Başarı Gazetesi 2. Sayı

Page 1

g Başarı Koleji, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı'nı 27 Ekim Çarşamba günü konferans salonunda coşkulu bir törenle kutladı. Tören, müzik öğretmenimiz Eren Göçmen eşliğinde Ulu Önder Mustafa Kemal ATATÜRK, silah arkadaşları ve şehitlerimiz anısına saygı duruşu ve ardından okunan İstiklal Marşı ile başladı. Sayfa 7'de

Sayı: 2

Özel Akdeniz Başarı İlköğretim Okulu

g 1 Ekim 2010 Perşembe günü Başarı Koleji'nde öğrenci meclisi seçimleri yapıldı. Büyük bir coşkuyla yapılan seçimlerde adaylar birbirleriyle kıyasıya yarıştılar. Birinci kademeden başkan yardımcılığı için 8, ikinci kademeden başkanlık içinse 5 adayın yarıştığı seçimler sırasında tüm okulda bir hafta boyunca seçim coşkusu yaşandı. Sayfa 5'de

Kasım 2010


2. Sayfa olduğunun bilincinde olmalıdırlar. Bunun yanında; anne babalar objektif, dengeli, sabırlı ve kuvvetli olmaya özen göstermelidirler. Ergeni başkalarının önünde eleştirmemeye, davranışlarını başkalarıyla kıyaslamamaya özellikle dikkat etmelidirler. Ergenin artık bir çocuk olmadığının, sözle ve davranışla hatırlatarak, onun için gerekli olan destek ve güveni sağlamalıdırlar. Kısaca, kuşaklar arası çatışmaları ortadan kaldırmak için yetişkinlerle ergenler arasında dengeli ve düzenli bir iletişim kurarak diyalogu gerçekleştirmek ve ortak değerler oluşturmak, en akıllı çözüm yolu olmaktadır.

Mithat ŞEVİK - Rehberlik Uzmanı

Anne Babalara Altın Öðütler B

aşarı Koleji´nde gerçekleştirilen "Anne Babanın Çocuğunun Eğitimi Üzerindeki Etkisi" konulu seminerde konuşan Artı Gelişim Psikolojik Danışmanlık Merkezinden Psikolog Selda Coşar, aile içerisindeki iletişim ve iletişimsizliğe etken olan nedenleri açıklayarak, “Okullarında başarıyı yakalamak isteyen öğrenciler, ancak sağlıklı aile ortamlarında yetişmesi sonucu bu başarıyı yakalayabilir” diye konuştu. Başarı Koleji´nde gerçekleştirilen "Anne Babanın Çocuğunun Eğitimi Üzerindeki Etkisi" konulu seminerde konuşan Artı Gelişim Psikolojik Danışmanlık Merkezinden Psikolog Selda Coşar, aile içerisindeki iletişim ve iletişimsizliğe etken olan nedenleri açıklayarak, “Okullarında başarıyı yakalamak isteyen öğrenciler, ancak sağlıklı aile ortamlarında yetişmesi sonucu bu başarıyı yakalayabilir” diye konuştu. Ana sınıfı ve ilköğretim okulu birinci sınıf öğrencilerinin ailelerine seminer veren Artı Gelişim Psikolojik Danışmanlık Merkezinden Psikolog Selda Coşar, ´aile iletişimi´nin çocuklarının başarısında kilit rolü oynadığını belirterek, “Her aile başarılı çocuklar yetiştirmek ister. Bunu gerçekleştirmek için çocuğuna her türlü imkânı hazırlar. Ancak unutulmaması gereken bir konu daha vardır ki, o da çocuğun kimlik gelişimidir.

SAYI: 2 • Kasım 2010 Sahibi Özel Akdeniz Başarı İlköğretim Okulu adına

Akif İnci Yayın Kurulu

Ömer Tunç Yazı İnceleme Kurulu

Yeliz Yıldız Bircan Ay Ümmiye Kutsal İdare Yeri Özel Akdeniz Başarı İlköğretim Okulu Manavgat - Antalya Tel: 0 242 776 66 55 Grafik Tasarım Baskı

