2
NORTH CYPRUS UK AUGUST 2011
İçindekiler
Bedelli Askerlikte iyileştirme yapılacak! = North Cyprus UK’e konuşan Turizm Çevre ve Kültür Bakanı, birçok Londra’da yaşayan Kıbrıslı Türk’ün Kıbrıs’a gitmesinde engel teşkil eden askerlik konusunda iyileştirme yapacaklarını söyledi. = Londra’daki en büyük sıkıntı havayoluyla ilgili sıkıntıydı. Tarifeli uçaklardan yalnızca THY ve Pegasus var. Esas sıkıntı tarifeli uçaklarda. Hem vatandaş yer bulmakta zorlanıyor hem de fiyatları yüksek bulduklarından şikayetçi. Haber 6
Babutsa ve Türkan harikaydı!
Haber 30
TEZEL ZİYA defile hazırlığında 25’inci Miss Kuzey Kıbrıs Güzellik Yarışması’nda sergilenen Tezel Ziya’nın ‘Güneşin Dansı’ adlı kreasyonu büyük ilgi gördü. Genç modacı Eylül’de defile yapma hazırlığı içerisinde.
“Planlı yapılaşma dönemine girilecek” Kıbrıs Türk Müteahhitler Birliği ve İnşaat Encümeni yeni bina açılışında konuşan Başbakan İrsen Küçük, yapılaşmada emirname döneminin kapanması gerektiğini, hükümet olarak planlı yapılaşmayı öngördüklerini ve çalışmalarını bu yönde yürüttüklerini vurgulayarak, “Lefkoşa’dan başlamak üzere tüm şehirlerde planlı yapılaşma dönemine geçilecektir” dedi.
Haber 28 Sahibi: North Cyprus UK Ltd Genel Yayın Yönetmeni: Zorlu Cezaroğlu Editör: Misli Kad›oğlu Dizayner: Halil Yaltırık Kapak Fotoğrafı: Salih Fenercioğlu
Adres: PO BOX 57894, London SE26 9AU Kıbrıs: +90 533 863 5341 Londra: +44 7958 352 411 Mail: zorlucezaroglu@yahoo.co.uk zorlu@northcyprusuk.com
Haber 14
recycle Gazetemizde yay›nlanan fotoğraf, haber ve reklamlar›n her hakk› mahfuzdur
Yayın Tarihi: 8 Ağustos 2011
NORTH CYPRUS UK AUGUST 2011
3
4
NORTH CYPRUS UK AUGUST 2011
Haber
Editörden
Misli Kadıoğlu mislikadioglu@hotmail.com
Muhabbet olsun… uzey Kıbrıs’ta uzun süreden beridir yaşanan bir sıkıntı vardı benim gözlemlediğim. Gerek, adanın izolasyonlar altında olması, gerekse de tanınmamışlık ve bilinmemişliğin verdiği bir engelle birçok konuda olduğu gibi kültürel ve sosyal anlamda da büyük bir yokluk yaşandığı aşikardı. Ancak, şu anda ülkenin albenisini artıran kültürel motivasyonlar ve etkinlikler yapılıyor. Gerek Türkiye’den gerekse dünya ülkelerinden gelen sanatçıların düzenlediği konserler, tiyatrolar, gerekse hemen hemen her şehirde düzenlenen festivaller ve bunların daha da profesyonel adımlarla yapılır olması sevindirici. Ülkemizin doğal ve tarihi güzelliklerinin yanında eğlence ve kültürel etkinliklerle de zenginleşmesiyle, bundan sonra gelen herkesin bu ülkeye daha da gönülden bağlanacağını düşünüyorum. North Cyprus UK, ülkemizin Turizm ve Çevre Bakanı Ünal Üstel’le de yaptığı röportajda ülkedeki turizm alanındaki gelişmeleri bir kez daha, en yetkili ağızdan sizlere sunma fırsatı yakaladı. Ayrıca, İngiltere’deki Kıbrıslı Türkler’i ilgilendiren askerlik konusunda iyileştirilme yapılacağı müjdesini de sizlere ilk kez duyurmanın mutluluğunu duyuyoruz. Bu konuda sorun yaşayan birçok Kıbrıslı Türk’ün kendi vatanlarına özgür bir şekilde girip çıkabilmesi çok önemliydi. Bunun yanında, malum tatil mevsimi. Ve köşe yazarlarımızdan Muhammet Yaşarata’da da tatilde olduğundan dolayı bu sayımızda bizlerle olamadı. Köşe yazarımız Mine Çeliker ise bu yıl tatil için yurt dışını seçenlerdendi ve yazısını Barselona’dan gönderdi. Hem onlara hem de şu yazın en güzel mevsiminde tatilde olanlara iyi tatiller dileriz. Şu anda Kuzey Kıbrıs’ta sıcaklık 50 dereceye dayandı diyebilirim. Havalar ne kadar da aşırı sıcak olsa da biz klimayı açıp da eve kapanıp oturmuyoruz. Plajlar, denizler, piknik alanları insanlarla cıvıl cıvıl. Gündüzleri, yamaç paraşütleri, deniz sporları, geceleri ise konserler, panayırlar ve bir birinden eğlenceli kulüplerle eğlencenin tadına doyulmuyor. En önemlisi de burada her zaman söylediğim gibi yerini hiçbir şeyin tutamadığı dostluklar ve muhabbet var. Sizin de yazınızda dostluk ve muhabbet olsun.
K
İngiltere’de tanıtım atağı Turizm Çevre ve Kültür Bakanlığı’nın İngiltere’de yürüttüğü 2011 Kuzey Kıbrıs Tanıtım ve Reklam Kampanyası Çalışmaları çerçevesinde tren istasyonları, metrolar ve otobüslerde ‘Kuzey Kıbrıs’ tanıtılıyor. urizm, Çevre ve Kültür Bakanlığı koordinasyonunda Bakanlığa bağlı İngiltere Turizm Ofisi eliyle profesyonel tanıtım şirketinin yürüttüğü 2011 yılı Kuzey Kıbrıs Tanıtım ve Reklam Kampanyası çerçevesinde dış mekanların kullanılması aşamasına geçildi. Yurt dışına tatile giden kişi sayısında genel bir düşüş yaşanması nedeniyle daralan İngiltere turizm pazarından Kuzey Kıbrıs’ın hakkettiği payı alabilmesi amacı ile yürütülen kampanyada Ercan Havaalanı’yla uçuş bağlantısı bulunan Londra, Manchester ve Birmingham şehirlerine öncelik veriliyor. Bu yılın Şubat ayından itibaren, İngiltere’nin yerel ve ulusal basında yer alan Kuzey Kıbrıs tanıtım reklamlarına ek olarak, 11 Temmuz 2011 tarihinden itibaren dış mekan tanıtım kampanyası çalışmaları da başlatıldı.
T
İstasyon ve Metrolarda da tanıtım yapılıyor Dış Mekan tanıtım kampanyası kapsamında yapılan çalışmalarda ‘North Cyprus’ başlığı altında ‘Where the Summer Simply Goes on’ veya ‘Simply Beatuiful Uniquely Mediterranean’ sloganları değişimli olarak kullanılıyor. Temmuz ayının ortası itibarı ile başlatılan kampanya 15 Ağustos’ta sona erecek. Kampanya boyunca dönüşümlü olarak: Manchester Tren İstasyonları; Manchester Victoria, Manchester Airport, Manchester Oxford Road ve Bolton gibi merkezi ve Manchester şehir çevresindeki 13 Tren istasyonunda, boyutları ( 1.8m X 1.2m )olan, 20 adet poster iki hafta süre ile sergilenirken, Londra Metro İstasyonları; Aralarında Euston, Moorgate, Old Street, Paddington, St Pauls, Kings Cross,
Paddington, Victoria, Waterloo ve Charing Cross Metro istasyonlarının da bulunduğu Londra’nın merkez 15 metro istasyonlarında, boyutları (2.3m X 3.4m) olan, 25 adet Kuzey Kıbrıs tanıtım reklam posterleri, (underground- platform karşısı) iki hafta süre ile sergilenmekte olup, Birmingham Yolcu Trenleri iç Panoları; Londra - Birmingham merkezi ve çevresine yolcu taşıyan ‘London Midland’ üst trenleri içerisinde, boyutları (38cm X 46cm) olan, 100 adet Kuzey Kıbrıs tanıtım reklam posterleri 1 ay süre ile sergilenecek. Londra Şehir Otobüsleri‘nde Kuzey Kıbrıs Kampanyası programı çerçevesinde, Londra’da şehir içi ulaşımda kullanılan, şehir merkezi ve birçok kalabalık semte sefer yapan iki katlı otobüslerin 25 tanesi boydan boya Kuzey Kıbrıs tanıtım reklam posterleri ile giydiriliyor. Giydirilecek otobüslerin seyahat güzergahları, Londra’nın kalabalık alış veriş merkezlerinden Brent Cross Shopping Centre, Dalston, Enfield bölgeleri yanısıra, Bank, Moorgate, Holborn,
London Bridge, Kings Cross ve Trafalgar Square gibi Londra’nın kalabalık semtlerini de kapsıyor. Otobüslerin güzergahları: Londra Şehir Otobüsleri Kampanya süresince izliyecekleri güzergahların ayrıntılı bilgileri aşağıda verildi: Aldgate, Aldwych, Arnos Grove, Bank, Barnet, Bounds Green, Bowes Road, Brimsdown, Brent Cross Shopping Centre, Caledonian Road, Chancery Lane, Chingford, Clay Hill, Cockfosters, Crews Hill, Crouch End, Cuffley, Dalston, East Barnet, Finchley Central, East Finchley, Edgware, Edmonton, Enfield, Enfield Chase, Essex Road, Euston, Finsbury Park, Grays Inn Road, Golders Green, Great Cambridge Road, Hadley Wood, Hampstead Garden Suburb, Harringay, High Barnet, Highlands Village, Holborn, Holloway, Hornsey, Hoxton, Islington, Kings Cross, Leyton, London Bridge, Manor House, Mildmay Park, Muswell Hill, Mill Hill, Moorgate, Newington Green, New Barnet, New Southgate, Northumberland Park, Palmers Green, Ponders End, Potters Bar, Russell Square, Shoreditch, Southgate, Stamford Hill, Stoke Newington, Strand, Tottenham, Turnpike Lane, Trafalgar Square, Walthamstow, Waterloo, West Green, Whipps Cross, Winchmore Hill, Wood Green. Yıl boyunca yürütülecek kampanyaya Ekim ayında farklı mecralar ve farklı medya planı ile devam edecek.Bilgi için : Turizm Çevre ve Kültür Bakanlığı Basın ve Halkla İlişkiler Sorumlusu Pervin Aremek 0542 853 46 90
NORTH CYPRUS UK AUGUST 2011
5
6
NORTH CYPRUS UK AUGUST 2011
Haber Turizm Çevre ve Kültür Bakanı Ünal Üstel Kuzey Kıbrıs turizmini North Cyprus UK’e değerlendirdi. İngiltere ilgili de konuştu.
Esas sıkıntı tarifeli uçaklarda “Londra’daki en büyük sıkıntı havayoluyla ilgili sıkıntıydı. Tarifeli uçaklardan yalnızca THY ve Pegasus var. Esas sıkıntı tarifeli uçaklarda. Hem vatandaş yer bulmakta zorlanıyor hem de fiyatları yüksek bulduklarından şikayetçi” uzey Kıbrıs’ta turizm konusunda girişimler sürerken toplam 13 ülkeden charter seferlerle ülkeye turist getiriliyor. Son altı ayda ülkeye gelen turist sayısında % 9’luk bir artış olduğu belirtiliyor. Şu anda 1-2 yıldızlı oteller hariç diğer turistik tesisler % 90 doluluk oranı ile çalışıyorlar. İngiltere pazarında son dönemde yaşanan düşüşlerin akabinde İngiltere’ye geçtiğimiz aylarda bir ziyaret gerçekleştiren Turizm Çevre ve Kültür Bakanı Ünal Üstel, tur operatörleriyle buluşarak bu soruna bir çözüm aradı. North Cyprus UK’e konuşan Üstel, hem ülkedeki turizm değerlendirmesinde bulundu, hem de Londra pazarı için çalışmalarını anlattı. Bafra Bölgesi’ndeki yatırımların tamamlanmasıyla birlikte ülkedeki hedeflenen turizm kapasitesine ulaşılacağını da ifade eden Üstel, olumlu bir tablo çizdi.
K
Türkiye ve İngiltere için çalışmalar başlattık Konuşmasının başında, göreve geldiklerinde Azerbaycan, İngiltere ve Anavatan’dan gelen turist sayısını artırmayı hedeflediklerini belirten Üstel, turist payının en fazlasını oluşturan Türkiye’den gelen turist sayısında bir düşüş gözlemlendiklerini söyledi. Üstel, aynı zamanda ikinci pazar olan İngiltere’den de gelen turist sayısında, Kıbrıs Türk Hava Yolları’nın kapanmasıyla büyük düşüş gözlendiğini ve bunun akabinde turizmdeki büyük paydanın alındığı yerdeki düşüşleri
ortadan kaldırmak için çalışmalar başlattıklarını anlattı. Türkiye’de ‘Kuzey Kıbrıs Yılı’ Öncelikle Türkiye’de Kuzey Kıbrıs yılı ilan edildiği konusundan da bahseden Üstel, bunun yanında da medyada Kuzey Kıbrıs’ı tanıtarak, insanların burada tatil yapmaları için çağrıda bulunduklarını söyledi. İstanbul’da üç meydanda tanıtımlar gerçekleştirdiklerini ifade ederek, hem kültürel hem sosyal hem de Kıbrıs mutfağına özgü bazı yiyecekleri de orada stantlarda sunma imkanı bulduklarını kaydetti. Bunun akabinde İzmir’in Gündoğdu Meydanı’nda bir tanıtım etkinliği yaptıklarını söyleyen Üstel ardından da, Londra ziyaretini de değerlendirdi. Esas sıkıntı tarifeli uçaklarda Londra’daki seyahat acenteleriyle görüşmelerinden söz eden Üstel, konuları orada irdelediklerini ve İngiltere’den Kuzey Kıbrıs’a gelen turist sayısında düşüşlerin nedenlerini konuştuklarını ifade etti. Bununla birlikte bazı tedbirler alma girişimleri olacağını söyleyen Üstel, “Londra’daki en büyük sıkıntı havayoluyla ilgili sıkıntıydı. Havayolundan Londra’da iki üç tane şirket kalmıştı. Biliyorsunuz ki izolasyonlar altında olan bir ülke ve her hava yolu gelmiyor. Tarifeli uçaklardan yalnızca THY ve Pegasus var. Esas sıkıntı tarifeli uçaklarda. Hem vatandaş yer bulmakta zorlanıyor hem de fiyatları yüksek bulduklarından şikayetçi.
Askerlikte iyileştirme yapılacak! North Cyprus UK’e konuşan Turizm Çevre ve Kültür Bakanı, birçok Londra’da yaşayan Kıbrıslı Türk’ün Kıbrıs’a gitmesinde engel teşkil eden askerlik konusunda iyileştirme yapacaklarını söyledi. urizm Çevre ve Kültür Bakanı Ünal Üstel, önümüzdeki sene askerlikte bir iyileştirme yapacaklarını söyleyerek, İngiltere’deki Kıbrıslı Türklere müjde verdi. “Oradaki insanımızın Kıbrıs’a gelememesinde en büyük nedenlerden bir tanesi de askerlik sorunudur. Çoğu insanımız oradan güneye gidip tatil yapıyor ve buradan da ailesini görüyor.” dedi. Hem Başbakan hem de Cumhurbaşkanı ile bu konuda gerekli girişimleri yaptığını kaydeden Üstel, Kasım ayında
T
Türkiye’de Londra fuarına giderken, Londra’da yaşayan Türklere müjde vermeyi hedeflediklerini söyledi. “Değişik bir çalışma başlattık. Bunun çalışmalarını takip ediyorum. Çünkü havayolu sorunundan sonra da en büyük sorun askerlik konusu idi. Bu askerliğin de iyileştirmesi için başbakan ve güvenlik kuvvetleri komutanlığıyla görüşmeler yaptım. Meclis açılır açılmaz da bunu gündeme getireceğiz. En erken zamanda da bunu uygulamaya koyacağız diye düşünüyorum.” dedi.
Bunun yanında bir kısım insan da güneyden gelmeye çalışıyor. Güneye gitmeyen, gitmek isteyen insanlarımız vardır. Onlarda zor durumdadır” dedi. Son altı ayda yüzde 9 artış Bunları ortadan kaldırmak için TC Büyükelçiliği ile yaptıkları çalışmalarla daha önce başlattıkları teşvik sistemleriyle charter uçaklarla insanları gruplar halinde Kıbrıs’a getirmeyi hedeflediklerini kaydeden Üstel, İngiltere’den konulan charter seferlerle İngiltere’deki insanları buraya getirmeye çalıştıklarını söyledi. Üstel, “Son altı ay içerisinde yüzde 9 bir artış gözlenmektedir. Bu da İngiltere’den gelenlerde düşüşün bir kısmını ortadan kaldırıyor. İnanıyorum ki düşüşte olan oranı tamamen kapatıp artıya geçeceğiz” dedi. Londra’da reklam çalışmaları var Türkiye’de yapılan tanıtım çalışmalarının akabinde, İngiltere’de de böyle bir çalışma yapılıp yapılmayacağı konusunda da sorularımızı yanıtlayan Üstel, İngiltere’ye yaptıkları ziyaretlerindeki çalışmalardan bir tanesinin de reklamları ön plana çıkarmak olduğunu kaydetti. 2010 Kasım’ından beridir Londra pazarında pek bir reklam yapılmadığını belirten Üstel, ekonomik sıkıntılardan ötürü bunun kısıtlandığını açıkladı. Üstel, yeni yaptıkları çalışmalarla da Londra’daki turizm koordinatörü Kadir beyin çalışmalarıyla reklamları ön plana çıkarmayı hedeflediklerini ve orada da böyle bir kampanya başlattıklarını kaydetti. “Belki 2011 sezonunu kaçırdık ama turizm yalnız 2011’de değil 2012 de devam edecek hedefimiz de turizmi 6 aydan 12 aya çıkarmaktır.” diye konuştu. Haftada iki sefer Azerbaycan’dan üç sefer İran’dan Azerbaycan’da da büyük bir tanıtım kampanyası yaptıklarını söyleyen Üstel, burada fuara katıldıklarını anlattı. Girişimleri yaptıktan sonra her hafta Azerbaycan’dan iki charter uçağın geldiğini belirterek, uçakların yüzde 80-90 dolulukla geldiğini işaret etti. Bunun akabinde İran’daki temaslarından da bahseden Üstel, haftada üç sefer Kuzey Kıbrıs’a İran’dan charter uçağın geldiğini, İran’ın iyi bir Pazar olduğunu söyleyerek, bu pazardan pay almak istediklerini anlattı. 1-2 yıldızlılar hariç %90 doluluk Şu anda istatistiklere bakıldığında, 1-2 yıldızlı oteller hariç, onun
dışındaki otellerde, yüzde 90 dolaylarında bir doluluk yaşandığını belirten Üstel, bakıldığı zaman charter seferlerin 13 değişik ülkeden yapıldığını söyledi. İlk altı ay istatistiklerde üçüncü ülkelerden gelen turist sayısında artış görüldüğünü kaydeden Üstel, “Hedeflediğimiz olan 700- 800 bin rakamına inanıyorum ki ulaşacağız” dedi. Bunun yanında 1-2 yıldızlı otellerin iyileşmesi için de bir takım çalışmalar başlatıldığını kaydeden Üstel, turizmden payı almak için bu otellerle ilgili tur operatörleriyle de konuşup, bu otellerin de charter seferlerden paylarını almaları için bakanlık olarak çalışacaklarını kaydetti. İki yılda Bafra’daki yatak sayısı 5 bini bulacak Üstel, Bafra Bölgesi’nde 20 Temmuz’da Recep Tayyip Erdoğan’ın da katılımıyla açılarak,
turizme kazandırılan bin 500 yatağa sahip Nuh’un Gemisi otelinin de ülkede sevindirici bir gelişme olduğunu söyledi. Bafra Bölgesi’nde ikinci büyük otelin Nuh’un Gemisi olduğunu kaydeden Üstel, 2013’e kadar bitmiş ve hizmete açılmış iki otelin daha olacağına inancını belirtti. Üstel, bu iki otelin de açılmasıyla Bafra Bölgesi’ndeki yatak sayısının 5 bini bulacağına işaret ederek, “Hedefimiz Bafra Bölgesi’ni 2016’da geriye kalan 8 tesisi de bitirip turizme kazandırmaktır. Onları da bitirdiğimiz zaman hedeflediğimiz 40 bin yatak kapasitesine ulaşmış olacağız. Böylelikle de turizmde hedeflediğimiz sayıyı yakalayacağımızın düşünüyorum” dedi. Röportajımızın sonunda da Üstel, Londra’da yaşayan kardeşlerimize kendi vatanlarında tatil yapma çağrısında bulundu.
