Pozitif Elektrik Dergisi 10. Sayı

Page 1

Schneider Electric’ten KASIM 2017

SAYI: 10

ÜCRETSİZDİR

SABRİ GÜNAYDIN:

“STANDART BİLİNCİ NE YAZIK Kİ YOK” SCHNEIDER ELECTRIC’İN ANADOLU’DAKİ GÖZÜ

KONYA ENERJİ CİHAN KARAMIK:

“ECOSTRUXURE MİMARİMİZLE PAZAR ALIŞKANLIKLARINI DEĞİŞTİRMEYİ HEDEFLİYORUZ”

KAÇAK AKIM RÖLESİ

HAYAT KURTARIR



Editörden

Değerli İş Ortaklarımız, Önceki sayımızda bu yazıyı son kez Alper Vargel kaleme almış, görevini ve bu yazı ile siz değerli iş ortaklarımıza hitap etme ayrıcalığını tarafıma devrederek kariyerinde yeni bir macera için Dubai’ye taşınmıştı. Kendisine bu yeni görevinde başarılar diliyor, mirasına en iyi şekilde sahip çıkarak sizlerle birlikte çıtayı daha da yukarılara taşıyacağımıza inanıyorum. 2017 senesi, ülkemiz ekonomisini emin bir rotada uzun süredir özlemle beklediğimiz büyüme rakamlarına ulaştırarak yoluna devam ediyor. Bu olumlu tablo; bir yandan hedeflerimize ulaşmak için sizlerle birlikte çalışmaya son sürat devam etme fırsatı sunarken, diğer yandan 2018 senesi için gerekli hazırlıkları ve altyapı çalışmalarını yapmak adına bizlere de uygun ortamı oluşturuyor. Dijitalleşme yolu ile ticaret hayatımızı kolaylaştıracak birçok uygulamayı piyasadaki öncü rolümüzün doğal bir yansıması olarak hayata geçirmek için çalışıyoruz.

İSMAİL YAMANGİL RETAIL İŞ BİRİMİ GENEL MÜDÜR YARDIMCISI

Bu ayki sayımızda hem sektörümüzde hem de son kullanıcılar arasında bilinçlenmeyi arttırmak ve bu vesile ile ev, otel, okul ve öğrenci yurdu gibi mekanlarda son yıllarda yaşanan ve basına da yansıyan üzücü kazaların önüne geçebilmek adına kaçak akım riski ve kaçak akımdan koruma cihazları ile ilgili bir dosya konusu işliyoruz. Bu konudaki kolektif bilinçlenme bu tip üzücü kazaların yaşanmasını engellemek adına çok hayati bir öneme sahip olduğundan bu hedef doğrultusunda devam eden gün ve aylarda da çalışmalarımıza kararlılıkla devam edeceğimizi vurgulamak isteriz. Siz değerli iş ortaklarımızla yaptığımız röportajlara Konya ilimizde faaliyet gösteren ve hizmetleri ile ülke çapında değer üreten Konya Enerji ile bir yenisini ekliyoruz. Geçtiğimiz ay müjdesini verdiğimiz Schneider Electric Satış Noktası Projemiz de son süratle devam ediyor. Hatırlarsanız uygun koşulları sağlayan elektrikçilerimizin dükkanlarını baştan aşağıya yeniliyor ve bu yolla hem elektrikçilerimizin yaptıkları işe hem de Schneider Electric müşterilerinin yaşadıkları deneyime değer katıyorduk. Bu ay bu kapsamda Ankara’da, Rota Elektrik firmasına konuk olduk ve kendileri ile bir röportaj gerçekleştirme fırsatı da elde ettik. Şirketimizin ve sektörümüzün duayen isimlerinden Cihan Karamık, Yönetim Katı bölümümüze konuk oldu ve uzun süreli mühendislik deneyimlerini bizimle paylaştı. TOKİ iş birliği ile geçtiğimiz yıl ilki başarılı bir şekilde düzenlenen A-Tech Fuarı bu yıl da başkent Ankara’da düzenleniyor. Bu fuar kapsamında, sektörümüzle buluşmak adına, heyecan ve gayretle çalışmalarımıza devam ediyoruz. Son yenilikler ve gelişmeleri değerli kullanıcılarımız ve sektör önderleri ile paylaşıp değerli fikir alışverişlerinde bulunacağımız anları merakla bekliyoruz. Bu sayımızı beğenilerinize sunarken önümüzdeki günlerin ülkemize ve bizlere huzur, mutluluk ve başarı getirmesini temenni eder; hepinize hayırlı, keyifli ve bol kazançlı çalışmalar dilerim. Sevgi ve saygılarımla, 1


İçindekiler

4 HABERLER • • • • •

Schneider Electric, Atech Fuarı’na katılıyor Fortune 500’de Schneider’den Pozitif Enerji Ödülü “Odace Styl Pratic” özgün aksesuarlarıyla hayatı kolaylaştırıyor “Schneider Electric Türkiye’nin yatırımları artarak devam edecek” Schneider Electric teknisyen eğitimlerine devam ediyor

8

YÖNETİM KATI

CİHAN KARAMIK: “ECOSTRUXURE MIMARIMIZLE PAZAR ALIŞKANLIKLARINI DEĞIŞTIRMEYI HEDEFLIYORUZ”

12 ORTAK SİNERJİ

8

SCHNEIDER ELECTRIC'İN ANADOLU’DAKİ GÖZÜ KONYA ENERJİ

17 KAMPANYALARIMIZ

SCHNEIDER ELECTRIC, KAÇAK AKIM KORUMA RÖLESI ILE İLGILI FARKINDALIK YARATTI

18 ÖZEL RÖPORTAJ

SABRI GÜNAYDIN: “STANDART BILINCI NE YAZIK KI YOK”

22 MAKALE

ELEKTRIK KAYNAKLI YANGINLARDAN KORUNMA KAÇAK AKIM KORUMA RÖLELERI

18

24 GEZGİN

MEVLANA, SANAYİ VE MUHTEŞEM LEZZETLERİN BULUŞMA NOKTASI: KONYA

28 YENİ NESİL TEKNOLOJİ 30 HAFTA SONU 32 YAŞAMA DAİR 34 KÜLTÜR AJANDASI

24

36 BULMACA YAYINA HAZIRLAYANLAR Origami Medya

SCHNEIDER ELECTRIC ADINA SAHİBİ Alper VARGEL

YAYIN KURULU BAŞKANI İsmail YAMANGİL

YAYIN KURULU

Burcu MUNGAN Ceren GÜLBİTER Ceren ORDULU

Mecidiyeköy Mah. Atakan Sok. No: 6/7 Şişli / İstanbul T: +90 212 252 87 76 - 77 F: +90 212 211 40 70

YAYIN TÜRÜ SORUMLU YAZI İŞLERİ MÜDÜRÜ

Tugay SOYKAN (tugaysoykan@origamimedya.com)

EDİTÖR

Ulaş ATAY (ulas@origamimedya.com)

GÖRSEL YÖNETMEN Murat CERİT

GRAFİK TASARIM

Zeynep Esen SARIKAYA

2

YAYIN ADRESİ

Süreli, Yerel Dergi

SCHNEIDER ELECTRIC

Schneider Electric Sanayi ve Ticaret A.Ş. Küçükbakkalköy Mah Defne Sokak No:3 Ataşehir 34750, İstanbul Turkiye Tel:+90 (216) 655 88 88 Fax:+90 (216) 655 88 89 www.schneider-electric.com.tr

BASKI VE CİLT

UNIPRINT Uniprint Basım Sanayi ve Ticaret A.Ş. Ömerli Köyü, İstanbul Cad. No: 159, 34555, Hadımköy, İstanbul Tel: +90 (212) 798 28 40 www.apa.com.tr



Haberler

Schneider Electric, Atech Fuarı’na katılıyor SCHNEIDER ELECTRIC, 23-26 KASIM 2017’DE CONGRESıUM ANKARA ATO ULUSLARARASI KONGRE VE SERGİ SARAYI’NDA GERÇEKLEŞTİRİLECEK ATECH FUARI’NDA BOY GÖSTERECEK.

S

chneider Electric, 23-26 Kasım 2017 tarihleri arasında Congresium Ankara ATO Uluslararası Kongre ve Sergi Sarayı’nda gerçekleştirilecek Atech Fuarı’na katılıyor. Toplu Konut İdaresi Başkanlığı (TOKİ) ve Emlak Konut Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı’nın destekleriyle organize edilen fuar, sektördeki bina ve tesislerdeki elektrik uygulamaları içeren ihtisas fuarı ihtiyacını karşılamak üzere hayata geçirildi. Fuarın amacı elektrik sektörünün mevcut pazarı büyütmek ve yeni pazarlara açılma imkanı sunmak olarak gösteriliyor. Fuar sektörde yaşanan gelişmeleri yakından takip etme ve katılımcı şirketlerin son ürünlerini paylaşabilmeleri

sağlamayı hedefliyor. Küresel deneyimi ile yerel uzmanlığını, Türkiye’deki bina teknolojilerinin gelişimi için kullanan Schneider Electric, fuar boyunca sektör temsilcilerine yeni nesil çözümlerini sunacak. Schne-

ider Electric uzmanları, yakın zamanda tanıtılan akıllı bina platformu ve açık sistem mimarisi EcoStruxure™ Building başta olmak üzere pek çok yeniliği katılımcılar ile paylaşacak.

Fortune 500’de Schneider’den Pozitif Enerji Ödülü Schneider Electric Türkiye, İran ve Orta Asya Bölge Başkanı Bora Tuncer, Fortune 500 Ödül Töreni’nde Opet Yönetim Kurulu Kurucu Üyesi Nurten Öztürk’e Pozitif Enerji Ödülü’nü takdim etti. Tuncer, Pozitif Enerji Ödülü’nün toplumsal fayda yaratma misyonuna dikkat çekme ve bu alandaki farkındalığı artırma amacıyla oluşturulduğunun altını çizdi.

“Odace Styl Pratic” özgün aksesuarlarıyla hayatı kolaylaştırıyor

T

ürkiye’de satışa sunulan Schneider Electric Odace Serisi’nden “Odace Styl” anahtar prizleri sade ve farklı tasarımı sayesinde evlere yaptığı zarif dokunuşlarla dikkat çekiyor. Özgün aksesuarları ile hayatı kolaylaştıran çözümler sunan ve “Evinize konfor katmak için Odace Styl Pratic yanınızda” mottosu ile piyasaya çıkan “Odace Styl Pratic”, telefonu şarj etmek, alışveriş listesi üzerine tutturarak her zaman göz önünde bulundurmak gibi orijinal özelliklere sahip. Odace, ahşap, metal ve taş gerçek malzemeleri ile tasarlanan “Odace Touch” ve şeffaf kapağı sayesinde kişisel zevkleri dekorasyona yansıtma şansı tanıyan “Odace You” serileri ile de hafızalarda yer ediyor.

4


“Schneider Electric Türkiye’nin yatırımları artarak devam edecek” GEÇTİĞİMİZ NİSAN YENİ GÖREVİNE ATANAN SCHNEIDER ELECTRIC DÜNYA BAŞKAN YARDIMCISI LUC REMONT, TÜRKİYE’DEKİ İLK TEMASLARI KAPSAMINDA BİLİM, SANAYİ VE TEKNOLOJİ BAKANI FARUK ÖZLÜ İLE ÖZEL BİR GÖRÜŞME GERÇEKLEŞTİRDİ. ŞİRKETİN 42 YILDIR ARALIKSIZ SÜRDÜRDÜĞÜ YATIRIMLARINA DEVAM EDECEĞİNİ BELİRTEN REMONT, TÜRKİYE’NİN GÜCÜNE VE POTANSİYELİNE İNANDIKLARINI DİLE GETİRDİ. ülkemiz gençlerinin ihtiyacı olan deneyimi kazanmasını sağlıyor. Schneider Electric, Türkiye’deki yetişmiş iş gücüne ve üretim becerisine olan güveninin bir sonucu olarak da 2016 yılında Türkiye’yi Orta Asya ülkeleri ve İran’ın yönetim merkezi olarak seçmiş bulunuyor” şeklinde konuştu.

S

chneider Electric’in Dünya Başkan Yardımcısı Luc Remont, Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Faruk Özlü ile bir araya gelerek Türkiye yatırımları hakkında görüşme gerçekleştirdi. Schneider Electric açısından görüşmenin olumlu geçtiğini belirten Remont, “Şirketimiz, 42 senedir Türkiye’de faaliyet gösteren bir teknoloji firması. Bu süre zarfında, çalışanlarıyla, üretim tesisleriyle, tedarikçileriyle ve iş ortaklarıyla birlikte lokal bir ekosistem oluşturdu. Örneğin makine üreticileriyle birlikte çalışarak global bilgi birikimimizi onlara aktarıyoruz ve otomasyon çözümleriyle birlikte daha teknolojik, daha verimli makinelerin üretilmesine katkıda bulunuyoruz. Bu da yerel makina üreticilerinin uluslararası pazarda rekabet gücünü arttırıyor. Aynı zamanda sistem entegratörle-

riyle birlikte çalışarak onların teknik olarak daha donanımlı olmasını sağlıyoruz, onlar da şirketimizin otomasyon çözümlerinin üstüne yerel mühendislik desteği sağlayarak Türkiye endüstrisinin dijital dönüşüm sürecine katkı veriyorlar” dedi. “TÜRKIYE’NIN POTANSIYELINE OLAN INANCIMIZ SÜRÜYOR” Bugün 2000’i aşkın kişiye istihdam yaratan şirketin yatırımlarını aralıksız sürdürdüğüne değinen Remont; “Türkiye’nin potansiyeline olan inancımız sürüyor ve yatırımlarımızı aralıksız sürdürme konusunda kararlıyız. Schneider Electric aynı zamanda Türkiye sanayisinin ihtiyaç duyduğu nitelikli insan gücünün yetişmesi için de büyük çaba harcıyor. Global teknoloji bilgisini Türkiye’ye transfer ederek

SCHNEIDER ELECTRIC, TÜRKIYE ILE BIRLIKTE BÜYÜYOR Büyüme odaklı stratejilerinde sektörün ve ülkenin gelişimini destekleyecek çalışmalara imza atmanın önem taşıdığını belirten Remont; “Schneider Electric, Türkiye’nin gelişimine liderlik eden kurumlarla işbirliği yapmanın önemine inanıyor. Bu doğrultuda Endüstri 4.0 ve akıllı üretim konularında Bakanlık tarafından yönetilen ve TÜSİAD, MÜSİAD, YASED gibi organizasyonların destek verdiği platformlarda aktif katılımcı olarak yer alıyor ve destek veriyor. Schneider Electric, bu çalışmaların Türkiye ekonomisi için çok önemli olan KOBİ’lere de yayılması için gerekli desteği vermeye hazır. Özellikle sanayide enerji verimliliğinin sektörel ve ülke bazında gelişim için taşıdığı kritik önemin farkındayız. Bunun için gerekli birimlerle iş birliği içinde hareket etmeyi hedefliyoruz” dedi.

