Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
1
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
İSPANYOLCA SERİSİ -1 AkademiPress © Yabancı Dil Setleri ISBN : 978-605-4330-13-3 Dağıtım: AkademiPress Sipariş: 0356 275 89 29 - 0356 275 89 30 0505 735 87 55 İletişim: info@akademipress.com Baskı: Dört Renk, Bursa
2
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
Bu kitap, İspanyolca Setlerimizin yanında öğrencilerimizin bilgi ve birikimlerinin arttırılması suretiyle sınavlara daha hazır olmaları için oluşturulmuştur. İlgili dizinin ilk serisi olmakla birlikte soru ve çözümler alışılmışın dışında ve öz olarak sunulmuştur. Tüm öğrencilerimize başarılar dileriz. AkademiPress
3
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
İSPANYOLCA DİLBİLGİSİ ALFABE. A (_a_) G (_ge_) M (_eme_) Rr (_erre_) B (_be_) H (_hache_) N (_ene_) S (_ese_) C (_ce_) I (_i_) (_ee_) T (_te_) Ch (_che_) J (_jota_) O (_o_) U (_u_) D (_de_) K (_ka_) P (_pe_) V (_ve_) E (_e_) L (_ele_) Q (_cu_) X (_equis_) F (_efe_) Ll (_elle_) R (_ere_) Y (_y griega_ or _ye_) Z (_zeta_) K (_ka_) ve W (_doble ve_) sadece İspanyolca’da kullanılan yabancı kelimelerde bulunur. C E ÜNLÜLERİN TELAFFUZU _a_ Türkçe’de b_a_ba kelimesindeki “a”, _e_[1] kad_e_r kelimesindeki “e”, _i_ magaz_i_n kelimesindeki “i”, _o_[1] n_o_t kelimesindeki “o”, _u_ k_u_ral kelimesindeki “u”gibi. Bu beş ses, Yo amo(seviyorum), [3] Amigo (arkadaş), El cielo (cennet), Celeste (göksel), Un recibo (bir fatura), Inters (ilgi), Yo como (yiyorum), Contar (saymak), Un buque (bir gemi), Una butaca (bir koltuk) gibi vurgulandıklarında biraz daha uzun ve vurgulanmadıklarında daha kısa olmaları dışında _hiçbir zaman_ değişmezler. _Y_ bağlaç olarak _y_(and) ve bir kelimenin sonunda bir ünlü olarak düşünülür, Rey(kral), Hoy (bugün) gibi. 4
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
[Dipnot 1: _E_ ve _o_ _i_ ile bir ikili oluşturduklarında ve _r_ sesini bir ünsüz veya _r_ veya _l_ sonu ile takip edildiklerinde biraz daha açık seslendirilir, Fernando (Ferdinand), Un tercio (bir üçüncü), El tercer ao (üçüncü yıl), Porfiar (üstelemek), Amor (sevgi), Espaol (İspanyolca). gibi] [Dipnot 2: “Kader” ve “not”un _a_ ve _o_ sesleri _saf ünlü sesler_ değildirler. Türkçe'de a açık şekilde a-i ve o da o-oo olarak telaffuz edilir. İspanyolca'da iki sesin _sadece_ ilk kısmına müsaade edilebilir.] [Dipnot 3: Türkçe karşılıkları ile birlikte verilen örnekler öğrenilmelidir. İKİLİ VE ÜÇLÜ ÜNLÜLER İngilizce'deki gibi iki veya üç seslinin bir hecede birleşip değişik bir sese dönüşmesine benzer bir İkili veya Üçlü Sesli heceler yoktur. Her sesli ayrı olarak ve her biri kendi alfabetik sesi ile telaffuz edilir, sadece aynı hecede yer alan iki veya üç sesli hızlı söylenir, Pausa (ara), Reino (krallık), Cuenta (hesap), Buey (öküz) gibi. _A, E_ ve _O_ hiçbir zaman birlikte ikili oluşturmazlar. Ünlü ikili ve üçlüleri sadece _I_ ve _U_ ile birlikte oluşturabilirler. ÜNSÜZLER. Ünsüzler aşağıdaki istisnalarla birlikte İngilizce'deki gibi söylenir: B dudaklara baskı yapmadan Libro (kitap), Brevedad (kısalık, özlük) gibi İngilizce'dekine göre çok daha hafif telaffuz edilir. C _E_ ve _I_dan önce İngilizce “theatre”daki “th” La Cena (akşam yemeği), La Cerveza (bira) gibi. Diğer türlü “kasa”daki _K_ gibi söylenir, Caja (kutu, kasa), Color (renk), Cubico (kübik) gibi.
5
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
Ch _daima_ “çelik”teki ç gibi (hiçbir zaman İngilizce “monarch”taki ch gibi sert değil), Chocolate (çikolata), Charla (gevezelik) gibi. D bir kelimenin sonunda veya bir ünlünün ardından çok yumuşak ve hafif şekilde, İngilizce “they”deki th sesinin hafif bir katkısı ile telaffuz edilir, Madrid, Amado (sevilen), Encarnado (kırmızı), gibi. G _E_ ve _I_dan önce gırtlaktan telaffuz edilir, El general (general), El giro (poliçe, fatura) gibi. Bu ses İskoç dilindeki “loch” kelimesindeki _ch_ sesine eşittir. Tüm diğer durumlarda G “gemi” kelimesindeki gibi sert şekilde seslendirilir, Gato (kedi), Gobierno (hükümet), Gusto (zevk, tat) gibi. H sessiz bir harftir. (Ancak Andalusia'da belli kelimelerde telaffuz edilir.) J daima gırtlaktan çıkan bir h sesidir, Juan (John), Jornalero (günlük işçi), Junio (Haziran), Reloj (saat) gibi. Ll-- _ly_ “pavilion”daki _li_den daha güçlüdür, Bellezza (güzellik), Folleto (broşür) gibi. --ny “pinion”daki _ni_den daha güçlüdür, Nio (çocuk), Cae (değnek), El otoo (sonbahar) gibi. Q sadece _ue_ ve _ui_den önce kullanılır (ve _u_ o zaman _sessizdir_), Querido (sevilen, sevgili), Yo quiero (ben istiyorum) gibi. R Türkçe'deki gibi ama daima yuvarlanır, Caro (sevgili, pahalı), Prdida (kayıp) gibi. Bir kelimenin başında veya öncesinde bir ünsüz geldiğinde daha kuvvetli yuvarlanır, La rosa (gül), Deshonra (şerefsizlik) gibi. Rr daima güçlü şekilde yuvarlanır, Carro (el arabası), El ferrocarril (demiryolu) gibi. 6
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
S daima “sabun”daki _s_ gibi telaffuz edilir ve hiçbir zaman _z_ veya _ş_ sesi vermez. T “temiz”deki gibi ama hiçbir zaman _ş_ sesi ile okunmaz. Patlayıcı değil, öncelikle yumuşak olmalıdır, Fortuna (kader), Cuatro (dört) gibi. V Türkçe'dekine göre çok daha hafif okunur, Vino (şarap), Vivir (yaşamak) gibi. Sıradan insanlar _V_yi sık sık _B_ ile karıştırırlar ama eğitimli İspanyollar daima uygun ayrımı yaparlar. Y--İspanyolca _I_. Z-- İngilizce'deki “theatre”daki _th_ gibi, Zarazas (pamuk baskılar), Zorra (tilki) gibi. NOT.--Modern İspanyolca'da Z kullanılmaz, yerine _C_ geçmiştir.
_E_
or
_I_dan
önce
TELAFFUZ ÜZERİNE KURALLAR KURAL I.-- Her harf telaffuz edilir. İngilizce'deki “lamb”deki _b_ veya “autumn”daki _n_ gibi hiçbir sessiz harf yoktur. İSTİSNALAR-- _H_ alfabede açıklandığı gibi seslendirilmez. _U_ aşağıdaki hecelerde seslendirilmez : _que, qui, gue_ ve _gui_, Quedar (geriye kalmak), Quinta (villa), Guerra (savaş), guila (kartal) gibi, _gue_ ve _gui_ deki _u_ harfi ayrılmıyorsa, Argir (tartışmak), Vergenza (utanç) gibi. KURAL II.--C ve N hariç hiçbir ünsüz çift olmaz. _C_ harfinin çiftlendiği Acceder (razı olmak) gibi kelimelerde bir _C_nin sert--_k_ ve diğerinin yumuşak _th_ olduğu kelimelerde görülür. _N_nin çiftlendiği _in_ önekini alan kelimelerde, Innoble (küçültücü), Innavaegable (denize açılmaya müsait olmayan) gibi kelimelerde görülür. Yine Perenne (çok yıllık bitki) ve çok az birkaç tane daha kelimede de görülür. 7
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
_Ll_ ve _Rr_ tek harf gibi muamele görür. KURAL III.--Bir ünsüz veya _S_ veya _N_ ile sonlanan tüm kelimelerde _sesin vurgusu_ son heceden önceki hecede; diğer türlü son hecededir, Una factura (bir fatura), Facturas (faturalar), Hermano (erkek kardeş), Cartas (mektuplar), Ellos tienen (onların var), Azul (mavi), Abril (Nisan), Labor (iş, çalışma), Feliz (mutlu) gibi. İkili ve üçlü ünlü hecelerinde vurgu _i_ veya _u_ üzerinde değil _a_, _e_ veya _o_ üzerindedir, Reina (kraliçe), Gracia (zarafet), Igual (eşit), Cielo (gök) gibi. İkili ünlü hecesi _i_ ve _u_dan oluşuyorsa sondaki vurguyu üzerine alır, Un viudo (bir dul), La ciudad (şehir), Luisa (Louise) gibi. Yukarıdaki kuralın sayısız istisnası yazılı aksan () ile işaretlenir, Factur (o faturaladı), Escribir (o yazacak), Hblame (benimle konuş), Ingls (İngilizce), Alemn (Alman), til (faydalı), Jvenes (genç adam) gibi. Yukarıdaki kurala göre sesin vurgusu _ayırt edici şekilde_ doğru hecede olmalıdır ve öğrencinin dikkati bu çok önemli noktaya ciddi şekilde çekilmelidir. Çoğul haldeki bir kelime vurguyu tekil halde üzerinde olduğu hecede korur, El ocano (okyanus), Ocanos (okyanuslar), Clculo (hesaplama), Clculos (hesaplamalar), Ingls (İngiliz), Ingleses (İngilizler) gibi; Carcter (karakter), Caracteres (karakterler), Rgimen (rejim veya kural), Regmenes (rejim veya kurallar) hariç-- sonuncusu çoğul halde neredeyse hiç kullanılmaz. İŞARETLER. Yazılı Aksan. İspanyolca'daki tek aksan işareti ()dir. Aşağıdaki durumlarda kullanılır-(1) _Vurgu Kuralı_na olan istisnaları göstermek. 8
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
(2) Aynı kelimenin iki anlamı arasında ayrım yapmak için, El (the), l (o); De (onun), Que l d (ki o verebilsin); Se (3ncü kişi dönüşlü zamiri, "kendini," vb.gibi), Yo s (biliyorum); Ms (daha), Mas (ama) gibi. (3) Kullanım ile yerleşen aşağıdaki kelimelerde, "" veya "" (veya), "" (ve), "" (-e) gibi.[4] (4) Bazı kelimelerde soru olarak kullanıldığında, Quin? (kim?), Qu? (ne?), Cul? (hangisi?), Cyo? (kimin?), Dnde? (nerede?) gibi. (5) _I_ ve _U_ üzerinde _A, E_ veya _O_ ile birlikte görüldüklerinde, _I_ veya _O_ aynı heceye ait değilken, yani _A, E_ veya _O_ ile ikili sesli oluşturmuyorken, Filosofa (felsefe), El contina (o devam ediyor) gibi. (6) _I_nın _U_yu takip ettiği ve _I_nın ikili sesli oluşturmayıp ayrı bir hece olarak kaldığı durumda, Concludo (sonuçlandı), Imbudo (dolduruldu) gibi. (7) Bu kelimelere vurgu yapıldığında ste (bu), se ve Aqul (o) üzerinde. [Dipnot 4: İspanyol Akademisi Dilbilgisi'nin son baskısına göre bu kelimeler artık aksansız yazılabilir.] Krema (Sesli ayırma işareti). Sesli ayırma işareti _u_nun seslendirileceği durumlarda “ge” ve “gi”de _u_nun üzerine yerleştirilir. [5] [Dipnot 5: Şiirde de sıradan bir ikili ünlü hecesini ritim için iki heceye ayırmak üzere de konulur.] Tilde. Tilde (~) _N_ harfinin üzerinde onu __ e çevirmek için kullanılır, Maana (sabah) (eski İspanyolca'da Mannana diye okunurdu). Soru ve Ünlem İşaretleri. 9
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
Bunlar İspanyolca'da soru veya ünlem cümlesinin hem başında hem de sonunda kullanılırlar, Qu quiere V.? (ne istiyorsun?), Cuntos sufrimientos! (ne kadar çok acı!). Baştakilerin ters olduğuna dikkat edin. Diğer noktalam işaretleri Türkçe'de kullanıldığı gibidir. Büyük harfler aşağıdaki istisnalarla Türkçe'de olduğu gibi kullanılır-(1) Milliyet sıfatları küçük harflerle yazılır Un libro ingls (bir İngiliz kitabı gibi). (2) Haftanın günleri genellikle (ve bazen yılın ayları) küçük harflerle yazılırlar. KELİMELERİN HECELERE AYRILMASI. İlk heceden sonra gelen her hece _bir ünsüz harf ile başlar_, a-for-tu-na-da-men-te (çok şükür ki) gibi, ilkel bir kelimeden önce bir önek olması durumu hariç, [6] Organizar (düzenlemek) gibi. [Dipnot 6: Birkaç küçük öğrenilecektir.] Des-or-ga-ni-zar (dağıtmak).
istisna
alıştırma
yaparak
İki ünsüz birarada olduğunda bir harf bir heceye ve diğeri diğer heceye aittir, Ac-ci-den-te (kaza) Pe-ren-ne (çok yıllık bitki) Tem-po-ral-men-te (geçici olarak), In-me-dia-to (hemen, acil olarak) gibi. İSTİSNA--_bl, br, pl, pr, cl, cr, dr, fl, fr, gl, gr_ ve _tr_ bölünmez, A-blan-dar (yumuşatmak) Li-bro (kitap), A-pla-zar (ertelemek), A-pre-ciar (beğenmek), De-cla-mar (nutuk çekmek), De-cre-tar (emretmek), A-me-dren-tar (korkutmak), Con-fla-gra-cin (büyük yangın), Re-fren-dar (karşılıklı onay imzası), A-glo-merar (toplamak), A-gran-dar (genişletmek), Encon-trar (karşılaşmak) gibi. Eğer bu kombinasyonların herhangi birisi üçüncü bir ünsüz ile birlikte bulunursa, bu tabii ki önceki heceye ait olacaktır, Embro-llar (dolaştırmak) gibi. 10
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
Eğer dört tane ünsüz biraraya gelirse ikisi ilk heceye ve diğer ikisi diğer heceye ait olur, Obs-tru-ir (engel olmak). _Ll_ ve _Rr_, tek harf olarak kabul edildiğinden bölünmemelidir, Ba-lle-na (balina) Una ca-lle (bir cadde), A-llanar (tesviye etmek), Tie-rra (toprak, dünya) gibi. DERS I. TANIMLIK. The (İngilizce) = Belirli Tanımlık= İspanyolca'da =El= eril [7] tekil bir isimden önce =La= " dişi[7] " " [Dipnot 7: İspanyol isimlerinin tamamı eril veya dişidir. _Cinssiz isim yoktur_.] aşağıdaki gibi-El hombre (adam)--La mujer (kadın) El libro (kitap)--La pluma (tükenmez kalem) El recibo (makbuz)--La cuenta (hesap) =Los= eril çoğul bir isimden önce =Las= " dişi " " aşağıdaki gibi-Los muchachos (oğlanlar)--Las seoras (bayanlar) Los gneros (mallar)--Las facturas (faturalar) Los lpices (kurşunkalemler)-Las cartas (mektuplar). The (İngilizce) = Belirsiz Tanımlık= =Un= eril tekil bir isimden önce =Una = " dişi " " aşağıdaki gibi-Un amigo (bir arkadaş)--Una amiga (bir bayan arkadaş) Un padre (bir baba)--Una madre (bir anne) Belirsiz Tanımlığın çoğulu yoktur ama İspanyol çoğul şekilleri “unos” (eril) ve “unas” (dişi) “bazı” veya “kimi” anlamına gelir, Unos hermanos (bazı erkek kardeşler), Unas hermanas (bazı kız kardeşler), Unos tinteros (bazı hokkalar), Unas mesas (bazı masalar). (İspanyolca "Algunos," "Algunas," da aynı amaçla kullanılan İspanyolca kelimelerdir.) NOT 1.--_a veya _ha_ ile başlayan dişi _tekil_ bir isimden önce eğer bu kelimelerin _vurgusu ilk hecede ise_, _La_ ve _Una_ yerine =El= ve =Un=, El guila (kartal), El agua (su), El alma (ruh) gibi. (Çoğul düzenlidir, Las guilas (kartallar) gibi.) 11
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
NOT 2.-- Belirli Tanımlığın “cinssiz bir şekli” vardır =Lo=. _Bir isimden önce kullanılamaz_ ama soyut bir fikri temsil etmek için konuşmanın diğer kısımlarından önce kullanılabilir, Yo amo lo bello (Güzeli seviyorum, yani, güzel olan herşeyi), Lo sublime (ulu, yani, ulu olan herşey). DÜZENLİ FİİLLER. _1nci Çekim_. Hablar (konuşmak). _Şimdiki Zaman._ Hablando (konuşuyor). _Geçmiş Zaman_ Hablado (konuştu). _Şimdiki Zaman, Haber Kipi_. Yo hablo (Konuşuyorum) Nosotros (_m._) hablamos (konuşuyoruz) Nosotras (_f._) hablamos (konuşuyoruz) T hablas[8] (sen konuşuyorsun) Vosotros (_m._) hablis (sen konuşuyorsun) Vosotras (_f._) hablis (sen konuşuyorsun) l _veya_ Ella habla (o konuşuyor) Ellos (_m._) hablan (onlar konuşuyorlar) Ellas (_f._) hablan (onlar konuşuyorlar) Usted habla (sen konuşuyorsun)[9]. Ustedes hablan (siz konuşuyorsunuz).[9] [Dipnot 8: İkinci kişi sadece aşina tarzda kullanılır, ikinci tekil kişiye Türkçe'de Bay Smith veya Bay Brown yerine John veya Frank diye hitap edileceği gibi.] [Dipnot 9: Bu, hitap etmenin nazik ve kullanılan şeklidir. Ardından gelen fiilin _3ncü kişi_de olduğuna dikkat edin, çünkü "Usted," "Ustedes" (V. Vs. olarak kısaltılabilen) Vuestra merced (hazretleri), Vuestras mercedes (saygıdeğerler) sözlerinin kısaltmalarıdır. V. ama = hazretleri _sever_.] _2nci Çekim_. Temer (korkmak). _Şimdiki Zaman_ Temiendo. _Geçmiş Zaman_. Temido. _Şimdiki Zaman, Haber Kipi_. Yo temo Nosotros (_m._) temenos Nosotras (_f._) temenos T temes Vosotros (_m._) temis Vosotras (_f._) temis l teme Ellos (_m._) temen Ella teme Ellas (_f._) temen V. teme Vs. temen _3ncü Çekim_. Partir (yola çıkmak, ayrılmak). _Şimdiki Zaman_ Partiendo. _Geçmiş Zaman_. Partido. 12
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
_Şimdiki Zaman, Haber Kipi_. Yo parto Nosotros (_m._) partimos Nosotras (_f._) partimos T partes Vosotros (_m._) parts Vosotras (_f._) parts l parte Ellos (_m._) parten Ella parte Ellas (_f._) parten V.parte Vs. parten SÖZLÜK == -e =amar=[10], sevmek =el rbol=, ağaç =las botas=, botlar =el capitn=, kaptan =la camisa=, gömlek =la casaca=[11], palto =comprar=, satın almak =la flor=, çiçek =el hombre=, adam =el hermano=, erkek kardeş =la hermana=, kız kardeş =el joven=, genç adam =la joven=, genç kadın =el lpiz=, kurşunkalem =el libro=, kitap =la madre=, anne =mas=, ama =ms=, daha =la mujer=, kadın =nosotros tenemos=, bizim var =el oro=, altın =el padre=, baba =los pantalones=, pantalon =el papel=, kağıt =para=, için =la plata=, gümüş =la pluma=, tükenmez kalem =el sombrero=, şapka =l tiene=, onun var 13
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
=V. tiene=, senin (_tekil_) var =Vs. tienen=, sizin (_çoğul_) var =la tinta=, mürekkep =el tintero=, hokka =*tener=,[10] sahip olmak, elinde olmak =yo tengo=, benim var =el viejo=, yaşlı adam =la vieja=, yaşlı kadın =la virtud=, erdem [Dipnot 11: _Veya_ americana, _şimdi daha çok kullanılmaktadır_.] [Dipnot 10: Bu sözlükte verilen fiiller ve aşağıdakiler _bir yıldız ile işaretlenmemişlerse_ düzenlidir (yani, verilen örnek fiiller gibi çekilirler.) ALIŞTIRMA 1 (1). Türkçe'ye çevirin-1. El hombre tiene una pluma. 2. La mujer tiene un libro. 3. Tiene el padre un sombrero? 4. Nosotros tenemos el tintero del (of the) joven. 5. V. tiene el papel y (and) el lpiz de la madre. 6. Vs. tienen la tinta y el papel. 7. Las hermanas aman. 8. El oro y la plata son preciosos (are precious) mas la virtud es (is) ms preciosa. 9. La vieja y la joven compran flores (flowers). 10. V. vende sombreros. 11. Vs. tienen las cartas. 12. Compra[12] V. los pantalones? 13. El Seor (Mr.) Brown es hermano de Juan (John). 14. El sombrero, la americana, y las botas son mos (mine). 15. Habla V.? 16. Teme ella? 17. Ellos parten. 18. V. parte. 19. Nosotros compramos gneros (goods) y vendemos flores. 14
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
[Dipnot 12: İngilizce'de soru cümlelerinde yardımcı olarak kullanılan "Do" ve "Did," İspanyolca'da kullanılmaz.] ALIŞTIRMA 2 (2). İspanyolca'ya çevirin-1. Baba, anne ve erkek kardeş. 2. Bir kurşunkalem, bir tükenmez kalem ve bir hokka. 3. Yaşlı adam ve yaşlı kadın. 4. Bir şapka ve bazı botlar. 5. Gömlek ve pantolon. 6. Ağacı alıyorum. 7. Bazı çiçekler satıyor. 8. Korkuyorum. 9. O erkek korkuyor. 10. Satıyoruz. 11. Yola çıkıyoruz. 12. Sen (_tekil_) yola çıkıyorsun. 13. Ben alıyorum. 14. O erkek satıyor. 15. Erkek ve kız kardeş satıyorlar. 16. Adamla (al) konuşuyorlar. 17. Londra'ya doğru yola çıkıyoruz (Londres). 18. Yaşlı kadın şapkaya sahip. 19. Yaşlı adam çiçeğe sahip. 20. Kim (quin) mürekkep ve tükenmez kaleme sahip? 21. Baba paltoya sahip. 22. Altın değerlidir (es precioso) ama erdem daha değerlidir (preciosa). 23. Kadına kağıt satıyorum. 24. Sen (_tekil_) korkuyorsun. 25. Sen (_çoğul_) birkaç çiçek alıyorsun. 26. Kız kardeş ile konuşuyor. 27. Kaptanın annesi ve babası.
15
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
DERS II. (Leccin segunda.) TANIMLIK (_devamı_). Belirli tanımlık _El_ aşağıdaki gibi _de_ (-nin veya -den) edatı ile =Del= haline ve _A_ edatı ile _al_ haline kısaltılır -Del extranjero: Yabancının _veya_ yabancıdan. Al caballero espaol: İspanyol centilmene. Bunlar İspanyolca'da görülen tek kısaltmalardır; diğer tanımlık edatlarda tanımlık basitçe takip eder, aşağıdaki gibi-Yanında, için, birlikte, içinde, üzerinde, yoksun, arka, baba: Por, Para, Con, En, Sobre, Sin, Tras, el padre. Aşağıdakiler belirli tanımlığın İspanyolca'da kullanılıp İngilizce'de kullanılmadığı _temel durumlar_dır-1. Genel anlamda alınan isimlerden önce-El oro y la plata: Altın ve gümüş. Los hombres las mujeres: Erkekler veya kadınlar gibi. 2. İtibar ve meslek belirten unvanlardan önce,[13]-El Seor Fulano: Bay. Şu ve Bu. El Rey Jorge V.: Kral V. George El Profesor Rosales: Profesör Rosales. Tek istisna “Don” (Bay)'ın sadece ilk isimlerden önce kullanılmasıdır, Don Francisco (Bay Francis) gibi. 3. Genel olarak maddesel olarak sahip olunan şeylerde birbirini takip eden pek çok ismin her birisinden önce, aşağıdaki gibi-La casa y el jardn de mi hijo: Oğlumun[14] evi ve bahçesi. Las puertas y las ventanas de mi casa: Benim evimin kapıları ve pencereleri. Ama-16
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
La diligencia, devocin, y virtud de mi primo: kuzenimin the hamaratlık, sadakat ve erdemi. 4. Bir sıfat tarafından nitelenen özel isimlerden önce, aşağıdaki gibi-El valiente Juan: Cesur John.[15] Aşağıda belirsiz tanımlığın İngilizce'de kullanılıp İspanyolca'da kullanılmadığı yerler bulunmaktadır-1. “olmak” veya benzer fiilleri takip eden bir isimden önce, aşağıdaki gibi-Es capitn[16]: O adam bir kaptan. Soy francs: Ben bir Fransızım. Se hizo actor: O adam bir aktör oldu. Le elegimos miembro de esta sociedad: O adamı bu topluluğun bir üyesiolarak seçiyoruz. 2. “Ne kadar” ünlemlerinin ardından, aşağıdaki gibi: Qu hermosa vista: Ne kadar güzel bir manzara! Fu elegido miembro: O adam bir üye olarak seçildi. 3. “yüz” ve “bin”den önce: 100--ciento, 1,000--mil. [Dipnot 13: Seslenme durumu hariç, yani, bir kişiyi çağırma veya bir haykırma hariç.] [Dipnot 14: 'nin = sahiplik İspanyolca'da bulunmaz. "Oğlumun evi" daima “oğluma ait olan ev” şeklinde çevirilmelidir.] [Dipnot 15: Seslenme durumu hariç, yani bir kişiyi çağırma veya bir haykırma hariç] [Dipnot 16: Tabii ki, ayrıntılara girdiğimiz hal hariç, aşağıdaki gibi--Es un capitn que conoc en Paris: O adam Paris'te tanıştığım bir kaptandı.] _Tamamlanmamış Şimdiki Zaman,[17] Haber Kipi_. =Hablar=. | =Temer=. | =Partir=. | 17
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
_Geçmiş Belirli,[17] Haber Kipi_. [Dipnot 17: Tamamlanmamış şimdiki zaman _hala sürmekte olan_ geçmiş bir eylem veya durumu tanımlar ; Geçmiş Belirli _bir olayı_ anlatır. Örn.: Siyah şapka giyen (_tamamlanmamış_) olan Charles ile karşılaştım(_geçmiş belirli_). I met (_past def._)] Yo hablaba (Konuştum), vb. gibi T hablabas | l _veya_ Ella | hablaba Nosotros) hablbamos | |Nosotras) |Vosotros) hablabais |Vosotras) |Ellos) hablaban |Ellas) |V. hablaba (sen | (_tekil_) konuştun) |Vs. hablaban (siz | (_çoğul_) konuştunuz) + =Hablar=. +-| + |Habl[18] | (Ben konuştum), vb. gibi |Hablaste |Habl |Hablamos |Hablasteis |Hablaron | |V. habl |Vs. hablaron + | Yo tema (Ben korktum), vb.gibi. T temas l _veya_ Ella tema Nosotros) temamos Nosotras) Vosotros) temais Vosotras) Ellos) teman 18
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
Ellas) V. tema (sen (_tekil_) korktun) Vs. teman (siz (_çoğul_) korktunuz) =Temer=. Tem[18] (Ben korktum), vb. gibi. Temiste Temi Temimos Temisteis Temieron V. temi Vs. temieron | Yo parta | | (Ben ayrıldım),vb. gibi. | | T partas | | l _veya_ Ella | | parta | | Nosotros) partamos | | Nosotras) | | Vosotros) partais | | Vosotras) | | Ellos) partan | | Ellas) | | V. parta (sen | | (_tekil_) ayrıldın) | | Vs. partan (siz | | (_çoğul_) ayrıldınız) | | =Partir=. Part[18] | | | (Ben ayrıldım), vb. gibi.| Partiste Parti Partimos Partisteis Partieron V. parti Vs. partieron [Dipnot 18: Özne-zamir anlaşılmaya bırakılabilir ve genel olarak üzerine özel vurgu yapılmıyorsa yazılmaz.] SÖZLÜK. =alemn=[19], Alman =beber=, içmek =bien=, iyi =caf=, kahve 19
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
=cerveza=, bira =clavel=, karanfil =cliente=, müşteri =comer=, yemek =escribir=[20], yazmak =estudiar=, (ders) çalışmak =exportar=, ihraç etmek =extranjero=, yabancı insan =ferretera=, demir eşya =grande= (_çoğul_ =grandes=), büyük =hijo=, oğul =hija=, kız evlat =italiano=, İtalyan =jardinero=, bahçıvan =leer=, okumak =maana=, sabah, yarın =manzana=, elma =mquina=, makine =mesa=, masa =mi=, benim =mucho= (_m._), çok =mucha= (_f._), çok =muy=, çok =pera=, armut =pero=, ama =pobre=, fakir =qu?= ne? =que=, o, onun =rosa=, gül =su=, o adamın, o kızın, onların =su ... de V=., senin =t=, çay =el ... de V=., senin =vino=, şarap =violeta=, menekşe [Dipnot 19: Milliyet sıfatları küçük harflerle yazılır.]
20
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
ALIŞTIRMA 1 (3). Türkçe'ye çevirin--1. Mi hermano habla espaol (_veya_ castellano). 2. V. no habla francs. [Dipnot 20: Geçmiş Zamanı "Escrito,"dur, diğer şekillerde düzenlidir.] 3. Habla bien el alemn el primo de su amigo de V. (senin arkadaşın)? 4. No, Seor, el primo de mi amigo no habla bien el alemn pero habla muy bien el ingls. 5. Cmo est (nasıl) su hermana de V.? 6. Est muy bien, gracias (teşekkürler). 7. Compra V. papel y tinta? 8. S, Seor, y compro lpices y plumas. 9. Quin (kim) compra zarazas (baskılar) y gneros blancos (beyazlar)? 10. El comerciante (tüccar) que vino (geldi) de la Habana. 11. Quin vende mquinas y ferretera? 12. Nosotros exportamos mquinas muy buenas al extranjero (yurtdışı). 13. Estos gneros son para los clientes de V. que parten maana. 14. Ha hablado V. con Don Francisco? 15. S, Seor, le habl en la ciudad (şehirde). 16. Las rosas, los claveles y las violetas del jardinero. 17. El amor y respeto de mi hijo y de mi hija. 18. Juan es francs y yo soy ingls. 19. Le han elegido miembro de esta (bu) sociedad. 20. Las hermosas rosas sobre la mesa. 21. V. tiene mil libras (1,000) y yo tengo ciento. ALIŞTIRMA 2 (4). İspanyolca'ya çevirin-1. İspanyolca konuşuyor musun? 2. Hayır, ama İtalyanca'yı iyi konuşurum. 3. Müşterilerin (bazı) mallar satın alıyorlar mı? 4. Onlar makineler ve demir eşyalar alıyorlar ama benim Havana'daki muhabirim büyük miktarlarda (cantitades) baskı alıyor. 5. Kim kağıt ve mürekkep satıyor? 6. Yaşlı adam onları satıyor (los vende). 21
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
7. Kim bir mektup yazıyor? 8. Ben mektuplar yazıyorum. 9. Kim şarap içiyor? 10. Ben şarap içmiyorum. 11. Bira içiyor musun? 12. Bira içmiyorum ama kahve ve çaydan hoşlanıyorum (me gustan). 13. Zavallı John benim arkadaşımdır. 14. Ne kadar güzel (hermosa) bir gül! 15. Erkek kardeşlerin Fransızca çalışıyor mu? 16. Evet, ve Almanca çalışıyorlar. 17. Kim İtalyanca çalışıyor? 18. Benim baldızım İtalyanca ve Fransızca çalışıyor. 19. Tüccar (comerciante) sizin topluluğunuzun bir üyesi olarak seçildi. 20. Bay Brown bir kaptandır. 21. John Amerika'ya doğru yola çıktı. 22. Yabancı diller (lengguas extranjeras) çalışmaktan hoşlanıyorum (me gusta).
22
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
DERS III. (Leccin tercera.) İSİM. İspanyolcada ismin sadece iki cinsi vardır. =Erkek= varlıkları belirten =isimler= =Erildir=. " " =dişi= " " =Dişi=. Gerçekten bir cins yoksa, isimler sonlarına göre eril veya dişi olarak adlandırılırlar. GENEL KURAL.-- _a, d_ ile biten tüm isimler, yine _ez_ ile biten soyut isimler dişidir, aşağıdaki gibi-La villa: Kasaba. La nacin[21]: Millet. La ciudad: Şehir veya büyük kasaba. La honradez: Dürüstlük. Diğer sonlar erildir. Yukarıdaki kurala pek çok istisna vardır, özellikle _E_ ile biten isimlerde.[22] [Dipnot 21: İngilizce'de “tion” ile biten kelimeler İspanyolca'da _cin_ ile biter. (Aksana dikkat edin.)] [Dipnot 22: Ek I—sadece bu aşamada başvurmak için.] =İsimlerin Çoğullarının Oluşturulması=. _Vurgulanmayan_ bir ünlü harf ile biten isimler ve yine vurguyu taşıyan _E_ ile biten isimler çoğulu oluşturmak için =S= eklerler. Diğerlerinin hepsi =Es= ekler. İSTİSNALAR-1. _Tekil_de _Z_ ile biten isimler onu =Ces=e çevirir. 2. _S_ ile biten isimler _son hece vurgulanmadığı_ sürece değişmezler. ÖRNEKLER-23
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
El amo: Usta. Los amos: Ustalar. El cuado: Kayınbirader. Los cuados: Kayınbiraderler. La cuada: Görümce. Las cuadas: Görümceler. El yerno: Damat. Los yernos: Damatlar. La nuera: Gelin. Las nueras: Gelinler. El rbol: Ağaç. Los rboles: Ağaçlar. El examen: Sınav. Los exmenes: Sınavlar. El lpiz: Kurşunkalem. Los lpices: Kurşunkalemler. El mnibus: Antoloji. Los mnibus: Antolojiler. El jabal: Yaban domuzu. Los jabales: Yaban domuzları. 3. _Y_ ile biten isimler aşağıdaki gibi =Es= ekler,-El rey: Kral. Los reyes: Krallar. La ley: Kanun. Las leyes: Kanunlar. 4. Aşağıdakiler çoğul oluşturmak için sadece =S= eklerler-Pap, Mam, Baj (bir paşa), Sof (sofa).[23] [Dipnot 23: Vurgulanan ünlülerle biten kelimeler çok azdır ve _ ile bitenler için kural çok katı değildir.] =Bileşik İsimler= çoğullarını mantığa göre oluştururlar, aşağıdaki gibi-Hijodalgo (doğuştan centilmen), kelimesi kelimesine, "birşeyin oğlu"; _çoğul_, Hijosdalgo (kelimesi kelimesine, "birşeyin oğulları "). Ferrocarril (demiryolu), kelimesi kelimesine, "demir tren yolu"; _çoğul_, Ferrocarriles (kelimesi kelimesine, "demir tren yolları"). Bu tür isimler nadirdir.[24] [Dipnot 24: Bir bileşimin parçası olan bir fiil değişmez, El portabandera (sancak taşıyıcı), Los portabanderas (sancak taşıyıcılar) gibi.] =Haber= (elinde olmak), yedek.[25] =Tener= (elinde olmak, sahip olmak). [Dipnot 25: Yani önceden sadece (Yo) he hablado (konuşmuştum) olarak kullanılmıştı.] başka bir fiilin geçmiş zamanı, _Şimdiki Zaman._, Habiendo. _Geçmiş Zaman_, Habido. _Şimdiki Zaman, Haber Kipi_ He (Benim var), vb.gibi Has 24
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
Ha Hemos Habis Han _Şimdiki Zaman_, Teniendo. _Geçmiş Zaman_, Tenido. _Şimdiki Zaman, Haber Kipi_ Tengo (Benim var, Ben sahibim), vb. gibi. Tienes Tiene Tenemos Tenis Tienen _Tamamlanmamış Şimdiki Zaman, Haber Kipi._ Haba (Benim vardı), vb. gibi. Habas Haba Habamos Habais Haban _Geçmiş Zaman, Haber Kipi_ Hube (Benim vardı), vb. gibi Hubiste Hubo Hubimos Hubisteis Hubieron _Tamamlanmamış Zaman, Haber Kipi._ Tena (Benim vardı, Ben sahiptim), vb. gibi Tenas Tena Tenamos Tenais Tenan _Geçmiş Belirli Zaman, Haber Kipi._ Tuve (Benim vardı, Ben sahiptim), vb. gibi Tuviste Tuvo Tuvimos Tuvisteis SÖZLÜK. Tuvieron 25
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
=all=, orada =aqu=, burada =buscar=[26], aramak =caballo=, at =caja=, kutu, sandık =el capital=, sermaye, para =la capital=, başkent, şehir =comprender=, anlamak =copiador=, kayıt defteri =creer=, inanmak, düşünmek =dependiente=, katip =factura=, fatura =fardo=, balya =Francs=, Fransız =girar=, çekmek, (bir banknot) =el idioma=, dil =Ingls=, İngiliz =inteligencia=, zeka =mal=, kötü şekilde =muselina=, tülbent =nunca=, hiçbir zaman =pas=, ülke =pequeo=, küçük (_sıfat_) =poco=, küçük (_zamir_ ve _özne_) =el porta-ramillete= _veya_ =florero=, çiçekçi =quin?= kim? kimi? =seda=, ipek =socio=, ortak =solamente=, sadece =slo=, (_zamir_) sadece =el tema=, egzersiz [Dipnot 26: _e_den önce _c_yi _qu_ya dönüştürür; diğer durumlarda düzenlidir.] ALIŞTIRMA 1 (5). Türkçe'ye çevirin-1. Comprende V. el espaol? 2. No, Seor, estudio el portugus y mi hermano comprende el espaol 26
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
perfectamente (mükemmel şekilde). 3. Quien escribe cartas? 4. Los comerciantes escriben cartas y sus dependientes escriben las facturas y algunas cosas ms. 5. Mi socio ha girado una letra (fatura) desde (-den) Viena (Viyana.) 6. Pars, Berln, Roma, y Petrograd son las capitales de Francia, Alemania, Italia y Rusia. 7. Cmo se llaman (isimleri nedir) las capitales de Espaa y Portugal? Madrid y Lisboa. 8. Ha estado (olmuş) V. en Holanda? 9. No Seor, nunca he estado en aquel pas. [27] Kelimesi kelimesine. "sebebin var." 10. En este tema hay palabras que no se dan (verilmemiş) en el vocabulario. 11. Cules (hangi) son? Holanda, Portugal vb. gibi. 12. Estas se dejan (kaldı) la inteligencia de Vs. 13. No creen Vs. que son muy fciles de comprender? (anlamak). 14. S, Seor, V. tiene razn[27] (haklısın). 15. Entonces, debemos (biz yapmalıyız) continuar la leccin. 16. Muy bien. 17. Debemos leer buenos libros y hablar en el idioma que estudiamos. ALIŞTIRMA 2 (6). İspanyolca'ya çevirin-1. Almanca çalışıyor musun? 2. Biz Fransızca ve İtalyanca çalışıyoruz ama kuzenim İngilizce çalışıyor. 3. İngilizce anlıyor mu? 4. İngilizceyi mükemmel (perfectamente) anlıyor, ama İspanyolca'yı kötü konuşuyor. 5. Kızkardeşin İtalyanca konuşuyor mu? 6. Hayır, o sadece İngilizce konuşuyor. 7. İngiliz adam ne alıyor? 8. (al)[28] Fransızdan bir at alıyor. 27
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
9. Kuzenim atını Peter'e (Pedro) sattı (Geçmiş Belirli). 10. John kitabı ve kağıdını arıyor. 11. Kayıt defteri (est) masanın üzerinde. 12. Henry (Enrique) bazı mektupları kopyalamak zorunda (debe). 13. Burada mektupları kim kopyalıyor? 14. Peter onları kopyalıyor (las copia).[29] 15. Henry'nin çok kağıdı var mı? 16. Evet, çok kağıdı var ama az mürekkebi var. 17. Güller ve menekşeler çiçekçide. 18. Tüccar dört balya ipek mendil (pauelo) ve üç kasa baskı ve tülbent sevkiyatı aldı (recibido). [Dipnot 28: "Birisinden almak" "Comprar" ile tercüme edilir.] [Dipnot 29: Nesne zamir haber kipinde fiilden önce gelir.]
28
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
DERS IV. (Leccin cuarta.) SIFAT İspanyolca’daki Sıfat nitelediği isme aşağıdaki gibi cins ve sayı açısından uyar,-El peridico italiano: İtalyan gazete. La prensa americana: Amerikan basını. Yukarıdaki örnekler gibi genellikle _isimleri takip eder_ ama istisnalar görülecektir, _örn._, sıfat aklımıza _ona zaten ait olduğu bilinen_ bir özellik getiriyorsa, genellikle aşağıdaki gibi isimden önce gelir,He visto sus hermosas flores: Onun güzel çiçeklerini görmüştüm.[30] Sıfatlar çoğullarını isimlerle aynı şekilde oluştururlar. [Dipnot 30: Onun çiçeklerinin güzel olduğu biz bunu söylemeden önce biliniyor (veya varsayılıyor).] =Sıfatların Dişilerinin Oluşturulması=. _O_ ile biten sıfatlar _O_yu aşağıdaki gibi =A=’ya çevirir,— El sombrero blanco: Beyaz şapka. La casaca blanca: Beyaz palto. Bir ünsüz ile biten MİLLİYET sıfatları dişi oluşturmak için =A= eklerler, aşağıdaki gibi-El sastre francs: Fransız terzi. La modista francesa: Fransız tuhafiyeci. _N_ ile biten sıfatlar dişi için aşağıdaki gibi =A= eklerler,-Un hombre socarrn: Kurnaz veya hilekar bir adam. Una sonrisa socarrona: Hin bir gülücük. Dişi için değişmeyen Joven (genç), Comn (sıradan) ve Ruin (namert, paragöz) HARİÇ. _veya_ ile biten sıfatlar dişi oluşturmak için aşağıdaki gibi =A= eklerler,i-29
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
Un comerciante emprendedor: Girişimci bir tüccar. Una casa emprendedora: Girişimci bir şirket. _veya ile biten =Karşılaştırma= sıfatları HARİÇ, dişi için değişmeyen Mejor (daha iyi), Peor (daha kötü) gibi. _ete_ ve _ote_ ile biten pek az sıfat vardır. Bunlar dişi için =eta= ve =ota=ya dönüşürler. Diğer sıfatlar değişmezler. ++++ | Ser[31] (olmak). | Estar[32] (olmak). | ++++ |_Şimdiki Zaman_, Siendo (oluyor) | _Şimdiki Zaman_, | Estando (oluyor) | |_Geçmiş Zaman_, Sido (olmuş) | _Geçmiş Zaman_, | Estado (olmuş) | ++++ |_Şimdiki Zaman, Haber Kipi_. | _Şimdiki Zaman, Haber Kipi_. | |Soy (Ben oluyorum), vb. gibi. Somos | Estoy (Ben oluyorum), vb. gibi. | Estamos | |Eres Sois | Ests | Estis | |Es Son | Est | Estn | ++++ |_Tamamlanmamış Şimdiki Zaman, Haber Kipi_ | _Tamamlanmamış Şimdiki Zaman, Haber Kipi_. | |Era (Ben –dim), vb.gibi. ramos | Estaba (Ben –dim) vb.gibi.| Estbamos | |Eras Erais | Estabas | Estabais | |Era Eran | Estaba | Estaban | ++++ |_Geçmiş Belirli Zaman, Haber Kipi| _Geçmiş Belirli Zaman, Haber Kipi_ | |Fu (Ben -dim.), vb. gibi. Fuimos | Estuve (Ben -dim.), vb. gibi.| Estuvimos | |Fuiste Fuisteis | Estuviste | Estuvisteis | |Fu Fueron | Estuvo | Estuvieron | ++++ [Dipnot 31: =Ser= aşağıdaki durumlarda kullanılır-(1) Edilgen kipi oluşturmak için, Le amo (Onu seviyorum), Soy amado de l (Ben onun tarafından seviliyorum) gibi. 30
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
(2) Doğuştan olan bir özelliği, yani nesne ile ayrılmaz bir şeyi belirtmek için, Este hombre es hbil (Bu adam zeki). gibi] [Dipnot 32: Estar aşağıdaki durumlarda kullanılır-(1) Yer açısından mevki belirtmek için, yani _yerinde olmak_, Estoy aqu (Ben buradayım), Manchester est en Inglaterra (Manchester İngiltere'dedir) gibi. (2) Durum belirtmek için (doğuştan olan bir özelliğin aksine), Este hombre est cansado (Bu adam yorgun). gibi] SÖZLÜK. =activo=, aktif =ahora=, şimdi =un ao=, bir yıl =aquel, ese= (_m._), o =aquella, esa= (_f._), o =bayeta=, çuha =clebre=, meşhur =cima=, üst =criados=, erkek hizmetçiler =criadas=, kadın hizmetçiler =el da=, gün =ejrcito=, ordu =encuadernado=, cilt, (kitapların) =escritorio=, yazı masası =los fsforos=, kibritler =Gales=, Galler =juventud=, genç, genç yaş. =el lacre=, mühür mumu =lectura=, çalışma =limpiar=, temizlemek =limpio=, temiz =mayormente=, özellikle =mdico=, doktor =el monte=, dağ =la nieve=, kar =por tanto=, yani =puerta=,kapı =siempre=, daima =sincero=, samimi =soldado=, asker =terciopelo=, kadife =vela=, mum =ventana=, pencere 31
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
ALIŞTIRMA 1 (7). Türkçe'ye çevirin.-1. Pedro es mdico.[33] l es buen mdico. 2. Era un clebre mdico de la ciudad de Pars. 3. Juan est[34] cansado y yo estoy enfermo. 4. La lectura es til[33] siempre y mayormente en la juventud. 5. Aquel tintero es[33] de V. 6. Este es un libro famoso[33] y est muy bien encuadernado.[34] 7. Mi hermano es soldado.[35] 8. Se ha alistado (askere yazılmış) en el ejrcito ingls por cinco (beş) aos. 9. El Monte Snowdon est[36] en Gales. 10. La ciudad del Cairo est[36] en Egipto. 11. Las cimas de algunos montes estn[37] cubiertas (kapladı) siempre de nieve. 12. Siempre? 13. S, siempre. 14. Estos tinteros son limpiados todos los das (her gün) por los dependientes por las criadas. 15. Estos tinteros estn limpios ahora y siempre. 16. Aquella ventana est rota (kırılmış). 17. Mi hermano est escribiendo. 18. Es necesario. [Dipnot 33: Özellik.] [Dipnot 34: Bir durum.] [Dipnot 35: Bir özellik (bu an için).] [Dipnot 36: Yerel olarak mevki.] [Dipnot 37: Bir durum.] ALIŞTIRMA 2 (8). İspanyolca'ya çevirin-1. Kim iyi bir memurdur? 2. Benim kayınbiraderim iyi bir memurdur ama çalışmaktan yoruldu (de trabajar).[38] 3. Pencereler ve kapılar temizdir. 4. Evet, her (cada) sabah hizmetçiler tarafından temizleniyorlar. 5. Fransız arkadaşı ile konuşuyor. 6. Annesine bir mektup yazıyor. 7. Birkaç mendil arıyorlar. 32
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
8. Tüccarlar kadife ile çuhayı sattılar mı? 9. Evet, onları dün (ayer) sattılar (los vendieron); aynı zamanda tülbent ve baskıları da. 10. Onları kim satın aldı? (las compr). 11. Almanlar çok hareketli ve çalışkan (trabajador) bir millettir ve bu yüzden samimi hayranlığımızı hak ediyorlar (merecen). 12. Mühür mumu, mum ve kibritler nerede? 13. İşte burada yazı masasının üzerindeler. 14. Memur Almanca anlıyor mu? 15. Evet, çok iyi. 16. Ortağım ve ben Royal Hotel'de (en) (Fonda Real) akşam yemeği yiyeceğiz. [Dipnot 38: Bir edatın ardından fiil mastar halinde olur.]
