdergi.com.tr

advertorial

İnce Çizgilerle Savaşmanın Besinsel Yolu


D

vitamini düzeyi yeterli olan bireyler daha geç yaşlanırlar. Bu yüzden, her gün güneşlenmeye özen gösterin. D vitamini yetersizliğiniz varsa, doktorunuzun kontrolünde D vitamin desteği alın.

• Haftada iki-üç kez somon balığı tüketin. Hem omega-3 yağ asitleri hem de astaksantinden zengin olan bu balık, ince çizgi oluşumunu yavaşlatır. Astaksantin, oldukça kuvvetli bir antioksidanttır. Antioksidant besin ögelerinin yeterli miktarda alımının telomer uzunluğunu etkilediği ve yaşlanma sürecini geciktirdiği bildirilmiştir. • Antioksidant vitaminler olan A, C, E vitaminlerinin düzenli alımı oksidatif stresten yani, hücre hasarından korur ve telomer sağlığını destekler. Bu vitaminlere ulaşabilmek için, her gün taze sebze ve meyve (özellikle koyu yeşil yapraklı sebzeler -ıspanak, kale, pazı gibi-, mercimek, papaya, kırmızı biber, domates, kayısı, brüksel lahanası, maydanoz, brokoli, kuşburnu, erik, hünnap, çilek, kivi, portakal, kavun, greyfurt -düzenli ilaç kullananlar tüketmemelidir-) tüketimine özen gösterilmeli ve birkaç adet yağlı tohum (badem, ceviz, yer fıstığı) tüketilmelidir. • DNA hasarından koruyan bir diğer önemli vitamin ise; koenzim Q10’dur. Koenzim Q10’nun besinsel kaynakları; az yağlı kırmızı et, yer fıstığı, brokoli, karnabahar, somon balığı ve ringadır. • B vitaminlerinden özellikle folat, B12 vitamini ve B6 vitamini düzeyi yeterli olan bireylerin daha geç yaşlandıkları saptanmıştır.

B12 vitamininin tek kaynağının hayvansal kaynaklı besinler (et, süt, peynir, yumurta) olduğu unutulmamalıdır. Folik aside ulaşabilmek için, kurubaklagillere (mercimek gibi), koyu yeşil yapraklı sebzelere, kuşkonmaza, brokoliye, yumurtaya, domates suyuna günlük beslemenizde yer verebilirsiniz. B6 vitamininin en iyi kaynakları ise; hindi, muz, avokado ve yer fıstığıdır. • Zerdeçalın, hem yaşlanma sürecini yavaşlattığı hem de kanserden (özellikle melanoma) koruyucu etkisinin olduğu saptanmıştır. • Yaşlanma sürecinde olumlu etkisi olduğu bildirilen bir diğer besin ögesi ise; magnezyumdur. Hem DNA bütünlüğünün korunması hem de hücre hasarına sebep olabilen oksidatif stresin kontrol altına alınması anlamında fayda sağlar. • Her gün en az 8 su bardağı su içilmeli ve, ince barsaklarımızın emilim kapasitesinden dolayı, içilecek miktar gün içine dağıtılmalıdır. Gençliğinizin perçinlendiği sağlıklı, mutlu, keyifli günler dilerim… 

Yrd.Doç.Dr.Ç.Tuba Günebak Beslenme ve Diyet Uzmanı

www.tubagunebak.com

Ofis 1: ViaFlat Plaza 1. Kat Ofis no: 45 Söğütözü/Ankara (Armada arkası) Ofis 2: Turan Güneş Bulvarı Sancak Mah. 509 Sok. 2/6 YıldızÇankaya/Ankara Tel: 0535 790 67 17 - 0312 438 39 99


davet

Karaf’’tan Kışa Merhaba EDA - AYKUT DURSUN

Reşit Galip Caddesi’nde geçtiğimiz ay açılan Karaf Restoran ile birlikte Bom Dergi’nin düzenlediği “Kışa Merhaba” partisine Başkent sosyal yaşamının önde gelen isimleri katıldı. Başkentli misafirleriyle dolup taşan restoran, geceye özel sangria, sıcak şarap ve meze sunumları ile beğeni topladı. Soğuk Ankara havasında sıcak rüzgarlar estiren mekan, atmosferi ile davetlilerden tam not aldı. Dj Mehmet Dinar’ın sahne aldığı gecede davetliler 45’likler denen nostaljik müziklerle eğlencenin tadına vardılar. Şık mekan, gece boyu servis edilen ikramlarla mutfak konusunda da iddialı olduğunu ortaya koydu. Erken saatlerde başlayan davet gecenin ilerleyen saatlerine kadar devam etti. 

316 magdergi.com.tr

AYSU - HALUK YAVUZ

MELTEM AKȘİN

BATUHAN - TUĞÇE SAFİ


TENASÜP SAFİ

DORUK - CEREN ORHON

DUYGU KÖKSAL

Birbirinden șık isimlerin katıldığı görkemli gecede tüm konuklar doyasıya eğlendi. ASENA ANDİÇ

ALİ ALPHAN ALPAT.

GÖKHAN ARDAHANLI


röportaj

EDA KUTLUGÜN

Hayatınıza Yakışan Güzellik Her zaman en iyinin yaratıldığı ve farklılıkların öncüsü Paris Kuaför markası.... Yenilenen Merkez salonuyla misafirlerine kaliteli, lüks ve kendilerini özel hissedecekleri hizmetleri sunmak isteyen Paris Kuaför’ün sahiplerinden Eda Kutlugün Koșar ile gerçekleștirdiğimiz röportajda salonlarının fark yaratan hizmetlerini, güzelliğe dair ipuçlarını ve önümüzdeki sezona damgasını vuracak güzellik trendlerini konușuyoruz… 318 magdergi.com.tr


P

aris Kuaför’ün fark yaratan hizmetlerinden bahsedebilir misiniz?

Ben paris kuaför markası sahiplerinden biriyim ama birçok ortağım var, birçoksalonun başında patronlarım var. Paris Kuaför’ün merkezinin yöneticileri Hakan kutlugün ve Necdet koşar ile birlikte yönetmekteyiz ankarada dokuz şubemiz var bu salon merkez salonumuz bu yıl salonu hem büyüttük hemde alanında en iyilerle çalışarak yepyeni bir yüz yarattık diğer şubelerinden ayıran, salonun içerisinde bağımsız birbölümde olmak isteyen gelin gruplarına yönelik ve hem erkekler için hem de kadınlara yönelik ayrı bölümleroluşturmuş olmamız. Artık, kadınlar arasında çok trend olan kontür kaş hizmetimizi ekledik. Genel olarak bu salonumuzda yapmak istediğimiz ; misafirlerimizin salüksüyaşamalarıydı. Çok kaliteli, lüks ve onlara özel daha uzunzaman ayırarak, onlara özel düşünerek hizmet verebilmekti.

Yenilenen yüzünüzle Ankara’da yaratmak istediğiniz algı nedir?

uygulamalara öncülük ettiniz?

Kuaför sektöründe, öncüsü olduğumuz bir çok şey var ama temel amacımız müşterilerimizin güvenle hizmet alacakları alanında profosyonel insanlardan servis almalarını kusursuz hizmet anlayışı bizim öncülüğümüz temiz steril en yeni trendleri taşımak ekiiplerimizi sürekli eğitmek aktarmak ve en kaliteli doğru ürünleri salonlarımızda kullanmak ve ilk paris kuaför müşterisi ile buluşturmaktır bizim ilklerimiz.gerçekten.Paris Kuaför kendi alanında aslında birçok şeyin öncüsü.

Firma olarak 2016’yı nasıl değerlendiriyorsunuz?

Ülkenin gidişatıyla sektör olarak çok keyifli görmüyorum.Ama daha keyifli olacağını umut ediyorum. Aslında busektör, her geçen gün bir önceki yılı aradığımız haliyleilerliyor. Ama bizimki dededen babaya bize geçen birkuruluş. Başka bir gelir kaynağımız yok… Tek odaknoktamız; bu işin en iyisini yapıp ne kadar harcadığımızdeğil, en iyi hizmeti verebilmek. Yani ülkenin şartları,durumu ne olursa olsun yine kendi işimize bakıyoruz ve en iyisini yapmaya çalışıyoruz. yani biz durmuyoruz söylenmek şikayet etmek yerine zamanımızı daha iyisi için arştırarak ve çalışarak geçiriyoruz.

Zaten Paris Kuaför, Ankara’daki birçok kadının bildiği,tanıdığı bir kadın erkek kuaför ve güzellik salonu… Burada hepimizin yaratmak istediği şey; bu markaya yakışır en iyinin yapılabilmesiydi. Artık, Türkiye’de bunlardan daha fazlasının olduğunu sanmıyorum. O yüzden,temel anlamda bir kuaför salonu gibi olsun da istemedik.

2017 yılında gerçekleştirmeyi planladığınız projeleriniz var mı?

Yeni konseptinize yeni hizmetler de eklediniz mi?

Artık trendler hiç sabit değil… Ve çok hızlı değişiyor Her kadın için, her tip makyaj moda, herkesin aslında kendini rahat hissettiği vekendini güzel hissettiği bir tarz var…ekiplerimizin bunu onlara aktarabilmesi için sürekli gelişimi çok önemli Mesela bir dönem çoksoft, doğal makyajlar modaydı fakat, artık öyle değil, her tip makyaj moda. Saçlarda çok fönlü kabarık saçlar yerini doğal duruşlar trend,ama asıl Renkler ,gölgeli renklendirmeler çok trend renkmoda balyajlar, ombreler, geçişli renkler moda… Renkleriniçerisinde bu sene kumral ve bej gölgeler çok moda, genç kızlarınen çok ilglendiklerirenk geçişleri ve tonlamalar . Ve Türkiye’de her zaman uzun saç moda ama inanılmaz kesimler var biz biraz saç boyu ve kesimi konusunda biraz tutucu ve klasğiz ne yazıkki dünyada omuz hizasında katlı ve kahküllü saçlar birbirinden farklı doğal tarama stilleri çok moda …. 

Kadınlar artık kuaför salonunda dinlenmek istiyor. Yani,saçını yaptırmaktan ziyade daha fazla dinlenmek, oradarahatlamak da istiyor. Onun için biz bakım bölümlerini çokdeğiştirdik. Yani, hem saçının bakımı yapılırken hem de vücut masajı yapan çok özel koltuklar getirdik. O bölümehizmet veren çok iyi bir ekibimiz var ama şunu da eklemekistiyorum; kuaför salonları genelde tek tiptir, gidersiniz,oturursunuz böyle bir tezgah vardır, hepsi birbirininaynısıdır. Kendi salonumuzda en az 6-7 tip saç yapım alanıyarattık, hepsi birbirinden dekor anlamında farklı.Kendilerini daha rahat, daha huzurlu hissedebilecekleriyerlerde oturmalarını istedik.

Paris Kuaför olarak Başkent’te güzellik alanında hangi

Aslında birkaç projemiz var ama sürpriz olsun.

Saç ve makyaj trendlerinden bahsedersek 2017 yılına neler damgasını vuracak?


davet

İlgi Otizm’e Destek HÜLYA - MURAT AKMAN

Başkent sosyal yaşamının tanınmış simalarından Hülya Akman-Beril Çavuşoğlu ve Zeynel Çilli Restaurant ortak organizasyonu ile İlgi Otizm Derneği yararına bir yardım yemeği düzenlendi. Cemiyet hayatının sevilen isimlerinden Hülya Akman ve Beril Çavuşoğlu, 365 AVM içerisinde yer alan Zeynel Çilli’de çok güzel bir organizasyona imza attılar. Hürriyet Daily News yazarı Astrolog Özgür Ekmekçi’nin de konuşmacı olarak katıldığı söyleşide 2017’de burçlar kuşağı, dişil enerjiyi yükseltme ve enerji vampirlerinden korunma teknikleri hakkında bilgiler verildi. 

320 magdergi.com.tr

BERİL ÇAVUȘOĞLU

NEJLA ARSLANKURT

ZUHAL EFE

MELTEM AKȘİN



davet

EBRU KAREL

BİRSEN KABUKÇU

FERİDE ȘAHİN

ȘEBNEM EFE

Bașkent cemiyet hayatının birbirinden șık hanımları yardım davetinde buluștu. BENGÜ ÖZDEMİR

GÜZİN KIRSAÇLIOĞLU

HÜLYA TOPÇUOĞLU


BAHAR REİS

LARA, SERA ÇORAPÇI

ÇİĞDEM ERGÜVENÇ

lası için Daha faz om/online i.c magderg

AYSEL KAVACIKLI

Sabah kahvaltısını hep birlikte yapan hanımlar güne keyifli bir bașlangıç yapma imkanı buldu.

NURAY AKBACAKOĞLU

SEVGİ SOLUK


davet

Soo & Huu Açıldı Başkent’in şık ve eğlenceli mekanları arasında yer alan Soo & Huu Çiğdem mahallesinde açıldı. Mekanın ev sahipliğini üstlenen Serhat Soyyiğit ile Hurşit Köseoğlu gelen konuklarla tek tek ilgilenip uzun uzun sohbet etti. Hiçbir detayın atlanmadığı açılışta konuklar birbirinden leziz ikramları tatma imkanı buldu. 

324 magdergi.com.tr

YEȘİM ARDIÇ

TUĞÇE ÇAPMAN


haber

Monec Otel’de Yılbaşı Fasıl, dans gösterisi, Figen Biricik orkestrası, DJ eșliğinde seçkin lezzetler ve limitsiz eğlence ile yeni bir yıla Monec Otel’de “Merhaba” deyin... Hoş geldiniz kokteyli, zengin gala menüsü, limitsiz içecek servisi, bahçede sıcak şarap servisi, çocuk kulübü, çekiliş, muhteşem sahne performansları, konaklama & brunch ve SPA keyfi Monec Otel’de yılbaşı gecesi misafirlerini bekliyor...

Liv Hospital Ankara’da Prematüre Günü’ne Özel Kutlama Dünya genelinde her 10 bebekten 1’i prematüre olarak doğuyor. Liv Hospital Ankara, hayata erken başlayıp azimle mücadele eden minik kahramanları 17 Kasım Dünya Prematüre günü dolayısıyla aileleriyle birlikte ağırladı. Yeni Doğan Uzmanı Dr. Yücel Kızıltan’ın da konuşma yaptığı, bu özel günde prematüre gününe özel paylaşımlar yapılarak keyifli bir kutlama gerçekleştirildi.


İdeal Gülümsemenizi Tasarlayın Dentada Ağız ve Diș Sağlığı Polikliniği’nin sahibi Rukiye Göçer ve yine Diș Hekimi olan ortağı Gizem Karagöz Ișık ile keyifli bir söyleși gerçekleștirdik...

1988 Ankara doğumluyum. 2012 yılında Kayseri Erciyes Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi’nden mezun olduktan sonra Polatlı’da yollarımızın kesişmesi sonucu hem meslektaşım hem ortağım hem de her zaman yanımda olan yol arkadaşım Dt.Rukiye Göçer ile Dentada Ağız ve Diş Sağlığı Polikliniği’ni kurduk ve birlikte uzun ve zevkli bir yolculuğa çıktık. Öncelikli amacımız sağlık ama beraberinde en çok dikkat ettiğimiz unsur tabii ki estetik. Çünkü, sağlık ağızda başlar ve bu sağlık harika bir gülüşün sırrıdır. Gülmek dünyanın en güzel duygu

ifadesidir. Kişinin bu duyguyu yaşarken kendisini sıkması diğer bir deyişle; doyasıya gülememesi psikolojiyi bozan bir durumdur. Birçok kişinin ortak cümlesidir; “Gülerken ağzımı kapatmak zorunda kalıyorum.” Maalesef bu estetik kaygı, kişilerde zamanla özgüven kaybına sebep olmaktadır. Gelişen teknoloji ile artık hastalarımıza kısa sürede önce sağlıklarını ve beraberinde hayat enerjilerini yükseltecek bir gülüş kazandırıyoruz.

Gülüş estetiğinde nelere dikkat edilir?

Her bireyin kendine yakışan bir ideal gülümsemesi vardır. Tabii ki, estetik kurallarına göre belli oranlar var. Fakat herkese

advertorial

S

izi yakından tanıyabilir miyiz?


aynı gülüş tasarımı yapılamaz. Dişler sadece bu oranlara göre düzenlendiğinde yapay bir görüntü oluşacaktır. İdeal estetikte amaç; kişiye uygun, en doğal dişleri ortaya çıkarmaktır. Gülüş tasarımı bir bütün olarak ele alınmalıdır. Bu amaçla ideal gülümseme oluşturulurken; diş etleri, dişlerin görünürlüğü, dudak kalınlıkları, çenelerin pozisyonları ayarlamalarından sonra kişinin yaşı, cinsiyeti, karakteri, kilosu, ten rengi hatta mesleği bile göz önünde bulundurulmalıdır.

Hastalar gülüş estetiği için kliniğinize başvurduğunda nasıl bir planlama yapılıyor? Öncelikle, hastamızın bizden beklentisi önemli. Hastamız ne istiyor, hangi isteklerle bize başvurmuş, kendisini nasıl hayal ediyor?... Bu soruların cevaplarını öğrenmemiz gerekli ve bu beklentiyi karşılamak için hangi basamakları çıkacağız, hangi aşamaları geçeceğiz?... Plan yapmamız gerekiyor. Gerekli araştırmalar yapıldıktan sonra önce sağlık diyoruz ve hastamızın varsa diş eti problemlerinin tedavisinden başlıyoruz. Diş eti iltihabı ağzımızda bulunan zararlı bakteriler ve yiyecek artıklarının tükürükle birleşimi ile oluşan calculus (diş taşı) sonucu ortaya çıkan kanamalı bir durumdur. Diş etleri kırmızı, kanamalı ve hacimce büyümüştür. Fırçalama esnasında kanama vardır ve tedavi edilmezse dişleri destekleyen dokularla birlikte alveol kemiğinde, yani çene kemiğinde de hasar oluşur. Ağız bakımında diş eti problemlerinin öncelikli olarak tedavi edilmesi zorunludur. Çünkü, diş etleri ağız ve dişlerin alt yapısını oluşturmaktadır ve diş etleri, sağlıklı dişler için vazgeçilmez bir öneme sahiptir.

tedavilerde çoğunlukla braketler kullanılmaktadır. Braketlerin metal, plastik ve porselen tipte olanları vardır ve dişlerin mine yüzeyine yapıştırılır. Ayrıca, dil tarafından uygulan braketler, takılıp çıkarılabilen şeffaf plaklarla da tedavi yapılabilmektedir. Ortodontik tedavi ile dişlerdeki çapraşıklıklar ve aralıklar kolayca düzeltilip doğru ve sağlıklı bir gülümseme elde edilebilir. Bunların dışında; hastamızın eksik dişleri varsa implant tedavileri uygulanabilir. İmplant, eksik olan dişlerin fonksiyon ve estetiğini tekrar sağlamak amacıyla çene kemiğine yerleştirilen bio-uyumlu malzemeden yapılan yapay diş köküdür. İmplantlar sayesinde hastalarımız eksik dişlerine kavuşmaktadırlar. 

Diş eti problemlerini hallettikten sonra hastamızın diş sağlığına geliyoruz. Ağızda yeterli temizlik yapılmadığı zaman dişler, diş etleri, dil ve yanaklar bakteriler için hem iyi bir ev hem de yeterli besin kaynağı oluşturur. Bakteriler diş dokusuna yerleştikçe dişin yapısını iyice bozar ve geri dönüşümü olmayan doku kayıpları meydana gelir. Oluşan bu madde kaybını telafi etmek, çürüğün ilerlemesini durdurmak ve yeni çürük oluşumunu önlemek, çürük oluşabilecek bölgeleri önceden korumak, fonksiyonel ve estetik bozuklukların önüne geçmek için dişlerde restorasyonlar yani dolgular yapılır. Bu restorasyonlar dişteki madde kaybının büyüklüğüne ve etkilenen dokulara göre değişiklik gösterir. Çürük, dişi besleyen damarların ve sinirin olduğu en iç tabakaya kadar ulaşmışsa ya da apse oluşturmuşsa, köklerdeki etkilenen dokuların temizlenmesi, dişin sinirinin çıkarılması gerekmektedir. Dişin bu şekilde tedavi edilmesi kanal tedavisidir. Hastamızın ağız sağlığı yerine getirildikten sonra, artık sıra estetik planlamalardadır. Hastamızın fotoğraf çekimleri yapılıp yüzünün önden, yandan görünüşleri kaydedilir. Nasıl tebessüm ettiği, nasıl kahkaha attığı, dudaklarının duruşu incelenir. Gülüş tasarımında başvurulan temel tedavi seçenekleri; kompozit laminalar, porselen laminalar, yarı metal ya da tam seramik kaplamalar ve beyazlatma (bleaching) olarak sıralanabilir. Özellikle, günümüzde yoğun bir şekilde kullanmakta olduğumuz yaprak porselen de denilen laminalar ön dişlerinde estetik sorunları olan hastalarımızda, dişlerin ön yüzlerine yapıştırılması ile yapılan estetik bir uygulamadır. Porselenden yapılan bu kaplamalar; ince, yarı geçirgen bir tabakadır. Hastanın mevcut diş ya da dişleri üzerine mükemmel bir uyum ve hassasiyetle hazırlanıp yerleştirilirler. Diş yüzeyinden çok ince bir tabaka kaldırıldığı için dişe zarar verme düzeyi minimumdur. Çok ince olmaları ve metal içermemeleri sebebi ile estetik olarak çok başarılıdır. İdeal estetikte sıklıkla başvurduğumuz diğer bir tedavimiz de, ortodontidir. Çenelerin ve dişlerin pozisyonlarının uyumlandırılması için bu tedaviye başvurabiliriz. Ortodontik

Cumhuriyet Mah. Sivrihisar Cad.No:5/A Polatlı/ANKARA

Tel: 0312 622 00 06


davet

SELİNA, OLGA, MELİSA, SADIK KALEMCİ

La Ganita’da Renkli Doğum Günü Başkent sosyal yaşamının ünlü simaları Merve Kalemci Eyyüpoğlu ve Faruk Eyyüpoğlu’nun minik kızları Ceylin Duru, arkadaşları ile birlikte 9. yaş gününü La Ganita’da kutladı. Cemiyet hayatının önde gelen simaları Faruk Eyyüpoğlu ve Merve Kalemci Eyyüpoğlu’nun kızları Ceylin Duru’nun 9. yaş gününü kutladığı parti minikler için bir şenliğe dönüştü. La Ganita’nın özel çocuk oyun odalarında gerçekleşen partiye Ceylin’in sınıf arkadaşları ve başkent sosyal yaşamının tanınan isimlerinin çocukları katıldı. Miniklerin doyasıya eğlendiği partide palyaço eşliğinde oyunlar ve yüz boyama etkinliği de gerçekleşti. 

328 magdergi.com.tr

CEYLİN DURU, MERVE KALEMCİ EYYÜPOĞLU


MİNA, SEDEN, AHMET DENİZ

NESRİN KILAVUZ

lası için Daha faz om/online i.c magderg

La Ganita’da gerçekleșen doğum gününde minikler doyasıya eğlendi. ARIN, MELİS ERDAL

ESMA, KENZA UĞURLU


davet

4. Yaşa Erken Doğanlar ile “Merhaba” Acıbadem Ankara Hastanesi 4. yaşında özel bir etkinliğe imza attı. Ankara’da, kurulduğu günden bu yana hayata erken merhaba demiş bebekler ve aileleriyle bir araya gelinen buluşmada, keyifli dakikalar yaşandı. Bebekler ve aileleriyle, yeni yaşını kutlayan Acıbadem Ankara Hastanesi, renkli anlara ev sahipliği yaptı. Hastane girişinde aileler çocuklarının fotoğraf sergisi ile karşılandı. Hastane Direktörü Nihan Karaçam Salkaya, Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Reyhan Erol, bebek yoğun bakım hemşireleri ve Acıbadem Ankara Hastanesi’nin tüm hekim ve çalışanları, duyduğu mutluluğu dile getirerek, 4. yaş pastasını kesti. Pasta kesiminin ardından çocuklar ve aileleri ile birlikte fidan dikme etkinliğine imza atıldı. Hastane girişinde yer alan fotoğraf sergisi ile çocukların doğum anı ve büyümelerine şahitlik eden kareleri de aileleriyle buluşturan Acıbadem Ankara Hastanesi, hayata erken merhaba demiş minikleri ve ailelerini keyifli bir zaman yolculuğuna çıkardı. 