Schneider Electric teknisyen eğitimlerine devam ediyor SCHNEIDER ELECTRIC, YILIN İLK YARISINDA ADANA VE KONYA’DA GERÇEKLEŞTİRDİĞİ TEKNİSYEN EĞİTİMLERİNE TEKİRDAĞ, SAMSUN, SİVAS VE ESKİŞEHİR’DE DEVAM ETTİ.

S

chneider Electric, yerel teknisyen odaları ile iş birliği içinde yürüttüğü teknisyen eğitimlerine devam ediyor. Nisan ayında Adana ve Konya’da eğitimler organize eden firma, 26 Ekim’de Tekirdağ’da gerçekleştirdiği eğitime, 14 Kasım’da Samsun’da, 16 Kasım’da Sivas’ta ve 21 Kasım’da Eskişehir’de gerçekleştireceği eğitimlerle devam edecek. Schneider Electric’in uzman profesyonelleri tarafından dört şehirde verilen eğitimlerde toplam 400-500 teknisyene ulaşılması bekleniyor 5




Yönetim Katı

“ECOSTRUXURE MIMARIMIZLE PAZAR ALIŞKANLIKLARINI DEĞIŞTIRMEYI HEDEFLIYORUZ” “GELECEK PERFORMANSIMIZI MÜŞTERİLERİMİZİN DİJİTAL DÖNÜŞÜM SÜREÇLERİNE NE KADAR KATKI SUNABİLDİĞİMİZ BELİRLEYECEK” DİYEN SCHNEIDER ELECTRIC SATIŞ OPERASYONLARI & STRATEJİK İLİŞKİLER DİREKTÖRÜ CİHAN KARAMIK, BU KAPSAMDA BİR YANDAN DİJİTAL SATIŞ KANALLARI GELİŞTİRMEK ÜZERİNE ÇALIŞTIKLARINI, DİĞER YANDAN DA ŞİRKETİN ECOSTRUXURE MİMARİSİNİ MÜŞTERİLERLE BULUŞTURARAK FARK YARATMA İDDİASINDA OLDUKLARINI BELİRTİYOR.

S

chneider Electric’in sırasıyla Teknik Eğitim Uzmanlığı, Eğitim Merkezi Müdürlüğü, Pazarlama Proje Müdürlüğü, Ticari Verimlilik Sorumluluğu, Preskripsiyon Müdürlüğü, Enerji Verimliliği Müdürlüğü görevlerini yürüten ve şu anda Satış Operasyonları ve Stratejik İlişkiler Direktörü olarak görev yapan Cihan Karamık, yeni şirket yapılanması kapsamında, İran ve Orta Asya ülkelerindeki ilgili fonksiyonların da kendi sorumluluk alanına eklendiğini söylüyor. Bu kapsamda, bu bölgelerdeki Ticari Verimlilik ve Preskripsiyon yapılarının kurulmasından ve geliştirilmesinden sorumlu olduklarının da altını çiziyor. Sizi tanıyabilir miyiz? 1995 yılında ODTÜ Elektrik-Elektronik Mühendisliği Bölümü’nden mezun oldum. İki yıl İstanbul Gaz Dağıtım Şirketi’nde elektrik ve haberleşme şefliği yaptım. 1999 yılında, Schneider Electric ailesine katıldım. Bir dönem Sabancı Üniversitesi’nde Executive MBA programına katıldım. Bu süreçte Amerika’da MIT bünyesinde liderlik ve girişimcilik eğitimleri aldım. EYODER (Enerji Yönetimi Derneği) Yönetim Kurulu Başkanlığı, ENVER (Enerji Verimliliği Derneği) İstanbul Şubesi Yönetim Kurulu Üyeliği, İMSAD Sürdürülebilirlik Komitesi Başkanlığı, SKD (Sürdürülebilir Kalkınma Derneği) Enerji Çalışma Grubu Başkan Vekilliği görevlerini de eş zamanlı olarak yürütüyorum. Schneider Electric’te ilk göreviniz neydi ve bugüne kadar hangi pozisyonlarda çalıştınız? 1998 yılının aralık ayı idi. İdealleri olan bir elektrik elektronik mühendisi olarak gelecek hayal-

8


leri kurarken Schneider Electric’in “Teknik Eğitim Uzmanlığı” ile ilgili iş ilanına rastladım. Bu ilan beni çok heyecanlandırmıştı. Çünkü yolun başında genç bir mühendistim. İyi bir üniversitede mühendislik eğitimi almıştım ama pratik hayata dair tecrübem çok sınırlıydı. Bu pozisyona kabul edilirsem bir yandan kendimi eğitir bir yandan eğitmenlik yapabilirdim. Çünkü bir şeyi derinlemesine öğrenmenin en kolay yolu onu başkasına anlatmaktı. Gerçekten de öyle oldu. O dönem yeni kurulan eğitim merkezinde eğitim modüllerini sıfırdan dizayn etmiştik. Ben de elektrik dağıtım eğitimlerinden sorumluydum. Bu eğitim modüllerini sektördeki mühendislerle paylaşmaya başladım. Yaklaşık iki yıl bu işe devam ettikten sonra, Eğitim Departmanı’nın yöneticiliğine atandım. Bu misyonumu tamamladıktan sonra, Pazarlama Departmanına geçtim ve Busbar sistemlerinin Türkiye’de ticarileştirilmesi ve satışı projesinde çalıştım. Ardından Ticari Verimlilik sorumluluğu görevine getirildim. Satış gücünün verimliliğini artırmaya yönelik çalışıyorduk. Bu dönemde yurtdışında bir satış teknikleri eğitimine katıldım. Kişilik analizi ile başarılı satış yapma üzerine kurgulanmış bu eğitim çok başarılıydı ve bunu Türkiye’deki satış temsilcilerine aktarma kararı aldık. Tüm satış gücümüz bu eğitimleri aldı ve gerçekten saha yansıması çok etkili oldu. Buradan, şirketin ana mesajlarını ve çözümlerini sektördeki karar vericilere anlatabilmeyi hedefleyen Preskripsiyon Departmanı’na yönetici olarak geçtim ve burada iki yıl kadar görev yaptım. O dönem Schneider Electric’in geleneksel elektrik dağıtım ve otomasyon şirketi kimliğinden enerji yönetim şirketi kimliğine dönüşmeye başladığı dönemlerdi. Dolayısıyla enerji verimliliği bizim için kilit bir argümandı. Bu konuya yatırım yapma kararı almıştık. Türkiye’deki mevzuat gereği enerji bakanlığı belli yeterlilikteki firmalara Enerji Verimliliği Danışmanlık şirketi lisansı veriyordu. Biz de yönetim kararıyla danışmanlık şirketi olmaya karar verdik. Bu yapının kuruluş aşamalarında yer aldım. Şirket olarak bütün yeterlilikleri sağladık ve EVD şirketi olarak lisansımızı aldık. Schneider Electric enerji yönetiminde önemli bir marka… Bu kimliğiyle yaptığınız çalışmaları anlatabilir misiniz? Bu yetkimizi alırken ben de Enerji Verimliliği Müdürü olarak bu fonksiyonun yöneticiliğine atandım. Enerji verimliliği danışmanlık şirketlerinin yaptığı faaliyetleri yürütmeye başladık. Yaklaşık dört yıl bu pozisyonda devam ettim. Enerji verimliliği alanında Türkiye’nin en önde gelen şirketleri arasına girdik. TÜPRAŞ gibi,

Hem enerji ihtiyacı artıyor hem de güvenlik riski ”Uluslararası Enerji Ajansı’nın verilerine göre 2050 yılında bugünkünden yüzde 40 daha fazla enerjiye ihtiyaç olacak. Buna paralel olarak elektriğe olan gereksinim şu andakinin iki katı olacak. Ama elektrik kullanımı ile ilgili riskler söz konusu. Bunlardan biri aşırı yük riski. Yani normalde bir cihazdan çekeceğiniz akım bellidir. Ama cihazı fazla zorlarsanız daha fazla akım çekersiniz. Fazla akım çekince de kısa devre gibi bir takım riskler oluşur. Bir diğer risk ise kaçak akım riski. Elektrik bu kadar gündemdeyken can ve mal riski varsa koruma senaryoları üretilmesi gerekir. Bu aşırı ve kısa devre dediğimiz risklere ve hatalara karşı otomatik sigorta cihazlarını kullanıyoruz. Ama oluşan kaçak akım riski için bilinçsiziz. Bununla ilgili bir standart var. Bu standartta bunun nerelerde kullanılacağı açıkça yazıyor ve yakın tarihte bunda bir değişiklik olacak. Buna göre standart der ki, kaçak akım cihazı evlerde priz devrelerinde mutlaka kullanılacak. 32 ampere kadar olan priz devrelerinde bu cihazı kullanmak zorundasınız. İkincisi dış mekanda kullandığınız mobil ekipmanlar varsa bunların beslendiği yerlerde de mutlaka bu cihazı kullanmak zorundasınız. Bir diğeri yani yeni eklenen bütün aydınlatma devrelerinde de mutlaka kaçak akım cihazı kullanılacak. Bunlar bizde eksik. Bunu tamamlayan “İş Tesisat Yönetmeliği” var. Bu yönetmelikte tanımlar çok yetersiz ve zamanın gerisinde kalmış. Bizim hem kullanıcılara hem de uygulayıcılara, kaçak akım cihazının olması gerektiği yerde kullanılması gerektiğini bilincini vermemiz lazım.“ Petkim gibi en seçkin işletmelerin enerji etütlerini yaptık, enerji verimliliği alanında danışmanlık hizmetleri verdik. Birçok işletme, “işletme körlüğü” dediğimiz durum nedeniyle verimlilik potansiyellerinin farkında değil ama Türkiye’de çok yüksek bir verimlilik potansiyeli var. Özellikle sanayide yüzde 20, binalarda yüzde 40’lar mertebesinde verimlilik potansiyeli var. Bu potansiyeli açığa çıkarmaya başladık. Sektörde ilgi gördü. Bu misyonla etki yaratacak birçok projeye imza attık. Bu görevden üç yıl önce ayrıldınız. Sonrasında neler oldu? Sonrasında, geçmiş yıllarda Preskripsiyon dediğimiz ve sadece proje bürolarının takibi ile sınırlı rolün genişletilmesi ile ilgili bir iş planı hazırladım ve yönetime sundum. Bu plan özünde bu çalışmaların sadece proje odaklı değil, kamu, sivil toplum örgütleri, üniversiteler, medya gibi farklı mecralarda da yapılması gerektiği fikrini savunuyordu. Bu fikir yönetim tarafında kabul gördü ve ben “Kamu ve Stratejik İlişkiler Direktörü” olarak bir terfi aldım. Konu kabul gördü çünkü artık kamu sektörün en büyük alıcısı haline geldi. Eskiden kamu ihale kanunu nedeniyle, yani “en ucuz teklif en iyi teklif” anlayışı nedeniyle, bu alanda çok fazla aktif değildik. Çünkü rekabet edemiyorduk. Çoğunlukla özel sektörde faaliyet gösteriyorduk ama kamunun alım gücünün tekrar artması ve dengelerin değişmesiyle o pazarda da yer almaya niyetlendik. Dolayısıy9


Yönetim Katı dediğimiz Schneider Electric’in dijital dönüşüm çözüm mimarisi gündemimizde. Şirket olarak bu kavramın preskripsiyonunu yapmak istiyoruz. Bunu Ecostructure Power, Ecostructure Building, Ecostructure Industry ve Ecostructure IT olarak bütün alanlarda gerçekleştireceğiz. Satış Operasyonları Departmanı’nda ise ekip yöneticimiz ile birlikte yedi kişi çalışıyor. O ekipte yeni geliştirdiğimiz “içeriden telefonla satış” üzerine çalışan, CRM denilen yapıyı ve diğer programları yöneten arkadaşlarımız var. Genel müdürümüze bağlı bir departman olduğumuz için bütün iş birimleriyle eşit mesafede bir ilişkimiz var.

