Marmara Çağdaş Gazetesi sayı 104

Page 1

CHP’de yeni tüzük tamam: Hedef 2019 CHP’nin 9-10 Mart tarihlerinde gerçekleştirilen 19. Olağanüstü Kurultayıyla yeni parti tüzüğü belirlendi. CHP Sözcüsü Tezcan, “Örgüt içi tartışma defteri kapandı. Artık 2019 hedeflerine yöneleceğiz” dedi. GENEL BAŞKANLIK YARIŞI KOLAYLAŞTI Yeni tüzüğe göre genel başkan adayı olabilmek için kurultayda gerekli imza oranının yüzde 10'dan yüzde 5'e düşürüldü. Bu oran Deniz Baykal döneminde yüzde 20 idi. PM ADAYLIĞI İÇİN İMZA ŞARTI Tezcan, örgütten gelen yoğun talep üzerine yapılan düzenleme doğrultusunda, Parti Meclisi (PM) adaylığı için en az 10 kurultay delegesi imzası şartının da yeni tüzükte yer aldığını kaydetti. ÖRGÜT GÜÇLENDİ Yeni tüzükle örgütün güçlendiğini anlatan Tezcan, “İl ve ilçe başkanlıklarımızın bulundukları il ve ilçede ‘örgütü yöneteceği' hükmü tüzükte özel olarak vurgulandı. Güçlü örgütlerle Türkiye'ye iktidara gelmeyi hedefliyoruz” dedi.

14 Mart 2018 Çarşamba / Sayı 104

CUMHURBAŞKANI ADAYININ BELİRLENMESİ Cumhurbaşkanı adayının belirlenme yöntemi de ilk kez parti tüzüğüne girmiş oldu. Tezcan, cumhurbaşkanı adaylığının seçmen yoklaması, önseçim, aday yoklaması, merkez yoklaması yöntemlerinden herhangi biriyle yapılabileceğini ya da birkaçının birlikte uygulanabileceğini belirterek, buna PM'nin karar vereceğini kaydetti. MİLLETVEKİLİ ADAYLARININ EN AZ YÜZDE 85'İNDE ÖNSEÇİM ZORUNLULUĞU Yeni tüzükte, milletvekilli adaylarının belirlemesine ilişkin yüzde 85 ön seçim şartı korundu. Önseçim konusunda çok tartışma yaşandığını ifade eden Tezcan, “Milletvekili adaylarının en az yüzde 85'inde önseçim yapma zorunluluğu

aynen duruyor” dedi. İl örgütlerinin görüşünün alınacağı hükmünün de getirildiğini belirten Tezcan, “Örgütlerin hakim gelmeden de sandık koyarak yapabilecekleri eğilim yoklamalarını da önseçim gibi dizayn etme anlayışı tüzüğe yerleştirildi” diye konuştu. “PARTİNİN ÖRGÜT İÇİNE DÖNÜK YAPACAĞI HİÇBİR TARTIŞMA KALMADI” Tüzük kurultayıyla parti içi çalışmaların artık tamamlandığını belirten Tezcan, “Artık 2019 hedeflerine yöneleceğiz. CHP tüzük kurultayını tamamlayarak örgüt içi yapısal tartışmalar sürecini bitirdi. Artık partinin örgüt içine dönük yapacağı hiçbir tartışma kalmadı. Örgüt içi tartışma defteri kapandı. Bundan sonra hedef iktidar” diye konuştu. Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğ-

Sağlık Çalışanlarımızın 14 Mart Tıp Bayramını Kutlarız

Fiyatı: 2 TL

Maltepe’de tarihi olay; planlar meclisten geçti Maltepe Başıbüyük, Gülsuyu ve Gülensu mahallelerinin, 1/1000’lik planları ilçe meclisinde oy birliğiyle onaylanarak, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne gönderildi.

Çağdaş Parti üyeliğinde nitelik önemlidir CHP tüzük kurultayında, aktif partili üye- destekçi üye tartışması yapıldı. Aidatını düzenli ödeyen ve parti çalışmalarına katılan aktif üye sayılacak. Bu durumda aday adaylığı noktasında, aktif partili her yere aday olma şansını yakalarken, diğeri boynu bükük kalabilecek. Bir sol partide bütün üyelerin aktif olması gerekir. Destekçi olacaksa gelip, üye yazılmasına gerek yok. Zaten gönüllülük uygulaması engellenemeyecek şekilde var. Kişisel ikbali için uğraşanlar her partide olduğu gibi, CHP’de de var. Ve bunlar, zaten aidatını öder, her zaman olmasa da, seçim zamanı özellikle çalışmaya başlarlar. Vizyonu ikbal olan üyenin, eli cüzdanından uzaklaşmaz. Aidat da öder, bağış da yapar. Kaz gelecek yerden, tavuk esirgenir mi? Aslında üzerinde durulması gereken konu; aktif üye- destekçi üyeden ziyade, üyelik kurumunun kendisidir. Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı, tüzük kurultayında yaptığı uzun konuşmada, konudan uzaklaşmadan, 1980’den sonra partide lumpenleşme olduğunu saptadı ve yok edeceklerini söyledi. Çok doğru bir tespit; partide lumpenleşme var; delege ağaları var, başka partilere oy veren üyeler var. Ama bu durumun ortadan kaldırılmasının yolu, parti üyeliğinin sağlıklı uygulanmasından geçiyor. Üyelerin niceliği (çokluğu) değil, niteliği (kalitesi) önemlidir. Pariye üye kaydederken, yeni kurulmuş gibi davranmak gerekir. Aynı dünya görüşüne sahip insanlar bir araya gelip parti kurar. Sonra bu gruptan iki üyenin önerdiği bir kimse, kayıt için gelmişse, 6 ay aday üye olarak bekler. Bu dönemde, öneren 2 üyenin dışındaki üyeler adayı izler, inceler ve araştırır. Gerçekten partinin ilkelerine, görüşlerine, programına, tüzüğüne yakın mı, inanıyor mu sorularına olumlu yanıtlar alınıyorsa üye kaydedilir. Fakat, her boş gördüğü koltuğa aday olan birinin; baldızı, gelini, kayınçosu olup, partinin yerini bilmeyen, üstelik komşularının falan partiye oy veriyor dediği kimseler üye yapılmaz.

Yorum

l Planda Başıbüyük, Gülsuyu ve Gülensu mahallerinin tamamında parsellerin büyüklüğüne göre kat sınırı en düşük 3, en yüksek 8 olarak belirlendi. l Maltepe Belediye Başkanı Ali Kılıç, “Planda emeği geçen başta İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Mevlüt Uysal, İBB eski Başkanı Kadir Topbaş, İBB bürokratları, İBB Meclis Üyeleri, belediyemizin bürokrat ve meclis üyeleri ile muhtarlarımız ve halkımıza çok teşekkür ediyorum” dedi. l Planların mecliste kabul edilmesinin ardından 3 mahalenin muhtarı Başkan Ali Kılıç’a teşekür etti. Haberi 5. sayfada

Diren Çınar Platformu, Maltepe E5 üzerindeki karayolları arazisinin özelleştirilmesine ve imara açılmasına karşı açılan davada, basın açıklaması yaptı. Eyleme çok sayıda parti ve dernek de destek verdi. Basın açıklamasını Diren Çınar Platformu adına Prof.Dr.Lale Afrasyap yaparken, Platform adına Hüseyin Ayvataş, CHP ve Vatan Partisi İlçe Başkanları da kısa birer konuşma yaptı. Haberi 6. sayfada

Kentsel dönüşümle gelen tehlike: ASBEST Kentsel dönüşüm kapsamında yıkılması planlanan binlerce bina ‘kesin kanserojen’ olarak tanımlanan asbest içeriyor. Batı Moment Mühendislik bünyesinde çalışan deneyimli Asbest Söküm Uzmanları Onur Höbek ve Mert Kaya konu ile ilgili açıklamalarda bulundu. Haberi 8. sayfada

8 Mart 1857’de New York’ta kadınların başlattığı grev büyük işçi dayanışmasını doğurdu. Haberi 4.sayfada

CHP Maltepe Kadın Kolları panelde buluştu CHP Maltepe Kadın Kolları tarafından "Kadın ve Siyaset" konulu panel yapıldı. CHP Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili Gamze Akkuş İlgezdi ile Avukat Songül Aybirdi Güler'in konuşma yaptığı etkinliğe yoğun katılım gerçekleşti. 3.sayfada

Karayolları arazisi için basın açıklaması

8 Mart, Direnen Kadının Öyküsü

lu'nun kongre sürecinde il örgütlerine “parti içindeki bütün tartışma alanlarını tüketeceğiz, 2019 seçimlerine yöneleceğiz” şeklinde hedef koyduğunu da belirten Tezcan, “Genel Başkanımızın çizdiği bu yol haritası doğrultusunda çalışmalarımızı tamamladık ve bundan sonra geleceğe bakacağız” dedi. GENÇLİK KOTASI YÜZDE 20 Yeni tüzükle gençlik kotası da yüzde 10'dan yüzde 20'ye çıkarıldı. Gençlerin önünün el birliği ile açacaklarını ifade eden Tezcan, “Genel Başkanımız bu kararlılıkta, Merkez Yönetim Kurulu (MYK) olarak, PM olarak bu kararlılıktayız” dedi. CHP'nin yeni tüzüğüne göre, MYK ise yine genel başkan tarafından PM üyeleri arasından atanacak. Haberin devamı 7.sayfada

Boşnaklardan 8 Mart Gecesi Anadolu Yakası Bosna Sancak Sosyal Yardım ve Kültür Derneği'nin 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü dolayısıyla düzenlediği 'Kadınlar Gecesi', yoğun ilgi gördü. 7.sayfada

Cumhuriyet Kadınları askere destek verdi Cumhuriyet Kadınları Derneği (CKD) Maltepe Şubesinin çağrısı üzerine kadınların rütbesiz askerler için ördüğü 2 bine yakın boyunluk, kitlesel bir basın açıklamasıyla kargoya verildi. 6.sayfada

Pendik'te Kadın Emeğine Saygı Fuarı açıldı

Her 10 kadından 3’ü çalışıyor

“Kadın Emeğine Saygı” Fuarı ile “Renklerin Sırrı” Sergisi’nin açılışı gerçekleştirildi. Haberi 4.sayfada

Türkiye'de kadınların iş gücüne katılma oranı, AB ve OECD ülke ortalamalarının altında, Haberi 6. sayfada


2

www.marmaracagdas.com

“Şeker fabrikalarından sonra gözlerini DSİ’ye dikecekler” CHP İzmir Milletvekili Murat Bakan, DSİ şantiyelerinin nakit sıkıntısı nedeniyle kapatıldığı iddialarını TBMM gündemine taşıdı. Bakan, “Şeker fabrikalarından sonra gözlerini DSİ’nin şantiyelerine, menkul ve gayrimenkullerine dikecekler” dedi. CHP İzmir Milletvekili ve avukat Murat Bakan Devlet Su İşleri’ne (DSİ) bağlı yüzlerce şantiyenin nakit sıkıntısıyla Türkiye genelinde kapatıldığına ilişkin iddiaları Meclis gündemine taşımıştı. DSİ’nin geçen yıl Kasım ayında bütçeden ayrılan ödeneğin tamamını harcadığına ve bu nedenle birçok şantiyesine yeni bütçe aktarılana kadar kilit vurduğuna yönelik iddialara yanıt Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu’ndan geldi. DSİ’ye ait toplam bin 159 şantiyede 30 bin 4 işçinin bulunduğunu dile getiren Bakan Eroğlu, 2017 yılı bütçesinin tamamının kullanıldığını, ödenek üzeri imalat gerçekleştiren şantiyelerin ise ihtiyaç duydukları ek ödenekleri “bütçe imkanı dahilinde” karşıladıklarını söyledi. Kasım ayında birçok şantiyenin kapatıldığını da kabul eden Eroğlu, buna karşılık kapatma işlemlerinin nakit sıkıntısı nede-

niyle değil, mevsimsel şartlar nedeniyle olduğunu iddia etti. Kriz derinleşiyor Şeker fabrikalarına ait 14 taşınmazın satışa çıkarılması kararını hatırlatan önerge sahibi milletvekili Murat Bakan, DSİ’nin taşınmazlarının da aynı şekilde satılması ihtimaline dikkati çekti. Hükümeti, DSİ’nin taşınmazlarına dokunmaması konusunda uyaran Bakan; “Sürekli gelen zamlar, yükselen enflasyon, düşürülen kredi notları, nakit paranın azalması, cari açıklı, dışa bağımlı yürütülmeye çalışılan bir süreçten geçiyoruz. Öte yanda vergi ödememek için Malta’ya kaçan sözüm ona yerli ve milli unsurlar, yabancı yatırımcılara Türkiye’ye gelin çağrısında bulunuyorlar. Nereden baksanız tutarsızlıktır. Kriz derinleşiyor. Şeker fabrikalarından sonra gözlerini DSİ’nin şantiyelerine, menkul ve gayrimenkullerine dikecekler” şeklinde konuştu.

