SON NOKTA GAZETE

Page 1

Sayfa 12’de

35 Yıllık Tecrübe

“Abdurrezzak ERSÖNMEZ” Temizlik sektöründe halı yıkama hizmetlerinin kaliteye ve insana yatırım yapıldığı sürece devamlılık göstereceğine inanıyorum. Şu anda bilgisizlik, denetimsizlik ve hukuki düzenlemelerin yetersizliğinden kaynaklanan başı boşluğun, duyarlı

Sayı: 1

Yıl: 1

Şubat 2014

Fiyat: 1TL

meslektaşların birlikte hareket ederek, standartları belirleme ve oto kontrol ile daha iyi günlere kavuşacağına inanıyorum. Çünkü insanlar halıyı kullandığı müddetçe kirletecek ve birileri bu halıları temizleyecek.

2 Aylık Sektörel Gazete

16 İlde Halı Yıkama Sektöründe Eğitim için Elele ! Halı Yıkama sektörünün en önemli problemlerinden biri olan iletişim için Halı Yıkamacılar İstanbul’un Üsküdar ilçesinde buluştu. Toplam 16 ilde yapılacak olan etkinliğe ilgi büyüktü. Gelişim Akademi hocası Ramazan Karakaya dinleyenlere güzel ipuçları vererek hem eğlendirip, hem bilgilendirdi.

Sayfa 11’de

Halı Yıkamacılar

Antalya’da 9. Kez Buluştu

T

oplantıya katılımın ve ilginin çok büyük olması sebebiyle Tedarikçiler Tanıtım yapacak Stant katılımcılar Otelde Konaklayacak yer bulamadı. Yer bulamayan katılımcılarToplantı ya Katıldıktan sonra başka Otellerde konakladıla.r Bazı katılımcılarda konaklama yapamadan döndüler. İzmir gibi Yakın, Şanlıurfa, İstanbul gibi uzak şehirlerden gelen bazı Halı Yıkamacılar günübirlik katılıp dönmeyi tercih ettiler. Sayfa 4’te

Elektrikte %25 İndirim Müjdesi

Doç. Dr. Hüseyin AĞIR

Bilim ve Teknoloji Politikalarının Önemi 6’da

Osman KEŞKE

Sayfa 3’te

Halı Yıkamanın Tarihçesi

8’de

HALI YIKAMA FİRMALARI 1-2 MART 2014’TE ÇEŞME ALTINYUNUS’TA BULUŞUYOR...

Türkiye 3. Halı yıkama platformu eğitim - kültür - etkinlik - müzakere ve tatil toplantısı sabuncuoğlu kimya san.Ve tic. A.Ş. ( Era 111 halı şampuanı ) öncülüğünde 1-2 mart 2014 tarihinde izmir çeşme altınyunus otel’de yapılacaktır... Etkinliğe halı yıkama firmaları ve tedarikçi firmalar katılacaktır. 13’te

Halı Yıkama Dergisi Antalya’da Halı Yıkama 3 Aylık Sektör Dergisi / Sayı 1 / Şubat 2014

DERGİSİ

PHTYD 9. İstişare Toplantısı Antalya’da gerçekleşti. Türkiye’nin dört bir tarafından toplantıya iştirak etmek için geldiler.

Fiyatı: 5 TL

İlgi Odağı Oldu

Sayfa 2’de

Halı Tarihi

İnsan Sağlığı ve Halı

Aziz Yer El Aziz; Elazığ

Türkiye’nin Fenomen Dizisi Kurtlar Vadisi


2

Şubat 2014

Başlarken

Hikmet ehli zatlar buyuruyor ki:

Ç

alışmak ibadettir. Çalışan, Allah’ın dostudur. O’nun dostu olmak, rızasını kazanmak için, boş durmamalıdır.” Bizde hayat felsefemiz olarak benimsediğimiz bu ilkeye sadık kalmak için yeni bir işle karşınızdayız. Bunun bize verdiği mutluluğu da yanımıza alarak Halı Yıkamada Son Nokta ile sizlere yeniden merhaba diyoruz. Her yeni işin ruhumuzda uyandırdığı heyecan farklı. Bir şeyler yapabildiğimize inanmak, alacağımız tepkileri eli kulağında beklemek. Güzel notlara tebessüm ederken, gelen eleştirileri can kulağıyla dinlemek; kendimize çeki düzen vermek bu gibi duygular içerisinde karşılıyoruz her günü. Belki zorlanıyoruz bazen, düşünüyoruz ve hatta duraksıyoruz ama bir şeyler üretebilmenin verdiği mutluluk yeniden yazmamıza, okumamıza ve sizlere ulaşmamıza vesile oluyor. Böyle zamanlarda yanımızda olduğunuzu bilmek çok güzel, bu güveni her zaman hissetmemizi sağladığınız için teşekkürler. Halı Yıkama sektöründeki en güncel haberleri takip edebileceğiniz tek adres olan Halı Yıkamada Son Nokta, bu satırları okuduğunuz anda size selam vermiş demektir. Güzel bir muhabbetin başlangıcı olacağına inanıyoruz. Umarım yanılmayız. Hoşça kalın, Sevgiyle kalın. Hedef Reklam ve Tanıtım

Halı Yıkama Dergisi Antalya’da İlgi Odağı Oldu

A

Halı Yıkama 3 Aylık Sektör Dergisi / Sayı 1 / Şubat 2014

DERGİSİ

ntalya’da Halı Yıkama ve Tedarikçilerini buluşturan etkinlikte sektöre yeni bir bakış açısı getirmeyi amaçlayan Halı Yıkama Dergisi büyük ilgi gördü. Halı Yıkama Dergisi sektörde geçmişte yaşananlara ve gelecekteki gelişmelere değinerek; tedarikçiyle halı yıkamacıyı aynı çatı altında buluşturup bir yeniliğe imza attı. Halı Yıkama Dergisi 1 şubat itibariyle yayın hayatına merhaba dedi. Sektöre ses getirmesi beklenen dergi Antalya’da halı yıkamacıların buluştuğu PHTYD 9. İstişare Taplantısında ilgi odağı oldu. Dolu dolu içeriği, sektördeki soruna tutuğu ışık sayesinde diğer rakiplerinin bir adım önüne çıktı. Antalya’daki seminerde kurulan standa katılımcıların gösterdiği ilgi büyüktü. Dergi fikrinin sahibi Fuat Koç: “Sektörümüzdeki bu birlik ve beraberliğin adımlarını bu dergiyle birlikte attık. Deneyimlerin bir sonraki nesillere aktarılmasını sağlayacak olan dergimizin gördüğü ilgi bizi mutlu etse de bu sadece bir başlangıç. Daha iyileri ile karşınızda olacağız.” dedi.

