21

Page 1


2

NORTH CYPRUS UK APRIL 2011

İçindekiler

Babutsa şimdi

Peri’siz! abutsa London Calling isimli ilk albümleriyle müzik dünyasına güzel bir giriş yapan ve “Yanayım Yanayım” isimli şarkılarıyla dikkatleri üzerine çeken Babutsa grubu şimdi Peri’siz kaldı. Ali Sönmez, Soner Tursoy ile Peri’den oluşan ve büyük yankı uyandıran grup üyelerinden Peri’nin Babutsa Grubu’ndan ayrıldığını

B

gazetemize doğrulayan European Müzik Yapım Şirketi direktörü Acar Acabey, Peri’nin kendi şirketleriyle anlaşmazlığa düştüğü için gruptan ayrılmak zorunda kaldığını kaydetti. Acabey, Babutsa’nın büyük bir titizlikle hazırladığı ve önümüzdeki aylarda piyasaya çıkması beklenen yeni albümünde Peri’nin yer almayacağını sözlerine ekledi.

Eroğlu Londra’ya geliyor KKTC Cumhurbaşkanı Dr. Derviş Eroğlu, İngiltere Kıbrıs Türk Ticaret Odası (CTCC)’nın davetlisi olarak Haziran ayında Londra’ya geliyor. KTC Cumhurbaşkanı Dr. Derviş Eroğlu, Kıbrıs Türk Ticaret Odası (CTCC)’nın davetlisi olarak Londra’ya geliyor. CTCC yetkililerinin yaptığı açıklamalara göre, Eroğlu’nun 8 Haziran 2011 tarihinde Londra’ya geleceği

K

bildirildi. Cumhurbaşkanı Eroğlu’nun İngiltere’de bulunacağı süre içerisinde Londra’da yaşayan Kıbrıslı Türklere yönelik Kıbrıs konulu bir konferans verileceği ifade edilirken, Eroğlu’nun 10 Haziran 2011 tarihinde ise onuruna

verilecek olan bir baloya katılacağı kaydedildi. İngiltere’de dört gün kalması beklenen KKTC Cumhurbaşkanı Eroğlu’nun Londra’da bulunduğu süre içerisinde İngiliz siyasetcilerle de biraraya gelmesi bekleniyor.

Muhammet Yaşarata:

Tanıtım ve pazarlama için ciddi bütçeye ihtiyaç var

Kıbrıs’a bahar geldi...

Ada cennete döndü Haber 39 Sahibi: North Cyprus UK Ltd Genel Yayın Yönetmeni: Zorlu Cezaroğlu Editör: Misli Kad›oğlu Dizayner: Halil Yaltırık Kapak Fotoğrafı: Burçin Tuncer

Adres: PO BOX 57894, London SE26 9AU Kıbrıs: +90 533 863 5341 Londra: +44 7958 352 411 Mail: zorlucezaroglu@yahoo.co.uk zorlu@northcyprusuk.com

recycle Gazetemizde yay›nlanan fotoğraf, haber ve reklamlar›n her hakk› mahfuzdur

Yayın Tarihi: 05 Nisan 2011

Haber 6-7


NORTH CYPRUS UK APRIL 2011

3


4

NORTH CYPRUS UK APRIL 2011

Haber

Bir film ve Kıbrıs insanının öyküsü:

Editörden

Misli Kadıoğlu mislikadioglu@hotmail.com

Şimdiden Merhaba! isan ayının gelmesiyle birlikte yaz için tatil planlarına başladık bile. Özellikle İngiltere’deki Kıbrıslı Türkler özlemini duydukları vatanlarına gelmek için hazırlık içerisine girdiler. İster kendi evinizde aileniz, arkadaşlarınızla geçireceğiniz bir yaz tatili, isterseniz de Kuzey Kıbrıs’taki tatil olanaklarından faydalanacak olun, bu yaz yıllar öncesinde kalan arzuladığınız tatili yeniden yaşayacaksınız. Neden mi? Çünkü gerek çeşidi artan konaklama olanakları, yeni açılan restoranlar, kafeler, barlar, düzenlenmeye başlayan festivaller olsun gerekse bu yıl diğer ülkelerden gelecek turistlerin katacağı ivmeyle, coşkulu bir yaz yediden yetmişe bizleri bekliyor. Şimdiden yaz için rezervasyonların yapılmış, oteller ve tatil köylerinde neredeyse yer kalmamış olması sevindirici. Buda doğası, havası ve yaşam şekliyle eşi benzeri bulunmayan adamıza farklı bir soluk ve sıcaklık katacak. Biz de North Cyprus UK olarak sizlere yeni açılan mekanlardan, gezip görebileceğiniz yerlere, eğlence olanaklarından, inşaat sektörüne, birçok konuda göz ve kulak olmaya devam edeceğiz. Hem de daha da yenilenerek ve daha çok içerikle… İleriki sayılarımızda sağlıktan alışverişe eklerimizle de sizlere kolaylık yaratacak ve ışık tutacak olanaklar sunacağız. Bahar aylarının yaşandığı şu günlerde, rengarenk bir adada rengarenk bir yaşantı içerisinde, toplumsal olarak bir birimize kenetlenerek güzellikleri hep birlikte yaşamayı umuyorum. Eğer siz de Kıbrıs’a gelme planları içerisindeyseniz, bu günlerde olumlu değişimleri fark edeceksiniz. Ve aslında özlediğiniz kültürümüzü doyasıya yaşama fırsatı bulacaksınız. Benim sizlere bir önerim de, ülkemizin dört bir yanında gerçekleştirilecek festivalleri sakın kaçırmayın. Kıbrıs’a özgü, kültürümüze has değerleri yakından hissetme ve yaşama fırsatı bulacaksınız. Sıcak dostlukların pekişeceği, eğlenceli ve en önemlisi de unutamayacağınız bir tatil geçirmenizi temenni ederim. Bu güzelliklerden birinde çok yakında buluşmak dileğiyle, şimdiden Merhaba!

N

Gölgeler ve Suretler Kıbrıslı Derviş Zaim’in gösterime giren son filmi “Gölgeler ve Suretler” 1963’te Kıbrıs’ta yaşanan olayları bir kez daha hatırlattı. Türk ve Rumlar arasında yaşanan gerçek bir hikayeden yola çıkarak esinlenilen film büyük ilgi gördü. iç istemediği halde kendini ve ailesini şiddet dolu bir ortamda bulan bir adam suça bulaşmamak için neleri göze alabilir? Acaba şiddetin egemen olduğu bir dünyada, masumiyeti korumanın ve insan kalmanın yolları nelerdir? 1963 yılında Kıbrıs’ta geçen hikaye; Türk ve Rumlar arasında yaşanmış etnik çatışma esnasında vukubulmuş gerçek bir olaydan esinleniyor, etkileyici bir yapı ve görsellikle kendi mitlerini ve barışa olan inancını seyirciye anlatmaya çalışıyor… “Gölgeler ve Suretler”… Kıbrıslı Türk Derviş Zaim, daha önce ‘Çamur’ adlı uzun metrajlı filmi ve ‘Paralel Yolculuklar’ isimli belgeseliyle meselenin şimdiki zamanında dolaştırırken kamerasını, son filmi ‘Gölgeler ve Suretler’de geçmişe uzanıyor. Mart ayında Kuzey Kıbrıs’ta gösterime giren ve herkesin beğeniyle izlediği filmde, 1963’te bir tarafta EOKA’nın, diğer tarafta TMT’nin boy gösterdiği ve de daha fazla silaha yatırım yapan Rum tarafının, yavaş yavaş Türkleri yaşadıkları topraklardan uzaklaştırmaya başladığı dönemden bir hikâye anlatıyor. Film, bir kez daha geçmişte yaşanılan acıları yeniden gözler önüne sererek bugün geldiğimiz noktayı sorgulamamızı sağlıyor.

H

Karagözcü Salih ve kızı Ruhsar’ın dramatik öyküsü Karagöz oynatarak geçimini sağlayan Salih, köyünü Rumların basması üzerine kızı Ruhsar’la birlikte yakınlardaki bir başka köyde yaşayan kardeşi Veli’nin yanına gidiyor. Ağabeyiyle geçmişten kalan bir hesabı olan Veli’nin hayatındaki en yakın insan, orta yaşlı Rum kadını Anna’dır. İkili arasında platonik düzeyde seyreden bir ilişki vardır. Veli, kahvede zaman öldürür, arada bir kumarda Anna’nın oğlu Hristo’nun parasını üter, köyün delisi çoban Cevdet’e de kol kanat gerer. Ama artık bu rutin bozulmak üzeredir. Çünkü ‘resmi’ Rum güçleri, yaşadıkları köyün yakınına kadar gelmiş, yolları tutmuştur. İki halk arası çatışmalar yaşanır Karagözcü Salih, Ruhsar’la birlikte köyüne dönmek için hamle yapar ama yoldaki çevirme sonrası kaybolur. Ruhsar, amcası Veli’den bir an önce babasını bulmasını ister. Öte yandan Rumlar çemberi daraltmakta, köydeki bir grup Türk de çareyi silahlanmada görmektedir. Nihayetinde biriken gerilim patlayıverir. Nitekim gerilen halat kopar ve düne kadar yan yana yaşayan iki halk arasında çatışma patlar. O

güzelim mekânlar yakılıp yakılarak birer viraneye dönüşmeye başlar. Bizim bugün ‘Kıbrıs Sorunu’ dediğimiz meselenin sonuçlanmasının fitili işte bu dönem ateşlenmiştir. Karpaz Bölgesi ve adanın doğal güzellikleri büyülüyor Hikâyenin arkasında ise Kıbrıs’ın Karpaz bölgesi ve Büyükkonuk köyünün olağanüstü güzellikteki doğası, köyleri, tepeleri ve

denizi dikkat çekiyor. Gölgeler ve Suretler öyküsünü anlatırken bazen öyle resimleri yakalıyor ki, seyirci perdede gördüğü güzelliğin etkisiyle filmin kendi gerçekliğinden bile kopuyor. Filmde Oynayanların isimleriyse şöyle: Settar Tanrıöğen, Buğra Gülsoy, Erol Refikoğlu, Hazar Ergüçlü, Konstantinos Gavriel, Osman Alkaş, Pantelis Antonas, Popi Avraam , Ekrem Yücelten.

Derviş Zaim’e yedi ödül birden Kıbrıslı yönetmen Derviş Zaim’in son filmi ‘Gölgeler ve Suretler’ Ankara Film Festivali’nde yedi ödül birden kazanarak festivale damgasını vurdu Derviş Zaim’in yönettiği ‘Gölgeler ve Suretler’, 22. Ankara Uluslararası Film Festivali’nde yedi ödül birden kazanarak festivalde en çok öne çıkan film oldu. Yapım, ‘en iyi film’ ödülünün yanısıra, yönetmen, kadın oyuncu, yardımcı erkek oyuncu, kurgu, sanat yönetimi ve SİYAD ödülüne değer bulundu. Festivalde Mahmut Tali Öngören Özel Ödülü’ne ise ‘Karbeyaz’ın oldu. Senaryo ödülü ‘Press’e *Film: Gölgeler ve Suretler *Yönetmen: Derviş Zaim/Gölgeler ve Suretler *Kadın Oyuncu: Popi Avraam / Gölgeler ve Suretler *Erkek Oyuncu: Güven Kıraç / Kavşak *Yardımcı Kadın: Sinem İslamoğlu / Karbeyaz

*Yardımcı Erkek: Settar Tanrıöğen/ Gölgeler ve Suretler, Çoğunluk *Senaryo: Sedat Yılmaz/ Press *Umut Veren Yeni Yönetmen: Sedat Yılmaz / Press *Umut Veren Yeni Senaryo Yazarı: Selim Güneş / Karbeyaz *Oyunculuk Özel Ödülü: Didem Soylu, Buse Kılıçkaya, Seyham Arman, Ayta Sözeri / Teslimiyet *Umut Veren Yeni Erkek Oyuncu: Aram Dildar/ Press; Bartu Küçükçağlayan / Çoğunluk *Görüntü Yönetmeni: Türksoy Gölebeyi /Ses *Sanat Yönetmeni: Elif Taşçıoğlu / Gölgeler ve Suretler *Özgün Müzik: Mehmet Cem Ünal, Safa Hendem /Ses *Kurgu: Aylin Zoi Tinel / Gölgeler ve Suretler


5

NORTH CYPRUS UK APRIL 2011

Haber

Gafgarıt festivali yapıldı

Gazimağusa’da fotoğraf sergisi

Yiğitler köyünde, 3 Nisan’da, İkinci Gafgarıt (Yabani Enginar) Festivali gerçekleştirildi. Yağmura rağmen coşkuyla geçen festival gün boyu devam ederken, öğle saatlerinde, Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu da Festival alanını dolaştı. iğitler köyünde, 3 Nisan’da, İkinci Gafgarıt (Yabani Enginar) Festivali yapıldı. Festival gün boyu devam ederken, öğle saatlerinde, Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu da Festival alanını dolaştı. Derviş Eroğlu, esnaf ve halk ile sohbet etti ve alış veriş yaptı. Eroğlu, daha sonra organizatörler tarafından hazırlanan mönüsünde gafgarıtlı yemekler ve gafgarıt macunu bulunan öğle yemeği yedi. Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu’na Maliye Bakanı Ersin Tatar, UBP Milletvekili Hasan Taçoy, Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Osman Ertuğ eşlik etti. Eroğlu, yemek sonrası yaptığı açıklamada, bu gibi festivallerin geleneklerin devamı bakımından fevkalade önemli olduğunu söyledi. Gafgarıtın ovadan toplanıldığını dolayısı ile fazla

Y

masrafı olmayan bir yiyecek türü olduğunu kaydeden Eroğlu, gafgarıtın önemli bir de gelir kaynağı olabileceğini belirtti. Eroğlu, organizasyonu yapanları, başarılı etkinlikten dolayı tebrik etti. Yiğitler Güzelleştirme ve Kalkındırma Derneği tarafından düzenlenen Festivalde, ayıklanmış gafgarıt, gafgarıt pilavı, gafgarıtlı yahni ve diğer geleneksel yiyecek türlerinin satışı yapıldı, halk dansları gösterileri sunuldu. Yiğitler Kalkındırma ve Güzelleştirme Derneği Festival Komitesi Başkanı Dilek Yusufloğlu, amaçlarının gafgarıtı tanıtmak ve satışını geliştirmek olduğunu kaydetti. Yusufoğlu, 1.5 ay süren gafgarıt sezonunda Yiğitler bölgesinde yaklaşık bin kilo ayıklanmış gafgarıtın pazarlandığını dile getirdi.

azimağusa’lı amatör fotoğrafçıları Bige ALTIOK ve İnanç Tarus DARKOT ilk fotoğraf sergilerini açmaya hazırlanıyorlar. Açılışı 9 Nisan 2011 Cumartesi günü, saat 14:00’te, Gazimağusa Suriçi’nde yer alan DAÜ Kültür Merkezi’nde (Nasturi Kilisesi), Gazimağusa Belediye Başkanı Oktay KAYALP tarafından gerçekleştirilecek olan “DÜET” isimli Fotoğraf Sergisi’nden elde edilecek gelirin bir kısmı ile Ortopedik Özürlüler Derneği yararına tekerlekli sandalye alınacak ve söz konusu derneğe bağışlanacak. 13 Nisan 2011 tarihine kadar 11:00 – 18:30 saatleri arasında ziyarete açık olacak sergide Bige ALTIOK ve İnanç Tarus DARKOT’un toplam 56 adet fotoğrafı sergilenecek. Uzunca bir süredir fotoğrafçılık sanatı ile ilgilenen ALTIOK ve DARKOT’un fotoğrafları arasında, Kuzey Kıbrıs’ta ve yabancı ülkelerde çekilmiş olan çeşitli doğa ve insan temalarının yer aldığı fotoğraflar bulunuyor.

G


6

NORTH CYPRUS UK APRIL 2011

Haber

Tanıtım ve pazarlama için ciddi bütçeye ihtiyaç var “Ülkemizde her turizmci gibi benim de bir hayalim var. Kuzey Kıbrıs turizmi, Akdeniz’deki adalar arasında örnek bir turizm merkezi ve vazgeçilmez bir destinasyon olmasını istiyorum. Bunu da başarabilmesi için ülkemizde her şey var…” diyen Cyprus Paradise ve Cyprus Premier şirket Direktörü Dr Muhammet Yaşarata, North Cyprus UK’e konuştu. Kuzey Kıbrıs turizmi için ciddi tespitlerde bulunan Yaşarata, ülke için tanıtım ve pazarlama çalışmaları adına ciddi bütçeye ihtiyaç olduğunu söyledi yprus Paradise ve Cyprus Premier şirketi Onur Air ile haftada 4 sefer olarak gerçekleşecek Charter operasyonunu başlatmak için anlaştı. Şirket olarak Pegasus Hava Yolları, Onur Air, Atlasjet ve yakında seferlerine başlayacak Kuzey Kıbrıs Hava Yolları’yla da Kuzey Kıbrıs’a yolcu taşımayı hedefleyen Cyprus Paradise ve Cyprus Premier, 2011’de 20 bin İngiliz turisti adaya götürmeyi hedefliyor. Şirket Direktörü Muhammet Yaşarata North Cyprus UK’e konuştu. Kuzey Kıbrıs Turizmi hakkında ciddi açıklamalarda bulunan Yaşarata, aynı zamanda önümüzdeki günlerdeki projelerinden bahsetti. Onur Air ile ülkemize en fazla turistin gittiği Manchester, Birmingham ve Standsted Hava Alanları’ndan Mayıs itibariyle Charter uçuşlara başlayacakları müjdesini veren Yaşarata, Onur Air ile bu uçuşları tüm yıla yaymak için, çalışmalarını Ağustos ayına kadar tamamlayacaklarından bahsetti. Ülkeye turist götürme adına kendilerine düşen görevleri büyük bir özveriyle yerine getiren turizmci Yaşarata’ya göre ‘KKTC turizmi için; imaj, tanıtım ve pazarlama konusunda ciddi bir bütçeye ihtiyaç var’.