33
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
DERS V. (Leccin quinta.) SIFAT (_Devamı_). =SIFATLARIN KARŞILAŞTIRILMASI=. =Olumlu seviye= başka bir karşılaştırma fikri olmadan niteliği ifade eder, Feliz (mutlu), Rico (zengin) gibi. + + + | _Karşılaştırma_. | _Üstünlük İlişkisi_. | +++ |Ms feliz que (daha mutlu). | El ms feliz (en mutlu). | |Menos feliz que (daha az mutlu).| El menos feliz (en az mutlu).| |Tan rico como (kadar zengin). | | +++ ÖRNEKLER-Mi to es ms pobre que su hermano: Amcam kardeşinden daha fakir. Su mujer es menos rica que l: Karısı ondan daha fakir. Soy tan feliz como V.: Senin kadar mutluyum. No es tan amable como su primo: Kuzeni kadar cana yakın değil. _Kesin Üstünlük_. ÖRNEKLER-Muy largo: Çok uzun. Muy corto: Çok kısa. Kesin Üstünlük oluşturmanın diğer bir yolu da [39] _muy_ kullanmak yerine =simo= eklemektir. Eğer sıfat bir ünlü harf ile bitiyorsa _simo_ eklemeden önce bu atlanır. [Dipnot 39: Daha nadiren kullanılır ve daha vurguludur.] ÖRNEKLER-34
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
Estas frutas son muy maduras: Bu meyveler çok olgun. Estas frutas son madursimas: Bu meyveler gerçekten çok olgun. Estos tenderos son muy ricos: Bu mağazacılar çok zengin. Aquellos son riqusimos: Diğerleri gerçekten çok zengin. _simo_ eklemeden önce _ble_ ile biten sıfatlar =bil=e dönüşür, Amable, amabilsimo gibi. _co_ " " =qu=, Rico, riqusimo gibi. _go_ " " =gu=, Largo, largusimo gibi _ble_ ile biten ve üç heceden uzun olan sıfatlar, iki ünlü harf ile veya aksanlı tek bir ünlü harf ile biten sıfatlar daima =muy= almalı ve Kesin Üstünlük için _simo_ eklememelidir. Karşılaştırma ve Üstünlük derecelerinin düzenli şekillerinin yanı sıra aşağıdaki düzensiz şekiller mevcuttur-Mejor (daha iyi). ptimo (çok iyi veya en iyi). Peor (daha kötü). Psimo (çok kötü veya en kötü). Mayor (daha büyük). Mximo (çok büyük veya en büyük). Menor (daha küçük). Mnimo (çok küçük veya en küçük). Superior (daha yüksek). Supremo (çok yüksek veya en yüksek). Inferior (daha alçak). nfimo (çok alçak veya en alçak). ++ | _Gelecek Zaman,[40] Haber Kipi._ | Hablar. | Temer. | Partir | | Hablar | Temer | Partir | (Konuşacağım) | (Korkacağım) | (Ayrılacağım) | Hablars | Temers | Partirs | (Konuşacaksın) | (Korkacaksın) | (Ayrılacaksın) | Hablar | Temer | Partir | (Konuşacak) | (Korkacak) | (Ayrılacak)| Hablaremos | Temeremos | Partiremos | (Konuşacağız) | (Korkacağız) | (Ayrılacağız) | Hablaris | Temeris | Partiris | (Konuşacaksınız) | (Korkacaksınız) | (Ayrılacaksınız) | Hablarn | Temern | Partirn | (Konuşacaklar) | (Korkacaklar) | (Ayrılacaklar) | + + _Şart Kipi_.[40] | 35
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
| Hablar. | Temer. | Partir | | Hablara | Temera | Partira | (Konuşmalıyım) | (Korkmalıyım) | (Ayrılmalıyım) | Hablaras | Temeras | Partiras | (Konuşmalısın) | (Korkmalısın) | (Ayrılmalısın) | Hablara | Temera | Partira | (Konuşmalı) | (Korkmalı) | (Ayrılmalı) | Hablaramos | Temeramos | Partiramos | (Konuşmalıyız)| (Korkmalıyız)| (Ayrılmalıyız) | Hablarais | Temerais | Partirais | (Konuşmalısınız) | (Korkmalısınız) | (Ayrılmalısınız) | Hablaran | Temeran | Partiran | (Konuşmalılar) | (Korkmalılar) | (Ayrılmalılar)| ++ SÖZLÜK. =alguno,-a=,[41] bazı veya birkaç (_s._) =algunos,-as=,[42] bazı veya birkaç (_pl._) =amarillo=, sarı =barba, barbas=, sakal =barbilla, barba=, çene =blanco=, beyaz =boca=, ağız =cabello=, saç =cabeza=, baş =caf, castao=, kahverengi, (boyalı) =cepillo=, fırça =cualquiera= (_tekil_),[43] herhangi (olumlu) =cualesquiera= (_çoğul_) herhangi (olumlu) =dientes=, dişler =dinero=, para =encarnado=, kırmızı [Dipnot 40: Gelecek Zaman Haber Kipi ve Şart Kipi Mastara şu ekler eklenerek oluşturulur: gelecek için _, s, , emos, is, n_ ve şart kipi için _a, as, a, amos, ais, an_ .] =escoba=, çalı süpürgesi =estampar=, basmak (calico) 36
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
=la frente=, alın =lengua=, dil =malo=,[44] kötü, fena =manteca=, tereyağı =moreno=, kahverengi, (doğal renk) =(la) nariz=, burun =necesitar=, istemek, ihtiyacı olmak. =ninguno,-a= (_tekil_) herhangi bir (bir olumsuzun ardından) =ningunos,-as= (_çoğul_) herhangi bir (bir olumsuzun ardından) =el ojo=, göz. =padres=,[45] ebeveynler =percal=, amerikan bezi =queremos=, istiyoruz *=querer=, istemek, olmasını dilemek =ellos quieren=, istiyorlar =yo quiero=, istiyorum =V. quiere=, istiyorsun =regla=, cetvel =si=, eğer =la tez=, yüz =un poco de=,[46] biraz, bazı veya birkaç =verde=, yeşil [Dipnot 41: Eril bir isimden önce "Alguno" ve "Ninguno" aşağıdaki gibi _o_ harfini düşürürler, Algn dinero (biraz para). Dişi "Alguna" ve "Ninguna" hiçbir zaman değişmez.] [Dipnot 42: Aynı zamanda _unos, unas_.] [Dipnot 43: "Cualquiera" genellikle bir isimden önce _a_ harfini düşürür, Cualquier libro (herhangi bir kitap) gibi.] [Dipnot 44: Eril biri isimden önce _o_ harfini düşürür, Un mal muchacho (kötü bir oğlan) gibi. Dişi daima "mala"dır.] [Dipnot 45: Eril çoğul her iki cinsin çoğulunu içerir, Los padres (ebeveynler, baba ve anne), Los hermanos (erkek kardeşler veya erkek ve kız kardeş(ler)) gibi.] ALIŞTIRMA 1 (9). İngilizce'ye çevirin-1. Los percales estampados y los blancos estn todos prontos para el vapor 37
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
(vapur) que partir maana. 2. Necesitamos bayeta verde, amarilla y encarnada. 3. Aqu tenemos una buena partida (parti) de zarazas caf. [Dipnot 46: Her iki cins için kullanılır, Un poco de vino (biraz şarap), Un poco de cerveza (biraz bira) gibi.] 4. Hemos hablado una Seora de tez morena, cabeza hermosa y ojos inteligentes. 5. La frente, la boca, y la nariz forman parte de la cara (yüz). 6. La barba barbilla es el remate (son) de la cara. 7. Tambin se llama barba barbas el pelo (saç) que crece (büyümek) en ella (üzerinde) los hombres. 8. Tengo un poco de dinero y algunos libros. 9. Tenemos algunas cajas de pauelos. 10. El mal muchacho no tiene ninguna gana (eğilim, istek) de estudiar. 11. Ningunos padres quieren comprar malos libros para sus hijos (çocuklar). 12. Si tiene V. algn azcar (şeker) yo lo comprar. 13. Quiere su hermano (de V.) vender algunos libros? 14. No, no quiere vender ningunos de sus libros. 15. Mi cuado no necesita comprar libros; tiene muchsimos, algunos viejos (eski), otros nuevos (yeni), y tres cuatro (üç veya dört) novsimos,[47] uno de ellos (onlardan) es bonsimo.[47] 16. Cualquier libro es til. [Dipnot 47: _ie_ veya _ue_ içeren sıfatlar onları _simo_ eklemeden önce _e_ ve _o_ya çevirirler, Nuevo, novsimo; cierto, certsimo gibi.] ALIŞTIRMA 2 (10). İspanyolca'ya çevirin-1. Biraz param var. 2. Hangi mallara sahip olmak istiyorsun? 3. Biraz kahverengi baskı ve biraz kırmızı amerikan bezi istiyorum. 4. Kırmızı amerikan bezim yok ama biraz almalıyım (debo comprar).[48] 5. Bana biraz satmak ister misin? (venderme). 6. Bu dükkanda (tienda) pek çok hokka var (hay); birkaç tane istiyor musun?(quiere V. alguno? veya algunos?). 38
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
7. Evet, biraz istiyorum (alguno veya algunos). 8. Hiç[49] ekmeğiniz(pan) var mı? 9. Evet, Biraz ekmek ve peynirim var (tengo pan y queso). 10. Herhangi bir kitap faydalı olacaktır. 11. Dişler ve dil ağzın içindedir (dentro de). 12. Dişler büyük dikkat ister. 13. Evet, her zaman temiz olmaları gerekir. 14. İspanyolca öğrenmek istiyoruz çünkü o (es) ticarette (en el comercio) çok gerekli. 15. Eğer dikkatli çalışırsan kısa sürede (pronto) İspanyolca'yı çok iyi şekilde konuşup yazabilirsin. 16. John Fransızca'yı çok kötü konuşuyor ama onu çok dikkatli çalışıyor (lo est estudiando). 17. Bu dersi anlıyor musun? 18. Evet, bu dersi iyi anlıyorum, çok zor değil. 19. Eğer ilgi ile (con cuidado) çalışırsak hiçbir ders zor değildir. [Dipnot 48: "Bazı" ve "herhangi bir," bir fiilin ardından ve önceden anılan tekil bir isme atıf yaparken çevirilmez.] [Dipnot 49: "Bazı" ve "herhangi bir" genel olarak _parça hissinde, yani_ sınırlı bir miktar fikri ile kullanılmadığında tercüme edilmezler.]
39
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
DERS VI. (Leccin sexta.) SAYMA SAYILARI. Cuarenta 40 Cuarenta y uno _veya_ Cuarentiuno 41 vb. gibi vb.gibi Cincuenta 50 Sesenta 60 70 80 90 100 101 102 vb. gibi. 110 200 300 400 500 600 700 800 Uno,[50] una Dos Tres Cuatro Cinco Seis Siete Ocho 40
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
Nueve Diez Once Doce Trece Catorce Quince Diez y seis _veya_ Diecisis Diez y siete _veya_ Diecisiete Diez y ocho _veya_ Dieciocho Diez y nueve _veya_ Diecinueve Veinte 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 Setenta Ochenta Noventa Ciento[52] Ciento y uno _veya_ Cientiuno Ciento y dos _veya_ Cientids, 41
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
vb. gibi. Ciento diez Doscientos,- Trescientos gibi,Cuatrocientos gibi,- Quinientos gibi,Seiscientos gibi,- Setecientos gibi,- Ochocientos gibi,Veinte y uno _veya_ Veintiuno[51] 21 Novecientos,- 900 gibi Veinte y dos _veya_ Veintids, 22 Mil 1,000 vb. gibi vb. gibi. Dos mil, vb. gibi. 2,000 Treinta 30 Cien[53] mil 100,000 Treinta y uno _veya_ Treintiuno, 31 Cien mil y uno 100,001 vb. gibi vb. gibi Cien mil y diez 100,010 Un milln 1,000,000 [Dipnot 50: Bir isimden hemen önce geldiğinde "uno", "un" olur.] [Dipnot 51: "Ciento", "cien" olur. ("Cien" yalnız başına da olsa "ciento"nun yerinde görülür.)] [Dipnot 52: Kopya şekiller tüm onlar için aynıdır.] [Dipnot 53: "Ciento" da “mil”den ve tabii ki “milln” (bir isim) önce _to_ harflerini düşürür.] Bağlaç “ve” onlar ile birimler arasında daima kullanılır, -Veinte y una or veintiuna manzanas (21 elma) gibi. Ama yüzler ve onlar arasında genellikle ihmal edilir, -Doscientas treinta peras (230 armut) gibi. "Ciento" ve "mil"in önüne belirsizlikten kaçınmak için 101.000, 201.000, vb. gibiler hariç “uno” gelmez, aşağıdakiler gibi-Doscientos mil soldados (200,000 asker). Doscientas y un mil millas (201,000 mil). "Bir milyon nüfus" Un milln _de_ habitantes olarak tercüme edilir. (_Not_.-_de_ atılamaz.) Bir milyondan fazla olması durumunda “milln” kelimesi çoğul olmalıdır-- millones, aşağıdaki gibi-Cien millones de hombres (yüz milyon insan). Görüleceği gibi “uno”nun yanı sıra “doscientos”, “trescientos” vb. gibiler dişi için _os_ harflerini =as= harflerine dönüştürür. _Gelecek Zaman, Haber Kipi._ +++++ 42
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
|Haber.[54] |Tener.[54] | Estar. | |Habr (Sahip olacağım)|Tendr (Sahip | Estar (Ben | | vb.gibi, |olacağım, vb.gibi, | olacağım, vb. gibi) |yardımcı, |sahiplik | (Bakınız dipnot,| |geçmiş zamanla |belirten) | Ders IV.) | |birlilkte kullanılır) | | |Habrs |Tendrs |Sers |Habr |Tendr |Ser |Habremos |Tendremos |Seremos |Habris |Tendris |Seris |Habrn |Tendrn |Sern +++++ _Şart Kipi._ +++++ |Habra (I |Tendra (I Estara | |(Benim olmalı, | (Benim olmalı, (Ben olmalıyım) | | vb.gibi.) | vb. gibi) | Estaras Estara Estaramos Estarais Estaran -+ |Habras |Tendras |Seras |Habra |Tendra |Sera |Habramos |Tendramos |Seramos |Habrais |Tendrais |Serais |Habran |Tendran |Seran
|Ser.[55] |Ser (Ben |olacağım, vb.gibi) |(Bakınız
dipnot,
|Ders IV.)
| Estars | | Estar | | Estaremos | | Estaris | | Estarn |
|Sera
|
| (Ben olmalıyım)| |
|
43
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
[Dipnot 54: Gelecek Haber Kipi ve “Haber” ile “Tener”in Şart Kipi, Mastardan düzensiz şekilde _Hab_ kökünün ardından _e_ düşürülüp, _Ten_ kökünün ardındaki d harfine dönüştürülerek oluşturulur.] [Dipnot 55: Sadece bilgi için-Aşağıdaki durumlarda _Ser_ (_Estar_ değil) kullanılmalıdır: (1) İsimlerden önce; (3) Sahiplik belirtirken; (2) Kişisel olmayan şekilde kullanıldığında; (4) Feliz, Infeliz, Rico, Pobre öncesinde.] SÖZLÜK. =acabar de=,[56] sadece olmak =almacn=, depo =aprender=, öğrenmek =ayudar=, yardım etmek =baar=, ıslatmak, yıkamak, sulamak =bicicleta=, bisiklet =certsimo=, kesinlikle =discpulo=, öğrenci =disfrutar=, zevk almak, faydalanmak =l es, ella es=,[57] öyle =ello= (_cinssiz_),[57] o =este= (_eril_), =esta= (_dişi_), this =esto= (_cinssiz_),[58] this =estos= (_eril_), =estas= (_dişi_), these =la fecha=, tarih =la gente=, insanlar =hermosamente=, güzellikle =importancia=, önem =La India=, Hindistan =libre=, serbest =maestro=, usta, öğretmen =la mayor parte=, çoğu, çoğunluk =el mes=, ay =mismo=, aynı =novsimo=, yepyeni =otro=, diğer, diğeri =el Sena=,[59] Seine Nehri =el Tajo=, Tagus Nehri 44
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
=el Tmesis=, Thames Nehri =tambin=, yine, de =tienda=, dükkan =ventaja=, avantaj [Dipnot 56: Fiil tarafından mastar halinde takip edilir, Acabar de escribir (şimdi yazmış olmak) gibi.] [Dipnot 57: "O" (nesne) genellikle anlaşılmak üzere dışarıda bırakılır, "O faydalı" (l, ella, _veya_ ello) es til gibi.] [Dipnot 58: Bütün bir ifadeye atıfta bulunurken, Esto _veya_ ello es justo gibi. Bu veya o (şimdi söylediğin şey) doğru.] [Dipnot 59: Nehirlerin isimleri erildir çünkü “ro” (nehir) kelimesi anlaşılır.] ALIŞTIRMA 1 (11). Türkçe'ye çevirin-1. La India es una posesin inglesa de grande importancia. 2. El Sena es un ro de Francia[60] y el Tmesis es un ro de Inglaterra. 3. Toledo, ciudad interesantsima de Espaa baada por el Tajo. 4. La mayor parte de estos Espaoles comen en esta fonda. 5. Este ao las tiendas estn hermosamente decoradas. 6. Es certsimo que los almacenes y las tiendas de esta calle disfrutan de grandes ventajas. 7. De quin es esta regla? Es ma. 8. En que fecha escribi V. la carta? 9. La escrib (Ben yazdım) ayer. 10. Juan acaba de comprar una bicicleta novsima. 11. Yo acabo de comprar cepillos de dientes y de cabello. 12. La criada compr esta maana una escoba. 13. Necesitamos comprar manteca pero no la compramos porque no queremos gastar dinero. 14. La mayor parte de la gente no quiere gastarlo (onu harcamak için). 15. Es bueno este vino? 16. Es muy bueno y tambin no es caro. [Dipnot 60: Ülkelerin isimleri tanımlık almamalıdır (ancak bu kural çok sıkı değildir). İSTİSNALAR: La India, El Per, El Japn (Japonya).] ALIŞTIRMA 2 (12). İspanyolca'ya çevirin-1. İngiltere'deki yabancılar pek çok avantajdan faydalanırlar. 2. Evet, çünkü İngiltere özgür bir ülkedir. 45
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
3. İngilizler de diğer özgür ülkelerde aynı avantajlardan faydalanırlar. 4. Öğretmen öğrencilerine yardım ediyor mu? 5. Evet ediyor (S, Seor), ama öğrenciler çalışıp derslerini iyi öğrenmeliler ve çok çalışmalılar (diligentemente).[61] 6. Kızkardeşim almak istediği [62] bisiklet hakkında konuştuğunda bir mektup yazıyordum. 7. Geçen yıl (el ao pasado) satın aldığın tülbentleri ve baskıları sattın mı? 8. Tüccar, İspanyol müşteriye satmış olduğu [62] kadifeler için (por) üç aylık senet düzenledi. 9. Az ve iyi çok ve kötüden daha iyidir. 10. John o şirkette (casa) bir ortaktır. 11. Çalışmak gereklidir. 12. Bu George'ın güzel bahçesidir. 13. Pek çok çiçek, gül, karanfil, menekşe ve diğer bitkilerle (plantas) güzel bir bahçedir. 14. Kim burada? 15. Charles ve Henry buradalar. [Dipnot 61: Bir sıfattan bir zamir yaratmak için Türkçe'deki “ce” gibi _mente_ eklemelisiniz. Eğer sıfat dişi için değişiyorsa dişi şekline _mente_ ekleyin, rico (_eril_), rica (_dişi_)-ricamente (zengince) gibi.] [Dipnot 62: İspanyolca'da anlaşılmaya bırakılamaz.]
46
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
DERS VII. (Leccin sptima.) SIRA SAYILARI VE KESİRLER. |Primero[63] 1nci |Dcimo sexto, etc. 16ncı| 2nci |Vigsimo 3ncü |Trigsimo 4ncü |Cuadragsimo 5nci |Quincuagsimo 6ncı |Sexagsimo 7nci |Septuagsimo 8nci |Octogsimo 9ncu |Nonagsimo 10ncu |Centsimo |Ducentsimo |Tricentsimo 11nci |Cuadrigentsimo |Quingentsimo 12nci |Sexcentsimo |Septingentsimo 13ncü |Octingentsimo |Novingentsimo 14ncü |Milsimo |Millonsimo 20nci| 30ncu| 40ncı| 50nci| 60ncı| 70nci| 80nci| 90ncı| 100ncü| 200ncü| 300ncü| 400ncü| 500ncü| 600ncü| 700ncü| 800ncü| 900ncü| 1,000nci| 1,000,000ncı| |Segundo |Tercero |Cuarto |Quinto |Sexto |Sptimo (Stimo) |Octavo |Noveno (Nono) |Dcimo Dcimo primero, Dcimo primo, Undcimo, Onceno Dcimo segundo, duodcimo, Doceno Dcimo tercero, dcimo tercio, Treceno Dcimo cuarto, 15nci |Postrero, ultimo + +Sonuncu| ----+ catorceno Dcimo quinto, quinceno [Dipnot 63: Sıra sıfatları eşlik ettikleri veya kendisi için yazıldıkları isme cins ve sayı açısından uyarlar. Son _o_ harfi dişi için _a_ harfine dönüşür ve çoğul _s_ ekleyerek oluşturulur.] "Primero," "tercero," ve "Postrero" eril bir tekil isimden önce aşağıdaki gibi =O= harfini düşürürler,[64]-El primer pedido: Birinci sıra. El tercer lote: Üçüncü parti. 47
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
El postrer envo: Son sevkiyat. Ama-La primera entrega (_dişi_): İlk teslimat. [Dipnot 64: Toplamda sekiz kelime bu düzensizliği gösterir, yani, uno, alguno, ninguno, bueno, malo, primero, tercero, postrero (bu son ikisi her zaman değil).] "Vigsimo" ardından sıra sayılarının yerine genellikle sayma sayıları gelir, aşağıdaki gibi-La pgina veintids: 22nci Sayfa. Tarihler sıra sayıları yerine sayma sayıları ile ifade edilirler, -Madrid, 20 (de) Agosto (de) 1911: Madrid, 20 Ağustos 1911 gibi. İSTİSNA: El primero, aşağıdaki gibi-El 1 (primero) de Septiembre (Eylül'ün 1'i). Kralların ve benzerlerinin isimlerini takip eden sayılar on sayısına kadar sıra, sonra genellikle sayma sayısıdır,-Felipe II. (segundo): II. Philip. Alfonso XIII. (trece): XIII. Alphonso gibi. 1/10ncuya kadar kesirli sayılar sıra sayıları ile aynıdır, aşağıdakiler hariç-(Un) medio: bir yarısı. Un tercio (tercero _değil_ ): üçte biri. 1/11nciden yukarı doğru, kesirler sayma sayılarına =avo= sonu eklenerek oluşturulur,-Un dieciseisavo[65]: 1/16. Başında bir tamsayı olan ½, 1/3 ve 1/4 kesirlerinden önce _un_ kullanılması aşağıdaki gibi gerekmez,-Uno y cuarto: Bir tam bir çeyrek. Cuatro y tercio: Dört tam üçte bir. La mitad: Yarısı. La tercera parte: Üçüncü kısım. La cuarta parte: 4ncü kısım. La duodcima parte: 12nci kısım. [Dipnot 65: Eğer sayma sayısı bie ünlü harf ile bitiyorsa bu harf atılır,-- un veintavo (1/20nci) gibi. Eğer _ce_ ile biterse _c_ harfi _z_ harfine dönüştürülür, doce--un dozavo (1/12nci) gibi.] Toplu Sayılar. Un par: Bir çift. Una treintena: 30'luk bir küme.[66] 48
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
Una decena (bir deste).[66] Una centena: 100'lük bir küme.[66] Una docena (bir düzine).[66] Un centenar: 100'lük bir küme.[66] Una veintena: Yirmi.[66] Un ciento: 100'lük bir küme.[66] Un millar: 1000'lik bir küme.[66] [Dipnot 66: Aynı zamanda sayı yaklaşık olarak: Una treintena de libros: (yaklaşık 30 kitap) gibi.] _Dilek Kipi,[67] Şimdiki Zaman_. +--- ----+-- ----+--| =Hablar=. | =Temer=. | =Partir=. +| Que yo hable (KonuşabileyimI|Que tema (Korkabileyim |Que parta (Ayrılabileyim | veya konuşayım | veya korkayım). | vey Ayrılayım). | diye). | | | tu hables | " temas | " partas | l hable | " tema | " parta | nosotros hablemos | " temamos | " partamos | vosotros hablis | " temis | " partis | ellos hablen | " teman | " partan | ++++ [Dipnot 67: Bu zaman şekli şimdiki zaman haber kipinin tekil 1nci kişisinin son ünlü harfini 1nci çekim için =e= harfine ve 2nci ve 3ncü çekimler için =a= harfine dönüştürerek oluşturulur. Bunlar zaman boyunca hükmeden ünlüler olarak kalırlar. N.B.--Dilek kipi sadece eylemin olumlu bir şekilde ifade edilmediği, şüpheli veya sadece şarta bağlı olduğu bağımlı cümlelerde görülür.] 49
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
SÖZLÜK. =actual=, şimdi, mevcut =al por mayor, por menor=, toptan satış =arroz=, pirinç =artculo=, mal =asociacin de obreros=, ticaret birliği =blanquear=, beyazlatmak =ya caigo=, Anlıyorum =colocar=, yerleştirmek =*conseguir=, almak =consignacin=, konşimento =contenido=, içindekiler =decadencia=, çöküş =delegado=, temsilci =demasiado=, çok, çok fazla =difcil=, zor =driles labrados=, desenli delgiler =driles lisos=, sade matkaplar =entrar reinar=, hüküm sürmeye başlamak =escoger, *elegir=, seçmek =extrao=, garip, acayip =el germen=, mikrop =grueso=, kalın, sağlam =hallar=, bulmak =ilustrado=, aydınlanmış =incluyendo=, içeren, çevreleyen =limitar=, sınırlamak =mientrastanto=, bu esnada =*obtener=, elde etmek =peso=, ağırlık =poder=, güç =podramos=, yapabilmeliyiz, yapabiliriz =prximo=, sonraki =rebaja=, fiyat kırma =rebajar, *reducir=, azaltmak, fiyat indirmek =reduccin=, fiyat indirmek, indirim yapmak =reunin=, toplantı =*salir=, gelmek, dışarı çıkmak 50
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
=*salir en=, -e gelmek =solo= (_sıfat_), yalnız =slo, solamente= (_zamir_), sadece =sujeto =, maruz =sumar=, eklemek =tocino=, pastırma =tomar=, almak =varios=, pek çok =verificarse=, yer almak[68] =*verse obligado =, yapmaya mecbur kalmak[69] [Dipnot 69: Kelimesi kelimesine: _kendisini zorunlu görmek_.] [Dipnot 68: Kelimesi kelimesine: _kendini doğrulamak_.] EXERCISE 1 (13). Türkçe'ye çevirin-1. Cul envo han recibido Vs.? 2. Nos han llegado el primero y el cuarto, pero el tercer lote no ha llegado todava. 3. El postrer hombre entrar en la reunin fu el delegado de la asociacin de obreros. 4. (A) cunto por libra cuesta este tocino? 5. Al por menor sale en seis peniques y cuarto, pero al por mayor podramos darlo cinco y tercio talvez un poquito menos, digamos (söylemek) cinco y cinco dieciseisavos. 6. Puede V. sumar tres dozavos y siete quinzavos? 7. S, Seor, esto hace ciento veintinueve cientiochentavos. 8. Qu fraccin tan extraa! 9. Lo es en efecto pero se da (verilmiş)[70] slo por ejemplo. 10. Ah, ya caigo! 11. Felipe II entr reinar en 1556. Ningn soberano (hükümdar) de Europa poda competir en poder y en Estados con l, pero ya desde ese tiempo se observan (gözlenmiştir)[70] los grmenes de la decadencia que se verific despus. 12. Alfonso XIII actual rey de Espaa es un monarca ilustrado y constitucional. 13. La nueva Espaa espera mucho de l. 51
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
14. El primero y el quince de cada (her) mes, la Compaa efecta (etkileri) sus pagos. 15. Hoy estamos (bugün) cinco de Junio de 1911. [Dipnot 70: SE ile olan isim _dönüşlü_ ya da _edilgen_dir: se da, _kendisini veriyor_ veya _verilmiş_; se observan, _kendilerini gözlemliyorlar _ veya _gözleniyorlar_.] ALIŞTIRMA 2 (14). İspanyolca'ya çevirin-1. Bu taahhüdü terk etmek zorunda kalacağım (me ver obligado). Bu çok zor. 2. Bir pirinç konşimentosu aldık ama istenen (demando) fiyat , bir libreye 2- 15/16d., çok fazla; onu hiçibir zaman alamayacağız (nunca podremos) ; ama (slo) birkaç gün önce (haca algunos das) daha iyi bir kalite (calidad), daha beyaz ve daha tombul olan 2-29/32d olarak sunuldu. 3. Eğer desenli ve sade matkaplarını belirtilen fiyatlardan satamazsan fiyatı indirmek gerekli olacak. 4. O beyazlatılmış ketenleri yüzde 5 fiyat indirimi koşulu ile kabul edeceğim. 5. Ortaklarımıza danışacağız; bu esnada konuyu havada (en suspenso) bırakalım (dejemos)[71]. 6. Baskı partisi için pek çok tasarım seçti ama üç tanesinin yanlış olduklarını (estn equivocados) gördü. 7. Bazı şirketler beyanlarında daima yanlış (falsos, inexactos) ağırlıklar veriyorlar. 8. Yanlış malı ısmarladı (un ... por otro). 9. Sen yanlışsın (V. se equivoca), bu doğru (justo, exacto) mal. 10. Bu kumaş yanlış tarafta (al revs) bitirilmiş. 11. 10ncu olay (del corriente) için hediyenizi (su atenta) aldık, ayın 1'indeki önceki mektubunuzun kopyasını ekte yolluyoruz ve içindekileri not aldık. 12. Bir sonraki posta (mala) ile size istenen ayrıntıları (que Vs. necesitan) göndereceğiz. [Dipnot 71: Emir Kipi 2nci Kişi hariç Şimdiki Zaman gibidir.]
52
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
DERS VIII. (Leccin octava.) KİŞİ ZAMİRLERİ. Kişi zamirlerini, Özne Zamirleri ve Nesne Zamirleri olarak böleceğiz.[72] [Dipnot 72: Dilbilgisi uzmanları sık sık aşağıdaki isimleri verirler-Özne Zamirlerinin Yalın hali için -i hali " " " Doğrudan nesne zamirleri -e hali " " " Dolaylı nesne zamirleri] ++ | Özne Zamirleri. | +++ |Yo (ben) |Nosotros,-(biz) gibi |T (sen) |Vosotros,-(siz) gibi | |l (o, _eril_) |Ellos,-(onlar) gibi | |Ella (o, _dişi_) |Ello (_cinssiz_), | | |(o, bütün bir | | | | ifade ile ilgili) | +++ “T” veya “Vosotros,-” yerine=V= ve =Vs= daha önce belirtildiği gibi genel konuşmada kullanılır (3ncü kişide fiil takip eder). N.B.--Bu zamirler vurgu gerekmediği veya belirsizlik olmasının imkansız olduğu yerlerde anlaşılmak üzere aşağıdaki gibi dışarıda bırakılır,-(Yo) compro las telas: Ben kumaşları alıyorum. (l) gira las letras y firma las cartas: O senetleri yazıp mektupları imzalar. (Ella) ha tenido una entrevista con su abogado: O avukatı ile bir toplantı yaptı. 53
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
Ama-Yo he comprado la partida de ferretera y quincalla y no V.: _Sen_ değil_ _ben_ pek çok demir eşya ve küçük eşya aldım. =Nesne Zamirleri=. Bunlar iki sınıfa ayrılır--1. =Ayırıcı=, yani, bir edatın ardından-M (beni) Nosotros- (bizi) gibi T (seni) Vosotros- (sizi) gibi l (onu, _eril_) Ellos- (onları) gibi Ella (onu, _dişi_) Ello (_cinssiz_) (o, bütün bir ifade ile ilgili olarak) V. (sen, tekil) Vs. (siz, çoğul) ÖRNEKLER-Ellos hablan de m: Benim hakkımda konuşuyorlar. Nosotros trabajamos para l: Onun için çalışıyoruz. Ella confa en t, en V.: Sana güveniyor. V. se declara contra ellos: Onlara karşı beyan veriyorsun. 2. =Bağlayıcı=, yani, fiilin (edatsız) _doğrudan_ veya _dolaylı nesnesi_ . l me[73] ama (beni seviyor) l nos ama (bizi seviyor) l te ama (seni seviyor) l os ama (sizi seviyor) l lo _or_ le ama (onu l los ama (onları seviyor,eril) seviyor, _eril_) l la ama (onu seviyor, l las ama (onları seviyor, dişi) _dişi_) [Dipnot 73: N.B.--Birleştirici şekilde 1nci ve 2nci kişiler hem doğrudan hem de dolaylı nesneler için aynıdır ama 3ncü kişi değişiktir.] _Dolaylı Nesne_ ÖRNEKLERİ-l me da bana veriyor l te da sana veriyor l le da ona veriyor l nos da bize veriyor l os da size veriyor Fiilin doğrudan ve dolaylı nesnesi önünde == gelen Ayırıcı şekilde zamir tarafından aşağıdaki gibi dönüştürülebilir,-m beni _veya_ bana doğrudan ve dolaylı nesne t seni _veya_ sana " " " " l onu _veya_ onu, " " " " o _(eril) veya_ " " " " 54
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
ona _(eril)_ " " " " ella onu _veya_ ona, " " " " o _(dişi) veya_ " " " " ona _(dişi)_ " " " " nosotros-bizi _veya_ bize gibi " " " " vosotros-sizi _veya_ size gibi " " " " ellos onları _veya_ " " " " onlara _(eril)_ " " " " ellas onları _veya_ onları _(dişi)_ l les da onlara veriyor (onlara, _eril_ ve _dişi_) Böylece fiilin doğrudan ve dolaylı nesnesi olarak kullanılan zamirler için iki tane şeklimiz olur – biri Ayırıcı, diğeri Bağlayıcı. =Bağlayıcı= genel olarak kullanılan şekildir. =Ayırıcı= şekil vurgu veya ayırıcılık gerektiğinde kullanılır. Nadiren yalnız başına kullanılır, [74], İspanyollar Bağlayıcı şekilde kullandıktan sonra aşağıdaki gibi bir tekrarlama olarak kullanmayı tercih ederler,-l me ama m: _Beni_ seviyor. l nos vende nosotros gneros estampados y V. gneros de fantasa: _Bize_ baskılı kumaş ve _size_ süslü satıyor. Yo le quiero ver l y no ella: _Onu (erkek) görmek istiyorum ama _onu(kadın)_ değil. Dle V. el dinero l y los libros ella. _Ona(erkek)_ parayı ve _ona(kadın)_ parayı ver. D V. el dinero l y los libros ella. _Ona(erkek)_ parayı ve _ona(kadın)_ parayı ver. [Dipnot 74: "Le pagarn ms que m" (_ona_ _benden_ fazla ödeme yapacaklar) gibi cümlelerde, "me pagarn" _que_ ardından anlaşılmak üzere dışarıda bırakılır.] SÖZLÜK. =antes=, önce—zaman açısından =asunto= (=sujeto= _değil_), konu =Bolsa=, Borsa, değişim =calcular=, hesaplamak =celebrarse=, kutlanmak, yer almak =compaa annima=, limited şirket 55
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
=*concebir=, tasarlamak =conjuncin=, bağlantı =desfavorable=, istenmeyen =donde=, nerede =emisin=, para, tahvil, vb. gibi emisyon =emplearse=, kullanılmak, iş vermek =espalda=, omuz (arka) =explicar= açıklamak =explanar= açıklamak =falta de aceptacin=, reddetme =falta de pago=, ödememe =la frase=, deyim, cümle =ganancias y prdidas=, karlar ve zararlar =el gerente=, müdür =*gobernar=, yönetmek =*haber=, var[75] =hay=, var[75] =hay=, varlar =el hecho=, gerçek =la ley=, kanun =llamar=, çağırmak, aramak =ms adelante=, daha sonra =la mente=, akıl =los negocios=, iş =Pascua=, Paskalya =posicin=, konum =proyecto=, tasarı, plan =pues, entonces=, o zaman =regresar=, gelmek veya geri gitmek =*saber=, bilmek =la semana pasada=, geçen hafta =srvase V=., lütfen =tenga la bondad de=, lütfen =tratar=, denemek =*valer=, değer olmak =valor=, cesaret =*volver=, dönmek, geri gitmek, geri dönmek ALIŞTIRMA 1 (15). Türkçe'ye çevirin-56
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
1. Usamos nunca el modo subjuntivo en una frase principal? 2. No, Seor, aunque hay quien lo diga (bazı öyle söyleyenler). 3. Dnde lo empleamos pues? 4. En frases dependientes de ciertos verbos y conjunciones. 5. Y cmo sabemos que despus de stos se debe emplear el verbo (kullanılması zorunlu) en subjuntivo? [Dipnot 75: Kişisel olmayan bir fiil olarak, "haber" Şimdiki Zaman Haber Kipinde “ha” yerine “hay” yapar.] 6. Porque entonces la accin del verbo es representada[76] slo como concebida en la mente y no se habla de ella como de un hecho. 7. Nos explicar V. esta regla otra vez ms adelante? 8. S. No hago ms que introducir (sadece tanıştırıyorum) el asunto. 9. Tan pronto como (as soon as) volvemos la espalda, nuestros negocios principian sufrir. 10. Un caballero no hace nunca nada en espalda de otro, sino que (ama) habla claro, y tiene el valor de sus opiniones. 11. Cundo regresar el gerente del Banco? 12. Estar de vuelta (he will be back) hoy en quince. 13. Debe asistir (katılmak) la reunin de Directores que se celebrar en Londres primeros del mes que viene (önümüzdeki ayın başında). 14. El mercado de Coloniales (Koloni üretimi) carece de (yoksun olmak) animacin. 15. Carecemos de noticias del vapor en que van los granos (tahıl taşıyan). 16. Cmo han salido Vs. de aquella especulacin en las minas de cobre (bakır madenleri)? 17. Hemos salido muy mal, la relacin semestral (yarım yıllık rapor) de la compaa hace constar (gösteriyor) una situacin muy desfavorable y no habr dividendo este ao. 18. Talvez se remedien las cosas (şeyler) el ao prximo. 19. Hay que esperarlo (umalım ki). [Dipnot 76: _Veya_ se representa.] ALIŞTIRMA 2 (16). İspanyolca'ya çevirin-57
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
1. Geçen haftaki telgrafımızı (cable) teyit etmek (confirmamos)[77] istiyoruz. 2. Karlarını ve zararlarını hesapladılar. 3. Onu Paskalya'dan önce yapmayı (cuento con hacerlo) hesaplıyorum. 4. Bunun herhangi bir kötü etki bırakması (no se cree que esto producir) hesaplanmadı. 5. Onu evine çağırdı. 6. Dikkatinizi hesabınızın durumuna çekme özgürlüğünü kullanıyoruz (nos tomamos la libertad de dirigir ...). 7. Alacaklılar bir toplantıya çağırıldı (convocados). 8. Uzağa çağırıldım (tuve que ausentarme). 9. Döviz bürosuna uğrayacağım (pasar por). 10. Tüm eski meseleler çağırıldı (se recogieron). 11. "Shannon" Cdiz'de (har escala en) arayacak. 12. Hisse başına 1 çağrı (pedirn una cuota) yapacaklar. 13. Bu çelik ondan çok daha az eder. 14. Almaya değmez (no vale la pena de). 15. Bu limited şirket 50,000 eder (posee). 16. Bu tasarı incelemeye değer (merece ser estudiado). 17. Reddetme ve ödememe durumunda lütfen senedi protesto edin. 18. Arz ve talep kanunu (demanda y oferta) dünyanın (mundo) piyasalarını yönetmektedir. 19. Anlaşmaların (las actas) hepsi bir noter (notario) tarafından imzalandı. 20. Lütfen aşağı taraftaki imzamıza (firma al pie) gerekli dikkati gösterin (debida _veya_ buena nota). 21. Tüm çabalarımız (esfuerzos) hiç sonuç vermedi (en balde, en vano). 22. Boş yere (en balde, en vano) denedik. [Dipnot 77: Bir mastardan önce “beg”i tercüme etmeyin.
58
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
DERS IX. (Leccin novena.) KİŞİ ZAMİRLERİ (_devamı_). Ayırıcı şekildeki zamirler cümlede İngilizce'de işgal ettikleri aynı konumu alırlar. Bağlayıcı şekildeki zamirler aşağıdaki gibi fiilden önce gelirler,-l los compr: Onları satın aldı. Yo le mostrar V. mi libro mayor y mi diario: Size defter-i kebir ve günlük defterimi göstereceğim. Mi cajero les pagar lo que les debo: Kasiyerim size olan borcumu ödeyecek. Nos ha exhibido su libro de facturas: Bize fatura defterini gösterdi. Me cedi los valores y efectos en cartera: Tahvillerini ve hisse senetlerini bana ciro etti. El corredor le vi en la agencia de los vapores: Borsa simsarı onu vapurun acentesinde gördü. İSTİSNALAR-1. Bir cümle bir fiil ile başladığında, özellikle cümle uzunsa, Bağlayıcı zamir, bunun Dilek Kipinde olması durumu hariç aşağıdaki gibi fiilin ardından _gelebilir_,-Bonificle esta cantidad en cuenta corriente para no perder el cliente: Müşterisini kaybetmemek için ona cari hesaptaki miktarı borç olarak verdi. N.B.--Öğrenciler dil üzerinde pratiklik kazanana kadar bu özgürlükten faydalanmamalıdır. Konuşma dilinde bu değişim nadiren görülür. Değişim uygulandığında Özne Zamiri genellikle kendiliğinden anlaşılmak üzere dışarıda bırakılır. 2. Fiil Mastar, İsim-Fiil veya Emir Kipinde iken, [78], Bağlayıcı Zamir takip etmek _zorundadır_ ve fiil ile tek bir kelime oluşturacak şekilde aşağıdaki gibi birleşir:-Lo mejor con estos gneros es venderlos en subasta: 59
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
Bu mallarla ilgili en iyi şey onları açık arttırma ile satmak. Abandonndole la ganancia acabaremos con el asunto: Karı ona teslim ederek konuyu kapatacağız. Refiralos V. los armadores: Onları armadorlara öner. Hgannos Vs. esta bonificacin: Bize bu iskontoyu yapın. Crguenos en cuenta este rengln: Bu hattı hesabımıza borç kaydedin. Abnenle la suma que reclama: Talep ettiği miktarı ona borç olarak verin. [Dipnot 78: By Emir Kipi ile, Emir Kipi Olumlu olanı kast ediyoruz. İspanyolca'da emir kipi olumsuz hali yoktur, yerini aşağıdaki gibi Şimdiki Zaman Dilek Kipi almıştır,-Hblale t: Onunla konuş. No le hables t: Onunla konuşma.] Eğer iki Bağlayıcı zamir karşılaşırsa, İngilizce'deki genel kuralın aksine, aşağıdaki gibi dolaylı nesne olan zamir doğrudan nesnenin önüne gelir,[79]-Ellos nos lo garantizan: Onu bize garanti ediyorlar. If these two pronouns are both in the 3rd person, the indirect object is changed into =Se=, as-Nosotros se lo vendimos: Onu biz ona sattık. V. se lo mand ( ella)[80]: Onu sen ona yolladın. Nosotros se lo aconsejamos ( ellos)[80]: Onlara o öğüdü verdik. Yo se lo digo ( V.)[80]: Onu sana söylüyorum. [Dipnot 79: _me_ ve _te_ kombinasyonları _çok nadirdir_ ve o zaman _te_ doğrudan veya dolaylı nesneden önce gelir, yapı açıkça anlamı vermektedir. Ancak bu tür durumlarda, dolaylı nesne için aşağıdaki gibi ayırıcı bir şekil kullanmak daha iyidir,l te da m: Seni bana veriyor. l me da t: Beni sana veriyor.] [Dipnot 80: _ l, ella, V._, vs., diğer türlü belirsizlik olabilecek durumlarda açıklık için eklenebilir.] SÖZLÜK. =administrador=, müdür (bir şubenin, vs.) SÖZLÜK. =administrador=, müdür (bir şubenin, vs.) =arancel=, gümrük tarifesi 60
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
=aviso=, tavsiye, uyarı =confianza=, güven, itimat =constantemente=, sürekli =conveniente=, uygun, kullanılabilir =correo=, postane =*dar aviso=, bilgi vermek, ayrılmak için bilgi vermek =*dar aviso de despedida=, işten çıkarma bildirisi vermek =de moda=, moda =devolver=, geri vermek ya da geri göndermek =efectuar=, etkilemek =favorable=, uygun =fijar=, tamir etmek =holgazn, haragn=, tembel =honrar=, onurlandırmak =indicar=, göstermek, belirtmek =largo=, uzun =noticia, noticias=, haberler =*poner en condiciones=, mümkün kılmak, kolaylaştırmak =por=, _or_ =de, su cuenta=, onun hesabına =el sobre=, zarf =tomar nota=, not almak, farkına varmak ALIŞTIRMA 1 (17). Türkçe'ye çevirin-1. Me aprecia. Te necesita. Le manda. Lo cree. Nos halla. Os busca. 2. Son gneros de moda, los vende muy bien. 3. Son buenas plumas, las usamos constantemente. 4. Me escribe que te enva los sobres. =venta=, satış 5. Le indica el medio ms conveniente. 6. Nos honra con (ile) su confianza. 7. Os fija sus lmites. 8. Les da su cotizacin. 9. Creernos. 10. Mandarnos los presupuestos (tahminler). 11. Venderles crdito. 12. Dndonos sus instrucciones tan claras, nos pone en condiciones de servirle toda su satisfaccin (bütün tatmini). 61
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
13. Dgannos Vs. (bize söyler) la verdad. 14. l me lo escribi. 15. Nosotros te lo mandaremos. 16. l nos lo explic. 17. Yo os lo enviar. 18. Se lo escribiremos l. 19. Se lo explicaremos ella. 20. Compraron los gneros y se los vendieron ellos. 21. Vendieron las telas y se las mandaron ellas. 22. Me lo dice V. (diyor musun) m? 23. S, Seor, se lo digo V. mismo (Onu senin kendine söylüyorum) 24. Yo mismo lo mand. 25. V. mismo me lo ha escrito. 26. Nosotros mismos no podramos (-amadı) hacerlo mejor. 27. l me lo di (verdi) m, y yo se lo entregu l. 28. Su socio es mejor que l, y l es mejor que ella. ALIŞTIRMA 2 (18). İspanyolca'ya çevirin-1. Yeni Gümrük tarifesini gördün mü (vi V.)? 2. Evet, onu gördüm (v). 3. Bizim için eskisinden daha uygun. 4. Onu Liverpool şubemizin (sucursal) müdürüne yolladık. 5. Onu ona dün yolladık; okuduktan sonra (despus que lo haya ledo) bize iade edecek. 6. Onu (_eril_) bana mı ona mı verdin (di V.)? 7. Onu sana verdim (d), ona değil. 8. Pekala (bien)! Diyor ki (dice) onu bana, sen ona bunu yapmasını söyleyene kadar (hasta que V. se lo diga) vermeyecekmiş. 9. O onu yanında götürdü ve biz bizimle götürdük. 10. Onu (_dişi_) yanıma alacağım.[81] 11. Onu yanında götür.[81] 12. O uzun bir mektup ama onu bugün yazmamız gerekli. 13. Onu bugün yazarak postaya zamanında (tiempo) yetişirsin. 14. Bay Şu-ve-Bu sana bana verdiğinden daha fazla para verdi. 15. Ona dikkat ettik. 16. Mektubun içeriğine (del contenido) gereken dikkati göster. 62
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
17. Give him notice (aviso) of the sales you effected on (por) his account. 18. There is nothing worthy of notice (no hay nada de particular) in our market to-day. 19. Onu işten kovdum çünkü çok tembel. 20. This circumstance (circunstancia) must have escaped your notice (debe habrsele pasado por alto). 21. Do not take any notice of him (no le haga V. caso). 22. I gave notice to my landlord (propietario). [Dipnot 81: Bakınız bir sonraki not.]
63
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
DERS X. (Leccin dcima.) DÖNÜŞLÜ ZAMİRLER. Bu zamirler tabii ki fiilin öznesi olarak kullanılmazlar. Bu ve özne aynı şey olduklarında fiilin nesnesi olark kullanılırlar. Diğer kişi zamirleri ile aşağıdaki gibi aynıdırlar-Birleştirici şekil. Ayırıcı şekil. myself me m thyself te t İSTİSNA-3ncü kişi hem cinsiyetler hem de sayılar için: s se ÖRNEKLER-l se ama: O kendisini seviyor. Ella se atribuye la culpa: O hatayı kendisinde buluyor. Mara habla siempre de s[82]: Mary daima kendisi hakkında konuşuyor. Nosotros nos divertimos al mismo tiempo que hacemos negocios: Biz işimizi yaparken aynı zamanda eğleniyoruz. Ellos se respetan s y otros tambin: Kendilerine ve başkalarına da saygı duyuyorlar. _Mismo-a,-os,-as_, ayırıcı şekilde vurgu için aşağıdaki gibi kullanılabilir,-Mara habla siempre de s misma: Mary daima kendisi hakkında konuşuyor. Ella se atribuye la culpa: O hatayı kendisinde buluyor. Ella se atribuye la culpa s: O hatayı kendisinde buluyor. (daha vurgulu). 64
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
Ella se atribuye la culpa s misma: O hatayı kendisinde buluyor (daha da vurgulu). [Dipnot 82: _con_ (beraber) ardından _si_ Sigo haline gelir; aynı değişiklik _m_ ve _t_ ile de olur: conmigo, contigo, consigo, tek kelime olarak yazılır.] =Se= zamiri 3ncü kişi tekil veya çoğul olarak edilgen kipi oluşturmak için aşağıdaki gibi herhangi bir fiille birlikte kullanılabilir,-Se ha cerrado el almacn: Depo kapatıldı. Se han encaminado las reclamaciones la Compaa de Seguros[83]: Borçlar Sigorta Şirketi'ne havale edildi. Dipnot 83: “Yapan” anılmadığında bu şekil tercih edilir.] =Se= 3ncü kişi tekil kişi [84] ile takip edildiğinde aşağıdaki gibi “biri”, “insanlar”, “onlar” (_belirsiz_) diye tercüme edilir, Fransızca’daki “on” ve Almanca’daki “man” gibi-Se dice que habr un alza[85] en el mercado: Diyorlar ki, _veya_ deniyor ki, piyasada bir yükselme olacakmış. Se cree que no habr Reforma Arancelaria en Inglaterra: İnsanlar düşünüyor ki, _veya_ düşünülüyor ki, İngiltere’de bir Tarife Reformu olmayacakmış. En la vejez se goza el fruto de una juventud laboriosa: Yaşlılıkta kişi hareketli gençliğin meyvelerinin zevkini çıkartır _veya_ Hareketli gençliğin meyvelerinin yaşlılıkta zevki çıkartılır. [Dipnot 84: Veya fiilin zamirsiz 3ncü kişi çoğulunu kullanabiliriz.] [Dipnot 85: Veya "una alza" (her ikisi de kullanılır).] Görülebileceği gibi bu gerçekten “se” ile değiştirilen bir edilgen kip şeklidir, “es gozado” yerine “se goza” gibi. Ama aşağıdaki gibi daha tipik örnekler vardır,-Los gneros se han fabricado en Irlanda y se los ha (han _değil_) plegado como lienzos irlandeses: Mallar İrlanda’da yapılmıştı ve onları İrlanda Çarşafları olarak katlanmışlardı. Bir Dönüşlü Bağlayıcı Zamir, ister doğrudan ister dolaylı nesne olsun, aşağıdaki gibi daima diğer herhangi bir bağlayıcı zamirden önce gelir,--Yo me lo reservo: Onu kendim için ayırdım. Nosotros nos lo guardamos: Onu kendimiz için saklıyoruz. 65
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
Se me dice: Bana dendi ki (o kendisini bana söylüyor). Se les venden las telas: Kumaşlar onlara satıldı. Nosotros nos le confiamos: Kendimizi onlara emanet ediyoruz. Vosotros os les empeasteis en 1,000: Kendinizi onlara taahhüt ettiniz. _Dilek Kipi, Tamamlanmamış Zaman_.[86] ++ | =Hablar=. | =Temer=. | =Partir=. | ++ Que yo hablase |Temiese |Partiese | (Konuşabilirim, |(Korkabilirim veya |(Ayrılabilirim veya | konuşayım, vs. diye) | korkayım, vs. diye) |ayrılayım, vs. diye) | t hablases |Temieses |Partieses | l hablase |Temiese |Partiese | nosotros hablsemos |Temisemos |Partisemos | vosotros hablaseis |Temieseis |Partieseis | ellos hablasen |Temiesen |Partiesen | ++ [Dipnot 86: Bu zaman şekli, her üç çekimde Geçmiş Zamanın 3ncü kişi çoğulundan _ron_ sonunu _se, ses, se, semos, seis sen_ şekline çevirerek elde edilir.] 1,000 için. SÖZLÜK. =en la actualidad, al momento=, şimdi = menudo=, sık sık =acostumbrarse=, kendisini alıştırmak =admitir=, kabul etmek =aparecer=, görünmek =aplicarse=, kendisine uygulamak =ayuda=, yardım =boletn=, form, fiş, fiyat listesi =caucho seco=, kuru kauçuk =cebada y avena=, arpa ve yulaf =cifras=, rakamlar =la compra=, alım =*contar (con)=, -e güvenmek =la costumbre=, gümrük =cualquiera=, herhangi bir (_olumlu_) 66
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
=cuidadosamente=, dikkatlice =declararse en quiebra=, birisinin iflasını açıklaması =dedicarse=, kendisini adamak =dirigirse=, kendine hitap etmek =escribirse=, birbirine yazmak =escuchar=, -i dinlemek =exacto=, doğru, tam =firmeza=, sağlamlık =industria azucarera=, şeker sanayisi =los informes=, bilgi =lisonjearse=, kendini övmek =llamarse=, aranacak =el montaje=, makinelerin, vs. montajı =*moverse=, taşınacak, sürülen (makine) =operadores=, satıcılar (Değişim üzerine) =partida=, parti (malların) =perfeccionar=, kusursuzlaştırmak, geliştirmek (makine) =*reconocer=, kabul etmek =recursos=, vesile = respetar=, saygı duymak =seccin=, bölüm =tacharse=, kendini eleştirmek, suçlamak =tejidos=, tekstil, kumaşlar =ltimamente=, son zamanlarda EXERCISE 1 (19). Türkçe’ye çevirin-1. Nos dirigimos Vs. por informes sobre la casa cuyo (kimin) nombre aparece en el boletn adjunto. 2. Se aplicaron la industria azucarera y consiguieron buenos resultados. 3. Me he acostumbrado este trabajo. 4. Te has dedicado al comercio. 5. Tiene mucha opinin de s (mismo). 6. Cuenta (güveniyor) consigo nicamente. 7. Se debe pensar s y tambin los otros. 8. Estos tejidos se llaman "uniones." =nicamente=, tek başına, sadece 9. Las dos casas se escriben[87] en francs. 67
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
10. Estos tornos y estas sierras mecnicas (bu çarklar ve bıçkı makineleri) se mueven por motor elctrico. 11. Se los ha perfeccionado mucho ltimamente. 12. Se envan las mquinas en secciones? 13. S, Seor, y se las marca cuidadosamente para facilitar el montaje. 14. Se dice que llegaron grandes partidas de Cebada y Avena, piensa V. Que influirn en los precios? 15. As se cree. 16. Entonces resultar (veya resultar pues) alguna ventaja para los consumidores (tüketiciler). 17. No puedo tacharme de imprevidencia (öngörü isteği) por no haberme abastecido (temin edildi, stoklandı) tiempo, pues (çünkü) careca de los recursos necesarios para hacerlo (böyle yapmak için). [Dipnot 87: Çoğuldaki Dönüşlü Zamirler aynı zamanda Karşılıklıdır.] ALIŞTIRMA 2 (20). İspanyolca’ya çevirin-1. Şimdiki fiyatların sıkılığını görünce (visto) alımlarımdan memnun olacağınız (le gustarn) ile kendimi övüyorum. 2. Onların tavsiyesine (consejo) uymadığımız için kendimizi şanslı sayıyoruz (dichosos de). 3. Sürekli kendisinden ve işinden konuşuyor. 4. Kendisini bir başarısız (perder) olarak buldu. 5. Kendilerini iflas etmiş ilan ettiler (iflaslarını verdiler). 6. Birbirlerine sık sık yazdılar. 7. Kendisine saygı duyuor. 8. O kendisi eski adetlere saygı duyuyor. 9. Hatalı olduğumuzu kabul ediyoruz. 10. İyiliğinizi aldığımızı kabul ediyoruz (acusamos recibo de). 11. Arkadaşımıza verebileceğiniz(preste) herhangi bir yardımı memnuniyetle karşılayacağız (agradeceremos infinito). 12. Rakamlarınızda çok hassas olacağınızı umarız. 13. Mevcut yılın ilk iki ayı için ürün (producto) 18,668 libre kuru kauçuk oldu. 14. Hisse senedi piyasası (los cambios) bugün çok sıkı idi ama yapılan çok az şey vardı (poco se hizo). 68
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
15. Satıcılar tahvillerle işlem yapmaya çekiniyorlardı (se mostraron contrarios). 16. Kauçuk hisseleri cansızdı (muy desanimadas), ama fiyatlar korundu (se mantuvieron).
