20
SAYI
MECHANIC DERGİSİ
AĞUSTOS 2015
SORUMLULUK ÖZVERİ VE BAŞARI www.mechanic.com.tr
HASAN ÖZOĞUL
NFPA 96’YA GÖRE
YANGIN DAMPERİ KULLANIMI SYSTEMAIR HSK’NIN
MOTTOSU MÜKEMMELLİK Ağustos 2015 • Sayı: 20
DOĞU KARADENİZİN İNCİLERİ
TRABZON VE RİZE
HAYATA DAİR
başyazı
Başyazı
Değerli okuyucularımız,
T
UİK verilerine göre 2015 yılı ikinci çeyrekte ilk çeyreğe göre inşaat sektöründe istihdam, çalışılan saat ve brüt-ücret maaşta azalmalar olmuş. Bu verileri bir önceki yıl ile kıyasladığımızda ise istihdam ve çalışılan saat azalırken, brüt-ücret maaşta %3 oranında artma olduğunu görüyoruz. Piyasalardaki devamlılığın sağlanması, var olan düzenin korunması, hem istihdamın, hem çalışılan saat miktarının hem de kazancın artmasına yönelik çalışmaların devam etmesi diğer tüm sektörlerde olduğu gibi bizim sektörümüzün de en büyük arzusudur. 20.sayımızda da Mechanic Dergisi’nde sektörümüzü sizin için takip etmeye devam ediyoruz. Piyasalar, ekonomi, sektör haberleri, etkinlikler, yeni ürünler, teknik makaleler ve uzman söyleşilerimiz ve makalelerimiz ile okumaya değer sayfalar hazırlamaya özen gösterdik. Mekanik tesisat sektörüne yön verenlerde, önemli projelere imza atmış Dinamik Proje firmasının kurucusu ve ortağı Yüksek Makina Mühendisi Hasan Özoğul ile sohbet ettik. Sohbetimiz esnasında geçmişten bugüne sektörün gelişimine ışık tuttuğu, önerilerini paylaştığı için meslektaşıma teşekkür ediyorum. NFPA’96 (Ticari Mutfak Operasyonlarında Havalandırma Kontrolü ve Yangından Korunma Standardı) davlumbazdan başlayıp egzoz fanı çıkışına kadar mekanik, mimari ve elektrik olarak uyulması gereken kuralları içerir. Bu geniş bölüm içerisinde yangın damperleri ile ilgili olan kısımları bir diğer değerli meslektaşım Tayfun Sümbül dergimiz için çevirip bizimle paylaşmıştır. Kendisine emeği için şükranlarımı sunuyorum. Kavurucu sıcakların iyice boy gösterdiği bu günlerde sektör ve yeni ürün haberlerine göz atarken bunalmaya başladığınız anda Doğu Karadeniz’in incileri Trabzon ve Rize’de serinleyebilir, dışarı çıkmak istediğinizde size yol gösterecek hayata dair sayfalarımızda konser, sinema, kitap etkinliklerine göz atabilir, eğlenceli zeka soruları ile tebessüm edebilirsiniz. Sizin için hazırladığımız sayımızı keyifle okumanızı diliyor, dergimizde emeği geçen herkese ve tüm okurlarımıza teşekkür ediyor, bir daha ki sayımızda tekrar görüşmeyi diliyoruz.
Genel Yayın Yönetmeni Makina Mühendisi evren@dekomedya.com
3
DEKOMEDYA A.Ş ADINA İmtiyaz Sahibi
EVREN DEMİRCİ Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Genel Yayın Yönetmeni EVREN DEMİRCİ Teknik Danışmanlar CEVAT TANRIÖVER, ZÜHTÜ FERAH Yayın Danışmanı EMİNE BANKOĞLU Yeşil Bina Danışmanı CEMİL YAMAN Leed Faculty, Breeam Assesor
içindekiler
MECHANIC Yıl: 2 Sayı: 20
8
Genel Koordinatör ÖZGÜR PARLAK
26
Esas Holding projelerine Systemair HSK imzası
28
RAL CRC 2015 İstanbul’un resmi havayolu taşıyıcısı Türk Hava Yolları
30 32
Fondital eğitimlerine devam ediyor
34 36
Wavin Academy 1. Yılını kutladı
Yayın Koordinatörü ASUMAN DEMİRCİ Yayın ve Web Editörü HAKAN ARSLAN hakan@dekomedya.com Görsel Yönetmen ÖZGÜ URAL Reklam Müdürü SELÇUK BENLİ selcuk@dekomedya.com
18
Müşteri İlişkileri İREM KALENDER irem@dekomedya.com Katkıda Bulunanlar SELCEN PARLAK, GENCAY TATLIDAMAK, EVREN UYGUR, ONUR ŞAHİN, EMRE ÖZMEN, SMMM HASAN KARAGÖZ, AV.MURAT BİLİR, SERDAR AYDIN, ÖZLEM YASMUT
06
RAL CRC 2015 İstanbul’un teknik programı şekillenmeye başladı
08 10
Şantiyelere hiç bu açıdan baktınız mı?
Yönetim Yeri Deko Medya A.Ş. Vişnezade Mah. Prof. Dr. Alaattin Yavaşça Sok. Efe Apt. No:6 D:4 Akaretler 34353 Beşiktaş / İSTANBUL
Tel: (0212) 327 50 40 Faks:(0212) 327 50 20 www.mechanic.com.tr info@mechanic.com.tr
Yayın Türü Yaygın Süreli
Baskı - Cilt Fabrika Basım Tic. Ltd. Şti. İnönü Cd. No:74/A Mahmutbey-Bağcılar-İstanbul Tel: 0212 294 38 00
12 14 16 18
Dağıtım Etkin Dağıtım ve Nak. Oto Kir. Hiz. Paz. Tic. Ltd. Şti Eski Büyükdere cd. Yamaç sk. No.1 4. Levent – İstanbul Tel: 0212 282 40 04 Mechanic Dergisi aylık olarak yayımlanan bedelsiz süreli bir yayın organıdır. Mechanic Dergisi, basın-meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir. Dergide yer alan yazı ve fotoğraflar kaynak gösterilerek kullanılabilir.
4
22 24
Kodsan Caleffi Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nı ağırladı Toyotetsu Fabrikası’nda Mas Pompa cihazları tercih edildi
38
Bosch Termoteknik ve GAZMER işbirliği
Teknoklima tarafından organize edilen Samsung Yelken Günleri sürüyor
40
Daikin Türkiye yeni genel müdürlüğüne taşındı
Grundfos Pompa’dan 2020 strateji toplantısı
42
Orjin Maslak, Maslak’ın kalbinde Arı Yangın ürünleri ile atıyor
Systemair HSK sektör temsilcilerini İsveç’te ağırladı
44
17 Ülke, Bosch Termoteknik Türkiye tarafından yönetiliyor
AFS Akademi 2.dönem eğitimleri Eylül’de başlayacak
46
Hasan Özoğul: Projecilikte başarılı olmak, sorumluluk duygusu ile hareket etmek ve özverili olmayı gerektirmektedir.
Yüzünü güneşe dönen Baymak Fotovoltaik sistemlerle kendi elektriğinizi üretmenize yardımcı oluyor
48
Armacell Yalıtım’dan bayii alımlarına ödül
50
Systemair HSK: Mottomuz mükemmellik
58
Mitsubischi Electric’ten A+++ soğutan ve ısıtan klima
Binaların alım-satım ve kiralanmasında enerji kimlik belgesi zorunlu olacak Daikin yeni ürün ve stratejilerini Türkiye’de belirliyor
60
Hidroforda aranan tasarım, performans ve kalite E.sybox’ta buluştu
62
EVOMAX ile kolay kontrol verimli
50
66
ALPEREN ÖZTÜRK
7
ALP POMPA - ETNA
35
ALIZE
75
ARI YANGIN
49
ARMACELL YALITIM
63
ATC
A.K. BAŞAK YAPI
kullanım
64
ALDAĞ
13
73
BAHÇIVAN MOTOR
77
CİVA
60-62-68-70 CVS AIR
Şık tasarımı ile ödüle doymayan Emura
43
DAF ENERJİ
şimdi daha akıllı ve daha çevreci
41
DAIKIN
23
DEKOGROUP
Vaillant klimalar performans ve estetik
2
DUYAR VANA
kadar sağlığın da buluşma noktası
11
EBITT
45
FRÄNKISCHE
61
GIACOMINI - UNIVAL
REKLAM DİZİNİ
26
17
Aquatherm borularla ideal ısıya ulaşın
70
Baymak Elegant Klima, bu yaz sıcaktan
A.K.İ. GRUNDFOS
bunalanlara garantili serinlik sağlıyor
53
IŞIK ENDÜSTRİYEL-FRESE
9
IMI HYDRONICS
31
İNKA
25
KODSAN CALEFFI
71
KLİMATEKNİK
72 74
Bosch Class 6000 W içinizi ısıtacak SOLOLIFT 2 kompakt atık su trasfer
62
istasyonları
76
REKLAM DIZINI
68
57
LOWARA
NFPA 96’ya göre yangın damperi
27
MAS-DAF
kullanımı
42
META MÜHENDİSLİK
80
33
MITSUBISHI ELECTRIC
Fan hız kontrol cihazları
51
NORM KELEPÇE
82
Paket pompa sistemleri ve değişken
1
NORM TEKNİK
55
PA-FLEX
92
debili başınçlandırma sistemi
86 91 92
69
PREIS - AYDIN GROUP
Kodsan Caleffi’den devre balanslaması
79
PROKONTROL
cihazları
Ö.K.İ RES ENERJİ
Yangın damperi ve duman damperine
67
SANCAK ENDÜSTRİ
29
SFA SANIHYDO
genel bakış
47
UNOPOMP
Doğu Karadeniz’in incileri: Trabzon ve
15
ÜNTES
39
VALFTEK
59
VENTAS
65
VİZYON ENDÜSTRİYEL
37
YEKATEK
Rize
94
Hayata dair
96
Eğlenceli zeka soruları
94
5
Haberler
RAL CRC 2015 İstanbul’un teknik programı şekillenmeye başladı HVAC-R sektörünün en önemli uluslararası organizasyonları arasında yer alan ve 2-4 Ekim tarihlerinde ASHRAE Turkish Chapter öncülüğünde gerçekleştirilecek olan RAL CRC 2015 İstanbul’un teknik programı netleşmeye başladı. ASHRAE Turkish Chapter Başkanı ve RAL (Region-at-Large)’in CRC olarak anılan Konferansı’nın Genel Başkanı Prof. Dr. Barış Özerdem, 2-4 Ekim tarihlerinde İstanbul’da yapılacak “RAL CRC 2015 İstanbul” konferansının teknik programının kesinleşmeye başladığını bildirdi. ASHRAE Başkanı David Underwood’un RAL CRC 2015 İstanbul’a katılacağını dile getiren Prof. Dr. Özerdem, ASHRAE’nin “Seçkin Konuşmacılar” listesinde yer alan Underwood’un başkanlık dönemi teması olan “Making Connections” başlıklı bir sunum yapacağını açıkladı. Prof. Dr. Özerdem, Underwood’un “Yeşil Bina Tasarımı ve Entegre Tasarım Yaklaşımı” konusunda da bir konferans vereceğini ifade etti. RAL CRC 2015 İstanbul’a önceki dönemlerin ASHRAE Başkanlarından Prof. Dr. William Bahnfleth ile Ronald Jarnagin’in katılacaklarını belirten Prof. Dr. Özerdem, Pennslyvania State Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Bahnfleth’in “Mekanik Tesisatlarda Hava Yoluyla Oluşan Tehlikelerin Riskleri”, Jarnagin’in ise “ASHRAE’nin İleri Tasarım Kılavuzu” konusunda konferans vereceklerinin altını çizdi. Teknik programın son derece zengin olacağını vurgulayan Prof. Dr. Özerdem, ASHRAE Başkan Yardımcısı ve Kuwait Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Walid Chakroun ile Danimarka Teknik Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Bjarne Olesen’in de RAL CRC 2015 İstanbul’a
6
katılacaklarını ve birer konferans vereceklerini açıkladı. Prof. Dr. Chakroun’un “ASHRAE 90.2 Standardı Özelinde Konutlarda Enerji Verimliliği” konusunda konferans vereceğini belirten Prof. Dr. Özerdem, Prof. Dr. Olesen’in konferans konusunun “Binalardaki Enerji Tüketiminin Azalmasında Avrupa Yaklaşımı” olacağını kaydetti. RAL CRC 2015 İstanbul’un ilk bölümünde dünyanın birçok ülkesinden gelen seçkin konuşmacıların konferanslarının yer alacağını dile getiren Prof. Dr. Özerdem, ikinci bölümünün ise yuvarlak masa tartışması şeklinde geçeceğine
değindi. Konferansın ikinci bölümünde bakanlıklardan, belediyelerden, üniversitelerden ilgili uzmanların davet edileceğini belirten Prof. Dr. Özerdem, konuşmacılar netleştikçe isimlerin sektörle paylaşılacağını söyledi. ASHRAE (Amerikan Isıtma, Soğutma ve İklimlendirme Mühendisleri Derneği) ‘nin Türkiye temsilcisi ASHRAE Turkish Chapter, dünyanın dört bir yanından “Kentsel Dönüşüm ve Enerji Verimliliği” alanında uzman isimleri, 2-4 Ekim tarihleri arasında Steigenberger İstanbul Maslak Otel’de gerçekleşecek RAL CRC 2015 İstanbul’da buluşturacak.
Haberler
Şantiyelere hiç bu açıdan baktınız mı?
En büyük kayıpların yaşandığı alanlardan birisi: Şantiyeler Bir ülkenin ekonomik gelişmişlik düzeyinin en önemli göstergelerinden biri olan inşaat sektörü, risk faktörünün en yüksek olduğu sektörlerden de biri aynı zamanda. Ekonominin hayat damarlarından biri olan inşaat sektörü risk analizi açısından ele alındığında şantiye sahasında yaşanan maddi ve manevi kayıplar dikkat çekiyor. Şantiye yönetimini meşgul eden konuların başında fiziki kazalar, malzeme kaybı, iş makinesi kazaları ve yetersiz işaretleme yer alıyor. Bakır, demir, hurda, kutu profil, kablolar ve ince inşaat malzemeleri ise şantiye sahalarından çalınan malzemelerin başında geliyor ve yüksek tutarda maddi kayba neden oluyor. Doğrudan işverenin sorumluluğunda olan güvenlik konusunda gerekli eğitimleri verdiniz ve saha çalışmaları başladı. İş sağlığı ve güvenliği mevzuatına uygun mu hareket ediliyor, taşeron firmalar kontrol ediliyor mu, saha içi teknik ekipmanlar doğru kullanılıyor mu? Bunu kontrol etmenin, denetlemenin hatta sorunları gidermenin yolu teknolojiden kısaca şantiye içi uygun güvenlik sistemlerinden geçiyor.
Küresel mali piyasalardaki dalgalanmalara rağmen, ülkemizde geçen yıl yüzde 3 büyüyen inşaat sektöründe 2015 yılında yüzde 4.5 büyüme, inşaat malzemeleri sektöründe ise 4.5-5 oranında bir büyüme öngörülüyor (Kaynak:İMSAD) İnsanların yaşam kalitesini yükseltmek için faaliyet gösteren ve yeni yapılarda ileri seviye güvenlik sistemlerinin kullanıldığı inşaat
sektöründe, şantiye sahalarına aynı özen gösterilmiyor. Zaman zaman gündem oluşturan işçi kazaları gibi sahada yaşanan maddi kayıplar da dikkat çeken miktarlara ulaşabiliyor.
Yapılacak çok şey var! Maddi ve manevi kayıpları minumuma indirmek için şantiye güvenliğinde başta risk analizi yapılarak alınacak çok sayıda önlem var. Bunlardan bazıları şunlar: Yangın algılama sistemleri: Çalışanların ve inşaatın emniyetini sağlayabilmek için yangın algılama sistemlerinin kurulması büyük önem taşımaktadır. Yaşanabilecek bir tehlike, hem çalışanların can güvenliğini tehlikeye atacak hem de inşaat çalışmalarının durduracak ve gecikmelere sebep olacaktır. Geçiş kontrol sistemleri: Kurulacak geçiş kontrol sistemleriyle hangi personelin aktif olarak sahada çalıştığını kontrol etmek mümkün olacaktır. Belirlenecek “tahliye sonrası buluşma noktaları”nda kurulacak okuyucularla, bir tehlike anında tüm çalışanların
8
Haberler güvenle tahliye edilip edilmediği kontrol edebilir hale gelecektir. Ayrıca şantiye güvenliğinin önemli konularından bir diğeri ise taşeron firmaların saha içindeki kontrolü, yemekhane ve yatakhane bölümlerinin kontrol altında tutulması. Gelişmiş güvenlik sistemleri sayesinde şantiye içinde istenilen tüm bölümler kontrol altına alınabiliyor ve kontrolsüz faaliyetlerin önüne geçilebiliyor. Şantiye sınır koruması: Şantiye alanlarında inşaat için kullanılan değerli ekipmanların yanı sıra bakır gibi son yıllarda değer kazanan temel malzemeler de bulunmaktadır. Bu ekipmanların güvenliğini sağlamak için çeşitli önlemler alınmalı ve şantiye bölgesine izinsiz yada yanlışlıkla giriş yapan kişilere ya da çocukların girişine engel olunmalıdır. İzinsiz girişin ilk aşaması şantiye sınırının korunmasıdır. Uzaktan video hizmetleri sayesinde belirlenen sınırların ihlali video analiz algoritmaları kullanılarak otomatik olarak izleme merkezinde operatörlerin önüne düşecektir. Operatörlerin uzaktan sesli ikazda bulunması durumunda sınır ihlali yapanların hemen her zaman uzaklaştırılması mümkün olmaktadır. Sadece video kayıt değil, olaya müdahale: Eğer kişiler uzaklaşmazsa, video izleme operatörleri hemen özel güvenlik ya da kolluk kuvvetlere haber vererek olaya hemen müdahele edilmesini sağlayacaklardır. Eskiden sadece video kayıt etmek için kullanılan video sistemleri, artık olaylara anında müdahele imkanı getiriyor. Mobil video izleme sistemleri: Taşınabilir video sistemleri kısa zamanda kuruluyor ve şantiye güvenliği için anında uzaktan izleme imkanı sunuyor. İşyeri ve çalışan güvenliği açısından son derece önemli olan bu yatırım sayesinde işveren, eğitim verdiği birçok konuyu takip etme, denetleme imkanına kavuşuyor. İşçi yüksekte çalışırken gerekli ekipmanları kullanıyor mu, saha içinde baret takıyor mu, yemekhane kurallarına uyuyor mu, sahaya yabancıların girişi takip ediliyor
10
mu? gibi birçok soru ve sorun yapılacak güvenlik yatırımı ile minimize edilebiliyor. Bu da işverene maddi manevi kazanç sağlıyor. İş makinalarına okuyucu entegrasyonu: İnşaat alanında kullanılan iş makinaları eğitim almış yetkili kişiler tarafından kullanılıyor olması hem can güvenliği artırılması hem de inşaat firmasının sorumluluklarının azaltılması için önem taşımaktadır. Araçlara kurulacak okuyucular sayesinde bu araçların sadece yetkisi olan kişiler tarafından kullanıldığının kontrol edilmesi ve gerektiğinde hangi aracın, ne zaman, kim tarafından kullanıldığının raporunun çıkarılması mümkün olacaktır. Mobil kayıt cihazları: Araçlara kurulacak mobil kayıt cihazları ve kameralarla, yapılan tüm çalışmaların video kaydı tutulacak ve gerektiğinde hem çalışanların kurallara uymasının kontrolü yapılabilecek hem de gerektiğinde bu görüntüler delil olarak kullanılabilecektir. Elektromekanik anahtar sistemleri: Şantiye alanlarında bir çok bölge, daha üst düzey bir teknoloji için gereken altyapının hazır olmaması sebebiyle, genelde anahtarlı kilitlerle korunmaktadır. Ancak anahtarların doğru kişilerce kullanılıp kullanılmadığı takip
edilememektedir. Bir başka sorun da kaybolan bir anahtar sebebiyle kilitlerin değiştirilmesi gibi masraflar yapılmasıdır. Bu sorunları çözmek için elektromekanik anahtar sistemleri kullanılmalıdır. Bu sistemler sayesinde anahtarlara istenilen yetkiler verilebilir ya da yetkiler geri alınabilir. Bir anahtar kaybolduğunda kilitleri değiştirmek yerine sadece anahtarı sistemde pasif duruma getirmek yeterli olacaktır. Sensormatic Güvenlik Hizmetleri: 20 yıldır sektör lideri olarak hizmet veren Sensormatic, sektöre ve ihtiyaca özel tasarladığı marka bağımsız çözümlerle öne çıkan bir teknolojik çözüm entegratörüdür. 230 çalışanı ve Türkiye’deki 7 ofisi ile Perakende, Havacılık, Kamu ve Adalet, Bankacılık ve Finans, Ticari ve Endüstriyel, Enerji, Sağlık, Lojistik, Spor, Turizm ve Otelcilik alanlarına güvenlik ve operasyonel verimliliğe doğrudan etki eden teknolojik çözümler sunar. Sensormatic’in sunduğu çözümler; video izleme ve geçiş kontrol çözümleri, biyometrik sistemler, çevre güvenlik sistemleri, yangın algılama ve alarm çözümleri, elektronik ürün takip çözümleri, kişi sayma sistemleri gibi yenilikçi ve entegre teknolojilerden oluşur.
* Sensormatic bir Securitas Grup şirketidir.
Haberler
Türkiye’nin beton ısısı kontrolü ile ısıtılıp/soğutulan ofis binasında
FRÄNKISCHE Sistemleri kullanıldı Ankara Sincan’da yükselen Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın Tapu Kadastro Genel Müdürlüğü binası Türkiye’nin Beton Isısı Kontrolü sistemi ile ısıtılıp soğutulan ilk ofis binası olma özelliğini taşıyor. UNDP’nin “Binalarda Enerji Verimliliği’nin Arttırılması Projesi” kapsamında gerçekleştirilen projenin tasarımında enerji verimliliği ön planda tutuldu. Projede toprak kaynaklı ısı pompası ısıtma ve soğutma işletimleri için temel kaynak görevini görüyor. Kış koşullarında ısıtma donatılı kat betonu içerisine uygulanan ve beton ısısı kontrolü (BIK) veya termal aktif bina sistemi olarak adlandırılan sistemle ve düşük sıcaklıklı radyatör sistemi ile gerçekleştirilecek. Yaz koşullarında ise binanın soğutulmasını yine yine beton ısısı kontrolü (BIK) sistemi ve onu tamamlayan “chilled beam” sistemi gerçekleştirecek. Türkiye’de bir ofis binasında ilk defa uygulanan beton ısısı kontrolü sistemi bina kütlesinin ısıl olarak aktive edilmesi yoluyla bina içerisindeki sıcaklığı kontrol altında tutmayı sağlayan bir sistemdir. Sıcak yaz günlerinde tarihi binaları –örn, kaleler ve camiler– ziyaret edenleri kışın ılık, yazın ise serin bir iç mahal havası karşılar. Yüksek dış hava sıcaklıkları sebebiyle dışarıda rahatsız edici bir hava varken, binanın içerisinde daha serin ve konforlu bir iklim hakimdir. Bunun sebebi binanın büyük ısı depolayıcı kütlelerini oluşturan ve çoğunlukla metre mertebesinde
kalınlığa sahip duvarlarıdır. Bu büyük kütlelerin getirdiği atalet ile tarihi binalar kışın geç soğurken, yazın da geç ısınır. Günümüzde geçerli olan yapı teknolojileri sebebiyle tarihi binalardaki gibi kalın taş duvarlı yapılar söz konusu olmamakta; beton, çelik ve cam, binalarımızın temel yapı taşlarını oluşturmaktadır. Buna paralel olarak binaların ataleti de tarihi binalara göre daha düşüktür. BIK ile günümüzün binalarında kalın duvarlı tarihi binalardaki benzer etkiyi cebri olarak tesis etmek mümkündür. Bunun için beton yapı bileşenleri içerisine inşaat esnasında uygulanan borulardan kışın sıcak su, yazın ise soğuk su dolaştırılır. Bu özelliğiyle sistem, binaların ısıtılmasını ve soğutulmasını sağlayan konvansiyonel iklimlendirme sistemlerine göre farklılık gösterir. Binanın ısıl ataleti sıcak yaz günlerinde ve binanın aktif olarak kullanılmadığı akşam saatlerinde binanın bir önceki iş günündeki işletiminden kaynaklanan iç yüklerinin giderilmesi ve bir sonraki günkü soğutma ihtiyacının azaltılması amacıyla kullanılır. Binanın ısıl kütlesinin aktive edilmesiyle direkt bir ısıtma-soğutma etkisinin sağlanmasının yanı sıra, uç yüklerin azaltılması ve binanın kullanılmadığı sürede yüklerin bir kısmının transfer edilmesi mümkündür. Teknik olarak bakıldığında, BIK oldukça basit bir çözüm sağlar. Buna ek olarak düşük sıcaklıkla ısıtma ve yüksek sıcaklıkla
serinletme sağlamaya imkan tanıdığı için alternatif enerji kaynakları (örneğin, toprak kaynaklı ısı pompaları) ile verimli şekilde kombine edilebilirler. Böylece ekolojik olarak anlamlı bina konseptleri oluşturulabilir. BIK sistemi aşağıdaki temel avantajları beraberinde getirir: · Düşük ilk yatırım giderleri · Düşük sıcaklık farkları · Tüm mevsim boyunca aynı sıcaklıkta gidiş suyu sıcaklıkları · Yenilenebilir enerji kaynakları ile verimli kombinasyon · Uç yüklerin azaltılması imkanı · Konvansiyonel bina iklimlendirme sistemlerine göre daha küçük ebatlarda “chiller”ler kullanabilme BIK sisteminin net olarak 2.550 m2’lik bir alanda kullanılacağı Tapu Kadastro Genel Müdürlüğü Binası’nda FRÄNKISCHE’nin PE-Xa hammaddeden mamül ff-therm multi difustop boruları 20 x 2,0 mm’lik çapta uygulanıyor. Sistemin ana dağıtım kolektörleri için 5/4” çapında paslanmaz çelikten mamül profitherm debi göstergeli ısıtma/soğutma kolektörleri kullanıldı. Beton içerisinde kalacak bağlantıların kullanılmasının gerektiği durumlarda ise ek bir takım çantasına gerek kalmadan uygulanabilen FRÄNKISCHE alpex push-fit bağlantı sistemi yer bulacak.
