otomobilnews Türkiye’nin otomobil e-dergisi
Ocak 2014 Yıl:1 Sayı:12
Kurthan Tarakçıoğlu Kıssadan Hİsse (Bölüm 2)
YENi
Test Sürüşü
Test Sürüşü
FORD MUSTANG Serdar Gökalp
ve Peugeot 2008
Opel Mokka 1.4 AT
Test Sürüşü
Hyundai Santa Fe 2.0 CRDi Shiftronic Mercedes-Benz C-Serisi
Yenilik CLA 45 AMG ile Piste Çıktık
Skoda Rapid 1.6 TDI DSG
Ve ilginizi çekecek daha birçok konu ile sizlerleyiz...
İçindekiler
KÖŞE S. 16 Kazananlar Kulübü
YENİLİK
S. 10
Mercedes-Benz C-Serisi
YENİLİK
S. 20
Ford Mustang
TEST
S. 66
Opel Mokka 1.4 AT
TEST
S. 112
Ford Focus 1.6 TDCi Spor Paket
Kısa haberler
Otomotiv Dünyasından Son Haberler
6
Yenilik
Mercedes-Benz C-Serisi
10
Kurthan tarakçıoğlu Kıssadan Hisse - 2
16
Yenilik
Ford Mustang
20
Ertuğrul Ersin
Sağlam Basıcan
28
Yenilik
Hyundai Genesis
32
Osman Yavuz
Birde Ben Araştırayım Dedim
38
Yenilik
Volvo Concept XC Coupe
42
Röportaj
Serdar Gökalp ve Peugeot 2008
46
Cihad Başusta
Araçların Çekilmesine Artık Son Verilsin
54
Test Sürüşü
Mercedes-Benz CLA 45 AMG
56
Sinan Akad
Neden Trafik Tıkalı?
64
Test Sürüşü
Opel Mokka 1.4 AT
66
Alptekin Işıkalp
Lastik Patlar
78
Test Sürüşü
Skoda Rapid 1.6 TDI DSG
80
Diaroma
Lastikçi
90
Test Sürüşü
Hyundai Santa Fe 2.0 CRDi Shiftronic
98
Sektörden
ODD Satış ve İletişim Ödülleri, 2013 Gladyatörleri
108
Test Sürüşü
Ford Focus 1.6 TDCi Spor Paket
112
Röportaj
Dünyanın En İyi Motorsporları Görevlisi
120
Künye Merhaba,
Otomobil News sadece internet üzerinden yayınlanan, aylık otomobil kültürü dergisidir.
Aylık otomobil kültürü e-dergisi Otomobil News’un 12’nci sayısı ile yine sizlerleyiz.
Genel Yayın Yönetmeni Mehmet Erel mehmet.erel@erelmedya.com
Yeni yılın ilk gününde sektöre bomba gibi düşen ÖTV zamlarının ardından etkisi muhtemelen bir süre daha devam edecek olan buruk bir ocak ayı yaşıyoruz.
Görsel Tasarım Yılmaz Mermer Reklam Rezervasyon Lorem ipsum dolor sit Cenk Yılmaz amet, consectetuer cenk.yilmaz@erelmedya.com
Otomotiv sektörümüzün efsane ismi Kurthan Tarakçıoğlu’nun ana başlığı “Kıssadan Hisse” olan ve “Belirsiz bir dünyada bundan sonra neler olacak?” alt başlıklı yazısının 2’nci bölümü sektörün geleceğini gözler önüne seriyor.
adipiscing elit,
Redaktör Serap Durmaz
Fotoğraflar Mete Özhersek meteozhersek@gmail.com Mert Kocabaş
Dergimizin ocak ayı konuğu Best FM’in sevilen ve haşarı programcısı Serdar Gökalp oldu. Peugeot 2008 içerisinde yaptığımız bu keyifli sohbetin ilginizi çekeceğini düşünüyoruz. Ayrıca size bir de sürprizimiz var. Fanatik seviyede tam bir otomobil sever olan Serdar Gökalp, şubat ayından itibaren “Serdar Testte” köşesi ile bizlerle birlikte olacak ve her ay bir otomobilin test sürüşünü yaparak, görüşlerini sizlerle paylaşacak. Sevgili Serdar’a Otomobil News ailesine hoşgeldin diyoruz.
Hukuk Danışmanı Av. Gürsel Meriç 0542 322 22 70 Katkıda bulunanlar Adil Küçüksarı Alptekin Işıkalp Aydın Dikim Cenk Ceylan Cihat Başusta Dilara İpek Şatır Ertuğrul Ersin Kanat Kale Kurthan Tarakçıoğlu Murat Öztürk Sinan Akad Yavuz Yılmaz
360 Hp gücündeki Mercedes-Benz CLA 45 AMG 4 Matic’i Intercity İstanbul Park Pisti’nde kullandık. Testimizi muhteşem fotoğraflar eşliğinde keyifle okuyabilirsiniz. Bu vesile ile, uzun zamandır ilk defa özel test çekimleri için kapılarını sadece bize açan Intercity İstanbul Park Pisti yöneticilerine çok teşekkür ediyoruz.
Erel Dijital Yayıncılık Hizmetleri Altıntepe Mah. İstasyon Yolu Sok. No:3 Maltepe – İstanbul T: 0216.518 95 95 F: 0216.578 30 20 M: iletisim@erelmedya.com
Tabii ki sürprizlerimiz bu kadar değil. 3 yıldır yayında olan Otomobil News web sitemizin yanında 12 ay önce hayata geçirdiğimiz e-dergimizin 1’inci yıl dönümü ile birlikte daha pek sürpriz sizleri bekliyor olacak. Öyleyse bizi izlemeye devam edin diyor ve sizleri sadece bizde okuyabileceğiniz pek çok özel yazı ve konu ile başbaşa bırakıyoruz.
Buradayız... otomobilnews.com /otomobilnews
editör
/otomobilnews
Mehmet Erel otomobilnews
mehmet.erel@erelmedya.com
KISA HABERLER
HYUNDAI i20 WRC, MONTE CARLO RALLİSİ’NE HAZIR
Geçtiğimiz yıl dayanıklılık ve performans testlerine başlayan Hyundai Motorsport, i20 WRC’yi Monte Carlo Rallisi’nde resmi olarak yarıştırmaya başlıyor. Sadece bir yıl içerisinde yarışlara hazır hale getirilen i20 WRC, diğer Hyundai modellerinin geliştirilmesinde de önemli rol oynayacak. Tamamen genç ve dinamik bir takımdan oluşan Hyundai Motorsport’un yarışlardaki ilk hedefi, her iki aracın da en iyi sonucu elde ederek etapları başarıyla bitirmesi olacak. 7 kapı numarasıyla Thierry Neuville ve 8 kapı numarasıyla da Dani Sordo ile start alacak olan Hyundai Motorsport takımı, Monte Carlo’daki ısınma turlarını da geçtiğimiz günlerde tamamladı. Avrupa’nın çeşitli bölgelerinde, 16 farklı kondüsyonda test gerçekleştiren pilotlar, toplamda 8 bin kilometre yol kat ettiler. Hyundai’nin uzun bir süre ara verdiği WRC’deki ilk yarışı olması açısından büyük önem taşıyan Monte Carlo Rallisi, hem pilotlar hem de i20 WRC için zorlu bir sınav olacak.
JAPONYA’DA 20 MİLYONUNCU SUBARU ÜRETİLDİ Subaru, Japonya’daki 20 milyoncu aracını 9 Ocak’ta Fuji Heavy Industries (FHI) Gunma Yajima Fabrikası’nda düzenlenen törenle üretim bandından indirdi. Subaru, Japonya’da üretime 1958 yılında Gunma Isesaki Fabrikası’nda Subaru 360 minicar aracı ile başladı. Markanın ilk üretim modelleri arasında mini araçlar, Subaru 1000, Leone ve Justy bulunuyordu; daha sonra ise, ürün gamına Legacy, Impreza, Forester ve Outback modelleri eklendi. Bugüne kadar geçen 56 yıllık süreçte gerçekleştirilen toplam üretim ise 9 Ocak 2014 itibariyle 20 milyon adede ulaştı.
otomobilnews / 006
MITSUBISHI L200 PICK-UP PAZARI LİDERİ OLDU Mitsubishi L200, 2006 yılındaki lansmanından bugüne toplam 24.000 adetten fazla satarak Türkiye’de en çok tercih edilen pick-up oldu. Mitsubishi L200, 2013 yılsonu itibarıyla toplam 3.589 adet satış ile %25,6’lık pazar payı elde ederek pick-up pazarı lideri oldu. L200 4x4 Intense ve Instyle modellerinde Super Select 4x4 dört kademeli sürüş sistemi bulunuyor. Super Select dört kademeli sürüş sistemi sayesinde L200, hem arazi koşullarında arazi dört çeker hem de normal yol koşullarında ve yüksek hızlarda sürekli dört çeker olarak hareket edebiliyor. L200 4x4 Instyle ve Intense modellerinde sırası ile sınıfında lider ASTC ve arka diferansiyel kilidi Off-Road donanımı olarak sunuluyor. ASTC güvenlik sistemi, hem aracın virajlarda savrulmasını engelliyor hem de patinaja düşmesini engelleyerek çekişi arttırıyor.
TOYOTA DİZEL MOTORLU VERSO’YU TÜRKİYE’DE ÜRETMEYE BAŞLADI Toyota ile BMW grubu arasında dizel motor tedarik anlaşmasının imzalanmasından 2 yıl sonra, BMW motoru taşıyan ilk Toyota modeli olarak Verso 1.6 D-4D, Toyota Otomotiv Sanayi Türkiye A.Ş. tarafından 8 Ocak 2014 tarihinden itibaren üretilme-
ye başlandı. Böylelikle Verso modeli, 4 dizel ve 2 benzinli motor olmak üzere daha geniş bir ürün çeşitliliğine ulaştı. Bu proje ile aracın mevcut konforu ve dinamik performansı korunarak şanzıman ve araç elektroniğinin yeni motor ile kusursuz birleşi-
mi gerçekleştirildi. Verimliliği ve yakıt emisyonunu iyileştirmek amacıyla motor taşıyıcıları, çift ağırlıklı volan ve debriyaj baskı sistemi, yeni vites kutusu ve duruş-kalkış sistemi gibi parçalar yeniden tasarlandı ve geliştirildi.
DEEZER İLE 30 MİLYON ŞARKI MINI’LERDE Dünyanın 180’den fazla ülkesinde aylık 12 milyon aktif kullanıcıya müzik dinleme hizmeti sunan dijital müzik platformu Deezer’ın MINI ile gerçekleştirdiği işbirliği sayesinde; Deezer MINI Connected eğlence sistemine entegre edildi. Bu entegrasyon sayesinde; MINI’nin sunduğu online servis hizmetleri genişletilirken, Mini sahiplerinin dünyanın herhangi bir yerinde, tek bir üyelikle Deezer’ın 30 milyon parçalık müzik ar-
şivine erişerek müzik keşif deneyimi yaşamaları sağlanıyor. Tarzları ve farklılıkları ile dikkat çeken MINI sahipleri, Deezer entegrasyonu ile bu farklılıklarını otomobillerine uygun bir şarkı ile daha da güçlendirebilecek. Bunun için, Deezer Premium+ üyesi MINI sahipleri, Apple App Store’dan Deezer’ın en son sürümünü indirerek, uygulamayı rahat bir şekilde MINI Connected ile MINI’nin araç içi eğlence sistemine entegre edebiliyorlar. 007 / otomobilnews
YENİLİKLER / MERCEDES-BENZ C-SERİSİ
Yenİ C-Serİsİ İddialı Gelİyor
MERCEDES-BENZ C-SERİSİ
otomobilnews / 010
Türkiye’de ve dünyada satış rekorları kıran Mercedes-Benz C-Serisi’nin yeni nesli 2014 NAIAS - Detroit Motor Show kapılarını açmadan bir gün önce ünlü R&B sanatçısı Kelly Rowland’ın sahne aldığı görkemli bir show ile tanıtıldı.
011 / otomobilnews
YENİLİKLER / MERCEDES-BENZ C-SERİSİ
AVANTGARDE tasarım konsepti, aracın sportif sedan özelliğini ön plana çıkarırken, EXCLUSIVE tasarım konsepti incelikli tasarıma ve modern lükse vurgu yapıyor. Mercedes-Benz C-Serisi, en yüksek satış hacmine ulaşan model olması nedeni ile “Mercedes-Benz” için özel bir önem taşıyor. C-Serisi’nin 2007 yılında piyasaya sürülen bir önceki versiyonu tüm dünyada bugüne kadar 2,4 milyon adedin üzerinde satıldı. Yeni C-Serisi yalın; ancak heyecan verici dış ve birinci sınıf iç mekân tasarımıyla yenilikçi bir yaklaşım sunuyor. Yandan bakıldığında uzun kaput, geriye alınmış yolcu kabini ve kısa konsollar C-Serisi’nin klâsik ve dengeli Mercedes-Benz sedan yapısını tanımlıyor. Yeni C-Serisi’nin modern görünüme sahip geniş ve lüks iç mekânı duygulara hitap eden sadelikle dinamik sportifliği mükemmel bir şekilde harmanlayarak uçak seyahatlerinde ekonomi sınıfından birinci sınıfa geçilmiş hissi yaratıyor. Yeni C-Serisi’nde üç fark-
otomobilnews / 012
lı tasarım konsepti sunuluyor: Avantgarde, Exclusive ve AMG. Bu seçenekler kullanıcılara araçlarını daha fazla kişiselleştirme imkânı sağlıyor. AVANTGARDE tasarım konsepti, aracın sportif sedan özelliğini ön plana çıkarırken, EXCLUSIVE tasarım konsepti incelikli tasarıma ve modern lükse vurgu yapıyor. C-Serisi’nin AMG tasarım konsepti ise araca tamamen sportif bir karakter kazandırıyor. Yeni C-Serisi’nde aracın önündeki Mercedes-Benz yıldızı sportif görünüm isteyenler için radyatör ızgarası üzerinde ya da modern klâsik tasarımı tercih edenler için aracın kaputu üzerinde olmak üzere iki farklı şekilde yerleştirilebiliyor. Yeni nesil C-Serisi’nde sunulan önemli bir yenilik de aracın orta konsolunda yer alan “dokunmatik kumanda” (touch pad). Bu bölüm, akıllı telefonlar-
da olduğu gibi parmak hareketleriyle tüm ana ünitelerin oldukça pratik bir şekilde kullanılmasını ve çalışmasını sağlıyor. Aynı zamanda bu bölümde harfler, rakamlar ve özel karakterler herhangi bir dilde el yazısıyla girildiğinde dahi eksiksiz olarak algılanabiliyor. Önemli bilgileri doğrudan ön panelde sürücünün görüş alanında görüntüleyen, sanal gösterge paneli (HUD) de yeni C-Serisi’nde sunulan bir başka yenilik. Aracın sunduğu teknolojik sistem, araç hızı, hız limiti, navigasyon sistemi bilgileri ve DISTRONIC PLUS mesajlarını da ekrana aktarıyor. Yeni C-Serisi’nde tamamen ye-nilenen bilgieğlence sistemi, dokunmatik çalışma özelliğinin yanı sıra tüm fonksiyonları hızlı bir şekilde gösteren etkileyici animasyonlar ve görsel efektlere sahip. Yeni C-Serisi’nde klima sistemi de tamamen yenilendi ve performans, ve-
Yeni C-Serisi yalın; ancak heyecan verici dış ve birinci sınıf iç mekân tasarımıyla yenilikçi bir yaklaşım sunuyor. Yandan bakıldığında uzun kaput, geriye alınmış yolcu kabini ve kısa konsollar C-Serisi’nin klâsik ve dengeli Mercedes-Benz sedan yapısını tanımlıyor.
013 / otomobilnews
YENİLİKLER / MERCEDES-BENZ C-SERİSİ rimlilik, hava ve kontrol kalitesi tamamen artırıldı. Yeni C-Serisi “Akıllı Sürüş“ konseptinin bir parçası olarak yeni E ve S-Serisi araçlarda sunulan üstün teknolojik sistemler ile konfor ve güvenliği daha da üst seviyelere taşıyor. Destek sistemleri en son radar, kamera ve sensör teknolojilerine dayanıyor ve yakın sürüş, yorgunluk, karanlık gibi kaza nedenlerine sebep olan öğeleri hedef alıyor. Yeni geliştirilen destek sistemlerinin bazıları sadece uyarırken bazıları tehlikeli durumlarda sürücüye müdahale de edebiliyor. Sürücünün yorgunluğunu tespit ederek uyaran Konsantrasyon kaybı uyarıcısı (Attention Assist)
l
Arkadan çarpma risklerini azaltan Çarpışma önleme sistemi (Collision Prevention Assist)
l
Takip edilen araç ile aradaki mesafeyi sürekli koruyan, hatta trafik sıkıştığında otomatik olarak dur-kalk yapmasını sağlayan Distronic Plus
l
Olası kazayı algılayan ve yolcuları kazayı en hafif şekilde atlatmaya hazırlayan Pre-Safe®
l
Aracın şerit içinde kalmasını denetleyen ve aktif müdahalede bulunan Aktif Şerit Takip Yardımcısı (Active Lane Keeping Assist)
l
Yeni C-Serisi “Akıllı Sürüş“ konseptinin bir parçası olarak yeni E ve S-Serisi araçlarda sunulan üstün teknolojik sistemler ile konfor ve güvenliği daha da üst seviyelere taşıyor.
otomobilnews / 014
Aracın rahat park edilebilmesini sağlayan ve park etme yardımcısı içeren ön ve arka park sensörleri Parktronic
l
Ön ve arka taraflardaki dört kameradan gelen görüntü bilgilerini kullanarak, aracın ve çevresinin kuş bakışı görünüşünü çıkaran, manevra sırasında, park yerlerine giriş çıkışta kolaylık sağlayan 360-derece kamera
l
Uzun huzmeli farları, trafik durumuna göre diğer araç sürücülerinin gözünü almayacak şekilde otomatik ayarlayan Adaptif Uzun Far Yardımcısı PLUS Ağırlığı100 kilogram azaltılarak hafiflik sıralamasında segmentinin lideri konumunda bulunan yeni C-Serisi, tümü ECO start/stop fonksiyonuna sahip ve Euro 6 emisyonu standartlarındaki güçlü ve verimli benzinli ve dizel motorları ile bir önceki versiyonuna kıyasla % 20’ye varan bir yakıt tasarrufu sağlıyor.
l
Yeni nesil C-Serisi’nin BlueDIRECT dört silindirli benzinli motorları, yüksek verimi sınıfının en iyisi konumunda olan emisyon performansı ile bir araya getiriyor. 4MATIC sürekli dört tekerden
çekiş sistemi ise aracın çekiş ve sürüş dengesini artırmaya yardımcı olurken aynı zamanda aracın sportif karakterini de ön plana çıkarıyor. Opsiyonel olarak sunulan ön ve arka akslarda havalı süspansiyon (AIRMATIC) sistemine sahip kendi segmentindeki ilk araç olan yeni C-Serisi’nde, AGILITY SELECT düğmesi kullanılarak “Comfort”, “ECO”, “Sport” ve “Sport+” gibi farklı sürüş seçenekleri tercih edilebiliyor. Yeni Mercedes-Benz C-Serisi pazara 1.6 litre hacminde, 156 PS gücündeki benzinli motoru ve 7G-TRONIC otomatik şanzımanlı C 180 versiyonu ile sunulacak. C 180’in yanı sıra 2,1 litre hacminde 170 PS gücünde dizel motora sahip C 220 BlueTEC ve 2,0 litre hacminde 184 PS gücünde benzinli motora sahip C 200 versiyonları sipariş üzerine sunulabilecek.
Yeni Mercedes-Benz C-Serisi pazara 1.6 litre hacminde, 156 PS gücündeki benzinli motoru ve 7G-TRONIC otomatik şanzımanlı C 180 versiyonu ile sunulacak. C 180’in yanı sıra 2,1 litre hacminde 170 PS gücünde dizel motora sahip C 220 BlueTEC ve 2,0 litre hacminde 184 PS gücünde benzinli motora sahip C 200 versiyonları sipariş üzerine sunulabilecek.
Yeni C 180, Nisan 2014’te 125.000 TL’den başlayan fiyatlarla Türkiye’de satışa sunulacak.