Fiyatı: 5 TL

Halı Tarihi

İnsan Sağlığı ve Halı

Aziz Yer El Aziz; Elazığ

Türkiye’nin Fenomen Dizisi Kurtlar Vadisi


3

Şubat 2014

Elektrikte

%25 İNDİRİM

Müjdesi

İstanbul Elbise Temizleme Tekstil Yıkama Ütü Boyacılığı Esnaf ve Sanatkarlar Odası Başkanı Nihat Kulaoğlu, esnafların yararlanabileceği %25 Elektrik indirimi için gereken şartları ve uyulması gereken prosedürleri anlattı:

E

snaf ve Sanatkarlar Odasına üye olan her esnafın faydalanabileceği bir uygulamadır. Başvuru yapıldıktan sonra mühendislerimiz tarafından bir kapasite raporu hazırlanıp ardından Bakanlıktan Sanayi Sicil belgesi alınıyor. Bu belgeyi ister bizim mühendislerimiz aracılığıyla ya da dilerlerse ken-

dileri takip ederek onay alıp Elektrik idaresine verdikleri takdirde her esnafımız %25 elektrik indiriminden yararlanabilir.” diyerek süreçten bahsetti. Hedef Halı Yıkama, Gül Halı Yıkama ve Tezal Halı Yıkama gerekli onayları alarak bu uygulamadan yararlanan 3 firmadır.

Ahmet T. AĞAR

Değerli Meslektaşlarım,

2

014 yaz sezonumuz yaklaşıyor. Sezon öncesi fiyat politikası ve fason halı yıkama konusuna düşüncelerimi sizlerle paylaşmak istedim. Bilindiği gibi İstanbul ’ da iki liradan başlayıp dört liraya kadar hatta beş, altı, liraya kadar çıkan bir fiyat politikası vardır. Halı yıkama m2 fiyatına zam yapma politikası ise üç liraya halı yıkayan dört yapsın dört liraya yıkayan beş yapsın beş liraya yıkayan altı yapsın gibi bir fiyat politikası izlenmektedir. Yani büyük firmalar zam yapmaz ise diğer firmalar batar ama yinede zam yapmazlar. Peki biz fiyatlandırmalarımızı her zaman başka firmalara göre mi ayarlayacağız. Hizmet kalitemizi, makineleşme konusunda nerelerde olduğumuzu, kurumsal çalışan bir firma olduğumuzu, neden ön plana çıkartmıyoruz ve bu konular da yarışmıyoruz ucuz fiyat politikasının arkasında saklanıp kalıyoruz. Ucuz halı yıkayan firmalar yatırım yapamaz, makineleşemez, müşteri memnuniyeti sağlayamaz ve hiçbir zaman kurumsallaşamazlar bunu herkesin çok iyi bilmesi lazım. Yapılan araştırmalar sonucunda profesyonel anlamda halı yıkayan bir işletmenin halı yıkama m2 maliyeti 3,50 kuruş olduğu bu günlerde 2,50 kuruş veya 3,50 kuruş’ a kaliteli hizmet sunduğunu iddia edenler tüketiciyi değil kendilerini kandırdıkları aşikardır. Artık tüketici kalitenin ucuza alınmayacağının bilincindedir. Kaliteyi ucuza sunduğunu ve tüketicinin de yuttuğunu zannedenler kendilerini kandırmış olurlar. Fason halı yıkama: Fason halı yıkama İstanbul da son iki yıldır gittikçe yaygınlaşmaya başlamıştır. fason halı yıkatan firmaya sesleniyorum fason olarak halı yıkattığın firma kendi ayakları üzerinde durduğu anda veya belli bir müşteri potansiyeli oluştuğu anda sana güle güle diyecektir. Ve sen her zaman başka bir halı yıkama fabrikasının fabrikatörü olacaksın. Fason halı yıkayan firma ise bindiği dalı kesmektedir. Neticede fason halı yıkayan veya yıkatan her ikisi de arkasına dönüp baktığında bir adım yol kat edememiş olup günü birlik yevmiye usulü hayat sürdürmektedir. Sonuç olarak geçen yıla göre hesaplamalarımızı iyi yapmalı yakıt, elektrik, su, doğalgaz, sgk, vergiler ve işçilik maliyetlerini gelen zamlarla beraber iyi hesaplamalı ve mart ayında sezonun başlaması ile beraber zam yapmalıyız. Firmamız Ağar halı yıkama olarak 2014 yılı mart ayında m2 fiyatımız makine halısı 5 TL olarak baz alacağız. Yapmış olduğumuz maliyet hesapları ve araştırmalar sonucunda halı yıkama firmalarının eksiksiz hizmet vermesi ve kurumsal çalışması yönünde bu rakamların altına inmek bizlere ve sektöre yararlı olmayacaktır. Hepinizi saygı ile selamlıyor iş hayatınızda başarılar diliyorum.


4

Halı Yıkamacılar Antalya’da 9. Kez Buluştu

PHTYD 9. İstişare Toplantısı Antalya’da gerçekleşti. Türkiye’nin dört bir tarafından toplantıya iştirak etmek için geldiler. Katılım Büyüktü

T

oplantıya katılımın ve ilginin çok büyük olması sebebiyle Tedarikçiler Tanıtım yapacak Stant katılımcılar Otelde Konaklayacak yer bulamadı. Yer bulamayan katılımcılarToplantı ya Katıldıktan sonra başka Otellerde konakladıla.r Bazı katılımcılarda konaklama yapamadan döndüler. İzmir gibi Yakın, Şanlıurfa, İstanbul gibi uzak şehirlerden gelen bazı Halı Yıkamacılar günübirlik katılıp dönmeyi tercih ettiler. Sunumunu Ramazan Karakaya’nın üstlendiği Toplantı PHTYD Başkanı Bahattin ERSÖNMEZ’in açılılş konuşmasıyla başladı. Konuşmasında Ersönmez,: “Katılımcılara göstermiş oldukları yoğun ilgiden dolayı teşekkür eden Ersönmez, Bu yıl Yoğun bir taleple karşılaştıklarını Böylesine bir ilgi beklemediklerini Talepleri karşılamak için otel yetkilileri ile görüşerek birkaç kez arttırıma gidilmesine rağmen talepleri karşılayamadıklarını belirtti. Gelecek yıl daha büyük bir yerde tertip edeceğimiz organizasyon ihtiyaçlara cevap verecektir.” diyerek kısa bir süre önce başlayan ve devam edecek olan “16 İlde 16 Eğitim” projesinden bahsetti. Projenin öneminden bahseden Ersönmez, daha birçok güzel projeye birlikte el atacağız dedi. Ramazan Karakaya Toplantıya ilginin bu denli yüksek olmasında 16 ilde 16 Eğitim Seminerinin etkisinin olduğunu belirtikten sonra Dernek Başkanlarını selamlama konuşması yapmak üzere sahneye davet etti. Dernek başkanlarının kısa selamlama konuşmasından sonra toplantıya katılanlar kendilerini teker teker tanıttılar.