NORTH CYPRUS UK AUGUST 2011
7
8
NORTH CYPRUS UK AUGUST 2011
8
NORTH CYPRUS UK AUGUST 2011
NORTH CYPRUS UK AUGUST 2011
9
8
NORTH CYPRUS UK AUGUST 2011
NORTH CYPRUS UK AUGUST 2011
9
NORTH CYPRUS UK AUGUST 2011
9
10
NORTH CYPRUS UK AUGUST 2011
Haber Mine Çeliker
Daha rahat ziyaret edilecek Çatalköy sahillerinde, tarihi ve manevi değeri tartışma kabul etmeyen Hz. Ömer Tekkesi restore edilecek.
mceliker@gmail.com
Turist olduktan sonra azen bir adım geri atıp bakmalısın yaşadığın hayata... Kendi hayatını uzaktan seyretmelisin... Uzaklaşmalısın her şeyden ve kendinle kalmalısın... Sıyrılmalısın tüm sorun sandığın şeylerden ve anlamalısın yapmak istediklerinin neler olduğunu... Kim olduğunu ve hangi yolları seçtiğini görmelisin bir adım ileriye gitmek için... Bu yüzden önemli hayata bir es vermek ve uzaklaşmak her şeyden... Başka diyarlara gitmek, farklı kültürler görmek ve değişik insanlarla bilmediğin lisanlarda anlaşmak önemli işte... Sıkıştığın küçücük dünyandan bir adım öteye geçmek ve o kadarla sınırlı olmadığını bilmek önemli... Senin dışında olduğunu sandığın ama aslında bütünün bir parçası olduğunu farketmek önemli...
B
Bir mola verip hayata başka dünyalarda gezinmeli insan, doldurarak sırt çantasına hayallerini keşfetmeli sokak sokak hayatı... Kendi penceresinden algılamayı bırakarak dünyayı, sadece kendi vizöründen bakmayı bırakarak, başka şeylerin de olduğunu bilerek devam etmeli hayatına... Turist olmalı insan dünyada... Keşfetmeli her şeyi heyecanla, merakla ve tutkuyla... Geçtiği her yolu anlamaya çalışarak merakla çevresine bakmayı bilmeli, kendi bildiğinin dışında bir çok şeyin olduğunu ve bildiklerinin ne kadar az olduğunu bilmeli her şeyden önemlisi... Hayat denen yolculuğun ne kadar eğlenceli olduğunu ve aslında sadece dünyada turist olduğunu bilmeli... Zor olmadığını görmeli insan sonra... Hayallerinin peşinden gitmenin zor olmadığını ve isterse herşeyi başarabileceğini anlamalı ve her zaman yedek bir planı olmalı arka cebinde... Çıkarıp bakmalı zaman zaman ona da ve görmeli sonsuz olasılıkların varlığını... Korkmadan girmeli bilmediği sokaklara ve keşfetmeli attığı her adımda bastığı yeri... Zor değil hayat... bir elinde harita bir elinde kamera; turist olduktan sonra dünyada, uzak gelmez hiç bir yol ve zor gelmez hiç bir koşul insana...
Serhat İNCİRLİ irne bölgesindeki Çatalköy’de deniz sahilinde bulunan Hz. Ömer Tekkesi, önümüzdeki günlerde restore edilecek. Türkiye Cumhuriyeti Yardım Heyeti’nin maddi katkılarıyla restore edilecek olan Hz. Ömer Tekkesi, insanların daha rahat ve daha kolay ziyaret edebileceği, daha bakımlı bir şekle sokulacak. Elde edilen bilgilere göre, yenilenecek bina, sarı taşla kaplanacak. Kıbrıs'ta en önemli dini ziyaret yerlerinden biri olan Hz. Ömer Türbesi, Girne'den yaklaşık 4 km doğuda, Çatalköy'ün deniz kıyısında kayalık bir arazide sessiz, sakin ve tek başına duruşuyla, ziyaret eden herkese huzur veriyor. Emevi Halifesi döneminde M.S. 647 yılındaki Arap akınları sırasında Muaviye ordusu komutanlarından olan Ömer ve altı arkadaşı, günümüzde türbenin bulunduğu yerin yanında şehit düşmüşler ve burada bulunan mağaraya gömülmüşler. Osmanlıların Kıbrıs'ı fethinden sonra mağaradaki 7 İslam mücahidinin kemikleri çıkarılarak bugünkü yerlerine defnedilip, buraya bir türbe ve mescit yaptırılmış. Efsaneye göre, ölümlerinden yaklaşık 900 yıl sonra mağaradaki mezarlarından alınan 7 İslam mücahidinin cesetleri hiç bozulmamış. Bazı uzmanların görüşlerine göre türbe Kıbrıs'ta İslamiyeti pekiştirmek üzere Makam Türbesi olarak yaptırıldı. Kıbrıs’ta toplumlararası çatışmaların başladığı 1963 yılında türbe talan edildi ve Rum askerlerinin eğitim aldığı bir bölge içerisinde kaldı. Türklerin ziyareti 1974’e kadar yasaklandı. Bazı kaynaklara göre 1974 yılında yıldırım isabet eden türbe, 1978 yılında bilinçsiz onarım neticesinde özelliğini kaybetti. Her gün çok sayıda kişinin ziyaret edip dua ettiği, adak adadığı bir yer olan Hz. Ömer Tekkesi’nde ve mescidinde bir imam bir de çalışan görev yapıyor. Burada görev yapan imam, önümüzdeki günlerde restorasyon çalışmalarının başlayacağını ve bölgenin, çok daha rahat gezilebilecek bir huzur merkezine dönüştürüleceğini söyledi. Bu arada, Çatalköy Belediye Başkanı Mehmet Hulusioğlu, geçtiğimiz günlerde, Tiyatro Günleri Festivali nedeniyle düzenlenen basın toplantısında, Hz. Ömer Türbesi yanında 1000 kişilik amfi tiyatro inşa etme hedefleri olduğunu açıkladı.
G
Hz Ömer Tekkesi mi Aya Fanontes mi? Bu arada, Hz. Ömer türbesi veya Tekkesi olarak bildiğimiz bu mekanın, Rumlar tarafından da saygı gördüğü kaydediliyor. Çatalköy’den bir kilometre kadar sahile doğru ilerlediğimiz zaman yüksekçe bir yerde beyaz bir bina görürüz. Hz. Ömer Türbesi ya da Tekkesi veya Rumların Aya Fanontes dediği bu yerde, iddialara göre adları bilinmeyen yedi İslam mücahidinin türbesi bulunmaktadır. Bazı arşiv kaynaklarına göre, M.S. VII. yüzyılda İslam akınları sırasında Muaviye Ordusu’nda bir deniz birliğinin komutanı olan Ömer, askerleri ile adanın kuzey sahiline hücum etmişti. Askerin karaya ayak bastığı yerde yapılan savaşta Komutan Ömer, altı arkadaşı ile birlikte yerli Bizans askerleri tarafından şehit edilmiş ve naaşları tabutlara konularak buradaki
bir mağaraya gömülmüştü. Ada’nın 1571 yılında Türkler tarafından fethinden sonra, bu mezarlar bulunarak, kalıntıları mağaradan çıkartılmış ve şimdi bulundukları yere gömülmüş, üzerlerine türbe ve mescid yapılmış. Bu türbede naaşı bulunan ve “Hz. Ömer” olarak adlandırılan “Ömer”in, İslam dini halifelerinden Hz. Ömer ile herhangi bir ilgisi yoktur. Hacı Hasan efsanesi İslami inanca göre şehit, şehit olduğu yere defnedilebilir ve şehidin yattığı yer kutsal toprak sayılır. Hz. Ömeri Türbesi ve mescidinin yapılışı hakkında, arşiv kaynaklarında bulunan bilgilerin yanı sıra, halk arasında dolanan farklı efsanevi hikayeler de bulunuyor. Bu hikayelerin birine göre, çok eskiden korsanlar, kıyıları talan edip, kadın ve kızları kaçırırlardı. Bir gün Hacı Hasan adlı çoban oralarda sürüsünü otlatırken, kıyıya yaklaşan çıplak direkli bir gemi görür. Bunların korsan olduğunu anlar ve kayaların arkasına saklanır. Bu arada insanları korsanların elinden kurtarması için Tanrı’ya dua etmeye başlar. Tam o anda al atlara binili sakallı yedi süvari belirir. Süvariler, bir çobana bir de yaklaşan gemiye baktıktan sonra, atlarını nallarından ateş çıkartarak, deniz kıyısındaki kayalıklardan
denize sürerler. Deniz üzerinde gemiye doğru yol alıp yanına vardıkları sırada, süvarilerle gemi ortadan kaybolur. Bunu gören Hacı Hasan saklandığı yerden çıkarak, kayaların yanına gider ve üzerlerindeki nal izlerini görür. Köye dönerek, bu olayı köylülere anlatır. Köylüler Hacı Hasan’a inanmayıp kıyıya gelir ve kayaların üzerindeki nal izlerini gözleriyle görünce çobanın doğru söylediğine kanaat getirirler. O günden sonra da, bu köye bir daha korsanlar gelmeyince köylüler; yedi süvariye olan minnettarlıklarını belirtmek amacıyla aralarında topladıkları parayla nal izlerinin bulunduğu kayalık üzerine türbe ile mescidi yaparlar. Hz. Ömer ve altı arkadaşının burada şehit edilmesi ile ilgili olarak ise halk arasında efsaneleşmiş bir hikaye anlatılmaktadır. Hikayeye göre, Arap Ordusu komutanı Ömer, Kıbrıs’a görevli olarak gelir. Bizanslılardan korunmak için, çıktığı kıyıda altı arkadaşı ile beraber, şimdiki türbenin güney doğusundaki bir mağaraya baskın düzenler. Mağaranın içinde yer alan çatışmada Ömer ile arkadaşları şehit edilir. İki yıl sonra cesetleri hiç bozulmamış olarak bulunan halk tarafından aynı yere gömülür. Mağara Rumlar için de kutsal Sözü edilen mağara; 1974 yılına kadar Kıbrıslı Rumlar tarafından kutsal sayılmakta ve adak amaçlarıyla ziyaret edilmekteydi. Türkler mağaranın Hz. Ömer’e, Rumlar ise Aya Fanontes adlı bir azizeye ait olduğuna inanıyor. Türkler, hem Türbeyi hem de mağarayı kutsal sayarken, Rumlar yalnızca mağarayı kutsal sayıyor. Mağaraya mumla yağ yakan Rumlar, geçmişte para da bırakıyordu. Ayrıca tavandaki sivri taşlara bez bağlanarak, tutulan dilek gerçekleştiğinde bu bezler çözülmekteydi. Türbe, günümüzde sadece ibadet amaçlı kullanılıyor.
NORTH CYPRUS UK AUGUST 2011
11
12
NORTH CYPRUS UK AUGUST 2011
Haber Sevden Gülercan sevdengulercan@hotmail.com
Sanal tiryakilik “Her şey yalan gerçek olan dostluklardır”, demeyi çok isterdim ama Twitter, Facebook ve diğer sanal ortamlar benim bu cümlemi çürütüyor. Dünya hızla değişen bir teknoloji girdabının içinde ve bu girdaba bizde hızla sürükleniyoruz hatta girdabın tam ortasındayız. Peki, bizde ne mi değişiyor hemen söyleyeyim KÜLTÜRÜMÜZ. Eminim birçoğumuz farkında bile değilizdir ama maalesef gelinen sonuç bu. Eskiden insanlar bir birleriyle iletişim kurmak için mektuplaşırlardı, o beyaz sayfalara yazılan cümleler sevgi kokardı, hasret kokardı ama ne oldu E- MAIL. Mektup işi de kapandı. Sonra telefonda konuşurduk hal hatır sorardık özlem giderirdik ne oldu yazmaya üşendiğimiz ünlü harfleri bile kullanmadığımız anlamsız kelime SMS’lerine dönüştü. Gerçek sohbetlerimiz vardı, kahve içerken, yemek yerken yapılan ve haz duyulan sohbetlerdi bunlar, peki ne oldu? Yerini sanal sohbetlere bıraktı. Adı üstünde zaten “sanal” anlık sohbetler, kısa arkadaşlıklar, boş düşünceler falan filan. Bu şeye benziyor aslında hani deterjanlı sudan baloncuk yaparsınız ya anlık tatmin duygusu diyorum ben buna. Ne kadar çok kaptırdık kendimizi, kim kiminle, nerede, ne yapıyor öğrenmek için her şey iki parmağımızın ucunda. Gerçek sohbetler yerini sanal geyik muhabbetlerine bıraktı, anlık sohbetler, yüzeysel konuşmalar. Tüm bunları yaşarken bilmeliyiz ki gerçek arkadaş kavramını yitiriyoruz. Dedim ya hızla değişen bir teknoloji ve iletişim zenginliği ama duygudan yoksun boş şeyler. Bir gün gelecek bir bakacaksınız ki etrafınız da hiç kimse yok ne arayabileceğiniz bir arkadaş ne de başınızı yaslayacağınız bir omuz. Bir bakmışız ki siz de sanal olmuşsunuz, yalan olmuş gitmişsiniz. Bence insani değerlerimizi kaybetmeden gelin şu sanal tiryakiliği bir kenara bırakalım. Yeniden doğalım hayattaki tüm farkındalıkları gerçek duygu ve düşüncelerimizle. O zaman göreceksiniz ki her şey çok daha anlamlı ve güzel olacak…
Erbatu’dan 5 yıldız konforunda Residence Erbatu Emlak İnşaat Şirketi’nin Mağusa’da 5 yıldızlı otel konforunda inşa edeceği 58 daireden oluşan Sky Rise Residence çok konuşulacak. Sky Rise Residence, terasında bulunan havuzundan, Türk hamamına, restoranından barına sunacağı birçok sosyal imkanla, tarihi doku ve deniz manzarası eşliğinde en keyifli tatili, kendi koçanlı evinizde yaşatacak.
rbatu Emlak İnşaat Şirketi, dev bir yatırımla daha Kuzey Kıbrıs inşaat sektörüne yatırım yapmayı hedefliyor. Mağusa’da 5 yıldızlı otel konforunda 58 daireli bir Residence inşa ediyorlar. Tarihi St. Barnabas ve Salamis Harabeleri yakınlarında Glapsides plajına yakın, Mağusa’ya 5 km uzaklıkta 10 katlı 2 bloktan oluşan Sky Rise Residence, insanlara kendi evinde tatil yapma olanağı sunacak. Deniz manzaralı, terasında havuzu, restoranı, Türk hamamı, saunası, çamaşırhane ve kreşi, jimlastik salonu, geniş kullanımlı park alanı bulunan bu residence için temeller yılsonu atılıyor.
E
56 binden başlayan fiyatlar Çok konuşulacak yeni projeleri konusunda gazetemize detaylı bilgi veren Erbatu Emlak İnşaat Şirketi Direktörü Ramazan Karataş, Sky Rise Residence projesini görenlerin “Aman allahım!” demekten kendilerini alamayacaklarını söyledi. Karataş, 1+1 ve 2+ 1 olmak üzere toplam 58 adet olan bu dairelere 56 bin Sterlinden başlayan fiyatlarla 7 yıl vade ve 4-5 bin peşinatla sahip olunabileceğini kaydetti.
Bir ilke daha imza attılar Öte yandan, Erbatu Emlak İnşaat, yine bir ilke imza atarak son dönemlerde döviz fiyatlarında artış nedeniyle, tüm projelerinde 50 ay vade, sıfır faiz, Türk lirası ödeme seçeneği sunuyor. Karataş, Erbatu Emlak İnşaat’ın, bankasız, kefilsiz, ipoteksiz sunduğu ödeme kolaylıklarıyla, müşterilerini memnun etmeyi amaçladıklarını belirterek Erbatu Emlak İnşaat olarak ellerinden gelen tüm imkanları müşterilerine sunduklarını söyledi. Erbatu Lefkoşa ofisi de açıldı Erbatu Emlak İnşaat Şirketi Mağusa’daki ofisinin ardından Lefkoşa’ya da yeni bir ofis açtı. Erbatu Emlak İnşaat Şirketi, önümüzdeki günlerde Lefkoşa Merkezi’ne proje başlatma hazırlıkları içerisinde. Bu çerçevede arazi arayışı içerisine giren şirket, Lefkoşa bölgesinde çok daha güçlü bir hizmet sunma hedefi taşıyor. Şu anda Lefkoşa’da açtıkları tam donanımlı ofisleriyle çalışmalarına başladıklarını belirten Erbatu Emlak İnşaat Şirketi Direktörü Ramazan Karataş, yıllardır insanlara verdikleri güven ve kaliteli hizmeti burada da sunmaya başlamanın mutluluğu içerisinde olduklarının söyledi.
Tuzla Tepe Villa’ları iki yıla hazır Şu anda biten ve devam eden projeleri hakkında da bilgi veren Ramazan Karataş, Mağusa Çanakkale Bölgesi’nde 160 konuttan oluşan Gandulular Lüks Apartmanları projelerinin %99 tamamlandığını ve satıldığını söyledi. Aynı zamanda Tuzla Tepe Villaları’nın da % 60’ının satıldığını belirten Karataş, son iki yıl içerisinde hedeflerinin Tuzla Tepe Villaları’nı bitirmek ve sahiplerine sunmak olduğunu ifade etti.
Tuzla Tepe Villa
13
NORTH CYPRUS UK AUGUST 2011
Haber
Değerlendirmelere Karpaz’dan başlandı Cyprus Paradise ve Universal Claims’in İngiltere’de, ‘Black Taxi’ lere yerleştirmiş oldukları ‘Kuzey Kıbrıs’ı ZİYARET’ sloganı ile başlatmış oldukları KKTC Turizm’ini tanıtma çalışmaları ışığında şirketlerin direktörleri ve Limanlar Dairesi Müdürü Serdar Canaltay Karpaz’a bir ziyaret gerçekleştirdi.
imanlar Dairesi Müdürü Serdar Canaltay, İngiltere’nin tanınmış iş adamları Cyprus Paradise Direktörü Dr. Muhammet Yaşarata ve Universal Claims Direktörü Serdar Sarı’yla birlikte Karpaz Yarımadasını ziyaret etti. Cyprus Paradise ve Universal Claims’in İngiltere’de, ‘Black
L
Taxi’lere yerleştirmiş oldukları ‘Kuzey Kıbrıs’ı ZİYARET’ sloganı ile başlattıkları KKTC Turizmini tanıtma çalışmaları ışığında yapılan ziyarette, Karpaz Yarımadası’nın korunması ve korunmasının turizm açısından öneminin nasıl vurgulanacağı konusunda değerlendirmeler yapıldı.