69
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
DERS XI. (Leccin dcima primera.) İYELİK SIFATLARI VE ZAMİRLERİ. Bir İyelik Sıfatı _isme eşlik eder_; bir İyelik zamiri _ismin yerine geçer_. =İyelik Sıfatları= aşağıdaki gibidir-|Mi ( eril & dişi, tekil ) |Mis (_eril_ & _ dişi, çoğul_) |Tu ( eril "& dişi, tekil_) |Tus (_eril_ & _dişi, çoğul_) Su (_eril_ & _dişi, tekil_) Sus (_eril_ & _dişi, çoğul_) Nuestro-a, os-a |Vuestro-a, os-as +ÖRNEKLER-|my |my |thy |thy onun, onun, onun, birisinin, onların, sizin, (_nazik_) onun, onun, onun, birisinin, onların, sizin, (_nazik_) bizim |sizin (_aşina_) Mi embarque: Benim sevkiyatım. Nuestro arreglo: Benim düzenlemem. Su sinceridad: Onun veya onların samimiliği. Tu beneficio: Senin faydan. Sus fondos: Onun kaynakları, sermaye. _De l, de ella, de ellos, de V._, vs., açıklık için eklenebilir ama hissiyat onlarsız açıksa ihtiyaç duyulmaz.[88] vs. "su ... de l," "su ... de V.," vs. yerine 3ncü kişide (ama 1nci ve 2ncide değil) "el ... de l," "el ... de V.," diyebiliriz. [Dipnot 88: "De V." nezaket için de eklenir ("V." kendisi de bir başlık olarak--hazretleri).] =İyelik Zamirleri= aşağıdaki gibidir-El mo, la ma, los mos, las mas (benim). El tuyo, la tuya, los tuyos, las tuyas (senin). 70
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
El suyo, la suya, los suyos, las suyas (onun, onların, sizin,_nazik_). El nuestro, la nuestra, los nuestros, las nuestras (bizim). El vuestro, la vuestra, los vuestros, las vuestras (sizin _aşina_). İyelik Zamirinin önünde, “olmak” (“Ser”) fiilini takip ettiği ve sahiplik beyan edildiği durum hariç, belirli tanımlık olmalıdır. ÖRNEKLER-Su casa es ms importante que la ma: Onun şirketi benimkinden daha önemli. V. ha acabado su trabajo, pero yo no he principiado el mo: İşinizi bitirdiniz ama ben benimkine başlamadım. Estos ttulos y acciones son mos: Bu hisseler ve tahviller benim (yani, bana ait).[89] [Dipnot 89: Eğer niyet sadece bir nesne ile diğeri arasında _ayırım yapmak_ ise Eğer niyet sadece bir nesne ile diğeri arasında _ayrım yapmak_ ise tanımlık aşağıdaki gibi korunur; Estas son mis acciones, _aquellas_ son las de V. (bunlar benim hisselerim, _onlar_ seninkiler).] =İyelik Sıfatları Vurgulu= Eğer iyelik sıfatlarına herhangi bir vurgu yapılırsa, iyelik zamirlerinin şekilleri aşağıdaki gibi _ismin ardından_ kullanılır,-Quiero la maleta ma y no la de su amigo: _Benim_ valizimi istiyorum, senin arkadaşınınkini değil. "Benim bir arkadaşım," "senin bir müşterin" _de_ edatı kullanılmadan "un amigo de los mos," "un cliente de los suyos," veya yine "un amigo mo," "un cliente suyo," olarak tercüme edilir. Cinssiz tanımlık =lo= tarafından ihtiyaç duyulan İyelik Zamiri, aşağıdaki gibi “genel olarak mal” belirtir,-Lo mo (benim—bana ait olan). Lo nuestro (bizim—bize ait olan). Lo suyo _veya_ lo propio (kişinin kendi malı). Lo ajeno (diğer insanların malı (başkalarına ait olan)). Bir kişiye hitap ederken “benim”, vs. aşağıdaki gibi “mo”, vs. ile tercüme edilir,-Amigo mo: Benim arkadaşım. 71
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
Muy Seor mo (Bir İspanyol mektubuna genel giriş). Ama eğer isim bir sıfat ile nitelenmişse, hem “mi” hem de “mo” kullanılır ("mi" daha geneldir), Mi querido amigo (benim sevgili arkadaşım) gibi. + + | _Dilek Kipi, Tamamlanmamış Zaman (2nci Şekil)_.[90] | ++++ | Hablar. | Temer. | Partir. | ++++ | Que yo hablara |Temiera |Partiera Partieras | | " tu hablaras |Temieras |Partiera | | " el hablara |Temiera |Partiramos | | " nosotros hablramos|Temiramos |Partierais | | " vosotros hablarais |Temierais |Partieran | | " ellos-as hablaran |Temieran | | [Dipnot 90: Aynı 1nci şekil gibi kullanılır ama aynı zamanda Şart Kipi yerine de kullanılabilir.] ++++ | _Dilek Kipi, Gelecek Zaman_.[91] | ++++ Que yo hablare |Temiere |Partiere | (konuşacağım, vs. diye) |(korkacağım, vs. diye)|(ayrılacağım, vs. diye)| t hablares |Temieres |Partieres | l hablare |Temiere |Partiere | nosotros hablremos |Temiremos |Partiremos | vosotros hablareis |Temiereis |Partiereis | [Dipnot 91: Gelecekteki şüpheli bir eyleme atıfta bulunur, çok az kullanılır. Yerine genellikle Şimdiki Zaman Dilek Kipi ve _si_ (eğer) ardından Şimdiki Zaman Haber Kipi kullanılır.] ellos-as hablaren |Temieren |Partieren | 72
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
SÖZLÜK. =*atenerse = -e bağlı kalmak =*adherir = -e yapışmak =ajustar=, ayarlamak =apresurarse =, hızlandırmak. =asegurar=, emniyete almak =avera=, ortalama (deniz suyu hasarı, vs.) =buque=, gemi =buque de vapor=, buharlı gemi =buque de vela=, yelkenli =cabida=, oda, yer =codiciar=, imrenmek =deber=, borçlu olmak, zorunda olmak =debido =, -den dolayı =direccin=, adres =encaminar=, iletmek, malı sevkiyat acentesine götürmek =hierro=, demir =mensual=, aylık =mercado de granos=, hububat piyasası =muestra=, numune =peticin=, talep =pormenores, detalles=, ayrıntılar, detaylar =por tanto=, =por eso=, yani =proporcionado=, =adecuado=, yeterli, uygun =puerto=, liman =relacin=, rapor =representante=, temsilci =resto, restante=, artık, kalan =resultado=, sonuç =riesgo=, risk (== _or_ =por) saldo=, anlaşma halinde =satisfecho=, tatmin olmuş =siguiente=, takip eden =someter=, göndermek =(la) sucursal=, şube =surtido=, çeşitli, seçimlik =vigas=, kirişler ALITIRMA 1 (21). Türkçe'ye çevirin-73
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
1. Su representante de V. me ha sometido sus (onun) muestras y dentro de pocos das har un surtido. 2. En seno (herewith) les enviamos nuestro precio corriente. 3. Srvase V. consignar los gneros la orden ma y no la (orden) del Sr.Fulano, como lo haca V. antes. 4. Su casa y la ma estn ambas (her iki) interesadas en esta especulacin. 5. Les embarcaremos sus vigas de hierro por el prximo vapor y las (vigas) de su sucursal de Rosario con el buque siguiente. 6. Nuestro buque de vela el "Nern" saldr (ayrılacak) en breve (kısa süre içinde). 7. Queremos lo nuestro pero no codiciamos lo ajeno. 8. Nuestro catlogo contiene todos los pormenores necesarios. 9. Debemos su nombre de V. al Sr. Fulano. 10. Nos tomamos la libertad de solicitar sus apreciables rdenes. 11. nuestro parecer (in our opinion) su clientela de V. es mejor que la suya de l. ALIŞTIRMA 2 (22). İspanyolca'ya çevirin-1. Siparişinizin piyasamızda görülen düşüşten (que tuvimos) dolayı sizin fiyatlarınızla yapıldığını bildirmeyi istirham ediyoruz (tenemos el gusto de). 2. Eklemeyi istirham ettiğimiz aylık raporumuzda, hububat piyasamızın şu andaki konumunu belirttik (consignado). 3. Lütfen ekteki mektupları adreslerine iletin. 4. Riskimiz büyük olacaktır ve bu yüzden uygun bir komisyon talebimize sadık kalmak zorundayız. 5. Ortalama ayarlanmış olarak şimdi ekteki beyana göre talebinizi karşılamak üzere 59 16s.9d. için çekimizi eklemeyi hızlandırıyoruz. 6. Bu sonuçtan tatmin olacağınıza (con _veya_ de) inanarak (en la confianza que), saygılarımızla (somos de Vs. attos. y S.S.Q.B.S.M.[92]). 7. Makinelerinizin kalanı için yaklaşık olarak ayın 10nda limandan ayrılacak (que saldr de) buharlı gemide yer ayırdık. [Dipnot 92: Atentos y seguros servidores (que besan sus manos). Parantez içindeki kelimeler Güney Amerika'da kullanılmamaktadır ve bazı İspanyol şirketleri de onlardan 74
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
kaçınır. Q.b.s.m. yerine İspanyollar son zamanlarda q.e.s.m. (que _estrechan_ sus manos) benimsemişlerdir.]
75
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
DERS XII. (Leccin dcima segunda.) İŞARET SIFATLARI VE ZAMİRLERİ. Bir İşaret Sıfatı _isme eşlik eder_; bir İşaret zamiri _ismin yerine geçer_. =İşaret Sıfatları= aşağıdaki gibidir-|Este, esta (bu). |Estos, estas[93] (bunlar). |Ese, esa (o). |Esos, esas_[93]_ (onlar—hitap edilen | | kişiye yakın olan). |Aquel, aquella (o).|Aquellos, aquellas (onlar—hem konuşan | | hem de hitap edilenden uzak olanlar). [Dipnot 93: Bazen "estotro," "estotra," "esotro," "esotra," ama bunlar ve diğer şekiller eskidir.] _Ese_ ve _Aquel_ arasındaki fark katı şekilde görülmez. Ancak, “bu kutu”, “o masa”, “oradaki o dolap” gibi durumlarda konuşmacıdan uzak olan iki şeyden daha yakında olanı için _ese_ kullanın : "Esta caja," "esa mesa," "aquel armario." =İşaret Zamirleri= ilavesi ile yukarıdakilerle aynıdır,-Cinssiz şekil Esto, eso, aquello[94] (bu, o). Bunun çoğulu yoktur ve aşağıdaki durumlarda kullanılır-1. Aşağıdaki gibi bütün bir cümleya atıfta bulunulduğunda,-El mercado del algodn est muy abatido; esto me desanima: Pamuk piyasası çok durgun, bu beni rahatsız ediyor. 2. Aşağıdaki gibi gösterilen ne olduğunu söylemeden bir şeye atıfta bulunulurken [95],-Qu es eso? O nedir? (oradaki şey, her ne ise.) _Este, ese, aquel_, vs., üzerlerine aksan konulduğunda vurgulanırlar; _ste_ aynı zamanda “sonraki” ve _Aqul_ "önceki" için de kullanılır [96].
76
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
_ese_, vs., _aquel_, vs. yerine, _que_ ve _de_ öncesinde, genellikle aşağıdaki gibi belirli tanımlık kullanılır,-El aumento de precio de hoy y el[97] que tuvimos ayer: Fiyatlardaki bugünkü artış ve dün elde ettiğimiz. La remesa anterior y la que haremos hoy: Önceki sevkiyat ve bugün gönderdiğimiz. El flete del aceite y el de los vinos: Petrol nakliyesi ve şarapınki. Mis documentos y los de mi jefe: Benim belgelerim ve benim şefiminkiler (işveren). Lo que ("aquello que" yerine) escribo es la pura verdad: Yazdığım (şey) doğrudan gerçek. [Dipnot 94: "Eso" ve "aquello" uygulamada ayrılmadan kullanılırlar.] [Dipnot 95: Fransız "ceci," "cela."] [Dipnot 96: Esto es--yani] [Dipnot 97: “Aquel”in bir kısaltması gibi görünebilir ama değildir.] Öncesinde bir edat gelebilir _que_, aşağıdaki gibi-Qu libro es ese? Es el en que escribimos ayer: O hangi kitap? İçine dün yazı yazdığımız. Qu carta quiere V.? La que me refer ayer: Hangi mektubu istiyorsun? Dün bahsettiğim. Qu plumas son estas? Son las con que yo escriba: Bunlar hangi kalemler? Kendileriyle yazdıklarım. _Esta_, ticari deyim olarak, "bizim yerimiz," "bizim piyasamız" şeklinde tercüme edilir. _Esa_ , ticari deyim olarak, "sizin yeriniz," "sizin piyasanız" şeklinde tercüme edilir. Aşağıdaki gibi-El mercado en esta est muy flojo: Buradaki piyasa çok durgun. Nos dicen los armadores que el cargamento llegar esa el 15 del mes entrante: Armadorlar bize kargonun şehrinize yaklaşık 15inde geleceğini bildiriyor. ++ | _Dilek Kipi, Şimdiki Zaman_. | +++++ 77
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
| =Haber=. | =Tener=. | =Ser=. | =Estar=. | +++++ |Que yo haya (sahip |Tenga (sahip |Sea (that I |Est | |olabileyim diye, vs.) |olabileyim diye, vs.) |(olabileyim vs.) |(olabileyim diye, vs.) | | " t hayas |Tengas |Seas |Ests | | " el haya |Tenga |Sea |Est | | " nosotros |Tengamos |Seamos |Estemos | | hayamos | | | | | " vosotros |Tengis |Seis |Estis | | hayis | | | | | " ellos hayan |Tengan |Sean |Estn | +++++ SÖZLÜK. = ese respecto=, o konuda =acusar=, suçlamak, göstermek =al menos=, en azından =barca motor= motorlu tekne =barca automvil= motorlu tekne =carriles, rieles, railes=, demiryolu =competidor, contrincante=, rakip, komşu[98] =condiciones=, koşullar =contra=, karşı =deprimir=, bastırmak =descarga=, boşalma, boşaltma =desgracia=, şanssızlık =das de estada=, boşaltma günleri =dificultad=, güçlük, zorluk =elevar=, yükseltmek, geliştirmek
diye,
78
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
=est visto=, bariz ki, açık ki =evitar=, kaçınmak =fletar=, nakliye etmek =mar alborotada=, ağır deniz =mercado algodonero=, pamuk piyasası =mina de carbn=, kömür madeni =*ofrecer=, önermek =oscilacin=, belirsizlik, dalgalanma, yukarı aşağı =perturbar=, rahatsız etmek =sorprendente=, şaşırtıcı =suma redonda=, toplu para =*volcar=, alabora olmak [Dipnot 98: Komşu, _yakında yaşayan kimse_: vecino.] 1. Debido la ltima baja que se ha verificado en este mercado, podemos ALIŞTIRMA 1 (23). Türkçe'ye çevirin-ofrecerles una reduccin de diez por ciento en los precios de esos gneros. 2. Est visto que el gobierno de aquella repblica no slo no se ocupa de elevar el crdito sino que tiene la desgracia de deprimirlo y de perturbar el mercado burstil (para piyasası). 3. Se ha repetido en sta la oscilacin que hubo en la semana pasada. 4. Los consolidados (birleşik) han abierto 82 y la Renta Italiana 101, habiendo bajado ms tarde aqullos 81 1/2 y sta 100. 5. El Amortizable 5% (%5 paraya çevrilebilir) subi hasta (-a) 103. 6. La revista del mercado algodonero acusa una baja en los futures y la de la Bolsa un alza en todos los valores extranjeros. 7. Esto es muy natural, aqullo es sorprendente. 8. Yo le digo sto: lo har. 9. Eso me conviene. ALIŞTIRMA 2 (24). İspanyolca'ya çevirin--
79
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
1. Bu demir kirişleri ve o çelik rayları, boşaltma için en az on gün ile toptan ücret ile (por) nakliye etmeyi düşündüğümüz (intentamos) bir yelkenli ile göndereceğiz. 2. Bu, o konuda herhangi bir (toda) güçlüğü önleyecek. 3. Bir Alman motorlu teknesi bu hafta ağır denizde (con la) deneme sürüşü (excursin de prueba) yaparken alabora oldu (y se volc). 4. Bu seneki net karlar 1,000 artış gösteriyor (muestran, acusan). 5. O kömür madenlerinin çalışması (la explotacin) bir zarar ile sonuçlandı. 6. Şehrinizden (de esa) Bay Brown & Co. acentelerini önemli miktarda alım yapmak için buraya (aqu) göndermişler. 7. Kabullerine karşı onlara dokuz aylık bir kredi önererek en iyi koşullarımızı iletmek için acele ettik. 8. Bu koşullar rakiplerimizinkilerden daha iyi. Bu kesin.
80
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
DERS XIII. (Leccin dcima tercera.) İLGİ ZAMİRLERİ. |Quien |El cual |La cual |Que |Cuyo |Cuya _Tekil_ | _Çoğul_ + |Quienes |Los cuales |Las cuales | |Cuyos |Cuyas + |(kim, kimi) (kim, kimi _veya_ neyi) (o) (kimi, _veya_ neyin (iyelik belirten)) _Quien_ sadece kişiler için kullanılır. _El cual_ ve _que_ kişiler ve şeyler için kullanılır. ÖRNEKLER-El agente quien (_veya_ al cual) hemos escrito: Kendisine yazdığımız acente. Son aqullas las partidas de azcares de las cuales me habl V. ayer? Onlar bana dün bahsettiğin şeker partileri mi? Me acuerdo de las personas y las cosas que V. ha mencionado: Bahsettiğiniz insanları ve şeyleri hatırlıyorum. El buque cuya tripulacin ha desembarcado: Mürettebatı karaya çıkan gemi. El comerciante cuyo hijo hemos conocido: Oğlunu tanıdığımız tüccar. _Que_ sık sık _quien_ ve _el cual yerine kullanılır. Que_ kullanımı, takip eden cümlecik asıl cümleciğin (öncesinde gelen) sadece bir tamamlayıcısı ise ve _Quien_ veya _El cual_ sadece takip eden cümlecik önce gelenden önem olarak daha az önemli kabul edildiğinde tercih edilir, yani aşağıdaki gibi _yeni bir fikir sunduğunda_,-Ha visto V. al viajante que nos visit esta maana? Bizi bu sabah ziyaret eden yolcuyu gördün mü? 81
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
He conocido al banquero quien era hombre muy juicioso y prudente: Çok bilge ve sağduyulu bir adam olan bankacıyı tanıyordum. [Dipnot 99: Bu uygulamada şöyle demektir: bir virgülden sonra, sadece virgülün kullanımı o kadar keyfidir ki kuralı tamamen açıklamayı tercih ettik .] _Ser_ ve bir isim veya zamir ardından, “kim” aşağıdaki gibi _quien_ olarak tercüme edilir,-Es l (Carlos) quien me lo ha dicho: Onu bana söyleyen o (Charles). Bir edatın ardından “kime” _quien_ (çoğul, _quienes_)[100] ve "hangi" _el cual (la cual_, vs.) ile tercüme edilir. [Dipnot 100: "Que" bulunur ama çok nadirdir.] İSTİSNA-_con, de, en_ ardından, “hangi”yi aynı derecede iyi şekilde _que_ veya _el que, la que, los que, las que_ ile de tercüme edebiliriz.[101] [Dipnot 101: "Que" veya "El que" de diğer edatların ardından bulunur ama nadirdir.] Bütün bir cümle ile ilgili olan “hangi” _lo cual_ veya _lo que_ olur (doğal olarak, çünkü bütün bir cümlenin cinsiyeti yoktur). _cuyo_ yerine aşağıdaki gibi _de quien, del cual, de que, del que_ kullanabiliriz,-El buque, la tripulacin del cual, de que, _veya_ del que ha desembarcado: Mürettebatı karaya çıkan gemi. El comerciante al hijo de quien, _or_ del cual hemos conocido: Oğlunu tanımış olduğumuz tüccar.. “... olan o(erkek)” _aquel que, el que_,[102] ile ve yine _quien_ ile tercüme edilir. "... olan o(kadın)" _aquella que, la[102] que_ ile ve yine _quien_ ile tercüme edilir. "... olan onlar" _aquellos que, los[102] que_ ile ve yine _quienes_ ile tercüme edilir. [Dipnot 102: Bakınız Ders XII.] =İlgi Zamirleri= İspanyolca'da, aşağıdaki gibi, kendiliğinden anlaşılmak üzere dışarıda bırakılamaz,-El hombre quien, _veya_ que v: Gördüğüm adam. 82
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
“Konuştuğum adam” gibi ifadeler tabii ki “Onunla konuştuğum adam” şeklinde değiştirilmelidir (El hombre quien habl). “Siz Baylar Şu-ve-Bu'yu daha iyi bir şirket olmadığı için tavsiye ediyorum” şu şekilde değiştirilir, "Le recomiendo V. la casa de los Srs. Fulanos de Tal que no la hay mejor (_veya_ de la cual, _veya_ de la que no hay otra mejor)". ++ | _Dilek Kipi, Tamamlanmamış Zaman_. | +++++ =Haber=. Que yo hubiese (yapabileyim, yapayım veya yapmalıyım diye, vs.) =Tener=. Tuviese (sahip olabileyim, sahip olayım veya sahip olmalıyım, vs. diye) =Ser=. Fuese (olayım diye,vs.) Estuviese (olabileyim, olayım veya olmalıyım diye) =Estar=(olabileyim, vs. diye) t hubieses l hubiese
|Tuvieses |Tuviese
|Fueses |Fuese
|Estuvieses | |Estuviese |
|Tuvisemos | nosotros hubisemos |Tuvieseis vosotros hubieseis | ellos hubiesen |Tuviesen |Fusemos |Estuvisemos | | | | |Fueseis |Estuvieseis | | | | |Fuesen |Estuviesen | -+ + + SÖZLÜK. =amargo=, acı =armador de buques=, gemi sahibi, armador =arreglar=, düzenlemek =el bien=, iyi =buque, barco, navio=, tekne 83
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
=cauto=, dikkatli =*conocer=, hisleri ile bilmek, tanıdık olmak =deuda=, borç =doloroso=, acı verici =endosar=, ciro etmek, uygun bulmak =ensear=, öğretmek, göstermek =esperar=, beklemek, ummak, ümit etmek =estadsticas=, istatistikler =falta=, ihtiyaç, yokluğu =flojo=, laçka, durgun =fundar=, kurmak =gratitud=, minnettarlık =*hacer mencin=, anmak, sözünü etmek =herida=, yara, ısırık =informar (de)=, bilgilendirmek, aşina etmek =llevar chasco=, hayal kırıklığına uğramak, şaşırmak =*negar=, inkar etmek =peridico=, gazete =premio=, ödül, prim =robar=, soymak, çalmak =simptico=, hoş, şirin, çekici ALIŞTIRMA 1 (25). İngilizce'ye çevirin-1. El hombre que me habl no es el quien hemos escrito. 2. H aqu (işte burada) el libro que me ense esta regla. 3. He escrito al hombre que nos endos la letra. 4. He comprado el peridico que contiene aquellas estadsticas. 5. He arreglado con el negociante quien (_veya_ el cual) parece hombre muy simptico. 6. El corredor, quien (_veya_ el cual) tiene mucho empeo en concluir la transaccin, me vino ver otra vez (yine) esta maana. 7. El capital, el cual se ha destinado la explotacin de las minas, es intangible (dokunulamaz). =*tener empeo=, Bir şey için kararlı, hevesli olmak 8. El hombre quien (_veya_ al cual) me refiero es armador de buques. 9. El negociante de quien (_veya_ del cual) le hablaba es integrrimo (en dik). 10. El asunto que me refera (_veya_ de que trataba). 84
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
11. La pluma con que escriba y con la cual (_veya_ con la que) puede escribir V. 12. La mina en que (_veya_ en la cual) fundaba sus esperanzas. 13. El dinero sobre el cual contaba. 14. Los gneros para los cuales se di (verilmişti) la orden. 15. Es l quien lo quiere y cuyo hijo (_veya_ al hijo de quien) V. conoce? ALIŞTIRMA 2 (26). İspanyolca'ya çevirin-1. Senden para çalan (roba) az şey çalar ama sana iyi hak edilmiş bir minnettarlık borcunu ödemeyen açıkça daha fazla çalar. 2. Bunu inkar edenler (nieguen, (_özne_)) nankörlüğün iğnesinin ne kadar (cun) acı olduğunu yaşamamışlardır. 3. İyilik yapanlar ödülleri için (por) nankörlük bekleyerek onu yapmalıdır, o zaman hayal kırıklığına uğramazlar. 4. O, ondan daha acısı olmayan bir gerçek. 5. Satın aldığım buharlı gemi birinci sınıf bir tekne. 6. Parasını ödemiş olduğum küçük (pequea) ev. 7. Adını andığım şirket iyi bir güvenin tadını çıkartıyor. 8. Bunun oğlu avukat olan mühendis olup olmadığını merak ediyorum (me pregunto yo). 9. Havalelerini istemelerinin nedeni olan (explica) onların piyasaları şu anda çok durgun. 10. Onlara bütün gerçekleri açıkladım ki bu onları çok dikkatli yaptı. 11. Biz bir İngiliz olan Bay McIntyre ile tanıdığız (conocemos al). 12. O (adam) sadece bir tanıdık (un conocido _veya_ un conocimiento).
85
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
DERS XIV. (Leccin dcima cuarta.) SORU ZAMİRLERİ VE SIFATLARI. Bunlar ilgi zamirleri ile aynıdırlar, sadece bir aksan ile yazılırlar-Quin,-es? (kim, kimi?) Cul,-es? (hangisi?) Qu? (ne?) Cyo,-a,-os,-as? (kimin?) De quin,-es[103]? (kimin?) Cunto,-a,-os,-as? (ne kadar?) [Dipnot 103: "De quin" sorularda “Cyo”dan daha sık kullanılır.] Bir ilgi zamiri olduğunda ona eşlik etmesi gereken bir belirli tanımlık olmadan soru olarak kullanıldığında _cul_. _Quin_, soru halinde, hiçbir zaman sıfat değildir. ÖRNEKLER-Quin vino a verme? Kim beni görmeye geldi? Cul arreglo le gusta V. ms? Hangi düzenlemeyi tercih edersiniz Cyo es este lpiz? Bu kurşunkalem kimin? _veya_ Cyo lpiz es este? Kimin kurşunkalemi bu? De quin es este lpiz? De quin recibi V. la consignacin de madera? Kereste sevkiyatını kimden aldın? A quines nos refieren Vs. para informes? Bilgi için bizi kime tavsiye edersiniz? Cunto me cobrar V.? Bana ne kadar ücret çıkartacaksınız? _Cul_ (hangisi) sık sık İngilizce'deki “what” yerine kullanılır,-Cules son sus intenciones? Niyetleriniz nedir? _Qu_, aşağıdaki gibi, ünlem ifadesi olan cümlelerde kullanılır-"ne kadar",-Qu lstima! Ne kötü!
86
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
Qu bonitos paos! Ne kadar güzel takım elbiselik kumaşlar![104] [Dipnot 104: Ardından bir isim gelmeyen bir sıfattan önce “qu” “nasıl” diye tercüme edilir:--Qu bonito! Nasıl güzel!] Vurgulu bir _tan_ veya _ms_ eklenebilir, yani-Qu pao tan bonito! Ne kadar güzel bir takım! Qu hombre ms rico! Ne kadar zengin bir adam! _Cul_ aşağıdaki gibi ünlem ifadesi olan cümlelerde _cmo_ (nasıl) yerine kullanılır,-Cul le han reducido las desgracias! Nasıl (_veya_ ne durumda) şanssızlıklar onu küçülttü! Cul la v! Nasıl (_veya_ ne durumda) gördüm onu! _Cunto_ da aşağıdaki gibi ünlem ifadelerinde kullanılır,-Cunto le agradezco su amabilidad! Nezaketinize ne kadar borçluyum! _Cual_ tanımlık ve aksan olmadan aşağıdaki gibi “gibi” için kullanılır,-Una casa (tal) cual yo la deseaba: Hoşuma giden (gibi) bir ev. “Bana hala elimde tuttuğum bir mektup yazdı.” gibi ifadeler "Me escribi una carta, cuya carta aun tengo." şeklinde tercüme edilir. _Dilek Kipi, Tamamlanmamış Zaman (2nci şekil)_. +-+--+ --+ =Haber=. | =Tener=. | =Ser=. | =Estar=. +-+--+ --+ Que yo hubiera |Tuviera t hubieras |Tuvieras l hubiera |Tuviera nosotros hubiramos|Tuviramos vosotros hubierais |Tuvierais ellos hubieran |Tuvieran |Fuera |Fueras |Fuera |Furamos |Fuerais |Fueran + | + |Estuviera | |Estuvieras | |Estuviera | |Estuviramos | |Estuvierais | |Estuvieran | ++ 87
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
_Dilek Kipi, Gelecek Zaman._ + + + + |Tuviere (diye |Fuere (diye |Estuviere | | sahip olacağım,vs.) | olacağım,vs.)| (olacağım diye,vs.)| Que yo hubiere (sahip olacağım diye, vs.) t hubieres l hubiere | |Tuvieres |Tuviere nosotros hubiremos|Tuviremos vosotros hubiereis |Tuviereis |Tuvieren +ellos hubieren | |Fueres |Fuere |Furemos |Fuereis |Fueren --+ | |Estuvieres |Estuviere |Estuviremos | |Estuviereis |Estuvieren ---+ | _Emir Kipi_. (Bu kip emretmek veya yalvarmak için kullanılır.) + + + + |Hablar |Habla[105](sen konuş, _tekil_.) |Hablad (siz konuşun, _çoğul_) | |Temer |Teme (kork " ) |Temed (kork " ) | |Partir |Parte (ayrıl " ) |Partid (ayrıl " ) | |Haber |H[106] (sahip ol " ) |Habed (sahip ol " ) | |Tener |Ten ( " " ) |Tened ( " " ) | |Ser |S (olmak " ) |Sed (olmak " ) | |Estar |Est ( " " ) |Estad ( " " ) | + + + + 88
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
[Dipnot 105: Emir Kipinin sadece 2nci kişi tekil ve çoğul için değişik bir şekli vardır. 1Nci tekil kişi ve 1nci çoğul kişi ve 3ncü tekil ve çoğul kişi Şimdiki Zaman Dilek Kipi'nden alınır. 2nci çoğul kişi Mastar Kipi'nden son _r_ harfi _d_ harfine dönüştürülerek elde edilir – istisnası yoktur. 2nci tekil kişi _Şimdiki Zaman 2nci tekil kişi _3ncü tekil kişi Şimdiki Zaman haber kipi_ ile aynıdır, birkaç istisna hariç (aralarında Haber, Tener, Ser de vardır).] [Dipnot 106: Haber fiilinin modern İspanyolca'da Hme, hte, hle, aqu, vs. (işte buradayım, işte buradasın, işte burada, vs.) ve bazı nadir durumlar hariç Emir Kipi olmadığından sadece bir şekil olarak verilir. N.B.--İspanyolca'da emir olumsuzu yoktur, Şimdiki Zaman Dilek Kipi olumsuzu aşağıdaki gibi onun yerine kullanılır,-=Hablar=. No hables (sen konuşma). No hablis (siz konuşmayın).] SÖZLÜK. =*acordarse=, hatırlamak =me acuerdo=, hatırlıyorum =se acuerda=, o hatırlıyor =cartera=, cüzdan, portföy =contestar , responder =, cevap vermek =*decir=, söylemek =*devolver=, iade etmek, geri vermek =devuelto=, geri verilmiş =devuelvo=, iade ediyorum, geri veriyorum =digo=, söylüyorum =dice=, söylüyor =dije=, söyledim =dijo=, söyledi =disgustado=, kızgın, nefret eden, memnun olmayan =flojedad=, durgunluk =*hacer escala=, uğramak (gemilerin) =mucho me gusta=, çok memnunum =negativa=, red =notas (billetes) de banco=, banknot =*oir=, duymak 89
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
=*perder=, kaybetmek =perdiendo=, kaybediyor =*querer=, istemek, sahip olmaya istekli olmak =quiero=, istiyorum, sahip olmaya istekliyim =quiere=, istiyor, sahip olmaya istekli =responder=,[107] cevap vermek =*seguir=, devam etmek =sorpresa=, sürpriz [Dipnot 107: "Responder"; geçmiş zaman, "respuesto"--diğer türlü düzenlidir.] Türkçe'ye çevirin-ALIŞTIRMA 1 (27). 1. Quin respeta las leyes? 2. Cules leyes? 3. Las de este pas. Qu dice V.? 4. Lo que V. oye (duyuyorsun). 5. Estos pauelos y zarazas son cuales V. deseaba. 6. Mucho me gusta saberlo. 7. Qu hermosas telas! y baratas! 8. Cunto pide V. por ellas? 9 Cuntos dividendos ha pagado esa Compaa?Tres. 10. Cuntos dijo V. (söyledin mi)? 11. Tres cuatro, no me acuerdo exactamente. 12. Cya cartera es esta? 13. Es la cartera de mi hermano, cuya cartera, como V. habr sabido, la perdi con 500 en notas de banco y le fu devuelta. 14. De quin es el cargamento cuyo conocimiento ha llegado? 15. Es mo. 16. Qu libro es este? Es el mo. 17. Ha seguido la flojedad en los valores, perdiendo mucho el amortizable. 18. Hubo pocas (birkaç) transacciones en general. 19. Cul lo hallamos! 20. Absolutamente desanimado! Qu lastima! ALIŞTIRMA 2 (28). İspanyolca'ya çevirin-1. Ne kadar indirim yapabilirsiniz? 2. Bir yardası iki peni. 3. İkinizden hangisi sahip olacak (quiere V.)? 90
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
4. Ne siparişler verdiniz? 5. Bunlar kimin malları? 6. Ne sürpriz! 7. Ne kadar para aldın? 8. Kaç parti beyaz gömleklik kumaş yerleştirdiniz? 9. Mektuplarının hepsine cevap verdiniz mi? 10. Eğer (koloni) ürünlerini belirttiğiniz rakamdan daha pahalı alırsak (si comprsemos) onun hesabını vermek (seramos responsables) zorunda kalırız. 11. Size gönderdiğimiz pamuk baskılar ve vidalı matkaplar ihtiyaçlarınızı karşılayacaktır (correspondern a sus necesidades). 12. Bay Prez reddetmenize kızmış görünüyor. 13. Çok üzgünüm (lo siento mucho _veya_ infinito) ama benim suçum değil. 14. Bu koşullar altında (en) iskontoyu kabul edemedim. 15. Buharlı gemi Mlaga'ya uğradı mı? 16. Onda olduğuna (que s) inanıyorum.
91
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
DERS XV. (Leccin dcima quinta.) BELGİSİZ SIFATLAR VE ZAMİRLER. (Bir yıldız ile işaretlenenler sadece Zamirdir.) Alguno, *alguien (lguien diye telaffuz edilir), (bazı, birisi, herhangi birisi) *Algo, alguna cosa (birşey, herhangi birşey) *Uno-a,-os-as (biri, bir kişi, birisi, bazı kişiler) Uno otro (bir diğeri, birbirini) Uno otro (bir veya diğerini, herhangi biri) Uno y otro, ambos, entrambos (her ikisi) Ni uno ni otro (ne biri ne de diğeri) Ni uno (tek bir tanesi bile değil) Los otros, los dems (diğerleri) Mismo (aynı, kendi) Cierto-a,-os-as (belli bir, belli) Cada (her) *Cada uno, *cada cual (her, her biri) Otro (diğer, başka[108]) Todo (hepsi, her şey, her) Todos (herkes, tümü) Poco (az) Pocos (birkaç) Unos pocos, unos cuantos (biraz) Mucho-a,-os-as (çok) Varios (pek çok) Cualquiera (_tekil_), Cualesquiera (_çoğul_), (herhangi, hangisi olursa) *Quienquiera (_tekil_), quienesquiera (_çoğul_), (herhangi, kim olursa, kimi olursa) 92
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
*Cualquiera cosa (herhangi bir şey, ne olursa) Propio-a, os-as (kendi, aynı) Tal (_tekil_), tales (_çoğul_ böyle bir, öyle) *Fulano, zutano, mengano (Filanca) Cuanto (todo lo que), (tüm ... olanlar) Cuantos (todos los que), (tüm ... olan kişiler) Ninguno (hiçkimse, hiç biri) *Nada (hiçbir şey), *nadie (hiç kimse) *Quien ... quien, *cual ... cual (bazı ... bazı) [Dipnot 108: "Başkası" “un otro” değil "otro"dur.] _Cada_ aşağıdaki gibi sadece bir sıfattır,-Cada huelga de obreros daa la industria nacional: Her işçinin grevi milli sanayiye zarar verir. _Alguien, algo, cada, nada, nadie_ değişmezler ve onlara eşlik eden aşağıdaki gibi fiil daima tekildir,-Alguien hizo un error de pluma: Birisi kalemi kaydırdı. Algo es mejor que el dinero, el honor: Paradan daha iyi Bir şey vardır, onur. Hay algo peor que la ingratitud? Nankörlükten kötü Bir şey var mı? Nada es absolutamente perfecto y nadie es infalible: Hiçbir şey tamamen mükemmel değildir ve hiçkimse hatasız değildir. _alguien_ ile _alguno_ arasında anlam açısından diğer farklar_Alguien_ sadece kişilerle ilgilidir ve ardından _de_ gelemez. _Alguno_ kişi veya nesnelerle ilgilidi ve ardından aşağıdaki gibi _de_ gelebilir,[109]-Alguien _veya_ Alguno se ha quejado: Birisi şikayette bulundu. Quiere naranjas y melocotones y yo tengo algunos: Portakal ve şeftali istiyor ve bende biraz var. Alguno de ellos lo har: Onların aralarından biri onu yapacak. “Herhangi”, “herhangi bir” aşağıdaki gibi soru olduğunda _alguno, alguna cosa (algo)_ olarak, olumsuz olduğunda _ninguno, ninguna cosa (nada)_ ve olumlu olduğunda _cualquiera, cualquiera cosa_ olarak tercüme edilir,-Quiere V. algn refresco algo que comer? Herhangi bir serinletici içecek [110] veya yiyecek bir şey ister misiniz? 93
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
No quiero ningunos Holandillos: Hiç Hollanda cini istemiyorum. Cualquier(a) muchacho de escuela echara de ver que estas Batistas Victoria son ms ordinarias: Her öğrenci bu Viktorya Çimenlerinin düşük kalitede olduğunu görebilir. _Alguno_ ve _Ninguno_ aşağıdaki gibi sık sık kendiliğinden anlaşılmak üzere dışarıda bırakılırlar,-Comprar V. (algunos) ttulos de la nueva emisin? Yeni emisyondan hiç hisse senedi alacak mısın? l no pide consejos: O tavsiye istemez. _nadie_ ve _ninguno_ veya herhangi diğer =olumsuz kelime=, _nunca_ (hiçbir zaman), vs. zamiri gibi bir fiilden önce geldiğinde başka bir olumsuza ihtiyaç duyulmaz ama onu =takip= ettiklerinde =no= (hiç) aşağıdaki gibi fiilden önce gelmelidir: No he visto nadie _veya_ nadie he visto: Hiiçkimseyi görmedim. [Dipnot 109: Aynı fark _nadie_ ve _ninguno_ arasında da vardır.] [Dipnot 110: İspanyolca'da çoğulun yerine aşağıdaki gibi tekil bulunur: Tiene V. algn libro que prestarme? (Bana ödünç verebileceğin herhangi bir kitabın var mı?).] _car_ veya _gar_ ile biten fiiller _c_ ve _g_ harflerini =e=den önce aşağıdaki gibi =qu= ve =gu= harflerine çevirirler,-+ + + + | =Embarcar=[111] | =Cargar=[111] | |(gemiye binmek) | (yüklemek) | _Geçmiş Zaman_ |Embarqu |Cargu | _Şimdiki Zaman_ |Embarque,-ques, que, |Cargue,-gues,gue, | |-quemos,-quis,-quen.|-guemos,-guis,-guen.| + + + + [Dipnot 111: İlkel kısımlar (tabii ki Mastar hariç) gelecekte _düzenli olduklarında_ yazılmayacaktır. Türetilmiş kısımlar da verilen kurallara göre _ilkel kısımlarından düzenli şekilde oluşturulduklarında_ yazılmayacaktır. Kitabın sonundaki özete bakın.] SÖZLÜK. 94
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
=agricola=, tarımsal =amontonar=, birikmek =apertura=, açıklık =bajar=, alçaltmak, aşağı gitmek veya gelmek =bonito=, hoş =comarca=, bölge, mahal (bir ülkenin) =detenidamente=, sonunda =duplicar=, kopyalamak =exigua=, ufak, önemsiz =fbricas de algodn=, pamuk değirmenleri =gneros alimenticios=, gıda maddeleri =*hacer caso=, dikkat çekmek =hilador=, iğ =impuesto=, vergi =(la) incertidumbre=, belirsizlik =industria=, sanayi =legislatura=, meclis oturumu =ligero=, hafif (_sıfat_), ufak, küçük =limitacin=, indirim =(la) luz=, ışık (_isim_) =*mantener=, korumak, idame etmek =mejora=, gelişme =ministerio=, bakanlık =obligaciones=, borç senetleri =olvidar=, unutmak =para que=, diye =patria=, ülke, vatan =preferible=, tercih edilen =*prevalecer, reinar=, hakim olmak, yönetmek =subir=, yukarı gitmek veya gelmek =tejedor=, dokumacı =timbre=, pul =tomar la delantera =, başlatmak. =trigo=, buğday =varios=, pek çok =vincola=, şarap (_sıfat_) ALIŞTIRMA 1 (29). Türkçe'ye çevirin-95
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
1. Alguien pretende que se duplicar el impuesto del timbre sobre las acciones y obligaciones de las compaas annimas y que habr algunos que protestarn enrgicamente. 2. Algo hay de eso y uno y otro partido poltico se interesan de la cuestin pero ni uno de los peridicos locales echa luz sobre las intenciones del ministerio. 3. Los dems proyectos de ley con ciertas modificaciones se presentarn (sunulacak) en esta misma legislatura, y cada uno se discutir detenidamente. 4. Se anuncian varias empresas industriales en grande escala. 5. Cuanto se hace es poco cuando se piensa en lo que se debera hacer para que nuestros competidores no nos tomen la delantera. 6. Cualquiera echa de ver (görebilir) eso. 7. Cuantos hay que miran al verdadero inters de su patria deben olvidar sus propios intereses en favor del fomento de la industria vincola y agrcola de esta comarca. 8. Cada casa tiene su sistema propio. 9. Yo no imito Fulano, Zutano y Mengano, soy cauto y evito los riesgos. 10. Negocio papel extranjero, pero slo letras bancarias, de firmas de primera clase y con dos endosos, nada ms. ALIŞTIRMA 2 (30). İspanyolca'ya çevirin-1. Birisi gıda maddelerinin ithalatının artacağını düşünüyor. 2. Bazı buğday alıcılar daha yüksek Amerikan telgraf ihbarlarını dikkate almıyorlar (las subidas que se han telegrafiado desde Amrica). 3. Dokumacılar ve ip eğiricilerin hepsi fiyatlarını yükseltiyor. 4. Her hafta bir gelişme gösteriyor. 5. Tüm kısımlardan (partes) aynı raporları (noticias) duyuyoruz. 6. Bu makinelerin hiçbiri ihtiyaçlarımıza uymayacak (conviene ). 7. Bu faturaları kabul ediyoruz ama diğerlerini reddediyoruz. 8. İçinden kendi çıkarını düşünen herkes bu tasarının gerçekleşmesine katkı sağlayacaktır. 96
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
9. Hiçbir şeyin kaybolmaması için (no se perdiera nada) yapabileceğim (poda) herşeyi yaptım. 10. Bazıları piyasanın yükseleceğini söylüyor, bazıları düşeceğini söylüyor ve durum öyle ki insan ne yapacağını bilemiyor (no sabe). 11. Herhangi bir şey bu belirsizliğe yeğdir. 12. Daha önce bu kadar şirin bir şey görmedim. 13. Amerika'dan gelen posta ihbarları (los anuncios por la mala) Birleşik Devletler Pamuk Değirmenlerinde olağandışı (anormal) bir üretim azalması rapor ediyor. 14. Talep bu kadar azken (exigua) hisseleri yığma riskini alamazlar. 15. Yabancı Borsalar.--Berlin. Açılışta zayıf bir ton hüküm sürdü. Daha sonraki alışverişlerde (operaciones posteriores) küçük bir (ligera) gelişme fark edildi (se observ).