Yaylabeli Köyü Dayanışma Derneği Kartal'da Kahvaltı Düzenledi Kartal Belediyesi, Erzincan İli Refahiye İlçesi Yaylabeli Köyü Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği’nin düzenlediği tanışma ve kaynaşma kahvaltısına konuk oldu. Kartal’da düzenlenen ve Yaylabeli Köyü Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği Başkanı Bayram Gençoğlu ve yönetim kurulu üyelerinin ev sahipliği yaptığı kahvaltı programına Kartal Belediye Başkan Yardımcıları Av. Hüsnü Yeşilyurt, Ali Apaydın, Gökhan Yüksel, Cengiz Türkmen, CHP Kartal İlçe Başkanı Muammer Çelebi, Refahiye Belediye Başkanı Cevdet Çınar, Refahiye Dernekleri Federasyon Birliği Başkanı Mahmut Kumbar

ve yönetim kurulu üyeleri, CHP Pendik İlçe Başkanı Doğan Çakmak, CHP Kartal Kadın Kolları Başkanı Necla Erdem, CHP İl Başkan Yardımcısı Baki Aydöner, CHP İl Başkan Yardımcısı Özgür Nas, Kartansaş Genel Müdürü Düzgün Çapar, CHP Kartal İlçe Başkan Yardımcısı Özer Aydın ve Yaylabeli köylüleri katıldı. Programda konuşan Yaylabeli Köyü Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği Başkanı Bayram Gençoğlu, ‘Davetimize icabet ederek dayanışma kahvaltımıza katılan tüm misafirlerimize teşekkür ediyorum. Hemşerilerimle bir arada olmak, beni ziyadesiyle mutlu etmiştir” dedi.

Yemekhane İşçileri: Biz de kadro istiyoruz İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi yemekhanelerinde çalışan işçiler, kadro dışı bırakılmalarını yaptıkları eylemle protesto etti. Cerrahpaşa ve Çapa hastanelerinde taşeron olarak çalışan çok sayıda işçi, kadro haklarının gasp edilmesine tepki gösterdi. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Hastanesi'nde bir araya gelen yemekhane işçileri, 'ayrımsız herkese kadro' taleplerine dikkat çekmek için basın açıklaması yaptı. Dev Turizm-İş Sendikası adına konuşan Coşkun Çoban, "Çalıştığımız yemekhanelerde güvenceden yoksun, işçi sağlığı, iş güvenliği önlemlerinden mahrum bir şekilde bin bir zorlukla çalışıp alın teri döküyoruz. Hastanenin hastasından, doktoruna tüm personelinin karnını biz doyuruyoruz ancak yine de yaptığımız iş asıl işten sayılmıyor. Bu sebeple kadro dışı bırakılarak da bir kez daha ayrımcılık görüyo-

ruz" dedi. YAPILAN EMEK DÜŞMANLIĞIDIR Açıklamada, "Kadroya geçmek için başvuru koşullarına baktığımızda 'personel çalıştırılmasına dayalı hizmet alımı sözleşmeleri' kapsamında çalışıyor olmak gerektiği savunulmuştur. Burada eşitsiz yapılan, usulsüz ihalelerin ceremesi bizlere yükleniyor. İşçinin ihalede kaba tabirle yiyecek gibi, kap kacak gibi gösterilmesi baştan aşağı insan emeğinin değersizleştirilmesidir. Haksızlıktır. Vicdansızlıktır. Bunun sonucu olarak kadroya başvuramamak da tekrar ifade ediyoruz: ayrımcılıktır, emek düşmanlığıdır" diye belirten Çoban, "Bugün kadro hakkımızı gasp etmek isteyenlere, bize layık bulmayanlara sesleniyoruz: Bizler kadro hakkımızı savunmaktan vazgeçmeyeceğiz. Bizler emeğimizi, ekmeğimizi, onurumuzla korumasını biliriz" diye konuştu.

Kartal'da Çocuk İstismarına Karşı Yürüyüş Düzenlendi Kartal Belediyesi ve İstanbul Doğu Yakası Vosvos Sevenler Kulübü Üyeleri, Türkiye’de artan çocuk istismarına tepki göstermek amacıyla Kartal Meydanı’nda bir araya geldi. Basın açıklamasının yapıldığı organizasyonda vatandaşlar, “Çocuk İstismarına Hayır Diyen Sesimiz Ol” sloganıyla çocuk istismarına karşı tepkilerini dile getirdi. Kartal Meydanı’nda düzenlenen etkinliğe katılan Doğu Yakası Vosvos Sevenler Kulübü Üyeleri, araçlarına “Çocuk İstismarına Hayır” ve “Çocuk İstismarına Hayır Diyen Sesimiz Ol” pankart ve afişlerini astı. Kartal Belediyesi Kreş Müdürlüğü’ne bağlı minik öğrenciler ve öğretmenleri de Kartal Meydanı’ndaki basın açıklamasına katılarak farkındalık yarattı. Basın açıklaması sonrası çalan “Ünzile” şarkısıyla duygusal anlar yaşayan vatandaşlar, yaşanan insanlık suçunun bir daha yaşanmaması ve önüne geçilmesi için tepkilerini dile getirdi. Kartal Belediyesi ve İstanbul Doğu Yakası Vosvos Sevenler Kulübü Üyeleri’nin Türkiye’de artan çocuk istismarına tepki göstermek amacıyla Kartal Meydanı’nda gerçekleştirdiği basın açıklamasına; Kartal Belediyesi Başkan Yardımcıları, siyasi parti temsilcileri, sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri, Kartal protokolü ve vatandaşlar katıldı. Kartal Belediyesi Başkan Yardımcısı Gülcemal Fidan yaptığı basın açıklamasında şunları dile getirdi: “Çok değerli katılımcılar, bu olaya duyarlılık gösterip burada bizimle olan; Doğu Yakası Vosvos Sevenler Kulübü Üyeleri, sivil toplum örgütleri, si-

yasi parti temsilcileri ve gelen herkese merhaba diyorum. Basın açıklamasını Sayın Belediye Başkanımız Op. Dr. Altınok Öz yapacaktı; ancak yoğun programı dolayısıyla yetişemedi. Ama onun adına biz buradayız sevgili dostlar. Bir ülkede olumsuz olayların had safhaya gelmesinin nedeni, o ülkedeki

bunları niye söylüyorum? Kartal Belediyesi’nin 14’e yaklaşan kreşi var ve bu kreşlerde eğitim gören yaklaşık bin yavrumuz var. Çocuklarımız kreşlerimizde kız erkek ayrımı yapılmaksızın, aynı çatı altında ve bütünsellik içerisinde zihinsel ve bedensel eğitim alıyor. Kartal Belediyesi olarak bir

eğitim sisteminin parçalanıp yok edilmesidir. Eğer biz evlatlarımızı eğitemiyorsak, çocuklarımıza beslenme, tuvalet, oyun eğitimi ile ruhsal ve bedensel gelişimi ile alakalı eğitim veremiyorsak, onları yeteneklerine göre yetiştiremiyorsak, bu durum olumsuzluk olarak hep karşımıza çıkacaktır. Bir çocuk, bütün hayatı boyunca asıl eğitimini 0-7 yaş arasında alıyor. Yani bir çocuğa verebileceğiniz her şey, 7 yılla sınırlıdır. Bütün

araştırma yaptık, kreşlerimizden mezun olan çocuklarımızın başarı oranı ile alakalı… Kartal Belediyesi kreşlerinde eğitim gören yavrularımızın başarı oranı 80 seviyelerinde… Tüm bunları neden söylüyorum? Biz çocuklarımızı eğitemezsek, özgür bireyler olarak yetiştiremezsek kız ve erkek çocuğu diye ayrım yaparsak, ne yazık ki bu insanlık dışı olaylarla karşılaşırız. Son 10 yılda kadına yönelik şiddet ve çocuk istismarı

“Türkiye’de Köy Enstitüleri” kitabı 7. Baskısını yaptı “Tezde varılmış sonuçlardan anlaşılacağı gibi bir eğitim hareketi olarak Köy Enstitüleri’nin toplumsal gelişim ve değişim sürecini hızlandırmaktaki etkinliğinin evrensel boyutlarını kavrayan, kendi deyimi ile ‘dünya ölçüsündeki değerini anlayan’, bunu bilimsel yöntemlerle irdeleyip değerlendiren, bu alanda bugün bile aşılamamış en kapsamlı ve özgün araştırmayı yapan ilk eğitbilimci sayın Fay Kirby’dir. Bu nedenle Köy Enstitülüler kendisine teşekkür borçludur.” Engin TonguçKöy Enstitüleri Kurucusu Fay Kirby’nin yazdığı ve Niyazi Berkes’in çevirdiği kaynak eser “Türkiye’de Köy Enstitüleri” 7. Baskısını yaptı… Köy Enstitüleri, temelleri 1935’te atılan ve 17 Nisan 1940’da kurulan, eğitimde devrimci bir atılım projesiydi. Ülkemizin temel sorunlarından biri olan eğitim sorununu çözmek için hayata geçirilen ve azgelişmiş ülkelere örnek olarak gösterilen Enstitüler, eğitim bilimi literatürüne “Türk buluşu eğitim kurumları” olarak geçtiler. Enstitülere ilişkin yazılanlar sayfasında önemli bir milat Columbia Üniversitesi’nde 1960 yılında Fay Kirby’nin yaptığı “Türkiye’de Köy Enstitüleri” adlı doktora tezidir. Bu tezin 1962 yılında ülkemizde kitap olarak yayınlanması Enstitülere hem ilginin artmasına hem de konuyla ilgili yeni yayınların hızla ve çok sayıda yayınlanmasına ön ayak olmuştur. Tarihçi Kitabevi tarafından bir süre önce yeniden basılan ve 7. baskısını yapan bu kaynak kitap, ülkemizde öğretmenlik yapan ve 1954’e kadar enstitüleri inceleyen Kirby’nin kapsamlı incelemesidir. Çalışması sırasında neredeyse bütün köyleri dolaşan Kirby, enstitülerin toplumsal gelişim ve değişim sürecindeki boyutlarının dünya ölçüsündeki değerini anlamıştır. Cumhuriyet tarihimizin en önemli atılımlarından birisi olan Köy Enstitülerine dair en kapsamlı çalışma olan ve Niyazi Berkes’in çevirdiği “Türkiye’de Köy Enstitüleri” güncelliğini ve önemini yitirmeyen kaynak bir eser… Mutlaka okunmalı, okutturulmalıdır… Fay Kirby kimdir? Fay Kirby, 1926'da Amerika'da doğmuş, yüksek öğrenimini Cornell ve Co-

lumbia Üniversitelerinde tamamlamıştır. Kirby, 1947-1950 yılları arasında Türkiye’de öğretmenlik yapmış ve 1951’de tekrar geldiği ülkemizde 1954 yılına kadar kalarak Köy Enstitüleri’ni incelemiştir. Özgün adı “The Village Institute Movement of Turkey: An Educational Mobilization for Social Change” olan doktora tezini tamamlamıştır. Kirby, 1962 yılından sonra Türkiye'ye yerleşmiş, İzmir dolaylarında bir tarım işletmesi kurmuş ve burayı çalıştırmış daha sonra da Ankara’ya yerleşmiştir. Bundan sonra yaşamını İngilizce dersleri vererek sürdüren Kirby, 1990 yılında Ankara’da yaşamını yitirmiştir.

vakaları 700 kat artmış. Peki, kadının ailede bir yeri olmayacak mı? Kadın; toplumda, eğitimde, sağlık sektöründe, kentin sokaklarında tiyatroda, sinemada olmayacak mı? Kadınsız bir hayat düşünebiliyor musunuz? Kadın olmadan demokrasi olur mu, özgürlük olur mu? Kadınlarımıza uygulanan fiziksel ve psikolojik şiddet, çocuk istismarları… Neden oluyor? Diyorlar ki mini etek giyiyor, toplumun ahlakını bozuyor ve bundan dolayı bu zulmü yaşıyorlar. Diyorlar ki dudaklarına kırmızı boya çekiyor bunlara zemin hazırlıyorlar. Sizlere soruyorum 4 yaşındaki çocuk makyaj mı yaptı, 4 yaşındaki çocuk mini etek mi giydi? Sevgili dostlar, bu olaya toplumu oluşturan bireyler olarak dur diyelim. Ayağa kalkalım, var gücümüz ile tepki gösterelim. Çocuklar bizim çocuklarımız. O çocuklar oynasın, eğlensinler. O çocuklar, semtin parklarını doldursunlar ve o çocuklara cinsiyet ayrımı yapılmasın. Bizlere destek veren tüm katılımcılara teşekkür ediyorum.” Konuşmanın ardından İstanbul Doğu Yakası Vosvos Sevenler Kulübü Üyeleri, Kartal Belediyesi Başkan Yardımcı Gülcemal Fidan’a kulüp tişörtleri hediye etti. Ardından Kartal’ı İstiklal Marşı okuma yarışmasında temsil edecek olan Rabia Keçeci, İstiklal Marşı okuyarak gelen vatandaşlara duygusal anlar yaşattı.


