KASIM / ARALIK • SAYI: 1 / YIL: 2015 • ÜCRETSİZ • 2 AYLIK SÜRELİ YAYINDIR • www.ilgiyonetim.com.tr
BAHÇETEPE İSTANBUL
Hüsn-Ü Hat MAVERA BAŞAKŞEHİR
GİRİŞ
KAYAŞEHİR YÂDİGÂR-I RESÛL-İ ZİŞAN EFENDİMİZ (S.A.V)
MAKRO İNŞAAT YÖNETİM KURULU ÜYESİ
ACUN UYAR
MEDİKULE İSTANBUL
İ S TA N B U L’ U N
m e s, h u r çarşıları
KİRACI HAK ve SORUMLULUKLARINIZI BİLİYOR MUSUNUZ?
Kıs Diyeti ile Metabolizmanızı Hızlandırın
ONU İZLEYEREK
Büyüyenlerdenim
MAKALE • Göksel ERDOĞAN
2
• Ekim / Kasım
1.000 TL’lik veya Üzeri Alışverişlerinizde
Merinos yada Mink Marka Çift Kişilik Battaniye Hediyemizdir.
Eski ı Halınız z, u r Alıyo i e Y nisin Yerine ruz. Veriyo
YA PAN KAM AŞEHİR Y A K KEZ MER ’de AVM rlidir. e Geç
Merkez: Mehmet Akif Mah. Aşık Veysel Cad. No: 25 İkitelli / K.Çekmece / İSTANBUL Şube: Kayaşehir Merkez AVM Tel.: (0212) 495 12 44 Fax: (0212) 495 12 45
UÇAK BİLETİ
İDO BİLETİ
OTOBÜS BİLETİ
TRAVEL
KAYAŞEHİR Merkez Kayaşehir AVM
212
688 08 21
İLGİ A.Ş. • GENEL MÜDÜR’den
Saygıdeğer Sakinlerimiz; Murat GÜRDAL Genel Müdür
Günümüzde kentsel yaşamın artmasıyla ve şehirleşmenin etkisiyle insanların yaşam tarzlarının yanı sıra yerleşim alanları ve seçimlerinde de değişiklik olmaya başlamıştır. Yerleşim yerleri mahallerde, tek katlı ya da iki katlı yapılardan oluşurken, kentleşmenin etkisiyle zaman içinde bu yapıların yerlerine çok katlı yapılar, sokak ve mahallelerin yerlerini de siteler almaya başladı. Siteler insanların ikamet etmeleri için ihtiyaçlara uygun bir biçimde tasarlanırken şehirleşme ile birlikte gelen yaşam değişikliği ile yapılarının çekirdek aile şekline dönüşmesi çok farklı kültürdeki insanların bir arada yaşaması beraberinde bir takım ihtiyaçlar ve problemleri de ortaya çıkarmıştır. Sosyal ve kültürel alanda insanların bir arada olması ortak alanların kullanılması ailelerin güvenli ve huzurlu bir ortamda yaşaması sitelerin tercih sebebi olmuştur. İşte burada ortaya çıkan bir takım problemlerin çözülmesi için kanuni düzenlemelerin yanında başlangıçta gönüllülük esasına dayalı yürütülmeye çalışırlar ve insanların ortak ihtiyaçlarını karşılayacak yönetim tarzı profesyonel bir yönetim anlayışı tarzına bırakmıştır. Çünkü site içerisinde birbirinden farklı işleri yerine getirerek sakinlerine, güvenli, huzurlu, konforlu bir yaşam sağlayacak bu organizasyonun sorunsuz ve etkin bir şekilde yürütülmesi gerekmektedir. İlgi Yönetim A.Ş. olarak sakinlerimizi ailemiz olarak görüp ihtiyaç duyulan tüm faaliyetleri karşılayabilmek için tüm çalışanlarımızla bina ve sitelerimize değer katarak, komşuluk ilişkilerini bozmadan, şeffaf, güvenilir, hesap verilebilir yönetim ilkeleri ile sosyal ve kültürel etkinliklerimiz ve organizasyonlarımızla, mutlu yaşanabilir mahaller oluşturarak sizlerin fikirlerin doğrultusunda hizmet kalitemizi geliştirerek sizlerle beraberiz. Ne yaparız farklı oluruz prensibi ile sakinlerimize bu köşeden saygı ve hürmetlerimi sunuyorum.
Kasım / Aralık •
5
12
ACUN UYAR
İlgi Yönetim A.Ş. İmtiyaz Sahibi Murat GÜRDAL Genel Yayın Yönetmeni Emine KAYA Yayın Kurulu Murat GÜRDAL Emine KAYA Ahmet Faruk AYDIN İletişim Kayabaşı Mah. 75.Yıl Cad. Merkez Kayaşehir AVM C Blok Kat: 2 No:1 /1-18 Telefon: (0212) 687 06 03 Faks: (0212) 687 06 04 E-mail: ilgiyönetim@ilgiyönetim.com.tr Editör Emine KAYA Grafik Tasarım Oktay YETGİN Baskı - RENK AYRIMI İHLAS GAZETECİLİK A.Ş. Merkez Mah. 29 Ekim Cad. İhlas Plaza No:11 A/41 Yenibosna–Bahçelievler/ İST. Tel: 0212 454 30 00
KASIM / ARALIK • SAYI: 1 / YIL: 2015 • ÜCRETSİZ • 2 AYLIK SÜRELİ YAYINDIR • www.ilgiyonetim.com.tr
BAHÇETEPE İSTANBUL
Hüsn-Ü Hat
MEDİKULE
05
Genel Yayın Yönetmeni’nden .....................................
07
Bahçetepe İstanbul ......................................................
08
Acun UYAR ile Röportaj ...............................................
12
Hüsn-ü Hat ...................................................................
14
Mavera Başakşehir ......................................................
18
Yâdigâr-ı Resûl-i Zişan Efendimiz (S.A.V) ...................
22
Giriş Kayaşehir .............................................................
24
Medikule İstanbul ........................................................
25
İstanbul’un Meşhur Çarşıları .......................................
26
Merkez Kayaşehir AVM ...............................................
30
Kiracı Hak ve Sorumluluklarınızı Biliyor musunuz? ...
32
Ergene Vadisi - Çorlu ..................................................
34
Kış Diyeti ile Metabolizmanızı Hızlandırın .................
36
Konakkale Bosphorus - Çanakkale ............................
38
Onu İzleyerek Büyüyenlerdenim -Bob Ross ...............
40
Yemek Salata Tarifleri ..................................................
42
Bulmaca ........................................................................
46
İSTANBUL
MAVERA BAŞAKŞEHİR
İ S TA N B U L’ U N
m e s, h u r
GİRİŞ
çarşıları
KAYAŞEHİR YÂDİGÂR-I RESÛL-İ ZİŞAN EFENDİMİZ (S.A.V)
KİRACI HAK ve SORUMLULUKLARINIZI BİLİYOR MUSUNUZ?
MAKRO İNŞAAT YÖNETİM KURULU ÜYESİ
Kıs Diyeti ile Metabolizmanızı Hızlandırın
ACUN UYAR
6
Genel Müdür’den .........................................................
ONU İZLEYEREK
Büyüyenlerdenim
• Kasım / Aralık
24
GİRİŞ KAYAŞEHİR
İÇİNDEKİLER • EDİTÖRDEN
BAHÇETEPE İSTANBUL
08
Dergimizin ilk sayısını siz değerli okurlarımızın beğenisine sunmak, bizleri heycanladırmaktadır. Sizlerin teveccüh ve ilgisi önümüzdeki sayılarda bize ilham verecektir.
25
MEDİKULE
Editörden Kıymetli Sakinlerimiz, Şehirde, bir hayat iç içe, altlı üstlü oturuyor. Kendi kapınızdan önce komşu kapısını görüyorsunuz. Eskiden bahçe duvarları sınırdı, şimdi odaların duvarları ortak. Gelin görün ki yaklaştıkça uzaklaşıyorsunuz. Sosyal dayanışma ve yardımlaşma açısından insana aileden sonra en yakın sosyal çevreyi komşular teşkil ettiği içindir ki, gerek Kur’an ve gerek ise hadislerde komşuluk haklarına titizlik ile deyinilmiştir. Bir ayette ana, baba ve yakın akrabalardan sonra, yakın ve uzak komşuya iyilik etmek, iyi davranmak tavsiye edilmektedir. (En-Nisa 4/36) Peygamberimiz komşuluk hakları konusunda kendisine yapılan sıkı tavsiyeleri anlatmak ve komşuluk hukukuna dikkat çekmek maksadıyla; “Cebrail (a.s.), devamlı olarak bana komşuyu tavsiye ediyordu, hatta zannettim ki, Cebrail (a.s.) komşuyu komşuya varis kılacak.” (Buhari, “Edep” 123) demiştir. İlgi Yönetim ailesi olarak, insanların eskiden olduğu gibi komşuluk hukuklarının, dostuklarının, paylaşımlarının tekrar canlanması için bir çok etkinlik ve organizsasyonlar düzenliyoruz. Dileğimiz bu faaliyetlerin duyurulması ve katılımların çoğalması. Ayrıca siz değerli sakinlerimizi, sitelerimizi de yapılan çalışmalardan, yeni uygulamalardan ve projelerimizden, periyodik olarak bilgilendirmek istedik. Bu nedenle İlginize isimli dergimizi hazırladık. Siz kıymetli okurlarımızdan gelecek yazılar, öneriler, paylaşımlar bizleri mutlu edecektir. Saygı ve hürmetlerimi sunar, keyifli okumalar dilerim.
Emine Kaya
Kasım / Aralık •
7
SİTELERİMİZ • BAHÇETEPE İSTANBUL
BAHÇETEPE İSTANBUL ‘’Şeffaf ve güvenilir bir anlayışla, huzurlu ve mutlu yaşam hedefleyen bir yönetim sistemiyle, sitemize değer katacak projelerle, özveriyle çalışmaya ve hizmete hazırım.”
D
ergimizin ilk sayısında sitemizde yeni göreve başlayan Bahçetepe İstanbul Site müdürümüz Sayın Yalçın TAŞTEKİN’in görüşlerini aldık. Yalçın Bey; ‘’Sitemizde yeni göreve başladım. Hedefimiz, amacımız sakinlerimize en iyi şekilde hizmet etmektir. Bahçetepe İstanbul Sitesi gerek konumu gerekse yapısıyla bölgeye katma değer katan yıldızı parlayan bir site. Bu anlamda bizde kesinlikle site sakinlerimizin de fikir ve önerilerini alarak ortak bir yönetim anlayışıyla planlı programlı bir şekilde çalışıp bu değerlere artı katmayı
8
• Kasım / Aralık
hedefliyoruz. Sakinlerimizin çocuklarını sağlıklı, huzurlu, güvenli bir ortamda büyütmelerini sağlamak, sosyal kaynaşma ve paylaşmayı ortak değerlerimiz ve geleceğimiz çerçevesinde buluşturmak bu hedeflerimizin temeli. Sosyal sorumluluk anlayışı içerisinde ailelerimize ve çocuklarımıza yönelik yaz ve kış etkinlikleri düzenlemek, kişisel gelişimlerine katkı sağlayacak kurs, konferans, seminer düzenleyerek sakinlerimizin dostluk, arkadaşlıklarını karşılıklı saygı çerçevesinde geliştirmek hedeflerimiz arasında.‘’ dedi.
Yalçın TAŞTEKİN Bahçetepe İstanbul Sitesi Mdr.
SİTELERİMİZ • BAHÇETEPE İSTANBUL
Bahçetepe İstanbul’un Çocukları İzci Kampında
Sitemizdeki çocuklarımız için Şamlar Ormanı’nda bir haftalık İzci Kampı düzenlendi. Sitemiz Halkla İlişkiler Sorumlusu, Enes GÜNEY ‘in eşlik ettiği kampa sakinlerimizin çocukları katıldı. Kampta temel izcilik faaliyetlerinin yanında at biniciliği, ok atıcılığı, bisiklet kullanma, düğüm atma gibi faaliyetler yapıldı. Halkla İlişkiler Sorumlusu Enes Güney; Bir haftalık kamp boyunca doğayla iç içe yaşama doğa ve hayvan sevgisi, yardımlaşma gibi değerlerin pekiştirildiğini, gece korkularını yenme, yaşama alanlarını temiz tutmak ve özgüvenlerini tazeleme adına kampın faydalı olduğunu ve çocukların kamptan oldukça mutlu ayrıldığını belirtti.
