MART 2016 - YIL 12 - SAYI 125 - 15 TL
HAPSEDİLEN AŞKLARIN ÖYKÜSÜ
Özel Çekim:
AKDENİZ ATEŞİ
Füsun Hattat’ın
GARDIROBU Gianluca Isaia ile
DÜNYA KADINLAR GÜNÜ ÖZEL
Italyan Rüzgarı Ayşe Kucuroğlu Bilge Eren Ebru&Bahar Niziplioğlu Fatoş Altınbaş Sarıgül Gül Erdoğan Öznur Yakın Pervin Ersoy Zeynep Erkunt
Mart Ayına Damgasını Vuracak
Gökyüzü Hareketleri
AHU YAĞTU DAHA GÜÇLÜ DAHA SAKİN
???????????? ???????????????????
??????????????????????????????? n
%10
�n�����
�a�ı�ı ����n� Kalanı 24 ay �0��a�� �l�
Sizin kadar seçici, hayalleriniz kadar ilham verici.
Yıllarca mutlulukla kullanacağınız, hayallerinize ve ihtiyaçlarınıza göre şekillenen mutfaklar Vanucci’de…
blenda
www.vanucci-tr.com
Vanucci Mutfak
Demart Dekorasyon Çetin Emeç Bulvarı No: 54/B Balgat / ANKARA Telefon: 312 284 03 43 - 44 demart@vanucci-tr.com Turan Güneş Bulvarı No: 48/D Çankaya / ANKARA Telefon: 312 440 44 09 demart@vanucci-tr.com
İçinde sana ait bir ses var.
YUKARiDAN
*
BAKIN
Susuz Mahallesi 3754 Sk. Eryaman / ANKARA 0 312 247 2580 twintowers.com.tr
* Eryaman'覺n en y羹ksek katl覺 konut projesi.
Yüzde yüz doğal, yüzde yüz masif.
Usta eller ahşaba yeniden hayat veriyor...
The Best Natural Country Life
imhotep.com.tr Karacakaya Cad. No:141/A Siteler ANKARA +90 312 351 03 32 • +90 312 351 39 90
Konu Gayrimenkul İse... www.evrenbarutcu.com
BAȘKENT
EVREN BARUTÇU
Broker / Owner
Çankaya Caddesi 21/8 - 0312 436 0 100
ANKARA SEHIR KULÜBÜ ILE , ZINDE KAL ENERJINI HISSET!
editör Mart2016 Yıl: 12 Sayı: 125 Fiyat: 15 TL MAG Medya Ltd. Şti. Adına İmtiyaz Sahibi ve Yazı İşleri Müdürü Can Çavuşoğlu
Bahar Şenliği Beril Çavuşoğlu
Genel Koordinatör Uğur Özer Görsel Yayın Yönetmeni Osman Selçuk Güngör Yayın Yönetmeni Tuğçe Uzun Kreatif Direktör Seda Çavuşoğlu
berilcavusoglu@magdergi.com.tr
S
Genel Yayın Yönetmeni Beril Çavuşoğlu
Grafik Tasarım Sevgi Pınar Özen Erkan Eşme Haber ve Foto Muhabiri Derin Gökçe
oğuk kış günlerini geride bırakan Mart ayı bizlere baharın müjdesini veriyor... Doğa bu aydan itibaren bize en güzel renklerini sunacak... Biz de baharın gelişini bu sayımızda kutluyor, İstanbul ve Ankara’dan kıpır kıpır davetler, renkli kutlamalar ve sıcacık röprtajlarla sizleri kucaklıyoruz...
Kapak konuğumuz Ahu Yağtu, gerçekleştirdiğimiz samimi röportajda, pozitif bakış açısı ile bizlere keyifli dünyasının kapılarını açtı... Olaylara, objektif ve çözüm odaklı yaklaşarak, dengeyi hayatının merkezine koyup, bu sayede her zaman daha güçlü ve daha sakin bir duruş sergileyen Ahu Yağtu’nun mükemmel enerjisinin hakim olduğu atmosferde gerçekleştirdiğimiz samimi sohbetimizi MAG Özel sayfalarımızda sizlerle buluşturuyoruz...
İstanbul Temsilcisi Ersin Al İletişim Direktörü Dilara Ertürk Sosyal Medya Obiziz Yazarlar Aylin Yıldız Ayşe Kızılöz Cenk Erdem İlker Duruoğlu Neşet Güne Özgür Aksuna Serkan Kızılbayır Sinem Yıldırım Tuğçe İnal Reklam Müdürü Esra Demir Toral
Kadın olmak çok güzel ama hiç kolay değil... Hem en güzel ayrıcalık hem de büyük sorumluluk... İş hayatında da aile hayatında da başarıya ulaşan kadınların sırları neler? Dünya Kadınlar Günü’ne özel olarak hazırladığımız içeriğimizde Türkiye’de çeşitli sektörlerde önemli başarılara imza atmış iş kadınlarının başarılı serüvenlerini dinliyoruz... Ayşe Kucuroğlu, Bilge Eren, Ebru - Bahar Niziplioğlu, Fatoş Altınbaş Sarıgül, Gül Erdoğan, Öznur Yakın, Pervin Ersoy ve Zeynep Erkunt örnek başarı hikayeleriyle bizlerle...
Reklam ve Halkla İlişkiler Feray Şahingöz Gül Avcı Gökçe Türkcan Hilal Başarır Öztürk Simge Ünlü Çetin
Yazarımız Ayşe Kızılöz kadın-erkek ilişkilerine ve aşk ilişkilerinde güven konularına değinirken, Aylin Yıldız da Mart ayında yaşanacak tutulmaların ve önemli gökyüzü hareketlerinin ilişkileri büyük testlerden geçireceğinin, bu dönem yalnızca sabırlı ve temkinli davrananların kazanacağının altını çiziyor...
Yayın Hukuk Danışmanı Ahmet Münir Yaşar Korcan Dericioğlu
Katkıda Bulunanlar Yavuz Solmaz Mali İşler Koordinatörü Tarık Değer
Türü Bölgesel Süreli Yayın MAG isim ve yayın hakkı MAG Medya Ltd. Şti.’ne aittir. Dergide yayınlanan yazı ve fotoğrafların tüm hakkı MAG’a aittir. İzin alınmadan kullanılamaz. Yayınlanan ilanların sorumluluğu ilan sahiplerine aittir. İdare Merkezi
AHU YAĞTU
GIANLUCA ISAIA
BİLGE EREN
Kaptanpaşa Sokak No: 33-B G.O.P. ANKARA Tel: 312 428 0 444 Talatpaşa Caddesi Telsizler Mahallesi Nef 163 No:370 Kağıthane/İSTANBUL Tel: 212 309 45 26 Dağıtım
Dünya Süper Dağıtım Baskı
DUMAT OFSET
Bahçekapı Mah. 2477. Sokak No: 6 Şaşmaz / ANKARA Tel: 312 278 82 00 (pbx) Basım Tarihi
29.02.2016 www.magdergi.com.tr facebook.com/magonline twitter.com/magdergi instagram.com/magdergi bilgi@magdergi.com.tr
MAG’a abone olmak çok kolay... Telefon ile
0.312 428 04 44
İnternet ile
abone.magdergi.com.tr
YENİDEN KULLANIN GERİ DÖNÜŞTÜRÜN! Eski dergi, katalog ve gazetelerin geri dönüştürülmesi çevreye yapılabilecek en kolay katkıdır. Ağaç kesimlerini azaltmak üzere MAG Medya, okuyucularını kendi yakın çevrelerinde de geri dönüşümü teşvik etmeye çağırıyor.
CLÉ DE CARTIER New Collection
Next level - Ankara - 0312 286 80 37
editör FÜSUN HATTAT
AKDENİZ ATEȘİ
PERVİN ERSOY
Moda olmazsa olmaz diyoruz... Cemiyet hayatının şık ve zarif ismi Füsun Hattat’ın gardırobunu karıştırıyor, vazgeçilmez parçalarını sayfalarımıza taşıyoruz... Hızlı adımlarla bahara yaklaşırken, şifon, dantel, tül ve ipeğin sıcak renklerle buluştuğu çarpıcı tasarımların ve göz alıcı aksesuarların bir araya geldiği “Akdeniz Ateşi” moda çekimimizle içinizi ısıtıyoruz... 1920 yılında kurulan lüks İtalyan erkek giyim markası Isaia’nın CEO’su Gianluca Isaia ile gerçekleştirdiğimiz renkli röportajı ve İtalyan erkek modasına damga vuracak koleksiyondan en şık parçaları sizlerle buluşturuyoruz... Sanata ve sanatçıya yer vermeden olmaz...
C
M
“Aşk ve sevgi uğruna çizip boyadığım resimler sadece birer sanat eseri olarak değil, aynı zamanda bir yaşam serüveni olarak değerlendirilmeli” diyen başarılı ressam Mustafa Ayaz’ın başarılı anlarla dolu sanat hayatını dinliyoruz...
Y
CM
MY
Başkente sanatı günden güne daha çok sevdiren Küratör Rahmi Çöğendez ile sanata dair keyifli bir röprotaj gerçekleştiriyoruz… İstanbul’un başarılı tasarım atölyelerinden Tımarhane’nin Kurucusu Özben Özal Gülkaya’dan özgür ve korkusuz tasarımlara ev sahipliği yapan markasının yolculuğunu dinliyor ve rengarenk karelerini sizlerle paylaşıyoruz... Güneşin ilk ışıklarını görmeye başladığımız an tatil hayalleri gözümüzün önünde canlanıyor... Doğayla iç içe Fethiye’nin Kabak Koyu’nu tepeden gören Lissiya Hotel, büyüleyici manzarası eşliğinde bu sezon da misafirlerini ağırlamaya hazırlanıyor... Lissiya Hotel’in sahibi Coşkun Yılmaz, tesislerinin özelliklerini, görenleri büyüleyen manzarasını ve sundukları hizmetleri anlatıyor... 1943’ten beri hizmet veren Apa markası One Tower AVM’de “ApaGold” mağazasında açılışını gerçekleştirdi. Ankara iş ve cemiyet hayatının önde gelen isimlerine en özel koleksiyonlarını sunduğu açılış MAG PR imzası taşıyordu. Apa Gold ile mücevher severleri buluşturan açılıştan ışıltılı kareleri sizlere sunuyoruz... Açıldıkları günden bugüne kadar Başkent’e ayrı bir soluk katan, en keyifli kutlamalara ve organizasyonlara ev sahipliği yapan Deligan’s ile Harvey Nichols MAG Lounge en özel anlarınızı en unutulmaz anılara çevirmek üzere sizleri büyüleyici atmosferlerine davet ediyor... Hepimiz için başarı, aşk ve mutluluk dolu bir ay olsun... Çoook Sevgiler...
48 magdergi.com.tr
CY
CMY
K
140 116
170 60 116
MAG
140
50 magdergi.com.tr
194
MAGdavet
184
MAGköșe
MAGözel
194
MAGröportaj
MAGrmoda
216
MAGröportaj
Şükran Güzeliş’in davetinden en şık kareler...
Füsun Hattat’ın modaya dair tercihleri.....
Akdeniz Ateşi moda çekiminden en özel kareler...
Ayşe Kızılöz’den kadın-erkek ilişkilerine dair en güzel cümleler...
İstanbul’un renkli tasarım atölyesi Tımarhane ile renkli bir röportaj...
Yazarımız Kubilay Sakarya ile beraberliğimizin dördüncü yılını kutluyoruz...
146
MAGözel
278
MAGröportaj
170
MAGröportaj
358
MAGözel
Türkiye’nin başarılı iş kadınlarının başarı serüvenleri...
Güzel oyuncu Ahu Yağtu ile samimi bir röportaj...
Lüks İtalyan erkek giyim markası Isaia’nın CEO’su Gianluca Isaia ile modaya dair keyifli bir sohbet...
Yazarımız Aylin Yıldız bu aya damga vuracak gözyüzü hareketleri hakkında ipuçları veriyor...
Sakarya Cad. No. 1-23 Kızılay Çankaya/Ankara T. 0312 435 0838 www.aykaoptik.com
style
Işıltılı ve Metalik
GUCCI Pantolon $ 1,570
AQUAZZURA Ayakkabı € 575 ISABEL MARANT SPRING SUMMER 2016
HILLIER BARTLEY Etek
TOM FROD Ceket € 4.950
SAINT LAURENT Gözlük £ 225
GUCCI Etek € 4,980
Yaz yaklașırken tasarımlar da ıșık saçıyor... Metalik efektli kıyafetlerle ıșıltılı aksesuarların kombinleri bu sezona damgasını vuracak...
MALONE SOULIERS Ayakkabı £ 455
JENNIFER BEHR Saç Bandı € 374
GIANVITO ROSSI Ayakkabı € 1,495 ALEXANDER McQUEEN 54 magdergi.com.tr Ayakkabı £ 360
AURÉLIE BIDERMANN Bileklik £ 375
Romantik ve Dantel Somon, pembe, beyaz ve krem tonlarındaki elbise ve aksesuarlar yoğun dantel kullanımı ile bir araya gelerek romantik bir hava yaratıyor... MIGUELINA Büstiyer € 210
SIMONE ROCHA Etek € 1,550
ALAIA Çanta € 530
ALEXANDER McQUEEN READY TO WEAR SPRING SUMMER 2016
SELF-PORTRAIT Elbise £ 240
VALENTINO Elbise $ 7.700
CONVERSE Ayakkabı € 111 56 magdergi.com.tr
GUCCI Bluz
BRUNELLO CUCINELLI Pantolon £ 460
AQUAZZURA Ayakkabı € 525
BMW i
Sheer Driving Pleasure
ELEKTRİĞE ARTIK SİZ DE DOKUNABİLİRSİNİZ. BMW i3 VE BMW i8 ARTIK ANKARA’DA. BMW’nin elektrikli otomobil teknolojisinde geldiği son nokta BMW i3 ve BMW i8, İstanbul’dan sonra şimdi Ankara, Bursa ve İzmir’de. Performanstan ödün vermeyen, çevre dostu BMW i modelleri keşfetmeniz ve test etmeniz için Borusan Oto Balgat’ta sizi bekliyor. Detaylı bilgi, kiralama ve finansal seçenekler için: 0850 252 10 10
www.bmw.com.tr
style
Etnik ve Bohem Otantik tarzını öne çıkartmak isteyenlerin tercihi bohem tasarımlar, etnik desenleri ile bu yılın gözdesi olacak... SHOUROUK Küpe £ 290 PHILIP LIM Büstiyer € 355 İSABEL MARANT Bluz £ 605
OSCAR DE LA RENTA Küpe £ 416
VALENTINO Çanta £ 2,325
CHLOÉ SPRING SUMMER 2016
CHLOÉ Bluz € 1,880
CHLOÉ Çanta € 1,476 ZARA Short 79.95
SAM EDELMAN Ayakkabı € 145 58 magdergi.com.tr
AQUAZZURA Ayakkabı £ 555
ISABEL MARANT Ayakkabı £ 335
davet
Boğaz’da Çifte Kutlama İstanbul cemiyet hayatının örnek çiftlerinden Emil-Şükran Güzeliş on beşinci evlilik yıldönümlerini ve Zen Pırlanta’nın kuruluşunun on beşinci yılını Four Seasons Bosphorus Hotel’de düzenledikleri şık bir gece ile kutladı. Zen Pırlanta Yönetim Kurulu Başkanı Emil Güzeliş ve Zen Pırlanta Yönetim Kurulu Üyesi Şükran Güzeliş, 15. evlilik yıldönümlerini ve Zen Pırlanta’nın kuruluşunun 15. yılını Four Seasons Bosphorus Hotel’de verdikleri bir davetle kutladı. Gecenin ev sahipliğini oğulları İlyas Ata ve Emil Ata Güzeliş ile birlikte yapan çiftin mutluluğuna aile dostları, yakınları ve iş dünyasının seçkin isimlerinden oluşan davetliler eşlik ettiler. Eğlenceli ve renkli saatlerin yaşandığı davete cemiyet hayatının tanınmış isimleri canlı müzik eşliğinde gecenin ilerleyen saatlerine kadar eğlendiler. Güzeliş Ailesi’nin bu mutlu anlarında yanında olan yakın arkadaşları gece boyunca unutulmaz anları Instagram’dan takipçileriyle paylaşarak Şükran-Emil Güzeliş’e iyi dileklerde bulundular.
60 magdergi.com.tr
EMİL ATA, EMİL - ȘÜKRAN, İLYAS ATA GÜZELİȘ
davet
AHU - SÜLEYMAN ORAKÇIOĞLU
HÜLYA - CEM KALYONCU
SİREN ERTAN
Tarzıyla her zaman fark yaratan Siren Ertan gecede tercih ettiği yeșil tuvaletiyle tüm bakıșları üzerinde topladı.
ESRA OFLAZ - ZİYA, ALMİLA GÜVENKAYA
NEȘE - ÜNSAL SERT
davet
TURGUT - SUZAN TOPLUSOY
NURAN - BURCU ERÇİL
BERRİN OKÇU
Zarafetiyle herkesi büyüleyen Berrin Okçu gecedeki șıklığıyla göz kamaștırdı.
EMİNE - YUNUS GÜVENEN
HASAN - ÖZLEM MUTLU ÇETİN
davet
MURAT - NİSA ERSOY
MUAMMER - FİSUN KAPICIOĞLU
MÜGE SIRMABIYIK
Cemiyet hayatının sevilen isimlerinden Müge Sırmabıyık siyah tuvaletiyle sade bir șıklık sergiledi.
ONUR - SEMA GÜRAL SÜRMELİ
BEYZA - MURAT ARSLAN
davet
PERVİN - MEHMET ERSOY
FİKRET - ESRA ÖZTÜRK
SİTARE AKDİLEK
Cemiyet hayatının dikkat çeken isimlerinden Sitare Akdilek gecedeki zarafetiyle göz kamaștırdı.
ASLI AKTÜRK - BORA PEHLİVANLAR
FATİH - FİGEN KIRAL
davet
JEAN PIERRE ESMILLAIRE, NEDİM KEÇELİ, METİN ȘEN, EMMANUEL COLLOMB
Caviar House & Prunier Türkiye’de Gastronominin öncülerinden Caviar House & Prunier’in Türkiye’ye gelişi Esma Sultan Yalısı’nda düzenlenen çok özel bir davet ile kutlandı. Esma Sultan Yalısı’nın görkemli boğaz manzarası eşliğindeki davette bir araya gelen seçkin konuklar, Caviar House & Prunier’in denizden gelen lezzetlerini tadarken bir yandan da Flapper Swing’in canlı performansının ve DJ. Murat Tokuz’un müziğinin keyfini çıkardılar. Dinesty Grup Başkanlarından Metin Şen ve Nedim Keçeli, Caviar House & Prunier Genel Müdürü Jean Pierre Esmillaire ve Dış Ticaret Direktörü Emmanuel Collomb ev sahipliğinde gerçekleşen davete cemiyet ve iş dünyasının ünlü isimleri katıldı. Atatürk Havalimanı Dış Hatlar Gidiş Terminali’nde açılan Caviar House & Prunier Seafood Bar’dan esinlenerek tasarlanan görkemli barın girişinde dünyanın en pahalı Caviar’ı olarak bilinen Almas Caviar’ın sergilenmesi ve gastronomik lezzetlerin en zarif sunumlarla bir araya gelmesi geceye katılan misafirlere büyülü bir deneyim yaşattı.
70 magdergi.com.tr
ASLI ȘEN
Anse Mdm. B-Blok No:18 Çayyolu-Ankara T : 00 90 312 227 8182 M : 00 90 532 273 89 58 anse@qhome.com.tr
qhome.com.tr
davet
METİN - ALİ ȘEN, ORHAN - NEDİM KEÇELİ
ELİF GÖNLÜM
Cemiyet hayatının sevilen simalarından Elif Gönlüm gecede tercih ettiği beyaz kombiniyle göz doldurdu. magdergi.com.tr
72
SİTARE AKDİLEK
HAKAN - ARZU SABANCI
davet
CELAL - ȘEBNEM ÇAPA
ÖZLEM - SAFFET ULUSOY
AYȘE KUCUROĞLU
İș hayatının bașarılı kadınlarından Ayșe Kucuroğlu geceye katılarak Șen ailesine destek verdi. EDA - SELİM KOSİF SELİM - EDA KOSİF ÖZNUR YAKIN, BİLGE EREN
NEW YORK
davet
BURCU - EMRE ZİYAL
ALİ - AYȘEGÜL ÜNAL
IȘIL REÇBER
Tarzıyla her zaman fark yaratan Ișıl Reçber gecedeki renkli kıyafetiyle bakıșları üzerinde topladı. BEYZA - MURAT ARSLAN
MELDA - SİNAN KOSİF
davet
MİRGÜN CABAS, TUBA ÜNSAL
YILDIRIM KIRGÖZ , MONIKA SCHIMITZ
SEMA SİPAHİOĞLU
Zarafetiyle her zaman dikkat çeken Sema Sipahioğlu davetteki sade șıklığıyla göz kamaștırdı.
ASLI AKTÜRK - BORA PEHLİVANLAR
DEMET HANİF
davet
İPEK - ENVER VAROL
GÜLİN - BURAK KARABACAK
GÖKÇE ÇİL
Bu özel geceye cemiyet hayatının seçkin simaları ve Șen ailesinin dostları yoğun ilgi gosterdi. BURCU - NECMETTİN KARABACAK
FERYAL GÜLMAN
açılış
Işıltılı Açılış 1943’ten beri hizmet veren Apa markası One Tower AVM “ApaGold” mağazasının açılışını gerçekleştirdi. Ankara iş ve cemiyet hayatının önde gelen isimlerinin yoğun ilgi gösterdiği ve MAG PR imzası taşıyan açılış organizasyonunda firma sahibi Semih Apa, konukları ile yakından ilgilendi. Mücevherlerin tanıtımının gerçekleştirildiği açılışta konuklar birbirinden değerli parçaları deneme şansına sahip oldu. Apa Gold’un özel olarak tasarladığı 180 bin dolar değerindeki özel tasarım kolye davette en çok ilgi gören ürün oldu. 18 ayar değerindeki bu özel tasarım kolye, 225 gram ve çeşitli boylarda yaklaşık 1300’den fazla pırlanta taştan oluşan 130 karatlık kolye, ince bir el işçiliği ürünü olarak Apa Gold mağazasında mücevher tutkunlarının beğenisine sunuluyor.
82 magdergi.com.tr
SEMİH, ZEYNEP APA
EMİNE SANTAY
SELCAN SANTAY ÖZYÜNCÜ
açılış
BERİL ÇAVUȘOĞLU
84 magdergi.com.tr
SİRET UYANIK
BEGÜM - SUNULLAH SARILLI
ESİN ALTUNA, GÖZDE EROĞLU
ALİ ONGUN BOYDAK
ERHAN YILMAZKURT
açılış
FULYA SAĞLIK
ESRA TORAL
Birbirinden șık mücevherlerin yer aldığı davette konuklar ürünleri yakından inceledi.
86 magdergi.com.tr
ZEYNEP OKUTAN - KUTLU TAMAY
ZEYNEP - METİN OKYAY
ÜLA PAÇALI
HANDAN BANU ÖZTÜRK
DİLARA ERTÜRK
DENİZ - EBRU DEMİRYÜREK
BEGÜM AKIȘ
GONCA GÜZELOĞLU
Cemiyet hayatının önde gelen isimlerinden Deniz Demiryürek zarif eși Ebru hanımla birlikte davette boy gösterdi.
magdergi.com.tr 87
CUMHUR SEZER
açılış
SELMA SAĞLIK
DENİZ KASAN, BİLGE ȘENOL
İLGİN AYDEMİR
Çok sayıda konuğun katıldığı davette misafirler adeta șıklık yarıșı içerisindeydi.
MAG PR’ın düzenlediği davette hiçbir detay atlanmadı. DJ eșliğinde konuklar doyasıya eğlendi. 88 magdergi.com.tr
AYLA GÖRGÜLÜ
açılış
BAHADIR - ENDER SEVGİ GÜLTEKİN
Ted Vakfı Bașkanı Selçuk Pehlivanoğlu davete katılan seçkin isimler arasındaydı. 90 magdergi.com.tr
ZEYNEP FULYA YARATAN SAĞLIK
EBRU AYBARS, AYȘEGÜL AYGÜN
lası için Daha faz /MAGonline m .co facebook
ALİ ONGUN SELÇUKBOYDAK PEHLİVANOĞLU
IȘIN KURȘAKLIOĞLU
davet
LAPO ELKANN, ARZU SABANCI, PIETRO NERGRA, ANDREA TESSITORE
Pinko’dan Yeni Koleksiyon Pinko ve Italia Independent iş birliğinden doğan “The PINKO Invasion” gözlük koleksiyonu Soho House’da düzenlenen bir davetle moda severlerin beğenisine sunuldu. Italia Independent kurucusu aynı zamanda İtalyan stil ikonu Lapo Elkann, Italia Independent kurucu ortağı Andrea Tessitore ve Pinko’nun Ceo’su Pietro Negra’nın Arzu Sabancı’nın onur konuğu olarak katıldığı davete iş, moda ve sanat dünyasının önemli isimleri büyük ilgi gösterdi. Konuklar gün boyunca hem koleksiyonda yer alan parçaları denedi hem de İtalyan stil ikonu Lapo Elkann ile sohbet etme imkanı bularak bol bol fotoğraf çektirdiler. Pinko kadınının farklı ve cesur duruşunu, modern, geometrik çizgiler ve çeşitli renk alternatifleriyle sunan “The PINKO Invasion” koleksiyonu davetliler tarafından büyük beğeni kazandı.
92 magdergi.com.tr
ARZU SABANCI
YEPYENİ BİR “SEN”LE TANIŞMANIN
Güven Çayyolu Sağlık Kampüsü, iyi ve sağlıklı yaşama kültürüyle ilgili her şeyi bir arada sunuyor… G4 Güven Sağlıklı Spor Kompleksi’nde, profesyonel sporculara, hekimlerden oluşan konsey tarafından hazırlanan, yaralanma riskinin minimize edileceği kişiye özel spor programları belirlenir. Bu programlar risk grubuna dahil olan misafirlerimiz için fizyoterapistler, sağlıklı olan misafirlerimiz için ise spor antrenörleri tarafından birebir verilir. Türkiye’yi sağlıklı yaşam kültürü ve detoksla tanıştıran The LifeCo Ankara @ Güven; 360° sağlık yaklaşımıyla bireylerin yaşamını destekleyen, farkındalıklarını artırıp zinde, enerjik ve kaliteli yaşamalarına imkan sağlamak amacıyla detoks, arınma, anti-aging ve spa wellness hizmeti veren bir sistem.
Güven Hastanesi • Güven Çayyolu Sağlık Kampüsü
0312 457 25 25
www.guven.com.tr
davet
REVNA DEMİRÖREN
YELDA TİFTİK
İș hayatının bașarılı kadınlarından olan Ayșegül Toplusoy davetteki sade șıklığıyla zarafetini sergiledi.
AYȘEGÜL ULUÇ
ARZU SAVGI
AYȘEGÜL TOPLUSOY
BERRAK BARUT
DEMET SABANCI ÇETİNDOĞAN
davet
DİLEK, SERRA TÜRKER
BEGÜM ȘEN
Uzun zamandır davetlerde yer almayan Begüm Șen yakın arkadașı Arzu Sabancı’yı özel gününde yalnız bırakmadı.
MELİSA KANATLI
ȘEBNEM ÇAPA
AYLİN TAHİNCİOĞLU
davet
HANDE CAN YÜCE
GÜLSEREN, ELİF EREN
TUĞANA SAVGI
Cemiyet hayatının sevilen isimlerinden Tuğana Savgı özel etkinlikteki renkli giyim tarzıyla fark yarattı.
DEMET HANİF
TANEM SİVAR
ECE KURDOĞLU
MUTLUKENT MAHALLESİ 1921. CADDE NO:1 ÜMİTKÖY / ANKARA +90 312 240 09 55 BACKSTAGEKUAFOR
davet
İDİL GAZİOĞLU, ZAFER KOZANOĞLU
CEYLAN ÇAPA
Cemiyet hayatının genç kușak temsilcilerinden Ceylan Çapa davetteki sportif șıklığıyla dikkatlerden kaçmadı.
DERYA KARAGÜLLE
SİNEM AYAN
ASLI ȘEN
Hayalleri ve anları unutulmaz anılara çevirme dileğiyle yola çıkan renkli ortaklar Ufuk Yılmaz Aygün ve Figen Çelikel Bilgin ile keyifli organizasyonlara ev sahipliği yapan Sıradıșı Bir Yer hakkında röportaj gerçekleștiriyoruz...
Lezzetli tatlar eşliğinde sıcacık sohbetleri yapacağınız KAFE'miz sizleri ağırlarken, OYUN EVİ ve ETKİNLİK ODASI çocuklarınızın harika vakit geçirmesini sağlar. Hem ebeveynlerin ayrı ayrı, hem de çocuklarıyla katılabilecekleri ETKİNLİK ve ATÖLYELER, birlikte ya da ayrı ayrı kaliteli zaman geçirmenize yardımcı olur. PARTİEVİ'miz doğum günlerinin yanında her türlü yaş ve konsepte göre özel günlerinizi de SIRADIŞI dokunuşlarla kutlamanızı sağlar. Okul çıkışı hala mesaisi devam eden ebeveynleri de düşündük. Bu süreçte çocuklarınızı bize emanet ettiğinizde, hafif bir ikindi kahvaltısının ardından gelişimine katkı sağlayacağı özel etkinlikler yaptırılır. GÜN ODA'mız kadınlar günü toplantılarınızda ev sahipliği yapar. Dilerseniz KİTAPLIK’ımızdan aldığınız kitabı kahveniz eşliğinde keyifle okursunuz.
ALIŞVERİŞ STANDI'nda parti malzemeleri, anne-kız mutfak önlükleri, ayın etkinliğine ait ürünlerimiz yer alır.
SIRADIŞI KAFE- PARTİ EVİ ne zaman, kim tarafından kuruldu?
İşletmemiz 26 yıl öncesine dayanan bir dostluğun meyvesi. Ufuk ve Figen olarak bizler, üniversite kaydımız esnasında tanıştık, dostluğumuz her geçen gün güçlendi ve bu günlere kadar geldik. Üniversite sonrası ikimiz de 19 yıl bankacılık yaptık. Çalışan annelerin yaşadığı sıkıntıları minimize edebilmek ve hem ebeveynlerin hem de çocukların ihtiyaçlarına nacizane destek verebilmek fikri ile hayalini kurduğumuz SIRADIŞI BİR YER'i , 01/12/2015 tarihinde hayata geçirdik. Bu adımı atarken finans konusunda "Kadın Girişimci" desteği veren KOSGEB'i de arkamıza aldık.
Kimlere hitaben ne tarzda organizasyonlar düzenliyorsunuz?
İster mekanımızda ister dilediğiniz yerde, her yaşa uygun
advertorial
S
IRADIŞI BİR YER de ne buluruz?
doğum günü kutlamaları, kına gecesi, sünnet düğünü, evlilik yıldönümleri, düğün organizasyonları, çocuk partileri, mezuniyet töreni partileri, meslek kutlamaları, sevgililer günü ve arkadaş toplantıları gibi... Hem yavrularımız hem büyüklerine yönelik günlük, haftalık, aylık atölyeler ve daha birçok sürpriz SIRADIŞI etkinlik organizasyonları düzenliyoruz.
Böyle bir alan yaratma fikri nereden aklınıza geldi?
Her ikimiz de bankacı annelerdik. Çalışan anne olmanın zorluklarını yaşarken içimizde çocuklarımız için birçok “keşke”ler biriktirdik. Bu “keşke”leri, üniversite eğitimimizin sağladığı yaratıcı bakış açısı ile harmanlayarak "Sıradışı Bir Yer" fikrinin ilk filizlerini yeşerttik. KOSGEB KADIN GİRİŞİMCİ destek programı ile hayallerimizi gerçekleştirmek için ilk adımlarımızı atmış olduk.
Organizasyonlarımızda bize balon şovu ile destek veren Eşref abimiz, animasyoncu Burak abimiz, illüzyonist Gökhan abimiz, fotoğrafçı Özkan abimiz ve Batu abimiz var. Bunun yanı sıra; Aşkın Üçvet, Nilüfer Taşkan, Murat Şikel, Ali Aydınlı, balon gazı desteği ile Sargun abimiz her koşulda destek aldığımız ekibimiz.
Size nasıl ulaşabilirler?
Bizim yerimiz Çayyolu ALACAATLI Mahallesinde, İşyeri adresimiz Alacaatlı Mah. 3313/2 Sok. 3/3 Çayyolu Ankara Telefonlarımız: 0312.4318383 - 0312.4318393 Etkinliklerimizi Facebook sayfamızdan ve www.siradisibiryer.com Web sayfamızdan takip edebilirsiniz
Organizasyon öncesi veya organizasyon sırasında zorlandığınız anlar oluyor mu?
Bizim en çok keyif aldığımız anlar organizasyon planlamaları; işin zor tarafı SIRADIŞI planlamalar yapabilmek. Bu aşamada her ikimiz de mükemmeliyetçi olduğumuzdan yaptığımızın hakkını vermek için sürekli düşünüp, araştırıp ve tabii çok çalışıp hak edileni bulmaya çalışıyoruz. Bu süreç biraz zor gibi olsa da sonuçlarını izlemek her şeye değer.
Organizasyonlarda sizi en çok uğraştıran detaylar neler oluyor? SIRADIŞI düzenlemeler en önem verdiğimiz husus. Planlama sonrasında hayalleri gerçekleştirmek çok keyifli bizim için.
Bir organizasyonun tüm hazırlıklarının yapılması kaç gününüzü alıyor? 2 ile 5 gün arasında değişiyor.
Kaç kişilik bir ekibiniz var?
İkimiz her şey ile birebir ilgileniyoruz. Bizimle sürekli birlikte olan bir çalışanımız var, kafede bize yardımcı oluyor. Çocukların gelmesi ile aldığı eğitim doğrultusunda birlikte etkinlik yapıyorlar.
Projelerinizle ulaşmak istediğiniz kitle ve hedeflediğiniz nokta nedir?
SIRADIŞI olmak ve hayalleri unutulmaz anılara çevirmek... SIRADIŞI BİR YER'de mutlu yüzler görmek, keyifli saatler geçirmek, sanatsal, kültürel sosyal etkinlikler yapmak, dostları buluşturup yeni dostluklara vesile olmak ve tüm bunları yaşarken SIRADIŞI anlara imza atmak bizim hayalimiz.
davet
“Bikap Florya Kermesi” İş ve sosyal yaşam dünyasının ünlü kadınlarından Bilge Eren’in öncülüğünde kurulan Başarılı İş Kadınları Platformu (BİKAP) ilk kermes etkinliğini Yaratıcı Çocuklar Derneği yararına gerçekleştirdi. Sosyal yaşam dünyasının ünlü isimlerinden Bilge Eren’in öncülüğünde kurulan Başarılı İş Kadınları Platformu (BİKAP) tarafından düzenlenen Florya Kermesi 51 katılımcı firmayla Kaşıbeyaz Gala’da gerçekleşti. Kaşıbeyaz Gala ve Lion Diamond ana sponsorluğunda gerçekleşen kermesin giriş ücretinden elde edilen gelir Yaratıcı Çocuklar Derneği’ne bağışlandı. Sektöründe başarılı olan tüm iş kadınlarını tek bir çatı altında toplamayı hedefleyen platformun ilk etkinliği olan kermese sosyal yaşam dünyasının birçok ünlü ismi katılarak hem BİKAP’a hem de Yaratıcı Çocuklar Derneği’ne katkıda bulundular. Birbirinden ünlü markaların stant açtığı kermeste konuklar bol bol alışveriş yaparken, Kaşıbeyaz özel lezzetlerini konuklara ikram olarak sunarak kusursuz bir misafirperverlik örneği sergiledi. Kermeste giriş ücretlerinin bağışlandığı Yaratıcı Çocuklar Derneği Başkanı Didem Çapa ve Yönetim Kurulu Üyesi Özge Günaydın, kermesi düzenleyen BİKAP’ın kurucusu Bilge Eren’e ve kermesin ana sponsorları Lion Diamond adına Öznur Yakın ve Kaşıbeyaz Lezzet Grubu adına Seda Kaşıbeyaz’a teşekkür plaketi verdi. Sosyal sorumluluk anlayışıyla gerçekleşen bu anlamlı hareketi takdir ettiğini belirten Çapa, dernek olarak gelecek nesillere ışık tutmaya devam edeceklerini dile getirdi. Kermes boyunca her detayla yakından ilgilenen Bilge Eren, Seda Kaşıbeyaz ve Öznur Yakın ise böylesine özel bir oluşumun parçası olmaktan mutluluk duyduklarını belirterek tüm katılımcı markalara ve ziyaretçilere teşekkür etti. Plaket töreninin ardından ziyaretçiler alışverişlerine devam ederken kermes akşam saatlerinde son buldu.
104 magdergi.com.tr
ÖZNUR YAKIN, BİLGE EREN, DİDEM ÇAPA, SEDA KAȘIBEYAZ
davet
ESRA İNCEEFE
NESLİHAN HOȘCAN
ASLI ȘEN
Sosyal yașam dünyasının ünlü bayanlarından Aslı Șen kermeste bulunan marka karmasını çok beğendiğini belirtti. BURCU HATTAT, PERVİN ERSOY, ÖZLEM YILDIZ
AYȘE KUCUROĞLU
ZEYNEP TOKER, ÇİĞDEM İȘBİLİR
ZEYNEP TARMAN, ZERRİN MALAZ
EMEL YILDIRIM
İPEK KÖSE
IȘIL DONAT, BURCU ZİYAL
Bilge Eren’in öncülüğünde kurulan Bașarılı İș Kadınları Platformu (BİKAP) tarafından düzenlenen Florya Kermesi 51 katılımcı firmayla Kașıbeyaz Gala’da gerçeklești.
davet
NERGİS PEKUYSAL
ZÜLEYHA ÖZGÜL
ESRA EROL
SİNEM GÜVEN
Birbirinden ünlü markaların stant açtığı kermeste konuklar bol bol alıșveriș yaptı. ÖZEM KESKİN
SİNEM NEFESOĞLU
ASLI HÜNEL
Uzman Diyetisyen İdil İmamoğlu
Moda Yiyecekler Aktif bir sosyal medya kullanıcısı iseniz son dönemde farklı bazı gıdaların kullanımının yaygınlaștığını görmüșsünüzdür. Çeșitli sebze ve meyve karıșımları ile yapılan “smoothie”lere epeyce alıștık. Ancak, size özellikle bugünlerde daha sık duyduğunuzu düșündüğüm “chia tohumu” ve “kinoa”dan (quinoa) bahsetmek istiyorum.
Kinoa, posa içeriği ile bağırsak hareketlerini kolaylaştıran ve kabızlığı önleyen bir tahıldır. 3 yemek kaşığı pişmiş kinoa’yı 2 yemek kaşığı pirinç veya bulgur pilavının yerine tüketebilirsiniz. Chia tohumu; Eski Aztek ve Maya toplumların önemli bir besin kaynağıdır. Maya dilinde “chia” enerji anlamına geliyormuş. Chia tohumu, yüksek oranda lif içeren, kinoa gibi glüten içermeyen yağlı bir tohumdur. Özellikle ALA formunda omega-3 yağ asidinin iyi bir kaynağıdır. Bu sayede kalp hastalıkları ile inflamatuar hastalıkları önlemek ve tedaviye destek olmak için güzel bir besin çeşididir. Chia tohumunun içerdiği bir miktar karbonhidratın büyük kısmı
posadır. Bu yapı chia’ya şişme ve jelleşme özelliği kazandırır. Şişme özelliği, diyet yapan ve daha iyi bir tokluk hissi yaşamak isteyenler için güzel bir avantajdır. Özellikle gün içerisinde daha çok açlık yaşanan bazı saatlerde içine chia katılmış süt ve süt ürünleri son derece keyifli bir alternatif olabilir. Jelleşme özelliği sayesinde süt ürünlerine veya meyve pürelerine katılan chia ile pişirmeden pratik pudingler yapılabilir. Bu tarz pudingler, chia’nın glüten içermemesi sayesinde özellikle çölyaklı bireylere glütensiz bir sütlü tatlı alternatifi oluşturabilir. Karbonhidrat içeriğinin düşük ve posa içeriğinin yüksek olması da düşük bir glisemik indeksi doğuruyor. Bu da, kan şekeri kontrolüne destek olabileceği anlamına geliyor. 30 gram (3 yemek kaşığı) chia, günlük kalsiyum ihtiyacının %18’ini karşılayabilecek kadar kalsiyum ile fosfor ihtiyacının %27’sini karşılayabilecek kadar fosfor içerir. 2 yemek kaşığı chia tohumu 6 gram yağ, 8 gram karbonhidrat ve 3 gram protein içerir. Ancak; hardal, susam veya kekikten bir veya birkaçına alerjiniz varsa chia tohumuna da alerjinizin olma olasılığı vardır. İlk kez tüketecekseniz kontrollü ve azar azar tüketmenizde fayda var. Her zaman yeni lezzetlere açık olmanız dileği ile.
Çukurambar Mah. Muhsin Yazıcıoğlu Caddesi Sarıkonak Apt. No: 8/31 Çankaya / ANKARA Tel: +90 (312) 287 43 45 info@idilimamoglu.com - www.idilimamoglu.com /ankaradiyetisyen
@diyetisyenidilimamoglu
advertorial
6000 yıllık geçmişi ile kinoa, günümüzde yeniden popüler oldu. Nasıl olmasın!... Dışarıdan almak zorunda olduğumuz aminoasitlerin tümünü içeriyor, üstelik sindirim ve emilim oranı da çok yüksek. Kinoa, hızlı pişen ve glüten içermeyen bir tahıldır. Bu nedenle çölyak hastalarının rahatlıkla kullanabilecekleri bir üründür. Kinoa’nın birçok rengini bulabilirsiniz ama en yaygın olanları beyaz, kırmızı ve siyah kinoadır. Kinoa’yı pilav gibi pişirebilirsiniz, kısır yapabilir ya da sebze köftelerinizin içine katabilirsiniz. Çorbalara, mücverlerinize, tahıl barlarına, smoothie’lere katarak da farklı lezzet alternatifleri elde edebilirsiniz. Pişirmek için bir ölçü kinoa‘ya 2 ölçü su koymanız yeterli olacaktır.
davet
Fark Yaratan Mücevherler Işıl Reçber’in Duru Diamond için tasarladığı büyük merakla beklenen mücevher koleksiyonu şık bir davet ile moda tutkunlarının beğenisine sunuldu. Stiliyle her zaman fark yaratan Işıl Reçber’in Duru Diamond için özel tasarladığı mücevher koleksiyonu özel bir davet ile tanıtıldı. Büyüleyici Işıl Reçber by Duru Diamond koleksiyonunda, altın üzerine pırlanta, elmas, yakut, zümrüt ve safir taşların kullanılarak yapıldığı tasarımlar göz kamaştırdı. Zengin tarihi ve sosyo kültürel mozaiği, eşsiz doğası, manzaraları ve marinalarıyla, İstanbul’un enerjisi en yüksek merkezi Bağdat Caddesi’nde konumlanan Park Residences Cadde’de yapılan davete cemiyet dünyası büyük ilgi gösterdi.
110 magdergi.com.tr
IȘIL REÇBER
Misafirlerimiz seçkin butik ve haute couture mağazalarında alışveriş yapabilir, yürüyüş mesafesindeki gurme restoranlar, kafeler ve sanat galerilerinde günü geçirebilir. Şehrin tadını çıkarttıktan sonra Green Spa’ da kendinizi şımartabilirsiniz. Akşam saatlerinde teras katımızdaki seçkin restoran Frankie’de boğaz manzarasının tadını çıkartabilirsiniz.
davet
ÇİĞDEM ERDEM, FULYA GÜNDOĞDU
ASLI ȘEN
Ișıl Reçber’in șık ve stil sahibi șehir kadınını hayal ederek tasarladığı koleksiyonunun hem gündüz hem de gece kolaylıkla kullanılabilir olması önem tașıyor.
İLKEM ÖZTÜRK
AYȘE KUÇUROĞLU
SEDA KAȘIBEYAZ
davet
ESRA KAKTÜS ÜSTÜNKAYA SELİN SÖGÜTLÜGİL
BEGÜM TACİR
BERRİN ZORLU
BURCU ERCİL
İPEK KÖSE
Cemiyet hayatının seçkin simalarından İpek Köse davette tercih ettiği pembe renkli kıyafetiyle göz kamaștırdı.
BİLGE EREN
)
Ankara, Macrocenter’la dünya lezzetlerinin de basken ti... , )
,
ONE TOWER ANKARA MACROCENTER ORAN MAH. KUDÜS CAD. NO:6/A-14 ÇANKAYA/ANKARA (0850) 310 28 94 ARCADIUM ANKARA MACROCENTER KORU MAH. 2432 CAD. ARCADIUM AVM NO:192/Z-32 YENİMAHALLE/ANKARA (0850) 229 89 08 NEXT LEVEL ANKARA MACROCENTER KIZILIRMAK MAH. DUMLUPINAR BLV. NO: 3/C1 06520 SÖĞÜTÖZ ÇANKAYA/ANKARA (0850) 229 89 36 GOP UĞUR MUMCU MACROCENTER BÜYÜKESAT MAH. UĞUR MUMCU CAD. NO:62 ÇANKAYA/ANKARA (0850) 677 51 60
macrocenter.com.tr
gardırop
Cemiyetin güzel ismi Füsun Hattat’ın gardırobunu karıştırıyoruz ve moda tercihlerini öğreniyoruz…
A
Füsun Hattat’ın Gardırobundan
yakkabılarda hangi markaları, ne tür tasarımları daha çok tercih ediyorsunuz?
Christian Louboutin, Gianvito Rossi stilettolar, Aquazurra espadriller, Chanel, New Balance ve Asics sneakerlar dolabımın vazgeçilmezleri
Çanta tercihlerinizi gece ve gündüz olarak ayırırsak hangi marka ve modelleri hangi konseptlerde kullanıyorsunuz?
Gündüz olabildiği kadar büyük, gece küçük klasik modelleri tercih ediyorum. En çok Chanel, Bottega Veneta, Saint and Voltaire
Asla vazgeçemeyeceğiniz bir aksesuarınız var mı? Yaz, kış güneş gözlüğü çantamdan eksik olmaz.
Çantanızda olmazsa olmaz dediğiniz ürünler neler? Telefonum, ipadim, ruj, badem ve su
Sıradan bir günde dışarı çıkarken tercih edeceğiniz kombinasyonu tarif eder misiniz? Jean, sweatshirt ve sneaker
Peki özel bir gecede nasıl bir kostüm ve aksesuarlarla görürüz sizi? Dolce&Gabbana elbise ve stiletto
Önümüzdeki sezon gardırobunuzda ne tür tasarımlara yer vermeyi düşünüyorsunuz?
Bu yazı çiçekli uzun elbiseler, püsküllü çantalar, kovboy tarzı kısa botlar, hasır sandaletlerle geçirmek istiyorum.
116 magdergi.com.tr
düğün
Görkemli Düğün Töreni
Sarar Giyim’in sahibi Celalettin-Jale Sarar’ın oğlu Emre Sarar ile Sezgin İnşaat’ın sahibi Muammer-Nilgün Sezgin’in kızı Pelin Sezgin Beşiktaş’ta bulunan Shangri-La Bosphorus Otel’de görkemli bir düğünle evlendiler. Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen, Beşiktaş Belediye Başkanı Murat Hazinedar ve Eskişehir Tepebaşı Belediyesi Başkanı Ahmet Ataç’ın kıydığı nikahın şahitliğini Orhan Gencebay, Remzi Sanver, Onur Hürgel, Nevzat Özkılıç ve Ece Gidergi yaptı. 7 ay önce Alaçatı’da tanışan çiftin düğününe iş, sanat, cemiyet ve siyaset dünyasından 450 seçkin konuk katıldı. Gelinliğiyle prensesleri andıran Pelin hanım Pronovias’ı tercih ederken, Emre Bey ise damatlıkta aile markası olan Sarar’ı tercih etti. Doyasıya eğlenen konuklar çifti tebrik ederek iyi dileklerini sundular. Çift düğünden sonra balayı için Maldivler’e uçtu.
120 magdergi.com.tr
EMRE SARAR - PELİN SEZGİN
düğün
ARZU - MURAT ATABARUT
MELİSA - TUNCER CAN
Sarar Giyim’in sahibi Celalettin-Jale Sarar’ın oğlu Emre Sarar ile Sezgin İnșaat’ın sahibi Muammer-Nilgün Sezgin’in kızı Pelin Sezgin’in düğününe iș, sanat, cemiyet ve siyaset dünyasından 450 seçkin konuk katıldı. 122 magdergi.com.tr
MUAMMER - NİLGÜN SEZGİN
CELALETTİN - JALE SARAR
www.cinarkasri.com İncek Bulvarı Ersü sokak No:2 Gölbaşı /Ankara İletişim: 0 538 944 27 47
Spor alanları, kișiye özel eğitmen hizmeti, keyifli spor aktiviteleri, çocuklara özel fitness programları, konferans salonu, ıslak alan kullanımları ve sporu bir yașam tarzı haline getirmeyi hedefleyen eğlence alanlarıyla hayallerinden taviz vermeyenlerin yașam merkezi Most Life Club’ı Genel Müdürü Sinem Yașar’dan dinliyoruz...
M misiniz bizlere?
ost Life Club ne zamandır faaliyette?
Most Life Club Ekim 2011 tarihinden bu yana Ankaralı sporseverlere hizmet veriyor.
Most Life Club’ın fiziksel özelliklerinden bahsedebilir
Açıkçası en güzel tarafı Ankara’nın buluşma noktası olan Kentpark
Alışveriş Merkezi’nin içerisinde yer alması. Spora girerken arabayı yıkama servisine verip, kıyafetleri kuru temizlemeye bırakıp kendinizi havuza atabilirsiniz. 8.000 metrekare alana sahip tesisimizde yağ yakmak için cardio bölümümüzden , grup derslerimize, sıkı bir vücut için ağırlık alanından, pilates stüdyosuna, yarı olimpik yüzme havuzuna kadar pek çok imkan var. Çocuklu kişiler için ise tam bir cennet, hem 0-6 yaş grubu hem de 7-14 yaş grubu için iki farklı alanla hizmet sunuyor. Yaratıcı dramadan, çocuk yogasına, yüzmeden, kaya tırmanışına kadar çocuklarınız pek çok egzersiz yapabilirler. Temposu yüksek egzersiz severler için
squash kortlarımız, basketbol sahamız ve 32 kişilik inanılmaz bir spinning stüdyomuz mevcut. Dingin ve yavaş egzersiz severler ise yoga ya da pilates dersi sonrası buhar odası ve saunayla gevşeyip eve dönebilirler. Kısacası tesisimizde her yaşa, her zevke uygun çok sayıda imkân var. Sporu eğlenerek yaptırabilmek bizim için çok önemli. Spor yapmayı bir yaşam tarzı haline getirmek temel hedefimiz.
Personal Training hizmetleriniz var mı? Üyeleriniz tercih ediyor mu?