97
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
DERS XVI. (Leccin dcima sexta.) FİİL. Fiil kendisi ile birşeyi onayladığımız bir kelimedir. Bir cümledeki temel kelimedir: onsuz (ifade edilmeden ya da anlaşılmadan) hiçbir cümle oluşturulamaz. Fiiller Yardımcı, Geçişli ve Geçişsiz olarak kısımlara ayrılır. İspanyolca'daki Yardımcı fiiller şunlardır: Haber, Tener, Ser, Estar. _Haber_ gerçek bir yardımcıdır çünkü bileşik zamanlar kurmaya yardımcı olur[112] ama aşağıdaki özelliklere sahiptir-1. Zaman ifadeleri için aşağıdaki gibi kişisel olmayan bir fiil olarak kullanılır (burada konunun tamamlanmış olması için verilen _hacer_ fiili de),-Dos aos ha (_veya_ ha dos aos) _veya_ hace dos aos la exportacin de los Caldos espaoles estaba muy floreciente: İki yıl önce İspanyol şaraplarının ve yağlarının ihracatı çok gelişiyordu. Ha dos aos (_veya_ hace dos aos) que la casa Guillermo Fernandez y Ca est establecida en La Corua como Comisionistas: G.F. & Co. şirketi, iki senedir Corunna'da Komisyon Acentesi olarak kuruldu. Cuanto tiempo ha (_veya_ hace) que estudia V. el castellano? Ne kadar zamandır İspanyolca çalışıyorsunuz? [Dipnot 112: "haber" ardından gelen geçmiş zaman DAİMA DEĞİŞMEZDİR.] 2. Aynı zamanda “olan” (Fransızca “y avoir”) şeklinde aşağıdaki gibi kullanılabilir,-Hay mucha pimienta, clavos, y canela en el mercado de Londres: Londra piyasasında pek çok biber, yonca ve tarçın var. 98
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
S, hubo muchas especias el ao pasado tambin: Evet, geçen yıl da pek çok baharat vardı. Cuando estaba en El Cairo haba miedo de que estallara algn motn: Ben Kahire'de iken bir isyan çıkmasından korkuluyordu. (N.B.--Kişisel olmayan fiiller sadece 3ncü tekil kişide kullanılırlar.) İngilizce'de “var(there is)” ve “varlar(there are)” vardır çünkü “orada olmak” kişisel olmayan şekilde kullanılmaz, anlamı, örn. “bir adam var orada”, “iki adam var orada”. Ancak İspanyolca'da _haber_ daha kişisel olmayan bir şekilde kullanılır ve hem “bir adam var” ve hem “iki adam var”, "Hay un hombre," "Hay dos hombres." olarak tercüme edilir. “Orada olmak” için kullanılan _Haber_ şimdiki zaman haber kipi için _Ha_ yerine _Hay_ haline dönüştüğünü fark edeceksiniz. Tüm diğer zamanlar değişmeden kalır: _haba, hubo, habr, habra_, vs. Bir Mastarın takip ettiği _Hay que_ (Fransızca "il faut"), .... için gerekli, aşağıdaki gibi-Hay que tener mucho cuidado: Dikkatli olmak gerekli. Ben, sen, vs., çok dikkatli olmalı. _Tener_ genellikle iyelik belirtmek için kullanılan =temel= bir fiildir; ama bazen aşağıdaki gibi _haber_ yerine =yardımcı= olarak kullanılır,-Tengo recibido su catlogo ilustrado y lista (veya boletn) de precios: Resimli kataloğunuz fiyat listesi ile birlikte elime geçti. Tenemos recibida[113] su apreciable carta de 20 del que rige (veya del corriente): Bu ayın 20sindeki iyiliğiniz elimize geçti. Tiene V. recibidas las cotizaciones? Cari fiyatları aldınız mı? Los presupuestos, que tenemos recibidos del Trapiche para nuestro Ingenio de la Habana: Havana'daki Fabrikamız için Şeker Değirmeni için elimize geçen tahminler. Önceki örneklerin hepsinde _haber_ yerine kullanılan _tener_ ilave bir “=iyelik=” fikri verir. "He recibido su carta" ardından İspanyolca'da "pero la he perdido" (ama onu kaybettim) gelebilir. "Tengo recibida su carta" alıcının onu şimdi elinde tuttuğunu ima ediyor. [Dipnot 113: “tener” ardından gelen geçmiş zaman _dolaysız nesne_ ile cinsiyet ve sayıy açısındn uyuşur.] 99
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
Bazen bu iyelik düşüncesi aşağıdaki gibi çok uzaktan ima edilir,-Qu me dice V.? tengo ledo ese proyecto de Ley: Ne hakkında konuşuyorsunuz? Ben o (Meclis) Önergesini okudum. Okumanın etkisinin hala akılda olduğu anlamına gelir. Konuşma dilinde insanlar iyelik ile ilgisi olmadan _haber_ yerine _tener_ kullanacaklardır ama bundan kaçınılmalıdır. SÖZLÜK. =anteayer=, dünden önceki gün =apresurar=, acele ettirmek, kışkırtmak (_a._) =apresurarse=, acele ettirmek (_n._) =apresurarse con sus rdenes=, birisinin siparişlerine acele ettirmek =rbol de eje=, dingil mili =cmara de comercio=, ticaret odası =cigea, rbol de cigea, cigeal=, krank mili =compaa de ferrocarril=, demiryolu şirketi =con manchas=, (tasarımlar)--nokta =con puntitas, con bolitas=, (tasarımlar) puan, nokta =contestar=, cevap vermek, yanıtlamak =cuadritos=, (tasarımlar) dama =cuenta simulada=, şekli hesap =culpa=, suç, hata =dao=, hasar, yaralanma, arıza =de buena tinta=, iyi bir kaynaktan =derecho=, sağ taraf =duda=, şüphe =equivocarse=, hatalı olmak =existencias=, malların stokları =expedidor=, gönderici =fecha de=, tarihli =listados=, (tasarımlar) çizgili = listas, rayas=, (tasarımlar) çizgili =malcontento=, huzursuzluk, tatmin olmama =mundial=, dünya (_sıfat_) =prximamente=, yaklaşık, aşağı yukarı =pues=, iyi =redactar=, yazıya dökmek 100
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
=repentinamente=, aniden =representacin exclusiva=, tek acente =responsabilidad=, sorumluluk =retardar=, ertelemek, erteletmek =*romperse=, kırmak (_n._) =roto=, kırık, bozuk =todava=, henüz =vivir=, yaşamak, oturmak =ya=, zaten ALIŞTIRMA 1 (31). Türkçe'ye çevirin-1. En la Asociacin de Agricultores de Espaa (İspanyol Tarımcılar Derneği) dar maana viernes las seis y media de la tarde una conferencia (ders) el ilustrado Sr. Fulano. 2. Como maana? ya la ha dado esta maana. 3. No saba que la haba dado ya. 4. Pues tengo esta noticia de buena tinta y no hay duda que as es. 5. Tenemos recibida su estimada, fecha de anteayer. 6. Mucho tiempo ha que tengo proyectadas estas empresas. 7. Habr un mes que me escribi y no le he contestado todava. 8. La Cmara de Comercio de Londres vot, despus de larga discusin, una protesta contra el nuevo Tratado de Comercio con Cuba y redact una peticin que ser dirigida al gobierno. 9. El vapor ingls "Raleigh" que sale para Montevideo ha recibido un marconigrama anunciando que reina all el malcontento poltico. 10. El aviador acaba de batir el "record" mundial de velocidad y distancia recorriendo (kaplayan) ciento veintids kilmetros en hora y media, saber (yani) prximamente 80 kilmetros por hora. 11. No se equivoca V. en la interpretacin de lo que hemos escrito acerca de las facturas simuladas. 12. El rbol de eje y el cigeal se han roto. ALIŞTIRMA 2 (32). İspanyolca'ya çevirin-1. O şirket için (de) tek acenteliği elde ettin mi? 2. Henüz değil, ama almayı ümit ediyorum. 3. Ne kadar zamandır İngiltere'de yaşıyorsun?
101
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
4. İki hafta önce fiyatlar o kadar yüksekti ki alıcılar siparişlerine acele ettiriyordu; şimdi aniden beklenmeyen bir seviyeye (nivel sin precedente) düştüler. 5. Numuneleri inceledi ve açık renk alanların (fondos clasros) tasarımlarının sipariş verildiği gibi olmadığını gördü. 6. Damalar ve çizgilerden de şikayet ediyor. 7. Fabrikada (la fbrica) bir arızadan dolayı benekli tülbentler gecikti. 8. Göndericiler suçu Demiryolu Şirketine atmaya çalışıyorlar ama bu ikinciye (sta) karşı hiçbir talep hakkımız (derecho de reclamar) yok; bizim zararımızı karşılaması gerekenler onlar (son ellos quienes). 9. Sağlam kurulmuş (bien establecida) ve saygın bir şirket ve sorumluluklarını inkar etmeyecekler-- onun hakkında (de) hiç şüphe yok. 10. Son (ltima) mektubunuzu almanızın üzerinden çok zaman mı geçti? 11. Uzun süre önce mi kuruldular? (Hace mucho tiempo que....) 12. 15 yıl boyunca oldular. 13. Arkadaşlarımızın büyük stokları var ama piyasanın düzeldiğini söylüyorlar (mejorando).
102
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
DERS XVII. (Leccin dcima sptima.) "SER" VE "ESTAR." =Ser= edilgen kipi oluştururken gerçek bir yardımcı olarak kullanılır. =Estar= aşağıdaki gibi ilerleyici zamanları şekillendirirken bir yardımcıdır,-Estoy escribiendo (Ben yazıyorum). Estaba escribiendo (o yazıyordu). _ser_ ve _estar_ kullanımındaki güçlük, bazıları tarafından gereksiz yere büyütülür. Diğerleri aşağıdaki kuralı verirler-_Ser_ kalıcı bir durumu belirtir. _Estar_ "geçici" Bu kural benimsenmemelidir çünkü, aşağıdaki örneklerin göstereceği gibi, sık sık uygulanmayacaktır-l es soldado porque se ha alistado por dos aos: O bir askerdir çünkü iki yıldır askerde yazılıdır. Aquellos montes estn eternamente cubiertos de nieve: O dağlar sürekli karla kaplıdır. Aşağıdaki basit ve gerçek kural öğrencinin _ser_ ve _estar_ arasındaki farkı anlayıp onları doğru kullanmasını sağlayacaktır. _Ser_ aşağıdaki durumlarda kullanılır-1. Aşağıdaki gibi edilgen kipi oluşturmak için,-El cartero trajo las cartas--_Aktif_: Postacı mektupları getirdi. La carta fu trada[114] por el cartero--_Pasif[115]_: Mektup postacı tarafından getirildi. [Dipnot 114: “Ser” ve “Estar” ardından gelen Geçmiş Zaman, bu fiillerin özneleri ile cinsiyet ve sayı açısından uyuşur.] [Dipnot 115: Este cuarto es barrido todos los das (bu oda her gün süpürülüyor) edilgendir çünkü süpürme _eyleminden_bahsediyoruz, yani birisi her gün odayı süpürüyor.
103
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
Este cuarto est barrido—sesi yok; “barrido” _durum_ veya _koşul_ belirtmek için kullanılan bir sıfattır.] 2. Doğal olarak var olan[116] gelen bir özelliği aşağıdaki gibi belirtmek için,-La nieve es blanca: Kar beyazdır. El hombre es mortal: İnsan ölümlüdür. [Dipnot 116: Doğal olarak var olma = başka bir vücutta olmanın sabit durumu. Bir özellik aşağıdaki gibi “o an için” doğal olabilir: Juan se ha alistado por dos aos, entonces _es soldado_: John iki yıldır askere yazılı, o zaman o bir askerdir.] _Estar_ aşağıdakileri belirtmek için kullanılır-1. Yer olarak durum, yani aşağıdaki gibi bir yerde olmak,-Estoy aqu Ben buradayım. Londres est en Inglaterra: Londra İngiltere'dedir. 2. Aşağıdaki gibi bir durum,-Estoy candado: Ben yorgunum. Est enfermo: O hasta. DESTEKLEYİCİ KURALLAR. Aşağıdaki durumlarda _ser_ kullanılmalıdır-1. Herhangi bir isimden önce (sıfat veya tanımlık araya girse bile) aşağıdaki gibi,-Soy negociante: Ben bir tüccarım. Es un corredor de cambios bien conocido: O iyi tanınan bir borsa brokeridir. Son buenos valores: Bunlar iyi hisselerdir. 2. “Olmak” aşağıdaki gibi iyelik belirtmek için kullanıldığında,-Los trapiches son de estos fabricantes: Şeker değirmenleri bu üreticilere ait. 3. “Olmak” aşağıdaki gibi kişisel olmayan şekilde kullanıldığında,-Es necesario tomar medidas legales: Yasal önlemler almak gerekli. 4. "Feliz," "Infeliz," "Pobre," ve "Rico"[117] kelimelerinden önce. [Dipnot 117: Bunlar katı şekilde eke alındığında “doğal özellikler” değildirler ama öyleymiş gibi anlatılırlar.] _Estar_ tabii ki daima, aşağıdaki gibi Şimdiki Zamandan önce kullanılmalıdır[118],-Est activando sus esfuerzos: Hala daha fazla çaba gösteriyor. 104
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
Estamos extendiendo nuestras relaciones: Bağlantımızı uzatıyoruz. [Dipnot 118: Bir Şimdiki Zaman sadece bir koşul ifade edebilir, bir özellik değil.] _cer_, _cir_, _ger_ ve _gir_ ile biten fiiller aşağıdaki gibi _a_ veya _o_ harflerinden önce _c_ harfini =z= harfine ve _g_ harfini =j= harfine dönüştürürler-+ + + | =Vencer= (kazanmak) | =Dirigir= (yönlendirmek)| + + + |_Şimdiki Z.Haber_, venzo| dirijo | |_Şimdiki Z.Dilek_, venza| dirija | + + + _guir_ ve _quir_ ile biten fiiller aşağıdaki gibi _a_ veya _o_ harflerinden önce change _gu_ harflerini =g= harfine ve _qu_ harflerini =c= harfine çevirirler,-+ + + | =Distinguir= | =Delinquir=[119] | | (ayırt etmek) |(bir suç işlemek)| + + + |_Şimdiki Z.Haber_, Distingo| Delinco | |_Şimdiki Z.Dilek_, Distinga| Delinca | +++ [Dipnot 119: _quir_ ile biten tek fiil.] SÖZLÜK. =acabar de=, sadece ... -i olmak =accesorio=, aksesuar =activo y pasivo=, varlıklar ve borçlar =antiguo=, eski, antika =avera=, particular, particular average =balance=, bakiye, bakiye tablosu =bastar=, yetmek, yeterli olmak =biela=, bağlantı çubuğu =caldera=, kazan =cilindros=, silindirler =citar=, alıntı yapmak, bir paragrafı anmak =*convenir=, kabul etmek, anlaşmak =cotizar=, fiyat vermek 105
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
=cuenta de ganancias y prdidas=, kar ve zarar hesabı =dejar=, ayrımak, izin vermek =disposicin ( su)=, (sizin) tasarrufunuzda =durar=, dayanmak, bozulmamak =el engranaje=, çark takımı =entregar=, teslim etmek =equipo=, cihaz, alet =es decir, sea= yani, şöyle ki = saber= yani, öyle ki =franco de porte=, nakliye ödenmiş =grifo=, horoz (makine) =hasta la fecha=, (yapımış) tarihlemek =huelga=, grev =imprevisto=, öngörülmeyen = la izquierda=, sol tarafta =llegar ser=, haline gelmek, olmak istemek =*mantenerse=, idame edilmek üzere =mquina=, makine, motor =mercerizar=, parlatmak (kumaşı) =para con=, -e doğru =transporte seguido=, nakliye sevki =porte pagadero al destino=, nakliye sevki =presentar=, sunmak =proveer=, sağlamak =provisto (provedo)=, sağlanmış =semejante=, benzer =*sentir=, üzgün olmak, hissetmek =sin embargo=, ancak =soportes, coginetes=, rulmanlar =tornillos=, vidalar =transporte pagado=, nakliye ödenmiş =tubos=, tüpler =vlvula=, valf =el volante=, volan ALIŞTIRMA 1 (33). İngilizce'ye çevirin-1. La marca (marka) de estas mquinas y calderas es una de las ms antiguas. 2. Son fabricadas en Inglaterra por los Srs. Fulano y Ca. 106
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
3. Estn aqu para su inspeccin y estn todas provistas de sus accesorios: cilindros, volantes, bielas, soportes, engranajes, vlvulas y tornillos. 4. No se fabrican tambin en Francia mquinas semejantes? =y pico= (=veinte y pico=, vs.), tek, (yirmi tek, vs.) 5. S, Seor, estas la izquierda son francesas y son buenas mquinas. 6. Es cierto sin embargo que las inglesas son mejores y que estn en primera lnea en la industria mundial. 7. Los Srs. Fulano y Ca. han llegado ser los primeros entre los constructores que han comprendido que se podan entregar mquinas excelentes un precio relativamente bajo. 8. Para no citar ms que un ejemplo de la importancia de esta casa basta decir que son suyas las 1,000 mquinas y pico que se han exportado ltimamente para Italia y la Argentina. 9. Soy feliz de saberlo. 10. Son fabricantes ricos y al mismo tiempo generosos para con los que son pobres infelices. 11. Comprar diez fardos de Estampados Mercerizados si me los deja V. 5- 3/16 d. por yarda. 12. Est bien; est convenido! ALIŞTIRMA 2 (34). İspanyolca'ya çevirin-1. Sizin Fiyat Liste'nizi yeni aldık ama fiyatlarınızın çok fazla olduğunu söylemekten üzgünüz. 2. Silindirler ve kazanlar şimdi hazır. 3. Her motor kendi bütün aletleri ile birlikte gönderiliyor yani, tüpler, valflar, horozlar, vs. 4. Yöneticiler bir sonraki olağan genel toplantıda şirketin önüne (para presentar) sunulacak bir bakiye tablosu hazırlıyorlar. 5. Varlıklar ve borçları ve güncellenmiş bir kar ve zarar hesabı gösterecek. 6. Şirketin konumuve işlemleri ile ilgili bir rapor da olacak. 7. Bize başka herşeyden fazla (cualquier otra cosa[120]) zarar veren (dao) senin hareketin. 8. Bizim anlaşmamızdan (convenio) yorulan biziz (somos nosotros). 107
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
9. Mallar sizin tasarrufunuzdadır. 10. Hisselerin hareketsiz olacağını düşünüyoruz (flojas). 11. Çelik, demir ve bakır için talep düzenli idi (firme) ama bunun sürmemesi olası. 12. Zengin misin? Hayır, fakirim ama mutluyum. 13. Fiyat tekliflerimiz grev veya başka önceden öngörülemeyen koşullar haricinde değişmeyecektir. 14. Dört kumaş balyası size nakliye ödenmiş olarak teslim edilecek ama kazanlar ve (y sus) aksesuarları iletilen nakliye ile alacaksınız (los recibirn). 15. Tamamı (todo) belli bir ortalama ile sigortalanacak. [Dipnot 120: Veya: _=que nada ms=_.]
108
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
DERS XVIII. (Leccin dcima octava.) GEÇİŞLİ FİİLLER. Bir fiil eylemi hareketin öznesinden nesnesine geçiyorsa Geçişlidir. =Geçişli Fiiller= aşağıdaki gruplara ayrılır-=1. Etken= (fiilin öznesi hareketin başka bir yapıcısı veya ajanı için kullanılıyorsa), aşağıdaki gibi-Renovamos nuestros ofrecimientos de servicios: Hizmet tekliflerimizi yeniliyoruz. =2. Edilgen= (fiilin öznesi hareketin gerçek nesnesi yerine duruyorsa, yani hareketi yapmak yerine ondan çekiyorsa), aşağıdaki gibi-Los ofrecimientos de sus servicios nos fueron renovados en su ltimo escrito: Onun hizmet teklifleri son mektubunda bizim için yenilenmişti. İspanyolca'daki Edilgen Kip yukarıdaki gibi _ser_ fiili ile veya aşağıdaki gibi _se_ zamiri ile =etken kip= kullanarak oluşturulur,-Se nos renovaron los ofrecimientos de sus servicios: Onun teklifleri, vs. Etken fiiller, aşağıdaki gibi özne ve nesneleri aynı kişi veya nesne olduğunda dönüşlü olurlar,-Nos lisonjeamos poderlos servir por lo mejor de sus intereses: Kendi çıkarlarının en iyi şeklinde hizmet verebildiğimiz için kendimizi övüyoruz. Dönüşlü fiiller aşağıdaki gibi çoğulda da dönüşlüdürler,-Nos comprendemos: Birbirimizi anlıyoruz. Nos escribimos muy frecuentemente: Birbirimize çok sık yazıyoruz. "Uno otro" ve "los unos los otros" aşağıdaki gibi daha fazla açıklık sağlamak için eklenebilir,--
109
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
Procuramos convencernos ( nosotros mismos). Kendimizi ikna etmeye çalışıyoruz (birbirimizi). Procuramos convencernos (el uno al otro). Kendimizi ikna etmeye çalışıyoruz (birbirimizi). Geçişli bir fiilin dolaysız nesnesi, [121] eğer bir kişi veya yerin özel ismi ise, öncesinde aşağıdaki gibi __ gelmelidir,-Vimos al Seor Guillermo: Bay William'ı gördük. Visitamos Francia[122]: Fransa'yı ziyaret ettik. [Dipnot 121: “Tener” istisnası ile.] [Dipnot 122: Ama aşağıdaki gibi tanımlığın önünden gelen coğrafi isimler değil : Avistamos La Habana (Havana'yı gördük).] de genellikle aşağıdaki gibi bir kişiyi =belirten= herhangi bir isimden önce kullanılır,-Empleamos este corresponsal: Bu muhabiri çalıştırıyoruz. [Dipnot 123: Kuralın bu kısmı çok sert değildir çünkü bazen kişilerden önce atıldığını ve diğer durumlarda nesnelerin isimlerinden önce kullanıldığını görürüz,: El hecho precedi la palabra (hareket kelimeden önce geldi) gibi.] Ama, aşağıdaki gibi, __ karmaşaya yol açacağı zaman veya fiil bir -i halini ve -e halini aynı anda yönettiğinde bundan kaçınılmalıdır,-Enviamos nuestro dependiente: Memurumuzu yolluyoruz. Recomendamos el Sr. Prez nuestro fabricante: Bay Perez'i üreticimize tavsiye ediyoruz. onu takip eden isim aşağıdaki gibi belli bir bireye ait değil belli bir sınıftan =herhangi bir= bireye ait ise de ihmal edilir,-Busco criado: Bir hizmetçi arıyorum. Juan no quiere socios en su empresa: John kendi girişiminde hiç ortak istemiyor. Kökleri _ll_ veya __ ile biten fiiller aşağıdaki gibi _ie_ ve _io_ yerine =e= ve =o= alırlar,-+ + + | =Bullir= (kaynamak). | =Gruir= (söylenmek,homurdanmak).| +++ |_Şimdiki Zaman_, Bullendo |Gruendo | |_Geçmiş Zaman_ Bull, bulleron|Gru, grueron[124] | + + + 110
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
_i_ harfinin iki ünlü harf arasında =vurgusuz= gelmesi gereken çekimleri olan fiiller _i_ harfini aşağıdaki gibi =y= harfine değiştirir,-[Dipnot 124: Tamamlanmamış Zaman ve Gelecek Dilek Kipi Geçmiş Haber Kipini takip eder] ++ | =Creer= (inanmak). | ++ |_Şimdiki Zaman._, Creyendo. | |_Geçmiş Zaman_, Crey ... creyeron.| ++ Ama _Tamamlanmamış Haber Kipi_: crea, creas, crea, creamos, creais, crean. _zar_ ile biten fiiller _z_ harfini =e= harfinden önce aşağıdaki gibi =c= harfine çevirirler (çünkü çok az istisna ile _z_ modern İspanyolca'da _e_ veya _i_ harflerinden önce kullanılmaz),-+ + | =Gozar= (zevkini çıkartmak). | ++ |_Şimdiki Zaman_, Goce, goces, goce, gocemos, gocis, gocen.| |_Geçmiş Zaman_, Goc ... | ++ SÖZLÜK. =abedul=, huş ağacı =abeto=, köknar =adjunto=, bununla birlikte =agradable=, makul, hoş =arpillera=, çuval bezi =asegurar=, sigortalamak =atribuir=, dayandırmak =el billar=, bilardo =bola=, top =calzado=, ayakkabı =camas, armazones de cama=, yataklar =carne seca=, dilimlenip kurutulmuş biftek =chalecos=, yelekler 111
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
=consignacin=, konşimento =correas=, kayışlar, kayış (makine) =corresponsal=, muhabir =egosta=, bencil =encaminar=, sevketmek =entrar en el dique=, limana girmek (gemiler) =fresno=, kül =garbanzos=, İspanyol bezelyeleri veya nohut = grande velocidad=, yolcu treni ile =guisantes=, yeşil bezelyeler =habas=, baklalar =haya=, kayın =hortalizas=, yeşil sebzeler =instruir=, emir vermek, yönlendirmek =judas=, taze fasulye =latn=, pirinç (metal) =la leche=, süt =loza=, çömlek = pequea velocidad=, posta treni ile =pino=, çam =plomo=, kurşun =porcelana=, porselen =productos qumicos=, kimyasallar =roble, encina=, meşe =rotura=, kırılma =semestre=, yarım yıl =suprimir=, bastımak, dışarıda bırakmak =tacos=, bilardo-spoaları =el viaje=, seyahat =zinc=, çinko ALIŞTIRMA 1 (35). Türkçe'ye çevirin-1. Estimamos en mucho nuestros corresponsales y los servimos de la mejor manera posible. 2. Comunica el capitn del vapor "Ros" que el jueves, al medio da, se hallaba seiscientas millas de Veracruz, sin novedad (herşey iyi). 3. Hoy publica la Gaceta dos cuadros estadsticos (istatistik tabloları) formados por la Direccin general (Kurul) del Instituto 112
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
Geogrfico y Estadstico, que expresan el movimiento de pasajeros por mar habido en nuestro puerto durante el semestre pasado, y por los cuales se viene en conocimiento (görebiliriz) de la emigracin inmigracin espaola. 4. Desde el da 1 de Enero prximo satisfar (ödeyecek) el calzado extranjero 10% ms de derecho de importacin. 5. Una comisin de Agricultores de Valencia visit ayer tarde (dün akşam) al Presidente del Consejo (Başbakan) para pedirle que se suprima el impuesto sobre el transporte de hortalizas que establece la nueva ley. 6. Tiendo estas telas con anilina se aumenta el coste de seis cntimos por metro. 7. Bulleron[125] la leche y la esterilizaron. 8. Gocemos de las libertades que tenemos derecho pero no abusemos de ellas. 9. Ellos creyeron lo que les dijimos (onlara dedik) y ya no nos atribuyen intenciones egostas. 10. El Sr. Moreno sale para un viaje de negocios y visitar Santo Domingo y la Habana. 11. He visto los Alpes y el Pirineo pero no el Himalaya. 12. He visitado Espaa. [Dipnot 125: "kaynatmak" genellikle _hervir_ dir. Bullir çekimin bir örneği olarak verilmiştir.] ALIŞTIRMA 2 (36). İspanyolca'ya çevirin-1. Lütfen Bay Marino'yu görün ve ona kısa süre içerisinde, huş, kayın, köknar, çam ve meşeden oluşan bir kereste konşimentosu göndereceğimiz bilgisini verin 2. Bilbao'daki muhabirimize bizim adımıza elinde tuttuğu (tiene) pirinç, kurşun, kalay (estao) ve çinkoyu Vitoria'ya sevk etmesi emrini vereceğiz. 3. Limandan bu hafta ayrılan (que sale) tekne (buharlı gemi) ile çuval bezi, kuşak ve yatak konşimentonuzu göndereceğiz. 4. "Mara" dün bir bakla, taze fasulye, yeşil bezelye ve nohut kargosu ile limana girdi. 5. Aynı zamanda bir kurutulmuş biftek ve konserve dil (lenguas en latas) paketi getiriyor. 113
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
6. Bilardo masaları, toplar ve ıstaka satıcısı olan bir arkadaşım var. 7. Mumlar ve kimyasallar geçen hafta yollanmıştı. 8. Kısa süre içerisinde birbirimize daha hoş mektuplar yazabileceğimiz için kendimizle övünüyoruz. 9. Porselen ve çömlekleri özel bir ortalamadan (franco de) bağımsız olarak sigortaladık ama onları kırılmaya karşı %4'lük bir prim ile (al) sigortaladık. 10. Lütfen ekte son kol ve duvar saati sevkiyatındaki hasar için (por) zararınız için talebi (iade talebini bulun). 11. Lütfen paltoları, yelekleri ve pantolonları posta treniyle ve malzemelerin kalanını yolcu treni ile gönderin.
114
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
DERS XIX. (Leccin dcima nona.) GEÇİŞSİZ FİİLLER. Geçişsiz fiiller, “yaşamak”, “uyumak” veya “gitmek”, “yürümek” gibi yapandan öteye gitmeyen bir eylemi ifade ederler. İspanyol dilinde Geçişsiz Zamirsel fiiller, yani aşağıdaki gibi dönüşlü fiillere benzer şekilde cümle boyunca =aynı kişinin= çift zamir ile çekilmiş fiillerden bol bol bulunur,-=Quejarse= (şikayet etmek). _Şimdiki Zaman Haber Kipi_, Yo me quejo, t te quejas, l se queja, nosotros nos quejamos, vosotros os quejis, ellos se quejan. _Gelecek Zaman Haber Kipi_, Yo me quejar, t te quejars, l se quejar, vs. Bunlar tabii ki Dönüşlü fiillerle karıştırılmamalıdır.Dönüşlü fiillerde, aşağıdaki gibi eylemi gerçekleştirenden geçip kendisinin üzerine düşen bir hareket vardır,-Yo me amo: Kendimi seviyorum. Bir cinsiyetsiz zamirside eylem =yapanın ötesine gitmez=. =Geçişsiz Zamirsel Fiiller= üç çeşittir-1. Aşağıdaki gibi daima zamirsel olanlar,-+ + + |Quejarse (şikayet etmek) |Jactarse (övünmek) |Avergonzarse (utanmak)|Maravillarse[126] (merak etmek) |Alegrarse[126] (keyiflenmek) |Proponerse[126] (niyeti olmak, |Arrepentirse (pişman olmak) | amacı olmak) |Hacerse[126], volverse[126] |Desanimarse[126] (hissetmek | (haline gelmek) | cesareti kırılmış) + + + [Dipnot 126: Bu fiilerden bazıları, aşağıdaki gibi, geliştirilmiş bir anlam ile Geçişli Fiiller de olabilir,-- Alegrar (sevindirmek), Maravillar (şaşırtmak), Proponer (önermek). 115
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
Burada zamirsel şekil Geçişli ve Geçişsiz arasındaki farkı göstermektedir.] 2. Çok az birkaç tanesi zamirsel olarak kullanıldığında aşağıdaki gibi anlamlarını güçlendirir veya az çok türetilmiş hale getirir,-+++ |Ir (gitmek) |Irse (uzağa gitmek) | Reir (gülmek) |Rerse (birşeye gülmek = önermek | | aşağılamak) | Entender (anlamak)|Entenderse de paos (yargılamak| | kumaşların) | Dormir (uyumak) |Dormirse (uyuya kalmak) | |Correr (koşmak) |Correrse (dilin | | sürçmesi). | +++ 3. Pek çoğu zamirsel olarak veya diğer şekilde bariz veya tanımlanabilir bir anlam değişimi olmadan kullanılabilir,-Estar, estarse (olmak) Quedar, quedarse (geride kalmak) Casar (_con_), casarse (_con_), (evlenmek) Pensar, pensarse (düşünmek) Yo pienso, _veya_ me pienso que s (öyle düşünüyorum) Me escap de la memoria _veya_ (aklımdan kaçmış). Se me escap de la memoria (aklımdan kaçmış). Bu üçüncü tür olması durumunda, öğrenciler zamirsel şekli serbest şekilde kullanmamalı, onu iyi kitaplarda okuyana kadar beklemelidir, çünkü anlam bütün durumlarda pratikte aynı olsa da hala sadece kullanımın öğretebileceği “hassasiyet” dereceleri vardır. =Düzensiz Fiiller=. Sadece düzensiz olan o Temel Zamanlar ve türetildikleri Temel Zamanlardan düzenli şekilde oluşturulmayan Türetilmiş Zamanları vereceğiz[127]-[Dipnot 127: Temel ve Türetilmiş Zamanlar için sondaki özete bakın.] + + + | | =Pensar= (düşünmek).[128] | 116
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
|_Şimdiki Zaman Haber Kipi_,|Pienso-as-a, pensamos, pensis, piensan. | |_Şimdiki Zaman Dilek Kipi_, |Piense-es-e, pensemos, pensis, piensen. | |_Emir Kipi_, |Piensa, pensad (_düzenli_). | + + + | | =Acordar= (anlaşmak, kabul etmek).[128] | |_Şimdiki Zaman Haber Kipi_,|Acuerdo-as-a, acordamos, acordis, acuerdan.| |_Şimdiki Zaman Dilek Kipi_, |Acuerde-es-e, acordemos, acordis, acuerden.| |_Emir Kipi_, |Acuerda, acordad (_düzenli_). | +++ [Dipnot 128: Ve grubu; bakınız Ek VI.] SÖZLÜK. =agitarse=, çalkalamak, altüst etmek (_isim_) =algo=, birşey, herhangi bir şey (_soru_) =amenaza=, tehdit =anticipacin=, beklenti =anticipar=, beklemek, tahmin etmek =anticipo=, avans, ilerleme =arduo=, güç, zor =baja=, iniş, gerileme =bajo cubierta=, güverte altı =botones=, düğmeler =callar=, sessiz kalmak, söylemekten kaçınmak =camaradas=, arkadaşlar =cepillo=, fırça =cinta=, kurdele =cortarse=, kendisini kesmek, aniden durmak =damascos=, şam kumaşları =definitivo=, kesin =descuidar=, ihmal etmek =ejecutar=, icra etmek =encaje de cortinas=, perde danteli =espantarse=, korkmak =estiva=, istif yeri =*imponer=, zorla benimsetmek 117
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
=impuesto=, benimsetilmiş =lienzo adamascado=, baklava desenli kumaş =pasas=, kuru üzümler =patronos=, efendiler, işçilerin işverenleri =prisa=, acele, sürat =*producir=, üretmek =produje=, ürettim =produjeron=, ürettiler =razn= (= razn de=), oranında, miktarında =reglamento=, düzenlemeler =sobre cubierta=, güvertede =sobre estadas=, sürastarya =sobrecargarse=, kendisini aşırı yüklemek =tonelada=, ton =*traer=, taşımak, getirmek =traje=, taşıdım, getirdim =tranquilo=, sessiz =uvas=, üzümler =vista= (= la=), görüş sahasında ALIŞTIRMA 1 (37). Türkçe'ye çevirin-1. Nuestros obreros se quejan del nuevo reglamento impuesto por los Patronos. 2. No se avergenzan de decir que se arrepienten de no haber declarado la huelga hace quince das y se alegran que sus camaradas en Francia se agitan por el da de trabajo de ocho horas. 3. Este problema se va haciendo cada da mas arduo. 4. Voy escribir una carta y despus me ir. 5. Porqu re V.? 6. Se re de m sin duda porque no me espanto por sus amenazas, pero yo s bien lo que me hago (yaptığım şey) y V. no sabe lo que se dice. 7. Este fabricante se entiende muy bien de paos. 8. Nunca he visto un hombre activo dormirse en medio de su trabajo. 9. Qudese V. aqu, estse tranquilo y no piense nada, su primo se acuerda con V., me pienso verle esta tarde, y tal vez llegaremos un acuerdo comn y definitivo. 118
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
10. No deseo que piense V. que descuido la ejecucin de sus rdenes la mayor brevedad (mümkün olduğu kadar kısa sürede). 11. Con la prisa me he corrido y he dicho algo que habra debido callar. 12. Despus de haber principiado hablar muy bien se cort y no pudo hallar palabras para continuar. ALIŞTIRMA 2 (38). İspanyolca'ya çevirin-1. Benim dileklerimi tahmin ettin. 2. Fiyatlarda daha da (nueva) iniş bekleniyor (se prev). 3. Kendimizi büyük siparişler beklentisi (en la esperanza) ile hisselerle aşırı yükledik. 4. Peşin olarak ödeme. 5. Peşin peşin teşekkür ederek (anticipando las gracias, _veya_ agradecindoles de antemano) saygılarımızla. 6. Doğudan (Levante) gelen haberler piyasada kötü bir etki yarattı. 7. Bu sebeple (con este fin) görür görmez çekilmesini (que girase) yazdım. 8. Bütün çabalarımızın hiç etkisi olmadı (en balde). 9. Planları yürürlüğe kondu (llevados cabo). 10. Yelkenli tekne (velero) 800 ton üzüm ve kuru üzüm taşıdı, 600'ü güverte altında ve 200'ü üstünde. 11. Yükleme (la carga) için 5 astarya günü kullandı, bu sayede 3 günü kaldığı için (quedndole), bu yüzden (as que) sürastarya ödemek zorunda kalacağımızı düşünmüyoruz. 12. Kaptan istif için ton başına 1 s. oranında ödeme yaptı. 13. Taşıma hesabındaki (cuenta) avans 120. 14. Herşeyin düzenli olup olmayacağını merak ediyorum? (Estar todo en orden?) 15. Sana pek çok perde danteli, şam kumaşı, baklava desenli kumaş, kurdele ve fırça örneği gönderiyorum.
119
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
DERS XX. (Leccin vigsima.) KİŞİSEL OLMAYAN FİİLLER. Kişisel olmayan fiiller, tüm zamanlarda sadece tekil 3ncü kişide çekilenlerdir.[129] [Dipnot 129: Bu şekilde adlandırılmışlardır çünkü özne olarak bir kişi veya nesneye sahip değildirler.] Temel =Kişisel Olmayan Fiiller= aşağıdakilerdir-Llover-llueve (yağmur yağmak, yağmur yağıyor) Granizar (dolu) Helar-hiela (donmak, hava dondurucu) Lloviznar (çisenti) Nevar-nieva (kar yağmak, kar yağıyor) Relampaguear (ışık saçmak) Tronar-truena (gürlemek, gök gürüldüyor) Alborear (şafak sökmek) Amanecer (gün ağarmak) Anochecer (karanlık olmak) Kişisel olmayan fiillerin öznesi (genel olarak kendiliğinden anlaşılır) _ello_dur. Bazen _Dios_ veya _el da_ gibi kelimelerin aşağıdaki gibi özne olarak ifade edildiğini görürüz,Amanecer Dios y veremos: Sabahı bekleyelim ve o zaman göreceğiz. Amaneci el da: Gün ağardı. _Amanecer_ ve _anochecer_ aşağıdaki gibi kişisel fiiller olarak kullanılabilirler,-Amanecimos en Madrid y anochecimos en Guadalajara: Şafak sökerken Madrid'deydik ve gece inerken Guadalajara'daydık. T anocheciste bueno y amaneciste malo: Geceyi iyi geçirdin ama kötü bir sabahın oldu. 120
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
Pek çok sıradan fiil bazen, aşağıdaki gibi, kişisel olmayan şekilde kullanılır,-Bastar (yeterli olmak). Convenir (uygun olmak). Parecer (görünmek). Faltar[130] (istekli olmak). Hacer falta (istenmek). Suceder[131] (gerçekleşmek). [Dipnot 130: Kişisel bir fiil olarak aynı zamanda “düşmek” anlamına da gelir.] [Dipnot 131: Kişisel bir fiil olarak aynı zamanda “başarmak” anlamına da gelir.] ÖRNEKLER-Basta ganar la vida: Hayatını kazanmak için yeterli. No conviene explotar esta mina: Bu madeni işletmek para getirmez. No parece justo que se aprovechen de este modo: Bu yolla çıkar sağlamaları doğru gelmiyor. Falta hacer algunos arreglos: Bazı düzenlemeler hala ihtiyaçlı. Sucedi que se declar en quiebra: İflas ilan dilekçesini verdi. Aşağıdaki cümlelerde: Me bastan diez libras: Bana 10 yeterli. Me parecen justas sus razones: Sebepleri bana doğru göründü. Le sucedieron muchas desgracias: Başına pek çok talihsizlik geldi. fiil =kişisel=dir ve bu çoğul olmasını açıklar. “me bastan diez libras” içinde “diez libras” öznedir. Aşağıdaki gibi bütün bir ifade ile ilgili iken fiil kişisel değildir,-(Ello) es necesario: O gerekli. _Haber_ ve _Hacer_ fiillerini kişisel olmayan fiiller olarak Ders VIII ve Ders XVI'da ele aldık. Burada _Hacer_ fiilinin havanın veya sıcaklığın durumunu belirtmek için aşağıdaki gibi belli isimlerden önce kişisel olmayan şekilde kullanıldığını ilave ediyoruz,-Hace calor, fro, lluvia, viento, sol, vs.: Hava ılık, soğuk, yağmurlu, rüzgarlı, güneşli, vs. _Valer_ kişisel olmayan şekilde kullanıldığında = "daha iyi olmak", aşağıdaki gibi-Ms vale as: Bu şekilde daha iyi. 121
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
“Qu se dir?” veya “qu dirn?” (İnsanlar ne diyecek?) gibi ifadeler de fiilin kişisel olmayan kullanımları olarak adlandırılabilir. +++ | =Düzensiz Fiiller= (_devamı_). | +++ | =Andar= (yürümek, gitmek). | |_Geçmiş Zaman_, | Anduve,-iste,-uvo,-uvimos-uvisteisuvieron.| +++ | =Dar= (vermek). | |_Şimdiki Zaman Haber Kipi_,| Doy,[132] das, da, damos, dais, dan. | |_Şimdiki Zaman Dilek Kipi_, | D, des, d, demos, deis, den. | |_Geçmiş Zaman_, | D, diste, di, dimos, disteis, dieron. | +++ [Dipnot 132: İspanyolca'da sadece 6 fiil şimdiki zaman haber kipi 1nci tekil kişide _o_ harfi ile bitmez, bunlar Doy (veriyorum), Soy (ben -im), Estoy (ben -im), Voy (görüyorum), He (benim var), S (biliyorum) filleridir.] SÖZLÜK. =algo=, bir dereceye kadar =asunto=, konu, sorun =calor=, ısı =carranclanes, guingas=, ekose kumaş =cerrar el trato=, pazarlığı sonuçlandırmak =cheques=, çekler =circular=, dönmek, etrafta dolaşmak =cobrar=, (para) toplamak =comprometer=, riske atmak =costa=, sahil =cuesta=, yamaç =cuidar=, ilgilenmek, bakmak =cuidarse=, kendine bakmak =decididamente=, kararlı şekilde =decidir=, karar vermek =despus=, sonradan =drogas=, kuru veya tuzlanmış gıda 122
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
=durante=, esnasında =faltar, hacer falta=, istemek, istenmek =el fin=, son =fustanes=, pazen =gasa=, tülbent =gastos=, masraf =ingresos netos=, net gelir =jamn=, jambon =letras=, tahviller, senetler =maz=, mısır =malbaratar=, fiyat kırmak =mantas con franjas=, püsküllü battaniyeler =mercera=, tuhafiyecilik =paseo=, gezinti, yürüyüş =puerto=, liman =recursos=, araç =*reducir=, azaltmak =reduje=, vs., azalttım, vs. =reduzco, reduces=, vs., azaltıyorum, vs. =*seguir=, takip etmek, devam etmek =sigo, sigues=, vs., takip ediyorum, vs. =el temporal=, fırtına =*valer ms=, tercih edilir olmak =vencer=, vadesi dolmak =vidriado=, züccaciye ALIŞTIRMA 1 (39). Türkçe'ye çevirin-1. Amaneci el da hermoso pero algo fro. 2. Hizo ms calor despus y por la tarde hizo _veya_ sopl (üfledi) viento fuerte. 3. Anocheci cuando aun no habamos llegado, pero como haca luna el paseo sigui siendo (olmaya devam etti) agradable. 4. Ayer llovi, graniz, nev y llovizn sucesivamente todo el santo da (bitmeyen gün). 5. Me parece que no le conviene de cerrar el trato con el banco bajo estas condiciones. 6. Me hace falta dinero pues es menester (gerekli) proporcionarme (almak) el importe que me falta para completar las 1,000 que vencen el 15 del corriente. 123
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
7. Ms vale aceptar las condiciones del banco que tener que malbaratar los gneros. 8. Ande V. con cuidado (dikkatli ol) no sea (en azından) que vaya V. comprometer su crdito. 9. Reina por estas costas muy violento temporal cuya consecuencia ha resultado el vapor "Juan" con el rbol de la hlice (vidanın şaftı) roto, por lo cual hubo de ser trado remolque (içine çekilmek üzere) este puerto. 10. El "Juan" navegaba con rumbo (gidiyordu) Cdiz. 11. Los modernos medios de fabricacin de que disponemos, el abaratamiento (ucuzlama) de la mano de obra (iş) y las facilitaciones de que disfrutamos (zevkini çıkarıyoruz) merced (teşekkürler) nuestros cuantiosos (bol) recursos, nos permiten, ahora ms que nunca, realizar nuestras ventas en condiciones que no cabe competencia posible (engelleyen ...). 12. Hemos asegurado buenas partidas de fustanes, mantas con franjas, gasas, y carranclanes. ALIŞTIRMA 2 (40). İspanyolca'ya çevirin-1. San Paulo (Brezilya) Demiryolu.-- Ana hattan (lnea principal) yarım yıllık net gelir, 1909'daki 743.077'ye karşılık 607.297'ye geldi. 2. İngiltere'deki masraf ve Mağazalar üzerindeki Faiz (sobre los depsitos) miktarı 594,714'e düşürüyor. 3. Borsa (la Bolsa) bu akşamdan (esta tarde) önümüzdeki Pazartesi sabahına kadar kapalı olacak. 4. Günün işlemlerinin cirosu (giro) küçük oldu. 5. Esen hava öğleden önce (la maana) bir miktar inmeye meyilli (hubo disposicin la baja) idi, ama günün sonuna doğru kararlı şekilde yükselme eğilimli (la alza) oldu (se volvi). 6. Aşağıdaki sayılar 12 Nisan ile biten haftada (que acab el 12 de abril) bankacının takas odasından (por el banco de liquidacin) geçen senet ve hisselerin miktarını gösteriyor. 7. Piyasada dolaşan söylentilere (los rumores, las especies) çok önem vermemeliyiz. 8. Balyalarıın düzgün (bien) şekilde paketlenmesine dikkat etmelisin. 9. Bir müflis ilan edildiği gerçeğinin (no saba que) farkında değildim. 124
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
10. Paranın tamamını (por entero) almak için bana düşen (de m dependa) herşeyi yapacağım. 11. Bizi ilgilendirdiği kadarıyla (en cuanto nosotros), konu hakkında hiçbir adım atmamaya (dar) karar verdik. 12. Kötü para ardından iyi para atmak istemiyoruz (echar la soga tras el caldero).[133] 13. Züccaciye ve tuhafiyelerinizi bir sonraki posta ile faturalayacağız. 14. Jambon piyasada bir ilaç (no tiene salida). 15. Şu anda kuru gıdacılarda iyi iş yapılıyor. 16. İyi bir mısır mahsulü Cape Town'dan bildirildi (desde el Cabo). [Dipnot 133: Kelime anlamı ile: kovanın ardından ipi atmak.]
125
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
DERS XXI. (Leccin vigsima primera.) EKSİK VE ZAMİRSEL FİİLLER. =Eksik Fiiller= sadece belli kısımları kullanımda olan, kalanı dilde hiç var olmamış ya da zamanla atılmış olanlardır. Belli başlıları aşağıdadır-_Soler_. "Alışmış," "uyum sağlamış". Şimdiki zaman haber kipinde, Suelo, sueles, suele, solemos, soleis, suelen; tamamlanmamış haber kipinde, Sola, solas, vs.; ve tamamlanmış şimdiki zamanda, He solido, has solido, vs., aşağıdaki gibi-En su juventud sola trabajar con ahinco--ahora ya ha aflojado un poco: O gençken gayret ile çalışırdı, şimdi biraz sallanmaya başlıyor. _Yacer_. "Yatmak"; genellikle mezartaşlarında, aşağıdaki gibi: Aqu yace: Burada yatıyor. (Şiirde bulunur, ama düzyazıda nadiren tamamen çekilmiş olarak bulunur.) _Salve_ ve _Vale_ “Selam!” ve “Güle Güle!” için Emir Kipinde kullanılır. _Placer_ (memnun etmek). Genellikle "Plegue Dios" (Tanrıyı memnun etsin) ve "Pluguiera (pluguiese) Dios" (Tanrıyı memnun edebilsin) içinde kullanılır. Şimdiki Zaman Haber Kipinde, Tamamlanmamış Zaman Haber Kipinde ve Geçmiş Zamanda (Geçmiş Zaman “Plugo”dur) da 3ncü kişide hala kullanılmaktadır. ÖRNEKLER-Mucho me place: Beni çok memnun ediyor. Plegue Dios que no se declare la huelga: Bir grev ilan edilmemiş olması Tanrıyı mutlu etsin. _Abolir_ (yürürlükten kaldırmak) “mover” gibi düzensizdir (yani vurgulandığında _o_ harfini _ue_ harflerine dönüştürür). Ancak 126
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
düzensiz kısımları hiç kullanılmaz ve aşağıdaki gibi cümleye değişik bir bakış verilerek eksiklikleri giderilir,-=se abuela= _yerine_ digo que =se debe abolir= : Yürürlükten kaldırılması gerektiğini söylüyorum. _Ataer_ (ilgilendirmek) sadece 3ncü kişide kullanılır, aşağıdaki gibi-Lo que atae al asunto: Konuyu ilgilendiren şey. Las noticias que ataen a nuestro proyecto: Tasarımızı ilgilendiren haberler. _Concerner_ (ilgili olmak) sadece şimdiki zamanda ve 3ncü kişilerde kullanılır--concerniendo (ilgili) : concierne (o ilgili), vb. gibi. =Zamirsel Fiiller= bütün çekimleri aşağıdaki gibi aynı kişinin bir ikinci zamiri ile yapılan fiillerdir,-_Amarse_--Yo me amo, t te amas, el se ama, nosotros nos amamos, vosotros os amais, ellos se aman. Bunlar-1. Dönüşlü Fiiller (eylem öznenin üzerine geri döndüğünde. Bakınız Ders XVIII),--Yo me amo: Kendimi seviyorum gibi. N.B.--İkinci zamir bir dolaysız nesne olmalıdır. Eğer ikinci zamir dolaylı nesne ise, fiile Geçişli Zamirsel denir,-Procurarse una clientela: Bir _clientle_ (bir bağlantı) elde etmek gibi. 2. Geçişsiz Zamirsel Fiiller (bakınız Ders XIX). 3. Normalde geçişli olan fiillerden aşağıdaki gibi Zamirsel yapılan Geçişsiz Fiiller (bakınız Ders XIX),-Hacerse, Volverse: haline gelmek. La competencia se ha hecho imposible: Rekabet imkansız hale geldi. 4. 3ncü kişi zamirsel, aşağıdaki gibi aynı _ser_ fiiline benzer şekilde Edilgen Kipi oluşturur,-La sabidura se alaba _veya_ es alabada: Bilgelik övülür. N.B.-- Eğer yapan _ser_ kullandıktan sonra ifade ediliyorsa aşağıdaki gibi önünde _de_ veya _por_ olabilir,-La sabidura es alabada de _veya_ por todos[134]: Bilgelik herkes tarafından övülür. [Dipnot 134: Fiil fiziksel bir eylem anlamına gelmediğinde _de_ tercih edilir.] 127
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
_se_ kullandıktan sonra ifade edilirse aşağıdaki gibi =Por= kullanılmalıdır,-La sabidura se alaba por todos: Bilgelik herkes tarafından övülür. (Akademi Dilbilgisi.) Zamirsel Fiiller İspanyolca'da, vücut kısımları veya kıyafet parçalarından önce iyelik sıfatını kullanmaktan kaçınmak için aşağıdaki gibi çok sık tanımlık ile birlikte kullanılırlar,[135]-Me he quebrado la pierna: Bacağımı kırdım. Se ha daado los ojos, _veya_ la vista: Gözlerine veya görüşüne zarar verdi. [Dipnot 135: Tanımlık genellikle, _belirsizlik yaratmadan_ bunun yapılabildiği yerlerde, aşağıdaki gibi vücut parçalarını veya kıyafet parçalarını anan iyelik zamirinin yerine konulur,-Me di la mano: Bana elini verdi. Tiene los ojos azules: Onun gözleri mavi. Le cog el brazo: Kolunu yakaladım. Me duele la cabeza: Başım ağrıyor. Me lastiman las botas: Botlarım canımı yakıyor.] =Düzensiz Fiiller= (_devamı_). ++ | =Entender=[136] (anlamak). | ++ |_Şimdiki Zaman Haber Kipi_,| Entiendo-es-e, entendemos, entendis, entienden.| |_Şimdiki Zaman Dilek Kipi_, | Entienda-as-a, entendamos, entendis, entiendan.| |_Emir Kipi_, | Entiende, entended (_düzenli_). | ++ [Dipnot 136: Ve onun grubu (bakınız Ek IV)] ++ | Mover[137] (hareket etmek). | ++ |_Şimdiki Zaman Haber Kipi_,| Muevo-es-e, movemos, movis, mueven.| |_Şimdiki Zaman Dilek Kipi_, |Mueva-as-a, movamos, movis, muevan. | |_Emir Kipi_, |Mueve, moved (_düzenli_). | ++ 128
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
[Dipnot 137: Ve onun grubu (bakınız Ek IV)] SÖZLÜK. =acusar recibo=, aldığını doğrulamak =ascensor=, yükseltmek, kaldırmak =bien estar=, iyi hal =coleccin=, koleksiyon, örnek seti =confiar =, güvenmek, emanet etmek =confiar en=, güvenmek =corresponder las necesidades=, ihtiyaçları karşılamak =corriente, el que rige=, bu ayın =cucharas=, kaşıklar =cuchillo=, bıçak =cueros=, postlar =*deshacerse=, kurtulmak, atmak =deshecho=, kurtuldu =distrito=, bölge =empacar=, paketlemek =empaqu, vs=., paketledim, vs. =*establecerse=, kendini yerleştirmek =me establezco, vs.=., kendimi yerleştirdim, vs. =fantasas=, süsler =herramientas=, aletler =manga=, kol (giysi) =*manifestar=, bildirmek, mektupla söylemek =manifiesto, vs.=., bildiriyorum, vs. =moeres=, moher, tiftik =nanquines=, çin bezi =pieles=, deriler =planchas de hierro=, demir plaka =principio=, başlangıç =telas para trajes= (=de Seora=), dress goods =tenedores=, kaşıklar =*torcer=, bükmek =tuerzo, vs.=., bükerim, vs. =vale=, veda =viajante=, seyyah (ticari), satış elemanı =viajar=, seyahat etmek =vivamente=, ciddi şekilde, canlı şekilde 129
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
ALIŞTIRMA 1 (41). Türkçe'ye çevirin-1. Sin ningunas de sus gratas que referirnos dirigimos Vs. la presente para manifestarles que estando muy corto (kısa) de fondos nos hemos visto precisados (zorunda kaldık) girar su cargo (sizin üzerinize) por el saldo de nuestra factura de Planchas de Hierro y Herramientas. 2. Plegue Dios que nuestros buenos deseos tengan pleno cumplimiento (tamamen gerçekleşsin)! 3. Quiere V. encargarse (işi üstlenmek) de ese asunto? 4. Mucho me place (çok memnuniyetle). 5. Se dice que pronto se abolir esta ley. 6. Tendr mucho gusto que sea abolida (se abuela _değil_). 7. Todo lo que atae al desarrollo de la agricultura que concierne el bien estar general del pas me interesa vivamente. 8. La honradez (dürüstlük) es alabada de (_veya_ por) todos pero nunca se alaba tanto como por los de manga ancha (kendileri çok titiz olmayanlar). 9. El comerciante despus de haberse muy bien establecido se consumi el capital en especulaciones burstiles. 10. Nos hemos deshecho de los cuchillos, tenedores y cucharas sin tanta prdida como temamos. 11. El cajero bajando en el ascensor se ha torcido el pie y se est en casa guardando cama (yatakta). 12. Entiende V. las razones porque ha de subir el cambio? 13. Para que las entienda debo leer la revista de la Bolsa (Borsa Gözden Geçirmesi). 14. Entienda V. que esto no ha de hacerse otra vez. Entendido! ALIŞTIRMA 2 (42). İspanyolca'ya çevirin-1. Bu ayın 1'indeki deri ve post için değerli siparişinizle ilgili olarak, ne istediğinizi tam olarak anlıyoruz ama sizin sınırınızda onu elde etmemizin (obtenerlos) mümkün olmadığını üzülerek söylüyoruz. 2. Bu ayın 1'indeki talebinizi (apreciable) sizin hesabınıza (de _veya por) yapacağımız satış kaydı ile birlikte aldığımızı onaylıyoruz ve bunun üzerinde (contestaremos, relataremos) bizim bir sonrakinde rapor edeceğiz. 130
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
3. Bir sonraki buharlı gemi ile gönderilmeyi bekleyen (se embarcarn) birkaç uygun gümrük hattı (saldos) topladık (escogido). 4. Çizgiler ve kareler.-- Fabrikadaki bir arızadan dolayı bunlar iki hafta daha (antes de) hazır olmayacak. 5. Mallar talimatlarınıza göre (de conformidad con) paketlenmiştir ama onları her zamanki gibi (como de costumbre) kutular içinde değil de balyalar halinde göndermenin (haberlos mandado) sorumluluğunu almıyoruz. 6. Hesabınızın borcuna 155 6s. 7d. denk gelen (importando en, ascendiendo a) faturayı bu ayın 15'i değerli olarak size ekte gönderiyoruz (pasamos). 7. Bizim ilgimize güvenilen herhangi bir (cualesquiera) siparişin özel itina göreceğinden sizi temin ederiz. 8. Satış elemanımızı Eylül ayının başında sizin bölgenizde olacak ve tam (completa) kıyafet malları ve süs koleksiyonumuz ile size hizmet etmekten (en visitarles) çok zevk alacaktır. 9. Size pek çok ucuz moher ve çin bezi önermek için acele ediyoruz ve umarız ki ihtiyaçlarınızı karşılarlar. Güzel bir cevap almak ümidiyle, Saygılarımızla, SMITH AND Co. Fiyatlar (van _veya_ estn) örneklerin üzerinde (en) işaretlidir. S. & Co. (Vale).[138] [Dipnot 138: Bir dipnotu parafe etmek yerine kullanılır.]