C

“2010 ülke için kötü bir yıl oldu“ Muhammet Yaşarata, geçtiğimiz yıl ülkedeki turizm sezonuyla ilgili değerlendirmelerde bulunarak

konuşmasına başladı. Yaşarata, 2010’da Kuzey Kıbrıs’ın yeterli imaj, tanıtım ve pazarlama harcaması yapamaması ve İngiltere ekonomisinden kaynaklanan nedenlerden dolayı İngiltere pazarından KKTC’ye istenilen düzeyde tüm sektörleri besleyebilecek turist sayısının gönderilememesinden yakındı. Dr. Yaşarata, “Küresel anlamda turist sayısındaki gerileme oranının KKTC’de çok daha fazla etkili olması kesinlikle masaya yatırılmalıdır. Eğer hükümet her geçen gün artan uluslararası rekabete karşı önlem almaz ve işi oluruna bırakırsa, İngiltere pazarındaki var olan küçük payımızı dahi yitirebiliriz...” diyerek uyarılarda bulundu. KKHY bayrak taşıyıcı olacak 2010 yılında, KTHY’nin operasyonlarını durdurması ile KKTC turizminin büyük bir belirsizliğe girdiğini söyleyen Yaşarata, KKTC olarak bir dönüm noktasından geçtiğimizi dile getirdi. Akdeniz bölgesindeki ada ülkelerine bakıldığı zaman, her ada ülkesinin kendine ait bir hava yolu şirketi olduğunun görüldüğüne işaret eden Yaşarata, yoğun bir çalışma ile özel sektör % 60, KKTC Devleti % 30 ve THY %10 hisse paylaşımı ile yeni hava yolunun kurulduğuna değindi. Bu hava yolunun ne olursa olsun 1 yıl geçmeden KKTC turizmi için büyük bir bayrak taşıyıcı olacağına dikkat çekti.

İngiltere pazarında koltuk arzı oluştu KTHY’nin geçen yılın ortasında aramızdan ayrıldığı zaman, turizm pazarında bir boşluk bıraktığını söyleyen Yaşarata, bu boşluğu yine Milli Havayolu olarak nitelendirebileceğimiz Pegasus Hava Yolları ile Atlas Jet Havayolları’nın büyük ölçüde giderdiğini anlattı. Yaşarata, özellikle Pegasus Hava Yolları’nın bu yıl seferlerini artırarak ülkemiz turizmine büyük bir katkı sağladığına işaret ederek, Atlasjet Havayolları’nın da bu dönemde seferlerini devam ettirmeme kararı aldığını, dolayısıyla, İngiltere pazarından büyük bir koltuk arzı açığı oluştuğunu belirtti. “Pegasus Hava Yolları, daha fazla Standsted ve bir sefer de Manchester uçuşu başlatmasına rağmen, turist akışının yoğun olduğu Birmingham ve Manchester bölgesine konan koltuk arzı çok az miktarda kalmıştır.” dedi. Her hava yolu Milli Havayolumuzdur Bu açığı gidermek adına Onur Air’ın haftada 4 sefer olarak gerçekleşecek Charter operasyonunu başlatmak için Cyprus Paradise ve Cyprus Premier şirketi ile anlaştığının müjdesini veren Yaşarata, bu gelişmelerin yanı sıra yeni ortağı oldukları KKHY’nin de bu yılın içerisinde adamıza yolcu taşımak için hazırlıklarını tamamlamak üzere olduğunu ifade etti. Bu gelişmelerin KKTC turizmi için hayati bir önem taşıdığının altını çizen Yaşarata, ülkemize yolcu taşıyan ve taşıyacak olan Türk Hava Yolları Pegasus Hava Yolları, Onur Air, Atlasjet ve Kuzey Kıbrıs Hava Yolları’nın hepsini, Milli Hava Yolu olarak nitelendirdi. Ülkemize uçuş

başlatan Türkiye’nin bu güzide hava yollarını bağrımıza basıp korumamız, kollamamız gerektiğini sözlerine ekledi. Ekonomimize artı değer İngiltere’den KKTC’ye ilk kez bu yıl 3’ten fazla hava yolunun sefer başlatması konusunda da açıklamalarda bulunan Yaşarata, bunun önümüzdeki yıllarda ekonomimize artı değer olarak yazılacağının altını çizdi. Ancak, İngiltere’ye uçuş yapacak tüm hava yollarımızın İngiltere Sivil Havacılık kanunlarının gerektirdiği şekilde hareket etmesinin çok büyük önem arz ettiğini de hatırlatarak, Güney Kıbrıs Rum kesiminin bizim bir hata yapmamızı canı gönülden beklediğini savundu. Güney Kıbrıs Rum kesiminin eline böyle fırsatlar verilmemesi gerektiğini belirtti. Tanıtım ve pazarlama atağı şart! İngiltere, bir turizm rezervasyon sezonuna daha girmiş bulunuyor. Tur operatörlerinin rezervasyonlarına bakınca, rezervasyonların pek de iyi gitmediği açıkça anlaşılıyor. Bu konuda da çözüm önerilerinde bulunan Yaşarata, Kuzey Kıbrıs’ın İngiltere pazarında kaybettiği imajı geri kazanmak için ‘KUZEY KIBRIS’ turizmini, bir an önce İngiltere başta olmak üzere, diğer Avrupa pazarı ülkelerde de tanıtım ve pazarlama atağına başlamasının şart olduğunu söyledi. Geçmiş yıllarda yapılan tanıtım ve pazarlama çalışmaları ile İngiltere’den 100 binlerce turistin akın akın Kuzey Kıbrıs’ı ziyaret ettiğini hatırlatan Yaşarata, Güney Kıbrıs, Malta ve Mayorca gibi ada ülkelerinin imaj, tanıtım ve pazarlama harcamalarının yaklaşık 40 milyon dolar üzerinde iken KKTC’nin turizm tanıtım ve pazarlama harcamasının tüm destinasyonlarda yıllık 5 milyon doları geçmediğine değindi. Kuzey Kıbrıs turizminin uzunca bir süredir İngiltere’de reklam yapmadığını söyleyen Yaşarata, hergün İngiltere televizyonlarında Güney Kıbrıs turizm tanıtım filmlerini gördüklerini ve kendi ülkelerinin tanıtım reklamlarını görmeyince duydukları üzüntüyü dile getirdi.

“Bu yılın umut yılı olmasını diliyorum” Turizm Bakanlığı’nın TC Yardım Heyeti ile uygulamaya koyduğu ‘Turist Teşvik Esasları’nın bu yılın turizmimize hareket kazandıracağını ifade eden Yaşarata, ülkeye turist getirmek için, yurt içindeki acentelerle, yurt dışındaki tur

operatörlerinin işbirliği başlattığını belirtti. Bu işbirliğinin kötü giden ekonomik sıkıntıların önünü açacağını ifade eden Yaşarata, İngiltere başta olmak üzere, Almanya, İtalya ve Fransa destinasyonlarından


7

NORTH CYPRUS UK APRIL 2011

Haber

“ Ülkemize yolcu taşıyan ve taşıyacak olan Türk Hava Yolları, Pegasus Hava Yolları, Onur Havayolları, Atlasjet ve Kuzey Kıbrıs Hava Yolları’nın hepsi, bizim birer Milli Hava Yolumuzdur. Ülkemize uçuş başlatan Türkiye’nin bu güzide tüm hava yollarını bağrımıza basıp korumamız, kollamamız gerekiyor.” ülkemize turist akışı olacağını, bu yılın bir umut yılı olmasını dilediğini ifade etti. Yaşarata, özel sektörün kalkındırılması projesinin de uzun süreden beridir Anavatan Türkiye’nin KKTC yetkilileri ile yakından çalışılarak ortaya koyduğu bir proje olduğunu kaydederek, buna yönelik eleştirileri üzüntüyle izlediklerini kaydetti.

nının geldiğine işaret etti. Sektöre direk ve dolaylı hizmet veren birliklerin yetkililerinden oluşacak böyle bir oluşumun, turizm sektörünü ve ülke ekonomisini sağlam bir zemine oturtacağına inancını belirten Yaşarata, KKTC turizminin gelişmesine ışık tutacak bu yapılanmanın biran önce devreye girmesinin şart olduğunu açıkladı.

merkezden yürütülmüş olacağının altını çizdi. Alternatif olarak Turizm Bakanlığı’nın Ulaştırma Bakanlığı’na bağlamasının da bu süreçte bir çözüm olabileceğini kaydeden Yaşarata, ülkeye turistin ulaşım ile geldiğini söyleyerek, bu iki konunun bir Bakanlık altında toplamasının tüm sektörler ile koordinasyonu daha kolay sağlayacağını ve zamanı doğru ve dikkatli kullanmanın şart olduğunu söyledi. “Turizm küçük ada ekonomilerinin kalbidir” Dr. Yaşarata, akademik çalışmasında Güney Kıbrıs, Malta ve İspanya Mayorka adasını mercek altına aldığını belirterek, bu ülkelerin alt yapılarını tamamlamaya çalışırken imaj, tanıtım ve pazarlama çalışmalarını da sürdürdüklerini anlattı. Akademik çalışmasında ortaya çıkan tespitlerini de ortaya koyarak gazetemize açıklamalarda bulunanYaşarata, konuşmasına şöyle devam etti: Genellikle ada devletlerinde turizm ada ekonomisine hayat veren ve tüm sektörleri taşıyan lokomotif bir sektör olarak görülüyor. Lokomotif çalışmazsa arkadaki vagonların hareket etmesi mümkün değildir. Turizm küçük ada ekonomilerinin kalbidir. Kalp çalışmazsa, tüm organlar faaliyetlerini durdurur ve hayat son bulur. Güney Kıbrıs turizmi geçtiğimiz yıl, 2.2 milyon turisti ağırladı. Bu rakam içerisinde, sadece İngiltere’den komşumuz Güney Kıbrıs’ı 1 milyon turist ziyaret etti. Güney Kıbrıs’ı ziyaret eden turistlerin ekonomiye kattığı sıcak para 2.5 Milyar dolar oldu. Yani, Güney Kıbrıs turizm gelirleri neredeyse toplam tüm KKTC ekonomisi ile ayni miktar.

Zamanı dikkatli kullanmalı Yaşarata, ülkedeki tüm sivil toplum örgütleri ve özel sektör temsilcilerinin bir araya gelerek bir turizm otoritesinin kurulma zama-

Bu geçiş döneminde de, Turizmin Başbakanlığa bağlanmasının hem de Turizm Örgütü’nün kurulmasının şart olduğuna işaret ederek, böylelikle, ülke ekonomisinin en önemli değer taşının en önemli

“Reklam atağına geçmemiz gerekiyor” Güney Kıbrıs kesimindeki turizmi yakalamanın zor olup olmadığı sorusuna da samimiyetle yanıt veren Yaşarata, “Güney’deki turizmi yakalamak kesinlikle zor değildir. Hatta Güney Kıbrıs turizmini yakalayıp geçmek için bizim elimizde çok daha fazla imkan ve olanak vardır.” dedi. Bizde olan tarihi eserler, misafirperverlik, doğal güzelliklerin,

komşumuz Güney Kıbrıs’ta olmadığına değinen Yaşarata, onlardan tek bir eksiğimizin, onların ellerindeki az olan ürünlerini bile çok akılı bir şekilde başta İngiltere olmak üzere tüm potansiyel ülkelerde tanıtıp pazarlamaları olduğunun altını çizdi. Artık, bizim de bir reklam atağına geçmemizin şart olduğunu vurgulayarak, tanıtım ve pazarlama faaliyetlerinin başlaması ile ülke ekonomimizdeki hareketlenmeyi göreceğimizi kaydetti. Hedef daha çok turist Cyprus Paradise ve Cyprus Premier Holidays’in 2010 yılında 10,000 bin üzerinde İngiliz turisti Kuzey Kıbrıs’a götürmeyi başardığını vurgulayan Dr. Yaşarata, ileriye dönük hedeflerini de şöyle aktardı: “Bütün tur operatörlerinin olduğu gibi bizim de 2011 ve sonrasındaki hedeflerimiz KKTC’nin izleyeceği turizm politikasına bağlı. Biz Cyprus Paradise ve Cyprus Premier Holidays olarak bunun bilincindeyiz, şirket politikası olarak tüm hava yolları ile çalışma kararı aldık. Onur Air ile ülkemize en fazla turistin gittiği Manchester, Birmingham ve Standsted Hava Alanları’ndan Mayıs itibariyle Charter uçuşlarımıza başlayacağız. Onur Air ile bu uçuşlar tüm yıl boyuna yaymak için çalışmaları Ağustos ayına kadar tamamlayacağız. “Şirketimiz domino etkisi yaratacak” Bunun yanında devletin yeni kuruduğu Kuzey Kıbrıs Hava Yolları’ndan da hisse alarak destek verdiklerini ifade eden Yaşarata, Pegasus Hava Yolları ile de yakından çalışarak ülkemize turist getirmenin şirketlerinin en büyük hedefi olduğunu söyledi. Yaşarata sözlerine şöyle devam etti: “Şirket politikası olarak Güney Kıbrıs Larnaka Hava alanını reklam yapmıyoruz. Kısmet ise bu yıl sonunda gerekli tarifeleri tamamlayarak ülke ekonomisine domino etkisi yaratacak bir katkı sağlayacağız. 2011’de iki katı 20,000 İngiliz turisti adaya götürmeyi hedefliyoruz. Ülke genelinde bakarsak yılda en az

100 bin turistin konaklanması sağlandığında randıman alınabilecek... Ülkenin İngiltere’den kısa dönem hedefi 100 bin turist olmalıdır…” Tatil için Kuzey Kıbrıs’ı tercih ediniz Cyprus Paradise ve Cyprus Premier Holidays, “244 A High Street, Bromley BR1 1PQ“ adresinden ve bu yıl Kuzey Londra’da 175 Green Lanes adresinden, Londra Gazetesi ve Kıbrıs Türk Ticaret odası yanındaki yeni ofisinden sizlere hizmete başlayacak. Dr. Yaşarata, yurtdışında yaşayan Türk vatandaşlarına da çağrıda bulunarak, tatil için Kuzey Kıbrıs’ı tercih etmelerini istedi. Bu yıl Kuzey Kıbrıs’a gitmek isteyen herkese UÇAK FiYATLARINA, Otel dahil £299’dan başlayan fiyatlarla tatil yapma imkanı sunacağının müjdesini verdi. Dr. Yaşarata, “KKTC’de tatil yapanlar hem unutulmaz bir tatil yaşayacaklar hem de Kuzey Kıbrıs ekonomisine katkıda bulunarak izolasyonları boşa çıkarmış olacaklardır…” diye konuştu. “Hiçbir zaman umutsuzluğa kapılmadım” Cyprus Paradise ve Cyprus Premier direktörü Muhammet Yaşarata konuşmasının sonunda da, turizmci olarak hayallerinden söz etti. Kuzey Kıbrıs turizminde yaşanan sıkıntılara rağmen umudunu hiçbir zaman kaybetmediğine değinen Yaşarata sözlerini şöyle bitirdi. “Ülkemizde her turizmci gibi benim de bir hayalim var. Kuzey Kıbrıs turizmi, Akdeniz’deki adalar arasında örnek bir turizm merkezi ve vazgeçilmez bir destinasyon olmasını istiyorum. Bunu da başarabilmesi için ülkemizde her şey var. Turizme inanan, gönül veren, yatırım yapan, bu sektörde çalışan insanlarımız, beyinlerimiz var. Güney Kıbrıs ve Malta turizminin gelmiş olduğu bugünkü duruma bizler neden gelemiyoruz? İnanın, 20 yıldır turizmin içerisinden biri olarak hergün bu soruyu soruyorum kendi kendime. Hiçbir zaman da umutsuzluğa kapılmadım.”


8

NORTH CYPRUS UK APRIL 2011


NORTH CYPRUS UK APRIL 2011

9


10

NORTH CYPRUS UK APRIL 2011

Haber Zaman Tünelinde Girne Mine Çeliker mceliker@gmail.com

Huzurevi sakinleri Anastasia’da Lapta Huzurevi yaşlıları geçici bir süre için Lapta’nın en güzel yerlerinden biri olan Anastasia Otel’e taşındılar. Zor şartlar altında yaşayan yaşlılar artık huzur dolu bir yaşama kavuştular. Ancak en büyük dilekleri ailelerinden gelecek bir tutam sevgi. apta Huzurevi yaşlıları Lapta’daki Anastasia Otel’e taşındı. Zor şartlarda, eski ve barakadan bir bina içerisinde, asbestli çatı altında yaşayan huzurevi yaşlıları deniz ve dağ manzarası olan rahat ve huzurlu bir mekâna kavuştu. Yeni taşındıkları Anastasia Otel’de yaşlılarımızın yüzleri güldü. Huzurevi sakinlerinin huzurevi binası yenilenene kadar yaklaşık bir buçuk yıl burada kalmaları planlanıyor.