14
NORTH CYPRUS UK AUGUST 2011
Haber Hazırlayan
Dty. Zaliha Kiraz zaliskiraz@hotmail.com
Ramazanda Beslenme
Planlı yapılaşma dönemine girilecek Kıbrıs Türk Müteahhitler Birliği ve İnşaat Encümeni yeni bina açılışında konuşan Başbakan İrsen Küçük, yapılaşmada emirname döneminin kapanması gerektiğini, hükümet olarak planlı yapılaşmayı öngördüklerini ve çalışmalarını bu yönde yürüttüklerini vurgulayarak, “Lefkoşa’dan başlamak üzere tüm şehirlerde planlı yapılaşma dönemine geçilecektir” dedi.
amazan ayının gelmesiyle birlikte,oruç tutan kişilerin günlük beslenme şekil ve ögün sayısı degişmektedir. Az ve sık yeme prensibine paralel olarak, günlük en az 4-5 öğün tüketilmesi tavsiyesini yerine getirmek mümkün olmamaktadır.
R
Üstelik kırmızı et, ekmek, pilav, makarna, hamur işleri, tatlı, börek tüketimimiz artar. Buna karşılık sebze, meyve ve beyaz et tüketimimiz de azalır. Oysa unutmamak gerekir ki, günlük almamız gereken enerji, protein, vitamin ve mineral oranları, hayatın her günü ve her dönemi için geçerlidir. Bu değişiklik birçok sağlık problemini tetikleyebileceği gibi, kişilerin ramazan ayı sonunda kilo almalarına da sebep olabilmektedir. Sahur ve İftarın vazgeçilmezi “SU” Bu sene Ramazan, Ağustos ayının ortalarına denk geldiği için oruç tutmanın en zor tarafı sanırım sıcaklarda susuz kalmak olacak. Su yaşamak için en az oksijen kadar gereklidir. Ortalama olarak yetişkin bir bireyin vücut ağırlığının % 55- 75’i (38- 46 L) sudur. Suyun; vücut ısısının dengelenmesi, besinlerin sindirimi ve emilimi sırasında hücrelere taşınması, toksinlerin vücuttan arındırılması gibi birçok görevi vardır. Vücuttaki sıvı miktarının % 20 azalması ise yaşamsal risk oluşturur. Ramazan ayı ile su alımımız azalır bu nedenle sahurda ve iftarda su vazgeçilmeziniz olmalıdır. 1,5- 2 lt kadar içmeye özen gösterilmelidir. Çünkü ter, solunum, idrar yoluyla sıvı kaybımız sıcak havalarda artıyor. Sadece su içerek niyetlenmek yeterli olur mu? Sahurda sadece su içerek niyetlenmek veya sahura kalkmayıp gece yiyip yatmanın son derece zararlı olduğu unutulmamalıdır. Özellikle mide ve kilo problemi yaşayan bireylerin sahura kalkmaları çok önemlidir. Gece yenilen ağır yemeklerin yağa dönüşme riski daha yüksektir. Bu nedenle Sahurda uyanılarak protein içeren süt, yoğurt, peynir gibi gıdalar yenmeli, kan şekerinin düşmesini önlediği için yanına mutlaka ekmek eklenmeli ve su içilerek sıvı alımına dikkat edilmelidir. İftarda Yemeğe Bir Süre Ara Verin Uzun bir açlık sonrası, iftara mümkünse 1 kase çorba ile başlayarak 5 - 10 dakika kadar yemeğe ara verilmeli, ardından ana yemeklere devam edilmelidir. Etli veya etsiz sebze yemekleri, pilav, makarna, esmer ekmek gibi tahıllar, kurubaklagil yemekleri, yoğurt, ayran, cacık, salata, meyve gibi lif oranı yüksek alternatiflerden oluşan bir iftar yemeğinin sindirimi de daha kolay olacaktır. Besinler çok iyi çiğnenmeli, yavaş yenilmelidir. Daha hafif ve sağlıklı olması için yiyecekler kızartma ve kavurma yerine; haşlama, ızgara yapma, buğulama veya fırında pişirme yöntemleri ile hazırlanmalıdır. Ramazan’da dikkat edilmesi gerekenler * Yaklaşık 16 saat dinlenmeye çekilen midenize aniden yüklenmek, sindirim sorunlarına neden olabilir. Orucunuzu hafif yiyeceklerle açın. Çok sıcak ve soğuk besinler ile iftar açmayın iyi çiğnemeye özen gösterin. * Yapılan başlıca beslenme hatalarından biri bu dönemde az meyve yemektir. Günde en az 2 porsiyon kuru ya da taze meyve tüketin. Şekersiz olarak komposto şeklinde de tüketebilirsiniz. * Ramazan ayında artan tatlı ihtiyacı gidermek için lokma, tulumba, baklava gibi ağır, şerbetli tatlılar yerine; güllaç, sütlaç, puding, komposto, hoşaf gibi sütlü, meyveli tatlılar tercih edilmesi daha doğru bir seçim olacaktır. * Çay ve kahve tüketimini iftar sonrası yemekten en az 45 dakika sonra tercih etmenizde yarar vardır. * Kolesterol değerleriniz yüksekse ve oruç tutuyorsanız; kırmızı et ve tereyağı alımını azaltmanız, haftada en az 1- 2 kez balık ve kuru baklagil tüketmeniz önem taşımaktadır. * Ramazan’da kilo korumak veya vermek istiyorsanız günlük almanız gereken kaloriyi iftar ve sahur öğünlerine paylaştırın. Sebze ve meyve gibi düşük kalorili besinlere ağırlık verin. * Aktiviteyi hayatınızdan eksik etmeyin. İftardan 1,5-2 saat sonra hafif yürüyüş yapmaya çalışın. *Önemle vurgulamak gerekir ki diyabet, böbrek hastalığı, yüksek tansiyon gibi kronik hastalığı olanların, sürekli ilaç kullananların, sindirim sistemi rahatsızlığı olanların, gebe ve emziren kadınların, büyüme - gelişme çağındaki çocukların sağlıkları açısından oruç tutmaları önerilmemektedir.
ıbrıs Türk Müteahhitler Birliği ve İnşaat Encümeni yeni binası 4 Eylül akşamı düzenlenen törenle hizmete açıldı. Yenişehir’deki binanın açılışını Başbakan İrsen Küçük, CTP - BG Genel Başkanı Özkan Yorgancıoğlu, Maliye Bakanı Ersin Tatar, Sağlık Bakanı Ahmet Kaşif, LTB Başkanı Cemal Bulutoğluları ve Kıbrıs Türk Müteahhitler Birliği Başkanı Cafer Gürcafer birlikte yaptı. Açılışa yetkililer yanında çok sayıda müteahhit ve çeşitli sivil toplumu örgütü temsilcileri katıldı. Lefkoşa Şehir Planı tamamlanma noktasında Başbakan İrsen Küçük açılışta yaptığı konuşmada, inşaat müteahhitlerinin çok güzel bir binaya sahip olduğunu belirterek, katkısı geçen herkesi kutladı. Başbakan Küçük, şehirlerin güzelleşmesine katkı koyan böylesi güzel binaların daha sık yapılması temennisinde bulundu. Lefkoşa İmar Planı’nın mevcut amaca hizmet etmediği tespitini yaptıklarını, bu çerçevede yaptıkları çalışmaların son aşamaya geldiğini ifade eden Küçük, bunun yanında Lefkoşa Şehir Planı konusunda yaptıkları çalışmayı da tamamlama noktasına geldiklerini söyledi.
K
Hükümet, planlı yapılaşmayı öngörüyor İnşaata emirname döneminin kapanması gerektiğini, hükümet olarak planlı yapılaşmayı öngördüklerini ve çalışmalarını bu yönde yürüttüklerini vurgulayan Başbakan Küçük, Lefkoşa’dan başlanmak üzere tüm şehirlerde planlı yapılaşma dönemine geçileceğine işaret etti. Başbakan Küçük, İnşaat Encümeni’nin bütçesinden Müteahhitler Birliği’ne katkı yapılıp yapılamayacağı konusunda bir araştırma yapacağını, mümkün olması durumunda gereğini yerine getirmeye hazır olduğunu ifade etti. Küçük, ülkede modern bir yapılaşma
ve gelişme konusunda Müteahhitler Birliği ile en üst düzeyde işbirliği yapmaya her zaman hazır olduklarını sözlerine ekledi. “90’a yakın sektörü besleyen modern sektör” Kıbrıs Türk İnşaat Müteahhitleri Birliği Başkanı Cafer Gürcafer ise, yaptıkları araştırmalarda Kıbrıs Türk müteahhitlerinin geçmişinin 1800’lü yılların sonuna kadar dayandığını tespit ettiklerini söyledi. Kıbrıslı Türk Müteahhitlerin İngiliz Sömürge Dönemi’nde de önemli müteahhitlik projelerine imza attığını, 70’li yıllarda Arap ülkelerinde çok büyük projeleri hayata geçirdiğini, KKTC kurulduktan sonra da ekonomideki yerini günümüze kadar koruduğunu anlatan Gürcafer, Kıbrıs Türk müteahhitlerinin bugün milyon dolarlarla telaffuz edilecek çok büyük makine ve araç parkına sahip, binlerce kişiye istihdam sağlayan, 90’a yakın sektörü besleyen modern bir sektör haline geldiğini vurguladı. Gürcafer, bugün yaşanan olumsuzluklara rağmen, inşaat sektörünün hak ettiği yere geleceğine olan inancını da dile getirdi. Amaç bağcıyı dövmek değil… Zaman zaman hükümetle yan yana, zaman zaman da karşı karşıya geldiklerini kaydeden Gürcafer, amaçlarının bağcıyı
dövmek değil ülke ekonomisinin ve insanının daha iyi yerlere gelmesine katkı koymak olduğuna işaret etti. Gürcafer, Müteahhitler Birliği olarak misyon ve vizyonlarının Kıbrıs Türk halkının kendi ayakları üzerinde durabilecek, kendi kendini yönetebilecek bir seviyeye gelmesi ve iki toplumun kabul edebileceği sürdürülebilir bir anlaşma olduğunu ifade etti. Bulutoğluları’ndan hükümete katkı çağrısı LTB Başkanı Cemal Bulutoğluları da yaptığı konuşmada, sektörden gelen biri olarak küçük bir odada çalışmalara başladıkları dönemden bugünlere gelindiğine işaret ederek, Kıbrıs Türk Müteahhitler Birliği ve İnşaat Encümeni binasını yaratanları ve katkı koyanları kutladı. Müteahhitler Birliği’nin binanın yapımında ağır yükün altına girdiğini, buna karşın İnşaat Encümeni’nin aldığı harçlar bulunduğunu belirten Bulutoğluları, hükümete İnşaat Encümeni bütçesinden Müteahhitler Birliği’ne bu konuda katkı yapması çağrısında bulundu. “Lefkoşa’da yükselme devri başlayacak” “Bu sektör ekonominin en gözde sektörüdür ve can damarıdır. İnşaat sektörü durduğu zaman ülkeye ekonomik kriz gelir. Halen daha bunu üzerimizden atamıyoruz” diyen Bulutoğluları, inşaat sektörünün sağlıklı çalışması durumunda ekonomik kriz diye bir şeyin söz konusu olamayacağını belirtti. Belediye olarak sektörün gelişmesi için elden geleni yapmakta olduklarını anlatan Bulutoğluları, Lefkoşa İmar Planı’nda yapacakları değişikliklerle yakında Lefkoşa’da “yükselme devrinin” başlayacağını söyledi. Bulutoğluları, sektörün bir parçası olarak açılışa katılmaktan dolayı çok heyecanlı olduğunu da sözlerine ekledi.
16
NORTH CYPRUS UK AUGUST 2011
Haber
Kuzey K›br›s’ta turizm nereye gidiyor? Kuzey K›br›s’ta turizm ad›na at›lan ad›mlar h›zla sürüyor. Özellikle TC Yard›m Heyeti kaynakl› kredi ve hibelerle, turizm ad›na gözle görülür yat›r›mlar yap›l›yor. Bir yandan yar›m kalan turistik tesisler yenilenirken, bir yandan da modernizasyon için ilerlemeler kaydediliyor. Misli KADIOĞLU uzey Kıbrıs’ta turizm adına atılan adımlar hızla sürüyor. Bir yandan turistik tesisler yenilenirken, bir yandan da modernizasyon ve yarım kalan inşaatların tamamlanması konusunda da TC Yardım Heyeti’nin katkılarıyla ilerlemeler kaydediliyor. Buna paralel olarak TC Yardım Heyeti’nin katkılarıyla da Türkiye ve dünyadan charter seferlerle, ülkeye turist getirilmesinde büyük adımlar atılıyor. TC Yardım Heyeti’ndeki yetkililer, özellikle Bafra Bölgesi’nde özel hazine kaynaklı kredilerle tesisler ve diğer yatırımlarla ilgili krediler sunulmaya devam edildiğini belirtiyor. 2002 yılında turizm ve diğer yatırımlar için ülkeye TC kaynaklı 160 milyon civarında kredi ayrılmış. Ve o yıllarda, %50 KKTC, %50 de TC’den gelen yatırımcılara uzun vadeli krediler olarak kullanılmış. 2009’dan sonra ise TC’den 300 milyon TL yardım çıkarıldı. Bafra ve İskele Bölgesi’nde turizm yatırımlarının tamamlanması amaçlandığı söyleniyor.
K
Tarihi eserlerin yenilenmesinden plajların düzenlenmesine… TC Yardım heyetinden gelen kredilerle alt yapılar için de hibeler sunuluyor. Eski tarihi eserlerin turizme kazandırılması, belediyelere yapılan hibeler, eko turizm ve plaj ve sahillerin düzenlenmesi için de hibeler sunuluyor. Bunlardan bir tanesi de Kumarcılar Hanı olarak örnek gösteriliyor. Aynı zamanda Lapta Bölgesi’ndeki plajların temizlenmesinde, birçok alt yapı çalışmalarında da ve birçok yol yapımı gibi çalışmalarla da TC Yardım Heyeti’nin katkıları olduğu biliniyor. TC Yardım Heyeti’ne yakın çevrelerden elde edilen bilgiler ışığında, Karpaz’daki pansiyonculuk için de krediler verildi. 2010 yılında başlayan modernizasyon kredileri de birçok yatırımcıya sunuldu. Aynı zamanda bu yıl yarım kalan turistik tesisler için de faiz destekli krediler açıldı. Charter Seferler için tur operatörleri de TC Yardım Heyeti’nin katkılarıyla, ülkeye turist getirmek için charter
seferler de yeni destinasyonlara yönelik planlar çerçevesinde destekleniyor. Tur operatörleri üzerinden teşvikler verilerek ve reklam teşvikleriyle ülkeye çeşitli
TC Yardım Heyeti’nden yetkililerden aldığımız bilgiye göre, tur operatörleri Kuzey Kıbrıs’a getirdikleri müşteri sayısına göre TC Yardım Heyeti’nden katkı alıy-
Uzman kişilerin önerilerine göre, Mağusa ve Lefkoşa’daki Surlariçi’nin turizm alanları ilan edilmesi gerekiyor. Buralarının butik oteller ve turizme yönelik tesislerle turizme kazandırılmasının önemli bir adım olacağı kaydediliyor ülkelerden charter seferler düzenlenmesine büyük katkı sağlandığı da edinilen bilgiler arasında. İngiltere’den ise Kuzey Kıbrıs’a gelen turist sayısında geçmiş yıllarda düşüşler olması nedeniyle İngiltere pazarını kaybetmemek adına da charter seferler artırıldı.
orlar. Haziran ayı itibarıyla ülkeye gelen turist sayısında %20’lere varan artış yaşandığı söyleniyor. Hem de Güney Kıbrıs’ta büyük düşüşler yaşanmasına rağmen. TC Yardım Heyeti’ndeki yetkililer, yılsonuna kadar bu rakamın %3035’lere yükselmesini de bekliyorlar.
Yatak kapasitesi artırılacak! Ülkede özel ilgi turizmi ve mas turizmin gelişmesi gerekiyor. TC Yardım Heyetinin önümüzdeki yıl planları arasında 17 bin olan yatak kapasitesini 14 bin daha artırmak da bulunuyor. Charter seferlerin böyle devam etmesiyle yatak arzında problemler doğmasına karşın, bu şimdiden düşünülmeye başlandı. Şehircilikte uzman kişiler, Kuzey Kıbrıs’ta özellikle de Lefkoşa ve Mağusa Surlariçi’nde bulunan eski eserlerin butik otel olarak kullanılmasını öneriyor. Elde edilen bilgilere göre de bu konuda küçük de olsa çalışmalar yapılıyor. Eski eserler restore edilmeli Mağusa’daki hendek için de çalışmaların yapıldığı bizlere gelen bil-
giler arasında. Avrupa Birliği’nin bu konuda bir projesi olduğu biliniyor. Aynı zamanda Mağusa Belediyesi’nin Avrupa Birliği ile çalışmalarının sürdüğü de biliniyor. Öte yandan adadaki kumar turizminin önüne geçilmesi için de bazı ülkedeki diğer cazibelerin artırılması gerektiği belirtiliyor. Bazı bilir kişilerin önerilerine göre ise, ülkede, yerli ve yabancı halkı çekecek, farklı cazibeler yaratıldığı taktirde ve ülke fiziki planının da olmasıyla Kuzey Kıbrıs’ta turizm konusundaki bir çok sorunun da ortadan kalkacağı söyleniyor. Yine aynı çevreler bu çerçevede, “Eski eserlerin korunması, hiçbirşey yapmamak demek değildir. Eski eserleri korumak, onları restore etmek anlamına geliyor” diyorlar.
NORTH CYPRUS UK AUGUST 2011
17
18
NORTH CYPRUS UK AUGUST 2011
Haber
İş bankası DAÜ, Güzelyurt ve İskele şubelerini hizmete açtı enilenen Türkiye İş Bankası’nın Doğu Akdeniz Üniversitesi Şubesi ile Güzelyurt ve İskele şubeleri düzenlenen törenlerle hizmete açıldı. Şubelerin açılış törenleriinde konuşan İş Bankası Genel Müdürü Adnan Bali, İş Bankası olarak, KKTC’ye her türlü katkıyı vermeye hazır olduklarını belirtti. Maliye Bakanı Ersin Tatar Güzelyurt şubesinin açılışında, 20
Y
Temmuz’da ülkemizi ziyaret eden Türkiye Başbakanı Tayip Erdoğan’ın Güzelyurtla ilgili mesajlarının, ülke ve bölgede moral kaynağı olduğunu belirtti. Bu tip yatırımların Güzelyurt da Türk varlığının ilelebet süreceğinin isbatı olduğunu vurgulayan Tatar, Türkiye’nin dünyaca tanınmış, büyük kuruluşlarının KKTC’ye gelmesinin, diğer yatırımcılara da örnek olacağını
ifade etti. Türkiye’nin Lefkoşa Büyükelçisi Halil İbrahim Akça da bu tür yatırımların, KKTC’deki finans sektörünün kurumsallaşması ve piyasanın derinleşmesi açısından önemli olduğunun altını çizdi. Büyükelçi Akça, İş bankasından ve diğer bankalardan, özellikle Güzelyurt halkı için kredi verirken daha esnek davranılması ve esnafın kaynağa daha rahat ulaşabilmesinin sağlanması beklentisinde olduklarını söyledi. Cumhuriyet Meclisi Başkanı Hasan Bozer de ülkenin kalkınan hızı içerisinde Güzelyurt’un yeterince pay alamadığına dikkati çekerek, Güzelyurt’un diğer ilçelerdeki kalkınmışlığı yakalaması için elden gelenin yapıldığını kaydetti. İş Bankası’nın 1955’lerde Kıbrıs’a gelerek, Kıbrıs Türkü’nün milli mücadelesinde de gerekli payı üstlendiğini vurgulayan Bozer, bu tür yatırımlarla İş
Bankası’nın Güzelyurt’un gelişmesine de ivme kazandırdığını söyledi. Türkiye İş Bankası’nın İskele şubesinin açılışında konuşan İskele Belediye Başkanı Halil Orun , İskele’nin çok hızlı bir şekilde geliştiğini ve Turizm de çok önemli bir yere sahip olacağını söyledi. Maliye Bakanı Ersin Tatar ise, Türkiye’nin önde gelen lider bankalarından biri olan İş
Bankasının ülkede önemli işlere imza attığını ifade ederek, bunun ülke ekonomisine olan bir güvencin göstergesi olduğunu belirtti. Türkiye İş Bankası’nın Doğu Akdeniz Üniversitesi Şubesi de yenilenerek hizmete açıldı. Maliye Bakanı Ersin Tatar ve diğer yetkililerin katılımıyla gerçekleştirilen açılış sonrası İş Bankası’nın yenilenen şubesi davetliler tarafından gezildi.