Sektörde 30 Yılını Dolduran Duayenlere Plaket Verildi Katılımcılar adına sektöre kazandırdıkları ve hizmetlerinden dolayı sektörde 30 yılını dolduran duayenlere PHYTD Başkanı Bahattin Ersönmez Dernek adına plaketlerini takdim etti. Plaket Alan İsimler: - Aldülrezzak Ersönmez -Mehmet Özgür -Azem Kökez -İsmail Cengiz -Kenan Yılmaz -Mustafa Emirgan -Cem Çiftlikoğlu

Şubat 2014


5

Şubat 2014 Federasyon Kurulsun! Başka bir oturumda bir araya gelen Dernek başkanları, sektördeki sorunlar ve gelişmeler hakkında görüş alış verişinde bulunuldu. Toplantının en hararetli ve canalıcı konusu ise yine Federasyon du Federasyon kurulmasını isteyen fitili ateşleyen her toplantıda olduğu gibi Eski başkan Ahmet ERTURAN’dı PHTYD’nin eski başkanı Ahmet Erturan : “ Türkiye’deki Halı Yıkama Sektörüne ait dernek sayısı 16’yı buldu. Artık bunları aynı çatı altında toplamak gerekir. Süratle Federasyon kurulumuna gidilmesi gerektiğini düşünüyorum” diyerek bu konu hakkındaki fikirlerini belirtti. Başkan Ersönmez ise Federasyona hazır olunmadığını, dernekleşmeyi bile hala oturtulamadığını ve sorunlar yaşadıklarını belirterek; “Dernekler oturmadan Federasyona kaynak aktarılmayacaktır. Sağlam temelleri olmayan

bir federasyon daha sonra büyük sıkıntıların başlangıcı olacaktır.” dedi Aceleye getirilecek bir federasyonun başarılı olmayacağını, zamanlamanın, zeminin şu an erken olduğunu söyledi. Demokrasiye Hazır Değiliz Diye Demokrasiyi Yok Mu Sayalım? Toplantıda söz alan Fuat Koç: “Federasyon olmadan hiçbir sorunumuzu çözemeyiz. Bırakın Federasyonu Bizim şu an Konfederasyon u konuşmamız gerekirdi. Federesyon nedir ne yapar bilmiyoruz. ama Federasyondan korkuyor ve ürküyoruz. 90 yıllık Cumhuriyet tarihimizde Demokrasiyi yerleştirebildik mi? Türkiyede demokrasi var diyebiliyormuyuz. 90 Yıl sonra Biz hala tam demokrasiye geçemedik diye Demokrasimiz oturmadı diye Demokrasiden vaz mı geçelim. Arkadaşlar vakit kaybetmeden mümkünse hemen süratle Ağır aksakta olsa kör topal da olsa Fe-

Coşkuner; Halı Yıkamacıları Büyüledi

A

derasyonu kurmalıyız. federasyon geçen yıl kurulmuş olsa bu yıl 1 yaşında Federasyonumuz olacaktı. biz Federasyon nedir ne değildir iyimi ettik kötümü ettik bilecektik. evet federasyonu Kurmalıyız ki Başlasın, işlesin ve büyüsün, büyüsünki yaptırım gücü olsun. aksi takdirde Dernekler bir süre sonra Federosyon Konumunda bulunan Phtyd yi tartışır konuma gelirler. PHTYD Yetikileri vakit kaybetmeden Federasyon çalışmalarına başlamalı abilik ve duayenlik görevlerini yerine getirmelidir. aksi takdirde İstanbul’da yaşananları phtyd misliyle yaşayacaktır. Dernek başkanlarının katıldığı toplantının en çok ilgi gören konuşmalarından biri de GHYSD başkanı Uğur Avni Başarır’ın şahsına yönelik özeleştirisi oldu. Yaşı gereği bazı hatalarda bulunduğunu, hatalarınının farkına vardığını her geçen gün düzeltmek için gayret sarf ettiğini ve bu süreçte kırmış olduklarından özür dilediğini anlatan konuşması büyük alkış aldı.

ntalya PHTYD 9. İstişare Toplantısında Kaliteli Yaşam üzerine bir Konuşma Yapan, Yrd. Doç. Dr. Süleyman Coşkuner Halı Yıkamacıları Büyüledi. Konuşması büyük bir dikkat ve ilgiyle izlenen Coşkuner. Halı Yıkamacıların Hizmet sektöründe yer aldığını çok ağır stresli yoğun bir tempoda çalıştıklarını iş yükü stresinin mutlaka düşürülmesi ve müşteri ilişkilerinde nelere dikkat edilmesi gerektiğini akıcı ve sade bir dilin yanında bazen yöresel bir dil zaman zamanda beden dilini çok iyi kullanarak izleyenleri etkisi altına aldı. Çoşkuner konuşmasında Yüksek kaliteli bir yaşam için, öncelikle kalitesi yüksek bir insan olmak gerekiyor. Yüksek kaliteye ulaşmak ise, hem çok kolay, hem de çok zor. Güler yüzlü ve tatlı dilli olmakla başlıyor. Sağlıklı ve sevgi yüklü olmakla, Huzuru ve mutluluğu tercih etmekle, İnançlı olmakla, Hoş görülü ve sabırlı olmakla,

Affedici ve takdir edici olmakla, Misyon ve vizyon sahibi olmakla, Cesaretli, coşkulu ve heyecanlı olmakla, Esnek ve dinamik olmakla, Hata ve mazeret değil, çözüm bulmakla, Negatif değil, pozitif düşünmekle... Devam ederek, Korkuları, öfkeleri, endişeleri ve üzüntüleri yönetmeye, Çatışmaları, stresleri ve uyumsuzlukları yararlı hale getirmeye, Krizleri fırsatlara dönüştürmeye kadar gidiyor. İşte, elinizdeki kitap, kaliteli bir yaşam için, yüksek kaliteli bir insan olmanın yollarını sizlerle paylaşıyor. Yaşamınızın, sağlıklı, mutlu, huzurlu ve yüksek kaliteli olmasını hedefliyor. Eğer bizler, kaliteli yaşamak için, yüksek kaliteyi sağlayan faktörleri, hayatımıza geçirmek üzere hareket edersek, yüksek kaliteli bir hayat da kollarını açarak, bizlere doğru hızla koşacaktır. Bundan hiç şüpheniz olmasın. Dedi Toplantı sonrası kitaplarını imzaladı.