L lkemizin en güzel yerlerinden biri olan Girne tartışılıyor son zamanlarda… Basına yansıyan ve yapılması planlanan çok katlı binalar var gündemde… Kimisi “çok katlı bina prestijdir, yapılmalı, bu şehri geliştirir” diyor, kimisi “Girne’ye yazık edersiniz, katledersiniz, yapılmaması gerekir” diyor ve bu tartışmalar aldı başını gidiyor. Denizi, doğası, dağı bu kadar güzel bir yer hakkında bu konuların gündemde olması da şaşırtıcı değil esasında. Ancak ben Girne’ye farklı bir açıdan bakalım ve biraz da zaman tünelinden geçelim istiyorum… Girne’nin 1880’li yıllardaki fotoğrafları geçti geçtiğimiz günlerde elime. Geçen zamanda yaşanan değişim tahmin edersiniz, çok fazla. Şimdilerde gökdelen yapılmasının tartışıldığı Girne’de o zamanlar bina sayısı çok azdı. Limanda şu an kafelerin olduğu yerler, o zamanlar taştan evler aslında… Restorasyonlar yapılmış, kimisine katlar eklenmiş ama genel görüntüsü değiştirilmemiş. Kafe ve dükkanların önünde kalan yaya yolu o zamanlar sadece kayalık. Bugün yatlar ve gemilerle dolu olan yerlerde o zamanlar tek tük balıkçı tekneleri var. Ama muhteşem manzarada değişen bir şey yok, arkası dağ, önü de alabildiğine deniz ve simgesi olan kale o zamanlar da limanın süsü… İnsanı düşündürüyor, kim bilir kaç hayatlar geçti aynı evlerin içinde, sevinçler, hüzünler, savaşlar barışlar yaşandı aynı yerde… Neyin sıkıntısı yaşandı acaba ya da neler tartışıldı o evlerde? Kaç kişi ayakbastı bir zamanlar kayalık olan o yollara? Neler geçiyordu akıllarından ve ne ümitler saklıydı içlerinde? Bunları düşündürüyor bana var olan o muhteşem değişim içinde aslında ruhu aynı olan Girne… Yaşanmışlığın verdiği asalet var her yerinde ve bu yüzdendir onu gündeme taşıyan tartışmalar… Bu kadar çok şey değişti ama Girne’nin ruhu hiç değişmedi... 1880’lerde bir balıkçı köyü olan Girne, bugün modern liman şehri görüntüsünde ve yine güzel… Yarın bir metropol olabilir belki ama yine güzel olacak. İstediği kadar değişsin çehresi, görüntüsü… Yaşanmışlığı ve yansıttığı ruhu onu hep güzel ve yaşanası bir yer kılacak… Ve hakkında hep konuşulacak…

Ü

Tokel: Söz vermiştik Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Türkay Tokel, bizleri bu güne getiren yaşlılarımızı hayatlarının son günlerinde daha rahat ve daha huzurlu, sağlıklı ve mutlu yaşayabilecekleri güzel bir rehabilitasyon merkezine kavuşmaları için söz verdiklerini belirtti. Tokel, Devlet ve bakanlık olarak manevi sorumluluklarını yerine getirmek için harekete geçtiklerine değinerek, Lapta Huzurevi’ndeki yaşlılarımızı Lapta’daki Anastasia otele taşıdıklarını belirtti. Devlet tarafından 6 bin sterline kiralandı Tokel, yaklaşık 70 yıl önce farklı maksatlar için inşa edilen eski huzurevi binasından yaşlılarımızı, uzun bir süre önce kurtarmak gerektiğine değinerek, “İnsanlarımızı bu eski barakalardan kurtarmamız gerekirdi. Bize büyük emeği geçen yaşlılarımızı bir buçuk yıl sonra yeni bir merkeze taşıyacağız. Sözümüzü tuttuk. Lapta Huzurevi’ni Lapta yerleşim merkezimizin en üstünde bulunan mükemmel manzarası olan Anastasia otelimize taşıdık” dedi. Vakıfların olan ve Anastasia Otel’in sahiplerine kiralanan turistik tesisin, Devlet tarafından aylık 6 bin sterline yakın kira bedeliyle kiralandığına işaret etti. “Kaynağı garantiledik” Tokel, geçtiğimiz yıllarda temelleri atılan yeni Huzurevi binası-

Meral Eroğlu, yaşlılara çağdaş, sağlıklı ve kaliteli bir bakım sağlayacak yeni bir huzurevi inşası için çalıştıklarını söyledi. Eroğlu, yaşlıların ailelerine ve tüm vatandaşlara huzurevini sık sık ziyaret ederek yaşlıların sadece maddi değil bu manevi ihtiyaçlarını da karşılamaları çağrısında bulundu.

nın en geç bir buçuk yıl içerisinde tamamlanması için Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu’nun eşi Meral Eroğlu’ndan, Müteahhitler Birliği Başkanı Cafer Gürcafer’den de destek sözü aldıklarına işaret etti. Tokel, Cumhurbaşkanının eşinden ve diğer sivil kuruluşlardan gelecek desteği de kullanacaklarını söy-

leyerek aynı zamanda kaynağı garantiye aldıklarını ifade etti. Yeni huzurevi için yakın bir zamanda ihaleye çıkılacağını sözlerine ekledi. Eski bina yıkılacak 33 tane yaşlı insanın uzun zamandan beridir içerisinde yaşadığı eski bina konusunda da açıklamalarda bulunan Tokel, “İnsanlarımızın içerisinde bizi geçici mi getirdiler diye bir şüphe vardır. Eski binayı kökten yıkacağız.” diye konuştu. Eski binanın ne olacağı konusunda da sorularımızı yanıtlayan Tokel, eski binanın yerine özel sektörün de aynı maksatlar için hizmet vereceği, Sağlık Merkezi projesi veya özel huzurevi gibi projelerin değerlendirileceğine işaret etti. Burada bulunan 1520 dönümlük arsanın özel sektöre yatırım imkanı için sunulacağını, bir tarafta özel bir tarafta da devletin hizmet vereceği yaşlılara yönelik merkezlerle hayatının son günlerini yaşayan yaş-

lılara hizmet verilmesinin amaçlandığını söyledi. Sevgiye ihtiyaçları var 18-24 Mart Yaşlılar Haftası’nda huzurevinde yaşayan yaşlılarımız ziyaret edilerek onlara hediyeler verildi. Ziyaretçiler arasında bulunan Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu’nun eşi Meral Eroğlu, yaşlıların yaşamlarının bu en özel döneminde sevgi, ilgi ve şefkate ihtiyaç duyduğunu kaydetti. Eşi Derviş Eroğlu’nun başbakanlık görevine geldiği 1985 yılından bu yana yaşlılar, gençler ve çocuklarla ilgili sosyal sorumluluk projeleri içinde yer almayı kendisine bir görev edindiğini vurgulayan Meral Eroğlu, yaşlılara çağdaş, sağlıklı ve kaliteli bir bakım sağlayacak yeni bir huzurevi inşası için çalıştıklarını söyledi. Eroğlu, yaşlıların ailelerine ve tüm vatandaşlara huzurevini sık sık ziyaret ederek yaşlıların sadece maddi değil bu manevi ihtiyaçlarını da karşılamaları çağrısında bulundu.


11

NORTH CYPRUS UK APRIL 2011

Haber

Zarina Ajans’ta yeni yüzler

uzey Kıbrıs’ın en iyi manken ajanslarından biri olan Zarina Ajans, İlkbahar ile birlikte mankenlerinin arasına yeni yüzleri de takviye etti. Geçtiğimiz günlerde ajansa yeni katılan Uk.lu Tanisha ve Cenkay ile birlikte Mağusa kale içerisi ve Salamis Bay Conti Resort Hotel’de gerçekleşen çekimlerle birlikte yeni yüzleri basına tanıtan

K

Ajans sahibi Olgan Mustafa, Zarina Ajans’ın 2011 yılına damgasını vuracağını söyledi. Birbirinden seçkin mankenlerle podyumların ve açılışların degişmez adresi olan Zarina’ya yeni katılan Cenkay ve bir yılı aşkın bir süreden beri ajansta yer alan Selen’in önümüzdeki günlerde bir reklam filminde birlikte rol alacakları kaydedildi.

Selen’in kızıl saçları Zarina Ajans’ta bir yıldan beri modellik yapan Selen yeni imajiyla da magazin dünyasının gözdesi oldu. Zarina Ajans’ın en çok aranan mankenleri arasında bulunan Selen, podyumlarda en çok dikkat çeken mankenler arasında yer alıyor.


12

NORTH CYPRUS UK APRIL 2011

Haber

Değişim Zamanı... Sevden Gülercan sevdengulercan@hotmail.com

vet ilk baharın aylarından olan Mart ayını da biraz soğuk biraz güneşli geçirerek geride bıraktık. Artık yazın kavurucu sıcaklığına merhaba demeye hazırlanabiliriz.Nisan ayı geldi saatlerimizi ileri aldık. Günler artık daha uzun, güneş daha çok ısıtmaya başladı, doğa değişen renklerini çiçeklerle sunuyor, yani değişim rüzgarları esiyor sizin anlayacağınız. Eeee değişen ortamlara ayak uydurmak gerekiyor öyle değil mi hanımlar? Evet, hanımlar bu ayki köşe yazım tamamıyla biz kadınlara dair olacak. Kışın, altına saklandığımız kalın kıyafetlerin de sonu geldiğine göre pişmanlıklarımızın başlamaması için bence yazdıklarımı iyice bir düşünün. ‘‘ Amman bütün kış homini gırtlak yedim’’, ‘‘kaç aydır spor da yapmadım’’ diyorsanız bir o kadar daha dikkat etmelisiniz yazdıklarıma. Öncelikle kulaktan duyma diyetlere inanmayınız. Şok diyetmiş, 1 haftada 5 kilo verdiren haplarmış bunların hiçbirine güvenmeyiniz. Yapacağınız ilk iş hemen bir beslenme ve diyet uzmanına gitmek olsun. Ardından düzenli egzersiz yapmaya başlayınız. Unutmayınız ki sağlıklı beslenmek ve düzenli egzersiz yapmak hayatınızda dönemsel olmamalıdır. Bunu bir yaşam biçimi haline getirmelisiniz o zaman göreceksiniz ki ne kışın kalın kıyafetlerin altına saklanmanıza gerek kalacak ne de yazın gelmesi sizde stres yaratacak. Siz sağlıklı bir şekilde fazla kilolarınıza veda ederken geri gelen askılı kıyafetlerinize, mini eteklerinize ama en önemlisi de özgüveninize ‘merhaba’ diyeceksiniz. Sağlıklı beslenmeye başlamak için sakın Pazartesi’ni beklemeyin iyice düşünün ve kararınızın arkasında durun. Kendinize ideal bir kilo hedefi belirlemelisiniz ve bunu başardığınızda kendinizi ödüllendirmek için o çok beğendiğiniz bikiniyi alabilirsiniz. Düşünsenize deniz sezonunu forma girmiş vücudunuza giydiğiniz bikininizle açtığınızı. Sizce de kulağa hoş gelmiyor mu? Yazdıklarım hayal değil hanımlar bunu başarabiliriz. O zaman hemen şimdi evet evet şimdi kendimize çeki düzen vermeye başlayalım göreceksiniz ki her şey çok daha güzel olacak. Yaza hafifleyerek, zinde ve fit bir vücutla girmeniz dileğiyle...

E

Kıbrıslılar ünlü Forest of Arden’da yarıştı

Kıbrıs Türk Golf Cemiyeti 2011 yılının ilk turnuvasını 32 üyesinin katılımıyla ünlü Forest of Arden’da gerçekleştirdi. ngiltere’nin büyük milli turnuvalarının oynandığı Forest of Arden’da Kıbrıs Türk Golf Cemiyeti üyeleri 27 Mart’ta, 2011 yılının ilk golf turnuvasını gerçekleştirdi. Çok güzel ve heyecanlı bir turnuvada birinciliği 73 yaşında Mehmet İbrahim aldı. İkinci

İ

Nick Sharp, üçüncü Richard Işın geldi. Gelecek olan turnuva Mayıs başında Londra’da yapılacak. Kıbrıs Türk Golf Cemiyet’iyle ilgili bilgi almak için Kerim Mehmet’le temas edin 07766 906 096-Links & Sponsors: www.velis.co.uk

Kazananlar 1st Mehmet Ibrahim 2nd Nick Sharp 3rd Richard Isin Closest to The Pin: Ediz Mevlit Longest Drive: Nev Bramball


NORTH CYPRUS UK APRIL 2011

13


14

NORTH CYPRUS UK APRIL 2011

Haber

Karpaz Gate Marina Mayıs’ta açılıyor 200 milyon dolara yapılan Karpaz Gate Marine Mayıs’ta açılıyor. Kuzey Kıbrıs, uluslararası haber kanalı CNN International’ın hazırladığı geleceğin yeni süper yat tesisleri listesine de giren tesisle, ilk büyük yat limanı ve yat oteline kavuşuyor. arpaz’da inşaatı halen süren en büyük projelerden Karpaz Gate Marina Mayıs’ta hizmete giriyor. 270 dönüm arazi üzerinde inşa edilecek Karpaz Gate Marina’da son aşamaya gelindi. Sea Alliance Group LTD tarafından yönetilen Karpaz Marina Projesi, bölgede en yeni teknolojiye sahip ve en büyük marina olma özelliği taşıyor. Marina ile birlikte iki otel yapılması da düşünülüyor. Marina ve marinada sunulan profesyonel hizmetlerin yanı sıra aynı zamanda ziyaretçiler, restoranlar, dükkanlar, barlar ve diğer turistik yerlerle dolu promenatı gezme fırsatı yakalayacak. Resortlarla marinayı birbirine bağlayacak olan promenatta ziyaretçilere çeşitli fırsatlar sunulacak.

K

Doğu Akdeniz’in en büyük kuru doklarından biri Karpaz Gate Marina içerisinde

altı adet yüzer iskele bulunması planlanıyor. Marina 7 ila 65 metre aralığındaki yatlar için tasarlanmış. Promenadın GB köşesinde yer alacak marina evinde yat kulübü, sağlık kulübü, yüzme havuzu, çamaşırhane, restoran, gemi gereçleri dükkanı ve gece kulübü bulunacak. Marinanın KD tarafında ise kuru dok ve 300 ton kapasiteli travel lift yer alacak. Burada birçok hizmetten yararlanılabilecek. KGM’nin kuru doku Doğu Akdeniz’deki en büyük kuru doklardan biri olacak…

lamalarına göre ise daha şimdiden yüz tane yatın Marinaya kayıt olduğu belirtiliyor. Ayrıca, Mayıs ayındaki açılıştan sonra da projenin yapımına devam edilecek. Bütün proje bitince doğrudan yedi yüz insanın buraya istihdam edilmesi düşünülüyor. 10 yıl boyunca sürmesi düşünülen projenin kademe kademe sürdürüleceği ve istihdamın yerli halktan yapılmasının tercih edileceği ilk etapta 150 istihdamın yapılacağı da yapılan açıklamalar arasında.

Lüks yatırımla Karpaz çekim merkezi olacak Marina’nın yapılması ile birlikte Karpaz bölgesinin çekim merkezi haline getirilmesi planlanıyor. Yapılacak olan bu lüks yatırımla, gençler ve çocuklar için bir yatçılık bir de yelken kulübü de kurulması düşünülüyor. Yetkililerin açık-

Karpaz Gate Marine ambargoyu deldi Kuzey Kıbrıs yıllardır kaldığı ambargoyu Karpaz Gate Marina ile deldi. Uluslararası haber kanalı CNN International’ın hazırladığı geleceğin yeni süper yat tesisleri listesine Kuzey Kıbrıs’ta girdi. CNN International’ın açıkladığı aralarında İspanya,

Tayland, Virjin Adaları gibi ülkelerdeki tesislerin de yer aldığı sıralamada Karpaz’daki Karpaz Gate Marina, 8’inci sırada yer aldı. Modern yatçılığın modern tesislere ihtiyaç duyduğunu belirten CNN International, Karpaz Gate Marine’nın da bunlardan en önemlilerinden biri olduğunu belirtti. Adanın ucunda kurulan

tesisin 200 milyon dolara mal olduğunu söyleyen Karpaz Gate Marina Genel Sekreteri Taner Ataer, “Uzunlukları 65 metreye kadar varan teknelerin misafir edileceği tesiste 350 yat kapastesi bulunuyor. Mayıs ayında açılacak olan tesis Akdeniz’in en önemli yatçılık merkezlerinden birisi olacak” dedi.



16

NORTH CYPRUS UK APRIL 2011

Haber

Salamis Otel yeniliklerle yaza hazır Tarihle doğanın buluştuğu noktada, unutulmaz bir tatil keyfi için en güzel seçeneklerden bir tanesi olan Kuzey Kıbrıs’ın en köklü otellerinden Salamis Bay Conti Resort Otel yaz sezonuna hazır. Yeni animasyon ekibi, her gece canlı müzik, su sporları ve dalgıç kulübü, yatak kahvaltı, yarım pansiyon ve tam pansiyon seçenekleriyle otel, sıradan bir tatilden çok daha fazlasını sunuyor. alamis Bay Conti Resort Otel yaz sezonuna hazır. Adanın en güzel kumsallarından bir tanesine sahip, Mağusa’nın en güzel yerlerinden birinde konumlanan, tarih ve doğayla iç içe Salamis Bay Conti Resort Otel, yeni sezona yeniliklerle girmeye hazırlanıyor. Her gece canlı müzikle birbirinden farklı müzik ziyafetleri sunacak olan otelde, yeni animasyon ekibiyle de 7’den 70’e herkesin eğlenebileceği bir ortam yaratılıyor. Şimdiden yaz sezonu boyunca yüzde 60 doluluk oranına ulaşan otelde, müşterilerin unutamayacağı bir tatil geçirmesi için hemen hemen her şey düşünülmüş… Dalış kulübünden, çocuklar için Mini Kulüp’e, Akdeniz Gecelerinden, gazinoya, spa merkezinden, muhteşem deniz manzaralı odalara kadar birçok seçenek tatilcileri bekliyor… 25 yıldır turizm sektörünün içinde olan ve Antalya, İstanbul, Kırgızistan gibi ülkelerde muhtelif otellerde çalıştıktan sonra üç aydan beridir Salamis Bay Conti Resort Otel’in Otel Müdürlüğü’nü üstlenen Göktan Bal, North Cyprus UK’e konuşarak yeni sezon hazırlıklarını anlattı.

Kuzey Kıbrıs’ı önerin… Göktan Bal, gazetemiz aracılığıyla İngiltere’deki Türklere de seslenerek, Kuzey Kıbrıs’ın ambargolar altında olduğunu dikkate alarak bu ülkeyi yalnız bırakmamaları gerektiğini söyledi. Ülkenin güzelliklerini, sıcak ve cana yakın insanlarını çevrelerine anlatarak insanların tatillerini burada yapmaları için önermelerinin önemine değinen Bal, onların da bu şekilde ülkelerine faydalı olabileceklerin bilincinde olmaları konusunda tavsiyelerde bulundu.

S

Rezervasyonlar Kuzey Kıbrıs’a kaydı Göktan Bal, gazetemize yaptığı açıklamalarda öncelikle 2011 yılında ülkedeki turizm potansiyeline yönelik değerlendirmelerde bulundu. 2011 sezonunda Mısır ve Tunus’ta yaşanan olaylar nedeniyle erken rezervasyonların hızla ertelendiğini belirten Bal, rezervasyonların Türkiye’ye kaydığını, böylelikle son anda rezervasyonlarının da Türkiye’den Kıbrıs’a kaydığını belirtti. Bal, Kuzey Kıbrıs’taki otellerin 15 Nisan’dan sonra dolmaya başlayacağına işaret ede-

rek, KKTC turizminin olumsuz olaylardan olumlu şekilde etkilendiğini ifade etti. Avrupa’dan da daha çok turist bekliyoruz Bal, bunun yanında turizm teşviklerinin de yurt dışındaki tur operatörlerini Kıbrıs’a olumlu bakmaya sevk ettiğinin altını çizdi. “Sadece Türkiye’den değil Avrupa’dan da geçmiş yıllara oranla daha çok turist bekliyoruz” diye konuştu. Ayrıca, Kuzey Kıbrıs’a uçuş izni alan charter uçak sayısı ve sefer sayısında da ciddi artışlar olduğuna işaret eden Bal, bunun olumlu yansımalarının da sezon içerisinde hissedileceğini belirtti. “Denizi seyretmenin tadına doyum olmayacak” Salamis Bay Conti Resort Otel’in yeni sezon için yaptığı

hazırlıklardan da bahseden Bal, öncelikle oteldeki yiyecek içecek konseptinde değişiklikler yapıldığını söyledi. Bal, “Burada yoğun bir şekilde her şey dahil sistemi vardı. Şu anda buna ek olarak, yatak kahvaltı ve yarım pansiyonu ilave ettik” dedi. Teknik olarak da oteldeki hazırlıkların tamamlandığına işaret eden otel müdürü, lobideki bazı değişiklikler yanında süit odaların denize bakan cephelerini kırdırarak cama çevirdiklerini, Kıbrıs’ın güzel denizini seyretmenin tadına doyum olmayacağı bir atmosfer yaratıldığını sözlerine ekledi. Profesyonel animasyon ekibi ve her gece canlı müzik Salamis Bay Conti Resort Otel’de eğlence konusunda da yaptıkları yeniliklere değinen Bal, 1 Nisan itibarıyla her gece

canlı müzik yapılacağı müjdesini müşterilerine verdi. “Geçmiş yıllarda misafirlerimizi yeterince eğlendiremediğimizden kaynaklanan bir endişeyle otelimizin ekibine müzik sanatçıları ekledik. 1 Nisan itibarıyla canlı müzik ziyafeti sunacağız. Bunun yanında profesyonel bir animasyon ekibimiz yaz boyunca bizlerle birlikte olacak.” dedi. Minik misafirlerini unutmadıklarını da belirten Bal, mini kulübünde yenilik yaptıklarını da anlattı. Bal, Kıbrıs’ın en güzel kumsallarından birine sahip Salamis Bay Conti Resort Otel’de, misafirlerin sadece denizden faydalanmaları değil farklı aktivitelerin de tadını çıkarmaları için dalgıç kulübünü otele dahil ettiklerine dikkat çekti.