NORTH CYPRUS UK AUGUST 2011
19
20
NORTH CYPRUS UK AUGUST 2011
Haber
Deniz Plaza 70. yılını kutladı uzey kıbrıs’ın en büyük kırtasiye işletmelerinden biri olan Deniz Plaza geçtiğimiz günlerde büyük bir organizasyonla 70. Yıldönümünü kutladı. KKTC’de bulunan 5 ayrı şubede yeni yıl kutlama etkinlikleri gerçekleştiren işletme, Girne, Mercure Hotel’de de kuruluş yıldönümü nedeniyle bir balo düzenledi. Burada bir konuşma yapan Deniz Plaza Direktörü Turgay Deniz, M. Kemal Deniz tarafından 1941 yılında kurulan Deniz Plaza’nın 70. yılında adanın her yanına yayıldığını ve Kıbrıs Türk’ünün takdirini kazandıklarını, bundan da büyük bir gurur duyduklarını kaydetti. Zarina Manken Ajansı mankenlerinden Mel, Aswak, Guzide ve Bahar’ın da renk kattığı gecede, sahne alan Ebru Aydın izleyenlere keyifli bir konser verdi.
K
NORTH CYPRUS UK AUGUST 2011
21
22
NORTH CYPRUS UK AUGUST 2011
Denizin Kokusu Serhat İncirli Email: serhatincirli@hotmail.com
Türkiye hala AB üyeliğinin peşinde mi? ürkiye’nin Avrupa Birliği (AB) üyesi yapılmayacağını, çünkü AB’nin bir Hrıstiyanlık kulübü olduğunu öne süren “Ulusalcı” Türk düşüncesi bence haklı değil… Türkiye, AB’ye tam üyelik kriterlerini yerine getirdiği anda seve seve üye yapılır… Elbette AB ülkeleri içerisinde, Türk ulusalcılığını ya da milliyetçiliğini haklı çıkarıcı tavırlar ve unsurlar vardır ama AB ekonomisi, AB geleceği, AB güvenliği Türkiye’ye ciddi anlamda muhtaçtır. Önemli olan, Türkiye’nin AB üyeliğini ne kadar istediğidir… AB’ya tam üye olabilmek için gerekli siyasi ve ekonomik kriterlerin yanında, Türkiye için Kıbrıs ve Kürt sorunu çok ciddi engeller olarak karşımızda durmaktadır… Türkiye’den son genel seçimlerin propaganda dönemine gelinceye kadar, Türkiye’deki siyasi hükümet, gerek Kürt gerekse Kıbrıs sorununun çözümü yönünde çok ciddi anlamda (en azından bundan önce hiç görülmemiş değerde) irade ortaya koydu. Elbette bu bir diplomatik veya siyasi tavır da olabilirdi ancak sonuçta örneğin Kıbrıs’ta çözüm amaçlı Annan Planı’na, Kıbrıslı Türk ilericiler ve liberallerle birlikte “Evet” diyen bir Türk Hükümeti söz konusuydu ki bundan önce benzeri bir şey olsaydı, sanırım “evet” mitinglerine katılan herkesin üzerine kurşun sıkmaktan çekinmeyenler olacaktı. Türkiye’de geçtiğimiz ay emekliye ayrılan Genel Kurmay Başkanı Orgeneral Işık Koşaner, Annan Planı referandumu döneminde Kıbrıs’taki Türk Barış Kuvvetleri’nin yani Türk kolordusunun komutanıydı ve “eğer plan kabul edilseydi, kolordumla kalır savaşırdım” diyen biriydi… Sadece bu örnek bile, Recep Tayyip Erdoğan liderliğindeki Türk hükümeti ile alışılagelmiş “Türk politkası” veya “Türkiye statükosu” arasında ciddi fark olduğunu ispat edebilirdi… Kürt sorununda da Erdoğan’ın bazı çıkışları umut doluydu… Ancak ne olduysa, Türkiye’deki en son genel seçimlerden önce oldu… Kimisine göre Erdoğan, Avrupa’ya kıyasla inanılmaz derecede güçlü olan aşırı milliyetçiliğin oylarını almak istiyordu… Yani, Milliyetçi Hareket Partisi’ne gitmesi muhtemel ya da “ulusalcı” çıkışlar nedeniyle, Cumhuriyet Halk Partisi’ne kayması olası oyları Adalet ve Kalkınma Partisi’ne çekmek istiyordu. Ancak “Kürt sorunu” ile ilgili umutlar, bu çıkışlarla bertaraf edildi. En azından ben öyle analiz ediyorum… Ve Kıbrıs sorunu… Erdoğan 20 Temmuz’da ziyaret ettiği KKTC’de verdiği mesajlarla çözüm umutlarını sıfırladı… Müzakerelerin tüm anlamını toprağa gömdü… Şimdi gelelim soruya; “Türkiye hala AB üyeliğinin peşinde mi?”… Eğer Erdoğan’ın tavrına bakarsanız, bu soruya vereceğiniz yanıt “evet peşindedir” şeklinde olamaz… Ancak, belki bilemediğimiz bazı gelişmeler vardır… Birileri Türkiye’ye bazı mesajlar vermiştir ve “biz size muhtacız, merak etmeyin, böyle de alırız” demiştir… Ancak bu olasılık çok düşük… Bence, Türkiye’deki mevcut “çok güçlü siyasi iktidar”; AB projesinden vazgeçmiştir… Peki, Plan B var mı? Şeriat devleti? “Mümkün değil” diyenler çoğunlukta… Ama Türkiye’nin çok büyük bölümündeki görüntü bu yönde… Son zamanlarda gittiniz mi bilmem… Bodrum’a ve televizyonlardaki magazin programlarına bakmayın lütfen… Bizim aklımızın ermediği bazı gelişmeler yaşanacağı ortada… Ama “Erdoğan ve AKP Kürt sorununu çözecek, Kıbrıs sorunu artık bitecek ve Türkiye AB üyesi olacak” inancında olan hala varsa, bence pek umutlu olmasın…
T
Karmi her zaman güzel KKTC’nin “en turistik köyü” Karmi, sıcakların arttığı şu günlerde, serin bir kaçamak ve muhteşem bir güzellik yaşamak isteyenler için ideal bir yer… Ünlü Türk gezgini ve gazetecisi Mehmet Yaşin, Türkiye’de yayınlanan Hürriyet gazetesinde Karmi köyü için şunları yazmıştı: “Beşparmak Dağları’nın yamaçlarındaki Karmi Köyü (Karaman), bir masal mekanı gibi… Kendi ülkelerindeki yaşam savaşını galibiyetle bitiren Avrupalıların, dünya dertlerinden uzak, huzur içinde yaşadıkları şirin bir mekan… Burası bir çoğumuzun gelecek hayallerinde yer alan bir mekan.. İnsanoğlu ‘yaşam yorgunu’ olacağı günlerle ilgili düşler kurar. Bu düşlerin bazısında, bir kayık ve denize sallandırılmış bir olta vardır. Bazısında, dünyayı dolaşan bir karavan yer alır. Ama çoğunda, büyük kentlerden uzak, küçük ve şirin bir köydeki huzurlu yaşam vardır. İşte bu küçük köy, tamı tamına böyle bir yer. Buradaki yaşam, bir masal kadar güzel ve huzur dolu…” Mehmet Yaşin’in dediği gibi, “… medeniyetin nimetlerini yeterince tadıp, başka lezzetler arayan kişiler”… Bu köye, Türkiyelilerin ve KKTC vatandaşlarının yerleşmesine şimdilik izin verilmiyor… Girne bölgesindeki köylerin tümü, asırlar önce korsan saldırılarına karşı korunmak maksadıyla kıyıdan uzak yerlere inşa edilmişler.
Hatta ünlü Lambusa Krallığı bile korsanlardan o kadar bunalmış ki, insanları kaçıp Lapta’yı kurmuş. Karmi de çok büyük olasılıkla Lüzinyanlar devrinde yerleşim olan bir köy… Daha öncelerine dayanan kalıntılar da bulunmuş ama Karmi’nin yoğun nüfusa bir Lüzinyan köyü olduğu zamanlarda sahip olduğu söyleniyor… Karmi’de 1974 öncesi hiç Türk yaşamadı. 1955 yılından itibaren bu köy, EOKA’cı teröristlerin en yoğun olarak saklandıkları yerlerden biriydi. Gerek ulaşımın zor olması; gerekse köye düzenlenecek bir
İngiliz baskınının çok önceden görülebilmesi, bu saklanışın en belirgin özellikleri arasındaydı. Karmi’nin anlatılanlara göre en önemli özelliği, Kıbrıs’ta Elen milliyetçiliğinin de önemli bir kıvılcım noktası olduğu yönünde… Karmi’yi Turizm Bakanlığı kontrol ediyor. Her çarşamba günü bakanlıktan bir görevli gidip, köyde yaşayanların sorunlarını dinliyor. 1979 yılına kadar İskan Bakanlığı’na bağlı olan Karmi, 1983’te Turizm Bakanlığı’na devredildi. Önceleri 15, sonraları 25 yıllığına kiralanan evler, 1990’dan beri 49 yıllığına kiralanıyor. Köyde devlete ait 136 kiralık ev, 7 işyeri, bir galeri ve 31 de özel mülk var... Karmi, yaz aylarında çok serin bir yer olmasının yanında, eskiden nefis Akdeniz ve Girne bölgesi manzarasına da sahipti. Neden eskiden? Çünkü Karmi’nin içinde inşaat yapılmamış, yapılamamış ama hemen dibine kadar, denizden başlayan inşaatlar, beton binalar uzanıyor. Dolayısıyla da manzara, betonlaşmış oluyor... Köy içi ne kadar büyülü bir güzelliğe sahip olsa da, çevresi ne yazık ki tamamlanamamış çok sayıdayarım inşaatla kirletilmiş durumda… Karmi’de 1881’de 404 Rum yaşıyordu. 1960’ta köyün nüfusu 653’tü... 1974 yılında tüm Rumlar göç etti. Denizden yaklaşık 350 metre yükseklikteki bu köyde üç kilise bulunuyor ama bunlardan en önemlisi, köy merkezindeki Virgin Mary Kilisesi...
NORTH CYPRUS UK AUGUST 2011
23
24
NORTH CYPRUS UK AUGUST 2011
Haber
Evlerinize dost eli uzanıyor... Mağusalıların yakından tanıdığı, dostluğun simgesi, güven ve kalitenin adresi Dostel İletişim Ltd., Dostel Beyaz Eşya mağazasıyla da evlerinize dostça bir el uzatıyor… ağusa’da hizmet veren Dostel İletişim Ltd., Vural Coşar, Teberrüken Uluçay ve Ahmet Öykener tarafından dostluğun simgesi olarak 1999 yılında kurulan ve ilk olarak KKTCELL bayisi olarak iş hayatına başlayan bir şirket. Dostel İletişim Ltd., KKTCELL Mağusa ve Karpaz Bölge distribütörlüğünü
M
de sürdürmenin yanında, Dostel Beyaz Eşya Mağazası’yla da kalite ve güvenin adı olmaya devam ediyor. Müşterilerine, en seçkin ürünler sunan şirket, evlenecek ve evini yenileyeceklere adına yaraşır bir şekilde dost eli uzatıyor. Beyaz eşyada tercih edilen isim Mağusa’da 2007 yılından buyana-
dır faaliyet gösteren Dostel Beyaz Eşya, kalitesini tescillemiş Siemens marka beyaz eşya, televizyonda Sharp, klimada Elegant ve Aqua Cool markaları yanında, küçük ev aletleri satışıyla müşterilerine hizmet veriyor. 2 yıl garantili ürünleri ve hızlı servisle adından söz ettiren Dostel Beyaz Eşya, seçkin markaların seçkin
ürünlerini, en uygun fiyatlarla müşterileriyle buluşturuyor. İletişimde de öncü Dostel İletişim Ltd. ise Doğu Akdeniz Üniversitesi karşısında bulunan KKTCELL İletişim Mağazası (KİM)’le, cep telefonu ve aksesuarları satışı bununla birlikte, KKTCELL abonelerine her türlü ofis hizmetleri, fatura ödeme imkanı sunuyor. Abonelerin, bütün sıkıntı ve şikayetleri konusuna da çare bulan şirket, 2001 yılından buyanadır da Digiturk bayiliği yapıyor. Dostel İletişim Ltd. aynı
zamanda KKTCELL Mağusa ve Karpaz Bölgesi ana distribütörlüğüyle de geniş bir iletişim ağı oluştururken, KKTCELL’lilerin kullandığı Gezz modemin ithalatçı firması ve Turkcell T 20 Cep telefonlarının da hem ithalatçısı, hem de ada çapında dağıtımcılığını yapıyor. Dostel İletişim Ltd İsmet İnönü Bulvarı Ziraat Bankası Yanı Sakarya – Mağusa KKTC Tel: +90 392 365 0227 Mob: +90 533 825 1666
25
NORTH CYPRUS UK AUGUST 2011
Haber Tanınmış işadamı Tuncel Nalbantoğlu’nun eşi Türkan Nalbantoğlu, “Kumrular” adıyla Türk sanat müziği albümü çıkardı
Nalbantoğlu’nun hayali gerçek oldu
Türkan Nalbanoğlu, yakın dostlarıyla birlikte ilk albüm sevincini yaşadı.
ondra’da birkaç yıl önce kurulan Londra Türk Müziği Korosu’nda amatörce korist olarak yer alan ve son dönemde koronun yönetim kurulu başkanlığını üstlenen Kıbrıslı Türk Türkan Nalbantoğlu, Türk sanat müziği albümü çıkardı. Tanınmış işadamı Tuncel Nalbantoğlu’nun eşi olan Türkan Nalbantoğlu, albümden elde edilecek geliri Kanser Hastalarına Yardım Derneği’ne bağışlayacak. Eşi, işadamı Tuncel Nalbantoğlu ile birlikte hem tatil hem de albüm için geldiği ülkemizde albüm hayalini gerçekleştiren Türkan Nalbantoğlu, bu albümünü geçtiğimiz perşembe akşamı Bellapais’teki kendi evlerinde düzenledikleri “konserli” bir kokteylle tanıttı. Türkan Nalbantoğlu, Türk Sanat Müziği eserlerinden oluşan albümüne “Kumrular” adını verdi. Türk Sanat Müziği sanatçısı Bahar Gökhan ve eşi Ahmet Gökhan’ın desteğiyle kayıtları KKTC’de yapılan Türkan
L
Nalbantoğlu’nun ilk albümünün finansmanını ise eşi Tuncel Nalbantoğlu karşıladı. 10 Türk Sanat Müziği eserinin yer aldığı “Kumrular” albümü, Nalbantoğlu’nun, Bahar Gökhan’la düet yaptığı “Şarkılara Sordum Söylemediler” şarkısının yanısıra, “Rüzgar Susmuş, Söyleme Bilmesinler, Elbet Bir Gün, Sevmekten kim Usanır, İçim Hep Hüzün Doluyor, Dua, Tövbeler Tövbesi, Gittiğin yolları Yakın Sanarak, Ayva Çiçek Açmış ve Pınar Başı Potbori”den oluşuyor. Türkan Nalbantoğlu’nun Kıbrıs’ta kendi evinde yaptığı albüm tanıtım kokteylinde, Bahar Gökhan ve bazı konuklar şarkılar seslendirirken, Türk besteci ve müzik adamı Şef Naci Göçen ve ekibi de canlı performansla şarkılara eşlik etti. Naci Göçen de gecede iki şarkı seslendirdi. Geceye katılan konuklar bir yandan muhteşem Girne manzarasının keyfini çıkarırken bir yandan da şarkılara eşlik etti.
Tuncel Nalbantoğlu, yakın dostlarıyla birlikte
26
NORTH CYPRUS UK AUGUST 2011
Haber
European Restaurant yeniden hizmete girdi
ağusa – Lefkoşa Anayolu üzerinde bulunan European Hotel bünyesinde faaliyet gösteren European Restaurant, yeniden restore edilerek geçtiğimiz günlerde hizmete girdi. Yeni sezona oldukça iddialı olarak giren European Restaurant, nezih ve şık mekanı ile dikkat çekti. KKTC Başbakanı İrsen Küçük, Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanı Ersan Saner ve Ulusal Birlik Partisi (UBP) Genel Sekreter Yardımcısı Resmiye Eroğlu Canaltay’ın da hazır bulunduğu
M
açılış gecesine ilgi yoğundu. European Records Platinum Productions Şirketi’nin sahibi Acar Acabey’in sanatçıları arasında yer alan Babutsa Grub’unun da sahne aldığı gecede herkesin keyfi yerindeydi. Konuyla ilgili gazetemize bilgi veren Hotel Genel Müdürü Metin Şahinoğlu, restoranlarının haftanın 7 günü hizmet vereceğini söyledi. Perşembe ve Cuma akşamları canlı müziğin de yer alacağı restoranda ayda bir özel sanatçılar da yer alacak.
Sıcaklar 40 dereceyi aştı
Plajda Piknik Keyfi.. ıbrıs’ta eskiden beri süre gelen bir alışkanlık vardır. Kıbrıs’ın geneline yaygın olan bu davranış, boş zamanlarda, tatilde ailece evden uzağa, deniz kenarına, ormana veya pınar yanına gitmek, yemeği orada yemektir. Kıbrıs’ta piknik dendi mi akla mangal gelir. Mağusa bölgesinde bulunan piknik yerlerimizden biri de deniz kenarında bulunan Silver Beach’dir. Geçtiğimiz hafta mangalını alan Silver Beach’e akın etmişti. Aylin Yavuz da, o gün ailesiyle birlikte hem mangal, hem de deniz keyfini içiçe yaşayanlar arasındaydı. Hava sıcaklığının 40 dereceyi aştığı bir günde manhal başına geçen Aylin, piknik ve deinizin keyfini birlikte yaşadı.
K
Hava sıcaklığı yine zirve yaparak 40 dereceyi aştı. ıcaklık mevsim normallerinin üzerinde seyrederken, hava sıcaklığı bugün zaman zaman 40 dereceyi aşıyor. Alçak basınç sisteminin etkisiyle güneşli sıcak hava akımlarının etkisi altında kalacak ülkedeki hava sıcaklığı önümüzdeki birkaç gün iç kesimlerde 40–43, sahillerde ise 35-37 derece dolaylarında seyrede-
S
cek. Sıcaklık birkaç günün ardından biraz azalacak ve iç kesimlere 37–39, sahillerde ise 32–34 derece dolaylarında olacak. Ultraviyole radyasyonunun aşırı olacağı belirtilirken, gerekli tedbirler alınmadan özellikle 11.00–16.00 saatleri arasında 5 dakikadan fazla güneş altında kalınmaması gerektiği kaydedildi.