ÇİLİNGİR CENTER
7 gün
24 saat
HİZMETiNİZDEYİZ
EV-OFİS-KASA İMMOBİLLİZER ELEKTRONİK KARTLI GEÇİŞ SİSTEMLERİ
İlhan ÇELENLİ
0535 761 23 28 Merkez Kayaşehir AVM Zemin kat: No:165 Kayaşehir / İSTANBUL Kasım / Aralık •
9
SİTELERİMİZ • BAHÇETEPE İSTANBUL
Ağaç Dikme Etkinliği Sitemizin peyzajının daha güzel olması, site sakinlerinin ve özellikle çocuklarımızın doğaya saygılı olup sitemizdeki peyzaja sahip çıkması adına çocuklarla ’’AĞAÇ DİKME ETKİNLİĞİ’’ düzenlendi.
Satranç Turnuvası
Yüzme ve Spor Aktiviteleri
10
• Kasım / Aralık
SİTELERİMİZ • BAHÇETEPE İSTANBUL
Kur’an-ı Kerim ve Dini Eğitim Sitemizde kız ve erkek çocuklarımıza Kur’an-ı Kerim ve dini eğitimler verildi. Halen her yaş grubundan baylara eğitimlerimiz devam etmektedir.
Her Çocuk Özeldir
Konferans salonumuzda çocuklara özel sinevizyon gösterileri ve seminerler yapıldı. Haftasonu çocuklara yönelik eğlenceler düzenlendi. Çocukların okul stresini almak için yaptığımız bu etkinliklere katılımın çok olması bizleri mutlu etti.
Bayramlaşma Törenlerimiz
Kasım / Aralık •
11
RÖPORTAJ • ACUN UYAR
MAKRO İNŞAAT YÖNETİM KURULU ÜYESİ RÖPORTAJ
ACUN UYAR Hayata değer katan projeleriyle Başakşehir bölgesinin marka bilinirliği en yüksek firması olan Makro İnşaat ile Bahçetepe İstanbul Projesini konuştuk. Taahhüt süresinden 14 ay önce teslim edilen Bahçetepe İstanbul’un merakla beklenen hobi bahçeleri ve yenilenebilir enerji kaynakları konusunda Makro İnşaat Yönetim Kurulu Üyesi Acun Uyar’dan bilgi aldık. Acun Bey, Makro İnşaat’tan önce de başarılı projelere imza attığınızı biliyoruz. Kendinizden söz eder misiniz? Ankara’da doğdum. İstanbul Teknik Üniversitesi İnşaat Fakültesi’nden 1993 yılında mezun oldum. Okul sonrası başladığım, meslek hayatımın bir döneminde Ankara ve İstanbul’da statik proje mühendisliği ve genel müteahhitlik sektörlerinde çalıştım. 2001-2008 yılları arasında Amerika’da bir yandan mühendisliğe, bir yandan da eğitimime devam ettim. Amerika’nın Maryland ve Virginia eyaletlerinde çelik konstrüksiyon yapıların projelendirme, imalat ve montajları üzerinde çalıştım. Dünya’nın en büyük inşaat şirketlerinden biri olan Bechtel’de merkez 12
• Kasım / Aralık
mühendislik takımında yer aldım. 2008 yılından itibarende Makro İnşaat’ta Proje ve Koordinasyonundan Sorumlu Yönetim Kurulu Üyesi olarak sektördeki çalışmalarıma devam etmekteyim.
Makro İnşaat hakkında bilgi verir misiniz? Makro İnşaat 2004 yılında kuruldu. Kuruluşumuzdan bugüne kadar geçen 11 yılda; konut, dükkân, okul, sosyal tesis ve ibadethane başta olmak üzere toplam 2 milyon metrekare inşaat alanına ulaştık. Değerlerimizden taviz vermeden inşa ettiğimiz projelerimize müşterilerimizin teveccühü, bize istikrarlı bir büyüme yakalamayı nasip etti. Müşterilerimizden aldığımız güvenle yurtiçi
ve yurtdışında pek çok projeye imza attık. Projelerimizi inovatif fikirlerle farklılaştırarak inşa etmeye gayret ettik.
Projelerinizi ağırlıklı olarak Başakşehir bölgesinde inşa ediyorsunuz. Başakşehir bölgesine yatırım yapmanızın nedenleri nedir? Belirttiğim gibi biz yurtiçi ve yurtdışında pek çok projeye imza attık. Sadece Başakşehir bölgesinde proje inşa etmiyoruz. Ancak 22 milyon insanı barındıran İstanbul’un eski semtleri kapasitesinin çok üzerinde bir kalabalığı barındırıyor. 1995 yılında Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın temellerini attığı Başakşehir, İstanbul’un en düzenli ve planlı büyüyen
RÖPORTAJ • ACUN UYAR HOBİ BAHÇELERİ MART 2016’DA TESLİM
bölgesi. Ayrıca yatırım açısından bakınca da en çok prim yapan bölgesi. Şehir içindeki alanların aksine Başakşehir planlı ve düzenli yapılaşmaya daha müsait. Ayrıca bölge gördüğü ilgi ve planlı yapısı nedeniyle yüksek prim vadediyor. Bu nedenle son yıllarda yatırımlarımızı ağırlıklı olarak Başakşehir Bölgesi’ne kaydırdık.
Başakşehir’deki projeleriniz hakkında bilgi verir misiniz? Başakşehir’de Bahçetepe İstanbul, Mavera Başakşehir, Mavera Sarayları, Seyran Şehir, Park Mavera, Giriş Kayaşehir, Merkez Kayaşehir, 540/4 Parsel Ticari, Ana Cadde başta olmak üzere 10 konut ve ticari projemiz var. Ayrıca 8 ay gibi rekor bir sürede inşaatını tamamladığımız Mehmet Emin Saraç Anadolu İmam Hatip Lisesi de Başakşehir’deki referans projelerimizden biridir. Başakşehir’de inşa ettiğimiz projelerimizin önemli bir bölümünü Akyapı İnşaat ile ortak oluşturduğumuz Makro – Akyapı Ortak Girişimi ile Emlak Konut güvencesiyle inşa ettik.
Başakşehir’de ve hatta İstanbul’daki en beğenilen projelerinizden biri Bahçetepe İstanbul. Sizce proje neden bu kadar ilgi gördü? Makro – Akyapı Ortak Girişimi olarak Emlak Konut Gelir Paylaşımı modeliyle inşa ettiğimiz Bahçetepe İstanbul, hepimizin hayalini kurduğu toprakla barışık bir yaşamın simgesi oldu. Bahçetepe İstanbul’da hayata geçirdiğimiz çift sosyal tesis, yaz kış kullanılabilen kapalı yüzme havuzları, spor salonları, hamamlar, jakuziler, Türk aile yapısına uygun yaşam tarzı ile aile bağları konsepti bölgede yaşayanlar tarafından çok beğenildi. Ayrıca Türkiye’de bir ilk olarak hayata geçirdiğimiz hobi bahçeleri de projenin bir hafta gibi kısa bir sürede satılmasını sağladı.
Bahçetepe İstanbul’daki konutlar için hobi bahçeleri oluşturma fikri nasıl ortaya çıktı? İstanbul’da hepimiz bir karmaşanın içinde yaşıyoruz. Şehrin kalabalığı, trafik, plansız yapılaşma ve beton
yığınları hepimizi yoruyor. Bu karmaşadan biraz olsun uzaklaşmak, ailemizle ve çocuklarımızla daha keyifli vakit geçirmek için olanak sağlayan herkesin kendisine biraz mola verebilmesi için küçük de olsa bir alan oluşturmak istedik. Hepimizin şöyle ya da böyle haşır neşir olduğu toprakla çocuklarımızı buluşturmak, onlara sağlıklı sebzeler yetiştirebileceğimiz ve keyifli vakit geçirebilecekleri alanlar oluşturma fikrinden yola çıkarak bu hobi bahçelerini projeye dahil ettik.
Projedeki sosyal tesisler ve kullanım alanları hakkında bilgi verir misiniz? Bahçetepe İstanbul’da herkesin rahatça kullanabilmesi için çift sosyal tesis inşa ettik. Yaz kış kullanılabilen kapalı yüzme havuzları, kadınların ve erkeklerin rahatlıkla kullanabilmeleri için dizayn edildi. Ebeveyn havuzlarının yanına da çocukların kullanabilecekleri çocuk havuzları tasarladık. Fitness salonları, saunalar, buhar odaları, hamamlar ve tüm sosyal tesisler tüm site sakinlerine kaliteli hizmet verebilecek kapasitede tasarlanarak inşa edildi. Tüm Makro İnşaat projelerinde olduğu gibi site yönetimini de profesyonel bir ekibe, İlgi Yönetim’e devrettik.
Projedeki site aidatları emsal projelere göre daha düşük seviyede. Aidatları düşürmek için oluşturduğunuz sistemden söz eder misiniz? Bildiğiniz gibi markalı konut projelerinin en büyük özellikleri sosyal alanlarıdır. Tabi sosyal alanların bakımı da site sakinleri tarafından ortak olarak karşılanmaktadır. Sosyal tesislerin yönetimi ve bu alanların giderleri aidat ödemelerini yükseltir. Ancak geliştirdiğimiz sistemle projenin içindeki satılabilir alanlardan bir bölümünü ortak giderlere katkıda bulunması amacıyla kiralanmak üzere siteye bilabedel veriyoruz. Bu sayede inşa ettiğimiz siteler emsallerine göre daha fazla sosyal donatı alanına sahip olmasına rağmen daha düşük aidat ödemesi yapıyorlar.
Resmi teslim sürecinden 14 ay önce teslim edilen Bahçetepe İstanbul projesinin merakla beklenen hobi bahçelerinde son hazırlıkların yapıldığına değinen Makro İnşaat Yönetim Kurulu Üyesi Acun Uyar, “Hobi bahçelerinin teslimini ve bahçelerde yaşamın başlamasını görmek için biz de sabırsızlanıyoruz. İnşallah çok kısa bir süre içerisinde bahçeleri hak sahiplerine teslim edeceğiz. Önümüzdeki günlerde kat maliklerinden bahçelerini komşularıyla yan yana kullanmak isteyenlerden talep toplanacak, ardından da kura çekimi ile hobi bahçelerini teslim edeceğiz. Kat maliklerimizin bahçelerde ürünlerini yetiştirip, aileleriyle vakit geçirdiklerini görmek projeden keyif almamızı sağlayacak en büyük etkendir. Hobi bahçeleri tamamlandığında projemize inanarak yatırımlarını yapanlar İstanbul’da örneği olmayan bir yaşam alanında olduklarını hissedecekler” şeklinde konuştu.
“Güneşten 200 kW geliyor”
Enerji verimliği açısından Bahçetepe İstanbul’da rüzgâr ölçümleri yapıldığını ve düşük değerler sonucunda rüzgâr enerjisi santrali kurulumu yapmadıklarını ifade eden Acun Uyar, mevcut yönetmeliğe uygun olarak daha verimli bir yenilenebilir enerji modeli olan güneş enerjisi kullandıklarını belirtti. Uyar, ”Yönetmelik nedeniyle rüzgâr enerjisi yerine daha yüksek verim alacağımıza inandığımız güneş enerjisi santrali kurduk. Sözleşmede Bahçetepe İstanbul sakinlerine vaat ettiğimiz 200 kW yenilenebilir enerjinin tamamını güneşten temin ederek sözümüzü tuttuk. Ve üretmiş olduğumuz bu enerjinin tamamını Elektrik Dağıtım şirketine satıp, elde etmiş olduğumuz tüm geliri Bahçetepe İstanbul site gelirlerine hediye etmiş ve aidatlara katkı sağlamış olacağız. Ayrıca hobi bahçelerimizde yetiştirdiğimiz ürünlerle çevreye sunacağımız katkıya ek olarak temiz enerji kullanımıyla çocuklarımızın aldığı havanın daha temiz olmasını sağlayacağız” diyerek güneş enerjisi ile projenin daha verimli bir sisteme geçtiğinin müjdesini verdi.
Kasım / Aralık •
13
İNCELEME • Hüsn-ü Hat
Çizgiden Hikmete Açılan Yol:
Hüsn-Ü Hat
İstanbul Türkler tarafından fethedildikten sonra diğer sanat dalları yanında hat sanatının da merkezi olmuş ve bu sanat, yüzyıllarca İstanbul’dan sesini duyurmuştur. İstanbul’un hat sanatındaki önemini, İslâm âleminde sürekli dile getirilen su meşhur söz tescil etmektedir: “Kur’an-ı Kerim Hicaz’da nâzil oldu. Mısır’da okundu. İstanbul’da yazıldı”.
at sanatı, İslâm estetiğinin hem mânâ hem de manevî noktadan ulaştığı zirveyi gösteren, geliştiği ortamda hiçbir sanat akımından etkilenmediği gibi, pek çok sanat akımına da ilham veren bir sanattır. Sözlük anlamı “yazı yazmak, işaret koymak, çizgi çekmek” gibi mânâlara gelir. Arap harfleri ile güzel yazı yazmak sanatı olarak da tanımlanabilecek olan Hüsn-ü Hattın İslâm kaynaklarındaki en güzel tarifi Hattatlar tarafından yapılmıştır: “Hat, cismanî aletlerle meydana getirilen ruhanî bir hendesedir”. Kur’an-ı Kerim’in ve hadislerin yazı öğrenmeyi teşvik etmesi bu sanat dalının temelini oluşturmuştur. Dünyanın hiçbir alfabesinde görülmeyen dairevî bir kıvraklığa sahip olan 14
• Kasım / Aralık
Arap harflerinin kelimenin başında, ortasında ve sonunda farklı şekillerde yazılabilme imkânına sahip olması nedeniyle estetik olarak gelişerek İslâm sanatı hüviyetini kazanmıştır.