Personel Training, yani kişiye özel çalışma sistemi, üyelerimiz tarafından çok tercih ediliyor. Bir saat boyunca tamamen kendilerine özel hazırlanmış programlarla, eğitmenleri tarafından çok disiplinli ve sıkı bir takiple hedeflerine daha çabuk ulaşıp, ayna karşısındaki hızlı değişimlerinden, sağlık problemlerindeki gerilemelerden çok mutlu oluyorlar.
Grup dersleri birçok sporseverin vazgeçilmezlerindendir. Ne tür grup dersleri var tesiste hizmette olan?
Zumba, spinning gibi temposu yüksek, yağ yakarak kilo verdirmeyi hedefleyen grup derslerimizden, yoga, pilates gibi daha yavaş egzersizlere kadar, üyelerimize hitap eden pek çok farklı
Yetişkinlerin kullanabildiği alanın dışında bir de Junior Fitness programlarınız var. Çocuklar için özel hazırlanan bu programlardan bahsedebilir misiniz?
Çocuklarımıza da erken yaşta sporu sevdirmek için, 7-14 yaş çocuklarımız için pek çok farklı grup dersimiz var. Basketbol, jimnastik, kuvvet antrenmanları, kaya tırmanışı, step dersleri gibi yaşlarına özel programlar mevcut. Ayrıca yine yaşlarına uygun, özel ağırlık alanımız bulunmaktadır. Böylece ebeveynler, çocuklarının da güvenli ellerde kendileri için faydalı saatler geçirdiklerini bilerek, iç rahatlığı ile spor yapmaktadırlar.
Çoğu spor tesisinde bulunmayan konferans salonunuzu üyeler hangi amaçlarla kullanıyor?
Konferans salonumuzda, konusunda uzman kişiler üyelerimizde gelen talepler doğrultusunda sunumlar yapıyorlar. Örnek vermek gerekirse, çocuk eğitiminde dikkat edilecek konulardan, sağlıklı beslenmeye, güzellik ve cilt bakımındaki püf noktalardan, astrolojik bilgiler içeren sunumlara kadar pek çok farklı seminer gerçekleştiriyoruz. Yeni sezon için sürpriz, çok eğlenceli ve ilgi görecek projelerimiz mevcut.
Klasik spor merkezlerinde bulunanın yanı sıra bir de eğlence merkeziniz bulunuyor. Ne tür aktiviteler bulunuyor eğlence salonunuzda?
Üyelerimiz, bilardo oynayıp, play station turnuvaları yapıyorlar, masa tenisi ve tavla turnuvaları da vazgeçilmezlerimiz arasında.
alternatifimiz var. Ayrıca ağırlık alanında bireysel olarak spor yapmayı sevmeyen üyelerimiz için kas gücünü artırıp, sıkılaşmayı sağlayan grup derslerimiz mevcut. Kaya tırmanışı da yine Ankara’da bir ilk olarak en büyük kapalı alan tırmanış duvarı ile tesisimizde yer almaktadır.
Most Life Club’ın olmazsa olmaz prensipleri nelerdir? Most Life Club’ta temizlik ve güvenlik ilk sırada yer alır. Amacımız sporu tüm üyelerimizin yaşam tarzı haline getirmektir, bu yüzden tam profesyonel bir kadro ile çalışırız. Örneğin; Most’un eğitmen kadrosunun tamamı besyo ve beden eğitimi öğretmenliği eğitimi almıştır. Sadece spor kulübü değil yaşam kulübü olmayı da amaçlarız. İnsanların hayatlarına dokunabilmek ve orada minicik bir fark yaratmak bile bizim önceliğimizdir.
Rutin programların dışında gerçekleştirdiğiniz ya da gerçekleştirmeyi planladığınız aktiviteler nelerdir? Her hafta, rutin dersler dışında farklı aktiviteler yapmaya özen gösteriyoruz, belli konseptleri içeren Master Class’lar, uygun hava koşullarında outdoor aktiviteler, geziler, belirli dönemlerde Ankara’da ses getiren partiler düzenleyip üyelerimizin spor yapmanın dışında, sosyalleşmesini ve keyifli vakit geçirmesini sağlamaya çalışıyoruz.
Üyelerin spor sonrası rahatlama amacıyla kullanabilecekleri hizmetleriniz nelerdir?
Üyelerimiz, Esteberia SPA merkezimizde, Sauna, Buhar, Fin Hamamı, Jakuzi, Geleneksel Türk Hamamında kese ve köpük hizmeti ve masaj uygulamalarından yararlanabiliyorlar. Ayrıca üye olmayan misafirlerimiz de SPA merkezimizden faydalanabiliyor. SPA merkezimizde rahatlamanın dışında, cildinizi tazeleyecek yenileyecek pek çok farklı çözüm ve incelip sıkılaşmanızı sağlayacak zayıflama paketlerimizin yanında göz ve göğüs bakımında fark yaratacak çözümlerimiz de yer almaktadır. Sadece üyelerimizin kullanımına açık olan, kapalı havuzumuzun yer aldığı alanda ve soyunma odalarımızda mevcut olan Sauna, Fin Hamamı ve dinlenme odalarımız da yoğun spor yaptıktan sonra, üyelerimiz tarafından dinlenmek için çok tercih ediliyor.
Herkesi spora ve sağlıklı yaşama çağırmak için buradan okurlarımıza ne söylemek istersiniz?
Spor yapmak sağlıklı yaşama destek olmanın dışında, yoğun trafiğiniz içerisinde kendinize zaman ayırabileceğiniz, zihninizi ve bedeninizi zinde tutabileceğiniz muhteşem bir hobi. Aslında artık günümüzde, hobiden de öte, bir zorunluluk. Bakımlı olmak, iyi görünmek, fit olmak, genç kalabilmek , daha önceki yıllara nazaran çok daha revaçta ve insanın kendisine olan güvenini artırmakta. Bu yüzden sizleri, profesyonel bir kadro ile, bir adım öteye taşıyacak, hayatınıza farklı renk ve tatlar katacak Most Life Club Yaşam Merkezimize bekliyoruz.
düğün
Muhteşem Kına Gecesi Başkent Üniversitesi Makine Mühendisliği Bölümü’nde okurken tanışan Sinecan Dikmetaş ve Batuhan Özcan çiftinin kınası Ankara Meyra Palace’de Osmanlı gelenekleri ile hazırlanmış tarihi atmosferde gerçekleştirildi. Form Gayrimenkul Değerleme ve Danışmanlık AŞ Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Atila Dikmetaş’ın kızı Sinecan Dikmetaş ile emniyet mensubu Oğuz Özcan’ın oğlu Batuhan Özcan çiftinin kınası Ankara Meyra Palace’de gerçekleşti. Osmanlı geleneklerine uygun olarak hazırlanan sahne tasarımı, davetlilerin büyük beğenisini topladı. Doyasıya eğlenen konuklar bol bol fotoğraf çektirdi.
126 magdergi.com.tr
BATUHAN ÖZCAN, SİNECAN DİKMETAȘ
NEVCİVAN DİKMETAȘ
SİBEL ÖZCAN
düğün
Balayı Maldivler’de Sinecan Dikmetaş ve Batuhan Özcan, Ankara Sheraton Hotel’de gerçekleştirilen muhteşem düğün töreni ile evlendi. Geçtiğimiz Temmuz ayında nişanlanan Sinecan Dikmetaş ve Batuhan Özcan çifti, Sheraton Hotel’de düzenlenen düğünle evlendi. Form Gayrimenkul Değerleme ve Danışmanlık A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Atilla Dikmetaş’ın kızı Sinecan Dikmetaş ile emniyet mensubu Oğuz Özcan’ın oğlu Batuhan Özcan hayatlarını birleştirdi. Birbirinden renkli görüntülere sahne olan düğün töreninde davetliler bol bol fotoğraf çektirdi. Şarkıcı Altay’ın sahne aldığı düğünde davetliler doyasıya eğlendi. Balayına ise Maldivler’i tercih eden çiftin nikah şahitliklerini, Kazım Türker, Nevzat Ercan, Durdu Özer ve Harun Yaşar yaptı.
BATUHAN ÖZCAN, SİNECAN DİKMETAȘ
düğün
BERKE, SİBEL - OĞUZ ÖZCAN , MUSTAFA ATİLA - NEVCİVAN, ATAKAN DİKMETAȘ
ATAKAN DİKMETAȘ
Sinecan Dikmetaș ve Batuhan Özcan çiftini en mutlu günlerinde sevdikleri ve yakın arkadașları yalnız bırakmadı. BERAT PİRİMOĞLU
SİNEM DİKMETAȘ
MERVE ÇİLİNGİR, ERTUĞRUL KÜTÜK
DUYGU KAYDOK, BURAK TEMELTÜRK
BERKE ÖZCAN
Düğün töreninde davetliler, șıklıklarıyla göz doldurdu. AHMET ALBAYRAK, DAMLA İBİȘ
HARUN - DİLEK YAȘAR
röportaj
Lissiya’ya bir kez gelen mutlaka bir daha gelmek istiyor..
Bedensel ve Ruhsal Arınma Merkezi
D
Lissiya Hotel
oğayla iç içe Fethiye’nin Kabak Koyu’nu tepeden gören 10 bin metrekarelik bir alanda konumlanan Lissiya Hotel, büyüleyici manzarası eșliğinde misafirlerini ağırlıyor. Doğayla bir bütün olarak inșa edilmiș ve Türkiye’nin en güzel panoramik manzaralarından birine sahip olan Lissiya Hotel deniz manzaralı 12 odasıyla, butik hizmetiyle ve mutfağından çıkan enfes tatlarla misafirlerine huzuru, konforu ve doğal tatları bir arada sunuyor. Ünlü iș adamı Coșkun Yılmaz’ın manzarasına hayran kaldığı bölgede üç yıl önce hayata geçirdiği Lissiya Hotel, hem doğayla iç içe hem de 5 yıldızlı otel konforunda evlerde keyifli bir tatil yapmak isteyenlerin vazgeçilmezi oluyor. Misafirlerinin memnuniyeti için her bir detayla titizlikle ilgilenen Lissiya Hotel’in sahibi Coșkun Yılmaz, tesislerinin özelliklerini, görenleri büyüleyen manzarasını ve sundukları hizmetleri anlatıyor...
134 magdergi.com.tr
Coşkun Bey, Fethiye’nin en güzel yerinde Kabak Koyu’nda konumlanan sahibi olduğunuz Lissiya Hotel’in kısa sürede tatilcilerin vazgeçilmez noktalarından biri haline gelmesinin nedeni nedir sizce? Kendinizi yansıtacak bir iş yapıyorsanız ve özverili bir şekilde işin her bir detayını düşünüyorsanız başarı kaçınılmaz olur. Biz de üç yıl önce bu düşünceyle Lissiya Hotel’i yerli turistlerin yanı sıra dünyanın dört bir tarafından gelen yabancı turistlerin de hayran kaldığı Kabak Koyu’nda hayata geçirdik. Bunun için dünyanın farklı noktalarındaki otellerde konaklayarak oraların havasını soludum ve yoğun bir iş temposuna sahip insanların küçük kaçamaklar yaparak deşarj olabilecekleri bir yer yaratmak için neler yapabileceğimi araştırdım. Öncelikle her şeyi doğallık üzerine kurgulamam gerektiğini gördüm. Misafirlere sunulan yiyecek-içecekten yataklara serilen nevresimlere, dekorasyonda kullanılan ahşaplara kadar her şeyin organik olmasına özen gösterdik. Lissiya’yı tercih eden misafirlerimiz sedir ağaçlarından el işçiliğiyle üretilen mobilyalarımızın yer aldığı odalarda organik keten nevresimler üzerinde mis gibi sedir kokusu eşliğinde huzurlu bir uykuya dalıyorlar.
Bu kadar muhteşem manzarayı nasıl keşfettiniz?
Yıllar önce bu bölgeye tatile gelmiştim. Bir arkadaşımın şu anda Lissiya’nın olduğu yerin hemen aşağısında bir arazisi vardı. Orayı aldım. Bana şu anda Lissiya’nın olduğu araziyi de gösterdiler. O zamanlar satın aldığım yer şu an otelimizin konumlandığı araziden daha ucuzdu. Lissiya’nın olduğu araziyi de İstanbullu bir iş adamı aldı. O iş adamıyla daha sonra şans eseri arkadaş oldum. Yaklaşık 10 sene önce ofisimize geldi ve “Bu araziyi satıyorum. Burayı çok sevdiğini biliyorum. Arazi bir tüccara değil; çok seven birisine gitsin istiyorum” dedi. Ücretin beni biraz aştığını söyledim. O da “Senin almanı istiyorum. Benim şu kadara ihtiyacım var. Ayrıca elinde gayrimenkul varsa onu da verebilirsin” dedi. Benim de elimde Avcılar’da 6 katlı bir bina vardı. Satmayı düşünüyordum ve kendisine orayı verebileceğimi söyledim. Böylelikle 20 yıldır hayal ettiğim yeri sonunda almış oldum.
Doğayla iç içe bir otel yaratmak önemli bir sorumluluğu da beraberinde getiriyor. Bunların başında da doğaya zarar vermeyen bir tesis kurmak geliyor. Ayrıca kişilerin tatilleri boyunca konforunu sağlamak da çok önemli. Peki, bütün bunları nasıl gerçekleştirdiniz? Şu anda otelimizin bulunduğu araziyi satın aldıktan sonra etrafını doğaya zarar vermeden düzenlemeye başladım. Arazideki mevcut ağaçların yanına 3 bin tane fidan dikildi. Botanik bir orman yaratmaya çalıştım. Daha sonra bu güzellikten tek başıma faydalanmayayım, paylaşayım diyerek otel yapmaya karar verdim. Otelimiz ayaklar üstünde ve etrafı taşlarla örülü bir tesis. Bu görüntü tesisimize estetik bir hava katıyor. Otelimizde kullanılan malzemede kaliteden ödün vermedik. Tesisimizin elektrik, iletişim, klima gibi her türlü alt yapısını kurduk. Elektrik ve çevre aydınlatmalarında led teknolojisinden yararlandık ve yeşil enerji kullandık. Arıtma tesisimizi foseptik yapmadık; yani doğaya salmadık. Paket arıtma sistemi yaptık ve bu sistem sayesinde atık sularımızı arıtarak bahçe sulamada kullanabildik. Tesisimiz içesinde yer alan evlerimizde ise konforu ön planda tuttuk. Ruhu olmayan lüks bir otel odası yaratmak yerine günümüz insanının büyüleyici bir manzara eşliğinde ruhen ve bedenen bütün ihtiyaçlarını karşılayabilecekleri bir yer yarattık.
Üçüncü yılına giren Lissiya Hotel’de misafirlerinize sunduğunuz ayrıcalıklı hizmetler nelerdir?
Lissiya’da misafirlerimizi güler yüzlü ekibimizle sıcak bir ortamda karşılıyoruz. Lissiya Hotel Genel Müdürü Sabriye Hanım başta olmak üzere tüm ekibimiz misafirlerimize evlerindeymiş gibi hissettiriyor. Birbirinden bağımsız 12 odadan oluşan otelimizde her bir odamız deniz manzaralıdır. Misafirlerimize Kabak Koyu manzarası eşliğinde huzuru ve konforu bir arada sunuyoruz. Konaklamanın yanı sıra yeme-içme bölümüne de çok önem veriyoruz. Restoranımızda misafirlerimize özel olarak ürettiğimiz ürünleri sunuyoruz.
Gündüzleri açık büfe olarak hizmet veren restoranımızda akşamları ise alakart olarak servis veriliyor ve misafirlerimiz 20’den fazla çeşit arasından dilediklerini seçebiliyorlar. Mutfağımızdaki sebzelerin çoğunluğu kendi tarlamızda yetişiyor. Tamamen organik üretim yapıyoruz. Zeytinyağına kadar her şeyi kendimiz üretiyoruz. O yüzden mutfağımız inanılmaz lezzetli. Adaçayı içmek isterseniz dalından kopartıp demleyip size sunuyoruz. Yumurta ve sütü ise köyden alıyoruz. Kısacası 10 bin metrekare alan üzerine kurulu otelimizde misafirlerimizin konaklamaları boyunca keyifli zamanlar geçirmeleri için her bir detay üzerinde titizlikle çalışıyoruz. Bu açıdan Faralya Köyü’ndeki Kabak Koyu’nda beş yıldızlı hizmet sunan tek oteliz. Bu yatırımı İstanbul’da herhangi bir şehir oteline yapsaydım çok daha kazançlı olurdum. Ancak misafirlerimizin mutluluğu bizim en büyük kârımızdır.
Peki, tabiatın kalbinde ruhunu dinlendirmek isteyenlere ne gibi ayrıcalıklar sunuyorsunuz? Burada yetişkinlerin kendilerine zaman ayırmalarını istiyoruz. Zihinlerinin dinlenmesini istiyoruz. Otelimiz için bedensel ve ruhsal arınma merkezinin bir başka versiyonu diyebiliriz. Yani burada tatil yaptığınızda sıfırlanıyorsunuz. Yoga seanslarımız, nefes terapilerimiz, masaj uygulamalarımız var. Bioenerji, lenf drenaj gibi farklı masaj tarzları uygulanıyor. Ayrıca dileyenler havuzda veya jakuzide de stres atabiliyorlar.
Tesisiniz misafirlerine sunduğu hizmetlerin yanı sıra muhteşem manzarası ve kişilerin doğayla iç içe konaklayabilecekleri konseptiyle de öne çıkıyor. Peki, misafirlerinizin memnuniyeti için otelinizin bünyesinde ne gibi çalışmalar yapıyorsunuz?
Lissiya Hotel bünyesinde misafirlerimize butik bir anlayışla hizmet veriyoruz. Butik hizmet yaratıcısının ruhunu yansıtır. Lissiya’ya gelen misafirlerimizin görüşleri doğrultusunda her zaman dekorasyonumuza yeni bir şeyler katıyoruz. Bu açıdan Lissiya’ya bir kez gelen mutlaka bir daha gelmek istiyor. Bu yıl otelimizin bünyesine dört tane deluxe odayı ilave ettik. Odalarımızda bazı revizyonlar yaptık. Zaman zaman bütün peyzajımızı değiştiriyoruz. Otelimizin dekorasyonu, konsepti, konumu o kadar çok beğeniliyor ki, ilk yıllarda çoğu kişi tesisimizi satın almak istedi. Ancak bu işi keyifle yaptığımız için gelen teklifleri reddettik.
Lissiya Hotel’de yansıttığınız ruhunuzdan bahsedersek neler söylersiniz? Ayrıca şu anda otelinizin dışında gündeminizde yer alan projeleriniz nelerdir? Çok renkli, hareketli, yerinde duramayan, günün 24 saati kendisine yetmeyen, sürekli iz bırakacak güzel işler yapmak ve istihdam yaratmak için uğraşan biriyim. Hayata geçirdiğim projelerde her zaman daha iyisi ne olabilir diye düşünüyorum. Örneğin, yakın zamanda Almanya’da bir restoranı hizmete açıyorum. Franchise olarak hizmet verecek olan bu restoranın şartnamesine özel bazı maddeler ekledik. Restoranın dekorasyonundan çalan müziklere kadar her detayda ruhumuzu, karakterimizi yansıtacağız. Bu projeyi ileride master franchise olarak Türkiye’de de devam ettireceğiz. İstanbul’da Nişantaşı’nda ve Etiler’de; Ankara’da Tunalı Hilmi’de ve Gaziosmanpaşa’da, İzmir’de ise birkaç noktada açacağımız restoranlarla dünyaca ünlü Joe Pena’s markasını kendi yarattığımız konseptle misafirlerimize sunacağız. Bunların yanı sıra Lissiya Oteli’nin ikincisini Göcek’te açmayı planlıyoruz. Lissiya’nın yanı sıra iş dünyasında amiral gemimiz olan Uğurcan Elektrik ile de kaliteyi nasıl daha yukarılara çıkarabiliriz, çalışanlarımızı nasıl daha fazla mutlu edebiliriz, müşteri memnuniyetini nasıl daha iyi sağlayabiliriz diye çok çalışıyoruz. Hangi iş kolu olursa olsun başarılı olmak için yaptığınız işle alakalı her şeyden haberiniz olması gerekiyor. İstanbul’daki şirketimiz sayesinde otelimizle irtibat halindeyim ve otelimiz hakkında her gün detaylı bilgi alıyorum. Aynı şekilde Almanya’da hizmete girecek olan restoranımızla ilgili bilgileri de yakından takip ediyorum.
magdergi.com.tr 135
Augustus Sideboard
Splendidum Kitchen
www.domo.com.tr Hoşdere Caddesi 150/A Çankaya/ANKARA
A
kdeniz
A
teşi
Hızlı adımlarla bahara yaklașırken, șifon, dantel, tül ve ipeğin sıcak renklerle buluștuğu çarpıcı tasarımlar ve göz alıcı aksesuarlar içinizi ısıtacak...
Fotoğraflar: Eylül Ezik Moda Editörü: Murat Okur Makyaj: Meryem Yılmaz Perilhou Saç: İbrahim Zengin Video: Onur Sarsıcı Prodüksiyon: Atölye Gri Moda Editörü Asistanı: Nihan Duygu Kaya Model: Ellinor S./ Option Model Management
Etek, Kolye ve Küpeler: H&M Büstiyer: Vintage by LULU Gümüş Bilezikler: Elif’in İzi
140 magdergi.com.tr
Tulum: Mehtap Elaidi Ĺžal: Jaquette/ Room tr KĂźpeler ve Bilezikler: H&M
magdergi.com.tr 141
Gömlek: Network Etek: Stephanel Şal: Mergiun/ room tr Saç Aksesuarı: Di Fashionbranding Küpeler: Lula Merdin/ room tr Gümüş Bilezikler: Elif’in İzi
142 magdergi.com.tr
Etek: Gizia Kolsuz Triko: Network Bilezikler: Ekria Jewelry Küpeler: H&M Botlar: Lola Heels Kısa Kolye: Ferda Ekberi/ Di Fashionbranding Uzun Kolye: Elif’in İzi Saç Aksesuarı: Burcu Anitaş
Dantel Ceket: İpekyol Kolye ve Küpeler: Swarovski Sarı Elbise: H&M
magdergi.com.tr 143
Elbise: 2WINS Küpe ve Yüzük: Elifin İzi Kolye: Stephanel
144 magdergi.com.tr
Bluz: H&M Etek: İpekyol Bilekliikler: Stephanel Küpe: Di Fashionbranding
Kolye: Swarovski Dantel Bluz: Night Zoom /ADL
Elbise: Jaquette /Room tr Ayakkab覺: Christian Louboutin K羹pe: Ferda Ekberi / Di Fashionbranding Bileklikler: Stephanel
magdergi.com.tr 145
başarı
Başarı Hikayesi 146 magdergi.com.tr
Ayşe Kucuroğlu Bebek’te Happily Ever After restoranının sahibi Ayșe Kucuroğlu, hem bașarılı bir iș kadını hem de 5 çocuk annesi...
B
aşarı sizin için ne demek?
Bence başarı; arkana bakınca yarattığın etkileşim demek…
Başarının parametreleri nelerdir sizce?
Pozitif disiplin, açık yüreklilik, riskleri görmek ve almak, aynı zamanda da zamanın farkına varmak.
İş hayatınızda size başarı getiren ve farklılık yarattığınız alanlar neler oldu? Özgünlük... Yaratılan işteki faklılık ve devamlılık.
Katıldığınız sosyal sorumluluk projelerinden bahseder misiniz?
Birçok proje var, saymaka bitmez. Bu ay içerisinde yaptıklarım Koruncuk Vakfı yararına Juico şişesi ve organ bağışı farkındalığı için çekim yaptım.
İş hayatınızda olmazsa olmazlarınız ve en önem verdiğiniz prensipleriniz nelerdir?
İş hayatında olmazsa olmazlarım; işin başında durmaktır, her adımını takip edip çalıştığınız kişilerle ilerlemektir. Aklın gücüyle çalışırken kalbinin de sesine kulak vermektir. İş hayatında hislerin önemli olduğunu ve iyi koku almak gerektiğini düşünüyorum.
magdergi.com.tr 147
başarı
Bilge Eren Cemiyet hayatının genç isimlerinden Bilge Eren, kurucusu olduğu BİKAP ile dernek ve vakıflara destek oluyor...
148 magdergi.com.tr
B
aşarı sizin için ne demek?
Öncelikle, hangi alanda başarılı olmak istediğinizle alakalı... Kimi için profesyonel hayatta başarı önemlidir, kimi için sosyal hayatta, kimi için de aile yaşantısında... Benim için başarının özü mutlu ve huzurlu bir aileye sahip olmak... Eğer buna sahipseniz, hayata güzel şeyler katabiliyorsunuz demektir asıl başarı da bence bu... Yani bana göre başarı; hayata güzel ve farklı şeyler katabilmek.
Başarının parametreleri nelerdir sizce?
Parametreler herkese göre ve tabii ki bana göre de yaptığım her yeni işte değişkenlik gösteriyor... Kendi şahsi projelerimde başarı parametrem amaca ve hedeflenen sonuca ulaşmaktır.
İş hayatınızda size başarı getiren ve farklılık yarattığınız alanlar neler oldu?
Herkesin düşündüğünü değil düşünmediği ya da düşünmek istemediği farklı bir pencereden bakmak. Mesela kurucusu olduğum BİKAP’ın gerçekleştirdiği etkinliği, kimsenin yapmadığı ya da yapmak istemediği bir lokasyonda gerçekleştirdim ve gerçekten başarılı bir etkinlik oldu.
İş hayatınızda olmazsa olmazlarınız ve en önem verdiğiniz prensipleriniz nelerdir?
Benim için kontrol, disiplin ve çalıştığım ekibim çok önemli. Eğer tüm bu özellikleri taşıyorsanız ve taşıyan bir ekibe de sahipseniz başarı kaçınılmaz oluyor.
Yoğun bir iş gününden sonra dinlenmek ve yenilenmek için neler yapıyorsunuz?
Uzun bir zaman sonra hakikaten yüksek nabızda tekrar çalışmaya başladım... Her ne kadar yoğun bir günden çıkmış olsam da göz ardı edemeyeceğim çocuklarıma ve eşime karşı birçok sorumluluğum var. O yüzden genelde böyle günlerin ardından çocuklarımla ve eşimle zaman geçirerek rahatlamaya çalışıyorum...
Katıldığınız sosyal sorumluluk projelerinden bahseder misiniz?
Son yıllarda derneklerde birçok görev üstlendim... Ama aktif iş hayatıma geri dönmekle birlikte çok severek görev aldığım derneklere zaman ayıramaz hale geldim... Ama bakıyorum ki uzun zamandır aldığım bu sorumluluklar artık benim misyonum olmuş... Şimdi profesyonel iş yaşantımla bu misyonumu birleştirdim. BİKAP’ı (Basarılı İş Kadınları Platformu) kurarak kendi projelerimle inandığım dernek ve vakıflara destek oluyorum..
Yeni projelerinizden ve hedeflerinizden bahseder misiniz?
En son 22 Şubat’ta BİKAP Florya Kermesi’ni gerçekleştirdik... Çok başarılı bir proje oldu ve onun sonucunda güzel geri dönüşler alıyorum... Hedefim her yeni projemin başarısının bir öncekini unutturması. Önümüzdeki günlerde birçok farklı projeyle ve BİKAP’ın sosyal etkinlikleriyle sizlerle karşılaşıyor olacağız.
Başarılı bir iş kadını/adamı olmak isteyen gençlere neler tavsiye edersiniz?
Günümüz piyasasında her sektör inanılmaz dolu. Sektörde boşluk aramak yapılabilecek en büyük hata. Bir bakmışsınız yapılmamış ne yapabilirim sorusunun cevabını ararken seneler geçmiş ve siz başarıdan çok uzaklaşmışsınız. Günümüz dönemi, olanı geliştirme ve farklılaştırma dönemi. Onlara verebileceğim tek tavsiye; yapacakları işte var olmayanı yaratmak değil olana değer ve farklılık katmak olsun.
magdergi.com.tr 149
başarı
Ebru & Bahar Niziplioğlu Çok kısa bir zamanda büyük bașarılara imza atan Devon Diamonds’ın kurucuları Ebru ve Bahar Niziplioğlu ıșıltılı bașarı yolculuklarını bizlerle paylașıyor...
150 magdergi.com.tr
B
aşarı sizin için ne demek?
Bizce başarmak; kişinin kendi kararlarını alabilme yürekliliğini gösterebilmesi ve elinden gelenin en iyisini ortaya koymasıdır. Çünkü, zaman zaman gerçeğe sırtını dönme zayıflığına düştüğünüzde bunu telafi edecek cesaretiniz olmazsa, başarıyı yakalayamazsınız.
Başarının parametreleri nelerdir sizce?
Önce hedefleri belirleyip sonra adımları doğru atmak gerekiyor. Hedefe tarih koymak sizi bu noktaya ulaştırmak için hızlı bir etkendir. Koyduğunuz hedefler kişiliğinize ve yeteneğinize uygun olmalı. Zeka elbette lazım ama bir şeyi bilmekle onu nasıl yapacağınızı bilmek arasında büyük fark var. En önemli parametrelerden birisi de, kararlı olmak ve çabuk harekete geçmektir. Harekete geçmediğiniz sürece, bilgi de zeka da hedeflerinize ulaşma konusunda bir katkı sağlamaz. Ne istediğinizi ve ne için savaştığınızı çok iyi bilmeniz gerekiyor. Bize göre, başarının diğer parametreleri de devamlı üretmek, olaylara ve gelişen durumlara mantıkla, bilinçli bir şekilde bakabilmek ve fırsatları değerlendirmektir.
İş hayatınızda size başarı getiren ve farklılık yarattığınız alanlar neler oldu?
starlarına da ürün göndermeye başladık. Bu vesileyle sadece Türkiye değil, dünyanın da ilgisini çekmeyi başardık. Amerika, Avrupa, orta doğudan gelen corner bayilik ve franchise tekliflerini değerlendiriyoruz. Yurt içinde de Ankara ve İzmir bağlantılarını yaptık. İlk günden beri hedefimiz markamızı kısa sürede dünyaya duyurmaktı ve bu yolda emin adımlarla ilerliyoruz, sanırım yavaş yavaş başarıyoruz.
Başarılı bir iş kadını/adamı olmak isteyen gençlere neler tavsiye edersiniz?
Herkese sevdiği işi yapmasını tavsiye edebiliriz. İnsan yeteneğiyle bağlantılı işlerde bulunmalı. Mutlu bir şekilde çalışmak, güzel şeyler ortaya çıkardığına ve sabahları boşuna uyanmadığına inanmak, dünyanın en tatmin edici duygusu bize göre. Keşke herkes bu duyguyu yaşayabilse… Ve insanlar kendilerine ‘sen değişmek veya hayatında bir şeyleri değiştirmek istiyor musun?’ sorusunu sormalı… Eğer bu sorunun cevabı “evet” ise yeni ve mutlu bir hayat için hemen harekete geçilmeli, çünkü değişim için hiçbir zaman geç değildir… Herkes, kararlı ve azimli bir şekilde hayallerine doğru yürümeli…
İş hayatında bize başarının kapılarını açan, kadınları mutlu etmek için farklı bir mağaza kültürüyle ortaya çıkmamız oldu. Pırlantalı stil minimal takının yanı sıra, kokulu mumlarımızın ve çikolatalarımızın tek bir çatı altında toplanması özellikle kadınların ve onları mutlu etmek için hediye arayışında olan erkeklerin oldukça dikkatini çekti. Ayrıca iki kız kardeşin güç birliğinden doğan Devon markasının tüm ürünlerinin tasarımlarında ikimizin imzasının bulunması da insanlara çok sempatik geldi. Özellikle melek koleksiyonumuzdaki tılsımlı dokunuşları olan takılarımız için mağazaya sadece bizimle sohbet etmeye gelen müşterilerimiz instagram hesabımızdaki samimi paylaşımlarımızı, başarımızı ve cesaretimizi sürekli tebrik ediyorlar. Başardığımızı ve sevildiğimizi onların gözlerindeki parıltıda görmek, dünyanın en güzel duygularından biri.
İş hayatınızda olmazsa olmazlarınız ve en önem verdiğiniz prensipleriniz nelerdir?
En önemli prensibimiz içten olmak. Çünkü temiz bir kalple açılmıycak yol yoktur. Ama samimiyeti mutlaka disiplinle dengelemek gerekiyor. Cesur olmak, istikrarlı olmak ve verimli çalışmak da olmazsa olmazlarımız…
Yoğun bir iş gününden sonra dinlenmek ve yenilenmek için neler yapıyorsunuz?
Yemek yapmaktan çok keyif alıyoruz. Spor ise vazgeçilmezimiz… Özellikle yoga yapmak günün yorgunluk ve stresini üzerimizden atıyor. Ayrıca hafta sonları PPL (Amatör Pilot Lisansı) alabilmek için katıldığımız uçuş dersleri kafamızı dağıtıyor.
Katıldığınız sosyal sorumluluk projelerinden bahseder misiniz? Sosyal sorumluluk projelerinde Çaba Derneği’nin ve Kansersiz Yaşam Derneği’nin düzenlediği etkinliklere her yıl katılıyoruz.
Yeni projelerinizden ve hedeflerinizden bahseder misiniz?
Başmelek koleksiyonumuzdan sonra yeni çıkıcak olan ‘Adam & Eve’ adlı koleksiyonumuz için kolları sıvadık ve hatta neredeyse sonuna geldik. Yaklaşık bir ay içerisinde güzel bir lansmanla yeni koleksiyonumuzu görücüye çıkaracağız. Çok güzel oldu, herkesin beğeneceğine inanıyoruz. Bunun yanında artık dünya
magdergi.com.tr 151
başarı
Fatoş Altınbaş Sarıgül İș hayatına aile mesleği olan ticaret alanında bașlayan Fatoș Altınbaș Sarıgül akademik kariyerinde yükselmenin kendisini iș yașamında daha çok mutlu ettiğini anlatıyor...
152 magdergi.com.tr
B ulaşmış sayılır.
aşarı sizin için ne demek?
Başarı, hayatta, gerek iş gerek özel yaşamımızda gerçekleştirmek istediklerimizi yapabilmemiz, ulaşmak istediğimiz hedefe ulaşabilmemizdir. İstediği hedefe ulaşabilen insan, elde ettiği netice sonunda huzur ve mutluluk duyabiliyorsa başarıya
Başarının parametreleri nelerdir sizce?
Öncelikle yapılan işi severek yapmak, mutluluk ve huzur duymak başarının en önemli parametreleri.
İş hayatınızda size başarı getiren ve farklılık yarattığınız alanlar neler oldu?
İş hayatımda öncelikle ailemden gördüğüm alışkanlıkla ticaret konusunda çalışmaya başladım. Fakat bir süre sonra bunu beni mutlu etmediğini fark ettim ve üniversiteye dönerek akademik kariyerimi devam ettirmeye karar verdim. Zor bir yoldan geçerek bu yıl yardımcı doçent oldum. Bu zorlu süreçte yaşadığım tüm sıkıntıları, akademisyenliği sevdiğim için, sabırla atlattım. Bana başarı getiren, kesinlikle yaptığım işi sevmem oldu. Farklılık yaratan ise, babamın deyişiyle ‘işimi rüyamda görmek’...
İş hayatınızda olmazsa olmazlarınız ve en önem verdiğiniz prensipleriniz nelerdir?
Organize ve sistemli çalışmayı severim. Haftalık programım saat saat bellidir. Bu bazen monotonluk yaratsa da verimli çalışmak için şart. En önem verdiğim prensipler, dakik olmak ve sözünde durmak.
Yoğun bir iş gününden sonra dinlenmek ve yenilenmek için neler yapıyorsunuz?
Eve geldiğimde çocuklarımla oynamak en büyük spiritüel terapim. Onlarla hayatın stresinden uzaklaşıyorum ve dinlendiğimi hissediyorum.
Katıldığınız sosyal sorumluluk projelerinden bahseder misiniz? Pek çok sosyal sorumluluk projesine destek veriyorum ve açıkçası benden yardım isteyen kimseyi geri çevirmekten yana değilim. Katkı yaptığım projeler dışında, kurucusu olduğum ve engelli çocuklarımızın eğitimi için bir rehabilitasyon merkezi kurmayı hedefleyen Hayat Paylaşım ve Dayanışma Derneği, çalıştığım en büyük ölçekli sosyal sorumluluk projemiz.
Yeni projelerinizden ve hedeflerinizden bahseder misiniz?
2016 yılında çıkaracağım, biri doktora tezimden oluşan iki kitap projem var. Onun dışında AYDAM adında yeni kurulan Aile Şirketleri Araştırma Merkezi’nin yapacağı araştırmalar ve Berlin’de gerçekleşecek eğitim seminerleri üzerine çalışıyorum. Üniversitede verdiğim, Sosyal Değişim ve Gelişim ve Sosyolojide Güncel Meseleler derslerim de devam ediyor.
Başarılı bir iş kadını/adamı olmak isteyen gençlere neler tavsiye edersiniz?
Deneyin, risk almaktan korkmayın, yaptığınız iş size mutluluk vermiyorsa, sektör değiştirin, sizi mutlu eden işi yapın ve hatta belki hobinizi işe dönüştürün. Teknolojik inovasyon ve iletişim çağındayız. İcat edin, keşfedin, özgüvenli olun. Hayatı fazla ciddiye almayın ama iz bırakacak gibi yaşayın.
magdergi.com.tr 153
başarı
Gül Erdoğan Bașarılı iș kadını Gül Erdoğan sahibi olduğu Wyndham Ankara Oteli ile turizm sektöründe önemli çalıșmalara imza atıyor...
154 magdergi.com.tr
B
aşarı sizin için ne demek?
Başarı benim için farklı ve yaratıcı bir iş yapmaktır, olanı yapmak değildir. Olandan ilham alıp kendi tarzımı yarattığımda, trendsetter olduğumda başarılıyım demektir. Ancak bu başarı sadece iş hayatında değil özel hayatımda da olur ise işte o zaman dengedir.
Başarının parametreleri nelerdir sizce? Yaratıcılık, mutluluk.
İş hayatınızda size başarı getiren ve farklılık yarattığınız alanlar neler oldu?
İnsanlarla etkileşimim, bir araya gelip keyifli anlar, hatırlanabilir anlar yaratmak. Başarı getiren ise ben enerjim oldu.
İş hayatınızda olmazsa olmazlarınız ve en önem verdiğiniz prensipleriniz nelerdir?
Planlı olmak, bir şeyi öylesine yapmamak, projeye gerçekten inanmak, dürüst iş çıkarmak ve işi sevmek olmazsa olmazlarım. Önem verdiğim prensipler ise; iyi niyet, çalışkan olmak ve dürüstlük.
Yoğun bir iş gününden sonra dinlenmek ve yenilenmek için neler yapıyorsunuz?
Ruh halime bağlı olarak kendimi SPA’ya atarım. Buhar banyosu, masaj... Nefes ve yoga... Dostlarımla buluşmak, sohbet etmek, yemek yemek...
Katıldığınız sosyal sorumluluk projelerinden bahseder misiniz? Birçok projeye birey ve otel olarak destek veriyoruz ve vermeye devam edeceğiz.
Yeni projelerinizden ve hedeflerinizden bahseder misiniz?
Turizm ile ilgili sahil bölgesi araştırmalarımız devam ediyor. Aynı zamanda No4 için sürprizler var. Lila’nın doğumu ile değişen yaşamımda benim için de yeni alanlar oldu.. Sağlık ve eğitim ile ilgili yapmayı hedeflediğim alanlar var.
Başarılı bir iş kadını/adamı olmak isteyen gençlere neler tavsiye edersiniz?
Ne yaparlarsa yapsınlar, aşk ile inanarak, her detayına sahip çıkarak, pes etmeden çalışmalarını tavsiye ederim.
magdergi.com.tr 155
başarı
Öznur Yakın Lion Diamond’ın sahibi Öznur Yakın, özellikle son yıl arda markasına güzel bir ivme kazandırdı... Dört çocuk annesi Öznur yakın aile yașatısıyla da örnek oluyor...
156 magdergi.com.tr
B
aşarı sizin için ne demek?
Bir iş için yola çıkmadan önce, gerçekleştikten sonra sonuçlarından ne beklediğimi bilirim ve bu amaç doğrultusunda yoluma devam ederim. Tasarladığım finale ulaşılmışsa başarıyı yakalamışım demektir.
Başarının parametreleri nelerdir sizce?
Farklı ve özgün bir iş yapmak benim için başarının en büyük değer ölçüleridir… Hayatta yaptığınız, işiniz de dahil olmak üzere her şeye, bir değer katabilmelisiniz.
İş hayatınızda size başarı getiren ve farklılık yarattığınız alanlar neler oldu?
Bana başarı getiren en önemli unsurun insani ilişkilerim olduğunu düşünüyorum. Klasik bir firma sahibi gibi masamın başında yapılan ciroları ya da koleksiyonu kontrol etmek yerine, alıcılarım ve müşterilerimle interaktif bir iletişim kurdum, onların zevklerini ve beklentilerini çok iyi analiz ettim. Bu da beni ve markamı farklı kıldı diye düşünüyorum.
İş hayatınızda olmazsa olmazlarınız ve en önem verdiğiniz prensipleriniz nelerdir?
Üretimden satışa kadar işime hakim olmak en başta gelen prensibimdir. Ama iş ahlakı ve ciddiyet olmazsa olmazlarım.
Yoğun bir iş gününden sonra dinlenmek ve yenilenmek için neler yapıyorsunuz?
İş haricinde kendime özel zaman pek ayıramıyorum. Dört çocuğum var ve onlarla zaman geçirmek beni en çok rahatlatan ve motive eden şey…
Katıldığınız sosyal sorumluluk projelerinden bahseder misiniz?
En son sizin de bildiğiniz gibi kurucusunun Bilge Eren olduğu BİKAP(Başarılı İş Kadınları Platformu)’ın Florya’da düzenlediği ve giriş ücretlerinin tamamının Yaratıcı Çocuklar Derneği’ne bağışlandığı bir projenin naa sponsoruydum. Firmam adına çok başarılı sonuçlar elde ettiğim bir proje oldu ve bu platformun destekçisi olmaya devam edeceğiz. Bunun yanı sıra birçok sosyal sorumluluk projesinde zaman zaman yer almaya özen gösteriyorum.
Yeni projelerinizden ve hedeflerinizden bahseder misiniz?
Lion Diamond son senelerde güzel bir ivme yakaladı. Yaptığımız çalışmalarla birçok markaya öncülük ediyoruz. Hedefimiz, bizden bekleneni, hedeflerimizi ve başarımızı yükselterek karşılamak.
Başarılı bir iş kadını/adamı olmak isteyen gençlere neler tavsiye edersiniz?
Çok çalışmalarını ve işlerini severek icra etmelerini tavsiye ederim. Başarının en büyük anahtarı işini severek yapmaktır, bunu asla unutmasınlar.
magdergi.com.tr 157
başarı
Pervin Ersoy Voyage ve Maxx Royal otel zincirlerinin sahibi bașarılı iș kadını Pervin Ersoy, 1 yıl önce Burcu Hattat ile birlikte kurdukları PİGA Project ile de önemli projelere imza atıyor...
158 magdergi.com.tr
B
aşarı sizin için ne demek?
Başarı çok çalışmak, çok araştırmak ve kendini her konuda donanımlı hale getirmek anlamı taşıyor benim için…
Başarının parametreleri nelerdir sizce?
Başarının parametreleri çalışmak, disiplinli olmak ve özgüvendir benim hayatımda .. Başarmak için yorulmak şart, yapacağınız işe asılmak şart ama kimi zaman da şansa göre değişir başarı… O yüzden biraz da gözlemci ve şansınızı yaratacak kadar akıllı olmak zorundasınız.
İş hayatınızda size başarı getiren ve farklılık yarattığınız alanlar neler oldu?
İş hayatında bana başarı kazandıran pek çok şey oldu… Öncelikle ben vazgeçen bir insan diilim… “Olmadı boşver o zaman” felsefesi bende pek sık işlemez. Genelde araştıran ve detaycı bir insanımdır. Her şeyi bilmek ve her konuda az da olsa bir fikir sahibi olmak hoşuma gider. İnsan yaptığı işin detaylarını bilirse her zaman daha başarılı olur. Çünkü işe hakim olursanız hakimiyet başarı getirir. Bu sadece iş hayatında diil, her zaman, her yerde geçerli bir kuraldır zaten. Siz yönetirseniz başarı kendiliğinden gelir o zaman aldanmazsınız, kandırılmazsınız. İşin parçası olursunuz, içinde yer alırsınız.
İş hayatınızda olmazsa olmazlarınız ve en önem verdiğiniz prensipleriniz nelerdir?
İş hayatımda olmazsa olamazım disiplin. Ben her zaman disiplinli çalışmaya önem veriririm. Çünkü disiplin, başarının anahtarıdır. Her şey disipline olmakla başlar… Sonrasında da zaten öngörüleriniz iyiyse ve çalışkan bir insansanız ardından başarı gelecektir. İş hayatında şansa da inanırım ama insan aklıyla kendi şansını yaratır.
Yoğun bir iş gününden sonra dinlenmek ve yenilenmek için neler yapıyorsunuz?
Yoğun bir iş gününden sonra evime gelip çocuklarıma vakit ayırmak en büyük keyfim. Onlarla yenileniyorum. Dinlenmek diye bir şey pek olmuyor bende… Dinlenmek adına tek yaptığım; akşam çocuklar yattıktan sonra geç vakitlere kadar instagram’da zaman geçirmek:)
Katıldığınız sosyal sorumluluk projelerinden bahseder misiniz? Birçok sosyal sorumluluk projesinde yer alıyorum. Yakın bir tarihte çok sevdiğim birkaç arkadaşımla yeni bir oluşumun içine giriyoruz. Belki de bir dernek kurma yoluna gireceğiz. Benim en çok destek vermek istediğim alan olan kimsesiz çocuklarla ve yardıma ihtiyacı olan çocuklarla ilgili olacak. Umarım güzel şeylere imza atarız ve yüreğimiz huzur bulur.
Yeni projelerinizden ve hedeflerinizden bahseder misiniz?
Yeni projelerimiz tabii ki var. Bundan 1 yıl önce sevgili Burcu Hattat ile birlikte PİGA Project’i kurduk. Ofisimizde çok keyifli projeler üzerinde çalışıyoruz. Şu anda danışmanlığını yürüttüğümüz, Just Fur markamız için de birçok sürpriz proje yarattık. Bununla birlikte yurt dışı bağlantılı bir markayı Türkiye’ye getirtmeyi düşünüyoruz.
Başarılı bir iş kadını/adamı olmak isteyen gençlere neler tavsiye edersiniz?
Başarılı iş kadını veya iş adamı olmak=çok çalışmak... Bakış açınızı geniş tutmalı, farklı fikirlere saygılı olup kendi potanızda eriterek size uygun hale getirmelisiniz. Başarı hiçbir zaman tesadüfi olmuyor maalesef. Çalışmayan, üretmeyen insan başarılı olamaz. Kendinize inanıp çok çalışmalı ve vizyon sahibi olmalısınız.
magdergi.com.tr 159
başarı
Zeynep Erkunt Armağan Erkunt Traktör Sanayii A.Ș.Yönetim Kurulu Bașkanı Zeynep Erkunt Armağan bașarı hikayesini anlatıyor...
B
aşarı sizin için ne demek?
Başarı benim için doğru zamanda, doğru ekiple, doğru işi yapabilmek ve işin olumlu sonucunu görebilmekten ibaret. Tabii ki insana şevk veren, çalışma isteğini kamçılayan bir duygu. Ekip olma, birlikte ilerleme dürtüsünü körükleyen bir duygu. Güzel bir duygu ama devamlılığı için sabır ve inatla çalışmayı da gerektiren bir olgu.
160 magdergi.com.tr
Başarının parametreleri nelerdir sizce?
Çok çeşitli parametreler var; mesela sadakat, sabır, çok çalışma ve severek çalışma. Hiçbir şey kendiliğinden olmuyor, başarı da kendiliğinden gelmiyor. Ben Erkunt Traktör’ün başarısının altında bu özelliklerin yattığını çok iyi biliyorum. İşimize, markamıza çok sadığız, sabırla, inançla çalışıyoruz ve çok çalışıyoruz. Bunu samimiyetle söylüyorum; çok çalışıyoruz, çok severek çalışıyoruz. 34 yıllık iş hayatımda her ne yaptıysam hep severek yaptım, en iyisini yapmak için çok çalıştım. Bugün traktör sektöründe öne çıkan bir
isim olduysam bunu elbette yalnız yapmadım; şirketleri ve liderleri başarılı yapan takım çalışmasıdır. Ancak şunu da unutmamak lazım; bugün ‘en başarılı’ sıfatı ile başlayan listelerdeki liderler; takımını bir arada tutabilen, motive edebilen, eğiterek yaptıkları işe bakışlarını değiştirebilen, sıkıntılara çözüm arayışı esnasında sabrını, anlayışını yitirmeyen yöneticilerden oluşuyor. Yani doğru takımla çalışan ve takımına değer verip motive edebilen yönetici mutlaka başarılı oluyor. Tabii çok önemli bir parametre daha var, onu da söylemeden geçemeyeceğim. Aile… Hani derler ya “her başarılı insanın arkasında bir ….. vardır” diye. Benimki de ailem. Hangi şart altında olursa olsun, bir gün desteklerini esirgemediler. Onların sonsuz güvenleri, destekleri ve yüreklendirmeleri olmasaydı bugünkü sektörün öncüsü Zeynep olur muydum, bilmiyorum.
İş hayatınızda size başarı getiren ve farklılık yarattığınız alanlar neler oldu?
Bizi sektördeki diğer firmalardan ayıran ve başarı merdivenlerini hızla tırmanmamızı sağlayan en önemli farkımız, kurulduğumuz günden beri çiftçimizin sesini dinliyor olmamız oldu. Hep can kulağı ile dinledik ve zamanı gelince bir istek ve önerileri tasarımlarımıza yansıtarak, tam da istedikleri traktörleri üretmeyi başardık. Kurulu düzenin ötesine geçmeye çalışmak, mesela diğer üreticiler 2 yıl derken, bizim 3 yıl garanti vermemiz kendimize olan güvenimizi işaret etti, bu da müthiş bir fark yarattı. Ve galiba dünyadaki tek traktör üreticisi kadın olmam da Erkunt traktörü bırakın Türkiye’de, tüm dünyada farklı bir yere koydu.
İş hayatınızda olmazsa olmazlarınız ve en önem verdiğiniz prensipleriniz nelerdir?
Rahmetli babamın 3 önemli hayat felsefesi vardı: - Çalışanlarına, paydaşlarına, devletine en ufak bir haksızlık yapma, öyle dürüst ve adil ol ki, geceleri başını yastığına rahat koy, - Elindeki her ne ise, hepsini bir gün kaybedebilirsin, öyle mütevazı yaşa ki, her zaman hayata sıfırdan başlayabilecek gücün olsun, - Sakın elindekini israf etme, edene de mutlaka engel ol, israf haramdır derdi. İş hayatında zaman zaman kötü giden işler, can sıkıcı olaylar olur, hiçbir zaman üzerine uyumadan son kararımı almam, cevabımı yazı yazmam, problemin kaynağına ulaşmaya çalışmam. Uyku insanın zihnini dinlendirir, sağlıklı düşünmeye yardım eder. İlk anda içimde fırtınalar kopsa dahi, ertesi sabah sağlıklı karar alabilecek sükûnete ulaşmış olarak gelirim işe. Bu doğru yönetim için en önemli prensibimdir.
