Elif Magazin sayı 14

Page 1

MAGAZİN

Nisan 2014 Yıl:2 Sayı 14

Şiirlerini “Sokak Lambası” aydınlatıyor

Ahmet Selim

Röpörtaj

Baharı “Ugoza“ eşarpları ile karşılayın Ahmet Selim Murat Bulut Büşra Türkantoz Abdurrahman Golca Nur Yaman Karadeniz

Mukaddes Miras, Kutlu Doğum’a özel Erzurum’a gidiyor

Yaza formda girmenin yolu

8

Giyimzade


ELİF Magazin İmtiyaz Sahibi Metronom Medya Adına Eyüp Kervangül

eyup@metronommedya.com

Proje Direktörü Engin Sezgin

EDİTÖR Büşra Karagöz

Reklam Koordinatörü Özge Değerli

ozge@metronommedya.com

Editör Büşra Karagöz Muhabir Rüya Meriçboyu Satış Pazarlama

İzzet Gültekin Cengizhan Güzel Atilla Konar

Fotoğraflar Ferdi Arslan, Samet Kömürcü Tasarım Mehmet Pınarcı Hukuk Danışmanı Barış Çabuk Katkıda Bulunanlar Kübra Altay Dilek Biçer, Şükran Erişçioğlu Web tasarım Ceyhun Kocal Adres Metronom Medya Merdivenköy Mahallesi Hızırbey Caddesi Tümer Ap. No:251/4 Göztepe/İstanbul 0 216 566 95 66 0 216 566 75 27

www.elifmagazin.com www.metronommedya.com Elif Magazin dergisinde kullanılan hareler izin alınmadan, kaynak gösterilmeden başka yayınlarda kullanılamaz. Reklamlardan reklam veren firma sorumludur.

Son cemrenin de toprağa düşmesiyle havalar ısınıyor ve iyiden iyiye baharın yansımalarını görüyoruz. Çiçek açan ağaçlar, yeşillikler güneşle beraber içimizi ısıtıyor. Yeşillikler üzerinde açmış bir papatya bile yüzümüzü gülümsetmeye yetiyor bu mevsimde. Bahar mevsiminin akıl almaz güzelliği bizlere Yüce Yaratanın tecellisini gösteriyor. Ve Yüce Yaratan’ın ‘Âlemlere rahmet olarak gönderdiği’ Kutlu Nebi’yi hatırlatıyor. Nisan ayının 14-20 tarihleri arası kutlanan Kutlu Doğum Haftası, Diyanet İşleri Başkanlığı ve Türkiye Diyanet Vakfı tarafından resmileştirilmiştir. İnsanlığın kurtuluşu için gönderilen, cehalete, zulme, ahlaksızlığa karşı durmuş, insanlığı karanlıktan kurtarmış, doğumuyla aydınlık bir devri açmış, Allah’ın âlemlere gönderdiği en büyük nimet, Hz. Muhammed (sav) . Miladi takvime göre Hz. Muhammed (sav)’ın doğumuna denk gelen bu tarihte; onun için yapılan programlar, okunan mevlidler, çekilen salavatlar, edilen dualar, söylenen ilahiler, öğütleri olan hadis-i şerifler ile Sevgili Peygamberimiz derin bir sevgiyle anılıyor. Tabii her özel günlerde söylenen gibi; ahlak ve faziletle dolu Peygamberimizi, belli günlerle ya da haftalarla anmakla değil O’nu her gün anarak, O’nun hayatını öğrenerek, O’nu kendimize örnek alarak, hayatımıza bunu yansıtarak O’nun sevgisini hak etmiş oluruz. Bahar mevsimi gibi cıvıl cıvıl bir sayıyla sizleri baş başa bırakıyorum. Bir sonraki sayımızda görüşmek üzere, keyifli okumalar.


İÇİNDEKİLER

12

Ahmet Selim

28 Ugoza

38

Nur Yaman Karadeniz

48

Giyimzade

62

Diyetisyen Nisan 2014 • Elif Magazin

3


4 Elif Magazine • Nisan

2014


Nisan 2014 • Elif Magazin

5


Yenilenen AVON Anew Reversalist ile 1 Haftada Mükemmel Cilt Görünümü

Yeni Anew Reversalist serisi ile gençlik ve güzellik parmak uçlarından cilde nüfuz ediyor. Titiz, mükemmeliyetçi ve zamana meydan okuyan tüm AVON kadınları Anew Reversalist ile bakıma cildinden başlıyor.

6 Elif Magazine • Nisan

2014


Dünyanın önde gelen kozmetik markalarından AVON, cilt bakımını erteleyen kadınları yenilenen AVON Anew Reversalist serisiyle harekete çağırıyor. AVON, “Haydi Kızlar Bu Pazartesi Başlıyoruz” sloganı ile cilt bakımını ihmal edenleri, tüm bahaneleri bir kenara bırakmaya ve ciltlerindeki değişimi yaşamaya davet ediyor. AVON Anew Reversalist ile günde yalnızca birkaç dakikasını cilt bakımına ayıran kadınlar, 1 haftada kırışıklıklar ve ince çizgilerde bir değişimi yaşıyor.

Nisan 2014 • Elif Magazin

7


8 Elif Magazine • Nisan

2014


Nisan 2014 • Elif Magazin

9


10 Elif Magazine • Nisan

2014


Nisan 2014 • Elif Magazin

11


RÖPORTAJ

Şiirlerini “Sokak Lambası” aydınlatıyor

12 Elif Magazine • Nisan

2014


Çocukken başladı şiir yazmaya. Temiz duygularını, hissettiklerini kağıda döktü. Aradan uzun seneler geçti. Hukuk Fakültesine başlamıştı ama içindeki şiir sevgisi eksilmemişti. TRT Ankara Radyosu’nda müzik konusunda eğitim aldı. Daha sonrasında ise çeşitli kanallarda programlar yaptı. Şimdilerde ise, herkesin severek dinlediği “Sokak Lambası” programını yapıyor. Şiirle bütünleşmiş biri olan Ahmet Selim Gündoğan ile Metronommedya muhabiri Rüya Meriçboyu söyleşi gerçekleştirdi. Nisan 2014 • Elif Magazin

13


Elif Magazin: Sizi tanıyabilir miyiz? Şiir yazmaya ne zaman başladınız? Ahmet Selim Gündoğan: 1974 istanbul doğumluyum. Ankara Üniversitesi Hukuk fakültesini bitirdim. Halen İstanbul barosunda ve özel ofisimde avukatlık mesleğime devam etmekteyim.Üniversite yıllarında TRT Ankara Radyosu’nda çok sesli müzik ve sanat müziği dallarında eğitim aldım. Korolarda koristlik ve solistlik yaptım. Kendimce söz yazıyor, bunları besteliyor ve aranjörlüğünü yapıyorum. Başladığı gibi bitsin, hançer gözlerin, yalan isimli “Sıfır “ isimli bir romanım var.Ankara’da SES TV ve IŞIK TV ‘de uzun yıllar televizyon programları yaptım.1994 yılından beri radyo programcılığı yapmaktayım. Ankara’ da Birlik fm ve Bayrak fm ve İstanbul’da Marmara fm, Kral fm de program yaptım. Halen Radyo7 de her Pazar 22.00-24.00 saatleri arasında “Sokak Lambası” programım devam etmektedir.Radyo 7 ile birlikte sayısız okul organizasyonlarında müzik ve şiir dinletisi ve eğitim seminerleri yaptım ve yapıyorum.Habersaati.com ve ekotrent.com ‘da köşe yazarlığı yaptım. Film, dizi ve reklam seslendirmeleri yaptım ve yapıyorum.İlkokuldan bu yana şiir okumayı severdim ve yazardım ama tabi o zamanlar yazdıklarım ne kadar şiirdi bilemiyorum çocuksu temiz duygularımdı. E.M: Bir yorumda sizden, insanda okurken her cümlenin altını çizme isteği uyandıran kişi olarak bahsetmişler. Şiirlerinizin bu denli sevilmesini nasıl yorumluyorsunuz? 14 Elif Magazine • Nisan

2014

A.S.G: Hamdolsun ki kendimce yazdığım şiirlerimi okuyanlar var ve dediğiniz gibi beni onure eden yorumlar var. Sağolsunlar ki cümlelerimin altını çizmek yerine üstünü de çizebilirlerdi. Şiirlerim birilerinin yüreğinde minicik bir kıpırtı oluşturuyorsa bu bana mutluluk olarak veriyor. E.M: Kutlu Doğum Haftası’nın kutlanacağı mübarek aya girdik. Siz Peygamber Efendimize şiir yazdınız mı?Kutlu Doğum Haftası ile ilgili neler söylemek istersiniz? A.S.G: Geçen yıl yapmış olduğum Umre ziyaretimde ilk Medine’ye varmıştım.Her namaz aralarında fırsat buldukça Peygamber Efendimizin kabrinin kenarında oturup, hep Resullulahı düşündüm. O’NU ve ONUN mükemmel yaşamını düşündüm. Resulullah efendimize olan özel bi düşkünlüğüm ve sonsuz sevgim ve saygım var ve hayatımın her anında onun sünnetleriyle ve hadisleriyle


yaşamayı kendime görev edinmişimdir. O kabul eder mi bilmiyorum ama ben ona bir nebze de olsa yakın olabilmek için çok çabalıyorum. Bu sebepten ona yazabilceğim her cümleyi her kelimeyi şimdiden yetersiz buluyorum. Peygamberimizi en guzel izah eden ve tanıtan muhakkak ki Rabbimiz olmuştur. Onun habibim dediği bir değere ben hangi lisanda hangi cümleyi kurabilirim ki onu anlatmaya yetişsin. Kutlu doğum haftası ile diğer günler ve haftalar arasında bir fark var peygamber efendimiz yaşantısı ile insanlığın nasıl kurtulacağını göstermiştir insanoğluna. Bu haftanın kutlanması demek bana gore onun güzellıklerine yaklaşmak ile olur.Yaklaşmak diyorum çünkü o mükemmel değer gibi yaşayabimemiz mümkün değil, eksiklerimizi Rabbim inşallah merhametiyle muamele eder. E.M: Sokak lambası programınız nasıl başladı? Programınızdan bahseder misiniz?