330 magdergi.com.tr


Sergi alanında bulunan fotoğraflar ailelere duygu dolu anlar yașattı. Fidan dikme etkinliği ile de çocuklar ve aileleri dünyaya geliș hikayelerini ektikleri fidanlar ile ölümsüzleștirdi.


karma

Yeni Yıla “Hayır” Demenin Dayanılmaz Hafifliğiyle Başlayın

Hayır Deme Sanatı Bir yılı daha ardımızda bırakıyorken artık yeni yılda kurtulmak istediğiniz, kendinizde değiștirmek istediğiniz birçok davranıș vardır eminim. Ben de geçen yıl danıșanlarımın en çok yardım istediği konu olan; “Hayır” diyememe alıșkanlığını ele aldım. Yeni yılda daha çok hayır diyebilelim, daha keyifli yașayalım.

Ç

oğumuzdan aynı ses çıkar; “Ben kimseye hayır diyemiyorum” , “Kimseyi kırmak istemiyorum”

Sonuç? Büyük zaman kayıpları, boşa harcanmış koca zamanlar, yorgunluk ve kendi işlerinin yetişmemesi yüzünden stres problemleri ve daha birçok bağlantılı sorun. “Hayır”, kelime olarak ne kadar basit görünse de,

332 magdergi.com.tr

oldukça güçlü bir sözcük. Hayır diyememek ise, birçoğumuzun ortak problemi. Ben rahatlıkla hayır diyebiliyorum diyen insan sayısı oldukça azdır. Hayır demeden önce;

Karşınızdakini yumuşatın ve isteğinizi dile getirin.

Hayır demek istediğinizde, ilk yapmanız gereken karşınızdakinin “hayır” cevabını kabul etmesi için, ortamın yumuşaması. Bu gibi durumlarda size teklif edilen şeyin


gururlanmanıza sebep olduğunu ya da sizi çok memnun ettiğini söylemeniz oldukça etkili olacaktır. Sonrasında, “vaktim yok” gibi, öneriyi kabul etmeme nedeninizi dile getirmek, hayır demeniz için ihtiyaç duyduğunuz desteği sağlayacaktır.

kendimi yeteri kadar iyi hissetmiyorum”; “Canım bugün evden çıkmak istemiyor”; “Hazırlanmam gereken bir toplantım var”; “Başkasına söz verdim, onu erteleyemem”; “Kendime zaman ayırmam gerekiyor”; “Evde yapılması gereken işlerim var” … ve daha niceleri.

“Bilmem ki” ya da “Biraz düşüneyim” gibi kelimeler sonrasında “evet” e dönüşür, o yüzden bu kelimelerden kaçınmak hatta lügattan çıkarma gerekir.

Konuyla ilgili duygularınız ifade edin.

Karşınızdaki kişi ısrarcı biriyse, ne kadar sebep sunarsanız sunun görmezden gelmesi yüksek ihtimaldir. Bu durumda yapmanız gereken, hayır demenize neden olan hislerinizi dile getirmektir. Örneğin; “Çok meşgulüm” ya da “Evet dersem suçlu hissedeceğim” gibi. Hislerinizi dile getirmeniz, karşınızdakinin konuya sizin tarafınızdan bakmasını, empati kurmasını ve sizi anlamaya çalışmasını sağlayacaktır. Kişisel ifadeler ve duygular karşınızdakinin gardını düşürecektir.

Hayır deme sebebinizi unutmayın!

Hayır demeye karar verdiğinizde, neden hayır dediğinizi düşünün ve kendinize hatırlatın. Örneğin, hayır dediğinizde kazanacağınız zaman ve enerjiyle neler yapabileceğinizi aklınızdan geçirin; kendinize ya da ailenize zaman ayırmak, yarım kalan kalan işleri tamamlamak gibi. Bunları düşünüp kendinizi motive etmek, hayır demenin zorluğunu azaltacaktır.

Motivasyonunuzu yüksek tutun.

Bazen ne kadar motive olursanız olun hayır diyemeyecek konumlara düşebilirsiniz. O zaman, daha önce hayır diyebildiğiniz anlardaki başarılarınıza odaklanın. Normalde hayır diyemeyeceğiniz bir şeye bir kez bile hayır demiş olmak, yeterli bir başarı. Çünkü hayır demek, kişiliğinizin ve hayır deme gücünüzün geliştiğinin göstergesidir. Hayatı boyunca her zaman için kendi önceliklerini ertelemiş kişilerin bir anda “hayır” demeye başlaması başlangıçta pek kolay olmayacaktır. Kelime oyunları ile yapabileceğiniz bir iki yöntemle yöneten taraf olmaya başlayabilirsiniz. Örneğin; Üzgünüm bugün için farklı bir programım var, yarına ne dersin? Kelimeleri içerdikleri anlamdan çok, onu söyleyiş biçiminizle algılanırlar. Yani, durmadan hatta duymadan olur olmaz şeylere hayır demeyeceksiniz elbette. Burada hedef; size teklif edilenin sizin o andaki plan ve programınıza uygunluğunu analiz etmeyi öğrenmektir. O anda ne hissediyorsanız, farklı bir planınız var ise bunları söylemekten çekinmeyin. “Bugün

Neden hayır dediğimizi açıklayınız: Hayır sözcüğü tek başına oldukça saldırgan bir tepkidir. ‘‘Sizin için yapmayı gerçekten çok isterdim ama bunun için gerekli yetkim olmadığından size hayır demek zorundayım.’’

• Sizden isteneni reddetmeden önce başka bir seçenek öneriniz:

Güvenen HAYIR der

Kendinize değer vermiyorsanız, vaktiniz de o kadar değerli değil, gibi gözükür. Güveniniz arttıkça hayır diyebilme etkinizin arttığını görürsünüz bu da karşı taraf için değerli olacaktır. Özgüveninizin yüksek olması; kendinizi, başkalarının sizi ikna etmek için kullandığı, suçluluk duygusu ya da ısrar gibi tuzaklardan koruyacaktır.

Çalışma alanınız ve kurallar çerçevesinde durumun elvermesi koşuluyla alternatif üretebilirsiniz.‘‘Görüşeceğiniz kişiye şu anda ulaşamıyoruz, görüşmek istediğiniz başka bir isim verebilir misiniz?’’

Karşı tarafın duygularını anladığınızı belli ediniz:

Cevabımın sizi memnun etmediğini biliyorum ancak kurallar gereği elimden başka bir şey gelmiyor.

Acele etmeyip sabırlı olunuz:

İnsanlar hayır cevabı karşısında tartışma eğiliminde olduğundan hayır demeniz, evet demenizden daha uzun zaman alacaktır.

Çok fazla özür dilemeyiniz:

“Maalesef istediğinizi yapacak durumda değilim” cevabı yeterli olacaktır. Hayır demenizi haklı çıkarmaya çalışmayınız. Bu durum yalan söyleme ihtimalinizi arttıracaktır.

Baskı altında eğilmemeye çaba gösterin:

Görevinizin gerektirdiği iş tarifinin çerçevesinde kalarak yapabileceklerinizi açıklayınız. Olumlu mesajı güçlendirerek yapamayacağınızı karşı tarafa bildiriniz. Karşınızdaki ile aynı tarafta olduğunuzu göstermeye, onun da bunu anlamasına çaba gösterin. ‘‘Siz’’ ve ‘‘Ben’’ yerine ‘‘Biz’’ demeye özen gösterin. Yeni yılda hayallerimizin daha çok gerçek olduğu, huzurumuzun eksilmediği, güzel insanlara rast geldiğimiz, kendimize daha çok zaman ayırdığımız, iş ve parayla değil de daha çok ailemizle, sevdiklerimizle birlikte olduğumuz BİZ olabildiğimiz sağlıklı bir yıl olsun hepimize. Bana tüm sosyal medya mecralarından @ozguraksuna hesabından ulaşabilirsiniz. 


davet

SUAT ÖZBİLEN, MUSTAFA ÇALGÜNERİ, BUKET ÖZBİLEN, AHMET ÇAVUȘOĞLU

SEMA OKURER

64 Mezunları Buluştu Ted Koleji 1964 mezunları geleneksel akşam yemeği davetini Kavaklıdere Tenis Kulubü’nde gerçekleştirdi. Keyifli bir sohbet eşliğinde başlayan akşam yemeğinde davetliler hem öğrencilik yıllarını yad ettiler hem de bol bol sohbet etme imkanı buldular. Sürekli iletişim halinde olma amacıyla düzenlenen ve farklı tarihlerde organize edilen akşam yemeğinde yükselen kahkaha sesleri yıllar boyunca kurulmuş olan sağlam dostlukların göstergesiydi. 

334 magdergi.com.tr

ÇİĞDEM ERGÜVENÇ, AYȘE ÜRÜN


haber

Mavi Sağanak Çıktı Kanatlarım Așk’tandı kitabının yazarı Atatürk’ün amcazadesi Sporcu Melek Selin Söğütlügil, yeni kitabı Mavi Sağanak’ın basın lansmanını satıș gelirini Kansersiz Yașam Derneğine bıraktığı Shangri La Bosphorus Otel’deki Yeni Yıl șenliğinde gerçekleștirdi. “AŞK” kavramının; öncüsü J.L BORGES olduğu Büyülü gerçeklik akımıyla çok yönlü işlendiği her iki kitabında da Söğütlügil, coşkulu, cesaret dolu ve inanç bütünlüğü yaratan sağlam ve etkileyici üslubuyla Türk Edebiyatının Unutulmaz Kadın Şairleri arasına şimdiden adını yazdırdı. Yazarın, Alfa Yayınları Mona Kitap’tan çıkan her iki kitabı da şimdiden iddialı bir satış grafiği yakaladı. MAG Dergi Stimulus sayfalarının yazarı Selin Söğütlügil, Kansersiz Yaşam Derneği Sporcu Meleği olarak; inançla savunduğu Aşk ve Koşulsuz sevgi felsefesiyle 2017’de dünyanın en zorlu maratonlarından Büyük Çin Seddi Maratonu’nda kanser tedavisi gören çocuklar için koşacak... Çin Seddi’nde koşacak ilk Türk ünvanını elinde tutan yazar, yardım faaliyetleri ve kitap çalışmalarının yanı sıra Regents Üniversitesi Londra’da sürdürdüğü Senaryo ve Prodüksiyon Yüksek Lisansı için çok sıkı bir şekilde çalışıyor. “Deha Yürektedir” söyleminin en büyük savunucusu olduğunu dile getiren Selin Söğütlügil’in şiir dizeleri yine onun Yaşama ve Aşk’a olan inancını içtenlikle yansıtıyor.


davet

LEYLA ALATON, MUSTAFA SÖZER, İNCİ AKSOY

ALİ - RABİA GÜRELİ

Farklı Alanlardan Eserler Bir Arada 25 yıldır sanata birçok yönden büyük destek ve katkılar sunan Eğitim, Kültür ve Araştırma Vakfı’nın (EKAV) kuruluşunun 25. yılı Marcus Graf’ın küratörlüğünü üstlendiği karma sergi ile kutlandı. Sergide kendi çalışmalarını daha önce Ekavart Gallery’de solo veya karma sergilerde sanatseverlerle buluşturan 25 sanatçı kuruluş yıldönümü sergisinde bir araya geldi. Ekav Sanat Galerisi’nde gerçekleşen 25. yıl sergisine sanatseverlerin yanı sıra iş, sanat ve sosyal yaşam dünyasından çok sayıda isim katıldı. Balkan Naci İslimyeli, Mercan Dede, Muzaffer Akyol gibi birbirinden değerli 25 sanatçıyı yıldönümü sergisinde bir araya getiren Ekav’ın karma sergisi davetlilerden tam not aldı. Sanatçılarla sanatseverlerin bir araya geldiği sergi samimi ve sıcak bir ortamda gerçekleşti. Sergide davetliler farklı alanlardaki eserleri yakından görme ve sanatçılarla sohbet etme şansını yakaladılar. 

336 magdergi.com.tr

BEGÜM BALLI


EBRU SANVER

CANAN SİALOM

ATIL KUTOĞLU

NAZAN CİHAN

lası için Daha faz om/online c i. magderg

Marcus Graf’ın küratörlüğünü üstlendiği karma sergi büyük ilgi ile kutlandı. İNCİ AKSOY

JÜLİDE BERKMAN

PELİN TAȘKIRAN


mekan

2017’ye Unutulmaz Başlangıç

Shangri-La Bosphorus İstanbul, yeni yıla sevdiklerinizle birlikte keyifli bir bașlangıç yapmanız için eğlenceli, sürprizlerle dolu seçenekler sunuyor ve 2017’yi yepyeni deneyimlerle karșılamak isteyenlere unutulmaz bir gece vaat ediyor!

IST TOO’da Seçkin Lezzetlerden Oluşan Gala Yemeği...

Açıldığı günden beri dünya mutfağından sunduğu eşsiz tatlar ve Boğaz’ın keyifli esintileri ile lezzet tutkunlarının vazgeçilmez adresi haline gelen IST TOO, Executive Şef Olivier Pistre’nin hazırladığı 7 aşamalı özel yılbaşı menüsü ile 2017’ye güzel bir başlangıç yapmak isteyen misafirlerini ağırlıyor. Geceye özel hazırlanan yeni yıl yemeğine, saat 20:00 itibariyle başlayan canlı müzik performansı eşlik ediyor. Yılbaşı gecesi çekilişi de bu özel akşamın keyifli sürprizlerinden… Sınırsız ıstakoz brunch’ı, Shang Palace’da akşam yemeği gibi birbirinden ilgi çeken hediyelerin yer aldığı bu çekilişte, yeni yıl gecesini IST TOO’da kutlayan herkesi çok özel armağanlar bekliyor. Şef Olivier Pistre, vejeteryan beslenenlere özel bir Yılbaşı Vejetaryan Menüsü hazırlıyor. IST TOO’nun 7 aşamalı set menüsü ve yeni yıl vejeteryan menüsü, içecekler dahil, deniz manzaralı masalarda, kişi başı 750TL, diğer masalarda ise kişi başı 690TL… Çocuklarıyla gelen aileler düşünülerek miniklere özel hazırlanan 5 aşamalı menünün fiyatı ise 160TL…

338 magdergi.com.tr


Shangri-La Bosphorus, İstanbul, Christmas’ı da çok özel bir brunch ile kutluyor! IST TOO’da 25 Aralık Pazar gününe özel hazırlanan “Christmas Brunch” keyifli lezzetleri ve özel sunumlarıyla adeta yeni yıl masallarını anımsatıyor! Misafirlerine Istakoz şöleni yaratan Brunch’ın fiyatı 185TL.

Shang Palace’ta Özel Bir Deneyim…

Kanton mutfağının iddialı lezzetleri ile misafirlerine sıra dışı ve geleneksel deneyimler yaşatan, İstanbul’un en iyi Uzak Doğu restoranı Shang Palace 31 Aralık gecesi için 8 aşamalı yılbaşı menüsü ile Çin - Kanton mutfağı meraklılarını bekliyor. Yeni yıl gecesi vejeteryanları da unutmayan Shang Palace, Şef Bing Li’nin hazırladığı çok özel vejeteryan menüsünü sunuyor. Misafirlerini Asya’nın mistik atmosferine taşıyan ambiyansında, fark yaratan tatları ve kaliteli servis anlayışıyla ilgi gören Shang Palace’ın 8 aşamalı yılbaşı menüsü, içecekler dahil, kişi başı 490TL… Çocuklarıyla gelen aileler düşünülerek miniklere özel hazırlanan 5 aşamalı menünün fiyatı ise 150TL… Shangri-La Bosphorus, İstanbul’un Aralık ayı boyunca hem konsepti, hem de lezzetleriyle ilgi gören “Yılbaşı Çay Saati” tam size göre… Her gün saat 14:30 - 18:30 arasında Lobby Lounge’da Executive Pasta Şefi Feray Aydoğdu’nun hazırladığı çay saati kişi başı 78TL... Le Bar’da 31 Aralık’a Özel After Dinner Party… Shangri-La Bosphorus, İstanbul’un en keyifli yerlerinden biri olan, birbirinden özel gecelere ve unutulmaz anlara ev sahipliği yapan Le Bar da 31 Aralık gecesi için hazır... Tapas ikramları ve seçkin içkilerin dahil olduğu Le Bar yeni yıl kutlaması, 22:00 – 04:00 saatleri arasında gerçekleşecek olan After Dinner Party ile Shangri-La Bosphorus, İstanbul misafirlerine benzersiz bir eğlence sunuyor.

IST TOO veya Shang Palace’ta yemek yiyen misafirlere özel kişi başı 100TL; dışarıdan gelen misafirleri için kişi başı 160TL…

2017’nin İlk Gününde Ayrıcalıklı Deneyimler…

Yeni yılın ilk gününe boğazın kenarında keyifli bir başlangıç yapmak isteyenleri IST TOO’nun Executive Şef Olivier Pistre tarafından özenle hazırlanan Sunday New Year Brunch’ı bekliyor. IST TOO Sunday New Year Brunch’ı içecekler dahil, çocuklara %50 indirimli, kişi başı 195TL…  Shangri-La Bosphorus, Istanbul Tel: (90 212) 310 5183 Website: www.shangri-la.com


davet

AYBERK - GÖKÇE ÖZCAN, DERYA ȘENYAY, JONATHAN SOWTER, ANGELA SKINNER, İBRAHİM ȘENYAY

Tasarım Hikayesi Mobilya ve ev dekorasyonunda dünyaca ünlü markaları Ankaralılar ile buluşturan G Concept, Jonathan Charles markasının kurucusu ve baş tasarımcısı Jonathan Sowter’ı ağırladı. Sowter, G Concept mağazasında iki gün üst üste gerçekleşen etkinlikte markalaşma sürecini anlatırken, tasarıma dair ipuçları da paylaştı. TMMOB İç Mimarlar Odası ile birlikte düzenlenen etkinliğe çok sayıda iç mimar ve mimar katıldı. Etkinliğin ev sahipliğini mağazanın kurucusu Gökçe Özcan üstlendi. Özcan, G Concept’in çok genç bir marka olduğunu ve mobilyadan aksesuara, aydınlatmaya kadar geniş yelpazedeki ürünlerini müşterileriyle buluşturduğunu belirtti. Özcan, daha çok İngiliz ve Amerikan markalarını bünyelerinde barındırdıklarını ifade ederek, ‘G Concept Atölye’ isimli workshopların devam edeceğini sözlerine ekledi. Jonathan Sowter, Türkiye’nin geçmişi, kültürü, yaşam tarzı ve alışkanlıklarıyla İtalya ve Fransa gibi çok önemli bir mobilya kültürüne sahip olduğunu belirtti. Kendisinin mobilya üreticisi değil, mobilya tasarımcısı olduğunu ifade eden Sowter, Türklerin el işçiliğine çok önem verdiğini ve el işçiliğinin kıymetini bildiğini aktardı. Tasarımlarının el işçiliğinden oluştuğunu ve incelikli çalışmalar olduğunu dile getiren Jonathan Sowter, Türkiye’de olmaktan duyduğu memnuniyeti dile getirdi. 

340 magdergi.com.tr

EBRU MİLAT, SİMGE SEZGİN


Pencere ’ye atılan imza...

Pencere uzmanlık, sorumluluk, tecrübe ve bilgi ister. Fabrika: 1354. Cadde 1421. Sokak No:2 06370 Ostim-Ankara www.hatupen.com.tr

facebook.com/hatupen

Telefon: 0312 385 88 50

E-posta: hatupen@hatupen.com.tr

twitter.com/hatupen

instagram.com/hatupen


davet

SAHA ARSLAN, ASLI UĞURLU

DERYA - İBRAHİM ȘENYAY

Sowter, markalașma hikayesini anlattığı sunumunda, tasarıma dair ipuçları da verdi. 342 magdergi.com.tr

ANGELLA SKINNER

BENGİ URAGAN

NİLGÜN KARAKİMSELİLER, EDA HASEMOĞLU


SAHA ARSLAN, ASLI UĞURLU

SEZİNUR BALIKÇIOĞLU, BANU BUYURGAN, BELİZ BALİBEY

lası için Daha faz om/online i.c magderg

ESRA COȘKUN

MERVE KALEMCİ EYYÜPOĞLU, SEDEN DENİZ

FİLİZ DAĞ YILMAZ


röportaj

Yaşam İçin Gerçekleşen Projeler 2014 yılından beri Sinpaș GYO Genel Müdürü olarak kaliteli projelere öncülük eden Seba Gacemer, Ağustos ayından bu yana Sinpaș GYO olarak toplam 100 milyon TL’den fazla ciro yaptıklarını ifade ederken Ege Vadisi’nin ise, projelerinin arasında satıș performansı en yüksek ofis olma özelliği tașıdığının altını çiziyor...

S

izi kısaca tanıdıktan sonra mesleki yolculuğunuzu dinleyebilir miyiz?

Aslında uzun yıllardan beri satış-pazarlama üzerine çalışmalarım oldu. İlk olarak, bilgisayar BIT yazılım sektörü üzerine çalışmalar gerçekleştirdikten sonra Sinpaş’a geçtim ve uzun yıllardan beri de Sinpaş’ta çalışıyorum. 20 yılı aşkın süredir çalıştığım Sinpaş’a satış müdürü olarak girdim, pazarlamada devam ettim, arkasından satış sonrası hizmetler ve iletişim departmanlarında görev aldıktan sonra tümünün bağlı olduğu Genel Müdür Yardımcılığı pozisyonunu üstlendim. Arkasından komple bir projenin genel müdürlüğünü yaptım ve grup şirketlerinden birinin başında Eviya A.Ş.’nin genel müdürlüğünü yaptım. Proje başarıyla

344 magdergi.com.tr

sonuçlanınca onun genel müdürlüğünü üstlendim. 2014 yılından beri de Sinpaş GYO Genel Müdürü olarak görev yapıyorum.

Şirketlerinizin başarılı projelerinin altında yatan ilkeler nedir?

Bir kere gerçekten biz başından beri konuta, gayrimenkule beton gözüyle bakmadık. Beton, çelik, demir bunlarla hiç ilgilenmedik. Her projeye başlarken ilk düşündüğümüz; “Yapılmamış ne yapabiliriz, bugüne kadar sunulanın dışında daha farklı ne sunabiliriz?” oluyor. Tabii bunu yaparken de bir ihtiyacı karşılayıp karşılamadığımızdan emin olarak ilerlemek istiyoruz. Çünkü, insanlar, aileler ve müşteriler kendilerine sunulanla bir şekilde yaşıyorlar ama daha iyisini sunduğunda, “ben bunu hiç düşünmemiştim, aslında buna


layığım, neden ben bunu yaşamıyorum?” diyorlar. Türk halkı olarak, yeniliğe çok açık ve inovatif olarak değişime çabuk ayak uyduran bir yapımız var. Bu nedenle, gayrimenkulde de tüm yaşam trendlerini yakın takip ederek farklı bir iş ortaya çıkarmak ve başarılı bile olsa yaptığımızın aynısını tekrar etmemek en önemli özelliğimiz. Bir de uzun yıllardan beri projenin mimarisi ve peyzajının sunmuş olduğu imkanların bütününün samimi bir konsepte dahil olması bize iyi bir rehber oluyor. Sunduğumuz şeyin arkasını dolduruyoruz. Aslında her projemizde konsept ve felsefe oluyor. Yaşam tarzı oluyor ve oralara bunu beğenen insanlar gittiği için de çok güzel bir yaşam değeri ortaya çıkıyor. Müşterilerimiz onu nasıl kullanacağını çok iyi biliyor. Farklı konseptlerde ve temalarda proje yapmanın heyecanı ile hayatın zevklerini çoğaltıyoruz. Renkler, bitkiler, iklim, her şey bizim elimizde ve hepsi kullanabileceğimiz argümanlar...

Peki genel olarak Türkiye’de inşaat sektörünü nasıl değerlendiriyorsunuz?

