MAG Mart 2013 by magdergi

magdergi.com.tr 1

2 magdergi.com.tr

magdergi.com.tr 3

4 magdergi.com.tr

magdergi.com.tr 5

6 magdergi.com.tr

magdergi.com.tr 7

İstediğiniz herşey...

Ametist Residences Ankara’nın Çayyolu Semtin’de 36.000 m2’lik özel bir alana projelendirilen, benzersiz tasarımı ve özellikleriyle farklı bir residence projesidir.

444 5 425 8 magdergi.com.tr

Hayallerinizin ötesinde bir yaşam vaad eden Ametist’te bulunan, 220 m2 ve 200 m2 net 4+1 daireler ile evinizde kendinizi kaybedeceksiniz.

Ametist Residences’teki dublex daireler şehrin manzarasına yolculuk yapmanız için olağanüstü imkanlar sunuyor.

Proje içerisinde yer alan “Ametist Club”, cardio ve fitness alanı, sauna, buhar odaları, masaj salonları, geniş kapalı yüzme havuzu ile düşlerinizi gerçeğe çeviriyor...

www.ametistresidences.com

Çayyolu Beytepe / ANKARA magdergi.com.tr 9

14 magdergi.com.tr

magdergi.com.tr 15

16 magdergi.com.tr

magdergi.com.tr 17

18 magdergi.com.tr

magdergi.com.tr 19

20 magdergi.com.tr

magdergi.com.tr 21

24 magdergi.com.tr

magdergi.com.tr 25

26 magdergi.com.tr

magdergi.com.tr 27

28 magdergi.com.tr

magdergi.com.tr 29

30 magdergi.com.tr

magdergi.com.tr 31

32 magdergi.com.tr

magdergi.com.tr 33

34 magdergi.com.tr

magdergi.com.tr 35

36 magdergi.com.tr

22 yıllık tecrübeyle ilk günkü heyecanla...

magdergi.com.tr 37

MAG

editör

Patent No: 2005 58511

Karnaval Beril Çavuşoğlu

berilcavusoglu@magdergi.com.tr

Coşkusu

Mart 2013 Yıl: 9 Sayı: 92 Fiyat: 15 TL MAG Medya Ltd. Şti. Adına İmtiyaz Sahibi ve Yazı İşleri Müdürü Can ÇAVUŞOĞLU Genel Yayın Yönetmeni Beril ÇAVUŞOĞLU Genel Koordinatör Uğur ÖZER Görsel Yönetmen Osman Selçuk GÜNGÖR Yayın Yönetmeni Birge UZAN Kreatif Direktör Seda ÇAVUŞOĞLU

u ay yine çok çabuk karar verip çok keyif aldığım bir seyahatim oldu… Karnaval zamanında, Venedik’e… Unutulmaz bir deneyimdi… Soğuk kışa rağmen tüm şehir rengarenk, cıvıl cıvıldı… Enfes kostümler, maskeler, balolar, şovlar… Bence herkesin yaşaması gereken, masal gibi ama tamamen gerçek bir deneyim… E, tabi ki bu coşkuyu MAG sayfalarında sizlerle paylaşıyorum… Umarım siz de hissedersiniz…

Yine bir başka keyifli deneyimimin ünlü Yapımcı Fatih Aksoy’un güzel eşi, “burçdaşım” ve televizyon programlarına stil danışmanlığı yapan Ayşenur Aksoy ile yeni açılan Wyndham Otel’de harika bir çekim gerçekleştirdik. Benim gibi tam bir “Akrep” kadını olan Ayşenur ile yeni tanışmamıza rağmen o enerjiyi ikimiz de hissettiğimiz için çok da güzel sonuç aldık. Sanırım kapağımızdan da belli oluyordur… Dergimizde bulacağınız başka başka güzelliklere gelince… “Dünya Zarafet Güzeli” seçilen Aycan Şencan, Los Angeles’ta yapılan yarışmanın ardından New York muhabirimiz Betül Doğruak’ın sorularını yanıtladı ve Hollywood yazısı altında MAG okurlarına çok özel pozlar verdi. Televizyon dünyasının güleryüzlü sunucusu Oylum Talu, fotoğrafçılığın yanı sıra klip yönetmenliği yapan Lara Sayılgan gibi alanında fark yaratan başarılı isimlerle röportajlarımız var. Sevgili Etel Baler köşesinde “Mybestfriends” markasının kurucuları Yasemin Öğün ve Ayşegül Afacan Köksal’ı ağırlarken; Sevgili Sinem Yıldırım da dünyaca meşhur sanatçımız İsmail Acar’ı sayfalarımıza taşıdı… Sanatçılardan konu açılmışken ünlü ressam Firdevsi Feyzullah ve oğullarıyla söyleşimiz ilerleyen sayfalarda karşınıza çıkacak… Moda ve Sosyete blogunun yazarı geçtiğimiz ayın en şık isimlerini MAG dergi için yorumladı. New York yazarlarımızdan Şule Erdem, 50.si düzenlenen Grammy Ödülleri’ne kıyafetleri ile damgasını vuran isimleri seçti. Artık; en hoş davetler, açılışlar, düğünler, etkinliklerle dolu bu muhteşem sayıyla sizi başbaşa bırakma zamanı geldi. En güzel dileklerimle… Çoook Sevgiler

Grafik Tasarım Özlem Kalkan Yayın Yönetmeni Yardımcısı Ecem SARIKAYA Haber ve Foto Muhabiri Kutlu Can SİNEKLİOĞLU Mustafa GÜNDOĞDU Halil İbrahim BİTKİ İstanbul Temsilcisi Ersin AL Yazarlarımız Ayşe KUCUROĞLU Can CUDİTEPE Candan TOKYÜREK Didem ANTEBİ Etel BALER Moda ve Sosyete Neşet GÜNE Özlem ÖZBAY Serkan ATAKULU Serkan TAVŞANOĞLU Sinem YILDIRIM Tuğçe İNAL Reklam Müdürü Esra DEMİR TORAL Reklam ve Halkla İlişkiler Feray ŞAHİNGÖZ Hilal BAŞARIR Meltem ÖZDEL Selin AYDEMİR Simge ÜNLÜ Semra ÇAKALOĞLU Mali İşler Koordinatörü Tarık DEĞER Yayın Hukuk Danışmanı Ahmet Münir YAŞAR Korcan DERİCİOĞLU Türü Bölgesel Süreli Yayın MAG isim ve yayın hakkı MAG Medya Ltd. Şti.’ne aittir. Dergide yayınlanan yazı ve fotoğrafların tüm hakkı MAG’a aittir. İzin alınmadan kullanılamaz. Yayınlanan ilanların sorumluluğu ilan sahiplerine aittir. İdare Merkezi

Kaptanpaşa Sokak No: 33-B G.O.P. ANKARA Tel: 312 428 0 444 Mevlüt Pehlivan Sokak No:21-1 Gayrettepe Şişli İSTANBUL Tel: 212 213 10 60 Dağıtım

Dünya Süper Dağıtım Baskı

DUMAT OFSET

Bahçekapı Mah. 2477. Sokak No: 6 Şaşmaz / ANKARA Tel: 312 278 82 00 (pbx) Basım Tarihi

28.02.2013 www.magdergi.com.tr facebook.com/magonline twitter.com/magdergi

e-mail: bilgi@magdergi.com.tr

MAG’a abone olmak çok kolay... Telefon ile

0.312 428 04 44

İnternet ile

abone.magdergi.com.tr

YENİDEN KULLANIN GERİ DÖNÜŞTÜRÜN!

38 magdergi.com.tr

Eski dergi, katalog ve gazetelerin geri dönüştürülmesi çevreye yapılabilecek en kolay katkıdır. Ağaç kesimlerini azaltmak üzere MAG Medya, okuyucularını kendi yakın çevrelerinde de geri dönüşümü teşvik etmeye çağırıyor.

magdergi.com.tr 39

88 192

MAGINDEX

194

40 magdergi.com.tr

140

MAGröportaj

168

MAGberil’den yansımalar

MAGdidemlikes

174

MAGsergi

MAGdolce vita

178

MAGözel

Şıklığı ile kendinden söz ettiren Etel Baler bu ay sayfasında moda dünyasına yeni giriş yapan iki genç modacıyı ağırlıyor.

Didem Antebi moda haftalarının ardından sokak stillerini yorumluyor.

Yazarlarımızdan Ayşe Kucuroğlu bu ay yaşadığı deneyimleri ve tüm yenilikleri sayfasında bizlerle paylaşıyor.

Genel Yayın Yönetmenimiz Beril Çavuşoğlu Venedik Karnavalı izlenimlerini MAG okurlarıyla paylaşıyor.

Chalabi Art Gallery’de düzenlenen sergi cemiyet hayatını buluşturdu.

Tüm güzelliği ve zarafeti ile kapağımıza konuk olan Stil Danışmanı Ayşenur Aksoy’un çok özel röportajı ve muhteşem kareler MAG özel sayfalarında...

128

MAGröportaj

192

MAGnew york

140

MAGröportaj

342

MAGastroloji

Televizyon dünyasının başarılı sunucusu Oylum Talu bize “kara kutu” ile olan macerasını anlattı.

Yıllardan beri süregelen bir mesleğe sahip olan, zevkli ve stil sahibi güzel bayan; Lara Sayılgan ile hoş sohbetimiz sayfalarımızda sizlerle.

Dünya Zarafet Güzeli Aycan Şencan ile yaptığımız keyifli röportajı kaçırmayın.

Astrolog Serkan Atakulu burçlarınızı yorumluyor.

magdergi.com.tr 41

Renklenin Birge Uzan

birgeuzan@magdergi.com.tr

ETRO Kristal Küpe 442 €

MOSC Deri Ç HINO an 695 € ta

Bahar sezonu AÇILMIŞTIR! Benim tavsiyem, renklerin uyumsuz uyumunu ortaya çıkarın ve soft renkleri karıştırarak cesurca kullanın!

J.CREW Elbise 630 €

É HLO BY C SEE Çanta € 255

DOLCE & G ABB Kısa Tulum ANA 1,100 €

look

TOM BINNS Kristal Küpe 410 €

W RE et k C J. Çe 0 € 34

EW J.CR Elbise li k n Re 05 € 7

CHRISTIAN LOUBOUTIN Ayakkabı 545 €

NI MARch t Clu € 480

ALEXANDER MCQUEEN Sandalet 435 €

J.CREW Kolye 114 €

CHRISTIAN LOUBOUTIN Çanta 1,095 € MICHAEL KORS Etek 165 €

42 magdergi.com.tr

GIUSEPPE ZANOTTI Suede Platform Ayakkabı 550 €

OSCAR DE LA RENTA Küpe 260 €

VALENTINO Espadril 340 €

magdergi.com.tr 43

look

DOLCE & GABBANA Çizgili koton elbise 625 €

MOSCHINO Elbise 1,422 €

Siyah-Beyaz Kırmızı

Her zaman, her yerde ve her ortamda ben burdayım dedirten siyah-beyazın asilliği ve kırmızının sıcak uyumuyla harikalar yaratmak sizin elinizde.

PROENZA SCHOULER Clutch 1,070 €

MA R B NI 50 luz 0€

PIAGET Küpe

OSCAR DE LA RENTA Yüzük 164 €

ISABEL MARANT Pantolon 360 €

TNEY

CI GUC ta Çan € 895

MIS SO Şal NI 470 €

ISABEL MARANT Desenli Pantolon 450 €

A Der CNE iC 1,30 eket 0€

44 magdergi.com.tr

GIV E Aya NCHY 1,09kkabı 5€

GIUSEPPE ZANOTTI Ayakkabı 1,250 €

STELLA MCCAR Süveter 610 €

OUT OUBes L N Spik ISTIA CHR Pigalle 5 $ 99

CHRISTIAN LOUBOUTIN Ayakkabı 395 €

magdergi.com.tr 45

davet

Vehbi Koç Ödülü Sahibini Buldu Vehbi Koç Vakfı tarafından on iki yıldır aralıksız olarak verilen Vehbi Koç Ödülü’nün yeni sahibi Prof. Dr. Gökhan Hotamışlıgil’e şık bir davetle verildi. Kırk dördüncü yılını kutlayan Vehbi Koç Vakfı tarafından, on iki yıldır geleneksel olarak düzenlenen ve sırasıyla kültür, eğitim ve sağlık alanlarında verilen Vehbi Koç Ödülü bu yıl sağlık alanında sahibine ulaştı. 12. Vehbi Koç Ödülü’nün sahibi, Vehbi Koç Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Semahat Arsel, Koç Holding Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa V. Koç’un ev sahipliğinde, İş Kuleleri’nde bulunan İş Sanat Merkezi’nde düzenlenen özel bir etkinlikle açıklandı.

46 magdergi.com.tr

BURCU MEHMET HANİF

EMİL-ȘÜKRAN GÜZELİȘ

MUSTAFA V. KOÇ, PROF. DR. GÖKHAN HOTAMIȘLIGİL

CAROLINE KOÇ

ENDER MERMERCİ EȘREF-FULYA CERRAHOĞLU

Bu özel davete cemiyet, iş ve sanat dünyasının birbirinden seçkin isimleri katıldı. Ödül töreni tanınmış arp sanatçısı Şirin Pancaroğlu ve grubunun konseri ile başladı. BELKIS AKSOY

Ankara’nın köklü ailelerinden olan Zafer-Ahmet Çavușoğlu da Vehbi Koç Ödül Töreni’ne katılmak için Ankara’dan İstanbul’a geldiler.

ZAFER-AHMET ÇAVUȘOĞLU

DEMET-AHMET HANİF

magdergi.com.tr 47

davet

CEM HAKKO

NEDRET-ALİ TACİROĞLU

İș hayatının bașarılı isimlerinden olan Demet Sabancı Çetindoğan davette tercih ettiği kıyafetiyle gecenin dikkat çeken isimlerinden oldu.

AYȘEGÜL DİNÇKÖK

48 magdergi.com.tr

12. Vehbi Koç Ödülü’ne Prof. Dr. Gökhan Hotamışlıgil’i layık görüldü. Prof. Dr. Hotamışlıgil’e ödülünü Koç Holding Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa V. Koç takdim etti. DEMET SABANCI

ARZU-MURAT ATABARUT

magdergi.com.tr 49

davet

ȘADİYE-BAȘARAN ULUSOY

CAN-AHU HAS

Cemiyet hayatının önemli isimlerinden olan Suzan SabancıHaluk Dinçer çifti geceye birlikte katılarak davetteki șıklıklarıyla ön plana çıktılar. 50 magdergi.com.tr

SUZAN SABANCI-HALUK DİNÇER

CAVİT-NEȘE KAYAK

magdergi.com.tr 51

davet

YÜKSEL BEHLİL

YILMAZ ULUSOY

ÜMİT-CEM BOYNER

Sandra Erer kiremit rengi șalı ve leopar desenli çantası ile geceye renk kattı. 52 magdergi.com.tr

NİNO-SANDRA ERER

SEDEF BARAN

ÖMER GÜRSOY

Porte

Bahara özel fiyatlarla

Sizleri mağazalarımıza bekliyoruz...

Ankara Siteler 0 312 353 20 00

İstanbul Modoko 0 216 466 00 40

İstanbul Masko 0 212 675 10 71

ADANA - ANTALYA - ALANYA - ESKİŞEHİR - KAYSERİ - SAMSUN - MUNCHEN - KIBRIS - YUNANİSTAN

Emohome bir Balıkçıoğlu kuruluşudur

www.emohome.com.tr

davet

Herkes Bu Defilede Şık giyim denilince akla ilk gelen markalardan Vakko, 2013 İlkbahar/ Yaz sezonu kadın koleksiyonunu özel bir davetle tanıttı. Lüks, kalite ve şıklığı her zaman ürünlerinde birleştiren Vakko, 2013 İlkbahar/Yaz kadın koleksiyonunu geniş bir katılımla gerçekleşen davetle tanıttı. Ankara cemiyet hayatının neredeyse tamamının katıldığı davet Vakko’nun Kavaklıdere şubesinde gerçekleşti. Mankenlerin taşıdığı birbirinden şık ve kaliteli kombinler konuklar tarafından ilgiyle incelendi. Yeni sezon trendlerinin tanıtıldığı defilede hazırlanan birbirinden leziz tatlar davetlilere ikram edildi.

56 magdergi.com.tr

SİBEL HELVACIOĞLU

GÜLENNUR AYDIN

Yeni sezon kıyafetlerinin tanıtıldığı defileye Ankara sosyal hayatının önde gelen isimleri katıldı.

AYSEL AKÇAY

AYLİN ÖZAL

BELİZ BÜYÜKHANLI

DÜRİYE ARSEVEN

NICOLE ÖZDOĞAN

Cemiyet hayatının genç kușak temsilcilerinden Esin Cankılıç, spor ve klasik giyimi birleștirerek güzelliğiyle dikkatleri üzerinde topladı.

UĞURKAN EREZ

AMBER ESEN

AYȘE YILDIZ

ESİN CANKILIÇ

magdergi.com.tr 57

davet

YEȘİM TANDOĞAN

PELİN BAYTAR

EBRU DEMİRYÜREK

Șıklığı ve kaliteyi benimseyen Vakko kadını için tasarlanan yeni koleksiyonda; floral desenler, çizgilerle hareketlenen kombinler, neon detaylar ve her sezonun vazgeçilmezi siyah-beyazın buluștuğu kıyafetler göz kamaștırdı.

58 magdergi.com.tr

BEYZA ÖZCAN

NAZAN BAȘMAN

VERDA ÇEVİKOĞLU

AHSEN DEMİRCİ

magdergi.com.tr 59

davet

IRMAK GÖK

AYȘE KAPLAN

AYLİN ERBİLGİN

Ankara cemiyet hanımlarının neredeyse hepsinin ilgi gösterdiği göz alıcı defilede konuklar da șıklıklarından ödün vermediler.

60 magdergi.com.tr

ELA GÜRBÜZ

BENAL AYNA

CAROLİNA TANKAL

BAȘAK OKAY

MARINARINALDI.COM

İSTANBUL NİŞANTAŞI Tel. (0212) 296 35 50 İSTANBUL KANYON Tel. (0212) 353 08 66 ANKARA GOP Tel. (0312) 466 70 13 İZMİR ALSANCAK Tel. (0232) 465 11 20

mücevher MAG

BEE GODDESS Kanatlı Kolye TEKİN SEYREKOĞLU Çifte Kumrular Kolye QUEEN DIAMOND Kolye

PERA PIRLANTA Pırlanta Küpe

FREYWILLE Çiçek Formlu Kolye

Zarif Dokunuş Zarif kolyeleri, birbirinden şık bileklikleri, sıra sıra parmakları dolduran yüzükleri kullanmanın tam sırası. BULOVA Pırlant Saat

ULYSSE NARDİN Şark Saat

ALPER KARACA Modern Kesim Yüzük

SELİM MOUZANNER Yıldız Formlu Yüzük

FREYWILLE Desenli Bileklik

62 magdergi.com.tr

KISMET BY MILKA Yüzük 2.300

TOPAL MÜCEVHER Fatma’nın Eli Yüzük

JUST CAVALLI Kol Saati 329

magdergi.com.tr 63

davet

Cemiyet’i Buluşturan Sevgililer Günü Ülkemizin önde gelen mücevher mağazalarından Altınbaş, Sevgililer Günü’ne özel Nişantaşı mağazasında şık bir kokteyl düzenledi. Sevgililer Günü’nü yepyeni tasarımları ve kampanyaları ile karşılayan Altınbaş, Fatoş Sarıgül’ün ev sahipliğinde Nişantaşı mağazasında cemiyet hayatının ve iş dünyasının birçok önemli ismini düzenlediği kokteylde bir araya getirdi. Canlı müzik eşliğinde gerçekleştirilen kokteylde konuklar Altınbaş’ın yeni koleksiyonlarını inceleme fırsatı bulurken bol bol sohbet ettiler.

FATOȘ SARIGÜL

İș dünyasının bașarılı isimlerinden Begüm Ayaydın yoğun iș temposuna ara vererek katıldığı davette renkli takıları ve sarı çantasıyla bakıșları üzerinde topladı. BEGÜM AYAYDIN

FUNDA FİLİBELİ

ARZU SABANCI

ETEL BALER

SEDEF KARAMEHMET

REVNA DEMİRÖREN

ALEV TÖRÜNER

Tasarımlarıyla adından sıkça söz ettiren Siren Ertan Çarmıklı kokteyldeki tarzıyla farkını yine gözler önüne serdi.

ZEYNEP ÜSTÜNEL

Fatoş Hanım davet boyunca konuklarıyla tek tek ilgilenerek örnek bir misafirperverlik sergiledi. Altınbaş’ın birbirinden özel ve şık koleksiyonlarının sergilendiği davette konuklar beğendikleri mücevherleri almayı ihmal etmediler.

SABA TÜMER

YELDA TİFTİK

magdergi.com.tr 65

SİREN ERTAN ÇARMIKLI

davet

AYȘEGÜL TOPLUSOY, TÜMAY AYAYDIN

MELDA KOSİF

Cemiyet hayatının zarif hanımlarından olan Didem Antebi davette tercih ettiği siyah kıyafetiyle çok șık görünüyordu.

lası için Daha faz /MAGonline m .co facebook

66 magdergi.com.tr

DİDEM ANTEBİ

AYSEL AKÇAY

BEGÜM ȘEN

HİLAL KOSİF

magdergi.com.tr 67

Sosyal medya nedir?

Sosyal medya, insanların online mecrayı kullanarak konușmalarıdır. Bu konușmalar; bloglar, mikro bloglar, online chat, RSS, sosyal ağlar, sosyal imleme siteleri, forumlar, podcastler, video paylașım siteleri, fotoğraf paylașım siteleri, sanal dünyalar, wikiler üzerinden gerçekleșir.

Sosyal medyanın avantajları nelerdir?

Sosyal medya pazarlamanın, geleneksel pazarlamaya karșı sayısız avantajı bulunmaktadır. Standart pazarlamada verilmek istenen mesaj üzerine düșünülür. Sonrasında tasarım, onay, baskı, montaj, dağıtım, ulașım, geri dönüș gibi konuların bekleme süreçleri vardır. Bu süreçlerin tamamı așama așama maliyet anlamına gelir. Bașladığınız ișin hedef kitle tepkilerine göre seyrini değiștirmeniz mümkün değildir. Oysaki sosyal medyada kișilere ulașmak için sadece iyi bir fikir yeterlidir. Ulașılmak istenen kitleye anında ulașılır ve sonuç alınır. Hedef kitle tepkileri anında ölçümlenebilir, buna göre kampanya ya da verilecek mesajda güncellemeler anında yapılabilir. Maliyetler geleneksel pazarlamayla karșılaștırılamayacak kadar azdır.

SİZ SOSYAL MEDYADASINIZ

YA İŞİNİZ? MAG Digital sizin için ne yapabilir?

MAG Digital, teknolojik alt yapısı, doğuștan dijital yetenekleri ve sosyal gücü ile birçok hizmet verebilmektedir. Markanıza ya da ișletmenize özel bir tarama yaparak, dijital strateji ve projeler geliștirip bu projelerin yönetimi ve uygulamasıyla ilgilenmektedir. İçerik yönetiminden sosyal medya kampanyaları geliștirmeye, sosyal CRM’den QR Code uygulamalarına tüm hizmetleri raporlandırarak ve ne kadar fayda sağladığını net rakamlar ile gözler önüne sererek firmanıza özel stratejiler belirler. Viral marketingden online destekli gerilla pazarlamaya kadar birçok alanda yaratıcı fikirler sunar. Dijital dünyanın sanal olma özelliklerini sosyal medya ile yitirmesiyle birlikte Türkiye ve dünyada en küçüğünden en büyüğüne birçok ölçekli firma aynı platformda markalarının iletișimini sağlayabilmektedir. Buna rakipleriniz de dahil. İște bu yüzden siz kullanmazsanız bașkası kullanır. Firmanız, markanız ya da ișletmeniz için planlamadığınız her stratejiyi ve kampanyayı çoktan sektörde bașka bir firmanın hayata geçirdiğini görebilirsiniz. Potansiyelinizi siz kullanmazsanız bu potansiyeli bașkaları sizin adınıza kullanabilir ve bunu kendileri için bir avantaja dönüștürebilir. Sizin kontrolsüz bıraktığınız bu medyada sizin adınızla istedikleri her șeyi yapabilirler. MAG Digital, pek çok hizmetinin yanı sıra sizin adınıza yetkisiz kișiler tarafından açılmıș tüm kontrolsüz Facebook sayfalarını kapattırabilir. Markanız bașkalarının elinde onların çıkarları için kullanılmamıș olur. İçiniz rahat olur ve pek çok konuda herkesten önde olursunuz.

röportaj

Etel Baler, Yasemin Öğün, Ayşegül Afacan Köksal

Etel Baler ile

Türk Tasarımcılar Sosyal paylaşım sitelerinden uzak durmama rağmen, ısrarlara dayanamayıp 2 ay önce Instagram hesabı açtım. Tarzları ve koydukları güzel resimlerle “Mybestfriends” dikkatimi çeken ilk kullanıcılardan biri oldu. Sanal arkadaşlığımız gerçek arkadaşlığa dönüştü ve tasarımlarına da kendilerine de bayıldığım “Mybestfriends”i sizlerle de paylaşmak istedim.

nce ortak, sonra arkadaş oldunuz. Ortada çocukluktan gelen bir arkadaşlık olmadığına göre, “Mybestfriends” adı nereden geliyor? Aslında en iyi arkadaş olmak için çok uzun yıllara ihtiyaç duyulmuyor. Biz çok kısa sürede pek çok şeyi paylaştık. Ortak zevklere, hedefe dönüşen hayallere birlikte sahip olmak bizde yıllardır berabermişiz hissi uyandırdı. Hep

70 magdergi.com.tr

savunduğumuz bir sözümüz var, dün bitti, yarın var mı bilmiyoruz ama an bu an, tadına varmak gerek! İşte biz beraberken anın keyfini sürüyoruz! Marka adı sadece birbirimize olan yakınlığımızdan değil aslında. Çıkış noktamız bir gün herkesin dolabının en kıymetli ve zamansız parçası olmaktı! En olmadık anda zamansız tarzımızla onların kurtarıcı kıyafeti olmayı istedik! Sadece kişilerin değil, dolabın da en iyi arkadaşı olmayı hedefledik; dolaptaki diğer kostümlerle en fazla kombin yapılabilen ürün “Mybestfriends” olsun istedik!

Moda tasarımı okudunuz. Öğrendiğiniz en önemli şey ne oldu? Sanırım tasarım algısının bizde yarattığı en büyük fark; var olan her şeyin giyilebilir bir forma dönüşebileceğini keşfetmemizdi. Her insanın içinde yaratıcılık gücü olduğunu ama bunun farkına varmak için neyi niye yaptığını keşfetmesi ve anlamlandırması gerektiğini düşünüyoruz. Kendi adımıza okulda öğrendiğimiz en önemli şey her şeyin bir formunun olduğu, ama bizim farklı bir bakış açısıyla bu formları nasıl giyilebilir hale getirebileceğimiz üzerine kafa patlamamız gerektiğiydi. Birbirini tamamlayan, hikayesi olan bir koleksiyon hazırlamak istiyorsak mutlaka belirli bir temadan hareket etmemiz gerekliliği, tasarımın bir süreç oluşu, sanatsal bakış açısı okul sonrası edindiğimiz yeni felsefelerimiz. Ancak biliyorsunuz biz bir tasarım markasıyız, dolayısıyla tüm bu felsefelerin ışığında ortaya çıkan ürünler mutlaka giyilebilir ve satılabilir olmalı. Moda editörlüğü deneyiminiz neredeydi? Bugün yayınlarınıza baktığımda çok profesyonel bir iş görüyorum. Bu, birikimin yansıması mı yoksa profesyonel destek alıyor musunuz? Yayınlarımızda ya da yazılarımızda profesyonel destek almıyoruz, gücümüz yettiği sürece de almayı düşünmüyoruz. Bu noktanın gerçekliğini ve samimiyetini kaybetmemesi gerektiğine inanıyoruz. İkimiz de yapılan tüm işlerde eşit destek veriyoruz. Birimiz görselleri seçerken diğerimiz yazıları yazıyor. Görev dağılımı sonunda yazıyı yazan görsellere, görselleri seçen yazıya el atıyor. Böylece hem birbirimizi kontrol etmiş hem de yeni fikirler eklemiş oluyoruz. Yalnızca Harpers Bazaar ve online satış sayfamızda fotoğrafçı desteği alıyoruz, diğer zamanlarda fotoğrafları çeken yine biz oluyoruz.

Bu işe blog ile başladınız. Sosyal medya zahmetli bir iş. Ne kadar zamanınızı ayırıyorsunuz? Bizim yaptığımız işlerin yanında sosyal medya sadece eğlence, kafamızı dağıtabildiğimiz, izleyicilerimizle anı paylaşabildiğimiz bir ortam. Gayet samimi ve doğal gelişen bir süreç. Gün içine dağıldığı için ne kadar vaktimizi alıyor bilemiyoruz ama her boş vakitte ikimizin de elinde telefonları görebilirsiniz. Instagram’da, Twitter’da, Facebook’ta, blog ortamında, kısaca sosyal medyada her yerde varsınız ve çok da aktifsiniz. Sizce en etkilisi bunların arasından hangisi? Okuyup yazmaktansa, görsele olan ilgi ve takip çok daha fazla. Üstelik tek bir dokunuşla hislerini aktarabildikleri aktif bir ortamın içindeler. Artık herkesin mutlaka bir Instagram hesabı var ve her boşlukta görselleri inceleme şansı var. Burada esas mesele her şeyin o anda olup bitmesi aslında! Instagram bu anlamda en pratik paylaşım ortamı. Artık insanlar blog okumuyor, bloggerlar’ı Instagram’dan takip ediyor. Sosyal medyadan sizi bulan müşterileriniz toplam müşterilerinizin yüzde kaçını oluşturuyor? Yüzde 50’den fazla olduğunu düşünüyoruz. Stilimizi beğenen insanlar bize güveniyor ve ürünlerimize değer veriyor. Gerçek ve samimi duruşumuz, çabasız şıklığımızın an be an göz önünde olması, Mybestfriends’in kat ettiği yol, yeni çıkan ürünleri anında giyerek paylaşmamız gibi etmenler en yakın destekçilerimizin hep izleyicilerimiz olmasını sağladı! Instagram’da eski kareleri incelediğimizde şok olmuyor değiliz! Bazen sosyal medyadan gelen müşterilerimiz ile sanki yıllardır tanışıyormuşuz gibi ilk karşılaşmamızda sarılıp öpüşüyoruz bile!

Sanırım tasarım algısının bizde yarattığı en büyük fark; var olan her şeyin giyilebilir bir forma dönüşebileceğini keşfetmemizdi. magdergi.com.tr 71

röportaj

Artık insanlar blog okumuyor, bloggerlar’ı Instagram’dan takip ediyor. Stil öncüsü olmak istiyorsunuz. Bu senenin stil öncüsü ürünleriniz neler? Yeni sezonda bizim için iki kelime var, beyaz ve drape! Beyaz ve nude olan her şeye, drape yaka ve kesimlere hayranız! Kendi tasarımımız olan baskının kumaşta hayat bulduğu tüm parçalar favorimiz. Bahar ve yaz aksamları için maskülen ama minik feminen detayları olan ceketler tasarladık, ceket ve altına giyilen şortlar, tek parça ile şıklığı yakalayabileceğiniz tulum, etek ve elbiseler hazırladık. Biz bu koleksiyonu hazırlarken kısıtlanmış kadınları, özgürlükleri elinde olmayan, mecburen söz dinleyen kadınları konu aldık. Baskımızın teması da buydu. Sınırlarından arınmak için her kadının içe dönmesi ve esas özgürlüğün kalplerinde olduğunu keşfetmesini istedik. Beyaz başkaldırıdan sonra durulan suların, işleme detayları özgüvenle parıldayışın temsilcileri olarak koleksiyonda yer alıyor.

isteyen kişinin içsel dengesini, bunu dışa nasıl aktardığını, bedenini ve kendini tanıyıp tanımadığını araştıran bir süreçtir. Stil koçu daha iyi görünmek ve hissetmek isteyen kişiye bu süreçte liderlik eder. Dengeli bir stil için her şeyden önce kişinin içsel mutluluğunu, kişiliğinin en güçlü yanlarını, ileriye dönük hedef ve hayallerini keşfetmesi gerekir. Böylece adım adım, zaten var olan kendine has tarzını keşfeder ya da geri kazanır. İlk adım özgüven giymektir. Gerçekten çok keyifli bir süreç ve bu deneyimi yaşayan müşterilerimiz çok memnun kalıyorlar.

Moda sürekli yenilenen bir endüstri ama siz zamansız tasarımlar peşindesiniz. Bu bir başkaldırı mı? Aslında bu biraz da tarzımızla alakalı bir durum! Konu stil olunca dürüst davranmadan edemiyoruz. İnsanların dolaplarını düzenlerken en çok ihtiyacımız olan şey zamansız parçalarken bunun aksini üretiyor olmak belki ilerleyen ve dünya markası olduğumuz, çok adetli ürün kestiğimiz dönemlerde olabilir. Şu anda tasarladığımız, ürettiğimiz her şey ikimizin o sezon ne giymek istediği ve hayal ettiği parçalardan ibaret. Stilimizi koleksiyona aktardığımız çok doğru. Başkaldırış mı, evet kesinlikle! Fark yaratmak istiyorsanız farklı davranmak zorundasınız. Zamansız parçaları bile kombinlerken sürekli yenilenmeyi asla ihmal etmiyoruz. Hayat sıkıcı ve durağan olmaktan uzak, huzursuz edecek kadar da yorucu olmamalı.

Aynı zamanda ikiniz de annesiniz. Tasarımlarınızı çocuklarla birlikteyken rahat kullanabiliyor musunuz? Kesinlikle! “Mybestfriends” özgür bir kadına hitap ediyor aslında. “Mybestfriends” kadını, hemen hemen her ürünü düz ve rahat ayakkabılarla, maskülen botlarla kombinleyebilen çok fazla çaba sarf etmeden şık olabilen, kendi stilini kendine has yaşayan bir kadın. Çocuklarla beraberken kıyafetten çok ayakkabı seçimi önemli olduğu için gayet rahat kullanıyoruz.

“Stil dengesi” diye bir kavramınız var. Dengeli stil ne demek? Aslında bu stil koçluğunun, stil danışmanlığının bir arada uygulandığı ve amacın doğru, kalıcı bir stil elde etmek olduğu kendi geliştirdiğimiz bir yöntem. Stil koçu sizi en iyi giyinen siz ile tanıştırır. Stil koçluğu, doğru ve kalıcı bir stile sahip olmak

Dolap detoksu da yapıyorsunuz. Herhalde sizin dolabınız da az ve özdür? Bazen giyecek bir şey bulamıyoruz. Birbirimizi arayıp detoksu fazla abarttık diyerek güldüğümüz çok oluyor.

Leonardo da Vinci “Sadelik sofistike olmaktır” demiş. Siz ne düşünüyorsunuz? Bizim hep söylediğimiz bir söz vardır, hem Moda Tutkusu olarak katıldığımız söyleşilerde hem de “Mybestfriends” için tasarım yaparken... Sade şıklık! Bunun üzerine basa basa anlatır dururuz. Yalnızca akıllı kadınlar çok fazla çaba sarf etmeden, minik detaylarla ve tek bir başrol oyuncusu ile şıklığı yakalar, bulunduğu ortama uyum sağlar. Kıyafet sizin önünüze hiçbir zaman geçmemeli. Biz workshop’larımızda kendiniz gibi hissetmediğiniz hiçbir kostümle dışarı çıkmayın deriz hep. İyi bir stil için sizin ışığınızın dışarı yansıması gerekiyor. Röportaj: Etel Baler Fotoğraflar: Ersin Al

72 magdergi.com.tr

39 TL'ye transfer hizmeti.*

Başka yerde yok!

Transferler lüks VIP araçlarla gerçekleştirilmektedir. *Fiyat İstanbul, Ankara, İzmir Antalya ve Bodrum havalimanlarında ve 80 km'ye kadar olan transferlerde geçerlidir.

davet

Hakan Akkaya’dan Keyifli Davet Başarılı modacı Hakan Akkaya, mağazasında özel bir davet düzenleyerek yeni tasarımlarını tanıttı. Gerçekleştirdiği tasarımlarla adından başarılı bir şekilde bahsettiren ünlü modacı Hakan Akkaya, Nişantaşı mağazasında özel bir davet düzenledi. Cemiyet hayatının tanınmış simalarının ve yakın arkadaşlarının katıldığı davette Hakan Akkaya yeni koleksiyonunu tanıttı. Küçük ikramların ve şampanyaların servis edildiği davette konuklar birbirleriyle sohbet ederek hoş vakit geçirmenin keyfini çıkardılar.

74 magdergi.com.tr

AYȘE KUCUROĞLU

Davetin ev sahipliğini yapan Hakan Akkaya misafirleriyle tek tek ilgilenerek örnek bir misafirperverlik sergiledi.

HAKAN AKKAYA, EMEL ACAR

lası için Daha faz /magdergi m o twitter.c

GÖZDE, JALE SARAR

İDİL FIRAT

magdergi.com.tr 75

moda ve sosyete

Moda ve Sosyete

modavesosyete@gmail.com modavesosyete.blogspot.com

Trençkot kullanımında en sevdiğim tarz düğmelerin tümünün iliklendiği, kemerin sıkı sıkı bağlandığı, içe giyilenin görülmediği ve çorabın olmadığı halleridir. Tıpkı Aslı Şen ve Burcu Esmersoy'un Burberry Prorsum marka trençkotları ile yarattıkları şıklık gibi. Bu konuda ikisi de kusursuz birer örnek sunmuşlar. Aslı Şen'in seçimi tümü dantel, Burcu Esmersoy'un ki ise klasik model de. Aslı Şen'in renk uyumunu bozmadan “Chanel Boy” çantası ve ten rengi stiletto birlikteliği çok hoş. Burcu Esmersoy ise Christian Louboutin'in bu sezon en hit modeli olan Pigalle Spike ile tezatlık yaratmak istemiş ve işe yaramış. Saçları, makyajları ve duruşları ile ikisi de harika görünüyor.

Bu sezon Stella McCartney sayesinde en azından bir adet püsküllü kıyafetimiz olacak! Mümkünse seçimimiz tek parça elbiselerden yana olsun. Sosyetemizde bu konunun öncüleri şimdilik üç ismimiz var. İlk olarak Aylin Tahincioğlu ile başladık, hemen ardından Feryal Gülman ve son olarak da Fatoş Sarıgül ile devam ediyoruz. Bakalım listeye daha kimler girecek? Aylin Tahincioğlu'nun Stella McCartney elbiseyle birlikte kullandığı tüm aksesuarlar on numara. Takıları, “taşlı clutch”ı ve ayakkabısının ton seçimi kusursuz. Feryal Gülman'ın Stella McCartney elbisenin altına Jimmy Choo seçimi neﬁs güzellikte. Altınbaş davetinde Fatoş Sarıgül'ün Stella McCartney elbiseyle uyguladığı koyu makyajı çok güzel durmuş. Prada marka ayakkabılarının formu biraz kaba kaçmış olsa da genel hatlarıyla gayet hoş bir şıklık içinde.

76 magdergi.com.tr

İtalyan Konsolosluğu'nda düzenlenen Venedik Karnaval Balosu renkli görüntülere sahne oldu. Ruhu yansıtmak adına kokteyl kıyafetleriyle kullanılan klasik Venedik karnaval maskelerini görmek pek ruh açıcı olmasa da şıklık anlamında gayet hoş örneklerimiz de yok değil. En göz alıcılardan biri Ender Mermerci’ydi. Özellikle lavanta renkli kürk ceketiyle uyumlu mücevherleri ve maskesi kendisine şaşalı gösterişli bir hava katmıştı. Heves Ekinci'nin pantolon ceket takımı balonun temasına uygun olmasa da narin ﬁziğiyle ortaya koyduğu şıklığı sevdim. Kolyesi müthiş güzellikte. Tansa Mermerci'nin elbisesi çok yakışmış. Saç modeli, makyajı ve zarif havasıyla çok hoş görünüyor. Ama balonun en ihtişamlısı en şıkı kimdi diye sorarsanız size vereceğim tek cevap Mine Kalpakçıoğlu olur. Madem maskeli balo hem de Venedik balosu alın size böyle bir baloya nasıl gelinir örneği. Devasa maskesi ve buna uygun kostümüyle sanki İstanbul'da değiliz de gerçekten Venedik'te San Marco Meydanı’ndayız.

magdergi.com.tr 77

moda ve sosyete

Hatırlarsanız şubat sayısında 2012 'nin en şık hanımlarını seçmiştim. Ve Arzu Sabancı için kendisine en yakıştırdığım tarzın deri pantolonlarla ortaya koyduğu kombinler demiştim. Sanki benim yazımı okumuşçasına karşımda yine en beğendiğim tarzda. Deri pantolon üstüne giydiği ceketi çok güzel. PVC Manolo Blahnik ayakkabılar yakışmış. Chanel çantası ve özellikle şu aralar moda dünyasını kasıp kavuran Repossi yüzüğüyle son derece dinamik ve modern bir şıklık içinde. Saçı ve makyajı her daim kusursuz olanlardan. Kısaca Arzu Sabancı benden 10 üstünden 10 puan alıyor. Siren Ertan Çarmıklı geçtiğimiz ay giydiği ceketleriyle beni sarhoş etti diyebilirim. Siyah Valentino elbisesinin üstüne giydiği yün Chanel ceketi günün her saati kullanılabilecek bir modele sahip. Tam yatırımlık denecek bir parça. Siyah deri Tom Ford “biker” ceketin güzelliğini anlatmak için kelimeler yetersiz kalır. Ama ceketin güzelliği bir yana bir de bunu kullanış tarzı var ki işte buna şapka çıkarıyorum. John Richmond marka kasketi, J.Brand jean pantolonu, siyah botları, Hermes çantası ve eldiven klipsleriyle ortaya çok klas ve lezzet dolu bir şıklık sunmuş. Ve geçiyoruz güzeller güzeli Burberry Prorsum cekete. Klasik tarzda kullanmayı tercih etmiş ve siyah etek üstüne giymiş. Ceket tek başına o kadar güzel ki diğer ayrıntılarla pek uğraşmaya gerek kalmıyor. Ve son olarak “degrade” kürk ceketini görüyorsunuz. Rengin güzelliği ve ceketin kesimi kusursuz. Siyah pantolonla kullanarak kürk ceketin ihtiyacı olduğu başrolü sonuna kadar vermiş. Tabii ki her kıyafetine yakışan saç modeli ve makyajında gösterdiği başarıyı da gözardı etmemek gerekir.

Beyza Aslan 'ın bu kıyafeti geçtiğimiz ay içinde unutamadığım güzelliklerden biri. Hakan Akkaya marka süper maksi eteğin üstüne giydiği sırttan pencereli ipek Gucci gömleği bir arada müthiş yakışmış. Kıyafetine Dior ve Cartier 'den giydiği takılarla neﬁs bir zenginlik katmış. Zincir askılı yeşil mini Gucci çantayla da son noktayı koymuş. Son derece klas bir şıklık diyebilirim. Begüm Şen 'in şampanya renkli Dior elbisesiyle ortaya koyduğu şıklık “creme de la creme” diye tabir ettiklerimden. Uzun boyuna ve ince hatlarına elbise çok yakışmış. Ama işin önemli kısmı detaylarda. Altın renkli Chanel kutu çantası ve Dior ayakkabılarıyla o kadar raﬁne bir uyum yakalamış ki hayran kalmamak imkansız!

78 magdergi.com.tr

magdergi.com.tr 79

davet

Çağla Cabaoğlu Gallery 13 Yaşında Nişantaşı’nın en dikkat çeken sanat galerilerinden Çağla Cabaoğlu Gallery on üçüncü yaşını şık bir davetle kutladı.

ÇAĞLA CABAOĞLU

Nişantaşı’nda bulunan Çağla Cabaoğlu Gallery on üçüncü yaşını Çağla Cabaoğlu’nun ev sahipliğinde düzenlenen şık bir davetle kutladı. Sanat ve cemiyet yaşamının seçkin isimlerinin katıldığı davet kokteyl ile başladı. Kokteylde bol bol sohbet eden konuklar ilerleyen saatlere doğru yemek servisinin açılmasıyla birlikte Park Şamdan’ın hazırlamış olduğu birbirinden leziz ikramları tattılar. Çağdaş Türk Sanatı çerçevesinde bu güne kadar yüzden fazla sergiye ev sahipliği yapan Çağla Cabaoğlu Gallery, birçok sanatçıyı keşfedip destekleyerek onları Türk Çağdaş Sanatı’na kazandırdı. “Sanat; insanı geliştiren, tüm sınırları kaldırıp özgürleştiren çok özel bir alan, işimi sevgiyle ve tutkuyla yapıyorum” diyen Cabaoğlu, yeni projeleri ile bu yılın yoğun geçeceğini belirtiyor.

80 magdergi.com.tr

BERİL ÇAVUȘOĞLU

İDİL UNAN

NİHAN ÇETİNKAYA

Gecenin ev sahipliğini yapan Çağla Cabaoğlu gecede tercih ettiği elbisesiyle göz kamaștırırken konuklarıyla da yakından ilgilenerek örnek bir misafirperverlik sergiledi.

ESRA KAKTÜS

magdergi.com.tr 81

davet

FÜSUN HATTAT, SERMET SEVERÖZ

GÜNSELİ KATO

Ünlü iș adamı Okan Tapan’ın eși Elif Tapan da bu özel geceye katıldı ve davetteki spor șıklığı ile dikkatlerden kaçmadı.

lası için Daha faz m.tr gdergi.co www.ma

82 magdergi.com.tr

ELİF TAPAN

CEM BÜYÜKHANLI

EBRU ADEMOĞLU

SİBEL KARAKAȘLI

magdergi.com.tr 83

Dünyaca Ünlü Markalar

Özel Optik’te

seyahatlere giden müşteri portföyüne sahibiz. Örneğin Londra Moda Haftası’ndan yeni döndüm. Burrbery gibi markaların yer aldığı defileleri takip ettim önümüzdeki hafta da Milano’da Mido Fuarı’na gideceğim. Fuarlar ve defileler bizim yönümüzü belirliyor. Koleksiyonları ülkemize gelmeden birkaç ay öncesinden İtalya’da siparişlerini veriyoruz.

Hangi yüz tipine hangi modeller daha uygun olur?

Tabulaşmış “yuvarlak yüze köşeli çerçeve” gibi yakıştırmalara ben katılmıyorum. Çünkü günümüzde insanlar klasikleşmiş modeller yerine farklı tasarımları tercih ediyorlar. Bence hangi model gözlük, kişiliklerini yansıtıyorsa o tasarımı tercih etmeliler. En önemlisi göz sağlığını ön planda tutup UV filtreli kaliteli ürünler kullanmak.

Sizi ve firmanızı yakından tanıyabilir miyiz?

Ankara’nın ilk optik mağazalarından biriyiz. Firmamız 1979 yılında kuruldu. Ben de Eskişehir Anadolu Üniversitesi Seramik Bölümü'nü bitirdikten sonra tercihimi üç kuşaktır devam eden mağazacılıktan yana kullandım.

Özel Optik’te dünyaca ünlü hangi gözlük markalarını bulabiliriz?

Ray-Ban'dan Cartier’e, Tom Ford’dan Bvlgari'ye kadar çok geniş bir marka yelpazesine sahibiz. Ayrıca Chanel, Stella McCartney, Oliver People ve Paul Smith gibi markalar, Türkiye’de sadece bu markaların belirlediği seçkin mağazalarda satışa sunuluyor. Özel Optik mağazaları da bu markaların satışını yapan Türkiye’deki sayılı firmalardan biri.

Bu yaz hangi gözlük modelleri revaçta olacak?

2013 gözlük trendlerine bakacak olursak; over-sized, cat eyes kalın kemik çerçeveler ön planda. Bvlgari ve Prada gibi büyük markalar bu büyük çerçeveleri barok tarzıyla yorumlarken, Dolce & Gabbana dantel ve “animal prints” yani hayvan desenlerini ekliyor. Bunların dışında genelde gençlerin vazgeçilmezi Ray-Ban Wayfarer, Aviator ve Round modeller renklenmeye devam ediyor. Vintage esintileri ise cam renklerine yansıyor.

Merak ettiğimiz bir diğer konu da gözlük siparişlerini neye göre belirlediğiniz? Ürün siparişleri ve model seçimleri bizim için çok önemli. Çünkü modayı çok yakından takip eden ve yurt dışına sürekli

84 magdergi.com.tr

Gözlük onarımlarında da müşterilerinize hizmet veriyor musunuz?

