pariskuafor.official
farkı yaşamak için
(312) 447 31 14 www.gureller.com.tr - Prof. Dr. Ahmet Taner Kışlalı Mah. Alacaatlı Cad. Çayyolu Çankaya Ankara - Turan Güneş Bulv. No: 39 Çankaya Ankara
Ayrıcalıklar için ünlü değil Red’li olmak yeter
Gelecek heyecan verici.
Hazır mısın?
Vodafone Red’le sınırlara takılma
Gelecek heyecan verici.
Hazır mısın? * Yeni gelenlere ve faturasızdan faturalıya geçenlere, 12 ay kalma sözüyle ayda 89 TL.
10 Ekim 2018 itibarıyla bireysel yeni müşteri ve faturasızdan faturalıya geçişte 12’şer aylık 2 dönem kalma sözü ile tarifenin aylık ücreti üzerinden 30 TL indirim hakkına sahip olarak 89 TL ödeme hakkı kazanılır. İlk dönemin son fatura döneminde cayma bedeli ödenmeksizin çıkış yapılabilir. İlk dönemin son fatura döneminin son gününe dek kampanyayı sonlandıracak herhangi bir işlem olmazsa 2. dönem başlar. Kampanyadan çıkışta cayma bedeli yansır. Benim Pass’im dahilinde müşteriler Facebook, Instagram, Twitter, YouTube, Messenger, WhatsApp, Spotify, Karnaval, İzlesene, Call+ uygulamalarından maksimum 3’ünü seçip internetinden yemeden kullanabilir. Geçerlilik süresi onay SMS’iyle başlar, yurtiçinde geçerlidir, reklamlar tarifedeki internetten ücretlendirilir. 3. kişilere kullandırma, ticari amaçla veya tarifedeki internetin 5 katı kullanımda hizmet kısıtlanabilir, durdurulabilir. WhatsApp, Facebook, Messenger, Instagram’da Sesli/Görüntülü aramalar, canlı yayın, Karnaval’da televizyon kanalları hariçtir. Değişiklik hakkı Vodafone’dadır. vodafone.com.tr
Tunalı Hilmi Cd. Demirdöğen İş Merkezi 98/1Çankaya T: 0312 428 24 10 • 0532 067 25 23 serapcanakcicollection
Anse Mdm. B-Blok No:18 Çayyolu-Ankara T : 0312 227 81 82 M : 0532 273 89 58 anse@qhome.com.tr
qhome.com.tr
a d m ı r a s Ta ı k r a F e Q Hom Q HOME, DETAYLARIYLA TASARIMLARINA ESTETİK BİR DOKUNUŞ KATIYOR.
İZMİR: Favori Mobilya Duduyev Bulvarı No: 61/A Mavişehir Karşıyaka - İZMİR T.+90 232 330 11 01
İZMİR: İZMİR:Favori FavoriMobilya MobilyaDuduyev DuduyevBulvarı Bulvarı No: No:61/A 61/AMavişehir MavişehirKarşıyaka Karşıyaka--İZMİR İZMİR T.+90 T.+90232 232330 33011 1101 01
Proje: Oran Seyfi Balık | Mimarlık Ofisi: Aral Mimarlık | Mimar: Burak Özcan
Mağaza Karacakaya Caddesi No: 127 Siteler / ANKARA T: +90 312 351 48 88 - +90 312 353 03 04 • F: +90 312 348 26 71 info@livamob.com.tr
tasarÄąmlar
Ankara Siteler
312 353 20 00
Ankara - Trabzon - Eskişehir - Kayseri - Samsun - Manavgat - Kıbrıs - Yunanistan - Almanya - Erbil - Süleymaniye
f
“What’s your FLAVA?” kitchen & BAR
Farabi Sok. No:19
f
FLAVA kitchen & BAR
editör
Romantik Kasım
Beril Çavușoğlu
berilcavusoglu@magdergi.com.tr
Y
ılın en romantik ayı olan Kasım’da size muhteşem bir sayı hazırladık... MAG Wedding ve MAG Gurme özel içerikleri, davetlerden renkli kareler, sevilen isimlerle keyifli sohbetler ve moda severler için hazırladığımız trend alışveriş sayfalarından oluşan soluksuz okuyacağınız dergimizi sizlerle buluşturuyoruz...
Kapak konuğumuz, yeni dizisi “Muhteşem İkili” ile hayranlarıyla buluşan Öykü Karayel... Kibar, zarif, sakin ve duru oyuncu bembeyaz kombinlerin içerisinde öyle güzeldi ki... Tüm kareleri hayranlıkla inceleyecek, samimi açıklamalarla dolu röportajımızı merakla okuyacaksınız... MAG PR Solutions olarak, yine Başkent’e ses getiren etkinliklere imzamızı attık... 40 Million Optik’in Galleria AVM’de hizmete giren 5. şubesi; Ankara’nın lezzet alışkanlıklarını değiştiren Ekşi Maya Restoran’ın Maidan AVM’de yer alan 2. şubesi; birbirinden özel ve nadide tasarımlarını, mücevher severler ile buluşturan Parr Jewellery’nin Galleria AVM’de açılan 2. şubesi eğlenceli organizasyonlarla şehre “merhaba” dedi. Kasım denince akla aşk geliyor... Bizler de yeni sayımızdaki özel dosyalarımızda hem midenize hem ruhunuza aşkı getiriyoruz... MAG Wedding içeriğimiz; yeni evlenecek çiftlere hayatlarının en unutulmaz gününde, MAG Gurme içeriğimiz ise, lezzet tutkunlarına yeni lezzet keşiflerinde rehberlik edecek... Sıra geldi; seyahat tutkunlarına... Yazarımız İdil Fırat ile doğduğu yer olan San Francisco’ya, İpek Gençer ile de masal şehir Prag’a doğru büyüleyici yolculuklara çıkıyoruz... Bu ayın en derin duygusunu bizlere yaşatan Ulu Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk’ü saygı ve rahmetle anıyoruz... Kasım ayının aşk yüklü havası, hepimize enerji, mutluluk ve bol kazanç getirsin...
KASIM 2018 YIL:15 SAYI:154 FİYAT:15 TL mag medya ltd. şti. adına imtiyaz sahibi ve yazı işleri müdürü
CAN ÇAVUŞOĞLU can@magmedya.com.tr genel yayın yönetmeni
BERİL ÇAVUŞOĞLU beril@magmedya.com.tr görsel yayın yönetmeni
ÖZGE AKTAŞ ozge@magmedya.com.tr yayın yönetmeni
TUĞÇE UZUN tugce@magmedya.com.tr kreatif direktör
SEDA ÇAVUŞOĞLU seda@magmedya.com.tr grafik tasarım
MERVE AYDIN merve@magmedya.com.tr BURCU NALÇINKAYA DUMAN burcu@magmedya.com.tr haber ve foto muhabiri
ÖZGÜR KARABULUT ozgur@magmedya.com.tr SİNAN ÖZÜDOĞRU sinan@magmedya.com.tr istanbul temsilcisi
ERSİN AL ersin@magmedya.com.tr iletişim direktörü
DİLARA ERTÜRK dilara@magmedya.com.tr iletişim uzmanı
DİLARA AYDOĞDU daydogdu@magmedya.com.tr yazarlar
türü
BÖLGESEL SÜRELİ YAYIN mag isim ve yayın hakkı mag medya ltd. şti.’ne aittir. dergide yayınlanan yazı ve fotoğrafların tüm hakkı mag’a aittir. izin alınmadan kullanılamaz. yayınlanan ilanların sorumluluğu ilan sahiplerine aittir. idare merkezi kaptanpaşa sokak no: 33-b g.o.p. ankara tel: +90312 428 0 444
ARDA SAYINER AYLİN YILDIZ İDİL FIRAT HAMİYET AKPINAR ÖZGÜR AKSUNA NUSRET CÖMERT İPEK GENÇER SELAHATTİN DÖNMEZ TUĞÇE İNAL reklam müdürü
ESRA DEMİR TORAL esra@magmedya.com.tr
Telefon ile
0.312 428 04 44
İnternet ile
abone.magdergi.com.tr
YENİDEN KULLANIN GERİ DÖNÜŞTÜRÜN! Eski dergi, katalog ve gazetelerin geri dönüştürülmesi çevreye yapılabilecek en kolay katkıdır. Ağaç kesimlerini azaltmak üzere MAG Medya, okuyucularını kendi yakın çevrelerinde de geri dönüşümü teşvik etmeye çağırıyor.
Baskı DUMAT OFSET A.Ş. Bahçekapı Mah. 2477. Cad. No: 6 Şaşmaz / ANKARA Tel: +90312 278 82 00 (pbx)
reklam ve halkla ilişkiler
FERAY ŞAHİNGÖZ feray@magmedya.com.tr HİLAL BAŞARIR ÖZTÜRK hilal@magmedya.com.tr SİMGE ÜNLÜ ÇETİN simge@magmedya.com.tr mali işler koordinatörü
TARIK DEĞER tarik@magmedya.com.tr yayın hukuk danışmanı
MAG’a abone olmak çok kolay...
Dağıtım Dünya Süper Dağıtım Veb. Ofset A.Ş
AHMET MÜNİR YAŞAR KORCAN DERİCİOĞLU
Basım Tarihi 30.10.2018 www.magdergi.com.tr facebook.com/magonline twitter.com/magdergi instagram.com/magdergi bilgi@magdergi.com.tr
Sheer Driving Pleasure
YENİ BMW X2. İlham verici tasarımı ve sınıfında benzersiz performansıyla yeni maceralar sizi bekliyor. Şimdi BMW X2 zamanı.
Borusan Oto Balgat Borusan Otomotiv BMW Yetkili Satıcısı ve Yetkili Servisi Mevlana Bulvarı (Konya Yolu) No: 181/A Balgat - Ankara Tel: (0312) 253 33 33 Borusan Oto Esenboğa Borusan Otomotiv BMW Yetkili Satıcısı ve Yetkili Servisi Esenboğa Yolu 22. Km. Akyurt / Ankara Tel: (0312) 840 52 52
74
C
M
296 74 KAM A.Ş. Yönetim Kurulu Üyesi Çağla Baykam ve BESA Grup Yönetim Kurulu Üyesi Efe Bezci’nin Çırağan Sarayı’nda düzenlenen rüya gibi düğün töreninden kareler... 86 NAZ Aydın ve Muharrem Eskiyapan çiftinin Raffles Otel’de gerçekleşen şık düğün davetinden görüntüler... 94 PANORA Alışveriş Merkezi’nde objektiflerimize kimler takıldı?
Y
CM
MY
152 DURU güzelliğiyle kendisine hayran bırakan oyuncu Öykü Karayel ile gerçekleştirdiğimiz kapak çekimimizden büyüleyici kareler...
152 124 5. şubesini Ankara Galleria AVM’de açan 40 Million Optik’in MAG PR Solutions tarafından düzenlenen organizasyonundan renkli detaylar... 132 BAŞKENT’in simgesi Atakule, yenilenen yüzüyle göz kamaştıran bir organizasyon eşliğinde kapılarını açtı...
170 DÜĞÜN gününüz için rehberlik edecek MAG Wedding özel içeriğimiz.. 238 LEZZET tutkunlarının damaklarında iz bırakacak tarifler ve gurme rotalarla ilgili önerilerle dolu MAG Gurme dosyamız...
CY
CMY
364
K
296 LÜKS çanta markası Kwanpen’i Türkiye’ye getiren ve cemiyet hayatının tanınmış isimlerinden Edwina Sponza ile birlikte Jaune markası adı altında konsept moda mağazası açan başarılı iş kadını Aslı Bayraktaroğlu başarılı serüveni hakkında açıklamalarda bulundu... 302 BAŞARILI Modacı Çiğdem Akın’dan moda serüvenini dinliyoruz... 364 YAZARIMIZ İdil Fırat, bizleri San Francisco’ya götürüyor...
style GERMANIER ETEK £583
Seda Çavușoğlu
seda@magmedya.com.tr
CHANEL ÇANTA $6.300 SOPHIE ANDERSON ÇANTA £270
DIOR 2018 SONBAHAR KIŞ
MALONE SOULIERS BY ROY LUWOLT AYAKKABI £603
ALICE+OLIVIA CEKET €770
SAINT LAURENT KÜPE $495 SOPHIE ANDERSON ÇANTA £233
DOLCE&GABBANA ETEK £566 ATTICO ÇİZME £855
68 magdergi.com.tr
Büyükannelerimizin kat katlı elbiselerine, püsküllü eteklerine ișlenen payetler gençlik parıltılarımızla bulușuyor...
CHRISTIAN LOUBOUTIN AYAKKABI 5.395
Parıldayın
NEED&THREAD ELBİSE €495
style
BALENCIAGA KAZAK $1.390
FENDI KÜPE $1.190
VETEMENTS MONT $3.315
C
M
Y
CM
MY
CY
MSGM 2018 SONBAHAR KIŞ
JACQUEMUS ÇANTA $685
OFF WHITE ETEK $945
VETEMENTS PANTOLON $1.775
K
Hareketlenin Sporun yüksek enerjisi tasarımlara yansıyor ve herkesi dinamik bir yașama davet ediyor... BEYMEN VALENTINO GARAVANI ÇİZME 7.250
70 magdergi.com.tr
CMY
MSGM AYAKKABI $625
style
OFF-WHITE ÇANTA £251
ACNE STUDIOS KAZAK £496
BALENCIAGA TSHIRT £288
DEVEAUX PANTOLON £245
DO ZEGNA ERMENEGIL NBAHAR KIŞ SO 2018-2019
HERON PRESTON KEMER £88
Tarz Herkes gibi olmak sıkıcı geliyorsa, siz de tarzınızı ortaya koyun! BALENCIAGA AYAKKABI £474
72 magdergi.com.tr
BEYMEN Z ZEGNA BOT 4.570
GUCCI GÖZLÜK £189
FIAT 500X: RUHU MACERAPEREST, TARZI BENZERSİZ. 1.6 Dizel Motor / 120 Hp Güç / 320 Nm Tork 7” HD Ekran ve Apple CarPlay Desteği Off-Road Stili Tamponlar Devrilme Önleme Sistemi Çarpışma Uyarı ve Otomatik Fren Sistemi Fiat 500X’in CO2 emisyonu 107-157 g/km, ortalama yakıt tüketimi 4,1-6,7 L/100 km arasında değişmektedir.
düğün
Tek Gül Konseptli Masal Düğünü İş dünyasının gözde çifti KAM A.Ş. Yönetim Kurulu Üyesi Çağla Baykam ve BESA Grup Yönetim Kurulu Üyesi Efe Bezci, Çırağan Sarayı’nda düzenlenen rüya gibi bir düğün töreni ile dünyaevine girdi. İnşaat sektöründe gerçekleştirdiği öncü projeleri ile yaklaşık yarım asırdır Başkent Ankara’ya ve Türkiye’ye damgasını vuran BESA Grup Yönetim Kurulu Başkanı Salih Bezci ve zarif eşi Kadriye Bezci’nin oğulları Efe Bezci ile Ankara iş dünyasının önemli ve sevilen ailelerinden sektör lideri KAM A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Mahir Baykam ve eşi Handan Baykam’ın kızı Çağla Baykam, Çırağan Sarayı’nda düzenlenen masalsı bir düğünle aşklarını taçlandırdılar. Görkemli düğüne, İstanbul ve Ankara iş, siyaset, sanat ve cemiyet dünyasından birçok seçkin isim katıldı. Ülkemizi yurt dışında ve içinde en iyi şekilde temsil eden BESA Grup Yönetim Kurulu Üyesi Efe Bezci ve KAM A.Ş. Yönetim Kurulu Üyesi Çağla Baykam’ın nikahın şahitliklerini de çiftin anneleri yaptı. Dünyayı gezmeyi ve keşfetmeyi seven çift balayı için Meksika’nın Cancun ve Tulum ile Miami Key West’i seçerken; bu özel geceye yaklaşık 600 seçkin konuk katıldı.
74
düğün
EVREN - EBRU KÜÇÜKBAŞKAN, KADRİYE - SALİH BEZCİ, ÇAĞLA BAYKAM, EFE BEZCİ, HANDAN BAYKAM, BERKAN BAYKAM, ELİF -YAREN- MURAT DAMGACI
Lara ve Enbe Orkestrasının sahne aldığı düğünde genç çiftin aileleri, konukları kapıda karşılayarak örnek bir misafirperverlik sergilediler. SİBEL BAYKAM, MUTAHHAR BAYKAM, BEDRİ BAYKAM
ELİF DAMGACI
YAREN-MURAT DAMGACI
düğün
AYȘEGÜL ÖZTÜRK
78
İPEK YAKUPOĞLU, ZELAL AYTİN
EVREN-EBRU KÜÇÜKBAȘKAN
İBRAHİM CANGÜL- CAN ÇAVUȘOĞLU
MURAT AKSU
SELÇUK ȘİȘMAN
YILDIRIM MAYRUK, MUAMMER YAPRAKGÜL
düğün
NAZLI-BERKAY GÜLLE
GÖKÇEN-BARAN MOLLAOĞLU
OYA-BÜLENT GÖKGÖZ
BEGÜMHAN KAYUM
Düğün töreninde giyilen gelinlik; Yıldırım Mayruk imzası taşırken, evden çıkış ve after party gelinlikleri de Raşit Bağzıbağlı tarafından özel olarak tasarlandı. Damatlık ise özel dikim olarak Derviş Bağzıbağlı’ya aitti. MİNE-SİNAN AYGÜN
BEGÜM KAYUM
BURAK IŞIK
NURDAN-NUH ACAR
ARZU BEYAZIT
AHMET-DOLİN BORAK
BURCU-ZEYNEL ÖZER
Romantik bol ayna ve kristal avizelerle bulușan nikah alanında da çiftin davetiyelerinde de kullanılan tek gül konsepti kullanıldı. CİHAN ȘENSÖZLÜ
BERİL-ALP PAKSOY
ECE SALICI
CENK ÖZTANIK
düğün
GÜLCE LİNA
82
BEYZA-MERT ALPARSLAN
YELİZ-MURAT GÜLEÇ
After party’de Mahmut Orhan DJ kabinine çıkarak davetlilere unutulmaz bir gece yașattı. YUSUF-CEREN TANIK
BEGÜM AKIȘ
ZAFER-ȘEYDA YILDIRIM
OO
F
GIDILECEK BIRÇOK YER, İSTANBUL ‘DAKİ EVİNİZ KONAKLAYACAK TEK BIR YER VAR.
PR
Hilton Istanbul Bomonti Hotel & Conference Center, İstanbul �stanbul manzarasını ayaklarınızın altına seren genis geni� ve konforlu odaları, canlı pisirme istasyonları ile The Globe restoranı, 34. katında essiz sehir manzarasını ödüllü �efimizin lezzetleriyle The Globe restoranı, 34. katında e�siz �ehir manzarasınıseyre seyre dalacagınız, dalaca�ınız, yaratıcı yaratıcı kokteylleriyle kokteylleriyle sizi sizi sasırtacak �a�ırtacak ve ve Sushi Sushi Lounge’unda Lounge’unda gece gece boyunca boyunca enfes enfes susiler su�iler 2 tadabileceginiz ’lik Avrupa’nın tadabilece�iniz Cloud Cloud 34 34 barı, barı, bedeninizi bedeninizi ve ve ruhunuzu ruhunuzu dinlendireceginiz dinlendirece�iniz 3.300 3.300 m m2’lik Avrupa’nınen enbüyük büyük ve ödüllü eforea Spa’sı ile sizi bekliyor. eforeaTM Spa’sı ile sizi bekliyor. �ehrin önemli i� ve alı�veri� noktalarına kolay eri�ilebilecek, merkezi konumuyla konaklamalarınız Hilton Sehrin is ve alısveris noktalarına kolay erisilebilecek, merkezi konumuyla konaklamalarınız Istanbulönemli Bomonti’de keyfe dönü�üyor. Hilton Istanbul Bomonti’de keyfe dönüsüyor.
Daha fazla bilgibilgi ve rezervasyon için Daha fazla ve rezervasyon için istanbulbomonti.hilton.com veya ٣٠٠٠ ٣٧٥ ٢١٢ ٠'dan bize ula istanbulbomonti.hilton.com
HILTON ISTANBUL BOMONTI & CONFERENCE CENTER HILTON ISTANBUL BOMONTI HOTEL &HOTEL CONFERENCE CENTER
şabilirsiniz.
Silahsör | Istanbul +90375 212212 37590+ 30 |00 | bomonti.reservations@hilton.com Silahsor Caddesi No:42 | Bomonti | BomontiSisli �i�li30841 | ISTANBUL 00 30 bomonti.reservations@hilton.com
düğün
Raffles Otel’de Tropikal Düğün Ankaragücü Eski Başkanı Cemal Gülennur Aydın çiftinin kızı Naz Aydın ve Nuh Çimento’nun sahibi Nuh - Sevgi Eskiyapan çiftinin oğlu Muharrem Eskiyapan, Raffles Otel’de gerçekleşen şık bir düğünle evlendi. Bir sene önce arkadaş ortamında tanışan çift Haziran ayında Ankara JW Marriott Otel’de düzenlenen törenle nişanlandılar. Düğün salonu özel süslemeler ile tropikal orman konseptine uygun hazırlandı. Çiftin nikah şahitliklerini Soner Eskiyapan, Murat Eskiyapan, Haluk Ulusoy, Abdulkadir Uraloğlu, Süreyya Bilgiç üstlendi. Yeni evli çift düğünün ardından balayı adresi olarak Las Vegas ve Miami’yi tercih etti.
86
düğün
NUH - SEVGİ, MUHARREM ESKİYAPAN, NAZ, CEMAL - GÜLENNUR AYDIN
HALUK-ERENGÜL ULUSOY
88
İstanbul ve Ankara cemiyet hayatını bir araya getiren düğünde iș adamı Haluk Ulusoy da nikah șahitleri arasındaydı. AHMET-ZAFER ÇAVUȘOĞLU
SİNAN-MİNE SİNAN-MİNEAYGÜN AYGÜN
düğün
EDA MÜFTÜOĞLU
90
ZEYNEP-RAHMİ ÇUHACI
SABİHA AKMAN
TANSU TAȘANLAR
Naz Aydın’ın ablası Gülce Ay, geçtiğimiz ay dünyaevine girdiği eși Tamer Ay ile birlikte kardeșinin düğününe katıldı. GÜLCE-TAMER AY
ÜNAL-SELİN ESKİYAPAN
SONER-SİMGE ESKİYAPAN
ELİF AKMAN
AYNUR AZGUR
CEREN-ÖZGÜN CAN
AYȘE YILDIZ
Ünlü Modacı Nalan Haznedar, kendi imzasını tașıyan șık ve zarif bir kıyafetle düğüne katıldı. CENK-HAYRİYE BOYRAZ
NALAN HAZNEDAR
GİZEM-CANER BAL
AHSEN DEMİRCİ
düğün
TUBA YILMAZ
SİBEL HELVACIOĞLU
YILMAZ VURAL
AYLİN NAZLI AKA
GÜLCE LİNA ELÜSTÜ
İș, siyaset ve cemiyet hayatının birçok önemli ismini bulușturan düğün; özel süslemeler ile tropikal orman konseptine uygun olarak hazırlandı. 92
BERİL ÇAVUȘOĞLU
MELİS-ALİ GÜRSOY
KAAN ÇANKIRI, SEDA-CENGİZ YILMAZTÜRK
IȘIK TEKIȘIK
ECE SALICI
BURCU-MEHMET YÖRÜBULUT
AYSEL AKÇAY
Düğün hazırlığı yapan Efe Bezci ile Çağla Baykam çifti de yakın dostlarını mutlu günlerinde yalnız bırakmadılar. EFE BEZCİ, ÇAĞLA BAYKAM BEZCİ
NESLİHAN YILMAZTÜRK, YİĞİT ATILGAN
İPEK-BERK KÖSE
BESTE CENKSOY
Serap Erdem Çocuklarına Hediye Aldı Ankara sosyal yaşamının sevilen isimlerinden Serap Erdem’e çocuklarına hediye almak için geldiği Panora’da rastladık. Locopoco Hobi ve Oyuncak mağazasından çocuklarına oyuncak alan Serap Hanım, yaptığı alışverişin ardından hediyelerini çocuklarına vermek için evin yolunu tuttu.
Gül-Kemal Muratoğlu Birlikte Akşam Gezmesi Ankara’nın ünlü iş adamlarından Kemal Muratoğlu ve zarif eşi Gül Muratoğlu yoğun geçen günlerinin yorgunluğunu Panora’da attı. Bir süre mağazaları gezen çift, ardından akşam yemeklerini yemek ve torunlarıyla vakit geçirmek için Midpoint’e geçti.
94
Gülşah Taşkın Dostlarıyla Buluştu Ankara’nın ünlü Pilates Eğitmeni ve Pilates Club By Gülşah Taşkın’ın Kurucusu Gülşah Hanım, Panora’da objektiflerimize takıldı. Dostlarıyla buluşmak için geldiği Panora’da arkadaşlarını beklerken kameralarımıza gülümsemeyi ihmal etmeyen Gülşah Hanım, arkadaşlarıyla vakit geçirmek için Tribeca’ya geçti.
Meltem Yılmaz Tek Başına Panora Turu Zeehjan Jewellery markasının sahibi Meltem Hanım, sezon ürünlerine bakmak ve bir arkadaşına hediye almak için Panora’daydı. Zarifliğiyle göz dolduran Meltem Hanım, uzun süre reyonlara göz attı.
Gizem Ekinli Vakko’dan Çanta Alışverişi Başarılı Modacı Gizem Ekinli, çanta alışverişi yapmak için Panora’ya geldi. Boutıque Vakko’da uzun süre çantalara bakan Gizem Hanım, yaptığı alışverişin ardından AVM’deki diğer mağazalara da bakmayı ihmal etmedi ve kısa bir turun ardından işlerinin başına dönmek için valeden aracını alarak AVM’den ayrıldı.
Yiğit Ali, Almila Doğan Anne-Oğul AVM Turu Quick China Restoran’ın ortaklarından Almila Doğan ve oğlu Yiğit Ali Doğan, birlikte Panora’ya geldi. Kısa süre sonra oğlu Yiğit Ali’nin yurt dışına gideceğini belirten Almila Hanım, hem birlikte vakit geçirmek hem de son hazırlıkları tamamlamak için Panora’ya geldiklerini söyledi. Brandroom’da alışveriş yapan anne-oğul, ardından birlikte kahve içmek için Timboo’ya geçti.
96
+90 312 284 11 22 - +90 532 687 13 89 Çukurambar Mahallesi Besa Kule iş Merkezi - Çankaya/Ankara www.milimetriccar.com - info@milimetriccar.com milimetric_car
Seramik Kaplama
Motor Temizleme ve Motor Koruma
Boya Koruma
Jant Lastik Temizleme
Far Yenileme
Boya Koruma Filmi
Detaylı İç Temizlik
Cam Fİlmi
+90 312 284 11 22 - +90 532 687 13 89 Çukurambar Mahallesi Besa Kule iş Merkezi - Çankaya/Ankara www.milimetriccar.com - info@milimetriccar.com milimetric_car
Işık Tekışık Yorgunluğunu Panora’da Attı Uzun süredir devam eden düğün telaşının ardından dinlenme fırsatı bulamayan cemiyet hayatının sevilen isimlerinden Işık Tekışık, yorgunluğunu yaptığı kısa bir alışveriş turuyla Panora’da attı. Sırasıyla MaxMara ve Vakko’ya uğrayan Işık Hanım, alışveriş turunun arasında objektiflerimize poz verdi.
Mustafa Avcı-Mehmet Atay Görüşmeler İçin Panora’da Ünlü oyuncu Mehmet Atay’ı, görüşmelerini yapmak için geldiği Panora’da görüntüledik. Arkadaşı Mustafa Avcı’yla birlikte Sea Fish’te yediği yemeğin ardından Sanat Merkezi’ne geçerek görüşmelerini yapan Mehmet Atay, AVM’den ayrıldı.
Ümit Topgül Tribeca’da Kahvaltı Ankara’nın ünlü iş adamlarından, Gold Banyom markasının sahibi Ümit Topgül’ü kahvaltı yapmak için geldiği Tribeca’dan çıkarken görüntüledik. Kahvaltısının ardından parfüm alışverişi için Beymen’e geçen Ümit Bey, objektiflerimize gülümsemeyi ihmal etmedi.
Zelal Aytin İşlere Alışveriş Molası Başarılı iş kadını Zelal Aytin, yoğun iş temposuna Panora AVM’de alışveriş yaparak mola verdi. Alışverişin ardından alışveriş merkezinde kısa bir tur yapan Aytin, valeden aracını alarak Panora’dan ayrıldı.
98 magdergi.com.tr
Sevil Gürgan Hafta sonunu Panora’da Değerlendirdi Akademisyen ve cemiyet hayatının sevilen isimlerimden Sevil Gürgan, hafta sonunu değerlendirmek için Panora’ya geldi. Brandroom’a uğrayarak alışveriş yapan Sevil Hanım, alışverişinin ardından arkadaşlarıyla vakit geçirmek için Timboo’ya geçti.
Çağla Dursun Dostlarıyla Panora’da Buluştu Başarılı avukat ve cemiyet hayatının sevilen isimlerinden Çağla Dursun, dostlarıyla buluşmak için Panora’ya geldi. Fatima’da uzun süre oturarak arkadaşlarıyla vakit geçiren Çağla Dursun, ardından Mac’e geçerek kısa süre kozmetik alışverişi yaptı. Çağla Hanım, alışverişinin ardından AVM’den ayrılırken objektiflerimize gülümsemeyi de ihmal etmedi.
İlknur Demir Beymen’de Sezon Alışverişi Ankara cemiyet hayatının sevilen isimlerinden İlknur Demir, sezon alışverişi için Panora AVM’ye geldi. Uzun süren alışverişinin ardından aldığı ürünleri aracına bırakan Demir, tatlı yemek ve arkadaşlarıyla buluşmak için Godiva’ya geçti.
Ersin Yağız Günaydın’da İş Toplantısı Polin Enerji’nin Sahibi ve İnşaat Mühendisi Ersin Yağız’ı Panora’dan ayrılmadan önce görüntüledik. Günaydın Kasap & Steakhouse’ta yemekli bir iş toplantısına katılan Ersin Bey, yoğunluğundan bahsederek işlerinin başına dönmek için Panora’dan ayrıldı.
100
Ceyhan Bağcı Öğle Yemeği Uludağ’da Onyx İnşaat kurucusu iş adamı Ceyhan Bağcı, Panora Alışveriş ve Yaşam Merkezi’nde karşılaştıklarımız arasındaydı. İşlerine kısa bir ara vererek öğle yemeğine gelen Ceyhan Bey, Uludağ Kebap’ta yediği yemeğin ardından işlerinin başına dönmek için ofisine doğru yola koyuldu.
Sevda Günal Dere - Nükhet Tamer Sanat Merkezi’ne Ziyaret Başkent cemiyet hayatının sevilen isimlerinden Sevda Günal Dere ve Nükhet Tamer, Panora Sanat Merkezi’nin zarif sahibesi Sibel Aygün’ün yanına uğramak için Panora Alışveriş ve Yaşam Merkezi’ne geldi. Uzun ve keyifli bir sohbetin ardından AVM’den ayrılmak için yola koyulan Sevda ve Nükhet Hanım, kameralarımıza poz vermeyi de ihmal etmedi.
Nesrin Kılavuz Spor Sonrası Panora Ankara cemiyet hayatının sevilen isimlerinden Nesrin Kılavuz’a spor sonrası geldiği Panor’ada rastladık. Pozitif tavırlarıyla dikkatleri üstüne çeken Nesrin Hanım, yorgunluk kahvesi içmek için Godiva’ya geçti.
Toygun-Demet Ongun Tercihi Hugo Boss Porsche Marka Temsilcisi Toygun Ongun ve zarif eşi Demet Ongun, Panora’da rastladığımız isimler arasındaydı. Sezon alışverişi için Hugo Boss’u tercih eden çift, uzun süre alışveriş yaptıktan sonra akşam yemeği için Uludağ Kebap’a geçti.
102
Koray Uygur-Beste Yağmur Küleç Önce Yemek Sonra Alışveriş Buz Reklam Ajans Başkanı Koray Uygur ve arkadaşı Beste Yağmur Küleç, Panora’da görüntülediğimiz isimler arasındaydı. Öğle yemeği ve ardından kısa bir alışveriş turu için Panora’ya gelen ikili, yemeklerinin ardından Barners’tan alışveriş yaptı. Alışverişten sonra objektiflerimize gülümsemeyi ihmal etmeyen Koray Bey ve Yağmur Hanım AVM’den ayrıldı.
Melis Avşar Uzun Süre Alışveriş Yaptı Atelier Couture’ın ortaklarından Melis Avşar, yeni sezon ürünlerine bakmak için Panora’ya geldi. Burberry mağazasındaki ürünleri uzun süre inceleyen Avşar, alışverişinin ardından kahve içmek ve tatlı yemek için Godiva’ya geçti.
Elif Tekgül-Elif Şaşmaz Kafes Fırın’da Tatlı Sohbet Rota Çocuk Anaokulları Ortağı Elif Tekgül ve yakın arkadaşı Elif Şaşmaz, birlikte Panora AVM’ye geldi. Kafes Fırın’da oturarak keyifli bir sohbet gerçekleştiren ikili, kısa süre sezon ürünlerine göz gezdirdikten sonra AVM’den ayrıldı.
Kubilay Sakarya Bağzıbağlı’dan Alışveriş Başarılı modacı ve blogger Kubilay Sakarya, Raşit Bağzıbağlı’nın mağazasından alışveriş yapmak için Panora AVM’ye geldi. Uzun alışverişin ardından Godiva’ya tatlı yemeye geçen Kubilay Sakarya, İstanbul’a gideceğini ve acelesi olduğunu belirterek AVM’den ayrıldı.
104 magdergi.com.tr
Ela Gürbüz Goja’s’tan Takı Alışverişi Başkent cemiyet hayatının önde gelen isimlerinden Ela Gürbüz, takı alışverişi yapmak için günün erken saatlerinde Panora’ya geldi. Ela Hanım, Goja’s’tan yaptığı alışverişin ardından sabah kahvesi içmek için Happy Moon’s’a geçti.
Kemal İnal Eşine Hediye Aldı Başkent sosyal yaşamın tanınan isimlerinden Kemal İnal eşine hediye almak için Panora AVM’ye geldi. Burberry’den eşi Tuğçe Hanım’a şık bir şal alan Kemal Bey, ardından Panora’dan ayrıldı.
Hasan Kütükoğlu Beymen Club’da Ayakkabı Alışverişi Ankara’nın önde gelen plastik cerrahlarından Hasan Kütükoğlu, ayakkabı alışverişi yapmak için Beymen Club’a geldi. Yurt dışından yeni geldiğini belirten Hasan Bey, alışveriş turunun ardından dostlarıyla buluşmak için Happy Moon’s’a geçti.
Esin Gürel Fatima’dan Tatlı Alışverişi Cemiyet hayatının önde gelen isimlerinden Esin Gürel, tatlı alışverişi için Fatima’ya geldi. Fatima’da yaptığı tatlı alışverişinin ardından Tribeca’da oturan kızının yanına geçeceğini belirten Esin Hanım, spor tarzıyla göz doldurdu.
106
Ebru Demiryürek Erken Saatlerde Panora Prof.Dr Deniz Demiryürek’in zarif eşi ve sosyal yaşamın önemli isimlerinden Ebru Demiryürek sabah erken saatlerde Panora’da rastladıklarımız arasındaydı. Zara’ya uğrayarak kısa bir alışveriş turu yapan Demiryürek, ardından kızlarıyla buluşarak Happy Moon’s’a kahve içmeye geçti.
Ülkü Budak Kaff’tan Takı Alışverişi Ankara Kargo ve Kanarya Sigorta Yöneticisi Ülkü Budak, takı alışverişi yapmak için Panora’daydı. Kaff’a uğramadan önce kısa bir süre AVM turu atan Ülkü Hanım, turundan hemen sonra Kaff’a geçerek alışveriş yaptı.
Merih Öğün Festival Öncesi Hazırlık Merih Öğün Jewelery markasının sahibi Merih Öğün, katılacağı bir festival öncesinde hazırlıklarını tamamlamak için Panora’ya geldi. Yoğunluğundan bahseden Merih Hanım, yeni tasarımlarla uğraştığını ve bu sezonun daha yoğun geçeceğini belirtti.
Murat-Eda Ay Sabah Kahvesi Starbucks’ta Tgmice Turizm’in sahibi Murat Ay ve zarif eşi Eda Ay, sabah kahvesi içmek için Panora’ya geldi. Starbucks’ta kahvelerini içen çift, ardından sezon ürünlerine bakmak için AVM’de kısa bir tur attı.
108 magdergi.com.tr
Kübra Bayraktar Kozmetik Alışverişi Mi’Cocina Patisserie’lerin zarif sahibesi Kübra Bayraktar, kozmetik alışverişi için Panora’ya geldi. Mac ve Sephora mağazalarında uzunca süre alışveriş yapan Kübra Hanım, dostlarıyla buluşmak ve yorgunluk kahvesi içmek için Fatima’ya geçti.
Aysu Yavuz Toplantı Öncesi Hazırlık Pimeks Grup Genel Koordinatörü ve ANGİKAD Başkanı Aysu Yavuz, katılacağı bir toplantı öncesi Paris Kuaför’deydi. Yoğunluğundan dolayı çok fazla boş vaktinin kalmadığını belirten Aysu Hanım, hazırlığının ardından hızlı bir şekilde toplantıya yetişmek için AVM’den ayrıldı.
ELİF TEKGÜL
Duygusal Olarak Yeterli Çocuklar Yetiştirmek Rota Çocuklar Anaokulları Kurucusu ve Çocuk Gelișim Uzmanı Elif Tekgül tarafından yazılan ve Psikolog Kader Evliyaoğlu tarafından derlenen çocukların duygusal yeterliliği hakkındaki makaleyi sizlerle bulușturuyoruz.
D
uygusal yeterlilik nedir?
Olumlu duyguları bastırma (olumsuzları değil), başkalarının duygularını doğru bir şekilde tanımlama ve bunlara uygun şekilde karşılık verme ve kişinin kendi duygularını uygun yoğunluk seviyelerine ayarlayabilme becerisidir.
Duygusal yeterlilik nasıl gelişir ve bebekler ilk hangi duyguları deneyimler? ▪ 2-8 ay arası bebekler; ilgi, korku, iğrenme, neşe, üzüntü, öfke gibi duygular gösterirler. Bir bebeğin hayatının ikinci ve üçüncü yılları arasında ve sonrasında, ikincil, kendi farkındalığını gerektiren duyguları gelişir. Bu duyguların örnekleri empati, gurur, suçluluk,
mahcubiyet ve utançtır. ▪ 3 yaşından önce çocuklar; resimlerdeki veya kuklaların yüzlerinde bulunan duygusal ifadeleri tanıma ve adlandırma konusunda çok iyi değildir. Aslında, başkalarının yüz ifadelerini adlandırma konusunda başarısız olma veya çoğu duyguyu karakterize etmek için “mutlu” kelimesini kullanma eğilimindedirler. ▪ 3-5 yaş arası çocuklar; duyguları tanıma ve adlandırmada daha iyidirler. Üç yaşındakilerin “mutlu yüz ifadelerini” doğru şekilde adlandırırlar. Ancak “sürpriz” gibi diğer olumlu duyguları tanımlamak için de genellikle “mutlu” kelimesini kullanacaktır. ▪ 3 ile 4 arasında çocuklarda; genellikle “üzgün” ve “korkmuş” kelimeleri daha yaygın hale gelir ama doğru kullanımda karışıklıklar olabilir.
advertorial
“Ebeveynlik, sevgi dolu bir rüyadan çok daha fazlasıdır… Bazı günlerde kendimizi asla yapmayacağımıza yemin ettiğimiz șeyleri yaparken buluruz ya da biz veririz… Ailelerimizden öğrenmediğimiz birçok beceriyi öğrenmemiz gerekir.” J. Clarke ve C. Dawson
Duygu belirten bu kelimeler 4 ve 5 yaşındakiler tarafından daha uygun bir şekilde olumsuz duyguları adlandırmak için kullanılır. Duygusal anlayış ve ifade edildikten sonra, duygusal gelişimlerinde bir sonraki önemli adım, başkalarının duygularını anlama ve yorumlama becerisidir. ▪ 4 yaş ve üstü çocuklar; farklı durumlara davranış ve sosyal / ebeveyn beklentileri için standartları ve kuralları içselleştirmeye başlayacaklardır. Bu farkındalık ile çocuklar yukarıda bahsettikleri utanç ve suçluluk gibi karmaşık duygular geliştirirler ki, bunlar ergenlik sürecinde (13-19 yaş) daha sık kullanılır. Bu hassas duygusal büyümenin son adımı çocuğun kendi duygularını düzenlemesidir. Duygusal düzenlemenin başlangıcını, bebeklerin en küçüğünde bile, yüksek seslerden uzaklaştıklarında ya da üzüntülerini bertaraf edecek bir şeyi uzaklaştırarak görüyoruz. Yeni yürümeye başlayan çocuklarda, duygularını düzenlemek karmaşık bir hal alır; çünkü yaşadıkları duyguyu yorumlamayı ve bir hedefe ulaşmak için tepkilerini uygun bir şekilde ayarlamayı içerir. Anne babaların yeni yürümeye başlayan çocukların duygularını düzenleme yollarını öğretme ve hayatlarındaki en önemli psikolojik gelişmelerden birinde onları destekleme konusunda aktif rol almaları çok önemlidir.
Çocuklarımızın duygusal gelişimlerine nasıl aktif olarak yardımcı olabiliriz?
John Gottman’a göre duygusal zekalı çocuk kitabında; ebeveynlik, çocuklarının duygularının farkına varmalarını, duygularını paylaşmayı, onları sakinleştirmeyi ve rehberlik etmelerini gerektirir. Ebeveynler, çocuklarının duygusal koçları olmalı ve çocuklarının hayatlarındaki iniş- çıkışları ele almak için psikolojik araçlarla iş birliği yapmalıdır.
Ebeveynlerin etkili duygu koçluğu için şunları yapması gerekiyor:
▪ Çocuğun duygularını fark etmek, ▪ Duyguyu doğru adlandırmak, (samimiyet ve öğretmek için bir fırsattır) ▪ Çocuğun duygularını doğru anlamak için empati yaparak dinlemek, ▪ Çocuğun sahip olduğu duyguyu sınıflandırmak / adlandırmak için kelimeleri bulmasına yardım etmek, ▪ Problemi çözmek için stratejileri keşfederken sınırlar belirlemek. Çocuklar, ebeveynlerini model olarak kullanırlar. Ebeveynlerin gösterdiği duygular, küçük çocukların kendi ifadelerine yönelik zengin bilgi kaynaklarıdır. Ayrıca, çocuklar yaşamlarındaki önemli kişilerle duygularını tanımlamak ve ifade etmek için becerilerini geliştirirler. Doğru ebeveyn modeli, çocuklarının zengin bir kelime hazinesi geliştirmesine yardımcı olandır.
Çocuğunuzun duygusal kelime dağarcığını genişletmeye yardımcı olması için kullanabileceğiniz kelimeler listesi şunlardır:
Sevecen, hoş, sıkılmış, sakin, neşeli, karışık, meraklı, hayal kırıklığına uğramış, tiksinti, utanmış, heyecanlı, bıkmış, hüsrana uğramış, cömert, kasvetli, sabırsız, ilgilenen, kıskanç, yalnız, bunalmış, gururlu, rahat, ciddi, inatçı, düşünceli, sorunlu, rahatsız, endişeli. Ebeveynlerin çocuklarına; mutlu, üzgün, öfkeli, gibi şemsiye duygularının ötesine geçen duygu çeşitliliğini anlamalarına yardımcı olabilecek başka bir pratik yol ise kelimeleri imgelerle birleştirmektir.
Çocuğunuzun duygusal gelişimine bu kadar çok yatırım yapmak neden önemlidir?
Çocuğun duygusal yetkinliği doğrudan sosyal yeterliliğe, başkalarıyla olumlu ilişkiler sürdürmeye devam ederken sosyal etkileşimlerde kişisel hedeflere ulaşma yetenekleriyle ilişkilendirilmiştir. Ebeveynleri duygusal koçluk uygulayan ve çocuklarının duygusal gelişimi için olumlu bir rol model olarak hizmet eden çocukların özellikleri şöyledir: - Sağlıklı fiziksel gelişim - Akademik olarak daha yüksek puan - Arkadaşlarıyla daha iyi iletişim kurma - Daha az davranış problemi Duygularını anlama, ifade etme ve düzenleme becerisi, çocuklara, hayatlarının her alanında, kendilerini ortaya çıkmaya çalıştıkları mutlu, sağlıklı, parlak bireyler haline gelmeye teşvik eder ve daha çok sosyal olarak yetkin hale getirir.
Duygusal gelişimi teşvik etmek için önerilen kitaplar:
- Sır Versem Saklar Mısın? (Redhouse Kidz Yayınları, J. Moore Mallinos) - Kayıp Çocuk Odası (Redhouse Kidz, J. Moore Mallinos) - Bay Mutlu (R. Hargreaves) - Yatmadan Önce Bana Mutlu Bir Şeyler Söyle (J. Dunbar & D. Gliani)
Okumak için değerli uluslararası referanslar şunlardır:
- Aliki’nin Duyguları (Greenwillow, 1984) - Anne Beni Seviyor Musun? (Barbara M. Joosse) - Sophie Kızgın Olduğunda - Gerçekten Gerçekten Kızgın (Molly Garrett Bang) - Çok Renkli Günlerim (Seuss, Steve Johnson, Lou Fancher) - Nasıl Soyuluyorsunuz? (S. Freymann) - Duygularınız, Kendiniz (Kızlar 9 Ve Üstü İçin) (Doreen Fazilet)
Yazan: Elif TEKGÜL - Derleyen: Rota Çocuklar Anaokulları Kurum Psikoloğu Kader EVLİYAOĞLU ÇUKURAMBAR : 1478.Cadde No:8 Çukurambar-Çankaya/Ankara - T: 0 (312) 286 94 93 - cukurambar@rotacocuklar.com ÜMİTKÖY : Ümit Mah. 2502 Sok. No:1 Ümitköy/Ankara - T: 0 (312) 235 66 77 - umitkoy@rotacocuklar.com
davet
VENEZUELA BÜYÜKELÇİLİĞİ EKİBİ
Ankara 2. Uluslararası Ekmek Festivali’nin Baş Aktörü Venezuela Dünyanın dört bir yanından farklı lezzetlerdeki ekmekleri bir araya getiren Ankara 2. Uluslararası Ekmek Festivali yoğun katılımla gerçekleşti. Ruan Fuarcılık ve Türkiye Fırıncılar Federasyonu iş birliğiyle Cermodern Sanat Merkezi’nde düzenlenen Ankara 2. Uluslararası Ekmek Festivali’nde Venezuela festivalin baş aktörü oldu. Perküsyonist Orlando Poleo’nun grubu Afrovenezuela Jazz ile verdiği konser, Bolivarcı Venezuela Cumhuriyeti Büyükelçisi Jose Bracho’nun Venezuela mısır ekmeği Arepa ve Mısır’ın Karayipler ve Mezoamerika’daki önemine dair konferansı, geleneksel ve zengin Venezuela yemeklerinden güzide örneklerin sunumu Venezuela’yı. Ankara 2. Uluslararası Ekmek Festivali’nin baş aktörüne dönüştürdü.