Avrupa ile kıyaslanmayacak derecede güçlü olduğumuzu düşünüyorum. Son yıllarda büyüyen, artan firmalara hep sorulur; “Konutta balon var mı, sektörde balon var mı, fiyatta balon var mı?” Biz bu işin içindeyiz, Türkiye değerleniyor, araziler değerleniyor ve hiçbir projemizde bir önceki fiyatlarda bir maliyet anlaşması yapamıyoruz. Hiçbir işçiye, bu yıl maaşını almadan çalış demiyoruz. Bu durumda, mantık ve realite olarak konut fiyatlarının inmeyeceğini hep anlatmaya çalışıyoruz. Biz her lokasyonda bakıyoruz; aynı lokasyonda yeniden proje yaparken mutlaka daha üst bir fiyata çıkmak zorunda kalıyoruz. Çünkü, projelerin etrafında vermiş olduğu bir yansıma oluyor. Sektörümüzün insan kaynağı olarak da çok güçlü olduğunu düşünüyorum, Türkiye’de iyi mühendisler ve mimarlar yetişiyor. Yurt dışından mimarlarla çalışmak gibi bir trend var aslında biliyorsunuz, fakat biz ağırlıklı olarak projelerimizin %90’ını yerli mimarlarla çalışarak tamamlıyoruz.

Peki son olarak kendi başarınızı bireysel olarak değerlendirirseniz bu başarının altında yatan faktörler nelerdir? Ben kendi adıma hep empati kurarım. Bir konu gördüğüm zaman projelerimizi yaşamımıza nasıl dahil edebiliriz diye bambaşka bir konuya dönüştürmeye çalışırım. Mesela sanatla ilgili bir konuyu incelediğimizde oradan bir şeyi hemen bambaşka bir şeye dönüştürebilmeye çabalarım. Zaten Yay burcu olduğum için, değişim, yenilik ve hayal gücüm en yüksekte...

Sinpaş GYO, mimarı olduğu “Ege Yaşam Konsepti”nin en büyüğü Ege Vadisi’ni nasıl değerlendiriyorsunuz?

Mimarisi, rengârenk bitki örtüsü ve kendine özgü ruhuyla Ege, herkesin ortak hayalidir. İstanbul’dan sonra Ege Vadisi ile bu hayali Ankara’da da gerçeğe dönüştürüyoruz. Ankara’nın ilk Alaçatı Çarşısı ile Ankaralılara bir Ege kasabasında alışveriş yaparken hissettikleri samimi ve içten ortamı sunuyoruz. Yine Ankara’nın ilk Dört Mevsim Plajı’nda yer alan kumsallı havuzunda günün yorgunluğunu atabilecek ve spa merkezinde ilk kez ailelere özel olarak sunulan aile spa hizmeti ile enerjilerini tazeleyebilecekler. İstanbul’da Ege konseptli projelerimiz EgeBoyu ve EgeYakası daha önce büyük ilgiyle karşılanmıştı. Bu iki projede, 2 yılda yaklaşık yüzde 60 kazandırdık. Ege yaşam konseptinin en yenisi ve en büyüğünü şimdi Çankaya Oran’da inşa ediyoruz. İlklere imza atılan Ege Vadisi ile Ankara’ya 600 milyon TL daha yatırım sunan Sinpaş GYO, Ege Vadisi’ni tercih edenlere çok kazandırmaya hazırlanıyor. 

Türkiye ile yurt dışını inşaat sektörü yönünden karşılaştırdığınızda ne gibi farklılıklar ve benzerlikler sayabiliyorsunuz?

İtalya’dan bir mimar gelmişti iş almak için ve ödüllü bir mimardı. Kendisi 150 ünitenin onun için en büyük ünite olduğunu söylerken bizim ölçeğimiz için 150 ünite küçük bir proje. Çünkü, bizdeki nüfusun dinamik yapısı ve konut, gayrimenkul sektörünün dinamik yapısı Avrupa ile kıyaslanmayacak derecede iyi... Londra tüm dünyadan talep alan bir dünya şehri. İstanbul’a mesela özellikle körfez bölgesi için yakın Londra diyoruz. Çünkü İstanbul da sosyal hayatı, iş hayatı, finans dünyası ve özellikle sosyo-kültürel zenginlikleriyle bir dünya şehri. Artan değeri ile bunu Ankara takip ediyor. Biz bu yaşam zenginliğimizi, sosyal alanları ve kentsel yatırımları artırdıkça diğer Avrupa ülkelerini fazlasıyla geçeceğimizi düşünüyorum. Mesela son yıllarda, mütekabiliyet yasasından sonra biliyorsunuz körfeze çok büyük bir ilgi oldu. Yakın bir zaman önce Cidde’de Suudi Arabistan fuarına katılmıştım. O fuarda başka ülkelerden de sunumlar vardı ama Türk stantları güzel ilgi görüyordu ve çok büyük bir sempati vardı. Biz şöyle düşünüyoruz; kısa ve orta vadede Amerika ve Londra’ya kayan körfez yatırımları daha da artarak Türkiye’ye dönecek. Yani oraya yapılan yatırımlar bile Türkiye’ye dönecek. Çünkü, burada bir yerli talebi var, suni bir ortam yok, birileri gelip sonra çekip gidebilir gibi bir durum yok, yatırım konusunda daha güvenli bir ortam var. Satıyorum denildiği zaman satın alacak çok fazla talep var, insan var. Ama dünyada birileri orayı bir merkeze alıyor diye bir seyir de var ama başka bir yer de merkez seçilebilir ve günün birinde orası değişebilir, fiyatlar inebilir. Fakat Türkiye’de konut talebini besleyen demografik bir yapı olduğu için biz Türk markalarının tüm dünya çapında gayrimenkulde giderek artan bir değer olacağını düşünüyoruz.

Yukarı Dikmen, 648. Cad. No:1 Çankaya/ANKARA T: 444 1 440


davet

Aşk-ı Hüma Koleksiyonu Türkiye’nin önde gelen mücevher firmalarından Storks Altın Mücevherat, yeni koleksiyonu olan Aşk-ı Hüma koleksiyonunu Cepa AVM’deki mağazasında düzenlediği bir lansmanla tanıttı. Türkiye’nin ilk mücevher firmalarından olan ve 50 yıllık deneyimi ile kalitesini kanıtlamış Storks Altın Mücevherat, yepyeni bir koleksiyona imza attı. Tamamı el yapımı olan ve 12 parçadan oluşan Aşk-ı Hüma koleksiyonu düzenlenen bir lansmanla Cepa AVM’de tanıtıldı. Tarihsel araştırmalar sonucu 6 aylık bir süreçte hazırlanan ve isimlerini Osmanlı sultanlarından alan 12 ayrı mücevher basına tanıtıldı. İsimlerini Hürrem Sultan, Kösem Sultan, Mahidevran Sultan, Mihrimah Sultan, Valide Handan Sultan gibi Osmanlı İmparatorluğu’nda iz bırakmış sultanlardan alan koleksiyon parçaları yine bu şahısların sevdiği mücevherler ile hazırlanarak koleksiyonda yer buldu. Ankara’da 10 yıldır hizmet veren Cepa AVM Mağazasında verilen lansmanda konuşan Marka Temsilcisi Şükrü Demir; “Bu koleksiyon dış pazarda Türkiye’nin tanıtımı açısından da büyük önem taşıyor.” diyerek koleksiyonun önemine vurgu yaptı. 

GÜLHAN YILMAZ, BAȘAK GENÇ, ȘÜKRÜ DEMİR, TOLGA AKIN, GÖKHAN ÖZCAN, BAHADIR KORKMAZ


haber

15 Temmuz ‘Kurtuluş’ Destanı Raflarda Gazeteci Osman Altınıșık’ın ‘Haberin Seyir Defteri’ ve ‘B’așka Vakit Kalmadı’ adlı kitabının ardından 15 Temmuz ihanetinde verilen kurtuluș destanını kaleme aldığı “246” adlı kitabı okuyucuyla buluștu. Altınışık’ın hem gazeteci hem de yazar kimliğiyle şehit ve gazilerini hikâyeleri üzerinden kaleme aldığı “246” okuyucuyla buluştu. Satışa çıktığı ilk haftadan itibaren büyük talep gören kitapta, 15 Temmuz gecesi vatana karşı canını feda eden kahramanların ve tanklara siper olan gazilerin hikayeleri anlatılıyor. 30 yıllık gazeteci Altınışık, 246’yı, Türk milleti ve milli irade şehitlerine armağan etti.

Birlik, Mutluluk Ve Coşku Dolu Öğretmenler Günü Eğitimde kalite ve bașarıları ile fark yaratan seçkin bir kurum vizyonu ile mutlu, özgüvenli, bașarılı, sağlıklı, ilkeli, Atatürk ilke ve devrimlerini içselleștirmiș, aynı zamanda küresel bakıș açısına sahip bireyler yetiștiren Özel Arı Okulları öğretmenleri için Ankara’nın seçkin otellerinden birinde “Öğretmenler Günü Yemeği” düzenledi. Gecenin açılış konuşmasını yapan Özel Arı Okulları Genel Müdür Yardımcısı Dr. Seva Demiröz konuşmasının sonunda: “Mucizenin adı eğitimdir. 21 Kasım günü, bu farkındalıkla, her bir öğrencimiz için mucizeler yaratmak üzere yeni bir başlangıç yapacağız. Arı Okulları olarak köklü, saygın ve başarılarla dolu geçmişimizden aldığımız güçle, Başöğretmenimiz Atatürk’ün açtığı yolda mutlu, sağlıklı ve başarılı nesiller yetiştirmeyi sürdüreceğiz.” diyerek sözlerini sonlandırdı. Özel Arı Okullarında 10, 20 ve 25. hizmet yılını dolduran yöneticilerden ve öğretmenlerden Arı Okulları Genel Müdür Yardımcısı Dr. Seva Demiröz, Özel Arı Anadolu ve Fen Lisesi Müdürümü Abdurrahman Kaya, Özel Arı Ortaokulu Müdür Yardımcısı Berrin Seçkin, Özel Arı İlkokulu Müdür Yardımcısı Hilal Soylu, Özel Arı Anadolu ve Fen Lisesi Biyoloji Zümre Başkanı Cengiz Toptaş, Arı Önokul Öğretmenleri Sevim Akyüz ve Huriye Hacıoğlu plaketlerini Arı Okulları Kurucusu Sıtkı Alp’ten almanın mutluluğunu ve gururunu yaşadılar.


davet

CEMAL TEKİN, SELÇUK KARAKAYA , ERCAN KAHRAMAN, NEZİH ALLIOĞLU, SERKAN KUNDAKÇI

Teona’da Büyük Buluşma Türkiye Genç İş Adamları Derneği (TÜGİAD) Ankara Şubesi’nin Ercan Kahraman başkanlığındaki yeni yönetimi, ülkece sıkıntıları aşmak için güç birliği ve dayanışma ruhu oluşturmak amacıyla iş dünyası temsilcilerini bir araya getirdi. TÜGİAD Ankara Şubesi’nin yeni seçilen yönetimi göreve iddialı başladı. Şube örgütlenmesi ile kurulan Ticaret Komisyonu’nca üye iş adamları arasında ilişkileri geliştirmek ve güçlendirmek amacıyla düzenlenen geleneksel “TÜGİAD Business NetworkKazandıran Buluşmalar” (TBN) etkinliği, içinden geçilen dönem dikkate alınarak bu kez tüm iş dünyası temsilcilerine açık olarak gerçekleştirildi. Ankara Şube Başkan Yardımcısı Koray Kartal’ın ev sahipliğinde Ümitköy Teona’da yapılan etkinliğe, TÜGİAD İstanbul ve İzmir Şube Başkanları bizzat katılırken Bursa ve Çukurova şubelerinin temsilcileri yer aldı. Diğer STK başkan ve üyelerinin de yoğun katılım gösterdiği etkinlikte iş adamları, zor günlerin birlik ve beraberlik ruhu içinde aşılacağını vurgulayan mesajlar verdiler. Projeyi yakından inceleyen konuklar, çok beğendiklerini belirtti. 

348 magdergi.com.tr

ARZU BEYAZIT


GÖKMEN ÖZDOĞAN

EFE TARAKÇI

SELİM AKIN

Çok sayıda iș adamının davetli olduğu etkinlikte misafirler șık projeyi yakından inceleme imkanı buldu. BERKAN BAYRAM

ÜNAL PALA

KORAY KARTAL

KÖKSAL ÜNAL


röportaj

Başkent’te Pasifik İmzası Pasifik Satıș Ve Pazarlama Müdürü Nihan Özdemir 2018 yılının son çeyreğinde tamamlanması planlanan Next Level Çayyolu projesinin Ankara’da fark yaratacak detaylarını anlatırken Pasifik İnșaat’ın yakın dönem yeni projeleriyle ilgili de sürprizler verdi...


P

asifik İnşaat hakkında kısaca bilgi alabilir miyiz?

Ana faaliyet alanı gayrimenkul geliştirmek olan Pasifik İnşaat, özgün mimari yaklaşımı, malzeme kalitesi, hizmetleri, teknolojik altyapısı ve seçtiği iddialı lokasyonlarda yer alan projeleriyle bulunduğu şehre değer katma hedefiyle Next Level markasını 2013 yılında Türkiye gayrimenkul sektörüne kazandırdı. Pasifik, yenilikçi yöntemleri kullanarak detaylara önem veren projeleriyle fark yaratmaya gelecekte de devam edecek.

Next Level Çayyolu projesi fikri nasıl ortaya çıktı?

Pasifik İnşaat olarak Ankara’nın ilk karma kullanımlı projesi Next Level Ankara’nın başarısı sonucunda gelen yoğun istek üzerine, projenin tarzını, çizgisini ve kalitesini bir üst seviyeye taşımak için bir konut projesine daha imza atmaya karar verdik.

olan Next Level Çayyolu’nda villa, loft, penthouse, teras bahçeli ve katta farklı büyüklüklerde daireler var. Farklı mimarilerdeki alternatiflerle genç çiftlerden çocuklu ailelere, geniş ve ferah yaşamı sevenlerden fonksiyonelliğe önem verenlere kadar her zevke uygun yaşam tarzını 3+1’den 7,5+2’ye kadar değişen seçeneklerle sunuyoruz. Projemizde esas itibariyle metrekare büyüklüğüne değil, tüm alanların en verimli şekilde kullanılmasına özen gösterdik. Next Level Çayyolu, dairelere ait terasları, özel peyzajlı bahçeleri, yemek okulu, açık kapalı havuzları, squash ve standart ölçüde kapalı basketbol sahası gibi alışılmamış olanaklar sunuyor. Next Level Çayyolu’nun ortasında yer alan 5 bin metrekarelik çim etkinlik alanında piknik ve dinlenme alanları, açık hava sineması ve keyifli yürüyüş yolları yer alıyor. 101 dönüm orman ve 191 dönüm Çayyolu Rekreasyon Vadisi’yle harmanlanan Next Level Çayyolu, şehrin içinde nefes aldıran doğal yaşam alanıyla da dikkat çekiyor.

İç mimarisinden biraz bahseder misiniz?

Next Level Çayyolu’nda, klasik tarzı sevenlere; Viyana stili, modern, minimalist ve yenilikçi ögelerden hoşlananlara; Milano stili, modern ile klasiğin harmanlanıp farklı yorumlanmasını sevenlere ise; Chicago stili olmak üzere üç ayrı tarzda iç mimari seçeneği sunuluyor.

Next Level Çayyolu’nda ne gibi ödeme kolaylıkları sunuyorsunuz?

Ağustos ayında ekonomiye destek sloganıyla başladığımız 48 ay vade farksız ödeme imkânı sunan kampanyayı gelen yoğun talep üzerine yıl sonuna kadar uzatırken, Kasım ve Aralık aylarına özel ek fırsatlar ekledik. Lansman dönemi yıl sonuna kadar sürecek, bir taraftan da ‘ekonomiye destek’ sloganıyla hareket etmeye devam edeceğiz.

Next Level Çayyolu ne zaman hayata geçecek?

Next Level Çayyolu’nun 2018’in son çeyreğinde tamamlanması planlanıyor.

Kısa vadede Pasifik İnşaat’ın yeni bir projesi olacak mı?

Next Level Çayyolu projesini anlatır mısınız?

Ankara’nın en önemli konut bölgesi Çayyolu’nda yükselen Next Level Çayyolu, Çayyolu Rekreasyon Vadisi’nin içindeki arazide; konumu, havası, sakinliği, ulaşım kolaylığı ve Ankara’nın en köklü konut sitelerine yakın lokasyonu ile dikkat çekiyor. Her zevke uygun 429 dairede, 92 farklı konut tipi ile Next Level Çayyolu’nun toplam arsa alanı 42 bin 184 metrekare, inşaat alanı ise; 166 bin metrekareden oluşuyor. Yatırım tutarı toplamda 505 milyon TL

Şu an yoğunlukla çalıştığımız Pasifik İnşaat-Çiftay İnşaat ortaklığında Ankara’nın merkezindeki en büyük arsa olan EGO arsasında, Türkiye’nin en kapsamlı ve 6 fonksiyonlu karma kullanım projesini AVM, konut, iş merkezi ve otelden oluşan karma bir proje geliştiriyoruz. Diğer yandan, Pasifik olarak Ankara’nın en önemli konut bölgelerinden Dikmen Vadisi’nde güven ve kaliteyi simgeleyen yeni bir Next Level projesi daha geliştiriyoruz. Ankara Büyükşehir Belediyesi’nden Temmuz 2016’da ihaleyle alınan 74 bin 178 metrekarelik arsa üzerinde 425 bin metrekare inşaat alanına sahip olacak proje 2017’de satışa sunulacak. 


davet

Kahve Kültürü Kalpleri Birleştirir Next Level, kokusu ile büyüleyen “Kolombiya: Enfes Bir Kahve Aroması ile Kültür” isimli bir serginin açılışına ev sahipliği yaptı. JUAN ALFREDO PINTO SAAVEDRA, SORAYA CORO

352 magdergi.com.tr

PINAR GÜRER

Kolombiya Büyükelçiliği’nin düzenlediği “Kolombiya: Enfes Bir Kahve Aroması ile Kültür” isimli serginin açılışında ev sahibi, Kolombiya Büyükelçisi Juan Alfredo Pinto Saavedra; Çin, Panama, Hindistan ve Meksika gibi birçok ülkenin Büyükelçileri ve Ataşelerinin de aralarında bulunduğu misafirlere teşekkür etti. Next Level Alışveriş Merkezi Genel Müdürü Pınar Gürer ve Sanatçı Çiğdem Demir ile birlikte misafirleri karşılayan Büyükelçi Saavedra; açılış konuşmasında Kolombiya’nın kahve kültüründen bahsederken, “Sergimizde; tasarımcılar hayal gücünü kullanarak Kolombiya’yı tasvir ettiler. Bizler de kahve kültürünün kalpleri birleştireceğine inanarak böyle bir sergi oluşturduk. Türklerin de dediği gibi; ’Bir kahvenin kırk yıl hatırı vardır’. Kolombiya barışına verdiğiniz destekten ötürü hepinize çok teşekkür ederiz” dedi. Profesyonel Baristaların hazırladığı Kolombiya kahvesinin ikram edildiği davette misafirler, Latin Amerika şarkıları seslendiren canlı müzik grubunu de beğenerek dinlediler. 

SEMA ERDEM

PELİN GÖÇMEN


lası için Daha faz om/online c i. magderg

ZEYNEP PEHLİVAN

ÖZDEN PEKTAȘ TURGUT

ALEJANDRA MARTINEZ SILVA


deco trend

Gri De Sıcak Olabilir Bu ay Ankara’da iç mimari projelendirmesini üstelendiğimiz bir apartman dairesi ile karșınızdayız. Üç kișilik bir aileye ait bu dairede; daha önce de birkaç evlerini yaparak yakından tanıma șansına sahip olduğumuz ev sahiplerinin, yașam tarzlarını bildiğimiz için; ne istediklerini anlama sürecini çok kısaltarak bașladık projeye... 354 magdergi.com.tr


Yemek Bölümü

TV Ünitesi ve Kitaplık


deco trend

Genç Odasında Yatakbaşı, New York Temalı Duvar Kağıdı

Yapısal değişikliklere hızla karar verip, hemen konsept proje aşamasına geçtik. Modern ama sıcak bir evdi istedikleri... Çok açık renklerden uzaklaşıp, soğuk zannedilen griyi kullanarak, yine ısıtan mekanlar yaratmaya çalıştık. Seçilen ahşap ve kumaşların, renk ve dokularında özenli davranarak; müthiş bir fon rengi olabilen griyi sıcaklaştırdık. Aile fertlerinin bir araya gelip, hep birlikte rahatça vakit geçirebilecekleri bir salon kurguladık; oldukça büyük bir köşe kanepenin karşısına, TV’yi de içine alan geniş bir kitaplık tasarladık. Böylece sadece misafir ağırlamak için kurgulanan bir mekandan uzaklaşıp; ailenin yaşayacağı bir hale geldi bu bölüm. Diğer odalarda da bu renk ve dokuları devam ettirdik. Zeminlerde, salon ve odalarda ceviz tonlarında parke, diğer alanlarda ise buna kontrast; açık renklerde mermer seçtik. Sonuçta, insanı yormayan; aksine, keyifli ve elegan bir ev çıktı ortaya. Hep söylediğimiz gibi; ‘’önemli olan müşteri memnuniyeti’’... Bu sebeple sonuç bizi de memnun etti. Sözü çok da uzatmadan ‘’Bit artık 2016’’ dediğimiz şu günlerde; PROFİT Neşet Güne İç Mimarlık olarak, ekibim ve şahsım adına sizlere şahane bir yıl diliyorum. Ülkemiz ve tüm dünya için tatsız olan her şeyin geride kaldığı; tüm hayallerimizin gerçekleştiği, sağlıklı ve çok mutlu bir sene olsun 2017. İyi Seneler.. Tasarım: PROFİT NEŞET GÜNE ESİN CANKILIÇ

PROFİT NEȘET GÜNE İnș.Dek.San.Tic.Ltd.Ști. www.profitnesetgune.com 356 magdergi.com.tr

Ebeveyn Yatak Odası


Banyo


davet

Kuzu Grup ve RC Sanat’tan Ortak Sergi Kuzu Grup ve RC Sanat Galerisi iş birliği ile Kuzu Effect Sergi Salonunda gerçekleştirilen sergi günlerinin açılışı ünlü ressam Vladimir Pervuhin’in eserleriyle yapıldı.

RAHMİ ÇÖĞENDEZ

358 magdergi.com.tr

ÖZGE KUZU

HELİN KARS

Kuzu Grup Yönetim Kurulu Üyesi Güven Kuzu’nun kızı Özge Kuzu ve RC Sanat Galerisi Küratörü Rahmi Çöğendez ev sahipliğinde gerçekleşen açılış davetine sanat dünyasından birçok isim katıldı. Her ay bir sanatçının eserlerinin sergilenmesine ev sahipliği yapmaya hazırlanan Kuzu Grup, düzenlenen sergilerle ünlü sanatçıların eserlerini sanatseverlerle buluşturmayı planlıyor. 

NECİL NEDİMOĞLU


davet

Türmen’den Anlamlı Sunum FÜSUN ȘENER

Türk Kadın Lobisi Derneği (TÜKAL) Başkanı Füsun Şener başkanlığında gerçekleşen davete Başkent’in seçkin isimleri katıldı. Sheraton Otel’de gerçekleşen davete Uluslararası Çocuk Merkezi Derneği Başkanı Tomris Türmen “Çocuk Gelinler “ konulu bir konuşma yaptı. Konuşmayı dikkatle dinleyen davetliler davet sonunda Tomris hanıma soru sormayı da ihmal etmedi. Davetten elde edilen gelirin tamamı çocuk gelinler yararına kullanıldı. 

lası için Daha faz om/online i.c magderg

ZEYNEP KÖKSALAN

TOMRİS TÜRMEN

RÜVEYDA AKBAY

IȘIN KURȘAKLIOĞLU


davet

UĞUR BÜR

Holiday Inn Ankara’ya Büyük Ödül

1200’ün üzerinde otel profilinin yer aldığı ve sektörün en prestijli organizasyonlarından biri olan World Luxury Hotel Awards’da Luxury City Hotel ödülüyle Holiday Inn Ankara Kavaklıdere taçlandırıldı.

10. kez düzenlenen dünyaca ünlü World Luxury Hotel Awards ödülleri dağıtıldı.

