Covid-19
TOPLU TAŞIMACILIKTA COVID-19 SÜRECİ NASIL YÖNETİLMELİDİR? COVID-19 krizi kapsamında hem karar vericiler hem de vatandaşlar açısından tartışılan önemli hususlardan birisi olarak toplu taşımacılık hizmetleri öne çıkıyor. Küresel salgın döneminde, toplu taşıma hizmetlerinin yönetim süreçlerinde de önemli değişimler gözleniyor. K A A N Y ILDIZGÖZ U I T P - U L U S L A R A R A S I T O P L U T A Ş I M A C I L A R B İ R L İ Ğ İ PA Z A R L A M A , Ü Y E L İ K V E H İ Z M ET L E R K I DE M L İ Dİ R E K TÖRÜ 7 DAKİK A
2
020 yılı ile birlikte tüm dünyayı etkisi altına alan COVID-19 krizi kapsamında hem karar vericiler hem de vatandaşlar açısından tartışılan önemli hususlardan birisi de toplu taşımacılık hizmetleri olmaktadır. Toplu taşıma hizmeti COVID-19 krizi sırasında mümkün olduğunca uzun süre sürdürülmesi gereken temel bir hizmet olarak değerlendirilmelidir. Toplu taşımacılık kentler için çok önemli olup talep çok azalsa dahi hala toplu taşıma kullanma zorunluluğu bulunan vatandaşlar bulunmakta ve özellikle sağlık gibi kritik hizmetleri sunan çalışanların ulaşım ihtiyaçlarının sağlanması büyük önem taşımaktadır. Ancak bu hizmet sürdürülürken toplu taşıma kurumlarının topluma yönelik olarak işletmeci ve çalışanlarına yönelik olarak ise işveren sorumluluğu bulunmakta ve bu sorumlulukların doğru biçimde yerine getirilmesi önem taşımaktadır. Bu yazının hazırlandığı tarihte (29.03.2020) Türkiye’de şehirlerarası toplu taşımacılık kullanıcıları için valilik izni şartı getirilmiş, kent içi toplu taşımacılıkta ise %50 doluluk oranı ve sosyal mesafe şartı gibi uygulamalara geçilmiştir. Hâlihazırda Hindistan, Ürdün, Cezayir, Kuveyt, Katar ve Umman gibi bazı ülkelerde kent içi toplu taşımacılığın tamamen veya kısmen durdurulması gibi uygulamalar görülmüş olsa da dünyanın birçok kentinde toplu taşımacılık hizmetleri halen devam etmektedir. Bu kentlerin tamamında yolculuk sayılarında ciddi bir azalma meydana gelmiş ve bununla
Talep çok azalsa dahi sağlık gibi kritik hizmetleri sunan çalışanların ulaşım ihtiyaçlarının sağlanması büyük önem taşıyor
paralel olarak toplu taşıma işletmecilerinde hem sefer sıklıklarının azaltılması hem de sosyal mesafenin sağlanmasına yönelik önlemler görülmektedir. COVID-19 krizi döneminde kent içi toplu taşımacılıkta dikkat edilmesi gereken en önemli hususlar olarak; n Kişisel korunma ve temizlik, n Temasın azaltılması, n Toplu taşıma hizmet seviyelerinin yeniden düzenlenmesi, n İletişim ve koordinasyon karşımıza çıkmaktadır.
001 // Kent // 30
KIŞISEL KORUNMA VE TEMIZLIK Tüm toplu taşıma işletmelerinde hem personelin hem de yolcuların güvenliğinin sağlanması için kişisel korunma ve hijyen önlemlerinin artırılması gerekmektedir. Bu noktada genel erişim için ortak personel tesislerinde el dezenfektanı ve kağıt mendillerin kullanıma sunulması, merkezden uzak yerlerdeki veya yolcuyla temasta olan personele ise kişisel kullanımları için özel malzemeler dağıtılması düşünülmelidir. Genel bir önlem olarak personele talep edilen temel kişisel hijyen kuralları hatırlatılmalıdır; bunlara düzenli olarak el yıkamak, dirseğin içine öksürüp hapşırmak ve kağıt mendil kullanımı dahildir. Bilgilendirme bültenleri kolayca erişilebilir olmalı ve kurum içinde personel tarafından görülecek yerlere konulmalıdır. Maske kullanımının etkisi ise tartışmalıdır. Toplu taşıma işletmecileri maske kullanımı ve hangi tip maskenin tavsiye edildiği konularında yerel yetkililerden bilgi almalıdır. Bu konuda Dünya Sağlık Örgütü’nün genel tavsiyesi maskenin enfekte olmuş ya da enfeksiyon potansiyeli taşıyan kişiyle temas halindeyken takılmasıdır. Bu noktada yerel idarelerin tavsiyeleri dikkate alınmalı, Avrupa’da otoriteler personele maske dağıtılmasını hala tavsiye etmiş değillerdir. Ancak özellikle Asya ülke lerinde yolcuyla temas eden personelin, Pekin’de yolcuların da maske takması zorunlu hale getirilmiştir. Hong Kong metrosunda ise gerekli durumlarda personel tarafından koruyucu gözlük ve kıyafet de kullanılmaktadır.