Yoğun bir iş gününden sonra dinlenmek ve yenilenmek için neler yapıyorsunuz?
Araba kullanmak ve kullanırken müzik dinlemek beni çok dinlendiriyor. Ailemle beraber olmak, onlarla zaman geçirmek, sofrada onların gününü dinlemek de bana çok iyi geliyor. Kitap okumayı çok severim, beni konunun geçtiği dünyalara götürür. Ve spordan hiç vazgeçmiyorum, en büyük zevkim, kendime ayırdığım en kaliteli zaman sporda geçirdiğim zaman.
Katıldığınız sosyal sorumluluk projelerinden bahseder misiniz? 10 farklı Sivil Toplum Kuruluşunun üyesiyim. 4 tanesi Makine sektörü ile (Makine ve Aksamları İhracatçıları Birliği ile Türkiye
Tarım Makineleri İmalatçıları Birliği) 4 tanesi Kadının Toplum ve İş hayatında güçlendirilmesi ile 2 tanesi de Ankara Koleji ve mezunları olan İş insanları ile ilgili. Birleşmiş Milletler Kadını Güçlendirme Prensiplerini (WEPs) imzalayarak kadının iş dünyasında ve toplumdaki yerinin güçlendirilmesini destekleyeceğimizi taahhüt ettik. Bundan 1 sene önce otomotiv sektöründe bir ilke imza atarak, kadın Mavi Yaka çalışan istihdamını başlatmış bir şirkettir Erkunt Traktör. Bu çalışmaların dışında, ilköğretim okulları ya da Meslek Liseleri yaptırıyoruz. 11 adet Erkunt Traktör ilköğretim okulu var şu anda Türkiye’nin çeşitli illerinde ve buralarda 3.000’in üzerinde çocuğumuz son derece medeni şartlarda eğitim görüyor. Ankara Sincan Organize Sanayi Bölgesinde eğitime devam eden bir de Meslek Edindirme Merkezi var. Oradan mezun çocuklarımız da sanayiye bir meslek öğrenerek katılıyorlar ve kariyerlerinde daha hızlı ilerleyebiliyorlar.
Yeni projelerinizden ve hedeflerinizden bahseder misiniz?
Erkunt Traktör bir AR-GE merkezi. İrili ufaklı pek çok proje yürüyor eş zamanlı. Bunların içinde yeni bir traktör modelinden traktörün elektronikleştirilmesine, kabın içi iyileştirmeden klima sisteminin farklılaştırılmasına kadar pek çok proje var. Bunlar bir miktar hafifleyince de sırada çok büyük 2 proje var. Türkiye için önemli 2 büyük proje. Toplam satış adedimizi yükseltmek istiyoruz ve ihracatımızı da arttırmak istiyoruz. Sadece Türk çiftçisinin değil, dünya çiftçisinin de önem verdiği bir marka olmak istiyoruz.
Başarılı bir iş kadını/adamı olmak isteyen gençlere neler tavsiye edersiniz?
Kendilerini çok iyi tanımalılar... Hangi işi yaparlarsa daha mutlu olacaklarını iyi analiz etmeliler. İnsan sevdiği işi yapınca iş yapıyor gibi olmuyor, hobisi ile uğraşır gibi oluyor. Dolayısı ile önce neyi severek yapacaklarını keşfetmeliler. Herkesin eksiği vardır, eksiklerini kapatmak için çok okumalı ve çok çalışmalılar. Ufak başarısızlıklarda pes edip geri adım atmamalarını tavsiye ediyorum iş hayatına yeni girenlere. Durup bir nefes almalılar, nerede hata yaptıklarını sağlıklı bir zihinle anlayıp, hatalarından ders çıkarıp yeniden ileriye doğru adım atmalılar. Sabır, sebat ve sadakat çok önemli iş hayatında. Bilgiye çabuk ulaşmaya alışmış gençlerimiz, sıfatlara da çabuk ulaşmak istiyor. Hemen müdür olsun istiyor mesela. Oysa tecrübenin önemini unutuyorlar. Tecrübeniz olmazsa da müdür olabilirsiniz belki ama kimse size saygı duymaz, fikrinizi sormaz. Önce işlerini çok iyi öğrenmeye, zamanın getireceği tecrübeyi biriktirmeye çalışmalılar, sonrası zaten kendiliğinden gelecektir. Bu meziyetlerin haricinde elbette her şeyin başında iyi bir insan olmak var; başarılı olmak uğruna dürüstlüğü elden bırakan, başkalarının hakkını yiyen kişilerin sevilen bir yönetici olması imkânsız, bu da uzun dönemde hiçbir işte uzun süre kalamamaları ve kendilerine güvenlerinin sarsılması, başarısız olmaları anlamına gelir. İşte bu yüzden gençlerimizin başarılı olmak için daima kendilerini tanımaya çalışmalarını, ufak sıkıntılarda pes etmemelerini, çok çalışmalarını, sabırlı, mütevazı ve vicdanlı olmalarını tavsiye ederim.
magdergi.com.tr 161
Mekanı En İyi Yansıtan Ayna, Onun Kendisi, Gövdesidir Düne dair ne varsa dünde kaldı canca�ızım. Bugün yeni bir gün artık yeni �eyler söylemek lazım.
Mevlana
Mevlana'nın bu anlamlı satırlarını kendisine ișletme felsefesi olarak belirleyen Küratör, Ankara'ya damgasını vuracak...
Küratör, Fransızca kökenli ‘Cureatür’ kelimesinin özüne uygun, "düzenleyici ve seçici" anlamını sanat ve bilim alanında uygulamaya geçiriyor
Küratör'ün misafirlerini neler bekliyor? • • • • • • • •
Değerli ressamlarımızın fırçalarından fışkıran renkler ve tablolar, Renklerle bütünleşen içkiler, çaylar, kahveler; Geçmiş ve geleceğimizi sessizce anlatmak isteyen heykeller, Keyifli müziğimiz ve özenle seçilmiş eserler, Bir gurmenin bayılacağı yemekler, Resital ve oda müziği konserleri, Yağlıboya, suluboya, heykel dersleri, Ülkemizin en değerli sanatçı ve şirketlerinden toplanan porselenler, çiniler, takılar, objeler,
• •
Kitaplar, antikalar, CD-DVD ve LP-45’likler Daha birçok sürpriz...
‘Küratör’ün gerçekleştirecekleri, hangi yönde okunursa okunsun, tarih boyunca ademoğlunun evrimini belirleyen bir ilişki zinciri oluşturacak...Ulaşmayı hedefledikleri ziyaretçi kesiminin niteliği göz önüne alınarak saptanan projelerin çerçevesi, Küratör’ün işletme açısını temelden bağlayacak ve bu değişmeyecektir! Bugüne kadar alışılmışın dışında bir konseptle kapılarını aralayacak olan Küratör Ankara, resim, heykel, çini, antika, kitap, cd, taş plak ve porselen ürünleriyle göz dolduracak. Bunun yanında bistro, bar ve restoranı eşsiz gurme lezzetlere (dünya mutfağı ve Osmanlı klasikleri) ev sahipliği yapmaktadır. Küratör Ankara'da haftanın 2 günü caz, vals ve tango geceleri düzenlenecek, fotoğraf, resim, seramik, diksiyon ve drama dersliklerimiz ile de keyifli ve eğlenceli bir ortam yaratılacaktır. Küratör, değerli dostlarını en güzel anları paylaşmak için bekliyor...
advertorial
irlikte geçirilen her anı mutlu bir anıya dönüştürmek, yaşamımızdaki boşlukları en güzel şekilde doldurabilmek ve en lezzetli tatları bizlerle buluşturmak için kusursuz bir hizmet anlayışı ile yola çıkan Küratör, Başkent'e yeni bir soluk katacak...
Açılış Tarihi 19 Mart Cumartesi 2016
18: 00 - 20:00 Küratör, değerli dostlarını en güzel anları paylaşmak için bekliyor... Adres Paris Caddesi No: 76 www.kuratorankara.com 0312 428 38 10
davet
“Women In Love” Başarılı Tasarımcı Özlem Süer “Women in Love” 2016-2017 Sonbahar/Kış koleksiyonunu; Paris, Milano ve New York yolculuğuna çıkmadan önce özel bir defilede moda severlerle buluşturdu.
ÖZLEM SÜER
164 magdergi.com.tr
TÜLİN ȘAHİN
St. Regis İstanbul’da gerçekleştirilen defileye sanat ve sosyal yaşam dünyasından çok sayıda moda sever isim büyük ilgi gösterdi. Davetliler defile öncesi kokteylle başlayan organizasyonda bir araya geldi. Kokteyl sonrası defile salonuna geçen konuklar danteller, dar dokuma şeritler, kıyafetten bağımsız elbisenin üzerine giyilen tamamlayıcı parçalar, farklı styling anlayışlarına olanak sağlayan üst ve alt gruplardan oluşan, alışıldık formların dışındaki koleksiyonu ilgiyle izlediler. Koreografisi Yasin Soy’a, styling ise Mert Yemenicioğlu’na ait olan defilenin açılışını ve finalini Tülin Şahin yaptı. Paris, Milano ve New York’tan önce Türkiye’de beğeniye sunulan koleksiyon moda severlerden tam not aldı. Defilenin ardından basın mensuplarıyla bir araya gelen Özlem Süer soruları yanıtladı. Koleksiyonunun ana temasının aşk olduğunu belirten ünlü tasarımcı koleksiyonunda Japon kültüründeki kusurlu güzellik felsefesi Wabi-Sabi’den ve Batı’daki Yunan güzellik anlayışına hakim olan asimetri, süreksizlik ve bitmemişlik duygusundan aldığını ifade etti.
BURAK ERTOĞAN - GONCA VUSLATERİ
---------------
Bunu kendinize borçlusunuz; iyi hissetmek sizin de hakkınız. Artık tat vermeyen diyet yemekleri zorunda değilsiniz. Şimdi başlayacağınız diyet programı ile yaz aylarına formda girebilirsiniz. Bugün ne yiyeceğim, ara öğünlerimi nereden bulacağım diye düşünmenize gerek kalmadı. Ünlü diyetisyen Hatice Karslıoğlu tarafından tamamen size özel olarak hazırlanan günlük yemek menünüzü siz neredeyseniz oraya gönderiyoruz. --------- - ------
------------
k
fa t u m
---
---
----
--------------
--------------------------------------------------------------------
wwww.kibem.com.tr
-------------------------------------------------------------------
- ------------------------------------------------
--------------------------------------------------
davet
ÇİĞDEM KAMER
Defile boyunca koleksiyonda yer alan parçaları dikkatle inceleyen Atasay Grup Yönetim Kurulu Bașkanı Cihan Kamer’in zarif eși Çiğdem Kamer siyah, pudra ve kırmızının hakim olduğu koleksiyonu çok beğendiğini ifade etti.
NİRAN HÜREL
YASİN SOY
HATİCE ASLAN
davet
TÜLİN ȘAHİN, ÖZLEM SÜER
BEGÜM KÜTÜK
Defileyi izleyen isimlerden ünlü oyuncu Begüm Kütük güzelliğiyle olduğu kadar șıklığıyla da dikkat çekti. YEȘİM MUTLU
MEHMET USTAOĞLU
ȘULE ARGÜDER
özel
Daha Güçlü Daha Sakin
)
Ahu Yagtu Olaylara, objektif ve çözüm odaklı yaklașarak, dengeyi hayatının merkezine koyarak her zaman sakin ve güçlü bir duruș sergileyen Ahu Yağtu’nun mükemmel enerjisinin hakim olduğu bir atmosferde çok keyifli bir röportaj gerçekleștirdik… FOTOĞRAFLAR: COŞKUN TURGUT
RÖPORTAJ: ERSİN AL
รถzel
172 magdergi.com.tr
“14 yaşında modellik yapmaya başladım.”
M
odaya olan tutkunuz nasıl başladı?
14 yaşında modellik yapmaya başladım. Daha sonra modellikten oyunculuğa doğru bir geçiş oldu. 2006 yılında da İstanbul Bebek’te ikinci el ürünler satan bir mağaza açtım. Daha sonra online satışa döndüm ve şu anda da ağ yönetici olarak online’da devam ediyorum. Ve Bebek’teki showroomdan da satış yapıyoruz.
Peki oyunculuğa nasıl adım attınız?
1998 yılında Şahika Tekand’ın oyunculuk kurslarıyla başladım. Oyunculuk kursuna başladığım sırada zaten 5-6 yıldır modellik yapıyordum. Fakat modellik yaparken çok zayıf olduğum için iş alamıyordum. Sadece dergi çekimi yapıyordum. Şahika Tekand’ın kursu tiyatro üzerine ağırlıklı bir oyunculuk kursuydu. Fakat ben kamera önünde bulunmayı daha çok istiyordum ve ona alışkındım. Daha sonra Akademi İstanbul’un Gösteri Sanatları bölümüne yazıldım ve birçok Workshop’a katıldım. İlk deneyimim 2000 senesinde sunduğum Biri Bizi Gözetliyor programıydı. 2001 senesinde ise Abdullah Oğuz’un 90-60-90 adlı projesinde yer aldım.
Paramparça dizisinde canlandırdığınız rolde kendinizden bir şeyler buluyor musunuz?
Kendinizden bir şeyler katmayınca zaten olmuyor. Kötü bir karakter oynuyorum. Hırslı ve şeytanca planlar yapan bir karakteri oynuyorum. Muhakkak insanın içinde biraz bir şeylerin olması lazım ki onu yansıtsın. Bazı durumlarda zorlandığım oluyor. Özellikle çok fazla bağırdığım ve sert tepkiler gösterdiğim sahnelerde. Bu benim yapıma tamamen ters ve orada birazcık çatışıyoruz fakat aşk, tutku gibi kısımlarda kendinizden birtakım şeyler mutlaka katıyorsunuz ama dediğim gibi sertlik ve öfkeyi de içinizden katıyorsunuz. Varolan şeyleri dışarı çıkartıyorsunuz.
Ne tür bir filmde ne tarz bir rolü canlandırmak isterdiniz?
Dram diyebilirim… Çünkü, dram ve aşk bana hitap ediyor. Komediyi de seviyorum fakat sinema filmi olarak hiç deneyimim olmadı.
Yabancı oyunculardan beğendiğiniz isimler var mı?
Elbette var, Philip Seymour Hoffman’ı çok beğenirdim. Christian Bale’i çok beğeniyorum. Yeni dönem oyunculardan; James Franco, eski dönem oyunculardan ise; Anthony Hopkins’i oldukça beğeniyorum.
özel
“Günümüzde birçok marka ve tasarımcı eskiden gelen bir sürü şeyi yeniden yapıyor.”
Çok başarılı bir duruşunuz var hayatınızda zorluklar olsa bile bu duruşunuzu nasıl koruyorsunuz?
Dengeli olmaya çalışıyorum, yani profesyonel olmak üzerine bir yapı oluştu bende. Küçük yaşlarda çalışmaya başladığım için olaylara çok daha objektif ve çözüm odaklı yaklaşmaya çaba gösteriyorum. Duygusal olmanın yanı sıra “ne oluyor?” diye olayları ele almaya çalışıyorum. Tabii ki herkesin hayatında sıkıntılar ve problemler çıkıyor. Sürekli mutlu olacağız diye bir şey yok. Mutsuz dönemlerimiz de olabilir elbette ama bu durumu çözüm odaklı yaklaşarak aşabiliriz.
Popüler bir Youtube kanalınız var, neler sunuyorsunuz izleyicilere?
Youtube kanalında popülerleşmeye yeni yeni başladık. Ağustos ayında ilk videomuzu yayımladık. Altı aylık bu süreçte yavaş ve emin adımlarla hedef kitlemizi oturtmaya çabaladık. Günlük hayatta “Neler kullanıyorum?”, “Ayakkabılarım neler?”, ”Makyaj rutinim
174 magdergi.com.tr
nedir? “ gibi sorularla daha samimi bir kanal olarak izleyicilere ulaşmaya çalışıyoruz. Asıl hedefimiz; hem bilgi vermek hem de kendi hayatımıza dair bir şeyler vermek ve sergilemek...
AU Vintage macerası nasıl başladı?
auvintage.com 2011 yılında hayat buldu ama daha öncesinde 2006 yılında da farklı bir isimle mağaza açmıştım. Dolayısıyla elimdekileri de biraz değerlendirmek istiyordum. Çünkü yıllardır topluyordum ve öyle bir merakım olduğu için insanların kullandıklarını da değerlendirmek istiyordum. Bunu bir hayır işine dönüştürüp gelen kıyafetlerin hepsini satamayacağınız için arada, bir köprü vazifesi görüp vakıflarla, derneklerle anlaşıp, oralara bağış yapıp sosyal sorumluluk projelerine destek veriyoruz. Yurt dışında da bu işi yapanlar bu kısmını da işin içine sokmak durumundalar. Biz de son projemizde Çaba Derneği’nde ünlülerin kıyafetlerini alıp sattık ve yine Çaba Derneği’ne bağışladık. Dolayısıyla sorumlulukla gelen bir tutkuydu.
magdergi.com.tr 175
รถzel
176 magdergi.com.tr
“Dram ve aşk bana hitap ediyor.”
Günlük yaşamınızda da vintage tarzını tercih ediyor musunuz? Evet tabii, evimde de var vintage eşyalar. Zaten günümüze baktığımızda birçok marka ve mimari tasarımcı eskiden gelen bir sürü şeyi yeniden yapıyor. Bu modaya da iç mimariye de çok yansıyor. Karşımıza çokça çıkıyor artık böyle şeyler. Bunları modernize etmek her zaman sizden bir şey katıyor.
Eskinin yeniye göre daha iyi bulduğunuz yanları var mı? Nelerdir? Eskiden, daha çok ve yayılmış bir zaman varmış... Bu, şu an adeta kıskanılacak bir durum. Eski zamanlarda zanaat olarak da inanılmaz eserler ortaya çıkarılmış. Mesela, Topkapı Sarayı’nı ele alalım, o zamanlarda yapılan mücevherler, kaftanlar ve kostümler
ile bugün yapılanlar arasında hakikaten çok fark var. Günümüzde çok daha konfeksiyon, hazır ve hızlı tüketim mevcut.
2016 yılı modasını kendinize göre nasıl yorumluyorsunuz? Trendleri bir şekilde takip ediyorsunuz, bir şekilde kendinize göre yorumluyorsunuz. Fakat bir önceki soruyla bağlantılı olarak cevaplarsam, gerçekten sürekli geriye dönülüyor. Geçen sezon 60’lar sonu, 70’ler başı yapıldı, yine onun kırıntılarını görüyoruz. Dolayısıyla geçmişe dönük esintileri hep görüyoruz, yani hep hayatımızda. Beğendiğim trendleri uyguluyorum fakat bunun için ekstra çaba sarf etmiyorum. Kendime uygularken insanlar görsün onu uygulayayım, bunu yapayım diye bir kaygım yok.
magdergi.com.tr 177
özel
“Oyunculuk merakım uzun yıllardır hep vardı…”
Takip ettiğiniz modacılar var mı?
Elbette var, tasarımcı olarak da çok var. Örneğin Alexander Mc Queen, Jean Paul Gaultier, Vivienne Westwood bunlar hep 90’lar döneminden. Her zaman da yenilikçi insanlar oldukları için çok beğeniyorum. Bunların dışında çeşitli markalar var, örneğin; Givenchy, Gucci. Hatta Gucciye bakacak olursak, şu an tamamen 70’lerden esinleniyor.
Gelecekteki planlarınız nelerdir?
Çok büyük planlarım yok açıkçası ama hedefim, olağan şeyi devam ettirmek. Buranın da bir kalkınma projesi var, yurt dışında da bir şeyler yapmaya çalışıyoruz. Sitenin İngilizce versiyonu olduktan sonra yurt dışında biraz daha tanıtım amaçlı bir şeyler yapacağız. Onun dışında sitede satmak üzere ben de bir şeyler tasarlamak istiyorum. Oyunculukla ilgili de devam etmek isterim; güzel bir proje olduktan sonra içinde olmayı her zaman isterim. Şu anki projeden oldukça memnunum. O biterse onun gibi bir proje olabilir veya bir sinema filmi olabilir.
178 magdergi.com.tr
Yurt dışında çalışmaya başlamak istediğiniz bir ülke var mı? Hayır yok fakat yurt dışında elbette alıcılarımız var. Yurt dışında bu iş çok daha değerli olduğu için orada elbette bizim ürünlerimizin, yani; Türk Antikası ve Türk vintage ürünlerinin çok rağbet göreceğine, kıymetli bulacağına inanıyorum.
Peki Ahu Yağtu’nun bir günü nasıl geçiyor? Boş zamanım yok denecek kadar az. Boş zamanım olduğunda da o zamanı spora ve kişisel bakıma ayırıyorum. Set varsa sete gidiyorum. Toplantımız oluyor, yeni projelerimiz hakkında konuşuyoruz. Kemal ile biraz vakit geçirdikten sonra gün nasıl bitiyor anlamıyorum.
Kendinize tatil veriyor musunuz? İki bölüm rolüm yoktu, o zaman nefes alabildim. Tatil olarak ise en son İngiltereye gittim, Londra’daydım onun dışında dizi bitmeden tatil zor..
magdergi.com.tr 179
davet
Pervin Ersoy’a Sürpriz Parti Cemiyet hayatının sevilen isimlerinden Pervin Ersoy doğum gününü Ulus 29’ta düzenlenen sürpriz partiyle kutladı.
PERVİN ERSOY
180 magdergi.com.tr
ÖZLEM YILDIZ
ETS Tur’un sahibi Mehmet Ersoy’un zarif eşi Pervin Ersoy yeni yaşını yakın dostlarının sürpriz doğum günü partisiyle Ulus 29’da kutladı. Pervin Ersoy’un en yakın arkadaşı Burcu Hattat’ın organize ettiği doğum günü partisine çok sayıda davetli katıldı. Pervin Hanım’ın habersiz geldiği mekanda Burcu Hanım ve davetliler Ersoy’u ellerinde konfetilerle kapıda karşılayarak sürpriz yaptı. Pervin Ersoy, Burcu Hattat’ın günlerce büyük bir gizlilikle üzerinde çalıştığı organizasyon karşısında şaşkınlığını gizleyemedi. Yakın dostlarının sürprizi karşısında duygu dolu anlar yaşayan Ersoy, doğum günü için özel olarak hazırlanan melek kanatlarıyla süslü pastayı görünce ikinci bir şaşkınlık yaşadı. Rengarenk çiçeklerle ve iki büyük melek kanadıyla süslü doğum günü pastasını dostlarıyla birlikte kesen Pervin Ersoy bu mutlu gününde yanında olukları için herkese ayrı ayrı teşekkür etti. Parti boyunca eğlence dolu anlar yaşayan konuklar en renkli anları sosyal medya hesaplarından yayınlamayı ihmal etmediler.
FİGEN KIRAL
BİLGE EREN, BURCU HATTAT
davet
MÜGE CANMUTLU
ZEYNEP TOKER
ZÜLEYHA ÖZGÜL
BURCU ZİYAL
ZEYNEP ILICALI
AYȘE KUCUROĞLU
ÖZNUR YAKIN
Piga Project firmasıyla iș birliği yapan Lion Diamond’ın sahibi Öznur Yakın, Pervin Ersoy’a kendi markasına ait bir mücevher hediye etti.
SİNEM NEFESOĞLU
EBRU SEYYAR, EMEL YILDIRIM
İPEK KÖSE
Partiye katılarak Pervin Ersoy’un yeni yașını kutlayanlar arasında sosyal yașam dünyasının sevilen isimlerinden İpek Köse de vardı. Köse, Pervin Ersoy’a sağlıklı ve mutlu bir yaș diledi.
ÇİĞDEM HATTAT
ESİN ÖVET
ASLI AKTÜRK PEHLİVANLAR
köşe
Ayșe Kızılöz
aysekiziloz@magdergi.com.tr
B
ir kadın... Bir erkek... Bir kıvılcım... Belki bir süredir birbirini tanıyordur, belki de henüz tanışmıştır. Fakat belirli bir anda göz göze geldiklerinde birdenbire farklı bir şey olur. Birbirlerinin gözlerinde sonsuzluğa bir perde açılır, tüm zaman ve mekan adeta donmuştur. İçlerinde sanki taşıyabileceklerinden büyük bir şey oluşur. Tarifi mümkün olmayan, tanıdıkları tüm duyguların toplamından büyük ve yoğun... Önemsedikleri birçok şeyi önemini yitirirken, her biri bir diğeri için en önemli hale gelmiştir... Aşk... O aşk ile hiç düşünmeden ve inanarak vaatler, sözler dökülür dudaklardan: Seni sonsuza dek seveceğim... Artık senden ayrı kalamam... Kalbimin tahtı sahibini buldu... Sonra araya zaman girer, hayat girer, ifade edilmeyen sorunlar, duygular duvar örer, duyarsızlıklar katılaştırır... Ve belki de biri aynı duyguları bir başka bedende hissetmeye başlar ya da artık orada kalamaz. Çünkü kalırsa ruhunun her geçen gün biraz daha öldüğünü hisseder. Ya da kalır ama artık alışkanlıklar, görev dağılımları, rahatlık alanında kalmak, mış gibi yapmaklar yürütür ilişkiyi.. Ve sonra : Sana güvenmiştim... Sonsuza dek beni seveceğini söylemiştin... Ne senden öncesi ne senden sonrası var demiştin... Hayal kırıklıkları, üzüntüler, belki ayrılıklar... Bir daha kimseye güvenemem, kalbimi açamam... Bana yüzük takmadan, parasız da seveceğini göstermeden, bin bir sınava tabi tutmadan kimseye kalbimi açmam... “Tüm kadınlar güvenilmezdir” , “Tüm erkekler aldatır”lar başlar... Bu inanç sistemini benimsemeye başladığımızda bizim gibi yaralı ve inançsızları bulur, arkadaşlık kurar ve her bir arada olduğumuzda da pekiştiririz bu olumsuz yaratımı... Bundan sonra kalbimizi açmadığımız ve inanmadığımız için karşımızdakini yaralayan biz olmaya başlarız. Tıpkı bir hastalığın virüsü gibi yaralama virüsünü kapmış ve bulaştırmaya başlamışızdır. Ama ortalarda kurban gibi dolaşırız. Bir sağlık sorununuz olsa, virüsü bulaştırmamak için hızla yardım alırdınız.
184 magdergi.com.tr
Bu konuda da aynı yolu izlemek faydalı olur bence... Güven ile ilgili bir yanılsama içindeyiz. Gerçek güven teslimiyettedir; başımıza her ne geliyor, karşımıza ne çıkıyorsa bunun bizim ruhumuzun evrimi için önümüze çıktığını kabul edip, sürece direnmeden kabul etmektir. Başımıza gelenlerle baş edebileceğimize inanmaktır. “Sonsuza dek sadece seni seveceğim” diyen biri, aslında bir vaatte bulunmuyordur, bulunamaz da. O ‘seni şu an o kadar seviyorum ki, sanki sonsuza dek sevecekmişim gibi hissediyorum’ demektedir. Yaşayan her şey değişir, canlı olan her şey değişim içindedir. Değişmiyorsa ölüdür. Biz; 5 yıl - 10 yıl sonra hangi süreçlerden geçip, ne yönde değişeceğimizi bilmiyoruz. Fikirlerimiz, zevklerimiz, önceliklerimiz, hayat görüşümüz, hislerimiz sürekli değişiyor. Bu sözü vermek gerçekçi değildir. Aynı kişiyi gerçekten de bir ömür boyu sevebiliriz ya da belki bir ay sonra kopabiliriz. Gerçekten hiç ummadığımız gelecekte, bir anda öyle biriyle tanışabiliriz ki, aşkı o ana kadar bilmediğimizi fark edebiliriz. Hayatta aldatmam derken, kendimizi ruhumuzla savaşırken bulabiliriz. Her şey insana özgü... İlişkiler, aşk hiçbir formüle sığmaz. Sığdırmaya çalıştıkça rengi solar, duygular söner... Burada bize ağır gelen, genellikle iki kişinin aynı zamanda aynı yerde olmamasıdır. İki kişi aynı anda ilişkinin bittiğine karar verip ayrılmaya karar verse, acı fazla olmaz. Ama bir kişi o ilişkiden ruhen veya fiziken gitmişken, bir diğeri buna hazır değilse, bu hazır olmayan için zor bir süreçtir. Ölüm acısına benzer. Biz o acıyı bir kez tattık mı, isteriz ki bir daha asla yaşamayalım. Bunu engellemek için de kalbimiz kapar, sınavlara tabii tutar emin olmadan ilişkiye kendimizi tam bırakmak istemeyiz. Ve bu noktada kaybederiz.. Zira, bize çekici gelen kişiler bizim aynalarımızdır. Eğer bizim kalbimiz kapalıysa, onlarınki de büyük olasılıkla öyle olacaktır. Biz kalbimizi açıp ruhen ‘çıplak’ kalmadıkça, onlar da saklanacaktır. Ve aşkta kazanma şansımız azalacaktır. Siz, tüm risklere ve bilinmezlere rağmen cesurca kalbinizi açtığınızda çekici olursunuz ve aşk olur. Garanti ve aşk bir arada barınamaz. Garanti zihne aittir, aşk kalbe ve ruha… Garantiyi seçerseniz zihninize uygun birini bulursunuz, bu da sıkıcı olur. Acıdan kaçınma duygusu, sizi aşktan uzaklaştıracaktır. Belki de o yüzden ilk aşklar unutulmaz, henüz hiçbir acıyı yaşamamış ve bilmemiş olmanın saflığı ile tertemiz ve açık atlarsınız. Ve çok derin yaşarsınız. Her bir yara sizi sertleştirir ve kapatır; eğer içinden geçmeyi ve özgürleşmeyi seçmezseniz, direnirseniz... Sert bir kabuğun altında, aç ve susuz bir kalbin özlemleri ile yanıp tutuşursunuz. Ve giderek zihnin tuzakları ve oyunları ile kaybolur, uzaklaşırsınız hissetmeyi arzuladığınız aşktan. Ömür boyu aşkı yakalamanız dileğiyle..
davet
AXEL YARCAN, BETÜL MERMERTAȘ, ANSEL YARCAN
Yıldızların Şarkıları Çocukların Yarınları Bugüne kadar beş milyondan fazla çocuğun hayatına dokunan ve binlerce çocuğu eğitim hayatı boyunca destekleyerek çağdaş bir Türkiye için çalışmalar yürüten TOÇEV’in “Yıldızların Şarkıları Çocukların Yarınları” projesi yıldızlar geçidine sahne oldu. Yıldız futbolcular Mehmet Topal ve Serkan Balcı’nın öncülüğünde organize edilen “Yıldızların Şarkıları Çocukların Yarınları” projesi, ünlü sanatçı Metin Özülkü’nün müzik direktörlüğünde ve Selçuk Yöntem’in sunumuyla TİM Maslak Show Center’da seyirciyle buluştu. Konser öncesi konukları kapıda TOÇEV Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Betül Mermertaş ve Selda Topal karşıladı. Biletleri günler öncesinden tükenen geceye iş, sanat, spor ve sosyal yaşam dünyasından çok sayıda hayırsever isim katıldı. Amerika’da süren tedavisi nedeniyle geceye katılamayan TOÇEV Başkanı Ebru Uygun’u temsilen oğulları, Ansel ve Axel Yarcan Hakan Bilgin ile birlikte sahneye çıktı. Tedavisi için aylardır Amerika’da bulunan Ebru Uygun, gönderdiği ses kaydıyla projeye destek verenlere teşekkür etti. Ardından projeye destek verenlere Betül Mermertaş tarafından teşekkür plaketi takdim edildi. Daha sonra TOÇEV tanıtım filminin yayını ile gece başladı. Selçuk Yöntem’in kendine has sunumuyla hikayesel bir akışta başlayan gecede sanat ve spor dünyasının ünlü isimleri çocuklar için sahneye çıktı.
186 magdergi.com.tr
SELDA TOPAL
davet
TÜRKAN SABANCI
REVNA DEMİRÖREN, ASLI ȘEN
IȘIL REÇBER
Merhum iș adamı Sakıp Sabancı’nın eși Türkan Sabancı TOÇEV’in çalıșmalarını yakından takip ettiğini ve çok beğendiğini dile getirdi.
GÜLNUR GÜNEȘ
ESRA İNCEEFE
ZEYNEP ILICALI
EMEK SARAN, YASEMİN KÜLÜR
İSMET ALPAGUT, SEVAL ERMİȘ
EBRU SEYYAR
Kendine özgü giyim tarzıyla dikkat çeken Ebru Seyyar davette tercih ettiği yeșil renkli kıyafetiyle bakıșları üzerinde topladı.
DEMET HANİF
ÇAĞLA GÜRSOY
EMEL YILDIRIM
magdergi.com.tr 189
davet
Just.Fur Ankara’da Just.Fur adlı kürk markasının tanıtımı JW Marriott Ankara Otel’de gerçekleştirildi. Ünlü kürk markası Just.Fur ’ün yeni koleksiyonları, JW Marriott Otel’de düzenlenen davetle tanıtıldı. Markanın kurucusu Nazlı Kaskan’ın ev sahipliğinde gerçekleşen davetin organizasyonunu ise Piga Project’in ortaklarından Pervin Ersoy ile Mehtap Özdoğan yaptı. Davette konuklar, yeni koleksiyonları yakından görme imkanı buldu. Rengarenk kürk modelleri, katılımcılardan büyük beğeni gördü. Markanın Kurucusu Nazlı Kaskan, kürkü modayla buluşturduklarını belirtirken, rengarenk kürklerin, şık kombinlerin en önemli tamamlayıcısı olacağını ifade etti.
PERVİN ERSOY
İstanbul Cemiyet hayatının önde gelen isimlerinden Pervin Ersoy Ankaralı hanımlarla bol bol fotoğraf çektirdi.
GÖKÇE ÖZCAN
MEHTAP ÖZDOĞAN
Zuleyha Kuru Fashion House
atelye&boutique Nenehatun Cad. 77/3 Çankaya/ANKARA /Zuleyha Kuru bilgi&randevu: +90 534 515 75 61 www.zuleyhakuru.com.tr
/zuleyhakuru
davet
ALMILA DOĞAN, BERİL ÇAVUȘOĞLU
BEYZA ÖZCAN
Siyah șık kombiniyle Beyza Özcan ürünleri yakından inceleyip bol bol alıșveriș yaptı. AYSEL AKÇAY
NICOLA ÖZDOĞAN
NURAY AKBACAKOĞLU
ȘEBNEM DALOĞLU
ASLI VELİDEDEOĞLU
İstanbul ve Ankara cemiyet hayatının bir araya geldiği etkinlikte kadınlar ürünleri tek tek inceledi. RUȘA ACAR
BERNA IȘIKAY
magdergi.com.tr 193
röportaj
Bizim Evin
Delileri Özben Özal Gülkaya ile özgür ve korkusuz tasarımlara ev sahipliği yapan Tımarhane Tasarım Atölyesi hakkında renkli bir röportaj...
194 magdergi.com.tr
Tımarhane, bizim evin delileri ile yaşadığımız küçük dünyamızın adı..
T
ımarhane nedir?
Özgürce düşündüğümüz, boyamaktan, çizmekten korkmadığımız, fabrikasyon olmayan, bizden olan, bizi anlatan, her türlü materyali kullandığımız, tasarım denildiğinde kendimizi içine kattığımız bizim evin delileri ile yaşadığımız küçük dünyamızın adı.
Neden “Tımarhane”? Bu fikir nasıl ortaya çıktı?
Ben mücevher tasarımı okudum, bugüne kadar kendime ve eğitimime hiç fırsat tanımamıştım ama artık zamanı kendim için de kullanmak istedim. Benim karakterime uygun olsun istedim, farklı olmak değil doğal olmak daha çekici geldi... Tasarımı kısıtlamadan, tüm materyallerden objeler hayatımızın içine bizim ellerimizden girsin istedim. Ve bir anda ağzımdan Tımarhane çıktı. Sanırım beni, işimizi ve bizi en güzel anlatan kelime idi.
Tımarhane nasıl işler yapıyor?
Her türlü objeye tasarımlarımızı uyguluyoruz. Bazen bir ahşap sehpa, bazen bir bardak, çanta ya da bir lamba çıkıveriyor. İç mekan ya da dış mekan tasarımları da yapıyoruz. Önümüzdeki aylarda kendi çiftlik evimizin tasarımına başlıyoruz; mimar ve iç mimar ekibimizle becerirsek, içimize sinerse belki bu işe de gireriz. Kısaca biz obje tasarlayan bir ekibiz.
Tımarhane’yi benzerlerinden ayıran özellikler nelerdir?
Benzerimiz var mı bilmiyorum varsa da kesin onlar bizim kadar deli değildir.
Türkiye’de ve dünyada beğendiniz tasarımcılar ve mekanlar...
Türkiye’de mücevher tasarımı alanında; Penok Aris, Joseph Budak.
Tablo, heykel alanında; Seçkin Pirim, Günseli Kato. Cam tasarım alanında; Camekan Glasswork tasarımcıları Gamze Aras Eskinazi ve Yasemin Sayınsoy. Dünya genelinde ise; Mats Jonasson, Charles Haupt (heykel), Kosta Boda ve Jean-Pierre Roc-Roussey. Hayal Mutfak ve Hayal Balık favori mekanlarım. Ama genelde yeşillik ve ağaçların olduğu, huzur veren bütün mekanları severim.
Bir gününüz nasıl geçiyor?
Sabah 7.30’taki mesaim kızlarımın uyandırılıp, kahvaltı savaşı ve okula bırakılması ile başlıyor, onlar tekrar gelene kadar tüm delilerle beraber AR-GE ve iş geliştrme yapıp, bunları tasarımlara yansıtıyoruz. Her gün yeni bir objeye yeni bir tasarım ekliyoruz, sonra kızlar gelir ve ben tekrar anne olurum, gün çok çabuk tükeniyor.
Yaşam felsefeniz nedir?
Hiçbir şey için geç değil, tüm hayaller bizim olabilir ve her şey güzel olacak
Sizi dinlendiren, mutluluk veren aktiviteler neler? Bunu seneye çiftlik evimi bitirince konuşalım...
magdergi.com.tr 195
davet
Keyifli Doğum Günü Partisi Başkent cemiyet hayatının önde gelen isimlerinden Sevilay Helvacıoğlu, yeni yaşını Harvey Nichols Mag Lounge’da sevdikleri ve yakın arkadaşlarıyla beraber kutladı. Yeni yaşını Harvey Nichols Mag Lounge’da kutlayan cemiyet hayatının sevilen isimlerinden Sevilay Helvacıoğlu, yakın arkadaşlarının ve sevdiklerinin katılımıyla doyasıya eğlendi. Birbirinden lezzetli yemeklerin ardından pasta kesildi. Yorgunluklarını atarak keyifli bir günü geride bırakan davetliler sevgili arkadaşları Helvacıoğlu’na hep birlikte ve mutlu yaşlar diledi.
196 magdergi.com.tr
SEVİLAY HELVACIOĞLU
BANU BİRDAL
BUKET AYTAN
davet
FUNDA BEKİȘOĞLU
BURÇİN ÜLGENER
RUȘA ACAR
Helvacıoğlu bembeyaz olan doğum günü pastasını keserek en mutlu gününde sevdikleri ve yakın arkadașlarıyla beraber oldu.
PELİN AYDOĞAN
Keyifli geçen doğum gününe Helvacıoğlu’nun yakın arkadașları ve dostları katıldı. DİDE ÖZÇELİK
PINAR CANALP
davet
SANEM ERDEMGİL
FİLİZ DAĞ YILMAZ
Cemiyet hayatının önde gelen isimlerinden Filiz Dağyılmaz rengarenk eteğiyle oldukça șık görünüyordu.
ENDER SEVGİ GÜLTEKİN
MAG Medya genel yayın yönetmeni kırmızı kıyafetiyle davete damga vuran isimler arasındaydı. BERİL ÇAVUȘOĞLU
Kadın veKSağlık AN ARA Acıbadem Ankara Hastanesi'nin bașarılı hekimleri, Dünya Kadınlar Günü'ne özel olarak, kadınların; psikoloji, kadın hastalıkları ve doğum, estetik cerrahi, dermatoloji, beslenme ve diyet branșlarında merak ettikleri soruları cevaplıyor... Uzman Psikolog Mithat Bülent Baykal Bir kadının kendisini mutlu hissetmesi en çok nelere bağlıdır?
Kişiliğine, yaptıklarına ve düşüncelerine “değer verildiğini”, “önemsendiğini”, “sevildiğini” ve "saygı duyulduğunu” hissetmesine bağlıdır. Bunlarla beraber yaşamının maddi ve manevi güvence altında olduğunu, korunduğunu hissetmek ve cinsinin takdir edilen özelliklerine sahip olduğunun dile getirildiğini duymaktır.
Kadınların erkeklere göre daha çok depresyona girdiklerini söyleyebilirmiyiz? Bunun sebebi nedir sizce?
Soruya “belki” diye cevap verebilirim. Çünkü, erkekler doğalarından ve kültürel şartlanmalarından dolayı, kendi sorunlarını paylaşmakta, sıkıntılarını dile getirmekte, duygularını ortaya koymakta, kadınlara göre çok daha az açığa vurmaya eğilimlidirler. Depresyon yaşayan kadınların etraftan açıkça yardım talep etmelerine, duygularını net ifade edebilmelerine ve profesyonel yardım alabilmelerine karşın, erkekler bu duyguları ortaya koymanın ve desteğin kendilerini zayıf göstereceğini hatta küçük düşüreceğini düşündükleri için, farklı telafi yollarına gidebilmektedirler. Yaşamın iki cinse de farklı psikolojik baskıları olduğunu biliyoruz. Bu baskılar karşısında kadınlar, doğalarından gelen fazla duygusal yorumlamalar ve tepkilerden dolayı, daha çabuk etkilenmekte ve etkileşimi daha yoğun yaşamaktadırlar. Ayrıca,
annelik rolü, hormonların etkisi, ev ortamı sorumlulukları, çalışıyorsa iş hayatının baskıları, kısaca çok boyutlu sorumluluk almaları ve erkeklere nazaran daha duygusal yüklenmeleri, onları daha kırılgan yapabilmektedir.
Kadınların erkeklere göre daha duygusal oldukları bir gerçektir. En güzel duygulardan biri olan aşkın tanımının kadın ve erkekler için ne gibi farklılıkları vardır?
Kadınlar ve erkekler biyolojik olarak ve evrimsel süreçlerin etkisinden dolayı farklı genetik kodları taşımaktadırlar. Aşk öyle 1-2 saniyede gerçekleşen, alt-beyinin salgıladığı oksitosinvasopresin gibi hormonların aktive olması veya diğerlerinin ketlenmesiyle ortaya çıkan anlık bir yaşantı değildir. Kişilerin tüm yaşam deneyimlerinin bir sonucu olarak neo-korteksin de katkılarıyla süreç içinde gelişen bir yaşantı deneyimidir. Eğer içgüdüsel süreçlerin bir sonucu olsaydı, herkes tek tip bir kişilik ve görünüşte olan birine aşık olma eğiliminde olurdu. Fakat “aşık” olacağımız kişi, bizim deneyimlerimiz, yaşadığımız ortam, mensup olduğumuz sosyo-ekonomik düzey ve kültürel yaşantılarımız ile belirlenir. Kadınların erkeklere göre daha fazla duygusal hareket ettikleri doğrudur. Aşık olacakları kişinin, güvenebileceği, koruma duygusunu yaşayabileceği, değerlerini takdir edecek, kültürel olarak uyumlu ve idealize ettiği erkek özelliklerini taşıyan bir erkek olmasını isterken; erkekler görsel uyaranlara daha bağımlı oldukları için, kendi güzellik algılarına uygun, tamamen güvenebileceği, saygı duyacağı, yanında gururla taşıyabileceği, sosyo-ekonomik ve kültürel seviyesi kendine yakın kadınlara “aşık” olma eğilimindedirler. Filmlerde görülen “imkansız aşklar” veya “fakir kız, zengin erkek” aşkları büyük bir kesimin hiçbir zaman yaşamadığı fantezi durumlardır.
Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Doç.Dr.Rana Karayalçın
Bir bebeğe ilk kez dokunan kişi olmak olağanüstü güzel bir duygu. Dokuz aylık bir sürecin arkasından mutlu bir buluşma ve siz hekim olarak bu mucizeye, bu özel ana tanıklık ediyorsunuz. Her defasında aynı
heyecanla “İyi ki bu mesleği seçtim” diyorsunuz.
Toplumumuzda birçok kadının kadın doğum uzmanlarına karşı çekingen bir tavır sergilemesini nasıl değerlendiriyorsunuz?
Biz bir yerde şark toplumuyuz. Yasaklar, ayıplar, mitlerle koruyucu aileler içerisinde yetiştiriliyoruz ve cinselliğimizle barışık hayatlarımız ne yazık ki olamıyor. Genç kızlar ve kadınlar sorunlarını eşlerine, ailelerine açamıyorlar. Yetişkin kişilerden direkt yardım almakta zorlanıyorlar. Bilimin ışığı karanlıkları aydınlatmalı, insanlar hak ettikleri hizmeti kolaylıkla almalı. Bizler bunun için varız.
advertorial
Kadınların dünyada sahip olacakları en güzel hediyeyi sizin aracılığınızla alıyor olmaları nasıl bir duygu?
Estetik, Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahisi Uzmanı Dr.Can Öztekin Kadınların en çok tercih ettikleri estetik operasyonlar hangileri oluyor?
Türk toplumunda vücut estetiği içerisinde en çok meme estetiği, liposuction ve vücut şekillendirmeler talep ediliyor. Yüz estetiği olarak ise botoks ve dolguların yanı sıra; genç orta yaş gurubunda burun estetiği, orta ileri yaş gurubunda ise üst ve alt göz kapağı estetiği ve yüz germeler sıkça yapılmaktadır.
Kadınlarımızın estetik cerrahisi hakkında yeterince bilinçli olduğunu düşünüyor musunuz? İnsanlar çok ilgili ve araştırıyorlar. Giderek artan bir bilinçlenme ve talep söz konusu. Estetik sorunlarını ülkemizdeki yasal sorunlar nedeniyle türemiş olan pratisyen hekimlerinin kontrolündeki
güzellik merkezlerinden ziyade, plastik cerrahlar ile çözme konusundaki bilinçlenmeyi görmek gelecek için ümit verici.
Bir kadının kendi görüntüsünde talep ettiği değişikliğin, ona yakışmayacağını düşünseniz bile onlar istiyor diye yaptığınız oluyor mu?
Herhangi bir sağlık sorununda ilk aşama doğru teşhistir. Plastik cerrah olarak biz de diğer meslektaşlarımız gibi önce doğru teşhise odaklanıyoruz. Estetik, güzellik konusu tabii ki çok sosyal bir konu, doğal olarak da herkesin bir fikri ve arzusu var. Muayenemizde öncelikle hastamızı dinlemeye ve onu tam olarak anlamaya odaklanıyoruz. Arzularını tam olarak anladıktan sonra ise; hastamızı bize getiren o şikayetin nedenlerini araştırıp, teşhisimizi oluşturup hastamızla paylaşıyoruz. Son aşamasında ise tedavi yollarını alternatifleriyle birlikte hastamızla tartışıp, hastamızın anlamasını sağladıktan sonra tedaviyi birlikte planlıyoruz. Böyle bir algoritmayı izlediğiniz zaman, sorunuzda bahsettiğiniz sorunların ortadan kalkması da sağlanmış oluyor.
Dermatoloji Uzmanı Dr.Bahar Öznur Işıl ışıl parlayan bir cilt için kadınların en çok dikkat etmesi gereken noktalar nelerdir?
Bol meyve ve sebze tüketimi cilt sağlığında son derece önem taşıyor. Bu yüzden özellikle portakal, mandalina, greyfurt, kivi, brokoli, maydanoz ve kuşburnu gibi C vitamininden zengin besinleri sofranızdan eksik etmeyin. Somon balığı cilt elastikiyetini artırma özelliği bulunan bir tür karotenoid olan astaxanthin içeriyor. Bu içerik ise, yüzdeki derin çizgilerin oluşmasını engellemeye yardımcı oluyor. A vitamini cildin kollajen sentezini arttırıyor, gergin olmasına katkı sağlıyor ve su tutma kapasitesini arttırıyor. Günde 10 bardak su cilt kuruluğunu önlüyor. Sıcak suyla sık duş almak, uzun süren ve banyo köpükleriyle yapılan duşlar cilt kuruluğunu artırıyor. Duş süresini 10 dakika tutmaya özen gösterin. Sabunlar cildi kuruttuğu için pH’ı 5.5 olan sabunsuz temizleyiciler veya yağ ile gliserin oranı yüksek sabunlar kullanın.Cildi nemlendiren ürünler kullanın. Size en uygun kremlerin seçiminde doğal ve etkin nem sağlayan parfüm ve paraben içermeyen ürünleri tercih edebilirsiniz.
İlerleyen yaşlarda da pürüzsüz bir görüntüye sahip olmak için cilt bakımına kaç yaşında başlamak gerekiyor?
Cilt bakımına özen göstermek yaş ilerledikçe oluşacak kırışıklıklar, kuruluk ve lekeler gibi problemlerin önlenmesi bakımından çok önemli. UV ışınları, sigara kullanımı, stres ve yanlış beslenme cildimizi olumsuz yönde etkiliyor. Cildin canlılığı, parlaklığı, lekesiz ve elastik olması en çok istenilen durumlar. Bunun için yirmili yaşlardan itibaren kişinin cildine günlük temizlik ve bakım yapması son derece önemli. Hangi ürünün kullanılacağına karar verebilmek için bakıma başlamadan önce dermatoloğunuza danışabilirsiniz
Kadınların ciltleriyle ilgili en çok karşılaştığınız sorunlar neler oluyor?
Hastalarımızda kozmetik dermatoloji ile ilgili en sık karşılatığımız problemler ciltte lekeler, cilt kuruluğu ve damar artışları ile ilgili problemlerdir. Gençlerde sivilce ve izlerinin tedavisi, ileri yaşlarda kırışıklıkların tedavisi için başvururlar. Ayrıca doğum sonrası ve adolesan dönemde görülen karın ve vücut çatlakları diğer önemli başvuru nedenleridir. Saç dökülmesi ve tırnak problemleri de her yaş grubunda sıklıkla karşılaştığımız dermatolojik sorunlardır.
Beslenme ve Diyet Uzmanı Merve Güler Türk kadınının vücut yapısına göre ne şekilde bir beslenme ve spor şekli uygulaması gerekiyor?