Koçlar Gazetecilik Matbacılık Ltd. Şti. Tel 0.242.746.3051 Manavgat

Çocuğun içinde bulunduğu dönemi nasıl atlattığı çocuğun hayatta kazanacağı başarıları kadar önemlidir” dedi. ´Çocuklar ailenin aynasıdır´ sözünün doğruyu yansıttığını söyleyen Psikolog Selda Coşar, Ailedeki bireylerin kişilik yapısının çocuktaki kişilik yapısını şekillendireceğini belirtti. Coşar, konuşmasının devamında, “Ailenin çocuğa verdiği eğitimle çocuğun kişilik yapısı şekillenecekse aile çocuğa nasıl bir eğitim vermeli? Öncelikle her aile çocuklarını ayrı bir birey olarak görüp kişiliklerine, bağımsızlıklarına saygı duymalıdır. Bunu yapmak için iletişim çok önemlidir” dedi. Coşar, kendisini dinleyen anne ve babalara seslenerek, “Çocuklar sevgiye tepki verirler. Çocuğunuzun söylediklerini duymak istemelisiniz. Çocuğunuzun duyguları sizinkinden ne kadar farklı olursa olsun onun duygularını kabul etmelisiniz. Duyguların sürekli değil, geçici olduğuna inanmalısınız. Çocuğunuzun ayrı ve farklı bir birey olduğunu kabul etmelisiniz. Çocuğunuzun sorunları olduğunda yanında olmalı fakat sorunlarını kendisi çözmesi için onu yanlızca cesaretlendirmelisiniz” diye konuştu. ´Çocuğunuzla İletişiminize Engeller Nelerdir?´ sorusunu soran Coşar, “Emir Vermek, Yönlendirmek Uyarmak, Gözdağı Vermek. Ahlak Dersi Vermek. Öğüt Vermek ve Çözüm Önerileri Getirmek. Öğretme, Nutuk Çekme” faaliyetlerinin çocukları ters yönde etkileyeceği konusunda anne ve babaları uyardı. Psikolog Selda Coşar, çocuklara ilgi göstermenin gerekliliği hakkında bilgiler verdi ve hangi ilginin nasıl bir sonuca yol açtığına dikkat çekti; “Olumlu ilgi, çocuğunuzu mutlu eder, kendine olan güvenini artırır. Övme, teşekkür, iftihar ve hayranlık gibi olumlu ilgi gösterme şekilleri kişinin

moraline gerçek bir katkıda bulunur. Olumsuz ilgi ise üzer ve yenik düşürür. Eleştiri ve gülünç bulma, hayal kırıklığı ve güvensizlik kişiyi üzer ve yıpratır. İster olumlu ister olumsuz tüm etkiler ya fiziksel ya da psikolojiktir. Etkiler: Fiziksel, Psikolojik. Olumlu: Öpme, kucaklama, okşama, sırtını sıvazlama, övme, teşekkür, göz kırpma, takdir eden bir bakış. Olumsuz: Dayak, eleştiri, küçümseme, tepeden bakma” “Çocuklarımızla aramıza duvarlar örmeyelim, köprüler kuralım” diyen Coşar, çocuklarda öz güvenin oluşturulması için anne ve babaların yapması gerekenleri de anlattı. Coşar, “Ona sık sık söz hakkı verin. Kendini ve duygularını ne “ ne düşünüyorsun, nasıl hissediyorsun” gibi sözlerle anlamaya çalışın. Onun fikirlerine değer verdiğinizi hissettirin. Onun olumlu davranışlarını kesinlikle takdir edin. O konuşurken onun yüzüne bakın ve ciddiye alındığını hissettirin. Onun için zaman ayırın. Yaşına uygun görevler verin ve daha sonra başarısını takdir edin. Onun ile değişik konularda sohbet etme ortamı oluşturun. Onun korku ve endişelerine saygı duyun. Aşırı eleştirici olmaktan ve yargılayıcı olmaktan çekinin. Hatalı davranışlarını konuşarak uyarın ve ona doğru olanı anlatın. Başkalarının yanında onu küçük düşürmeyin. Onun başarısızlıklarını büyütmeyin. Başkaları ile kıyaslamayın. Kabiliyetlerini farkedin ve teşvik edin. Topluluk içerisinde söz almasını teşvik edin. Onu sık sık sevdiğinizi söyleyin. Onun için önemli olan şeylere siz de önem verin. Onun önemli günlerini unutmayın sadece onun için ayırdığınız zamanlar olsun. Yanlış ve uygunsuz cezalandırmadan kaçının. Ondan beklentileriniz çok aşırı olmasın. Ona yaşından ve olduğundan küçükmüş gibi davranmayın. Onunla birlikte sosyal aktivitelerde bulunun”