131
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
DERS XXII. (Leccin vigsima segunda.) KİPLER. Kip fiilin bir eylemin göründüğü veya belirtildiği modu belirten şekli veya değişimidir. İspanyolca'da =5= kip vardır: bir Mastar ve =4= Çekimli, yani Haber, Şart, Dilek ve Emir. =Mastar Kipi= (Modo Infinitivo) hareketi veya var olma durumunu, zaman veya kişiye herhangi bir atıf olmadan temsil eder. Şimdiki zaman ve geçmiş zaman ortaçları Mastar Kipinin kısımlarıdır. Mastar Kipi bir cümleninn Öznesi veya Nesnesi olarak bir isim görevi ile kullanılabilir. O zaman genellikle (ama kesinlikle gerekli değil) aşağıdaki gibi belirli tanımlık eşlik eder,-El leer es til: Okumak yararlıdır. Me es necesario el leer: Benim için okumak gereklidir. İngilizce'de bu görevde kullanılan Şimdiki Zaman Ortacına İspanyolca'da izin verilmez, yani “el leer” (veya “la lectura”) için hiçbir zaman “leyendo” diyemeyiz. Öncesinde __ gelen Mastar Kipinin aşağıdaki gibi edilgen bir anlamı olabilir,-Una consignacin hacer _veya yine_ hacerse ( ser hecha): Yapılacak bir gönderi. Öncesinde __ gelen Mastar Kipi, aşağıdaki gibi “eğer” ile sunulan Çekimli Kip yerine kullanılabilir,-saber yo que V. era accionista de aquella compaa, le habra comunicado luego aquella relacin: Eğer o dernekte hissen olduğunu bilseydim o raporu sana hemen gönderirdim. Her iki dilde de sürekli veya ilerleyen zamanları oluşturmak için “olmak” fiilinin ardından =Şimdiki Zaman Ortacı= kullanılmaktadır, İspanyolca'da bu durum İngilizce'dekinden 132
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
çok daha nadir olur ve sadece hareketleri =zaman dilimi= ima eden fiillerle ve bunun yanında =gerçekten ilerleme halinde= gibi konuşulduğunda görülür. Bu şekil “gitmek” fiili ile hiçbir zaman mümkün değildir ve “gelmek” fiili ile aşağıdaki gibi nadiren bulunur,-Miro aquellas Mantas y Terlices que me gustan: Şu hoşlandığım Battaniye ve Kalın Bezlere bakıyorum. Grita: O bağırıyor. Nos escribe continuamente: Sürekli bizi yazıyor. Hoy como con el arquitecto: Bugün mimarla yemeğe gidiyorum. Estoy haciendo mi correspondencia, no puedo dejar el despacho: Mektubumu yazıyorum, ofisten ayrılamam. Bir Şimdiki Zaman Ortacından önce bir =Edat=, aşağıdaki gibi, ya Mastar Kipi ile takip edilen bir edat veya Edatı olmayan bir Şimdiki Zaman Ortacı ile tercüme edilir,-Al ir _(veya _yendo) la Bolsa; Borsa'ya gidince. İSTİSNA-_en_ ardından aşağıdaki anlamı ile Şimdiki Zaman kullanıldığını görürüz-- örn. En acabando saldr: Ben bitirir bitirmez dışarı çıkacağım. "Ben, emanetçi olarak vekalet eden", "Yo, procediendo como sndico" şeklinde tercüme edilir ama "Hakem olarak görev yapan tarafa yazdım", "Escrib la persona que funcionaba (funcionando _değil_) de rbitro." olacaktır. "Intentar"[139], "Ver", "Oir", "Sentir" ve "Simular" ardından Mastar, aşağıdaki gibi sadece İspanyolca'da kullanılabilir,-[Dipnot 139: Veya benzer anlamlı fiiller. Intento (_veya_ pienso) hipotecar la casa: Evi ipotek ettirmeye niyetim var. Le veo pasar: Onu geçerken görüyorum. "Benim gelişim", "benim gidişim", vs., şu şekilde tercüme edilir: "El venir _veya_ el haber venido yo," vs.] Geçmiş Zaman Ortacı, aşağıdaki gibi kesin bir davranışta kullanılabilir,-Entregada la carta se fu: Mektup teslim edilmiş olunca gitti. Sellados los sobres, los ech al correo: Zarfları mühürlemiş olunca, onları postaladı. 133
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
SÖZLÜK. =abogado=, avukat =bombas de aire=, hava pompaları =*contribuir=, katkı sağlamak =contribuyo, vs.=., katkı sağlıyorum =convenio=, anlaşma =desperdiciar=, harcamak, israf etmek =diseo=, tasarım =embajador=, elçi =empeos=, yükümlülükler, sorumluluklar =estacin, temporada=, mevsim =Estados Unidos=, Birleşik Devletler =excelentemente=, mükemmel şekilde =forma=, şekil =forros=, astarlar =gorras=, kepler =*hacer frente=, yüzleşmek, karşılaşmak (faturalar, vs.) =honrar=, onurlandırmak =locomotora=, lokomotif =malgastar=, harcamak, israf etmek =Navidad=, Noel =necesitar, desear=, ihtiyaç duymak =paso= adım =*poner en conocimiento=, bildirmek =ponerse de acuerdo=, kabul etmek =pormenores=, özellikler =presupuesto=, tahmin =proyectar=, planlamak, tasarlamak =representar=, temsil etmek, adına davranmak =rizo del ala=, kenarını kıvırmak (bir şapkanın) =secretario=, sekreterlik =senado=, senato =someter=, iletmek =supondr, vs.=., varsayacağım,vs. =*suponer=, varsaymak =supongo, vs.=., varsayıyorum, vs. =supuse, vs.=., varsaydım, vs. =tarea=, görev 134
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
=tratado de arbitraje=, hakem anlaşması =varar=, karaya çıkmak (gemi) =variedad=, çeşit =vendr, vs.=., geleceğim, vs. =vengo, vienes, vs.=., gelirim, vs. =*venir=, gelmek =vine, vs.=., geldim, vs. ALIŞTIRMA 1 (43). Türkçe'ye çevirin-1. El escribir concisa y claramente contribuye al buen xito (başarı) de una casa comercial. 2. Quedan muchos pasos dar. 3. suponer yo que no honrara sus aceptaciones no le habra concedido el crdito. 4. Qu hace V.? 5. Estoy escribiendo un presupuesto para una locomotora y cuatro bombas de aire que se piden para Chile; en acabando mi tarea saldr (dışarı geleceğim) con V. 6. Debemos escribir al abogado que representa al Sr. Fulano para ponerle en conocimiento de los pormenores que puedan interesarle. 7. S, Seor, pensaba hacerlo maana. 8. Siento tener que informar V. que he encontrado al Sr. Smith y le he odo decir que no puede hacer frente sus empeos. 9. Ejecutada esta primera orden, y pagada que sea (bir kere ödenmiş) le manifestar claramente que no me conviene continuar bajo estas condiciones. 10. Se asegura que el secretario del departamento de Estado y el embajador de Inglaterra se han puesto de acuerdo, hace poco, sobre los principales puntos del tratado de arbitraje proyectado por el Presidente de los Estados Unidos. 11. Se supone que dicho (söylendi) convenio ser sometido al senado antes de Navidad. 12. Se han recibido noticias de haber naufragado (enkaz oldu) un buque en la costa de Marruecos (Fas) y de haber varado otro en Almera. İspanyolca'ya çevirin-ALIŞTIRMA 2 (44). 135
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
1. Bana adil davranıldığını (equitativamente _veya_ bien) düşünmüyorum (no creo que). 2. İpek ve Pamuk Astarlar.-- Şikayetlerinizi dikkate alıyoruz (nos enteramos de) ama biliyorsunuz ki onlar seri sonu mallar olarak alındı (imperfectos) ve bu tür partiler alınırken, bazı hatalara (defectos, imperfecciones) katlanılmalıdır (conformarse con). 3. Şapkalar ve kepler mükemmel üretildi (salido). 4. İlki (aqullos) tam istediğiniz şekil ve kıvrımda ve ikinci (stas) çok çeşitli tasarımlar içeriyor (abarcan). 5. Size gelecek (entrante) sezon için tam zamanında (con bastante anticipacin) ulaşacaklar (le llegarn). 6. Lütfen alır almaz (luego que las reciban) örnekler hakkında rapor yazın (hacer sus comentos). 7. İyi gazeteleri okumak kişinin kendisini bilgili tutması (mantenerse al corriente) için gereklidir ama belli bir basının (prensa) sansasyonel haberlerini okumak (noticias sensacionales) zaman kaybıdır. 8. Bu sene İspanya'ya gidiyor musun? 9. Düşünmüyorum, satış temsilcim İngiltere'ye geliyor. 10. Sekreter olan centilmene bize (que nos enve) raporun bir örneğini yollaması için mektup yazacağız. 11. Onun onu söylediğini duydun mu? 12. Size olan borcumu (borçlu olmak= deber) ödedikten sonra şirketinizle olan işlemlerimi devam ettirmeyeceğimi üzüntüyle bildiriyorum.
136
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
DERS XXIII. (Leccin vigsima tercera.) KİPLER (_devamı_). =Haber Kipi= (Modo Indicativo) fiilin hareketi bir =gerçek= olarak =olumlu bir şekilde= ifade ettiği fiil şeklidir. =Şart Kipi= (Modo Condicional)[140] Haber Kipi gibi olumlu şekilde onaylar, =ama bir koşula bağlıdır=. =Emir Kipi= emretmek veya yalvarmak için kullanılır. Bu kipin aşağıdaki gibi sadece bir zamanı ve tek bir ayrı kişisi vardır: ikinci,-Habla t: Sen konuş. Hablad vosotros: Siz konuşun. 1nci tekil kişi yoktur ve diğer kişiler Şimdiki Zaman Dilek Kipinden alınır.[141] 3ncü kişide (ve bazen 1nci çoğul kişide bile) şimdiki zaman dilek kipi Emir Kipinin yerini alıp olumlu şekilde kullanılabilir. Bu durum, aşağıdaki gibi Dilek Kipinden önce gelen _Que_ kullanımıyla ve cümlede bir nesne zamiri kullanıldığında belli olur,-Escrbalo l _veya_ Que lo escriba l: Onun onu yazmasına izin ver. İspanyolca'da Emir Kipi olumsuzu yoktur.[142] [Dipnot 140: İngilizce şekli: 1nci kişiler için (yardımcı) should + fiil; 2nci ve 3ncü kişiler için (yardımcı) would + fiildir.] [Dipnot 141: Tek bir istisna ile-=Ir= (gitmek). 1nci çoğul kişi, Şimdiki Zaman Dilek Kipi-Vayamos. 1nci çoğul kişi, Emir Kipi-Vayamos _veya_ vamos (daha sık kullanılır).] [Dipnot 142: Tamamen Şimdiki Zaman Dilek Kipinden ödünç alınır: No hables, no hable, no hablemos, no hablis, no hablen gibi. Fark tabii ki sadece 2nci kişide belirgindir.] =Dilek Kipi=. 137
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
Bu kip İngiliz öğrenciler için biraz güçlük yaratır, bunun sebebi İngilizce'de eylemi bu şekilde görmenin sık sık haber kipi veya yarı-yardımcı fiiller “may”, “might”, “should”, “would” ile mümkün kılınması gerçeğidir. =Not=.--Dilek Kipindeki İspanyol kuralı bu yüzden İngilizce yapıdan bağımsız olarak uygulanmalıdır. GENEL KURAL. Dilek Kipi sadece aşağıdaki gibi bağımsız cümlelerde kullanılabilir,-Yo quiero que l venga: Onun gelmesini diliyorum. Yo quiero que l vaya: Onun gitmesini diliyorum. Ve sonra, sadece Asıl Cümlede önden gelenin sebebi ile, İkincil fiilin eylemi olumlu bir şekilde (yani bir gerçek olarak) ifade edilmez ama sadece bir şarta bağlı (yani sadece akılda üretilen) olarak belirtilir, aşağıdaki gibi,-Yo declare que l vino (_veya_ vendra): Geldiğini _veya_ gelecek olduğunu söylüyorum. Yo espero que l venga: Gelebileceğini umuyorum. Yo esperaba que l viniese: Gelebileceğini _veya_ geleceğini ummuştum. ÖZEL KURALLAR. I. Ana ve yan fiillerin özneleri değişik olduğunda bağımlı bir cümledeki bir fiil, bir eylem veya zihnin duygusunu ifade eden fiillerden sonra (genellikle) Dilek Kipinde yerleştirilir. Dilek Kipinde takip eden fiile kumanda eden temel fiil ÖRNEKLERİ-aconsejar (tavsiye etmek) alegrarse de que (memnun olmak) avergonzarse de que (utanmak) conceder (bahşetmek) conseguir (elde etmek) desear (istemek) esperar (ümit etmek) evitar (kaçınmak) impedir (engellemek) mandar (sipariş etmek) querer (dilemek) rogar (sormak, dilemek) sentir (pişman olmak) 138
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
temer (korkmak) confiar en que (güvenmek) N.B.--(_a_) Eğer 2nci fiil aynı özneye sahip olmalı ise aşağıdaki gibi Mastar Halini kullanın,-Deseo que venga: Onun gelmesini diliyorum. Deseo venir: Gelmeyi diliyorum. (_b_) Neşe, utanç, üzüntü veya korku ifade eden fiillerin ardından Dilek Kipi yerine Haber Kipi kullanılabilir. (_c_) "mandar" (sipariş etmek) ardından ikincil fiil aşağıdaki gibi sık sık Dilek Kipinin yerine Mastar Halde kullanılır,-SÖZLÜK. =agradar, favorecer=,zorunda kalmak, lütfetmek =almacenero, dependiente de almacn=, ambarcı =celebrar=, -den memnun olmak =colorido=, renklendirme =*complacer=, mecbur etmek =complazco, vs=., memnun ettim, vs. =(el) cortapluma=, çakı =cortsmente=, nazikçe =coste flete y seguro=, maliyet, navlun ve sigorta =*dar las gracias=, ipek çilesi, bukle =demora=, gecikme =*demostrar confianza=, güven göstermek =deplorar=, acımak =dictados=, dikteler =en seguida=, bir seferinde =franco de avera particular=, özel avaryadan muaf =*hacer una remesa=, bir havale göndermek =intereses=, çıkarlar =justificarse=, kendini haklı çıkarmak =mucho=, çok, bol miktarda =navajas de afeitar=, jiletler =obrar=, rol yapmak, harekete geçmek =patines=, patenler =primer dependiente=, baş memur =propio=, sahip olmak =*rogar=, dilemek, talep etmek 139
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
Mndele V. que lo haga: Ona onu yapmasını emredin. Mndeselo V. hacer: Ona onu yapmasını emredin. =ruego, vs=., dilerim, vs. =sin novedad=, sağ salim =tela para pantalones=, pantolonluk kumaş =tijeras=, makas ALIŞTIRMA 1 (45). Türkçe’ye çevirin-1. En nuestra anterior les rogmos[143] nos enviasen una muestra de las telas de nuestros competidores. 2. Celebraremos mucho que encuentren ventaja en el cambio de va (route) que hemos adoptado para sus envos. 3. Siento haber hecho este error y siento tambin que mi primer dependiente no me lo haya hecho observar. 4. Me avergenzo que por culpa de un dependiente de almacn negligente haya recibido V. un gnero por otro (yanlış mallar). 5. Nunca me avergenzo de hablar las claras (açıkça, bariz şekilde). 6. No podemos ni deberamos querer impedir los otros que piensen como quieran; lo que s debemos hacer es aconsejar todos que obren segn los dictados de su propia conciencia. 7. Lo que me est bien (benim görevim) hacer lo har. 8. Espero me mande pronto los coloridos para las telas para pantalones. 9. Deploro que l quiera justificarse con argumentos que se quiebran de sutiles (gündüz gözüne dayanmayan). 10. Explcate para que te entienda. 11. No te justifiques con malas razones (tartışarak). 12. Explqueme V. de que se trata (ne hakkında olduğunu). 13. No le explique V. ms de lo necesario. [Dipnot 143: Belirli Geçmiş Zamanın 1nci Çekiminin 1nci çoğul kişisi Şimdiki Zaman Haber Kipinden ayrılması için bir aksan alabilir.] ALIŞTIRMA 2 (46). İspanyolca’ya çevirin-1. Şirketinizle daha çok iş yapmak isteriz. 2. Bize bir havale yollayarak bize büyük ölçüde lütfetmiş olursunuz. 3. Onu onlara yazması iyi olur. 4. Onun hemen yazmasına izin ver. 5. Umarız sağ salim varırsınız ve kendinize dikkat etmenizi tavsiye ediyoruz. 140
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
6. Anladığımız kadarıyla (por lo que tenemos entendido) şirket başarılı (buenos) bir iş yapıyor. 7. Bu bilginin sizin işinize yarayacağına (de utilidad) inanıyoruz. 8. Belgeler düzenli görünüyor ve umarız ki hiçbir güçlük olmayacak. 9. Malların söz verilen (estipulado) zamandan önce gelmiş olmasından memnun olduk. 10. Sizin para kaybetmenizi istemiyoruz, aksine, önemli (buena) bir kar elde etmenizi diliyoruz. 11. Memura daha nazik yazmasını söyle. 12. Onu çabuk yapmalarını emret. 13. Yarın gelebilirim (es posible que venga). 14. Jiletler, Makaslar, Çakılar ve Patenlerin gönderilmeye hazır olduğunu bildiriyoruz (observamos) ve beyan edildiği gibi (nos anunciaron Vs.) gecikmeden ele geçeceğine (llegaran manos) güveniyoruz (confiamos). 15. Bize gösterdiğiniz haklı çıkarmayı ümit ettiğimiz güvene teşekkür ederiz ve emin olabilirsiniz ki sizin çıkarlarınız için (por) elimizden gelenin en iyisini yapacağımıza emin olabilirsiniz. 16. Kargoyu tam kayıp veya fpa'ya karşı sigortalamanızı rica ediyorum.[144] 17. Sigorta navlun dahil 21s. satın[145] [Dipnot 144: Özel avaryadan muaf.] [Dipnot 145: Sigorta navlun dahil maliyet.]
141
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
DERS XXIV. (Leccin vigsima cuarta.) DİLEK KİPİ (_devamı_). II. Dilek Kipi aşağıdaki gibi kişisel olmayan fiillerden sonra kullanılır Es menester que lo haga: Onun onu yapmasına ihtiyaç var. Es necesario que lo haga: Onun onu yapması gerekli. İSTİSNALAR-1. Kişisel olmayan fiil aşağıdaki gibi kesinlik ifede ettiğinde,-Es cierto que lo har: Onun onu yapacağı kesin. 2. Bağımlı fiilin kendi öznesi olmadığında aşağıdaki yapıların ikisi de doğrudur-Es necesario hacerlo: O yapılmalı. Es necesario que se haga: O yapılmalı. III. Dilek Kipi aşağıdaki yerlerden sonra kullanılır--Antes que (önce) En caso que (durumunda) De miedo que (-mesin diye) Por ms que (ne kadar olsa da, rağmen) Sin que (olmadan) Para que (olsun diye) menos que (-medikçe) Salvo que (hariç) Con tal que (şartıyla) Sea que (ne ... ne) Aunque (olsa da) IV. Dilek Kipi genellikle eylem gelecek zamana atıfta bulunduğunda aşağıdaki konumlardan sonra, ama eylem geçmiş veya şimdiki zamana atıfta bulunduğunda Haber Kipi kullanılır-Despus que (ardından) Aunque (olsa da) De modo que (diye) No obstante que (rağmen) Cuandoquiera que (-diğinde) Hasta que (-e kadar) 142
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
Luego que (-er -ermez) Quienquiera que (kim olursa) Comoquiera que (nasıl olursa) Cualquiera que (hangisi, kim olursa) Dondequiera que (neresi olursa) El 1, 2, 3, vs., que (1nci 2nci 3ncü, vs.) El nico que (... olan tek şey) El solo que (... olan tek şey) El ltimo que (... olan en son şey) Nada que (... olan hiçbir şey) Ninguo, nadie que (... olan hiç kimse) Örn.-Escribi de modo que su padre qued contento: Babası tatmin olsun diye yazdı. Escriba V. de modo que su padre quede contento: Baban tatmin olsun diye yaz. Le pagu aunque no hizo su trabajo: Ona ödeme yaptım, işini yapmamasına rağmen. El mejor (veya diğer herhangi bir üstünlük) que (... olan en iyisi vs.) No le pagar aunque haga su trabajo: İşini yapabilse bile ona para vermeyeceğim. Yukarıdaki kuralların, genellikle eylemin =bir gerçek= veya =sadece bir düşünce= olarak kastedilme niyetine bağlı olan uygulama ile öğrenilecek serbestlikleri ve istisnaları vardır. V. Dilek Kipi, fiilin eylemi =geleceğe= atıfta bulunuyorsa aşağıdaki gibi _cuando, as como, luego que_ ve benzer ifadelerin ardından kullanılır-Lo har cuando tenga tiempo: Zamanım olduğunda onu yapacağım. N.B.--Gelecek Dilek Kipi bu durumda sık sık kullanılır. VI. Dilek Kipi, eğer şartlar aşağıdaki fiile geçmiş zamanda aşağıdaki gibi ihtiyaç duyuyorsa _si_ (şartlı _eğer_) ardından kullanılır-Lo hara si tuviese (tuviera) dinero: Eğer param olsaydı onu yapmalıydım.
143
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
N.B.--Eğer şart fiilin şimdiki zaman şeklinde olmasını gerektiriyorsa, aşağıdaki gibi Şimdiki Zaman Haber Kipi kullanılmalıdır-Lo hago si tengo tiempo: Eğer zamanım olursa onu yaparım. Lo har si tengo tiempo: Eğer zamanım olursa onu yapacağım. İkinci örnekte olduğu gibi gelecek bir zaman belirtildiğinde, aşağıdaki gibi Şimdiki Zaman Haber Kipinin yerine Gelecek Zaman Dilek Kipi kullanılabilir,-Lo har si tuviere tiempo: Eğer (ki) zamanım olursa onu yapacağım. VII. _como_ ardından Dilek Kipi aşağıdaki gibi deyimsel olarak kullanılır ama gerekli değildir,-Como le vi le habl: Onu görür görmez onunla konuştu. Como le viese le habl: Onu görünce onunla konuştu. VIII. _creer, pensar, opinar,_ ve benzeri fiillerin ardından aşağıdaki fiil genellikle Haber Kipindedir ama _no creer,_ vs. ardından fiil Dilek Kipinde olur. _creer,_ vs. ardından, soru cümlesi olarak kullanıldığında fiil Haber Kipinde veya Dilek Kipinde olabilir. SÖZLÜK. =abac=, Manila keneviri =calcetines=, dizüstü çorap, çorap =camo=, kenevir =cancelar=, iptal etmek =coger=, yakalamak *=conseguir=, başarılı olmak =contado (al)=, nakit olarak =dificultad=, güçlük =un dineral=, bir para basımı =encogerse=, çekmek, büzülmek =equivocarse=, yanlış anlaşılmak =la gente=, insanlar =mecanismo=, mekanizma, tertibat =medias=, uzun çorap, çorap =ocurrir=, gerçekleşmek =perfeccionar=, tamamlamak =persona=, kişi =por mas que=, ne kadar çok olsa da, ne olsa da *=probar=, tecrübe etmek, girişmek, denemek =pruebo, vs=., deniyorum, vs. *=reconvenir=, azarlamak 144
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
=repasar=, gözden geçirmek *=saber=, bilmek =se, sabes, sabe, etc=., bilirim, vs. =sepa, sepas, sepa, vs=., bilebilirim, *=ser menester=, gerekli olmak =telefonear=, telefon etmek =trabajo=, iş =yute=, hint keneviri ALIŞTIRMA 1 (47). Türkçe'ye çevirin-1. Es conveniente (uygun) y aun absolutamente necesario que se acabe esta cuestin. 2. Es cierto que se acabar. 3. Es posible que suba el mercado; tal vez suba ms de lo que se crea. 4. Es el nico cliente que no haya pagado su factura. 5. Es menester pues escribirle y apremiarle para que cumpla con su deber (görevini yerine getirmek). 6. Antes que escriba V., repase sus libros para que no haya miedo de que haya ocurrido alguna equivocacin (hata). 7. menos que pague le citaremos ante los Tribunales (onu çağıracağız) de miedo que otros sean pagados con nuestro dinero. 8. Por ms que V. diga, las medias, calcetines, y guantes no son iguales las muestras que sirvieron de base (temel olarak) al contrato. 9. Sin que V. me lo diga lo har, salvo que intervenga algun contratiempo (herhangi bir aksama olursa) y con tal que, nterin (bu arada) llegue su remesa. 10. Sea que llegue, sea que no, V. debera hacerlo aunque le fuese en ello todo su capital (tüm sermayeniz tehlikedeydi). 11. Telefonee V. cuando quiera. 12. Celebrare lo haga luego que le sea posible. 13. As como sepa algo le telefoneare. 14. Enviara las zarazas si estuviese seguro que no me viniera (venir fiilinin _kişisel olmayan dilek kipi_) despus con quejas. 15. No creo que cueste muy cara esta seda. 16. No me parece que salio ventajosa aquella transaccin. ALIŞTIRMA 2 (48). İspanyolca'ya çevirin-145
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
1. Bizim malları elde etmemiz imkansız. 2. Ondan çok eminmiş gibi konuştu. 3. Nakit ödeme yaparsanız fiyatınızı kabul edebilirim (es posible que). 4. Beyaz gömleklik kumaşların beyazlatma esnasında (en el blanqueo) çok çektikleri kesin. 5. Ona birşeyler ödeyene kadar ısrar etti ve şimdi ona biraz daha ödeme yapana kadar ısrar etmeye devam edecek. 6. Yabancı muhabir (el corresponsal de lenguas extranjeras) işini işvereni tatmin olacak şekilde yaptı. 7. Okunabilir şekilde yaz ki insanlar yazını (su letra) zorlanmadan okuyabilsin. 8. Onunla ne zaman konuşsam çok nazikti, bu yüzden, ne zaman elimde olursa onun iyiliği için bir iki kelime edeceğim (dir). 9. Onu oğlum olmasına bakmadan azarladım ve şimdi bir adam olmasına rağmen gerektiğinde böyle yapmaya devam edeceğim. 10. İlk gelen hademe idi (muchacho, hortera [joc.]) ve en son giden o olacak( salir). 11. Buna kalkışan ilk şirketin parmakları yanacak (se coger los dedos). 12. Bizi anlayan tek kişi oydu. 13. Hatalı olan tek kişi o değildi. 14. Hatalı olan kişiler bir tek onlar olmayacaklar. 15. Bu tertibatı tamamlamayı başaran her kim olursa para basacağı kesin (es seguro que har). 16. Eğer keten ipliği, kenevir, Manila keneviri ve Hint keneviri siparişimizi iptal ederseniz minnettar olacağız.
146
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
DERS XXV. (Leccin vigsima quinta.) ZAMANLAR. İspanyolca'daki Zamanlar çoğunlukla İngilizce'deki gibi kullanılır, sadece iki dil arasındaki şu ana kadar değinilmeyen temel farklılıklara dikkatinizi çekeceğiz. =Şimdiki Zaman--= İngilizce'deki vurgulu Şimdiki Zaman, "I do say," şu şekilde ifade edilmelidir "Lo digo en efecto," "lo digo de veras," "lo digo s." "I do" ardından bir anlaşılma fiili ile, "Do you understand? I do. gibi" şu şekilde tercüme edilir "S," "S, seor," veya "S entiendo." "Bir mühendis misiniz? Evet, öyleyim"; "O bana cömert davranıyor ve ben de ona"; "O benim garantim ve ben de onun"; şu şekilde tercüme edilmelidir "Es V. ingeniero? S, lo soy"; "Es generoso conmigo y yo lo soy con l"; "l es mi fiador y yo lo soy suyo." =Geçmiş Zaman--= İngiliz dilinin tek bir Geçmiş Zaman şekli vardır—Yazdım. İspanyolca'da bu aşağıdaki şekilde tercüme edilir-Yo escriba (Tamamlanmamış Haber Kipi) veya Yo escrib (Belirli Geçmiş Zaman), sezişe göre. Tamamlanmamış Haber Kipi ile Belirli Geçmiş Zaman (veya Geçmiş Zaman Kipi) arasındaki farkı öğrenmek çok önemlidir çünkü bu iki zaman İspanyolca'da hiç taviz vermezler. =Tamamlanmamış Haber Kipi=[146] başka bir eylem gerçekleştiğinde veya başka bir geçmiş durum var olduğunda _mevcut olan_ bir eylem veya durumu _tanımlar_. [Dipnot 146: Veya Tanımlayıcı Geçmiş.] =Belirli Geçmiş Zaman= veya =Geçmiş Zaman Kipi=[147] bir olayı _anlatır_.[148] 147
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
[Dipnot 147: Veya Hikaye Geçmiş Zamanı (buna sık sık Tarihi Geçmiş denmesinin sebebi budur).] [Dipnot 148: "I. Napoleon 1821'de öldü" bir olaydır. "Düştüm" de dilbilgisi açısından bir olaydır.] Bu sebeple, Belirli Geçmiş Zaman “zamanın bir noktasına” veya “pek çok =ayrı= zaman noktalarına” atıfta bulunurken, Tamamlanmamış Kipin bütün bir belirsiz dönemi kucakladığı anlaşılacaktır. Aşağıdaki örnekler bu iki zamanın değişik işlevlerini açıkça gösterecektir-Le escrib una vez (_veya_ dos o tres veces) mientras l viajaba en Argentina: O Arjantin'de seyahat ederken [149] ona bir kere (veya iki veya üç kere) yazdım. [Dipnot 149: Seyahat etti—seyahat ediyordu, ama İspanyolca'da aynı zamanda ilerleyen şekil -- “esteba viajando”ya da sahip olduğumuza dikkat edin] Encontr Luis, quien llevaba levita negra: Siyah bir redingot giyen [150] Louis ile karşılaştım. [Dipnot 150: giydi--giyiyordu. Burada İspanyolca'da ilerleyen şekil "estaba llevando" kullanılamaz çünkü _gerçek bir ilerleyen eylem_ yoktur.] Haca grandes negocios cuando resida en Chile: Şili'de otururken büyük bir işim vardı. Los Cartagineses eran un pueblo comercial y emprendedor: Kartacalılar ticari ve girişimci insanlardı. l estaba all cuando yo llegu: Oraya vardığımda o oradaydı. l lea al entrar yo en el bufete del abogado: Avukatın ofisine girdiğimde o okuyordu. En Inglaterra trabajaba[151] ocho horas cada da: İngiltere'de günde sekiz saat çalıştım (çalışıyordum). [Dipnot 151: Görüleceği gibi, ardından bir şimdiki zaman ortacı veya “used to be” ifadesi gelen İngilizce "was" daima İspanyolca Tamamlanmamış ile anlatılabilir ama İspanyolca ilerleyen şekil de mevcuttur: "Estaba leyendo" (okuyordu) ve "used to" dengi "sola"dır:--"Sola trabajar 8 horas" (8 saat çalışırdı).] Cada mes recibiamos nuestro sueldo: Her ay maaşımızı aldık (alırdık). 148
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
Ayer cerr el contrato: Dün sözleşmeyi imzaladım. Las pipas de vino resultaron averiadas: Şarap varilleri zarar görmüştü. Trabaj en Inglaterra 5 aos[152]; Viv dos aos en Londres y tres en Manchester: İngiltere'de 5 yıl çalıştım; Londra'da iki yıl ve Manchester'da üç yıl yaşadım. [Dipnot 152: Bu bir “zaman dilimi_dir_” ama _belirli_dir.] Tamamlanmamış Kipin tüm örneklerinde görüleceği üzere, eylem veya durum “geçmişte mevcut olan” şeklinde tanımlanmaktadır. SÖZLÜK. =abarrotado=, aşırı doymuş, tamamen tok =acorazado=, zırhlı, demir kaplı =ajo=, sarmısak =alerta=, tetikte, gözü açık =brisa=, rüzgar, esinti =cebollas=, soğanlar =conducta=, tavır, davranış =contrabando=, kaçak =cosecha=, hasat, hasat zamanı, mahsül *=dar en el clavo=, pireyi gözünden vurmak =dtiles=, hurmalar =encogido=, buruşturulmuş, pörsük =fruta=, meyve =granadas=, narlar =guardias aduaneras=, gümrük memurları =higos=, incirler =inmaturo=, yeşil, ham =limones=, limonlar =llevar=, taşımak, giymek =matute=, kaçakçılık yapmak =mirar=, bakmak =moscatel=, misket üzümü =naranja=, portakal =ojo=! dikkat! =olvidar=, unutmak =pasas de Corinto=, kuru üzüm =podrido=, çürük 149
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
=por decirlo as=, söylemek gerekirse, olduğu gibi *=querer decir=, anlamına gelmek =recobrar=, iyileşmek =reprensible=, nahoş, sakıncalı =resumir=, özetlemek, kısaca belirtmek =sinnmero=, çok sayıda, sayısız =travesa=, deniz seyahati ALIŞTIRMA 1 (49). Türkçe'ye çevirin-1. Cuando yo era ms joven y me gustaba viajar, haca la travesa de Liverpool Las Palmas todos los aos. 2. Estuve all la ltima vez en 1905 principalmente para recobrar mi salud, pero como viaje de negocios tambin tuvo muy buen xito. 3. No haba entonces como la hay hoy en da tanta competencia en ese comercio. 4. Cuando lleg el buque La Corua haba un sinnmero de guardias aduaneras alerta, pues se deca que llevaba muchos gneros de contrabando. 5. Qu quiere decir gnero de matute? 6. De matute es lo mismo que de contrabando y matutero contrabandista es el que introduce tales gneros. 7. No saba esta palabra antes, pero ya no la olvidar. 8. Ha aprendido V. bien la diferencia entre el preterito y el imperfecto? 9. Perfectamente y voy resumrsela en dos palabras--El uno es pasado, pasado y nada ms, el otro es un presente de lo pasado por decirlo as; mire V.! "Encontr Carlos": pasado absoluto; "Llevaba sombrero blanco"; pasado _hoy_, presente _entonces_; qu le parece V.? 10. Me parece que V. ha dado en el clavo y estoy satisfecho. 11. Y ahora ojo! en la aplicacin y no olvidar! ALIŞTIRMA 2 (50). İspanyolca'ya çevirin-1. Onun davranışının çok (muy) tatsız olduğuna inanıyorum. 2. Ve ben de öyle buluyorum. 3. Seville'den portakal ve üzüm kargosu (cargamento) için konşimentoyu aldınız mı? 150
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
4. Aldım ve Valencia'dan iyi bir misket üzümü partisi (partida) de bekliyorum. 5. Bunlar beklediğiniz limonlar, soğanlar ve narlar mı? 6. Öyleler. 7. O kadar geciktikleri için üzgünüm çünkü şimdi pazar meyve ile tıka basa dolu. 8. O benim arkadaşım ve ben de onun. 9. Bu yıl Kanarya Adaları'ndan (Islas Canarias) üç muz kargosu aldık. Geçen sene bize altı tane gönderilmişti ama temsilcimizi hasat zamanı o adalara gönderdiğimizde çok daha fazla alıyorduk. 10. On bin kutu kuru üzüm, 3000 kutu incir ve 4561 kutu hurma açık arttırma ile satıldı. 11. Uzun süredir (haca mucho tiempo que) önerilen bu kadar büyük miktarlar olmamıştı. 12. Demir zırhlı “Achilles” dün Vigo’ya doğru yola çıktı. Deniz tamamen sakindi ama hafif bir esinti güneydoğudan (sudoeste) esti _veya_ esiyordu (estaba soplando _değil_ soplaba). 13. Komisyon acentesi (comisionista) saat üç treni ile gitti. 14. Ona veda etmeye gittiğimde (para despedirme de 61) bir mektup yazıyordu (escriba _veya_ estaba escribiendo). 15. Kargo incelendi ve meyvelerin bazılarının ham oldukları bulundu, bazıları pörsümüş veya don yemişti (tomada por la escarcha) ve bir sarımsak paketi çürümüştü ve imha edilmek zorunda kalındı.
151
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
DERS XXVI. (Leccin vigsima sexta.) ZAMANLAR (_devamı_). Belirli Geçmiş Zaman (veya Geçmiş Zaman Kipi) ve Tamamlanmış Şimdiki Zaman kullanımı (Yo he comprado: Almıştım gibi). İngilizce kuralına göre Belirli Geçmiş Zaman (veya Geçmiş Zaman Kipi) geçmişte olan aşağıdaki gibi şimdiki anı kapsamayan bir dönem içinde gerçekleşen olayları anlatmak için kullanılmalıdır,-Yo lo compre el ano pasado: Onu geçen yıl satın aldım. Zaman dönemi şimdiki zamanı kapsıyorsa aşağıdaki gibi Yakın Geçmiş Zaman (İspanyolca’da Preterito Compuesto olarak adlandırılır) kullanılmalıdır,-He fletado muchos buques: Pek çok gemi kiraladım. Bu kurala uyan öğrenciler hep doğru olacaktır, ama İspanyolca’da Belirli Geçmiş Zaman yerine sık sık "Preterito compuesto" kullanıldığını görürüz-1. Tamamen geçmişte de olsa dönem aşağıdaki gibi tanımlanmamışsa,-- Le ha facturado la quincalla: Ona hırdavatların faturasını kesti. 2. Tamamen geçmiş ve belirli olsa da aşağıdaki gibi çok yakın zamanda ise,--Se lo he dicho hace un momento: Ona bir dakika önce söyledim. N.B.--Plegue a Dios que el ao que hoy empieza sea mas feliz que lo ha sido el pasado: Bugün başlayan yıl sonuncunun olduğundan daha mutlu olması Tanrı’yı memnun etsin. (Akademi Dilbilgisi).[153] [Dipnot 153: Burada Yakın Geçmiş Zaman her iki dilde de kullanılmaktadır çünkü _etkileri şimdiki ana uzanmaktadır_.] İngilizce Bileşik Geçmiş --"I had spoken"-- "yo haba hablado" veya "yo hube hablado" ile ifade edilir. 152
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
"Yo haba hablado" genel olarak kullanılır. "Yo hube hablado" sadece _cuando, luego que, inmediatamente que_ ardından kullanılır; yani eylemin bir diğerinin _hemen_ önünden geldiği ifade ediliyorsa kullanılır. N.B.—Belirli Geçmiş Zaman daima yerini alabilir. Cuando hube declarado mis intenciones, Cuando declar mis intenciones, se convenci—Niyetlerimi beyan ettiğimde, ikna oldu. =Gelecek Zaman Haber Kipi=, (=Şart Kipi= de) İspanyolca’da olasılık bildirmek için İngilizce’de olduğundan aşağıdaki gibi daha sık kullanılır,-Habr 20 hombres aqu: Orada 20 adam olduğunu söyleyebilirim. Le habr dado este derecho? Ona, ihtimal ki, bu hakkı verdim mi? Tendra miedo talvez? Korkmuş muydu, belki? =Gelecek Zaman İlerleyici= yerine aşağıdaki gibi sıradan Basit Gelecek Zaman kullanılabildiğinde İspanyolca’da kullanılmaz,Le escribire maana: Ona yarın yazıyor olacağım. Ama-Cuando l venga yo estare escribiendo: O geldiğinde ben yazıyor olacağım. İspanyolca’da =Şimdiki Zaman Dilek Kipi= şimdiki zaman veya gelecek zamana atıfta bulunur, zaman geleceği için, yerini gelecek Dilek kipi alabilir (az kullanılır).[154] [Dipnot 154: Aşağıdaki gibi "cuando" ardından olan hariç (ama konuşmada değil),--Se lo dir cuando venga _veya_ cuando viniere: Gelince ona söyleyeceğim. Gelecek Zaman Dilek Kipi aynı zamanda (konuşmada değil) _si_ ardından aşağıdaki gibi Şimdiki Zaman Haber Kipi yerine de kullanılabilir, as—Le servir si la ocasin se ofrece _veya_ se ofreciere: eğer fırsat doğarsa ona hizmet edeceğim.] =Dilek Kipi Zamanlarının Kullanımı=. Dilek Kipindeki fiil ondan önceki fiil Şimdiki Zaman Haber Kipinde, Gelecek Zaman Haber Kipinde (basit) veya Mastar Kipinde ise aşağıdaki gibi Şimdiki zamanda konulur,-153
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
Quiero que l lo haga: Onun onu yapmasını istiyorum. Querr " " ": İsteyeceğim " "" Quiere t " " ": istemek (sen) " "" Diğer türlü Dilek Kipinde olan fiil Tamamlanmamış zamandadır. N.B.—Önünden gelen fiil "preterito compuesto," iken örn., "he dicho," içinde "he dicho" tam olarak İngilizce "I have told,"un karşılığıdır ve aşağıdaki gibi Şimdiki Zaman Dilek Kipini yönetir,-Le he dicho que se vaya: Ona gitmesini söyledim. Ama “söyledim” yerine geçiyorsa, aşağıdaki gibi Tamamlanmamış Dilek Kipini yönetir,-Le dije (he dicho) que se fuese: Ona gitmesini söyledim. Önünden gelen fiil Gelecekte Bitmiş Zamanda ise, Dilek Kipindeki fiil eylemi geçmişe atıfta bulunmuyorsa Şimdiki Zamanda konulabilir,-Habr querido que trabaje hoy o maana: Onun bugün veya yarın çalışmasını isteyebilirim. SÖZLÜK. =*adquirir=, elde etmek =alquilar=, kiralamak, kiraya vermek =arado=, pulluk =boni cacin, rebaja=, ödenek =cargar=, yüklemek, masraf çıkartmak =ceder=, sağlamak, satmak, teslim etmek, devretmeyi temin etmek =cdula de aduana=, gümrük dairesi =colmo=, zirve, rekor =color firme, slido=, dayanıklı renk =contrarrestar=, kontrol etmek =de otra manera=, diğer türlü =desarrollar=, geliştirmek, =emprstito=, ödünç para =poca=, dönem, çağ, zaman =explotar=, faydalanmak, çalışmak =igualar, hermanar=, eşleşmek =*invertir=, yatırım yapmak (para) =justificar=, doğrulamak, garanti etmek 154
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
=material rodante=, demiryolu araçları (demiryolu) =no bien=, -er –ermez, hemen =pana (acordonada)=, giysi (fitilli kadife) =perspectivas=, beklentiler =piezas de repuesto=, yedek parçalar (makine) =puros, cigarros, tabacos=, purolar =quinta=, villa =rastrillos=, tırmıklar =rechazar=, reddetmek =reja=, pulluk demiri =revocar=, contramandar, önceki emri iptal etmek *=tener cuenta=, ödemek, yani, avantajlı olmak =terreno=, toprak =traspaso=, iyiniyet ALIŞTIRMA 1 (51). Türkçe'ye çevirin-1. Le he dado ayer las Cdulas de Aduana. 2. Le hemos cedido el traspaso de aquel negocio por 500. 3. Le he dicho que los fondos (hisseler), obligaciones, otros valores cualesquiera (ne olursa olsun) han de depositarse en manos seguras. 4. Yo le haba explicado que la Compaa se haba constitudo para comprar, alquilar (kiralamak) adquirir de otra manera y explotar y desarrollar cualesquier minas terrenos metalferos; pero no bien le hube anunciado (_veya_ le anunci) que se trataba de terrenos situados en el Asia Menor, se rehus tomar las acciones que le haba ofrecido. 5. Es que tendra sus razones. 6. Haba unos cincuenta puros en aquella caja. 7. Deseo que V. invierta su dinero en esta empresa como deseaba el ano pasado que V. lo invirtiese en el Emprstito del Gobierno Austraco (Avusturalı). 8. Le dir que se apresure a despachar los arados con sus rejas y piezas =trilladora=, threshing-machine de repuesto, los rastrillos, y las trilladoras. 9. Tal vez mi socio le habra dicho que lo haga. 10. S, le ha escrito ayer que no retardase el embarque pues hacen mucha falta, hemos excedido la poca fijada para la 155
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
entrega y no nos tendra cuenta que la Sociedad Agrcola nos los rechazara. ALIŞTIRMA 2 (52). İspanyolca'ya çevirin-1. Onlara böyle bir eylemi haklı çıkaracak hiçbir şey yazmadık. 2. Ona bunun tekrarlanmayacağını garanti ettim (garantizar). 3. Kumaşın dayanıklı renkli olması garanti edilmişti. 4. Güçlüğe bir çözüm getirmek (llegar) için aşırı araçlara baş vurdu. 5. Geçtiğimiz yıl içinde refahın zirvesine ulaşıldı. 6. Demiryolu taşıtları için büyük siparişler korkulan siyasi karmaşadan dolayı (causa de) iptal edildi. 7. Kadife ve fitilli kadife üreticileri üretimlerini fiyatların aşağı doğru eğilimini kontrol etmek görüşü ile (fin de) kısıtladılar. 8. Numunesini eşleştirdim ve siparişi garantiledim. 9. Satış elemanınızdan yakın zamanda haber aldınız mı? 10. Bize çok fazla masraf çıkarttılar, yerinde (en el mercado) çok daha ucuza alabiliriz. 11. Spot pamuk (el algodn disponible) dün bir önceki güne göre bir puan daha yüksekten fiyatlandı ama gelecek fiyatları 3/32 düştü (bajaron). 12. Belki de şu anda yetiştirilen ürün için (nueva cosecha) daha iyi beklentiler var. 13. Öyle veya böyle karar vermekte (decidirse de) çok gecikmeyin (no tarde V.). 14. Hayır, Kısa süre içerisinde ne yapacağıma karar vereceğim ama düşünmek için biraz zamanım olmalı. Kendimi bir anda (al punto) bağlayamam. 15. Baskıların bazılarında yağ izleri (manchas de aceite) var ve biz makul bir iskonto olmazsa (a menos que nos haga) onları kabul etmeyi reddetmek zorundayız. 16. Kırsal kesimde (campo) hoş bir noktada (sitio) bir villası var.