”Schneider Electric olarak geleneksel bir söylemimiz vardır. Aslında bu müşterilerimize sunduğumuz bir değer önermesi: biz enerjinin güvenli, sürekli, verimli, sürdürülebilir ve bağlanabilir olmasını sağlayan bir teknoloji şirketiyiz. Evet bu geleneksel söylemimiz bugün de geçerli. Ancak Ecostruxure platformumuzla bu söylemimiz artık bir dönüşüm geçiriyor ve artık müşterilerimize çok daha güçlü değerler öneriyoruz.”

la bu plan onun bir parçasıydı. Kamu ile doğru seviyede ilişki kurmamız gerektiğini, böylece kamunun kaliteye ve standarda önem verir hale gelmesi gerektiğini düşünüyorduk. Alım maliyetine değil de yaşam döngüsü maliyetine bakılıyor olması gerekiyordu. Bizim de rolümüz bu misyonla çalışmalar yapmaktı. Bir süre sonra görevime yeni bir sorumluluk alanı daha eklendi; Satış Operasyonları. Bu da aslında, altında yedi farklı global inisiyatifin olduğu bir ticari verimlilik programı. Ekibiniz hakkında bilgi verir misiniz? Sorumlu olduğum iki departmandan biri olan Preskripsiyon’un başında bir arkadaşımız bulunuyor ve ona bağlı iki kişi çalışıyor. Ancak yeni bir plan yaptık; bu plana göre ekibe beş kişi daha katılacak. Önümüzdeki yıl bu departmanda yedi kişi görev yapıyor olacak. Dolayısıyla bütün birimlerin ihtiyacını karşılayacak teknik ve sayısal yeterlilikte bir ekip oluşturacağız. EcoStructure

Biraz açar mısınız bunu? EcoStruxure mimarisi nedir? EcoStruxture en kısa ifadesiyle Schneider’in müşterilerinin dijital dönüşüm ihtiyacına cevabı. EcoStruxture bir ürün ya da yazılım değil. EcoStruxture bizim açık, üçüncü parti ürün ve yazılımlarla birlikte çalışabilir, IoT (nesnelerin interneti) tabanlı sistem mimarimizin adı. EcoStruxture aslında yeni değil. Bundan 10 yıl önce ilk kurgular yapılmıştı. Ama geçen bu sürede IoT deki, mobilitedeki, sensörlerdeki, bulut teknolojisindeki, analitikler ve siber güvenlikteki gelişmelerden yararlanarak, her seviyede inovasyonu müşterilerimizle buluşturan platformumuz oldu. Bu platform üç seviyeden oluşuyor ve tek mimari ile altı uzmanlık alanında inovasyon getiriyor: binalar, güç sistemleri, makinalar, fabrikalar, IT ve şebekeler. Yani aslında EcoStruxture, bağlanabilir ürünleri, yazılımları ve servisleri biraraya getirerek, uçtan uca operasyonel verimlilik sağlayan, önemli ekipmanları koruyan ve operasyonel kılan, önleyici ve kestirimci bakıma imkan veren, operatörleri güçlendiren ve dinamik iş koşullarına uyumu sağlayan eşsiz bir mimari. Bahsettiğim 3 seviye ise bağlanabilir ürünler, lokal kontrol ve en üstte uygulama-

Preskripsiyon Departmanı Ne Yapar? ”Preskripsiyon aslında bir nevi reçete yazmak demektir. Ekibimle birlikte, mühendislik hesaplamalarının ve dizayn kriterlerinin standartlara uygun bir şekilde, üst seviye teknik gereksinimler doğrultusunda hazırlanması yönünde gayret gösteriyoruz. Schneider Electric’in uzmanlığını, teknik dokümanlarını ve hesaplama araçlarını danışman ve dizayn mühendisi meslektaşlarımız ile buluşturuyoruz. Bu doğrultuda Türkiye de 200’e yakın danışman ve dizayn ofisine yüz yüze, 500’e yakın dizayn mühendisine ise farklı iletişim araçları üzerinden hizmet veriyoruz. Amacımız özellikle iş sağlığı ve güvenliği, yangına karşı koruma, enerji verimliliği, sürdürülebilir enerji sistemleri, geleceğin akıllı teknolojilerini ön planda tutarak, standartlara uygun projeler hazırlanmasını sağlamak. Ve tabii ki Schneider Electric’in tüm dünyada kullanılan en güncel teknolojilerinin ve çözümlerinin ülkemizdeki bilinilirliğini artırarak, geleceğin projelerinin hazırlanmasına katkıda bulunmak.”

10


lar, analitikler ve servisler. En altta bağlanabilir akıllı ürünler var ki bunlar akıllı binaların ve üretim tesislerinin temelini oluşturuyor. Ortada lokal kontrol var: bağlanan ürünlerden gelen verilerden hareketle basit tasarımların, devreye alma ve izleme gibi işlemlerin lokalde yapılmasına olanak sağlayan kontrol yazılımları. Üstte ise uygulamalar, analitikler ve servisler: optimizasyon için, gelen tüm verilerin analiz edildiği ve aksiyon almada kullanılacak faydalı bilgiler haline dönüştürüldüğü seviye. Bu seviyedeki yazılımlarımız, uygulamalarımız ve servislerimiz herhangi bir donanım, yazılım veya sistemle birlikte çalışabilir. Schneider Electric olarak geleneksel bir söylemimiz vardır. Aslında bu müşterilerimize sunduğumuz bir değer önermesi: biz enerjinin güvenli, sürekli, verimli, sürdürülebilir ve bağlanabilir olmasını sağlayan bir teknoloji şirketiyiz. Evet bu geleneksel söylemimiz bugün de geçerli. Ancak Ecostruxure platformumuzla bu söylemimiz artık bir dönüşüm geçiriyor ve artık müşterilerimize çok daha güçlü değerler öneriyoruz. Dün elektriksel güvenlik için devre kesicilerimizi anlatırken bugün hata tahmininden, alarmların analitiğinden bahsediyoruz. Dün arıza durumunda müdaheleden bahsederken bugün önleyici bakımdan bahsediyoruz. Dün verimlilik sağlayan ürünlerden konuşurken bugün enerjinin ve prosesin verimliliğini artıracak, ekipmanların ömrünün uzatıılmasını sağlayacak danışmanlık servislerinden bahsediyoruz. Dün yenilenebilir enerji ekipmanları satarken bugün yenilenebilir enerji tesislerinin yönetiminden, talep yönetiminden bahsediyoruz. Dün ürünlerimize ilave edilebilen haberleşme modüllerinden bahsederken bugün tüm ürünlerimizin haberleşebilir olduğundan, uzaktan izlenebilir ve kontrol edilebilir olduğundan bahsediyoruz. Preskripsiyon departmanında çalışan sayısını artıracaksınız. Burada 2018 ile ilgili nasıl bir strateji değişikliği var? Schneider Electric’te “Cluster” yapısına geçildi; İran ve Orta Asya ülkeleri Türkiye’den yönetiliyor. Dolayısıyla Satış Operasyonları ve Preskripsiyon yapılarının bu bölgelerde de kurulmasından ve geliştirilmesinden sorumluyuz artık. Diğer yandan daha önce bahsettiğim EcoStruxure hikayemizi tüm iş birimlerini kapsayacak şekilde anlatabilmemiz için faklı uzmanlıklara ihtiyacımız var. Bu yüzden ekibimizi genişletme kararı aldık. Bu yapılanmayla hem daha çok müşteriye erişeceğiz, hem müşterilerimize daha fazla katma değer sağlayacağız, hem de şirketimizin büyümesine daha fazla katkı sağlayacağız.

Bihter Ünlüsoy / Proje Geliştirme & Preskripsyon Müdürü

Proje ve Dizayn İçin En Doğru Reçete

”Kocaeli Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Elektrik Mühendisliği bölümünden 2005 yılında mezun oldum. 2005-2007 yılları arasında iki farklı şirketin proje yönetim ve tekliflendirme birimlerinde enerji kalitesi uzmanlık alanı içerisinde çalışmalar yaptıktan sonra 2007 yılında Schneider Electric ailesine katıldım. Altı yıl Servisler Departmanı ve Proje Yönetim Merkezi’nde proje mühendisliği ve proje yönetimi görevlerini üstlendim. Çeşitli ticari bina ve endüstriyel tesis projelerinin şantiyelerini yönettim. Son beş yıldır ise halen sürdürdüğüm Proje Geliştirme & Preskripsyon Müdürlüğü pozisyonunda Cihan Karamık’ın organizasyonunda kariyerime devam ediyorum. Özellikle “Alçak Gerilim ve Orta Gerilim Dağıtım Sistemleri Dizaynı” ve “Enerji Kalitesi” uzmanlık alanlarım arasında yer alıyor. Bu konularda yayınlanmış çeşitli makalelerim bulunuyor. Aynı zamanda Elektrik Tesisat Mühendisleri Derneği Yönetim Kurulu üyesiyim ve TSE MTC142 Ayna Komitesi’nin de başkanlığını yürütüyorum. Sektörümüzde şirketim adına kadın mühendis temsilci olmaktan onur duyuyor, bu konudaki ‘HeforShe’, ‘WomanDiversity’ gibi birçok özel programı gönüllü olarak destekliyorum.”

11


Ortak Sinerji

SCHNEIDER ELECTRIC'İN ANADOLU’DAKİ GÖZÜ

KONYA ENERJİ 1980 YILINDA ELEKTRİK MÜHENDİSİ YAKUP ÜNAL VE ABDURRAHMAN ÇELİK’İN ORTAKLIĞINDA KURULAN KONYA ENERJİ, BU ORTAKLIĞIN 1998 YILINDA SONA ERMESİ İLE YAKUP ÜNAL’IN LİDERLİĞİNDE BİR AİLE ŞİRKETİ OLARAK FAALİYETLERİNE DEVAM EDİYOR. ELEKTRİK MALZEMELERİ TEDARİKİ KONUSUNDA TÜRKİYE ÇAPINDA HİZMET VEREN ŞİRKET İÇİN “SCHNEIDER ELECTRIC'İN ANADOLU’DAKİ GÖZÜ” DEMEK HİÇ DE YANLIŞ OLMAZ.

12


“Sektörde Artık Oturmuş Bir Yerimiz Olduğunu Düşünüyorum”

Ş

irket prensibinin, kurucuları Yakup Ünal’dan bu yana değişmediğini ifade eden Muhammed Fatih Ünal “Zarar edecek dahi olsak dürüstlükten ödün vermeyiz” diyor. Öncelikle sizi ve Konya Enerji’yi tanıyabilir miyiz? Firma kurucumuz rahmetli babam Yakup Ünal, Yıldız Teknik Üniversitesi mezunu bir elektrik mühendisiydi. Konya Enerji 1980 yılında adi ortaklık olarak elektrik mühendisleri babam Yakup Ünal ve arkadaşı Abdurrahman Çelik tarafından kuruluyor. İşe elektrik taahhüdü ile başlıyorlar. İkisinin de İller Bankası’nda müteahhitlik yaptığı dönemde işlerini birleştirme kararı alıyorlar. Şirket 19801997 yılları arası adi ortaklık olarak faaliyet gösteriyor. 1998 yılında ortaklık sona erince Konya Enerji aile şirketi olarak çalışmalarına devam etmeye başlıyor. Ben de aslında bu işin içine doğdum, çekirdekten yetiştim diyebilirim. Anadolu lisesinde okuduğum yıllardan beri depo, malzeme, muhasebe gibi çeşitli departmanlarda işi öğrenerek başladım. Selçuk Üniversitesi Pazarlama ve İşletme Bölümü’nden mezun olduktan sonra Konya Enerji’de ben de resmen görev almaya başladım. Ne kadar zamandır burada faaliyet gösteriyorsunuz? Kurulduğu yıllarda şehir merkezinde küçük bir mağaza olarak kurulan şirketimiz, 2003

Müşteri memnuniyetini temel prensip edinmiş olan Konya Enerji’nin sahibi Muhammed Fatih Ünal her ilde şube açmasalar dahi müşterilere hizmet verebilmek adına şube bulunmayan illerde de alt bayi mantığı ile varlık gösterdiklerini belirtiyor. yılında şu an bulunduğumuz mağazamızın beşte biri kadar bir alan ile burada hizmet vermeye başladı. 2006 yılına kadar iki mağaza eş zamanlı faaliyet gösterdi. Yeni yerimize geldikten altı ay gibi kısa bir süre sonra da eski yerimizde olan satış grafiğimize ulaştık. Yıllar içinde talebe cevap veremez hale gelen mağazamızı büyüterek 5bin metrekare alana ulaştık. Şubeleşmeye 1998 yılında Karaman’da bir yer açarak başladık. O dönemde büyüyen Karaman sanayisi ile birlikte şubemizi de büyüttük, stoklarımızı genişlettik. İşin nakliye kısmını düşündüğümüzde bu bizim için de oldukça avantajlı oldu. Konya Ticaret Merkezi’nde de 700 metrekarelik bir depomuz var. Ayrıca organize sanayi bölgesinde bulunan fabrikaların acil ihtiyaçlarını karşılamak adına bir de Konya Organize Sanayisi’nde küçük bir şubemiz var. Konya merkez depomuzdan her yere hizmet sağlayabildiğimiz için başka bir şehirde şubeleşmeyi düşünmüyoruz. Zaten neredeyse her şehirde satış anlamında çözüm ortaklarımız var. Bu firmalarla diyaloğumuz iş ilişkisinden öte, bir dostluk ilişkisi bizim için. Zaten sektörde de artık oturmuş bir yerimiz olduğunu düşünüyorum. Konya Enerji olarak temel prensipleriniz nelerdir? Şirketimizin satış ve büyüme stratejisi Yakup Ünal’dan öğrendiğimiz çizgide devam ediyor, zarar edecek dahi olsak dürüstlükten ödün vermiyoruz. Müşterinin memnun 13


Ortak Sinerji

"Şirketimizin satış ve büyüme stratejisi Yakup Ünal’dan öğrendiğimiz çizgide devam ediyor, zarar edecek dahi olsak dürüstlükten ödün vermiyoruz. Müşterinin memnun olacağı hizmeti vermek her zaman bizim için en ön planda yer alıyor. Örneğin yanlışlıkla düşük teklif verilse bile verilen teklif geçerlidir; müşteriyi bunun için tekrar rahatsız etmeyiz."