015 / otomobilnews
KÖŞE / KURTHAN TARAKÇIOĞLU / kurthan@ktconsulting.com.tr
KAZANANLAR KULÜBÜ
Kıssadan Hİsse (Bölüm 2/2)
Belirsiz bir dünyada bundan sonra neler olacak? Bu yazı dizisinin ilk bölümünde mevcut otomotiv dağıtım modeli üzerinde çok yüksek baskı var demiş, bunun gerekçelerini ortaya koyarak mevcut durumu ve buna bağlı öngörülerimizi irdelemiştik. Bu bölümde ise ölçek ve kapsam üzerinde yapısal eylemlerin gerekliliğinden bahsederek en büyük zorlukların ise insanlar ve kurumsal organizasyonlar üzerinde olacağına değineceğim. Bayi ağı ve bayilik tesislerinde ölçek ve kapsam değişecektir ve bu yapısal değişikliklerden kastım şunlardır; • Gerçekleşecek daha az bayi ziyareti, gelecekte daha az bayi anlamına gelmektedir. • Daha fazla çoklu marka satış noktaları ortaya çıkacak. • Marka başına ve bayi başına azaltılmış emlak yatırımları söz konusu olacak. • Marka başına daha az servis yeri ve daha fazla çoklu marka servis atölyeleri, dijital dünyada ise daha merkezileştirilmiş ve paylaşılan fonksiyon-
otomobilnews / 016
lar gündeme gelecektir. Böylece markaların satış ağlarının yalın ve daha entegre olması gerekecektir. Müşterilerin daha az bayi ziyaretleri daha az satış noktasını doğuracaktır; ama giderek farklılaşan müşteri ihtiyaçlarının, bilindik tek tip formatta bayilik yapısı tarafından karşılanması mümkün olmayacaktır. Karmaşıklığına rağmen farklı ortaklık ve yönetim yapıları gelecekte doğru sonuçlar sağlayacaktır. Alt bayi, uydu tesis ve servis noktası gibi kavramlar daha fazla hayatımıza girecektir. Ayakları üzerinde durabilmesi için satış ve servis ağı yatırımlarını azaltmak gerekecektir. Online aktivitedeki artış, yeni ve ikinci el araç fiyatlandırmasını baskı altına alacaktır. Bağımsız tamircilerin artan ve iyileşen varlığı, tamir ve bakım fiyatlandırmasını aşağıya doğru zorlayacaktır. Bu doğrultuda gerçekleşecek bayi ağlarındaki rasyonalizasyon, otomobil perakendeciliğine olan talebi azaltacak ve
‘
KURTHAN TARAKÇIOĞLU
Markaların satış ağlarının yalın ve daha entegre olması gerekecektir. Müşterilerin daha az bayi ziyaretleri daha az satış noktasını doğuracaktır; ama giderek farklılaşan müşteri ihtiyaçlarının, bilindik tek tip formatta bayilik yapısı tarafından karşılanması mümkün olmayacaktır.
‘
Marka başına ve bayi başına azaltılmış emlak yatırımları söz konusu olacak.
perakende tesislerinin değeri düşecektir. Bunlarla birlikte, online kanalların mevcut bayi ağlarına entegre edilmesi gerekecektir. Böylesine bir değişimde ise “stratejik” ve/veya “taktik” tercihler söz konusu olacaktır. Stratejik tercihlerde; farklı ürün teklif edebilme, fiyatlandırma, marjlar, bayinin rolü, müşteri temas yönetimi, ürün ve tedarik zinciri sistemi özellikleri rol oynayacaktır. Taktik tercihlerde ise; bayi sözleşmelerinin etkisi, distribütör hedefleri ve doğrudan satış için konacak prim sistemleri ve son olarak da mevcut teşkilatın değişim maliyeti için destek söz konusu olacaktır. Bu arada, kullanılmış araç işindeki fırsatlar da internetin etkileri tarafından tahrik edilmektedir. Online kanallarında büyüme, geniş ve zengin veri, yeni davranış şekilleri ve yeni ürünler, ortaya çıkmakta olan faydanın büyümesi ve ölçekli olma-
sı sebebiyle, işletme şekillerinde salt ticaretten perakendeciliğe geçiş yaşanacaktır. Yedek parça tedariki işinin de geniş pazar anlayışı ve mevcuttan daha üst düzeyde planlanması gerekmektedir; ancak buna bazı yetkili bayiler katılım göstermeyecektir. Bağımsız bir stratejik iş birimi olarak yedek parça işi; önceleri toptan satış odaklı yaklaşımdan, bulunurluk, tedarik hızı, fiyatlandırma gibi unsurları iyileştirerek hizmet seviyesini yukarı çekmiş ve merkezileştirilmiş stok envanteri, teslimat filosu ve müşteri destek gibi birimleri güçlendirerek daha perakende odaklı olacaktır. Değişen davranışları ve ihtiyaçları sebebiyle müşteri temasının ise merkezi olarak ele alınması gerekecektir. Artan online aktivite; daha geniş saatlerde, belirli olmayan konumdaki bir müşterinin kay-
dı gibi hususlar ihtiyaçların değişimine sebep olmuştur. Bu yüzden; paylaşılan iletişim merkezi, entegre süreçler ve entegre sistemler ile yeni bir yapı ve sistem ile müşterilere tüm ihtiyaçları için tek bir irtibat noktası verilmesi söz konusu olacaktır. En büyük zorluk ise insanlar ve kurumsal organizasyonlar üzerinde olacaktır. Üç tip bayi organizasyon modeli vardır ve birinden diğerine geçiş devam etmektedir. Bayi işletmeciliği ilk başlarda “girişimcilik” yapısı ile başlar, deneyimin değer kazandığı “yetkilendirilmiş” yapıya geçiş olur ve son olarak da “işveren” modeline dönüşür. Bayilerin kurucuları artık aktif olmaması, büyüyen iş ölçeğinin sermaye katılımını sağlamak için daha zor bir ortam yaratması ve son olarak standartlaştırılmış süreçler ve sistemler sebebiyle, organizasyonel iş modelinde de “girişimcilik” modelinden, önce “yetki-
017 / otomobilnews
‘
KÖŞE / KURTHAN TARAKÇIOĞLU / kurthan@ktconsulting.com.tr
Gelecekte üretici firmalar bayilerin üstünde, arkasında veya etrafında olmayacak, online destek, internet satış temsilciliği, filo satış temsilciliği, ilişki yönetimi, tamir ve bakım, yedek parça toptan satışı gibi konularda onlarla birlikte çalışıyor olacaklar.
‘
Yedek parça tedariki işinin de geniş pazar anlayışı ve mevcuttan daha üst düzeyde planlanması gerekmektedir.
lendirilmiş organizasyon” modeline ve nihayetinde de “işveren” modeline bir geçiş gözlenecektir. Zira artık bireysel özgürlükler azaltılacak, merkezileşme ve uzmanlaşma artacaktır. Bununla birlikte deneyime dayalı karar süreçlerinden veri odaklı karar verme süreçlerine eğilim söz konusu olacaktır. Son olarak da marka deneyiminde tutarlılığa odaklanılacaktır. İşte bunların hepsi girişimci ya da yetkilendirilmiş organizasyon modelinin terk edilerek işveren-çalışan ilişkisini daha sistematik bir yola sokacaktır. Kişisel etkileşim, fiziksel faktörlere göre müşteriler tarafından çok daha değerlidir. Dolayısıyla satış ekibinin tavrı, bilgi düzeyi, ihtiyaçları anlaması ve deneme sürüşü gibi özellikler, tesisin iç ve dış görüntüsü gibi özelliklere göre daha önemlidir. Müşteri deneyiminin üç öğesi vardır: Ürün veya hizmetler, süreçler ve yaşam boyu ilişki. Biz sadece ilk ikisine odaklanma eğilimindeyizdir. Halbuki müşteri ile yaşam boyu ilişki, müşteri deneyiminin kalitesini belirler. İyi bir bayi ekibi; sadık müşteriler ve sonucunda da iyi iş performansı yaratır. Bu sonuç, ürün ve süreçlerden çok, müşterilerin kendilerini nasıl hissettiklerine odaklanmayı gerektirir. Bunu sağlamak için de kültür ve ödüllendirme sisteminde değişim yaratmak gerekir. Toparlarsak, mevcut otomotiv dağıtım modeli üzerindeki yüksek baskı, ölçek ve kapsam üzerindeki yapısal eylemler ve en büyük zorlukların yaşanacağı insanlar ve kurumsal orga-
otomobilnews / 018
nizasyonlar gibi tüm bu unsurlar gelecekte otomotiv bayilerinin şeklini değiştirecekler. Gelecekte üretici firmalar bayilerin üstünde, arkasında veya etrafında olmayacak, online destek, internet satış temsilciliği, filo satış temsilciliği, ilişki yönetimi, tamir ve bakım, yedek parça toptan satışı gibi konularda onlarla birlikte çalışıyor olacaklar. Böylece geleneksel dağıtım modelinin sonu gelecek. Yani, bazı sorumluluk ve maliyetler bayiden üreticiye/dağıtıcıya geçerken, perakende işine birlikte odaklanılarak amaç ve hedeflerde uyum sağlanacaktır. İmtiyazlı bayi kontratları yerine acente kontratlarının daha fazla kullanıldığını göreceğiz. İşletim süreçlerinde arabirim değil tam entegre olunarak müşteri verileri ve stoklar gibi bilgiler ortak kullanımda olacak. Gelecekte otomotiv işinde daha az ticaret ama daha fazla perakendecilik olacak. Kampanya ve teşvik sistemlerine yeniden odaklanılarak satışı satın almaktansa talep yaratma ve tüketiciyi motive etme yoluna gidilecek. Bayi yatırımının etkinliği ön plana alınarak metrekare başına satış ve kârlılık gibi ölçüm kriterleri ortaya çıkacak. Geliştirilmiş sistem desteği ve karar alma mekanizmaları ile sezgi, önsezi ya da deneyime dayalı ticaret yerine daha veri odaklı kararlar ile perakende yönetimi yapılacak. Kısaca daha güçlü, süreç odaklı ve rakamlarla yapılacak bir iş yönetimi yapılıyor olacak.
‘
İnsana yapılacak hatalı yatırımın bir risk olabileceğini ve bu konunun en üst düzeyde kararlılık gerektirdiğini kabul edecekler.
Müşteri işlemleri değil, ilişkileri ön planda tutulacak. Bu ne demek? Müşteri memnuniyetinin gerçek ölçümü, birim başına kârlılık yerine ömür boyu müşteri değeri, elde etme yerine elde tutma, kâr marjları veya satış işlemlerine bakmaktansa ciro ve kâr toplamlarıyla müşteri sadakatine odaklanma ve son olarak da satış yapıcılardan çok ilişki yapıcılardan oluşan yeni bir çalışan profili ile karşı karşıya kalınacak. Çalışanların bir sarf malzemesi değil, bir varlık olduğu da iyice anlaşılacak ve insan kaynakları politikaları daha da ön plana çıkacaktır. Tüm bu değişimler gelecekte bayi ağlarının yapısını ve stilini dönüştürecekler; ama dans etmek için iki kişi gerekir! Üreticiler; bayilerin yapacakları yatırımların doğru noktalarda ve yeni formatta olmasını sağlarken, ağırlıklı olarak bilişim
‘
gibi altyapı yatırımlarını paylaşarak destek sağlayacak ve bugünün değil yarının bayi ağı standartlarını planlıyor ve uyguluyor olacaklar.
Bayiler ise mülklerinin bir emeklilik fonu olduğunu kabullenerek hemen şimdi adapte olacaklar. İnsana yapılacak hatalı yatırımın bir risk olabileceğini ve bu konunun en üst düzeyde kararlılık gerektirdiğini kabul edecekler. Son olarak da, dijital dünyanın karmaşık ihtiyaçlarını karşılamak üzere yeni tip çalışanları istihdam ederken, eskilerden kurtulacak ve mevcutları da sürekli geliştirmeye odaklanacaklar. Unutmayalım ki; bugün anlamlı görünen yarın muhtemelen öyle olmayacak. Bu hiç bitmeyecek !!! “Asla Vazgeçmeyenler”in yeri, Kazananlar Kulübü’nde tekrar görüşmek üzere...
Gelecekte otomotiv işinde daha az ticaret ama daha fazla perakendecilik olacak. Kampanya ve teşvik sistemlerine yeniden odaklanılarak satışı satın almaktansa talep yaratma ve tüketiciyi motive etme yoluna gidilecek. 019 / otomobilnews
YENİLİKLER / FORD MUSTANG / Y: Sinan Akad sinan.akad@otomobilnews.com
Yenİden
YENi FORD MUSTANG
otomobilnews / 020
Tamamen yenilenen Ford Mustang, geliştirilmiş motor ve şanzıman seçenekleriyle Mustang markasına layık güç ve performans özellikleri sunuyor. 021 / otomobilnews
YENİLİKLER / FORD MUSTANG / Y: Sinan Akad sinan.akad@otomobilnews.com
Emme manifoldu ve turbo besleme aracın daha iyi nefes alması ve daha yüksek verimlilik sağlaması için Mustang’de en iyi hale getirildi. 309 PS’den fazla tahmini gücü ve 407 Nm. torkuyla EcoBoost motor, gerçek bir Mustang motorundan beklenen özellikleri karşılıyor. Tamamen yeni 2.3 litrelik EcoBoost motor, Mustang’in motor serisini turbo besleme teknolojisiyle buluşturuyor. Üstün performans ve yakıt verimliliği özelliklerini bir arada isteyen sürücülerin ihtiyaçlarına cevap vermek üzere tasarlanan EcoBoost motor, özel olarak Mustang için geliştirildi. Emme manifoldu ve turbo besleme aracın daha iyi nefes alması ve daha yüksek verimlilik sağlaması için Mustang’de en iyi hale getirildi. 309 PS’den fazla tahmini gücü ve 407 Nm. torkuyla EcoBoost motor, gerçek bir Mustang motorundan beklenen özellikleri karşılıyor. Ford EcoBoost Motor Mühendisliği Müdürü Scott Makowski: “Bu EcoBoost motor, geniş ve kesintisiz tork eğrisi ve her koşul altında mükemmel sürülebilirlik özellikleriyle, her devirde Mustang sürücülerinin beklediği performansı sağlıyor.” dedi. Ford’un global Ecoboost motor ailesinin en yeni üyesi olan ve doğrudan yakıt enjeksi-
otomobilnews / 022
Doğrudan yakıt enjeksiyonu, çift bağımsız değişken egzantrik zamanlaması ve turbo besleme teknolojisi gibi en yeni teknolojiler kullanılarak geliştirilen 2.3 litrelik motorla, yakıt verimliliğine sahip büyük motor gücü ve torku elde ediliyor.
023 / otomobilnews
YENİLİKLER / FORD MUSTANG / Y: Sinan Akad sinan.akad@otomobilnews.com
Motor, ürettiği bu güç ile daha kuvvetli gaz tepkimesinin yanı sıra emisyon değerlerinde düşüş ve verimlilikte artış sağlayan düşük dönme dirençli çift çıkışlı turbo besleme sisteminin kullanıldığı ilk Ford motoru olma özelliğine de sahip. yonu, çift bağımsız değişken egzantrik zamanlaması ve turbo besleme teknolojisi gibi en yeni teknolojiler kullanılarak geliştirilen 2.3 litrelik motorla, yakıt verimliliğine sahip büyük motor gücü ve torku elde ediliyor. Motor, ürettiği bu güç ile daha kuvvetli gaz tepkimesinin yanı sıra emisyon değerlerinde düşüş ve verimlilikte artış sağlayan düşük dönme dirençli çift çıkışlı turbo besleme sisteminin kullanıldığı ilk Ford motoru olma özelliğine de sahip. Silindir kapağında, iç ve dış silindir çiftlerini, turboya giden her emme boğazına ayrıştıran entegre bir egzoz manifoldu bulunuyor. Egzoz çıkışının, ateşleme sırasında bir sonraki silindirden ayrı tutulması karışım kayıplarını ortadan kaldırıyor ve türbin pervanesine giden egzoz enerjisini azamiye çıkarıyor. Sonuçta, sürücü manevra yapmak istediğinde daha
otomobilnews / 024
hızlı bir tork artışı ve çift turbo besleme konfigürasyonuna benzer bir performans anlamına geliyor. Ayrı egzoz çıkışları, egzoz subaplarının daha uzun süre açık kalmasını sağlayarak pompalama kayıplarını azaltıyor ve özgül yakıt tüketimini yaklaşık yüzde 1 oranında iyileştiriyor. Böylesine yüksek bir motor gücü karşısında dayanıklılık kritik önem arz ediyor. Mustang EcoBoost motoru üzerinde yapılan dayanıklılığa yönelik geliştirmeler ise şu şekildedir: Güçlendirilmiş çelik krank mili Piston soğutma jetleri Çelik piston yayı taşıyıcıları Yüksek kaliteli yatak malzemeleri Geliştirilmiş supap yuvası malzemeleri Güçlendirilmiş çelik piston kolları Merdiven gövdeli yatak başlıklarıyla
donatılmış yüksek basınçlı pres döküm alüminyum silindir bloğu Derin hazneli, pres döküm alüminyum yağ karteri Mustang’in güçlü kalbi Mükemmel bir V8 motoru olmadan hiçbir Ford Mustang motor dizisi tam olmazdı. 5.0 litrelik V8 motor, yeni nesil araca, özellikle yüksek motor hızlarında daha iyi nefes almasını sağlayan bir dizi geliştirilmiş özellik sunuyor. Herhangi bir motordan daha fazla güç ve tork almanın sırrı silindirlere hava girişini sağlamakta ve hava çıkışında yatar. Bu prensip doğrultusunda V8 üzerinde yapılan geliştirmeler şu özellikleri içeriyor: Daha büyük emme supapları Daha büyük egzoz supapları Geliştirilmiş emme kam milleri Geliştirilmiş egzoz kam milleri
Yüksek devirlerde supapların tamamen kapanmasını sağlayan sertleştirilmiş supap yayları Yeni silindir kapağı kaplaması–geliştirilmiş kanallar ile supaplara daha düz bir geçit sunarak emme ve egzoz akışı kolaylaştıran; yanma odası üzerinde yapılan modifikasyonlar, daha büyük subapların kullanılmasına imkân tanıyan üst kapak. Güçlendirilmiş sinter piston kolları–yüksek devirlerde kullanım için daha hafif ve daha dayanıklı. Geliştirilmiş piston başları–daha derin kesikler, yeni daha büyük supapları açık hale getirir. Güçlendirilmiş krank mili-daha yüksek devirlerde kullanımı destekler. Geliştirilen bu özellikler sayesinde motorun 426 PS’den fazla güç ve 529 Nm. tork elde etmesi bekleniyor. Yeni emme manifoldu, daha düşük devirlerde kanal akışını kısmen kapatmak üzere tasarlanmış turbo kontrol subaplarını içeriyor. Bu, turbonun dağılım ve dönme özelliklerini arttırırken, hava-yakıt karışımını iyileştiriyor. Sonuç olarak, daha fazla yakıt tasarrufu, rölanti istikrarı ve daha düşük emisyon oluşumu sağlıyor. Emme tarafındaki değişken egzantrik zamanlaması, orta kilit fazörleriyle artık çok daha fazla ayarlama seçeneğine sahip. Bu, çeşitli motor devirlerinde, subap zamanlamasının optimum bir şekilde kontrol edilmesini sağlayarak yakıt tasarrufunu arttırırken emisyonu düşürüyor. Şanzımanlar Mustang, üstün performans ve günlük kullanım özelliklerini kendinde topluyor. Günlük kullanımda vites değişimini araca bırakmak isteyen; ancak yollar keyifli hale geldiğinde kontrolü ellerine almak isteyen sürücüler, direksiyon üzerine monte edilen, “Select-Shift” altı ileri vitesli otomatik vites kutusunda standart olarak sunulan vites değiştirme kollarını kullanabilecekler. Otomatik şanzıman seçeneğinde ye-
025 / otomobilnews
YENİLİKLER / FORD MUSTANG / Y: Sinan Akad sinan.akad@otomobilnews.com
Mustang, üstün performans ve günlük kullanım özelliklerini kendinde topluyor. Günlük kullanımda vites değişimini araca bırakmak isteyen; ancak yollar keyifli hale geldiğinde kontrolü ellerine almak isteyen sürücüler, direksiyon üzerine monte edilen, “Select-Shift” altı ileri vitesli otomatik vites kutusunda standart olarak sunulan vites değiştirme kollarını kullanabilecekler.
niden tasarlanan vites kutusu, güçlendirilmiş düz dişlilere sahip. Bu düz dişliler vites kutusunu daha sağlam bir hale getirirken aynı zamanda ağırlığı azaltıyor. İçeride ise kavramalar optimize edilmiş ve çalışma sıcaklığı, sürtünmeyi azaltmak için arttırılmış. Yeni Mustang’in Getrag manuel şanzımanında, daha kısa vites geçişleri ve daha fazla kesinlik sağlamak üzere geliştirilmiş bir vites bağlantı tasarımı bulunuyor. Sürüş stillerine ve yaşam tarzlarına uyum sağlayacak güç aktarma organı seçenekleriyle yeni Mustang, modern tasarımını geride bırakmayacak modern bir teknolojiyle donatıldı; ama yine de özünde bir Mustang olarak varlığını sürdürüyor. Peki bu güzel makine ülkemize gelir mi? Ford ancak özel sipariş alırsa getirir ki son ÖTV artışından sonra bence kimse cesaret edemez.
otomobilnews / 026
027 / otomobilnews
KÖŞE / ERTUĞRUL ERSİN / ertugrul.ersin@ikok.org.tr
SAĞLAM BASICAN! 2013 hızlı bir şekilde kapandı. Aralık sonuçları henüz açıklanmadı; ancak pazarın toplam büyüklüğü 800 bin adedi bularak 2010’dan beri devam eden büyüme eğilimini sürdürdüğü tahmin ediliyor. Oldukça hareketli geçen KasımAralık aylarından iletişim de payını aldı. Satış sıralamasında ilk 4’te olan markalar beklendiği gibi marka satış kampanyaları yaptılar. Lider VW en temel otomobil ‘insight’larından yola çıkan ve daha önce de yayınlanan range filmini yayına sokarken, Renault görsel ve sözel olarak en net olan işi yapmış göründü. (VW 3/5, Renault 3,5/5) Aralarında en iddialı işi Fiat yaptı; ancak mesaj görsel olarak düzgün desteklenmeyince biraz geride kaldı. (2/5) Ford ise 4 marka arasında en az iz bırakan işi yaptı. (1,5/5) Tabii ki kampanya filmleriyle satış rakamlarının paralel başarıda olması gibi bir kural yok. Bazen en başarısız işi yapan markanın, en çok satışa ulaştığını da görüyoruz. Burada önemli konu, satış filmi de olsa ana marka adına bırakacağı iz. Bu açıdan aslında en başarılısı VW. Full insight diyebileceğimiz türde bir iş çıkardılar. Bu insight’lar (Türkçesi iç görü; ama bana çok anlamsız geliyor, o nedenle İngilizcesini tercih ediyorum.) brieflerde, strateji toplantılarında hep konuşulur; ama nedense kreatif işlere pek yansımaz. VW bu boşluğu iyi doldurdu. Artık kimse benzerini yapmaya kalkışamaz. otomobilnews / 028
Aralık sonu sonuçlarını merak ederken, 1 Ocak’ta açıklanan ÖTV artışı ve ödeme sistemleriyle ilgili diğer kurallar sektörü allak bullak etmişe benziyor. Fiyatlar ciddi arttı. Ocak-şubat zaten satışların düştüğü bir dönemdi, şimdi iyice azalmış. 1-2 ay sonra rakam analizlerinde muhtemelen göreceğiz. Durum iletişimi de etkiler. Bir süre sessiz kalınsa da, bahara doğru kampanyalar yola çıkar. Satış baskısı ve daralan pazar, markaları marka imajından çok satış odaklı mesajlara yönlendirir. Beklentiler bu yönde.