114
VENEZUELA BÜYÜKELÇİSİ JOSE BRACHO
Venezuela Büyükelçisi Venezuela mısır ekmeği Arepa hakkında bir konferans verdi.
VENEZUELA BÜYÜKELÇİLİĞİ’NİN KADIN YÜZLERİ
ORLANDO POLEO VE AFRO VENEZUELA LATİN JAZZ GRUBU
ERGÜL KESKİN
Micropigmentasyon mu Microblading mi? Ankara Park Oran Ofis’teki merkezinden sonra, İstanbul Zorlu Center’da açtığı ikinci șubesiyle 30 yılı așkın tecrübesini, yenilikçi hizmet anlayıșıyla bir arada müșterilerine sunan ve onların güzelliklerini doğallıkla vurgulayıp ön plana çıkartan Türkiye’nin profesyonel anlamda ilk kontür makyaj uygulama ve eğitim akademisinin kurucusu ve Long Time Liner Conture Make-up markasının Türkiye distribütörü Ergül Keskin’e kontür makyajla ilgili merak edilenleri ve dikkat edilmesi gereken noktaları sorduk...
1980 yılında Berlin’de güzellik uzmanlığı ve kontür makyaj eğitimi alarak başladığım mesleki kariyerime, 1984 yılından beri Ankara’da devam ediyorum. Eğitimini Almanya’da aldığım Long Time Liner Conture Make-up markasının teklifi ile kendilerinin Türkiye distribütörlüğünü alarak Türkiye’de ilk profesyonel anlamda kalıcı makyaj akademisini kurdum. İş disiplininin ve kalitenin, başarının temel prensiplerinden olduğuna dair inancımla Almanya’da aldığım iş disiplinini iş yerlerimde uyguladım. Amacım, kaliteli ürünlerle müşterilerimize hizmet vermek ve bu yolda kariyer yapacak kişilere eğitim vererek onlara yeni ufuklar açmak. Bu anlamda da önemli bir mesafe kat ettiğime inanıyorum.
Kontür Makyaj Uygulamaları...
Kontür makyaj uygulaması, yani; mikro pigmentasyon uygulaması, doğal ve mineral boyaların, tek kullanımlık steril iğnelerle derinin üst tabakasına aşılanması işlemidir. Kaştaki, göz çizgisindeki ve dudaktaki kusurlar kapatabilen ve şekil bozukluklarını giderilebilen bu işlem, aynı zamanda saç simülasyonu, göğüs ucu çerçevelendirmesi ve renklendirmesi ve Vitiligo hastalarında oluşan pigment bozukluklarını da dengeleyebilmektedir.
Kalıcı Makyajınız Sizi Mutsuz Etmesin...
Çünkü, her zaman yaptırdığınız işlemden memnun kalmayabilirsiniz. Geri dönüşümü zor olan veya hiç olmayan işlemler yaptırma konusunda dikkatli olmalısınız. Kalıcı makyaj, adı üstünde ömür boyu kalıcı bir hale dönüşüp sizi mutsuz edecek bir görüntüye maruz kalmanıza sebebiyet verebilir.
advertorial
A
macım, kaliteli ürünlerle müşterilerimize hizmet vermek...
Doğal güzelliği kucaklayan kontür makyajı son yıllarda tüm dünyaya hakim olmuştur...
Doğal güzelliğini ortaya çıkararak güzel olmak ve güzel kalmak kadınların değişmez tutkusudur. Yaşamları boyunca her daim bakımlı görünmek isteyen kadınlar geçmiş yıllardan beri güzellik için pek çok yöntem denemiştir. Hem doğal hem de güzel görünmek isteyen kadınlar için her alanda doğal güzelliği kucaklayan kontür makyajı son yıllarda tüm dünyaya hakim olmuştur. Bu makyaj sayesinde kadınların yüzündeki simetrik hatalar ve estetik problemler düzeltilebilmektedir. Kontür makyaj ile kadınların doğal hatlarını ön plana çıkartıp yoğun makyaj görüntüsü olmadan günün her saatinde doğal ve bakımlı görünmelerine imkan yaratarak onların çok daha mutlu, canlı, sağlıklı ve daha genç görünmesini sağlayabiliyoruz.
Kontür Makyaj Yaptırırken Çok Dikkatli Olun...
Öncelikle çok iyi araştırma yapmalı, hızlı karar almaktan uzak durmalı ve uzman ellerde olduğunuzdan emin olmalısınız. Araştırma yaparken, ortamın hijyenik kurallara uygun olup olmadığına, işlemi yapacak kişinin yeterli derecede tecrübesi, bilgisi ve eğitimi olup olmadığına, kullanılan boyanın kaliteli olup olmadığına bakmanız gerekmektedir. Günümüzde, “kıl tekniği” adı altında yapılan birçok uygulama, cihaz kullanmadan el metodu ile veya cilt yapısına zarar veren cihazlarla yapılabilmekte, kalitesiz, sağlıksız ve steril olmayan ortamlarda yapılan bu uygulamalar, ciltte deformasyon ve enfeksiyon riskini artırmaktadır. Bu şekilde yapılan işlemler cilt kesilerek yapıldığı için kanama ve bölgede hücre ölümüne kadar giden ciddi hasarlar yaratabilmektedir.
Hedefimiz; kişinin doğal güzelliğini ortaya çıkartıp vurgulamaktır...
Öncelikle, bizler bu uygulamayı “kalıcı makyaj” olarak değil, “kontür makyaj” yöntemi olarak adlandırıyoruz. Bu adlandırma çok önemli; çünkü biz kalıcı işlem yapmıyoruz. Merkezimizde yaptığımız çalısmalarda cildin üst tabakasına çalıştığımız için, cilt dokusuna kesinlikle zarar vermiyoruz. Sağlıklı ve risk içermeyen su geçirme özelliğine sahip boyalarla uygulama yapıyoruz. Hedefimiz; kişinin doğal güzelliğini ortaya çıkartıp vurgulamaktır. Uygulama öncesi, bir ön çizim çalışması ile kişiye yüz, kas ve kemik yapısına uygun doğal ve yumuşak bir ifade sunuyoruz. Kişi böylelikle uygulama öncesi tüm endişelerinden kurtulmuş oluyor ve aynı zamanda yapılacak işlemin sonucunu çok net görebiliyor. Kontör makyaj uygulaması sanatsal ve detaylı bir çalışma gerektirir; bu nedenle profesyonellik en vazgeçilmez kriterimizdir.
Gerçekleştirdiğimiz Uygulamalar...
Kaş kontür, kaş kontür highlight, eyeliner kontür, dudak kontür, dudak kontür liplight, kamuflaj kontür, saç simülasyonu, dövme uygulaması, ipek kirpik ve kaş tasarımı, ayrıca son tenkoloji ürünlerle yeni nesil cilt bakımı uygulamaları yapıyoruz.
Kontür Makyaj Asimetrik Görüntüyü Düzeltir...
Kaşlarımız, yüzümüzün en önemli ve dikkat çeken yerlerden biridir Mevcut kaş yapısının bozuk, seyrek ve düşük oluşu, bizleri, mutsuz, sinirli, asabi,kızgın, yorgun, hüzünlü ve olduğumuzdan daha yaşlı gösterebilir. Bu sebeple kaş kontürü, ifademize netlik kazandırmaktadır. Eye-liner kontür uygulaması ise, gözlerimizin ifadesini güçlendirir; bakışları derinleştirip anlam kazandırır. Alt ve üst kirpik çizgisi üzerine uygulanan ince, doğal çizgi sayesinde kirpiklerimiz daha sık görünür ve gözlerimiz daha net ortaya çıkar. Kontür makyajın doğal hatları netleştirmenin yanında asimetrik görüntüyü de düzeltme özelliğinden bahsetmiştim. Özellikle dudaklardaki asimetrik yapıyı, dudak kontürü ile düzeltip, ince
dudakları dolgu işlemi gerekmeksizin daha dolgun bir forma sokabilmekteyiz.
Mikropigmentasyon Yönteminin Avantajları...
Güzellik evreninde trendler ne kadar hızlı değişiyorsa uygulamalar da aynı hızla farklılık gösteriyor. Şu sıralar sıklıkla duyduğumuz mikroblanding yöntemi de bunlardan biri. Doğal kıl çizgisi görünümü vermesiyle ön plana çıkan bu yöntemin bazı handikapları vardır. Bu yöntemde iğne uçlu kalemler cilde çizikler atarak adeta bir jilet etkisi yaratır. Kıl görünümlü çizgiler yaratmak için atılan ince çizikler kanamaya yol açarak, cilt dokusuna zarar verebilir. Üstelik kullanılan boya maddesinin kalitesi düştükçe açılan çiziklerin enfeksiyon kapma riski de yüksektir. Bunun yanı sıra kaş, dudak, ve eyeliner kontür uygulamalarında ilk ortaya çıkan yöntem ise micropigmentasyondur. Bu yöntemde kontür uygulanacak bölgeye pigmentler ucunda mikro iğne olan bir cihaz yardımıyla bırakılır. Cildin yüzeyinde çalışıldığı için dokularda herhangi bir deformasyona ve zarara yol açmaz. Acısız, ağrısız bir yöntemdir, Microblanding yönteminde olduğu gibi, cilde kesikler atılmadığı için kanama da yapmaz. Üstelik kalıcılığı çok daha yüksektir. Bu durumda kişinin avantajları ve dezavantajlarıyla durumu değerlendirmesi ve hangi yöntemi seçeceğine kadar vermesi çok daha sağlıklı olacaktır.
davet
GÜLDEN YILMAZ, HAKAN, HACI, ARZU SABANCI
Arzu Sabancı ve Koton Erkekler İçin Tasarladı Arzu Sabancı ile Koton markası iş birliğinin ilk erkek koleksiyonu Arzu Sabancı ve Koton Yönetim Kurulu Eş Başkanı Gülden Yılmaz’ın ev sahipliğinde gerçekleşen davetle tanıtıldı. Üç sezondur kadınlar için şehirli ve modern tasarımlara imza atan Sabancı, bu kez erkek modasını radarına aldı. 79 parçadan oluşan Arzu Sabancı for Koton Koleksiyonu günün her saatinde tercih edilebilecek tasarımlardan oluşuyor. Sezon trendlerinin erkek giyim alışkanlıklarıyla harmanlandığı koleksiyonda siyah-beyaz-kırmızı, kahverengi-haki-camel, gri-mavi-lacivert renk birliktelikleri, sportif ve zarif detaylar dengeli şekilde tasarımlara yansıyor. Sweatshirt, tişört ve eşofman görünümlü pantolonlar gibi günlük giyime ait tasarımların yer aldığı koleksiyonda iş hayatında tercih edilebilecek pantolon, blazer ceket ve gömlek gibi seçenekler de sunuluyor. Erkeklerin sezon ihtiyacı olacak tüm parçaları sunan koleksiyon için şık dış giyim tasarımları ve kış aksesuarları da hazırlandı.
118
ARZU-MURAT ATABARUT
Zevkinize Göre Özel Tasarımlar
Demirhendek Caddesi No:74 Siteler ANKARA baskentavize@gmail.com - T: +90312 353 08 45
davet
LARA TÜRKER ÜNSAL
120
FARUK SABANCI
HACI SABANCI, NAZLI KAYI
Arzu Sabancı, “eșim ve üç oğlum sayesinde erkeklerin moda dünyası her zaman yakın olduğum bir alandı, koleksiyonu hazırlarken de en büyük ilhamım eșim ve oğullarımın stilleri oldu.” dedi.
AYȘE BRAV
DOĞUKAN MANÇO
PIRIL ÇETİNDOĞAN
CEYLAN ÇAPA
PELİN KAYA
ASLI ȘEN
DOĞUȘ ÇABAKCOR
FETHİ KAMIȘLI
IȘIN GÖRMÜȘ
ȘEBNEM-CELAL ÇAPA
EMİR BAHADIR
ORTODONTİ UZMANI DR. BERK ÖZOĞUL
Görünmez Ortodontik Tedavi
I
nvisalign tedavisinin tarihçesinden kısaca bahsedebilir misiniz?
Invisalign şeffaf plaklarının ortodontik tedavide kullanılmasına yönelik çalışmalar, 1997 yılında şeffaf plaklarla da diş hareketlerinin elde edilebileceğinin gözlemlenmesiyle başlamıştır.
Yıllar içinde teknolojik gelişmelerle birlikte dişlerin her plakla 0,25 - 0,33 mm arasında hareket ettirilebileceği belirlenmiştir. Tedaviler esnasında tellerin kullanılmasını gerektirmeyen bu teknoloji, bu sebeple “görünmez ortodontik tedavi” olarak da adlandırılmıştır. Günümüzde devam eden tedavilere ek olarak, dünyada yaklaşık 6 milyon kişi Invisalign şeffaf plak sistemiyle tedavi görmüştür.
advertorial
Dișlerinizin düzgün olmaması sebebiyle doya doya gülmekten kaçınıyor musunuz? Dıș görünüșünüzün ortodontik tedavi esnasında kötü olabileceğinden mi çekiniyorsunuz? Günümüz teknolojilerinden ilham alarak ortodontik tedavilerde devrim yaratan ve tedavi sürecini hem hızlandıran hem de kolaylaștıran Invisalign șeffaf plak sistemiyle ilgili merak edilenleri Beysudent Ağız ve Diș Sağlığı Polikliniği Ortodonti Uzmanı Dr. Berk Özoğul sizler için yanıtladı.
Sistem her geçen gün yapılan geliştirme çalışmaları ile gülüş tasarımını da desteklemekte ve daha güzel gülüşler elde etmeyi amaçlamaktadır.
Invisalign tedavisi hastalara nasıl kolaylık sağlar?
Ortodontik tedavi söz konusu olduğunda özellikle erişkin bireyler tellerin, dış görünüşlerini etkileyeceğinden korkarak ortodontik tedaviye adım atamayabilir. Bu sorun, şeffaf plaklarla uygulanan ortodontik tedavi sayesinde günümüzde aşılmıştır. Invisalign şeffaf plak sisteminde braketlerin yerini, dişlerin üzerinde kompozitle oluşturulan küçük kuvvet noktaları (ataşmanlar) almaktadır. Metal braketler aralarına yiyecek kaçabildiği için hastaya rahatsızlık verebilmekte ve genel itibariyle metal oldukları için ağızda istenmeyen bir görüntü oluşturabilmektedir. Şeffaf plak sisteminde ise, sosyal kaygılarınızı bir kenara bırakarak tedavi olduğunuz dışarıdan anlaşılmadan da dişlerinizde düzelme elde edebilirsiniz. Plak sistemleri istendiği zaman çıkartılabildiği için önemli toplantılarınızda ya da nişan, düğün veya mezuniyet gibi özel günlerinizde plaklarınızı çıkartarak tedaviye kısa süreyle ara da verebilirsiniz.
Şeffaf plaklarla elde edilen tedavi sonuçları, metal braketlerle karşılaştırılınca nasıldır?
Invisalign şeffaf plak tedavisinde öncelikle ağız içi tarayıcılar ile üç boyutlu görüntü kaydı alınmaktadır. Sonrasında “ClinCheck” adı verilen programla tedavi sonucu elde edilmekte ve hastaya tedavisinin sonunda dişlerinin nasıl olacağının gösterildiği animasyon oluşturulmaktadır. Tedavi sonucunun hastaya gösterilmesi ve ortodonti uzmanınca da onaylanmasından sonra şeffaf plaklar hastaya özel olarak üretilmektedir. Metal braketlerle elde edilen tedavi sonuçlarına Invisalign şeffaf plaklarıyla ulaşmak mümkündür. Ayrıca metal braket tedavilerinde sonucun hastaya önceden gösterilebilmesi mümkün değildir.
Invisalign şeffaf plak sisteminde ortodontik tedavi nasıl gerçekleşir?
Invisalign sisteminde metal braketlerin yerini küçük kompozit eklentiler ve tellerin yerini de plaklar almaktadır.
Hastadan alınan fotoğraf, film ve ağız içi tarama kayıtlarından sonra ClinCheck programıyla üç boyutlu planlama ortodonti uzmanınca gerçekleştirilir. Sonrasında şeffaf plakların tüm tedavi safhalarına uygun olarak üretimi tamamlanır. Şeffaf plakların ortalama 14 günde bir değiştirilmesiyle birlikte dişlerde değişim başlar. İdeal tedavi sonuçlarına erişilebilmesi için plakların yemekler haricinde günde 22 saate yakın düzenli kullanımı istenmektedir. Bu sistemde kontroller aylık ya da iki aylık süreçlerde yapılmaktadır. Plakların üzerinde yer alan belirteçler ile de günlük kullanımın kontrolü ortodonti uzmanınca yapılmaktadır.
P lak sistemleri istendiği zaman çıkartılabildiği için önemli toplantılarınızda ya da nişan, düğün veya mezuniyet gibi özel günlerinizde plaklarınızı çıkartarak tedaviye kısa süreyle ara da verebilirsiniz. Son olarak size Invisalign ile hangi dişsel bozuklukların tedavi edilebileceğini sormak isterim... Invisalign şeffaf plakları ile gençlerde ve yetişkinlerde altüst diş çapraşıklıklarının ve açık kapanış ile derin kapanış bozukluklarının tedavileri gerçekleştirilmektedir. Erişkinlerde protez öncesi diş konumlandırmalarda da şeffaf plak sistemlerine başvurulmaktadır. Günümüzde yapılan geliştirme çalışmaları ile cerrahi vakalarda dahi ameliyat öncesi ve sonrası tedavilerde de Invisalign uygulanabilmektedir.
davet
TEMEL AKTAY-GÜRSEL BARAN-EFE BEZCİ
40 Million’dan Eğlenceli Açılış Alaçatı, Bodrum ve Adana’dan sonra 5. şubesini Ankara Galleria AVM’de açan 40 Million Optik, ATO Başkanı Gürsel Baran ve Gözlükçüler Komitesi Meclis Üyesi Turgay Kılıç’ın katıldığı davet ile kapılarını araladı. 40 Million Optik Yönetim Kurulu Başkanı Zeki Yılmaz ve ATO Başkanı Gürsel Baran’ın kurdele kesimi ile başlayan organizasyona Ankara’nın iş ve cemiyet hayatının önde gelen isimleri yoğun ilgi gösterdi. Davette Harley Davison Grubu motorları ile renk katarken AntiPas müzik grubu canlı performanslarıyla davetlilere unutulmaz bir gün yaşattı. Keman virtüözü Ezgi Türkoğlu’nun da canlı performans sergilediği davette konuklara dünyaca ünlü markaların yeni sezon gözlükleri tanıtıldı.
124
YELİZ-TALHA YAȘAR-BERAT GÖKSEL-ZEKİ YILMAZ
davet
AYȘEGÜL AYGÜN
SEREN ERDOĞAN
ORHAN KÖPRÜLÜ
PINAR CANALP
MAG PR Solutions organizasyonu ile gerçekleșen davette Anti Pas Grubu canlı performansıyla büyük beğeni topladı. 126 magdergi.com.tr
BERİL ÇAVUȘOĞLU
EFE BEZCİ, ÇAĞLA BAYKAM BEZCİ
ARDA-SEREN YILMAZ
ÖZER KOCA
ERGÜN SEÇMEER, GAYE DÜLGER
NİL İĞREK
YILDIRIM FİDAN
Türkiye’deki 5. șubesini Galleria AVM’de açan 40 Million Optik’ten birçok konuk yeni aldıkları gözlükleriyle ayrıldı. TUĞÇE İNAL
FERİDE ȘAHİN
AHSEN DEMİRCİ
TUBA KOÇ SARIÇAM
davet
FİLİZ REİS ÇEBİ
MERVE KALEMCİ EYÜPOĞLU
FULYA SAĞLIK
MELİKE GÖKÇE
ÖZGÜR ELİBOL, EDA BAYRAK
NESRİN KILAVUZ
BARIȘ KÜPÇÜ
FATMA DEMİRBAȘ
davet
ADİL KAVUKÇU, FARUK KESKİN, OĞUZ BAYRAM
BORA-BURÇİN-AZRA-NİL KUTLUCAN
AYSU YAVUZ
Harley Davidson ekibinin motorları ile katıldığı davette dünyaca ünlü markaların gözlükleri konuklara tanıtıldı. ALEV TUNA
ASLIHAN BEZCİER
ESRA ARAT
TOLGA ERDOĞAN, AYȘE ȘUYUN
ÖZLEM İNCİK
SERTAÇ DARCAN
YEȘİM BELLİ, SONGÜL MİRZAOĞLU
SİRET UYANIK
SEDA ÇAVUȘOĞLU
SEVİNÇ TOPGÜL
NAZLI BAHAR REİS
NESRİN KARAMAN
Sizin Yerinize Biz Düşünelim Çeșitli kurum ve kurulușlara, düzenleyecekleri organizasyonların her așamasında profesyonel ekip ve kaliteli hizmet anlayıșıyla çözüm ortağı olarak uçak bileti, otel ve tatil turizmi, kongre, seminer alanlarında hizmet veren Perspective Turizm firmasının kurucusu Nesrin Karaman iș kadını ve anne olma rollerini nasıl dengede tuttuğunu anlatıyor...
Aslında ikisi birbirinden çok farklı değil. Bence insanın karakteri, işine de yansıyor. Önemli olan ne istediğini bilmektir. Benim bir konuda karar vermem zaman alabilir, ancak karar verdikten sonra hızla uygulamaya geçerim ve bir daha sorgulamam. Dışarıdan gelen etkiler de kararımı kolay kolay değiştiremez. Bazen hedeflediğim noktaya ulaşmam çok uzun zaman alabiliyor, ancak bu durum beni yolumdan alıkoyamaz, bu anlamda istikrarlı bir insanım. Çalışma hayatını ve işimi çok seviyorum ancak özel hayatımın ve iş hayatımın birbirinin önüne geçmesine izin vermiyorum. Bunu da
zamanımı efektif kullanarak başarıyorum. Bu sayede hem kendime hem de işime yeterli zaman ayırabiliyorum. Aslında sosyal bir insanım; yeni yerler görmeyi, yeni insanlarla tanışmayı, ailemle ve dostlarımla vakit geçirmeyi, kitap okumayı, film izlemeyi, müzik dinlemeyi ve konserlere gitmeyi de severim. İşim gereği sürekli insanlarla temas halindeyim ve çok sık seyahat etmem gerekiyor, hal böyle olunca da işimi yaparken aslında kişisel zevklerime de dokunmuş oluyorum.
İş kadını olmak ve anne olmak… Bu iki önemli rolü hayatınızda nasıl dengede tutuyorsunuz?
Ben gerçekten çalışmak için yaratılmış insanlardanım. Hatta daha üniversitede öğrenciyken çalışmaya başladım..
advertorial
İ
ş hayatı ve özel hayatındaki Nesrin Karaman’ı kendisinden dinlemek isteriz…
Hep aynı sektörde ve çok yoğun tempo ile çalıştım. Bu esnada evlendim, çocuğum oldu. İlk yıllar gerçekten çok zorlandım, çok yoruldum. Hatta iş kadınlığım, anneliğimin önüne geçti, daha çok vaktimi aldı. Ama o dönemlerde oğlumuzu büyütürken eşim bana çok destek oldu. Ancak zamanla dengeyi kurmayı öğrendim. Şu anda oğlum 16 yaşında ve artık bana zaman olarak eskisi kadar ihtiyacı yok. Oğlumla birlikte olmak için her zaman kısıtlı zamanımız olduğundan bu süreyi hep çok etkin kullanmaya çalıştık. Bu konuda bence en büyük avantajım, oğlumun çalışan ve her istediğinde onun yanında olamayan bir annesi olduğunu kabul etmesiydi. Bugün geldiğim noktaya ulaşabilmek için ne kadar çok emek verdiğimin farkında olması ve her fırsatta benimle gurur duyduğunu söylemesi de bu dengenin en büyük ispatıdır.
Firmanızı kurarken sizi en çok heyecanlandıran ve cesaretlendiren şeyler nelerdi? Her zaman işimi severek yapmama rağmen kendi firmamı kurma gibi bir hayalim olduğunu söyleyemem. Sektörün her alanında çalıştım ve tüm o süreçlerde edindiğim bilgi birikimim beni bir gün -hiç aklımda yokken- bu firmayı kurma noktasına getirdi. Hangi iş kolunda olursanız olsun, yaptığınız iş konusunda yeterli bilgi birikimine sahipseniz başarısız olmanız imkansızdır. Beni cesaretlendiren tek şey; kendime bu konudaki güvenim oldu. Şirketimi kendim kurduğum için bir nevi çocuğum gibi oldu ve geçen 9 yıl içinde bu şirketi tek başıma ilmek ilmek dokudum.
Her yeni karar, her yeni iş, her yeni adım, çok heyecan vericidir ama beni asıl heyecanlandıran; başta oğlum olmak üzere, ailemizde yetişen genç nesilden bu şirkette çalışmak isteyenlerin bize katacakları yenilikleri ve şirketimizi taşıyacakları yeni noktaları görebilmektedir.
Perspective Turizm olarak hangi hizmetleri veriyorsunuz?
Uçak bileti, otel ve tatil turizmi, kongre, seminer, eğitim toplantıları alanlarında devlet kurumlarına ve uluslararası örgütlere lojistik destek veriyoruz.
Hedeflediğiniz başarı çizgisinin neresinde görüyorsunuz şu an kendinizi?
İşimi kurduğum ilk gün hedefim, yaptığım işin en iyisi olmaktı. Aslında istikrarlı çalışmalarımızla planladığımızın da üstünde bir büyüme gerçekleştirdik. Bundan sonraki hedefimiz; sektörümüzün bilinen, tercih edilen ve başarılı firmalarından biri olarak anılmaya devam etmektir.
Ülkemizde turizm sektörünün güncel durumunu nasıl değerlendiriyorsunuz? Firma olarak sektör gelişimine katkı sağlamak için neler yapıyorsunuz? Turizm sektörü, ne yazık ki her tür olumsuz koşuldan ilk etkilenen sektörlerden birisidir. Hava koşullarından tutun da ekonomik sorunlara kadar değişen her şey, pozisyonunuzu tekrar değerlendirmenizi ve değişen koşullara göre yeni bir yol haritası çizmenizi gerektirir. Belki de ülkemizin en büyük gelir sağladığı kol olmasına rağmen değişen ekonomik koşullarda insanların tüketmekten ilk vazgeçtikleri alan turizm olabilir. Bu sebeple, kendinizi bu sektörde daima yenilemek zorundasınız. Biz de firma olarak sürekli değişen koşulları takip edip, yeni pazar araştırmaları yapıp, değişen koşullara göre yeni ürünler sunarak sektörümüze katkı sağlamaya çalışıyoruz.
Peki annelik… Nasıl özetlersiniz bu duyguyu?
Belki de hayattaki en büyük başarım ve başıma gelen en güzel şey anne olmak olabilir. Oğlum doğduğu günden bu yana onunla ben de büyüyorum, gelişiyorum, yeni şeyler öğreniyorum ve bu beni gerçekten çok mutlu ediyor. Karşılıksız sevgi ve fedakarlığın en güzel örneği. İyi ki anne olmuşum!
Oğlunuzla birlikte en çok neler yapmaktan keyif alıyorsunuz?
Bu sürekli değişiyor tabii ama şu anda daha çok arkadaş gibiyiz. Dolayısıyla beraber müzik dinlemek, yeni gruplar, şarkılar keşfetmek, yemek yemek, film izlemek, alışveriş yapmak, seyahat etmek, sohbet etmek, Galatasaray maçlarını bazen stadyumda, bazen evde izlemek hepsi de birbirinden çok keyif aldığımız şeyler.
Gelecek dönem projelerinizden bahsedelim son olarak…
İş olarak; ülkemizin içinde bulunduğu ekonomik koşulları da gözeterek kurumsal kimliğimizi korumayı, sosyal medyayı biraz daha aktif kullanmayı, marka değerimizi artırmayı ve yurt dışında da organizasyonlar yapmayı planlıyoruz. Kendi adıma ise; artık başka alanlarda da üretken olmayı, belki daha çok sosyal projede yer almayı, başka bir alanda yeni bir marka yaratmayı istiyorum; yani aslında artık ruhumu daha çok beslemeyi...
davet
Atakule 29 Ekim’de Işık Saçtı Ankara’nın ilk, Türkiye’nin ikinci alışveriş merkezi olan ve kulesi ile Ankara’nın sembolü haline gelen Atakule, 29 Ekim’de gerçekleştirdiği görkemli açılış ile geri döndü. Atakule, Cumhuriyetin kuruluşunun 95. yıldönümünde Atakule GYO tarafından Başkentliler’e ve tüm Türkiye’ye armağan edilmesi fikri ile bu özel günde açılış yaptı. Yatırımcı ve Atakule GYO Yönetim Kurulu Başkanı İsmail Tarman, Atakule GYO Yönetim Kurulu Başkan Vekili ve İcra Kurulu Başkanı Murat Tarman, Atakule GYO Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdürü Mehmet Arpacı, JLL Türkiye Ülke Başkanı Avi Alkaş, A Tasarım Mimarlık Başkanı ve Yüksek Mimar Ali Osman Öztürk, çalışanlar, konuklar ve Ankaralıların yoğun katılımı ile gerçekleşen kurdele kesiminin ardından, Atakule Alışveriş Merkezi ziyarete açıldı. Açılışla beraber Cumhuriyet Bayramı’nı komşularıyla kutlayan Atakule’de, gün boyu Cumhuriyet Bandosu’nun gerçekleştirdiği gösterilerden sonra, Ankaralılar akşam saatlerinde giderek artan bir kalabalık ile yerlerini aldılar. Ozan Doğulu performansıyla coşan misafirler, Ankara’da ilk kez gerçekleşen farklı ses ve ışık gösterileri ile unutulmaz anlar yaşadılar.
134
ALİ OSMAN ÖZTÜRK, MURAT TARMAN
Fidanlar İnşaat - Atabilge İncek Konutları 5 Blok / 700 Daire / İncek
Fidanlar İnşaat’ın Atabilge İncek Konutları’nda tercih ettiği Tilt First aksesuarlı kol ile pencerenizi normal konumda açmak için kolu resimde görüldüğü gibi çevirmeniz gerekir. Bu aksesuar hem çocukların kaza ile kolu bir tur çevirdiğinde pencerenizin açılmamasını hem de yüksek katlarda pencerelerin sert rüzgarlara karşı ilk hamlede açılmamasını sağlar.
Pencere’ye atılan imza...
Fabrika: 1354. Cadde 1421. Sokak No:2 06370 Ostim-Ankara www.hatupen.com.tr
facebook.com/hatupen
Telefon: 0312 385 88 50
E-posta: hatupen@hatupen.com.tr
twitter.com/hatupen
instagram.com/hatupen
davet
NUR-ZEYNEP-MURAT-ELİF TARMAN
DENİZ TAPKIN
SEREN ERDOĞAN
Gamze Cizreli, Big Chefs’in yeni șubesinin Bașkent’in sembolü Atakule’de ve muhteșem bir manzarada açılmasından dolayı büyük memnuniyet duyduğunu söyledi. 136 magdergi.com.tr
ESİN GÜREL, GAMZE CİZRELİ
DENİZ-MEHMET URAL-ALİ ȘAHAN
ARZU BAYTAR
AYSU, HALUK TÜMER YAVUZ
SALİH BEZCİ, SİNAN AYGÜN, BEKİR AKAR
Cemiyet hayatından önemli isimlerin de katıldığı açılıșta konuklar, tarihte önemli bir güne tanıklık ettikleri için çok mutlu olduklarını ifade ettiler. GÜL-KEMAL ERDOĞAN
YASEMİN-DENİZ-EBRU DEMİRYÜREK
EDA-DENİZ ALTINTAȘ
Aksesuarlara Yeni Yorum
T
uhafiye ve hobi mağazacılığı serüveninizden bahsedebilir misiniz?
17 yıldır Çayyolu-Ümitköy sakinlerine tuhafiye ve hobi mağazamızda hizmet veriyorduk. Şimdi yeni hobi mağazamız ile tüm Ankara’ya hatta yurt içinde pek çok kişiye hizmet vermekteyiz.
Adımızı öğrendiğimiz gün işimizin de adını koymuşuz. Herkes anlatır ya; “ben çocuktum, evdeki malzemelerle bebeklerime kıyafetler diker, aksesuarlar yapardım” diye, biz de tam olarak böyleydik; evdeki desenli peçetelerden tutun da sehpa örtülerine kadar her şey malzemeydi bizim için…
advertorial
Babalarından devraldıkları hobi mağazacılığı ișini büyüterek müșterilerine geniș bir ürün portföyü sunan iki kız kardeș Deniz ve Eda Altıntaș ile gerçekleștirdiğimiz röportajda atölye çalıșmaları hakkında da bilgi alıyoruz…
Siz firmanızın hangi departmanının çalışmalarını yürütüyorsunuz?
Babamızdan devralıp, 17 yıldır birlikte büyüttüğümüz firmamızda iki kız kardeş olarak Elişi Yün Tuhafiye Aksesuar biriminden sorumluyuz. Ailenin diğer bireyleri ise bizim işimizden bambaşka alanlarda hizmet veriyor.
Hedefiniz ve motivasyonunuz neydi bu yolculuğa çıkarken?
Her yenilikte öncülük etmek ilk hedefimiz. Yıllardır yapmak istediklerimiz, hayal ettiklerimiz, hedeflediklerimiz, gezip görüp beğendiklerimiz her şey bu mağazanın temel konseptini oluşturdu. Tüm müşterilerimiz sorularına cevap bulsun, eksiklerini tamamlasın istedik.
Hedef kitlenizi kimler oluşturuyor?
Hedef kitlemiz çocuktan yetişkine, hobi meraklısı herkes için mağazamızda bir ürün var mutlaka…
Elişi hobi markette ne tip ürünler bulabileceğiz?
Elişi Hobi Market’in içinde yerli ve ithal iğneden-ipliğe, hayal gücünüzü zorlayacak çeşitlilikte birçok ürüne ev sahipliği yapıyor. Gezmeden anlayamazsınız, o yüzden mutlaka gelip görmelisiniz. Hobinin adı ve adresi Elişi mağazası oldu.
Mağazanızda çeşitli atölye hizmetleri de veriyorsunuz. Bunlarla ilgilidetaylı bilgi alabilir miyiz, ne şekilde gerçekleştiriliyor atölye programları?
Bunların bir kısmı düzenli yürütülen kurslar, bir kısmı da workshop şeklinde gerçekleştiriliyor.
Yıllardır yapmak istediklerimiz, hayal ettiklerimiz, hedeflediklerimiz, gezip görüp beğendiklerimiz her şey bu mağazanın temel konseptini oluşturdu. Workshoplarımız genellikle hobi alanında isim yapmış, markalaşmış kişilerle hobi severleri buluşturmak amacıyla düzenleniyor. Programlar hafta içi ve cumartesi günleri, 10:0013:00 ve 14:00-17:00 saatleri arasında iki farklı oturum olarak gerçekleştiriliyor. El işine ilgi duyan ve vakti olan herkesi bekliyoruz.
Aylık kurslarınız hangi alanlar üzerine?
Aylık kurslarımız; patchwork, dekoratif ahşap boyama, rölyef dikişe (adım adım) başlangıç, örgü (şiş & tığ) teknikleri, nakış, punch, ebru sanatı, amigurumi ve takı yapımı üzerine.
ELİȘİ HOBBY MARKET: Mutlukent Mahallesi 2432.Cadde No: 25/1 Ümitköy/ANKARA T:90 312 236 31 67
davet
KUTLU TAMAY, VELİ SARITOPRAK, MEHMET DOĞANLAR, İBRAHİM TÜRKEȘ KOCABEY, ALTAN PALABIYIKOĞLU
Parr Jewellery’den Şık Açılış Parr Jewellery ikinci şubesinin açılışını Galleria AVM’de MAG PR Solutions organizasyonuyla gerçekleştirdi. Birbirinden özel ve nadide tasarımlarını, mücevher severler ile buluşturan ve “pırlanta değerlidir ama stil sahibi olmak paha biçilemez” mottosuyla yola çıkan Parr Jewellery, 2. şubesinin açılışını Galleria AVM’de gerçekleştirdi. İlk kez sergilenen yeni tasarım koleksiyonunun da beğeniye sunulduğu organizasyonda, Parr Jewellery Yönetim Kurulu Başkanı Umut Özer Koca ve İbrahim Türkeş Kocabey tüm misafirlerle yakından ilgilendi. Açılış kurdelesini Besa Grup Yönetim Kurulu Üyesi Efe Bezci ve Ankara Milletvekili Naci Bostancı’nın kestiği davete Ankara’nın iş ve cemiyet hayatının önde gelen isimleri yoğun ilgi gösterdi. Davetliler yeni koleksiyon ile yakından ilgilenirken, el işçiliği ürünler büyük beğeni topladı.
140
AYȘE, UMUT ÖZER, ÖZGE KOCA
davet
ASLIHAN BEZCİER
NESRİN KILAVUZ
ALEV TÜRKAL
CEM BEZCİ
SEMA SATILMIȘ
Galleria AVM’de gerçekleșen ve MAG PR Solutions tarafından düzenlenen davette, açılıș kurdelesini Efe Bezci ile Naci Bostancı kesti. 142
CAN-SEDA ÇAVUȘOĞLU
EFE BEZCİ
ÖZLEM İNCİK
ELİF DAMGACI
BURCU YÖRÜBULUT
AHSEN DEMİRCİ
ALEV TUNA
ALEV KOÇAK
ZUHAL SÜNGER
TUBA KOÇ SARIÇAM
Parr Jewellery’nin 2. șubesinin açılıșı için ilk kez sergilenen özel mücevherlerin görücüye çıktığı davette konuklar alıșveriș yapmayı da ihmal etmediler. GONCA KARADENİZ
ELİF ÖZKALELİ VARDAR
FERİDE ȘAHİN
BUKET SUNGUR
BERİL ÇAVUȘOĞLU
davet
ESRA ARAT
SONNUR MİRZA
EDA AKGÜN
YEȘİM BELLİ, SONGÜL MİRZAOĞLU
NESLİHAN AKTEPE
Canlı müzik dinletisi eșliğinde gerçekleșen açılıșta misafirler için hazırlanan hediyeler takdim edildi. 144
ZAFER ÇAVUȘOĞLU
AYȘEGÜL AYGÜN
İLKNUR DEMİR
AYLA ABAY
FİLİZ ÇEBİ
davet
AYHAN SİCİMOĞLU, FÜSUN ÇEVİKEL KURAN
BERNA SAĞLAM NAİPOĞLU, ASLI BAYRAKTAR
Hastasıyım ile Seyahat Maceraları Ayhan Sicimoğlu seyahatlerinde kaleme aldığı yazılarının bir bölümünü “Hastasıyım” adını verdiği kitapta derledi. Kısa sürede okuyucu tarafından benimsenen kitabın 2. baskısı yayımlandı. Müzisyen kimliğinin yanı sıra gezgin kimliğiyle de bilinen Ayhan Sicimoğlu bu kez notaları değil kelimeleri konuşturdu. Gezdiği ve keşfettiği yolculukları uzun süredir Hürriyet Seyahat’te kaleme alan Ayhan Sicimoğlu’nun yazılarının bir kısmını derlediği “Hastasıyım” adlı kitabı Hürriyet Kitap imzasıyla raflardaki yerini aldı. İlk baskısı kısa bir süre içinde tükenen kitap, 2. baskısıyla okuyucuyla buluştu. Ayhan Sicimoğlu, kitaptan elde edeceği gelirin tamamını Türkiye’nin dezavantajlı bölgelerinde ihtiyaç sahibi çocuklara nitelikli eğitim desteği veren TEGV - Türkiye Eğitim Gönüllüleri Vakfı’na bağışlayacağını bildirdi.
146
BERİL ÇAVUȘOĞLU
MURAT GÜLOĞLU
DR. HASAN KÜTÜKOĞLU
Meme Büyütme Ameliyatları Türkiye’de ve dünyada uzun yıllardır, kadınlar tarafından en çok tercih edilen estetik operasyonlardan olan meme büyütme ameliyatı hakkında detaylı bilgileri Op. Dr.Hasan Kütükoğlu’ndan alıyoruz...
Meme dokusu altındaki alana, memenin boyutunun artırılmasına yönelik silikon uygulanması işlemidir. Günümüzde birçok farklı yöntem ile bu işlem gerçekleştirilmekte olup halen en geçerli yöntem silikon protez ile meme büyütmedir. Cerrahi bir işlem olup yaklaşık 50 yıldır dünyada
birçok kadının tercih etmiş olduğu bu yöntem ülkemizde de başarıyla gerçekleştirilmektedir.
Meme büyütme ameliyatları kimlere yapılır?
Uygulama nedeni farklılık göstermekle birlikte, temel kaygı görselliktir. 18 yaş öncesinde “asimetrik meme” yani, bir memenin diğerinden küçük olması durumu haricinde operasyon 18 yaş
advertorial
M
eme büyütme ameliyatı nedir?
üzerinde uygulanmaktadır. Cilt dokusunun da aşağıya doğru yer değiştirdiği hastalarda meme dikleştirme operasyonu ile birlikte uygulanması gerekmektedir.
Silikon protez ne demek?
Yıllardır kullanılan silikon protezlerde, teknolojinin gelişmesi ile vücudumuza daha iyi adapte olan ve alerjik reaksiyonu daha az olan modeller üretilmeye başlandı. Silikon protezlerin içinde az akışkan silikon jeller mevcut. Kıvam ve dış yüzey olarak birçok farklı modeli bulunan bu protezler temel olarak; yuvarlak ve damla şekilleri olarak ikiye ayrılır. Damla modelleri ayrıca normal meme görüntüsüne daha yakın olduğu için “anatomik” olarak da adlandırılmaktadır. Yapılan araştırmalarda; silikon kapsül reaksiyonu denen, ameliyat sonrasında istemediğimiz reaksiyon riskine damla modellerinde nispeten daha az rastlandığı görülmüştür. Yine poliüretan kaplı silikonların bu reaksiyona daha az rastlandığı bildirilmiştir.
Bu işlemler nerede yapılmalıdır?
Meme büyütme işlemi cerrahi bir işlem olup ameliyathane ortamı uygun hastanelerde yapılmaktadır.
Ameliyat teknikleri arasında fark var mıdır?
Genel olarak çok büyük fark olmamakla beraber cerrahın alışkanlığı ve hastaya göre değişmektedir. Silikon protezler meme dokusu ile kas arasına veya kas altına koyulmaktadır. Yine protez seçimine göre değişmekle birlikte, koltuk altı meme başı etrafından veya meme altından kesi yapılarak koyulmaktadır.
Ameliyat süresi ne kadardır?
Ameliyat yaklaşık 1-1,5 saat sürmektedir ve genel anestezi (hastanın tamamen uyutulması) altında yapılmaktadır.
Ameliyat sonrası hastanede yatmak gerekiyor mu? Uygulanan tekniğe göre değişebiliyor, fakat genelde hastayı gözlemleme amacı ile 1 gün hastanede kalmasını tercih ediyoruz.
Ameliyat sonrası hasta günlük hayatına ne zaman dönebiliyor? Meme büyütme operasyonlarında tekniğe, cerraha ve hastaya bağlı olarak günlük hayata dönüş değişkenlik göstermektedir. Kendi kullandığım teknik olan kas altı uygulamalarında hastanın günlük hayata ve fiziksel aktivitesine dönüşü 5-7 gündür. Kas üzerine silikon uygulamaların süresi bir miktar daha kısadır.
Ameliyat sonrası ağrı olur mu?
Kas altı uygulamalar nispeten kas üstü uygulamalardan daha ağrılıdır. Ameliyat günü hastaya operasyon sırasında kas içine yapılan ağrı kesiciler sayesinde ağrı pek olmaz. Sonrasında 1-2 gün kol hareketlerinde ve fiziksel aktivite sırasında ağrı olmakta ve bu ağrılar yaklaşık 10 güne kadar azalarak bitmektedir.
Ameliyat sonrası dikkat edilmesi gerekenler nelerdir?
Ameliyat sonrasında hastalarımıza dik yatması konusunda uyarılarda bulunmaktayız. Medikal sütyen veya sargıları 20 gün civarında, sonrasında ise yaklaşık 1 ay balensiz sütyen kullanmalarını önermekteyiz. Hastalarımıza gerek olduğu haller haricinde herhangi bir masaj önermemekteyiz.
Cerrahi bir işlem olup yaklaşık 50 yıldır dünyada birçok kadının tercih etmiş olduğu bu yöntem ülkemizde de başarıyla gerçekleştirilmektedir.
davet
MERT ASLAN,ZEHRA IȘIK
DEMET SABANCI ÇETİNDOĞAN
AYȘE KUCUROĞLU
Stil Yolculuğu Başlıyor Ünlü stilist ve moda editörü Mert Aslan’ın geçmişten güç aldığı moda ikonlarından Nico, Betty Catroux ve Donatella Versace tarzı 2018-19 Sonbahar-Kış adL “Night Zoom Styled By Mert Aslan” Koleksiyonu’nda hissediliyor. adL “Night Zoom Styled by Mert Aslan”ın 60 parçalık “Orient Tuxedo” 2018-19 Kış Koleksiyonu’na, kadifeler, son yılların vazgeçilmezi payetler, puanlı tüller, danteller, satenler, parıltılı örmeler, jakar kumaşlar öncülük ediyor. Gül, zebra, leopar desenleri ile Parizyen zarafeti, İtalyan maksimalizmini oryantal bir dışavurumla yansıtıyor. Siyah, kemik, yeşil, kırmızı, gümüş, gold gibi renkler tasarımları tamamlarken, sezonun ana trendlerinde stüdyo 54 efekti bu sezon da devam ediyor.