2016 yılında aramızdan ayrılan, Konya Enerji’nin kurucusu Yakup Ünal

olacağı hizmeti vermek her zaman bizim için en ön planda yer alıyor. Örneğin yanlışlıkla düşük teklif verilse bile verilen teklif geçerlidir; müşteriyi bunun için tekrar rahatsız etmeyiz. Bu anlayışla, müşterilerimize derhal teslim konforunu sunabilme adına stoklarımızı geniş tutuyoruz. Dışarıdan finans kaynağı kullanmıyor, özsermayemiz ile hizmet sağlıyoruz. Yılın sonuna yaklaşırken sizden genel bir değerlendirme alabilir miyiz? Bu yılı analiz ederken bir yıl öncesinden başlamak gerektiğini düşünüyorum. 2016

14

yılı başında bünyemize iki yeni profesyoneli kattık; Schneider Electric geçmişi de olan Tuncay Lamci ve Hüseyin Güröz. Onların liderliğinde yeniden organize ettiğimiz satış ekibimizi daha genç ve dinamik bir kadro haline getirdik. Bunların yanı sıra sipariş hazırlama ve sevkiyatta barkod sistemine geçtik. 2016 yılı memleketimiz için genel olarak olumsuzluklar yaşadığımız, zor bir yıl oldu. Bizim için de dönüm noktası oldu, firma kurucumuz babam Yakup Ünal’ı kaybettik. Bu olumsuzluk ve zorluklara rağmen 2016’yı iyi bir büyüme ile kapattık. 2017 yılını değerlendirecek olursak şu an üçüncü çeyrekteyiz ve geçtiğimiz yıla göre yüzde 30’un üzerinde büyüme elde ettik. Elbette şirketlerin büyümesi birtakım ihtiyaçları beraberinde getiriyor. Sadece ciro bakımından büyüme yetmiyor; finansal büyümeye de ihtiyaç oluyor. Şu an finansal olarak karşılayabileceğimiz bir büyüme söz konusu. 2017’yi yüzde 35’lik bir büyüme ile kapatacağımızı düşünüyorum. Bu sene elektrik sektörünü hareketli tutan GES yatırımları oldu. 2018’de yeni sanayi ve konut yatırımlarının da artması ile sektörde yüzde 15 civarında büyüme olacağını düşünüyorum. Konya Enerji’nin uzun vadede stratejik bir planı var mı? Aslında mümkün olduğunca temkinli ilerlemek istiyoruz; birdenbire büyümek gibi bir çabamız yok. Sektörden dolayı anlık risklerimiz oluyor zaten. Ama şu anda temel amacımız bulunduğumuz yeri korumak olacak.


“SCHNEIDER ELECTRIC’İN EN BÜYÜK ARTISI BAYİ YAPILANMASININ ÇOK İYİ OLMASI”

T

ürkiye’nin bütün şehirlerine ürün tedarik ettiklerini belirten Tuncay Lamci, “Müşterilerimiz; Türkiye genelinde bulunamayan ürünleri hızlı tedarik ettiğimiz, ödeme konusunda esnek olduğumuz ve hizmet kalitesinde devamlılık sağladığımız için bizi tercih ediyor” diyor.

Öncelikle sizi tanıyabilir miyiz? Gaziantep Üniversitesi Elektrik-Elektronik Mühendisliği Bölümü’nden mezun oldum. Konyalıyım… İş hayatına bakım mühendisliği ile başladım. Ardından Schneider Electric’in Konya ve Ankara bölgelerinde yaklaşık yedi yıl satış yöneticiliği yaptım. 2010-2015 yılları arasında yüzde 90’ın üzerinde ihracat yapan makine imalat sektöründe hizmet veren İmaş Makine’de, daha sonra aynı grubun üyesi olan inşaat taahhüdü yapan Seha Yapı’da üst düzey yönetici olarak görev yaptım. 2016’nın başından bu yana da Konya Enerji Genel Müdürü olarak çalışıyorum. Konya dışında hangi şehirlere ürün dağıtımı yapıyorsunuz? Satış ağıyla ilgili bilgi alabilir miyiz? Müşteri portföyümüzün yüzde 40’ını Konya bölgesi, kalan yüzde 60’lık kısmını da diğer iller oluşturuyor. Markasını taşıdığımız bayiliklerimiz Türkiye genelinde sektör oyuncuları tarafından biliniyor. Türkiye’nin her iline ürün satıyoruz. Müşterilerimizi iş ortağımız olarak görüyoruz; üreticiler artık stokla-

rını güçlü bayilerine tutturuyor. Hal böyle olunca ürün stoklarınızda hazır ve kazancı paylaşma kültürünüz var ise bir de bunun yanında verdiğiniz kaliteli hizmet süreklilik arz ediyorsa, zaten tercih edilir durumda oluyorsunuz. İş ortaklarınızın müşterilerine direk ulaşmak, paylaşımcı olmak ticareti devamlı kılıyor.

"Müşterilerine sundukları kaliteli hizmetin önemine değinen Konya Enerji Genel Müdürü Tuncay Lamci, Schneider Electric’in çok sayıda artısının bulunduğunu ancak kendi bölgesine hakim, iyi hizmet verebilen bayilerinin bulunmasının, bayi yapılanmasının çok iyi olmasının en önemli artısı olduğunu düşünüyor.

Konya Enerji’nin vizyonunu öğrenebilir miyiz? Bizim için en değerli müşteri, o bölgenin ticaretine hakim, kendi müşterisine iyi hizmet sunan satıcılar. Konya dışında son kullanıcıya, müteahhide, makineciye direkt ürün satmanız, bayi yapılanması olan tedarikçilere zarar verdiği gibi, bölgesinde hizmet veren meslektaşlarımızın da ayağına basmanız, o pazarı bozmanız anlamına gelir. Bizim müşterimiz örneğin Ankara’da ya da Trabzon’da hizmet veren iyi bir elektrik malzeme tedarikçisidir. Böyle olunca partnerlerimiz de bizi seviyor. Neden? Çünkü biz gidip onların müşterilerine teklifte bulunmuyoruz. Dolayısıyla bu zincirleme hizmet hem onları hem de bizi memnun ediyor. Beş kazanacağımıza üç kazanmayı ve oradaki yerel işletmelerle çalışmayı tercih ediyoruz. Böylece hem onların takdirini alıyor hem de ticaretin devamlılığını sağlamış oluyoruz. Dolayısıyla “Konya Enerji’nin büyüme stratejisi nedir?” diye soracak olursanız, “Konya dışındaki işlerimizde bölgede son kullanıcı 15


Ortak Sinerji Cironuzun yüzde kaçını Schneider Electric satışları oluşturuyor? Ciromuzun yüzde 30’u. Toplam ciromuzun büyüklüğü dikkate alındığında bu dilim Schneider Electric’in en büyük ilk üç bayisi arasında olmamıza yetiyor. Bayisi olduğumuz, ön plandaki markaların satışında ilk üçte olma ihtiyacı hissediyoruz. “Bir işi layıkıyla yapıyorsak, ilk üçte olmalıyız” stratejisi ile hareket ediyoruz.

"Bizim için en değerli müşteri, o bölgenin ticaretine hakim, kendi müşterisine iyi hizmet sunan satıcılar. Konya dışında son kullanıcıya, müteahhide, makineciye direkt ürün satmanız, bayi yapılanması olan tedarikçilere zarar verdiği gibi, bölgesinde hizmet veren meslektaşlarımızın da ayağına basmanız, o pazarı bozmanız anlamına gelir." ya da müteahhitlere değil, o bölgenin elektrikçilerine hizmet vermek” diye yanıtlayabilirim. Bu yaklaşım bizi her geçen gün daha da ileri götürüyor; bu da hizmetin sürekliliğini sağlıyor. Konya içinde satış dağılımı konusunda farklılıklar var mı? Satış sisteminiz nasıl işliyor? Konya içinde toplam satışımızın büyük kısmı makineci ve müteahhitlerden oluşuyor. Son kullanıcıların oranı yüzde 10’u geçmiyor. Son kullanıcı kendi yatırımını yaparken bile müteahhit ile çalışıyor. İkinci el satıcı yüzde 20 civarında. Talep bizi buluyor olsa da biz müşterilerimizle yüz yüze görüşmeyi tercih ediyoruz. Çünkü yüz yüze iletişim, ticaretin devamlılığını sağlıyor. Konya Enerji ile Schneider Electric arasındaki ilişkiyi öğrenebilir miyiz? Sattığınız ürünün kalitesi ve marka değeri tabii ki önemli. Ancak insanlarla diyalog ve ilişkiyi satın almadan siparişi satın alamazsınız. Belli bir noktadan sonra müşteriyle olan ilişkiniz hangi ürünü tavsiye ediyorsanız o ürünün satılması yönünde bir ivme kazanıyor. Schneider Electric’in Konya’daki pazar payının büyüklüğünde bunun da etkisi var. Buna bir de kaliteli ürün eklenince hem marka hem tedarikçi hem de müşteri memnun oluyor. 16

Schneider Electric’in alanındaki artılar neler? Müşteri odaklı yaklaşımı, şirketin Türkiye pazarında iyi bir konuma sahip olmasının en önemli nedenlerinden biri. Güçlü organizasyon yapısı, bir marka çatısı altında gerekli olan bütün ürünlerin bulunması ve sevkiyat sistemini çok iyi organize ediyor olması Schneider Electric’in önemli artıları. Bunun yanında bölgesinde iyi hizmet verebilen bayilerinin bulunması elini güçlendiriyor. Birçok marka gibi müşteriye direkt fiyat vermiyor ve gelişmiş bir dağıtım ağına sahip. Müşterilerinizden duyduğunuz ya da müşterilerinizden biri ile yaşadığınız bir anınız var mı? Schneider Electric’te çalıştığım dönemden aklımda kalan bir olay var… 2004 yılında hız kontrol cihazları piyasaya daha yeni girmeye başlamıştı. Benzer ürünü getiren başka markalar da vardı. O dönem şirket kendi çalışanlarına yeni çıkan ürünlerle ilgili çok sıkı eğitimler veriyordu. Biz de bu eğitimleri alıyorduk. O dönem Aksaray’dan bir müşterimiz telefonla beni aradı. Hız kontrol cihazı almak istediğini ama nasıl kullanacağını bilmediğini söyledi. Ürünü Konya Enerji’den satın alabileceğini, ürünü aldıktan sonra nasıl kullanacağını göstermek için Aksaray’a geleceğimi belirttim. Konya ile Aksaray arası 130 km… Ürünün bugünkü değeri de 500 TL... Yani toplam ciro üzerinden düşündüğümüzde çok küçük bir rakam. Ancak bu rakamın küçüklüğünü önemsemedik. Çünkü biz o günlerde hız kontrol cihazının Konya ve çevresinde kullanımının artmasının tohumlarını ekiyorduk. O müşterimiz ürünü aldı, ben de söz verdiğim gibi gittim ve birlikte devreye aldık. O da “Bundan sonra Schneider Electric’ten başka bir marka kullanmayacağım” dedi. Müşteri sadakati böyle bir şey.


kampanyalarımız

SCHNEIDER ELECTRIC, KAÇAK AKIM KORUMA RÖLESI ILE İLGILI FARKINDALIK YARATTI Binalarda kaçak akımlara bağlı kazaların önüne geçmek üzere bir dizi bilinçlendirme ve iletişim çalışmasına imza atan Schneıder Electrıc, kaçak akım koruma rölesi kullanımı ile ilgili bir kampanya gerçekleştirerek konuya dair ciddi bir farkındalık yaratmayı başardı.

S

chneider Electric, sektörde fark yaratan çözümleriyle enerji verimliliğinden güvenliğe pek çok alanda tüketicilere destek sunuyor. Şirketin “Kaçak Akım Koruma Rölesi” çözümü de binalarda kaçak akımların tespit edilmesi ve bu sayede olası kazaların önüne geçilmesi anlamında önemli bir görev üstleniyor. Özellikle evlerde göz ardı edilebilen ve başta çocuklar olmak üzere tüm aile fertlerinin hayatını tehlikeye atan kaçak akım konusunda Schneider Electric bir farkındalık kampanyasına imza attı. Şirket, kaçak akım koruma rölesinin kullanımı hakkında başlattığı kampanya ile pek çok farklı platformda tüketicilere ulaştı.

UZAKTAN TEKNIK DESTEK: SCHNEIDER ELECTRIC GÜVENLIK HATTI Kampanya kapsamında kurulan “Schneider Electric Güvenlik Hattı” ile tüketicilerin evlerinde kaçak akım rölesi olup olmadığını anlayabilmelerine olanak tanınıyor. Tüketiciler binalarındaki sigorta kutusunun fotoğrafını Whatsapp hattı ile Schneider Electric uzmanlarına göndererek bu ürünün evlerinde olup olmadığı hakkında bilgi alabiliyor. Tüketicilerin talebi doğrultusunda en yakın elektrikçi bilgisi de sunuluyor. Aynı zamanda Schneider Electric, sosyal medya kanalları üzerinden ailelere ulaşmak üzere oyuncu Akasya Asıltürkmen ile anlaştı. Oyuncunun beğeniyle takip edilen YouTube kanalı “Akasya Ana” aracılığıyla özellikle yeni anne-baba olan tüketicilere evde bebeklerin güvenliği için kaçak akım rölesi kullanımına dair bilgiler paylaşıldı. Yüksek izlenme oran-

ları yakalayan videonun izleyicileri arasından çekiliş ile seçilen beş kişiye Schneider Electric Kaçak Akım Koruma Rölesi hediye edildi. OYUNUN ADI “ADIM ADIM GÜVENLIK” Bilinçlendirme kampanyasını İstanbul’da bulunan Meydan AVM’ye de taşıyan Schneider Electric, “Adım Adım Güvenlik Oyunu” ile kaçak akım koruma rölesi ile ilgili bilgileri keyifli ve eğitici bir şekilde tüketicilere sundu. AVM’de yer alan Schneider Electric standını ziyaret eden tüketiciler, yoğun ilgi gören oyun ile “Kaçak akım nedir?”, “Kaçak akım koruma rölesi neden evlerde gereklidir?” sorularına yanıt buldu. Schneider Electric, hayati önem taşıyan bu konuda herkesin bilgi sahibi olması amacıyla farklı platformlarda yürüttüğü kampanyalar ile çalışmalarını sürdürüyor. 17


Özel Röportaj

Sabri Günaydın:

“STANDART BILINCI NE YAZIK KI YOK” HB Teknik Elektrik Mühendisliği Proje ve Danışmanlık şirketinde meslek hayatına devam eden sektörün duayen isimlerinden Sabri Günaydın, “Türkiye’de ne yazık ki standart bilinci yok” diyor.