Türk toplumunda sofra kültürü çok yaygındır. Aslına bakarsak yemekle sosyalleşmeyi seviyoruz. Düğünde de yemek veriyoruz, ölümde de!! Üzüntülerimizde ve sevinçlerimizde yemek yiyoruz. Kadınlarımızda bu yemek olayı biraz daha teferruatlı olduğu için kilolar hızlı bir şekilde geliyor. Toplum olarak yemeği çok sevdiğimiz için vazgeçmemiz zor, mutlaka kaçamaklarımız oluyor. Bundan dolayı da sadece diyet yapıp bırakıldığında kilolar geri geliyor. Spor + diyet hayatların vazgeçilmezi olmalı. Zayıflayana kadar ter attırıcı spor öneriyorum. Zayıfladıktan sonra da genetik yapıya bağlı olarak bölgesel fazlalıklar kalabilir, böyle durumlarda ise reformer pilatese yönlendiriyorum. 3 ay içerisinde çok ciddi sıkılaşmalar oluyor.
Kadınlarımızın doğru sandığı ama aslında çok yanlış olan diyet uygulamalarından bahsedebilir misiniz? En çok yapılan hata surekli diyet yapıp bırakmaktır. Gelen danışanların önce bozulmuş metabolizmalarını düzeltiyoruz. Bu da danışanları çok yoruyor. Diyet antibiyotik gibidir yap bırak yap bırak bir süre sonra istediğiniz etkiyi oluşturmuyor. Bunun en büyük sebebi de diyet kirlilikleridir; dergilerde, gazetelerde yazan diyetlerin uygulanmasıdır. O yapılan yanlış diyetlerde hastaların çoğu su kaybediyor ve kas kaybı oluyor. Her diyet kişiye özeldir, başkalarının diyetlerini ve gazelerdedergilerde çıkan diyetleri uygulamayın.
Size danışan kadınların çoğunluğu vücudunun hangi bölgelerinden şikayetçi?
Bana gelen danışanlarım genelde ekvatoral bölgedeki yağlanmasından şikayetçiler. Yan yağlanma ve bel çevresinin genişlemesi, insülin direncinin belirtilerinden biridir. İnsülin direnci çağımızın hastalığıdır. Tedavi edilmediği taktirde diyabete çevirmektedir. İnsülin direncinin tedavisi diyet + ilaç veya sadece diyetle tedavi edilmektedir. İnsülin direnci düştükten sonra, danışanlar inatçı olan kilolarını hızlı bir şekilde veriyolar ve halk arasında simit diye tabir edilen çıktılarından da kurtuluyorlar.
davet
Dünyanın En Güzel Kokusu’na Muhteşem Gala Dünyanın en büyük medya prodüksiyon şirketi Endemol Shine Türkiye’nin, Böcek Film ile ortak olarak yapımcılığını üstlendiği “Dünyanın En Güzel Kokusu” filminin galası Kanyon Cinemaximum’da yapıldı. Uğur Yağcıoğlu’nun yazıp yönettiği, başrollerini Tuba Ünsal ve Rıza Kocaoğlu’nun paylaştığı “Dünyanın En Güzel Kokusu” filminin galası Kanyon Cinemaxium’da düzenlenen özel bir geceyle yapıldı. Bir aşk ve çocuk özlemi hikayesinin arka planında, günümüz ilişkilerine eleştirel, mizahi, dramatik bir bakış açısının sunulduğu filmin başrolünde Rıza Kocaoğlu ve Tuba Ünsal yer alırken Burak Altay, Esra Ruşan, Nezih Tuncay, Feriha Eyüpoğlu, Açelya Akkoyun gibi güçlü oyuncular da rol alıyor. “Paramparça”, “Kördüğüm” gibi dizilere imza atan dünyanın en büyük yapım şirketi Endemol Shine Türkiye ve “G.O.R.A.”, “Sınav”, “Aşk Tesadüfleri Sever”, “8 Saniye” gibi yapımlara imza atan Böcek Film’in ilk ortak yapımı olan “Dünyanın En Güzel Kokusu”; gala davetine katılan cemiyet, sanat ve iş hayatından birçok isimden tam not alan film büyük takdir topladı.
202 magdergi.com.tr
ERKAN PETEKKAYA, HAKAN EREN
ümrüt
AVİZE AKSESUAR Karacakaya Caddesi No:136 Siteler / ANKARA Tel: +90 (312) 349 10 20 zumrutavizeank@yahoo.com zumrutavize
davet
Özdoğan’dan Yeni Yaş Kutlaması Cemiyet hayatının sevilen isimlerinden Aydan Özdoğan keyifli doğum günü partisini JW Marriott Hotel’de sevdikleri ve yakın arkadaşlarıyla birlikte gerçekleştirdi. JW Marriott Hotel’de düzenlenen doğum günü partisinde Ankara cemiyet hayatının önde gelen isimlerinden Aydan Özdoğan, sevdikleri ve yakın dostlarının katılımıyla yeni yaşını kutladı. Doğum günü partisine katılan davetliler bol bol sohbet edip fotoğraf çektirdi. Partinin sonunda herkese teşekkür eden Aydan Özdoğan, unutulmaz bir gün yaşarken hareketli parçalar eşliğinde dans eden konuklar keyifli dakikalara ortak oldu.
AYDAN ÖZDOĞAN
Modacı arkadașı Öznur Güzelhan’ın tasarımı elbisesiyle konuklarını karșılayan Aydan Özdoğan’ın kıyafeti çok beğenildi.
SEVİLAY HELVACIOĞLU
BANU BİRDAL
BELİZ BÜYÜKHANLI
AYLİN ÖZAL
FATOȘ ÖZDOĞAN AK
Sevdikleri ve yakın arkadașlarının katılımıyla gerçekleșen doğum günü partisinde Aydan Özdoğan yeni yașını doyasıya eğlenerek kutladı. ÖZNUR GÜZELHAN
RUȘA ACAR
Her Duvar Bir Orijinali Hak Eder Bașkente sanatı günden güne daha çok sevdiren Küratör Rahmi Çöğendez ile sanata dair keyifli bir röprotaj gerçekleștiriyoruz…
Real Collection RC Art Gallery adıyla 1998’de geleneksel sanatlarla başlayan Türk-İslam eserleri ve Anadolu medeniyetlerini anlatan bir sergi organizasyonudur. Real Collection’ın açılımı ise; gerçek koleksiyon demektir. Buradaki bütün amacımız, insanlara sanatı sevdirmek ve yeni koleksiyonerler yaratmaktır. Real Collection 1998’de bir proje olarak başladı. Türkİslam eserleri ve Anadolu medeniyetleri sergilerine “21. Yüzyılın Antikaları” adı altında başladı. Öncelikle Zonguldak’ta başladık daha sonra ise yirmi bir il dolaştık. Son durağımız 2004 yılında Ankara oldu. Ankara’da özel bir vakfın galerisini yaptık. Daha sonra
ikinci galeriyi kurduk fakat buradaki en büyük projemiz Bilkent Sanat Sokağı oldu. Bilkent Sanat Sokağı, Real Collection’ın bir dönüm noktası oldu. Bilkent Sanat Sokağı’nda kendimizi Ankara’ya çok iyi tanıttık. Sanatı sevdirdik ve çok sanatçıya yer verdik. Bu sırada da diplomatik çevrenin çok dikkatini çektik. Başkentte olmamızın çok büyük avantajı oldu.
Real Collection ile ilgili en büyük hayaliniz nedir ?
Türk sanatçısını tüm dünyaya tanıtmak, dünyanın çok büyük metropollerinde Türk sanatçılarına sergi yaptırabilmek, müzayedeler yapabilmek. Bunların yanında da sosyal sorumluluk projelerinin de olmasını istiyorum. Hedefimiz, dünyanın en büyük metropollerinde mesela Londra’da bir galeri açabilmek…
advertorial
R
eal Collection’ı anlatabilir misiniz ?
Real Collection’ın Ankara’da sanata neler kattığını düşünüyorsunuz ?
Ankara’nın resme düşkünlüğü yapısında vardı. Ankara’da 135 tane galeri var. Bunların çoğu da iyi ve kaliteli galeriler. Başkentimiz çok önemli bizim için, çünkü, buradaki misyonumuzu insanlara özellikle de yabancılara gösterebilmek için Başkent’te buna çok dikkat etmek lazım. Bilkent Sanat Sokağı’ndan önce galerilere girme cesareti yoktu. Ön yargı vardı, fakat Bilkent Sanat Sokağı açıldıktan sonra galeriler, resimler ve sanat halkla iç içe olduktan sonra insanlar artık her galeriyi gönül rahatlığıyla dolaşıp alışveriş yapabiliyorlar. Tabii ki misyon çok değişti ve biz de çok yanıldık bazı şeylerde… Mesela özgün eserlere yer vermek daha da fazla uğraşımız içinde. Daha önceleri Bilkent Sanat Sokağı’nda resim yapan hemen hemen herkese yer veriyorduk. Şimdi, biraz daha seçici davranıyoruz. Ankara’ya artı değer kattığıma eminim. Diğer galerici arkadaşlarımla da görüştüğümde onların takdirini alıyorum. Bir de paylaşmak çok önemli. Benim derdim Ankara’da en büyük payı kapmak değildi. Ankara’nın sanat konusundaki payını çok büyütmekti. Herhangi bir galeride çok özel bir sergi olduğunda mutlaka koleksiyonerlerimize tavsiye ediyoruz. Ankara’da çok güzel galeriler mevcut. Örneğin; Soyut, Fırça, Armoni, Arda gibi çok ciddi işler yapan galeriler var. Bir de Ankara’da iki yıldır Art Ankara adında fuar yapılıyor. Bu fuarın yapılması çok önemli, çünkü Ankara’daki sanatın tüm yüzünü gösterecek ve uluslararası düzeyde ses getirebilecek bir fuar. Bu fuara da katılım bir hayli yüksek. Oraya giden sanatseverlerde gerçekten katılan galerilerin ciddiyetini görebiliyorum.
Müzayedelerinizden bahseder misiniz ?
Müzayede esasında bu işin temel taşı. Ben birçok eleştiriyi müzayedeyle aldım. Bu konuda yol arkadaşım ve kızım Neva ile 2011 yılında bir Londra seyahatımiz oldu. Londra seyahatinden önce hayatımda bir kere müzayedeye gitmiştim. Londra’da biri ile tanıştık ve bizi müzayedeye davet etti. Bu müzayedenin çocukların yararına olduğundan ve bağışların açık arttırmayla satılacağından bahsetti. Biz de merak edip gittik. Müzayede oldukça salaş bir yerdeydi. Bacağı kırık bir masa, plastik sandalyeler, yerlerde tablolar vardı fakat çok tiyatraldı. Zil veya tokmak yoktu. İlaç kutusu ile vuruyordu masaya. Papyonlu bir kişi sundu ve çok eğlendik. Oldukça esprili bir kişilikti. Müzayededen çıktıktan sonra kızımın şu lafı çok önemliydi benim için; “Baba böyle bir müzayede Bilkent Sanat Sokağı’nda çok iyi olur.” dedi. Ben de çok istiyordum hatta o kadar çok istiyordum ki önemli bir müzayedecinin yanında tutucusu bile olmaya razıydım. Bu durum benim aklımda bir ışık çaktı ve iki üç ay sonra benden Kızılay ile ilgili resim bağışı istediler. Hikmet Çetinkaya ve Gürsel Yazıcı aracı oldular. Resimleri götürdüm, fakat “resimleri getirmen yetmez bunları satman gerekli” dediler. Nasıl satacağımı sorduğumda ise müzayede ile satacağımı söylediler. “Ben daha önce müzayedecilik yapmadım ve profesyonel değilim” dedim. “Yaparsın ve üstesinden gelirsin” dediler. Ardından müzayede terbiyesi üzerine ders almaya başladım. O akşam müzayedeyi Hikmet Çetinkaya’nın bana demesi üzerine sundum. Yirmi dakikada altı tane eserden toplam on beş bin lira bağış adına para topladık. Fakat bu olay o kadar tutmuş ki benden bunu talep ettiler ve bir arkadaşımızla beraber çalışmaya başladık. İlk müzayedemizi de Kasım ayında yaptık. Figen Çarmıklı gibi çok özel dostlarım beni o gün yalnız bırakmadı. Birçok dostum katıldı ama benim aklımda sürekli “Nasıl yapmalıyız ?” sorusu vardı. Bir kere biz bu işi yapıyorsak farklı olmalıyız, daha halka açık olmalı. Mesela normalde müzayedelerde alıcılardan komisyon alınır, bizim müzayedelerimizde ise alınmaz. Hatta şöyle bir şey vardır; piyasada söylentilere göre bazı eserler satılsın diye özel arttırıclar olurmuş fakat ben böyle bir şey
yapmadım. Çok yüksek rakamlar bana limit verip de yarı fiyatına dahi alanlar oldu. Müzayedelerimin başarısında düşük fiyata da satsam; enerjimin hiç düşmemesinin katkısı büyüktür. Bir de biz her müzayedemize sosyal sorumluluk projeleri katmaya başladık. Bazı eserlerde sanatçının izniyle müzayede ile satılan tüm paranın bağışını sosyal sorumluluk adına Down Sendromlular Derneği, Şizofreniler Derneği gibi derneklere bağışladık. Müzayedelerin şu şekilde sanata katkısı oldu; bir kere genç nesil geldi. Resim daha iyi anlaşılmaya ve anlatılmaya başlandı. Yüz liraya bile bir resim sahibi oldular. Sonunda kazandığımız şeyler maddiyatın çok daha ötesindeydi. Şu anda 25’li ve 30’ lu yaşlarda inanılmaz koleksiyonerler var. Bu arada müzayedede Kids Sanat Galerisi adında bir çocuk galerisi kurmuştuk. Çocukların boyuna göre… Bir babayla kızının diyaloğundan yola çıkmıştık. Sergi gezisinde çocuğunun boynunun çok ağrıması üzerine aklımıza çocukların boyuna göre bir galeri yaratmak geldi.
En çok ses getiren Çocuk Müzayedelerinizden de bahseder misiniz ?
Türkiye’de ilk defa yapılan bir şeydi. Çocuk müzayedesi olduğu için de istismara açık bir durumdu. Biz bunu böyle düşünmedik. Gidelim bu konuda bir eğitim alalım dedik. Çocuklarla nasıl diyalog kurmalıyım, çocuğa nasıl davranmalıyım ve nelerden kaçınmalıyım, gibi konularda dersler aldım. Müzayedelerde satılan eserleri satın almak gibi değil de hediye gibi vermeye çalıştık. Fiyatı çok arttırmamalarını sağladık. Oldukça cüzi fiyatlara eserleri verdik. Zamanın da durmanın da bir başarı olduğunu belirttik. Annebabanın cebindeki para bizi ilgilendirmedi. Örneğin, müzayedede bir aile beş eser aldıysa, daha fazla almamaları gerektiğini, almayan ailelerin de almasını istediğimizi belirttik. Burada maksat kazanç olmadı hiçbir zaman. Oraya gelen ailelerin çocukların konumu aynı olmayabilir, biz herkesi eşit gördük. Bizim Facebook’ta Pastel Galeri by RC diye bir grubumuz var. Grubun çok fanı var. Müzayede sonunda eserleri alan çocukların fotoğraflarını yayınlıyoruz orada. Çocuklarla ilgili görseller yayınlıyoruz. Fakat işin esprisi bundan sonra gündeme gelecek, şu anda çocuk müzayedesi için çalışılan eserler hep profesyoneller tarafından yapılıyor.
diye bir platform ortaya çıktı. Orada benim yaptığım hataları bile sergilediler ben de yanılmışım. Çok iyi sanatçılar dediğim, özgün çalışıyor dediğim bazı sanatçılar kopya çıktı, fakat biz bu olaya sahip çıktık. Koleksiyonerlerimizle hemen diyalog kurduk ve böyle bir yanılgı var, herkes yanılabilir. Dünya çok küçüldü artık, internet ortamında her şeyi kopya edebiliyorlar. Artık fikir hırsızlığı dünyada çok yapılan ve hemen yakalanılan bir şey oldu. Bununla ilgili bir savaş başlatıldı ve ben buna sponsor oldum. Bunun üç dalda desteklenmesi gerekiyor: Bunların ilki; kopyacılar bulunduğu zaman gerçek sanatçıların değeri ortaya çıkacak. Diğeri, galericilerin hiç zoruna gitmesin, çünkü, galericilerin garantisi olacak. Üçüncüsü ise, koleksiyoner kendini daha güvende hissedecek. Sertifikasız eser alınmamasını gerekiyor. Bir galerici, yeni katılan bir sanatçının yaptıklarını incelemeli ve araştırmalı.
Sosyal sorumluluk projeleri hakkında daha detaylı bir şekilde anlatır mısınız ?
Çok ünlü isimler var bunların arasında; Hikmet Çetinkaya, Çağatay Gökmen, Şükran İstanbullu, Savaş Simitli, Efkan Beyaz, Nihat Evren Derman, Neşe Evitan gibi birçok isim çocuklara göre resimler yapıyorlar. Bu çocukların ileride hem sanat sevgisi hem de gelecekleri için bir yatırım söz konusu. Bundan sonraki müzayedelerde ise şöyle bir şey yapmaya karar verdim. Müzayede öncesinde çocukları tek tek etrafıma toplayıp eserler konusunda bilgi vereceğim, fiyatlar konusunda bilgilendirme yaparak “şu fiyatın altında kalırsanız büyük başarıdır” gibi öğütler vermek istiyorum.
Önümüzdeki dönemde almayı plandığınız sanatçı ve eser var mı ?
Şu anda Ukrayna, Rusya, İngiltere, Bulgaristan, İtalya ve Yunanistan’da birçok sanatçı keşfettim. Bunlarla bir proje yaparak çalışmayı istiyorum. Özgün sanatçı peşindeyiz tabii ki de. Bazen Türkiye’deki sanatçı dostlarım veya sanat çevresinden diyorlar ki “Niye Türk sanatçısı değil de yoğunluk yabancı sanatçı üzerine?” Ben de diyorum ki; “Dünya sanatçıları ile birlikte olursak Türkiye’deki sanatçılar da dünya sanatçısı olarak anılır.” Benim bütün derdim zaten Türk sanatçısına. Yalnızca fırçası iyi olanı aramıyorum ben, gönlü iyi olması önemli. O konularda oldukça hasssasım. Çünkü sanatçılarla çalışmak o kadar kolay değil. Onların iç dünyası farklı, sizing olaya yaklaşımınız farklı… Onlar mutfakta çalışanlar, siz sergi sunansınız. Onların kalitesinden emin olmak zorundasınız ki; nihai müşteriye yani koleksiyonere güvenli bir şekilde sunup servis etmeniz gerekli. Koleksiyonerlerden de sorumlusunuz çünkü sattığınız eserin kalitesine güven duyması gerekiyor ve verdiğiniz o esere de sahip çıkmanız gerekiyor, yanıltmamanız gerekiyor. Bazen hisleriniz yeterli olmuyor, şimdi artık sosyal medyada “cleanart”
Sanatın kendisi zaten bir sosyal sorumluluk projesi. Sanatçılar, gönlü zengin insanlardır, resimle beslenen insanlardır. Biz bunlardan yola çıkarak Rotary Vakfı, Down Sendrom Derneği ve Otizmlilerle bir proje yaptık. Rotary Vakfı yaptığı çalışmalarla neredeyse çocuk felcini bitirdi. Ben de Rotary Kulübü’ne fuara katılıp yaptıkları çalışmaları da anlatarak sanatçılardan ve galericilerden resim bağışı toplamalarını ve benim de gönüllü olarak bu eserleri müzayedeyle onlar için satıp ve gelirinin tamamını onlara bağışlamayı teklif ettim. Böyle bir proje başlattık. Down Sendromlular Derneği, İstanbul’da 50 tane bağışlanan eserin tümünü benden onların namına satmamı istedi ve hepsini müzayedeyle sattım. Bunun sonucunda yaklaşık 360 bebeğe umut olduk. Böyle durumlar da bizi oldukça motive ediyor. Sosyal sorumluluk projelerinde yer almamız lazım. Çünkü insanlardan aldığımızı insanlara vermek zorundayız. Bir insanın misyonu bu olmalı kazandığımız sürece de paylaşımcı olmamız gerekli. Dediğim gibi benim niyetim Başkentte, sosyal sorumluluk projelerini sanatla iç içe tutabilmek.
Yazları Bodrum’da müzayedeler yapıyorsunuz bunun hakkında da bilgi verir misiniz ?
Bodrum ‘da müzayedeler yapıyorum. Bodrum Oasis benim için önemli bir yer. Oasis bir alışveriş merkezi, ticari bir kurum ama Oasis’in çok özel bir yapısı var. İnsanların kaynaştığı önemli bir yer. Ayrıca benim için de farklı bir yanı var; 1998’de ben Türkiye turuna başladığım zaman ilk sergilerimden birine davet Oasis’ten gelmişti. Oasis’in yıllardır bir yöneticisi vardır Mazhar Vardar. Onun sanata ve sosyal sorumluluk projelerine karşı hassasiyeti var. Beni geçen görüştüğümüzde Bodrum Sağlık Vakfı’nın bir rehabilitasyon merkezine götürdü. Aileler tarafından sponsorluğu yapılan bu kurumda engelli çocuklar için eğitim veriliyor. Çok başarılı güzellikler yaratılmış.
Başka bir yer var mı peki Bodrum haricinde ?
Tabii ki başka bir yerler var. Anadolu turnesi düşünüyoruz. Bir davet geldi bana ve Dedemanlar ile bir antlaşma yaptık. Sanatı ağırlamak istediler, bize fırsat verdiler. İstanbul Dedeman Park Otel’de bir galeri açtık, müzayedeler yaptık. Büyük Dedeman’da bir galeri daha açıyoruz. Esas önemli olan Anadolu’da da Dedemanlar var. Dediler ki; Anadolu’da da müzayedeler yapılabilir. Ben ilk olarak kendi memleketimden başlamaya karar verdim ve aradan 17-18 yıl geçtikten sonra Zonguldak’ta belki de Türkiye’de bir ilk olacak bu. 24 Nisan’da bir müzayedemiz var. Bülent Ecevit Üniversitesi Üroloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Aydın Mungan’ın daveti üzerine o bölgedeki koleksiyonerlere hitaben güzel bir müzayede yapacağız. Rotary Vakfı’nın desteği ile gerçekeleşecek.
merkezde sanat fuarı neden olmasın?” fikrini ben attım ortaya, onlar da bu fuarı inceleyerek önümüzdeki dönemde kendileri de bir sanat fuarını benimle birlikte yapmak istiyorlar. Umman’ın bütün sanat olayının başındaki hanımefendiyi ben misafir edeceğim. Hem fuarı tanıtacağım hem Umman ile ilgili neler yapabiliriz, onu konuşacağım ayrıca söz verdiğim hediyeyi kendisine sunacağım. Son olarak sanata dair söylemek istediğiniz cümleleri alalım… Sanatçıların, yaptıkları işe son derece saygı duymalarını istiyorum, duyarlı olmalarını istiyorum, temiz sanat istiyorum. Galericilerden, birlik olmalarını istiyorum. Londra’da İngiltere’de Bada diye bir dernek var, Türkiye’de Tada diye. Ben onun dost üyesiyim… Galericilerin birlik olup doğru bir şekilde sunmaları lazım. Biz galericiler ne kadar güçlü olursak, ne kadar duyarlı olursak, ne kadar temiz sanata güvenir olursak, sanatı o kadar çok büyütürüz. Çünkü, birlikten kuvvet doğar. Bugün tek başıma bir Londra Art Fair’a katılamayabilirim ama yirmi tane galeri bir araya gelsek, biz bunu Türkiye namına en iyi sanatçılarımızla başarabiliriz. Bunların nihai olayı tabii ki koleksiyonerler… İnsanların kalitesi cebindeki parayla değil, sahip oldukları değerlerle ölçülüyor. Bence insanlar, resmi, sanatı sevmeli, gururla taşımalı, sonraki nesillere bırakılacak en iyi şey olarak görmeli. Zaten böylece sanata direkt olarak büyük bir destek verecekler ve sanat da onlara verecek. Sanat öyle bir derya ki; ne kadar ilgi gösterirseniz o kadar zenginleşirsiniz.
Ankara’daki fuardan ayrıntılı olarak bahsedebilir misiniz ?
Ankara’da yedi yıldan beri sanat fuarı yapılmadı. Aslında önemli olan projenin yapılması değil devamlılığı. Şöyle bir söz vardır “Yarım bırakılan iyilik en büyük kötülüktür.” Bir şeye alıştırıp bir anda da kescekseniz hiç başlamamak daha iyidir. O bakımdan Ankara ölü doğsun istemedik. Ben gerçekten varımı yoğumu verdim. Art Ankara Başkentimizde olan bir fuar. Bütün elçiliklerimiz burada, bütün yabancı misyon burada. Türkiye’nin göbeği burada. Onun için Art Ankara çok önemli. Art Ankara, Congresium’da 9-13 Mart arasında yapılacak fuar ve ben yaklaşık 54 sanatçıyla katılıyorum. Çoğu da dünya sanatçıları bunların. Türkiye’den ve yurt dışından bilhassa Ankara’nın hemen hemen en iyi galerileri olacak. Soyut, Nurol, Arda, Fırça, Armoni, Valör gibi çok büyük galeriler var, İstanbul’da sevgili dostum Balin Müzayede Evi çok önemli. Geçen sene sırf bana güvenerek geldiler, çok güzel şeyler yaptılar, bu sene de gelip bir şeyler yapmalarını istedim ve sağolsunlar, Hakan ve Serkan Bali kardeşler yine gelecekler. Onlar benim için çok değerli, çünkü bu işi gerçekten çok doğru yapan insanlar onlar. Balin, çok güzel bir alanda çok güzel bir koleksiyonla geliyor, bu da beni heyecanlandırıyor. Bu arada Umman Sultanlığı’nı davet ettim, kendi imkanlarımla ben ağırlıyorum. Fine Arts Society’nin başı geliyor, yani direk Divan’a bağlı… O çok önemli benim için… Meryem hanım gelecekler yani… Hatta iki sene önce Umman’a gittiğim zaman jüri olarak, beni sarayda ağırlamışlardı. Türkiye’ye karşı inanılmaz bir sempatileri var, ağırladıkları sarayda benim onuruma bir kokteyl verilmişti. O özel salonda bilimsel bazı ödüller verilirken orada benim bulunmam istendi. Salonda bir boşluk gördüm ve dedim ki: “Bu misafirperverliğinize karşılık kabul ederseniz Sultan’ın portresini yapıp hediye etmek istiyorum ama buraya asılmasını istiyorum” dedim. Çok mutlu oldular. Şimdi bu fuarda bu hediyenin takdimi de yapılacak. Art Ankara Fuarı’na davet ettim, fuarda bulunacaklar, fuarı izleyecekler, çünkü gelecek sene ve önümüzdeki yıllarda Umman’da, Umman Sanat Fuarı yapmak istiyorlar ve bu konuyla ilgili benimle çalışmak istiyorlar. Dünyanın en büyük fuarlarından biri, Birleşik Arap Emirlikleri’nin Dubai Art Fair, çok önemlidir. Umma’nın da şu anda Türkler tarafından yapılmış büyük bir fuar merkezi var; mücevherden otomobile kadar… “O
Bilkent Center AVM Rc Art Galerry Bilkent / Ankara t: +90 312 266 56 57 e: info@rcartgallery.com
davet
ÖZLEM - MURAT HAZİNEDAR
BURHAN AKDAĞ
Kalp Heykellerle Aşk Beşiktaş Belediyesi’nin 14 Şubat Sevgililer Günü etkinlikleri kapsamında 14 ünlü isim kalp heykelleri tasarlayarak duygularını yansıttı. Beşiktaş Belediyesi 14 Şubat Sevgililer Günü etkinlikleri kapsamında gerçekleştirdiği “14 ünlü, 14 kalp, 14 Şubat” etkinliğini şık bir davetle tanıttı. Proje kapsamında 14 ünlü ismin tasarladığı kalp heykeller de görücüye çıktı. Raffles Hotel’de düzenlenen davete kalpleri tasarlayan isimlerin yanı sıra sosyal yaşam ve magazin dünyasından da önemli isimler katıldı. Eşiyle beraber kendisinin de bir kalp hazırladığını belirten Beşiktaş Belediye Başkanı Murat Hazinedar, “Bu kalpten heykellerle ünlülerin mesajlarını paylaşacağız. Ünlü dostlarımızın kendi sevgi yansımalarını taşıyan bu çalışmaları tüm Türkiye’de çok ciddi bir karşılık bulacak. 14 Şubat sonrası düzenleyeceğimiz baloda açık arttırma ile sattığımız heykellerin gelirlerini Alp Şen Vakfı’na bağışlayacağız” diye konuştu. Davet boyunca konuklarla yakından ilgilenen Hazinedar davetin sonunda tüm konuklara desteklerinden ötürü teşekkür etmeyi de ihmal etmedi.
ARZU SABANCI
davet
MİNA - EVREN TEKER
YELDA TİFTİK, FUNDA FİLİBELİ
AYLİN TAHİNCİOĞLU
Cemiyetin zarif ismi Aylin Tahincioğlu açık arttırmayla ünlülerin duygularını yansıttığı kalplerin iyiliğe dönüșeceğini belirtti.
FERYAL GÜLMAN
ENCİ TEKER
BESTE YURTTAȘ
CENNET SÜZER
ZEYNEP TOKER
ÇİĞDEM KURT
BEGÜM ȘEN
Alp Șen Vakfı kurucusu Begüm Șen, etkinliğe tasarımlarıyla destek veren ünlü isimlere teșekkür etti. BURCU KARTOZ
TÜLİN KARTOZ
magdergi.com.tr 213
ZAFER KOZANOĞLU
davet
Cemiyeti Buluşturan Doğum Günü Ankara cemiyet hayatının sevilen isimlerinden Meltem Bengi’nin doğum günü partisi Ankara Divan Hotel’de sevdikleri ve yakın arkadaşlarının katılımıyla gerçekleşti. Ankara Divan Hotel’de düzenlenen Meltem Bengi’nin doğum günü partisine Ankara’nın seçkin isimleri katıldı. Keyifli geçen doğum gününde, birbirinden leziz yemekler yiyen konuklar bol bol fotoğraf çektirdi. Yeni yaş temennilerinin ardından Meltem Bengi, dostlarına mutlu gününde yanında oldukları için tek tek teşekkür etti.
214 magdergi.com.tr
MELTEM - MUSTAFA BENGİ
AYSU - HALUK YAVUZ
BEGÜM AKIȘ
AYGÜL ȘEHİT
BERİL ÇAVUȘOĞLU
AHSEN DEMİRCİ
FUNDA YILMAZ
PERİHAN UYAR
Beril Çavușoğlu, Ceren Can tasarımı siyah deri eteği ile farklı bir tarz ortaya koydu. magdergi.com.tr 215
fashionista
5
Yıllık Serüven
Blogu www.kubilaysakarya.com adresinde bugün pek çok kiși tarafından takip edilen ve dört yıldır MAG dergide okurlarımızla stil yazılarını paylașan dergimiz yazarı, blogger Kubilay Sakarya ile blogunun 5.yılını kutlarken keyifli bir röportaj gerçekleștirdik.
216 magdergi.com.tr
İlk olarak 4 yıllık beraberliğimizden başlayalım... MAG ile 4 yıldır devam eden yolculuğun sana neler hissettiriyor?
Blogumu yazmaya başladıktan hemen 1 yıl sonra MAG ailesi ile bir davette karşılaşıp tanıştım ve o an enerjimiz tutmuş olacak ki daha sonrasında MAG dergide moda üzerine yazılarımı yayınlamaya başladım. Tabii bu süreçte bana en büyük desteği her zaman sevgili Beril Çavuşoğlu verdi, onun desteği ve enerjisiyle birlikte ben de MAG ailesinin bir üyesi oldum ve yaklaşık 4 yıldır modadan seyahate pek çok konu hakkında MAG’da yazmaya devam ediyorum. Türkiye’nin en prestijli dergilerinden birinde yazıyor olmak tabii ki benim için her zaman gurur verici...
Beşinci yılını doldurduğun mesleğinin başlangıç serüvenini bizimle paylaşır mısın? Nasıl doğdu blog yazma fikri?
Blogumu yazma fikri benim için ani bir karar oldu. Aslında her zaman modayla ilgileniyor, kıyafetleri ve trendleri yakından takip ediyordum. Bir gün internette rastladığım bir blogdan çok etkilendim ve ben de modaya olan ilgimi bu şekilde değerlendirebilirim diye düşündüm. 2011 yılında ‘Loves From Fashion’ ismi ile açtığım bloguma bugün kendi ismim ile devam ediyorum. İnsanlarla bir şeyler paylaşmak, yeni insanlar tanımak ve yeni yerler keşfetmek o kadar güzel bir duygu ki, 5 yıl nasıl geçti hiç anlamadım ve bu işi önümüzdeki 5, hatta belki 15 yıl da yine aynı istek ve tutku ile yapacağımı düşünüyorum.
Daha çok hangi konularda yazmayı seviyorsun?
Eskiden moda trendlerini ve defileleri de yorumlardım fakat şu anda blogum tamamen günlük kombinlerim, gezdiğim ülkeler, restoranlar ve oteller üzerine bir içeriğe sahip. Moda alanındaki paylaşımlar life style ile birleşince ortaya daha renkli ve merak uyandıran içerikler çıkıyor ve ben de bu iki alanı birbirine harmanlamayı seviyorum.
Yazmak ne ifade ediyor senin için?
Yazmak insanı rahatlatıyor. Benim için yazılarım zaman içerisinde şekillendi ve ben yazdıkça gelişmeye başladı. Eskiden bloggerlar olarak daha uzun yazılar yazar günlük hayatımızda olan her detayı takipçilerimizle paylaşırdık fakat şimdi Instagram’ın da ortaya çıkmasıyla birlikte her şey daha hızlı tüketiliyor ve biz de bu yüzden yazılarımızı daha kısa tutmaya özen gösteriyoruz.
Blogunu ziyaret edenler ne gibi bilgilere sahip olacaklar? Blogumda şu an erkekler için ilham alabilecekleri kombinler, dolaplarında
bulunması gereken temel parçalar ve bunları yaparken de gezi, seyahat ve başka bolca içerikle harmanlanan çok keyifli bir içerik var. Hemen her görselden ilham alabilir ve kahvelerini yudumlarken keyifli vakit geçirebilirler.
Takipçi sayısı nasıl artıyor sence?
Blogumu açtığım zaman bir gün bu kadar okunacağını, yolda yürürken tanınacağımı veya takipçilerimin bu kadar yükseleceğini hiç tahmin etmemiştim. Bana göre bir işi gerçekten severek yapıyorsanız, başka insanların yorumlarını dikkate alarak, fakat çok da takılmadan yolunuza devam ediyorsanız başarı ve takipçiler bir şekilde sizi buluyor. Tabii ki kaliteli ve özgün içerik üretmek, pozitif enerji ve doğru insanlarla doğru işler yapmak da gerçekten oldukça önemli! :)
Artık blog yazmak, instagramda hesap açmak neredeyse herkes için olmazsa olmaz bir durum halini aldı… Peki herkesin benzer alanlarda var olduğu bu sosyal platformlarda farklı olmak için neler yapmak gerekiyor sence? Bize en çok gelen soru ve mesajların başında ‘blog açmak istiyorum’ veya ‘blogumu nasıl tanıtabilirim?’ gibi şeyler geliyor. Bugün gerçekten blog açmak, Instagram’da profil oluşturmak, hemen herkesin yaptığı sıradan bir şey haline geldi. Fakat bu işi gerçekten kaliteli ve düzenli yapanlar bir şekilde diğerlerinin arasından sıyrılıyorlar. Dolayısıyla benim yeni başlayanlara tavsiyem mutlaka kaliteli ve özgün içerik sunmaları. Sonrası ise zamana kalıyor :)
Yakın dönem proje ve hedeflerinden bahseder misin?
Blogumun beşinci yayın yılını İstanbul’da çok keyifli bir parti ile kutlamaya hazırlanıyorum. Bunun yanı sıra yaz sezonu için yeni global bazı marka iş birlikleri var ve seyahat blogum ‘Perfect Weekend’ (www.perfectweekend.co) ile pek çok yurt dışı seyahati de bizi kapıda bekliyor. Youtube kanalıma da son günlerde daha çok ağırlık vermeye başladım. Bakalım yeni yılda neler olacak. Takipte kalmayı unutmayın! :)
Beni takip edebileceğiniz adresler, Blog: www.kubilaysakarya.com Instagram&Twitter: @kubilaysakarya Facebook: facebook.com/kubilaysakaryacom Youtube: kubilaysakarya
magdergi.com.tr 217
Doç. Dr. Altuğ Çetinkaya
Göz Kapağı Düşüklüğü Ciddi Hastalıkların Habercisi Olabilir! Görme alanını daraltarak görme fonksiyonu üzerinde olumsuz etkilere neden olabilen göz kapağı düșüklüğü, önemli hastalıkların göstergesi olabilir. Dünyanın en kapsamlı göz hastalıkları kongrelerinden biri olan American Academy of Ophthalmology Derneği Kongresi’nde konușan Dünyagöz Ankara’dan Doç. Dr. Altuğ Çetinkaya, özellikle aniden ortaya çıkan göz kapağı düșüklüklerinde dikkatli olunması gerektiğini belirtti.
Kontakt lens kullanımı göz kapağı düşüklüğünü tetikleyebilir! Yaşlılarda kapak kaldırıcı kasların zayıflaması nedeniyle ortaya çıkan göz kapağı düşüklükleriyle genç hastalarda
da karşılaştıklarını belirten Doç. Dr. Çetinkaya “Genç hastalarımızda genellikle kontakt lens kullanımına, şiddetli alerjiye, travmaya bağlı olarak ya da göz enfeksiyonları sonrası uzamış kapak şişliği gibi nedenlerle göz kapağı düşüklüğü ile karşılaşıyoruz. Ancak bazen altta yatan çok ciddi hastalıklarla da karşılaşabiliyoruz. Bu nedenle göz kapağı düşüklüklerinde uzman göz hekiminin gerçekleştireceği detaylı muayene ile bunların ayrımının yapılarak, altta yatabilen hastalıklar ekarte edildikten sonra hastaya en uygun cerrahinin planlanması tüm hastalarda etkin sonuç alınmasını sağlayacaktır” dedi.
Anormal kapak fonksiyonu bulgularında ileri tetkik şart! Göz kapağı düşüklüğünün, göze temas eden kirpikli kenarın seviyesinde gözlemlenen düşüklük olduğunu belirten Doç. Dr. Çetinkaya, cilt sarkması ve kaş düşüklüğünün de kapak
advertorial
American Academy of Ophthalmology Derneği Kongresi’nde, tüm dünyadan katılımcıların olduğu kursta, göz kapağı düşüklüklerine dikkat çeken Doç. Dr. Altuğ Çetinkaya, özellikle aniden ortaya çıkan göz kapağı düşüklüklerinde geç kalınmaması gerektiğini belirtti. Doç. Dr. Çetinkaya, özellikle akşama doğru yorgunlukla artış gösteren, herhangi bir yaşta aniden ortaya çıkan ya da doğuştan mevcut değilken genç yaşta belirginleşen kapak düşüklüklerinde hastanın göz hareketleri, gözbebeği ve kapak fonksiyonlarının oküloplastik cerrahi eğitimi almış uzman bir göz hekimi tarafından muayene edilmesi gerektiğini söyledi.
da eşlik ettiği ‘Meige sendromu’ ve kapağı açan kasların kapatanlardan daha zayıf kalmasıyla seyreden ‘oküler apraxia sendromu’ gibi durumların tedavisinde en etkin yöntem botoks uygulamalarıdır.
Botoks göz çevresi kasılmaları için geliştirilmiş oldukça etkin ve güvenli bir tedavi yöntemidir! düşüklüğü şeklinde algılanabildiğini, kapak düşüklüğünün ve sarkmaların farklı tedavileri bulunduğunu belirtti. Göz kapağı ameliyatı için başvuran tüm hastaların detaylı bir şekilde muayene edilmeleri gerektiğini belirten Doç. Dr. Çetinkaya “Hastanın göz kapaklarının muayene esnasındaki değişken seviyeleri, gözbebeği boyutu ve ışığa cevabının yanı sıra, göz hareketlerindeki asimetri ve kısıtlılık, göz kapağını açan ve kapatan kasların fonksiyonları, kapak cildi ve yağ fıtıklaşmasının derecelendirilmesi, alt kapağın ve kaşın pozisyonu ve gözle ilişkisinin yanı sıra göz yüzeyinin yapısı, kuruluk durumu da mutlak surette değerlendirilmelidir. Bu fonksiyonlarda normal harici değerler saptanırsa ameliyat öncesi mutlaka damlalarla veya diğer yardımcı testlerle yapılan ileri tetkiklere başvurulmalıdır” dedi.
Botoks göz çevresi kasılmaları için geliştirilmiş oldukça etkin ve güvenli bir tedavi yöntemidir!
Toplumda pek çok kişi estetik amaçlı botoks uygulamaları hakkında doğru veya yanlış da olsa mutlaka bilgi sahibidir. Botoksla ilgili bilinen pek çok yanlış hakkında konunun uzmanı Doç. Dr. Altuğ Çetinkaya’ya danıştık ve şaşırtıcı bilgiler aldık. Uygun saklanmayan gıda ürünlerinde üreyen Clostridium botulinum (bo-) bakterisi toksininden (-toks) üretilen ve ismini bu kısaltmadan alan botoks, ilk kez 1960’lı yıllarda Dr. Alan Scott tarafından göz hastalıklarının tedavisi için geliştirilmeye başlanmıştır. Kendisi bir göz hekimi ve oküloplastik cerrah olan Dr. Scott’un tedavi etmek istediği hastalıklar, göz çevresindeki kaslarda istemsiz ortaya çıkan kasılmalar ve şaşılık sorunlarıydı. Bu alanda kullandığı pek çok ajan arasında tek olumlu sonuç veren besin zehirini güvenli bir ilaç haline getirmeyi başaran Dr. Scott, yıllar süren çabaları sonucu bu hastalıklarda güvenli ve etkin sonuç almayı başarmıştı. Günümüzde de halen göz çevresi kasılmaları grubundaki, her iki gözün kasılmaktan neredeyse açılamadığı ‘benign esansiyel blefarospazm’, yüzün yarısının kasılma atakları geçirdiği ‘hemifasiyel spazm’, bu duruma boyun kaslarının
Botoksun estetik kullanıma girişi, üretiminden yıllar sonra, yüzünün sol yarısındaki kasılmalar için tedavi almakta olan bir hastanın o taraftaki kırışıklıkların yıllar içinde kaybolup diğer taraftakilerin derinleştiğini uygulayıcı göz hekimine ifade etmesiyle başlayan ve yine yıllar süren süreçte yapılan bir dizi araştırma sonucu olmuştur. Bu süreçteki tüm tıbbi çalışmalar botoksun güvenliği konusunda olumlu sonuçlar vermiştir. Clinical and Experimental Ophthalmology dergisinde 2014 yılında yayınlanmış olan çalışmamda kapak kasılmaları için 20 seneye kadar aralıksız botoks tedavisi almış olan hastalarda, bu ilacın yıllar boyu kullanımının güvenli olduğunu ve 20 yıl sonra bile halen etkin olduğunu görmek mümkündür. Botoksun kullanımda olduğu yaklaşık 40 yıllık süreçte göz hastalıklarının yanı sıra migren, aşırı terleme, idrar kaçırma, diş sıkma-gıcırdatma gibi pek çok değişik hastalığın tedavisinde de güvenle kullanıldığını izlemekteyiz. Kozmetik kullanımda ise 20 yılı aşan süredir harikalar yaratmakta. İlk önce kaşlar arasındaki çizgilerin tedavisi için tıbbi onay alınmış olsa da alın çizgileri, kaz ayakları da dahil olmak üzere pek çok dinamik çizgide çok iyi sonuçlar elde edilmekte. Botoks uygulamaları konusunda usta bir hekim, uygulama yerleri ve dozajını iyi ayarlayarak yüzümüzdeki kasların birbiriyle olan ilişkisini dengelemek suretiyle, istediği bölgede gerekli değişiklikleri yapabilmektedir. Gelelim botoksla ilgili çok sıklıkla duyduğumuz yanlışlara... Öncelikle botoks yüzümüzde şişkinlik, dolgunluk yaratan bir işlem değildir. Kaslarımızın çalışması için gerekli olan sinyal molekülünü geçici olarak bloke eder ve o bölgedeki kasın aşırı faaliyetini engelleyerek çalışır. Yani botoks, dolgu malzemesi gibi yüzümüzde büyütücü, şişirici değişiklikler yapmaz. Uygun oranda yapıldığında mimiklerimizde anormal değişiklikler ortaya çıkmaz, hatta düzelme sağlar. Cilt üzerine direkt bir etkisi yoktur, ancak kaslardaki kasılmayı durdurduğunda kasın hemen üzerinde yer alan cildimizin kırışmasını, buruşmasını ve harekete bağlı çatlamasını engellemiş olur. Etkisinin tamamen geçtiği, aylar sonra vücutta herhangi bir zararlı etki bırakmadan, etkin olduğu süre boyunca kas hareketsizliğine bağlı olarak cildin yıpranmamış olmasını temin eder; böylece ciltteki yaşlanma sürecini yavaşlatmış olur. Bu nedenle botoks uygulaması bir aşamada bırakılsa dahi, eskisinden daha kötü olmak diye bir şey olamaz, bilakis daha az yıpranmış bir ciltle kaldığımız yerden hayata devam ederiz. Yine başka bir yanlış bilgi; botokslu hastaların hep aynı ifadesiz surata sahip olduklarıdır. Bu aslında tedaviyi yapan kişinin elinde olan bir durumdur. Yüz ifadesinin değişmesi, mimiklerin kaybolması ancak hatalı uygulamalarla mümkündür. İdeal yapılan bir botoks tedavisi dışarıdan anlaşılmayacaktır. Özetle, botoks uzun yıllardır pek çok hastalığın tedavisinde güvenle kullanılan bir ilaç olmanın yanı sıra doğru ellerde son derece güvenilir ve etkin bir kozmetik tedavi yöntemidir.
www.dunyagoz.com
davet
Bol Sürprizli Kutlama Ankara cemiyet hayatının sevilen isimlerinden Tuğçe İnal’ın eşi Kemal İnal, yeni yaşını Çayyolu’nda dostlarıyla kutladı. Ankara cemiyet hayatının seçkin isimlerinin katılımıyla gerçekleşen doğum günü partisi ile yeni yaşını kutlayan Kemal İnal, sevdikleriyle beraber doyasıya eğlendi. Cemiyet hayatının önde gelen isimlerinden Tuğçe İnal, eşi Kemal İnal’a bu mutlu gününde keyifli sürprizler hazırladı. Doğum günü partisinde birbirinden leziz yemekler yiyen davetliler bol bol sohbet edip, fotoğraf çektirdi.
220 magdergi.com.tr
TUĞÇE - KEMAL İNAL
gymboomtr www.gym-boom.com
461 0 496
davet
Partinin konseptinde “Kıbrıs sahnelerinin ünlü sesi Sir Kemal İnal” yazılı afișler vardı.
SANEM - VOLKAN BÜYÜKHANLI
OKTAY - HANDE ÜNSAL
GÖKMEN - SİBEL ÖZDOĞAN
EBRU - DENİZ DEMİRYÜREK
SEDA - CAN ÇAVUȘOĞLU
ȘULE KONURALP, ALTUĞ BİLGİÇ
Zuleyha Kuru Fashion House
atelye&boutique Nenehatun Cad. 77/3 Çankaya/ANKARA /Zuleyha Kuru bilgi&randevu: +90 534 515 75 61 www.zuleyhakuru.com.tr
/zuleyhakuru
Hayallerinizi birkaç adım öteye tașıyan tasarımlarıyla davetlerde en göz alıcı kadını, düğününde ise en kusursuz gelini ortaya çıkaran Züleyha Kuru, markasının ilham veren yolculuğunu bizlere anlatıyor...
advertorial
Biraz Romantik Biraz Fantastik
Z
üleyha Kuru nasıl bir ilhamla bu yolculuğa çıktı, nasıl bir anda bu kadar büyüdü?
Çok teşekkürler bu nazik değerlendirme için. Modaya çok küçük yaşlarda ilgi duymaya başladım... Tasarım içgüdüsel bir duygudur, ben de bu yeteneği kendimde fark ettim, lise ve üniversitede moda tasarımı okudum. Beş yıl özel bir firmanın tasarımcılığını ve yöneticiliğini yaptıktan sonra artık bu beş yılın sonunda kendi markamla moda evimi açmaya karar verdim. Bir buçuk yılda çalışmalarımızın sonucunda tabii ki hızla büyüyen bir modaevi oldu. Tasarımlarımız ve tarzımız sosyal medyada oldukça beğenildi ve dünyaca ünlü bloggerların resmi sayfalarında tasarımlarımız ve ismimiz yer almaya başladı. Sosyal medyada binlerce insanın beğenisini ve sevgisini kazandık bu sayede...
Moda ne ifade ediyor sizin için? Moda hayatta bir kadın olarak nasıl görünmek istediğinizin tercümesidir. Olduğumuz kişi olmak güzeldir. Modanın kurbanı olmuş bir kadın görmek beni bir hayli üzüyor. Bir tarzınız, bir stiliniz olmalı... Saç modeli bile bir kadının kendisini tanıyıp tanımadığına dair en büyük ipucudur.
Nasıl bir yasam felsefesine sahipsiniz? Biraz feminist, biraz maskülen, biraz da romantik ve fantastik...
Ankara haricinde başka nerelerde olacak Züleyha Kuru? Bizden en çok istenen, tasarımlarımızın İstanbul’da da olması. Bunun için yer keşfi yaptık ve çalışmalarımız devam ediyor. Bugün Fransa ve Almanya’da mini bir butikte tasarımlarımız yer alıyor ve çok ilgi görüyor. Ayrıca bundan sonraki hedeflerim sadece bir Ankara markası olarak kalmayarak, Avrupa’nın birçok yerinde mağazaları olan ve modaya yön veren lüks bir marka haline dönüşmek olacaktır.
2016 ‘ya damgasını vuracak tasarımlar neler? Püskül detayı geçen yıl olduğu gibi bu yıl da tahtta... Dantel detayları saten kumaşlarla buluşturan ve geceliği anımsatan slip elbiseler kırmızı halıda boy gösterecek tam da benlik bir moda akımıdır. Üzerimde hafif, ağırlığı hissedilmeyen ve bir o kadar da şık... Gelinliklerde de rönesans ve barok dönemin izlerini taşıyan modern vintage gelinlikler yine önde yer alıyor.
Züleyha Kuru kadını nasıldır? Taşıdığı elbiseyle asil ve zarif olmalıdır, girdiği ortamda sade ve şıklığıyla dikkatleri üzerine çeken bir kadın olmalıdır.
Günlük hayatta nasıl bir giyim tarzınız var? Gündelik hayatta oldukça sade ve yalın giyinmeyi tercih ederim. Aksesuarlarla kombinimi tamamlarım, iri küpeler ve stilettolar vazgeçilmezimdir.