A.S.G: Kendimi bildim bileli şiir okur ve yazardım ki rabbim nasip etti ve kendimi ifade edebileceğim sesimi duyarabileceğim bir platform elime geçti. Programımın adı “SOKAK LAMBASI”. Çünkü ben programı yaparken araya radyo stüdyosunu ya da mikrofonu sokmadan sanki gecenin bir vaktinde bir mahallenin sokak lambasının altında dostlarımla oturduğumu hissediyorum. E.M: İleriki dönemlerdeki hedeflerinizden bahseder misiniz? A.S.G: Şükürler olsun ki yapmak istediklerimi kısmen de olsa yaptım ve mutluyum. Rabbim ömür verdikçe yüreğimi paylaşmaya devam edeceğim. Bu keyifli söyleşi için Ahmet Selim Gündoğan’a teşekkür ediyor, başarılarının devamını diliyoruz. Nisan 2014 • Elif Magazin

15


Renklerin Gücünü Yakalayın: Morocco Kolye

Mutlu Gold, Fas’ın dünyaca ünlü saray mozaiklerinden ilham aldığı has taşlardan oluşan Morocco serisini sunuyor. 16 Elif Magazine • Nisan

2014


www.bebeknews.com www.metronommedya.com Nisan 2014 • Elif Magazin

17


18 Elif Magazine • Nisan

2014


Kusursuz işçiliğin büyülü dünyasında, beyaz altının safirle dansı

Nisan 2014 • Elif Magazin

19


Mukaddes Miras, Kutlu Doğum’a özel Erzurum’a gidiyor

20 Elif Magazine • Nisan

2014


Nisan 2014 • Elif Magazin

21


Türkiye’nin en büyük Mushaf-ı şerif sergisi Mukaddes Miras İstanbul, Şanlıurfa, Diyarbakır, Mardin, Konya ve Gaziantep’den sonra 16 Nisan Cumartesi günü Erzurum’da açılıyor. Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez’in katılacağı bir törenle Kutlu Doğum Haftası’na özel açılacak olan sergide özel koleksiyonlardan seçilmiş 99 adet el yazması Mushaf-ı şerif sergilenecek. Diyanet İşleri Başkanlığının himayelerinde İslam Kültür Sanat Platformunun katkılarıyla gerçekleştirilen serginin önemli bir özelliği tarihin farklı dönemlerine ait el yazması Mushafların farklı coğrafyalara ve hat ekollerine ait olması. Serginin sanat danışmanlığını Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Ali Rıza Özcan yapıyor. Kuzey Afrika’dan Çin’e, Hindistan’dan Moğolistan’a bütün İslâm coğrafyasında kaleme alınmış Mushafların birçoğu özel koleksiyonlarda olduğu için ilk kez bu sergiyle geniş kitleler tarafından görülebilecek. Sergide İslâm hat sanatında ekol olarak kabul edilen Şeyh Hamdullah, Cafer-i Baysungurî Tebrizî, Hafız Osman, Mehmet Emin Rüşdi ve Hafız Mustafa Şevki gibi önemli isimlerin eserleri de bulunuyor. Sergide neler olacak? Sergideki en eski Kur’an-ı Kerim sayfaları 9-10. yüzyıllara ait. En yeni tarihli Kur’an, 1892 tarihini taşıyor. Sergide kûfî, muhakkak, mağribî, reyhanî, sülüs, nesih ve gubarî yazı çeşitleriyle yazılmış Mushaflar sergilenecek. Abbasî, Memlûk, Osmanlı, Selçuklu, Akkoyunlu-Türkmen, Safevî ve Kaçar dönemlerine ait eserler mevcut. Osmanlı coğrafyasının yanında, İran, Irak, Mısır, Hindistan, Çin, Kuzey Afrika ülkeleri eserlerin derlendiği yerler. 16-19 yy’lara ait Osmanlı dönemi eserler serginin büyük bir çoğunluğunu oluşturuyor. Bunun yanında Abbasî ve Memlûk devri Kur’anlar’dan da hatırı sayılır örnek var. Parşömen, bez ve kâğıt üzerine yazılmış nüshalar, tomar, sancak ve kitap formatıyla sergiyi gezenlerle buluşacak. Önemli hattat imzaları: Şeyh Hamdullah, Mustafa Kütahî, Cafer-i Baysungurî Tebrizî, Mehmed Emin Üsküdarî, İbrahîm Rüşdî, Emrullah Şirazî, Ahmed Neyrizî, Seyyid Mehmed İsfahanî, Es-seyyid Mehmed Galib, Mehmed Şevki ve Hafız Mustafa Şevki sergide görülebilecek imzalar. 22 Elif Magazine • Nisan

2014


Nisan 2014 • Elif Magazin

23


24 Elif Magazine • Nisan

2014


Nisan 2014 • Elif Magazin

25


AKER GİYİM KOLEKSİYONUYLA İLKBAHAR ŞIKLIĞINIZI GARANTİLEYİN

26 Elif Magazine • Nisan

2014


Nisan 2014 • Elif Magazin

27


RÖPORTAJ

Baharı “Ugoza“ eşarpları ile karşılayın

28 Elif Magazine • Nisan

2014


Nisan 2014 • Elif Magazin

29


Yıllar önce eşarp sektörüne adım attı.En iyi kumaşı kullanarak, kalitesinden ödün vermeyerek, bugünlere geldi. Ugoza eşarpları tasarladığı desenleriyle bayanlardan beğeni toplamaya devam ediyor. Eşarp sektöründe hedefi ise, işinin en iyisi olmak olan Ugoza, ekibiyle daha iyi işler yapmak istiyor. Babasından bayrağı devr alan Ugoza Firma Yetkilisi Abdurrahman Golca ile Metronommedya muhabiri Rüya Meriçboyu söyleşi gerçekleştirdi. Elif Magazin: Ugoza markası nasıl hayata geçti? Bahseder misiniz? Abdurrahman Golca: Ugoza, bütün ailenin baş harflerinin birleşmesiyle oluşmuş bir isim. Ugoza’nın kurucusu olan babam, daha önce kumaş sektörüne giriyor. Daha sonra eşarp sektörüne geçiş yapıyor. Böylelikle Ugoza markası hayata geçmiş oluyor. Ugoza markası, yirmi yıllık geçmişe sahip bir marka. Şu anda piyasada bulunan bir çok tanınmış marka ile aynı zamanda hayata başladık. Emin adımlarla Ugoza’yı daha yukarılara taşımak istiyoruz.

30 Elif Magazine • Nisan

2014


Nisan 2014 • Elif Magazin

31


32 Elif Magazine • Nisan

2014


E.M: Kumaş sektöründe iş deneyiminiz bulunuyor. Ugoza’nın kumaşlarını nereden getiriyorsunuz? A.G: Ugoza olarak 20 yıllık bir serüvenimiz var. Dünyada en iyi kumaş Çin’de üretildiğinden, Çin’den getirtiyoruz. Bursa’da fabrikamızda üretim aşamasından geçerek, hanımlara ulaşıyor. Kumaşlarımız ipektir. Ve dayanıklılık süresi uzun oluyor. Bir gün müşterimiz, beş yıldır aynı eşarbı kullandığını ve birşey olmadığını söyledi.Ugoza olarak bu da bizi çok memnun etti. E.M: Ugoza eşarplarının desenleri nasıl tasarlanıyor? A.G: Öncelikle moda fuarlarını takip ediyoruz. Örneğin, İtalya’daki moda fuarına giderek yeni yılın moda desenlerini takip ediyoruz. Sonrasında ise, kendi

tasarımcılarımıza göstererek, yeni desenler oluşturuyoruz. Desenlerimiz, bayanlar tarafından beğeni topluyor. Dışarıda bir bayanda kendi markamızı gördüğümde mutlu oluyorum. E.M: Ugoza bir gün mağaza açmayı düşünür mü? A.G: Mağaza açmayı birçok kez düşündük. Ama şu anda birçok mağazaya kendi ürünlerimizi veriyoruz. Yakın bir zamanda internetten de eşarplarımızı satışa çıkarmayı düşünüyoruz. Eşarp dışında başka bir sektörü şu an için düşünmediğimizden, her yıl için yeni eşarplar tasarlıyoruz. Moda fuarlarını geziyoruz, daha yeni tasarımlarla müşterilerimizin karşısına çıkmak istiyoruz. Bu keyifli söyleşi için Abdurrahman Golca’ya teşekkür ediyoruz.