‘
Bu arada Kasım 15’ten bu yana yayınlanan başka filmler de oldu. Opel Insignia kısa süreli bir yayınla Alman teknolojisi mesajını vurgulayan bir film girdi. Demo da başarılı. Önceki Insignia filmlerine göre daha iyi. (3/5) Fiat Doblo hamasi bir katalog filmi yapmış. (1/5) Citroen’in de mesajı net olmayan, karmaşık bir filmiyle karşılaştık. (1/5) Renault ise kırmızı Clio’yu Milano plakasıyla dinamik biçimde caddelerde dolaştırmış. (3/5) VW Caravelle konfor ve duruş yani prestij vurgulamış. Strateji tamam; ama fikir zayıf kalmış. (2/5) Peugeot yeni cash cow’u 208 için fantastik bir film yapmış; ancak çok karışık, mesaj çıkmıyor. (2/5) Bu arada Dacia, yeni Duster filmini yayınladı; ancak 2 kere karşılaşmama rağmen, ev ortamının
ERTUĞRUL ERSİN
Oldukça hareketli geçen KasımAralık aylarından iletişim de payını aldı. Satış sıralamasında ilk 4’te olan markalar beklendiği gibi marka satış kampanyaları yaptılar. Lider VW en temel otomobil ‘insight’larından yola çıkan ve daha önce de yayınlanan range filmini yayına sokarken, Renault görsel ve sözel olarak en net olan işi yapmış göründü.
‘
Muhteşem bir iş. Kesinlikle 2013’ün en iyi otomotiv iletişimi olarak görüyorum. Marka mesajından yola çıkan ve markayı hiç söylemeden bu kadar başarılı olan bir işi uzun zamandır hatırlamıyorum.
Fiat Doblo hamasi bir katalog filmi yapmış. (1/5) Citroen’in de mesajı net olmayan, karmaşık bir filmiyle karşılaştık. (1/5) Renault ise kırmızı Clio’yu Milano plakasıyla dinamik biçimde caddelerde dolaştırmış. (3/5) VW Caravelle konfor ve duruş yani prestij vurgulamış.
hengamesinde ikisini de sessiz seyretmek zorunda kaldım(Bebek olunca böyle oluyormuş). O nedenle değerlendirme yapmam yanlış olur. Ne var ki, söz olmadan da kendini anlatan, mesajı veren işler her zaman en makbul işlerdir. Hatta filmin off line montajında mesaj algılanıyorsa, bilin ki o film başarılı bir filmdir. Bu açıdan bakınca Duster’da mekânlar çok iyi, görüntüler mükemmel; ama mesaj diyaloglar olmadan çıkmıyor. YILIN EN İYİ İŞİ LASSA’DAN GELDİ Geçenlerde bir arkadaşımın yönlendirmesiyle Lassa viral filmini You Tube’da izledim. Muhteşem bir iş. Kesinlikle 2013’ün en iyi otomotiv iletişimi olarak görüyorum. Marka mesajından yola çıkan ve markayı hiç söylemeden bu kadar başarılı olan bir işi uzun zamandır hatırlamıyorum. Kaportacı bölümüne ekstra bayıldım bu arada. Dijital ortam böyle kullanıl-
malı işte. “Ben anlamam, sağlam basıcan!” Henüz izlemeyenlere şiddetle tavsiye ediyorum. Don Duran-Titre bakalım yazın, karşınıza geliyor. Düşünen, yazan, çizen, onaylayan, çeken, besteleyen, söyleyen ve bana haber eden Bora’ya sonsuz teşekkürler. “Oh be, böyle işler de yapılıyor çok şükür.” (5*/5) Petlas yayına devam eden bir diğer marka. Markanın kat edecek çok yolu olduğunu söylemiştik. Fena işler çıkmıyor; ancak en önemlisi devamlılık. Markayı iyice oturtmak istiyorlarsa, mesajdan önce görünürlük sağlamaya devam etmeleri daha önemli. Unutmayalım ki, 20 yıl önce Lassa da bu kadar sağlam basmıyordu. (3/5) Gelecek ay 2013 yılsonu rakamları çıkmış olur. Yeni reklam da az olacağından 2013 pazar ve reklam genel değerlendirmesi yapacağız. 029 / otomobilnews
YENİLİKLER / HYUNDAI GENESIS
VE İNSAN GENESIS’İ BAŞTAN YARATTI
HYUNDAI
GENESIS Koreli Hyundai’nin dan itişli ilk premium sedan otomobili Genesis, 2014 yılına yepyeni özellikler ve üst düzey teknolojik donanımlarla giriyor. Eskisine göre artık daha sportif, daha elit ve daha kaliteli bir görünüme kavuşan yeni Genesis, geliştirilmiş gövdesiyle üstün konfor sunuyor.
otomobilnews / 032
033 / otomobilnews
YENİLİKLER / HYUNDAI GENESIS
Rafine edilmiş sürüş özelliklerine sahip yeni otomobilin şık bir görüntüsü var. 2009 yılında tanıtılmasının ardından “Akıcı Tasarım Felsefesi”nin en gelişmiş ve en modern bir örneği olan Genesis, böylece markanın dizayn anlamında geldiği son noktayı da gözler önüne seriyor. Yeni Genesis, Hyundai’nin gelişmiş model ağına lüksü ve zarafeti de getirirken aynı zamanda premium sedan pazarından önemli ölçüde pay almak istiyor. Lüks sedan segmentinin standartlarını belirleyen birçok donanıma sahip olan otomobil, geçtiğimiz günlerde sadece Kore’de 3500’ün üzerinde ön sipariş alarak dikkatleri üzerine topladı. Hyundai, 2014 yılında global olarak toplam 62.000 adet Genesis satmayı planlıyor. Bu rakamın 32.000 adeti Kore pazarı için hedeflenirken, geri kalan 30.000 adet ise diğer pazarlarda kendisine alıcı bulacak. Hyundai Genesis, Avrupa pazarında sadece 3.8 lt. V6 ve dört tekerlekten çekiş sistemiyle satılacak. Yeni Hyundai Genesis, 4990 mm. uzunluğa,
otomobilnews / 034
1890 mm. genişliğe ve 1480 mm. yüksekliğe sahip. 3010 mm. dingil mesafesiyle yerini aldığı önceki modele göre 75 mm. daha uzun. Bu artış iç mekânına ekstra genişlik ve ferahlık sağlamış oluyor. Rafine edilmiş sürüş özelliklerine sahip yeni otomobilin şık bir görüntüsü var. 2009 yılında tanıtılmasının ardından “Akıcı Tasarım Felsefesi”nin en gelişmiş ve en modern bir örneği olan Genesis, böylece markanın dizayn anlamında geldiği son noktayı da gözler önüne seriyor. Sade ve yumuşak çizgileri en sportif hatlarla birleştiren Genesis, karakteristik olarak altıgen ızgaraya ve sportif bir arka kısma sahip. Otomobilin iç
Hyundai Modern Premium felsefesi için oldukça önemli olan Genesis, iç mekânında CO2 sensörü, otomatik acil fren destek sistemi (AEB), kalitesi artırılmış deri döşemeli-elektrikli koltuklar, 9.2 in. HD dokunmatik multimedya sistemleri, arka takip-mesafe kontrolü, dört taraflı araç çevresi kamera sistemi, akıllı park sistemi ve daha birçok konfor öğeleri bulunuyor.
035 / otomobilnews
YENİLİKLER / HYUNDAI GENESIS
Sade ve yumuşak çizgileri en sportif hatlarla birleştiren Genesis, karakteristik olarak altıgen ızgaraya ve sportif bir arka kısma sahip. Otomobilin iç mekânı da tıpkı dış tasarımı gibi sade; ama bir o kadar kaliteli donanımları sunuyor. mekânı da tıpkı dış tasarımı gibi sade; ama bir o kadar kaliteli donanımları sunuyor. Hyundai Modern Premium felsefesi için oldukça önemli olan Genesis, iç mekânında CO2 sensörü, otomatik acil fren destek sistemi (AEB), kalitesi artırılmış deri döşemeli-elektrikli koltuklar, 9.2 in. HD dokunmatik multimedya sistemleri, arka takip-mesafe kontrolü, dört taraflı araç çevresi kamera sistemi, akıllı park sistemi ve daha birçok konfor öğeleri bulunuyor. Aktif güvenlik sistemleri açısından da önemli gelişim gösteren Hyundai Genesis, radar kontrollü üst düzey “Akıllı Sürüş Kontrolü- i-Driving” ile birlikte çalışan, entegre Head-Up Display ve kör nokta algılama sistemi ile destekleniyor. Yeni nesil HTRAC dört tekerlekten çekiş sistemi ile donatılan Genesis, aynı zamanda çok noktadan bağlantılı yeni arka süspansiyonlarıyla eski nesle göre büyük farklılıklar gösteriyor. Çekiş kontrolü ve sürüş dinamizmleri açısından da gelişmişlik gösteren yeni Genesis, ıslak ve kuru zeminde (Eco-Normal-Spor ve kar) üstün yol tutuş sağlaması için sayısız testlerden geçirildi. Viraj dönüş kont-
otomobilnews / 036
rol sistemi (ATCC) ile birlikte sunduğu üst düzey konfora ek olarak yeni nesil V6 ve V8 benzinli motorlarla sunulan otomobil, sırasıyla 3.0 lt, 3.3 lt, 3.8 lt ve 5.0 lt GDI versiyonlara sahip. Güçleri 257 ile 425 beygir arasında değişen motorlar, arkadan itiş ve dört tekerlekten çekiş sistemiyle birlikte sunuluyor. Kalitesi yüzde 37.7 artırılmış ultra güçlü çelikten üretilen otomobil, ayrıca dokuz yeni gövde rengine sahip. Hyundai Motor Company Yönetim Kurulu Başkanı ve CEO’su Mong-Koo Chung yaptığı açıklamada, “Yeni Genesis, Hyundai’nin en gelişmiş teknolojileri ve kapsamlı kalite yönetiminin bir yansıması olarak adeta yeniden doğarak lüks sedan sınıfına taptaze bir hava getiriyor. Yeni Genesis, segmentindeki güçlü rakipleriyle kıyasıya mücadele edecek. Hem Uzakdoğu ve Amerika hem de Avrupa pazarlarında satışa sunularak markanın premium bakış açısını kullanıcılarıyla buluşturacak. Hyundai özellikle son yıllarda büyük bir atılım içerisinde ve bu hızlı yükselişi sürdürmeye devam edecek. Geçmişte olduğu gibi 2014’te de tüm pazarlardaki ilk hedefimiz “Müşteri Memnuniyetinde 1 Numara Olmak”, dedi.
Viraj dönüş kontrol sistemi (ATCC) ile birlikte sunduğu üst düzey konfora ek olarak yeni nesil V6 ve V8 benzinli motorlarla sunulan otomobil, sırasıyla 3.0 lt, 3.3 lt, 3.8 lt ve 5.0 lt GDI versiyonlara sahip. Güçleri 257 ile 425 beygir arasında değişen motorlar, arkadan itiş ve dört tekerlekten çekiş sistemiyle birlikte sunuluyor.
037/ otomobilnews
KÖŞE / Osman Yavuz / osman_yavuz_oy@yahoo.de
BİR DE BEN ARAŞTIRAYIM DEDİM Aslında fikir, arkadaşlar arasındaki bir akşam yemeğinde oluştu. Hani bir erkek muhabbeti klâsiğidir ya otomobil… O akşam da konu döndü dolaştı otomobile geldi. Masadaki otorite(!) olarak soruların ardı arkası kesilmedi tabi. Onlar sordu ben cevaplamaya çalıştım. Muhabbetin otomobil ile ilgili ayağı akşamın en uzun tartışılan gündem maddesi olarak akıllarda kaldı. Sohbetimizin uzlaşılamayan noktasını ise “6070 bin liram var, ne otomobil alayım?” sorusuna gelen cevaplar oldu. Bir yanda “paranın karşılığı ‘yeni’ otomobili alır sorunsuz kullanırım” diyenler, diğer yanda ise “ikinci el de olsa Audi, BMW veya Mercedes gibi premium iyidir” diyenler. Görüşler o denli zıt ve birbirine uzaktı ki; “Bu konu bir kamuoyu yoklamasını hak ediyor.” dedim kendi kendime. Farklı alanlarda profesyonel ekiplerce hazırlanan ve sonuçları açıklanan kamuoyu yoklamalarının sonuçlarını farklı mecralardan okuyoruz. Doğal olarak öylesine profesyonelce olamazdı; ama tarafsız net bir sonuç için izlenecek belli bir yol-yordam mutlaka olmalıydı. “100 kişiye sordum” tadındaki girişim için 8 tane soru belirledim. Soruları farklı eğitim, meslek, gelir gurubu ve ilgi alanlarına sahip olduğunu düşündüm arkadaş çevreme gönderdim ve cevaplarını rica ettim. Açık söylemek gerekirse, kolay yutulur bir
otomobilnews / 038
Osman Yavuz
Farklı alanlarda profesyonel ekiplerce hazırlanan ve sonuçları açıklanan kamuoyu yoklamalarının sonuçlarını farklı mecralardan okuyoruz. Doğal olarak öylesine profesyonelce olamazdı; ama tarafsız net bir sonuç için izlenecek belli bir yol-yordam mutlaka olmalıydı. “100 kişiye sordum” tadındaki girişim için 8 tane soru belirledim.
‘
Bazı otomobil üreticileri modellerine kimi zaman telaffuzu bile güç isimler veriyor.
100 kişinin cevaplarını incelediğimde yeni otomobilde Volkswagen Golf, Nissan Qashqai ve Ford Focus modellerinin öne çıktığını gördüm. lokma değilmiş o kadar cevabı irdelemek, yorumlamak ve sonuca bağlamak. İtiraf edeyim ki; zaman zaman “keşke hiç bulaşmasaydım” dediğim de oldu. Öncelikle bu yazıyı yazmamda sorularımı cevaplayarak bana destek olan dostlarıma teşekkür etmek isterim. Ardından sorulara bir göz atalım; cinsiyet, yaş, meslek, yeni araç-ikinci el araç tercihi, marka-model tercihi, sınıf tercihi, tercihi belirleyen öncelikler ve tercih öncelik sıralaması. Şimdi de anketimden çıkardığım sonuçlara bir göz atalım. KADINLAR “YENİ”, ERKEKLER “2. EL” DİYOR Anketime katılan 100 kişiden 48’i kadındı. Sonuçlara göre kadın kullanıcıların hemen hepsi belirlenen limitler dâhilindeki olası “yeni” otomobili tercih ediyor. Tek bir istisna ise tercihini ikinci el de olsa SUV’dan yana kullanıyor. Erkek katılımcılarda ise
durum biraz daha farklı. 52 erkekten 34’u “2. el olsun” diyor. Aslında 6070 bin lira barajında alınabilecek 2. el otomobillerde yelpaze oldukça geniş; ancak öne çıkanlar premium sedanlar, gösterilen adres ise BMW 3 serisi. Kadınların adresi ise büyük oranda Nissan Qashqai. Kadın-erkek ayrımı yapmaksızın 100 kişinin cevaplarını incelediğimde ise yeni otomobilde Volkswagen Golf, Nissan Qashqai ve Ford Focus öne çıkarken, 2. el otomobilde ise BMW 3 serisi, Audi A3 ve BMW 1 serisi öne çıkıyor. Bu noktada yaş önemli etken; yaşı daha genç olanlar kompakt premium tercih ederken, orta yaş premium orta sınıf diyor. Dikkatimi çeken bir diğer konu ise mesleğin ve eğitimin otomobil tercihine olan etkisi oldu. Mühendisler adeta ağız birliği etmişçesine Alman veya Japon otomobili derken Alman otomobillerinin sayısı ağırlıkta. İşletmeciler ve satış pazarlama çalışanla-
rı içinse otomobil tercihinde yakıt tüketimi en önemli kriter olarak öne çıkıyor. Hazır konu otomobil tercihine etki eden kriterlere gelmişken birkaç istisna hariç kadınlar için öncelikli kriter tasarımken, erkeklerde öncelikli kriter performans. Kadın kullanıcılar için ikinci en önemli kriter güvenlikken, performanstan ödün vermeyen erkek kullanıcıların ikinci önceliğinin yakıt tüketimi olması ise gerçekten de önemli bir çelişki! Yakıt tüketimi kadın kullanıcıların üçüncü önceliği iken, erkek kullanıcılar otomobil tercihinde üçüncü öncelik olarak tasarıma bakıyor. MÜHENDİSLER “ALMAN” VEYA “JAPON” DİYOR Otomobil tercihine meslek/eğitim etkisi açısından da bakılabilir aslında. Gelen cevapları incelediğimde gördüm ki; mühendislerin tercihi marka ve modellerden bağımsız olarak Alman veya Japon otomobillerinden yana. Hatta, Alman otomobillerinin ağırlık039 / otomobilnews
‘
KÖŞE / CİHAD BAŞUSTA / cihadbasusta@yahoo.com / twitter: cihadbasusta
Konu, rakamların beraberinde getirdiği basitliğe gelmişken; ben bu konuda Almanların tercih etmiş olduğu sistematiğe hayranım.
ta olduğunu bile söyleyebilirim. Cevap verenlerin 12’si mühendisti. Bunların beşi Alman, dördü ise Japon otomobili tercih ediyor. Yine cevapları mesleklere göre incelediğimde gördüm ki; hangi basamakta olursa olsun şirketlerin pazarlama departmanında çalışanların otomobil alımındaki öncelikli kriteri yakıt tüketimi. Anketime katılan 100 kişinin 14’ü pazarlamada çalışıyor ve bunların dokuzu “yakıt tüketimini” öncelikli kriter olarak ilk sıraya yerleştirmiş durumda. Pazarlamacıların ikinci tercih kriterini ise “ikinci el değeri” oluşturuyor. Asıl şaşırtıcı olansa, konfor ve/veya güvenlik donanımlarının birkaç istisna hariç en son kriter olarak sıralanıyor olması. otomobilnews / 040
İSTİSNALARA DA SAYGIMIZ VAR Hani derler ya, “İstisnalar kaideyi bozmaz.” diye, işte öyle bir şey bu. Gelen cevaplar içerisinde istisnalar da vardı. Tercihini ikinci elden yana kullananlardan bazılarının otomobil tercihleri tek kelimeyle istisnaydı. Örneğin Volvo XC60 veya XC70 tercihi gelen cevaplar içerisinde tekti. Tıpkı BMW M5 gibi. Doğal olarak belirlenen bütçe dâhilinde en iyi ihtimalle 10 yıllık bir araç söz konusu olacaktır. Üstelik 5,0 litrelik V8 motorun beraberinde getirdiği vergi yükü altında ezilmek ne kadar akıllıca, tartışmaya açık bir konu doğrusu. Cevabı veren arkadaşımla bunu ayrıca masaya yatırmayı düşünüyorum. Chevro-
Dikkatimi çeken bir diğer konu ise mesleğin ve eğitimin otomobil tercihine olan etkisi oldu. Mühendisler adeta ağız birliği etmişçesine Alman veya Japon otomobili derken Alman otomobillerinin sayısı ağırlıkta. İşletmeciler ve satış pazarlama çalışanları içinse otomobil tercihinde yakıt tüketimi en önemli kriter olarak öne çıkıyor.