156
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
DERS XXVII. (Leccin vigesima sptima.) YARDIMCI FİİLLER. _Tener_ ve _haber_ aşağıdaki gibi artlarından gelen bir mastar ile birlikte İngilizce’deki "to have" yerine kullanılırlar,-Tienen que acabar el trabajo para fines de Enero: İşi Ocak ayının sonunda bitirmek zorundalar. Hemos de seguir los consejos de los peritos en la materia: Konu hakkında uzman olanların tavsiyelerine uymak zorundayız. Bu tip durumlarda _Tener_ ardından _que_ ve _Haber_ ardından _de_ gelir.[155] Birincisi zorunluluk veya gereklilik belirtir, ikincisi bir ahlaki veya kendi kendine yaratılmış görevdir. _Haber de_ aynı zamanda aşağıdaki gibi "-ecek olmak" olarak da tercüme edilir[155] -Quin ha de hacer este viaje? Bu seyahate kim gidecek olacak? _Tener de_ tehditlerde kullanılır-Tengo de llevarlo ante el tribunal: Onu mahkemeye çıkartacağım. "Tener que hacer, que escribir, que comer" ve benzer ifadeler aynı zamanda aşağıdaki gibi "yapacak, yazacak, yiyecek bir şeyi olmak" olarak da tercüme edilir-Hoy tengo que hacer: Bugün yapacak bir şeyim var, meşgulüm. Tengo mucho que hacer: Yapacak çok şeyim var. Tenemos que comer por todo el da: Bütün gün yetecek kadar yiyecek bir şeyimiz var. _Haber_ aşağıdaki durumlarda _Tener_ yerine bir asıl fiil olarak kullanılır -Haber menester de algo: Bir şeye ihtiyacı olmak. 157
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
He aqu el muchacho, etc.[156]: Oğlan burada (işte oğlan burada, vs.). Hme aqu _or_ hteme[157] aqu, vs.: Buradayım (işte ben buradayım, vs.). Aynı zamanda aşağıdaki gibi bazı yasal deyimlerde de görülür,-Fu habido el reo: Suçlu yakalanmıştı. Los hijos habidos en su primera mujer: İlk eşinden olan çocuklar. Ve aşağıdaki gibi bazı deyimlerde,-All se las haya: O onun işi. Habrselas con uno: Birisiyle anlaşmazlığa düşmek. _Tener_ aşağıdaki gibi deyimlerde İngilizce’deki "to be" gibi tercüme edilir-Tener hambre, sed, sueo, calor, fro, vergenza, and miedo: Aç, susuz, uykulu olmak, üşümek, sıcaklamak, utanmak ve korkmak. Yine yaştan bahsederken-Tengo veinte aos: Ben yirmi yaşındayım. [Dipnot 155: Tüm bu durumlarda _deber_ bunların yerine kullanılabilir.] [Dipnot 156: _He_-- _haber_in mastar kipi.] [Dipnot 157: _te_ "etik –e hali"dir (İspanyolca'da İngilizce'de olduğundan çok daha fazla kullanılır).] Ve aşağıdakilerde-Tener razn: Haklı olmak. Ve-No tener razn _veya_ Dejar de tener razn: Haksız olmak. _Tener_ ile birlikte kullanıldığında geçmiş zaman ortacı dolaysız nesneye aşağıdaki gibi uyar,-Tengo ledas las cartas: Mektupları okudum. Ama dolaysız nesne yoksa, tabii ki geçmiş zaman ortacı aşağıdaki gibi değişmeden kalır-Tengo entendido que....[158]: Duydum ki.... [Dipnot 158: _tener_in _haber_ yerine bu kullanımından, özellikle ardından gelen dolaysız nesne olmadığında genellikle kaçınılmalıdır; ancak bu örnekte "tengo entendido" deyimi “he 158
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
entedido”dan daha güçlüdür. Aklın iletişimin etkisi ile dolu olduğunu ima etmektedir.] ++ | =Conocer= (bilmek)[159] | | (_a_ veya _o_ harflerinden önce _c_ harfi =zc= ye dönüşür). | ++ |_Şimdiki Zaman Haber Kipi._, conozco. | |_Şimdiki Zaman Dilek Kipi._, conozca-as-a-amos-is-an. | ++ | =Hacer= (yapmak veya etmek). | +++ |_Geçmiş Zaman Ortacı._, |Hecho. | |_Şimdiki Zaman Haber Kipi_,|Hago. | |_Belirli Geçmiş Zaman_, |Hice, hiciste, hizo, hicimos, hicisteis, hicieron.| |_Gelecek Zaman Haber Kipi._, |Har, hars, har, haremos, haris, harn. | |_Emir Kipi_, |Haz, haced (_düzenli_). | +++ [Dipnot 159: Önünde bir ünlü olan _cer_ veya _cir_ ile bitenler için yardımcı fiil, _cocer_ ( _mover_ gibi çekimli), _mecer_ (_düzenli_) ve _hacer_ hariç. ( _ducir_ ile bitenler Belirli Geçmiş Zamanda daha da düzensizdir.) SÖZLÜK. =abrigar=, barındırmak, beslemek (umut) =acciones preferentes=, imtiyazlı hisseler =agudo=, keskin, keen =aplazar=, ertelemek =asistir=, eşlik etmek, yardımcı olmak =atendible=, inandırıcı, akla yatkın =atrasado=, vadesi geçmiş =caldos=, şaraplar ve yağlar (topluca) =consabido=, bahse konu, daha önce söylenen =cuenta de venta=, satılmış mallar hesabı =dedicarse=, kendini adamak =dejar sin efecto=, iptal etmek =delicado de salud=, sağlığı kötü 159
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
=desfavorable, contrario=, uygun olmayan, karşıt =*deshacerse de=, birşeyden ayrılmak =domicilio=, bir şirketin kayıtlı merkezi, aynı zamanda konut =en este momento=, şimdiki anda =ensayo=, deneme, girişim =equidad=, adil muamele =*haber menester=, ihtiyacı olmak =indemnizacin=, güvence, tazminat =junta de acreedores=, alacaklıların toplantısı =liquidar=, malların vs. paraya çevrilmesi, satılması, borç ödenmesi =mediera, artculos de punto=, çoraplar =pagar=, ödeme senedi, el senedi =palacio=, saray =plazo=, dönem =respiro=, nefes, nefes alma zamanı, ödeme için kanuni günler, gecikme =retirar=, geri çekmek (los) =reunidos=, mevcut olanlar =*tener en cuenta=, gözönüne almak =trabajar, *ir, porfa=, birbiriyle rekabet etmek =trmites de la ley=, yasal araçlar =viaje de ida=, dışarı seyahat ALIŞTIRMA 1 (53). Türkçe'ye çevirin-1. Tengo que hacer hoy y no podr dedicarme la correspondencia. 2. Si V. no quiere liquidar el consabido asunto tendr de apelar los trmites de la ley. 3. V. no habr menester de tanto pues abrigo las mejores intenciones y lo que pido es slo unas pocas semanas de respiro. 4. He aqu pues lo que se ha de hacer, V. me firmar un pagar para fin de Febrero y queda entendido que no conceder despus ninguna extensin del plazo. 5. Si entonces V. no satisface su deuda mi abogado dar los pasos necesarios y V. ser responsable de (için yükümlü) los gastos y perjuicios =viaje de vuelta=, içeri seyahat habidos y por haber (gerçekleşen ve gerçekleşecek hasarlar). 160
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
6. La Compaa Nacional de Transportes (taşıma) ha instalado su domicilio en el nuevo Palacio de la Libertad. 7. Dicha Sociedad tiene un capital de un milln de pesetas; la mitad en acciones preferentes y la mitad en ordinarias. 8. Se ha verificado la junta de acreedores del Sr.... la cual no asisti el principal interesado por encontrarse delicado de salud. 9. Los reunidos han decidido aplazar dicha junta hasta el 20 del corriente. 10. Fundndose en atendibles razones nuestro corresponsal deja sin efecto el pedido que nos haba confiado. ALIŞTIRMA 2 (54). İspanyolca'ya çevirin-1. Biraz (un poquito) gecikmiş olsa da çorapları kabul etmek zorundayız. 2. Kendimiz adil muamele örneği vermek zorundayız. 3. Geminin kaptanına verilecek güvence konusunda kim karar verecek? 4. Eğer bir konşimento göstermeden (presentar) malları geri çekmek istiyorsak, bir güvence (indemnidad) imzalamak zorunda kalacağız. 5. Şaraplarımız ve yağlarımız için satış hesabını aldık ve girişimin beklediğimiz gibi olmamasından esef duyuyoruz. 6. Çok indirilmiş fiyatlarla elden çıkartmak (disponer) zorunda kaldığımız fazla (excesivas) mallarımızdan ayrılmakta büyük güçlük çektik. 7. Pek çok şey üzerinde kontrolümüz olmayan koşullara bağlı olacağından (independientes de nuestra voluntad) size havalemize ne ölçüye kadar (hasta qu punto) güvenebileceğinizi (contar con) bildiremiyoruz. 8. Sigorta priminin oranı (el tipo) dışarı seyahatlerde yüzde 6 ve eve doğru seyahatlerde yğzde 5'tir. 9. Gözönüne alınması gereken çok sayıda ters koşul varken şu anda fiyatları yükseltmenin tavsiye edilebilirliğini (dudo mucho la ventaja) çok sorguluyorum. 10. Aslında (en efecto) çoğumuz (la mayor parte de nosotros) rekabet bu kadar sıkı iken onları biraz (algo) düşürmenin iyi olacağını düşünüyoruz. 161
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
11. Karların komik derecede düşük (irrisorios) olması sonucu ile birbirleri ile fiyat kırma (reducir) açısından rekabet ediyorlar.
162
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
DERS XXVIII. (Leccin vigsima octava.) ZAMİRLER. 14. Sr. Juan, V. machaca desde muchos das sobre que le debo dar alguna orden Don Jos, pues para darles gusto ambos saldemele V. mucho (ona selamlarımı söyşeyin), en su primera carta y dgale que me enve luego 500 piezas de tul bordado repeticin de mi pedido anterior, mismos matices. ALIŞTIRMA 2 (74). İspanyolca'ya çevirin-1. O bilgiyi ona ileten (trasmitir) benim. 2. Mallar gemi kanalı (el canal martimo) ile iletildi. 3. Fıçıların ister buharlı gemi ister diğer iletim yolları (medio de transporte) ile gönderilmesi durumunda riskin sigortalanacağını açıkça belirttiniz mi (lo ha explicado claramente)? 4. Temsilcimiz cezanın geri ödenmesini başarmış (hacerse refundir); bize öyle yazdı. 5. Teknede bir delik açıldı ve tehlikedeydi ama ona yardım eden ve onu Havre'a kadar (al) çeken bir Norveç buharlı gemisine işaret verdi(habl con la bocina ). 6. İleri sürdüğünüz (presentado) koşullar tamamen kabul edilemez. 7. Onu dışarıdan desteğe (de) dayanmadan işini yürütme yoluna koyun (mustrele V. el modo). 8. Merhum işvereninin (jefe) işini oldukça başarılı şekilde idare etti. 9. Kendi işlerini düzgün (bien) şekilde idare etmeyeceğinden korksaydım onu finanse (comanditado) etmezdim. 10. Benim kelimelerimi yanlış bir şekilde anlıyor (interpreta mal). 11. Bize biraz para borcu var ve bizi erteleyip duruyor (y nos va dando largas). 12. Seyahatini erteledi (diferido, aplazado). 163
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
13. Eğer kendinizle benim iş yapmamı istiyorsanız (su estimada casa) bana mümkün olan en iyi koşulları sunmalısınız (concederme). 14. Hindistan'dan gelen endişe verici haberler bizim pazarımızı vitesten çıkarttı (descompuesto). 15. Bay Nez, Ekvador'da isyan çıktığı haberleri ile sıkıldı (terriblemente desconcertado). 16. Biraz rahatsızlığa dayanmalıyız(soportar). 17. Bu alıştırmaya bir son vereceğiz (acabaremos).
164
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
DERS XXXVIII. (Leccin trigsima octava.) ZAMİR. (_devamı_). “Onu ben kendim yaptım”, “Onu sen kendin yaz”, “Onun kendisiyle konuştuk” gibi ifadeler şu şekilde tercüme edilir : "Yo mismo lo hice", "V. mismo lo escribe", "Le hablamos l mismo". _Lo, La, Los, Las_ kelimelerinin _haber_ ve _hacer_ fiilleri ile aşağıdaki deyimsel kullanımlarına dikkat edin-Hay dinero? Para var mı?--S, lo hay: Evet, biraz var. Hay pasividades? Bazı yükümlülükler var mı?--S, las hay: Evet, bir miktar var. Hace dos das? İki gün önce miydi?--No, no los hace: Hayır, yok. Hace una semana? O bir hafta önce miydi?--S, la hace: Evet, öyleydi. Hace falta escribir? Yazmak gerekli mi?--La hace, mucho: Evet, çok gerekli. Birbirini yöneten “ir ver” (gidip görmek), “mandar hacer” (yapmış olmak), vb. gibi iki fiil olması durumunda bir bağlayıcı zamir meydana gelirse iki fiilin herhangi biri tarafından aşağıdaki gibi alınabilir,-Irle ver _veya_ ir verle: Onu gidip görmek. Mandarlo hacer _veya_ Mandar hacerlo: Onu yaptırmak. _Bir edatın ardından_ bir nesne zamiri sık sık İngilizce'ye benzer şekilde aşağıdaki gibi ya sıradan veya dönüşlü olabilir-Los abogados han zanjado el asunto entre s _veya_ entre ellos: Avukatlar konu üzerinde kendi aralarında uzlaştılar. Tabii ki _l, ella, ellos, ellas_ "V." "Vs." ile ilgili olarak kullanılamaz-Vs. lo han arreglado entre s _veya_ entre Vs. (_ama_ entre ellos _değil_): Onu kendi aranızda düzenlediniz. =İşaret Zamirleri=. 165
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
Eski İspanyolca şekilleri şimdi terk edilmiştir veya çok nadir kullanılır-Aqueste, vs., aquese, vs., for este, ese, vs. Estotro, esotro, vs., for este otro, ese otro, vs. “Onu son üç aydır görmedim”, vb. gibi ifadeler şu şekilde tercüme edilmelidir "Hace _veya_ ha tres meses que no le veo", "Hace _veya_ ha tres meses que no le he visto", "No le he visto (_veya_ no le veo) desde hace tres meses", "Hace (_veya_ ha) tres meses desde que le v la ltima vez." “Son üç saattir yazı yazıyorum.” şu şekilde tercüme edilir "Hace tres horas que escribo (estoy escribiendo)", "Escribo" (estoy escribiendo) desde hace tres horas. =İlgi Zamirleri=. _Cuyo_ aslında ardından bir isim gelen _el cual_ yerine aşağıdaki gibi saf bir ilgi zamiri olarak sık sık kullanılan bir nispi iyelik zamiridir,-Lo d a un cliente, cuyo cliente lo pas un amigo de l: Onu, onu arkadaşına veren bir müşteriye verdim. Doğru dilbilgisi yapısı “el cual cliente” olacaktır ama _cuyo_ kelimesinin bu kullanımını bazı dilbilimcileri ne kadar inkar etse de dilde bu mevcuttur ve en iyi kitaplarda bulunmaktadır ve bu yüzden kabul edilmelidir. =Belgisiz Zamirler=. Ardından bir sıfat gelen _algo_ ve _nada_ belgisiz zamirleri, genellikle (ama gerekli değil) sıfattan önce aşağıdaki gibi =de= alırlar,-Tengo algo (de) bueno: İyi bir şeyim var. No tengo nada (de) bueno: İyi bir şeyim yok. _Un nada_ aşağıdaki gibi bir isim olarak kullanılır,-Un nada le asusta: Bir hiç onu korkutur. _La nada_--önemsizlik. ++ | =Sentir= (hissetmek, pişman olmak). | |_Şimdiki Zaman Ortacı_, |Sintiendo. | | Şimdiki Zaman Haber Kipi ,|Siento, sientes, siente ... sienten. Sienta, sientas, sienta, sintamos, sintis, sientan. -- -- -- sinti -- - -- sintieron. + 166
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
| =Pediz= (sormak, talep etmek). |_Şimdiki Zaman Ortacı_, |Pidiendo. |_Şimdiki Zaman Haber Kipi_,|Pido, pides, pide -- -- -- -- piden. Pida, pidas, pida, pidamos, pidis, pidan. "Şimdiki Zaman Dilek Kipi_, |_ Belirli Geçmiş Zaman_, -- -- -- pidi -- -- -- pidieron. |_Şimdiki Zaman Dilek Kipi_, T Belirli Geçmiş Zaman_, + | =Dormir= (uyumak).[187] |_Şimdiki Zaman Ortacı_, |Durmiendo. |_Pres. Ind._, | Duermo, duermes, duerme ... duermen. -- -- -- durmi -- -- -- durmieron. | Şimdiki Zaman Dilek Kipi , IDuerma, duermas, duerma, durmamos, durmis, duerman. _ Belirli Geçmiş Zaman_, + [Dipnot 187: "Morir" kelimesi “dormir” gibi çekilir ama geçmiş zaman ortacı "muerto" olur. N.B.--"Muerto" aynı zamanda aşağıdaki gibi “matar” (öldürmek) kelimesinin geçmiş zaman ortacının da bir çift şeklidir,--Le han muerto: Onu öldürdüler.] SÖZLÜK. =adeudar=, borçlandırmak, ödemek (harç) =atrasado=, kalan borç, arkada =ce por be=, bütün ayrıntılarla, özenle =chapas=, tabaklar *=contar=, saymak, iletmek =discreto=, makul, akıllıca, sağduyulu =dispensar=, mazur tutmak =echar perder=, bozmak, mahvetmek =empeoramiento=, kötüye dönmek *=estar en poco de=, ramak kalmak =grano de anis=, küçük bir konu *=hacer de las suyas=, şaka yapmak *=hacer el obsequio=, iyilik yapmak =informe=, rapor, bilgilendirme =mandar buscar=, çağırtmak, getirtmek =obligar=, zorlamak 167
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
*=obtener=, elde etmek, beraberinde getirmek =pesado=, ağır =quehaceres=, meslekler, iş =reglamento=, düzenlemeler, yönetmelikler =remesa=, gönderme, sevkiyat =revista=, gözden geçirme =rodajas (de goma)=, kauçuk tabanlar (dönen) =tacones (de goma)=, kauçuk tabanlar (şekillendirilmiş) =taller=, atölye =tonto=, avanak, aptal ALIŞTIRMA 1 (75). Türkçe'ye çevirin-1. Yo mismo escribo al Sr. Mendoza para decirle que puede hacer sus =tornillos=, vidalar pedidos Vs. directamente pues, por mi parte no tengo inconveniente en que as se haga. 2. Si dicho Seor enva pedidos hace falta avisarle V.? 3. S, la hace, y les ruego tengan la bondad de decrmelo fin de poner Vs. en conocimiento de las condiciones en que deben hacerse las remesas, etc. 4. Hace ocho das que Ileg el informe de la comisin? 5. Creo que no los hace todava. 6. Tengo los muestrarios aqu, voy drselos V. 7. Se los voy devolver en seguida. 8. Nuestro agente y los corresponsales arreglarn esto entre ellos (_veya_ entre s). 9. Hace tres meses que no recibimos las revistas semanales de ese mercado, las hemos pedido continuamente y siempre en balde. 10. Nuestros aduaneros cobran todo el peso (tam ağırlık ücreti almak) por sus tacones y rodajas como si fuera goma solamente siendo as que vienen juntos con sus chapas y tornillos, cuyos hierros, claro es, no deban (deberan) adeudar el mismo derecho. 11. No sucedi nada de extraordinario para justificar su accin que en poco estuvo de echarlo todo perder. 12. Hgame V. el obsequio de contrmelo todo, pues no es ningn grano de ans. 13. Sentarse[188] pues y se lo contar ce por be. 168
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
14. Dispense V. que le haya hecho esperar, tuve que despachar mi chauffeur. 15. Es V. muy dueo, pero acurdese V. que primero los quehaceres y despus los placeres. 16. V. es hombre discrete y lo que es yo, soy un pobre ton to. 17. Vamos ver de que se trata. 18. Ha hecho V. alguna de las suyas? [Dipnot 188: Emir Kipindeki mastara dikkat edin..] ALIŞTIRMA 2 (76). İspanyolca'ya çevirin-1. Gazeteleri atölyede bırakmış olmaktan pişmanım ama onları getirteceğim. 2. Kendisini arkadaşımızdan bir garanti istemeye zorlayan, piyasadaki kötüye doğru gidişe üzüldü. 3. İngiliz üreticiler uyumuyorlar. 4. Uzun yıllardır uyuyorlardı ama şimdi güncel yöntemler (modernos, la altura de los tiempos) benimseme ve kendilerini tüketicilerin taleplerine uydurma gerekliliğine son derece uyandılar (se han despertado bien). 5. Üreticiler her gün ama genellikle (generalmente) küçük partiler halinde satıyorlar. 6. Gömleklik kumaş üreticileri daha fazla para istiyorlar ve almakta zorlanıyorlar. 7. Hint giysileri (dhooties) ve ince pamuklu bezler şimdi o kadar iyi satıldı ki üreticiler (productores) sadece iyi fiyatlardan sipariş alacaklar (aceptan rdenes). 8. Ağır tekstiller (telas) genel ilgi için çok sertler (demasiado firmes para atraer los compradores) ama üreticiler siparişlere istekli değiller (ansiosos de obtener). 9. Hint işi neredeyse (apenas) normal boyutlardaydı (proporciones). 10. Kitapları o rafın (estante) üzerine koyup o kağıtları düzenler misin(colocar)? 11. Bana verdiğiniz (fijado) vade çok kısa. 12. İyi bir örnek olmalılar (dar). 13. Bir an önce işe başladı (puso mano la obra).
169
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
14. Ödemelerinde geri kaldığı gerçeğini bir kenara koysak (prescindiendo del), mallarımızı kötüleyerek (desacreditando) bize büyük zararı dokunuyor. 15. Kış bastırdı (principiado) ve ağır kıyafetlere büyük talep var. 16. Bu girişimi kafama koydum (me he decidido ). 17. Yönetmeliklerin gözden geçirilmesini sağlamak için bir hareket başlatıldı (iniciado).
170
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
DERS XXXIX. (Leccin trigsima nona.) FİİL. İspanyolca'daki tüm geçişsiz fiiller aşağıdaki gibi _haber_ yardımcı fiili ile çekilirler,-Ha venido: O geldi. Aşağıdaki gibi bir mastarı belli bir edat aracılığı ile alan bir fiil,-Convenimos en hacerlo: Onu yapmak üzerinde anlaştık. bir çekimli fiil takip ettiğinde edatı düşürmelidir. N.B.--Ancak bu tür pek çok fiil, çekimli bir kip haline gelse de aşağıdaki gibi edatı koruyabilir,-Convenimos que, _veya_ en que, lo hiciesen: Onu onların yapması gerektiği üzerinde anlaştık. Bir fiilin öznesi bir topluluk ismi ise, fiil tekil olarak kullanılır (istisna için Ders XXXII'ye bakınız). Fiili bir bileşik özne _takip ettiğinde_, bu birinci özneye sayı ve cinsiyet açısından sadece aşağıdaki gibi uyabilir,-Nos ha llegado la circular y los impresos que la acompaaban: Genelgeyi ve ona eşlik eden basılı malzemeleri aldık. Bir Dönüşlü çoğul fiil ile bir Yansımalı fiil arasındaki belirsizlikten kaçınılır, bu nedenle-Se comprometen s ( s mismos--vurgulu): Onlar kendilerini adıyorlar. Se comprometen el uno al tro, _veya_ los unos los otros: Onlar kendilerini birbirlerine adıyorlar. Bir Dönüşlü fiil, özne ile aynı kişinin ikinci zamirinin eylemin aşağıdaki gibi _dolaysız nesnesi_ olduğu fiildir,-Ellos se comprometen: Onlar kendilerini adıyorlar. Ama ikinci zamir dolaylı nesne için kullanılıyorsa, fiil sadece aşağıdaki gibi geçişsiz zamirimsidir,-l se procur un empleo: O kendisine bir iş sağladı. =Edilgen Kip=.
171
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
_ser_ ile oluşturulan edilgen kip İspanyolca'da İngilizce'de olduğundan çok daha az görülür. “Yapan” ifade edilmediğinde _se_ ile kullanılan etken kip genellikle aşağıdaki gibi onun yerini alır,-Los nios se aman _veya_ Se ama[189] los nios: Çocuklar sevilir. [Dipnot 189: Tekil sayıya dikkat edin.] “Yapan” anıldığında sık sık aşağıdaki yapı kullanılır-estos nios los aman sus padres: Bu çocuklar aileleri tarafından seviliyorlar. İngilizce'de isim olarak kullanılan şimdiki zaman ortacı İspanyolca'ya aşağıdak gibi bir isim veya fiilin genellikle öncesinde bir belirli tanımlık gelen çekimli kipi ile tercüme edilir,-El cambio de las condiciones: Koşulların değişmesi. El cambiar las condiciones: Koşulların değişmesi. Su comunicacin las autoridades de la Aduana, El escribir _veya_ el haber escrito l las autoridades de la Aduana: Gümrük yetkililerine yazışı. El vender crdito largos plazos no es un principio sano: Uzun vade ile veresiye satış güvenilir bir uygulama değildir. Prefiero comprar disponible (_veya_ las compras de disponible): Spot satın almayı tercih ediyorum. =_Ardından “tarafından” gelen isim-fiil, aşağıdaki gibi edat olmadan isim-fiil veya önünde _con_ gelen bir çekimli kip ile tercüme edilir,--_= Depositando (_veya_ con depositar) sus acciones se puso en perfecta regla: Hisselerini yatırarak kendisini ayarladı. Amante (sevgili), tratante(satıcı), dependiente(memur), vs. gibi _ante_ ve _iente_ ile biten İspanyolca fiil şekillerine “şimdiki zaman ortaçları” ve benzer şekilleri “amando” (sevgi gösteren), “tratando” (tedavi eden), “dependiendo” (bağlı olan), vs.ye “isim-fiil” denilirdi ama şimdi bu, fiil olarak kullanılan her iki şeklin de yerini almıştır ve _ante_ ve _iente_ şekilleri anlamlarına göre aşağıdaki gibi konuşmanın diğer parçaları olarak sınıflandırılmıştır,-Amante de la msica (_sıfat_): Müzikten hoşlanan. 172
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
Un tratante en trigos (_isim_): Bir buğday satıcısı. Un dependiente de comercio (_isim_): Bir ticari memur. Durante la exposicion (_edat_): Sergi esnasında. Mediante su ayuda (_edat_): Onun yardımı ile. No obstante que vino (_bağlaç_): Gelişine aldırmadan. Corriente! (_Ünlem_): Tamam! oldu! =Huir= (kaçmak).[190] _Şimdiki Zaman Haber Kipi_, Huyo, huyes, huye ... huyen. _Şimdiki Zaman Dilek Kipi_, Huya, huyas, huya, huyamos, huyis, huyan. [Dipnot 190: “uir” ("u" seslendirilir) ile biten tüm fiiller için model.] SÖZLÜK. =acabado=, apre (kumaş) =acudir=, başvurmak, katılmak, varmak = las claras=, açıkça =apresto=, boyut, aynı zamanda apre (kumaş) =aprovecharse=, faydalanmak =bomba de doble efecto=, çift taraflı pompa =burlarse=, alay etmek, oynamak =chucheras=, hoş süs eşyaları *=convenir en=, kabul etmek =engaifas=, hileler =escandaloso=, rezalet, şok edici =granjearse=, taraftarlığını kazanmak *=hacer ver=, göstermek *=herir=, yaralamak, kesmek (mecazi) =mediar=, arasına girmek, müdahale etmek, bu arada gerçekleşmek *=no tener pelo de tonto=, ahmak olmamak =quitar=, uzağa götürmek *=reducir un mnimo=, asgariye indirmek, küçültmek *=saber punto fijo=, kesin olarak bilmek =sospechar=, şüphelenmek =suave=, yumuşak, olgun, nazik =subsanar=, düzeltmek, doğrultmak =tacto=, his (_isim_), dokunuş (_isim_) =voluntad=, dilek, iyiniyet, iyilik 173
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
ALIŞTIRMA 1 (77). Türkçe'ye çevirin-1. m no me venga con estas engaifas que no tengo pelo de tonto. 2. Me hace regalos de algunas chucheras para granjearse mi voluntad y aprovecharse despus. 3. Sabe V. punto fijo que son estas sus intenciones? 4. Mediaron algunas cosillas que me han hecho sospechar algo de eso y de m nadie se burla. 5. V. debe de equivocarse y slo por sospechas no debe quitarle su amistad. 6. Estas hermosas calderas de alta presin las han construido en Inglaterra y estas bombas de doble efecto las han importado de los Estados Unidos. 7. El conceder l mayores facilidades los compradores le ha hecho conseguir una extensa clientela. 8. Con uniformarse mis disposiciones (emirler, talimatlar) l cumplir con su deber y yo quedar mas contento. 9. No soy amante de disputas, mis dependientes podrn asegurarle que durante mi larga carrera y no obstante que no faltaron ocasiones, no acud una sola vez los Tribunales. ALIŞTIRMA 2 (78). İspanyolca'ya çevirin-1. Sözün kısası (en pocas palabras) o işi onun yapacağı üzerinde anlaşmıştık. 2. Bu sahtekarlıktan başak bir şey değil (esto se llama falta de honradez, nada menos). 3. Ne diyecekse desin (diga lo que dijere) ödemek zorunda kalacağından eminim. 4. Tahmin ve eklenen taslaklar bize tam zamanında () ulaştı. 5. Kumaş tam olarak 20 yardalık parçalar halinde kesilmişti (plegada), bunun sonucunda müşteri tarafından bazı parçaların kesikli (cortes) olarak bulunması oldu. 6. Güçlüklere karşı daha fazla (por ms tiempo) mücadele etmemizin yararı yok (es intil). 7. O anlatımla yazman (en aquel tono) açıkça gösteriyor ki onları eylemleri seni can evinden vurmuş (profundamente). 8. Zamanında satarak kaybı asgariye indirmeyi başardı (logr). 9. Monarşi yönetiminde mevcut olan şok edici suistimaller Cumhuriyetçi Hükümet tarafından düzeltiliyor (se van). 174
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
10. Şirketimizin küçük görülemeyeceğini onlara göstereceğiz. 11. Bu malzemeler çok ağır ölçeklendirilmiş ve apreleri yeteri kadar yumuşak değil. 12. Dokunuşları kumaşsı değil (no tienen bastante cuerpo al tacto). 13. Bu aksaklık gelecekteki sevkiyatlarda düzeltilecek.
175
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
DERS XL. (Leccin cuadragseima.) FİİL (_devamı_). İngilizce'deki gibi pek çok geçmiş zaman ortaçları etken bir anlam ile kullanılabilir,-Un hombre ledo: İyi okumuş bir adam (çok ve iyi okumuş bir adam için). Aşağıda bazı örnekler vardır-Agradecido (minnettar) Atrevido (cesur, cüretkar) Bien hablado (saygılı bir konuşmacı) Callado (suskun) Cansado (sıkıcı) Comedido (düşünceli, anlayışlı) Corrido[191] (keskin, kurnaz) Divertido (eğlenceli) Entendido (deneyimli, aşina) Experimentado (deneyimli, uzman) Sufrido (sabırlı) [Dipnot 191: Edilgen bir anlam ile o "utanmıştır".] =Zamanlar=. Dolaylı anlatılmış veya ilerleyici bağlaç : "Satın alıyorum", "Satıyordum", "Alıyor olacağım", vb. gibi, İspanyolca'da İngilizce'den aşağıdaki farklarla mevcuttur:-Şimdiki ve geçmiş zamanda kullanılır ama sadece eylem belli bir zaman dönemini kapsadığında, diğer türlü basit şekil, “Alırım”, “Sattım” _(hikaye geçmiş zaman haber kipi)_ aşağıdaki gibi kullanılmalıdır,-Fulano se arrojaba por la ventana (se estaba arrojando _değil_). İspanyol Akademisi bu örneği az ya da çok anlık bir eyleme örnek olarak vermektedir: Filanca kendisini pencereden dışarı atıyordu. 176
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
Dolaylı anlatım, kişi aşağıdaki gibi eylem ile _gerçekten meşgul_ ise kabul edilemez: Hoy como con mi amigo (_not_ "estoy comiendo", çünkü eylem ile gerçekten meşgul değil): Bugün arkadaşım ile akşam yemeği yiyorum. Gelecek zamanda bu yapı sadece aşağıdaki gibi durumlarda kabul edilebilir,-Cuando venga maana, yo estar escribiendo: Yarın o geldiğinde, yazıyor olacağım. Dolaylı şekil _ir_ (gitmek) fiili ile hiçbir zaman bulunmaz ve _venir_ (gelmek) ile nadiren bulunur. Yakın geçmiş zaman “Yapmıştım” İspanyolca'da, eylemin yer aldığı zaman dilimi belirtilmediğinde sık sık belirli geçmiş zaman “Yaptım” yerine kullanılır. İspanyol Akademisi aşağıdakini belirtir-Siempre que he ido Madrid he visitado el Prado. Madrid'e her gittiğimde Prado'yu ziyaret ettim. _için_ “Dün bunu veya onu yaptım” için “ayer he hecho esto aquello” bile görürüz ve bu geçen zamanın “yakınlığı” ile açıklanır. Konuşma dilinde bu kulağa çok kötü gelmese de iyi eğitimli İspanyollar bundan kaçınmak için özen gösterecektir. Hikaye geçmiş zamanı dilek kipinin ikinci veya yan şekli, aşağıdaki gibi şart kipi için de kullanılabilir,-Se lo dara, vs. _yerine_ se lo diera si lo tuviese : Eğer elimde olsaydı onu ona vermeliydim. Aynı zamanda bileşik hikaye haber kipi için de (kitaplarda, konuşmada değil), özellikle _que_ ardından aşağıdaki gibi görülür,-Los consejos que le diera (que le haba dado _için_): Ona vermiş olduğum tavsiye. Eski İspanyolca'da ve şimdi bile şiirde, bileşik zamanların her birisi için kullanıldığını görürüz. =Genel Gözlemler=. “Gelmek” fiili İspanyolca'da konuşma veya yazma anında bahse konu kişi orada değilseaşağıdaki gib _ir_ ile tercüme edilmelidir,-Quiere V. venir aqu mi casa maana? Yarın buraya benim evime gelecek misin? 177
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
Hoy estoy indispuesto pero maana ir verle: Bugün kendimi iyi hissetmiyorum ama yarın seni görmeye geleceğim. La vi escribir: Onu yazarken gördüm; yani, Onun yazdığın gördüm. La vi escribiendo: Onu yazarken gördüm; yani, o yazarken gördüm. Bir İngilizce cümledeki vurgulu kelime sık sık ve daha nazik şekilde İspanyolca'da bir yorum ile tercüme edilir-Es verdad que ha comprado los gneros? Malları aldı _mı_? Es l quien ha comprado los gneros? Malları _o_ aldı mı? De veras ha comprado los gneros? Malları _aldı_ mı? Pues son los gneros lo que ha comprado? _Malları_ o aldı mı? Esta transaccin hubo de arruinarle: Bu işlemin onu mahvetmesine ramak kalmıştı. "Kendimin zeki olduğuma inanıyorum", vs., "Yo me creo ser hbil" olarak değil "Yo me creo (_veya_ considero) hbil", veya "Yo creo ser hbil" veya "Creo que soy hbil" olarak tercüme edilirler. =Decir (söylemek, demek)=. _Şimdiki Zaman Ortacı_., Diciendo. _Geçmiş Zaman_., Dicho. _Şimdiki Zaman Haber Kipi_., Digo, dices, dice,--,--, dicen. _Şimdiki Zaman Dilek Kipi_., Diga, digas, diga, digamos, digis, digan. _Emir Kipi_, D ... _Belirli Geçmiş Zaman Haber Kipi_., Dije, dijiste, dijo, dijimos, dijisteis, dijeron. _Gelecek Zaman Haber Kipi_., Dir, dirs, dir, diremos, diris, dirn. SÖZLÜK. =agrupacin=, grup, topluluk =aislado=, tecrit edilmiş, kuşatılmış =alcalde=, belediye başkanı =arreglo amistoso=, dostça anlaşma =capataz=, usta, kalfa =carta de naturaleza=, vatandaşlığa kabul etme belgesi =cifras=, rakamlar *=dar pasos=, adım atmak, önlem almak =dedicarse=, kendini adamak 178
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
=derechos protectores=, koruyucu görevler =diputacin= köylü, köy meclisi =elaborar=, detaylandırmak =genio=, öfke, mizaç =inquietarse=, huzursuzlanmak *=no tenerlas todas consigo=, endişe etmek *=irse en rodeos=, sözü gevelemek =labor indgena=, yerli iş gücü =pequeeces=, küçük sorunlar =perspectivas=, gelecekteki beklentiler =plan=, plan[192] (fikir) =proyecto=, proje, tasarı =repasar=, gözden geçirmek =resultado=, sonuç =(de) resultas de=, ardından, sonucunda =vecino=, ikamet eden, vergi mükellefi[193] =vuelta de correo (), ilk posta (ile) cevap [Dipnot 192: Plan, taslak = "Plano."] [Dipnot 193: Vecino = belli bir süre ikamet ettikten sonra belli haklara sahip olan vergi mükellefi.] ALIŞTIRMA 1 (79). Türkçe'ye çevirin-1. Las leyes de Espaa declaran: Son espaoles todas las personas nacidas en territorio espaol, los hijos de padre madre espaoles aunque hayan nacido fuera de Espaa, y los extranjeros que hayan obtenido del Gobierno Espaol carta de naturaleza, sean vecinos de cualquier pueblo de Espaa. 2. Aaden que los extranjeros pueden establecerse y dedicarse libremente sus profesiones en territorio espaol; pero ningn extranjero puede ejercer en Espaa cargo alguno que represente autoridad. 3. Los miembros del Concejo cabildo ayuntamiento corporacin municipal se llaman Concejales regidores. 4. En Espaa el alcalde de Madrid es nombrado libremente por el Gobierno; el alcalde de las localidades cuya poblacin no baje de 6,000 habitantes es nombrado por el Gobierno de entre los concejales, los dems alcaldes son nombrados por el voto de su compaeros concejales. 5. Los cargos concejiles son gratuitos. 179
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
6. La Diputacin Provincial es la agrupacin de los varios municipios de cada provincia, y se rene dos veces al ao en la capital de la provincia. ALIŞTIRMA 2 (80). İspanyolca'ya çevirin-1. Kalfa ustasının iyi yürekliliğine minnettardır. 2. Müdür yabancı bir ülkede koruyucu görevler ile tecrit edilmiş, İngiliz bir yönetici (gerente) ve deneyimli İngiliz eğitimciler altında yerli iş gücünün çalıştığı bir fabrika kurmak için cesur bir tasarıyı detaylandırıyor. 3. Eğer bu plan gerçekleşirse (se verifica) kısa süre içerisinde, temsilcilerinin ilk adımları zaten attıklarını öğrendiğinde, yurt dışına gidecek. 4. Müdürün kendisi bize doğru geliyor, onun hakkında size daha fazla şeyler söyleyecek. 5. Ancak ben bakılması gereken (hay que cuidar) pek çok küçük sorun ile ilgileneceğim. 6. Ne zaman (siempre que) bir şeye karar verdiysem (he decidido), daima kararıma göre davrandım (la he puesto en ejecucin). 7. Sana söylüyorum, eğer daha büyük bir stoğum olsaydı, piyasanın gelecek beklentileri üzerinde (con) oldukça endişelenirdim. 8. Yarın ofisime gel ve beni gör ve sözü dolandırmadan dostça bir anlaşma yapalım (llegaremos). 9. Rakamların geçen yılkilerle karşılaştırmasının iyi olmadığını söyledi (no eran buenas en comparacin de). 10. Lütfen hesapları tekrar gözden geçir ve sonucu bana ilk posta ile bildir. 11. Kısa hesaplar uzun arkadaşlar yapar (las cuentas claras y el chocolate espeso). 12. Kötü öfkesinin sonucunda para kaybetti.
180
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
DERS XLI. (Leccin cuadragsima primera.) FİİL (_devamı_). _Ser_ ve _Estar_. “Sigara içmek yasaktır”, vb. gibi ifadeler, ya "Es prohibido fumar" veya "Est prohibido fumar" şeklinde tercüme edilirler. Her iki tercüme de dilbilgisi açısından doğrudur ("Est prohibido fumar" bu durumda genelde kullanılan ifadedir). Eğer "Es prohibido fumar" dersek eylemi “gerçekleştiren”e atıfta bulunuyoruz: "Es prohibido _por la ley, por la policia, por los jefes_, vs., vs."--bir edilgen kip halidir. Eğer "Est prohibido fumar" dersek aklımızda eylemi “gerçekleştiren” birisi yok ama sadece şeyin kendisi var = eylemin sonucunda bir “şeylerin durumu” hali (yasaklama). =ÖRNEK--= El fumar es prohibido por el jefe, por esto est prohibido fumar en nuestro despacho: Sigara içmek işverenimiz tarafından yasaklanmıştır (yani, işverenimiz sigara içmeyi yasaklar), bu yüzden ofisimizde buna izin verilmez. _Yukarıdaki örnek karşılaştırmak için verilmiştir, uygulamada tabii ki bu tür garipliklerden kaçınılır._ “Yapan benim, sensin, o, biz, onlar, kişi ...” İspanyolca'ya "Soy yo, es V., somos nosotros, vs., quien _veya_ quienes ..." şeklinde çevirilmelidir, yani, kişisel olmayan, kişisel hale getirilmelidir. Fiillerin iki dilde aşağıdaki gibi değişik yönetimleri olabileceğini söylemiştik,-Colgar de un clavo: Bir çiviye asmak. Entrar en una casa: Bir eve girmek. Bu, kendisi için kurallar verilemeyecek noktalardan birisi olarak, dilin deyimlerine aittir ve uygulama tek efendisidir (en 181
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
bariz farklar için Ek V'e bakınız). Okumada, bir fiilin anlamı ile birlikte, _yönetim şeklinden de emin olun._ İspanyolca fiillerin bazı gariplikleri-Ardından bir mastar gelen _acabar de_, aşağıdaki gibi “henüz yapmış olmak” şeklinde tercüme edilir-Acaba de flotarse una sociedad: Bir şirket henüz kuruldu. Ardından bir mastar gelen _acertar _, aşağıdaki gibi “olmak” şeklinde tercüme edilir,-Acertaron pasar cuando ella estaba asomada la ventana: O pencereden dışarı bakarken geçmiş oldular. Acert a ser viernes aquel da: O gün bir Cuma oldu. _Alegrarse de, Celebrar_--"yapmaktan memnun olmak", "eğlenmek" Me alegro mucho de la noticia; Celebro mucho la noticia: Haberlerden memnunum. (Bir mastardan önce “alegrarse” ardından aşağıdaki gibi _de_ atılır: Me alegro decirle: Size söylemekten memnunum.) _Caber_ (bakınız Lesson XXX) pek çok deyimde mecazi olarak kullanılır-No cabe en nosotros tal accin: Öyle bir eylemi yapma yeteneğimiz yok. No cabe en s de gozo: Mutluluktan aklı başından gitti. Le cupo el premio gordo: Büyük ödülü almak onun şansı idi. No se puede saber lo que le cabr uno en suerte: Kaderinin ne olacağını hiç kimse bilemez. Esta tela es de calidad que no cabe ms: Bu kumaş mükemmelliğin kendisi. No caber en s: Gurur ile kabarmak. =Ir= (gitmek). _Şimdiki Zaman Ortacı_, Yendo.[194] _Şimdiki Zaman Haber Kipi_, Voy, vas, va, vamos, vais, van. _Şimdiki Zaman Dilek Kipi_, Vaya, vayas, vaya, vayamos, vayis, vayan. _Emir Kipi_, Ve ... vayamos _veya_ vamos ... _Emir Kipi Haber Kipi_, Iba, ibas, iba, bamos, ibais, iban. _Belirli Geçmiş Zaman Haber Kipi_, Fu, fuiste, fu, fuimos, fuisteis, fueron. 182
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
[Dipnot 194: İspanyolca'da hiçbir kelime “ie” ile başlamaz. “ye” harflerine dönüşüm bu yüzdendir.] =Oir= (duymak). _Şimdiki Zaman Haber Kipi_, Oigo. Salir (dışarı çıkmak). _Şimdiki Zaman Haber Kipi_, Salgo. _Şimdiki Zaman Dilek Kipi_, Salga, salgas, salga, salgamos, salgis, salgan. _Emir Kipi_, Sal . . . _Gelecek Zaman Haber Kipi_, Saldr, saldrs, saldr, saldremos, saldris, saldrn. SÖZLÜK. =arrancar=, sıkarak çıkartmak, burkmak =biblioteca=, halk kütüphanesi =codicia=, açgözlülük, tamahkarlık *=darsele uno de una cosa=, önemli olmak =desgraciado=, şanssız =deslumbrar=, göz kamaştırmak =factura simulada=, proforma fatura =fiesta del comercio=, resmi tatil =fomento=, gelişme, cesaretlendirme *=hacer impresin=, etkilemek =hacienda=, maliye, mal =(no) perdonar nada=, altına bakılmadık taş bırakmamak =prxima=, yakın, yaklaşan *=regir=, yönetmek, kontrol etmek =sacar=, çekip çıkarmak, dışarı çıkmak =sin perjuicio de=, -den başka *=tener a su cargo=, -den sorumlu olmak ALIŞTIRMA 1 (81). Türkçe'ye çevirin-1. El Gobierno en Espaa se compone de ocho ministerios. 2. El Ministerio de Estado trata de las relaciones de Espaa con los dems Estados y corresponde al "Dışişleri Bakanlığı" ingls. 3. El de Gracia y Justicia tiene su cargo todos los asuntos relativos la Administracin de Justicia y alorden eclesistico. 4. El de la Guerra que es lo mismo que nuestro "Savaş Bakanlığı". 183
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
*=tener en poco=, küçümsemek 5. El de Hacienda, el Ministerio de Marina, el Ministerio de la Gobernacin (İçişleri Bakanlığı) que vigila y dirige todos los negocios y asuntos propios del Gobierno y administracin civil del Estado, as generales como locales, sin perjuicio de las atribuciones de los ayuntamientos y Diputaciones provinciales, el Ministerio de Fomento (Bayındırlık Bakanlığı) que rige todo lo relative la agricultura, industria, comercio, obras, pblicas, montes (ormanlar), minas, y estadsticas. 6. Este corresponde ms menos al ingls "Ticaret ve Sanayi Dairesi;" y el Ministerio de Instruccin Pblica y Bellas Artes que tiene su cargo cuanto se refiere la enseanza, bellas artes, archivos, bibliotecas, y museos, y que representa aproximadamente al "Eğitim Dairesi". ALIŞTIRMA 2 (82). İspanyolca'ya çevirin-1. Şimdi sorun yoluna koyulduğu için Paris'e gitmesi gerekecek olan benim (saldr para). 2. Beni çağıran birisini duyduğum için dışarı çıkıyorum. 3. Git, ama uzun sürmesin. 4. Dün birkaç dakika için gittin ama dönmeden önce bir saat geçti (no volvi antes de). 5. Yaklaşan İngiltere ziyaretini yeni duyduk. 6. Bir resmi tatile denk geldi ve ofislerimiz (officinas) tabii ki o gün kapalıydı. 7. Veznedarınıza hesabımızı ödemesi için lütfen talimat verirseniz (d instrucciones ) memnun olacağız. 8. Proforma faturaları eklemekten memnun oluyoruz. 9. O kadar açgözlülük yapamam. 10. S.S. “Maria”daki kargonun teknenin İspanyol kıyısında (en) karaya oturmasından (por haber varado) dolayı kaybolduğunu söylemek zorunda kaldığım için üzgünüm. 11. Makineyi çalışır (en funcin) halde görmekten geri gelince (vuelta de haber visto), bize ne kadar olumlu etkilendiğini söyledi. 12. Önüne konulan parlak beklentilerden gözleri kamaşmıştı. 13. Bu benim için hiçbir şey. 14. O şirketten alınabilecek çok az şey var ya da hiçbir şey yok. 184
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
15. Bu şanssız işten birşeyler çıkarmak için altına bakılmadık taş bırakmadım ama hiç faydası olmadı. 16. İşimizi hiçe sayıyor.