150
YASEMİN ÖZİLHAN
BAȘAK DİZER
ASLI ȘEN
YASEMİN TACİROĞLU
YASEMİN ONGUN,AYȘEGÜL AFACAN
BURCU ESMERSOY
BİLLUR SAATCİ
BIANCA SOMER
BAHAR SER
davet
PETEK ERTÜRE
152
EDVINA SPONZA
AYȘE BURCU KAYA
IȘIN GÖRMÜȘ
adL “Night Zoom Styled by Mert Aslan”ın 60 parçalık “Orient Tuxedo” 2018-19 Kıș Koleksiyonu’na cemiyet hayatının tanınmıș isimlerinin ilgisi yoğundu. FERYAL GÜLMAN
SİTARE KALYONCU
BEYZA UYANOĞLU
IȘIL REÇBER
özel
Sükunetin Vücut Bulmuș Hali
Öykü Karayel Tanıștıktan sonra sükunetinin ardındaki samimi karakterine hayran kaldığımız Öykü Karayel ile gerçekleștirdiğimiz sohbeti okuduğunuzda kendinizi bu güzel ve bașarılı oyuncuya bir adım daha yakınlașmıș hissedeceksiniz…
RÖPORTAJ: TUĞÇE UZUN FOTOĞRAFLAR: ELİF DEMİRALP STYLING: RUTKAY ÖZİŞ PRODÜKSİYON: ÜMİT TOKAT SAÇ: AKIN ÜNAL MAKYAJ: HAMİYET AKPINAR BACKSTAGE: DİLARA ERTÜRK - ERSİN AL
154 magdergi.com.tr
DANTELLİ GÖMLEK VE PAYETLİ ETEK: TUVANAM / A46 KEMER: GAMZE SARAÇOĞLU
özel
CEKET: BALMAIN/BEYMEN PANTALON: GAMZE SARAÇOĞLU BLUZ: CLOSH KÜPE: GÜLCE DERELİ
Duygularımı çok uçlarda yaşamıyorum…
A
slında tahmin ediyordum ama yine de tanıştığımız zaman “bu kadar dinginlik nasıl olabilir?” diye düşündüm... Hep mi böyleydin?
Böyleyim genelde. Hatta bu yüzden durgun ya da enerjisiz zannediliyorum çoğu zaman ama dengedeyim aslında. Sadece duygularımı çok uçlarda yaşamıyorum, böylesi daha iyi geliyor bana.
Birçok şeyin karşısında sessiz kalabilmek büyük bir erdem aslında... Özellikle karşı olduğun veya canını sıkan, seni üzen konularda veya tam tersi yükselen duyguların olduğunda da sükunetini koruyabiliyor musun?
Dediğim gibi genelde sakinimdir. Hepimiz insanız, tabii ki ben de öfkeleniyorum, üzülüyorum. Böyle de robot gibi oldu şimdi ama sinirlenince falan nadiren de olsa ayarı kaçırdığım anlar oluyor tabii…
Bir ailenin ikiz çocuklarından biri olarak nasıl bir çocukluk yaşadın?
Oyun oynamakla geçti hayatımız; kendi uydurduğumuz bir yığın oyunla. Asla sıkıcı bir çocukluk değildi.
İkiz olmak neler hissettiriyor size? Zorlukları veya kolaylıklarını nasıl yorumlarsın? Mesela hayatınız
boyunca kişisel olarak zorlanacağınız herhangi bir anda birbirinizin yerine geçtiğiniz oldu mu?
Güzel yanları da zor yanları da var ama en önemlisi büyürken hiç yalnız hissetmedik kendimizi... Annemle babam bebekliğimizden itibaren hiçbir zaman aynı kıyafetleri giydirmedi bize, okulda hiç aynı sınıfa koymadılar. Ortak arkadaşlarımız oldu ama hep. Hatta bir kez onlar eğlenmek istedi diye okulda yer değiştirdiğimiz olmuştu ama çok çalışmadı.
Çemberlitaş Kız Lisesi’nde okumuşsun... Nasıl bir duyguydu kız lisesinde okumak?
Kız lisesinde okuyan son jenerasyonuz biz. Zaten o zamanlar bile çok yoktu, biz liseye girdik, lise bir bitti ondan sonra karma oldu bütün liseler. Alt sınıflarımıza küçük erkek çocukları geldi. Biraz havalı ve gıcık bir kız grubuyduk, gururumuzdan onların yüzüne bile bakmadık.
“Çocukken evcilik oynarken bile rolümü ciddiye alırdım” demişsin, oyuncu olmaya nasıl karar verdin? Suskun karakterin rol yaparken seni zorlamıyor mu?
Karakterimin rolle alakası olamaz ki zaten, bambaşka şeyler gibi geliyor bana ikisi. Bir mimara, sakin bir karakteriniz var, proje çizerken zorlanmıyor musunuz demekle aynı şey sanki. İş sonuçta ve bütün bunların işle bir alakası olmaması lazım.
özel
Oynadığım tüm karakterler birbirinden farklı olmalı… Sessizliğinden dolayı soğuk olarak adlandırılıyor musun sete ilk girdiğin zaman? Tabii, her zaman ama sonra alışıyorlar.
Krek Tiyatro Topluluğu’ndaki ilk oyununla büyük beğeni topladın, bu övgüyü bekliyor muydun?
“Güzel Şeyler Bizim Tarafta”, öncelikle metnin kendisinin çok etkileyici ve çok kıymetli olduğu bir oyundu. Berkun Oya, o kadar güzel yazmıştı ki oyunu, bir kelimeyi bile unutsam içim acıyordu. O karakteri oynamayı da çok sevmiştim. Provalarda yapamıyormuşum gibi geliyordu bana ama seyircili ilk oyundan sonra değişti benim de fikrim. Her zaman çok özel bir oyun olarak kalacak benim için.
Peki dizi sektörüne girmeye nasıl karar verdin?
İlk önce Kuzey Güney’in senaristi Ece Yörenç geldi izledi oyunu, sonrasında Kerem Çatay ve sonra da her şey çok hızlı gelişti.
İlk rolünün hem başrol olması hem de Kıvanç Tatlıtuğ ile oynayacak olmak sana neler hissettirdi? Çok anlamadım aslında, her şey çok hızlı oldu gibi geldi bana, hatta yabancılaşmaya bile vakit olmadı sanki.
Beyaz perde ile ilk tanışıklığın , Zeki Demirkubuz’un “Bulantı” filmiyle oldu... Bu filmin projesi sana ilk geldiğinde ne düşündün, nasıl değerlendirdin, neden kabul ettin? İlk filmim Zeki Demirkubuz filmi olunca o zaman, başka bir şey düşünmedim açıkçası.
Bir başka fark yaratan sinema projen de Afganistan’da çektiğiniz Gözde Kural’ın “Toz” filmiydi. Neler hatırlıyorsun bu filme dair? Çok, çok fazla şey hatırlıyorum ki, oturup iki gün boyunca anlatmam lazım. Askerlik anısı gibi, ömrüm boyu anlatırım, burada ne söylesem eksik kalır. Hatırladıklarımı üç kelime ile özetleyecek olursam; dostluk, fedakarlık ve onur.
Bir senaryo yazsan nasıl bir konusu olurdu ve sen nasıl bir karakteri canlandırıyor olurdun?
Bilmem ki… Herkes gibi arada yazdığım şeyler oluyor ama onlarda da niyeyse erkek oluyor yazdığım karakterler genelde.
En sevdiğin kadın ve erkek oyuncular kim? Kimlerle aynı sahneyi paylaşmanın hayalini kurarsın?
Birçok isim var; çünkü çok fazla iyi oyuncu var bu ülkede. Benimle aynı jenerasyondan da oyuncular var, hepsini sayabilmek çok zor. Birbirinden ayırıp birkaç isim söylesem yanlış olur.
Birkaç aylık yurt dışı serüvenin olmuş, ne içindi? Neler deneyimledin yurt dışında yaşarken? Bizimle ne gibi farklılıkları var? Oyuncu gözüyle kıyaslarsan neler söylersin?
Biz Erasmus gençliğiyiz; benimle aynı yaşta çok insanın böyle birkaç aylık deneyimi olmuştur. Benim açımdan eğitime çok şey kattığını söyleyemem ama deneyim olarak tabii ki çok değerliydi. Londra’ya gittik ve orada birçok tiyatro oyunu görme, birçok ünlü oyuncuyu sahnede izleme fırsatımız oldu; bu kısmı benim için daha öğreticiydi açıkçası. Sahneye çıkan hiçbir oyuncunun teknik anlamda eksiği yoktu, herkes çok iyi oyuncuydu ama parlak oyuncu nadirdi. Çünkü bahsettiğim parlak oyuncular hem teknik anlamda mükemmel hem de duygu dolu olup üstüne üstlük o duyguyu çok iyi yansıtabilen oyunculardı. Hissiyat, benim için bu meslekte en önemli şey; onu yakalayabilirsen iyi oyuncu oluyorsun. Orada gördüklerimden sonra söyleyebileceğim şey şu: Türkiye’de gerçekten çok parlak oyuncular var, sadece işin teknik kısmı eksik kalıyor bazen. Aslına bakarsak, o da işimizin olmazsa olmaz bir kısmı.
Nasıl biri oluyorsun aşık olduğun zaman?
Bunları hiç söyleyemem ben, çok çekinirim böyle şeyler anlatmaktan, hiç bana göre değil.
Kasım itibariyle başlayacak olan yeni dizin Muhteşem İkili’de nasıl bir karakteri canlandırıyorsun? Bu karakterin seni zorlayan yönleri oldu mu? Veya kendine benzettiğin yönler var mı? Her karakter zorluyor beni; çünkü oynadığım bütün karakterlerin birbirinden farklı olması gerektiğine dair bir düşüncem var. Kendi içimde çok küçük ayarlamalar yapmaya çalışıyorum, o kısımda ne kadar başarılı oluyorum bilmiyorum ama bu işe ilk başladığımda eğilimim ve çoğu insanın ilk başladığındaki eğilimi; rolü kendine yaklaştırmak oluyor. Artık bir yerden sonra o zevk vermemeye başlıyor ve yeni şeyler keşfetmek istiyor insan kendinde.
ELBÄ°SE: RAISA VANESSA
özel
Dizi söz konusu olunca benim için önemli olan şey samimiyet oluyor…
ELBİSE: GAMZE SARAÇOĞLU PELERİN: NİHAN PEKER KÜPE: GÜLCE DERELİ AYAKKABI: CHRISTIAN LOUBOUTIN/BEYMEN
özel
Çok çekinirim aşkımı anlatmaktan, hiç bana göre değil…
Bu projeyi kabul etmende belirleyici olan unsurlar nelerdi? Önce senaryoydu, tanıdıkça da ekip oldu.
Kerem Bursin, İbrahim Çelikkol ve Özge Gürel, başrolü paylaştığın arkadaşların... Onlarla beraber oynamak nasıl? Gerçekten bütün oyuncu arkadaşlarım çok tatlı insanlar, birbirimizle kafamız çok uyuştu. Dizi söz konusu olunca benim için önemli olan şey samimiyet oluyor. Çünkü gerçekten, bir diziye başladığınız zaman ailenizden çok, o insanlarla vakit geçiriyorsunuz.
Bu ayın gurme içeriğine özel olarak da birkaç soru soralım o zaman... Türkiye’de ve dünyada en sevdiğin restoranlar hangileri?
Restoran adı pek hatırlamam ama Barselona’da ve Milano’da her yerde, hatta hiç tahmin etmediğim, bir şeyler atıştıralım diye girdiğimiz yerlerde bile, şaşırtıcı şekilde iyi yemekler yedik. Bir de kesinlikle önereyim: Venedik’te Estro, inanılmazdı. Türkiye’de de özellikle İstanbul’da, bütün dünya mutfaklarının çok iyi örneklerinin olduğunu düşünüyorum. Bir de Çeşme merkezde Horasan.
Peki en sevdiğin mutfak? Japon, İtalyan ve Türk.
Üniversitede bir hocamız nefret ederdi bu samimiyet lafından; aslında yeri yoktur bu işte, çünkü iş yapıyorsunuz diye düşünürdü. Ama benim için hala önemli, böyle çalışıyor kafam.
Nasıl bir beklentin var bu projenin geleceğine dair? Benim gibi düşünenlerin çok keyif alacağını, çok eğleneceğini düşünüyorum.
Bundan sonraki süreçte oyunculuğa dair kendine ne gibi yatırımlar yapmayı düşünüyorsun? Ses ve nefes kullanımıyla ilgili eksikliklerim var hala, onları geliştirmeyi düşünüyorum.
Eşin müzisyen, senin de aslında çok melodik bir ses tonun var, müziğe yönelmeyi düşünmez misin hiç? Sadece gerektiğinde doğru şarkı söyleyebilecek kadar kulağım ve ezberim var, o da bana yetiyor.
Bu kadar ince kalmayı nasıl başarıyorsun? Yemekle aran yok mu?
Hem de nasıl var! Çok severim güzel yemek yemeği. Koca koca cüsseli adamlarla aynı porsiyonu yerim. Rejim diye bir şey hayatım boyunca yapmadım ama çocukluğumdan beri tatlıyla aram hiç yoktur. Ne bileyim, belki ondandır ama otuzdan sonra bu yemeyle böyle kalacağımı zannetmiyorum.
Yemek yapmayı seviyor musun? Kendi mutfağını açma fikrin nasıl oluştu ve bu süreç nasıl gelişti?
Benim hem yakın arkadaşım hem ortağım Deniz, mimardır. O kurumsal dünyadan, ben de bizim sektörün düzensiz ritminden sıkılmıştım bir ara. Yemek yapmayı da çok sevdiğim için, Deniz de hesap kitap işinde iyi olunca; kendi yerimiz olsun, kendimiz çalalım, kendimiz oynayalım istedik. Öyle açtık Bonkis’i.
Kısa kısa... Seyahat etmeyi sever misin? Çok!
Hayatta en çok nelerden heyecan duyarsın? Deneyimlemediğim, bilmediğim şeylerden.
Burcunun hangi özelliklerini taşıyorsun?
Bütün burçları az - çok bilirim ama bana kendimi sormayın, bilmiyorum.
Herkesi şaşırtacak bir alışkanlığın var mı? Yok.
Mutluluğun formülü ne sence? Duygunun bir formülü olur mu?
DANTELLİ GÖMLEK VE PAYETLİ ETEK: TUVANAM / A46 KEMER: GAMZE SARAÇOĞLU
รถzel
CEKET: RAISA VANESSA TRİKO: COS DANTEL PANTOLON: GAMZE SARAÇOĞLU ÇİZME: VALENTINO/BEYMEN KÜPE: GÜLCE DERELİ
davet
ÖZGE ÖZPİRİNÇÇİ-BURAK YAMANTÜRK
DUYGU AKDENİZ
LEVENT ERDEN
Les Benjamins Açılış Daveti Tasarımlarında hikayeleri, kültürleri ve gelenekleri harmanlayarak günümüz sokak modasına yansıtan Les Benjamins, ilk flagship mağazasını özel bir davetle İstanbul’da açtı. Yeni Les Benjamins flagship mağazası çok markalı bir sokak modası, spor giyim, sanat ve teknoloji merkezi olmasıyla Nişantaşı’ndaki adresinde şehre yeni ve özgün bir konsept getirecek. Uluslararası moda, sanat, spor, müzik ve tasarım dünyasını bir araya getiren özel açılış daveti, markanın kurucusu ve kreatif direktörü Bünyamin Aydın ev sahipliğinde gerçekleşti. Mağazanın mimarı ve Food NY Kurucu Direktörü Dong Ping Wong, ünlü DJ ve tasarımcı Heron Preston, Sita Abellan ve İnan Batman gibi uluslararası platformda tanınmış isimleri bir araya getiren Les Benjamins flagship mağaza açılışına, ünlü isimler de katılım gösterdi.
166
DONG PING WONG, BÜNYAMİN AYDIN
davet
YASEMİN ALLEN
168
DİLA TARKAN
Mağazanın açılıșına Dong Ping Wong, Heron Preston, Sita Abellan ve İnan Batman gibi dünyaca ünlü isimler katıldı.
SİTA ABELLAN
HAZER AMANİ
RAISA-VANESSA SASON
ECE BEGÜM YÜCETAN
EVA DEDOVA
DOĞUȘ ÇABAKCOR
TARA DEVRIES, ÖZLEM KAYMAZ
ÖYKÜ BAȘTAȘ
HERON PRESTON
METİN FADILLIOĞLU
AHU YAĞTU
Nereye Gitmek İsterseniz Sizinleyiz
E
mrah Bey, sizi kısaca tanıyabilir miyiz?
1983 yılında Ankara’da dünyaya geldim ama aslen Kayseriliyim. İlk ve orta öğrenimimi Arı Koleji’nde, lise öğrenimimi ise Rıdvan Ege Binnaz Ege Anadolu Lisesi’nde tamamlayarak, Başkent Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nde öğrenimime devam ettim. Ancak, avukatlık hiçbir zaman hayallerim arasında yer almadı, bu yüzden yolumu farklı alanlarda çizdim. Çevremde herkes şunu merak ediyor: Herkesin hayallerini süsleyen hukuk fakültesini kazanıp neden ticareti seçtim? Cevabı çocukluğumda gizli. Herkes bilir; Kayseri halkının ticarette yatkınlığını ve ticaretteki başarısını. Ben de ticaret geleneğinden gelen bir ailede büyüdüm. Doğruyu söylemek gerekirse; benim için okul hayatı hep ikinci plandaydı, ilk sırayı hep para kazanma tutkusu, daha doğrusu ticaret hayatının içerisinde yer almak aldı. Bu konuda çoğu zaman ailem ve yakın çevrem tarafından eleştirilsem de yolumdan hiç vazgeçmedim. Hep girişimci oldum; korkmadan yeni alternatifler aradım. Bu nedenledir ki; ticaret ve girişimcilik hayatımın olmazsa olmazı, belki de beni en iyi tanımlayan iki kavram hayatta.
Başarı hikayesi çocukluğuna dayanan Emrah Özdemir’i biraz daha tanımak isteriz açıkçası. Nasıl bir çocuktunuz ve sizi henüz küçük yaşta girişimci olmaya sürükleyen faktörler nelerdi? Daha önce de belirttiğim gibi; ticaretin içinden gelen, çoğunluğu müteahhit olan bir ailede büyüdüm. Babam ve ailemin diğer üyeleri uzun yıllar müteahhitlik yaptılar. Maddi anlamda hiçbir ihtiyacı
yokken pazarda ailesinden gizli su satan bir çocuktan büyüdüğünde memur olmasını beklemeniz pek doğru olmaz. Şunu bilmelisiniz ki; o çocuk geleceğin iş adamları arasında yerini alacaktır. Belirttiğim gibi müteahhit bir ailede yetişmem nedeniyle inşaat sektörüne olan ilgim de yine ilkokul çağlarında başladı. Yaşıtlarım gibi arabalara merakım oldu ama beni asıl mutlu eden şantiyelerdi. Hatırlıyorum; henüz ilkokuldayken erkenden kalkar, babamla inşaatlara gider, projeleri incelerdim. Hal böyle olunca, okul sıralarından çok inşaatlarda vakit geçirmiş olabilirim. Yaşım ilerledikçe ve potansiyelimi keşfetmeye başladıkça ticarete olan yatkınlığım daha da arttı. Bu da beni para kazanmanın çeşitli yollarını aramaya yöneltti. 6 yaşında pazarda su satarak başlayan serüvenim, lise yıllarında yaz tatilimi otellerde garsonluk yaparak geçirdiğim yıllar ile devam etti. Yine o yıllarda çeşitli gezi organizasyonları düzenlemeye başladım. Hiçbir zaman hem okuyup hem çalışmak zoruma gitmedi, aksine kendi paramı kazanmak beni hep mutlu etti, çalışma isteğimi artırdı. Neticede ticareti öğrenebilmek ve kendi işinin patronu olabilmek için önce çalışan olmak, o psikolojiyi anlamak gerekir. Anlayacağınız, henüz lise yıllarındayken kararlıydım; ileride büyük bir şirket kuracak ve kendi işimin patronu olacaktım. Ticarete atılma serüvenim tabii ki bunlarla sınırlı kalmadı. Üniversitenin son yıllarında yaptığım işler bana yetmemeye başladı. Artık daha büyük projelere imza atma vaktinin geldiğine inanarak babamdan edindiğim tecrübe ve aldığım destek ile inşaat sektöründeki yerimi aldım. Fakat bu da yetmedi. Yeni sektörlerde varlık gösterme gayesiyle bir dönem işletmecilik yaptım.
advertorial
EMRAH ÖZDEMİR
MyVize firmasının Kurucusu Emrah Özdemir ile gerçekleștirdiğimiz röportajda mesleki yolculuğuna tanıklık ediyoruz...
Hem bir okulun kafeteryasını hem de bir kafenin işletmesini üstlendim. Kısacası, 6 yaşında pazarda su satarak başladığım; turizm, inşaat ve işletme sektörü ile devam ettiğim maceramda son olarak MyVize şirketini kurdum. Geçmiş deneyimlerinizi kısaca ele aldık. Biraz da
günümüze, MyVize’nin kuruluşuna ilişkin bilgi verebilir misiniz?
MyVize Danışmanlık Şirketi, 2012 yılından bu yana, müşterilerine vize alımı konusunda her türlü desteği sağlayan, kalitesinden ödün vermeden ve gün geçtikçe büyüyen kurumsal vize danışmanlık şirketidir. Şirketimiz tarafından yurt dışı vize alımları başta gelmek üzere aile birleşimi, oturma ve çalışma vizesi alımları da gerçekleştirilmektedir. Ayrıca, şirketimiz tarafından dileyen müşterilerimizin konaklama ve ulaşım hizmetlerinde de kolaylık sağlanmaktadır. Şirketimiz, her gün artan yetişmiş personel mevcudu ile kurumsal kimliğini muhafaza etmek adına yoğun bir mesai harcamakta, vize danışmanlığı alanında hızla ilerlemektedir. Ankara’da başlayan serüvenimiz, İstanbul Anadolu ve Avrupa yakası ve İzmir şubelerimizin açılması ile hızla devam etmiştir. İlerleyen dönemde, Antalya ve Gaziantep ofislerimizi de açmayı planlamaktayız. Şirketimiz tarafından Schengen ülkeleri, Amerika Birleşik Devletleri, İngiltere, Kanada ile Afrika ve Orta Asya ülkeleri olmak üzere toplam 89 ülkenin vize alım süreci gerçekleştirilmektedir. Kurumumuzun yıllık evrak hacmi 750-900 evraktır. Ayrıca, aylık olarak telefon ile yaklaşık 1000, yüz yüze 300 görüşme gerçekleştirilmektedir. Danışanlarımıza daha iyi hizmet sunabilmek adına, kendilerinin de kabul etmeleri halinde müşteri memnuniyet anketi yapılarak, artı ve eksilerimiz kontrol edilmektedir. Halihazırda, şirket bünyesinde 22 kişi çalışmaktadır. MyVize ailesinin her bir üyesi titizlikle seçilmekte ve konusunda uzman kişiler tarafından kısa sürede yetiştirilerek şirketimiz bünyesine dahil edilmektedir. Ayrıca, yılın belirli dönemlerinde düzenlenen seminerler ile kendimizi sektörel bazda geliştirmeyi ve şirketimizi her geçen gün daha ileri taşımayı hedeflemekteyiz.
Markanızı rakipleriniz ile kıyasladığınızda nasıl konumlandırırsınız?
Hepimizin bildiği üzere küreselleşen dünyanın bir gereği olarak dış dünya ile bağlantıda olmak, yenilikleri keşfetmek bir gerekliliktir. Bu nedenle, teknolojik yenilikleri takip etmek ve olabildiğince kullanarak yaygın bir ağ oluşturmak önceliğimizdir. Teknolojiden uzak olan şirketler, oldukları yerde saymaya mahkumdur. Ben ve ekibim bu anlayıştan yola çıkarak MyVize markasını her geçen gün daha da geliştirerek, şirketimizin Türkiye’nin en saygın vize şirketleri arasında yerini alması için büyük bir çaba sarf etmekteyiz. Firmaların önceliği; hepimizin bildiği gibi kar etmektir. Ancak, müşteri memnuniyetini ön sırada tutmayan bir firma, kaybetmeye mahkumdur. Müşterilerimizin hem bütçelerinin zorlanmaması hem de zamanlarından kazanmaları bizim için en önemli şeydir. Müşterilerimizin bütün soru ve sorunları tarafımızca titizlikle ele alınmakta, kendilerine en kısa süre içerisinde geri dönüş yapılmaktadır. Günün yalnızca belirli saatlerinde değil, 7/24 hizmet vermeyi ilke edinmiş bulunmaktayız. Bu nedenledir ki; MyVize, rakipleri arasında ilk sıralarda yer almakta, her geçen gün daha da benimsenen ve tercih edilen bir marka olma yolunda hızla ilerlemektedir.
Sizce MyVize’nin başarısının altındaki sır nedir?
Biraz önce bahsettiğim gibi; çağın gerekliliklerine ayak uydurarak kendimizi her geçen gün yenilemekte, sektörel bazda müşterilerimizi memnun etmek adına hareket etmekteyiz. Bizim için müşteri
Önemli olan her hatadan doğru dersi çıkarabilmek ve bu hataları tekrar etmemektir.
memnuniyeti her şeyin üzerinde gelmektedir. Bu kapsamda, gereksiz işleri hafifletmek, müşterilerimizin vizelerini en hızlı ve güvenilir biçimde temin etmek için çaba sarf etmekteyiz. Vize başvuruları için ciddi ve önemli bir ön hazırlık gerekmektedir. Elçilik / konsolosluklar, sık sık vize işlemleri ile ilgili prosedürlerini değiştirmekte, yeni uygulamalar getirmektedir. Şu gerçek unutulmamalıdır ki, bir kez vize alınmış olması, müteakip dönemlerde ilgili konsolosluk / elçiliklerin yeniden vize vereceği anlamına gelmemektedir. Bu kapsamda, bizimle iletişime geçtiğinizde, uzun ve zor bir süreç olan vize işlemleri konusunda bireysel ve kurumsal çözümlerimizin danışmanlarımıza neler kazandıracağı hemen fark edilecektir. Şirketimiz, tüm elçilik / konsolosluklar ile koordinasyonun sağlanması, vize işlemlerine ilişkin gerekli randevuların alınması, evrak hazırlanmasından sunumuna kadar bütün işlemler ile yakından ilgilenerek kısa süre içerisinde vize alımlarının neticelendirilmesine gayret sarf etmektedir. Vize başvuru sürecinde en ufak bir hataya bile yer vermekten kaçınan şirketimizin en önemli politikası; konusunda uzman danışanlar ile başvuru sürecini gerçekleştirmek ve “vize reddi” ihtimalini asgari düzeyde tutmaktır. Vize başvurusu sırasında ret kararlarının, birçok başvurunun yanlış ve / veya eksik evrak hazırlanması ve vize görüşmelerinde sorulan sorulara doğru yanıtların verilememesinden kaynaklandığını görmekteyiz. MyVize ailesinin bütün çalışanları vize alımına ilişkin tüm detayları incelemekte, dokümantasyonu hazırlamakta ve müşterilerimizi yormadan pasaportlarını bulundukları yerden alıp, vizelerinin alınmasını müteakip vizelerini kendilerine elden ve/veya kargo aracılığıyla teslim etmektedir. Bir firmayı değerli kılan ,firmaya yönelik yapılan olumlu eleştirilerden çok olumsuz eleştirilerdir. MyVize ailesi olarak eksikliklerimizi tespit ederek en kısa sürede gidermeye ve müşterilerimize en doğru hizmeti vermeye çalışmaktayız. Bu nedenledir ki; şirketimize yönelik olumsuz eleştiriler, birçok rakibimiz ile kıyasladığımız zaman oldukça azdır. Önemli olan her hatadan doğru dersi çıkarabilmek ve bu hataları tekrar etmemektir. MyVize olarak; müşteri memnuniyetini ön plana çıkarmayı ve yaşanabilecek aksaklıkları en aza indirerek müşterilerimize en doğru hizmeti sunmayı hedeflemekteyiz.
Genç girişimcilere neler tavsiye edersiniz?
Çıkmak istedikleri yolu öncelikle çok iyi araştırmaları ve sağlam bir altyapı ile o işe başlamalarını tavsiye ederim. Bunun için gerekli teçhizattan tutun da söz konusu işin detaylarına varana kadar emsalleri incelemeleri; piyasada emsal firmaların artıları ve eksilerini gözlemleri de önem arz etmektedir. Ayrıca teknolojiyi etkin biçimde kullanmak ve teknolojik yeniliklere ayak uydurmak başarıya giden yolda önemli bir faktördür. Gerçekten inanarak ve iyi araştırma yapılarak çıkılan her yol, girişimcileri mutlaka başarıya götürecektir. Azimli ve kararlı olmak, başarısızlıklarda pes etmek yerine, firmanın eksik yönlerini tayin edebilmek ve bu eksiklikleri giderebilmek adına gerektiğinde işin ehli uzman kişilerden destek alabilmek girişimcileri daima bir adım öne taşıyacaktır.
Çankaya Mah.Cinnah Cd. No:29 Çankaya/ANKARA T: 0850 346 68 73 - www.myvize.com.tr
wedding Yeni evlenecek çiftlere en mutlu günlerine hazırlanırken rehberlik edecek önerilerimiz sizlerle...
172 magdergi.com.tr
wedding
Raffles Hotel’de Görkemli Düğün Lütfi-Mesude Öztanık’ın oğlu Cenk Öztanık, Cemil-Ayşe Kazancı’ nın kızı Ecem Kazancı ile Raffles Hotel’de yapılan görkemli bir törenle mutluluğa “evet” dedi. İş, sanat ve cemiyet hayatından 900 davetlinin katıldığı görkemli düğün öncesinde Beşiktaş Belediye Başkanı Tahir Doğaç’ın kıydığı nikahta, damadın şahitliğini Beşiktaş Spor Kulübü Başkanı Fikret Orman, Fenerbahçe Spor kulübü Başkanı Ali Koç, iş adamı Mustafa Erdoğan ve Çilem Cevahiroğlu yaparken, gelinin şahitliğini yakın arkadaşı Derya Ayaydın, Zeynep Büyüktopçu ve Emir Yunusoğlu yaptı. Damat Cenk Öztanık Tom Ford imzalı damatlık giyerken Ecem Öztanık ise Beyrutlu ünlü modacı Ali Younes imzalı gelinliği ile adeta göz kamaştırdı. Nikah sonrası sanatçı Ebru Gündeş’in sahne aldığı düğünde, gecenin ilerleyen saatlerinde sahneye çıkan genç popçu Murat Dalkılıç davetlileri söylediği hareketli şarkılarla eğlendirdi. Nikah sonrası genç çift balayı için Los Angeles, San Francisco ardından Bora Bora adalarına gidecekler.
174
Nesiller boyu, güvenilir, göz alıcı, zarif tasarımlarıyla 19 yıldır sizlerle...
Tülay Erciyas Kaya’dan Işıldayan Tasarımlar Atatürk Bulvarı No: 67/88 Çankaya/Ankara T: (0312) 434 0727 www.aquamucevher.com AQUA_MUCEVHERAT
wedding
ADALET-AYDIN AYAYDIN
176
NİHAT ÖZDEMİR
BERNA-ALİ NUR ÇEBİ
AYSEN-CEMİL KAZANCI-ECEM-CENK-MESUDE-LÜTFİ ÖZTANIK
wedding
ECEM-MERT GOCAY
178
SERRA TOKAR
CENGİZ-SİNEM AYAN
Feryal Gülman șıklığı ve zarafetiyle gecede ön plana çıkan isimler arasında yer aldı. DORUK-TUĞANA SAVGI KAYA
FERYAL GÜLMAN
BAHAR-OZAN SER
IȘIL-RÜȘTÜ REÇBER
SEMA SİPAHİOĞLU
SÜLEYMAN-İPEK TOPLUSOY
GÜLAY KAMAZ
ÖZLEM ULUSOY
SİTARE KALYONCUOĞLU
HAKAN BAȘ-BENSU SORAL BAȘ
Düğünün dikkat çeken diğer isimlerinden birisi de, geçtiğimiz ay Hakan Baș ile hayatını birleștiren Bensu Soral’dı.
wedding
Peri masalı gibi düğünlere imza atan A46 Organizasyon’un gerçekleștirdiği konsept düğünleri sizler için derledik.
Tropikal Kumsal Konsept Düğünü
1
Eylül 2018 tarihinde Bodrum SwissOtel’de gerçekleşen Dağlarca Çağlar ve Ekin Uzunyol çiftinin düğününü sımsıcak bir organizasyonla gerçekleştirdik.
Tropikal kumsal düğünü konseptinde hazırladığımız atmosferde tropik meyveler ve bitkiler ile hasır detaylar baş rolü paylaşıyordu. Renkli düğün töreninde mutlu çift, davetlilerin huzuruna palmiyeler arasında bando takımı eşliğinde çıktı.
180 magdergi.com.tr
Rio Karnaval Konsept Düğünü
1
Temmuz 2018 tarihinde Çırağan Sarayı’nda evlenen Melina Akdoğan Caner Güler çiftinin görkemli düğün töreninde mutluluklarına şahit olduk.
Konsept olarak Rio Karnavalı’nı seçen genç çiftimizin organizasyonunda canlı renklere ve karnaval coşkusunu yaşatan şovlara ve dekor detaylarına yer verdik. Eğlenceli çiftin düğünü festival tadında yaşandı…
“Evet” demeye hazır mısınız?
İşçi Blokları Mah. 1484. Sokak No: 3 (Konya yolu üzeri) Çukurambar / ANKARA T: +90 312 342 55 55 www.hicukurambar.com
hicukurambar
wedding
Pia Sera’da Şık Düğün İşletmeci Ferhat Azizoğlu ve başarılı Avukat Simge Özkan İncek Pia Sera’da gerçekleşen dillere destan bir düğünle mutluluğa evet dedi. Beş yıllık birlikteliklerini evlilikle taçlandıran Simge Özkan ve Ferhat Azizoğlu, Pia Sera’da dostlarının ve yakınlarının katıldığı bir düğünle dünyaevine girdi. 350 kişinin katıldığı düğünde genç çiftin nikah şahitliklerini Cumhurbaşkanı Başdanışmanı ve Genel Sekreteri Fahri Kasırga üstlendi. Pelin Sirel gelinlik tasarımını tercih eden Simge Hanım, şıklığıyla göz doldurdu. Genç çift düğünün ardından balayı için rotasını Kıbrıs’a çevirdi.
184
20 yıldır, en şık ve zarif organizasyonların vazgeçilmezi
Arjantin Caddesi No: 15/8 G.O.P. / ANKARA - Tel: +90 312 441 77 07 Gsm: +90 532 223 00 77 +90 532 707 81 67 www.777organizasyon.com.tr www.777organizasyonblogu.com.tr
tulaykaya777
@777organizasyon
777 Organizasyon, Ajans Ve Menajerlik
wedding
BORA DEMİREL, ELİF DİRİCAN, RUȘEN ERSAN
TANER - ZİYNET ÖZKAN, ÖZGEN-VEDAT AZİZOĞLU
MİRAÇ MÜFTÜOĞLU, MANOLYA DODANLI
RIZA AKÇORA
KEMAL - TUBA SAĞLAM, CAN CAVUȘOĞLU
TOYGUN - BERİL TUNÇ
Büyülü bir atmosferde gerçekleșen düğünde konuklar da șıklıklarıyla göz doldurdu. NAZ OHRİ, MERT - ȘEBNEM MÜDERRİSOĞLU
HAKAN - ECE KOZBAY
Rüya Gibi Düğünlerin Ev Sahibi Bașkent’in önemli ve özel düğünlerine yaptığı ev sahipliğiyle dikkatleri çeken JW MARRIOTT ANKARA hazırlık așamasındaki gelin ve damatlar için olușturduğu birbirinden ayrıcalıklı hizmetleriyle düğün hazırlıklarınızı daha da kolaylaștırıyor.
O
tel içerisindeki “wedding boutique” ile alacağınız tüm hizmeti rahatça görüşebilir, aynı zamanda görebilir ve ihtiyacınız olan tüm hizmeti en kaliteli ve en şık haliyle bulabilirsiniz.
Düğün Öncesi & Günü & Sonrası…
Çiftlerin evlilik hazırlıkları sırasında yaşadıkları stresin etkilerini azaltmak, bu yoğun süreçten biraz olsun uzaklaşmalarını sağlamak adına eşsiz spa deneyimleri sunan Karma Spa Wellness & Fitness’ta Türk Hamamı, sauna, jakuzi, buhar odaları, rahatlatıcı masaj uygulamalarının yanı sıra “Geleneksel Gelin Hamamı” ve “Bekarlığa Veda Partileri” verilen hizmetler arasında yerini alıyor. Düğünden sonra da yorgunluğunuzu burada atmayı unutmayın. Misafirlerin konforu için her türlü ayrıntının düşünüldüğü odalar Ankara manzarasıyla keyifli ve dinlendirici bir atmosfer yaratıyor. Odalarda sunulan jakuzi, king size yataklar, DVD player gibi hizmetler günün tatlı stresinden kurtulup rahatlamanızı sağlayacak.
Görkemli Balo Salonu ya da Açık Hava Terası...
Balo salonu yemekli davetler için 1.254 kişi kapasiteli olup,
188 magdergi.com.tr
kokteyllerde 1.700 kişiyi ağırlayabiliyor. Yaz düğünleri içinse banket düzeninde 880 kişiyi, kokteyllerde 2.000 kişiyi ağırlayabilen Attelia Teras, evlilik hazırlığı içerisinde olan çiftlerin ilk tercihi oluyor.
İster Düğün İster After Party
JW Marriott Ankara, görkemli balo salonunun yanı sıra spor ve eğlenceyi buluşturan dinamik ambiyansında konsept partilere ev sahipliği yapan Velocity Sports & Entertainment’ta organize ettiği düğünler ve “after party”ler ile de çiftlerin ilgisini çekiyor. Sizin zevkinize göre seçilmiş lezzetli menü ve rengarenk alkollü/ alkolsüz içeceklerle sıra dışı bir düğün veya parti sizi bekliyor.
Özel Sofralara Özel Sunumlar…
Lezzetlerin birbirine karışmadan servis edilmesi konusunda oldukça hassas davranan şefler aynı tabak içinde birbirinden farklı soslarla 9 ayrı lezzeti sunabiliyor olmanın haklı gururunu yaşıyor. Artık JW Marriott Ankara’nın misafirleri tarafından da “ünlü” chef table olarak anılan servis tabağı görselliği ve lezzetleriyle büyük beğeni topluyor. Düğün davetleri için zengin içerikli 11 farklı menü hazırlayan şefler, davetinizi ziyafete dönüştürüyorlar.
Geleneksel Gelin Hamamı Keyfi Kaliteyi lüks ile bulușturan JW MARRIOTT ANKARA’nın Spa Wellness ve Fitness Merkezi KARMA, çiftlerin evlilik hazırlıkları sırasında yașadıkları stresin etkilerini azaltmak, bu yoğun süreçten biraz olsun uzaklașmalarını sağlamak adına eșsiz spa deneyimleri sunuyor. Hayatlarındaki bu büyük değișime hazırlanan çiftler, Karma’nın otantik atmosferinde bedenlerini ve ruhlarını tazeleme fırsatı bulurken dilerlerse sporu keyfe dönüștüren fitness merkezinde de büyük gün için hazırlanıyorlar.
K
arma Spa Wellness & Fitness, Türk Hamamı, saunaları, jakuzi, buhar odaları, rahatlatıcı masaj uygulamaları, vücut ve cilt bakımlarının sunulduğu 11 adet özel odası, kişiye özel hamam, jakuzi, sauna, masaj ve dinlenme odaları bulunan VIP odası ile yorgunluk ve stresin negatif etkilerinden kurtulup rahatlamak, güzelleşmek isteyenleri bekliyor. “Geleneksel Gelin Hamamı” ve “Bekarlığa Veda Partileri” için Karma VIP odayı tercih eden misafirler, evlilik hazırlıklarına unutulmaz bir anı daha ekliyor. Doğal bitki ve çiçeklerle dekore edilmiş Karma’nın misafirlerinden en çok rağbet gören uygulamaları arasında; Karma Signature Masaj, Geleneksel Bali Masajı ve Bali Ritüeli, Thai Refleksoloji, Bakım İçerikli Ayak Masajı, Şımartıcı Vücut Bakımı, Yeşil Çay Terapisi ve Nar Terapisi yer alıyor. Stresini suya bırakmak isteyenler gelin ve damat adayları için ise, JW Marriott
Ankara Karma’nın açık ve kapalı havuzları 4 mevsim yüzme keyfiyle Başkent’in merkezinde masmavi bir dünya sunuyor. Karma Spa içerisinde hizmet veren Karma Kafe farklı ve sağlıklı lezzet seçenekleri, taze meyvelerden yapılan egzotik içecekleri ile spor ve masaj sonrası dinlenmek isteyenleri dingin bir yolculuğa çıkarıyor… Arzu eden misafirler JW Marriott Ankara’nın diğer restoranlarının lezzetlerini de Karma Kafe içerisinde tadabiliyor. Karma Wellness & Fitness haftanın 7 günü 06:30 – 22:00 saatleri arasında Spa bölümü ise 10:00 – 21:00 saatleri arasında hizmet veriyor. Karma, sadece üyelik sistemi ile değil otel misafirlerini ve günü birlik misafirlerini de ağırlıyor; ancak üyeleri özel fiyat avantajlarından faydalanabiliyor. Karma içerisinde kullanılan zeytinyağlı sabunları, cilt bakım ürünleri satın alabileceğiniz bir satış kiosku da bulunuyor.
Ayrıntılı Bilgi ve Rezervasyon T: +90 312 248 88 88
wedding
Büyük Aşkta Mutlu Son İşkaya Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Üyesi Murat Kaya ve Nazan Örcün Marriott Otel’de gerçekleşen düğün ile dünyaevine girdi. Düğüne iş, cemiyet ve siyaset hayatından 900 kişilik bir katılım oldu. İki yıl önce damat Murat Kaya’nın kardeşi Gülay Kaya aracılığı ile tanışan çift, 1 yıl önce aile arasında gerçekleşen bir organizasyon ile nişanlanarak evlilik yolunda ilk adımı attılar. Sak Organizasyon’un planladığı düğünde tüm konuklar ve genç çift muhteşem bir gece geçirdi. Çift gecenin ilerleyen saatlerine kadar gönüllerince eğlendi. Düğünün ardından çiçeği burnunda Kaya ve Örcün çifti balayı adresi olarak Dubai’yi tercih etti.
190
YUSUF KAYA, MAHMUT-FATMA ÖRCÜN, GÜL KAYA
AYȘENUR KAYA
GÖZDE-ÖZMEN ÖZTÜRK
GÜLAY KAYA
wedding
İLKNUR KAYA
YİĞİT BOYSANOĞLU, SERKAN ARGUZ, TUNCER ȘİMȘEK
Sak Organizasyon’un planladığı düğünde tüm konuklar ve genç çift muhteșem bir gece geçirdi. 192 magdergi.com.tr
MELEK KAYA
ALPER-BEGÜM KENDİRLİ
NİL FIRAT
En Özel Gününüzde herşey hayalinizdeki gibi
Microlabing - Kalıcı Makyaj - Eyeliner Dudak Kaş Kontür - Kalıcı Oje - Lazer Epilasyon - İpek Kirpik (3D - 2D) Yaşamkent Mah. 3158. Sokak No:29/C Çayyolu - Ankara T: +90 312 217 60 16 esmasemabeauty
G A L L E R I A | K E N T PA R K
wedding
TIFFANY&CO $8.500 CARTIER
CHOPARD TIFFANY&CO $10.000
Yeni Başlangıçlara
TIFFANY&CO $9.800
Sevdiğiniz kadınla birlikte yeni bir yolculuğa yelken açmayı nasıl bir yüzükle teklif etmek istersiniz?
DE BEERS $16.800
DE BEERS $4.600
CARTIER DE BEERS $7.200
196 magdergi.com.tr
CHOPARD
VAN CLEEF&ARPELS BİLEKLİK
CARTIER BİLEKLİK $143.000 CHOPARD YÜZÜK
BENLİ MÜCEVHERAT BİLEKLİK
VAN CLEEF&ARPELS KÜPE
STORKS YÜZÜK
Derin Işıltılar CHOPARD GERDANLIK
En güzel gününüze en özel mücevher tasarımlarıyla derin ıșıltılar kazandırmak istemez misiniz?
VAN CLEEF&ARPELS BİLEKLİK
STORKS KOLYE
BENLİ MÜCEVHERAT KÜPE
CHOPARD KÜPE
CHOPARD GERDANLIK
Museum Hotel'de Unutulmayacak Bir Düğün Yaşayın Türkiye’nin Tek Relais & Chateaux ünvanlı oteli Museum Hotel, muhteșem Kapodokya manzarasına eșlik eden kusursuz bir servis ile unutulmayacak düğün organizasyonları sunuyor.
198 magdergi.com.tr
Y
eni bir hayatın başlangıcı olan düğün töreni her çiftin mükemmeli aradığı, unutulmaz anlar yaşamak istediği en özel günlerin başında geliyor. Doğa ve tarihin bütünleştiği muhteşem Kapadokya manzarası ile Museum Hotel, terasında ve havuz başında organize ettiği yeni nesil düğünler ile unutulmayacak bir deneyim yaşamanızı sağlıyor.
Kapadokya’nın eşsiz manzarasıyla büyüleyen odalar… Düğün gecenizde bölgenin en özel konumunda bulunan Museum Hotel’in eşsiz manzaraya eşlik eden, özel tasarlanmış ve balayı çifti için hazırlanmış odalarında konaklayabilir, şampanyanızı yudumlayarak muhteşem bir masajın keyfini çıkarttıktan sonra, balonları izlerken kahvaltı yapabilirsiniz. Tarihin ve Kapadokya’nın muhteşem dokusu ile Maara Konak... Museum Hotel’in tüm organizasyonu üstlendiği, Kapadokya bölgesinin en seçkin etkinlik mekanlarından biri olan “Maara Konak”ta özel düğünler için ayrıcalıklı bir alternatif… Misafir sayısının yükseldiği davetler için de çok uygun olan Maara Konak’ın tarihi mimarisi farklı davet konseptleri için de farklı seçenekler sunuyor. Düğün yemeğiniz Ünlü Şef Saygın Sesli'den… Ünlü Şef Saygın Sesli önderliğinde hazırlanan düğün menüsü ile konuklarınızı en mükemmel şekilde ağırlarken, şefin sizin için hazırladığı özel düğün pastası, nikah öncesinde eşsiz gün batımı kokteylleri ile düğününüz özel lezzetler ile taçlanıyor. Museum Hotel’den en özel anlar ve davetler için "White Table" Ayrıcalığı… Doğa ve tarihin bütünleştiği Kapadokya manzarasının büyüleyici ambiyasında ağırladığı misafirlerine unutulmaz anlar yaşatan Museum Hotel, bu ayrıcalıklı yaklaşımını organizasyonlar için anahtar teslim hizmet vermek üzere oluşturduğu White Table markasına da taşıyor. Kusursuz servis anlayışını A’dan Z’ye bir düğün için hayal edilen her detayda yaşatan, yeni nesil eğlence anlayışından konsept çalışmalara kadar uzanan farklı taleplere butik hizmet veren "White Table" düğününü Museum Hotel’de gerçekleştirmeyi planlayan çiftlerin hayallerini gerçeğe dönüştürüyor. Kuaför organizasyonu ve unutulmaz Kapadokya anılarınızın yer alacağı fotoğraf albümü gibi birçok ayrıcalık ile yeni nesil düğün için gerekli tüm servisleri sunan Museum Hotel'de hayal ettiğiniz masalsı düğün sizi bekliyor.
www.museumhotel.com.tr Rezervasyon: + 90(384) 219 22 20 Adres: Tekelli Mahallesi No: 1 Uçhisar P.K. 50240 Nevșehir / Kapadokya (Kayseri Havalimanı; 65km mesafededir.)