“ALLAH GÜZELDİR GÜZELİ SEVER” Allah Resûlü’nün “Allah güzeldir güzeli sever” hadisi, İslâm estetik anlayışının temelini oluşturmuş, İslâm sanatları bu çerçevede gelişme göstermiştir. Bilhassa devlet yöneticilerinin sanatı teşvik etmeleri ve sanatçılara destek olmaları, hat sanatının günümüze kadar gelişerek gelmesinin en önemli sebeplerinden biridir. Bu gelenek halifeler, sultanlar, vezirler ve zenginlerin vakıflar kurarak geleceğe ışık tutacak abidevî
eserlerin ortaya konmasında öncülük etmiş, çevrelerinde yüksek seviyede sanat muhitleri oluşturmuşlardır. Arap alfabesinin bünyesinde taşıdığı estetik imkânlar ve devlet büyüklerinin desteklerinin yanı sıra hat sanatının gelişmesinde bir diğer etken de sanatkârların kişisel gayretleri ve daima yenilik arama çabaları doğrultusunda güzele ulaşma hedefleri olmuştur. İslâm dünyasında hat sanatında ilk olarak İbn-i Mukle daha sonra İbn-i Bevvab adları ile bilinen sanatçılar tarafından yazı, güzel yazılma tekniğiyle ele alınmıştır. Amasyalı bir Türk olan ve Musta’sım zamanında Abbasilerin başkenti Bağdat’ta yaşayan Yakut elMusta‘sımî Aklam-ı Sitte denilen
İNCELEME • Hüsn-ü Hat
Sülüs, Nesih, Reyhanî, Muhakkak, Tevkî ve Rikâ’ adlarıyla bilinen hat çeşitlerini belli esaslara bağlayarak, hat sanatının yazılış kaidelerini tespit etmiştir. Onun ortaya koyduğu hat sanatındaki anlayış kendisinden sonra talebeleri tarafından İslâm dünyasına yayılmıştır. Aradan iki yüzyıl geçtikten sonra, yine Amasyalı olan Şeyh Hamdullah, Yakut’un yazılarını yeniden ele alarak, hat sanatında yeni bir çığır açmıştır. Böylece İstanbul’a gelen hat sanatında Şeyh Mektebi hâkim olmuştur. Kendisinden sonra gelen hattatları tesiri altına almış olan Şeyh üslûbu, Türk Hat Sanatı Tarihi’nde 150 yılı aşan bir süre etkisini hissettirmiştir. 17. yüzyılın ikinci yarısında yetişen Hafız Osman ise Şeyh Hamdullah’ın yazılarını yeni bir süzgeçten geçirerek, kendi zevk anlayışını ve sanat gücünü katarak yeni bir üslûp ortaya koymuştur. Böylece hat tarihinde Şeyh üslubu yerini Hafız Osman üslûbuna bırakmıştır. Hafız Osman’dan bir asır sonra gelen İsmail Zühdü ve kardeşi Mustafa Rakım ise Hafız Osman’ın yazılarından ilham alarak kendi şivelerini ortaya koymuşlardır. Özellikle Mustafa Rakım Sülüs, Nesih yazılarında olduğu gibi Celî Sülüste de gerek harf gerekse istif mükemmeliyetiyle bütün hat üstatlarının zirvesine çıkmıştır.
“KUR’ÂN İSTANBUL’DA YAZILDI” Hat sanatı, Osmanlılarda 17. yüzyıldan itibaren esaslı bir mektep hâlini almak suretiyle Türk sanatı hüviyetini kazanmıştır. Osmanlı coğrafyasında ve özellikle merkezi olan İstanbul’da bütün sanat kolları gelişmiş ve en olgun eserlerini vermişlerdir. İstanbul Türkler tarafından fethedildikten sonra diğer sanat dalları yanında hat sanatının da merkezi olmuş ve bu sanat, yüzyıllarca İstanbul’dan
sesini duyurmuştur. İstanbul’un hat sanatındaki önemini, İslâm âleminde sürekli dile getirilen su meşhur söz tescil etmektedir: “Kur’an-ı Kerim Hicaz’da nâzil oldu. Mısır’da okundu. İstanbul’da yazıldı”.
HATTAT MEKTEBİ: MEDRESET’ÜL HATTATÎN Osmanlı döneminde sarayın destek ve himayesiyle büyük ilgi gören hat sanatı, İstanbul’un Fethi’nden günümüze kadar resmi müesseselerde olduğu gibi Kasım / Aralık •
15
İNCELEME • Hüsn-ü Hat
Picasso: “Benim varmak istediğim son noktayı, İslâm yazısı çoktan bulmuş.” 16
• Kasım / Aralık
vakıf kurumlarında da geleneksel metotla yani meşk usulüyle yürütülmüştür. Osmanlı’da talebeler hat sanatıyla ilk kez Sıbyan mekteplerinde karsılaşmaktaydılar. Buralarda daha ziyade yazıyı tanıma, bir parça ölçülü ve güzel yazabilme amacı söz konusuydu. Ayrıca, halka açık olan bu Sıbyan mektepleriyle aynı seviyede olan fakat saray erkânının çocuklarının okuduğu Şehzâdegân mekteplerinde de hat dersleri verilmekteydi. Tamamen sanat eseri verme ve sanatkâr yetiştirme amacına yönelik çalışan hattatlar, daha çok Dîvân-ı Hümâyûn, Enderun-i Hümâyûn, Galata Sarayı, Muzıka-yı Hümâyûn gibi resmî veya medrese, mektep gibi vakıf öğretim kurumlarında hat eğitimi ve öğretimi vermekteydiler. Hat sanatkârları okullardaki görevleri dışında da kendi evlerinde ya da zenginlerin konaklarında hem halka yönelik umumi hem de belli talebelere dönük özel dersler verip, hattat yetiştirmişlerdir. Okullarda ve konaklarda ders veren sanatkârlar buna mukabil az çok ücret almalarına rağmen halka yönelik derslerden hiçbir zaman ücret almamışlardır. Aynı şekilde bazı külliyelerde “Meşk-Hâne” veya “Yazı Odası” olarak adlandırılan ve yazı meşkine tahsis edilen bir hücrenin bulunduğu, muallim olarak haftanın belirli günlerinde buraya gelerek ders veren hattatların da ücret aldıkları bilinmektedir. Hat sanatı tarihine baktığımızda, yazı çalışmaları daha ziyade ücrete tabi olmaksızın, Enderun, Dîvân-ı Hümâyûn gibi devlet mektepleri ile vakıf kuruluşları bünyesinde yürütülmüştür. Bunun yanı sıra hat sanatçılarının özel mekânlarında da bu sanata gönül vermiş kişiler yetiştirilmiştir. Yazı çalışmaları, 20. yüzyılın başlarına kadar bu şekilde devam etmiştir. II. Meşrutiyet sonrası başlatılan yeni eğitim çalışmaları
İNCELEME • Hüsn-ü Hat
kapsamında; Hat, Tezhîb, Cilt, Minyatür gibi sanatların bir okul bünyesinde toplanması kararıyla 31 Mayıs 1914 tarihinde “Medresetü’lHattatin” adıyla yeni bir okul açılmıştır. Hat ve Tezhîb, Teclid gibi kitap sanatlarını unutulmaktan kurtarma adına açılan bu medrese, faaliyetlerine 1924’te medreselerin kapatılmasına kadar “Medresetü’lHattatin” adı altında devam etmiştir. Medreselerin kapatılmasından kısa bir süre sonra bir sanat okulu olarak değerlendirilerek çalışmalarına “Hattat Mektebi” adı altında tekrar başlamıştır. 1928 tarihli Harf Devrimi’nden sonra “Arap harflerinin terki sebebiyle mânâ ve gayesi kalmamıştır” gerekçesiyle kapatılan mektep daha sonra “Şark Tezyini Sanatları Mektebi” adı altında çalışmalarına başlamıştır. Kısa bir süre sonra adı “Türk Tezyini Sanatları Mektebi” olarak değiştirilmiş ve nihayet 1936 yılında Güzel Sanatlar Akademisi bünyesine dâhil edilmiştir. Günümüzde hat sanatı eğitimi basta Güzel Sanatlar Fakülteleri’nin Geleneksel El Sanatları Bölümleri olmak üzere İlahiyat Fakülteleri, İmam Hatip Liseleri gibi resmi kurumların yanı sıra birçok hat sanatkârının şahsi atölyelerinde meşk usûlüyle geleneğe uygun biçimde devam ettirilmektedir. Hat sanatının beşiği İstanbul olmakla
birlikte Konya ve Bursa gibi bazı şehirlerimizde de yoğun bir eğitim öğretim faaliyeti gözlenmektedir. Türkiye dışında ise İran’da Ta’lik’e ve bazı Arap ülkelerinde ise çeşitli hat türlerine ağırlık verildiği görülmektedir. Mısır’da, Hidivler Dönemi’nde hat eğitimi ve öğretimine büyük önem verilmişse de bu durum günümüzde önemini yitirmiştir. Irak’lı çağdaş bir iki hattatın dışında hat sanatının merkezi hâlâ Türkiye’dir.
HAT SANATI’NDAN MÜCERRET RESİM ANLAYIŞINA İslâm’ın estetik anlayışı manevî olana, ruhun yüceliği temeline dayanır. Bu sebeple kaba-saba bir müşahhas anlayıştan ziyade, zarif bir mücerret anlayışa sahiptir. İslâm’da resim yasağı denilen insan tasviri yasağı, sanatkârları daha latif ve ince bir yola sevk etmiş, hat sanatında, ebru sanatında, minyatür sanatında, mimarîde ve çeşitli süsleme sanatlarında zirve örnekler ortaya koymalarını sağlamıştır. Bu durum, 20. yüzyılda batılı sanatçıların dikkatini çekmiş, soyut-mücerret sanata kayan bazı
ressamlar, doğu ve İslâm sanatları ile ilgilenmeye başlamışlardır. Bu arayışın ortaya çıkardığı Kubizm, Fovizm, Gerçeküstücülük, Sürrealizm gibi akımların öncüleri olan Cezanne, Picasso, Klee, Miro, Kandinsky gibi ressamların eserlerinde doğu sanatının etkisini görmek mümkündür. Nurullah Berk “Ustalarla Konuşma” isimli eserinde bu konuyu ayrıntılarıyla anlatır: “Ünlü İspanyol ressamı Picasso usta bir hattatın eserini gördüğünde “işte resim” demekten kendini alamıyordu. “Benim varmak istediğim son noktayı, İslâm yazısı çoktan bulmuş” diyor ve Türk hattatlarının eserlerini inceledikten, onlarda gördüğü resimsel plastik zenginlikleri şöyle dile getiriyordu: “Ama bunlar ne kadar ritmik! Bunlardan bir şeyler çıkar! Doğulu renkçidir ama renkçiden çok çizgici, soyuttur.” Hattatların kaleminden koskoca bir medeniyetin izlerini sürmek isteyenler, İstanbul’un camilerine, türbelerine, mezar taşlarına, kitabelerine daha dikkatli baksınlar. Oralarda göreceklerdir ki, Osmanlı medeniyeti, İstanbul’a imzasını hat sanatıyla atmıştır. Kasım / Aralık •
17
SİTELERİMİZ • MAVERA BAŞAKŞEHİR
MAVERA BAŞAKŞEHİR M avera Başakşehir projemizde bir yılı geride bıraktık. Site müdürümüz Sayın Mustafa ÖZEL, bu konudaki görüşlerini belirterek; “Bölgemizin yeni ve elit bir projesi olması nedeni ile birçok faaliyet ve hizmet anlayışını en iyi şekilde yaptığımıza inanıyoruz. Yapılan faaliyetler ve hizmetlerimizin haricinde komşuluk hakkı ve komşuluk ilişkilerini geliştirmek için elimizden geleni yaptık. Bu anlamda sitemizde her Pazartesi ve Çarşamba günü dini sohbetler yapmaktayız. Sohbetlerimiz sakinlerimiz tarafından oldukça
ilgi görmektedir. Sitemizde bulunan kadrolu imamımız sohbetlerin yanı sıra vakit namazlarını kıldırmakta ve yaz dönemlerinde sitemizdeki çocuklara Kur’an-ı Kerim dersleri vermekte ve dinimizi öğretmektedir. Kış döneminde Halk Eğitim Merkezi ile yapmış olduğumuz görüşmeler sonunda 6 branşta sertifikalı eğitim verilecektir. Bölgenin en iyi projesi olduğumuzun farkındayız. Bundan sonra da hizmetlerimiz artarak devam edecektir.”dedi. Yapılan hizmetler ve faaliyetlerimizin bir kısmı şu şekildedir;
Mustafa ÖZEL Mavera Başakşehir Site Müdürü
u Verdi y o il K k o Ç n E Altını Kaptı
Daire sakinimiz İsmail DUMAN, Diyetisyenimiz ve Spor Eğitmenlerimizin eşliğinde 14 kg vererek, yarışmanın ödülü olan çeyrek altını kazandı.
den Ücretsiz iz im in k a S e Dair ersleri Matematik D
Jiletli Güvenlik İçin ı Yapıldı. s a m ş lı a Ç l e T
Daire sakinimizden Mehmet Emin İMRET, yaz döneminde site sakinlerimizin isteyen çocuklarına ücretsiz matematik dersi verdi.