Zuleyha Kuru Fashion House
atelye&boutique Nenehatun Cad. 77/3 Çankaya/ANKARA /Zuleyha Kuru bilgi&randevu: +90 534 515 75 61 www.zuleyhakuru.com.tr
/zuleyhakuru
kelebek
Baharlardan Bahar Beğenin Kendinize
İște geldi Mart ayı!!! Cemreler düștü havaya, suya ve toprağa… Resmi olarak ilkbahar salına salına dolașıyor aramızda. Daha renkliyiz bu aylarda, suratımızdan atamadığımız, atmaya da niyetimizin olmadığı bir gülümseme ile geziyoruz sağda solda. Kutlamalar artıyor, düğün dernekler fazlalașıyor. Kendimize daha çok vakit ayırıyoruz sanki ilkbaharda. Yaza hazırlıklar bașlıyor yavaș yavaș… Baharın ilk ayına ithafen derledim topladım notlarımı sizler için. Sıcacık, mutluluk dolu bir Mart ayı diliyorum…
Self Portrait Studio Sokak tarzından ilham alarak yarattıkları tasarımları, birbiriyle kontrast oluşturan sert ve yumuşak silüetler, deneysel kumaşlar ve beklenmedik dokularla işleyerek klasik detaylara sahip feminen ve sportif bir estetik algı oluşturan marka. Stüdyo, iddialı kokteyl elbiseleri, unisex ceketler ve mükemmel kalıplara sahip t-shirtlerden oluşuyor.
226 magdergi.com.tr
L’abeille Allegra Geçtiğimiz günlerde instagramda bu İtalyan lüks çanta markasını keşfettim. Timsah derisinden oluşan koleksiyon çıkartılabilen aksesuarlarla taçlandırılmış. Eğer isterseniz modelini, rengini ve aksesuarlarını seçerek kendi tasarımınızı da sizin için hazırlıyorlar. Tamamen sofistike ve şık modelleri görmek için web sitesine muhakkak göz atmanızı tavsiye ederim.
La Merıdiana Relais and Chateaux
Pura Vida
Allasio’nun hemen dışında Monte Carlo ve Porto Fino arasında yer alan bu muhteşem butik otel romantik bir kaçamak için çok doğru bir seçim. Şehrin karmaşasından kaçıp, iki- üç gün kendinize ve sevgilinize ayırmak istiyorsanız hemen 25 odadan birini ayırtın derim.
Pura Vida Bracelets markası California’da yaşayan iki yakın arkadaş olan Paul ve Griffin’in mezuniyetlerini kutlamak amacıyla Costa Rica’ya düzenledikleri tatilin bir iş girişimine dönüşmesiyle doğmuş. Dünyada popülerliği hızla artan Pura Vida bilekleri, aralarında Rihanna, David Beckham, Alessandra Ambrosio, Kendall and Kylie Jenner gibi ünlülerin olduğu tanınmış isimlerin de vazgeçilmez markası haline geldi. Pura Vida, İspanyolca’da “saf yaşam” anlamına gelmekte. Pura Vida yaşam biçimi olarak, en iyi şekilde zevk almak ve başka bir deyişle de özgür olmak ve hiçbir şey için pişmanlık duymamak demektir. Bu basit gözüken bileklikler aslında bir hareketlenmenin başlangıcı olup, kullananların yaşam stilini yansıtmakta.
Pepper and Style Jennifer ve Dirk’in blogunu kısa bir süredir zevkle takip ediyorum. Münih bazlı bu bloggerlar web sitelerinde arabalardan, makyaja, yeni trendlerden, çantalara ve seyahatlere kadar geniş kapsamlı konulara yer veriyorlar.
Kyte and Key Antonio Bertone, 2013 yılında kurduğu Kyte & Key ile dijital yaşam tarzımızın kaosuna son vermeyi amaçlıyor. Bertone, perakende alanda alışılmışın dışında ve etkili iş birlikleri yaratma öyküsü olan 20 yıllık kıdemli bir pazarlamacı aynı zamanda. Bu markanın tutkusu ise, teknolojik ihtiyaçlarımız için yeni cihazlar üretmektense her gün kullandığımız objelere bu teknolojik ihtiyaçları giderecek özellikler kazandırmak. Erkeklere şiddetle tavsiyemdir. Bu bilekliklerden edininiz.
Sunday Coffee Bar Fausto Puglisi Bir davete katıldığınızda üstünüzde bir Puglisi varsa muhakkak dikkat çekersiniz. Bu ünlü İtalyan marka, harika kumaşlarla standart ötesi tasarımlarını muhteşem aksesuarlarla birleştirerek lüksü ve ihtişamı çok asil bir şekilde müşterilerine sunmakta.
Teşvikiye Camii’nin arka sokağında yer alan Sunday, iki katlı. Üst katı çalışmak için ideal, alt katı ise tam arkadaşlarla kakara kikiri sohbetlik! Üst katta bulunan uzun masalarda saatlerce çalışabilirsiniz, ekstra olarak masalarda lamba da var. Alt kattaki sandalyeler ise, birçok mekanın aksine sokağa dönük şekilde dizayn edilmiş. Bu en çok hoşuma giden özelliği oldu. Mekan self-servis. Julius Meinl kahve servis ediyorlar ve başarılılar. Ufak mola için şehrin göbeğinde ideal bir cafe.
magdergi.com.tr 227
davet
Rezidansta Özel Davet İsviçre’nin Ankara Büyükelçisi Walter Haffner’in eşi Tamar Almagor Haffner, Elçilik Rezidansında özel bir davet verdi. Tamar Almagor Haffner, uzun zamandır bir araya gelemediği arkadaşları ile buluşarak, hem geçmiş doğum gününü kutladı hem de hasret giderdi. Yemek ve sohbetler eşliğinde geçen keyifli davetin sonunda; Tamar Hanım, Türkiye’de çok değerli dostlarla tanışmasına vesile olan Beril Çavuşoğlu’na da teşekkür etti. TAMAR ALMAGOR HAFFNER
İsviçre büyükelçiğinin rezindansında gerçekleșen doğum gününün ev sahipliğini Tamar hanım kendisi gerçekleștirdi.
Şehirde güzel bir gün geçirmeye ne dersiniz? O gün yapmanız gereken en zor seçim masajınızı 60 dakika mı yoksa 90 dakika mı alacağınız olabilir. Hilton Istanbul Bomonti Hotel & Conference Center 85’i süit 829 odası, Hilton Worldwide tarafından verilen 2014 EMEA Yılın Şef i Ödülünün sahibi şef imizin lezzetleriyle The Globe restoranı, 34. katında eşsiz şehir manzarasına hakim, yaratıcı kokteylleriyle sizi şaşırtacak ve Sushi Lounge’unda gece boyunca enfes suşiler tadabileceğiniz Cloud 34 barı, açık ve kapalı yüzme havuzları ve 3.300 m2’lik Avrupa’nın en büyük eforeaTM Spa’sı ile sizi bekliyor.
davet
SEVİLAY HELVACIOĞLU, FİLİZ DAĞ YILMAZ
GÜLAY AKSU
AYLİN YILDIZ
Usta sanatçı Pınar Ayhan’ın da katıldığı davette renkli görüntüler yașandı.
GÜLENNUR AYDIN
İsviçre Büyükelçliği rezidansında gerçekleșen özel davette konuklar Tamar hanımın doğum gününü kutladı. BANU BİRDAL
PINAR AYHAN
DIANA WOLLFER
EBRU DEMİRYÜREK
ESRA RAHȘAN ÇALIȘKAN
BELİZ BÜYÜKHANLI
ZEYNEP KÖKSAL YAYKIRAN
ENDER SEVGİ GÜLTEKİN
FATOȘ EKİNCİ
BERİL ÇAVUȘOĞLU
Tamar hanım yaptığı konușmada Beril Çavușoğlu’na birbirinden güzel arkadașlar kazandırdığı için teșekkür etti.
OSMAN BAȘDURAK
ADEM BABAYİĞİT
Gökyüzüne Uzanan Modern Yașam
Değișen ihtiyaç ve beklentiler, yeni yașam alanları olușmasına neden oluyor. Bu ihtiyaca cevap veren bir kent ve bu kentin beklentilerine cevap verecek yeni bir değer var “TWIN TOWERS.” TWIN TOWERS, seçkin zevkleri sizlerin keyfiyle bulușturan eksiksiz bir konsept.
advertorial
RESIDENCE
M
erhaba... Öncelikle sizi ve firmanızı kısaca tanıyabilir miyiz?
Mandalin Grup ortakları olarak, 2012 yılında başta inşaat olmak üzere, farklı iş kollarında ortaklıkları olan Adem Babayiğit ve Osman Başdurak beraber imza attıkları Twin Towers Residence inşaatında faaliyet göstermektedir. Adem Babayiğit 2002 yılında mühendislik eğitimini bitirdikten sonra Londra’da eğitim ve aynı zamanda iş hayatına atılmıştır. Ayrıca; Tekstil, gıda, sanayi ve otel yatırımları da gösterdiği faaliyet alanları arasında. Osman Başdurak Ankara’nın sayılı süpermarket zinciri olan ve halen Bolu, Zonguldak ve Ankara’da toplam 54 şubeyle faaliyet gösteren Başgimpa marketler zincirinin 3. Nesil ortağıdır. Basgimpa yönetim kurulu başkanı ve Ankara perakendeciler derneği başkanı Mehmet Ali Başdurak’ın oğlu olan Osman Başdurak Gıda perakendeciliğinin yanı sıra bir başka aile şirketi olan ve 8 şube ile hizmet veren B&A Collection hazır giyim markasının genel müdürlüğünü yapmıştır.Bir diğer ortaklığıda yakın zaman da ticari hayatına başlayan ve zincir bir markaya dönüşme vizyonu ile kurulmuş Dönerci Hamit restorantlarıdır. Erken yaşlarda başladığı ticari hayatına bir çok başarılar sığdırmıştır. Ortağı olduğu aile şirketlerinin gelecek yüzü olan Başdurak vizyonel bakışı, yenilikçi anlayışıyla Ankara’nın sayılı projeleri arasında olan ve gökyüzüne uzanan ikiz kuleler Twin Towers Eryaman’ı Mandalin A.Ş. Basgimpa iş birliği ile hayata geçirecek olan Osman Başdurak, Adem Babayiğit ile proje müdürlüğünü üstlenmiş ve inşaat sektörüne de adım atmıştır.
Twin Towers Eryaman projesi hakkında bilgi alabilir miyiz?
Projemiz Ali Şahin HANA Mimarlık tarafından yapılmıştır. Ankara’nın prestijli ve modern gelişimiyle dikkat çeken bölgesi Eryaman’da 11.312 metrekare toplam alanda, giriş altı 2 kat otopark ve 32 katı ile siz ve sevdiklerinizin mutluluğu için tasarlanan 9.500 metrekarelik yemyeşil makyajıyla huzurlu bir dünya kuruluyor. Değişen ihtiyaç ve beklentiler, yeni yaşam alanları oluşmasına neden oluyor. Eryaman, bu ihtiyaca cevap veren bir kent ve bu kentin beklentilerine cevap verecek yeni bir değer var “TWIN TOWERS.” TWIN TOWERS, seçkin zevkleri sizlerin keyfiyle buluşturan eksiksiz bir konsept. 2014’ün son çeyreğinde başlayan projemiz 7 ay gibi uzun bir süre sonrasında ruhsat aşamasına getirilmiş, Mayıs 2015 tarihi itibari ile zemin etüdleri sonrasında Fore Kazık uygulaması akabinde devam eden temel ve diğer imalatlar ile birlikte şu zamana kadar iyi bir ekip çalışması ve özveri ile gelinmiştir.
Twin Towers Ankara’ya yeni neler getirecek? Özellikle hangi yönleriyle fark yaratacak? Twin Towers, yüksek, güçlü ve güvenli bir tasarım olmanın yanı sıra mimari tutkuyu da yansıtıyor. Kullanışlı, konforlu, ferah, yaşanabilir alanlar oluşturma tutkusu Twin Towers’da hayat buluyor. Twin Towers Residence Eryaman’ın ikiz kuleleri Başkentin yeni yüzü olmanın yanında, Eryaman’a yeni bir yüz katması düşüncesi ile alanında başarılı projelere imza atmış, farklı alanlardaki mimarlık şirketlerinin ortak imzasıyla gerçek yüzünü bulmuştur.
Projede en çok önem verdiğiniz detay nedir?
Projemiz peyzaj, cephe giydirme ve iç mimari olmak üzere modern hayat standartlarını, kullanışlı ve ferah 3 cephe manzarası ile beklentilerin üzerinde ihtiyaçlarınıza karşılık verecektir. Kullanılan 1.sınıf malzemeler, odalarda keyifli bir kullanım alanı yaratmaktadır. Genç odalarında da olmak üzere toplam 3 banyo bulunan dairelerimizde, kapalı otopark, çocuk oyun alanları, bay & bayan Fitness salonu, Lobi Terasve 100 m. Ortak kullanıma açılacak terası ile kendi içinde bir yaşam alanı sunmaktadır. Twin Towers, kesintisiz perspektifiyle yapısal mühendisliği yenilikçi mimariyle buluşturuyor. Güvenli, teknolojik tasarımları ve çözümleriyle yüksek kaliteyi yaşamınıza katıyor. İnsan odaklı tasarımıyla Twin Towers yaşamınıza ölçülebilir değerler katıyor. Şehir yaşamını iyileştirme ve güzelleştirme amacıyla tasarlanan Twin Towers sürdürülebilir bir yaşamın tüm sorumluluklarını yerine getiriyor. Çevreyle uyumlu, akıllı ev çözümleriyle yaşamınızı kolaylaştırıyor.
Susuz Mahallesi, 3754 Cadde No:10, Yenimahalle/Ankara Tel: (0312) 247 2581
deco trend
Süslemeyin... Şık Olsun..! Bu ay en son projelerimizden biriyle karșınızdayız. Ümitköy’de yeni yapılmakta olan Vantage Konutları’nda lüks ve geniș bir apartman dairesi burası.. İki çocuklu bir aile için tasarladığımız bu evde, hem rahat hem de oldukça șık bir ambiyans yaratmaya çalıștık. Evin mimarisinden kaynaklı geniș mekanları tıka basa doldurup; mobilya dükkanına çevirmektense șık ve ihtiyaca yönelik öğeler seçerek boșlukları da değerli kılmaktı amacımız.
Yemek bölümünden giriş kapısı
Evin girişi
magdergi.com.tr 235
deco trend
Salonda iki ayr覺 oturma grubu kulland覺k
Ebeveyn yatak odas覺
236 magdergi.com.tr
Ebeveyn banyo
Kız çocuğu odası
magdergi.com.tr 237
deco trend
Evin en küçük ferdinin yatak odası
Oturma odası hem rahat hem de havalı oldu
Duvarlarda vizon tonlarında duvar kağıdı, zeminlerde buna uygun mermer ve parke kullandık. Evin girişindeki lambrilerde, tüm mekanlardaki kapı ve süpürgeliklerde kemik tonlarında lake boyalı ahşap tercih ettik... Giriş kapısı için ise, seçilen hareketli mobilyaların ahşabına da uygun olan ceviz kaplama seçtik. Parlak paslanmaz seperatör, siyah ahşap ve ayna kaplı duvardaki mermer şömineyle salonu farklılaştırdık. Her mekanı ayrı ayrı tasarlayıp; bütünü oluşturmak için abartıdan uzak, arabeskleşmeden gösterişli olsun istedik. Ebeveyn yatak odası ve banyosu evin en keyifli ve rahat mekanlarından oldu bizce... Değerli müşterilerimiz jakuzide uzanıp keyif yaparken hem TV hem de Ankara manzarasını izlesinler istedik. Çocuk odaları genele göre daha renkli ve eğlenceli oldu haliyle... Oturma odasında çocuklar istedikleri gibi film izlesinler,
238 magdergi.com.tr
ebeveynler gerektiğinde çalışma odası gibi kullanabilsinler diye her iki fonksiyonu da bir araya getirmeye çalıştık.. Biz yine beğendik çıkan sonucu ama en önemlisi ev sahipleri mutlu oldu... Sizlere de onlar gibi mutlu geçireceğiniz süper bir bahar diliyoruz.
Tasarım: Esin CANKILIÇ PRO_FİT NEȘET GÜNE Profit Neşet Güne İnş.Dek.San.Tic.Ltd.Şti. www.profitnesetgune.com
buz haznesi ile serinleyin buz haznesi ile serinleyin
XXX TQSBNCBS DPN XXX TQSBNCBS DPN
kapağını kapatıp sehpa olarak kullanın kapağını kapatıp sehpa olarak kullanın
LFZBQ ÎBSǵ K CMPL OP ZVLBS EVEVMMV ƌTUBOCVM LFZBQ ÎBSǵ K CMPL OP ZVLBS EVEVMMV ƌTUBOCVM
PUVSNB HSVQMBS ZFNFL NBTBMBS UFLMƌ LPMUVLMBS TFIQBMBS ǵF[MPOHMBS ZFNFL TBOEBMZFMFSƌ ƌLƌMƌ LBOFQFMFS IBM MBS TBLT MBS àÎMà LBOFQFMFS CƌTUSP TFUMFSƌ GƌSFQƌU NBTBMBS TPCBMBS NBOHBMMBS PUVSNB HSVQMBS ZFNFL NBTBMBS UFLMƌ LPMUVLMBS TFIQBMBS ǵF[MPOHMBS ZFNFL TBOEBMZFMFSƌ ƌLƌMƌ LBOFQFMFS IBM MBS TBLT MBS àÎMà LBOFQFMFS CƌTUSP TFUMFSƌ GƌSFQƌU NBTBMBS TPCBMBS NBOHBMMBS
barbekü ünitesi ile mangal yapın barbekü ünitesi ile mangal yapın
DBTU BMVNƌOZVN CBIÎF NPCƌMZBMBS CBL N ƌTUFNF[ IBGƌGUƌS QBTMBONB[ DBTU BMVNƌOZVN CBIÎF NPCƌMZBMBS CBL N ƌTUFNF[ IBGƌGUƌS QBTMBONB[
E ǵ NFLBO NPCƌMZB CBIÎF WF ZBǵBN E ǵ NFLBO NPCƌMZB CBIÎF WF ZBǵBN
Çocuklarınızla Gidebileceğiniz Bir Yer Çocuklar ve büyükleri için renkli organizasyonlara ev sahipliği yapan Pique Family Club MICROS kalitesiyle hizmet veriyor. Pique Family Club hakkında, ortaklarından Ümit Öztürk ile röportaj gerçekleștiriyoruz.
Ablam Hülya Mantion ve ben birer anne olarak çocuklarla sosyalleşmenin ne denli zor olduğunu iyi biliyoruz. Gerek yurt dışında gerekse yurt içinde yaşadığımız yıllarda çeşitli çocuk kulüplerine üye olduysak da bunların hiçbiri “çocuğumuzu götürdüğümüz yer” anlayışından sıyrılarak “çocuklarımızla gideceğimiz bir yer” haline dönüşmedi. Ve bunu özellikle İstanbul’da, daha sonra da Ankara’da gerçekleştirmeye karar verdik. Çocukların da, büyüklerin de kendilerini çok özel hissettiği, birlikte vakit geçirebildiği, ailenin her bireyi için alanların yer aldığı bir kulüp olsun istedik.
PIQUÉ Fransızca ‘da “araklamak ” demek buradan ilhamla hayatımızda günlük koşuşturmaların arasından, kendimize ve küçüğümüze ÇALDIĞIMIZ, ARAKLADIĞIMIZ çok keyifli anları PIQUE FAMILYCLUB’da yaşayalım istedik.
Çocuklar için böyle bir alan yaratma fikri nereden aklınıza geldi?
PIQUE FAMILYCLUB ile yaratmak istediğimiz; bizim çocukluğumuzda doya doya yaşadığımız bir mahalle oyun alanı. Mahallemizin, sokağımızın bize sunduğu şeyler aslında özgürlüktü, istediğimiz gibi istediğimiz şekilde oyun oynamaktı. Aslında en temelde yaşamın içinde bulunan bütün ilişki biçimlerini yaşayıp deneyimlediğimiz bizi geleceğe hazırlayan yaşam becerilerimizi geliştiren bir özelliğe sahipti mahallede sokakta oyun oynamak. İşte biz PIQUÉ’de çocuklara ve ailelere mahalle kültürünü zamanımıza
advertorial
Ö
zellikle çocuklara sınırsız eğlence sunan Pique Family Club ne zaman, kim tarafından kuruldu? Marka isminizi anlamı ne?
uyarlayarak güvenli, korunaklı, eğitim değeri yüksek ve hijyenik bir ortamda sunmayı amaçladık.
Kaç yaş aralığındaki çocuklar için ne gibi etkinlikler düzenliyorsunuz?
0-11 yaş aralığındaki tüm çocuklar için gün boyu ve belirli aralıklarla düzenlediğimiz aktivitelerimiz var. PIQUÉ’de çocuklar, çocukların yapması gerekeni yaparlar; aileleri ve arkadaşlarıyla oynarlar, oynarken özgürce öğrenirler, içlerindeki yetenekleri keşfeder, yaşam becerilerini geliştirirler... Burada çocuklar bazen bir ressam olurlar, bazen bir yüzücü, bazen de bir aşçı... Tüm yetişkinlerin belirlediği katı çizelgeler eşliğinde değil, kendi istedikleri zaman içsel arzu ve isteklerine göre yapma fırsatı bulurlar.
Eğlence alanlarınızda neler bulunuyor?
PIQUÉ Ankara’da 3200 m2lik alan içerisinde Ankara’da bulunan en büyük trambolin alanı, soft play oyun alanı, resim atölyesi, mutfak atölyesi, serbest oyun alanı, toddler alanı, evcilik odası, kütüphane, mini cafe, restoran, lounge alanı, açık hava parkı, toplantı ve parti odaları, spor etkinlikleri salonu ve havuz bulunuyor.
Benzer merkezlerden farklarınız ve öne çıktığınız alanlar neler?
Burası bir aile kulübü. Yani çocuğunuzu götürdüğünüzde bir köşede oflaya puflaya beklediğiniz, “işi” bitse de gitsek dediğiniz bir yer değil... PIQUÉ’in barında, restoranda ya da şömine karşısında siz de dostlarınızla kaliteli zaman geçirecek, isterseniz oyun alanlarında miniklere katılarak çocuklar gibi eğlenebileceksiniz. Çocuğunuz eğlenirken sizin de keyifli şekilde vakit geçirebilmeniz için PIQUÉ Family Club’da birçok seçenek mevcut. Şu anda Ankara’da çocuklarımızla hafta sonlarında yapabileceğimiz çok sınırlı aktivite ve onları götürebileceğimiz sınırlı alan var. Zorunlu olarak AVM ve AVM etkinliklerine mahkum oluyoruz. Çocukla alış veriş merkezlerinde geçirilen zamanın, sadece çocuğun ya da sadece ebeveynin tek başına sosyalleştiği bir ortamda aile
için geçen zamanın kaliteli olduğuna inanmıyoruz. Biz PIQUÉ’de, birliktelik beraberlik duygusunun hissedileceği bir yaşam tarzı oluşturduk. Çocuklar burada güvenli ve hijyenik bir ortamda oyunlarını oynarken, aileler de isterlerse çocuklarıyla aktivitelere katılıyorlar isterlerse de kendilerine özel ayırdığımız alanda vakit geçirebiliyorlar.
Ne tür organizasyonlara ev sahipliği yapıyorsunuz?
Özel günlerinizi dostlarınızla en güzel şekilde kutlayabilmeniz için birçok seçenek var. Dilerseniz yolda olan küçüğünüz için Baby Shower kutlamaları, dilerseniz iş arkadaşlarınızla birlikte kurumsal etkinlikler, kendinizin ya da küçüğünüzün yeni yaşını kutlamak için en güzel parti seçenekleri ve çok daha fazlasıyla yanınızdayız. Çocuk doğum günleri, yetişkin doğum günleri, Baby Shower kutlamaları, havuz başı partileri, kurumsal etkinlikler ve diğer özel gün kutlamaları yapıyoruz.
Protel ile çalışmaktan memnun musunuz? Hizmetinize sağladığı katkılar nelerdir?
Protel Micros, Pique’nin neredeyse bütün iskeletini oluşturuyor.. Son derece başarılı bir teknik ekip ile destek sağlıyor. Denetlenebilir bir yapıya bürünmemizi sağlayan Protel ailesi, Pique Family Club için vazgeçilmez bir iş ortağı olmuştur.
Nasıl ulaşabilirler size?
İstanbul: Ambarlıdere Caddesi Ortaköy, 0 212 273 29 58 Ankara: Bilkent Station 0 312 266 12 02 www.piquefamilyclub.com
davet
Sürpriz Doğum Günü Partisi Ankara cemiyet hayatının önde gelen isimlerinden Mehmet Şahin’in sürpriz doğum günü partisi Park Caddesi’nde Ateş Ustası by Butcha’da özel bir odada kutlandı. Ankara cemiyet hayatının sevilen isimlerinden Mehmet Şahin’in muhteşem doğum günü partisi Ateş Ustası by Butcha’da kutlandı. Mehmet Şahin’in eşi Feride Şahin’in düzenlediği sürpriz doğum günü partisi oldukça renkli görüntülere sahne oldu. Dansöz eşliğinde de eğlenen davetliler keyifli dakikalar geçirdi. Mehmet Şahin ve eşi Feride Şahin doğum günü partisine katılan herkese tek tek teşekkür etti.
242 magdergi.com.tr
FERİDE - MEHMET ȘAHİN
davet
GİZEM İCÖZ
CEREN - ÖZGÜN CAN
SEDEN DENİZ
Doğum günü partisine katılan konuklar bol bol sohbet edip fotoğraf çektirdi.
CEREN KLAVUZ
NESRİN - AKIN KLAVUZ
davet
246 magdergi.com.tr
BUKET - OSMAN SUNGUR
HANDE KOÇOĞLU
t ı s n a Y ı n Tarzı
b u l C i s e C Ankara Karum Alıșveriș Merkezi’nde renkli tasarımları moda severlerle bulușturan Cesi markasını marka kurucuları Cem Vural ve Sinem Vural’dan dinliyoruz. 248 magdergi.com.tr
C
esi’yi biraz sizden dinleyebilir miyiz?
Cesi, en güzel, en moda ve en kaliteli ürünleri, en uygun fiyatlarla müşterileriyle buluşturan ve müşterileriyle yirmi yıldır arkadaş olmuş bir aile butiğidir.
Moda ne ifade ediyor sizler için? Ne zaman ilgi duymaya başladınız?
20. senemizi kutlayacağımız butiğimizde gündüz işte akşamüstü bir kafede veya gece davetlerde dışarıda giyebileceğiniz ve giyindiğinizde başkasının üzerinde görme şansınızın çok az olduğu çok özel kreasyonlar sergiliyoruz.
Koleksiyonlarınız arasında sizin için en özel olan koleksiyon ve parça hangisi?
Mağazamızda ne satıyorsak kendimizde onları giyiyoruz. Aslında CESİ’nin en sadık müşterileri biziz.
Markanızın öncelikli prensiplerinden bahsedebilir misiniz?
Kurumsal bir firmanın kalitesini ve müşteri memnuniyetini elimizden geldiğince göstermeye çalışıyoruz. Ve bunu sıcak bir butik ortamında yapıyoruz.
Bahar koleksiyonunuzda ne tarz ürünler favori olacak? İlkbahar - yaz ürünleri mağazamıza geldi. Yine cıvıl cıvıl renkler, olmazsa olmaz siyah beyaz desenler ve çizgiler insanların moralini güneşle beraber çıkartacağa benziyor. Özellikle Paris ve New York kreasyonları... İnsan bir an önce yaz gelsin istiyor.
Kişiye özel tasarımlar yaptırıyor musunuz?
Müşterilerimizin istekleri doğrultusunda o sezon hangi renk, ne tarz ürün lazımsa en kısa sürede temin edebiliyoruz.
Şubeleşmeyi düşünüyor musunuz?
Bu kalite ve arkadaşlık ortamını sabit tutmak ve standardımızı bozmamak adına şubeleşmeyi hiç düşünmedik.
magdergi.com.tr 249
davet
Harvey Nichols MAG Lounge’da Keyifli Doğum Günü Bom Dergi sahibi Baran Yazıcı, yeni yaşını Next Level’da bulunan Harvey Nichols MAG Lounge’ da sevdikleri ve yakın dostlarının katılımıyla kutladı.
Next Level’da yer alan Harvey Nichols MAG Lounge’da yeni yaşını kutlayan Bom Dergisi sahibi Baran Yazıcı, yeni yaşında doyasıya eğlendi. Kız arkadaşı Cansın Eroğlu’nun organize ettiği doğum günü partisinde, pastanın üzerinde Baran Yazıcı’nın sevdikleriyle beraber olduğu bir kare vardı. Keyifli geçen gece sonunda Baran Yazıcı, katılan herkese teşekkür etti.
BARAN YAZICI, CANSIN EROĞLU
Bom Derginin kurucusu Baran Yazıcı’nın doğum günü partisi davetlilerin büyük beğenisini topladı. EMRAH ÜRE
PINAR CANALP
CEREN CAN, ZEYNEP OKUTAN, BEGÜM AKIȘ, BERİL ÇAVUȘOĞLU, KUTLU TAMAY, CANSIN EROĞLU, EMRAH ÜRE, BARAN YAZICI, ECE - SERKAN GÜLEÇ, PINAR CANALP, HANDAN ÖZTÜRK, BARIȘ ALTINGÖZ
HANDAN BANU ÖZTÜRK
ZEYNEP OKUTAN, KUTLU TAMAY
ALPER KENDİRLİ
magdergi.com.tr 251
Av. Pınar AKSOY GÜLASLAN
Kusursuz Bir Sağlık Hizmeti Herkesin Hakkı Bu haftaki konuğumuz Av. Pınar AKSOY GÜLASLAN. Kendisi sağlık hukuku alanında uzun yıllar akademik ve bilimsel çalıșmalarda bulunmuș, pek çok kongrede konușmacı ve düzenleme komitesinde yer almıș, șimdi de köklü bir özel hastanede yönetim kurulu üyeliği yapıyor. Bașarılı bir sağlık hakkı savunucusu.
Mesleğime 2003 yılında stajyer olarak Eskişehir'de başladım. Çok başarılı bir staj döneminden sonra akademik eğitimim için Ankara'ya geldim. Ticaret hukuku alanında yüksek lisans eğitimimi tamamladım. 2005 yılında Özel Akay Hastanesi'nin açılış sürecinde hukuk danışmanı olarak rol aldım, bu vesile ile de sağlık sektörüne adım attım. Sağlık hukuku alanında pek çok sempozyum, seminer, kurultay düzenlenmesinde rol aldım ve konuşmacı olarak yer aldım.
Öncelikle bir hukukçu olarak sağlık alanında yöneticilik yapıyorsunuz. Zor olmuyor mu?
Yönetim kurulu üyesi olduğum hastanenin uzun yıllar hukuk danışmanlığını yaptım. Hastanemiz, alanında uzman ve deneyimli kadrosu ile 10 yılı aşkın bir süredir sağlık hizmeti vermektedir. Türkiye'nin pek çok yerinden gelen hastalarımızla anılar biriktirdiğimiz sıcacık bir aile ortamında çalışıyoruz. Biz kocaman bir aileyiz. Ailenin her ferdi büyük bir özveri ve özenle mesleğini icra ediyor. Bizi güçlü kılan da bu.
advertorial
B
ize biraz kendinizden bahsedir misiniz?
Bir tarafta yöneticilik diğer tarafta ise sağlık hizmeti sunumu. Arada kaldığınız oluyor mu? Her insan sağlıklı yaşama hakkına sahiptir. Bu anayasal bir haktır; kısıtlanamaz ve vazgeçilemez. Hiç bir değer, kişinin sağlık hizmetine ulaşma hakkını sınırlayamaz. Buna paralel olarak; modern tıbbın gelişmesi ve tıp uygulamalarının genişlemesiyle sağlık sektöründe hasta odaklı bir yönetim anlayışı benimsendi. Hiçbir yönetim anlayışı hasta haklarının ve etik değerlerin önüne geçemez. Ekibimiz bu konuda azami özen gösteriyor ve çok değerli çalışmalara imza atıyor.
Sağlık sektöründeki giderek artan rekabet hakkında ne düşünüyorsunuz?
Pek de iyi anılarımız olmadığı için adliye ve hastaneler pek sevilmez. İkisini aynı anda yaşamak zor gelmiyor mu?
Yaptığım tüm çalışmalarda sağlık mesleği mensuplarıyla ortak dil oluşturmak için özen gösterdim. Bu çalışmaların bana kattığı deneyim ile yola devam ediyorum. Her ikisinde de çalışmayı çok seviyorum. İkisi arasında kaldığımı hiç düşünmüyorum. Her ikisinde yeni başlangıçlar var. Hastanemizin doğum katı ise, en sevdiğim yerler arasında. İşten bunaldığım zaman bu kattaki ailelerin güzel bakan gözlerini görmek, yeni doğan bebek ağlamalarını işitmek motivasyon kaynağım. Hastanemizde binlerce bebek hayata “merhaba” dedi. İlk doğan bebeğin adı Damla, on yaşında ve bir çalışanımızın çocuğu. Arada gelir bizimle sohbet eder. Geçenlerde yabancı bir aile hastanemize karşı memnuniyetini ifade etmek için bebeğinin ismini Akay koydu. Bunlar hayatta ender rastladığımız mutluluklar.
Peki sağlık hukukunda yaşadığınız sıkıntılar, sorunlar, hasta ile karşı karşıya geldiğiniz durumlar olmuyor mu?
Çok başarılı bir ekibimiz var. Hasta ile hep aynı yolda yürümeye özen gösteririz. Ancak tıbbi zorunlulukların olduğu bazı durumlarda zorda kaldığım olmuştur. Yabancı bir ailenin 33 haftalık ikiz bebekleri dünyaya gelmişti. Bebeklerin tıbben gözetim altında kalması zorunluluk idi. Aile, bebekleri alarak hastaneden ayrılmak istedi. Bu durum, bebeklerinin hayatını olumsuz yönde etkileyebilirdi. Burada aile ile bebeklerin tedavisinin devam etmesi konusunda büyük zorluklar yaşadık.
Sağlık sektörü çok hızlı gelişen ve değişen bir alan. Dinamikleri diğer sektörlerden çok farklı. Sunduğunuz hizmetin bir tıbbi, bir de otelcilik hizmeti boyutu var. Her alanda hasta hakkına, çalışan hakkına, hekim hakkına saygılı olmak birinci önceliğimiz. Çok fazla özel hastane var ama insan sağlığı ve konforu bizim birinci önceliğimiz olduğu için bu alanda yükselmeye devam ediyoruz. Bu başarıyı yakaladıktan sonra gerisi geliyor zaten. Bu anlayışla Türkiye'nin kalbine girdik. Binlerce kişi kalbini bize emanet etti. Kalp-Damar Cerrahisi, Obezite Cerrahisi ve diğer tüm cerrahi alanlarda pek çok başarıya imza atan bir ekibimiz var.
Bir hukuk insanı gözüyle sağlık alanını bizim için değerlendirir misiniz?
Sağlıkta dönüşüm çerçevesinde sağlık alanında pek çok yenilikle tanıştık. Bunların sektöre olumlu katkılarının yanında olumsuz yansımaları da oldu. Ülkenin içinde bulunduğu ekonomik dalgalanmalar önce sektörü etkiliyor. Kullandığınız iğnenin, ipliğin fiyatları sürekli yükseliyor. Bilim ve teknolojinin sağlık alanındaki baş döndürücü gelişmeleri çok şaşırtıyor. Bakın, bugün sağlık turizmi, tele tıp, kök hücre, el, yüz, kol, bacak nakillerinden bahsediyoruz. Daha da ileri gidelim. Son iddiaya göre; erkeksiz doğumun mümkün olabileceği konuşuluyor. Tıbbın sürekli gelişmesine rağmen hukuksal alandaki gelişmeler geride kalıyor. Tıptaki gelişmeleri hukuk maalesef takip edemiyor. Sağlık mevzuatımız dağınık ve çok eski. Bir an önce modern seviye getirilmeli.
Bu problemi nasıl çözdünüz?
Yönetici olmanın yanında sağlık hukuku alanındaki deneyimlerimin bana ve ekibimize çok faydası oldu. Bebeklerin tedaviye devam etmeleri tıbben zorunlu olduğu için ilgili mahkemeden sağlık tedbiri kararı alarak tedaviye devam ettik.
Adres: Akay Caddesi Büklüm Sokak No:4
444 7 259
Tel: 0312 416 50 50
lounge
Akşam Yemeği Tercihi İtalyan Lezzetleri Ünlü sanatçı Zuhal Olcay, Harvey Nichols MAG Lounge’da keyifli bir akşam yemeği yedi. Mekanın İstanbul restoranlarını aratmadığını söyleyen Olcay, Ankara’nın çehresini güzelleştirdiğini dile getirdi. Ankara’ya sık sık geldiğini belirten Olcay, Harvey Nichols MAG Lounge’ın her geldiğinde zaman geçirmekten keyif aldığı bir mekan olduğunu ifade etti. Arkadaşları ile yemek yiyip keyifli bir akşam geçiren Zuhal Olcay’ın akşam yemeği tercihi “Buffalo Mozzarella” oldu.
254 magdergi.com.tr
Weekend
Maxmara İlkbahar/Yaz İlhamını, dünyanın en güzel ve en bilindik yerlerine yapılan hayali yolculuktan alan bu koleksiyon Avrupa’da; Fransa, İspanya, Hollanda, Yunanistan ve İtalya’dan bașlayarak, casual, outdoor kıyafetlerinden daha șehirli, göz alıcı çekiciliğe sahip parçalara geçiș yapan șık, hoș ve rahat koleksiyona farklı ilhamlar vererek, Avustralya ve Fiji Adaları’na kadar uzanmakta… Yolculuktan keyif alan kadınlar için bu mükemmel parçalar; yaz için yazlık elbiseler ve jungle desenli pijama formundaki pantolonların yanı sıra feminen görünüme sahip slim trençler, kruvaze ve boyfriend jeanler… Bu dünya turu yaklaşımı renklerde ve desenlerde de kendini göstermekte. Fransız tarzı siyah ve beyaz mikro-floral desenlerle ve denizci çizgilerle birleştirilerek güzel, taze bir görünüm için, aplike ve sofistike fil coupé detaylarıyla zenginleştirilmekte… Amsterdam’ın sokak stili süetin altın tonlarıyla hareketlenerek, denim kumaşı sayesinde maviden beyaza geçen renk tonları için ilham kaynağı olup lacivert, haki ve Santorini’nin optik beyaz rengi ile yine var olmakta. Turkuaz, oranj ve parlak mavi gibi aydınlık Akdeniz tonlarındaki renkler sık sık renklerin blok etkileri ya da fırça darbesi ile oluşan orijinal baskıları için de bir araya gelmekte..
Weekend MaxMara 2016 İlkbahar/Yaz koleksiyonunun klasikleri: pijama formundaki pantolonlar, desenli etekler, çift taraflı hafif mantolar, kloş mini tunikler ya da çiçek desenli uzun elbiseler ile giyilebilen trençler. Beyaz pamuk vual elbiseler romantik, feminen el dikişi işlemelerle zenginleşmekte. Sonuç olarak; ceketler uyumlu pantolonlarla, canlı ve genç tarzdaki jeanler ve uzun etekler ile giyilerek yaza damgasını vurmakta… Tüm dünyayı bir arada solumak için Weekend MaxMara koleksiyonunu mutlaka görün!
advertorial
Bu yaz, jakar kumaşlarda ve floral desenlerde öne çıkan, beyaz ve mavi tonlarında bulunan sedir yeşilinden karpuz pembesine, Sicilian cassata’nın çekici renklerini getiriyor. Elbiseler, nane, curaçao, portakal ve fuşya renklerindeki kokteyllerin tropikal desenleriyle süslenirken, total beyaz parçalar tarafından yumuşatılıp, çantalar ve kontrast tonlardaki sandaletlerle de neşelenmekte…
üçüncü göz
İki Ayrı Dünya Arasında Mükemmel Denge Bu ay sizlere her zamanki gibi çok enteresan bir insanı tanıtıyorum. Bu genç kadın aslında yüksek düzeyde bankacı. Yani madde dünyasının doruklarında bir iște, son derece bașarılı bir kariyerde, çok yoğun bir iș hayatına sahip. Ama kendisini bu yoğun maddi dünyadan çok büyük bir bașarıyla soyutlayıp hayatında çok önemli bir yere sahip olan Afrika’da bambașka bir hayat da kurmuș... Bu iki çok farklı dünya arasında gayet güzel bir denge kurmuș yașamında. Çocukluğunda diplomat bir ailede papağan, yılan, kedi, köpek dahil pek çok değișik hayvanla büyümüș olmasının bunda katkısı çok olmakla beraber, mizacı gereği de aynı yerde yașamayı ve hep aynı auraya bağlı kalmayı çok sevmiyor, bu nedenle pek çok kez ülke değiștirmiș. Doğada bașının üzerinde yıldızların, kulağında vahși hayvanların seslerinin, burnunda ağaçların ve toprağın ve șelalelerin kokusunun olmasını seviyor ve gerçek hayatın bu olduğunu biliyor. Nesli tükenen orangutanları koruma, Monte Carlo yaz balosu, yağmur ormanları ve aslanları koruma ve benzeri pek çok dernek ve vakıfta komite bașkanlıkları ve yoğun çalıșmaları olan bu genç iș kadınına yurt dıșında “lion woman” diye lakap bile takılmıș. İki tane yetimhane dolusu çocuk, bu bilinçteki insanlar ve aslanlardan kurulu bir ailesi olan bu güzel ruhlu insana ben de gezegenimiz için yaptığı bu takdire șayan çalıșmalarından ötürü teșekkür ediyorum. Ülkemizi yurt dıșında büyük bir bașarıyla temsil eden bu genç Türk kadınını size tanıtmak için yaptığın röportajın her cümlesi inanılmaz anılarla dopdolu. Karșınızda Lion woman. 256 magdergi.com.tr
B
ize kendinden bahset lütfen. Çocukluğun, okulların, yaşamın, işin, ailen....
Yatırım Bankacısıyım. Ailemin yarısı iktisatçı, yarısı mimar, iktisatçıların da yarısı diplomat. Tabii Türkiye’nin yetiştirmiş olduğu en önemli çağdaş kadın yazarlardan biri olan halam Tomris Uyar’ı saymazsak. Diplomat olan annemin görevi nedeniyle ikiz kardeşimle birlikte ilkokuldan başlayarak eğitim hayatımızın büyük bir kısmını yurt dışında sürdürdüm, ilkokulu Brüksel’de, liseyi Paris’te üniversiteyi ise Türkiye’de, Bilkent Üniversitesi’nde okudum. Üniversitenin Bankacılık ve Finans Bölümünü şeref listesinde mezun olarak tamamladıktan sonra İstanbul’a taşınarak kariyerime İnterbank’ta başlayıp TAİB Yatırımbank gibi çeşitli bankaların Hazine bölümlerinde devam ettim. 2003 yılında ise tekrar yurt dışına taşınarak kariyerimi Yapı Kredi Bankası Amsterdam’da sürdürdüm. Şu anda Oyak-Anker Bank Frankfurt’ta Hazine ve Yurt dışı Bankacılık’tan sorumlu Genel Müdür Yardımcısı olarak çalışıyorum. Aynı anda Londra’da Official Monetary and Financial Institutions Forum (OMFIF) da Senior Adviser ve Almanya Rhein Main Bolgesi İngiliz Ticaret Odası Yönetim Kurulu üyesiyim. Türkçe’nin yanı sıra İngilizce, Fransızca, Hollandaca ve biraz İspanyolca konuşuyorum.
Çocukluğum diplomat ailenin getirdiği zorluklar ve güzelliklerle geçti. Ülke değistirmek, yeni arkadaşlar edinmek, yeni lisanlar öğrenmek, bir nevi beni dünya vatandaşı yaptı, içimde birçok kültürü barındırma şansı getirdi. 2003’te Amsterdam’a taşınmamın ilk ayında, 52 yaşındaki annemi kaybettim. Şu anda olduğum kişi haline gelmemi beni bu şekilde yetiştirdiği için ona borcluyum.
Türkiye’den ne zaman ayrıldın, şu anda nerede yaşıyorsun, neden?
İlk kez 6 yaşında ilkokul için ayrıldım, sonra lise için 1988 yılında, daha sonra iş hayatımı 1997’de Londra’da geçirdim, daha sonra da 2003’te Amsterdam için ayrıldım. Yani sürekli bir gel git içinde geçti Türkiye ile benim aramda… 2003 yılından beri Türkiye’de yaşamasam da kopmadım, düzenli olarak geliyorum, ailemi ve arkadaşlarımı görüyorum. Şu an ise evim ve işim Frankfurt’ta. Amsterdam’da yaşarken bir teklif aldım ve buraya taşındım. Benim ruhum aynı ülkeye çok uzun süre bağlı kalamıyor galiba! Sürekli yeni yerlere gitmek, yeni coğrafyalarda yaşamak, yeni keşiflerde bulunmak istiyorum. Hayat aynı yerde tüm ömrü geçirmek için bence çok kısa. Seyahat ve değişik kültürler insana çok şey katıyor; daha anlayışlı, daha kültürlü, daha çok empati kurabilen, daha zengin bir iç dünyaya sahip oluyorsunuz. Londra’da da ayrı bir görevim daha olduğu için oraya gelip gidiyorum ve en önemlisi her fırsatta kendimi Afrika’ya atıyorum. Birkaç yerde yaşamak en güzeli!
Doğaya ve hayvanlara ilgin ne zaman nasıl başladı? Zaman süreçlerinde nasıl gelişti?
Doğa ile iç içe olmak bana mutluluk ve huzur veriyor. Şehrin trafiğinden, stresinden ve gürültüsünden uzaklaşıp ışığın bile yanmadığı, geceleri yıldızların aydınlattığı ve etrafınızda sadece vahşi hayvanların sesinin duyulduğu bir ortam bana hayatın anlam ve değerini hatırlatıyor. Gerçek yaşamın maddiyattan çok uzak olduğunu ve sadeliğin içinde çok zengin olabileceğini kanıtlıyor. Bu süreç ben çok küçükken başladı. Ailemin evde hayvanları hep oldu. Babam ise; bu
hobisini başka platforma taşıyanlardan diyebilirim; yılandan fareye, papağandan kediye köpeğe... Bin bir çeşit hayvanla büyüyen bir insan olarak bana da aynı geni bıraktı herhalde. Anne tarafım da hayvan hakları koruyucusu bir aile, hepsinin evinde sokaktan kurtardıkları kediler var. Yani, doğuştan muhteşem bir aileye doğdum galiba! Bu konuda çok şanslıyım. Yaşım ilerledikçe daha da yoğun bir şekilde devam etti hayvan sevgim. Uzun seneler önce Çin’deki kürk vahşetini gözler önüne seren, kürkleri canlı canlı yüzülen hayvanların videosunu seyrettiğim gün hayatımda beni şu anda ben yapan günün başlangıcı oldu. Ondan sonra her şey çok farklı gelişti. Çin’e takım kurup gitme çabaları, oradan hayvan kurtarma planları, kürk mağazalarının önünde boykotlar, gerçek activist hayatımın başlangıcı oldu. Artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacaktı. Vegan bir yaşamı tercih etmeye ve diğer hayvanların da yaşam haklarını korumaya başladım. ALF ile birlikte deney hayvanları kurtarma, primatlari alıp Afrika’ya götürme, laboratuvar basma, hayvanları salma gibi binbir çeşit aktivitenin odak noktasına oturdum. Bunlar hem cok yorucu hem de benim icin çok önemli yıllar oldu, halen de devam ediyor. Bu yıllarda ALF içindeki birkaç kontağımla beraber Gateway to Hell adında bir grup kurarak primatların deneylerden kurtarılmasına yönelik çalışmalarıma hız verdim. Seneler boyunca Nepal ile savaştım, hatta hükümete dava açtım.
magdergi.com.tr 257
bir cerrah aynı zamanda hümanist veya bir politikacı aynı zamanda hayvansever olmasın ki? Dünyanın en büyük başkentlerinde büyüme ve yaşamama rağmen doğaya ve yaşama kayıtsız kalmadım. Yani tüm insanlar işin ucundan tutup keyif alarak yardım edebilir. Hayvanlarla dolu bir çocukluğum oldu ama kendimi geliştirdim ve doğayı koruyan ve saygı duyan bir birey haline geldim. Aslanlara gelecek olursak, kedi familyasına ilgim her zaman büyük olmuştur, özellikle büyük kedilere! Dolayısıyla onlar adına bir şeyler yapmaya çalışmak doğal sürecinde gelişti. Afrika seyahatlerim çok sıklaştığı bir dönemde aslanların korunma ve doğaya kazandırmalarına yönelik çalışmalar yapan bir kurumdan davet aldım. İşte o gün “ormanlar kralı” ile tanıştığım gündür ve sonsuza kadar hafızamda kazılı kalacaktır. Asil, gururlu, özgür, cesur, bağımsız, güzel, güçlü, zeki, korkusuz, yani tek kelime ile muhteşem. Bağlı olduğun grup dernek ve kuruluslar var mı? Varsa hangileri? Malavi’de filleri korumaya yönelik WAG Yöneticisi, Kuzey Kutbu seyahatleri, Vahşi Yaşam, Deprem ilk yardım, dalgıçlık, Primat Fredom Project’te Yönetim Kurulu Üyesi, Monte Carlo’da Prens Albert başkanlığında 20 yıldır düzenlenen yardım amaçlı Yaz Balosunun Uluslararası Komitesi Üyeliği, primatları deneyden kurtarmak üzere kurulan Stop Monkey Business ve Gatewaytohell gibi organizasyonlarının ana yöneticiliği, yağmur ormanlarının gün be gün yok edilmesi karşısında yok olma tehlikesiyle karşı karşıya kalan orangutanlar için kurulan Orangutan Outreach’in Avrupa Temsilciliği, Afrika aslanlarının yok olmasını engellemek adına kurulan ALERT’te Afrika Aslanları Büyükelçiliği, üstlendiğim görevlerden bazıları. Görevlerime yenileri ekleniyor, hayvanlar işin içinde olunca hayır demiyorum!
Buralarda neler yapıyorsunuz?
Bunun sonucunda 450’ye yakın maymunun tekrar doğal ortamlarına dönmesini, yasaların değişmesini sağladım. Grup halen çalışmalarına devam ediyor. Sorunun ana kaynağı olan havayollarının vahşi hayvanların ortamlarından koparılıp denek olarak kullanılmasını sağlamak için onları uçurmalarını engellemeye çalışıyoruz. Sorunu başlamadan, kökünden çözmeye çabalıyoruz. Asıl önemli olan; “nasıl olsa birileri bu işleri yapıyor bana ne” mantalitesinden çıkmak. Çünkü inanin, siz yapmıyorsanız aslında kimse yapmıyor.
African Lion Environmental Research Trust (ALERT)’te Ambassador (Büyükelçi)’yim. Burada görevim Afrika kıtasında (özellikle Zambia, Zimbabwe, Malawi, Burundi)’de vahşi aslan sayısını arttırmak. Bunun için özel bir programımız var ve diğer Afrika ülkelerinin de çok ilgisini çeken, tamamen bilimsel verilere dayanarak geliştirdiğimiz ve ciddi sonuçlar aldığımız bir program. 1975 yılından beri vahşi aslan sayısının %90 azaldığı ve şu an kıtada sadece 16.000 vahşi aslan kaldığı ise elimizdeki son bilgiler. ALERT kapsamında ilgilendiğimiz diğer hayvan türleri ise filler, gergedanlar, primatlar.