Nisan 2014 • Elif Magazin

33


Baharda güzellik ve mutluluğun formülü

Bahar aylarında cildimiz bir yandan kendini yenilerken, bir yandan da doğanın etkilerine maruz kalıyor; bahar yorgunluğu enerjimizin düşmesine neden oluyor. Bioritm Güzellik Enstitüsü’nün basit ve etkili kürleri vücudumuzu yaza hazırlarken kendimizi daha dinç hissetmemizi sağlıyor ve cildimize baharın duruluğunu taşıyor. 34 Elif Magazine • Nisan

2014


Yazın habercisi bahar aylarında cildimiz de tüm doğa gibi kendini yeniliyor, bu sırada bakıma ihtiyaç duruyor. Öte yandan bahar yorgunluğu ile enerjisiz kalan vücudumuzu yaza hazırlamak için de etkili bazı kürlerden yardım almak gerekebiliyor. Bu konuda atacağımız ufak adımlar hayat kalitemizi yükseltebilir, görünümümüzü daha canlı kılabilir. Örneğin bahar aylarında daha çok su içmeli, taze meyve sularındaki C vitamini ile vücudumuza enerji kazandırmalıyız. Antioksidan yiyecekler ve az tuzlu hafif yemekler de bir yandan vücudumuzu forma sokmamıza yardımcı olurken, bir yandan da kendimizi daha iyi hissetmemizi sağlayacaktır. Günlük yöntemlerin yanı sıra Bioritm Güzellik Enstitüsü’nün önerilerine kulak vermekte de fayda var. 33 dakikalık formül ile forma girin ve dinç hissedin Biordream, incelmeyi kolaylaştırmasının yanında rahatlamış, zinde, hafif ve daha da önemlisi mutlu hissetmemizi sağlıyor. Biodream sisteminde solaryuma benzer bir yatakta şeffaf film ile sarılarak yatılıyor. Işıklar belli bir senkronda yanıp sönerek renk değiştiriyor; böylelikle kişinin nefesi ritme sokuluyor. Doğru nefes alışveriş kendinizi iyi hissettiriyor, terleme ile vücuttaki toksinler atılıyor, böylece incelme kolaylaşıyor. Yalnızca 33 dakika süren Biodream ile ayrıca dokuların kalitesi artıyor, vücut daha sıkı ve dinç hale geliyor. Biodream ayrıca uykuyu düzenliyor, yaratıcılığın

çoğalmasını ve refleks artışını sağlıyor. Biodream oksijenlenmeyi hızlandırarak yaşlanmayı yavaşlatıyor; dokuların kalitesini artırarak daha genç görünmeyi sağlıyor. Baharın duruluğunu yüzünüze taşıyın Natura Bisse’nin ‘Give Me A Break’ kürü ışıltıyla göz alan bir cilt için geliştirildi. Bu güçlü ve arındırıcı bakım baharın duruluğunu yüzümüze taşıyor. Bakım sırasında cildi temizlemek ve nazikçe ölü hücrelerden arındırmak üzere dengeleyici içerikler kullanılıyor; ciltteki yağ fazlalığını düzeltmek ve dengelemek üzere amino asitler, botanik özler ve B vitamini cildin derin katmanlarına taşınıyor. ‘Give me a break’in her aşamasında cilt ışıltı kazanıyor, sivilcelerden arınıyor ve hafifliyor. Nisan 2014 • Elif Magazin

35


ELÇİ TURİZM HAC VE UMRE ORGANİZASYONU Hac ve umre organizasyonunda 27 yıllık tecrübesiyle her yıl binlerce kişiyi kutsal topraklara götüren Elçi Turizmin deneyimli kadrosuyla her türlü ayrıntıyı düşünerek ziyaretinizin huzurlu geçmesini sağlamakta ve hayır dualarınıza nail olmayı gönülden istemektedir. 36 Elif Magazine • Nisan

2014


İslamın ilk kutsal mekanı ve kalbi olan KABE’İ MUAZZAMA da olma heyecanını yaşamak,Peygamber Efendimiz (s.a.v) ve tam bir sevdalı sadık olan Hz.Ebubekir’in Mekkeli müşriklerden Allah’ın(c.c.) izniyle korunduğu SEVR DAĞI’NI görmek,Şeytan taşlayarak önce nefsimizi terbiye etmek,NUR DAĞI’NDA nazil olan ilim ve medeniyet yolunu gösteren ilk vahiy mekanına şahitlik etmek,Tüm yaratılmışlara Rahmet için gönderilen En SEVGİLİ’NİN doğduğu mübarek evi görmek,”Kim benim kabrimi ziyaret ederse onun için şefaatim vacib olur,o kişi beni hayattayken ziyaret etmiş gibidir” Hadis’i Şerifiyle Şereflenmek isterseniz biz buna ELÇİ olmaktan onur duyacağız. Nisan 2014 • Elif Magazin

37


RÖPORTAJ

Tasarımlarında ilmik ilmik sevgi işliyor “ Nur Yamankaradeniz” Daha küçük yaşlarda annesinden dikişi öğrendi. O zamanlar bebeklerine kıyafetler dikiyordu, şimdilerde ise koleksiyonlar hazırlıyor, tasarımlar yapıyor. Özenerek, büyük bir titizlikle hazırladığı her tasarım beğeni topluyor. Çünkü yaparken, etrafında güzel ne varsa ondan ilham alıyor. Kendisini marjinal farklı yapıya sahibim diye anlatıyor. Aslında ne kadar cana yakın, pozitif olduğu her halinden belli oluyor. Tasarımcı Nur Yamankaradeniz, modaya nasıl adım attığından, yeni koleksiyonuna kadar her şeyi, Metronommedya muhabiri Rüya Meriçboyu’na anlattı.

38 Elif Magazine • Nisan

2014


Nisan 2014 • Elif Magazin

39


Elif Magazin: Modaya adım atmanız, modayla tanışmanız nasıl oldu? Küçüklüğünüzde modaya karşı ilginiz var mıydı? Nur Yamankaradeniz: Çanakkale doğumluyum. Evli ve üç çocuk annesiyim. İlk terzilik deneyimimi üç, dört yaşlarında yaşadım. Annem komutanın eşine pelerin dikiyordu. Ben bebeğime pelerin dikeceğim diye, kadının pelerinin şapkasını doğramıştım. Ailem, her yaz Halk Eğitim kurslarına gönderdi. Orada kanaviçe, dikiş ve nakış öğrendim. Anneannemin yurtdışından getirdiği, karton kalıpları vardı. Onlarla minik 40 Elif Magazine • Nisan

2014

gelinlikler, kadifeden kürkler dikerdik. Evlenince, çocuk sahibi olunca bir süre ara verdim. Çocuklarım büyüyünce Fransa Lyon Üniversitesi’nde tasarım kursuna gittim. Diane Von Furstenberg, Los Angeles’te 2008 Kış Koleksiyonunu hazırlıyordu.İnternetten bir yarışma düzenliyordu. Yarışmaya katıldım ve “Spagetti Pant” adını verdiğim pantolon tasarımım seçildi ve koleksiyona konuldu. Bunun üzerine beni üç ay çalışmaya çağırdılar. Ben gideceğim diye tutturdum. Eşim, üç çocukla nereye gideceksin? Dedi. Ben de ya Los Angeles’ta eğitim alırım ya da Nişantaşı’nda kendi butiğimi açarım dedim. Moda yolculuğum bu şekilde başlamış oldu.


E.M: Tasarım yaparken nelerden ilham alıyorsunuz? N.Y: Aslında güzel olan herşey bana ilham veriyor. Bir de geleneksel Osmanlı motifleri bana ilham veriyor. Bunun Osmanlı torunu olmamda ne kadar etkisi var bilemiyorum. E.M: Herkesin beğeniyle izlediği Huzur Sokağı’nın başrol oyuncularından olan Şükran karakterinin dizideki nişan kıyafetinin tasarımı size ait. En çok hangi ünlüye gelinlik, abiye tasarlamak isterdiniz? N.Y: Oyuncu Sinem Kobal’ı sıcak ve güzel buluyorum. Ona gelinlik tasarlamayı isterdim.Bir de Emine Erdoğan’a stil danışmanlığı yapmayı isterdim.

E.M: Bahar ayına girdik. Bahar deyince, canlı renkler geliyor aklımıza. Yeni bir koleksiyon hazırlığınız var mı? N.Y: Tesettür ve abiyede yeni koleksiyonum için ekibimle çok yoğun bir çalışma içerisindeyiz. Tititzlikle ve büyük bir özveriyle çalışmalarımız devam ediyor. Çok yakın zamanda moda severlerle bulaşacağız. E.M: İlerleyen zamanlarda defilelerinize bir yenisini daha ekleyecek misiniz? N.Y: Yapı olarak çok değişken ve marjinal bir ruh haline sahibim. Farklı olmam, her an herşeyi düşündürebiliyor. Yeni koleksiyonumda yeni bir defile ya da çok farklı bir etkinlik elbette düşünebilirim.Farklılığı her zaman seviyorum.

Bu keyifli söyleşi için Nur Yamankaradeniz’e teşekkür ediyor, başarılarının devamını diliyoruz.