Ergenlik, çocukluk çağı ile yetişkinlik çağı arasındaki geçiş dönemidir. Genel olarak 12-20 yaş arası ergenlik dönemi olarak adlandırılır. Kızlar erkeklere oranla iki yıl kadar önce olgunlaşmaları nedeniyle bu dönem ülkemizde kızlarda 10-12 yaşları arasında erkeklerde 12-14 yaşları arasında başlar. Çocukluktan erişkinliğe geçiş olan ergenlik dönemi, bireyde gözlenebilen sürekli bir süratli gelişimini kapsamaktadır.“Fırtınalı ve gerginlik” dönemi olarak da açıklanabilen ergenlik, hangi toplumda olursa olsun, her bireyin yaşadığı bir evrendir. Ergenlik evresi içindeki dönemlere bakıldığında, uzmanların büyük çoğunluğu, 12-15 yaş dolaylarını olumsuz bir dönem olarak nitelendirmektedirler. Karşıtlık, dengesizlik olgularıyla nitelendirilen bu dönemden sonra gelen 16-21 yaşları arasındaki dönem ise, olumluluk dönemi olarak kabul edilmektedir. Ergenlik döneminde otoriteye karşı olma, söz dinlememe, eleştirme, hata bulma gencin tutumlarındandır. Gelişme döneminde anne-baba tarafından bazen çocuk, bazen yetişkin gibi algılanan çocuk, ne zaman ne şekilde davranacağını bilemez. Gelişmekte olan bedenine, cinsel ve duygusal gelişimlerine ayak uyduramaz, “kimlik karmaşası”na düşebilir. Yetişkin baskılı ve disiplinli davranmaktan çok, gence karşı sevgi gösteren, güven veren, önemseyen ve değer veren bir tutum içine girmesi onun kimlik geliştirmesini kolaylaştıracaktır. Yetişkinin uzaktan denetimine ihtiyaç duyar. Aynı zamanda anne babanın en yetişkinin güvenini kazanmaya, kendine güvenilen bir insan olmaya ihtiyaç duyar. Kendisine güven duyulmaması onda kaygı yaratır.Ergenlik döneminin temel özelliklerinden biri olan güvensizlik, ergenin atılgan, gösterişçi ya da çekingen bir birey olmasına sebep olabilir. Bu evrede ergen, başkalarının kendisi hakkında verecekleri hükümler konusunda aşırı derecede duyarlıdır. Ergen bu dönemde kişilik arayışları içindedir, arkadaş gurupları değişebilir. Ergen kendisi ile çok ilgilidir. Ayna karşısında dakikalarca vakit harcayabilirler. Kararsızdırlar, elbise seçimine ve giyimine önem verirler. Kendilerinin özgür bırakılmalarını isterler. Ebeveyne isyankâr tutum içine girebilirler. Bu dönemde okul başarılarında düşme olabilir. Ergene karşı yetişkinin baskı ve yasaklara dayanan disiplin anlayışı, olumlu ve yapıcı olması gereken bu evreyi, çatışmalarla dolu, olumsuz bir döneme dönüştürebilir.Genç, ana babasına güven duyduğu ölçüde, sorunlarına onları da ortak eder ve böylelikle çözümü kolaylaştırmış olur. Diyalogun çocukluk yıllarından bu yana kopuk olması, gençlik döneminde gencin ana-babasıyla zıtlaşmasına, kutuplaşmasına sebep olabilir. Zaman içinde genç gibi, ana babası da, birbirlerinin varlıklarından rahatsız olmaya başlarlar. Kuşaklar arası çatışmaya sebep olan diğer etkenlerin başında, büyümeyle yeni olanaklar edinen ergenin kendini yetişkin olarak kabul ettirme çabası gelir. Ergen bu yolla kişiliğini kabul ettirmeye çalışır. Davranışlarından dolayı kendisine çocuk muamelesi yapılan genç, sık sık isyan eder. Aile için de ergene yöneltilen farklı tutumlar, ergenin dengesizlik ve kararsızlığını artırırlar. Örneğin, bir gün: “Sen daha çocuksun, bunu bilmezsin!” diyen bir yetişkinin, bir başka gün: “Kocaman bir adam oldun, hala bilemiyorsun!” şeklindeki suçlaması, ergeni dengesizliğe iten bir sebeptir. Ergenin görüş ve düşüncelerini hiçbir zaman bir tebessüm, ya da alaylı bir gülüşme ile karşılanmamalı, ya da kendisine “Bu konular hakkında sen ne bilirsin ki?”, “Onları düşünebilmek için daha çok küçüksün!” gibi sözler söylenmemelidir. Eğer ergen, evde kendi gücünü kanıtlayacak bir girişimde bulunmuşsa, bu faaliyetini sürdürebilmesi için kendisine cesaret verilmelidir. Ergenin ilk girişimleri uygunsuz ve başarısız bile olsa, tavır değişmemelidir. Bu işlemde ana babanın sabrı gerekebilir. Anne-babalar, öncelikle bu evrenin, gelişim gereği, geçici bir bunalım dönemi