Aynı senelerde kurtardığımız maymunları Afrika’ya götürdüğümde birçok grupla tanıştım. Kapı kapıları açtı, primatlardan fillere geçtim, Malawi’de birkaç çalışmam oldu, halen de devam ediyor. O senelerde Zimbabwe ve Zambiya’dan bir grup, onları aslanlar için ziyaret etmemi istedi, ben de kırmadım. O gün bugündür o grupla beraberim, aslanlarla iç içe bir hayatım var. Aramızdaki bağ, dünya çapında meşhur bir bağa dönüştı. Onlardan kopamıyorum, hayatımın en önemli parçası aslanlar.
Orangutan Outreach Avrupa Temsilcisiyim. Endonezya yağmur ormanlarında palm yağı yapmak için yok edilen ormanlardan orangutanlari kurtarmaya çabalıyoruz. Bu çok zor ve çok acı bir vaka. Her gün futbol sahası büyüklüğünde orman katledilip yerine palm yağı üretmek için tarım alanları açılıyor. Palm sabundan şampuana, parfümden yediğiniz cipsin içinde bile bulunan dünyanın en ucuz yağı maalesef. 2000 yıllık ormanlar sırf bu ürün için yok ediliyor, önünüze çıkan ve sadece o ormanlarda yaşayan orangutan, kaplan gibi canlılar ise katlediliyor. Orangutan ve insan geninin %97 benzerlik gösterdiğini de eklemeden geçmek istemiyorum. Aslında bize en yakın canlıları sırf daha ucuza yaşayabilmek için yeryüzünden siliyoruz.
Öte yandan mesleğimi çok seviyorum, sağlığım ve yetkinliğim müsaade ettiği sürece, layığı ile icra etmek için elimden geleni yapacağım. Ancak hayatın birçok tadı, rengi ve dokuyu bir arada barındırdığını düşünüyorum. Ufkun genişletilmesinin mutlak gerekliliğine inananlardanım. Mesela halen Hollanda Hayvan Hakları Partisi üyesiyim. Bir bankacı aynı zamanda neden çevreci,
Deneyden primatları kurtarmak çok eskilerden beri yaptığım bir çalışma. Bu kapsamda Hollanda’dan birkaç arkadaşımla Gatewaytohell grubunu kurmustuk. Vahşi ortamdan çalınıp ABD ve İngilitere gibi ülkelerde büyük laboratuarlara dirikesim için gönderilen primatların ulaşımını engellemeye çalışan bir grup diyebilirim. Sorun o kadar büyük ki, kökünden çözmenin
258 magdergi.com.tr
daha doğru olduğunu düşündük, uçak ve kargo şirketleriyle birebir konuşmaya başladık. Birçok uçak şirketi bizimle masaya oturup bir daha bu hayvanların ulaşımlarını sağlamayacaklarını taahüt ettiler. Bunlardan birkaçı Lufthansa, Swiss, South Africa, Air Malawi vb. Grubumla Nepal’de bu amaçla tutulan 450 civarında primatı da kurtarıp doğaya geri saldık. Primate Freedom Project Vakfı’nda Yönetim Kurulu üyesiyim. Burada da primat hakları ve dirikesime karşı çalışıyoruz. İnsanları bilgilenidiriyoruz. Deney hayvanları hakkında konuşmalar veriyorum. Aynı anda PFP için birçok platforma konuşmacı olarak katılıyorum. Wildlife Action Group Malawi üyesi olarak dağ fillerini kurtarmaya yönelik yaptığımız çalışmaları da ekleyebilirim. Bu çalışmalarda Malawi’de dağlık bir alanda her gün avcıların bıraktığı tuzakları temizliyoruz. Eğer tuzaklara yakalanmış hayvan varsa kurtarıyoruz, avcıları yakalamaya yönelik çalışıyoruz, pala gibi silahlarına el koyuyoruz. Fillerin bölgeden dışarı öldürülmek için çekilmesini engelliyoruz. Bu hayli ilginç, heyecanlı ve güzel röportajın devamını Nisan sayımızda okumaya devam edeceksiniz...
magdergi.com.tr 259
davet
Rahmi Çöğendez’den Down Sendromlulara Destek Gerçekleştirdiği müzayedelerle geniş kitlelere ulaşan Rahmi Çöğendez, bu kez İstanbul Dedeman Hotel’de düzenlediği müzayede ile önemli bir sosyal sorumluluk projesine imza atarak Down Sendromu Derneği’ne destek verdi. RAHMİ ÇÖĞENDEZ
260 magdergi.com.tr
Çağdaş Türk resminin önde gelen isimleri, yıllardır önemli müzayedelere imza atan Rahmi Çöğendez ve Down Sendromu Derneği gönüllüsü şair Recep Özkan bir iyilik hareketi için bir araya geldi. Rahmi Çöğendez’in yönettiği müzayedede Recep Özkan’ın yazdığı elli şiir için hazırlanan resimler satışa sunuldu ve elde edilen gelirin tümü Down Sendromu Derneği’ne bağışlandı. Down Sendromu Derneği Başkan Yardımcısı Fulya Ekmen, 2015 yılında iki yüz altmış bebeğe yardım ettiklerini, 2016 yılında müzayededen elde edilen gelir ile üç yüz altmış bebeğe ve ailesine yardım edebileceklerini belirtti. Rahmi Çöğendez tarafından organize edilen müzayedede eserleri sergilenen ressamlar arasında Ertuğrul Ateş, Ahmet Nejat, Mustafa Ayaz, Teymur Ağalıoğlu, Ahmet Yeşil, Süleyman Saim Tekcan, İclal Erentürk, Yiğit Yazıcı, Aydın Baykara, Hikmet Çetinkaya gibi ünlü ressamlar yer aldı.
davet
Muhteşem Defile Göz Kamaştırdı İncek Çınar Kasrı ve Tülay’ca Organizasyonu’nun birlikte düzenlediği Sevgililer Günü kutlamasında davetliler keyifli anlar yaşadı. Sevgililer Günü kutlamasında İncek Çınar Kasrı ve Tülay’ca Organizasyonu’nun ortaklaşa düzenlediği davette Neslihan Şamdancı’nın tasarımlarıyla abiye ve gelinlik defilesi yapıldı. Yaşam koçluğu yapan Saadet Şen Öner ile aşk üzerine renkli bir sohbet yapıldı. Ardından Bade Derinöz sahne alarak katılımcılara keyifli bir müzik dinletisi yaptı.
264 magdergi.com.tr
HÜLYA TOPÇUOĞLU KURAL, TÜLAY AKIN, BİLGE APAYDIN
VOLKAN - EBRU GÜNGÖR
IȘIKHAN GÜLER
TUNÇ - AYȘİM CAVCAV
İncek Çınar Kasrı ve Tülay’ca Organizasyon’un Sevgililer gününe özel olarak ortaklașa düzenlediği davet, katılımcılardan tam not aldı. SERTAÇ - RANA KANTARCI
magdergi.com.tr 265
MERAL GÜLER
designers
Ünlü İtalyan markası Giorgetti tarafından üretimi yapılan “Town” konsol, Carlo Colombo tasarımı. Ahșap bazanın üstüne oturan konsol metal bir çerçeve ile çevrelenmiș ve üstünde cam kullanılmıș. Tasarımda üç boyutluluğu öne çıkaran konsol göz kamaștırıcı. Diğer favorim “Furore Pendant Lamp” Lima De Lezando tasarımı lamba ben buradayım, bașka bir șeye gerek yok diyor sanki.
İlker Duruoğlu
ilkerdogru@magdergi.com.tr www.domo.com.tr
Youtuoo Wardrobe Tasarımcı: Atelier Haussmann Üretici Firma: Atelier Haussmann
BANDEJA Tasarımcı: Roberto Lazzeroni Üretici Firma: Ceccotti BILLY Tasarımcı: Studio Kronos Üretici Firma: Cattelan Italia
Town Sideboard Tasarımcı: Carlo Colombo Üretici Firma: Giorgetti
268 magdergi.com.tr
M4Rs Cosole Trolly Tasarımcı: Tecta Üretici Firma: Tecta
Murene Lamp Tasarımcı: Hilton McConnico Üretici Firma: Veronese
High Stool Tasarımcı: Signe Bindslev Henriksen & Peter Bundgaard Rützou Üretici Firma: Mater
Furore Pendant Lamp Tasarımcı: Lima De Lezando Üretici Firma: Supergrau
A.B.C.D Tasarımcı: Antoni Citterio Üretici Firma: Flexform
Shell Chair Tasarımcı: Micheal Dreeben Üretici Firma: Mater
magdergi.com.tr 269
davet
İtalya Büyükelçiliği’nden Şık Davet İtalya Büyükelçiliği ve Next Level AVM yönetiminin ortaklığında düzenlenen davette konuklar önce Mezzaluna’nın şık ortamında ağırlandı, ardından ünlü İtalya Yönetmen Paolo Sorretino’nun “Gençlik” adlı filmini izledi. Özel gösterimden önce, Next Level’in podyum katında bulunan Mezzaluna verdiği muhteşem kokteyller ile harika bir ev sahipliği yaptı. Davete çok sayıda seçkin isim katıldı. Birbirinden leziz ikramların sunulduğu davette konuklar keyifli bir gün geçirdi. İtalyan mutfağından tatlar sunan Mezzaluna’nın şık atmosferi göz doldurdu. Kokteylin ardından davetliler sinema salonuna geçerek film izledi.
270 magdergi.com.tr
PINAR GÜRER
BAHADIR - ENDER SEVGİ GÜLTEKİN
PINAR CANALP
Yaz Gelmeden Lekelerinizle Vedalașın!
C
ilt lekeleri neden oluşur?
Cildimize renk veren, yapısında yer alan melanin ve kandaki hemoglobin pigmentleridir. Zaman içinde çeşitli nedenlerle melanin pigmenti ciltte belli noktalarda yoğunlaşarak lekeleri oluşturur. Lekelerin oluşumunda genetik yapı ve yatkınlık, güneşe maruziyet, hormonal değişimler(tiroid hastalıkları, gebelik), kullanılan kimyasal maddeler ve alınan ilaçlar etkilidir. Cildimizde oluşan lekeleri; doğumsal lekeler (İto ve Ota nevüs, cafe au lait lekeleri), güneş lekeleri (melazma, solar lentigo, gebelik maskesi), çiller ve postinflamatuar hiperpigmentasyon (cildin tahrişi sonrası oluşan lekeler) olarak sıralayabiliriz.
Tedavide hangi yöntemleri kullanıyoruz?
Leke oluşumunda ve artışında güneşin rolü nedeniyle güneşten doğru bir şekilde korunma bütün leke tedavilerinin vazgeçilmez bir parçasıdır. Güneş koruyucu kremlerin etkinlikleri 3-4 saat sürer ve su, ter temasıyla da azalır, dolayısıyla sık sık tekrar edilmelidir. Bu önlemler lekelerin koyulaşmasını ve yenilerinin oluşmasını önler. Ancak, var olan leke ile mücadelede bir takım tedaviler uygulamak gerekebilir. Tedavide önemli olan nokta lekenin doğru tanınmasıdır. Cilt lekelerinin tedavisinde medikal ilaçlar, kimyasal peeling (soyma yöntemleri), mezoterapi, leke maskesi ve lazer uygulamaları kullanılmaktadır. -Medikal tedaviler yani kremler arasında en çok kullanılan ajanlar hidrokinon, kojik asit, azeleik asit ve A vitamini (retinoik asitler) türevleridir. -Kimyasal peeling tedavileri uygun hastalarda oldukça başarılı sonuçlar verebilmektedir. Kimyasal peeling, Cilt yüzeyine uygulanan meyve asitleri ve triklorasetik asit(TCA) gibi kimyasal ajanlarla cildin kontrollü bir şekilde soyulması ve uyarılması işlemidir. Haftada bir veya on beş günde bir uygulanacak kimyasal peeling seansları ile lekelerde açılma mümkün olmaktadır. Ancak peelingler koyu tenli kişilerde lekelerde artışa sebep olabileceğinden dikkatli uygulanmalıdır. -Leke mezoterapisi, leke tedavisinde kullanılan etken maddelerin lekeli deri alanına ince ve küçük iğnelerle enjekte edilmesidir. Leke mezoterapisinde en sık kullanılan etken maddeler, vitamin C, multivitamin kokteylleri,
DERMATOLOJİ UZMANI DR. SEDA DOĞAN
traneksamik asit, glutatyondur. Mezoterapi uygulaması haftada veya iki haftada bir sıklıkla ve 4-6 seans uygulanır. Tek başına veya diğer tedavilerle kombine uygulanabilir. -Cosmelan ve dermamelan leke maskesi tedavileri deride bulunan melanin miktarını azaltarak pigmentasyonu baskılayan etkin bir enzimatik peeling yöntemidir. Etkisini ciltte leke oluşumunu tetikleyen mekanizmayı baskılayarak yapar, melanin oluşumu azalarak cildin koyulaşmış bölümlerinin rengi açılır ve bundan kaynaklanan lekelerin etkin tedavisi sağlanır. -Lazer Tedavileri; özellikle derin ve koyu lekelerde diğer tedavilere dirençli durumlarda başvurulan yöntemlerdir. Günümüzde leke tedavisinde en etkin lazerler Q-switch Nd-YAG ve KTP lazerdir. Q-switch lazerler, lekenin giderilmesini ve lekeye sebep olan pigmentin aşırı üretiminin baskılanmasını sağlar. Saniyenin milyonda biri hızında atış yaparak yüksek enerjiyi lekeye ulaştırıp cilde zarar vermeden yüksek miktarda enerjiyi leke üzerinde odaklar. Yapılan lazer atışıyla oluşan patlamanın etkisiyle, birbirine tutunmuş büyük leke pigmentleri küçük parçalara ayrılır. Bu şekilde küçük parçalara ayrılan melanin pigmentleri artık hücreler tarafından eritilerek bölgeden uzaklaştırılır. Karbon bazlı solüsyon sürülerek yapılan Q-switch Nd-YAG lazer uygulamaları Karbon Peeling tedavisi olarak adlandırılır. Karbon peeling tedavisi ile tüm yüz karbon solüsyonu ile boyandıktan sonra karbon atomları Q-switch Nd-YAG lazer ile ciltten süpürülür. Lazer tedavilerinin düzenli uygulamaları ile 6-10 seans sonrasında lekelerde ciddi azalma ve yeni leke oluşumunun durduğu görülür.
Lekelerim Geçer Mi?
Lekenin türü ve durumuna göre, uygun görülüp uygulanan tedaviye bağlı olarak %70-100 oranında başarı şansı vardır. Tedavilerin özellikle güneşin etkisinin azaldığı sonbahar, kış ve ilkbaharda tedavi yapılması daha uygundur. Çünkü var olan lekenin koyulaşmasını önlemek de yeni leke oluşumuyla savaşmak kadar önemlidir. Tedavi bitmiş olsa dahi lekelerin tekrar etmemeleri için dört mevsim düzenli bir şekilde yüksek faktörlü güneş kremlerinin kullanılması gerekir.
www.epizone.com.tr 0312 4650565
advertorial
Çoğumuzda doğumla birlikte ya da sonradan olușan cilt lekeleri mevcuttur. Günümüzde gelișen teknoloji sayesinde bu lekelerin çoğunun tedavisi mevcuttur. Ancak leke tedavisi ișleminden önce lekenin neden oluștuğunun ve bir hastalığın bulgusu olarak ortaya çıkıp çıkmadığının tespit edilmesi gerektiğini söyleyen Dermatoloji Uzmanı Dr. Seda Doğan lekelerin tedavisi için en uygun dönemde olunduğunu vurguladı.
davet
PERİHAN UYAR
GÜLAY AKSU
ȘÜKRAN ÖZDİRİK
Muhteșem davete Ankara cemiyet hayatının yanısıra iș dünyasından da yoğun ilgi vardı.
BERİL ÇAVUȘOĞLU
FUNDA BEKİȘOĞLU
ELENA ENGELS, RUBEN STRENZKE, CGARLOTTE REINL
SEMİN AKCAN
Avm müdürü Pınar Gürer’in ev sahipliğnde gerçekleșen șık davete konuklar eșleriyle birlikte katıldı. SİMTEN SANCAR
DIANE - KLAUS WOLFER
VelaShape III İle Sıkı, Pürüzsüz ve Daha Şekilli Bir Vücut Yeni radyo frekans tedavisi VelaShape III ile estetik ameliyatlara ihtiyaç kalmadan vücudunuzu șekillendirip, selülit görünüm, gevsek cilt ve bölgesel, yağlardan kurtularak daha ince ve sıkı bir vücuda sahip olmak mümkün.. Estetik Plastik ve Rekonstrüktif Cerrah Prof. Dr. Mustafa Deveci; estetikte son trend olan “Velashape III uygulaması” ile ilgili bilgiler verdi.
S
elüliti düzelten ve bölgesel incelme ile vücudu şekillendiren FDA onaylı VelaShape III, cerrahi olmayan bir teknoloji. Özellikle kalça, bacak ve karın bölgelerinde uygulanan VelaShape tedavisi sonucunda cilt daha sıkı görünür ve bu sıkılık belirgin şekilde hissedilir.
Kış aylarında fiziksel aktivitelerin azalması, daha sakin bir yaşam sürülmesi ve kapalı alanlardaki aktiviteler gibi değişik nedenlerle yağlanma sorunlarının arttığı bilinmektedir. Bu bilinçle kışın beslenme alışkanlığına daha da dikkat etmek kilo almayı kontrol etmenin yanında birdenbire gelen yaza da hazırlıksız yakalanma riskini ortadan kaldırabilir. Ayrıca ne kadar dikkat edilirse edilsin özellikle fizik aktivitenin sınırlı olması kişi ideal kilosunda olsa bile vücudunun belirli bölgelerinde yağ fazlalıklarının bulunması ile sonuçlanabilir. Karın, basen, bacak ve bel çevresi yağ dağılımının en çok dikkat çeken alanlarıdır. Bir diğer önemli sorun da; selülit olarak karşımıza çıkar. Diyet ve fiziksel aktivitenin arttırılması, söz konusu alanların şekillendirilmesinde her zaman istenen başarıyı sağlamaz. Bu gibi durumlarda insanların çoğu için bir destek uygulama kaçınılmaz hale gelebilir.
Hızlı ve etkin bir çözüm VelaShape III
Yağlardan ameliyatsız kurtulma ve vücut şekillendirmenin teknolojik yolu VelaShape III size keyifli ve özgüvenli bir bahar ve yaz tatili vaat ediyor. İstenmeyen yağlanma ve kilo alma durumunda ameliyat tek çözüm değildir. Belirli alanlarda biriken yağlar hem kendi hacimleri nedeniyle hem de belirli odacıklarda sıkışma nedeniyle vücut konturunuzu bozar. Piyasada bu durumu
düzeltmek için değişik cihazlar olmasına rağmen bilimsel çalışmalarla da kanıtlandığı gibi 4 etkili yöntemi bir arada kullanan tek cihaz VelaShape III’tür. Burada radyofrekans, infrared ve mekanik masaj ve vakum etkileri bir arada kullanılarak yağ dokusu sıkılaştırılmakta aynı zamanda alana aktarılan ısının yağ dokusunda kan akımını arttırarak hacminin azalmasına yardımcı olmaktadır. Vakum etkisi bir yandan uygulama alanını sınırlayarak çevre dokulara zararı azaltırken infrared ve radyofrekansın çok daha etkin şekilde kullanılmasını sağlamaktadır. Sonuçta selülitsiz, daha pürüzsüz ve sıkılaşmış bir görünüm ortaya çıkar. VelaShape III ile elde edilen iyilik sadece yağ dokusu ile sınırlı değildir. Uygulanan enerji 1,5 cm’ye kadar etkilidir ve bu etki yağ dokusunu olduğu kadar cilt ve cilt altı dokuyu da etkileyerek derinin asıl elastikiyetini belirleyen hipodermisi de sıcak etkisi ile yeniden yapılandırır. Bu etki hastalarda sarkmış derinin de kendini toplamasına yardımcı olarak daha genç ve düzenli bir görünüm kazanmasına yardımcı olur.
Acısız ve yan etkisiz uygulama
Uygulamanın en önemli avantajlarından biri ağrısız olmasıdır. Her ne kadar uygulanan ısı enerjisinin verdiği geçici bir rahatsızlık olsa da genel olarak uygulama süresince hastanın konforu bozulmaz. Standart uygulama toplam 4 seanstan oluşur ve her bir seans yaklaşık 30-45 dakika sürer. Uygulama sonunda yapılan lenf drenajı ise oluşabilecek ödemi kontrol etmede etkili bir yöntemdir. Son derece düşük oranda ortaya çıkabilecek deride kızarıklık, renk değişikliği ve benzer hafif istenmeyen etkiler bir iki hafta içinde tamamen düzelmektedir.
Estetik Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Mustafa Deveci www.mustafadeveci.com.tr
Tepeden tırnağa muhteşem bir vücut düşünün... Ve size bunu sağlayabilecek, FDA onaylı VelaShape III cihazının yapabileceklerini... Çene altındaki fazlalıklarınızı yok edebilir, kol sarkıklıklarınızı bitirebilirsiniz. Karın bölgenizdeki inatçı yağlardan kurtulabilir, bel hatlarınızı belirginleştirebilir, daha sıkı bir kalçaya sahip olup; inceltilmiş ve selülitsiz bacaklarınızla kendinizi daha iyi hissedebilirsiniz. Sizce de 3 seansta bunların olması etkileyici değil mi ? Facebook.com/velashapeturkiye
MEDİKAL - ESTETİK - KOZMETİK
444 06 25
att.com.tr
VELASHAPE III UYGULAMASINI YAPTIRABİLECEĞİNİZ KLİNİKLER DR. BUKET YILDIRIM 0312 285 75 08 | DİETCODE 0312 440 74 06 | ELMAS GÜZELLİK 0312 235 78 80 ELOS POLİKLİNİK 0312 430 00 34 | EPİZONE KLİNİK 0312 465 05 65 | TOBB ETÜ. HST. 0312 292 99 00
davet
MURAT HAZİNEDAR, METİN KALKAVAN CEYDA EREM, CEMALETTİN ȘEVLİ
MORİS ALGAZİ, HALUK GÜNDOĞDU
Karada Boat Show Dünyaca ünlü mega yat, tekne ve yelkenlilerin yanında sektöre ait tüm aksesuar ve ekipmanların sergilendiği CNR Avrasya Boat Show Fuarın 9.cusu CNR EXPO Yeşilköy’de başladı. CNR EXPO Yeşilköy’de 21 Şubat tarihine kadar ziyaretçilerini ağırlayan fuarda 3 bin liradan 50 milyon TL’ye kadar yüzlerce tekne, yat ve yelkenliler deniz severlerin beğenisine sunuldu. Bu fuarda yer alan dünyanın önde gelen yat markalarının distribütörlüğü yapan Moris Algazi ve Haluk Gündoğdu’nun sahibi olduğu Concept Marine, Azimut markası ile fuarda iki yeni modelini tanıttı. Tanıtıma fuarı gezen birçok ünlü isim katılırken yeni tekneler hakkında bilgi aldılar. Diğer tarafta ise Ralf Tezman, Tezmarin isimli şirketi adı altında yer alan markaları görücüye çıkardı. Sanat, ve iş dünyasının ünlü isimlerinden Özcan Tahincioğlu, Süleyman, Cihan, Sinan Kosif, Rıza Büyükuğur, Mithat Can Özer, Ahmet Bayar, Kerem Görsev fuarı gezip ünlü markaların yeni tasarımlarını keşfettiler.
276 magdergi.com.tr
RALF TEZMAN
SİNAN KOSİF
RALF TEZMAN
röportaj
1920 yılında kurulan lüks İtalyan erkek giyim markası Isaia’nın, köklü tarihi ve artizan tavrının anlatıldığı fotoğraf sergisi Nisan ayında Beymen Kavaklıdere’ye geliyor. Markanın CEO’su Gianluca Isaia’nın katılımıyla gerçekleștirilecek davet, sartorial etkiyi giyiminde hissetmek isteyenlerle bulușacak. Bu keyifli ziyaret öncesi Gianluca Isaia ile keyifli bir röportaj gerçekleștiriyoruz... 278 magdergi.com.tr
L
Öncelikle kendinizden biraz bahseder misiniz?
Napoli’de doğdum ve 18 yaşıma kadar Napoli’de yaşadım. Daha sonra Milano’daki Bocconi Üniversitesi, İş Ekonomisi Bölümü’nden mezun oldum. Eğitim hayatım boyunca Londra’da ve İtalya’da farklı görevlerde çalıştım, 1989’dan beri de şu an CEO olarak görev aldığım ISAIA’da çalışıyorum.
ISAIA bildiğimiz gibi derin bir tarihe sahip olan ve şimdi dünyanın en önemli hazır giyim markaları arasında yer alan bir marka. Bize ISAIA’nın tarihinden bahsedebilir misiniz?
1920 yılında kurulan ISAIA, şehrin en iyi terzisi olan Enrico Isaia önderliğinde kuruldu. Merkezi Napoli yakınlarındaki Casalnuovo’da yer alan ISAIA, 10 yıl içerisinde büyüyerek erkek giyiminin prestijli ve kaliteli markalardan biri haline geldi. 1980’li yıllarda hacmini daha da genişleten ISAIA, tasarımlarını Avrupa, Japonya, Çin ve Amerika gibi ülkelerde sunmaya başladı. ISAIA’nın bugünkü başarısına ulaşmasının en önemli nedenlerinden biri de; Napoli’nin kültürel ve geleneksel ruhunu, terzilik mesleğine yansıtarak, detay ve rahatlık üzerine yoğunlaşması oldu. ISAIA şu an ailenin 3 kuşak üyeleri Enrico Jr., Massimiliano ve Alessandra Isaia tarafından yönetiliyor.
ISAIA’nın tarzını nasıl tanımlarsınız? Sizce ISAIA’yı hangi tarz erkekler tercih eder?
ISAIA çağdaşlığı ve gelenekselliği aynı anda içinde barındıran bir marka... ISAIA’nın başarısı ise; yeni teknolojilerin köklü geçmişi ile harmanlamasından kaynaklanıyor.
magdergi.com.tr 279
röportaj
ISAIA erkeği “yeni centilmen” dediğimiz, dinamik bir yaşamı olan, kariyer sahibi, farklı bir cazibeye sahip, detaylara önem veren, yaşama tutkuyla bağlı gerçek bir beyefendi...
Yeni koleksiyonun ilham kaynakları nelerdir? ISAIA’nın 2016 İlkbahar-Yaz koleksiyonu, dünyaca ünlü sanatçı Andy Warhol’un, “Neapolitan Power” isimli yeni kültür ve müzik akımının popüler olduğu 1970’lerde Napoli’yi ziyaretinden ilham alıyor. Andy Warhol’un İtalya’nın güney şehirlerine olan aşkından yola çıkarak hazırlanan koleksiyon, şık bir yaz takımını Capri derisinden sandaletlerle kombinliyor.
Napoli’yi evrensel kültürün bir merkezi haline getirmek isteyen Andy Warhol’un yanı sıra Carlos Santana, Bob Dylan, Lucio Amelio ve Pino Daniele’nin gibi isimler de bu akımın önemli sanatçıları arasında yer alıyor.
Bu sezon hangi dokuları ve renkleri göreceğiz? Bu sezon Akdeniz’in vazgeçilmez tonu mercan kırmızısı, ISAIA’nın renk paletindeki ana renklerinden birini oluşturuyor. Mercanın değişken yapısı, dokulara ilham olurken, estetiği lüks kumaşlarla buluşturuyor.
Kişiye Özel Dikim Hizmeti sektörün en fazla tercih edilen servislerinden oluyor. Bu servisi özel yapan nedir?
ISAIA’nın “Made To Measure” (kişiye özel dikim) hizmeti, bizim en önemli hizmetlerimizden biri. Kişiye özel dikim, aslında mükemmelliğin arayışına odaklanarak kıyafetlerin ruhunu ve kişiliğini belirlediğiniz bir servis. ISAIA’nın alanlarında uzman terzileri, müşterilerin her türlü ihtiyacını ve talebini göz önünde bulundurarak çalışıyor, her müşteriye özel modeller sunularak kişiye özgün stil önerilerine yer veriliyor. Terzilerimiz, her müşterinin fiziksel özellikleri doğrultusunda en uygun kesimleri belirleyip doğru kumaş seçimiyle en doğru tasarımları oluşturuyor. ISAIA olarak terzilik kültürünü geliştirmek üzere hem modaya hakim hem de “couture” yaklaşımına saygı gösteren sonuçlar elde etmeyi amaçlıyoruz. Tüm bu çalışmaların yanı sıra rahatlığın ön planda olduğu detaylı el işçiliğiyle yüksek kalitede tasarımlara imza atıyoruz.
Hangi dikiş tekniklerini kullanıyorsunuz?
Bizim en önemli özelliklerimizden biri dikim sürecinin her safhasının el işçiliğiyle gerçekleştiriliyor olması. Örneğin; kanvas, yumuşak ve çok fazla incelik gerektiren bir kumaş olduğu için sadece elle kesiliyor. Aynı şekilde cepler, kol altları, ilikler gibi incelik isteyen bölgeler için de aynı teknikleri kullanıyoruz.
Beymen Türkiye’deki partneriniz... Türkiye’deki erkeklerin tarzı konusunda ne düşünüyorsunuz?
Tanıdığım Türk erkeklerinden çoğu moda sektöründe çalışıyor ve harika kişisel tarzları olduğunu düşünüyorum.
ISAIA’NIN CEO’su olarak dünyada tarzını beğendiğiniz isimler kimlerdir?
Dünyada tarzını beğendiğim isimler; Gianni Agnelli, Brad Pitt, Will Smith ve Hugh Jackman.
280 magdergi.com.tr
davet
SEVDA AKBAȘOĞLU, HANDE BAȘEĞMEZ, MUSTAFA UĞUR YAĞCIOĞLU, TUBA ÜNSAL, ERKAN BAȘEĞMEZ, RIZA KOCAOĞLU, EMRE ALTAN
Başrol oyuncuları Tuba Ünsal ve Rıza Kocaoğlu’nun da katıldığı galada konuklar oyuncularla birlikte fotoğraf çektirdiler.
Arcadium’da Muhteşem Gala Vizyona giren ve başrollerini Tuba Ünsal ve Rıza Kocaoğlu’nun üstlendiği “Dünyanın En Güzel Kokusu”nun Ankara galası Ankara Arcadium AVM’de yapıldı. “Dünyanın En Güzel Kokusu” filminin galası Ankara Arcadium AVM’de yapıldı. Tuba Ünsal ve Rıza Kocaoğlu’nun başrollerini paylaştığı filmin galasına Arcadium AVM’nin sahibi Gürkan Başeğmez eşi Nursel Başeğmez ile birlikte katıldı. Birbirinden renkli görüntülere sahne olan filmin galası izleyicilerden tam not aldı.
282 magdergi.com.tr
NURSEL - GÜRKAN BAȘEĞMEZ
davet
Yeni Yaşa Renkli Kutlama Ankara Genç İş Adamları Derneği Başkanı Abdullah Değer, yeni yaşını Harvey Nichols MAG Lounge’da renkli bir doğum günü partisiyle kutladı. Harvey Nichols MAG Lounge’da gerçekleşen doğum günü kutlamasına Abdullah Değer ev sahipliği yaptı. Geceye, Ankara Genç İş Adamları Derneği üyelerinin yanı sıra Değer’in yakın dostları da katıldı. Davetliler, Abdullah Değer’in yeni yaşını kutlarken, yeni yaşın mutluluk getirmesini dilediler. Yakın dostlarıyla birlikte yeni yaşına giren Değer, bu mutlu gününde kendisini yalnız bırakmayan dostlarına teşekkür etti. Gecenin ilerleyen saatlerinde Değer, doğum günü pastasını arkadaşlarının alkışları eşliğinde kesti.
284 magdergi.com.tr
ABDULLAH DEĞER
ȘEVVAL BEYAZ
BERKER BÜLBÜLOĞLU
EYLÜL SERPİL, SERHAN KIZILMEȘE
Harvey Nichols MAG Lounge’da gerçekleșen Abdullah Değer’in doğum gününe Bom Dergisi sahibi Baran Yazıcı kız arkadașı Cansın Eroğlu ile katıldı. EBRU - AYDIN KOÇAK
LEYLA GÜZEL
magdergi.com.tr 285
CANSIN EROĞLU, BARAN YAZICI
davet
İlişkilerde Burç Dengesi Çok Önemli Ünlü astrolog Dinçer Güner Next Level’da 2016 yılında burçları nelerin beklediğini değerlendirdi. Çok sayıda ziyaretçinin yoğun ilgi gösterdiği söyleşide Dinçer Güner, yıldız haritalarında gözlemlenen değişiklikleri, yükselen burçların etkilerini konuklar ile paylaştı. Şubat ayının en şanssız burcunun Yay olduğunu belirten Güner, izleyicilerden gelen soruları yanıtladı. Burçların temsil ettiği renklerin olduğunu belirten Güner, aşk hayatında ve ilişkilerde burç özelliklerinin dikkate alınması gerektiğinin altını çizdi.
Dinçer Güner’in yer aldığı etkinlikte konuklar Güner’i soru yağmuruna tuttu. 286 magdergi.com.tr
Fidanlar İnşaat - Atabilge Aka Konutları / 7 Blok 884 Daire
Hayata sıcak bir bakış için Hatüpen...
Fidanlar İnşaat - Can Ata Bilge Konutları / 9 Blok 664 Daire
YDA İnşaat - Nevbahar Botanik Konutları / 13 Blok 596 Daire
Mesa İnşaat - Çınarlı Bahçe Konutları / 7 Blok 476 Daire
Özçetinkaya İnşaat - Park Mira Evleri / 2 Blok 72 Daire
EBS Sarıtaş İnşaat - Kardelen Sarıtaş Konutları / 1 Blok 64 Daire
Mertim İnşaat - ALC Zirve Life Konutları / 3 Blok 176 Daire
Özçetinkaya İnşaat - Park Mira Evleri 2 / 2 Blok 85 Daire
EBS Sarıtaş İnşaat - Safir Sarıtaş Konutları / 1 Blok 56 Daire
Mertim İnşaat - Yurtseven Sefa Sitesi / 2 Blok 126 Daire
1354. Cadde 1421. Sokak No:2 06370 Ostim - Ankara Telefon: 0312 385 88 50 www.hatupen.com.tr
hatupen@hatupen.com.tr
/hatupen
davet
Uluslarası Lezzetlere Sihirli Dokunuşlar Hizmet kalitesi ile dikkat çeken Divan Otel Ankara, mutfak atölyeleri ile de fark yaratmaya devam ediyor. Özel konukları için düzenlenen mutfak atölyesinde, Divan Otel Ankara’nın başarılı şefi Haşim Ayrancı birbirinden özel lezzetleri katılımcılara uygulamalarla anlattı. Yeni lezzetleri keşfetme şansına sahip olan davetliler, akşam yemeğinde dünya mutfağından örneklerle sofralarına renk katacak tatları kendi elleriyle hazırladılar. Nar salatasının ardından sebzeli volovantes ve Cafe de Paris soslu antrikot yapan katılımcılar sofraların olmazsa olmazı tatlıyı da ihmal etmediler. Çikolatalı suflenin ardından çalışmalarını tamamlayan konuklar günün yorgunluğunu ve stresini keyifli zaman geçirerek atma şansına sahip oldular.
288 magdergi.com.tr
NUR AKINCI
GÜLİZ HAZIR
HAȘİM AYRANCI
PilateSystem Yine Fark Yarattı PilateSystem Çayyolu Şubesinde, EMS sistemin son teknolojisi olan X Body ile Ankaralıları haftada iki gün ve yirmi dakikalık süreyle sıkı ve sağlıklı bir vücuda kavuşturacak. PilatesSystem, Çayyolu’nda bulunan yerinde EMS sistemin yeni teknolojisi olan X Body aletini tanıttı. XBody sayesinde haftada sadece 20 dakikalık antrenmanlar ile kişilerin haftalık spor ihtiyacını karşılayacak olan alet, vücuda gelen belirli düzeydeki akımlar, motor sinir hücreleri aracılığıyla kas aktivasyonunu sağlamakta. Aktive olan kas dokusu ile kişiye özel dizayn edilmiş egzersiz rutini, antrenmanların daha kaliteli olmasını sağlamakta. Tanıtıma katılanların büyük beğenisini toplayan X Body, PilateSytsem ayrıcalığıyla zayıflamak ve sağlık bir vücuda kavuşmak isteyenlere olanak sağlayacak.
290 magdergi.com.tr
NAZLI SOYLU
sosyal medyada da hayat覺n sesini a癟! /hayatinsesiniac /radyoodtu
davet
PilateSystem, X Body aletini tanıtarak zayıflamak isteyenler ve sağlıklı bir vücuda kavușmak isteyenler için adeta çığır açacak.
lası için Daha faz /MAGonline .com facebook SEDA ÇAMLICA
292 magdergi.com.tr
ÖZGE BAYRAKTAR
’de Spora saatlerce vakit harcamadan haftada 2 gün ve sadece 20 dakikada sıkı ve sağlıklı bir vücuda kavușabileceksiniz. XBODY NEDİR ? XBODY, EMS Training sisteminin uygulandığı bir cihazın markasıdır ve FDA ( Food and Drug Administration) onayı bulunduran tek EMS cihazıdır. XBody sayesinde haftada sadece 20 dakikalık antrenmanlar ile kişilerin haftalık spor ihtiyacı karşılanır. X Body ile vücuda gelen belirli düzeydeki akımlar, motor sinir hücreleri aracılığıyla kas aktivasyonunu sağlar. Aktive olan kas dokusu ile kişiye özel dizayn edilmiş egzersiz rutini, antrenmanların daha kaliteli olmasını sağlar. XBODY var olan en teknolojik ve en GÜVENLİ EMS cihazıdır. Sterilizasyonu diğerlerine göre çok daha pratiktir. Kullanım çeşitliliği, pedlerin sayısının fazlalığı ve portatif olması en önemli özelliklerindendir. Cihaz, oluşturulan profil ile üyeyi hafızasına alarak antrenmanların standardizasyonunu sağlar. Akımların doğal hissiyatı ve güvenilirliği ile tüm EMS cihazları içinde en ergonomik yapıya sahip olanıdır.
EMS (ELECTRO MUSCLE STIMULATION) NEDİR ? EMS uzun yıllardır özellikle fizik tedavi alanında kullanılan bir sistemdir. Günümüzde EMS Training sistemi, yapılan araştırmalar ile belirlenen optimal akım seviyelerinde, çok hareketsiz kişiler için dahi uygun bir antrenman sistemine dönüşmüştür. Düşük seviyedeki elektriksel uyarım, kasları harekete geçirerek metabolizmayı hızlandırır, yağ yakmanızı ve daha rahatlamış hissetmenizi sağlar. Egzersizin genel amacı kilo ve selülit ile mücadeledir. Bunun yanı sıra birkaç günlük düzenli kullanım sonucu vücut ağrılarında da iyileşme gözlemlenmiştir. Son yıllarda EMS teknolojisi vücut sıkılaştırma, zayıflama, selülit giderme, ağrı giderme, rehabilitasyon, duruş bozuklukları giderme, kas güçlendirmede, bitkinlik ve halsizlik giderme için daha geniş kapsamlı kullanılmaktadır. PilateSystem olarak yaz aylarının yaklaştığı bu son dönemler için size ÜCRETSİZ XBODY deneme şansı sunuyoruz. Bir kere denedikten sonra ASLA vazgeçemeyeceğiniz bir egzersiz olacağını garantiliyoruz. PİLATESYSTEM FARK YARATIR.. Merkez: İlkbahar Mh 596. Sk. No:33/B Çankaya ANKARA Tel: 03124908683 Şube PilateSystem StuDio Plus: Ahmet Taner Kışlalı Mh 2846. Sk No:2H-1 Dorapark Villaları Çayyolu ANKARA Tel: 03122409595 GSM: 05412409500 Şube PilateSystem StuDio Trio: Hilal Mh Rabindranath Tagore Cd No:85/1 Çankaya ANKARA Tel: 03124428756 PilateSystem Academy: Tel: 05436136255
Yeni teknoloji, son sistem, son nokta! PilateSystem’de
röportaj
Deniz Cadıları
Deniz Cadıları, sadece kadınlardan olușan bir yelken takımı. Geleneksel erkek egemen denizlerde tamamı kadınlardan olușan bir takımla yarıșlara katılacak kadar iddialı, üstelik tüm sezon sonunda kendi grubunda 1. olacak kadar da bașarılı. Denizle, yelkenle az buçuk ilgilenenler bu cadı ekibin ismini duymuș. Gazete haberleri, denizcilik dergileri veya sosyal medyada karșımıza çıkıyorlar. Ya da durduk yerde iș hayatında... Deniz Cadıları’nın keyifli serüvenlerinin sponsorlarından biri de; MAG Medya...
Ö Neden yelken?
nce sizi tanıyalım...
Tuba: Hepimiz denizi, rüzgarı, yelken yapmayı çok seven neşeli, duyarlı akıllı kadınlarız. Her birimiz birer iş kadını. Ailelerimiz, evde, işte çocuklarla ve ebeveynlerimizle ilgili yığınla sorumluluğumuz var. Ama denizde olmak, sadece kendimiz için, çok sevdiğimiz bir şey için vakit ayırmak, emek vermek bizi cok mutlu ediyor.
Ceyhan: Yelken, rüzgar ve dalga unutturuyor insana her türlü kötülüğü ve geçmişi. Hayatta kalma mücadelesi. Sen olman gerektiği; dalga ve rüzgar ile vuruyor yüzüne. İnsan denizde olunca birden günlük sıkıntılarının hepsini unutuyor. Sarılıyoruz hayata, dalgaya, rüzgara inat. Yelkene her çıkışımızda hava ne kadar soğuk, rüzgar ne kadar çok olsa da iyi ki varım, iyi ki denizdeyim diyoruz.
294 magdergi.com.tr
Yelken nasıl bir spor ?
Tuba: Yelken doğayla mücadeleyi, daha doğrusu, doğayla uyum halinde hareket etmeyi öğreten bir spor. Zaman zaman vazgeçmeyi, beklemeyi, sabrı ve saygıyı öğretiyor. Yelkenli bir teknede, fırtınaya yakalandığınızda, öylece bekleyip rüzgarın sizi hırpalamasına izin vermek veya kahretmek yerine biraz çaba ile yeni duruma uyum sağlarsanız yelkenlerinizi değiştirir veya küçültürsünüz. Çok değil az bir çaba ile en olmadık rüzgarın bile sonunda sizi hedefinize götürebileceğini öğrenirsiniz. Yılmaz, boşvermez yelkenlerinize trim (ayar) yaparsanız, hızınızı veya konforunuzu arttıracağınızı keşfedersiniz. Tülin: Yelken sporu hem fizik hem zihin jimnastiği hem de denizin maviliğinde ruhsal bir arınma sağlıyor. Ekip olarak yapılması, küçük bir alanda beraber geçirilen zaman, üstesinden gelinen zorluklar dostlukları pekiştiriyor. Takım çalışmasını öğretiyor. Ufak detayların hayati önem taşıyabileceğini de…
Deniz Cadıları ekibi, nasıl ne zaman kuruldu?
Ceyhan: Herkesin hikayesi farklı. Ortak yönümüz hepimizin denizi, rüzgarı, doğayı çok seviyor olması... Kolaya kaçmak yerine mücadeleyi tercih etmesi. Başarmaktan keyif alması ve galiba biraz hırslı olması. Birbirimizi denizde yelken eğitimi alırken tanıdık. Farklı zamanlarda tesadüflerle bir araya geldik. Aydan: Yelkenciliğimizi geliştirmek ve denizde daha çok vakit geçirmek için yelken yarışlarına katılmaya başladık. Başka ekiplerle yarıştıktan sonra İlk kez 2011 AYK-BAYK yarışında Deniz Cadıları olarak bir araya geldik. Didem: Benim hikayem biraz farklı. Kendi teknemiz olmasına rağmen başlarda çok da meraklı değildim yelkene ve yelken yarışlarına. Annem takımın ilk üyelerinden. Yarışlar sonrası Ankara’ya niye bu kadar mutlu dönüyor, neler yapıyorlar diye meraktan geldim ilk kez. Keyfini alınca ben de takımın bir parçası oldum. İşim gereği çok seyahat ediyorum ama oğullarım sadece yelkene giderken söylenmiyor. Çünkü, her seferinde kupa bekliyorlar.
Neden Deniz Cadısı?
Ceyhan: İsmimizi efsanelerden aldık, Kuzey Avrupa ülkelerindeki inanışa göre Deniz Cadıları; Deniz Kızları gibi güzellikleriyle denizcileri büyüleyen değil becerileriyle denizlere ve rüzgara hükmedebilen, denizcilere destek olan güçlü yetenekli kadınlar. Ta o zamanlarda sadece güzellikleri ile değil yetenekleriyle de öne çıkan kadınlarmış deniz cadıları. Bir de laf aramızda benim lakabım genç kızlığımdan beri cadıdır. O yüzden özellikle seviyorum ismimizi.
Neden sadece kadınlardan oluşan bir ekip?
Tuba: Her birimiz iş hayatında erkeklerle omuz omuza çalışıyoruz ama iş başa düşünce her şeyin üstesinden gelebileceğimize inanıyoruz. Çalışkan ve azimliyiz, birbirimize destek oluyoruz, üstelik beraber çok eğleniyoruz. Kadın sorunlarının çözülmesi için kadınlar en başta kendine güvenmeyi öğrenmeli, başaracağına inanmalı ve mücadele etmeli. Çünkü, her şeyin başında “özgüven” elde etmek geliyor bu arada başaranları görmek, başaranları tanımak, kadınların özgüvenini artırıyor. Görüyoruz ki, bizim çabamız ve başarımız birçok kadını mutlu ediyor, kendi yapapabilecekleri hakkında güven ve enerji veriyor.
Peki gerçekten başarılı mısınız?
Tülin: Mütevazi olmaya gerek yok sorunuzun cevabı kocaman bir EVET! Kendimize ait bir teknemiz yok. Skiperımız dışında hiçbirimizin profesyonel bir yelken eğitimi veya çocukluğuna dayanan bir tecrübesi yok. Bizler sadece deniz ve yelken sevgisiyle bir araya gelmiş neredeyse hepimiz 40 yaşını aşmış iş kadınlarıyız. 5 sene önce ilk katıldığımız yarışta sonuncu olurken geçen sene 57 teknenin katıldığı kış trofesini kendi grubumuzda birinci bitirmemiz de bunun ispatı. Ayrıca başka kadınlara da örnek olduğumuz için gururluyuz. Bu sene Bodrum’da, Marmaris’te yeni kadın ekipleri oluştu.
Yelken ekiplerinde görev dağılımı nasıl oluyor?
Arzu: Geçtiğimiz yıl Bayk kış trofesinde yarışan 57 tekne içinde tamamı kadınlardan oluşan tek ekip bizdik. Hepimiz daha önce karma teknelerde yarıştık. Hala diğer teknelerde yarışan çok kadın arkadaşımız var. Ancak her nasılsa karma teknelerin hemen hepsinde, kritik görevlerde hep erkekler bulunuyor. Mesela ben ufak tefek biriyim karma bir teknede görev yerim ana yelken olmaz. Ama ana yelken her ne kadar güç gerektirse de dikkatli olup sistemli davrandığım için iyi bir ana yelkenciyim. Aslında biz kadınlar sadece denizde değil, her yerde, istediğimiz her şeyi başarabilecek güçteyiz.
Yeter ki, bunun farkına varalım.
Ekip kaç kişi?
Serpil: Çekirdek ekip 9 kişiden oluşuyor. Teknenin büyüklüğü yarışın zorluğu hava durumuna göre bazen daha kalabalık olmak gerekiyor. Ben böyle katıldım ekibe. Deniz Cadılarının bir felsefesi var, onlara göre denizde yelken yapmayı seçen, güçlüklerden yılmayan her denizci kadın, bir deniz cadısı.
Unutamadığınız yarışlar?
Aydan: 2012 yılında Arkas yarışında İzmir Yelken Akademisinin oluşturduğu kadın takımında Deniz Cadıları olarak kupa kaldırdık. Mat 10 teknesiyle yarışıp, 3 gün üst üste hem destek de hem de kızlar grubunda 1. olmuştuk. Yarıştığımız en güzel tekneydi. Arzu: 2013 Kış trofesinde ilk yarışta hava öylesine korkunçtu ki, onlarca yelken yırtıldı kazalar oldu. En kötüsü de diğer teknelerde yarışan profesyonel bir yelkenci arkadaşımız kaza sonrası hayatını kaybetti. Biz de o yarışta yarışa katılıp katılmama konusunda kararsız kalmış, sonrasında start alıp ilk şamandra dönüşü sonrası yarışı bırakmıştık. Mücadeleye sonuna kadar varız ama gerektiğinde doğru zamanda vazgeçmek gerektiğini gösteren bir yarış olmuştu bizim için.
Kadın olarak zorlandığınız alanlar var mı?
Ceyhan: 2014 yılında bizim için oldukça büyük olan 46 feet bir tekneyle yarıştık ve çok şey öğrendik. Mesela, erkek ekiplerde 90 kiloluk arkadaşlarımız için sorun olmayacak yüksek havada tramola atmak, 50 kiloluk kadınlardan bahsettiğinizde zorlayıcı olabiliyor. Ama biz çiftli vinç kolu kullanarak, 3 kişi en sert havalarda bile hızla tramola atıp trim yapmayı öğrendik. Sonuçta trofeyi kupa alarak bitirdiğimizde bizden mutlusu yoktu.
2015 nasıl bir sezondu?
Didem: Arkas Cup ile sezonu açtık. 4 gün üst üste kendi grubumuzda birinci olduk. Milta Cup’da ve Kış Trofesinde 7 ayak boyunca her yarışta yine podyumdaydık. Sonuçta sezonu grup birincisi olarak bitirdik.
Şimdi nasıl bir tekneyle yarışıyorsunuz? 2016 nasıl başladı?
Aydan: Bu yıl Meltem teknesi ile Bayk kış trofesini takip edeceğiz. Geabsea 44. geçen seneye oranla daha büyük bir tekne. Bu yüzden ekibi biraz kalabalıklaştırdık. Hatta her yarışta misafir yelkencilerimiz olacak. Aralık ayında trofe hazırlık yarışında ilk kez Meltemle tanıştık. İlk gün 1., ikinci gün 2. olduk. Ocak ayında Bodrum Kış Trofesi başladı ama maalesef fırtına ilk yarışlara izin vermedi. Şubat ayında da 1. gün fırtına yüzünden karada geçti. Ancak 2. günü zorlu havaya rağmen grubumuzda 1. bitirdik.
Sponsorunuz var mı?
Tuba: Geçtiğimiz yıl P&G ve Yıldız Grubu ile oldukça ciddi görüşmeler yaptık ancak henüz sonuçlanan olmadı. Ama yelkenlerimizin üzerine sponsor bulamasak da tişörtlerimizde bizi destekleyen dostlarımızın logolarını taşıyoruz artık ve hepsine buradan teşekkür etmek istiyoruz.
Deniz Cadılı tişört de mi var?