Daikin Türkiye yeni genel müdürlüğüne taşındı Daikin Türkiye Genel Müdürlük merkez ofisini Daikin ürünlerinin kesintisiz iklimlendirme konforu sağladığı Ataşehir’deki Rönesans Tower’a taşıdı. Daikin Türkiye 2011 yılından beri faaliyet gösterdiği Kartal’daki Genel Müdürlük merkez ofisini Ataşehir’de yer alan Rönesans Tower’a taşıdı. Rönesans Tower, İstanbul Anadolu Yakası’nın önemli iş merkezlerinden biri olan Kozyatağı-Ataşehir’de, E-5
12
ile TEM bağlantı yollarının kesiştiği stratejik bir noktada yer alıyor. A plus ofis konsepti ile inşa edilen Rönesans Tower’ın özelliklerine ek olarak yüksek verim ve enerji tasarruf oranları ile öne çıkan Daikin-McQuay sistemleri tercih edildi.
Daikin Türkiye Genel Müdürlüğü’nün yeni adresi; Küçükbakkalköy Mahallesi, Kayışdağı Caddesi, Rönesans Tower No:1 34750 olurken, 0216 671 06 00 numaralı faks ve 0216 453 27 00 numaralı telefonu ise değişmedi.
Haberler
Orjin Maslak, Maslak’ın kalbinde Arı Yangın ürünleri ile atıyor İstinyePark’ın yatırımcısı Orjin Group’un yeni ofis projesi Orjin Maslak, yatırım tutarı 190 milyon doları bulan ve yaklaşık 3 yıllık bir planlama ve inşaat süreci sonunda Maslak’ın kalbinde A sınıfı bir ofis olarak hizmete girdi. Çevreye duyarlı üstün teknolojisi ve çağa ayak uyduran tasarımıyla, ofis anlayışına bambaşka bir yaklaşım getiren, ofis çalışanlarının her türlü konforu düşünülerek tasarlanan mimarisiyle, yepyeni bir ofis anlayışı sunan Orjin Maslak Yangın Söndürme Sistemleri konusunda Arı Yangın’ı tercih etti. 94 bin metrakare kapalı alana sahip Orjin Maslak, tüm ofislerinde toplam 2 bin 500 çalışana hizmet verecek modern, ferah ve üst düzeyde konforlu ofis alanları sunan, özellikle Maslak bölgesinde eksikliği yoğun biçimde hissedilen kaliteli yeme içme birimlerinin bulunduğu bir proje olarak; aynı anda 500 kişinin faydalanabileceği 8 adet toplantı ve seminer salonu, 900 m2’lik spor salonu ve 1100 araç kapasiteli otoparkı aynı çatı altında sunuyor. Mimari projesi Alman SOP Architekten firmasına ait olan ve 13 katta toplam 36.000 m2’lik kiralanabilir alanıyla hizmet veren Orjin Maslak, Dünyaca ünlü en prestijli binaların sahip olduğu LEED Gold Sertifikası kriterlerine göre tasarlanmış olup bu sertifikaya hak kazanmıştır. Ayrıca Türkiye’de ilk olarak uygulanacak olan çift cephe sistemiyle, gün ışığından en yüksek oranda faydalanmak, en yüksek ses ve ısı yalıtımı sağlanmasına ve binanın cephesinde yer alan tüm pencerelerin açılmasına imkan sağlayarak, ofis çalışanlarının taze hava ihtiyacına da cevap veriyor.
Bu A sınıfı projede Arı Yangın, yangın pompa grubu, sulu söndürme sistemleri ve gazlı söndürme sistemleri ile yer aldı. Pompa Grubunda temsilcisi olduğu Pentair grubuna ait Amerikan menşeli
14
UL listeli & FM onaylı “FAIRBANKS NIJHUIS” markalı 170 m3/h, 150 mSS, 150 HP motor, 2950 RPM değerlerinde yatay tip bölünebilir gövdeli elektrikli yangın pompası kullanılmıştır. Sistemde iki adet elektrikli pompa bulunmasından dolayı jeneratör üzerinden beslenmeyi sağlayacak otomatik transfer switchli kontrol panolarına sahip yangın pompaları, ARI Yangın’ın konusuna hakim kadrosu tarafından devreye alınmıştır. Sulu söndürme sistemlerinde kullanılan kelebek vana, ıslak alarm vanası ve sprinklerler de temsilcisi oldukları Reliable markasına ait ürünler ile temin edilmiştir. Özellikle projede kullanılan Reliable marka gizli kapaklı tip sprinklerler projeye hem teknik hem görsel olarak ayrı bir önem kazandırmıştır. Reliable gizli tip sprinkleri rakiplerinden ayıran en önemli özelliği deflektör mekanizmasının hareketli
olması ve bu sayede asma tavan içine su doldurma riskini ortadan kaldırmasıdır. Hareketli olan bu deflektör 57 C ‘de gizli tip kapağın düşmesi sonucu aşağı doğru düşerek asma tavan içinden kurtulur ve bu sayede olası yanlış montajlar olsa dahi asma tavan içinden kurtularak odaya suyu püskütür ve bu özelliği ile atış eğrisi bozulmadan tüm oda rahatlıkla korunabilir. Ayrıca gizli tip sprinkler kapağının RAL kodu verildikten sonra her renkte sağlanması ve düz olması yanında perfore olarak da sağlanabilmesi farklı asma tavan detaylarında tercih edilmesi anlamında mimarlar tarafından da kabul görmektedir. LEED Gold Sertifikası kriterlerine göre tasarlanan projenin, senkronizasyon odası, OG Odası / MV Room, ana dağıtım pano odası , galeri odası ve depolarında insan güvenliği, performans ve çevreyle ilgili endişeleri azaltmak için tasarlanmış, sıfır ozon tüketme potonsiyeline sahip, uzun vadeli sürdürülebilir bir teknoloji sunan toplam 1600 kilogram NOVEC 1230 Temiz Gazlı Söndürme Sistemi ile trafo odalarında ise selector vanalı CO2 Gazlı Söndürme sistemi kullanılmıştır. Novec 1230 Gazlı Söndürme sitemlerinin ozon tüketme potonsiyelinin sıfır olması ve beş günlük atmosferik ömre sahip olması, küresel ısınmaya etki potansiyelinin 1 (Bir) olması ile yaşam alanlarındaki uygulamalar için güvenlik payının yüksek olması özellikle yeşil binalı projelerde tercih edilmesini sağlamaktadır. Gazlı Söndürme Sistemlerinin sağlıklı ve güvenilir bir şekilde çalışabilmesi için hidrolik hesapların yapılarak projelendirilmesi, borulaması, montajı ve sızdırmazlık testlerinin de yapılarak sistemin devreye alınması Arı Yangın tarafından yapılmıştır.
Haberler
17 Ülke, Bosch Termoteknik Türkiye tarafından yönetiliyor İklimlendirme sektöründe ısıtmadan soğutmaya havalandırmadan endüstriyel sistem ürünlerine kadar tüm sistem çözümlerini sunan Bosch Termoteknik, Türkiye’nin yanı sıra Ortadoğu ve Kafkasya bölgesindeki 17 ülkeyi Türkiye’den yönetiyor. Merkez üssü gibi konumlanan Bosch Termoteknik, Manisa’daki fabrikasında 870 çalışanıyla kombi, ısı pompası ve komponent üretiminde rekorlar kırıyor. Duvar tipi kombilerde; 24 cihaz ailesi için 800’den fazla tipte üretim gerçekleştiren Bosch Termoteknik üretiminin yaklaşık yüzde 70’ini 34 farklı ülkeye ihraç ediyor. Isıtma-soğutma sektörünün lider markası Bosch Termoteknik, Ortadoğu ve Kafkasya bölgesindeki ülkelere bireysel, ticari ve endüstriyel tip ürünlerden oluşan geniş bir ürün gamıyla hizmet veriyor. Azerbaycan’dan İsrail’e Ürdün’den Birleşik Arap Emirlikleri’ne kadar 17 ülkede, gaz yakıtlı şofbenler, elektrikli termosifonlar, duvar tipi kombiler ve kazanlar, ısı pompaları, güneş enerjisi sistemleri gibi geniş bir ürün portföyünün tüm satış, pazarlama ve satış sonrası hizmetleri Türkiye’den yönetiliyor. Bosch Termoteknik’in bu böle için sunduğu ürünler arasında yer tipi çelik ve döküm kazanlar, endüstriyel tip sıcak su ve buhar kazanları da mevcut.
Polat: “Ortadoğu ve Kafkasya bölgesi büyük potansiyel taşıyor” Türkiye, Ortadoğu ve Kaskasya bölgesi satış operasyonun başında bulunan Bosch Termoteknik Türkiye, Ortadoğu ve Kafkasya Satış Genel Müdürü Zafer Polat “Ortadoğu ve Kafkasya bölgesi iklimlendirme konusunda büyük bir potansiyel taşımaktadır. Bosch Termoteknik Global’in özellikle soğutma alanında yaptığı yatırımlar neticesinde bu bölge eşsiz bir stratejik konuma kavuşmuştur. Bosch Termoteknik olarak 17 ülkeye yaşam için teknoloji sunmaya devam edeceğiz.” dedi. Polat, Ortadoğu ve Kafkasya bölgesiyle ilgili gelecek planlarını açıklarken “5 yıllık büyüme planı çerçevesinde mevcut pazarlardaki varlığımızı arttırıp, yeni ürünler, yeni pazarlar, yeni müşteriler ve yenilikçi satış dağıtım kanalları ile 2018 yılında ciromuzu 3 katına çıkarmayı hedefliyoruz” şeklinde konuştu. Bosch Termoteknik dünya üzerinde birçok lokasyonda birbirinden farklı ve tamamlayıcı ürünler üretiyor. Bu ürünlerin tamamının satış, pazarlama ve satış sonrası hizmetleri Türkiye’deki ilgili birimler tarafından yönetiliyor. Ürün gamının önemli bir bölümünü ise yine Türkiye’de Manisa fabrikasında üretilen kombi cihazları oluşturuyor.
16
Sรถyleล i
18
Projecilikte başarılı olmak,
sorumluluk duygusu ile hareket etmek ve özverili olmayı gerektirmektedir. Bu sayımızda önemli projelere imza atmış Dinamik Proje firmasının kurucusu ve ortağı Yüksek Makina Mühendisi Hasan Özoğul ile sohbet e k. Sohbe miz esnasında geçmişten bugüne sektörün gelişimine ışık tu uğu, önerilerini paylaş ğı için kendisine teşekkür ediyor, keyifli söyleşimizi sizler ile paylaşıyoruz. Kendinizden kısaca bahseder misiniz? 1962 yılında Sinop iline bağlı Türkeli ilçesinin bir köyünde doğdum. 1967 yılında ailem ile birlikte 4.Levent’e geldik. O zamanlar Zincirlikuyu’dan sonrası neredeyse bomboştu. Büyükdere Caddesi’nde şimdiki projelerin yerinde fabrikalar ve bu günleri o zamandan gören büyük bankaların boş arsaları vardı. Eğitiminiz ve mesleğinizi seçiminiz nasıl gerçekleşti? İlk, orta ve liseyi İstanbul’da okudum. 1983 yılında okula girdiğimizde adı İstanbul Devlet Mimarlık Mühendislik Akademisi olan Yıldız Teknik Üniversitesi Makine Fakültesi’nden mezun oldum. Aynı okulda 1983-85 yılları arasında yüksek lisans yaptım.
Okul hayatım boyunca esnaf olan babama yardım ederek çalıştım. 1985-86 yılları arasında Selimiye’de ki 1. Ordu Komutanlığı İstihkam Başkanlığı İnşaat Emlak Şubesi’nde asteğmen olarak askerlik vazifesini yaptım. Tesisat mesleği ile ilk burada tanıştım. Mesleğiniz ile tanışmanız nasıl gelişti? Hiç unutmuyorum Selimiye’de göreve başladığım ilk günlerde askeriyeye inşaat onarım işleri yapan bir müteahhit ile birlikte, yaptığı tesisatları yerinde görmeye gittik. Giderken müteahhit ağabeyimiz benim tesisat tecrübemi sınamak istedi ve bana uzakta tavana iki boru arasına yerleştirilmiş bir sirkülasyon pompasının ne olduğunu
sordu. O kadar küçük üstelik de tavanda duran bir pompayı tanımam imkansızdı. Sonra pompanın yanına yaklaştığımızda asteğmenim bak bu sirkülasyon pompasıymış dedi. Bu tavır çok canımı sıkmıştı. Bu, “sen bu işlerden anlamıyorsun, yaptığım işlere fazla müdahale etme, önüne gelen evrakı imzala” demekti. Ben ertesi gün rahmetli Prof. Dr. İskender Humbaracı hocamızın 4-5 ciltten oluşan tesisat kitaplarını temin ettim. Tesisat mühendisliğine ilk adımı askerlikte atmış oldum. İş hayatınız nasıl başladı, ilk işiniz ve sonrası hakkında bilgi verir misiniz? 1986 yılı sonunda askerlik bitince Gürdal Mühendislik ve Müşavirlik Hizmetleri A.Ş.’de çalışmaya
19
Söyleşi sorumluluk duygusu ile hareket etmeyi ve özverili olmayı gerektirmektedir. Aslında bu birçok iş için başarının anahtarıdır. Yaptığınız her işte kendinizi işverenin yerine koymalısınız. Harcatacağınız her kuruşun kendi cebinizden çıktığını düşünmelisiniz.
başladım. Allah ona uzun ömürler versin, Ersin Gürdal Bey benim için büyük bir şans olmuştur. İşe başladığım zaman kader arkadaşım Zühtü Ferah’da aynı şirkette Teknik Müdürlük yapıyordu. 1998 yılı başında Zühtü Bey ile birlikte Dinamik Proje Muhendislik ve Müşavirlik Hizmetleri Ltd. Şirketini kurduk. Zühtü Bey’de ben de Ersin Gürdal Bey ile çalışırken sanki kendi şirketimizde çalışıyor gibi sorumluluk duygusu ile hareket ediyorduk. Kendi şirketimizi kurduğumuzda bu yaklaşımımızın bir karşılığı olarak sektör bize kucak açtı. Yaklaşık 17 yıl önce 7 kişi ile başladığımız iş hayatımızın ikinci dönemine şimdilerde 65 kişi ile devam ediyoruz.
20
Kendinizi nasıl tanımlarsınız, ortağınız ile iş bölümünü nasıl yapıyorsunuz? Zühtü Bey şirketimizin yenilikçi ve sempatik dış yüzü, ben ise Zühtü Bey’i tutmaya çalışan ve ağırlıklı olarak ofis içi işleri takip eden kişi oldum. Yaptığımız her projeyi ya Zühtü Bey ya da ben takip ederim. Projenin başlangıç aşamasında birbirimizin fikrini alırız. Kıyasıya tartışırız. Daha sonraki aşamalarda herkes kendi projesini kendi prensipleri doğrultusunda yürütür. Aynı çatı altında fikrine müracaat edebileceğiniz üstelik de sizden tamamen farklı yaklaşımları olan bir kader arkadaşınızın olması gerçekten büyük şans. Projecilikte başarılı olmak,
Yapılarda, sistemlerde enerji verimliliği hakkında düşünceleriniz ve önerileriniz nedir? Enerji tasarrufu ve verimlilik, özellikle enerjide dışa bağımlılığın çok yüksek olduğu ülkemiz için gerçekten önemli. Ancak neyin karşılığında ne elde ediliyor, buna çok dikkat etmek gerekiyor. Harcamalarımızın çoğunun ithalata bağlı olduğu, bu sistemlerin ve ekipmanların bir ömrünün, işletme maliyetinin olduğu unutulmamalı. Sırf reklam olsun, LEED sertifikası alınsın diye her sistem projelere konulmamalı. Her proje ayrı bir etüt ve ayrı bir sistem gerektirir. Sistemler ait oldukları binalara göre seçilmeli, teknik kadrosu sınırlı olan binalarda olabildiğince basit, karmaşadan uzak sistemler seçilmeli. Aksi taktirde ehil mühendislik desteğinden yoksun teknolojik ve pahalı sistemler bir süre sonra tanınmayacak hale gelebilir. Proje yaparken ülkemizin ve işverenin menfaatlerini ön planda tutmalısınız. Yenilikçi olmak, yeni teknolojilere dayalı, enerji verimliliği yüksek sistemleri kurmak elbette önemli. Ancak yaptığınız yatırımın, işverenin cebinden çıkacak ilave bedelin geri dönüş süresi nedir, bunun objektif bir şekilde ortaya konması gerekir. Özellikle konfor tesislerinde emniyet katsayıları yüksek tutularak oversize tasarımlar yapılmamalıdır. Güneş enerjisinin, özellikle doğalgaz olan yerlerde su ısıtma yerine elektrik üretiminde kullanımı etüt edilmeli, tüm havalı klima santrallerinde fan devirleri iç yüklere göre kontrol edilmeli. Konut ve benzeri uygulamalarda merkezi sistemler yerine daire bazlı bağımsız sistemler seçilmeli, ekipmanlar bakımlarının yapılabileceği doğru yerlere konmalıdır. Doğal
havalandırma ön planda tutulmalıdır. Bina ve tesisat yalıtımına gereken önem verilmeli, binalardaki enerji tüketiminde havalandırma sistemi fanlarının elektrik tüketimlerinin çok önemli bir yer tuttuğu unutulmamalıdır. Fan elektrik tüketimlerinin azaltılması için kanal ve santral ebatlarının büyütülebilmesi için gerekenler yapılmalıdır. Proses atıklarından, egzoz havalarından, ısı geri kazanımlar mutlaka yapılmalı, yağmur suyunun bahçe sulamasında değil, klozet ve rezervuar hatlarında kullanımı düşünülmelidir. Bize gerçekleştirdiğiniz projelerinizden örnekler verir misiniz? Meslek hayatımın ilk yılında, yaklaşık 10-12 kat ile o dönemin Maslak’taki en yüksek binası olan fakat daha sonra yıkılarak yerine bir ofis binası yapılan, turuncu cepheli Özköseoğlu binasının projesini Ersin Gürdal ile birlikte yaptım. Kaba inşaat aşamasında hatta sonraları şantiyeye gider ve yapılan binanın projeye uygunluğunu kontrol ederdim. Bunu tamamen merakımdan yapardım. Kontrollük gibi bir görevimiz yoktu. Belirlediğim ölçülerde yapılmış mekanik odaları, tesisat şaftlarını ve perde rezervasyonlarını görmek beni çok mutlu ederdi. İşinizi severek yapar ve ortaya koyduğunuz eserden zevk alır, gurur duyarsanız hep daha iyiyi yapma gayreti içinde olursunuz. Beylikdüzü’nde, sonradan sökülerek K.Irak’a götürülen bir eğlence merkezi olan Tatilya projesi, yine Ersin Gürdal Bey ile yaptığım unutamadığım projelerden biridir. Kendi tasarımımız yüksek kapasiteli teleskopik diffüzörler, mimari tasarımın bir parçası olan havalandırma kolonları ve plenumları ile hiç kanal tesisatı olmayan, inşai plenumlar ile çözülmüş otopark havalandırması ile güzel bir projeydi. Dinamik Proje olarak ilk projelerimizden birisi olan Beşiktaş Ihlamur’daki Polat Residance projesi de prestijli bir projedir. Bilindiği gibi 2012 yılında bu binada cephe yangını çıkmış ve bir takım tartışmalara yol açmıştı. Bizim o projeyi yaptığımız yıllardaki
yönetmelikler yüksek bina sınıfına girmesine rağmen konut yapılarında sprinkler tesisatı yapmayı zorunlu tutmuyordu. Biz benzer yurtdışındaki binaları örnek göstererek işvereni ikna edip binanın tamamında sprinkler tesisatı yaptık yine klima dış ünitelerinin bulunduğu ve yangının ilk çıktığı yer olan tesisat alanlarına açılan kapıların yangın kapısı olmasını sağladık. Eğer bu yangın kapıları ve sprinkler tesisatı olmasaydı o yangın belki de bir faciaya dönüşecekti. Polat Residance bu yükseklikte çatı kazan dairesine sahip Türkiye’deki ilk binadır. Sabiha Gökçen Havalimanı Terminal binası ve Kapalı Otopark Binası projesinden de bahsetmek isterim. Tri-jenerasyon sistemleri, inşai havuzlu soğutma kuleleri, Türkiye’de ki ilk büyük jet-fan havalandırmalı otopark binası, merkezi mutfak egzost bacaları ve iç yüklere göre klima santrali fan devirlerinin otomatik olarak azaltılması özellikleri ile farklılıkları olan bir projedir. Bu proje düşük ilk yatırım maliyeti ve kalitesi ile uluslararası ödül almış bir projedir. Bu vesile ile birlikte çalışmaktan büyük gurur duyduğum Limak İnşaat’ın Yönetim Kurulu Üyesi ve meslekdaşımız Sayın Bahattin Özdemir’i saygıyla anmak isterim. Aslında yaptığımız projelerin birçoğu parmakla gösterilen ve prestijli projeler. Bunları tek tek anlatma imkanımız yok ama bende iz bırakan bir kaçını sıralamak gerekirse; Kozyatağı Palladium AVM, Antakya Palladium AVM, İstanbul Olimpiyat Stadyumu, Moskova Kadın Doğum Hastanesi, Bakü Flame Tower Projesi, Moskova Kuntsevo AVM, Kozyatağı Palladium Tower Ofis Binası, Hyundai Otomobil Fabrikası, Almaata Phillip Morris Tütün Fabrikası. Çalışma metotlarınız hakkında bilgi verir misiniz? Her proje özeldir. Benzer projelere benzer sistemler seçilebilir. Ancak bu her zaman böyle olmayabilir, olmamalıdır da. Yatırımcı, yatırımcı beklentileri, projenin bulunduğu yer, iklim şartları, mimari planlama, tesisat sektörünün o gün bulunduğu nokta ve daha birçok kriter sistem seçimlerinin belirlenmesinde
önem arz eder. Her projenin başında bu veriler ışığında bir öneri raporu yaparız. Bu raporda alternatif sistemlerin avantaj ve dezavantajlarını yaklaşık maliyetler ile ortaya koyarız. Maliyetler önemli olmakla birlikte her zaman sistem seçiminde belirleyici olmayabilir, diğer avantaj ve dezavantajlar belirleyici olur. Sistem seçimlerinin yapıldığı ve mekanik oda, şaftlar gibi ihtiyaçların mimari projelere aktarıldığı avan proje safhası projenin en önemli aşamasıdır. Mekanik tesisat ihtiyaçları, mimari ve statik projelerde önemli zorlamalara yol açmaktadır. Bu nedenle mekanik gruplar toplantı masalarının istenmeyenleridir. Mimari proje ve statik proje ile koordinasyon diğer disiplinlerden farklı olarak mekanik proje hizmetinin çok önemli bir bölümünü oluşturmaktadır. Bu aşamayı görünürde bir şeyin olmadığı yerel yönetimlerin alt yapı hizmetine benzetebilirsiniz. Bizde her projenin bir sorumlu mühendisi vardır. Ben ya da Zühtü Bey’den birimiz de mutlaka sorumlu mühendis arkadaşımızın yanında oluruz. İlgili mühendis, yardımcı mühendis ve teknik ressamlardan oluşan bir tim, proje sonlanıncaya kadar bir ekip ruhu ile çalışır. Mesleğin geleceği hakkında fikirleriniz nelerdir? Projecilik çok saygın bir meslek. Sektörümüzün çok iyi yetişmiş donanımlı mühendislere ve mimarlara ihtiyacı var. Müteahhitlik sektöründe dünyanın önde gelen ülkelerinden birisiyiz. Projecilikte de bu seviyelere ulaşabilirsek bunun ülkemize katma değeri çok yüksek olur. Bulunduğumuz coğrafyada inşaat sektörünün yapacağı çok büyük projeler olacak, bunlarda Türk mühendislik ve mimarlık firmalarının imzasının bulunması Türk Malı ekipman ve malzemelerin kullanımını artıracağı gibi müteahhit firmalarımızın da işlerini çok kolaylaştıracaktır. İmkanınız olsa, sihirli bir gücünüz olsa ne isterdiniz? İnsanların dürüst ve sorumluluk sahibi olmasını isterdim. Bu iki meziyet sadece bizim mesleğimizi değil yaşam alanımızın tamamını düzenlemeye yeter.
21
Haberler
Binaların alım-satım ve kiralanmasında
“enerji kimlik belgesi” zorunlu olacak Yeni yapılan binalarda “enerji kimlik belgesi (EKB)” çıkartmak 1 Ocak 2011 tarihi itibari ile zorunlu hale getirildi. Mevcut binalara ise EKB’lerini tamamlamaları için 2017 yılına kadar süre tanındı. EKB binanın Isı Pay Ölçer ile ısınma maliyetinin kullanıma bağlı olarak ölçümü, ısı yalıtımı ve tasarruflu aydınlatma sistemleri kullanımı gibi birçok alanda enerji tasarrufu performansını belirliyor ve binayı bu performansa göre sınıflandırıyor. Türkiye enerji temini için doğalgaz ithal ediyor, tüketimin artmasıyla her yıl dışa bağımlılık artırıyor. Bundan dolayı milli servetin ve tüketicilerin korunması için enerji tasarrufunun önemi de artıyor. Bu çerçevede evlerde enerji tasarrufunun teşvik edilmesi için birçok yasa gündeme geliyor. 1 Ocak 2011 tarihinde yeni yapılan binalarda zorunlu hale getirilen EKB uygulaması 2017 yılına kadar mevcut binaları da kapsar hale gelecek. 02 Mayıs 2017 tarihinden sonra tüm bina alım - satım ve kiralamalarında EKB’nin ibraz edilmesi zorunlu olacak. Böylece satın alan veya kiralayan tüketici aldığı yapının Enerji Sınıfı’nın ne olduğunu bilecek ve tercihini buna göre yapabilecek, bu da talebe ve yapı fiyatlarına yansıyacak. Enerji ve Isı Tasarrufu Derneği (ETADER) Başkanı Zafer Yavuztürk, uygulamayla ilgili olarak; “Enerji tasarrufu konusunda herkes bilinçlenmeli ve ortak bir paydada buluşmalı. EKB uygulaması
da enerji tasarrufu konusunda gerekli önlemleri alan ve enerji kullanımı konusunda bilinçli vatandaşlarımızı teşvik eden bir uygulama. Binalarında
Isı Pay Ölçer kullanımı, ısı yalıtımı ve tasarruflu aydınlatma gibi enerji verimliliği gereklerini yerine getiren ve enerji tasarrufu konusunda tüm önlemleri alan bina sahipleri kiralama, alım-satım gibi işlemlerde EKB’deki sınıflandırma sebebiyle fiyat avantajına sahip olacaklar. Aksi durumda ise EKB’si düşük nota sahip binaları çeşitli yaptırımlar bekleyecek. Vatandaşımız EKB için 2017 yılını beklememeli bir an evvel gerekli enerji tasarrufu önlemlerini alarak EKB için başvurmalıdır. EKB uygulaması sayesinde ısı yalıtımı yaptıran binaların sayısının artacağını, merkezi sistemle ısıtılan dairelerde ısınma maliyetlerinin kullanıma bağlı olarak ölçülmesi ve bu amaçla gereken Isı Pay Ölçer cihazlarının, ayrıca ısınma kontrolü için gereken Termostatik Vanaların kullanımının yaygınlaşacağını, enerji verimli haneler sayesinde dışa bağımlılığın her geçen yıl biraz daha azalacağını düşünüyoruz” dedi.