Yaz tatiliniz için geç kalmayın Kıbrıs Turizminin genel eğiliminin son andaki satışlardan oluştuğuna işaret eden Bal, Salamis Bay Conti Resort Otel olarak bu yıl yaz kapasitesinin %60’ını satmış bulunduklarına da dikkat çekerek Kasım ayında dahi çok yoğun oranlarda rezervasyonları olduğunu vurguladı. Buna ek olarak pazar sıralamasında birinci sırada Türkiye, ikinci sırada Almanya, üçüncü sırada da İngiltere pazarının olduğunun altını çizdi. Kuzey Kıbrıs’ta ülkenin en güzel kumsallarından birine sahip Salamis Bay Conti Resort Otel’de tatil yapmak isteyenler www.salamisbayconti.com adresinden daha detaylı bilgi alabilirler.

Salamis Bay Conti Resort Otel Genel Müdürü Göktan Bal.


NORTH CYPRUS UK APRIL 2011

17


18

NORTH CYPRUS UK APRIL 2011

Haber

Keşf-i Ekoköy doğaseverleri büyüledi Havaların ısınmasıyla birlikte özellikle hafta sonlarının keyfi bir başka oldu. Lefkoşa Şehir Kulübü Action Fitness Centre, “Stresten uzak, sağlık dolu bir hafta sonu için” sloganıyla Büyükkonuğa konaklamalı bir keşif gezisi düzenledi.

“Stresten uzak, sağlık dolu bir hafta sonu için” sloganıyla Keşf-i Ekoköy adı altında Büyükkonuk’a bir gezi gerçekleştirdi.

Ekoköy pilot köy olarak Kuzey Kıbrıs’ta popüler olmaya başlayan Büyükkonuk’ta yürüyüş yanında Kemeraltı Aşevi Restoran’ında da Kıbrıs lezzetlerinden olan el makarnası, pirohu ve fırın makarnasından tattılar.

Doğaseverler Büyükkonuk’ta her Pazar kurulan köy pazarını da ziyaret ederek Kıbrıs’a özgü el sanatları ve yiyecekleri inceleme ve satın alma fırsatı buldular.

efkoşa Şehir Kulübü Action Fitness Center, üyelerini şehrin stresinden uzaklaştırmak ve sağlıklı bir zaman geçirmek amacıyla haftasonları yürüyüş ve bisiklet gibi dışmekan aktiviteler düzenliyor. Bu çerçevede “Stresten uzak, sağlık dolu bir hafta sonu için” sloganıyla Keşf-i Ekoköy adı altında Büyükkonuk’a bir gezi gerçekleştirdi. 12 Mart günü Lefkoşa’dan hareket eden Action Fitness Centre üyeleri havanın güneşli

L

olmasını da fırsat bilerek güzel bir hafta sonu geçirip Kıbrıs köy kültürünü yaşadılar. Cumartesi Büyükkonuk’a giden grup, geceyi Büyükkonuk’taki pansiyonlarda geçirdikten sonra Pazar günü de Büyükkonuk ve civarındaki yürüyüş parkurunda yürüyüş yaptı. Bölgenin doğal ve tarihi güzelliklerini yakından görme ve inceleme fırsatı yanında, şehirden uzaklaşmanın sessiz ve huzurlu köy ortamını doya doya yaşayarak, Kıbrıs Köylerine özgü gelenek

görenekleri Büyükkonuk’ta yaşama fırsatı buldular. Ekoköy pilot köy olarak Kuzey Kıbrıs’ta popüler olmaya başlayan Büyükkonuk’ta yürüyüş yanında Kemeraltı Aşevi Restoran’ında da Kıbrıs lezzetlerinden olan el makarnası, pirohu ve fırın makarnasından tattılar. Doğaseverler Büyükkonuk’ta her Pazar kurulan köy pazarını da ziyaret ederek Kıbrıs’a özgü el sanatları ve yiyecekleri inceleme ve satın alma fırsatı buldular.


NORTH CYPRUS UK APRIL 2011

19


20

NORTH CYPRUS UK APRIL 2011

Haber

Ayios Pantelemion Manastırı restore edilecek Çamlıbel’de bulunan Ayios Pantelemion Manastırı kısa bir süre sonra restore edilmeye başlanıyor. Manastırın restorasyonu tamamlandıktan sonra manastırın üretim yapan halkın ürünlerini satabileceği bir yer ve KKTC’deki tüm halkın ziyaret edebileceği bir merkez olması planlanıyor. amlıbel’de bulunan Ayios Pantelemion Manastırı Lapta Belediyesi ve Vakıflar İdaresinin ortak girişimleri ile Kültürel Miras Komitesi tarafından ziyaret edilerek, restore edilmesine yönelik ilk adım atıldı. Lapta Belediyesi’nden yapılan açıklamaya göre, restorasyon çalışmalarına başlanacağı güne kadar mevcut yapının yıkılmaması için ön proje tamamlanırken ve çalışmalara kısa bir süre içerisinde uygulanmaya başlanacağı kaydedildi. Restorasyonu tamamlandıktan sonra manastırın, üretim yapan halkın ürünlerini satabilecekleri bir yer ve KKTC’deki halkın ziyaret merkezi haline getirilmesi planlanıyor. Böyle bir merkezin oluşturulması ile bölgedeki köylünün yerel üretime teşvik edilmesi, ekoturizme yatırım yapacak kişilere teknik yardım yapılması ve köylünün bundan yarar sağlamasına katkıda bulunmak amaçlanıyor.

Ç


NORTH CYPRUS UK APRIL 2011

21


22

NORTH CYPRUS UK APRIL 2011

Denizin Kokusu Serhat İncirli Email: serhatincirli@hotmail.com

İngiltere’de yaşayan Kıbrıslılar KKTC’ye döner mi? ıpkı KKTC’de olduğu gibi; İngiltere’de yaşam süren Kıbrıslı Türklerin kaç kişi olduğu belli değil… Londra’da 15 yılım geçti. Bu kozmopolit kentte Kıbrıslı Türklerin sayısını hep merak ederdim… Bu konuda araştırmalar bile yapmıştım… Ama ulaşabildiğim net rakamlar çok azdı… Örneğin 1958 yılına gelindiği zaman 5 bin Kıbrıslı Türk’ün Londra’da yaşadığı bilgisi vardı elimde… Bu rakam 1963’e kadar 10 bini aşmıştı. 1963 ile 1968 yılları arasında göç neredeyse sıfıra inmişti. Bir tek, “kaçanlar” gidebilmişti bu yıllar arasında çünkü mücadele yıllarıydı o yıllar… Ve ne ilginçtir, o yıllarda, yani Kıbrıs’ta bir köyden ötekine gitmenin bile çok zor olduğu günlerde İngiltere’ye gitmeyi bir şekilde başarmış olanlar da sonradan baş milliyetçi kesilmişti kafamıza… Bu da ayrı bir “sosyolojik vaka!!!”… İngiltere’ye 1968 yılında Kıbrıs’taki “mücahitlikten terhisler” sonrası ciddi bir göç olduğu da bilinir ama gidenlerin sayısı yine 3 bin hade bilemediniz 5 bindir. Asıl göç, 1974 sonrası olmuştur… En az 50 bin Kıbrıslı Türk, 1974 sonrası Kuzey Kıbrıs’ta kurulan düzende yer bulamadığı için İngiltere’ye göç etmiştir ve geriye dönenlerin sayısı sadece yüzlü rakamlardadır. Şöyle de açıklayalım isterseniz… Kıbrıs’tan İngiltere’ye EOKA öncesi küçük bir Kıbrıslı Türk grubu göç etmiştir. İkinci Dünya Savaşı sonrası işsizliğinin göçüdür bu ve birinci grup göçtür. 1955 EOKA dönemi ile 1960 Cumhuriyet’in ilanı arasındaki dönemde, daha büyük bir grup, aileleriyle birlikte gitmiştir. 1968 yılında Kıbrıs’ta sular durulmuş, Klerides – Denktaş müzakereleri başlamış, onlarca mücahit terhis edilmiştir. Okumaya gitmeyen mücahit, İngiltere’ye göç etmiştir ki bu da ikinci göç dalgasıdır. Ancak en büyük dalgalar, hatta tsunami göçler 1974 sonrasındadır. Benim tahminime göre, en az 50 bin Kıbrıslı Türk, 1974 sonrası İngiltere’ye yerleşmiştir. Dünyadaki ortalama çoğalma hızı ile hesaplarsak, ya da tahmin yürütürsek, şu anda Kıbrıslı Türk kökenli olup İngiltere’de yaşayanlar 100 bin ile 120 bin civarındadır. Bu insanları geri getirmek, göçü tersine çevirmek mümkün müdür? Kesinlikle hayır. İngiltere’deki devlete alışan birini burada tutmak imkansızdır. Ben, 15 yıl orada kaldım, şu anda direnmekten yorulmuş durumdayım… İşimi çok sevmesem ve çocuklarım okullarından memnun olmasa, burada kalamazdım. İngiltere’ye alışan biri için burada yaşamak mümkün değil! 1960 öncesinde gidenlerin şu

T

anda torunlarının çocukları İngiltere’de doğal asimilasyonu yaşamakta ve “Turkish Cypriot origin”li, yani Kıbrıslı Türk kökenli “British” (Britanyalılar) gençler olarak hayatlarını sürmektedirler. 1974 öncesi ve hemen sonrası gidenlerin de torunlarının çocukları olmak üzeredir. 1974 sonrası gidenlerin tümünün de torunları vardır. Kıbrıs’ı asla unutmayan, her akşam KKTC TV kanallarını izleyen; sürekli “bir gün döneceğim” diyen çok sayıda 50 yaş ve üzeri; hatta benim gibi 40 yaş ve üzeri gruptaki kişilerin sayısı oldukça fazladır ancak “İngiltere’ye asimile olmuş yani iyice yerleşmiş ve alışmış olmakla “çocuklar ve torunların sevgisi”, geri dönüşün birinci engelidir. Ancaaaaak, aslolan, mevcut iletişim ve ulaşım kolaylığı da düşünülerek, çocuk ve torun özleminin kolay aşılacağını hesaba katıp bazı planlar yapabilmektir. Nedir bu plan? Emekli olan vatandaşlarımızı buraya çekebilme planı yapılabilir mesela. AB vatandaşları olarak her türlü emekli haklarını yani maaşlarını alıp, burada yaşamalarını sağlayabilir miyiz? İşte bizim için torun ve çocuk sevgisinden çok daha zor çözebileceğimiz nokta budur. İngiltere’de emekli, özürlü, yaşlı bir kişi Kraliçe II. Elizabeth ile aynı sosyal haklara sahiptir. Hastanesi, ulaşımı, evde bakımı, bakımevinde bakımı bedavadır. Toplu taşımacılık hizmetindedir ve (yaşlılara) bedavadır. Evinin önü tertemizdir. Suyu elektriği kesilmez. Asla üşümez. Belediyeden ne isterse anında olur. Hem de güler yüzle yaparlar. Doktor sorunu yoktur. Bürokrasi stresi bulunmaz. Her türlü derdi anında çözülür. Araya tanıdık koymasına gerek olmaz. Bankada dolandırılma, çarşıda aldatılma, hesap öderken parasına göz konma yoktur. Bu insanlar KKTC’ye geldikleri anda, devletin kendilerine sağladığı her türlü kolaylıktan ve rahatlıktan uzaklaşmış olurlar. Düzenden yoksun duruma düşerler ve resmen devletsiz kalırlar… (Bayrakla olsaydı!!! Ben size yedi devletçik kurardım ya o da başka mesele) Burada, hasta olsalar hastane yok. Hastaneyi hade bulduk, kim götürsün, nasıl gidecek? Özel doktor çok ama para ödemek zorundalar. Ama hepsinden öteye, ne yazık ki bu ülke, yani KKTC, İngiltere’den çok pahalı… Bu hayalden ya vazgeçeceğiz, ya da İngiltere’deki insanımızı buraya çekmek istiyorsak, insanca yaşamın, sosyal güvenliğin ne olduğunu öğreneceğiz. Bir dönem bazı yatırımcıları çektik. İnşaat furyası sırasında. Hepsi battı. Şimdi tatile bile gelmiyorlar… Bunun da hesabını yapacağız…

Mutlaka tatilinizi Kuzey Kıbrıs’ta geçirin ngiltere’de işler iyi değil... Enflasyon, tarihte ilk defa Türkiye’deki enflasyonun üzerine çıkmış. İngiliz ulusal gazetelerini takip ediyorum; yaşam standartı kötüleşecekmiş... KKTC’de de durumlar iç açıcı değil... Uzun yazımızda da bahsettiğimiz gibi, KKTC, İngiltere’den daha pahalı... Yani ne orada hayır var ne burada gün! KKTC’de bu yıl turizmden beklentiler bayağı yüksek...

İ

Kıbrıs Türk Hava Yolları (KTHY) kapandı, battı ama Türk Hava Yolları (THY) kılavuzluğunda ve yönetiminde, yeni bir şirket önümüzdeki günlerde uçmayı hedefliyor... Pegasus ciddi ve güvenilir uçuşlarını sürdürüyor... Onur Air devreye giriyor... Hepsinin ötesinde, Larnaka’ya doğrudan uçabilme şansı çok yüksek... Orada ya da burada, ekonomik durumlar ne olursa olsun; bu yıl tatile çıkacak Londra’daki Kıbrıslı

Türklere, “mutlaka KKTC’ye gelin” demek istiyorum... Bunun çeşitli sebepleri sıralanabilir... Ama en önemli sebep, bu ülkenin sizlere; gerçek Kıbrıslılara ihtiyacı olmasıdır... Sizlerin yapacağı tatil, tükenmekte olan KKTC’ye ve Kıbrıslı Türklere, ciddi katkı yapacaktır. Kıbrıs Türkü, son 50 yılın en kötü günlerini yaşıyor ve bu yaz, tüm kardeşlerini yanında hissetmek istiyor... Gerçekten buna ihtiyaç var...

Umut yok! Çözüm müzakereleri sürüyor buralarda... Eroğlu ve Hristofyas buluşuyor, heyetleri görüşüyor ama alınan yol “umutsuzluk vermek gibi olmasın” ama arpa boyunu aşmış değil... Kısacası umut yok... Ama yüzlerde gülücük çok!

Tatil demişken! E

vet, bu yıl Londralı kardeşlerimizi KKTC’ye daha bir coşkulu ve daha bir acil çağırıyoruz... Bu arada, KKTC’deki doğanın muhteşemliğinden de bahsedelim... Yaz tatilinde geldiğinizde belki dört bir yanı kupkuru görüyorsunuzdur ama şimdilerde öyle değil. Zaman zaman yağan yağmur ve arkasından açan güneş, ortalığı yemyeşil etmiş. Sapsarı çiçeklerin arasında, kıp kırmızı gelincikler açtı şimdi... Gömeç ve kırmızı mantar ile ayrelli çok boldu bu sene... Otluk, hostes ve diğerleri de... Keyfini çıkardık bol bol... Av bereketliydi... Şimdilerde, dağlar, ovalar hep

yeşil. Hava tertemiz... Girne’den baktığınızda Türkiye iki adım ötede... Asıl Kıbrıs’ı şimdi görmek

lazım. Şimdi yaşamak lazım... Fırsatınız olursa, şimdi de bekleriz...


NORTH CYPRUS UK APRIL 2011

23


24

NORTH CYPRUS UK APRIL 2011

Magazin

Meryem bekarlığa veda etti

ondra’nın en büyük tur operatörlerinden biri olan Cyprus Paradise şirket çalışanlarından Meyrem Halil geçtiğimiz hafta bekarlığa veda partisi düzenledi. Londra’nın gözde eğlence merkezlerinden Cyprus Meze Bar & Restaurant’ta gerçekleşen bekarlığa veda partisinde

Meryem’in tüm çalışma arkadaşları ve yakın dostları hazır bulundu. Oldukça renkli geçen veda partisinde Meryem’in keyfine diyecek yoktu. Restoran sanatçıları Kerem Ergen ve Eray’ın şarkılarıyla gece boyunca dans edip eğlenen Meryem Halil, 23 Nisan tarihinde dünya evine girecek.

Londra’dan ambulans kampanyasına destek KTC Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu’nun eşi Meral Eroğlu ve Girne Vatan Lions Kulubu komitesi himayelerinde, Girne’ye monitör ve defibrilatör de dahil olmak üzere her türlü acil donanıma sahip bir ambulans alınması amacıyla başlatılan kampanyaya Dr. Teoman Sirri MBE da destek verdi. Kampanya çerçevesinde gerekli cihazların Londra’da temini için Dr Teoman Sırrı ve Halim Şükrü’nün girişimleri sürüyor. Konuyla ilgili olarak gazetemize bir açıklama yapan Dr Teoman Sırrı, ambulans

K

25

Magazin

Cyprus Meze Bar & Restaurant’ta bekarlıga veda partisi

L

NORTH CYPRUS UK APRIL 2011

için son derece önemli olan ‘ECG defibrillator-monitor’ adı verilen cihazın temin edilerek yetkililere teslim edildiğini bildirdi. Bu cihaz elde de taşınır, hastanın gögsüne takılır ve kalp krizi olup olmadığı anında tesbit edilir. Gerekirse hastaya anında bu aletle tedavi sağlanır ve hastaya bağlı olarak hastahaneye ambulansla taşınır. Bu cihazın alınmasında Dr. Sırrı’nin doktorluğunu yaptığı bir İngiliz firmasının da büyük katkısı olduğunu ifade eden Sırrı, “Ambulansı, ambulans yapan araç değil, içindeki aletler ve bunları kul-

lanacak olan ekipmandır’’ dedi. Böyle bir ambulansla birlikte Girne halkına daha iyi hizmet verileceği kanısındayım. Bu yüzden ambulans için gerekli olan diğer cihazların temini için de gerekli çalışmaları ve desteği sunmaya devam edeceğiz. Ancak, yardımsever ve durumu elverişli olan tüm Girnelilerin de bu kampanyaya destek vermelerini ve katılmalarını rica ediyorum” diye konuştu. Sırrı, “Hastanelere yapılacak her katkının bir insanın hayatını kurtarabileceğini unutmayalım” dedi.