3

www.marmaracagdas.com

rt a M 8 e ’d li y e b n a lt u S karanfillerle kutlandı

Kadıköy’de 2 Bin Yıllık Lahit Bulundu Kadıköy’de inşaatı devam eden General Ali Rıza Ersin Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi’nin kazısı sırasında, Roma dönemine ait ve en az 2 bin yıllık olduğu düşünülen lahit bulundu. Kadıköy Acıbadem Mahallesi Emek Sokak’ta, inşaat halinde olan bir lise şantiyesinde lahit bulundu. Lahidin bulunmasının ar-

dından lisenin inşaatı durdurularak arkeolog çağrıldı. Şantiyeye gelen arkeologlar, lahidi incelemeye aldı. Yapılan ilk inceleme-

lerde lahidin en az 2 bin yıllık olduğu olasılığı gündeme geldi. Mahalle sakinlerinden Mesut Çiloğlu, "Biz de duyduk. İnşaat

En çok deprem toplanma alanı Ümraniye, Ataşehir ve Kartal’da bulunuyor.

CHP Maltepe Kadın Kolları panelde buluştu CHP Maltepe Kadın Kolları tarafından "Kadın ve Siyaset" konulu panel yapıldı. CHP Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili Gamze Akkuş İlgezdi ile Avukat Songül Aybirdi Güler'in konuşma yaptığı etkinliğe yoğun katılım gerçekleşti. CHP Maltepe Kadın Kolları bugün saat 18.00'de ilçe binalarında "Kadın ve Siyaset" konulu panel düzenledi. Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili Gamze Akkuş İlgezdi ile Avukat Songül Aybirdi Güler'in konuşmacı olarak katıldığı panele, CHP Maltepe Kadın Kolları Başkanı Selver Sönmez, CHP Maltepe İlçe Başkanı Engin Özkan'ın yanı sıra çok sayıda üye katıldı. Panele eşiyle beraber katılan CHP Maltepe İlçe Başkanı Engin Özkan 8 Mart'ın acı bir tarih olduğunu belirtip. "Kadınlar bir yere gelmek için erkeklerden daha fazla mücadele ediyor. Cumhuriyete daha çok sahip çıkıyorlar, daha fazla emek veriyorlar" dedi. Özkan, 2019'da cumhuriyeti ve laikliği tekrar kazanacaklarını söyledi. Kısa bir konuşma yapan CHP Maltepe Kadın Kolları Başkanı Selver Sönmez Şubat ayında 47 kadın cinayeti yaşandığını, öldürülen, tecavüze ve cinsel tacize uğrayan çok sayıda kadın olduğunu hatırlatıp "8 Mart aslında kutlama günü değil, kadınlarımızın iç yarası, kadınlarımızın yok oluş ve anma günüdür" dedi. İktidar kadınları oy deposu olarak görüyor Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili Gamze Akkuş İlgezdi kadının eski çağlardaki konumu, Cumhuriyet ile birlikte kazanımları ve kadına şiddet konularına değindi. Türkiye'de kadın olmanın zor olduğunu belirten İlgezdi, "Bana

göre Cumhuriyet bir kadın devrimidir. Ancak Cumhuriyet'ten sonra yükselişe geçen kadın hakları çok partili sisteme geçildiği 1950'li yıllardan itibaren her gelen iktidar ile birlikte yeniden düşüşe geçti" dedi. Kadına şiddet konusunda siyaset kurumlarını hedef alan İlgezdi, "İktidar kadınları oy deposu olarak görüyor ve kullanıyor. Temsil ve eşitlikte aynı şekilde davranmıyor. Bilinçli bir şekilde kadınlarımızı cehalete mahkum ettiler. İş yaşamında, kamusal alanda kadını yok edip eve mahkum etmeye çalışıyorlar. Çoğu kadın şiddet gördüğü halde susuyor. Ancak korktukları için değil, erkek egemen sisteme güvenmedikleri için susuyorlar. Sustukları için istatistiklere dönüyorlar. Bu durum bizi kahrediyor" şeklinde konuştu. Birilerinin canı yanmadan bu ülkede yasalar çıkarılamıyor Avukat Songül Aybirdi Güler geçmişten bugüne kadar hukuki açıdan kadının yerine dair süreci anlattı. Güler, "Ülkemizde bir takım olaylar yaşandıktan sonra cezalandırıcı kanunlar getirilmesini istiyoruz. Çocuğa yönelik cinsel istismar arttı, halk sokağa döküldü. Birilerinin canı yanmadan bu ülkede yasalar çıkarılamıyor" dedi. Kadına şiddetin hukukun cezalandırıcı yönüyle değil, eğitimle çözülmesi gerektiğine vurgu yapan Güler, kadınlara erkek çocuklarını, kadına saygılı, kadın haklarına duyarlı şekilde yetiştirmeleri konusunda tavsiyede bulundu.

lanma alanlarının başını kent içi parklar çekiyor. Fakat parklarda yürütülen projeler, akla ‘Deprem olduğunda nerede toplanacağız’ sorusunu getiriyor. TMMOB’nin (Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği) paylaştığı veriler de bu endişeleri destekler nitelikte. TMMOB’nin açıkladığı bilgilere göre; Afet Koordinasyon Kurulu, 1999-2003 yılları arasında kentte 470 yeni afet toplanma alanı belirlemişti. Ancak İBB Deprem ve Doğal Afet Komisyonu’nun 2016 Aralık ayı raporunda yeni belirlenen bu toplanma alanlarının sayısının 77’ye düştüğü belirlendi. Kimi AVM’ye, otele, rezidansa dönüştü, kiminin üstünden köprü, yol geçti... Olası

bir İstanbul depremini beklerken biz de HT İstanbul olarak megakentin toplanma alanı gerçeğini ele aldık. İşte rakamlarla, uzmanların görüşleriyle İstanbul’daki durum... PARKLAR ŞANTİYEYE DÖNDÜ Ulaşım ile ilgili projeler kapsamında müdahale edilen parklara dair birçok örnek mevcut. Geçtiğimiz dönemde Bebek’te bulunan Aşiyan Parkı, Hisarüstü- Aşiyan füniküler inşaatı için kapatılmıştı. 3 bin 56 metrekare büyüklüğündeki parkta çalışmalar devam ediyor. Kadıköy’deki Göztepe 60. Yıl Parkı da çalışmalardan nasibini aldı. Ümraniye-Ataşehir-

Göztepe Metro inşaatı için bir bölümü metro çalışmaları kapsamında kapalı durumda. 80 bin metrekarelik alanı ve çevresinde yüksek bina bulunmaması sebebiyle park sadece Kadıköy’ün değil Anadolu Yakası’nın en önemli toplanma alanları arasında yer alıyor. Beşiktaş’ta bulunan Fındıklı Parkı da Kabataş-Mecidiyeköy- Mahmutbey Metro Hattı projesi kapsamında şantiyeye dönmüş durumda. 16 bin metrekare alanı ve acil durumda denizden taşıma yapılabilecek lokasyonu ile Fındıklı Parkı Kabataş, Karaköy, Dolmabahçe gibi alanların ihtiyaç anında kullanabileceği alanların başında geliyor.

İnsanlığa giden mektup, Sandalcı Emil Galip Sandalcı (d. 1922, İstanbul - ö. 10 Mart 1993, İstanbul), Türk bilim insanı, gazeteci, yazar. İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi 'nin bitiren Sandalcı, Michigan Üniversitesi ' nin master, Harvard Üniversitesi 'nde tarih, sosyoloji, antropoloji bilimleri üzerine çalışmalar yaptı. 1955’de gazeteciliğe başladı,bir çok gazetede makale yazdı. TRT Yönetim Kurulu üyeliği, 1960-1962 arasında İstanbul Gazeteciler Sendikası Yönetim Kurulu üyeliği, 1961-1963 arası Basın Şeref

Divanı üyeliği, 1978-1986 arasındaTürkiye Yazarlar Sendikası Yönetim Kurulu üyeliği yaptı. 1971 yılında 12 Mart 1971 Muhtırası ile TRT’de çalışırken yakalandı "Yıldırım Bölge Erkekler Koğuşu" na kondu. Tutukluyken çok işkence gördü. Deniz Gezmiş ve arkadaşlarının idam edilmemesi için imza kampanyası başlatan Sandalcı, Erdal Öz ve Altan Öymen gözaltına alındı. Bulgaristan'a uçak kaçırmakla suçlandılar. 12 Eylül Darbesi' nde kapatılın-

“Dünya Kadınlarından Şiir ve Söz” Uluslararası İstanbulensis Şiir Festivali’nin ikinci günü kadınlarındı. Festivale katılan kadın şairler, Sultanbeylili kadınlarla buluştu. Karadağ’dan Bisera Boskailo, Bulgaristan’dan Zekiye Habib, Kıbrıs’tan Emel Kaya, Moldova’dan Liubovi Tanasoğlu, Fatma Şengil Süzer ve Saniye Öztürk Sultanbeylili kadınlarla sohbet etti, ardından birbirinden güzel şiirler okudu.

Kaymakam Mehmet Ceylan da yaptığı konuşmada, “Sultanbeylimizi daha ileri noktalara götürme noktasında, hizmet kalitesini artırmada sizlerin önemi büyük. Sizlerle birlikte çalışmaktan dolayı çok mutluyum” şeklinde konuştu. Program sonrasında kadın personele çiçek ve çeşitli hediyeler takdim edildi.

CHP Karanfil dağıttı CHP Sultanbeyli İlçe Başkanı Murat Kantekin ve Gençlik Kolu Başkanı Ersin Yüksek ile Kadın Kolu Başkanı Dilek Ülkü ve yöneticiler Devlet Hastanesi’nde çalışan doktor, hemşire, hizmetli ve idari personel kadınların Emekçi Kadınlar Günü’nü kutlayarak karanfil dağıttı.

durdurulmuş. Evet, Acıbadem’de olması çok ilginç. Biz de merakla bekliyoruz. Bakalım ne sonuç çıkacak" dedi.