NORTH CYPRUS UK AUGUST 2011
27
28
NORTH CYPRUS UK AUGUST 2011
Magazin
Tezel Ziya defile hazırlığında... 25’inci Miss Kuzey Kıbrıs Güzellik Yarışması’nda sergilenen Tezel Ziya’nın ‘Güneşin Dansı’ adlı kreasyonu büyük ilgi gördü. Genç modacı Eylül’de defile yapma hazırlığı içerisinde.
u yıl 25’incisi düzenlenen Kuzey Kıbrıs’ın en köklü güzellik yarışması Miss Kuzey Kıbrıs’ta, ülkenin genç ve hızla ilerleyen modacılarından Tezel Ziya’nın ‘Güneşin Dansı’ adlı kreasyonu büyük ilgi gördü. Genç yarışmacıların taşıdığı birbirinden güzel renk ve modeldeki kıyafetler, izleyenler tarafından tam not aldı. Güneşin doğuşundan batışına olan bütün renkleri yansıtan bu kreasyon için bir yıldır çalıştığını söyleyen Tezel Ziya, olumlu tepkiler aldığını kaydetti.
B
Hedefinin Eylül ayı ortalarında ‘Güneşin Dansı’ adlı kreasyonu için bir defile düzenlemek olduğunu ifade eden Tezel Ziya, Miss Kuzey Kıbrıs yarışmasında, kreasyonunun bazı parçalarının görüldüğünü ancak önümüzdeki günlerde düzenleyeceği bir defileyle tüm parçaları sergileme imkanı bulacağına dikkat çekti. Ziya, “Kıyafetleri taşıyanlar profesyonel manken değillerdi. Tam iyi taşıyamadılar ancak yine de kıyafetlerimin yarışmada sergilenmesi güzeldi.” dedi.
NORTH CYPRUS UK AUGUST 2011
29
28
NORTH CYPRUS UK AUGUST 2011
Magazin
Tezel Ziya defile hazırlığında... 25’inci Miss Kuzey Kıbrıs Güzellik Yarışması’nda sergilenen Tezel Ziya’nın ‘Güneşin Dansı’ adlı kreasyonu büyük ilgi gördü. Genç modacı Eylül’de defile yapma hazırlığı içerisinde.
u yıl 25’incisi düzenlenen Kuzey Kıbrıs’ın en köklü güzellik yarışması Miss Kuzey Kıbrıs’ta, ülkenin genç ve hızla ilerleyen modacılarından Tezel Ziya’nın ‘Güneşin Dansı’ adlı kreasyonu büyük ilgi gördü. Genç yarışmacıların taşıdığı birbirinden güzel renk ve modeldeki kıyafetler, izleyenler tarafından tam not aldı. Güneşin doğuşundan batışına olan bütün renkleri yansıtan bu kreasyon için bir yıldır çalıştığını söyleyen Tezel Ziya, olumlu tepkiler aldığını kaydetti.
B
Hedefinin Eylül ayı ortalarında ‘Güneşin Dansı’ adlı kreasyonu için bir defile düzenlemek olduğunu ifade eden Tezel Ziya, Miss Kuzey Kıbrıs yarışmasında, kreasyonunun bazı parçalarının görüldüğünü ancak önümüzdeki günlerde düzenleyeceği bir defileyle tüm parçaları sergileme imkanı bulacağına dikkat çekti. Ziya, “Kıyafetleri taşıyanlar profesyonel manken değillerdi. Tam iyi taşıyamadılar ancak yine de kıyafetlerimin yarışmada sergilenmesi güzeldi.” dedi.
NORTH CYPRUS UK AUGUST 2011
29
30
NORTH CYPRUS UK AUGUST 2011
Magazin
Babutsa ve Türkan harikaydı!
kdoğan festivalinde sahne alan Babutsa Grubu ve Türkan harikaydı. Geçtiğimiz ay Akdoğan’da düzenlenen festivalin açılışını KKTC Ekonomi ve Enerji Bakanı Sunat Atun yaptı. Ekonomi ve Enerji Bakanı Sunat Atun, burada yaptığı konuşmada festivalin açılışında bulunmaktan dolayı duyduğu memnuniyeti dile getirdi. Atun, bu tür etkinliklerle yerel değerleri ve ülke kültürünü yaşatmanın önemine değinerek, kültürümüzün yeni nesillere aktarılmasının son derece önemli olduğun vurguladı. Kortej yürüyüşü ve havai fişek gösterileriyle başlayan festivale Akdoğanlıların yanısıra bölge halkı da büyük ilgi gösterdi. Babutsa ve “Yetenek Sizsiniz Türkiye” yarışması finalinde yer alan
A
Türkan Kürşat’ın da yer aldığı festival konserlerinde ilk olarak Türkan sahne aldı. Yetenek sizsiniz yarışmasının ardından ilk kez sahneye çıkan Türkan, başarılı sahne performansı ve birbirinden güzel şarkılarıyla izleyenlere harika bir konser yaşattı. Türkan’ın ardından sahne alan Babutsa Grubu, sahneye dansçılarıyla birlikte çıktı. Eski albümlerindeki şarkılarını seslendiren Ali Sönmez ve Soner, bu konserlerinde yeni albümlerinden de bir sarkılarını seslendirdiler. Akdoğan Festival etkinlikleri çerçevesinde sahne alan Türkan, Ali Sönmez ve Soner, bağli bulundukları Eoropean Records Platinum Productions Şirket sahibi Acar Acarbey ile birlikte o gece birer plaketle ödüllendirildiler.
NORTH CYPRUS UK AUGUST 2011
31
32
NORTH CYPRUS UK AUGUST 2011
33
NORTH CYPRUS UK AUGUST 2011
Haber
Mare Monte eski günlerdeki gibi
Alsancak Belediyesi Mare-Monte plajını ücretsiz olarak halka açtı. Mare-Monte plajı belediye tarafından düzenlenerek kullanılabilir duruma getirildi. Plaja gelen ziyaretçiler ücretsiz giriş yanında şezlong, şemsiye gibi imkanlardan da ücretsiz yararlanıyor. lsancak Belediyesi Mare-Monte plajını ücretsiz olarak halka açtı. MareMonte plajı belediye tarafından düzenlenerek kullanılabilir duruma getirildi. Plaja gelen ziyaretçiler ücretsiz giriş yanında şezlong, şemsiye gibi imkanlardan da ücretsiz yararlanıyor. Bunun yanında burada yiyecek içecek satışı da yapılıyor. Mare Monte’nin özelleştirilmesinin ardın-
A
dan büyük bir üzüntü yaşayan Alsancaklılar ve Mare Monte plajına gitmeye alışkın yerli ve yabancılar, eski günlerdeki gibi Mare Monte plajına girebilmekten memnun. Belediye’nin plajı hakla açmasına büyük teşekkür eden vatandaşlar, eski günlerdeki gibi plajdaki etkinliklerin artırılmasını ve halkı günlerdeki gibi Mare Monte’de eski canlılığın yaşanmasını istiyor.
34
NORTH CYPRUS UK AUGUST 2011
Haber
Girne’de bulundan Cratos Premiun Hotel, birinci yaş gününü Ajda Pekan ile kutladı
Super Star Girne’yi yakıp geçti Orhan İSMAİLOĞLU ılların eskitemediği sanatçı Ajda Pekkan, yeniden Girne’de bulunan Cratos Hotel’in iç kısmındaki Port Cratos’ta hayranları karşısına çıktı. Port Cratos, yılların eskitemediği süper star Ajda Pekkan’ı sevenleriyle buluşturdu. Pekkan, her zamanki şıklığı ve bitmek bilmeyen enerjisi ile izleyenlere uzun süre hafızalardan silinmeyecek bir gece yaşattı. Konserine son single çalışması “Yakar Geçerim” ile başlayan süper star, kendi tasarladığı kostümü ile şıklıkta da tam puan aldı.
Y
Pastayı birlikte kestiler Geçen yıl Temmuz ayında hizmete giren ve açıldığı günden bu yana adanın turizm anlayışına farklı bir boyut kazandıran Cratos Premium Hotel’in birinci yıl kutlamasına denk gelen konser, mekanı tıklım tıklım dolduran yaklaşık 3 bin kişi tarafından izlendi. Daha önce de defalarca Cratos Premium’da sahne alan ve her konserinde unutulmaz performanslara imza atan Pekkan, Cratos Premium’un geçirdiği bir yılda muhteşem bir başarı yakaladığını söyleyerek, bu yatırımı turizme kazandıran Bozoğlu ailesini ve Cratos ekibini
kutladı. Süperstar, birinci yaş kutlaması için sahneye Bozoğlu ailesini davet etti. Cratos Premium Hotel Yönetim Kurulu Başkan Vekili Murat Bozoğlu, otel açılmadan evvel herkesin delilik olarak gördüğü projeyi hayata geçirerek istedikleri başarıyı yakaladıkları için duyduğu mutluluğu paylaştı. “Biz Kıbrıs’ı kumar adası anlayışından kurtararak, eğlence adası haline getirdik, casino oteli değil, casinosu olan bir oteliz” diyerek sözlerine başlayan Bozoğlu, konsere katılan 3 bin
kişiye kendilerini yalnız bırakmadıkları için teşekkür ederek büyük alkış aldı. Teşekkür konuşması sonrası sahneye getirilen dev Cratos pastasını hep birlikte kesen Bozoğlu ailesi ile Ajda Pekkan, şampanya kadehlerini Cratos’un birinci yaşı için kaldırdı. Havai fişek gösterisi, konfeti ve ışık yağmuru ile gündüz gibi aydınlanan Port Cratos’ta izleyenler de ıslık ve alkışlarla doğum günü kutlamasına ortak oldu. Havai fişek gösterisinin ardından söylenen hareketli parçalar ile izleyenler bir dakika
olsun yerinde oturmadı. Pekkan, coşkuya ortak olarak sahnede dansçıları ve orkestra elemanları ile dans etti. Konser esnasında Port Cratos’un Ajda Pekkan için hazırladığı sürpriz ise görülmeye değerdi. Yüzlerinde Ajda maskesi, ellerinde maytaplarla, hep bir ağızdan söyledikleri Ajda şarkılarıyla seyirciler geceye damgasını vurdu. İki saati bulan sahne performansı sonrası süper star, dostları ve Bozoğlu ailesi ile Port Cratos’un balık restoranı Mey Blue’da yemek yedi.
Yat’ta köpük partisi
azetemiz Kıbrıs Temsilcisi İlker Yıldırım, Londra’dan KKTC’ye konuk olan yakınlarını ailesiyle birlikte Happy Dolphins yatına konuk etti. Londra’dan gelen misafirleri Universal Claims ve S & H Cabs direktörü Hamide Sarı, kızı Özel ve oğlu Kaya ile birlikte Happy
G
Dolphin yatında Girne sahillerini gezen Sarı ve Yıldırım aileleri çocuklarıyla birlikte hoşça vakit geçirdiler. Gemide yapılan köpük partisiyle de doyasıya eğlenen Sarı ve Yıldırım aileleri günün ilk saatlerinde başlayan gemi turunu akşamın ilerleyen saatlerinde noktaladılar.
NORTH CYPRUS UK AUGUST 2011
35
36
NORTH CYPRUS UK AUGUST 2011
Haber
dondurmanın ötesine geçti! Kuzey Kıbrıs’ın dört bir yanında açtığı 23 şube ile markalaşan Mardo Dondurmaları, ülkenin kaliteli topraklarında yetişen, taze meyvelerini de eşsiz lezzetlere çeviriyor. Mardo Dondurmaları küçük mutlulukları garanti ediyor.
uzey Kıbrıs’ta bir marka haline gelen Mardo Dondurmaları, dünya standartlarında bir birinden özel tatların sırrını koruyor. 2007 yılından bu yanadır ülkenin dört bir yanında açılan ve 23’e ulaşan şube sayısı ile kaliteli hizmet sunan Mardo Dondurmaları, yerli üretime de büyük ölçüde destek oluyor. Her zaman olduğu gibi yaz aylarının gelmesiyle birlikte, tercih edilen lezzetlerin başında gelen Mardo Dondurmaları, muhteşem tatlılarıyla da küçük mutlulukları garanti ediyor. Serdarlı’nın babutsası, Yeşilırmak’ın çileği Mardo Dondurmaları, Kuzey Kıbrıs’ın kaliteli topraklarında yetişen, taze meyvelerini de eşsiz lezzetlere çeviriyor. Aynı zamanda yerli üretime de büyük ölçüde
K
destek oluyor. Serdarlı köyünden tedarik edilen Babutsa ile Babutsalı Dondurma üreten Mardo Dondurmaları, en iyi lezzetler arasında bulunan Çilekli Dondurmayı da Yeşilırmak bölgesinden tedarik ediyor. Büyük bir zahmet ve emekle, özenle seçilip ayıklanan meyvelerden muhteşem lezzetler yaratılıyor. Tadına doyum olmayan Karadutlu dondurma için Lefke Bölgesi’nden elde edilen Karadut yanında, güllerin işlenmesi sonucu elde edilen gül esansıyla yapılan Güllü Dondurma da yine ülkemize has ürünlerin kullanılmasıyla elde ediliyor. Tatlılarla da adından söz ettiriyor Mardo Dondurmaları, 1988 yılından buyanadır, birçok bölgede açtığı şubeleriyle Kuzey Kıbrıs’ın
hemen hemen her yerini kaliteli tatlarla buluşturuyor. Mardo adını dondurmaları ile duyursa da bir birinden güzel tatlılarıyla da adından söz ettiriyor. Geçtiğimiz yıl kurulan tatlı fabrikalarında Gaziantep baklavaları, sütlü tatlılar, Kıbrıs tadı ekmek kadayıfı, doğum günü pastaları, özel tasarım pastalar, tuzlu kurabiyeler ve son olarak Fransa’nın tadı Makaron yapılmaya başlandı. Amacımız bir numara olmak Mardo Dondurmaları Direktörü Orhan Ağıt, “Amacımız kaliteden ödün vermeden ilerlemektir” derken Kıbrıs halkının ağız tadına uygun bir dondurma yarattıklarının da altını çiziyor. Dondurmalarının ne Maraş ne de İtalyan dondurmasına benzediğini belirten Ağıt, “Biz aslında dünya
standartlarında bir marka yarattık” diyor. Genç iş adamı, kısa süre içerisinde ilerlediklerini de belirtmeden geçmiyor. Daha da ilerlemeyi amaçladığını ifade eden Ağıt, bunun yanında noktaları belirledikten sonra konsepte ağır-
lık vereceğini söylüyor. Yurt dışından da teklifler aldıklarını belirterek, en büyük hedeflerinin Kıbrıs halkına en iyi şekilde hizmet vermek olduğunu söylüyor. Ve bir numara olmayı amaçladıklarını belirtiyor.
NORTH CYPRUS UK AUGUST 2011
37
38
NORTH CYPRUS UK AUGUST 2011
Haber
Dev yatırıma mankenli açılış Özyüksel Mobilya Girne’deki yeni magazasının açılışını geçtiğimiz günlerde gerçekleştirdi. KKTC Başbakanı İrsen Küçük’ün yaptığı açılışta, Maliye Bakanı Ersin Tatar’da hazır bulundu.
KTC’de hızla büyüyen firmalar arasında yer alan Özyüksel Mobilya Magazası, Özyüksel Podyum adını taşıyan 4 bin metre karelik yeni magazasını geçtiğimiz günlerde hizmete açtı. Beşparmak Caddesi, No 51 Çatalköy, Girne adresinde bulunan dev yatırımının açılışını KKTC Başbakanı İrsen Küçük ve Maliye Bakanı Ersin Tatar birlikte yaptılar. Açılış töreninde kısa bir konuşma yapan Başbakan Küçük, 1978 yılından beri faaliyet gösteren Özyüksel
K
Mobilya Mağazası’nın hızla büyümekte olduğunu ve KKTC’de istihdam olanakları yaratarak ülke ekonomisine büyük bir katkı sağladığını söyledi. Özyüksel Podyum Mağzasını’nın açılışını gerçekleştirmekten dolayı büyük bir mutluluk duyduğunu kaydeden Küçük, mobilya’da dünya markalarını KKTC’ye taşıyan Özyüksel Magazalar zinciri sahibi Muzaffer Yüksel başarılar diledi. Mobilya sektöründe KKTC’de marka haline dönüşen Özyüksel
Mobilya; Zebrano, Pierre Cardin, Bürotime, Garden Life gibi dünya markalarını KKTC’ye taşıdı. Yeni magazanın açılışına siyasiler yanında çok sayıda seçkin konuklar katıldı. Açılış kokteyli sırasında Boğaziçi Grubu’nun seslendirdiği Jazz şarkıları davete katılanların büyük begenisini topladı. H&V Ajans Mankenleri Daria Korotaeva, Ceyda Bahşi, Yana Kaminitskaya ve Meerah Aliyu’nun da hazır bulunduğu açılış töreni oldukça renkli bir şekilde gerçekleşti.
NORTH CYPRUS UK AUGUST 2011
39
40
NORTH CYPRUS UK AUGUST 2011
Haber
Lavinium Park’la yeni bir kent yaratıldı Ülkenin en güçlü inşaat şirketlerinden Özyalçın Construction Ltd. tarafından yaratılan adanın en büyük toplu konut projesi Lavinium Park’la Girne ve Lefkoşa arasına yeni bir kent inşa edildi. Şehrin gürültüsünden uzakta ve şehre yakın mutlu yaşam alanları kurmak isteyenlere, 50 konutla sınırlı bir de kampanya başlatıldı. irne ile Lefkoşa arasında yeni bir kent inşa ediliyor. Kuzey Kıbrıs’ta gerçekleştirdiği bir birinden önemli projelerle adını duyuran, ülkenin önde gelen inşaat şirketlerinden Özyalçın Construction Ltd. adanın en büyük toplu konut projesi Lavinium Park’la geniş ortak kullanım alanları, üç yatak odalı apartman daireleriyle ülkede yükselen yaşam kalitesinin bir simgesi olacak site yarattı. Altı yüzme havuzu, sosyal paylaşım alanları yanı sıra, burada yaşayanlara aynı zamanda iş olanakları sunacak dükkan ve ofislerin de yer aldığı Lavinium Park’ın ilk etabında 300 konut tamamlandı. Özyalçın Construction Ltd. şehre yakın ve şehrin gürültüsünden uzakta bu muhteşem yaşam alanları için 50 konutla sınırlı bir de kampanya başlattı. Lavinium Park’tan daire almak isteyenler, 15 bin pound peşinatla, 8 yıla varan vadelerde bu dairelerin sahibi olabilecekler.