6

Şubat 2014

Doç. Dr. Hüseyin AĞIR

Bilim ve Teknoloji Politikalarının Önemi

B

ilim ve teknoloji politikaları, bütün dünyada ülkelerin refah seviyesini doğrudan etkileyen, sosyal ve siyasi gidişine yön veren, değişim ve gelişim şartlarını ortaya çıkaran politikalar olmuştur. Teknolojinin bu etkinliği nedeniyle bütün ülkeler teknolojiyi üretmek, elde etmek, kullanmak ve yaymak için her türlü çabayı göstermektedirler. Gelişmekte olan ülkelerin bilim ve teknoloji politikaları, daha çok dünyada mevcut teknolojilerin ithalini ve yerli koşullara uydurulmasından oluşmaktadır. Çünkü yeni teknolojiyi geliştirmek zor ve bir o kadar da pahalıdır. Öte yandan, başarılı bir teknoloji transferi için asgari bir bilimsel ve teknolojik altyapının da gerekliliği şarttır. Teknoloji politikası; teknolojik yeteneklerin kazanılması sürecini ve yönünü teşvik etmek ve yönetmek için hükümetlerin kullandığı politika setinden ibarettir. Dolayısıyla devletin, üretkenlik artışı ve ekonomik etkinlik gibi amaçlarla teknolojik değişim sürecine, teknolojik değişimin yönüne ve hızına müdahalesi söz konusu olabilmektedir. Ülkelerin büyüme ve gelişmesinin temel dinamiklerinden biri ve belki de en önemlisi, teknoloji faktörü olarak görülmektedir. Teknoloji, bir mal veya hizmetin üretimi için gerekli bilgi, organizasyon ve tekniklerin bütünü olarak düşünülebilir. Teknoloji; “üretim için gerekli olan bilgi” veya “üretken bilgi” şeklinde tanımlanmaktadır. Teknolojik gelişme, daha büyük miktarlarda çıktı üretme veya belli bir kaynaktan daha üstünkaliteli çıktı üretme olanağı sağlayan çeşitli bilgilerin ortaya çıkması, şeklinde de ifade edilebilir. Bu ikinci tanım teknolojik gelişmenin çeşitli niteliklerinden belki de en önemli olanını oluşturmaktadır. Teknolojinin gelişimi ile verimlilik arasında doğrudan bir ilişki de söz konusudur. Yani, ileri teknoloji çoğu zaman verimlilik artışı anlamına gelmektedir. Ülkelerin gelişme süreçleri incelendiğinde kalkınmanın büyük ölçüde teknolojik ilerleme ve buna bağlı olan verimlilik artışlarından kaynaklandığı ortaya çıkmaktadır. Teknolojik gelişme, hepsinin toplamını da ifade eden üç aşamada analiz edilmektedir: Buluş, yenilik ve yayılma. Buluş, yeni bir fikrin yaratılmasını; yenilik, buluşun kullanıma geçirilmesi yani ticarileşmesini ve son olarak yayılma da, yeniliğin firmadan firmaya ve kullanıcıdan kullanıcıya aktarılması ve kullanımının benimsenmesini ifade etmektedir. Teknolojik gelişmenin, üretim süreçleri ve organizasyon yöntemlerinde önemli etkileri ve aynı zamanda toplumsal alanda sosyo-kültürel sonuçları bulunmaktadır. Bu bağlamda bazı teknolojik gelişmeler, beraberinde insanlık tarihinde devrim etkisi yapan kalıcı ekonomik, sosyal ve siyasal dönüşümlerin oluşmasını da sağlamaktadır. Çok genel bir sınıflandırma ile,sosyo-ekonomik gelişme sürecinde tarım devrimi birinci dalgayı, sanayi devrimi ikinci dalgayı, bilgi toplumuna geçiş de üçüncü ve son dalgayı oluşturmaktadır. Bilgi toplumu, teknolojik yenilikler konusunda daha bilinçli ve daha geniş olanaklara sahiptir. Bu, bilgi toplumunun insanlığa getireceği değişim ve dönüşümün sanayi toplumuna göre daha derin ve köklü olacağını göstermektedir. Geleceğin dünyasında etkin ve saygın bir yere sahip olmak isteyen her toplumun değişim sürecine uyum sağlaması zorunlu ve kaçınılmaz bir olgudur. Uluslararası alanda rekabet edebilmenin ve varlığını devam ettirebilmenin temel koşulu ucuz ve kaliteli ürün üretebilmektir. Düşük maliyetli ve yüksek kaliteli mal üretmek ise üretim teknolojisinin yenilenmesi ve geliştirilmesine bağlıdır. Konu ile ilgili yazın, uzun dönemli verimlilik artışı için mutlaka insanın

zihinsel emeğinin ürünü olan teknolojik yeniliklerin gerekliliğini vurgulamaktadır. Ulusların dünyada konumlarını belirleyen kriterlerin başında “teknolojik düzeyleri” gelmektedir. Gelişmiş ülkeler teknolojik yenilik düzeylerine göre birbirlerinin önüne geçmekte ve uluslararası rekabetten üstün çıkabilmektedirler. Bilim ve teknolojiyi ekonomikve toplumsal faydaya dönüştürebilme becerisi, bugün genel olarak yenilik becerisi ve yetkinliği olarak ifade edilmektedir. Ülkelerin teknoloji/yenilik yetkinliğini belirlemede, Ar-Ge harcamalarının GSMH’ye oranı; Ar-Ge hizmetlerinde çalışan bilim adamımühendis sayısı; patent sayısı; bilimsel yayın sayısı; bilgisayar, internet ve iletişim araçlarından yararlananların sayısı; toplam ihracat içinde yüksek teknoloji ürünlerinin oranı, gibi bazı göstergeler kullanılmaktadır. Teknolojik gelişmişlik göstergeleri açısından gelişmiş ülkelerle gelişmekte olan ülkeler karşılaştırıldığında büyük farklılıkların olduğu görülmektedir. Az gelişmiş ülkelerin ekonomik kalkınmalarını gerçekleştirebilmeleri için yukarıda sıralanan teknolojik gösterge düzeylerini, gelişmiş ülke düzeylerine doğru yükseltmeleri gerekmektedir. Ülkelerin uluslararası rekabet edebilirliklerinde en önemli faktör olan yeni teknolojilere sahip olma gücünü artırma çabası gelişmekte olan ülkelerin arzu ettikleri bir

durumdur. Ancak teknolojik açıdan ileri düzeye gelmenin iki yolu vardır: Birincisi, teknolojiyi dışardan satın almak diğer bir ifade ile teknoloji transferi yapmak; ikincisi de, teknolojiyi ülke içinde geliştirmek ve üretmek. Gelişmekte olan ülkelerde bu durum genellikle teknoloji transferi şeklinde olmaktadır. Fakat son yıllarda değişime ayak uydurma yönündeki gelişmeler genellikle uygun teknolojiyi seçme, seçilen teknolojiyi özümseme, uygulama, yaygınlaştırma ve bir üst seviyede üretme olarak benimsenmeye başlanmıştır. Bir ülkede yapılan Ar-Ge harcamalarının çokluğu o ülkenin bilim ve teknoloji politikalarına verdiği önemi göstermesi açısından önemlidir. Dünyaca kabul gören bilim teknoloji göstergelerinden Ar-Ge’ye ayrılan payların eşik değerleri; Gayrisafi Milli Hasıla’dan (GSMH) Ar-Ge’ye ayrılan yüzde 1’lik pay ile 10.000 iktisaden faal nüfusa düşen 15 tam zamana eşdeğer araştırmacı personel sayısı olarak sıralanmaktadır. Bunlar, ülkenin Ar-Ge yapabilme ve teknoloji üretebilme kabiliyetinin eşik değerleri olarak kabul edilmektedir. Gelişmiş ülkelerde bu oranlar; 10.000 iktisaden faal nüfusa düşen tam zamana eşdeğer 40’ın üzerinde araştırmacı ve GSMH’den yüzde 2’nin üzerinde bir pay şeklindedir. Gelişmekte olan ülkelerde Ar-Ge’ye GSMH’dan yüzde 1’in altında bir pay ayrılırken, tam zamana eşdeğer araştırmacı personel sayısı 10.000 iktisaden faal nüfusa 15 kişinin altında bulunmaktadır. Ar-Ge harcamaları açısından 1960-1994 döneminde gelişmiş ve gelişmekte olan seçilmiş bazı ülkelerin (Japonya, Kore, Tayvan, Almanya, Fransa, ABD) bir kıyaslaması yapıldığında, yıllar itibariyle bu ülkelerde izlenen artışla birlikte, Tayvan ve Kore’nin yüksek bir performans sergilediği açık bir şekilde ortaya konulmaktadır. Özellikle Kore, 1960’larda yüzde 0,5’lerin altında olan Ar-Ge harcamalarını 1994 itibariyle yüzde 3’lere yaklaştırarak gelişmiş ülkeler düzeyinde Ar-Ge’ye kaynak ayırmaya başlamıştır. Bu gelişimin bilim ve teknoloji politikası ile sanayileşme politikası arasındaki koordinasyon ile sağlandığı ileri sürülmektedir.