Parklar imara açıldı, toplanma alanları azaldı AFAD’ın (Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı) Habertürk’le paylaştığı 2016 verilerine göre; İstanbul’da toplam 2354 toplanma alanı var. En çok toplanma alanı Ümraniye (132), Ataşehir (121), Silivri (119) ve Kartal’da (100) bulunuyor. En az ise Şile (14), Başakşehir (12), Zeytinburnu (22), Beyoğlu (27) ve Esenyurt’ta (19). 470’TEN 77’YE DÜŞTÜ Olası İstanbul depremi gerçekleştiğinde İstanbulluların kriz anında güvenle toplanacağı, yemek, su, tuvalet gibi ihtiyaçlarını belirli bir süre karşılayacağı ve gerekli yardımı bekleyeceği alanlar olarak bilinen deprem top-

8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde Kaymakam Mehmet Ceylan ve Belediye Başkanı Hüseyin Keskin, kaymakamlık ve belediyenin kadın personeliyle düzenlenen yemekte bir araya geldi. Sultan Köşk’ünde düzenlenen yemekte Keskin, “Yapılan işlere kadın eli değdiği vakit organizasyonlar bile farklı oluyor. Eğer bir okulda bayan müdüre varsa, o okul dışarıdan hissediliyor” dedi.

caya kadar Demokrat gazetesinde köşe yazısı yazdı. 1981 ve 1983 yıllarında birer kez tutuklandı, "Aydınlar Dilekçesi" davasında yargılandı. Emil Galip Sandalcı, İnsan Hakları Derneği , Türk - Yunan Dostluk Derneği , Helsinki Yurttaşlar Derneği gibi sivil toplum kuruluşları ile İnsan Hakları Vakfı , Toplumsal Araştırmalar, Kültür ve Sanat İçin Vakıf gibi vakıfların kurucularındandır. Cemal Süreya onun için, "Emil Galip Sandalcı, insanlığa giden bir mektuptur" demiştir.

u y o B e il A e 'd e p e lt a M Karikatür Sergisi

Maltepe Belediyesi’nin mart ayındaki kültür-sanat etkinlikleri, Ayrancıoğlu ailesinin, “Ayrancıoğlu” isimli karikatür sergisinin açılışıyla başladı. Prof. Dr. Türkan Saylan Kültür Merkezi’ndeki serginin açılışına, Maltepe Belediye Başkanı Ali Kılıç’ın da aralarında bulunduğu çok sayıda davetli katıldı. Sergide, 2012’de Türkiye’de “Yılın Öğretmeni” seçilen, geçtiğimiz yıl da, Çin Halk Cumhuriyeti’nin baş-

kenti Pekin’de “2017 Uluslararası En İyi Mizah Sanatçısı Ödülünü” kazanan, karikatür sanatçısı Aşkın Ayrancıoğlu ile oğlu Dağlar Umut, kızı Didar Aşkın ve peyzaj mimarı, animasyon uzmanı kardeşi Behiç Yalçın Ayrancıoğlu’nun eserleri yer alıyor. Ulusal ve uluslararası yarışmalardan ödüller kazanan eserlerin de yer aldığı sergi, 10 Mart’a kadar Galeri A+B’de sanatseverlerin ziyaretine açık olacak.


4

www.marmaracagdas.com

8 Mart; Direnen Kadının Öyküsü 8 Mart 1857’de New York’ta tekstil işçisi kadınlar, 16 saatlik çalışma saatleri, düşük ücret ve insanlık dışı çalışma koşulları sebebiyle greve çıktı. Greve çıkma kararı alan kadınlar, taleplerini de açıkladılar: “Daha iyi koşullarda çalışmak, 10 saatlik iş günü, eşit işe, eşit ücret. Bu grev, ABD’deki işçi mücadelesinin önemli eylemlerinden biri oldu. 1909’da yine Amerikan işçi sınıfından 20 bin kadın gömlek işçisi greve çıktı. Çoğu işye-

rinde grev 1910 Şubatında sona ererken, bir işyeri sözleşme imzalamayı kabul etmez ve olaylar başlar. Fabrikaya kitlenen kadınlardan, 48’i sendika üyesi 129’u yandı ya da dumandan zehirlenerek öldü. Bu olayda ayrıca 17 erkek işçi yaşamını yitirdi. Kadınların ayaklanmasıyla büyük bir işçi dayanışması doğdu. 1910 yılında Kopenhag’da gerçekleştirilen İkinci Enternasyonal’e bağlı Sosyalist Kadınlar Konferansı’nda kadın ve emek mücadelesi masaya yatırılmıştı. Almanya

Sosyal Demokrat Partisi’nden Clara Zetkin ve Bolşevik Partisi’nden Aleksandra Kollontay’ın önerisiyle, 8 Mart, Dünya Emekçi Kadınlar Mücadele Günü olarak kabul edildi. Ve Avrupa’da anılmaya başlandı. Birleşmiş Milletler ise 66 yıl sonra 8 Martı

Uluslararası Kadın Günü olarak kabul etti. Türkiye’de ilk olarak 1921’de, ABD’de ise 1960’lı yıllarda anılmaya başlandı. 1980 darbesinden sonra, 1984’ten beri 8 Martta kitlesel olarak etkinlikler yapılmaktayken, 2018’de engellemelerle karşılaştı.

Kadınlar gününde kitaplı şiirli ve çiçekli kutlama Kadın çalışanlarına, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nde izin ve ikramiye veren Maltepe Belediyesi, özel bir kitapçık hazırlattı. Maltepe Belediye Başkanı Ali Kılıç, önsözünü yazdığı kitapçıkta, kadına yönelik şiddetin son bulması çağrısında bulundu. Maltepe Belediyesi, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’ne yönelik olarak hazırlattığı kitapçıkta, kadına karşı şiddetle ilgili haberlerin yanı sıra, sayısal veriler yer aldı. Türkiye’de 2015’te 303, 2016’da 397 ve 2017’de 409 kadının öldürüldüğüne dikkat çekilen “Sen Varsan Ben de Varım” adlı kitapçıkta, Hz. Muhammed’in kadınlara yönelik hadisleriyle, Mustafa Kemal Atatürk’ün kadınlara yönelik

sözleri de yer aldı. KARANFİL DAĞITTI Kadın çalışanların izinli sayıldığı Maltepe Belediyesi’nde Başkan Kılıç, 8 Mart günü sokağa çıkarak, işe giden kadınlara karanfil dağıttı. Maltepe Belediye Başkanı Ali Kılıç, ilçe belediye meclis toplantısında da, Türkiye’de kadına uygulanan şiddetle ilgili çeşitli istatistiksel bilgiler verdi ve “Adam mısın?” adlı şiiri okudu.

Kadınlar, Kadıköy Belediyesini Bezedi 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü'nde Kadıköy Belediye binasında iki ayrı etkinlik yapıldı. kadınlar belediye binasının güvenlik filesini renkli desenlerle ördü. Kadıköy'de yaşayan 21 kadın ise nakışla işledikleri 21 Mahalle haritasını sergiledi. Kadıköy Belediyesi Tasarım Atölyesi Kadıköy’ün “21 mahalleden 21 kadın” temalı 8 Mart Dünya Kadınlar Günü projesi kapsamında, Kadıköy’de yaşayan ve üretim ağı Potlaç’a dâhil olan 21 kadın mahallelerine özgü unsurları, kendilerine verilen kumaşlara, iplik ve boncuklarla kumaşlara işledi. KADINLAR BELEDİYEYİ ÖRDÜ Belediyede yapılan bir başka etkinlik ise belediyenin güvenlik filesine kadınlar tarafından örülüp asılan renkli desenler oldu. Yün yumakları, tığları ve şişleriyle belediyeye gelen kadınlar belediye merdiven kenarlarında güvenlik ne-

8 Mart Kartal’da coşkuyla kutlandı

deniyle yapılan fileye renkli desenler ördü. Potlaç ağındaki kadınlar Caddebostan Kültür Merkezi kolonlarını da 8 Mart Dünya Kadınlar Günü'ne dikkat çekmek için renkli desenlerle ördü. BELEDİYEDEN FİDAN DAĞITIMI VE KADIN ORMANI Kadıköy Belediyesi, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla kadın çalışanlarına izin verdi ve Tema Vakfı’na bağışta bulunarak, kadın çalışanları adına Gaziantep Nurdağı Hatıra Ormanı’na toplam 1050 adet çam ağacı dikimi yaptı. Ayrıca belediye binasına gelen kadınlara çam fidanı hediye edildi.

8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü, Kartal Belediyesi tarafından düzenlenen etkinliklerle kutlandı. Açık alan yürüyüşü ve salon toplantıları yanında, güne ilişkin resim sergisi açıldı.

Pendik'te Kadın Emeğine Saygı Fuarı Açıldı Dünya Kadınlar Günü’ne özel hazırlanan “Kadın Emeğine Saygı” Fuarı ile “Renklerin Sırrı” Sergisi’nin açılışı gerçekleştirildi. Açılışta konuşan Belediye Başkanı Dr. Kenan Şahin, “Hayatımızda bir gün değil, 365 gün değerlisiniz.” mesajını verdi. Pendik Belediyesinin Kent Konseyi işbirliğiyle 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’ne özel hazırladığı “Kadın Emeğine Saygı” Fuarı’nın açılışı gerçekleştirildi. Belediyeye ait sanat kursların yanı sıra Gönülver, Marifetli Eller Derneği gibifarklı kurum ve kuruluşlardan kadın sanatçı ve kursiyerler Dünya Kadınlar Günü’ne özel hazırladıkları eserleri gün yüzüne çıkardı.

Gazipaşa Meydanı’ndaki çadırda yer alan fuarda tamamen el yapımı resim, cam işleri, ahşap ürünler gibi el sanatlarına ait eserler vatandaşların beğenisine sunuldu. Fuara katılanlar arasında Pendik Belediyesi Engelsiz Atölye’deki kadınlar da yer aldı. Engelli kursiyerlerin hazırladığı ahşap ürünler ziyaretçilerin dikkatini çekti.

“Başkanımız Kadın Müdürlerin Sayısını Artırarak Kadına Verdiği Değeri Gösteriyor” Etkinlik kapsamında ilk olarak Kartal Hasan Ali Yücel Kültür Merkezi’nden yapılması planlanan yürüyüş, hava muhalefetine takıldı. Yoğun yağmura rağmen yürüyüşe geçen kadınlar, etkinliğin yapılacağı Kartal Belediyesi Ekolojik Pazar Etkinlik Çadırı’na ulaştı. “Başkan Öz ile Kartal, çalışan kadınların yaşadığı bir kent haline geldi” Kartal Belediyesi Başkan Yardımcısı Nuran Keriş’in ardından bir konuşma yapan Kartal Belediyesi Kreş Müdürü Enif Yavuz Dipşar ise Kartal Belediyesi olarak büyük bir aile olduklarını ve kreşlerin de bu ailenin çok büyük bir parçası olduğunu söyledi. Dipşar, “Başkanımız Op. Dr. Altınok Öz, Kartal’a 12 kreş hediye ederek 800’e yakın öğrenciye hizmet vermemizi sağladı. Atanamayan öğretmenlerimiz iş sahibi oldu ve Kartal çalışan kadınların yaşadığı bir kent haline geldi. ” dedi.

Dans Gösterisi ve Müzik Öğretmenlerinden Oluşan Koro, İzleyenlerden Tam Not Aldı Etkinliğin sonraki bölümünde slayt gösterisi yapıldı ve devamında Agon Dans Topluluğu ile Kartal Belediyesi kreşlerinde eğitim veren müzik öğretmenlerinin grubu sahne aldı. Agon Dans Grubu, geleneksel ve modern dans gösterisiyle izleyenleri coştururken müzik öğretmenlerinin seslendirdiği eserler de dinleyenler tarafından çok beğenildi. “8 KADIN 8 MART” ADLI RESİM SERGİSİ KARTAL’DA AÇILDI Kartal Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Müdürlüğü, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar günü dolayısıyla “8 Kadın 8 Mart” adlı resim sergisini Kartallılarla buluşturdu. Sergide; Ayça Aslan, Aysun Göksu Bayram, Bilgin Akın, Nazan Açar, Nursel Lüser Şahin, Sevdiye Emsiz, Sibel Koç Genç ve Songül Kara 40’a yakın tablo ile yer aldı. Serginin açılışı, Kartal Belediyesi Başkan Yardımcısı Gökhan Yüksel tarafından Kartal Belediyesi Fuaye Alanı’nda gerçekleştirildi.


5

www.marmaracagdas.com

Maltepe’de tarihi olay; planlar meclisten geçti Maltepe Başıbüyük, Gülsuyu ve Gülensu mahallelerinin, 1/1000’lik planları ilçe meclisinde oy birliğiyle onaylanarak, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne gönderildi.

İBB’de onaylandıktan sonra hayata geçecek planlarla birlikte, tapuların ve kentsel dönüşümün önündeki son viraj da aşılmış olacak. Maltepe Belediye Başkanı Ali Kılıç, emeği geçen herkese teşekkür ederek, “Plan hayırlara vesile olsun” dedi. Maltepe Belediye Meclisi, tarihi günlerinden biri yaşadı. Yaklaşık 40 yıldır çözüm bekleyen ve kentsel dönüşüm önündeki son viraj olarak kabul edilen Başıbüyük, Gülsuyu ve Gülensu mahallelerinin 1/1000’lik imar planları, ilçe meclisinde görüşüldü. Mahalle muhtarları ve mahallelerde yaşayan vatandaşlarla, planın

hazırlanmasına katkı sağlayan belediye bürokratları da, meclis toplantısına katıldı. 1/5000’lik planların İBB’de kabul edilmesinden çok kısa bir süre sonra, hummalı bir çalışmayla Maltepe Belediye Meclisi’nin gündemine getirilen 1/1000’lik planlar, CHP ve AKP meclis üyelerinin oy birliğiyle kabul edildi. Planda Başıbüyük, Gülsuyu ve Gülensu mahallerinin tamamında parsellerin büyüklüğüne göre kat sınırı en düşük 3, en yüksek 8 olarak belirlendi.