18


E

lektrik tesisatlarının proje ve uygulamalarında, yönetmelik çalışmalarında ve standartlar konusunda uzun yıllar çalışmalar yapan ve yapmaya devam eden Sabri Günaydın, sektördeki mevcut ulusal ve uluslararası standartların uygulamasında sorunlar olduğunu söyleyerek, bu standartlara ve mevzuatlara uygun projelendirme, üretim ve tesisat çalışmaları yapılmasının önemini vurguladı. Standartlara uygun yapılmayan tesislerin öncelikle insan hayatı için tehlike oluşturduğunu ifade eden Günaydın bunların önemli maddi kayıplara neden olduğuna da dikkat çekti.

Öncelikle sizi tanıyabilir miyiz? 1957 yılında Edirne’de doğdum. 1979 yılında Ankara D.M.M.A., şimdiki Gazi Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Elektrik Bölümü’nden mezun oldum. Meslek hayatıma İstanbul Çorap Sanayi’nde elektrik kısım şef yardımcısı olarak başladım. Trakya Üniversitesi, Trakya Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi, Çırağan Sarayı, Zincirlikuyu Tatlıcı İş Merkezi, Polat Rönesans Oteli, Dolmabahçe Süzer Binası, Esbank/SYKB Genel Müdürlük Binası, Show TV Genel Müdürlük Binası, Egebank A.Ş. Genel Müdürlüğü, Egebank şubeleri gibi binaların yapımında elektrik şefi olarak görev yaptım. Şu an HB Teknik Elektrik Mühendisliği Proje ve Danışmanlık şirketinde meslek hayatıma devam ediyorum. Firmamızda çalışanlarımıza yönelik özel teknik uzmanlık grupları oluşturduk. Bu gruplara uzmanlık alanları doğrultusunda ve şirketimizdeki mühendis, tekniker, teknisyen, tasarımcı arkadaşlarımıza sürekli eğitimler düzenliyoruz. Can ve

mal güvenliği riskleri ve gelişen teknolojiler doğrultusunda standartlar sürekli güncelleniyor… Buna paralel olarak standartlar değişiyor, güncelleniyor... Yani elektrik sektörü yaşam boyu eğitim gerektiriyor ve biz de bu ihtiyaca karşılık veriyoruz. Standartların önemi nedir? Bu konuyla ilgili ne değişti? Öncelikle böyle bir fırsatı bana tanıdığınız için çok teşekkür ederim. Çok önemli bir soru. Mühendisler standartlara göre tasarım, uygulama ve imalat yapmak zorunda. Böyle yapmadıklarında can ve mal güvenliğini riske atmış oluyorlar. Bu standartlar da ihtiyaçlar farklılaştıkça ve yeni teknolojiler geliştikçe değişiyor ve gelişiyor. Bunların da sıkı bir şekilde takip edilmesi gerekiyor. Ama Türkiye’de bu durum yeterince sahiplenilmiyor. Standartları geriden takip ediyoruz. Bir taraftan da mevcut olanlara uymuyoruz. Uzun süredir TMMOB Elektrik Mühendisleri Odası meslek örgütümüzde, Elektrik Tesisat Mühendisler Derneği (ETMD) Yangından Korunma Derneği (TÜYAK) ve Türk Tesisat Mühendisleri Derneği (TTMD) gibi sivil toplum kuruluşlarında standartlar ve yönetmeliklerle ilgili çalışmalar gerçekleştirdim ve hala bazılarında aktif görevlerim var. Amacımız hep standartların ve yönetmeliklerin anlaşılmasını, takip edilmesini sağlamak. Türkiye’de Elektrik İç Tesisleri Proje Hazırlama Yönetmeliği diye bir şey yoktu. Yıllar önce üzerinde bir yıl çalışarak oluşturduğumuz yönetmelik taslağını Bakanlığa yolladık ve 2003 yılında resmi gazetede yayınladılar. Ancak yönetmelik çıkmasını arzu ettiğimiz standart bağlantısı kopuk bir şekilde yayın-

“Mühendisler standartlara göre tasarım, uygulama ve imalat yapmak zorunda. Böyle yapmadıklarında can ve mal güvenliğini riske atmış oluyorlar. Bu standartlar da ihtiyaçlar farklılaştıkça ve yeni teknolojiler geliştikçe değişiyor ve gelişiyor. Bunların da sıkı bir şekilde takip edilmesi gerekiyor.”

19


Özel Röportaj

“Can, mal ve yangın güvenliliğinin garanti altına alınması için bu yönetmeliğin acil olarak güncel standartlar doğrultusunda değiştirilmesi gerekiyor. Unutulmamalıdır ki “insan hayatı” en önemli konu ama hala ülkemizde bunu elektriksel açıdan teminat altına alacak bir standart bilincinin varlığından söz edemiyoruz.”

landı. Bu bağlantı kurulabilmiş olsaydı yaşayan, standartlar değiştikçe otomatik olarak güncellenen bir yönetmeliğimiz olacaktı. Uygulamada esas olan Elektrik İç Tesisleri Yönetmeliğinden bahsedecek olur isek… Ne yazık ki bu yönetmelik te güncel standartlardan oldukça uzak can, mal ve yangın güvenliği riskleri taşıyan bir yönetmelik olarak hala kullanımda. Can, mal ve yangın güvenliliğinin garanti altına alınması için bu yönetmeliğin acil olarak güncel standartlar doğrultusunda değiştirilmesi gerekiyor. Unutulmamalıdır ki “insan hayatı” en önemli konu ama hala ülkemizde bunu elektriksel açıdan teminat altına alacak bir standart bilincinin varlığından söz edemiyoruz. Standart bilinci neden yok? Çünkü ülkemizde ne yazık ki işin maliyeti, standardından daha önce sorgulanıyor. Tüm bu sorunlara dikkat çekmek için iki sene önce “elektrik tesisat portalı”nı (www.elektriktesisatportali.com) kurdum. Orada birçok değerli yazarımızla birlikte standartlar, teknolojik gelişmeler doğrultusunda sektörü bilinçlendirmeye, bilgilendirmeye gayret ediyoruz. Ölümlü kazalar ve yangınlar ile ilgili ne düşünüyorsunuz? Bizim elektrik tesisatlarımızla ilgili standartlar can, mal ve yangın güvenliği için… Türkiye’de bu konularda ABD’de, Almanya’da ya da İngiltere’deki gibi istatistiki veri yok. Sadece İstanbul Büyükşehir Belediyesi İtfaiyesi istatistiklerinde elektrik yangınlarıyla ilgili tespitler “elektrik kontağı” olarak yer alıyor. Halbuki bu klişe bir

20

söz. Eğer siz tasarımı, uygulamayı güncel standartlar doğrultusunda yapmıyorsanız sonucunda can kayıpları, yangınlar kaçınılmaz olur. Standartlar ve güncel standartlar doğrultusundaki yönetmeliklerin gereklerine uymak gerekiyor. Her şeyin standardı var. Standardı olmayan bir şey yok. Kablo, devre kesici, kontaktör, ne ise tesisatta söz konusu olan. Standartlar var ama uygulanmıyor, tasarım ve uygulamada her yapıda gereğinin yapıldığını söylemek çok zor. Uygulayıcılar da bunu çok umursamıyor. İnşaat sektörünün büyüdüğü ifade ediliyor. Ben bunu değerli bulmuyorum. Bu büyüme böyle olmamalı… Can ve mal güvenliğinin temel gerekleri olan standartlar doğrultusunda olmayan bir büyüme faydalı bir büyüme değil. Artık akım koruma cihazları, piyasadaki ifadesiyle kaçak akım koruma cihazlarının kullanılmasıyla ilgili güncel standartlar bize ne söylüyor ve bu cihazların istenmeyen açmalarının kullanıcı açısından getirdiği olumsuzlukları gidermek için ne yapılmalı? Buradaki hata kimden kaynaklanıyor? Elektrikçi ve tasarımcının üstüne düşen görevler neler? 2017 yılında yayınlanan Güncel IEC 603644-41 standardı gereklerine bakıldığında evvelce artık akım koruma cihazı kulanılma zorunluluğu olan 20 amperlik prizler, güncellenen standartta 32 ampere yükseltildi. 2017‘de yayınlanan güncel standart doğrultusunda evlerdeki aydınlatma devrelerinde kesinlikle artık akım rölesi (kaçak akım


rölesi) kullanılması söz konusu. Yine bina dışındaki 32 A‘e kadar prizlerin kaçak akım rölesiyle korunması gerekiyor. IEC 60364 Standart serisinin özel alanlar bölümlerinde belirtilen tüm alanlarda artık akım koruma cihazı kullanılmalıdır. Örneğin tarım ve bahçe tesislerinde, banyolardaki ve yüzme havuzlarındaki yerden ısıtma sistemleri, banyo ve duş alanlarındaki elektrikli donanım, yüzme havuzlarında bölge C’deki tesisatlar, karavanlar, motorlu karavanlar ve karavan park alanları vb. bir çok alan... Yine asansörlerde EN 81-20 standardı doğrultusunda bazı devrelerde 30 mA geçmeyen artık akım koruma cihazları ile ek koruma yapılması gerekiyor. Kabin aydınlatmasına bağlı olan priz devreleri, kuyu aldınlatma devresi üzerindeki priz devreleri, 50 Volt a.a.’dan daha büyük gerilim deki kontrol devrelerine sahip, kat kumanda ve kat göstergeleri ile emniyet devreleri, 50 Volt a.a. dan daha büyük gerilimde çalışan asansör kabinindeki devreler bunlar. Ayrıca genel olarak TT sistemlerde de hata koruması için artık akım cihazını kullanılmalıdır. İstenmeyen açmalarla ilgili olarak ise tasarımla başlayan birçok konu var. Örneğin elektronik balastlar, LED sürücüler, bilgisayarlar, frekans kontrollü motor sürücüler hepsinin bir kaçağı var. Aslında bütün bunları göz önüne alarak tasarım ve uygulama yapılmalı. İstenmeyen açmaların en önemli nedenlerinden biri de seçicilik. Artık akım cihazları seçicilik göz önüne alınarak seçilmeli. Uygulamadaki başka bir problem ise özellikle konutlarda konut girişinde tek bir artık akım koruma cihazı kullanılması. Konuttaki herhangi bir cihaz ya da tesisat hatasında konutun enerjisi tek bir cihaz kullanıldığı için tümüyle kesilmektedir. Bu da enerjinin sürekliliği açısından istenen bir durum değil tabii ki. Bu nedenle en azından mutfak prizleri, varsa klima tesisatı, aydınlatma banyo devrelerine ayrı artık akım koruma cihazlarının işletmede tüm konutun enerjisinin kesilmemesi için ayrı ayrı konulması gerekir. Uygulamada başka bir sorun; artık akım koruma cihazının devre kesici veya sigorta ile korumaksızın tek başına kullanılması. Bu cihazın termik ve manyetik koruması olmadığı için tek başına kullanılmaz. Bu doğrudan yangın nedeni olabilir. Başka bir uygulama sorunu da bu cihazın kullanılması gereken alanlarda istenmeyen

açmalar nedeniyle devre dışı edilmesi ki bu da doğrudan ne yazık ki can ve mal kayıplarının en temel nedeni. Tepeden aşağıya yapılması gerekenler neler? Temel sorun standartlara uygun hareket etmemek ve eğitimsizlik. İlgili Standartların eğitimi her seviyede verilmeli. Elektrik tesisatları ile ilgili tasarımcı, uygulamacı herkesin IEC 60364 standartları doğrultusunda eğitimi alması gerekir. Yurtdışında böyle. Örneğin İngiltere’de, Almanya’da vb. ülkelerde eğitim alınmaksızın tasarım ve uygulama yapılması söz konusu değil. Tasarım, malzeme seçimi ve uygulama ilgili güncel standartlar doğrultusunda yapılmalıdır.