Luxury City Hotel (En Lüks Şehir) kategorisinde 250’den fazla otel katılmış olup; Türkiye’yi temsilen Holiday Inn Ankara Kavaklıdere Oteli bu ödüle layık görülmüştür. Sektörün en prestijli bu ödülünü; Bülbüloğlu Holding Yönetim Kurulu Üyesi Berker Bülbüloğlu ve Genel Müdürü Uğur Bür almıştır. Uğur Bür ödül sonrası verdiği demeçte; “Holiday Inn Ankara Kavaklıdere ailesi olarak, 4 yıl önce bu yola koyulurken, hedefimizi; “Kalitede süreklilik ve mutlak misafir memnuniyeti ile Avrupa’nın en iyi Holiday Inn Oteli olmak” olarak belirlemiştik. 2015 yılında da Inter Continental Hotels Group tarafından en iyi Top Performer oteli seçilmiştik. Yolculuğumuzun 4.yılında; bu yıl 10 uncusu Katar’ın başkenti Doha’da yapılan, dünya çapında misafirler ve sektörün ileri gelenleri tarafından oylanan, 60’ın üzerinde ödül kategorisinin bulunduğu, 1200’ün üzerinde otel profilinin yer aldığı ve sektörün en prestijli organizasyonlarından biri olan World Luxury Hotel Awards da Luxury City Hotel ödülüyle taçlandırdı.” dedi. 

360 magdergi.com.tr


haber

Sanat ve Çikolatayı Buluşturan Kutlama Eșsiz tasarımı ve özel lezzetleriyle premium çikolata kategorisinde dünya lideri Godiva, kurulușunun 90’ıncı yılını Brüksel, Londra ve New York’un ardından İstanbul’da verdiği özel bir davetle kutladı. Yıldız Holding Yönetim Kurulu Başkanı Murat Ülker, Yıldız Holding Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Ali Ülker ve Sanatçı Ahmet Güneştekin’in katılımıyla gerçekleşen davete Mustafa Taviloğlu, Yalçın Ayaydın, Rona Yırcalı, Aziz Yıldırım gibi iş dünyasının temsilcilerinin yanı sıra, sanat ve sosyal yaşam dünyasından birçok önemli isim katıldı. Godiva’nın bu önemli yıl dönümü ile ilgili konuşan Yıldız Holding Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Ali Ülker, Godiva’nın 90’ıncı yılında çok zarif bir sanat eseri ortaya koyarak günü daha anlamlı kılan değerli Sanatçı Ahmet Güneştekin’e teşekkür etti. Ünlü Sanatçı Ahmet Güneştekin, eseri hazırlarken Lady Godiva’nın cesaretinden ilham aldığını belirterek; “Lady Godiva da bir performans sanatçısıydı bana göre. Sanat dahil olmak üzere, insanlık mirasının temelini cesur insanların attığını düşünüyorum. İnsanlığın ortak mirasına dahil olacak bu sanat eserinin de Lady Godiva’nın cesaretini yansıtmasını istedim” şeklinde konuştu. Godiva’nın 90 yıllık mirası, çikolata uzmanlığı, estetik bakış açısı ve inovasyon yaklaşımını yansıtan kutlamada, Godiva’nın özel olarak tasarladığı Gold Yıldönümü Koleksiyonu’nun da tadımı yapıldı. Davette ayrıca, yeni yıl kutlamalarına eşlik edecek enfes pralin çikolataları, trüfleri ve özel olarak tasarlanmış serisiyle Godiva 2017 Yeni Yıl koleksiyonu, davetlilerin beğenisine sunuldu.


Sıradan Olamayanlara Aradıkları Yaşam So Çayyolu’nda Yaşam standartları değişiyor ve beklentiler yaşam biçimlerine göre özelleşmeye başlıyor. Yaşam tarzına uygun yapılar arayanların sayısı da her geçen gün artıyor. Başkentte sosyal yaşamın gözde ve hareketli semtlerinden Çayyolu’nda yenilikçi yaklaşımlarıyla, standartlardan sıkılan ve sıradan olamayanlar için So Yapı ile inşaat sektöründe yeni bir dönem başlıyor.


Dört mevsim konforlu, her an huzurlu... Çayyolu’nda çevrenizi saran yaşamın her bir unsuru, rutinleri kıracak, hayatınızın her anı, olağanüstü olacak. Bu benzersiz hayatın en konforlu noktaları ise isterseniz size nefes alma imkanı sağlayan So Çayyolu Teras Bahçeleri, isterseniz de günün stresini geride bırakıp yenilenme imkanı sağlayan yarı açık yarı kapalı havuz. So Çayyolu tüm beklentileri aynı anda karşılayabilen bir fikir.

ADVERTORIAL

SO Çayyolu, lokasyonunda farklı bir yaşam kültürünün kapılarını 2+1 loft daireleriyle aralıyor. Ferah metrekarelerle kurgulanan bu yaşamın merkezinde konfor ve farklılık arayışınız yer alıyor. Yaşam sıradan olamayanlar için her anı yeni keşiflerle dolu bir serüven...


davet

VEDAT YAKUPOGLU, ALİ KOÇ, EMİN ERGİN, AHMET GÜVENEK, ABDURRAHMAN KARAMANLIOĞLU

Ankara’da Ekonomi Zirvesi Ekonomi dünyasının önde gelen isimleri, TÜSİAD’ın geleneksel Ankara Yüksek İstişare Konseyi toplantısı öncesi düzenlenen kokteylde bir araya geldi. Sheraton Otel’deki geceye TÜSİAD Başkanı Cansen Başaran ve Yüksek İstişare Konseyi Başkanı Tuncay Özilhan ev sahipliği yaptı. Toplantı öncesinde düzenlenen kokteyle TÜSİAD Başkanı Cansen Başaran ve Yüksek İstişare Konseyi Başkanı Tuncay Özilhan ev sahipliği yaptı. Geceye Kalkınma Bakanı Lütfi Elvan, Doğan Holding Yönetim Kurulu Üyesi Arzuhan Doğan Yalçındağ, Koç Holding Yönetim Kurulu Başkanvekili Ali Koç, Eczacıbaşı Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Bülent Eczacıbaşı, Alarko Holding Yönetim Kurulu Üyesi Leyla Alaton’un yanı sıra bazı siyasiler, büyükelçiler ve medya temsilcileri katıldı. Ekonomi dünyasının önde gelen isimleri, ertesi gün yapılan toplantı öncesi fikir alışverişinde bulundu. Kokteyl, keyifli sohbetlerle devam etti. 

364 magdergi.com.tr

CANSEN BAȘARAN

TUNCAY ÖZİLHAN


Şehirde güzel bir gün geçirmeye ne dersiniz? O gün yapmanız gereken en zor seçim masajınızı 60 dakika mı yoksa 90 dakika mı alacağınız olabilir. Hilton Istanbul Bomonti Hotel & Conference Center 85’i süit 829 odası, Hilton Worldwide tarafından verilen 2014 EMEA Yılın Şef i Ödülünün sahibi şef imizin lezzetleriyle The Globe restoranı, 34. katında eşsiz şehir manzarasına hakim, yaratıcı kokteylleriyle sizi şaşırtacak ve Sushi Lounge’unda gece boyunca enfes suşiler tadabileceğiniz Cloud 34 barı, açık ve kapalı yüzme havuzları ve 3.300 m2’lik Avrupa’nın en büyük eforeaTM Spa’sı ile sizi bekliyor.


davet

ERDEM ERKUL, KAAN ÜNVER, YASEMİN ERKUT, CAN ÇAVUȘOĞLU

UMAY VILLA

İș dünyasından çok sayıda ismin katıldığı gecede renkli dakikalar yașandı. KLAUS WOLFER, MARTHA ELENA BARCENA COQUI

VELİ SARITOPRAK


NÜKHET KÜÇÜKEL, SELÇUK PEHLİVANOĞLU

MURAT TARMAN

BÜLENT ECZACIBAȘI

TUĞBA, TUĞÇE KOÇ

LEYLA ALATON


davet

Ekonomi Davetine Büyük İlgi Tüm Kadın Lobisi Derneği, tüm Türkiye’deki kadınlara yönelik eğitici ve sosyal sorumluluk içeren projeler oluşturmaya devam ediyor. TÜKAL kadın hakları, eğitim, ekonomi ve yardımlaşma alanlarındaki etkinliklerine geçtiğimiz ay bir yenisini daha ekledi. Gazeteci, Yazar ve Ekonomist Aslı Şafak’ın konuşmacı olarak ağırlandığı ekonomi konulu davet, Ankara Kalesi’nde bulunan Erimtan Müzesi’nin büyüleyici atmosferinde gerçekleşti. Başkent sosyal yaşamının önde gelen simalarının ve dernek üyelerinin yoğun katılım gösterdiği davet bir panel havasında geçti. Dernek Başkanı Füsun Şener’in gerçekleştirdiği konuşmanın ardından sahneye davet edilen Aslı Şafak, davetlilerin sorularını yanıtlayarak ekonomi ve yaşam tarzları anlamında ipuçları verdi. Yaklaşık 3 saat süren davette Şafak, davetliler için yeni kitabı olan “Bana Bana Hep Bana” adlı kitabını imzalamayı da ihmal etmedi. 

368 magdergi.com.tr

FÜSUN ȘENER

ASLI ȘAFAK


haber

Boğazın Işıltısıyla Yeni Yıla Merhaba Özel günlerin vazgeçilmez adresi Feriye Palace, yeni yılı, geceye özel hazırladığı seçkin menüsü ve Yılbașı eğlencesiyle Boğaz’ın büyülü atmosferinde karșılıyor. Eşsiz manzarası eşliğinde misafirlerine unutulmaz bir gece yaşatacak Feriye Palace, lezzet ve eğlence dolu yeni yıl programıyla 2017’ye merhaba diyecek. Misafirlerini yemek öncesi saat 19:00’da düzenleyeceği kokteylle geceye hazırlayan mekanda, ikram edilecek şampanya ve özel atıştırmalıklar keyifli bir yılbaşı akşamının ilk adımı olacak. Kokteyl sonrası Feriye Palace’ın harikalar yaratan ödüllü Executive Şef’i Aydın Demir’in misafirler için hazırladığı sürpriz Yılbaşı menüsü sunulacak. Yemeğinize renk katacak canlı müzik performansıyla unutulmaz bir gece yaşayacağınız Feriye Palace’ta gecenin ilerleyen saatlerinde ise, müziğin ritmi yükselecek. DJ performansıyla eğlenceye kaldığı yerden devam edecek mekan, 22:00 itibariyle yemek sonrası bar programına katılmak isteyen misafirlerini ağırlayacak. Birbirinden özel lezzetleri ve eğlenceli Yılbaşı programıyla Feriye Palace ’ta unutulmaz bir geceye hazır olun! Adres: Yıldız Mahallesi, Çırağan Caddesi No:44 Rezervasyon Tel: +90538 483 20 21 Program Akışı Kokteyl: 19:00 Yemek: 20:00 Bar: 22:00

Yeni Yılı Jw Marriott Ankara’da Karşılayın! Kaliteyi, șıklığı, eğlenceyi, lüksü ve lezzeti bulușturan JW Marriott Ankara, yılbașında her zevke hitap eden özel programları ve menüleriyle konuklarına unutulmaz bir kutlama gecesi yașatacak. Geceden sabaha sunduğu programlarıyla Bașkentlilerin ilk tercihi olan JW Marriott Ankara 2017’ye girmeye hazır. JW Marriott Ankara’nın her katında farklı zevklere hitap eden programlarla 2017’ye keyifli bir “merhaba” demek için dilediğiniz yılbaşı eğlencesini seçip rezervasyon yaptırmanız yeterli. JW Marriott Ankara’da özel günlere ve konsept partilere ev sahipliği yapan Velocity Sports & Entertainment’ın Yeni Yıl Partisi sınırsız eğlencenin doğru adresi olacak iken otelin ana restoranı Fires & Flavors’ın Yılbaşı Yemeği, kutlama gecenizin hakkını verecek bir şölen sunuyor. Fires & Flavors veya JW Steakhouse’da, keyifli bir lezzet deneyiminin ardından 22. katta hizmet veren Skye Vue, sizi Yeni Yıla Merhaba partisine davet ediyor. Rezervasyon: 0312 248 88 88


röportaj

Birlik Mahallesinin Yeni Gözdesi:

Lima Vadi

Lima Yapı’nın Satıș Müdürü Pelin YILDIRIM, Birlik Mahallesi’nde yükselen Lima Vadi projesinin özelliklerinden bahsetti. Bölgedeki çok konutlu proje ihtiyacından doğan Lima Vadi’nin lansman fiyatı ile satıșa sunulduğunu ifade eden YILDIRIM, projenin Haziran, 2018’de teslim edileceğini söyledi.

370 magdergi.com.tr





röportaj

VOLKAN ATAMAN

MICE

Sektörünün En İyileri Etkinlikler, oteller ve etkinlik mekanları, festivaller, kurumsal sosyal sorumluluk projeleri gibi toplam 31 kategoriden adayların bașvuruda bulunacağı ACE of MICE Exhibition 2017, 22-24 Șubat tarihlerinde MICE profesyonelleriyle İstanbul Kongre Merkezi-ICC’de dördüncü kez bulușacak...

A

CE of MICE Exhibition 2017 içeriği hakkında bilgi verir misiniz? Bu yıl katılımcıları neler bekliyor?

Türkiye’nin tek kongre, toplantı ve etkinlik sektörü fuarı “ACE of M.I.C.E. Exhibition” 22-24 Şubat 2017 tarihleri arasında İstanbul Kongre Merkezi – ICC‘de 4. kez MICE profesyonellerine ve tüm etkinlik sektörüne ev sahipliği yapacak. Her geçen sene çıtasını yükselterek yoluna devam eden ACE

374 magdergi.com.tr

of M.I.C.E. Exhibition, 2016 senesinde oteller, etkinlik yönetimi firmaları, sahne dekor tasarımı, transfer, dönemsel insan kaynakları, ses - ışık, görüntü, video ve dijital çözümler gibi alanlarda faaliyet gösteren toplam 330 katılımcı, 39 ülkeden 200’ü yabancı toplamda 750 satın alıcıya ev sahipliği yaptı. 3 gün boyunca 9.843 B2B görüşmenin gerçekleştiği fuarda, içerik olarak birbirinden zengin 25 oturumda sektör profesyoneli 62 konuşmacı 14.496 ziyaretçiyle bir araya geldi. Türkiye’nin en kapsamlı B2B etkinliği olma özelliği taşıyan “ACE of M.I.C.E. Exhibition” 2017 yılında da Türkiye ve dünyadan MICE endüstrisinin önemli firmalarını; kurumsal


şirketler, dernekler ve MICE profesyonellerinden oluşan yerli ve yabancı satın alıcılar ile buluşturacak. Fuar süresince MICE profesyonellerini yeni teknolojiler, sektörün merak ettiği konu ve konuşmacılar ile sürprizlerle dolu network aktiviteler bekliyor. Ayrıca bu yıl TÜHİD – KİD – İDA – ACE of M.I.C.E. Ortak Oturumu gerçekleşecek, Türkiye’nin iletişim alanında önde gelen 3 derneği; Türkiye Halkla İlişkiler Derneği, Kurumsal İletişimciler Derneği, İletişim Danışmanlığı Şirketleri Derneği Başkanları ve MICE sektöründen dünya çapında yabancı konuşmacılar ACE of M.I.C.E. Exhibition’da bir araya gelerek Türkiye MICE sektörünün yurtdışındaki algısı ve yapılabilecek iletişim çalışmalarını tartışacak.

ACE of M.I.C.E. Exhibition’ın sektöre ne gibi katkıları bulunuyor?

ACE of MICE Türkiye’de MICE endüstrinin varlığını-farkındalığını ortaya çıkarıyor, Türkiye MICE endüstrisinin global MICE pazarında tanıtımını sağlıyor. Hosted buyer programıyla yeni kongre, toplantı ve etkinliklerin Türkiye’ye kazandırılmasına, sektörün sürdürülebilir olmasına, sektör paydaşlarının bir araya gelmesine, paneller ve seminerlerle sektör sorunlarının tartışabilmesine, çözüm yollarının bulunmasına ve mesleki gelişim sağlanmasına, sektörün motive olmasına, gençlerin MICE sektöründe doğru kariyer yapabilmeleri için yönlendirilmesine kadar birçok misyonu içerisinde barındıran Dünya MICE endüstrisinin 3. büyük fuar&zirvesi ve ACE of M.I.C.E. Ödül Töreni de dünya MICE endüstrisinin en büyük ödül törenidir.

ACE of M.I.C.E. 2017’nin bu yıl düzenlenecek Ödül Töreni için ne gibi hazırlıklar yapıldı? Katılımcıları bekleyen sürprizler neler? Ödüllere yeni kategoriler eklendi mi?

ACE of M.I.C.E. Kongre, Toplantı ve Etkinlik Ödülleri’ne etkinlikler, oteller ve etkinlik mekanları, festivaller, kurumsal sosyal sorumluluk projeleri gibi toplam 31 kategoriden adaylar başvuruda

bulunacak. miceodulleri.com web sitesi üzerinden başvuruları alınan yarışmacılar ilk olarak online oylama aşamasında alanlarının en iyilerinin yer aldığı jüri heyeti tarafından oylanacak. Bu aşamayı başarı ile geçen firmalar finale kalarak jüri- finalist toplantısında birebir jürinin karşısına çıkma şansını yakalayacak. Kategorilerinin en iyisi olmaya hak kazanan firmalara ödülleri görkemli ödül gecesinde takdim edilecek. Önümüzdeki yıl beşincisi gerçekleşecek olan ACE of M.I.C.E. Kongre, Toplantı ve Etkinlik Ödülleri yine unutulmaz sahne şovları, görsel şölenler ve after party ile MICE endüstrisini bir araya getirecek. Görkemli kırmızı halı seremonisi ile gerçekleştirilecek törende sene boyunca performanslarıyla rakiplerini geride bırakan finalistler ödüllerini alarak yarışmayı sonlandıracak. MICE sektör profesyonellerinin, sanat ve iş dünyasından tanınmış isimlerin davetli olarak katılacağı ödülleri önemli isimler takdim edecek.

Dünyadaki diğer ülkelerle kıyaslandığınızda Türkiye M.I.C.E sektörünü nasıl değerlendiriyorsunuz? Sektörün daha da canlanması için neler yapılabilir?

MICE pazarı ülke şartlarından çok etkilenen bir endüstri. Ülkenin güvenli olması, altyapısı, destinasyonun doğru pazarlanması, özgürlükler-hukuki altyapısının güçlü olması gibi birçok etken var. Temmuz ayında gerçekleşen darbe girişimi, öncesinde ve sonrasında olan patlamalar, Rusya krizi ve mülteci krizi sektörü negatif yönde çok etkiledi. Diğer ülkelerle karşılaştıracak olursak çok açık ve net şunu söyleyebilirim; Türkiye MICE pazarı, var olan ülke şartlarında harikalar yaratıyor! Yaratıcılık, hizmet ve servis kalitemiz, otel ve kongre merkezlerimizin yeni ve teknolojik oluşu üstün yönlerimiz. Dünya standartlarında binlerce kongre ve etkinlik düzenliyoruz. Ülkemizin tarihi, geçmişi, doğal güzellikleri, mevsimi, bulunduğu coğrafyanın merkezi olması, en önemlisi THY’nin 300’e yakın noktaya direkt ulaşım sağlaması bizim öne çıkan özelliklerimiz diyebilirim. 


davet

İş Adamları Genewatch’ta Buluştu ONUR ONGUN

JW Marriott Otel’de bulunan Genewatch lüks saat mağazası, düzenlediği bir davetle Başkentli iş adamlarını bir araya getirdi.

CEVDET AĞAÇLI

Aileden gelen saatçilik serüvenini devam ettiren Genewatch mağazasının sahibi Cihan Aykaç, misafirleriyle birebir ilgilenerek mağazanın marka ve model kartelasını anlattı. Lüks saatlerin yanı sıra özel üretim kalemlerin de bulunduğu mağazada düzenlenen etkinlikte iş adamları alışveriş yapmayı da ihmal etmediler. Aykaç, saatçiliğin ailesi için bir tutku olduğunu ve saatin ihtiyacın yanı sıra bir statü göstergesi olduğunu belirtti. Saatçiliğe baba mesleği ve aile olarak 1971 yılında Diyarbakır’da başladıklarını belirten Aykaç, dünyanın en iyi saat markalarının Genewatch mağazasında toplandığını belirtmeyi de ihmal etmedi. Mağazadaki saatlerin fiyat aralığının 5 bin ile 300 bin TL arasında olduğu öğrenildi. 

376 magdergi.com.tr

CİHAN AYKAÇ

KORAY KARTAL

NEJAT DURSUN

DOĞUKAN AKAR


İsviçre’den ithal lüks saat markalarına ilgi oldukça büyük oldu. BİLGE HOSTA, AYSEL TANIK

NAMIK TANIK


davet

AHMET ALPARSLAN

Ankaralı otomobil tutkunlarının büyük ilgi gösterdiği etkinlikte yapılan test sürüșleri de büyük beğeni topladı. ERDEM DÜLGER

ALPER AKYÜZ

Toyota C-HR Görücüye Çıktı Türkiye’de üretilen ve tüm dünyanın merakla beklediği Crossover segmentinin benzersiz aracı Toyota C-HR, bazı Avrupa ülkeleri ile eş zamanlı olarak Türkiye’de de ilk kez Toyota plazalarda beğenilere sunuldu. SUV sınıfına özgü güçlü duruşu hatchback otomobillerin sürüş dinamizmiyle harmanlayan Toyota C-HR için Ankara Toyota Plaza Toyan “ilk gösterim ve tanışma” töreni düzenlendi. Eşsiz tasarımı, donanım ve teknolojik özelliklerinin yanında Toyota’nın yeni dizayn anlayışının da ilk ipuçlarını veren Toyota C-HR büyük hayranlık topladı. Toyota C-HR’ın ilk gösterimi için düzenlenen törende bir konuşma yapan Toyota Plaza Toyan Satış Müdürü Aslı Bal, uzun zamandır bu anı beklediklerini belirterek “Bugün bizler için tarihi bir gün. Yeni modelimiz Toyota C-HR Avrupa’nın bazı ülkeleriyle birlikte aynı anda plazamızda da beğenilere sunuluyor. Toyota’nın yeni ve üstün özelliklere sahip modeli Toyota C-HR’ın Türkiye’de üretilip, tüm Avrupa ülkeleriyle birlikte dünyaya ihraç edilecek olmasıylabüyük heyecan, mutluluk ve gurur yaşıyoruz “dedi.Toyota Plaza Toyan Satış Müdürü Aslı Bal, Toyota’nın hedefini“Türkiye halkı için de en iyi otomobilleri üretmek ve Türkiye’nin en sevilen markası olmak” olduğunu da kaydetti. 

378 magdergi.com.tr

ASLI BAL



davet

Next Level Çayyolu’nun Yüzde 30’u Satıldı

Ankara’nın en özgün konut projesi Next Level Çayyolu’nda satışa sunulan konutların yüzde 30’u altı ay içinde satıldı. Pasifik Yönetim Kurulu Başkanı Fatih Erdoğan Mart 2016’da inşaatına başlanan Next Level Çayyolu’nda sadece bir konut projesi değil, her detayı düşünülmüş bir hayat tasarladıklarını söyledi. Tasarımıyla bir buçuk yıl uğraşıp detaylarını ince ince işledikleri Next Level Çayyolu’nun Ankaralılar tarafından çok iyi algılandığını ifade eden Fatih Erdoğan, “Bu nedenle emlak piyasasının durma noktasına geldiği bir süreçte bile yüzde 30’unu satmayı başardık. Ağustos ayında ekonomiye destek sloganıyla başladığımız 48 ay vade farksız ödeme imkânı sunan kampanya da satışı destekledi. Gelen yoğun talep üzerine kampanyanın süresini yılsonuna kadar uzatırken, kasım ve aralık aylarına özel ilave fırsatlar ekledik” dedi. 

FATİH ERDOĞAN

380 magdergi.com.tr



açılış

Suisse Patisserie Açıldı Başkent’in en şık mekanları arasında yer alan Suisse Patisserie, Uğur Mumcu Caddesi’nde hizmete açıldı. Davetin ev sahipliğini mekan sahibi Osman Beyazıtoğlu üstlendi. Birbirinden eşsiz lezzetlerin yer aldığı açılışta konuklar tüm ikramları tatma imkanı buldu. Renkli geçen açılışta misafirler Osman beyi tek tek tebrik etti. Açılışta misafirler bol bol fotoğraf çektirip sosyal medya hesaplarından paylaştı. 