BAŞKAN KILIÇ TEŞEKKÜR ETTİ Maltepe Belediye Başkanı Ali Kılıç, planlarının onaylanmasının ardından yaptığı teşekkür konuşmasında, “Planda emeği geçen başta İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Mevlüt Uysal, İBB eski Başkanı Kadir Topbaş, İBB bürokratları, İBB Meclis Üyeleri, belediyemizin bürokrat ve meclis üyeleri ile

muhtarlarımız ve halkımıza çok teşekkür ediyorum. Buraya ilk geldiğimizde, halkımıza bir söz verdik. ‘Sizin imzanınız olmayan, hiçbir projenin altında bizlerin de imzası olmayacak’ dedik. ” dedi. MUHTARLARDAN ZİYARET Planların mecliste kabul edilmesinin ardından Başıbüyük Mahallesi Muhtarı Ayhan Karpuz, Gülsuyu Mahallesi Muhtarı Necdet Tümer ve Gülensu Mahahlesi Kurucu Muhtarı Ali Rıza Yıldız, Başkan Kılıç’ı makamında ziyaret ederek, mahalleleri adına teşekkürlerini sundu

Dünyanın ilk kadın büyükelçisi Kollontay

BURJUVA DOĞDU, BOLŞEVİK OLDU Alexandra Kollontay (19 Mart 1872 – 9 Mart 1952) Sovyet Devrimi'nin az sayıdaki kadın önderlerinden biri. 8 Mart Günü’nün mimarlarından, Marksist militan, Bolşevik Partisi merkez komite üyesi, yazar, bakan ve büyükelçi. “Yaşamadığım bir şey kalmadı; başarılar, korkunç derecede çok çalışma, takdir, kitlelerce sevilme, izlenmeler, nefret, cezaevleri, başarısızlıklar ve temel düşüncemde (kadın sorunu ve evlilik sorunu üzerine) yeterli anlayışı göre-

memem, yoldaşlarla acı farklılıklar, düşünce ayrılıkları ama aynı zamanda Parti’de (Lenin’in yönetimi altında) uzun yıllar beraber ve uyumlu ça-

lışma.” “Birçok Hayat Yaşadım” kitabının arka kapağında, yetmiş yıllık hayatını özetler Aleksandra Mihaylavna Kollontay. LENİN VE STALİN BAZI DAVRANIŞLARINI ONAYLAMAZDI Kollontay 19 Mart 1872’de Petersburg’da dünyaya geldi. Babası toprak sahibi Ukraynalı soylu ve saygın bir aileye mensup Michael Domontovic’dir. Çocukluğu Çarlık ordusunda Albay olan babasının görevi nedeniyle, Avrupa’da geçer. 1905, işçilerin Kışlık Saraya yürüyüşüne katılır. Gençliğinde bir sosyete hanımefendisi olmak yerine Marx ve Engels üzerine çalışmayı yeğledi. 20 yaşında evlendi. Kendi evinde başlattığı kadın toplantılarıyla kadın kongrelerinin temelini atmış olur ve ileriki yıllarda 2. Enternasyonal’ın 7. ve 8. Kongresine ve Uluslararası Sosyalist Kadınlar Konferansı’na delege seçilir. Clara Zetkin’le birlikte 8 Mart’ı her yıl Uluslararası Kadınlar olarak kutlama önerisinde bulunur ve aynı toplantıda Sosyalist kadın hareketinin yönetimi için Uluslararası Sekretarya üyeliğine seçilir Evliliğin gayet "berbat" bir durum olduğunu anlaması ve

kocasının zayıf liberal politikaları yüzünden onu terk edip Zürih'e ekonomi okumaya gitti. Orada Alman Komünist Partisi kurucularından Rosa Luxembourg'un düşüncelerinden etkilendi. 1917 Temmuz ayının başlarında Kerenski Hükümeti tarafından tutuklanır. İçerideyken (26 Temmuz-3 Ağustos) Rusya Sosyal Demokrat İşçi PartisiRSDİP- Bolşevik (B)’in 6. Kongresi’nde Merkez Komite üyeliğine ve Kongre Onur Başkanlığı’na seçilir. Buna takiben 21 Ağustos (3 Eylül)’de Gorki ile Krassin’in başvurusu üzerine 5 bin ruble kefaletle serbest bırakılır ve ev hapsine alınır. 1917 yılının 24 Ekim’i 25’ine (6 Kasım’ı 7’ye) bağlayan gece Smolny’de ayaklanmanın karargâhında bulunur. Devrim hükümetinin kadın bakanı 1917'de Rusya'ya dönen Kollontay Tekstil Fabrikaları'nda ve çeşitli atölyelerde çalışmaya başladı, fabrikalardaki çalışma koşullarını yakından gördü. Erkeklerle diyalog kurmadaki rahatlığı Lenin ve Stalin tarafından hoş karşılanmasa da, devrimden sonra devlet yönetiminde de aktif görevler üstlendi. Devlet Yardımı Halk Komiseri Kurulu'nda görev alan Alexandra Kollontay, daha sonraki yıllarda büyükelçi olarak pek çok ülkede Sovyetler Birliği'ni başarıyla temsil etti. O, bu

yanıyla dünyada ilk kadın büyükelçi unvanına da sahiptir. Başarılarının karşılığı olarak pek çok kez ödüllendirilen Kollontay, yaşamının son yıllarında anılarını ve mücadelesini kaleme aldı. 9 Mart 1952'de geçirdiği bir kalp krizi sonucu yaşama veda etti. BÜYÜKELÇİLİK DÖNEMİ VE ÖDÜLLERİ Meksika’da, 1927-1930 arası, Norveç’te 1945 yılına kadar büyükelçilik görevi yaptı. 1933 yılında kadınlar arasındaki çalışmaları için Lenin Nişanı ile, 1942 ve 1945 yıllarında da diplomatik çalışmaları için İşçi Sınıfı Kızıl Sancağı ödüllerini aldı. Görev yaptığı ülkede Norveç Kraliyet Aziz Olaf Nişanı’na (Norveç'teki en yüksek nişan) layık görüldü. 1945 yılından sonra SSCB Dışişleri Bakanlığı danışmanlığı görevinde birçok eser yazdı. HAYATI FİLM OLDU Kollontay 1994 yılında çekilen televizyon filmine konu olmuş, Bir Tutku Dalgası: Alexandra Kollontay’ın Yaşamı, "Kollektay'ı Glenda Jackson seslendirmiştir. Ninotchka filminde 1930'lu yıllarda sıra dışı fikirleri olan Sovyet diplomatını Greta Garbo canlandırır.

GÖZDE SARICAN

EŞEKLE GELEN AYDINLIK UNESCO’nun verilerine göre Türkiye, kitap okuma oranında dünyada 86'ncı sırada, yoksul Afrika ülkeleriyle aynı kategoride. Durum günümüzde böyle olsa da 1940’lar Ürgüp’ünde, en büyük tutkusu kitaplar olan biri vardı. Maltepe Üniversitesi’nin bahçesinde ve Kartal Meydanı’nda heykelleri bulunan Mustafa Güzelgöz (1921-2005) namıdiğer Eşekli Kütüphaneci. Mustafa Güzelgöz tek odalı Ürgüp Kütüphanesi’ne memur olarak atanınca, çocuklar için kitap özetleme ve yazı yarışmaları düzenleyip derece alanları ödüllendirdi. Bağışlarla 22 bin kitaba ulaştı. Kaymakamla birlikte katıldığı heyet gezilerinde, halkın, heyette bulunan doktor, öğretmen gibi meslek adamlarına gösterdiği saygıyı; kendisine göstermediğini fark etti. Bir anda işine, mesleğine ve köylülere bakışı değişti. O dönem doğru düzgün taşıt yok, yollar bozuk, kütüphaneye gelen yok. “Madem onlar kütüphaneye gelmiyor, ben kütüphaneyi onlara götürürüm” gayesiyle iki sandık yaptırdı, 200 kitabı koydu içine, eşeğiyle düştü yollara. Tam 36 köye kitap taşıdı bu şekilde. On beş gün sonra ödünç verdiği kitapları almak, yenilerini vermek için gidiyordu. “Küçük büyük, kadın erkek herkesi okutacağım” diye kendini paraladı. Kitaplığa radyo alınca daha fazla erkek gelmeye başladı. Kadınların da kitaplığa gelmelerini sağlamak adına dikiş makineleri aldırdı, halı tezgahları kurdu, beşikler koydu. Göz önüne de dikiş, nakış, moda, yemek yapımı ve çocuk bakımı ile ilgili kitapları koydu. Ürgüp’te kitaba ilginin artmasıyla kız kaçırma ve kan davaları azaldı. Ürgüp Kütüphanesi’nde işler yoluna girince öteki köylere de kitaplıklar açtırdı. Oralardaki ahır veya müştemilata çevrilen halkodalarını kitaplığa çevirdi. Kütüphaneleri eğitim merkezi haline dönüştürmek için bunların yanına bir de spor teşkilatı kurdu. Ürgüp’te ilk folklor oyunlarını, bando çalışmalarını, sinema gösterimini ve fotoğrafçılık çalışmalarını gerçekleştirdi. Köylerde kooperatifler kurdu, şarap fabrikasının açılmasına öncülük etti. Dernek kurup Ürgüp Müzesi’ni yaptırdı. Nihayetinde bölge kalkınma önderi seçildi. Kendi ülkesinde hak ettiği değeri göremese de, Amerikan Barış Gönüllüleri Derneği tarafından düzenlenen ve 77 ülkenin katıldığı yarışmada eğitime yaptığı katkılardan dolayı “Gönüllü Hizmet Şampiyonluk Ödülü” kazandı. Derken Bakanlığa bir şikayet gitti; faili meçhul, “Mustafa Güzelgöz başka işlerle uğraşıp asıl işini aksatıyor” diye. Müfettişin olumsuz raporu sonrasında Güzelgöz bunca yıllık emeğine karşı, bu haksızlığı gururuna yediremedi, emekliliğini istedi. Biri çıkar da “yapma, gitme” der umuduyla bekledi, çıt çıkmadı. Değer bilmeyen rütbeliler neyse ki ardından jübileyi eksik etmedi. Bir insanı değiştirirsen dünya değişir. Mustafa Güzelgöz bu amaç uğrunda didindi durdu. “Elimin altındaki kitapları ışık topları gibi, karanlığın, hem de karanlıkçıların üstüne fırlatıp atasım geliyor” diyen Güzelgöz, içinden geçenleri en büyük yoldaşı eşeğinin adıyla bizlere söyledi aslında “YÜKSEL”.