18
• Kasım / Aralık
SİTELERİMİZ • MAVERA BAŞAKŞEHİR
mutlu n i z i m e t Si rı :) çocukla
Sitemizde düzenlediğimiz etkinliklerde bir çok çocuğumuz katıldı. Hem eğlendiler, hemde arkadaşlıklarını pekiştirdiler.
Çocuk lar Aikido ımızdan Göster isi
Spor tesislerimizde, kendi dalında ün yapmış, Aikido hocası Bülent BAKKALOĞLU tarafından Aikido dersleri verildi.
Anneler im Babalar izi ve ım Unutmu ızı yoruz
METRO ÇİLİNGİR Hırsızlığa Karşı Güvenli Kilit takılır
ANAHTARCI
7/24
SINIRSIZ HİZMET OTO KAPI KASA AÇILIR EVLERE VE İŞ LERLERİNE SERVİS YAPILIR
0543 592 42 64
ALİ USTA
Başakşehir 5. Etap 1. Kısım Başçarşı AVM. www.bahcetepecilingir.com • www.metrocilingir.com
Lütfen Telefon Numaranızı Kaydediniz. Ekim / Kasım •
19
SİTELERİMİZ • MAVERA BAŞAKŞEHİR
kşehir Mavera Başa leri sis Açık Spor Te Açılışı
Açık spor tesislerimizin açılışında, site sakinleri ve eski ünlü futbolcular bir araya gelerek halı saha maçı yaptılar. Eski Galatasaraylı Ergün Penbe, eski galatsaraylı ve Fenerbahçeli Benhur Babaoğlu ve Beşiktaşlı Erkan Avseren’inde oynadığı maçı ünlüler kazandı.
ünü
Aşure G
Aşure günü nedeniyle Aşr-ı şerif, kaside ve sohbetler yapıldı. Ardından aşureler ikram edildi.
20
• Kasım / Aralık
MÜRACAAT SİTE YÖNETİMİ
1 LİTRE ATIK YAĞ 1 MİLYON LİTRE SUYU KİRLETİR
SİTE SAKİNLERİMİZİN, BİTKİSEL ATIK YAĞLARINI LAVABOLARA DEĞİL, SİTEMİZİN BİTKİSEL ATIKYAĞ TOPLAMA MERKEZLERİNE GETİRMELERİNİ ÖNEM İLE RİCA EDERİZ.
MAKALE • Göksel ERDOĞAN
Topkapı Sarayı’nda Bulunan
YÂDİGÂR-I RESÛL-İ ZİŞAN EFENDİMİZ (S.A.V)
Has Oda veya Kutsal Emanetler Dairesi
G
iriş Kapısı üzerinde bulunan Kelime-i Tevhid “Lailehe illallah Muhammedün Rasülullah” yazısı altında bu mukaddes odaya girilir. Bu yazı Cihan Padişahı III. Ahmed’in (1703-1730) sülüs hat ile kendi dest-i mübarekeleriyle (mübarek elleriyle) yazdığı yazıdır. Mukaddes Emanetler, Topkapı Sarayı’nda toplanmaya başlanınca ilk önceleri Saray’ın değişik yerlerinde özellikle Hazine’de, Silahdar Hazinesi’nde, Revan Köşkün’de ve bilhassa Fatih Sultan Mehmed (14511481) döneminde padişahların Enderun Avlusu’ndaki özel dâiresi olarak kullanılan Has Oda’da muhafaza edilmiştir. 1808’den
22
• Kasım / Aralık
sonra Sultan II. Mahmud (1808-1839) Fatih Sultan Mehmed’den beri Has Oda olarak kullanılan odayı tamamıyla Mukaddes Emanetlerin muhafazasına bırakmış ve bu oda Hz. Muhammed’in (s.a.v) Hırka-i Şerifinin de içinde yer almasından dolayı “Hırka-i Saadet Dairesi” veya “Mukaddes Emanetler” Dairesi olarak anılmaya başlanmıştır. Cihan Padişahı Yavuz Sultan Selim’in 1517 yılında Mısır’ı fethinden sonra Kahire’de bulunan Melik Müeyyed camiinde padişah adına hutbe okundu ve Sultan Halife-i Müslimîn oldu. Kahire’de bulunan Efendimizden kalan kutsal eşyaları İstanbul’a getirdi. Eşyalar İstanbul’a geldiğinde o cihan padişahı efendimizin eşyaları benim has odamda kalsın talimatı verir ve lalasından 40 hafız ister.
Sonra vazgeçtim 39 tane olsun der. Lalası hürmetle Hünkârım kırkıncı kimi arzu edersiniz dediğinde, kırkıncı ben olacağım der. O kırk kişi halka oluşturup Kur’ân-ı Kerim’i hatmederler. Cihan Padişahı da bunun üzerine bu mekânda geceli, gündüzlü Kur’ân-ı Kerim okunması için bir ferman verir. Şükürler olsun ki o cihan padişahının emir fermanı günümüze kadar gelmiş ve halen o ferman geçerliliğini devam ettirmekte, ferman mucibince 24 saat Kur’ân-ı Kerim okunmaktadır. Ramazanın 15’inde başta padişah olmak üzere, şehzadeler, sultanlar, kadın efendiler, ikballer ve ustalar, Hırka-i Saadet dairesini ziyaret ederlerdi. Önceleri bu törene makamına bakılmaksızın dışarıdan hiçbir kimse davet edilmezdi.
Sultan II. Abdülhamid ve V. Mehmed Reşad zamanlarında devlet büyükleri de bu törene davet edildiği görülmüştür. Bu uygulama günümüzde de hala devam etmektedir. Ramazan’ın 15’i geldiğinde sarayda olağan üstü bir durum olur. Özel davetliler ve saray çalışanları o Mübarek Hırkayı görebilmek için âdete Peygamber Efendimizin huzuruna çıkar gibi sessiz, salâvatlarla gayet müeddeb bir şekilde içeri girer ve ziyaret ederler. Tahta çıkan padişah, Bâbü’s-saâde önündeki resmi törenden önce Has Oda’daki tahta oturur ve tebrikleri kabul ederdi. Odanın iç duvarları İznik çini panolarıyla kaplıdır. Peygamber Efendimiz’in hırkasının burada bulunmasından dolayı çini panolarda “Kaside-i Bürde” (Hırka kasidesi) yazılıdır. Kubbenin tam ortasında Nur Suresi’nin iki ayeti, kubbe eteğinde ise Zafer Suresi yer almaktadır. Mukaddes Emanetler Dairesi kendi içerinde şu bölümlere ayrılır Girişteki ilk oda “Şadırvanlı sofa” olarak isimlendirilir. Sağdaki ilk oda, padişah ile görüşmeye gelenlerin kabul edildikleri “Arzhânedir” Köşedeki ikinci oda tahtın ve Hırka-i Saadet’in bulunduğu “Has Oda”dır. Şadırvanlı Sofa’nın solunda “Dest-mal odası” vardır. Arzhâneden “Silahdar Hazinesi”
mekânına geçilir. Şadırvanlı Sofa kubbesinin altında, camilerde görmeye alıştığımız Allah, Muhammed, Çehâr Yâr-i Güzîn Hz. Ebubekir, Hz. Ömer, Hz. Osman ve Hz. Ali (r.a) Efendilerimiz ile Hz. Hasan ve Hüseyin (r.a) yazılı levhalar yer almaktadır. Duvarda Sultan II. Mahmud (1808-1839) ketebeli celî sülüsle yazılmış dört adet levha (hadîs-i şerîf ve âyet-i kerîme) mevcut olup ketebe kısmında “Ketebehû Mahmud bin Abdulhamid Han” yazısı bulunmaktadır.
Şadırvanlı Sofa’nın duvarındaki Sultan II. Mahmud ketebeli levhalar
Şefâatî li-ehli’l-kebâiri min ümmetî. (Benim şefaatim, ümmetimden büyük günah işleyenler içindir.) Allâhü veliyyü’t-tevfîk ve hüve ni’me’r-rafîk. (Başarıda yardımcı Allah’tır. O ne güzel dosttur.) Yâ eyyühellezîne âmenû etiullâhe ve rasûlehû ve ülü’l-emri minküm. (Ey iman edenler! Allah’a itaat edin. Peygamber’e itaat edin ve sizden olan
ulu’lemre (idarecilere) de itaat edin.) Nisâ: 4/59 Yâ eyyühe’n-nebiyyü innâ erselnâke şâhiden ve mübeşşiran ve nezîrâ. (Ey Peygamber! Biz seni bir şahit, bir müjdeleyici ve uyarıcı olarak gönderdik.) Ahzab 33/45
Sergilenen Kutsal Eşyalardan bazı örnekler
Efendimizin mübarek hırka’sının (Hirka-i Saadet) saklı olduğu lltın sandık. Sancâk-ı Şerif. Efendimizin Mührü, ayak izleri, Uhud savaşında kırılan Mübarek dişleri, Lihye-i Şerifler (mübarek sakalları), SeyfiMübarekeleri (kılıçları) ve yayı, Naleyn-i Şerif dediğimiz sandalet tarzı ayakkabıları. Efendimizin kabir toprağı. Su içtiği tas. Mısır Kralı Mukavkısa yazmış olduğu İslamiyet’e davet mektubu ve diğer mektupları. Sahabe-i Kiram’in kılıçları. Kâbe’nin kadim kapılarından bir Kapı (eski kapı- Tövbe kapısı), Kâbe olukları. Hz. Fatma‘nın seccadesi. Hırkası, Hz. Hüseyin(r.a) cübbesi, Halife Hz.Ebubekir, Hz.Ömer, Hz. Osman ve Hz. Ali (r.a) efendilerimizin kılıçları. Kâbe’nin anahtarı, ayrıca diğer peygamberlerden kalan emanetlerde sergilenmektedir. Kasım / Aralık •
23
PROJE • GİRİŞ KAYAŞEHİR
GİRİŞ KAYAŞEHİR G
iriş Kayaşehir Dükkanlar Müdürü Sayın, Sinan KURBANOĞLU, Giriş Kayaşehir Dükkanları’nın bölgeye hareketlilik ve değer kazandıracağını belirtti. 183 dükkanın tamamının teslim edildiğini ve yaklaşık 25 işletmenin ticari faaliyetlere başladığını ve taleplerin bu yönde çok yoğun olduğunu söyledi. Sinan Kurbanoğlu’’ Yönetim olarak biz dükkan sahiplerimizin güvenli ve
24
• Kasım / Aralık
nezih bir ortamda işlerini sürdürmesi için elimizden geleni yapıyoruz. Açılış sırasındaki sorunların ivedilikle çözülmesi için her türlü desteği sağlıyoruz. Başakşehir’in en gözde işletme kompleksi olmaya aday olan Giriş Kayaşehir Dükkanları’na yeni ve bölgede olmayan hem kurumsal hem de özel işletmeleri kazandırarak değerlerini artırmayı hedefliyoruz.’’dedi.
Sinan KURBANOĞLU GİRİŞ KAYAŞEHİR DÜKKANLARI MDR.
SİTELERİMİZ • MEDİKULE İSTANBUL
MEDİKULE İSTANBUL M
edikule İstanbul’da oturum sayısı iki blokta yaklaşık 300 daireye ulaştı. Medikule’de 24 saat lobi hizmeti verilmekte olup sakinlerin her türlü sorunlarına anında çözüm sağlanmaktadır. Site Müdürü Sayın Yusuf Yılmaz; Temizlik, güvenlik, teknik ve peyzaj hizmetlerini profesyonel ve şeffaf bir yöne-
tim anlayışıyla yürütmekteyiz. Amacımız mutlu, huzurlu, güvenilir ve kaliteli bir yaşam ortamı sağlamak. Bünyemizde bulunan sosyal tesislerimizde profesyonel spor eğitmenleri eşliğinde ücretsiz, fitness, yüzme, tenis gibi spor aktiviteleri sunmanın yanı sıra sağlıklı bir yaşam için ayrıca ücretsiz diyetisyen hizmeti de vermekteyiz diyerek görüşlerini belirtti.