382 magdergi.com.tr

OSMAN BEYAZITOĞLU



röportaj

Dans İçin Yaşayanlar LOS VIVANCOS 2004’te Los Vivancos’u kurdukları günden bu yana A.B.D, Hollanda, Belçika, İngiltere, Kanada, Kolombiya, Fransa ve İspanya’da gerçekleștirdikleri özel gösterileriyle izleyenlere unutulmaz ve keyifli anlar yașatan dünyaca ünlü İspanyol dans grubu Los Vivancos yepyeni gösterileri ‘Born to Dance’ ile Türkiye’de ilk kez 10 – 11 Aralık’ta Tim Show Center’da olacak. Son gösterilerinde Dövüș sanatlarını, Flamenko ile eșsiz bir șekilde harmanlayan Los Vivancos, gösterinin müzikleri ile de dikkat çekiyor. Los Vivancos ile yepyeni gösterileri öncesi, kariyerlerini ve son gösterileri “Born To Dance”i konuștuk.

L

os Vivancos yıllardır dünyada hayranlıkla izlenen bir grup. Dansınız neyi anlatıyor?

Biz Flamenko ile büyüdük. Bu mirası babamızdan devraldık. Küçük yaşlardan beri dans ediyorduk, daha sonra konservatuvarda profesyonel olarak eğitimimize devam ettik. Dünyanın birçok farklı yerinde tecrübe edindikten sonra tüm kardeşler bir araya geldik ve Los Vivancos’u kurduk. Flamenko, Bale hatta dövüş sanatlarıyla bir füzyon oluşturduk. İşimizi tutkuyla yapmaya devam ediyoruz. Sanırım izleyiciler de bu tutkuyu görüyor.

Born To Dance ismini bu yüzden mi seçtiniz? Siz dans etmek için mi doğdunuz? Evet dans hayatımızın ayrılmaz bir parçası. Vücudumuzu esnek ve estetik olarak kullanmayı seviyoruz. Küçük birer çocukken hep

384 magdergi.com.tr

birlikte dans ederdik. Şimdi de bunu profesyonel olarak sahneye taşıdık, son gösterimizin adı da bu yüzde Born To Dance.

Aynı zamanda enstrüman da çalıyorsunuz. Gösterilerinizin müziklerini nasıl belirliyorsunuz?

Özellikle son gösterimizde dansımız da olduğu gibi müzik seçimimizde de bir farklılık yaratmaya çalıştık. Klasik eserlerden rock müziğe kadar deneysel bir sound yakalamak için uğraştık. Müziklerle Judah ilgilendi. İzleyenler bir yandan Beethoven’i bir yandan da Metallica’yı duyacak.

Son gösterinizle ilk kez Türkiye’ye geliyorsunuz. Born To Dance’ta diğer gösterilerinizden farklı olarak neler izleyeceğiz? Flamenko ile birlikte kung-fu ve hatta kick box’ı farklı bir sound


eşliğinde bir aya getirdik. Tutku, iktidar, güç ince bir estetikle sunuluyor. İzleyiciler Deep Purple’dan Smoke on The Water’ı duyarken bir yandan da sahnede çok güçlü bir dans izleyecek. Son gösterimizde kullanılan teknoloji ile de izleyiciyi farklı sürprizler bekliyor.

Gösterilerinize nasıl hazırlanıyorsunuz?

Aylar süren yoğun bir prova dönemi geçiriyoruz. Bedenimize iyi bakmaya çalışıyoruz. Spor, doğru beslenme, uyku çok önemli. Sahnede güçlü durmak ve iyi bir görünüşe sahip olmak zorundayız. Vücut çalışıyoruz. Yaptığımız her şey sahnedeki performansımızı güzelleştiriyor.

Dansa başlayan birçok isim için bir örneksiniz, peki sizin beğendiğiniz örnek aldığınız isimler var mı?

Özellikle Flamenko alanında Joaquin Cortes çok beğendiğimiz bir dansçı. Paco de Lucia’nın da müziklerini çok seviyoruz. Flamenko genlerimizde var.

Kardeşlerden oluşan bir grup olmak işinizi yaparken sizi nasıl etkiliyor? Bu motive eden bir şey. Uzun süre evlerimizden ayrı kalıyoruz, dünyanın birçok yerinde gösteri yapıyoruz ve birlikte olmak bizi rahatlatıyor. Birbirimize destek oluyor ve çok eğleniyoruz. Fikir ayrılıkları bile kısa sürede tatlıya bağlanıyor. Aramızdaki uyum sahnedeye de yansıyor, başarımızın sırlarından biri de bu sanırım.

10 -11 Aralık‘ta dans severlerle buluşacaksınız. İzleyicilerinize bir mesajınız var mı?

Türkiye çok sevdiğimiz bir ülke. Her gelişimizde çok güzel anılarla dönüyor ve döndüğümzde sıcak insanlarınızı özlüyoruz. Bu kez Born To Dance gösterimizi Türkiye‘de ilk kez Tim Show Center’da dans severlerin beğenisine sunacağız. Tekrar Türkiye’de bulunmak için sabırsızlanıyoruz.  Röportaj: Hakan Akoğlu


davet

Altın Kelebek Ödülleri’nde Yıldızlar Geçidi Türkiye’nin merakla beklediği, televizyon ve müzik dünyasının ‘en iyi’ isimlerine ödüllerinin verildiği ‘Pantene Altın Kelebek’, 43. yılında tüm görkemiyle gerçekleşti. Televizyon ve müzik dünyasının en prestijli ödül töreni; “Pantene Altın Kelebek Ödülleri” Zorlu Performans Sanatları Merkezi’nde düzenlenen görkemli bir geceyle sahiplerini buldu. Saat 19.00’da kokteylle başlayan gecede; Cengiz Semercioğlu, Ece Sükan, Sibel Arna, Onur Baştürk, Pantene Saç Stilisti Önder Tiryaki davetlilerle kırmızı halıda röportaj yaptı. Heyecanla ve merakla beklenen ödül töreninde yıldızlar geçidi yaşandı. Geceye televizyon, sanat ve cemiyet hayatının önde gelen isimleri katıldı. Gecenin en anlamlı anlarından biri; Hande Fırat’ın Yılın Medya Olayı Özel Ödülü’nü Aydın Doğan’ın elinden almasıydı. Okan Bayülgen ve Pelin Akil Altan’ın sunumuyla renklenen gecede Tarkan geceye özel bir performans sergiledi. Ahde Vefa albümüyle ‘En İyi Proje’ ödülünü alan Tarkan şarkılarıyla da hem ekran başındakilere, hem de salondakilere keyifli anlar yaşattı. 

386 magdergi.com.tr


43. PANTENE ALTIN KELEBEK KAZANANLARI En İyi Dizi: Diriliș Ertuğrul (TRT) En Kadın Oyuncu: Burçin Terzioğlu (Kanal D) En Erkek Oyuncu: İlker Kaleli (Kanal D) En İyi Çocuk Oyuncu: Beren Gökyıldız (Show TV) En İyi Komedi Dizisi: Kiralık Așk (Star) En İyi Kadın Komedi Oyuncusu: Elçin Sangu (Star) En İyi Erkek Komedi Oyuncusu: Barıș Arduç (Star) En İyi Dizi Yönetmeni: Çağrı Vila Lostuvalı (Kanal D) En İyi Erkek Sunucu: Beyazıt Öztürk (Kanal D) En İyi Kadın Haber Sunucusu: Nazlı Çelik (Star) En İyi Erkek Haber Sunucusu: Fatih Portakal (FOX) En İyi Gündüz Kușağı: Kısmetse Olur (Kanal D) En İyi Spor Programı: Yüzde Yüz Futbol (NTV) En İyi Magazin Programı: Renkli Sayfalar (Kanal D) En İyi Dizi Çifti: Tatlı İntikam (Kanal D) Furkan Andıç – Leyla Lydia Tuğutlu En İyi Türk Pop Müziği Erkek Solist: Murat Boz En İyi Türk Pop Müziği Kadın Solist: Sıla En İyi Müzik Grubu: Gripin En İyi Çıkıș Yapan Solist: Eypio&Burak King - Derya Uluğ En İyi Fantezi-Halk Müziği Kadın Solist: Sibel Can En İyi Fantezi-Halk Müziği Erkek Solist: Serkan Kaya En İyi Klip: Hande Yener ‘Mor’- Gülșen Aybaba Yılın Șarkısı: Bağdat&Ayla Çelik En İyi Proje: Tarkan&Ahde Vefa Pantene Yıldızı Parlayanlar: Melisa Aslı Pamuk-Simge Sağın-Dilan Çiçek Deniz ÖZEL ÖDÜLLER Müzikte 20. Yıl Özel Ödülü: Demet Akalın Yașam Boyu Bașarı Ödülü: MFÖ Müzikte 50. Yıl Özel Ödülü: Selami Șahin Yılın Medya Olayı Özel Ödülü: Hande Fırat


davet

Down Town’da Cadılar Geçidi AYȘEGÜL AYGÜN

KYUDMYKA BARABANOVA

Armada AVM Hayat Sokağı’nda yer alan Down Town Food Club, geçtiğimiz ay oldukça renkli bir Cadılar Bayramı partisi düzenledi. Başkent’in seçkin mekanlarından Down Town Food Club “Dine & Dance Halloween Party” isimli bir parti düzenledi. Cadılar Bayramı konseptli partide Başkentli ünlü DJ Wolfson’un yeni albümü olan Dine & Dance albümünün de tanıtımı gerçekleşti. Sıradışı kostümleri ile partiye katılan davetlilere bu güne özel makyaj da yapıldı. Renkli görüntülere sahne olan parti gecenin geç saatlerine kadar devam etti. 

388 magdergi.com.tr

PINAR, BERİL BAYDIN

ARZU ALTUN

ATALAY KADAP, SİNEM AYDIN


İNCİ NOYAN, GÖKCAN ZAYİDULLAHOĞLU

SİBEL ÖZKILIÇ

İPEK SAYAN

lası için Daha faz /MAGonline .com facebook

“Dine & Dance Halloween Party” isimli davete katılanlar sıradıșı kostümleri ile dikkat çekti. ESRA KARACA

NALAN YARGIÇ, HALE ARMAĞAN


bi’dünya müzik

Serkan Kızılbayır serkan@magdergi.com.tr

Yeni Yılın Ayak Sesleri Tüm MAG okurlarına merhaba! Bu yazımı Ankara’nın yepyeni mekanı ve özellikle tatlılarına hayran kaldığım Çukurambar La’Ganita’da yazmaya bașlıyorum. Yeni yılın ayak seslerini iyiden iyiye duymaya bașladık. 2016 acısı tatlısı ile geride kalacak. Zor bir yıl oldu... Bizim için ve dünyada birçok coğrafyada yașayan insanlar için... Öncelikle, duyulan tüm silah seslerinin sustuğu, barıșın ve huzurun artık can bulacağı bir 2017 olsun tüm dünyada... “Dünyaya bir daha gelirsem, ne kadar tank, tüfek ve silah varsa hepsini eritip saz, cümbüș ve zurna yapacağım.’’ Aram Tigran’ın da dediği gibi en çok müzik sesi duyalım bu yıl... Listelerde yeni yıl sinyalini aldı ve inișler, çıkıșlar, yeni girișler bașladı... 390 magdergi.com.tr


DEMET LOPEZ !

Dünyada Ain’t Your Mama, Get Right, Waiting For Tonight neyse, Türkiye’de de Pırlanta, Evli Mutlu Çocuklu ve İlahi Adalet odur. ‘’Rakipsiz’’ Demet! Çıkardığı tüm albümler ve şarkılarıyla rekorlar kıran Pop Müziğin Kraliçesi Demet Akalın, profesyonel meslek hayatında 20. yılını kutluyor. Başarılarla dolu meslek hayatının 20. yılını “Rakipsiz” adını verdiği özel albümüyle taçlandıran kraliçenin iki yıldır üzerinde çalıştığı ‘Rakipsiz’ albümünde müzik dünyasının önemli isimleri bir araya geldi. Albümün çıkış şarkısı ise, Gülşen tarafından Akalın’a hediye edilen ‘Hayalet’ şarkısı oldu. Kim ne derse desin “Demet Akalın giderli şarkıların Rakipsiz ismi’’

Aşktan Olsa Gerek”

Türk pop müziğinin en güçlü kadın seslerinden Aşkın Nur Yengi, “Aşk’tan Olsa Gerek” albümü ile beş yıllık aranın ardından müzikseverlerle buluşuyor. Aşkın Nur Yengi “Aşktan Olsa Gerek” ismini verdiği 5 şarkılık EP’sinde ilk olarak sözü ve müziği Soner Sarıkabadayı imzası taşıyan Altın Kaplama’yı dinleyiciyle buluşturuyor. Her insanın ruhuna dokunmuş, herkesin kendinden bir şeyler bulduğu, Türk pop müziğine kazandırdığı sayısız şarkılarıyla bilinen Aşkın Nur Yengi, yeni albümü Aşk’tan Olsa Gerek ile listelerde yeniden yerini aldı, O’na başarılar sevenlerine de göz aydınlığı dileyelim.

6:45 Kaybedenler Kulubü ve Buray

Hafta sonu Ankara’nın gözde mekanlarından 6:45 Kaybedenler Kulubü’nde Buray’ı canlı canlı izledim. Düşündüğümden de iyi bir performansla karşı karşıya kaldım. Sesini konuşmamıza gerek yok sanırım, ancak sahne enerjisi de inanın bir o kadar güzel. Sahnedeki favori şarkım ‘’Aşk Mı Lazım?’’ İşte o Buray ‘’Sahiden’’ geliyor! İlk albümü “1 Şişe Aşk” ile geçen yılın en iyi çıkışları arasında gösterilen, 6 ayda aldığı 21 ödülle müzik yolculuğuna başarılı bir giriş yapan Buray, yeni albümü “Sahiden” ile geliyor... “İstersen” ve “Sen Sevda Mısın?” şarkılarının başarılarıyla; dijital platformlarda ve ulusal radyolarda zirveye yerleşen, ilk albümüyle hem müzik eleştirmenlerinin hem de dinleyicilerin

takdirini kazanan ve bu başarısını aldığı “En İyi Çıkış Yapan Sanatçı” ve “En İyi Şarkı” ödülleriyle perçinleyen Buray, merakla beklenen ikinci stüdyo albümünü dinleyicilerin beğenisine sunuyor. “1 Şişe Aşk” albümünün başarısından sonra heyecanla ikinci albümü “Sahiden” için Sezen Aksu’nun Kanlıca’daki stüdyosunda çalışmalara başlayan Buray’ın bu yeni albümünde 12 şarkı yer alıyor. Tüm şarkıların sözleri, ilk albümde olduğu gibi, Buray’ın “sihirli kalem” olarak nitelendirdiği Gözde Ançel’in imzasını taşırken, besteler de yine Gözde Ançel ve Buray ortaklığında yapıldı.

İSTANBUL

Gökçe, hayranlarına sürpriz yaparak Pasaj Müzik etiketli “Matruşka” albümünün 4. video’sunu, “Her Şey Bitmedi Bitemez” ve “Vazgeçmeseydin Keşke” kliplerinde beraber çalıştığı Said Dağdeviren ve İdil Dizdar yönetmenliğinde çekti. Söz ve müziği kendisine, düzenlemesi Alen Konakoğlu’na ait “İstanbul” şarkısının video klibi, İstanbul’un farklı semtlerinde ve Gökçe’nin evinin terasında, aynı sahneyi paylaştığı müzisyen arkadaşlarının katkılarıyla gerçekleşti. Gökçe söz ve müziği kendisine, düzenlemesi Alen Konakoğlu’na ait, “İstanbul”un video klibinde İstanbul’a olan aşkını anlattı. Bugüne kadar ‘Böğürtlenli Reçel’, ‘5 Kuruş Yok’, ‘Kaktüs Çiçeği’, ‘Matruşka’ albümleri, ‘Tik Tak’, ‘Vazgeçmeseydin Keşke’ single çalışmaları ile büyük başarılara imza atan Gökçe, yeni stüdyo albümünü 2017 yılında dinleyicilerinin beğenisine sunmaya hazırlanıyor. 

serkankzlbyr


kısa kısa

Optimum’dan Ziyaretçilerine Mercedes Müjdesi Kaliteli alışverişin adresi ve Ankara’nın ilk outlet alışveriş merkezi olan Optimum Outlet, ziyaretçilerine Mercedes Benz CLA 200 kazandıran kampanyanın müjdesini verdi. 17 Ekim 2016 - 19 Şubat 2017 tarihleri arasında Optimum’dan aynı gün içerisinde toplamda 150 TL ve üzeri alışveriş yapan Optimum Club üyeleri 1 adet Mercedes Benz CLA 200 büyük ödülün yanı sıra Samsung LED TV, ıPhone 6S, Samsung S7, Apple ıPad Mini 4 gibi son model teknolojik ürünlerinden birini kazanma şansını yakalıyor.

Hälsa İle Odalarda İskandinav Ruhu Hälsa, uyku keyfinizi tamamlamak için tamamen doğal malzemelerle üretilmiş en kaliteli yorgan ve yastıklarla sizleri buluşturuyor. Hälsa yorgan ve yastıkları, %100 pamuk kumaşın yarattığı ferahlık ve doğallık hissinin yanında, konforunuz ve sağlığınız için özel olarak seçilen doğal dolgu malzemeleriyle evinizi İsveç’in yemyeşil ormanlarına taşıyacak. İskandinav tasarım anlayışını anlatan Hälsa bazalar ise, Kuzey’in sakinleştiren renkleriyle yatak odanıza huzur ve şıklık getirecek. Sade ve kullanışlı tasarımlar ile İskandinav ruhunu odanıza taşıyın...

Sinpaș’ta Lezzet Yolculuğu Sinpaş Altınoran’da Home Kitchen’ın Sahibi Nurettin bey Adıyamanlı Çiğ Köfte adı altında şık ve lüks bir mekan açtı. Açılışa Başkent’in seçkin simaları katıldı.

Alıșveriș Yaparak Eğitime Destek Olun Türk Eğitim Derneği gönüllü komitelerinden Sosyal Hizmet Komitesi tarafından organize edilen alışveriş kermesi 13 Aralık 2016 tarihinde Sheraton Otel’de düzenlenecek. Kermes, renkli ve sıcak bir ortamda hem alışveriş hem de eğitime destek olanağı sunarken, iki kişiye Lufthansa Havayolları’ndan Münih’e gidiş-dönüş uçak bileti kazanma şansı da veriyor. Birbirinden ünlü markaların kermese özel fırsatlarla yer alacağı etkinlikten elde edilen tüm bağışlar, Türk Eğitim Derneğinin “10.000 Genç Meşale Daha Aydınlık Türkiye” kampanyasına aktarılacak.


kısa kısa

Yılbașında Takılarınızla Göz Kamaștırın Kişiye özel mücevher tasarımlarıyla birbirinden şık koleksiyonlar hazırlayan Lion Diamond, Yılbaşı koleksiyonuyla yine göz dolduruyor. Butik tasarımlarını özel el işçilikleri ile tamamlayan markanın yeni yıl özel koleksiyonunda yer alan her bir parça kendine özgü ruhlarıyla kullanıcılara farklı hikayeler anlatıyor. Pırlantadan elmasa, yakuttan safire kadar uzanan şık ve ışıl ışıl Yılbaşı setleri kendilerine özgü karakterleriyle beğeni topluyor.

Kara Sevda Ankara çıkışlı pop-rock gruplarından Kadife’nin, altı ay aranın ardından yayınladığı yeni single’ı “Kara Sevda” TMC etiketiyle dijital platformlardaki yerini aldı! Söz ve müziği; grubun vokalisti Anıl Kartal’a, düzenlemesi ve mix’i Volkan Yırtıcı’ya, mastering’i Çağlar Türkmen’e ait “Kara Sevda”, dokunaklı ve naif tınısıyla müzikseverlerin beğenisine sunuldu.

Bilkent Rollhouse’da Geri Sayım Bașladı! Sınırsız Bowling-Bilardo-Dart-Play station Sütlü Kakao Grubu ile Canlı Müzik Keyfi- Oryantal Show - Dj Performansı Sürpriz çekilişler ve daha fazlası için; Rezervasyon: 444 7 655 Rollhouse Bilkent Halkla İlişkiler info@rollhouse.com

Özel Tasarım Masif Mutfak rnn home, kişiye özel tasarım mutfak ve mobilya mağazasının, özel tasarım masif modeli olan ‘waves’ yılın en çok satan mutfak modeli olarak evlerde yerini aldı. rnn home, tasarımı masif kapaklar ve siyah kulplarla şekillenen waves’i görmek üzere sizleri showroomlarına bekliyoruz. www.rnnhome.com


ilişkiler

Gökçen Erdoğan

gokcen@magdergi.com.tr

Kapılarınızı 2017’ye Açın

Zamanın böylesi hızlı geçiși keyfimi biraz kaçırıyor evet ama neyse ki; her anın tadını çıkarmayı iș edinmiș ve sevdiklerine sevdiğini söylemeyi her șeyden çok sevmiș biriyim de üstesinden gelebiliyorum. Hem yașlanmıyorum ki ben, aksine șarap gibi yıllanıyor, kıymetleniyorum (itirazı olanla bozușuruz, uyarmadı demeyin). Hıçkırıklar içinde gelebildim sadede; 2016’yı da yedik. Evet baya baya yedik koca seneyi. Ama iyilikle ama kötülükle, kah kara günlerimiz oldu kah aydınlık... Didiștik, sarıștık, küstük küstük barıștık. Ve 2016’nın da sonu geldi. Peki 2016’yı uğurlayıp 2017’yi buyur ederken neler yapmalı? Nasıl bir gece geçireceksiniz, düșündünüz mü? Henüz bir planı olmayanlar için ben düșündüm. Ve size birbirinden farklı üç muhteșem yılbașı planı yaptım. Üzerime vazife olmadığını ben de biliyorum ancak içimde her güzel șeye karıșmaya ant içmiș çeyrek anne, çeyrek eș, çeyrek terapist, çeyrek ișgüzar bir kadın var. 394 magdergi.com.tr


T

ARİHLE KUCAK KUCAĞA LÜKS BİR YILBAŞI

Ankara’da size önerebileceğim birden fazla kaliteli mekan ve sizin için oluşturabileceğim uzunca bir öneri listesi var elbette... Ama içlerinden birini seçmeye ve sizi bu seçimim konusunda biraz daha detaylıca bilgilendirmeye karar verdim. Divan Çukurhan’da sevgilinizle, eşinizle tarihin kucağında, yeniliğin kapısında bir yılbaşı gecesi geçirmeye, birbirinden leziz yemekler tatmaya ve tarih kokan bir odada farklı bir deneyime uyumaya ne dersiniz? Öncelikle söylemeliyim ki; bu bir reklam çalışması değil, gerçekten bu satırları yazabilmek için araştırma ve gözlemden oluşan keyifli bir mesai yaptım. Size mutlu ve farklı bir yılbaşı kutlaması önermek istedim; leziz bir yemek, geceyi renklendirecek bir müzik ve sonrasında gecenin yorgunluğuyla rahat bir uyku. Uyumadan önce aranızda kalacak sıcacık, ateşli, aşk dolu bir şeyler yapmak isteyebilirsiniz, ben orasına karışmayayım şimdi. Ama içten tavsiyemdir, bilesiniz hani. Bugün Divan Çukurhan olarak hizmet veren bu eşsiz mekan, 16. yy sonu ve 17. yy başlarında yapılan bir handır. Dışı kagir, içi ahşap karkastan, ruhu ise bizatihi zamandandır. Çatısı kiremitle kaplanmış yapı, Osmanlı döneminde konaklama ve ticaret için kullanılan bir şehir hanı olarak faaliyet göstermiştir ve o yılların ünlü ticari merkezlerinden biri olmuştur. Ankara’nın keçisinden mütevellit, tiftik, yün; bozkırlarından sebep hububat, kuruyemiş gibi ürünlerin satıldığı dükkanlara da yıllarca ev sahipliği yapmıştır. Bıraksanız saatlerce tarih konuşur yazarım ama konuyu dağıtmak istemiyorum tabii... Anlayacağınız üzere; Çukurhan, tüm zamanları içinde eriten farklı bir seçenek keyifli bir yılbaşı gecesi için.

yılbaşı gecesi. Antikaların zenginleştirdiği, ruhu dört köşe bir odasında uyuyup Çukurhan’ın, 2017’ye değil de geçmişe uyanma hissiyle merhaba demek yeni güne... Yeni yılın ilk gününe... Ahhh nasıl hoş geldi düşününce! Yeni günün ilk sabahında gazetelerin yalnızca piyango bülteniyle ilgilenerek geçirilen hoş sohbet bir kahvaltı. Zengin misiniz fakir mi, ihtiyacınız var mı ya da yok mu hiç önemli değil, o bilet alınacak illa ki, çocukluktan kalma bir gelenek, büyümeye karşı bir tür meydan okumadır bu, aile kalmaya ısrarla tutunma. Yanılıyor muyum dersiniz? Saatler 12’yi vurduğunda sevdiğiniz insanı sarıp öptüğünüzden emin bir şekilde hatırlatma gereği duymuyorum bile... Ha size atmosfere uygun birer de hediye önerisinde bulunayım ister misiniz? Erkekler, sevgililerine, eşlerine, hayatlarında birlikte kutlama yapmaya değecek kadın hangi sıfatla bulunuyorsa ona, ipek ve dantelli bir gecelik takımı alsınlar mesela. Ya da bir çift safir küpe. Kadınlarsa hayatlarındaki erkeğe eskiden beyefendilerin eksik etmediği, şimdiyse ihmal edilegelen bir çift şık kol düğmesi, antika bile olabilir hatta...