ERGENLİK DÖNEMİDE KARŞILAŞILABİLECEK SORUNLAR Ergenlerin en hassas olduğu nokta güç kullanarak hükmedilmeye çalışılmasıdır. Ergen anne ve babalarından büyüdüğünü kabul etmelerini ve bu konuda tutarlı davranmalarını bekler. Böyle durumlarda ergen kendini anlaşılmamış ve engellenmiş hisseder. Bu dönem yoğun bir eleştirme, inceleme, karşılaştırma dönemidir. Kardeşler arası çatışma yaşar. Kardeşlerinden kendilerini anlamalarını büyüdüklerini fark ederek saygı göstermelerini beklerler. Anne babalar ergenlik döneminde çocuklarının kendilerinden uzaklaştıklarını hissederler ve üzülürler. Aslında ebeveynlerine her zamankinden daha fazla bağlıdır. Başarı, ergenlik döneminde düşebilir. Nedeni dağılan bilgiyi toparlayamamak, ders çalışmak için gerekli motivasyonu sağlayamamaktır. Sürekli hayal kurmaktan, kendilerini derse verememekten şikâyet ederler. Ancak nedenini anlayamazlar. Ergenler ilgi odağı olmaktan hoşlanırlar. Ergenler heyecanlı ve acelecidirler. ERGENİN AİLE İÇİ İLİŞKİ VE SORUNLARI Ergenin davranışlarına rehberlik edecek değerleri kazanması ve sosyal yönden sorumluluklarını öğrenmesi konusunda yardıma gereksinimi vardır. Bu gereksinimi karşılayan ve ergenin yaşamında etkili olan toplumsal kurum, ailedir. Ergen yaşadığı toplumda, kendi görev ve statüsü hakkında açık seçik bir fikre sahip değildir. Kendisine yetişkin görev ve sorumlulukların verilmemesi ergeni mutsuz kılar. Aile yuvasında gördüklerinin olgunlaşmakta olan ergenin kişilik yapısında biçimlendirmede çok büyük, çok derin etkisi vardır. Aile yuvasının havası ve ortamı, aile bireyleri arasındaki ilişkiden doğar. Ama baba ile çocuk arasındaki belli başlı ilişkiler, güçlünün tutumuyla gücün yani otoritelerin türünü ve bunların ergen üzerindeki etkisi ile gencin bunu algılayışını belirler. Ergenlik döneminde anne baba kontrolüne karşı gelişe tepkiye koşut olarak otorite desteğine olan gereksinim, duygusal gerginliğe neden olur. Ergene karşı yetişkinin baskı ve yasaklara dayanan disiplin anlayışı, olumlu ve yapıcı olması gereken bu evreyi çatışmalarla dolu olumsuz bir döneme dönüştürebilir. İkna ederek denetlemeyi seçen ana babanın çocuğu, onların duygu, düşünce, değer ve beklentileri hakkında sebepleri ve sonuçları ile birlikte bilgi sahibidir. Anlaşılır ve tutarlı tepkilerin birikimi, hangi davranışın sonuçlarının ne olacağını belirlemiştir. Dolayısıyla genç, hem davranış seçimlerinde kendini özgün görebilir, hem de seçimleri hakkında kısıtlanacağından çekinmeden ana-babasına danışabilecek bir durumdadır. Zor yoluyla veya sevgi esirgeyerek denetlemek, gençleri ana babaların isteklerine uygun davranışlara yöneltmek için kısa vadede geçerli gibi görünebilir. Anne ve babanın ergene güven vermesi ve aralarındaki diyalogu en iyi biçimde sürdürmesi gerekir. Ergenlerin bu dönemde ailelerine olan bağımlılıkları azalır. Hiçbir şey beğenmez, sürekli şikayet edecek bir şeyler bulurlar. Eve istediği zaman girip çıkmak ister. Ailesinin en ufak bir eleştirisine büyük tepkiler verir. Kendine yöneltilen eleştirileri kabul etmez, sürekli eleştirmeyi sever. Boş vermişlik içindedir. Anne babasının beğenileriyle alay eder. Anne babasının düşüncelerini eskimiş bulur. Onlardan öğrenecek hiçbir şeyi kalmamış sanır. Bu dönemde aileye büyük bir görev düşer. Aile bu davranışların bir süre sonra geçeceğini bilmeli ve sabırlı davranmalıdır. Aileyle fikir bazında çatışma, isyankâr tutum bu dönemde artar. Ergen bir çelişkiler dünyasında yaşamaktadır. Bir yandan çevresindekilerin kendisine ilişkin düşüncelerine çok önem verirken, bir yandan da kendisini herkesten daha akıllı sanmaktadır. Ergenler kendilerini olduğu gibi yargılamadan kabul eden, sevgi, saygı gösteren, güven ve destek veren özdeşim modelleri ile karşılaşma şansına sahip olurlarsa, sağlıklı bir kimlik geliştirebilirler. Ergenlik dönemi, kısaca bireyin çevresiyle ve kendisiyle çatışma halinde olduğu bir dönemdir.


3. Sayfa

CAMBRIDGE VE TRINITY COLLEGE LONDON SERTÝFÝKA TÖRENÝ foto

Başarılarının kanıtı olan sertifikalarını Okul Müdürü Akif İnci' nin elinden alan öğrencilerimizin ve bu başarıda katkısı olan tüm İngilizce öğretmenlerinin gözlerindeki gurur ve mutluluk görülmeye değerdi doğrusu! g Öğrencilerimiz Almanca dersini, yazı, ses, resim, projeler, oyunlar, şarkılar, bilmeceler ve interaktif Cd'lerden yararlanarak dili yaşayarak öğrenmektedirler. Almanca eğitimi; öğrencilerimize farklı bir bakış açısı kazandırarak ikinci bir dilde de kendilerini belirli bir seviyede ifade edebilmelerini, öğrenme sürecinin sonunda ulaşmayı amaçlamaktadır. Özlem SAĞIROĞLU-Almanca öğretmeni

S

adece ulusal ve bölgesel başarılara imza atmakla yetinmeyen Başarı Koleji öğrencileri uluslararası akreditesi olan “Cambridge ve Trinity College London Speaking (GESE)” sınavlarında gösterdikleri üstün ve başarılı performanslarıyla, tüm branşlarda olduğu gibi İngilizce dersinde de ne kadar iddialı olduklarını kanıtladılar.