Nisan 2014 • Elif Magazin

41


SAĞLIK

AŞIRI TERLEME SORUNU, LIPOSUCTION İLE 30 DAKİKADA SONLANDIRILIYOR

Prof. Dr. Erol Kışlaoğlu Estetik ve Plastik Cerrahi Uzmanı

Günümüzde zayıflama ve vücuttaki şekil bozukluklarını gidermede oldukça yaygın olarak kullanılan Liposuction yöntemi, aşırı terleme sorununu giderme amacıyla da kullanılıyor. Havaların ısınmasıyla beraber kötü kokuya ve giysilerde istenmeyen lekelere neden olan koltukaltı terlemesi, kişilerin iş ve sosyal yaşantılarında olan ilişkilerini olumsuz yönde etkileyebiliyor. Aşırı terleme sorununun yalnızca 30 dakika süren Liposuction uygulamasıyla sonlandırılabildiğini belirten Estetik ve Plastik Cerrahı Prof. Dr. Erol Kışlaoğlu, konuyla ilgili görüşlerini paylaşıyor. Liposuction ile aşırı aktif olan ter bezleri kontrol altına alınıyor Ülkemizde ve yurt dışında birkaç kilo fazlası olan kişilerde, vücut şekillendirme amacıyla kullanılarak başarılı sonuçlar veren Liposuction, aynı başarıyı aşırı terleme sorununda da gösteriyor. Liposuction’a özel cihazlar eklenmesiyle fazla çalışan ter bezlerinin bir kısmının alındığını ifade eden Estetik ve Plastik Cerrahı Prof. Dr. Erol Kışlaoğlu, terlemenin bu sayede kolayca kontrol altına alındığını sözlerine ekliyor. Ter bezlerinin ne kadarının alınması gerekiyor? Liposuction ile ter bezlerine müdahale edilmesinde esas amacın terlemeyi değil, aşırı terlemeyi engellemek olduğunu söyleyen Estetik ve Plastik Cerrahı Prof. Dr. Erol Kışlaoğlu, konuyla ilgili görüşlerini şu sözlerle paylaşmayı sürdürüyor: 42 Elif Magazine • Nisan

2014


“Liposuction yöntemiyle ter bezleri alınırken, öncelikli olarak tümünün alınmamasına, ölçünün fazla kaçmamasına çok dikkat etmek gerektiği bilinmelidir. Çünkü terleme fonksiyonlarının komple sonlandırılması, sağlık açısından oldukça sakıncalıdır. Bu uygulamada terlemenin aşırı olmaması, minimum düzeye indirilmesi amacına uygun davranılır. Liposuction uygulamasıyla, aşırı terlemenin sonlandırılması konusunda bu hassas noktaların dikkatten kaçmaması için, alanında uzman hekimlerden destek alınmalıdır.” Öğle tatilinde uygulanabilecek kadar kısa sürüyor Hastanın durumuna göre genel anestezinin de tercih edilebileceği bu uygulama, genel olarak lokal anestezi altında yapılıyor. Yaklaşık olarak yarım saat süren uygulama, öğle tatilinde yapılabilecek kadar kısa sürmesiyle avantajını ortaya koyuyor. Gerekli olması halinde 18 yaşın altındaki hastalarda da uygulanabilen Liposuction, yok denecek kadar az olan yan etkileriyle dikkat çekiyor. Kısa süren uygulama ile uzun süreli etki Liposuction ile ter bezlerinin alınması işlemi, yarım saat gibi kısa uygulama süresinin yanı sıra, uzun süren etkisiyle de büyük avantaj sağlıyor. Genellikle ter bezlerinin aşırı çalışmasını Liposuction yardımıyla engelleyen bu tedavinin tekrarının gerekmediğini belirten Estetik ve Plastik Cerrahı Prof. Dr. Erol Kışlaoğlu, konuyla ilgili görüşlerini aktarmaya şu sözlerle devam ediyor: “Bazı özel durumlar dışında, Liposuction ile ter bezlerinin alınma işleminin tekrarlanması gerekli görülmez. Bu anlamda, tedavide kalıcı bir etkiden söz etmek mümkün olur. İstenmeyen özel ve olumsuz durumların ortaya çıkmaması için, operasyonun mutlaka deneyimli bir plastik cerrahi uzmanı tarafından yapılması gerekir.” Nisan 2014 • Elif Magazin 43


44 Elif Magazine • Nisan

2014


Nisan 2014 • Elif Magazin

45


SİZ UYURKEN CİLDİNİZ ERTESİ GÜNE HAZIRLANSIN

46 Elif Magazine • Nisan

2014


Hepimizin bildiği gibi sağlıklı ve ışıltılı bir cilde sahip olmak için minimum 8 saat uyku gereklidir, peki bu yeterli mi? Hayır. Kadınların bu sorunundan yola çıkan Givenchy hem gece kremi hem de maske olan yeni jenerasyon cilt bakım ürünü SHORT NIGHT RECOVERY MOISTURIZING MASK / CREAM’İ sundu.

Nisan 2014 • Elif Magazin

47


RÖPORTAJ

Tesettürde göz doldurucu şıklık “ Giyimzade” Giyimzade’nin yıllarca sürecek moda yolculuğu 2012 yılında başladı. Ankara’dan İstanbul’a uzanan tesettür sitelerinde, eşarptan, dış giyime, iç giyimden, bijitüreye kadar birçok şeyi bulmak mümkün. Tesettür modasında markalaşma yolunda adım adım ilerleyen Giyimzade’nin ilerleyen dönemlerdeki en büyük hedefi ise mağazalaşmak. 48 Elif Magazine • Nisan

2014


Nisan 2014 • Elif Magazin

49


Metronommedya muhabiri Rüya Meriçboyu, Giyimzade’nin Halkla İlişkiler Müdürü Büşra Türkantoz ile söyleşi gerçekleştirdi. Elif Magazin: Giyimzade ne zaman, nasıl kuruldu? Kuruluş hikayesi varsa paylaşır mısınız? Büşra Türkantoz: Giyimzade, Ağustos 2012’de üç eski okul arkadaşın ortak girişimiyle kuruldu. Ankara’dan başlayıp, İstanbul’a uzanan keyifli ve heyecan dolu bir kuruluş hikayesi bulunmaktadır. e-ticaret kolay görünen fakat içerisinde çok fazla aşaması bulunduğundan zorlu ve çok emek isteyen bir iş ortamı. İşinizi başarılı bir şekilde yürütmek istiyorsanız, içinizdeki heyecanın sürekli devam etmesi gerekiyor yoksa ne işinizden zevk alabilirsiniz ne de işinizde başarıyı yakalayabilirsiniz. E.M: İleriki dönemlerde, abiye, gelinlik nişanlık modelleri de sitenizde görebilecek miyiz? B.T: Tabi ki bu konuda çalışmalarımız devam etmektedir. Abiye modellerimiz sitemizde zaten bulunuyor, bu modellere ilerleyen zamanlarda farklı marka ve model seçenekleri de eklenmeye devam edecek. Nişanlık ve gelinlik modellerine gelince, tasarımları ile sıkça konuşulan ve tercih edilen 50 Elif Magazine • Nisan

2014

çeşitli tasarımcılarla görüşmelerimiz devam etmektedir. İlerleyen zamanlarda müşterilerimize en özel günlerinde de eşlik etmeye başlayacağız. E.M: Kendi tasarımlarınız olan ürünler var mı? Ürünlerin tedariğini nasıl sağlıyorsunuz? B.T: Sitemizde şu an için kendi tasarladığımız ürünler bulunmuyor fakat İlknur Karaca, Gamze Polat, Esra Betül gibi tasarımlarıyla kendini ispatlamış; özellikle tesettürlü bayanların çokça tercih ettiği ve yeni tasarımlarını sabırsızlıkla beklediği birçok tasarımcıyla çalışıyoruz. Ürünlerin tedariği ise gelen siparişler doğrultusunda tedarikçi firmalarımızdan sağlanmaktadır. E.M: Giyimzade bir gün mağaza açmayı düşünür mü? B.T: Giyimzade’nin açıldığı günden beri hedeflerinin başında mağazalaşmak geliyor. Bu hedefimizi hızlandırmış durumdayız çünkü müşterilerimizin talepleri son zamanlarda bu yönde artmaya başladı. Mağazalaşmak için gerekli fizibilite çalışmalarımız devam ediyor.


Nisan 2014 • Elif Magazin

51


52 Elif Magazine • Nisan

2014


E.M: Giyimzade’nin ileriki dönemlerdeki çok çeşitlilikle ve en uygun fiyatlarla ulaştırmayı amaçlıyoruz. Kısacası bir hedeflerinden bahseder misiniz? müşteri bizim sitemizden alışveriş yaparken ihtiyacı olan her şeye en B.T: Bizim en büyük hedefimiz %100 uygun fiyatlarla, güvenle ve sorunsuz bir müşteri memnuniyeti sağlamak. Bunun şekilde ulaşmalıdır. için de çoğunluğun görüşünden ziyade Bu keyifli söyleşi için Büşra tek bir müşterinin bile olumlu ya da olumsuz düşüncesini göz önüne alıyoruz Türkantoz’a teşekkür ediyor, başarılarının devamını diliyoruz. ve hiçbir görüş göz ardı edilmiyor. Müşterilerin istekleri doğrultusunda sitemizi yönlendiriyoruz ve müşteri taleplerine en kısa sürede dönüş yapmaya çalışıyoruz. Bunun dışında az evvel de bahsettiğimiz gibi giyimzade’nin başlıca hedeflerinden biri mağazalaşmak. Tabi mağazalaşmanın ardından esas işimiz olan online satışı da geri planda bırakmayı düşünmüyoruz. Her zaman müşterilerimize en iyi markaları, daha

Nisan 2014 • Elif Magazin

53


Nuxe’ten gül yapraklarıyla zenginleştirilmiş, %100 hassas ciltlere uygun temizleyici ve makyaj çıkarıcı bakım serisi: Pétales de Rose

54 Elif Magazine • Nisan

2014


Alerjen madde içermeyen seri, taze ve rahatlatıcı kokusuyla kullanım keyfi sunuyor. Gül Yaprağı Temizleyici Bakım Serisiyle daha yumuşak, daha kadifemsi ve daha kadınsı bir yüz temizleme ritüeline hazır olun.