Hamiyet Akpınar
hamiyetakpinar@gmail.com hamiyetakpinar
Makyajlarda 90’lar Esintisi 2018-2019 sonbahar/kıș modasına kıyafetten müziğe, saçtan, makyaja kadar sezona damgasını vuran 90’lar stilini damgasını vuruyor... modaya dair her alanı etkisi altına alan 90’lar rüzgarınız takip etmek istiyorsanız ve bu tarzı tamamlamak için nasıl makyaj yapmanız bilmek istiyorsanız cevapları bu yazıda bulacaksınız...
200 magdergi.com.tr
Öncelikle, aşırı aydınlatıcı kullanmaya bir süre ara verin, parlak yerine daha mat, duru ve kadifemsi bir ten makyajı tercih etmelisiniz. pembe ve şeftali tonlarındaki allıklarla vedalaşıp, bronz ve kahve tonlarda allıklar edinmelisiniz. özellikle dönemin grunge/ rocker tarzı olarak öne çıkan dramatik koyu gözlerin koyu dudaklarla ile birlikte kullanıldığı makyajlarda cildi mümkün olduğu kadar renksiz ve solgun tutmalısınız. Gözlerde; toprak tonlarının ağırlıklı olduğu mat dokulu farlar öne çıkıyor, tabii ki smokey göz makyajının da en çok kullanıldığı dönem olduğunu söyleyebilirim. mümkün olduğunca az renk kullanarak yapılan smokey makyajlar tercih edilirken, buğulu bir bakış elde etmek için, keskin eyeliner ve yoğun kirpik yerine, yumuşak geçişlerle dumanlı bir etki yaratabilirsiniz. Koyu göz makyajının yanı sıra, hiç far sürmeden gözleri siyah kalemle çerçeveleyerek sadece rimel sürebilir, hatta geceden kalmış ve dağılmış bir etki yaratmak için daha yumuşak dokulu kajal kalemler kullanılabilirsiniz. bu arada göz içine siyah kalem sürmeyi sevenlere de müjdeler olsun! 90’ların pırıltılı, sim ve glitter kullanılan makyajları, muntazam yapılmış bir makyaja eşlik etmek yerine günümüze deneysel yorumlarla geri geldi. Mavi rengi makyajda kullanmayı sevenlere de bir müjdem var; 90’ların unutulmaz buzlu mavi göz makyajı bu sezonun trendlerinde yerini aldı. aynı zamanda nude bir göz makyajı yapıp mavi göz kalemi kullanarak da gözünüzü renklendirebilirsiniz. Kaşlar; 90’ların çizgi gibi incecik haline dönecekmiş gibi görünmüyor ama dağınık, doğal görünümüne ek olarak biraz dokulu ve yoğun kaş uygulaması dönemin makyajını destekliyor. Gelelim dudaklara... 90’ların dudak makyajı, en önemli mevzulardan biridir; nude rujların etrafına kahve rengi kalemlerle çerçeve yapıldığı bir dönemdir. neyse ki o şekilde geri gelmedi ama yine de belirgin dudak kalemlerinin tekrar sahneye çıktığını söyleyebilirim, daha yumuşak geçişler yaparak ombre tarzı dudaklar hayatımıza girdi, tabii ki kahve tonları, bordo ve vişne renkleri o döneme damgasını vuran diğer ruj renkleridir.
style PAUL SMITH GÖMLEK 1.345
DOLCE&GABBANA PAPYON 970
JIMMY CHOO AYAKKABI 4.695 BOTTEGA VENETA CEKET 12.100
THOMPSON KOL DÜĞMESİ 795
PRADA TAKIM 16.000
Damat Stili
Mutlu günlerinde damatların karizmasını vurgulayacak seçimlerimiz sizlerle...
MONTBLANC KOL DÜĞMESİ 2.905
MONTBLANC KOL DÜĞMESİ 2.520
GENIUS PAPYON 450
VALENTINO TAKIM 18.950
VALENTINO GÖMLEK 3.163
202 magdergi.com.tr
VERSACE AYAKKABI 6.250
TOD’S AYAKKABI 4.545
BEYMEN COLLECTION TAKIM 3.995
BURBERRY TAKIM 13.767
J O V A N I F A S H I O N
S E L F P O R T R A I T
N I C O L E M I L L E R
S H E R R I H I L L
T H R E E F L O O R
A I D A N M A T T O X
Davet Perisi ile Dünya Markalarını Kendi Gardırobun gibi Kullanmaya
M Reşit Galip Caddesi No: 84/2 Çankaya-Ankara N 0530 566 36 68
U www.davetperisi.com
I davetperisi
M A R C H E S A F A S H I O N
T A D A S H I S H O J I
TANYA KOZUMALİ
Estetik Güzelliğin Yeni Rotası Arta Estetik Merkezi’nin Kurucusu Tanya Kozumali Bulgaristan’daki iki șubesinden sonra Türkiye’de șube açmıș olmanın ve Türk insanına hizmet vermenin kendisini gururlandırdığını ifade ediyor...
Bulgaristan’da doğdum ve 9 yıldır bu sektörün içerisindeyim. Bulgaristan’da iki şubem var, ayrıca hem Bulgaristan hem de Avrupa’nın çeşitli ülkelerinde estetik-güzellik üzerine eğitimler aldım ve workshoplar’a katıldım. Türkiye’ye geldikten sonra mesleğimi burada da devam ettirmek istedim. Avrupa’da
aldığım eğitimlerle iş disiplinini Türkiye’de farklı bir oluşum anlayışı içerisinde yapmaya çalışmaktayım.
Geniş bir hizmet yelpazeniz var. Hizmetleriniz hakkında biraz detaylı bilgi alabilir miyiz?
Hizmet yelpazemizi oldukça geniş tutma düşüncesindeyiz; çünkü “güzellik, estetik” dediğimiz şey sadece göz ve kaştan ibaret değildir. Baştan aşağı her şey insan için estetik olmalıdır.
advertorial
S
izi ve Arta Estetik Merkezi’ni tanıyabilir miyiz?
Bu sebeple cilt bakımı, zayıflama, manikür, pedikür, makyaj, kaş dizaynı ve diğer birçok uygulamayı yapmaktayız.
Estetik ve güzellik sizin için nedir?
Yukarıda bahsettiğim gibi “estetik” çok geniş ve detaylı bir olgudur; yani sadece yüz güzelliği değildir. Bir insanın kendini mutlu hissetmesi ve aynaya baktığında kendinden memnun kalmasını sağlayan, yaşam enerjisini artıran bir sebeptir, bu yüzden bu sektördeyim. Çünkü insanların benim yanımdan mutlu ayrılması “bu işi iyi ki yapıyorum” dedirtiyor.
Bizim için müşterilerimizin mutluluğu ilk sıradadır, aksi takdirde bu durum bizi üzer. Müşteri profilinizden bahsedebilir misiniz? Müşterileriniz en çok hangi hizmetleri tercih ediyor?
Müşteri profilimiz aslında tek tip değil; çünkü biz hem kadın hem de erkeklere hizmet veriyoruz. Artık erkek müşterilerimiz de kadınlar kadar çok. Her kesimden müşterimiz var. Müşterilerimiz en çok cilt bakımı, manikür, pedikür ve zayıflama uygulamalarını tercih ediyor.
Günümüzde estetik cerrahinin doğru kullanıldığını düşünüyor musunuz? Biz güzellik alanında verebildiğimiz hizmetleri sağlıyoruz fakat “cerrahi” olarak tanımladığımız uygulamalar bizim alanımıza dahil değil. Bunun için uzman doktorlara ihtiyaç vardır.
Yurt dışında ve ülkemizde estetiğe bakış açısında sizce ne gibi farklılıklar var?
Ben yurt dışından gelmiş biri olarak, kalite açısından düşünürsek aynı olduğunu söyleyebilirim. Fakat en çok dikkatimi çeken şey “hijyen ve sağlık” konusu. Burada hijyene biraz daha az önem veriliyor. Bir diğer konu ise; kullanılan cihazlar. Bu açıdan bakınca Türkiye’dekilerin daha düşük kaliteli olduğunu görüyorum. Bu yüzden ben burada hijyen ve cihaz kalitesine çok önem verdim, her şeyi bizzat dikkatle seçtim.
Müşteriniz istese bile sizin fikrinize uymayan ya da o kişiye yakışmayacağını düşündüğünüz uygulamalar için nasıl bir tutum sergiliyorsunuz? Müşterime yakışmayan, iyi sonuç vermeyecek olan uygulamaları kendisi istese dahi kabul etmiyorum ve yapmıyorum. Çünkü herkesin kendine özgü bir duruşu var ve bunun dışına çıkarsak daha sonra pişmanlık yaşayacağına eminiz. Bizim için müşterilerimizin mutluluğu ilk sıradadır, aksi takdirde bu durum bizi üzer.
İlk iki şubenizden sonra yeni şubenizde ne gibi yenilik ve değişiklikler var?
İlk iki şubemizde hizmetlerimiz aynı, farklı olarak sadece zayıflamayı getirdik. Aslında beni asıl mutlu eden şey; Türkiye’de şube açmak ve Türk insanına hizmet vermektir. Çünkü Avrupa’da almış olduğum eğitimleri, hizmet anlayışımı ve disiplinimi Türkiye’dekilere aktaracak olmak beni gururlandırıyor.
Ümitköy Mah. Galeria Avm. 3. Kat /ANKARA T: +90 312 236 0496 - Gsm:+90 555 055 61 96 arta.aesthetics arta aesthetics www.artaaesthetics.com
wedding
Ankara Çifte Düğünü Konuşuyor Dünyanın en büyük inşaat firmalarından Ankara kökenli Nata Holding’in Başkanı Namık Tanık oğlu Yusuf Tanık, Nallıhan Belediye Başkanı İsmail Öntaş’ın kızı Ceren Öntaş ile dillere destan “çifte düğünle” hayatlarını birleştirdi. Bir hafta ara ile Başkent’in iş, sanat ve siyaset camiasını bir araya getiren düğünün ilki “Tanık Çiftliği”nde yapıldı. İki bin beş yüz kişinin katıldığı kır düğününde ünlü sanatçılar Bülent Sertaş, Ömer Faruk Bostan, Ender Balkır sahne aldı. Gece geç saatlere kadar süren görkemli düğün havai fişek gösteri ile son buldu. Ankara JW Marriott Otel’de gerçekleşen ikinci düğün ise, adeta siyasetçi akınına uğradı. Düğüne siyaset dünyasının üst düzey isimlerinin yanı sıra Ankara cemiyet hayatının önde gelen isimleri de katıldı. Alkışlar eşliğinde nikah masasına gelen çiftin mutlulukları gözlerinden okunuyordu.
Geç saatlere kadar devam eden düğünde sevilen șarkıcı Ebru Gündeș sahne aldı. CEYDA-TALİP ÇANIRI
BARIȘ AYDIN
MEHMET-ESRA ȘİMȘEK
MARIAGE BY VICTOR AND ROLF
Masal Prensesi Düğünlerin bașrolü gelinler, ünlü tasarımcıların göz kamaștıran tasarımlarıyla masal prenseslerine dönüșüyor...
PRONOVIAS
wedding
PRONOVIAS
PRONOVIAS
PRONOVIAS
MARCHESA MONIQUE IHUILLIER
208 magdergi.com.tr
moda
ZELİHA KAÇAR
Doğu Batı Sentezi İspanya’da aldığı eğitimin ardından Sagaza Madrid’i kuran markanın Kreatif Direktörü Zeliha Kaçar, koleksiyonlarıyla günümüz kadınının özel anlarını benzersiz ve unutulmaz kılıyor.
S
agaza markasının yaratıcısı ve kreatif direktörü olarak sizi kısaca tanıyabilir miyiz?
Madrid’de Istituto Europeo di Design’daki eğitimimin ardından, yanına çırak olarak girdiğim Antonio Alvarado’nun Madrid Fashion Week’teki defilesine 5 parçalık triko malzemeden oluşan bir koleksiyon hazırladım. Ürünlerimin çok beğenilmesiyle birlikte Avrupa’da modacıların koleksiyonlarını pazarlayan, İspanyol Kalfe firmasında tasarımcılardan biri olarak işe başladım. Benden istekleri; gece giyimi üzerine bir hazır giyim markası yaratmamdı. Böylece Sagaza Madrid’in dna’sını yaratıp, ismini koyup, baş tasarımcısı oldum. Bu çatı altında perakende tüketime uygun fiyatlı gece kıyafetleri üretme konusunda profesyonelleştim. Zamanla bu üretimleri Türkiye’den yapmaya başladık. Türk olduğumu
212 magdergi.com.tr
keşfeden bazı önemli ve ünlü isimler benden özel couture dikimler talep etti, İstanbul’da olduğum sürece birkaç kez hazırladığım couture kıyafetler, ardı arkası kesilmez bir taleple, üreticimiz Baki Süslüer’in showroom’undan talep alır hale geldi. Kalfe’nin üreticisi Baki Süslüer ile 2009 yılında, kendi yarattığım “Sagaza”nın marka tescillerini de alarak, birikimlerimi en iyi aktaracağıma inandığım gece kıyafetlerine couture yaparak yöneldim ve tamamen Türkiye’ye taşındım. Böylece hem ilk yarattığım hazır giyim markasının ismini kendimde tutmuş hem de Türkiye’den dünyaya açılan markamızın temellerini atmış olduk.
Neden moda tasarımı?
Moda, hayatımda hep odak noktamdı. Lisenin son yıllarından itibaren kendimi sektörün içinde buldum. Dergilerde staj ve fotoğraf çekimlerinde styling asistanlığı yaptım.
Her zaman bu büyülü ve heyecan verici dünyanın bir parçası olmak istedim. Hayatımda kendime modadan başka hiçbir meslek düşünmedim, mutlaka bir yerinden içinde olmam gerekiyordu. İnsan hobisini iş haline getirince gecelere kadar çalışmak yormuyor, aksine keyif veriyor.
Markanızı yaratırken bu noktalara geleceğinizi düşünüyor muydunuz? Bundan sonra ulaşmak istediğiniz nokta neresi?
Büyük bir özveri, sevgi ve emekle yola çıkılan her işte başarının kaçınılmaz olduğuna inanıyorum. Bugün Sagaza, gelinlik ve gece kıyafeti ile Türkiye’de couture alanında sayılı firmalardan biri. Dünyada birçok ülkeye ihraç yapan, üreten bir firmayız. Her geçen gün couture kalitemiz gelişiyor ve büyüyoruz. Yarışlarım hep kendimle oldu, her gün gelişiyor, her gün sınırlarımızı aşmayı hedefliyoruz. İnsan çalışkan ve hırslı olunca tabii ki inanıyor ve hayalini kuruyor ama gerçekler olunca o duygu bambaşka bir çalışma şevki ve daha iyisini başarma hissini tetikliyor.
Koleksiyonlarınızın tarzını, nelerden ilham aldığını dinlemek isteriz?
2019 yılıyla birlikte sektördeki 10. yılıma gireceğim. İlk yıllarımda beni en çok saray düğünleri etkiliyordu, zaten o zamanlar herkesin de vazgeçilmeziydi. Oraya gidecek kadınları hayal edip hem gece kıyafeti hem gelinliklerle, bol iş, yer yer kabarık uzun etekler çiziyordum. Hala da “Royal” konsept ürünlerimiz özellikle Orta Doğu için vazgeçilmez. Her zaman en çok satan modelleri klasikler olarak tasarımlarımızda tutuyor, o tarafta da yeni çizimlerime devam ediyorum.
Romantik, nostaljik, hatıralar bırakacak, giyimi daha rahat tasarımlar yarattım. Ama yeni koleksiyonuma bakarsak, Avrupa ve ABD’ye yönelik, ilk hazırlık aşamasında kendi iç dünyama ve sahip olduklarıma dönüp, benliğimi sorguladım. Romantik, nostaljik, hatıralar bırakacak, giyimi daha rahat tasarımlar yarattım. Özünde sadelik hissi veren couture elbiselerle çabasız şıklık kavramından yola çıkarak, çöl festivalleri ve plaj düğünlerinden ilham aldım.
Tasarımlarınızla hitap etmek istediğiniz kitleyi kimler oluşturuyor?
Bu sezon şeffaf, doğal, kendiyle barışık kadınlara hitap eden bir koleksiyon hazırlamak istedim. Ginger Rogers’ın daimi elegan şıklığı, Elizabeth Taylor’un gençlik filmlerindeki şeffaf art-deco motifli tül elbiseleri, Ann Sheridan’ın gecelikli portreleri, Jane Birkin’in zamansız bohem ve rahatlığını simgeleyen tasarımlar yol haritamı belirledi. Sagaza her daim genç, modern, zarif, kadınsı ve şık olmak isteyen kadınların adresi.
moda
Kişiye özel üretim yapıyor musunuz? Özel üretim tasarlatacak gelinlerin düğün tarihlerinden ne kadar zaman öncesinde sizinle bir araya gelmelerini önerirsiniz?
Tabii, işimizin en önemli taraflarından biri de bu zaten; özel couture çalışıyoruz. En özel anınızı ifade eden gelinlik, kişinin karakteriyle doğru orantılı olarak ruhuna da hitap etmeli. Boyunuz, vücut tipiniz ve mekan seçimlerinizle birlikte kişiye özel hizmetimiz devreye giriyor. Süreci olabildiğince kısaltarak, müşteri memnuniyetinin zirve yapığı bir sistemle çalışıyoruz.
Peki yurt dışında güçlü bir şekilde var olmak için neler yapıyorsunuz?
Fashion Week dönemi showroom’lar için her sezon en az 40 parçalık bir koleksiyon hazırlıyoruz. Bu sene Met Gala ve Grammy gibi önemli organizasyonlar için de tercih edildik. Hedeflerimiz arasında Avrupa markası olarak yola çıkıp, Türkiye’ye gelen hikayemizi, Avrupa, ABD ve Orta Doğu’ya taşımaya devam etmek var. 2019 koleksiyonlarımızla birlikte hazır giyime de adapte edilebilir, couture gelinlik ve gece kıyafetlerimizle daha fazla üretim yaparak, bu alanda da gelen taleplere cevap verebileceğiz.
Moda sizin için mesleğiniz dışında neler ifade ediyor? Kendi tarzınızı nasıl tanımlarsınız?
Trend takipçisi, klasik çizgilerin dahil olduğu, ağırlıklı olarak modern ve eklektik bir tarzım var. Zaman kavramının sonsuzlaştırıldığı yatırımlık tasarımlardan hoşlanıyorum. Ben tam bir boho-chic kadınıyım. Sevdiğim tasarımcıların günlük giyimlerini karıştırıp giymeyi çok seviyorum. Giyim konusunda korkusuz ve cesurum, lastik ayakkabı yerine stiletto’yu spor bir t-shirt altına daima tercih ediyorum.
Özel günlerde ve düğünlerde kadınların üzerinde kendi tasarımlarınızı görmek nasıl bir duygu? Özel günlerinizde kendinizi bir masal prensesi gibi görmek istiyorsunuz. Gelinlik ve abiye modelleri işçilik olarak çok emek istiyor. Tasarladığınız kişinin yüzündeki mutluluğu gördüğünüzde tam anlamıyla emeğinizin karşılığını alıyorsunuz ve bütün yorgunluğunuzu unutuyorsunuz.
214 magdergi.com.tr
wedding
Mutluluğa Evet Dediler Akademisyen Ayşe Yönkul ve iş adamı Bora Koçak üç yıllık birlikteliklerini Bilkent Otel’de gerçekleşen düğünle taçlandırdı. Mayıs ayında nişanlanan Ayşe Yönkul ve Bora Koçak, ailelerinin ve dostlarının yalnız bırakmadığı bir düğünle dünyaevine girdiler. Gelin hanım gelinlik tercihini Beyaz Butik’ten yana kullanırken damat Bora Koçak damatlık için Sarar’ı tercih etti. Gecenin ilerleyen saatlerine kadar devam eden düğünde konuklar genç çiftin mutluluğuna ortak oldular. Koçak çifti balayı için Antalya’yı tercih etti.
218
NUSRET - NURDAN KOÇAK, FATMA - MUSTAFA YÖNKUL
Gecenin ilerleyen saatlerine kadar devam eden düğünde konuklar genç çiftin mutluluğuna ortak oldular. CAN - CEM - ECE KOÇAK
FİKRET - AYDAN KÜÇÜKEL
ȘULE - OYTUN KAYNAK
davet
TUĞÇE UZUNOKYAY, EDA ARIKAN, TAMER CEYHAN
SERTAÇ DARCAN
LEVENT DÖRTER
Latanya Kış Bahçesini Açtı Kavaklıdere’de bulunan Latanya Hotel Ankara, kış bahçesini düzenlediği şık bir davetle açtı. Birçok sayıda davetlinin katıldığı gecede keyifli dakikalar yaşandı. Ankara’nın önde gelen hotellerinden Latanya Hotel, 200 kişi kapasiteli kış bahçesini hizmete açtı. Müzik dinletisiyle başlayan davette renkli görüntüler ortaya çıktı. Açık büfe ikramların da olduğu davette konuklar, leziz yemeklerin tadına bakarken aynı zamanda gecede sahne alan ünlü şarkıcı Levent Dörter’in şarkılarına eşlik etmeyi ihmal etmedi.
EMRE DEMİRCİ
FERDA-MEHMET TÜRKAY
???? ????
?????n
advertorial
?
?????
wedding
İş Dünyasını Buluşturan Düğün Zuhal Selçuk ile Talha Güzel Marriott Otel’de gerçekleşen rüya gibi bir düğün ile dünyaevine girdi. Eski Emniyet Müdürü Hamdi Selçuk ve Sevilay Selçuk çiftinin kızları Zuhal Selçuk ile iş adamı Şakir Güzel ve Sakine Güzel çiftinin oğulları Talha Güzel’in Marriott Otel’de gerçekleşen düğününe iş, cemiyet ve siyaset dünyasından çok sayıda isim katıldı. İki yıl önce arkadaş ortamında tanışan Selçuk ve Güzel çifti Nisan ayında nişanlanarak evlilik yolunda ilk adımlarını attılar. Avenue Organizasyon’un tasarladığı gecede çift düğünün ardından balayı adresi olarak Maldivler’i tercih etti.
222
ȘAKİR - SAKİNE GÜZEL, SEVİLAY - HAMDİ SELÇUK
İLKNUR - BUĞRAHAN ÇAKIR
NUR ÖZSEVEN
CEVDET SELÇUK
GİZEM EKİNLİ, MELİS AVȘAR
Yılın Trendi Parlaklık Atelier1 Couture markasının ortakları Gizem Ekinli ve Melis Avșar, sezon modasını koleksiyonlarına nasıl yansıttıklarını aktarıyorlar...
Feminen stillerle bağdaştırılan leopar deseni ve deri parçalar tüm moda dünyasında yerini almışken size göre de bir motif Atelier1 Couture’da mutlaka var.
Yılın trendi parlaklık. Payetli ve ışıltılı abiyeleri taşımanın en büyük sırrı; vücudunuza uygun uyarlanması. Tam da burada Atelier1 Couture devreye giriyor.
Atelier1 Couture’da kış mevsimi hazırlıkları başladı. Günlük seçimlerde volanlı etekleri ve abiyede payet etkisini kişiye özel dikim kıyafetlerimizin tümüne kombin olarak yansıttık. Arjantin Caddesi 23/2 GOP/Çankaya - ANKARA T:+90 312 436 09 01 - ateiler1ankara@gmail.com - www.ate1ier.com atelier1couture
davet
Nikahtan Sonra Özel Davet Ünlü iş adamı Cemal Aydın’ın kızı Gülce Aydın ve iş adamı ESI Holding Yönetim Kurulu Başkanı Çetin Ay’ın oğlu Tamer Ay, geçtiğimiz günlerde kıyılan nikahlarını kutlamak için dostlarına özel bir davet verdi. Geçtiğimiz aylarda sade bir törenle nişanlanan Ankara cemiyetinin önde gelen isimlerinden Gülce Aydın ve Reta Savunma Sanayi A.Ş Yönetim Kurulu Başkanı Tamer Ay, mutluluklarını nikahla taçlandırdı. Gerçekleşen nikahın ardından Beysukent’te bulunan Bota’da şık bir kutlama organizasyonu düzenleyen genç çifti mutlu günlerinde dostları ve sevenleri yalnız bırakmadı. DJ performansının da olduğu kutlamada davetliler gecenin ilerleyen saatlerine kadar eğlendiler.
226 magdergi.com.tr
ELİF AȘIK
NAZLI GÜR DEMİR-ORBAY DEMİR
NAZ AYDIN
mücevher
GİLAN “Hafsa”yı Cesur Kadınlarla Buluşturdu Güç, cesaret, ihtişam, cüret, gizem ve kudret… Bu kelimelerin her biri, tarih boyunca yaşadığımız topraklara damga vuran efsane kadınların hayat yolculuklarını yansıtan kodlar oldu. Kurulduğu günden bu yana, ilhamını İstanbul ile Anadolu’dan alan ve kültürümüzü dünyaya yayma misyonuyla yola çıkan Gilan, Empress koleksiyonunda bu kadınların cüretkar bakış açısını, günümüzün cesur kadınları için modern çizgilerle yorumladı. Osmanlı İmpararatorluğu’nun muazzam yükselişine şahitlik etmiş ve döneminin çok ötesindeki vizyoner fikirleriyle kudretini yansıtmayı başarmış Ayşe Hafsa Sultan, bu kez Gilan’ın rengarenk minelerin, özenle seçilmiş kıymetli taşlarla buluştuğu “Hafsa”koleksiyonuyla ismini bugünün cesur kadınlarıyla buluşturuyor. Yavuz Sultan Selim’in gözdesi, dünya tarihine damgasını “muhteşem” sıfatıyla vuran Cihan Padişahı Kanuni Sultan Süleyman’ın annesi, 21.yüzyılın çağdaş kadınlarına kudret ve gücün mücevherde sembolleştirilmiş haliyle ilham kaynağı oluyor. Kurulduğu günden bu yana, en iyi zanaatkarla çalışan ve en yüksek kalitedeki taşları kullanan Gilan, “Hafsa” koleksiyonunda yenilikçi materyal kullanımlarıyla, çağdaş bir tasarım diliyle hayata geçen yüzük, küpe, bilezik ve kolyelerden oluşan geniş bir yelpaze sunuyor. Kuvvetli çizgilerin mücevhere aktarıldığı modeller, aynı zamanda kişiselleştirilebiliyor. Siyah, beyaz, bordo, lacivert, yeşil, mavi, sarı gibi farklı renklerdeki minelerin yine çok farklı kesimlerdeki elmas, pırlanta, zümrüt, safir gibi taşlarla buluştuğu “Hafsa” yüzükler, çoklu takıldığında, daha da güçlü bir stil söylemi yaratıyor. Gilan’ın tüm dünyada imzası haline gelen “lale kesimi”, bu koleksiyonda da karşımıza farklı renk kombinasyonlarıyla çıkyor. Her biri dünyanın en başarılı, cesur ve güçlü simaları arasında olan celebrity’lerin mücevher tercihleri arasında yer alan Gilan; Rihanna’dan Jennifer Lopez’e, Celine Dion’dan Michelle Obama’ya, Kate Hudson’dan Oscar ödüllü Helen Mirren’a, Salma Hayek’ten Charlize Theron’a, Winona Ryder’dan Gwyneth Paltrow’a kadar uzanan çok uzun bir listedeki isimleri, eşsiz tasarımlarıyla İstanbul ve Anadolu kültürünün izleriyle buluşturuyor.
228 magdergi.com.tr
davet
İyi Ol Mutlu Ol FİGEN YİĞİT, HANDAN ÜÇSEL
Bütünsel Sağlık ve Ayurveda Danışmanı Ebru Şinik geleneksel Raffles Spa Talks buluşmasında, doğru nefes tekniklerinin fiziksel ve zihinsel detoks işlevlerinden bahsederek iyi yaşamla ilgili bilgiler paylaştı. Raffles İstanbul Zorlu Center’da yer alan ve ödüllü Raffles Spa, özel bir davete ev sahipliği yaptı. “İyi Ol, Mutlu Ol” felsefesiyle yaşam kalitesini yükseltmeye dair çalışmalar yürüten Chopra Center eğitmeni Ebru Şinik, cemiyet hayatından seçkin konuklarla bir araya geldi. Geleneksel olarak gerçekleştirilen Raffles Spa Talks’ta Şinik, farkındalıklı ve bilinçli seçimler yaparak yaşamı yönlendirmenin pratik yollarını paylaştı. Beslenmenin ruh hali ve davranışlar üzerindeki etkisinin konuşulduğu buluşmada Raffles İstanbul mutfağı tarafından hazırlanan sağlıklı atıştırmalıklar sunuldu. Ebru Şinik’in doğru nefes alma yöntemini anlattığı etkinlik, konukların da katılığı nefes deneyimi ile son buldu.
230
AHU ÖZYURT, EBRU ȘİNİK
MELTEM KAZAZ, ESİN RAMAZANOĞLU
ÖZLEM SALUR
BALÇİÇEK İLTER
İDİL LÜLECİ
CANDAN ERCENGİZ, AYȘEM BODUR
DENİZ MET, BERNA SAĞLAM NAİPOĞLU
MELTEM DEMİR
DEMET ȘENER, BERİL ÇAVUȘOĞLU
davet
TUĞÇE-HATİCE-NESRİN-BEGÜM EYİLİK
SELDA ÖZKÖK
Bakışlarınız Fark Yaratacak Hediyenizvar.com’un Kurucusu Tuba Peksayar London Beauty Award güzellik ödülü sahibi Pinky Goat takma kirpiklerini ve alkolsüz kirpik dibi besleme özelliğine sahip yapıştırıcılarını sadece Boyner ile iş birliği yaparak Türkiye’ye getirdi. İstinye Park Boyner Mağazası’nda düzenlenen lansman davetine, cemiyet hayatının ünlü isimleri akın etti. Davete katılan Heves Ekinci, Tuçe Peksayar, Gülbin Simitçioğlu, Selda Özkök, Müge Arnas, Melis Murathanoğlu, Nilgün Dumanlı, Özlem Güsar satın aldıkları kirpikleri davette taktıran ünlü isimler arasındaydı. London Pure Beauty Award, ödüllü Pinky Goat takma kirpikleri ve patentli yapıştırıcıları, özel günler veya günlük kullanım için farklı kirpik serileriyle oldukça yoğun ilgi görüyor...
232
TUBA PEKSAYAR, GÜLBİN SİMİTÇİOĞLU, TUÇE PEKSAYAR
davet
AHU ORAKÇIOĞLU
234
TUĞÇE-NESRİN EYİLİK
ALEGRA LEVİ
Cemiyet hayatının önde gelen isimlerinin buluștuğu lansmanda, birçok konuk “Pinky Goat” kirpikleri ile davete katıldılar. FERYAL GÜLMAN
HEVES EKİNCİ
ARZU KUNT
ASLIHAN ABACI
AYȘE AZİZOĞLU
EBRU SANVER
BEGÜM BALLI
BERRİN AK
JÜLİDE ÖNENGÜT
DERYA KARAGÜLLE-DEMET HANİF
CANAN TOKGÖZLÜ
Güz Işıltıları
İPEKYOL BLUZ 459
OYSHO TERLİK 120
BRANDROOM-MARC JACOBS ELBİSE 8.595
ZARA ETEK 120
Sonbahar koleksiyonlarında kombin renkleri koyulașırken payetler ve ișlemeler tasarımlara ıșıltı kazandırıyor...
236 magdergi.com.tr
GAP JEAN
BALMAIN 2018-19 SONBAHAR KIŞ
BEYMEN-FENDI ÇANTA 16.150
ZARA CEKET 340
İPEKYOL TULUM 990 ALL SAINTS BOT 2.195
BEYMEN-SAINT LAURENT AYAKKABI 5.950
FENDI 2018-19 SONBAHAR KIŞ
ZARA PANTOLON 270
BEYMEN-DOLCE&GABBANA AYAKKABI 6.750
BURBERRY PALTO BROOKS BROTHERS GÖMLEK
HUGO BOSS CEKET
BEYMEN-Z ZEGNA AYAKKABI 4.570
BRANDROOM-LES BENJAMINS ÇANTA 570
BEYMEN-DSQUARED KAZAK 9.450
DOÇ. DR. HAKAN ÖZSOY
Vücudumuz birbirini tamamlayan parçalardan olușan bir makine gibidir. Dizlerimiz ise tüm yükümüzü çeken, tüm ağırlığımızı verdiğimiz, biraz da yıpratarak kullandığımız organlarımızdandır. Çömelmek, merdiven çıkmak, bilinçsizce spor yapmak dizlerimize yük bindirir ve ağrılar kaçınılmaz olabilir. Memorial Ankara Hastanesi Ortopedi ve Travmatoloji Bölümü’nden Doç. Dr. Hakan Özsoy, diz problemlerinin birçoğunun tedavisinde sıklıkla kullanılan bir yöntem olan diz artroskopisi ile ilgili önemli bilgiler verdi.
advertorial
Diz Ağrılarınızdan Modern Yöntemlerle Kurtulabilirsiniz
M
enisküs ve bağ yaralanmalarında sıklıkla kullanılıyor...
Artroskopi diz ekleminin yüksek büyütmeli kameralarla görüntülenmesidir. 1970’lerden beri sıklıkla kullanılmakta ve kullanımı giderek artmaktadır. Diz ekleminde menisküsler, bağlar ve kıkırdak bulunur. Menisküsler kemiklerin arasında bir nevi amortisör, yastık görevi gören yapılardır. Bağlar ise; kemikleri birbirine bağlayan ve tutan, eklemin düzgün hareket etmesini sağlayan yapılardır. Kıkırdak ise; kemiklerin üzerini saran kaygan kaplama tabakadır. Artroskopide bu yapıların tamamını görme ve tedavilerini yapma imkanı bulunmaktadır. Diz artroskopisinin kullanıldığı alanlar şunlardır:
Bu tedavilerin başarısı için cerrahi sonrası rehabilitasyonu da içeren bütüncül bir yaklaşım gereklidir.
▪ En sık kullanım; eklem içindeki menisküs, bağ ve kıkırdak yaralanmalarının tedavisi ▪ Özellikle genç sporculardaki ön çapraz bağ ve menisküs yaralanmasının tedavisi ▪ Eklem içi bazı kırıkların tedavisi ▪ Eklemde diz kapağındaki çıkığın cerrahi tedavisi ▪ Hareket etmeyen ve sert bir eklemin gevşetilmesi ▪ Eklem içindeki iyi huylu tümörlerin tedavisi ▪ Tekrarlayan eklem şişliklerinin tanı ve tedavisi ▪ Eklem içinde enfeksiyon ya da iltihap varsa eklemin temizlemesi ve parça alınması ▪ Eklemdeki protezde enfeksiyon şüphesi varsa örnek alınması ve temizlik yapılması
Açık ameliyat yerine diz artroskopisi...
Açık ameliyata göre diz artroskopisinin birçok avantajı vardır. Bunlardan biri; artroskopide dizin arkası da dahil her bölümünün çok detaylı bir şekilde görüntülenebilmesidir. Dar alanlar da çok net görülebildiği için, müdahale edilebilen alan çok geniştir. Artroskopi sayesinde açık ameliyata göre gözle gördüğümüzden daha çok yere daha detaylı ulaşılmaktadır. Ekleme iki küçük kalem büyüklüğünde aletle girildiği için artroskopi ameliyatının getirdiği doku hasarı açık ameliyata göre oldukça azdır.
Hasta iş ve sosyal yaşamına hızla dönebiliyor...
Açık ameliyatta haftalar süren iyileşme süreci varken artroskopide basit bir menisküs ameliyatında deliklerin kapanmasıyla hasta 1 hafta içinde daha rahat hareket etmeye başlamaktadır. Eğer artroskopiyle menisküs tamiri yapıldıysa hasta 3 hafta içinde tam basmakta, çapraz bağ ameliyatı söz konusu ise hasta 3-4 hafta içinde işine dönmektedir. Futbol, basketbol gibi spor branşlarında eklem içi yaralanmalar çok sık görüldüğü için artroskopi yöntemi de bu hastalarda sıklıkla kullanılmaktadır. Mücadele sporlarını yapan hastalarda rutin hayata dönüş 6 - 9 aydır. Eklem içinde birçok bağın yaralanması durumunda bu süre 9 ay - 1 yıla kadar uzayabilmektedir.
Çocuklara bile uygulanabiliyor...
Diz artroskopisi her yaş grubunda uygulanabilmektedir. Çocuklarda bazen doğuştan menisküslerde şekil bozuklukları olmakta ve bu da dizlerde kilitlenmeye sebebiyet vermektedir. Bu durumlarda artroskopiye başvurulmaktadır. Çocukların dizinde septik artrit denilen bir enfeksiyon görüldüğünde de büyük kesiler yerine artroskopik olarak iltihap boşaltılabilmektedir.
Artroskopi kimlere yapılmaz?
Diz artroskopisi kötü huylu tümörlerin tedavisinde kullanılmamaktadır. Enfeksiyonun varlığında bile yapılabilen artroskopi bacakta damar tıkanıklığı varsa düşünülerek yapılmaktadır.
Genel anestezi mi, lokal anestezi yöntemleri mi?
Anestezi doktoru ve hastanın ortak kararı ile hastanın durumuna en uygun anestezi yöntemi seçilmektedir. Belden uyuşturularak yapılabildiği gibi, sadece kasıktan yapılan bir iğne ile bacağın uyuşturulmasıyla da yapılabilir. Hastanın herhangi bir sağlık sorunu yoksa tercih edilen yöntem genellikle genel anestezidir.
Multidisipliner yaklaşım başarıyı getiriyor...
Bu tedavilerin başarısı için cerrahi sonrası rehabilitasyonu da içeren bütüncül bir yaklaşım gereklidir. Memorial Ankara Hastanesi’nde özellikle genç sporcu hastalardaki diz yaralanmalarının tedavisinde bu şekilde bir bütüncül yaklaşımla başarılı sonuçlar alınıp erken dönem spora geri dönmek mümkün olmaktadır.
Cemiyet hayatının ve ekranların tanınmıș isimlerinin favori restoranlarına dair sohbetler, lezzetli tarifler ve gurme mekan davetleri ile dopdolu içeriğimiz sizlerle...
240 magdergi.com.tr
Yeni tat, keyifli zaman...
Paris Cad. No: 76/9-10 Şili Meydanı - Kavaklıdere/Ankara T: +90 312 426 26 91 sensizolmazmeyhane
röportaj
Selma Çilek Çiftçi Dünyada en sevdiği mutfağın Meksika mutfağı olduğunu söyleyen sosyal yașamın güzel ve zarif ismi Selma Çilek Çiftçi, aslında pek de yemek ayırt edemediğine dikkat çekiyor...
İNARİ
242 magdergi.com.tr
İstanbul’da yemek yemek veya kahve içmek söz konusu olduğunda favori 5 mekanın hangileri? Bebek Balıkçısı, Da Mario, Inari, Gab Foods ve Zuma.
Yemek yapmayı seviyor musun, hangi yemeklerde iddialısın?
Kendim yemek yapıyorum fakat genelde sağlıklı yemekler yapmaya çalışıyorum. En severek yaptığım yemek fırında pişen et yemekleri, bunlarda iddialı olduğumu söyleyebilirim hatta. Tatlı olarak da; sağlıklı, az malzemeli, kalorisiz ama kalorilisini aratmayacak tatlarda özel tariflerim vardır.
GABFOODS
Peki dünyada en sevdiğin mutfak ve en beğendiğin yemekler… Dünyada en sevdiğim mutfak Meksika mutfağı. Sevdiğim yemeklere gelince; aslında ayırt edemem çünkü sevdiğim çok fazla yemek var ama ilk aklıma gelen yaprak sarma oldu şu an…
davet
ÇAĞATAY TARANOĞLU, PERİHAN UYAR, ECEM UYAR TARANOĞLU, DERİN TARANOĞLU, TURGUT UYAR
Ekşi Maya’dan 2. Lezzet Durağı Üç yıl önce Tunalı Hilmi Caddesi’nde açılan Ekşi Maya Restoran, Maidan AVM’de yer alan 2. şubesini çok şık bir parti ile hizmete soktu. Geniş menüsü, doğal ekmek çeşitleri ve sağlıklı ürünlerin sunulduğu marketini yeni şubesinde genişleten, Çağatay ve Ecem Taranoğlu çiftinin işletmesi Ekşi Maya Restoran, şık dekorasyonu ile açılışa katılan konuklardan tam not aldı. Ankara iş, cemiyet ve bürokrasi dünyasının yoğun katılım gösterdiği davette Ekşi Maya’nın menüsünde yer alan ürünler konuklara sunuldu. Ekşi Maya Restoran’ın sahibesi Ecem Uyar Taranoğlu’nun açılış konuşmasını yaptığı davet geç saatlere kadar devam etti. Ekşi Maya Restoran’ın lezzet yolculuğundan bahseden Ecem Uyar Taranoğlu, “Ekşi Maya, üç yıl önce sağlıklı ekmek ve yiyecek menüsü ile sizlerle buluştu. Üçüncü yılımızın sonunda ikinci şubemiz ile sizlerle Maidan AVM’de tekrar bir arada olmanın mutluluğunu yaşıyoruz. İkinci şubemizde konseptimizde birkaç farklılık gerçekleştirdik. Ekşi Maya’yı, sabah kahvaltılarınızda, öğle aralarınızda ve akşam sohbetlerinizde tercih edebileceğiniz detaylar ile süsleyerek size daha iyi hizmet vermeyi amaçlıyoruz” dedi. Tüm ekibine davetliler önünde teşekkür eden Ecem Uyar Taranoğlu, konukları ile yakından ilgilenerek örnek bir misafirperverliğe imza attı. Kendinizi evinizde hissedeceğiniz bir konfora sahip olan Ekşi Maya, enfes ekmek kokuları eşliğinde sakin ve huzurlu bir atmosferde çalışmanıza ve dinlenmenize yardımcı olurken sevdiklerinizle keyifli zaman geçirmeniz için tüm detayları sizlerle buluşturan bir restoran olarak konuklarını ağırlıyor.
244
EDA UYAR
davet
IȘIL-VAHAP ÖNEN
246
SEVİL GÜRGAN
ATİLLA ÖZKÖK
ZEYNEP ERHAN
Tunalı Hilmi’de bulunan ilk șubesinin ardından 2. șubesi ile lezzet tutkunlarıyla bulușan Ekși Maya Restoran, MAG PR Solutions’un düzenlediği organizasyonda görkemli bir açılıșa imza attı. BERİL ÇAVUȘOĞLU
EBRU-DENİZ DEMİRYÜREK
BAHADIR - ENDER SEVGİ GÜLTEKİN
CARMEN-CAN ÜNLÜER, GÜLȘAH-YÜCEL TAȘKIN
PINAR GÜNSEVEN
YEȘİM-REHA TANDOĞAN
ELİF ÖZKALELİ VARDAR
REZAN-ERSİN YAĞIZ
MELTEM AKȘİN
davet
TUĞÇE-KEMAL İNAL
248
SUNA DUMANKAYA-ESİN GÜREL
ALTAN PALABIYIKOĞLU
TÜLAY KAYA
Gece boyunca Ekși Maya Restoran’ın yeni menüsünde yer alan ürünlerden tadımlık atıștırmalıklar, șık sunumlar eșliğinde ikram edildi. RUȘA ACAR
HALUK TÜMER, AYSU YAVUZ
TÜZÜN GELGEL
GAMZE GÜNGÖR
MEDIA • EVENTS • COMMUNICATIONS bilgi@magpr.com.tr - www.magpr.com.tr
davet
BUKET-ALP ÖNYÖRÜ
250
BEGÜM AKIȘ
ȘERMİN ALDEMİR-BARAN YAZICI
BETÜL KARAMAN
SEMRA GÜLMÜȘ
EFE KABABULUT
KUBİLAY SAKARYA
AYSEL AKÇAY
YASEMİN TOPALOĞLU, HANDAN SÖYLER
SAVAȘ-ÇİĞDEM GELGEL
SEREN-HÜLYA AKMAN
Genișleyen içecek menüsünün de tanıtıldığı gecede, konuklar canlı performans eșliğinde geç saatlere kadar eğlendi. MELİKE-HİKMET GÖKÇE
NURDAN ACAR
HAKAN-TUBA LÜLECİ ALAÇAM
röportaj
Rıfat Çebi İș adamı Rıfat Çebi, İstanbul’da yeme-içme konusundaki favori mekanlarını anlatıyor...
İstanbul’da yemek yemek veya kahve içmek söz konusu olduğunda favori mekanların hangileri?
Benim gibi balık sever biri için Azur Yeniköy güzel bir tercih olabilir. Özellikle dekorasyonu çok başarılı. Menüsü de deniz böcekleri ağırlıklı ve hepsi birbirinden lezzetli. AZUR
252 magdergi.com.tr
Zorlu’daki Cantinery de uğrak mekanlarımdan… Bebek’teki Lucca’nın yıllardır müdavimi olanlar için iyi bir tercih olabilir. Çünkü bana göre Cantinery; Lucca’nın plaza çalışanı kardeşi.
CANTINERY
“Ye, iç ve oyna” konsepti için Kafi Akaretler’i çok beğeniyorum. Terasta olan bu küçük ve modern meyhanede Türk müzikleri eşliğinde çok keyifli bir gece geçirebilirsiniz. Misk Floral, bence oldukça orijinal bir mekan; aslında çiçekçi ama içerisinde kafe var… Mis gibi çiçek kokuları eşliğinde, yeni nesil menüsündeki lezzetleri deneyimliyorsunuz. Özellikle kahvaltıları çok iddialı bence…
MISK FLORAL
KAFİ AKARETLER
Çok yakın bir zaman önce açılan Sophie Bebek de kahvaltı için sevdiğim mekanlar arasında… Sabah 6 gibi açılan mekan yürüyüş sonrası hak edilen bir kahvaltı için ideal…
SOPHIE
u h u R ı t a B i ş h Va a d ’ n o z a r o C l E EL CORAZON - PANORA AVM T: +90 312 491 00 30 el corazon panora
röportaj
İlkem Öztürk Cemiyet hayatının tanınmıș ismi İlkem Öztürk, formunu sağlıklı beslenmeye borçlu... Favori restoran ve yemek zevkleri hakkında gerçekleștirdiğimiz röportajımızda sağlıklı ve leziz kurabiye tarifini de sizlerle bulușturuyoruz...