1970’den beri fırça sektöründe yer alan firmamız kalite, güven ve 40 yıllık tecrübesi ile sizlere hizmet vermekten onur duyacaktır.

İkitelli Organize San. Böl. Dersan Koop. San. Sit. S-6 A Blok No: 224 Başakşehir/ İSTANBUL Tel: (0 212) 549 62 70 - Gsm. (0 531) 797 31 82 (0 536) 216 44 55 - (0 553) 476 09 72



8

Şubat 2014

Osman KEŞKE

Halı Yıkamanın Tarihçesi

D

erneğimiz 2013 yılında Uğur Avni Başarır ve birçok esnaf arkadaşlarımız tarafından kurulmuştur. Kendilerine gayretleri ve üstün başarılarından dolayı teşekürlerimi sunarım İstanbul Genişletilmiş Halı Yıkamacılar ve Sanayiciler Derneği şu an kayıtlı üye sayısı bakımından Türkiye’deki derneklerimiz arasında en üst sıradadır. 337 kayıtlı üye sayımız vardır. İstanbulda halı yıkamanın tarihi hakkında yaptığım araştırmalarımı sizlerle paylaşmak bu mesleğe emek veren değerli abilerimizi kısaca tanıtmak ve onları anmak istiyorum. .Ulaşamadığım yada ismini öğrenemediğim emek’tar abilerimizde vardır. İstanbul. Avrupa ile asya ve uzakdoğunun birleştigi yerde olmasından dolayı tarih boyunca en iyi ticaret merkezi olmuştur avrupa’ya satılan halıların büyük bir bölumu kapalı çarşıdan satılırdı. 1950 Yılında avusturyada halı satışyeri olan avşaroğlu adında şahıs kapalı çarşı arka sokakların da 40 m2 halı yıkama yeri açar ve 3 yıl devam eder 1953 yılında yeni yerini yedikule’ye taşır. Yedikule’de 80 m2 bahçeli bir yerde işletmeye devam eder. Yoğun talep oluşundan işlerini yetiştirmeye çalışır. O tarihte chevrolet taksilerden bozma kamyonetlerle halılar kapalı çarşıdan yedikule’deki atölyeye taşınırdı. Avşaroğlunda şöfor olarak çalışan kemal özay 6 yıl sonra avşaroğlundan ayrılır. Kendi atölyesini yedikule’de açar ve kendiside 1974 yılına kadar yedikule’de devam eder. 1974 ‘ Ten sonra şirinevlere taşınır. Yine 1974 yıllarında istanbul’un değişik bölgelerinde halı eskitme ve yıkama yapılmaktadır. Bunlardan bazıları da şunlar ; Simpat bey simbat halı yıkamanın sahibi, aygaz bey’de şirinoğlu halı yıkamayı işletir. 70’li yıllarda Küçükköy’de piye halı yıkama açılır. 76 ‘lı yıllarda Malatyalı olan murat, turhan, hikmet şuoruç kardeşler yıkama yapmaktalar. Yine 76’lı yıllarda çarşı esnaflarından olan ali taşbaşı davutpaşa’da kendi yıkama atölyesini açar. Küçükköy bölgesinde hacı –hasan- yılmaz bey kardeşler yıkama atölyelerini işletirler. Kardeşlerinden biri şu anda antalya’da uğur halı yıkama fabrikasını işletmektedir 80’li yıllarda çarşı esnaflarından olan kemal çakırhan bayrampaşa’da taşmış halı yıkamayı açar. Taşmış halı yıkama şu anda faaliyetine oğlu bülent bey ile devam etmektedir. Yine 80’li yıllarda güngören’de gülaçtı halı yıkamanın sahibi ali bey çarşı esnafıdır. Çarşı esnaflarından taksim bey gazi bey mehmet bey gibi isimlerde halı yıkama yapmışlardır. 85’Li yıllarda güneşli tatar oğlu mahallesinde yıldırım halı yıkama adında ali yıldırım tarafından kurulur. Şu anda kardeşi mehmet yıldırım devam eder. Yine çarşı esnaflarından olan bedo adındaki tüccar halıları uşakta dokutur. Uşak’ta halı yıkama atölyesi açar halılarını burada yıkatır bedo beyin dokuttuğu halılar özeldir halılar 8 cm kalınlığındadır. Bu halılar şu anda türkiye’de üretilmemektedir. Değerli meslektaşlarım o yıllarda halılar el fırçaları ve gelberi , sıyrıtme usulu ile yıkanır. O tarihte halı saçaklarını beyazlatmak için kireç kaymağı kullanılmaktadır. O tarihteki halı çeşitlerinide sizlere hatırlatmak istiyorum. Afgan buhara, iran ipek, iran tebriz, iran şiraz , kayseri bünyan, kayseri yahyalı, ladik, hereke , kars, niğde kars, konya kars, taşpınar, sivas cezaevi, ısparta, egin halı .. Bunlardan bazıları Bu sunumu siz değerli meslektaşlarıma sunmaktan onur duyar. Geçmişten günümüze hizmetler i olan ve bu dünyadan göçen abilerimize Allah’tan rahmet dilerim. Bize bu mesleği yapmamıza ve öğrenmemize yardımcı olan değerli meslektaşlarıma teşekkürlerimi iletir, saygılarımı sunarım.



Halıların Ömrünü Uzatmak Sizin Elinizde

B

ilindiği gibi halı yıkama, en zor temizlik çeşitlerinden birisidir. Halıların yapıları gereği tüyleri arasında birçok kir birikmektedir. Bu kirlerin temizlenemeyişi, küçük çocuklarımızın ve bizlerin sağlığını her geçen gün tehlikeye atar, dolayısıyla halı temizliği hafife alınamayacak kadar önemlidir. Halı yıkama sağlımızın önemi açısından ciddi ve ihmal edilmemesi gereken bir işlemdir. Evlerimizde saatlerce yıkanan halılar dezenfekte edilse dahi, sağlımızı tehdit edici unsurların yok olmasına yetmemektedir. Halının içerisinde gözle görülmeyen tozlar, bakteriler bizlerle yaşamaya devam ederek evimizin en önemli unsuru olan halılarımızda barınmaya devam ederek ileride sağlığımız için ciddi problemlere sebep olabilir. İşte bu noktada Halı Yıkama konusunda bilinçli firmalarla çalışmanın önemi açığa çıkmaktadır. Halı yıkama fabrikasında en son teknolojiye sahip cihazlarla temizlenen halılarınız hiçbir zarar görmeden tüm kirlerinden arınarak ilk günkü temizliğine kavuşur. Gerek yıkanan suyun ısısı gerekse kullanılan temizleme ürünle-

rinin kimyasal unsur barındırmaması halılarınızın ömrüne ömür katmaktadır. Halılar günlük yaşantımızda önemli bir yere sahiptir. Alırken fiyatına, markasına, ürün kalitesine dikkat ettiğimiz halılarımızı temizliğine gelince ödememiz gereken meblağlardan kaçınarak sağlığımızı ne kadar tehlikeye attığımızın farkında değiliz. Bu hususlara dikkat etmeden yıkattığımız halıları yeterince uzun süre kullanamıyoruz. Evlerimizde bilinçsizce yıkayarak her geçen gün halıların ömürlerini azaltmaktayız. Yüklü miktarlarda para ödeyerek aldığımız halılarımızın önemini anlamalı ve deneyimli, profesyonel halı yıkama firmasından destek almalıyız.