“Kablo ya da devre kesici, kontaktör standartlar var ama uygulanmıyor, tasarım ve uygulamada her yapıda gereğinin yapıldığını söylemek çok zor; bu umursanmıyor. Her yapıda, her projede özellikle tasarım ve uygulamada can ve mal güvenliğinin temel gerekleri olan standartların gereğinin yerine getirildiğini söylemek çok zor.” 21


Makale

Elektrik Kaynaklı Yangınlardan Korunma

KAÇAK AKIM KORUMA RÖLELERI Yazan:

YUSUF EMRE ÇAKMAK SON DAĞITIM ÜRÜNLERİ ÜRÜN MÜDÜRÜ VE AKILLI ÇÖZÜMLER İŞ GELİŞTİRME UZMANI

Ü

lkemizde her yıl yayınlanan yangın istatistikleri incelendiğinde yangın vakalarının ortalama yüzde 30’unun elektrik kaynaklı olduğu görülmektedir. Elektrik insan hayatını kolaylaştırmak için vardır ve elektriksiz bir yaşam hayal bile edilemez. Bununla birlikte elektrik, doğru kontrol edilmediği takdirde yaşamsal tehlikeleri de beraberinde getirir. Özellikle evlerimizde elektriği kullanırken beraberinde kaçınılmaz olarak iki konuda risk almış oluruz; çarpılma ve yangın. Schneider Electric’in “Acti 9” ve “Easy 9” serisi kaçak akım koruma röleleri ile elektrik kaynaklı oluşabilecek

22

çarpılma ve yangın risklerini engellemeniz ve bu risklerden etkin bir şekilde korunmanız mümkündür. KAÇAK AKIM KORUMA RÖLELERI NASIL ÇALIŞIR? Kaçak akım koruma röleleri elektrik devresine gelen ile giden akımlarının birbirinden farklı olduğu durumlarda bu artık akımı ya da yaygın olarak kullanılan diğer adıyla kaçak akımı tespit edip elektrik devresini açtırarak, devrenin kaçak akımlara karşı korunmasını sağlar. Elektrik tesisatında fazdan çekilen akım nötr üzerinden devreyi tamamlamalıdır. Elektrik akımının nötr üzerinden devreyi


tamamlamadığı durumlarda tesisatta elektrik kaçağı oluşur ve bu kaçak elektrik akımı devresini toprak hattı üzerinden tamamlar. Kaçak akım koruma röleleri seçiminde rölenin hassasiyeti oldukça önemlidir. 30mA kaçak akım koruma röleleri insan hayatını korumaya yönelik iken, 300mA hassasiyetinde olan kaçak akım koruma röleleri ise kaçak akımlardan kaynaklanabilecek yangınlara karşı korumaya yönelik kullanılırlar.

300mA HASSASIYETINDE OLAN KAÇAK AKIM KORUMA RÖLELERI ELEKTRIK KAYNAKLI YANGINLARI NASIL ÖNLER? Hemen her televizyon veya gazete haberinde; sosyal medyada can ve mal kaybı ile sonuçlanan yangın haberleri ile karşılaşmaktayız. Bu haberlerin birçoğunda yangının elektrik kontağından kaynaklandığından bahsedilir. Elektrik kontağı olarak anılan bu durum, gerçekte elektrik tesisatında meydana gelen kaçak akımdan başka bir şey değildir. Elektrik devresinde kaçak akım 300mA (sistemin doğal kaçağı haricinde) mertebelerine ulaştığında, kaçak olan noktanın çevresi zamanla ısınarak elektrik kablolarının ısınmasına, erimesine ve zamanla izolasyonlarının bozularak kimyasal reaksiyonlara ve elektrik arklarına (diğer adıyla elektrik kıvılcımlarına) sebep olur ve bunun neticesinde elektrik tesisatında yangın çıkar. Elektrik kontağından kaynaklandığı belirtilen yangınların en büyük sebebi bu şekilde oluşan elektrik arklarıdır.

ELEKTRIK KAYNAKLI YANGINLARI ÖNLEMEK IÇIN EN ETKILI YÖNTEM 300mA hassasiyetinde kaçak akım koruma röleleri elektrik tesisatınızda kullanıldığında, tesisatınızdaki kaçak akım değeri 300mA mertebelerine ulaştığında, kaçak akım koruma rölesi devreyi hemen açarak kablo izolasyonlarının bozulmasını ve elektrik arklarının oluşmasını engeller, böylelikle kaçak akım kaynaklı yangınlara karşı tesisatınızın, elektrikli cihazlarınızın ve sizin korunmanızı sağlar. KAÇAK AKIM KORUMA RÖLESI KULLANIMI ZORUNLU MUDUR? Elektrik iç tesisleri yönetmeliğinde yer alan 31’inci maddeye göre ana dağıtım panolarında yangından korumaya yönelik (300mA hassasiyetli) kaçak akım koruma rölesi, tali dağıtım noktalarında ise insan hayatı korumaya yönelik (30mA hassasiyetinde) kaçak akım rölesi kullanımı zorunlu kılınmıştır.

Elektrik kaynaklı yangınlara elektrik tesisatında oluşan 300mA mertebelerindeki kaçak akımlar sebep olur. Schneider Electric “Acti 9” ve “Easy 9” serisi kaçak akım koruma röleleri ile elektrik kaynaklı oluşabilecek yangın risklerine karşı önlem alın, elektrik tesisatınızı, elektrikli cihazlarınızı ve kendinizi yangınlara karşı koruyun.

SCHNEIDER ELECTRIC KAÇAK AKIM KORUMA RÖLELERI Elektrik kaynaklı yangınlara elektrik tesisatında oluşan 300mA mertebelerindeki kaçak akımlar sebep olur. Schneider Electric “Acti 9” ve “Easy 9” serisi kaçak akım koruma röleleri ile elektrik kaynaklı oluşabilecek yangın risklerine karşı önlem alın, elektrik tesisatınızı, elektrikli cihazlarınızı ve kendinizi yangınlara karşı koruyun.

23


Gezgin

MEVLANA, SANAYİ VE MUHTEŞEM LEZZETLERİN BULUŞMA NOKTASI

KONYA

YÜZÖLÇÜMÜ BAKIMINDAN TÜRKİYE’NİN EN BÜYÜK İLİ VE EN KALABALIK 7’NCİ ŞEHRİ OLAN MEVLANA’NIN ŞEHRİ KONYA GELİŞEN EKONOMİSİ, TARİHİ VE MUTFAĞI İLE ADINDAN SÖZ ETTİREN BİR KENT.

24


K

onya’ya yolu düşenler bilir, 2012 yılında UNESCO Dünya Miras Listesi’ne giren ve tarihi zenginlikleri ile dünyanın en eski yerleşimlerinden biri olan Çatalhöyük bu ilin sınırları içerisinde. Dahası Anadolu Selçuklulara ve Karamanoğulları’na başkentlik yapan kent, Mevlana’nın şehri olarak da biliniyor. Konya, kültürel ve tarihi hazineleriyle ziyaretçilerini zamanda yolculuğa davet eden bir kent.

HİTİTLERDEN OSMANLI’YA UYGARLIKLAR BEŞİĞİ Tarih boyunca Anadolu’nun önemli güzergâhlarından biri olan Konya pek çok kez yakılıp yıkılmış ancak bu sırada pek çok medeniyete de beşiklik yapması onu tam anlamıyla kültür hazinesi haline getirmiş. Sırasıyla Hitit, Frig, Kimmer, Lidya, Pers, İskender, Roma, Bizans, Emevi, Abbasi, Selçuklu, Karamanoğlu ve Osmanlı uygarlıklarına ev sahipliği yapmıştır. Konya’dayken tüm bu medeniyetlerin izlerine rastlamanız mümkün. Büyük Selçuklu İmparatorluğu zamanında Türklerle tanışan Konya, Alaeddin Keykubat döneminde ise ilim ve sanat merkezi haline gelmiş. Buraya yerleşen Mevlana şehrin bir simgesi olmuştur. Şehir Osmanlı döneminde ise doğu ve güney seferlerinde ordunun dinlenme ve hazırlık yeri olarak kullanılmış. 1867’de büyük bir yangın atlatan Konya, 1873’te de bir kıtlık dönemi yaşamış. İlim ve sanatla iç içe yaşayan Konya’da ilk gazete 1869 yılında çıkarılmış. 1889’da İdadi, 1901’de Mekteb-i Sanayi, 1908’de de Hukuk Fakültesi açılmış şehirde. Günümüzde üç üniversiteye sahip olan Konya aynı zamanda Türkiye’deki ilk bilim merkezine de ev sahipliği yapıyor. TAHIL AMBARINDAN DAHA FAZLASI Türkiye’nin en önemli sanayi kentleri listesinde ön sıralarda yer alan Konya, günümüzde birçok sektörde üretim yaparak, “tahıl ambarı” kimliğinin yanına sanayi şehri kimliğini de eklemiş. Şehirde 35 bine yakın KOBİ bulunuyor. Üreticilerin yaklaşık 1500’ü yaptığı ihracatla ülke ekonomisine ciddi katkı sağlıyor. Sanayisi sadece belli türde ürünlere dayalı olmayan Konya’da tekstilden elektrik-elektroniğe, makine sanayinden otomotiv yedek parçasına, kimyadan gıdaya pek çok farklı alanda faaliyet gösteren firmalar var. 130 ülkeye ihracat yapan bu sanayi şehri, Türkiye’nin un, tuz ve şeker üretiminde ilk sırada yer alıyor. Dokuz organize sanayi bölgesine sahip Konya’da bir de teknoloji geliştirme merkezi bulunuyor. Ülkemizde işsizlik oranı yüzde 10,6 iken bu oran Konya’da yüzde 4,9.

2014 yılında merkez ve ilçe müzelerini yaklaşık 2,5 milyon kişinin ziyaret ettiği şehir, bu ziyaretlerden 5 milyon 250 bin TL gelir elde etmiş. Şehri ziyaret edenlerin büyük bir kısmını, Mevlana felsefesini benimseyen ve onun yaşadığı toprakların havasını solumak isteyenler oluşturuyor. 25


Gezgin

Alâeddin Camii

MEVLANA’NIN ŞEHRİ Şehirde, turistleri cezbedecek birçok yapı mevcut. Bunların başında tabii ki Mevlana Türbesi geliyor. 2014 yılında merkez ve ilçe müzelerini yaklaşık 2,5 milyon kişinin ziyaret ettiği şehir, bu ziyaretlerden 5 milyon 250 bin TL gelir elde etmiş. Şehri ziyaret edenlerin büyük bir kısmını, Mevlana felsefesini benimseyen ve onun yaşadığı toprakların havasını solumak isteyenler oluşturuyor. En bilinen sözüyle Mevlana “Ne olursan ol yine gel” diyerek ziyaretçileri davet ediyor. Mevlana’nın dergâhı olarak bilinen yapı, 1926 yılından beri müze olarak her gün yüzlerce ziyaretçiyi ağırlıyor. “Yeşil Kubbe” diye anılan türbe ise Mevlana’nın ölümünden sonra, dört fil ayağı (kalın sütunlar) üzerinde inşa edilmiş. Osmanlı sultanlarının bir kısmının Mevlevi olması türbeye özel bir önem verilmesini ve iyi korunmasını sağlamış. Müzenin, bağlı bulunduğu Kültür

Büyük Selçuklu İmparatorluğu zamanında Türklerle tanışan Konya, Alaeddin Keykubat döneminde ise ilim ve sanat merkezi haline gelmiş. Buraya yerleşen Mevlana şehrin bir simgesi olmuştur. 26

Bakanlığı'na Topkapı Sarayı’ndan sonra en çok gelir getiren ikinci müze olduğunu da belirtmeden geçmeyelim. ALÂEDDİN CAMİİ Konya’nın en önemli yapıları arasında sayılan Alâeddin Camii, 1220 yılında Anadolu Selçuklu Sultanı I. Alaeddin Keykubad tarafından sultanla aynı adı taşıyan Alâeddin Tepesi üzerine inşa ettirilmiş. Sekiz Anadolu Selçuklu Sultanı burada gömülüdür. KÜLTÜREL ETKİNLİKLER ŞEB-İ ARÛS Mevlana, Yaradan’a duyduğu aşktan dolayı kendi ölümünü sevgiliye kavuşma, yani vuslata erme olarak tanımlamış. Bu nedenle Mevlana’nın hayata veda ettiği gün olan 17 Aralık’ta her yıl Şeb-i Arus (Düğün Gecesi) törenleri düzenleniyor ve o


Hoşgörü dendiğinde... Mevlana Mevlana Celaleddin-i Rumi, 1207 yılında Afganistan'ın Belh şehrinde doğmuş bir sufi ve din bilginidir. Anadolu'nun ünlü evliyalarından sayılan ve hoşgörü felsefesiyle tanınan Mevlana Konya'da yaşamıştır. Lakabı olan Mevlana "efendimiz" anlamına gelir, ismindeki "Rumi" ise Anadolu'da yaşayan kişi demektir. Şemsi Tebriz'i ile olan manevi dostluğuyla da tanınmaktadır. Dönemin İslam kültür merkezlerinden Belh kentinde hocalık yapan ve Sultan-ül Ulema (Bilginler Sultanı) lakabıyla anılan Bahaeddin Veled'in oğludur. Mevlânâ, babası Bahaeddin Veled'in ölümünden bir yıl sonra, 1232 yılında Konya'ya gelen Seyyid Burhaneddin'in manevi terbiyesi altına girmiş ve dokuz yıl ona hizmet etmiştir. Arkasında Mesnevi, Büyük Divan, Fihi Ma-Fih (Ne Varsa İçindedir), Mecalis-i Seb’a (Mevlana’nın 7 vaazı) ve Mektubat (Mektuplar) gibi önemli eserler bırakan Mevlana, 17 Aralık 1273’te Konya’da hayata veda eder. Ölümünün ardından babasının görüşlerini ve düşüncelerini yaşatmak adına oğlu Sultan Veled öncülüğünde bir tarikat merkezi kurar. Mevlevilik insan odaklıdır; hoşgörüye, güzele ve ihlasa vurgu yapar. Mevlana 800. doğum yılı olan 2007, UNESCO tarafından dünya Mevlana yılı ilan edilmiştir. hafta Mevlana Haftası olarak kabul ediliyor. Bu kapsamda düzenlenen etkinliklere yerli turistler kadar yabancı turistler de büyük ilgi gösteriyor. KONYA ULUSLARARASI MİSTİK MÜZİK FESTİVALİ Dünyanın sayılı festivalleri arasına girmesi için çeşitli çalışmalar gerçekleştirilen Konya Uluslararası Mistik Müzik Festivali her yıl Mevlana’nın doğum günü olan 30 Eylül’e denk gelen haftada kutlanıyor. Festivalin kapanış gecesi konserini izlemek için binlerce müziksever şehre akın ediyor. Aziziye Camii

NE YENİR? Çorbalardan Tayga, Mercimekli Oğmaç, Arapaşı, Tandır, Bamya, Süt, Tutmaç ve Erişte Çorbası; et yemeklerinden Fırın Kebabı, Etliekmek, Çullama, İki Bıçak Arası Ciğer, Topalak Köfte, Cella, Ekşili Kabak, Yumurtalı Kabak, Zülbiye (Papaz Yahnisi), Patlıcan Bayıltan, Lahana Kapaması, Patlıcan Böğürmesi, Çöpleme; böreklerden Peynirli Kıymalı Börek, Kıkırdaklı Börek, Tandır Saç, Su, Sedirler ve Tatar Böreğini geleneksel yemekler arasında sayabiliriz. NE ALINIR? Konya’nın ilçe ve köylerinde dokunan birbirinden özel halılar ve kilimler ilk tercihiniz olabilir. Bunların yanı sıra Mevlana ve Konya’ya yönelik bol miktarda hediyelik eşya çeşidi bulmak da mümkün.