ZUMA
İstanbul’da yemek yemek veya kahve içmek söz konusu olduğunda favori 5 mekanın hangileri? Zuma, Papermoon, Bi Nevi, Mangerie ve Cup of Joy…
256 magdergi.com.tr
Sen mutfağa girdiğin zaman severek yaptığın ve iddialı olduğun spesiyal bir tarifini bizimle paylaşır mısın? Sağlıklı Kurabiye: Hamurunun malzemeleri: 1/2 kap toz halinde Pikan cevizleri 2 kap badem unu 1 yemek kaşığı kabartma tozu 1/2 kap Hindistan cevizi sekeri 1/4 kap eritilmis Hindistan cevizi yağı 1/3 kap kaju 1 yemek kaşığı Hindistan cevizi sütü 1 yemek kaşığı vanilya 1 yemek kaşığı tarçın 1/2 yemek kaşığı tarçın ve Hindistan cevizi karışımı 1/4 yemek kaşığı tuz
CAVIAR KASPIA
Kakule - Kaju sosunun malzemeleri: 1/2 kap kaju 1 yemek kaşığı vanilya, 1 yemek kaşığı limon, 1 yemek kaşığı akçaağaç şurubu 2 yemek kaşışı Hindistan cevizi yağı, 1/4 yemek kaşığı kakule, 1/4 kap su
Yurt dışında?
Aslında bir sürü var tabii ki ama sen böyle sorunca aklıma ilk gelen hem New York hem de Los Angeles’daki Catch, Caviar Kaspia, L’Avenue, Ferdi ve Isabel Londra.
Hazırlanışı:
Islak içerikleri karıştırdıktan sonra Hindistan cevizi şekerini ekliyorum. Pikan cevizi hariç tüm kuru içerikleri de ayrı bir kapta karıştırdıktan sonra iki karışımı birleştiriyorum. Ardından, kesilmis Pikan cevizlerini koyuyorum ve hamurdan küçük küçük toplar halinde parçalar alıyorum. Önceden ısıtılmış 350 derece fırında 11-12 dakika kadar pişirip soğumaya bırakıyorum. Kurabiyeler hazır olduktan sonra kakule-kaju sosunu üzerine döküyorum.
Peki dünyada en sevdiğin mutfak ve en beğendiğin yemekler…
CATCH-NEW YORK
En sevdiğim mutfak; tartışmasız Japon mutfağı ve en sevdiğim yemek de sushi ve balık. Ayrıca lezzet olarak çikolatalı her şeye özellikle de brownie’ye bayılırım.
davet
ALİ SAYAR
ASLI ȘEN
OLGUN-BERRİN ZORLU
EDA KOSİF
Serafina’da Yemek Müzikle Buluştu Türkiye’de İtalyan mutfağının en iyi temsilcilerinden Serafina, Vadistanbul şubesinde yemek ve müziği birleştirerek DJ Ali Sayar eşliğinde misafirlerine keyifli akşamlar yaşatmaya devam ediyor. Aslı ile Metin Şen çiftinin sahibi olduğu ve ilk olarak Akmerkez’de açılan Serafina, yaz sezonunda Bodrum’da 2. şubesine Merhaba demişti. 3. şubesini Vadistanbul’da açan mekan; yazın Bodrum’da düzenledikleri ve oldukça ses getiren “Ali Sayar”lı geceleri İstanbul’a taşıdılar. Serafina Vadistanbul’da da yoğun ilgi gören; Salı ve Cuma akşamları performans sergileyen DJ Ali Sayar’ı dinlemeye cemiyet hayatının ünlü isimleri de geliyor.
258 magdergi.com.tr
ETEL-ROBERT BALER
#sagliklitatlar @gabfoods
@healthyishcafe
“Sağlıklı yaşam için hafif beslenme” prensibiyle lezzet tutkunlarına alternatif tatlar sunan gabfoods ve healthyish’i mercek altına aldık...
@g ab foo ds
@ h e a lt h y is h c a
@gabfoods
fe @healthyishcafe
@g ab foo ds
@ h e a lt h y is h c a
fe
gurme
Arda Sayıner
asayiner@magmedya.com.tr
GALVIN
İstanbul Yeni Restoranlara Merhaba Dedi İstanbul’da gün geçmiyor ki yeni bir restoran açılmasın... Türk ve yabancı yatırımcılar İstanbul’un sosyal hayatına yatırım yapmaya devam ediyor. Artan yerli ve yabancı turist sayısı ve düzelen ekonomi insanları daha çok dıșarda yemek yemeye ve sosyalleșmeye yöneltiyor. İște son dönemde açılan yeni mekanlardan bazıları…
İ 260 magdergi.com.tr
GALVIN stanbul’da son dönem açılan mekanlarda ilk durak Galvin. Ünlü işletmeci Tayfun Topal’ın bu yeni markası adından son dönemde sıkça söz ettiriyor. Jupiter Grup bünyesindeki mekan, Nişantaşı’ndaki merkezi konumuyla oldukça iddialı. Eski Fransız restoranı Le Petit Maison yerine açılan Galvin, İtalyan lezzetleri vaat
ediyor. Mekanın ambiyansı kendinizi şık bir fine dining İtalyan restoranında hissettirmeye aday. 80 adet gerçek zeytin ağacı, oymalarla süslü yüksek tavan, uzun sütunlar, loş aydınlatma, antik heykeller ve şık sandalyeler muhteşem bir atmosfer yaratmış. Bar alanında kullanılan mermerler, mekandaki tablolar ve perdeler Galvin’e klasik bir hava
katmış. En çok beğendiğim alanı ise; meyve ve sebze sepetlerinin olduğu mini pazar yeri. Kendinizi Toskana’da bir köy pazarında hissediyorsunuz. Hemen yanındaki açık mutfak alanı ve makarna makinaları ise oldukça samimi bir hava katmış. Yemeklere gelecek olursak; başlangıçlar arasından mekanın burrata’sına bayıldım. Hem taze hem de üzerindeki pesto sos oldukça leziz. Ana yemeklerden ise; dil balığı ve cevizli erişteyi tavsiye ediyorum. Tatlılardan ise, tiramisu İtalyan mutfağı sevenlerin kaçırmaması gereken bir klasik olarak karşımıza çıkıyor. Mekanın zengin de bir kavı var. Türk şarapları tavsiyem. Menü tasarımı, tabaklar, çatal, bıçak seçimi de ayrı bir iddia. Tayfun Topal’ın Galvin üzerinde hassasiyetle çalıştığı çok belli. Oldukça büyük bir metrekareye yayılan Galvin’i hafta içinde bile dolu görmek çok hoşuma gitti. İlk fırsatta siz de ziyaret edin. Ama rezervasyon yapmayı unutmayın.
Steeve’in menüsünde ilgi çekici birçok seçenek var; Tapas usulü paylaşımlık mantığında hazırlanmış.
STEEVE İstanbul’da açılan bir diğer mekan ise Kanyon Alışveriş Merkezi içindeki Steeve. Ünlü şef İsmet Saz, TOI ile harikalar yaratmıştı; Kuruçeşme’deki restoran başarıyla devam ediyor. Steeve ise ikinci mekanı. Burada biraz da samimi bir tarz karşımıza çıkıyor. Intema Yaşam’ın içinde yer alan mekan, açık mutfağı ve büyük bar alanıyla dikkat çekici. Diğer mutfak mobilyaları ve elektrikli mutfak ürünleri markalarıyla aynı katı paylaşıyor. Balkon alanı ise; Kanyon Alışveriş Merkezi’nin en keyifli bölgesine bakıyor. Steeve’in menüsünde ilgi çekici birçok seçenek var; Tapas usulü paylaşımlık mantığında hazırlanmış. Şef İsmet Saz’ın başarısı bir tesadüf değil; Türkiye’de ve ABD’deki deneyimleriyle kendisini oldukça geliştirmiş bir şef. Hatta mekanın ismi bile ABD’deki arkadaşlarının kendisine taktığı lakaptan esinlenerek konulmuş, bu başarı ve farklılık menüye de yansımış. Midye marinara ve ekşi mayalı ekmek başlangıç için tavsiyem. Dijon hardal ve lahana turşusuyla servis edilen “Corn Beef” sandviç et severler için bir diğer başlangıç önerim. Ana yemeklerden ise ev yapımı, mantarlı ve tereyağlı Gnocchi ve ızgara antrikot kesinlikle denenmeli. Tatlılar ise, günlük olarak değişiyor. Steeve’in mutfak alanında özel etkinlikler ve workshop’lar yapmanız da mümkün. Akşam yemekleri dışında özellikle öğle yemekleriniz için uğramanızı öneririm.
STEEVE KANYON
MİTTE Son önerim ise Mitte. Karaköy’deki bu restoran aslında uzun zamandır var, yeni olan ise; işletmesi, dekorasyonu ve menüsü. Yusuf Çavdar’ın işlettiği mekan çok daha ağır ve şık bir mekan olmuş. Yüksek tavanları, yağlı boya tabloları ve İtalya’dan getirilen yer karolarıyla şık hanımefendi ve beyefendileri bekliyor. Cam kenarındaki masalar oldukça keyifli. Yemek tabaklarının çoğu Bali’den özel olarak getirtilmiş. Mekanın asma katında yer alan ayrıca kendi barı da bulunan VIP bölümünde özel konuklarınızı ağırlayabilirsiniz. Yemeklere gelecek olursak… Menüdeki sushileri kesinlikle denemelisiniz. Özellikle Tornado önerim. Ton balığından yapılan Tataki ise muhteşem bir başlangıç olabilir. Ana yemeklerden ise Morina balığı denenmeli. Tatlılardan ise Sagu’lu, hindistan cevizi buzlu ve avokadolu panna cotta tek kelimeyle muhteşem. Hatta bu tatlıya panna cotta demek haksızlık. Çünkü onun da ötesinde bir tatlı olmuş.
MİTTE -TUNA TATAKİ
Öğle yemeklerinde ise, Ege menüsü servis ediliyor. Yörenin sebze ve otlarından oluşan oldukça farklı bir menü sunulmuş. Böylesine şık bir restoranda bu kadar sağlıklı bir öğle yemeği menüsü bulmak İstanbul’da pek mümkün değil açıkçası. Mekanın mottosu ise “Wise Cuisine”. Mitte’nin şefi İrem Esen’i ve işletmecisi Yusuf Çavdar’ı kutluyorum. Hafta sonları mekanın DJ performanslarını da kaçırmayın. İlk fırsatta Karaköy’ün bu en gözde mekanını ziyaret edin.
davet
EBRU DEMİRYÜREK, SİBEL ÖZDOĞAN
YEȘİM TANDOĞAN
Seda Çavuşoğlu’na Sürpriz Kutlama MAG Dergisi’nin Kreatif Direktörü Seda Çavuşoğlu’nun Mezzaluna Restoran’da gerçekleşen doğum günü, cemiyetin önde gelen isimlerine oldukça renkli bir gün yaşattı. Seda Çavuşoğlu, yeni yaşını cemiyetin sevilen hanımları ve en yakın dostları ile birlikte kutladı. Keyifli anlara sahne olan buluşmada Seda Çavuşoğlu, özel gününde kendisini yalnız bırakmayan arkadaşlarıyla yakından ilgilendi. Neşeli geçen yemeğin sonlarına doğru gelen pasta ile birlikte davete katılan hanımlar Seda Hanım’ı alkışlar ve hediye yağmuruyla tebrik ettiler. Pastayı kesen Seda Hanım’ın çok mutlu ve heyecanlı olduğu gözlerden kaçmadı.
262
SEDA ÇAVUȘOĞLU
FUNDA BEKİȘOĞLU
PERİHAN UYAR
PINAR CANALP
Yakın dostlarının sürpriz olarak hazırladığı doğum gününde Micocina tarafından tasarlanan pasta da oldukça beğenildi. BERİL ÇAVUȘOĞLU
ELA GÜRBÜZ
TUĞÇE İNAL
RUȘA ACAR
röportaj
Nur Fettahoğlu Yetenekli ve güzel oyuncu Nur Fettahoğlu, hafta sonları eșiyle birlikte mutfağa girmekten çok keyif aldığını ifade ederken zeytinyağlı yemekler konusunda bașarılı olduğunu vurguluyor...
LACİVERT
İstanbul’da ve yurt dışında yemek yemek veya kahve içmek söz konusu olduğunda favori mekanların hangileri? İstanbul’da; La Petite Maison, Zuma ve Lacivert.
264 magdergi.com.tr
Peki yurt dışındaki favori mekanların hangileri? Dünyada en sevdiğin mutfak ve en beğendiğin yemekler…
Londra’da; Coya, Madrid’de Ten con Ten ve Meis Adası’nda Lazarakis. Peru mutfağını çok seviyorum. Yemek olarak da Prag (şehir) kabak çorbalarına ve eşimin yaptığı deniz mahsüllü makarnaya bayılıyorum.
COYA-LONDRA
Yemek yapmayı seviyor musun, ne tür yemeklerde iddialısın? COYA-LONDRA
Severim, hatta hafta sonları eşimle birlikte mutfağa girip yemek yaparız. Zeytinyağlılarım beğenilir ama değişik lezzetler denemeyi daha çok seviyoruz.
röportaj
Özge Gürel Sempatik güzel Özge Gürel, İtalyan ve Thai mutfağı tutkunu! Yemek yapmayı çok seven oyuncu, yakın çevresi tarafından oldukça beğenilen fakat sır gibi sakladığı brownie tarifini bizlerle paylașıyor...
MİKLA
İstanbul’da yemek yemek veya kahve içmek söz konusu olduğunda favori 5 mekanın hangileri? Brasseri Noir, Mikla, Hünkar, Fireroom ve Gürkan Şef.
268 magdergi.com.tr
Peki dünyada en sevdiğin mutfak ve en beğendiğin yemekler…
İtalyan ve Thai mutfağını beğeniyorum. En sevdiğim yemekler de; trüflü linguine ve zeytinyağlı taze fasulye.
BRASSERIE NOIR
Mutfakta zaman geçirmeyi seviyor musun, hangi yemeklerde iddialısın? Spesiyal bir tarifini bizimle paylaşır mısın?
Evet, yemek yapmayı çok seviyorum. Fırın ve güveç kullanmaktan ayrı bir keyif alıyorum, o yüzden geleneksel yemeklerde iyi olduğumu söyleyebilirim. Fakat arkadaşlarımın favorisi brownie ve çikolata parçacıklı kurabiyem.
Brownie: Malzemeler:
1 su bardağı beyaz çikolata 2 su bardağı bitter çikolata 3 yumurta 100 gram tereyağı 150 gram şeker 150 gram un ve 1 çay kaşığı vanilya
Hazırlanışı:
Yumurtaları ve şekeri çırptıktan sonra vanilya ekliyorum. Başka bir tarafta da ayrı bir kapta erittiğim tereyağına bitter çikolataları ekleyerek eritiyorum. Çikolatalı karışım biraz soğuduktan sonra yumurtalı karışıma ekliyorum ve ikisini iyice karıştırdıktan sonra kırılmış beyaz çikolataları ekliyorum. Akışkan seviyorsanız 30 dakika pişirin, veya kendi isteğinize göre süreyi artırabilirsiniz.
davet
Tuğçe İnal’a Renkli Kutlama Ankara cemiyet hayatının sevilen isimlerinden Tuğçe İnal’ın Lou Cafe’de gerçekleşen doğum günü, cemiyetin önde gelen isimlerine keyifli bir gün yaşattı. Yeni yaşını yakın dostları ile kutlayan Tuğçe İnal, doğumgünü partisinde kendisini yalnız bırakmayan arkadaşlarıyla yakından ilgilendi. Uzun bir masada misafirler yemek eşliğinde sohbet ederek günlük hayatın stresinden uzaklaştılar. Neşeli geçen partinin sonlarına doğru gelen pasta ile birlikte, davete katılan hanımlar Tuğçe İnal’ı tebrik ettiler. Pastayı kesen Tuğçe Hanım’ın çok mutlu ve heyecanlı olduğu gözlerden kaçmadı. TUĞÇE İNAL
270
FİLİZ YILMAZ
SİBEL ÖZDOĞAN, EBRU DEMİRYÜREK, ELA GÜRBÜZ
SEVİLAY HELVACIOĞLU
RUȘA ACAR
seyahat
Nusret Cömert
nusret@magmedya.com.tr
SUNSET
İstanbul’dan Öneriler Değerli okurlarım, bu yazımı zamanımın bir kısmını geçirmekte olduğum New York’ta kaleme aldım. Bu nedenle bu aslında bir özlem yazısı da oldu aynı zamanda... İstanbul her ziyaretçisinin kalbinde daima büyük yer kaplayan bir șehir; bunda tarihi, coğrafi konumu ve güzelliği kadar yeme içme mekanlarının da payı büyük...
İ
stanbul’da her kültürden gayet güzel yemekler ve yemek mekanları bulmak mümkün. Benim için özel bir yeri olan yapılardan Süleymaniye Camii’nin yanındaki tarihi kuru fasulyecilerden tutun, Eminönü’ndeki esnaf lokantalarına ve köftecilere kadar çok sayıda lezzeti şehrin hemen her yerinde bulabilirsiniz. Burada biraz daha bildik tanıdık mekanlara değinmek istiyorum. IKSV binasının üst katında yer alan Firuze son zamanların gözde mekanlarından. Mezeleri, atmosferi, nefes kesen Haliç manzarası kadar yemek sonrasında misafirlerin bir kısmının yükselen müziğe eşlik ederek dans etmeleri ile farklı bir mekan. Fenix, yaz aylarında Bodrum’un en in mekanlarından biri iken kış aylarında halen Nispetiye’de yemekleri ve yemek sonrası lounge eğlencesi ile çok gözde. Yılların mekanı Ulus 29, eski günlerine geri döndü. Harika bir Boğaz manzarası, restoran, lounge ve gece kulübünü bünyesinde barındıran nadide mekanlardan. Taş fırınından çıkan ürünleri ve Ulus 29 köftesi son derece lezzetli. Ben yıllardır yemeğimi de lounge bölümünde alıp sorasında da geceye burada devam etmeyi seviyorum. Ulus 29, yıllardır bir buluşma noktası olan Nişantaşı Beymen Brasserie’nin kardeş kuruluşu.
272 magdergi.com.tr
Hemen yanındaki, yine yıllardır müdavimi olduğum Sunset de bir İstanbul klasiği; manzarası, atmosferi, mutfağı, zengin kavı ve yıllardır değişmeyen müzik parçaları ile eski bir misafiri olan beni, yıllar öncesine götürür her seferin-de... Akdeniz, Türk ve Japon mutfağı sunar misafirlerine. İstanbul’da suşiyi mutfağına ilk ilave eden lokantalardan. Yıllar önce Bangok’ta Dusit Thani Otel’de yer alan, ülkenin o zaman en güzel Japon lokantası Dusit Thani’ye kardeşim Fikret Cömert ile gittiğimizde tesadüfen orada bulunan şeflerin hocası master, Türk olduğumuzu öğrendiğinde kartvizit albümünden çıkarıp Sunset Grill’in kartvizitini uzatarak buradaki Uzak doğu şefinin öğrencilerinden biri olduğunu söylemişti. Sonra da bize kendi elleriyle menüde olmayan spesiyal suşilerinden hazırlamıştı. Sunset’in işletmecisi Barış Tansever ile paylaştığım bu anım bizi yurdumuzdan uzaklarda epey mutlu etmişti. Gazi Bey Sunset’in müdavimleriyle teker teker ilgilenir ve onları evlerinde hissettirir. Paper Moon özellikle uzun öğlen yemekleri ile İstanbul’un en klasik mekanı olmaya devam ediyor. Adeta bir sosyal kulüp gibi, müdavimlerin çoğu birbirini tanıyor. Başarılı bir İtalyan mutfağı var. Milano’daki Paper Moon’un çok ötesinde bir restoran. Cipriani İstanbul’da açıldığı zaman biraz sorgulanmıştı Paper Moon’un ne olacağı ama Cipriani çoktan kapattı gitti, Paper Moon, kısa kullanılan adıyla Paper ilk günkü popülaritesi ile Akmerkez’in altında yerli yerinde.
Yine Akmerkez’deki Serafina özellikle öğlen yemeklerinin çok gözde bir mekanı olarak misafirlerine rahat, keyifli bir ortam sunuyor. Metin Şen ve ortakları Akmerkez’den sonra Serafina’nın Vadi İstanbul şubesini ve Serafina Bodrum Beach’i faaliyete geçirdiler. Bir Emre Ergani ve Ersoy Çetin işletmesi olan, Les Ottoman’da yer alan Park Şamdan restoran ve The Bar yine sevdiğim mekanlardan. Park Şamdan bir İstanbul klasiği, The Bar ise eski misafirlerini bir arada tutmayı başaran nadir mekanlardan... Özellikle yazın Boğaz kıyısında muhteşem bir atmosfer sunuyor. Yücel Özalp ve Kaya Demirer işletmesi olan, Nişantaşı’da Sofa Otel’in terasında yer alan Frankie hem güzel yemekleri hem de canlı müzik performansı ile yine sevdiğim mekanlardan. Fine dining ile kaliteli canlı müziği konforlu bir ortamda sunuyor. Bir dönem çok popüler olan Pera’da Mikla enfes mutfağı ile Cecconi’s de Soho House’un bahçe katında hizmet veriyor. Üyelikle girilen Soho House’un üye olmayanlara da açık olan bu lokantasında çok eskiden İtalyan bir ailenin evi, sonrasında yıllarca Amerika Birleşik Devletleri İstanbul Başkonsolosluğu olarak kullanılmış olan tarihi yapıyı hissedebiliyorsunuz. n
Frankie hem güzel yemekleri hem de canlı müzik performansı ile yine sevdiğim mekanlardan..
PAPER MOON
PARK ŞAMDAN
FRANKIE
CECCONI’S
davet
Nuqta’da Halloween Partisi Gerçekleştirdiği farklı konseptlerdeki partilerle son dönem adından söz ettiren Nuqta Lounge, Halloween Partisi ile yine eğlenceli bir akşama imza attı.. Kentpark AVM içerisinde bulunan ve parti konseptiyle hizmet vermeye başlayan Nuqta Lounge, düzenlediği Halloween partisiyle keyifli bir geceye imza attı. Ünlü make-up artistlerin geceye özel hazırladığı makyajlarla renkli görüntülerin ortaya çıktığı partide konuklar gecenin ilerleyen saatlerine kadar eğlendi. DJ performansının da olduğu geceye katılım yoğundu.
274
ȘEVVAL GÜRBÜZ
GÖKSU KAZANCI
MELTEM CANDEMİR
GÜLNUR CEYHAN
ÇAĞLA-SEMİH KAYA
ÇİSEM GÜROL
SERRA GÜRBÜZ
EREN OZAN DEMİR
sağlık
Selahattin Dönmez
selahattin@magmedya.com.tr
Hindistan Cevizi Yağı Sağlıklı Mı? Sosyal medyada ve vejetaryen bireyler arasında popüler olan Hindistan cevizi yağının; karın bölgesi yağlarını azalttığı, iștahı engellediği, bağıșıklık sistemini güçlendirdiği, kalp hastalığı, unutkanlık ve Alzheimer’a iyi geldiği kısacası “mucize yağ” olduğu iddia edilmektedir. Fakat geçen ay Amerikan basınına Harvard Üniversitesi’nden Profesör Karin Michels’in “Hindistan Cevizi Yağı ve Diğer Beslenme Hataları” bașlıklı konușmasında Hindistan cevizi yağının sağlıklı olmadığı hatta “zehir” olduğu açıklaması bomba gibi düștü. Hindistan cevizi yağını “saf zehir” olarak nitelendiren video sosyal medyada tartıșma yarattı.
T
üm bu popüler iddiaların doğruluğu konusunda bilimsel araştırmalar devam ederken, Hindistan cevizi yağının gerçekten mucize mi, yoksa zehir mi olduğuna benim yanıtım aslında oldukça net: Ülkemde zeytinyağı bulunurken, dünyanın en sağlıklı yağının zeytinyağı olduğu açıkça bilirken ve bunu yememizi uzman olarak tavsiye ederken aslında bu tartışmaya girmeyi çok istemem ama Hindistan cevizi yağı kullanmak isteyenler için derin araştırmalarımı da sizlerle paylaşmak isterim.
Bu yağı kimler kullanıyor?
Obezitenin en çok görüldüğü Samoa halkı bolca Hindistan cevizi yağı tüketiyor. Ayrıca Filipinler, Yeni Zelanda ve Yeni Gine’de geleneksel beslenme tarzının bir parçası olarak günlük yaşamda neredeyse her yemeğe konuyor. Amerika’da ise “metabolizmayı hızlandırıyor, kahvelerinize 1 tatlı kaşığı ekleyin” diye satılan Hindistan cevizi yağı; toplumun %72’sinde sağlıklı algılanıyor. Profesör Michels bu yanlış algıyı düzeltmek için “Sağlıklı Yağ Asitleri” üzerine araştırmalar yaptığı Harvard Tıp Fakültesi’nden toplumu doğru
276 magdergi.com.tr
bilinçlendirmenin önemini de vurgulamak adına Hindistan cevizi yağının mucize bir yağ çeşidi olmadığını açıklamıştır.
Bitkisel katı yağ içeriyor...
Hindistan cevizi yağı, oda sıcaklığında katı formda bulunan bir yağ çeşididir; bu nedenle bitkisel katı yağ olarak adlandırılır. Katı yağ formunda olması açıkçası yıllardır Hindistan cevizi yağının sağlık üzerine olumsuz etkileri açısından tartışmalı bir konu olmasına olanak sağlamıştır. Çünkü Hindistan cevizi gibi bitkisel kaynaklı olan doymuş yağların kalp sağlığına zemin oluşturan kan biyokimyasını bozduğunu ve bundan dolayı da gelişigüzel değil, belirli miktarlarda sağlıklı beslenme planı içinde dikkatli tüketilmesi, uyarıların en önemlisidir.
Kan yağlarını olumsuz etkiliyor...
Kan lipid profili, sağlık açısından büyük önem taşır ve tükettiğimiz yağ çeşidinden etkilenir. 5 ile 8 hafta süren sekiz farklı klinik çalışmada Hindistan cevizi yağının, doymuş yağ kaynağı olan tereyağı ve doymamış yağ kaynağı olan zeytinyağı ve aspir yağı ile karşılaştırıldığında toplam kolesterolü artırdığı saptanmıştır.
Tereyağı ile karşılaştırıldığında ise, kan kolesterol düzeyini artırması daha az olmuştur. Kuyruk yağı ve palm yağı ile kıyaslandığında da toplam ve kötü huylu LDL kolesterolü seviyelerindeki artış Hindistan cevizi yağı tüketimi ile benzer bulunmuştur. Sonuçta Hindistan cevizi yağının, zeytinyağı dışında hemen hemen tüm yağlar gibi kandaki kolesterolü yükseltmeye yönelik olumsuz etki gösterdiği söylenebilir.
HDL’yi artırsa da çok sağlıklı değil...
Yapılan bazı araştırmalarda ise karşıt bir sonuç elde edilmiş; yüksek miktarda Hindistan cevizi yağı tüketen bireylerin iyi huylu kolesterol olarak isimlendirilen HDL kolesterol seviyelerinin arttığı gösterilmiştir. Ancak araştırmalar bu etkinin sadece Hindistan cevizi yağına özgü olmadığını, diğer doymuş yağların da HDL’yi artırma etkisinin olduğunu göstermektedir. Bu nedenle Amerikan Kalp Birliği doymamış yağlardan zengin soya ve zeytinyağının hem LDL’yi düşürücü hem de HDL’yi yükseltici etkiye sahip olması nedeniyle Hindistan cevizi yağından daha iyi bir seçenek olduğunu savunmaktadır.
Amerikan Kalp Birliği doymuş yağı önermiyor...
Genel olarak yiyeceklerde bulunan yağlar, doymuş ve doymamış yağ asitleri şeklinde yer almakta ve bu yağ asidi çeşitlerinin sağlık üzerine etkileri de farklı olmaktadır. Hindistan cevizi yağının %8090’ını doymuş yağ asitleri oluşturmaktadır. Oda sıcaklığında katı formda olmasının sebebi de doymuş yağ asidi miktarındaki yüksek orana sahip olmasıdır. Doymuş yağ asidi miktarı tereyağında %64, kırmızı etin yağlı kısmında %40 civarında iken Hindistan cevizi yağında bu oranın %90’a yakın bulunması sağlığımız için de risk yaratabileceği yönünde soru işareti yaratmaktadır. Genel sağlığın korunmasında Amerikan Kalp Derneği 2017 yılında doymuş yağ asitleri içeren besinlerin doymamış yağ asitleri içeren yiyeceklerle yer değiştirmesi ve günlük beslenmede toplam doymuş yağ tüketiminin sınırlandırılmasını öneren bilimsel bir tavsiye bildirgesi yayınlamıştır.
Kalp hastalığı için risk ama öldürmüyor...
Doymuş yağların kalp damar hastalıkları için büyük risk olduğunu belirten Amerikan Kalp Birliği’nin 2011 yılında yayınlanan çalışmasına göre; doymuş yağ oranının azaltılmasının kalp hastalığından ölüm üzerine hiçbir etkisi olmadığını belirtilirken, aynı araştırmada; doymuş yağlar yerine, doymamış yağ konulduğunda, kardiyovasküler hastalık riskinin % 14 azaldığı bulunmuştur. Amerikan Kalp Birliği bu bağlamda; günlük alınan doymuş yağın, enerjinin (kalorinin) < %6 olması veya 2000 kkal bir diyet için 13 gramdan daha az olması Amerikan Kalp Derneği tarafından önerilmiştir. Buna karşılık 1 yemek kaşığı (14gr) Hindistan cevizi yağı, 12 gr doymuş yağ içermekte ve günlük önerilen miktarı neredeyse tamamlamaktadır. Ayrıca araştırmacılar; Hindistan cevizi yağının toplam kolesterol, trigliserid ve LDL kolesterolü üzerindeki olumsuz etkileri nedeniyle kalp sağlığı için sağlıklı bir besin olarak görülmemesi ve günlük beslenme rutininde sınırlandırılması gerektiği sonucuna da varmıştır.
Anti-inflamatuar etkisine dair sonuçlar net değil...
Harvard Üniversitesi Beslenme ve Halk Sağlığı Bölümü üyesi Walter C. Willett; bitkisel yağların, bahsedilen yağ asitlerine ek olarak başka molekülleri de içinde bulundurduğunu vurgulamıştır. Bitkisel yağların, farklı antioksidanları içermesine bağlı olarak sağlık üzerinde olumlu etkiler oluşturabileceğini, genel sağlık etkilerinin sadece LDL ve HDL kolesterolündeki değişikliklerle tahmin edilemeyeceğini vurgulamıştır. Polifenoller, flavonoidler
gibi antioksidan öğeleri içeren Hindistan cevizinin inflamasyonu önleyerek diyabet, obezite, kalp damar hastalıkları gibi kronik hastalıkların önüne geçebileceğini savunan araştırmalar bulunmaktadır. Fakat bunun tam tersi diyabet hastalarında inflamasyonu artırabileceğine dair çalışmalar da vardır. Bu nedenle antioksidan içeriğin hastalıklar üzerindeki etkisini gösterecek daha kapsamlı çalışmalara ihtiyaç vardır.
Lauirik yağ asidi yağ yakmıyor...
Hindistan cevizi yağını farklı kılan en önemli özellik, en baskın yağ asidi türü olan laurik asit içeriğidir. Popüler iddialar; laurik asitin, tokluğu artırdığı, yağ depolanmasını önlediği ve metabolizmanın hızlanmasına neden olduğu yönündedir. Laurik asit yapısal olarak orta zincirli bir yağ asididir ve sindirim sonrasında herhangi bir taşıyıcıya gerek duymadan direkt olarak hücre içerisine taşınma özelliği ile daha uzun zincirli yağ asitlerinden farklılaşmaktadır. İçerdiği orta zincirli yağ asitlerinden laurik asit içeriğinin, kaprik ve kaprilik aside kıyasla daha yüksek olması, sağlık yararını gölgeler.
Bitkisel sterol içeriği yanıltmasın...
Hindistan cevizi yağı antioksidan etkiye sahip, kolesterolü taklit eden ve kolesterol emilimini engelleyen bir bileşik olan bitkisel sterollerini içerir. Ancak bu fitosterol içeriğinin yararını görmek için birkaç yemek kaşığı tüketmek yeterli değildir. Ayrıca markette satılan Hindistan cevizi yağları çoğunlukla rafine formda olduğu için antioksidan özelliğini büyük ölçüde yitirmektedir.
Zayıflamada etkin değil...
Geçmiş yıllarda yapılan çalışmalar bu yağın kilo kaybını destekleyebileceğini gösterse de 2018 Haziran’da European Journal’da yayınlanan çok iyi bir çalışmada, her gün yenen 1 yemek kaşığı Hindistan cevizi yağının kilo sorunu yaşayan gençlerde metabolizmayı hızlandırmadığı bulunmuştur. Ayrıca; 1 yemek kaşığı zeytinyağından bile daha fazla yani 120 kalori içeren bu yağı fazla tüketmek sizi kilo almaya iter.
davet
SİMEL BERBEROĞLU, OSMAN BAȘSÜLLÜ, ONUR BERBEROĞLU, GAMZE KANBUROĞLU
ÇAĞLAYAN KENT
Yükseliş Koleji Flava’da Buluştu Yükseliş Koleji ’93 Mezunları Flava’da buluştu. İstanbul ve Ankara’dan katılan mezunlar Flava’da muhteşem bir gece geçirdi. Yükseliş Koleji mezunları yıllar sonra bir araya geldi. Uzun uzun sohbet eden davetliler öğrencilik yıllarındaki anılarını anlatarak kahkahalarla dolu keyifli bir gece geçirdiler. İlki gerçekleşen özel gecenin bundan sonra sürekli hale gelmesi için ellerinden geleni yapacaklarını dile getiren mezunlar arkadaşlığın ve dostluğun öneminden bahsettiler.
278
BENGÜ ADATEPE
ULCA SÜNGÜ
Tarladan Sofranıza Konya Ereğli’de yetiștirdikleri siyah havuçlardan tamamen geleneksel yöntemlerle ürettiği șalgam suyunu, sofralarınıza ulaștıran, en büyük siyah havuç ve șalgam suyu üreticilerinden olan Günseven Șalgam markasının bașarılı yolculuğunu Mimar Pınar Günseven’den dinliyoruz...
ünseven Şalgam’ın ortaya çıkış serüvenini dinleyebilir miyiz?
Biz büyük bir çiftçi aileyiz. Şirketimiz 1997 yılında küçük bir aile şirketi olarak faaliyete başlamıştır. İlk olarak tarım, nakliye, taşımacılık, petrol ve gıda sektöründe faaliyet gösteren şirketimiz; uzun yıllardır şalgam suyunun ana hammaddesi olan siyah havucu üretmektedir. Bölgenin en büyük siyah havuç üreticilerinden olan şirketimiz; 2010 yılından itibaren tamamen geleneksel yöntemlerle şalgam suyu üretmeye başlamıştır. Böylece siyah havucun tarladan, şalgam suyu olarak sofralarınıza ulaşıncaya kadar her aşaması, konusunda uzman, gıda mühendislerimiz tarafından denetlenmektedir. Gün geçtikçe büyüyen ve kendini her anlamda yenileyen bir firma olan şirketimiz; 15.000 m2 açık 6.000 m2 kapalı alanda, tamamen otomatik makinelerde el değmeden üretim yapmaktadır. Şirketimizin mevcut kurulu kapasitesi pet şişe için 20.000 şişe/ saat, cam şişe içi ise 4.000 şişe/saattir. Yılda toplam 20.000.000 litre ürün üretebilecek kapasiteye sahip olan işletmemiz, 2011 yılı itibariyle ürün portföyüne kattığı; nar ekşisi sosu, elma sirkesi, üzüm sirkesi, limon sosu ve 2012-2014 yılları itibariyle ürün portföyüne kattığı; limonata, soğuk çay, gül şerbetiyle hızla büyümeye devam etmektedir.
Nereden aklınıza geldi böyle bir marka yaratmak ve hatta yalnızca şalgam üzerine çalışma fikri nasıl doğdu?
Dediğim gibi, Konya Ereğli’de kendimize ait köyümüzde yıllardan beri şalgamın hammaddesi olan siyah havucu zaten üretiyorduk. 2010 yılından itibaren de milli içeceklerimizden olan sağlıklı ve faydalı şalgam suyunu üretmeye başladık. Yeni bir markanın bölgemize ve ülkemize katkılı olacağını düşünerek böyle bir marka oluşturduk. Her şeyin %100 milli ve yerli olmasından dolayı şalgam suyu üretiyoruz.
Markanız için nasıl bir süreç planlaması yapıyorsunuz, neler hedefliyorsunuz?
Markamızı dünya markası yapmayı hedefledik; bu hedefle şu anda Amerika, Fransa, Hollanda, Almanya ve Orta Doğu ülkelerine, Ukrayna, Irak, İran ve Türkmenistan’a ihracat yapmaktayız. Günseven Şalgam ailesi olarak; “üreticilerin de aynı zamanda birer tüketici olduğu” prensibiyle çıktığımız bu yolda, vizyonumuz; değerli tüketicilerimize daima en iyiyi sunmak ve üretimden tüketime kadar devam eden tüm aşamalarda kaliteden ödün vermeyen bir marka olmayı sürdürmektir. Misyonumuz ise; sürekli kendini yenileyen, çalışanları ve bayileriyle bütünleşmiş, her zaman müşteri memnuniyetini ilke edinen, üzerine düşen tüm sorumluluklarını yerine getiren bir marka olmayı sürdürmektir.
Üretim fabrikanızdan ve ürün çeşitliliğinizden bahsedebilir misiniz?
Günseven, Konya Ereğli’de bulunan fabrikasında yıllık 120.000.000 litre ürün üretimiyle sektörün öncülerindendir. Şalgam suyunu kendi ürettiği siyah havuçlardan elde eden Günseven, tarladan sofraya mantığıyla ürünlerini el değmeden sizlerin sofralarına getirmektedir. Türkiye’deki en büyük şalgam suyu üreticilerinden olan Günseven markası, ürünlerinde HELAL, ISO 22000:2005 VE ISO 9001:2008 sertifikalarına sahip olarak ürettiği ürünlerin tüm kalite kontrollerini yaparak tüketicilere sunmaktadır. Üstün kalite anlayışıyla tüketicilerin sağlıklı ve lezzetli ürünler tüketmesini misyon belirleyen Günseven, bu anlayışıyla üretimine devam etmektedir. Üretim tesislerinde toplam 10 milyon TL’lik makine parkuru bulunan Günseven, sürekli yeni yatırımlarla da büyüyerek fabrika üretim ağını geliştirmektedir. Üretimin her aşamasını, konusunda uzman gıda mühendisleriyle kontrol eden Günseven, tüm personeliyle sağlıklı ve doğal ürünler üretmeyi kendisine ilke edinmiştir. Günseven Konya Ereğli’de bulunan 10.000 dönümlük arazisinde ürettiği siyah havuçlardan elde ettiği şalgam suyunu son teknoloji ile donatılmış fabrikalarında işledikten ve şişeledikten sonra Türkiye’de ve dünyada distribütörleri aracılığı ile tüketicilerin sofralarına getirmektedir.
advertorial
G
PINAR GÜNSEVEN
SAĞLIK İKSİRİ
Organize San. Böl. 1. Cd. 1.Sk No:7 Ereğli/KONYA T: +90 332 717 00 44 - +90 332 717 00 46 info@gunsevensalgam.com.tr - www.gunsevensalgam.com.tr
davet
GONCA ARSLAN, KADRİYE YARANERİ, BİRTEM KUTMAN, AYDAN ÖZDOĞAN, TUBA GÜNEBAK, EYLEM ASLAN, ALEV TUNA, BURCU YÖRÜBULUT, NESLİHAN AKTEPE, NESRİN KILAVUZ, MERVE KALEMCİ, TÜLAY KAYA, SEREN ERDOĞAN, OLGA KALEMCİ, MİNE ALP, NAZLI GÜRDEMİR, ÖZGÜN ÖZMEN
Şık Doğum Günü Kutlaması Ankara cemiyet hayatının sevilen ismi Nesrin Kılavuz yeni yaşını Çayyolu’nda bulunan Kolyoz Balık Restoran’da bir partiyle kutladı. Nesrin Kılavuz doğum günü partisinde, sevdikleri ve yakın dostlarının katılımıyla yeni yaşını kutladı. Partiye katılan davetliler canlı müzik eşliğinde eğlenceli bir akşam geçirdiler. Gece sonunda tüm katılan arkadaşlarına teşekkür eden Kılavuz, unutulmaz bir gün yaşarken hareketli parçalar eşliğinde dans eden konuklar keyifli dakikalara ortak oldu.
282
NESRİN KILAVUZ
davet
EMEL ERGÜDEN
CENK DURAL
AYȘE YILDIRIM
MÜRÜVET DEDE
Mi’Cocina’da Sağlıklı Günler Mi’Cocina Patisserie Sağlıklı Günler etiketiyle Eskişehir Yolu’nda bulunan şubesinde atölye çalışmalarına başladı. Başlangıç Yrd. Doç. Tuba Günebak’ın “Yasaksız Diyet” atölyesi ile yapıldı. Çalışmalarıyla adından sıkça söz ettiren Tuba Günebak, Mi’Cocina’da düzenlenen, sağlıklı günler etkinlikleri kapsamında “Yasaksız Diyet” atölyesi gerçekleştirdi. Katılımcılara diyet hakkında bugüne kadar yanlış bilinen ve sıkça yapılan hatalar konusunda bilgiler veren Günebak, diyette nelere dikkat edilmesi gerektiğinin altını çizdi. Günebak’ın sunumunun ardından katılımcılar dikkat edilmesi gereken konuları kendisine sorarak bilgilendiler.
TUBA GÜNEBAK
SEYFETTİN KÜÇÜKKAFA
Yenilikçi Lezzetlerin Adresi Yelken Restoran markasıyla hafızanıza kazınacak lezzetler yaratan Seyfi Küçükkafa ile gerçekleștirdiğimiz röportajda mutfak serüveninin nasıl geliștiğini ve Seyfi Balık ismiyle açılan yeni restoranında misafirlerini neler beklediğini dinlerken yeni projelerine dair sürprizleri de öğreniyoruz…
Esasında işe mutfaktan başladım diyebilirim. Yıllarca Ankara’daki birçok balık restoranında görev aldım. Daha sonra İzmir’e gittim ve yedi yıl kaldım. Ege ve Akdeniz Mutfağı’na dair tüm bilgilerimi yeniledim. Çok farklı deneyimlerle ve yepyeni bir vizyonla geri döndüm. Ahmet Mithat Efendi Sokak’taki Yelken Restoran’ı açtık. 5 sene boyunca buradaydık, amacımız; büyümekti. Ardından birçok
yerden teklif geldi, ortaklarım sıcak bakmadı, durum böyle olunca ben de işi büyütmek istediğim için onlardan ayrıldım. Kendime “Yelken Seyfi” adıyla Ümitköy’de bir restoran açtım ve bir sene civarında zaman geçtikten sonra gelip bana iş teklif ettiler. Ancak, bu işi zincir haline getireceksek gireceğim şartını sundum ve bunu kabul etmeleriyle birlikte 2013 yılında Reşit Galip’teki Yelken Restoran’a başlamış olduk.
Sonra orası yoğun bir ilgiyle karşılaştı…
Evet ama bu belliydi zaten, çünkü hem ortam hem sunulan lezzetler ve hizmet çok iyiydi .
advertorial
B
u yolda nasıl ilerlediniz biraz bundan bahsetmenizi istiyoruz ilk olarak…
Orada başka restoranlar da denendi ama olmadı… Neden onlar tutmayıp da sizin markanız tuttu sizce?
Mekanın içi çok cazip değildi, güzel olan yeri bahçesiydi. İlk gittiğim günden itibaren gözüm bahçedeydi, bahçeyi vermezlerse işe girmeyecektim. Bahçenin düzenini bozamayacakları için kabul etmediler önce, ben de “o zaman ben yokum” dedim. Yaklaşık 3 ay sonra tekrar arayıp görüşmek istediler, bahçenin sorumluluklarını kendilerinin almayacağını, eğer istiyorsam bunları benim yapmam gerektiğini söylediler, tabii kabul ettim ve böylece başlamış olduk.
Sonra neler oldu peki?
Kendimize kota koymuştuk; yıllık belli bir miktar ciroya ulaşırsak zincir haline getireceğimize dair… Dört yıl boyunca her sene, hedeflediğimiz cironun neredeyse iki katı ciro yaptık. Tabii bu arada bir yandan İstanbul’dan da birçok teklif geliyordu ama ortaklarım risk almak istemedikleri için işe girmeyince ben de ortaklıktan ayrılıp Antalya’ya gittim.
Sonrası nasıl gelişti?
Ortaklık payımı alıp ayrılıp Antalya’ya gittiğimde oradan da teklifler vardı. Kabul ettim ve faaliyetlerimi orada sürdürmeye başladım. Bu sırada Ankara’dan da birçok teklif geliyordu ama kafama yatan bir yer olmamıştı, ta ki bu binayı görünceye kadar... Binanın yatırımcıları beni davet etti ve yapmak istedikleri projeyi gösterdi. Üstte TRYP By Wyndham Otel olacağını, alttaki restoran kısmında da benimle olmak istediklerini belirttiler. Vizyon ve heyecanları ile beni ikna ettiler, proje kafama yattı ve dükkanı kiraladım. Böylelikle Seyfi Balık’ı Oran Şehri’ne getirmiş olduk.
Hedef kitlenizi kimler olarak belirlediniz, böyle bir atmosferi kimlere yönelik hazırladınız? Hedef kitlemiz, üst segment. Balığı bilen, hizmetten anlayan, kaliteliyi kalitesizi ayırabilen kişiler. Farklı lezzetler arayan misfirlerimize devamlı yeni lezzetler tattırmakla beraber bu lezzetleri geniş içecek yelpazemizle keyiflendiriyoruz.
Lezzet konusunda önceliklerinizi de buna göre mi belirlediniz?
Lezzet konusu bizim olmazsa olmazımız zaten… Hizmetimizle, lezzetimizle en iyi olmak istiyoruz. Bir de insanlar beni “yenilikçi” ve “özgün” olarak kabul etti. Ben de gereklerini yerine getirmeye çalışıyorum.
Ekibinizi oluştururken ekip arkadaşlarınızı kendiniz mi seçiyorsunuz?
Kendim seçiyorum; onları Antalya’ya, İzmir’e, Bodrum’a, Mudanya’ya, Eskişehir’e götürüyorum, gezdiriyorum, oradaki mutfakları gösteriyorum. Dışarıdan da bakmalarını istiyorum, hep buradakileri görüp onlara bakınca gelişim sağlamak mümkün olmuyor. Onları gördükleri zaman “daha iyileri de varmış demek” diyerek çıtalarını yükseltiyorlar. Bu düşünceyi onlara aşıladığım zaman başarı ardından geliyor. Mutfaktan çıkan ürünler de tamamen kendi kontrolümde zaten.
Menünüzü oluştururken nelere dikkat ediyorsunuz? Yeni lezzetler eklemeye özen gösteriyorum. Hatta bunun için İspanya’ya, Yunanistan’a gittim, boş durmadan 7-8 ay bunlara çalıştım. Yeni lezzetler keşfetmek için seyahetlerimi rutin olarak
devam ettireceğim ve en yakın zamanda da Fransa’ya gideceğim. Gezip gördüğüm her yerden bir şeyler öğrenip kendime yenilik katıyorum, zaten markamızı bu yüzden sevdiklerini düşünüyorum.