Tabii ki veriyoruz. Gözlük satışı, satış bittikten sonra başlıyor. Örneğin optik çerçevelerde numaralı cam montaj işlemi tamamen insan sağlığını birebir etkileyen unsurdur. Atölyemizde tüm montajlar son teknoloji cihazlarla yapılmaktadır. Ayrıca yedek parça ve arızalanan ürünlerin teknik desteğini tüm mağazalarımızda vermekteyiz.

İnsanlar daha çok hangi aylarda güneş gözlüğü almayı tercih ediyorlar?

Artık güneş gözlüğünün sezonu yok. İlkbahar-Yaz sezonunda daha fazla alınıyor ancak insanlar dört mevsim güneş gözlüğü takmanın bilincinde. Bu nedenle büyük markalar son birkaç yıldır SonbaharKış koleksiyonlarına da yeni model güneş gözlükleri ekliyor.

Nerelerde mağazalarınız var? Size nasıl ulaşabiliriz?

Ankara’da hitap ettiğimiz kitlenin yer aldığı iddialı AVM’lerde ve Tunalı Hilmi Caddesi'nde yer alıyoruz. Panora, Ankamall ve Tunalı mağazalarımızdan sonra yeni açılan Armada AVM’de de yerimizi aldık. Ayrıca dört yıldır online mağazamız www.gozlugum.com ile dünya markalarını tüm Türkiye’ye ulaştırıyoruz.

Özel Optik’e nasıl ulaşırsınız? Tunalı Hilmi Cad. No: 117/B Kavaklıdere /Ankara Tel: 0.312 426 10 12 Ankamall AVM No: 220 Akköprü / Ankara Tel: 0.312.541 13 23 Panora AVM No: 166 Kat:1 Oran / Ankara Tel: 0.312.491 50 06 Armada AVM No: 1B/13-14 Söğütözü / Ankara Tel: 0.312 219 01 42

magdergi.com.tr 85

sergi

KAV’da Çifte Sergi Gerçekleştirdiği her organizasyonun gelirini sanatla ilgilenen gençlere burs sağlamak amacı ile kullanan Kılınçarslan Eğitim, Kültür ve Sanat Vakfı, bünyesinde yepyeni iki sergi gerçekleştirildi. Başarılı sanatçı, Çiğdem Buçak Telli’nin kadın konusunu ele alan “Biri/Kim” isimli koleksiyonu KAV Sanat Galerisi’nde sanatseverlerle buluştu. Birbirinden farklı birçok kadının resmedildiği tablolar, serginin açılış kokteyline katılan davetlilerin beğenisini kazandı. İkinci sergi ise genç sanatçılara kendilerini tanıtma fırsatı tanıyan KAV Genç Sanat’ta gerçekleşti. “Genç Etki” isimli bu karma sergide, Kadriye Kantık, Zeynep Özdemir ve Süleyman Çağlıyan’ın eserleri bir arada konukların beğenisine sunuldu.

86 magdergi.com.tr

BİKEM BUÇAK

FİLİZ YILMAZ

ÇİĞDEM BUÇAK TELLİ

Tablolar için Çiğdem Bucak Telli’ye modellik yapan hanımlar da davete katılanlar arasındaydı.

MİNE AYGÜN

NERMİN KILINÇARSLAN

ZEKİ SEZER

ȘENAY DAĞLI

Biri/Kim adlı sergi, sanat, iș ve politika dünyasından birçok değerli ismi bir araya getirdi.

B RADU ONEFREI

EBRU-DENİZ DEMİRYÜREK

lası için Daha fazdergi.com blog.mag

AYSU YAVUZ

magdergi.com.tr 87

didemlikes

Didem Antebi

didemantebi@magdergi.com.tr

Modanin Sokaktaki Ikonlari

Moda haftaları birbiri ardına devam ederken bir yandan deﬁleleri, bir yandan sunumları, bir yandan da sokak modasını izlemekten kafalarımız karışmış durumda. Sokak modası kraliçelerinin tek başlarına çekilmiş stil fotoğraﬂarından daha fazla ilgi çeken ise, karşılarında bir fotoğrafçı ordusu ile poz verirlerken bu fotoğrafçıların da kadraja girdiği kareler...

u anda moda haftalarından sonra ortaya çıkan, bir sonraki sezonun trend raporu kadar, sokak fotoğraflarından ilhamla çıkan sokak modası trendleri oluyor. Hatta bir çok moda portalında, moda haftasında öne çıkan aksesuar ve kıyafetlerin hemen ardından sokağı ele geçiren parçalar oluyor. Bu da kadınların defile izlemekten çok defilede görülme isteğini perçinliyor. Birçok kadının moda başkentlerine yolculuğa giderken havaalanlarında çektikleri Instagram fotoğrafları, maksimum yedi günlük bir yolculuğa değil de Almanya’dan kesin dönüş yapıyor ya da ülkeye iltica ediyor gibi. O kadar çok bavul, o kadar çok kıyafet, o kadar çok aksesuar bir ülkeden bir ülkeye yolculuk ediyor ki, bazı uçakların bagajları bir anda milyon dolarlık oluyor. Hatta bence havaalanı gümrüğünde deklare edilmesi gereken binlerce dolarlık parçalarla geziyorlar. Özünde koleksiyon görmek için gittiğiniz bir event, bir anda en çok konuşulmak, en çok görülmek için bulunduğunuz bir alana dönüşüyor.

88 magdergi.com.tr

Defile aralarında kıyafet değiştirenlerden, Nemo kar fırtınası sırasında ince topuklu açık ayakkabılarla gezenlere kadar gariplik seviyesine çıkan bazı görüntülerle karşılaşıyoruz. Normalde sokağa çıkmayacakları kıyafetlerle, o kadar karıştırmaya korkacakları desenlerle moda haftalarında tam da sokak fotoğrafçılarının kümelendiği yerlerde, en çok dikkat çeken tip olmaya çalışanların çabaları biraz komik oluyor artık. Stil blogger’ları bu konuda çok şanslılar aslında. Her zaman kendi stillerini paylaştıkları için kendi stillerinden, dikkat çekme çabasıyla uzaklaşmadıklarını kanıtlayabilecekleri referans noktaları var. Her ne kadar kişisel stilin sınırlanmaması gerektiği, herkesin dilediğince kendi tarzını yansıtmasının, podyumdan fırlamış gibi görünmekten her zaman için daha iyi olduğunu düşünsem de Antrepo’ya girmeden önceki boş alanda kasıla kasıla yürümek dışında bir amaca hizmet etmeyen aşırı tasarlanmış kombinler ile normal hayatlarındaki tarzların örtüşmemesi komik olabiliyor. Mart ayının ortasında gerçekleşecek İstanbul Moda Haftası’nda da bizi renkli görüntüler bekleyebilir. Tüm mal varlığını, elindeki tüm tasarımcı parçalarını ortaya dökerek, beş gün boyunca en çok fotoğraf vermeye çalışmak yerine, tasarımcıların aylardır üzerinde çalıştığı, gelecek kışın trendlerinin ortaya çıkacağı ve muhtemelen gelecek sezon alışveriş alışkanlıklarını etkileyecek olan defilelerden zevk almaya çalışanlar moda haftalarından en çok fayda sağlayanlar olacaktır.

magdergi.com.tr 89

davet

Beymen’den Yeni Sezon Defilesi Lüks giyimin önemli markalarından olan Beymen, Sakıp Sabancı Müzesi’nde düzenlediği deﬁleyle Beymen Collection’ın yeni koleksiyonunu tanıttı.

The Seed’de düzenlenen şık defileyle tanıtılan Beymen Collection’ın davetine cemiyet hayatının birbirinden seçkin hanımları katıldı. Beymen Collection 2013 İlkbahar/Yaz kreasyonunun tanıtıldığı defilenin kombinlerini ise markanın tasarımcısı Murat Türkili oluşturdu. Beymen Collection, defileyi büyük bir ilgiyle izleyen ve modelleri tek tek takip eden hanımların beğenisini kazandı. Defilenin ardından bir konuşma yapan Murat Türkili yeni sezon koleksiyonu “Kadınların gardıroplarında onlarla birlikte yaşayacak kadar klasik ve zarafetini hiçbir zaman yitirmeyecek kadar modern” olarak tanımladı.

90 magdergi.com.tr

FERYAL GÜLMAN

ASLI ȘEN

ECE SÜKAN

BURCU ESMERSOY

magdergi.com.tr 91

davet

AYTEN DANIȘMAN, GÜLDEN BÜYÜKUÇAK, TOLGA SEZGİN

BUKET TAȘDELEN

İstanbul sosyal yașamının zarif hanımlarından olan Didem Antebi; Diane von Furstenberg kalem eteği ve Michael Kors bluzuna eșlik eden Chanel çantası ile çok șıktı.

lası için Daha faz r rgi.com.t e d g a .m www

92 magdergi.com.tr

DİDEM ANTEBİ

ALARA KAP, CANDAN KIRAMER

TANSA EKȘİOĞLU

magdergi.com.tr 93

MAG dolce vita

Ayşe Kucuroğlu

aysekucuroglu@magdergi.com.tr

Ayşe'den Notlar Mart ayına merhaba dediğimiz şu günlerde size bazı yeniliklerden bahsetmek istiyorum. TepeHome ile olan çalışmamızdan, yeni lezzetler durağı ve yepyeni etkinliklerden haberdar olmak istiyorsanız bu ayki yazımı okumadan geçmeyin! 94 magdergi.com.tr

TepeHome ile Keyifli Birlikteliğim Uzun süre önce evime upuzun bir masa alırken TepeHome markasını çok sevmiştim ve hatta aradığım masayı ve provensal siyah büfemi de yine TepeHome'dan bulmuştum. Bu mart ayında harika bir köşeyle TepeHome bana ev sahipliği yapacak. Ziyaret etmenizi çok isterim. Koskocaman mağazadan en sevdiğim ürünleri bir araya topladım. Çok neşeli bir köşe ortaya çıktı. Çaydanlıktan kırmızı kadife küçük berjere kadar! Ben çok sevdim, bakalım siz nasıl bulacaksınız. Ankara Bilkent, İstanbul Şişli ve Kadıköy mağazalarında aynı anda! Ankara'ya uzanmak benim için ayrı bir keyif oldu. Biraz çocuklu yaşam, biraz masa keyfi, biraz en lüks zamanlarımı evde geçirme isteğini düşündükçe seçimlerim de bir yönde oldu hep. İnsan yoğun çalışınca evdeki zamanlarını en lüks olarak tanımlayabiliyor. TepeHome da bana bu hissi yaşattı!

Nose Meets The Chef-Burun Şefle Tanışıyor Geçenlerde ilginç bir davetiye aldım. “Nose Meets The Chef” ve kısa bir not yazıyordu “Davete gelirken lütfen parfüm sürmeyiniz”. Tam olarak anladığım, harika kokular, harika yemeklerle buluşacaktı. Ezra+Tuba kokteyl elbisemi üzerime çektiğim gibi doğru Swissôtel, Gaja Restoran’ın yolunu tuttum. Yemek öncesi Gaja Restoran’ın yetenekli Şefi William Mahi ile tanışma ve sohbet etme fırsatım oldu. Mutfağına yaptığım ziyarette çok genç olduğunu gördüm. Harika yollar kat etmiş, herkese nasip olmaz! La Deese Butik Parfüm ile Koku Uzmanı Vedat Ozan anlatımıyla harika bir deneyim yaşadık. Belli başlı parfümlerle yemekleri eşleştirmişlerdi. Önden “Hermes'in Mango”sunu koklarken hemen ardından mango içerikli, Citrus temalı bir tabakla karşılaştık. Yolunuz Nişantaşı’na düşerse gerçekten La Deese Butik Parfüm’ü ziyaret etmelisiniz. Kendi adınızı verdiğiniz, kendi notalarınızla bir şişe yaratabilirsiniz. Kızlarıma yaratacağım parfümle onlara bir koku bırakabilirim şöyle bol paçulili...

Strawberry Shortcake - Çilek Kız “Strawberry Shortcake Live Show” Mart ayı boyunca Türkiye’de! Dünyada çocukların sevgilisi Strawberry Shortcake namı diğer Çilek Kız, Amerika’dan Brezilya’ya pek çok ülkede sergilenen muhteşem şovu ile Wish Organizasyon vasıtasıyla İstanbul’da olacak. Çocuklardan önce ben çok sevindim. Bu karakteri uzun zamandır pek severim özellikle Amerika’da çok ünlü bir kızımızdır. 1980 yılında Amerika'da tebrik kartlarının yanı sıra birçok oyuncak ve oyunun parçası Çilek Kız bir fenomen. Biletix'den biletlere ulaşabilirsiniz. Bakery mutfağına aşık olan ben açıkçası pek mutlu oldum. Her zaman karakterlerinin tatlı ve meyve isimlerinden olması benim çok hoşuma gitmiştir. Yolunuz mutlaka düşsün ve siz de bu şovu izleyin. Mart ayı içerisinde 3 hafta sonu boyunca MKM Akatlar İstanbul’da gösterilecek şovu merakla bekliyor benim minikler...

magdergi.com.tr 95

düğün

SENCER-GÖZDE CAN

EBRU UYGUN

GÜL DÜRÜST

Sarayda Şık Düğün Çırağan Sarayı’nda düzenlenen şık bir davetle Sarar Kadın Yönetim Kurulu Başkanı Gözde Sarar ile Sencer Can evlendi. Sarar Group Yönetim Kurulu Başkanı Celaleddin Sarar ve eşi Jale Sarar’ın kızları Gözde Sarar ile milli binicilerimizden Sencer Can, Çırağan Sarayı’nda düzenlenen şık bir düğün töreniyle evlendiler. Genç çiftin düğününe cemiyet ve iş yaşamının seçkin isimleri katıldı. Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül’ün kıydığı nikahta Gözde Sarar’ın nikah şahitliğini Yılmaz Büyükerşen ve Orhan Gencebay üstlenirken damat Sencer Can’ın şahitliğini Serhat Erbilgin ile Ziya Gündüz yaptılar. Yeni evli çift düğünün ardından Sencer Can’ın sürpriz bir seyahatiyle balayına çıkacaklar.

96 magdergi.com.tr

Cemiyet yașamının zarif ve hoș isimlerinden olan Arzu Atabarut düğünde tercih ettiği beyaz kıyafetiyle adeta göz kamaștırdı.

HAKAN AKKAYA

ARZU ATABARUT

magdergi.com.tr 97

düğün

NURCAN-TURGAY ARTAM

LARA, SERRA, DİLEK TÜRKER

İstanbul sosyal yașamının seçkin ailelerinden Türker’ler düğüne tüm aile bireyleri ile katılarak bu özel günde Sarar ailesini yalnız bırakmadı.

lası için Daha faz /MAGonline .com facebook

98 magdergi.com.tr

ÇİĞDEM HİTAY

FERYAL-KEMAL GÜLMAN

NESLİȘAH-EMRE EKMEKÇİ

magdergi.com.tr 99

advertorial

Paskalya geleneğinizden bize bahseder misiniz?

Biz her sene baharda kutlanan Paskalya töreninde çocuklar için yumurta boyarız; samandan yuvaları yapıp onları bahçede saklarız ve ufak tefek hediyelerimizi içine koyarız. İçi boş olan süs yumurtalarını çiçeklere ve ince ağaç dallarından demet yaparak süsleriz. Evlerimiz tatlı tatlı çörek, kek, Brioş kokar... Ben size bu özel ortamı Diana's Backhaus'da yarattım. Hepinizi bekliyorum!

Geleneksel Paskalya töreninde ne kutlanır? Asıl kutlamanın dini sebebi İsa'nın ölümünden sonraki tekrardan dirilişidir.

Diana's Backhaus'da hangi sürprizler bekliyor bizi?

Her zamanki gibi, Diana's Backhaus'un ürünlerini yedikten sonra vicdan azabı çektirmeyen ürünlerinin gelişmesine devam ediyor. Bu ayın teması Paskalya olduğu için Brioş, kuzu kek ve minik havuçlu kekleri ilave ettik. Çocuklar için dev sürpriz yumurtasının içinden ............. mini figürü çıkacak şekilde tasarladık.

Sizin eliniz neye değiyorsa sanki tatlı ve çikolataya dönüşüyor... Her şey bu kadar mı güzel olur? Peki butik kahvaltıya ne zaman gelebiliriz? Bizi bu konu ile alakalı çok zorluyorlardı ve sonunda yapmaya karar verdik. Mart ortasından itibaren sınırlı sayıda ve cumartesi/pazar günlerinde kahvaltı hizmetine başlayacağız.

Rezervasyon için önceden lütfen bu numarayı arayıp yerinizi ayırın; Telefon: 0539 227 74 05

davet

Hareketli Mücevherlere Büyük İlgi Ankara Tepe Prime Avenue’deki Cadaro Mücevher, başkentin seçkin hanımlarına şık bir davet düzenledi. Ayşe Yıldız’ın ev sahipliğindeki davette koyu bir sohbet hakimdi. Tasarladığı hareketli mücevherleri ile adından söz ettiren Cadaro’nun davetlileri arasında Filiz Yılmaz, Aysel Akçay, Şenay Dağlı ve Nurdan Acar yer aldı. Davetliler, hareketli mücevherlerin tasarımlarını yakından inceleme fırsatı buldular. AYȘE YILDIZ

Davetlilerin bu ilginç tasarımdaki mücevherlere ilgisi oldukça büyük oldu. 102 magdergi.com.tr

AYSEL AKÇAY

EDA GÜNDAY

lası için Daha faz m.tr gdergi.co www.ma ȘENAY DAĞLI

FİLİZ YILMAZ

Dünyaca ünlü Amerikan markası

boutique ‘te

Alacatlı Mah. 2846 Sk. Dora Park Villaları No:2 E/2 Çayyolu - ANKARA / TURKEY Phone: + 90 312 240 39 40 Gsm: + 90 530 602 94 43 www.nuyell.com.tr

magdergi.com.tr 103

erkek MAG

VETRINA Spor Ayakkabı

ABDULLAH KİĞILI Spor Ceket 499

AYAKKABI DÜNYASI Dockline Ayakkabı 129,90

CALVIN KLEIN Pembe Gömlek 219

RAY BAN Gözlük

PACOTTI Ayakkabı LUMINOR PANARAI Kol Saati

VICTORINPX INFANTRY Kol Saati 480 CHF

TOPMAN T-shirt 69,90

Detay Farkı Zevkine güvenen beyler için ayrıntılarda gizli renk tercihleri hem klasik hem spor şıklığınızı tamamlıyor.

KİĞILI Deri Kemer 34

HILFIGER Kareli Gömlek

LEVI’S Pantolon GIOVANE GENTILE Ayakkabı

104 magdergi.com.tr

magdergi.com.tr 105

davet

Anlamlı Davet Cemiyet hayatının tanınan isimlerinden Mine Aygün ile Şenay Dağlı engellilere yardım amacıyla bir davet düzenledi. Adana Sofrası’ndaki davete birçok yardımsever konuk katıldı. Elde edilen gelir ile alınan akülü tekerlekli sandalyelerin önceden belirlenen ihtiyaç sahiplerine verildiği davette hanımlar hem sosyal sorumluluklarını yerine getirdi hem de keyif dolu vakit geçirdiler.

108 magdergi.com.tr

SİBEL KURUÇAYIRLI

EBRU DEMİRYÜREK

MİNE AYGÜN

ȘENAY-HALİT DAĞLI

Canlı müziğin renk kattığı davette Mine Aygün ve Șenay Dağlı konukları ile yakından ilgilendi.

NALAN ÖZER

ÖZGÜN ÖZMEN

YEȘİM TANDOĞAN

GÜLAY BULDAÇ

ȘEBNEM EFE

Birçok davette görmeye alıșık olduğumuz cemiyetin önde gelen hanımları bu kez bedensel engellilere akülü sandalye alınması için birlik oldular.

FİLİZ YILMAZ

TUBA KARTAL

GAYE SURANOĞLU

SARA TOLAN

magdergi.com.tr 109

davet

NERMİN KILINÇARSLAN

RÜVEYDA AKBAY

Șenay Dağlı ve Mine Aygün’ün organize ettiği etkinliğe Ankara’nın ünlü moda tasarımcılarından Hafize Ayık’ta katıldı.

lası için Daha faz /MAGonline m o .c facebook

110 magdergi.com.tr

HAFİZE AYIK

NERMİN UZEL

PELİN KÜÇÜK

magdergi.com.tr 111

Baș Tasarımcısı

Viola Chan

2010 yılında Türkiye’de ilk mağazasını İstanbul’da açan ve şu anda üç şubesi bulunan

Oleg Cassini, dördüncü mağazasını Mart ayında Ankara’da açıyor. Oleg Cassini konsept mağazalarında, gelinliğin yanı sıra düğün ve özel geceler için 7’den 70’e herkese hitap edebilecek yüzlerce farklı ürünü tek noktada birleştiriyor. Gelin markanın tasarımcısı Viola Chan’den ipuçlarını dinleyelim.

izce sizi farklı kılan en büyük özelliğiniz nedir? Bizi diğer markalardan ayrıştırıp farklı kılan en önemli özellik düğün ile ilgili her çeşit ürünün bir arada bulunduğu

konsept mağazacılık anlayışını geliştirmiş olmamızdır. Oleg Cassini olarak her yıl gelin adaylarının beğenisine 4 ayrı koleksiyon sunuyoruz. Bizim için en önemli kriterlerden biri geniş yelpazede ürün seçeneği sunabilmek. Her zevke ve vücut tipine uygun seçenekte ve çoklukta tasarımı mağazalarımızda bulabilirsiniz. Ayrıca “Fast Fashion” terimini

de gelinlik ve gece elbisesinde yaşıyor, yaşatıyoruz. Her müşterimiz beğendiği gelinliği, gece elbisesini mağazalarımıza gelerek hemen satın alabiliyor. Tasarımlarınızı yaparken hangi kriterleri göz önünde bulunduruyorsunuz? Tasarım yaparken sık sık Oleg Cassini’yi

düşünüyorum. Oleg Cassini, modanın çok önemli birkaç dönemini yaşamış, hatta o dönemlere damgasını vurmuş bir tasarımcı. Beyaz Saray döneminde Jacgueline Kennedy’i giydirmiş, Amerikan tasarımını başka bir boyuta taşımış hatta modaya yön vermiş bir isim. Oleg Cassini yaptıklarıyla sadece bana değil, sanırım pek çok tasarımcıya ilham kaynağı olmaya devam ediyor. Bir gelinlikte olmazsa olmaz en önemli detay; kumaş, model ve renkten önce; benim için gelinin kendisini rahat, mutlu ve güzel hissedebileceği bir gelinlik olması, gelinliğin vücudu kusursuz bir şekilde sarması. Tasarım yaparken en çok buna dikkat ediyorum. Bence trendler gelip geçici. Önemli olan gelinlerin vücutlarını kusursuz kavrayacak gelinlikleri tasarlayabilmek ve gelinlerin kendilerini o gece çok özel ve mutlu hissetmelerini sağlamak. Gelinlik seçerken nelere dikkat etmek, nelerden kaçınmak gerekir? Gelin adayları öncelikle kendilerini içinde mutlu ve rahat hissedeceği modeller seçmeliler. Bir de tabii vücut tipine uygun gelinlik seçmek çok önemli. En büyük sıkıntı gelin adayı ne istediğini bilmediğinde ve vücudunu tanımadığında yaşanıyor. Gelin adayı kendini rahat ve mutlu hissedeceği, vücut tipine uygun gelinlik seçerse doğru seçimi yapmış olur. Gelin adayları genelde gelinlik seçimi için kalabalık bir grupla geliyor. Bu yüzden çoğu gelin adayı gelinlik konusunda seçim yapmakta zorlanıyor. Seçim yaparken kimsenin etkisinde kalmaması ve yıllar sonra da albümlerine baktığında ne kadar doğru bir gelinlik seçtiğini düşünmesi gerekiyor. Gelinlik konusunda en çok hangi isteklerle karşılaşıyorsunuz? Gelin adaylarının beklentilerini net bir şekilde anlayıp, bu beklentilere uygun modelleri kendilerine sunduğumuz için gelinlik modelleri ile ilgili talepleri pek olmuyor. İstekleri genellikle uzman satış danışmanlarımızın kendilerini yönlendirmesi doğrultusunda oluyor. En çok karşılaştığımız istekler arasında duvak / saç aksesuarı / ayakkabı / gelin kesesi / gelin çiçeği... gibi aksesuarlarla gelinliklerin tamamlanmasını sayabiliriz. Gelinlerimiz gelinlik seçimlerini yaparken tamamlayıcı aksesuarları da görmeyi arzu ediyorlar. Oleg Cassini mağazalarımızda gelinliği bütünleyen çok çeşitli aksesuarlar bulunduğu için gelinlerimizin bu isteklerini rahat bir şekilde karşılayabiliyoruz. Gelinliklerinizde hangi kumaşları kullanmayı seviyorsunuz, neler vazgeçilmezleriniz? Gelinliklerin temasına göre kullandığım

kumaş değişiyor. Örneğin; vintage bir gelinlik için dantel kullanmayı, gösterişli bir tasarım için ise altın/gümüş dantel aplikelerle; kristal/inci işlemelerle zenginleştirebileceğim tül kullanmayı tercih ediyorum. En sevdiğim kumaşlardan olan tül gerek hafif olması gerek drapeleri zengin göstermesi nedeniyle sıkça tercih ettiğim ve bu sezon oldukça gözde olan bir materyal. Destination Wedding’lerin tercih edilen kumaşı şifon da vazgeçilmezlerinden...

larda da Türk gelin adaylarının tercihlerini göz önünde tuttuk. Biliyoruz ki Türk gelin adayları genelde straplez kesim, minik detaylar ve aksesuarlarla süslenmiş gelinlikler tercih ediyorlar. Tüm bu detaylar pembe gelinliğin içinde barınıyor. Tasarım hakkında kısaca bilgi vermek gerekirse: tül ve organze kumaştan hazırlanan pembe gelinliğin beden kısmı tamamen dantel… Kat kat fırfırlardan oluşan etek ve straplez kesimli tasarım, gelin adaylarını daha da ince göstermek için vücudu kusursuz bir şekilde sarıyor. Dantelin üzerinde bulunan üç boyutlu çiçekler ve aralara serpiştirilmiş ışıltılar ise gelinliğin rengi olan “Whisper Pink” yani “Fısıltı Pembesi”nin altını çiziyor… Pembe gelinlik sadece Türkiye’de mi satılacak? Evet sadece Oleg Cassini’nin Forum İstanbul, Bağdat Caddesi, Cevahir AVM ve yakında açılacak olan Ankara Armada AVM mağazalarında satılacak. Türkiye’ye özel olarak tasarlanmış bir model.

Dünyada renkli gelinlik çok moda. Siz bu konuda düşünüyorsunuz? Son zamanlarda Gwen Stefani, Anne Hathaway ve Jessica Biel gibi ünlülerin tercih ettiği “Pembe gelinlik” yeni bir trend yarattı. Biz de Türkiye’ye özel olarak pembe gelinlik tasarladık. Bu gelinliğin beyaz rengi de bulunuyor fakat pembe daha revaçta diyebilirim… 2013 İlkbahar/Yaz sezonunda pembe gelinlik ön planda olacak gibi duruyor. Kim bilir belki önümüzdeki sezonlarda başka renk ya da tasarımlarla ön planda oluruz… Moda da herhangi bir sınır/limit olmadığını düşündüğüm için gelecekte biz tasarımcıların hayal gücünün müşterilerin ihtiyaçlarıyla birleşmesi ile daha önce hiç denenmemiş/ beklenmedik tasarımlar ile karşılaşabileceğimize inanıyorum. Türk kadının pembe gelinliğe bakış açısı nasıl, ilgi görüyor mu? Modeli anlatabilir misiniz? Türk gelin adayları özellikle gelinlik konusunda yeni trendleri takip ediyorlar ve yeniliklere oldukça açıklar. Pembe gelinliği tasarlarken Türk gelinlerinin bu bakış açısından yola çıktık ve onların beklentilerini ön planda tutarak tasarladık. Az önce de belirtmiş olduğum üzere bu gelinliğin beyaz rengi de bulunmasına rağmen pembe daha çok tercih ediliyot. Bu gelinliği tasarlarken, rengin yanı sıra kumaş, detaylar ve aksesuar-

Sizce bu yaz ve 2013 kışında sıkça göreceğimiz gelinlik modelleri hangileri? 2013 trendlerine ve kendi koleksiyonumuza baktığımız da ağırlıklı olarak deniz kızı modeller ve büyük volümlü etekler dikkat çekiyor. Ön planda bulunan detaylar olarak etek, bel ve göğüs kısmındaki işlemeleri, tül kaplama minik kollu bodiceleri, sırt dekoltelerini sayabiliriz. Kumaşlarda ise bu yıl yine dantel ve tülü ağırlıklı olarak görüyoruz. Bunun dışında “destination wedding” dediğimiz sahil kasabalarında yapılan düğün partileri veya mezuniyet baloları için şifon, sıcak yaz mevsiminin vazgeçilmezi. Ayrıca hala kış gelinlerine hitap edebilecek, mikado, tafta, saten ve kendinden desenli jakar kumaşlar da koleksiyonumuzda bulunuyor.. Daha önceden de bahsettiğimiz üzere renkli gelinlikler çok moda. Biz de pembe ve tonlarını gelinlik koleksiyonumuzda bulunduruyoruz. Aksesuarlarda ise, sade gelinliklere hareket katan işlemeli kemerler; minik dantel veya çiçek aplike detaylı kısa eldivenler oldukça popüler. Saç aksesuarlarında kalın ve gösterişli taçlar, büyük saç çiçekleri, vualetler, taşlı taraklar dikkat çekiyor. Son olarak duvaklardan bahsetmek gerekir ise uzun katedral dantel aplike duvaklar kadar ince saten biyeli tül duvaklar, hemen omuz altına düşen tül üzeri inci, taş işlemeli kısa duvaklar da gelinlerin vazgeçilmezi.

Armada AVM: 0312 219 20 15 Bağdat Cad: 0216 385 88 99 Cevahir AVM: 0212 380 07 77 Forum İstanbul AVM: 0212 640 75 14

düğün

ÖZÜM ÖZKAYA

GÖZDE KOÇGİL

Özge Onay’ın gelinliği çok beğenildi. ÖZGE ONAY, ALPER ÖZÜVER

Swissôtel’de Mutlu Son Turizmci iş adamı Alper Özüver ile meslektaşı Özge Onay Swissôtel Ankara’da gerçekleşen şık bir düğün ile dünya evine girdiler. Romantik bir akşam yemeğinde yapılan evlilik teklifinin ardından Ekim ayında nişanlanan çifti en mutlu günlerinde yakın dostları ve aileleri yalnız bırakmadı. Tanışmaları dört yıl öncesine dayanan Alper Özüver ve Özge Onay bu uzun süren birlikteliklerini evlilikle taçlandırdıkları için oldukça mutlu görünüyorlardı. Şahitliğini Tuncay Arat ve Cavit Ayrıkaya’nın yaptığı nikahın ardından ilk danslarını yapan çift uzun süre alkışlandı. Genç çift balayı için Uzakdoğu turunu tercih ettiler.

114 magdergi.com.tr

B PINAR ERSÜ

lası için Daha fazdergi.com g blog.ma

PERİHAN BESEN, NURTEN ONAY

magdergi.com.tr 115

116 magdergi.com.tr

magdergi.com.tr 117

Hacer Koç

Tokatlı Abdi Aydoğdu, Ülkü

Tarzınızı Bulabileceğiniz Bir Butik

utiğinizi birbirinden güzel abiye kıyafetlerle tanıyoruz... Bize elbiselerinizden bahseder misiniz? Teşekkür ederim. Bu sezon çalışmalarımda; batının sadeliği

ve zarafetiyle,doğunun gösterişli, oryantal dokunuşlarını harmanlayıp, yorumladım. Dünyaca ünlü modacılara baktığımızda da bu tarz çalışmaların muazzam örnekleriyle karşılaşıyoruz ki bence bunun en doğru kullanımını da Ortadoğu kökenli modacılarda görüyoruz. Bu anlamda mağazamın bünyesinde kendi çalışmalarımın yanı sıra Lübnan’dan ithal ettiğim özel çalışmaları

da konuklarımın beğenisine sunuyorum. Bu sene tasarımlarımda çok özel kaftanlar, farklı konseptlerdeki kına gecesi kıyafetleri, dantel ve işlemelerin yoğunlukta olduğu abiyeler, ipek tüllerle ve Fransız dantelleri ile bezenmiş gelinlikler ve bunların yanı sıra günlük kıyafetler hazırladım. Bu özel tasarımları genellikle deri, kürk veya özel taşlarla renklendirdim.

advertorial

Birbirinden farklı gelinlik tasarımları ve abiye kıyafetleri ile tanıdığımız Ceyda Koç bize yılın trendlerini anlatırken gelinler için ufak tüyolar verdi...

Tasarımlarınızda nelere dikkat ediyorsunuz? Kumaşlarınızı yurt dışından getirdiğinizi biliyoruz. Nerelerden temin ediyorsunuz? Kişiye özel çalışmayı seviyorum. Elbiselerimde kaliteli malzemeyi titiz işçilikle birleştiriyorum. Tasarım aşamasından kumaş seçimine, provalardan teslimat aşamasına kadar bizzat kendim ilgileniyorum. Çok hızlı gelişip değişen bir dünyada yaşıyoruz. Biz de kendimizi sürekli olarak yenilemek durumundayız. Gelişmeleri yerinde takip edebilmek adına birkaç ayda bir yurtdışı seyahati yapıyorum ve dünyanın önde gelen moda fuarlarını yerinde takip etmeye çalışıyorum. Gerek kumaş, gerekse aksesuarlarımı yaptığım seyahatlerden temin etmeye çalışıyorum. Avrupa, Uzakdoğu ve Ortadoğu ülkeleri özellikle tercih ettiğim yerler. Kullandığım malzemelerle, yaptığım işin kesinlikle bir eşi benzerinin olmaması da, tercih edilme sebebim diye düşünüyorum. Bunun yanında detaylar benim için çok önemli. Derinliği olan kıyafetler tasarlamayı seviyorum. Mesela klasik bir elbise ya da pantolonu farklı, güçlü detaylarla süslemeyi, desteklemeyi seviyorum. Bir de kıyafet öncelikle benim içime sinmeli, ben beğenmeliyim ki konuğuma da gönül rahatlığıyla sunabileyim. Vücut tipine göre hangi modelleri önerirsiniz? Eğer kişinin vücudunda bir deformasyon varsa; bunu kesinlikle iyi analiz etmek gerekiyor. Duruma göre hangi bölgeyi kapat-

mam, nereyi önplana çıkarmam gerektiğine karar veriyorum. Görselde aynı elbise; kesim aşamasındaki ustalık ve farklı gidiş yollarıyla, vücut tiplerine göre uyarlanabilir. Bazen müşterilerim bana çok beğendiği bir modelle gelebiliyor ama model eğer kendi vücut tipine uygun değilse; konuğumu daha uygun modellere yönlendiriyorum özel dikimde çalışılacak modele karar aşamasında; kişinin istediğinin vücut tipine uygunluğunu doğru tespit edip,kişiye yakışanı onun hayal edemeyeceği bir güzellikte çalışmak da bizim farkımız. 2013 gelinlik modellerinden bize bahseder misiniz? Bu sene yoğunluklu olarak ipek tüller ve Fransız dantelinin bir harmonide buluştuğu oldukça romantik sade ama ihtişamlı bir koleksiyon hazırladım. Kat ve volanlardan ziyade daha düz dantel apliklerle ve işlemelerle bezenmiş tamimiyle el işçiliğine dayanan bir koleksiyon. Dantelin zarafetini ten üzerine düşüşünü gördügümüz zarif sırt dekolteleri ile farklı bir koleksiyon. Bunun yanı sıra flase danteller kullanarak boyutlu gelinlikleri de bulmak mümkün. Kısaca yapabidiklerimiz hayal gücümüz kadar zengin. Ceyda Koç Giyim Atölyesi Ümitköy 8. Cadde Osmanağa Konakları No:10 Ankara T: 312 428 88 48 www.ceydakoc.com

Ayşe Altınsoy

magdergi.com.tr 119

davet

İzmir’de Düğün Bahamalar’da Balayı Ege Bölgesi Sanayi Odası (EBSO) Yönetim Kurulu Eski Başkanı Salih Esen’in kızı Eldem Esen ile Yücel Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Erdem Yücel’in oğlu Erim Yücel, Hilton Otel’de muhteşem bir düğünle dünya evine girdiler. Birliktelikleri Özel İzmir Çakabey Koleji’nde başlayan genç çiftin nikahını Konak Belediye Başkanı Hakan Tartan kıyarken Eldem Esen’in şahitliğini Çakabey Koleji’nden arkadaşları Ayşe Matay ile Aslı Oktay, Erdem Yücelin şahitliğini de kuzeni Eray Yücel ve dayısı Cüneyt Bayır üstlendi. Vakko kreasyonu olan gelinliği ile göz kamaştıran Eldem Esen ve Libas damatlığıyla şıklığın zarafetini yansıtan Erim Yücel masal tadında bir düğünle hafızalardaki yerlerini aldılar. Eldem ve Erim çiftinin aileleri Reyhan-Salih Esen ve Beril-Erdem Yücel gecenin en mutlu isimleriydi. Mon Jardin’in organize ettiği düğün iş dünyasından da seçkin isimleri ağırladı.

ERİM YÜCEL-ELDEM ESEN

Genç çift balayı için 10 günlük New York ve Bahama Adaları turuna çıktı.

120 magdergi.com.tr

SALİH-REYHAN ESEN, BERİL-ERDEM YÜCEL

İDİL KOHEN

Her Çarşamba CANLI BLUES

Her Cuma TÜRKÇE 45’LİKLER

Her Cumartesi 80ler, 90lar...

RESTORAN & PUB

magdergi.com.tr 121

davet

ERDAL-SWETLANA YÜCEL

ÖZÜM İLTER DEMİRCİ-GAMZE YAYMAN

Yırtmaçlı elbisesi ile dikkatleri üzerinde toplayan Seval Cihan’ın çantası ile belindeki asimetrik payet ișleme son derece uyumluydu.

lası için Daha faz .tr dergi.com g a .m w ww

122 magdergi.com.tr

SEVAL CİHAN

EREN-SEDA ESEN

BERK-MICHELLE ÇAĞATAY

ZEYNEP EKİN GELİNLİK

NİŞANLIK

2432. Cadde No:37/3 Ümitköy/Ankara 0.312.235 35 93

magdergi.com.tr 123

davet

Yeni Yaşını Yakın Dostları ile Kutladı Cemiyet hayatının sevilen isimlerinden Yeşim Tandoğan doğum gününü şık bir davetle kutladı. Yakın dostlarının katılımıyla gerçekleşen doğum günü partisinde Yeşim Tandoğan oldukça mutluydu. Bu özel günü kutlamak için Big Chefs’i tercih eden Tandoğan ve arkadaşları uzun sohbetler edip hasret giderdikten sonra yemeğe geçtiler. Yemekten sonra gerçekleşen pasta kesiminin ardından verilen hediyeler de doğum gününe renk kattı. YEȘİM TANDOĞAN

Yeșim Tandoğan, eși Reha Tandoğan’ın yolladığı çiçekleri görünce oldukça duygulandı.

124 magdergi.com.tr

AYLİN ÖZAL

TUĞÇE İNAL

NERMİN KILINÇARSLAN

SEDA ÖZBULUT

NESLİHAN ÖZYÜKSELER

Șık kıyafet seçimleri ile kendinden söz ettiren Ebru Demiryürek zümrüt yeșili deri eteği ve Valentino ayakkabıları ile çok șıktı.

lası için Daha faz /magdergi m twitter.co

EBRU DEMİRYÜREK

DERYA ATALAY

magdergi.com.tr 125

SİBEL ÖZDOĞAN

126 magdergi.com.tr

magdergi.com.tr 127

röportaj

Televizyon programları ile tanıdığımız, başarılı sunucu, ekranların sevilen, sempatik yüzü Oylum Talu; hafta sonu programı ile kahvaltılarımıza konuk oluyor. Kendisiyle yeni evi TV8’den konukları ile olan samimiyeti, kıyafet tercihlerinden özel yaşamına kadar olan renkli bir sohbet gerçekleştirdik.

izi hafta sonu programlarınız ile tanıyoruz, TV programı nasıl gidiyor? Çok güzel, çok keyifli gidiyor, her şey yolunda... TV8’den çok memnunum, sabah yayın yapmaktan memnunum, hafta sonu yayın yapmaktan daha da memnunum. Hafta sonu daha mı kolay oluyor? Benim için daha kolay daha az insan var

128 magdergi.com.tr

daha az karmaşa var... Hafta içi gündem yoğunluğu insanı çok yoruyor fakat hafta sonuna posası kalmış oluyor. Biz de o posa üzerinden daha keyifli bir şekilde yayın yapıyoruz.

sergisi açması gibi kriterler olabiliyor. Ya da aslında gündemden çok uzak ama söyleyecek şeyleri olan insanlarla tanıştırmak istediğim konuklar olabilir, ki bu ikinci grup beni daha çok memnun ediyor.

İlginç konuklarla hoş sohbetler geçirdiğiniz programınıza konukları davet ederken seçiminiz neye göre oluyor? Hem gündemde olması, o sırada bir albüm çıkarması, bir kitap çıkarması, yeni bir resim

Bir röportajınızda kadınların dostluğuna inanmıyorum demişsiniz, bu kanıya nereden vardınız? Kadınların dostluğuna inanmıyorum. Benim çok arkadaşım, çok fazla tanıdığım var ama

aslında dostluk kavramının sorgulanması gerektiğini düşünüyorum. İnsanların birbirine sırlarını söylemesi sonra o sırların başkaları tarafından duyulması; “söyle sırrını dostuna dostunun da dostu vardır o da söyler dostuna” gibi bir gerçek var. Yoksa benim dostlarımın tümü kadın, kadından başka dostum yok benim. Erkeklerle arkadaşlık kurabilen biri değilim ben. Teyzeniz Türkiye’nin ilk kadın gazetecilerinden biri hiç gazetecilik yapmayı düşünmediniz mi? Aslında bir şekilde gazetecilik yapıyoruz. Çünkü bu da bir televizyon gazeteciliği. Televizyon ve gazetecilik çok birbirine girmiş konular. Gazetecilik, yazılı basın ya da televizyonda basın olmak aslında çok da farklı değil birbirinden. Zaten iş kolunda hepimiz gazeteci olarak geçiyoruz. Medyanın içinde olmanıza rağmen gündemden uzak duruyorsunuz bunun özel bir sebebi var mı? Çünkü gündem beni yoruyor bir de gündemde olmak için insanların çok gereksiz çaba sarf ettiğini görüyorum. Bu çabayı sarf edecek ne gücüm, ne zamanım, ne de isteğim var. Gündemde olursanız aynı ölçüde acı çekersiniz çünkü gündem sizi çok sert bir şekilde yargılıyor ve istediği, kendi baktığı gözlüğü ile ortaya çıkartıyor. Bu da sizi çok farklı tanıtabiliyor yani olmadığınız biri gibi gösterebiliyor ki ben de bundan pek hoşlanmam. Geçtiğimiz yıl “Kayıp Yüzyılın Prensesi Oylum” ismi ile sizin için bir kitap yazıldı. Adınıza bir kitap yazılması nasıl bir duygu? Müthiş bir duygu; bu duygu herhalde hiç bir zaman geçmez. Audry Hepburn’e, Grace Kelly, Liz Taylor’a nasip olmuşken bana da nasip oldu. Fakat ben bu isimler kadar dünyada ve hatta Türkiye’de tanınan biri değilim. Herkesin hep eleştirilen bir tarafı var Türkiye’de... Tabi ki. Zaten eleştirilsin de, onunla ilgili hiç bir problem yok. Ama tabii bu kitap benim torunlarıma hatta torunlarımın çocuklarına, nesillere aktarabileceğim çok büyük bir onur. Oylum Talu’nun bir günü nasıl geçer? Gün içinde neler yapıyorsunuz? Günlerim oldukça yoğun geçiyor. Ben öyle çok fazla çalışayım, her şeyi yapayım, onun ardından onu yapayım diyen tarzda biri değilim. Dinlenmeyi ve uyumayı çok seviyorum o yüzden bana biraz zor geliyor. Hafta içi ders veriyorum, Doğa Koleji’nde lise birinci sınıflara İnsan Kaynakları dersi

veriyorum. Uğur Dündar ve Müjdat Gezen Okulları’nda röportaj teknikleri dersi veriyorum. Bu programın hazırlığı çok yoğun oluyor. Pazartesi karşı tarafta Uğur Dündar’da ders veriyorum, Salı bu programın toplantısı var, Çarşamba günü tüm gün Bahçeşehir Doğa Koleji’ndeyim zaten, Perşembe tekrar toplantı, Cuma programa hazırlık, Cumartesi ve pazar program ve beni bu yoğunluktan daha ziyade düşünce yoruyor. Ne yapabiliriz programı nasıl daha eğlenceli hale getirebiliriz, nasıl eğlenebiliriz diye düşünmek yorabiliyor.

Mesela bugün Mehmet Ali Birand’ın vefat ettiği bir gündü ama ben üç kere Mehmet Ali Erbil dedim. Canlı yayında böyle şeyler olabiliyor, bunlar işin tadı, tuzu, biberi... İzleyici de bunu o kadar tatlı tolere ediyor ki... Bugün mesela Twitter’a bakıyorum; “Amanın! Oylum Hanım yoksa Mehmet Ali Erbil mi dediniz?” yazmışlar. Çok hoşuma gidiyor, tatlı bir seyirci kesimim var benim. Ama çok fazla şey olabiliyor. Mesela geçtiğimiz günlerde çok tehlikeli bir yazar ağırladık.