11

Şubat 2014

16 İlde Halı Yıkama Sektöründe Eğitim için Elele İstanbul’daydı ! Halı Yıkama sektörünün en önemli problemlerinden biri olan iletişim için Halı Yıkamacılar İstanbul’un Üsküdar ilçesinde buluştu. Toplam 16 ilde yapılacak olan etkinliğe ilgi büyüktü. Gelişim Akademi hocası Ramazan Karakaya dinleyenlere güzel ipuçları vererek hem eğlendirip, hem bilgilendirdi.

Ü

sküdar’da kahvaltıda buluşan Halı Yıkamacılar kız kulesine karşı bir mekanda önce kahvaltı yaptılar. Güzel görüntülere sahne olan kahvaltının ardından Üsküdar’dak Bağlarbaşı Kültür Merkezindeki seminer alanına geçtiler. İSHAYDER (İstanbul Profesyonel Halı Yıkamacılar Derneği) Başkanı Tezal Halı Yıkamanın sahibi Kadir Özkarakaşoğlu gelen misafirlere tek tek teşekkür etti. PHYTD (Profesyonel Halı Yıkamacılar ve Tedarikçiler Derneği) başkanı Bahattin Ersönmez: “Böyle bir günde birlikte olmaktan mutluyum. Halı Yıkama Sektörü gelişmeye devam ediyor. Gelişirken sorunları da birlikte büyüyor. Amacımız bu sorunları birlikte çözmek. “16 İlde 16 Eğitim” projesiyle tüm meslektaşların aynı bilinç ve duyarlılıkla bu mesleği icra etmeleri; sorun değil, çözümün parçası olmak için buradayız” diyerek birlik ve beraberlik konusundaki düşüncelerini paylaştı. Katılımın yoğun olduğu seminerin en dikkat çeken olayı Kral’ın dürüstlük hikayesini oldu. Katılımcılardan

Denetim Şart!

6 kişi seçip 5 kişiyi dışarı çıkaran Karakaya, hikayeyi ilk olarak sahneden tek başına kalan kişiye anlattı. Hikayeyi sadece bir defa anlatan Karakaya sahnedeki kişiden anladığını dışarıdan gelecek olan arkadaşına sadece bir defa anlatmasını istedi. Bu şekilde son kişiye kadar süren anlatım sonunda tüm izleyenleri kahkahaya boğdu. Ramazan Karakaya’nın başta anlattığı ana konusu dürüstlük olan hikaye 6 kişi arasında aktarılırken “Kral tahta çıktı.” olarak noktaladı. Eğlendirerek öğreten Karakaya, doğru iletişimin ne kadar zor olduğunu güzel bir uygulama ile seminere katılan herkese anlatmış oldu. “Biz ne kadar doğru anlatırsak anlatalım, karşımızdakinin anlayacağı kadardır anlattıklarımız” diyerek eğitimine devam etti. Seminer sonunda, birlik-beraberlik, dürüstlük, beden dili kullanma ve doğru iletişim konusunda bilgilendirilen Halı Yıkamacılar pazar gününü güzel bir şekilde noktalamış oldular.

Yıkama şirketlerine verilen halılar, yeterince temiz olmayabiliyor. Öyle ki bazı şirketler her türlü kirliliğin bulunduğu halıları, ayrıştırılmadan aynı suyla yıkıyor. Yıkama sırasında kullanılan kimyasallar ise sağlık açısından tehlike arz ediyor.

H

alıların yıkanması İstanbul gibi büyük şehirlerde büyük problem. Bu sebeple birçok kişi, halılarını yıkama şirketlerine veriyor. Mevsimle birlikte işleri açılan halı yıkamacılar ise vatandaşları ruhsatsız ve merdivenaltı sağlıksız koşullardaki halı yıkama firmalarına karşı uyardı. Bu mekânlarda halıların kirli sularla tekrar tekrar yıkandığını ve ağır asit içeren kimyasallar kullanıldığını söyleyen yıkamacılar, vatandaşın yıkama yapılan yeri gidip görmesini tavsiye ediyor. Başakşehir’de halı yıkamacılığı yapan Osman Keşke, “Siz evinizde beş vakit namazınızı kılıyorsunuz, başka biri de evinde kedi ya da köpek besliyor. Bir havuz yapılmış 120 santimetreye 230 santimetrelik. Bütün halılar bu havuzun içine atılıyor. Havuzun suyunu iki haftada bir değiştiriyorlar.” diyor. Kağıthane’de halı yıkama işi yapan Eyüp Yazgan da kirli halıların yıkandıktan sonra aynı suyu tekrar kullananların olduğunu belirterek “Halıda hayvan pisliği geliyor. Fakat aynı kirli su tekrar öbür halıda da kullanılıyor. Vatandaşın bundan haberi olmuyor.” diye konuşuyor. İstanbul’da 2 bin 500 civarında halı yıkamacı olduğunu belirten Genişletilmiş Halı

Yıkamacılar ve Sanayicileri Derneği (GHSYD) Yönetim Kurulu Başkanı Uğur Avni Başarır, bu alanda denetim yapılması gerektiğini kaydediyor. Bağcılar’daki 71 halı yıkamacı içinde sadece birinin ruhsatı bulunurken, bu rakam Bayrampaşa’da 16 şirkette 7. RUHSATSIZ İŞLETMELERE DENETİM GEREKLİ Halı yıkamacıları oda olarak tek çatı altında buluşturmanın mesleğe bir standart getireceğini anlatan Uğur Avni Başarır, “Temizlik sektörünün tüm dallarında olduğu gibi bizim mesleğimizde de ciddi sorunlarla karşılaşıyoruz. Fason yıkama, kaçak ve vergisiz çalışma, fiyat istikrarı gibi sorunlar. Bunlarla mücadele etmenin tek yolu oda olmaktan geçer. Çünkü odalar kamu kurumu niteliğindedir. Meslekî bir standarda ulaşılabilmesi için denetlemelere ve resmileştirmelere ihtiyaç var.” ifadelerini kullanıyor. Elektrik ve suda da kaçak kullanım olduğunu anlatan dernek başkanı Başarır, bu işletmelerin denetimiyle ilçe belediyelerinin ilgilendiğini kaydediyor.


12

Şubat 2014

35 Yıllık Tecrübe “Abdurrezzak ERSÖNMEZ”

Bize kendinizden bahsedermisiniz?