Esra: Evet pembe, mor ve yeşil. Deniz Cadıları tişörtlerinden edinmek isterseniz lütfen bize yazın. Darüşşafaka’ya kız öğrencilerin eğitimine destek için Deniz Cadıları açıklaması ile 100 TL yatırırsanız biz de size Deniz Cadısı tişörtü hediye ediyoruz.
En yeni katılımcılar?
Esen: Ekibe Esra ile beraber bu sene katıldım. Suyla ilgili bağım hep
magdergi.com.tr 295
röportaj
güçlüydü. Deniz Cadıları’nı beğeniyordum ve takipteydim. Kadın takımı olarak birbirinden kopmadan ve oldukça başarılı bir şekilde yarışmaları ilgimi çekiyordu, beraber yarışma fırsatı çıktığnda çok sevindim. Esra: Üç sezondur kış trofesine katılıyorum. Ama hep karma takımlarda yarıştım. Doğrusu erkeklerin ağır işleri bizim için yapıyor olması gayet rahattı. Ama Deniz Cadılarının eğlencesine ve başarısına imrenmemek de elimde değildi. Sonuçta konfor alanımdan çıkmaya karar verdim.
Takım olarak gelecek hedefleriniz nelerdir?
Tuba: Kendi adımıza daha çok denizde vakit geçirmeyi, daha çok yarışmayı, başarılı olmayı, yelkenli ile dünyada daha çok yer görmeyi istiyoruz. Ülkemizdeki kadınların eğitim haklarının ellerinden alınması, töre cinayetleri ve şiddet, kadın cinayetlerinde hafifletici sebeplerle suçluların gerektiğinden daha az ceza alması gibi sorunlara dikkat çekerek toplumun her kesiminde destek toplamak, bilinç oluşturmak hedefimiz. Ayrıca bu sene ekip olarak Turmepa gönüllüsü olmaya karar verdik. Turmepa’nın, kıyı ve denizlerimizin korunmasını ulusal bir öncelik haline getirmek ve gelecek nesillere temiz denizlerin kucakladığı yaşanabilir bir Türkiye bırakmak için yaptığı çalışmalara elimizden geldiğince destek olmak istiyoruz.
Ekip
Bade Tanoba: Skiper Yeni skiperimiz. Uluslararası ilişkiler mezunu. Milli yelkenci ve antrenör. Avrupa ve Balkan şampiyonalarında ülkemizi başarıyla temsil etmiş. Aramızdaki tek profesyonel sporcu ve en gencimiz. Sakin, güler yüzlü ve çok kibar. Tuba Gençer: Balon trim Yönetici, Ankara’da yaşamasına rağmen deniz sevdalısı. Dalış tutkusu 7 senedir yerini yelkene bırakmış. Dedesi kaptanmış ama o bir balon delisi. Deniz Cadılarının kurucularından, her işe burnunu sokmadan rahat edemez.
296 magdergi.com.tr
Aydan Karaca: Cenova Yönetici, Antalya’da teknesi olup da Bodrum’a aktarmayla uçmaya katlanacak kadar bizi ve yarışmayı seviyor. Korkusuz kadın, nerede ihtiyaç var deseniz, uçarak oraya gider. Elleri doluysa dişleriyle sorunu çözebilir :) Ceyhan Asil: Cenova Ankara’da yaşıyor. Kocaman bir şubenin müdürü ama makam odası daha ziyade deniz ve yelken tasarım mağazası gibi. Emekli olup deniz kenarına yerleşene kadar yarışlarla idare edecek. Arzu Yıldırım: Ana yelken Ana yelkende bütün gün disiplinini hkaybetmeden çalışıp hiç şikayet etmeyen IBM müdürümüz İstanbul’da yaşıyor. Her zaman bakımlı, bozulmayan kırmızı ojeleri bizim uğurumuz. Tülin Erdoğdu: Marmara adasında Yelkovan adına harika bir oteli var. Piyano Hepimizin enerjisine hayran kaldığı muhteşem kadın. Devamlı gösterdiği tevazuunun altında her şeyin hakkından kolaylıkla gelebilir. Didem Erdoğdu: eski direk dibi yeni baş üstü Biyolog. Ekibe 2015’te katıldı ve kısa zamanda vazgeçilmez oldu. Oğluna göre şanslı kadın. O, takıma katıldığından beri eve kupasız dönmüyoruz. Esra Arat: Binlerce çocuk yetiştirmiş zarif kreş müdürümüz. Onu tanıyan annelerin en güvendiği kişi. Ekibe yeni katıldı. Esen Çaltuğ: Kendi tabiriyle Tokyolu yelkenci. Yazın tekneyle günlerce ara vermeden gidebilir ama kışın soğunda yağmurda yarışmak nasıl bir şey 2016’da deneyimleyecek. Serpil Çam: Ekibe İstanbul’dan bu sene katıldı. Sadece yelkenci değil, aynı zamanda yelken hakemi. Baş üstünde Didemle beraber çalışıyor.
davet
Beauty Park Oran’da İletişim Sunumu EBRU ÖZER, BANU BASSOY
Yeşim Barlas’ın ev sahipliğinde düzenlenen sunum Beauty Park Oran’da gerçekleştirildi. Sunumu gerçekleştiren Özgür Aksuna konuklara eğitici ve keyifli dakikalar yaşattı. Sunum hakkında bilgi veren Özgür Aksuna, “Bu sunumda konumuz iletişim, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nün de yaklaşması sebebiyle kadın erkek ilişkileri üzerinde duracağız” dedi. Sunumda iletişimi ön planda tutan Aksuna: “Birbirimizle iletişimimizi güçlendirip buradan kendimizi yenileyerek ayrılmaya ve fark yaratmaya çalışacağız” diyerek sözlerini tamamladı. Seçkin katılımcı listesiyle çok güzel ve öğretici bir sunum gerçekleştirildi.
298 magdergi.com.tr
YEȘİM BARLAS, ÖZGÜR AKSUNA
PINAR BAYKAL
FİLİZ SÜTÇİGÜL
TUĞBA BERİN, BURCU HATTAT, SİNEM NEFESOĞLU, PERVİN ERSOY
Şık Markaların İş Birliği Üç yıl önce kurduğu Safari markasıyla moda severlerin beğenisini kazanan Sinem Nefesoğlu ünlü deri tasarımcısı Tuğba Berin ile imza attığı iş birliğini özel bir davetle duyurdu. Berinza by Tuğba Berin ile Safari by Sinem Nefesoğlu iş birliği düzenlenen davetle duyuruldu. Berinza by Tuğba Berin Nişantaşı mağazasında gerçekleşen davete sosyal yaşam dünyasının ünlü isimleri katıldı. Davette Safari by Sinem Nefesoğlu’nun yeni koleksiyonu da görücüye çıkarken konuklar ürünleri yakından inceleme fırsatı buldular. Tuğba Berin’in Nişantaşı mağazasında satışa sunulan Sinem Nefesoğlu’nun tasarımları konuklardan tam not aldı. Konuklar davete özel yüzde 50 indirimden yararlanarak bol bol alışveriş yaparken Nefesoğlu ve Berin konuklarıyla yakından ilgilenerek koleksiyonları hakkında bilgi verdiler. Ayrıca davette Sinem Nefesoğlu, markasının üçüncü yılını Safari temalı yaptırdığı özel bir pasta keserek kutladı. Hayvan severliği ile bilinen tasarımcı, köpeği Tomy’yi de pasta kesiminde kucağından bırakmadı. Ünlü tasarımcıyı bu özel gününde yalnız bırakmayan dostları Nefesoğlu’nu tebrik etti.
BURCU ZİYAL
FİGEN KIRAL
magdergi.com.tr 299
davet
ENDER MERMERCİ, GÜLBİN SİMİTÇİOĞLU
Marella’dan Yeni Koleksiyon Marella Nişantaşı Mağazası, “ CLASSY LADIES” koleksiyonunun ev sahipliğini Gülbin Simitçioğlu yaptı. Tuba Peksayar Şimayli ve Işıl Sarraf Ozan’ın sahibi olduğu Hediyenizvar. com tarafından organize edilen davete “kişiye özel alışveriş” uzmanları geldi.. Dünyaca ünlü Max Mara Company markasının genç, dinamik tarza ve iş kadınlarına hitap eden kolu Marella Mağazaları “Marella Classy Ladies” Koleksiyonu’nda mutlu enerji yakalamak adına, 2016 İlkbahar/Yaz koleksiyonunda tabiat renklerini tercih etmiş. Büyük veya küçük çiçek baskılı kumaşlar, doğanın pastel tonlarından pembe, uçuk sarı, yeşil ve turuncu gibi aydınlık ve iç açıcı renklerle donatılmış. Bunun yanı sıra her mevsim şıklığın vazgeçilmezi olan siyah ve beyaz asaletini de puantiye veya çizgili kıyafetlerde baskın bir şekilde korumuş. 2016 İlkbahar ön koleksiyonunda göze çarpan ilk ana özellik ipek, dantel ve organze kumaşlar ve canlı renklerle bezenmiş düz kesimler, belden büzgülü kloş etekler elbiseleri süslerken Klasik Marella ilkbahar pardesüleri sezonun yine popüleri…
300 magdergi.com.tr
GÜLBİN SİMİTÇİOĞLU - TUBA ȘİMAYLİ
davet
FÜSUN HATTAT
DİLEK TÜRKER
HEVES EKİNCİ
Cemiyet hayatının seçkin isimlerinden Heves Ekinci davetteki sade șıklığıyla dikkatlerden kaçmadı
SUNA VİDİNLİ
TUĞÇE EYİLİK, NESRİN EYİLİK
GÜLDEN BÜYÜKUÇAK
BERRİN ZORLU
İNCİ GAZİOĞLU
AYȘEGÜL HOTİÇ
DEMET HANİF
Gülbin Simitçioğlu ve Tuba Peksayar’ın ev sahipliğinde gerçekleștirilen davete cemiyet hayatının elit hanımları katıldı.
lası için Daha faz /MAGonline m o .c facebook
EFTALYA KÖSEOĞLU
GÜLȘAH EREN
NADİA KOÇAK
magdergi.com.tr 303
davet
HASVAK’dan Anlamlı Davet Gerçekleştirdiği organizasyonlarla adından sıkça söz ettiren HASVAK, “Sosyal Yaşam Evi” adındaki projenin tanıtımını yoğun katılımın olduğu Ankara Anemon Otel’de gerçekleştirdi. Birçok sosyal sorumluluk projesinin altına imza atan HASVAK, Ankara Anemon Otel’de düzenlediği etkinlikte “Sosyal Yaşam Evi”nin tanıtımını yaptı. Çok sayıda davetlinin katıldığı etkinlikte HASVAK Genel Başkanı ve Yönetim Kurulu Başkanı Engin Öztürk, konuşma yaparak birbirinden önemli bilgiler verdi.
304 magdergi.com.tr
AYDAN ÖZDOĞAN
MİNE AYGÜN
Yoğun katılımın olduğu etkinlikte birbirinden lezzetli ikramlar sunuldu. GÜLTEN KARACA
PINAR CANALP
YEȘİM ÖNER
GÜL MURATOĞLU
magdergi.com.tr 305
röportaj
Mantralarla Șifa Çemberi Dünyada binlerce yıldır kullanılan șifa mantralarını Türk ezgileriyle ve Türk enstrümanlarıyla bulușturup dünyaya bambașka bir sentezle mantra müziği olarak sunan ve son yıllarda ‘Mantra müziğin Cennetten gelen sesi’ olarak adlandırılan sevilen sanatçı Seda Bağcan bu ay dergimize güzel bir ses getiriyor… Seda Bağcan kimdir?
Merhaba, herhalde hayatta en zor şeylerden birisi kendinizi kısaca tanıtmanız. Ben müzisyen bir aile olan Bağcan ailesinin bir üyesiyim. Selda Bağcan’ın yeğeni, Savaş ve Süheyla Bağcan’ın kızı, Sonat ve Serenad Bağcan’ın kardeşleriyim. Genelde ‘siz şimdi kimin kızı kimin kardeşisiniz?’ diye sordukları için böyle bir açıklamayla başlamak istedim. Ankara’da doğdum büyüdüm, Tevfik Fikret Lisesi ve ODTÜ Elektrik Elektronik Mühendisliği’nde okudum. Türkiye’de ve Almanya’da tıp şirketleri kurdum ve yönettim 15 sene. Daha sonrasında da tamamlayıcı tıp yöntemlerine yöneldim. Bu konuda sayısız seminere katılıp benim için çok değerli üstatlardan eğitimler aldım. Reiki, Reconnection, Signature Cell Healing, Acutonics, Emotrance EFT, Quantum Biofeedback SCIO bunlardan bazıları. Sonra kendimi, öğrendiklerimi birleştirdiğim ‘Müzik, şifa ve bilimin buluşması’ başlığı altında yurt içi ve yurt dışında seminerler verirken buldum. Öğrencilik hayatımda ve sonrasında beni rahatlatan bir öğreti olan yoga daha sonrasında tutkum haline geldi. Kundalini yoga ile tanışmam da beni mantra müziğiyle buluşturdu. Ben de dünyada binlerce yıldır kullanılan şifa mantralarını yeniden besteliyor; Türk ezgileriyle ve Türk enstrümanlarıyla buluşturup dünyaya bambaşka bir sentezle mantra müziği olarak sunuyorum. 2009 yılından itibaren de ‘Mantra müziğinin cennetten gelen sesi’ diye adlandırılıyorum dünyada. Sunrise, Remember, Sufi Soul Neyim, I am that I am ve Miracle olmak üzere 5 stüdyo albümüm var. En son albümüm olan Miracle’ı daha yeni geçtiğimiz ay çıkarttım.
New age müziğin Türkiye’deki öncülerindensiniz. Bu müzik türünü nasıl keşfettiniz? Ortaokul sıralarında keşfettim new age müziğini. Okulumuz tam gündü ve eve çok yorgun argın geliyordum. Günün yorgunluğunu
306 magdergi.com.tr
atmak ve dinlenmek için Kitaro’nun albümlerini dinliyordum. Daha sonrasında da Ennio Moricone ve Vangelis. Hem zihnim boşalıyordu hem de kendimi enerji doluyor gibi hissediyordum. Çok küçük yaşlardan beri piyano çaldığım için ben de piyanomun başına geçip new age besteler yapmaya çalışıyordum. O zamanlara ait de çok güzel melodilerim vardır doğrusu. Sonrasında da her türlü müziği söyledim, klasik, pop, jazz hatta rock. Mantra müziği karşıma çıkmasaydı enstrümantal new age müzik albümü yapmayı düşünüyordum. Ama mantra müziğiyle tanışınca, yoga öğrencilerimin de yoğun istekleri doğrultusunda mantra bestelerimi kaydetmeye karar verdim. Almanya’da bir yoga festivalinde açılış konserine davet etmeleri üzerine de ilk albümüm Sunrise’ı apar topar yetiştirdim açılışa. 2014’te de hayranı olduğum Kitaro ile tanışma fırsatım oldu, size de anlattığım ortaokul hikayemi kendisiyle paylaştım. Benim müziklerimi dinlemek istedi ve çok beğendi. Amerika’da bir şirketi olduğunu ve albümlerimin dünya dağıtımını istediklerini söyledi. Hatta ileride de benimle bir albüm yapmak istediğini dile getirdi. Ortaokuldan beri hayranı olduğum, hatta bana ilham veren Kitaro’dan böyle bir teklif tahmin edeceğiniz gibi beni inanılmaz mutlu etti. Artık bir dünya markası olan Domo Records albümlerimi temsil ediyor dünyada.
Ailece müzikte bu kadar başarılı olmak nasıl bir his?
Müzisyen ailede müzisyen olmak, yazar ailede yazar olmak, ressam ailede ressam olmak çok zordur aslında. Düşünün ki; etrafınızdaki herkes acayip müzisyen ve siz önlerinde piyano çalıyorsunuz ya da şarkı söylüyorsunuz. Yanlış yapma ve yeteri kadar güzel söyleyememe korkusu oluyor hep. En ufak bir yanlışınız hemen fark ediliyor, en ufak bir detone hemen fark ediliyor. Her zaman mükemmel olmanız lazım. Çocukken çok sterese sokuyor ve bu stress size mükemmelliyetçiliğe götürüyor. Biz
başarılı olmamızı sanırım birbirimize borçluyuz. Her zaman çıtayı daha da yükseğe koyduk ve koymaya da devam ediyoruz. Birbirimizi her zaman sever ve birbirimizle her zaman gurur duyarız. Yaptığımız müzikler tarz olarak birbirinden farklı olsa da nicelerinin ruhuna ve kalbine dokunuyor. Dinleyicilerimizden inanılmaz mesajlar, geri dönüşler alıyoruz. Bunlar da bizi çok çok mutlu ediyor tabii ki!
Müzisyen kimliğinizin yanında spirituel eğitimler de veriyorsunuz. Ne tür çalışmalarınız var?
Yüzyıllardır günümüze gerek yazıtlarla, gerek kulaktan kulağa aktarılarak gelmiş kadim bilgilerle “Kimiz, neyiz, neredeyiz, evrensel kurallar neler?” gibi sorularımıza cevap bulacağımız
ruhumuzla bağlantıya geçmeye yarar. Ruhumuzun mükemmel titreşimi, yaşamımızın mükemmel senfonisi müzikten başka bir şey değil. Müzik şifa, şifa müzik bir anlamda.
Yakın zamanda nerelerde konserleriniz olacak?
Nisan ayında Peru’da Cusco ve Puno şehirlerinde, Arjantin’de Buenos Aires’te, Mayıs’ta İzmir’de, 17 Haziran’da Saraybosna’da, 20 Haziran’da Bosna Hersek’te Güneş Piramidi’nin tepesinde, Temmuz ayında Amerika’da Los Angeles, San Fransisco ve değişik şehirlerde konserlerim olacak.
Müzisyen ailede müzisyen olmak, yazar ailede yazar olmak, ressam ailede ressam olmak çok zordur.. 2 sene süren bir çalışmamız var, adı ‘Evrensel Kadim Bilgelik Dersleri’ Evrensel kuralları öğrenerek ve çeşitli inisyeler de alarak kendimizi gerçekleştirmeyi, daha mutlu, keyifli hayatlar sürmeyi öğreniyoruz. Her 40 günde bir yapılan derslerde astroloji, nümeroloji, yaşam ağacı, mikro organizmalar, makro organizmalar, evrensel matematik, evrensel müzik, elementlerde ustalaşmak, uzayın yapısı, dünya gezegeninin deneyimleri, hayatınızda merak ettiğiniz insanlığa dair tüm bilgilerin uygulamalı grup çalışmalarıyla paylaşıldığı bir çalışma. Kısaca “İnsan olma sanatı” ‘Mantralarla Şifa Çemberi’ çalışmalarımız oluyor, nefes, ses ve yoganın müzikle buluştuğu keyifli bir kendini yeniden programlama çalışması. Gerçeğin sözü anlamına gelen Satsang toplantılarımız var.
Peki eğitimler? Bu eğitimlerle ilgilenenler size nasıl ulaşabilir?
7-8 Mayıs’ta ilk defa Türkiye’de vereceğim İmza Hücresi Şifası (Signature Cell Healing) Semineri kendi kendinizi şifalandırmanızı ve başkalarına da bu evrensel enerjiyi nasıl uygulayacağınızı öğrendiğiniz uluslarası geçerliliği olan sertifikalı bir seminer.
Eğitimler için web sitemi www.sedabagcan.com ziyaret ederek etkinlik takvimime bakabilirler. Ayrıca Facebook, Twitter, Instagram gibi sosyal medya sayfalarım da mevcut. Etkinlik detaylarını, nerelere başvurmaları gerektiğini sayfalarımda paylaşıyorum. Türkiye’de İstanbul, Ankara, İzmir, Antalya ve Mersin’de çeşitli Kişisel Gelişim Merkezleri ve Yoga Stüdyolarında veriyorum eğitimlerimi.
Müzik ve şifa gerçekten birbirinden mi besleniyor sizce?
Sürekli dünyayı dolaşıyorsunuz. Dünyanın en güzel yeri neresi sizce?
Evrende her şey titreşim ve artık daha çok insan titreşimin önemini gün geçtikçe kavrıyor. Geleceğin tıbbı tamamıyle titreşimsel tıp olacak bu kaçınılmaz. Meksika Körfezi’nde ses dalgalarıyla yapılan bir çalışma ile körfezin pis suyu büyük ölçüde ve hatta 1 günde temizlenerek tekrar yunusların geldiği ve balıkların çoğaldığı görülmüştür örneğin. Sevgi frekansı olarak adlandırılan 528 Hz titreşimleri, var olan her şeyin kalbine dokunabiliyor. Tüm varlıkların kendine has titreşimleri var, hatta içimizdeki organların da ayrı ayrı titreşimleri olduğu hesaplanmış durumda. Qigong’un ileri seviye ses tonlaması çalışmalarında bu organlara “chanting” dediğimiz ses dalgalarıyla titreşim gönderiyoruz ve bu organlardaki hücrelerin titreşerek iyileşmesini sağlıyoruz. Ses tonlamasına destek olarak dinlediğiniz müziklerin de uygun frekansta olması şifaya destek olabiliyor. 337 Hz: Kan dolaşımını 537 Hz: Endokrin sistemini (büyüme, gelişme, cinsellik, metabolizma ile alakalı hormonal denge) 625 Hz: Böbrek fonksiyonları 635 Hz. Hipofiz bezi (pituary) 654 Hz: Pankreas 662 Hz: Epifiz bezi (pineal) 696 Hz: Kalp 751 Hz: Karaciğer 763 Hz: Tiroid 764 Hz: Sinir sistemi 835 Hz: Bağışıklık sistemi 1335 Hz: Adrenalin, stresle mücadele 1565 Hz: Ruhsal şifa. 528 Hz frekansı tüm evreni şifalandıracak kapasitede mucizevi titeşimlere sahiptir. DNA onarıcı gücü vardır. 396 Hz korkulardan arınmamıza, 741 Hz farkındalığın artmasına ve uyanışa geçmemize, 582 Hz
Ben bir doğa hayranıyım. Doğal güzelliklere bakmaya, seyretmeye doyamıyorum, nereye gidersem gideyim muhakkak oranın en ilginç yerlerini ziyaret ederim. Her ülkenin, her şehrin, her bölgenin kendine has güzellikleri var. 13 sene Almanya’da yaşadım. Kurdukları sisteme, doğaya önem vermelerine, her yerin inanılmaz yeşil olmasına hayran olmamak mümkün değil. Yaşaması çok rahat bir ülkeydi. Tayland’ın yine Chiang Mai bölgesi muhteşemdir, Kamboçya ayrı bir güzel. Angkor Wat tapınakları çok etkilemiştir beni. Norveç, İsveç, İsviçre ve Avusturya’nın gölleri. Göl demişken İtalya’da Como Gölü de benim için özeldir. Geçen sene ilk defa gittiğim Peru’daki Machu Picchu hayatımda ayrılır ayrılmaz özlediğim bir yer olmuştur. İlk defa böyle bir şey hissettim hayatımda. Çok özel bir yer. Bu sene yine Nisan ayında bir tur düzenliyoruz Peru’ya. En güzel yer diye sorduğunuzda çok zorlanıyorum seçmekte gördüğünüz gibi. Tabii bizim ülkemiz de dünyanın en güzel yerlerinden birisi kuşkusuz.
Yaşamak istediğiniz yerde misiniz?
Bütün dünyada yaşamayı seçtim ben. Benim evim İstanbul’da ama takvimime bakarsanız çok da evde durmadığımı görebilirsiniz. Ülkemizin konumu, kültürel ve doğal zenginliği tartışılamayacak derecede özel. Zihnime, kültürüme, üretimime ve müziğime katkısı bakımından iyi ki Türküm!
magdergi.com.tr 307
davet
Yeni Sezon Yeni Koleksiyon Hande Can Yüce ‘Gouroux For Best’ pre spring 2016 koleksiyonu Best Leather&Fur Nişantaşı mağazasında moda severlerle buluştu. Hande Can Yüce ‘Gouroux For Best’ pre spring 2016 koleksiyonunda abiye elbiselerin yanı sıra işlemeli balık etekler ve mini deri ceketlerle yer aldı. Hande Can Yüce’nin tasarladığı ürünler, tanıtıma katılan cemiyet hayatının tanınmış isimlerinden tam not alırken bol bol da sipariş aldı. ‘Gouroux for Best’ pre spring 2016 koleksiyonu Şubat’tan itibaren Nişantaşı Abdi İpekçi Caddesi’nde bulunan Best Leather & Fur mağazasında satışa sunulacak.
308 magdergi.com.tr
HANDE CAN YÜCE
davet
BERRİN ZORLU
FERYAL GÜLMAN
Davete katılan güzel bayanlar yeni koleksiyonları en ince ayrıntısına kadar inceledi. Kimi beğendiği kıyafetleri ișaretleyerek üzerlerinde denedi kimi hemen satın alarak destekte bulundu.
GÜNSEL ÜLKÜ
ZİYNET YILMAZ
davet
ȘULE ARGÜDER
BEGÜM TACİR
DENİZ AYAYDIN
PINAR TEZCAN
Cemiyet hayatının sevilen simalarından Pınar Tezcan davette tercih ettiği spor kıyafetleriyle sade bir șıklık sergiledi.
lası için Daha faz /MAGonline .com facebook
BİLGE EREN
SERAP DİNDAR
İLGİ BARIȘ
magdergi.com.tr 311
davet
Odabaşı’nın Doğum Günü Partisi Angora Bulvarı’nda yer alan Fitiz Diet’in sahibi Elvan Odabaşı Kanar, doğum günü partisinde yeni yaşını sevdikleriyle beraber kendi yerinde kutladı. Elvan Odabaşı, yeni yaşını Angora Bulvarı’nda bulunan yerinde kutladı. Doğum günü partisine Ankara’nın seçkin isimleri katıldı. Keyifli geçen gecede Elvan Odabaşı doyasıya eğlendi. Frida Kahlo konseptli parti, davetlilerden tam not aldı. Gecenin sonunda Odabaşı, katılan herkese tek tek teşekkür etti.
312 magdergi.com.tr
ÇAĞRI - ELVAN ODABAȘI KANAR
MUSTAFA REVAN, YONCA - EMRE ÖZEN
SİMGE DUMAN
ARZU GÖZCÜ MEREY
lası için Daha faz /MAGonline m o .c facebook
BENAL AYNA
Elvan Odabașı yeni yaș kutlamasında sevdikleriyle beraber fotoğraf çektirerek en mutlu anını ölümsüzleștirdi.
ELVİN ODABAȘI
ARZU GÖZCÜ MEREY
magdergi.com.tr 313
karma
İstediğin Cevabı Almak Hayal Değil...
Samimi ya da bașka tür bir ilișkide, istediğiniz șeyi ne kadar kolay elde ediyorsunuz? Peki, istediğiniz ya da ihtiyaç duyduğunuz șey hakkında ne kadar kolay soru sorabiliyorsunuz? Pek çok kiși, ilișkilerinde sıkıntı yașar; çünkü görünürde, ihtiyaç duyduğu ya da istediği șeye ulașamamıștır. Bazen, istediğiniz șeye ulașamamanızın tek nedeni, ricada bulunmamanızdır. Bazen de arka arkaya yapılan ricalar sonrasında, istediğiniz șeye halen ulașamamıș olduğunuzu görürsünüz. Söz konusu durum, hemen her ilișkide yașanabilir. Buna, samimi ilișkiler, flörtler, aile ve iș ilișkileri dahildir. Bu yazıda, samimi ilișkilere odaklanacağız. Öte yandan, așağıda sunulan bilgiler, diğer ilișki türlerinde yașayabileceğiniz sorunlarda da yardımcı olacaktır: Herhangi bir ilișkide istediğiniz șeyi elde etmenin bazı püf noktaları vardır. Ve ișin güzeli, bunlar manipülasyonun tersidir. Mümkün olan her an istediğiniz șeyi elde etmek için yapmanız gereken 10 sihirli yöntem șöyle: 314 magdergi.com.tr
Soru Sormak Normaldir
Üzerinizdeki Etkinin Bilinmesini Sağlayın
Bu, ilk ve en önemli püf noktasıdır. İstediğiniz ya da ihtiyaç duyduğunuz herhangi bir şeyle ilgili soru sormaya hakkınız olduğunu bilmelisiniz. Akşam çocuklara bakacak birine ihtiyaç duyabilir; küçük işler için yardım isteyebilir; kişisel gelişiminize yönelik bir yatırım yapmayı düşünebilir ya da istediğiniz bir hediyeye sahip olmayı arzulayabilirsiniz. Her zaman ama her zaman, istediğiniz şey için ilgili kişiye ricada bulunun.
‘’Evet’’ ya da ‘’hayır’’ yanıtı sizi nasıl etkilerdi? Ricada bulunduğunuz kişi ‘’evet’’ ya da ‘’hayır’’ın etkisini biliyor mu? Küçük şeyler, üzerimizde derin etkiler yaratabilir. Öyleyse, ‘’evet’’ ya da ‘’hayır’’ yanıtının sizde yaratacağı etki hakkında net bir fikre sahip olun. Bu bilgiyi, ricada bulunduğunuz kişiyle paylaşın.
‘Evet’ Ya Da ‘Hayır’ Yanıtını Duymaya Hazır Olun Soru sormanın etkili bir yolu da ‘evet’ ya da ‘hayır’ yanıtını duymaya hazır olmaktır. Bu durum, soru sorduğunuz kişiye seçim hakkı tanıyacaktır. İnsanlar, özgürlüğü ve gerçek anlamda seçim yapabilme gücünü severler. Bu şekilde sorun; büyük ihtimalle, ‘evet’ yanıtı alacaksınız.
‘Hayır’ Yanıtını Asla Hataya Dönüştürmeyin Ricanıza ‘hayır’ yanıtı gelirse, kibar olun. Kibar bir tepkinin dışındaki her şey, rica etmek yerine talepte bulunduğunuz anlamına gelir. Talepler, asla iyi karşılanmaz ve her zaman dirençle karşılaşır. Bir ‘hayır’ yanıtını hataya dönüştürdüğünüzde, daha fazla ‘hayır’ yanıtı istiyorsunuz demektir. Kibar davranırsanız, çok geçmeden ‘evet’ yanıtı alırsınız.
Alternatif Bir Stratejiniz Olsun Sizin ricada bulunma hakkınız olduğu gibi, ricada bulunduğunuz kişinin de ‘hayır’ deme hakkı vardır. Bunun anlamı, hoşunuza gitsin ya da gitmesin, alternatif bir stratejinizin olması gerektiğidir. Biri ‘hayır’ derse, onu istediğiniz şeyi yapmaya ya da vermeye zorlayamazsınız. Ama yine de istediğinizi elde edeceğinizden emin olabilirsiniz.
Başka Türlü Davransaydınız, Yanıtın ‘Evet’ Olacağını Farz Edin Bir ricada bulunduğunuz kişi ya da kişilerin sizin menfaatinizi düşündüklerini farz edin. ‘’Hayır’’ yanıtı alırsanız, ricanızın gerekçelerinin açık olmadığını aklınıza getirin. Gerekçeleriniz biliniyor olsaydı, ricanızın da yerine getirilmiş olacağını varsayın. Gerekçelerinizi nazikçe aktarın.
Karşınızdakinin İsteklerini Yerine Getirin Siz nasıl ‘evet’ yanıtını duymak ve istediğiniz şeyi elde etmek istiyorsanız, karşınızdaki kişi de aynı şeyi ister. Ona istediğini düzenli olarak verirseniz, siz de istediğinizi daha sık elde edersiniz. Burada önemli olan, karşınızdaki kişinin istediğini düşündüğünüz şeyi değil, sizden talep edilen şeyi vermek ya da yapmaktır.
Asla Dırdır Etmeyin Dırdır etmek, kişinin direncini kırmak ve istediğiniz şeyi zorla elde etmek için, tekrar tekrar aynı şeyi talep etmenin bir yoludur. Bazen kısa vadede istediğinizi elde etmeye yarayabilir. Ama her zaman geri teper; çünkü gerek dırdır eden, gerekse dırdır edilen kişinin çok sinirlenmesine neden olur. Bir talebi arka arkaya tekrar etmeniz gerekiyorsa, bunu yukarıdaki fikirlerin ışığında yapın.
Usanmadan Teşekkür Edin ‘Evet’ yanıtı aldığınızda, bunu iyi kullanın. Karşınızdaki kişinin kendisini iyi hissetmesini sağlayın. Onlar az önce yüreğinize su serptiler; siz de bir iyilikte bulunun. Ne kadar çok takdir ederseniz, karşınızdaki kişi de size o kadar çok destek olur. Bir minnettarlık hissetmiyorsanız bile öyleymiş gibi davranın. Bir süre sonra minnet duymaya başlarsınız.
‘Sizden Bu Ricada Bulunmamam Gerekirdi’ Kaygısını Yok Edin Birinden ilk etapta yapmış olması gereken bir şeyi şimdi yapmasını isterken duruma ne kadar içerliyorsunuz? Bu tür bir eylemde bulunmasını istemek zorunda kalmaktan dolayı sinirlenmiyor musunuz? Böyle anlarda, karşınızdaki kişinin kasıtlı olarak sizi kırmadığını ya da sizden faydalanmadığını hatırlayın. O sizin gibi olamaz; farklı bir insandır; farklı standart ve öncelikleri vardır. İstediğiniz şeyi talep etmek zorundasınız. Bunu yapın, yeter.
magdergi.com.tr 315
davet
ÇİĞDEM DEMİREL
Acıbadem Sihirli Bahçe Velilerini Ağırladı Acıbadem Ankara Hastanesi Çocuk Beslenme ve Diyet Uzmanları tarafından düzenlenen seminer ile okul öncesi dönemde beslenme alışkanlıklarına dikkat çekildi. Acıbadem Ankara Hastanesi okul öncesi çocuklarda beslenme alışkanlıkları hakkında farkındalık yaratmak için Sihirli Bahçe Montessori Okulu veli ve öğretmenlerine yönelik seminer düzenledi. Bedensel gelişim de sürekli olarak büyüme gösteren çocukların beslenmelerinin dikkat ve özen gerektiren konuların başında yer aldığını vurgulayan uzmanlar şunları iletti; “Çocuklara fazla miktarda değil, ihtiyacı olan besinleri içeren ürünler yedirmek önemlidir. 2-6 yaş arasını kapsayan oyun çocuğu dönemi her ne kadar okul öncesi çocuk olarak anılsa da pek çok çocuk, 3 yaş ve sonrasında tam gün kreş ve yuvalara gitmektedir. Aileleri de en çok endişelendiren konuların başında yer alan evden ayrı kalınan zaman diliminde çocukların beslenmelerinin yeterince denetlenmemesi, çocukların eve döndüklerinde ne yemeleri gerektiği ile ilgili sıkıntılara sebep olmaktadır.”
316 magdergi.com.tr
NESRİN DEMİRAY, NİHAN KARAÇAM SALKAYA
davet
Jmunesco’dan Bilkent Hotel’de Davet Ankara Bilkent Hotel’de gerçekleştirilen davette JMUNESCO’dan özellikle ortaokul öğrencileri Birleşmiş Milletler modeli ile toplanıp küresel sorunlar hakkında tartışıp çözüm üreterek, ortak bir yol bulmaya çalıştı.
ORÇUN MENGENLİ, HESNA DOWNING, FATMA TOLAN
JMUNESCO, ortaokullu öğrencileri düzenledikleri 7. konferansla terör, güvenlik sorunları gibi konuları ele alarak bu problemlere çözüm üretmeye çalıştı. Üretilen çözümleri ise oluşturdukları Birleşmiş Milletler modeline sundu. Yoğun katılımın olduğu davette küresel problemlerin sorunlarına çözüm yolları bulunmaya çalışıldı.
Bilkent Hotel’de düzenlenen davette dünyanın farklı ülkelerinden birçok öğrenci konferansa katılarak çözüm yollarına destek oldu.
magdergi.com.tr 317
davet
Ankara İnsanlarını Çok Seviyorum Next Level, sömestr boyunca çocukları sevdikleri isimlerle buluşturdu. Youtube Türkiye’de oyun videoları ile fenomen olan Buğra Kazancı Next Level’da hayranları ile buluştu. Ankaralıları çok sevdiğini söyleyen genç oyun geliştirici, Ankara’ya yerleşeceğinin de müjdesini verdi. Sömestr süresince kurulan oyun alanında yarışan birincilere özel hediyeler armağan eden Kazancı çocukların takip ettikleri oyunlar ile ilgili merak edilen soruları yanıtladı. Next Level ile projelerinin devam edeceğini ileten Buğra Kazancı çocuklar ile bol bol fotoğraf çektirdi. Henüz 20 yaşında olmasına rağmen birçok başarılı projeye imza atan Buğra Kazancı başlattığı sosyal sorumluluk projesi ile de sokak hayvanlarının bakımına katkı sağlıyor.
318 magdergi.com.tr
davet
Coldwell Banker Kavaklıdere’de Yeni Şubesini Açtı Dünyada 6 kıtada, 51 ülkede, 3600 ofisi ve 100 bin danışmanı ile 108 yıldır hizmet veren Coldwell Banker, bünyesine yeni bir ofis daha kattı. Coldwell Banker’ın yeni şubesi, Bora Fatih Özbek tarafından Kavaklıdere Tunalı Hilmi Caddesi’nde şık bir açılış ile Başkentlilere kapılarını açtı. Bora Bey’in ailesi ve yakın dostlarının katılımı ile gerçekleşen açılış renkli anlara sahne oldu. Konuklarını kapıda karşılayan Bora Fatih Özbek örnek bir misafirpeverlik sergiledi. Davetlilere açılışta leziz ikramlar sunulurken Coldwell Banker’ın çalışma sistemi ile igili bilgiler verildi.
BORA FATİH ÖZBEK
magdergi.com.tr 319
davet
Neslihan Bebeğe Şık Karşılama Uğur saat şirket ortaklarından Kağan Bezcier ve koordinatör Aslıhan Bezcier çifti üç buçuk aylık kızları Neslihan’ın mevliti için yakın dostlarıyla şık bir kutlamada bir araya geldi. Mevlüd JW Marriott Otel’in Smyrna salonunda düzenlendi. Kağan ve Aslıhan çiftinin hamilelik dönemleri ve doğum fotoğraflarının da misafirlerle paylaşıldığı davette, misafirler Bezcier ailesine iyi dileklerini ilettiler. Neslihan bebek ise şirinliğiyle gelenlerin yüzünü güldürürken beraber çekilen fotoğraflar büyük beğeni topladı.
320 magdergi.com.tr
ASLIHAN - NESLİHAN BEZCİER, NUR DOGER
OYA - GÜLSEN YALÇIN
NERMİN ÜZEL
ÖZLEM GÜREȘ
SİNEM TEZEL
EMİNE TAVȘAN
Birbirinden șık hanımların katılım gösterdiği davette renkli görüntüler yașandı. TUĞBA ÇETİNKAYA OKYAY
SİMAL DEMİRCİ
NAZAN DERTLİOĞLU
magdergi.com.tr 321
davet
B-Fit T.T Parti Evi’nde Kutlama TAHA - TUĞBA - TUANA KARABACAK
Tuğba-Hakan Karabacak çiftinin minik kızı Tuana Karabacak’ın 5. yaş doğum günü partisi Ankara Çayyolu’nda bulunan B-FİT T.T Parti Evi’nde kutlandı. Ankara’nın seçkin isimlerinden Tuğba-Hakan Karabacak çiftinin biricik kızları Tuana Karabacak’ın 5. yaş doğum günü partisi Çayyolu’nda bulunan B-FİT T.T Party Evi’nde kutlandı. Frozen konseptli doğum günü partisinde minikler doyasıya eğlendi. Aile yakınlarının katıldığı partide konuklar da çocuklar kadar eğlendi.
322 magdergi.com.tr
BURCU - ECE HAMZAOĞLU
İPEK YILMAZ
ȘEYDA SAVAN
kısa kısa
Lüksün Sportif Yanı Bentley Motors, ürün yelpazesine yeni bir model daha eklendiğini açıkladı: Flying Spur V8 S. Flying Spur V8 ile bu model ailesinin amiral gemisi W12 arasında bir yere konumlanan V8 S, artırılan motor çıkışı ve daha odaklı, daha hassas bir sürüş deneyimi sunan geliştirilmiş süspansiyonlarıyla güç ve performans vaat ediyor. Flying Spur V8 S, yeni ve artırılmış sportif yeteneklerinin ipuçlarını taşıyan bir dizi sportif tarz çizgisine de sahip. İyileştirilmiş performansına uyum sağlayan siyah radyatör ızgarası, arka difüzor ve yeni gömme ızgara V8 S’e anlamlı bir görüş kazandırıyor.
Akıllı Telefonda Modüler Çağ LG, Barselona‘da düzenlenen Mobil Dünya Kongresi’nde ilk modüler akıllı telefonu G5’in tanıtımını gerçekleştirdi.Tasarım konusunda radikal değişikliklere giden LG, G5’te pek çok kullanıcının özlem duyduğu çıkarılabilir batarya ile şarj derdine son verirken, kullanıcılarına telefonlarını istedikleri zaman bir dijital kamera ya da ses sistemine dönüştürme imkanı sağlıyor. 5,3 inc Quantum ekran, 32 GB hafıza, 16 MP kamera ve Qualcom Teknolojisi farkıyla LG G5, kullanıcılarına üstün performans, kaliteli grafikler ve sahip olduğu teknik özellikleri ile de üstün bir sanal gerçeklik tecrübesi sunuyor. Ankara’da ilk lansman ve satışı Kutup şirketler grubu LG mağazalarında yapılacak olan G5 için ön talep alımları başlamıştır.
Bowling Sporunun Ve Sporcusunun Yașı Yok Bu yıl Bilkent Rollhouse’da ikincisi düzenlenen Turkish Seniors / 50+ Yaş kategorisi 2016 Turnuvası Rollhouse’da tamamlandı. Rollhouse ve Trianka Bowling sponsorluğunda düzenlenen turnuvaya Türkiye’nin farklı illerinden yaşları 50 – 66 arasında değişen kadın-erkek toplam 45 sporcu katıldı. Bayanlarda Hicran Erol, baylarda Mustafa Onur 2016 Turkish Seniors Şampiyonu oldular. Dereceler: Bayanlar: 1. Hicran Erol 2. Nurşen Telli 3. Ayşe Kontaş - Filiz Er Baylar: 1. Mustafa Onur 2. Fatih Tekeli 3. Alper Erkeskin - Celalettin Çakır
Sıradıșı Bir Yer Sıradışı Bir Yer’in lezzetli tatlar eşliğinde sıcacık sohbetleri yapacağınız kafesi sizleri ağırlarken, OYUN EVİ ve ETKİNLİK ODASI çocuklarınızın harika vakit geçirmesini sağlar. Hem ebeveynlerin ayrı ayrı hem de çocuklarıyla katılabilecekleri ETKİNLİK ve ATÖLYELER, birlikte ya da ayrı ayrı kaliteli zaman geçirmenize yardımcı olur.
Yeni Trend Alarmı: Kadınlarda Karın Kası Estetik International Sağlık Grubu Kurucusu Op. Dr. Bülent Cihantimur karın kası estetiği hakkında açıklamalarda bulundu: “Karın kası yapmak son derece zorlu bir antrenman ve vakit ayrılması gereken bir süreçle gerçekleşiyor. Özellikle son zamanlarda bayan hastalarımızda karın kası estetiği talebi oluştu. Zamansızlıktan söz ediyorlar ve dahası aşırı bir kas görüntüsü de istemiyorlar. Ayrıca buna ayıracak zamanı olmayanlar, daha çabuk bir şekilde sonuç almak isteyenler ise, karın kası estetiğine başvuruyorlar. Bireyler her zaman spor yapmalı, besinlerine dikkat etmeli fakat diğer yandan profesyonel bir şekilde çalışmaya vaktiniz yoksa karın kası estetiğinden faydalanabilirsiniz”.
Üsküp cad. Nilgün sok. No:14/11 Çankaya Ankara 0 312 427 5054 biz@obiziz.com
davet
Dünyagöz Keçiören Şubesi Açıldı Dünyagöz Hastaneler Grubu, Tunus ve Sincan şubelerinin ardından üçüncü merkezini iş ve siyaset dünyasının önemli isimlerinin de katılımıyla Keçiören’de Ankaralılar’ın hizmetine açtı. Dünyagöz Hastaneler Grubu Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Adem Esgün’ün konuşmasıyla başlayan açılışta “20 yıl önce Türkiye’de bir ilki gerçekleştirerek hizmete açtığımız Dünyagöz Hastanesi’nin göz sağlığı ve teknolojisi alanında sadece Türkiye’nin değil, dünyanın sayılı referans merkezlerinden biri olduğunu ülkem ve şahsım adına gurur duyarak söyleyebilirim” dedi. Keçiören Belediye Başkanı Mustafa Ak’ın da katıldığı açılış töreninde kurdele kesim merasimi yapıldı. Hastaneyi gezen Ak “Keçiören gibi yaşam kalitesinin artırılmasına önem verilen bir yerde böylesi bir yatırımı çok akılcı buluyor ve Dünyagöz ailesini tebrik ediyorum.” dedi.
326 magdergi.com.tr
BAȘAK BOSTANCI, ZUHAL BACAK
Dünyagöz Keçiören șubesinde katarakt tedavisinden retina hastalıklarına, lazerden çocuk göz hastalıklarına ve kornea hastalıklarından oküloplastiye kadar göz ve göz sağlığına dair tüm hizmetler tek çatı altında Ankaralılara sunuyor. SANEM ÖZTÜRK, ALİ ONGUN BOYDAK, HANDE ÇALIK
magdergi.com.tr 327
EMİNE POLAT
16 -18 Mart 2016 İstanbul Kongre Merkezi (ICC) & İstanbul Lütfi Kırdar - ICEC
3. ACE of M.I.C.E. KONGRE, TOPLANTI ve ETKİNLİK SEKTÖRÜ FUARI Kongre, toplantı ve etkinlik sektörünün Türkiye ve dünyadan üst düzey karar mercilerinin buluşma noktası! www.ameistanbul.com Etkinlik Mekan Sponsorları
Genel Koordinasyon
Endüstri Partnerleri
Etkinlik Sponsorları
TECHNICAL PRODUCTION
Resmi Havayolu
Etkinlik Yönetimi
TURİSTİK OTELCİLER İŞLETMECİLER VE YATIRIMCILAR BİRLİĞİ T U R K I S H
H O T E L S
A S S O C I A T I O N
R
I
I
I
OZGUR KRISTAL
heliSightSeeing
istanbul
R
iş çözümleri ve danışmanlık
heliSightSeeing istanbul
PANTONE 200 C C: 16 M: 100 Y: 87 K: 7
R
ZİYARETÇİ PROFİLİ:
KATILIMCI PROFİLİ:
MICE Profesyonelleri, Etkinlik Yöneticileri, Pazarlama İletişimi Yöneticileri, Kurumsal İletişim Yöneticileri, Ürün ve Marka Müdürleri, Satın Alma Yöneticileri
İletişim Sponsoru
Oteller, Etkinlik Mekanları, Etkinlik Planlayıcılar, Toplantı Organizatörleri, Sahne-Dekor-Tasarım Uygulama Firmaları, Ses-Işık-Görüntü Firmaları, Video Mapping Firmaları, VIP ve Turizm Taşımacılığı Firmaları, Dönemsel İK Firmaları, Catering Firmaları, Konferans Yönetim Bilgi İşlem Sistemleri, Stant Tasarım Firmaları
Yabancı Medya Partnerleri
Medya Partnerleri
4. ACE of M.I.C.E. Kongre, Toplantı ve Etkinlik Ödülleri 17 Mart 2016’da Zorlu Performans Sanatları Merkezi’nde! www.miceodulleri.com
Otel Sponsorları
®
2 KULÜ
BÜ
KULÜ
BÜ
TOURISM, LEISURE & LIFESTYLE
bi’dünya müzik
Serkan Kızılbayır serkan@magdergi.com.tr
ED SHEERAN, TAYLOR SWIFT
JUSTIN BIEBER CIARA
GLENN FREY
THE WEEKND, BELLA HADID
Mikrofon Bendeyse Sorun Yok!
LADY GAGA
Tüm MAG okurlarına merhaba! Bu aydan itibaren artık sizinle duygularımızın kısayolu olan müziği konușacağız. Öncelikle geride bıraktığımız yılda neler oldu, hangi șarkıların yıldızı parladı, en çok kimler kendinden bahsettirdi onlara bakalım; 2015 yılında Demet Akalın zirveyi koruyan isim oldu. Hem dijital platformda hem de eğlence hayatında en çok ‘’Pırlanta’’ albümünü dinledik, onu yine Türkçe popun bir bașka kraliçesi Gülșen ‘’Bangır Bangır ‘’ albümü ile takip etti. 2015’in en yeni isimleri yeni ödüllerini de aldı Edis, Buray ve Simge geride bıraktığımız yılda rüștünü ispat eden yeni isimler oldu. Gelelim taze yılın heyecan veren yeni albümlerine... 330 magdergi.com.tr
H
er yıl gençleşmeye devam ediyor..
Önceliği uzun yıllardır müzik ile hayatımızda olan Türk Pop’nun en güzel kadınlarından Ayşegül Aldinç’e vermek istiyorum. Her yaşın farklı bir güzelliği olduğunu bize gösterirken 2016 yılına da yeni albümü ile iddalı girdi. Nisan ayında yayınladığı Mabel Matiz’in bestelediği “Bir Tek Gördüğüm” teklisi ile ilk sinyalleri verdi. “Sek’iz” albümü de yılın ilk ayında bizimle buluştu. Albümünde dikkatimi çeken en büyük husus, çok büyük sanatçılarla çalışılması. Kenan Doğulu, Gökhan Türkmen, Göksel, Harun Tekin, Eflatun, Yüksek Sadakat ve Nada gibi birbirinden başarılı ve önemli isimler, hem besteleri hem de sesleri ile albüme katkıda bulumuşlar. Albümün ismi hem yer alan şarkı sayısından hem de güzel sanatçının uğurlu sayısından geliyor. ‘’Durum Leyla’’ şarkısına da film tadında bir klip çektiğini de söyleyebilirim.
Şimdi Dantel Moda!
Ve albümü daha çıkmadan kapağı ile sosyal medyayı sallayan isim İrem Derici... Albüm kapağındaki fotoğrafı önce büyük ilgi gördü, tüm hayranları evlerindeki dantellerle fotoğraflarını paylaştı. Albüm gölgede mi kalacak derken, listelerin tabiri caizse tozunu attırdı.12 Şubat’ta çıkan ve ilk solo albümü olan “Dantel” internette en çok dinlenen ve indirilenler listesinde ilk sırada. Derici’nin, albümüne ismini verdiği ve eşi Rıza Esendemir tarafından Beykoz Kundura Fabrikası’nda çekilen klibi de, video paylaşım sitesi Youtube’de bir haftada 2, 5 milyon defa izlendi.
Onda Şeytan Tüyü var!