27


YENİ NESİL TEKNOLOJİ

AirPods’un Rakibi “Sony WF-1000X” Satışa Çıktı

S

ony'nin Apple ve Samsung'a en büyük cevabı olan bu şık kulaklık seti bakalım ne kadar başarılı görünüyor. WF1000X, 3 saat batarya süresi sunarken beraberinde kulaklıkları en az iki kere daha şarj edebilecek, yani size toplamda 9 saat kazandıracak özellikteki kılıfı ile geliyor. Bu kılıf ile tam şarjın 1 buçuk saat sürdüğü, kılıfın ise micro USB üzerinden şarj olduğu ifade ediliyor. Kötü haberse bir kulaklığınızı kaybettiğinizde yine bir çift kulaklık almanız ya da kılıf almanız gerekmesi. Her birinde fiziksel tuş bulunan kulakiçi kulaklıklarda bu tuşlardan birisi ortam seslerini aktif ederken bir diğeri çağrı almanıza olanak sağlıyor.

Apple Watch Daha Fazla Spor Diyecek

W

atchOS 4 sürümü ile birlikte Apple Watch sahipleri daha fazla spor etkinliği için destek elde edecek. Peki, antrenman kaydı tutulacak yeni spor branşları hangileri? Son iOS 11 betası sayesinde Apple Watch işletim sistemi watchOS’a gelecek yenilikler hakkında yeni detaylar ortaya çıktı. Görünen o ki Apple Watch, artık daha fazla spor etkinliğine destek sunarak her branştan sporcunun sempatisini kazanacak. Apple Watch her türlü egzersize destek sunacak iHelp tarafından en güncel iOS 11 beta sürümünde keşfedilen çeşitli ikonlar, Apple Watch akıllı saatlerin yeni egzersiz türlerine de destek sunacağını ve her hareketinizi kaydedeceğini gösteriyor. watchOS ile gelen yerleşik Antrenman arayüzünde her yeni egzersizi temsil eden bir ikon olduğu belirtilmekte. Peki, Apple Watch hangi yeni antrenmanlar için destek sunuyor? Desteklenenler şu şekilde: Basketbol, Bowling, Boks, Tırmanma, Temel Antrenman, Kriket, Kros Kayağı, Çapraz Antrenman, Curling, Bisiklet, Dans ve Dans Temelli Antrenman, Alp Disiplinli Kayak, Eskrim, Balıkçılık, Esneme, Futbol, Fonksiyonel Antrenman, Golf, Jimnastik, Yelken, Paten, Kürek Sporları, Pilates, Atlama İpi, Kick Boks, Lakros. Bu arada bunlardan bazıları için hâlihazırda destek sunuluyor ancak daha detaylı analizlerin gelebileceği tahmin ediliyor.

28

iOS Fotoğrafçıları İçin Quickshot Çıktı Popüler iOS uygulamaları Facetune ve Enlight geliştiricisi Lightricks tarafından sunulan son ürün ise Enlight Quickshot oldu. Yetenekleriyle iOS fotoğrafçılarının oldukça hoşuna gidecek olan uygulama, hızı, basitliği ve gücüyle fotoğraf düzenlemeyi kolaylaştırıyor. Yapay zekâdan gücünü alan ve otomatik ayarlama özelliklerine sahip modları ve toplu düzenleme araçlarına sahip fotoğraf galerisi ile güçlü bir iOS uygulaması olan Quickshot mobil fotoğrafçılığı keyifli hale getiriyor. Quickshot ile sunulan çekim modları arasında HDR, hızlı çekim, fotoğraf ve elektronik flaş bulunuyor. Her biri yapay zekâ sayesinde en zorlu ışık koşullarında bile en iyi görüntüyü yakalamanızı sağlayacak bu modlar ile kötü fotoğraf çekmeniz zorlaşıyor. Otomatik geliştirme aracı, kırpma, dâhili filtreler ve çok daha fazlasına sahip olan Quickshot, fotoğraf galerinizdeki görüntüleri tekli ya da toplu halde kolayca düzenlemenizi sağlıyor. Normalde aynı anda 3 fotoğrafa kadar düzenleme desteği sunan uygulama, ücret ödemeniz durumunda 4 veya daha fazlasına destek sağlamakta. Ayrıca yine ücret karşılığında kişiselleştirilmiş filtreler oluşturup kaydetme ve herhangi bir çekiminizde kullanma şansına sahip oluyorsunuz.


İşte Karşınızda “Asus Windows Mixed Reality”

A

sus, IFA 2017 kapsamında Mixed Reality platformu için hazırladığı sanal gerçeklik gözlüğünü gün yüzüne çıkardı. Asus tarafından IFA 2017'de yeni bilgisayarların yanı sıra duyurusu gerçekleştirilen ürünlerden birisi de, son dönemde üreticilerin oldukça önem gösterdiği Windows Mixed Reality sanal gerçeklik başlığı oldu. Bugüne kadar dizüstü bilgisayar üreticileri tarafından duyurusu gerçekleştirilen Mixed Reality başlıkları arasında en dikkat çekici ürün olan Asus Windows Mixed Reality, tasarımı ile oldukça ön plana çıkıyor. PlayStation VR ile oldukça benzer bir tasarıma sahip olan sanal gerçeklik başlığı, 3K çözünürlük sunan ekranlara ev sahipliği yaparken, yaklaşık 450 gramlık

ağırlığı ile rakiplerine karşı oldukça hafif bir yapıda. 90 Hz yenileme hızına sahip olan üründe kullanıcıların sağlığını korumak için çabuk kuruyan antibakteriyel malzemeler kullanan Asus, Oculus Rift ve HTC Vive gibi rakip ürünlerin sunduğu sanal gerçeklik deneyiminin büyük bir kısmının bu platformda elde edilebileceğini belirtiyor. İlerleyen dönemde SteamVR desteğine kavuşacak olan cihaz, herhangi bir sensöre ihtiyaç duymadan altı açılı hareket takibi gerçekleştirebilirken, ön kısmında üç boyutlu poligonal kapak paneline ev sahipliği yapıyor.

En geç bu yılın sonlarına doğru satışa sunulması beklenilen Asus Windows Mixed Reality, 449 Euro gibi rakiplerine kıyasla yüksek bir fiyat etiketi ile kullanıcıların karşısına çıkacak.

Beats Studio3 Wireless Kulaklıklar Duyuruldu

B

eats, serinin en güncel modeli Studio Wireless kulaklıkları 2013 yılında sunmuştu. Neyse ki şirket sonunda bu üst seviye kulaklıklarını yenilmesi gerektiğine karar vermiş durumda. Kusursuz Uyarlamalı Gürültü Önleme (Pure ANC) adı verilen gürültü önleme özelliğine sahip olan ve daha iyi batarya süresi sunan Studio3 Wireless kulaklıkların sevilen tasarımı ise aynen korunmuş.

Kulaklığın kulağınıza oturuşunu analiz eden ve saç, gözlük, kulak şekli, hareketten ötürü oluşabilecek ses sızıntılarını önleyen özellik, arka planda bu ses kalibrasyonunu otomatik olarak saniyede 50 bin defaya kadar gerçekleştirebiliyor. Şarkı atlama, ses kontrolü ve Siri aktivasyonu için bütünleşik kontrolleri bulunan Studio3 Wireless, tahmin edeceğiniz gibi dâhili mikrofona da sahip. Şirket, ses kalitesi hakkında detayları ise pek paylaşmış değil ancak Beats modellerinin bas sese verdiği önemi biliyoruz. Apple W1 çipi ile hızlı Bluetooth eşleme özelliği sağlanan ve verimli kablosuz bağlantıdan faydalanan Beats Studio3 Wireless kulaklıklar, 22 saat batarya süresi sunuyor. Hem de bunu kablosuz kullanımda ve gürültü önleme aktifken başarıyor. Bu da önceki modele göre 10 saat ekstra süre anlamına geliyor. Ayrıca Fast Fuel özelliği sayesinde sadece 10 dakikalık şarj ile 3 saat batarya süresi elde etme şansınız bulunuyor. 29


HAFTA SONU

HAFTA SONU KAÇAMAĞI İÇIN ALTERNATIFLER Hafta içi iş stresi ve şehrin temposundan yorulanlar, hafta sonu haliyle kafa dinlemek, doğaya dönmek, hafta sonu kaçamak yapmak istiyor. Biz de hafta sonu şehirden uzaklaşmak isteyenler için keyifli birkaç rotayı bir araya getirdik.

30

Roma’nın Sayfiyesi KIYIKÖY

Tarih ve Doğa İç İçe TARAKLI

Tarihiyle süslü, tabiatıyla ünlü Kırklareli il sınırları içinde bulunan Kıyıköy hafta sonu kaçamağı için alternatif rotalar arasında ilk sıralarda yer alıyor. Zenginliğine daha da zenginlik katan yemyeşil doğası içinde hırçın dalga seslerinin olduğu enfes bir hafta sonu tatili burada sizi bekliyor. Roma ve Bizans dönemlerinde sayfiye yeri olarak kullanılmış bu kasaba, eşsiz mimarisini o dönemlere borçlu. Gezip göreceğiniz her yer, içinize çektiğiniz her nefeste tarihin izlerini bulacaksınız. Kıyıköy’e gittiğinizde kayalıklardan inşa edilmiş Aya Nikola Manastırı’nı görmeden dönmeyin.

Sakarya-Bolu civarında görülmesi gereken pek çok güzellikten biri Taraklı. Hem tarihi hem de yemyeşil bir doğaya sahip olması buranın zenginliğine zenginlik katıyor. Sakarya’ya bağlı bu güzel ilçenin tarihi yerlerini keşfe çıkacaksanız Yunus Paşa Camii, Tarihi Hamam, Vali Konağı, Çakırlar Konağı, Akşemsettin Camii ve Rüştiye Mektebi’ni listenin en başına eklemenizde fayda var. Ancak doğa ile baş başa kalmak isteyenlere önerimiz ise Çubuk Gölü ve onun yemyeşil çevresi olacaktır.


Fethiye’nin Hayalet Şehri KAYAKÖY

Huzur ve Adrenalin Bir Arada BALLIKAYALAR “Teknolojiden uzak ve yemyeşil bir doğada olmak istiyorum” diyorsanız kesinlikle doğru adrestesiniz. Saatlerce yürüyüş yapabileceğiniz, Gebze’nin uğrak yerleri arasındaki Ballıkayalar, iki dağ arasından geçen vadinin eteklerinde kurulmuş bir doğa harikası. Kayalıklar üzerinden akan ırmak boyunca yürüyüş turlarına katılabilir, piknik yapabilir, adrenalin seviyorsanız kayalıklarda kısa tırmanışlara çıkabilirsiniz.

Yolu meşhur Likya’dan geçen herkes bilir Kayaköy’ü. Muğla’nın Fethiye ilçesine bağlı eski ve terk edilmiş bir Rum Köyü burası. Mübadele döneminde burada yaşayan Rumlar apar topar evlerini, eşyalarını bırakmış, Yunanistan’a göç etmiş. Şimdilerde o eşyalardan geriye pek bir şey kalmasa da evler hala yerli yerinde duruyor. Hayalet şehirde gezer gibi oluyorsunuz burada dolaşırken. Hiçbir yerleşim yok ama evler, kilise ve şapeller olduğu gibi kalmış. Bu tarihi kentte dolaşırken acıkırsanız Kayaköy’ün girişindeki sac böreği yapan teyzelere de mutlaka uğrayın!

Kırklareli’nden Fethiye’ye, Bolu’dan Bursa’ya tarih, doğa ve lezzet dolu, birbirinden keyifli, birbirinden dinlendirici altı rota. Hafta sonları evde oturmak istemeyen, üşenmeyen, biraz da yol yapmayı sevenler için...

Hafta Sonu Kamp Kuralım mı? YEDIGÖLLER

Marmara mı Ege mi? TIRILYE Bursa’nın Mudanya ilçesine bağlı Tirilye, Marmara’ya kıyısı olan şirin bir sahil kasabası. Dar sokaklarında kapı önüne oturmuş örgü ören teyzeleri, rengarenk boyanmış eski taş evleri, zamanında Rum ailelerin ev sahipliği yaptığı tarihi yapılarıyla Marmara’dan çok bir Ege köyü hissi uyandırıyor insanda. Hemen hemen her sokakta bir tarihi yapı çıkıyor karşınıza. Eski bir kilise olan ve Rumların bölgeyi terk etmesinden sonra özel mülke dönüştürülen Dündar Evi ve 1924’te öksüz yurdu olarak açılan Taş Mektep hem hikayeleriyle hem de mimarileriyle en dikkat çekici olanları. Sahil boyunca dizilmiş teknelerde balık ekmek yapılıyor. Bir Eminönü olmasa da, oranın da kendine özgü bir balık ekmek keyfi yok değil. Ayrıca teyze yapımı zeytin, zeytinyağı gibi ürünleri kaçırmayın.