6

www.marmaracagdas.com

Karayolları arazisi için basın açıklaması Diren Çınar Platformu, Maltepe E-5 üzerindeki karayolları arazisinin özelleştirilmesine ve imara açılmasına karşı açılan davada, basın açıklaması yaptı. Eyleme çok sayıda parti ve dernek de destek verdi. Basın açıklamasını Diren Çınar Platformu adına Prof.Dr.Lale Afrasyap yaparken, Platform adına Hüseyin Ayvataş, CHP ve Vatan Partisi İlçe Başkanları da kısa birer konuşma yaptı. Diren Çınar Platformunun eylemine, CHP, Vatan Partisi ,ADD ,CKD ,Çevre gönüllüleri, Öğretim Elemanları Derneği (TÜMÖD), Çınar ve İdealtepe Mahalle muhtarları, Maltepe Belediyesi CHP'li meclis üyeleri de destek verdi. Açıklamada: özetle şu görüşler dile getirildi: Diren Çınar Plarformu olarak Küçükyalı karayolları arazisinin özelleştirilerek imara açılmasına karşı başından beri yaptığımız hukuksal mücadelemizde İstanbul Valiliğinin ‘’Çevresel Etki Değerlendirme Raporuna gerek yoktur ‘’kararına karşı açtığımız iptal davasında 9. İdare mahkemesinin keşif ve bilirkişi kararı için tayin ettiği bugün yapacağımız değerlendirme için bir araya geldik. Görevi temiz ve yaşanabilir, insana ve yaşam hakkına saygılı sağlıklı çevre politikalari üretmek ve uygulanmasını sağlamak olan Çevre ve Şehircilik Bakanlığı , İstanbul’da deprem toplanma alanlarını TOKİ aracılığı ile imara açarak kamu yararı ile bağdaşmayan AVM ve Rezidanslar yapılmasına olanak sağlamaktadır. Bu bağlamda

132 dönümlük karayolları arazisinin özelleştirilerek imara açılmasına karşı açtığımız iptal davasında idare mahkeme muracaatımızı haklı bularak ‘’ Maltepe halkına yararı yoktur ‘’

gerekçesiyle imar planı değişikliklerini iptal etmiştir. İmar planı değişikliğinin iptali davalarımız devam ederken yapılan ihaleyi kazanan Tahinci-

oğlu İnşaatIn idareye sunduğu Nidapark Küçükyalı Projesi hakkında İstanbul Valiliği 6 Aralık 2016 da ‘’Çevresel Etki Değerlendirmesi’ne gerek yoktur raporu vermiştir. Oysa Tahinci-

oğlu İnşaat tarafından projede yapılması planlanan brüt inşaat alanı ortalama 641 bin m2 olup, bu alan imar değişikliğini iptalini kazandığımız planda 129 bin

metrekare olarak gösterilmiştir. Arada 5 katı oranında fark vardır. Halen hukuk yok sayılarak inşaatın ve satış işlemlerinin devam ettiği bu alanda , çalışmalarda kullanılan dinamitler çevre halkının ev ve arabalarında maddi hasarlara yol açmakta , mahalle sakinlerinin yaşam güvenliği ve kalitesini yok etmektedir. İnşaatın yapılması için arazi içinde bulunan yüzlerce ağaç kesilmiştir. Bizler iki yıldır bu alanın yeşil alan ve olası bir depremde toplanma yeri olarak kalması için mücadele ediyoruz. Önünde bulunduğumuz karayolları arazisi Deprem Konseyi tarafından 2000 yılında Maltepe ilçesi için Afet Koordinasyon Merkezi ve Deprem alanı olarak tescil edilmişti. Dünya Sağlık Örgütü mahalle nufusunun tüm ihtiyaçlarını giderecek tarzda her mahalle için bir deprem toplanma alanı olmalıdır demektedir. Maltepe’de 18 mahalle var ama 18 deprem toplanma alanı yoktur. İnsanın en temel hakkı olan ‘’Yaşam Hakkı’’ için bizler sonuna kadar hukuk mücadelemize devam edeceğiz.. Bugün yapılan keşif le ilgili davamızı kazanacağımıza inanıyoruz. Tekrar eden Plan Değişikliğine karşı yine iptal davası açacağız. Marmaracagdas.com

Her 10 kadından 3’ü çalışıyor Genel-İş'in "Türkiye'de Kadınlar ve Kadın Emeği" raporuna göre; Türkiye'de kadınların iş gücüne katılma oranı, AB ve OECD ülke ortalamalarının altında, kadın işsiz sayısı 3 milyona yaklaştı. DİSK'e bağlı Genel-İş Sendikası Emek Araştırmaları, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü'ne özel her yıl Kadın Emeği Raporu hazırlıyor. Bu yıl TÜİK, OECD, EOROSTAT, ILO, ÇSGB ve Dünya Ekonomik Forumu verileri kullanılarak hazırlanan "Türkiye'de Kadınlar ve Kadın Emeği" raporuna göre; Türkiye'de kadınların yarıya yakını kayıt dışı çalışıyor. HAYATIN HER ALANINDA KADINLARIN HAKLARI KISITLANIYOR 2017 yılında kadınlar hayatın her alanında eşitsizlik, ayrımcılık, şiddet, cinsel istismara maruz kaldığı kaydedilen raporda, Türkiye nüfusunun yüzde 49,8'ini oluşturan kadınların,hayatın her alanında haklarının kısıtlandığı belirtildi. HER 10 KADINDAN 3'Ü ÇOCUK YAŞTA EVLENDİRİLDİ Resmi rakamlara göre her 10 kadından en az 3'ü 18 yaşının altında evlendirildi. 17 bine yakın kız çocuğu doğum yaptı. Doğum yapan kız çocuklarının 234'ü ise maalesef 15 yaşın altında. KADINLARIN YARIYA YAKINI KAYIT DIŞI 2017 yılı Kasım ayı verile-

rine göre istihdam edilen kadınların yüzde 43'ü kayıt dışıdır. Ücretsiz aile işçisi her 10 kadından 9'u, kendi hesabına çalışan her 10 kadından 7'si, ücretli maaşlı veya yevmiyeli çalışan her 10 kadından 2'si kayıt dışı çalıştırılmaktadır. HER GÜN EN AZ 4 KADIN ŞİDDETE MARUZ KALDI 2017 yılında en az 286 kadın ve kız çocuğu öldürüldü.

101 kadın tecavüze, 248 kadın tacize, 377 kız çocuğuna cinsel istismara ve 418 kadın şiddete maruz kaldı. 1 MİLYONDAN FAZLA KADIN HAFTALIK 45 SAATTEN FAZLA ÇALIŞIYOR 2017 Kasım ayı verilerine göre 1 milyon 26 bin kadın haftalık 45 saattin üzerinde ve kayıt dışı çalıştırılıyor. Haftalık

1-16 saat arası çalışan kadınların yüzde 87'si, haftalık 17-35 saat çalışan kadınların ise yüzde 67'sının kayıt dışı istihdam edildiği görülmektedir. HER 10 KADINDAN 2'Sİ YOKSUL Türkiye'de resmi rakamlara göre 16 milyondan fazla yoksul var ve nüfusuna göre yoksulluk oranı yüzde 21,2'dir. Kadınların yoksulluk oranı ise 21,6'dır. Yani her 10 kadından 2'si yoksuldur. TÜRKİYE'DE KADINLARIN İŞGÜCÜNE KATILMA DÜZEYİ DÜŞÜK Yıllık verilere göre; 2016 yılında kadınların işgücüne katılma oranı Türkiye'de yüzde 32,5 iken OECD üye ülke ortalamalarında yüzde 51,9, AB üye ülke ortalamalarında yüzde 46'dır. HER 10 KADINDAN YALNIZCA 3'Ü ÇALIŞIYOR Türkiye'de kadın istihdamı da OECD ve AB üye ülke ortalamalarının altındadır. Yıllık verilere göre 2016 yılında kadınların istihdama katılım oranı OECD üye ülke ortalamalarında yüzde 44,4, AB üye ülke ortalamalarında yüzde 45,9'dur. İŞSİZLİKTEN EN ÇOK GENÇ KADINLAR ETKİLENİYOR Türkiye'de genç kadın işsizliği OECD ve AB üye ülke ortalamalarının yaklaşık 2 katıdır. 2014 yılında yüzde 20 olan genç kadın işsizliği, 2016 yılında yüzde 23,5'e, 2017 yılı Kasım ayında ise yüzde 25'e çıkmıştır. KADINLARIN GERÇEK SENDİKALAŞMA ORANI YÜZDE 6 2014 Ocak’ta yüzde 4,6 olan kadınların sendikalaşma oranı, 2018 Ocak ayında yüzde 8,1'e çıkmıştır. Ancak bu oran erkek işçilerin sendikalaşması ile kıyaslanamayacak kadar azdır. Erkek işçilerin sendikalaşma oranı ise yüzde 10,6'dan yüzde 13,5'e yükselmiştir. Kayıt dışı istihdamı da içine alarak yapılan hesaplamada kadın işçilerin gerçek sendikalaşma oranı yüzde 6'lara düşmektedir.

Cumhuriyet Kadınlarından askerlere destek Cumhuriyet Kadınları Derneği (CKD) Maltepe Şubesinin çağrısı üzerine kadınların rütbesiz askerler için ördüğü 2 bine yakın boyunluk, kitlesel bir basın açıklamasıyla kargoya verildi. Yoğun yağmura rağmen, geçen hafta Maltepe Meydanında toplanan Cumhuriyet Kadınları, saygı duruşu ve İstiklal Marşının okunmasının ardından basın açıklaması yaptı. Maltepe İlçesi Vatan Partisi ve ADD yöneticilerinin de destek verdiği basın açıklamasını CKD Maltepe Şube Başkanı Sibel Karaoğlu okudu. Karaoğlu, mektup yazdıkları 2 komutanla irtibat kurdukları ve derneğin çabalarıyla örülen boyunlukların Yüksekova ve Afrin birliklerine gönderileceğini söyledi. Konuşması zaman zaman, “Cumhuriyet Kadınları Görev Başında” ve “Cumhuriyet Kadınları Vatan Savunmasında”sloganlarıyla kesilen Karaoğlu, boyunlukların sembolik anlamı olduğunu belirterek; “Elbette büyük devletimiz askerimizin her gereksinimini karşılıyor. Ancak bu boyunluklar, Cumhuriyet Kadınları, anaları ile mehmetçiğimiz arasındaki bağı ifade ediyor. Bir ay önce başlattığımız kampanya ses getirdi, Her yerden, yurt dışından bile katkı sunanlar oldu. Biz anneyiz, ablayız, halayız. Bizim isimlerimiz önemli değil, Kurtuluş Savaşındaki Şerife Bacılarız, Kara Fatmalarız, Halime Çavuşlarız, Aybike öğretmenleriz.” şeklinde konuştu.

Usta oyuncu Ercan Yazgan yaşamını yitirdi "Kapıcı Cafer" ve Kaygısızlar dizisindeki "Memnun Kaygısız" tiplemesiyle tanınan usta oyuncu Ercan Yazgan, tedavi gördüğü hastanede hayatını kaybetti. Ercan Yazgan, 3 Mart 2018 tarihinde solunum yetmezliği nedeniyle özel bir hastaneye kaldırılmıştı. Yoğun bakım servisinde hipotansiyon, böbrek ve karaciğer yetmezliği ve bunların sonucunda oluşan çoklu organ yetmezliği nedeniyle yapılan tüm müdahalelere rağmen yaşamını yitirdi. Yazgan'ın tedavi gördüğü hastaneden yapılan açıklamada, " Necip Ercan Yazgan, 3 Mart 2018 tarihinde

gelişen solunum yetmezliği nedeniyle hastanemiz yoğun bakım servisine kaldırılmış, yoğun bakımda çoklu organ yetmezliği nedeniyle bugün 23.45'te hayata gözlerini yummuştur." denildi. ERCAN YAZGAN KİMDİR? Ercan Yazgan, 4 Nisan 1946 Sinop'ta doğdu. Tuncay Özinel Tiyatrosu, AST gibi topluluklarda çalışan sanatçı, Perihan Abla dizisiyle tanındı. 1963'te sinemada yer aldı. Bizimkiler dizisindeki "Kapıcı Cafer" ve Kaygısızlar dizisindeki "Memnun Kaygısız" tiplemesiyle başarılı bir karakter oyunculuğu sergiledi.