G
20 yıldır, yılda 350 konut bitirme kapasitesi Girne’de 1991 yılında Özyalçın Mühendislik ve Mimarlık Ofisi olarak özel sektöre ilk adımını atan Özyalçın Construction Ltd., bugün Kuzey Kıbrıs’ta inşaat sek-
töründe en iyiler arasında bulunuyor. 1993 yılında İnşaat Şirketi’ne dönen ve kendini yenileyerek yap sat işlerine adım atan Özyalçın Construction Ltd., 20 yıldır kendi şirket binasında satış, idari işler, proje, muhasebe, yönetim katı ve showroom’uyla faaliyet gösteriyor. 20 yıl içerisinde yıllık 350 konut bitirme kapasitesine ulaşan şirket, 350 çalışanıyla kusursuz bir hizmet veriyor. Zamanında teslim edilen yüzlerce taahhüt Özyalçın Construction Satış ve Pazarlama Müdürü Pelin Melundalı, binlerce mutlu aileyi ev sahibi yapmanın kendilerini de mutlu ettiğini belirterek, gerçekleştirilen binlerce inşaat, eğitimli ve güçlü çalışan kadrosu ve söz verilen zamanda teslim edilen yüzlerce taahhütleri yanında geniş makine parkı ile Kıbrıs’ın en güçlü inşaat firmalarından biri olduklarını söyledi. Melundalı, başarılarının haklı gururunu yaşayarak, tercih edilir firma olmalarını da buna bağladı. Akdeniz mimarisi ve modern mimari Şu anda birinci etabında 300 konutun tamamlandığı, adanın en büyük toplu konut projesi Lavinium Park
yanında, şirketin, Girne’de inşası tamamlanan müstakil ve ikiz villalarından da söz eden Melundalı, müstakil apartman projelerini de anlattı. Bunun yanında, Girne, Zeytinlik, Çatalköy, Bellapais’te Akdeniz mimarisi ve modern mimarinin bulunduğu, müstakil, apartman, havuzlu site, dükkan ve iş yerleri bulunduğuna dikkat çekerek; banka, üniversite, konut gibi özel taahhüt projelerinin de sürdüğünü kaydetti. Peşin ödemelerde vade ve taksitli ödeme paketleri Ödeme koşullarından da bahseden Satış ve Pazarlama Müdürü Pelin Melundalı, peşin ödemeler yanında, % 25 peşinat ve 10 yıllık vade seçenekleriyle satış yaptıklarını belirtti. Aynı zaman taksitli ödeme paketleriyle de müşterilerinin ödeme gücüne göre, değişken taksitli ödeme kolaylıkları sağladıklarına değinerek, peşinat olarak, ev, araba ve arsa da alabildiklerini irdeledi. Özyalçın Construction Ltd. olarak hedeflerinin zamanında teslim prensibini elden bırakmamak olduğuna dikkat çeken Pelin Melundalı, yakaladıkları kaliteyi korumanın da en büyük arzuları olduğunu vurguladı.
Birbirinden iddialı işlere imza attı Özyalçın Construction Ltd. Girne Bölgesi’nde birçok başarılı işe imzasını attı. Palmiye 1, Palmiye 2 sitesi, Platin Sitesi, Girne’nin en büyük sitesi olan Patara Sitesi, yine Girne deniz kenarında 4 bloktan oluşan Canary Court, satışı yeni tamamlanan Patalena Life gibi… Şirketin adını duyuran taahhüt işlerinden ise, ODTÜ Kalkanlı, Jasmine Casino, Çevik Birlik
Karargahı, Devlet Kimya Laboratuvarı 4. Etabı ve İktisat Bankası’na ait 4 adet şube binası örnek gösteriliyor. Köklü ve dev şirket Özyalçın Ltd’nin yanında Özyalçın Turizm ve Yatırım Ltd. Özbeton Yapı Ltd., Özyalçın Management Ltd., Perfectionist Estates Ltd. ve Yeşiltepe Petrol Ltd. aracılığıyla da hizmet sunuluyor. PK. 517 Girne/ Kuzey Kıbrıs. Tel: 0392 815 18 50 Fax: 0392 815 18 51
NORTH CYPRUS UK AUGUST 2011
41
42
NORTH CYPRUS UK AUGUST 2011
Haber
Girne’de kültür sanat fırtınası... 1. Uluslararası Girne Kültür ve Sanat Festivali son sürat devam ediyor. Birbirinden ünlü isimlerin verdiği konserlerle ve dolu dolu geçen etkinliklerle Girne’de adeta şölen havası yaşanıyor. 1. Uluslararası Girne Kültür ve Sanat Festivali, Girne Belediyesi’nin Vugar Butagev Enterprises Ltd, Shark Energy Drink ve Cyprus XP Travel ana sponsorluğunda başladı. Bu yıl ilki düzenlenen festival, yerli ve yabancı tanınmış müzik gruplarının vereceği konserler, tiyatro gösterileri ve çocuklara yönelik çeşitli etkinliklerle 26 Ağustos’a kadar sürecek. Girne Kalesi’nde CTP-BG Genel Başkanı Özkan Yorgancıoğlu, Turizm Çevre ve Kültür Bakanlığı Müsteşarı Şahap Aşıkoğlu ile Belediye Başkanı Sümer Aygın’ın açılış konuşmalarıyla start verilen festivalde konuşmaların ardından GAÜ Dans Akademisi öğrencileri dans, Folk-Der de folklor gösterisi sundu. Kale 10 bin mumla aydınlandı Yaklaşık 10 bin mumla aydınlatılan kalede tarih boyunca Kıbrıs adasına hükmeden Bizans, Lüzinyan, Venedik, Osmanlı ve İngiliz Sömürge dönemi canlandırılırken, kale avlusunda kurulan eski dönem pazar yerlerini andıran stantlarda da Kıbrıs kültürü, folkloru, aletleri ve yaşam şekli yansıtıldı. Festival kraliçesinin de seçildiği gecede, halka ve turistlere oteller tarafından ikramda bulunuldu. Yerli ve yabancı tanınmış sanatçı, müzik grubu ve tiyatrola-
rın sahne alacağı tüm etkinlikler Girne Amfi Tiyatrosu, Ramadan Cemil Meydanı, Atatürk Anıtı ve Barış Parkı’nda yer alıyor. Birbirinden ünlü isimler var Festival kapsamındaki tüm konser ve tiyatro gösterimleri saat 21:00’de başlıyor. 1. Girne Kültür ve Sanat Festivali’nde UB 40, Bulutsuzluk Özlemi, The Animals ve Mike Penders&The Searchers, Nil Karaibrahimgil konserleri de yer alıyor. Ankara Devlet Tiyatrosu’nun “Dün Gece Yolda Giderken Çok Komik Birşey Oldu”, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatrosu’nun “İstanbul Hatırası”, Adana Devlet Tiyatrosu’nun “Yaşar Ne Yaşar, Ne Yaşamaz” adlı oyunları da izlenecek.
FESTİVAL PROGRAMI =2 Ağustos Salı gecesi Girne Kalesi’nde festival açılışı. =3 Ağustos Çarşamba gecesi Girne Belediyesi Kent Orkestrası Girne Belediye Merkez sahnesinde konser verecek. =4 Ağustos Perşembe gecesi Ersen Sururi Orkestrası jazz konseri Liman konser sahnesinde gerçekleştirilecek. =5 Ağustos Cuma gecesi Türkiye’nin ünlü gruplarından Bulutsuzluk Özlemi Amfitiyatro’da konser verecek. =6 Ağustos Cumartesi gecesi verilecek olan The Animals ve The Searchers Konseri Amfitiyatro’da yer alacak. =8 Ağustos Pazartesi gecesi Latino Turko Latin Müzik Konseri Belediye Merkez Sahnesi’nde gerçekleştirilecek.
=15 Ağustos Pazartesi gecesi gerçekleştirilecek olan LTB Kent orkestrası konseri ise Belediye Merkez Sahnesi’nde yer alacak. =17 Ağustos Çarşamba gecesi İstanbul Büyükşehir Belediye Tiyatrosu Amfitiyatro’da bir oyun sahneleyecek. Oyun saat 20.30’da başlayacak. =18 Ağustos Perşembe akşamı Girne Merkez Sahnesinde Öldüren Şampanya konseri sunulacak. =19 Ağustos Cuma gecesi Amfitiyatro’da UB40 konseri yer alacak. =20 Ağustos Cuma gecesi Golden Horn Brass Band Girne Liman Sahnesi’nde bir konser verecek. =21-22-23-24 Ağustos geceleri ise Golden Horn Brass Band Merkez Sahnesi’nde konserler verecek.
=9 Ağustos Salı gecesi Liman Sahnesi’nde Öldüren Şampanya konseri yer alacak.
=20-28 Ağustos tarihler arasında Girne belediyesi Çocuk Orkestrası Girne barış parkı’nda konserler verecek. Çocuk Orkestrası’nın konserleri saat 19.00’da başlayacak.
=11 Ağustos Perşembe gecesi Girne Belediye Binası önünde Ersen Sururi Jazz orkestrası konseri yer alacak.
=25 Ağustos Perşembe gecesi Girne Belediyesi Kent orkestrası Belediye Merkez sahnesinde konser verecek.
=13 Ağustos Cumartesi gecesi Amfitiyatro’da Nila Karaibrahimgil bir konser verecek.
=Festival 26 Ağustos Cuma gecesi TC Devlet Tiyatroları tarafından sahnelenecek olan “Yaşar Ne Yaşar Ne Yaşamaz’ isimli oyunla sona erecek.
=14 Ağustos Pazar gecesi Amfitiyatro’da yer alacak olan Girne Belediyesi Türk Sanat Müziği Topluluğu Konseri ve NEV konseri dinlenebilecek.
Saatleri yukarıda belirtilmeyen tüm etkinlikler saat 21.00’de başlayacak
NORTH CYPRUS UK AUGUST 2011
43
44
NORTH CYPRUS UK AUGUST 2011
Mutfak
Ramazan öncesi el şehirgesi... Bir zamanlar Kıbrıs’ta Ramazan öncesinde köy kadınları her gece bir ailenin evinde toplanır, okunan şarkılar ve maniler eşliğinde el şehirgesi keserlerdi. Hazır şehirgeler çıkalı artık bu gelenek de mazide kaldı. ıbrıs’ta bir dönemler şehirgelerde elle yapılırdı. Bu kültür hazır şehirgelerin yaygınlaşmasıyla artık eskide kaldı. Özellikle Ramazan’dan önce köylerde yaşayan kadınlar bir araya gelerek şehirge keserlerdi. Ramazanda yiyecekleri şehirgeleri hazırlamak için hamur yoğururlar sonra da her gece bir ailenin evinde buluşarak Ramazanlık şehirgelerini hazırlarlardı. Biz de bu sayımızda, Baf’ın Aydın Köyü’nden Lapta’ya göçen Şifa Teyze’yle şehirge yapımını konuştuk. Avustralya’dan bu yaz tatilinde kendisini görmeye gelen kızı Müsteyde Abla’yla birlikte hem onların şehirge kesişlerini izledik, hem de eski günler hakkında sohbet ettik.
K
Ramazan öncesi şehirgeler hazırlanırdı Buğday unu, su ve yağ yardımıyla tutulan hamurun ardından küçük küçük parçacıklar halinde kesilen şehirgeler, kurutulmak üzere bir selenin içerisinde toplandı. 1940’lı yıllar ve öncesinde Kıbrıs’taki kadınların yaptığı bu şehirgeler özellikle Ramazan’dan önce kadınların bir araya gelerek yaparlardı. Şifa Teyze’nin de anlattığına göre, kurutulan bu şehirgeler Ramazan’da yapılan pirinç pilavının içerisine konulurdu. Şifa Teyze o günleri bizlere anlatırken şöyle diyor: Bu şehirgelerle pilav yapar sonra da şekerler yerdik. Eskiden öyle hazır yoktu alınıp yapılsın. Gündüzleri başka işler yapar, geceleri de bu işlerle uğraşırdık. Elle kesilen şehirgenin tadı bir başka olur. Şehirge keserken şarkılar söylenir maniler okunurdu Şifa Teyze’nin anlattığına göre, köy kadınları şehirge keserken bir yandan da şarkılar söyler, maniler okurmuş. Kimileri de masallar anlatırlarmış. Şifa Teyze o günlerin özlemiyle, bir yandan şehirge keserken bir
yandan da anlatıyor: “Yaşlı insanlar çok güzel manili şarkılar bilirdi. O dönemlerde çok eğlenceli günler geçerdi.” Gurbette çok zorluk çektik 40 yıldan buyanadır Avustralya’ya göç eden ve yaşamını orada sürdüren Müsteyde Abla’yla da kısaca sohbet ediyoruz. Yabancı bir ülkeye göç edişlerinin ilk yıllarındaki zorlukları anlatıyor. “İlk gittiğimizde çok zorluk çektik. Lisan bilmez, yer bilmezdik. Fabrikada çalışırken dil bilmezdik diye bizimle dalga geçerlerdi. Ailemiz ve memleketimizin özlemini duyardık. Canımız çektikçe gene alışkın olduğumuz yemekleri yapardık. Molehiya yapardık. Börek açardık. Tanıdıklarımızla bir araya gelir kebap yapardık. Nerede bir Türk görsek, sevinir hemen ahbap olurduk. Şimdi artık kırk yıl geçti. Şimdi oranın efendisi olduk. Ama memleketimizi ve ailemizi hep özlüyoruz.
45
NORTH CYPRUS UK AUGUST 2011
Haber
Banyo ve seramiklerde en son trendler Mepaş’ta! Mepaş, dünyayla bir arada, yılın en son çıkan ve en elit trendlerini evlerinize getiriyor. Kalite ve zarafetin hakim olduğu seramik, fayans, banyo ve tuvaletler yaşam alanlarınızı güzelleştiriyor.
nşaat sektörüne hizmet veren Mepaş, 39 yıl önce inşaat malzemeleri satarak başladığı serüvenine şu anda, geniş ürün yelpazesiyle dünyada en son trend seramik, fayans, banyo, tuvalet ve aksesuarları ve geniş ürün kapasitesiyle sunmaya devam ediyor. Girne ve Mağusa’da bulunan şubelerinde Türkiye’den ve Avrupa’dan en yeni ürünleri bulabileceğiniz Mepaş, dünyadaki yılın en son trendlerini evlerinize getiriyor.
İ
Finali üç boyutlu görüyorsunuz… Direktör Şaziye Arslankelle yenilikleri sürekli takip ettiklerini ve yurt dışında yapılan fuarlara da
katılarak, Kuzey Kıbrıs’a en son çıkan ve tescilli ürünleri getirdiklerini söyledi. Hizmet kalitesi ve müşteri memnuniyetinin kendileri için önemine değinen Arslankelle, tasarım konusunda da müşterilerine yardımcı olduklarını ve üç boyutlu sunumlarla finalde nasıl bir tasarıma sahip olacaklarının müşterilerine gösterildiğini anlattı. Bu yılın trendi dubarlarda büyük ebatlar Bu yılın trend renk ve modelleri hakkında da konuştuğumuz Arslankelle, duvarlarda 30’a 50, 30’ a 60, 60’a 60 büyük ebatta mermer ve porselenlerin çok yaygın olduğunu söyledi. Bunlara hareket katacak renk seçenekleri-
nin çok fazla olduğunu da belirten Arslankelle, sedefli dokuların, duvar kağıdı etkili mermerlerin bu yılın trendleri arasında olduğunu kaydetti. Murdum rengi, koyu bordo, koyu lacivert renklerinin ise bu yılın trend renklerinden olduğunu söyledi. Atmosferinizi kendiniz yaratın Arslankelle, bu yılın modasından bahsederken, “Belli trendler var. Ancak, her firma ve her tarza ait ürünler sunuyoruz. Her çeşit renkte, modern ve klasik tarzdaki ürünlerimiz bulunuyor. Kendinizin yaratmak istediğiniz atmosfere bağlı. Ürün seçeneklerimiz her zevke uygun mekanlar yaratmaya yetiyor” dedi. Aynı zamanda Mepaş’ta bir birinden çeşit ve renkte duvar kaplama ürünleri bulunduğunu ve bu açıdan da müşterilerine en yeni desenleri sunduklarını kaydetti. Sihirli banyolar Mepaş’ta değişik renk ve şekillerde duşlar, masajlı duşlar, jakuzi sistemleri, kompakt sistem duşlar da bulunuyor. 9 bin 500 TL’den başlayan fiyatlarla müşterilerine sunulan masajlı duşlar da bu yıl tercih edilen ürünler arasında. Mepaş’ta bulunan soft küvet de en ilgi çeken ürünlerden.
Dokunduğunuzda vücut şeklini alan küvet, aynı zamanda birçok tasarım ödülü almış. Bunun yanında birçok ödüllü model de Mepaş’ta bulunuyor. En son trendler burada sunuluyor.
Mepaş Ltd Tel: +90 392 366 4652 Email: mepasdesign@gmail.com Mustafa Kemal Bulvarı Reflexteam Plaza 1 Mağusa / KKTC
46
NORTH CYPRUS UK AUGUST 2011
47
NORTH CYPRUS UK AUGUST 2011
Haber
Tarihi su kemerleri restore ediliyor... Çamlıbel’deki tarihi su kemerleri restore ediliyor. Lapta Belediyesi’nin sürdürdüğü proje kapsamında yapılacak olan restorasyonla, tarihe tanıklık eden su kemerleri eski görünümünü kazanacak. apta Belediyesi’nin sürdürdüğü Çamlıbel Ekopark projesinde mevcut su kemerleri restore ediliyor. Bu proje kapsamında gerçekleştirilen su kemerlerinin restorasyonu, su kemerlerinin eski görünümüne kavuşmasını sağlayacak.
L
Kemerlerin doğal yapısına zarar verilmeden yapılan çalışmaların tamamlanması ile Çamlıbel Ekoparkı’nda büyük yol kat edilmiş olacak. Bitki ve çiçek ekimlerinin tamamlanması ile yeşeren park, araç park yerinin parke döşenmesi ile tamamlanacak.
Trafik düzenlemesi başladı Çatalköy’de yoğun bir şekilde süren altyapı çalışmaları yanında, trafik konusunda da çalışmalar sürüyor. Bu bağlamda, Çatalköy’deki yollar çizildi, bazı yollarda ise trafik akışı tek yön olarak yeniden düzenlendi.
Kıbrıs sokaklarında molehiya ayıklayan kadınlar… öklerinin arap ülkelerine uzandığı söylenen Molehiya, Kıbrıs mutfağının en bilinen lezzetlerindendir. Molehiya sebzesi çiftçiler tarafından yetiştirilip demet demet kesilerek satılır. Hepinize tanıdık gelecektir, yaz aylarında da konu komşu evlerde bir araya gelip sohbetlerle kahve ikramlarıyla eğlenceli hale getirip Molehiyayı ayıklarlar. Şimdilerde
K
her ne kadar eskisi kadar olmasa da Kıbrıs sokaklarında, balkonlarında Molehiyalarını ayıklayan kadınlarımıza rastlamak mümkündür. Geçtiğimiz günlerde Lefkoşa sokaklarında dolaşırken, Molehiya ayıklayan bir bayanla karşılaştık. Objektiflerimize böyle yansıyan bu Kıbrıs kadını, İngiltere’deki akrabalarına, bizim aracılığımızla selam gönderdi.
atalköy yeni çehresiyle modern bir görüntü kazanıyor. Muhteşem doğası ve şirin yapısıyla hem yerli halk hem de yabancıların ilgi odağı halinde olan Çatalköy’de bu ilgiyi hak eden adımlar atılmaya devam ediliyor. Bu çerçevede, Çatalköy’de başlayan yeni trafik düzenlemesi kapsamında, yol çizgileri yeniden çizildi. Hem trafiğe kolaylık sağlayan hem de beldede temiz ve düzenli bir görüntü oluşturan yol çizgilerinin yeniden çizilmesi Çatalköy halkı tarafından da büyük beğeni topladı. Bazı yollar tek yön oldu Öte yandan beldede bazı yollar da tek yön olarak düzenlendi. Çatalköy eski köy meydanından Olive Tree’ye giden yol güzergahında, yolun akışı kuzeyden güneye doğru
Ç
yapıldı. Bunun yanında da Bayram Özgüm Caddesi’nden Çatalköy Belediye binası önündeki yol, tek yöne çevrildi. Raşit Özüslu Caddesi’nden Mücahit Sokak istikametine gidiş tek yön olarak uygulandı.