Oldukça engebeli bir yolun ardından Yedigöller’e vardığınızda orman denizini andıran, Hobbit diyarından aşina olduğumuz bir görüntüyle karşılaşıyorsunuz. Heyelan sonucu oluşan set göllerin bir ormanın içine yayıldığını düşünün. Bunlardan bazıları arasında taşlar, dev kayalar ve su akıntıları var. Gerçekten de büyüleyici bir manzara. Bölge doğa yürüyüşleri yapmak, kamp kurmak ve fotoğraf gezileri gerçekleştirmek için ideal.

31


YAŞAMA DAİR

ELEKTRIK ÇARPMALARINDA YAPILMASI GEREKENLER Elektrik çarpmalarının nedenleri, sonuçları; elektrik çarpmalarında yapılması ve yapılmaması gerekenler, çarpma sonrası ilkyardım, kısacası elektrik çarpmalarının insan sağlığına etkileri ile ilgili bilinmesi gereken her şeyi bu yazıda bulabilirsiniz. Elektrik çarpmasının nedenleri • Yüksek gerilimli elektrik çarpmaları: İş kazaları sonucu meydana gelen yüksek gerilimli elektrik çarpmaları genellikle tedbirsizlikten kaynaklanmaktadır. • Düşük gerilimli elektrik çarpmaları: Küçük çocukların kabloları ısırması, prizlere metal cisimler sokması, elektrikli cihazların uygunsuz yerlerde kullanımı, ıslak ellerle elektrikli cihazlara dokunulması, bilgi sahibi olunmadan tamir işlerine girişilmesi bu duruma örnektir. Elektrik çarpmaları sonucu meydana gelen sorunlar nelerdir? Baş-boyun yaralanmaları: Elektrik çarpması sonucu düşme, baş-boyun kırıklarına yol açabilir. 32

Kalp-dolaşım sistemi sorunları: Bazı durumlarda elektrik çarpmaları kalbin durmasına yol açabilir. Bunun yanında sinir sistemlerinde geçici veya kalıcı hasarlar oluşabilir. Cilt: Elektrik çarpmaları sonucu ciltte yaralanmalar oluşabilir. Görme hasarı: Bazı durumlarda elektrik çarpmaları körlüğe neden olabilir. Solunum yetmezliği: Elektrik çarpmaları sonucunda solunum yetmezliği görülebilir. Elektrik çarpması sonrasında neler yapılmalı? Akım vücutta hasara neden olur. Yaralanmanın derecesi akımın miktarına bağlıdır. Sinir sistemi ve hayati organlardan akım geçmediği sürece daha az zararlıdır. Şok etkisi ile adale gerilmesi sonucu denge kaybedilebilir


Elektrik çarpmalarında yapmamanız gereken üç şeyi asla unutmayın; sigortaları kapatmadan çıplak elle kazazedeye kesinlikle dokunmayın; yanık bölgeye yoğurt, salça, diş macunu gibi maddeler kesinlikle sürmeyin; yanık bölgesinde bilezik, künye, yüzük varsa mutlaka çıkarın. ve olay yüksek bir yerde gerçekleşiyorsa düşme meydana gelebilir.

• Kazazedeye hastanede yardımcı olabilecek kaza hakkındaki ayrıntılara dikkat edin.

Elektrik şokunda ilk yardım için aşağıdaki sıra izlenebilir:

Elektrik çarpmalarında yapılmaması gerekenler nelerdir?

• Elektriği kesmek için sigortaları kapatın, • Tahta, sopa, deri eldiven gibi yalıtkan bir cisim ile kazazedenin elektrik ile olan bağlantısını kesin, • Hastayı giysilerinden çekerek bölgeden uzaklaştırın, • Lastik tabanlı ayakkabı giyin ve kuru bir lastik eldiven takın, • 112 acil servisini arayın, • Çocukları olay yerinden uzak tutun, • Kazazedenin üzerinde yanan giysi, ayakkabı veya kemer gibi bir eşya varsa çıkartın, • Hastayı mümkün olduğu kadar az hareket ettirin, • Temiz bir sargı beziyle yanık yerinin üstünü kapatın, • Dilin boğaza kaçmaması için kazazedeyi yan yatırın, • Kazazede soluk almıyorsa ağızdan ağıza solunum yapın, • Kazazedenin ayaklarını yukarı kaldırın, • Gerekli olduğu takdirde kazazedeye kapalı kalp kompresyonu yapın, • Varsa yanık tedavisi uygulayın, • Kazazedenin sakin kalmasını sağlayın, • Bir çay kaşığı yemek sodası ve bir çay kaşığı tuzu 1/3 litre suda eritin ve ilk yarım saat içerisinde kazazedeye içirin, • Kazazedenin vücut sıcaklığının düşmemesi için bir battaniye ile üzerini örtün ve acil yardım ekibinin gelmesini bekleyin,

• Sigortaları kapatmadan çıplak elle kazazedeye kesinlikle dokunmayın, • Yanık yerine yoğurt, salça, diş macunu gibi maddeler sürmeyin, • Yanık bölgesinde bilezik, künye, yüzük varsa mutlaka çıkarın. Elektrik çarpmalarına karşı alınması gereken önlemler • Elektrik işleriyle uğraşırken yalıtkan materyaller kullanın, • Prizlere kapak takın, • Elektrik tesisatına kaçak akım rölesi takın.

33


Kültür Ajandası

Sinema SEN KİMİNLE DANS EDİYORSUN? Vizyon Tarihi: 17 Kasım 2017 Yönetmen: Burak Aksak Oyuncular: Binnur Kaya, Demet Özdemir, Uraz Kaygılaroğlu Annesiyle babasının vefatından sonra bir türlü toparlayamayan, hayata dair sorunları olan Aysel, yaşadığı bunalımlı günlerinden kurtulmak için kendini dansa verir. Dans ile hayata geri tutunan Aysel, Şengül Dans Okulu'na dahil olarak yeni bir hayata merhaba der. Filmin yönetmeni Burak Aksak aynı zamanda senaryosunu da yazdı.

YOL AYRIMI Vizyon Tarihi: 10 Kasım 2017 Yönetmen: Yavuz Turgul Oyuncular: Şener Şen, Mert Fırat, Rutkay Aziz Mazhar, hayatını babasından devraldığı tekstil imparatorluğunu büyültmeye adamıştır. Bunun için de agresif ve acımasız yöntemler izlemekten çekinmez. Fakat Mazhar'ın yaşadığı trafik kazası birçok şeyi değiştirir. Kaza Mazhar'ın hayata yeniden tutunmasını sağlar. Belki böylece geçmişten bugüne fark etmeden taşıdığı ağır yükten de kurtulabilecektir...

Kitap ASLINDA / ERCAN KESAL İletişim Yayınları Bizim sesimiz aslında yaşadığımız coğrafyanın, kişisel ve toplumsal tarihimizin ve belleğimizin bize bağışladığı bir “tını”dır. Aslında yazmıyorum da bir şey çekip izletiyorum gibi. Aslında klasik diye adlandırdığımız bütün yönetmenlerin bir sinema felsefecisi gibi yaşadıklarını söyleyebiliriz. Aslında, iyilik kendiliğinden ve istenmeden vermek değil midir? “Sinemanın atına binmiş, edebiyatı kırbaç yapmış” bir yazarla söyleşiler… Hekim sıfatıyla hastalarının, yazarlığıyla Anadolu’nun sır kâtibi olan Ercan Kesal, edebiyatla ilgili, eserleriyle ilgili, memleketle ilgili, hal-i pürmelâlimizle ilgili, taşrayla ilgili, insan halleriyle ilgili, umut ve direnişle ilgili, ahlâkla ve vicdanla ilgili, sinemayla ilgili sohbet ediyor bizimle.

34


ÇİNGENELER ZAMANI MÜZİKALİ TRUMP KÜLTÜR VE GÖSTERİ MERKEZİ, İSTANBUL 26-27 Kasım 2017, Pazar-Pazartesi / Saat: 20.30 1980’lerin Yugoslavya’sında her daim neşe ile yaşayan ancak yüzlerine baktığımızda her bir çizgide hüzünlerini görebildiğimiz çingenelerin aşkları, ayrılıkları, neşeleri, acılarıdır; zaman zaman güldürüp, zaman zaman da hüzünlendiren… Kızını kaybetmiş iki torununa hayatını adamış bir büyükanne ve başından bela eksik olmayan oğluyla yaşayan bir annedir Hatica… Tüm saflığıyla aşık olan ancak büyükannesinin kararıyla kardeşi için yollara düşen, zengin olmak hayaliyle kalbindeki beyazı siyaha çeviren bir torun ve hayallerindeki Hollywood’a ulaşmak isterken sahip olduğu saf aşkı kaybeden genç bir çingene kızın hikayesidir anlatılan…”

Konser 45’LİK ROCK GRUBU KURTALAN EKSPRES 15 KASIM'DA BEYRUT PERFORMANCE’TA Barış Manço'nun 1972 yılında kurduğu ve vefatına kadar birlikte çalıştığı grup 15 Kasım’da Beyrut Performance’ta hayranları ile buluşacak. Adını, Haydarpaşa-Kurtalan hattında çalışan Kurtalan Ekspresi'nden alan grup, kurulduğu günden bu yana çeşitli kişilerle çalıştı. Başlangıçta Murat Ses, Celal Güven, Caner Bora ile başlayan grup 1976'dan itibaren Kılıç Danışman ve Ahmet Güvenç'in katılımıyla devam etti. 1978'den itibaren Ömür Gidel ve Bahadır Akkuzu'nun katılımıyla şekillendi. Yıllarca Barış Manço ile birlikte çalan grup, Barış Manço'nun vefat etmesi üzerine Cem Karaca'yla çalışmaya başladı. Albüm yapma fikri Barış Manço'nun vefatı nedeniyle ertelendi. 2003 yılında "3552" adıyla çıkan albüm beklenen ilgiyi görmedi. Grup 2011 yılında Barış Manço, Cem Karaca ve Bahadır Akkuzu'yu anma adına, farklı sanatçıların vokal yaptığı “Göğe Selam” adında bir tribute albüm çıkardı.

Fuar Takvimi EP CHINA Uluslararası Elektrik, Ekipman ve Teknolojileri Fuarı Sektör: Elektrik 20-22 Kasım 2017, Şa nghay / ÇİN HEFİ EV ELEKTRONİĞİ FUA RI Sektör: Elektrik-Elektr onik 21-24 Aralık 2017, IFM / İstanbul CES 2018 Tüketici Elektronik Fu arı Sektör: Elektrik-Elektr onik 9-12 Ocak 2018, Las Vegas / ABD INTERSEC Uluslararası Güvenlik Fuarı Sektör: Elektrik-Elektr onik 21-23 Ocak 2018, Du bai / BAE GAMING İSTANBUL Dijital Eğlence ve Oyun Fuarı Sektör: Elektrik-Elektr onik 1-4 Şubat 2018, İstan bul Kongre Merke

zi

35


Bulmaca

Çok konuşma huyu

Peru’nun plakası

At üretilen çiftlik

Resimdeki ünlü oyuncu

Uzun edebiyat türü

Kıl, tüy

(Göz için) Biraz kapamak

Bir sayı Şiilik

Su, ma

Ustalık, maharet

Kara Kuvvetleri (kısaca)

Sandalı geriye yürütme

Notada duraklama Çok zayıflamak Tümör

Japon lirik dramı Bir filmin deneme kaydı

Bir tür elektrikçi el aleti

İstanbul’un, Fatih ilçesine bağlı bir semt

Canlı bir varlığın içinde bulunduğu doğal şartların bütünü

Çevirgeç Süre geçmek

Oy

Kütükleri çekmek için uçlarına çakılan, halkalı çivi

Bir şeyi inceleyebilmek için, kesildiğinde ortaya çıkan yüzey

Hint İran dil grubuna verilen ad

Anadolu Ajansı

Gerçeğe ve aslına dayanan

….. Kemal Öykü yazarı

İcar Temiz, namuslu

İnsanların nefretine uğramış, melun

Çiçeksiz bitkilerde üreme organı

Yemek

Vücuda kan dağıtan en önemli atardamar

Camdan yapılmış derince kap

Nezretmek

Atlas

Spor yarışmalarında seyircileri coşturan kimse Yüz örtüsü

Hidro Elektrik Santrali

Schneider Electric’in E-ticaret satış merkezi

Acımasızca

Neodim’in simgesi

İncelik, zariflik

Molibden (simgesi)

Kazaklarda başbuğ

Fas’ın plaka imi

Çinko’nun simgesi Sazın en ince ses veren teli

Lezzet Padişahların erkek çocuklarına verilen san Ham maddeyi işleyip mal üretme

Plaj kenarında üzerine uzanılan koltuk

Yapma,etme

Şube, bölüm

Yayla atılan ilkel bir silah Romen Rakamlarında 1000

Elektrik direnç birimi

Özdeş Bulut

Kalsiyum’un simgesi

Erzincan’ın bir ilçesi

Rahmaninov’un tek perdelik ünlü operası

Denizcilikte yelken aç komutu “Vadide ki Zambak” Fransız yazar Honore de ….. Gaye, hedef

Pekmez toprağı

Karışık renkli

Rıhtımın su üstünde olan bölümü

Amerikan Profesyonel Basketbol Ligi Çok seyrek olarak Demir’in simgesi

Sergen Elmasın yontulmuş yüzlerinden her biri

Çorum’un Mecitözü ilçesinde bir kaplıca

Küçük bitkilere verilen ortak ad

www.partner.schneider-electric.com adresine kaydolarak bulmacanın çözümüne ulaşabilirsiniz.

36


FAZPuan Mobil Uygulama ile puanlarınız artık cebinizde!

FAZPuan etiketi üzerinde yer alan barkodu okutarak çok daha hızlı puan kazanmak için hemen FAZPuan mobil uygulamasını indirin!

fazpuan.com



Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.