‘
Bence karmaşık, telaffuzu ve yazması zor, sofistike, seksi isimler bir otomobilin kalıcılığına ve uzun ömürlü olmasına engel.
let Captiva veya Kia Sportage ile Hyundai ix35 de istisna oluşturan otomobiller olarak notlarım arasındaki yerini almış durumda. Cevaplar arasındaki bir diğer istisnayı ise Skoda Octavia oluşturuyor. Tıpkı Alfa Romeo Giulietta gibi. Aklımda en çok yer eden cevap ise “Osman’a sorarım, o bana Alman der, dediğini alırım.” oldu. Arkadaşımın güvenini boşa çıkartmamayı umuyorum, sağ olsun. SİZDEN GELECEK CEVAPLARI MERAK EDİYORUM Bu, arkadaş çevremden gelen cevaplardan derlediğim bir yorumdu. Merak ettiğim ise okuyucularımızdan gelen cevaplar. Sizlerden ricam aşağıdaki sorulara cevap vererek osman_yavuz_oy@yahoo. de adresine mail atmanız. Cevaplarınızı benzer bir şekilde yorumlayıp otomobil tercihlerinizden bir “Top10” oluşturup yayınlayalım. Bakalım okuyucumuzun, yani sizlerin “Top10” u neymiş? 60.000-70.000 bütçe ile alınabilecek otomobiller için; 1- Cinsiyetiniz? 2- Yaşınız? 3- Mesleğiniz? 4- Yeni araç mı, 2. el araç mı tercih edersiniz? 5- Hangi sınıf araç tercih edersiniz? 6- Marka ve model olarak araç tercihiniz? 7- Araç tercihinde dikkate alacağınız ilk üç unsur*? *Tasarım, Güvenlik, 2. El Değeri, Yakıt Tüketimi, Performans, Marka Algısı/Değeri Prestij, İç Mekân Genişliği, Bagaj Genişliği, Bakım/Yedek Parça Maliyeti
100 kişinin cevaplarını incelediğimde 2. el otomobilde BMW 3 serisi, Audi A3 ve BMW 1 serisi öne çıkıyor. Yaş önemli etken; gençler kompakt premium derken, orta yaş premium orta sınıf diyor. 041 / otomobilnews
YENİLİKLER / VOLVO CONCEPT XC COUPE
VOLVO CONCEPT
XC COUPE
otomobilnews / 042
Modern spor ekipmanlarının tasarımından ilham alan ve Volvo’nun yeni Ölçeklenebilir Ürün Mimarisi’nin güvenlik becerilerini sergileyen Volvo Concept XC Coupe, aktif yaşam tarzına sahip insanlar için sofistike ve yetenekli bir otomobil.
043 / otomobilnews
YENİLİKLER / VOLVO CONCEPT XC COUPE
Modern, yüksek teknoloji ürünü spor ekipmanlarıyla olan bağlantı, konsept otomobilde oldukça belirgin. Tasarım ekibinin ilham kaynakları arasında yerçekimi sporcuları için teknolojik koruyucu ekipmanlar geliştiren İsveç şirketi POC da var. Volvo’nun üç konsept otomobilinden ikincisi olan yeni Volvo Concept XC Coupe. Üç konsept otomobil, şirketin yeni Ölçeklenebilir Ürün Mimarisi’nin (SPA) hayati unsurlarını sergilemek için tasarlandı: Kendinden emin duruş, orantılar ve en belirgin tasarım imzaları… İki kapılı, dört kişilik Volvo Concept XC Coupe, kardeşi Volvo Concept Coupe ile güçlü bir bağa sahip. Bununla birlikte, daha büyük 21 inç jantlar, daha fazla vurgulanmış çamurluk çıkıntıları ve daha yüksek tavan hattı, hep birlikte daha güçlü bir izlenime ve daha zengin, etkili bir görünüme katkıda bulunuyor. Gösterge paneli ile ön aks arasındaki uzatılmış mesafe hâlâ çok güçlü bir görsel öğe. Yetenekli duruş, yeni kaput
otomobilnews / 044
ve aracın uzunluğu boyunca zarif bir yay şeklinde uzanan omuz çizgisi gibi ayrıntılarla vurgulanıyor. Modern, yüksek teknoloji ürünü spor ekipmanlarıyla olan bağlantı, konsept otomobilde oldukça belirgin. Tasarım ekibinin ilham kaynakları arasında yerçekimi sporcuları için teknolojik koruyucu ekipmanlar geliştiren İsveç şirketi POC da var. Tasarım ekibi ayrıca, estetik ile fonksiyonellik arasında doğru dengeyi tutturmak için modern bir yorumla yan çıtalar ve karter kaplaması gibi geleneksel SUV öğelerine de yer verdi. Tüm bunlar gösterişli tasarımla daha bütün, etraflarını çevreleyen gövde bölgeleriyle daha uyumlu hale getirildi. Tıpkı Vol-
vo Concept Coupe gibi Volvo Concept XC Coupe’nin yüzü de kaputtaki yeni girinti-çıkıntılar ve T şekilli DRL kılavuz ışıklarına sahip farlarla çevrili ‘yüzen’ ızgara ile karakterize edildi. Stop lambalarının görünümü de Volvo Cars’ın yeni tasarım yönüne dair ayırt edici bir unsur. Volvo Cars, 1997’de V70 Cross Country’i tanıtarak yepyeni bir segmentin yolunu açtı. Bu seri o zamandan beri sürekli gelişti ve genişledi. Günümüzde ise XC60 ve XC70 aracılığıyla Volvo V40 Cross Country’den XC90’a kadar uzanıyor. Thomas Ingenlath, “Volvo Concept XC Coupe’yle, yetenekli sağlamlık ve etkileyici zarafetin bu eşsiz karışımını, daha sprotif bir konuma taşıdık.” diyor.
045 / otomobilnews
Röportaj / serdar gökalp / Y: Mehmet Erel / F: Mert Kocabaş
Serdar
Gökalp ve
Peugeot 2008
Best FM’in neşeli, eğlenceli ve başarılı programcısı Serdar Gökalp ile biraz hayatından, biraz otomobillerden bahsettik ve bu sohbeti Peugeot 2008’in içerisinde gerçekleştirdik. otomobilnews / 046
047 / otomobilnews
Röportaj / serdar gökalp / Y: Mehmet Erel / F: Mert Kocabaş
Bazen arkadaşlarım soruyor, programa nasıl hazırlanıyorsun diye. Hazırlanmıyorum; çünkü ben radyo programı yapmak için yaşıyorum zaten. Hiçbir zaman yarın nelerden bahsedeyim diye bir düşüncem olmadı. Ben zaten çok şey yaşıyorum ve hayat beni bunları anlatmaya sevk ediyor. Serdar Gökalp’in radyoculuk serüveni nasıl başladı? S.G: Ben aslında amatör olarak televizyoncuydum. Amatör olan ben değil kanaldı. Bir müzik kanalıydı. Bir süre sonra anlaşamadık ve önüme radyo fırsatı çıktı. Kabul ettim ve başladım. İyiki de başlamışım. Bugüne kadar çeşitli radyolarda çalıştım ve 2005 yılından beri Best FM’deyim. Serdar Gökalp nasıl bir insandır? Radyoda gerçek Serdar’ı dinleyiciye yansıtıyor musunuz? S.G: Bazen arkadaşlarım soruyor, programa nasıl hazırlanıyorsun diye. Hazırlanmıyorum; çünkü ben radyo programı yapmak için yaşıyorum zaten. Hiçbir zaman yarın nelerden bahsedeyim diye bir düşün-
otomobilnews / 048
cem olmadı. Ben zaten çok şey yaşıyorum ve hayat beni bunları anlatmaya sevk ediyor. Komedyenlik ayrı bir dava. Radyoda yapıyorsan radyo programcısı, televizyonda yapıyorsan televizyon programcısı oluyorsun; ama biraz daha komediye dayalı olduğunda ona göre yaşıyorsun. Mesela çok komik bir adam vardır; ama ailesinin yanında komik, işyerinde düzgün, okulda birazcık daha komik, okuldan sonra başka bir yerde daha komik vs. Öyle olmuyor zaten. Gündelik yaşantımda da böyle bir adamım. Nasıl bir adam? Yayında dinlediğiniz gibi bir adam. Radyo dışında özel ilgi alanlarınız nelerdir? S.G: Çocukluğumdan beri otomobil-
lerle ilgileniyorum. Ayrıca boksla ilgileniyorum; ancak aktif olarak yapamıyorum. Boksa vahşet diyenler var. Boksa vahşet diyenleri buraya çağırsak, üç kuralını söyle desek yüzüme bakarlar. Boks, yüzmeden sonra vücuttaki bütün kasları çalıştıran tek spordur. İlk otomobiliniz neydi? Çok otomobil değiştirdiniz mi? S.G: İlk otomobilim 97 ya da 98 Renault 9 Broadway’di. O zamanlar 12 liraya depo doluyordu. Sonra Tempra oldu. Sonra bir ara Opel Tigra. Saymaya devam edersem sanırım 5-6 sayfa sadece bunlar tutacak. Sadece 2013 yılı içerisinde 8 tane otomobil satın almışım. Ben otomobillerimi biraz sert kullanırım. O yüzden
İlk otomobilim 97 ya da 98 Renault 9 Broadway’di. O zamanlar 12 liraya depo doluyordu. Sonra Tempra oldu. Sonra bir ara Opel Tigra. Saymaya devam edersem sanırım 5-6 sayfa sadece bunlar tutacak.
049 / otomobilnews
Röportaj / serdar gökalp / Y: Mehmet Erel / F: Mert Kocabaş spor otomobilleri daha çok severim. Onlar sert kullanıma biraz daha elverişlidir. Gaz tepkimeleri hızlı araçları seçiyorum. Bilerek de sahibi oluyorum, kaba bir tabirle “Sözüm parama geçer” derler ya, emanet otomobil kullanırken insan çekiniyor çünkü. Otomobil benim olduğunda limitlerine kadar kullanıyorum, yani denemek için araç satın alıyorum diyebilirim. Aralarında çok uzun süre bindiğim de oldu, 3 günde sattığım da. Notere gittik, otomobili aldım, kullanıyorum. Sonra bir şeyini beğenmedim, hemen satacağım bunu dedim. Sağolsun bir arkadaşım geldi, baktı, beğendi, verdi parayı, noterden satışını yaptık. Otomobili aldı gitti ve sonra ilk satışın ruhsatı geldi. Rekorum 2,5 gündür.
Radyo Frekans Program Adı Yayın Saatleri
: Best FM : 98.4 : Serdar Yayında : Hafta içi 12:00 - 14:00 Cumartesi 14:00 - 16:00
Aldığınız otomobilleri sıfır mı, ikinci el mi tercih ediyorsunuz? S.G: Genelde ikinci el alırım. Kesinlikle 100.000 km’yi geçmeyecek, değişeni olmayacak, mümkün olduğunca boyasız olacak. İkinci elde 15-20 bin TL daha ucuzuna, 2000-3000 km’de sıfır gibi otomobiller var. Daha yeni çıkmış, reklamını televizyonda görüyorum, internete giriyorum, bakıyorum ki ikinci eli var. Serdar Gökalp’in bir otomobilden beklentileri nelerdir? S.G: Gaz tepkimesi çok önemli. Bir otomobilin kuvvetli olması önemli; ama çok önemli değil. Torkunun yüksek olması önemli; ama çok önemli değil. Konforu, donanımları önemli; ama çok önemli değil. En önemlisi gaz tepkimesi. Bazı otomobillere bindiğimde gaza bastıktan ancak 2-3 saniye sonra devir göstergesinin yükseldiğini gördüm. Hem keyifli bir sürüş için hem de olası kaza anında kurtulabilmek için çok önemli bir özellik; ancak arkadan itişli otomobil benim için aşktır. Otomobiller hayatınızda ne kadar yer kaplıyor, ne kadar zaman geçiriyorsunuz onlarla? S.G: Çok yer kapladığı da oluyor, 2-3 gün binemediğim de. Haftada en az
otomobilnews / 050
Genelde ikinci el alırım. Kesinlikle 100.000 km’yi geçmeyecek, değişeni olmayacak, mümkün olduğunca boyasız olacak. İkinci elde 15-20 bin TL daha ucuzuna, 20003000 km’de sıfır gibi otomobiller var.
051 / otomobilnews
Röportaj / serdar gökalp / Y: Mehmet Erel / F: Mert Kocabaş
Gidişi bir Crossover’a yakışacak şekilde hızlı ve kuvvetli; ama en önemlisi rakiplerinde olmayan farklı çekiş kontrol sistemlerine sahip olması. 2008 önden çekişli bir otomobil olmasına rağmen birkaç modu var. Kum modu, çamur modu, kar modu vs. Bunlar pek çok SUV’da bile yok. Beni çok şaşırttı. bir kere, akşam saatlerinde sadece otomobil kullanmak için dışarıya çıkarım. Bu da genelde ya cuma yada cumartesi geceleri olur ve uzak bir yere giderim. Geçen gün Şile’ye gittim. Sahilde tek başıma gezdim. Şansıma açık bir yer vardı. Oturduk, orada abinin biriyle çay içtik. Sonra tekrar otomobilime binip geri geldim. Maksat sadece otomobil kullanmak olsun. Otomobil kullanmak keyiftir. Hayatım boyunca yanımda şoförlüğümü yapan birisi olmadı. Hem arabamı kullandırıp hem de birisine para vereceksem şayet, adama hem keyif yaşatıyor hem de para veriyor olurdum. Spor otomobilde şoför tutanlar var, inanamıyorum onlara. Peugeot 2008’i ilk gördüğünüzde ne hissettiniz? S.G: Tam bir aile otomobili diye dü-
otomobilnews / 052
şündüm. Direksiyona oturduğumda bu nasıl bir direksiyon diye merak ettim. Diz direksiyon deriz kendi aramızda, dize daha yakındır. Uzun yol şoförleri bilirler, eskiden düz yolda aşağı indirip dize sabitleme vardı, öyle giderlerdi.Yukarı kalkmıyor mu diye baktım, kalkmayınca ilk başta yadırgadım; ama sonra şehiriçi kullanımda o direksiyon simidinin ve o ergonominin klâsik direksiyon sisteminden daha iyi olduğu gibi bir his yaşamaya başladım. Hakimiyet tamamen sizde, araç simülatöründeki direksiyonlar gibi. Sürüşü nasıldı? S.G: Gidişi bir Crossover’a yakışacak şekilde hızlı ve kuvvetli; ama en önemlisi rakiplerinde olmayan farklı çekiş kontrol sistemlerine sahip olması. 2008 önden çekişli bir otomo-
bil olmasına rağmen birkaç modu var. Kum modu, çamur modu, kar modu vs. Bunlar pek çok SUV’da bile yok. Beni çok şaşırttı. Bir performans otomobili olmamasına rağmen bu yapıdan beklenilen hantallığı görmedim onda, seri ve atak. Ön taraftaki gündüz farları çok dikkat çekmiyor; ama kötü anlamda değil. Bazı otomobillerde bu LED’ler yürüyen bir lunapark gibi, dikiz aynasından baktığımda gözüm kamaşıyor. 2008’in gündüz farları doğru düzeyde ve göz almıyor. Ön tasarım agresif ve hırçın. Peugeot 2008’e 5 kişi bindik. Ağırlık olunca araç biraz daha yere oturdu. Binen arkadaşlarımın ilk dikkat ettikleri detay lastik sesinin içeriye gelmemesi. Ayrıca bu yüke rağmen fren sisteminde hiçbir zayıflama görmedim. Normalde yüke bağlı olarak sadece sürücünün hissedebile-
Normalde yüke bağlı olarak sadece sürücünün hissedebileceği gevşeme ya da sertleşme olur. Bu otomobilde yok. Yokuşlarda sanki tek başımaymışım gibi çekiş kaybı yaşamadık. O da sanırım Peugeot’nun bu yeni e-HDi dizel motorunun başarısından olsa gerek. Ayrıca 2008’in park yardımcısı çok özel. ceği gevşeme ya da sertleşme olur. Bu otomobilde yok. Yokuşlarda sanki tek başımaymışım gibi çekiş kaybı yaşamadık. O da sanırım Peugeot’nun bu yeni e-HDi dizel motorunun başarısından olsa gerek. Ayrıca 2008’in park yardımcısı çok özel. Pek çok otomobilde
otomatik park etme özelliği olmasına karşın, bu otomobilde ilaveten otomatik parktan çıkma kabiliyeti de var. Bu özelliği kullanmak ilginç bir tecrübe oldu. -Serdar Bey, bize zaman ayırdığınız için çok teşekkür ederiz. Sizi Best FM’de keyifle dinlemeye devam edeceğiz.
053 / otomobilnews
KÖŞE / CİHAD BAŞUSTA / cihadbasusta@yahoo.com / twitter: cihadbasusta
ARAÇLARIN ÇEKİLMESİNE ARTIK SON VERİLSİN! Park edilmez yere aracınızı bırakıyorsunuz. Döndüğünüzde aracınız yok! Çalındı mı, çekildi mi? Nereye gitti? Araç çekme işlemi yasal değil. Dahası ana hedef trafik sıkışıklığını çözmekten çok rantı devam ettirmek; çünkü çekilen her aracın yerini bir başkası alıyor. Trafik Vakfı’nın çekicileri bugüne kadar İstanbul’da 140 binden fazla aracı, anlaşmalı otoparklarına çekip güya trafik sorununun çözümüne katkı sağladı. Aceleyle çekip, araçlara verdikleri hasarları hesaba katmıyorum. 80 lira park cezası, 70 lira çekici parası, 10 lira otopark ücreti… Defalarca yazıldı, İçişleri Bakanlığı kaç defa “Uygulama keyfidir. Araçlar çekilmeyecek. Park cezası yazılacak.” diye genelge yayınladı; ama sonuç değişmedi. Eğer gerçekten cezanın caydırıcı olması istenseydi; bir şeridi kaplamış 10’larca otomobile aynı anda park cezası kesilirdi. Böylece 1 aracı çekmek yerine 10’larca otomobile ceza yazılarak devletin kasasına daha çok para girerdi ve bu uygulama emniyet şeridi ihlalindeki uygulama gibi başarılı olurdu. Ancak istenen bu değil. Vatandaşın mağduriyeti sürüyor. Araç çekilmesi trafiği rahatlatmadığı için doğru değil. Dahası tekrar ediyorum; yasal değil! Artık bu uygulama bitmeli. otomobilnews / 054
HGS OGS’YLE BİRLEŞTİ, ÇİLESİNİ YİNE VATANDAŞ ÇEKTİ! Geçen ay HGS ve OGS gişelerinin tamamen birleşerek trafiği rahatlatması konusunu yazmıştım. Dalgınlıkla yanlış gişe yolunda olan bazı sürücüler ceza yememek için olmadık manevralarla kendi gişelerine yönelirken hem tehlike yaratıyor hem de zaten sıkışık olan trafiği tam bir kaosa çeviriyordu. Karayolları, geçen ay HGS ve OGS gişelerini birleştirme kararı aldı. Bu olumlu karar uygulanırken, İstanbullu yeni bir trafik çilesiyle karşı karşıya kaldı. 4 şeridin birden kapatılması TEM’de uzun araç kuyrukları oluşmasına neden oldu. İkitelli’den FSM gişelerine ulaşmak bazı sürücülerin 3 buçuk saatini aldı. Bir şeyi düzeltirken başka bir tarafı bozmadan halletme işini artık yetkililerin öğrenmesi gerek. *** SON YILLARIN EN BÜYÜK GAFI “YENİ ÇIKAN OTOMOBİLİ KULLANMAYA GEREK YOK” Otomobil sektörünün de, otomobil basınının da tanıdığı bir isim Burak Ertem. Evo’nun genel yayın yönetmeniydi. Şimdi Benzin Magazin’i e-dergi olarak çıkartıyor. Konusunda uzman bir otomobil gazetecisi. Bir de Altın Elbiseli Adam var. Motosikletçiler çok iyi tanır. Lafını esirgemez, çok tatlı, esprili konuşur. Adı Barkın Bayoğlu. Geçenlerde, Youtube’dan canlı yayın yaptı. Konuk Burak Ertem. Motosikletlerden, oto-
‘
CİHAD BAŞUSTA
Aceleyle çekip, araçlara verdikleri hasarları hesaba katmıyorum. 80 lira park cezası, 70 lira çekici parası, 10 lira otopark ücreti… Defalarca yazıldı, İçişleri Bakanlığı kaç defa “Uygulama keyfidir. Araçlar çekilmeyecek. Park cezası yazılacak.” diye genelge yayınladı; ama sonuç değişmedi.