48
NORTH CYPRUS UK AUGUST 2011
Haber
Kod adı: Venüs Yazarlığını, yönetmenliğini ve yapımcılığını Tamer Garip’in yaptığı, çekimlerine eylül ayında başlanacak ‘’Kod Adı Venüs’’ filmi, tanıtıldı.
KTC Başbakanı İrsen Küçük, Lefkoşa’da Golden Tulip Otel yer alan tanıtım etkinliğinde yaptığı konuşmada, Tamer Garip’i girişiminden dolayı kutlayarak, film sektörünün de ülkedeki her sektör gibi gelişme gösterdiğini söyledi. KKTC’nin doğal, turistik ve tarihi güzellikleriyle sektörün alt yapısını içinde barındırdığını ifade eden Küçük, Kod Adı Venüs’ün, film sektörünü daha da canlandırmasını beklediğini kaydetti. Projenin ülkenin tanıtımı, Türkiye ile işbirliği ve ülkedeki sanatçıların yeteneklerinin ortaya çıkarılması adına önemli olduğuna dikkati çeken Küçük, filmde rol alacak sanatçıları KKTC’de görmekten mutlu olduğunu ve projeye tam destek verdiğini söyledi.
K
Filmi çekmeye İngiltere’de karar vermiş Tamer Garip de filme, 2002 yılında İngiltere’de, eski İngiltere Kıbrıs Özel Temsilcisi Lort David Haney ile yemekteyken, İngiliz lordların Kıbrıs hakkındaki bilgilerinin yanlış olduğunu gördükten sonra karar verdiğini belirtti. Kıbrıs Türklerinin geçmişte yaşadığı acıları ve Kıbrıs tarihini dünyaya ilgi çekici şekilde sanatsal bir dilde anlatmak istediğini ifade eden Garip, filme yaklaşık 300 kişinin emek vereceğini kaydetti. Tanıtıma Türkiye’nin Lefkoşa Büyükelçisi Halil İbrahim Akça da katıldı.
10 ülkede gösterilecek Yakın Doğu Üniversitesi ana sponsorluğunda çekilecek ‘’Kod adı: Venüs’’ filminde, Venüs’ü Jolie M., Adamos’u Cihan Ünal, Fişenk Osman’ı Cengiz Bozkurt, Charles’ı Jonny Lee Kemp ve Kemal karakterini Serhat Harman canlandıracak. Filmde ayrıca YDÜ Sahne Sanatları Fakültesi öğretim görevlilerinden Arsen Gürzap, Murat Atak, Çetin Özen, Hilmi Özen, Ayşegül Atik ve Mehmet Bozkurt Kuruş da rol alacak. Eylül ayında çekimlerine başlanacak film, Mart 2012’de aynı anda 10 ülkede 250 sinemada Türkçe, İngilizce ve Almanca dublaj ve 7 dilde alt yazıyla gösterime girecek. Yasmin ve büyük görev Yasmin, kayıp uygarlık Atlantis’i araştırmak için İngiltere’den Kıbrıs’a gelen arkeolog bir baba ve deniz bilimcisi bir anneden 1930 yılında Kıbrıs’da doğar. 14 yaşında anne ve babasının esrarengiz bir biçimde kaybolmasıyla Yasmin yatılı bir okula okumaya Sussex İngiltere’ye gider. Yasmin Cambridge Üniversitesi arkeoloji bölümünde okurken babasını ona hatırlatan öğretmeni Charles’a aşık olur. MI6’d...e ajan olan Charles, Yasmin’i de MI6’e ajan yapar. Tecrübesiz olmasına rağmen Yasmin’in geçmişi, yetenekleri ve güzelliği bu görevi almasını sağlar. Yasmin adada ailesini bulmak ümidi
ile Charles’ın verdiği “Operation Sunshine” görevini kabul eder. 1956’da Charles’la birlikte Kıbrıs’a giden Yasmin’in görevi EOKA örgütü lideri Grivas’ı ortadan kaldırmaktır. Tarih ve heyecan Rum gizli örgütü EOKA’cı Adamos’u kendine aşık etmeyi başaran Yasmin EOKA’ya sızmayı başarır; bir yandan çocukluğunu geçirdiği ve bu adada kaybettiği ailesini ararken bir yandan da Adamos’la başardığı eylemler, Yasmin’i Grivas’a çok yaklaştırır. Kıbrıs Rum halkının EOKA’ya destek vermesi, adadaki İngiliz yönetimini zora sokar. Bu durumla başa çıkamayan İngiliz yönetimi, Kıbrıs Türk halkını ve Rum halkını karşı karşıya getirmek için harekete geçer. Kilisenin de yönlendirmesiyle EOKA örgütünün Türklere saldıracağını fark eden Kıbrıslı Türkler örgütlenmeye başlar ve 1957’de TMT’yi kurar. İngiliz’lerin Kıbrıs halkına uyguladıkları sert tutum Yasmin’in inançlarını sorgulamasına neden olur ve Yasmin taraf değiştirir. Yasmin artık ikili oynayan bir ajandır. Aşk ve ıstırap Yasmin’e babasını hatırlattığı nedeniyle Charles’a olan tutkusunu yenmeyi başaramayan Yasmin, görevleri ve hisleri arasında sıkışıp kalmıştır. 1963 yılına gelindiğinde Adamos ile yaşadığı ilişki artık dayanılmaz bir hale gelmiştir. Özgürlük mücadelesi verdiğine inandığı Adamos’un artık Türkleri katletmek için hazırlık yapması ondan soğumasına neden olur. 1963’te Kıbrıslı Rumlar’ın başlattığı katliamlar ile adada iç savaş tetiklenir. Adada çıkan iç savaş, dökülen kanlar ve gözyaşları Yasmin’nin ruhunda dayanılmaz bir ıstırap oluşturur. Kendini bu kaos ortamına ait hissetmeyen Yasmin olayların durması, kan dökülmemesi için mücadeleye girişir. Yasmin artık Türklerin haklı olduğuna karar verir ve üçlü oynayan bir ajan
durumuna geçer. 1963’den 1968’e kadar yaşanan iç savaş adadaki Kıbrıslı Türk’leri göçe ve gettolarda yaşamaya mecbur eder. Merhamet ve tutku Ailesi hakkında bazı bilgilere ulaşmayı başaran Yasmin yine de istediği sonucu elde edemez. Yaşananlar Yasmin’nin vicdanında derin sarsıntılara yol açar. Hayatında önemli bir dönüm noktası yaşayan Yasmin evsiz kalan Türklerin yaşadığı getolardaki insanlara yardım ederek, hem ruhunu arındırır hem de gönüllü hemşire olarak hizmet verir. Gettolarda kendisine daha önceden aşık olan Kemal’le karşılaşır. Yaşanan bu rastlantı yeni ve büyük bir aşkın başlamasını sağlar. 1974’de adadaki Yunan hayranı faşistlerin darbe yapması durgun denizleri yeniden fırtınalı olaylara çevirir. Darbe sonrası Kıbrıslı Rumlar bir kez daha Kıbrıs’lı Türkleri ve solcu Rumları ortadan kaldırmaya kalkınca, Türk askerleri adaya çıkarma yapar ve hem Türkleri hem de Rumları kurtarır. Yasmin ve Kıbrıs adasına benzerlik Yasmin ailesiyle beraber geçmişinin
yani saf olanın, güzel olanın peşindedir. Buna karşılık ruhunda yaşadığı üç önemli dönüm noktasına üç aşkı sığdıran Yasmin, yine bir dönüm noktası yaşayarak ruhunu en çok rahatlatan doğayla bütünleşmeyi seçer. Yasmin 1974’de doğayla beraber yalnız bir hayata çekilir. Eski üç sevgilisi onu günümüze kadar arar ama bulamaz. Etrafında inançları doğrultusunda ölen ve öldürülen insanlar, değişen, kaybolan ve parçalanan düşüncelerle hayatlar, kendini ve değerlerini sorgulamasına sebeb olan Yasmin, İngiliz-Rum-Türk ateşi içerisinde ailesini ve kendisini ararken ne kadarda Kıbrıs adasına benzediğini anlar.
49
NORTH CYPRUS UK AUGUST 2011
Haber
Kıbrıs’ın en güzelleri...
Kraliçelik tacı Sevilay İzanoğlu’nun iss Kuzey Kıbrıs Güzellik Yarışması tacı sahibini buldu. Salamis Bay Conti Resort Otel’de gerçekleşen 25. Miss Kuzey Kıbrıs 2011 Güzellik yarışmasında, 19 yaşındaki üniversite öğrencisi Sevilay İzanoğlu Miss Kuzey Kıbrıs 2011 güzeli seçildi. Bülent Günkut prodüksiyonu ve sunuculuğunda gerçekleşen yarışmada, İzanoğlu ayrıca Salamis Bay Conti Resort Otel güzeli de seçildi. Bayrak Radyo Televizyon Kurumu tarafından canlı olarak yayınlanan gecede, ikinciliği Nermin Dağaştı, üçüncülüğü ise Buse Tabakoğlu elde ederken; Hazel Kefsiz dördüncü, Emine Kepez de beşinci güzel oldu. 14 güzel kendi aralarında yaptıkları oylamada Elife Töre’yi ise dostluk güzeli seçti. Turizm Çevre ve Kültür Bakanlığı, BRTK, Salamis Bay Conti Resort Otel, Gençlik Dairesi, T Medya Reklam Ajansı ve Yakın Doğu Üniversitesi’nin
M
Dostluk Kraliçesi Elife Töre
yanısıra bir çok özel kuruluşun katkı koyduğu yarışmada Soyhan Bilgeer, Cevdet Aktepe, Angel-i ve Bahar Gökhan da şarkılarıyla geceye renk kattı. Birinci güzel 5, ikinci güzel 3, üçüncü güzel de 2 bin TL’lik para ödülünün
yanısıra, her üç güzel Avrupa’ya uçak bileti, Yakın Doğu Üniversitesi’nden tam burs ve çeşitli ödüllerin de sahibi oldular. Gecede ayrıca kısa bir süre önce hayatını kaybeden eski Miss Kuzey Kıbrıs güzellerinden Rüya Güneyli’nin ismi anons edilerek alkışlarla anıldı.
50
NORTH CYPRUS UK AUGUST 2011
Teknoloji
Asus’tan kaydıraklı tablet Tabletlere hareket geliyor. Kayarak açılan klavyesi ile yenilikçi Android tablet: ASUS Eee Pad Slider
Honda’nın yeni CR-V konsepti Şirket tamamen yeni CR-V SUV’unun ön izlemesini sunan yeni bir konseptin ilk resmi fotoğrafını basına dağıttı. SUS, Eee Pad Transformer ile yakaladığı başarıyı, Eee Pad Slider modeli ile devam ettiriyor. Daha satışa çıkmadan tasarımı ile 2011 Uluslararası Mükemmel Tasarım Ödülü (International Design Excellence Awards 2011) kazanan Eee Pad Slider, inci beyazı ve metalik kahverengi renk alternatifleri, kayarak açılan klavyesinin yanı sıra yeni Google Android ™ 3.1 işletim sistemi (Android ™ 3.2 yükseltilebilir *) ve güçlü multimedya özellikleri ile tablet pazarına meydan okuyor. 178 derecelik görüş açısına sahip IPS ekranı, kullanıcılara zengin görsel deneyim sağlarken, USB portu, Micro SD kart okuyucu ve mini-HDMI portu ile de zengin bağlantı olanakları sunuyor. Klavye kullanımı ile de e-posta ve blog post gönderilerinde daha kolay ve hızlı giriş sağlıyor.
A
Üstün Multimedya Deneyimi NVIDIA® Tegra™ 2 çift çekirdekli işlemci desteği sayesinde ASUS Eee Pad Slider ile internette gezinirken, HD film izlerken, müzik dinlerken ya da hepsini bir arada yaparken hız ve performans farkını hissedeceksiniz. HD video kaydı yapabilen ve Surround ses sistemine sahip Eee Pad Slider üzerinden her türlü multimedya dosyasını izleyebilir, kendi eğlence sisteminizi oluşturabilirsiniz. 178 derecelik görüş açısı ve 16:10 altın orana sahip parlak IPS ekranı eşsiz bir görüntü deneyimi sunarken Corning® Gorilla® Glass cam çizilmelere karşı ekranınızı koruyor. 10 parmak multi-touch ekran desteği kullanıcılara konforlu ve sezgisel dokunma deneyimi sunuyor. Ön yüzündeki 1.2 MP kamera ve arka taraftaki 5MP’lik kamerasıyla kullanıcılara video konferansı yapma ve çarpıcı fotoğraflar çekebilmelerine olanak tanıyor. Ultra mobil verimlilik Bir ekran klavyesi ile karşılaştırıldığında, ASUS Eee Pad Slider’ın kayarak açılan klavyesi kullanıcılara daha hızlı ve daha konforlu yazı yazma deneyimi sağıyor. Böylece kullanıcılar her yerde ve her zaman daha üretken hale geliyor. Ön yüklü olarak gelen Polaris® Office 3.0 ile Eee Pad Slider, kullanıcılara, belgelerini,
hesap tablolarını, sunum dosyalarını ve ofis belgelerini görüntüleme ve düzenleme imkanı sağlayarak, profesyonel Mobile Office çözümü sunuyor. Cihazlar arasında sorunsuz veri transferi için kullanıcılara destek olan ASUS’un web destekli depolama alanı WebStrorage’da bir yıl sınırsız depolama alanı ile en sevdiğiniz şarkı, film ve resimleri yedekleyebilir ve paylaşabilirsiniz. 16 / 32 GB eMMC yuvası, USB portu, Micro SD kart okuyucu ve mini-HDMI portu ile Eee Pad Slider, üstün verimlilik ve eğlence merkezi haline geliyor. Geleceğe yön veren bulut deneyimi Google’ın devrim niteliğindeki, tabletler için tasarlanmış ve en uygun hale getirilmiş işletim sistemi Android™ 3.1 işletim sistemine (Android™ 3.2’ye upgrade imkanlı) sahip Eee Pad Slider kullanıcılara eksiksiz bir web deneyimi sunuyor. Adobe® Flash®** desteği ile zengin ve sürükleyici içeriği kullanıcılarının parmaklarının ucuna getiriyor. MyNet ile dijital medyanın kolay bir şekilde kablosuz olarak evdeki network cihazlarından akışı sağlanır. Böylece HD videoları ve müzikleri HDTV’de ya da masaüstü PC’de oynatabilirsiniz. MyLibrary, internetten indirdiğiniz kitapları, dergileri, gazeteleri erişilmesi kolay bir dosyada toplama olanağı sunarken, MyCloud müzik, video, fotoğraf gibi tüm dijital içeriklere tam erişim sağlamaktadır. Kullanıcılar aynı zamanda Mac ya PC sistemlerine uzaktan erişim için MyCloud’u kullanabilir, Eee Pad Slider’ın yeteneklerini geliştirmek için değişik uygulamalara erişebilirler. Son olarak, Eee Pad Slider, Google Android™ Marketi ile yüz binlerce aplikasyonu (Angry Birds, Facebook, Twitter gibi) kullanıcıların beğenisine sunuyor.
R-V Konsept, üretim otomobilinde kullanılacak tamamen yeni platformu temel alıyor. Konsept araç CRV’ye göre bir dizi değişiklik barındırıyor. Bu değişiklikler SUV’a daha sportif bir duruş kazandırmak üzere tasarlanmış. CR-V Konseptin ön kısmı otomobilin çevresini saran, ön cepheye mevcut otomobile göre daha iyi entegre olan bir ön tampon içeriyor. Mevcut CR-V’deki ızgaraya göre çok daha baskın olan yatay üç çubuklu ön ızgaranın her iki yanında,
C
eskisine göre küçültülmüş farlar bulunuyor. Honda ön kısımdaki tarz değişiklikleri sayesinde aerodinamik yapının mevcut otomobile göre çok daha iyileştiğini iddia ediyor. Japon şirketi, otomobilin yük taşıma kapasitesini arttırmayı amaçlayan daha düşük bir zemine sahip tamamen yeni, daha ferah bir iç kısma sahip olacağını belirtiyor. Honda şimdilik motor konusunda ayrıntıları açıklamadı, ama verimin ve yakın ekonomisinin artacağını söyledi.
iPhone 5 için 10 milyon sipariş! ylül ayında ucuz fiyatlı iPhone 5 serisini çıkarmaya hazırlanan ABD’li teknoloji devi Apple’ın yeni nesil akıllı telefonlar için Tayvanlı üretici Pegatron’a 10 milyon adetlik bir sipariş verdiği ortaya çıktı. Gelen haberlere göre şirket sevkiyatları eylül ayında yapacak. Daha önce şirkete yakın kaynakların verdiği bilgilere göre Apple’ın ucuz fiyatlı iPhone’u 200 dolardan piyasaya çıkaracağı belirtildi. Yeni iPhone’ların boyutunun iPhone 4’ten 3’te 1 oranında daha küçük olacağı konuşuluyor. Bunun yanı sıra Apple’ın iPhone 4s adlı bir üst model çıkaracağı da ifade ediliyor. Yeni nesil cihazın Apple’ın yeni A5 işlemcisi, 8 megapiksel kamera ve daha geniş bir ekrana sahip olması bekleniyor.
E
Dünya’nın en küçük fotoğraf makinesi! Dünyanın en küçük ve hafif dijital değiştirilebilir lens sistemli aynasız fotoğraf makinesi “PENTAX Q” alnızca 3.1 cm genişliğindeki gövdesi ile PENTAX Q modeli, dünyanın en küçük ve en hafif aynasız fotoğraf makinesi olma özelliğine sahip. Profesyonel SLR fotoğraf makinesinin üstün performansına sahip Q modeli, 12.4 megapiksel yüksek çözünürlük, arka aydınlatmalı 1/2.3-inç CMOS sensör ve yeni geliştirilen süper-kompakt Q-mount lensler gibi özellikleriyle, geniş teknik özellikler sunuyor. Saniyede en fazla beş kare yüksek hızda sürekli çekim; ISO 6400 yüksek hassasiyette düşük ses; üstün nitelikli magnezyum alaşımlı gövde kapla-
Y
ması ve 460 000 noktacıklı, 170° geniş açılı büyük 3’’ LCD ekran gibi özellikleri sayesinde cihaz kesintisiz ve son derece güvenilir bir performansa sahip.
51
NORTH CYPRUS UK AUGUST 2011
Haber
Moğol mutfağı büyülüyor Bellapais ve Girne manzarasıyla eşsiz lezzetleri bir arada sunan Zone Restoran, Kıbrıs’ta bir ilke adım attı. Tüm dünyada büyük ilgi gören Moğol mutfağını iki yıldan buyanadır Zone Moğol Restoran’ıyla Kıbrıs’a taşıdı.
irne’nin gözde yerlerinden, tarihin ve doğanın iç içe olduğu Bellapais’te bir birinden güzel lezzetler Zone Restoran’da buluştu. Zone Restoran, adada bir ilke imza atarak, Moğol mutfağını Kıbrıs’a getirdi. Kendinizin seçtiğini, çeşit çeşit soslar ve baharatlarla, sebze ve et çeşitleriyle her defasında farklı tatların yaratıldığı Moğol Restoran’ında hem Kuzey Kıbrıs’ın en güzel manzarası hem de kendi damak zevkinizi bulacağınız Moğol mutfağıyla unutulmaz bir yemeğin keyfine varabilirsiniz.