24

NORTH CYPRUS UK APRIL 2011

Magazin

Meryem bekarlığa veda etti

ondra’nın en büyük tur operatörlerinden biri olan Cyprus Paradise şirket çalışanlarından Meyrem Halil geçtiğimiz hafta bekarlığa veda partisi düzenledi. Londra’nın gözde eğlence merkezlerinden Cyprus Meze Bar & Restaurant’ta gerçekleşen bekarlığa veda partisinde

Meryem’in tüm çalışma arkadaşları ve yakın dostları hazır bulundu. Oldukça renkli geçen veda partisinde Meryem’in keyfine diyecek yoktu. Restoran sanatçıları Kerem Ergen ve Eray’ın şarkılarıyla gece boyunca dans edip eğlenen Meryem Halil, 23 Nisan tarihinde dünya evine girecek.

Londra’dan ambulans kampanyasına destek KTC Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu’nun eşi Meral Eroğlu ve Girne Vatan Lions Kulubu komitesi himayelerinde, Girne’ye monitör ve defibrilatör de dahil olmak üzere her türlü acil donanıma sahip bir ambulans alınması amacıyla başlatılan kampanyaya Dr. Teoman Sirri MBE da destek verdi. Kampanya çerçevesinde gerekli cihazların Londra’da temini için Dr Teoman Sırrı ve Halim Şükrü’nün girişimleri sürüyor. Konuyla ilgili olarak gazetemize bir açıklama yapan Dr Teoman Sırrı, ambulans

K

25

Magazin

Cyprus Meze Bar & Restaurant’ta bekarlıga veda partisi

L

NORTH CYPRUS UK APRIL 2011

için son derece önemli olan ‘ECG defibrillator-monitor’ adı verilen cihazın temin edilerek yetkililere teslim edildiğini bildirdi. Bu cihaz elde de taşınır, hastanın gögsüne takılır ve kalp krizi olup olmadığı anında tesbit edilir. Gerekirse hastaya anında bu aletle tedavi sağlanır ve hastaya bağlı olarak hastahaneye ambulansla taşınır. Bu cihazın alınmasında Dr. Sırrı’nin doktorluğunu yaptığı bir İngiliz firmasının da büyük katkısı olduğunu ifade eden Sırrı, “Ambulansı, ambulans yapan araç değil, içindeki aletler ve bunları kul-

lanacak olan ekipmandır’’ dedi. Böyle bir ambulansla birlikte Girne halkına daha iyi hizmet verileceği kanısındayım. Bu yüzden ambulans için gerekli olan diğer cihazların temini için de gerekli çalışmaları ve desteği sunmaya devam edeceğiz. Ancak, yardımsever ve durumu elverişli olan tüm Girnelilerin de bu kampanyaya destek vermelerini ve katılmalarını rica ediyorum” diye konuştu. Sırrı, “Hastanelere yapılacak her katkının bir insanın hayatını kurtarabileceğini unutmayalım” dedi.


26

NORTH CYPRUS UK MARCH 2011

Haber

Ada’da karnaval havası Her yıl ülkenin dört bir yanında düzenlenen festivallerle dünyaca ünlü birçok müzisyen ve sanatçı Kuzey Kıbrıs’ta buluşuyor. Geçmişten günümüze kadar Aswad, Loreena Mc Kennitt, Cesaria Evora, Bonny M gibi dünyaca ünlü müzisyenleri ülkemizde misafir eden Uluslararası Gazimağusa Festivali, Akdeniz’in en önemli festivali olarak görülürken, birçok müzisyeni bir araya getiren Bellapais Müzik Festivali de kaçırılmaz bir fırsat... uzey Kıbrıs çok önemli festivallere ev sahipliği yapıyor. Her yıl birçok bölgede kültürel festivaller düzenleniyor. Şimdilerde ‘Festival’ olarak anılan bu eğlenceler eskiden panayır olarak biliniyordu. Bu etkinliklerde küçük büfeler ve restoranlarda lokma, samsı ve birçok kebap çeşidiyle geleneksel Kuzey Kıbrıs mutfağından örnekler sunulurken, eğlence programı, konserler, moda şovları, güzellik yarışmaları ve balolar da düzenleniyor. Bunun yanında lunaparklar da bu festivallerin vazgeçilmezi. Festivallerden Kuzey Kıbrıs Uluslararası Bellapais Müzik Festivali ve Kuzey Kıbrıs Müzik Dostları Derneği tarafından düzenlenen Uluslararası İlkbahar Konserleri, klasik müzik sevenler arasında çok popüler. Akdeniz’deki en iyi festival olarak değerlendirilen Uluslararası Gazimağusa Festivali geçmişte Asward, Los Paraguayos, Berlin Sanat Topluluğu, Aswad, Loreena Mc Kennitt, Cesaria Evora, Bonny M ve Wailers’e ev sahipliği yaptı.

K

Lapta Turizm Festivali Bu yıl dördüncüsü düzenlenen ve bölgede önemli bir turizm organizasyonu olarak tanımlanan Lapta Turizm Festivali bu yıl 1-5 Haziran tarihleri arasında düzenleniyor.

Hisarköy Orkide Festivali Bu yıl ilki gerçekleştirilmesi planlanan Hisarköy Orkide Festivali’nin de 30 Nisan’da gerçekleştirilmesi planlanıyor. Mormenekşe Enginar Festivali Mormenekşe’de gerçekleşen Mormenekşe Enginar Festivali bu yıl 6 - 8 Mayıs tarihlerinde yapılıyor. Festivalin kültür sanat şöleni halinde geçmesi planlanıyor. Uluslararası Bellapais Müzik Festivali Bir dünya markası haline gelen geleneksel Kuzey Kıbrıs Uluslararası Bellpais Müzik Festivali her yıl Mayıs-Haziran tarihleri arasında düzenleniyor. Dünyaca ünlü bu festival bu yıl 20 Mayıs-22 Haziran’da yapılıyor. Uluslararası Mağusa Kültür Sanat Festivali Haziran-Temmuz tarihleri arasında gerçekleştirilen Uluslararası Mağusa Kültür Sanat Festivali de Kuzey Kıbrıs’ın en önemli ve görkemli festivali arasında yer alıyor. Kıbrıs Tiyatro Festivali Lefkoşa Türk Belediyesi’nin Eylül ayında geleneksel olarak düzenlediği Kıbrıs Tiyatro Festivali Kuzey Kıbrıs’ın en önemli festivallerinden biri arasında yer alıyor. Uluslararası Girne Zeytin Festivali Girne Belediyesi her yıl Ekim ayında düzenlediği Zeytinlik Festivali ile Kıbrıs’ın kutsal ağaçlarından olan zeytin kültürünü yaşatma konusunda üst düzey başarıyı yakalamış durumda. Güzelyurt Portakal Festivali Kuzey Kıbrıs’ın köklü festivallerinden birisi olan Güzelyurt Portakal Festivali Haziran-Temmuz tarihleri arasında gerçekleştiriliyor. İskele Festivali Kıbrıs’ta festival kültürünün yerleşmesine en büyük katkıyı sağlayan Uluslararası İskele Festivali HaziranTemmuz ayları arasında düzenleniyor. Mehmetçik Üzüm Festivali Mehmetçik Üzüm Festivali ve bu çerçevede düzenlenen Uluslararası Altın

Salkım Belgesel Film Festivali Ağustos ayında gerçekleştiriliyor. Hellim Festivali Kıbrıs’ın önemli yerel ürünlerinden biri olan hellime sahip çıkmak amacıyla yapılan Hellim Festivali Ağustos-Eylül tarihleri arasında Geçitkale Belediyesi tarafından düzenleniyor.

Harnup Festivali Tatlısu Belediyesi tarafından Eylül ayında düzenlenen geleneksel Uluslararası Harnup Festivali’de oldukça renkli geçiyor. Yeniboğaziçi Pulya Festivali Yeniboğaziçi’nde Ağustos ayında düzenlenen Pulya Festivali çerçevesinde Uluslararası Aysergi Pulya Karikatürcüler Buluşması’da gerçekleştiriliyor.

Uluslararası Salsa Dans Festivali Farklı ülkelerden dansçıların katılımıyla gerçekleştirilen Uluslararası Salsa Dans Festivali, ülkede yeni bir festival olmasına rağmen büyük beğeni topluyor. Eylül ayında Girne’de Malpas Otel’de gerçekleştirilen festivalde bir birinden özel gösteriler sunuluyor.


27

NORTH CYPRUS UK APRIL 2011

Haber Uluslararası Bellapais Müzik Festivali 20 Mayıs-22 Haziran’da KKTC Cumhurbaşkanlığı himayelerinde TC Büyükelçiliği, KKTC Turizm, Çevre ve Kültür Bakanlığı ile THY’nın ana sponsorluğunda düzenlenecek. Festival Programı 20 Mayıs 2011, Cuma GALA KONSERI (TÜRKIYE/ MOLDOVYA) Hacettepe Senfoni Orkestrası, Şef: Erol ERDINÇ, Solist: Ilian CARNET(Keman) 24 Mayıs 2011, Salı Piyano Resitali (POLONYA/BELÇIKA) Joanna TRZECIAK 29 Mayıs 2011, Pazar Piyano-Klarinet resitali (ITALYA) 01 Haziran 2011, Çarşamba KIBRIS TÜRK BARIS KUVVETLER BÖLGE BANDOSU KONSERI 05 Haziran 2011, Pazar Keman-Piyano Resitali (TÜRKIYE/ABD Burcu GÖKER (keman) Eric JENKINS (piyano) 08 Haziran 2011, Çarşamba “ENSEMBLE ARCHITEK TURK TÜRKIYE” “Dostum RAVEL” 10 Haziran 2011, Cuma Keman-Piyano Resitali (AZERBAYCAN) ogrul GANIEV(keman) Murat ADIGÜZEL (piyano) 14 Haziran 2011, Salı Piyano Resitali (ITALYA) Maurizio MORETTI 17 Haziran 2011, Cuma Flüt-Fagot-Piyano Üçlüsü (KKTC/TÜRKIYE) Sonat SÖZER (Flüt) Tolga ALPAY (Fagot) Talia Özlem Alpay (Piyano) 19 Haziran 2011, Pazar Piyano Resitali (ALMANYA) Frank WASSER 22 Haziran 2011, Çarşamba Kapanış Konseri (TÜRKIYE) IZMIR ODA ORKESTRASI Şef: Ibrahim YAZICI, Solist: Selva ERDENER(Soprano)


28

NORTH CYPRUS UK APRIL 2011

Magazin

Udi Osman’ın ilk albümü Haziran’da piyasalarda Türkiye’de stüdyo çalışmalarına başlayan Osman Berkel, Londra ve İstanbul arasında mekik dokuyor… Sanatçı, albümde yer alan söz ve müziği kendisine ait olan “Ah ne güzelsin sen” isimli şarkısıyla Haziran ayında müzik yaşamına yeniden merhaba diyecek...

1969 yılında Kıbrıs’ta kurulan ve bir dönemlere damgasını vuran efsane gruplarımızdan “Dalgalar Müzik Grubu”nun bas gitarcısı Osman Mehmet (Berkel) ilk albüm çalışması için stüdyoya girdi. 1985 yılında Dalgalar Müzik Grubu’nda yer alan grup elemanlarından Hüsnü Cemal,

Ahmet Cemal, Tansay Ömer ve Özgür Hasan ile birlikte 1987 yılında ilk albümlerini yapan efsane grubun ardından tek başına albüm hazırlıklarına başlayan Osman Berkel’e bu albümünde Türkiye’nin ünlü müzisyenleri eşlik ediyor. “Udi Osman” ismini taşıyacak olan ilk albüm çalışma-

sının alt yapısı tamamlandı. Bu albümde Akdeniz ve Arap ezgilerinden esintiler yer alacak. 37 yıl aradan sonra müzik yaşamına yeniden başlayan Berkel, kendi çaldığı ud’u ile de albüme apayrı bir renk katacak. Albümün tümü neşeli ve hareketli parçalardan oluşuyor. Udi Osman adını taşıyan

ilk albüm Haziran ayı ortasında müzik marketlerinde yerini alacak. Bu albümle yaza damgasını vuracak olan Berkel’in yeni CD’si 12 şarkıdan oluşuyor. Sanatçı, albümde yer alan söz ve müziği kendisine ait olan “Ah ne güzelsin sen” isimli şarkısıyla Haziran ayında yaza merhaba diyecek.

AH NE GÜZELSİN SEN Ah ne güzelsin yavrum sen Arkadan gördüm şaşırdım Önden gördüm vuruldum Eğer nasip kısmetse Abohorda olsun düğünümüz


NORTH CYPRUS UK APRIL 2011

29


30

NORTH CYPRUS UK APRIL 2011


NORTH CYPRUS UK APRIL 2011

31

Magazin

Yusuf’a mutluluk ‘Buket’i efkoşalı Hanife Irkad ve merhum Derviş Irkad’ın kızları Buket ile Londra’da yaşam süren Mary Özyürekliler ve Süleyman Özyürekliler’in oğulları Yusuf geçtiğimiz hafta görkemli bir düğün töreni ile yaşamlarını birleştirdi. Kuzey Londra Tottenham bölgesinde bulunan Regency Banquiting Düğün Salonu’nda gerçekleşen düğün töreninde genç çiftin yakınları ve çok sayıda davetli katıldı. Kıbrıslı Türk ve Kıbrıslı Rum’ların davetli olduğu gecede hem Türkçe hem Rumca şarkılarla renklenerek adeta bir barış şölenine dönüştü. Doyasıya dans ve eğlencenin yaşandığı düğün töreninde tebrik yağmuruna tutulan Buket ve Yusuf’a North Cyprus UK Magazin Servisi olarak bizlerde nice mutlu yarınlar diyoruz… Herşey gönlünüzce olsun…

L


32

NORTH CYPRUS UK APRIL 2011

Haber Kilo Vermeye Yard›mc› Kolay Çözümler!! Hayatınızdaki yapacağınız küçük değişikliklerle uzun vadede sağlıgınıza çok büyük katkılarda bulunup, hayat boyu ideal kilonuzu koruyabileceksiniz. =Porsiyon Ölçülerinizi küçültün. Kendinize yasaklar koymak yerine her şeyden küçük miktarlarda tüketmeyi deneyin. =Haftada 2 gün mutlaka balık yemeğe çalışın. Omega-3 hem çocuklar hem de yetişkinler için kalp, beyin ve göz sağlığı açısından son derece önemlidir. Balık yemeği sevmiyorsanız Ceviz tüketimi de omega-3 için iyi bir kaynaktır. =Çay-kahvede şeker kullanıyorsanız vazgeçin. Günde 5 şeker 100 kalori verir. Her gün 100 kaloriden vazgeçerek yılda 36 500 kaloride tasarruf edersiniz ve bunun karşılığında yıl sonunda 5 kg zayıflamış olursunuz. Günde 5 şeker eksik ye yılda 5 kg zayıfla! Hiç fena değil... =Salataya eklediğiniz yağ miktarını gözden geçirin. 1 tatlı kaşığı zeytinyağı yeterlidir. Fazladan her bir kaşık 50 kalori almanız demektir. =Haftada bir iki kez mutlaka kuru baklagil yemeğe çalışın. Mercimek, nohut , kuru fasuyeyi, ihmal etmeyin. Sıcak yemek yapmak dışında haşlayıp salatalarınıza karıştırabilirsiniz, çorba olarak tercih edebilirsiniz. =Doymuş yağ tüketimini azaltın. Bu nedenle hayvansal besinlerin yağsız olanlarını seçin; süt, yoğurt, peynir ve etlerin yağsız kısımlarını tercih edin. =Meyve suyu miktarlarınızı kontrol edin. 1 bardak portakal suyunun 3-4 portakaldan elde edildiğini düşünürsek 2 dakikada 250 kalori almak yerine 3-4 portakalı gün içinde tüketmek hem sizi daha uzun süre tok tutar, hem lif alırsınız, hem de ara öğün tüketmek metabolizmanızı hızlandırır.

Hazırlayan

Dty. Zaliha Kiraz

Doğru yatırım için “Emlak Dünyası” Lefkoşa ağırlıkta olmak üzere Kuzey Kıbrıs’ta geniş bir yelpazeye sahip Emlak Dünyası bini aşkın kişiyi ev sahibi yaptı. Müşterilerine doğru yerde doğru yatırım yapma olanakları sağlayan deneyimli satış ekibi, bilgi ve tüm alanları kapsayacak özelliğe sahip yapısıyla müşterilerinin yüzde yüz memnuniyeti için çalışıyor.

www.cypruslightlife.com

=Alkol tüketiminizi sınırlandırın. Aşırı alkol tüketimiyle kalsiyum emilimi azalır, atılımı ise artar. Her gün 1 kadehten fazla alınan alkol, B1, B6 vitaminleri ile folik asidi olumsuz etkilemektedir. Tükettiğiniz alkol miktarına dikkat edin. Alkollü içkiyi seviyorsanız tercihiniz hep şarap olsun. Rakı,votka ve viski içtiğinizde yüzde 45-50 oranında alkol alırsınız, oysa şarabın alkol oranı yüzde 12-15’tir. 1 gram alkolün 7 kalori olduğunu unutmayın! =Su içmeyi ihmal etmeyin. Günde 2 litre su tüketin. Su içmekte zorlanıyorsanız suyun içine limon sıkın, taze nane ya da salatalık atın, böylece yeni bir içecek yaratmış olursunuz. =Her gün 2-3 kuru kayısı ve ceviz tüketin. Ceviz iyi bir omega-3 kaynağıdır, kötü kolestrolü azaltır iyi kolestrolu yükseltmeye yardımcı olur; beyin fonksiyonları için önemlidir; kuru kayısıyla beraber hem tatlı ihtiyacını azaltır, hem potasyumla birlikte kalp ve tansiyon hastalıklarına iyi gelir. Kolay taşınan bir ara öğün seçeneği olduğu gibi bağırsak hareketlerine de yardımcı olur. =Öğün atlamayın. Öğün atlamayı alışkanlık haline getirmeyin. Çünkü atlanan her öğünden sonra, diğer öğündeki besin tüketimi daha fazla olmaktadır. Beslenmenizi bu konuda yeniden gözden geçirin. Az ve sık yeme ilkesine uyarsanız metabolik hızınız artar, kan şekeriniz dengede olur ve açlık hissetmezsiniz. Özellikle kahvaltıyı atlamayın, bu durum gece daha fazla açlık hissetmenize ve tatlı yemenize neden olur.

doğru ürünü almaları konusunda ellerinden geleni yaptıklarını söyledi. “Müteahhitlerimize güveniyoruz. Düzgün insanlarla çalışıyor, müteahhitlerin ürünlerini araştırıp test ettikten sonra onlarla iş yapıyoruz. Tedavisi olacak firmalarla çalışmak tercihimiz.” diye konuşan Efe, gündemin nabzını tutan bir şirket olarak müteahhitlerin projelerinde de katkıda bulunduklarına değindi. Efe, piyasada yaşanan sıkıntıları minimuma indirmek adına doğru adımlar attıklarının altını çizdi.