185
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
DERS XLII. (Leccin cuadragsima segunda.) FİİL (_devamı_.). _Caer_ fiilinin pek çok deyimsel kullanımı mevcuttur-Este vestido le cae bien: Bu elbise ona iyi uyuyor. Caer en gracia: Birisinin iltifatlarına maruz kalma. La puerta cae oriente: Kapı doğu tarafında. Ya caigo, ya caigo en ello: Şimdi anlıyorum. Caerse redondo: Başarısızlığa uğramak. _Dar_-Dar en el clavo (= acertar): Onu vurmak. Dar por concedido, dar de barato: iddianın hatırına onaylamak. Lo doy por bueno: Onu o kadar iyi kabul ediyorum. Dar los naipes: Kart dağıtmak. Dar la enhorabuena, el psame, los buenos das: tebrik etmek, acısını paylaşmak, iyi bir gün dilemek. Dar la hora: Saat başını vurmak. Dar en caprichos: Gelip geçici heveslere kapılmak. Dar en un error: Bir hata yapmak. Darse preso: Teslim olmak. Darse al estudio: Kendisini ders çalışmaya vermek. Dar creer: İnandırmak. Dar con una persona: Birisiyle karşılaşmak. No se me da nada: Bir gıdım bile umursamıyorum. Ah me las den todas: Hiç umursamıyorum. _Dar_ ile oluşturulan ve iyi bir sözlüğe danışılması gereken pek çok diğer deyim vardır. _Dejar de_--bırakmak, ihmal etmek, başaramamak. Dejemos de hablar: Hadi konuşmayı bırakalım. Dej de hacerme la remesa que me haba prometido: Bana söz verdiği havaleyi göndermeyi ihmal etti. No dejar de ejecutar su orden: Emrinizi yerine getirmekte başarısız olmayacağım. _Echar_ (atmak) aynı zamanda kendileri için sözlüğe başvurulması gereken pek çok deyim de oluşutrur-Echar correr, reir, vs.: Koşmaya, gülmeye, vs. başlamak 186
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
Echar perder: berbat etmek, mahvetmet. Echar de beber: İçecek koymak. Echar de ver: Anlamak, fark etmek. Esto se echa de ver: Bu bariz. Echar menos or de menos: Özlemek, yokluğunu hissetmek. Echar la llave, el cerrojo, la tranca: Kilitlemek, sürgülemek (kapıyı). Echar la culpa: Suçu atmak. Echar mano: Ele geçirmek, el koymak. Echar un cigarillo, un puro: Bir sigara, bir puro içmek. _Estar_--"olmak". Estar en que: Fikirde olmak. Estar por: Lehinde olmak. Estar para: Noktasında olmak. Estar por hacer: Henüz yapılacak olmak. _Faltar_--"başarısız olmak", "istekli olmak" Falt a la promesa: Sözünü tutmakta başarısız oldu. Me faltan cinco duros: Beş dolar eksiğim var. N.B.--"Me hacen falta cinco duros" "Beş dolara ihtiyacım var." olur. _Guardarse de_--"bakmak" (-e karşı korumak). Beraberinde olumsuz bir anlam taşır. Me guardar bien de hacerlo: Onu _yapmamaya_ dikkat edeceğim. ("Onu yapmaya dikkat edeceğim”, "cuidar de hacerlo" olarak tercüme edilir.) _Hacerse, Ponerse, Volverse, Llegar ser_, aşağıdaki gibi sıfatı bir fiile dönüştürerek çevirilmediğinde "haline gelmek" olarak çevirilir,-Se hizo todo un ingls: Oldukça iyi bir İngiliz haline geldi. Se puso colorado: Yüzü kırmızı hale geldi. Se volvi loco de contento: Mutluluktan delirmiş hale geldi. Lleg ser famoso: Ünlü hale geldi. Se enriqueci: Zengin hale geldi. _Hacer_ (_veya mandar_) _hacer una cosa_--"bir şeyi yaptırmak". Me hice enviar los bultos: Paketleri kendime gönderttirdim.. Hice escribir una carta: Bir mektup yazdırdım. _Llevar_--"taşımak", "giymek". Llevar mal: Yanlış anlamak, darılmak. Llevarse bien con todos: Herkesle geçinmek. 187
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
Llevarse chasco: Hayal kırıklığına uğramak. Llvese V. estos valores: Bu menkul değerleri yanında götür. _Meter bulla_--"bir gürültü yapmak", "bağırmak", "patırtı yapmak". _Volver_ (geri dönmek, yani, yine gelmek veya gitmek) eylemin bir tekrarını belirtmek üzere bir mastardan önce kullanılır-Volver decir: Tekrar söylemek. Decir otra vez: Tekrar söylemek. Decir de nuevo: Tekrar söylemek. SÖZLÜK. =abonar=, birisi için konuşmak, tavsiye etmek =actas=, sözleşmeler (yazılar) =amn de=, onun yanında =apenas=, ancak, ucu ucuna *=arrepentirse=, pişman olmak =bergantn=, askeri hapishane =concluir un trato=, bir pazarlığa tutuşmak =contramaestre de filatura=, usta dokumacı =conveniente para=, münasip =cregelas=, osnaburg bezleri =crespones=, kreponlar *=dar cuenta=, haber vermek, rapor etmek =destajista=, müteahhit =discutir=, tartışmak =dobladillo de ojo (con)=, kenar dikişli =empear=, meşgul olmak =en regla=, düzenli =escrito=, yazı (_isim_), mektup *=exponerse =, kendisini maruz bırakmak, karşılaşmak =fidedigno=, güvenilir =fracasar=, başarısız olmak =goleta=, gulet =hundimiento=, alçalma =pauelos de luto=, siyah kenarlı mendiller *=poner pleito=, bir hareket getirmek =posicin=, konum, duruş *=probar fortuna=, şansını denemek =proceder= (_isim_), muamele, davranış 188
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
=redactar=, hazırlamak (sözleşme), yazmak =repulgados, dobladillados=, kenarı basılmış =suelo=, yer, toprak =telas rizadas=, yakalar ALIŞTIRMA 1 (83). Türkçe'ye çevirin-1. En contestacin su estimada carta psanos (üzgünüz) deberles notificar que hasta ahora no hemos podido dar con los crespones que nos han pedido. 2. Obra en nuestro poder su apreciable del 3 del que rige con orden para cregelas, pauelos de algodn de luto, dobladillados (_veya_ repulgados) y pauelos de lino con dobladillo de ojo, y no dejaremos de darles cuenta detallada de lo que hayamos hecho, en nuestro prximo escrito. 3. El destajista ech a construir pero abandon la obra medio hacer. 4. Estamos en que se arrepinti de su contrato y nuestros Directores estn por ponerle pleito. 5. Escriben de Brasil que les hace falta un contramaestre de filatura. =vencer=, kazanmak, vadesi gelmek 6. Conozco un joven que debera ser competente pero me guardar de empearle sin obtener informes fidedignos que le abonen. 7. De resultas de un hundimiento en el suelo sufri daos de importancia el cuerpo del edificio amn de haberse cado la chimenea. 8. La goleta y el bergantn temen exponerse al fuerte viento. ALIŞTIRMA 2 (84). İspanyolca'ya çevirin-1. Onları sattığı fiyatın maliyetini ancak karşıladığına inanmamızı sağlamak istiyor. 2. Onun kazanması veya kaybetmesine aldırmıyorum; Onun ilişkileri ile ilgilenmeyi bıraktım. 3. Şimdi anlıyorum ve onu gelecekte yapmamaya dikkat etmekte başarısız olmayacağım. 4. Gülmeye başladı ve o anda sorun bitti (as se acab la cosa). 5. Onunla bir pazarlığı bitirme noktasındaydı ama son dakikada başarısız oldu ve şimdi herşey tekrar tartışılacak. 189
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
6. Alacaklılar toplantısına gelmeyi başaramadı ve böylece itiraz etme hakkını (de oponerse) kaybetti (perdido). 7. Yaşadığı deneyimden sonra çok dikkatli oldu. 8. Demiryolu hisselerindeki şanslı alışverişler (especulaciones) ile çok zengin oldu. 9. Faturanın vadesi bu ayın 15'ine geliyor. 10. Bu işlem sizin duruşunuza göre bir şirket haline gelmiyor. 11. Anlaşmalar düzenli değil: lütfen onları tekrar yazdırmanıza dair talebimi yersiz görmeyin. 12. Onu görmeyi ümit etmiştim ama hayal kırıklığına uğradım. 13. O kadar yaygara yapma ve şansını tekrar dene.
190
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
DERS XLIII. (Leccin cuadragsima tercera.) FİİL (_devamı_). İngilizce'deki “shall", "will", "should", "would", "may" ve "might" yardımcı fiiller olarak kullanıldıklarında (yani, gelecek zamanın, sırasıyla şart veya koşul kipinin sadece işaretleri olarak) İspanyolca fiilin karşılık gelen bitişi ile çevirilirler[195]-Ben gideceğim: Ir. Sen gideceksin: Irs. Biz gideceğiz: Iramos. Sen gidecektin: Vs. iran. Başarılı olabileceğini ümit ediyorum: Deseo que tenga buen xito. Gelebilmesini diledim: Deseaba que viniese. [Dipnot 195: "Shall", "should", "will", "would" da aynı zamanda İspanyolca kurallara göre fiilin dilek kipinde olması gerekiyorsa Dilek Kipinde çevirilir. Örnek-Geç saate kadar çalışmak zorunda kalacak(kalmış) olması muhtemeldi(r).: Es (era) posible que tenga (tuviese) que trabajar tarde.] Temel fiiller olarak kullanıldıklarında aşağıdaki gibi _Deber_ (ecek, -ecekti), _Querer_ (-ecek ve -ecekti) ve _Poder_ (-bilir ve -ebilirdi) ile tercüme edilirler. Gideceksin: V. debe ir. Konuşabilirsiz: V. puede hablar. Daha fazla almayacağım: No quiero comprar ms. Bizim koşullarımızı kabul etmelisiniz. : Vs. deberan[196] aceptar nuestras condiciones. 191
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
Onun yapılmasını istekli şekilde sağlayacağız. : Quisiramos mucho verlo hacer. [Dipnot 196: Hikaye Birleşik Zamanı Haber Kipi _deba, poda, quera,_ sık sık "debera", "podra" ve "querra" için de kullanılır. Bu aynı zamanda konuşma dilinde diğer fiillerle de gerçekleşir : Yo selo dara si estuviese aqu _için_ Yo se lo daba si estuviese aqu.] "-ebilir" _Poder_in şimdiki zamanı veya gelecek zamanı ile tercüme edilir-Onu şimdi yapabilirim : Puedo hacerlo ahora. Onu gelecek ay yapabilirim : Puedo _veya_ Podr hacerlo el mes prximo. "-ebilirdi" _Poder_in hikaye geçmiş zaman haber kipi veya şart kipi ile tercüme edilir-Yapabildiğim her zaman onu yaptım: Lo haca siempre que poda. Eğer yeterli bir aracım olsaydı onu yapabilirdim: Podra hacerlo si tuviese los medics necesarios. “yapardı” anlamına gelen “-erdi” tabii ki hikaye geçmiş zaman haber kipi ile tercüme edilir-Paris'te iken saatlerce cafelerde otururdu: Cuando estaba en Paris se pasaba horas enteras en los cafs. “yapsaydı”, vs. “eğer yapsaydı”, vs. (si lo hiciese) şeklinde tercüme edilir. [197] "Eğer gidecek olsaydım", “eğer gittiysem” (si fuese) şeklinde tercüme edilir. [Dipnot 197: _si_ (eğer-şartlı) ardından ffil şimdiki zaman haber kipi veya hikaye dilek kipidir (bakınız Ders XXIV).] "-bilir" ifade edilen meleke _öğrenme_ sonucunda ise aşağıdaki gibi _saber_ ile tercüme edilir,-Piyano çalabilir misin? Sabe V. tocar el pianoforte? "için olmak", "zorunda olmak" _Tener que, Haber de_ veya _Deber_ ile tercüme edilir (bakınız Ders XXVII), as-O faturayı kim yazacak? Quin ha de (debe) escribir aquella factura? Çok dikkatli olmalıdır: He de ser muy cuidadoso. Çok çalışmak zorunda kalacağım: Tendr que trabajar fuerte. 192
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
Temel fiil olarak “izin vermek, bırakmak” _dejar_ veya _permitir_ ile tercüme edilir; yardımcı fiil olarak İspanyolca emir kipine denk gelir-Bırakın o konuşsun: Djele V. hablar veya Permtale V. que hable. Bırakın onu istesin ve ona vereceğiz : Pdalo (_veya_ que lo pida) y se lo daremos. "Bir evi vermek (veya kiralamak)"--"alquilar (una casa)"--Evimi kiraya verdim: He alquilado mi casa. SÖZLÜK. =abogar por=, yalvarmak =acoger=, almak =agasajar=, buyur etmek =apurar=, çözümlemek, incelemek =arrancar=, burmak, çekip çıkarmak, aynı zamanda ... tarihten olmak *=atender =, katılmak =clases nocturnas=, akşam dersleri =condiciones=, koşullar *=convenir en=, kabul etmek, rıza göstermek =cruzados=, kumaş doku[198] =culpado=, hatalı *=despedir=, işten çıkarmak =desteido=, solmuş =detallado=, ayrıntılı, teferruata dair =estrenar=, bir şeyi ilk defa kullanmak ya da giymek =estrenarse=, başlamak, bir başlangıç yapmak =farditos=, demetler[199] =fiados, defter borcu =el idioma, la lengua=, dil =malversar=, zimmetine para geçirmek =nanss=, nansuk =negociado=, bölüm (Hükümet Dairesi) =oportunidad=,, fırsat, olasılık =pagar=, emre yazılı senet, senet =parte=, rapor =perfeccionar=, mükemmelleştirmek =por poder=, adına, vekaleten 193
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
=tiro, largura=, uzunluk [Dipnot 198: Aynı zamanda Aterlizados, asargados, diagonales.] =tomar vuelo=, gelişmek, artmak [Dipnot 199: Küçük balyalar.] ALIŞTIRMA 1 (85). Türkçe'ye çevirin-1. Quiso acogerme generosamente en su casa, en donde fu atendido y agasajado durante el tiempo de mi estancia en X. 2. Le agradecera de veras una orden pues aun no me he estrenado hoy, y V. debera drmela pues me la tiene prometida. 3. Los cruzados y los nanss se han puesto en farditos y estos se han empacado cada cuatro en un fardo. 4. Avisamos Vs. el envo por correo, de cortes (kesimler) de toda la serie y observarn que son telas de muy buena vista (çok hafifçe) y se pueden pedir en cualquier tiro. 5. Les aconsejamos no tarden en colocar sus pedidos para lo que necesiten. 6. Este negocio tomar mucho vuelo con el tiempo (zamanında). 7. Arrancan de muchos aos los abuses que se cometen en ese Negociado. 8. Se han malversado cantidades de importancia. 9. El Ministro est ocupado en apurar los hechos, estando decidido castigar severamente los que resultarn culpados. ALIŞTIRMA 2 (86). İspanyolca'ya çevirin-1. Defter borçlarımın bir listesini yapacağım. 2. Onun için yalvarmazsan sözünü tutmamış (faltara ) olacaksın. 3. Davranışını açıklamalı, başka türlü işten atılacak. 4. Onu zorlayacağız (contentar) ama belli koşullar altında olmalı. 5. Beni o ilginç vakayı (proceso) seyredebilmem (sequir) için Mahkemeye (Tribunal) yolluyor. 6. Yeğenini buraya bizim iş yöntemlerimizi (mtodos comerciales) öğrenebilmesi ve İngiliz dili bilgisini iyileştirmesi için gönderdi. 194
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
7. Piyasanın durumunun şu anda satın almayı (el comprar) haklı çıkarmayacağını (no justifica) kendiniz (V. mismo) görebilirsiniz. 8. İş yöntemlerinde biraz daha kolay olabilirler. 9. Sözleşmenin gereklerinin yerlerine getirilmemesi durumunda bir güvence talep edebilir misiniz? 10. Hesabı 4 ve 6 aylık zamanlarla emre yazılı senet imzalayarak [200] tamamlayabilirlerdi. 11. Temsilcilerini önceden uyarmalılar. 12. Bizim hatalı olduğumuzu söylemekte ısrar ediyordu. 13. Düzenlemelerin koşullarını kabullenirlerse, onu vekaleten imzalamanıza yetki veriyoruz. 14. Kumaşın solmuş olduğunu bilseydi balyanın faturasını almazdı (admitido). 15. Bay Gmez mülkü (terrano) ziyaret edecek ve ayrıntılı bir rapor gönderecek. 16. Onun Manchester Teknoloji Okulu'ndaki akşam derslerine katılmasına (asistir) müsaade edeceğim. 17. Eğirme ve dokuma sanatında uzmanlaşmak için (aprender fondo) bir fırsatı olabilmesi adil bir durum (es muy justo que). 18. Sadece dikkatini (ona) adayabilse (si lo menos dedicase). [Dipnot 200: Bakınız sayfa 162.]
195
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
DERS XLIV. (Leccin cuadragsima cuarta.) ZAMİR. Zamirin doğal konumu aşağıdaki gibi fiilin ardındadır,-El convendra de muy buena gana: İstekli olarak onaylayacaktı. Ama bu konuda aşağıdaki gibi büyük bir özgürlüğe izin verilmiştir,-Seguramente firmara el endoso: Deviri kesinlike imzayacaktır. Siempre se lo voy repitiendo: Onu ona sürekli tekrarlayıp duruyorum. _Mucho_ en üstünlük için genel olarak “çok” kelimesine izin vermeyen tek zamirdir; onun yerine _simo_ alır. Ancak özellikle şaka yollu kullanıldığında “muy mucho” görülür. Ders XXVIII'te verilen zamirlere aşağıdaki zamirler ve zamirsel deyimleri ekliyoruz-la noche (geceleyin) manos llenas (bol bol) ojos cegarritas (gözü kapalı) ojos vistas (açıkça) pie juntillas (kesin şekilde) rienda suelta (tehlikeli şekilde) todo escape (tam hızla) Ayer tarde _veya_ por la tarde (dün akşam) Cuanto antes (mümkün olduğu kadar çabuk) De buena, mala gana (istekli şekilde, isteksiz şekilde) De buenas buenas (istekli olarak) De buenas primeras (ilk bakışta, hemen) De hoy en quince (bugün iki hafta) Hoy hace quince das (sadece iki hafta öncce) De propsito (kasten) De tiempo en tiempo (zaman zaman) Da s, y otro no (her iki günde bir) Maana por la maana (yarın sabah) Nunca jams (hiçbir zaman-vurgulu) Para siempre jams (sonsuza kadar) Pasado maana 196
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
(yarından sonraki gün) Por mal (bien) que (ne kadar kötü (iyi)) Por poco (yaklaşık, ama küçük için) Tal cual vez (arada bir) ÖRNEKLER-Nunca jams en la vida he hecho esto: Hayatımda _hiçbir zaman_ bunu yapmadım. Por poco se rompi la cabeza: Neredeyse kafasını kırdı. Por mal que le salga: Onun için çok kötü olabilse de. _mente_ ile biten zamirlerin yerine sık sık aşağıdaki gibi isimle birlikte _con_ geçer,-Con lujo--lujosamente (bolca). Con dificultad--difcilmente (güçlükle). Bu tabii ki İngilizce'de de bulunur ama İspanyolca'da daha sık görülür. _Recientemente_ bir geçmiş zaman ortacından önce genellikle aşağıdaki gibi _recin_ halinde kısaltılır,-El recin llegado (yeni gelen). El recin venido (yeni gelen). El recin nacido (yeni doğan). _Aqu, ac, all, all._ _Aqu_ ve _all_ kelimeleri _ac_ ve _all_ kelimelerine göre daha sınırlıdır,-Venga ac cuando necesite algo: Herhangi bir şey istediğinde buraya gel. All, en su tierra esto se hace: Orada ülkende bu yapılır. Aqu estoy y aqu me quedo: İşte buradayın ve işte burada kalıyorum. Ponga este paquete all: Bu paketi buraya koyun. _Ah_--orada (kendisi ile konuşulan kişinin yakınında[201]) aynı zamanda şehriniz, ülkeniz, orası (iletişimde) anlamına gelir. [Dipnot 201: Kurala çok sıkı şekilde uyulmaz.] Si los precios ah son razonables podr hacerse mucho negocio: Eğer orada fiyatlar makulse, büyük bir iş yapılabilir. _Por ah_ = yaklaşık. Cuntos haba? 40? Por ah: Kaç tane vardı? 40? Yaklaşık o sayıda. _No_ sık sık gerekmediği halde kullanılır-Mejor es sufrir que no hacer sufrir: Başkalarına çektirmektense kendisi çekmek daha iyidir. 197
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
Temo que no llegue demasiado temprano[202]: Çok erken geleceğinden korkuyorum. [Dipnot 202: Bu cümle belirsiz çünkü tam tersi anlamına da gelebilir: Temo que no llegue demasiado temprano sino demasiado tarde. Sesin tonuna güvenilmeli veya değişik bir yapı kullanılmalıdır.] =Venir (gelmek)=. _Şimdiki Zaman Ortacı, _Viniendo. _Şimdiki Zaman Haber Kipi, _Vengo, vienes, viene,--,--, vienen. _Şimdiki Zaman Dilek Kipi, _Venga, vengas, venga, vengamos, vengis, vengan. _Emir Kipi, _Ven ... _Belirli Geçmiş Zaman, _Vine, viniste, vino, vinimos, vinisteis, vinieron. _Gelecek Zaman Haber Kipi, _Vendr, vendrs, vendr, vendremos, vendris, vendrn; SÖZLÜK. = ciegas, ojos cegarritas=, körlemesine =agotar=, boşaltmak, çıkartmak =al amor de=, yakında, yanında =aparentar=, görünmek =basto=, adi, alçak, kaba =de bien mejor=, gittikçe daha iyi =cabal=, doğru, dürüst =de cabo rabo=, yukarıdan aşağıya, bir uçtan bir uca =el efectivo=, nakit, para =en efectivo, en metlico=, nakit olarak =enterarse=, tanımak =escuchar=, dinlemek =esquela=, not =etiqueta=, bilet, etiket =hombre llano=, samimi, kaba adam =loza=, çanak çömlek =medida=, ölçüm =medrar=, gelişmek *=ponerse sus anchas=, kendini rahat ettirmek 198
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
=porcelana=, porselen =quebranto=, kaza, aksilik, kayıp *=salir en=, yaklaşmak, kabul edilebilir düzeye çıkmak =silla=, sandalye =solicitado=, aranan =un si es no es=, az bir şey *=venir menos=, daha iyi günler görmüş olmak, çökmek =vidriado=, cam eşyalar ALIŞTIRMA 1 (87). Türkçe'ye çevirin-1. Desde nuestra ltima revista no se puede decir que haya habido mucha variacin en nuestro mercado aunque se nota algo ms de firmeza y los precios aparentan ser un si es no es ms caros. 2. Siempre solicitados los gneros bastos precios baratos. 3. Entregu la esquela al anciano seor quien, sentado al amor del fuego, la ley de cabo rabo y, como hombre llano que es me dijo de buenas primeras que no queriendo obrar ciegas, dara su contestacin en un par (çift) de das. 4. Saba V. que la casa Fernndez haba venido tan menos? 5. No, no me haba enterado, la tuve siempre por casa fabricante de loza, porcelana, y vidriado, cuyos negocios iban de bien mejor. 6. Medraron al principio pero ya han decado mucho. 7. Lo siento de veras. Es muy de deplorar porque el Sr. Fernndez es hombre muy cabal. 8. Invirti una porcin de dinero en el ferrocarril aereo (havada) de N.; eso tambin le caus algn quebranto. 9. Pobrecito, no le faltaba ms (o son vuruştu). 10. Qu[203] barato es esto! [Dipnot 203: Bir sıfattan önce qu = nasıl. (Cun de kullanılabilir.)] ALIŞTIRMA 2 (88). İspanyolca'ya çevirin-1. Eğer benim elimde olsaydı talebinize memnuniyetle razı olurdum. 2. Fişlerin üzerine ölçümlerin yazılmasının önemini depocularımıza daima vurguluyoruz(llamando la atencin de). 3. Açık (fugitives) renkler olmalarının yanı sıra olmaları gerektiğinin yarısı kadar bile (nada tan) parlak değiller. 199
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
4. Bol bol reklam yapıyorlar ve zaman zaman yeni resimli kataloglar yayınlıyorlar. 5. Kısa süre sonra (cuanto antes) onları yabancı dillerde yayınlamaya başlayacaklar (principiarn). 6. Daha iyi tutulmuş bir kitap (libro) seti hiç görmedim. 7. Hint Kauçuk patlamasına neredeyse yakalanıyordum ama şükür ki parmaklarım yanmadan (cogerme los dedos) çıkmayı başardım (pude librarme). 8. Buraya gel arkadaşım ve beni dinle. 9. Burada İngiltere'de işler tamamen değişik bir temelde (de una manera enteramente distinta) yürütülür (se hacen). 10. Oradaki sandalyeyi al ve rahatına bak. 11. Ne kadara ihtiyacın var (le hace falta), 100? 12. Onun hakkında. 13. Benden daha fazlasını isteyeceğinden korkuyordum (que no) ve o da tüm kullanılabilir (que tenemos) nakitimizi bitirecekti. 14. Paketler ne kadara gelecek? 15. Diyelim ki (digamos) birbiri ile karşılaştırdığımızda (calculando uno con otro) 100.
200
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
DERS XLV. (Leccin cuadragsima quinta.) EDAT. Bir kelime İspanyolca'da aşağıdaki gibi iki değişik edat tarafından alınan şekilde kullanılmamalıdır,-“Times”ın bir hayranı ve bir katkı sağlayıcısıdır. Es admirador del "Times" y colabora en ese peridico. Kendisiyle konuştuğum ve kendisine yazdığım adam: El hombre con quien habl y al cual escrib. Ancak, aynı yapıyı İngilizce'de aşağıdaki gibi _karşı tez_ durumlarında görürüz,-Con sin l: Onunla veya onsuz. El billete cuesta 20 pesetas desde hasta Madrid: Bilet 20 peseta Madrid'den veya Madrid'e. Ancak İspanyol Akademisi bu kullanımı kınamaktadır. Daha önce fark edilmiş olacağı gibi, bir kelime alan bir edat aşağıdaki gibi aldığı kelimeden _sonra_ kullanılamaz,-Atıfta bulunduğum iş[204] : La obra la cual refer. [Dipnot 204: İş, artistik, edebi, bilimsel--"obra." İş, fiziksel veya zihinsel--"trabajo."] Arkasından bir mastar gelen _con_ edatı İngilizce'deki ardından şimdiki zaman ortacı gelen “by” gibi tercüme edilir-Con ensear se aprende: Öğretirken(by teaching) kişi öğrenir. _Desde_ edatı aşağıdaki gibi “zaman veya mekan uzaklığı” belirtir-He marchado desde mi casa: Evimden yürüdüm. Ancak, _desde_ ülke veya şehir isimlerinden önce _de_ yerine kullanılabilir-Me escribieron desde Barcelona: Bana Barselona'dan yazdılar. _Para_ _con_ ile birlikte kullanılabilir = “-e doğru”-Fu muy bueno conmigo, para m, _veya_ para conmigo. 201
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
"_En_ acabando[205] lo har", "Bitirir bitirmez onu yapacağım." anlamına sahiptir. [Dipnot 205: _En_, genellikle yukarıda verilen anlamı ile bir şimdiki zaman ortacı alabilen tek edattır.] _Por_ ve _Para_ edatlarının aşağıdaki deyimsel kullanımlarını Ders XXIX'te bu iki edat hakkında söylediklerimize ekliyoruz: _Por_, “adına”, “hatırı için”, “lehine”, “esnasında”, “arasından” olarak tercüme edilebilir-Habl por el proyecto de ley: Önerinin lehine konuştu. Se present por la casa: Şirket adına geldi. Por la paz y buena armona concedemos lo que V. pide: Barışın hatırı için sorduğunuz şeye izin veriyoruz. Les sirvi por cinco aos: Onlara beş yıl boyunca hizmet etti. Trabaja por la maana: Sabahları çalışır. Vino por Pars: Paris'ten geçerek geldi. Cotizar por un artculo: Bir makale için alıntı yapmak. Yo por m (_veya_ por mi parte) prefiero comprar al contado: Bir kere, ben, nakit para ile satın almayı tercih ediyorum. Por[206] rico que sea, no tendr suficientes recursos: Ne kadar zengin olursa olsun, yeterli araçları olmayacak. Es demasiado avaro por ser tan rico: o kadar zengin bir adam için çok fazla pinti. Caro por caro prefiero gneros ingleses: Eğer pahalı bir fiyat ödemem gerekirse, İngiliz mallarını tercih ederim. Por s por no: Her durumda, öyle olsa da olmasa da. Ir (venir) por: Gidip .. için (gelmek). Enviar por el mdico: doktoru çağırmak. Por holgazn perdi el empleo: Tembelliğinden işini kaybetti. Por bin por mal: gönülsüzce. Vendr por la Navidad: Noel gibi geleceğim. Por si acaso: O durumda. [Dipnot 206: _Por_ bir sıfat veya zamirden önce daima bu anlama sahiptir.] No sirve para ms: Başka hiçbir şey için işe yaramıyor. Venir para la Pentecosts: Beyaz Pazar tatili için gelmek. Esto no es para menos: Şey (veya olay) ona değer. Para espaol (_or_ por ser espaol) es muy alto: Bir İspanyol için çok uzun. Tener grande consideracin para este hombre: Bu adam için büyük saygısı olmak. Dar pedidos para ferretera, ollera, y maquinara: Demir eşyalar, mutfak eşyaları ve 202
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
makineler için sipariş vermek. Es demasiado avaro para ser tan rico: O kadar zengin olmak için çok fazla cimri. _Sin_--"olmadan"-Posea 10,000 sin los bienes races que hered de su padre: Babasından miras kalan taşınmaz mallar hariç 10.000'e sahipti. _Segn_--"-e göre"-Segn y como: Duruma göre değişir. Bajo_ yerine _so_ aşağıdaki ifadelerde kullanılır-So capa de: Kisvesi altında. So pretexto de: Bahanesi ile. Ve birkaç diğer deyim içinde. SÖZLÜK. =acabado, aderezo=, astar (kumaş) =acolchados=, yorganlar =admitir=, kabul etmek, içeri almak =agente exclusivo=, tek temsilci =alfombradas=, halı malzemesi = no ser as=, öyle olmasaydı, diğer türlü =anclar=, demir atmak =arreglo=, anlaşma =bajista=, düşme eğilimi olan (borsa) =cablegrama=, telgraf =capataz=, usta =conceder=, vermek =coquillos=, kotlar =disposicin=, eğilim, mizaç =empearse=, kendi kendine söz vermek =en su ramo=, sizin hattınızda =exclusividad=, özel satış =fama=, ün, nam, isim =frazadas de algodn=, pamuk battaniyeler =lento=, ihmalkar =nombrar=, görevlendirmek =palo de mesana=, mizana direği =palo mayor=, ana direk =por escrito=, yazılı olarak =postergar=, ertelemek, geciktirmek 203
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
=proveerse=, kendine temin etmek =tapetes=, halı kilimler *=tener inconveniente=, bir itirazı olmak =tomar en consideracin=, gözönüne almak, değerlendirmek =trinquete=, pruva direği ALIŞTIRMA 1 (89). Türkçe'ye çevirin-1. Con ser abiertamente (açıkça) bajista la especulacin, las acciones mineras se han sostenido. 2. Desde Barcelona ha llegado un radiograma avisando que haba anclado en ese puerto el vapor "Cibeles" con el trinquete roto y el palo mayor y el de mesana tambin daados. 3. El jefe es muy bondadoso para con sus empleados. 4. Dos cajas de coquillos y una de pauelos de andrinpolis (hindi kırmızısı) nos vinieron por Burdeos (Bordo), los acolchados, las alfombradas, los tapetes y las frazadas de algodn se embarcaron por mar. 5. Por la buena fama de su casa no debera postergar por ms tiempo el pago. 6. Por s por no mejor sera proveerse. 7. El capataz fu al Director por rdenes. 8. Por bien por mal tendr que admitir los gneros pues se han fabricado por su cuenta y tenemos su orden por escrito para ellos. 9. Se alarm mucho, pues el asunto no era para menos. 10. Para gnero de algodn el acabado (veya aderezo) es todo lo que se puede desear. 11. Por ser gnero de algodn esta tela es de muy buena vista. 12. Es demasiado barato para ser de lana. 13. Si desea V. obtener rdenes debe tener mucha consideracin para los corresponsales. 14. No puedo prometerle entrega para 1 de Junio exactamente, pero har por efectuarla por esa fecha. 15. Conoce V. el refrn: "No hay mal que por bien no venga"? (O hiçkimseye iyilik getirmeyen kötü bir rüzgar.) İspanyolca'ya çevirin-ALIŞTIRMA 2 (90). 1. Bu örnek bir taklit için çok güzel görünüyor. 204
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
2. Sizin hattınızda olduğundan, sizi özendirirse diye (por si acaso le animara comprar) ilk fırsatı size vermem gerektiğini düşündüm (hacerle la primera oferta). 3. İlk olarak kumaşı bize bağlamanız (darnos la exclusividad) gerekecekti. 4. Belli bir ciroyu (venta) garanti etmeniz durumunda hiçbir itirazım yok. 5. Kayınbiraderinin tavsiyesi ile tüm Meksika'da tek acente seçilmişti ve şirket ile anlaşması tam (fijos) 3 yıl için. 6. O, ona hiç para getirmese (por lo menos) yılda 500 getirecek (le producir). 7. Öyle önemli bir şirket (casa) olarak personellerine çok iyi (generosamente) bir ödeme yapmıyorlar. 8. O kadar önemli insanlar olmak için ödemelerinde (en) çok fazla ihmalkarlar. 9. Ben kendim neredeyse ona makalemin özel satışını vermeye söz veriyordum. 10. Bunlar onun, mallarının elden çıkartılması için talimatları. 11. Ne kadar açık olsalar da, bu telgrafı bir mektup ile onaylatmalıyız. 12. Bu yüzden şu an için teklifinizi kabbul edemiyoruz. 13. Ona Bir şey yapılamaz, diğer türlü (Tenga paciencia, si fuese posible) sizin için herşeyi yapardık.
205
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
DERS XLVI. (Leccin cuadragsima sexta.) EDAT (_devamı_) _por_ edatının kullanım alanlarına aşağıdakiler ilave edilmelidir (isteğe bağlı)-Aşağıdaki fiillerin ardından: Agradecer (por) el favor: İyilik için minnettar olmak veya şükran duymak. Aguardar _veya_ esperar (por) alguno: Birisini beklemek. Pedir (por) una cosa: Bir şey istemek (talep etmek). Preguntar (por) una cosa: Bir şey hakkında sormak (hakkında araştırmak). He pagado por l cinco chelines _veya_ lo he pagado cinco chelines: Onun için beş şilin ödedim. Buscar (por) alguno alguna cosa: Birisini veya bir şeyi aramak. Dispensar (por) el error: Hatayı affetmek. İngilizce'den değişik olan İspanyolca edatların diğer kullanımları ve oluşan deyimler-A caballo (at sırtında) ciegas (körlemesine) consecuencia de esto (bunun sonucunda) deshora (uygunsuzca) duras penas (büyük çabalarla) esconditas (gizlice) fe de caballero (bir centilmenin sözü üzerine) gatas (dört ayak üzerinde) hurtadillas (sinsice) la espaola (İspanyol tarzında) la mesa (masada) Al antojo de uno (kendi zevkine göre) la tarde (akşamüstü vakti) A la verdad (gerçekte) Al descuido y con cuidado (son derece dikkatsiz) 206
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
lo largo del ro (nehir boyunca) lo que parece (görünüşe bakılırsa) Hecho a mquina (makine işi) pie (yaya olarak) poco de escribir (yazmaya başladıktan kısa süre sonra) propsito (tam zamanında, vakitlice) regaadientes (isteksizce) saberlo yo (onu bilseydim) sangre fra (soğuk kanlılıkla) sus anchas, anchuras (kendi kolaylığı için) A tiro de can (top atışı mesafesinde) Es ms hbil que yo, con mucho (o benden çok daha zeki) Con ser amigo y todo (o bir arkadaş olsa da) Contra el norte (kuzeye bakan) De ao en ano (yıldan yıla) De balde (hiçbirşey için, bedava) De bbilis (çaba göstermeden) De broma (şaka olarak) De buenas buenas (istekli olarak) De buenas a primeras (hemen) De capa cada (düş kırıklığına uğramış) De contado (tabii ki) De da, etc. (gündüzleyin,vs.) De jaleo (çılgınlık esnasında) De luto (yasta) De mejor en mejor (iyiden iyiye) Ay _veya_ Infeliz de m! (vah bana!) De miedo (korkudan) Anteojos de oro (altın gözlükler) De patitas (midilli bacağı üzerinde) De peor en peor (kötüden kötüye) De perillas (venir) (oldukça vaktinde, zamanında) El picaruelo de Perico (o genç hayta Perico) De pies cabeza (baştan ayağa) De puntillas (ayak ucunda) De repente (aniden) Del todo (hiçbir surette) De veras (gerçekte) Dos dos (two by two) Est en casa (o evde) En estas condiciones (bu koşullar altında) En seal de aprecio (bir itibar işareti olarak) 207
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
Entrecano (beyaz saçlı) Entre dos aguas (şüpheli, kafası karışmış) Entre la espada y la pared (iki arada bir derede) Nos di 5 pesetas para repartir entre yo[207] y mi hermano (erkek kardeşim ve benim aramızda bölüşmemiz için bize 5 peseta verdi) Hasta la vista (şimdilik güle güle) Hasta los animales tienen gratitud (hayvanlar bile minnet hisseder) Sobre las diez (yaklaşık olarak saat onda) Tiene sobre los treinta (o yaklaşık otuz yaşında) Sobre ms 6 menos (aşağı yukarı) Tras la prdida el escarnio (kaybının yanında alay da cabası) [Dipnot 207: _Entre_ “-e” anlamına gelmedikçe genellikle aşağıdaki gibi yalın hal ile kullanılır--Dijo entre s. Kendi kendine söyledi.] İspanyolca'da ve İngilizce'de belli fiillerden sonra kullanılan değişik edatlar hakkında aynı zamanda Ek V'e bakınız. Aşağıdakiler temel bileşik edatlardır-Acerca de (ilgili, ait) despecho de (-e rağmen) pesar de (-e rağmen) Antes de (önce--zaman açısından) Cerca de (yakında) Junto (yanında) Conforme (-e göre) Con respecto (konusunda) Respecto de (konusunda) Debajo de (altında) Dentro de (içinde) Despus de (arkasında) Encima de (üzerinde veya üstünde) En cuanto (-e gelince) En frente de (zıttı) Frente (karşıtı) En lugar de (yerine) En vez de (karşıtı) SÖZLÜK. =acordonado=, fitilli =agujas=, iğneler =alechugado=, fırfırlı =alemaniscos=, keten şam kumaşları =alfileres=, iğneler =antojo=, geçici heves, kapris =rbitro=, arabulucu =arreglado=, makul (fiyat) =arrollar=, yuvarlanmak =batas=, şal (bayanlar) =bodega=, kiler, aynı zamanda ambar (gemi) =chales=, şallar =dedales=, yüksükler =desinteresarse=, terk etmek *=desplegar=, katlarını açmak =dictamen=, ödül, karar =entrepuentes=, güverteler arasında =festoneados=, fistolanmış =gratificacin=, ikramiye =guarniciones, adornos=, süsler =lanillas para banderas=, bayraklık bezler =listados de algodn=, çizgili pamuk kumaşlar =logro=, başarı =ovillos de algodn=, pamuk yumağı =paol, 208
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
carbonera=, ambar (gemilerin) =pintura=, boya =rehusar=, reddetmek =sbanas=, yatak örtüleri =subasta=, mezat =tablillas=, tahtalar =tablones=, kalaslar =terliz=, tıklayan =terreno=, toprak, mülk =trencilla=, örgü, şerit ALIŞTIRMA 1 (91). Türkçe'ye çevirin-1. Agradezco (por) el inters demostrado mi amigo y la actividad desplegada en facilitarle el logro de sus fines. 2. Hemos dado diez mil duros por este terreno y no lo hemos pagado demasiado caro. 3. No puede V. rehusar los alemaniscos y quedarse con los gneros para sbanas y los terlices, su antojo. 4. la verdad las agujas y alfileres han resultado algo caros como tambin los dedales pero las trencillas, guarniciones, y ovillos de algodn son precio muy arreglado. 5. Vino muy deshora y poco de haberse sentado nos declar que no esperara. 6. Estos chales 4 chelines y estos listados de algodn 5 peniques la yarda son de balde, no lo decimos de broma. 7. Accedi nuestra propuesta de buenas buenas y de buenas primeras nos deposit la suma de 1,000 francos. 8. Los fondos austracos van de peor en peor y por eso est nuestro parroquiano de capa cada. 9. En tales condiciones preferimos desinteresarnos del proyecto. 10. Estuvimos entre dos aguas por algn tiempo, pero una vez puestos entre la espada y la pared (o kadar baskı altında kaldığımızda) no nos queda ms sino hablar claro, y lo dicho! ALIŞTIRMA 2 (92). İspanyolca'ya çevirin-1. Soruşturmanın (informacin) sonucunu bekliyorlar. 2. Arabulucu ödülü ile ilgili belgeleri size iletiyoruz. 3. Bayrak kumaşları için yarda başına 5d. ödedi. 4. Talimatlarımızın dışına çıkmış (excedido) olmanızın sonucu olarak, teslimat ile ilgili tüm sorumlulukları reddetmek zorundayız. 5. Her zamanki adetimize göre parçaların içine tahtalar koyduk. Onları yuvarlanmış olarak istediğinizi bilmiyorduk.
209
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
6. Yeni ofislerimiz Petrol ve Boya Dükkanlarının (almacn) yanında ve Genel Postanenin (casa de correos) karşısında olacak. 7. Balyaların altında panyol tahtası (la estiva) olarak kullanılan tahtalar, onları bizim tasarrufumuzda tutma talebimize rağmen neredeyse bedavaya satıldı. 8. Buharlı gemi ambarlarını doldurup güverteler arasına kargo alırsa aşağı yukarı 4000 balya taşıyabilir. 9. Onu ve ambarlarına birkaç yüz balyayı daha oldukça kolay alır. 10. Bizim beğenimizin (estima) bir işareti olarak 5'in Kaptanına bir ikramiye veriyoruz. 11. Enkaz (salvamento) kısmen mezat ile ve kısmen özel anlaşma ile satıldı. 12. Görünüşe bakılırsa fitilli ve süslü şallar taraklı olanlardan üstün.
210
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
DERS XLVII. (Leccin cuadragisima sptima.) BAĞLAÇ. _Si_ (eğer ve ise). “olup olmadığını” için kullanılan _si_ bağlacı ardından Türkçe'deki gibi herhangi bir kip ve zamanda bir fiil gelebilir-No s si habr buena cosecha este ao: Bu sene iyi bir mahsul olup olmayacağını bilmiyorum. No pudo, _veya_ supo, decirme si me entregara los pagars para la fecha convenida: Üzerinde anlaşılan tarih için emre yazılı senetleri bana verip veremeyeceğini söyleyemedi. Koşullu “eğer” için kullanılan _si_ ardından aşağıdaki gibi şimdiki zaman haber kipinde veya hikaye geçmiş dilek kipindeki fiil gelir,-Si viene hoy le pagar: Eğer bugün gelirse, ona ödeme yapacağım. Si viene maana le pagar[208]: eğer yarın gelirse ona ödeme yapacağım. Le dije que si viniese le pagara: Ona, eğer gelirse ona ödeme yapacağımı söyledim. [Dipnot 208: Eylem geleceğe atıfta bulunduğunda yerine "gelecek zaman dilek kipi" kullanılabilir ama bu nadiren yapılır. _Belirsizliği vurgular._] Kullanılacak zamanı anlam belirleyecektir. _si_ (koşullu değil) kelimesinin aşağıdaki deyimsel kullanımlarına dikkat edin-Si soy (fu) malo! Peki, ben çok kötüy(d)üm! Si ser (sera) tan necia! O kadar aptal olabilir mi! Si vendra? Gelip gelmeyeceğini merak ediyorum! Si se lo haba dicho yo mil veces! Ama ona kaç kere söylemiştim! W a "No comprar sino vender." 211
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
Ardından bir çekimli fiil gelmedikçe “ama” kelimesinin _sino_ ile tercüme edildiğini söylemiştik. Bu yüzden, “almak için değil satmak için” şeklinde tercüme edilir. Bu _si_ bağlacının diğer deyimsel kullanımları uygulama ile öğrenilecektir (hepsi yukarıdaki örnekler gibi az ya da çok gereksiz sözlerle ilgilidir). Bir olumsuz ardından bir çekimli fiil öncesinde _pero_ yerine aşağıdaki örneklerdeki gibi durumlarda _sino que_ gelebilir-No compr sino que vendi: Almadı ama (öte yandan) sattı. No slo que es barato sino que es de muy buena calidad: Sadece ucuz değil ama (aynı zamanda) çok iyi bir kalitede. _Ni ... ni_--"ne ... ne" (tüm olumsuz kelimelerle aynı şekilde) bir fiilin ardından geldiğinde aşağıdaki gibi fiilden önce _No_ gelmesini gerektirir,-No acepta ni esto ni aquello: O ne bunu ne onu kabul ediyor. Ama--Ni esto ni aquello quiere aceptar. _Pues_--"madem ki" veya "öyle olduğundan" sık sık "o zaman", "ama", "pekala" (bir bölücü olarak kullanılan) için kullanılır. Pues que lo haga: O zaman bırak onu yapsın. Quiso desobedecerme, pues vera su falta: Bana karşı çıkmış _olacak_ ama hatasını görecek. Pues (_veya_ pues bien) que hay ahora! Pekala! Şimdi sorun ne? Dersi _Ya_ (bazen gereksiz yere de kullanılır) bağlacının değişik anlamları ile bitireceğiz. _Ya_ bağlacı değişik kullanımları ile konuşmanın değişik yerlerine ait olsa da bütünlük olması için verilmişlerdir-Ya lo ha hecho: Onu zaten yaptı. Ya lo har: Onu daha yapmadı. Ya no se hace esto: Bu artık yapılmıyor. Ya consienten, ya rehusan: Bir kabul ediyorlar, bir reddediyorlar. Ya consientan, ya rehusen: Kabul etseler de, vs. Har cuanto quieras si ya no me pides lo imposible: Eğer benden imkansızı istemezseniz (istemediğiniz sürece) istediğiniz her şeyi yapacağım. Ya que escribi: Yazdığı için 212
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
(gördüğü için). Ya ve V.: Şimdi görüyorsun. Ya voy: Geliyorum. Ya se ve: O ortada. Ya, ya: Evet, tabii ki. SÖZLÜK. *=abolir=, feshetmek *=advertir=, uyarmak =alegar=, ileri sürmek =al revs=, yanlış tarafta =barnices=, vernikler =barrica=, fıçı =batista de algodn=, ince keten bez =bal=, sandık =betunes=, kurşun tozu =bicicleta=, bisiklet =botines=, botlar =bramante=, sicim =bufandas=, atkılar =buje=, tekerlek göbeği =cerradura=, kilit =chanclos=, galoşlar =cintos de seda=, ipek kuşaklar =cinturones de cuero=, deri kemerler =colchas de plumn=, kuştüyü yorganlar =consignatario=, alıcı =ejecutar=, yürürlüğe koymak, uygulamak *=hacer escala=, uğramak (gemiler) =llantas=, lastikler =maleta=, portmanto =mango=, sap, tutamak =marca=, marka =merma=, kayıp, sızıntı, eksiklik =muebles de bejuco=, bambu mobilya =niquelado=, nikel kaplı, nikelajlı *=perder cuidado=, gam yememek =rayos=, ışın, çubuk (tekerlek) =reborde=, kenar =remolacha=, pancar kökü =rezumar=, sızmak =tejido elstico=, elastik şerit 213
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
=zapatos=, ayakkabılar ALIŞTIRMA 1 (93). Türkçe'ye çevirin-1. No s si habr vapor de la Trasatlntica en fecha conveniente. 2. Si lo hay lo preferir. 3. Esos vapores arrancan (başlamak) de Liverpool y hacen escalas en varios puertos. 4. Ignoraba si habra servicio mensual en la lnea de Canarias. 5. Mand quinientas piezas Batista de algodn si la hubiese en existencia. 6. Quiero un bal y una buena maleta de piel de Rusia con cerradura niquelada si las hay (_veya_ hubiere). 7. Pierda V. Cuidado si las hay de toda especie! 8. Si me vender esos muebles de bejuco? 9. Cmo no? si ya se lo tiene prometido. 10. El comercio del caucho se ha desarrollado mucho, se usa ahora en grande escala no slo para llantas neumticas de bicicletas y otras piezas (parçalar) sino tambin para gomas de automviles. 11. No slo tengo que cambiar el mango de mi bicicleta sino reemplazar los rebordes y componer el buje y algunos rayos de la rueda. 12. No es posible hallar botines de seoras y zapatos ms elegantes que los de nuestra marca, ni se pueden conseguir ms baratos en parte alguna. 13. Pues que me facture esos bramantes (bükülme) y ese yute y camo. 14. Ya he colocado un pedido para bufandas y ya ver si me tiene cuenta pero no mande barnices ni betunes pues ya no trato en estos artculos. 15. Ya, ya. V. se ha dedicado ya los gneros en pieza, si no me engao, pues V. ya dice una cosa ya otra. 16. Seor Juan! Ya voy (geliyorum). ALIŞTIRMA 2 (94). İspanyolca'ya çevirin-1. Deri kemerler ve ipek kuşaklar için olan siparişimi yapsın veya yapmasın aldırmıyorum ama beni memnun ederse fırsat doğduğunda ona iyi bir dönüş yaparım (le hara algn servicio). 214
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
2. Eğer dokuma ve kuştüyü yorganlar iyiyse, fiyattaki ön ödemeyi istemeyeceğim (no me pesar). 3. İspanya'da kapı veya giriş vergisinin (el impuesto de consumos) kaldırılacağı doğru (si) olabilir mi? 4. Pekala (pues) Hükümet o konuda bir yasa sundu ve kısa süre içerisinde giriş ofislerinin (fielatos) terk edildiğini görebileceğimizi umuyorum. 5. Komisyoncu kalitenin sadece çok ortalama (mediana) olduğu konusunda uyarılmıştı. 6. Pancar Granada ilinde büyük ölçüde dikilir ve şimdi şeker sanayisinde büyük talep görüyor. 7. Yeni markayı piyasaya çıkarmak için çok çabaladık (nos hemos esforzado mucho) ve sonunda haklı olduğumuzu kanıtladık[209]. 8. Kumaş yanlış taraftan katlanmıştı ve biz o durumda (por esta razn) biraz güçlük bekliyoruz. 9. Alıcılar eksiklik olduğunu iddia ediyorlar (indemnizacin por falta de contenido). 10. Fıçıların sızdırdığını ve bunun sonucunda otuz galonluk (galones) bir kayıp olduğunu iddia ediyorlar. [Dipnot 209: Haklı olduğunu ispatlamak: Salir con la suya.]