YUSUF YILMAZ MEDİKULE İSTANBUL SİTE MÜDÜRÜ
Kasım / Aralık •
25
GEZİ • İSTANBUL
İ S TA N B U L’ U N
m e s, h u r çarşıları
f
f
Farsça ÇARSU kelimesi dilimize çarşı şeklinde girmiştir. Çarşı, üstü kapalı pazarlara verilen isimdir.
26
“Kapalıçarşı deyip de geçme… Kapalıçarşı, Kapalı kutu…”
Osmanlı Ticaretinin Hayat Damarları: Çarşılar
Orhan Veli’nin bu dizelerinden daha iyi anlatan var mıdır İstanbul’un Kapalıçarşı’sını… Şair, Kapalıçarşı’nın içinde binbir gizemi, sırrı, tarihi barındırdığını anlatıyor bize… Yalnız Kapalıçarşı değil, İstanbul’un tüm çarşıları ne sırlar saklıyor dar sokaklarında… Bu ay, sizlerle İstanbul’un tarih kokan çarşılarında bir gezintiye çıkacağız.
Osmanlı Dönemi’nde canlı bir ticaret hayatının ortaya çıkmasında çarşı ve bedestenler önemli bir yer tutmuştur. Öyle ki çarşılar İstanbul ticaretinin “hayat damarları” olmuştur. O dönemde; her tabakadan, kadın-erkek, birbirinden farklı dinlere, dillere, lehçelere sahip insanların bir araya geldiği bir buluşma noktası olmuş çarşılar…
• Kasım / Aralık
GEZİ • İSTANBUL
L
Osmanlı Devleti’nin İstanbul’u fethinden sonra, Fatih Sultan Mehmet’in 15’inci yüzyılda inşa ettirdiği Bedesten çevresinde gelişerek zaman içerisinde genişleyip Haliç’e kadar uzanan ve bazı bölümlerinin üstü kapatılan büyük çarşı bölgesine “Çarşıyı Kebir” deniyordu. Bölgede; Beyazıt Camii ve Çemberlitaş arasındaki hattan Haliç’e doğru uzanan Kapalıçarşı; Beyazıt’tan Eminönü’ye inen Uzunçarşı Caddesi’nin sağında ve solunda bulunan hanlar, arastalar ve dükkânlar bulunuyordu. Bu bölgenin dışında İstanbul’da onlarca çarşı vardı. Eyüp Sultan Camii çevresindeki Eyüp Çarşısı, Üsküdar Çarşısı, Sinan Paşa Külliyesi çevresindeki Beşiktaş Çarşısı, Galata Bedesteni ile Rüstem Paşa Kervansarayı çevresindeki Galata Çarşısı (Perşembe Pazarı) İstanbul’un büyük çarşıları arasında… İstanbul’da ayrıca külliyelere bağlı olan çarşılar da yapılmıştır. Külliyelere gelir getirmesi amaçlanan bu çarşıların bugün yaşayan iki örneği ise Süleymaniye Külliyesi’ne bağlı Tiryaki Çarşısı ile Sultanahmet Arastası olarak bilinen Sultanahmet Külliyesi’nin içindeki Sipahi Çarşısı’dır.
Bir Kışla gibi Muntazam Çarşıların işleyişine bakacak olursak ilk dönemlerde Osmanlı çarşılarının iç işleyişinde, lonca sisteminin etkin bir güç olduğunu görürüz. Lonca sisteminin ticarî yaşamdaki etkisi, özellikle esnaf üzerinde, satış ve üretimle ilgili bazı ahlâk kurallarının oluşmasını sağlamıştır. Osmanlı çarşısında, “Komşusu siftah yapmamışsa,
N
“Lonca teşkilatı, Osmanlı çarşılarının iç işleyişinde belirleyici bir güç olmuştur.”
müşteriyi komşuya göndermek” âdettendir. Benzer şekilde, vârisleri bulunan ama mezata düşmüş hacizli bir malın satışına, “Ağlayanın malı gülene hayır etmez” düşüncesiyle, çarşı esnafından kimse katılmaz; katılırsa bu hareket çarşı ahlakına uymaz. Lonca sistemi çarşıda, aynı işkolundan birinin, diğerinin önüne çıkıp yükselmesine izin vermez. Osmanlı çarşılarında aynı malı satan dükkânların bir arada bulunması, çarşıya kendi içinde bir düzen sağlar. İtalyan Yazar Edmondo de Amicis’in Osmanlı çarşıları için dile getirdiği “Karışıklık ancak görünüştedir. Koca çarşı, bir kışla gibi muntazamdır” sözleri lonca sisteminin başarısını kanıtlar niteliktedir.
Eski İstanbul’un Meşhur Çarşıları Kapalıçarşı İstanbul’un en eski çarşılarından biri olan Kapalıçarşı, Nuruosmaniye ile Beyazıt Camileri arasındaki geniş alana kurulmuştur. Çarşının nüvesi, Fatih Sultan Mehmet tarafından fetihten hemen sonra Aya Kasım / Aralık •
27
GEZİ • İSTANBUL Sofya Camii’ne gelir sağlamak amacıyla inşa edilmiş olan 2 taş bedestendir. Daha sonra yapılan ilavelerle genişleyen Kapalıçarşı’nın Fatih tarafından kurulan iki bedesteni, Cevahir ve Sandal Bedesteni olarak bilinir. Kapalıçarşı da, İstanbul’daki bir çok tarihi yapı gibi, zaman zaman İstanbul’un büyük yangınlarında ve depremlerde hasar görmüş ve defalarca onarılmıştır. Kapalıçarşı, 30,7 hektarlık bir alanı kaplamakta ve 61 sokaktan oluşmaktadır. Dünyanın en eski bankası, dünyanın en eski ve en büyük kapalı çarşısı, dünyanın en gizemli, en görkemli hazinelerine sahip olmuştur. 1- Kapalıçarşı’da 61 sokak, 16 han vardır. 2- Çarşının tam 22 adet kapısı vardır. 3- 45.000 m² kapalı alan üzerine kurulmuş, 3600 dükkân vardır. 4- 1 adet internet portalı vardır. ( www.kapalicarsi.org.tr ) 5- 1 tane Sağlık Ocağı vardır. 6- Polis Karakolu vardır. 7- Tüm banka şubeleri vardır. 8- Postahane vardır. 9-Kendisine ait Özel Güvenlik Teşkilatı vardır. 10-Günlük müşteri trafiği 250.000 ile 400.000 arası değişmektedir.
Sipahi Çarşısı Bugün Arasta Pazarı ya da turistik adıyla Arasta Bazaar diye adlandırılan bu çarşı, Sultan Ahmet Külliyesi’nin bir uzantısı olarak inşa edilmiştir. Çarşı, Sultan Ahmet Külliyesi’nin güney tarafında bulunmaktadır. Sipahi Çarşısı, İstanbul’un, Osmanlı Dönemi’nde meydana gelen büyük yangınlarında tahrip
28
• Kasım / Aralık
olmuş, uzun süre harabe halinde kalmıştır. Bir süre gecekondular tarafından işgal edilen çarşı 1980’li yıllarda Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından boşaltılarak restore edilmiş ve yeniden faaliyete sokulmuştur. İki tarafına muntazam dükkânlar sıralanmış uzun bir sokaktan oluşan tarihi çarşıda, bugün elde dokuma antika halılar ve çeşitli turistik eşyalar satılmaktadır. Yaklaşık 1500 metrekarelik bir alana kurulu olan iç bedesten ile 1300 metrekarelik bir yer kaplayan Sandal Bedesteni çarşının yarı müstakil bölümleridir. Çarşının çevresi, yine çarşının birer parçasını oluşturan hanlarla çevrilidir. Binlerce dükkânın bulunduğu Kapalıçarşı içindeki 61 sokağın çoğu, Fesçiler, Serpuşçular, Tuğcular, Feraceciler, Perdahçılar, Terlikçiler, Kuyumcular, Aynacılar, Kalpakçılar gibi, mesleklere göre isimlendirilmiştir. Bugün de geçmişteki canlılığını koruyan Kapalıçarşı, İstanbul’a gelen ünlü ve ünsüz birçok turistin ilgi odağı olmuştur. Batılı yazarlar, seyahatname ve anılarında Kapalıçarşı’ya geniş yer ayırmışlardır.
Mısır Çarşısı İstanbul’un ikinci büyük kapalı çarşısı olan Mısır Çarşısı, Eminönü’nde bulunan Yeni Cami Külliyesi’nin bir parçası olarak 1663-1664 yılları arasında inşa edilmiştir. Mimarı, Osmanlı tarihinde yapımı en uzun süren cami olarak tanınan (60 yıl) Yeni Cami’nin inşaatını tamamlayan Hassa Başmimarı Mustafa Ağa’dır. 1691 ve 1940 yıllarında geçirdiği iki büyük yangında önemli ölçüde hasar gören çarşı son şeklini 1940 yılında İstanbul Belediyesi tarafından gerçekleştirilen restorasyonda almıştır. İlk dönemlerde çarşıya ‘Valide Çarşısı’ ya da ‘Yeni Çarşı’ adı verilmişse de, daha çok Mısır’dan getirilen malların
GEZİ •İSTANBUL tan tarafından yaptırılmıştır. Mimar Sinan’ın bu eşsiz eseri 1583 yılında Toptaşı Camii’ne gelir olarak inşa olunmuştur. Tezkiretü’l Ebniye’de Mimar Sinan’ın eserleri arasında gösterilmiştir. Evliya Çelebi bu hamamdan “Çarşı içinde olan Çarşı Hamamı gayet ferah, havası hoş, yapısı hoş bir hamamdır. Sevimli, dilber, temiz tellâkları ve mavi peştemalları vardır” diye bahseder. Ayvansarayî Hafız Hüseyin Efendi’de, “Toptaşı Valide-i Atik Camii yakınında olan çifte hamam ile Üsküdar’da vaki Valide-i Cedid Camii yakınında Yeşildirekli Hamam” şeklinde adı geçer. Bu yeşil direğin hamamın camekânında veya dış kapısının yanında olduğu sanılmaktadır.
İstanbul’da Geçmişten Günümüze Bulunan Çarşıların Listesi:
satıldığı bir yer olması nedeniyle 18. Yüzyılın ortalarından itibaren Mısır Çarşısı olarak anılmaya başlanmıştır. Çarşının, bugün bazıları kullanılmayan 6 kapısı vardır. Mısır Çarşısı, başlangıçta aktarlar ile pamukçu ve yorgancılara tahsis edilmiş iken özellikle 70’li yıllardan itibaren aktar dükkânları hızla azalmış, bunların yerine kuyumcu, kasap, kuruyemişçi, manifaturacı, kunduracı dükkânları açılmıştır.
Sahaflar Çarşısı Sahaflar Çarşısı, İstanbul’un, Osmanlı döneminden bugüne kadar yaşayabilmiş en eski kitap çarşısıdır. Çarşı, Kapalı Çarşı’nın Fesçiler Kapısı ile Bayazıt Cami-i arasında yer alır. Osmanlı döneminde, medreselerin çevrelerinde medrese öğrencilerinin ihtiyaçlarını karşılayan sahaf dükkânları bulunurdu. Kapalı Çarşı’nın inşaatı 1460’larda tamamlandığında, çarşıdaki dükkânların bir kısmı da sahaflara tahsis edildi. Sahafların Kapalı Çarşı’dan çıkıp bugün bulundukları yere taşınmalarının sebebi, 1894’teki büyük İstanbul depreminde Kapalı Çarşı’da meydana gelen büyük yangındı. Sözcük anlamıyla “sahaf elden düşme kitap alıp, satan kişidir. Sahaflık, medrese Öğrencilerinin 15 ve 16. yüzyıllarda Fatih ve Beyazıt gibi büyük camilerin etrafında kitap alım satımı yapmaları ile başladı. Eskiden sahaflar Kapalı Çarşı’ nın içinde şimdi yorgancıların bulunduğu yerdeydi. En kıymetli yazmaların, minyatürlü kitapların pazarıydı burası. Evliya Çelebi ‘ye göre burada elli kitapçı dükkanı ve üç yüze yakın çalışan vardı. Sahaflar, bugün meslek odaları, ya da dernek olarak adlandırılan, belli bir iş kolunda usta, kalfa ve çırakları içinde bulunduran Sahaflar Loncasına bağlıydı. Sahaflar çırak, kalfa, ustalık dönemlerini geçirmek zorundaydılar. Sahaf dükkânları diğer esnaf dükkanları gibi dua ile açılır, dua ile kapanırdı.