Plastifay’da Mas Pompa cihazları tercih edildi 1965 yılından beri faaliyet gösteren ve Plastifiyan üretimini başlatan firma olan Plastifay’da Mas Pompa cihazları kullanılmaktadır. ”Türkiye’nin ikinci 500 Büyük Firması” arasında yer alan firmanın yeni yatırımında minimum enerji tüketimi adına frekans kontrollü kuru rotorlu ve ıslak rotorlu EEI ≤ 0,17 olan sirkülasyon pompaları, frekans kontrollü kullanım suyu hidroforları, atık su pompaları ve genleşme tankları kullanılmıştır.
22
Haberler
Daikin yeni ürün ve stratejilerini
Türkiye’de belirliyor İklimlendirme sektörünün pazar lideri Daikin, CIS ve Türkiye pazarlarına süreceği ürünlerin geliştirilmesini temel alan ürün geliştirme ve süreçlerini takip etme toplantılarını (PDM - Product Development Meeting) Türkiye’de yapıyor. Yeni ürün geliştirirken müşterilerinin ihtiyaçlarını ön planda tutmayı bir temel ilke olarak benimseyen Daikin, CIS ve Türkiye pazarlarına sunacağı ürünlere Türkiye’de karar veriyor. Daikin Avrupa’daki ve Japonya’daki merkezi ve çeşitli ülke temsilciliklerindeki strateji ve Ar-Ge uzmanlarının katılımıyla düzenlenen ürün geliştirme toplantılarında, mevcut ürünler ile ilgili Türkiye ve CIS ülkelerinin pazarlarına göre yapılan iyileştirmeler ele alınıyor. CIS ve Türkiye pazarlarındaki ihtiyaçlara göre yeni ürün geliştirme çalışmalarına ilişkin ürün stratejileri ve yol haritaları da belirleniyor. Daikin strateji ve Ar-Ge uzmanları ve temsilcileri, küresel pazarlardaki gelişmelere göre Türkiye’de yılda en az 3 kez yapılan ürün geliştirme toplantıları öncesinde, bulundukları ülkelerdeki ihtiyaç ve trendleri belirleyip, müşterilerden de taleplerini topluyor. Daha sonra, çeşitli ülkelerden Türkiye’ye gelen uzmanlar ve temsilciler, yapılan hazırlık toplantılarında, mevcut veriler üzerinde çalışmalar yürüterek, ürünlerin nasıl iyileştirileceğini ve yeni ürünlerin nasıl geliştirileceğini belirleyerek bir rapor haline getiriyor. Genel merkezde düzenlenen ve üst yönetimin de katıldığı nihai ürün geliştirme toplantılarına sunuluyor.
Gelecek yıllardaki oluşacak ürün gamı fikir ve kararları da bu toplantılarda belirleniyor Türkiye’de Nisan-Mayıs, HaziranTemmuz, Eylül-Ekim dönemlerinde yapılan PDM’lere, Daikin Japonya’dan ürün geliştirme uzmanlarının yanı sıra
24
strateji, Ar-Ge ve yatırım yetkilileri, Daikin Türkiye’nin strateji, Ar-Ge ve pazar yetkilileri, Daikin Avrupa strateji ve Ar-Ge yetkililerinin yanı sıra, toplantının gündemine alınan ülkelerden ilgili uzmanlar ve yöneticiler katılıyor. Toplantılarda, taleplerin yanında en az 2-3 yıllık süreçte ürün gamına girecek ve çıkacak ürünler de belirleniyor. Gelecek yıllardaki oluşacak ürün gamı fikir ve kararları da bu toplantılardan çıktığı için, toplantı öncesinde yapılan görüşmeler ve toplanan pazar verileri ve analizleri büyük önem taşıyor.
Daikin Türkiye’nin etkin katılımıyla Türkiye’de üretilecek ürünler de PDM’lerde belirleniyor Toplantılara geniş ekip ile aktif bir şekilde hazırlanarak katılan Daikin
Türkiye Stratejik Pazarlama Bölümü de, talep ettiği ürünleri bu toplantılarda tartışmaya açıyor, taleplerini veriler ve analizleri ile aktarıyor. Böylelikle de gelecekte şirkete sağlayacak faydaları da ayrıntılı bir şekilde ortaya koyuyor. Daikin Türkiye’nin bu etkin çalışmaları sonucunda, yakın zamanda, Daikin VAM havalandırma cihazı Daikin Hendek Fabrikası’nda üretilmeye başlandı. Ayrıca, Türkiye’de piyasada olan tüm klima çeşitlerinin Türkiye ile tam uyumuna ilişkin tüm iyileştirme ve geliştirme çalışmalarına ilişkin fikirler bu toplantılarda belirlendi. Bunların yanında, Daikin klima santraline Avrupa Birliği onayı olan “Eurovent” sertifikalarının alınmasına ilişkin çalışmalar da Türkiye’de düzenlenen toplantılarda alınan kararlar çerçevesinde yürütüldü.
Haberler
Esas Holding Projelerine Systemair HSK imzası
Esas Holding’in projeleri arasında yer alan, Çanakkale, Bolu ve İzmit’de inşa edilen 17 Burda AVM, 41 Burda AVM, 14 Burda AVM ile İstanbul!’da inşa edilen Maltepe Ofis Park’ın iklimlendirme sistemlerinde Systemair HSK tercih edildi. Çanakkale, Bolu ve İzmit’in en
büyük AVM projeleri arasında yer alan Burda AVM’ler dünyanın önde ge len markalarının mağazaları ve dünya mutfaklarının yer aldığı restoranlarıyla ziyaretçilerine yeni bir yaşam alanı sunuyor. Maltepe’de 4.500 m² arsa üzerinde 15 katlı olarak inşa edilen Maltepe Ofis
Park ise İstanbul Anadolu Yakası’nın önemli iş merkezleri arasında yer alıyor. Projenin toplamda 20.000 m² kiralanabilir ofis alanı bulunuyor. 4 projede; kapasiteleri 10,000 m³/h ile 56,000 m³/h arasında değişen 94 adet klima santrali, 175 adet jet fan ve çeşitli fan cihazları kullanıldı.
Systemair HSK’dan Systemair Grup Çalışanlarına
AHU Eğitimi Systemair HSK mühendisleri, 11-12 Mayıs 2015 tarihlerinde Systemair Grup çalışanlarına yönelik geniş kapsamlı bir “klima santralleri ve klima santrali seçim programı eğitimi” verdi. Systemair HSK’nın İstanbul Hadımköy’de bulunan fabrikasında düzenlenen ve iki gün süren eğitimde; klima santrallerinin çalışma prensibi komponentleri, yüksek verimli klima santrallerinin sistematik özellikleri ile klima santrallerinin doğru bir şekilde seçilmesini sağlayan ve kolay kullanılabilen klima santrali seçim
26
programı olan “Airware Web” anlatıldı. Program kapsamında Systemair HSK Ar-Ge mühendisleri tarafından geliştirilen ve faydalı model patenti alınan Frame Drill teknolojisi tanıtıldı. Eğitimin son gününde Systemair HSK fabrikasının üretim alanında Frame
Drill teknolojisi ve klima santrallerinin otomasyon sistemleri incelendi. Test laboratuvarında örnek klima santrali testi yapıldı. İki günlük eğitimin sonunda yapılan sınav sonucunda katılımcılara, Systemair HSK Academy diploması verildi.
Haberler
SFA SANIHYDRO İstanbul’daki sıhhi tesisat ustalarına seminer verdi SFA SANIHYDRO’nun, Türkiye’nin farklı bölgelerinde organize ettiği eğitim seminerleri sürüyor. SFA Sanihydro 03 Haziran 2015 tarihinde Bostancı Green Park Hotel’de bölgesel bayisinin tesisat ustalarıyla bir araya geldi. 50 kişilik katılımla gerçekleşen seminerde, Satış Sonrası Hizmet Sorumlusu Erman Tümçelik ve Türkiye Sorumlusu Ali Koç öncelikle SFA Grubu’nun 55 yıllık tecrübesini ve WC öğütücü pompaların sağladığı çözümleri anlattı. “WC öğütücü ve pompaların doğal akışlı tahliyenin imkânsız olduğu durumlarda, evlerde ve iş yerlerinde herhangi bir yere, ekstra tuvalet, yeni bir banyo veya mutfak kolayca monte etmeyi sağlıyor. İster çatı veya bodrum katına… İster kanalizasyon borusundan uzak veya kot farkı olan yerlerde”…Dikey olarak 11 metreye, yatay
olarak 110 metreye kadar 32 mm’lik bir boru çapı ile atıkları pompalayabildiğini, müşterilere hijyenik, ekonomik, pratik ve estetik bir çözüm sağladığı anlatıldı. Ardından, ürünleri iyi anlamanın doğru pompa seçiminde büyük önem taşıdığını vurgulayarak WC öğütücüleri ve pompaları hakkında çalışma prensibinden montajına kadar detaylı
teknik bilgi aktarıldı. Soru-cevap bölümünün ardından SFA SANIHYDRO düzenlediği akşam yemeğinde ustalarla yakından tanışma fırsatı buldu, müşteri memnuniyetini en iyi şekilde sağlamak ve üst seviyede tutmak için, eğitim etkinliklerine önem verdikleri ve çalışmaların devam edeceği belirtildi.
RAL CRC 2015 İstanbul’un resmi havayolu taşıyıcısı Türk Hava Yolları HVAC-R sektörünün en önemli uluslararası organizasyonlarından olan ve bu yıl ASHRAE Turkish Chapter aracılığıyla İstanbul’da düzenlenen RAL CRC 2015 İstanbul’un resmi havayolu taşıyıcısı Türk Hava Yolları oldu. Amerikan Isıtma Soğutma ve İklimlendirme Mühendisleri Derneği ASHRAE’nin Türkiye temsilcisi ASHRAE Turkish Chapter, her yıl farklı konu başlıkları ile farklı bir ülkede gerçekleştirilen ve dünyanın her yerinden katılımın olduğu RAL CRC konferansını 2015’te İstanbul’a getiriyor. ASHRAE bünyesindeki en geniş bölge olan ve adını da bu özelliğinden alan RAL (Region At Large - Geniş Bölge); Türkiye’nin yanı sıra Hindistan, Birleşik Arap Emirlikleri, Nijerya, Mısır, Pakistan, Suudi Arabistan, Katar, Yunanistan, Romanya, Sırbistan, Polonya, Slovenya,
28
Macaristan, Hırvatistan, Makedonya, Lübnan, Portekiz, Sri Lanka, İspanya ve Güney Kıbrıs bölümlerini de bünyesinde barındırıyor. Dünyada sayıca en fazla ülke ve en fazla enternasyonel destinasyona sefer düzenleyen Türk Hava Yolları, “Kentsel Dönüşüm ve Enerji Verimliliği” konusu ile 2-4 Ekim tarihlerinde Steigenberger İstanbul Maslak Otel’de gerçekleşecek olan RAL CRC 2015 İstanbul’un resmi havayolu taşıyıcısı olarak dünyanın dört bir yanından gelen katılımcılara yola çıktıkları andan itibaren benzersiz bir İstanbul deneyimi yaşatmayı hedefliyor.
Haberler
Yalıtım’ın Ankara bayisi EDO Havalandırma oldu Yeni üretim tesisi için 30 milyon TL’lik yatırımını tamamlayan ISIDEM Yalıtımın Ankara bayisi EDO Havalandırma oldu.
ISIDEM Yalıtım, EDO Havalandırma işbirliği ile bölge müşterilerinin kazanacağını ifade eden ISIDEM Yalıtım Genel Müdürü Murat Erenoğlu “2015 yılında üretimine başladığımız Coolflex elastomerik kauçuk köpüğü ile pazarda fark yaratmaya başladık. ISIDEM Yalıtım olarak, Ankara bayimiz EDO Havalandırma ile önemli başarılara imza atacağız. Biz büyük bir aileyiz ve tüm başarılarımızın arkasında bir olmanın, birlik olmanın gücü ve motivasyonu var. Bu tarz birlikteliklerle sürdürülebilir bir
büyüme hedefliyoruz.” dedi. Bununla beraber kaliteli ürünü ve kusursuz hizmeti müşterilerine sunabilmek için çalıştıklarını dile getiren EDO Havalandırma Genel Müdürü Erkan Bakioğlu “ISIDEM Yalıtım ile yaptığımız iş birliğinden oldukça memnunuz. Bu birliktelik sektörde daha güçlü bir EDO Havalandırma imajı yaratacaktır.” dedi. ISIDEM Yalıtım “kaliteli – rekabetçi ürün ve hızlı servis için doğru adres” ilkesiyle çıktığı yola emin adımlarla devam ediyor.
Fondital eğitimlerine devam ediyor Ürünleri ile sektöre hızlı bir giriş yapan Fondital bayi satış personelleri ve bayilerinin montaj ekiplerine eğitim vermeyi sürdürüyor. 2015 yılını sürekli eğitim, marka bilinirliliği ve ürün tanıtımı üzerine planlayan FonditaL bu kapsamda cihaz eğitimlerine Konya bölgede devam etti. Fondital Konya ve civarında bulunan illerden gelen katılımcı bayi ve montaj ekiplerini Konya bölge müdürlüğünde kurmuş olduğu Fondital Akademi’de teorik ve uygulamalı olarak eğitim verdi. Fondital Genel Müdürü Gökhan Çelik eğitimde bayi satış personellerine ürün satışı, ürünlerin teknik özellikleri ve satış yapılan diğer firma ürünlerine göre farklı özelliklerini anlattı. Fondital Satış Sonrası Hizmetler Müdürü Emin Tığ bayi ve montaj ustalarına ürün montajı, montajda dikkat edilmesi gereken hususlar hakkında bilgilendirme yaptı. Fondital Genel Müdürü Gökhan Çelik 2015 yılını bayi yapılanması ve eğitim yılı olarak belirlediklerini ve bu doğrultuda tüm bölgelerde eğitim vermeye devam edeceklerini belirtti.
30
Haberler
KODSAN CALEFFİ, iftar yemeğinde bayileriyle buluştu Kodsan Caleffi Ailesi, bayileriyle iftar yemeğinde buluştu. Kodsan Caleffi; 02.07.2015 tarihinde Değirmentepe Restoran’da düzenlenen iftar yemeğinde, bayileriyle birlikte olmanın ve aynı sofrayı paylaşmanın mutluluğunu yaşadı. Kodsan Caleffi böyle etkinliklerin, birlik ve beraberlik duygusunu pekiştirdiğini ve aile olmanın bilincini arttırdığını belirtti. Afiyet ve keyifle geçen iftar yemeğinin ardından yenen tatlılar; sektör hakkındaki sohbetlere tat kattı. Kodsan Caleffi Satış Direktörü Çağrı Şaşmaz, yemeğin sonunda yaptığı konuşmadaki şu sözlerle geceyi noktaladı: “Dostlukların sevgi ile beslendiği bu mübarek Ramazan ayında, bizlerle olduğunuz ve bizleri kırmayarak yemeğimize katıldığınız için sizlere teşekkür eder, bir sonraki organizasyonlarda yine bir arada olmayı temenni ederiz. Unutmamalıyız ki büyük işler, önemli atılımlar ancak birlikte çalışma ile elde edilir”. Sektörde devamlı büyüyen Kodsan Caleffi; bu başarının büyük bir aile olmanın verdiği güçten kaynaklandığını bir kere daha göstermiş oldu. Kodsan Caleffi, hedeflerine bayileriyle birlikte el ele ilerliyor ve emin adımlarla başarı yolculuğuna devam ediyor.
KODSAN CALEFFİ, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nı ağırladı Çevre ve Şehircilik Bakanlığı,09.06.2015 tarihinde KODSAN CALEFFİ’ye ziyarette bulundular. Karşılamayla başlayan teknik gezi programı, fabrika imalat sahasına yapılan ziyaretle devam etti. Bakanlık çalışanlarıyla birlikte; Kodsan ve Caleffi firmalarının güçlü birlikteliğinden doğan Kodsan Caleffi markasının kuruluş aşamaları, pazara giriş hikayesi, lider bir marka olma yolundaki hedefleri, geniş ürün gamı ve iklimlendirme sektöründeki tüm gelişmeler masaya yatırıldı. Bakanlık çalışanlarının, Kodsan Caleffi ürünlerine duyduğu yoğun ilginin hakim olduğu toplantının ikinci yarısında ise balanslama ve detayları, ürün boyutlandırılması ve teknik detaylar üzerinde duruldu. Bakanlık çalışanları; verimli geçtiği kadar keyifli de geçen
3322
bu toplantıdan, memnuniyetlerini dile
toplantılar gerçekleştiren Kodsan
getirerek ayrıldılar.
Caleffi; tüm yıl boyunca yapılacak özel
Eğitim ve teknik gezilerin üzerinde özellikle duran ve her fırsatta böyle
eğitimleri, iş takvimine eklemeye özen gösterdiklerini belirtti.
Haberler
Wavin Academy 1. Yılını kutladı Wavin Academy’de yapılan bir törenle açılışının 1. yılını kutlayan Wavin Pilsa personeli Wavin Academy’nin yerine getirmiş olduğu bu sosyal sorumluluğun mutluluğunu bir kez daha yaşadı ve daha nice yıllar yaşatmayı diledi. Orhun Çapanoğlu “Wavin Academy’de bir yılda 5.000 kişiyi ağırladık” Wavin Pilsa Genel Müdürü Orhun Çapanoğlu “Wavin Academy’nin faaliyette bulunduğu ilk 12 ay içerisinde yaklaşık 250 toplantı gerçekleştirilmiş; bu toplantılarda tesisatçılar, mekanik tesisatçılar, bayiler, kamu çalışanları, sivil toplum kuruluşları ve sektörün her kademesinden 5.000 kişi ağırlanmıştır. Wavin Academy’nin açılışla birlikte başlayan bu artan yoğunluğu ve akademi kurulumu ile gösterilen çabanın hakkını veren olumlu geri dönüşlerin alınması hepimizi gururlandırmıştır. Gerek yerli gerekse yabancı katılımcılarımız Wavin Academy ziyaretlerinden çok memnun kaldıklarını belirtmiş, tüm Wavin ailesini akademi bünyesinde daha faydalı, etkileyici ve verimli işler yapmak konusunda yüreklendirmiştir. Wavin Academy’nin Wavin Grup tarafından Avrupa’da kurulacak diğer akademilere model teşkil etmesi, ismiyle ve logosuyla Türkiye’deki bu modelin yaygınlaştırılması kararı bizi ayrıca mutlu etmiştir” şeklinde konuştu.
Müjgan Erbaz “Amacımız sektörün kalitesini arttırmak” Wavin Academy Yöneticisi Müjgan Erbaz “Sektörün kronik sorunlarından birisi yetenekli, istekli, ahlaklı ve bilgili kalifiye eleman yetersizliğidir. Buna bağlı olarak işgücünü çok ucuza sunan ama işi bilmeyen, yanlış veya etik dışı çalışan ustalar hem sektörün algılanan kalitesini düşürmekte hem de müşteride güvensizlik yaratmaktadır. Wavin Academy, odalar, yerel yönetimler, üniversiteler, sivil toplum kuruluşları ve birçok kurumla iletişim halinde, ortak etkinlikler gerçekleştirmekte ve bu etkinlikleri arttırmayı hedeflemektedir. Amacımız, sunduğumuz eğitimlerle sektörün kalitesini arttırmak” dedi. Wavin Academy plastik boru sektörünün her kademedeki çalışanlarına
34
ve öğrencilere eğitimler vermektedir. Bayi, tesisatçı, uygulamacı, mühendis (mekanik, inşaat), projeci, müteahhit, mimar ve öğrenciler hedef müşteri kitlelerini oluşturmaktadır. Mevcut kullanıcılar ile yakın gelecekte sektörde görev alacak öğrencilerin de eğitimlere katılması ayrıca önem arz etmektedir. Wavin Academy tesisleri teorik ve pratik uygulamalı her türlü eğitim ve etkinliğe uygun olarak tasarlanmıştır. Pratik uygulama alanında ürün demo ve teşhirleri bulunmakta, tesisin donanımı katılımcılar tarafından çok beğenilmektedir. Akademi, modernlik, yapılan işte uzmanlık, yenilikçilik, güvenilirlik, iyi servis ve hizmet, nitelikli personel gibi özellikleri sayesinde açıldığı ilk günden beri olumlu bir etki yaratmıştır.
Wavin Pilsa hakkında: 1955 yılında Hollanda’da kurulan Avrupa’nın lider boru sistemleri ve çözümleri üreticisi Wavin, güvenli içme suyu dağıtımı, yağmur suyu ve atık suyun yönetimi, enerjinin daha verimli kullanılarak binaların ısıtılması
ve soğutulması gibi günlük hayatın vazgeçilmez ihtiyaçlarına yönelik etkili çözümler sunuyor. Bu çözümlerin yanı sıra Wavin inovasyona verdiği önem sonucunda her yıl sektöre yeni ürünler kazandırarak bu alanda da liderliği elinde bulunduruyor. 2008 yılında Sabancı Holding bünyesindeki Pilsa Plastik’i bünyesine katarak Türkiye pazarına giren Wavin, bu tarihten beri Türkiye pazarında Wavin Pilsa olarak faaliyetlerini sürdürüyor. Wavin Pilsa, ürün çeşitliliği ve kalitesinin yanı sıra Türkiye’nin dört bir yanına yayılmış bayi ve servis organizasyonuyla sektörün öncülerinden. Ankara, İstanbul, İzmir ve Adana’da bulunan 4 bölge müdürlüğü; Samsun ve Bursa’daki 2 bölge temsilciliği ile müşterilerinin her türlü talebi anında yerine getirebilme kapasitesine sahip. Aralarında Türkiye’nin de bulunduğu 24 Avrupa ülkesinde faaliyetlerini yürüten Wavin, yaklaşık 6 bin çalışana sahip. 2012 yılında Mexichem bünyesine katılan Wavin, gücüne güç katarak alanında dünyanın lider şirketi haline geldi.
Haberler
Toyotetsu Fabrikası’nda Mas Pompa cihazları tercih edildi
2001 yılında Kocaeli, Çayırova›da temelleri atılan Toyotetsu Otomotiv Parçaları Sanayi ve Ticaret A.Ş.fabrikasında Mas Pompa ürünleri tercih edildi.2001 yılından
beri otomotiv sanayine hizmet veren ve 100.406m² açık alan, 34.279m² kapalı alana sahip firmada enerji verimliliği ön planda tutularak frekans kontrollü kuru
rotorlu sirkülasyon pompaları ve kullanım suyu hidroforu, NFPA20’ye uygun yangın pompa grubu ve atık su pompaları kullanılmıştır.
Fujitsi ürünlerini Eurovent Sertifikası ile taçlandırıyor Fujitsu pazara bu yıl içinde sunduğu en yeni Full DC Inverter VRF ve Mini VRF cihazları için açıkladığı tüm değerleri Eurovent sertifikası alarak doğruladı. Cihazların kalitesi ve ilan edilen değerlerin güvenilirliği için Eurovent sertifikasına önem veren Fujitsu, Japonya Kawasaki’de bulunan Ar-Ge ve Test merkezinde ürünlerinin Avrupa ve Uluslararası standartlara uygunluğu için yürüttüğü projeleri,
36
her yıl Eurovent sertifikası ile de taçlandırmaktadır. Avrupa’da bağımsız bir test kuruluşu olarak görev yapan ve üreticiler tarafından ilan edilen teknik özellikleri belgelendiren Eurovent, iklimlendirme sektörü için oldukça önem taşımaktadır. Zorlu bir test sürecinin sonunda verilen Eurovent sertifikası, ürün performansının Avrupa standartlarına uygunluğunu
da inceler. Ayrıca Eurovent sertifikası alan firmalar, ürünlerinin bağımsız kontrol edilebileceğini kabul etmiş olurlar. Rastgele örnekler alınarak yapılan testlerin sonucunda elde edilen sonuçlar, yayınlanan değerlerle aynı çıkmadığı takdirde Eurovent sertifikası verilmiyor, verilmişse bile iptal ediliyor. Eurovent logosu olan ürünler, üretici firmanın yayınladığı tüm özelliklerin doğru olduğunu garanti etmektedir.
Haberler
Teknoklima tarafından organize edilen
Samsung Yelken Günleri sürüyor
2009 yılından beri Teknoklima tarafından düzenlenen Samsung Yelken Günleri hafta sonu etkinlikleri Haziran ayı itibarıyla start aldı. Tüm yaz boyunca partnerler, çözüm ortakları, basın mensupları, projeciler ve
mimarlarla yapılan gezilerde tam günlük bir yelken eğitimi ve deneyimi hedefleniyor. Bir tam gün yelkenli Samsung teknesinde yapılan gezide katılımcılara Yelken eğitimleri veriliyor ve Burgaz Ada’da
yapılan yemek organizasyonu ile gün son buluyor. Yelken eğitimi ile farklı bir gün yaşayan katılımcılara verilen minik hediyelerle renklenen organizasyon bu yılda tüm yaz devam edecek.