Bu zarif ve fit beden yoğun yaşamdan dolayı demek... Aman efendim teşekkür ederim sağ olun... Spor yapıyor musunuz? Hiç yapmıyorum hatta kolumu bile kıpırdatmıyorum çünkü spordan hiç hoşlanmıyorum. Spor çok monoton bir şey gibi geliyor bana. Şimdi spor severler bana kızmasınlar ama hiç benim tarzım değil kardio aletinin üstüne çıkıp da kırk dakika orada koşayım, terleyeyim sonrada saunaya gireyim ohh... Rahat edeyim hiç benlik değil. Ben zaten hayatın içinde koşturmayla spor yapıyorum. Biraz da moda. Ekrandaki kıyafetleriniz izleyenler tarafından merak ediliyor... Kıyafetleriniz kendi tercihiniz mi? Kıyafetlerimi ben seçiyorum. Birlikte çalıştığım 3-4 tane marka var, bu markalara gidiyorum, onlardan bakıyorum. Bu güzel, bu değil, hadi şunu giyeyim, şunu şununla kombinleyim diyerek tercihlerimi yapıyorum. Gerek duruşunuz gerek başarılarınızla birçok kişi sizi örnek alıyor... Genç televizyonculara ne gibi tavsiyeler vermek istersiniz? Öğrencilerime hep söylediğim bir şey; biz genç Uğur Dündar’ın ve Müjdat Gezen’in okullarında televizyoncuları yetiştiriyoruz. Diyorum ki sebat etsinler... Hemen spiker olmak, ekran önünde olmak, hemen ünlü olmak, hemen para kazanmak mümkün değil. Önce kendinizi kabul ettireceksiniz. Ki bende aynı yollardan geçtim; muhabirlik yaptım, dışarıda habercilik yaptım, röportajlar, çay taşıma... Hani o klasikleşmiş laf; kablo taşıma hepsini yaptım. Sonra yavaş yavaş hayat sizi götürüyor bir yerlere... Canlı yayında başınıza gelen en ilginç olay neydi? Bir sürü şey geliyor çünkü ben çok uzun süre yayındayım üç saat hiç durmadan konuk ağırlıyorum, konuşuyorum, gazete okuyorum, okuduğum haberleri anlatıyorum, üzerine yorum yapıyorum. Çok fazla şey oluyor, çok fazla dil sürçmesi olabiliyor.

magdergi.com.tr 129

röportaj

Ve yazar programımızda kendi fikirlerini dile getirdi; onun yüzünden bir şikayet olmuş. Ardından Cumhuriyet Başsavcısı’na ifade vermeye gittik. Tabii ki hiç bir şey çıkmadı sonunda. Ama bu tip şeyler de olabiliyor. Bunlar da işimizin riskleri. En son okuduğunuz kitabı sorsak? En son okuduğum kitap; “Gri’nin Elli Tonu” adlı üçleme kitaplarıydı. Şu anda dünyanın en çok satılanlar listesinde olan “Matilda is Missing “ kitabını okudum. Bu kitap Portekiz’de İspanyol bir ailenin kaybolan kızını anlatıyor. Şu anda İskender Pala’nın yeni çıkan kitabını okuyorum. Konuklarınızı evinize gelen bir misafir gibi ağırlıyor, elini de boş göndermiyorsunuz... konuklarınızla aranızdaki bu samimiyet nasıl oluşuyor? Biz misafirin elini boş göndermeyiz. Kitap okusunlar diye kitap hediye ediyoruz kendilerine. Bize gelen her konuğu bir misafir gibi ağırlıyoruz. Çünkü gerçekten bize, ailemize, TV8’e gelen bir misafiri burada acıtmanın, hoşuna gitmeyen bir konuyu açmanın gereği yok diye düşünüyorum. Üzüldüğümüz, canımızı acıtan, mutlu olmadığımız konular hepimizin vardır ve ünlü biriyseniz ne yazık ki bu acıtıcı konular kamu oyuyla paylaşılıyor. Üzerinden zaman geçtikten sonra konuyu tekrar açmanın, yarayı deşmenin bir anlamı olmadığını düşünüyorum. Programımda daha çok keyifli şeylere yer vermeye çalışıyorum. Tıpkı bizim dergimiz gibi. Çok keyifli bir dergi MAG... Aynen öyle MAG dergisini çok seviyorum, çok beğeniyorum. Ankara menşeili bir dergi. Ankara’yı da çok seviyorum. Çok düzenli ve kaliteli bir şehir olduğunu düşünüyorum. İnsanlar birbirlerine daha saygılılar. Belki bürokrat şehri olduğu için, belki siyasetin yürütüldüğü şehir olduğu için insanlar karşısındakine daha saygılı gibi geliyor bana... Düzen bakımından öyle. Ben de Ankara’ya gittiğimde rahatlıyorum. Ama sonra İstanbul’a geri gelmek istiyorum... İstanbul ayrı tabii. İstanbul’un taşı altın, suyu pınar, denizi güzel, boğazı harika. İstanbul’a yaşlı ama makyajla güzelleşen bir kadın diyorum ben. Makyajı çok güzel ama arkaya doğru gittiğinde gecekondulaşma, çarpık yapılaşma gibi bütün defoları ortaya çıkartıyor. Bu güzel sohbet için MAG olarak size çok teşekkür ederiz. Ben de sizlere teşekkür ediyorum. MAG okurlarına sevgilerimi gönderiyorum, beni kabul ettikleri ve röportajımı okudukları için teşekkür ediyorum. Röportaj: Ecem Sarıkaya Fotoğraf: Ersin Al

130 magdergi.com.tr

magdergi.com.tr 131

davet

Ünlü İş Adamından Çifte Kutlama Ünlü iş adamı Yılmaz Ulusoy yeni yaşını ve iş hayatının elli beşinci yılını seçkin konukların katıldığı sürpriz bir davetle kutladı. Ülkemizin başarılı iş adamlarından Yılmaz Ulusoy yetmiş ikinci doğum günü ve iş hayatının elli beşinci yıl dönümünü Four Seasons Otel’de gerçekleşen sürpriz bir davetle kutladı. Ulusoy’un çocukları Mehmet, Tuna Ulusoy ve Pınar Ulusoy Şenol’un babaları için unutulmaz bir hediye olarak hazırladıkları bu özel geceye iş, cemiyet ve sanat dünyasının önemli temsilcileri katıldı. SERAP-YILMAZ ULUSOY

132 magdergi.com.tr

ȘAKİR-ÜMRAN YILMAZ

NAFİ-GÜLSUM GÜRAL

GIANLUCA ALBERINI

magdergi.com.tr 133

davet

İș hayatının önemli isimlerinden olan Erdoğan Demirören de davete eși Tülin Hanım’la birlikte katılarak Yılmaz Ulusoy’u bu özel gününde yalnız bırakmadı.

TÜLİN-ERDOĞAN DEMİRÖREN HATİCE-FARUK SÜREN

ACLAN-SELDA ACAR

lası için Daha faz /MAGonline .com facebook

İki yüz doksan üç kişi tarafından yazılan ve Yılmaz Ulusoy ile ilgili anıların paylaşıldığı, Gazeteci Burhan Akdağ tarafından bir yılda hazırlanan kitabında tanıtımı, aynı gece içerisinde gerçekleşti. “Dostlarının Kaleminden İş Hayatında 55. Yıl” isimli kitabın tanıtımından sonra ise Yılmaz Ulusoy kendisi için hazırlanmış pastayı ailesi ile birlikte kesti.

134 magdergi.com.tr

İNCİ GAZİOĞLU

ALİ ȘEN

magdergi.com.tr 135

“AgriMed Biyoteknoloji” Broccosprouts / Brokoli Filizi 2007 yılında tıbbi bitkiler üretmek amacıyla kurulan AgriMed Biyoteknoloji Ltd. firması 2012 yılında Johns Hopkins Üniversitesi’nin Brassica Foundation Vakfı’na bağlı Brassica Protection Products LLC firması ile yaptığı lisans anlaşması ile Türkiye’de “Broccosprouts” brokoli filizi üretim projesini hayata geçirdi. roccosprouts, Johns Hopkins Üniversitesi’nde patentli özel tohumlardan üretiliyor ve yüksek oranda antioksidan ve antikanserojen özelliği olan “sulforafan” (SGS) maddesi içeriyor. Bu minik filizler sulforafan bakımından erişkin Brokoli sebzesine göre 50 kat daha yoğun, yani 50 gr Brokoli filizi yemek 2,5 kg Brokoli yemeye eşdeğerdir.

www.Brassica.com Broccosprouts Brokoli filizleri iklim kontrollü kapalı bir ortamda Johns Hopkins Üniversitesi’nde patentli özel (GDO’suz) tohumlarla organik şartlarda üretilmekte olup üretiminde herhangi bir suni gübre, hormon veya ilaç kullanılmamaktadır. Sulforafan’ın Etkileri: • Kanser oluşumuna neden olan kanserojen maddeleri bertaraf eden Faz 2 Detoksifikasyon enzimlerini harekete geçirir. (koruyucu etki) • Kanser oluşumuna neden olan HDAC enzimini bloke eder. (kanser oluşumunu engelleyen etki) • Doğrudan etki ile kanser hücrelerinde ölüme (apoptsis) neden olur. (direkt antikanserojen etki) • Kanser hücresi üreten “Kanser Kök Hücrelerini” baskılar. (anti-proliferatif antikanserojen etki) • Çok güçlü ve uzun etkili antioksidan etki: Hücrelerimizi ve DNA’mızı koruyan sulforafan böylece hem kansere karşı (indirekt) koruyucu etki gösterir hem de tüm dokularımızın dış etkenlerle yıpranmasını ve yaşlanmasını engeller. (anti-aging etki )

136 magdergi.com.tr

“Minik Kanser Savaşçıları” AgriMed bilimsel koordinatörü Prof. Dr. Yavuz Yörükoğlu, Brokoli filizi ve etken maddesi “Sulforafan”ın antikanserojen etkisini dünyanın en saygın üniversitelerinde yapılan yüzlerce bilimsel çalışma ile tartışmasız olarak ispatlandığını ve ABD’de birçok merkezde kanser hastalığı nedeniyle kemoterapi ve radyoterapi gören hastaların tamamlayıcı tedavisinde ve beslenme desteğinde kullanılmaya başlandığını ifade ediyor. Prof. Yörükoğlu kanser ve kalp-damar hastalıklarından korunmak için taze meyve ve sebzelerden zengin bir beslenmenin önemini vurgulayarak, ancak bazen bu gıdalardan yeteri kadar çeşitli ve bol yenilemediğini, yediklerimizin de kalitesinden emin olunamadığını belirtiyor. Örneğin marketlerden veya pazardan alınan Brokoli ve benzeri sebzelerin cinsini, kalitesini ve daha önemlisi içerdiği “sulforafan” seviyesini, dolayısıyla ne kadar faydalı olacağını da bilmenin mümkün olmadığını belirten Yörükoğlu, Broccosprouts’un kalitesi ve içeriği standardize edilmiş bir ürün olduğunu ve çok rahat yenilebilen bu ürünün “süper konsantre” bir “süper gıda” olduğunu vurguluyor. “Broccosprouts” kime öneriliyor ? • Kanser tedavisi gören hastalara “tamamlayıcı tedavi” olarak. • Kanser riski taşıyan kişilere (örneğin; ailesinde meme kanseri olan kadınlara, prostat kanseri olan erkeklere, ağır sigara tiryakilerine) koruyucu olarak. • Şeker hastalığı olan hastalara damar koruyucu olarak. • Sağlığına özen gösteren kişilere. • Anti- aging uygulamak isteyenlere. • Çiğ Beslenme prensiplerini uygulamak isteyenlere önerilmektedir. “Gıdanız İlacınız ve İlacınız Gıdanız Olsun” Hipokrat AgriMed Biyoteknoloji Ltd. şirketi Broccosprouts ürününü ve onun daha da konsantre ekstraktı olan “OncoPlex ES” kapsüllerini şimdilik sadece Ankara ve İstanbul’da hastaların ve ilgililerin kullanımına sunuyor.

Daha detaylı bilgi için ve AgriMed’e ulaşmak için : www.agrimed.com.tr Bilimsel bilgiler için : www.brokolifilizi.info www.dryavuzyorukoglu.com www.dryavuzyorukoglu.blogspot.com

magdergi.com.tr 137

davet

KAMED’den Otistik Çocuklara Destek Kadın Meclis Üyeleri Derneği’nin otizme dikkat çekmek amacıyla başlattığı “Yağmur Çocuklar” projesinin devamı olan “Beceri Şöleni 2” gecesi İzmir Hilton Otel’de gerçekleştirildi. Amacının otizm konusuna dikkat çekmek ve daha fazla otistik çocuğun eğitim alabilmesini sağlamak olduğu projenin ikinci ayağına iş ve siyaset dünyasından önemli isimler katıldı. Düzenlenen defilede otistik çocuklar Walt Disney’in masal kahramanları ile defileye çıkarken Ege Sanayi Odası Yönetim kurulu Başkanı Ender Yorgancılar, Kral olarak yer aldı. IȘILAY SAYGIN

lası için Daha faz m.tr gdergi.co www.ma

138 magdergi.com.tr

BÜLENT-ÖZLEM AKGERMAN

LATİFE-ÇETİN EROKAY

BERNA NOYENER

magdergi.com.tr 139

röportaj

Kadrajın Arkasındaki İsim

Lara Sayılgan Objektiﬂe genç yaşta tanıştı ve hiç moda eğitimi almadı. 2005 yılında Studio Plus’ı açtı. Birbirinden başarılı işlere imzasını atan Lara Sayılgan medya sektöründeki maceralarını, sosyal medya hakkındaki düşüncelerini ve sosyal sorumluluk projelerini heyecanla bize anlattı.

izi birbirinden başarılı moda fotoğraflarınız ile tanıyoruz... Bize kendinizden bahsedebilir misiniz? Dünyanın bir sürü yerinde yaşadıktan sonra İstanbul’a taşındım ve hala İstanbul’da yaşıyorum. Aslında şöyle söyleyebiliriz; herkes beni fotoğrafçı olarak biliyor ama aynı zamanda klip yönetmeniyim. Yönetmenliğe de devam edeceğim. Geçen sene kendimin de içinde bulunduğu bir televizyon programı yaptık. Her şeyi kendi stüdyomuzda çektik ve yine biz montajladık. 13 bölüm olarak verdik kanala. Görsel olan her şeyle alakalıyım, hem eğitimimle

140 magdergi.com.tr

alakalı hem de bu yaşıma kadar biriktirdiklerimle alakalı böyle bir donanıma sahip olduğumu düşünüyorum. Her gün biriktirmeye devam ediyorum. Fotoğraf sizce her şeyi tüm çıplaklığıyla yansıtıyor mu? Yansıtmıyor tabii ki. Yansıttığı yerler de var yansıtmadığı yerler de. Şöyle söyleyebilirim; eğer bu belgesel fotoğrafıysa, bir kadının karşımızdan bebek arabasıyla gelmesini fotoğraflıyorsak onun bebeğine nasıl baktığını, ne düşündüğünü görebilirsiniz. Ama o kadına biz poz verdirirsek o zaman durum daha farklı olur. Bir de üzerine photoshop gelirse daha farklı, o yüzden fotoğrafı artık

belge olarak düşünmek, görmek değişti. Eskiden fotoğraf aynı zamanda bir belgeymiş. Şimdi fotoğraflarla o kadar çok oynanıyor ki. Mesela rengiyle oynanıyor güneşin saatini bile değişik algılıyoruz. Instagram’a birisi bir fotoğraf koyuyor, üzerine bir filtre atıyor; gece mi gündüz mü anlayamıyorsunuz. Dolayısıyla fotoğraf gerçeği tüm çıplaklığıyla yansıtmıyor maalesef. Fotoğraf çekmeye nasıl başladınız? Ben herkes gibi klasik bir şekilde başlamadım. Ben aslında Mimar Sinan Üniversitesi’nde Opera-Şan Bölümü’nde okuyordum. Müzikal Bölümü’nde öğrenciy-

dim ve uzun yıllar bunun üzerine gitmiştim. Orayı kazandım fakat bir şekilde bu bölüm ile uyuşamadım. Kendimi oraya ait hissetmedim, ben de medya okumaya karar verdim ve İngiltere’ye gittim.

Herkes beni fotoğrafçı olarak biliyor ama aynı zamanda klip yönetmeniyim. Aileniz bu kararınızı nasıl karşıladı? Tabii ki ortalık birbirine girdi ve ailem “ne yapıyorsun sen?” dedi haklı olarak. Çünkü bu okula hazırlanmak yıllar sürüyor, çok ciddi bir yatırım. Orada üniversite üç yıl sürüyor. Bir yıl da portfolyo aşaması var... Portfolyo ile üniversiteye kabul görüyorsunuz. Medya için olan derslerde fotoğraf, grafik, kamera gibi pek çok ders var. Ama ben fotoğrafla tanışır tanışmaz inanılmaz bir aşk oldu aramızda. Aslında ben fotoğraf ve video bölümlerine girmek istiyordum; yani kafamda hep video ve film varmış o zamanlarda da. Ama fotoğrafım çok daha kuvvetli olduğu için hocalarım sen fotoğrafta ol dediler bir de ne olursa olsun doksanlı yıllardan söz ediyoruz. O dönem çok ön görülemiyordu teknoloji. Bu kadar çok videoya ve “next medya” dediğimiz dalın hayatımızda önem kazanacağını demek ki ön görememişler... Daha klasik bir bölüm olan fotoğraf okumaya yönlendirdiler beni. Ama çok da iyi oldu! Neden belgesel fotoğrafçılığı değil de, moda fotoğrafçılığını tercih ettiniz? Ben gerçekten de çok iyi bir eğitim aldım; London College of Printing’de dünyanın en önemli okullarından birisinde okudum. Bu okul London College of Fashion ile birdir. Yani Saint Martins de bizim okulun moda koludur. İlk dönemde hocalar devamlı size ödevler veriyorlar. Mesela haber fotoğrafçılığı için diyor ki; saat on iki de şu kafede olacaksın! O zaman da Lady Diana yeni ölmüştü ve Prens Charles evlenmemişti. Onları görüntülememiz istenmişti ki nasıl olacağı konusunda en ufak fikrimiz bile yoktu! Ciddi misiniz? Bu anlattığım yalan değil; gerçek! Senin ödevin orada o hocaya beş makara film çıkartmak! Bir gün seni hale götürüyor sabah üçte kalkıyorsun onu çekiyorsun. Bir

gün yemek fotoğrafı çekiyorsun... İlk dönem bunlarla uğraşıyorsun ve orada zaten ne yapmak istediğiniz şekilleniyor. Portfolyo yapma döneminde de zaten stüdyonun içinde modellerle çalışmaya başlamıştım. Modayı ve portreyi çok seviyorum. Benim zaten ilk dönemden belli oldu diğerleriyle hiç bir alakam olmayacağı ve ben de onun üzerine gittim. Portre benim alanım. Doğru ışık, doğru açı, bir insanı en iyi şekilde gösterebilmek... Fakat modayı da çok sevdiğim için devamında moda fotoğrafçılığı, moda ve portre olarak bitirdim. Yani belgeselci olamayacağım zaten belli olmuştu. Hayallerinizde ne var? Film çok istediğim bir şey. Fakat film için daha fazla birikim olması gerekiyor. Mesela şimdi klip çekiyoruz. Aslında klip ve fotoğraf birbirine çok yakın. Artık hem bir fotoğrafçı hem de yönetmenim diyebilirim. Çünkü dördüncü klipimi çektim. Bu kliplerin devamı da gelir çünkü benim için çok farklı bir konu değil. Ben zaten belli bir hikayeyi görüp istiyorum, o sanatçıyı nasıl görmek istediğimi biliyorum ve bir müzik alt yapım olduğu için de müziği dinledikten sonra bir şeyler yaratabiliyorum, montajı oluşturabiliyorum, o heyecanı da çok seviyorum. Ama filme, sadece film çekmek için başlayamazsınız yani film için anlatacak bir şeyim olmalı. Film için sadece güzel bir şey yapmak yeterli değil. Film, izlendiğinde insanlara bir şeyler katmalı... Yoksa insanların benim çektiğim filme gelmeleri için bir sebepleri olmaz. O yüzden hayatla alakalı daha fazla birikim gerekiyor tabii ki teknik anlamda biraz daha pişmek lazım ama orada önemli olan yaratıcılık ve senaryo bence. Stüdyo Plus’dan bahsedelim biraz... Nasıl oluştu? Nasıl hayata geçti? Stüdyo Plus 2005 yılında kuruldu. Kendi kendine oluştu diyebilirim... Esasen “ben patron olayım, büyük stüdyo kurayım” diye isteklerim yoktu. Ben çok genç yaşta kampanyalar çeken ve genç yaşta bir şeyler yapan bir fotoğrafçıyım. Benimle birlikte farklı fotoğrafçılar, bir arada yola çıktığımız kişiler vardı ve öyle oluşuverdi. Sonrasında ekip değişti ve şu an Serhat Ayra, Ceylan Sözer, Bilal Eroğlu ve Cem Yurtsever benimle birlikte. Cem daha çok video ve postprodüksyon yapıyor. Bilal ise video yapıyor aynı zamanda görüntü yönetmeni. Hatta bir televizyon programı da çekti. Ceylan ve Serhat fotoğrafçı. Şu anda böyle bir ekibiz ve bütün prodüksiyonu baştan sona alıp yapabilen tamamıyla anahtar teslim şeklinde çalışıyoruz. Eğer katalog da isteniyorsa buraya gelindiğinde hem kataloğunu hem filmini birlikte verebilen, a’dan z’ye her şeyi en güzel ve özel şekilde teslim eden bir yer burası. Stüdyo Plus’ın amacı bu.

Neden Studio Plus? Aslında Stüdyo Plus artı demek; artı her şey anlamına geliyor. Çok heyecanlı bir yer burası; genç insanlar olduğu için yeni şeyleri keşfetmeyi seviyoruz. Kurguyu kendi içimizde yapmayı daha da çok seviyoruz. Türkiye’de fotoğrafçılık bir meslek haline dönüştü mü? Fotoğrafçılar bu meslekle geçinebiliyor mu? Türkiye’de fotoğrafçılık çok hızlı gelişti aslında. Hatta haddinden fazla hızlı gelişti diye düşünüyorum. Maalesef biz de her dönem bir furya oluyor. Fotoğrafçılık da şu anda çok popüler bir iş. Herkes fotoğrafçı olmak istiyor, herkes stüdyo açıyor ve hayatımıza dijital girdiğinden beri bu işin de diploması sorulmadığı için herkes yapabiliyor. Bunu yapamazsın gibi bir mantığı yok. Dolayısıyla da rekabet diyemeyeceğim çünkü rekabet benim için aynı seviyede insanların bulunduğu bir platformda olduğunda rekabettir. Türkiye’de herkesi doyuracak kadar on katlı bir pasta yok. Biz iki katlı bir pastanın içinde daha büyük bir dilim yerken şimdi daha küçük bir dilim yiyoruz. Daha fazla insan katıldı aramıza. Katılmasında sorun yok, herkes aynı gözde ve donanımdaysa daha güzel işler çıkar. Ama öyle olmadığı için beş sene önce setlerde bambaşka işler yapan birisini fotoğrafla hiç alakası yokken şimdi kampanya çekerken veya yönetmenlik yaparken gördüğüm için şok geçiriyorum ve yanlış buluyorum.

Instagram’a birisi bir fotoğraf koyuyor, üzerine bir filtre atıyor; gece mi gündüz mü anlayamıyorsunuz. Yaşamak istediğiniz şehir hangisi? Şu anda İstanbul’da yaşıyorum ve İstanbul’u çok seviyorum. Bir takım zorunluluklarım var, işim var, benim bir şirketim var; kafama göre gidemiyorum. Sıcak yerleri çok seviyorum. Bodrum’da vakit geçirmek istiyorum. Sanat ve kültür anlamında patlamış bir şehir olarak belki insanı cezbeden bir yer değil ama daha genç olsaydım Berlin’de yaşamayı isterdim. Bir de Paris benim çok sevdiğim bir yer ve beni yansıtan bir şehir. Buralar iklim olarak sıcak yerler değil ama sanat olarak insanı besleyen yerler.

magdergi.com.tr 141

röportaj

Sanatçıların kapak çekimlerinde de sizin imzanız bulunuyor bir kaç tane örnek verir misiniz kimlerle çalıştınız? Bir çok insanla çalıştım. Demet Akalın, Bengü ,Yeşim Salkım...

İnsanların sosyal sorumluluk projelerine mümkün olduğunca vakit ayırmaları lazım. Destek olduğunuz sosyal sorumluluk projeleri nelerdir? Ben “rejected” isimli bir sergi yapmıştım. Bu sergide satılan fotoğrafların gelirini TESEV’e bağışladık. En son Ebru Şallı aldı ve parasını TESEV’e yatırdı. Şimdi Tohum Otizm Vakfı’na bir çekim yapılacak, çocuklara bir şeyler çektireceğim. Başka bir projemiz daha olacak. Bunun dışında “aDL” markası işbirliği ile TOÇEV için ünlülerin çekimini yaptım, Meme Vakfı’na bir projemiz var yakında; onay bekliyoruz. Kısa bir film çekeceğiz onlar için. Bu film kadınları bilinçlendirmeyle alakalı olacak ama daha eğlenceli bir şey planlıyoruz.

Fotoğraf gerçeği tüm çıplaklığıyla yansıtmıyor. Bence sosyal sorumluluk projelerine insanların mümkün olduğunca vakit ayırmaları lazım çünkü gerçekten ihtiyacı olan birine tekerlekli sandalye alıyorsunuz ve o kişinin hayata bakışı değişiyor. Ancak senin başına veya ailenden birinin başına geldiğinde zor durumda olanları anlayabilirsin dolayısıyla bu bana özel bir şey değil mümkün olduğunca herkes yapmalı. Türkiye’de oyuncular ve ünlü isimler daha çok destek oluyor sosyal sorumluluk projelerine.... Paradan daha çok emekle yapıldığında daha çok yere ulaşıyorsun ve bu daha da büyük bir güç oluyor. Röportaj: Ecem Sarıkaya Fotoğraflar: Ersin Al

142 magdergi.com.tr

magdergi.com.tr 143

dekorasyon

Koleksiyon Home Aşk Sofraları La Gioia’da Koleksiyon Home, zarif bir şıklığa sahip dekorasyonu ile Ankara’nın en gözde mekanları arasında bulunan La Gioia’da 14 Şubat masaları hazırlandı. Sevgililer Günü’nde La Gioia’yı tercih eden iki çift, dünyaca ünlü tasarımcıların birbirinden farklı ve seçkin objeleriyle Koleksiyon Home tarafından La Gioia’ya özel olarak hazırlanan masalarda yemek yeme şansına sahip oldular. Ayrıca bu özel masalara rezervasyon yapan çiftlere, günün anısı olarak Koleksiyon Home ürün seçkisinden Sufi serisine ait He & She kupalar hediye edildi. Bu kupalar, insanın varoluşundan bu yana süregelen kadın-erkek bütünlüğüne dair bir yorum sunuyor. İnce uzun formuyla yükselen kupa erkeği anlatırken geniş tabanının üzerinde yükselen kupa kadını simgeliyor. Kupaların yan yana bütünlüğü ise aşkı anlatıyor.

144 magdergi.com.tr

Merkez: Karacakaya Cd. No:75/5 06160 Siteler / Ankara Tel: 0312 348 69 11 - 353 07 29 - 348 27 91 Fax: 349 18 45 Ankara Şube: Prof. Dr. Ahmet Taner Kışlalı Mh. Alaçaatlı Cd. 2846 Sk. 51/1 No:2 Çayyolu Ankara Tel: 0312 227 80 24 Fax: 227 80 25 İstanbul Şube1: Modoko San. Sit. 1. Cd. No:14 34775 Y. Dudullu / İstanbul Tel: 0216 466 03 73 - 313 88 41 www.sal.com.tr

sergi

Doğuş Grubu’na Özel Sergi Doğuş Holding sponsorluğunda Lütfü Kırdar Kongre Merkezi Rumeli Salonu’nda düzenlenen “Aşk-ı Nebi ve Zikir Taneleri” sergisi şık bir kokteylle açılışı yapıldı. Doğuş Holding Yönetim Kurlu Başkanı Ferit Şahenk’in ev sahipliğinde düzenlenen sergiye cemiyet, sanat ve iş hayatının tanınmış isimleri katıldı. Daha önce Ayasofya’da açtığı Hilye-i Şerif sergisiyle dikkatleri çeken ünlü koleksiyoner Mehmet Çebi’nin, usta sanatçıların eşsiz klasik ve modern hilye çalışmalarından oluşan hat ve tespih koleksiyonu “Aşk-ı Nebi ve Zikir Taneleri” sergisinde iki yüz adet Hilye-i Şerif ve üç yüz adette tespih sergilendi.

146 magdergi.com.tr

DİANA ȘAHENK, TURGAY CİNER, PELİN AKIN, FERİT ȘAHENK

Doğuș Holding Yönetim Kurulu Bașkanı Ferit Șahenk’in ev sahipliğinde düzenlenen etkinlikte, Ferit Bey iș dünyasından arkadașlarıyla objektiflere poz verdi.

Ankara’nın köklü firmalarından Akfen Holding Yönetim Kurulu Bașkanı Hamdi Akın geceye, güzel ve zarif kızı Pelin Akın’la birlikte katılarak sergiyi birlikte gezdiler. HAMDİ, PELİN AKIN

VEDAT AȘÇI

BÜLENT ECZACIBAȘI

magdergi.com.tr 147

sergi

ACLAN-MELİKE SELDA ACAR

Cemiyet hayatının sevilen ve en dikkat çeken çiftlerinden Tansa-Can Ekșioğlu, Doğuș Holding tarafından gerçekleștirilen sergiye birlikte katılarak eserleri incelediler.

148 magdergi.com.tr

İBRAHİM-DEMET KUTLUAY

AHMET-NESRİN ESİRTGEN

TANSA-CAN EKȘİOĞLU

magdergi.com.tr 149

mobilya MAG

HAAZ WASTBER Sarkıt Aydınlatma 500-700 €

PAUL SMITH Kanepe

Mehmet Coşkun Koltuk

BULOVA Duvar Saati 149

TUNA Koltuk 2495

Evinize Sağlık

BABY CASATI Kitaplık

Zamanınızın en verimli saatlerini geçirdiğiniz evinizde konforu yaşayabileceğiniz yeni tasarımları sizin için derledik.

Kuş Kafesi Berjer

NUEV Berjer

150 magdergi.com.tr

TAYFUN MUMCU Dekoratif Obje

TAYFUN MUMCU Sandalye

MAG deco trend

Neşet Güne

nesetgune@magdergi.com.tr www.profitnesetgune.com

Tam ortada salonun her yerinden görülebilen dev bir șömine...

Villa

Keskin Hatlar & Güncel Çizgilerle TasarlanmısşBir .

Keskin, temiz ve güçlü çizgilere, kuvvetli, net geometrilere bayılmışımdır oldum olası… Tasarımlarımın çoğuna da bu beğenimi kimi zaman isteyerek ve bilerek, kimi zaman da bilinçaltımın etkisiyle farkında olmadan yansıtmışımdır… 152 magdergi.com.tr

Villanın aydınlık giriș holü.

Salonun ana oturma grubunun üzerinde büyük bir galeri boșluğu yarattık...

ok zarif ve zevkli bir çiftin sahip olduğu Ankara’daki bu villayı dizayn ederken de bu bağımlılığım öne çıktı sanırım! Son derece güncel bir çizgide döşemeye çalıştık bu villayı. “Contemporary Interiors” deniyor bu stile… Tamamen yaşadığımız günün tarzını, güncel olan beğenileri yansıtıyor… Bildiğiniz gibi şu sıralar ciddi bir geri dönüş var geçmişe, özellikle 1930’lu yılların Amerika’sındaki “Art-Deco” stile. Modernizm

neredeyse yok olmak üzere. Aynen minimalizmin yok oluşu gibi, modernizm de tarihe karışacak bu gidişle. Tasarımımızın temel çıkış noktasına gelince… Zeminlerde ve ıslak hacimlerde en sevdiğimiz malzemelerden biri olan mermeri kullandık. Ahşabın sıcaklığını, paslanmaz metalin enerjisiyle dengelemeye çalıştık. Amaç ferah, kullanışlı ve aydınlık bir atmosfer yaratmaktı.

magdergi.com.tr 153

MAG deco trend

Üst kattaki yatak odasında da tercih ettiğimiz mobilya markası Baker oldu...

Keskin köșeli mobilyalar yatak odasının çizgisinin art-deco olmasını sağladı.

Bahçeye çıktığınız bodrum kattaki oturma odasının mobilyaları ise Roche Bobois marka.

Alt kattaki oturma odasına ve de bahçedeki partilere hizmet verebilicek çok amaçlı bir mutfak.

Ebeveyn banyosu belki de evin en aydınlık, en ferah köșesi.

Evin giriş katındaki salonu ve yemek odasını ağırlıklı Ralph Lauren ve Baker’ın keskin hatlı, “art-deco” kokan mobilyaları ile tefriş ettik. Aynı çizgiyi biraz daha yumuşatarak yatak odası katına da taşıdık. Bahçeye açılan gündelik oturma odasında ise çok daha sıcak ve sevimli mobilyaları canlı ve iddialı renklerle, iri desenli tekstiller ile birlikte kullanmayı tercih ettik. Provencial stildeki bu mobilyaların markası ise Roche Bobois oldu. Amacımız kalite kokan, güncel, çok çabuk eskimeyecek, yaşandıkça güzelleşecek, aydınlık bir “yuva” yaratmaktı…

Tasarım: PROFİT Neșet GÜNE Esin CANKILIÇ www.profitnesetgune.com

Takdir ev sahiplerinin ve sizin… Umarım başarmışızdır… İyi seyirler…

154 magdergi.com.tr

davet

SAMM Bistro’da Sanatsal Kokteyl Ressam Şevket Arık’ın Siyah Beyaz Galeri’de açtığı sergi için Samm Bistro’da özel bir kokteyl düzenlendi. Ünlü sanatçı Şevket Arık’ın “Her Şey Senin İçinde” sergisinin açılışı için Gaziosmanpaşa’daki Samm Bistro’da bir kokteyl gerçekleştirildi. Sanatseverlerin katıldığı davette ressam Arık yoğun bir ilgiyle karşılaştı.

lası için Daha faz m.tr gdergi.co a .m w w w

156 magdergi.com.tr

ȘEVKET ARIK

MELTEM BENGİ

SABA-ALİ AKMAN

magdergi.com.tr 157

davet

TED 85 Yaşında 31 Ocak 1928 tarihinde Atatürk’ün

önderliğinde kurulan Türk Eğitim Derneği (TED) 85. yılını yaklaşık 500 kişinin katıldığı görkemli bir davetle kutladı. 85 yıldır eğitime verdiği destek ile Türkiye için daha parlak bir gelecek sunan Türk Eğitim Derneği’nin kuruluş yıl dönümü oldukça renkli geçti. Davet, iş dünyası ve cemiyet hayatından birçok seçkin konuğun da aralarında bulunduğu yaklaşık 500 kişinin katılımıyla gerçekleşti. Gece de konuşma yapan TED Genel Başkanı Selçuk Pehlivanoğlu konuşmasında ve ülkeye sunduğu hizmetten gurur duyduğunu belirtti. SEVİNÇ ATABAY, SELÇUK PEHLİVANOĞLU

Tam 85 yıldır geleceğin neferlerini yetiștiren Türk Eğitim Derneği’nin davetine iș, sanat ve siyaset dünyasından katılım oldu. 158 magdergi.com.tr

EMİN, BİLGE ȘENOL

EMRE-GÜLİN DÖKMECİ

AÇELYA YENİGÜN

ALPER-ÖZLEM GÜLAY

DENİZ KOMȘUOĞLU, SEDAT İLÇAYTO

Davete katılan yaklașık 500 seçkin konuk salona geçmeden önce fuaye alanında toplandı.

ÖZDEN İNÖNÜ TOKER

BÜLENT BAĞDATLI

SEVİL GÜRGAN

ASLI ÖZDEMİR

magdergi.com.tr 159

davet

AYLA HATIRLI

YAȘAR OKUYAN

İSMET SEZGİN

TED, 85 yıllık köklü geçmișinden bugüne geldiği noktada 25 okul, üniversite ve daha birçok kurumu bünyesinde barındırıyor.

160 magdergi.com.tr

ECEM BOZ

YALÇIN-ZERLİN ZAİM

MUSTAFA-GÜLSÜN BİLGEHAN

EBRU-DENİZ DEMİRYÜREK

SELÇUK-BİLGE PEHLİVANLIOĞLU

Bașkent cemiyet hayatının önde gelen isimleri bu anlamlı gecede yerlerini almıșlardı.

BEGÜM SALIRLI

FUNDA BAL

AYSEL AKÇAY

DEMET AYDIN

magdergi.com.tr 161

davet

ȘÜKRÜ KÜÇÜKȘAHİN, FÜSUN OKUTAN

FRANCIS J.RICCIARDONE, SEVİNÇ ATABAY

Geç saatlere kadar süren davete milletvekili Oktay Vural’ın yanı sıra ABD Ankara Büyükelçisi Francis J. Ricciardone, birçok milletvekili ve eski bakanlar katıldı.

lası için Daha faz /MAGonline m .co facebook

162 magdergi.com.tr

AYȘE KÖȘKER

OKTAY VURAL

AHMET ÇAVUȘOĞLU

SEDA ÖZBULUT

magdergi.com.tr 163

sergi

“Yaşamın Ta Kendisi”ne Yoğun İlgi Koç Holding Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa V. Koç ile Ünlü fotoğrafçı Süha Derbent’in fotoğraﬂarından oluşan “Yaşamın Ta Kendisi Fotoğraf Sergisi” şık bir davetle açıldı. “Yaşamın Ta Kendisi Fotoğraf Sergisi” açılışı Koç Holding Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa V. Koç ve Sedventure’un danışmanı ünlü fotoğrafçı Süha Derbent’in ev sahipliğinde İstanbul Atlıspor Kulübü’nde gerçekleştirildi. Bu özel geceye iş ve cemiyet hayatından seçkin konuklar katıldı.

164 magdergi.com.tr

YILMAZ ULUSOY

BETINA MACHLER

MUSTAFA V. KOÇ’UN OBJEKTİFİNDEN

CAROLINE-MUSTAFA KOÇ

magdergi.com.tr 165

sergi

SÜHA DERBENT

SÜHA DERBENT’İN OBJEKTİFİNDEN

Cemiyet hayatının güzelliği ile dikkat çeken isimlerinden olan Gül Gölge Saygı sergide tercih ettiği mavi kıyafetiyle fotoğraflar kadar bakıșları üzerinde topladı.

GARY LACHMAN, DALIA GARIH

166 magdergi.com.tr

Davetliler kokteyl alanında bol bol sohbet ederken birbirinden güzel fotoğrafları da yakından incelemeyi ihmal etmediler. Koç Holding Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa V. Koç, 2006 yılından bu yana Süha Derbent ile birlikte gerçekleştirdikleri turlarda çektikleri vahşi doğa fotoğraflarından oluşan “Yaşamın Ta Kendisi Fotoğraf Sergisi”nde yer alan fotoğrafların satışından elde edilen geliri ise Türkiye Aile Sağlığı ve Planlaması Vakfı’na bağışlandı. Gecede konuşma yapan Mustafa V. Koç, “Afrika inanılmaz gizemli bir yer, vahşi doğa fotoğrafçılığı, insanın doğa ile bire bir bütünleştiği bir atmosfer” olduğunu belirtti. NUR FETTAHOĞLU

lası için Daha fazdergi.com g blog.ma

CEM HAKKO

beril’den yansımalar

GERÇEK MASAL Beril Çavuşoğlu

berilcavusoglu@magdergi.com.tr

Venedik Karnavalı

Masalları andıran ancak gerçek ve unutulmaz bir deneyim; Venedik Karnavalı zamanında orada olmak... Tarihi şehirde maskeleriyle, kostümleriyle dolaşan insanlarla sanki Ortaçağ’da yaşıyormuşsunuz gibi bir his... Renge, eğlenceye, coşkuya doyuyorsunuz... Her sene gidebilir ve zamanın, mekanın ötesine geçerek müthiş güzellikler yaşayabilirsiniz... 168 magdergi.com.tr

SOKAKLARDA KAYBOLMAK GİBİSİ YOK Yine kısacık bir zamanda karar verip organize ettiğimiz bu seyahatte kanallar ve gondollar şehrinde sokaklarda kaybolup, ilginç keşifler yapmak harikaydı. Çoğu zaman haritaya bakmadan hemen San Marco Meydanı’nın yanındaki sokakta olan otelimizden çıkıp, o an hangi yön bizi çekiyorsa o tarafa gidip sokaklarda renklerin, maskelerin, kostümlerin büyüsüne kendimizi kaptırıp dolaşıyorduk. Yoruldukça da ya bir “Bellini” molası veriyorduk ya da enfes deniz ürünleriyle ziyafet çekiyorduk. Zaten İtalyan yemeklerine her daim bayılırım, bu kez bir de “cappe lunghe” adında bir yiyecek keşfettik. Daha önce nasıl hiç yememişiz, görmemişiz, anlamadım. Şiddetle tavsiye ederim! ŞANSA BAK! Venedik’in en meşhur iki restoranı, şansımıza otelimizin karşısındaydı. Biri Do Forni, diğeri de Antico Pignolo. Ambians, gelenler, yemekler süper... Buralara gitmek isterseniz kesinlikle rezervasyon yaptırın. Tabi Cipriani’ye gitmeden de olmaz. Yalnız dikkat, bir kat turistik, bir kat daha bilenler için... Yani baba Cipriani’nin de her akşam yemek yediği kat... Biz de akşamüstünden gidip Harrys’de maskelerimizi çıkarmadan “Bellini”lerimizi aldık yemekten önce...

beril’den yansımalar

ŞOVLAR Cafe ve restoran olarak çok fazla önerim olmayacak. Çünkü dolaşırken canınızın çektiğine ya da o sırada içeride bir şov filan varsa ona göre gidersiniz. Mesela San Marco Meydanı’nda bulunan Caffe Florian, Caffe Lavena ve Gran Caffe Quadri’de zaman zaman ilginç şovlar oluyor... Aynı şekilde şehrin farklı yerlerinde de böyle şeylere rastlayabilirsiniz. YAŞANILMASI GEREKEN BİR TECRÜBE San Marco Meydanı’nda tüm gün boyunca “En İyi Kostüm Yarışması”, konser, tiyatro gibi etkinlikler oluyor. Merkez burası olsa da tüm sokaklar, kanallar rengarenk... Daha önce belirttiğim gibi cafelerde, restoranlarda, otellerde de sürekli etkinlikler var. Kabarık etekli bayanların, beyaz ya da gri, lüle lüle peruklar takmış insanların ya da yaratıcılığın sınırı yok diyenlerin birbirinden ilginç kostümleriyle sokaklarda salınmaları, fotoğraf çektirmeleri, yelpazelerini sallayarak bir yandan şampanyalarını içmeleri, balolardaki dansları hakikaten görülmeli. Daha da iyisi yaşanılması gereken bir tecrübe… Kostümleri isterseniz satın alabilirsiniz, isterseniz kiralayabilirisiniz. Maske bence kiralamayın, satın alın ve sokaklarda siz de gün boyu böyle dolaşın ki, iyice havaya girin...

Sokaklardaki, balolardaki renkler, coşku unutulmaz. Üstteki fotoğraftaki “cappe lunghe”. Yeni keşfimiz olan müthiş şey! Bir üstündeki fotoğrafta da Do Forni’de masamızı süsleyen orkideler, “Bellini” ve mutluluğun zirvesindeki ben...

170 magdergi.com.tr

EN İYİ BALOLAR En meşhur oteller olan Bauer, Baglioni, Monaco&Gran Canal’daki ve Palazzo Pisani Moretti’deki balolar en ihtişamlı balolar... Biraz da tuzlular… 350 Euro ile 1700 Euro arasında değişiyor, fiyatları. Hayır, konaklama filan yok bu fiyatların içinde. Sadece baloya katılım... Gerçi biz Bauer’deki balodan çıkıp Elif ve Gaetano Sallorenzo ile Teatro La Fenice’deki baloya gittik ve 40 Euro’ya inanılmaz eğlendik. Yani İtalyan bir arkadaşınız varsa muhakkak danışın, bu klasik balolardan daha da eğlencelilerini bulmanız mümkün... BİR GÜNÜ MUHAKKAK MURANO VE BURANO’YA AYIRIN! Bir gününüzü Murano ve Burano adalarına ayırın. Önce Murano’daki atölyelerde cam yapımını izleyin, dilerseniz alışverişinizi yapın. Sonra da Burano’ya geçip Al Gatto Nero’da hayatınızın yemeğini yiyin. Ben ömrümde bu kadar lezzetli yemek yemedim. Ayrıca ada da çok huzurlu, keyif veren, hani “ömrüne ömür katar” derler ya, öyle bir yer; Burano. Buranın “dantel” maskeleri de bence en güzel maskelerden...

İnasnın ömrüne ömür katan Burano Adası’nda, rengarenk küçük evlerin arasında gezmek gibi bir keyif yok. Venedik seyahatimin en keyifli anıları arasında...

Fotoğraflar: Begüm Akış

magdergi.com.tr 171

sergi

Nişantaşı’nda Muhteşem Sergi Nişantaşı’nın dikkat çeken galerilerinden Chalabi Art Gallery, “Legend of Death” (Ölüm Efsanesi) isimli sergiyi cemiyet hayatının katıldığı şık bir kokteyle açtı. Galeri sahibi Elizabet Şalabi ve Etel Baler’in ev sahipliğinde düzenlenen, genç fotoğraf sanatçısı Khaled Akil’in eserlerinin yer aldığı “Legend of Death” isimli serginin açılışı şık bir davetle yapıldı. Cemiyet ve sanat hayatının birbirinden seçkin isimlerinin katıldığı sergide davetliler resimleri yakından inceledi ve bol bol sohbet ettiler.

ELIZABETH ȘALABI, KHALED AKIL

Davetlere çok sık katılmayan Alara Koçibey, Etel Baler’in özel daveti ile sergiye katıldı ve eserleri yakından inceledi. 172 magdergi.com.tr

BERİL ÇAVUȘOĞLU

AYȘE KUCUROĞLU

GÜL GÖLGE SAYGI

ADV GUSTO IDS PH ANDREA PANCINO

LIVA CONCEPT Uğur Mumcu Cad. No:60 • G.O.P-Ankara/Turkiye t.+90 312 447 07 18 • info@groupliva.com • www.groupliva.com • www.henge07.com

HANDMADE IN ITALY

magdergi.com.tr 173

sergi

BAHAR ȘER

BEGÜM AYAYDIN

Modacı kimliğiyle bașarılı ișlere imza atan Siren Ertan Çarmıklı davette tercih ettiği kıyafetiyle yine dikkatleri üzerine çekti.

AYȘENUR AKSOY

Chalabi Art Gallery sahibi Elizabet Şalabi ve davetin ev sahipliğini yapan Etel Baler davet boyunca konuklarıyla yakından ilgilenerek örnek bir misafirperverlik sergilediler.

174 magdergi.com.tr

ETEL BALER

lası için Daha faz /MAGonline .com facebook

BURCU HANİF

SİREN ERTAN ÇARMIKLI

Kartell Shop in shop Ankara • LIVA CONCEPT • Uğur Mumcu Cad. No:60 • G.O.P-Ankara/Turkiye t.+90 312 447 07 18 • info@groupliva.com • www.groupliva.com • www.kartell.it magdergi.com.tr 175

MAG trendy

Bahara Dair

Özlem Özbay

ozlemozbay@magdergi.com.tr

Tüm markalar baharı cıvıl cıvıl karşılamak için yarış halinde. Bu bahara dair stil ipuçları ve önerilerimi okumadan alışverişe çıkmayın!

JEREMY SCOTT

Adidas için yine yeniden öyle güzel tasarımlar yaratmış ki burada sizinle paylaşmadan duramadım. 2013 İlkbahar-Yaz kreasyonunun en güzel parçası kadın yüzlü beyaz mayoları isterseniz tamamlayıcı olarak da kullanabilirsiniz.

ÇİZGİLİ KADINLAR GELİYOR! İster enine boyuna ister ince veya kalın. Ama her zaman kendinize yakışana göz kırpın! Michael Kors, Vivienne Westwood, Marc Jacobs... Ne olur her yerde çok kullanılmadan zamanını yakalayın!

1 SİYAH BEYAZ

Bir İlkbahara kollarımızı açıyoruz. Marc Jacobs, Louis Vuitton satranç masasını andıran damaları kullanırken, Jil Sander basic parçaları kullanmış. Jason Wu ise renklerin bütünlüklerini keserek kullanmış. Karar sizin, hangisini almak isterseniz.

176 magdergi.com.tr

KARL LAGERFELD

“Chrome hearts” saatleri ile hemen fark edileceksiniz.

CHARLOTTE OLYMPIA Clutch’ları görünce aşık oldum rengarenk çok eğlenceli!

6 Renk renk, deri, postacı gibi boynudan asılan çantaları benim için zamansız bir parça.

CHURCH'S

JOE'S SHANGHAI

New York'un en iyi Çin restoranı. Rezervasyon yapmıyorlar, benden size küçük tavsiyeler.

PROENZA SCHOULER

Taşlı, zımbalı klasik loafer’ları ile rahatlığı ve şıklığı yaşayabilirsiniz.

MIU MIU

Resort koleksiyonundan dev kristal taşlarla kaplanmış kalın topuklu ayakkabılarla dansa hazır mısınız?

8 magdergi.com.tr 177

รถzel

HER ZAMAN ȘIK ve GÜZEL

Bu ay kapak çekimimizi hoş bir ambiyansta, zarif bir isimle gerçekleştirdik... Son günlerde birbirinden şık tercihleriyle kendinden söz ettiren, Yapımcı Fatih Aksoy'un güzel eşi Ayşenur Aksoy günlük yaşantısının yanı sıra stil ipuçlarını da bizimle paylaştı. Başarılı televizyon programlarında stil danışmanlığı yapan Ayşenur Aksoy 2013 yaz modasını bizlerle paylaştı. Fotoğraflar: ERSİN AL KIYAFETLER: BEYMEN - GAMZE SARAÇOĞLU MEKAN: WYNDHAM İSTANBUL Saç : MOS KuAFÖR (ALİ AKEr) MAKYAJ: CEVAHİR ÖZKAN GÜNER magdergi.com.tr 179

özel

“Ne istediğimi bilememek gibi bir kararsızlığı hiçbir zaman yaşamadım.”

izi TV dünyasının başarılı yapımcısı Fatih Aksoy’un eşi olarak tanıyoruz... Peki kimdir Ayşenur Aksoy?

1978’de Göztepe, İstanbul’da doğdum. Erenköy Kız Lisesi ve İstanbul Üniversitesi’ni bitirdim. Ardından televizyonculuğa yöneldim ve önce Kanal D’de daha sonra da uzun yıllar Med Yapım’da çalıştım. 2006 yılında eşim Fatih Aksoy ile evlendim. 2007 yılında ilk oğlum Ömer’i, 2010’da ikinci oğlum Sinan’ı doğurdum. Zamanımın büyük bölümünü Ömer ve Sinan alıyor ama iş hayatıyla da bağlantımı koparmadım. Med Yapım’ın yaptığı dizilerde stil danışmanlığı yapmayı sürdürüyorum.

Ayşenur Aksoy’un bir günü nasıl geçer?

İki erkek çocuk gerçekten çok zamanımı alıyor. Hiçbir gün yapmam gereken şeylerin hepsini yapamıyorum ama kısaca özetlemeye çalışayım; sabah çok erken uyanılır bizde; malum çocuklu ev... Önce Ömer’in kahvaltısını yaptırıp (ki bunun ne demek olduğunu anneler çok iyi bilir) okula gönderiyorum, sonra Fatih, Sinan

180 magdergi.com.tr

ve ben kahvaltı ediyoruz. Öğlene kadar Sinan’la geçiriyorum günü, tabii eğer sete gitmem gerekmiyorsa. Sinan öğle yemeğini yiyip uyumaya çekildikten sonra evin alışverişini yapıyorum ve yine sete gitmiyorsam bir kahve molası için arkadaşlarımla buluşmaya çalışıyorum. Akşam çoğunlukla evde ailece yemek yeniyor ve çocuklar en geç 9’da uyuduktan sonra Fatih’le baş başa kalabiliyoruz.