Mimar Sinan Çarşısı Hakimiyet-i Milliye Caddesi üzerindedir. Tam karşısında ve yol aşırı yerde Gülfem Hatun Camii vardır. Sağ tarafındaki eski adı Boyacı Sokağı olan yola, 1934’de ismi verilmiştir. Sultan II. Selim’in eşi ve Sultan III. Murat’ın annesi Nurbânu Valide Sul-
• Aksaray Çarşısı • Dökmeciler Çarşısı (Süleymaniye) • Limoncular Çarşısı • Alipaşa Çarşısı • Eyüp Çarşısı • Malta Çarşısı • Arasta Çarşısı • Fermeneciler Çarşısı • Marpuççular Çarşısı • Arpacılar Çarşısı • Fındıklı Çarşısı • Mısır Çarşısı • Asmaaltı Çarşısı • Fincancılar Çarşısı • Okçular Çarşısı • Atpazarı Çarşısı • Gedikpaşa Çarşısı • Perşembepazarı Çarşısı • Ayasofya Çarşısı • Hakkâklar Çarşısı • Sahaflar Çarşısı • Aynalı Çarşı • Haseki Çarşısı • Salıpazarı Çarşısı • Bakırcılar Çarşısı • Hasırcılar Çarşısı • Samatya Çarşısı • Balat Çarşısı • Hasköy Çarşısı • Saraçlar Çarşısı • Balıkpazarı Çarşısı (Eminönü) • Hocapaşa Çarşısı
• Sedefçiler Çarşısı • Balıkpazarı Çarşısı (Galata) • İplikçiler Çarşısı • Sirkeci Çarşısı • Balıkpazarı Çarşısı (Beyoğlu) • Kadırga Çarşısı • Sultanhamamı Çarşısı • Balıkpazarı Çarşısı (Beşiktaş) • Kalyoncu Kulluğu Çarşısı • Tahmis Çarşısı • Balıkpazarı Çarşısı (Üsküdar) • Kapalı Çarşı • Tahtakale Çarşısı • Cerrahpaşa Çarşısı • Karaman Çarşısı • Tarakçılar Çarşısı • Cibali Çarşısı • Kasımpaşa Çarşısı • Taşçılar Çarşısı • Çadırcılar Çarşısı • Keresteciler Çarşısı • Tiryakiler Çarşısı Kasım / Aralık •
29
PROJE • MERKEZ KAYAŞEHİR AVM
MERKEZ KAYAŞEHİR AVM M
İZDEN
erkez Kayaşehir AVM’nin yeni müdürü Sayın Mustafa DEMİRCAN görevine
başladı. Bölge halkının ihtiyaç duyduğu çeşitli ürünlere tek bir mekanda erişebilme imkanı veren Merkez Kayaşehir AVM ‘de yeni müdürümüz görevine başladı. Daha önce birçok işletmede Teknik ve İdari İşler Müdürlüğü yapan asıl mesleği Metalürji Mühendisliği olan Mustafa Bey Kayaşehir‘de ki tek AVM olan Merkez Kayaşehir AVM’nin hakkettiği potansiyele ulaşması için yeni projelerinin olduğunu belirtti. AVM’miz 63.000 m2 kapalı alan üzerine kurulmuş olup 172 mağaza, 8 sa-
30
Mustafa DEMİRCAN AVM MÜDÜRÜ
• Kasım / Aralık
RİM ETKİNLİKLE KARELER
PROJE • MERKEZ KAYAŞEHİR AVM lonlu sinema ve kapalı otoparkı ile hizmet vermektedir. Hedefimiz; her geçen gün artan ürün ve hizmet kalitesiyle, servis ağıyla bölge halkımıza güvenli, huzurlu ve hoşça vakit geçireceği bir alışveriş ortamı sağlamak. Böylece en büyük hedefimiz olan ticaretin artmasını sağlamak. Bu nedenle çeşitli sosyal ve kültürel aktiviteler, kampanyalar düzenleyerek ziyaretçi sayısını artırmayı amaçlıyoruz.‘’ dedi.
Siz Arayın Biz Gelir Alırız
Tel. : 0212 Gsm : 0542
687 33 34
Merkez Kayaşehir Alışveriş Merkezi, No:9-10 KAYAŞEHİR / İSTANBUL Ekim / Kasım •
31
MAKALE • Kiracı Hak ve Sorumluluklar
KİRACI HAK ve SORUMLULUKLARINIZI BİLİYOR MUSUNUZ? Apartmanda ve İşyerinde Kiracı Hakları ve Sorumlulukları Konut kiralamalarında ev sahibinin olduğu gibi kiracının da birtakım hak ve sorumlulukları bulunuyor. Bu hak ve sorumluluklar kanun ile şekilleniyor. Peki, apartmanda kiracı hakları nelerdir?
APARTMANDA KİRACI HAKLARI VE SORUMLULUKLARI Kat Mülkiyeti Kanununa göre kiracılık ile ilgili hususlar kiracıyı koruyan nitelikler taşıyor. Her kiracının kiracı hakları konusunda bilgi edinmeleri, haklarının bilincinde olmaları gerekiyor. Kiracı ile ev sahibi arasında imzalanan kira kontratında belirtilen hükümlere uymaları gerekiyor. Belirlenen hükümlere uyulmadığı takdirde, kiracının hem de ev sahibinin sahip olduğu haklar doğrultusunda dava açabiliyor. Ev sahibi kira kontrat süresi dolmadan kiracıyı evden çıkaramıyor. Ayrıca kontrat süresi bitimine 1 ay kala ev sahibi, kiracısına ihtarname çekmediği sürece, söz konusu kontrat kendiliğinden yenileniyor ve süresiz kontrat niteliğine sahip oluyor. Kiracı, kiraya verenden ayıpların giderilmesini veya kira bedelinden ayıpla orantılı bir indirim yapılmasını ya da zararının giderilmesini isteyebilme hakkına sahip oluyor. Kiracı, kiraya verene zarar verecek bir değişikliğe yol açmamak koşuluyla, kiralananı tamamen veya kısmen başkasına kiraya verebileceği gibi, kullanım hakkını da başkasına devredebiliyor. Kiracı, kiraladığı evden yeteri kadar yararlanamadığında, evin sorunları olması halinde, kontrat süresinin dolmasını beklemeden haklı gerekçesini bildirerek evden çıkabiliyor. Evin demirbaş niteliği taşıyan bölümleri ile alakalı tadilatların bedelini ev sahibi karşılıyor. Ancak, kendi zevki doğrultusunda yapacağı değişikliklerden kiracı sorumlu oluyor, masrafları kendi ödüyor.
32
• Kasım / Aralık
Kiracının apartman yöneticisi olabilmesi için, ev sahibinden vekâletname alması gerekiyor. Kiracı, evden çıkarken söz konusu konuta zarar vermediği, evi aldığı gibi bıraktığı sürece depozitosunu alma hakkına sahip oluyor.
İşyeri Kiracı Hakları ve Sorumlulukları Kiralama işlemine ve kiracı haklarına dair yasal hükümler, Türk Borçlar Kanunu kapsamında ele alınıyor. Söz konusu kanuna göre işyeri kiracı hakları nelerdir, işte o hükümler...
Kiracının temerrüdü MADDE 315- Kiracı, kiralananın tesliminden sonra muaccel olan kira bedelini veya yan gideri ödeme borcunu ifa etmezse, kiraya veren kiracıya yazılı olarak bir süre verip, bu sürede de ifa etmeme durumunda, sözleşmeyi feshedeceğini bildirebilir. Kiracıya verilecek süre en az on gün, konut ve çatılı işyeri kiralarında ise en az otuz gündür. Bu süre, kiracıya yazılı bildirimin yapıldığı tarihi izleyen günden itibaren işlemeye başlar.
İşyeri kiracı hakları ve sorumlulukları
II. Özenle kullanma ve komşulara saygı gösterme borcu
Kiralama işlemlerine ve kiracı ile kiraya verene dair yasal hükümler Türk Borçlar Kanunu kapsamında ele alınıyor. Kanun kapsamında yer alan işyeri kiracı haklarına göre, kira bedellerinde yapılacak artış, bir önceki yılın üretici fiyat endeksini geçemiyor. Ayrıca; konut ve iş yeri kiralamada depozito, 3 aylık kira bedelini aşamıyor. Kanun dâhilinde yer alan işyeri kiracı hakları ile ilgili diğer hükümler şu şekilde sıralanıyor;
MADDE 316- Kiracı, kiralananı, sözleşmeye uygun olarak özenle kullanmak ve kiralananın bulunduğu taşınmazda oturan kişiler ile komşulara gerekli saygıyı göstermekle yükümlüdür. Kiracının bu yükümlülüğüne aykırı davranması durumunda kiraya veren, konut ve çatılı işyeri kirasında, en az otuz gün süre vererek, aykırılığın giderilmesi, aksi takdirde sözleşmeyi feshedeceği konusunda yazılı bir ihtarda bulunur. Diğer kira ilişkile-
C. Kiraya verenin borçları I. Teslim borcu MADDE 301- Kiraya veren, kiralananı kararlaştırılan tarihte, sözleşmede amaçlanan kullanıma elverişli bir durumda teslim etmek ve sözleşme süresince bu durumda bulundurmakla yükümlüdür. Bu hüküm, konut ve çatılı işyeri kiralarında kiracı aleyhine değiştirilemez; diğer kira sözleşmelerinde ise, kiracı aleyhine genel işlem koşulları yoluyla bu hükme aykırı düzenleme yapılamaz.
MAKALE • Kiracı Hak ve Sorumluluklar
rinde ise, kiraya veren, kiracıya önceden bir ihtarda bulunmaksızın, yazılı bir bildirimle sözleşmeyi hemen feshedebilir. Konut ve çatılı işyeri kirasında, kiracının kiralanana kasten ağır bir zarar vermesi, kiracıya verilecek sürenin yararsız olacağının anlaşılması veya kiracının bu yükümlülüğe aykırı davranışının kiraya veren veya aynı taşınmazda oturan kişiler ile komşular bakımından çekilmez olması durumlarında kiraya veren, yazılı bir bildirimle sözleşmeyi hemen feshedebilir.
II. Alt kira ve kullanım hakkının devri MADDE 322- Kiracı, kiraya verene zarar verecek bir değişikliğe yol açmamak koşuluyla, kiralananı tamamen veya kısmen başkasına kiraya verebileceği gibi, kullanım hakkını da başkasına devredebilir. Kiracı, konut ve çatılı işyeri kiralarında, kiraya verenin yazılı rızası olmadıkça, kiralananı başkasına kiralayamayacağı gibi, kullanım hakkını da devredemez. Alt kiracı, kiralananı kiracıya tanınandan başka biçimde kullandığı takdirde kiracı, kiraya verene karşı sorumlu olur. Bu durumda kiraya veren, kiracısına karşı sahip olduğu hakları alt kiracıya veya kullanım hakkını devralana karşı da kullanabilir.
III. Kira ilişkisinin devri MADDE 323- Kiracı, kiraya verenin yazılı rızasını almadıkça, kira ilişkisini başkasına devredemez. Kiraya veren, işyeri kiralarında haklı sebep olmadıkça bu rızayı vermekten kaçınamaz. Kiraya verenin yazılı rızasıyla kira ilişkisi kendisine devredilen kişi, kira sözleşmesinde kiracının yerine geçer ve devreden kiracı, kiraya verene karşı borçlarından kurtulur. İşyeri kiralarında
devreden kiracı, kira sözleşmesinin bitimine kadar ve en fazla iki yıl süreyle devralanla birlikte müteselsilen sorumlu olur.
Konut ve Çatılı İşyeri Kiraları A. Uygulama alanı MADDE 339- Konut ve çatılı işyeri kiralarına ilişkin hükümler, bunlarla birlikte kullanımı kiracıya bırakılan eşya hakkında da uygulanır. Ancak bu hükümler, niteliği gereği geçici kullanıma özgülenmiş taşınmazların altı ay ve daha kısa süreyle kiralanmalarında uygulanmaz. Kamu kurum ve kuruluşlarının, hangi usul ve esaslar içinde olursa olsun yaptıkları bütün kira sözleşmelerine de bu hükümler uygulanır.
B. Bağlantılı sözleşme MADDE 340- Konut ve çatılı işyeri kiralarında sözleşmenin kurulması ya da sürdürülmesi, kiracının yararı olmaksızın, kiralananın kullanımıyla doğrudan ilişkisi olmayan bir borç altına girmesine bağlanmışsa, kirayla bağlantılı sözleşme geçersizdir.
C. Kullanma giderleri MADDE 341- Kiracı, konut ve çatılı işyeri kiralarında, sözleşmede aksi öngörülmemişse veya aksine yerel âdet yoksa, ısıtma, aydınlatma ve su gibi kullanma giderlerine katlanmakla yükümlüdür. Giderlere katlanan taraf, bu giderleri ispat edici belgelerin birer örneğini, istem üzerine diğer tarafa vermek zorundadır.