MÜTEVAZI VE RENKLİ BİR YILBAŞI Ankara’nın, İstanbul’un ve Türkiye’nin hemen her yerinde yılbaşı yaklaşınca menüler ve eğlence programları reklam edilmeye başlar. Hemen her bütçeye uygun bir seçenek de bulunur. Maalesef diyerek başlıyorum, güvenlik sorunu taşkınlıklara yakalanmadan gidip gelecek şekilde halledilebiliyor ve ulaşım da en az trafikle, alkollü araç kullanmayacak biçimde çözülebiliyorsa herkese göre bir eğlence bulunuyor. Dar gelirli bir aile, orta halli bir aile ya da varlıklı bir aile, hepsi kendi şartları altında keyifli bir yılbaşı akşamı geçirebiliyor. Güzel bir yemek, kaliteli ve eğlenceli müzik olduğu müddetçe yanınızda sevdiğiniz adam ya da kadın, aileniz, dostlarınız, sevdikleriniz varsa yeni yıl zaten hoş gelir safa gelir.

Eğer mütevazı bir yılbaşı akşamı geçirmek istiyorsanız bütçenize uygun yılbaşı menüsünü sunan restoranı saptamanız ve sonra saatler 12’yi vurduğunda yanınızda kimi, kimleri görmek istediğinize karar vermeniz yeterli..

Her bir köşesinden modernizm akan, minimal çizgiler arasından maksimal etkiler yansıyan, cam ve kristal şıkırtılarının gözleri kamaştırdığı, lüksün ve gürültünün gırla gittiği mekanların da ayrı tadı var elbet. Ancak, sanırım insan başka bir şey arıyor bazen, alışılmışın dışında bir şey. Hele de özel günlerde... Özeli daha özel kılacak bir şey varsa o da değişiklik yapmaktır. İşte, ben bunun için Divan Çukurhan’ı kaftan diye biçtim sizin için. Ferah avlusunda yenecek kaliteli bir yılbaşı yemeği, atmosferin ruhundan uzaklaşmayan müzik seçimleriyle, belki kanun taksimiyle başlayan ve giderek kanınızı kaynatacak bir fasılla keyifli bir yılbaşı akşamı ve illa ki sarmaş dolaş geçecek bir

Eğer mütevazı bir yılbaşı akşamı geçirmek istiyorsanız bütçenize uygun yılbaşı menüsünü sunan restoranı saptamanız ve sonra saatler 12’yi vurduğunda yanınızda kimi, kimleri görmek istediğinize karar vermeniz yeterli... Sanırım bize nazaran daha genç olanlar, yemek kısmını es geçip “partileme” kısmıyla ilgileniyorlar ve onlar DJ eşliğinde eğlenmekten daha fazla zevk alıyor. Ya da alternatif grupların canlı sahne performanslarıyla... Ankara’da bunun için de sayısız seçenek var. BİS, Passage Pub, Garage 55, Deepest Rock, Zula Bar, Rollhouse Bilkent... Ahh ne çoklar! Gençlere sorup onlardan öneri alsam daha sağlıklı olurdu belki de, ne dersiniz? Ailece yemek yemeniz ve sonrasında eğlenceyle yeni yılı beklemeniz için ise; Ankara Vilayetler Evi, Neyzen Meyhane,


Behzat Restoran, Saki Restoran, Deli Bekir, 7. Caddenin, Karanfil Sokak’ın, Arjantin ve Filistin Caddeleri’nin ev sahipliği yaptığı sayısız mekan...

SICAK EVİNİZDE SICAK BİR KARŞILAMA Geldik en güzel kısma... Sıcacık evimizde, soba kalmasa bile fırında ya da ocakta kestane keyfiyle demlenen yılbaşı gecelerine... En vazgeçilmeze... Dışarıda yılbaşı eğlencelerinden hoşlanmayan ya da ekonomik nedenlerle tercih edemeyenler için en güzel seçenek elbette evlerde toplaşmak. Baş başa olmayı, çekirdek ailemizle zaman geçirmeyi ya da eşle dostla akrabayla kalabalık sofralar kurmayı tercih edebiliriz. Ama bu akşam illa ki biraz özelleştirilmeli... Sırf değişiklik olsun diye, giyinip süslenip sofraya oturmaya, masaya dekoratif dokunuşlar yapmaya bahane olsun diye... Hemen her yerde bulunan basit küçük ledli ışıklar, parlak ve şık toplar, her çiçekçide bulunan kokinalar, tatlı bir yılbaşı sofrası için yeter de artar. Menünüzde kırmızı ve yeşil renkte salatalar, ortaya da içi doldurulmuş enfes bir hindi (ki sevmeyenler için şart değil), biraz kuruyemiş, biraz mandalina... Belki şarap, belki rakı, belki boza, her neyi seviyorsanız kondurursanız masaya, halloldu bile yılbaşı eğlencesinin en lezzetli tarafı. Sevdiğiniz şarkılardan oluşan bir müzik listesi ve bunun asla yarışamayacağı birlikte şarkı söylemenin hazzı... Daha sakin bir yılbaşı gecesi için, günün anlam ve önemine uygun bir iki film izleyebilirsiniz; New Year’s Eve, Love Actually, The Polar Express, A Christmas Story, The Family Stone, Milyarder, Le Fabuleux

için çok önemli bir vesile olarak görüyorum. Kırmızı iç çamaşırlarıyla ya da noel kostümleriyle süslenmiş özel bir sevişme yaşayabilmek için de, durup birbirine sokulup sakince dinlenebilmek için de, özel günler birer güzel vesile değil mi? Öyle olmalı bence. Küçük bir hediye vermek için, “iyi ki bu yılbaşında da birlikteyiz” demek için, coşkuyla kucaklaşmak için ve sakin bir sabaha uyanmak, verimli bir yıl, mutlu bir yaşam ummak için... Benim yılbaşından anladığım bu işte. Yılbaşı gecenizi nasıl geçirirseniz geçirin, nerede olursanız olun, yanınızda sevdikleriniz olsun. Sevgilinize onu sevdiğinizi söyleyin, eşinizle sevişin, dostlarınıza sarılın, çocuklarınızla eğlenin. Bırakın çirkin olan, keyifsizlik saçan ne varsa 2016’da kalsın, bırakın 2017 sizin ve sevdikleriniz için bambaşka gelsin. Umutla, en çok umutla gelsin, sağlıkla, huzurla, bereketle! Bizi, gelişini kutladığımıza pişman etme olur mu 2017? 

New Year’s Eve

Love Actually

Daha sakin bir yılbaşı gecesi için, günün anlam ve önemine uygun bir iki film izleyebilirsiniz; New Year’s Eve, Love Actually, The Polar Express, A Christmas Story, The Family Stone, Milyarder, Le Fabuleux Destin d’amelie Poulain, Un conte de Noel. .

The Polar Express

Destin d’amélie Poulain, Un conte de Noël... Ve daha ne güzel filmler sıralayabilirim size yeni yıl ruhuna uygun. Tombalayı unutmayın, çocuklarımıza miras bırakabileceğimiz bir yılbaşı keyfi o, bir de mısır patlatma. Onlara maddi değeri hiç önemli olmaksızın birer de küçük hediye verin. Ahh hediye paketlerinin verdiği mutluluk; onu neyle ölçebilirim.... Yılbaşı gecelerini, sevgililerin, eşlerin, ailelerin, dostların bir araya gelmesi ve birlikte gülebilmesi, birlikte umutlanabilmesi

396 magdergi.com.tr

The Family Stone Milyarder



davet

Soie Design Moda ve Sanat Tutkunlarını Buluşturdu Sanat eserlerini tasarımlarına aktararak moda dünyasına yeni bir boyut kazandıran Soie Design’ın sahibi Özgül Peker, özel bir davet vererek misafirlerini ağırladı. Soie Design’ın Kırçiçeği Sokak’ta bulunan butiğinde gerçekleşen davetin ev sahipliğini Özgül Peker ve eşi Hıdır Peker yaptı. Davete, iş, sanat ve cemiyet hayatından çok sayıda davetli katıldı. Etkinlikte Hikmet Çetinkaya da canlı performans gerçekleştirdi. Özgül Peker, herkese teşekkür ederek başladığı konuşmasında “Hikmet Hocam bana yüreğini, sanatını açtı; beraber bir yola girdik. Umarım bundan sonra da daha güzel eserler ortaya çıkaracağız” dedi. Çetinkaya da resime nasıl başladığını anlatarak başladığı konuşmasında “Benim sanattaki 40. yılım. 40 yıl hep resim yaptım. Başarının birinci yolu, insanın sevdiği işi yapmasından geçiyor. Sanatçının bir eseri, öyle hemen bitecek bir eser değil. Önce beyinde yapmak lazım. Ben buraya gelmeden önce eserimi kafamda oluşturmuştum” diye konuştu. Davete katılan konuklar da ünlü ressamın canlı performansı sırasında çektikleri görüntüleri sosyal medya hesaplarından paylaştı. 

ÖZGÜL PEKER


AYSEL AKÇAY

BURCU YÖRÜBULUT

ȘAHLA BOZKURT

ZEYNEP YAZICI

TANSEL UZUNYOL

BUKET AYTAN


davet

OYTUN - HİKMET ÇETİNKAYA

IȘIK TEKIȘIK

LEYLA İNANÇ

Davetliler leziz ikramları tadarken aynı zamanda Soie Design’ın yeni kreasyonlarını inceleme fırsatı buldu.

ÖZGE KUZU

HELİN KARSLI


EBRU YILMAZER

MEHTAP DEVECİ

Birçok konuğun katıldığı davette Çetinkaya’nın konuklara verdiği bilgiler davete bir sanat söyleșisi havası kattı. NESRİN KILAVUZ

FUNDA BEKİȘOĞLU

lası için Daha faz om/online c i. magderg

CANSU PENEKLİ

AYSU YAVUZ


köşe

Ayșe Kızılöz

aysekiziloz@magdergi.com.tr

Dişi-Eril Dengesi ve Aşk

G

irdiğim ortamlarda birçok erkek aradığı kadını bulamadığını, birçok kadın da aradığı erkeği bulamadığını ifade ediyor. İçlerinde bir boşluk hissediyorlar ve aşkı arıyorlar...

Oysaki; etraflarında birçok aynı durumda olan kadın ve erkek tek ve kimse birbirini görmüyor. Herkes bir hayalin peşinde... Birbirine kör ve uzaklarda bir masalın özlemi içinde... Neden diye düşündüm? Ne oluyor ki gözlerinin önündekini göremiyorlar... Ve anladım ki, birçok kişi birbirine giden yolu bilmiyor. Sorumluluk almıyor ve hep karşısından bekliyor. Tüketim toplumunun bize dayattığı fiziksel mükemmellik ile tüm hayatı çözeceğine inanıyor. Buna erişmek için verdiği mücadelede kendine olan sevgisini yitiriyor ve karşısındakine duyabileceği duygulara kendini kör ediyor. Fizik uygun mu? Yaş uygun mu? Çevreme tanıtırsam onay alır mıyım? Takdir görür müyüm? gibi tamamen zihne ait koşullara rağmen aşkı bulacağını sanıyor. Aşk; sevgi önündeki koşulları aşarak, eriterek gelir. Alışveriş listesi size toplum normlarına uygun mantıklı birini getirir de… Aşkı getirir mi? Bu şüpheli... Karşı taraftan alacağımız bir şey içimizde aşk duygularını uyandırmaz. Biz içimizde aşk duygularını canlandırıp, hayatla aşk içine girdiğimizde, aşk frekansına yükseldiğimizde, ancak o zaman karşımıza gelebilir aşk. Aşk yaratabilmek için, kadın da olsanız erkek de olsanız içinizdeki dişi ve eril enerji denge içinde olmalıdır. Birçok erkek görüyorum; eril enerjinin tek başına kadını ürküttüğünü, kaçırdığını keşfeden ve dişi enerjisini keşfetmeye başlayan. Ama bunu yaparken, bir kadın gibi olmaya başlayan... Herkese gül dağıtan ve açık arttırmaya kendini sokup en yüksek fiyata verene gitmeye hazır olan... Çok can yakan... Kadının dişiliğini ondan çalıp, kadını erkeğe dönüştüren... Birçok kadın görüyorum; dişi enerjisinin tek başına yeterli olmadığını gören, ezilmiş, hor kullanılmış olan veya annesine, belki de anneannesine bu şekilde davranıldığını gören ve buna izin vermemek adına erkekten daha erkek olan... Av peşinde koşar gibi erkeklerin peşinden giden ve onları ürküten... Erkekleri kadına dönüştüren... Bir şeyler değişse de yine ilişkiler mutsuz ve kişiler kendi doğal enerjilerini yaşayamamaktan yorgun...

402 magdergi.com.tr

Dişi ve eril enerjisi dengede bir kadın ve erkek nasıl mı davranır? Erkek; yine beğendiği kadının peşinden gider, ona hizmet eder ve kendine bağlamak için çaba gösterir. Gelişen dişi enerjisi, kadını daha iyi anlamasını, ona karşı daha duyarlı olmasını sağlar. Kadının duyarlılığını, hassaslığını kırmadan, ona alan tutup, o kendini hazır hissedene kadar bekleyip ilgi ve özene devam eder. Sabırlıdır, ne istediğini bilir. Kadının özgünlüğünü takdir eder ve hemen değiştirilebilecek bir meta olarak davranmaz. Aniden yön değiştirmez, kolaya kaçmaz... İlk sorun anında en yakın uygun kadınla flört etmez. Kadının duygusal renklerinden korkmaz, hatta bundan zevk alır ve her şeye rağmen onun yanında kalacağı güvenini verir. Kadın; dişiliğini ortaya koyar. Bir çiçek gibi açar kendini, tüm hassaslıklarını, ihtiyaçlarını erkeğin anlayabileceği şekilde sevgiyle ifade eder. Onu içsel zenginliği ile besler. Sorun ne kadar onu yaralasa da kendini kapamaz. Geliştirdiği eril enerji ile pasif olmaz. Hep karşısından çocuk gibi beklemez. Erkeği bıktırmaz. Yeri geldiğinde, -ki içindeki dişisel sezgi buna karar verir- o da inisiyatifi ele alır, o da dinamik yeni alanlar açmak için ilişkiye çaba gösterir. Erkeğe güven duyduğunu hissettirir. Sorunlarını konuşur. Erkekle birlikteliği dışında da kendini mutlu eden alanlar, arkadaşlar edinir. Erkeğin de kendi hemcinsleri ile kendini beslemeye ihtiyaç duyduğunu anlar, izin verir. Tavırları, sıcaklığı, sevecenliği, anlayışı erkeğin tekrar tekrar geri dönmek isteyebileceği bir yuva hissi yaratır. Sorun anında, kişiler sevgi adına sorumluluk alma, adım atma, farklı davranmaya izin verebilmelidir. “Sevgi mi, ego mu?” seçiminde sevgiyi seçebilecek alçakgönüllülük ve cesarete sahip olabilmelidir. Ve uzun süreli her ilişkide olduğu gibi, koşullar gereği roller zaman zaman değişse de, genel olarak kadın eril enerjisini geliştirmiş bir dişi, erkek dişi enerjisini geliştirmiş bir erkek olmaya devam edebilmelidir. Bu sorumluluklara hazır mısınız? Bu şekilde davranmaya aday mısınız? Beğendiğiniz kişinin aşık olacağı kişi olmak için gerekenleri yapmaya hazır mısınız? Aşka hazır mısınız? O zaman, aşk sizi er ya da geç bulur... Hiç ummadığınız bir anda... Belki bir şöminenin başında çayınızı yudumlarken, belki tatlı bir yaz akşamında deniz kenarında otururken... Belki de bu yazıyı okuduktan sonra, kapıdan çıkarken... Kim bilir? Aşk olsun... Tüm isteyenlere ve hazır olanlara.. Sevgilerimle... 


alışveriş

MER’S MIDNIGHT Küpe

BULGARI Kolye 4.300

SWAROVSKI Saat 1.739

LION DIAMOND Kolye ALTINBAŞ Kolye 299.00

ATASAY Kolye 1.600 UĞUR SAAT ROLEX Saat

Ișık Saçın Her türlü kombininize uyum sağlayarak göz kamaștırıcı bir etki yaratacak aksesuarlarla Yılbașı gecesinde ıșık saçın...

LION DIAMOND Yüzük UĞUR SAAT CARTIER Saat

APA GOLD Gerdanlık

MER’S MIDNIGHT Küpe LION DIAMOND Choker

MER’S MIDNIGHT Kolye UĞUR SAAT ROLEX Saat

MER’S Midnight Koleksiyonu ile Yılbaşı Gecesinde Parlayın!

LION DIAMOND Yüzük

APA GOLD Bileklik


davet

GAMZE GÜNGÖR, PERİHAN UYAR, BEGÜM AKIȘ, SİBEL ERSOY, BANU BİRDAL, BERİL ÇAVUȘOĞLU, ALİ, SEDA ÇAVUȘOĞLU, AHSEN DEMİRCİ, FUNDA BEKİȘOĞLU, TAMAR ALMAGOR HAFFNER, AYSU YAVUZ

Rezidansta Yeni Yaşa Özel Kutlama İsviçre Büyükelçisi Walter Haffner’ın eşi Tamar Almagor Haffner, yakın arkadaşı Beril Çavuşoğlu için özel bir kutlama daveti düzenledi. İsviçre Büyükelçiliği Rezidansı’nda gerçekleşen özel kutlama yemeğine MAG Medya Genel Yayın Yönetmeni Beril Çavuşoğlu’nun yakın dostları katılım gösterdi. Tamar Almagor Haffner’ın tüm detaylar ile yakından ilgilendiği özel kutlama yemeğinde Başkent cemiyet hayatının önde gelen isimleri, keyifl bir öğlen yemeği yedi. Yakın arkadaşı Beril Çavuşoğlu’na yeni yaş dileklerini ileten Haffner, tüm davetlilere katılımlarından dolayı teşekkür etti. 

404 magdergi.com.tr

BERİL ÇAVUȘOĞLU, TAMAR ALMAGOR HAFFNER


SİBEL ERSOY

FUNDA BEKİȘOĞLU

BANU BİRDAL

AYSU YAVUZ

Renkli çiçek detayları ve balonlarla bir konsept olușturanan Tamar Almagor Haffner, yakın arkadașı Beril Çavușoğlu’na șık bir doğum günü sürprizi hazırladı.

GAMZE GÜNGÖR

AHSEN DEMİRCİ

PERİHAN UYAR

BEGÜM AKIȘ


röportaj

BATYA KEBUDİ ile Altın Serüven Batya Kebudi, altının büyüleyici ıșıltısından ilham alarak olușturduğu yalın ama göz alıcı tasarımlar ile stilinize zarif bir dokunuș yapıyor...

M

erhaba... Sizi tanıyabilir miyiz öncelikle?

Bilgi Üniversitesi Psikoloji Bölümünü bitirdikten sonra Basın Enstitüsü tarafından bir burs kazandım. Gazetecilik eğitimim ardından basında çalışmaya başladım. Aksesuara olan merakımın bir gün beni tasarım yapmaya yönelteceğini biliyordum. Her zaman, bir kıyafeti tamamlayan en önemli detayın aksesuar olduğunu düşünürüm. Bu nedenle de bir çok aksesuarım var. Özellikle,

406 magdergi.com.tr

çıktığım seyahatlerde bir mağazaya girdiğimde zamanın çoğunu mücevherlerin olduğu bölümde geçirirdim. Tüm markaların koleksiyonlarını yakından takip ederdim. Bu merakım zamanla işimi de etkilemeye başladı. Yıllarca çalıştığım Madame Figaro dergisinde her ay farklı mücevher konuları hazırladım ve tasarımcılarla röportajlar yaptım. Hep bir gün “Ben de, ben de!” dedim. Bu arada kendim için aksesuar tasarımları yapmaya başlamıştım bile... Tam da bu sıralarda, mesleğinde yıllarını geçirmiş ama artık emekli olmuş yaşlı bir mücevher ustasıyla tanıştım ve ona kendim için yüzükler yaptırdım. Her türlü nazımın geçtiği, beni torunu gibi görmeye başlayan bu usta, bendeki enerjiyi herkesten


önce fark edip “Batya, artık bunlardan birer tane değil de biner tane yapsak” diyordu. Bu arada arkadaşlarım da yaptıklarımı çok beğeniyor, kendileri için de takı tasarlamamı istiyorlardı. Ben bu fikri nedense hep erteledim. Ta ki çok sevdiğim Madame Figaro’nun kapanmasına kadar! Derginin kapanmasının ardından bir süre seyahat ettim. Yurt dışında da tanıştığım herkes takılarımı nereden aldığımı soruyordu. Kendi tasarımlarım olduğunu öğrendiklerinde onlar için de yapmamı istediler. İstanbul’a dönünce hep ertelediğim takı tasarımı için artık hazır olduğumu hissettim ve bu kararla hayatımda yepyeni bir kapı açıldı. Ustama gittim ve “Artık hazırım, koleksiyonumu çizdim.” dedim. Koleksiyonumun ilk tasarımları o kadar ilgi gördü ki devam etmeye karar verdim! İşte, “altın serüven” böyle başladı. Çevremdeki insanlar hep ışıltılı göründüğümü söylerler. Bu aslında altının bana verdiği ışığın rengidir, parıltısı hep göze çarpar. Şimdi, bu çok sevdiğim mücevher, işimin de anahtar kelimesi oldu. Bunun benim için çok güzel bir şans olduğuna inanıyorum. Tasarımlarımı bu düşünceyle hazırladığım için de takılarımın, onları takan herkese şans getireceğini düşünüyorum.

Ne zamandan beri mücevhere özel bir ilgi duyuyorsunuz?

Her zaman modaya ve tasarıma ilgim vardı. Sanatın her dalından aldığım ilham bugün mücevherle hayat buluyor. Çocukluğumdan bu yana beni etkilemiş birçok şeyin izlerini tasarımlarımda görebiliyorum. Hayatın sanatın bir parçası olduğuna inanıyorum. Çocukluk yıllarımda resim yapardım. Bugün o resimlerdeki detayların mücevherlerimde olduğunu görüyorum. Şekillerin ve desenlerin minimalist tarzda yeniden hayat bulması hoşuma gidiyor. Çocukken annemden beğendiğim kapıların önünde fotoğrafımı çekmesini istermişim. Bu kapılardan ilham alacağım o zamanlardan belliymiş. Çocukken fark ettiklerimiz büyüyünce çok şekilleniyor. Her şey birbirini etkiliyor. Zaman içinde olan bu etkileşim belki de bir domino etkisi yaratıyor.

Takı tasarımı konusunda yetenekli olduğunuzu nasıl fark ettiniz?