Çocuğunuz doğduktan sonra yaşamınız nasıl değişti?

Zamanın kıymetini daha iyi anladım diyebilirim. Çalışırken de zaman çok önemliydi benim için ama çocuklar olduktan sonra kendimi daha iyi programlamaya ve zamanımı çok daha efektif kullanmaya başladım. Bana bu anlamda bir katkısı oldu.

En son neye kahkahalarla güldünüz?

Oğullarımın babalarıyla olan diyaloglarına çok gülüyorum. İki yaşındaki oğlum “Baba neredesin, ben de seni arıyordum.” diyor. Bir de Umutsuz Ev Kadınları’nda Songül Öden’in oynadığı Yasemin karakterine çok gülüyorum!

magdergi.com.tr 181

รถzel

182 magdergi.com.tr

Benim için “yaşanılabilirlik” hissiyatını mekan içerisinde yakalayabilmek işlerin en başında geliyor.

“İtiraf ediyorum; ayakkabıya asla hayır diyemem!” magdergi.com.tr 183

รถzel

184 magdergi.com.tr

“Yaptığım işi çok seviyorum ve gelecekte de bu işi sürdürmek istiyorum.”

Aynı zamanda stil danışmalığı veriyorsunuz... Siz de TV dünyasında yer almayı düşündünüz mü?

Ben zaten o dünyadan geliyorum ve bugün de içindeyim. Hem Fatih’in işinden dolayı hem de fiilen çalıştığım için. Yaptığım işi çok seviyorum ve gelecekte de bu işi sürdürmek istiyorum. Türkiye’de televizyonculuk geliştikçe bu işin daha da çok önem kazanacağını düşünüyorum.

Giyim tarzınızı nasıl tanımlarsınız?

Giyim tarzımı en iyi tanımlayan iki sözcük; spor ve şık.

Siz ruh halinize göre mi yoksa proporsiyonlarınıza göre mi göre giyiniyorsunuz? Hangisini tavsiye edersiniz?

Vücuduma her zaman dikkat ederim. Tarzım belli zaten. Ruh halime göre düz ya da topuklu ayakkabı tercih ediyorum. Bence doğrusu, insanın proporsiyonlarına göre giyinmesi ve ruh halini yansıtan aksesuarlar kullanması.

Yurt dışında ardı ardına gerçekleşen moda haftalarından sonra 2013 yazında bizi nelerin beklediğini söyleyebilirsiniz?

Bu yaz siyahla beyazın mükemmel uyumuyla karşı karşıyayız. Ayrıca siyahla dore tonları beraber ışıldayacak. Pudra mavisi ve şeker tonları da ön planda. Bu yaz çiçek desenlerini, mini etekleri ve mini çantaları bol bol göreceğiz.

Vazgeçilmeziniz ayakkabılar mı çantalar mı?

Ayakkabı da, çanta da çok önemli. Kıyafeti tamamlayan en önemli unsurlar. Ama itiraf ediyorum; ayakkabıya asla hayır diyemem!

Yakın zamandaki projelerinizden bahseder misiniz bize?

Yakın zamanda yeni bir yarışmaya başlıyoruz. Ünlüler kuleden havuza atlıyorlar. Onun kostümleriyle ilgileniyorum şu sıralarda. Çok özeniyoruz. İnşallah başarılı olur... Röportaj: Ecem Sarıkaya

magdergi.com.tr 185

davet

Sarayda Karnaval Coşkusu İstanbul cemiyet hayatının tanınmış isimleri Venedik Sarayı’nda düzenlenen Venedik Karnavalı’nda bir araya geldiler. Her yıl geleneksel olarak İstanbul’daki Venedik Sarayı’nda düzenlenen Venedik Karnavalı her yıl olduğu gibi bu yıl da cemiyet hayatının seçkin isimlerinin katılımıyla gerçekleşti. İtalyan Büyükelçisi Gianpaolo Scarante ve İtalyan Konsolosu Gianluca Alberini’nin ev sahipliğinde düzenlenen davette konuklar birbirinden renkli kostümler ve maskelerle katılarak renkli görüntüler oluşturdular.

186 magdergi.com.tr

TANSA-CAN EKȘİOĞLU

VURAL-MERAL GÖKÇAYLI, GIANPAOLA SCARANTE

Davetin ev sahipliğini yapan İtalyan Büyükelçisi Gianpaola Scarente davetlileri tek tek kapıda karșıladı ve birlikte hatıra fotoğrafı çektirmeyi de ihmal etmedi.

FERYAL-KEMAL GÜLMAN

ENDER MERMERCİ

magdergi.com.tr 187

davet

GÜLBİN-ERKAN SİMİTÇİOĞLU

ADİL-BEYHAN BENARDETE

Venedik Sarayı girişinde konukları Venedik kralı ve ailesini canlandıranlar karşılarken, misafirler bu özel gecede hatıra fotoğrafı çektirmeyi ihmal etmedi. Sokak tiyatrolarından kesitlerin sunulduğu kokteyl alanında ise renkli görüntüler yaşandı.

188 magdergi.com.tr

Cemiyet hayatının sevilen çiftlerinden olan Mehmet-Arzu Kunt çifti davetin en renkli isimleri arasındaydılar. HEVES EKİNCİ

MEHMET-DEMET HANİF

lası için Daha faz /magdergi m twitter.co ARZU-MEHMET KUNT

MAG new york

City Of Angels’da (Melekler Şehri)

Betül Doğruak betul@magdergi.com.tr

Bir Türk Güzel

Bu ay ki buluşmamızda sizlere New York haberlerinden çok her dakikasından büyük zevk aldığım Los Angeles seyahatimden bahsedeceğim...

Los Angeles maceram, New York’a ilk taşındığım aylarda aldığım bir mesaj sayesinde başladı. Mesaj İstanbul’dan çok sevdiğim büyüğüm Engin Alisbah tarafından yollanmıştı; “Betül’cüm bir yakınım Los Angeles’da, sizi tanıştırmak istiyorum…” O günden sonra, düzenli aralıklarla birbirimizle telefonlaşıp mesajlaşarak “New York mu?, Kaliforniya mı? Acaba nerede buluşsak?” diye programlar yaparken aniden Aycan aradı ve yarışmadan bahsederek seni de yanımda görmek istiyorum dedi. Hiç tereddüt etmeden benim için bir otel ayarlamasını istedim. Ama tüm içtenliği ve zarafetiyle (ödülünü hakkıyla aldığından hiç şüpheniz olmasın) “Otele gitmek ne demek, biz seni ağırlamak istiyoruz. Annem de burada ve kesinlikle bizim misafirimiz olacaksın” dedi. Ardından bilet rezervasyonları, basın olarak takip edebilmek için yarışma organizatörleriyle yazışmalar ve yapmayı planladığım çekimler için fotoğrafçı arayışlarım tatlı bir telaş haliyle ardı ardına geldi. Ve işte o gün tanıştığım Aycan Şencan, geçtiğimiz günlerde düzenlenen The Queens of the Universe’te (Kainat Güzellik yarışması) “Miss Queen of Elegance” yani Zarafet Güzeli seçilerek tüm Türkiye’yi gururlandırdı.

190 magdergi.com.tr

Yaklaşık altı saatlik berbat bir yolculuktan sonra LAX Havaalanı’na indiğimde hissettiğim ilk şey sakinlik oldu. New York’taki gayet kalabalık ve koşuşturmalı gündelik rutinden sonra burası oldukça boş ve hareketsiz görünüyordu. Beni almak için ailecek havaalanına gelen Aycan, ikiz kız kardeşi Nurcan ve anneleri Zuhal Hanım’la buluşup bir an önce yola koyulduk. Zira zamanımız az ama programımız çok yoğundu. O kadar kadın bir araya gelince ve söz konusu olan bir güzellik yarışması daveti olunca yapılan sohbette birden yarışmaya çıkacak güzel sayısı 4’e yükseldi sanki. Biz de en az Aycan kadar havaya girmiştik yarışmacı olarak “ay artık yemeği keselim”, “ne giysek ki”, “manikür de lazım” gibi cümlelerle… Beverly Hills’teki eve eşyaları bırakır bırakmaz son hazırlıkları tamamlamak için soluğu Grove Barneys’de aldık. Yarışma akşamı için giyeceğimiz kıyafetlerimizi seçtikten sonra Aycan’nın bikini modeli seçimi ve cilt bakımı yapıldı. Bu arada ben hala her dakikasında bir Hollywood ünlüsüne çarpmayı düşündüğüm bu şehrin neden bu kadar hareketsiz olduğuna şaşırmakla meşguldüm. Kızlar ise bunca yıldır yaşadıkları Los Angeles’da bu mevsimde ilk kez böylesine bir soğuk yaşadıklarını insanların bu yüzden evlerinden çıkmamış olabileceklerini anlattılar. İşlerimizi bitirdikten sonra Maggiano’s’da verdiğimiz uzun ve bol sohbetli bir yemekle karnımızı doyurup saatler kalan yarışma için dinlenmek üzere eve geçtik.

Veee derken büyük gün geldi çattı. Evde yapılan nefis bir kahvaltının ardından kuaför randevusuna gecikmemek için erkenden yola koyuldum. Açıkçası Amerika’daki kuaförlerin yeteneksizlikleri dillere destanken en azından Hollywood için bu kuralın bozulacağını sanmıştım. Yanılmışım! Beverly Hills’in göbeğinde ve oldukça pahalı olduğunu düşündüğüm bir kuaförde, saçımı şekillendirecek olan, sözde çok tecrübeli bir Rus kadına derdimi anlatmak için yaklaşık 35 dakika harcayıp yüz kadar da resim gösterdikten sonra ortaya çıkan saç modeli tek kelimeyle 80’lerden fırlama bir aslan başı modeliydi. Ağlamamak için kendimi zorlayarak saçımı yıkattım ve daha çok kendi kendime şekil verdiğim bir düz model tercih ettim. Kuafördeki gergin dakikalarımı atlattıktan sonraysa kıyafetimin çok siyah olduğunu düşündüğüm için renkli bir aksesuar almak üzere Beverly Center’e gittim. Yine inler ve cinlerin top attığını düşündüğüm bu alışveriş merkezinden, sevgili arkadaşım ve zevkine en güvendiğim moda eleştirmenimiz Moda ve Sosyete’nin sonradan kıyafetime hiç yakıştırmadığı yeşil küpelere dünyanın parasını vererek ayrıldım. Hızlıca makyajımı yapıp gece için seçtiğim klasik Herve Leger elbisem ve kırmızı tabanlarına her kadının hayran olduğu Christian Louboutin’lerimi giydikten sonra yarışmanın yapılacağı Saban Theatre’de gecenin fotoğraﬂarını çekecek olan arkadaşımız Nima Darabi’yle buluştum. Kırmızı Halı seremonisinin ardından içeride küçük bir salonda VIP bir kokteyle katıldık. Yarışma organizatörleri Joyce Giraud de Ohoven ve eşinin bana gösterdikleri ilgiyse kendimi bir nevi Anna Wintour gibi hissetmemi sağladı. En ön sıradan jüri ile birlikte izlediğim yarışmanın adayları ve derece alan İspanya güzeli Ivette Sausedo, Romanya güzeli Lavinia Postolache ve Meksika güzeli Oralia Cortes’in yorumlarını resimlerle birlikte sizlerin yapmasını tercih ediyorum. Bana göre bizim güzelimiz Aycan Şencan çok rahat bir şekilde ilk üçe girmeliydi. Fakat yine de aldığı Zarafet Güzeli derecesi bile onu gururla alkışlamamıza yetti. Yarışmadan sonra kutlama yapmak üzere gittiğimiz Four Seasons Oteli’nde birkaç gün önce Oscar kazanan, benim de çok hayranı olduğum ünlü oyuncu Anne Hathaway ve kocasıyla karşılaşıp, hatta partilerine dahil olup bir süre sohbet etme şansımın olmasıysa gecenin “highlight” kısmını oluşturdu. Beni harika bir şekilde ağırlayıp, bu güzel LA deneyimini yaşamamı sağlayan Aycan, Nurcan ve zarif anneleri Zuhal Hanım’a sonsuz teşekkürlerimi sunarak sizleri yarışma gecesi fotoğrafları, Aycan ile yaptığım röportaj ve gerçekleştirdiğimiz özel çekimlerle baş başa bırakıyorum. Enjoy! New York’tan sevgilerimle…

magdergi.com.tr 191

newyork röportaj

Avrupa’da doğup üniversiteye kadar orada eğitim alan, üniversite eğitimini ise, Amerika’nın Los Angeles kentindeki Santa Monica College’de Güzel Sanatlar Akademisi Sinema ve Televizyon Bölümü’nde tamamlayan Türk Kızı Aycan Şencan, podyumlarla ilk kez başarılı bir tasarımcı ve zarif bir Avrupalı Leydi diye tanımladığı annesinin deﬁlelerine çıkarak 9 yaşında tanışmış. Los Angeles’TATürkiye’yi temsil ettiği güzellik yarışmasında güzelliğiyle olduğu kadar zarif tavırlarıyla da jüriyi büyülemeyi başaran Aycan Şencan’la Hollywood ve Malibu’da harika çekimler gerçekleştirip samimi bir röportaj yaptık… 192 magdergi.com.tr

Aycan Şencan kimdir? Tanıyabilir miyiz? İstanbul doğumlu, Avrupa’da çeşitli ülkelerde tahsil görmüş ve modanın tanınmış isimleri arasında bir çok ülkede ün yapmış olan Zuhal Günaçtı ve restaurant işletmecisi olan Oğuz Şencan’ın kızı olarak İsveç’in Uppsala kentinde dünyaya geldim. Sanata olan ilgim daha küçük yaşlarımda başladı; özellikle dans, müzik ve modaya son derece düşkündüm ve daha dokuz yaşındayken annemin rengarenk kumaşlarının arasından kendime elbiseler çizmeye ve dikmeye başladım. Annem Zühal Günaçtı’nın defilelerinde ikiz kardeşim Nurcan Şencan’la birlikte küçük yaştan beri danslarımızla ve annemin yaptığı muhteşem elbiseleri defile yaparak herkese sunardık. Küçüklüğümde dans etmediğim, şarki söylemediğim gün hatırlamıyorum. O mikrofon elimden hiç düşmezdi! Türkiye’den çok yurt dışında yaşamış ve Türk kültüründen uzakta büyümüşsünüz. Kendinizi daha çok nereye ait hissediyorsunuz? Evet daha çok yurt dışında büyüdük, İsveç, İsviçre, Türkiye ve Los Angeles’da yasadım. Kendimi nerede mutluysam oraya ait görüyorum aslında. Uzun yıllar Türkiye dışında yaşamış olmamıza rağmen Türk kültürü alarak büyüdük ve Türklüğümden hiç bir zaman vazgeçmedim. Her kültürden aldığımız güzel yanlar karizma oluşturdu. Kendimi global bir Türk olarak görüyorum. Türklük budur.

Üniversite okumak için 18 yaşında ikiz kardeşimle beraber Los Angeles’a yerleştim.

Angeles’a yerleştik. İki buçuk sene Santa Monica College’da okuyup üniversiteye geçiş yaptım. Bu arada çok bölüm değiştirdim fakat bundan pişman değilim çünkü bu birçok alanda eğitim almamı ve diğer bölümlerden haberdar olmamı sağladı. Okurken her daim emin olduğum şey medya dünyasına girmek ve sahnede olabileceğim bir bölüm seçmekti. O arzu zaten içinizde varsa bir sekile eğitiminizi ona doğru yöneltip kendinizi o şekilde eğitiyorsunuz. Güzellik yarışmasına katılmaya nasıl karar verdiniz? Güzellik yarışmasına katılmak her genç kızın hayalinde olan birşey olsa gerek.. Her zaman katılmak istemişimdir fakat okurken zamanınız kısıtlı oluyor, herşeye yetişemiyorsunuz. Özellikle aileyle birlikte yaşamıyorsan herseyle kendin ilgilenmek zorundasın. Biz Los Angeles’a tek geldik. Annemle babam hala Avrupa’da yaşıyor bu yüzden ister istemez zorluk çekiyorsun. Eğitim her zaman, benim için öncelikliydi. Önce okulumu bitirmek istedim. Ondan sonra zaten belirlemiş olduğum hedeflerim doğrultusunda çalışmaya başladım. Türkiye’mizin sesini duyurmak arzusuyla çıktığım yola mesleğimi de taçlandırmak istedim. Yarışma kariyer planlarında bir değişime sebep oldu mu? Hayır, aslında hiç olmadı. Küçüklüğümden beri her zaman sinema ve televizyon dünyasına tapan biri olmuşumdur ve her zaman kendimi o dünyanın içindeymiş gibi yetiştirdim. İsveç’te yaşarken. Zaten çok erken yaşta defilelerde yürümeye başladım Sahneyi çok severdim, özellikle dans etmeyi. Sahnede olmak gerçekten bambaşka bir duygu. Sahneye aşık değilsen bu işi zaten yapamazsın.

Birçok dil bildiğinizi ve çok iyi bir eğitim aldığınızı biliyoruz. Eğitiminizden biraz bahseder misiniz? Evet İsveççeyi ve İngilizceyi ana dilim gibi konuşuyorum bunun yanı sıra derdimi anlatabilecek kadar da Almanca biliyorum. Üniversite okumak için 18 yaşında ikiz kardeşimle beraber Los Angeles’a yerleştim ve 2012 senesinin Mayıs ayında Güzel Sanatlar Akademisi Sinema ve Televizyon bölümünden mezun oldum. Küçüklüğümden beri Kaliforniya en büyük hayallerimden bir tanesiydi. Her zaman buraya gelmek istiyordum. İsveç’te liseyi bitirir bitirmez Los Angeles’deki Santa Monica College’a başvurdum, ikiz kardeşimde beni yalnız bırakmadı ve birlikte Los

magdergi.com.tr 193

röportaj

“Zarafet Kraliçesi”unvanı benim için bütün ödüllerden güzel bir ödül oldu. Kariyerinize Los Angeles’da mı yoksa Türkiye’de mi devam etmek istersiniz? Benim için en önemlisi kendimi mutlu hissetmem... Ama yine de kalbim ülkemden yana. En büyük arzularımdan biri Türkiye’ye yerleşmek ve kariyerime orda devam etmek. Türkiye’de her zaman mutlu hissediyorum kendimi. Çok seviyorum Türkiye’mi! Yarışmada aldığınız unvan size neler hissettirdi? O sahnede yürümek ve Türkiye’yi temsil etmek başlı başına olağanüstü bir duygu. “Merhaba, I’m Aycan Şencan and I’m honored to represent the beautiful country where we believe that piece at home is piece in the world.. Türkiyeee.” diye haykırdığım an kopan kıyametin hissi bile yeterdi bana o gece. O duyguyu kelimelere sığdıramam. Ama tüylerimin diken diken olduğunu ve kalbimin küt küt attığını söyleyebilirim. “Zarafet Kraliçesi” unvanı benim için bütün ödüllerden güzel bir ödül oldu.

biri de güzel düşüncedir. Buna sahip olan her kadın güzelliğin çok yakınlarında dolaşıyordur zaten, bir de kendimizi eğitir ve nelerin bize iyi geleceğini keşfedip kendimizi tanımaya çalışırsak şansımız çok büyüktür. Modaya gelince kendimi bildim bileli moda dünyası benim için bir vazgeçilmez olmuştur. Hala sevdiğim belli bazı markaların dışında annemin İsviçre’de faaliyet gösteren markası, gardırobumun öncelikli ilk tercihi. Işıldayan ve kendini izleten kadın güzeldir bu yüzden sağlığa, bakıma ve asilliğe her daim özen gösteririm. Bir bayanın kendine güveni olması bir o kadar da önemli olduğunu söylemeden geçmeyeceğim. Çünkü dışa yansıttığımız ışıltı aslında iç güzelliğimizdir. İnsanın kendisini iyi tanıması ve kendisiyle barışık olması, onun hayatta her zaman bir adım önde olmasını sağlar diye düşünüyorum. Bunun dışında moda insanın kendine yakışanı giymesidir.

Yarışmadan önceki hayatınızla sonraki hayatınız arasında değişiklikler oldu mu? Öncelikle şunu söylemek isterim ki, Türkiye’ye daha çok yaklaştırdı beni sanki. En büyük arzum Türkiye’nin beni sevmesi. Çünkü benim için Türkiye en çok ismimin duyulmasını istediğim ülke. Bunun dışında yapımcılardan ve mankenlik ajanslarından daha çok teklif gelmeye başladı.

Zarafet güzeli unvanı bir çok özelliği bir arada gerektiriyor. Sizce neden sizi layık gördüler? Önce de bahsetmiş olduğum gibi, hayata bir adım önce başladım. O kadar güzel bir ailede doğdum ki; renkler kelebek gibiydi etrafımda. O güzel çizgilerin kumaşların ve bana verilen emeğin içinde bu özelliğin ilk tohumları atılmıştı sanırım. Ben de anne ve babamın bana gösterdikleri bu özenli tavırlarını kimlik olarak tevazulu bir şekilde geliştirmeye ve iyi bir insan olmaya çalışıyorum her zaman. Zarafet güzeli unvanı karakter içeren bir unvan ve buna laik olmak ve taşımak beni çok gururlandırdı.

Sizin güzellik ve moda sırlarınız nelerdir? Güzellik sırlarım mı? Uykuma çok dikkat etmeye çalışıyorum, bu en büyük sırrım olabilir. Çünkü uykumu almayınca hem kendime güzel gelmiyorum hem de kafa olarak yorgun oluyorum. Aynaya baktığımda kendimde bir ışıltı görmem lazım o da ancak dinlenmiş bir şekilde uyandığımda oluyor. Zaten her zaman sağlıklı yemeğe dikkat ederim. Spora da çok özen gösteririm, her zaman hayatımda yer almıştır. Ama bence güzel olmanın en birincil kurallarından

Bundan beş yıl sonra kendinizi nerede görüyorsunuz? Hayalleriniz neler? Evet beş yıla kadar sanırım istediklerim yerine çoktan gelmiş olacak çünkü çok çalışıyorum. İyi bir oyuncu olarak, dünya çapında beğenilerek seyredilmiş bir filmin başrol oyunculuğundan yola çıkmış bir Aycan Şencan. Ve bugün davetli olarak geldiğim Oscar Töreninde bir gün ödül almak için sahneye çıkmak istiyorum. Ve yine Türkiye’mizin ismini bütün dünyaya duyurmak. Röportaj: Betül Doğruak Fotograﬂar: Nima Darabi, Haniﬁ Argün

194 magdergi.com.tr

magdergi.com.tr 195

MAG new york

Şule Erdem sule@magdergi.com.tr

Geçen ay, Türkiye’de oluşum ve geçirdiğim bir operasyon nedeniyle, sizlerle olamadım. Fakat çabuk biten bir Türkiye tatilinin ardından ve geçirdiğim başarılı minik bir operasyondan sonra yine sizlerleyim.

ine her ay olduğu gibi bu ay da güzel davetler başlıyor veya yenileri yine New York takvimine ekleniyor. Her sene mutlaka takip ettiğim Grammy Ödülleri!

tutulmadığını gördük. Her ihtişamlı kırmızı halı gecesinde olduğu gibi şıklıklar, hayal kırıklıkları ve değişmiş alışkanlıklar vardı. Yine kırmızının damga vurduğu bir geceydi.

Dünyanın en prestijli müzik ödülü olan Grammy Ödülleri yine bütün zarafetiyle Los Angelas’da sahiplerini buldu. Bu yıl 55’incisi düzenlenen Grammy Ödülleri diğerlerinden farklı olarak, kıyafet kısıtlamasıyla karşımıza çıktı.

İlk favorim Rihanna oldu. Upuzun kırmızı Azzedine Alaïa elbisesi Manolo Blahnik ayakkabısı ve kırmızı dudakları ile kırmızı halıya çok yakışmıştı. Diğer favorim ise Johnny Depp. Her zaman ki gibi casual haliyle ve Rock&Roll tarzıyla çok retro görünüyordu.

Geceyi CBS Televizyonu dünyaya sunarken yayınlanan uyarının, dekolte ve transparanlık konusunda pek göz önünde

Beyonce, siyah- beyaz uyumu ve iki renkli tulum ile “The less

196 magdergi.com.tr

is the better” düşüncelerini tekrar gündeme getirdi. Super Bowl’da verdiği muhteşem şovdan sonra sadeliği gözlerden kaçmadı. Beyoncé bir Grammy, ve eşi Jay-Z de üç Grammy kazanıp törenden ayrıldı. Jennifer Lopez çok fazla benim favorim olmasa da Angelina Jolie’den sonra kırmızı halıda bacak şov modasını devam ettirdi. Anthony Vaccarello imzali elbise ve Norman Silverman takılarıyla geceye renk kattı. Katy Perry‘nin Gucci 2013 Yaz Koleksiyonu’ndan su yeşili elbisesi de epey konuşuldu. Geçtiğimiz yıl aldığı altı ödülle Grammy’ye damgasını vuran Adele bu yıl da “Set Fire To The Rain” pop solo performansıyla ödülünü aldı. “Yılın Kaydı” ödülü “Somebody That I Used to Know” şarkısıyla Gotye ve Kimbra’nın oldu. “We Are Young” şarkısıyla Fun. Yılın Şarkısı ve “En İyi Yeni Sanatçı” ödüllerini aldı. The Black Keys, “En İyi Rock Şarkısı” ve “En İyi Rock Albümü” dahil dört dalda ödül aldı. Yine eğlenceli, şaşalı bir Grammy Ödülleri’ni geride bıraktık. Bakalım Oscar’da kimler yerlerini alacak? New York’tan Sevgiler...

magdergi.com.tr 197

davet

FİGEN KURAL, MURAT EMRE, ÖZCAN DENİZ, ȘULE ARGÜDER

Elitlerden Yardım Yemeği Cemiyet hayatının seçkin isimleri Alzheimer Derneği için bir araya gelerek Frankie’de yardım günü düzenlediler. Alzheimer Derneği Nişantaşı Sofa Otel’in üst katında bulanan Frankie’de bir yardım günü düzenleyerek cemiyet hayatının seçkin isimlerinin bir araya gelmesini sağladı. Türkiye Alzheimer Derneği Başkanı Prof. Dr. Murat Emre’nin ev sahipliğinde düzenlenen etkinliğe Özcan Deniz de konuşmacı konuk olarak katıldı. Konuklar gerek sanat hayatıyla ilgili gerekse Alzheimer hastalığı ile ilgili sorular sorarak Özcan Deniz ile uzun süre sohbet etme fırsatı buldular.

198 magdergi.com.tr

BESTE YURTTAȘ

ASLI ȘEN

magdergi.com.tr 199

davet

FİLİZ SORMAL

AYSEL AKÇAY

Davetlerin vazgeçilmez isimlerinden olan Hande Sezer Pekcan, davette tercih ettiği kırmızı ve beyaz tonlarındaki kıyafetiyle bakıșları üzerinde topladı.

lası için Daha faz /MAGonline .com facebook

200 magdergi.com.tr

HANDE SEZER PEKCAN

FİGEN KIRAL

BERRİN ZORLU

Beden Kitle İndeksi(kg/m2) 19 - 25 25,1 - 30 30,1 - 35 35,1 - 40 40+

Vücut Ağırlığı değerlendirmesi Normal Hafif şişman (düşük risk) Şişman (orta risk) Şişman (yüksek risk) Ölümcül derecede şişman (çok yüksek risk)

fashionista

Baharı Beklerken

MATTHEW WILLIAMSON İlkbahar-Yaz 2013

Kubilay Sakarya

kubilay.sakarya@magdergi.com.tr www.lovesfromfashion.com

RALPH LAUREN İlkbahar-Yaz 2013

Herkese merhaba! İçimizi soğutan bu soğuk kış günlerinde eminim hepimiz sıcak bahar günlerinin özlemini iple çekiyoruz. Mevsimlerle birlikte hızla değişen moda dünyasında da İlkbahar/Yaz ve Resort koleksiyonlarının görücüye çıkmasıyla bahara olan özlem iyice artmış durumda...

BURBERRY Şapka 425 €

Bu İlkbahar/Yaz, bizi geçtiğimiz yıl olduğu gibi birbirinden renkli ve güzel tasarımlar bekliyor. Ev sahipliğini Somerset House’un yaptığı Londra Moda Haftası’nın arkasından Milano ve Paris’te tanıtılan İlkbahar/Yaz koleksiyonları ve hemen arkasından çıkardıkları resort koleksiyonları ile tasarımcılar bizleri sıcak bahar günlerine hazırlamaya başladılar bile... Zarafetin ve inceliğin yeniden geldiği İlkbahar/Yaz sezonunda pastel renkler, çiçekli elbiseler, peplum ve neon tasarımlarla birbirinden farklı trendler bu yıl da bizleri bekliyor olacak. Bunların yanı sıra denim, dantel, bohem, transparan detaylar ve tropik desenler de bizleri yaz aylarında bekleyen detaylar arasında.

MOSCHINO İlkbahar-Yaz 2013 PAUL SMITH İlkbahar-Yaz 2013

MOSCHINO İlkbahar-Yaz 2013

PAUL SMITH İlkbahar-Yaz 2013

202 magdergi.com.tr

BURBERRY İlkbahar-Yaz 2013

Tropik desenler, leopar ve pastel tonların yanı sıra klasikleşmiş siyah-beyaz ikilisi de önümüzdeki sezon oldukça sık karşılaşacağımız trendler arasında yer alacaklar.

MATTHEW WILLIAMSON Resort 2013

FURLA İlkbahar-Yaz 2013

JASON WU Resort 2013

Resort koleksiyonlarına baktığımızda ise bu zengin detayların arasında siyah-beyaz uyumunun asaletini, Donatella Versace’nin seksi kadınlarını bürüdüğü maskulen tavrı, Balmain’in ceketlerini ve Jason Wu’nun tropikal desenli elbiselerine eşlik eden retro çantaları görüyoruz. Tüm bu yeni trendler ve giyilmeyi bekleyen ikonik parçalar sizleri beklerken yaz koleksiyonlarının birbirinden canlı renkleri umarım içinizi biraz olsun ısıtır!

DONATELLA VERSACE Resort 2013

BALMAIN Resort 2013

GUCCI Resort 2013 JASON WU Resort 2013

Burberry’nin yaz koleksiyonundaki neon plastik çantalar ve Jason Wu’nun resort 2013 koleksiyonundaki retro çantalar yeni sezondaki favori parçalarım arasındalar.

JASON WU Resort 2013

MATTHEW WILLIAMSON Resort 2013

magdergi.com.tr 203

davet

TED’den Teşekkür Çayı

TED Sosyal Hizmetler Komitesi Bașkanı Funda Esen, davetlilerle yakından ilgilenerek örnek bir ev sahipliği sergiledi.

1928 yılında Ulu Önder Atatürk’ün

isteği ile kurulan Türk Eğitim Derneği’nin (TED) 2004 yılında hayata geçirilen Sosyal Hizmetler Komitesi, üyelerine “teşekkür çayı” organize etti. Dokuz yıl önce kurulan TED Sosyal Hizmetler Komitesi, üyelerine Big Chefs’te teşekkür çayı düzenledi. Yaklaşık 60 kişinin katıldığı davette komite başkanı Funda Esen, üyeleri tek tek karşılayarak yakından ilgilendi. Başarılı fakat olanakları sınırlı öğrencilere burslar veren, onları yaşamlarının birçok alanında destekleyen üyelere teşekkür etmek amacıyla düzenlenen davete Ankara cemiyet ve iş hayatının önemli isimleri katıldı. Big Chefs’in en üst katının tamamen dolduğu davette hanımlar bol bol sohbet etti.

204 magdergi.com.tr

AYLİN ÖZAL

ASUMAN AKAR

FUNDA ESEN

MİNE HACIALİOĞLU

GÜLENNUR AYDIN

AYȘE YAKUPOĞLU

Komitenin organize ettiği teșekkür çayına Ankara cemiyet hayatının sevilen isimleri katıldı. ȘENAY DAĞLI

ȘULE CİZRELİ

Big Chefs’teki organizasyon ile geliri derneğe aktarılan, 2013 yılı ajandalarına reklam veren destekçilere de teșekkür edildi. NERMİN KILINÇARSLAN

NERMİN UZEL

lası için Daha faz .tr dergi.com g a .m w ww

SİBEL HELVACIOĞLU

NİLGÜN TANSALAR

magdergi.com.tr 205

MAG lipop london

Tom Lipop - Eser Aydemir

tomlipop@magdergi.com.tr - eseraydemir@magdergi.com.tr

En Havalı Cool Shoes Ayakkabılar

Erkeğin moda içinde yatırım yapabileceği, farklılık yaratabileceği en iyi alandır ayakkabı. Ne yazık ki ülkemizdeki büyük mağazalar kalıplaşmış markaların dışına çıkamadığı için size de online seçenekler kalıyor. Bu ayki köşemizde beğeneceğinizi düşündüğümüz özgün ayakkabıları sizler için seçtik.

4 206 magdergi.com.tr

1)DEL TORO X TLIPOP 2) DEL TORO X TLIPOP 3)MISSONI CONVERSE 4)RAF SIMONS 5) MISSONI CONVERSE

6 7 8

9 10 11

6)ARMANDO CABRAL 7) MAKOTO TAGUCHI 8)KICKERS FOR CHRISTOPHER SHANNON 9)BALENCIAGA 10) MAKOTO TAGUCHI 11)DRMANTENS

magdergi.com.tr 207

davet

Dostlarla Yeni Yaş Kutlaması Ankara’nın önde gelen iş adamlarından olan, Nurol Holding’de üst düzey yöneticilik görevini başarıyla sürdüren Erhan Bilgin yeni yaşını Italic’te kutladı. Başkent Üniversitesi’nin kurucularından Merhum Nevzat Bilgin’in oğlu, Nurol Holding’de üst düzey yönetici olan Erhan Bilgin yeni yaşını yakın dostlarıyla kutladı. Italic’te gerçekleşen kutlamada kendisi için bir araya gelen dostlarıyla uzun uzun sohbet eden Erhan Bilgin keyifli dakikalar geçirdi. Partinin en çok dikkat çeken unsurlarından biri de Erhan Bilgin için özel hazırlanan üzerinde Bora’nın Superman babası yazılı “Superman” logolu pasta oldu. ȘEBNEM-ERHAN BİLGİN

Erhan Bilgin’i yeni yaș kutlamasında yakın dostları yalnız bırakmadı. lası için Daha faz .tr dergi.com g a .m w ww

208 magdergi.com.tr

EBRU-BURAK ARICAN

OKTAY-HANDE ÜNSAL

SEDA-CAN ÇAVUȘOĞLU

magdergi.com.tr 209

gezi

Can Cuditepe

cancuditepe@magdergi.com.tr

210 magdergi.com.tr

Amsterdam Mutlu ve Özgür

Amsterdam 12’nci yüzyılda Amstel Nehri’nin kıyısında küçük bir balıkçı kasabası olarak kuruldu.

magdergi.com.tr 211

gezi

’nci yüzyılda dünyanın en önemli ticaret merkezlerinden birisi haline geldi. Şirin su kanallarının etrafında geleneksel mimarisi ile kendine hayran bırakan evleri ve temiz düzenli sokakları yüzünden Amsterdam’da gezerken kendinizden geçebilirsiniz. Old Centre bölgesi Amsterdam’ın en çok ziyaret edilen bölgesidir ve ünlü Dam Meydan’ı buranın merkezi kabul edilir. Ünlü “Red Light District” bölgesi ve meşhur Coffee Shop’lar da buradadır. Old Centre bölgesini altı tane ana kanal çevreler. Bu kanalların isimleri Singel, Herengracht, Keizersgracht, Prinsengracht, Lijnbaansgracht, Singelgracht’dir. Bu kanal sistemi ve buradaki tarihi yapılar Unesco dünya mirası listesinde yer alır. Amsterdam’da sizi muhakkak etkileyecek bir başka konu ise ulaşımdır. Bisikletin burada ne kadar yoğun kullanıldığına inanamayacaksınız. Çok katlı bisiklet otoparkları, geniş bisiklet yolları, tüm trafiğin bisiklet trafiği düşünülerek şekillendirilmiş olması görmeye değer bir durumdur. Bisiklet kiralayarak hemen tüm Amsterdam’ı çok verimli ve hızlı bir şekilde gezmek mümkün. Bisikletiniz ile ge-

212 magdergi.com.tr

zerken mutlaka uğramanız gereken yerlerden birisi de Vondel Park. Şehrin ortasında huzur içinde çok büyük bir park. Kuş cıvıltıları, yapay göller, yemyeşil bir manzara ve ulu ağaçlar. Vondel Park’ta birkaç saat geçirdikten sonra şehrin ortasında olduğunuzu unutmanız işten bile değil. Bunun dışında ulaşım tramvay, otobüsler ve küçük bir metro ağı ile sağlanmaktadır. Saymakla bitmeyecek, görülmesi gereken yerlerden bazıları 1000’e yakın eserin bulunduğu Van Gogh müzesi, Amsterdam’ın en önemli müzelerinden birisi olan ve 5000 civarı resim barındıran Rijksmuseum (Devlet Müzesi), ünlü ressam Rembrandt’ın 20 yıl boyunca yaşadığı evi, sanat galerileri, şık kafeler ve geleneksel evleri ile Jordaan Bölgesi ve ünlülerin bal mumu heykellerinin bulunduğu ünlü Madame Tussauds Müzesi. Ocak ve şubat aylarında en soğuk zamanlarını yaşayan Amsterdam baharla birlikte bir çiçek bahçesine döner. Bizim kültürümüzde de bulunan ve her rengi ekilen lale çiçeği tüm Amsterdam’ı renklere boyar. Uçsuz bucaksız, rengarenk lale tarlaları ve manzaraya eşlik eden tarihi yel değirmenleri tablo gibidir. Avrupa’nın bu en güzel kentlerinden birisinde çok güzel ve unutulmaz anlar geçirmeniz dileğiyle...

Fotoğraflar: Can Cuditepe

ÇORBALAR Woton Çorbası • Acılı Ekşili Çorba • Tavuklu Mısırlı Çorba • Miso Soup APERATİFLER Çin Böreği • Kızarmış Woton • Karides Cipsi • Moğol İşi Tavuk • Susamlı Tavuk • Çin Salatası • Acılı Lahana Salatası • Tavuk Marul Dürüm • Tavuk Satay TAVUK ETLİ YEMEKLER Tatlı Ekşi Tavuk • Karışık Sebzeli Tavuk • Zencefilli Tavuk • Bademli Tavuk • Shanghai Tavuk • Kung Pao Tavuk • Acılı Mantarlı Tavuk • Fesleğenli Fıstıklı Tavuk DANA ETLİ YEMEKLER Yeşil Biberli Dana Eti • Karışık Sebzeli Dana Eti • Acılı Mantarlı Dana Eti • Taze Soğanlı Dana Eti • Limonlu Çıtır Dana Eti • Acılı Ekşili Dana Eti • Kung Pao Dana Eti • Fesleğenli Chili Soslu Biftek SEBZELER Sarımsak Soslu Brokoli • Karışık Sebze • Çıtır Mevsim Sebzeleri • ERİŞTELER Sebzeli Erişte • Tavuklu Erişte • Dana Etli Erişte • Pad Thai Dana Etli • Pad Thai Tauklu Etli PİLAVLAR Sade Pilav • Sebzeli Pilav • Tavuk Etli Pilav • Dana Etli Pilav • Bademli Pilav • Sarımsaklı Pilav • Bangkok Usulü Pilav TATLILAR Balda Kızarmış Muz • Balda Kızarmış Ananas • Zencefilli Profiterol • Islak Kek (Krokanlı, Fıstıklı, Dondurmalı) SUSHI ROLL California Roll • Kyoto California Roll • Boston Roll • Dragon Roll • Avacoda Roll • Salmon Tempura Roll • Manhattan Roll • Spicy Samurai Roll • Kamikaze Roll • Ebi Ten Crispy Roll • Kani Ten Crispy Roll • Super Crunchy Roll • Spider Roll • Scandinavia Roll • Philadelphia Roll • Sake Maki • Sake Avacado Maki • Kappa Maki • Salmon Skin Maki • Spicy Sake Maki • Unagi Maki • Futo Maki • Osinko Maki • Ika Tempura Maki • Kani Tempura Maki • Suzuki Tempura Maki Bu promosyon hafta içi GOP, Çayyolu ve Tepe Prime Şubelerimizde 17.00’a kadar, Bilkent Şubemizde hafta içi 14.00-17.30 › hafta sonu 11.00 - 14.00 saatleri arasında salon servisinde geçerlidir. *Başka bir promosyonla birleştirilemez. *Teklif bir kişi için geçerlidir, iki saatle sınırlıdır. *Tabakta kalan her parça sushi için 4 TL, Çin yemeği için 9 TL hesaba ilave edilir. *Quick China önceden ilan etmeksizin promosyonu değiştirme ve kaldırma hakkına sahiptir. Aynı anda tek bir promosyon geçerlidir. This promotion is applicable until 17.00 at our G.O.P and ÇAYYOLU branches, applicable between 14.00-17.30 at our BILKENT branch. Offers are valid for one person for 2 hours only. Un eaten piece of each sushi will be charged 4 TL, unaten each Chinese dish will be 9 TL charged. Quick China hold rights to change and/or cancel the promotion. Only one promotion is valid yo be used at the same time.

www.quickchina.com.tr

magdergi.com.tr 213

davet

Sömestir Keyfi Uludağ ve Kartalkaya’da Sömestir tatilinin başlamasının ardından İstanbul sosyal yaşamının seçkin isimleri Uludağ ve Kartalkaya’ya giderek bu kısa aranın tadını çıkardılar. Yoğun bir iş temposuna sömestir tatilinin girmesini fırsat bilen cemiyet ve iş yaşamının tanınmış isimleri çocuklarını da alarak Bursa Uludağ ve Kartalkaya’da güzel bir mola verdiler. Gün içerisinde bol bol kayarak keyifli bir tatil geçirmenin tadını çıkaran ünlü isimler akşam da after partilerle eğlenerek karın ve kışın keyfini çıkardılar. Çocuklar da uzun bir eğitim döneminin ardından kar tatili yaparak okul stresini attılar. Çocuklarıyla birlikte keyifli bir tatil geçiren ünlü isimler özel etkinliklerle de bol bol eğlencenin tadını çıkardılar.

HANDE-MEHMET GAMGAM

214 magdergi.com.tr

SELİN DENİZLİ BURNAZ

HAKAN-EVELIZE KOSİF

MELİS POSTOĞLU, BURAK HATİPOĞLU

SANEM-RALF TEZMAN

Outdoor sporlarına merakı ile bilinen ünlü çift Didem- İzzet Antebi, kıșın yorgunluğunu kayak yaparak attı.

DİDEM-İZZET ANTEBİ BORA, HÜSEYİN RIZA, BURCU ERKANLI

DELFİN-GİZEM GÖKHAN AYAYDIN

YASEMİN-İZZET ÖZİLHAN

magdergi.com.tr 215

davet

Emir- Fatoș Sarıgül çifti sömestiri değerlendirip kızlarıyla bol bol kayak yaptılar.

CAN, EBRU, ALİ KADAYIFOĞLU

AYȘEGÜL-AHMET HOTİÇ

lası için Daha faz m.tr gdergi.co www.ma

216 magdergi.com.tr

EMİR, AYȘE NAZ, FATOȘ, AZRA SARIGÜL

MEYRA, İPEK, VOLKAN VAROL

kere geldiğinde tekrar gelirler o nedenle de psikiyatride asıl olan devamlılıktır. Doktorun veya psikoloğun kişiyi tanıması tedavi açısından çok önemlidir. Size şöyle bir örnek vereyim; sizin zamanında bir şikayetiniz oldu ve bana geldiniz. Altı ay biz sizinle görüştük hadise bitti, hayatınıza geri döndünüz aradan üç sene geçti ve bir sorununuz daha oldu. Eğer aynı doktora gitme şansını bulursanız sizdeki durumun ne olduğunu o eski doktorunuz anlar. O terapi dediğimiz şey de hastayı iyi tanımayla başlar. Mesela kurumun en önemli özelliklerinden biri de budur; insanlar kolay ulaşabilsinler ve o kurumda her türlü rahatsızlıkta başvurduklarında kaldıkları yerden doktor veya

advertorial

üşünsenize yirmi beş yıl çok uzun bir zaman ama psikiyatri bu demek; bir hastanın öyle gelip geçici ufak tefek ruhsal rahatsızlıklarının dışında daha ciddiye alınması gereken durumlar ki bu psikoz dediğimiz delilik anlamına da gelmiyor ama obsesif kompulsif. Mesela sürekli ellerini yıkayan bir hanım düşünün veya depresyonda, işi bozulmuş, iflas etmiş bir iş adamı... Ciddi depresyonlar olabiliyor ama bu depresyonlar hayatı boyunca bir geliyor bir gidiyor. Ya da “manik depresif psikoz” dediğimiz hastalar tekrarlayıcı hastalıktır. Bir sene rahat olduğunuz, ertesi sene başka bir hastalığın geldiği veya nöbet nöbet gelen hastalıklarımız vardır veya fobiler, panik ataklar... Bunlar genelde hastaya bir

psikolog onları izleyebilsin şimdi bu nasıl oluyor yani ölümlü bir dünyada yaşıyoruz bana hastalarım hep şöyle derdi; tuhaf bir bağlantı vardır hastalarımla aramızda açıkça yüzüme doktor hanım siz ölürseniz biz ne yaparız yani bunu insanın yüzüne söylenemez ama en büyük korkuları buydu. Daha kapıdan girerken anlıyorum; eyvah bu yine hastalanmış, bunu bi derdi var diye. Kimse başka bir doktora herşeyini en baştan anlatmak istemez... Psikiyatri güven işidir. Güvenmezseniz doktorunuza ağzıyla kuş tutsa sizi iyi edemez. Öyle bir güven olduğunda arada benim ağzımdan çıkan herşeyi iyi şey olarak kabul ederlerdi. Yok bu önemli değil dediğimde onun bütün korkusu geçer. Korkma çabuk hallederiz o da “oh çabucak sıkıntımı alacak benim der” öyle bir güven. Bizim kurumlarımızın en önemli özelliği diyelim ki o devamlılığı tutturmasıdır. Burası hastayla ilgili her şeyi kayıt eder. O doktor, psikolog ayrılsa bile o anki durumu, yapılan testlerin sonuçları o hastayla ilgili görüşler, gelecekte beklenen tekrar eden nöbetler hepsi orada kayıtlıdır. Yani bir devamlılık arz eder. Bu durum şu bakımdan önemlidir. Hasta kendi geçirdiğini bir şekilde bilebilir ama onu size öyle bir anlatır ki kendi görüşü içinde siz bambaşka bir şey anlarsınız. Onu gören doktor ya da psikolog o anda ne geçirdi ne ilaçlar kullandı ne kadar zamanda düzeldi hangi ay başladı bizde bu çok önemlidir. Hastalık hangi ay başlıyor hangi aylarda geliyor mesela ben onu çok kaydederim. Bir zaman sonra

bilirim Ağustos ayı geliyor bu adam yine hastalanacak ona göre önceden tedbir almaya başlarız. Yani uzun lafın kısası uzun bir muaynehanecilik deneyimimden sonra şunu gördüm;psikiyatri devamlılık getiren hastalık ve meslek. Doktorda bu işte devamlı olmalı, hastasını düzgün izlemeli, hastanında sürekliliği olan ona ilgi gösterecek bir doktora ihtiyacı var. Bunun için de para gerekiyor tabi. Psikiyatri dünyadaki en pahalı bilim dallarından bir tanesi. Bir cerraha gidiyorsun bir kere ameliyat oluyorsun çok para bile olsa bir kerede verip bitiriyorsun veya dahiliyeye gidiyor tetkiklerini veriyor bakıyor ve bitiyor. Psikiyatri de devamlılık çok önemli o nedenlede zaman vermesi gerekiyor doktorun.dahiliyede beş dakkikda anlar sizinle ilgili problemi ama bizim sizi sürekli dinlememiz gerekiyor uzun zaman ihtiyacımız var pahalılığı da oradan geliyor. Bir doktor akşama kadar elli hasta görüyor. Biz de en fazla on hasta görebiliyor ki hastayı yeterince anlayabilsin. Bu nedenle bütün dünyada çok pahalı aynı zamanda bütün dünyada psikiyatri doktor ücretlerini sigorta ödemez. Şimdi siz kendinizi sigorta ettirirsiniz her konuda sizin sağlık bedelinizi karşılar ama Madalyon bunun karşılığını size çokça verir. Bu yüzden sizi Madalyon’a bekliyoruz.

dün, bugün, yarın

Berna Sarıoğlu

bernasarioglu@magdergi.com.tr

Yaralarımızı Bilgeliğe Dönüştürebiliriz

Kızgınlıklarımız, nefretlerimiz, yargılarımız ve öfke çığlıklarımız bizi bulunduğumuz noktadan farklı ve daha gelişmiş bir düzeye taşır. Onların içindekileri okumayı öğrendiğimiz anda, artık başka bir pencereden bakmayı başarmışız demektir. Gölge yanlarımız birer birer ışığa kavuşurlar.

endi hayatıma bakıp, sizlerle neleri doğal, net, olduğu gibi paylaşabilirim diyerek, yazmaya başladım. Önce kalemim işlemedi. Bilincimde pırıl pırıl parlayan anılar, zihnimdeki “sen sosyal bir varlıksın, açık etme her şeyini” engeline takıldı. Kalemi bıraktım. Gülümsedim. “Bütünlüğe ulaşabilmek için “kişisel gelişim” yolunda ilerliyorsun. Kabuklarını gün gün soyuyorsun. Bu duraklama niye?” diye sordum Berna’ya. Ve işte o anda, gölge kimlik ortaya çıktı ve benim ismim “el alem ne der” dedi. Yaralanmalarımızdaki en büyük sebep karşı tarafı ve yan olayları kişisel algılamamızdır. Bir olay, onu yaşayan herkes için derslerle doludur. Olanı olduğu gibi kabul etmekle başlayan süreç, yaralanma riskini sıfırlama özelliğini de beraberinde taşır. Her yaşanan, içini iyi okuyabildiğimiz takdirde, bizi bir başka bize taşır. Daha anlayışlı, daha olgun ve daha ışık dolu... Yazı başlarken beni durduran “el alem ne der Berna” kimliğine sarılsaydım, satırlarım kalbinize ulaşamadan, evrenin çöp kutusuna giderdi. İş yerimdeyken bazen “eleştiri Berna” dışarı çıkar, bazen “çok bilmiş Berna”, çoğu zaman da “kontrol edici Berna” hakimiyeti ele alır. Farkına vardıkça kaybolan özelliklerdir bunlar. Çok sevimlidirler. Işık tutulduğu an utanır ve yok olurlar. Bir zaman, bir yerlerden kopyalanmış veya edinilmişlerdir. Ne yapacaklarını bilmedikleri için ara sıra arz-ı endam ederler. Bazen iş arkadaşlarımı gözlemliyorum, kimi zaman ailemi ve beraber olabildiğim zamanlarda da sosyal çevremi... Neyi fark edebiliyorum, analiz ağıma takılan özellikler ne diye köşeme çekilip inceliyorum. Aslında tüm bu çalışmalar öncelikle kendimiz için. Neyi fark ediyorsam, o bende var demektir. Neyi eleştiriyorsam, o benim gölgem demektir. Yaralarıma doğru giden yolu bir keşfettim mi, karanlık da olsa, devam komutunu veriyorum kendime. Sonrası biraz acılı. Ancak

220 magdergi.com.tr

kazandığım hediyelere bakınca keyif aldığım sona ulaşmak huzur verici oluyor. O huzur ve dinginlik anı, zihindeki düşüncelerin temizlenip, bilince yer açtığı andır. Bilgelik olanca sessizliği ve zarafetiyle ortaya çıkar. Varoluşla birliktelik başlar. Bütüne dahil olunur. Hayat içinde ilerlerken yaşanan en ufak bir acı dahi bizi bir bilinmeyene götürür. Küçük acının arkasında belki de büyük bir gölge bizi bekliyor olabilir. Küçüklüğümüzden itibaren, biraz da kültürümüzün etkisiyle, olanı konuşmayan bir yapımız var. Ağlamayan, araştırmayan, hatta olanın üstünü örten bir davranış sistemi… Çevremizdeki herkesten, olanı gizleyen, susan ve paylaşmayan bir yaşam biçimi… Yargılayan, yargılanan, eleştiren ve güzel sözleri esirgeyen bir bilinç seviyesi… Merak etmeyin kötümser değilim. Öncelikle ne olduğumuzu net olarak ortaya koyabilmek önemli. Sonraki adım ise çare bulmak. Bu da, ciddi ve hassas bir kabul ve çalışma gerektiriyor. Başımıza gelen her şeyde tavrımızı belirlemeyi öğrenirsek ve “an”da ne düşüneceğimizi belirleme gücüne kavuşabilirsek, hayatımızı yaratmaya başlamışız demektir. İç dünyamızı renklendirme ve zenginleştirme başarısı, zihne hakimiyet ve düşünce gevezeliğine son verebilme çabasıyla paralel elde edilir. Değişim ve gelişim, herkesle aynı suda yüzdüğümüzü bilmekle başlar. Her ilerleme, tüm evreni etkiler. Bir gölge yanımızın ışığa kavuşması, gökyüzündeki bir yıldızı yeryüzüyle bütünler. Sadece fark ederek ve anlayarak, bir kalıp düşünce ve davranış, duyguyla buluşturulur ve temizlenerek havayla temas sağlanır. İç dünyamız nefes almaya başlar. Meleklerle beraberlik ise hediyesi olarak sunulur… Acı azalırken bedende, bilgelik ışık saçar tüm evrene. Bir sonraki acıya ve sınava kadar… Sevgi ve bilgiyle paylaştım. Sevginiz ve bilginiz çoğalarak, gölgeleri aydınlatsın dilerim.