FORM, üç büyük ilde yetkili servislerini buluşturdu FORM Şirketler Grubu, 50 yıldır sektöre yaptığı önemli katkıları, düzenlediği eğitimler ve sosyal faaliyetler ile devam ettiriyor. FORM’un grup şirketleri içerisinde yer alan Form VRF Sistemleri, geçtiğimiz ay İstanbul, İzmir ve Adana’da yetkili servislere yönelik eğitimler düzenledi. İlk eğitim Adana Bölge Servisleri için Adana Hilton Oteli’nde “Form VRF MHI KX teknik eğitimi” başlığı altında gerçekleştirildi. Eğitime, bölgede faaliyet gösteren 17 servis firmasından toplam 40 kişi katıldı. Eğitim sonrasında düzenlenen akşam yemeği organizasyonu ile bölge yetkili servisleriyle tekrar bir araya gelindi. İstanbul’da ise bölge yetkili servislerinin katıldığı bir kahvaltı organize edildi. Organizasyona İstanbul’da faaliyet gösteren 16 servis firmasından toplam 32 kişi katıldı. Son olarak İzmir Wyndham Otel’de düzenlenen “Form VRF MHI KX teknik eğitimi”ne ise 9 servis firmasından toplam 19 kişi katıldı. Eğitim sonrasında
38
düzenlenen akşam yemeği ile etkinlik sona erdi. Eğitimlerde; servis müdürlüğü çalışmaları ve prosedürleri hakkında bilgilendirme, devreye alma işlemleri öncesi dikkat edilmesi gereken konular, mente pc kullanımı ve grafiklerinin yorumlanması, temel soğutma çevrimi, soğutma çeviriminde yer alan komponentler ve görevleri, sıkça karşılaşılan arıza durumları, sebepleri ve alınması gerekli önlemler, servislerin genel olarak yaptıkları hatalar ve alınacak önlemler ve e-solution programının kullanımı gibi konular işlendi. Üç büyük ilde verilen eğitimlere ilgi büyüktü. Form VRF Sistemleri, servis kalitesini arttırmak ve müşteri memnuniyetini en üst seviyede tutmak için servislerine yönelik gerçekleştirdiği eğitimlere devam edecek.
Haberler
Grundfos Pompa’dan 2020 strateji toplantısı Alanında dünyanın önde gelen isimlerinden olan Grundfos Pompa, geçtiğimiz günlerde Crowne Plaza Hotel Pendik’te 2020’ye yönelik kurumsal hedef ve planların tartışıldığı bir strateji toplantısı düzenledi. Grundfos Stratejisi: 2020 adı altında gerçekleşen toplantıya yaklaşık 70 Grundfos çalışanı katıldı ve gün boyunca beş atölye çalışması ile çeşitli grup değerlendirme ve sunumları yapıldıktan sonra soru-cevaplarla toplantı sona erdi. Toplantıda, “segmentler”, “pazarlar”, “tedarik zinciri”, “servis” ve “müşteri ve işbirliği” konuları ele alındı. “Segmentler” başlığında Grundfos’un varlık gösterdiği ana faaliyet alanlarında, zengin ürün gamı ve ARGE yatırımları ile varlığını geliştirerek sürdüreceği üzerinde duruldu. Grundfos Türkiye Genel Müdür Can Seyhan Strateji 2020 hakkında kısa bir giriş konuşması yaptı. 63 Satış ofisi, 14 üretim tesisi, 4 yönetim ofisi ile 56 ülkede yer alan Grundfos, mevcut pazarlarda varlığını güçlendirmeyi ve yeni pazarlara açılmayı
hedefliyor. “Tedarik Zinciri”nde ana hedef müşterilere birinci sınıf teslimat hizmeti sunmak olarak belirlenirken “Servis” de müşteri odaklı ve üstün hizmet ilkesiyle çalışan Grundfos için sektörde fark yaratmanın ayrılmaz bir parçasını oluşturdu. Toplantıda son ana başlık “Müşteri ve İşbirliği” üzerine yoğunlaştı. Atılan her adımın ve alınan her kararın, Grundfos müşterisinin ihtiyaç ve beklentileri doğrultusunda şekillendirilmesi gerektiği vurgulanırken, güçlü bir işbirliğinin hem kurum dışı müşteriler hem de kurum içi ortaklarla kurulan güçlü bir ilişkiye bağlı olacağı sonucuna varıldı. Grundfos ekibi, soru ve cevapların ardından asla ödün vermeyecekleri amaçlarının altını bir kez daha çizerek toplantıyı sona erdirdi: “Grundfos,
gelişmiş pompa çözümleri üreten bir dünya lideridir ve su teknolojileri söz konusu olduğunda yeniliklere öncülük eder. İnsanların yaşam kalitesini artıran ve gezegenimizi koruyan devrim niteliğindeki teknolojileriyle dünyanın daha sürdürülebilir bir yer olmasına katkı sağlar.”
Türkiye’ nin en büyük çocuk hematoloji-onkoloji hastanesinde
ETNA imzası Uludağ Üniversitesi Görükle Yerleşkesi’ nde inşa edilen 10 milyon TL maliyetli yaklaşık 9.000 m2 kapalı alanı olan Sabahattin Gazioğlu Çocuk Hematoloji-Onkoloji Hastanesi, Türkiye’nin en büyük çocuk hematoloji - onkoloji ve kemik iliği nakil merkezi olma özelliğini taşıyor. 50 yatak ile hizmet veren merkezde, kemik iliği nakil ünitesi yer almakta olup kök hücre çalışmaları da yapılabiliyor. Ülkemiz için bir ilk olan projede; ETNA EIL-FK serisi in-line frekans kontrollü sirkülasyon pompaları, ıslak rotorlu sirkülasyon pompaları, komple paslanmaz çelik kullanım suyu hidroforları ve NFPA20 normuna uygun elektrik+dizel+jokey pompalı yangın pompası tesis edilmiştir. NFPA 20 normuna haiz ETN Y N 65/245 2-37/C-15 tip yangın pompasında; pompa gövdesi döküm(GG25), pompa fanı(çark) bronz malzemeden üretilmiş olup, sızdırmazlık 5 sıra yumuşak salmastra ile sağlanmıştır. Yangın pompasında tesis edilen 2
40
adet ETNA EA 65/26 tip norm pompalar, %150 kapasitede anma basıncının %65 i’ nin altına düşmeyecek karakteristik eğriye sahiptir. Yangın pompasında ETNA EP C/15 serisi 1 adet jokey pompa tesis edilmiş olup, jokey pompada sızdırmazlık mekanik keçe ile sağlanmaktadır.
Haberler
Systemair HSK, sektör temsilcilerini İsveç’te ağırladı Systemair HSK, 11-13 Haziran 2015 tarihleri arasında sektör temsilcilerini İsveç’te ağırladı. 30 kişilik grup, gezinin ilk gününde Systemair’in genel merkezi olan Skinnskatteberg’deki fabrikayı ziyaret etti. 50.000 m² üretim ve depolama alanına sahip olan, gelişmiş teknolojik sistemlerin kullanıldığı fabrikayı yakından inceleme fırsatı buldular. İsveç Systemair’in Genel Müdürü Pär Johansson, ziyaretçilere; Systemair ürünleri, üretim teknolojileri ve kalite standartları hakkında detaylı bilgiler verdi.
Systemair’in deneyimli mühendisleri eşliğinde tesiste bulunan Ar-Ge merkezi gezildi. Akustik laboratuarda fan ses ölçümü, karanlık odada ise hava dağıtım elemanlarının difüzyon testi yapıldı. Showroom gezisinde ise ziyaretçiler, fabrikada üretilen; fanlar, fan aksesuarları, kompakt klima santralleri, hava perdeleri ve ısıtma ürünlerini inceleme fırsatı buldular. Systemair HSK’nın üç gün süren gezi programı, Avrupa’nın gözde şehirlerinden biri olan Stockholm’e düzenlenen turla son buldu.
Systemair HSK, seminerlerine Kıbrıs’ta devam etti Systemair HSK Mühendisleri, Makine Mühendisleri Odası (MMO) Kıbrıs Temsilciliği tarafından 8-9 Mayıs 2015 tarihleri arasında düzenlenen seminerde “Klima Santralleri, Kontrol Sistemleri, Fan Teknolojisi ve Yangın Güvenliği” konularını anlattı. Kıbrıs Makine Mühendisleri Odası’nın binasında gerçekleşen ve iki gün süren seminere Kıbrıs’ta
42
faaliyet gösteren mekanik proje ve taahhüt firmalarının yetkilileri katıldı.
Haberler
AFS Akademi, 2. dönem eğitimleri
Eylül’de başlayacak
Havalandırma alanında standartları yükseltmeyi hedefleyen AFS Akademi, 24 Haziran 2015’te eğitimlerine ara verdi. Temmuz- Ağustos dönemi eğitimlerine ara veren AFS Akademi, yeni dönem için farklı eğitim konu başlıkları üzerinde çalışıyor. 2 Eylül 2015’te yeni eğitim dönemine başlayacak olan AFS Akademi, programına “kapalı otoparklarda havalandırma ve jet fanlar” konusunu dâhil edecek.
AFS Akademi eğitimleri; bir hafta İstanbul, bir hafta Ankara’da olmak üzere iki farklı lokasyonda her hafta Çarşamba günü 09.30-16.30 saatleri arasında devam edecek. Sektörün katılımına açık ve ücretsiz verilen AFS Akademi eğitimlerinin sonunda yapılan sınavlarda 70 ve üzeri puan alanlar, başarı sertifikasına hak
kazanıyor. Eğitimlere katılmak isteyenler http://www.afsakademi.com adresi üzerinden başvuruda bulunabiliyor. İklimlendirme sektöründe bilgi seviyesini, buna bağlı olarak iş kalitesini ve verimini artırmayı amaçlayan AFS Akademi, insana yatırıma önem veren bir anlayışla eğitimlerini sürdürüyor.
Alarko Carrier’dan, Manisa Büyükşehir Belediyesi
teknik personeline dalgıç pompa eğitimi İklimlendirme sektörünün öncü firması Alarko Carrier, Manisa Büyükşehir Belediyesi Su ve Kanalizasyon Müdürlüğü’ne bağlı 17 ilçede görevli toplam 70 personele, geçtiğimiz günlerde dalgıç pompa eğitimi verdi. Manisa Holiday Inn Otel’de gerçekleştirilen eğitim semineri kapsamında, katılımcılara; “dalgıç pompa seçim kriterleri”, “ekonomik açıdan dalgıç pompa seçim uygulamaları” ve “dalgıç pompa arızaları” hakkında teknik bilgiler aktarıldı, uygulamada karşılaşılan sorunlara ilişkin çözüm yolları sunuldu. Alarko Carrier Dalgıç Pompa Bölge Sorumluları Orkun Akhisarlı ile İsmet Aktepe tarafından organize edilen seminer, Dalgıç Pompa Türkiye Satış Müdürü Yüksel Pınar ve Dalgıç Pompa Ürün Müdürü Cüneyt Bulca tarafından verilen yaklaşık 6 saatlik eğitimle son buldu. Görevli personel dışında seminere iştirak eden Manisa Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürü Yakup Koç, verimli geçen eğitimin ardından Alarko Carrier’a teşekkürlerini sundu.
44
Haberler
Fotovoltaik k sistemlerle kendi elektriğinizi üretmenizze yardımcı oluyor Isıtma sektöründeki 46 yıllık tecrübesiyle kalitenin öncü isimleri arasında yer alan Baymak, oluşturduğu PV paket sistemleri ile güneş enerjisinden elektrik üretmenizi sağlıyor. Enerjideki dışa bağımlılığımız, Türkiye’deki enerji tüketiminin %90’ının fosil yakıtlardan karşılanması çevreci ve alternatif enerjinin doğal kaynaklardan sağlanma fırsatlarını da beraberinde getirdi. Ülkemizdeki güneş enerjisi potansiyelini en faydalı şekilde kullanmaya çalışan Baymak yüzünü güneşe dönerek alternatif temiz enerji üretimini desteklemeye devam etmektedir. Temiz enerji sağlayan fotovoltaik paneller ile tüketiciye kendi enerjisini üretebileceği çevre dostu ürünleri bir arada kullanabileceği paket sistemleri tüketiciye sunan Baymak ödeme zorluğu yaşanmayan finansman modelleri tüketiciye dost projeler gerçekleştirmektedir. Baymak, güneşten elektrik üreten fotovoltaik sistemlerle ilgili 3, 5, 10, 15, 20, 25 ve 30 kW gücünde olmak üzere 7 farklı paket sunuyor. Türkiye’de 4 kişilik bir ailenin aylık tüketimi 200-300 kWh arasında değişiyor. 10 dairelik bir apartmana ise 30 kW‘lık bir sistem kurulabiliyor. Güneşten elektrik üretmenin maliyeti başlangıç aşamasında fazla gibi görünse de çok kısa sürede kendini amorti eden sistem, zamanla elektrik faturasını bedavaya getirmeye, hatta tüketilenden fazlasını satabilmeye olanak sağlıyor. Türkiye’de 4 kişilik bir ailenin günlük ortalama tüketimi 10 kWh civarında.
46
Ülkemizdeki ortalama güneşlenme süresi kuzey bölgelerde 5, güneyde ise 7 saate ulaşıyor. Bu verilerle 2.5 kW’lık PV sistem kurulumu bir evin tüketimini karşılayabiliyor. Bu sistemin maliyeti ise 5.000 dolar civarında (projelendirme hariç). Ülkemizde bu sistemin kendini amorti etmesi 6.5-7.5 yıl arasında değişiyor ancak elektrik satın alma bedelinin yıldan yıla arttığını düşünürsek, bu sistem aynı zamanda sizi artıştan da korumuş oluyor. Ayrıca devlet, sistem kurulumundan itibaren 10 yıl boyunca fazla üretilen elektriği kW başına 13.3 dolar cent’ten almayı taahhüt ediyor. Böylece 30 yıl ömrü olan fotovoltaik panellerle elektrik maliyeti artışından etkilenmeden hem kendi iç tüketimini karşılamak hem de fazla üretimi devlete satmak mümkün oluyor. Baymak öncelikle bayiliklerine ve satış kanallarına fotovoltaik sistemi hakkında eğitimler vermiştir. Baymak, uygulamalı PV sistem kurulum eğitimlerine haziran ayında başladı. Eğitimlere kısa zamanda 110 kişi katılım sağladı. Bu kapsamda, sahada uygulama yapacak olan bayiler konu ile ilgili detaylı olarak bilgilendirildi. Bayiler, Baymak fabrikasının çatısında kurulu olan 10 kW kapasitesindeki sistem üzerinde ürünleri ve çalışma prensiplerini öğrendiler. İzmir, Manisa, Aydın, Antalya, Adana, Konya, Kayseri ve Ankara’nın da aralarında
bulunduğu 23 ilden gelen katılımcılar, hem güneş enerjisinden elektrik enerjisi üretme sürecinde izlenecek yasal prosedürler konusunda bilgi aldı hem de Baymak-Şekerbank işbirliğine ilişkin uygulanacak finansman modelini öğrenme fırsatı buldu. Müşteriler, Baymak bayilerinden fotovoltaik sistemi hakkında her şeyi öğrenebilecekler ve en önemlisi de bayiliklerde mevcut olan çalışan sistemleri, müşteriler yerinde görebileceklerdir. Şu an Baymak kurulumlarını yapmaya devam etmektedir. Baymak bayileri, bir taraftan en temiz enerji kaynağını kullanarak çevreci yaklaşımın öncülüğünü yaparken diğer taraftan da Baymak güneş pillerinin işleyişini, üretilen enerji miktarını ve sağlanan tasarrufu tüketiciye yerinde gösterme fırsatını bulmaktadır.
Temiz enerji, büyük hedefler Baymak, yurt içi pazarında tüm çatılarda yer almayı hedeflemektedir. Çünkü bu sistemin ilk tohumlarını atan markalardan biridir. Baymak, küçük paket sisteminin oluşumunu sağlayan ilk firma olmanın yanı sıra dünya çapında dağıtım sistemleri modeliyle uygulayan ilk firmadır. Dolayısıyla iç ve dış pazarda da çatı kurulumlarında yer almak temel hedefidir.
Haberler
Armacell Yalıtım'dan Bayii Alımlarına Ödül Armacell Yalıtım, Oneflex ürünlerine, 7 Ağustos tarihine kadar 35 bin ve 75 bin TL sipariş veren Bayilerini alımlara göre iki kategoride ödüllendiriyor. Belarus - Minsk, Thailand gezileri düzenliyor. Bu kampanya, Bayiler tarafından büyük ilgi ile karşılandı. Armacell, esnek yalıtım köpüklerinde dünyaca ünlü, lider bir firma olup yılın ilk aylarında Das Yalıtım'a yaptığı yatırım ile ülkemize girişi ses getirmiş, bayii teşkilatları genişletilmiş, hizmet alanları çeşitlendirilmiştir. Sektörümüz ve ülkemiz açısından önemli bir yatırım gerçekleştiren ve Armacel Yalıtım A.Ş. olarak konumlanan firma, bayilerini ödüllendirerek satışlarını artırmayı hedefliyor. Türkiye çatısı altında Armaflex ve Oneflex markasını birlikte devam ettiren Armacell Yalıtım, standart
ve üstün teknik özellikler taşıyan özel ürünlerini ülkemiz pazarına sunmaktadır. HVAC sektöründe kalite algısını arttırmış, yanı sıra denizcilik sektöründe de sertifikalı ürünleri ile hizmet vermektedir. Armacell’in ileri teknolojiye sahip yalıtım ürünleri, küresel enerji etkinliğini ve verimliliğini artırmakta, dünyanın önde gelen tesislerinde kullanılmaktadır. Isı yalıtımının ötesinde, Armacell ürünleri, rüzgar türbin kanatlarının temel parçalarında ve otomotiv sektöründe akustik yalıtım, conta ve salmastra
olarak kullanılmaktadır. Ülkemizde yeni yapılan hastaneler, okullar, iş merkezleri, alışveriş merkezleri, kongre ve toplantı alanları, camiler, spor ve sağlık tesisleri gibi yoğun insan trafiğinin bulunduğu mekanların havalandırma sistemlerinde; insan sağlığına uygun, montaj sırasında kolay uygulanabilir, iş gücünden ve süresinden tasarruf edilebilen, yangın dayanımı yüksek, uluslararası standartlara sahip özellikler ile üretilmiş Armacel Yalıtım'ın elastomerik kauçuk köpüğü ürünleri tercih edilmektedir.
İklimSA’da yüzde 35’e varan indirimlerle sıcaklıklar düşüyor Yaz sıcaklarında serinlemek isteyen tüketiciler için son teknoloji ürünleri birbirinden avantajlı fiyatlarla müşterilerine sunan İklimSA’nın yaz kampanyası 1 - 31 Temmuz tarihleri arasında devam ediyor. İklimSA merkezlerinden Mitsubishi Heavy markaya ait belli model duvar tipi klimalardan alanlar yüzde 35’e varan indirimlerden faydalanabiliyor. Geçmişten gelen tecrübesi ve Sabancı güvencesi ile her zaman ürün kalitesine önem veren İklimSA, TeknoSA sinerjisiyle yaz sezonu kampanyasına devam ediyor. 1 - 31 Temmuz 2015 tarihleri arasında Türkiye genelindeki 200’e yakın İklimSA merkezinden Japon teknolojisine sahip, yüksek enerji verimliliği ve yeni sezonsal verimliliğe uygun Mitsubishi Heavy Industries marka klima alanlar hem yüzde 35’e varan indirimlerden hem de 36 aya varan tüketici kredisi ile ayda 74TL’den başlayan ödeme imkânından faydalanabiliyorlar. İklimSA, yaz sıcaklarında serinlemek isteyen tüketicilere uygun avantajlar sağlıyor.
48
Söyleşi
Systemair HSK mottomuz “mükemmellik”
Systemair HSK, n re ve em ön k yü bü e ey lit Enerji verimliliği ve ka kalamayı hedefliyor. mükemmeli de bu yolla ya Ar-Ge ekiplerinin geliştirdiği 7. Kuşak Klima Santrali’yle Avrupa’nın yenilikçi ve sayılı klima santrali üreticileri arasında yer alan Systemair HSK, mükemmeliyetçi yönetici ekibi ile keyifli bir röportaj için bizi fabrikalarına konuk ettiler.
Sizleri kısaca tanıyabilir miyiz? Ayşegül EROĞLU: Sabancı Üniversitesi Üretim Sistemleri bölümü mezunuyum. İş hayatıma farklı bir sektörde başladım. Daha sonra 2009 yılında HSK bünyesine dâhil oldum. Firma içerisinde çeşitli pozisyonlarda görev aldım, 2012 yılının Ağustos ayından buyana Systemair HSK nın fabrika müdürü olarak çalışıyorum. Arda ALPAR: 1974 yılında doğdum. Yıldız Teknik Üniversitesi’ Metalurji Mühendisliği bölümünden mezun oldum. 10 yıl kadar İklimlendirme sektöründe
50
faaliyet gösteren farklı bir firmada çalıştım. Yaklaşık 2,5 yıldır Systemair HSK’da Üretim ve Planlama Müdürü olarak görev yapıyorum. Orkun YILMAZ: 2002 yılında İstanbul Teknik Üniversitesi Makine Mühendisliği Bölümünden mezun oldum. 2010 yılında yine İTÜ’de İşletme Mühendisliği Yüksek Lisansımı tamamladım. 2005 yılından bu yana İklimlendirme sektöründe ki önemli firmalarda Ar-Ge faaliyetlerimi sürdürüyorum. 2013 yılı Aralık ayında katıldığım Systemair HSK bünyesinde Ar-Ge ve Kalite Müdürü olarak görev yapıyorum. 2012 yılında gerçekleşen Systemair ve HSK birlikteliği sonrası firmada gerçekleşen yapılanmadan kısaca söz edebilir misiniz? Ayşegül EROĞLU: Systemair ve HSK
firmalarının birleşmesi sonrasında ciddi yatırımlar yapıldı. Birleşme öncesinde HSK’nın 3 ayrı lokasyon da bulunan fabrikalarını bir araya getirip, entegre bir tesis kurduk. Tüm fabrikalarımızı tek çatı altında birleştirmek hem maliyetlerimizi düşürmemize hem de sistemimize olan kontrolümüzü arttırmamıza yardımcı oldu. Fabrikamızı fiziksel olarak kurguladıktan sonra hızlı bir şekilde makine yatırımlarına ağırlık vermeye başladık. Şu anda Türkiye’de hatta yurtdışında hiçbir klima santrali fabrikasında bulunmayan bir makine parkurumuz mevcuttur. Ancak “fabrikayı oluşturan tek şey sadece fiziki güç değildir içerisinde çalışan insanlardır” diyerek, organizasyonumuzu ciddi anlamda yeniden yapılandırıp Systemair HSK markasına yakışacak bir düzeye getirdik.
Söyleşi
Firmanızda üretilen ürünler ve üretim alanlarınız hakkında bilgi verebilir misiniz? Ayşegül EROĞLU: Fabrikamız 30.000 m² kapalı, 12.000 m² açık alan üzerine kurulmuştur. Fabrika içerisinde son teknoloji ile bezenmiş makinelerimiz mevcuttur. Bu üretim tesisinde hem yalın üretimi içeren endüstri mühendisliği çalışmalarını hem de makine mühendisliğinin çalışmalarını içeren bir sistem bulunuyor. Fabrika içerisindeki en temel ürünümüz klima santralidir. Klima Santrallerinde hijyen mahallerine cevap veren sistemlerimiz de mevcut. Bunun dışında paket tip cihazlarımızda var. Poolline adını verdiğimiz paket tip nem alma cihazı kapalı havuz ortamlarındaki nemi almaya yönelik bir cihaz.. Mediline adını verdiğimiz paket tip hijyen klima santralini ise ameliyathane ve yoğun bakım üniteleri gibi temiz odaların havalandırma ihtiyacını karşılamak amacıyla üretiyoruz. Ayrıca fabrikamızda; IGH, Fan Coil ve Aparey gibi Klima Santrallerini tamamlayıcı olan ürünler de imal ediyoruz. Yeni fabrikanızın sektördeki diğer Klima Santrali fabrikalarından farkı nedir? Ayşegül EROĞLU: Systemair HSK fabrikasının çalışanları oldukça genç ve dinamik bir ekipten oluşuyor. Bu ekibi oluştururken dikkat ettiğimiz en önemli unsur şuydu; evet klima santrali belki bir makine mühendisliği ürünü; fakat yalnızca makine mühendisleri bu ürünü üretmek için yeterli değil, dolayısıyla burada entegre bir mühendislik çalışması yapıyoruz. Makine mühendisliği, endüstri mühendisliği, elektrik & elektronik mühendisliği ve IT’nin birleşiminden oluşan bir yapımız var. Diğer rakiplerimizde ise bu yapı daha çok makine mühendisliği üzerine kurgulanmış durumda.. Systemair HSK her ne kadar dünya çapında bir firma olsa da, tüm Ar-Ge çalışmalarımızı Türkiye’de yapıyoruz. Dolayısıyla Türkiye’de ürettiğimiz tüm cihazlarımızın AR-GE’si Türk mühendisler tarafından yapılıyor.