Sektörde halı yıkamanın yerini nasıl değerlendiriyorsunuz?

İsmim Abdurrezzak Ersönmez 1934 Demirci/ Manisa doğumluyum. Asıl mesleğim terzilik olmakla beraber, 1955 yılında memleketimizde halı imalatçılığı ve satışı ile başlayan ticari hayatım 1980 yılında bursa da halı yıkama işiyle kalıcı hale geldi.

Temizlik sektöründe halı yıkama hizmetlerinin kaliteye ve insana yatırım yapıldığı sürece devamlılık göstereceğine inanıyorum. Şu anda bilgisizlik, denetimsizlik ve hukuki düzenlemelerin yetersizliğinden kaynaklanan başı boşluğun, duyarlı meslektaşların birlikte hareket ederek, standartları belirleme ve oto kontrol ile daha iyi günlere kavuşacağına inanıyorum. Çünkü insanlar halıyı kullandığı müddetçe kirletecek ve birileri bu halıları temizleyecek.

Firmanızın kuruluş fikri nasıl ortaya çıktı? 1980 i yıllarda piyasalardaki ekonomik kriz, halı imalatındaki zorluklar, ithal halıların piyasaya girmesi bizleri zora soktu. O yıllar da pek tanınmayan halı yıkama hizmetleri sadece belli şehirlerde, ticari amaçla ısparta, kayseri gibi halı imalatının olduğu şehirlerde ve istanbul da yapılıyordu. Büyük şehirlerdeki marka mağazalar kendi müşterilerinin halılarını temizletmek için belli merkezlere gönderiyorlardı. Bursa’ da böyle bir ihtiyacın olduğunu gördük ve fabrikasyon anlamda hizmet vermeye başladık. Neden halı yıkama? Toplumumuzun sosyo ekonomik yapısındaki gelişmeler, çalışan bayan nüfusun giderek artması, konutlarda apartmanlaşmanın yaygınlaşması, su, deterjan ve en önemlisi de sağlık maliyetlerinin artması halı yıkama hizmetlerini bir ihtiyaç haline getirmiştir. Sektörde o zamandan bu zamana ne gibi değişiklikler oldu? Çoğu meslektaşımızın hayal bile edemeyeceği , emek yoğun bir faaliyetle, meç makinesinin ve halı sıkma santrafüjünün olmadığı bir zamanda, makine halılarının henüz kullanımda olmadığı yıllarda takoz uzun saplı el fırçalarıyla, gelberilerle, toz alma dolaplarıyla halılar yıkanmakta, çeşitli kimyasallarla halıların boyaları soldurulmadan ve karıştırılmadan yıkanır ve kurutulur, saçak, kenar(kaytan) örgülerinin(overlok) bakımları ve tamiratları ince bir ustalıkla yapılırdı. O yıllarda halı yıkamak ayrı bir sanattı. Usta kalfa ilişkileriyle tecrübeler aktarılırdı. Tüfek icat oldu, mertlik bozuldu misali, halı yıkamada da teknoloji ilerledikçe, mesleğin sanat ve ustalık yönü kaybolmaya başladı. Bu zor ve meşakkatli işi 3. Nesile aktarırken hangi püf noktaları öğütlediniz? Sipariş alımından, halının teslimine kadar geçen zaman için de her koşulda dürüstlük. Mesleği bilerek ve öğrenmeye açık olarak severek yapmak. Rakip değil , meslektaş olmak için engin bir özveriyle herkesle barışık olmak, tecrübe paylaşımında öğrenmek için öğretmek. Emeğine, mesleğine ve meslektaşına saygı duymak.

Sizce halı yıkama daki sorunlar için ne gibi çözümler üretilmeli? İlk önce dürüstlük. Söylemi ve eylemi bir olmak. Öğrenmek, öğretmek, paylaşmak, mesleki konularda daha sık istişarelerde bulunmak. Sektör adına kurulan birlikteliklere, özverili bir şekilde destek olmak. Kendimizi çok iyi tanımalı, düzenli ve sürekli kazanmak istiyorsak, sorunun değil , çözümün bir parçası olmak için üzerimize düşen sorumlulukları severek, gönül birliği içinde yerine getirmeliyiz. Oğlunuz Bahattin bey şu an PHTYD derneği başkanı duygularınızı alabilirmiyiz oğlunuza hangi tavsiyelerde bulundunuz? 55-60 Yıllık mesleki hayatımın gurur verici ve onur duyduğum günlerini yaşıyorum. Oğlumun da insanlara, meslektaşlarına faydalı olmak için severek ve büyük özveriyle çalıştığını görmek ayrı bir gurur vesilesi. Ben ve oğlum 35 yıllık halı yıkama işin de yüzlerce personelle çalıştık hepsiyle güler yüzle ayrıldık ve birçok çalışanımıza da işyerlerini açmalarında yardımcı olduk ve onları meslektaşımız olarak görmekten mutluluk duyduk. Duyarlı meslektaşlarımız tarafından takdir edilmek çok güzel bir duygu. Sektöre ve meslektaşlarımıza faydalı olabildiysek ne mutlu bizlere. Bizim işletmemiz de çalışarak, usta olup ayrılan ve işyeri açan bütün kardeşlerimize, iyiyi, doğruyu, güzeli ve iyi niyeti öğütledik. Onların başarılı olmalarını görmek bizleri daha da mutlu ediyor, yıların verdiği yorgunluğu bir anda alıyor. Diğer bütün meslektaşlara tavsiyem; her koşulda dürüst olun, iyi niyeti hiçbir zaman terk etmeden işinizi severek yapın, devamlı araştırın, öğrenin ve paylaşın. Paylaştıkça, bilgilerin size daha yararlı olduğunu görecek ve paylaşmaktan haz duyacaksınız. İlk halıyı nasıl yıkadınız? 1958’de Amasya da halı satışı yaptığım yıllarda bir müşterimin isteği üzere, kullandığı ısparta halısını o günkü imkanlarla, ustalarımdan gördüğüm şekliyle şöyle yıkadım; halının