Nisan 2014 • Elif Magazin

55


RÖPORTAJ

“Puslu Yayıncılık” ilgi çeken eserleriyle raflarda yerini alıyor Okumayı ilkokul yıllarında seviyoruz, sonra bir daha okumuyoruz. Tabir-i caizse okuma alışkanlığımız yok. Çocukluğunda kitaplarla tanıştı. Seneler sonra kitabevlerinde satış danışmanlığından başladı. Uzayan seneler içerisinde yöneticiliğe kadar yüksedi. 2008 yılında ise artık hazırdı. Birkaç kitap yayınladı ve yayıncılık dünyasına adım atmış oldu. Kitaplarla iç içe yaşayan Puslu Yayıncılık sahibi Murat Bulut ile Metronommedya muhabiri Rüya Meriçboyu söyleşi gerçekleştirdi. Elif Magazin: Yayıncılık hayatınıza nasıl adım attınız? Murat Bulut: Uzun zamandan beri sektörün içindeyim, kitabevlerinde satış danışmanlığından başlayıp yöneticiliğe kadar birçok pozisyonda çalıştım. Ve nihayetinde kendi işimi kurduğumda takvimler 2007 yılını gösteriyordu. İlk önce küçük bir işyeri ile başlayan kitap satışı, kendiminde çok istemesiyle ve hayalini kurduğum kitapları çıkarmak düşüncesiyle 2008’ de birkaç kitap yayımlayarak yayıncılığa doğru zaman içinde evrildi. E.M: Bünyenizde, yabancı dile çevrilmiş kitaplar da bulunuyor mu? M.B: Çevirisini düşündüğümüz ve başladığımız kitaplar var. Yurtdışında bazı ülkelerdeki yayınevleri ile görüşmelerimiz devam etmektedir. 56 Elif Magazine • Nisan

2014

E.M: Kitap okuma sayısı düşük olan bir ülkeyiz. Bu durumu nasıl değerlendiriyorsunuz? Sizce ne tür kitap okutma çalışmaları yapılabilir? M.B: Maalesef dediğiniz çok doğru. Ve içler acısı bir durum mevcut. Unesco tarafından yapılan araştırma ve açıklamaya göre Türkiye’de okuma oranı yok denecek kadar az. Avrupa’da yüzde 21 olan oran Türkiye’de on binde bir. Bu durumun dezavantajlarını fazlaca görmekteyiz aslında. Kitap okumayan bir toplumun tercihleride her alanda kalitesiz oluyor maalesef. Tabi ki ironik bir şekilde kitap okuma alışkanlığı ve bu sorunun farkında olanlar en büyük işkenceyi çekiyor. Diğer okumayan çoğunluk, çok sevdiğim Nazım Hikmet’in “Akrep Gibisin Kardeşim” şiirinde ki gibi; “midye gibi kapalı, rahat Ve sönmüş bir yanardağ ağzı gibi korkunçsun, kardeşim.


Bir değil, Beş değil yüz milyonlarlasın maalesef” Tabi ki enseyi karartmamız lazım ve umudumuzu hiçbir zaman yitirmemeliyiz. Okullarda öğretmenlerin çocuklara okuma alışkanlığını geliştirmek için önerdiği kitaplar çocuklarda olumlu etkilere sebep oluyor. Okumayı özendirecek etkinlikler, stant kurulması fuarlar ve yazar okuyucu bululuşmaları çok sık yapılmalı. Ve kurumlar bu tip etkinlikleri yapmak isteyen firmalara kolaylıklar sağlamalıdır. Örneğin biz Puslu Yayıncılık olarak bu alanda çok güzel işler yaptık. Sarıyer’ de birçok tanınmış yazarların ve yazar adaylarının katıldığı büyük çapta kitap etkinlikleri düzenledik. E.M: Sitenizde, bir sosyal yardımlaşma derneğinden teşekkür belgesi aldığınızı gördüm. İleride böyle sosyal sorumluluk projelerine girmeyi düşünüyor musunuz? M.B: Evet bu derneğin yöneticisi kişinin olağanüstü çabası ve çok iyi niyetini görünce biz de böyle bir derneğe çok sayıda kitap bağışlayarak destek olmak istedik. Çok duyurusunu yapamasakta sosyal sorumluluk bilinciyle gücümüz orantısında yaptığımız çalışmalar her zaman oluyor. E.M: Puslu Yayıncılığın ileriki dönem için hedefleri nelerdir? M.B: Puslu Yayıncılık olarak ticari realiteyi de yok saymadan yayın

sayımızı iyi ve kaliteli kitaplar çıkararak arttırmak istiyoruz. Özellikle tecrübeli yazarların yanında yeni ve iyi yazarların yetişmesi için elimizden gelen kolaylığı sağladığımız gibi Türk edebiyatına yıllarca hizmet edecek kalıcı yazarlar sunmak istiyoruz. Bunun yanında dünya edebiyatından seçilecek iyi kitapları da Türkiye’ deki okurlarla buluşturmak ve mevcut da olan kategorileri genişleterek yelpazeyi büyütmek için çalışmalar yapmaktayız. Yakında çocuk kitapları çalışmalarımızı da yayımlamaya başlayacağız. Ve birçok kişiye iş imkanı sağlarken, okuma oranını olumlu yönde geliştirmek düşüncesindeyiz. Dolayısıyla ütopyalarımızı gerçekleştirmek ve “güzel ülke” için çorbada tuzumuz olmasını arzuluyoruz. Bu keyifli söyleşi için, Murat Bulut’a teşekkür ediyoruz. Nisan 2014 • Elif Magazin

57


Arzum Cleanart Çok Çekici Arzum Cleanart Elektrikli Süpürge, yüksek çekiş gücü ile tek seferde en küçük toz zerrelerini bile hapsederek kadınlara arzu ettikleri mükemmel temizliği sunuyor.

Küçük dokunuşlarla büyük farklar yaratan Arzum, bir elektrikli süpürgeden beklenen tüm özellikleri Arzum Cleanart’ta topladı. 58 Elif Magazine • Nisan

2014



BATH & BODY WORKS SİZİ ŞEKERCİ DÜKKANINA DEVET EDİYOR… “SPRING STREET SWEET SHOP”

60 Elif Magazine • Nisan

2014


Tazecik içeriklerden ilhamını alan, tatlı ve leziz sezonsal trendlerden oluşan yepyeni, rüya gibi bir koleksiyonla karşınızdayız… ŞAŞIRMAYIN! Spring Street Sweet Shop mum ve el sabunları koleksiyonu, klasik iştah açan tatlı tariflerini nefis kokulara dönüştürülmüş halleri. Evet, Bath and Body Works’un SPRING STREET SWEET koleksiyonu size aşina olduğunuz kokuları hatırlamanızı sağlayarak eğlenceli bir koku deneyimi yaşatacak.

Nisan 2014 • Elif Magazin

61


RÖPORTAJ

Diyetisyen Fatma Yiğitoğlu’ndan yaza formda girmenin “8 yolu”

Bahar ayının ardından yaz bizi güneşiyle neşesiyle karşılayacak. Hanımların ise tek isteği yaza formda girmek. Formda kalmak ve hızlıca kilo vermek ise diyetle ve sporla aslında çok kolay. Uygulayacağınız 8 kural ile kilo vermek dert olmaktan çıkıyor. 62 Elif Magazine • Nisan

2014


Metronommedya muhabiri Rüya Meriçboyu, Diyetisyen Fatma Yiğitoğlu’na sağlıklı ve düzgün beslenmeden, kilo vermenin 8 kuralına kadar herşeyi Elif Magazin okuyucuları için sordu. Elif Magazin: Diyetisyen olmaya nasıl karar verdiniz? Kararınızda etkili olan biri oldu mu? Fatma Yiğitoğlu: Neden diyetisyen olmaya karar verdim sorusu ile çok karşılaşıyorum. Ailem de sadece ablam Radyoloji Doktoru bende Diyetisyenim. Zaten sağlıkçı olmayı doktor veya eczacı olmayı hep istiyordum ama karar vermem de ablamın da etkisi var. Sağlıkçı olmak kolay bir iş değildir. Her zaman sabırlı olmak ve karşındaki bireyin problemlerini anlayabilmek yani empati yapmanız gerekir. Bu işin temeli empati ve sabırdır. Eğer hastayı anlayamazsınız şu yasak bu yasak gibi sürekli bu cümlelerle hastanın psikolojisini yanlış etkileyip motivasyonunu düşürüp sağlıklı beslenmeden soğutabilirsiniz. E.M: Yemek yemeyi çok seven bir toplumuz. Sağlıklı ve düzgün beslenme nasıl olur? F.Y: Yemek yemek, hem sağlığımızın devamı için gerekliyken hem de sosyal bir davranıştır. Sağlıklı beslenme hem yeterli hem de dengeli olmalıdır. Yeterli ve dengeli beslenmenin temeli 4 besin öğesini vücudumuzun ihtiyacı oranında almasıyla sağlayabiliriz. Bu dört temel besin grubu; Tahıl grubu, sebze meyve grubu, süt ve türevleri grubu ve et ve türevleri grubudur. Yeterli ve dengeli beslenmede bu dört besin grubunu tüketmek kadar önemli bir husus da, gruplar içinde doğru seçimler yapmaktır. Nisan 2014 • Elif Magazin