52
Özellikle şunu da eklemek isterim; her zaman söylediğimiz gibi sadece fiziksel anlamda tüm standartlara sahip bir fabrika yeterli değildir aynı zamanda dijital fabrika dediğimiz yazılım programları ile entegre çalışan ve dolayısıyla tüm sistemi bir yazılım üzerinde izleyebildiğimiz bir platformunda olması da şarttır. İşte bu özelliğimiz en büyük farklarımızdan biridir. Avrupa ile Türkiye’nin üretime ve ürüne bakış açısında ne gibi farklılıklar var? Bu farklılıkların Systemair HSK’ya etkileri nelerdir? Ayşegül EROĞLU: HSK zamanında, satış her zaman üretimin önünde ilerledi. Bizi hep satış yönlendirdi. Bu birliktelikten sonra Avrupa standartları hakkında yoğun bir bilgi ve yöntem transferi oldu. Avrupalıların kaliteye, ürüne, standardizasyona, üretim teknolojisine bakış açısı bizden çok daha önde, çünkü sanayi devrimini bizden çok daha uzun yıllar önce yaşamışlar. Bu nedenle imalat sürecini onların standartlarıyla yapılandırdık ama ekibimizin yerli olmasını tercih ettik. Lokal pazarda klima santrali üreticileri çok fazla ve her biri birtakım değerler açıklıyor; sınıflar, Eurovent değerleri, sertifikasyonlar gibi… Biz lokal pazarda bunları konuşaduralım, aslında bütün bunlar çok kısa bir süre sonra geride kalacak… Türkiye pazarında AHU kalitesini EUROVENT’in 6 kriterine bakarak değerlendirme alışkanlığı oldukça yaygın..Bu durum yanlış değildir;
ancak tek başına yeterli de değildir. Örneğin Avrupa’da ki üreticiler için EUROVENT bir GEREK ŞART; ama asla YETER ŞART değil. Systemair HSK AR-GE departmanında yapılmakta olan geliştirmeler ile özellikle “enerji verimliliği” üzerine YETER ŞARTI nasıl sağlayacağımıza dair çalışmalarımızı yakında pazara sunmayı planlıyoruz. Fabrikanızda kullanılan üretim teknolojilerinden bahsedebilir misiniz? Arda ALPAR: Systemair teknolojiyi takip eden ve bu konuda sürekli yatırım yapan bir firma. Bunu 17 ülkede bulunan toplam 22 fabrikasında görebiliyorsunuz. İki yıl önce Systemair HSK fabrikasınada grup içindeki en büyük makine yatırımlarından biri yapıldı. Kullanılan teknoloji hem grup fabrikalarında hem de Türkiye’de bir ilk oldu. Bu bize verimlilik ve üretim hassasiyeti adına büyük bir güç verdi. Tabi sadece teknoloji yatırımı yeterli değil, elinizdeki imkanları en iyi şekilde kullanmanız gerekir ve bu süre içinde bu konuda da ciddi yol katettiğimizi düşünüyorum. Üretimin her safhasında yalın üretim prensipleriyle hareket ediyoruz. Bu hem üretim sahasında hem de proje ve mühendislik ofislerimizde bu şekilde işliyor. İnsanların kontrolünde; ama insan hatalarından arındırılmış kendi kendini kontrol edebilen prosesler yaratmaya çalışıyoruz. Üretimimiz proje esaslı olduğu için özellikle Klima Santrallerinde ürün çeşitliliğimizin fazla, olasılıkların sonsuz
Söyleşi gerektirmeyen, full otomasyonla çalışan continue bir profil işleme hattı. Burada santrallerde kullanılan profillerin delikleri deliniyor, aynı deliklere diş açılıyor ve profiller gerekli boylarda kesildikten sonra montaj hattına sevk ediliyor. Bu işlemler, montajda olağanüstü bir hız ve hassasiyet kazandırıyor. Özellikle renevasyon projelerinde klima santrallerinin demonte üretilmesi büyük önem taşıyor. Sahaya demonte olarak sevk edilen santrallerin montajı ise son kullanıcının sadece elektrikli bir el aletiyle rahatlıkla yapabileceği hale geliyor.
olması işimizi zorlaştırsa da biz ürünü değil üretim yöntemlerimizi standardize ederek üretim yapıyoruz. Özellikle projenin ve planlamanın her aşamasında tamamen işimize özel olarak dizayn edilmiş bilgisayar programları kullanılıyor. Bu da bize hem hız hem de hatasız bir akış sağlıyor. Bir santralin yüzlerce farklı parçadan oluştuğunu ve her yeni ürün için bunların tekrar bir araya getirildiğini düşünürseniz bunun ne kadar hayati bir konu olduğunu daha iyi anlayabilirsiniz. Systemair HSK AR-GE mühendisleri tarafından geliştirilen patentli teknolojimiz “Frame Drill” bir çok klima santrali üreticisine göre üretimde fark yaratan bir yöntem. Operatör
54
Klima Santrallerinizin AR-GE’sini Türkiye’de mi yapıyorsunuz? Orkun YILMAZ: Klima Santrallerini kendi AR-GE ekibimizle birlikte Türkiye’de tasarlıyoruz. Türkiye HVAC sektöründe üretici firmaların sayısı her geçen gün artıyor ve buna bağlı olarak rekabet ön plana çıkıyor. Firma sayısı ile doğru orantılı olmasa da ürünlerin kalitesinde sektörel anlamda bir artış görülüyor. Özellikle fuarlarda bunu daha net görebiliyoruz. Systemair HSK olarak biz Ar-Ge’nin öneminin farkındayız. Yeni müşteri taleplerine teknik anlamda sorunsuz bir şekilde, zamanında ve düşük maliyetler ile cevap verebilmek için sürekli olarak Ar-Ge ekiplerimizi geliştiriyoruz. Her konumuzla ilgili çözümler geliştiren, farklı branşlarda mühendislerimize sahibiz. Bununla ne kadar övünsek azdır. HSK firmasının, Systemair ile birleşmeden önce de 30 yılı aşkın bir geçmişi var. HSK 30 yıllık geçmişinde de pazarın taleplerini doğru şekilde okuyup, Klima Santrali üretiminde ilklere imza atmış olan bir firmadır. Buna örnek olarak; demonte klima santrali üretimi için geliştirilen ve patenti alınan Frame Drill® teknolojisi ile performans test laboratuarını gösterebiliriz. Biz de Systemair HSK’nın yeni nesil temsilcileri olarak genç ve dinamik ekibimizle firmamızı bir kademe daha ileri taşımak için gereken özeni gösteriyoruz. Yakın zamanda ise farklı uygulamalar için geliştirdiğimiz ileri teknoloji içeren bir takım cihazlar ile bazı sürprizler yapmayı planlıyoruz.
Yeni nesil Flexline Klima Santralinin özelliklerini ve kullanıcıya olan faydalarını anlatabilir misiniz? Orkun YILMAZ: Flexline yıllardır piyasa içerisinde üstün özellikleriyle bilinen bir klima santrali. Yüksek EUROVENT değerlerine sahip olan Flexline serisi klima santrallerinin sahada montaj avantajı bulunuyor. Ayrıca geçtiğimiz yıl yaptığımız geliştirmeler ile cihaz boylarında ciddi oranda kısalmalar kaydettik. Daha kompakt ve sızdırmazlık sınıfı L2’den L1’e yükselmiş cihazlar üretiyoruz. Özellikle panellerin parça sayılarında büyük oranda azalma sağlayarak, üretimde standartlaşma ve cihaz kalitesinde fark edilebilir bir iyileşme sağladık. Flexline serisi klima santralleri ile müşterilerimize; fonksiyonel, teknik açıdan artıları olan, estetik ve görsel açıdan göze hitap eden cihazlar sunuyoruz. Yeni nesil Flexline Klima Santralinin lansmanını ve satışını ne zaman yapmayı planlıyorsunuz? Orkun YILMAZ: Tüm Ar-Ge çalışmalarını tamamladık. Şu anda sertifikasyon çalışmaları için EUROVENT ile görüşmeler yapıyoruz. Lansmanını Eylül ayında gerçekleştirmeyi ve daha sonra piyasaya sürmeyi hedefliyoruz. 2014-2015 döneminde Systemair HSK AR-GE ekibi tarafından geliştirilen yeni ürünler var mı? Orkun YILMAZ : Aslında bizim amiral gemimiz Flexline, bunun üzerine geçen yıl oldukça çalıştık. Bunun yanı sıra özellikle hijyen konusuna büyük önem veriyoruz. DIN 1946/4 standardına uygun hijyenik klima santrali üretilmesi anlamında da ülkemizde ciddi bir karışıklık yaşandığını düşünüyoruz. Mediline isimli paketi tip hijyenik klima cihazlarımızı ilgili standartlara uygun şekilde tekrar elden geçirdik. Range’imizi geliştirirken, yüksek verimli EC fan teknolojisini de entegre ettik. Bunların yanı sıra; çocuklarımızın uygun ortamlarda eğitim alabilmeleri için “paket tip sınıf havalandırma cihazı”nı geliştirip, üretmeye başladık. Aslında bu konuyu bir sosyal sorumluluk projesi olarak ele aldık. İzmir Makine
Söyleşi Mühendisleri odasının “okullarda iç hava kalitesi” üzerine yaptığı bir projeye destek vererek ‘Classroom IGH’ adını verdiğimiz, sınıf havalandırma cihazını tasarladık. Sınıf havalandırma cihazını bu yıl ki TESKON Kongresi’nde bir bildiri hazırlayarak sunduk. İzmir MMO’nun “okullarda iç hava kalitesi” projesi kapsamında pilot okul olarak belirlediği okulun 2 sınıfına bu ürünümüzden tedarik ettik. Umuyoruz ki sektörümüzde bu konu ile ilgili farkındalık biraz daha artar. Biz, herkesin iç hava kalitesi konusunda üzerine düşeni yapması gerektiğine inanıyoruz. Müşterilerinize sunduğunuz diğer hizmetler nelerdir? Ayşegül EROĞLU: Systemair HSK olarak müşterilerimize, hem İstanbul fabrikamızda hem de diğer ülkelerdeki fabrikalarımızda üretilen ürünlerimizi sunuyoruz. Satış Sonrası Hizmetler kapsamında tüm ürünlerimiz için; devreye alınma, bakım, arıza giderme, yedek parça sağlanma gibi çeşitli hizmetlerimiz bulunuyor. Kısacası Systemair HSK olarak ürünlerimizin yaşam döngüsü boyunca müşterilerimizin yanında olabileceğimiz tüm hizmetleri veriyoruz. Ağırlıklı olarak hangi ülkelere ihracat yapıyorsunuz? Ayşegül EROĞLU: Lokal pazara, Systemair’in yurt dışındaki satış ofislerine, OEM müşterilerimize ve yurt dışında iş yapan Türk Müteahhitler aracılığı ile yakın coğrafyalara klima santrali üretiyoruz. Başta körfez ülkeleri olmak üzere Doğu Avrupa, Rusya, Türki Cumhuriyetler ve Kuzey Afrika’ya Klima Santrali ihraç ediyoruz. Biliyoruz ki bu ülkeler ve yurt dışında iş yapan Türk Müteahhitleri, ürünlerimizi, özelliklerinden ve rakiplerimize karşı sağladığı avantajlardan dolayı tercih ediyorlar. Ayrıca Systemair grubuna dâhil olduğumuz için Avrupa’da ciddi anlamda portföyümüzün içerisine girdi. Bu yıl itibariyle klima santrali üretim kapasitemizin %40’ını oluşturan ihracatımızı, % 60’lara çekmeyi hedefliyoruz İhracat gerçekten satış kanalı olarak oldukça önem verdiğimiz ve değer verdiğimiz bir alan.
56
Geçtiğimiz haftalarda 2014 yılı boyunca klima santrali ihracatındaki başarılı performansımızdan dolayı İSİB ( İklimlendirme Sanayi İhracatçıları Birliği ) tarafından düzenlenen ihracatta başarı ödül töreninde “Klima Santralleri” kategorisinde ödül almaya hak kazandık.. Klima santralleri kategorisinde en fazla ihracat yapan 3. firma olarak seçildik. Ve üçüncülük ödülünü, bu yıl 4. kez almaya hak kazandık. Ödülü, Systemair HSK adına Yönetim Kurulu Başkan Yardımcımız Vural Eroğlu, Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci’den aldı. Ürünlerinizin kullanıldığı referans projelerden bahsedebilir misiniz? Ayşegül EROĞLU: Yakın zaman önce İsveçte bulunan New Karolinska Solna Hospital’ın klima santrallerini, patentli üretim teknolojimiz olan Frame Drill ile üretip, demonte olarak sevkiyatını gerçekleştirdik. Frame Drill üretim teknolojisi ile ürettiğimiz demonte klima santrallerimiz sayesinde müşterilerimize nakliyede ciddi avantaj sağlıyoruz. Genelde rakiplerimiz, demonte Klima Santrali’ni Avrupa’daki üreticilerden sağlarken; biz, Systemair HSK olarak Hadımköy’de bulunan üretim tesislerimizde demonte klima santrali üretebiliyoruz. Tasarladığımız makine ile klima santralinin gövdesini oluşturan profilleri deliyoruz ve manuel hatalar olmadan şantiyeye gönderiyoruz. Supervizörler eşliğinde bu profiller monte ediliyor, böylece hata payı olmuyor. Ayrıca; Rusya’da bulunan Pulkovo Airport, Moder Karton Fabrikası / Çorlu, Turkmenistan Naval Academy, Algida Fabrikası / Konya, Timsah Arena
Stadyumu / Bursa, Prishtina Havalimanı / Kosova, Point Bornova Mall / İzmir, Mall of Istanbul ve Azerbaycan.’da inşa edilen Trump Tower referanslarımızdan bazılarıdır. 2014 yılı nasıl geçti? 2015 yılı için hedef ve beklentileriniz nelerdir? Ayşegül EROĞLU: 2014 yılı bizim için başarılı geçti. Büyüme anlamında yılı artılar yaşayarak kapattık. Fabrika açısından baktığımızda ise yeniden yapılandırmaları tamamladığımız, Ar-Ge anlamında yeni nesil santraller geliştirip, ürettiğimiz bir yıl oldu. Elbette 2015 yılından beklentilerimiz çok çok daha fazla. Hem ihracat hem de yurtiçi kanalında yapacağımız farklı çalışmalar ile ciddi büyüme hedeflerimiz var. Son olarak firmanızın gelişim sürecini ve geldiğiniz noktayı nasıl değerlendiriyorsunuz? Ayşegül EROĞLU: Biz firma olarak iyiden mükemmele giden bir hizmet ve ürün anlayışını benimsedik ve çalışmalarımızı bu doğrultuda yaptık ve yapmaya da devam ediyoruz. HSK döneminde fabrika olarak da pazarı iyi şekilde değerlendiriyorduk. Systemair ile birleştikten sonra kendimize hedef olarak mükemmeli koyduk. Artık global pazarın içerisinde daha aktif rol alıyoruz. İyiyle yetinmiyor, mükemmeli hedefliyoruz.. Şu ana kadar bu kapsamda birçok başarılı çalışmalar yaptık; ama mükemmel tabi ki sonu olmayan bir hedef bununda farkındayız ve çalışmalarımıza, ekibimiz ile birlikte hızlanarak devam ediyoruz.
Ürün
A+++ soğutan ve ısıtan klima Mitsubishi Electric’in Japonya’daki Kirigamine tepelerinin doğal esintilerinden ilham alınarak tasarlanan Kirigamine serisi klimaları, “3D i-see Sensör” ile akıllı hava yönlendirme kontrolünü, “Plazma Quad” filtreleme teknolojisi ile sağlıklı iç ortam havasını, sezonsal enerji verimliliği standartlarının en üst seviyesi olan A+++ enerji verimliliği ile de tasarruf imkânını bir bütün olarak sunuyor. Türkiye’de 23 Aralık 2013 tarihinde yayımlanan yeni tebliğe göre, klimalar artık sezonsal performansları ile değerlendiriliyor. Daha önce cihazların enerji sınıfları tek bir çalışma noktası için belirlenirken, şimdi tüm sezonu kapsayacak şekilde birçok çalışma noktası için hesaplamalar yapılıyor. Bu sayede, yeni hesaplanan sezonsal verimlilik değerleri ile ürünün performansı gerçeğe en yakın şekilde belirleniyor. Dünya genelinde sunduğu ürün ve hizmetlerde kalite, konfor, teknoloji gibi değerlerinden ödün vermeyen Mitsubishi Electric’in ayrıcalıklı ürünlerinden biri olan Kirigamine serisi klimalar, zorlu iklim koşullarında bile hem ısıtma hem de soğutmada yönetmeliğin belirlediği en verimli sınıf olan A+++ enerji sınıfına ulaşabiliyor. Mitsubishi Electric Kirigamine Comfort Plus* serisi klimalar -25 derecelik dış hava sıcaklığında dahi çalışabiliyor. Japonya’daki Kirigamine Tepelerinin doğal hava akışının modellenmesiyle tasarlanan Kirigamine klimalar, mekânda şiddetli bir rüzgâr yerine bir meltem esintisi ile performansından ödün vermeden konfor sağlıyor. Bu özellik ortamın aşırı soğumasına ve yorgunluk hissine engel oluyor. Kirigamine serisi klimaların bir diğer özelliği ise birbirinden bağımsız kontrol edilebilen sağ ve sol kanatların, iklimlendirilen havayı ortamda iki farklı noktaya hatta montaj yerine göre alt-üst kat gibi iki farklı mahalle yönlendirebilmesi.
3 Boyutlu ortam kontrolü “3D i-see Sensör” özelliği ile akıllı
58
hava yönlendirme kontrolü sağlayan Kirigamine klimalar, soğutma modunda hava çarpmasını engellemek için havayı kişilerin bulunmadığı tarafa yönlendiriyor. 3 boyutlu tarama yaparak mekândaki kişileri tespit eden bu sensörün ayrıcalıklı tarafı ise özellikle ısıtmada havayı direkt olarak tespit edilen kullanıcılara doğru da yönlendirilebilmesi. Bu özellik kullanıcıların daha çabuk ve etkili ısınmalarını sağlıyor. Kumanda üzerinden kontrol edilebilen “3D i-see Sensör”, ortamdaki evcil hayvanları ve insanları ayırt edebiliyor. Bu sensör ayrıca ortamda kimsenin bulunmadığını tespit ederek ekonomik modu devreye alabiliyor, ortama giren biri olduğunda ise otomatik olarak ilk ayarlarına geri dönüyor. Mitsubishi Electric Kirigamine serisinde, otomatik olarak sağasola hareket edebilen kanatçıkların çalışma limitleri montaj yerine göre sınırlandırılabiliyor. Bu özelliği sayesinde Mitsubishi Electric’in uzman keşif ekipleri Keşfetteam, kullanıcılara daha fazla montaj yeri alternatifi önerebiliyor ve konfor beklentilerini karşılayabiliyor. Ayrıca iklimlendirilen havanın duvar
veya sirkülasyonu kısıtlayacak bir engele yönlendirilme ihtimali ortadan kalktığı için hem enerji tasarrufu hem de ortamda daha homojen bir sıcaklık dağılımı sağlanıyor.
Plasma Quad filtre sistemi Mitsubishi Electric Kirigamine serisi klimalar, sadece iklim konforunu değil iç ortam hava kalitesini de üst düzeyde sağlıyor. “Plazma Quad” filtreleme sistemi sayesinde ortam havasındaki toz, bakteri, virüs ve alerjenleri güçlü bir perdeye benzeyen elektriksel alanı kullanarak hava girişi boyunca yüzde 99’a** varan oranda nötralize edebiliyor.
Sınırların ötesinde kontrol Mitsubishi Electric Kirigamine serisi klimalarda bulunan günlük ve haftalık programlama özelliği ile kullanıcılar cihazlarını istedikleri zaman çalışmak üzere ayarlayabiliyor. Açma-kapama programlaması sağlayan günlük timer fonksiyonunun yanı sıra her güne dört farklı komut ile toplamda yirmi sekiz ayrı tanımlama yapılabilen haftalık programlama sistemi cihazların detaylı ve otomatik kontrol edilmesini sağlıyor.
Ürün
Hidroforda aranan tasarım, performans ve kalite E.sybox’ta buluştu Alanında dünyanın en gelişmiş ergonomik hidrofor sistemine sahip E.sybox, minimum enerjiyle maksimum verimlilik sağlıyor. Üstelik bunu fısıltı kadar sessiz çalışarak gerçekleştiriyor. IF 2013 dizayn tasarım ödüllü E.sybox hidrofor, özgün kompakt İtalyan tasarımıyla yer tasarrufu sağlamasının yanı sıra sağladığı minimum enerjiyle maksimum verimlilikle de öne çıkıyor. Kompakt tasarımı sayesinde eski tarz hidrofor sistemleriyle karşılaştırıldığında boyut olarak en az %30 yer tasarrufu sağlayan E.sybox, montaj yapılacak yerin durumuna göre tesisata yatay ve dikey olarak bağlanabiliyor. E.sybox’ın en önemli özelliklerinden biri de sessiz olması. Yeni su soğutmalı motoru korozyona karşı dayanımlı olduğu gibi soğutucu fan olmadığından eski tarz hidroforlara göre daha az gürültü kirliliği yapıyor. Standart kullanımda 45 dB gibi çok düşük ses aralığına sahip olan E.sybox, bu özelliğiyle kazan dairelerine yapılan ses yalıtımı maliyetini ortadan kaldırıyor.
Montajı ve bakımı kolay Tasarlanırken montaj ve bakım kolaylığı ile tüketici konforunun ön planda tutulduğu E.sybox, sisteme entegre bir şekilde 2 lt lik genleşme tankını içerisinde barındırdığı için ilave ek bir ürün ihtiyacı bulunmuyor. Bu genleşme tankının eski tarz hidrofor sistemlerine göre bir başka avantajı ise fazla yer kaplamaması ve bakım gerektirmemesi. Her bir parçanın maksimum olarak geliştirildiği invertör teknolojisi ile
60
donatılmış bir entegre elektronik sistemi olan E.sybox, invertör teknolojisi sayesinde su ihtiyacına göre devreye giriyor. E.sybox ile en başta su basıncında ani yükselme ve düşüşler olmamasının yanı sıra ayarlanan basınç, kullanım artsa da azalsa da aynı düzeyde kalıyor. Ayrıca tesisatta ani basınç yükselmesinden dolayı ses ve vuruntu olmadığı için her seferinde düşük devirle devreye girdiğinden daha az enerji harcıyor ve sürekli en hızlı devirde dönmediğinden mekanik ömrü de uzuyor.
Ürün
EVOMAX ile kolay kontrol, verimli kullanım 110 yıllık tecrübeyle İngiltere’de üretilen ve Termo Teknik tarafından Türk tüketicisine sunulan Duvar Tipi Yoğuşmalı Kazan EVOMAX kurulum, bakım ve kullanım kolaylığı açısından çok önemli avantajlar sağlıyor. Tek kazan ile 42, 65, 90, 105, 125 ve 160 kW kapasite değerlerine sahip olan EVOMAX, ısı talebine bağlı olarak kaskad kontrol paneli ile 15 adete kadar (Toplam 2400 kW = 2.000.000 kcal/h ) kontrol edilebiliyor. Türkçe karakterli kullanıcı ara yüzü hem kullanıcı hem servis için kolay, hızlı kurulum ve işletme sağlıyor. Web server ünitesi ile kontrol panelinin birlikte çalıştırılması durumunda dünyanın herhangi bir yerinden kazan dairesine erişim sağlanabiliyor.
Gelişmiş yönetim paneli Kontrol panelinde bulunan H girişlerini dijital ve analog giriş olarak kullanma olanağı bulunuyor. Bu özellik, dış hava sıcaklığından bağımsız kat istasyonlarına, klima santrallerine sabit sıcaklıkta su gönderimini ve yüzme havuzunun verimli bir şekilde çalıştırılmasını sağlıyor. Kontrol paneli üzerinden, ısı üretimine ilişkin kazan sıcaklığı, geri dönüş sıcaklığı, brulör modülasyonu, kolektör sıcaklığı, brulörün devrede olup olmadığı, güneş enerjisi akış suyu sıcaklığı ve değerleri; tüketim tarafında ise, dış hava sıcaklığı, tüm ısıtma devrelerine ait konfor sıcaklığı, ısıtma devresi pompalarının devrede olup olmadığı, kaskad gidiş ve dönüş sıcaklıkları, yardımcı röle çıkışlarının açık ve kapalı konumları yönetilebiliyor.
Yüzde 110 verim Alüminyum silüsyum alaşımlı döküm eşanjörü ile kazanın termal şoklara, ısıl gerilmelere ve korozyona dayanıklılığı artırılmıştır EVOMAX ürün yelpazesi işletme maliyetlerini düşük tutmak için
62
yüzde 110 verim oranına kadar kısmi yükte çalışır. Sınıf 5 değerinde ve 40mg/kWh değerinin altında düşük NOx emisyonu sağlayan EVOMAX kullandığı kontrol paneli ile başka bir kontrol paneline ihtiyaç duymadan güneş kolektörünün kazanlarla uyumlu çalışmasını sağlayan çevreci bir üründür.
Sessiz çalışma Kazanlar en yüksek ses seviyesinde olduğu ilk yanma konumunda bile EVOMAX’ın en yüksek kapasitesi olan 160 kW‘nın tam kapasitede çalıştığında bile ses seviyesi 56 desibeldir. Bir kütüphanede bile kabul edilen ses seviyesinin 40 desibel olduğu düşünüldüğünde, EVOMAX toplu yaşam alanlarında fark edilmeyecek kadar sessiz çalışır. EVOMAX kalitesi, titizlikle tasarlanmış dizaynı, özenle seçilmiş komponentleri yanında basit devreye alma ve bakım imkanı da sunuyor. 3 yıllık parça ve bakım garantisi ile birlikte EVOMAX ürün yelpazesi binalar ve geniş konutlar için uygun duvar tipi kazan çözümü özelliğini taşıyor.
Ürün
Şık tasarımı ile ödüle doymayan Emura
şimdi daha akıllı ve daha çevreci Dünya klima devi Daikin, tasarım ve mühendislik harikası olarak tanınan kliması Emura’yı, yeni ve üstün özellikler ile donattı. Pek çok saygın ödülün sahibi olan Emura II, çevreci R32 gazı ile kullanıcılarına daha yüksek verimlilik ve tasarruf imkanı sunuyor. Türkiye’nin yeni nesil soğutucu akışkan R32 ile çalışan ilk kliması Emura II, akıllı göz, telefonla uzaktan kumanda edilebilme gibi teknolojik özellikleri ile de dikkat çekiyor. İklimlendirme sektörünün öncü ve yenilikçi markası Daikin’in, büyük beğeni toplayan klimalarından biri olan Emura, yeni ve üstün özellikleri ile göz dolduruyor. Tasarım ve mühendislik harikası olarak tanımlanan Emura, ultra ince şık görünümü kadar, üstün performansı, verimlilik değerleri, teknolojik özellikleri ve çevre dostu oluşu ile de beğeni topluyor. Haziran ayı itibariyle kullanıcıları ile tanışan Daikin Emura II duvar tipi klima ünitesi, beyaz ve gümüş renk seçenekleri sunan eğimli tasarımı ile her türlü dekora uyum sağlıyor. Şık iç ünitesi kadar performanstan ödün vermeyen özellikleri ile de pek çok ödülün sahibi olan Emura II, bütün bir yaz olduğu gibi hangi mevsimde olursanız olun ideal sıcaklık ve uyumlu nem düzeyi sağlıyor.
Şıklığın teknoloji ile uyumu Şık tasarımın teknoloji ile muhteşem uyumunun en iyi örneklerden biri olan yeni Emura, eğimli yüzeyi ile her duvara uyum sağlıyor. Panelin eğimini takip eden hava giriş ızgaraları tasarımın bütünlüğünü sağlarken, Daikin Emura şık tasarımını çalışma esnasında veya kapalıyken de koruyor. Çok ince tasarlanmış operasyon gösterge ışığı ve sıcaklık sensörü açıklığı Daikin Emura’nın tasarımını özel kılan detaylardan biri olarak dikkat çekiyor. Operasyon göstergesi, ünitenin çalışma
64
İki bölgeli ‘akıllı göz’ teknolojisi
modunu anında gösterebilmek için farklı renkler alıyor. (Mavi: soğutma, kırmızı: ısıtma, beyaz: sadece fan, yeşil: kurutma, turuncu: zamanlayıcı aktif. )
5 ödüllü tasarım Ultra ince şık kavisli ön panele sahip tasarımı ile benzerlerinden ayrışan Emura II, aldığı ödüller ile de bu konudaki başarısını tescilledi. Emura, tasarım odaklı ödüllerin yanı sıra işçilik, malzeme seçimi, üretim verimliliği, çevreye duyarlılık, fonksiyonellik, ergonomi gibi kriterlerin hem uzmanlar hem de tüketiciler tarafından değerlendirildiği birçok ödülün sahibi oldu. Emura, bugüne kadar IF Design Award, Red Dot Award, German Design Award, Focus Open Award ve Good Design Award gibi tasarım dünyasının saygın ödüllerine layık görüldü.