Emlak Dünyası iki ortak, Tigin Kişmir ve Hasan Efe’ye ait bir şirket.

zun yıllar emlak sektöründe yer alan ve müşterilerine sunduğu yüzde yüz memnuniyet anlayışıyla yolunda emin adımlarla ilerleyen Emlak Dünyası, villalar, bungalovlar ve dairelerle Kuzey Kıbrıs’ta Lefkoşa ağırlıkta olmak üzere müşterilerine geniş bir ürün yelpazesi sunarken, kendi hayal ettiği evi inşa etmek için de fırsat sağlıyor. Emlak Dünyası, deneyimli satış ekibi, bilgi ve tüm alanları kapsayacak özelliğe sahip yapısıyla, doğru yerde doğru ürünü bulmayı ve her adımda müşterilerine yardımcı olmayı kendisine misyon edindi… Emlak Dünyası iki ortak, Tigin Kişmir ve Hasan Efe’ye ait bir şirket. Emlak pazarlama üzerine uzmanlaşan şirkette, yatırım yapmak isteyenler uzman şahıslardan fikir alabiliyorlar. Gazetemize açıklamada bulunan direktörlerle Kuzey Kıbrıs’taki emlak piyasasını masaya yatırdık. Şirketleri konusunda bilgi aldık. Onların önerileri, Başkent Lefkoşa’da yatırım yapılması. Gerek İmar yasasının yürürlüğe geçmesi gerekse Lefkoşa’nın merkez olmasının, burada yatırım avantajlarını artıracağını düşünüyorlar.

U

Şeffaflık ve güven ön planda Direktörlerden Tigin Kişmir, öncelikle genel açıdan sektörün içinde bulunduğu durum ile ilgili açıklamalarda bulundu. Dünyadaki ekonomik sıkıntıların kaçınılmaz bir şekilde Kuzey Kıbrıs’ta da etkisini gösterdiğini vurguladı. Kırılgan olan emlak sektörünün kötü şeylerden hemen etkilendiğini belirterek, sektörde yaşanan sorunlu firmalar nedeniyle de sektörün yara aldığını ifade etti. Tigin, kendi şirketlerinde ve çalışma sistemlerinde şeffaflığı ve güveni ön planda tutmaya çalıştıklarını belirterek, insanlara yarattıkları güvenin kendileri için önemine değindi. Müşterilerini her konuda bilgilendirerek yatırım yapmaya yönlendirdiklerini söyleyen Kişmir, bu güne kadar bin 200 kişiyi ev ve arsa sahibi yaptıklarının da altını çizdi. Bütçenize uygun doğru ürün için… Şirket Direktörlerinden Hasan Efe, insanlara bilgi vererek satış yapmaya özen gösterdiklerine işaret ederek, müşterilerinin bütçelerine uygun,

Lefkoşa yatırım için doğru nokta Kuzey Kıbrıs emlak piyasasında Lefkoşa’nın en doğru kanal olduğu yönünde de açıklamalarda bulunan Efe, “İlk bakışta deniz önemli, ancak Başkent her zaman yaşamın olduğu yerdir. Hayat burada dönüyor. Lefkoşa göçün en yoğun olduğu yerdir. Yatırım yapmak için en doğru nokta Lefkoşa’dır. Yine Türk malının en yoğun olduğu nokta da burasıdır. Eğer Kıbrıs’ta yatırım düşüncesi olanlar varsa, doğru bir karar vermeli. İç piyasada da yatırımın en cazip olduğu yer burasıdır. 15 bine yakın öğrenci kapasitesi bulunuyor, bu da kiralama avantajını çok yükseklere taşıyor.” dedi. Serbest imar yasası Lefkoşa’nın cazipliğini artıracak Serbest imar yasasının geçmek üzere olduğunu ifade eden Efe, bunun Lefkoşa’nın cazipliğini artıracağı görüşünü belirtirken, aynı konu üzerinde görüş bildiren Tigin Kişmir de yeni imar yasasıyla birlikte kat sayısında olacak artışların özellikle ana cadde üzerinde bulunan yerlerde fiyat artışına neden olacağını söyledi. Yatırım yapmak isteyenlere de yatırımlarını erken zamanda yapmaları konusunda öneride bulundu. Tel: +90 392 228 3777 +90 533 863 2573 +90 533 841 9500 www.cyprusestateworld.com info@cyprusestateworld.com Adres: Özker Özgür Caddesi, Küçük Kaymaklı, Lefkoşa

Müşterilerini her konuda bilgilendirerek yatırım yapmaya yönlendirdiklerini söyleyen Kişmir, bu güne kadar bin 200 kişiyi ev ve arsa sahibi yaptıklarının da altını çizdi.


33

NORTH CYPRUS UK APRIL 2011

Haber

Şinya’da doğayla kucak kucağa...

D.M. Boşanma, Velayet Form No:1 Girne Aile Mahkemesinde. Dava No:….…/2011 Davacı: Çiğdem Gertik n/d Çiğdem Çankaya, Kavaklı Sok., C/13/D, Dikmen, Girne. -İleDavalı: Birsen Gertik, Londra – İngiltere, (Adresi Meçhul). Arasında. _______________________________________ Yukarıdaki

Davalı

tarafına.

Yukarıdaki

Davacı

tarafından.

Aleyhinize getirilen davanın dinlenmesi için 2011 senesi ..................... ayının …..............’ncı ……………….., günü öğlenden evvel saat 08:30’da Girne Aile Mahkemesi’nde hazır bulunmanız bu celpname ile emrolunur. Davacı’nın davadaki talebi bu davanın arka sayfasındaki TalepTakriri’nde belirtilmektedir. Davacı’nın tebliğ adresi: Av. Burcu SERTBAY C/O Av. Evrim Eminağa, Saermuder İş Merkezi Kat 1, Daire 4, Namık Kemal Caddesi, Girne. Yukarıda belirtilen günde Mahkeme’de hazır bulunmayacak olursanız Davacı’nın davayı ileri götürme hakkı olacağı, hükmün verilebileceği tarafınıza bildirilir.

Kuzey Kıbrıs’ta özellikle sakin ve huzurlu ortamların yaratıldığı mekanlardan bir tanesi de Küçükerenköy’de bulunan Şinya. Kafa dinlemek, hayatı biraz da doğayla iç içe geçirmek isteyenler için alternatif bir tatil olanağını burada sunuluyor. Çala bademinin çıktığı bu bahar aylarında çala bademli kuru fasulye de Şinya Restoran’ın yarattığı farklı lezzetlerden birtanesi…

....... / Mart / 2011 tarihinde dosyalandı ve mühürlendi. Mukayyit. (İmza) Burcu SERTBAY Davacı Tarafından Avukat.

B

deniz ve dağ manzarası eşliğinde, doğanın sakinliğiyle bir arada güzel bir tatil olanağı sunuyor. Temiz ve nezih bir ortamda, huzurlu ve aktif bir tatil istiyorsanız, burayı da gidilecekler listenize ekleyebilirsiniz. Kendinizle veya sevdiklerinizle baş başa kalabileceğiniz, büyük otellerin koşuşturmacasının olmadığı, ambalajlı ürünler yerine mümkün olduğunca bahçelerinden sofraya gelen taptaze ürünleri ile tamamen size özel hizmetler ve lezzetler sunulan mekanda, bisikletle keyifli bir tur atarak Kıbrıs’ın güzelliklerini

yakından yaşama olanağı da bulabilirsiniz. Şinya yetkilileri, “Sıradanlaşan hayatınıza mola vermek istediğinizde, kalabalık ortamlarda bunaldığınızda, her şeyin üzerinize geldiğini hissettiğinizde, yeter artık diye isyan etmeden önce Şinya’ya gelin. İster tek başınıza kaçıp gelin, isterseniz ailenizi de alıp gelin. Burada yaşam daha yavaş akmaktadır. Her anın keyfini doyasıya yaşayabileceksiniz.” diyor. Şinya restoranında şu günlerde Çala bademli Kuru fasulyeyi de deneyerek farklı bir lezzeti tadabilirsiniz.

Davacı iddia eder ki işbu davanın ikame edildiği tarihte, Davalı ile sürekli bir biçimde (3) yıldan fazla ve/veya takriben (6) yıldır sürekli bir biçimde ayrı yaşamaktadırlar ve işbu sebebe istinaden Davalıdan boşanmak istemekte ve/veya Muhterem Mahkemeden bu yönde karar vermesini talep etmektedir. Davacı küçük Birkan’ın her türlü ihtiyacı ile kendisinin ilgilendiğini, Davalının herhangi bir katkısının olmadığını ve hiçbir şekilde ilgilenmediğini ve dolayısı ile velayetinin kendisine verilmesini talep etmekte ve bu safhada nafaka talepleri ile ilgili haklarını mahfuz tutmaktadır. Davacı iddia eder ki paylaşıma tabi herhangi bir gayrimenkul mal olmadığı gibi halen çocuklar ile ikamet ettiği evde de paylaşıma tabi herhangi bir menkul mal mevcut değildir. Yukarıdakiler muvacehesinde Davacının Davalı aleyhine talebi şöyledir; 1/98 sayılı Aile (Evlenme ve Boşanma) Yasasının 24(8) maddesine istinaden boşanma davasının açıldığı tarihte tarafların sürekli bir biçimde üç yıl ayrı yaşadıkları sebebi ile boşanmalarına mütedair bir Hüküm ve/veya Emir; Küçük Birkan Gertik’in velayetinin Davacıya verilmesine Mütedair bir Hüküm ve/veya Emir;

Talep Takriri

Davacı: Çiğdem Gertik n/d Çiğdem Çankaya, Kavalı Sok. C/13/D, Dikmen Girne. İle Davalı: Birsen Gertik, Londra- İngiltere, (Adresi Meçhul) Arasında.

Taraflar, karı-koca olup 24.02.1987 tarihinde Dikmen Evlendirme Memurluğu nezdinde nikahlanıp evlendiler. Davacının evlenmezden önceki kızlık adı Çiğdem Çankaya idi.

iraz sakinlik, bir tutam macera, bol bol temiz hava, biraz tarih, biraz kültür, tertemiz deniz, rengarenk doğa ve konforlu bir tatil evi Şinya… Etkinliklere ve aktivitelere yakın, ancak gürültüden ve kalabalıktan uzak bir tatil düşleyenler Girne’nin yaklaşık 30 dakika doğusunda Akdeniz ile Beşparmak Dağları arasındaki Küçükerenköy’de bulunan Şinya’yı tercih edebilirler. Ercan Havalimanı 40 dakika, Lefkoşa’ya 45 dakika, Gazimağusa’ya 35dakika mesafede bulunan Şinya,

Davacı yine iddia eder ki Davalının da en geç (6) ay zarfında KKTC’ye döneceğine dair söz vermiş olmasına rağmen vermiş olduğu sözün hilafına hareketle KKTC’ye dönmemiş ve 2005 yılından itibaren ve halen Davacı ve Davalı ayrı yaşamaktadırlar ki son zamanlarda Davalıdan haber alınamamakta ve nerde ikamet ettiği de bilinmemekte ve dolayısı ile Davacı ile hiçbir şekilde ilgilenmemekte, arayıp sormamaktadır.

(a)Tam adresini veriniz ve, ve eğer varsa, sokağın adını ve binanın numarasını da bildiriniz. (b)Davalının, biliniyorsa meşguliyetini yazınınız. (c) Mahkemenin davayı dinleyeceği köyü veya kenti yazınız. (d) Davacının meşguliyetini yazınız. (e) Davacıya tebliğ edilecek belgelerin bırakılabileceği ve davanın dosyalandığı Mukkayyitliğin bulunduğu kent veya köyün Belediye sınırları dahilinde bulunan bir şahsın tam adını, meşguliyetini ve adresini yazınınız. Kent veya köyden kasdedilen, celpnamenin son kısmında (f) harfinden sonra yazılacak olan kent veya köydür. (f) Davanın dosyalandığı Mukayyitliğin bulunduğu kent veya köyü yazınız. (g) Tarih Mukayyit tarafından doldurulacaktır. UYARI: Bir celpnameyi hazırlarken talep takrirlerine ilişkin kuralların gözönünde tutulması gerekir.

Davacının iş bu davadaki talepleri aşağıdaki gibidir;

Şinya, deniz ve dağ manzarası eşliğinde, doğanın sakinliğiyle bir arada güzel bir tatil olanağı sunuyor.

ocağından ayrılmış ve Londra’ya gitmiştir. Bilahare Davalının ısrarları sonrası Davacı da çocukları ile birlikte Davalının yanına ve Londra’ya gitmiş ve birlikte ikamet etmeye başlamış olmalarına rağmen takriben ve/veya 2005 yılında Davalının istemi ile yeniden KKTC’ye dönmüş ve Dikmen köyünde çocuklar ile birlikte yaşamaya başlamıştır.

Davacı halen Dikmen’de ikamet etmekte olup ev hanımıdır. Davalı ise Londra-İngilterede ikamet etmekte olup adresi meçhuldür. İşbu dava Mahkemenin bölgesel yetkisi dahilindedir. Tarafların işbu evlilikten 16.09.1988 tarihinde Murat ve 29.01.1994 tarihinde Birkan isimli (2) erkek çocukları olmuştur. Davacı KKTC vatandaşı, Davalı ise hem KKTC hem de TC vatandaşı olup çift uyrukludur. Taraflar Türk ve Müslümandırlar. İşbu evlilik tarafların ilk evliliği olup, taraflar arasında daha önce Girne Aile Mahkemesinde 28/2009 sayılı dava ikame edilmiş ve bahse konu dava Davalıya tebliğ edilemediği ve/veya muadil tebliğ emrine rağmen tebliğ edilemediği için Davacı tarafından takriben ve/veya 29.01.2010 tarihinde geri çekildiği cihetle red ve iptal edilmiştir. Davacı iddia eder ki Davalı, takriben ve/veya 03.04.2000 tarihinde ekonomik nedenler ve/veya borçlarını ödemek imkanı olmadığı için aile

Muhterem Mahkemenin uygun göreceği başka bir çare; İşbu Dava Masraflarının Davalıya tahmili. BURCU SERTBAY ( Davacı Tarafından Avukat ) Aslına Uygundur. Mukayyit ............................................................................. Girne Aile Mahkemesinde. Dava No: 36/2011

Yukarıda sayı ve ünvanı verilen davada Davacı tarafından Avukat Burcu Sertbay hazır olduğu halde 25.03.2011tarihli tek taraflı istidası ve ona ekli yemin varakası tetkik ve tezekkür edildikten sonra: BU MAHKEME, celbnamenin kaydedilip mühürlenmesine, celpnamenin ve işbu emrin tasdikli bir süretinin, Lonrda’da yayınlanan ve dağıtımı yapılan North Cyprus UK isimli gazetede bir defa yayınlanmak sureti ile Davalı/M.aleyh’e tebliğ edilmesine, tebliğden itibaren 30 gün içerisinde ısbatı vücut muhturası dosyalamasına, Davalı/M.aleyh’in belirtilen sürede ısbatı vücut muhtırası dosyalamaması halinde dava ile ilgili her türlü evrağın 3 gün süre ile Mahkeme İlan tahtasına asılmak sureti ile Davalıya tebliğine ve bu şekilde yapılacak tebliğin Davalıya usulüne uygun olarak tebliğ yapılmış addolunmasına EMİR VERİR. 28.03.2011 tarihinde verilmiştir. 28.03.2011 tarihinde hazırlanmıştır. İMZA: Talat Usar Kıdemli Yargıç Aslına Uygundur Mukayyit


34

NORTH CYPRUS UK APRIL 2011

Haber

Melandra’da nostalji yaşandı Melandra Kültür Evi’nde herse ve gullurukya günü düzenlendi. Nostaljik bir Pazar günün yaşandığı etkinlikte, herseden gullurukyaya, çörekten, köy ekmeğine kadar birçok lezzet Kıbrıslılarla buluştu.

Herse ve gullurukyanın yanı sıra etkinlikte bulgur köftesi, zeytinli, hellimli, pilavuna, çörek, köy ekmeği, hellim, nor, kıyma börekleri, pastelli, köfte gibi Kıbrıs’a özgü yemekler de yer aldı.

ıralp ailesinin Kıbrıs Türk kültürünü yaşatmak amacıyla inşa ettirdiği “Melandra Kültür Evi”nde 27 Mart Pazar günü Herse ve Gullurukya Günü düzenlendi. Baf kazasına bağlı Melandra (Beşiktepe) köyündeki evlerinin benzerini inşa ederek kültür evine dönüştüren Kıralp ailesi, zaman zaman düzenlenen etkinliklerle unutulmaya yüz tutmuş yiyeceklerin yeni nesile aktarılması amaçlanıyor. Gazimağusa-

K

Karpaz anayolu Ötüken kavşağı öncesinde yer alan Kıralp Melandra Kültür Evi, geçmişte insanımızın hayatında yoğun olarak yer alan yiyeceklerle yeniden buluşmak isteyenleri sabah saat 10:00’dan itibaren ağırlamaya başladı. Herse ve gullurukyanın yanı sıra etkinlikte bulgur köftesi, zeytinli, hellimli, pilavuna, çörek, köy ekmeği, hellim, nor, kıyma börekleri, pastelli, köfte gibi Kıbrıs’a özgü yemekler de yer aldı.

Gençler de ilgili North Cyprus UK’e konuşan Leyla Kıralp, uzun emekler sonucunda güneyde kalan evlerini inşa ettikleri Melandra Kültür Evi’nde sanatsal ve kültürel etkinliklere yer vermeye devam edeceklerini söyledi. Kıbrıs’a özgü, sele, sepet, lefkara işi gibi el işlerini de burada üretmek amacında olduklarından da söz ederek, özellikle gençlerden gördükleri ilgiden memnun olduğunun altını çizdi. Kıbrıs düğünleri ve kınalarına da ev sahipliği yapacak Kıralp, “İki toplumlu grupları bir araya getirmek, yaşanan güzel ortaklıkları hatırlatmak istiyoruz. İleriki günlerde burada küçük gruplar halinde Kıbrıs’a özgü düğün, kına gibi etkinlikler de yapmak planlarımız arasında” dedi. Amaçlarının kültürümüzü tanıtmak, sosyal, sanatsal etkinliklerle de insanlara nostalji yaşatmak olduğuna işaret eden Kıralp, Melandra Kültür Evi’ni Kıbrıslı bütün göçmenlerin anısına inşa ettiklerini açıkladı. Göçmenlerin evlerinden alınan, eski yıkılan evlerin taşlarıyla inşa ettikleri evin şimdilerde önemli bir misyon üstlendiğinin de altını çizdi.