‘
Karayolları, geçen ay HGS ve OGS gişelerini birleştirme kararı aldı. Bu olumlu karar uygulanırken, İstanbullu yeni bir trafik çilesiyle karşı karşıya kaldı.
mobillerden konuştular. Yayın süresi uzun; internetten olduğu için süre sıkıntısı yok. 1 saat kadar konuştular. Konudan konuya girdiler. Ben de zevkle izledim. Ancak yine bir şeyi fark ettim. Bu motosikletçiler hakikaten çok tutkulular. Bizdeki otomobil gazetecileri otomobillere o kadar tutkulu değil herhalde ya da tutkularını pek belli edemiyorlar. Neden diyeceksiniz? Barkın, sıkı motosikletçi. Öyle ki neredeyse otomobiller hiç ilgi alanında değil. BMW S1000 RR mı, BMW 4.20 mi deseniz, fiyatına bakmadan motosikleti tercih edeceğine eminim. Programda da, otomobil sektörü nasıl buralara geldi diye soruyor Ertem’e. Sohbet burada başlıyor. Sonrası şöyle: “Otomobil bana çok tuhaf geliyor. Lansmanına da aklım ermiyor. Senle bir defa otomobil lansmanına gittik yurtdışına. Arabayı biz sürmedik ki. Hevesimizi almak için biraz gittik geldik. Fotoğraf da çekilmedik. Hazırı var diye elimize verdiler flash belleği. Yürüyün dediler ertesi gün. Motosiklette öyle değil. Lansmanına gidersin… “diye sözüne devam edecekti Barkın, Burak Ertem sözü aldı. Karşı çıkacak sandım. Sonra muhalefet ederim, şimdi biraz hak vereyim eda-
sıyla “Evet” dedi. “Ben seninle motosiklet lansmanına gittim. Yorgunluktan 1 hafta kendime gelemedim.” Barkın iddiasını sürdürerek “Motosiklette senin fotoğrafın çekiliyor. Senin videon çekiliyor. Otomobilde öyle değil.” dedi. Buraya kadar lansmanlar arasındaki uygulama farkı üzerine konuşuyorlardı. Ardından konu çok önemli başka bir yere kaydı. Burak savunmaya geçti. Zaten fotoğraf çektirmenin gerekli olmadığını, hazır çekilmiş fotoğraf kullanmanın daha mantıklı olduğunu destekler sözler söyledi. “Otomobilde sen zaten gözükmüyorsun. Ön camdan parlıyorsun.” demesiyle Barkın kahkayı patlatarak “O zaman hazır çekilmişi var diyorlar.” diye gülmeye başladı. Burak ciddiyetle sözlerine devam etti. “Biraz markaya özel. Mesela motosiklet nedir? Motosiklette öncelik histir. Otomobilde böyle bir şey yok. Otomobilde öncelik tasarım. Onu da fotoğrafta görüyorsun. İçinde neler var, neler yok, aksesuarı görüyorsun. Yani biz onları yansıtamayız aslında. O yüzden otomobili çok kullanmaya gerek yok; çünkü otomobillerin hepsi aynı artık.” diyerek otomobiller üzerine söylenebilecek son yılların en büyük gafına imza attı.
Barkın artık bu söz üzerine söylenecek bir şey düşünemiyorum anlamına gelen bir “Offf!” çekti. “Abi sen iş yapamayacaksın bunları anlatırsan, senin dergi çok kötü gidecek.” diye espriyle konuyu kapattı. Ülkedeki bir elin parmaklarını geçmeyen basılı dergilerin başındakilerden biri olarak yıllarca genel yayın yönetmenliği yapmış bir otomobil gazetecisi nasıl olur da “Yeni çıkan bir otomobili kullanmaya gerek yok. Hepsi aynı.” diyebilir? Belki yayında olmanın stresiyle demek istediklerini toparlamakta zorluk çekmiş, demek istemediği sözleri sarf etmiş olabilir; ancak izleyicilerin ve okurların gözünde bu durumun büyük bir imaj kaybına yol açtığı açık. Burak Ertem’in otomobil tutkusundan şüphem yok. Sadece düşüncelerini yanlış ifade etti. Canlı yayında mecrası neresi olursa olsun çok dikkat edilmeli. O yayında Burak Ertem yerine Okan Altan’ın olmasını çok isterdim. Otomobil tutkusu Nirvana yapmış duayen otomobil gazetecisi Okan Altan’la Altın Elbiseli Adam’ın bir “otomobil – motosiklet mukayesesi” yapması olay olurdu. Sonunda kim pes ederdi bilmem; ama kesinlikle izlemeye değer bir program olurdu. 055 / otomobilnews
SÜRÜŞ İZLENİMİ / MERCEDES-BENZ CLA 45 AMG 4MATIC / Y: Kanat Kale kanatkale@yahoo.com F: Mete Özhersek
otomobilnews / 056
MERCEDES-BENZ CLA 45 AMG 4MATIC
4 Kapılı Roket
Alman premium üretici Mercedes-Benz’in 4,6 saniyede 100 km/s hıza ulaşan 360 Hp gücündeki modeli CLA 45 AMG 4MATIC’i sadece trafikte değil, tam olarak olması gereken yerde, Intercity İstanbul Park Pisti’nde kullandık.
057 / otomobilnews
SÜRÜŞ İZLENİMİ / MERCEDES-BENZ CLA 45 AMG 4MATIC / Y: Kanat Kale kanatkale@yahoo.com F: Mete Özhersek
Gösterge tablosu standart Mercedes’ten farklı değil. Seçenekler arasında gezinirken AMG seçeneğine tıkladığınızda, tur zamanı özelliği gözünüze çarpıyor.
otomobilnews / 058
Mat gri ön tampon eteği, çift çıtalı AMG radyatör ve yan marşpiyeler otomobilin farkını ortaya koyuyor. AMG harfleri “Mercedes” ve “Performans” kelimelerinin yan yana gelip kısaltması ile oluşmuş gibidir. Önceleri Mercedes’ten bağımsız olarak başlayan fakat daha sonra Daimler Chrysler tarafından satın alınan AMG mühendislik firması, Mercedes-Benz otomobilleri üzerinde performans geliştirmeleri yapmaya kendini adamış olan bir firma. Bir Mercedes modelinin daha agresif görünmesini sağlamak, daha performanslı hale
getirmek, yol tutuşunu mükemmelleştirmek bu firmanın görev tanımını oluşturmakta. Azalttıkları tek nokta modelin kodu. Bildiğiniz gibi Mercedes modellerinin hemen hemen hepsi üç rakamlı modellerden oluşmakta iken bir model AMG’nin elinden çıktıktan sonra model iki rakamlı olarak anılmaktadır. Bugünkü test aracımız da Mercedes-Benz’den çıkan CLA 200 modelinin AMG yorumu olan CLA 45 4MATIC.
Rakamsal verilere geçmeden önce dışarıdan bakınca da ne kadar etkileyeceği olduğunu söylemem lazım. Mat gri ön tampon eteği, çift çıtalı AMG radyatör ve yan marşpiyeler otomobilin farkını ortaya koyuyor. Yandan bakınca ilk göze çarpan “Turbo AMG” yazısı akıllarda kalan tüm soru işaretlerini gideriyor. İnce yanaklı şık jantların içinde kırmızı fren kaliperleri ve tabii ki trafiktekilerin en çok göreceği açı olan arka tarafta
059 / otomobilnews
SÜRÜŞ İZLENİMİ / MERCEDES-BENZ CLA 45 AMG 4MATIC / Y: Kanat Kale kanatkale@yahoo.com F: Mete Özhersek
otomobilnews / 060
CLA 45 AMG yazısı ve krom süslemeli AMG spor egzozlar bu görüntüyü tamamlıyor. Kapıyı açıp içeri girmeden önce ışıklı AMG kapı eşikleri yüzdeki ilk gülümsemeyi sağlıyor. Kırmızı dikişli spor koltuklar ve bugüne kadar gördüğüm en şık vites kollarından biri otomobilin farklılığını hissettirmeye devam ediyor. Emniyet kemerlerinin da kıpkırmızı olması çok farklı bir hava yaratıyor. Gösterge tablosu standart Mercedes’ten farklı değil. Seçenekler arasında gezinirken AMG seçeneğine tıkladığınızda, tur zamanı özelliği gözünüze çarpıyor. Tüm bu sportifliğe rağmen bir Mercedes’ten bekleyebileceğiniz aksesuarlar otomobilde mevcut. Navigasyon sistemi, Blutooth ile telefon entegrasyonu, geri görüş kamerası, sunroof, aktif park sistemi, Harman Kardon Surround ses sistemi, ısıtmalı ön koltuklar gibi özellikler unutulmamış. Yalnız tüm bunları gösteren ekran sonradan ilave edilmiş gibi duruyor ve katlanarak içeri girecekmiş izlenimi veriyor. Ama bu ekranı ortadan kaldıracak bir buton bulamadım. Test aracındaki koltukların da manuel olması beni biraz şaşırttı. Gereksiz ağırlık olmasın diye desem, bu özellikten önce vazgeçilebilecek ağırlıklar var. Gelelim AMG’nin uzmanlık alanına yani motora; 2.0 litrelik 4 silindirli turbo beslemeli motor 360 Hp güç ve 2250 d/d’dan iti-
061 / otomobilnews
SÜRÜŞ İZLENİMİ / MERCEDES-BENZ CLA 45 AMG 4MATIC / Y: Kanat Kale kanatkale@yahoo.com F: Mete Özhersek
Şık jantların içinde kırmızı fren kaliperleri ve tabii ki trafiktekilerin en çok göreceği açı olan arka tarafta CLA 45 AMG yazısı ve krom süslemeli AMG spor egzozlar bu görüntüyü tamamlıyor. baren 450 Nm tork üretiyor. Litre başına 180 Hp güç gerçekten inanılmaz. Mercedes-Benz’in sayfasından okuduğum kadarı ile bu gücü elde etmek için çok farklı ve yeni teknolojiler kullanılmış. Teknoloji özürlü olduğum için fazla detaya girmeden bu gücün hissettirdikleri benim için daha önemli. Bu gücü yola aktarmak için CLA 45 standart olarak 4MATIC dört tekerlekten çekiş sistemi ile donatılmış. Bu sistem kullanım durumuna göre %100 ön tekerlekten çekişten %50:50 şeklinde tork dağılımına kadar değişken şekilde dağıtılabiliyor. Sonuç olarak dört kapılı sedan 2.0 lt bir otomobil 0 – 100 km hızlanmasını 4.6 saniyede tamamlıyor ve limitör devreye girene kadar 250 km/s hıza ulaşıyor. Bu performansın gerçekleşmesinde spor direksiyonun arkasında konumlandırılmış kulakçıklarla da kullanılabilen 7 ileri AMG Speedshift DCT çift kavramalı spor şanzımanın da katkısını unutmamak gerekir. otomobilnews / 062
“Şehir içinde bu performans ile ne yapacağım” diyenler için otomobilde ekonomi modu da mevcut; hatta start/stop özelliği bile var. Bu modda kullandığımda şehir içinde 100 km de 9.5 lt yakıt tüketimine ulaştım. Spor moda alınca genelde agresif olan motor ve egzoz sesi bir başka oluyor. Gazı bıraktığınızda egzoz dan gelen küçük patlama sesleri etraftaki tüm bakışların üzerinizde toplanmasına neden oluyor. Bu kadar dikkat çekmek istemiyorsanız merak etmeyin ekonomi modunda motor sesinin güzelliği değişmeden egzoz da ki patlamalar kesiliyor. Testte kullandığımız CLA 45 üzerindeki opsiyonel aksesuarları ile birlikte anahtar teslim fiyatı 295.710 TL. 2.0 lt bir araç için fazla görünebilir fakat burada göz önüne almanız gereken rakam yukarıda da belirttiğim gibi 0 -100 km. hızlanma 4,6 saniye. Hızlanması 5 saniyenin altında olan otomobiller içerisinde belki de en ucuz otomobil olabilir.
“Şehir içinde bu performans ile ne yapacağım” diyenler için otomobilde ekonomi modu da mevcut; hatta start/stop özelliği bile var.
TEKNİK ÖZELLİKLER
Silindir hacmi: 1991 cc Silindir adedi: 4 Yakıt Türü: Benzin Maksimum güç: 360 Hp / 6000 d/d Maksimum tork: 450 Nm / 2400-3600 d/d 0-100 Km hızlanma: 4.6 sn Maksimum hız: 250 km/s Yakıt Tüketimi: Şehir içi: 9.1 lt/100 km Şehir dışı: 5.9 lt/100 km Karma: 7.1 lt/100 km Şanzıman: 7 ileri AMG SP. DCT Co2 emisyonu: 165 g/km Yakıt deposu: 60 lt. Bagaj hacmi: 470 lt. Boş ağırlık: 1585 kg. Anahtar Teslim Fiyatı: 295,000 TL
063 / otomobilnews
KÖŞE / SİNAN AKAD / sinan.akad@otomobilnews.com
Neden trafİk tıkalı? “Nooolacak” ile başlayan ve “bu ..... hali” ile devam eden meşhur sorumuz vardır. Benim de kafamda deli sorular uzun zamandır düşünüyorum. Hemen hemen hepimizin zaman zaman kullandığı toplu taşıma araçlarının sayısına ve kullananlarına kafayı taktım. Bakalım Şehr-i istanbul’da durum nedir? Hemen geniş bir araştırmaya girdim ve http://www.iett.gov. tr/tr/main/pages/istanbulda-
toplu-tasima/95 sayfasında gerekli bilgilere ulaştım. Buna göre İstanbul’da aşağıdaki gibi bir tablo ortaya çıkıyor. Gördüğünüz gibi canım şehrim İstanbul’un ulaşım yükü karayollarına binmiş. Bu tablolara göre her gün trafiğe 1.881.141 adet araç çıkıyor. Peki buna göre alt yapı hazırlığı var mı? Yok. Daha vahimi nedir biliyor musunuz? Şimdi size bir grafik paylaşacağım.
SİNAN AKAD
‘
Hemen hemen hepimizin zaman zaman kullandığı toplu taşıma araçlarının sayısına ve kullananlarına kafayı taktım. Bakalım Şehr-i istanbul’da durum nedir?
otomobilnews / 064
Peki bize hizmet verenler kim? Bir de bu açıdan yaklaşalım konuya. Tabii ki devlet demeyin hemen.
‘
Bu tabloya göre vatandaşlar bir yerden bir yere giderken ilk önce şahsi otomobillerini tercih ediyorlar. Sonra otobüsler, servisler, minibüsler, taksiler ve en son metrobüsler. Yani trafiğe ilaç olacağı söylenen sistem tüm yapıda %6’lık paya sahip. Aydınlanmaya başladınız değil mi? Devam edelim. Alternatif olarak ne sunuluyor? Raylı sistemler. Unutmadan hatırlatayım, Pendik - Haydarpaşa tren seferleri 19 Haziran 2013 yılından başlamak üzere 2 yıl boyunca yapılamayacak. Sebebi ise “Yüksek Hızlı Tren” projesi. Kısacası hattı revize ve modernize ediyoruz. Tabii bu arada başka bir gelişme yaşanmaz ise! Taşımadaki payı ne kadarmış; %10,17. El insaf. Diğer taraftan memleketin 3 tarafı denizlerle çevrili. Boğazı var, altın boynuzu Haliç’i var (Arapça’dan dili-
mize girmiştir, denizin kendisine ulaşan akarsuyun bir bülümünü istila etmesine jeomorfolojik olarak haliç denir.) ve Marmara Deniz’i var. Daha ne olsun; ama bu durum taşıma alanında unutulmuş durumda. Bakalım tabloya, % 2,53 günlük taşıma oranı. Herhalde milletin ya deniz fobisi var ya da deniz tutuyor ki deniz yolunu tercih etmiyor. Peki bize hizmet verenler kim? Bir de bu açıdan yaklaşalım konuya. Tabii ki devlet demeyin hemen. Devlet bu alanda bize sadece %26,33 oranında 3 hizmet veriyor. Özel ise %73,67. Zaten % 72.23 otomobil gerisi de; otobüs, İDO ve deniz motorları. Diğer bir husus da köprüler. Malum her gün Asya - Avrupa arası gidip geliyoruz. 2013 yılında köprülerden; 152.400.194 adet araç geçmiş (her iki köprü ve her iki yakaya ge-
çiş toplamı). Maşallah vızır vızır kullanmışız. Bir rakam da benden, 2013 yılında hafif ticari ve otomobil satış adeti 853.378. Bu rakamın büyük bir yüzdesi İstanbul’a ait. Her sene üç aşağı beş yukarı bu adette araç İstanbul trafiğine çıkıyor. Bunca zaman hemen hemen herkes bu konuda yazdı, çizdi, konuştu, çözeceğiz dedi; ama somut bir adım atılamadı. Ben atıyorum. İstanbul’u kurtaracak yöntem öncelikle deniz taşımacılığıdır. Sonra raylı sistemler gelmelidir. Bu yapı, yani deniz ve raylı sistem mümkün olduğunca iç içe çalışmalıdır; çünkü yollarımız bu yapıyı kaldırmayı bırakın, çökme noktasına geldi. Bu kadar aracın saldığı CO2 gazı bir yana, harcadığı yakıt ise cabası. Umarım seçimler öncesi sesimizi duyan olur. 065 / otomobilnews
SÜRÜŞ İZLENİMİ / OPEL MOKKA 1.4 140 HP AT / Y: Kanat Kale kanatkale@yahoo.com F: Mert Kocabaş
OPEL MOKKA 1.4 140 HP AT
Mokka Çıtayı Yükseltmiş Ülkemizde satılan binek araçlar içerisinde otomatik vites oranının %40’a yaklaştığı 2013 senesinde, Opel firması da daha birinci yaş gününü kutlayan Mokka modelinde otomatik vites seçeneğini sunarak bu segmentteki eksikliğini giderdi. Mokka hem 1.4 lt. benzinli hem de 1.7 lt. dizel motor versiyonlarında otomatik vites seçeneğini sunmakta. Bu yazıdaki testimizde 1.4 lt. Turbo benzinli motorlu versiyonunu test ettik.
otomobilnews / 066
067 / otomobilnews
SÜRÜŞ İZLENİMİ / OPEL MOKKA 1.4 140 HP AT / Y: Kanat Kale kanatkale@yahoo.com F: Mert Kocabaş
Opel Mokka dış görünüşü ile oldukça başarılı. Ön taraftaki geniş ızgara, şişkin çamurluklar, genelindeki keskin çizgiler, bu çizgiler ile bütünlük sağlayan arka far grubu ve kullandığımız “Cosmo” versiyonunda bolca kullanılan krom parçalar ile kompakt sayılabilecek ölçülerine göre çok daha heybetli bir görüntüye sahip. Yine “Cosmo” versiyonunda kullanılan titanotomobilnews / 068
yum görünümlü 18 inç’lik 5 kollu jant- nında en hoşuma giden özellik, arlar son derece şık duruyor. kada oturan yolcuların kafa hizasına denk gelen bölümde baş mesafesini Aracın içi dışı kadar yenilikçi değil. arttırmak için tavanın yükseltilmesi. Opsiyonel olarak sunulan sunroof ve Bu boyutta bir otomobilde baş meiç ambiyans ışığına rağmen kullanı- safesinin bu kadar iyi olduğunu pek lan koyu renk döşemeler yüzünden görmemiştim. Beğendiğim diğer bir biraz karamsar hissettiriyor. Göster- özellik de Mokka’nın saklama alage tablosu Astra, Cascada ve makyaj nı. Elinizi nereye atsanız eşyalarınızı öncesi Insignia ile aynı. Bunun ya- koyacağınız bir alan var. Saymadım;
Aracın içi dışı kadar yenilikçi değil. Opsiyonel olarak sunulan sunroof ve iç ambiyans ışığına rağmen kullanılan koyu renk döşemeler yüzünden biraz karamsar hissettiriyor. Gösterge tablosu Astra, Cascada ve makyaj öncesi Insignia ile aynı.
069 / otomobilnews
SÜRÜŞ İZLENİMİ / OPEL MOKKA 1.4 140 HP AT / Y: Kanat Kale kanatkale@yahoo.com F: Mert Kocabaş
otomobilnews / 070
Opel Mokka dış görünüşü ile oldukça başarılı. Ön taraftaki geniş ızgara, şişkin çamurluklar, genelindeki keskin çizgiler, bu çizgiler ile bütünlük sağlayan arka far grubu ve kullandığımız “Cosmo” versiyonunda bolca kullanılan krom parçalar ile kompakt sayılabilecek ölçülerine göre çok daha heybetli bir görüntüye sahip.
071 / otomobilnews
SÜRÜŞ İZLENİMİ / OPEL MOKKA 1.4 140 HP AT / Y: Kanat Kale kanatkale@yahoo.com F: Mert Kocabaş
Gösterge tablosu Astra, Cascada ve makyaj öncesi Insignia ile aynı. Bunun yanında en hoşuma giden özellik, arkada oturan yolcuların kafa hizasına denk gelen bölümde baş mesafesini arttırmak için tavanın yükseltilmesi. ama Opel 19 adet olduğunu söylüyor. Telefonu, gözlüğü, uzaktan kumandayı, ruhsatı vs. nereye koyacağım diye otomobilin içinde aramıyorsunuz. Sadece sürücü koltuğunda kol dayama olması ve geri görüş
otomobilnews /072
kamerasının üst donanımlı “Cosmo” versiyonunda dahi opsiyonel olması ise eksiklik olarak hissettirdi. 356 lt’lik bagaj hacmi arka koltuklar yatırılarak kolayca 1.372 lt’ye kadar çıkabiliyor.