ÝNGÝLÝZCE YAZ KAMPI ÖDÜL VE SERTÝFÝKA TÖRENÝ

2

1 Haziran-5 Temmuz 2010 tarihleri arasında Olympos ve Adrasan da 4, 5, 6, 7 ve 8. sınıflardan toplam 116 öğrenci ile yabancı ve Türk 12 İngilizce öğretmeni ve 2 İdarecinin katılımı ile Başarı Koleji Yabancı

Diller Bölüm Başkanlığı tarafından gerçekleştirilen İngilizce yaz kampında görev alan tüm personel ve öğretmenler özverili ve mükemmel performanslarından dolayı Okul Aile Birliği Başkanlığı tarafından çeşitli hediyelerle ve

sertifikayla ödüllendirildiler. Okul Müdürü Akif İnci, İngilizce yaz kampında görev alan tüm öğretmen

ve personeli kutlamakla birlikte bu organizasyonda bizlerden, yaptıkları renkli ve faydalı İngilizce sunumlarla ve farklı hizmetlerle desteklerini esirgemeyen sayın velilerimiz Dr. Mustafa Er (Sevgili kamp doktorumuz), Aykut Kaygısız (On parmağında on marifet Kampçılık ve Rafting Uzmanı) ve Okul Aile Başkanımız (Her ihtiyacımızda Hızır gibi yetişen) Ethem Akın'a özel teşekkürlerini ve minnetlerini iletti.

g Yabancı Diller Bölüm Başkanlığı tarafından düzenlenen , geçen eğitim öğretim yılında öğrencilerimizin çok büyük bir ilgi ve heyecanla takip ettikleri ve katıldıkları her gün bir İngilizce ve Almanca kelime öğretiminin yapıldığı “Password of the Day”(Günün şifresi) ödüllü “English Championship” ve “English Drama Club” uygulamalarına bu yıl da başlanmış olup,

Yabancı Diller Bölüm Başkanı Aysel Ünal Keleş bu tip etkinliklerin öğrencilerin Yabancı dil öğrenme ve öğrendikleri dilleri günlük hayata adapte ederek keyifli bir şekilde kullanmaya yönelik motivasyonlarını arttırmada çok büyük bir rol aldığını bu yüzden de bu ve benzeri çalışmalara yıl içersinde istikrarlı ve sistematik bir şekilde devam edileceğini belirtmiştir.


4. Sayfa

ÝNCÝ: “DÝÞ SAÐLIÐI ÝHMALE GELMEZ.” İlköğretim birinci sınıftan 4. sınıfa kadar tüm öğrenciler Dr. Ds. Ali Tarakçıoğlu, Ds. Yusuf Cihad Kahraman ve Ds. Pelin Karasoy Çetin tarafından diş taramasından geçirildikten sonra dişleriyle ilgili ayrıntılı şekilde bilgilendirildiler. Öğrencilerin eğitimlerinin yanı sıra sağlıklarının da kendileri için büyük önem taşıdığını belirten Başarı Koleji Müdürü Akif İnci ”Çocuklar ımızın ağız ve diş

B

aşarı Koleji öğrencileri, ağız ve diş taramasından geçirildi. Başarı Koleji ve Manavgat Ağız ve Diş Sağlığı Merkezi Başhekimi Gökhan Kurt tarafından gerçekleştirilen organizasyon kapsamında ilköğretim birinci sınıftan 4. sınıfa kadar tüm öğrenciler Dr. Ds. Ali Tarakçıoğlu, Ds. Yusuf Cihad Kahraman ve Ds. Pelin Karasoy Çetin tarafından diş taramasından geçirildikten sonra dişleriyle ilgili ayrıntılı şekilde bilgilendirildiler. Başarı Koleji öğrencileri, ağız ve diş taramasından geçirildi. Başarı Koleji ve Manavgat Ağız ve Diş Sağlığı Merkezi Başhekimi Gökhan Kurt tarafından gerçekleştirilen organizasyon kapsamında

sağlığı ile ilgili olarak bilgilendirilmesini ve varsa problemlerinin küçük yaşta çözülmesini istiyoruz. Bu amaçla öğrencilerimizi kontrolden geçiriyoruz. Bu kontrolden sonra velilerimizi bilgilendiriyoruz. Çocuklarımızın sağlıklı bir şekilde yetişmeleri için bu taramalar bizim için önem arz etmektedir. Özellikle diş ve ağız sağlığı ile ilgili şikâyetler küçük yaşta giderilmelidir” dedi. Başarı Koleji öğrencilerine yönelik olarak Manavgat Ağız ve Diş Sağlığı Merkezi Başhekimi Gökhan Kurt tarafından yapılan organizasyonunda Dr. Ds. Ali Tarakçıoğlu, Ds. Yusuf Cihad Kahraman ve Ds. Pelin Karasoy Çetin tarafından sınıflardaki bütün öğrencilerin ağız ve dişleri kontrol edilerek