ERKEN RSATI KAYIT FI kulumuzda nmak için o irin.. la ar ar y an d larımız kte geç bizimle birli dönemi fırsat Erken kayıt imiz olun, bir gününüzü ir bir gün misaf gi dolu bir ekleriniz sev zda, eb u b , m a u b zd u ru m g grubu Bebek -12 ay bebek Yeni açılan 0 li ellerde büyüyecekler.. en ilgi ve ortamda güv muz kendi lu u k o a an sel hizmet veren l becerilere sahip, birey e ra la k cu ço a u ad 0-6 yaş grub nin farkında olan, sosy macı ve kendini rahat if a ır m ri şt lu le a p ar im to ı n ı, ıc dığ gereksi duyarlı, yarat özelliklerine sahip, yaşa llanabilen, şı ar k ra la k k ıcı ku farklılı liderli doğru ve ak aktadır. üveni olan ve edebilen, özg arşı duyarlı, ana dilini am çl k rmeyi ama ranş ve çevresine ine bağlı çocuklar yetişti leri ve profesyonel b or en er sp Atatürk ilkel deneyimli sınıf öğretm ma, müzik, bale, ve tal ra d a en , zd M ik u m m i, Okulu Eğitim ce, sera iz er il g eğ İn D e e il v öğretmenleri ılmaktadır. Karakter leştirilmektedir. yap mları zengin çalışmaları eri ile progra sl er d ik et Aritm

Dr. Reşit Galip Cd. Hereke Sk. No:6 G.O.P. ANKARA T: 0312 436 23 17-18

magdergi.com.tr 221

lezzet

Ayranlı Wafﬂe

Hem pratik hem lezzetli hiç duymadığınız bir tarif Ayranlı Waﬄe... Bu tarif ile özel günlerde harikalar yaratacaksınız. Konuklarınızı değişik ve güzel bir lezzetle tanıştırmaya hazır mısınız?

Diana Güven

Hamuru hazırlamak için: 350 gr un 1 çay kaşığı kabartma tozu 1 paket vanilya şekeri 3 yumurta 60 gr kahverengi şeker 100 gr eritilmiş tereyağı 400 ml ayran (yoğun kısmından) Servis için: Bal, kaymak, ceviz, reçel, labne, fındık, çikolata, akça ağacı şurubu. Yapılışı: Un, kabartma tozu ve vanilyayı karıştırın. Ayrı bir kapta yumurta, şeker, tereyağı mixer’le çırpın, sonra ayranı ve un karışımını ilave edin. Isıtılmış waffle makinesinde nar gibi pişirin. Afiyet olsun...

222 magdergi.com.tr

magdergi.com.tr 223

BLUEKEY Mavi Ceket 74,90

çocuk MAG

BLUEKEY Pembe Bluz 17,90

B&G Çiçekli Trençkot

ZARA Asker Yeșili Ceket 59,95

Renkli Bahar

Bahara merhaba dediğimiz bu günlerde miniklerin seçimi yine renkli kıyafetlerden yana.

ARMANI JUNIOR Çanta 105 €

ARMANI JUNIOR Șal 66 €

GUESS

ZARA Trençkot 99,95

ZARA Braided Bot 119,95

BABYCASATI Yatak

magdergi.com.tr 225

Türkiye’nin en büyük cafe bar ve restoran zincirlerinden Leman Kültür 11 şehirdeki 15 Şubesinde kapalı devre yayın sistemi ile radyo yayınına başladı. Her gün ortalama 25 bin, ayda 750 bin kişiye hizmet verecek olan Leman Kültür Radyo’da, 6 ayrı radyo programcısı gün boyu canlı yayın yapacak. 226 magdergi.com.tr

Leman Kültür Radyo’nun tüm yayınlarının Mesam ve Müyap İşbirliğiyle yapıldığını belirten Kemal Şentürk yayınlarında popüler isimler zaman zaman alternatif ve bağımsız müzik gruplarına da yer vereceklerini söyledi.

Sıra Televizyonda!

Leman Kültür olarak bugüne kadar hep ilkleri gerceklestirdiklerini ve radyo projesinin de bu anlamda Türkiye’de bir ilk olduğunu söyleyen Kemal Senturk gerceklestirdikleri hıc bır yenılıgın kendılerını mutlu etmeye yetmedıgını, surekli farklı yenilikleri uygulamaya gecirmek icin arayış içerisinde olduklarını belirterek kısa süre sonra başlatacakları tv çalışması ile de bu yeniliklerini sürdüreceklerini söyledi.

Kendi kendimizin rakibiyiz Kafe Bar ve Restoran Grupları içerisinde halen TürkiKem ye’nin en büyük zinciri olduklarını hatırlatan Şentürk bununla Türkiye’nin en büyük cafe bar ve restoran zincirlerinden beraber Anadolu’da yaygınlık Leman Kültür 11 şehirdeki 15 Şubesinde kapalı devre yayın ve hitap ettikleri genç kitle açısistemi ile radyo yayınına başladı. Her gün ortalama 25 Bin sından bu kategoride başka ayda 750 bin kişiye hizmet verecek olan Leman Kültür Radyo’da , 6 ayrı radyo programcısı gün boyu canlı yayın yapacak. hiç bir rakiplerinin olmadığını belirtererek “Bu nedenle kenGenel Yayın Koordinatörlüğünü Radyo ve Televizyon prog- dilerine çok daha büyük bir soram yapımcısı ve sunucusu olan Serkan Kızılbayır’ın yapacağı rumluluk düştüğünü, sürekli Leman Kültür Radyo bünyesinde yapılacak müzik yayınlarının olarak kendilerini tazelemek zorunda hissettiklerini ve hizötesinde zaman zaman çeşitli sanatçılarla röportajların da yer met kalitesinde çıtayı en yükalacağını belirten Leman Kültür Ceo’su Kemal Şentürk ayrıca Leman Kültür müşterilerinin de Türkiye’nin hangi noktasındaki seğe çıkartmak için gece şubelerinde olurlarsa olsunlar gerek Twitter, gerekse de Face- gündüz çalıştıklatını söyledi. book üzerinden anında isteklerde bulunabileceklerini söyledi.

K (Leman al ŞENTÜR

Ruhları da doyurmak istiyoruz. Amaçlarının Leman Kültür müşterilerinin tüm şubelerde aynı kalite ve nitelikte bir müzik yayına ulaşması olduğunu belirten Kemal Şentürk, Radyo yayının ardından Leman Kültür TV’yi de çok yakında yayında sokmak için gerekli çalışmaları yaptıklarını belirterek yayın hayatına girecek TV’de Leman Kültür müşterilerinin de çeşitli video, film ve eserlerine de yer vereceklerini söyledi.

’su)

Kültür CEO

Serkan KIZILBAYIR

(Genel Yayın Koordinatörü)

Edirneden Samsuna kadar Adanaya kadar müşterilerinin tüm şubelerde aynı kalite e lezzeti bulduklarını vurgulayan Şentürk bu kalite ve lezzetin çok yakında Avrupanın farklı şehirlerinde de olacağını söyledi.

www.lmk.com.tr

leman kültür resmi facebook sayfası: www.facebook.com/lmnkltr leman kültür resmi twitter adresi: www.twitter.com/lmnkltr magdergi.com.tr 227

kelebek

Tuğçe İnal

tugceinal@magdergi.com.tr

Yavru Vatan KIBRIS

Anne olduğumdan beri Ece’yi bırakıp bir yerlere gittiğimin sayısı bir elin beş parmağını geçmez, geçemez. Çünkü o büyüdükçe daha da bir özlemle ona bağlanıyor ve çanta gibi yanımda onu her yere taşıma hissim daha da büyüyor. Neyse gelelim sadede... Bir süre önce küçük prensesi annemlere bıraktık, iki gün karı-koca kaçalım buralardan dedik... E, biz nereye gideriz? Ya Kıbrıs’a ya da Londra’ya! Bu sefer ki seçim sıcak, yavru vatandı. Uçağa binene kadar başımıza gelen seyahat kazalarından sonra(!) bizi uçağa götürecek otobüse bindiğimizde derin bir oh çektik ve yaşlı bir teyzenin gelip “Kıbrıs’a mı gidiyor bu otobüs?” demesiyle neşemiz yerine geldi, ne yalan söyleyeyim.

Cod Baba

Sabah 9.30 ve rötarsız uçağın faydaları... 12 gibi Girne’deydik ve favori mekanlarımızdan Cod Baba’da aldık soluğu. Hemen “fish and chips”lerimizi ısmarladık ve doya doya hasret giderdik. 10 numara 5 yıldız yemek ve servis. Sahipleri Haziran ayında dükkanı devredip tekrar Londra’ya taşınmayı düşünüyorlar. Tavsiyem, onlar devretmeden önce yolunuz Girne’ye düşerse Karaoğlan bölgesindeki bu sevimli restorana muhakkak uğramanız olacak.

228 magdergi.com.tr

Kıbrıs ve Muhteşem Mimarisi

Biz kumar düşkünü bir aile olmadığımızdan kaldığımız otelin çok da ahım şahım bir kumarhanesi olmasının hiçbir gereği yok. Merkezi olsun yeter. Genellikle Jasmin Court ya da Dome’da kalıyoruz. Yürüyüş yapmak benim için bir zevk Kıbrıs’ta. O otellere tıkılıp bütün günlerini bir masanın başında geçiren insanları hiçbir zaman anlamadım, anlamak da istemiyorum sanırım. Yemeğin ardından otele yerleştikten sonra arabaya atlayıp Lapta’ya doğru bir gezi yaptık Kemal’le.

Hayranım ada mimarisine. O kadar güzel fotoğraflar çektik ki, bazılarını sizlerle paylaşıyorum buradan. Kıbrıs’a kışın ortasında resmen bahar gelmiş. Çiçekler boy vermiş, limon ağaçları meyve vermiş. Tam bir doğa terapisi yapıp, otele geri döndük ve akşam yapacağımız ziyafet için kendimizi dinlendirdik

Vazgeçilmezim Saint Tropez Ve saat 20.00 suları… Ziyafet nerede mi gerçekleşti? Tabii ki Saint Tropez’de. Geçen sene ilk keşfettiğimde iki sayfayı mekanın sahibi Hüseyin Bey’e ayırmıştım. Bu sene gene güler yüzü ve enfes yemekleri ile bizi karşıladı. İnanılmaz bir özenle hazırladığı menüden değişik tatlarla dünyamızı renklendirdi. Kapanışı da Fransızların “old school” usulü “crepe süzette” ile yaptı. Canlı canlı, alev alev ve ihtişamlı bir şov ile tatlılarımızı hazırladı, sanki bir dantel işlermişçesine bir o kadar özenle sundu bizlere. Gastronomi meraklılarına sırf bu restoranda yemek yemek için bile gitmelerini şiddetle tavsiye ediyorum.

bırakmadım. Mr. Pound diye bir dükkan keşfettim mesela. Her şey 1 pound! Yılbaşı süslerinden kozmetiğe, mandaldan peçeteye her türlü değişik ürünü bulabileceğiniz kocaman bir “gift shop”. Eve birkaç mum, süs, peçete aldıktan sonra, saat akşam üstüne geliyordu ki, ismini son senelerde sıklıkla ve başarıları ile duyduğumuz Raşit Bağzıbağlı’nın dedesi Raşit Bağzıbağlı’nın kumaş mağazasına uğradım ve herhalde iki saate yakın bir süre kumaşların içinde nefes aldım. Her şeyden önce çok özel bir beyefendi tanıdım. Ülkesine, ailesine, rahmetli eşine ve işine aşık bir beyefendi. Kemal de akşama doğru bu keyifli sohbete katıldı ve Con kahvelerimizi içip kendisiyle vedalaşarak, otelin yolunu tutuk. Haza beyefendi tabiri sözlükte Raşit Amca için tanımı olması gereken bir sözcük.

Ambiance

Akşam Ambiance’da full kebap gecemiz vardı. Şeftali kebabının hakkını cidden veriyorlar. Halen size anlatırken bile burnumda tütüyor. Denizin kenarında bir mekan burası. Checklist’e alın derim. Deniz demişken iyi ki Jasmine’de kalmışız, gece uykuya dalga sesleri ile daldık desem, size şu mevsimde gitmeye ikna etmiş olur muyum?

Eziç

Ve son günümüzde bir Tuğçe klasiği olan Eziç’e yol aldık, Kıbrıs patatesini değişik bir karışıma bulayıp öyle kızartıyorlar. Tadını ben burada anlatmayayım, siz gittiğinizde deneyin.

Shooters

Bir öğlen çok şeker bir kafede vakit geçirdik: Shooters. Burası da yeni açılmasına rağmen adaya hoş bir hava getirmiş. Güzel kekleri var. Evet uçaktan inip Ankara’da eve vardığımda kızımın suratında bizi gördüğündeki mutluluğu ise hiçbir şeye değişmem.

Mekandan ayrıldığımızda saat 12’ye geliyordu. Bir dahaki gelişimizde bize yemek sonrası sunduğu Güney Kıbrıs Rum Kesimi’nden getirdiği muhteşem mandalina likörünün üreticisi ile tanıştıracak.

Rüyalarınızı ertelememeniz ve damağınızın tadının hep yerinde olması dileğimle, Çoook sevgiler!

Adada 2. Gün

Tabii ki Girne merkezde Ali’de tavuklu hellimli tost yenildi ve taptaze portakal suyu içildi. Daha sonra Kemal’i sınırın öteki tarafına yolcu ettim ve başladım yürümeye. Girilmedik ara sokak, ana sokak

magdergi.com.tr 229

moda

CUMHURIYET

KADINLARI Bu ay Mehmet Köymen'in “Cumhuriyet Kadınları”ndan ilham alarak tasarladığı kıyafetlerini sayfalarımıza taşıdık. 2013 İkbahar-Yaz'ında renk cümbüşü, ipek kumaşlar, drapeler ve uçuş uçuş kıyafetler bizleri bekliyor. Kadınsılığı önplana çıkaran kesimlerin yer aldığı bu koleksiyonda dantel ve işlemelerin yanı sıra elbiselerin kendi kumaşından gece mantoları çalışılmış.

230 magdergi.com.tr

magdergi.com.tr 231

moda

232 magdergi.com.tr

T-shirt Marni Etek Balanciaga Panco Joseph Eldiven Valentino Ayakkab覺 Max&Co

magdergi.com.tr 233

moda

Panço Comme des Garçons Ayakkabı Max & Co

234 magdergi.com.tr

Kıyafet Lanvin AyakkabıKıyafetler: Max&CoMehmet Köymen Haute Couture Saç: Adnan Serter Stüdyo Model: Zeliha Çal Make-Up: NARS Küpeler ve Eldiven Ait Mücevherler: Narkissos by Nergis Sürücü Mekan: Bosphours Palace Otel Fotoğraf:Stiliste Erdem Avcı magdergi.com.tr 235

Gençlesmenin Formülü Kendi Hücrelerimizde Dolgu uygulamalarında son yaklaşım, hastanın kendisinden alınan hücrelerin çoğaltılarak geri enjekte edilmesi… Böylece cildin yapı taşının asıl üreticisi olan hücrenin sayısı ve fonksiyonu artıyor, anında ve kalıcı sonuç elde ediliyor.

on yıllarda estetik cerrahi alanında en sık yapılan işlemlerden biri de dolgu uygulamaları oluyor. Dolgu maddeleri genellikle ağız ve burun çevresindeki derin oluklarının giderilmesi, ince dudakların dolgunlaştırılması ve yaşlanan yüzde derinin incelmesi nedeniyle

ortaya çıkan ince kırışıklıkların düzeltilmesi amacıyla kullanılıyor. Plastik Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Mustafa Deveci, bu amaçla, günümüzde olumsuz etkileri en aza indirilmiş ve vücut dokularını taklit eden hyaluronik asit ve benzeri sentetik ürünlerin

sıklıkla kullanıldığını belirtiyor. Ancak uygulamadan sonra dolgu maddesinin vücut tarafından eritilerek ortadan kaldırılması nedeniyle bu ürünlerin tekrarlayan uygulamalar gerektirdiğini belirten Prof. Dr. Deveci, “Diğer bir seçenek olarak vücut tarafından yıkılamayan ve etkisi bu nedenle kalıcı olan sentetik dolgu maddeleri üretildi.

Ancak bu maddelerin vücutta yabancı madde etkisi oluşturması, sentetik olması nedeniyle ortaya çıkabilen duyarlılık sorunları ve istenmeyen etkiler oluştuğunda vücuttan uzaklaştırılmasının mümkün olmaması gibi nedenlerle kullanımında ciddi sorunlar söz konusu olabiliyor” diyor.

Yağ Enjeksiyonu Kalıcı Olmuyor

Her iki seçenekle ilgili sorunların ortadan kaldırılmasında hastanın kendi dokuları ile dolgu ve derinin gençleştirilmesi işleminin yapılmasının da akılcı bir yaklaşım olduğunu belirten Prof. Dr. Mustafa Deveci, bu işlemin avantaj ve dezavantajlarını ise şöyle anlatıyor; “Hastanın kendisinden alınan yağ dokusu bazı işlemlerden geçirilerek hastanın istenen bölgelerine enjekte ediliyor. Ancak bu işlemin de uygulanan yağ dokusunun % 50 ile 70’inin vücut tarafından eritilmesi nedeniyle kalıcı olmadığı biliniyor. Bu sorunun üstesinden gelmek içinse gerekli olandan daha fazla miktarda yağ enjeksiyonu ya da yineleyen enjeksiyonlar yapılıyor. Bununla birlikte yağ enjeksiyonu uygulamasının bir cerrahi işlem olması, her defasında yağın yeniden alınması zorunluluğu, dudak ve yanak bölgesinde dolgu maddesi olarak kullanımının uygun olmasına rağmen ince kırışıklıklara neden olan, incelmiş derinin kalınlaştırılmasında uygun bir doku olmaması gibi önemli dezavantajları bulunuyor.”

Hücreler Vücut Dışında Çoğaltılıyor Prof. Dr. Deveci, ideal dolgu maddesi ya

da derinin kalınlaştırılması yoluyla ince kırışıklıkların tedavisinde bir diğer seçeneğin hastanın kendisinden alınan küçük bir parça deriden laboratuar ortamında bağ dokusu hücrelerini üreterek, hastaya enjeksiyon yoluyla uygulamak olduğunu belirtiyor. Diğer seçeneklerdeki tüm dezavantajların ortadan kalktığı bu yöntemde, basit olarak insan derisinin dermis olarak isimlendirilen ve asıl deri kalınlığını oluşturan hücrelerin sayısı vücut dışında arttırılıyor. Bunlar deride incelme ve dolayısıyla yaşlı görünüme neden olan hücre ve yapıtaşı kaybının yerine konması amacıyla kullanıldığı gibi hacmini kaybetmiş dokuların bu eksikliğinin tamamlanması için de kullanılıyor. Klinikte uygulama için öncelikle lokal anestezi altında hastanın yara izini kolayca saklayabileceği kulak arkası ya da kasık bölgesinden 1-2 cm2 genişliğinde deri alınarak burası dikişler yardımı ile kapatılıyor. Alınan deri parçası özel bir çözelti içinde laboratuvara gönderiliyor. Bu örnekten özel hücre kültürü işlemleri ile ortalama üç hafta içinde üretilen hücreler yine özel bir çözelti içinde hazırlanarak hastaya uygulamaya hazır halde kliniğe gönderiliyor.

Hızlı Ve Kalıcı Sonuç

Uygulama sırasında anesteziye gereksinim duyulmadığını belirten Prof. Dr. Deveci, “Enjeksiyon dolgu amacıyla yapılıyorsa istenen sonuç uygulama anında elde ediliyor ve kalıcı oluyor. Uygulama yüz gençleştirme

için yapılıyorsa sonuçlar 3-4 hafta sonra ortaya çıkıyor. Kullanılan tekniğin hastada enfeksiyon, allerjik reaksiyon ya da başkaca bir komplikasyonuna şu ana kadar rastlanmadığı biliniyor. Tüm bu girişimler yapılırken en önemli ayrıntılar hastaların doğru bilgilendirilmesi, laboratuar ortamında elde edilen hücrelerin sayıları ve niteliklerinin önceden belirlenen standartlarda hazırlanarak doğru doku aralıklarına enjekte edilmesi oluyor” diyor.

magdergi.com.tr 237

davet

Geleneksel Yardım Gecesinde Buluştular Yabancı misyon temsilcileri, Türkiye’de eğitime katkı sağlamak amacıyla bu yıl da Hilton Otel’de bir araya geldiler. Ankara Uluslararası Yardım Derneği (Ankara International Charities Committee)’nin geleneksel olarak düzenlediği yardım gecesi, Hilton Otel’in ev sahipliğinde gerçekleşti. Gece “Sevgililer Günü” konseptiyle gerçekleşirken, elde edilen gelirin tamamı Türkiye’nin dört bir yanındaki eğitim ve yardım kuruluşlarına bağışlandı. Birçok büyükelçi ve diplomatın da aralarında bulunduğu Ankara’da yaşayan yabancıların oluşturduğu derneğin yardım balosuna çok sayıda yardımsever de katıldı. Dernek Başkanı Josje Hunnisett komiteyi, kendini Türkiye’de eğitimin gelişmesine adayan farklı ülkelerden bireylerin oluşturduğunu belirtti.

238 magdergi.com.tr

TIMOTHY-LOURA BIRNER

SUE LE, LOC PHAM

JOSJE HUNNISETT

JEANNELLE VALENTINE

Ahmet Taner Kışlalı Mah. 2926. Sokak No: 7 Çayyolu/ANKARA e-mail: info@romaantik.com T: (0312) 240 22 28 www.romaantik.com magdergi.com.tr 239

davet

AYȘEGÜL MESCİL

DAVID REDDAWAY, MİNE ÜÇER, EROL ÜÇER

Yardım gecesi, yapılan çekilișin ardından müzik dinletisiyle devam etti.

240 magdergi.com.tr

SARAH KELLY

JACQUES BRUNE

ASLI MİT

AYNURA AHMADOVA

AHMET-ALMILA DOĞAN

YASEMİN LEWIS

Sıcak tavırlarıyla dikkat çeken ünlü ressam Ayten Berent bu anlamlı geceye katılanlar arasındaydı.

lası için Daha faz m.tr gdergi.co a .m w w w

SAM SAWYER

ALEX PROSAILO

NASTARAN ERDOĞDU

AYTEN BERENT

magdergi.com.tr 241

242 magdergi.com.tr

magdergi.com.tr 243

düğün

Rana Kesken’in gelinliği Ertan Kayıtken imzası tașırken, Berk Nazlı ise Vakko marka damatlığı ile oldukça șıktı. RANA KESKEN, BERK NAZLI

MAHRU,REBAP-İLHAN GÜREL

İzmir’de En Mutlu Gün Müteahhit Berk Nazlı ile Ege Üniversitesi doktora öğrencisi Rana Kesken görkemli bir nikah töreniyle hayatlarını birleştirdi. İzmir’in tanınan müteahhitlerinden Ziya Nazlı ve Ayşe Nazlı çiftinin oğlu Berk Nazlı ile Ege Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Jülide Kesken ve Nörolog Serdar Kesken çiftinin kızları Rana Kesken 4 yıllık beraberliklerini nikah masasına taşıdılar. 2008 yılında bir davette tanışan ve Eylül ayında ilk adımı atıp nişanlanan çiftin nikah şahitliğini Candeğer Yılmaz, Berkay Eskinazi, Neşe Can Hürtürk ve Işılay Saygın üstlendi. Balayı için İspanya, İtalya, Fas ve Portekiz’i kapsayan 12 günlük gemi turuna çıkan Nazlı çiftinin mutluluğu yüzlerinden okunuyordu.

244 magdergi.com.tr

BERKAY ESKİNAZİ

AYȘEN-ZİYA NAZLI, JÜLİDE-SERDAR KESKEN

Dünyaevine giren genç çiftin düğününe katılan konukların hepsi birbirinden șıktı.

lası için Daha faz r rgi.com.t e d g a .m www

KEREM-İREM NAZLI

ONUR-BURCU KUTLUKAYA

BEGÜM ȘAMLI

magdergi.com.tr 245

davet

Lionslar’ın Organik Buluşması Nilüfer Lions Kulübü üyeleri, İpek Hanım’ın Çiftliği’nin kurucusu olan Pınar Kaftancıoğlu’nun başarı öyküsünü, Altın Ceylan’da dinledi. Bursa sivil toplum kuruluşlarının önde gelenlerinden olan Nilüfer Lions Kulübü, İpek Hanım’ın Çiftliği’nin kurucusu Pınar Kaftancıoğlu’nu Altın Ceylan’da ağırladı. Kaftancıoğlu; kızı İpek’in, doğal ürünlerle beslenmesi için kurduğu işletmesi ile gelen başarı öyküsünü üyelerle paylaştı. Kaftancıoğlu; sağlıklı bir domatesi hiçbir şeye değişmeyeceğini, hayattaki en önemli sigortanın sağlıklı bir yaşam olduğunu vurguladı. Nilüfer Lions’un Altın Ceylan’daki buluşmasının konuşmacı konuğu Pınar Kaftancıoğlu idi. Kaftancıoğlu, kızının sağlıklı beslenmesi için attığı adımlar sonucu kurduğu işletmesinin başarısı öyküsünü üyelerle paylaşırken sağlıklı yaşamın her şeyin önünde olduğunu ifade etti.

PINAR KAFTANCIOĞLU

Gülșen Ceylan kahverengi montu ile güzelliğini birleștiren isimlerdendi. 246 magdergi.com.tr

GÜLȘEN CEYLAN

ECE EKER

AYLİN TÜRKÜN

SERPİL TUNÇSİPER

GÜZİN YILMAZ

AYȘE ÖZER

ZEYNEP GENGÖRÜ

Davete katılan hanımlar arasında Ece Nasyalçın da zarafetiyle büyüledi.

EBRU TOKMAK

BAHAR ÇAKIR

ÖZLEM CAN

ECE NASYALÇIN

magdergi.com.tr 247

röportaj

Yasam Sevinci ile Dolu . Mavi At Kafe Mavi At Kafe... İsmi ile merak uyandıran bu mekan aynı zamanda şizofreni hastalarına yaşam sevinci veriyor. Sizi kapıda karşılayan büyük mavi at heykeli, içeri girince neden “mavi at” olduğunu anlatan duvardaki kocaman yazı, sıcacık insanlar ve sizi çağıran kütüphanesi ile çok farlı bir mekan burası. Aynı zamanda bir hasta yakını olan Türkiye Şizofreni Dernekleri Federasyonu Genel Sekreteri Meral Taşkent sorularımızı yanıtlarken burada çalışan şizofreni hastaları ile de konuşma fırsatı bulduk. Hepsinin ayrı bir hikayesi, farklı bir özelliği var. Şizofreni hastalarının sosyal hayata katılmasını amaçlayan bu kafeye bir çay içmek için de olsa uğramanızı tavsiye ediyoruz. 248 magdergi.com.tr

avi At Kafe nasıl bir araya geldi? Bize oluşum sürecinden bahsedebilir misiniz? Yurt dışında bu kafenin örneklerini görebiliriz ama Türkiye’de burası bir ilktir. Federasyonumuzun, birkaç hasta ailesinin ve bir ilaç şirketinin belli miktardaki katkısıyla 5 Haziran 2009 yılında burayı açtık. Burada 18 şizofreni hastası arkadaşımız dörder saat vardiyalarla çalışmaya başladılar. Mavi At Kafe, kağıt üzerinde bir ticari kafe olarak görünse de aslında bir rehabilitasyon merkezidir. Ancak Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin bir ruh sağlığı yasası olmadığı için herhangi bir kuruluşa bağlı gözükemiyoruz. Yani, ne deve ne kuş, bir devekuşudur Mavi At. Ekonomik zorluklarla boğuşuyoruz ancak yaptıklarımıza bakarak gurur duyuyoruz. Burada çalışan 18 arkadaşımızın, ikisi özel sektör, ikisi devlette olmak üzere iş sahibi yaptık. Neden “Mavi At”? Mavi At ismi nereden geliyor? Aslında hikaye şöyle 1970’li yılların başında İtalya Trieste’de bir akıl hastanesi var ve buraya giren hastalar sosyal rehabilitasyon düşüncesinin bu kadar gelişmiş olmamasından dolayı bir daha çıkamıyorlar. Herkesin hastalara karşı bir önyargısı var. İnsanlar hastaların kendilerine zarar verebileceğini düşünüyorlar. Bu yüzden de oradan kimse çıkamıyor, yalnızca kirli çamaşırlarla dolu bir arabayı çeken bir at girip çıkıyor. Daha sonrasında hastaların dışarıya çıkmasına izin veriliyor, ardından hastalar özgürlüklerini kazanmalarını sembolize eden bir at heykeli yapıyorlar. Burası da federasyonun, toplumla bütünleşme projesi kapsamında açılan bir işletme. Ayrıca mavi özgürlüğü de ifade etmektedir, bu yüzden biz de bu ismi uygun gördük. Peki bu proje kapsamında açılmış olan başka bir işletme var mı? Türkiye’de, Şizofreni Dernekleri Federasyonuna bağlı sekiz adet dernek var. Mavi At Kafe’de Şizofreni Dernekleri Federasyonu’nun iktisadi işletmesi, iki yıl önce bir şubemiz de İzmir’de açılmıştı ancak ekonomik sıkıntılar nedeniyle sadece iki ay dayanabildiler. Bu sebeple şu an Türkiye’de başka bir şubemiz yok, ne yazık ki ilk ve tek olma özelliğimizi hala sürdürüyoruz. Bu proje ile amaçladığınız nokta sadece hastaların sosyalleşmesi mi? Bu projenin iki tane önemli amacı var, birin-

cisi şizofreni hastalığı hakkında bilgi sahibi olmayan işverenler, bu arkadaşlarımıza iş vermek istemiyor. İnsanlar bilmedikleri için korkuyorlar, esasen şizofreni hastalarının zeka düzeyleri çok ileridir, hatta aralarında mühendisler, iki üç üniversite bitiren arkadaşlarımız da vardır. Ama dediğim gibi bilmedikleri için korkabiliyorlar. Onlara bir iş verildiğinde bir şeye bağlanmış oluyorlar, bir görevi sahiplenmiş oluyorlar. Bu da onlar için çok önemli aslında. İkinci önemli

amacımız ise hastalığı tanıtmaktır. Buraya pek çok psikoloji öğrencisi başta olmak üzere bir çok vatandaşımız gelip hastalık hakkında bilgi sahibi olmaktadır bu durum yeterli bilince ulaşıldığında her işletmenin Mavi At Kafe kadar şizofrenlere anlayışlı bakmasını sağlayacaktır. Peki, burada gerçekleştirdiğiniz etkinlikler nelerdir? Burada, ayda en az üç kere film gösterimi yapılıyor, şizofreniyle alakalı eğitimler veriliyor. Ayrıca imza günlerimiz ve müzik günlerimiz de sık sık oluyor. Şizofreniyle alakalı üç şey çok önemlidir; bir doğru doktor, iki doğru ilaç tedavisi, üç doğru sosyal rehabili-

tasyon süreci... Biz hastalarımıza her konuda en iyi şekilde yardımcı olmaya çalışıyoruz. İlaç tedavisi, şizofreni hastalığında kesin çözüm mü? Ben doktor değilim ancak bilgim olduğu kadar açıklayabilirim. Şizofreni; tedavisi olan, beyindeki bir takım sıvıların meydana getirdiği biyolojik bir hastalık. Herkes kalıtsal diye biliyor ama genlerden gelme riski % 8 ve bu çok küçük bir olasılıktır. Trafik kazaları, anne karnındaki bir ateşli hastalıklar, doğum esnasındaki komplikasyonlar, hatta 55 yaşından sonra baba olmak bile bu hastalığa sebep olabiliyor. İnsanlar normal yaşantılarına devam ederken, bir böbrek hastalığına, bir şeker hastalığına yakalanabilecekleri gibi şizofreni hastalığına da yakalanabilirler. Siz de bir hasta yakınısınız, oğlunuzun hastalığını nasıl fark ettiniz? Benim oğlum, koleje giderken altıncı sınıfta bir polis arabası kendine çarptı, ardından hastanede kafa tomografisi çekildi. Tomografi sonucu bir şey çıkmadı ama bir sene sonra devamlı ellerini yıkama ve çizgilere basmama gibi bir takım takıntıları ve davranış bozuklukları ortaya çıktı. Tedavisi devam ederken ergenlik süreci başladı, lise bittiğinde ise işsizlikten dolayı ruhsal bozuklukları tekrar etti. Doktor şizoit belirtiler gösterdiğini ve tedavi edilmesi gerektiğini söyledi. Bu duruma alışmamız on seneden fazla sürdü şu an kendisi 40 yaşında ve hala burada çalışıyor. Ne yazık ki şizofreniyi bilmedikleri için medya kuruluşları da bize pek yardımcı olmuyor. Bu yüzden sorunlarımızı da çok dile getiremiyoruz, bizim şu an için en büyük sorunumuz maddi sıkıntılarımız. Açıkçası, buranın getirisi, ilaç parasını ve buranın kirasını zar zor karşılıyor, buranın yardımlarla desteklenmesi gerekiyor. Bu hastalığı tetikleyen en önemli etkenler nelerdir? Bu hastalığı tetikleyen en büyük unsur; esrar ve eroin gibi uyuşturucu madde bağımlılığıdır. Eğer ailenizden gelen küçük de olsa bir risk varsa, (ki insanların bir çoğu bu riskle alakalı bir bilgiye sahip değil) bu tür maddelerin hastalığı tetikleme oranı çok yüksektir ve genellikle ergenlikle çıkıyor. Röportaj: Ecem Sarıkaya Fotoğraflar: Mustafa Gündoğdu

magdergi.com.tr 249

davet

Raimund Kunz’dan Veda İsviçre’nin Ankara Büyükelçisi Raimund Kunz, görev süresinin dolması nedeniyle verdiği resepsiyonda birçok büyükelçi ve konuğu ağırladı. Türkiye’deki görev süresini tamamlayan Raimund Kunz, ülkesine dönmeden önce verdiği veda resepsiyonu ile yaklaşık 200 kişiyi ağırladı. Swissôtel’de gerçekleşen resepsiyona birçok büyükelçinin yanı sıra yabancı misyon temsilcileri ve davetliler katıldı.

RAIMUND -CHANTAL KUNZ, MARIE-FRABCIS J.RICCIARDONE

lası için Daha faz /MAGonline m o .c facebook

250 magdergi.com.tr

DENİZ-EBRU DEMİRYÜREK

NADİ-ȘEBNEM GÜNAL

İREM EVȘEN

magdergi.com.tr 251

açılış

Teknoloji Devi HP Ankara’da Dünya teknoloji devlerinin arasında ilk akla gelen markalardan olan HP (Hewlett Packard) Ankara’daki ilk teknoloji mağazasını hizmete soktu. Armada 2’de gerçekleşen açılış iş ve siyaset dünyasını buluşturdu. TÜGİAD heyetinin katıldığı törene HP Ülke Müdürü Ertuğ Ayık, 4S Bilgi Teknolojileri Yönetim Kurulu Başkanı Melih Akyılmaz’ın yanı sıra birçok siyasi isim katıldı. HP’nin başkentteki ilk teknoloji mağazası olan HP’nin açılmasıyla birlikte tüketiciler en son HP ürün ve teknolojilerine doğrudan ulaşabilecek. Açılışta konuşan 4S Bilgi Teknolojileri Yönetim Kurulu Başkanı Melih Akyılmaz, Ankara’nın ilk HP mağazasını açmanın heyecanını yaşadıklarını belirtirken HP ülke müdürü Ertuğ Ayık ise, “HP Teknoloji Mağazaları’nı, müşterilerimize teknoloji tutkumuzu aktarabileceğimiz samimi ve davetkar bir ortam oluşturma fikrinden yola çıkarak hazırladık” dedi.

252 magdergi.com.tr

DENİZ ERGİN

İCLAL, BARIȘ AKYILMAZ

KÜRȘAD BADEM

LALE DÜNDAR

KEMAL YENİGÜN

120 metrekarelik alana kurulan mağazada bilgisayar ürünlerinden, evde yazdırma teknolojilerine kadar HP’nin geniș ürün ağı müșteri beğenisine sunuluyor.

Ankara’da açılan mağaza ile HP’nin Türkiye’deki teknoloji mağaza sayısı beșe yükseldi.

ÜNAL PALA, ERCAN KAHRAMAN

SEFA ÇOL

lası için Daha faz m.tr gdergi.co www.ma

VELİ SARITOPRAK, ALTAN PALABIYIKOĞLU

magdergi.com.tr 253

MAG deniz kızı

N. Candan Tokyürek

candantokyurek@magdergi.com.tr

Düsseldorf Boat Show 2013 “Boot Düsseldorf” 9 gün süreyle gerçekleştirilen “Boot Düsseldorf” yani Düsseldorf Boat Show’a bu yıl Türkiye dahil 63 ülkeden 1674 şirket ve 226.300 ziyaretçi katıldı. Fuar esnasında gerçekleştirilen anketlerin neticesine göre ziyaretçilerin önceliği yelkenliler ve motorlu teknelerdi. Yine bu anketlere göre üç kişiden biri motor yat ve tekne aksesuarları için; dört kişiden biri ise dalış merkezleri ve malzemeleri için fuarı ziyarete gelmişler. Ülkeler bazında bakıldığında deniz turizmi ve charter alanlarında en çok ilgiyi sırasıyla Hırvatistan, Türkiye ve Yunanistan görmüş.

ızlı 2013 programımıza yarım yüzyıla yakın bir süredir organize edilen “Boot Düsseldorf” ile güzel bir başlangıç yaptık.

Mayıs veya Haziran ayıydı. “Hadi” dedik gecenin bir yarısı, “alalım bilet, yine gidelim dünyanın en büyük tekne fuarlarından birine, Boot Düsseldorf’a”! Kısa bir telefon zinciri ile ufak bir grup oluşturduk ve başladık 2013’ü beklemeye. 2011 yılından tecrübeliyiz. İnternet’ten

254 magdergi.com.tr

ziyaretçi biletlerimizi aldık, ekstra bagaj için ödememizi yaptık, Almanya’nın dondurucu soğuğuna karşın yünlülerimizi çantamıza koyduk. 19 Ocak Cumartesi öğle saatlerinde önce otelimize yerleştik. Ve tuttuk Altstadt’ın yolunu. Otelimizi seçerken Almanca anlamı eski şehir olan Altstadt’a yürüme mesafesinde olmasına dikkat etmiştik. Altstadt, şehrin kalbinin attığı bölgedir aslında. Çeşit çeşit dükkanlar, marka butikler, eski binalar, birahaneler, Ren Nehri... Gerçi tamamen fuara odaklandığımızdan çok fazla dolaştığımızı söyleyemem. Domuz ve patates çeşitlemelerinden oluşan geleneksel Alman yemekleri bizim damak tadımıza pek

uymadığından deniz mahsulleri ile İtalyan ve İspanyol mutfaklarına yöneldik. Fuar süresince güzel yedik, güzel içtik! Gelelim fuara... 10:00 – 18:00 arası açık olan fuarda katılımcılar tam 17 salona dağılmışlar. Alabildiğine büyük... Toplam 4 giriş kapısı bulunmakta. Hangi giriş/çıkışı kullanacağınıza dikkat etmeniz gerekiyor. Her girişe, uzun kuyruklar oluşmayacak şekilde vestiyerler hazırlanmış. Cüzi bir ücret ile ister bavulunuzu, ister şemsiyenizi, ister paltonuzu bırakabiliyorsunuz. Giriş kapılarından fuar haritasını temin edip, kataloğunu da satın alabiliyorsunuz.