63


E.M: Doğru seçimler nedir veya bunu F.Y: Sebze yerine et tüketenlerin nasıl yapabiliriz? göre daha sağlıklı olduğu diye bir durum yoktur hatta sakıncalıdır. F.Y: Örneğin süt-yoğurt-peynir yani İki besin grubunun da bizim için süt türevlerini az yağlı, kaymaksız önemi fazladır. Sağlıklı beslenmenin tüketebiliriz. Et-tavuk-balık grubunu olması için tüm besin gruplarından sağlıklı pişirme yöntemlerini mutlaka yeterli miktarda olmalıdır. kullanarak yani kızartmak yerine Yetersiz sebze tüketmek vücudumuz fırında, ızgara veya tencere yemeği için yetersiz vitamin, karoten, yapabiliriz. Ayrıca kırmızı eti yağsız flavonoid ve antioksidan almış ve beyaz etleri derisiz tüketmeliyiz. oluruz. Vitamin-mineral yetersizliği Ara öğünlerde çekmecemizde ki bağışıklık sistemimizin zayıf abur-cubur, tatlı yerine lif kaynağı olmasına, hastalıklara yakalanma meyve tüketebiliriz. Böylece kalporanını artırır. Sebzelerdeki damar hastalıkları, yüksek kolesterol antioksidanlar ise kanser savaşçısıdır, gibi metabolik hastalıklar riskini bilimsel çalışmalarda yeterli sebze azaltabiliriz. tüketiminde kanser oranlarının azaldığı-önlediği tespit edilmiştir. E.M: Son dönemlerde çıkan Ayrıca sebzelerde posa oranı yüksek haberlerde et yiyenlerin, sebze olduğu için barsaklarımızın sağlığı tüketenlere göre sağlıklı olduğu için önemlidir. Kalorisinin de düşük söylenildi. Sizin bu konudaki bakış olması, lif oranın yüksek olması açınızı öğrenebilir miyiz? doygunluk hissini artırarak kilo korumada ve obezite için önemlidir. 64 Elif Magazine • Nisan

2014


E.M: Bahar ayına girdik. Ardından da bizi yaz ayı karşılayacak. Hanımların da tek istediği yaza formda girmek. Hanımlara formda kalmaları için tavsiyeleriniz nelerdir? Sitenizde bahsettiğiniz kilo vermenin 8 yolu nedir? F.Y: Bahar aylarında artık daha ince kıyafetlerin zamanı yani kadınların formda görünmek istediği zamanlardan biridir. Ama şunu unutmayın önemli olan zayıflamak değildir. Önemli olan yağ kaybederek bireyin kilo vermesidir. Zayıflarken az yiyerek ya da sadece bazı besinleri tüketerek sağlıklı yağ kaybı olmaz. Her besin grubunu yeterli miktarda tüketerek olur. Vücut tahmin ettiğinizden çok daha sistematik çalışıyor. Eğer sistemini bozmaya çalışırsanız yağ yakmayı durduruyor hatta metabolizma hızınızı da yavaşlatabilirsiniz. Bazı önemli noktalara dikkat ederseniz hem daha sağlıklı zayıflar hem de metabolizma hızınızı korumuş olursunuz. • Kalsiyum tüketiminizi artırın. Günde mutlaka 2-3 porsiyon süt türevleri tüketin. • Proteini yeterli miktarda tüketin. Yetersiz tüketmek sadece kas kaybına neden olur. • Su tüketimine bitki çaylarından daha fazla önem verin. • Posa kaynaklarını unutmayın. Hem tokluk hissi oluşturur hem barsakların düzenli çalışmasını sağlar. • Aç kalarak zayıflama olmadığını artık yerde yazıyor. Ama en çok yapılan hata olmaya devam ediyor. Hem vücudunuza zarar verir hem kan şekeriniz düşer hem de diyeti yapmanız

size eziyet olur. • Şunu kabul edelim ki egzersiz olmadan zayıflama olmaz. Hep spor yapma isteğinin oluşmasını bekleriz ama spor perisi yok. Yani düşünmeden giyinin ve spora başlayın. Düzenli spor yağ kaybınızı en üst seviyelere çıkarır. • Zayıflama da herkes sihirli bir şey arar eğer zayıflamanın sihirli bir içeceği varsa o da sudur. Vücutta metabolik olaylarda su kullanıldığı için metabolizma hızlanır. İştahı da baskılayan su ödem atımında ve yağ yakında etkilidir. • Kahve tiryakisi iseniz, sizin için metabolik hızı artırmak, zayıflamak daha keyifli hale gelecektir. Çünkü orta düzeyde kafein tüketimi metabolizma hızında artışlar sağlar. Günde 2 fincan idealdir. Bu keyifli söyleşi için Diyetisyen Fatma Yiğitoğlu’na teşekkür ediyoruz.

Nisan 2014 • Elif Magazin

65


ARGAN YAĞI İÇEREN PEELİNG’LE YORGUN CİLDİNİZİ CANLANDIRIN Gün içinde bir çok sebepten dolayı cildimiz yorgun düşer ve canlılığını kaybeder. Fransız dermokozmetik markası Lierac’ın argan yağı içeren peeling’i Gommage Sensoriel, yorgun düşen cildinizin yeniden canlanmasına yardımcı olur. 66 Elif Magazine • Nisan

2014


Bitkisel yağlardan oluşan Sensory peeling, içeriğindeki gardenya sayesinde cildi rahatlatır. Kamelya ve antioksidan etkili yasemin esansı cildinizin pürüzsüz ve yumuşak olmasını sağlar. Şeker kristalleri, şeftali çekirdekleri ve vanilya taneleri konsantrasyonu içeren, ciltle buluştuğunda jel yapısı süte dönüşen Sensory Peeling, cildiniz için 24 saat nemlendirme sağlar. Gommage Sensoriel, yoğun tempoda kendini biraz olsun şımartmak isteyenler için birebir. FİYATI: 79 TL Nisan 2014 • Elif Magazin

67


SAĞLIK

BAHARLA BİRLİKTE ALERJİ MEVSİMİ DE BAŞLADI Doğanın yeniden hayat bulduğu bahar mevsiminde, en sık görülen alerji türü olan polen alerjisini, aşı tedavisi ve birkaç pratik öneri ile alt edebilmek mümkün. Alerji uzmanı Prof. Dr. Yonca Tabak, polen alerjisinin basit bir hapşırmadan ibaret olmadığına, hayat kalitesine olumsuz etkileyen bulguları olduğuna değinerek, çözüm yollarını anlattı. İlkbahar aylarında görülen çayır çimenindeki otların ve çeşitli ağaçların polenlerine karşı gelişen alerjinin yol açtığı “Mevsimsel alerjik nezle” diğer bir adıyla “Saman Nezlesi”nin mevsimi geldi. Mart-Nisan-Mayıs döneminde yoğun olarak havaya salınan polenlerin çocuk ve yetişkinlerde hayat kalitesini olumsuz etkilediğini belirten Prof. Dr. Yonca Tabak, Polen Alerjisinin basit bir hapşırmadan ibaret olmadığını, burun kaşıntısı, burun ve gözlerde akıntı ve göz kızarması şikayetlerine neden olduğunu belirtti. Alerji, Çocuğun Okul Başarısını Düşürüyor Polenlere karşı gelişen alerjinin çocuk ve erişkinlerde hayat kalitesini bozacak, günlük aktiviteleri etkileyecek boyutta sorun yaratabildiğini belirten Prof. Dr. Yonca Tabak, “ Okulda devamlı burun tıkanıklığı, hapşırık, burun akıntısı yaşayan çocuk konsantre olamaz. Okul başarısı düşer. Özellikle ülkemizde sınavların ve sınav hazırlıklarının yoğun olduğu ilkbahar mevsimi bu öğrenciler için gerçek bir sorundur. Aynı durum erişkinlerde iş gücünün düşmesi şeklinde kendini gösterir” dedi. 68 Elif Magazine • Nisan

2014

Bahar Mevsiminde Alerjik Astım Alevlenmeleri Artabilir! Prof. Dr. Yonca Tabak, “ Alerji sadece burunda kalmaz birçok hastada akciğerlere de etki eder ve alerjik astım alevlenmeleri görülür. Alerjik astım öksürük, hırıltı ya da hışıltı, nefes darlığı şeklinde kendini belli eder. Alerjik nezle alerjik astım birlikte tedavi edilmediği takdirde her iki hastalığında tedavisi yarım kalır” uyarısında bulundu. Alerji Yapan Maddeden Uzak Durmak Gerek Tüm alerjik hastalıklarda olduğu gibi Polen Alerjisinden de kurtulmak için alerjik olunan maddeden uzak durmak gerektiğini belirten Yonca Tabak, “Alerji yapan bitki türü tanınır ve çevrede tespit edilirse; bu bitkinin o bölgeden uzaklaştırılması şikâyetleri kısmen azaltır. Ancak çoğu bitkiler uzaklaştırılsa bile polenleri çok uzak mesafelere ulaşabilir. Bu nedenle polen alerjisinde alerjik olunan maddeden kesin olarak uzak durabilmek mümkün değildir. Ancak uygulanacak birkaç pratik öneri şikayetlerin şiddeti azaltabilir” açıklamasında bulundu.