Mokka’nın motoruna gelecek olursak, benzinli 140 HP gücünde ve 1.850 devir / dak’dan itibaren 200 Nm. tork üretiyor. Bu veriler 1.409 kg. ağırlığındaki Mokka için son derece yeterli. Herhangi bir şekilde güç ek-
Opel Mokka 1.4 lt. benzinli modeli 4x4 olarak da sunuluyor; fakat bu versiyonda otomatik vites seçeneği bulunmuyor. Otomatik vites 1.4 lt. benzinli Mokka iki aksesuar seçeneği ile sunuluyor. Alt donanım olan “Enjoy” modelinin fiyatı 65.712 TL olarak belirlenmiş. sikliği hissetmiyorsunuz. Yakıt tüketimine bakınca da motorun performansının yeterli olduğunu anlayabilirsiniz. Katalog değerlerine göre şehir içinde 100 km’de 8,7 lt. olan şehir içi tüketimine, (tüm testi şehir içinde yaptığımdan dolayı) yaklaştım ve 8,9 lt. ortalama ile tamamladım. Katalog verilerinde bildirilen ortalama 6,8 lt /100 km değerinde tutacağı konusunda bir şüphem yok. Bu başarılı yakıt tüketimine ulaşabilmek için yeni otomatik şanzıman da üzerine düşeni yapıyor; motor ile uyum içerisinde çalışıyor. Vites topuzunun üzerinde yer alan düğmeler ile Mokka’yı manuel olarak da kullanmak mümkün. Mokka’nın ses izolasyonunda bir rahatsızlık hissetmedim. Yol tutuşu da tatmin edici. Üzerinde kış lastiği olduğundan olabilir, ıslak zeminde zorlayınca bir miktar kayma hissettirdi; ama “Çe-
Koltuk ayarlarını yapmak kolay, oturma alanı yeterli ve sportif. Sadece kolçak yok ve arkası için söylenecek tek şey klostrofobiniz varsa aman zahmet etmeyin. 073 / otomobilnews
SÜRÜŞ İZLENİMİ / OPEL MOKKA 1.4 140 HP AT / Y: Kanat Kale kanatkale@yahoo.com F: Mert Kocabaş
Yokuş Kalkış Desteği standart olarak sunuluyor. Ayrıca standart olarak sunulan “Yokuşta İniş Desteği” fotoğraf çekimi için girdiğimiz yollarda son derece faydalı oldu. kiş Kontrol Sistemi” hemen devreye girerek görevini yerine getirdi. Otomatik vites olmasına rağmen Yokuş Kalkış Desteği standart olarak sunuluyor. Ayrıca standart olarak sunulan “Yokuşta İniş Desteği” fotoğraf çekimi için girdiğimiz yollarda son derece faydalı oldu. Hiç frene dokunmadan toprak yolda, en dik yokuş inişlerinde bile aracın hızını sabit tutarak çok yardımcı oldu. Yine “Cosmo” versiyonunda standart olarak sunulan sürüşe duyarlı ön farlar (AFL) son derece faydalı. Opel Mokka 1.4 lt. benzinli modeli 4x4 olarak da sunuluyor; fakat bu versiyonda otomatik vites seçeneği bulunmuyor. Otomatik vites 1.4 lt. benzinli Mokka iki aksesuar seçeneği ile sunuluyor. Alt donanım olan “Enjoy” modelinin fiyatı son ÖTV ayarlamasından sonra 65.712 TL olarak belirlenmiş. Daha dolu bir Mokka isterseniz “Cosmo” modeline yönelecekotomobilnews / 074
siniz. Bu durumda anahtar teslim fiyatı 72.094 TL’ye çıkıyor. Opel Mokka hem kompakt yapısı hem de yerden yüksek sürüş pozisyonu ile zaten tercih edilen bir kombinasyona sahip bir araç iken, sunulan otomatik vites seçeneği ile daha da fazla talep görecektir.
Yol tutuşu da tatmin edici. Üzerinde kış lastiği olduğundan olabilir, ıslak zeminde zorlayınca bir miktar kayma hissettirdi; ama “Çekiş Kontrol Sistemi” hemen devreye girerek görevini yerine getirdi.
TEKNİK ÖZELLİKLER
Silindir hacmi: 1364 cc Silindir adedi: 4 Yakıt Türü: Benzin Maksimum güç: 140 Hp / 4900 d/d Maksimum tork: 200 Nm / 1850-4900 d/d 0-100 Km hızlanma: 10.7 sn Maksimum hız: 186 km/s Yakıt Tüketimi: Şehir içi: 8.7 lt/100 km Şehir dışı: 5.7 lt/100 km Karma: 6.8 lt/100 km Şanzıman: Otomatik Co2 emisyonu: 158 g/km Yakıt deposu: 52 lt. Bagaj hacmi: 505 lt. Boş ağırlık: 1409 kg. Anahtar Teslim Fiyatı: 72,094 TL
075 / otomobilnews
KÖŞE / ALPTEKİN IŞIKALP / isikalp_alptekin@hotmail.com
LASTİK PATLAR! ALPTEKİN IŞIKALP
Merhabalar, daha önceki konularımızda lastiğin önemini oldukça vurgulamıştık. Lastik, bir otomobilde en önemli 2. unsurdur. Mevsimine göre uygun lastik seçimi, diş derinliği ve en önemlisi içindeki hava basıncı hayati önem taşır. Peki ya patladığı zaman ne yaparız? Öncelikle böyle bir probleme karşı hazırlıklı olmalıyız. Yedek lastiğimizin doğru hava basıncında olması gerekir. Günümüz araçların bazılarında yedek lastik yerine lastik tamir kiti vardır. Bununla birlikte tekerlek anahtarı, kriko, bijon anahtarı, üçgen kırmızı levha, el feneri(gece için) olması gereken elemanlardır. otomobilnews / 078
‘
Otobanda lastiğiniz patlamışsa 4’lü ikaz lambasını yakıp emniyet şeridine geçerek yavaş yavaş ilerlemeliyiz. Uygun bir yer bulmadan durmamalıyız. Özellikle sol tekerleri değiştirmek oldukça tehlikelidir. Virajlı bir yoldaysanız, aracınızı daha çok yolun uzunca bir süre devam ettiği kısma çekin. Akan trafikteki araçlar sizi gördüklerinde sizden uzaklaşabilirler. Bir tente ya da plastik bir levhanız varsa, değiştireceğiniz lastiğe yakın olacak şekilde temiz ve kuru bir çalışma alanı elde etmek için yayın. Sonra yedek lastiği bulmanız gerekecek. Genelde aracınızın bagajının altındadır; ancak yedek lastiğin, geçici bir lastik olduğunu ve daha sağ-
Peki ya patladığı zaman ne yaparız? Öncelikle böyle bir probleme karşı hazırlıklı olmalıyız. Yedek lastiğimizin doğru hava basıncında olması gerekir. Günümüz araçların bazılarında yedek lastik yerine lastik tamir kiti vardır.
‘
Tekerlek somunlarını otomobil yerdeyken gevşetmek, kriko ile kaldırdıktan sonraki duruma göre daha kolaydır.
lam bir lastikle değiştirilmek üzere sizi en yakın garaja götürebileceğini unutmayın. Aracın kullanım kılavuzu yedek lastiğin tam olarak nerede olduğu konusunda size yardımcı olacaktır. Kriko da yedek lastiğin olduğu yerde bulunmalıdır. Bu parçaları eldiven, fener (gerekliyse) ve bijon anahtarını (bazen kriko sapları da tekerlek somunlarını sökmede kullanılabilir) çalışma alanınıza yayın. Şimdi lastiği değiştirmeye başlamak için hazırsınız. Tekerlek somunlarını otomobil yerdeyken gevşetmek, kriko ile kaldırdıktan sonraki duruma göre daha kolaydır. Lastikte jant kapağı ya da göbek kapağı varsa, bijonlara ulaşmak için bunları sökmelisiniz. Göbek kapağını kriko kolunun düz olan tarafı ya da bijon anahtarı ile zorlayarak çıkartabilirsiniz. Lastiklerde özel bir kaplama ya da kilitli bijon varsa, çıkarılmaları için kullanım kılavuzuna bakın. Tekerlek bijonları ortaya çıktığında anahtarın uygun ucunu bijonlardan birine yerleştirin ve gevşetmek için saatin tersi yönünde çevirin. Bijonu bir ya da iki kez çevirerek gevşetin ve tamamen çıkarmayın. Diğer bijonlarla da işlemi tekrarlayın.
Krikoyu alın ve kriko kolunu saat yönünde çevirerek biraz yükseltin. Kriko, aracın altına değecek kadar yükseldiğinde kriko noktasına oturtun (kullanım kılavuzunda belirtildiği gibi ön lastiğin arkasında ya da arka lastiğin ön tarafında). Böylece aracı, kriko sapını saat yönünde çevirerek lastikler yerden 3-4 cm. yukarıda olana kadar kaldırın; tekerlek ile yer arasındaki bu boşluk, lastiği çıkartıp yedek lastiği takmaya yetecek kadar olmalıdır. Aracı kaldırdıktan sonra ellerinizi ya da ayaklarınızı arabanın altına sokmayın. Bijonları kaybetmeyeceğiniz, güvenli bir yere koyun. Tekerleği çıkarmak için her iki taraftan da sıkıca tutarak çekin. Patlak tekerleği düz bir şekilde araç gövdesinin altına ya da krikonun kullanıldığı köşedeki süspansiyonun altına kaydırın. Böylece kriko kayarsa arabayı yukarda tutacak bir destek olacaktır. Yedek lastiği alın ve lastiğin dış taraflarından tutarak tekerlek göbeğine oturtun. Bijonları, uca doğru incelen kısımları dışarı bakacak şekilde her bir vidaya yerleştirin ve yerlerinde durması için el ile sıkıştırın. Araç yere indirildiğinde tekrar sıkmalısınız. Bijon yerine cıva-
ta kullanılıyorsa, ilk cıvatayı sokmadan önce göbekteki deliklerle tekerlektekileri hizalayın. Tavsiye; diğerlerinin daha kolay takılması için en üstteki somun ya da cıvatayı yerleştirin ve el ile olabildiğince sıkıştırın. Şimdi, kriko kolunu ters yönde çevirmek aracın alçalmasını sağlayacaktır. Kriko üzerinde ağırlık kalmadığında aracın altından çekin, tamamen kapanana kadar sapı çevirin ve bir kenara koyun. Somunları anahtar kullanarak (bu sefer ters yönde çevirerek) tamamen sıkıştırmalısınız. Somunları çapraz bir şekilde sıkın, birini sıkın ve sonra ona göre çapraz olanı sıkın. Anahtarda sadece el gücü kullanarak, tüm somunları tamamen sıkana dek çaprazlama işlemini tekrarlayın. Jant kapağını, bir tarafını yerleştirip diğer taraflarını el ya da yumruğunuz ile vurarak yerleştirin. Aletleri toplayıp bagaja yerleştirdikten sonra yolumuza devam edebiliriz; fakat unutmamalıyız ki yedek lastik sadece kısa mesafe kullanım içindir. En yakın lastikçide patlayan lastik tamir edilmelidir. Herkese keyifli sürüşler dilerim. 079 / otomobilnews
SÜRÜŞ İZLENİMİ / SKODA RAPID 1.6 TDI DSG / Y: Sinan Akad sinan.akad@otomobilnews.com F: Mert Kocabaş
SKODA RAPID 1.6 TDI DSG
Skoda Rapid her derde deva
Skoda Rapid piyasaya iddialı girdi. Tüketicilerin istekleri doğrultusunda üretildiği söylenen Rapid, testimize TDI motoru ve yeni DSG şanzımanıyla konuk oluyor. Bakalım iddiasını testimizin sonunda da koruyabilecek mi? otomobilnews / 080
081 / otomobilnews
SÜRÜŞ İZLENİMİ / SKODA RAPID 1.6 TDI DSG / Y: Sinan Akad sinan.akad@otomobilnews.com F: Mert Kocabaş
Skoda Rapid “small family car” yani küçük! aile otomobili olarak piyasa çıktı. Otomotiv jargonunda “B” segment olarak geçiyor. Lakin Skoda bu sınıflarla oynamayı çok seviyor. Hep yarım sınıf üstünü yaparak aslında buçuklar yaratıyor. Rapid bu anlamda “B,5” olmuş. Neden mi? Hemen rakiplerine bakalım: Hyundai Accent, Chevrolet Aveo Sedan, Dacia Logan, Renault Symbol, Fiat Linea... Şimdi koyun kafanızda yan yana, nasıl farklı duruyor değil mi? O zaman hadi Rapid’e yakında bakmaya. Gözler aşağıya.
tasarıma sahip. Önden baktığınızda farlarda ufak farklılıklar var ve tamponun altındaki sis farlarının olduğu kısım değişik. Yan profil ise neredeyse hık demiş Octavia’nın burnundan düşmüş. Sadece ön çamurluk üstüne konumlanan sinyal lambası ile arka kapıların omuz çizgisi bitimindeki farklılık dışında aynı hatlara sahip. Arka taraf ise farklı değil, anlamanız için logoyu bulmanız gerekiyor. Stop lambalarındaki farklılığı dikkatli gözler bile zor anlar. Tek fark tamponların altında. Octavia’da kırmızı kedi gözleri bulunurken Rapid’de yok. Hachtback tasarımın avantajı geDıştan Bakış niş açılan bagaj kapağı olarak geri Skoda Rapid’in fotoğraflarını ilk dönüyor. Böylece önemli bir yüklegördüğümde abisi Octavia’ya çok me alanı elde ediliyor. benzetmiştim. Haksız da sayılmam hani. Dış hatları Octavia ile Bu kadar benzerlik tabii iyi mi soneredeyse aynı. İkisi de hachtback rusunu akla getiriyor. Bence Rapid, otomobilnews / 082
Octavia’dan biraz daha sportif dururken, Octavia’nın daha olgun bir havası var ve benzerlik hiç de kötü olmamış. Sonuçta her markanın uyguladığı politika başka. Skoda ise bu yola giderek, marka algısını üstte taşımak istemiş. Gıptayla bakılan modellerde bile bu benzerlik var. İçe İçten Bakış Dış tasarımın o estetik ve sportif çizgilerinden bakalım içerisi ne kadar nasiplenmiş? Hemen kapıyı açıp hop diye koltuğa kurulmaca. Bu aralar hem taşınma hem evlilik hem de iş kurma telaşı aynı zamana geldiğinden ne bel kaldı ne boyun ne bacak. Neden mi anlattım bunca şeyi? Rapid’in sürücü koltuğunun ne kadar rahat olduğunu anladığımı anlatmak içindi. Ayrıca kumandalar da oldukça er-
Dış hatları Octavia ile neredeyse aynı. İkisi de hachtback tasarıma sahip. Önden baktığınızda farlarda ufak farklılıklar var ve tamponun altındaki sis farlarının olduğu kısım değişik. gonomik yerleştirilmiş. Döşemeler de çok şık olmuş. Hemen anlatmaya başlayalım. Ön göğüs bilin bakalım kime benziyor? Evet bildiniz, Octavia’ya. Burası da mı benziyor diyenler var duydum. Genel anlamda benziyor. Bu benzerlik Rapid’in lehine olmaya devam ediyor. Şöyle ki, Skoda VW grubunun üyesi olmasının avantajını sonuna kadar kullanıyor, kullanılan malzemelerin kalitesi, ergonomisi, üst segment modelleri aratmıyor. Bununla beraber, oldukça şık bir iç mekân sizi karşılıyor. İki renkli olması da ayrı bir hava katmış; ancak titiz bir insansanız açık renkli yerlerin çabuk kirlendiğini söylemem lâzım; ama çok şık durduğu da bir gerçek.
Orta konsoldan başlayalım; en üstte havalandırma ızgaraları ve ortasında dörtlü flaşör var. Hemen altında radyo/cd çalar var. Küçük ekranlı; ama yeterli özelliklere sahip, ses kalitesi de gayet iyi. USB bağlantısı maalesef yok. Altında ise elektronik iklimlendirme kumandaları var. Tek taraflı çalışan ve kolay kumanda edilen sistemin çalışma performansı da gayet iyi. Hemen altta ise, kapı kilitleme, ESP açma/kapama ve arka cam rezistans düğmeleri konumlanmış. Vites kolunun önünde 2 adet bardaklık ve göz bulunuyor. Vites kolu ise olması gerektiği yerde; ancak bulunduğu alt sütunun açık renk, kendisinin ise siyah renk olması sonradan konmuş
algısı yaratıyor. Bu algımda yanlarının açık renk kalmış olmasının da etkisi büyük. O bölüm siyah renk çıkıntısız olsaydı çok daha iyi olurdu. Hemen arkasında el freni var. Bizim Rapid’de kol dayama ünitesi de mevcuttu. Hem yükseklik ayarı yapılıyor hem de göz olarak kullanılabiliyor. Bence her araçta olmalı. Direksiyon dört kollu ve ele iyi oturuyor. Üstünden radyo ve DOT bilgi ekranı kumanda edilebiliyor. Gösterge paneli gayet rahat okunuyor; çünkü sade tasarlanmış ve direksiyon tarafından perdelenmiyor. Solda büyük devir göstergesi içinde motor ısı göstergesi, ortada Maxi - DOT bilgi ekranı, en sağda ise hız içinde yakıt göstergesi bulunuyor. 083 / otomobilnews
SÜRÜŞ İZLENİMİ / SKODA RAPID 1.6 TDI DSG / Y: Sinan Akad sinan.akad@otomobilnews.com F: Mert Kocabaş
Ön göğüs bilin bakalım kime benziyor? Evet bildiniz, Octavia’ya. Burası da mı benziyor diyenler var duydum. Genel anlamda benziyor. Bu benzerlik Rapid’in lehine olmaya devam ediyor. Genel Skoda yeşili aydınlatmanın aksine gösterge grubu beyaz ışıkla aydınlatılmış. Sol tarafta ise sadece far yükseklik ayarı mevcut. Direksiyonun solunda bulunan kol yani sinyal ve selektör kolu üzerinden ise hız sabitleyiciye ulaşabiliyorsunuz. Akıllı olan sistemin frenleme özelliği de mevcut. Kapı kolunda ise elektrikli cam düğmeleri ile elektrikli dikiz aynalarının ayar kolu bulunuyor. Arka koltuklar da en az öndekiler kadar rahat. İnme ve binme derdi yok. Diz mesafesi ise ortalamanın oldukça üstünde. Böyle geniş geniş, rahat rahat yolculuk edebiliyorsunuz. Belirtmeden geçemeyeceğim, Rapid 4 kişinin rahat etmesi için planlanmış bir model. Beşinci kişi de rahatsız olmadan yolculuk edebilir (ki genelde bütün otomobiller dört kiotomobilnews / 084
şilik tasarlanır). Bagaj kısmı ise başka terane, 530 dm3 hacim ile size ferah ferah kullanım alanı sunuyor. Yetmez derseniz, indirin koltukları 1470 dm3 hacim elde edin. Hem de geniş açılan bagaj kapağı sayesinde. Motor Skoda VW grubun üyesi olduğundan kaputun altında 1.6 TDI motorla testimize konuk oldu; ama hangisi diyenlere cevap 90 hp güç sunan. Bugünlerde sadece bu motorla DSG şanzıman alınabiliyor. Düz vites isterseniz 105 hp’lik versiyonu da var. Diğer seçenekler ise benzinli motorlar; 1.2 75 hp, 1.2 TSI 122 hp. 1.2 TSI DSG şanzıman opsiyonuna sahip. Gelelim bizim motora. 1598 cc hacminde ve 90 hp güç üretiyor.
İlk çalıştırmada biraz gürültülü, yolda ise sakin kullanımlarda pek ses duyulmazken, ani hızlanmalarda ve yüksek süratlerde ses duyulabiliyor. Aracımın sanırım bir sıkıntısı vardı.
085 / otomobilnews
SÜRÜŞ İZLENİMİ / SKODA RAPID 1.6 TDI DSG / Y: Sinan Akad sinan.akad@otomobilnews.com F: Mert Kocabaş
Arka taraf ise farklı değil, anlamanız için logoyu bulmanız gerekiyor. Stop lambalarındaki farklılığı dikkatli gözler bile zor anlar. Tek fark tamponların altında. 1500 - 2500 d/d aralığında ise 230 Nm. tork emrinizde. 0’dan 100 km/h ye 12,2 saniyede çıkarken son sürat 184 km/h olarak verilmiş. Yakıt tüketim değerleri ise şehir içi 5,6 l/100 km, şehir dışı 3,9 l/100 km, ortalamada 4,5 l/100 km. olarak verilmiş. CO2 salınımı ise 118 g/ km. Kâğıt üzerinde güzel veriler sunan bu bildik motor bakalım yolda neler sunacak? Yol Durumu Motorla bitirdik motorla başlayalım. İlk çalıştırmada biraz gürültülü, otomobilnews / 086
yolda ise sakin kullanımlarda pek ses duyulmazken, ani hızlanmalarda ve yüksek süratlerde ses duyulabiliyor. Aracımın sanırım bir sıkıntısı vardı. Rölantide araç düzensiz çalışıyordu. O yüzden ben sesi biraz daha fazla duydum. Diğer taraftan motorun çekişinde hiçbir sıkıntı yoktu. Bu noktaya dikkat. Rapid’in dizel motoru alt devirden itibaren yüksek tork sunan özelliği ile dikkatli kullanımı gerektiriyor. Neden mi? Ani hızlanmalarda veya viraj içindeki hızlanmalarda oldukça dikkatli olunmasında fayda var; çünkü ön tekerlekle-
Bagaj kısmı; 530 dm3 hacim ile size ferah ferah kullanım alanı sunuyor. Yetmez derseniz, indirin koltukları 1470 dm3 hacim elde edin. Hem de geniş açılan bagaj kapağı sayesinde.