Balık restoranlarının sayısı her geçen gün artarken sizi diğerlerinden farklı kılan özellikleriniz neler? İşime daha hakim ve yenilikçiyim. Seyfi Oran’da birçok yeni lezetin yanında içecek yelpazemizi çok geniş tutuyoruz, her markadan birçok alternatifi misafirlerimize sunuyoruz. Ayrıca misafirlerimize her zaman en kaliteliyi sunmak istiyorum. Birçok restoran nereden, ne kadar kar edeceğine odaklı hareket ederken ben ilk etapta ne kazanacağımı düşünmek yerine; nasıl daha iyi hizmet vereceğimi düşünüyorum.
Balık restoranı dışında yeni bir restoran açıyor olsanız, dünya mutfaklarından hangisini düşünürsünüz?
Şu an uluslararası, ülkemizde henüz açılmamış ama yurt dışında çok rağbet gören bir konsepti getirmek için görüşmeler yapıyorum.
Oran Mah. Zülfü Tigrel Cad. Çankaya Evi No:3 Çankaya/Ankara T: +90 312 490 20 20 www.seyfibalik.com
davet
MARGERET YAKIȘ, FULYA SAĞLIK
YASİN AKDERE, MUSTAFA YAĞLI, NURETTİN ÖZDEBİR
Almanya Birleşmenin 28. Yılını Kutladı Almanya’nın Ankara Büyükelçisi Martin Erdamann, Almanya’nın Birliği Günü dolayısıyla bir resepsiyon verdi. Resepsiyona Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan, diplomatik misyon temsilcileri, Büyükelçiler ve birçok davetli katıldı. Pekcan, Almanya’nın Ankara Büyükelçiliği’nde “Alman Birliği Günü” nedeniyle düzenlenen resepsiyonda yaptığı konuşmada, etkinlikte bulunmaktan duyduğu memnuniyeti dile getirdi. Almanya’nın, Türkiye’nin en önemli iş ortağı olduğunu ifade eden Pekcan, iki ülke arasındaki 36 milyar dolarlık dış ticaret hacminin bu yıl sonu itibariyle 38 milyar dolara ulaşmasının hedeflendiğini söyledi. Almanya’nın Ankara Büyükelçisi Martin Erdmann konukları Türkçe selamlarken, eşi Marion Erdmann da “Yaşasın Türk-Alman dostluğu!” ifadesini kullandı. Konuklar gecenin ilerleyen saatlerine kadar dans edip Alman yemeklerinin tadına baktı.
286
MARTIN - MARION ERDMANN
davet
YALÇIN ELİGÜZELOĞLU
288
BERİL ÇAVUȘOĞLU
ZEYNEP KÖKSAL YAYKIRAN, PINAR KÖKSAL
IMSRE SABALIUNAS, AUDRIS BRÜZGA
NEZİH ALLIOĞLU
DIVA CRISTINA, EDUARDO RICCARDO GRADILONE NETO
GENTI GAZHELI
EMEL DOĞRAMACI
HÜSEYİN GELİȘ, ALİ DALBAY
Resepsiyona çok sayıda diplomat, misyon temsilcisi ve iș dünyasından konuklar katıldı. NÜKHET EZBERCİ, ÜNAL ÇEVİKÖZ
ASLI MELİSA UZUN
JOSEPH-IVY CHIIENGI
davet
CENK ÖZATAY, NESLİHAN ARSLAN, SEVCAN ÖZATAY, ALTAN ARSLAN
ERHAN YALÇIN, BURAK GÜZELOĞLU
Bayram Coşkusunu Doyasıya Yaşadılar Çayyolu Rotary Kulübü tarafından, Kulüp Başkanı Sevcan Özatay önderliğinde Cumhuriyetin 95. yılı için kutlama düzenlendi. Ankara CerModern’de gerçekleşen kutlamada “Karikatürlerde Atatürk ve Cumhuriyet” isimli bir de sergi yer aldı. Daha önce İzmir Karikatür Müzesi’nde sergilenen “Karikatürlerde Atatürk ve Cumhuriyet” sergisinde araştırmacı yazar İsmail Şen’in 1919 ile 1938 yılları arasında 50’ye yakın yerli ve yabancı mizah yayınından Türkçe’ye çevirisi yapılarak oluşturulmuş eserler yer alıyor. Gecede son dönemde farklı işlere imza atan ve dünya çapında birçok konser veren şef Musa Göçmen ve orkestrası sahne aldı ve konukların Cumhuriyet coşkusunu marşlar eşliğinde en güzel şekilde yaşamasını sağladı.
290
MİRAY KARAMAN, AHMET ÖZAY
NAZLICAN SOLUK
TAYLAN-SELEN GÜYER
iLKAY- ELİF ÖZCİHAN
HİKMET-SEDA ALTIN
PERİM-EMRE TOKLUOĞLU
SELİN ÜNER
SEVGİ-RECAİ SOLUK
davet
AYȘEM YUKAY-İNAN ASLAN-HALE ÖZBEK
MİNA-ÜLKÜ ÇALIK
Borusan Oto’dan Fırsat Dolu Hafta Sonu Türkiye’nin önde gelen firmalarından Borusan Oto Retail Push etkinliği kapsamında bütün showroom’larında fırsat haftasonları düzenledi. Etkinlik kapsamında BMW, MINI, Jaguar ve Land Rover marka araçlarda avantajlı fiyatların yanı sıra cam filmi, seramik kaplama ve dosya masrafsız krediler verildi. Borusan Oto Balgat Showroom’unda gerçekleşen etkinliğe, Dilasima Group Markalar Direktörü ve moda ikonu Dila Tarkan, Furla Markası ile katıldı. Katılımın yoğun olduğu etkinlikte konuklar araçları konusunda fırsatlardan yararlanırken keyifli bir gün geçirdiler.
292
DENİZ SAFİ
DİLA TARKAN
davet
MİNE GÜRAKAN, HİLAL GÖKEȘME
NEȘE BOYSANOĞLU
SEVİL GÜRGAN
Beymen’den Yeni Sezona Merhaba Tasarımlarıyla moda severlerin beğenisini kazanan Beymen Collection, Sonbahar - Kış Kadın Koleksiyonu’nu Kavaklıdere mağazasında düzenlediği özel davetle tanıttı. Sezonun gözde tasarımlarının Beymen Artistik Direktörü Murat Türkili’nin styling ve sunumu ile sergilendiği trunk show’u, aralarında Düriye Arseven, Sook Gyeong Shim, Ebru Demiryürek, Serpil Artukmaç, Beliz Büyükhanlı, Gülden Büyükuçak, Aysel Akçay, Işın Kursaklıoğlu, Neşe Boysanoglu, Ayşe Kaplan, Çisil Alizade, Nilsu Alizade, Hülya Topçuoğlu Kural, Nesrin Kılavuz, Demet Naslı, Eda Ersoy, Fulya Erdem, Rezan Anık, Taç Dinç ve Pınar Canalp’in yer aldığı iş ve cemiyet hayatından çok sayıda ünlü isim izledi.
294
MURAT TÜRKİLİ, GÜLDEN BÜYÜKUÇAK
davet
ÇİSEL, NİLSU ALİZADE
296
NESRİN KILAVUZ
DAMLA PERÇİNER
Bu sezon, Beymen Collection Kadın Koleksiyonu’na yeni dahil olan “Loungewear Koleksiyonu” davetliler tarafından çok beğenildi. BELİZ BÜYÜKHANLI
AYSEL AKÇAY
HÜLYA TOPÇUOĞLU KURAL
DÜRİYE ARSEVEN
CEREN CAN
REZAN ANIK YAĞIZ
SERPİL TÜFEKÇİ
FİGEN ERDEM
SOOK GYEONG SHIM, EBRU DEMİRYÜREK
İLKNUR DEMİR
DEMET NASLI
moda
ASLI BAYRAKTAROĞLU, EDWINA SPONZA
Sofistike Moda Tutkusu Lüks çanta markası Kwanpen’i Türkiye’ye getiren bașarılı iș kadını Aslı Bayraktaroğlu bu serüvenin yanı sıra, cemiyet hayatının tanınmıș isimlerinden Edwina Sponza ile birlikte açtıkları konsept moda mağazası Jaune markasına dair de açıklamalarda bulundu... 298 magdergi.com.tr
B
aşarılı bir iş kadını olarak tanıyoruz hepimiz sizi... Nasıl doğdu bu başarı serüveni? Kwanpen ile yollarınız nasıl kesişti?
Kwanpen ile yolumuz bir Singapur seyahati sırasında tamamen tesadüf eseri kesişti ve sonrası da hızlıca aktı diyebilirim...
Dünyaca ünlü bir markanın Türkiye temsilcisi olmak çok onur verici bir şey olmanın yanında çok büyük bir sorumluluk... Bu sorumluluğu hakkıyla yerine getirmek için temel prensiplerinizi neler olarak belirlediniz? Kwanpen’in hem satış hem marka algısı adına bir duruşu ve felsefesi var. Aynı felsefede kalmaya ve Kwanpen’in kimlik politikasına sadık kalmaya çok dikkat ediyoruz.
Bir yandan yeni bir iş kolu olarak da Edwina Sponza ile bir ortaklığa adım atarak yeni bir marka kurdunuz... Bu sürecin nasıl geliştiğini de dinleyebilir miyiz sizden?
İkimizin de ayrı ayrı hayaliydi bir konsept mağaza yaratıp hayata dair sevdiğimiz ürünleri ve tutkumuzu paylaşmak. İki yakın arkadaş olup hayaller aynı olunca yolumuz doğal olarak birleşti.
İş ortaklığı her zaman zordur... İnce eleyip sık dokumak gerekir, siz bu bağı nasıl kurdunuz?
Çok doğal gelişti açıkçası, çok ince eleyip sık dokuduğumuzu söyleyemem.
Peki aranızdaki iş bölümü nasıl?
Ben daha çok yurt içi işlere, üretime ağırlık veriyorum. Edwina da yurt dışı ilişkilere. Fakat ürün seçimlerini mümkün olduğunca beraber yapıyoruz.
Sizin için modanın kalbi hangi ülkede atıyor? Türkiye'nin bu sektördeki konumunu nasıl değerlendirirsiniz?
Modanın kalbi bizim için Paris’te atıyor; temsil ettiğimiz markalar çoğunlukla Fransız çünkü. Türkiye hem tasarım hem de yabancı markaları temsil etme anlamında çok ilerledi ama sektörün eksik bulduğum tarafı hala özgünlük...
Yerli üretimin desteklenmesi için ne gibi teşvikler olmalı sizce? Üretimin desteklenmesi için, yerli malzeme ve ham madde tedarik zincirinin desteklenmesi gerekiyor ilk önce. Ham maddede zarar eden bir üretici satışta çok zorlanıyor.
Kendi tarzınızı nasıl tanımlarsınız? Bohem, şık ve maskülen.
İş hayatında bu kadar aktif olmak biraz yorucu olsa gerek... Bu motivasyonu özel hayatınızdaki hangi kaynaklardan sağlıyorsunuz? İşten arta kalan vakitlerinizde nelerle vakit geçirmek sizi eğlendirir ve dinlendirir?
Eşimden, çocuklarımdan, ailemden ve beraber çalıştığım iş arkadaşlarımdan alıyorum motivasyonumu. İş dışında ailemle vakit geçirmek ve yoga en keyif aldığım vakitler...
Modanın kalbi bizim için Paris’te atıyor..
davet
CÜNEYT YAVUZ
DAREN - BENNU - GEREDE - MİRO
Çok Mavi Bir Gece Mavi, Serenay Sarıkaya’dan ilham alan yeni koleksiyonu Serenay X Mavi Icon’u moda dünyasından etkili isimlerin katıldığı bir gece ile tanıttı. Serenay’ın farklı tarzı, saçtığı ışık ve yansıttığı enerjiden ilham alınarak tasarlanan ve 30 parçadan oluşan koleksiyonun lansmanına çok özel davetliler katıldı. Koleksiyonu fazlasıyla beğenen konuklar gece sonunda “Mavi Icon, çok Serenay ve çok Mavi” olmuş dedi. Serenay X Mavi Icon koleksiyonu ve reklam kampanyasıyla ilgili heyecanını paylaşan ünlü yıldız; “Mavi ile bir araya geldiğimizde öyle bir enerji çıkıyor ki biz artık filmlere, fotoğraf karelerine sığamıyoruz. Bu defa Mavi Icon koleksiyonuyla karşınızdayız. Mavi Icon, jean’den başlayan bir şıklık hikayesi… Şehirli, tarz sahibi ve kendinden emin bir duruşa sahip kadınların koleksiyonu. Mavi Icon koleksiyonunun her bir parçası beni çok iyi yansıtıyor.” dedi.
300
SERENAY SARIKAYA
davet
EDWİNA SPONZA
302
AHMET GENCEHAN, MERT ASLAN
30 Parçadan olușan koleksiyona iș ve cemiyet hayatından çok sayıda kiși yoğun ilgi gösterdi. GÜNEȘ GÜNER, ASLI FİLİNTA
YASEMİN ÖZİLHAN
EZGİ APA
AYȘE BOYNER
KEREM BÜRSİN KEREM BÜRSİN
ÖYKÜ BAȘTAȘ
GÜNEȘ MUTLU MAVİTUNCALILAR, MELİS AĞAZAT
Bergüzar Korel gecede tarzı ve kendinden emin durușuyla dikkatleri üzerine topladı. BERGÜZAR KOREL
ȘİRİN EDİGER
HANDE CAN
DENİZ MARȘAN
moda
ÇİĞDEM AKIN
Kumaşa Ruh Kazandıran Tasarımcı Profesyonel çalıșma hayatına 1988 yılında Vakko’da bașlayarak 16 yıl boyunca Vakko bünyesinde olușturulan pek çok markanın kuruculuğunu ve yöneticiliğini üstlendikten sonra 2004 yılında “Çiğdem Akın” markasını yaratıp sınır ötesine tașıyarak bir dünya markası haline getiren moda tasarımcısı Çiğdem Akın, renkli yolculuğunu bizlere anlattı... 304 magdergi.com.tr
Ç
iğdem Akın markasının yolculuğunu dinlemek isteriz sizden …
Uzun yıllar Türkiye’nin en büyük markalarından birinin çatısı altında tasarım yolculuğunuzu devam ettirince, gün geliyor artık kendi hikayelerinizi anlatmak istiyorsunuz. Vakko da çok büyük bir okuldu ve ben orada 16 yıl boyunca büyük bir mutlulukla çalıştım. Kendi efsanemi yaratacak gücü bulduğum zaman oradaki koltuğumu başka arakadaşlara devrederek yola çıktım. Benden, benim karakterimden, benim hayallerimden beslenen bir kişisel marka yaratma düsüncesi her ne kadar büyüleyici olsa da aynı zamanda ürperticiydi. 2004 yılında kendi adımla yarattığım “Çiğdem Akın” markasını sınır ötesine taşıyarak, dünya markasına doğru biçimlendirmek için tasarım yolculuğuma başladım ve 2006’dan itibaren yurt dışındaki seçkin fuarlara katıldım. Bu süreçte başta İngiltere, Amerika, İspanya, Kuwait, Bahrain, Saudi Arabia, Dubai, Beyrut, gibi birçok ülkede tasarım butiklerde yer almaya başladım.
Tasarımlarınızda sıra dışı kullanımlara mutlaka yer veriyorsunuz. Türkiye’de modayı nasıl değerlendiriyorsunuz?
Ben kumaşı eline alıp makasla ona ruh kazandıran tasarımcılardanım. Çoğu zaman kumaşlarımı ilk seçtiğimde koleksiyonun beni nereye doğru bir yolculuğa çıkaracağını kestiremem. Lakin makasımı elime aldığımda, Alice’in tavşan kavuğunu delmesiyle ortaya çıkan sihirli dünyanın kapıları açılır ve her defasında yeni bir serüven başlar. Böylelikle sıra dışı kupları yaratmaktan büyük bir zevk alırım. Türkiye’de moda diğer ülkelerden daha aktif; herkes bütçesine göre trendleri çok yerinde takip ediyor.
Geçtiğimiz aylarda düzenlenen Fashion Week’te başarılı bir defileye imza atan bir moda tasarımcısı olarak Türk modası ve dünya açısından moda haftalarını nasıl değerlendiriyorsunuz?
Türk modası dünyada büyük bir ilgiyle takip ediliyor. Fashion Week etkinliği ise moda haftasını yüksek standartlarda gerçekleştiriyor. Böylelikle global moda takviminde yer almayı ve uluslararası standartlara ulaşmayı başarıyor. Mercedes-Benz Fashion Week Istanbul, dünya moda haftalarında 7. sırada yerini almış durumda ve her geçen yıl da güçlenerek büyüyor.
Sizin dünyada en çok takip ettiğiniz ve beğendiğiniz tasarımcılar kimlerdir?
Uzun yıllardır tasarım yaptığım için trendleri ve tasarımcıları çok yönlü olarak takip ediyorum. Sezonlara göre beğendiğim tasarımcılar da değişiyor ama tüm tasarımcıları ilk günkü heyecanla takip ediyorum.
Yurt içinde ve yurt dışında sürpriz projeler olacak mı?
Yurt içinde ve dışında fuarlara katılmaya ve defile gerçekleştirmeye devam ederek kendi hikayemi herkese duyurmak istiyorum.
Başta İngiltere, Amerika, İspanya, Kuwait , Bahrain, Saudi Arabia, Dubai, Beyrut, gibi birçok ülkede tasarım butiklerde yer almaya başladım.
davet
Galleria Alışveriş Merkezi Açıldı Ankara’nın ilk AVM’si olan Galleria Alışveriş Merkezi, Besa Grup’un yeniden inşasıyla Ankara Çayyolu’nda açıldı. 6968 metrekare arsa alanı ve 8000 metrekare inşaat alanı üzerine kurulu, 29 adet ofis ve 96 adet bağımsız bölümden yer alan dükkanlardan oluşan Ankara’nın en eski alışveriş merkezi olma özelliğini taşıyan Galleria AVM yeniden inşasıyla açıldı. Ünlü şarkıcı Öykü Gürman’ın verdiği konserle yapılan açılışa ilgi yoğun oldu.
306
ÖZLEM İNCİK,SALİH BEZCİ
EVREN-EBRU KÜÇÜKBAȘKAN
MURAT-ELİF DAMGACI
Ankara’nın ilk alıșveriș merkezi Galleria AVM Besa Grup’un yeniden inșasıyla açıldı. EFE BEZCİ, ÇAĞLA BAYKAM
CEM BEZCİ
ELİZ ȘAHİN, BERKAN BAYKAM
kelebek
En Güzel Renklerin Ayı Kendinizi en çok kendiniz yoruyorsunuz biliyorsunuz değil mi? Üşengeçliğiniz oldukça yoruyor sizi... Vakit ayırmadığınız, gerçekleştiremediğiniz planlar, hayata dair yapmadığınız dokunuşlar, bir türlü zamanı denk getiremeyip göremediğiniz arkadaşlar... Bunlar hep bir yük omzunuzda... Mevsimlere uysanız belki de çok rahatlayacaksınız... Sonbaharda fazlalıklarınızdan kurtulsanız, kışın köşenize çekilseniz, içinize dönseniz, baharda tomurcuklar açsanız, yeni planlar yapsanız ve yazın son sürat hayatınıza vira vira deseniz... Bir düşünün bu teklifimi ve bu ay beraber trendlere bakalım...
TRENTE İSTANBUL Trente İstanbul, Gökçen Akşehirlioğlu tarafından 2017 yılında, günümüz şehirli kadınlarından ilham alarak kuruldu. Yoğun ve hareketli şehir hayatında kadınlara ayak uyduracak, rahat ve şık parçalarla kendinizi farklı hissetmenizi sağlayabilmek amacıyla tasarlanan parçalar efsane!
308 magdergi.com.tr
CELESTE MOGADOR
Mücevher, aksesuar ve dekoratif objeler tasarlayan Céleste Mogador’un her bir ürünü el yapımı olup, renk cümbüşünü tasarladığı her objeye dolu dolu yansıtan bir firma. Broşları favorim ve Ankara'da sadece Arjantin 22 butikte.
ANAR GÜZEL
MAISON MICHEL
5 sene Çince mütercim tercümanlık bölümünde okuduktan sonra tasarım merakı peşini bırakmayınca 2 sene moda tasarım bölümü okuyup hayallerinin peşinden koşan Anar Güzel, kendi adıyla markasını oluşturmaya karar veren çok özel bir tasarımcı. Tasarımların hepsi el işçiliği olup, kişiye özel tasarlanmakta. Her tasarımının, herkes gibi kendine has hikayesi var.
80 yılı aşkın bir süredir Paris'in vazgeçilmez şapka ve aksesuar üreticisi bu markaya vuruldum. Aksesuarı hayatının merkezine koyan herkesin muhakkak uğraması için adres; 22 Rue Canbon.
P IA BRAND
LUG VON SIGA
Pia Brand, koleksiyonlarında eğlenceli detaylar ve modern kesim ürünlerle güçlü kadının siluetini yansıtıyor. Son dönemde dünyada yaşanan en büyük sorunlardan biri olan özgürlük temasının altını çiziyor. Ürünlerde özgürlük temasını fındıkkıran karakteri ile sembolize ederek renkli ve dinamik detaylara yer veren markanın özgürlük tutkusu koleksiyonlardaki her parçada kendini gösteriyor. Ürünlerde şıklık, rahatlık ve sadelik hissinin yanı sıra güçlü bir siluet ve eğlenceli nakışlar bulunuyor.
2010 yılında kendi kurduğu hazır giyim markası LUG VON SIGA ile İstanbul ve Londra moda haftaları kapsamında gerçekleştirdiği defilelerle uluslararası platformda Türkiye'yi temsil eden Gül Ağış şimdiye kadar hazırladığı Hamam, Töre, Kapalıçarşı ve Ayna koleksiyonlarıyla Osmanlı-Türk kültürünün öğelerini çağdaş bir yaklaşımla sunarak dünya basınından da büyük ilgi gören bir tasarımcı.
BLOOMEA
Blooméa zümrüt ışıltısı, vücuttaki çatlakları dereceli biçimde silen bir tedavi yöntemi. Bu da estetik dünyasında gerçek bir devrim sayılıyor son yıllarda. Blooméa tedavisi sonrasında yara izlerinin görünümünde belirgin bir azalma gözlemleniyor. Cildin lekesiz, daha düzgün olmasını sağlamak ve cilt rengini eşitlemek için düzenli olarak yapılan Blooméa® Coup d'éclat (Aydınlık Cilt) tedavisi Ankara'da sadece Beauty Park Oran'da uygulanan bir prosedür.
F IT INT IME
Fitintime, üstün Alman teknolojisi ile üretilen EMS (Electro Muscle Stimulation) sistemine dayalı yeni nesil bir spor deneyimidir. Miha Bodytec teknolojisinin gönderdiği akımlar beynin vücuda gönderdiği sinyalleri simüle ederek eklemlere ve iskelet sistemine baskı oluşturmadan konvansiyonel yöntemlerin çok ötesinde bir kas çalışması gerçekleştirir. Bu teknolojiyi deneyimlenmiş biri olarak size Çayyolu'ndaki stüdyoyu tavsiye ediyorum.
davet
Golf Kulübü’nde Atölye Sergisi Bercis Açıkalın Atölyesi sanatçılarının 2017-2018 sezonunda hazırladığı heykel ve seramik çalışmaları, Ankara Golf Kulübü’nde sergilendi. Serginin ev sahipliğini atölyenin kurucusu Bercis Açıkalın üstlendi. 20 sanatçının eserlerinin yer aldığı serginin açılışına çok sayıda davetli katıldı. Açıkalın, sezon boyunca güzel vakit geçirdiklerini ve tüm sanatçıların özgün eserler ortaya çıkardığını belirtti. Bir günlüğüne açık kalan sergi, izleyenlerin beğenisini topladı. Ankara Golf Kulübü’nün yeşillikler içindeki bahçesinde gerçekleşen serginin açılışına katılan davetliler, güzel havanın da tadını çıkardı.
310
SEVİL GÜRGAN, ESİN GÜREL, MARIA AMİKLİOĞLU
DERYA AYSOY, ÇİĞDEM - ÖZKENT ÖZALTIN, MELTEM AYSOY, SELMA AKMAN
BURCU ÖZGÜR
Bercis Açıkalın Atölyesi sanatçılarının eserlerinin sergilendiği davette Gamze Güngör’ün heykelleri de büyük ilgi gördü. YASEMİN-ELA SAYAR
BERCİS AÇIKALIN
METİN-GAMZE GÜNGÖR
“Her Avuç Toprakta Atatürk” Panora’da Panora Alışveriş ve Yaşam Merkezi, 10 Kasım Atatürk’ü Anma Haftası sebebiyle, gerçekleştireceği özel bir proje ile Türkiye’nin dört bir yanından gelen topraklarla oluşturulan Atatürk portresini Piri Reis alanında ziyaretçilerinin ilgisine sunacak. Toprakla yapılacak ilk Atatürk portresinde, 81 ilimize, Azerbaycan’a, yavru vatan KKTC’ye ve Kurtuluş Savaşı döneminde önemli cepheler olan birçok ilçeye ait toprakların birleşmesiyle Ulu Önderimiz Atatürk’ün portresi yapılacak. 154 metrekarelik alanda konumlanacak Atatürk portresinin oluşumu son derece duygusal bir süreç içeriyor. Sürecin başında, Panora AVM tarafından tüm ülke valiliklere ve bazı kaymakamlıklara gönderilen yazılarla bir avuç toprak istendi. Türkiye’nin dört bir yanından sevgi, birlik ve beraberlik içeren göz yaşartıcı mektuplarla gelen toprakların yanı sıra, Azerbaycan’dan ve KKTC’den de gelen topraklar boya ile karıştırılarak Atatürk portresi oluşturulmak üzere hazır hale getirildi. Her bir karesinde ülkemizin topraklarını taşıyan portre; 10 Kasım günü Ankaralı öğrencilerle, AVM misafirleriyle ve Türk Eğitim Vakfı bursundan faydalanan gençler tarafından zemine yerleştirilecek. Panora AVM yetkilileri; “bu proje ile ülkemizde her daim canlı olan Atatürk sevgisini ve birlik, beraberliğin gücünü Ankaralılara ve Türkiye’ye hatırlatmak istedik. Ülkemizin dört bir yanından, hatta kardeş ülkelerden gelen mektuplar ve topraklarla çok duygulandık. Emsalsiz ve güçlü bir vatan sevgisiyle birbirine bağlı, güçlü bir ülkede olduğumuz için ne kadar şanslıyız. Atatürk ve ülke aşkımızı bir kere daha gördüğümüz için oldukça mutluyuz” diyerek düşüncelerini dile getirdi.
Panora’nın Hediyeleri Tam Senlik Panora Alışveriş ve Yaşam Merkezi, sadece etkinliklerine değil, kampanyalarına da ara vermeden devam ediyor. Açılış yıl dönümünün Aralık ayında olması sebebiyle yılbaşına daha da özenli giren Panora AVM, bu sene de rekor kırmaya hazırlanıyor. Geçen sene 6 konuda rekor katılıma ev sahipliği yapan Panora AVM, bu sene de gerçekleştireceği yeni yıl kampanyasıyla fark yaratacağa benziyor. 1 Kasım – 28 Şubat tarihleri arasında gerçekleşecek kampanyada, 2018 model 3 Ford Ranger ve 3 Ford Ecosport olmak üzere toplamda 6 araç hediye edilecek. Tek seferde yapılacak her 150 TL alışverişe bir çekiliş hakkı verilecek olan kampanyada, katılımcılar tek seferde 150 TL ve katları tutarında alışveriş yaptıkça kazanma şansını iyice artıracak. Katılım koşullarına ait tüm detayların panora.com.tr web sitesinde olduğu araç kampanyasının haricinde Panora AVM, misafirlerini özel sürprizlerle şaşırtmaya devam edecek.
312 magdergi.com.tr
Kasım’da Çocuklarla Panora Başka! Hayata geçirdiği çocuk etkinlikleri her daim öncü olan Panora Alışveriş ve Yaşam Merkezi, Kasım ayında da dopdolu bir programa sahip. Çocuk atölyeleri ve meslek atölyeleri ile eğlenerek öğrenecek olan çocuklar her hafta sonu sualtı dostlarının yaşadığı akvaryum önünde buluşmaya devam ediyor. Her hafta birbirinden farklı etkinliklere ev sahipliği yapan Panora Çocuk Atölyeleri Kasım ayının ilk hafta sonuna Kumda Piknik Atölyesi ile başladı. Birbirinden farklı kum çeşitlerini öğrenen çocuklar, aynı zamanda hayal güçlerinin örneklerini de ortaya çıkardı. Panora Çocuk Atölyeleri programında; 10 Kasım’da Atamızı anacak olan çocuklar, Ulu Önderimizi kendi gözleriyle yansıtacaklar, 11 Kasım’da ise minik birer ressama dönüşecekler. Önlük ve şapkalarını takan çocuklar, renkli şövalelerde dilediklerince resim yapabilecek. 17 Kasım’da Panora’dan Masallar etkinliğinde her ay farklı bir masalı öğrenen çocuklar, bu ay Küçük Kara Balık’ın maceralarını dinleyecekler. “Bir varmış, bir yokmuş” ile başlayan, hayal dünyasının sınırlarını zorlayan masalları dinlemek ve eğlenmek isteyen tüm çocuklar, saat 16:00’da akvaryum önünde buluşacak. 18 Kasım’da ahşap atölyesi ile kelebekleri, çiçekten notlukları renklendirecek olan çocuklar, hayal dünyalarını ahşaba yansıtacak. 24 Kasım Öğretmenler Günü’nde öğretmenlerine kendi elleriyle hediyeler yapacak olan çocuklar, 25 Kasım’da ise Toplum Ağız ve Diş Sağlığı Haftası kapsamında, gerçek bir diş hekimi ile sohbet edecek ve kendilerine diş fırçalığı hazırlayacaklar. Ücretsiz gerçekleşen Panora Çocuk Atölyeleri 15:00 - 18:00 saatleri arasında 1. kat akvaryum önünde gerçekleşiyor. Eğlenerek öğrenmek isteyen tüm çocukların bu ay da adresi Panora olacak.
Sıra dışı ve benzeri görülmemiş etkinlikleri hayata geçiren Panora Alışveriş ve Yaşam Merkezi çok farklı bir sergiye ev sahipliği yapmaya hazırlanıyor. “Eski makinalar şimdi araba oldu!” sloganıyla Ankara’da ilk kez sergilenecek Steampunk Model Otomobil Sergisi’ne ev sahipliği yapacak olan Panora AVM, 17-25 Kasım tarihleri arasında ziyaretçilerini ağırlayacak. Endüstriyel tasarımcı A.Tarık Demirbaş’ın, dünyada ilk ve tek “Diyaframlı Motor” patenti ve “Artemis Heykeli” formunda “Döner kebap makinesi” patenti gibi sanatla teknolojiyi harmanladığı benzersiz ürün çalışmaları bulunuyor. Sıra dışı tasarımcı, açtığı ilk kişisel sergisinde 1700’ler ile 2000’leri kendi özel tekniği ile bir araya getirerek yine bir ilke imza attı ve Türkiye’de Steampunk (Buhar Çılgınlığı) akımının öncüsü oldu. Sanatçı, eski model pedallı dikiş makinalarını bir araya getirerek her birini sanat eseri otomobillere dönüştürdü. 50 adet Steampunk Model Otomobil Sergisi ile tasarımcının sergilediği sıra dışı eserlerini yakından görmek isteyenler 17-25 Kasım tarihleri arasında Panora Piri Reis’te buluşacak. Eşi benzeri olmayan bu ilginç araçlar, teknoloji, sanat ve otomobil meraklılarını Panora Alışveriş ve Yaşam Merkezi’nde bekliyor.
Dikiş Makinasının Arabalara Dönüşümü Panora’da
davet
SELÇUK ÇETİN,HASAN AKÇAKAYALIOĞLU, ERDEM KIREMER,ALİ NURİ TÜRKER
Golf Tutkunları Buluştu Turkcell Platinum ayrıcalığıyla İstanbul Kemer Country Golf Sahası’nda gerçekleşen turnuva, iş, sanat, spor ve cemiyet dünyasının önde gelenlerini bir araya getirdi. Dördüncü kez Kemer Country Golf Kulübü’nün ev sahipliğinde düzenlenen Turkcell Platinum Golf Challenge’ta şampiyonlar belli oldu. Toplamda üç gün süren turnuvada Cansen Başaran Symes, Beyhan Benardete, Serra Tokar, Binnur Egeli, Didem Aras ve Hamit Altıntop gibi cemiyetle spor dünyasından ünlü isimler de mücadele etti. İş, sanat ve cemiyet dünyasından golf severleri bir araya getiren turnuvada Erkekler A kategorisinin şampiyonluk kupasını Hasan Akçakayalıoğlu kaldırırken, kadınlar A kategorisinde mutlu sona ulaşan isim ise Nonita Chand oldu. Yerli ve yabancı 300’e yakın sporcunun katıldığı Turkcell Platinum Golf Challenge, ödül töreniyle sona erdi.
314
BEYHAN,ADİLCAN BENARDETE
CAVİT YILDIZ,NİHAT ÖZDEMİR,MEVLÜT ÇAVUȘOĞLU,YILDIRIM DEMİRÖREN
HASAN AKÇAKAYALIOĞLU
SERRA TOKAR
CANSEN BAȘARAN SYMES,LEVENT ALİMGİL,NURSEL ÇÖKELEK
HAKAN ÇARMIKLI
röportaj
LUİGİ MATTİOLO, MELİKE GÖKÇE
İtalya Büyükelçisi Luigi Mattiolo Bu ayki röportajımızı, İtalyan mutfağının lezzetlerinden filmlerine kadar geniș bir yelpazede İtalyan kültürünün çeșitli sunumlarını müjdeleyen, Ankara’nın İtalya Büyükelçisi Luigi Mattiolo ile yapıyoruz. Çabalarıyla, Türk ve İtalyan kültürleri arasında önemli paylașımlara vesile olan Büyükelçi Luigi Mattiolo sorularımı içtenlikle yanıtladı. 316 magdergi.com.tr
2
015 yılında Türkiye’de göreve başladığınızdan beri ülkemiz hakkındaki deneyimleriniz nelerdir?
Türkiye’deki görev süremin bitmesine aylar kala, iki ülke arasındaki ilişkiler bakımından olsun, Türkiye açısından olsun, oldukça yoğun dört sene geçirdiğimi söyleyebilirim. Bu süreçte, Anayasa değişikliğini öngören referandum oylaması ve halk oyuyla yapılan ilk Cumhurbaşkanlığı seçimi gibi ülke tarihinde politik açıdan önemli yer bulan çeşitli olaylara tanık oldum. Bu arada önemli altyapı çalışmalarına şahit oldum ki; bu projelerden bazıları Türk ve İtalyan şirketlerinin başarılı ortak girişimleri sayesinde gerçekleştirilmiştir. Üçüncü Boğaz köprüsü inşasını bunlara örnek verebiliriz. Aynı zamanda, Ankara ve İstanbul’da yapılan saldırılar ve 2016’da yaşanan darbe girişimi gibi ülkeyi sarsan trajik olayları da acı ile yaşadım. Bu son derece yoğun geçen dört sene zarfında yaşanan olayları sadece seyretmekle kalmadım; Türk Halkının yanında olarak kendimi onlardan biri gibi hissettim ve büyükelçilik rolümü en iyi şekilde yerine getirmeye gayret gösterdim. Bu rolümü sadece, ülkelerimiz arasındaki hali hazırda mükemmel düzeyde olan siyasi ve ekonomik ilişkileri daha yoğun hale getirmek için değil, aynı zamanda son derece zengin olan kültürlerimiz arasındaki üst seviyedeki anlayışı da desteklemek amacıyla yerine getirdim.
Türk ve İtalyan halkları arasında ne tür kültürel benzerlikler buluyorsunuz?
Her fırsatta vurguladığım üzere; İtalya ve Türkiye çok önemli bir şeyi paylaşıyorlar; ortak bir tarih, coğrafya ve “Akdeniz” kültürü. Bu güçlü kimlik, her zaman iki ülke arasındaki ilişkileri her düzeyde kolaylaştırmıştır. Verilen sözün tutulması, aile kavramı, yaşlılara hürmet, konukseverlik ve sofra kültürü, zengin ve çeşitli mutfak geleneğimiz iki toplumun insanını birbirine yaklaştırmakta
Türk Halkının yanında olarak kendimi onlardan biri gibi hissettim ve büyükelçilik rolümü en iyi şekilde yerine getirmeye gayret gösterdim. ve karşılıklı anlayışı sağlamaktadır. Bu sebeptendir ki; İtalya ve Türkiye arasındaki kültürel iş birliği oldukça güçlüdür. Türkiye’de faaliyet gösteren ve varlıklarından gurur duyduğumuz 10 ayrı İtalyan arkeoloji misyonu ya da Türk üniversite öğrencilerinin İtalyan hükümeti tarafından sunulan eğitim imkanlarına gösterdikleri yoğun ilgiyi, güçlü kültürel iş birliğinin örnekleri arasında gösterebiliriz. Bu karşılıklı kültür değişimlerinin daha da yoğunlaşacağına eminim.
Bize günümüzdeki Türkiye - İtalya ikili ilişkilerinden kısaca bahseder misiniz?
İtalya ve Türkiye arasındaki ikili ilişkiler mükemmel düzeydedir. Görev sürem olan geçen dört sene içerisinde gerçekleştirilmiş üst düzey kurumsal boyuttaki pek çok görüşme fırsatı ve her iki ülke arasındaki yoğun ticari iş birliği, büyümeye yönelik bu mükemmel ilişkilerin göstergesi niteliğindedir.
röportaj
Bunlara örnek verecek olursam; dönemin İtalya Dışişleri bakanı Paolo Gentiloni’nin Ankara’ya gerçekleştirdiği iki ziyaret, dönemin Ekonomik Kalkınma Bakanı Carlo Calenda’nın İtalya ve Türkiye arasındaki JETCO’nun (Joint Economic and Trade Commission) ilk toplantısı münasebetiyle İstanbul’a ziyareti ve yine dönemin Başbakanı Renzi’nin Antalya’da yapılan G20 zirvesine katılımı, ayrıca Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Cumhurbaşkanı Sergio Mattarella tarafından kabul edildiği geçtiğimiz Şubat ayında gerçekleştirilen Roma ziyareti ve Temmuz ayında NATO zirvesi kapsamında Brüksel’de Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Başbakan Giuseppe Conte arasında gerçekleşen ikili görüşme. Nato’ya ilk üye olan ülkeler arasında yer alan İtalya ve Türkiye, uluslararası ve bölgesel çevrelerdeki küresel düzeni tehdit eden sayısız güvenlik sorununa karşı mücadelede ortak görüşlere sahip olup verimli iş birliği yapmaktadırlar. Bu bağlamda, Kahramanmaraş’ta NATO bünyesinde yerleştirilen Samp-T İtalyan bataryalarını örnek verebiliriz. Ankara gibi Roma da, krizlerin çözümü ve barışın muhafaza edilmesi için çok taraflılığı ve bölgesel bütünleşmeyi olmazsa olmaz araçlar olarak görmektedir. İtalya, Türkiye’nin AB’ye katılım sürecini her zaman desteklemiş ve güçlü bir şekilde de desteklemeye devam etmektedir. Tıpkı kapsayıcı ve demokratik bir Birleşmiş Milletler reformunu desteklediği gibi…
İtalya Büyükelçiliği’ne bağlı olan Ekonomi Ofisi’nin ve İtalya Ticaret Komisyonu’nun görevleri nelerdir? Bu ofis, İtalya ile Türkiye arasındaki gerek karşılıklı ticaret hacmini gerekse doğrudan yatırımları ilgilendiren ekonomik ve ticari ilişkileri teşvik etmektedir. Amacımız sadece İtalya’nın ve İtalyan şirketlerin çıkarlarını desteklemek değil; öncelikle müttefik iki
318 magdergi.com.tr
ülke arasında olması gerektiği gibi “kazan-kazan iş birliği” mantığı çerçevesinde, iki ülkenin ekonomik ilişkilerinin büyümesi için en iyi koşulların oluşmasına katkıda bulunmaktır. Ofis ayrıca, Türkiye’deki ICE, İtalyan Dış Ticaret ve Tanıtım Ajansı ile İstanbul ve İzmir’deki Ticaret Odaları’nın faaliyetlerini de koordine etmektedir.
İtalyan ekmekleri dünya çapında bir üne sahip. Bu yıl 12-14 Ekim tarihleri arasında CerModern’de yapılan ekmek festivaline gelenler nasıl bir organizasyonla karşılaştı? Geçtiğimiz yıl CerModern’de birincisi düzenlenen Uluslararası Ekmek Festivali’ne Barilla, Ferrero ve Macrocenter ile birlikte katılmıştık. Bu yıl ise 13 Ekim Cumartesi günü Cermodern’de düzenlediğimiz bir workshop ile Festival’de tekrar yer aldık. Konuğumuz gıda mühendisi Gioacchino dell’Aquila, ekmek ve maya konulu atölye çalışmasında ekmek ve mayanın tarihçesini anlatırken, ev mayasıyla ekmek yapımını ve grissini, taralli gibi İtalya’ya özgü lezzetlerin yapımını da uygulamalı bir şekilde öğretti. Bu vesileyle fikri mülkiyet konusunda yetkili kurum olan Türk Patent ve Marka Kurumu’nun iş birliğiyle Büyükelçiliğimiz tarafından hazırlanan, İtalya ve Türkiye’deki coğrafi işaretler sistemini konu alan “Toprağın Bereketi” adlı yayını da festival ziyaretçilerine dağıtarak tanıtımını yaptık.
Kayıtlı coğrafi işaretlerin sayısı bakımından dünyada birinci sırada olan İtalya, bu alanda uzun bir deneyime sahipken, Türkiye de bu sistemi güçlendirmeye yönelik önemli adımlar atmaktadır. Bu yayın, San Marzano domatesinden Malatya kayısısına kadar menşe adı DOP, mahreç işareti IGP, geleneksel ürün adı STG olarak
kayıt altına alınmış coğrafi işaretli pek çok ürüne ilişkin bilgiler içermektedir. Ayrıca aralarında 3 Michelin yıldızlı ünlü restoran La Pergola’nın şefi Heinz Beck; yakın zaman önce dünyanın en iyi 50 restoranı arasına girmiş olan İstanbul’daki Mikla Restoran’ın şefi Mehmet Gürs; Gaziantep baklavasını Brüksel’e taşıyan heyetteki ilk baklava ustası olan Burhan Çağdaş (İmam Çağdaş’ın sahibi) ve Napoli’nin tarihi pizzacılarından Di Matteo’nun sahibi Salvatore Di Matteo ile yapılan özel röportajlar da bu yayında yer alıyor.
15-21 Ekim tarihleri arasındaki İtalyan Dili Haftası’nda dilinizin tanıtımına yönelik ne tür etkinlikler yapıldı?
Bu sene on sekizincisi yapılan İtalyan Dili Haftası, İtalya Cumhurbaşkanı’nın yüksek himayelerinde tüm dünyada 15-21 Ekim tarihleri arasında düzenlendi. Bu senenin konusu “İtalyanca ve network – İtalyanca için network” oldu. Ankara Üniversitesi İtalyan Dili ve Edebiyatı Bölümü’nde ve Casa Italia’da gerçekleştirilen yoğun bir etkinlik takvimi vardı. Aralarında Università degli Studi del Molise Üniversitesi’nden Profesör Giuliana Fiorentino, Türkiye’de bulunan İtalyan okutmanlar Antonella Elia ve Anna Frigioni’nin de bulunduğu önemli misafirlerimizin katkılarıyla web ortamında İtalyanca’nın, dijital İtalyanca’nın ve siber İtalyanca’nın değişimi hakkında konuştuk. Ayrıca, İtalyanca’yı online olarak öğrenmeye başlamak isteyenler için ücretsiz yeni bir uygulama olan “ItaliAmo”yu tanıttık. Bu uygulama, iki ünlü tarihi isim olan Leonardo da Vinci ile Mona Lisa’nın günümüze uyarlanmış adları ‘”Leo ve Lisa” karakterleri ile birlikte İtalya’yı keşfetme yolculuğu üzerine kurulmuş oldukça sempatik bir uygulamadır. Son olarak ise, IED (Istituto Europeo di Design) Okulu öğrencilerinin İtalyan Kültürü ve “Made in Italy” kavramına ait kelimelerden faydalanarak hazırladıkları “Kelime Ağı” başlıklı serginin ve Casa Italia Kütüphanesi’nin açılışını yaptık.
Kasım ayında gerçekleşecek olan İtalyan Mutfağı ve Sinema Haftası’nda ziyaretçileri ne tür sürprizler bekliyor?
Kültürel aktiviteler anlamında Kasım ayı oldukça yoğun bir ay olacak. 12-17 Kasım 2018 tarihleri arasında Çankaya Belediyesi Çağdaş Sanatlar Merkezi’nde Çağdaş İtalyan Filmleri Haftası’nın bu sene dokuzuncusu düzenlenecek. Bu seneki etkinlik için, bildiğinizden çok farklı bir İtalya’ya ışık tutacak ve kentlerin banliyöleri ile ergenlik sorunları gibi farklı konuları ele alacak birbirinden ilginç filmleri seçtik. Haftanın açılışını 12 Kasım akşamı, benim de çok beğendiğim “Otobandaki kedi gibi” (Come un gatto in tangenziale) adlı filmle yapacağız. Riccardo Milani’nin yönetmenliğini üstlendiği bu film, banliyölerin karmaşasını ve sorunlu ortamını basit ve sempatik bir tarzla ele almaktadır. Salı günü ise yönetmen Daniele Vicari’nin ekonomik krizi, ailesini maaşıyla tek başına geçindirmeye çalışan bir kadının hikayesi üzerinden anlattığı “Güneş Kalp Aşk” (Sole Cuore Amore) adlı dram filmini izleyicilerle buluşturacağız. Yönetmen Paolo Genovese’nin “Mekan” (The Place) adlı filmi ise, 14 Kasım günü beyaz perdede olacak; oldukça ilginç olan bu filmin konusu ise ziyaretçilerine verdiği özel birtakım görevlerin tamamlanması karşılığında onların en büyük dileklerini yerine getirmeyi kabul eden gizemli bir adamın etrafında geçmektedir. Perşembe akşamı ise, yönetmenliğini Roberto De Paolis’in yaptığı, şiddetli ve karmaşık bir aşk hikayesi aracılığıyla ekonomik zorlukları ve banliyöleri anlatan “Temiz Kalpler” (Cuori Puri) adlı film gösterimde olacaktır. 16 Kasım akşamı çok keyifli bir film olan “Hayat bu” (Succede) izleyiciyle buluşacak; Francesca Mazzoleni’nin yönetmenliğini yaptığı bu komedi filmi zamane gençliğinin cep telefonları, sosyal medya ve ilk aşkları arasında
12-17 Kasım 2018 tarihleri arasında Çankaya Belediyesi Çağdaş Sanatlar Merkezi’nde Çağdaş İtalyan Filmleri Haftası’nın bu sene dokuzuncusu düzenlenecek. şekillenen dünyalarını konu almaktadır. 9. Çağdaş İtalyan Filmleri Haftası’nın son gününde ise yönetmen Gabriele Muccino’nun tipik bir İtalyan ailesinin çözülmemiş çatışmalarını ve geleceğe dönük endişelerini işlediği “Evin Gibisi Yok” (A casa tutti bene”) adlı filmi izleyicilerle buluşacaktır. 19-25 Kasım tarihleri arasında ise, Dünyada İtalyan Mutfağı Haftası organize edilecektir. Bu sene üçüncüsü yapılacak olan Dünyada İtalyan Mutfağı Haftası ile İtalyan kültürünün parçası olan mutfak ve enogastronomi geleneklerinin tanıtımı hedeflenmektedir. Bu sene düzenlenecek olan programda İtalyan yemek kültürünün değerlerini, kalitesini, sürdürülebilirliğini, gıda güvenliğini, biyoçeşitliliği ve Akdeniz diyetini vurgulayan etkinlikler sunacağız. Ayrıca Türk kurumların ve yerel restoranların da katılacağı coğrafi işaretlerin korunması ve bölgenin tanıtımı gibi konuların işleneceği etkinlikler de yer alacaktır.