North Cyprus UK’e konuşan Leyla Kıralp, uzun emekler sonucunda güneyde kalan evlerini inşa ettikleri Melandra Kültür Evi’nde sanatsal ve kültürel etkinliklere yer vermeye devam edeceklerini söyledi.

Leyla Kıralp 11 Nisan’da Londra’da Öte yandan aynı zamanda Afrika Gazetesi köşe yazarlarından olan Leyla Kıralp, kendi yaşam öyküsünü konu alan otobiyografi çalışması “Paylaştığımız

Islak ve Beyaz Mendil” adlı kitabından da bahsetti. Kıralp, İngiltere’deki Türklere, Kıbrıs Demokrasi Derneği’nin davetlisi

olarak Kavazoğlu ve Mişahulis’in anma günü dolayısı ile 11 Nisan’da Londra’ya gideceği de duyurdu.

Baf kazasına bağlı Melandra (Beşiktepe) köyündeki evlerinin benzerini inşa ederek kültür evine dönüştüren Kıralp ailesi, zaman zaman düzenlenen etkinliklerle unutulmaya yüz tutmuş yiyeceklerin yeni nesile aktarılması amaçlanıyor.

Bahar havasının tadını da fırsat bilerek Aileleriyle birlikte Melandra Kültür Evi’ne gelen çocuklar da güzel bir gün geçirdi.


NORTH CYPRUS UK APRIL 2011

35


36

NORTH CYPRUS UK APRIL 2011

Teknoloji

Cep telefonunda kablosuz şarj devrimi! LG Electronics (LG), cep telefonları için geliştirdiği yeni Kablosuz Şarj Tablası WCP-700’ü piyasaya sürdüğünü duyurdu. G Kablosuz Şarj Tablası, zarif ve etkileyici tasarımıyla, şarj kavramını bilinenin çok ötesine taşıyor. Pil kapakla-

L

Porsche 911 Turbo S Edition 918 Spyder Porsche, hibrit motorlu süperspor otomobili 918 Spyder’ın sınırlı üretime başlama tarihini özel bir 911 modeliyle kutlama kararı aldı. lman üretici Porsche, hibrit motorlu süperspor otomobili 918 Spyder’ın sınırlı üretime başlama tarihini özel bir 911 modeliyle kutlama kararı aldı. İlk örneğinin 18 Eylül 2013 yılında fabrikadan çıkması planlanan 918 Spyder’dan en fazla 918 adet üretilmesi planlanıyor. Fiyatı Avrupa pazarlarında, vergiler hariç 645.000 Euro olarak belirlenen 918’in sahiplerine, sipariş verdikleri araçlarını beklerken sürecek bir otomobilleri olması için düşünülmüş gibi duran 911 Turbo S Edition 918 Spyder’ın fiyatı standart 911 Turbo S modellerininkinden farklı olmayacak. Coupé versiyon için Almanya pazarında 173.241 Euro talep edilirken Cabriolet modelin fiyatı aynı pazarda 184.546 Euro olacak.

A

Görsel farklılıklar var Teknik donanımında bir yenilik sunmayan bu 911 modelinin donanımında gör-

sel farklılıklar bulunuyor. Kapılarında bulunan “Edition 918 Spyder” yazısından kolayca tanınabilen otomobilin bu çıkartmalarıyla birlikte fren kaliperleri, yan ayna alt kaplamaları ve S logoları neon yeşiline boyanmış. 19 inç çaplı jantları sadece siyah renkte sunulacak olan aracın motor hava emiş ağızları ve yan aynaları karbon fiberden üretilmiş. İç mekan farkı İç mekana geçildiğinde de aynı değişimlerin devam ettiği görülüyor. Deri döşeme dikişleri, gösterge paneli iğneleri ve koltuklarda bulunan “Edition 918 Spyder” logoları yeşile boyanan aracın havalandırma çıkışları, yolcu ön konsolu ve kapı içlerinde karbon fiber elemanlar kullanılmış. Otomobilin torpido gözü kapağında bulunan sınırlı üretim plakasıysa müşterinin 918 Spyder’ında bulunan numarayı taşıyacak.

rına entegre edilen indüktörler sayesinde kablosuz bir güç kaynağının kullanılmasına olanak tanıyan sistem, cep telefonlarının kullanım özgürlüğünü kısıtlayan kablo bağlantılarına olan gereksinimi ortadan kaldırıyor. LG’nin Kablosuz Şarj Tablası, hem kablosuz şarj konusunda, hem de ergonomi açısından sektöre öncülük ediyor. Telefonun tablaya doğru bir biçimde yerleştiğini gösteren sesli ve dokunsal geribildirim özelliğinin yanı sıra, şarj durumunu gösteren çok renkli LED ışıklarıyla kolay bir kullanım sağlıyor. Kablosuz cihazlarınızı zahmetsizce şarj etmenize olanak tanıyan LG Kablosuz Şarj Tablası, kompakt ve zarif tasarımıyla da mobil yaşam tarzına kolayca uyum sağlıyor.

Aynı anda hem Video hem Fotoğraf! Aynı anda hem Video hem Fotoğraf çekmek için G-Shot HD580T. Genius, 3” geniş dokunmatik ekranlı ilk Full HD 1080P Camcorder G-Shot HD580T’yi piyasaya sürdü. 30fps/1920x1080 piksel çözünürlükte Full HD video kaydı yapabilen Camcorder, H.264 yüksek-sıkıştırma formatını kullanıyor. Çift yönlü G-Shot HD580T sayesinde video kaydı yaparken aynı anda fotoğraf çekmek veya videoları oynatırken içeriği görüntüye dönüştürmek mümkün. 5 mega piksel CMOS görüntü sensörüne sahip olan Camcorder, yazılım interpolasyonu ile 16 mega piksele kadar çözünürlüğe sahip fotoğraflar çekilebiliyor. Çift SD kart yuvası ile

hafızası 32 GB’a kadar yükseltilebilen GShot HD580T’nin diğer özellikleri arasında çekilen görüntüleri 1/2x~1/16x kez daha yavaş oynatmak, 4x dijital yakınlaştırma ve karanlıkta video veya fotoğraf çekebilmek için flaş ve LED ışık bulunuyor. Şarj edilebilir Li-on pil veya iki adet AA alkalin pil ile çalışan Camcorder, videoları HDTV’ DE görüntüleyebilmek için de bir adet HDMI kablosuna sahip.

Sony Hybrid ve Chrome OS ile Çalışan İki Farklı Model Geliştiriyor ntel Core i7 işlemcileri bulunduran modeller, ayrıca Intel WiDi teknolojisini barındırıyor. Bunun yanında modeller dahilinde SSD sabit disk teknolojisi geliyor. Diğer yandan Intel’in bu oldukça gelişmiş modelleri üzerinde Thunderbolt girişi yer alırken, modellerin ağırlıkları ise sadece 1.13 kg olarak karşımıza çıkıyor. Ürünler genel anlamda bakınca ince bir dizüstü konumundalar. Ayrıca modellerin dikkat çekici diğer özellikleri ise 8 ya da 16.5 saat aralıklarında şarj ömrüne sahip olacakları. Ortalama 11.6 inç erkan genişliğine sahip olacak modeller, bu ekranlar üzerinde 1368 x 768 piksel çözünürlüğe sahip olacak. 1 GB standart ram kapasitesi ve bellek kartları sayesinde 16 GB’lık bir ekran sunulması da düşünülenler arasında yer alıyor. Tüm bunların yanında Sony bir de Vaio özel

I

yazılımları ile bu modelleri pazara sunmayı planlıyor. Ayrıca hybrid modelinin şimdiden oldukça merak konusunu olduğunu buradan söylemek istiyoruz. Bakalım Sony yakın bir zaman içerisinde karşımıza çıkacağı modeller ile sektörde basıl bir başarı yakalayacak?


NORTH CYPRUS UK APRIL 2011

Kıbrıs Türk Ticaret Odası UK Ltd CTCC kar amacı gütmeden kurulmuş bır organızasyon olup; üyelerine çok geniş alanlarda , işlerini geliştirebilmeleri, iş ağı kurabilmeleri ve birebir iş ilişkileri kurmak ve bu ilişkileri Kıbrıs, Türkiye ve UK arasında güçlendirebilmeleri için servisler ve KTTO (Kıbrıs Türk Ticaret odası) ve KTSO Sanayi Odasi desteklerini sunmaktadır. Ticaret Odasına üye olmanın yararları nelerdir? Kıbrıs Türk Ticaret Odası üyeleri; Odamız servisleri de dahil, iş ağı geliştirme, etkinlikler, bilgi ve tavsiye, İş Veritabanı ve daha fazlası için Üyelik Hakları sayfamızı zıyaret ediniz: www.ctcc.uk.com İşletmelere sunduğumuz hizmetler: Tarafsız bankacılık danışmanlığı ve hakları Hukuksal danışmanlık Mali danışmanlık Çeşitli iş alanlarıyla ilgili konularda seminerler İş geliştirme ve pazarlama konularında danışmanlık Yeni yasalar ve bu yasaların sizin faliyetlerinizi nasıl etkileyeceğine ilişkin haberler Sosyal aktiviteler Loyalty kart Web sitemizin üyelere özel kısmını kullanım ayrıcalığı Kıbrıs Türk Ticaret Odası ve Sanayi Odası destek ve bağlantılı “Kıbrıs Türk Ticaret Odası İngilteredeki Kuzey Kıbrıs ve Türkçe konuşan işletmelere destek ve yardımcı olmak amacıyle kurulmuştur.” Şirketler üye olmak için: £150.00 Öğrenci üye olmak için: £15.00 Üye olmak için: www.ctcc.uk.com

37


38

NORTH CYPRUS UK APRIL 2011

Haber

Shayna yaza hazır Deniz ve dağ manzarası arasında temiz ve özgür bir mekânın kapılarını aralayan Shayna Beach Club yaza hazır. Geçtiğimiz yıl sabaha kadar süren eğlencelere ev sahipliği yapan mekan bu yıl da konseptini biraz değiştirerek bu eğlencelere devam edecek. Bu yıl mekan, daha çok restoran ve bar ağırlıklı hizmet vermeyi hedefliyor.

Plajda Bali masajı , DJ ve özel hoca eşliğinde beach-gym aktiviteleri, ayrıca çocuklara özel oyun parkı da mevcut.

Kendinizi huzurun kollarına bırakabileceğiniz, isterseniz de doyasıya eğlenmenin keyfine varabileceğiniz Shayna Beach Club, sunduğu eşsiz lezzetler ve birçok alternatifin yaratıldığı eğlence anlayışıyla yaşamınızda unutulmaz anların adresi olmaya devam ediyor.

endinizi huzurun kollarına bırakabileceğiniz, isterseniz de doyasıya eğlenmenin keyfine varabileceğiniz Shayna Beach Club, sunduğu eşsiz lezzetler ve birçok alternatifin yaratıldığı eğlence anlayışıyla yaşamınızda unutulmaz anların adresi olmaya devam ediyor. Geçtiğimiz yıllarda, sabaha kadar süren eğlencelerin tartışmasız en iyi isimlerinden olan Shayna Beach Club, bu yaza ise daha fazla restoran ve bar ağırlıklı hizmetle girmeye hazırlanıyor. Shayna Beach Club, Çarşamba geceleri Ediz Onay ve Grup Boğaziçi ile 70’ler, 80’ler, 90’lardan İngilizce, Türkçe, Fransızca ve İspanyolca müzik esintisi yaşatacak. Cuma ve Cumartesi akşamları ise sürpriz canlı müzik gruplarıyla yeme içme ve eğlencenin dozunu biraz daha artıracak.

K

Alternatiflerle dolu Shayna Beach Club 7’den 70’e her kesime hitap ediyor. İster deniz kenarında bir kadeh içki yudumlamak, hafta sonları eğlencelerinde dans ederek stres atmak isteyin, isterseniz plajda kitabınızı okumak ya da restoranında taze balık yemenin keyfine varın… Shayna, alternatiflerle dolu temiz ve özgür bir mekanın kapılarını sizlere aralıyor. Her kesime hizmet etmek amacındayız Shayna Beach Club Direktörü Deniz Bardi ile yaz sezonu için hazırlıklarını konuştuk. Bardi, bu sezonda hedeflerinin yaş ortalamasını artırmak olduğunu ve ailelerin de hoşça vakit geçirebileceği bir mekan yaratmayı arzuladıklarını belirtti. Bardi, yarat-

tıkları konseptle her kesimden insana hizmet etme amacı taşıdıklarını belirterek, yaz sezonu açılışlarını Haziran ayının ilk haftası yapmayı planladıklarına dikkat çekti. Kış sezonunda da açık olduklarını söyleyen Bardi, yalnızca restoran olarak hizmet verdiklerini ve her Cumartesi canlı müzikle müşterilerine hizmet verdiklerini sözlerine ekledi. Bu yıl balık yemeklerinde iddialı Müşterilerin, zengin deniz ürünü menüsüyle hiçbir yerde olmayan çeşit ve kalitede meze ve taze balıkları Shayna’da bulabileceklerine işaret eden Deniz Bardi, bu yıl balık yemeklerinde iddialı olduklarının altını çizdi. Balık dışında et yemekleri, bonfileler, kebap çeşitleri, çocuk menüleri,

snack menüsü ile müşterilerine uygun fiyata kaliteli yemek olanağı sunduklarını da belirterek, herkesi Shayna’ya davet etti. Plaj keyfi bir başka Geçtiğimiz yıl, en iyi plajlardan bir tanesi olan Shayna Beach Club’ın plajı da sakin bir günde kafa dinlemek isteyenler ve hafta sonlarını eğlence dolu deniz keyfi yaşayarak geçirmek isteyenlerin de bu yıl tercihi olacağa benziyor. Shayna’da güneşlenmek için kumu tercih etmeyenlere farklı alternatif olarak tahta zeminden yapılmış olan iskele... Bu da plaja farklı bir ayrıcalık kazandırıyor. Hem kum hem de çim alana sahip plaj 23 Nisan’da hizmete giriyor. Plajda Bali masajı , DJ ve özel hoca eşliğinde beach-gym aktivi-

Shayna Beach Club 7’den 70’e her kesime hitap ediyor. İster deniz kenarında bir kadeh içki yudumlamak, hafta sonları eğlencelerinde dans ederek stres atmak isteyin, isterseniz plajda kitabınızı okumak ya da restoranında taze balık yemenin keyfine varın…

teleri, ayrıca çocuklara özel oyun parkı da mevcut. Duş, tuvaletler, soyunma odaları, şemsiye, şezlong ve temizlik hizmetlerinin de dahil olduğu plajın ücreti 7.5 TL olarak belirlendi. Gazetemize konuşan Deniz Bardi, geçen yıl düzenledik-

leri 2010 Beach Fest’in bir yenisini de bu yıl düzenleyeceklerinin müjdesini verdi. Bunun yanı sıra yurt dışından gelecek DJ’lerin yer alacağı partilerle de Shayna bu yaz yine ses getirecek. (www.shaynabeach.com)


39

NORTH CYPRUS UK APRIL 2011

Haber

.. i. ld e g r a h a b a ’ ıs r ıb K

Ada cennete döndü... Badem ağaçları gelin gibi beyaza büründü, uçuşan kelebekler ve cıvıl cıvıl kuşlar, Kıbrıs adasının en güzel olduğu ilkbaharın müjdesini verdi. Rengarenk papatyalar, laleler ve yüzlerce çeşit çiçek Kuzey Kıbrıs’ı bir cennete çevirdi.

ıbrıs adasının en güzel mevsimi İlkbahar Mart ayının gelmesiyle birlikte merhaba dedi. Her renkten çiçeklerin süslediği adada, badem ağaçları gelin gibi beyaza büründü. Bahar aylarında kazayağı, hostes, karadiken, ayrelli veya gonnara toplamaya alışkın olan Kıbrıslılar, bahar havasını fırsat bilerek kendilerini ovalara, kırlara bıraktılar. Özellikle hafta sonları yol kenarlarında ayrelli ve nergis satan köylüler ve çocuklar bir nevi baharın habercisi oldular.

K

Kırlar rengarenk çiçeklere büründü Kıbrıs baharının unutulmaz çiçekleri Sarıpapatyalar kırları sarı bir halı gibi kapladı-

lar. Kasım ayında sararan, sonbaharda gelecek ilkbaharın ilk müjdesini veren çiçeklerden mis kokulu yabani mersinler de adanın en güzel özellikleri ve güzellikleri arasında bulunuyor. Mart ayından Nisan ayına kadar açan ve sonra kuruyan medoş laleleri, bahar bitkileri içinde en ilgi çekeni... Nemli ve yüksek yerleri süsleyen Dağ Laleleri kırmızı, pembe, leylak renkli ve mavimsi mor renkli halleriyle doğaseverleri mutlu etmeye yetiyor. Şimdi ise arpa çiçekleri bir örtü gibi yayılmaya hazır yeşil kırlar üzerinde. Kuş ve kelebek cenneti Çiçeklerle birlikte, kelebeklerde kendilerini bu

güzel bahar aylarında gösterdiler. Siz yürüdükçe, onlarında size eşlik ederek, uçuştuklarını fark edersiniz. 52 farklı tipte 5’i epidemik olmak üzere, Kuzey Kıbrıs’ta bulunurlar. İlkbahar ayları, kuş izlemek için de en güzel zamanlardır. Kuzey Kıbrıs’ta 350 ırk, 46’sı yerli, 7’si alt ırk olmak üzere çok çeşitli kuşlar bulunuyor. Geçitköy, barajgölü nehire çok yakındır, burası kuşların etrafını çevrelemiş çok güzel bir su kaynağıdır. Burada, Squacco, Herons, Purple, Warbler, Great Reed, Little Crake, Bittern, Bonellis ve Eagle gibi ırklar bulunur.


40

NORTH CYPRUS UK APRIL 2011

Mutfak

Özlenen lezzetlerden “Gullurikya”

Kimileri Çörçilikya kimileri gullurikya olarak bilir bu yapılması basit, tadı da bir o kadar güzel tatlıyı. Kıbrıs kültürünün özlenen lezzetlerindendir gullurikya… Gerekenler: *1 bardak un, biraz yağ, ılık su ile bir hamur yapılır. *1 bardak HARNUP pekmezi *1/2 bardak su ıbrıs kültürünün unutulmaya yüz tutmuş lezzetlerindendir gullirikya. Yapılışı bir o kadar basit, lezzeti de bir o kadar güzel. Özellikle eski, zor ve fakir günlerin vazgeçilmez tatlılarından gullurikya, artık şimdilerde yeni nesillere çok yabancı. Biz de bu sayımızda, nostalji yaşayarak bu kültürümüzün bir parçası olan lezzeti sizlerle paylaştık.