Açıköğretimde Ücretsiz Yüz Yüze Dersler Başladı Anadolu Üniversitesi’nin Açıköğretim, İktisat ve İşletme Fakülteleri öğrencilerine yönelik yüz yüze dersler İstanbul’da Maltepe, Göztepe, Topkapı ve Davutpaşa’da işlenecek. Öğrenciler yer ve zamanı AÖF kaynaklarından öğrenebiliyor. Merkezi Açıköğretim ve Uzaktan Eğitim Sistemi dahilinde eğitim ve öğretim yapan Açıköğretim, İktisat ve İşletme Fakülteleri öğrencileri için bazı derslere yönelik ücretsiz yüz yüze derslerin Bahar Dönemi 03 Mart 2018 tarihinde başladı. Tüm illerde 88 merkezde (İstanbul 4 Merkez: Göztepe, Maltepe, Topkapı ve Davutpaşa) gerçekleştirilecek yüz yüze derslere Açıköğretim öğrencileri, öğrenci

kimliklerini göstererek hiçbir ücret ödemeksizin katılabilecektir.. Öğrenciler, derslerin yapılacağı derslikleri, derslerin gün ve saatlerini, bulundukları ildeki AÖF Bürosuna başvurarak veya www.anadolu.edu.tr adresinde bulunan Açıköğretim başlığı altındaki “Öğretim Ortamları” ve oradan da “Yüzyüze Öğretim Hizmetleri” bölümünü inceleyerek öğrenebilirler. Tatil günlerinde yapılmayacak olan yüz yüze derslerin 2017 – 2018 Öğretim Yılı Bahar Dönemi, 27 Mayıs 2018 Pazar günü sona erecektir. 2017 – 2018 Öğretim Yılı Bahar Dönemi’nde Anadolu Üniversitesi Açıköğretim öğrencilerine yönelik yüz yüze öğretimi yapılacak 12 ders şunlar:

Matematik II Genel Muhasebe II İktisada Giriş II Osmanlı Türkçesine Giriş II Makro İktisat İstatistik II

Maliyet Yönetimi Finansal Yönetim II Finansal Tablolar Analizi İngilizce II Arapça II Arapça IV


7

www.marmaracagdas.com

Boşnaklardan 8 Mart Gecesi Anadolu Yakası Bosna Sancak Sosyal Yardım ve Kültür Derneği'nin 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü dolayısıyla düzenlediği 'Kadınlar Gecesi', yoğun ilgi gördü. Anadolu Yakası Bosna Sancak Sosyal Yardım ve Kültür Derneği'nin Kadın Kolları tarafından 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü nedeniyle düzenlenen 'Kadınlar Gecesi', yoğun katılımla gerçekleşti. Derneğin balo salonunda gerçekleştirilen geceye Maltepe Belediye Başkanı Ali Kılıç da katıldı. Gecede sahne alan Elma Hrustic ve Suat Ersoy, yöresel şarkılarla konuklara keyifli anlar yaşattı. Konuklara Boşnak böreğinin ikram edildiği geceye, yöresel halk oyunları gösterisi renk kattı.

Kılıçdaroğlu: Adayları en iyi örgüt belirler PM üyesi Hakkı Suha Okay’ın divan başkanı seçildiği CHP’nin 19. Olağanüstü Tüzük Kurultayı Ankara’da Yenimahalle Nazım Hikmet Kültür Merkezi’nde gerçekleşti.

CHP Maltepe, Süleyman Çelebi'yi konuk etti CHP Maltepe İlçe Başkanı Engin Özkan, ilçe binasında kahvaltı verdi. Kahvaltıya Maltepe Belediye Başkanı Ali Kılıç, CHP 24. dönem milletvekili ve DİSK eski genel başkanı Süleyman Çelebi, Maltepe Belediyesi Meclis Üyeleri de katıldı.

YAŞASIN 8 MART; GELECEK, GÜÇLERİNİ BİRLEŞTİREN KADINLARINDIR Emekçi kadınlar, iki yüz yıldır süren eşitlik ve özgürlük mücadelesindeki kazanımlarının her gün biraz daha tasfiye edildiği, bunları korumak ve yeni haklar elde etmek için sürekli seslerini yükseltmek zorunda oldukları bir siyasi baskı ortamında karşılıyor 8 Mart’ı. Toplumun dini-muhafazakar bir çerçevede cendereye alınması için önce kadın bedeni, emeği ve ruhu rehin alınıyor. Esnek çalışma, taşeronlaştırma sürecinin kapsama altına aldığı ilk kesim olan kadınlar; işsiz, güvencesiz ve geleceksiz bir hayat yaşamaya zorlanıyor. Emekçi kadınların sığması istenen kalıp; toplumun en yoksul kesimini oluşturdukları halde taleplerini dile getiremeyecek kadar sessizleştirilmiş, bir lokma bir hırkaya rıza gösteren, geçinmek için birilerine muhtaç yurttaş profilidir. Kadının Yaşadığı Şiddetten Siyasi İktidar Sorumludur Kadınların bireysel ve kolektif haklarını budarken onlardan beklenen itaati şiddet, istismar ve cinayetleri her şekilde kışkırtarak, hukuki süreçlerin işlememesine göz yumarak, bir yaşam tarzı dayatan “hoca” fetvalarını görmezden gelerek ve nihayet küçük yaşta evlilik ve istismara yol açan yasaları sıraya koyarak yol alan siyasi iktidar şiddetin istatistikleri zorlayan yoğunlaşmasından sorumludur. Bu ülke “Kadınla erkek eşit değildir” diyen siyasilerle bürokratların yönettiği bir ülkedir. Kadınların maruz kaldığı şiddetin, yoksulluk ve yoksunluğun kendi fıtratları gereği ve sonucu olduğunu iddia eden devlet şahıslarından oluşan böyle bir siyasi topluluk bunca zamandır açık bir kadın düşmanlığı yapmıştır. Şiddeti önlemek ya da durdurmak için hiçbir şey yapmayan iktidar bunların basında haber olarak yer almasını yasaklamaya çalışmaktadır. Bu 8 Mart’ta da kadın mitingleri yasaklanmış, gözaltılar tutuklamalar yapılmış ve kadın sesleri boğulmaya çalışılmıştır. Ancak demokrasi, özgürlük, eşitlik, barış isteyen kadınların seslerini boğmak mümkün olamamıştır. Olamayacaktır da. Kadınların eşit işe eşit ücret, savaşsız ve şiddetsiz bir hayat, hayatın her alanında eşitlik, sokaklarında özgürce dolaşacakları bir ülke, bedenleri ve ruhları üzerindeki müdahalelerin son bulduğu bir “ekmek ve gül dünyası” için mücadeleleri; her biçimdeki şiddetin sona ermesi için dayanışmaları sürecektir. Gelecek, sahip oldukları gücü açığa çıkaran, ellerini birleştiren kadınların olacak; Ortaçağdan devşirilmiş gericiliğin hükmünü kadınlar silecektir. 8 Mart Emekçi Kadınlar günü kutlu olsun. SELMA GÜRKAN Genel Başkan

Yenimahalle Nazım Hikmet Kültür Merkezi’nde 9 Martta yapılan kurultayın açılışını CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu yaptı. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasının ardından Kılıçdaroğlu, partililere seslendi. Kılıçdaroğlu, Türkiye’nin içinde bulunduğu durumu anlattıktan sonra şöyle konuştu. “Düzenin adı da haramiler düzeni. Haramilerin saltanatını yıkmadıkça yatağımızda rahat uyuyamayacağız. Çünkü bir Kuvayı Milliyeciyiz. Bizim temel ilkemiz, söz konusu vatansa gerisi teferruattır. Bu saflara elbette ki ister muhafazalar, ister ülkücü, ister milliyetçi, ister mukaddesatçı, ister Atatürkçü kim olursa olsun hep beraber bu mücadeleye gireceğiz. Bu mücadele bizim ortak mücadelemizdir. Bu davaya önce inanmamız gerekiyor. “ Ön seçim aynen duruyor Bireysel çıkarlar peşinde olanların ve delege avcılığı yapanların partide yeri olmadığını vurgulayan Kılıçdaroğlu oylanacak parti tüzüğüyle ilgili de şu bilgileri verdi: “Ön seçim maddesi aynen duruyor. Hatta aday saptama yöntemleri belirlenirken bir düzenleme daha yaptık, il örgütlerinin görüşlerinin de alınacağını tüzüğe yazdık. Bir Parti Meclisi’ne girerken il başkanlarının önerisini de oraya götürceğiz. Adayı en iyi belirleyecek olan örgütün kendisi. Meraklısı olsaydım, 2012’de ön seçim şartını getirmez, 55 ilde ön seçim yaptırmazdım.” Sandığa emek verene ödül Kılıçdaroğlu ayrıca kurultaylarda çarşaf listenin kaldırılacağı yönündeki iddiaları da yalanlarken sandıkta emek vereni ödüllendiren bir sistem getireceklerini vaat etti. ‘Ben yoksam parti de yok’ diyenlerin kapıdan çıkıp

gitmesini isteyen Kılıçdaroğlu “Bu parti savaş meydanlarında kuruldu. Partide 1980 sonrası lümpenleşen bir yapı vardı. O yapıyı yok edinceye kadar mücadele edeceğim” diye konuştu. ‘Tek ses çıkaran örgüt’ Disiplinli ve dışarıya karşı tek ses çıkaran, özgüveni yüksek, söylediği sözün ne anlama geldiğini bilen bir parti örgütü istediğini vurgulayan Kılıçdaroğlu , “Ben milletvekili seçildim, ben istediğim televizyon kanalına çıkarım, istediğim gibi konuşurum!” Konuşamazsın arkadaş bugüne kadar ses çıkarmadım. Bundan sonra izin almadan çıkıyorsa, kusura bakmasın bu partide yeri yoktur.” Kılıçdaroğlu konuşmasının bu bölümünde “Eski alışkanlıklar, hastalıklar yüzde 100 bitmedi. Ama bunu bitireceğiz” ifadesini de kullandı.

CHP Maltepe’nin mahalle sorumluları ALTINTEPE

Maltepe Belediye Başkanı Ali Kılıç ve CHP Tuzla İlçe Başkanı Hasan Uzunyayla, kurultayda arka arkaya oturmuşlar.

Cem Satılmış İsmail Aygün Özgür ALTAYÇEŞME Figen Malatyalıoğlu Sezer AYDINEVLER Sadiye Deniz BAĞLARBAŞI Ali Rıza Yıldız BAŞIBÜYÜK Duran Peker B.BAKKALKÖY Ümit Arslaner CEVİZLİ Aziz Güngör ÇINAR Asuman Akın ESENKENT Ali Cengiz Dağdeviren FEYZULLAH Fatma Yeşilçiçek FINDIKLI Musa Yıldızcı GÜLENSU Aydın Çelik GÜLSUYU Erkan Köse GİRNE Nuray Şepçi İDEALTEPE Elmira Saide Görgülü KÜÇÜKYALI Selahattin Yalçınkaya YALI Neşe Karadeniz ZÜMRÜTEVLER Karabey Karadağ


ÇAĞDAŞ GAZETECİLİK MATBAACILIK TİC. LTD. ŞTİ.

www.marmaracagdas.com

Adına İmtiyaz Sahibi

Fevzi IŞIK

Yazı İşleri Müdürü

Oktay KARTAL

Yayın Danışmanı

Ali ÖZTÜRK

Bağdat Cad. Beyza Sk. No:23/3 Maltepe / İST. TEL: 0216 305 54 55 marmaracagdasgazetesi@gmail.com

Baskı: Deva Matbaacılık ve Reklam Hiz. San.Tic.Ltd.Şti. Maltepe Mah. Davutpaşa Cad. TİM 1 İş Merkezi No:299/2 Topkapı / İSTANBUL TEL:02125650096 Baskı Tarihi: 12 Mart 2018 devamatbaa01@gmail.com

Kentsel dönüşümle gelen tehlike: ASBEST Kentsel dönüşüm kapsamında yıkılması planlanan binlerce bina ‘kesin kanserojen’ olarak tanımlanan asbest içeriyor. Batı Moment Mühendislik bünyesinde çalışan deneyimli Asbest Söküm Uzmanları Onur Höbek ve Mert Kaya konu ile ilgili açıklamalarda bulundu. Gecekondusundan barakasına kadar her binada asbeste rastlanabiliyor. Yıkım öncesinde binalar uzman ekiplerce asbestten temizlenmediğinde işçiler ve çevredekiler ciddi boyutta asbeste maruz kalıyor. Onur Höbek, Türkiye’de en çok çatı kaplama malzemelerinde asbeste rastlandığını

kaydetti. Lifli bir mineral olan asbest ucuz olması, elektriği yalıtması, ısıya, aşınmaya ve kimyasal maddelere dayanıklılığı sebebiyle uçak, gemi ve otomobil sanayisi, inşaat sektörü, ses ve ısı izolasyonları gibi 3 binden fazla alanda kullanılabiliyor. Kontrol altında tutulduğu sürece asbestin bir tehlikesi olmadığını belirten Höbek, söküm ve tozuma işlemi olduğunda tehlikenin başladığını aktardı. Özellikle kentsel dönüşüm süreci ve gemi söküm sektörüyle, çalışanlar ve halk sağlığı açısından bir tehdit oluşturması, konuyu sık sık kamuoyu gündemine taşıyor.