Emura’nın dikkat çeken bir başka özelliği de iki bölgeli akıllı göz teknolojisine sahip olması. Odadaki insan varlığını algılamak üzere kullanılan yerleşik bir hareket sensörüne sahip olan Daikin Emura II, bu teknolojisi ile 20 dakika boyunca kimseyi algılamazsa otomatik olarak enerji tasarrufu moduna geçiyor. Odaya bir kişinin girmesinden sonra klima, hemen bir önceki ayarlarına geri dönüyor. Ayrıca Emura II, 3 yöne hava üfleme sistemi sayesinde sıcak ve soğuk havayı dikey ve yatay olarak üfleyerek odanın her köşesine eşit miktarda yayabiliyor. Bunun yanı sıra insanları algıladığı zaman havayı farklı noktalara doğru üflüyor.
Fısıltıdan sessiz çalışıyor Emura II, 19 desibele kadar inebilen üflemesi ise fısıltı derecesinden daha sessiz çalışırken, gece ayar modu ile daha konforlu bir uyku için aşırı ısınmayı veya aşırı soğumayı önlüyor. Yeni nesil Emura, 3 boyutlu hava üfleme özelliği ile sıcak ve soğuk havayı dikey ve yatay olarak üfleyerek odanın her köşesine eşit miktarda yayabiliyor. Konfor modu ile ünitenin soğuk hava etkisi yaratmayacak şekilde çalışmasını garantileyen Emura II, soğutma sırasında soğuk havanın doğrudan insanlara üflenmesinin önlenmesi için kanatları yatay konumuna geçiyor. Isıtma sırasında ise sıcak havanın odanın alt kısmına doğru üflenmesi için kanatları dikey konumunu tercih ediyor.
Ürün
Vaillant klimalar performans ve estetik kadar sağlığın da buluşma noktası Estetik, performans, kalite ve iyi servis hizmeti arayanlar için tasarlanana Vaillant klimalar, nemden arındırılmış temiz ve kuru hava konforunu sağlıyor. Vaillant, 140 yılı aşkın tecrübesi ile ısıtma ve soğutma sektöründe yenilikler yapmaya ve bu yenilikleri de tüm dünya ile aynı anda Türkiye’de tüketicileriyle buluşturmaya devam ediyor. Vaillant’ın climaVAIR serisi VAI6 inverter split klima cihazları; hem estetik, hem performans, hem de sağlık açısından klima sektörüne yeni bir soluk getiriyor. Vaillant bireysel klima sistemlerinin yanı sıra merkezi klima sistemlerinde bu yıl yeni olarak VRF sistemlerini piyasa sunuyor. Bu cihazlar ile tek dış ünite ile 64 iç üniteye kadar küçük bir daireden yüksek binalara kadar çözüm olanağı sağlayan flexible bir ürün ile tüketicilere Vaillant konforunu yaşatacak. VRF sistemleri Dc inverter teknolojisi ile gerek soğutma da gerekse ısıtma da çok yüksek verimlilik değerlerine ulaşılmakta. Vaillant climaVAIR serisi VAI-6 model inverter split klima cihazları; “A++ enerji sınıfında olmasını, aktif güç kontrollü DC inverter teknolojisi ile buluşturarak, maksimum enerji tasarrufu sağlarken, düşük ses seviyesi,
66
modern çizgileri, yüksek SCOP ve SEER değerleri ile sınıfındaki diğer cihazlara göre farklı bir noktada yer almakta, sahip olduğu verimli ürün sertifikası (ErP’ye uygun) ile 2014 yılında yürürlüğe giren yeni enerji verimlilik direktiflere uygun VAI-6 serisi, yeni bir klima segmenti oluşturmaktadır. (SCOP ve SEER; sezonsal performans katsayılarıdır, yüksek olması; harcadığınız enerjiye göre yüksek verim aldığınızın göstergesidir.)
Nemden arındırılmış temiz ve kuru hava konforunu sağlıyor Vaillant climaVAIR Inverter klimalar, cihaz kumandası üzerinden tek tuş ile aktive edilen X-FAN (temizleme fonksiyonu) fonksiyonu ile ünite içinde nem ve tozdan oluşan ve kötü kokuya sebep olacak küf ve partülleri temizleyerek, kullanıcısına nemden arındırılmış temiz ve kuru hava konforunu sağlar. Tüm bu özelliklere ilave olarak, ortama verilen hava aktif filtreleme sisteminden geçirilerek yaşam mahalline ulaştırılır: önce toz
filtresinden geçirilerek kaba partiküller tutulur, ikinci olarak bakterilere kadar etki eden küçüklükteki mikro organizmaları tutan antibakteriyel filtreden geçirilen hava,bakteri ve kötü kokularından arındırılmış olarak ortama verilir.
Estetik, performans, kalite ve iyi servis hizmeti arayanlar için tasarlandı Estetik olarak şık ve modern bir görüntüye sahip climaVAIR inverter serisi VAI-6 klimalar, iç ünite üzerindeki LCD ekran ve LED göstergeleri ile ortam sıcaklığını ve çalışma fonksiyonları ile ilgili bilgiyi kullanıcısına sunar. Vaillant VAI -6 serisi INVERTER klima cihazının diğer bir özelliği; bilgisayar ve server odaları gibi yaz, kış, ısı yükü olan, dış ortam sıcaklığının düşük olduğu yerlerde bile soğutma yapabilmesidir. Böylece 24 saat ve tüm yıl soğutma istenen ortamların klimatizasyonu da bu cihaz ile çok kolay sağlanabilmektedir. Hızlı ısıtma ve soğutma sağlayan “TURBO” fonksiyonu, uyku modu ve 24 saat programlama, hızlı tekrar programlama için “REPEAT” fonksiyonu ve gece ekran ışıklarını kapatma “LIGHT” fonksiyonu seçenekleri ile diğer özelliklerine ek olarak kullanıcısına konfor ve performansı bir arada sunmaktadır. Estetik, performans, kalite ve iyi servis hizmeti arayanlar için tasarlanmış VAI-6 Serisi INVERTER klimalar Vaillant farkıyla satışa sunulmaktadır.
Ürün
Aquatherm borularla ideal ısıya ulaşın Gelişim Teknik Şirketi aracılığıyla Türkiye’ye getirilen Aquatherm Climasystem Boru (Black System) duvardan, tavandan ve istenirse yerden ısıtma-soğutma için uygun bir üründür. Ürünün başlıca avantajları; duvardan ve tavandan ısıtma–soğutma panelleri sayesinde, odada gürültü ve üflemeden kaynaklanan hava dolaşımı ve tozlanma olmaksızın, mevsim koşullarına uygun ideal ısının oluşması sağlanmaktadır. Bu panel sistemi, sıcaklığın otomatik olarak kontrol edilmesine izin verir ve kullanılan alan içinde ısı eşit olarak dağılır. Sistem özellikle toplantı salonları ve bürolar gibi sessizlik gerektiren mekanlar için vazgeçilmezdir. Aquatherm ısıtma-soğutma panelleri, ince yapısı ve dikdörtgen şekli sayesinde duvarlara kolaylıkla monte edilebilir. Örnek olarak, her 1 m²’lik panelde 1.2 cm çapında, 1 metre uzunluğunda toplam 25 m boru kullanılarak ortamın ısıtma soğutma sistemi kurulmuş olur. Akış hızı ve basınç kaybı bu sayede en aza indirilir. 10m’lik bir alanda akış hızı 0,3m²/s’nin altındadır. Sistem asma tavanlarda metal plakalar üzerine modüler ölçülerde döşenebilir veya alçı tavan ile kaplanabilir. Panelin içi su dolu iken ağırlığı 2,5 kg/m²’dir. Asma tavanlarda yapılan montaj sonrası, 3,0cm’lik bir camyünü ile izole edilir. Daha sonra montaja uygun olarak füzyon kaynağı, it-tak sistemi veya yüzüklü bağlantı ile boru panelleri bir birine bağlanır. Aquatherm-black system, tavandan döşendiğinde, oda ısısının birkaç derece altında veya üstünde sıcaklıktadır. Isı ışınları ile oda içindeki sıcaklık değişir. Tavan İçindeki ısı transferinin %60’ı radyant, %40’ı ise konveksiyon olarak gerçekleşecektir. Verimi oda içindeki sıcaklık ve ortalama tavan sıcaklığı belirler. Hijyen açısından gerekli hava değişimi, oda içindeki pencerelerin açılmasıyla sağlanabilir. Tavana yapılan montajlarda, bütün tavanın boru paneli
68
ile kaplanmasına gerek yoktur. Ancak daha sonra ek panele gerek görülürse, kolaylıkla ilave edilebilir.
Aquatherm duvardan ve tavandan ısıtma-soğutma borularının diğer avantajları;
• Klimalı sistemlerdeki gibi üfleme
• • • • • • • • • • • •
tekniği ile ısıtma-soğutma yapılmadığından yüksek konfor sağlar Sessiz çalışma Tozlanma yok Kolay kullanım Oda içerisinde herhangi bir yer kaplamaz Montajı kolaydır ve kısa sürer. Alan içerisinde ısı dağılımı eşittir Güvenilir bağlantı İt-tak geçmeli sistem, yüzüklü bağlantı ve kaynak ile bağlantılı Difüzyon geçirmeyen ürün Düşük ürün yüksekliği Oda içerisinde görülmez, oda içini görüntü olarak etkilemez Kullanımda enerji tasarrufu sağlar.
Ürün
Baymak Elegant Klima,
bu yaz sıcaktan bunalanlara garantili serinlik sağlıyor Isıtma ve soğutma sektörünün en geniş ürün gamına sahip markası Baymak, A+ sınıfı enerji verimliliğine sahip Elegant’la bu yaz tüketiciye minimum elektrik tüketimi ile maksimum serinlik vadediyor.
Baymak Elegant’ın sıcaklık ölçebilen uzaktan kumandası ve ‘’I feel teknolojisi’’ sayesinde kullanıcı ortamda hissetmek istediği sıcaklığa kolayca erişebiliyor. Akıllı temizleme fonksiyonu ise klimanın iç ünitesini olası tozlanma ve kokudan arındırmada kolaylık sağlıyor.
Yeni sezonsal inverter mi eski on/off mu? 2014 yılı başından itibaren ithalatı ve üretimi Türkiye’de yasak olan on/off klimaların kompresörleri sabit kapasitede çalışırken, inverter klimalar ortam ihtiyacına göre kapasitesini ayarlayabildiğinden daha az enerji harcıyor. Halen stoklarda kalan çok sayıda inverter olmayan on/off model pazarda satılırken, tüketicilerin ürün tercih ederken alacakları klimanın eski model on/off mu yoksa yeni sezonsal verimlilik standartlarına uygun inverter
70
model olup olmadığına dikkat etmeleri gerekiyor. İklimlerine göre renklendirilmiş Avrupa ve Türkiye haritası bulunan enerji etiketi, sadece yeni sezonsal verimlilik standartlarına uygun inverter cihazlarda bulunuyor. Bu cihazları tercih eden tüketiciler hem kendi ekonomilerine hem de ülke ekonomisine enerji tasarrufu anlamında katkı yapıyorlar.
7 yıl garanti ve kısayol tuşları ile hayatı kolaylaştırıyor Baymak Elegant’ın Favori kullanım ve turbo mod gibi hayatı kolaylaştıran kısa yol tuşları kullanıcıya istediği konfor şartlarına anında ulaşma imkanı veriyor. 7 yıl ile en uzun garanti süresine sahip tek klima olma özelliği taşıyan Baymak Elegant, üretimin 120 değişik noktasında gerçekleştirilen kalite kontrol ve testlerden yüksek başarı ile geçerek müşterilere ulaştırılıyor.
Ürün
Bosch Class 6000 W içinizi ısıtacak Bosch Termoteknik’in en büyük fabrikası olma özelliğini taşıyan Manisa Fabrikası’nda geliştirip ürettiği yeni Class 6000 W, Ağustos ayı itibarıyla Türkiye pazarında satışa sunuluyor. Özel geliştirilen plakalı eşanjör teknolojisi sayesinde sıcak su kullanım konforunu üst seviyeye çıkaran yeni Class 6000 W, ihtiyaç olan her an yüksek sıcak su kullanımı sağlıyor. 24 kW, 28 kW kapasitesine ek olarak 35 kW’lık yeni kapasite tercihiyle piyasa çıkan Class 6000 W, modülasyonlu ve on/off kumandalarıyla oda sıcaklığı kontrolünde büyük kolaylık yaşatıyor. Ayrıca, güneş enerjisi sistemleriyle de kombine edilebilen ürün, daha fazla enerji tasarrufu sağlıyor. Gereğinden fazla ısı üretimini engellemek için kapasitesini, ısıtma ve sıcak su ihtiyaçlarınızı karşılayacak şekilde kademesiz olarak ayarlayabilme imkanı da sunuyor. Bosch Class 6000 W, kombinizi oda sıcaklığına göre çalıştıran program saatli oda termostatı ve kablosuz oda termostatı gibi geniş aksesuar seçenekleriyle maksimum konforu sağlamak üzere tasarlandı.
Ailenize ve sevdiklerinize güven veren anti-blokaj sistemi Yeni Class 6000 W, uzun süre kullanılmadığında pompa ve üç yollu vanada meydana gelebilecek sıkışmaları önlemek için anti-blokaj sistemine sahip bulunuyor. Bu sistem sayesinde ürün, elektrik olduğu sürece maksimum güvenlik sağlıyor. Yeni Class 6000 W, 3 yıllık fabrika garantisiyle konforu ve sıcaklığı en güvenli biçimde hissettiriyor. Kolay arıza tespit özelliğiyle ise arıza durumunda sorunun ne
olduğunu LCD ekranında göstererek kolay ve hızlı tespit imkanı sunuyor.
Kurulumdan bakıma kadar maksimum kolaylık Yeni Class 6000 W, konforu ve kolaylığı kurulumundan itibaren sağlamak amacıyla yeni nesil hidrolik bağlantılarla geliştirildi. Class 6000 W kolay ve güvenli montaj imkanı sunarken, bakımı da en az montajı kadar kolay… Yeni nesil LCD ekranıyla daha kompakt ve şık tasarıma sahip olan Class 6000 W, dar alanlarda bile rahat kullanım imkanı veriyor. Boyutları sayesinde her mekana kolayca uyum sağlayarak, modern tasarımıyla evinize veya ofisinize şıklık katıyor. Yeni Class 6000 W, en düşük ses seviyesi, aydınlatmalı LCD ekranı ve opsiyonel programlanabilir oda kumandası ile konforun ve sıcaklığın kontrolünü her daim size sunuyor. Ağustos ayı itibarıyla Class 6000 W modeli kombiyi tüm Bosch yetkili bayilerinde bulabilirsiniz.
LG Sirius Deluxe Inverter V benzersiz bir yaz konforu sunuyor LG Electronics’in inovatif kliması Sirius Deluxe Inverter V, aniden bastıran sıcakları bu yaz evinizden uzak tutacak, yaza rahat ve serin bir giriş yapmanızı sağlayacak. En yeni teknolojisi ile yüksek ısıtma ve soğutma kapasitesine sahip Sirius Deluxe Inverter V, ile kullanıcılar klimanın harcadığı enerji miktarını gerçek zamanlı olarak izleyebiliyorlar. Sirius Deluxe Inverter V, bu özelliğinin yanında sahip olduğu yüksek A++ enerji verimliliği sayesinde kullanıcılara tam bir kontrol ve enerji tasarrufu sağlıyor. Sirius Deluxe Inverter V, 15Hz daha
72
azaltılmış titreşim seviyesi ve yüzde 20 azaltılmış tork kontrolüne sahip gelişmiş kompresör teknolojisi sayesinde çok daha sessiz ve çok daha yüksek performansta çalışıyor. Yaşam ortamlarına eşsiz ve doğal bir hava akımı sağlayan Sirius Deluxe Inverter V, daha verimli büyük fanı ve yüksek basınç üreten kanatçık özellikleriyle iç ünite hava akış oranını yüzde 15 iyileştirirken, fanın tükettiği enerjiyi de yüzde 24 oranda azaltıyor. Touch Soft Air özelliği ile sağlanan dolaylı hava akımıyla yaz döneminde doğal bir serinlik, kış döneminde ise her noktada eşit
ısınma sağlıyor. 9 metre uzaklıktan bile hissedilebilen güçlü uzun hava akımı ile de yaz sıcaklarında vazgeçilmeziniz olmaya aday. Ayrıca şık tasarımıyla mekanlara tarz katıyor.
Ürün
SOLOLIFT 2 kompakt atık su transfer istasyonları Grundfos profesyonelleri, SOLOLIFT2’nin tasarlama sürecinde atık su transfer istasyonlarına ilişkin olarak çok sayıda tesisatçıyla görüşme yapmıştır. Buna göre, tıkanmış atık su ile bunun tahliyesinin ve servisten beklenen verimin alınamamasının en fazla karşılaşılan sorunlar olduğu saptanmıştır. Bu bilgilerin ışığında geliştirilen SOLOLIFT2, kendi kendini temizleyen tasarımı ve tak-kullan PCB alarmı gibi özellikleriyle tesisatçılara ve diğer tüm kullanıcılara güvenilir çalışma ve sorunsuz servis deneyimi yaşatır. 5 adet kompakt atık su transfer istasyonu sunan bu seri, domestik atık suyun sebep olduğu her türlü zorluğun üzerinden gelecek bir tasarıma sahiptir. WC-1, WC-3 ve CWC-3 olarak adlandırılan 3 ünite, tuvaletten ve benzer sıhhi ekipmanlardan gelen atık suyu transfer ederken, C-3 ve D-2 olarak adlandırılan diğer 2 ünite ise duş, çamaşır ve bulaşık makinesi gibi çeşitli ekipmanlardan gelen gri atık suyu tahliye ediyor.
SOLOLIFT2, fazladan boru döşeme ihtiyacını ortadan kaldırır, böylece evlerine duş veya WC gibi yeni bir tesisat eklemek isteyen son kullanıcılar için ideal çözüm sunarlar. Söz konusu yeniliğin gerçekleştirilmesi için ihtiyaç duyulan tek şey, kısa bir tahliye borusu ve güç kaynağıdır.
Özellikler
• WC-1 ve WC-3 versiyonları evlerdeki
• •
atık suyun, C-3 ve D-2 versiyonları ticari ve kamu binalarındaki atık suyun tahliyesi için tasarlanmıştır. Kolay servis ve düşük bakım masrafları SOLOLIFT2’yi benzerlerinden ayırır. Bu ürünler, atık suyun doğal eğimle doğrudan kanalizasyona iletilemediği yerler için idealdir.
• Yanlışlıkla tuvalete düşen hijyenik • •
ped vb. nesneler bu seri için sorun yaratmaz. Dayanıklıdır ve tam otomatik çalışma işlevine sahiptir. Yüksek performanslı öğütücü ve motor sayesinde güvenilir çalışma sunarlar.
SFA SANIHYDRO – WC Öğütücüleri SFA WC Öğütücüleri bodrum katı, çatı katı ve gider borusuna uzak kalan yerlere, tuvalet veya banyo monte etme imkanı sunuyor. Dikey olarak 7 metreye, yatay olarak 110 metreye kadar atıkları pompalayabilen öğütücüler, ekonomik, pratik ve estetik bir çözüm sağlıyor. Atıkların tahliyesi 32 mm çaptaki PVC borular aracılığıyla yapılıyor. SFA öğütücüleri koku yapmıyor ve çok düşük seviyedeki sesle çalışıyor. Basit montaj yöntemi sayesinde, hızlı ve kolay uygulanabilir bir sistem olup, restorasyon ve tadilat işlemlerinde kullanıcılarına esneklik sağlıyor. SANIBEST PRO yüksek performanslı bıçak sistemi ile donatılmıştır ve yoğun
74
kullanım için uygundur. Bez parçalama özelliği sayesinde otel, yazlık, restaurant, AVM, bar ve benzeri halka açık yerlerde kolaylıkla uygulanabilir ve aynı zamanda tıkanma sorunlarına karşı çözüm olabilir. SANIBEST PRO teknik özellikleri · Bağlanabilen Üniteler: Klozet + lavabo + duş kabini + bide · Dikey pompalama: 7 m’ye kadar, · Yatay pompalama: 110 m’ye kadar, · Tahliye boru çapı: 22 / 28 / 32 mm, · Maks. sıvı sıcaklığı: 35°C,
· Besleme voltajı ve frekans: 220 – 240 V / 50 Hz,
· Elektrik tüketimi: 1100 W, · Koruma sınıfı: IP44, · Boyutlar (g x d x y) : 507x154x269mm.
Makine Mühendisi ODTÜ
Teknik Yazı
Çeviren: Tayfun Sümbül
NFPA 96’ya göre yangın damperi kullanımı yüzünden veren uygulamalarda ve davlumbaz çevresi boyunca davlumbazın en alt noktasından daha alta inen ve davlumbazdan izole taze hava kanalı uygulamalarında yangın damperi kullanılmasına gerek yoktur. (Şekil A.5.3.4’teki A şemasına bakınız.)
Özet Ticari mutfak havalandırması, egzoz hatları boyunca yağ ve yanıcı maddelerin birikmesi, sürekli olarak davlumbaz altında bir ısı kaynağı olması bakımından diğer uygulamalardan farklılık gösterdiği için NFPA standartları içerisinde ayrı bir bölüm olarak değerlendirilmiştir. NFPA 96, Ticari Mutfak Operasyonlarında Havalandırma Kontrolü ve Yangından Korunma Standardıdır. NFPA 96 davlumbazdan başlayıp egzoz fanı çıkışına kadar mekanik, mimari ve elektrik olarak uyulması gereken kuralları içerir. Bu geniş bölüm içerisinde yangın damperleri ile ilgili olan kısımlar yazı içerisinde derlenip verilmiştir.
Giriş NFPA 96 nın alt başlıkları içerisinde egzoz sisteminin farklı bölümlerindeki farklı yangın damperi gereklilikleri ayrı ayrı incelenmiştir. Davlumbazlar, hava akımı, yardımcı ekipmanlar, ekipman test ve bakımları ve resirküle sistemler başlıkları altında yangın damperleri kullanımı detaylandırılmıştır.
Hava akımı Birden fazla mutfağa hitap eden ana ortak bir kanal uygulamalarında bazı mutfakların kullanımda olmadığı zamanlarda ana egzoz kanalında minimum hız değerlerini tutturabilmek amaçlı olarak ayrıca taze hava almak gereklidir. Bu tip çözümlerde uyulması gereken kurallar NFPA 96 da aşağıdaki gibi verilmiştir.
8.4 Ortak kanal ( manifold ) sistemleri 8.4.1
Davlumbaz Taze havanın direk olarak davlumbaz içerine verildiği davlumbaz tiplerinde yangın damperi kullanılması gereklidir. NFPA 96 da tarif aşağıdaki gibi verilmiştir.
8.4.2 8.4.3
5.3.4 Yangın damperleri 5.3.4.1 Dahili taze hava beslemesi olan davlumbazların gövdesine giren taze hava kanallarının ağzına veya davlumbaz gövdesini geçtiği her noktasına yangın damperi konulmalıdır. 5.3.4.2 Yangın damperi bu amaç için sertifikalandırılmış olmalı veya sertifikalı bir davlumbaz sisteminin bir parçası olmalıdır. 5.3.4.3 Yangın damperi tetikleme ayarı en fazla 141°C (286°F) sıcaklık değerinde olmalıdır. 5.3.4.4 Taze havayı davlumbaz altına doğru veya direk davlumbaz içine vermek yerine davlumbaz ön
76
8.4.4
8.4.5
8.4.6
8.4.7
Birden fazla mutfağa- kiracıya hizmet veren ana davlumbaz egzoz kanalları ana kanaldaki minimum hız gereksinimlerini karşılamak amaçlı olarak dışarıdan veya komşu mahallerden tali taze hava almak konusunda bazı kuralları karşılamalıdır. Tali taze hava kanalları ana kanala üstten veya yandan bağlanmalıdır. Tali taze hava kanalında ana kanaldan en az 304.8 mm (12 in.) önce bir yangın damperi olmalıdır. Tali taze hava kanalı yangın damperinden en az 304.8 mm (12 in.) öncesine ve sonrasına kadar ana egzoz kanalıyla aynı malzemeden yapılmalı ve aynı boşluk değerlerine uyulmalıdır. Her tali taze hava kanalı üzerinde hava debisini ayarlamak için ( ör.: volume damper ) bir araç olmalıdır. Hava debisini ayarlamak için kullanılacak araç yangın damperi ile taze hava kaynağı arasında olmalıdır. Tali taze hava kanalı yag, yağ buharı vs
Teknik Yazı
8.4.8
egzozu amacıyla kullanılamaz ve bu şekilde etiketlenmelidir. Kullanılmayan mutfak-kiracı egzoz kanalları tali taze hava kanalı olarak kullanılmıyorsalar ana kanal bağlantısı yerinden ayrılmalı ve bu noktadan körlenmelidir.
Yardımcı ekipmanlar Egzoz hattı boyunca kullanılan ekipmanlar içerisinde bu alt başlığın ilk maddesi damperler. Bu ilk iki maddeden çıkartılan sonuç, davlumbaz egzoz hatları boyuncadamper kullanımında dikkatli olunmalıdır.
9.1 Damperler 9.1.1 9.1.2
Damperler egzoz kanallarında ve egzoz kanal sistemlerinde kullanılmamalıdır. Bu amaç için özellikle sertifikalandırılmış ürünlerin veya sertifikalandırılmış bir cihazın veya sistemin parçası olan olan damperlerin egzoz kanalında veya egzoz kanal sisteminde kullanılmasına izin verilebilir.
Elektrostatik filtre veya diğer filtreleme sistemlerinin kullanılması durumunda filtrelerden sonraki kanal hattının bir koruması olması gerektiği yazılı. 9.3.3 Listeli ( sertifikalandırılmış ) olsun veya olmasın, egzoz hattı üzerine monte edilmiş yardımcı filtreleme veya hava kirliliği kontrolü sağlayan her cihazda, cihazın bileşen kısımlarının korunması için yangın söndürme sistemi üreticisinin talimatlarına uygun olarak monte edilen onaylısertifikalı bir otomatik yangın söndürme sistemi sağlanmalı ve cihaz bir dampere sahip olsun veya olmasın, hava akımı yönünde kanal sistemi korumasına sahip olmalıdır.
Ekipman test ve bakımları NFPA 96 da egzoz hattı üzerinde bulunan tüm ekipman ve parçalar için test ve bakım prosedürleri ve periyodları belirtilmiştir. Yangın damperleri için gerekli prosedrler aşağıdaki gibi açıklanmıştır.