Sanatın birçok dalında eğitim aldım. Sanırım aldığım tüm eğitimlerin dışa yansıması mücevher olarak oldu. Her zaman kendimi geliştirmeye meraklıyım. Her gün yeni birşey öğrenmenin heyecanıyla doluyum. Özel meraklarım ve çeşitli ilgi alanlarım sayesinde birçok konuda kendimi geliştiriyorum. Ben hep daha iyi bir ben olmak için çalışıyorum. İşimi nasıl daha iyi yapabilirim? Bundan daha güzeli nasıl olabilir?, sorularının cevaplarını arıyorum. Yeni koleksiyonlarımda hep daha fazlasını sunmak ve sınırlarımı aşmayı hedefliyorum.

Mücevher kadınlar için neden bu kadar özel?

Mücevher bir kadının gizli hazinesi gibidir, kendini en güzel ifade etme şeklidir. Kadın mücevheri ile stilini, güzelliğini ve zarifliğini ortaya koyar. Mücevher kadının başkalarından farklı olduğunu gösterme şeklidir. Bir kıyafeti birçok defa farklı mücevherlerle giyebilir. Böylece o kıyafete farklı bir enerji katar. Böylece kadın kendini ve yaratıcılığını ortaya koyar. Bu sınırsız bir dünyanın kapılarını aralamak gibidir. Her kadın, sınırsız hayal gücü ile karşısındakinin ilgisini üzerine çekmekten hoşlanır.

Sizin tasarlarken duygularınız nasıl?

Ben kadınların özgüvenlerini ortaya çıkarmalarını ve o güvenle ışıklarını yansıtacaklarını düşünüyorum. Her zaman şans getirdiğine inanıyorum. Herkes kendi şansını yaşamasını ve kendisi için en iyi olanı bulmasını diliyorum. Bu şansa inanan herkesin hayatında mucizeler oluyor.

Koleksiyonlarınız arasında sizin için en özel olan koleksiyon ve parça hangisi?

Her biri birbirinden özel ve değerli olsa da sanırım çocukluğumun şehrini konu alan Ahvat Koleksiyonu en özel olanı... İzlediğim bir Türk filminde duyduğum, ‘Gözlerimizin rengi farklı olsa da, gözyaşlarımızın rengi aynıdır’ cümlesi o andan itibaren hiç aklımdan çıkmadı. Çok derinlerde bir yerde sürekli aklımı kurcaladı. Çok doğru bir bakış açısını simgeleyen bu cümlenin beni bu denli etkilemesiyle yeni koleksiyonum ‘Ahvat’ ortaya çıktı. Doğup büyüdüğüm yer olan Antakya’nın en önemli özelliği Çan, Ezan ve Hazan sesini bir arada duyabilmenizdir. İnsanların birbirine olan sevgi, saygı, anlayış ve birlikteliklerinde en önemli olanın kardeşlik duygusu olduğu, çok özel bir şehirdir. Ben de bu şehirde doğdum. Bu kültür ile büyüdüm. Beraberlik, birliktelik ve kardeşlik benim hayattaki zenginliklerim. Antakya dilinde ‘kardeşlik’ anlamına gelen ‘Ahvat’, bana oradaki çocukluk yıllarımıı hatırlatıyor. Koleksiyonumdaki taşların hepsi renkli ve gözyaşının şekli olan damla kesimli. Özel olarak seçtiğim bu taşlar; “Gözlerimizin rengi farklı olsa da, gözyaşlarımızın rengi aynıdır” duygusunun ve renklerimiz, dillerimiz dinlerimiz ayrı olsa da ulaşmak istediğimiz evrensel kardeşliğin en önemli simgesi olarak koleksiyonun ruhuyla çok uyumlu.

Markanızın tarzını nasıl tanımlarsınız?

Sade olmayı çok seviyorum. Her sadeliğin içinde mutlaka kendini gösterecek bir detay gizliyorum. Klasikle modernizmi bir araya getirirken, yaratıcılığın heyecanına sizi de ortak ediyorum. Koleksiyonda, bulunduğu yerde dikkatleri üzerine çeken ve ışıltısını çevresine cömertçe yayan altın, farklı formlarda karşımıza çıkıyor. Sade ama iddialı tasarımlar hem tek olarak hem de bir arada takılabiliyor. Detaylarda gizlenen sürprizler ve bütünün sunduğu yalınlık hissi bedeninizle uyum sağlıyor. Her sezon çıkan yeni koleksiyon bir sonrakinin habercisi oluyor. Birçok koleksiyondan parçayı kombinleyerek takabilir kendinizi özgürce ortaya koyabilirsiniz. Çok şanslıyım ki; tasarımlarıma bakınca hemen fark edildiğini duyuyorum. Çünkü, hepsi öyle ince ve öyle zarif ki... Onların tasarımdaki çizgim olduğunu anlatabiliyorsam bu beni çok mutlu ediyor. Stil sahibi, sade ve zarif kadınlar tasarımlarımı tercih ediyor. Cesurca duygularını ifade eden ve hiçbir abartıya ihtiyac duymadan olduğu yerde ışık saçan kadınlar... Hepsinin ortak özelliği BATYA KEBUDİ kadınları olmaları... Kendinden emin, ne istediğini bilen, huzurlu, mutlu kadınlar...

Tasarımlarınızda ilham kaynağınız neler oluyor?

Her koleksiyonun başka bir ilham kaynağı ve hikayesi oluyor. Bu sezon için çıkardığım Miras koleksiyonumun hikayesi benim için çok özel. Ailemden bana kalan tüm değerlerin benim asıl mirasım olduğunu biliyorum. Her gün evrene sahip olduklarım için teşekkür ediyorum. Koşulsuz sevgi tüm ailemden gördüğüm en büyük miras, saygının her daim varlığını hissettiren ailem sayesinde bugün hayatımdaki herkese saygı duyuyorum. Fedakarlığı annemden, sorumluluk duygusunu babamdan, paylaşmayı kardeşimden öğrendim. Herkesin varlığını hissetmek bile bana huzur veriyor. Birkaç ay önce dedem vefat etti. Yaşadığım kayıp bu koleksiyonda yeniden hayat buldu. Ailemizden olan gerçek mirasımızın değerlerimiz olduğunu bir kez daha fark ettim. Sizin ailenizden kalan mirasınız ne? Kimden size geriye ne kaldı? Hep bu soru var aklımda... Ben de buradan yola çıkarak aileme teşekkür etmek istedim, benim ben olmamdaki katkılarından dolayı... Tasarımlarıma her zaman sevgi yansıyor. Bu koleksiyonumda yüzeyler inişli çıkışlı. Tıpkı hayat gibi... Her türlü zorluğa, inişlere çıkışlara rağmen her zaman orta yol vardır ve bu yolda kalpler hep birleşir diyorum. Birleşme noktalarında pırlanta var çünkü güçle birleşiyor, ışıkla birleşiyor ve etrafa aydınlık saçıyoruz. Bu koleksiyonum bir arada


röportaj

olmanın, aile olmanın eşsiz mutluluğunu ifade ediyor. Yine pembe altın ışıltısı zarif bir şekilde pırlanta ile buluşuyor.

Yeni yılda hangi ürünleriniz favori olacak?

Şems bu yıla damgasını vuracak. Yeni Koleksiyonum Şems ile “ışığını yansıt” diyorum. Güneşin enerjisinden ilham aldım. Arapça’da güneş anlamına gelen “Şems” koleksiyonuyla sezona dikkat çekici bir giriş yapıyor. Güneş Sistemi’nin merkezinde yer alan ve orta büyüklükte bir yıldız olan güneş, tek başına Güneş Sistemi kütlesinin % 99,8’ini oluşturur. Geri kalan kütle; güneşin çevresinde dönen gezegenler, asteroitler, gök taşları, kuyruklu yıldızlar ve kozmik tozlardan oluşur. Gün ışığı şeklinde güneşten yayılan enerji; fotosentez yoluyla, dünya üzerindeki hayatın hemen hemen tamamının var olmasını sağlar ve dünyanın iklimi ile hava durumu üzerinde önemli etkilerde bulunur. Güneşin kütlesi sıcak gazlardan oluşur ve çevresine ısı ve ışık şeklinde radyasyon yayar. Yani tıpkı biz ve etrafımızdaki enerjimiz gibi... Yeni koleksiyonda göze çarpan detaylar arasında büyük küpeler yer alıyor. Kolyeler de tasarımcının cesur çizgisini ortaya koyuyor. Pırlantanın pembe altın ile buluşmasına bu sefer inciler eşlik ediyor.

Peki yılbaşı gecesinde, mücevher ne kadar ön planda olmalı, nasıl bir tarz oluşturulmalı?

Bu sene kırmızı tasma kolye ile yeni seneye girin derim! Kırmızının uğuruna inanıyorum!

Kişiye özel tasarımlar yapıyor musunuz?

İlk olarak çok sevgili arkadaşım Ayşe Tolga için bir kolye tasarlamıştım. Onun ardından birçok kişi için özel ürünler tasarladım. En özel anların imzasını atıyorum, o heyecana ortak oluyorum. Şimdilerde alyans niyetine de kullanılan şövalye yüzükler tasarlıyorum. İki harf ile özel bir tasarım yapıyorum, birçok çiftin nikah yüzüğünü tasarlıyorum. Geçenlerde çok sevdiğim bir müşterim bana bizim için sonsuz bir mühür yarattın dedi, çok ama çok mutlu oldum. Güzel anları unutulmaz kılmanın yolu kişiye özel tasarımdan geçiyor. Her ilişkinin bir hikayesi, bir dinamiği var. Asıl olan bu sizi ve hikayenizi anlatmalı... Bazen ufacık bir fikirden yola çıkıyor, ömür boyu o sevgiyi hatırlatacak bir tasarıma imza atıyoruz.

Röportajımızı sonlandırırken yeni yıldan beklentilerinizi, yakın dönem proje ve hedeflerinizi öğrenebilir miyiz?

Hayal bile edemediklerimi gerçekleştirdim. Çok kısa sürede çok hızlı yol aldığımıza inanıyorum. Çok çalışarak buralara geldiğimizi düşünüyorum. Markamı kurduktan 6 ay sonra Paris’te ürünlerimi satmaya başladım. Bir gün, bir kafede otururken yan masamda oturan Fransız bir kadın parmağımdaki yüzüğü görüp, tasarımlarımın ilgisini çektiğini söyledi. “Ben tasarladım, bunlar benim yüzüklerim” deyince, “Bizimle çalışmak ister misiniz?” dedi ve biz öyle çalışmaya başladık. Tamamen tesadüf, tamamen kısmet; o günün büyülü bir gün olduğunu düşünüyorum. Londra ise, çok başka bir şey. Kraliçenin 60. Yıl Jübilesi için Londra’ya gittim. O ritüeli orada İngilizlerle yaşamak istedim. Kraliçenin 60. Yıl Senfonisi, halkı selamlaması bana çok ilginç geldi ve bunları yaşamak istedim. Sonra Notting Hill’de mağazaları gezerken Wolf and Badger isimli bir butik gördüm ve çok beğendim. “Benim tasarımlarımı bu butikte satabileceğinizi düşünüyorum” dedim ve sonra kendimi tanıttım. Daha sonra beni görüşmeye çağırdılar ve birkaç ay sonra görüşmeye gittim. Türk olduğumu öğrenince çok şaşırdılar. Hem adımdan dolayı hem de markanın modernize yapısı ve onların alışkın olmadığı bir tasarım olduğu için çok hoşlarına gitti ve orada da satmaya başladım. Londra benim hayallerimin şehri ve orada satılıyor olması beni çok mutlu ediyor. Yaklaşık 1 sene önce

408 magdergi.com.tr

Nişantaşı’nda ilk butiğimizi açtık. Şimdi onun heyecanını yaşıyoruz. İlk mağazamız açılışının ardından ekibimize yeni arkadaşlarımız katıldı. Şimdi perakendenin gücünü keşfediyoruz. İstanbul’da Zorlu Center, İstinyePark ve Akasya AVM Beymen mağazalarında da ürünlerimi bulabilirsiniz. Aynı zamanda internette beymen. com’da, lidyana.com’da, satılıyor. Aşkla çalışıyoruz, yolu sevgiden geçen herkes ile kendi mağazamızda buluşuyoruz. 



davet

Gri Kışa Renkli Merhaba MOS Nişantaşı ve Wella Profesyonel iş birliğinde, “Gri Kışa Renkli Merhaba” temasıyla özel bir davet düzenledi. GÜLBİN SİMİTÇİOĞLU

410 magdergi.com.tr

EMEL YILDIRIM

ERKAN UZELLİ, ALİ SUBAȘI

MOS Nişantaşı’nın ev sahipliğinde gerçekleşen davette, Wella Profesyonel’in 2017 Kış Trendleri, Türkiye’de ilk olarak MOS Nişantaşı’nın baş tasarımcıları Erkan Uzelli ve Ali Subaşı tarafından gelen konuklarla paylaşıldı. Sanat ve sosyal yaşam dünyasından ünlü isimlerin büyük ilgi gösterdiği davet renkli anlara sahne oldu. 2017 senesinde güzelliğin yeni tanımını, bilindik cisimlerin gözle görülür özelliklerinin ötesine bakmak olarak tanımlayan Erkan Uzelli ve Ali Subaşı, “Bu sene MOS Nişantaşı olarak, dünya üzerinde yapılan önemli bir çalışmaya bizler de dahil olduk. Katıldığımız eğitimleri ve yaptığımız araştırmalara göre insanlar artık minimalist bir hayat yaşamayı tercih ediyor. Konfor olmadan lüks olmaz anlayışını biz de tercih ediyoruz ama artık cezbedici olan gözün tanımlayamadığı şeyler. Bu nedenle bu sene, soğuk ve sıcak renklerin harmonisine tanıklık edeceğiz.” dediler. Davete katılan konuklar yeni trendler dahilinde saçlarına bakım ve tasarımlar yaptırdılar. 

ESEN SOYDAN

DOĞAN - YASEMİN ÇELİK


EMSAL DOĞAN

MUAMMER KETENCİ

MÜGE KARAMIZRAK

BURCU GÜNEȘ

“Gri Kıșa Rengarenk Parti” adıyla șık bir davet düzenleyen Mos Kuaför konuklarıyla yakından ilgilendi.

HATİCE KUMALAR

NARİN AKÇELİK


moda ve yaşam

1.Palto, Max Mara,2495€ 2.Portföy, Saint Laurent,2008 € 3.Ayakkabı, Miu Miu ,1180 $ 4.Elbise,Gucci,1890 € 5.Gözlük, Fendi,370 € 6.Elbise, Roksanda,930 € 7.Ayakkabı, Alexander Mcqueen, 395 € 8.Etek,Gucci,1500 € 9.Çanta,Gucci,1400 $ 10.Gömlek,Gucci,891 €

2

5 Zeynep Koreș zeynepkores@magmedya.com.tr

7

“payetli bu ayakkabı skinny jean’lerinizin en güzel tamamlayıcısı olmaya aday...”

Pembe Gönlüm Sende

1 10

Her kadının çocukluğunun gözde rengi pembe bu yıl da dolaplarımızda yerini almaya hazır... Șeker gibi gezmeye hazır mıyız? Haydi o zaman biraz çocukluğumuza dönelim...

4

Bu palto neredeyse kullandığınız her rengin tamamlayıcısı olacak.

6 8

9 412 magdergi.com.tr

“zarif adımların en güzel parçası bu ayakkabı şıklığınıza şıklık katacak”

3


3

“Çiçek motifli ve iddialı bu gözlükle tüm bakışları üzerinize çekmeye ne dersiniz?”

4

2

7

Yeşil Cazibe

5 “Telefonunuz hala sade mi duruyor? Hemen harekete geçin ve doğa temalı bu telefon kılıfından edinin.”

Doğanın vazgeçilmezi yeșil, her tonuyla ağırlığını korumaya devam ediyor. Yves Saint Laurent’ın akımıyla așık olmaya bașladığımız yeșil renk, dolabınızda olmazsa olmaz parçalar haline gelmeye bașlayacak...

6

“Saçaklı bu elbiseyle davetin gözdesi siz olabilirsiniz.” “Zümrüt yeşili küpeler zümrüt rengi elbisenize çok yakışacak.”

8 1 1.Elbise, Balmain, 3220 € 2.Ayakkabı, Monique Lhuillier, 1160 € 3.Gözlük, Dolce Gabbana,1358 € 4.Elbise,Roland Mouret, 3500 € 5.Çanta, Saint Laurent, 1220 £ 6.Küpe, Shaun Lane, 287 £ 7.Telefon Kılıfı, Dolce Gabbana, 495 € 8.Ayakkabı, Gucci,790 € 9.Elbise, Ashish, 2000 €

9


moda ve yaşam

1

Yılbaşı Gecesinin Yıldızı Siz Olun

2

Yeni yıl gecesi dolabınızdaki altın, gümüș, payetli, pullu, ișli her șeyinizi ortaya çıkartmaya hazır mısınız? Bir an önce harekete geçin ve gecenin parlayan yıldızı siz olun!

Payetli pantolon takım, maskülen esintilerinin yanında kadınsı hatlarıyla da size sıra dıșı bir hava katacak. Tek bantlı stillettonuz ve zinciri uzun takılabilen portföyünüz size gece boyunca eșlik edecek. Bana sorarsanız bu muhteșem takımın saç modeli ise, yüzünüzü tamamen ortaya çıkaracak sıkı bir balerin topuzu! • • • • •

414 magdergi.com.tr

Ceket Sonia Rykel 3800 € Pantolon Sonia Rykel 2500 € Ayakkabı Gianvito Rossi 850 € Portföy Saint Laurent 1250 € Küpe Ileana Makri 2450 €

Kırmızı halı edasıyla yılbașı gecesi bir baloya katılmak istiyorsanız bu kombin tam size göre! Hollywood yıldızlarını aratmayacak görüntünüz, altın payetli bu elbisenin içinde hayat bulacak... Tamamlayıcılarınız ise, tek bantlı stilettonuz ve altın rengi payetlerle ișli saten portföyünüz olacak... Makyajınız, elbisenin önüne geçmeyecek kadar sade ve yalın olsun kızlar! • • • •

Elbise Diane Von Furstenberg 2285 € Ayakkabı Aquazzura 595 € Çanta Oscar De La Renta 1590 $ Küpe Oscar De Le Renta 345 $


3

5

4 Yeni yıl gecesi, ev partisinde veya gece kulübünde ispanyol paça boncuklu pantolon ve payetli ceketle gecenin yıldızı olmaya hazır mısınız? Gece boyunca dans ederken pantolonunuzdan sallanan boncukların göz alıcı olacağından șüpheniz olmasın... Altın ve gümüșün bir arada kullanıldığı portföy ve sivri burun stilettolar bu takıma çok yakıșacak! Bu kombin için, saçlarınızı evde kendinizin toplayacağı bir at kuyruğu en doğru tercih olabilir...

Siz de yılbașı gecesi kırmızı giymeyi gelenek haline getirenlerden misiniz? Tek omuz, payetli ve vücudunuzu saran bu diz altı elbise, geceyle adeta bütünleșecek. Bu muhteșem elbisenin tamamlayıcıları süet, bilekten bantlı stilletto ve saten örgü formundaki portföyünüz olacak. Saçlarınıza uyguladığınız enseden topuzla zarafetinizle bütün gece konușulanlardan olacaksınız...

• • • • •

• • • •

Ceket Iro 630 € Pantolon Michael Kors Collection 8045 € Çanta Jimmy Choo 1250 € Ayakkabı Tom Ford 990 € Choker Saint Laurent 895 €

Elbise Ashish 2955 € Çanta Bottega Veneta 1400 € Ayakkabı Gianvito Rossi 615 € Küpe Simone Rocha 412 £

Püsküllerle bezenmiș bu mini elbise sizi bütün gece salsa yapıp eteklerinizi sallamaya teșvik ediyor. Bu yıl gece elbiselerinde bolca göreceğimiz saçakların tadını çıkarın... Tamamlayıcınız; barok esintiler tașıyan ayakkabınız ve tașlı saten stilettonuz... Saç ve makyajınızı en iddialısından yaptırın!

• • •

Elbise Balmain 7829 € Çanta Manolo Blahnik 1295 $ Ayakkabı Prada 850 $


moda ve yaşam

Yeni Yıl Hediye Tercihleri HARF KUPA 65 Sevdiklerinize kendi baș harflerinden olușan bir kupa hediye etmek istemez misiniz? Sedwick marka seramik kupalar, sıcacık kahveleri görüntüsüyle daha lezzeti hale getirecek. Kupalar alfabetik harfleriyle Beymen Home’da sizleri bekliyor.

Buz gibi bir kıș gününün en vazgeçilmez aksesuarlarından biri, șüphesiz bașımızdan çıkarmadığımız bereler... Yves Solomon’un üzeri kürk ponponlu beresi sevdikleriniz için içlerini ısıtacak muhteșem bir hediyesi önerisi olabilir...

TOM FORD ORCHID SOLEIL EDP 100 ML 575

YVES SOLOMON BERE 330

Vanilya, kremsi kestane aroması ve paçuli içeren Tom Ford’un yeni parfümü Orchid Soleil gizemli kokusuyla arkadașlarınıza hediye edeceğiniz ve gün boyu üzerlerinde tașıyacakları eșsiz bir seçim... Bu muhteșem parfümü Sevil mağazalarında bulabilirsiniz.

Karv markasına ait bu muhteșem kutular, hem dekoratif amaçlı hem de ihtiyaca yönelik üretilmiș. Kutuların malzemesinde pirinç ve lake kullanılmıș. Marka, özellikle takılarını, aksesuarlarını nereye koyacaklarını bir türlü bulamayan hanımlara, puro ve tütün meraklısı beylere çare bulur nitelikte ortaya çıkmıș. Evin her köșesinde kullanılabilecek bu kutular sevdiklerinizin evine bambașka bir hava katacak. Bu çok amaçlı kutuları Harvey Nichols mağazalarında bulabilirsiniz...

Gucci’nin bu yıl ilk defa tasarladığı Ghost Pouch modeli portföy, pratik ve en çok ihtiyacımız olan cep telefonu, cüzdan ve ufak eșyalarımızı rahatlıkla tașıyabilecek bir model olma özelliğini tașıyor. Kız arkadașlarımızı yeni yılda bundan daha çok sevindirebilecek bir hediye olabilir mi?

Fornasetti’nin eșsiz kokusuyla bütünleșen muhteșem tasarımı ofiste veya evde yanarken her yeri saracak kokusuyla sevdiklerinizin sizi hatırlayabilecekleri en güzel hediyelerden biri olabilir. Fornasetti tasarımı bu harika mumları Beymen Home mağazalarında bulabilirsiniz...

FORNASETTI SERAMIK MUM 675

416 magdergi.com.tr

PİRİNÇ DETAYLI MAVİ LAKE KUTU BÜYÜK BOY 1.395 KÜÇÜK BOY 795

GUCCI PORTFÖY 675 €



davet

RUÇA ACAR, SEVİLAY HELVACIOĞLU, BERİL ÇAVUȘOĞLU, AHSEN DEMİRCİ, GÖKÇE ÖZCAN

“Tohum Design” Harvey Nichols MAG Lounge’da Dünyaca ünlü marka Vetrina “Tohum Design” koleksiyonunu Harvey Nichols MAG Lounge’da modaseverlerin beğenisine sundu. Modaseverlerin yakından takip ettiği lüks marka Vetrina, “Tohum Design“ koleksiyonunu Ankaralı modaseverlerin beğenisine sundu. Harvey Nichols MAG Lounge’da gerçekleşen etkinliğe Ankara sosyal yaşamının tanınan simaları yoğun ilgi gösterdi. “Tohum Design” isimli yeni koleksiyonu inceleyen modaseverler, daha sonra kendilerine sunulan ikramları tadarken bol bol sohbet etme imkanı buldular. 