D. Kiracının güvence vermesi MADDE 342- Konut ve çatılı işyeri kiralarında sözleşmeyle kiracıya güvence verme borcu getirilmişse, bu güvence üç
aylık kira bedelini aşamaz. Güvence olarak para veya kıymetli evrak verilmesi kararlaştırılmışsa kiracı, kiraya verenin onayı olmaksızın çekilmemek üzere, parayı vadeli bir tasarruf hesabına yatırır, kıymetli evrakı ise bir bankaya depo eder. Banka, güvenceleri ancak iki tarafın rızasıyla veya icra takibinin kesinleşmesiyle ya da kesinleşmiş mahkeme kararına dayanarak geri verebilir. Kiraya veren, kira sözleşmesinin sona ermesini izleyen üç ay içinde kiracıya karşı kira sözleşmesiyle ilgili bir dava açtığını veya icra ya da iflas yoluyla takibe giriştiğini bankaya yazılı olarak bildirmemişse banka, kiracının istemi üzerine güvenceyi geri vermekle yükümlüdür.
IV. İşçinin kişiliğinin korunması 1. Genel olarak MADDE 417- İşveren, hizmet ilişkisinde işçinin kişiliğini korumak ve saygı göstermek ve işyerinde dürüstlük ilkelerine uygun bir düzeni sağlamakla, özellikle işçilerin psikolojik ve cinsel tacize uğramamaları ve bu tür tacizlere uğramış olanların daha fazla zarar görmemeleri için gerekli önlemleri almakla yükümlüdür. İşveren, işyerinde iş sağlığı ve güvenliğinin sağlanması için gerekli her türlü önlemi almak, araç ve gereçleri noksansız bulundurmak; işçiler de iş sağlığı ve güvenliği konusunda alınan her türlü önleme uymakla yükümlüdür. İşverenin yukarıdaki hükümler dâhil, kanuna ve sözleşmeye aykırı davranışı nedeniyle işçinin ölümü, vücut bütünlüğünün zedelenmesi veya kişilik haklarının ihlaline bağlı zararların tazmini, sözleşmeye aykırılıktan doğan sorumluluk hükümlerine tabidir. Kasım / Aralık •
33
ergene vadisi Ç
Emel GÜDÜCÜ Ergene Vadisi Site Müdürü
“ Üstlendiğimiz görevin önemini ve sorumluluğunun bilincindeyiz. Hedefimiz; yaptığımız çalışmalarla sitemizin değerine değer katmak ve huzurlu bir yaşam alanı oluşturmaktadır.”
G
öreve başladığı günden itibaren, görev bilinci ile çalışmalarına aralıksız hız katan site müdürümüz Sayın Emel GÜDÜCÜ site sakinlerinin kullanımına açılacak olan, sosyal tesisin tadilatına devam edildiğini ve yakın bir zamanda sakinlere bu müjdeyi vereceğini bildirdi.
SİTEMİZDE YAPILAN FAALİYETLER • Genel olarak tüm blokların mekanik, kapı pencere, elektrik, inşaat, peyzaj, havuz, çocuk parkları bakım ve kontrolleri yapıldı. • Tüm otoparkların mazgal temizlikleri ve otopark temizliği yapıldı. • A1-A4-A6-B4 bloklarında yerinden çıkan pimaş boru ları vinç yardımıyla yerine takıldı. • Tekdez firması tarafından 23 blokta su deposu temiz lik ve dezenfekte çalışması yapıldı. • Sosyal Tesis izolasyon ve tadilat çalışması yapılmaktadır. • Sitemizde bulunan 4 adet jeneratörün bakım ve mazot takviyesi yapıldı. • F Blokların izolasyon çalışması yapıldı. 34
• Kasım / Aralık
SİZİN GÜVENLİĞİNİZ İÇİN 7/24 UZMAN KADROMUZ İLE HİZMETİNİZDEYİZ
MAKALE • Göksel ERDOĞAN
HİZMETLERİMİZ • AVM GÜVENLİĞİ • SİTE VE KONUT GÜVENLİĞİ • İNŞAAT ve ŞANTİYE GÜVENLİĞİ • SANAYİ SİTESİ ve FABRİKA GÜVENLİĞİ • İŞ MERKEZİ / PLAZA GÜVENLİĞİ • FUAR VE SERGİ GÜVENLİĞİ • HASTANE GÜVENLİĞİ • VIP KORUMA • DANIŞMA
Kayabaşı Mahallesi 75.Yıl Caddesi Merkez Kayaşehir AVM C Blok Kat:2 No:1/1 BAŞAKŞEHİR / İSTANBUL www.ilgiguvenlik.com.tr Ekim / Kasım •
35
MAKALE • SAĞLIK
Kıs Diyeti ile Metabolizmanızı Hızlandırın
K
ış yorgunluğunu metabolizmanızı hızlandırarak atabilirsiniz. Kış’a zinde girmek için sizlere hem sağlıklı hem de kilo aldırmayacak beslenme önerileri;
Kahvaltı yapın: Güne kahvaltı ile başlanması hem metabolizmanın hızlanmasını hem de bahar aylarının kişiye verdiği yorgunluk ve halsizliği ortadan kaldırır. Ayrıca kilo problemi olan kişiler için sabah kahvaltısının en önemli öğün olduğu unutulmamalıdır.
Ara atıştırmalar yapın: Kuruyemiş, kuru meyve, bisküvi, meyve gibi ara atıştırmalar metabolizmanın hızlanmasını sağlayacaktır. Ayrıca kan şekerinin düşmemesi ve dengeli kalması nedeni ile bir sonraki öğünde daha az besin tüketirsiniz.
Hareket edin: Spora ayırabileceğiniz kadar zaman ayırın. Eğer zamanınız yok ise gün içerisini hareketlendirin. Bu şekilde hem metabolizmanız canlı kalacaktır hem de gün içerisinde istediğiniz besinleri daha rahat tüketebilirsiniz. 36
• Kasım / Aralık
Geç saatlerde yemek yemeyin: Saat 20.00 sonrasına akşam yemeğinizi bırakmamaya dikkat edin. Bu saatten sonra akşam yemeği tüketecekseniz etli, tavuklu veya peynir çeşitli salataları daha fazla tüketin. İçecekler kış yardımcınızdır.
Yeşil çay: Sağlıklı içecekler içerisinde en iyilerden biri olan yeşil çay, özellikle bahar aylarında günde iki kupa tüketilebilir. Gün içerisinde tüketilmesi önerilen yeşil çay hem metabolizmanızı hızlandıracak hem de bağışıklık sisteminizin daha güçlü olmasını sağlayacaktır.
Melisa çayı: Antiseptik özelliği olan melisa çayının düzensiz uyku problemi olan kişiler tarafından tüketilmesi gerektiği bilinmektedir. Günde bir kupa yeterli düzeydedir. Ayrıca hazmı kolaylaştıran, mideyi rahatlatan ve gaz sıkıntısı çekmenizi engelleyen melisa çayını tüketerek, yorgunluk yaşama riskinizi azaltabilirsiniz.
Ihlamur: Baş ağrısı çeken bireyler için birebir olan ıhlamur, mide salgısını azaltarak
Maşide ERTÜRK SPOR TESİSLERİ DİYETİSYENİ
besinlerin hazmını da kolaylaştırmaktadır. Gün içerisinde 1-2 kupa ıhlamur tüketebilirsiniz.
Papatya: Gaz giderici etkisi olan papatya çayı, özellikle mide ağrısı ve sindirim sıkıntısı çeken bireylerin tüketmesi gereken bir içecektir. Düzensiz yaşam nedeni ile kabızlık sıkıntısı çeken bireylerin günde bir kupa papatya çayı içmesi gerekmektedir. Kış depresyonu yüzünden tatlıya yönelmeyin. Kış depresyonu kısa da sürse, bu dönemde kişiler beslenmelerine dikkat etmezler. Çünkü bu dönemi sürekli besin tüketerek geçirmek isterler. Özellikle ilk tercih tatlılar olmaktadır. Çok sık olmamakla birlikte her birey tatlı tüketebilir. Önemli olan bunun miktarı ve sıklığıdır. Özellikle sütlü tatlılar, içerisinde bulunan kalsiyum nedeni ile daha fazla önerilse de, şerbetli tatlıların şerbetine bulaşmadan tüketmek diğer bir alternatif olabilir. Haftada 1 gün özellikle hareketli olduğunuz veya spor yaptığınız gün tatlıyı tüketebilirsiniz. Sütlü tatlılar içerisinde kazandibi, sütlaç, puding tercih edebilirsiniz.
SMS
@
SMS
SMS
@ SMS
Telefon: (0212) 687 06 03 Faks: (0212) 687 06 04 E-mail: info@ilgiyönetim.com.tr Web: ilgiyönetim.com.tr Çağrı Merkezi: (0212) 687 06 01 /ilgiyönetim /ilgiyönetim
@
@
FİKİRLERİNİZ BİZİM İÇİN DEĞERLİDİR Görüş ve önerileriniz için bizimle irtibata geçebilirsiniz.
SİTELERİMİZ • KONAKKALE BOSPHORUS
KONAKKALE
BOSPHORUS ÇANAKKALE
Yaşar GÜL KONAKKALE BOSPHORUS SİTE MDR.
2
013 yılı Ağustos sonunda kat maliklerine teslim edilmiş olan Konakkale Bosphorus sitesi, şehrin en müstesna sitesi olmaya halen devam etmektedir. 237 daire, 8 dükkan, sosyal tesis, çocuk oyun alanı ve 9 dönüme yakın peyzaj ile beraber 24 dönüme kurulmuş popülasyonu yüksek bir yaşam bölgesidir. Site müdürümüz Sayın Yaşar GÜL; “Çanakkale’nin gerek yaşam gerekse yapısal oluşumuna tam uyumlu olan sitede 13 personel 1 müdür ile hizmet vermekdeyiz. Sitemizde, yaz aylarında havuz, tenis, basketbol ve spor alanlarında faaliyetlerine devam etmekte olup, sonbahar ve kış sezonunda ise kapalı sosyal tesis bünyesinde bulunan hamam, sauna ile beraber step, aerobik, plates faaliyetlerini sürdürmektedir. Göreve başladığımdan itibaren, site sakinleri ile birebir iletişimde bulunarak, blok toplantıları düzenleyerek komşuluk ilişkilerini geliştirmeyi amaçladım. Tamamlanması ve düzenlenmesi gereken teknik işlerin kısa sürede bitirmenin mutluluğunu yaşıyorum.” dedi.
38
• Kasım / Aralık
532 730 20 72 212 687 74 60
Artı döner artı lezzet katar. Kayaşehİr’de artık lezzet zamanı. PAKET SERVİSİ
0212 687 55 58 Kayaşehir Merkez AVM. No:34 (Uyum Market Yanı)
Ekim / Kasım •
39
MAKALE • Bob Ross
Bob Ross
ONU İZLEYEREK
Büyüyenlerdenim B
irkaç kanalın olduğu televizyonla büyüyen bir çocuk olarak, çocukluğumun oyunlarından sonra ruhuma işleyen en önemli insanlarından biriydi Bob Ross.
TRT-2’de yaşadığını zannederdim onun. Çizgi filmler yokken izlemekten keyif aldığım tek kişiydi o. Neden izlediğimi bile bilmezdim o zamanlar. Resim yapabilen ya da yapmaya hevesli bir çocuk da değildim üstelik ama yine de izlerdim. Şimdilerde onu neden izlediğimi anlayabiliyorum. Ruhumu okşayan, umut sağ40
• Kasım / Aralık
Emine KAYA
layan cümleleri içimi ısıtır, basit ve beyaz bir mutlulukla doldururdu karnımı.