087 / otomobilnews
SÜRÜŞ İZLENİMİ / SKODA RAPID 1.6 TDI DSG / Y: Sinan Akad sinan.akad@otomobilnews.com F: Mert Kocabaş
re uygulanan yüksek tork aracın zaman zaman kafadan kaymasına sebebiyet veriyor. Onun dışında yol tutuşla alakalı hiç bir endişe edici durum yok; ancak lastikler çok önemli. Mümkünse bildik, kendini ispatlamış markaları seçmekte fayda var diyorum. Yol tutuşa katkısı çok daha fazla oluyor.
lıyor. Bence biraz daha sertleşmeliydi. Performans olarak beklentilere cevap veren Rapid, yakıt tüketiminde de tutumlu olduğunu gösterdi. Ben 4,5 l/100 km. ortalama tüketimi yakalayamasam da 5,8 - 6,2 l/100 km. değerler yakaladım. Bu veriler tamamen şehir içinde dur kalk trafikte, zaman zaman performanslı kullanımda yaYol tutuştan devam edelim. kaladığım değerler. Dikkatli olmaAmortisörler biraz sert ayarlan- nız durumunda daha da düşük demış. Rahatsızlık vermese de ma- ğerlere imza atılabilir. lum, zemini bozuk olan yollarımızda bazen gürültülü çalışabi- Bence liyor; ama sert amortisörlerin yol Skoda, Rapid ile büyük iş başartutuşa katkısı gayet iyi olmuş. Is- mış. Ne ararsanız var. Motor gamı lak zeminde, kuru zeminde, direk- yeterli, şanzıman piyasadaki en siyon sağa ya da sola dönükken iyilerinden bir tanesi, geniş ve fegaza fazla basarsanız çekiş kont- rah. Bagaj büyük. Yani tam anrol sistemi devreye giriyor. Yüksek lamıyla aranan otomobil olmuş. süratte ise elektro mekanik direk- Hani derler ya alır mısın? Gözüm siyon sistemi sanki biraz hafif ka- kapalı; ancak ben benzinli mootomobilnews / 088
tor seçerim çünkü yılda 12000 ile 15000 km. arasında yol yapıyorum. Dizel almayı düşünenlere tavsiyem aradaki farkı bankaya koyun inanın yıllık bakım, benzin ve vergileri size ödetir. Hesabınızı iyi yapın. Gelelim kasaya, almasına aldık; ama ne kadar ödeyeceğiz. Bu yazıyı yazdığım 11.01.2014 tarihi itibariyle liste fiyatı 61.300. TL; ancak kampanya var. A.T.S fiyatı 58.900.TL’ye iniyor. Yakın zamanda bu yeni ÖTV artışından dolayı fiyat ayarlaması yapılabilir. Yılın bu son avantajlı fiyatlarını kaçırmayın derim. Fiyat konusuna gelince ben hâlâ alışamadım. “B” segment veya “C” segment bir modele 50 binler 60 binler vermek bana inanılmaz yüksek geliyor. Sonuç olarak 10 numara 5 yıldız bir model olmuş Rapid. Bayinizden ısrarla isteyiniz.
Vites kolunun önünde 2 adet bardaklık ve göz bulunuyor. Vites kolu ise olması gerektiği yerde; ancak bulunduğu alt sütunun açık renk, kendisinin ise siyah renk olması sonradan konmuş algısı yaratıyor.
TEKNİK ÖZELLİKLER
4 günlük test süresince yarım depo yakıt tüketemedim ki yaklaşık 400 km. yol yaptım. Çoğu da sıkışık trafikte kat edildi.
Silindir hacmi: 1598 cc Silindir adedi: 4 Yakıt Türü: Dizel Maksimum güç: 90 Hp / 4200 d/d Maksimum tork: 230 Nm / 1500-2500 d/d 0-100 Km hızlanma: 12.2 sn Maksimum hız: 184 km/s Yakıt Tüketimi: Şehir içi: 5.6 lt/100 km Şehir dışı: 3.9 lt/100 km Karma: 4.5 lt/100 km Şanzıman: 7 ileri DSG Co2 emisyonu: 118 g/km Yakıt deposu: 55 lt. Bagaj hacmi: 530 lt. Boş ağırlık: 1285 kg. Anahtar Teslim Fiyatı: 58,900 TL
089 / otomobilnews
DIaroma / Y: Gül İpek F: Murat Sargın / Paper Artist İstanbul / www.gulipeksanat.com
Kâğıttan
Sanat
Eserine LASTİKÇİ - Diorama ölçek 1:36
Hiç yolculuğunuzun bir bölümünde, yorgun argın direksiyon sallarken, Anadolu’nun ücra bir yolunda, köhne bir benzinliğin ondan da köhne bir köşesine atılmış, basit birkaç tahtadan yapılma, küçücük bir kulübe biçimindeki lastikçileri fark ettiniz mi? Daha da ilerisi, onlara hiç işiniz düştü mü? otomobilnews / 090
091 / otomobilnews
DIaroma / Y: Gül İpek F: Murat Sargın / Paper Artist İstanbul / www.gulipeksanat.com
Durum iyice kötüye gitmek üzereyken, tam tarif ettiğim gibi bir “lastikçi” yazısı görünce o kadar sevindim ki anlatamam. Hemen önüne çekip park ettim. Ben daha arabadan inmeden usta, lastiğin durumunu görmüştü ve çırağa “Gompiresörü çalıştır, bijon anahtarını getir, krikoyu şuraya çek, hadi sallanma!” diye bağırdığını duyabiliyordum.
Bir keresinde bir yolculuğum sırasında, arabam çekişten düşmeye ve sağa çekmeye başlamıştı. Ne aksilik! Kenarda durup arabanın etrafında bir tur attım. Ne göreyim, sağ ön lastiğim yarı yarıya inmiş ve kulağımı yaklaştırınca hâlâ hafiften “tıssss” sesini duyabiliyorum. Çaresiz tekrar yola koyuldum; fakat gözlerim sürekli yol kenarlarına acemice ve derme çatma iliştirilivermiş bir iki irice taşla ayakta tutulan ve üzerinde beyaz yağlı boya ile beceriksizce yazılan “Lastikçi” yazısını arıyordu. Arabada tek başımaydım ve eşyam çok olduğu için de yedek lasti-
otomobilnews / 092
ği evde bırakmak gibi bir hata yapmıştım! Gerçi yedek lastik yanımda olsa da kendim değiştirebilir miydim, ondan da emin değilim ya… Durum iyice kötüye gitmek üzereyken, tam tarif ettiğim gibi bir “lastikçi” yazısı görünce o kadar sevindim ki anlatamam. Hemen önüne çekip park ettim. Ben daha arabadan inmeden usta, lastiğin durumunu görmüştü ve çırağa “Gompiresörü çalıştır, bijon anahtarını getir, krikoyu şuraya çek, hadi sallanma!” diye bağırdığını duyabiliyordum. Belki güleceksiniz; ama bir an kendimi
Formula 1 yarışlarında pit stop yapan pilot gibi hayal ettim. Sanırım bu insanlar yolcuların acelelerine alışmışlar ve hiçbir açıklama yapmadığınız halde, her gelen müşterinin işini acele kabul edip, ona göre davranma bilinci geliştirmişler. 14 – 15 yaşlarında olduğunu tahmin ettiğim kara gözlü, bıyıkları yeni terlemeye başlamış çırak, hiç konuşmadan ve çekingen bakışlarla ustasının buyruklarına yetişmeye çalışıyordu. Usta bir yandan lastiği sökerken, bir yandan birisi sıkışmış bijonumdan şika-
Usta, “Abla, işte bundan patlamış lastiğiniz, şimdi yapıyorum.” dedi. Çıkan vidayı da kocaman bir karton kutuya attı. Merak edip kutunun içine doğru bakınca, bir sürü paslı çivi, vida, tel, metal parçaları, aklınıza ne gelirse olduğunu gördüm. yet ediyor, kendi kendine söyleniyordu. Çırak, ustasının bir baş-göz işaretiyle yıldırım gibi ilerideki benzinlik binasına gidip, bana bir bardak çay kapıp getirdi. O ücra yerde, o güzelim taptaze çayı nereden bulup getirdiğine şaşırsam da, ilaç gibi geldi. Usta, sağ ön lastiğimden pense ile çıkardığı serçe parmağı büyüklüğündeki vidayı bana gösterdi. “Abla, işte bundan patlamış lastiğiniz, şimdi yapıyorum.” dedi. Çıkan vidayı da kocaman bir karton kutuya attı. Merak edip kutunun içine doğru bakınca, bir sürü paslı çivi, vida, tel, metal parçaları, aklınıza ne gelirse olduğunu gördüm. Belli
093 / otomobilnews
DIaroma / Y: Gül İpek F: Murat Sargın / Paper Artist İstanbul / www.gulipeksanat.com
otomobilnews / 094
Diaroma Nedir? Ger癟ek veya kurgu bir olay覺n, an覺n veya hikayenin 3 boyutlu modellenmesidir.
095 / otomobilnews
DIaroma / Y: Gül İpek F: Murat Sargın / Paper Artist İstanbul / www.gulipeksanat.com
Belli ki, lastiklerden çıkan cisimleri biriktirip bir tür koleksiyon yapıyordu usta. Çok para kazanmadıkları belliydi, tüm alet ve ekipmanları eski püskü, mümkün olan aletlerin birkaç görevi birden üstlenmiş bir görüntüsü vardı. ki, lastiklerden çıkan cisimleri biriktirip bir tür koleksiyon yapıyordu usta. Çok para kazanmadıkları belliydi, tüm alet ve ekipmanları eski püskü, mümkün olan aletlerin birkaç görevi birden üstlenmiş bir görüntüsü vardı. En değersiz malzemelerin bile atılmaya kıyılamadığı anlaşılıyordu; ama çalışıyor ve yaşıyorlardı işte! “Acaba nasıl bir hayatları var?” diye düşünmeden edemedim. Bu sessiz, vefalı ve saygılı Anadolu insanları, her gün önlerinden gelip geçen binlerce insanın, sadece işi düşenlerinin fark edebildiği biçimde yaşıyor, bundan da hiç gocunuyor gibi görünmüyorlardı. Tam çayım bittiğinde, usta bir sihirbaz gibi lastiğimi tamir edip yerine takmış,
otomobilnews / 096
diğer lastiklerimin de havasını kontrol etmiş, hatta yetinmeyip yağ ve su seviyelerini de bir çırpıda kontrol etmişti bile. Böyle bir yerden bu hizmeti beklemediğimi itiraf etmeliyim sanırım. Alınan komik ücret ise biz büyük şehirde yaşayanlar için alışılmadık bir durumdu. Kara gözlü çırağa birkaç kuruş bahşiş vermek istedim, önce sevindi ve elini uzatır gibi olduysa da, ustanın sert bakışları karşısında eli yanmış gibi elini geri çekti. Ben yine de zorla yanına giderek cebine koydum, kıpkırmızı kesilmişti ve ustaya doğru bakıp “benim suçum yok, zorla cebime koydu” gibilerden bir kaş işareti yaptığı gözümden kaçmadı.
Yeniden keyiflenip yola koyulduğumda, bu insanların ve bunlar gibi nice insanların varlıklarını bir nebze de olsa hatırlatmak için bir diorama çalışması yapmaya karar verdim. Her zaman olduğu gibi sadece kâğıt ve mukavva kullandım. Otomobil lastikleri diecast ölçek 1:36. Bu lastikçi çalışmam Rahmi M. Koç müzesindeki Rahmi Koç beyefendinin kendi özel ofisinde minyatür koleksiyonu arasındadır. Tamirhane- diecast garage workshopları bilgi ve kayıt için: gul.ipek@hotmail.com www.gülipeksanat.com
Yeniden keyiflenip yola koyulduğumda, bu insanların ve bunlar gibi nice insanların varlıklarını bir nebze de olsa hatırlatmak için bir diorama çalışması yapmaya karar verdim. Her zaman olduğu gibi sadece kâğıt ve mukavva kullandım.
097 / otomobilnews
SÜRÜŞ İZLENİMİ / HYUNDAI SANTA FE 2.0 CRDI SHIFTRONIC / Y: Mehmet Erel F: Mert Kocabaş
HYUNDAI SANTA FE 2.0 CRDI SHIFTRONIC Heybetli ve Karizmatik Hyundai’nin geçen yıl 3.nesli ile satışa sunduğu Santa Fe, markanın çizdiği yeni yolu başarıyla işaret ediyor.
otomobilnews / 098
099 / otomobilnews
SÜRÜŞ İZLENİMİ / HYUNDAI SANTA FE 2.0 CRDI SHIFTRONIC / Y: Mehmet Erel F: Mert Kocabaş
Meşhur çok düğmeli deri direksiyon, piyano siyah kaplamalar ve kahverengi renk kombinasyonları dikkat çekici. Ön konsolda garipsediğim tek şey küçük dijital ekran. Bu araç için daha büyük bir ekran tercih edilmeliydi.
otomobilnews / 100
Ön kısımdaki heybetli yapı yanda ve arkada da devam ediyor. Koyu gri jantlar, yanlarda basamak şeklindeki kaydırma barları ile ön-arka tampon altındaki metal görünüm sportif bir katkı sağlamış. Evet, bu otomobil için doğru tanım bu, heybetli. SUV segmentinin sevilen oyuncularından birisi olan Santa Fe, üçüncü nesli ile çok başarılı bir tasarıma imza atmış. Önceki nesle göre 30 mm. uzun, 75 mm. alçak ve 10 mm. daha dar. Krom kaplı büyük ön havalandırma ızgaraları şık ve dikkat çekici olmuş. i10, i20 ve i30’da olduğu gibi Santa Fe’de de LED’ler
ön sis lambalarının etrafına konumlandırılmış. Ön kısımdaki heybetli yapı yanda ve arkada da devam ediyor. Koyu gri jantlar, yanlarda basamak şeklindeki kaydırma barları ile ön-arka tampon altındaki metal görünüm sportif bir katkı sağlamış. Evet, bu otomobil için doğru tanım bu, heybetli.
101 / otomobilnews
SÜRÜŞ İZLENİMİ / HYUNDAI SANTA FE 2.0 CRDI SHIFTRONIC / Y: Mehmet Erel F: Mert Kocabaş
otomobilnews / 102
Motor gücünü 2 ya da 4 tekerden akıllı çekiş sistemi ile yola aktarabilen yeni Santa Fe, yol durumuna ve sürüşe göre ön ve arka akslarda güç dağılımını otomatik olarak gerçekleştiriyor. Arka kısımdaki otomatik yükseklik ayarı sayesinde stabilitesini en iyi şekilde sağlıyor. 103 / otomobilnews
SÜRÜŞ İZLENİMİ / HYUNDAI SANTA FE 2.0 CRDI SHIFTRONIC / Y: Mehmet Erel F: Mert Kocabaş
İçeride kalite hissi yüksek; ama uzakdoğu havası bir tasarım mevcut. Meşhur çok düğmeli deri direksiyon, piyano siyah kaplamalar ve kahverengi renk kombinasyonları dikkat çekici. Ön konsolda garipsediğim tek şey küçük dijital ekran. Bu araç için daha büyük bir ekran tercih edilmeliydi. Bildiğiniz gibi bir otomobilin ses sistemi benim ilk dikkat ettiğim detaylardan. Hyundai Santa Fe’nin 6 hoparlörlü ses sistemi gayet başarılı. Bluetooth bağlantılı telefon sistemi artık olmazsa olmazlardan. Santa Fe, donanım olarak oldukça zengin. Isıtmalı direksiyon, ısıtmalıelektrikli ve hafızalı koltuklar, anahtarsız giriş ve çalıştırma, geri görüş kamerası gibi pek çok keyif verici ekipman barındırıyor. Flex Steer olarak adlandırılan Normal, Spor otomobilnews / 104
ve Konfor seçenekli direksiyon tepki sistemi kolaylık sağlıyor. Otomatik yokuş iniş asistanı ve kendi kendine park sistemi özellikle bayanların en önemli yardımcısı olacak. Ayrıca komple cam tavan aracı ferah hale getiriyor. Santa Fe 7 kişilik bir SUV. Normalde 5 kişilik koltuk ve boş bagaj alanı ile seyahat ederken, ihtiyaç halinde bagaj zemininde saklı olan 2 koltuğu çok kolay ve pratik şekilde açıp aracı 7 kişilik hale getirebiliyorsunuz.
100 km. hıza 10.9 saniyede ulaştırıyor. Üst devirler hariç sessiz çalışıyor ve komutlarınıza seri tepkiler veriyor. Ayağınızın altında her daim güç hissetmek keyifli oluyor. Eğer sürüşünüzü tasarruflu hale getirmek isterseniz ECO tuşuna basmanız yeterli.
Motor gücünü 2 ya da 4 tekerden akıllı çekiş sistemi ile yola aktarabilen yeni Santa Fe, yol durumuna ve sürüşe göre ön ve arka akslarda güç dağılımını otomatik olarak gerçekleştiriyor. Arka kısımdaki otomatik yükseklik ayarı sayesinde stabilitesiHyundai Santa Fe, Türkiye’ye tek ni en iyi şekilde sağlıyor. motor ve tek donanım paketiyle geliyor. 2.0 litre hacmindeki değiş- Hyundai Santa Fe, Euro NCAP yan ken turbo sistemli (VGT) dizel mo- bariyer çarpışma testindeki “Yetiştor 4000 d/d’da 184 Hp güç ve 2000 kin Yolcu” güvenliğinde yüzde 96 kod/d’dan itibarende 400 Nm. tork ruma oranıyla en yüksek puanı elde üretiyor. 6 ileri otomatik Shiftro- etti. “Çocuk Yolcu” kategorisindeyse nic (otomatik) şanzımanla destek- D-SUV segmentinin en iyi derecelelenen bu motor, Santa Fe’yi sıfırdan rinden birisi olan yüzde 89’u elde et-
Santa Fe, donanım olarak oldukça zengin. Isıtmalı direksiyon, ısıtmalıelektrikli ve hafızalı koltuklar, anahtarsız giriş ve çalıştırma, geri görüş kamerası gibi pek çok keyif verici ekipman barındırıyor.
Koltuk ayarlarını yapmak kolay, oturma alanı yeterli ve sportif. Sadece kolçak yok ve arkası için söylenecek tek şey klostrofobiniz varsa aman zahmet etmeyin. 105 / otomobilnews
SÜRÜŞ İZLENİMİ / HYUNDAI SANTA FE 2.0 CRDI SHIFTRONIC / Y: Mehmet Erel F: Mert Kocabaş
6 ileri otomatik Shiftronic (otomatik) şanzımanla desteklenen bu motor, Santa Fe’yi sıfırdan 100 km. hıza 10.9 saniyede ulaştırıyor. Üst devirler hariç sessiz çalışıyor ve komutlarınıza seri tepkiler veriyor.
meyi başardı. Santa Fe, Elektronik Stabilite Kontrolü (ESP) ve benzeri gibi teknolojik aktif güvenlik özelliklerin değerlendirildiği “Asist Güvenlik” kategorisinde de yüzde 86’lık bir skora imzasını attı. Bir başka güvenlik özelliği olan, yayaların olası çarpışma anında minimum zararla kazayı atlatması için geliştirilen ve ilk kez yeni Santa Fe modelinde kullanılan “Aktif Kaput”, herhangi bir çarpma anına otomatik olarak yukarı doğru kalkarak yayanın omuz ve baş bölgesinden ciddi bir şekilde yaralanmasını ortadan kaldırmış oluyor. Bu sistemle birlikte Santa Fe “Yaya Güvenliği” kategorisinde elde ettiği yüzde 71’lik skorla segmentindeki rakiplerinden daha yüksek bir dereceye sahip oldu. Sonuç olarak yeni Santa Fe, markanın bugüne kadar üretti-
otomobilnews / 106
ği en başarılı modellerden birisi. Bu otomobilin tek problemi, vergi sistemimiz nedeniyle yüksek kalan fiyatı.
Santa Fe, Elektronik Stabilite Kontrolü (ESP) ve benzeri gibi teknolojik aktif güvenlik özelliklerin değerlendirildiği “Asist Güvenlik” kategorisinde de yüzde 86’lık bir skora imzasını attı.
TEKNİK ÖZELLİKLER
Silindir hacmi: 1995 cc Silindir adedi: 4 Yakıt Türü: Dizel Maksimum güç: 184 Hp / 4000 d/d Maksimum tork: 400 Nm / 2000-2500 d/d 0-100 Km hızlanma: 10.9 sn Maksimum hız: 190 km/s Yakıt Tüketimi: Şehir içi: 9.5 lt/100 km Şehir dışı: 5.6 lt/100 km Karma: 7.0 lt/100 km Şanzıman: 6 ileri Oto. (Shiftronic) Co2 emisyonu: 185 g/km Yakıt deposu: 64 lt. Bagaj hacmi: 516 lt. Boş ağırlık: 1915 kg. Anahtar Teslim Fiyatı: 187,000 TL
107 / otomobilnews
SEKTÖRDEN / ODD SATIŞ VE İLETİŞİM ÖDÜLLERİ
ODD SATIŞ VE İLETİŞİM ÖDÜLLERİ, 2013 GLADYATÖRLERİ
OTOMOTİV OSKARLARI SAHİPLERİNİ BULDU Otomotiv Distribütörleri Derneği’nin (ODD), markaların satış ve iletişim başarılarını ödüllendirmek için dördüncü kez düzenlediği, otomotiv sektörünün en kapsamlı ve prestijli organizasyonu olan “ODD Satış ve İletişim Ödülleri, 2013 Gladyatörleri” heyecanlı ve görkemli bir ödül törenine sahne oldu. Nefeslerin tutulduğu gecede, yılın en başarılı marka ve çalışmaları ödüle layık görüldü.