dişlerin durumu hakkında öğrencilere bilgi verildi. Başarı Koleji Müdürü Akif İnci, Öğrencileri için böylesine önemli bir organizasyon gerçekleştirmelerinden dolayı başta Manavgat Ağız ve Diş Sağlığı Merkezi Başhekimi Gökhan Kurt olmak üzere taramayı yapan Dr. Ds. Ali Tarakçıoğlu, Ds. Yusuf Cihad Kahraman ve Ds. Pelin Karasoy Çetin´e teşekkür etti. OKUL ÇAĞI ÇOCUKLARINDA AĞIZ SAĞLIĞI VE DİŞ BAKIMININ ÖNEMİ Okul çağındaki çocuklarda ağız sağlığı ve diş bakımının büyük önem taşıdığını belirten Diş Hekimi Yusuf Cihad Kahraman ”Okul çağına gelene kadar çocukların diş bakımı yetişkinler tarafından yapılmalıdır. Çünkü 6-7 yaşından önce el kasları yeterince gelişmediği için çocuklar düzgün bir diş fırçalaması

yapamazlar. Bu nedenle küçük çocukların diş bakımları ebeveynleri tarafından yapılmalıdır. Dişler fırçalanırken az

miktarda macun kullanılmalı ve fırçalama süresi 2 dakika kadar olmalıdır. Okul çağındaki çocuklar hem ağız bakımlarını kendileri yapmaya başlarken hem de süt dişlerinin arkasından ilk daimi dişleri olan 6 yaş dişleri sürmeye başlar. Bu

da çekindikleri için ağızlarında ki sorunları anne babalarına söylemeyebilirler. Düzenli olarak diş hekimine giden çocuklar hem diş hekimi korkusundan kurtulurlar hem de basit işlemlerle ağızlarındaki sorunlar büyümeden halledilebilir.

dişlerin sürmesi ağrısız olduğu için anne babalar tarafından fark edilmeyip bu dişlerin süt dişi zannedilmesi sonucu çürümeleri önemsenmemekte ve 12-15 yaşlarındaki çocuklarda 6 yaş dişi de denilen birinci azı dişlerinin çürümesi nedeniyle kaybedildiği sıklıkla görülen bir durumdur. Süt dişlerinin çekilmesi çekilen dişin yanındaki dişlerin boşluğa doğru kayması sonucunda dişlerin diziliminde bozulmalara ve alttan gelen daimi dişlerin gömülü kalması veya çarpık çıkması gibi tedavisi ve telafisi zor durumlara yol açmaktadır. Okul çağındaki çocukların düzenli olarak diş hekimi kontrolünde tutulması bu nedenle çok önemlidir. Çocuklar diş hekiminden korktukları ya

Diş taramalarının amacı hem çocukların okul gibi bildikleri ve kendilerini rahat hissettikleri bir ortamda diş hekimiyle tanışmalarını sağlamak hem de ağızlarındaki sorunlardan ailelerini haberdar edip diş hekimine gitmelerini sağlamaktır. Çürüğü olmayan çocuklara klinik ortamında fissür sealant gibi çürük oluşumunu engelleyici uygulamalar ve flor

uygulaması gibi diş yapısını güçlendirici uygulamalar yapılmaktadır. Çocukların beslenmesi de diş sağlığı açısından önem taşımaktadır. Cips, şeker ve çikolata gibi yiyecekler yüksek oranda şeker ihtiva edip diş çürüklerine yol açmakta kola ve gazoz gibi içecekler hem yüksek oranda şeker ihtiva ederken hem de içeriklerindeki asitler doğrudan diş minesinin sertliğini azaltıp kolayca çürümelerine yol açmaktadırlar. Dişler yatmadan önce ve sabah kahvaltısından sonra olmak üzere en azından iki kere fırçalanmalıdır. Gece yatmadan önce asla ihmal edilmemelidir çünkü gece tükürük akışı azalacağı için bakterilerin ürettiği asitler tükürükle yıkanamaz ve çürütücü etkileri çok daha fazla olur. Okul çağındaki çocukların ağız sağlığını sağlamada en önemli görev her zaman anne babalara düşmektedir. Hem çocuklara diş fırçalama alışkanlığını kazandırmak hem de diş hekimine kontrole götürmek anne babaların görevidir. Nasıl çocuklarımızın kılık kıyafetine dikkat ediyor beslenmesini temizliklerin ihmal etmiyor kişisel bakımlarını tamamlıyorsak; kişisel bakımında ötesinde büyük sağlık problemlerine ve estetik sorunlara yol açabilecek ağız sağlığı ve diş bakımı da ihmal edilmemelidir” diye


5. Sayfa

Başkan

B

aşarı Koleji'nde yapılan öğrenci meclisi seçimlerinde adaylar, yaptıkları propaganda çalışmalarıyla siyasileri aratmadı. 5 adayın başkanlık, 8 adayın ise başkan yardımcılığı için kıyasıya yarıştığı seçimler sonucunda 424 oy alan 8-A sınıfı öğrencilerinden Akıncan Akın başkan,

Başkan Yardımcısı 232 oy alan 1-B sınıfından Emre Şenol ise Başkan yardımcısı seçildi. Başarı Koleji Müdürü Akif İnci, büyük bir çekişmeye sahne olan öğrenci meclisi seçimlerinde, öğrencilerinin Başarı Koleji'ne yakışır bir centilmenlik sergilediklerini belirterek “Güzel bir ortamda geçen seçimler

sonucunda Akıncan Akın ve Emre Şenol isimli öğrencilerimiz seçimlerin galibi oldular. Seçimlerin güzel bir ortamda gelişmesinde emeği geçen herkesi kutluyorum” dedi. Seçim sonuçlarının belli olmasının ardından Akıncan Akın ve Emre Şenol kendilerine gösterilen ilgi

dolayısıyla öğrenci arkadaşlarına teşekkür ettiler. Akın ve Şenol, kendilerine oy versin vermesin tüm öğrencileri temsil ettiklerini, kendilerine gelen sorunların çözümlenmesi için öğrencilerle okul idaresi arasında köprü vazifesi yapacaklarını söylediler.