Zaten o kadar büyük bir alan ki haritasız başa çıkmak pek mümkün değil. Neyse ki her salonun tavanına o salonun numarasının yazılı olduğu her açıdan görülebilen kocaman bloklar asılı. “Ne gerek var elde kitapçıkla dolaşmaya, yok mu bunun bir uygulaması?” diyenleri de duyar gibiyim! Tabi ki var. Fuar binası görüntü itibariyle modern olmasa da son derece profesyonel yönetiliyor. 2011 yılından beri Apple kullanıcıları için “boot Düsseldorf App” isimli uygulamayı, maalesef Almanca olarak, devreye soktu. Bu uygulama ile iPhone ve iPad kullanıcıları fuar kataloğundan tüm bilgilere ulaşabiliyorlar. Katılımcı firmalar/ürünler ile ziyaretçi sayısına baktığımızda 2011 yılına göre 2013 bize biraz sönük gözüktü. Yalnız ekonomik krizin yanı sıra birçok kazaya ve yolların kapanmasına sebep olan sert hava koşulları ve bizim de nasibini aldığımız havaalanı grevleri yüzünden de birçok ziyaretçinin seyahatini iptal ettiğini duyduk. Hatta stant yetkililerinin söylediklerine göre randevuları olan bazı ciddi yatırımcı/alıcılar ile telefon görüşmeleri ile yetinilmiş. İşin gerçeği biz halimizden memnunduk. Türkiye’de gezmek/görmek fırsatını bulamayacağımız birçok tekne hakkında bilgi aldık, önümüzdeki yıllarda gerçekleştirmeyi planladığımız yurt dışı programlarımız için ülke stantlarını gezdik, hem teknemiz için hem kendimize bol bol alışveriş yaptık. Değdi mi? Değdi! Her ne kadar ismi “boat show” olsa da denizle ilgili her şeyi bulabilirsiniz bu fuarda. Salonları tek tek inceleyecek olursak daha iyi fikir edinebilirsiniz! Salonlar Salon 1 ve 2’ye “trendsport” adı verilmiş. Sörf, kite, wakeboard, SUP - Stand Up Paddling (sörf tahtası üzerinde ayakta kürek çekme sporu), su sporları okulları ve bu sporlar için malzeme tedarikçileri yer alıyordu. Yalnız bu alanda sadece malzeme tanıtımı ve satışı yapılmıyor, kurulmuş havuzda da gösteriler sergileniyordu! Biz gezerken çocuklara wakeboard yaptırıyorlardı. Aynı havuzda sörf gösterileri yapılıyordu, maalesef biz kaçırdık! Fuarın en renkli salonları olduğuna eminim. Salon 3 ve 4’ün bir bölümü “dalış”a ayrılmıştı. Dalışla ilgili aklınıza gelebilecek her şey mevcuttu. 4m x 7m x 7m boyutlarında bir havuz düşünün. Ve o havuza 14 yaşından tutun 65 yaşına kadar deneme dalışı yapmak isteyen herkesi giydirip sokuyorlar. Dünyadaki belki de tüm dalış bölgeleri/ merkezleri, çeşit çeşit dalış okulları, mal-

zeme tedarikçileri, sualtı fotoğraf ve film ekipmanları bu fuarda yer almıştı. Her yıl olduğu gibi bu yıl da sualtı fotoğraf sergisi açılmıştı. GoPro standında bir ara ciddi bir yoğunluk gördük. Almancamız pek olmadığından çok da anlayamadık. Sonra baktık şapkalar, t-shirt’ler havada uçuşuyor. En sonunda da bir adet yeni Go Pro Hero 3 fırlatıverdiler. Salon 4’ün diğer yarısı, 5, 9, 10 ve 15 motor yatlar, sürat tekneleri ile jetski, şişme botlar, RIB’ler, F1 yarış tekneleri, deniz bisikletleri gibi diğer deniz araçlarına ayrılmıştı. Salon 6 ve 7a ise yine motor yatlara ayrılmış olmasına rağmen bu salonlar “large-sized yachts” ve “super yachts” diye adlandırılmıştı. Absolute, Azimut-Benetti, Riva, Ferretti, Marquis, Monte Fino, Pershing, Princess, Sealine, Sessa Marine, Sunseeker gözümüze takılan motor yatlardı. Zaten takılmamalarına da imkan yoktu! Salon 7 ise sanata ayrılmıştı, “maritime art”. Deniz konulu çalışmalar yapan sanatçıların eserleri görülebiliyor, hatta satışı bile yapılıyor. Bir köşede yağlıboya tablolar, bir diğerinde açık deniz fotoğrafları sergileniyor, canlı müzik performansları gerçekleştirilirken biraz soluklanıp bir şeyler atıştırabiliyorsunuz. Salon 10, 11, 12 malzeme ve donanıma ayrılmıştı. Dikkatinizi çekerim 3 salondan bahsediyoruz. Bu salonlar tekne malzemelerinden tutun, marina aksamına, giyimkuşamdan hizmet sağlayıcılara ve denizcilik yayınlarına kadar aklınıza gelebilecek her şeyin sergilendiği salonlardı. Popüler markaların yanı sıra bizim kıyafet pazarları gibi rengarenk, çeşit çeşit polarları, salopetleri, bereleri, çantaları, çorapları, eldivenleri dizmiş indirimlerle satıyorlardı. Sanırım fuar alanının en kalabalık salonları buralardı! Salon 12’nin yarısını “balık avı”na ayırmışlardı. Boy boy, dizi dizi makaralar, kamışlar, iğneler, rengarenk sırtılar vs. vs. Bir diğer ilginç salon da 12 numaraydı. Girişine kurulmuş havuzda olta makaralarını test edebiliyor, almayı planladığınız kanoyu deneyebiliyorsunuz. Diğer bir köşeye kurulmuş balık tutma simülasyon koltuğu da oldukça ilgi çekiyordu. Elinizde olta güya tuttuğunuz koca balığı yormaya çalışıyorsunuz. Salon 13 ve 14 “kano” ve “su turizmi” üzerineydi. Okullar, dernekler, marinalar, turizm acenteleri, charter şirketleri, ülke stantları… Canınız mı sıkıldı, ya da enerji fazlanız mı var? Plaj voleybolu oynayabilirsiniz! Çocuğunuz yanınızda sıkılıyor mu?

magdergi.com.tr 255

MAG deniz kızı Onları oyalayacak kişiler ve oyun alanları Salon 14’teydi! Yine bu salonlarda Avrupa’nın yeni trendini keşfettik: iç sularda tekneyle dolaşmak. Kiraladığınız 4, 6 ya da 8 kişilik kamaralara sahip nehir tekneleriyle haftalık turlara çıkabiliyorsunuz. Seçeceğiniz bölge ve tekne tipine göre fiyatlar çeşitlilik göstermekte. Biz de aklımızın bir köşesine yazdık, organizasyon şemasına not düştük. Ayrıca, şirketlerin yanı sıra ülke stantları da kuruluyor bu salonlara. Ülkemiz standında da yine tanıdık simalarla demleme çay içip soluklanma fırsatı bulduk. Ülkemiz standında marinalar ve bazı charter firmaları yer almaktaydı. Salon 16 ve 17 asıl ilgi alanımızdı. Denizlerimizde çok az sayıda karşılaşabildiğimiz, ancak dergilerden takip edebildiğimiz markalar boy boy karşımızda sergileniyor, bazılarının dünya prömiyerlerine şahit oluyor; dokunmamıza, gezmemize izin veriliyordu. Oyuncakçıya girmiş küçük çocuklar gibi bir o tekneye, bir bu tekneye koşup durduk. Tek gövdeliler, çift gövdeliler, üç gövdeliler... Gerçi 2011 yılındaki fuarda boy boy katamaranlar gezebilmiştik, bu yıl ise sadece 2 trimaran ve 2 katamaran sergilenmekteydi. Lagoon 39 ile Fountaine Pajot’nun Hélia 44 modelleri stantlarında yerlerini almıştı. Tabi “buna da şükür” dedik! Birkaç yıl evvel İstanbul’da öğrendiğimize göre ne yazık ki Ataköy Marina’nın vinçleri yeterli olmadığından CNR’da gerçekleştirilen kara fuarına katamaranlar getirilemiyormuş. Yüzen evler ise bizim için bir başka projeye dönüştü. İster gölde, ister denizde... Peki kimler vardı? Allures, Amel, Bavaria, Beneteau, Catana, Contest, Delphia, Discovery, Dufour, gururumuz EGE Yat, Faurby, Feeling, Garcia, Grand Soleil, Greenline, Gunfleet, Hallberg Rassy; Hanse, Italia, Jeanneau, Moody, Najad, Nautiner, Nautitech, Nordship, Outremer, Oyster, Pogo, Premiere, Salona, Solaris, Southerly, Scholtz, Swedestar, Tofinou, Wauquiez ve X-Yachts... Sanırım böyle uzun bir anlatım ile fuarın ne kadar büyük bir alanda, ne kadar etkin kullanıldığını ifade edebilmişimdir. Sanat, spor, eğitim, turizm ancak böyle birlikte işlenebilirdi. Yeni bir fuarda bir araya gelebilmek dileğiyle…

256 magdergi.com.tr

Türkiye’nin En İyi Balıkçısı

Kolyoz Balık Filistin Caddesi Attar Sokak No:8 Gaziosmanpaşa / ANKARA T: 0.312.468 45 11 - 0.312.468 45 16 e-mail: kolyozbalik@gmail.com magdergi.com.tr 257

davet

Doğuş Oto Başarısını Kutladı Otomotiv sektörünün önde gelen ﬁrmalarından Doğuş Oto, JW Marriott Otel’de çalışanlarına moral gecesi düzenledi. Vatan Şaşmaz’ın sunuculuğunu üstlendiği gecede Doğuş Oto çalışanları iş hayatının stresinden uzaklaştı. Ünlü şarkıcı Niran Ünsal’ın şarkılarıyla hareketlendirdiği geceye tanınmış simalar da katıldı.

258 magdergi.com.tr

SEDA GÜVENCİ

ZAFER BAȘAR

Gecede konușma yapan Doğuș Oto Genel Müdürü Zafer Bașar, 2012 yılında gösterdikleri bașarı için Doğuș Oto çalıșanlarına teșekkür etti.

GÖKȘEN ÖZELÇAM, ÖZLEM DEMİRBAĞ, IȘIN KOREDUMAN

AYȘE ÇAMTOSUN

magdergi.com.tr 259

davet

15 Yıldır

Açıkhavada Lider

Başkent’te hayata geçen ve 15. yılını dolduran Ströer Kentvizyon markası köklü müşterilerine özel bir davet düzenledi. Bu özel davette 10 yıllık ve 15 yıllık müşterilerine plaket dağıtıldı. Ströer Kentvizyon Yönetim Kurulu Başkan Vekili Gülçin Ulutürk, yaptığı konuşmada Marka’nın bu özel daveti Ankara’da gerçekleştirmesinin sebebinin markanın başkentte doğmuş olması olduğunu belirtti. Ödül töreninin ardından sahne alan Funda Arar, Ströer Kentvizyon markasının çalışanlarını ve müşterilerini doyasıya eğlendirdi.

260 magdergi.com.tr

HAKAN ALTIN

FİGEN-MUSTAFA BAYRAK

AYHAN TEZCAN, GÜLÇİN ULUTÜRK

PINAR YILDIZ KARATAȘ

BORA ÇINAR, İREM BÜTÜNER

TOLGA ERGİN

Ströer Kentvizyon açık hava reklamlarını süsleyen markaların sahipleri gece boyunca koyu bir sohbet içerisindeydiler.

lası için Daha faz /MAGonline .com facebook

ÖZDE ÖCAL

OYA MUNGAN

BAHA ER

magdergi.com.tr 261

BİKE ATTAROĞLU

röportaj

ACE of M.I.C.E.

Ödülleri Sahiplerini Buluyor Turizm Medya Grubu Genel Müdürü Volkan Ataman ile Ace of M.I.C.E. Ödülleri ile ilgili keyiﬂi bir röportaj gerçekleştirdik. Eğlence sektörünün kapılarını aradığımız bu röportajı keyiﬂe okuyun!

izi Turizm Medya Grubu Genel Müdürü olarak tanıyoruz... Bize kendinizden bahseder misiniz? 1974 Ankara doğumluyum. İşletme mezunuyum, daha önceden ilaç endüstrisinde çalışırken birçok etkinlik ve toplantı düzenliyorduk. Bu organizasyonlar

262 magdergi.com.tr

için başvuracağım bir kaynağın, bir başucu rehberinin olmadığını gördüm. Bütün işler de buradan doğdu. Kendimi kısaca anlatmak istersem, dinamik ve yenilikçiyimdir, hedeflerimi net koyup o hedefe odaklanarak çalışmayı severim. Doğayla iç içe yaşamak, gezmek, yeni yerler keşfetmekten, gece hayatı ve yüzmekten keyif alırım. Uzun yıllardır İstanbul’da yaşasam da Ankara her zaman kalbimdedir.

ACE OF MICE nedir? Bize kısaca bahseder misiniz? İletişim çağının en önemli dinamiklerinden biri; “Meeting, Incentive, Congress, Events” kısaca M.I.C.E. sektörü. Günümüzde hedef kitle ile iletişim kurma anlamında markaların en etkili silahlarından biri olarak işlevselliğini her geçen gün artıran M.I.C.E., tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de baş döndüren bir hızla gelişen bir sektör olarak konumlanıyor.

Ace of M.I.C.E. Ödülleri’nin amacı ise kongre, toplantı ve etkinlik faaliyetlerinin sürdürülebilir büyümesine yön vermeyi, sektörde hizmet veren kurum ve kuruluşlarda daha mükemmele ulaşma arzusu yaratmayı, kalite standartlarının yükselmesini sağlamayı, sektör çalışanlarını teşvik ve motive etmeyi, bütün M.I.C.E. sektörünü ödül gecesi vasıtasıyla bir araya toplamayı ve Türk kongre, toplantı ve etkinlik sektörünün bilinirliğini küresel ölçekte arttırmayı hedefleyen ilk ve tek organizasyondur.

Başvuru yapan adayların yaptıkları işlerdeki “farklılığı” ve “başarıyı” net olarak göstermeleri gerekiyor. Sizce 2013 yılında turizm sektörünü neler bekliyor? Toplantı otelleri ve etkinlik mekanlarına yenileri eklenmeye devam ederek kapasite artışı devam edecek. Uluslararası algıda ekonomimiz güçlenirken alkol yasakları, Suriye sınırımızdaki sıkıntıların artması, Amerikalı Sarai Sierra’nın öldürülmesi gibi konular olumsuz bir algı oluşmasına sebep olacak ve bazı uluslararası kongre ve toplantıların kaçmasına sebep olacaktır. İstatistiklere bakacak olursak da; Ocak-Kasım 2012 döneminde ülkemize gelen yabancı ziyaretçilerin sayısı 30.439.612 kişi oldu. ICCA (Uluslararası Kongre ve Konvansiyon Birliği) istatistiklerine göre dünyada yaklaşık 21,000 farklı dernek toplantısının düzenli olarak organize edildiği tahmin ediliyor. Geçtiğimiz yıl dünyada 5 milyon 520 bin 722 kişi, 10.070 uluslararası toplantıya katılım sağladı. 1 toplantıya ortalama 535 kişi katılmış ve toplantı süresi ortalama 3.7 gün olmuştur. Kişi başı harcama ortalama günlük 561 dolar, toplam harcamanın ise 13 milyar 747 milyon dolar olduğunu görüyoruz. Dünya liginde ise Türkiye 159 kongre ile 23. sırada, İstanbul ise şehirler sıralamasında 113 kongre sayısı ile 9 sırada yer alıyor. Özellikle ülkemizde ıncentive toplantılarında, spor organizasyonlarında ve etkinlik sayılarında 2013 yılında artışlar devam edecektir.

Yakın zamandaki projelerinizden bize bahseder misiniz? İki ayrı projemiz var; birincisi yeni müşterilerin ve pazarların kazanılması, M.I.C.E. sektörünün kendi içerisinde birlik beraberliğinin sağlanması, workshop ve seminerlerin düzenlenerek kalite çıtasının arttırılması ve Türkiye M.I.C.E. sektörünün bilinirliği ve algısının global M.I.C.E. sektöründe arttırılması maksadıyla 2014 yılında birincisini gerçekleştireceğimiz uluslararası Ace of M.I.C.E. Exhibitions Fuarı 27-28 Şubat ile 1 Mart tarihleri arasında İstanbul Kongre Merkezinde düzenlenecek. Türkiye M.I.C.E. sektörü için çok önemli olan bu fuar Global M.I.C.E. pazarında da çok ses getirecek ve Türk M.I.C.E. sektörünün hak ettiği yerlere gelmesine ciddi katkılar sağlayacaktır. İkincisi; Ace of M.I.C.E. Exhibitions Fuarında devlet tarafı, dernekler ve M.I.C.E. sektörünün üç ayrı segmentindeki profesyoneller bir araya gelerek M.I.C.E. sektörünün sürdürülebilir büyümesini sağlamak, sektörün sorunları ve çözüm önerilerini tartışmak ve global M.I.C.E. pazarında daha ileriye gitmesi için stratejiler oluşturulması maksadıyla M.I.C.E. Zirvesini gerçekleştireceğiz.

Süreç nasıl işliyor? Başvurular 1 Ocak itibariyle başladı ve 5 Nisan 2013 tarihine kadar www.miceodulleri.com üzerinden almaya devam edeceğiz. Başvuruları jüri üyeleri 6-17 Nisan tarihleri arasında web üzerinden online olarak oylayarak her kategorinin ilk üç finalistini belirleyecek ve 29 Nisan tarihinde Feriye

Lokantası’nda gerçekleştirilecek jüri toplantısında finale kalan 78 firma yöneticisi 46 kişilik jüri heyetine birebir sunumlarını gerçekleştirecek ve jüri üyelerinin puanlarıyla birinciler belirlenmiş olacak. Bu sene finalist firmalar jüri üyelerine sunumlarında serbestler, diledikleri şekilde prezantasyonlarını gerçekleştirebilirler. Festival kategorisinde ise halk tarafından 6 Nisan - 6 Haziran 2013 tarihleri arasında facebook.com/miceodulleri sayfamızdan yapılacak oylama ile finalistler belirlenecek. Halk tarafından belirlenen her kategorinin en iyi üç festivalin birincilerini 8 Haziran 2013 Tarihinde Haliç Kongre Merkezinde gerçekleşecek Ödül gecesinde 3.000 M.I.C.E. profesyoneli tarafından Keypad aracılığıyla oylanacak ve anında belirlenecek. Yarışmaya katılan adaylara önerileriniz nelerdir? Başvuru yapan adayların yaptıkları işlerdeki “farklılığı” ve “başarıyı” net olarak göstermelerini, baştaki hedefi ve alınan sonuçları paylaşmalarını, yaratıcılıklarını ortaya çıkarmalarını ve ölçülebilir sonuçlar sunmalarını öneriyorum. Başvurularında sunum kalitesine de çok önem vermelerini öneriyorum. Çünkü büyük zaman ve emek verilerek yapılmış işlerin hak ettiği değeri bulması gerekir, bunun için jüri üyelerine yapılacak sunum kalitelerinin ve teknolojilerinin de yaptıkları işler gibi kaliteli ve özen gösterilerek hazırlanmasını, sunucuların mutlaka konuya çok hâkim olmalarını ve sahnede kurumlarını temsil ettiklerini unutmamaları gerekiyor.

magdergi.com.tr 263

davet

İntes’in Geleneksel Yemeği Türkiye İnşaat Sanayicileri İşveren Sendikası’nın (INTES) her yıl geleneksel olarak düzenlediği yemekli toplantısı Sheraton Otel’de gerçekleşti. Türkiye’nin su işleri konulu toplantının açılış konuşmasını Intes Yönetim Kurulu Başkanı Şükrü Koçoğlu yaptı. Yaptıkları enerji yatırımlarını işaret ederek Türkiye’de karşılaştıkları bürokratik zorlukları anlatan Koçoğlu, bu engellerin bir an önce aşılması gerektiğini kaydetti. Sheraton Otel’de gerçekleşen geleneksel yemekli baloya Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu katıldı. Hidroelektrik Santrallere (HES) değinen Eroğlu, Türkiye’nin su fakiri bir ülke olmadığını savunurken Türkiye’nin dışa bağımlı olmasını isteyenlerin HES’lere karşı olduğunu ileri sürdü.

ȘÜKRÜ KOÇOĞLU

VEYSEL EROĞLU

Her yıl geleneksel olarak gerçekleșen INTES’in yemekli toplantısına Orman ve Su İșleri Bakanı Veysel Eroğlu konușmacı olarak katıldı. lası için Daha faz /magdergi m twitter.co

264 magdergi.com.tr

SEDA DEMİREL, CAN KARAKUȘ

PELİN AKAN

İNCİ NİĞDELİOĞLU

magdergi.com.tr 265

davet

Konya Yolu Mevlana Bulvarı’nda hizmet veren Mazda SMB’nin açılıșına Ak Parti Trabzon milletvekili Faruk Nafiz Özak, MHP Trabzon milletvekili Koray Aydın, CHP Ankara milletvekili Sinan Aygün’ün yanı sıra sanatçı Cengiz Kurtoğlu da katıldı.

Mazda’ya Yeni Üye “SMB” Mazda Türkiye’de açtığı yeni bayileri ile hizmet ağını genişletmeye devam ediyor. Ailenin başkentteki son üyesi “SMB” oldu. Mazda ailesinin son üyesi olan SMB’nin Konya Yolu Mevlana Bulvarı’ndaki açılışı yoğun bir katılım ile gerçekleşti. Büyüyen Mazda’nın yeni yüzü olan SMB, sıfır km araç satış, servis, yedek parça ve 2. el hizmetleriyle Mazda tutkunlarına hizmet verecek. Yoğun katılımın olduğu açılışa iş, sanat ve siyaset arenasından birçok isim katıldı.

lası için Daha faz /MAGonline .com facebook

266 magdergi.com.tr

SÜLEYMAN-OLGA KALEMCİ

2013 En Parlak Y›l›n›z Olsun.

Dünyamızın Yıldızları Ankara’da konaklamak için onlarca alternatif olabilir fakat, Limak Ambassadore Hotel sizin için tasarlandı.

Limak Ambassadore Hotel Bo¤az Sokak No:19 Kavakl›dere Ankara Tel: +90 312 428 48 48 www.limakhotels.com

JÜRİ ÜYELERİ Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Cerrahi Ana Bilim Dalı Başkanı

PROF. DR. SEMİH BAŞKAN Jüri Başkanı

GÖKÇE ÇINAR HİMMETOĞLU

Ahef Aile Hekimleri Dernekleri Federasyonu

DR. MURAT GİRGİNER

Türkiye Kurumsal İletişim Yöneticisi

Yönetim Kurulu Başkanı

Bahçeşehir Üniversitesi

Bayraktar Holding

Biletix

Genel Sekreteri

Kurumsal İletişim Müdürü

Genel Müdür Yardımcısı

Doğrudan Pazarlama İletişimcileri Derneği (DPİD)

ZİYA ALPAY

SELİN ŞAHİNİZ

KARAOĞLAN TAŞÇI

Borusan Otomotiv

SİMAY ALSAN

Dell

Deva İlaç

Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK)

Doğan Burda Dergi Yayıncılık

DR. ÖZEN KIRANT YOZCU Turizm İşletmeciliği Bölümü Öğretim Görevlisi

BMW Pazarlama İletişimi Müdürü

Dell Türkiye Pazarlama Müdürü

Pazarlama Müdürü

Protokol Müdürü

Kurumsal İletişim Direktörü

EMİNE PURA

Doğuş Yayın Grubu

Ece Vahapoğlu

Efes Pilsen

Hayat Kimya

HSBC

ICVB (İstanbul Kongre ve Ziyaretçi Bürosu)

International Pr Network (IPRN)

Kurumsal İletişim Direktörü

Sunucu-Yazar

Sponsorluk, Dijital ve Sosyal Markalar Pazarlama Müdürü

Hijyen Grubu Katagori Pazarlama Müdürü

Kurumsal İletişim ve Stratejik Planlama Birim Yöneticisi

Genel Müdür

Mey İçki

Nike

Boğaziçi Üniversitesi

SİREN ULUDAĞ

İstanbul Turizm Atölyesi

TÜLİN ERSÖZ Başkan

ECE VAHAPOĞLU

Koç Üniversitesi

AHU PARLAR İletişim Direktörü

BELİT FUNDA

EMRE TOPSAKALOĞLU

Magazin Gazetecileri Derneği (MGD)

SİNAN TOSUN Başkan

TİJEN KAVLAK

MELEK SOKLANGIÇ DİNÇER

Meeting Professionals International (MPI) Türkiye

HANDAN BOYCE

ÖZLEM ESEN

İHSAN ÇIRPICI

ZELİHA ŞENER Pazarlama Müdürü

Türkiye Başkanı

PepsiCo

DİDEM ŞİNİK

PepsiCo Türkiye Kurumsal İletişim Müdürü

Sinpaş

BARIŞ EKİNCİ Pazarlama ve Kurumsal İletişim Genel Müdür Yardımcısı

Türk Kulak Burun Boğaz Baş Boyun Cerrahi Derneği

PROF. DR. FERHAN ÖZ Başkan

268 magdergi.com.tr

Pﬁzer

RST Biomedikal A.Ş.

MÜGE ÖZDEMİR

GÖKHAN AKDOĞAN

Pazarlama Hizmetleri Müdürü

Genel Müdür Yardımcısı

Roche

SERPİL KÖSE ONARAN

Sabiha Gökçen

CANAN SOYSAL Kurumsal İletişim Müdürü

SERAP OĞUZTAŞ Başkan

Spor A.Ş.

PROF. DR. HAYATİ DURMAZ

Başkan

TUNÇ SARAL

Nike Türkiye Spor Pazarlama Müdürü

Sergileme ve Stand Tasarımları Derneği (SSTD)

AKIN NALÇA

ASLI AKIN Chairman

Novo Nordisk

KEZZİBAN TOPRAK BAYHAN

Organizasyon ve Satın Alma Takım Lideri

SGD Eğitim ve Danışmanlık

CENGİZ ALKIŞ Genel Müdür

TAV İŞLETME HİZMETLERİ A.Ş.

TESDER

Turkcell

Türk Hava Yolları

Kurumsal İletişim Müdürü

İKSV Caz Koordinatörü

Etkinlik Müdürü

Protokol Müdürü

Türkiye Halkla İlişkiler Derneği (TÜHİD)

Türkiye Seyehat Acentaları Birliği (TÜRSAB)

Yapı Kredi

Başkan

Kongre ve Incentive Komite Başkanı

ALPARSLAN BAKİ ERTEKİN

SİBEL CANERİ ERGÜN

PELİN OPCİN

Genel Müdür

Türk Ortopedi ve Travmataloji Derneği

ELİF BALCI FİSUNOĞLU

Yönetim Kurulu Başkanı

Yönetim Kurulu Üyesi

Kongre ve Etkinlik Müdürü

Site Türkiye

NESLİHAN SADIKOĞLU

FÜGEN TOKSÜ

TALHA ÇAMAŞ

UĞUR NALBANTOĞLU Stratejik İletişim Direktörü

ENGİN ERTORUN

YASEMİN ERDEMİR

Ace of M.I.C.E. Ödülleri 2. kez sahipleriyle buluşmaya hazırlanıyor. Kongre, toplantı ve etkinlik alanında Türkiye’nin ilk ve tek organizasyonu olan Ace of M.I.C.E.’ın büyük heyecanını birlikte yaşamak için başvurularınızı bekliyoruz.

Genel Koordinasyon

Başvuru tarihleri: 01 Ocak 2013 – 05 Nisan 2013 www.miceodulleri.com Etkinlik Mekanı

Etkinlik Yönetimi

Sahne - Genel Dekorasyon

Organizasyon Sponsorları

Ses - Işık

Etkinlik Öncesi Parti Sponsoru

Konaklama / Toplantı Sponsorları

İletişim Sponsorları Hizmet Sponsorları

Medya Sponsorları

Destekleyen Kuruluşlar ʼʼ Türkiyeʼnin İlk Tatil Televizyonuʼʼ

magdergi.com.tr 269

davet

Yeni Yaşa Şık Parti Ankara Genç İş Adamları Derneği’nin Başkanı Abdullah Değer yeni yaşını yakın dostlarının katıldığı bir parti ile kutladı. İş dünyasının önde gelen isimlerinin katıldığı partide Abdullah Değer ve davetliler keyif dolu bir akşam geçirdiler. No4’te gerçekleşen bu özel akşamda geçmiş yıllar yad edilirken, Abdullah Değer yeni yaşını sevdikleriyle kutlamanın verdiği mutluluğu yaşadı.

ABDULLAH-HASİNE DEĞER

270 magdergi.com.tr

CEREN CAN, MELTEM TAN

SEDA ÖZBULUT

SİNEM-CEM VURAL

YÜKSEL YÜCEL

ÜNAL PALA

Yeni yașını en yakın arkadașlarıyla No4’te kutlayan Abdullah Değer, pastasındaki mumları üfledikten sonra tebrikleri kabul etti.

KUTLU TAMAY, ZEYNEP OKUTAN

ARZU BEYAZIT

FATMA SEMİZ

magdergi.com.tr 271

davet

Enplus’tan Farklı Bir Lansman Davetlilerine kendi yemeklerini yaptıran ve böylece farklı bir ürün deneyimi yaşatan tanıtıma ilgi yoğun oldu. Müşterilerine evlerindeki mutfak olanaklarını sunan ve kendi yemeklerini yaptıran Enplus Mağazası’nın işletmecisi iş adamı Yaşasın Kızıldemir’in düzenlediği lansmana tanınmış isimler katıldı. Şef Baron Meshkin’in önderliğinde hazırladıkları yemeklerin yapım aşamasında ürünleri de deneyen davetliler yeni bir deneyim yaşadılar.

YAȘASIN KIZILDEMİR

Davetliler Sub-zero marka mutfak ürünlerini de yakından inceleme fırsatı buldu.

ÇETİN DEĞER

lası için Daha faz m.tr gdergi.co www.ma

272 magdergi.com.tr

HAKAN ERKAN, ESRA ȘENGEÇ

LEVENT GÜDÜLLÜOĞLU

NESRİN FIRTINA DEĞER

magdergi.com.tr 273

sinema - müzik

Serkan Tavşanoğlu

serkan.tavsanoglu@magdergi.com.tr www.serkan.blogcu.com

Bu Gece Olacak

Uzun

Bazı geceler sabahı bulur, evin yolu çoktan unutulmuştur. Sabah 5, şehirde tüm mekanlar kapandı, gidecek bir yer kaldı mı? Elbette! İşte güneşi görmeden eve dönmek istemeyenler için dünya şehirlerinden “afterhours” parti adresleri... Tamirci – İstanbul Karaköy’de bir motosiklet tamircisi. Bilmeyenler için basık ve karanlık bir dükkan. Müdavimleri içinse sınırsız eğlencelerin yaşandığı, şehrin yeni elektronik müzik mabedi.

Frutta e Verdura – Roma Sıra dışı bir eğlence, sıra dışı bir mekanda yaşanır. Bu mekan, şehir merkezinden kilometrelerce uzaktaki bir meyve sebze bahçesi de olabilir! Roma’da sabah 5’ten sonra tüm kulüpler kepenk indirdiğinde gidebileceğiniz tek yer olan Frutta e Verdura’dan bahsediyorum. Şehirde uykusu kaçan herkes burada. Kimi biraz çılgınlık peşinde, kimi müzik ve dans... Bazılarının derdiyse yeni insanlarla tanışıp sabah soğuğunda yalnız kalmamak!

Onlarca insan bu küçük dükkana nasıl sığıyor? Sabahın 7’sinde bu insanlar burada ne yapıyor? Bu neyin kafası?! Aklınızdan bu sorular geçiyorsa Tamirci size göre bir yer değil. Ancak tüm şehrin derin uykuda olduğu saatlerde siz daha fazla dans, daha fazla eğlence peşindeyseniz doğru yerdesiniz. Sabaha karşı 5’te açılan mekanda parti 11’e kadar devam ediyor. Beyoğlu bölgesindeki gece kulüplerinden çıkan dans tutkunları soluğu Tamirci’de alıyor. Adres bilgisine ihtiyacınız yok, o saatte çalışan tüm taksiciler Tamirci’yi biliyor.

274 magdergi.com.tr

Roma’nın en marjinal kulüplerinden biri sayılan Frutta e Verdura’ya herkes kabul ediliyor. Ancak kulübün atmosferi ve içeride karşılaşabileceğiniz durumlar nedeniyle herkese tavsiye edilmiyor.

Berghain – Berlin Elektronik müzik tutkunları için kutsal bir vazife gibidir Berghain’da dans etmek... Dışarıdan bakıldığında Ankara’nın soğuk/ruhsuz Bakanlık binalarını anımsatan, eski bir antrepo burası. Ancak içeri adım atar atmaz dünyanız değişiyor! Kapıdaki uzun kuyruğu ve güvenlik görevlilerini aşıp içeri girmek ne yazık ki herkese nasip olmuyor. Berghain’da parti hiç bitmiyor, müziğin sesi asla kısılmıyor. Her gün, her saatte setin başında bir DJ bulunuyor. İster Perşembe iş çıkış saatinde gidin, isterseniz Pazar kahvaltısından sonra; içeride sizi kendinden geçercesine dans eden yüzlerce “clubber” karşılıyor olacak. Gidecek olanları uyaralım, fazla dağıtmayın! Berghain’da bir Türk ile karşılaşma ihtimaliniz çok yüksek. Kulübün müdavimleri arasında Sezen Aksu ve Tarkan gibi ünlü isimler de var. Ghost – Beyrut Orta Doğu’nun Paris’i Beyrut, gece hayatında da Avrupa ile yarışıyor. Lübnanlılar da bizler gibi yeni insanlarla tanışıp eğlenmeyi, sabaha kadar dans etmeyi çok seviyor. Doğal olarak Beyrut’ta da standart eğlence saatlerinin dışına çıkan mekanlar var. Fairway yolundaki Ghost, şehrin az sayıdaki “late night” kulüplerinden biri. Mekanın müzik akışında çoğunlukla dünya çapında bilinen popüler hitlere yer veriliyor. Geç saatlerde kulüp kalabalıklaşıp adrenalin yükseldiğinde Arap müziğine geçiliyor. İşte siz o zaman görün eğlenceyi! Dağ gibi adamlar oryantal kıvraklığında dans ediyor. Beyrut’a gidecek olanlara genellikle B018, Music Hall ya da Mad gibi ana akım kulüpleri görmeleri tavsiye edilir. Fakat bana sorarsanız Ghost’ta bir gece geçirmeden şehrin eğlence kültürünü yorumlamak mümkün değildir.

İstanbul Tamirci

magdergi.com.tr 275

davet

MUTLU, ESRA, MÜGE ÖĞÜTCÜ, TUĞBA, GÖKTAN AȘKIN

Yeni Lezzetlerin Durağı Farklı tarzı, samimi ortamı ile iddiasını ortaya koyan The Crank, Ümitköy’de açıldı. Angora Bulvarı üzerinde müstakil bir binada hizmet verecek olan The Crank yoğun bir katılım ile hizmete açıldı. Yoğun katılımın olduğu açılışta mekan sahipleri konukları ile yakından ilgilendiler. Farklı dekorasyonu, kaliteli müzik seçimleri, birbirinden eşsiz ve zengin lezzetleri ile farkını ortaya koyan mekan başkentlilerin uğrak adreslerinden biri olacağa benziyor. Özenle seçilmiş etlerden kullanıldığı The Crank’e has yöntemlerle marine edilen steak’ler özellikle et tutkunlarının vazgeçilmezi olacak.

lası için Daha faz m.tr gdergi.co www.ma

276 magdergi.com.tr

ARZU YEȘİL, ÇAĞLA KARAMENDERES

magdergi.com.tr 277

davet

Başarılı İş Adamından Özel Parti

Türkiye’nin önde gelen organizasyon ﬁrmalarından Organizer’in sahibi Sermurat Küçükgül 41. yaşını eğlence dolu bir parti ile kutladı.

Ankara Yelken Kulübü’nde düzenlenen partiye Sermurat Küçükgül’ün yakın dostları katıldı. Ankara Yelken Kulübü ve Ankara Sualtı Kulübü üyelerinin de katıldığı parti canlı müzik eşliğinde gece geç saatlere kadar devam etti. NERGİS-SERMURAT KÜÇÜKGÜL

lası için Daha faz /magdergi m twitter.co

278 magdergi.com.tr

BAȘAK-NECDET DİKİCİ

PELİN KORKMAZ, SEVİL BAYBÖRÜ

ȘULE-SAVAȘ TOYATA

magdergi.com.tr 279

kahve molası

Neslihan Özyükseler Tanış neslihan@magdergi.com.tr twitter.com/nozyukseler

Seda Akgül Soruyor:

“Kişilik mi? Dişilik mi?” Dışarısı buz gibi, kar yağdı yağacak… Saat tam 14:21... Evdeyim, yanımda sıcacık kahvem, önümde klavyem…

z evvel bizim sitenin minik marketini aradım ve acil siparişlerimi verdim… 2 paket Cheetos, çilekli, ayıcıklı ve kolalı Jelibon (Haribo yokmuş), beş paket Halley… “Hanımefendi Halley kalmadı ama Eti Cin gönderebilirim, çocuklar onu da seviyor” dedi karşımdaki… Önce “Bunları çocuk için istemedim ki” dedim… Hemen ardından “çabuk gelsin olur mu, çocuk ağlıyor” lafı çıkıverdi ağzımdan. Doğrucu davutluktan pis yalancılığa geçişim arasında otuz saniye yok… En fenası da utanç duygumdan eser kalmadı! Kapı çalıyor! Siparişlerim geldi! Jelibon’lar tamam, Cheetos yerine başka bir cips göndermişler. Oysa ben Cheetos severim, peynirlisinden... Önce kirazlı Jelibon’dan başlıyorum… Dişimle paketi açtım, ağzıma iki tane attım… Hımmmm, bu plastik şeyleri seviyorum… Gerçi asıl tercihim Haribo, ama olsun! Gördüğünüz gibi über sağlıklı besleniyorum. Hep böyleydim ve sanırım daima böyle kalacağım… Aslında ben şimdi neden Jelibon’lardan, Haribo’lardan bahsettim biliyor musunuz! Az evvel yakın dostum Seda Akgül’ün kitabını ikinci kez okumaya başladım, “Kişilik mi? Dişilik mi?” kitabının ismi. Aylardır çok satanlar listesinde. MAG Dergi’nin sayfalarında röportajını okumuştunuz ve televizyonda severek izlediğiniz tatlı sarışın... Seda Akgül bildiğiniz gibi hafta içi her sabah Star Televizyonu’nda yayınlanan “Bugün” adlı programın yapımcısı ve sunucusu, yıllarca spikerlik yapmış çok deneyimli bir televizyoncu… Jelibon- Seda Akgül bağlantısını hala çözemediniz değil mi? Efendim bundan yıllar evvel İngiltere’ye yapılan bir basın gezisinde tanıştık biz Seda’yla. Uçak havalanır havalanmaz çantasından kocaman bir Haribo paketi çıkardı, açtı ve yemeye başladı. Telefonda defalarca konuşmuşuz ama o gün yüz yüze ilk tanışmamız. “Haribo’nuzdan alabilir miyim?” diyemedim. Aşere aşere gittim Birmingham’a kadar! Sonra da dönüş yoluna kadar unuttum zaten.

280 magdergi.com.tr

O dört günlük seyahat şu ana kadar artarak devam eden dostluğumuzun başlangıcı oldu. Her sabah onun güzel yüzünü görerek, müthiş esprilerini dinleyerek güne başlamak harika! Tek sıkıntım var… Yeterince zeki olmadığım gerçeğiyle yüzleşiyorum onun karşısında… Şaka bir yana kitabını bir kez okudum ama bugün bu soğukta bir kez daha okuyacağım… Postiga Yayınları’ndan çıkan “Kişilik mi? Dişilik mi” adlı kitap sürükleyici, eğlendirici ve aslında farkında olmadan bilgilendirici… Zira yaşamın içinde bazen şuursuzlaşıyoruz… Gerçekleri göremeden akışa kapılıp gidiyoruz… Tökezlediğimizde de sudan çıkmış balığa dönüyoruz… Seda Akgül gibi kadınlarsa tökezleseler bile balık gibi ıslanmıyorlar… Çünkü onların gerçek görüleri fazla… Bara girdiğinde beş adamın gözü ona çevriliyorsa “ahhh ben ne şahane bir yaratığım” demiyorlar. Yaşamı sorguluyorlar, hem kendilerini hem çevrelerindekilere objektif bakıyorlar, salakça değil gerçekçe yaşıyorlar… Kimi zaman “iyi mi yapıyorum, doğru yolda mıyım” diye düşünüyorlar… Zira mutluluğun formülü her zaman akıl ve zekadan geçmiyor… Fakat kesin olan şu, aptal kadınlardan daha başarılı ve saygın oluyorlar… İşte bu kitap da ince bir espri, keskin bir zekayla kaleme alınmış… Kah kahkahadan kırıyor kah düşündürüyor, başka bir pencere açıyor… Tespitler öyle çarpıcı ki… Hala okumadıysanız hiç vakit kaybetmeyin!

magdergi.com.tr 281

davet

Nuyell Butik’ten Sevgi Dolu Davet Nuyell Butik’in, Sevgililer Günü için verdiği davette yeni sezon ürünler tanıtıldı. Birbirinden güzel kreasyonların merkezi Nuyell Butik Sevgililer Günü’ne özel olarak davet verdi. Davetliler leziz ikramları tadarken aynı zamanda Nuyell Butik’in yeni kreasyonlarını inceleme fırsatı buldu. Birçok konuğun katıldığı davette Şarap Tadımcısı Emre Demirel’in konuklara verdiği bilgiler davete bir şarap söyleşisi havası kattı.

VOLKAN ARIKANOĞLU

Aylin Küçükoğlu Nuyell Butik’in Osmanlı figürlü özel kumașıyla hazırlanan yeni koleksiyonunun müjdesini verdi. 282 magdergi.com.tr

HATİCE KAVLAK

AYLİN KÜÇÜKOĞLU

EMRE DEMİREL

lası için Daha fazdergi.com blog.mag

GÖZDE KAYNAR

HAYAL BİLE EDEMEYECEĞİNİZ

GÜZELLİK İÇİN

(0312) 235 38 83

WWW.AHSENGUZELLIK.COM

OSMANAĞA KONAKLARI 2494 - 2 SOKAK NO:4 ÜMİTKÖY - ANKARA

magdergi.com.tr 283

davet

Sevgililer Günü Coşkusu Başkentliler 14 Şubat Sevgililer Günü’nü Holiday Inn Otel’de düzenlenen Özcan Deniz konseri ile kutladı. Holiday Inn Otel, 14 Şubat Sevgililer Günü’nde çok özel bir geceye ev sahipliği yaptı. Ünlü sanatçı Özcan Deniz’in sahne aldığı gecede davetliler romantik şarkılar eşliğinde çok hoş bir gece geçirdiler. FİLİZ-ÖNDER BÜLBÜLOĞLU

284 magdergi.com.tr

SİBEL-GÖKMEN ÖZDOĞAN

MELTEM-BÜLENT AKSU

NUSRET CÖMERT

KAAN ÇAĞLAYAN, CANSU KULİĞ, ZAFER-SONGÜL ÇAĞLAYAN, KÜBRA-ÇAĞAN ÇAĞLAYAN

Romantizmin eksik olmadığı gecede Holiday Inn renkli görüntülere sahne oldu. Ankara’da yeni açılan bir otel olmasına rağmen kalitesi ile herkesin tercihi olan Holiday Inn Otel konuklarına unutulmaz bir gece yaşattı. Ünlü sanatçı Özcan Deniz’in performansı ile müziğe doyan konuklar Sevgililer Günü’nde özel bir konser izleme şansı buldular. Model Merve Büyüksaraç’ın da tercihi olan Holiday Inn misafirlerinden tam not aldı.

MUSTAFA-SERAP ERDEM

SELÇUK-BİLGE PEHLİVANOĞLU

lası için Daha faz /MAGonline m o .c facebook magdergi.com.tr 285 MERVE BÜYÜKSARAÇ

davet

Çantalar Villa’da Görücüye Çıktı Villa Villa, bir kez daha farklı bir etkinliğe ev sahibi yaparken Madonna ve Kate Moss gibi dünya starlarının kullandığı çantalar cemiyetin beğenisine sunuldu. Bursa sosyal hayatının çanta tutkunu hanımları, özel bir davette bir araya geldi. Dünyaca ünlü Corto Moltedo markasının birbirinden özel ve birbirinden şık tasarımlı çantaları hakkında tasarımcı Sinem Akay’dan bilgiler alan hanımlar, gün boyu keyifli anlar yaşadı. Madonna, Kate Hudson, Yoko Ono, Priscilla Presley ve Anna Del Ruusso gibi birçok ünlü ismin vazgeçilmezi olan çantalar büyük ilgi gördü.

lası için Daha faz m.tr gdergi.co www.ma

286 magdergi.com.tr

ÖZGE IȘKIN

SELİN DİKBAȘER

İPEK YEDİKARDEȘ, OYA ÖZTEL

magdergi.com.tr 287

Orhan Bademli ile En Havalı Saçlar 2013 saç trendleri belirlendi. En özel saçların yaratıcısı, MOS Kuaför’ün

kurucularından Orhan Bademli’nin oluşumuyla Hair Style Akademi ve Makyöz Mehmet Yıldırım’la birlikte çok özel bir çekim gerçekleştirdi. Renk skalalarında 2013 saçlarında sıcak kahvelerin derin renk zenginliğini, keskin formlarla uzun saç bloklarında yaşattıklarını belirten Orhan Bademli, renk segmentlerinde kahve dünyasındaki ton bloklarından esinlendiğini söyledi. Bu renkler bir akımın güzelliğini hakimiyeti altına almış durumda... 288 magdergi.com.tr

Karavel

Her saç modeli hayatımızda gerekli konforu sağlayamaz... Bu durumun nedenlerini bilmek veya uzman kişilerle paylaşmak öncelikleriniz arasında olmalı. İsteklerinizi takip eden, kreatif ve yaratıcı ekiplerin olduğunu bilmek ve onları takip etmenin avantajından yararlanabilmek çok güzel bir şey... Çok iyi, profesyonelce tasarlanmış dönemin karavel dışa olan saç modelinde, yüzün ön çerçevesinden yana doğru adeta blok halinde düşen bu saç modeli saça akışkanlık vermiş. Masumiyet ve saf bir genç kızın tutkulu, bitmek tükenmek bilmeyen enerjisini yansıtmış. Saç şekillendirici ürün guruplarında Loreal inanılmaz bir doğallık ile model yapmada harika bir kılavuz... Saç bakımı saçın ana iskeletini oluşturur... Saçınızdaki enerji bakımla birleşince farkınızı ortaya koyacaksınız. İşte özel ve doğal bir ürün olan Marakesh Oil’i mutlaka kullanıyoruz. Stilde tam görünümü yapmak için Kuaför ve Makyöz Mehmet Yıldırım’la beraber çalıştık.

Haute Couture

Saç tasarımcısı Orhan Bademli, hayalleri doğrultusunda duygusallığın sürpriz şaşırtmasını esas güzelliği ile yaşatıyor. Heyecanlı bir performansla, çarpıcı, sanatsal tasarımı heyecan verici yanı ile yetenekleri yaşam sevincine adeta bir övgü! Haute Couture topuz saçlar bu yıl ki volanlı giysilerden güç alıyor gibi ekstra volüm, büyük hacimli saç sitillerinden oluşuyor. Koleksiyon saç modelinde cepheyi gergin, geriye doğru, net ve parlak bir şekilde arkaya doğru tarayıp ön bloğun içinde ikinci bir alan oluşturarak büyük parıltılı bir bantla adeta kraliçe tacını andıran ışıltılı bir şıklık yarattık. Göze çarpan abartılı, aynı zamanda klasik, farklı ve bir o kadar da dramatik olan bu saç modeli baştan çıkarıcılığıyla “vay be” dedirtiyor. Renk skalamızda 2013 saçlarında sıcak kahvelerin derin renk zenginliğini keskin formlarla uzun saç bloklarında yaşatıyor ve yaşıyoruz... Esin kaynağı renk, segmentlerinden, kahve dünyasındaki ton bloklarından esinlenen bir akımın güzelliğini hakimiyeti altına almış... Kaliteyi yakalamak için de adeta gözler net ve yoğunluğun efendisi ile siyah ve gece mavilerin kontrollü teatral vurgulamalara kadar gittiğini görüyoruz kırmızı dudaklar da dahil...

Dinamik

İlkbaharın gelişiyle birlikte farklı bir çekiciliğin baş rol oyuncusu olmak, kendi hayatınızın her karesini adeta bilinçli bir yıldız gibi ışıldayarak geçirmek için ışıl ışıl bir stil... Saç rengimizi değiştirirken, kendimizi ve duygularımızı özel övgü ile ruhen tebrik etmek için değil yaşayarak gerçekleştirmeliyiz. Yaşanacakların, tutkuların, yeni hayallerin, sihirli dokunuşlarını vurgulayan en önemli etken tatlı bir saç rengidir. Hiçbir kadın bu özel saç rengine karşı koyamaz. “Loreal in dia Light dia richesse”in renklendirme ürünleriyle saçlarda renk buketlerinin çekiciliğini, renklendirme uzmanlarımızdan Nurcan Aslan’ın ve Hakan Ay’ın bitmek tükenmek bilmeyen enerjileri, tutkulu renk yaratıcılıklarıyla, farklı renklere, kararlı fırça darbeleri ile her defasında bizleri şaşırtmaya devam ediyorlar. Makyöz Mehmet Yıldırım’ın cilde bütünsel yaklaşımıyla ortaya çıkan kalite ile saç bütünleşmiş. Zümrüt dumanlı gözler ve kırmızı dudaklar çarpıcılığı ortaya koymuş. Çekimin güzelliğine güzellik katan bu makyajla çekimi şova çeviren Makyöz Mehmet Yıldırım harikalar yaratmış.

magdergi.com.tr 289

davet

Güzellik Buluşması Dünya jet-setinin yeni gözdesi Helix-D Serum, cemiyet hayatının önde gelen isimlerine özel bir davetle 2013 yılının güzellik trendlerini sundu. Reina’da düzenlenen ve cemiyet hayatının tanınmış isimlerinin katıldığı “2013 Güzellik Trendleri” konulu davette Helix-D Serum tanıtıldı. Dermakozmetiğin öncülerinden Özlem Acar’ın ev sahipliğinde düzenlenen etkinlikte serumun cilt yaşlanmasına karşı sağladığı başarılı sonuçları paylaşıldı. “2013 Güzellik Trendleri” konulu davette, kırışıkların ve cilt yaşlanmasının önlenmesi için yapılması gerekenler konuşuldu.

Özlem Acar’ın ev sahipliğinde düzenlenen etkinlikte, Özlem Hanım konuklarını tek tek kapıda karșıladı ve davet boyunca yakından ilgilenerek örnek bir misafirperverlik sergiledi.

ÖZLEM ACAR

lası için Daha faz /magdergi m twitter.co

290 magdergi.com.tr

BUKET TAȘDELEN

NESLİHAN KOZANOĞLU

SİREN ERTAN ÇARMIKLI

magdergi.com.tr 291

davet

Cafemiz’de Sağlıklı Söyleşi Diyetisyen Elvan Odabaşı Kanar Cafemiz’de gerçekleşen önemli bir davet ile formda bir vücuda sahip olmanın püf noktalarını anlattı. Arjantin Caddesi’nde bulunan Cafemiz’de Diyetisyen Elvan Odabaşı Kanar ile yıllara meydan okuyan formda bir vücuda sahip olmanın püf noktalarının anlatıldığı bir sohbet düzenlendi. Elvan Odabaşı Kanar söyleşisinde her ev hanımının mutfağında bulunması gereken besinleri ve bunların nasıl tüketilmesi gerektiğini ayrıntılarıyla anlattı. Ayrıca Cafemiz şefleri tarafından hazırlanıp davetlilere ikram edilen “Gençlik Keki”nin tarifini de konuklarıyla paylaşan Elvan Odabaşı Kanar konuklarıyla özel olarak ilgilendi.