11.3 Yangın damperlerinin kontrolü 11.3.1 Yangın damperinin tetikleme elemanları imalatçının onaylanmış presedürlerine uygun olarak kontrol edilmelidir. 11.3.2 Sigortalı bağlantıların kontrolü: 11.3.2.1 Yangın damperlerinin sigorta bağlantıları 6
78
ayda bir veya gerekliyse daha sık değiştirilmelidir. 11.3.2.2 Değişimler bir onay mercii tarafından yetkilendirilmiş kişilerce yapılmalıdır. 11.3.3 Doküman Etiketi. 11.3.3.1 Yangın damperi sigortasının imalat yılı ve montaj tarihi dökümante edilmelidir. 11.3.3.2 Etiket montaj elemanı tarafından imzalanmalı veya paraflanmalıdır.
Resirküle sistemler Gaz veya elektirkli pişirme üniteleri kullanıldığım durumlarda NFPA resirküle besleme havası sistemleri kurulmasına izin veriyor. Bu sistemin tasarlanması için birçok kurallar da olmasına rağmen bu yazıda sadece yangın damperi kullanımı için gerekli kurallar verilmiştir. NFPA 96 da resirküle sistemlerde yangın damperi kullanımı için aşağıdaki gereklilikler belirtilmiştir.
13 Resirküle sistemler 13.2.8 Sistemin egzoz çıkışına yangın damperi konulmalıdır. 13.2.9 Yangın damperi malzemesi en az resirküle sistem malzemesi kalınlığında olmalıdır. 13.2.10 Yangın damperinin tetikleme ayarı maksimum 190ºC (375ºF) değerinde olmalıdır.
Sonuç ve değerlendirme NFPA 96 da görüldüğü bazı davlumbaz tipleri, kanal çözümleri ve resirküle sistem uygulamalarında yangın damperi kullanımı mecburidir. Yangın damperlerinin tetiklenmesi sıcaklık değerleri de belirtilmiştir NFPA de. Davlumbaz yangınları başlamadan önce davlumbaz yüzeyinde ve kanal yüzeyinde bulunan yağ katmanı sıcaklıkları çok yükselmiş olur. Dolayısıyla çıkan yangınlar neredeyse patlama şeklinde çok hızlı ilerler. Davlumbazda başlayan bir yangının alevlerinin kanal içerisinde ilerleme hızının kanal içi hava hızlarıyla aynı olacağını da düşünürsek davlumbaz yangınlarının kanal içerisinde ne kadar hızlı yayıldığı görülecektir. Mevcut uygulamalarda kullanılan kurşun sigortalı yangın damperlerinin sigortalarının erime hızı veya bir sensör ile sıcaklık ölçümü yapılarak buna bağlı devreye giren motorlu yangın damperlerinin kapama hızı yangın yayılımını engelleme yönünden çok yetersizdir.
Kaynaklar: 1- NFPA 96 ( 2014 )
Adem BEŞİK
Ürün Teknik Müdürü YILMAZ SOĞUTMA
Teknik Yazı
Fan hız kontrol
cihazları
Sektörün önde gelen firmalarından Yılmaz Soğutma Türk-Alman işbirliği ile üretilen Digitech Fan Hız Kontrol cihazlarının Türkiye Distribütörlüğünü yapmaya başladı. Yılmaz Soğutma Ürün Teknik Müdürü Adem Beşik Kondenser Fan hız kontrol cihazlarının sisteme avantajlarını özetledi. Günümüzde enerji verimliliği buna bağlı olarak enerji maliyetlerinin düşürülmesi ve çevreci soğutma sistemleri her geçen gün daha da önem kazanmaktadır. Bu taleplerin karşılanabilmesi için soğutma sistemlerinde yapılan iyileştirmeler her geçen gün artmaktadır. Kondenser fan hız kontrolü başta enerji tasarrufu sağlarken soğutma sistemini yıl boyunca en yüksek verimde tutar. Soğutma cihazının çalışmaya başlamasıyla birlikte en yüksek verimde çalışmasını sağlar. Kışın soğuk hava nedeniyle alçak basınç hatasından sistemin arızaya geçmesini önler. Fan gürültüsünü en düşük seviyeye indirir. Soğutma sistemi çalışmaya başladığı anda hemen tam kapasite soğutma başlamaz önce soğutucu akışkanın sıvı hale geçmesi gerekir. Bu
80
durum her seferinde kompresörün çalışmasıyla birlikte tekrarlanır. Başka bir deyişle döngüsel olarak 10 dakika çalışıp 10 dakika duran bir soğutma cihazının devreye girmesinden itibaren gaz basınçlarının dengelenip soğutmanın başlaması için geçen sürede harcanan enerji boşa gitmektedir. Bir başka istenmeyen durum ise fan gürültüsüdür. Yerleşim yerlerinde geceleri sessiz ortamda fan sesi çevreyi rahatsız eder aslında hava sıcaklığı düşük olduğundan fanın tam hızda çalışmasına gerek yoktur. Soğutucu akışkanın kısa sürede sıvı hale geçmesi için gaz basıncının artması ve kondenser sıcaklığının düşürülmesi gerekir. Sadece basıncın arttırılması veya sıcaklığın düşürülmesi yeterli değildir bu işlem dengeli bir şekilde yapılmalıdır. Çözüm olarak kondenser sıcaklığını ölçerek kondenserden geçen hava debisi ayarlanır veya daha da güvenilir bir yöntem olarak da kondenser basıncını ölçerek hava debisi ayarlanır. Bu kapsamda HVAC sektöründe profesyonel markalar tarafından geliştirilen amaca yönelik elektromekanik veya tam elektronik cihazlar bulunmaktadır. Elektromekanik kondenser fan hız kontrol cihazları içinde basınca göre genleşen metal körüğe bağlı bir potansiyometre bulunur. Potansiyometrenin direnci basınca bağlı olarak değişir ve dimmer benzeri bir elektrik devresiyle motor hızını kontrol eder. Cihaz kondenser fanı hangi basınç aralığında çalışacaksa veya soğutucu akışkan cinsine göre sipariş edilmelidir. Mekanik olarak bir vida vasıtasıyla belli bir aralıkta basınç değeri kullanıcı tarafından değiştirilebilir. Elektromekanik cihazlar göreceli fiyat avantajı ve uygulama kolaylığı sağlayabilir ancak verim hiçbir zaman elektronik versiyonları gibi
olamaz. Başka bir dezavantaj ise kondenser ve cihaz arasında bağlanan uzun kılcal borunun ve metal körüğün çatlamasından dolayı gaz sızdırma riski, karbon film tabaka üzerinde hareket eden potansiyometre fırçalarının karbon yüzeyi aşındırma riskidir. Elektronik kondenser fan hız kontrol cihazları kondenser boru hattına monte edilen basınç transmitteri veya sıcaklık probundan gelen değere göre fan hızını kontrol eder. Bu tür cihazlar hareketli parça bulunmadığından çok daha uzun ömürlü olup sağlamdır. Basınca göre yapılan ölçüm en sağlıklı yöntemken sıcaklık problu uygulama fiyat avantajı sağlar. Sıcaklık probu kondenser borusu üzerine dikkatlice yerleştirilmelidir aksi takdirde sistem düzgün çalışamaz. Gaz basıncının basınç transmitteri ile ölçümü en sağlıklı yöntemdir. Transmitter gaz basıncına göre bir voltaj verir. Bu voltaj üzerinden basınç değeri hesaplanır. Ölçülen değere göre fan hızı kontrol edilir. Elektronik cihazlar soğutma sistemini en verimli ve güvenli şekilde kontrol etmek için mikro denetleyici ile çalışır ve bu nedenle elektromekaniğe göre daha akıllı fonksiyonlara sahiptir. Örnek olarak kış hava şartlarında fanın alt hızı çok düşük hıza ayarlandıysa fanın yataklarında bulunan yağın katılaşması nedeniyle fan hareket etmeyebilir. Bunu önlemek için mikro denetleyici fana dönebilmesi için birkaç saniyeliğine tam yol verip hareket etmesini sağladıktan sonra voltajı olması gereken seviyeye düşürür. Elektromekanik cihazlarda bu özellik yoktur bu nedenle ayarlanabilir en düşük hız elektronik olanlardan daha yüksektir. Elektronik cihazlarda fanın çalışmaya başlama basıncı civarında salınım ihtimaline karşı histerize değeri girilebilir elektromekanik cihazlarda bu özellik yoktur. Her iki tip cihazlarda fanın hızlanmaya başlama basıncı altında önceden belirlenen sabit hızda çalıştırma fonksiyonu mevcuttur. Elektronik cihazlarda özel amaçlı olarak basınç arttıkça fan hızının azalması gibi ters fonksiyonlar programlanabilir. Kondenser fan hız kontrol kullanılan sistemlerdeki fanlar voltaj regülasyonuna (faz kesme yöntemine) uygun olmalıdır. Bu nedenle fan üreticisinden uygunluk konusunda bilgi almak gerekebilir.
Elektronik fan hız kontrol cihazlarında olan önemli parametreler: Alt nokta: Fanın çalışmaya başladığı en düşük hız ve çalışmaya başlaması için erişilmesi gereken basınç değeri. Üst nokta: Fanın tam güç çalışacağı maksimum hız ve bu hızda çalışması için erişilmesi gereken basınç değeri Cut off: Alt nokta parametresinde verilen basınç değerinin altında fanın durması veya bu parametrede verilen hız değerinde çalışmaya devam etme seçeneği Histeriz: Cut off parametresine bağlı olarak Alt nokta parametresindeki basınç seviyesinin altında fan duracaksa durma ve kalkma için bir basınç histerizesinin belirlenmesi. Örnek olarak soğuk hava şartlarında Alt nokta parametresi ile verilen basınç değeri etrafında basınç değişirse fanın gereksiz durup kalkışlarını engellemek üzere histerize değeri kullanılır. Niye Digitech Fan Hız Kontrol Cihazları? diye sorduğumuzda ise “Diğer tüm rakiplerine göre kullanıcı dostu arayüzü diyebiliriz” diye özetledi.
81
Teknik Yazı
Paket pompa sistemleri ve değişken debili basınçlandırma sistemi Yazan: Brian James P.E., Product Specialist and Roger Weldon, Service Engineer Çeviren: Gamze Kumru
Paket pompa sistemleri bir sistemin ihtiyaç duyduğu pompa elemanlarının birleştirilmesi, kablolanması, tesisata bağlanması ve bir kaideye yerleştirilmesini ifade eder. Bu kom-pakt, yerden kazandıran paket sistem kolay kurulum, tek kaynaktan yönetim ve iletişim kabiliyeti olan ileri kontrol seçenekleri sunar.
Değişken debi ihtiyacı Kullanım suyu temini sistemlerinde değişken debi ihtiyacı vardır ve değişken frekans kontrollü pompalar sayesinde enerji tasarrufu sağlayabilir. Mevcut sistem kurulumlarında da sistemin gerçek durumunun tespiti için pompa denetimi yapılması gibi bir olanak vardır. Bu pompa denetimi kurulumun günlük olağan faaliyeti
82
esnasındaki enerji tüketimi ve tüketim akışı profilini ortaya koyar. Mevcut bir sistemin akış profilinin elde edilmesi, uygulama için optimum sistemin tasarımı için gerekli veriyi en hassas şekilde ortaya koyar. Pompa denetim verisine dayanan bir sistem tasarımı hem yüksek verimlilikli bir tasarım hem de buna bağlı olarak daha düşük maliyet oluşturur. Tipik olarak yeni kurulumlarda pompa sisteminin denetleyicilerin ve yerel yönetmeliklerin gereklerini ve ihtiyaçlarını karşılayacak şekilde boyutlandırılmasında tesisat aksesuarı sayısı ve Hunter eğrisi kullanılır. Bu metot gereğinden büyük pompa ve pompa sistemlerinin tasarımına yol açabilir ve kullanım suyu temininin değişken akış ihtiyacına cevap vermez.
Pompa hızındaki ufak değişiklikler fren beygir gücünde (BHP) büyük değişiklikler yaratabilir. BHP değeri hız değişim oranının küpü oranında değişmektedir. Resim 2-4 sabit basınçlı bir uygulama örneğini farklı akış oranları olan VFD-kontrollü pompa ile basınç regülatör valfli sabit hızlı pompayı karşılaştırarak vermektedir. Bu uygulamada 180 GPM ve 90 GPM’de 116 ft sabit basınç gerekmektedir.
Resim 1. Küçük bir ticari yapının tipik kullanım suyu tüketimi akış profili
Resim 1’de görülen akış profili talebin sabah ve öğleden sonra en yüksek tüketim değerlerine ulaştığını ve gece saatlerinde de aşama aşama azaldığındı ve durduğunu göstermektedir. En yüksek debi ihtiyacı değeri günün sadece üç saatinde gereklidir. Çoğu zaman debi değeri pik tüketim değerinin %50’sinden daha küçüktür. Bu örnekte %100’lük tek bir pompanın akış profili, iki adet %50’lik pompanın bulunduğu bir sistem ile sağlanacak ve sistemin maksimum verimliliğe yakın çalışması güvence altına alınacaktır. %100’lük tek bir pompa en yüksek verimlilikte toplam sürenin yarısından az bir aralıkta çalışacaktır. Bu örnek göreceli olarak düşük debi ihtiyaçlarını göstermektedir fakat aynı durum hatta daha fazla enerji tasarrufu daha büyük debi değerleri için de geçerlidir.
Resim 2
VFD-kontrollü pompalar Benzeşim kanunları pompa hızının (RPM) (d/d) değişimiyle pompa performansının nasıl değişti-ğini göstermektedir.
Resim 3
83
Teknik Yazı
Resim 4
Resim 3, pompa hızının VFD-kontrolü ile %85 değerine düşürülmesiyle 90 GPM elde etmek için 3.77 HP gerektiğini göstermektedir. Resim 4, gerekli basınç değerini (116 ft.) elde etmek için basınç regülatör valfli (PRV) sabit hızlı bir pompanın pompa eğrisini göstermektedir. Bu sistem 90 GPM’de 167 ft. basınç oluşturur ve 5.7 BHP harcar. Fazla basınç PRV aracılığıyla azaltılır. Fakat PRV enerji harcar ve düzenli bakım gerektirir. Bu VFD-kontrollü pompalar aracılığıyla ortadan kaldırılabilir. Resim 1’deki akış profiline dayanarak VFD sistemi PRV sistemine oranla 750$’lık enerji tasarrufu yapar. Hesaplamalar; 7/24 kullanım, 0.10$ KWh’lik enerji bedeli ve %85’lik VFD ve verime dayanarak yapılmıştır. Göreceli bir şekilde hızı düşürülen (%15) sistem kayda değer enerji tasarrufu yapmaktadır. VFD-kontrollü sistemler çıkış basıncının hassas kontrolünü sağlarlar. Diğer faydaları: • Elektronik olarak kontrol esnekliği (büyük yada küçük boyutlamadan sakınma) • Motorların yumuşak kalkışı • Performans iniş ve çıkışlarının pürüzsüz kontrolü(daha az mekanik problem ve bakım) • Sistem düşük akış yada akışın durması halinde kendini kapatır (ek enerji tasarrufu)
Doğru pompa(lar)ın seçimi Değişken debiye karşı tek çalışma noktası olan pompa seçimlerinin farklı ihtiyaçları vardır. Tek çalışma noktası olan pompaların seçimi pompa ömür beklentisinin en uzun olacağı en verimli noktanın (BEP) tespitini gerektirmektedir. Değişken debi uy-gulamaları çoklu çalışma noktalarına ihtiyaç duyar.
84
Değişken akışın sağlanması için aşağıdakileri göz önüne alın: • Mevcut NPSH • Sistemin normalden büyük yada küçük olma olasılığı • Pompa tipi- tek ya da çok kademeli Değişken akış değerine sahip pompaların seçimin-deki ilk kural BEP noktasının sağında bir pompa seçmektir. BEP’nin sağındaki bir pompanın seçilmesi daha düşük akış taleplerinde de pompanın en verimli aralıkta kalmasını sağlar. BEP’nin sağındaki bir pompanın seçilmesinin kötü tarafı daha yüksek mevcut NPSH değeri gereksinimi-dir. Bazı durumlarda mevcut NPSH yüzünden BEP’nin sağında bir pompa seçilmesi uygun değildir. Pompa tipi diğer bir değerlendirme konusudur. Tek kademeli pompalar çok kademelilere nazaran tipik olarak daha yatık bir eğriye sahiptir ve koşulların değişken olduğu ve pompaların gereğinden küçük tasarlandığı durumlarda daha az töleranslıdır. VFD-kontrollü ve olması gerekenden daha büyük tasarlanmış pompalar hızın azaltılmasıyla elektronik olarak kısılabilir. Çok kademeli pompaların daha dik olan pompa eğrisi, daha düşük debilerde daha fazla hız azaltılmasını sağlayarak pompanın değişken tasarım basıncı ihtiyaçlarına göre esnekliğini arttırır ve daha yüksek enerji tasarrufu sağlar. Çok kademeli pompalar tasarımlarıyla tek çarklı uçtan emmeli pompalara nazaran daha kullanıcı dostu-dur. Çok çarklı pompalar VFD-kontrolü ile değişken akış basıncı arttırılmasında ideal bir seçenektir.
Oransal basınç kontrolü Şebeke kullanım suyu pompa sistemleri, iletim hatlarındaki sürtünme kayıpları sebebiyle yüksek basınç değerlerine ihtiyaç duyarlar. İletim hattındaki sürtünme kayıplarının telafisinin oranlı basınç kontrolü ile yapılması tasarruf sağladığı gibi akış oranlarının tasarım değerlerine göre düşük olduğu durumlarda oluşan yüksek basınca dayalı problemlerin azalmasını da belirgin şekilde sağlar. Pompa sistemleri tipik olarak geleneksel basınç kaybı hesaplamaları ve güvenlik faktörleri sayesinde gerekenden büyük tasarlanırlar. Büyük iletim ağları-na sahip şebeke pompaları çoğu zaman gelecekteki büyümeye hazırlık olarak bilinçli olarak gerekenden büyük tasarlanırlar. Pompa sistemi için gerekli olan basınç değeri ileride karşılaşılabilecek yüksek akış durumuna karşı tesisat sürtünme basıncınıda içermektedir. Bu durum, harcaması gerekenden daha fazla enerji harcayan büyük pompa sistemlerinin ortaya çıkma ihtimalini ortaya koyar. Resim 5 266 ft.’te 2200 GPM tasarım değerlere sahip 4 pompalı bir sistemi göstermektedir. Eğer sürtünme-den kaynaklı basınç kaybı toplam basınç ihtiyacının (266 ft.) %20 ’si ise 400 GPM’deki gerçek basınç ihtiyacı 212ft. olur.
basınç regülatör valfiyle (PRV) donatılmıştır ve sistem kontrolü yetersiz seviyededir. Pompa denetimi esnasında elde edilen verilere dayanarak optimize sistem için en düşük olası çalışma ömrü bedeli seçilerek tam bir denetim raporu sunulmuştur.
Resim 5
Oransal basınç kontrolü tesisat sürtünme kayıplarını telafi etmek için düşük akışlarda basıncı düşürür ve daha yüksek akışlarda basıncı arttırır. Eğer pompa sistemi sürecin %50’sinde 400 GPM’de 7/24, 0.10$ KWh saat ücreti ile çalışırsa %88’lik motor/VFD verimliliği oranına dayanarak yılda 2592$ tasarruf edilebilir. Enerji tasarrufuna ek olarak oransal basınç kontrolü kaçak ihtimalini azaltır ve düşük debi oranlarında sistem basıncını azaltarak su tasarrufu yapar.
• Debi değerleri her 60 saniyede bir kaydedilmiştir • En yüksek debi değerleri soğutma kulesinin ihtiyacını karşılamak için 1-2 dakika/saat olmaktadır • Çalışma Günleri: 07:00-19:00 (yıllık saatin %37’si) • Çalışmanın olmadığı anlarda akış çok düşük değerlere, ortalama 5-8 GPM, sahiptir. 1 hafta için toplam akış yükü profili:
Sonuçlar VFD-kontrollü pompa sistemleri basınç kontrolü ile enerjiden tasarruf eder ve kayıpsız bir şekilde uygun akış tüketimi profili ile eşleştirir. Çok pompalı sistemler gerekli olan değişken akış değerlerini BEP aralığında üretebilir. Uygulamanın akış tüketim profilinin çıkartılması önemlidir. Eğer akış oranı sabitse tek bir çalışma noktası olan pompa çözüm olabilir. Bu uygulamalar için bile VFD-kontrollü pompa sistemleri bakım masraflarını düşüreceğinden tercih sebebi olabilir.
Tipik bir örnek Hollywood, Kaliforniya’da bulunan 14 katlı ticari ofis binası, Mani Brothers, sahipleri içme suyu hidroforları ile problemler yaşamaktadırlar. Sistem zayıf durumdadır ve binanın üst katlarına yeterli su basıncını ulaştıramamaktadır. Pompalar pompa etiketleri söküldüğü ve orijinal teknik dökümanları mevcut olmadığından sistemin kapasitesi bilinmemektedir. Üçlü sistem bir adet 5 HP’lık iki adette 10 HP’lık pompadan oluşmaktadır (birleştirildiğinde 25 HP). Her pompa bir adet
Zaman Oranı %12 %70 %10 %8
Akış 0-9 GPM 10-19 GPM 19-29 GPM 30-100 GPM
Mevcut sistem yerine 4 pompalı VFD (değişken hız frekansı kontrolü) bir hidrofor (her biri 3 HP’lik bağlanınca 12 HP’lik) yerleştirilmiştir. En yüksek debi değeri üç pompa aracılığıyla oluşturulabilir, dördüncü pompa yedek olarak görev yapmaktadır. Eski sistemin faaliyeti için gerekli enerjinin yıllık maliyeti yıllık bakım ve tamir bedeli olan 2000$ hariç olmak üzere 10,000$’dır. Yeni sistemin yıllık harcaması ise 8,200$’lık tasarruf ile yaklaşık olarak 1,800$ olacaktır. Ayrıca bu güçlendirme Güney Kaliforniya Edison’dan (bir elektrik dağıtım servisi) 5,400$’lık bir para iadesi için bir uygunluk sunar.
85
İş Gelişme Müdürü KODSAN CALEFFİ
Mehmet AYDEMİR
Teknik Yazı
Kodsan Caleffi’den devre balanslaması cihazları
İklimlendirme sistemlerinin hidronik devreleri dengeli (balanslanmış) olmalı yani, termal ortamın tasarım debilerini garanti edecek şekilde yapılandırılmış olmak zorundadır. Sistemin tipine ve kurulu cihazlara ve hatta uygulanacak olan kontrol tipine bağlı olarak özel balanslama cihazlarının kullanılması gereklidir. Kodsan Caleffi bu anlamda komple bir ürün serisi sunmaktadır. Bu kılavuzda Caleffi 145 serisi Basınçtan Bağımsız Kontrol Vanasının (PICV) işlevsel ve karakteristik özelliklerinden bahsedilerek devre balanslamasındaki rolü ve önemi vurgulanmaya çalışılacaktır.
Modern binalarda iklimlendirme Modern binalar, termal, akustik, mimari, işlevsel vb. farklı biçimlerdeki konforun korunmasına yardımcı olarak, sakinlerinin sağlığını ve genel konfor halini sağlamak üzere tasarlanmış ve inşa edilmiş olmalıdır. Buna ek olarak binalar, enerji ekonomisi, çevre koruma ve düşük CO2 emisyonu gibi temel niteliklere ulaşmak amacıyla inşa edilmelidir. Kapalı bir alanın sıcaklığını kontrol etmek, sakinlerinin termal konforunu garanti etmek için gerekli koşulların sağlanması anlamına gelir.
Termal konfor Termal konfor; bir kişinin kapalı bir alanda bir aktivite sırasında yaşadığı termo-higrometrik rahatlık hissidir. Bu konfor koşullarında insan vücudu fizyolojik mekanizmaları çevreleyen ortam ile ısı ve su buharı alışverişi yoluyla vücut ısısını kontrol etmek için doğru hareket eder. “Termal nötralite” olarak belirlenmiş ideal referans durumu, kişinin sıcak ve soğuk hissini algılamadığı durumdur. İklimlendirme, dışarıdaki iklim koşulları veya mevsimden bağımsız olarak yaşam alanlarındaki sıcaklık, bağıl nem ve hava hızını kontrol etmeyi olanaklı hale getirir. ASHRAE, REHVA ve ISO kurumları, hem ulusal hem de uluslararası seviyelerde iklimlendirme konularında geçerli yasalar çıkarmak amacıyla bir referans kurul oluşturarak, termal konforun sağlanması için özel standartlar belirlemiştir. (bkz. ltf. Tablo 1)
Tablo 1 - Termal konfor için ortalama referans koşulları Kış
Yaz
≥20
≤26
Minimum bağıl nem (%)
35
50
Maksimum bağıl nem (%)
45
60
Ortam sıcaklığı (°C)
86
Şekil 1 - Termal Enerji ve su buharı alışverişi
Şekil 2 - İklimlendirilen alan Termal konfor
İNSAN – ÇEVRE (ORTAM)
Termal eşanjör (değiştirici) terminalleri İklimlendirme için kullanılan termal eşanjör terminalleri, oda sıcaklığı ve nemi yönetmek için gerekli termal enerjiyi kontrolü etmede termal ortam debisini kullanır. P= sabit x G x ∆T formülünde deltaT (∆T) terminalin termal ortamı olduğuna göre bu formül, ısının (P) terminaller tarafından emisyonu veya yayılımı, içlerinden geçen ortam (G) debisinin bir işlevi olduğunu ifade eder. Terminalin tasarım debisi ayrıca, nem giderme işlemi sırasında hava nemi yoğunlaşmasının gizli ısısının giderilmesi için de gerekli bir koşuldur. Bu fiziksel yasalar temelinde, debi balansı ve kontrolünün termal konfor koşullarının sağlanması ve korunması ile doğrudan bağlantılı olduğu ileri sürülebilir.
Fan-coil Fan-coil’ler, konveksiyon yoluyla odayı ısıtan veya soğutan terminallerdir. Ayaklı veya gömülü ya da açıkta duran duvara monte modelleri bulunur. Aşağıdakileri içerirler; ❐ kutu ❐ tek veya çift kanatlı termal eşanjör serpantini ❐ santrifüjlü veya eksenel fan ❐ hava giriş filtresi ❐ yoğuşma suyu damlama tepsisi Ünite, ısıtma veya klima modunda sıcak ya da soğuk akışkan ortam ile çalışır. Odadaki bağıl nemi tamamen veya kısmi olarak kontrol eder.