ODD veri tabanındaki yıllık satış sonuçlarına göre belirlenirken; İletişim Ödülleri kategorisinde “Yılın TV Uygulaması”, “Yılın Gazete Uygulaması”, “Yılın Radyo Uygulaması”, “Yılın Dergi Uygulaması”, “Yılın Dijital Uygulaması” ve “Yılın Outdoor Uygulaması”, www.oddgladyator.com sitesi üze“Satış” ve “İletişim” kategorilerinde top- rinden yaklaşık 63 bin adet halkoyu ile ilk lam 18 dalda ödül verildi. Satış Ödülleri, 5’e indirildi. Halk oylamasına açık olmayan ODD’nin sektöre dinamizm katmak ve marka algısına pozitif katkıda bulunmak amacıyla 4’üncü kez düzenlediği gecede, otomotiv sektörünün önde gelen markalarının Türkiye’deki tarihsel yolculuğu keyifli bir tema örgüsünde işlendi.
otomobilnews / 108
“Yılın Sosyal Sorumluluk Projesi”, “Yılın PR/Etkinlik Uygulaması” ve “Yılın Entegre İletişim Kampanyası” kategorilerinde ise aday olan tüm çalışmalar değerlendirmeye alındı. En iyiler, jürinin ödül gecesinde canlı olarak gerçekleştirdiği oylamayla seçildi. “Yılın Basın Lansmanı” ödülünü, geçen yıl olduğu gibi otomotiv basınının temsilcileri belirledi. Otomotiv sektöründe uzmanlaşan basın mensupları, kendilerine verilen şifre ve kullanıcı adıyla 2013 yılı içerisinde en beğendikleri lansmanı seçtiler. Rekabetin yüksek olduğu gecede heyecan zirveye çıktı Otomotiv sektörünün yakından takip ettiği ve heyecanla beklediği 2013 pazar rakamları da aynı gecede açıklandı. Buna göre 2013 yılında otomobil ve hafif ticari araç pazarı, bir önceki yıla göre yüzde 9.7 büyüyerek 853.378 adetlik bir sonuçla tamamlandı. Bunun 188.723 adedini hafif ticari araç, 664.655 adedini ise otomobil satışları oluşturdu. Yak-
Ödül Alan Gladyatörler SATIŞ ÖDÜLLERİ En Hızlı Büyüyen Hafif Ticari Araç Markası: Dacia En Çok Satılan Hafif Ticari Araç Modeli: Ford Transit En Çok Satılan Hafif Ticari Araç Markası: Ford En Hızlı Büyüyen Otomobil Markası: Lancia En Çok Satılan Otomobil Modeli: Fiat “Linea” En Çok Satılan Otomobil Markası: Renault En Çok Satılan Otomobil ve Hafif Ticari Araç Markası: Volkswagen İLETİŞİM ÖDÜLLERİ Yılın Televizyon Uygulaması: Volkswagen “Jetta” Yılın Gazete Uygulaması: Citroën “Yeni C4 Picasso” Yılın Radyo Uygulaması: Renault “Captur” Yılın Dergi Uygulaması: Fiat “500 Mıknatıslı Jant” Yılın PR/Etkinlik Uygulaması: Toyota “Corolla Lansmanı Yerel Basın Buluşmaları” Yılın Dijital Uygulaması: Mercedes-Benz “Farkında mısınız?” Yılın Outdoor Uygulaması: Mercedes-Benz “Citan” Yılın Sosyal Sorumluluk Projesi: Doğuş Otomotiv “Trafik Hayattır” Yılın Entegre İletişim Kampanyası: Toyota “Yeni Auris” Yılın Basın Lansmanı: “Peugeot 2008 Lansmanı” Jüri Özel Ödülü: “Peugeot ile engelsiz yaşam” Turkcell Mobil İletişim Ödülü’nün sahibi ise, yeni açılacak bayiler için en doğru lokasyonların tespit edilmesini ve saha çalışmalarında daha gerçekçi ve hedefe ulaşacak faaliyetler gerçekleştirebilmesini sağlayan Turkcell Akıllı Harita çözümünü otomotiv sektöründe kullanan Tofaş oldu.
109 / otomobilnews
SEKTÖRDEN / ODD SATIŞ VE İLETİŞİM ÖDÜLLERİ
Deneyimli televizyon programcısı Cüneyt Özdemir ve Dipnot TV ekibi ise gece için özel bir belgesel hazırladı. Otomobilin dünya ve Türkiye’deki tarihini anlatan belgesel, heyecanlı geceye renk kattı.
otomobilnews / 110
laşık 40 bin adetlik ağır vasıta satışı da eklendiğinde toplam otomotiv pazarı 893 bin adede ulaştı. Deneyimli televizyon programcısı Cüneyt Özdemir ve Dipnot TV ekibi ise gece için özel bir belgesel hazırladı. Otomobilin dünya ve Türkiye’deki tarihini anlatan belgesel, heyecanlı geceye renk kattı. Belgesel, 1900’lü yılların başında Osmanlı Devleti’nde 100-150 olan otomobil sayısının 100 yıl içinde yaşadığı hızlı büyümenin yanı sıra, otomobilin günlük yaşam, siyaset ve reklam dünyasındaki güçlü rolü de eğlenceli görüntüler eşliğinde anlatıldı. Gecede bir konuşma yapan ODD yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Bayraktar şunları söyledi: “Ülkemizde otomotiv sektörü unutulmaz deneyimlerle dopdolu, çok heyecanlı bir tarihçeye sahip. Türk tüketicisi eski günlerde sınırlı sayıdaki seçeneğe sahip otomobillere sahip olabilmek için aylarca sıra beklemeyi göze alıyordu. O günlerden günümüze kadar gelen, 50’den fazla farklı markanın satıldığı, Avrupa’nın 6’ncı, dünyanın 19’uncu büyük otomotiv pazarı olmamıza uzanan yol hiç de kolay bir yol değildi. Bu yol inişler, çıkışlar, engebeler, kasisler ve virajlarla doluydu; fakat bizler çok sıkı çalışarak, her defasında yaratıcı çözümler üreterek direksiyon hâkimiyetini kaybetmeden bugünlere gelmeyi başardık. Sektörümüzün mensupları, tüm zorluklarına rağmen her zaman iyimser, her zaman yaratıcı, daima yenilikçi ve en önemlisi mücadeleci olmayı başardılar. Bu da hepimizi yılmaz birer savaşçı haline getirdi.”
111 / otomobilnews
SÜRÜŞ İZLENİMİ / FORD FOCUS 1.6 TDCI TITANIUM / Y: Mehmet Erel F: Mert Kocabaş
FORD FOCUS 1.6 TDCI TITANIUM
Focus’a Aksesuarlı Doping Özellikle yol tutuşu ve güvenlik donanımları ile dikkatleri üzerine çeken Ford Focus ailesi, yeni spor aksesuar paketiyle gençlerin ve genç kalanların kalbini fethetmeye odaklanıyor.
otomobilnews / 112
113 / otomobilnews
SÜRÜŞ İZLENİMİ / FORD FOCUS 1.6 TDCI TITANIUM / Y: Mehmet Erel F: Mert Kocabaş
Ön ve arka tampon altı eklemesi, yan marşpiyerler, arka camda rüzgarlık, 17” 5 kollu hafif alaşımlı spor jantlar ve kırmızı boyalı fren kaliperleri.
otomobilnews / 114
Mavi renkli göstergeleri ile cool görünen Focus, gösterge panelinin ortasında ve müzik sistemi ekranında barındırdığı bol miktarda veri ile sizi adeta pozitif bilgi bombardımanına tutuyor. Türkiye’nin en çok tercih edilen otomobillerinden birisi olan Ford Focus, yeni Spor Paketi ile bayilerde yerini aldı. Bu paketi tüm donanım seviyelerinde alabiliyorsunuz; ancak araca sonradan bayide takılmıyor. Fabrikadan bu şekilde çıkıyor.
Peki bu pakette neler var? Ön ve arka tampon altı eklemesi, yan marşpiyerler, arka camda rüzgarlık, 17” 5 kollu hafif alaşımlı spor jantlar ve kırmızı boyalı fren kaliperleri. Özellikle ön tampon altındaki siyah kısım ile arka tampon altındaki siyah kısım be-
115 / otomobilnews
SÜRÜŞ İZLENİMİ / FORD FOCUS 1.6 TDCI TITANIUM / Y: Mehmet Erel F: Mert Kocabaş
Test aracımızda 115 Hp gücünde 1.6 litre Duratorq dizel motor yer alıyor. Bu motor 1750 d/d’dan itibaren 270 Nm. tork üretiyor. 6 ileri manuel şanzımanla desteklenen motor, sürücüyü tatmin etmeyi başarıyor.
otomobilnews / 116
nim çok hoşuma gitti. Ford Focus almak üzere bayiye gittiğinizde bir de Spor Paketi satın almak isterseniz tercih ettiğiniz versiyonun fiyatına 3300 TL ilâve ediliyor. Gelelim test aracımızın diğer özelliklerine. Mavi renkli göstergeleri ile cool görünen Focus, gösterge panelinin ortasında ve müzik sistemi ekranında barındırdığı bol miktarda veri ile sizi adeta pozitif bilgi bombardımanına tutuyor. Neredeyse ihtiyaç duyabileceğiniz her bilgiye bu ekranlar üzerinden ulaşabiliyorsunuz. Başarılı Sony müzik sistemine ilâveten Navigasyon seçeneği yolculuklarınızda çok işe yarayacak. Anahtarsız giriş ve anahtarsız çalıştırma, otomatik park, geri görüş kamerası, çift bölgeli klima, ısıtmalı ön koltuklar ve SYNC sistemi dikkat çekici detaylar arasında. Test aracımızda 115 Hp gücünde 1.6 litre Duratorq dizel motor yer alıyor. Bu motor 1750 d/d’dan itibaren 270 Nm. tork üretiyor. 6 ileri manuel şanzımanla desteklenen motor, sürücüyü tatmin etmeyi başarıyor. Dinamik Tork Kontrolü (TVC) ve ESP sayesinde özellikle virajlarda güvenlik seviyesi oldukça yukarı çekilmiş. Ford Focus güvenlik öncelikli bir otomobil. Kör nokta uyarı sistemi, otomatik far ve yağmur sensörleri, şerit takip sistemi ile şeritte kalma yardımcısı ve en önemlisi 30 km/s hıza kadar çalışan otomatik fren yapma sistemi mevcut. Bu system, sürüş esnasında öndeki araç aniden durursa ya da önünüze bir çocuk fırlarsa hemen devreye giriyor ve siz henüz tepki vermediyseniz yerinize frene basıyor. 117 / otomobilnews
SÜRÜŞ İZLENİMİ / FORD FOCUS 1.6 TDCI TITANIUM / Y: Mehmet Erel F: Mert Kocabaş
Anahtarsız giriş ve anahtarsız çalıştırma, otomatik park, geri görüş kamerası, çift bölgeli klima, ısıtmalı ön koltuklar ve SYNC sistemi dikkat çekici detaylar arasında. Bu sistemi defalarca deneyen birisi olarak söylüyorum ki emin olun sizden çok daha hızlı tepki veriyor ve olası pek çok kazayı başarıyla engelliyor. Ford Focus yeni Spor Paketi ile ürün yelpazesini genişleterek müşteri kitlesini zenginleştirmeyi başarmış.
otomobilnews / 118
6 ileri manuel şanzımanla desteklenen motor, sürücüyü tatmin etmeyi başarıyor. Dinamik Tork Kontrolü (TVC) ve ESP sayesinde özellikle virajlarda güvenlik seviyesi oldukça yukarı çekilmiş.
TEKNİK ÖZELLİKLER
Silindir hacmi: 1560 cc Silindir adedi: 4 Yakıt Türü: Dizel Maksimum güç: 115 Hp / 3600 d/d Maksimum tork: 270 Nm / 1750-2000 d/d 0-100 Km hızlanma: 10.9 sn Maksimum hız: 193 km/s Yakıt Tüketimi: Şehir içi: 5.7 lt/100 km Şehir dışı: 3.7 lt/100 km Karma: 4.5 lt/100 km Şanzıman: 6 ileri Manuel Co2 emisyonu: 117 g/km Yakıt deposu: 53 lt. Bagaj hacmi: 316 lt. Boş ağırlık: 1344 kg. Anahtar Teslim Fiyatı: 76,440 TL
119 / otomobilnews
Röportaj / ZAFER ESKİ / Y: Mehmet Erel F: Mert Kocabaş
Dünyanın En İyİ Motor Sporları Görevlİsİ
ZAFER ESKi FIA tarafından dünya çapında 2013’te ilk defa uygulamaya koyulan “Yılın En İyi Görevlisi” ödülü Türkiye’den Zafer Eski’ye verildi. Zafer Bey ile aldığı ödülü ve motor sporlarını konuştuk.
Motor sporları maceranız nasıl başladı? Z.E: 2001 yılında İzmir TOFAŞ-FIAT Türkiye Rallisi, camiada çokça bilinen Efem Çukuru etabında starttaki güvenlik göreviyle başladım. İlk anlarda çok sıcak bakmasam da Armin KREMER ve Serkan YAZICI’nın Corolla WRC performanslarıyla kesinlikle sürekli bu işin içinde olmaya karar verdim. Sonraki yıllarda içimizde öyle bir tutkuya dönüştü ki bu; yarışa giden arkadaşlarımız, gidemeyen arkadaşlarımıza telefon edip birkaç WRC startı ya da geçişi dinler/dinletir hale geldik. Bugüne kadar hangi görevlerde bulundunuz? Z.E: İlk iki C ve B lisanlı yıllarımda kimi zaman rallilerde sektör olarak etap içerisinde yarışan araçların takibini yapardım. Kimi zaman nokta görevlerinde de bulundum. İlk nokta
otomobilnews / 120
sorumlusu olarak görev yapışım da 2002 senesinde Anatollian Ralli ile oldu. Sonrasında sayısız Ralli Nokta Sorumluluğu ve Baş Gözetmenlik yaparak yarıştaki diğer görevleri gözetmen arkadaşlarıma da yardımcı olmaya çalıştım. Bugün sporda hangi görevi yapıyorsunuz? Z.E: Otomobil sporlarının tüm branşlarında hem gözetmenlik hem de yarış yönetimlerinde görev almaya devam ediyorum. Son birkaç yıldır Türkiye Karting Şampiyonası ve İKOK kulübü organizasyonu olan İstanbul Mahalli Karting Dayanıklılık Birinciliği Prokart yarışları yönetimindeyim. Motor sporlarında aldığınız görevler size maddi getiri sağlıyor mu? Z.E: Yaptığımız bu görevler tama-
men gönüllülük esasına dayalı; fakat profesyonellik disipliniyle yaptığımız işler. Günlük harcırahlı görevliler olsak da gönüllü olmadan veya parayla yapılmayacak birçok fedakârlıklarda bulunabiliyoruz. Çalışma şartlarınız nasıl? Z.E: Az önce de belirttim gibi. İşimizde gönüllülük esasıyla çalışıp çeşitli fedakârlıklarda bulunabiliyoruz. Bir rallide hiç tanımadığımız bir muhitte, bir orman etabında, belki soğuk, kar, yağmur ve belki de kavurucu sıcaklarda görev yapmak durumunda kalabiliyoruz. Keza bu durum bir off-road veya pist yarışında da olabiliyor. Katlanılan her olumsuz durumu bile en hafife indirgeyecek yine bizler ve yarış organizatörleri oluyor. Bu durumları bile yarıştan en zevk alınabilir hale getirmek için; görevlilerin aralarındaki dostluklar,
121 / otomobilnews
Röportaj / ZAFER ESKİ / Y: Mehmet Erel F: Mert Kocabaş paylaşımlar, etap aralarındaki piknik türü mangal kaçamakları, belki gün sonunda birlikte yapılan aktiviteler oluyor; ama bu işi gönülden yapana ve sevene, önünden yanlayarak geçen bir araç ve sesi her şeyi unutturabiliyor. Unutamadığınız bir yarış ya da anınız var mı? Z.E: Sanırım 2008 WRC Türkiye Rallisi’ydi. Kemer’de Myra özel etabında, çeşitli elektronik aletler ile etap zaman derecelerinin alındığı FF noktasında 2 arkadaşımla beraber görev yapıyorduk. Noktamız bir viraj dışında kaldığı için gelen araçlar bize doğru hafif savrulup, bizi geçip derecelerini alıyor ve etabı bitiriyorlardı. Biz ise her an bir aksilik olacakmış ve araç üzerimize gelecekmiş gibi tetikte bekliyor, bu şekilde dereceleri almaya devam ediyorduk. Sabahki etap geçişi esnasında bu uyarıları almamız çok iyi oldu, öğlen geçişimiz esnasında bir Subaru WRC (Chris ATKINSON) noktamıza ziyarette bulunup masa ve çadırlarımızı yıktı. Bunun üzerine arkadaşlarım dibinde bulunduğumuz toprak yamacın üstüne çıkıp sonraki araçların derecelerini alıyor, ben de aşağıda kalan zaman alma elektronik fotosellerinin ayarlarını sık sık düzeltiyordum. Aynı gün aynı etapta Focus WRC ile LATVALA, Suzuki 1600 ile GARDEMEISTER zaman kontrol noktamıza girdi ve dağıttı. En son yıkıcı ve zarara uğratan ise dördüncü ve sonuncusu oldu. Focus WRC ile Gigi GALLI noktamıza savrularak beni 2-3 cm. ile sıyırarak oldukça pahalı zaman kontrol elektronik malzemelerimizi dağıtmış ve sonrasında manuel olarak kronometre ile zaman almak zorunda kalmıştık. Bu kadar senelik yarış hayatımda tehlikeye en çok yaklaşmam sanırım bu oldu ve bunu unutamam. Zafer Eski hayatını nasıl kazanıyor? Z.E: 15 yıl kadar bir süredir Bilgi İş-
otomobilnews / 122
Otomobil sporlarının tüm branşlarında hem gözetmenlik hem de yarış yönetimlerinde görev almaya devam ediyorum. Son birkaç yıldır Türkiye Karting Şampiyonası ve İstanbul Mahalli Karting Dayanıklılık Birinciliği Prokart yarışları yönetimindeyim. lem sektöründe ve son 6 yıldır Kadıköy Şifa Sağlık Grubu’nda çalışmaktayım. Otomobil Sporları da buna paralel bir hobi olarak başlayıp, profesyonelliğe doğru gitti; ikinci işim gibi oldu zamanla. Öyle ki askerlik görevimden özel izinle göreve geldiğim, evlendikten ve hatta çocuklarımın doğumundan kısa bir süre sonra bile görev aldığım yarışlar oldu. Şimdilerde de evime, çocuklarıma, işime ve sonrasında otomobil sporlarına dengeli ve planlı bir şekilde zaman ayırmaya gayret ediyorum. FIA’nın size verdiği ödülü anlatır mısınız? Z.E: Böyle bir ödülü bu seneye kadar ne duymuştum ne de bilgim dâhilindeydi. Federasyonumuz tarafından aranıp, kısa özgeçmiş istenip de, böyle bir duruma aday gösterildiğimi öğrendiğimde bir hayli şaşırmış; fakat işin ne olduğunu bile tam anlayamamıştım. Sonradan öğrendiğime göre durum şöyle gelişmiş; FIA tarafından TOSFED’den böyle bir aday gösterilmesi istenince
federasyonumuz da il gözetmen kurullarından adaylarını belirlemelerini istemiş. İstanbul Gözetmen Kurulu da sağ olsunlar benim adımı vermişler. Bunların tümü benim bilgimin dışında ve bana sürpriz oldu tabi. Ardından FIA seçimi sonrası, sağ olsun federasyon başkanımız tarafından aranınca, sonucu bana bildirdiklerinde sürpriz oldu ve gurur duydum. Ödül aldığınızı öğrendiğinizde neler hissettiniz? Z.E: Bana verdikleri “FIA 2013 Yılın En İyi Görevlisi” “FIA Best Marshal for 2013” ödülü daha önce Türkiye’de olmayan bir ödül. Bundan dolayı ilk olmak tabii ki gurur verici oldu. Birçok ilde bu ödüle layık birçok gözetmen ve üst düzey arkadaşımızı tanıyorum. Bu yüzden ödülü tüm emektar arkadaşlarım adına aldım. Bundan sonra da federasyonun Gönüllülük Komisyonu tarafından benzer bir ödül sunulacağını duydum ve sevindim. Emek verenlerin böyle onure edilmesi
tüm gözetmenlere ayrı bir azim verecektir inancındayım. Sizin yolunuzdan gitmek isteyen gençlere önerileriniz nelerdir? Nereden başlamalılar? Nelere hazırlıklı olmalılar? Z.E: Baştan beri söylediğim gibi en başta bu işe gönül verilmesi, sevmek ve ayırt etmeksizin tüm görevlerde bulunulması, otomobil sporlarıyla ilgili tüm havanın yerinde yaşayarak teneffüs edilmesi gerekir inancındayım. En alt basamak lisanstan itibaren tüm görevlerde bulunmak ve gayret ile devam etmek en iyi yol. Bu esnada çeşitli tepkiler alabilir, iniş ve çıkışlar da yaşayabiliriz. Bunların bizi uzaklaştırması ve eksi yönde etkilemesine müsaade etmeden, sık sık okuyacağımız yönetmelikler ve kurallara sürekli bağlı kalmalıyız. Zafer Bey sizi tekrar tebrik ediyor, bize zaman ayırdığınız için teşekkür ediyoruz.
123 / otomobilnews