ELVAN ODABAȘI KANAR

Davete gelen bayanlar, Elvan Odabașı Kanar’la sohbet ederek merak ettikleri sorulara cevap aradılar.

lası için Daha faz /magdergi m twitter.co

292 magdergi.com.tr

ZEYNEP AKINCI

KUMRU TERLEMEZ

ARZU DURAL

ELMAS ACAR

magdergi.com.tr 293

davet

Mucize Güzellik Çayyolu’nda Güzellik uzmanı Mine Murat, yıllardır edindiği tecrübesini Ümitköy’de açtığı güzellik merkezine taşıdı. Güzellik konusunda aldığı eğitim ile yıllardır çalışarak elde ettiği tecrübeyi birleştiren güzellik uzmanı Mine Murat, daha kaliteli hizmeti sunmak için güzellik salonunu açtı. Çok sayıda davetlinin de yer aldığı açılışta kurdeleyi Gazi Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Tamer Sökmen kesti. Bu meslekte ilerlemek için yola çıkarken estetisyenlik ve masaj eğitimi aldığını söyleyen Mine Murat, aradan geçen zamanda birçok güzellik salonunda çalışarak uzmanlaştığını belirtti. Çayyolu’nda kendi güzellik merkezinin açılışını yapan güzellik uzmanı, kendi deyimiyle yıllardır kurduğu hayali gerçekleştirdiğini ve kendi salonunu açtığını söyledi. Açılışa Mine Murat’ın yakın dostları katıldı.

TAMER SÖKMEN, MİNE MURAT

Mucize Güzellik salonunun açılıșını sahibi Mine Murat ile Gazi Üniversitesi Spor Beden Eğitimi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Tamer Sökmen birlikte yaptı.

lası için Daha faz r rgi.com.t e d g a .m www

294 magdergi.com.tr

ESER DAĞISTANLI, FARUK EVCİ

AKİF BULUT, MELİKE BİLGİN

NAZLICAN KÜÇÜK

magdergi.com.tr 295

? i m ş i D n e l e s r o P İki Saatte Nasıl? Diş hekimliğinde durmak bilmeyen teknolojik gelişmeler sayesinde artık tek seansta porselen diş, dolgu, kaplama, köprü yapılabilmektedir.

Ne kadar isteyerek gidersek gidelim, işimiz bitince çok memnun olacağımıza dair

kendimizi ne kadar avutursak avutalım, diş hekimine giderken ayaklarımız çoğunlukla geri geri gider. Bunun birçok sebebi olabilir. Ağzınızı açıp ne yapıldığını görememek, sonunda nasıl bir görüntüyle karşılaşacağınızı bilmemek, tamamen kendinizi diş hekiminin inisiyatifine bırakmak, işinizin bittiğine sevinirken tekrar gelmek zorunda kalmak, bunun gibi genelde karşılaşılan endişelerin yanında, kendinize özgü iğne, ölçü aldırma, koltukta uzun sure oturma korkusu gibi özel endişeleriniz de olabilir. Bilimsel çalışmalar,

bu endişeleri olabildiğince azaltmaya yönelik çalışmalar içindedir. Danışanlarımızın bu korku ve endişelerini minimuma indirebildiğimiz ve konforunun arttırılması için teknolojinin son çalışması CAD-CAM ve dijital ölçü sistemidir. Bu sistemin esprisi, bütün yapım aşamaları (estetik ve fonksiyon dizaynı, porselenin tasarımı, tasarlanmış porselenin işlenmesi ve son halinin verilmesi) tamamıyla diş hekiminin kontrolü altındadır.

advertorial

AD-CAM ve dijital ölçü teknolojisi adı verilen bu sistemde danışana, kliniğe girdikten 2-3 saat sonra porselen diş veya dolgusu ile mutlu bir şekilde klinikten ayrılabilme fırsatı verilmektedir. Böylece hem danışan hem hekim zamandan ve enerjiden tasarruf edebilmektedir.

İşlemleriniz başladıktan sonra rutinde yapılan anestezi, diş kesimi ve dolgu için dişin hazırlanmasının ardından dijital kamera yardımıyla ağız içi ölçüsü alınıp bilgisayar sistemine aktarılır. Hekim, bilgisayar üzerinde kesilmiş dişinizin veya yapılacak porselen dolgunuzun son halini verebilmek için (tabii ki sizin de onayınızı aldıktan sonra) bu sisteme özel olarak hazırlanmış porselen bloklardan faydalanır. Bu porselen bloklar milling makinasında işletildikten sonra dişiniz prova için hazır hale gelir. Prova işlemlerinden sonra gerekli düzeltmeler yapılır ve diş tercihe göre, ağız içinde veya ağız dışında özel bir makyaj ve cilalama işlemine sokulur. Porselen dolgu, kaplama veya köprünüz artık daimi olarak yerleştirilmeye hazırdır.

Tüm bu anlatılanlar hem hekim adına hem danışan adına işleri olabildiğince kolaylaştırma amaçlıdır. Aslında bu anlatılanlar, bundan 15 yıl önce diş hekimlerine bahsedilseydi çok büyük ihtimalle imkansız olacağı söylenirdi. Ama tabii ki teknolojinin şu son yıllardaki müthiş sıçraması, bilgisayar, cep telefonu, nano teknoloji vs. gibi pek çok alanda hızlı ve durdurulamaz bir yükselişte olması diş hekimliği alanını da fazlaca etkilemektedir. Bu etkileşim, diş hekimlerinin eskiye oranla daha çok çabalaması, okuması ve gerekli yenilikleri takip etmesi gerektiği anlamına gelmektedir.

Bu sistemin en büyük avantajlarından biri de, metal desteksiz, sadece porselenden oluşan restorasyonlar yapma imkanı sunmasıdır. Bu da estetik olarak çok daha başarılı sonuçlar almamızı sağlar. CAD-CAM sistemi deyince bir diğer bahsedilmesi gereken konu da zirkonyum restorasyonlardır. Diş hekimliğinin önemli konuları arasında olan estetik, doku uyumluluğu, doğal görünüm ve sağlamlık alanlarında bugüne kadar ulaşılan en yüksek noktadır. Ağız ortamı ve bilgisayar üzerindeki tasarlama işlemleri porselen restorasyonlardaki gibi hazırlandıktan sonra milling makinasına yerleştirilen, yine CAD-CAM sistemi için özel olarak hazırlanan zirkonyum bloklar işlenir ve özel bir fırınlama işlemine tabi tutulduktan sonra provaya hazır hale getirilir.

Dr. İlker Görür Ağız, Diş, Çene Cerrahisi ve Hastalıkları Uzmanı info@dentiron.com

kısa kısa

B&G Store, Türkiye’deki İlk Guess Kids Mağazasını Açıyor 2000 yılında İstanbul Akmerkez’de açtığı ilk mağazası ile çocuk giyiminde fark yaratan B&G Store, Mart ayında açılacak yeni mağazası ile yurt içi ve yurt dışında 60 mağazaya ulaşacak. Son olarak 22 Ocak’ta Novada Ataşehir mağazasını açan B&G Store, bu ay Türkiye’deki ilk Guess Kids mağazasını 1 Mart’ta Armada’da açtı.

Ortakdolap.com Aldığınız bir parça giysi, çanta, ayakkabı ya da aksesuar doğaya bir fidan olarak geri dönsün ister miydiniz? Geçtiğimiz yıl ikinci el giysi ve eşyaları değelendirmek amacıyla kurulan ortakdolap.com internet sitesi tek tek her müşterisi için bir fidan dikerek bu hayali gerçek kılıyor. Her türlü ikinci el giysi, eşya, aksesuarın yanı sıra lüks markaları ve vintage ürünleri de barındırıyor.

Yeni Bir Butik Balıkçı giren Kızkulesi Sokak’ta hizmete ısı, Aklıselim Kızkulesi Balıkç ile rahat ortamı, şirin atmosferi ıdık tan n a’nı kar An r. dikkat çekiyo tası nok a uşm bul ının simalar n balık haline gelen bu butik restora geldi. ine hal i severlerin yeni gözdes lü ültü gür ve lık aba Çok fazla kal esi kul Kız lim lıse Ak n lar için ideal bir alan yarata mekanlardan hoşlanmayan kat çekiyor. Mezeler, ara hissedeceğiniz ortamı ile dik e izd Balıkçısı, kendinizi evin inize lezzet katıyor. özel pişirilen balıklar sohbet sıcaklar ve isteğinize göre size

SANTEK Havuz 1991 yılında kurulan SANTEK A.Ş. müşteri memnuniyeti ve profesyonellik odaklı çalışmalarıyla kısa sürede yurt içi ve yurt dışına yayılarak havuz sektörünün lider firmaları arasında yerini almıştır. SANTEK A.Ş., bugüne kadar gerçekleştirdiği tüm projelerde, başta UHE ve DIN normları olmak üzere TSE ve FİNA Uluslararası Yüzme Federasyonu Kuralları çerçevesinde hareket ederek müşterilerinin sağlığını ön planda tutmuştur. Kullanıcısına sağlık ve huzur vererek yaşam kalitesini yükselten, görsel bir güzellik sunan estetik havuzlar SANTEK A.Ş. tecrübesiyle mükemmel kalite düzeyini yakalamaktadır.

Cadaro’dan Yeni Bir Koleksiyon: Schaffath Zoom Tamamen mükemmellik arayışı ile meydana çıkmış olan zoom serisi mücevherler, insan ve makine işbirliği ile zorlu aşamalardan geçer. Minimum 300 parça altın levha ve çubuk beraber çalışarak flexible özelliğini oluşturuyor böylece görmüş olduğunuz bu yüzüğü aynı zamanda bileklik olarak da kullanabiliyorsunuz.

Ün lüleri n Tercihi Bast ien G onzalez ile Mut lu El ve Ayaklar

aşımı ile uluslararası El ayak bakımı konusundaki farklı yakl bul EDITION Espa bir üne sahip Bastien Gonzalez, THE İstan mlı el ve ayakların bakı e ezind Spa’da kendi adını taşıyan merk n Bastien Gonzalez, anıla ile sıfatı özü virtü sırrını paylaştı. Ayak leri ile tırnaklar, geliştirdiği Pedi:Mani:Cure Studios ürün ama tekniğini temel cilal sağlamlık ve parlaklık üzerine özel bir ttı. alan güzel ayakların sırrını anla

Keșfetmeye Doyamayacağınız Garaj 55 GOP’ta artık gözünüz, kulağınız ve ruhunuzun balans ayarını yaptırabileceğiniz bir yer var. Garaj 55’te her şey eski Amerikan otomobilleri üzerine kurulu. Kızkulesi Sokak’ta gerçek bir “garaj” konsepti oluşturulmuş. Çeşitli koleksiyonlar, otomobillerin orijinal parçaları ve 50’li yıllarda kullanılan eşyalarla bambaşka bir atmosfer yaratılmış. Keşfetmeye doyamayacağınız ince detaylara sahip dekoru ve 45’lik plaklardan oluşan zengin müzik arşivi ile alternatifi olmayan, kendine özgü bir mekan. Eski plakların çıtırtısı ile huzur ve keyfi bir arada yakalamak mümkün.

Gayrettepe’nin Renkli Ve Genç KAV Genç Sanat Konuğu: “Armoni Residences” Modern mimarisi, seçkin detayları, benzersiz ayrıcalıkları ve zengin sosyal imkanlarıyla size kaliteli ve renkli bir yaşam, karlı bir yatırım vadeden Armoni Residences, İstanbul’un yeniden gelişime hazırlanan iş ve yaşam merkezi Gayrettepe’de, çevreyolu ve alışveriş merkezlerine yakınlığıyla değerli bir konumda yer alıyor. MM Proje’nin hayata geçirdiği Armoni Residences, her katın da hayatın farklı renklerini taşıyan mimarisiyle çok özel.

Ankara’da sanatseverler tarafından t, ilgiyle takip edilen KAV Genç Sana ini gelir ile iler gerçekleştirdiği serg t Kılınçarslan Eğitim, Kültür ve Sana burs ız ılıks karş k rara akta fı’na Vak V olarak dağıtmaya devam ediyor. KA da ayın l Eylü ın yılın Genç Sanat’ın 2012 ’’ sergilerinin dördüncüsü ART IP İ/TR ETK NÇ ‘’GE ğu oldu başlatmış 2013 tarihleri arasında t Mar 0 GENÇ ETKİ IV/ TRIPART IV, 07–3 2013 tarihleri arasında t Mar 30 07 a gerçekleşiyor. Aynı zamand üstriyel tasarımcı olan Aslı Ankaralı sanatçı, aynı zamanda end sanatseverlere sunuyor. Kutluay’ın “Anlar” isimli sergisini

İstanbul Çay Bardaklarına Anadolu’dan Büyük Ödül! ında Anadolu Halk Mutfağı Derneği Koleksiyon, Mutfak Endüstrisi alan sı Ateşbaz-ı Veli adına düzenlenen tarafından Mevlana’nın efsanevi aşçı aklarıyla han imzalı İstanbul serisi çay bard etkinlikler kapsamında Faruk Mal im üret rak çıka yola üstri felsefesinden ödüle layık görüldü. Tasarım için end hale un uyg a anım kull le günlük teknolojisindeki önemli değişiklikler ne renk katan İstanbul çay bardağı neği gele çay ın mız afya coğr ve getirilen rımı olanak sağlayan yenilikçi tabak tasa serisi, çayın kolaylıkla taşınmasına cam ak berr n suna an anlatmasına imk ve çayın dem kalitesini en iyi şekilde kullanımıyla beğeni topluyor.

Kadınlar Günü’nde Kendinizi Ödüllendirin

Başkentin yeni yaşam merkezi Söğütözü’nde misafirlerini ağırlayan Ramada Plaza Ankara’da, şehir hayatının karmaşasından uzaklaşıp ruhlarını ve vücutlarını tazelemek isteyen kadınları 1-8 Mart tarihleri arasında 8 Mart Kadınlar Günü’ne özel indirim bekliyor. Ramada Plaza Ankara, kendini özel hissetmek isteyen kadınları benzersiz spa ve masaj uygulamaları ile huzur ve yenilenmenin adresi Salix Spa’da 8 Mart Kadınlar Günü indirimleri ile hafta boyunca şımartıyor. Salix Spa’nın tüm masaj, hamam uygulamaları ile Elemis cilt ve vücut bakımları 1-8 Mart haftasında 09:00-22:00 saatleri arasında kadın misafirlere %50 indirim fırsatı ile sunuluyor.

Salix Spa Rezervasyon için: 0312 219 15 47

Miki House Dünyaca ünlü çocuk giyim markası Miki House’un birbirinden renkli ve de keyifli tasarımları ile artık çocuklar karda üşümeden oynayarak kış mevsiminin tadını çıkarıyorlar. Kayak yaparken ya da arkadaşlarıyla oyun oynarken çocuklar artık hem rahat ediyor, hem de Miki House’un eğlenceli tasarımları ile keyifleniyorlar!

RollHouse’da Eğlence Bambașka 14 yıldır geleneksel hale getirilen, yılda iki kere düzenlenen sektör turnuvalarına RollHouse 2013 yılında bir yenisini daha ekledi. 4 hafta süren, bilişim ve savunma sektörü, sağlık ve sigortacılık sektörü, bankacılık ve finans sektörü, tüm sektörler olmak üzere dört farklı kategoride ayrılan sektörler kıyasıya mücadelede 88 takım 450 kişi yarıştı. Her sektörün kendi arasında yarıştığı bu turnuvalarda, iş stresini atan katılımcılar aynı sektör içerisinde başka firmalarla tanışma fırsatını sahip oldular.

V il ler oy & B och Aveo Ser isi

Dünyanın en köklü ve tanınmış karo seramik ve banyo markası Villeroy & Boch, Aveo banyo serisinin oval formları ile banyolara kusursuz estetik anlayışını taşıyor. Ahşap ile kombine edilen Aveo, günlük yaşam formu ile banyosunda stresinden kabuğa çekilişi sembolize eden oval mükemmel bir seçim... için nler isteye sıra dışı ve bir atmosfer yaratmak

davet

Çılgın Müzisyenler Ankara’da 1980 yılında kurulan dünyanın dört bir yanında kapalı gişe oynayan Le Quatuor (Çılgın Müzisyenler) başkentlilere unutulmaz saatler yaşattı.

Pagagnini, Mozart Group ve Igudesman and Joo gibi klasik müziği mizahla birleştiren benzeri toplulukların kurulmasına ilham kaynağı olan Le Quatuor Ankaralılar’a eğlence dolu anlar yaşattı. Congresium’da sahne alan, yıllardır dünyanın dört bir yanında kapalı gişe oynayan 2 keman, 1 viyola ve 1 çello sanatçısından oluşan grup eğlenceli performansıyla büyük alkış aldı. Klasik müzik repertuvarlarını rock’la, caz’la, şarkılarla, danslarla, mim ve komediyle harmanlayarak muhteşem bir gösteri sunan “Le Quatuor” bu üstün performansı ile kendilerini izlemeye gelenlere unutulmaz bir gece yaşattı.

lası için Daha faz /MAGonline .com facebook

300 magdergi.com.tr

ÖZLEM KAPUCU, SİBEL ERSOY

ALTAN PALABIYIKOĞLU

MÜRÜVVET- OKTAY ÜNAL

magdergi.com.tr 301

sergi

Hayat Bulan Çiniler Profesyonel çini sanatçısı Meral Öner, son bir yılda yaptığı çeşitli kuş ﬁgürleri ve kanatlarını simgeleyen çinilerini düzenlediği sergi ile tanıttı. 1999 yılından beri profesyonel olarak çini çalışmaları yapan, 2004 yılında “Galerim Çini”yi kuran Meral Öner bir yıldır yaptığı çinileri Dışişleri Bakanlığı’nda sergiledi. Anadolu çiniciliğinin çeşitli kuş figürleri ve kuş kanatlarını simgeleyen “Rumi” desenleri, farklı formlarda, özgün tasarımlar halinde sanatseverlerin beğenisine sunuldu.

Eserlerinde klasik renklerin yanı sıra farklı form, renk ve desen kombinasyonları ile gümüș ve çiniyi birlikte uygulayan sanatçı, geleneksel çinicilikten kopmadan özgün eserler meydana getirdi. MERAL ÖNER

MERVE ÖNER

lası için Daha faz /magdergi m twitter.co

302 magdergi.com.tr

REYHAN TURAN, GÜLÇİN EKİNAY

PINAR ÖZLÜ

magdergi.com.tr 303

davet

Altınoran’da Caz Tınıları Sinpaş Altınoran’ın konut sahipleri için düzenlediği Kerem Görsev konserleri, yoğun bir katılımla gerçekleşti. KEREM GÖRSEV

Davetliler, Kerem Görsev’in muhteșem sahne performansı ile Caz müziğin en iyi örneklerini dinleme șansı buldular.

Keyifli “brunch sohbetleri”nin ve Caz tınılarının birleştiği bu özel davette, Sinpaş GYO yönetim kurulu üyeleri konuklarıyla özel olarak ilgilendiler. Türkiye’nin başarılı sanatçılarından Kerem Görsev’e sahnede Kontrbas Virtüözü Kağan Yıldız ve Baterist Ferit Odman eşlik ederken davetliler açık büfenin ve caz müziğin tadını çıkardılar.

B 304 magdergi.com.tr

SEDA DEMİRCİ

İLHAN ÖZSOY, LALE ÇAKMAK

BARIȘ BARÇAK

lası için Daha fazdergi.com g blog.ma

ÖMER GÜRBÜZ

magdergi.com.tr 305

röportaj

Atölyeye girdiğimiz anda başımızı döndüren boya kokuları mı yoksa eşsiz tabloların güzelliği mi diye düşündük. Ama bu sorunun yanıtını fazla aramadık çünkü sanat eserlerinin başımızı döndürdüğü aşikardı. Üç kuşak sanatla iç içe büyüyen bir ailenin hikayesini keyiﬂe dinlemeye başladığımızda iki yetenekli genç ressam bize eşlik etti. Tablolarıyla bugüne kadar birçok sergiye imzasını atan ressam Firdevsi Feyzullah ve kendisi gibi ressam olan ikiz oğulları ile birlikte bize yeni projelerini anlattı... 306 magdergi.com.tr

irdevsi Feyzullah Kimdir? Bize kendinizden bahseder misiniz? Roman ve şiirle harmanlanmış bir ortamda doğmuş, şanslı biri olarak hissediyorum kendimi. Annem şair Gülçehre ve babam yazar Seyyar’la 1963’te tanıştım. Çocukken hep resim yaparmışım, artık kağıdı geçip babamın biriktirdiği kitapları birer, birer boyamaya başlamışken bu çocuk ressam olur diye kararlarını vermişler. Böylece ailenin görsel boyutunu ben tamamlamış oldum. Bu macera ilkokuldan başlayan resim eğitimi ve sonrasında Güzel Sanatlar Akademisi ile devam etti. Resime olan yeteneğinizi nasıl keşfettiniz? Bendeki resim yeteneğini annemle babam keşfetmiş, şansımı onlara borçluyum. Belki de insanın hayatı o noktada başlar. Çok büyük etken de küçükken annemin portresini

yapan bir ressam oldu. Onun çalışmasına bakarken beyaz tualin nasıl üç boyuta dönüşmesini görmekle hayaller orada başladı. Bende bir gün gelip bu rüya gibi renkli dünyada yer alabilir miyim? Bugün annemin portresini yaparken o hayaller yanı başımda beni o günlere götürüyor. Resim yaparken nelerden ilham alıyorsunuz? Şimdi hayaller ilhama dönüştü. Sanatçı ailede büyümem yaptığım resimlerde şiirsel lirizmin sürrealistik duygulara dönüşmesine sebep oldu. Sanatçılar çevreye olan hassaslığı ve duygusal yapıda olmaları her an, her şeyi eserindeki kahraman pozisyonuna geçirebilmeleridir. Soy ağacından gelen müzisyen, tiyatrocu, balerinlerin olması seçtiğim temalara yol açtı. Bale serisi uzun yıllardır üzerinde durduğum ve geliştirdiğim konulardan biri. O uçuşan şiirsel tüllerin arasındaki kah balerinlerin, kah bale pabuçlarının dansı gerçeküstü düşsü

bir aleme götürüyor. Akşam ışığında yanan mumların aşk mektupları ile örtülmüş geceleri, kitapların arasındaki kalan sırlar onların duygularını, tutkularını, üzüntülerini ve özlemlerini keman eşliğinde tamamlıyor... Kadınlar ve ağaçlar arasında nasıl bir ilişki yakalıyorsunuz ve bunu tualinize döküyorsunuz? “Kadınağaç” yarattığım temalardan biridir. Bir gün ormanda gezerken yapraklarını dökmüş soyunmuş dizi dizi ağaçlara bakarken, sanki kendimi amazonların ülkesinde hissettim. Sonra onların tualdeki kahramanlık rolleri başladı. Kadınların kollarını vücutta sürreal ağaçlara dönüşürken aşk entrika hikayelerini sürdürüyorlar. Yaprak detayı bu seride gelişti ve sembol olarak başka temalarda rolünü devam ettiriyor. Genelde yapraklar kurumuş halleri ile gözükmekte bu da mazide, yaşanmış havasını yansıtmakta.

magdergi.com.tr 307

röportaj

Eserlerinizdeki üç boyut gerçekliğini nasıl yakalıyorsunuz? En başta sizin seçtiğiniz tarza bağlı o da Sürrealizim ve Hipperralizim. Bu akımlar sizi teknik olarak her şeyi form, perspektif, anatomi, renk bilgisi bilmek zorunda bırakıyor. Bunun altında çok büyük emek yatıyor. Üçüncü boyut geçmişten günümüze insanların hep ilgisini çekmiştir. Dokunabilme hissetme sanatçıların tasarladığı ortama dahil olma boyutunu yaşatır. Rönesans döneminde yapılmış klasikleşmiş dediğimiz realist çalışmalar bugüne dek hayran kitlesini koruyor. Eserlerinizi oluştururken hangi sanat akımlarından esinleniyorsunuz? Akademik eğitim süresince dönem dönem sanat akımlarına olan hayranlık değişiyor. Kendinizi dahil edeceğiniz sanat akımı yıllar sonra netleşmeye başlar. Benim de denemediğim teknik ve tarz kalmadı ama hayata olan net bakışım detayların anlamını geliştirdi. Hayatın anlamı belki de o ayrıntılarda saklı. Sonra başlayan Natürmort çalışmalarım beni hipperrealizim yolunda ilerlememi sağladı. Sürrealizm, Sembolizm ve Hipperrealizm günümüzde beni çerçevesine esir almış akımlardır. Re-

308 magdergi.com.tr

simlerimi oluşturan lirizm ve romantizm bu üç akımın sentezidir. Çalışmalarınızda yaprak ve satranç figürlerini bolca görüyoruz. Bunun özel bir nedeni var mı? Çoğu çalışmalarımda yaprak veya satranç taşlarına rastlarsınız. Bu figürler artık imza sıfatını taşıyor. Tüm yarattığım serilerde bu iki detayın yeri ve görevi var. Yaprağın anlamını daha önceki sorularda yanıtladım, satranç taşları da erkekleri temsil ediyor. “Bale” serisine ara verip “Satranç” serisini geliştirerek gündeme getirmek çabasındayım. Hayatımız bir oyun ve hepimiz orada bir oyuncuyuz. Asırlarca bu böyle gelmiş, böyle de gidecek. Değişen sadece mekan ve zaman. Satranç oyununda hayatımızın oyunu sanki, bir yanlış müdahale her şeyi alt üst eder. Yarattığım kompozisyonlarda satranç figürlerine dönüşen kadınlar yine bir biriyle olan kurnaz oyunlarını sergileyecekler. Sanatın ve sanatçılığın okulda kazanabileceğini düşünüyor musunuz, yoksa doğuştan bir yetenek midir? Soydan soya sanat anlayışı ve o ortamda büyümenin, hele genetik desteği varsa o insanın hayatta başarılı olması kaçınılmaz.

Sanat okulları sanatçı yetiştirir diye yola çıkarsanız yanılabilirsiniz. Sanat okulları daha çok teknik altyapıyı verirken, sizi ressam olarak hazırlar. Ama her ressam sanatçı olabilir mi? Sanat kavramı farklı bir boyut. O tamamen yaratıcılıkla ilgili. Bu da doğurmaktır! Sizin gibi yetenekli ve ressam olan ikiz oğullarınız var... Onlarla aynı projede yer almayı düşünüyor musunuz? Evet, sanat çerçevesinin az çok tanıdıkları ikiz oğullarım var. İkisi de baba yolunu seçip Hacettepe Güzel Sanatlar Fakültesi’nde okuyorlar. Behzat Feyzullah Grafik Tasarım Bölümü’nde 4. sınıf, Hüseyin Feyzullah ise Resim Bölümü’nde 4. sınıf okurken çok aktif şekilde fuarlara ve sergilere katılarak, kendi hayran kitlesi oluşturmuş durumda! Üçlü bir konsept düşündük ve her birimiz kendi konularımızdan oluşan “Baba ve Oğulları” sergi projesine girdik. 2013 Ekim ayında Galeri Soyut’ta sanat severlerle buluşmaya hazırlanıyoruz! Röportaj: Ecem Sarıkaya Fotoğraflar: Kutlucan Sineklioğlu

magdergi.com.tr 309

sergi

85. Yıla

Özel Sergi

Türkiye Yardım Sevenler Derneği’nin 85. kuruluş yıl dönümü nedeniyle hazırlanan “Suluboya Ressamları Grubu” sergisi yoğun bir katılımla açıldı. Pet Holding Yönetim Kurulu Başkanı Güntekin Köksal’ın açılış konuşması ile başlayan davette Atatürkçülük ve laikliğe vurgu yapıldı. Konuklar tarafından büyük alkış alan konuşmanın ardından sergiyi gezen konuklara mini bir konser de verildi. Atsuko Suetomi’nin katosuna, kanun ile eşlik eden Ege Üniversitesi TSM Bölümü Öğretim Üyesi Dr. Halil Altınköprü’nün mini resitali büyük beğeni topladı.

GÜNTEKİN KÖKSAL

ANAÇEV Bașkanı Ayla Hatırlı da sergiyi gezen konuklar arasındaydı.

lası için Daha faz /MAGonline .com facebook

310 magdergi.com.tr

FİLİZ YILMAZ

ALİ-SEZER AK

AYLA HATIRLI

ȘENAY DAĞLI

magdergi.com.tr 311

davet

İsveç Müziği Büyüledi Bugüne kadar dünya çapında marka olmuş birçok müzik grubu ve müzisyen yetiştiren İsveç, kendilerine özgü müziği Ankara Büyükelçiliği’nde tanıttı. Yaklaşık elli kişinin katıldığı davette konuklar müziğe doydular. İsveç’in Ankara Büyükelçiliği’nde gerçekleşen etkinlikte günümüze kadar müzik arenasına birçok değerli ismi katan İsveç’in kendine özgü müzikleri tanıtıldı. Ankara Devlet Opera ve Balesi ile Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası müzisyenleri, bazı geleneksel ve klasik İsveç ezgilerini daha iyi bilinen parçalar ile harmanlayarak konuklara resital sundular. Birçok yabancı misyon temsilcisinin katıldığı gecede davetliler üç Türk müzisyenden oluşan grubun müziklerini keyifle dinlediler.

İsveç müziğinin kendine has ezgileri ile davetliler hoșça vakit geçirdiler.

Gecede Büyükelçi Hakan Akesson davetlileri kapıda karșıladı. Herkesin yerini almasının ardından Hakan Akesson yaptığı konușmada gecenin anlam ve önemini belirtti. 312 magdergi.com.tr

ANN-POL DE WITTE

lası için Daha faz /MAGonline m o .c facebook

HAKAN AKESSON

ARTEMİS BALKIZ

ASA HIJELT

magdergi.com.tr 313

davet

Siyah Beyaz’da İlginç Sergi Şapka tasarımcısı ve Sanatçısı Meriç Garibağaoğlu yeni tasarımlarını Galeri Siyah Beyaz’da başkentlilerin beğenisine sundu. Sanatçı, Galeri Siyah Beyaz’da tasarımlarını cansız mankenler yerine arkadaşlarının taşıdığı ilginç bir sergi gerçekleştirdi. Sergide kendi yaptığı tasarımları tek tek deneyen Meriç Garibağaoğlu misafirleriyle sohbet etmeyi de ihmal etmedi. Sergiye, birçok başkentli sanatseverin ve aksesuar meraklısının ilgisi büyük oldu. Sergiyi çok beğendiklerini her fırsatta dile getiren konuklar birbirinden farklı tarz ve renkteki şapkaları da deneme imkanı buldular. MERİÇ GARİBAĞAOĞLU

314 magdergi.com.tr

DENİZ KEMİK

ZEYNEP BORA, HÜLYA YAVUZ

GÜL ÖNER, SERA SADE

EMEK IȘIKÇI

ERDAL-FUNDA EREN

Galeri Siyah Beyaz’ın keyifli ortamında gerçekleșen sergiye katılanlar arasında bașkentin cemiyet hayatından önemli isimler de vardı.

lası için Daha faz /magdergi m twitter.co

EBRU ÖZKUL, ONUR GÜL

SİBEL AYTAN

DENİZ ERGİN

magdergi.com.tr 315

haber

Çerkez Karadağ’ın Gözünden Koloni sanatçılarından Çerkez Karadağ’ın Doğa Parkı’nda çektiği fotoğraﬂardan oluşan sergi fotoğraf severleri ağırladı. İş adamı Ahmet Şahin’in sanat aşkını yansıttığı Ankara’nın en yüksek binası olan Portakal Çiçeği Residence, koloni sanatçısı Çerkez Karadağ’ı ağırladı. Görkemli mimarisiyle dikkat çeken binada büyüleyici sanat galerisi koleksiyonerlerin çekim merkezi oldu. Şahin ailesinin Sapanca’da yeryüzü cenneti de denilebilecek Doğa Parkı’nda birbirinden değerli sanatçıları ağırlayarak oluşturduğu sanat kolonisinden olan Çerkez Karadağ’ın çektiği fotoğraflar büyük beğeni topladı. Birbirinden güzel karelere imza atan Karadağ sergisine “Naturlife” ismini verdi. ÇERKES KARADAĞ

Koloni sanatçıları, Doğa Parkı’nda olușturdukları nadide eserlerini Portakal Çiçeği Residance’da sergileyerek sanat severlere muhteșem bir sanat șöleni yașattı.

Hattuşa’da 106 yılık Öykü Yapı Kredi Kültür Sanat Yayıncılık ile İstanbul Alman Arkeoloji Enstitüsü’nün ortaklaşa hazırladığı Hattuşa’da 106 yıl sergisi Çağdaş Sanatlar Merkezi’nde yapılan bir kokteyl ile açıldı. Hititlerin Başkenti Hattuşa’da, 1906 yılından günümüze kadar yapılan arkeolojik kazıların bugüne kadar yayımlanmamış fotoğraflarının yer aldığı sergiye büyükelçilik düzeyinde katılım oldu. Yaşanmış olaylar ve anılar eşliğinde ziyaretçilere sunulan 3 boyutlu görsellerin de yer aldığı sergiye ilgi yoğun oldu.

316 magdergi.com.tr

IAN BIGGS

AYȘEGÜL BİROL, MARLIS HEY DİNÇER

Libya Milli Günü Kutlandı Libya Milli Günü, Rixos Ankara’da verilen resepsiyonla kutlandı. Resepsiyona, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker ve Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ katıldı.

FATMA-MEHMET SAVRAN

MILAN-LUCIA ZACHAR

Libya Büyükelçisi Abdurrazaq Muhktar, Rixos Otel’de ülkesinin milli günü dolayısıyla resepsiyon verdi. Resepsiyona, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker, Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç ve Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün Ortadoğu Başdanışmanı Erşad Hürmüzlü katıldı. Libya’da devrim sürecinde yaşanan çatışmalarda yaralanan Libyalı direnişçiler de tekerlekli sandalyelerle geceye katılırken, devrim sürecinde yaşananlar sinevizyon gösterisiyle anlatıldı. Geceye diğer ülkelerin büyükelçileri de ilgi gösterdi.

Sanatseverlerin “Gece”ye İlgisi 1991 yılında Ecole des Beaux-Arts’da lisans

ve yüksek lisansını tamamlayan sanatçı Selim Birsel “Gece” adlı sergisini m1886 Sanat Galerisi’nde açtı. Tepe Prime’da yer alan m1886 Sanat Galerisi “Gece” isimli sergisi ile Selim Birsel’i ağırladı. Çizim, resim, yerleştirme, fotoğraf, video, performans gibi sanatın çeşitli dallarında araştırmalar yapan ve çalışmalarına İstanbul’da devam eden sanatçının eserlerine başkentli sanatseverler ilgi gösterdi. Serginin ana teması olarak “Savaş ve savaşın kötü izleri”ni seçen sanatçı, tablolarını oluştururken tanklar ve askerlerin sembollerini kullandı.

Ankaralı sanatseverler Selim Birsel’in “Gece” adlı sergisine yoğun ilgi gösterdi.

magdergi.com.tr 317

haber

Titanic Otel’e EMİTT’te Yoğun İlgi AYG Grup bünyesinde kurulan ve başarılı bir büyümeyle adından sıkça söz ettiren Titanic Otel, TÜYAP’ta on yedincisi düzenlenen Doğu Akdeniz Uluslararası Turizm ve Seyahat Fuarı EMITT’te otellerini tanıtarak yerli ve yabancı konuklarını ağırladı. VEYSEL UZAR, HÜLYA SEZGİNER, GÖKHAN ÖZBATIR, HEDİYE ÇETE, BEDİRHAN IȘIK, HÜSEYİN AYGÜN, CEM LALE, MELEK SUBENTEKİN, ABDULLAH ÖZCAN

Titanic Otel yöneticilerinin tam kadro katıldığı fuarda Titanic Otel standı konuklar tarafından yoğun ilgi gördü.

Jolly Tour Emitt’te Türk turizm sektörünün en önemli ﬁrmalarından Jolly Tour on yedincisi düzenlenen Doğu Akdeniz Uluslararası Turizm ve Seyahat Fuarı EMITT’te en büyük standı açarak tanıtımını yaptı. Jolly Tur Yönetim Kurulu Başkanı Mete Vardar fuar açılışında Jolly Tour standında bulunarak konuklarını karşıladı ve misafirleriyle yakından ilgilenerek örnek bir misafirperverlik gösterdi.

318 magdergi.com.tr

METE VARDAR

SKAL Üyeleri Buluştu Turizm patronlarının kulübü olan “SKAL International”ın geleneksel yemekli toplantısı Esenboğa Havalimanı’nda gerçekleştirildi. TAV’ın ev sahipliğinde gerçekleşen davete, başta TAV Esenboğa Genel Müdürü Nuray Demirer olmak üzere birçok TAV yetkilisi katıldı. Esenboğa SKY Restaurant’ta bir araya gelen SKAL International Ankara üyeleri yemek öncesi bir süre sohbet ettiler. Bütün konukların gelmesiyle birlikte üyeler yerlerini aldılar. Toplantının açılış konuşmasını SKAL Ankara Başkanı Çiçek Mayda gerçekleştirdi. Konuşmasına geçen yıl Ankara’yı tanıtmak için yaptıkları projeyi hatırlatarak başlayan Mayda, aynı projeyi uluslararası boyuta taşımak istediklerini söyledi. Yurt dışından 20 noktadan özellikle Ankara’yı direkt uçuşlarla öne çıkartmayı amaçladıklarını, bunu da gerçekleştirmek için seyahat acentalarını davet ederek 45 günlük program yapmayı düşündüklerini sözlerine ekledi

ÇİÇEK MAYDA

SADIK ALTIPARMAK, NURAY DEMİRER

Turizmin patronları geleneksel yemekli toplantısını Esenboğa Havalimanı’nda gerçekleștirdi.

Vietnam Milli Günü Kutlandı Vietnam Milli Günü Ankara Büyükelçiliği’nde düzenlenen bir törenle kutlandı. Geleneksel kıyafetleriyle davetlileri kapıda karşılayan Nguyen The Cuong ve eşi örnek bir ev sahipliği sergiledi. Etkinlik, davetliler büyükelçilik binasına geldikten sonra Vietnam milli marşı ile başladı. Vietnam’a özgü yemeklerin ikram edildiği milli gün etkinliğinde konuklar yine Vietnam’a özgü müzikler eşliğinde sohbet ettiler.

NGUYEN THI NGA, SEVDA YILGAZ. TRAN THI, NGUYEN THE CUONG

magdergi.com.tr 319

haber

Bu Kez Onlar Doyasıya Eğlendi Double Tree Otel yönetimi, çalışanları için muhteşem bir davet düzenledi. Balkan müzikleri eşliğinde harika vakit geçiren Double Tree Otel personeli kendileri için hazırlanan bu özel geceyi oldukça beğendiklerini dile getirdiler.

DENİZ ASLANGÜL

SEVDA ÖZCAN, ÖZGE EMEKÇİ

Müzayedeye Yoğun İlgi RC Müzayede’nin Mesa Plaza’da düzenlediği açık artırmada sanatseverler bir araya geldi. Birçok sanatçının eserlerinin açık artırmaya çıktığı müzayedede oldukça uygun fiyattan satışa çıkan eserler katılımcılar tarafından yoğun ilgi gördü.

320 magdergi.com.tr

Wella ile Saç Modası Dünyanın en ünlü kozmetik markalarından olan Wella özel geliştirdiği Wella Koleston Köpük Saç Boyası, Wella Pro Series ve Wellaﬂex’in tanıtımını özel bir etkinlikle gerçekleştirdi.

SASCHA BREUER, ÖZGE ULUSOY, HAKAN AKKAYA

Nişantaşı The House Hotel’de özel bir etkinlik düzenleyen Avrupa’nın bir numaralı kuaför markası Wella yeni saç boyası Wella Pro Series ve Wellaflex’in tanıtımını Hakan Akkaya ve Özge Ulusoy’un katılımıyla yaptı. Anne Hathaway, Cameron Diaz, Eva Herzigova ve Sienna Miller gibi birçok ünlü ismin saçlarını teslim ettiği Wella Marka Elçisi Saç Stilisti Sascha Breuer’in 2013 İlkbahar-Yaz trendlerini gösterdiği Wella lansmanında Hakan Akkaya da saç terndlerinin kıyafet ve moda üzerindeki etkisini anlattı. Özge Ulusoy ise daha önce kullandığı açık renk saçlarını şimdi Koleston Çikolata Kahve Köpük Boya 6/7 ile saç rengini değiştirdiğini söyleyerek, tarzı ile konuşulmak isteyen kadınlara ipuçları verdi.

Yeni Yaşını Kırık Plak’ta Kutladı Başarılı iş adamı Kemal İnal, yeni yaşını yakın dostlarının katıldığı bir yemekle kutladı. Cemiyet hayatının sevilen simalarından Kemal İnal’ın doğum günü oldukça keyifli anlara sahne oldu. Yemek ile başlayan ve sonrasında canlı müzik grubunun sahne almasıyla devam eden gecede İnal çifti yakın dostlarıyla eğlence dolu bir gece yaşadı.

Kemal İnal ve zarif eși Tuğçe İnal tüm gece boyunda davetlilerle yakından ilgilendi.

TUĞÇE-KEMAL İNAL

SEDA-CAN ÇAVUȘOĞLU

magdergi.com.tr 321

kadın MAG

FOREVER NEW Elbise 189,90

DEBENHAMS Ben de Lisi Elbise 229,90

MARINA RINALDI Șapka

ACNE Degrade Denim Mont THIERRY LASRY Güneș Gözlüğü TOPSHOP FURLA Candy Bag

MARC by MARC JACOBS Köpek Desenli Loafer

LEE COOPER Jean Gömlek 99,90

CHRISTIAN LOUBOUTIN Ayakkabı

Yükselen Değer İlkbaharda bizi bekleyen, ökçesi yükselen ayakkabılar ve modernize edilmiş kıyafetler ile söz sırası sizde.

SEE BY CHLOE Parfüm 119

ROLEX Uğur Saat PACIOTTI Topuklu Ayakkabı

322 magdergi.com.tr

HELMUNT LANG Elbise

CASADEI Saten Topuklu Ayakkbı

MAX&Co. DEDOTTO

MAX MARA Tulum

MARINA RINALDI Kolye

MARINA RINALDI Fular

MAX MARA MELODY Tunik

AYLA BAKKAL Elbise

MARINA RINALDI Çanta

MIU MIU Ayakkabı

MUDO Pantolon

MARINA RINALDI Babet Ceyda Koç Șifon Elbise

BCBG Beyaz Topuklu Ayakkabı 199

CONVERSE Ayakkabı 119

SHOES CENTER

TOMMY HILFIGER Jean 339

MON REVE Bileklik

röportaj

İsmail Acar, dünyaca meşhur ressam sanatçımız. Çocukluğundan beri resim yapmak onun için en büyük mutluluk. Üniversitede okurken çalışmaya başlamış ve şu an hem dünyamızda hem ülkemiz Türkiye’de çok özel mekanlarda, pek çok tanınmış insanın evinde onun tabloları duvarları süslüyor. Dahilerin ve evrenselliğin burcu olan kova burcuna mensup. Bütün hayatı sabahtan akşama kadar çalışmak üzerine kurulu. Kendi deyişiyle Türk gibi resim yapıyor. Her serisinin temasını oluşturmak, aşağı yukarı 4-5 yıllık bir birikim ve gözlem sürecinin üzerine kurulu. 324 magdergi.com.tr

magdergi.com.tr 325

röportaj

“Ben okurken bir taraftan da çalışmak zorundaydım hep.”

ünyanın her köşesine yaptığı seyahatlerinde gittiği yere ait ne varsa dönüşte yanında getiren İsmail Acar’la onun atölyesinde buluştuk. Her köşesini bana tek tek gezdirdi. Her yer yeni yapılmış eserleriyle dolu. Kırmızı odaya girdiğimde ürperdim. Bana gerçekten çok etkileyici bir sunumla çok enteresan bitkilerden oluşan bir karışımla çay hazırladı ve daha önce görmediğim çok uzaklardan getirilmiş nefis lezzetler ikram etti. Dönemin Amerika Birleşik Devletleri Başkan Yardımcısı Dick Cheney’in atölyesine gelerek “bu benim hocam” dediği Mevlana’nın dev bir resmini alması gibi eşi olmayan anıları var. Jack Nicholson’un, Kevin Costner’ın, Madonna’nın, kralların, başkanların ve daha nicelerinin evlerinde hep İsmail Acar’ın resimleri var. Fransa’da satın aldığı şatosundaki tadilat çalışmalarıyla bizzat ilgileniyor. Şu sıra Rum Patriği Bartelemous’un da ziyaret ettiği Love of İslam adlı sergisi başlayan sanatçımız bu ismin nasıl doğduğunu ve İslam kelimesinin terörle eşdeş olarak algılanmasından ötürü duyduğu üzüntüsünü dile getirdi. Dünyayı dolaşacak olan bu sergiyle insanların İslam’a olan bu yanlış bakış açısını değiştirmek gibi bir misyon üstlendiğini ve bunların tüm oluşum sürecini de okuyacağınız bu röportajımda İsmail Acar’la her daim sergilediği o sarsılmaz nötr ve sakin duruşuyla çok keyifli bir röportaj gerçekleştirdik. Kendi geliştirdiği bir teknikle, “Love of İslam” sergisiyle dünyada ilk kez görme engelli insanlar da resim sanatına kavuşacak. Tüm bu başarıların ardında son derece mütevazı bir kişilik var. Şaşaadan, kameralardan, ilgiden uzak duruyor ve o hep kendi deyişiyle elinden gelenin en iyisini yapma sorumluluğu olan, bir görevli, bir hizmetkar, bir çalışan olduğunu düşünüyor sadece. 14 yıldır üzerinde çalıştığı kendisinin yöneteceği filmi için yaşanmış hikayeler biriktiriyor aynı zamanda. Bu film projesinden ilk kez bana bahsetti ve o filminin detaylarını anlattıkça ben kendimi nesiller, şehirler, ülkeler, yaşanmış olaylar, aşklar ve göçler içinde çok yoğun bir duygu seline kapılmış oradan oraya savrulurken buldum her hecesinde. Yazımda İsmail Acar’a ait her şeyin bilgisini bulacaksınız. Hepimiz büyük gurur duyuyoruz sanatçımız İsmal Acar’la.

326 magdergi.com.tr

Kaç yaşından beri bu sanat var hayatında?

Kendimi bildim bileli resim çiziyorum. Küçücük yaşımdan beri beyaz sayfalara hep bir şeyler karalardım. Resim yaparak keyif alıyordum ve bunun bir meslek olduğunu bilmiyordum.

Büyüyünce böyle tüm dünyaca meşhur bir ressam olmak gibi bir hayalin var mıydı çocukken?

Çocukken yoktu. Sivas’ın Su Şehri’nden İstanbul’a psikoloji okumak için geldim. İstanbul Üniversitesi’ne girdim. İstanbul Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi olduğunu fark ettiğim an bir yıllık psikoloji eğitimimi kesip Güzel Sanatlar Fakültesi’ne girdim ve hayal kurma dönemi ancak o dönemden sonra başladı. Mimar Sinan’ın sınavları geçmişti, Marmara Üniversitesi Güzel Sanatlar’ın sınavına girdim ve bitirdim. Orayı bitirdiğim anda bir dünya vizyonum oluştu. Resmi hobi olarak yapıp başka işlerden para kazanacağımı düşünüyordum. Resim yapmak mutlu olmak demekti benim için sadece. Üniversite yıllarında resimden para da kazanılacağını fark ettim. İşte hayallerim o dönem başladı.

Kendine örnek olarak aldığın biri oldu mu?

Türkiye’ de yurt içinde ve dışında sergiler yapan öyle biri yoktu o dönemler. İnsanların koşarak sergilere gittiği, resimlerin satıldığı bir dönem değildi. Model örnek yoktu yani önümde.

Üniversitede okurken nasıl bir hayatı vardı İsmail Acar’ın?

Ben okurken bir taraftan da çalışmak zorundaydım hep. Her yerde resimler yapıyordum. Rahmetli Vitali Hakko’dan, Ayşegül Nadir’e, Club 29’lar vardı o dönemde hepsinde duvar resimlerim vardır. O dönem güneyde oteller açılıyordu. Rahmetli Özal’ın zamanı, tüm o otellerin duvar ve tavanlarında resimlerim vardı. Okurken bu işleri de yapıyordum. Dört yıl okulu bitirdim ve üzerine 2 yıl master yaptım sonra doktoraya başlıyordum ama ona biraz devam edip bıraktım sonra.

Eğitimin bittikten sonraki süreç nasıl oldu?

İşlerime devam ettim hep ve sergilerim başladı. Daha çok yurt dışında projeler yapılıyordu. O dönemde Jack Nicholsın’ın evinde, Aspen’de, Vale’deki pek çok ünlünün evlerinde hep duvar resimlerim vardır. Türkiye’den ve yurt dışından projeler geliyordu, hepsini yapıyordum. Waldorf Astoria Oteli’ne resimler yaptım. Tüm Avrupa’da, Dubai’de, Rusya’da, Ukrayna, Kazakistan, İran, Çin, Hindistan, Avusturalya, tüm Arap Yarımadası’nda 200’e yakın sergi yaptım. Böyle bir süreç başladı.

Genel olarak senin resimlerini mi alıyorlar, kendi hayallerini mi çizdiriyorlar?