önce tozunu almak için somya tabir edilen kanepenin üzerine ters yatırarak tersinden sopayla dövmek suretiyle, dip tozlarının dökülmesi ve ilmeklerin kabartılması işlemlerinden sonra, çalı süpürgeleriyle ters ve düz birkaç defa süpürülerek halı yıkamaya hazır hale getirilir. Yıkama işlemlerini de; önce halının yüzünden kovalarla (yağ tenekelerine sap takarak) bol suyla ıslatıp gelberi ile hem suyu yedirmek hem de kaba kirlerin akmasını sağlardık. O yıllar da hortum ve plastik variller olmadığı için gaz yağı varillerinde su biriktirilerek, teneke kovalarla halı yıkama yapılırdı. Halı iyice ıslandıktan ve yumuşadıktan sonra , güneş marka krem deterjanlar belli ölçülerde suda eritilerek bu günkü halı şampuanı elde edilir ve halının üzerine serpilerek, 40cm. Uzunluğunda 20*10 ağaç takoza kürek sapı takılır ve fırça çakılarak halı fırçalanırdı. Fırçalama işlemi halının yüzeyinde hem enine hem de boyuna defalarca yapılırdı. Daha sonra halı ters çevrilip halının arkasına kovalarla su dökülüp, deterjanla enine ve boyuna fırçalama işlemi yapılır, su ile durulandıktan sonra, saçaklar ayrıca küçük saçak fırçalarıyla kireç kaymağı suyuyla hazırlanmış eriyikle fırçalanarak saçak beyazlatma işlemleri, halının hem ön yüzeyinde hem de arka yüzeyin de tekrarlanır. Tekrar halının ön yüzü çevrilerek ana yıkama işlemleri başlar. Kovalarla bol su dökülür, gelberi ile sıyrılarak, halının bir önceki işlemde kabaran ve gevşeyen kirleri , birkaç defa yapılan bu işlemlerle halıdan uzaklaştırılır. Tekrar deterjanlı suyla fırçalama ve bol suyla gelberili durulama işlemleri , halının yüzeyinden temiz su çıkana kadar devam eder. Yine o yıllarda halı sıkma santrafijü olmadığı için halılar, kavak ağacının düzgün dallarından yapılan uzun ve kalın sopalarla rulo şeklinde sarılır ve dikilerek bir gün sularının süzülmesi beklenir, ertesi gün kalın ve yuvarlak ağaçlardan hazırlanan askılara asılarak bir günde burada asılı kaldıktan sonra, halıdan su akması kesildiğinde tekrar kireç kaymağı ile saçak beyazlatma işlemi bu defa ılık su ile tekrarlanır ve halı kurumaya bırakılır. Kuruma işlemi tamamlandıktan sonra, sulu halının kuruması esnasında sertleşen halı havlarının yumuşatma işlemi yine çalı süpürgesi ile yapılarak halının yıkama serüveni sona ermiş olur. Meslektaşlara bir duayyen olarak dergimiz aracılığıyla neler iletmek istersiniz? Halı yıkama mesleğin de bir büyüğünüz olarak; yaptığınız işi sevin, emeğinize ve meslektaşınıza daima saygılı olun. Bu günkü imkanların değerini bilin ve emeğinizin karşılığını alabilmek için insana yatırım yaparak, toplam kaliteye ulaşın. Hepinizi saygı ve sevgilerimle selamlar, hayırlı ve huzurlu bol kazançlar dilerim.


13

Şubat 2014

Duaçınarı Mh. Gazi Sk. No: 2 Yıldırım / BURSA Gsm: 0 506 774 0374 Gsm: 0 535 298 9388 www.misyonmak.com misyonmak@gmail.com

3. Türkiye Halı Yıkama Platformu 1-2 Mart’ta İzmir Çeşme Altınyunus Otel’de Buluşuyor. Program Özeti

Halı Yıkama Maliyetlerini Düşürmek İsteyen Halı Yıkamacıların Dikkatine! Bir günde 500 m2 halıyı 2 kişiyle yıkıyor.

1.Gün - 01/03/2014 Çeşme Altınyunus Otele Giriş (14:00) Gün Boyu serbest Otel İmkanlarından Faydalanma Zamanı (Termal Havuz- Sauna-Diğer Olanaklar vb.) Akşam Yemeği Akşam Yemeği Sonrası Toplantı İsteyene Otel Diskosunda Eğlence İmkanı 2.Gün - 02/03/2014 Sabah Tedarikçi Firma Standlarında Firmalar İle Görüşme (Gün Boyu Tüm Aralarda da Stand Dolaşımı ve Görüşme Yapılabilir.) Eğitimci Özden ALTAY’ ın Anlatımda BaştanAşağı Beden Dili, Çağdaş Yönetim ve İletişim Teknikleri Konularında Vereceği Sertifikalı Eğitim Programı İş Güvenliği Uzmanından ‘’İş Sağlığı ve Güvenliği’’ Konulu Eğitim ve Yasal Mevzuat Anlatımı KOSGEB Destekleri Hakkında Eğitim Eğitim Aralarında Sınırsız Çay & Kahve Eğlenceli Eğitim Oyunları Halı Yıkama Teknikleri Hakkında Paylaşım ve Fikir Müzakereleri Tedarikçi Firma Sunumları Çekilişler Hediye ve Sertifika Töreni Kapanış (İsteyen Kişiler Otelde 1 Gün Daha Kalıp Otel İmkanlarından Faydalanmaya Devam Edebilirler.)

İ

stanbul Esenyurt da faaliyet gösteren Nastya Halı Yıkamanın sahibi Asım Dadaş : “2 presonelle günde 500 metrekare halıyı yıkıyor, paketliyor, servise hazır hale getiriyoruz ve gününde teslim ediyoruz. Hemde tük yıkama standartlarına uyarak” Dadaş; “İnanmayan ve temizliğimizden şüphe edenler için kapımız açık, istedikleri zaman ziyaretimize gelebilirler.” diyerek büyük bir iddia ortaya attı. Maliyetlerin yüksekliğinden şikayet eden, Düşürmek için çeşitli çareler araştıran Firmaların Dadaş’ın sisteminin, uygulanabilirliliğini yerinde inceleyerek Bu iddia’nın içinin ne kadar dolu, yada boş olduğunu görmeleridir.

Adres: Atatürk Bulvarı Güzelkent Sitesi B9 D1 Beylikdüzü İstanbul Tel: (0212) 873 23 20 Hedef Reklam ve Tanıtım Adına İmtiyaz Sahibi: S. Özge KOÇ Sorumlu Yazı İşleri Müdürü: M. Hadi MÜFTÜOGLU Reklam Müdürü: Kevser CANPOLAT

Grafik Tasarım: Oktay YETGİN

Baskı:

Overprint Matbaacılık ve Dış Tic.Ltd.Şti. Eskibağlar Mevkii Dereboyu Cad. No:66 Halkalı - Küçükçekmece Tel: 212 698 21 00 - 698 21 25 Hukuk İşleri: 698 21 40 Av. Aydın POLAT Fax: 212 698 21 17 Av. Kutsal HADİOĞLU www.overprint.com.tr Gazetemizde yayımlanan yazı ve fotoğraflar izinsiz kullanılamaz. Gazetemizde yayımlanan ilan, yazı ve fotoğrafların sorumluluğu sahiplerine aittir.


14

Şubat 2014

Halı Yıkamayla Yaşamak

K

ırklareli Halı Yıkama Sahibi Cem Öztürk, Firmanın Kurucusu olan Babası ve Annesiyle birlikte İstanbul Bakırköyde düzenlenen Halı Yıkama seminerine katıldı. Katılımcıların gözleri Kırklarelinden İstanbul’daki bu toplantıya katılan ve Güzel bir görüntü oluşturan bu üçlünün üzerindeydi. PHTDY ve İshayder taafından düzenlenen bu organizasyona Türkiyede en fazla halı yıkamacıyı barındıran istanbulda İstanbul Halı yıkamacılarının bu seminere duyarsız kalışlarına üzülen Dernek Yöneticilerinin ve katılımcıların yegane tesellisi Öztürk ailesiydi.

DERNEĞİNİZİ TANITMAK İÇİN BİZİ ARAYABİLİRSİNİZ 0212 873 23 20 0507 331 56 23




Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.