K

Yapımı çok basit İlk olarak boş bir kapta tatlının hamuru yoğrulur. Hamur yumuşadığı an küçük parçalar halinde koparılır. Koparılan parçalar avuç içleriyle yuvarlanarak, hamura isteğe bağlı ola-

rak halka veya çiçeğe benzer şekiller verilir. Bu arada ele yapışmasın diye parmaklar hafifçe suya değdirilir. Avuç içinde yuvarlayarak inceltilen uzun hamur parçaları, bir ucundan diğerine doğru sarıla sarıla toplanır. Bu işlem bittiğinde ortaya yuvarlak, kıvrım kıvrım bir sekil çıkmaktadır. Hamurlar, yapışmasın diye bir sofra bezinin üzerine dizilir. Ardından boş bir tencereye yaklaşık olarak iki litre su konulur. Daha sonra hamurlar bu suya tek tek atılır. Kaynayan suyun içine hamurlar birbirine yapışmasın diye biraz da tuz serpiştirilir. Bir süre sonra hamurların haşlanma süreci tamamlanır ve su süzülür. Birkaç dakika bekledikten sonra, tatlıya özünü veren harup pekmezi tencereye boşaltılır. Hamurun pekmezinin iyice içine çekmesi için beş dakika kaynaması gerekir. Son olarak pekmezin içindeki tatlılar kararmaya başladığında hazır

hale gelmiş olur ve isteğe bağlı olarak sıcak veya soğuk servis edilir. Kış tatlısı Yapılması kolay ve fazla malzemesi bulunmayan Türkiyelilerin zülbiye dediği, Kıbrıs halkıyla özdeşleşen bu tatlı halk arasında genel olarak “çörçilikya” diye biliniyor. Bölgesel şive farklılıklarından kaynaklanan ses değişimleriyle çurçilikya, çörçülükya, çerçelukya, çerçelluzga, gulluruzga, güllerika, gullirikya olarak da adlandırılıyor. Kıbrıs adasında yasayan Rumlar tarafından da bu tatlıya “gullurikya” deniliyor. Tatlıya esas tadını veren şüphesiz ki harup pekmezidir. Gullurikya özellikle soğuk havalarda tercih edilirdi. Yazları aşırı sıcakların yaşandığı Kıbrıs’ta, tatlının asıl malzemesi olan pekmezin ağır geldiği, bu nedenle özellikle sıcak havalarda sık tüketilmediği söylenir.


NORTH CYPRUS UK APRIL 2011

41


42

NORTH CYPRUS UK APRIL 2011

Köylerimiz Yazı Dizisi 21 Sadece Karpaz’ın değil, ülkemizin sebze deposuydu. Özellikle kolokası çok ünlüydü... Peki şimdi? Şimdi üretim yok, işsizlik çok...

Yeşilköy Kıbrıs’ın en yeşil köy su sorunu yaşıyor

eşilköy, Kıbrıs’ın belki de en yeşil köyü... Adı da hiç yanlış olmamış yani. Eski adı Ayandroniko’ydu... İsterseniz köyden hiç bahsetmeden, doğrudan köylülerle sohbet edelim. Bugün biraz değişiklik olsun... Sonra köye, köyün bir miktar tarihçesine birlikte bakarız. Önce Ali Nalbant’ı dinleyelim... “25 köye su veriyoruz ama bizim köyde su kalmadı. Sularımız çok azaldı. Yeşilköy’ün artık yeşil olmama ihtimali var... Ova yollarımız berbat. Traktörler bile geçemez haldedir. İşsizlik... Evet işsizlik aldı başını gidiyor. Üretim neredeyse tamamen düştü. Biraz patates kaldı. Anlayacağınız, bu köy da bitti.”

bir şey. Üretim durdu. Patatesimiz kaldı. Onu da verirsiniz tüccara, dokuz ay sonra parasını alırsınız. Suyumuz kalmadı. Çok azaldı.” Mehmet Kızılörs 82 yaşında, “vallahi bana göre hiç sorun yok” derken, Hurşit Lisani, “Türkiye’den para aldılar, yolları yapacaklardı, yarısı hala duruyor, yapmadılar, köyümüzün yolları perişandır” diye konuşuyor.

Kolokas da biterse! Halil Yumurtaş’ı dinleyelim: “Bu köyde kolokas bir numaraydı. Bitti. Kalmadı. Ne sebze kaldı ne

Eskiden karma köydü. Yeşilköy ya da Ayandroniko, 1974 öncesi karma bir köydü... Köyde 450 kadar Türk ve bin kadar da

Y

İşsizlik ciddi sıkıntı Mahmut Fırat alıyor sözü. O’nu dinliyoruz şimdi de: “30 köye su veren Yeşilköy’de şu anda su kalmamıştır. İşsizlik çok ciddi sıkıntıdır. Gençler işsiz ve parasıdır. Evlerine elektrik bağlatamıyorlar.”

Rum yaşıyordu. Şu anda yaklaşık 900 nüfus yaşıyor... Çok sayıda Yeşilköylü, Londra’ya göç eden Kıbrıslılar arasındadır. Karpaz bölgesinin ve hatta ülkemizin en önemli sebze ama özellikle de kolokas ve patates deposuydu. Köylüleri de dinledik; şimdilerde bu özelliğini yitirdi ve dolayısıyla da işsizlik çok yükseldi. Yeşilköy’ün içinde çok uzun yıllar

önce bir büyük taş varmış ve bu taşı Rumlar kutsal kabul ediyormuş. Adına da Ayios Andronikos diyorlarmış. Köyün eski adı bu taştan geliyordu. Türkçeleştirme kampanyası sırasında yani 1958’lerde köye Yeşilköy adı verildi. Önce türkler yerleşmişti ve su boldu! Ayios Andronikos bir hristiyan azi-

zinin adıdır. Rumlar yıllarca bu taşa isim verirken, eskiden taşı çevreleyen ancak yıllar önce yıkılan kilisenin yerine de kilise yapmak istemişler. Pek başarılı olamamışlar. Taşa yıllarca mum yakıp adakta bulunurken, aynı özelliği köydeki Türkler de göstermiş, sergilemiştir. Şu anda köyün sadece yaşlılarının bu taştan haberi vardır. Ancak yerini bilen da tarafımızdan bulunama-


43

NORTH CYPRUS UK APRIL 2011

Köylerimiz

Köyde eski ilkokul yıkılmak üzere. Bu okulun tarihi değeri olduğu unutuluyor... 1860’larda yapıldığı söylenen bu binada, bölgedeki Türk köylerinden de gelen yüzlerce kişi eğitim almış... Kapıda, 1226 Miladi tarihi var ki bu tarih, Hicri 1811 tarihine denk geliyor... Yani 1860’ların 50 yıl öncesine...

Yaklaşık 900 nüfusun yaşadığı Yeşilköy hala yeşilliğini koruyor. Ama köy eski üretim özelliğini yitirmiş durumda... mıştır. Köyde bölgenin en büyük Rum askeri birliklerinden biri yıllarca konuşlandı. Şu anda Karpaz İtfaiyesi olarak kullanılan yer askeri birlikti. Ancak bu köyde ciddi çatışma olmadı. Sadece köylü beş kişi şehit veya kayıptır. 1571 yılında Osmanlılar adaya geldiği zaman, bugünkü Yeşilköy topraklarına da iki ya da üç Türk aile gelip yerleşmiş. O zaman köyde

Venedikli ya da Rum falan yokmuş. Buraları sulak bir bölgeymiş..Pınarlar akıyormuş köyde. Etraf hep bataklıkmış. Sıtma da çok yaygınmış. 200 yıl kadar Türkler tek başlarına yaşamışlar ve yaklaşık 10 aile olmuşlar. 1700’lerin sonlarında bölgede su sorunu çeken bazı Rumlar da gelip buralara yerleşince, köy iki toplumlu olmaya başlamış. Rumlar zamanla

Türk nüfusundan fazla olmuşlar. Bir zamanlar bu köyde 39 pınar varmış ve şarıl şarıl akarmış. Şimdi bir tek kalmadığı söyleniyor. Bir zamanlar Yeşilköy dendi mi akla su gelirdi ama şimdilerde bu özellik acı ama yitirilmiş durumda. Yeşilköy, Mağusa’ya yaklaşık 50, Yeni Erenköy’e ise 5 kilometre uzaklıktadır. Köyün ortasından Karpaz anayolu geçmektedir. Öğrenime de büyük önem veren bu köyde ilk türk okulunun 1860’larda açıldığı da bilinmektedir ve bölgedeki bir çok Türk, o yıllarda gelip Yeşilköy’de eğitim almıştır.

Mehmet Kızılörs

Hurşit Lisani

Mahmut Fırat

Ramazan Aşçı

Halil Yumurtaş

Köylüler, işsizlik ve üretimin durmasının, özellikle kolokasın tükenmesinin büyük bir sıkıntı olduğunu kaydediyor


44

NORTH CYPRUS UK APRIL 2011

Haber

Tepebaşı’nda festival coşkusu Tepebaşı köyünde 7’incisi düzenlenen Tepebaşı Lale Festivali coşku içerisinde gerçekleştirildi. Ülkenin dört bir yanından Tepebaşı’na akın eden vatandaşlar, açılan stantlarda hem alışveriş yapma imkanı buldular hem de dans gösterileri, konserler ve yarışmalarla eğlenceli saatler geçirdiler.

Karpaz bölgesi yanında Tepebaşı ovalarında bulunan endemik bir çiçek türü olan ve koruma altında bulunan Kıbrıs Lalesi’nin (Tulipa Cypria) bilinçsizce kesilip sökülmesine karşı bilinç oluşturmak amacıyla düzenlenen festival bu yıl daha da zengin bir içerikle hazırlandı.

Halk dansları gösterileri yanında palyaçolar çocukları eğlendirdi.

epebaşı Kültür, Sanat ve Doğayı Koruma Derneği tarafından geleneksel olarak 7’incisi düzenlenen “Tepebaşı Lale Festivali” 19- 20 Mart tarihinde yapıldı. Karpaz bölgesi yanında Tepebaşı ovalarında bulunan endemik bir çiçek türü olan ve koruma altında bulunan Kıbrıs Lalesi’nin (Tulipa Cypria) bilinçsizce kesilip sökülmesine karşı bilinç oluşturmak amacıyla düzenlenen festival bu yıl daha da zengin bir içerikle hazırlandı.

T

Tepebaşı İlkokulu’nda yer alan festival 19 Mart tarihinde, geleneksel yastık koşusuyla başladı. Etkinlikte Turizm Bakanı Kemal Dürüst, Lapta Belediye Başkanı Fuat Namsoy, Tepebaşı Kültür Sanat ve Doğayı Koruma Derneği As Başkanı Ahmet Ersun, Tepebaşı Köy Muhtarı Necati Kararlı birer konuşma yaptı. Güzelyurt Halk Müziği Derneği Türk Halk Müziği Korosu bir konser verdi, geleneksel yastık koşusunda dereceye giren sporcu ve takımlara

ödülleri takdim edildi. Halk dansları gösterileri yanında palyaçolar çocukları eğlendirdi. Doğaya yürüyüş gerçekleştirilerek korumaya alınan medoş laleleri incelendi. İki gün süren festival boyunca yiyecek içecek stantları yanında hediyelik eşya stantları da vatandaşlar tarafından yoğun ilgi gördü. Festivalin ilk gecesinde Kıbrıs Müzik Yolcuları’nın ikinci günü de Kıbrıs Havaları Derneği’nin konseri de büyük beğeni topladı.


45

NORTH CYPRUS UK APRIL 2011

Haber

İki gün süren festival boyunca yiyecek içecek stantları yanında hediyelik eşya stantları da vatandaşlar tarafından yoğun ilgi gördü.

Kuzey Kıbrıs’ı Londra’ya bağlayan TEK gazete…

“Sizin gazeteniz” “Medoş Lalesi üretimi için çalışma başlattık” Festivalin açılışında konuşan Tepebaşı Kültür, Sanat ve Doğayı Koruma Derneği As Başkanı Ahmet Gürol Ersun, medoş lalesinin üretilmesi için çalışma başlattıklarını anlattı. Tepebaşı köyü Muhtarı Necati Kararlı da vatandaşların gösterdiği ilgi sayesinde festivalin her geçen yıl geliştiğini söyledi. Lapta Belediye Başkanı Fuat Namsoy ise

Tepebaşı ve Karpaz’da yetişen Medoş lalesinin tek vatanının Kıbrıs olduğunu anımsatarak, festivalin önemine değindi. Festival bölgede ekonomik ve sosyal dinamizm yarattı Turizm Çevre ve Kültür Bakanı Kemal Dürüst ise konuşmasında, “bu yılın çevre yılı olması nedeniyle doğamızın en önemli parçalarından olan medoş lalesine sahip çıkmak,

Tepebaşı ve genel olarak ülkemiz için önemli bir değeri olan bu bitkinin, ülke tanıtımında daha etkin bir şekilde yer almasını sağlamak gerekmektedir” dedi. Festivalin, civar köylerdeki üreticileri, vatandaşları, bölge okullarını, yerel yönetimleri, sivil toplum örgütlerini bir araya getiren önemli bir etkinlik olduğunu belirten Dürüst, bu festivalin, bölgede ekonomik ve sosyal dinamizm ile birliktelik yarattığını da kaydetti.

Duyuru ve ilanlarınız için hemen bizi arayınız Email: zorlucezaroglu@yahoo.co.uk North Cyprus: 0533 863 5341 UK: +90 7958 352 411


46

NORTH CYPRUS UK APRIL 2011

Sağlık Hazırlayan

‹ç Hastal›klar› Uzman›

Dr Okan Dağlı dagliokan@gmail.com

Hayatımızın vazgeçilmezi: KAHVE

ıbrıs ve Kahve” birbirinden ayrılamayan iki sevgili gibi... Günde 1-2 tane içenimizden 20 küsur fincan içinemize kadar herkesin önüne ardına bakmadan tükettiği içecek. Acaba bu kadar çok tükettiğimiz kahve hakkında ne biliyoruz? Bu konuda bir kaç cümlelik birşeyler toparladık...

K

Hem İngiltere’de hem KKTC’de dağıtılan TEK Gazete!

“Sizin Gazeteniz” North Cyprus: 0533 863 5341 UK: +44 7958 352411 Email: zorlucezaroglu@yahoo.co.uk

Artıları -Uyarıcı etkisi vardır. Sabahları uyanmaya yardımcı olur, konstantrasyonu artırır. -Böbrek taşı oluşum riskini azaltır. Bu konuda tersi iddialar olsa da, sağlık çalışanları arasında yapılan bir araştırmada, böbrek taşı rahatsızlığının kahve içmeyenler arasında daha sık görüldüğü ortya çıkmış. Bunun nedeni, kahvenin diüretik etkisine bağlanıyor. -Amerika’da yapılan bir araştırmaya göre, fiziksel egzersizle birlikte ölçülü kahve tüketimi, güneşin ultraviyole ışınlarının yol açtığı kanserojen etkileri ortadan kaldırabiliyor. Eksileri -Kahve, ülseri tetikliyor ve midenin asit salgılamasını uyarıyor. Bu nedenle mide hastalarının günde 2 fincanı geçmemeleri gerekiyor. -Aşırı kahve tüketimi kalbin ritmini olumsuz yönde etkiliyor. Kahvenin içerdiği kafein fazla tüketildiğinde, kalpte ritim bozuklukları meydana gelebiliyor.

Düzensiz kalp atışları ve kalp çarpıntısına neden olabiliyor. Doktorlar özellikle kalp hastalarının sınırlı miktarda kahve içmelerini tavsiye ediyor. -Amerika’da yapılanaraştırmalarda, yemek zamanalarında yükselen kan şekeriyle birlikte tüketilen kahvenin şeker hastalığını olumsuz yönde etkilediği ortaya çıktı. Uzmanlar şeker hastalarının da kahveyi sınırlı tüketmesini öneriyorlar. -İçerdiği kafein nedeniyle bağımlılık yapabiliyor. -Düzenli olarak günde dörtbeş bardak kahve içenler üzerinde yapılan araştırmalarda, yüksek miktarda kahve tüketiminn tansiyonu hızla yükselttiği görüldü. Kahvenin bilinmeyen yönleri Günde 3–4 fincan kahve içen kadınlarda kalp krizi riskinin %25 oranında azalabildiği kaydedildi. İsviçre’de 10 yıl boyunca sürdürülen bir araştırmada beslenme şekli ve hastalığın ilerleyişiyle ilgili 35,000 kadın incelendi. Bu kadınlar 1,680 tanesi kalp krizi geçirmişti. Ancak uzmanlar kahve tüketiminin kadınların sağlığını nasıl etkilediği yönünde bir inceleme yapınca, günde 1 fincandan fazla kahve içenlerdeki riskin çok daha az olduğu görüldü. Bunun nedeni ise insülin hassasiyetini artırması ve

stresin etkilerini azaltması olarak gösteriliyor. Araştırmacılar bu haberin kahve içerken kendini kötü hisseden insanlar için müjdeleyici olduğunu belirtiyor. Araştırmanın başındaki uzman Susana Larsson , “Bazı kadınlar kahve içerken kendini suçlu hissediyor ve bu nedenle miktarı azaltmaya çalışıyor. Ancak sonuçlar gösteriyor ki; kahve tüketimi aslında diyabet, karaciğer kanseri ve kriz riskini de azaltıyor,” şeklinde konuştu. Çeşitleri Kıbrıs Kahvesi – Telvesi ile servis yapılan tek kahve çeşidi Espresso - Makine ile hazırlanan, koyu kavrulmuş, İtalya’ya özgü bir kahve türüdür. Mırra - Şanlıurfa’ya özgü, birkaç kez demlenerek hazırlanan acı kahve. Cappuccino – Espresso ve su buharı ile köpük haline

getirilmiş süt eklenen kahve (köpük 2 santim kadar). Americano – Espresso’nun sıcak su eklenerek yumuşatılmış şekli Cafe au lait – Fransızların sütlü filtre kahvesi. Ethiopian Yirgacheff – Şarabımsı buruk tadı olan Etiyopya kahvesi. Latte – Espresso’ya az köpürtülmüş sütün eklendiği kahve (köpük 1 santim kadar). Macchiato – Espresso’ya süt köpüğü eklenerek hazırlanan kahve. Mocha – Latte’ye çikolata tozu veya şeker eklenmesiyle yapılan kahve. Santos – Brezilya’da bir liman adıdır,kahve yetişmez. Sumatran – Düşük asit dengesine sahip Endonezya kahvesi. Supremo – Kolombiya’da en kaliteli kahve kategorisine verilen ad’dır. Viennese – Espresso’ya çikolata ve krema katılarak hazırlanan Viyana usulü kahve.


NORTH CYPRUS UK APRIL 2011

47



Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.