Yatırım için, koleksiyon için, dekorasyonları için benim çizdiklerimi alıyorlar genelde.

Eşimle resmimi yap diyen olmadı mı hiç?

Asım Kocabıyık’ın doğum günü için çalışanları onun resmini yaptırtmak istediler mesela.

Benim temam şudur diyebileceğin bir ana başlığın var mıdır?

Ben Türk gibi resim yaparım. Yaşanmışlıktan, folklordan, coğrafyadan, kültürden esinlenirim. Mesela yıllarca dolaşıyorsun her yerde ve devamlı kaftanlar görüyorsun. Çin’de, Hindistan’da, Japonya’da, Topkapı’da, Venedik’te... Bunları gördükten sonra birleştiriyorsun, 3-4 senelik birikim birleşiyor ve şekle dönüşüyor, büyük bir kurguyla ortaya çıkıyor. Mesela, ana tema Anadolu ise Anadolu’ya ait sofra, bereket kavramlarını natürmortla resmediyorsun. Nar serisi gibi. Önce 3-4 yıl bunlar kafanda birikiyor ve birleşip büyük bir kurguyla resme oturuyor. Sonra bir zaman hep bu tema devam ediyor.

Peki bu birikim ve kurgu için ne gerekiyor hayatında? Bol seyahat mi mesela? Gözlem. Sadece Türkiye’de de kalsam sürekli bir gözlem lazım. Bir kaç yılın teması çıkıyor ortaya.

Bir resmi ne kadar zamanda bitiriyorsun?

Ortalama 1 haftayla, 1 aylık bir çalışma arasında ortaya çıkıyor.

Günlük yaşam ve çalışma rutinin nasıldır?

Sabah uyanır ve başlarım hemen. Erken saatte de olur, gece yarısı da olur hiç fark etmez, atölyede sürekli çalışırım. 60 küsur saat hiç ama hiç uyumadan çalıştığımı biliyorum mesela. Ama ertesi gün Ayasofya’daki bir sergiden sonra eve gidip saat 3 civarı yattım ve kalktım saat 6 olmuş. Çok uykusuzdum ve yorgun ama 3 saatlik uykudan sonra bu kadar dinç hissetmem garip geldi bana. Etrafıma ve televizyona baktım ve anladım ki 27 saat deliksiz uyumuşum farkında değilim. Gün geçmiş...

İstanbul’da kaç sergin oldu?

Kesin hatırlamıyorum ama 60’a yakındır.

Şu anda hangi sergin var ve adı nedir?

27 Şubat’a kadar devam edecek olan şu anki sergimin adı “Love of İslam”. Levent, Galeri İdil’de olacak.

“Love of İslam” serisi nasıl doğdu?

Yeni bir seri düşünüyordum İslam’la ilgili. Bu ismi biz Amerika’nın Riyad Büyükelçisi’nin eşiyle beraber koyduk. Libya’da Amerikan büyükelçisi öldürüldü ve biz bununla ilgili konuşmamızda “İslam’ın sadece teröre endeksli bir din olarak düşünüldüğü” konusu vardı. Mesela öldürülen bu büyükelçinin dünyaya yansıması, İslamcıların İslam için bir bombalama yapması, Afganistan’daki terör gibi... Dünya, İslam’ı hep terörle eşdeş olarak algılıyor. İskandinav ülkeleri, ABD, Kanada, tüm dünyanın yarısı böyle algılıyor, halbuki İslam bir din olduğu kadar bir kültür ve barışı da sembolize ediyor aslında.

magdergi.com.tr 327

Bunu en güzel anlatmanın yolunun sanat eserleri olacağını düşündüm ben. Kendimce bir misyon yüklendim. Enteresanı “Love of İslam” teması sadece Türkiye için değil, Riyad, Londra, Tokyo vs. tüm dünyayı dolaşacak olan bir tema. Ben bu temayı karşı tarafta oluşan bu algıyı yıkmak için de kullanıyorum.

Tüm dünyayı etkileyecek bir sergi olacak bu...

Umarım. İstanbul’dan sonra New York, Londra, Dubai ve pek çok ülkeye gidecek. İçinde 50’ye yakın eser olacak. İçerik olarak yıllardır üzerinde çalıştığım bir temadır İslam. Türkler için İslam, bir din olmanın yanı sıra bir kültür de. Sanat üretimlerini İslam adı altında yapmışlar. Baktığın zaman Süleymaniye nedir, bir Türk ve İslam eseridir. Topkapı Sarayı dahil, külliyeler, hat, kaligraf, teship hep İslam ve Türk eserleridir. İslam’ı kültürel yoluyla anlatmak benim yola çıktığım ana mesaj.

Rum Patriği Bartelemous sergine geldi değil mi?

Çok enteresandı. Gelmiş, haber verdiler gittim. Böyle bir temayı Ortodoks aleminin en önemli insanı olan Bartelemous’un büyük bir ilgiyle izlemesi “Love of İslam” temasına büyük bir destek verdiğini gösterdi. Hatta çok yere gitmesi gerektiği, bu derece kendi alanında yüksek mevkide bulunan birinden böyle bir ilgi gelmesi önemlidir. Sergiyi gezdiler. Böyle bir temaya destek vermeleri, tamamen İslam’ın o barışçıl birleştirici ve sevgi boyutunu da açıklayacak bir durum.

Yurt içinde veya dışında sergine gelmiş başka bilinen isimler kimler var?

Çok sayıda insanla yan yana geliyorum. Devlet başkanları, yardımcıları, krallarla... Senin için örnek olarak mesela İstanbul’da Nato konferansı vardı Bush dönemiydi. ABD Başkan Yardımcısı Dick Cheney’in İstanbul’daki sergime gelip, üç metreye dört metre, dev bir Mevlana resmini alıp götürmesi ilginçti. Mevlana için “İşte bu benim hocam.” dedi alırken. Sergide satış yoktu atölyeye geldi ve aldı

328 magdergi.com.tr

götürdü. İslam çok zengin bir kültür. ABD’de en çok satan kitaplar listesinde birinci sıraya çıktı Mevlana, belki de orada okudu ve tanıdı.

Başka kimlerde var eserlerin?

Pek çok insanda var. Adler için bir iş yaptım ve 500 eser yapıldı ve bunlar dünyadaki 500 kişiye gitti. Madonna’dan, Michael Jacson’a ve tüm başkanlara kadar herkese eserlerim gitti. Atölyeye gelip bizzat alanlar da var. Yunanistan Başkanı’ndan, Arjantin Cumhurbaşkanı’nın eşi... vs. değişik insanlar gelir. Kevin Costner geldi bir eser aldı.

Nerden duyup geliyorlar?

Pek çok yerden olabilir. Kaldığı otelin duvarında görmüş olabilir, birinden referans almıştır mutlaka. Les Ottoman Oteli’nde kalmışsa görmüştür bir eserimi mesela. Sonradan onların ülkelerine gittiğim zaman onlarla sosyal olarak görüşecek bir zamanım olmuyor çünkü

çok yoğunum. 45 yaşına kadar bütün dünyayı gezmek istiyorum. Bazen sergi için bazen yanına ilave ettiğim destinasyonlarla sürekli seyahat ediyorum.

Nereleri görmedin mesela?

Güney Afrika, çok az Batı Afrika ve Güney Amerika’nın en güneyi dışında bir yer kalmadı.

Seyahat planlarını nasıl hazırlarsın?

Gittiğim yerin en hit otellerini ve çok yorulduğum için mutlaka mümkün olduğunca konforu seçiyorum. Gitmeden araştırma yapıp o yöreye ait mutlaka 9-10 önemli yeri ve şeyi belirliyorum.

En çok nerelerden etkilendin?

Japonya ve Çin, Doğu Asya, Vietnam, Kamboçya’dan. Kısaca en çok Asya’dan etkilendim. Yaşama bakış açısı, hayat, enerjisi ve tabiat, her şeyiyle total olarak Asya’dan.

Asya etkiledi mi eserlerini?

Hintli yaşlı kadın eserleri yapmıştım bir ara mesela... Meksika’da bir müzeye gitti onlar genelde.

Tüm dünyada tanınmak nasıl bir duygu?

Tüm Arap Kıtası’nda İsmail Acar’a bir marka olarak bakıyorlar.

Rusya ve İtalya’da da. Bazı ülkelerde de sadece Türk bir sanatçı olarak biliniyorum. Bazı insanlar sadece tanışmak için geliyorlar. Üst düzey kraliyet eşrafından biliyorlar, almışlar ve tanışmak istiyorlar ayrıca. Etkilenmiyorum böyle şeylerden ben, hepsi normal insan benim için.

Kitaplarından bahseder misin bize lütfen...

Katalog boyutunda onlarca, kitap boyutunda iki tane kitabım var. Resimlerin temaları, hikayeleri ve resimlerle birlikte, onlar hakkında çıkan kritikler var içlerinde. Şimdi 20 yıldan beri bugüne kadarki İsmail Acar için bir kitap yazdım. Sergiden galeriden alınabilecek. Bu hafta içinde baskıya giriyor. Tüm eserlerden seçmeler olacak içinde.

Fransa Bordoeux’ta, Blay bölgesinde, üzüm bağları içinde Le Bedü adında bir şato satın aldın 5 yıl önce. Fransa’daki yaşamın nasıl gidiyor? Kısmen tadilat devam ediyor. 300 dönüm arazi içinde birkaç binadan oluşuyor bu şato. 4-5 yıl içinde artık orada daha uzun yaşıyor olacağım ve hep çalışmaya devam edeceğim. Şatonun bağlarında da şarap üretimi var. Röportajımızın devamını Nisan sayımızda bulabilirsiniz... Röportaj: Sinem Yıldırım

Fotoğraf: Ersin Al

“45 yaşına kadar bütün dünyayı gezmek istiyorum.”

magdergi.com.tr 329

MAG

istanbul

sergi

konser istanbul

kültür-sanat

Mika Eğlenceli sahne performansları ve yaratıcı kişiliği ile tüm dünyada beğeni toplayan Mika, 2010 yılında geldiği İstanbul’da unutulmaz bir konser vererek herkesi etkilemeyi başarmıştı. Mika bir kez daha İstanbullu hayranlarıyla 17 Mart Pazar akşamı KüçükÇiftlik Park’ta buluşmaya hazırlanıyor. Pozitif Live organizasyonuyla gerçekleşecek konserde Mika’nın sürpriz sahne performansının yanı sıra güçlü sesi ve enerjisi ile tüm müzikseverleri etkileyecek! Yer: Küçük Çiftlik Park Tarih: 17 Mart 2013

İnsan, Kendi Hayatı Mustafa Özel’in her konuda tuvale hakim tavrı, günümüz insanının halet-i ruhiyesini sunuyor. Sanatçı yeni sergisinde insan ve yaşadığı mekanla ilgileniyor. Böylelikle çalışmalarda iki farklı izlek sürüyor. Figürlerde; insanın iç dinamizminden kaynaklı, kadrajların yakınlaştığı bazı resimlerin açık kompozisyonlara dönüştüğü, fırçanın hareketlendiği ve boya katmanlarının renklenerek arttığı yeni bir yaklaşım söz konusu. Diğer tarafta ise bu insanların yaşamakta olduğu modern mekanlar serginin zıt kutbunu oluşturmaktadır. Yer: Beyoğlu Akademililer Sanat Merkezi Tarih: 20 Mart - 30 Nisan 2013

izmir

ankara

Levent Yüksel

ankara

konser

sergi Rumeli Kavağı’ndan Anadolu’ya Ağ

Yıllara meydan okuyan sanatçı Levent Yüksel Ankaralı müzikseverlerle buluşuyor. 90’lı yıllardan günümüze dek klasikleşmiş pop şarkıları ile günümüz müziğine entegre edilen şarkıların birarada toplandığı güncel repertuarı ile bu unutulmaz müzik ziyafetini kaçırmayın. Yer: Jolly Joker Ankara Tarih: 17 Mart 2013

sergi

330 magdergi.com.tr

Bizi Rahat Bırakın Niko Guido’nun “Bizi Rahat Bırakın” isimli fotoğraf sergisinden, bugüne kadar çekilen fotoğrafların bir derlemesini yaptığı sergi oldukça yoğun ilgi görüyor. İstanbul doğumlu sanatçı yurt içinde ve yurt dışında birçok sergiye ev sahipliği yapıyor. Yer: Prof. Dr. Türkan Saylan Alsancak K. Merkezi Tarih: 21-28 Mart 2013

Semra Özümerzifon ve Kemal Şirin’in “Rumeli Kavağı’ndan Anadolu’ya Ağ” isimli sergisi Mart ayında Ankaralı sanatseverlerle buluşuyor. Türkiye’nin çeşitli illerini gezen bu sergiyi kaçırmayın! Yer: Cermodern Tarih: 5-30 Mart 2013

sinema MAG

Hititya: Madalyonun Sırrı 1 Mart Özel güçlere sahip üç çocuk, tehlike altında bir anne ve iyiliğin kötülükle amansız savaşı... Anneleri gizemli bir şekilde ortadan kaybolan üç kardeş, bir gün, kendilerini bambaşka bir evrende, Hititya’da bulur. Burada, özel güçlere sahip olduklarını, annelerinin bir tanrıça olduğunu ve dünyayı kötülükten ancak onların kurtarabileceğini öğrenirler. Ancak bu tehlikeli macerada öğrenecekleri sadece bunlarla sınırlı değildir. Savaşçı dedeleri Taruyla, Hititya halkıyla, esir edilmiş çocuklarla ve kötülüklerin efendisi Zabab ile karşılaşan üç kardeş, en büyük keşﬁn içlerinde gizli olduğunu fark edecektir. Acaba Alaz, Yaman ve Nehir Zabab’ı yenip, annelerini kurtarmayı başarabilecek midir? Zorlukları beraberce atlatmaya kararlı olan birbirinden çok farklı üç kardeşin, iyiliği, sevgiyi ve cesareti keşfedişinin öyküsü…

Muhteșem ve Kudretli Oz (Oz The Great And Powerful) 8 Mart Oscar Diggs (James Franco) küçük çaplı bir sirk sihirbazıdır. Ayrıca pek de ahlaklı biri değildir. Toz toprak içindeki Kansas’tayken kendini bir anda canlı Oz diyarında bulan Oscar, turnayı gözünden vurduğunu düşünür. Şöhret ve servet kazanması çok kolay olacaktır. Tabii üç cadıyla tanışana dek... Bu üç cadı; Theodora (Mila Kunis), Evanora (Rachel Weisz) ve Glinda, (Michelle Williams) Oscar’ın; herkesin beklediği o müthiş sihirbaz olduğuna bir türlü ikna olmaz. İstemeden Oz Diyarı’nın ve sakinlerinin büyük sorunlarıyla karşı karşıya kalan Oscar, çok geç olmadan kimin iyi kimin kötü olduğuna karar vermek zorundadır. İllüzyon ve becerikliliğiyle hatta biraz da büyüyle sihrini konuşturan Oscar, kendini büyük ve güçlü Oz Büyücüsü’ne dönüştürmekle kalmaz, daha iyi de bir adam hâline getirir.

Așk Kırmızı 15 Mart Ferhat ve Zeynep, birlikte çok güzel bir hayat kurmuşlardır. Birbirlerini çok sevmektedirler. Ferhat; saygın bir şirkette gelecek vadeden satış temsilcisidir. Ferhat, çalıştığı şirketin organize ettiği bir iş toplantısı için birkaç çalışma arkadaşı ile Antalya’ya gidecektir. Zeynep ile evlendiklerinden beri ilk ayrı kalışlarıdır. Antalya’daki ilk gece, Ferhat, Nazlıgül ile karşılaşırlar. Bu kız, Ferhat’ın uzun yıllar önce ayrılmak zorunda kaldığı ilk aşkıdır. İlk gençliklerinde efsanevi bir aşk yaşamışlar, birbirlerini çok sevmişlerdir. Ancak, Nazlıgül’ün annesinin sevgilisi, aşıkların birbirlerinin izlerini kaybetmesini sağlamıştır. Ferhat karısını sevmektedir ve karısını aldatmaya hiç niyeti yoktur. Ama şimdi karşısındaki Nazlıgül’dür. Ya da şimdiki adıyla ilk aşkı Nazlı.

G.I. Joe: Misilleme (G.I. Joe: Retaliation) 29 Mart Serinin devamı olan ﬁlmde G.I. Joe’lar sadece ölümcül düşmanları Kobra’ya karşı mücadele etmekle kalmıyor, aynı zamanda devletin içinden kendi varlıklarını tehlikeye atan tehditlere karşı da mücadele vermek zorunda kalıyor.

331

magdergi.com.tr Türkiye’nin Lider Sinema Sitesi

davet

Karsu Dönmez Rüzgarı

Ankara’ya ikinci kez gelen Karsu Dönmez, konser sonunda gördüğü ilgi ve sevgi yüzünden mutluluk gözyașları döktü.

Genç ve yetenekli müzisyen Karsu Dönmez Ankara’da muhteşem bir konser verdi. Henüz 18 yaşında iken Carneige Hall’da konser veren ve eski Amerika Birleşik Devletleri Başkanı Bill Clinton tarafından izlenen Karsu Dönmez 16. Uluslararası Ankara Caz Festivali kapsamında Ankara’ya geldi. CerModern’de gerçekleşen konser boyunca Karsu Dönmez sempatik hareketleri ve büyüleyici sesi ile başkentlilere unutulmaz bir gece yaşattı. Sözleri ve bestesi kendisine ait parçaların yanı sıra “Whatever Lola Wants”, “Domates Biber Patlıcan”, “Play My String” gibi ünlü parçaları da kendi yorumu ile seslendiren Dönmez, konser sonunda uzun süre ayakta alkışlandı.

KARSU DÖNMEZ

lası için Daha faz /MAGonline .com facebook

332 magdergi.com.tr

GÜLSEREN KÖSE, SUN OK

SEMA ERTÜRK, SEMRA BATIR

TUĞBA GÜRSES

16-31 Mart 2013

sergi

Kimliğimize Sorgulayıcı Bir Bakış Sanatçı Şevket Arık’ın “Her Şey Senin İçinde” isimli resim sergisi Siyah Beyaz Galeri’de sanatseverlerin beğenisine sunuldu. Sanatçının son dönem çalışmalarının yer aldığı sergi ziyaretçilerini, “Biz hep doğadan rol mü çaldık? Yoksa doğamız mı böyle? ve Doğadan kopuş ne zaman başladı?” gibi soruların tuval üzerine yansımaları ile karşılıyor. Sanatseverler tarafından yoğun ilgi gören sergide Şevket Arık tüm konuklar ile yakından ilgilendi. Uzun süre sergide kalan sanatseverler eserleri ilgi ile izledi. Sergini açılışından bir gün sonra ise Samm Bistro’da kokteyl düzenledi. Sergide sanatçıyı yalnız bırakmayan dostları ve sanatseverler yine Şevket Arık’la beraber keyifli zaman geçirdiler.

ȘEVKET ARIK

lası için Daha faz m.tr gdergi.co a .m w w w

334 magdergi.com.tr

SERA SADE

GÜL ÖNER

HANDE ȘİRİ

SERAP AKARCALI, İLAYDA ÇETİN

magdergi.com.tr 335

davet

On Altı Sanatçı Bir Arada İstanbul’un önemli sergi evlerinden birisi olan Ekavart on altı sanatçıyı bir araya getirerek özel bir sergi düzenledi. Cemiyet yaşamının önemli isimlerinden İnci Aksoy’un sahibi olduğu Ekavart, on altı genç sanatçıyı bir araya getirerek eserlerinin yer aldığı özel bir sergi düzenledi. “Seni sanattan çok seviyorum” isimli sergide sanatçılar sanattan çok sevdikleri şeyi resme dökerek ilginç bir çalışmaya imza attılar. Serginin açılışına cemiyet ve sanat dünyasının önemli isimleri katıldı.

İNCİ AKSOY, VURAL GÖKÇAYLI

Davete gelini Yasemin Özilhan ile birlikte katılan Emine Özilhan sergiyi gezerek eserler hakkında bilgi aldı. 336 magdergi.com.tr

İPEK ÖZKAN, PEMRA AKSOY

lası için Daha faz /MAGonline .com facebook

EMİNE, YASEMİN ÖZİLHAN

NİHAN ÇETİNKAYA

magdergi.com.tr 337

röportaj

Fark Yaratıyor Wyndham İstanbul Kalamış Marina içerisinde yer alan Blue Harmony SPA, insana ve çevreye bağlılığını, ritüellerinde kullandığı sertifikalı organik ürünlerle gösteriyor. Blue Harmony SPA, misafirlerinin ruhsal ve bedensel yaşam kalitelerini yükseltmeyi hedefliyor!

nadolu yakasında konumlanan Wyndham İstanbul Kalamış Marina, misafirlerine konforu ve kusursuz hizmetleri ile her alanda kaliteli bir yaşam sunuyor.

Wyndham İstanbul Kalamış Marina’nın içerisinde 3500 metre karelik bir alan üzerine kurulan Blue Harmony SPA, Anadolu Yakası’nın en özel merkezlerinden biri olarak kısa sürede büyük bir kitlenin beğenisini kazanmış durumda.

Blue Harmony SPA, jakuzili - özel hamamlı VIP masaj odaları, kozmetik bakım ünitesi, buhar ve sauna odası, macera duşu, kişiye özel alanı olan Türk hamamından oluşuyor. Her deneyimi misafirleri için kusursuz bir hale getirmeyi hedefleyen Blue Harmony SPA, insana ve çevreye bağlılığını da terapi ve ritüellerinde kullandığı sertifikalı organik ürünlerle gösteriyor. Blue Harmony SPA’nın masajlar, cilt ve vücut bakımları, ritüel bakımlar ve ha-

mam bakımlarında kullandığı tüm ürünler, USDA Organic, Ecocert, Cosmebio, ICEA, Etko ve Agriculture Biologigue gibi uluslararası saygın sertifika kuruluşları tarafından sertifikalandırılmış ürünler olarak karşımıza çıkıyor. Organik tarımın özel verimi olarak ortaya çıkan, insanın doğal yapısıyla uyumlu kişisel bakım ürünleri ile teninizi şımartmak, ruhunuzu rahatlatmak için Blue Harmony SPA’nın ritüelleriyle tanışmanızın şimdi tam vakti!

Wyndham İstanbul Kalamış Marina Adres: Kalamış Fener Caddesi No:38 Kalamış/İstanbul T: (0216) 400 00 00

digital art

Sinem Yazıcı 1976 yılında Antalya’da doğan Sinem Yazıcı, Marmara Üniversitesi İletişim Fakültesi’ni kazandıktan sonra İstanbul’a yerleşti. 1996 yılında, henüz öğrenci olduğu dönemde reklam ajanslarında çalışmaya başladı. Young&Rubicam, Saatchi&Saatchi gibi uluslararası ajanslarda görev aldıktan sonra müşterisi olan Arçelik’ten aldığı iş teklifiyle “Reklam Uzmanı” olarak Arçelik A.Ş.’ye geçti. Arçelik’te geçirdiği başarılı 3 yıl sonunda Digiturk’te “Reklam Müdürü” olarak çalışmaya başladı. Bu dönemde ilgi duyduğu iki farklı alanı yakından deneyimleme fırsatı buldu. Bir yandan seslendirme sanatçısı olarak çalışırken, fotoğrafa olan ilgisi onu Muammer Yanmaz Fotoğraf Atölyesi’nde fotoğrafçılık eğitimi almaya yönlendirdi. Fotoğrafı hayatının vazgeçilmez bir parçası olarak gören Sinem Yazıcı, bu alanda daha da uzmanlaşmak ve ileri fotoğrafçılık eğitimini tamamlamak üzere ABD’ye gitti, New York Film Academy’de eğitim aldı. Mezun olduktan hemen sonra Ayşe Hatun Önal ile New York’ta yaptığı fotoğraf çekimi Kelebek Gazetesi’ne kapak oldu. İstanbul’a döndüğünde ünlü moda fotoğrafçısı Tamer Yılmaz’ın stüdyosunda asistanlık yapmaya başladı. Aynı zamanda portfolyosu için farklı ülkelerden erkek modellerle fotoğraf projeleri hayata geçirdi. Uluslararası web sitelerinde fotoğrafları olumlu tepkilerle karşılanan Sinem Yazıcı, gelen teklifleri değerlendirmek amacıyla ABD’ye döndü. Sinem Yazıcı halen New York’ta freelance moda fotoğrafçısı olarak çalışıyor.

340 magdergi.com.tr

magdergi.com.tr 341

i MAGastroloji

Serkan Atakulu

serkanatakulu@gmail.com Yasemin Boran Atelyesi

Hırsı İyi Yönetmemiz Gerekiyor Mart ayında gökyüzüne baktığımızda iki fenomen dikkat çekiyor. Merkür’ün Balık burcunda geri gidecek olması zihinsel olarak derinleşeceğimiz ve bazı konuların daha çok dikkat çekeceğini gösteriyor. Hastaneler, vakıflar ve derneklerle ilgili yeni düzenlemeler yapılabilir. Yeni kararlar alınabilir. Sağlık sistemi ve sistemde aksayan noktalar gözden geçirilebilir. Mart ayının diğer dikkat çeken fenomeni ise Mars ve Uranüs’ün kavuşumu olacak. Yeni savaş yöntemlerinin ortaya çıkması ve çarpıcı skandallar gündemi değiştirecek. Türkiye’yi de etkileyecek olan bu kavuşum zirvede sarsıcı mücadelelerin olacağını ve güç mücadelesini işaret ediyor. Yöneticiler arasındaki güç mücadelesi de görünür olacak. Ülkeyi etkileyecek patlamalar ve skandallar olabilir. Bazı güçlü yöneticiler aniden gözden düşebilir. Savaş potansiyelini tetikleyecek olan bu görünüm kendi potansiyelimizi keşfetmemizi sağlayacak. İçimizdeki gücü fark edeceğiz. Ülke içinde biriken enerji ve gerilim farklı bir çıkış yolu bulabilir.

Koç (21 Mart - 20 Nisan)

dik fırsatlar sizi hazırlıksız Karşınıza çıkan hiç beklenme ar verip harekete geçtiğiniz yakalayabilir. Ancak hızlı kar ru adım atacaksınız. Maddi doğ anda daha farklı bir hayata i girişimler yapabilirsiniz. durumunuzu iyileştirecek yen eminin tabiatı gereği olarak İçinde olduğunuz değişim dön iz. i net olarak göremeyebilirsin şu an etrafınızı ve geleceğiniz ları inizde gelişen olay Ancak bakış açınızı değiştirdiğ ınızın içindeki karmaşayı akl ve cek gele a anlayacak durum eye de Mars burcunuzda ilerlem çözeceksiniz. 12 Mart tarihin ünü güc lme abi yap ve ini ateş başlayacak. İçinizdeki yaşam li ve fiziksel açıdan daha kuvvet fark edeceksiniz. Kendinizi a dah a arıy baş an hırsınız sizi enerjik hissedebilirsiniz. Art a arın akl tuz ın hırs ı cak aşır kısa zamanda götürebilir. An hleri arasında karşınıza tari rt Ma 25 18. ayın ılm da kap Karşınıza çıkan olaylar lir. abi beklenmeyen fırsatlar çık rjinizi ortaya koymanızı mücadele etmenizi veya ene ıcı ve yaratıcı kullanmanız gerektirebilir. Enerjinizi yap ı bir yapabilirsiniz. İşinizde başarıl sayesinde çok ilginç keşifler hler tari Bu iz. anç elde edebilirsin performans gösterebilir ve kaz de hin tari rt Ma 22 iz. yaşayabilirsin arasında aşk maceraları da çok iniz iler İlişk . cak başlaya Venüs burcunuzda ilerlemeye 26-30 Mart tarihleri arasında ak. olac u dol gi sev ve k sıca daha recek sürprizler olabilir. Sizi ilişkilerinizin yönünü değişti ile tanışabilirsiniz. etkileyecek çok farklı bir kişi

Boğa (20 Nisan - 21 Mayıs) Neşeli olacağınız ve keyifli vakit geçireceğiniz bir ayın içerisindesiniz. Eski dostlar ınızla görüşebilir ve yeniden birlikte zaman geçirmeye baş layabilirsiniz. Toplantılar düzenleyebilir ve görüşmek istediğiniz başka arkadaşlar ınızı da davet edebilirsiniz. Aynı zamanda eskiden yapmayı düşündüğünüz bir proje tek rar aklınıza gelebilir. Aldığın ız bir haber üzerine zamana bıra ktığınız projenizi bitirme imkanı elde edebilirsiniz. 4-8 Mart tarihleri arasında ilişkileriniz de daha sorumlu davranmaya başlayacaksın ız. Karşı cinste uyandırdığınız güven duygusu ilişkinizi dah a farklı bir boyuta taşıyabilir. Sevdikleriniz size güvenerek duygularını daha farklı şek ilde ifade etmeye başlayabili r. 18 Mart tarihinde Merkür bal ık burcunda tekrar ileri doğru hareket etmeye başlaya cak. Yeni başlayacağınız proje ve işlere bu tarihten son ra başlarsanız iyi olur. Ay da büyüdüğü için başlayacağ ınız işler verimli olacaktır. Üzerinde çalıştığınız ve yap ılması geciken işleriniz 25-30 Mart tarihleri arasında sonuçl anmış olacak. Yapacağınız işlerde daha dikkatli olacak ve disiplinli hareket edecek siniz. Planlarınızın gerçekleştiğin i görmek sizi mutlu edecek. Aldığınız önemli bir karar say esinde istediğiniz sonucu eld e edeceksiniz.

İkizler (21 Mayıs - 21 Haziran) Ayın ilk günlerinde duygularınızı karıştıran olaylar yaşayabilirsiniz. Sevdiğiniz bir kişi ile aranızda üzücü olaylar meydana gelebilir. Olayları gereğinden fazla büyütmeyip sevdiğiniz kişiye karşı daha yapıcı davranın. Sevdiğinizle ilişkiniz kısa süre içinde düzelecektir. Sevdiklerinizin sizden beklentileri yükselmiş olabilir ve sizin yardımınıza daha çok ihtiyaç duyuyor olabilirler. İlişkilerinizin hassas bir dönemden geçtiğini bilerek hareket ederseniz iyi olur. Özellikle 1-9 Mart arasındaki süreçte ilişkilerinizdeki sürtüşmeleri büyütmeyecek şekilde davranın. İş yerinizde iletişim sorunları ve evraklarla ilgili karışıklıklar olabilir. Dikkatinizin yükselmeye başladığını ve zekanızı daha etkin kullanmaya başladığınızı hissedebilirsiniz. Evraklarla ilgili karışıklıkları çözmeniz zaman alabilir. Zamanı iyi kullanıp sabırlı hareket ederseniz sonuç almanız kolay olacak. Merkür geri hareketine devam ederken çocuklarınızın sorunları ile de yakından ilgilenebilirsiniz. Çocukların ihtiyacı olduğu konularda tavsiye verebilir veya onları daha iyi dinleyebilirsiniz. 12 Mart tarihinden sonra kendinizi daha iyi hissetmeye başlayacak içinizdeki gücün arttığını hissedeceksiniz. Sağlık sorunlarınız varsa iyileşmeye başlayacak ve güçleneceksiniz. 18 Mart tarihinde Merkür ileri doğru hareket etmeye başlıyor. Aynı zamanda 18-25 Mart tarihleri arasında Mars’ta Uranüs ile kavuşum yapmaya başlayacak. Bu dönemde karşınıza çıkan beklenmedik fırsatları değerlendirmek için harekete geçebilirsiniz. Alacağınız sürpriz teklifleri değerlendirebilir ve size kazanç getirecek iş girişimleri yapabilirsiniz. Yeni bir araba alabilir veya kazancınızı arttıracak keşifler yapabilirsiniz. Ayın son günlerinde sizi duygusal olarak yenileyecek bir aşk macerası yaşayabilirsiniz. Aniden etkilendiğiniz birisi ile yakınlaşabilirsiniz.

342 magdergi.com.tr

Yengeç (21 Haziran - 22 Temmuz)

önem uğunuz kişiyle ilişkinizin ne kadar bilirsiniz. Hakkında hayaller kurd kura lleri i bir haya cidd a aşk ve dah i ilir iniz olab k ilişk almaya hazır olabilir veya Ayın ilk günlerinde romanti ksınız. İlişkilerinizde sorumluluk fırsatı yaca hoş anla bu n ında çıka aras a leri ınız Karş tarih . t bilir Mar kazanacağını 4-8 e de yeniden gündeminize gele proj bir iz iğin med ştire eski ekle de gerç süre önce un zamandasınız. Bu boyuta taşıyabilirsiniz. Bu ay daha proje veya fikri geliştirmek için uyg bir z unu ttuğ inde unu de tarih t için an Mar 12 Zam . ek. mak sizi mutlu edec değerlendirmek için beklemeyin bir dostunuzun yeniden sesini duy Eski iz. irsin na ebil sonu erleş ay uz hab pon veya tem bilir m arkadaşlarınızla karşılaşa Mart ayının başında hafif olan yaşa ğu koç burcunda ilerlemeye başlıyor. ve enerjinizi daha kolay Mars burç değiştirip yöneticisi oldu ilirsiniz. Daha çok para harcayabilir edeb hiss z ülsü mm taha ve lı hırs a zi dah hesapla ayın sonundaki ihtiyaçlarınız doğru giderek hızlanacak. Kendini kullanın. Ayın başında yaptığınız plı hesa nızı para de hem i, jiniz etmelisiniz. 18-25 Mart tarihleri yitirebilirsiniz. Hem fiziksel ener bu dönemde harcamalarınızı iyi yön ğı arttı n nizi ileri yerine lent bek ve izin malısınız. Güç mücadelesi yapmak çok farklı olabilir. İsteklerin bir gelişme karşısında sabrınızı koru an sars iğiniz Sizi . verd iniz m ilirs Öne alab yın. erler şma hab tartı arasındaki sürpriz iz ve sizden güçlü kişilerle e ilgili olabilir. Bu dönemde yöneticilerin ilerl iyi a ilişk dah ız z Yaln sanı . arar bilir çıka yolu m tlar çözü fırsa başka bir yapmak için uygun n olun. Ay sonunda aşk kaçamakları kişilerin tavsiyelerini dinleyip saki . nsanız yerinde olur skandal yaratacak girişimlerden kaçı

Aslan (22 Temmuz - 22 Ağustos)

Üzerinizde baskı yaratan kişi ve olaylarla rahat başa çıkabileceğiniz bir ay olacak. Alacağınız beklenmedik bir haber size aradığınız çıkış yolunu işaret edebilir. Maddi gereksinim lerin üzerinizde yarattığı stres sayesinde kendi yeteneklerinizi geliştirip kazanç elde edeceğiniz fırsatlar yaratacaksınız. Ayın ilk yarısı Merkür geri hareket ediyor olacak. Bu süre içind e yeni atılımlar yapmaktan kaçınırsanız iyi olur. 12 Mart tarihi nde Mars, Koç burcunda ilerlemeye başlayacak. Siz de kendinizi daha enerjik ve canlı hissedeceksiniz. Güç gerektiren işleri daha kolay yapabilirsiniz. İşinizde daha hırslı olabilir ve gücü nüzü daha etkin kullanabilirsiniz. 18 Mart tarihinde Merk ür artık ileri doğru hareket etmeye başlıyor. Yeni projelere başlayabil ir ve istekleriniz için harekete geçebilirsiniz. 18-25 Mart tarihleri arasında çok daha yaratıcı olacaksınız. Alacağınız sürpriz bir haber sizi harekete geçirebilir. Yaratıcılık gerektiren işler yapabilir ve farkında olmadığınız yeteneklerinizi keşfedebilirsiniz. Hareket alanınızın kalmadığını hissettiğiniz veya çözüm bulamadığı nız bir anda karşınıza beklemediğiniz bir fırsat çıkabilir. Mart ayının son on günü ilişkileriniz ve karşı cinsle iletişiminiz daha sıcak olacak. Özellikle 26-30 Mart tarihleri arasında sizi anide n etkileyecek bir kişi ile tanışabilir ve büyük heyecan duyab ilirsiniz. Aşk maceraları yaşayabilir ve sürpriz aşk teklifleri alabilirsiniz. Aşk hiç beklemediğiniz an da karşınıza çıkacak.

Akrep (22 Ekim - 22 Kasım)

Mart ayı sizin için verimli ve keyifli olabilir. Uzun sür e önce adım atıp sonra unuttuğunuz işle r ve projelerle ilgili gelişm eler olabilir. Yeniden gündeme gelen iş ve projeleri gerçekleştirm ek için uygun zamandasınız. Merkür’ün geri hareket ettiği zamanl arda eski fikirlerinizi gerçekleştirm ek daha kolay olur. Eski ark adaşlarınızla bir araya geleceğiniz organizas yonlar yapabilir ve geçmi şte kalan güzel hatıralarınızı yeniden ana bilirsiniz. Mart ayının ilk yarısı ilişkileriniz de sıcak ve samimi olacak . Sevdiğiniz kişi ile yakınl ığınız da ciddi bir boyuta gelebilir. Endişele rinizi giderecek hoş haberle r alabilirsiniz. Üzerinizdeki sorumluluk ların arttığı bu dönemde yapamayacağınız sözler vermekten kaçınsanı z iyi olur. Verdiğiniz sözler nedeniyle stres altında kalabilirsini z. Bu ay iş hayatınızla ilgi li radikal kararlar verebilirsiniz. Ancak yap acağınız değişiklikler aşa ma yapmanızı sağlayacak ve sizi kariyerin izde istediğiniz noktaya get irecek. 25-30 Mart tarihleri arasında zih insel disiplininiz artacak ve düşündüklerinizi gerçekleştirebileceksiniz.

Başak (22 Ağustos - 23 Eylül)

ayın zın karışık olabileceği bir Duygularınızın ve aklını eket har i ger a uzd cun bur r zıt içinde olacaksınız. Merkü ikmeler gec zda organizasyonlarını etmeye devam edecek. İş a dikkatli dah zı ını lar anabilir. Evrak olabilir ve aksaklıklar yaş nız. Bu anlaşmaları iyi okumalısı düzenlemeli ve yaptığınız ve yeniden ilir anlaşmasını değiştireb dönemde yaptığınız bir iş unları sor da zın emde çocuklarını düzenleyebilirsiniz. Bu dön dım yar den Siz z. ini lirs yolları bulabi ile ilgilenebilir ve çözüm ayan olm e ird fik ı ayn e inl Siz n. akmayı isteyen kişileri yalnız bır ine yer ak ışm şlarınızı ikna etmeye çal çocuklarınızı ve iş arkada r olu ırlı Sab r. rseniz daha iyi olu onları dinlemeyi tercih ede luğu hareket ederseniz her zor den me yüt ve olayları çok bü olmalısınız. nli ipli dis çok da rda konula aşabilirsiniz. Bu ay maddi ileri kiş eki şılamak için çevrenizd Artan harcamalarınızı kar güç rda ula lamayın. Maddi kon ve yöneticilerinizi çok zor elde klerinizde makul olursanız İste . yin me mücadelesine gir ileri rar Mart tarihinde Merkür tek etmeniz kolay olacaktır. 18 ığı ıld tak layacak. Siz de aklınızın doğru hareket etmeye baş ve fikirleriniz gelebileceksiniz. Zihniniz a um konuyu çözecek dur daha net olacak.

Terazi (23 Eylül - 22 Ekim) Aniden gelişen olaylar sizi ve tavrınızı değiştirmeye zorlayabilir. İş hayatınızla ilgili veya ilişkilerinizle ilgili beklenmedik gelişmeler sizi etkileyebilir. Ancak çevrenizde size bilgisi ile yön gösteren saygın bir kişinin desteğini alacaksınız. Saygın kişilerin ve yeni tanıştığınız kişilerin etkisi ile sizi rahatlatacak çözüm yolları bulacaksınız. 12 Mart tarihinde Mars zıt burcunuz olan Koç burcunda ilerlemeye başlayacak. Bu dönemde kendinizi daha hırslı ve aceleci hissedebilirsiniz. Çevrenizde gelişen olaylar sizi daha çabuk etkileyip öfkelenmenize neden olabilir. Ancak içinizdeki yükselen enerjiyi kontrol etmeyi başarıp yapıcı davranmayı başaracaksınız. Artan maddi ihtiyaçlarınızı karşılamanın yollarını bulup rahatlayacaksınız. 18 Mart tarihinde Merkür tekrar ileri doğru hareket etmeye başlıyor. Yeni bir projeye başlamak için bu tarihe kadar beklerseniz iyi olacak. 1825 Mart tarihleri arasında beklenmedik bir haber alabilir veya çevrenizdeki kişilerin hazır olmadığı çılgınlıklar yapmak isteyebilirsiniz. Sizden çok farklı bir kişi ile aşk macerası yaşayabilirsiniz. Bu dönem sizi maddi açıdan da sarsabilir. Hesap etmediğiniz harcamalar yapmak zorunda da kalabilirsiniz. 26-30 Mart tarihleri arasında duygularınızı değiştirecek bir haber alabilir veya ilişkilerinizle ilgili değişiklikler yapabilirsiniz. Duygularınız karışık olacak. magdergi.com.tr 343

MAGastroloji

Yay (22 Kasım - 22 Aralık) Duygularınızı ve düşüncelerinizi gözden geçirip kendi içinizde derinleşebileceğiniz bir ay olacak. Yaptığınız tespitler ve gelecekle ilgili kararlarınız sonucu kendinize yeni bir yön vereceksiniz. Aklınızın takıldığı bir konuda karar vermek için uzun süre düşünmeniz gerekebilir. Arkadaşlarınızla yapacağınız fikir tartışmaları sonunda karar verecek duruma gelebilirsiniz. Yalnız arkadaşlarınızın ve yakın çevrenizin sizi anlamadığını düşünmeyin. Onlar kendilerine göre doğru olanı savunuyorlar ve olaylara sizin pencerenizden bakmıyorlar. Bu dönemde kendi fikirlerinizi kabul ettirmek için enerjinizi harcamayın. İşle ilgili konularda dikkat eksikliği yaşıyor olabilirsiniz. Detayların arasında takılı kalmayın ve bakış açınızı değiştirin. Zihninizde bu sayede rahatlamış olacak. 12 Mart tarihinden itibaren kendinizi daha enerjik ve sağlıklı hissetmeye başlayacaksınız. Duygusal karmaşanın neden olduğu rahatsızlıklar da iyileşmeye başlayacak. 18-25 Mart tarihleri arasında sürpriz haberler veya teklifler alabilirsiniz. Size katkı sağlayacak fırsatları reddetmeyip değerlendirirseniz iyi olacak. Sizi aniden etkileyecek kişilerle karşılaşabilirsiniz. 25-30 Mart tarihleri arasında aşk hayatınız canlanıyor. Hiç beklemediğiniz aşk teklifleri alabilir ve aşk maceraları yaşayabilirsiniz.

Oğlak (22 Aralık - 22 O cak) Hoşunuza gide n konularla da ha çok ilgilene hareket edebili bilir ve disiplin rsiniz. İstekler li inizi gerçekleşt gereken iradey irmek için i ortaya koyara k sonuç alabili ve projeleriniz rsiniz. Eski plan yeniden günd eme gelebilir. Ve gerçekleştirm ya eski planla ek için uygun rı fırsatlar bulabi ortamın oluşm lirsiniz. Uygun asını değerlend ir ip harekete ge olur. Geri hare çerseniz iyi ket eden Merkü r konusunda en Çünkü Merkü dişe etmeyin. r geri hareket ederken geçm fikirlerinizi ge işte aklınıza ta rçekleştirebili kılan rsiniz. Bu ay es haberleşebilir ki dostlarınızl ve tekrar karş a ıla şa bilirsiniz. Sim unuttuğunuz asını kişileri yenide n görmek sizi dostlarınızla ra mutlu edebili ndevulaşıp ho r. Eski ş organizasyon 12 Mart tarihi lar yapabilirsi den itibaren ke niz. nd inizi daha sabı hissedebilirsin rsız ve hırslı iz. Hırslı olduğu nu olursanız başa z konularda da rılı olma ihtim ha sabırlı aliniz artabilir isteksiz ve güçs . Eğer kendiniz üz hissediyorsa i nız spor yapm veya doğaya ya aya başlayabili kın olabileceği r ni z yerlerde vaki Ayın ikinci ya t geçirebilirsini rısı güçlü kişi lerle ve yönetic z. kaçınırsanız iy ilerinizle çatış i olur. Güç müc maktan adeleleri bekled sert geçebilir. 18 iğinizin daha -25 Mart tarihl eri arasında si haberler duya zi şaşırtabilece bilir veya skan k dalların ortaya görebilirsiniz. çıktığını Sizi değişime zo rlayacak olayla yerine yönünü rla mücadele et zü değiştirerek mek zafer elde edeb gideceğiniz yö ilirsiniz. Böylec nü siz belirlem e e özgürlüğüne 26-30 Mart ta sahip olacaksı rihleri arasında nız. ilişkilerinizde çıkabilir ve du karışıklıklar or ygularınız deği taya şebilir. İlişkile kişilerle birlikt rinizi sarsacak e olmaktan ka çınmalısınız.

Balık (20 Șubat - 21 Mart) Düşüncelerinizin derinleşeceği ve karar vermek istediğiniz konu üzerinde çokça düşüneceğiniz bir ay olacak. İşle ilgili konularda aklınız karışabilir ve seçim yapmanız güçleşebilir. Düşüncelerinizin odaklandığı konuda inceleme yapmak için yeterince vaktiniz var. Acele etmeden fikirleriniz netleşinceye kadar araştırın. İş organizasyonlarınız ve evraklarla ilgili gecikmeler olabilir. Vaktinizi daha iyi kullanın ve işlerinizi geciktirmemek için daha iyi organize olun. Merkür geri hareket ederken eski arkadaşlarınızla karşılaşabilir ve görüşmekten keyif alabilirsiniz. Unuttuğunuz bir zaman dilimini yeniden hatırlamaktan mutlu olacaksınız. Ayrıca çocuklarınıza daha fazla vakit ayırabilir ve sorunları ile ilgilenebilirsiniz. Kendinizi güçlü hissediyorsunuz ve hırslı olduğunuz konularda çabuk hareket etmek istiyorsunuz. Ancak şimdi sabırlı olmanız ve gereken zamanda hareket etmeniz gerekiyor. 12 Mart’tan sonra rahatlayacak ve hayatı zorlamayacaksınız. Küçük detayları sorun etmeseniz ve bakış açınızı değiştirseniz iyi olur. Küçük sorunlar moralinizi ve inancınızı sarsmasın. Büyüklerinizin desteği ile eski bir planınızı gerçekleştirmek için uygun olanakları bulabilirsiniz. Eski plan ve projelerinizi gerçekleştirmek için uygun koşullar şimdi oluşuyor. 18 Mart’tan sonra Merkür ilerlemeye başlayacak ve siz de yapılacak işlerinizi kolayca organize edeceksiniz. Zihinsel olarak rahatlayacaksınız. Bu ay içinde ilişkileriniz daha sıcak olacak. Eskiden tanıştığınız bir kişi ile yakınlaşma fırsatı bulabilirsiniz.

344 magdergi.com.tr

Kova (22 Ocak - 20 Șubat)

hatlatacak azaltacak ve sizi ra Üstünüzdeki baskıyı yardımını rin ile kiş veya saygın kişilerle tanışabilir eye zorlayan lıklarınızı değiştirm alabilirsiniz. Alışkan ir veya bil riyerinizde ilerleye olaylar sayesinde ka rsiniz. Geri ili reb ve r önemli kararla ili ilg e izl rin ile şk ili 18 Mart tarihine ür’ü dikkate alarak hareket eden Merk iyi olur. Ancak mde bulunmasanız kadar yeni bir girişi haberler riz ki tarihlerde sürp 18-25 Mart arasında bilirsiniz. pa ya er edik değişiklikl m en kl be ve ir bil ala erek hareket fırsat olduğunu bil Kaosun diğer adının er veya rşınıza çıkan kariy ederseniz iyi olur. Ka farkında en tları değerlendirirk çıkar sağlayan fırsa iniz. ks ce de şfe lerinizi de ke olmadığınız yetenek mak yerine aş atl in zle ni büyükleri Yöneticileriniz veya ğın ca ız yön tı iyi kullanın. Yapa karşınıza çıkan fırsa an kaldıracak. tad eki baskıyı da or değişikliği üstünüzd mek yerine ür rd sü ı n alışkanlar Hayatınızı zorlaştıra ecektir. Araba ilerlemek sizi geliştir yeni bir yöne doğru rlemeyen bir n trafiğin içinde ile kullanır gibi sıkışa geçin. 26ide yerine farklı bir şer şeridi takip etmek sürpriz a ızd tın ya asında aşk ha 30 Mart tarihleri ar etkileyen n ide an ızı ın ar ir. Duygul değişiklikler olabil rsiniz. ili ab aşk maceraları yaşay e baştan bir teklif alabilir ve izl in ler niz kişiyi sürpriz Mutlu etmek istediği çıkarabilirsiniz.