6. Sayfa

VELÝ TOPLANTILARIMIZI YAPTIK

O

kul Müdürümüz Akif İNCİ, veli toplantılarının verimli biçimde geçtiğini, sınıf annelerinin seçiminin yapıldığını söyledi. Veli toplantılarının okul ve aile

kaynaşmasını sağladığına ve bunun öğrenciler üzerinde olumlu yansımaları olduğuna dikkat çeken İNCİ, toplantıya katılan velilere teşekkür ederek veli toplantılarına katılımın önemine vurgu yaptı.

SINIFI SARI SINIF MAVİ SINIF YEŞİL SINIF

SINIF TEMSİLCİSİ FAZİLET YILDIZ DİLEK ERSOY HÜLYA ERTEKİN - HAMİYET SERTKAYA

TURUNCU SINIF 1A 1B 1C 1D 2A 2B 2C 2D 3A 3B 3C 3D 3E 4A 4B 4C 4D 5A 5B 5C 5D 6A 6B 6C 6D 7A 7B 7C 8A 8B 8C 8D

SEVAL TEKİN ALİ ARDIÇ / FATMA TAŞ ESİN ŞENOL / HASAN TÜFEKÇİ AYŞE ER KADER ÜNAL PINAR APALAK / HAYRİYE GÜNGÖR EMİNE GÜN ÇİĞDEM ESEL ASLI ÖĞREKÇİ HATİCE YILMAZ / YASEMİN ÖZGÜN SABRİ KAYA / PINAR TULUK ÖZLEM ÖZDEN TÜLAY CENGİZ AYŞE KEÇER / ÖZLEM BAYSAL HÜLYA ERTEKİN SEÇİL TEZCAN ZEYNEP GENCER YASEMİN ERÇAĞAN NÜKET SÖZEN AYŞE TAŞ / FİLİZ KARACA AYBÜKE AKHAN EMİNE ARI GÜLÇİN ATAY NESLİHAN KAFALI MEHMET GÖRGEÇ / HASRET KESKİN SEMA FİGEN EMİNE KARA / DUYGU ŞEN TUNA KARAKAYA CENNET DADALOĞLU ASUMAN DURSUN / FATMA AKIN MİNE ARI MEHTAP AKTAŞ ÇİĞDEM ŞENGÜL

BAÞARI'NIN 12 DEV ADAMI B

aşarı Koleji Basketbol Takımı, Rusya'dan Antalya'ya gelen Rustavi Basketbol kulübü 97-98 yaş grubu ile yaptığı hazırlık karşılaşmasında rakibiyle başa baş mücadele etmesine rağmen sahadan 68-62 yenik ayrıldı.

Deniz Egehan Şen - 7/A

ATATÜRKÇÜLÜK g Atatürkçülük, Atatürk'ün görüş ve düşüncelerini, inkılâplarını yaşatmak ve benimsemektir. Atatürk, milletini çok iyi tanıyan ve karakterini bilen bir liderdi. Ortaya koyduğu inkılâplar ve inkılaplar ve ilkeler halkımızın yapısını ve yaşam biçimine uygun yeniliklerdir. Cumhuriyetçilik ilkesiyle Atatürk: “Türk ulusunun yapısını ve karakterine en uygun idare biçimi, cumhuriyetçiliktir.” demiştir. Biz gençlerin görevi; Atatürkçülüğü, Cumhuriyetçiliği anlamak ve bu değerlere sahip çıkmak olacaktır.

Fırat AKILLI - 7/B

ATATÜRK

g Atatürk'ün bize vermiş olduğu ve fark ettirmiş olduğu birçok değer vardır. Bizim görevimiz bu değerleri korumak ve ileri götürmektir. Bunların başında “Cumhuriyet” gelir. Cumhuriyet dışında dilimizi, tarihimizi ve kültürümüzü korumamızda çok önemlidir. Bizim önemli bir ödevimiz daha vardır. Bu görev, Türkiye Cumhuriyeti'ni gelişmiş milletler seviyesine çıkartmaktır. Bu da en önemli değer, Cumhuriyetle olabilir. Gelişmiş medeniyetler seviyesine ancak eğitim görerek ulaşabiliriz. Bizim ilk hedefimiz eğitimimizi tamamlamak bununla birlikte cumhuriyetimizi korumaktır.