Bu sene Avrupa Birliği Delegasyonu tarafından düzenlenen İnsan Hakları Film Festivali’ne hangi temayla katılacaksınız?
İlk başladığı 2011 senesinden bu yana, Avrupa Birliği Delegasyonu tarafından Aralık ayında Türkiye’de farklı şehirlerde organize edilen “Human Rights Film Days”, İnsan Hakları Film Günleri’ne iştirak ettik. Bu sene de İtalyan yönetmen Paolo Martino’nun, gerek İtalya gerekse Türkiye’yi yakından ilgilendiren güncel bir tema olan göç ve özellikle bürokratik işlemlerin insanların hayatlarını nasıl etkilediklerini konu alan iki belgeseliyle katılacağız. Bunlardan biri “Terra di Transito” (Geçiş Yolu); savaştan kaçan binlerce kişiden biri olan Rahell, Orta Doğu’dan yola çıkarak, yıllardır ailesinin bir bölümünün yaşadığı İsveç’e gitmek ister. Ancak bazı yasal düzenlemeler gereği İtalya’da durdurulur. Bir diğer belgesel film “Consiglio di Idomeni” (Idomeni Konseyi) filminde ise; Yunanistan ve Makedonya arasındaki sınır kampında kalanların her sabah bir araya gelerek yolculuklarına yasal olarak devam edebilmeleri için Avrupa tarafından gelecek bir yanıtı beklemeleri ele alınmaktadır. Ayrıca yönetmen bu vesileyle Ankara, İstanbul ve Antalya izleyicileriyle de bir araya gelecektir.
Kendinize ait zamanlarda Ankara’da nerelere gitmeyi seviyorsunuz?
Ankara’da en sevdiğim yerlerden biri hiç şüphesiz Ulus, Kale. Ailemle birlikte Kale ve çevresini gezmeyi, burada tipik Türk kahvaltısı yapmayı ve yöresel ürünler satın almayı çok seviyorum. Bir diğer sevdiğim yer ise; Anadolu Medeniyetleri Müzesi. Burası gerçekten de sergilediği sanat açısından eşi benzeri olmayan bir müze, özellikle de bizler tarafından az bilinen Hitit Uygarlığı kalıntıları gerçekten eşsiz. Ziyarete gelen heyetleri ya da misafirlerimi ne zaman bu müzeye götürsem hep hayran kalıyorlar.
davet
HAKAN-SEÇİL BOZKURT, REYHAN DEMİRÖREN, MİRA BOZKURT, GÖKHAN BOZKURT, SİGRUNN BOZKURT
Ayhan Bozkurt Anısına Golf Turnuvası Temmuz ayında hayatını kaybeden Kurt Holding Yönetim Kurulu Başkanı Merhum Ayhan Bozkurt anısına Ankara Golf Kulübü’nde bir turnuva düzenlendi. Demirören Holding ve Demirören Medya Holding Yönetim Kurulu Üyesi Tayfun Demirören’in eşi Reyhan Demirören ile Hakan Bozkurt ve Gökhan Bozkurt’un babası, Kurt Holding Yönetim Kurulu Başkanı merhum iş adamı Ayhan Bozkurt adına Ankara Golf Kulübü’nde golf turnuvası düzenlendi. İş ve siyaset dünyasından yoğun katılımın olduğu turnuvada duygusal anlar yaşandı. Birçok farklı kategoride yapılan turnuvada sıralamaya giren katılımcılar, ödüllerini merhum iş adamı Ayhan Bozkurt’un eşi ve çocuklarının elinden aldı.
320
NURSEL-VOLKAN BAȘEĞMEZ
SEVİL GÜRGAN
NORA OYAN-ANIL BAȘEĞMEZ
BERCİS AÇIKALIN
Farklı kategorilerde yapılan turnuvada dereceye girmeye hak kazananlar ödüllerini merhum iș adamı Ayhan Bozkurt’un eși ve çocuklarının elinden aldı. MİRA BOZKURT, SİGRUNN BOZKURT, BİROL CİVELEK
GÜLAY - MEHMET DORA
karma
ozgur@ozguraksuna.com
Kır Kabuğunu Her Kasım ayında hissetiğimiz o derin duyguyu bir kez daha yașayıp, bize bıraktıkları ve eserleriyle gurur duyarak, çizdiği yolda sonsuz bir ömür için yüce Atatürk’ün önünde saygı ve minnetle bir kez daha eğiliyoruz... 10 Kasım... 10’suz Kasım... Sonsuz Kasım... 322 magdergi.com.tr
B
Hayat bize gelişim ve değişim için doğadan o kadar çok örnek gösteriyor ki; sadece doğadan alacağımız dersleri bile uygulayarak problem olarak gördüğümüz birçok konuya çözüm bulabiliyoruz. Abraham J. Twerski’nin hayat dersleri içinde buna birçok örnek bulabiliyoruz aslında... Bir gün bir dişçi randevusu için beklerken “Istakoz nasıl büyür?” hikayesi gözüne çarpıyor dergide ve birçoğumuzun nedenini bilemediği bir probleme net bir çözüm buluyor aslında. Istakozlar yumuşakçalardandır ve dünyaya geldiklerinde sert bir kabukla donanmış şekildelerdir. Ancak kendisi gelişimini sürdürdüğü halde kabuğu büyümez ve bir süre sonra kabuğuna sığamaz hale gelip rahatsızlık duymaya başlar, bu onda stres ve baskı oluşturur. Bu durumdan kurtulmak, kabuğunu terk edip bir kayalığın altında avcılardan korunmak için saklanır ve kendisine daha büyük, yeni bir kabuk inşa eder. Aradan geçen zaman içinde ıstakoz büyümeye devam eder ve kabuğuna yine sığmamaya, aynı şeyleri tekrar yaşamaya başlar. Duyduğu rahatsızlıktan dolayı yine kabuğunu terk eder ve bir kayalığın altında yeni kabuğunu oluşturur. Bu şekilde yenilediği kabuklarıyla büyüme sürecini tamamlar ve en son ulaşacağı noktaya kadar büyür. Ve şunu söyler: Eğer bu ıstakozun bir doktoru olsaydı ve ona anti-depresan gibi mutluluk veren ilaçlar verseydi bulunduğu durumdan şikayet etmeyecekti ve kabuğundan ayrılmayacaktı; dolayısıyla büyüyemeyecek ve gelişemeyecekti. Eğer bugün hayatımızda rahatsızlıklarımız varsa, kendimizi baskı altında hissediyorsak hatta stres yükü varsa üzerimizde bu bizi mevcut durumu değiştirmeye itecek ve harekete geçirecek en önemli güç olacaktır.
Başaramamaktan korkmayın, denememiş olmaktan korkun..
Öncelikle yaşadıklarımızı hep negatif ve olumsuz görmemekle başlayabiliriz değişime... Bu arada yeri gelmişken kulaktan dolma ve arkadaş tavsiyesi ile alınan depresyon ilaçlarının sizin gerçek ruh sağlığı problemlerine sahip olmanıza sebep olacağını hatırlatmak istiyorum. Eskilerin, “olmuyorsa, demek daha tam öğrenememişsindir, o yüzden olmuyordur” dedikleri durum aslında. Hepimizin içinde muhteşem bir potansiyel var. Başarı; bu potansiyelin farkına varıp onu dışarı çıkarabilmektir. Birçoğumuz tam tersi şekilde potansiyelinin farkına bile varmayıp bazen de onu görmezden gelip enerjisini boşa harcamaktadır. Başarısızsak; artık sorunun ne olduğunu öğrenmiş, bu duruma çözüm üretmeye başlamış, başarılı olmaya sadece bir adım kalmış demektir. Başaramamaktan korkmayın, denememiş olmaktan korkun... Risk ve hayat başarısı paralel çalışan sistemlerdir. Biz garantici bir millet olduğumuz için hep garanti olan yoldan ilerlemeyi tercih ediyoruz. Fakat bazen biraz güven ve konfor alanımızdan çıkmamız gerekebilir. Bu da beraberinde stres oluşturabilir, ancak bu stres bizim ilerlemezi ve dayanıklılığımızı sağlayacaktır. En büyük fikirler; zor zamanlarda, en iyi kaçamak noktaları; imkansızlıklarda, en iyi yemekler; en kısıtlı malzemeyle, en iyi icatlar; mecburiyetlerde oluşuyorsa siz de en iyisine çok yakınsınız demektir. Özgür Aksuna olarak benim de başarı hikayem kabuğumu kırmamla başladı. Tarihin sayfaları da böyle büyük ilham kaynakları ile bize ışık olmaya devam ediyor.Een büyük ışığımız Atatürk’ün ışığıyla kabuğunu kıran bir nesilsek ve artık kabuğunuz size rahatsızlık veriyorsa, canınız
acımaya başladıysa artık kabuğunuzu bir kez daha kırma zamanı gelmiştir. Zaman değişim zamanıdır, hadi neyi bekliyorsunuz?
Bana www.ozguraksuna.com ve @ozguraksuna hesaplarından ulaşabilir sorularınızı ve mesajlarınızı iletebilirsiniz.
davet
KORAY UYGUR
KÜBRA DEMİRCAN, ȘULE ÖZDİL YELKENCİ
MAG Medya’dan Bowling Turnuvası MAG Medya, Armada Roll House’ta renkli bir etkinliğe ev sahipliği yaptı. Bowling turnuvasının düzenlendiği etkinlikte konuklar, eğlencenin tadını çıkarttı. MAG Medya, Başkent iş hayatının katıldığı eğlenceli bir bowling organizasyonu düzenledi. Armada Roll House’ta gerçekleşen turnuvanın ev sahipliğini MAG Medya İmtiyaz Sahibi Can Çavuşoğlu ve ekibi yaptı. Ödül olarak birinciye Bilkent Otel’de bir gece konaklamanın verildiği gecede konuklar renkli görüntüleri sosyal medyadan paylaşmayı ihmal etmedi.
324
SİNEM AYDIN
ALİ KAPTAN,ÖZGÜR BAȘKAN,MEHMET TÜRKÇE,ALİ BURKAY ERBEK,KAYHAN ȘENYAYLA
ERSAN-SİNEM-EMİR-ELİS BAȘBUĞ
EMEL YALÇIN,GİZEM HAZAL ULUDAĞ
davet
CEREN ASLAN,ALPER MAGAROĞLU
326
FAZİLET-ERDEM-KUZEY-ZAFER KURHAN
TOGAY-ÖZGE ERBAY CÖMERT
Ödül olarak Bilkent Otel’de konaklamanın verildiği gecede konuklar renkli görüntüleri sosyal medyadan paylașmayı ihmal etmedi.
GONCA-ZEYNEP-LEVENT GÜNEY
Etkinlik ve Organizasyonlarınız İçin Aradığınız Her Şey ACE of M.I.C.E.’da!
davet
Peony Cake’te Halloween
TUĞBA KAHRAMAN
Ankara’nın önde gelen parti evlerinden Peony Cake müşterileri için Halloween Parti düzenledi. Partiye Ankara iş ve cemiyet hayatından çok sayıda kadın çocuklarıyla birlikte katıldı. Peony Cake Çayyolu’nda bulunan mekanında sevdikleri ve müşterileri için Halloween Parti düzenledi. Partiye katılan konuklar ve çocuklar Halloween konsepti ile hazırlanmış yiyeceklerin tadına bakarken gün boyunca müzik eşliğinde eğlendi. Katılan herkesin çok memnun bir şekilde ayrıldığı partide güzel ev sahipliği için Tuğba Kahraman’a teşekkür ettiler.
328
RENGİN-ERKAN ÖDEVCİ, BÜȘRA-MİNA ERBİL
TUĞÇE-OĞUZ EFE GÜREL
NALAN-ARAS OTAN
ZEYNEP KÖROĞLU, GÖZDE BALKAYA, IRMAK EKEN
KADİR ALP-SELİN ALPARSLAN
MİLA-BURCU BAYDAR
ESRA PEHLİVANOĞLU
BERİL-İLKNUR AYERDEN
ASLIHAN-NESLİHAN BEZCİER
BURCU-NAZ KUNAR
röportaj
ÖZGE ÇAVUȘOĞU, AYSUN ALTUN, DERYA DİNÇER
Mira Miro Ankara’da İș dünyasında, kendi uzmanlık alanlarında uzun yıllar birçok farklı proje üreten 3 kadının yolu, çocuk sahibi olduktan sonra alternatif eğitim, demokratik yönetim ilkelerini esas alan bașka bir okulun bahçesinde kesiști. Deneyimlerini “çocuklar için ‘iyi’ șeyler üretmek” konusuna odakladılar. Çocuklar için sanat ve kültür içerikli, uluslararası iș birliklerini kapsayan projeler için Doula Organizasyon’u kurdular. Doula Organizasyon’un üç ortağı ile projelerini ve Çocuk ve Gençlik Uluslararası Kültür Sanat Festivali Atta Festival kapsamında 17 Kasım tarihinde Ankara’da gösterilecek “Mira Miro” performansını konușmak için bir araya geldik... 330 magdergi.com.tr
D
oula Organizasyon’u tanıyabilir miyiz?
Farklı sektörlerde çalışan üç kadın olarak, anne olduktan sonra kendi deneyimlerimizden yola çıkarak çocuk etkinlikleri alanında bir ihtiyaç olduğunu gördük. Ortak ihtiyaçlar bizi ortak projeler üretme yolunda birleştirdi. Çocuğa değer veren, birey olarak haklarına saygı gösteren, sanatın teröpatik gücünü, kültürün birikim istediği gerçeğini kökünde taşıyan, uluslararası iş birliklerini de kapsayan çalışmalar için Doula Organizasyon’u kurduk.
“Doula” ne manaya geliyor?
Doğuma yardımcı olan “ebe” anlamına gelen Doula’yı seçmemizin nedeni; fikirleri dünyaya gelecek bir bebek gibi büyütmesi ve hayata geçmesine rehberlik etmesiydi.
Ve kültür - sanata yoğunlaştınız...
Evet, Doula Organizasyon olarak odaklandığımız alan kültür ve sanat. Hem bu alanda iş üretmeyi hem de olan kaliteli içerikli projelerle iş birliğini esas alıyoruz. İşte bu noktada yolumuz Atta Festival ile kesişti. Kasım ayında çok özel bir performansın; “Mira Miro”nun Ankara’da gösterilmesine vesile olduk. “Mira Miro”yu takiben, çocukların oyun oynama ve bu şekilde öğrenme hakkını gözeten farklı projeler, gösterimler ve workshoplar ile Ankara şehir hayatını canlandırmayı, başkentte yaşayan çocukların da zengin içerikli, kazanımları yüksek performanslara ulaşmasını planlıyoruz.
İspanyol yapımı Mira Miro isimli performans 17 Kasım Cumartesi Günü Cer Modern’de Ankara İzleyicisi İle Buluşacak Atta Festivali’nden bahseder misiniz?
Festival; çocukların sanat ve kültür haklarından yola çıkan, şehrin çocuk ve gençlik festivali olarak tüm sanat ve performans biçimlerinin yanı sıra teknolojik ve interaktif içeriklere de yer veren İstanbul’un tek uluslararası çocuk ve gençlik sanat festivali. Her yıl Çocuk Hakları Günü’nün (20 Kasım) olduğu haftalarda gerçekleşiyor. Festivali düzenleyen Hakan Silahsızoğlu ve Feyzan Yılmaz yıl içinde dünyayı dolaşıyor, prestijli birçok çocuk etkinlik, performans ve festivallerini takip ederek bu coğrafyaya uygun bir program hazırlıyor ve dünyanın dört bir yanında defalarca gösterilmiş, beğeniyle takip edilmiş bu oyunları İstanbul’a Atta kapsamında getiriyorlar.
Siz de bu festivalin bir bölümünü Ankara’ya taşıyorsunuz...
Bu yıl üçüncüsü gerçekleşecek festivalin programında başı çeken bir performans, Doula Organizasyon iş birliği ile ilk kez Ankara’da da gösterilecek. İspanyol yapımı “Mira Miro” isimli performans 17 Kasım Cumartesi günü Cer Modern’de izleyicisi ile buluşacak.
Son olarak; “Mira Miro”nın içeriğini nasıl tanımlarsınız?
İspanyol Sanatçı Joan Miro’nun dünyasından doğan bu dans, videoanimasyon gösterisi, sanatçının eserlerinden yola çıkarak canlı renkler ve geometrik şekiller ile her şeyin mümkün olduğunu gösteriyor. Resimlerin canlandığı, hayali bir evrene gidilen bu gösteride keşifler ve sürprizlerle dolu bir maceraya çıkılıyor...
davet
Yeni Yaşa Renkli Kutlama Ankara’nın önde gelen iş adamlarından Sinan Aygün’ün torunu ve Paşa-Burcu Bucak çiftinin oğulları Arşad Sinan Bucak’ın 5. yaş günü partisi kalabalık bir davetli topluluğu ile kutlandı. Panora Happy Moons’ta gerçekleştirilen parti, renkli görüntülere ev sahipliği yaptı. İş ve cemiyet hayatından birçok ismin katıldığı davette, Burcu Bucak, oğlu Arşad’ın doğum gününe katılanlarla yakından ilgilenerek örnek bir misafirperverlik sergiledi. Eğlenceli anları sosyal medyadan paylaşmayı ihmal etmeyen konuklar partide keyifli dakikalar yaşadı.
AĞAHAN-BURCU-ARȘAD BUCAK
ZEYNEP ADA-SİMGE ÇETİN, PEREN ÜNLÜ, BURCU-ARȘAD BUCAK SİNAN AYGÜN, AĞAHAN BUCAK
332
BAHAR CEBECİOĞLU
AĞAHAN BUCAK, SİNAN AYGÜN
Levent OYLUÇTARHAN
160X200 cm Tuval Üzeri Yağlı Boya/Oil on Canvas 2018
Resim Sergisi/Painting Exhibition
160X200 cm Tuval Üzeri Yağlı Boya/Oil on Canvas 2018
“Bukalemun/Chameleon” 2-21 Kasım/November 2018
Yıldızevler Mah. Şehit Mustafa Doğan Cad. No: 82 / A - B Çankaya - 06550 / ANKARA GSM: +90 532 550 99 94 • T: +90 312 438 86 70 • F: +90 312 438 86 72 www.galerisoyut.com.tr - galerisoyut@gmail.com galerisoyut
galerisoyut
galerisoyut
davet
BARAN YAZICI
REZZAN ANIK YAĞIZ
ETKİN-DAMLA PERÇİNER
CENK-BUSE KARATAȘ
Çiçeği Burnunda 2. Şubesini Açtı Özgün çiçek tasarımlarıyla kısa zamanda adından söz ettiren Çiçeği Burnunda; 2. şubesini “Floral Cafe” konsepti de ekleyerek, Çankaya Caddesi’nde keyifli bir partiyle açtı. Deniz Tapkın’ın ortağı olduğu, Yiğit Korkut’un iç mimarisini tasarladığı Çiçeği Burnunda; çiçekçilik sektöründe yenilikçi anlayışı ile tasarım ve çiçeği birleştirerek, süsleme sanatına yeni bir bakış açısı getirdi. Bunun yanında yeni şubesinde Floral Cafe konsepti de barındıran ve özel günlerde naked cake, butik pasta, cupcake, tart gibi yiyeceklerin satışının yapıldığı mağazaya cemiyet hayatının önde gelen isimleri de yoğun ilgi gösterdi. Çankaya Caddesi’nde yer alan ve Atakule’ye komşu olan Çiçeği Burnunda; çiçek ve tatlı severleri ağırlamayı bekliyor..
334
DENİZ TAPKIN
davet
DİLAN KILINÇ ÇAKAN
BURAK ALKAN,YİĞİT KORKUT
BİRTEM KUTMAN
ALİ ALPHAN ALPAT
ENDER CANAN ADAN
Deniz Tapkın’ın ortağı olduğu ve Yiğit Korkut tarafından tasarlanan Çiçeği Burnunda’da konuklar rengarenk çiçekler eșliğinde leziz tatlar denedi. DENİZ DEMİRYÜREK, MURAT TARMAN
GÜLTEN BIÇAKÇI
NİLSU ALİZADE
davet
BAHAR SULTAN
HATİCE ESER
FARZENEH MOJTABAY
DİCLE ȘEREN, MELEK BURCU ERKEK
Dr. Servet Karayün Yeni Sezona Hazır Dr. Servet Karayün, kliniğine kazandırdığı yeni teknolojik cihazları dostlarına ve misafirlerine tanıttı. Uzun süredir Tunalı Hilmi Caddesi’nde hizmet veren Servet Karayün, yeni sezonda kliniğine kazandırdığı yeni teknolojilerin ve cihazların; tedavide kullanım alanları, faydaları ve kliniğinde yapılan uygulamalar hakkında kısa bir konuşma yaptı. Karayün, davete katılan dostlarına teşekkür etti. Leziz ikramlar ve müzik dinletisi eşliğinde devam eden organizasyonda, davetliler edindikleri bilgilerden ve gördükleri misafirperverlikten çok memnun kaldıklarını söyledi.
336
SERVET KARAYÜN
YASEMİN TOPALOĞLU
haber
Ankara’da Lezzetin Yeni Adresi Gaziantep mutfağının yöresel lezzetlerini Ankaralılarla buluşturacak olan Köz Biber Ocakbaşı Restoran açılışını yaptı. Vural Can Öztürk, Aykut Dilek ve Görkem Sarıyüce ortaklığıyla Via Flat İş Merkezi’nde faaliyete geçen Köz Biber Ocakbaşı Restoran, 120 kişi kapalı, 60 kişi açık alan kapasitesiyle konuklarını ağırlayacak. Çok sayıda davetlinin katılımıyla açılışı gerçekleşen restoran, yaklaşık 8 çeşit meze ile Gaziantep mutfağının yöresel lezzetlerini Ankaralılarla buluşturmayı hedefliyor.
En Yüksek Ödüllü ve Katılımlı Bowling Turnuvası Rollhouse Bilkent’te düzenlenecek ve Türkiye’nin en yüksek ödüllü Açık Bowling Turnuvası’na 120 sporcu katılacak. Türkiye’nin çeşitli şehirlerinden ve yurt dışından turnuvaya katılan sporcular dört gün boyunca para ödülleri, bowling topu ödülleri ve federasyon sıralaması için puan kazanmak üzere yarışacaklar. Eleme turları sonunda finallerde yarışmaya hak kazanan 32 sporcu, kıyasıya mücadeleler ve maçlar sonucunda ödüllerini kazanacaklar. Tüm spor severleri Rollhouse Bilkent’e izlemeye davet ediyoruz.
Storks Mücevher’den Sonbahar Serisi Türkiye’nin ilk mücevher markası Storks Mücevher’in sonbahar döneminin başında hazırladığı sonsuz aşk temalı bileklikler bu yazın trendlerinden olacak… Türkiye’nin ilk mücevher markası Storks Mücevher’in sonbahar döneminin başında hazırladığı sonsuz aşk temalı bileklikler bu yazın trendlerinden olacak… Özel deri üzerine işlenen pırlantalı bileklikler hareketli tarzları ile günlük kullanıma uygun şekilde dizayn edilmiştir. Şıklığı zarif dokunuşlarla sağlayan kadınların kombinlerinde farklılık yaratacak farklı desen ve renkte çalışılan deri bileklikler pırlantalı kalp ve sonsuzluk figürleri ile tasarlanmıştır. Yeni koleksiyonda kalp ve yıldızlı pırlanta inci küpeler zarif duruşları ile yaz gecelerinde parlayacak. Gecenin ışığı Storks ile parlayacak.
röportaj
EBRU ȘİNİK
Genleriniz Kaderiniz Değildir Chopra eğitmenlerinden, ülkemizin ilk Bütünsel Sağlık ve Ayuverda Uzmanı Ebru Șinik ile yeni çıkan ikinci kitabı “Genleriniz Kaderiniz Değildir” hakkında konuștuk...
K
itabınız Upanişad’lardan alıntı bir söz ile başlıyor ve “İnsan eylemleriyle kendini yaratır. İnsanın arzuları ve ameli ne ise, kaderi de odur” deniyor. Günlük seçimlerimiz hayatımız üzerinde bu derece etkili mi?
Evet, günlük olarak yaptığımız seçimler bizim yarın nasıl bir bedene, zihne ve ruhsal sağlığa sahip olacağımızı belirliyor. En ufak ve önemsiz olarak gördüğümüz seçimlerimiz, hayatımızı etkileyecek en önemli seçimlerimizin temelini oluşturuyor. Mesela güne kahve, çay veya limonlu ılık su ile başlamamız fizyolojimizde gün boyunca bizi etkileyecek bir dizi farklı zincirleme reaksiyonu başlatıyor.
338 magdergi.com.tr
Dolayısıyla gün boyunca daha iyi, daha mutlu, daha verimli, daha huzurlu, daha dingin, daha dengede hissetmemizi sağlamak tamamen bizim kendimiz için yaptığımız gündelik seçimlerde saklıdır.
Kitabınızdaki pratik rutinleri hayatlarına katmak için okurlarınıza nereden başlamalarını önerirsiniz?
Her zaman en kolay, en basit, en az zaman isteyen rutinlerle başlamak hem sürdürülebilirliği sağlamak hem zihnin sabote etme potansiyelini bertaraf etmek için çok uygundur. Bunlar ayrıca minik rutinlerle dahi sağlanan faydanın deneyimi ertesinde diğer rutinlere geçmeyi teşvik edici ve özendirici etkiyi de sağlar.
Zaten o yüzden kitapdaki rutinleri “5 adım” şeklinde verdim. Her adımda kendinizin en iyi versiyonuna biraz daha yaklaşarak, oluşan iyilik halinin tüm yaşamınıza yayılması ile motive olup, bir sonraki adıma geçmeyi ve bir sonraki adımda acaba yaşamınıza hangi rutinlerin ekleneceğini heyecanla bekliyorsunuz.
Değişime inanmak ve karar vermek de bir motivasyon işi… Bu arzuyu tetiklemek için neler söylersiniz? Kişilerin değişmesinden ziyade, dönüşmesi fiilini kullanmayı tercih ediyorum. Çünkü aslında kişi başka bir insan olmuyor, sadece içindeki gerçek potansiyelini her yeni rutin ile artan iyilik hali olarak deneyimlemeye başladıktan sonra otomatik olarak motive oluyor. Ben bütünsel sağlık yazarı olarak son derece analitik bir zihine sahibim. Kitapta yer alan 3500 ile 5000 yıllık kadim koruyucu tıp bilgilerini, Batı’nın en son bilimsel verileri eşliğinde harmanlayarak yazdım. Bilgiyi önünüze bu kadar açık ve net bir şekilde koyduğumda, otomatik olarak ikna ediyor veya en azından denemeye değer dedirtiyorum.
Türkiye’deki bedensel farkındalık düzeyi için ne söylersiniz?
Bedensel farkındalık; dünya genelinde bazı sektörler tarafından bizlere empoze edilen güzellik standartlarında bir bedene sahip olmak düzeyinde takılmıştır. Bu kriterlerle sürdürülebilir mutluluğu yakalamak imkansızdır. Yaşam boyu enerjik ve dengede bir bedene, dingin bir zihne, şefkat ve sevgi dolu bir kalbe ve sağlıklı bir ruh haline sahip olmak üzere hepimize öğretilmiş olan bu bedensel farkındalık sınırlarını genişleterek, sahip olduğumuz daha geniş ufuklarımıza doğru yelken açabilme cesaretini göstermeliyiz.
Sizce bu kitap nasıl okunmalı?
“Genleriniz Kaderiniz Değildir” yaşamınız boyunca “daha iyi ve mutlu olma rehberi” olarak yanınızda duracak gerçek bir referans kitaptır. Çünkü içindeki bilgiler zamansızdır. Zamansız olmasının ana nedeni insan fizyolojisinin minik evrimler haricinde yaklaşık 45.000 yıldır aynı şekilde olmasına dayanmasıdır. Bu önerilerin etkileri sadece fiziksel bedende değil, eş zamanlı olarak zihinsel bedenimizde ve ruhsal bedenimizde de kendini gösterir. Unutmayın; bedenimiz sabit bir yapı taşı değil, her an değişmekte olan bir süreçtir! Kitabı aynen önerdiğim gibi adım adım okuyarak, her adımdaki rutinleri yaşamınıza sizi rahatsız etmeyecek bir hızda ekleyerek devam etmelisiniz. Dönüşüm hızınıza, ben değil siz karar vermelisiniz!
Sağlık ve mutluluk için bedensel, zihinsel, duygusal ve ruhsal iyileşmenin altını çiziyor ve bu amaçla da 30’dan fazla rutin öneriyorsunuz. Tamamını yaşamımıza nasıl entegre edebiliriz ve ne kadarlık bir süreyi kapsar? Kendinizin bu yaşamdaki en iyi versiyonuna hangi hızda erişmek sizin için daha konforlu olacaksa, kitaptaki bazı bölümleri belki de tekrar tekrar okuyarak o hızda rutinleri gündelik yaşamınıza tek tek entegre etmeye başlamalısınız. 3 - 6 ay veya belki de birkaç yıl... Kitapta yer alan farkındalık egzersizleri olan nefes ve meditasyon egzersizlerini, günlük hayatınıza ne kadar hızlı yerleştirirseniz o kadar hızlı dönüşüm yaşarsınız.
Bu egzersizlerin stres yönetimi dışındaki diğer bir ana görevi; irade kullanmadan bedenimiz ve zihnimiz için otomatik olarak bilinçli seçimler yapma yetisini kazandırmaktır. Bu, entellektüel zekamızla yapabileceğimiz bir durum değildir. Ben nefes ve meditasyon
egzersizlerinin günlük rutine sadece 10 dakika dahi olsa eklenmesini çok önemsiyorum. Yaşamınızdaki en büyük dönüşümü sağlayacak olan rutinler, farkındalık egzersizleridir.
Uykusuzluk, bedensel ve zihinsel yorgunluk günümüz insanının en temel sorunları. Bu sorunları aşabilmek için basitçe neler önerirsiniz? Stres yönetimine başlamak özellikle uykusuzluk ve her türlü yorgunluk için ilk adımdır. Meditasyon uygulamaları ve burundan alınıp verilen, kontrollü ve ritmik nefes teknikleri bu tür semptomların giderilmesindeki temel gerekliliklerin başında gelir.
Bir diğer büyük sorun da sindirim sağlığımızın bozulması. Üstelik son yıllarda sindirim sistemimizin önemi hakkında da epeyce bilgilendik. Bu konuda bedenimizi desteklemek için neler yapabiliriz?
Ayurveda Tıbbı sindirim sistemini bütünsel sağlığın merkezine yerleştirmiştir ve tüm hastalıkların tedavisine öncelikle sindirim sistemini iyileştirip, dengeleyerek başlamaktadır. Sindirim sistemi, merkezi sinir sistemimiz ve hormonlarımızın belirleyicisi olan endokrin sistemimizi anında etkiler. Özetle sindirim sisteminden gelen sinyaller kendimizi nasıl hissedeceğimizi belirler. O yüzden sindirim sistemi sağlığı için öncelikle her gün konforlu bir dışkı tahliyesi şarttır. Ayrıca düşüncelerimizi, duygularımızı ve duyularımızla algıladığımız izlenimleri de günlük olarak ne ölçüde sindirdiğimizi göz önünde tutar. Sindirim sistemi ancak düzgün işlediği zaman, tükettiğimiz gıdalar ile hissettiğimiz duygularımız geride atık bırakmadan tamamen metabolize olarak sindirilebilir.
röportaj
Eğer Sindirim Sistemimiz dengedeyse; sağlıklı bir cilt oluşumu, dengeli bir iştah, yüksek enerji, tüm bedenlerde denge (homeostasis), berrak bir zihin, güçlü sindirim ve güçlü bir bağışıklık sistemi de beraberinde gelecektir. Birçok sağlık ve kilo sorunu yetersiz sindirime bağlanabilir. Sindirimin kalitesi, gıdalardaki hammaddeleri, dokular tarafından özümsenebilecek bir şekilde kullanılabilir hale dönüştürmekten sorumludur. Sindirim güçlü olduğunda tükettiğiniz gıdalar iyice sindirilir ve tüm atıklar idrar, dışkı ve ter olarak vücuttan tahliye edilir. Yani, sindirim dengeli çalıştığı sürece bedenlerimizde birikiminden endişe etmemize gerek yoktur. Bazı davranış ve alışkanlıklarımız sindirim sürecini zayıflatıp, ona zarar verebilir. Bunlara örnek olarak şunları sayabilirim: • Miktar olarak fazla yemek yemek • Düzensiz yemek yemek ve ara öğünler tüketmek • Ağır, soğuk, eski ya da bozuk gıda tüketmek • Bünye tipinize (doşanıza) uygun olmayan gıdaları yemek • Hazımsızlık sürerken ve açlık hissetmeden yemek yemek • Yaşadığınız coğrafi konuma, zaman dilimine veya içinde olduğunuz mevsime uyum sağlayamamak, sirkadiyen ritimlere uyumlu yaşamamak. • Doğal dürtü ve ihtiyaçları baskılamak ve/veya ertelemek (dışkı, idrar, hapşırma, gaz, burun hınkırma, esneme vb.) • Aşırı perhiz yapmak/açlık çekmek • Detoks / Arındırma prosedürlerini yanlış uygulamak
Kitapta meditasyon çok önemli bir yer tutuyor. Meditasyon efor ve zaman olarak zahmetli bir şey mi? Bu açıdan sağlıklı bir gündelik planda, ne kadarlık bir alan kapsar sizce?
Meditasyon yapmayı sadece uçuk kaçık bir iş gibi gören ve yaşama sadece entellektüel zekası ve 5 duyusu ile tutunmuş eski ben bile bu müthiş şifa teknolojisini yaşamıma ekleyebildiysem, bunu inanın herkes yapabilir. Hayatımdaki dengesizlikleri her kademede şiddetle yaşadığım bir dönemde, dengemi kazanmak üzere deneyecek hiçbir şey kalmadıktan sonra, ya tutarsa diye deneyip, uyguladığım andan itibaren beni hızla iyileştirmeye başlayan bu inanılmaz zihin dinginleştirici teknolojiyi, biliminsanları günde minimum 20 dakika, maksimum 1 saat kadar uygulanmasını öneriyor. Meditasyonda eforsuzluk, gayretsizlik, çabasızlık ve beklentisizlik esastır. Meditasyon; sürekli bir şeyleri yapmak, yetiştirmek halinden çıkıp, sadece bu dünyada var olmamızın tadını ve keyfini deneyimleme şansına sahip olduğumuz, zihnin esaretinden kurtulabildiğimiz, bu yaşamdaki en büyük özgürlük alanımızdır.
“Sıcak su” yudumlamak kitaptaki en sıra dışı öneri olsa gerek; çünkü çok basit bir şey gibi geliyor kulağa… Peki bu kadar basit bir şeyi bu derece önemli kılan nedir?
Bunun nedenlerini şu şekilde sıralayabilirim: • Sıcak sıvılar, bedendeki tüm damarlarda hafifçe genişlemeye sebep olur. Bu da kan basıncını optimize ederek, merkezi sinir sisteminin rahatlamasını, sindirim sisteminde kan dolaşımının hızlanmasını, sindirim faaliyetlerinin daha randımanlı çalışmasını destekler. Bedende rahatlama etkisi yapar. • Sinüslerde, boğaz yollarında, mide-bağırsak kanallarında yani sindirim sisteminde mukus ve balgam birikimlerini önler ve azaltır. Virüs, bakteri veya mantar gibi istilacılardan korunmamızı sağlar. • Midemiz içindeki ısı yüksektir. Midemiz içine vücut ısımızdan düşük her 1 derece sıvı veya katı gıda maddesi girdiğinde, sindirim süreci ortalama 5 dakika daha fazla çalışmak zorunda kalır. Yani beden ısınızdan daha düşük olarak tükettiğiniz katı-sıvı tüm maddeler sindirim sisteminizin çalışmasını hem yavaşlatır.
340 magdergi.com.tr
Özellikle buzlu soğuk sıvılar tüketiyorsanız, kronik sindirim sorunlarına zemin hazırlıyorsunuz demektir. • Sıcak suyun beden ısısını yükselttiği ve dolayısıyla metabolik hızı da nispeten artırdığı tespit edilmiştir. • Sıcak su içtiğimizde ağız, boğaz, mide ve bağırsakların, beynin haz alma merkezini uyardığı ile ilgili klinik araştırma neticeleri bulunmaktadır.
Gelelim masaj ve aromaterapiye… Entellektüel zihni önde olan okurlar için gülümsetici bir konu.
Hepimiz kokuların duygulara yakından bağlı olduğunun farkındayız. Kulaklarımızın arkasına her parfüm sıktığımızda, hoş kokulu bir çiçek aldığımızda ya da kokusu tüm evi kaplayan bir kek veya poğaça pişirdiğimizde bu hoş ve tatmin edici hisleri deneyimleriz. Kokular sayesinde ışık hızı ile duygularımızla, hafızamızın en eski ve en derin köşeleriyle ve içgüdülerimizle doğrudan bağlantı kurarız. Çeşitli aromalar içimizdeki bu şifa gücünü tetikleyebilir ve deneyimlenmiş belirli kokular bünyemizdeki şifa mekanizmalarının anında çalışmasını sağlayabilir. Koku nöronları, kranial sinirler vasıtası ile hipotalamusa uğramadan, direkt beyne gittiğinden diğer duyulara göre çok daha hızlı yol alırlar. Ve tüm duyularımızda olduğu gibi kokular vasıtasıyla da hormon salgılamalarımız değişiklikler gösterir ve bedenimizdeki bu kimyasal değişiklikler duygu durumumuzu etkiler. Fakat koku duyumuz 24 saat kapanmayan tek duyumuz olmakla birlikte ayrıca nefes ile birlikte vücuttaki ana giriş kapısını oluşturması sebebiyle çok önemli bir rol oynar. Bu sebeple burnun fonksiyonuna ilişkin hoş aromalar ile farkındalık yaratmak, kişisel anlamda hem psikolojik hem de fizyolojik farkındalığa yeni bir boyut katabilir. Bazı bilim insanlarının savına göre insan, hafızasını kaybetse bile, koku verilerinin depolandığı alan hasarlanmadığı sürece, koku hafızası asla silinmez. Bu yüzdendir ki; hafıza kaybı yaşayan bireylerde koku duyusuyla hafıza geri getirilmeye çalışılır. Aynı sebepten bir insanın her özelliğini, kişiliğinin her ayrıntısını unutsak dahi kokusunu ölene kadar unutamayız.
Kitaptaki diğer sıra dışı bölüm de “Duygusal Detoks” bölümü. Duygularımız ile sağlığımız arasında nasıl bir ilişki var?
Duyularımız vasıtası ile deneyimlediklerimiz bazı duygu durumları yaratarak, bedenimizi etkiler ve bedenimiz tarafından metabolize edilir. Yani yediğimiz bir besin bizim zihinsel ve ruhsal bedenimizi de etkilerken, aynı şekilde egzersiz yaptığımızda veya hareketsiz bir yaşam sürdüğümüzde bundan sadece fiziksel bedenimiz değil, zihinsel ve ruhsal bedenimiz de etkilenir. Aynı şekilde dua ettiğimizde sadece ruhsal bedenimizi beslemiş olmayız, çünkü tüm bedenlerimiz birbirleri ile sürekli bir bilgi ve enerji alışverişi içindedirler. Yani herhangi bir bedeni direkt olarak ilgilendiren bir eylemimiz dengeleyici veya dengesizleştirici etkilerini en kısa zamanda tüm bedenlerimizde farklı duygu durumlarını yaratarak, sirayet ettirir. Ağzımızdan çıkan sözler de adeta büyü gibidir. Hem bizi hem de karşımızdakini direkt olarak etkiler. Artık bugün bilim insanları da fiziksel bedenimizde tam olarak hazmedemediğimiz besinlerle zihinsel bedenimizde hazmedemediğimiz düşünce ve duygulardan ötürü oluşan toksinlerin fiziksel ve zihinsel bedenlerimizde eş zamanlı birikmesiyle, hastalıkların oluşmaya başladığını belirtiyor. Bu sebeple beden-zihin tıbbı Batı’daki vizyon sahibi doktorlar tarafından da yaklaşık son 25 yıldır büyük bir motivasyon ile uygulanmaktadır. Özetle; duygularımız ve sağlığımız birbirinin aynasıdır.
Mehmet Emin ÖZER
150x180 cm Tuval Üzeri Yağlı Boya/Oil on Canvas 2018
100x120 cm Tuval Üzeri Yağlı Boya/Oil on Canvas 2018
’’Deniz Etkisi/Marine Empresion’’
Yıldızevler Mah. Şehit Mustafa Doğan Cad. No: 82 / A - B Çankaya - 06550 / ANKARA GSM: +90 532 550 99 94 • T: +90 312 438 86 70 • F: +90 312 438 86 72 www.galerisoyut.com.tr - galerisoyut@gmail.com galerisoyut
galerisoyut
galerisoyut
davet
CEREN KAPLAN
SİNAN AYGÜN
DEMET ÖZGÜMÜȘ
EGEMEN DERNEK
3Monyet’ten Şık Açılış 3Monyet Mağazası Siteler’de bulunan mağazasında gerçekleştirdiği şık bir açılış ile davetlilerini ağırladı. Mağazanın sahibi Yeliz Özgümüş eşi Emre Özgümüş ile birlikte gelen konuklarla yakından ilgilendi. Yeliz Özgümüş; tüm ürünlerin Endonezya’dan geldiğini, tik ağacından ve hiçbir makine kullanılmadan tamamen el işçiliği ile yapıldığını belirtti. Çok sayıda seçkin ismin katıldığı açılış davetinde konuklar özel ürünleri yakından inceledi.
342
YELİZ-EMRE ÖZGÜMÜȘ
dekorasyon
Konfor Alanları
Rahatına düșkün olanların tercihi mobilyalar renkli dekoratif objelerle bir araya getirilerek konforlu ve șık alanlar yaratıyor...
GÜRELLER AVİZE
KUTA HOME ŞATO HASIRLI BERJER ZARA HOME VAZO
MUDO HOME TAKVİM
KUTA HOME MADRIS KONSOL
KUTA HOME RESİMLİ PARAVAN
GÜRELLER AKSESUAR
GÜRELLER BUZDOLABI
ZARA HOME SEPET
KUTA HOME BARCELONA KANEPE
davet
Rotary’den Anlamlı Seminer Ankara Emek Rotary Kulübü, Türkiye Barolar Birliği ile stajyer avukatlara Rotary Youth Leadership Awards Liderlik Semineri gerçekleştirdi. RYLA (Rotary Youth Leadership Awards – Rotary Yarının Liderlerini Arıyor) gençlere liderlik vasıfları kazandırmak ve iyi yurttaşlık bilinci aşılamayı amaçlayan liderlik semineri Ankara’da düzenlendi. Ankara Emek Rotary Kulübü ve Türkiye Barolar Birliği’nin ortak yürüttüğü 2018-19 Rotary dönemi RYLA projesinde 22-30 yaş arası 30 stajyer avukat, vizyon kazanma ve liderlik eğitimi aldı. TBB Başkanı Av. Metin Fevzioğlu ve Ankara Emek Rotary Kulübü başkanı Şebnem Yiğit’in açılış konuşmalarıyla başlayan program üç gün boyunca devam etti.
344
ASLI GÖKÇE, ȘEBNEM YİĞİT, GAMZE KORANEL
haber
Farkındalık Projesi Ekim ayı “Meme Kanseri Farkındalık Ayı” idi. Medisun Hastanesi olarak 23-24 Ekim'de BESİYAD (Beşiktaşlı Sanayici İş Adamları ve Yatırımcıları Derneği) ile bu farkındalık için güzel bir sosyal sorumluluk projesi gerçekleştirdik. BESİYAD, meme sağlığı muayenesi ihtiyacı olan 11 kadını belirledi. Bi zde hastanemizde onları misafir ederek muayenelerini yaptık, meme ultrasonları ve mamografi işlemlerini gerçekleştirdik. Tüm işlemler sonucu kadınlarımızda önemli bir sağlık problemi olmadığını öğrenmek hepimizi mutlu etti.
Mardin Hayata Gülümse Dental Estetik Center ekibi, City Oteller sahibi ve mimar Emel Uslu Atik’in davet ve yardımlarıyla Mardin/Midyat Pelitli Köyü’ne bir ziyaret gerçekleştirdi. Pelitli İlkokulu öğrencileri ve velilerini ağız ve diş sağlığı hakkında bilgilendirme amacıyla yapılan ziyaret aslında devam edecek bir sosyal sorumluluk projesinin habercisi niteliğini taşıyor. Mardin’e gerçekleştirilen bu ilk ziyarette; Dental Estetik Center Kurucu Hekimi Güzin Kırsaçlıoğlu’nun yanı sıra diş hekimleri Cansu Uzun, Duygu Sipahi, Merve Haberal ile diş hekimi asistanları Rukiye Görül ve Yeşim Yumuk yer aldı.
davet
Kırmızı Rouge’dan Konserler Dizisi Ankara’ya yeni bir soluk getiren Kırmızı Rouge Restaurant, konserlerine hız kesmeden bir yenisini daha ekledi. Bu kez de ünlü şarkıcı Serkan Kaya’nın konser verdiği gecede konuklar eğlencenin tadını doyasıya çıkarttı. Çankaya’da bulunan Kırmızı Rouge Restoran’a yoğun katılımın olduğu bu gecede işletmeci Ekrem Cengiz Başkent’in ilgisinden oldukça mutlu olduklarını belirtti. Mekana gelen konuklar Serkan Kaya, şarkıları ile gecenin ilerleyen saatlerine kadar eğlendi.