Önce ‘’Çak Bir Selam’’ dedi bütün ödülleri topladı. Sonra ‘’Güm Güm’’ dedi 2015 yılını dans ettirdi ve artık onun bir ‘’Şeytan Tüyü’’ var. Ayşe Hatun Önal...O da 2016’nın ilk ayında teklisini bizimle buluşturanlardan.Sözü ve bestesinde Alper Narman, Onur Özdemir ve Gürsel Çelik’in imzası bulunan şarkı, aynı zamanda bir albümün habercisi ve yakında vizyona girecek aynı isimli filmin de soundtrack’i. ‘’Şeytan Tüyü’’ne Haldun Dormen, Mustafa Üstündağ, Güven Kıraç gibi isimlerin içinde bulunduğu bir video klip de çekildi.
Gerçek Megastar!
Gelelim albüm sinyalleri verenlere. Megastar Tarkan’dan herkes merakla yeni albümü bekliyordu. Albüm hazırlıklarının sona yaklaştığı kulislerde konuşulanlar… Ancak her olayda olduğu gibi yine duyarlı duruşunu koruyan başarılı popçu ülkemizde yaşanan ve hepimizi derinden etkileyen kötü hadiseler nedeni ile albümün çıkış tarihini erteledi. Yeni albüm sinyalleri veren bir diğer isimse Hande Yener… Albüm çalışmalarına hızla devam eden güzel popçu albümün ismini belirledi ve albüm fotoğrafları için objektif karşısına geçti.
Peki Dünyada neler oluyor ?
Grammy 58. kere sahiplerini buldu! Müzik dünyasının prestijli ödülleri arasında yer alan Grammy ödülleri geçtiğimiz günlerde sahiplerini buldu ve yine unutulmaz anlar yaşattı. Taylor Swift geceye resmen damgasını vurdu. Sahnesiyle, görselliğiyle ve şovuyla hatta sahnedeki isimlerin ağırlığıyla bugüne kadar gördüğüm en güzel törendi... 3 saat boyunca iyi olan her şey vardı sahnede. • Yılın Albümü: 1989, Taylor Swift • Yılın kaydı: “Uptown Funk,” Mark Ronson featuring Bruno Mars • Yılın şarkısı: “Thinking Out Loud,” Ed Sheeran • En iyi yeni sanatçı: Meghan Trainor • En iyi pop solo performans: “Thinking Out Loud,” Ed Sheeran • En iyi müzik video: Bad Blood – Taylor Swift Ft. Kendrick Lamar • En iyi müzik filmi: AMY (Universal Music Group) • En iyi R&B performansı: Earned It (Fifty Shades Of Grey) – The Weeknd
Bu geceye damgasını vuran olaylar ;
• Blank Space’le Yılın Şarkısı Ödülü’nü kaçıran Taylor Swift’in bu dalda ödülü alan ismin Ed Sheeran olduğunu duyduğunda samimi çığlıkları ve sevinç gösterisi. • Grammy tam 3 saat 20 dakika sürüp, ilan edildiği gibi Los Angeles saatiyle 17.00’de başlayıp, 20.20’de bitmesi. • Taylor Swift sahneye çıktığında, izleyicilere daha önce dağıtılan bilekliklerin yanıp sönmeye başlaması. • Ünlü bir markanın gecenin çıkışında kadınlara hediye olarak babet dağıtması.
Eagles’ın üyesi Frey yaşamını yitirdi
ABD’nin California eyaletinde 1972’de kurulan ve 1970’lerin en başarılı gruplarından biri olan Eagles’ın Frey dışındaki kurucu üyeleri, Bernie Leadon, Don Henley, Randy Meisner ve Don Felder idi. Grubun bugünkü üyeleri ise Don Henley, Joe Walsh ve Timothy B. Schmit. ABD’nin ünlü müzik grubu Eagles’ın kurucu üyesi Glenn Frey ileri derece kalın bağırsak iltihabı ve zatürre rahatsızlığı nedeniyle müziğe ve hayata veda etti.
TÜRKİYE TOP 5
1- Murat Dalkılıç FT Boygar - Leyla 2- Sia - Cheap Thrills 3- İrem Derici - Dantel 4- Synapson feat Broken Back - Fireball 5- Röya ft. Ozan Çolakoğlu Kesin Bilgi
AVRUPA TOP 5
1- Major Lazer - Light It Up 2- Zara Larsson - Lush Life 3- Yall - Hundred Miles 4- Jain - Come 5- Willy William - Ego
magdergi.com.tr 331
davet
İtalyan Haftası Bilkent Otel bünyesindeki Akdeniz Restoran, İtalyan Yemekleri Haftası’na ev sahipliği yapıyor. Hafta sonuna kadar otelin şefi Ekrem Sarpkaya ve İtalyan şef Daniel Evangelista, İtalyan mutfağının önde gelen lezzetlerini Ankaralıların beğenisine sunacak. Etkinliğin açılış kokteyline çok sayıda lezzet tutkunu katıldı. Katılımcılar, iki usta şefin elinden çıkan İtalyan yemeklerini tatma imkanı buldu. Pizza, spagetti, ravioli, lazanya gibi İtalyan mutfağına özgü yemekler, konukların beğenisine sunuldu.
332 magdergi.com.tr
GÖNÜL - ORHAN KORAL
haber
Sigarada Bulunan 81 Madde Doğrudan Kansere Yol Açıyor! Acıbadem Ankara Hastanesi Göğüs Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Ayşe Yılmaz ‘ın sunumu ile Suudi Arabistan Okulu öğrencilerine sigara bağımlılığı konusunda seminer düzenlendi. Sigara tiryakiliğinin en öldürücü bağımlılık olduğunun altını çizen Doç. Dr. Ayşe Yılmaz, sigarada 4000 binden fazla maddenin bulunduğunu, bu maddelerden de en az 81 tanesinin doğrudan kansere yol açan maddeler olduğunu belirtti. Nikotinin ciddi bağımlılık yapma özelliğine sahip olduğunu vurgulayan Yılmaz; sigara kullanımının en çok 25-44 yaş aralığında gözlemlendiğini belirtti ve lise dönemlerindeki sigara kullanımlarının üniversite çağlarında biraz daha azalma gösterdiğinin altını çizdi. Pasif içicilerin de akciğer kanseri gibi kanserlere yakalanma olasılığının %90 olduğunu belirten Doç. Dr. Ayşe Yılmaz öğrencilerden çevrelerinde sigara kullanan kişileri uyarmalarını istedi.
Skal International Atlı Otel’de Skal İnternational Başkanı Sadık Altıparmak’ın ev sahipliğinde düzenlenen ve Atlı Otel’de gerçekleştirilen etkinlikte Skal üyeleri bir araya geldi. Her ay düzenlenen Skal International Ankara olağan toplantısının bu ayki adresi Ankara Atlı Otel oldu. Davetin ev sahipliğini Skal International Başkanı Sadık Altıparmak üstlendi. Gelen konuklarla yakından ilgilenen Altıparmak, açılış konuşmasında, katılan tüm davetlilere teşekkür etti. Skal International üyeleri birbirinden leziz yemekler yiyip bol bol sohbet etti. Verilen bilgilerden sonra yemeğe geçilirken, üyeler keyifli bir toplantıyı daha geride bırakmış oldu.
Barış Abi’leri İçin Söylediler Next Level, Barış Manço’nun ölümünün 17. Yılında usta sanatçıyı şarkıları eşliğinde andı. Next Level, Barış Manço şarkıları ile ziyaretçilerine unutulmaz bir gün yaşattı. “Adam Olacak Çocuk” nostaljisinin de yaşatıldığı etkinlikte minikler, Mine Abla eşliğinde Barış Abi’lerini andı. Şarkılar söyleyen miniklere arkadaşları puan verdi. Sahneye çıkan Irmak Taylan “Serbest müzik yapabilir miyim?” sorusu ile herkesi kahkahaya boğdu. Barış Manço’nun yakın dostu Erkmen Sağlam “Barış 17 yıl önce gitti ama hala aramızda. Barış’ı sevindirdiği için Next Level’a teşekkür ederim” dedi. Usta sanatçının aramızdan ayrılışının 17. Yılında saygı ile anan Next Level’a çektiği fotoğraflardan birini hediye eden Sağlam, Barış Manço ile ilgili anılarını da davetliler ile paylaştı. Tüm çocuklar ile sahneye çıkan Mine Abla ve Eser Taşkıran Orkestrası Manço’nun en çok sevilen parçalarından biri olan “Kara Sevda” yı hep birlikte söyledi. magdergi.com.tr 333
davet
OSMAN ALTINIȘIK
MUSTAFA KÖROĞLU
OSMAN İRMİȘ
Osman Altınışık’tan İmza Günü Ankara Filistin Caddesi’nde bulunan Sofa Kebap’ta gerçekleştirilen imza gününde gazeteciyazar Osman Altınışık, sevdikleriyle buluştu. Gazeteci ve yazar Osman Altınışık, çıkardığı ikinci kitap olan “B’aşka vakit kalmadı” eserinin tanıtımı ve imza gününde sevdikleriyle buluştu. Etkinlikten elde edilen gelir, yardıma muhtaç çocuklara bağışlandı.
334 magdergi.com.tr
BARIȘ AYDIN
NEZİH ALLIOĞLU
haber
Zaraif Göze Geldi Zaraif yeni koleksiyonunu geçtiğimiz akşam görücüye çıkardı. Yenilikçi ev dekorasyonu ürünlerinin markası Zaraif, yeni koleksiyonunu ‘Kadında Son Trend’ adını taşıyan defilede birbirinden ünlü mankenlerle tanıttı. Değerleri 750 TL-24 bin TL arasında değişen ürünler büyük beğeni topladı. Defile sonunda bir talihsizlik yaşandı. Didem Taslan’ın taşıdığı, defilenin en gözde ürünü, 12 bin TL değerindeki rose paerla markis meyvelik pembe İtalyan aksesuarı, Taslan’ın poz verirken elinden kayması ile kırıldı. Tamamı el işçiliği olan özel üründen yalnızca iki adet üretilmişti. Zaraif markasının sahibi Mustafa Ali Kurt defilenin gördüğü ilgiden memnun kaldıklarını belirtirken yaşanan talihsizlikle ilgili; ‘Organizasyonun ve yeni koleksiyonumuzun nazarı çıktı. Ülkemizde her gün yaşanan terör olayları ve kadına yönelik şiddetin yanında bir meyve tabağının lafı olmaz’ dedi.
Sevgililer Günü’nde En Büyük Sürpriz MINI’den Borusan Oto Çankaya ve Armada Alışveriş Merkezi 14 Şubat Sevgililer Günü için sıra dışı bir etkinlikte buluştu. 12-21 Şubat tarihleri boyunca bir adet MINI Cooper, Armada Laışveriş Merkezi’nde sergilendi. AVM ziyaretçilerinden Sevgililer Günü temalı mesajlarını minik kağıtlara yazmaları ve MINI Cooper üzerine yapıştırmaları istendi. Bu tarihler boyunca yazılan mesajlar içerisinden en güzel mesajı yazan iki çifte 14 ve 21 Şubat tarihlerinde MINI otomobil tahsis edildi.
Anaçev’den Yardım Yemeği Anadolu Çağdaş Eğitim Vakfı Burslu öğrenciler yararına şık bir davet verdi. Davetin ev sahipliğini Anaçev Başkanı Ayla Hatırlı gerçekleştirdi. Fulin Arıkan‘nın Vücut dili eğitimi ile başlayan davet, yemekli sohbet ortamı ile devam etti. Big Chefs’te gerçekleşen etkinliğe yaklaşık 35 burslu öğrenci katıldı.
magdergi.com.tr 335
davet
Tanışma Davetinde Buluştular Kadın ve Gençlik Platformu Derneği Başkanı Ruveyda Akbay, evinde düzenlediği etkinlikle Türkiye’ye yeni gelen elçi ve elçi eşlerini bir araya getirerek kaynaşma ve tanıştırmak adına misafirperverlik örneği göstererek şık bir davet verdi. Ankara cemiyet hayatının önde gelen isimleri ve Türkiye’ye yeni gelen elçi ve elçi eşleri, Kadın ve Gençlik Platformu Derneği Başkanı Ruveyda Akbay öncülüğünde toplandı. Türk mutfağı lezzetlerinin sunulduğu etkinlikte davetliler birbirinden leziz yemekler yedi. Keyifli geçen etkinlikte Ruveyda Akbay toplantının anlam ve önemini belirtmek için bir konuşma yaptı. Konuşmasında bu tür etkinliklerin Türkiye’yi daha iyi tanıtmak adına önemli olduğunu vurguladı.
336 magdergi.com.tr
MİNE AYGÜN
haber
Bu Mutfağın Dili Olsa Da Konuşsa Next Level, Mediakraft’ın sevilen yüzleri Tamer ve Fırat’ı eğlenceli mutfak atölyesinde ağırladı. Youtube Türkiye’nin sevilen fenomenleri videolarında tadımını gerçekleştirdikleri ekmek arası muz menülerini hayranları ile paylaştı. Sahnede ketçap ve mayonezli ekmek arası muz tadımı yapan fenomenler, çocukların meraklı bakışları eşliğinde hazırladıkları karışımı kahkahalarla tattı. Sayfalarında koydukları videolar ile ilgili sorular yönelten ikili mini yarışmanın kazananlarını sahneye davet etti. Takipçilerine de hazırladıkları karışımı tattıran Tamer ve Fırat eğlence dolu bir hafta sonuna imza attı. Sahnede ilginç karışımı tadan ziyaretçiler sorulara cevap vermek için birbirleriyle yarıştı. Doğru cevap vererek sahneye çıkma şansını kazanan Alp, hazırladıkları karışım ile ilgili “Biraz daha aşalım kendimizi” dedi. Meydan okuyuşuna ilgi gösteren ikili krem şantili ekmek arası muz karışımı ve yosunlu mantı ile çıtayı biraz daha yükselterek coşkulu kalabalığın meraklı bakışlarını zirveye taşıdı.
Dopingli Yarıyıl Tatilinin Ardından Next Level, sömestr boyunca çocukları birbirinden renkli etkinlikler ile bir araya getirdi. Minik ziyaretçiler, yeteneklerini geliştiren atölye çalışmalarının yanı sıra tiyatro gösterileri ile sanat dolu bir sömestr geçirme şansına sahip oldu. Sihirbazlık gösterilerinin de gerçekleştirildiği etkinlikte çocuklar şaşkın bakışlar eşliğinde illüzyon ustasının yaptıklarını takip etti. Next Play oyun alanında eğlenen minikler aileleri ile birlikte doyasıya vakit geçirme imkanı buldu. Ayrıca Minetest oyunu ile fırtınalar yaratan Next Level, Youtube Türkiye fenomeni Buğra Kazancı’yı da çocuklar ile buluşturmayı ihmal etmedi. Sömestr boyunca her hafta sonu minik hayranları ile bir araya gelen oyun geliştirici merak edilen soruları yanıtladı.
Çocuklarda Uyku Bozukluğu Erken Yaşta Stres Sebebi Pediatrist Gülben Efes, AnneyleBebek.com kurucusu Yadigar Işıldar eşliğinde “Uyku Sorunları” konu başlıklı söyleşide anne ve anne adayları ile Next Level’da bir araya geldi. Çocuklarda uyku bozuklukları hakkında önemli bilgiler veren Efes, evdeki strese bağlı olarak çocukların uyku bozukluğunun artış gösterdiğinin altını çizdi. magdergi.com.tr 337
sergi
Kav Sanat Galerisi’nde Şık Sergi Kılınçarslan Eğitim, Kültür ve Sanat Vakfı’nda, usta sanatçı Ekrem Kahraman, “Yeryüzü Duaları” adlı sergisiyle, kırka yakın eseri sanatseverlerle buluşturdu.
EKREM KAHRAMAN
338 magdergi.com.tr
TÜLAY BAYRAKTAR
KAV Sanat Galarısi’nde açılan şık serginin kokteylinde Ankara’nın seçkin isimlerini bir araya geldi. Sergi, davetlilerin büyük beğenisini topladı. Sergi sahibi Ekrem Kahraman “Yeryüzü Duaları” adlı çalışmasıyla sanatseverlerden yoğun ilgi gördü. Konuklar eserleri incelerken Ekrem Kahraman ile tanışma fırsatı da yakaladı.
HÜSEYİN, FİRDEVSİ, BEHZAT FEYZULLAH
SÜNDÜZ AKYILDIZ
davet
SUAT KILIÇ, FATMA BAYKALDI, HEDİYE ÖZDEMİR, SEMA GÜVEN
Anakucağı Derneği’nden Müzik Dinletisi Anakucağı Derneği, Çankaya Üniversitesi Balgat Kampüsü’nde zihinsel engelli çocukların oluşturduğu Rengarenk Nağmeler Korusu ile muhteşem bir müzik ziyafeti sundu. Anakucağı Down sendromlu Eğitilebilir Zihinsel Engelliler ve Ailelerini Koruma Derneği‘nin oluşturduğu Rengarenk Nağmeler Korosu, Çankaya Üniversitesi Balgat Kampüsü’nde konser verdi. Dernek Başkanı Aynur Kılıç’ın eşliğinde söyleyen koro, izleyicilerin büyük beğenisini topladı. Rengarenk Nağmeler Korusu’nun ardından Ankara Radyosu ses sanatçısı Ayşe Taş’ın oluşturduğu kadınlar destek korusu ile sahne aldı. Anlamlı davete yoğun bir katılım olurken, konser izleyicilerden tam not aldı.
F. AYNUR KILIÇ - EDİP H. AKTAȘ
magdergi.com.tr 339
röportaj
“Görsel tatmin oluşuncaya dek çalışırım ve ne çıkarsa imzalarım”.
Hapsedilen Așkların Öyküsü “Așk ve sevgi uğruna çizip boyadığım resimler sadece birer sanat eseri olarak değil, aynı zamanda bir yașam serüveni olarak değerlendirilmeli” diyen bașarılı ressam Mustafa Ayaz’ın bu renkli serüvenini dinliyoruz...
340 magdergi.com.tr
M
ustafa Ayaz’ın renklerle yolculuğunu kısaca dinleyebilir miyiz?
Dünyaya gözlerimi ilk açtığımda, annemin ak yüzünü ve siyah saçlarını gördüm. Siyah ve beyazı algıladıktan sonra diğer renkleri tanıdım. Daha sonra da, kendi renklerimi buldum. Bu çok uzun bir süreç. Sanatçı ne denli çalışırsa, kendi renklerini de o kadar keşfetmiş olur. Bu onun, renk zevkini tuvale yansıtması ve kendi özgün renk dünyasının zenginleşmesi şeklinde oluyor. Renk zenginliği, kişinin özgün kişiliği ile koşuttur.
Kullanacağınız malzemeler ve renkler neye göre şekilleniyor?
Resim yapma yeteneğinizi ne zaman, nasıl keşfettiniz? Resim yapmaya, sizi yönlendiren bir olay veya bir kişi oldu mu?
Meslektaşlarınızdan sizi ayıran ve başarınızın altında yatan yönleriniz neler sizce?
İlkokul 4.sınıfa gelene dek, resim ödevimi amcamın oğluna yaptırırdım. Daha sonra, yaptığım bir resmi öğretmenimiz çok beğendi. Onun yetenekli olduğumu söylemesi üzerine sürekli bir şeyler çizmeye ve her geçen gün resmi daha çok sevmeye başladım.
Resim yapmak size kendinizi nasıl hissettiriyor?
Sanırım, çalışkanlığım. Resme başladığımdan bugüne dek yaptıklarım, hep kendimi arama sonucu ortaya çıkmıştır. Bundan sonra da amacım yine aramak olacak. Geleceğimi ise yapacaklarım belirleyecek. O nedenle, sanat görüşüm yapıtlarımla koşuttur. Zaman akışı içinde yapılan çalışmalar geliştikçe, geleceğe dönük isteklerim de değişmektedir. Yeni çalışmalar, yeni sorunlara, yeni sorunlar da bir sonraki yapıtın doğmasına yol açıyor. Yapıt ve yapıtın içerdiği düşünce sürdükçe, çalışma, yenileme ve yaratma savaşım da sürecektir.
“Yaptıklarım değil, asıl yapacaklarım heyecanlandırıyor beni”.
Resim sanatı benim mesleğim değil, nefesimdir. Onunla soluyor, onunla yaşıyorum. Elime kağıt kalem almadan, boyaya bulaşmadan duramam. Amacım sıradan resim yapmak değil, çizerek boyayarak düşünmek, çizerek boyayarak sevmek, mutlu olmak ve yaşamı sürdürmek. Söz ve yazı ile anlatamadıklarımı, renk ve çizgilerle tuval üzerinde arıyor, mutlu oluyorum. Bu arayış, sanatçının bir çeşit kendini yazması oluyor.“İpek böceği yaşam için nasıl ipek üretirse, ben de kendi mutluluğum için resim yapıyorum”.
Eserlerinizin ilham kaynakları neler oluyor? Eserlerimin ilham kaynağı, karşı cinse duyulan aşk ve sevgi.
Şimdiye kadar kaç sergi açtınız? Tam sayısını hatırlamıyorum ama 70’in üzerinde.
Ne tür çalışmalar yapıyorsunuz?
Çalışmaya başlarım. Kompozisyon, renkler ve çizgiler beni bilmediğim yeni bir yere götürüyorsa, resme imzamı atıyorum.
Desen, yağlıboya, suluboya, gravür ve az sayıda heykel. Tarzım, Mustafa Ayaz tarzı. Yani, benim yapıtlarım bana benziyor. Soluk alır gibi, konuşur gibi.
Türkiye’de sanata ve sanatçıya hak ettiği değerin verildiğini düşünüyor musunuz? Maalesef hayır. Kültür ve sanata daha çok yatırım yapmak gerekiyor. “Devlet sanatçıya sahip çıkmıyorsa, sanatçı kendine sahip çıkmalı”. Ben de bu anlayışla, halktan aldığımı halka vererek, yani tüm sanatsal birikimimi kullanarak, kendi adımı taşıyan “Mustafa Ayaz Müzesi’ni” kurdum.
Sizce hangi renkler ne tür duyguları ifade ediyor?
Kişiye göre değişir ama genelde sıcak renkler; heyecan ve hareketi, soğuk renkler ise; durgunluk ve sakinliği. “Siyah boyalar getirin, çok çok siyah boya. Her şeyin anlamsız olduğunu göstermek için kapkara siyah boyalar. Ama küçücük bir kırmızı, küçücük bir ışık gerek, o da yaşadıkça umudum olacak. Bizi yaşama bağlayan, bize güzel şeyler yaptıran özlemlerimiz, umutlarımız değil mi?”
Türkiye’de ve dünyada beğendiğiniz ressamlar? Eskiden herkesi beğeniyordum. Şimdi ise, kendi tarzımı beğeniyorum.
Mustafa Ayaz Müzesi Ziyabey Cad. No:25 Balgat/ANKARA Tel: (312) 285 89 98 Fax: (312) 286 29 89 Web: www.mustafaayaz.com
magdergi.com.tr 341
davet
Acıbadem Ankara Hastanesi’nde Seminer Acıbadem Ankara Hastanesi, Ankaralı Girişimci İş Kadınları Derneği (ANGİKAD) üyelerine “Bel ve Boyun Sağlığı”hakkında seminer düzenledi. Acıbadem Ankara Hastanesi’nde gerçekleştirilen seminerde Prof. Dr. Selçuk Palaoğlu, ANGİKAD üyelerine Bel ve Boyun Sağlığı hakkında önemli bilgiler verdi. Gerçekleştirilen seminer, ANGİKAD üyelerinden tam not aldı. Seminer öncesinde birbirinden leziz ikramlar sunulurken, davetliler de bol bol fotoğraf çektirdi.
342 magdergi.com.tr
EMRE ACAROĞLU, SELÇUK PALAOĞLU
davet
Acıbadem HASVAK Üyelerini Ağırladı Acıbadem Ankara Hastanesi HASVAK Ankara üyelerini “Grip” konulu seminerde ağırladı.
PROF. DR. ALPER KIRKPANTUR
ENGİN ÖZTÜRK
Acıbadem Ankara Hastanesi HASVAK üyeleri ile bir araya geldi. Acıbadem Ankara Hastanesi İç Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Alper Kırkpantur halk arasında “Grip” olarak adlandırılan “Influenza” ile ilgili katılımcılara bilgi verdi. Acıbadem Ankara Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Özcan Erdemli’nin konuşması ile başlayan seminerde HASVAK üyeleri grip virüsleri hakkında bilgi alma şansına sahip oldu.
PROF. DR. ÖZCAN ERDEMLİ
PINAR CANALP
magdergi.com.tr 343
davet
İsli Fırın Beysukent Açıldı Ankara’da İsli Fırın ikinci şubesi ile hizmete açıldı. 360 kişilik kapasitesi ile Beysukent’te hizmet vermekte olan İsli Fırın dünya mutfağı, sabah kahvaltısı ve zengin menüsü ile müşterilerini bekliyor. Gerçekleşen açılışa çok sayıda seçkin konuk katıldı. Konukları mekanın sahipleri olan Cem Baykal, Alp Baykal, Ömer Ucuz karşıladı. Herkesle yakından ilgilenen ortaklar örnek misavirperverlik gösterdi. Açılış kurdelasını Başbakan Yardımcısı Tuğrul Türkeş kesti. Davette konuklar pastaların ve kokteyllerin tadına baktılar. Mekanın dekarosyonunu ortaklarından Cem Baykal üstlendi. Açılışa katılan konuklar mekanın konseptinden ve yemeklerin lezzetinden çok memnun kaldıklarını dile getirdi.
346 magdergi.com.tr
ALP - CEM BAYKAL
FUNDA YILMAZ
ÖZLEM İÇİN
FATOȘ DEMİR, BUSECAN KARA
MELTEM LO DOĞAN
İncek loft’un sahibi Selim Akın davete katılan isimler arasındaydı.
YELİZ KAHRAMAN
SELİM AKIN
KADİR NALDÖKEN
magdergi.com.tr 347
davet
TÜKAL’dan Muhteşem Davet Tüm Kadın Lobisi (TÜKAL), Best Apart Hotel’de 49.Antalya Altın Portakal Film Festivali’nde galası yapılan “Yün Bebek” filminin yazarı ve yönetmeni Ümmiye Koçak ile tanıtım ve söyleşi günü düzenledi. Ankara Best Hotel’de düzenlenen TÜKAL etkinliğinde, 49.Antalya Altın Portakal Film Festivali’nde galası yapılan Yün Bebek filminin yazarı ve yönetmeni Ümmiye Koçak’ın tanıtım ve söyleşisine çok sayıda davetli katıldı. Yoğun katılımın olduğu davette söyleşi öncesinde şık konseptiyle dikkat çeken Best Apart Hotel, davetlilelere birbirinden leziz ikramlarda bulundu.
348 magdergi.com.tr
RÜVEYDA AKBAY
ZEYNEP KÖKSALAN
ELİF BAȘMAN
IȘIK TEKIȘIK
FÜSUN ȘENER
IȘIN KURȘAKLI OĞLU
Davete Bașkent’in seçkin hanımları katılım gösterirken, söyleși magdergi.com.tr 349 davetlilerden tam not aldı.
davet
???????????? ???????????????????
???????????????????????????????
Eğlence Ve Dans Bir Arada 2015-2016 sezonu 4. etap ve ulusal sıralama yarışması Ankara- Ümitköy’de faaliyetlerini sürdürmekte olan Fame Dans Spor Kulübü tarafından Şubat ayında Ankara’da gerçekleştirildi. Bu sene, ODTÜ Geliştirme Vakfı Okulları katkılarıyla ilki düzenlenecek olan FAME Dans Sporu Kupası tüm Ankaralı dans ve spor severlere açık olarak düzenlendi. Eğlenceli ve renkli dakikaların yaşandığı gecede minikler birbirleriyle kıyasıya yarıştı. Sabah 09.00’da başlayıp akşam geç saatlere kadar devam edecek olan yarışmada minikler, yıldızlar, gençler ve yetişkinler yaş kategorilerinde birçok sporcu şampiyonluk için mücadele ediyor olacak.
350 magdergi.com.tr
haber
Niloya ve Mete Konseptli Doğum Günü Neşe Erberk İncek Anaokulu’nda gerçekleşen doğum gününe miniklerin yakın arkadaşları ve aileleri katıldı.
Niloya ve mete konseptli doğum gününde hiçbir detay atlanmadı. Gelen konukları Duygu Köksal ve eşi kapıda karşılayarak uzun uzun sohbet edip eğlendi. Minikler pastanın mumlarını üflerken herkes onları izleyerek alkış yağmuruna tuttu. Müzik eşliğinde eğlenceli dakikalar yaşayan misafirler böyle güzel bir anı düzenleyen Köksal ailesine teşekkür etti.
Minik Mina’ya Şık Parti Hande Koçoğlu’nun minik kızı Elif Mina, beşinci yaşını Ümitköy’de bulunan Party Point’ te kutladı. Ümitköy’de bulunan Party Point’te gerçekleşen Hande Koçoğlu’nun kızı Elif Mina’nın beşinci yaş doğum günü partisi, keyifli anlara sahne oldu. Çayyolu Bilfen Anaokulu’na giden Elif Mina’nın doğum günü konsepti “Ever After High” oldu. Alkışlarla doğum günü pastasını üfleyen Elif Mina, gelen hediyelerle oldukça mutlu oldu. Kutlama sonunda Hande Koçoğlu kızının doğum gününe katılan herkese tek tek teşekkür etti.
magdergi.com.tr 351
davet
Art Base Project Sanat Danışmanı Sevil Dolmacı ile BPR İletişim Ajans Başkanı Banu Birkan, çağdaş sanatın üretimine ve dolaşımına katkıda bulunmak amacıyla birlikte oluşturdukları Art Base Project’i, modern ve çağdaş eserlerin yer aldığı özel bir koleksiyon sunumu ile sanatseverlere tanıttı. Sevil Dolmacı Art Concultancy’de düzenlenen davete, iş dünyasının ve cemiyet hayatının seçkin isimleri katıldı. Konuklar, Erol Akyavaş, Ergin İnan, Burhan Doğançay, Adnan Çoker, Ömer Uluç gibi sanatçıların 70’lerden günümüze; önemli eserlerine büyük ilgi gösterdi. Türk sanatçılarının önemli dönemlerine ait seçme eserlerin yer aldığı sergide, Burhan Doğançay’ın 1979 tarihli, nadir bulunan Kurdela ve Gloomsy News serilerinden iki eser, Erol Akyavaş’ın 80’lerden, kaligrafiyi detaylandırdığı eseri, İlhan Koman’ın 60’lardan demir bir heykeli, Paris Okulu sanatçılarından Selim Turan’ın yağlı boya eserleri, Neşet Günal’ın Köpekli Kız’ı, Ömer Uluç’un 90’lardan Figür ve Tavşan’ı yer alıyor. Sergide ayrıca Ergin İnan, Adnan Çoker, Alaettin Aksoy, Canan Tolon, Selma Gürbüz, Osman Dinç, Ahmet Oran, Aloş’un da önemli dönemlerine ait eserler görülebilir. Çağdaş sanat alanındaki projelere, etkinliklere yeni bir açılım getirmeyi hedefleyen Art Base Project, Türkiye’deki ve dünyadaki sanat üretiminin seçkin örneklerini kurumlar için projelendirmek, yeni girişimleri Türkiye’ye adapte etmek, kurumların vizyonlarına paralel sanatsal çözümler/modeller geliştirmek üzere çalışmalarına başladı.
352 magdergi.com.tr
SEVİL DOLMACI, BANU BİRKAN
GÜLÇİN YÜKSEL, ASUMAN GÜRELİ,
OZAN BALABAN
BURCU HANİF
Cemiyet hayatının zarif bayanlarından Burcu Hanif davetteki zarafetiyle göz kamaștırdı.
CEYLAN - ZUHAL PİRİNÇCİOĞLU
EVİN - SELÇUK TÜMAY
magdergi.com.tr 353
davet
ȘANEL ȘAN SEVİNÇ, SERAN GÖÇER, NİLGÜN SABAR
MUSTAFA TONER
HACI SABANCI
İstanbul cemiyet hayatının seçkin simalarının yoğun ilgi gösterdiği davette konuklar eserleri de yakından inceledi.
DİCLE - NURİ ÖZTAȘKIN
BUBİ - AYȘE HAYON
JALE YILMABAȘAR
KEMAL AKTAȘ
ARZU ÇEBİ
EMİN HİTAY
Sanat Danıșmanı Sevil Dolmacı ile BPR İletișim Ajans Bașkanı Banu Birkan’ın ev sahipliğini yaptığı Art Base Project’in açılıșına İstanbul cemiyet hayatının seçkin isimleri katıldı. MURAT KADER
FİLİZ BILDIR, ERGİN İNAN
ALPER ZİYAL
magdergi.com.tr 355
röportaj
Cenk Erdem
cenkerdem@magdergi.com.tr
Duygu Akıyor Nasıl bir șarkı söylemektir o… İçine ișliyor insanın. Listeler Adele ve Justin Bieber’a teslim olmușken (Adele șahane de Justin’i bilemiyorum), usul usul ve acının zarafetiyle döküyor incilerini Sia… Sia ‘nın son albümü “This Is Acting”den peș peșe șarkılar yayınlanıyor ve o can yakan șarkı söyleyișiyle kalitesi, derinliği yine kalbe dokunuyor.
H
adi diyelim Adele’i bir kenara koyarsak piyasanın tekerlemeleri ve cıvık ergen müzikleri arasında yıllarca emek vermiş, çok değerli bir şarkıcı ve şarkı yazarı Sia…
90’larda Avustralyalı caz füzyon grubu Crisp’in solisti olarak, sonrasında lounge müzikler yapan ‘Zero 7’ ile şarkılar söyleyerek, 2000’lerin başından beri bir sürü solo albüme imza atarak tırmalarken, 40 yaşında ancak meşhur canım Sia… Misal 2010 çıkışlı ‘You’ve Changed’ gibi çok sıkı elektronik pop şarkıları da var aslında; bir oturun, geçmişinden de dinleyin derim, öyle güzeller ki… Gel gelelim 14 dakikada yazdığını söylediği ve formül yazar gibi döktürdüğü dev bir Rihanna hiti olan ‘Diamonds’ ile fark edilip, Katy Perry ‘Firework’, kendi sesiyle David Guetta ve ‘Titanium’ derken birçok pop devi için ardı ardına hitler yaratıp, önce bir hit makinesi olarak parlamış oldu Sia. İkinci akıllı adımını daha önceki albümlerinden farklı olarak başka isimlerle yakaladığı hitlerin formüllerine yakın bir albümle, 6. albümü ‘1000 Forms Of Fear’ ile atmış oldu. ‘Chandelier’ ve ‘Elastic Heart’ gibi iki dev hitle Sia artık bir global pop star olarak arenada... Olağanüstü şarkı söyleyen Sia, yeni albümünde bir tür meydan okuyarak daha önce Adele, Rihanna, Beyonce gibi isimlere yazdığı ancak bir şekilde hanımefendilerin
356 magdergi.com.tr
burun kıvırdığı şarkıları söylüyor. Albümün öksüz kalan şarkıları arasında misal Adele için düşündüğü ‘Alive’ bir çıkış şarkısı olarak son derece kaliteli bir pop şarkısı. Bir önceki single çalışması ‘Bird Set As Free’ ilk olarak Rihanna için yazılmış, hatta sonra Adele’e gitmiş ve kimseler almamış. Oysaki, yine duygusu çok güçlü ve yangın gibi bir şarkı. Biz daha o şarkının acısını atlatamadan bu kez yeni şarkısı ‘Unstoppable’ ayrıca can havliyle dinleniyor. Velhasıl yedinci albümde yine karnınıza yumruk gibi inen sözler ve melodiler döktürmüş Sia. Besteci, prodüktör ve söz yazarı zenginliği bir yana, son dönemlerde piyasada ne kadar süperstar varsa hepsinde Sia imzalı şarkılar görmeye devam ediyor olacağız üstelik. Albüm müzik endüstrisinin en prestijli dergileri Billboard ve Rolling Stone’dan tam puan aldı bile. Sia’nın epeydir ortak çalışmalar sürdürdüğü prodüktör Greg Kurstin ile yeniden buluştuğu albümde yer alan şarkıların yapım aşamasında, Sia’ya şarkıları yazarken eşlik eden isimler arasında Adele ve Kanye West var, daha ne olsun? Şarkılar arasında özellikle ‘First Fighting A Sandstorm’ parçasını aranızda 80’lerden Belinda Carlisle’ı sevenler varsa benim için ayrıca şöyle güzel bir hayal kurarak dinlesin… Yeni albümde favorilerimden bir diğeri ‘Sweet Design’ ise şarkı söyleme isteği uyandırıyor ve müthiş enerjik bir şarkı, o enerji fazla gelince hele bir de dertlenince kendimizi kesmek için yeniden ‘Bird Set As Free’ ve ‘Unstoppable’ şarkılarına dönebiliyoruz… Ben diyeyim, albümün her bir noktasından duygu akıyor…
MAG
kültür-sanat sergi
Her Eve Bir Sanat Eseri Sanat, insanın var olduğu ilk andan itibaren ama eliyle ama diliyle ama sözüyle ama çıkardığı seslerle kendini ifade etmek için kullandığı en önemli yöntem. Kendi kanalından ilham frekansıyla aldıklarını özündeki birikimle yoğurarak sunma biçimi. Sanat öyle bir şey ki; tek elden çıkmış olmasına rağmen bakanın gözüne ve algısına göre bin bir şekle bürünüp anlamlandırılabiliyor. Sanatçı öyle bir şey ki; daha önce hiç var olmayan bir şeyi yaratıcılık gücüyle yaratabiliyor, görünmeyen duyguları görünür, dokunulabilir, duyulabilir yapıyor. Sanat böylesine engin, dipsiz, sonsuz, muazzam güzel bir okyanus... Lakin günümüzde oluşmuş bir algı var. Sanat pahalıdır, sadece maddi olarak çok güçlü olan insanların ulaşabileceği bir güzelliktir algısı. Bu algı elbette ki kendi kendine oluşmadı. Bir tablonun, bir heykelin, bir şarkı sözünün değerine bugün bazen paha biçilemiyor. Bazaart Projesi “her eve bir sanat eseri” felsefesiyle, sanatı ve sanat koleksiyonu yapmayı bir lüks olmaktan çıkarıp, herkesin ulaşabileceği bir fırsata dönüştürmeyi amaçlıyor. Bu yıl Bazaart’da genç sanatçılardan Denizhan Özer (Bağımsız Küratör), İnci Aksoy (EKAV Vakfı), Aslı Özok (Mimar Sinan Üniversitesi Eğitim Görevlisi), Tijen Şikar (Uluslararası Plastik Sanatlar Derneği Genel Sekreter), Yrd. Doç. Esra Ali Çavuşoğlu (Marmara Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Öğretim üyesi) ve Celine Uras’ın (Alif Art Müzayede, Yeniköy Rotary Sanat Komitesi Başkanı’ndan oluşan jüri tarafından seçilecektir) eserleri ziyaretçilerle buluşacak.
konser
Tarih: 16 Mart Çarşamba, 2016 Ziyarete Açık Sergi Yer: The Sofa Hotel, Nişantaşı Saat: 10:00-20:00 www.bazaart.org Ayşegül Ural info@womendesignist.com 0533 2363265 0544 9296219
Ankara Dünya Müzikleri Festivali Altus Kültür-Sanat tarafından bu yıl ikincisi düzenlenen Ankara Dünya Müzikleri Festivali, mart ayında dünyaca ünlü eşsiz sanatçıları Ankara Palas’ın muhteşem atmosferinde ve Congresium’da ağırlıyor. Program: 7 Mart: Renaud Garcia-Fons & Derya Türkan 8 Mart: Ricardo Ribeiro 9 Mart: Ballake Sissoko & Vincent Segal 10 Mart: Mark Eliyahu 12 Mart: Buika Biletix:http://www.biletix.com/etkinlikgrup/109845951/ANKARA/tr Facebook: https://www.facebook.com/ events/200889483577546/
magdergi.com.tr 357
MAGastroloji
Aylin Yıldız aylinbulent@mynet.com
Tutulmalar Mart Ayına Damgasını Vuracak...
Geçmiș dönemin kadim ve bilge astrologlarının güneș ve ay gibi harita ıșıklarında gerçekleșen tutulmalara büyük önem verdiğini bilmekteyiz. Senede en az 2 defa tutulma gerçekleșen tutulmalar sürecinde yeni ay ve dolunaylara ay düğümlerinin de eșlik etmesi ile kadersel ve öngörülemez olayların aniden ve apansız biçimde kontrolünüzün dıșında hayatınıza girmesi söz konusudur. Șimșek gibi hızlı ve çarpıcı bu olayların hayatınıza girmesi sizi çok etkiler. Tesiri çarpıcı ve güçlüdür. Yıllarca kapalı duran konular, gizli kalmıș sırlar, halı altına süpürülen tüm pürüzler su yüzüne çıkar bu dönemde. Siz daha ne olup bittiğini bile anlamadan olayların hızlı bir șekilde gelișmesi sizde adaptasyon sıkıntısı yaratabilir. Tüm bu olaylar korku, panik ve endișeye sebep olsa da sonu muhakkak hayırlıdır. Eğer hayatınızda eskimiș, miyadını doldurmuș körelmiș her ne varsa ondan kurtulmanızı sağlayan enerjiler kol gezecektir. Yașanan tüm bu olaylar ve alınan dersler ise çok kıymetlidir. Önemli olan aynı hataları yeniden yapmamak, deneyim kazanıp ders alabilmektir. 9 ve 23 Mart tarihlerinde gerçekleșecek olan tutulmaların, burçlar üzerindeki etkileri
358 magdergi.com.tr
Koç (21 Mart - 20 Nisan) 12.evde gerçekleşen bu tutulmayla dikkat kişinin iç dünyasına, bilinç
altına çekilir. Bu kendi içine çekilişte bilinç altınızdakilerle uğraşabilir, bunalıma girip daha sonra buradan çok daha güçlü çıkabilirsiniz. Ruhsal gelişme ve yaşamın manevi tarafı ön plana çıkabilir. Kişinin şimdiye değin fark edilmeyen gizli yönleri görünür hale gelebilir. Üstü örtülen gizli kapaklı olayların iç yüzü ortaya çıkabilir. Kişi kendini biraz sıkıntıda ve dışarıya ifade edemiyormuş gibi hissedebilir. Bir tür içe dönüş ve yenilenme zamanıdır. Kendinizi suçlamadan olduğunuz gibi kabul ederseniz içinizdeki karanlık labirentten çıkış yolunu bulabilirsiniz.
Boğa (20 Nisan - 21 Mayıs) 11.evde gerçekleşen bu tutulma kişinin geleceğe yönelik hedeflerin-
de değişiklik yaratır. Bunu gerçekleştirmek için bulunduğu grubun dışında yeni ve farklı bir gruba katılabilir. Arkadaşlarıyla ilgili olarak ani değişiklikler gelişebilir. Eski arkadaşlarla yollar ayrılabilir ve öncekilerden çok farklı yeni arkadaşlıklar kurulabilir. Gerçekten size değer veren kişiler ve topluluklar içinde olmayı isteyebilirsiniz. İdealleriniz ve istekleriniz de değişebilir.
İkizler (21 Mayıs - 21 Haziran) 10.evde gerçekleşen tutulma kişinin mesleki statüsünde bir değişiklik getirebilir. İşinizle ve statünüzle ilgili değişimler yaşayabilirsiniz. Kendinize ve ruhunuza uygun bir yerde olup olmadığınızı sorgulayabilir, bir değişim talep edebilirsiniz. Otoritelerle ve patronlarla anlaşmazlık yaşayabilirsiniz. Yeni bir sektöre giriş yapabilir, uzun zamandır yaptığınız işi bırakarak kendi istediğiniz bir konuda çalışmaya başlayabilir ya da bir süre hiçbir şey yapmayabilirsiniz. Toplum içindeki gerçek rolünüzü sorgulamanızı sağlayacak dışsal olaylarla karşı karşıya kalabilirsiniz.
Y engeç (21 Haziran - 22 Temmuz) 9.evdeki tutulmada kişinin dikkati inançlarına çekilebilir. İnandığınız şeyleri yeniden gözden geçirebilirsiniz. Akademik çalışmalar içinde iseniz yeniden yapılandırmalar yapmak zorunda kalabilirsiniz. Bunlar üzerinde sorgulama ve araştırma ihtiyacı hissedilebilir. Kişi kendi prensipleri ile ilgili olarak değişimler geçirebilir ya da yeni bir inanç konusunda araştırmalara girebilir. Uzun yolculuklara çıkabilir ve buralardaki deneyimleri ona yeni bir ufuk açabilir.
Aslan (22 Temmuz - 22 Ağustos) 8.evde gerçekleşen bu tutulmayla ortak paylaşılan mallarla ilgili ola-
yeni düzenlemeler kişinin hayatına aniden girebilir ve bunlara ayak uydurmakta güçlük çekilebilir. Sağlık konusunda kişi kendisine daha dikkat etmek durumunda kalabilir. Sigara bırakmayı, diyete başlamayı gerektiren zorunluluklar ortaya çıkabilir. Eve bir evcil hayvan gelebilir. Daha sağlıklı ve gündelik yaşamı verimli hale getirecek yeni yöntemler deneyebilirsiniz.
Akrep (22 Ekim - 22 Kasım) 5.evdeki tutulma kişinin kendisini dış dünyada göstermesi ile ilgili
yeni ayarlamalar gerektirecek ani olaylar yaşanabilir. Kişi, kendine ait düşünce ve fikirlerini saklamadan ve risk alarak açıkça ortaya koymasını gerektirecek zorunlu bir durumla karşılaşabilir. Bu ev çocuklarla da ilgili olduğundan onlarla daha fazla ilgilenmek gerekebilir. Ayrıca yaratıcı enerjinizi ifade etmenizle ilgili yenilikler yapmanız gerekebilir. Ruhunuzun çocuk yanı ve iç dünyanızı ortaya koyacak aşk ilişkileri yaşayabilirsiniz. Eğlence anlayışınızı değiştirebilirsiniz.
Y ay (22 Kasım - 22 Aralık) 4.evdeki tutulma aile, yuva, yaşadığımız yer, ev, vatan, temel güven-
lik hissimizde değişimler ve yeni başlangıçlar yapmayı gerektirecek etkilerle karşılaşabiliriz. Anne ya da babayla ilgili yeni gelişmeler yaşanabilir ve onlarla daha fazla ilgilenmek gerekebilir. Ev değiştirme, taşınma, dekorasyon yenileme ve onarımlar gerçekleşebilir. Kendinizi daha güvende hissettiğiniz bir yere taşınabilirsiniz. İçsel yolculuğunuzda çocukluğunuza ve geçmişinize dönüp korkularınızla yüzleşebilirsiniz. Bunun sonucunda içinizdeki gücü keşfedebilirsiniz.
Oğlak (22 Aralık - 22 Ocak) 3. evdeki tutulma, kişinin yakın çevresindekilerle, kardeşleriyle olan
ilişkilerini yeniden gözden geçirip bu konuda ayarlamalar yapmasını gerektiren yeni durumlar ortaya çıkabilir. Yeni bir konuda bilgilenmek ihtiyacı ortaya çıkabilir, bunun için çevreye kısa yolculuklar yapılabilir. Bilgi edinmemiz, zihnimizi daha fazla yormamız gerektiren değişikliklerle karşılaşabiliriz. Yeni bir elektronik eşya ya da yeni bir araba alınabilir. Eski eşya ve araçlarla ilgili çözülmesi gereken sorunlar ortaya çıkabilir. İletişim biçiminizi değiştirebilir, eski fikir ve düşünceleri gözden geçirebilirsiniz.
Kova (22 Ocak - 20 Şubat) Tutulmanın 2.evde gerçekleşmesi kişinin maddi ve manevi değerlerin-
rak uzun zamandır süregelen sorunlar çözülebilir ya da bu konularda ani bir gelişme yaşanabilir. Birlikte sahip olunan varlıklarla ilgili gelişmeler yaşanabilir. Miras ve sigorta işleri gündeme gelebilir. Bu konuda kazançlar ve kayıplar yaşanabilir. Duygusal ilişkide bulunduğunuz kişilerle yakınlık kurabilir ya da onlardan uzaklaşabilirsiniz.
de değişimler yaşayacağını gösterir. Para ile olan ilişkisi, paraya bakışını farklılaştıracak durumlar ortaya çıkabilir. Kişinin haritasına göre kazanç ya da kayıplar yaşanabilir. Sahip olduklarını, değer verdiklerini yeni bir anlayışla değiştirmeye neden olacak etkilerle karşılaşabilir. Kişi daha fazla sahip olmayı da seçebilir ancak öncelikle gerçekten değer verdiklerinin neler olduğuna karar vermesi ve buna göre hareket etmesi gerekir. Duygusal ihtiyacı karşılamak adına fazlaca alışveriş yapabilirsiniz.
Başak (23 Eylül - 22 Ekim) 7.evdeki tutulma ortaklıklar ve eşle ilgili açığa çıkıp çözümlenmesi
Balık (20 Şubat - 21 Mart) 1. evdeki tutulma ile tüm dikkat kişinin kendisine çevrilir. Kişi kendisi
gereken durumlarla karşılaştırabilir. Yeni bir ortaklık kurulabilir ya da var olan bir ortaklıkta sona gelinebilir. Kişinin birlikte olduğu kişi ile ilgili olarak alması gereken kararlar ortaya çıkabilir. İlişkilerde uzun zamandır hasır altı edilen bir sorun açığa çıkabilir ve acilen çözüme gidilebilir. Birlikte olduğunuz kişi ile ilgili düşüncelerinizde değişimler olabilir. Daha fazla bir duygusal ve ruhsal doyum arayışı hissedebilirsiniz. İlişki ya sizi rahatsız etmeye başlar ve bitirme kararı alırsınız ya da olumsuz yönlerini konuşup farklı bir yönde ilerlemesini sağlayabilirsiniz.
Terazi (23 Eylül - 22 Ekim) 6.evdeki tutulma günlük hayatta aksayan, yolunda gitmeyen şeylerle başa çıkmakta zorlanma getirebilir. Hayatın bu rutin tarafı ihmal edildiyse kendini gösterebilir. Çalışma koşulları ve iş yaşamında
ile ilgilenmek, ihmal ettikleriyle karşılaşmak durumunda kalır. Kişiliğinde değiştirmek istediği ama uzun zamandır görmezden geldiği yönleri ile uğraşmak ve bunları çözmek durumundadır. Olumsuz taraflarını geride bırakarak bu zorlanma etkisine olumlu yanıt verebilir ve yeni bir insan olma yolunda adım atabilir. Yani Güneş tutulmasının en önemli göstergesi olan yeni başlangıçları gerçekleştirebilir. Eğer direnç gösterirse krizler ve bunalımlar yaşayabilir. Dış görünüşte de bir takım değişiklikler oluşabilir. Kişi kendini dış dünyaya, içinde geçirdiği değişimlere paralel olarak daha farklı gösterebilir. Sağlığı ile ilgili bir takım yeni durumlar ortaya çıkabilir ya da uzun zamandır geciktirilen kontrollere gitmeyi gerektiren bir durum yaşanabilir. Değişimlere direnmemek ve kabul etmek yeni başlangıçlar yapabilmenin en iyi yoludur. Ruhsal olarak değişimden geçilen bu dönemde gerçekte neye ihtiyacınızın olduğunu anlayabilirsiniz.
magdergi.com.tr 359
???????????? ???????????????????
??????????????????????????????? n