Antalya'ya 4 ayrı yaş kategorisinde takımlarıyla kampa gelen Rusya'nın Rustavi takımı, Antalya, Serik ve Manavgat'ta hazırlık karşılaşmaları yaptı. Antalya'da Kepez Belediyesi, Büyük Şehir, AGİK ve Muratpaşa Belediyesi, Serik'te Yükseliş Koleji ile hazırlık karşılaşmaları yapan Rustavi

takımı, son hazırlık karşılaşmasını Başarı Koleji ile

oynadı. Rustavi takımının 97-98 yaş grubu takımı karşısında 98 doğumlu öğrencilerle mücadele eden Başarı Koleji, rakibi karşısında sergilediği oyunla gelecek için umut vaat etti. Manavgat Kapalı Spor salonunda oynanan ve büyük çekişmeye sahne olan karşılaşmadan Rustavi 68-62 galip ayrıldı.

Mehmet Alp YILMAZ - 7/C - 614

CUMHURÝYET VE ATATÜRKÇÜLÜK g Cumhuriyet, Türk halkının Atatürk'ün önderliğinde yarattığı dev bir eserdir. Cumhuriyet kolay kazanılmamıştır. Uzunca bir mücadele döneminden sonra kazanılmıştır. 1.Dünya Savaşı sonrasında yurdumuz düşmanlar tarafından işgal edildi. Türk halkı çok üzgündü ve çaresizlik içindeydi. Ancak umudunu yitirmemişti. Umutları boşa çıkmadı. Atatürk 19 Mayıs 1919'da Samsun'a çıkarak bu umutları yeşertti. Türk halkının bu mücadelede en büyük silahı vatan sevgisi ve bu sevgiyle çarpışan yürekleri oldu. Birliktelik sonucunda milli mücadeleden başarıyla çıkıldı ve Cumhuriyet ilan edildi. Biz bugünün gençleri olarak kendimize Atatürk'ü önder görmeli, ilkemiz Atatürkçülük olmalı ve Cumhuriyet'imize sahip çıkmalıyız.


7. Sayfa

29 EKÝM CUMHURÝYET BAYRAMI'NI COÞKUYLA KUTLADIK Başarı Koleji, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı'nı 27 Ekim Çarşamba günü konferans salonunda coşkulu bir törenle kutladı.

T

ören, müzik öğretmenimiz Eren Göçmen eşliğinde Ulu Önder Mustafa Kemal ATATÜRK, silah arkadaşları ve şehitlerimiz anısına saygı duruşu ve ardından okunan İstiklal Marşı ile

başladı. Günün anlam ve önemini belirten konuşmayı Türkçe Öğretmeni Bircan Ay yaptı. Bircan Ay konuşmasında Cumhuriyetin, tarihin şafağından beri var olan milletimizin tarih içindeki büyük yolculuğunun çok

önemli bir anında, ona yepyeni bir hayatiyet kazandıran, yepyeni ufuklar açan bir olay olduğuna ve cumhuriyetimizin mana ve gücünü milletimizin ortak iradesiyle ve büyük bir imanla gerçekleştirdiği kurtuluş mücadelesinin

eseri olmasından aldığına vurgu yaparak milletimizin sevinçte, kederde, zor günde ortak kader anlayışına sahip çıkması gerektiğine dikkat çekti. Öğrencilerin büyük bir coşkuyla sergilediği oratoryo, piyes, anılar ve duygulu bir şekilde

okudukları şiirler konuklar tarafından ilgiyle izlenip salonda duygu dolu bir atmosfer yarattı. Kapanış konuşmasını yapan Okul Müdür Yrd. Meltem UYKUR; töreni hazırlayan Türkçe öğretmeni Bircan AY, 5.sınıf

öğretmenleri Ayşegül YILDIRIM, Dilek GÜVEN, Muzaffer ÇINAR, Mustafa UYSAL'a ve töreni sergileyen 5.sınıf öğrencilerine izlettikleri bu doyumsuz ve coşku dolu tören için teşekkür etti.


Spor n T t a o d ' n i r i e a r S þ a a chumacher'e Ziy B

Tatilini 13 yıldır Manavgat'ta geçiren Toni Schumacher'i, Manavgat Özel Akdeniz Başarı Koleji futbol takımı ziyaret etti.

S

orgun'daki Aldiana Otel'de tatil yapan Schumacher her yıl engelli öğrenciler yararına düzenlediği futbol turnuvasının ardından tatiline devam ettiği Aldiana

Otel'de Özel Akdeniz Başarı Koleji Futbol takımının oyuncularını kabul etti. Özel Akdeniz Başarı Koleji Müdür Yardımcısı Meltem Uykur, rehberlik öğretmeni Mithat Şevik, Beden eğitim öğretmeni Emrah Günay'ın nezaretinde 10 öğrencinin

katıldığı ziyarette efsane kaleci minik öğrencilerle mini bir futbol maçı yaptı. Maçı Toni Schumacher'in takımı olan Kırmızı takım 2-0 kazandı. Maç öncesinde Özel Akdeniz Başarı Koleji öğrencileri getirmiş oldukları okul flaması ve Türk bayrağını

ayrıca okul şapkasını Toni Schumacher'e hediye ettiler. Toni Schumacher de minik futbolculara imzalı fotoğraf dağıttı. Minik futbolculara çok çalışmaları gerektiğini söyleyen Toni, ziyaretten duyduğu memnuniyeti dile getirdi.


Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.