87
Teknik Yazı
Sıcak termal ortam çalışma sıcaklık (T) aralığı: Soğuk termal ortam çalışma sıcaklık (T) aralığı:
45–65°C 7–12°C
Radyant paneller (döşemeden ısıtma panelleri) Radyant paneller, ışınlama yoluyla odayı ısıtan veya soğutan terminallerdir. Duvar ve zemin döşeme yapılarının içine gömülü plastik borulardan oluşurlar. Ünite, ısıtma veya soğutma modunda sıcak ya da soğutulmuş termal akışkan ile çalışır. Radyant paneller, bağıl ortam nemini kontrol etmez. Sıcak termal ortam çalışma sıcaklık (T) aralığı: 22–45°C Soğuk termal ortam çalışma sıcaklık (T) aralığı: 16–20°C
Radyatörler Radyatörler, doğal konveksiyon ve ışınlamayla oda havasını ısıtan ısıtma terminalleridir. Radyatörler metalden imal edilir ve levha ya da boru tipi elemanlardır. Sadece ısıtma modunda ve sıcak termal ortamla çalışırlar. Sıcak termal ortam çalışma sıcaklık (T) aralığı: 55-90 °C
88
Soğutulmuş kirişler Soğutulmuş kirişler, primer hava veya odadaki giriş havası kombine etkisiyle odayı ısıtan veya soğutan terminallerdir. Kirişler, açıkta veya gömülü yapılandırmada tavana monte edilir. Aşağıdakileri içerirler; ❐ Basınçlı primer hava yaklaştırma (addüksiyon) borusu ❐ Tek veya çift kanatlı termal eşanjör serpantini ❐ Odayı işlenen havayla besleyen havalandırma delikleri ❐ Hava muhafaza ve kanal yapısı Ünite, ısıtma veya soğutma modunda sıcak ya da soğutulmuş termal akışkan ile çalışır. Soğutma kirişleri bağıl ortam nemini doğrudan kontrol etmezler, bunun yerine primer hava tarafından kontrol edilirler. Sıcak termal ortam çalışma sıcaklık (T) aralığı: 30–45°C Soğuk termal ortam çalışma sıcaklık (T) aralığı: 14–18°C
Hava kontrol üniteleri (AHU) Bu modüler üniteler, primer havayı iklimlendirilen alana aktarmadan önce doğru olarak işlenmesini sağlayacak şekilde yapılandırılır. Hava, sıcaklık ve bağıl nem açısından ve ayrıca uygun filtreleme yoluyla hava kalitesi açısından termal olarak kontrol edilir. Aşağıdakileri içerirler; ❐ Filtre bölümü ❐ Kanatlı ısıtma serpantinine sahip ısıtma bölümü ❐ Kanatlı soğutma serpantinine ve yoğuşma suyu tepsisine sahip soğutma ve nem giderme bölümü ❐ Su ya da buhar tipi nemlendirme bölümü ❐ Kanatlı ısıtma serpantinine sahip ısıtma sonrası bölümü ❐ Fanlı gidiş ve dönüş bölümü ❐ Giriş ve çıkış havası arasında ısı kurtarma bölümü Ünite, ısıtma veya klima modunda sıcak ya da soğuk akışkan ortam ile çalışır. Hava kontrol üniteleri bağıl ortam nemini de kontrol eder. Sıcak termal ortam çalışma sıcaklık (T) aralığı: 40–60°C Soğuk termal ortam çalışma sıcaklık (T) aralığı: 7–12°C
89
Teknik Yazı
Hidronik devre - Debi kontrolü Debi kontrol cihazları, kurulu oldukları dağıtım şebekesinin belirli noktalarında gerçekleştirmekte oldukları işlevle bağlantılı olarak sınıflandırılabilir. ❐ Debi balans noktası: nominal tasarım debisini garanti eder, ❐ Debi ayar noktası: termal yükteki değişikliklere karşılık olarak debiyi sürekli uyarlar. (adapte eder) Termal eşanjör terminaline doğru debiyi garanti ederken alana sağlanan veya alandan gönderilen termal enerjinin her iki formunu yönetmek mümkündür; ❐ Duyulur (hissedilir) ısı: sıcaklık değişimiyle bağlantılıdır. ❐ Gizli ısı: bağıl nem değişimiyle bağlantılıdır.
90
Yangın damperi ve duman damperine genel bakış Onur Kuduoğlu / Emo-Schako
Yangın kaynaklı ölümlerin %90’ından fazlası zehirli gaz ve duman sonucunda oluşmaktadır. Bu sebepten yangın damperleri, yangın duman damperleri ve duman damperleri arasındaki farklılıklar ve bu farklardan doğabilecek sonuçlar çok dikkatlice irdelenmelidir.
Ancak motorsuz damperlerin izleme anahtarlı (limit switchli) seçilmesi damperin otomasyondan izlenebilirliğini sağlayacaktır. Avrupa normlarına göre yangın damperleri EN-1366-2 test standardına uygun üretilmiş olup , zon bütünlemesini 2 saat koruyabilmelidir. (EI 120(ve, ho, i<> o) S @500 Pa)
Yangın damperinin işlevi nedir? Yangın kompartımanının bütünlüğünü korumak yangın damperinin asıl amacıdır. Yangın kompartımanından çıkan tüm dikey ve yatay havalandırma açıklıkları yangın damperi ile kapatılmalıdır. Yangının bu açıklıklardan ilerlemesini engellemek yangın damperinin görevidir. Damperinin klapesi duvara denk gelmelidir. Damperin tam duvar geçişine monte edilmesi ve etrafının yangına dayanıklı malzeme ile izole edilmesi gerekmektedir. Belirli bir uzunluğun altında düşmeden üretilen flanşlı yangın damperleri montaj kolaylığı sağladığı gibi montaj hatalarının da önüne geçmektedir. Damperler duvar geçişine monte edilmelidir ve erişim kolaylığı açısından motor duvarın dış tarafında kalmalıdır. Bu damperler duvar kalınlığından daha uzun olduğu için tam olarak geçişe monte edilebilmektedir. Unutulmamalıdır ki damperin montajı en az sertifikasyonu kadar önem arz etmektedir. Yangın damperleri motorlu veya motorsuz olarak kullanılabilmektedir ancak iki durumda da mutlaka damperde termik eleman bulunmalıdır. Damperin yangın anında kapanması hayati önem taşır. Yangın damperlerinin önemli olan başka bir özelliği klape çevresinin yangın anında şişip sızdırmazlığı sağlayan izolasyon malzemesi bulunmasıdır. Bu malzeme damperin tekrar açılmasını ve duman sızdırmasını engeller. Yangın damperleri normalde açık pozisyonda kullanılır. Damperlerin bakımları mutlaka yapılmalıdır. Eğer damperde bir sıkıntı var ise yangın anından önce fark edilmesi önem taşır. Motorlu damperlerin kendi içlerinde otomasyona açık kapalı bilgisi veren izleme anahtarları bulunmaktadır. Motorlu damperler otomasyon üzerinden konum bilgisi alınarak kolayca test edilebilir.
Duman tahliye damperinin işlevi nedir? Duman tahliye damperi sadece yangın olan yerden dumanın atılması ve zonlara yayılmasını önlemek için kullanılır. Yangının yerine göre bazı damperler açık bazı damperler kapalı pozisyona gelip duman atım kanalının bir baca gibi çalışmasını sağlar. Açık ve kapalı damperler, yangının çıktığı bölgeye göre yangın senaryosunca belirlenir ve bu nedenle belirlenenin aksine bir durumun oluşmasını engellemek amacıyla yay geri dönüşlü motor kullanılmaz, fusible link bulundurmaz. Duman damperi yangın damperi gibi yangının ilk anında görevini yapıp bitirmez yangının sonuna kadar işlevsel kalması gerekir. Yangının yayılma şekline göre bir bölgenin kapanıp başka bir bölgenin açılması gerekebilir. Bu yüzden motorların izolasyon içinde kalması ve yangının sonuna kadar hizmet verebilmesi gerekmektedir. Duman damperlerinde yangın damperlerinde bulunan genleşen sızdırmaz izolasyon malzemesi bulunmamalıdır. Bu noktada olması gereken yangın damperlerinin duman tahliye standartlarına bağlı kalmadan, modfiye edilip duman damperi olarak kullanılmamasını sağlamaktır. EN-1366-2 standardındaki damperler duman tahliye şaftında kullanılamaz. Bu damper yangının geçişini önlemek için kullanıldığından, hem motor yapısı hem de damperin konstrüksiyonu uygun değildir. Yangın damperinin klapesinin kenarlarında bulunan sıcalıklıkla genleşen izolasyon malzemesi olması açık kalması gereken damperin kapanmasına ve dumanın tahliye edilememesine sebebiyet verebilir. Duman kontrol damperleri EN1366-10 test standardına ve EN12101-8 ürün standardına uygun olacak şekilde, 600 C’de minimum 25 dakika açılıp kapatılabilmelidir.
91
gezgin
Sağlık
Karadeniz Bölgesi’nin Doğu Karadeniz bölümünde yer alan Trabzon ve Rize; tarihi ve doğa güzellikleriyle dört mevsim görülebilecek turizm şehirlerinin başında geliyor. Doğu Karadeniz turu yapmayı düşünüyorsanız, Trabzon ve Rize’ye mutlaka uğrayın. Trabzon’da Sümela Manastırı’nı görmeden, Rize’de Anzer Balı’nın tadına bakmadan dönmeyin.
Doğu Karadeniz’in incileri
Trabzon ve Rize Trabzon, kemençe sesiyle karşılıyor sizi Cennet olarak tanımlanabilecek doğası ile özellikle yerli turizmde büyük avantaja sahip Trabzon, doğal güzellikleriyle olduğu kadar tarihi zenginliğiyle de göz dolduruyor. Dünyadaki iklim değişikliğinden en az etkilenen il olarak bilinen Trabzon, tarihi ve doğal mirasının yanı sıra kemençe sesi, kuymağın lezzeti, kayananın kokusu, hamsinin eşsiz lezzeti ve Kalkanoğlu Pilavı’yla da beş duyunuza hitap ediyor. Binlerce yıldır birçok medeniyete ev sahipliği yapan Trabzon’da, kale, manastır, konak, cami, türbe, müze ve ören yeri, han ve hamam, köprü ve çeşme gibi tarihe tanıklık etmenizi sağlayacak birçok yapı bulunuyor. Şehre yolunuz döşerse, Trabzon Müzesi’nin yanı sıra, şehrin 7 kilometre güneybatısındaki Soğuksu mevkiinde 19’uncu yüzyıl sivil mimari örneği ile yapılmış ve Trabzon halkının Atatürk’e hediyesi Atatürk Köşkü’nü de mutlaka ziyaret edin. Ayrıca kış mevsiminde Trabzon’a geldiyseniz Uzungöl’ü gezmeden, Sümela Manastırı’nı kar altında görmeden, Sümela Manastırı gezisi sonrası yol güzergahındaki lokantalarda, kara lahana dolması, kayana,
92
tereyağında alabalık, Hamsiköy’de Hamsiköy sütlacı yemeden ve Karadeniz’e özgü birbirinden lezzetli yemeklerin tadına bakmadan dönmeyin.
Trabzon Müzesi Bir manastır kilisesi olan Trabzon Ayasofya Kilisesi, Trabzon Kommenos İmparatorluğu’nun önemli krallarından Manuel’in zamanında inşa edildi. Çan Kulesi Kilisesi’nin batı tarafında yer alan kilise, 1427 yılında yapıldı. Kilisenin kuzeyinde bulunan üç apsisli şapel kalıntısı ise daha erken bir döneme ait. Yapı, Trabzon, Fatih Sultan Mehmet tarafından fethedilince camiye çevrildi ve vakıf eser konumunu aldı. Eser, 1958-1962 yılları arasında restore edilerek, 1964 yılından sonra müze haline getirildi.
görülen dıştaki balkonlu kısım ise Osmanlı Dönemi’nde, 19’uncu yüzyıl ortalarında, özellikle iç mekanlarda Türk mimarisi esas alınarak yapıldı. Manastır topluluğunu; ana kaya kilisesi (mağara), iki şapel, ayazma, hizmet birimleri, keşiş ve öğrenci odaları ile misafirhane oluşturuyor. Kaya kilisesi ve ona bağlı şapelin iç ve dış duvarları İncil’den alıntıların işlendiği fresklerle kaplı. Doğal konumu ve kültürel zenginliği ile dünyaca ünlü manastır, 1923 yılında boşaltıldı. Daha sonra geçirdiği yangın, doğa koşulları ve çeşitli yağmalar sonucu kısa sürede harabe halini aldı. 1972 yılında ören yeri olarak ziyarete açılan yapıda, Kültür Bakanlığı tarafından başlatılan geniş kapsamlı restorasyon çalışması hâlâ devam ediyor.
Sümela Manastırı
Uzun Göl
Altındere Köyü sınırları içinde sarp bir tepenin orta kesimindeki mağara etrafında kurulan Sümela Manastırı’nın ilk oluşumu 4’üncü yüzyıla kadar indirilirse de, bugün ayakta olan kalıntılar en erken 13-14’üncü yüzyıllara ait. Vadiden
Trabzon’a 99 kilometre ve Çaykara ilçesine 19 kilometre uzaklıktaki Uzun Göl, deniz seviyesinden bin 90 metre yükseklikte bulunuyor. Göl, dik yamaçları ve muhteşem orman örtüsü ile Alpler’in güzelliğini geride bırakıyor. Vadinin
ortasındaki yamaçlardan düşen kayaların Haldizen Deresi’nin önünü kapatmasıyla oluşan göl ‘Uzungöl’ olarak bilinirken, çevrede de aynı adla anılıyor. Özellikle yakınındaki Serah Köyü’nde yöreye uygun tarzda yapılmış eski ahşap evler, doğanın güzelliğini tamamlıyor. Yerli ve yabancı turistlerin ilgisini çeken Uzungöl, sahip olduğu turizm potansiyeli bakımından oldukça zengin. Çevrede trekking, kuş gözlemi, botanik amaçlı turların yanı sıra daha yükseklerdeki dağların arasındaki göllere veya yakınlarındaki Şekersu, Demirkapı, Yaylaönü gibi diğer yaylalara da geziler düzenleniyor.
ve kavurmasını yemeden ve Rize’den çay almadan ayrılmayın.
Atatürk Köşkü
Anzer (Ballıköy) Yaylası
Soğuksu semtinde küçük bir çam korusu içinde yer alan Atatürk Köşkü, 20’nci yüzyılın hemen başında yaptırıldı. Atatürk, 1934 ve 1937 yıllarında Trabzon’u ziyaretlerinde bu köşkte konuk edilirdi. Onun ölümünden sonra Trabzon Belediyesi tarafından, dönemde kullanılan eşyalarla köşk dekore edilerek, Atatürk Müzesi adıyla ziyarete açıldı. Avrupa mimari tarzında inşa edilen köşk üç ve yarım karetaş bir yapı. Dıştaki taşkın saçaklarda ahşap, içteki tavanlarda alçı süslemeler bulunuyor. Atatürk’ün, 1937 yılında vasiyetnamesinin bir bölümünü bu konakta yazdığı biliniyor.
Balıyla ünlü Anzer Yaylası’nın diğer bir adı da Ballıköy. Rize il merkezine 85 kilometre mesafedeki ilin, önemli yükseltilerinden Kırklardağı’nın eteklerinde yer alan Anzer; Meles, Petran, Kabahor veGarzavan yaylalarıyla çevrili konumuyla geleceğin önemli turizm merkezlerinden biri olma yolunda emin adımlarla ilerliyor. İkizdere ilçesi üzerinden ulaşılabilen Anzer, bir taraftan Çoruh Nehri ve Bayburt, diğer taraftan da Trabzon Uzungöl Turizm Merkezi’ne bağlanıyor. Anzer balının lezzeti ise, yaylalarının bin türlü çiçeğinden geliyor.
Yeşilin her tonunu barındıran şehir: Rize
Rize Etnoğrafya Müzesi (Sarı Ev)
Doğu Karadeniz ikliminin en karakteristik özelliklerini gösteren Rize, Anadolu’nun diğer bölgelerinden coğrafi dokusuyla olduğu kadar kültürel yapısıyla da farklılık gösteriyor. Yeşilin her tonunu barındıran il, dik yamaçlı vadileri, yüksek dağları, buzul gölleri, zümrüt yeşili yaylaları, tarihi kemer köprüleri ve kaleleri, coşkun akan dereleri ile çok özel bir turizm beldesi. Rize’ye yolunuz düşerse, Rize Kalesi’ni mutlaka görün, İkizdere-Çamlık’ta kuşları gözlemleyin, Ayder’de kaplıcaya, Çayeli’nde denize girin ve dünyaca ünlü Anzer Balı’nı mutlaka tadın. Ve şehirden Laz böreği, hamsi pilavı, hamsili ekmeği, Rize köftesi ve simidi, Rize pidesi
Rize Müzesi Müdürlüğü 1984 yılında Atatürk evi olarak hizmet vermeye başladı. Kültür Bakanlığı tarafından şehir merkezinde restorasyonu tamamlanan iki adet eski eser yapıdan Sarı Ev, teşhir ve tanzimi tamamlanarak 1998 yılından itibaren müze olarak hizmete açıldı. Sivil mimari örneği olan ev, 19’uncu yüzyıl sonlarında inşa edildi. Bir zemin ve iki kattan oluşan yapının zemin katı sergi salonu, birinci kat idare odaları ve ikinci kat ise teşhir salonu olarak kullanılıyor. Rize müzesinde; 76 arkeolojik eser, 594 sikke, bin 129 etnografik eser olmak üzere toplam bin 799 eser bulunuyor.
Ayder Yaylası Çamlıhemşin ilçesinin 16 kilometre güneydoğusunda bulunan, bin 250 metre yükseklikteki Ayder Yaylası, birçok konaklama tesisiyle yaz sıcağından bunalanlara doğal bir serinlik sunuyor. Yayla turizmi için gereken tüm altyapı gereksinimleri karşılanmış olan yayla, zengin flora ve faunasının yanı sıra, kaplıcası ile de bölgenin en çok tercih edilen tatil yerlerinden biri olarak karşımıza çıkıyor.
93
hayata dair
Belong Par Series: Fight Club Tarih: 12 Ağustos 2015 21:00 Yer: Mentha, İstanbul Fight Club filminin hayranları başta olmak üzere tüm sinemaseverleri ve “hafta içi de olsa partilemek benim işim” diyen herkesi bir araya getirecek Fight Club temalı “Belong” partisinde, DJ kabininde Orkun Bozdemir yer alacak. Eklektik müzik zevki, üst düzey DJ’lik tekniği ve dans müziğine dair geniş vizyonu sayesinde Türkiye’nin en saygın ve en yoğun takvime sahip DJ’lerinden biri olan, kulüp ve festivallerin aranan ismi Orkun Bozdemir, partiye özel seçkileriyle sinemaseverlere bir müzik ziyafeti sunacak. Konsepte uygun yarışma ve sürprizlerin yanı sıra, Fight Club’ı hatırlatan her şey bu özel akşamda Mentha’da olacak.
Tim’ deasi romantiği Pop müziğin Blues Brothers Enrique Iglesiasgecesi İstanbul’da Tarih: 19 Ağustos 2015 19:00 Yer: Küçükçiftlik Park, İstanbul İstanbul bir dünya starını ağırlamaya hazırlanıyor. Enrique Iglesias, Sex&Love turnesi kapsamında 19 Ağustos’ta KüçükÇiftlik Park’ta! Albümleriyle dünya çapında 100.000.000’dan fazla satış grafiği yakalayan ve sahip olduğu onlarca Grammy ile milyonlarca müzikseverin kalbini fetheden Enrique Iglesias, Sex&Love turnesi kapsamında İstanbul’da...
Buika ile senfonik bir akşam 15 21:00 Tarih: 18 Ağustos 20 is, Bodrum Yer: D-Marin Turgutre , Cesaria Evora gibi a Simone, Chavela Vargas Nin n rini nle me ştir ele zik Mü erek tüm zamanların en R’nin “özgürlüğün sesi” diy isimlerle karşılaştırdığı, NP Turgutreis Klasik Müzik gösterdiği Buika, D-Marin iyi 50 vokalisti arasında everlerle buluşuyor. fonik bir konserle müziks Festivali kapsamında sen
94
DİRİLİŞ Yazar: Stephen King Yayınevi: Altın Kitaplar Elli yıllık bir dönemin anlatıldığı romanda yazar, herkesin kendine sorduğu soruları da sorarak kurgunun içine okuru hızlı ve derin bir şekilde çekmeyi başarıyor! New England’ın ufak bir kasabasında küçük bir çocuk ile kasabanın yeni rahibi arasında gizli bir takıntıyı temel alan derin bir bağ oluşur. Ancak, ailesinin başına korkunç bir felaket gelen genç rahip Tanrı’yı lanetleyerek kasabayı terk eder. Aradan yıllar geçer. Artık bir yetişkin olan küçük çocuk, parçası olduğu rock gruplarıyla bütün ülkeyi dolaşırken eski dostu ile tekrar karşılaşır ve bu karşılaşma şeytanın bile aklına gelmeyecek bir anlaşmayla perçinlenir...
STEVE JOBS GİBİ DÜŞÜNMEK
YOLUN SONU NERESİ? Yazar: Serkan Koktay Yayınevi: Koyu Kitap “Uç canımın parçası. Uç...” dedi eli havada, uğur böceğinin ardından masumca bakarak. Gözden kaybolana dek seyretti kanat çırpışını. Yitip gitmenin şekil değiştirerek yeniden geri gelmek olduğunu düşündü. Gülümsedi. Eskiye dair artık güzel bir şey kalmadığını bildiği hâlde içi kan ağlarcasına gülümsedi... Yolun Sonu Neresi?, farklı zaman dilimlerinde, birbirinden farklı kişilerin hayatlarından kesitler sunan; buna karşılık acı, mutluluk, sevme ve sevilme gibi duyguların ise her ne olursa olsun değişmez unsurlar olduğunu ve aynı kaldığını gösteren bir kitap.
RAGTIME Yazar:E.L. Doctorow Yayınevi: Yapı Kredi Yayınları Doctorow, Ragtime’de gerçek ile kurmacayı, tarihi kişiliklerle anonim Amerikalıları (ve “Amerikalı olmayı” kafasına koymuş göçmenleri) bir araya getiriyor. Buradan, 20. yüzyılın ilk 20 yılını kateden, hem eğlenceli hem trajik bir Amerika portresi çıkarıyor. Bu sürükleyici hikâyenin içinde Henry Ford ve Sigmund Freud da var, anarşist Emma Goldman ve sihirbaz Houdini de… Ama sadece onlar değil. Orta sınıf Amerikan aileleri, gangsterler, müzisyenler, fabrika patronları ve işçileri, Doğu Avrupalı göçmenler… Amerika’nın çeşitli çevrelerinden kişilerin hayatlarından kesitlerle başlayan ve sıradan bir ailenin hayatına giren bir siyahi müzisyenin adalet arayışıyla hız kazanan hikâye, Doctorow’un dönemin gözde müziği ragtime’ın kesik tempolu parçalarını andıran, kısa cümleli, hızlı anlatımıyla hayat buluyor.
Yazar: Daniel Smith Yayınevi: NTV Yayınları En büyük çağdaş inovasyonculardan biri olan Steve Jobs bilişim ve müzik endüstrilerinde dönüşüm gerçekleştirerek bize çağdaş dünyanın en çok arzulanan teknolojilerini getirdi. Arkadaşı Steve Wozniak ile 1976’da Apple’ı kuran ve her zaman kötü durumlardan olabildiğince iyi sonuçlar çıkarmayı bilen Steve Jobs, 1985’te Apple’dan kovuluşunu CGI şirketi Pixar’ı satın almak için bir fırsat olarak kullandı. Sonra da 11 yıllık aranın ardından Apple’a dönüp orayı dünyanın en çok sevilen şirketlerinden birine dönüştürdü. Bu başınabuyruk iş adamının görüşlerini ve itinayla bilenmiş becerilerini bir araya getiren bu kitap, STEVE JOBS GİBİ DÜŞÜNMEK okuru Steve Jobs’dan ilham almaya ve dünyaya bir dâhinin gözlerinden bakmaya davet ediyor.
95
(
ı r a l u r o s a k e z i l e c n e l g E 1. Kum saaƟ
ır. m saati vard ak 2 tane ku ar ol şündüğünüz cı dü yı ı la ay ar tır. Yapm zaman ay lık ce ka ki de da sa ltırsanız 1 1 de Eliniz nız veya kısa , diğeri de sa lık ır ka at ki uz da ı 7 an ri llanarak bu Eğer zam Bunlardan bi m saatini ku sürmektedir. ku i ka ik ki u da B 5 z. 1 sını deney tam i alamamakta diğiniz verim rsınız? pa ya l sı deneyde iste lamasını na ar ay an m za deneyin
2. Baba-oğul
3. Günler
İki kişi yolda karşılaşıyorlar. Küçük olan, büyüğün öz oğludur. Ancak büyük olan küçüğün babası değildir. Bu nasıl olur?
çeker. Bazı aylar 30, bazıları 31 dır? var Kaç ayda 28 gün
4.
ayı En büyük s
narak 4 adet 1 kulla en büyük yazılabilecek sayıyı nedir?
5. Elmalar
elma var. Bu Bir sepette 5 çük kıza öyle elmaları 5 kü paylaştırın n ve r elması olsu ki her kızın bi . ma kalsın sepette bir el
dığı üzere bu sayı 1111 kum saati boşaldığı anda deneyi 4. Sanıl 1. İki kum saatini aynı anda değildir. Bu sayı 11 üzeri 11’dir. sona erdirirsiniz. Böylece toplam başlatırsınız. 7 dakikalık kum 15 dakika olmuştur. saati boşaldığı anda deneye rdan birine elmayı sepetle Kızla 5. başlarsınız.11 dakikalık boşaldığı beraber verin. 2. Çünkü Annesidir. anda tekrar ters çevirirsiniz. Buraya kadar 4 3. Bütün Aylarda 28 Gün Vardır. dakika geçmiştir. 11 dakikalık
Cevaplar
20
SAYI
MECHANIC DERGİSİ
AĞUSTOS 2015
SORUMLULUK ÖZVERİ VE BAŞARI www.mechanic.com.tr
HASAN ÖZOĞUL
NFPA 96’YA GÖRE
YANGIN DAMPERİ KULLANIMI SYSTEMAIR HSK’NIN
MOTTOSU MÜKEMMELLİK Ağustos 2015 • Sayı: 20
DOĞU KARADENİZİN İNCİLERİ
TRABZON VE RİZE
HAYATA DAİR