Polen Alerjisinden Korunmak İçin Pratik Öneriler: Polen mevsiminde eve hava girişini azaltmak gerekir. Özellikle sabahın erken saatleri havada polen sayısının en fazla olduğu zamandır. Bu saatlerde ve mümkünse günün diğer saatlerinde de kapı ve pencereleri kapalı tutmak gerekir. 1- Evi cam açarak havalandırmak yerine polen filtreli klima kullanılmalıdır. 2- Klimanın olmadığı durumlarda polen filtreli hava temizleyiciler kullanılabilir. 3- Çim biçme gibi aktivitelerden kaçınmalı ve mutlaka böyle bir aktivite yapılacaksa maske takılmalıdır. 4- Sabah erken saatlerde ev dışı aktivitelerden kaçınılmalıdır. 5- Dışarıdan eve gelindiğinde el, yüz yıkanmalı, kıyafetler değiştirilmelidir. 6- Kıyafetleri açık havada kurutmaktan kaçınılmalıdır. Mevsimsel Alerjik Nezle (Saman Nezlesi) Nasıl Tedavi Edilir? “Mevsimsel alerjik nezle tedavisinde gerek çocuklara gerekse erişkin hastalara alerjik şikayetleri mevsim süresince baskılayacak ilaçlar (anti-histaminik) önerilir” diyen Prof. Dr. Yonca Tabak, “ Ağızdan alınan alerji ilaçları gün içinde uyku haline neden olabildiklerinden özellikle sınavlara hazırlanan çocuklara bu süreçte anti-histaminik içeren alerji ilaçları verilmemelidir. Böyle durumlarda kortizonlu burun spreyleri tercih edilmelidir” dedi. Alerjik nezle tedavisinde en etkin ilaçların kortizonlu burun spreyleri olduğunu belirten Alerji Uzmanı Prof. Dr. Yonca Tabak; “ Kortizon bazlı burun spreylerinin kana karışma oranı çok düşüktür. Uygun dozda ve uygun teknikle kullanıldığında yan etkilere neden olmazlar. Ancak, alerjik nezlede ilaç tedavisi kullanıldığı sürece etkilidir. İlaçlar kesilince altta yatan alerji tedavi edilmediyse tüm belirtiler geri dönmektedir. Mevsimsel alerjik nezlenin tek kökten tedavisi alerji aşı tedavisidir” açıklamasında bulundu. Kalıcı Çözüm Dilaltı Aşı Tedavisi Mevsimsel Alerjik nezlenin kökten tedavisi olan Aşı tedavisinin esası vücudu alerjik olunan maddeye yavaş yavaş alıştırmaktır diyen Prof. Dr. Yonca Tabak, “Bu şekilde vücut alerjik maddeye duyarsızlaşır” dedi. Aşı tedavisinin İğne aşı ve dilaltı damla aşı tedavisi olarak iki şekilde uygulandığını belirten Tabak, “ En eski yöntem iğne aşı uygulamasıdır. Ancak iğne aşıların alerjik yan etkileri fazladır. İğnenin doktor gözetiminde uygulanması gerekir ki; buna rağmen hayatı tehdit edici alerjik reaksiyon riski olabilmektedir. Ancak aşı tedavisi uygulanmadığında alerjinin de geçmediği yıllar içinde gözlenmiştir” bilgisini verdi. Alerjiye karşı kökten ve kalıcı çözümün Dilaltı damla aşılar olduğunu belirten Yonca Tabak, “ Dilaltı damla aşıları alerjik yan etkiler açısından güvenli ve evde uygulamaya uygun aşılardır. Tedavide amaç hastanın ilaçsız da iyi kalmasını sağlamaktır ”dedi. Başarı oranı oldukça yüksek olan dilaltı damla aşılarının yakın zamanda Avrupa’da tablet formlarının geliştirilmiş olduğunu belirten Yonca Tabak;” Özellikle çayır çimeni poleni alerjisi için geliştirilen tablet aşıların çok yakında Dünya ile aynı anda ülkemizde de kullanımı söz konusu olacaktır. Gerek iğne gerekse damla ve tablet formlarının etkinlik açısından farkı yoktur. Buna karşın damla ve tablet formlar güvenli olması açısından iğne aşıya göre üstündür. Polen alerjisi kanıtlanmış tüm alerjik nezle hastalarının kalıcı çözüm için dilaltı aşı yöntemine başvurmaları hastalıktan kurtulmak için atılacak en önemli adım olacaktır” . Nisan 2014 • Elif Magazin 69


Dünya evine girecek çiftlere çok özel sürpriz The Marmara Taksim’in dünyaca ünlü Executive Şefi Rudolf Van Nunen’den gelinlere özel yemek dersi 70 Elif Magazine • Nisan

2014


The Marmara Taksim, ödüllü şeflerinin hazırladığı özel menüleri ile rüyalarınızın düğününü gerçeğe dönüştürüyor. Yeni evlenecek çiftler için çok özel bir düğün paketi hazırlayan The Marmara Taksim dünya evine girecek gelinlere, ilk yemeklerini dünyaca ünlü Executive Şef Rudolf Van Nunen’den öğrenme fırsatı sunuyor. Executive Şef Rudolf Van Nunen yönetiminde uluslararası tecrübeye sahip ödüllü şeflerinin uzmanlığında Türk ve dünya mutfaklarının en seçkin örneklerini misafirleri için hazırlayan The Marmara Taksim unutulmaz düğünlerin adresi olmaya devam ediyor. Deneyimli ekibi ile hafızalardan silinmeyecek bir düğün için gereken her detayı düşünen The Marmara Taksim, şimdi yeni gelinler için çok özel bir fırsat sunuyor. The Marmara Taksim’de dünya evine giren gelinler “Ziyafetlerin Sihirbazı” unvanını kazanmış uluslararası mutfak ustası Rudolf Van Nunen’den özel yemek dersi alacaklar. Menü seçiminden, müzik, ses ve ışık sistemlerine, düğün pastasından mekan süslemeye kadar her adımda misafirlerinin isteklerine göre çözüm üreten The Marmara Taksim, profesyonel ekibiyle düğün öncesinde ve düğün sırasında yanınızda oluyor. Dünyaca ünlü mimar Dan Kwan’ın yorumuyla tasarlanan Balo Salonu’nda yemek düzeninde 550, kokteyl düzeninde ise 750 kişiye kadar davetli kapasitesiyle misafirlerini ağırlayan The Marmara Taksim, evlenecek çiftlere 50 eurodan başlayan cazip paketler sunuyor. Nisan 2014 • Elif Magazin

71


Çay saatleri Kütahya Porselen’le çok renkli

Kütahya Porselen’in 19 parçalık çay setleri ile artık çay saatleriniz renklenecek. Üzerinde saat tasarımı olan koleksiyon zarif desenleri ve göz alıcı tasarımıyla hayranlık uyandırıyor. Kütahya Porselen ikram saatlerinde sofralarınıza bahar neşesi getiriyor. Pastel tonlarda renklendirilen 19 parçalık setler, baharın sıcaklığını sofralara taşıyor. 137 TL’den satılan bu ürünlerin yanı sıra Kütahya Porselen’de sade ve şık sofralar hazırlamanızı sağlayacak pek çok ikram ve kek seti bulunuyor. Açelya, Çisil ve Zümrüt gibi 22 parçalık ikram setleri üzerlerindeki zarif rölyeflerle (kabartma) asil sofraların vazgeçilmezi oluyor. Kütahya Porselen’de 105 TL’ye satılan bu koleksiyonların yanı sıra sofralarınıza keyif katacak pek çok başka seçenek bulmak mümkün. Çizgili, puantiyeli, çiçekli ve desenli 24 parçalık kek setleri sıcak renkleriyle baharın sıcaklığını sofralarınıza taşıyacak.

72 Elif Magazine • Nisan

2014


Nisan 2014 • Elif Magazin

73


Alfemo Bahar Kampanyası “2000 TL”lik Uğuruyla Geldi 74 Elif Magazine • Nisan

2014


Çok fonksiyonlu özel tasarım ürünleriyle baharın enerjisini ve tazeliğini yaşam alanlarımıza taşıyan Alfemo’nun, 1 Mart-31 Mayıs 2014 tarihleri arasında devam edecek; yemek odalarından yatak odalarına, oturma gruplarından yaşam ünitelerine dek birçok takımda “2000 TL indirim” avantajı sunan bahar kampanyası başladı. Nisan 2014 • Elif Magazin

75


Philips’ten sessiz ve yüksek performanslı buhar kazanlı ütü Philips GC8650’nin özel titanyumoksit katmanlı T-ionicGlide tabanı, 5 yıldızlı kayganlığa sahip… Yüzde 25 daha kaygan olan bu taban, çizilmelere karşı da yüzde 30 daha dayanıklı. Bağımsız tekstil uzmanları tarafından test edilen ve onaylanan Philips GC8650; 6,2 bar buhar basıncına, 120 gr/ dk sabit buhar ve 320 gr şok buhar çıkışına sahip. 2,5 litre büyük sabit su tankına sahip olma özelliği taşıyan Philips GC8650 ile kesintisiz ütüleme yapmak mümkün. 76 Elif Magazine • Nisan

2014


İpekten ketene, pamuktan kaşmire, ütülenebilir her giysiyi istediğiniz sırayla ve hiçbir ısı ayara yapmadan ütülemenizi mümkün kılan Philips Akıllı Ütü, şimdi de dünyanın en sessizi Philips, Akıllı Ütü teknolojisini geliştirerek dünyanın en sessiz ütüsünü tasarladı. Akıllı Çip teknolojisi sayesinde mükemmel sıcaklık ve buhar kombinasyonunu kendisi ayarlayan, en hızlı ve en kolay kullanımı sunan Philips GC8650, evinizin de en sessiz küçük ev aleti olacak. Aynı zamanda Philips GC8650, tüm ütülenebilir kumaşlarda yanma veya parlama riski olmadan, yüzde 100 güven garantisi veriyor.