üzerindeki dantelli örtüye elini koyar “Kapatalım, zaten ısınmış“…
Babaannemi hatırlıyorum; “Yavrucum, neden izliyorsunuz bu kıvırcığı. Boşuna ceyeran yakıyorsun, izleyeceksen de çizgi film izlesene” derdi. Televizyonun
Babaannemi duymazdım hatta görmezdim bile. Sanki hipnotize olmuşum… Bembeyaz tuvalle başlardı. Gülümser ve
MAKALE • Bob Ross
Burada mutlu, küçük bir bulut yaşıyor. Gün boyunca gökyüzünde süzülüp gülümsüyor. İşte şimdi onu çiziyoruz.
yaklaşımlar yapar ve; “Ne yaparsanız yapın hep en güzeli olacaktır. Daha iyisini yapmanıza gerek bile yok. Çünkü o sizin için en iyisi” benzeri cümlelerle insanın kendine olan güvenini tekrar hatırlatırdı. bir yandan hazırlanırken diğer yandan da o garip isimli renkleri sayardı; titanyum beyazı, vandayk kahverengisi, krimson kırmızısı, Van Gogh sarısı… Fırçayı eline alır, tuvali tutan ayaklardan birine pata pata vurur ve “Hadi bugün biraz eğlenelim” diyerek başlardı. Resmi yapmazdı o, resmi ve çizdiklerini yaşardı adeta. Bizi de oluşturduğu o hayatın içine çekerdi; “Burada mutlu, küçük bir bulut yaşıyor. Gün boyunca gökyüzünde süzülüp gülümsüyor. İşte şimdi onu çiziyoruz.” Fırçayı oynatıp, görsel şaheserler yaratırken, alelade bir iş yapıyormuşçasına bir yandan da sade cümleleriyle felsefi
Sanki cümleleri resim yapma tekniklerini verir gibi değil, yaşama dair güçlü ipuçlarını aşılar gibiydi; “Her yaptığınız resim bir deneyim. Yaptığınızı beğenmediniz mi çok mu kötü görünüyor? O bir başarısızlık değil, o resim sizin bir sonrakinde daha güzelini yapacağınızın işaretçisi çünkü öğrendiniz…” Bob Ross hayatımın zor ve üzüntülü dönemlerinde tarihi bir şekilde karşıma çıkıp “Üzülmesene! Daima gitmek istediğin manzarayı çizeceksin bir gün. Hayatını o manzarayı görecek ve o manzarada, o mutlulukta yaşayacaksın. O gün mutlaka gelecek” der hep ve beni tekrar hayata bağlardı... Kasım / Aralık •
41
YEMEK • SALATALAR
Marifetin tam ortasında,meziyetin kalbinde
Salata; zeytinyağıyla, nar ekşisiyle, limonuyla, sirkesiyle ve daha pek çok sosuyla lokmalar arasında bir ‘es’ verip sıhhatli ve lezizce, dinlenmemize olanak sağlıyor.
S
ofralarımızın vazgeçilmezlerindendir salata...Çorbamız, ara yemeğimiz, ana yemeğimiz derken damağımızı hiç yalnız bırakmaz, yanıbaşımızda sürekli çatallarız ‘süslü’ salatalarımızı. Vazgeçilir mi hiç salatadan, bu kadar davetkârsa üstelik... Salata denince aklımıza ilk yeşillikler gelir. Oysa, aklımıza gelemeyecek kadar çok çeşidi olan salata, yine ‘olur mu yahu böylesi’ dedirtecek pek çok malzemeyle yapılabiliyor; reçelle bile örneğin... Gastronomi dünyasında tam manasıyla hak ettiği yeri bulamasa da salata; kendisi, hem sağlıklı hem de lezzetli besinleri tek çatı altında toplayan bir ‘yemek kültürü’ olarak değerlendirilmeye sonuna kadar layık... Salata kültürü ciddiye alınması
42
• Kasım / Aralık
gereken, üşengeçlikle zıt, marifetin tam ortasında, meziyetin kalbinde bir kültürdür. Latincede ‘tuz’ anlamına gelen ‘sal’ kelimesinden türemiş olan salatanın sal’ı, ‘tuzlanmış şeyler’, ‘çiğ sebzelerin zeytinyağı, sirke ve tuz ile hazırlanıp yenilmesi’ anlamına geliyor. Salata; zeytinyağıyla, nar ekşisiyle, limonuyla, sirkesiyle ve daha pek çok sosuyla lokmalar arasında bir ‘es’ verip sıhhatli ve lezizce, dinlenmemize olanak sağlıyor.
Salata: gençlik pınarı Dünya mutfağında öyle yere sahiptir ki salata, örneğin, Fransızlar damaklarını bir an önce peynir tadına hazırlamak için ana yemekten sonra salata yermiş. Biz Türkler için ‘miş’ demeyeceğim çünkü
evet öyle; ama İtalyanlar da ana yemekle birlikte, özellikle balıkla beraber tercih edermiş salatayı. Amerikalılar ve İngilizlerse, iştahlarını kabartmak için sofraya oturur oturmaz salata yerlermiş... Salatayla ilgili ilk bilgilerin çoğu Roma dönemine dayanıyor. İlk salata reçetelerine ise 15. yüzyıl Milano’sunda rastlıyoruz. Buna rağmen örneğin Çin’de ise salata geleneğine hiç rastlanmaz. Her zaman az pişirerek diri yemelerine rağmen, onlarda çiğ sebze yenmiyor. Hindistan’da ise bizim bildiğimiz gibi değil ama zencefilli sirkede bekletilmiş domates, hıyar, biber, taze soğan yendiğini biliyoruz. Ayrıca Rusya’nın Rus salatasını bilmeyen yoktur her halde. Ve bir miş daha! Eskiden salataya ‘gençlik pınarı’ derlermiş.
YEMEK • SALATALAR
Bin Adalar Salatası BİN ADA SOSU İÇİN MALZEMELER: • 200 gr mayonez • 50 gr kırmızı biber • 100 gr ketçap • 100 gr salatalık turşu • 50 gr çekirdeksiz yeşil zeytin • Tuz ve tatlandırıcılar • Yeterince su
YA P I L I Ş I :
OSMANLI MUTFAĞININ İLK YEMEK KİTABI: MELCE’ÜT TABBÂHÎN Kim bilir belki de salatanın tarihi de insanlık tarihi kadar eskidir; çünkü ateşin keşfinden önce insan, et ağırlıklı gıdalardan ziyade sebze, yeşillik, meyve gibi gıdaları tüketiyordu. Tarihin bu kadar derinine inmesek de akla gelmiyor değil: Gerçekten de acaba binbir çeşit besin bir araya gelip damak tadına uygun ‘salata’ nasıl bulunmuş, hangi malzemelerin onun özünü oluşturduğu nasıl ortaya çıkmış? Neyse artık, sonuçta etrafımızdaki her şeye bakıp biraz düşünmeye başladığımızda bile ‘nasıl olur?’ sorusu bizi hep meşgul eder. Kainat kitabının mucizeleri işte... Biz salataya dönecek olursak, onun Anadolu topraklarındaki yerine değinmeden etmek olmaz. Bir yandan Güneydoğu mutfağının sosları, diğer yandan Akdeniz ve Ege mutfağının meyveleri, yabani otları... Salata, Osmanlı Mutfağının 1844’te basılan ilk yemek kitabı Melce’üt Tabbâhîn’de, yani Aşçıların Sığınağı’nda kendisine yer bulmuştur ve o gün bu gün, sofra nimetlerimizin en önemli tamamlayıcı lezzetlerindendir... Şimdi, böylesi bir iştah ve muhabbetle ‘salata’yı anlatıp, bazı salata tarifleri de vermeden olmaz. Öyleyse hep bildiğimiz, çoban, akdeniz, patates salataların değil de biraz daha farklı salataların tariflerini not düşelim...
Salatalık turşusunu ufak ufak doğramak ya da rendelemek suretiyle, bütün malzemeleri bir kaba koyarak karıştırın.
S A L ATA M A L Z E M E L E R İ • 100 gr brokoli (haşlanmış) • 100 gr karnabahar (haşlanmış) • 150 gr fasulye (haşlanmış) • 1 adet kabak (dilimlenmiş) • Yeterince su
YA P I L I Ş I : Haşlanmış brokoli, karnabahar, fasulyeyi fazla parçalanmamasına dikkat ederek doğrayın, dilimlenmiş kabağı da içine katarak kaşıkla, sebzelerin ezilmesini önleyerek nazikçe karıştırın. Hazırladığınız bin ada sosusunu, salatanızın üzerine yayın. İtalyan mutfağından bir örnek olan ‘bin ada soslu salata’nız, artık hazır...
Bostana MALZEMELER: • 1/2 demet maydanoz • 100 gr semizotu • 4-5 nane yaprağı • 1 su bardağı koruk suyu (nar suyu da olabilir) • 1 adet salatalık • 1 adet soğan • 2 adet yeşil biber • 4 adet domates • Biraz tuz
YA P I L I Ş I : Vitamin yönünden çok zengin ve çok lezzetli bir salata çeşidi olan Bostana; Türk mutfağındandır. Sebzeler yıkanır, ayıklanır ve kabukları soyulacak olanların kabukları soyulur. Bütün sebzeler çok ince doğranır. Tuz atılıp iyice ezilir. Koruk suyu veya nar suyu eklenir ve istenirse üzerlerine buz konup servis yapılır. Bostana, genellikle çiğ köfte gibi acılı yemeklerle yenildiği gibi, kebap ve söğülme ile de yenilir.
Kasım / Aralık •
43
YEMEK • SALATALAR
Panzenella (Ekmek Salatası) MALZEMELER: • 6 adet tost ekmeği • 1 adet kırmızı soğan • 2 adet salatalık • 4 adet domates • 3 dal fesleğen • 1 diş sarımsak • 1 çay kaşığı kuru kekik • 1\2 limon suyu • 1\2 çay bardağı zeytinyağı • Tuz ve karabiber YA P I L I Ş I : Tost ekmeklerinin sert kenar kısımlarını ekmek bıçağıyla keserek, kalan beyaz kısımları orta boy küp şeklinde doğrayın. Küpleri tuz, karabiber ve çok az zeytinyağıyla lezzetlendirerek 180 derece 7-8 dakika fırınlayın. Soğanı da ufak ufak küp şeklinde doğrayın. Salatalıkları soyun ve çekirdeklerini çıkartarak dilimleyin. Domatesleri yemeklik, fesleğenleri kabaca doğrayın. Limon suyu, kekik ve zeytinyağını bir kasede kıvam alıncaya kadar çırparak tuz ve karabiberle lezzetlendirin. Tüm malzemeleri sosla karıştırarak servis yapın.
Patates yuvasında yoğurt soslu havuç MALZEMELER: • 4 adet patates (haşlanmış) • 2 adet havuç • 1 tutam dereotu • 4 yemek kaşığı yoğurt • 5 yemek kaşığı zeytinyağı • 1’er çay kaşığı tuz ve karabiber • Yarım limon suyu YA P I L I Ş I : Patatesleri iyice ezip; limon suyu, dereotu, tuz, karabiber ve zeytinyağı ekleyip iyice karıştırın. Patatesli karışımdan ceviz büyüklüğünde parçalar koparıp, başparmağınız yardımıyla içini oyup servis tabağına yerleştirin. Diğer tarafta rendelediğiz havuçları bir miktar zeytinyağında soteleyin. Havuçları patateslerin içine doldurup üzerine yoğurt dökerek salata yapımınızı tamamlayın... 44
• Kasım / Aralık
PROFESYONEL TESİS YÖNETİMİ VE DANIŞMANLIK HİZMETLERİ
REFERANSLARIMIZ
Kayabaşı Mah. 75.Yıl Caddesi Merkez Kayaşehir AVM C Blok Kat: 2 No:1 /1-18 T. (0212) 687 06 03 F. (0212) 687 06 04 www.ilgiyonetim.com.tr
Fikirleriniz Bizim için Değerlidir.
Çağrı Merkezi: 0 (212) 687 06 01
B Hastalıktan kurtulma Çaresiz, zavallı
u
l
Tepkili uçak Titreyiş, ürkme
Tanıtma işi, lansman Resimdeki oyuncu
m
İzleme
a
c
Bıkma, usanma Politik
Ahmak, ebleh, kalın kafalı
Kamyonet
Büyük erkek kardeş Vilayet
2
a Gözün ağ tabakası
Yüzyıl Valide, anne
1
Bakanlar Kurulu Temel içecek
Bağnaz Hibe Dil bilimi, filoloji Gidilen yerde geceyi geçirme
Bunama Sapaklık
Ürünün fiyatı yazılı kâğıt
Geminin arkası
Kendisine inanılan kimse
İlham Özen
Şimdi, şu anda Mektup Deneyimsiz, acemi, çaylak Meşin yuvarlak (spor)
Bilgiçlik taslayan kimse
4
Veri, data Evin en geniş odası Notada durak Elçilik uzmanı
3
Gün doğmadan önce beliren aydınlık
Ani dehşet duygusu, büyük korku
Bir tür büyüteç Duygu Kan boruları Demeç, bildiri
Gereksiz, yersiz, boş
Sinirli
Sözleşme
Evlerin bölümlerinden İyiden iyiye
İşsiz güçsüz, başıboş, aylak
Güven Arseniğin sembolü
En kalın erkek sesi İtalya’da bir kent Babanın kız kardeşi
Sert, kaba
Olay, hadise Kuramsal
Beddua Fazla bön, avanak
Olta ipi Gözlem
Ayrılış, ayrılık
Altın kökü Gelenek En uzun yol koşusu Küçük gemi
7 Bir yağış şekli Gür ve uzun bıyık
Kir izi
Ara sıra İntikam alma isteği, garaz
Şehzade eğitmeni Bir besin
5
Kontenjan sayısı İlgi eki
Gece kıyafeti Ülke, yurt
Peşin para Alışılagelen, sıradan
Mağara
Tırpana balığı
Bir sayı
İçine hile karışmış
Şifre
6
1
2
Genişlik
3
4
5
6
7
MAKALE • Göksel ERDOĞAN
Ekim / Kasım •
47