418 magdergi.com.tr

CEREN SÜR

NİLÜFER AKSOY


Hikmet Çetinkaya Resim Atölyesi Üsküp Cad. Çevre Sk. B Blok 8/3 Çankaya Ankara 0312 426 73 30 İletişim: Osman Karaömeroğlu 0532 781 22 22 www.hikmetcetinkaya.com


davet

GÜLİN TURGUT KÖSE

ARZU AKBAȘ

MELİKE GÖKÇE

Ünlü marka Vetrina’nın “Tohum Design” adlı koleksiyonun tanıtımına Ankara sosyal yașamının tanınmıș simaları katıldı. SANEM BÜYÜKHANLI

RUȘA ACAR

TÜLAY KAYA



davet

AYSUN BABABALIM

YASEMİN DOĞAN, SEVİL GÜRGEN

Yeni koleksiyonu inceleyen modaseverler, kendilerine sunulan ikramları tadarken bol bol sohbet etme imkanı da buldular. 422 magdergi.com.tr

AHSEN DEMİRCİ

AYȘEM YUKAY

FİLİZ SÜTÇİGİL


GÜLER GÜRCAN, GÜLİN TURGUT, AYȘE BİÇER

YEȘİM HAMURABİ

lası için Daha faz om/online i.c magderg

KIVILCIM AFȘEROĞLU, BURCU YÖRÜBULUT, ALEV TUNA

NESLİHAN AKTEPE


ipek’in objektifinden

İpek Gençer

ipek@magmedya.com.tr

Yılbaşını Geçirmek İçin

En Gözde 10 Adres

Yeni yıl, yeni umutlar, yeni kararlar, yeni yolculuklar... 2016 yılını geride bırakırken, tüm korkularımızı, hayal kırıklıklarımızı, mutsuzluklarımızı geride bırakıp, yeni yıla umut dolu, heyecanla ve gözlerimiz parlayarak girelim. Ve girdiğimiz gibi geçsin... 2017, önceki yıllardan farklı, özellikle de 2016’daki toplumsal sıkıntılarımızı geride bırakacağımız, kendimize verdiğimiz tüm sözleri tutacağımız, bol kahkahalı, çok seyahatli, pek çok yeni șey öğreneceğimiz, hayallerimizin gerçeğe dönüșeceği, bir yıl olsun... 424 magdergi.com.tr


T

abii ki en güzel ve özel olanı, aile ve dostlarla geçirilen yılbaşı gecesidir ama seyahat ederek geçirmek isteyenlere de önerilerim hazır...

SİNGAPUR

Kendi küçük ama ünü büyük bu ülke, kış aylarında ortalama sıcaklığı 25-30 derecelerde olması sebebiyle ‘’sıcak severler’’ için cazip bir rota olabilir. AVM severler için Singapur tam bir cennet. Alışveriş için en popüler bölge Orchard Road. Ben hayatımın en güzel yılbaşı süslemelerini Orchard Road’da gördüm. Alışveriş merkezlerinin içi ayrı, dışı ayrı özenle süsleniyor. Pırıl pırıl parlayan milyonlarca ışık, bu 3 kilometrelik ünlü caddeyi büyülü bir harikalar diyarına

dönüştürüyor. Size tavsiyem gezmeye ION Orchard’dan başlayın. Ion Alışveriş Merkezi’nin en üst katında bulunan Salt Grill&Sky Bar, Singapur’un en güzel manzaralarından birine sahip. Daha sonra Paragon ve Takashimaya’yı özellikle tavsiye ediyorum. Yılbaşı süslemelerini ve metrelerce uzunluktaki dev yılbaşı ağaçlarını seyretmeye doyamayacaksınız. Fransızların ünlü markası Laduree´’nin rengarenk makaronlardan yapılmış bir yılbaşı ağacı var. Bir de ünlü mücevher markası Tiffany’s’in hediye kutularının yılbaşı süsü olarak kullanıldığı 5 metrelik yılbaşı ağacını mutlaka görün. Yılbaşı gecesi havai fişek gösterisini seyretmek için kesinlikle Marina Bay Sands Oteli’nin en üst katına çıkın. Işıl ışıl gökdelenlerle çevrili şehrin en güzel gece manzarası burada. Geceye yine burada bulunan Ku De Ta Lounge Club’da devam edebilirsiniz. Yeni yıla herkesten önce girmek istiyorsanız özellikle Singapur’a gidin...


ipek’in objektifinden

LAPLAND

Masalsı bir yılbaşı geçirmek isteyenler için en güzel seçim Lapland. Noel ve yeni yıl dönemi çok kalabalık olduğu için, otel rezervasyonunuzu çok erken yapmanızda fayda var. Dilerseniz masallardaki evleri andıran kütük evlerde kalabilir, dilerseniz cam tavanlı Eskimo evlerini(igloo) seçebilirsiniz. Santa Köyü’nü ziyaret edip, Noel Baba’ya ‘’merhaba’’ dedikten sonra Elf’lerin atölyesini ve geyik çiftliğini gezebilirsiniz. Snowmobiller ile safari sonrası, donmuş gölde balık tutmak gününüzü daha da renklendirebilir. Unutulmaz bir doğa harikası olan Kuzey ışıklarını (Aurora Boralis) seyretmek için Sibirya kurtlarının çektiği kızaklarla uçsuz bucaksız ormana dalmak bence yeni yıla girmek için en heyecan verici seçenek.


VERBIER

Hem kayak yapalım hem yılbaşı kutlayalım diyenler için Verbier ideal bir seçim. Nefes kesici dağ manzarası ve sevimli köyüyle İsviçre’nin en popüler kayak merkezlerinden biri olan Verbier’de yılbaşında tüm otellerde geleneksel yemekleri tadabileceğiniz özel menüler çıkartılıyor. Sıcak çikolata ve canlı müzik, köy alanında kurulan sevimli pazara her daim eşlik ediyor. İsviçre’deki diğer kayak merkezlerine göre burası, daha genç bir kalabalığa ev sahipliği yaptığı için, Alp’lerin en büyük yılbaşı partisi burada oluyor diyebiliriz. Yılbaşı gecesine Place Centrale’de elinizde sıcak şarabınız, havai fişekleri izleyerek girip ertesi gün kayak pistlerinin keyfine varabilirsiniz. W Hotel son yılların en popülerlerinden...

KAPADOKYA

Doğa ve tarihin bütünleştiği büyülü coğrafyasıyla aklınızı başınızdan alacak Kapadokya, her yıl yaklaşık iki milyon turist tarafından ziyaret edilen meşhur peribacaları ve rengarenk vadileriyle yılbaşı gecesi için de harika bir seçenek. Gündüz Ihlara Vadisi, Yer Altı Şehri, Aşıklar Vadisi ve Göreme’deki açık hava müzesini ziyaret edip, akşamüstü gün batımınıw Ortahisar Kalesi’nden seyredebilirsiniz. Son yıllarda bu bölgede çok popüler olan dolunay zamanı gece vadi yürüyüşlerinden birini, dilerseniz kendi grubunuzla, dilerseniz önceden rezervasyon yapıp katılabileceğiniz bir gezi grubuyla yılbaşı gecesi yapmak çok hoş bir alternatif olabilir. Geceye Kapadokya’nın bu büyüleyici vadilerinde ay ışığı altında keyifli bir yürüyüşle başlayıp, Kapadokya’nın simgesi olan 3 Güzeller’de mola verip, buradan yeni yıl için ne diliyorsanız fenerlerinize fısıldayıp, yeni yıla gökyüzüne güzel dileklerinizi bırakarak girebilirsiniz. Ertesi gün de sabahın ilk kızıllığına boyanmış gökyüzüne eşlik eden rengarenk balonlarla, büyüleyici manzaraların keyfini çıkartabilirsiniz.

HALLSTATT

1997 yılında Unesco tarafından Dünya Kültür Mirası listesine alınan Hallstatt, fotoğraf meraklılarının ve romantiklerin en vazgeçilmez adresi. Bembeyaz karlarla kaplı çam ağaçlarının arasında, mavi bir gölün etrafına sıralanmış masalsı şirin bir kasaba. Şansınıza bir de kar yağarsa, bu kartpostallardan fırlamış gibi görünen güzel kasabayı bir ucundan diğer ucuna yürüyerek geçirmek hayatınızın en unutulmaz yılbaşı gecelerinden biri olabilir.


ipek’in objektifinden

NÜRNBERG

hazırlanmış bir Noel Pazarı bile var ve yine çocuklar için ‘’Noel Meleği’’ gösterisini kaçırmayın. Elinizde sıcak şarabınız (Glühwein) ilecıvıl cıvıl tezgahların arasında kaybolun. Bu bölgeye özgü ‘’Lebkuchen’’ ve ‘’Bratwurst’’ ları mutlaka deneyin. Eski şehir meydanında ellerinde küçük çanlarıyla dolaşıp, yeni yıl şarkıları söyleyen minikleri seyredalın. Ve geri sayım başladığında gökyüzünü rengarenk ışıklarıyla boyayan havai fişeklerin süslediği Orta Çağ masalının bir parçası olun.

NEW YORK

yarattığı renk armonisini, yeni yıla coşkuyla ‘’hoş geldin’’ diyen bu kalabalığın uzaktan gelen sesleri eşliğinde denizden seyredebilirsiniz.

Avrupa’nın en iyi ve en eski Noel pazarlarından(Christkindles markt) birine ev sahipliği yapan Nürnberg, asırlar öncesinden beri süregelen yılbaşı heyecanını en geleneksel haliyle deneyimleyebileceğiniz bir şehir. Kendinizi bu yüzlerce yıllık eski şehrin, Orta Çağ festivallerini anımsatan atmosferine bırakın. Süslemeler ve yılbaşı pazarlarının canlılığı aklınızı başınızdan alacak. Burada çocuklar için özel olarak

Yeni yıl coşkusunu en iyi yaşatan şehirlerden biri olan New York’ta yılbaşı kutlamalarına Rockefeller Center’daki dev yılbaşı ağacından başlamak gerek. 5. Cadde’deki ünlü mağazaların şık yılbaşı vitrinlerine şöyle bir göz attıktan sonra, kendinizi alışverişe kaptırmadan oradan kaçın. Hareket ve kalabalık severlere tabii ki Times Meydanı zamanı! Asla uyumayan bu şehirde yılbaşı kutlaması demek, iğne atsan yere düşmeyen bir kalabalık ve her köşede bir DJ performansı veya konser demektir. Gökyüzünde rengarenk havai fişekler eşliğinde, binlerce kişiyle aynı anda, dünyaca ünlü o geri sayımın bir parçası olarak girmek çok heyecan verici olabilir. ‘’O kadar da kalabalık olmasın’’ derseniz, en az bir ay önceden satın alacağınız bir tekne turuyla, bu muhteşem havai fişek gösterisinin, gökdelenlerin üzerinde

428 magdergi.com.tr

KARTALKAYA

Çok uzaklara gitmeden karlı bir yılbaşı geçirmek isteyenler için Kartalkaya iyi bir alternatif. Hem Ankara hem İstanbul’a yakın olması sebebiyle kayak severlerin favori adreslerinden olan Kartalkaya’da, gündüzü kayak yaparak veya kar havası koklayarak geçirip, akşama otellerin yılbaşı için özel olarak hazırladığı programlara katılabilirsiniz. Yeni yıla daha hareketli ve kalabalıkla girmek isterseniz de, otellerin önünde bulunan alanda yakılan dev ateşin etrafında, canlı müzik ve havai fişekler eşliğinde geçirebilirsiniz. Son dakikaya bırakmadan rezervasyon yapmakta fayda var.


DUBAI

Dubai yine deniz, kum ve güneşi özleyenler için iyi bir alternatif olabilir. Hemen hemen tüm otellerde yılbaşı için özel programlar düzenleniyor. Bu yıl Media City Amfitiyatrosu’nda büyük bir kış festivali hazırlanıyor. Çölde yılbaşı olur mu demeyin, Noel pazarlarından, çocuklar için yapay karlı aktivitelere, çikolata tadımlarından, Noel Baba ile fotoğraf çekimine, yılbaşı için hayal ettiğiniz her şeyi yapmanız (kar yağması dışında) burada da mümkün. Dilerseniz gündüz Dubai Mall, Mall of Emirates gibi alışveriş merkezlerindeki yılbaşı için özel olarak dekore edilmiş birbirinden güzel mağazaları gezebilirsiniz. Ya da daha geleneksel bir pazar isterseniz Madinat Jumeirah’taki ‘’The Souk Festive Market’’e uğrayabilirsiniz. Görkemli havai fişek gösterileriyle Guinness Rekorlar Kitabı’na bile giren Dubai’de yılbaşı hazırlıkları aylar öncesinden başladığı için, gece yarısı yapılan havai fişek gösterisini kesinlikle kaçırmayın.

ROMA

Romantik bir yılbaşı geçirmek isteyenler için tabii ki Roma. Roma’da yılbaşı süslemelerinin en güzel örneklerini Piazza Spagna, Piazza Navona ve Piazza Venezia’da görebilirsiniz. Meydanlardaki süslü dev Noel ağaçlarına, Noel Baba’nın ışıklı Ren geyikleri eşlik eder. Ağaçlar, sokaklar, vitrinler, binalar öylesine şaşaalı süslenir ki, İtalyanların şıklığını geride bırakır. Via del Corso ve Via Condotti, yılbaşında da en alımlı haliyle şehrin en cazibeli noktalarıdır. Noel panayırı isterseniz ve kalabalık size vız geliyorsa Navona Meydanı’na uğrayın. Yılbaşı akşamı kırmızı çamaşır giyme geleneğini İtalyanlar kadar ciddiye alan yok. Yılbaşı yemeği konusunda, nereye giderseniz gidin, lezzetli bir yemek yiyeceğiniz garanti olan nadir şehirlerden biridir. Kültürel miras yönünden de müthiş zengin bir şehir olan Roma’dan, yeni yıl coşkusuna birkaç müze gezisi eklemeden ve Fontana di Trevi’ye şans parası atmadan dönmek olmaz... Şimdiden yeni yılınızı kutluyorum. Yeni yılda yeni rotalarda görüşmek üzere, Sevgiyle kalın. 


MAGastroloji

Aylin Yıldız aylinbulent@mynet.com

2017

Astroloji Gündemi ve Burç Yorumları

Astrolojide her șeyin bir doğum haritası olduğu gibi ülkeler, șehirler ve insanlar için de bu durum geçerlidir. Yașanacak döngüler, olaylar, zamanlar bu haritadan net bir șekilde gözlemlenir. Türkiye’nin doğum haritasında Kasım 2014 tarihi itibariyle bașlayan transit Satürn’ün 6.ev alanında Jüpiter ile kavușumu birçok olayın bașlangıç zamanıydı. Silahlı güçler, halkın sağlığı, ulusal kayıp, hapishaneler, devletin gizli düșmanları, din ve hukuk, adalet sistemi gibi tüm bu alanlarda değișim süreci ağır ağır ișlemeye bașladı. 2016 yılı ülkemiz açısından hem büyük bir dibe vuruș hem de uyanıș oldu. Hepimizin bir kaderi olduğu gibi ülkelerin de kaderleri oluyor. Her yıl astrolojik yorumlar yapmadan önce incelenen iki büyük gezegen vardır. Bunlar Satürn ve Jüpiter’dir. Bu iki gezegenin hareketleri o yılın etkilerini gösterir. Özellikle bu iki gezegenin aynı alanda bir araya gelmesi ile yoğun büyük olaylar gerçekleșir. Haritaları incelerken baktığımız esas kadersel döngüleri gösteren iki nokta vardır; Rahu ve Ketu. Bu iki karmik düğüm 1,5 yılda bir burç değiștirir ve 18,5 yılda bir de doğum anındaki alanlarına geri döner. Ülke haritasında Ocak 2016 itibariyle Rahu’nun transit Jüpiter ile Aslan burcunda birleșmesi ile ülkenin komșuları, kanunlar, din ve devlet, eğitim gibi alanlar gereğinden fazla büyümeye bașladı. Bu transit hareketinin özel bir durumu vardı. Rahu ve Ketu’nun 18,5 yıl sonra doğum anındaki yerlerine gelmesi yașadığımız her șeyin kadersel bir döngünün parçası olduğunu gösteriyor. Bundan 18,5 yıl önce 1997 yılında yașanan 28 Șubat olaylarını isterseniz bir hatırlayın... Ay Düğümlerinin aynı yıllarda, aynı noktalarda olması hemen hemen aynı konu bașlıklarını gündeme getirir. Ocak 2016 tarihinden sonra kader ağlarını örmeye bașladı. Bu döngü ne zaman sona erecek diye sorarsınız, Eylül 2017 tarihinde Ay Düğümlerinin burç değiștirmesi ile ülke içinde yașanılan uyumsuzluk giderek azalacak, hatta sona erecek ve ülkemiz için daha refah ve huzur içeren süreç bașlayacaktır. 27 Ocak 2017 tarihi itibariyle transit Satürn’ün burç değiștirmesi ile yüksek yargı organları ve turizm sektörünün üzerindeki olumsuzluk kalkacak. Kadın hakları, hukuk, din, felsefe ve bilim alanlarındaki çalıșmaların yanı sıra birçok sosyal reformun da tohumları atılmaya bașlayacak. Daha büyük resme baktığımızda dünyanın nereye gittiğini merak edenler için; 2017 yılı tutulmalarının en fazla ABD’de yașanacağına değinmek isterim. ABD’nin haritasında Ay, Kova burcunda ve tutulmalar ay derecesini tetikliyor. Ay, halk ve halkın demokrasi arzusuyla yüksek oktavlı çıkıșlar yapması demektir. ‘’Kapitalizmin sonu’’ geliyor, diyebiliriz. Öte yandan Neptün-Balık geçișleri daha önce de hep kapitalizmi çökertmeye yönelik hamlelerde bulunmuștu. 2010 yılında dünyada bașlayan enformasyon dönemi; özellikle 2020 ile birlikte, süper güç dengelerinin değișimine sebep olacak ve Çin’in yükselișine șahit olacağız. Yükselen derecesinden çok önemli transitler alan Çin, büyük önem kazanacak. Astroloji’de 240 yıllık döngüler bulunuyor; son döngü 21 Aralık 2020’de Jüpiter ve Satürn’ün Kova’da birleșmesiyle sona eriyor.

430 magdergi.com.tr


Koç: 2017 yılı, Koç burçları için iletişim ve kariyer yılı olacak. Koç burçları; yeteneklerini ve hobilerini keşfettikleri bir zaman diliminde olacaklar. Planlı riskler alarak yaratıcılıklarını sergileyecekleri bir yıldalar. Yılın ilk yarılarına kadar iş ve özel hayatlarında biraz sallantı yaşasalar da, ikinci yarısından sonra oldukça güzel ve başarılı bir hayat onları bekliyor olacak. Yeni iş tekliflerine açık olmalılar.

Boğa: 2017 yılı, Boğa burçları için mutluluk ve aşk yılı

olacak.

Geçtiğimiz yıl biraz sönük bir hayat geçiren Boğalar, bu yıl aile ve ev hayatlarında zirveye tekrar çıkacak. İş ve sosyal alanda bazı değişimler yaşansa da bu bitişler Boğa burçlarına ailevi hayatta yepyeni kapılar açabilir. İş hayatında ise; yeni fırsatlar doğurmak için bazı bitişler yaşatabilir. Ancak, bu fırsat krizsiz gelmez. Hareketli bir iş ve ev hayatı onları bekliyor.

İkizler:

Bu yıl ikizleri hem iyi hem de kötü birtakım sürprizler bekliyor olacak. İş hayatında aldıkları kararları uygulamaya geçirerek, maddi olarak rahatlayacaklar. Bunun sebebi; transit ve tutulmaların etkisi ile alternatif para kaynakları ve geniş bir dünya görüşüne sahip olmaları olacak. Yeni bir eğitim ya da kurs düşünenler için çok uygun bir süreç. Güzel paralar kazandıkları bu yıl, yılın ortalarına doğru bazı sorunlar yaşasalar da hatalarını telafi edebilecekleri, verimli bir yıl olacak.

manevi geliştirecektir.

Terazi: İlişki burcu olarak bilinen Terazi burçları, bu yıl da oldukça ilişkilerle ilgili gelişmelere açık bir yıl geçirecekler.

Yılın başlarında bozulmalar olsa da o denge, yılın ortalarından itibaren tekrar kendini gösterecek. Aşk ve iş hayatında bazı teklifler alacaklar. Aradıkları tatmini özel hayatlarında yakalamakta zorlanacakları bu süreçte arkadaş çevresi, gruplar ve derneklerde daha fazla yer almaya başlayabilirler.

Akrep: 2017 yılı, Akrep burçları için oldukça güzel bir yıl olacak. Artık kariyerimle anılmak istiyorum diyebilirler. Taşınma ve iş değişikliği yapabilirler. İş kaybıyla beraber iş fırsatları da Mayıs ayı itibari ile kendini gösterebilir. Kendi işini yapmak isteyenler için son derece olumlu bir süreç olacak. Özellikle işle ilgili birtakım seyahatler yapacaklar. Bu da hayattan zevk almalarını sağlayacak. Yılın ortalarında aşk hayatınızdaki güzel bir gelişme ise, tüm yılı olumlu etkileyecek.

Yay: Yılın ilk altı ayında oldukça yorucu ve büyük sorumlulukların altına girdikleri bir zaman dilimi olacak. Yıl ortasından sonra bu sorumluluklardan kurtularak, rahat zamanlar geçirecekler. Medya, yayıncılık ve yurt dışı konularında fırsatlara açık bir süreç ancak, yakın çevre ilişkilerinde bazı krizler söz konusu. İlişkiler alanında hareketli ve romantik dönemlere girecekler. Ayrıca keyif için yapılacak seyahatler söz konusu.

Yengeç: 2017 yılı, Yengeç burçları için sevgi ve aşk yılı olacak.

Oğlak: Bu yıl başkalarının kaynağını kullanmayı ve dönüşmeyi öğrenecekler. Kriz ve fırsat iç içe.

Gökyüzü onlara yeteneklerini daha fazla açığa çıkar, kendi işini yap, kendi paranı kazan diyor. Ayrıca aradıkları aşkı bulabilirler ve yılın sonlarına doğru ilişkiler yerine oturmaya başlayabilir. Yılın ortalarında alacakları teklifler, güzel paralar kazanmalarını sağlayacak. Şubat ayında bazı yatırımlar yapmaları mümkün görünüyor.

Yılın başlarında yaşadıkları her türlü gizli ilişki açığa çıkabilir. İş hayatında temkinli olmalılar, her an bir bitiş ve maddi kaynak problemi doğabilir. Ancak yılın ortalarından sonra güzel bir iş teklifi alabilirler. Kariyerlerinde değişiklikler yaşanabilir ancak, sonucu hayırlı olacak.

Aslan: 2017 yorumlarında burçlar içerisinde en dikkat çeken burç, Aslan olmuştur. Çünkü Aslan burçları için bu yıl, mucizelerin yılı olacak. Kimlik, duruş ve hedefleri gruplar sayesinde ortaya yeni bir formatta çıkabilir. Aslanlar için özüne gitme yolculuğu olacak diyebiliriz. Bu güne kadar yaşadıkları tüm sıkıntıları, Ağustos ayından sonra atlatacak ve isteklerine özgüven ve cesaret sayesinde bir anda kavuşabilecekler.

Başak: Çalışkan Başak burçları için biraz daha dinlenme ve ruhunu dinleme zamanı olacak. Titizlik ve düzen için çok çaba harcayan Başak burçları, bu özelliklerinden dolayı, oldukça yıprandılar son zamanlarda. Biraz daha kendilerini dinleyip “ben içte, özde ne istiyorum?” sorusuna cevap bulmalılar bu süreçte. Dikkatli davranmaları gereken bir yıl onları bekliyor. Çeşitli sebeplerden dolayı evde ya da yalnız başına geçirecekleri bir süreç onları maddi

Kova: Kova Burçları, 2017 yılının en göz önünde burçlarından biri olacak diyebiliriz. Öncelikle sağlık konusunda özenli olmalılar. Kendilerini ihmal ettikleri sürece doğum haritalarına bağlı problemler oluşabilir. Ortaklıklar kurmayı öğrenecekler ayrıca, iş birliklerinden kazançlı çıkabilirler. Kişilikleri ve ilişkiye bakış açıları olgunlaşacak diyebiliriz. Bu yıl, bazıları işlerinde yükselirken bazıları da yeni iş fırsatlarıyla karşılaşacak.

Balık: Bu yıl bekar Balık burçları için evlilik ve aşk yılı olacak. Evli olanlar içinse, yeni bir tazelenme dönemi olacak; güzel ve mutlu bir evlilik onları bekliyor. İş hayatında uzun süredir yaşanan bazı olumsuzluklar yılın sonlarına doğru güzel adımlar atabilecekleri fırsatlar ile silinecek. Bu yıl iş fırsatlarını yakalamak için günlük rutinler düzenlenmeli ve daha sıkı disiplinli ele alınmalıdır. Yaşadıkları her anı ve günü verimli değerlendirerek şansı yakalayabilirler. 



www.holidayinncukurambar.com

0312. 342 55 55



Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.