Nisan 2014 • Elif Magazin

77


Sadeliğin ihtişamı Baroque ile evlerde

Özgün tasarımlarıyla mükemmelliği evlere taşıyan Serra’nın özenle tasarlanarak son teknoloji ile üretilen farklı renk, doku ve desenlere sahip karoları, mekanları duvardan zemine şıklıkla buluşturuyor. Dekor, bordür, finish elemanları ve süpürgeliklerine kadar en küçük detayları düşünülen modeller, evini yenilemek isteyenleri Serra bayilerinde bekliyor. 78 Elif Magazine • Nisan

2014


Özel karo tasarımlarıyla fark yaratan Serra Seramik’in pastel renkleri ve mermer görünümüyle dikkat çeken modeli Baroque, sadeliğin şıklığını gözler önüne seriyor.

Nisan 2014 • Elif Magazin

79


DÜFA İLE RENKLİ BAHAR TEMİZLİĞİ Uzun kışın ardından yaşam alanlarınıza hareket katan bir değişim rüzgarı estirmenin vakti geldi. Düfa Boya, bahar temizliğine duvarlardan başlamanız için yılın bahar ve yaz renk trendlerini sizlere sunuyor. 80 Elif Magazine • Nisan

2014


Dip bucak bahar temizliği denince akla ilk gelen işlem duvarların elden geçmesi ve evin boyanmasıdır. 2014 bahar ve yaz renk trendlerini Düfa ile evlerinize taşıyarak kışın kasvetli havasını hem kendi üzerinizden atabilir hem de evlerinizi hareketlendirebilirsiniz. Uyumlu renk kombinasyonları ile beğendiğiniz birkaç rengi bir arada kullanma şansını da yakalayabilirsiniz.

Nisan 2014 • Elif Magazin

81


82 Elif Magazine • Nisan

2014


Nisan 2014 • Elif Magazin

83


SAĞLIK

Susuzluk kilo yapar, zamansız yaşlandırır Yeterince su içmemenin yol açtığı 11 rahatsızlık Yeterli yağış olmaması nedeniyle tarım alanları başta olmak üzere tüm yaşamı tehdit eden susuzluk, yanıbaşındaki sürahide öylece durduğu halde yeterince su içmeyen insanlarda geri dönülmez hasarlara yol açıyor. Günde ortalama 8 bardak su içmemiz gerekirken vücudumuz 10 bardak su kaybediyor. Yrd. Doç. Dr. Gamze Şenbursa, beyninin %75’i, kanının %92’si, kaslarının %75’i, kemiklerinin %22’si sudan oluşan insanın vücudu susuz kaldığında meydana gelen hasarları tespit etti. İşte yeterince su içmemenin yol açtığı 11 rahatsızlık: VÜCUDUMUZ SUSUZ KALDIĞINDA NELER OLUR? YORGUNLUK: Su vücudunuzdaki en önemli enerji kaynaklarındandır. Dehidratasyon (susuz kalma) vücudu yavaşlatan enzimatik aktiveteye sebep olarak yorgunluk ve halsizliğe yol açar. ASTIM VE ALERJİLER: Dehidratasyona maruz kalan vücut sudan tasarruf etmek için havayollarını daraltıyor. Siz daha susuz kaldığınızı hissetmeden histamin bu durumun farkına varıyor ve salgısını arttırıyor. YÜKSEK KAN BASINCI: Vücut normalde tam olarak su ihtiyacını karşıladığında kanın %92’si sudur. Vücudun susuz kaldığı zamanlarda ise kan kalınlaşarak akışı sırasında dirence sebep olur ve buda kan basıncının yükselmesi ile sonuçlanır. 84 Elif Magazine • Nisan

2014


CİLT PROBLEMLERİ: Dehidratasyon deri yoluyla toksinlerin atılmasını bozmakta ve her türlü cilt problemi için savunmasız hale getirmektedir; dermatit, sedef, kırışıklık… YÜKSEK KOLESTROL: Vücut susuz kaldığında kolestrol seviyesini arttırarak hücreden daha fazla su kaybını önlemeye çalışır. SİNDİRİM BOZUKLUKLARI: Su ve alkali (kalsiyum ve magnezyum) minerallerin eksikliği gastrit, ülser ve reflü gibi birçok sindirim sistemi problemine yol açar. MESANE VE BÖBREK PROBLEMLERİ: Toksin ve atık asit birikimi bakterilerin gelişmesi için ortam sağlar, buda böbrek ve mesanede inflamasyon, ağrı ve enfeksiyona daha yatkın olması ile sonuçlanır. KABIZLIK: Suyun eksikliğinde, vücudun kritik fonksiyonları için su sağlama görevi kalın bağırsağındır. Su yetersiz kaldığında atık maddeler bağırsak içinde çok yavaş ilerlemeye başlar buda kabızlığa yol açar. EKLEM AĞRISI VE SERTLİK: Bütün eklemlerde büyük bir kısmı sudan oluşan kartilaj yastıkçıkları vardır. Vücut susuz kaldığında kartilaj zayıflar ve eklem tamiri yavaşlar böylelikle ağrı ve rahatsızlık hissi oluşur. KİLO ALMA: vücudunuz etkin bir şekilde toksinleri elimine edemez ve yağ hücrelerinin içinde saklar. Bunun yanında eğer vücut yeterli su ile toksinlerin güvenli bir şekilde atamıyor ise yağ hücresini serbest bırakmaz. VAKİTSİZ YAŞLANMA: Kronik olarak vücut susuz kaldığında, organlar ve hatta vücudun en büyük organı olan deride kırışıklık başlar ve erken yaşlanma belirtileri verir. BUNLARI BİLİYORMUSUNUZ? Susadığınız zaman vücut (susuz kalmış) dehidrate olmuştur. Yemek öncesi içilen su porsiyonlarınız küçülmesine ve dolayısıyla daha kolay kilo kaybetmenize yardımcı olur. Araştırmalar göstermiştir ki eğer yıl boyunca su tüketiminizi günlük 1,5 litre olursa, extra 17,400 kalori yakarsınız buda yaklaşık olarak 2 buçuk kiloya denk gelir. Sadece su içmeniz gerekir, diğer tükettiğiniz sıvıların bir kalorisi ve şeker içeriği vardır. Sadece suyun kalorisi ‘0’dır. Soğuk su içmek metabolizmanızı hızlandırır ve kalori yakar. Hızlanan metabolizmanın etkileri ilk 10 dakikada başlar ve 30-40 dakika sonra maksimuma ulaşır. Nisan 2014 • Elif Magazin 85


Bahardan İlham Alan Naif Üçlü; Yek Dü Se

Baharda canlanan çiçeklerden ilham alan ve farklı boylarda şekillenen Yek Dü Se, yalın çizgisini binlerce yıl öncesinin Anadolu’suna ait çamur kaplarından alıyor. 86 Elif Magazine • Nisan

2014


Faruk Malhan tarafından tasarlanan ve üç farklı boyutta şekillenen Yek Dü Se, bahar çiçekleri gibi çeşitlenirken farklı koku ve renklerle bütünleşiyor. Üç farklı ebattaki vazo serisinin en büyük olanı Yek, geniş tabanı, ağza doğru hafifçe daralan formu ve kısa boyu ile kır çiçekleri için ideal. Serinin orta boyu Dü güllerin açılmaları için uygun formda iken Se ise uzun yapısıyla lilyum gibi uzun gövdeli çiçeklerin zarafetini taçlandırıyor. Yek Dü Se, binlerce yıl önce Anadolu’da pişirilerek yapılan çamur kaplardan ve çanaklardan hatlarını alıyor ve sek siyah camdan el işliğiyle vücut buluyor. Yek Dü Se coğrafyamızdan taşıdığı izleri yaşam alanlarına taşırken yalın çizgisi ile dikkat çekiyor.

Yek Dü Se vazo üçlüsünü Koleksiyon mağazalarından edinebileceğiniz gibi shop.koleksiyon.com.tr’ adresine girerek sipariş verebilir adrese teslim sahip olabilirsiniz.

Nisan 2014 • Elif Magazin

87


88 Elif Magazine • Nisan

2014


Vivense.com, müşterilerine özel sunduğu kişiye özel danışmanlık hizmetiyle sizi hayalinizdeki eve ulaştırıyor. Odanızın ölçülerine göre size en uygun dekorasyonu öneren ve sorularınızı cevaplayan iç mimarlarla evinize bahar geliyor! Oturma gruplarından aydınlatmaya, mutfak setlerinden balkon takımlarına kadar evinizin tüm ihtiyaçlarını aynı adreste karşılayan Türkiye’nin online mobilya mağazası Vivense.com, kişiye özel danışmanlık hizmetiyle evinize yepyeni bir hava katıyor. İster kullanmadığınız küçük odanız için şık ve fonksiyonel çözümler arayın, ister tüm evinizi yeniden dekore etmek isteyin, Vivense.com’un uzman iç mimarları sizin için farklı tarzlarda mobilya ve dekorasyon ürünlerini seçip bir araya getiriyor. Vivense.com’un müşterilerine özel sunduğu kişiye özel danışmanlık hizmetinden faydalanmak için tek yapmanız gereken; Vivense.com adresindeki formu doldurmak. Nisan 2014 • Elif Magazin

89


MAGAZİN

Bir sonraki sayımızda görüşmek üzere...


Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.