Yüzyılın icadı asbest, kanserden de öte bir hastalığa sebep oluyor İnsan sağlığına zarar vermesi nedeniyle asbestin her türünün çıkarılması, işlenmesi, satılması, ithali ve kullanımı 2010 yılında Türkiye’de yasaklandı. Ancak daha önceki yıllarda yapılan binalarda asbestli malzemeler kullanıl-

mış olup günümüzde gerçekleşen yıkımlarla açığa çıkıyor. Mezotelyoma hastalığına sebep olan asbest, özellikle sigara kullananlarda akciğer kanseri gelişimi riskini de 5090 kat arttırıyor. Höbek, “Çok sağlam bir malzeme olduğu için vücuda girdiği zaman vücut bunu atamıyor. Akciğerlerimize takılıyor ve çıkmıyor. Asbest tozlarını soluyan herkesin 10-40 yıl arasında kanser olma oranı yüksek” dedi. “Asbest ilk çıktığında yüzyılın icadıydı” diyen Mert Kaya, “Mikroskoplarda incelendiğinde kanserojen olduğu tespit edildi. Kanser deniliyor ama kanserden daha öte bir hasta-

lığa sebep oluyor. Asbestin ortaya çıkardığı hastalığın bir tedavi süreci yok” diye ekledi. İstanbul’da 39 ilçeden sadece 7’sinde asbest denetimi Kentsel dönüşümün yoğunlukta olduğu İstanbul’da yalnızca Maltepe, Kadıköy, Ataşehir, Tuzla, Beşiktaş, Şişli ve Bağcılar Belediyeleri yıkım

öncesi asbest ve zararlı atıklardan temizlenme şartı getirdi. Maltepe Belediyesi Çevre Koruma ve Kontrol Müdürlüğü’nce Ocak, Şubat aylarında yıkımı yapılacak 65 binanın 8’inde asbeste rastlandı. Asbestin insan sağlığına zararları daha önce de bilindiği halde ülkemizde yasaklanması ve kontrol altına alınması zaman aldı. “Türkiye’ye girişi esnasında Avrupa’da asbest yasaktı” diyen Höbek konuyla ilgili, “2015’ten önce tam anlamıyla bir kontrol yoktu, asbest kullanılıyor ve rastgele sökülüyordu. Şimdi de binalarda asbest kontrolü yapılmadan kentsel dönüşüm yapılıyor” dedi.

Müteahhitlerin halk sağlığını hiçe sayarak asbest raporu almaktan kaçınmasına değinen Kaya, “Bu konuda çok açık ve net bir yönetmelik var. Ancak bir yasanın denetimi yapılmadığı zaman yasanın ve yasaklayanın olması fayda etmiyor. Zaman ve maliyeti en aza indirmek isteyen işverenler, denetimsizlikten yararlanarak binaları yıkıyorlar veya asbesti kendileri bertaraf ediyorlar. Asbest söküm kurallarına göre hareket etmek aslında vicdani bir sorumluluk. Çünkü bunun ucunda bir hayat var. Keşke Türkiye genelinde bütün belediyeler asbest denetimi yapan belediyeleri örnek alsalar ve el birliği içinde asbest kontrolü yapsalar” şeklinde konuştu. Vatandaş ve Bakanlık işbirliği yapmalı Kaya, vatandaşların yıkılan binalarda asbest kontrolünün yapılıp yapılmadığını teyit etmek için Çevre Koruma ve Kontrol Müdürlükleri’ne müracaat edebileceklerini söyledi. Asbest söküm uzmanları olarak yıkılan her binada herkesten bu duyarlılığı göstermelerini istedi. Halkın bilinçlendirilmesi gerektiğinin altını çizen Höbek ise, “Usulsüzce asbest sökülmesiyle ilgili bunun bilincine sahip olan vatandaş şikayet ederek dava açabiliyor. Bu işin doğru kontrolü aslında vatandaş–Bakanlık el ele olacak bir durum. Bakanlık üzerine düşen sorumluluğu yerine getirecek. Vatandaş da bilinçlendikçe bu gibi durumların önüne geçecek” dedi. Ayrıca Höbek, Abdi İpekçi Spor Salonu’nun yıkımında asbest kontrolü yapılmadığı yönünde vatandaşların savcılığa yaptıkları suç duyurusundan sonra çalışmaların bir süre durdurulduğunu hatırlattı.

Aile Sigortası ilk kez Maltepe’de hayata geçiriliyor 2011'de CHP'nin seçim vaadi olan Aile Sigortası Projesi, ilk kez Maltepe Belediyesi tarafından hayata geçiriliyor. Maltepe Belediye Başkanı Ali Kılıç, projenin Nisan ayında başlayacağını duyurdu. Maltepe Belediye Başkanı Ali Kılıç, yaptığı açıklamada, “Nisandan itibaren Maltepe'de geliri olmayan hanelerimize aylık en az 600 TL Aile Sigortası desteği sunacağız. Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu'ndan onayımızı aldık. İlçemize davet ettik. CHP iktidarında tüm Türkiye’de hayata geçireceğimiz Aile Sigortası’nı ilk Maltepe’de uyguluyoruz” dedi. Kılıçdaroğlu’nun 2011'deki seçim vaadiydi CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu 2011'de Aile Sigortası projesini anlatarak, "Her şeyden önce AKP’nin yaptığı gibi, “yoksulluğu yö-

netmeyi” değil yoksulluğu azaltmak ve yok etmeyi amaçlıyoruz, mevcut yoksullar için ise bu sistemi getireceğiz" demişti Kılıçdaroğlu, aile sigortasını Türkiye’nin 1971 yılında uygulamayı taahhüt ettiği ama uygulamadığını söylemişti. Şu anda 14 ayrı kurum tarafından 4,1 milyar TL tutarında yardım yapıldığını, aile sigortası ile birlikte tek çatı altında bu yardımların toplanacağını ve devlete ek maliyetin 8.7 milyar TL olacağını kaydeden Kılıçdaroğlu, bu kaynağın rahatlıkla bulunacağını belirtti. Ayrıca Kılıçdaroğlu bu rakamın milli gelirin binde 7’sine denk geldiğini hatırlattı.

Türkiye Kadınlar Meclisi Maltepe'de toplandı Kadınların erkek şiddetine yönelik mücadelesi sürüyor. Baskılara, eğitim hakkının engellenmesine, taciz, tecavüz, istimsar ve cinayetlere dur demek için harekete geçen kadınlar Maltepe'deki Türkan Saylan Kültür Merkezi'nde bir araya geldi. 'Türkiye Kadın Meclisi'nin toplantısına 30 kentten yüzlerce kadın katıldı. Toplantının en önemli konusu ise şüphesiz 6284 yasanın korunmasına yönelik yapılan çağrılardı. 30 kentten hareket eden 700’ü aşkın kadın İstanbul Maltepe’deki Türkan Saylan Kültür Merkezi’nde bir araya geldi ve Türkiye Kadın Meclisi toplantısını gerçekleştirdi. Açılış konuşmasını İstanbul Kadın Meclisi üyesi Dilber Sünnetçiğlu yaptı ve 6284 sayılı yasanın kadınların can simidi olduğunu yineledi. Sünnetçioğlu şöyle konuştu: “Susmayacağız. Yılmayacağız. Biz kendimiz ve çocuklarımız için şiddete karşı mücadele etmeye devam

edeceğiz. Adliye koridorlarında kızını annesini kaybedenlerin yanında olmaya devam edeceğiz. 6284 sayılı yasayı tüm kadınlara anlatacağız. ‘Ailenin Korunması ve Kadına Yönelik Şiddetin Önlenmesine Dair Yasa’ kadınların can simididir. Farklı görüşlerden kadınların katıldığı toplantıda “Kadın cinayetlerini durduracağız”, “Kadınlar durmayacak”, “Çocuk istismarını durduracağız” dövizlerinin asıldı ve “Dünya yerinden oynar kadınlar birlik olsa”, “Susmuyoruz korkmuyoruz itaat etmiyoruz” sloganları atıldı. Açılış konuşmasının ardından toplantıya katılanların önerileri alınmaya başlandı. İlk olarak söz alan Emine Ekşi, sağlık sorunlarına dikkat çekerek, köylerde ve mahallelerde kadınların sağlık konusunda bilgilendirilmesi önerisini sundu. Reyhan Bayram da, çocukların cemaatlerde eğitim altına alındığına dikkat çekerek, bu konuda da çözüm üretilmesi gerektiğini söyledi.

82 milyon lira boşa mı gitti ? CHP’li Meclis Üyesi Hüseyin Sağ, milyonlarca liraya mal olan duvarlara çiçek uygulamasına son verildiğini, Uysal’ın konuyu AKP’li meclis üyelerine açıkladığını ileri sürdü. İBB yetkilileri uygulamaya ilişkin ihalelerin süresinin 2019 yılına kadar devam ettiğini bildirdi. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Mevlüt Uysal’ın, istifa eden eski başkan Kadir Topbaş’ın bir uygulamasına daha son verdiği iddia edildi. CHP'li İBB Meclis Üyesi Hüseyin Sağ, Uysal'ın İBB AKP grubunda meclis üyelerine “duvarlara çiçek ekme dönemi bitti” dediğini aktardı. Sağ, Uysal'ın süresi dolan ihalenin yenilenmeyeceğini açıkladığını öne sürdü. İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin 2009 yılından beri uyguladığı duvarlara saksı ve çiçek uygulamasına 82 milyon liraya yakın para harcadı. Yeşil alanları imara açan belediyenin yeşil alan yaratmak için duvarlara çiçek ekmek için harcadığı milyonlarca lira hep eleştiri konusu olmuştu. Bugüne dek İstanbulluların cebinden çıkan rakamın CHP İBB Meclis

Üyesi Hakkı Sağlam ile verdikleri soru önergesi ile ortaya çıktığını hatırlatan Hüseyin Sağ, “Yani son 9 yılda duvarlara 82 milyon liraya yakın para gömülmüş oldu. İstanbul’un deprem ve ulaşım gibi daha acil sorunları varken duvarlara ekilen milyonlarca liranın israf olduğunu hep söyledik. Yeşil alanları imara açan parklardaki ağaçları kesen İBB'nin elindeki yeşili yok edip duvarları yeşillendirmesi akıl alır bir iş değil. Sonunda uyarımıza kulak verildi ve İstanbullunun milyonlarca lirasına mal olan bu uygulamadan vazgeçiliyor” diye konuştu. İBB: İPTAL YOK İBB yetkilileri ise duvar bahçe ve modüler saksı uygulamasına ilişkin ihalelerin süresinin 2019 yılına kadar devam ettiğini bir iptal söz konusu olmadığını açıkladılar.

Bakireler Anıtı yalnızlığa terk edildi Maltepe’de 65 yıl önce Süreyya Paşa Plajı’nın 50 metre açığında yer alan bir kayalık üzerine yaptırılan Bakireler Anıtı, bugün denizden 600 metre uzakta yol kenarında kaderine terk edilmiş durumda. Belediyenin daha önce duyurduğu proje için ise henüz adım atılmadı. Bakireler Anıtı 1953’te Süreyya Plajı'nın ve Maltepe'nin sembolü olması için yaptırıldı. Bir döneme tanıklık eden tarihi anıt ilk yapıldığında kıyıdan 50 metre uzaklıkta, denizin ortasındaydı. Geçmişte Süreyya Plajı’nın müdavimleri anıta yüzerek ulaşır, güneşlenir, gölgesinden de yararlanıp mola verirlerdi. Günümüzde ise deniz doldurularak oluşturulan Maltepe Orhangazi Parkı projesinin hayata geçirilmesiyle denize 600 metre uzaklıkta, bir süpermarketin otoparkının ortasında kaldı. Yoğun kentsel yapılaşma arasında gözden kaybolan anıtın ortasında bulunan kadın heykeli de geçmişte parçalanmıştı.

Ayağa kaldıracağız demişlerdi Maltepe Belediyesi “Bakireler Anıtı Ve Yakın Çevresi Kentsel Tasarım Projesi” hazırlayıp anıtı havuz içine alarak koruma altına alacağını duyurmuştu. Maltepe Belediye Başkanı Ali Kılıç, Maltepe'nin tarihine sahip çıkacaklarını belirterek, “İlçemizin simgesi olan ve unutulmaya yüz tutan Bakireler Anıtı'nı bu proje ile ayağa kaldırıp, gelecek nesillere miras bırakacağız” sözlerine yer vermişti. Ancak aynı zamanda Maltepe Belediyesi’nin logosu olan anıt ile ilgili henüz bir adım atılmadı. Defalarca boyanan ve tamirat gören anıt, kimliği belirsiz kişilerce tahrip edilmeye devam ediliyor.


Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.