G
Yerli ve yabancıların uğrak yeri İki yıl önce hizmete giren Zone Restoran, Kıbrıs’ın en görkemli manzarasının bulunduğu Bellapais’te üç katlı bir binada üç farklı konsepte hizmet vermeye başladı. Kıbrıs’ın en taze balıkları ve balık yemeklerinin bulunduğu Zone Balık Restoran’ı, Kıbrıs kültürünün vazgeçilmezlerinden, kebap yemeklerinin ve mezelerinin özenle sunulduğu Zone Meyhane ve Kıbrıs’ta bir ilk Zone Moğol Restoran’ıyla müşterilerine hizmet veren Zone Restoran yerli ve yabancıların odak noktası olmayı başardı. Tarihten gelen gelenek Moğolların en bilinen ismi Cengizhan, Çin’i 400 yıl egemen-
liği altına almasıyla bilinir. Moğollar, göçebe bir ırktılar ve gittikleri yerlerde avlanmayı severlerdi. Tarihin tozlu yapraklarına bakıldığında, savaşçı bir topluluk olan Moğollar, öldürdükleri kişilerin kalkanlarını alır, kalkanı ateşe atar ve üzerinde de öldürdükleri hayvanların etlerini ve çeşitli sebzeleri atar ve yemek pişirirlerdi. Bu yemeklerini de kılıçlarıyla karıştırırlardı. Hala
söyledi. Moğol Restoran’ının çok özel lezzetleri bir arada topladığını belirten Erener, bu mutfağın hem eğlenceli hem de yaratıcı olduğunu kaydetti. Söylediğine göre, Türkiye’de Moğol Mutfağı açıldığı zaman son on yıla damgasını vurmuş. Aynı zamanda Kuzey Kıbrıs’ta da bir kere Moğol Mutfağını deneyenlerin sürekli müdavimi olduğunu belirtiyor.
günümüzde, Moğol yemekleri kalkana benzer bir tavanın üzerinde pişiriliyor. Ve bu kültür, şu anda Kuzey Kıbrıs’ta da ilk olarak Zone Moğol Restoran’ında sunuluyor.
Kendi yemeğinizi kendiniz yaratıyorsunuz Moğol Mutfağı’nda önce ne yiyeceğinize karar veriyorsunuz. Balık, karides, tavuk, hindi, dana ve kuzu seçeneklerinden bir tanesini tabağınıza aldıktan sonra, 15 çeşit sebzeden istediğiniz sebzeyi seçiyorsunuz. Eğer ilk gidişinizse, damak tadınıza uygun sosları onların yardımlarıyla seçerek tabağınıza koyuyorsunuz. Ayrıca seçenekleriniz arasında pilav ve noodls var. Ardından da sizin yarattığınız yemeği, sizin için pişirip, sunuyorlar. Moğol Menüsünde bir porsiyon yiyecekseniz fiyat 35 TL, eğer sınırsız yemek istiyorsanız fiyatı 45 TL.
Moğol mutfağı hem eğlenceli hem yaratıcı Moğol Mutfağı hakkında bizlere bilgiler veren Zone Restoran işletmecisi Ümit Erener, Moğol barbeküsünü ilk kez Kıbrıs’a getirmenin mutluluğunu yaşadıklarını
Taze balığın adresi… Uzun yıllar balık konusunda deneyim kazanan Ümit Erener, balık restoranından da bahsediyor. Zone Balık Restoran’ında iki tip menü bulunuyor. Soğuk mezelerin ardından sıcak mezeler ve balıklar
geliyor. İkinci menüde ise yine soğuk mezeler veriliyor ve yiyeceğiniz balığı kendiniz seçiyorsunuz. Ümit Erener, aynı zamanda bir konuda da bizleri uyarıyor. “Biz taze balık satıyoruz. Ancak bir konuda insanları bilgilendirmek istiyorum. Kıbrıs’ta deniz levreği veya çipurası denen bir şey yok. Böyle bir ayrım yapanlar insanları kandırıyorlar” diyor. Meyhane keyfi de bir başka Kıbrıs yemek kültürünün en güzel sunan yerlerden bir tanesi olan Zone Meyhane’de ise 16 çeşit soğuk meze yanında, sıcak meze-
ler ve tavuk, et kebap çeşitleri sunuluyor. Masanızda bulunan bir yüzü yeşil, bir yüzü kırmızı olan kartın kırmızı yüzeyini çevirene dek masanıza servis sürüyor. Alkollü ve alkolsüz içeceğin de sınırsız olduğu mekanda, kişi başı ödeyeceğiniz miktar ise 70 TL. Eğer sizde Kuzey Kıbrıs’ta zengin tarih ve doğal güzellikleri ayağınızın altına alıp farklı lezzetleri tatmak istiyorsanız, Pazar günleri dışında diğer günlerde Zone Restoran’a uğramalısınız… Yaya Sokak Bellapais/ Girne 0 533 870 24 66- 0 533 880 22 22 Email: zone_restaurant@hotmail.com
52
NORTH CYPRUS UK AUGUST 2011
Köylerimiz Yazı Dizisi 25
Eski bir kiliseye 1900’lü yılların başlarında köylüler tarafından eklenen minare, köye isim de verdi.
Kıbrıs’ta minaresi ile ünlü bir köy: Minareliköy
M
inareliköy’deyiz ... Erenköy’de Koççina’da zorunlu askerlik görevimi yaparken, çok ilginç bir “Minareliköy” anısı yaşamıştım... Köydeki askeri birliğin 1974 sonrası ilk “Kıbrıs”lı komutanı Metin Eray’dı... Biz O’nu hep Metin yüzbaşı olarak bildik ve ben dahil tüm askerleri çok sevdik... 1964 yılındaki Erenköy mücadelesinde toprağa düşüp, Şehitlik’te yatanlardan biri de şimdilerde albaylıktan emekli olan Metin Eray’ın ağabeyi, Mehmet Mazhar Eray’dı... 20’li yaşlarımdaydım. Kıbrıs’ı çok iyi bildiğim konusunda herkesle kavga edebilirdim ama ne ilginçtir, Minareliköy diye bir köyün adını ilk defa bir şehidin mezarında okumuştum. Ve ne ilginçtir, ne de büyük bir şeref olmalıdır
ki; Erenköy’de 1974 sonrasının ilk Kıbrıslı komutanı, bir şehidin kardeşiydi... Minareliköy adını duyduğumda hep aklıma komutanımız ve şehit kardeşi gelir... İşte şimdi köyündeyiz bizim komutanın... Minareliköy, ya da eski adıyla Neo Khorio (Neohoryo diye okunur) 1974 öncesi karma bir köydü. Değirmenlik’in dar coğrafyasına sığmayan Rumlar’ın da yerleştiği bu köyde Rum nüfusu bin 300, Türk nüfusu ise 250 civarındaydı... Türkler, 1963 yılındaki çatışmalarla birlikte köyden kaçarak Cihangir, Beyköy ve Lefkoşa’ya yerleşmişti... 1974’ten sonra tümüne yakını geri döndüğünde, ne yazık ki zaten kerpiç olan evlerinin çoğu yerle bir olmuş durumdaydı.
Çoğunu da Rumlar yıkmıştı... Minareliköy’e adını kiliseden çevrilip cami yapılan köy camisinin “ilginç minaresi” veriyor... Minareliköylü tanınmış turizmcilerimizden Halil Tahiroğlu’ndan derlediğimiz bilgilere göre bu caminin minaresi hep taştan yapılmış... Başka camilerin minarelerinde “alem kısmı” genellikle metalden yapılıyor... Hani caminin minaresinin en ucu var ya... İşte orası. Minareliköy’de bu kısım da taştan... Caminin etrafındaki eski Türk köylerinin kalıntıları hala duruyor. Cami ile bitişik eski ilkokul ise sadece eski bir yıkıntı... Ve de yazık aslında... Köylü çok varlıklı isimler olduğunu da biliyoruz çünkü... Ya da devlet sahip çıkmalı diye de görüş belirtiyoruz... Neyse; Minareliköy’deyiz... Köyün
eski sakinlerinin büyük çoğunluğu Konya kökenli... HalilTahiroğlu’nun anlattığını göre kendileri dahil bir grup köylü ise İstanbul’dan gelen Osmanlı ailelerinden... Halil Tahiroğlu anlatıyor: “Eskiden köy bugünkü Haspolat’ın yakınlarındaymış... 1826 Mora İsyanı sonrası Kıbrıs’a da yansıyan Elen milliyetçiliği köyü ve köylüleri şimdiki Minareliköy’ün olduğu bölgeye taşımış. Neyzen Mehmet bey ya da Neyzen Mehmet efendi Osmanlı ordusunda bir komutanmış ve O’na bizim köyün az ilerisinde bir çiftlik vermişler... Bin dönümlük bu çiftlik hala vakıf malıdır ve satılamaz... Köyde bizim aile dahil, bir çok ailenin bu vakıfa ait çiftlikte toprağı vardır.” Tahiroğlu’nun anlattığı Neyzen Çiftliği
KKTC Temsilcisi:
İlker Yıldırım Tel: 0533 8420302 Email: groupmondial@hotmail.com Email: mondialparis@hotmail.com
53
NORTH CYPRUS UK AUGUST 2011
Köylerimiz
İlginç bir Minareliköy manzarası... Evin dışındaki verandaya eski ve de tarihi olduğu anlaşılan bir piyano yerleştirilmiş... Saksı altlığı olarak kullanılıyor...
Minareliköy’de çiftçilik hala en geçerli meslek ancak eskisi kadar değil..
Minareliköylü gençlerin en büyük eğlencesi futbol... bu gençleri de futbol idmanına giderken görüntüledik
Kamil Onbaşı
Eski Kıbrıs mimarisinin kemerli verandalı evlerinden bir kaç tane de Minareliköy’de kaldı...
450 yıllık Mazı Meşesi koruma altında... Ağacın 1985’teki yangından ve yaşlılıktan kalan kovuklarında güvercinler yaşıyor
Köy ilkokulu adını Minareliköylü Erenköy Şehidi Mehmet Eray’dan alıyor
Rumlarınkinden fazlaydı” diyor... Köyde uzun yıllar arpa ve buğday ekildi... Su da bol olduğu için sebze – meyve üretimi de yapıldı. Kamil Onbaşı eskiden köyde hayvancılığın da hayli geniş alanda yapılıyor olduğunu anlatırken, şunları ekliyor: “Gerek bizim gerek Rumların çok davarı vardı. Başpınar’daki pınar da Türklerindi... O günler değişikti... Sanki daha iyiydi...” Köyde su şebekesi Değirmenlik Belediyesi tarafından Türkiye Cumhuriyeti Yardım Heyeti’nin katkıları ile değiştirildi. Yaklaşık beş buçuk kilometrelik boru dşendi. Köy yolları yenilendi. Köye isim kaynağı olan caminin kiliseden çevrildiği ve 1900’lü yılların başlarında ünlü minaresinin eklendiği kaydediliyor... Şu anda köy nüfusu bin 200 civarında... 700 kadar seçmeni olan köyde Minareliköylü yerliler yanında, Baf’ın Vretça (Dağaşan) köyünden ve Türkiye’den göçmenler de yaşıyor... Köyün camisindeki minare kadar, bir de Meşe ağacı var çok ünlü olan... Mazı Meşesi ya da Kıbrıs Meşesi olarak da bilinen bu ağaç en az 450 yaşında... Orman Dairesi tarafından Alevkaya Bölge
Şefliği’ne bağlı olarak korunuyor. Pek korunmuşa benzemiyor aslında çünkü 1985 yılında “Nobel ağaç katletme ödülüne layık” Kıbrıslılar tarafından yakılmak istenmiş... Yuvarlak bir yapıya sahip ve en az 12 metre yksekliğinde, 5 metre çevre genişliğindeki ağaç, yakılmaya ve her türlü hırpalanmaya kaşrın hala ayakta.. Güvercinlerin de ilginç bir konağı gibi görev yapıyor... Köyde siyasi partilerin büyük çoğunluğunun yaklaşan seçimlerle birlikte faaliyetleri artmış... Bir çok büyük partinin köyde lokali yer alıyor... Minareliköy futbol takımı Bölgeler Terfi Müsabakaları’nda mücadele edecek... Köyün, Erenköy şehidi Mehmet Mazher Eray’dan ismini aldığı bir de ilkokulu var... Köyün en ciddi sıkıntısı, gençlerin işsizliği... Lefkoşa’ya yakın olması nedeniyle, çok sayıd amemur ve devle tişçisinin yanında, işsiz sayısı da oldukça yüksek... Köyde Rumların çok büyük önem verdiği Apostolos Andreas adına bir de kilise var. Tarihi bir kilise olan bu dini yer, 1974 öncesi oldukça kötü bir yenilemeden geçirilmiş. Şu anda bakımı yapılmazsa, her an yıkılacakmış gibi duruyor...
Minareliköy’deki Ayios Andreras Kilisesi yıkılmaya yüz tutmuş durumda...
54
NORTH CYPRUS UK AUGUST 2011
Hazırlayan
‹ç Hastal›klar› Uzman›
Dr Okan Dağlı dagliokan@gmail.com
Yaz aylarının 1 numaralı hastalığı: Besin Zehirlenmeleri
Y
Hem İngiltere’de hem KKTC’de dağıtılan TEK Gazete!
“Sizin Gazeteniz” North Cyprus: 0533 863 5341 UK: +44 7958 352411 Email: zorlucezaroglu@yahoo.co.uk
iyecek ve içeceklerin saklanması, hazırlanma ve sunulma aşamalarında uygun sağlık koşullarının olmaması, besin zehirlenmelerinin önemli bir sorun haline gelmesine yol açıyor. Süt ve süt ürünleri, kremalı yiyecekler, tavuk mamülleri, mayonezli, yumurtalı yiyecekler, pişirilip uygun koşullarda saklanmayan etler, deniz ürünleri, bozulma riski en yüksek gıdalar arasında yer alıyor. Akdeniz diyetinin vazgeçilmez unsurları olan meyve ve sebze ağırlıklı beslenmenin en sağlıklı beslenme biçimi olduğunda uzmanlar birleşiyorlar. Besinlerin hazırlanması sırasında temizlik kurallarına gereken özenin gösterilmemesi, besin zehirlenmelerine yol açabiliyor. Besin zehirlenmeleri kontamine yiyecek ve içeceklerle oluşuyor. Besinler ve içecekler infeksiyona yol açan mikroorganizmalarla veya toksit maddelerle bulaştıklarında zehirlenmeye neden oluyorlar. Besin zehirlenmeleri az gelişmiş ülkelerde daha sık gözleniyor. Bunda yetersiz çevre koşulları, toplumun düşük eğitim düzeyi de önemli rol oynuyor. “Gelişmiş ülkelerde de besin zehirlenmesi görülüyor. Bunda ise artan yaşlı nüfus, bağışıklığı baskılanmış hasta sayısındaki yükseliş, çok büyük ölçeklere varan besi hayvancılığı ve tavukçuluk nedeniyle potansiyel rezervuarların artması etkili oluyor. Ev dışında daha çok yemek yenmesi de zehirlenmelere neden
olan faktörler arasında yer alıyor”. Yiyecek ve içeceklerin saklanması, hazırlanması ve sunulması aşamalarında uygun sağlık koşullarının olmamasının besin zehirlenmelerinin önemli bir sorun haline gelmesine yol açmaktadır. Ayrıca; “Kişisel hijyene dikkat edilmemesi, suların kirli olması, lağım sularının uygun şekilde izolasyonunun yapılmaması, dezenfeksiyonun yetersiz olması, taşıyıcıların tedavi edilmemesi, besin zehirlenmelerine neden oluyor. Besin zehirlenmelerinin belirtileri tabloya yol açan bakterinin özelliğine göre değişiyor. Ancak pek çoğunda, bulantı, kusma, ateş, karın ağrısı, kanlı-mukuslu olabilen ishal, özellikle kolera gibi şiddetli ishal ile seyreden tablolarda su kaybı belirtileri ile oluşuyor. Süt ve süt ürünleri, kremalı yiyecekleri, tavuk mamülleri diğer kümes hayvanlarının etleri ile hazırlanan yiyecekler, mayonezli, yumurtalı yiyecekler, pişirilip uygun koşullarda saklanmayan etler, deniz ürünleri, bozulma riski yüksek yiyeceklerdir.” Neler yapılmalı? Besinlerin henüz çiğ olduğu dönemde hijyen kurallarına sıkı bir biçimde uyulması enfeksiyon önlenmesinde alınacak en etkili önlem olarak kabul ediliyor. Bunların yanısıra canlı hayvanların hastalıklardan korunması, hasta ya da taşıyıcı hayvanların yok edilmesi, insanlar için toksik düzeylere ulaşabilen ilaçların
hayvanlara verilmemesi, kesim işlemlerinin yapıldığı yerlerin de temiz olması gerekiyor. Uygun besinlerin tam bir pastörizasyondan geçirilmelidir. Pişmiş besinlerin yeteri kadar soğuk olan dolaplarda saklanmadan tekrar tekrar ısıtılarak yenmesinin de, kalabalık kitlelerin besin zehirlenmesindeki en önemli nedenlerdendir. “Salmonellesis kaynağı olabilen yumurtalar, 3 hafta içinde tüketilmeli, satış yerlerinde 20 derecede, evlerde 8 derecenin altında saklanmalıdır. 10 dakika süreyle besin maddelerinin kaynatılması, (50-55 derece) parazitleri ve bakteriyel patojenlerin çoğunu öldürür” Tedavi nasıl yapılıyor? Besin zehirlenmelerinin tedavisinde sıvı ve elektrolit kayıplarının yerine konması temel prensip olarak kabul ediliyor. Ağızdan dehidratasyon tedavisi ile kaybedilen sıvının yerine konulmaya çalışılmaktadır.“Şayet bulantı, kusma, şiddetli ise sıvı kaybı bulguları mevcut ise parenteral sıvı tedavi uygulanır. İshal tablosunda ağızdan beslenme kesilmemelidir. Spazmotik ilaçların ishal tedavisinde yeri yoktur. Özellikle invaziv bakterilerin neden olduğu tablolarda barsak hareketlerini azaltarak infeksiyonun yayılmasına yol açabilir. Klinik bulgular ile düşünülen bakteriyel enfeksiyona uygun antibiyotik tedavisine başlanır. Başlangıçta yapılan dışkı kültürleri ile tabloya yol açan bakteri tanısının konulması mümkün olabilir.
Her besin zehirlenmesinde antibiyotik etkili değildir. Besin zehirlenmelerin seyri iyi bir destekleyici tedavi ve uygun antibiyotiklerle oldukça iyidir ve genellikle komplikasyona yol açmazlar.” Bakteri türü Kuluçka süresi Belirtileri Bulaştığı besinler Stafilacocous aureus 2-4 saat kusma, karın ağrısı, ishal, dondurma, krema, mayonez, patates salatası Basillus Cereus 1-6 saat karın ağrısı ve kusma tahıldan yapılan yemekler pilav ve süt ürünleri Clostridrum perfingens Tip A 8-14 saat kramp şeklinde karın ağrısı, ishal, pişirilip saklanmış etler nadir olarak ateş ve kusma Vibrio parahaemolyticms 12-24 saat ishal ve karın ağrısı deniz ürünleri Compylobacter feyuni 1-7 gün ateş, aşırı gaz, ishal, karın ağrısı süt, dondurma ve kontamine besinler Versinia enterosolitica 1-7 gün ateş, kanlı ishal, karın ağrısı süt, dondurma ve kontamine sular Salmonella infeksiyonları 6-48 saat karın ağrısı, ateş ve ishal süt, süt ürünleri ve yumurta Shigella türleri 24-72 saat karın ağrısı, ateş, kanlı mukuslu ishal kontamine su ve besinler E. Coli tipleri tiplerine göre şiddetli ishal karın ağrısı, kontamine su ve yiyecekler kuluçka süresi değişir ateş, bazen kanlı ishal,Kolera 24-72 saat şiddetli ishal ve dehitratasyon kontamine su ve besinler Clostridum batinilum 12-72 saat görme bozukluğu, yutma güçlüğü, ev konserveleri.
NORTH CYPRUS UK AUGUST 2011
55