346 EKREM CENGİZ, SERKAN KAYA
haber
Ankara’yı Zirvede Yaşamak Sinpaş, Ege Vadisi projesiyle en ince ayrıntısına kadar özel tasarlanmış tüm detaylarıyla yılın 365 günü yüksek yaşam standartları sunuyor. Ankara’nın en değerli noktası Çankaya-Oran’da bulunan Ege Vadisi, Ankara’nın en uzun kumsallı havuzu, dört mevsim kullanabileceğiniz plajı ve geniş wellness alanı, ilk ve tek Alaçatı Çarşısı, muhteşem vadi ve Ankara manzarasıyla öne çıkan roof lounge alanıyla 365 gün, Ankara’nın en yüksek noktasında hayatı zirvede yaşamayı vaat ediyor.
Next Level Ankara 5 Yaşında Prestijli konumu ve ödüllü mimarisi ile Ankara’nın ilk karma kullanımlı yaşam projesi olan Next Level Ankara 5 yaşında! 2008 yılında projelendirilen ve 2010 yılında temelleri atılan Next Level, şehrin en gelişmiş lokasyonu Söğütözü’nde, lüks oteller, kongre ve fuar merkezi, akademik yerleşkeler, iş ve finans dünyasının genel merkezleri arasındaki prestijli konumuyla 5 yıldır şehir yaşamına değer katıyor. 24 Ekim 2013 tarihinde açılan Next Level Ankara, Türkiye’nin en özellikli ofis binası, yeni bir yaşam tarzı sunan rezidans binası ve konfor ile şıklığı buluşturan alışveriş merkezini bir araya getiren projesi ile Ankara’nın karma yaşam komplekslerine öncülük ediyor.
Hayat Mutfakta Başlar Stil sahibi tasarımlarıyla modern mutfaklara imza atan Mopa; zengin renk ve aksesuar seçeneklerine sahip modelleriyle tarzınızı mutfağınıza tașıyor. 30 yılı așkın süredir, mutfaklarınızı konforlu birer yașam alanına dönüștüren Mopa, Türkiye’de 40’ın üzerindeki mağazası ve Almanya, Belçika, Holanda’daki satıș noktalarıyla birbirinden farklı ve șık tasarımlarını sizlerle bulușturuyor. Mopa; her detayında fonksiyonelliğe ve pratik kullanıma yer verdiği özgün çizgisiyle tanıșmanız için sizi mağaza ve satıș noktalarına davet ediyor.
Lenza
Mutfakların çekici atmosferi…
S
iyah ya da parlak krom profilleriyle Lenza; modern dünyanın, sade ve şık tasarım tarzını mutfağınızla buluşturur. Ayrıca Lenza’nın; dolap altı ışık sistemiyle aydınlatılan tezgah ve gizli kulp gibi birçok detayı, mutfağınızda benzersiz bir atmosfer yaratır. Lenza; yedi farklı malzeme arasından tercih imkanı; 35 ahşap deseni, mat ve parlak olmak üzere 50 renk alternatifi ile tasarımını size ve beğenilerinize özel kılar.
348 magdergi.com.tr
Eva
EVA’nın yeni rengini gördünüz mü?
M
at veya parlak 40’tan fazla renk seçeneği ve fonksiyonelliğe hizmet eden detaylarıyla Eva; mutfağınızda tarzınızı yansıtır. Eva; ergonomik tutuş için tasarlanan ve kulp bağlantısı gerektirmeyen kapak profiliyle evinizdeki şıklıktır. Tüm mutfaklara kolaylıkla uyum sağlayabilen Eva, rahat kullanımı ön planda tutan tasarımıyla hayatınıza konforu davet eder. Ön ve arka yüzeyleri aynı renk olan, 22 mm MDF üzeri akrilik boyalı EVA’nın yeni rengi fümeyi görmeniz için; size de Mopa Mutfak showroomlarına bekleriz.
Doree
İhtișam, lüksle tasarlanır.
D
oree; mutfağınız için art deco ve country çizgilerini harmanlayan, zamansız tarzıyla; stil sahibi mutfaklar tasarlar. 25 mm kalınlığındaki detaylı kapak formu ve beğenilerinizi yansıtan kulp seçenekleriyle Doree; Mopa Mutfak’ın en yeni modellerinden biri olarak, mutfaklarda lüksü temsil eder. Mopa teknolojisi ve kalitesinin ürünü Doree; lake yüzeyli üretimi, camlı kapak alternatifleri, zengin renk skalası ve gösterişli tasarımıyla, evinizde tüm ilgiyi üzerine çeker.
davet
Yoga Soul’dan Heyecanlı Açılış Yoga Eğitmeni Ceren Bodur’un ev sahipliğinde gerçekleşen Yoga Soul’un açılışı DJ performansı ve çeşitli şovlar eşliğinde gerçekleşti. Birlik Mahallesi’nde bulunan salonun açılışında Yoga Soul’un sahibesi Ceren Bodur’u dostları ve öğrencileri yalnız bırakmadı. DJ performansıyla renklenen açılışta, sağlıklı ve leziz ikramlar dikkat çekti. Konuklarına Yoga Soul’da yapılan çalışmalar hakkında detaylı bilgi veren ve açılışa özel bir gösteri yapan Ceren Bodur, misafirleriyle yakından ilgilenmeyi de ihmal etmedi.
350
CEREN-OYTUN BODUR
ZEYNEP TOKUȘ
DJ SANTO FUEGO
AYÇA SALARGA
haber
Aşkın ve Yemeğin Tarifi Bir Arada TV yapımcısı ve programcısı Selen Sevigen Alfa Yayınevi etiketiyle çıkan ilk kitabı “Ana Yemekte Aşk Var” ile okuyucuyla buluşuyor. 4 yıllık çalışmanın sonucu ortaya çıkan ve 100'e yakın denenmiş tarifinin yer aldığı “Ana Yemekte Aşk Var” kitabında Selen Sevigen, sevdiklerimize pişirebileceğimiz tarifleri, ilişkilerin ve aşkın formülleriyle birlikte okuyucunun beğenisine sunuyor.
Ankara’da Müzik Şöleni Mövenpick Hotel Istanbul, dünyadaki 30’dan fazla Mövenpick otelinin katıldığı “Kilolarca İyilik” sosyal sorumluluk projesi ile Yığmatepe İlkokulu’na destek olmak için 963 kilodan fazla giyecek ve eğitim malzemesi yardımı topladı. Kerki-Solfej'in Ankara programı 26 Ekim Cuma akşamı Kenan Doğulu konseri ile başladı. Şarkılarıyla olduğu kadar tarzıyla da fark yaratan, son zamanların en sevilen seslerinden Mabel Matiz'de 16 Kasım Cuma akşamı Ankara konserlerinde sevenleriyle buluşacak. Ankara Congresium'da sahne alacak olan Mabel Matiz, daha önceki konserlerinde olduğu gibi şarkılarıyla olduğu kadar sahne şovuyla da dikkat çekecek. Sesiyle olduğu kadar sahnedeki danslarıyla da beğenilen güzel sanatçı Sibel Can, 24 Kasım Cumartesi akşamı Ankaralılarla buluşacak. Çok sevilen güzel sanatçı, Ankara için hazırladığı özel repertuarı ve sahne şovuyla unutulmaz bir geceye imza atacak. Türk rock müziğinin en sevilen gruplarından Duman da 30 Kasım 2018 tarihinde Ankara'da hayranlarıyla bir araya gelecek. Bugüne kadar bir çok hit parçaya imza atan başarılı grup, muhteşem performanslarıyla Ankaralıları coşturacak. Her konserinde farklı ezgileri ve muhteşem sesiyle müzikal bir şölen yaşatan Candan Erçetin ise, 15 Aralık Cumartesi akşamı Ankara Congresium'da müzik ziyafeti yaşatacak. Sertab Erene rde güçlü sesi ve beğenilen şarkılarıyla en uzun gecede Ankara'da sahne alacak.
davet
HACI SABANCI
AYȘE KUCUROĞLU
DOĞUȘ ÇABAKÇOR
ELİF DÜRÜST
Jaguar İstanbul’u Elektriklendirdi Jaguar’ın Amsterdam’da lanse edilen The Pace konseptinin İstanbul ayağı Borusan Otomotiv ev sahipliğinde Sunset’te gerçekleşti. Jaguar’ın gelecek vizyonunu yansıtan tamamen elektrikli ilk performans SUV’u I-PACE’in sergilendiği partide iş, sanat ve cemiyet dünyasının tanınmış simaları bir araya geldi. Borusan Otomotiv İcra Kurulu Başkanı Hakan Tiftik’in ev sahipliğinde düzenlenen geceye İstanbul cemiyet hayatı yoğun ilgi gösterdi. Müziklerini DJ Doğuş Çabakçor’un yaptığı partide Dua Lipa’nın Jaguar I-PACE ‘e özel bestelediği, 76 binin üzerinde Dua Lipa fanı tarafından kişisel olarak remikslenen ve Guiness Dünya Rekorları’na girmeye hazırlanan “Want To” şarkısı büyük beğeni topladı. Tek şarjla 470 km menzile ulaşan Jaguar’ın tamamen elektrikli ilk performans SUV’u I-PACE’in ilgi odağı olduğu gecede davetliler otomobilin üstün teknolojisini ve göz alıcı tasarımını yakından tanıma fırsatı da buldu.
352
YELDA-HAKAN TİFTİK
haber
Yeni Dönem Yeni Hedefler Girişimci İş Kadınları Derneği (ANGİKAD) Ekim ayı toplantısını kalabalık bir katılım ile Whyndam Hotel’de gerçekleştirdi. Bayrağı devraldıkları günden bu yana üstlendikleri büyük sorumluluğun bilinciyle çalıştıklarına vurgu yapan ANGİKAD Başkanı Aysu Yavuz, yapılan çalışmalar ve projeler ile ilgili bilgiler verdi. Kadın girişimciliğini artırmaya yönelik proje ve hedeflerin, aynı zamanda eğitim, fırsat eşitliği ve sosyo ekonomik birçok alanda yapılacak somut çalışmalarla bir anlam ifade edeceğini belirten Yavuz, yaptıkları birçok projede ileriki nesillere iz bırakacak somut kazanımların parçası olmak adına çalıştıklarını dile getirdi. Toplantıya konuşmacı olarak katılan NTV Yorumcusu ve Milliyet Gazetesi Yazarı Prof. Dr. Cem Kılıç, “İş Gücü Piyasası Bağlamında İstihdam Teşvikleri” konulu bir sunum gerçekleştirdi. Küresel iş gücü piyasaları ve Türkiye’nin iş gücü piyasası hakkındaki temel sorunlarına değinen Kılıç, daha sonra girişimci iş kadınlarına sigorta prim teşvikleri hakkında detaylı bilgiler verdi.
Kadının Güçlü Duruşu Divarese Sonbahar-Kış 2018 sezonuna özel bir sürprizle, Mehry Mu iş birliğiyle girdi. Toskana villalarındaki renk ve geometri oyunlarıyla birlikte rengarenk bir dünya ve günümüz kadınının güçlü duruşunun bir araya geldiği çarpıcı bir çanta koleksiyonu "Villa Mu" koleksiyonu Ankara'ya özel bir davetle sunuldu. Mehry Mu'nun Kurucusu Güneş Mutlu Mavituncalılar'ın katılımıyla tarihinde Armada Divarese mağazasında gerçekleşen etkinliğinin davetlileri arasında tanınmış isimler vardı.
ipek’in objektifinden
Çocuklarla Prag Macerası
İpek Gençer
ipek@magmedya.com.tr
Bazı șehirler her mevsim ayrı güzel. Ama yine de sonbaharın çok yakıștığı șehirler var. Bunların arasından sizin için seçtiğim șehir Prag...
Y
ıllardır görmeyi istediğim ama “nasıl olsa çok yakın ve gitmesi çok kolay” diye erteleye erteleye bir türlü göremediğim bu güzellikle, sonunda bu yıl buluştuk... Bir yandan “ne kadar geç kalmışım” diye düşündüm ama bir yandan da “iyi ki Avrupa’yı gezmeye Prag’dan başlamamışım” dedim. Çünkü bir kez Prag’ı gördükten sonra, diğer şehirleri beğenmek gerçekten çok zor... Çek Cumhuriyeti’nin kuzey batısında yer alan Prag, hem ülkenin başkenti hem de yaklaşık 1.3 milyonluk nüfusuyla en büyük şehri. Nüfusun dörtte bire yakını Hristiyan ve ülkenin yerel dili Çekçe. Avrupa Birliği’nde olmalarına rağmen Çek Kronu denilen kendi para birimlerini kullanıyorlar. Para değiştirmek ise burada başlı başına bir problem. Çünkü burası “kazıklama” konusunda rekor kırmış döviz bürolarıyla ünlü. YouTube’da, paranızı kazıklanmadan nasıl değiştirebileceğinize dair bilgi veren yüzlerce video var. Gitmeden önce göz atmanızı tavsiye ederim. Avrupa’nın mimari açıdan en görkemli şehirlerinden biri olan Prag için eminim hepiniz “masal şehir” benzetmesini duymuşsunuzdur. Gerçekten de burası masalsı bir güzelliğe sahip. Adolf Hitler bile,
354 magdergi.com.tr
güzelim şehirleri bombalayıp geçerken, Prag’ı yakıp yıkmaya kıyamamış. Bu yüzden, Gotik, Rönesans ve Barok döneminin en ihtişamlı yapıları günümüze kadar hiç bozulmadan gelebilmiş. UNESCO Dünya Mirası listesinde yer alan en büyük tarihi kentsel merkez olan Prag için “Açık hava mimarlık müzesi” dersek hiç de abartmış olmayız. Ortasından geçen Vltava Nehri ile güzelliğine güzellik katan bu masal şehri, tarih kokan Arnavut kaldırımlı daracık sokakları, mistik köprüleri, kilise kuleleri, katedralleri ve altın şapkalı soğan kuleleriyle ziyaretçilerine tam bir görsel şölen sunuyor. Kemerlerinizi bağlayın ve tarihte büyülü bir yolculuğa çıkmaya hazır olun!
Old Town Square - Staromestske Namesti (Eski şehir)
Gezimize ilk olarak, 10. yüzyıldan beri, şehrin kalbi olarak bilinen ve şehrin en eski meydanı olan Old Town’dan başlıyoruz. Meydandaki Astronomik saat, şehrin en ünlü simgelerinden biri. 1410 yılında yapılmış ve dünya üzerinde hala çalışmakta olan en eski saat. Efsaneye göre; dünyada bir eşi benzeri olmasın diye, saati yapan usta, Hanus’un gözlerini kör etmişler. Hanus da saati kırarak onları cezalandırmış ve 100 yıl boyunca da saati kimseler tamir edememiş.
Saatin üzerinde bulunan 4 figür; ölüm, kibir, sefa ve aç gözlülüğü temsil ediyor. Her saat başı bu figürler hareketleniyor ve onlara saatin üstünde geçiş töreni yapan Havariler eşlik ediyor. Bu animasyonu seyretmek için saatin önünde inanılmaz bir turist kalabalığı oluyor. Özellikle de çocukların ilgisini çeken bu saat, Harry Potter filmindeki saat kulesine ilham kaynağı olmuş. Meydanın hemen diğer tarafındaki Tyn Kilisesi, Hz. Havva ve ve Hz. Adem’i temsil eden görkemli kuleleriyle, yine Prag’ın simgelerinden biri. Kulelere dikkatli baktığınızda, birinin diğerinden daha büyük olduğunu fark ediyorsunuz. Büyük olan Adem’i temsil ediyormuş. Meydandaki diğer ünlü yapılar ise Eski Belediye Sarayı, Aziz Nikolas Kilisesi ve Jan Hus Anıtı. Ünlü yapılar dışındaki binalar o kadar sevimli ki, adeta kurabiyeden yapılmış ve üzerleri kremayla incelikle süslenmiş gibi duruyor. Kendinizi masal kitabının içinde gibi hissettiren bu meydanda, gerçeklikle ilgili bağlarınız kafeler, restoranlar ve hediyelik eşya dükkanlarından ibaret... Meydandaki şaşkınlığımızı atınca, ara sokaklara dalıyoruz. Çocuklar ısrarla Apple Museum’ı ziyaret etmek istiyor. Steve Jobs’un hiç üzerinden çıkarmadığı eşyalar ve garajında ilk yarattıkları bilgisayardan, son üretilen modellere kadar çok hoş şekilde sergilenen, Apple markasının tüm ürünlerini görme fırsatı buluyorsunuz. Müzeden Charles Köprüsü’ne giden, şeker ve vanilya kokularının birbirine karıştığı şirin, dar sokaklar hem bizim hem çocukların iştahını açıyor ve yol boyunca gördüğümüz inanılmaz çeşitlilikte şekerlemelerle dolu her dükkana dalıyoruz. Kokunun diğer bir sebebi de buranın meşhur geleneksel tatlısı Trdelnik dükkanları. Kalın şişler etrafına sarılıp, pişene kadar ağır ağır döndürülen bir hamur tatlısı olan Trdelnik, fındık, şeker ve tarçın karışımında yuvarlandıktan sonra, meyve, çikolata, dondurma ve reçelle doldurup servis ediliyor.
Charles Bridge (Karl köprüsü)
Vltava Nehri üzerindeki 18 adet köprünün en ünlüsü olan Karl Köprüsü, bence şehrin en güzel manzarasına sahip. Daha önce yapılan köprüler, sel yüzünden yıkıldığı için, 1357 yılında, Prag’ın altın çağını yaşadığı dönemde, Kral Charles tarafından yapımına başlanmış ve 1402 yılında bitirilmiş. Köprünün her iki tarafında bulunan muhteşem kuleler, en az köprü üzerindeki 30 Barok heykel kadar dikkat çekici. Gündüz köprünün üzeri öylesine kalabalık ki, “iğne atsanız yere düşmez” deyimi sanki buradan çıkmış... Hayat boyu unutamayacağım güzellikte bir güneş doğuşunu burada seyrediyorum.
Prag Kalesi
Genelde herkes Prag Kalesi’ne Karl köprüsünü geçtikten sonra, Mala Strana denen bölgeden tırmanarak çıkıyor ama çocuklarlaysanız, sakın buna kalkışmayın! Biz tramvaya binerek tepedeki Hradcanska durağında indik, 10 dakikalık bir yürüyüşle kaleye vardık. Kaledeki en görkemli yapı, Gotik mimarinin en iyi örneklerinden olan St. Vitus Kilisesi. İçini gezmek için sıra beklerken, yapının dışını incelemek için epey zamanımız oluyor. İnsan yüzlü yarasa kanatlı yaratıklardan, kafası kurt, vücudu kartal olan yaratıklara, hayal gücünün zorlayabileceği her türde korkunç yüzlü canavar heykellerinin süslediği dış cephe, bizleri ürpertirken, çocukları kahkahalara boğuyor! Kötü ruhları ve şeytanı temsil eden bu heykeller, aslında katedral çevresindeki kötü ruhu, yağmur sularıyla dışarı atmaya yarayan su oluklarıymış. 33 metre yükseklikteki katedralin içi ise ayrı bir güzelliğe sahip. Tavan ve vitray detayları muhteşem!
Lennon Wall
Kaleden Mala Strana (Lesser Town) denen bölgeye doğru inerken Altın Yol (Golden Lane) denen, rengarenk, sevimli, küçük evlerden
seyahat
oluşan sokaktan geçebilirsiniz. Buradan daha aşağıya indiğinizde ise John Lennon Duvarı’nın olduğu bölgeye uğrayabilirsiniz. Sanatçının ölümünün ardından buradaki duvara John Lennon’ın resmi çizilmiş. Sonrasında da sanatçının hayranları Lenon’ı anmak veya duvara barışı simgeleyen çizimler yapmak, sözler yazmak amacıyla duvarı rengarenk grafitilerle süslemişler. Burada Kampa Island denen bölgede Venedik kanallarını andıran daracık sokakları gezebilir, yine çok yakındaki Kafka Müzesi’ne uğrayabilirsiniz. Kafka Müzesi’nin bahçesinde, provokatif sanatçı David Cerny tarafından yapılmış olan “Piss Sculpture” isimli esere mutlaka uğrayın. İki adamın karşılıklı olarak Çek Cumhuriyeti şeklinde bir havuzun içine çiş yaptığı hareketli heykel çocukların gözdesi! Orta Çağ gecesi adı altında program satan pek çok taverna var. Ben uzunca bir araştırmadan sonra UKrale Brabantskeho isimli bir tavernaya rezervasyon yaptırdım. 1375 yılından kalma ve şehrin en eski tavernalarından biriymiş. Bizim oturduğumuz bölüm yerin altındaydı. Tavanı kuru kafalarla kaplı, gerçek ortaçağ tavernasını andıran bir dekorasyonu vardı. Şov ekibi, kostümler ve yemekler çok güzeldi. Tam bir ‘’Game of Thrones’’ gecesi yaşadık. Sedlec Ossuary (Kostnice Sedlci) Araba kiralayarak 1,5 saatte gittiğimiz Kutna Hora kasabasındaki Sedlec Ossuary isimli kilise, çocukların ve bizim hayatımız boyunca unutamayacağımız bir yer oldu. Kilisenin kapısından içeri adımınızı attığınız andan itibaren korku filmi başlıyor; kilisedeki her şey iskeletler, insan kafatasları ve kemiklerinden yapılmış! 40.000 adet insan iskeletiyle, oldukça artistik bir şekilde dekore edilmiş kilisedeki tüm süslemeler, aydınlatmalar, şapeller kemiklerden oluşuyor. Burası kesinlikle hayatınız boyunca görebileceğiniz en enteresan yer...
Karlovy Vary
Tam da “dünyanın en güzel şehri Prag’mış” derken, Karlovy Vary’e geliyoruz ve fikrimizi değiştiriveriyoruz. Araba kiralayarak 2,5 saatte ulaştığımız, “Karl’ın Banyoları” anlamına gelen, Karlovy Vary, tam bir film seti... İki tarafı da yemyeşil yüksek tepelerle çevrili olan, Tepla Nehri’nin sağ ve sol yakasında uzanan bu şehir, gerçek olamayacak kadar güzel, huzurlu ve tertemiz. Zamanla bölgede sıcak su kaynaklarının keşfedilmesi ve bu suların mineralli ve şifalı olmasının anlaşılması üzerine, bölgeye pek çok spa ve tedavi merkezi açılmış. Kaplıca, içmeler, çamur banyolarının bulunduğu bu merkez, bir anda dünya çapında bilinir olmuş. Kısa zamanda imparatorlar, krallar, kraliçeler ve asillerin uğrak yeri haline gelen Karlovy Vary, Sigmund Freud, Mozart, Beethoven, Karl Marx ve Goethe gibi pek çok ünlüyü ağırlamış. 1918 yılında, Mustafa Kemal Atatürk’ün de 1 ay boyunca kaldığı Karlovy Vary’nin şifalı suları, Atatürk’ün de rahatsızlığına iyi gelmiş. Carlsbad Plaza Oteli’nde kalan Ata’mızın odası, olduğu gibi korunmuş ve ziyaret edilebiliyor. 30 farklı çeşmesinden, böbreklere çok iyi geldiği söylenen mineralli, bol şifalı sularından içmek, buranın olmazsa olmazı. Bir de incecik kağıt helvalarını deneyebilirsiniz. Becherovka denilen içkisini deneyebilir, hediyelik eşya olarak kristal ve porselen malzemenin en estetik örneklerini bulabileceğiniz mağazalara bakabilirsiniz. Uzun süre kalacaklar için benim tamamlayamadığım listenin devamını veriyorum: Ghost Tour, Klementinum Library, Dancing Houses (Dans eden evler), Petrin Tepesi, Strahov Manastırı ve Kütüphanesi, Ulusal Galeri, Mucha Müzesi, Dox ve Zizkov bölgesi... Yeni rotalarda görüşmek üzere, Sevgi ve sağlıkla kalın
Fotoğraflar: İpek Gençer
356 magdergi.com.tr
kültür - sanat
Komedi Burada Gezgin Kültür Sanat’ın yapımcılığında gerçekleșen, Türkiye’nin ilk komedi festivali olan ve bu yıl dördüncüsü düzenlenecek olan Ankara Uluslararası Komedi Festivali’nin programı belli oldu.
1
4-25 Kasım 2018 tarihleri arasında düzenlenecek olan festival programı, bol alternatifli ve oldukça eğlendirip güldürecek etkinliklerle dolu. Sanat Yönetmenliğini bu yıl da usta mizah yazarı Vedat Özdemiroğlu’nun üstlendiği festival programında tiyatrolar, stand-up gösterileri, atölyeler, müzikaller, çocuk etkinlikleri ve amatör komedyenler için
358 magdergi.com.tr
düzenlenen etkinlikler bulunuyor. 4. Ankara Uluslararası Komedi Festivali, Kasım ayında Başkent seyircisini güldürmeye hazırlanıyor. 4. Ankara Komedi Festivali, 14 Kasım Çarşamba akşamı saat 20.00’da doğaçlama tiyatronun öncü ekibi Mahşer-i Cümbüş’le açılışını gerçekleştirecek. Kapanışı ise, 25 Kasım Pazar akşamı saat 20.00’da usta tiyatrocu Haldun Dormen’in yeni oyunu “Küllerin Arasından” ile yapacak.
davet
RAHMİ ÇÖĞENDEZ
10. Yıla Özel Müzayede RC Sanat Galerisi Kurucusu ve Küratör Rahmi Çöğendez tarafından Bilkent Sanat Sokağı’nda 10. yıl şerefine düzenlenen müzayede büyük ilgi gördü. Sanatseverler tarafından ilgiyle izlenen müzayedede yerli ve yabancı sanatçılara ait toplam 62 parça resim yeni sahiplerini buldu. “Her duvar bir orijinali hak eder” sloganı ile yola çıkan ve bugüne kadar binlerce eseri sanatseverlerin beğenisine sunan ünlü küratör Rahmi Çöğendez 10. yıl şerefine Bilkent Sanat Sokağı’nda özel bir müzayede düzenledi. Aynı zamanda Bilkent Sanat Sokağı 2018-2019 sezonunda düzenlenen ilk büyük müzayede olmasından dolayı sanatseverlerin de kıyasıya bir rekabet içine girdiği müzayedeye katılım yoğun oldu. Hikmet Çetinkaya, Burhan Doğançay, Yalçın Gökçebağ ve Vladimir Melnik gibi dünyaca ünlü sanatçıların eserlerinin yer aldığı müzayedede Burhan Doğançay’a ait “Kompozisyon” adlı eser 67 bin liraya satılarak müzayedenin en pahalı eseri oldu. Müzayede sonunda Rahmi Çöğendez’in de doğum günü olması dolayısıyla dostları tarafından hazırlanan sürpriz doğum günü pastası güne renk kattı.
360
HİKMET-OYTUN-DORUK ÇETİNKAYA
MELTEM BANKO, BUKET ÖNYÖRÜ
Bilkent Sanat Sokağı 2018-2019 sezonu, yurt içinden ve yurt dıșından çok sayıda sanatsever ve koleksiyonerin katılımıyla RC Sanat Galerisi’nde düzenlenen büyük müzayedeyle açıldı.
Müzayede sonunda Rahmi Çöğendez, dostları tarafından hazırlanan sürpriz doğum günü pastasıyla doğum gününü kutladı.
RAHMİ ÇÖĞENDEZ
davet
Pilevneli Gallery Kurucusu Murat Pilevneli ve Fransız sanatçı ikilisi Ida Tursic & Wilfried Mille’nin ev sahipliğindeki sergide, eserler büyük ilgi gördü
Melankolik Gün Batımı Ida Tursic & Wilfried Mille’nin yeni sergisi “Melankolik Gün Batımı”, Dolapdere’deki Pilevneli Galeri’de açıldı. Fransız sanatçılar Ida Tursic & Wilfried Mille’nin yeni çalışmalarının yer aldığı “Melankolik Gün Batımı” adlı kişisel sergi Dolapdere’deki Pilevneli Galeri’de sanatseverlerin beğenisine sunuldu. Sergi açılışına, sosyete ve iş dünyasının sanat tutkunu ünlü isimleri katıldı. Pilevneli Gallery Kurucusu Murat Pilevneli ve Fransız sanatçı ikilisi Ida Tursic & Wilfried Mille’nin ev sahipliğindeki sergide, eserler büyük ilgi gördü.
362
MURAT PİLEVNELİ, ASLI PAMİR
BURAK DURUMAN,MUTLU ȘİMAYLİ
İNCİ AKSOY
WILFRIED MILLE, İDA TURSİC
Murat Pilevneli, Ida Tursic & Wilfried Mille gelen sanatseverler ile yakından ilgilendi. Konuklar sergi açılıșında sanat dolu sohbetler etti.
ELİF DÜRÜST
ESRA CİVELEK
FERYAL GÜLMAN
ZEYNEP ÜSTÜNEL
seyahat
Altın Şehir San Francisco
İDİL FIRAT
364 magdergi.com.tr
İnsan hep en güzel anılarının olduğu muhitte rahat eder misali, ben de doğduğum, anaokulunu okuduğum ve ardından da ailecek birçok yaz ve sömestr tatilini geçirdiğim, sıcaklık hissedip ve huzur dolduğum San Francisco’da en sevdiğim ve mutlaka görülmesi gerektiğini düșündüğüm yerleri yazıyorum…
S
an Francisco; İstanbul’dan sonra en sevdiğim şehir. Hatta İstanbul’a en benzettiğim şehir de diyebilirim. Benim gibi hem şehir hayatını seviyor hem de dilediğinizde uzaklaşıp nefes almak istiyorsanız, San Francisco’ya bayılacaksınız. Bir yanıyla gastronomi açısından son derece zengin uluslararası bir metropol; diğer yanıyla da köprülerden geçer geçmez size dinginlik ve samimiyet vaat eden daha küçük şehirlerle çevrili bir mücevher... Bu şehir; yokuşlu oluşu - hatta araba oyunları sevenler inişli çıkışlı San Francisco sokaklarında sanal ortamda yarışmaya aşina olacaktır- ve okyanus üzerindeki köprüleri ile çevre ve manzara bakımından İstanbul’u andırıyor. Senelerce iki, hatta bazen üç aktarma ile vardığımız San Francisco’ya sonunda Türk Hava Yolları direkt uçuş başlattı. Yaklaşık 13 saat 40 dakika sonunda İstanbul Atatürk Havalimanı’ndan San Francisco Uluslararası Havalimanı (SFO)’na varıyorsunuz. Türkiye ile arasında 10 saat fark olduğunu da düşünürsek, jetlag’den kaçmak biraz zor oluyor.
Benim gibi hem şehir hayatını seviyor hem de dilediğinizde uzaklaşıp nefes almak istiyorsanız, San Francisco’ya bayılacaksınız.
San Francisco’nun havası genelde ılıman. Yani kışın dahi gitseniz kar ve dondurucu soğukla karşılaşmayacaksınız. Aralık ve Ocak ayı şehrin en soğuk zamanı; hava sıcaklığı gündüzleri 10 ila 14 derece arasında seyrediyor, gece ortalaması ise 8 derece. Soğuk sizi korkutmazsa Noel ve Yılbaşı zamanı şehrin ayrı bir büyüsü oluyor. Fakat şehrin tadını en çok hangi mevsimde çıkarırım derseniz; cevabım sonbahar. En yüksek dereceler Eylül ayında görülüyor, çok yağış da almadığı için size de okyanus kenarlarındaki kafelerin ve pierlerin tadını çıkarmak kalıyor. Kaliforniya’nın ABD’nin en pahalı eyaleti olduğunu göz önünde bulundurursak San Francisco’nun cüzdanımız açısından hiç de sempatik bir şehir olmadığını rahatlıkla söyleyebiliriz. Özellikle şu sıralar doların da artmasıyla özellikle otel fiyatları Türkiye’den gidenlere yüksek gelebiliyor. Fakat burada bulacağınız oteller gerçekten birbirinden şık ve konforlu. Şehrin tam göbeğinde kalıp metropolün nabzını yakından takip etmek isterseniz Union Square civarındaki oteller biçilmiş kaftan. Beş yıldızlı otellerden Four Seasons Hotel ve Taj Campton Place, dört yıldızlı otellerden ise; The Westin St. Francis, Marriott ve Hotel Nikko’yu öneririm.
FOUR SEASONS HOTEL - SAN FRANCISCO
Şehir içi ulaşım açısından taksi ve überin yanı sıra elektrikli otobüs, BART (havalanından şehre gidiş için ideal) ve en turistik ulaşım aracı olan nostaljik tramvayı kullanabilirsiniz. Burada “cable car system” olarak bilinen San Francisco tramvay hattı, 1873’te inşa edilmiştir. Meraklıları için Cable Car Müzesi ise şehrin “zengin” kısımlarından olan Nob Hill’de bulunmaktadır. San Francisco, New York City’nin ardından ABD’nin nüfus yoğunluğu en fazla olan kentidir. Uluslararası bir metropol olduğu için hem her memleketten çalışan insan görmek hem de dünya mutfaklarının en leziz örneklerini tatmak mümkün. Kaliforniya mutfağını eklektik ve şık bir atmosferde denemek isteyenlerin ilk durağı zengin menüsüyle öne çıkan Downtown’daki Quince. Meksika mutfağı sevenlere Uno Dos Tacos, İtalyan isteyenlere Locanda ve Delfina, özellikle salaş pizzakoliklere ise Ragazza’yı öneririm. La Mar Chebicheria Peruana ise brunch için bile gidebileceğiniz, müthiş kokteylleri olan bir deniz mahsülü restoranı.
HOTEL NİKKO
seyahat
Sadece Chinatown’da değil şehrin her yanında bolca Uzak Doğulu göreceğinizden emin olabilirsiniz. Uzak Doğulu göçmen popülasyonuyla meşhur bu şehir, Amerika’daki ilk ve en büyük Chinatown’a sahiptir. Şehrin alışveriş merkezi Union Square’den Chinatown’a on dakikalık kısa bir yürüyüş ile varabilirsiniz ve burada en leziz lokal Uzak Doğu mutfağını tadabilirsiniz. İşimi şansa bırakmam diyenlerdenseniz; Hakkasan bir klasik olarak seçenekleriniz arasında. Ghirardelli Square’i özellikle çikolata sevenlere şiddetle tavsiye ediyorum. Burası ismini, zamanında İtalya’dan göç etmiş Domenico Ghirardelli’den alır. Senelerce çikolata fabrikası olarak hizmet vermiş bu meydan, şimdinin en popüler turistik duraklarından biridir. Benim gibi çikolata tatmamış veya sevmeyen biri dahi olsanız Ghirardelli; canlı restoranları, kafeleri ve hediyelik eşya dükkanlarıyla size çok cazip gelecektir. Buradan satın alacağınız özel çikolata kokulu kıyafetler seneler sonra dahi kokusunu kaybetmiyor. San Francisco deyince akla ilk olarak gelen kuşkusuz; kızıl Golden Gate köprüsüdür. 1937’de inşa edilen bu köprüden araba ve bisiklet dışında yaya olarak da geçebilirsiniz. Bu köprünün dünyanın en çok fotoğraflanan köprüsü olma özelliği taşıması da şaşırtıcı değil. Özellikle Pasifik’e karşı gün batımı manzarasına parıltısıyla eşlik eden köprünün kızıl tonları çok çarpıcı oluyor.
QUİNCE
QUINCE RESTAURANT
Pasifik’e karşı gün batımı manzarasına parıltısıyla eşlik eden köprünün kızıl tonları çok çarpıcı oluyor. 366 magdergi.com.tr
Golden Gate’ten sonra en popüler ikinci köprü olan Bay Bridge ise San Francisco’yu Oakland’a bağlıyor. Günde yaklaşık 260.000 araç taşıyan köprü ile sırasıyla Oakland, Berkeley ve Richmond’a geçiliyor. Aynı Golden Gate gibi, Bay Bridge’i de bisikletle veya yaya olarak geçebiliyorsunuz. Berkeley’i ABD’nin en prestijli üniversitelerinden biri olan UCBerkeley’den ve punk akımının çıktığı, gay yürüyüşlerinin başladığı ve her türlü protestonun beşiği olan genç nüfuslu liberal şehir olarak anımsarsınız. İşte ben tam olarak burada doğdum! Annem ve babam burada yüksek lisans eğitimlerini tamamladıktan sonra ben, yedi sene sonra ise kardeşim Can, Berkeley’de Alta Bates hastanesinde gözümüzü açtık.
Scoma’s ve Grotto bölgenin en popüler deniz mahsülü restoranlarındandır. Hatta beni doğurtan doktorum Roger Hoag, doğar doğmaz büyük bir kuvvet ve ısrarla tekmelediğimi görünce, “e ne de olsa Berkeley bebeği; protestoya başladı bile” demiş. Alcatraz Adası da görmeniz gerekenler listesinde.1933’ten 1963’e kadar hapishane olan bu ada, şimdi başlıca turist destinasyonlarından. Zamanında Al Capone’un da yattığı Alcatraz’ı hem gündüz hem de gece turlarıyla gezmek mümkün. San Francisco Museum of Modern Art (SFMOMA) New York’taki modern sanatlar müzesi kadar popüler olmasa da mutlaka listenize eklemeniz gereken bir rota. Çarşamba hariç her gün açık olan bu müzede çok özel sergiler bulabileceğiniz gibi kahve molası verip mağazasından enteresan hediyelik eşyalar da satın alabilirsiniz. Bu sene Ekim sonuna kadar René Magritte Sergisi göze çarpıyordu. Çocuklu ailelere veya seyahatine biraz eğlence katmak isteyenlere ise Walt Disney Family Museum Madame Tussauds ve Ripley’s Believe it or Not müzelerini öneririm. Bunların yanı sıra Pier 39, ister küçük ister büyük her yaştan ziyaretçinin başlı başına bir gününü keyifle geçirebileceği bir yer. Burada üst katta okyanus manzarasına karşı güzel bir deniz mahsülü ziyafeti çekip ardından yüzlerce deniz aslanının güneş banyosu keyfini, balık ziyafetlerini ve birbirlerini suya itmelerini seyredebilirsiniz. Pier 39’da çok sayıda sokak performansı ilginizi çekebilir. Ayrıca bölgedeki en popüler Akvaryum Pier 39’da yer alıyor. Buranın hemen yanındaki Fisherman’s Wharf’ta ise Golden Gate Köprüsü ve Alcatraz Adalarının fotoğrafını adeta bir kartpostal gibi çekebilirsiniz. Burada bulunan Scoma’s ve Grotto bölgenin en popüler deniz mahsülü restoranlarındandır. Yengeç sevenler için Fisherman’s Wharf adeta bir cennettir.
SAN FRANCISCO - GOLDEN GATE BRIDGE
SFMOMA
Özellikle dört-beş günden fazla şehirde kalacaklar için araba kiralamak oldukça mantıklı. Arabayla güzel manzaralar eşliğinde günübirlik seyahat etmek isteyenlere mutlaka Sausalito ve Tiburon’u öneriyorum. Feribot ile denizden de ulaşabileceğiniz bu iki sevimli şehir, merkezin kaosundan bunalanlara, püfür püfür okyanus havası alıp şık müstakil bahçeli evlerin olduğu sakin ve yeşil sokaklardan geçmek isteyenler için biçilmiş kaftan. Yarım saat içinde tüm atmosfer ve haliyle havanız değişiyor. Yani anlayacağınız bu şehir size bir tatilden -hatta bir şehirden- bekleyeceğiniz hemen hemen her öğeyi sunuyor. İster sanata doyun, ister alışveriş yapın, ister gurme tadımlar yapın, ister partileyin; amacınız her ne olursa olsun San Francisco’nun size sunacağı bir şeyler mutlaka var! Son olarak, o upuzun uçak yolculuğuna, gecenizi gündüzünüzü birbirine karıştırmanıza sebep olan 10 saatlik zaman farkına ve tüm yorgunluğa değiyor!
SFMOMA
SFMOMA
astroloji
Jüpiter Yay’da
Aylin Yıldız aylinbulent@mynet.com
Yay’daki Jüpiter, inancını yașayarak büyüme, inanç, adalet, hoșgörü hissini geliștirir, kișiyi geleceğin olasılığına yöneltir. Daha bilgece, öngörülü, inançlı ve felsefi bir gelișme șansı sunar.
Koç
Aslan
Yay
Hayata bakış açınızın genişleyeceği, yurt dışı seyahatler için fırsatlarınızın olacağı bir dönem. Derin ve soyut konular hakkında öğreneceğiniz bir dönemdesiniz. Bilinç geliştirici ya da kişisel gelişim çalışmaları ya da gruplara katılmak için çok uygun. Yayıncılık ve medya ile ilgili hayatınızı pozitif yönde etkileyecek bir değişim olacabilir. Yabancı ülkelere seyahatleriniz sıklaşacak, yabancı kişiler, hem özel hayatınızda hem de iş hayatınızda önemli rol oynayabilir.
Kendiniz olma cesaretine sahip olacaksınız ve bunu korkmadan ifade edebileceksiniz. Çocuğunuz varsa, gelişimine yardımcı olabilirsiniz ve ondan pek çok şey öğrenebilirisiniz. Sanatsal bir yeteneğiniz varsa onu ortaya çıkarabilirsiniz ve daha fazla para kazanabilirsiniz. Aşk ilişkileriniz genişleyip size hayat tecrübesi verici nitelikte olacaktır. En konu, size kişisel gelişim ve gelişmiş bir sağduyu sağlayacak olmasıdır.
Çok şanslı bir yılınız; Jüpiter kendi burcunda. Büyüme, gerçekte kim olduğunuzu, potansiyelinizi keşfetme dönemi. Kendinizi güvende hisseder, başkaları üzerindeki etkinize daha çok güvenirsiniz. Öğrenme, yeni deneyimler kazanma, olgunluk ve bilgelik zamanıdır. Kişiler ve kaynaklar size akmaya başlar. Önemli başarılar elde etseniz bile, bütün cevapları bildiğini zannetmeyin. Bu transit etkisi altında hala öğreniyorsunuz.
Boğa
Başak
Oğlak
Bu dönemde eşinizin, ortağınızın veya ailenizin parasından yararlanırsınız. Diğer kişilerle olan ilişkilerinizde ortak kaynaklarınızı dolduracağınız bir dönemdesiniz. Hayatınızı çok zenginleştirecek bir dönemdir. Hayatınızı yönlendiren psikolojik olguları keşfedebilir, psikolojik stresten arınırsınız. Şifa verici etki yaratır; farklı inanç sistemleri geliştirebilir, mistik konulara ve öğürenmeye hevesli olabilirsiniz.
İçsel huzur ve güvenlik aradığınız bir dönem. Mülk alımı anlamına gelebilir. Kendinizi ailenize karşı açık ve anlayışlı hissedersiniz. Ailenizi, evinizi ve özel yaşantınızı daha güvenilir yapabilmeniz için ve kök salmak için uygun bir dönem. Güvenlik hayattaki önemli psikolojik ihtiyaçlardan biridir ve bunu sağlayabileceğiniz bir dönemdesiniz. Bilinçaltınıza her zamankinden daha çok döneceksiniz.
Oldukça faydalı bir dönem fakat gözle görülür bir fayda değil bahsettiğimiz. Empati kurduğunuz, içsel ve bilinmeyen tarafınızı keşfetmek istersiniz. Birine yardımcı olmanın herkese yardımcı olduğu gerçeğini anlarsınız. Sizin için spritüel anlamda hoca olabilecek kişilerle karşılaşırsınız. Şifalanmak veya şifalandırmak isteğinizi fark edersiniz. Sizi metafizik veya okülte karşı meyilli yapar.
İkizler
Terazi
Kova
Diğer kişilerle yakın karşılaşmalar size kendinizle ve dış dünya ile ilgili çok şey öğretebilir. Bu dönemde size faydalı olacak kişilerle karşılaşırsınız. Birçok alanda danışmanlık alabilirsiniz. Geçmişi sizinle farklı kültürden gelen, farklı değer yargılarına sahip bir kişi ile ortaklık yapabilirsiniz. Birlikteliğiniz her ikinizin de vizyonunu geliştirici bir etki katmanızı isteyen şekilde olacaktır. Evlenirseniz eşiniz; yaşça sizden büyük biri ya da olgun ve bilge biri, belki de yabancı biri olabilir.
Gelişmiş bir eğitim alma fırsatı bulursunuz. Yazı yazabilirsiniz. Kısa yolcuklar gerekebilir. Akrabalarla ilişkileriniz iyi olacaktır. Eski düşünce kalıpları, bilinçaltı davranışlarınız ya da bilinçli olarak fazlaca düşünmediğiniz şeyler gelişir. Ön yargılardan daha az etkilenirsiniz. Her şeyi kendi öz tecrübenizle öğrenmek istersiniz. Gelecekle ilgili planlarınız daha büyük olur. Uç noktalara gitmemeye özen gösterin.
Umutlarınız, idealleriniz, gelecek için istekleriniz önemli. Tek başınıza hareket edeceğiniz bir dönem değil. Dünyayı değiştirme isteği içinde olacaksınız fakat bu değişimi sosyal seviyeye yayamasanız bile, bu kesinlikle sizi ve arkadaşlarınızı değiştirir. Böyle bir bakış açısından yoksunsanız, kendinizi her zaman istemiş olduğunuz şeyleri yaparak geliştireceksiniz. Bu değişim çok uzun süreli bir değişim olmayacaktır.
Yengeç
Akrep
Balık
Bu dönem kendinizi geliştirebileceğiniz fırsatlar sunar. Bu sağlık için mükemmel bir dönemdir, çünkü Jüpiter size fiziksel güç ve canlılık verir. Spor yaparak vücudunuzu geliştirebileceğiniz gibi olumsuz kullanımda kilo alabilirsiniz. Farklı şifa yöntemleri deneyerek kendinizi iyileştirebilir, vücut direncinizi artırabilirisiniz. Farklı öğretilerden yararlanarak hastalıklardan korunabileceğiniz teknikleri öğrenebilirsiniz.
Para kazanmak ve mülk edinmek; kaynaklarınızı geliştirmek istersiniz. Hayatınızda değer verdiklerinizi gerçekleştireceğiniz bir dönem. Yalnız müsrif olmamaya dikkat edin. Hayatınızın bu döneminde sizin için iyi olan ve zevk veren şey para kazanmak olacaktır. Bu dönemde yapmanız gereken şey hayatınızın tümüne bakıp hedeflerinizi dürüstçe belirlemek ve onları elde etmek için nelere sahip olmamız gerektiğine bakmaktır.
Çok çalışıp başa geçme ve genişleme isteği içinde olacaksınız. Küstahlıktan ve zorbalıktan kaçının.Terfi, sosyal yükseliş ve saygınlık kazanmayı beklersiniz. Bunun için bu yeri hak edecek donanıma sahip olmanız gerekir. İş seyahatleri yapabilir, yabancı kişilerle beraber olabilirisiniz. Bu etkiyle işinizi de değiştirebilirisiniz ve ilaç sektörü, tedavi, hukuk, yüksek eğitim ya da seyahati kapsayan bir alanda çalışmaya başlayabilirisiniz.
368 magdergi.com.tr