215
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
DERS XXIX. (Leccin vigsima nona.) EDATLAR. Edatlar, aralarındaki belli ilişkileri göstermek için kelimeleri biraraya getirirler. Temel edatlar-(-de, -e) Ante (öncesinde—yer noktası olarak) Bajo (altında) Con (birlikte) Contra, en contra de (karşısında) De (-den, -dan) Desde (-den beri, -den) En (içinde) Entre (arasında) Hacia (-e doğru) Hasta (-e kadar) Para (amacıyla, için) Por (için, sebebiyle) Segn (-e göre) Sin (olmadan) Sobre (üzerinde) Tras, tras de (arkasında) Para con (una persona),[164] (-e doğru, birlikte, bir kişi) [Dipnot 164: "Fu muy generoso para conmigo": Bana karşı çok cömertti.] İspanyolca'daki pek çok fiil İngilizce'dekinden değişik bir edat alır. Bazı fiiller aşağıdaki gibi bir dilde edat alırken diğerinde almazlar,-Depender de una promesa: Bir söze güvenmek. Convenir en una transaccin: bir taviz üzerinde anlaşmak. Confiar en un desconocido: Tam bir yabancıya güvenmek. Regalarle un cheque: Ona bir çek sunmak. Takip ettiği fiile göre doğru edatı kullanmak en iyi şekilde uygulama ile öğrenilir. Dilbilgisinin ikinci kısmında öğrenciye iki dil arasındaki en tipik farkların bir listesi ile yardımcı olunacaktır. İspanyolca yapısı bu açıdan İngilizce'deki kadar katı değildir. Her ikisi de “-den” şeklinde tercüme edilen _de_ ve _desde_ arasındaki fark -- =De= aşağıdak igibi sadece kökeni belirtir: Esta seda viene de Italia: Bu ipek İtalya'dan geliyor—o İtalyan ipeği. =Desde= aşağıdaki gibi belli bir zaman veya yere dikkat çeker,-216
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
Desde el 1 de Enero se estableci en comercio por cuenta propia: Ocak'ın 1'inden itibaren kendi hesabına iş yapmaya başladı. He viajado desde Londres hasta Calcuta en tantos das: Londra'dan Kalküta'ya o kadar günde seyahat ettim. İspanyolca edatların kullanımındaki temel güçlük _por_ ve _para_ kullanımındadır-=Por= aşağıdaki durumlarda kullanılır-1. Aşağıdaki gibi temsilcilik belirtmek için = tarafından[165];-Es tenido en gran cuenta por sus amigos: Hakkında arkadaşları tarafından iyi şeyler düşünülür. Este establecimiento fu fundado por mi bisabuelo: Bu kurum benim büyük büyükbabam tarafından kuruldu. [Dipnot 165: _ser_ ile oluşturulduklarında zihinsel faaliyet belirten fiillerin edilgen kiplerinin ardından _por_ _de_ ile aşağıdaki gibi zarif şekilde yer değiştirir : Son amados por _veya_ de sus padres (ebeveynleri tarafından sevilirler). Ama : Se aman por sus padres.] 2. Bir faaliyetin _amacını_ belirtmek için, --Lo hizo por envidia: Onu kıskançlığından yaptı gibi. 3. Aşağıdaki gibi herhangi bir tür denklik belirtmek için,-Cinco peniques por libra: Bir pound için beş sent—pound başına. Trocar un producto por otro: Bir ürünü diğeri ile değiştirmek. Considerar uno bueno por 1,000: Birisini 1000 tane kadar iyi kabul etmek. Por mejor le envi yo como viajante: Seni daha iyi bir adam zannedip seyahat etmeye yolladım. Tienda por tienda, prefiero esta: İki dükkandan bunu tercih ediyorum. 4. Aşağıdaki gibi dağılım belirtmek için,-Vinieron cinco por cinco: Beşer beşer geldiler. =Para= aşağıdaki durumlarda kullanılır-1. Bir eylemin nesnesini belirtmek için aşağıdaki gibi (genellikle "için" veya "...den"),-Trabajo para ganarme la vida: Hayatımı kazanmak (için) çalışıyorum. 2. Varış (veya yön) belirtmek için, aşağıdaki gibi-217
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
El tren sale para Valencia: Tren Valencia için kalkıyor. Esta cdula es para el Sr. Fulano: Bu teminat Bay Filanca için. Voy para casa: Eve doğru gidiyorum. _por_ ve _para_nın pek çok deyimsel kullanımı uygulama ile öğrenilmelidir. SÖZLÜK. =abogar=, yalvarmak =acceder=, razı olmak =afanarse=, çabalamak, güçlüğe katlanmak =ahorrar=, kurtarmak, saklamak =ajuste=, ayarlama = la verdad=, gerçekten =altos hornos=, döküm fırınları, dökümhane =amarillo=, sarı, sarımtrak =amistad=, arkadaşlık =aparentar=, dışa göstermek =aprovecharse=, faydalanmak, işine yaramak =aproximarse=, yaklaşmak, yakınlaşmak =automvil=, otomobil =azadas=, çapalar =azadones=, kazmalar =azuelas=, keserler =bultos=, paketler =cizallas=, makaslar =croquis=, taslak çizim =diseador=, teknik ressam =*disponer=, yerleştirmek, düzenlemek =echar al correo=, postalamak (içine atmak) =empeoramiento=, bozulma =en blanco=, boş, temiz =estancia=, kalış, oturma =(un) fardn, un cuarto=, azıcık şey, küçük bir miktar =*forzar=, zorlamak, germek =hachuelas=, küçük baltalar =hilar=, dönmek =largo de talle=, tam, tamamen =lingotes de hierro=, demir külçesi =martillo=, çekiç 218
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
=molestia=, sorun =moratoria=, zaman uzatılması (ödeme için) =palas=, kürekler =para= (=estar=), noktasında (olmak) ... =picos=, çapalar =plomo=, barut, kurşun rengi =por= (=estar por escribir=), (henüz) yazılmamış olmak =previsin=, öngörü =los sntomas=, belirtiler =suspender los pagos=, ödemeleri durdurmak =tejer=, örmek =tenazas=, maşalar =textil=, tekstil =*trocar=, takas etmek, değiş tokuş yapmak ALIŞTIRMA 1. (57) Türkçe'ye çevirin-1. De Espaa nos vienen las ricas uvas y las jugosas (sulu) naranjas, adems de minerales--de hierro y cobre. 2. El viaje por mar desde Espaa Inglaterra tarda de cuatro seis das. 3. Desde el ao 1900 hasta el 1910 aument mucho la poblacin del Reino Unido. 4. Los Altos Hornos de Bilbao se han construido para la produccin de lingotes de hierro. =yerno, hijo poltico=, damat 5. La Sociedad rene poderosos elementos (büyük kaynaklara kumanda eder) para la fabricacin de toda clase de maquinaria para la hiladura y la tejedura del algodn. 6. Los bultos se embarcaron directamente por los fabricantes mismos. 7. El empaque y el transporte cuestan lo mismo y precio por precio preferimos ahorrarnos molestias. 8. Por un falso sentido de honor aquella casa forz su crdito para no tener que pedir moratorias, dando esto por resultado el empeoramiento de su posicin. 9. Compr un automvil por 1,000 mas lo troqu con este que vale la verdad 1,500 dando slo 200 por la diferencia. 10. Disponga V. las piezas tantas por parte. 219
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
11. una veintena por vez colocmos aquellos picos, palas, azadas, azadones, hachuelas, azuelas, martillos, cizallas, y tenazas. 12. Se present por su yerno, abog por l por una hora larga de talle, todo por su hija, pues por el chico (genç adam, kelime çevirisi çocuk) maldita la gana que tendra (fikri beğenmeyecekti) de afanarse tanto por l. 13. Har por colocar sus driles blancos, plomo, y amarillos (sarımtrak) para los cuales me di orden verbal su Sr. hijo durante su estancia aqu y que se despacharn por (_veya_ por la va de) Burdeos y Cartagena. 14. Nuestro mercado sigue muy encalmado sin que por el momento presente sntomas de mejora. 15. La primera carta est para echarse al correo pero la segunda y la tercera quedan aun por escribir. ALIŞTIRMA 2 (58). İspanyolca'ya çevirin-1. Evde (fiyatlar) düşerse tüm risklerden kaçınmak için bir kredi öneriyor. 2. Tekstil Bankası ödemeleri durdurmazsa düşmesi mümkün olmaz. 3. Onun ofisi bizimkinin karşısında ve bu şekilde onu gözümüzün önünde tutuyoruz. 4. Topladığın (recogido) kanıtların (las pruebas) tüm ağırlığı ile ona karşı bu kadar uzaktan dava açmak çok riskli olacaktır. 5. Bir şey ile diğeri arasında neyi seçeceğimi bilemedim, bu yüzden konuyu aralarında çözmeleri için onları bıraktım. 6. Bu taslak çizimler müşterilerimiz, Parahyba'daki Şeker Fabrikası'nın sahipleri için bizim teknik ressam tarafından yapılmıştır. 7. İşi aldığı zevk için yapıyordu ama onun için küçük bir şey bile fatura çıkarmazdı (no quiso). 8. Paketler ikişer ikişer geldiler. 9. Eski arkadaşlığın hatırına istekli olarak razı oluyorum (por la antigua amistad que nos une). 10. Yıl içinde şirketinizin bu ülkede yaptığı alışların zamanı yaklaştığından, sizden hizmetlerimizin tekliflerini yenilemek için görüşme diliyoruz. 220
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
11. Eğer tekliflerimizden faydalanır ve bize ihtiyaçlarınızın bazıları için siparişler gönderirseniz son derece memnun olacağız. 12. S.S. “Nile” için avarya ayarlaması hala gecikiyor (todava pendiente) ama Sigorta şirketini hızlı bir anlaşma için mümkün olduğu kadar çok (todo lo posible) zorluyoruz. 13. Bir yabancı için (para) İngiliz yöntemlerini gerçekten oldukça iyi anlıyor. 14. O kadar genç olarak (por ser) bol bol (mucho) diplomasi ve öngörü gösteriyor.
221
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
DERS XXX. (Leccin trigsima.) BAĞLAÇLAR VE ÜNLEMLER Bağlaçlar cümleleri ve aynı zamanda bağımsız kelimeleri birbirlerine bağlarlar. Temel bağlaçlar-* menos que (olmazsa) pesar de (rağmen) As como (nitekim) As que, de suerte que (böylece) *Afn de que, *Para que (ki—olması için) Aunque, bien que, si bien (rağmen, olsa da) *Bien ... bien (ne ... ne) Como (gibi) *Con tal que (şartıyla) Con que (öyle) *Cuando (eğer) Mas, pero, empero[166] (ama) Sino (ama—bir olumsuz ardından[167]) Ni ... ni (ne ... ne) No sea que* (olmasın diye, aynı zamanda belki) No obstante (yine de) ... [168] (ne ... ne) Ora ... ora[168] (şimdi ... şimdi—haber kipi ile) Porqu, porque (sebeiyle, nedeniyle) Portanto (yani) Puesto que[169] (madem ki) Pues (beri) Que (ki) Si (eğer, ise de) Sin embargo (ancak, karşın) Segn (göre) Siquiera (en azından, bile) Y[170] (ve) Ya ... ya[171] (ya ... ya da--dilek kipi ile) Ya que (beri, madem ki) [Dipnot 166: _Empero_ bir cümlenin başında _pero_ ile aynı şekilde kullanılır.] [Dipnot 167: Aşağıdaki gibi bir _çekimli_ fiil takip etmedikçe: No tengo dinero pero gozo de buena reputacin (Hiç param yok ama iyi bir ünün zevkini çıkartıyorum).] [Dipnot 168: _o_ veya _ho_ ile başlayan kelimelerden önce _ _ haline dönüşür.] [Dipnot 169: Eski İspanyolca'da “olsa bile” anlamı vardı.] 222
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
[Dipnot 170: _i_ ile başlayan kelimelerden önce , yine ardından bir ünlü gelmeyen _hi_ öncesinde aşağıdaki gibi __ kullanın: "Padre hijo," ama "Nieve y hielo."] [Dipnot 171: "Ora ... ora" ve "ya ... ya" her ikisi de "şimdi ... şimdi" (haber kipi ile) ve "ya ... ya da" (dilek kipi ile) anlamına gelirler.] Yıldız ile işaretlenmiş bağlaçları Dilek Kipinde daima bir fiil takip eder. Türkçe'deki "ya" genellikle kendiliğinden anlaşılmak üzere aşağıdaki gibi dışarıda bırakılır,-Exportaciones importaciones: Ya ihracat malları ya ithalat malları. Bir olumsuzun ardından "ya" --_tampoco_, aşağıdaki gibi-No quiero comprar Ttulos de Gobierno ni Obligaciones de Ferrocarriles tampoco: Ne Devlet Menkul Kıymetleri ne de Demiryolu Hisseleri almak istemiyorum. =Ünlemler=, kendi başına nidalar olarak cümledeki diğer herhangi bir kelime ile dilbilgisi ilişkisinde değildirler. Onlar aşağıdaki gibi eksik cümlelerdir,-Oh! (Şaşırdım, vs.). İspanyolca'daki temel ünlemler aşağıdadır-caramba, cspita (bunlar neredeyse her tür duyguyu ifade eder) ay[172] (ah! üzüntü veya tehdit) bah, ca, qui (hıh!) ce, hola, ola (Harika!) chito, chitn (kapa çeneni!) cuidado, ojo! (dikkat! dikkat et!) ea (gel!) he (hey) hy (ah! fiziksel acı) ojal (ah, o) por Dios (allah aşkına) tate, zape (ne! (sürpriz)) tonteras (saçmalık!) uf (ah! yorgunluk veya bitkinlik) [Dipnot 172: Bu aşağıdaki gibi bir isim veya zamir alabilir,--Ay de m! Vah bana! Ay de Pedro! Vah Peter'e!] 223
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
_Ah_ veya _Ha_ gibi, _Oh_ veya _O_ İngilizce'deki gibi ve aşağıdaki gibi pek çok kelime ünlem olarak kullanılır,-Silencio! calle! calle la boca (Sessizlik! susun! Ağzınızı kapatın!) vamos! (çok kullanılır), (gel! Şimdi gel!) que lstima! (ne kötü!) poco poco! (nazikçe, Bayım!) hteme[173] aqu! (işte buradayım!) htelos[173] aqu! (işte buradalar, vs.) ++ | =Caber= (içerebilmek = tutmak) | | (içerilebilmek = içine girmek) | |_Şimdiki Zaman Haber Kipi_, Quepo. | |_Belirli Geçmiş Zaman_, Cupe, cupiste, cupo, cupimos, cupisteis, cupieron. | |_Gelecek Zaman Haber Kipi_, Cabr, cabrs, cabr, cabremos, cabris, cabrn. | + | | Şimdiki Zaman Ortacı , |_Şimdiki Zaman Haber Kipi_ |_Emir Kipi , |_Belirli Geçmiş Zaman _, |_Gelecek Zaman Haber Kipi , [Dipnot 173: _Te_--etik -e hali.] =Poder= (yapabilmek). | Pudiendo. | Puedo, puedes, puede, ... pueden. | YOK. | SÖZLÜK. Pude, pudiste, pudo, pudimos, pudisteis, pudieron.| Podr, podrs, podr, podremos, podris, podrn. | =aficionado ()=, hoşlanmak, düşkün olmak =aflojar=, rahatlamak, gevşemek =ansioso=, hevesli =*apetecer=, istemek, imrenmek =bastante bien=, oldukça iyi =berzas, coles= (f.), lahanalar =buscar=, aramak, araştırmak =buscarse=, kendisi sebep olmak 224
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
=cauteloso, cauto=, dikkatli =conexiones=, bağlantılar, kaplinler (makine) =contrincante=, komşu, rakip =detenidamente=, tam olarak =disturbado, transtornado=, rahatsız, bozuk =engranajes=, dişli takımları =escala=, ölçek, terazi =hortelano=, meyve bahçevanı =inquilino=, sakin, oturan kişi =ir =, -e yol açmak =llantas=, lastikler =*moler=, öğütmek =operaciones=, işlemler, muameleler =perro=, köpek =plaza=, pazar yeri, meydanı =*poner al corriente=, bilgilendirmek =refrn=, zamir =repentino=, aniden =resortes=, yaylar (makine) =sosa=, soda =tambores=, silindirler =traspapelado=, kaybolmuş (kağıtlar) ALIŞTIRMA 1 (59). Türkçe'ye çevirin-1. menos que los giros vengan acompaados de los conocimientos y facturas comerciales y consulares (faturalar ve konsolosluk faturası) no los recogeremos. 2. Le remito poder en forma (sıradan temsil yetkisi) para que V. pueda representarme y hacer mis veces ah. 3. Cuando me pague lo que me debe veremos lo que proceda hacer (yapılması gereken). 4. V. no hace mencin en su atenta de los engranajes, conexiones, llantas y resortes de nuestro pedido 2 del que rige, no sea que se haya traspapelado nuestra orden. 5. Para comprar barato no hay sino que pagar puntualmente sus facturas. 6. Aunque es hombre muy difcil de tratar, sus rdenes son muy apetecidas de los fabricantes porque su palabra una vez empenada (taahhüt edildi) es oro molido (altın kadar iyi). 225
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
7. Aunque me pagara ms no se lo dara pues ya tengo empeada mi palabra. 8. As como le vi le puso al corriente de las circunstancias. 9. Con tal que el mercado afloje un tantico procurar plazar su orden para 50 tambores de sosa, su lmite. 10. Con que nuestros contrincantes se porten con lealtad no tenemos derecho de quejarnos de su competencia. 11. Segn lo prueba la experiencia ms vale ir cautelosos en aquellos mercados. 12. No deseo buscarme molestias ni meterme en camisa de once varas (başka insanların işine karışmak). 13. Hace como el perro del hortelano que no come las berzas ni las deja comer. 14. Caramba! Se viene V. con refranes en una gramtica comercial? 15. Calle, hombre! Todos los caminitos van la plaza (bütün yollar Roma'ya çıkar); los espaoles son muy aficionados los refranes. ALIŞTIRMA 2 (60). İspanyolca'ya çevirin-1. Bu 200 parça o kutuda gidemez, o çok küçük. 2. Ben de onların olabileceğini düşünmüyorum. 3. Sonucu görmeden Bir şey söyleyemem ama size yarın kesin bir şey söyleyebileceğim. 4. Rekabet edemediğinden piyasadan çekildi. 5. Geçen hafta anlaşmayı doğrulayamadım. 6. Ani bir yükseliş olmazsa bir balya buğdayı bugün daha ucuza alacağıma inanıyorum. 7. Bütün çabalarına rağmen mahkemeye dilekçesini vermek zorunda kaldı. 8. Buradaki piyasa sıkı olmasına rağmen, Liverpool pazarında dün gösterilen düşüş eğilimi (tendencia la baja) gözönüne alındığında fiyatların gevşeyeceği ümidimiz (esperamos) var. 9. Ekteki kalıp oldukça (algo) zayıf yine de Orta Afrika'da iyi satıyor gibi göründüğü için eğer bizim fiyatımızdan üretmenin bir yolunu bulabilirseniz (deciderse) memnun olurum.
226
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
10. Yeni baskılı kumaşlar (prensas) oldukça iyi işe yarıyor ancak gelişme için yer (lugar) var ve bizim mühendisimiz size bazı önerilen değişimler hakkında enine boyuna yazacak. bu yüzden biz 11. Postanın ona az önce getirdiği haberlerden keyfi bozulmuş olduğundan belgeleri okumadan bile (siquiera) imzaladı, bu yüzden eğer onları inceleyip iade etmesi için lütfen geri gönderirseniz size minnettar olacak (para que los examine y se los enve otra vez). 12. Bu mülkleri en az on yıllık bir süre için kiralarsanız (tome en arriendo este local) sizi kiracı olarak görmeye hevesli olduğum için gerekli değişiklikleri yapacağım. s 13. Paraya olan talep artık o kadar güçlü olmasa da piyasa hala, şimdi önemli bir miktar borçlu olduğu (debe) İngiltere Bankası'nın egemenliği altında (dominio) ve anlaşmalar nispeten küçük ölçekte. II. KISIM
227
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
DERS XXXI. (Leccin trigsima primera.) TANIMLIK. Aşağıdaki durumlarda =Belirli Tanımlık= İspanyolca'da kullanılır ve İngilizce'de kullanılmaz (DERS II'de verilen kuralların yanı sıra)-1. Senenin mevsimlerinden önce-++ |La primavera (ilkbahar) El otoo (sonbahar) | El verano (yaz) El invierno (kış)| | Ve dört ana yönden önce: | | El norte (Kuzey) El este (Doğu) | |El sur (Güney) El oeste (Batı) | ++ 2. Günün saatinden önce (_hora, horas,_ kelimeleri ile anlaşılır), aşağıdaki gibi-Es la una: Saat bir. Son las dos y cuarto: Saat ikiyi çeyrek geçiyor. Son las tres y cinco: Saat üçü beş dakika geçiyor. Son las cuatro menos diez: Saat dörde on dakika var. Las cinco y media: Beş buçuk. 3. İsteğe bağlı olarak, aşağıdaki gibi konuşma dilinde bir kadının özel isminden önce,-La Maria (Mary, bizim Mary). 4. İsteğe bağlı olarak, aşağıdaki gibi haftanın günlerinden önce, özellikle öncesinde İngilizce'deki gibi “on” geliyorsa,-Vendr el sbado: Cumartesi geleceğim. 5. Aşağıdaki ülkelerin isimlerinden önce-El Per, La India, El Japn. Ve uygulama ile öğrenilecek aşağıdaki gibi bazı şehirlerden önce,-La Corua, El Havre, El Cairo, El Ferrol, vs. Bazen genel olarak ülkelerin isimlerinin önünde görülse de bu örneğe uyulmamalıdır. 228
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
Belirli Tanımlık aşağıdaki durumlarda İngilizce'de kullanılır ve İspanyolca'da kullanılmaz-Carlos I (primero), I. Charles (birinci) Alfonso XIII (trece), XIII. Alphonso (on üçüncü) 1. Aşağıdaki gibi hanedanların, vs. isimlerinin önünde gelen sayılardan önce,-2. In titles of books, headings, etc., as--Historia de la Inquisicin (The History of the Inquisition). 3. Aşağıdaki gibi aynı nesneyi niteleyen kelimelerden önce,-Madrid, capital de Espaa (Madrid, İspanya'nın başkenti). Ama-Alfonso el Sabio (Bilge Alphonso) Juana la Loca (Deli Jane) çünkü bunlar “lakaplar”dır. =Belirsiz Tanımlık= aşağıdaki durumlarda İngilizce'de kullanılır ve İspanyolca'da kullanılmaz (DERS II'deki kuralların haricinde)-1. Aynı ismi niteleyen kelimelerden önce,--Rubio y Ca., casa importantsima de la Habana: Rubio & Co., Havana'daki en önemli şirket olan gibi. 2. Kitaplar, başlıklar,vs. içinde,--Lista de los gneros pedidos: Gerekli olan malların bir listesi. 3. Aşağıdaki gibi "öyle", "o kadar" içinde--Tal amigo: Öyle bir arkadaş. Tan buen amigo: O kadar iyi bir arkadaş, o kadar iyi bir arkadaş. 4. "bir yarım" (medio), "bir çeyrek" (cuarto), "üçte bir" (tercio) içinde önünden bir tamsayı gelmesi durumunda, aşağıdaki gibi--Uno y medio (1-1/2) Cinco y tercio (çakı/3) Dos y cuarto (2-1/4) Bazen tanımlık diğer kesirlerden önce ihmal edilir. 5. _otro_ kelimesinden önce, aşağıdaki gibi-Otra quiebra: Başka bir iflas. Ağırlıklar ve ölçülerden önce İngilizce'de kullanılan belirsiz yerine İspanyolca'da aşağıdaki gibi belirli tanımlık kullanılır,-Dos chelines la libra: Bir poundu iki şilin. Cinco pesetas el metro _veya_ por metro: metresi 5 peseta. =Belirli Tanımlık= _casa_ ve _palacio_ kelimelerinden önce bahse konu kişi tarafından sık sık gidilen bir yerden konuşulurken ihmal edilir-229
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
Ir casa del ingeniero: Mühendisin evine gideceğim. El Rey volvi ayer a palacio: Kral dün saraya döndü. Aşağıdaki gibi sıfat gibi bir edatın ardından kullanılan bir isimden önce tanımlık kullanılmamalıdır-Una viga de hierro (del hierro _değil_): Bir demir kiriş. İspanyol dilinin eğilimi Belirsiz Tanımlığı bu ihmal ile hissin belirsizleşmediği mümkün olan her yerde aşağıdaki gibi ihmal etmektir,-Tengo intencin de marcharme: Gitme isteğim var. Vino con dolor de cabeza: Bir başağrısı ile geldi. Le di cuenta de lo sucedido: Ona olanların hepsinin bir raporunu verdi. Este caballero tiene mucho _veya_ grande ingenio: Bu centilmenin büyük bir yeteneği var. =Cinssiz= tanımlık _lo_ _olduğu gibi_ kullanılan bir isimden önce gelemez ama sıfatsı olarak kullanılan bir isimden önce (kibarca) gelebilir,-Todo me gusta en el, lo amigo, lo ciudadano, lo caballero: Ondaki herşeyi severim: arkadaş, vatandaş, centilmen. SÖZLÜK. administrador, yönetici anteriormente, önceden anunciar, reklamını yapmak apacible, yumuşak armadura, iskelet, çerçeve (makine) atajo, kestirme buen xito, başarı comprometerse, üstlenmek, üstüne almak edificio, bina empresa, girişim experimentar, deneyim grabados (gneros), süslenmiş (mallar) hilado, iplik intentar,*tener intencin, niyeti olmak, niyetlenmek junto , eşleştirilmiş prctico, pratik *proponerse, gözü önünde bulundurmak () rayas, çizgili (mallar) 230
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
recto, açık sözlü riqueza, zenginlik sencillo, sade suceder, başarmak, olmak tenedores, hamilleri (menkul kıymetler, vs.) tratar,yürütmek (iş) ALIŞTIRMA 1 (61). Türkçe'ye çevirin-1. Eran las doce y media del domingo antepasado (sonuncudan önce), apacible dia, que, aunque estamos en otoo, pareca mas dia de primavera, la Maria me acompaaba, aquella Seora del Per que ha viajado tanto en la India y el Japn y cuyo marido y el mio eran tan amigos. 2. bamos a casa de la Seora. vara, İspanyol ipi. 3. La Corua es ciudad de Galicia. 4. Carlos V., Emperador de Alemania es el mismo monarca que rein en Espaa con el ttulo de Carlos I desde 1517 1551. 5. Luis XIV de Francia no tena sino cinco aos de edad cuando sucedi su padre Luis XIII en 1643. 6. El principio de su reinado fu dirigido por Mazarn, italiano muy fino (açıkgöz), y astuto conocedor de los hombres. 7. Qu dice ese papel? 8. Lista de los accesorios que se dan con cada mquina. 9. Tan ventajosas condiciones no se hallan en ningunas otras Compaias para el seguro de la vida. 10. Tales administradores, valen un tesoro (ağırlıklarınca altın değerindeler); de ellos depende el buen xito de las empresas. 11. Otro dependiente como el Sr. Arboleda no lo hallarn entre mil. 12. Estos cuadritos y rayas cuestan 45 cntimos el metro, y estos mercerizados y grabados valen 40 cntimos la vara. 13. Qu es la vara? 14. Es medida espaola que equivale =835= milimetros y 9 dcimas cerca de =33= pulgadas inglesas. ALIŞTIRMA 2 (62). İspanyolca'ya çevirin-1. Bir “demir iskelet” demirden yapılan bir iskelettir ama bir "buhar makinesi" (mquina a vapor) buhar ile hareket ettirilen bir makinedir. 231
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
2. Daha çok örnek vermeye niyetim vardı ama tek bir tanenin yeterli olduğuna inanıyorum. 3. Bu binanın inşasında mimar hem güzeli hem de pratiği göz önünde bulundurdu. 4. Evet, bu sütunların ne kadar (cun) zarif ve aynı zamanda ne kadar sağlam olduklarına bakın! 5. Bizim aracılığımızla (por nuestro medio) yapılan iş reklamı yapılan pek çok sistemden ve halkın gözleri önünde sallanan (con que se deslumbra al) zenginliğe giden kestirmelerden değişiktir. 6. Planımız özellikle müşterilerimizin talimatlarını yürütmeyi (cumplir con) üstlendiğimiz sade (sencillo), dürüst bir çalışma yöntemidir. 7. En iyi tavsiyemiz ve hizmetimiz daima emrinizdedir (a su disposicin). 8. "Kafirler" sürekli şekilde (ms y ms) azalan (aflojados) bir hareketsizlik (inercia) durumuna çekildiler (han llegado). 9. Spot pamuk sahipleri yine iplerin ileriki satışlarını (para sus entregas futuras) serbest şekilde (abundantemente) kapatan eğiricilerden oldukça şiddetli bir talep (una demanda muy activa) ile karşılaştılar. 10. Aynı zamanda önceden sözleşmesi yapılan (contratadas) pamuk için büyük hatlar (grandes cantidades) da aldılar. 11. Toplam ciro (las ventas totales) pek beklendiği kadar iyi değildi.
232
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
DERS XXXII. (Leccin trigima segunda.) İSİM. 1. Ülkelerin, illerin ve şehirlerin isimlerinin cinsleri sonlarına göre belirlenir (DERS III), ama _d_ ile bitenler genellikle erildir. İstisnalar bulunur, "ciudad" veya "pueblo" o zaman kendiliğinden anlaşılır. 2. Ağaçların isimleri erildir, meyvelerinkiler dişidir. İSTİSNALAR-+ + + |La higuera (incir ağacı) |El melocotn (şeftali) | |La palma (palmiye ağacı) |El albrchigo (şeftali) | |La via (asma ağacı) |El durazno (kayısı) | |El dtil (hurma) |El albaricoque (kayısı)| |El pistacho (antep fıstığı) |El mango (mango) | |El higo (incir) | | + + + Ve birkaç tane daha. 3. Bir eril tanımlık konuşmanın diğer kısımları ile birlikte kullanılır, bütün cümleler aşağıdaki gibi varlık belirtici şekilde kullanılır,-Quiero un s un no claro: Açık (decisive) bir evet veya hayır istiyorum. El aprender es til: Öğrenmek faydalıdır. El que lo haya hecho sin consultarme no puede serme de grande gusto: Onu bana danışmadan yapmış olması kesinlikle beni memnun etmiyor. İspanyolca sona göre cinsiyeti kuralına olan temel istisnalar üzerine bir liste Ek I'de verilmiştir. Çoğul oluşturmak için olan kurallara (DERS III) aşağıdakileri ekleyeceğiz-1. Vurgusuz _z_ ile biten aile isimleri değişmezler-Juan Fernndez ama--El Sr. Ruiz Los Seores Fernndez Los Seores Ruices 2. Ünlülerin isimleri _es_ içinde çoğullaşırlar-Las aes, las ees, las es, las oes, las es.
233
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
3. İspanyolca'da kullanılan –Album-- lbumes hariç aşağıdaki gibi bazı Latince kelimeler,--Accessit, dficit, fiat, ultimatum, agnus dei, vs., çoğul için değişmezler. Sayılarla ilgili diğer gariplikler için Ek II'ye bakınız. İspanyolca'daki toplu isimleri aşağıdaki gibi genellikle tekil bir fiil takip eder,--La gente piensa: İnsanlar düşünüyor. Ama anlamı belirsiz olan bir toplu isimden sonra, takip eden fiil aşağıdaki gibi çoğul olabilir,--Una cantidad de gneros se vendi, _veya_ vendieron en subasta: Malların bir miktarı açık arttırma ile satıldı. N.B.--Dilin eğilimi tekil yönündedir. =Poner= (koymak, yerleştirmek). _Geçmiş Zaman Ortacı,_ Puesto. _Şimdiki Zaman Haber Kipi,_ Pongo.[174] _Emir Kipi,_ Pon ... poned ...[175] _Belirli Geçmiş Zaman,_ Puse, pusiste, puso, pusimos, pusisteis, pusieron. _Gelecek Zaman Haber Kipi,_ Pondr, pondras, pondr, pondremos, pondis, pondrn. =Querer= (birşeyi veya bir kişiyi istemek, bir kişiyi sevmek, istekli olmak). _Şimdiki Zaman Haber Kipi,_ Quiero, quieres, quiere,--,--, quieren. [176] _Belirli Geçmiş Zaman,_ Quise, quisiste, quiso, quisimos, quisisteis, quisieron. _Gelecek Zaman Haber Kipi, _Querr, querrs, querr, querremos, querris, querrn. [Dipnot 174: Şimdiki Zaman Haber Kipi'nde sadece 1nci tekil kişide düzensiz olan fiillerde, şimdiki zaman dilek kipinin tamamında aynı düzensizlik vardır.] [Dipnot 175: Emir Kipinin 1nci çoğul kişi ve 3ncü tekil ve çoğul kişileri Dilek Kipinden alınır.] [Dipnot 176: Şimdiki Zaman Haber Kipi 1nci, 2nci ve 3ncü tekil kişiler ve 3ncü çoğul kişide düzensiz olan fiillerin Şimdiki Zaman Dilek Kipinde aynı kişilerde aynı düzensizlikleri vardır.] =Saber= (bilmek). _Şimdiki Zaman Haber Kipi, _S, . . . 234
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
_Şimdiki Zaman Dilek Kipi, _Sepa, sepas, sepa, sepamos, sepis, sepan. _Belirli Geçmiş Zaman, _Supe, supiste, supo, supimos, supisteis, supieron. _Gelecek Zaman Haber Kipi, _Sabr, sabrs, sabr, sabremos, sabris, sabrn. SÖZLÜK. =apuro=, boğaz, güçlük =armas blancas=, belde taşınan silah =armas de fuego=, ateşli silahlar =*atravesar=, bir yandan diğer yana geçmek, karşıya geçmek =campos=, tarlalar =cierre=, toplu işten çıkarma, lokavt =compensar=, karşı koyamamak, iyileştirmek =*darse a partido=, açığa vurmak, teslim etmek =disturbio=, rahatsızlık =enfurecido, furioso=, kızgın (kızmış) =enseanza=, öğreti =*escarmentar=, uyarıyı almak =fracaso=, başarısızlık =la fuente=, pınar, kaynak =fuerza motriz=, itici güç =fundarse en=, dayandırmak =huelga=, grev (işçilerin) =huerta=, bostan =infinidad (una)=, belirsiz sayıda =interior=, interior, inland =limitar=, to confine, to limit =mejorar=, to improve =minero=, miner =obrero=, işçi =orillas=, bir nehirin kenarları =palmera=, hurma palmiyesi =poblacin=, villa, şehir =pliza de seguro=, sigorta poliçesi =prescindir de=, dağıtmak =regado=, sulama =rieles=, raylar 235
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
=tal cual= (mallar), oldukları gibi =tomar en consideracin=, gözönüne almak, düşünmek =turba=, kalabalık (alacalı) ALIŞTIRMA 1 (63). Türkçe'ye çevirin-1. La palmera., el pistacho, y la higuera crecen en Andaluca pero los dtiles, los pistachos y los higos que se venden en el mercado ingls provienen principalmente de Berberia, de Grecia y Esmirna (İzmir). 2. En los recientes disturbios en la provincia de Champaa muchas vias se han destruido por las turbas enfurecidas. 3. Explqueme V. el cmo y el cuando del asunto (olay hakkında her şey) y luego (o zaman) considerare yo el pro y el contra. 4. mi no me importa el que dirn (insanların diyecekleri şey). 5. La industria del hierro es una de las principales fuentes de riqueza del Reino Unido. 6. Las mquinas de toda especie, los buques de vapor, los rieles de ferrocarriles, las herramientas mecnicas y agrcolas, las armas blancas y de fuego y una infinidad de otros objetos se deben esa industria. =virtualmente=, neredeyse, fiilen 7. En el norte de Espana, especialmente en Bilbao se trabaja el hierro en grande escala. 8. El ro que atraviesa dicha poblacin presta (verir) fuerza motriz varias fbricas situadas en sus orillas, y sirve tambin al regado de los campos y huertas. 9. Escarmentados por el fracaso de la huelga de los mineros, los obreros hiladores se dieron partido admitiendo las condiciones ofrecidas por los patronos, evitando as el cierre. 10. Patronos y obreros deberan trabajar armoniosamente y fundados en la justicia; el capital y el trabajo no pueden prescindir el uno del otro. ALIŞTIRMA 2 (64). İspanyolca'ya çevirin-1. Buharlı gemi İspanya sahilinde karaya çıktı ama mürettebat kurtarıldı. 2. İnsanlar tarihin (historia) öğretilerini unutma eğilimindedirler (se olvida facilmente de). 3. Hareketi beni ciddi şekilde utanç verici bir duruma soktu. 236
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
4. Konşimento ve sigorta poliçesi teslimine karşı faturaların yazılmasını koşul olarak koydum. 5. Temsilcilerine tamamen güvendiler. 6. Onu kandırmak istediklerini söylemek istemiyorum. 7. Fiyatlar iyileştiğinde satmaya istekli olacağız (estaremos dispuestos). 8. Bunun piyasa üzerindeki ne etkisi olduğunu bilmiyorum. 9. Eğer bilseydim, ona uygun (de conformidad) şekilde davranabilirdim. 10. Ona neyin en çok yakıştığını bildiğini (_dilek kipi_) düşünmüyorum. 11. Yöneticiler büyük bir yabancı ticaret başlatmaya (lanzarse a) en küçük (absolutamente) niyetleri yok, bu yüzden ilgilenilen işlemler (compaa _veya_ casa) neredeyse tamamen iç piyasa ile sınırlı kaldı. 12. Son sevkiyatımız hakkında bir talep aldık ama mallar hatalı (gneros imperfectos) olduğundan ve bütün hataları (imperfecciones) ile birlikte oldukları gibi satıldıklarından karşılamayı reddettik (rehusamos de). 13. Müşterilerimizin herhangi bir kayıp yaşamasından dolayı üzgünüz ama bunu düzeltemeyiz ve davamızdan vazgeçmeyeceğiz (insistiremos en eso).
237
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
DERS XXXIII. (Leccin trigsima tercera.) ÇOĞALTAN VE AZALTAN SONLAR (aynı zamanda bakınız Ek IV). İngilizce'den örnekler-Ball, balloon Book, booklet Lad, laddie Man, manikin Bu sonlar İspanya'da sık görülür, özellikle azaltıcılarda. _On_ (_eril_), _ona_ (_dişi_)[177] çoğaltma belirtir, aşağıdaki gibi-Libro, book Librn, büyük kitap [Dipnot 177: Ancak dişi isimler, genellikle =on= alır ve aşağıdaki gibi eril olurlar,-Un mujern: Uzun bir kadın. Belirsizlik doğabilecek yerler hariç, aşağıdaki gibi: Un muchachn: Uzun ve büyük bir oğlan Una muchachona: Uzun veya büyük bir kız.] _ito_ (_eril_), _ita_ (_dişil_), _ico_ (_eril_), _ica_ (_dişil_) Eksilme belirtme (küçük nesneler hakkında sıradan şekilde konuşulduğunda bir tatlı söz fikrinin kendisine daima eklendiği) Eğer herhangi bir sebeple küçümseme veya önemsizlik öneriliyorsa o zaman yerine _illo, illa, uelo,uela_ kullanılır. Daha az kullanılan diğer sonlar _azo, acho, onazo, achn, ote, astro, aco_ ve birkaç diğeri (yardımcı, önerici (genellikle) küçümseme); _ete, in, ino, itito, itico, itillo_ ve birkaç diğeri (küçültücü). Eğer bir bir ünlü ile biterse, sonu eklemeden önce bu atlanır[178]. veya bir [Dipnot 178: Eğer bir isim _n_ (“Juan” gibi özel isimler hariç) ile bitiyorsa _r, ito, ico, illo, uelo_, =cito, cico, cillo, zuelo= haline döner. Eğer tek hecelik bir isim bir ünsüz ile bitiyorsa veya iki heceli bir isim _e_ veya _o_ ile bitiyorsa veya bir çift ünlü içeriyorsa, _ito, ico_, vb. gibiler, =ecito, ecico=, vb. gibiye dönüşür. Eğer tek heceli bir isim bir ünlü ile bitiyorsa, _ito, ico_, vb. gibi, =ececito, ececico=, vs. olur. Diğer küçük değişiklikler de olur.] 238
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
Arttıran ve Azaltan sonların kesin bir anlamları yoktur: belirsizdirler ve muğlaktırlar ve ardından kesinliğe ihtiyaç varsa, “grande”, “pequeo”, vb. gibi sıfatları kullanmalıyız (sonlarla aşağıdaki gibi aynı anda kullanılabilen),-Me di dos librones gruesos y tres libritos delgados: Bana iki ağır büyük kitap ve üç küçük verdi. Öğrenciler _on_ ve _ito_ sonlarını kullanmalı ama okuma ile aşina olana kadar diğerlerini kullanmamalılar çünkü ayrım gözetmeden bütün isimlerle birlikte kullanılamazlar. _azo sonu aynı zamanda aşağıdaki gibi bir silah veya bir patlama yarasını belirtmek için de kullanılır,-Un sablazo (bir kılıç yarası) Un puetazo (yumruk ile bir vuruş) Un navajazo (bıçak ile bir vuruş) Un caonazo (bir top atışı) Bazı silahlar ile bazı diğer sonlar kullanılır-Una cuchillada (navajazo ile aynı) Una paliza (sopa ile bir dövüş) =Traer= (getirmek). _Şimdiki Zaman Ortacı_, Trayendo (_i_ iki ünsüz arasında vurgusuz iken daima _y_ haline dönüşür). _Şimdiki Zaman Haber Kipi_, Traigo. _Belirli Geçmiş Zaman_, Traje, trajiste, trajo, trajimos, trajisteis, trajeron. SÖZLÜK. =actitud=, davranış =agiotista=, hisse senedi komisyoncusu =alejarse=, uzaklaşmak =aludir =, kastetmek, ima etmek =apurado de dinero=, para kısıntısı =apurar=, temizlemek, boşaltmak =calcular=, hesaplamak, hesaba katmak =callar=, sessiz kalmak, konuşmaktan kaçınmak =cambiar=, değiştirmek, dönüştürmek =consignar=, tahsis etmek, kaydetmek =contrato social=, ortaklık maddeleri =cordobn=, fas derisi =despacio=, yavaşça =despreciable=, namert =dinero efectivo=, nakit 239
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
=discutir=, tartışmak =especulacin=, düşünme, girişim, spekülasyon =garrote=, kısa kalın sopa, sopa =*impedir=, geciktirmek, engellemek =ladrn=, hırsız =(el) matiz=, gölge =*mover=, hareket etmek, işletmek, sebep olmak =mozalbete=, sakalsız genç =*quebrantamiento=, kırılma, bozulma =reflejo=, yansıma =*seguir=, takip etmek =sin ton ni son=, kafiyesiz veya sebepsiz =sombrero de copa=, ipek şapka =vejete=, diminutive old man =vocablo=, söz, kelime ALIŞTIRMA 1 (65). Türkçe'ye çevirin-1. El agiotista que V. ve all, aquel hombrn con el sombrerote de copa, ha hecho un fortunazo en sus especulaciones burstiles (menkul kıymet borsası spekülasyonları). 2. Aquel vejete que le acompaa con ese mozalbete su hijo me ha vendido una partidilla de Cordobn muy baratita. 3. Librazo, libraco, librote, libracho son todos variaciones de "libro," como tambin librito, librillo, libreto, librete, libretn, librejo que son sus formas diminutivas. 4. Libreta es diminutive de "libra"; se usa tambin por pan de una libra; "libreto" es el de una pera; el cuadernito de papel de fumar es "librillo." 5. Estas graduaciones matices del sentido se deben aprender con la prctica y se deben usar naturalmente sin afectacin como reflejo del profundo conocimiento de la lengua, y no copiados de un diccionario "sin ton ni son" como se dice en espaol. 6. Por ejemplo, "librazo, libracho, y librote" se refieren ms al aspecto del libro. "Libracos" mas a los despreciables por su contenido. 7. Tambin se debe notar que algunas terminaciones convienen ciertos vocablos y otros no, por ejemplo hay "libraco" y "pajarraco" pero esta terminacin no puede tomarla el sustantivo "hombre." 240
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
8. En fin con lo dicho y con lo consignado en el apndice IV el estudiante tiene bastante por ahora. 9. Con la Repblica en Portugal acabadita de proclamar, nos vemos apuradillos de dinero pues los clientes portugueses van despacito en sus remesas. 10. Callandito se vino el ladronzuelo y se alej sin ser visto. 11. Cuchilladas, pistolazos, revolveradas, y an garrotazos son raros en Inglaterra; el Ingls se bate a puetazo limpio (yumruğu ile) cuando es de la hampa (bir kaba), y cuando es caballero no se bate aunque si llega el caso es muy capaz de dar muy buena cuenta de s. ALIŞTIRMA 2 (66). İspanyolca'ya çevirin-1. Eğer nakit paraya kumanda edemiyosanız (no puede disponer de) fiyat listemizi değiştirmek zorunda kalacağız, fiyatlarımız değişik bir temelde hesaplanmak zorunda kalacağından biraz daha pahalı olacaklar. 2. Bu tarafta (de este lado) Hükümetinizin kou hakkında izlemeye niyetli olduğu yola karşı oldukça güçlü bir düşünce olduğunu söylemek zorundayım. 3. Durum, taşıyıcılarımızla (agentes de transporte) yapmış olduğumuz anlaşmanın bozulması ile karmaşıklaştı. 4. Bay Melero'nun bize karşı davranışına (mueve al Sr. M. en su) yol açan sebebin mektubunda birden fazla kere ima ettiği bir sebep, Rosario'daki arkadaşları ile ortaklık maddelerinin onun başka yeni girişimleri düşünmesini (tomar en consideracin) engellemesi olduğuna inanıyorum. 5. Ticaret Odası Meclisi'nin (Consejo de la Cmara de Comercio) aylık toplantısında Japon tarifesi Ticaret Kurulu'ndan gelen bir mektupta tartışıldı ("Ticaret Kurulu," Ministerio de Comercio).
241
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
DERS XXXIV. (Leccin trigsima cuarta.) SIFAT. Niteleyici sıfatların yeri genellikle isimden sonradır, özellikle 1. Aşağıdaki gibi fiziksel özellikler belirtenler,-Un hombre ciego: Kör bir adam. Una mesa redonda: Yuvarlak bir masa. Pao negro: Siyah kumaş. 2. Milliyet belirtenler,--Quincalla inglesa: İngiliz hırdavatı gibi. 3. Fiillerden türetilenler,-Mercanca averiada: Hasarlı mallar gibi. Yukarıdaki kural, ses uyumu için veya sıfat veya isime sıradan olduğundan daha fazla önem vermek için pek çok istisnaya tabidir; ancak aşağıdaki kural güvenilir bir genel kuraldır ve aslında çeşitli dilbilgilerinde verilen tüm özel kuralların bilgilendirici ilkesidir-Bir lakap olarak kullanılan bir sıfat isimden önce gelmelidir, eğer ayırt edici bir kelime olarak kullanılıyorsa arkasından gelmelidir. Bir lakap olarak kullanılan bir sıfat ile aşağıdaki gibi akla isme ait olduğu bilinen (veya varsayılan) bir özelliği getirmeyi kastediyoruz,-No perdi el aliento el valiente general: Cesur general cesaretini kaybetmedi. Ayırt edici bir kelime ile aşağıdaki gibi aynı cinsten başka birisi ile karşılaştırıldığında bir ismin niteliğini belirtmek için kullanılan bir kelimeyi kastediyoruz,-Quiero comprar maquinaria barata: Ucuz makine almak istiyorum. Kısımlara ayırıcı sıfatlar “bazı” ve “bir kısım” sınırlı bir miktar fikri iletmediklerinde tercüme ederken dışarıda bırakılırlar. İlettiklerinde ise, "algn", "un poco de" (_tekil_), "algunos" ve "unos" (_çoğul_) kullanılır. 242
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
"Un poco de" ve "unos", "alguno" ve "algunos"a göre daha sınırlı bir miktar veya sayı düşüncesi iletirler. Aşağıdaki birkaç örnek anlamın değişik nüanslarını açıklığa kavuşturmak üzere hesaplanmıştır-Tiene V. alfombras? Hiç halınız var mı? Tengo algn azcar para vender: Satacak biraz şekerim var. Quiere V. un poco de papel? Biraz kağıt alır mısın? Yo tengo algunas obligaciones: Bazı borçlarım var. He recibido algunos cigarros, le reservar unas cajas de los mejores: Bir kısım puro elime geçti; en iyi kaliteden birkaç kutuyu sana ayıracağım. İki veya daha fazla isimden önce gelen tek bir sıfat, aşağıdaki gibi sadece birinci ile cinsiyet ve sayı açısından uyuşur,-La nueva caldera y accesorios gust (_veya_ gustaron) mucho al cliente: Yeni kazan ve aksesuarları müşterinin çok hoşuna gitti. N.B.--Eğer bir fiil araya giriyorsa sıfat genellikle çoğuldur ve değişik cinsiyetler olması durumunda aşağıdaki gibi çoğul erildir,-Adjuntos remitimos factura y conocimiento: Ekli olarak fatura ve konşimentoyu gönderiyoruz. Sıfat iki veya daha fazla ismin ardından geldiğinde, aşağıdaki gibi çoğul halde kullanılır,-El trigo y el maz estn sostenidos: Buğday ve mısır sabit. Eğer isimler değişik cinslerdense sıfat aşağıdaki gibi çoğul eril olur,-El encaje y las guarniciones han salido caros: Dantel ve kenarlar pahalı geldi. İSTİSNA-Sıfattan önce gelen pek çok ismin hepsi çoğul ise ve hepsi birşeylere atıfta bulunuyorsa (kişilere değil), sıfat, aşağıdaki gibi, en son anılanın cinsiyetine uymaya zorlana_bilir_,-Los tornillos y las tuercas estn bien ajustados (_veya_ ajustadas): Vidalar ve somunlar iyi ayarlanmış. Bu yapıdan aşağıdaki şekillerde kaçınmak daha iyidir (1) "las tuercas y los tornillos estn bien ajustados" diyerek. (2) Eril ve dişi için aynı bitişe sahip bir sıfat kullanarak. 243
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
(3) Cümleye değişik bir dönüş vererek : "Son de buen ajuste" gibi. Dişi _nada_ (hiçbir şey) kelimesini niteleyen sıfatlar daima eril olarak kullanılırlar-Nada bueno espero de l: Ondan iyi hiçbir şey beklemiyorum. Bireylerin lakaplarına atıfta bulunan sıfatlar, aşağıdaki gibi o lakaplara sahip kişilerin cinsiyetinde kullanılırlar,-V. (Vuestra Merced'in kısaltması) es muy buen amigo: Sen çok iyi bir arkadaşsın. Bir isimden türetilen, “violeta” (eflatun), “rosa” (pembe), “chocolate” (kahverengi), vb. gibi renk sıfatları çoğul işaretini almazlar, “color de” kelimeleri aşağıdaki gibi onlardan önce kendiliğinden anlaşılır,-Guantes crema: Krem eldivenler. =Valer= (etmek, değeri olamk). _Şimdiki Zaman Haber Kipi_, Valgo. _Gelecek Zaman Haber Kipi_, Valdr, valdrs, valdr, valdremos, valdris, valdrn. _Emir Kipi_, Val _veya_ vale.... SÖZLÜK. =aceite=, petrol, yağ =aflojar=, gevşemek =ajuste de averia=, ortalama avarya =almacenes fiscales=, gümrük antrepoları =carne en salmuera=, biftek turşusu =comarca=, bölge =conceder=, vermek, tahsis etmek =cosecha=, ürün, mahsul =cueros=, hayvan derisi =exiguo=, küçük, önemsiz, zayıf =incluir=, içine katmak, eklemek =incluso=, dahil, içinde =incluyendo=, dahil =ntegro=, doğru, tam, bütün =interino=, geçici, aralık =juicioso=, makul =linones, olanes=, çimler =manteca de puerco, lardo=, domuz yağı 244
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
=pieles=, postlar =productos accesorios=, yan ürünler =sebo=, donyağı =tarjeta=, kaşağı =tasajo=, dilimlenmiş biftek =tierno=, gevrek, körpe =viajante=, ticari satış elemanı[179] [Dipnot 179: Seyyah (yolcu, turist)--Viajero.] ALIŞTIRMA 1 (67). Türkçe'ye çevirin-1. Benficas lluvias han cado en toda la comarca, y las tiernas plantas prometen abundante cosecha si siguen favorables las condiciones climatolgicas (iklimsel). 2. Las compras baratas no resultan siempre lo que se llama "gangas" (pazarlıklar) pues es necesario tambin que sean de calidad conveniente y adecuada para el mercado que se las destine. 3. He recibido una consignacin de carne en salmuera, lenguas en latas (konserve diller), tasajo, sebo, margarina, manteca de puerco (_veya_ lardo), y productos accesorios que espero poder colocar bien. 4. Me enviaron tambin un poco de aceite de margarina, heces de sebo (don yağı zırhı), hueso molido (kemik unu) y tripas de buey (öküz bumbarı) baratas. 5. Ha vendido V. algo de estas? 6. No, pero he vendido un poco de sebo. 7. No ha recibido V. cueros y pieles? 8. No, estos no pertenecen mi ramo de negocios (iş hattı). 9. Ha entrado mucho t este mes en los almacenes fiscales y adems algn caf de Costa Rica. 10. La magnfica coleccin de muestras y tarjetas para reclamo (reklam) que nos trajo ese viajante nos han gustado muchsimo. 11. El ajuste de avera y el cheque por la indemnizacin concedida van inclusos. 12. Tanto los provechos como las prdidas son exiguos (_veya_ exiguas). 13. No hay nada (de) extraordinario en que afloje el mercado. 14. V. es hombre integro y su Seora es mujer juiciosa. 245
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
15. Le tomar algunas piezas de prueba de estos linones rosa y crema pero nada de estos estampados chocolate. ALIŞTIRMA 2 (68). İspanyolca'ya çevirin-1. Bize L.&Sons üzerinde Ağustos'un 10'unda ödenecek 640 getiren bu ayın 1'indeki saygıdeğer mektubunuzu aldığımızı onaylamak zorundayız. 2. İleri taşıdı ( la vuelta). İleri getirdi (de la vuelta). 3. Esmer şekerler bir süredir oldukça hareketli (desde algn tiempo). 4. Üretici eski maddeyi üretmeyi bıraktı. 5. Z Şirketi'nin Yöneticileri içinde bulunduğumuz yılın ilk altı ayında yıllık yüzde 10 oranında bir ara (provisorio) kar payı ilan ettiler. 6. Reuter'in Paris muhabiri İngiliz Ticaret Odası tarafından Lancashire çıkarlarını ciddi şekilde etkileyen makaralara (en bobinas) sarılan ipliklerin sınıflandırmasında kısa süre önce yapılan değişiklik ile ilgili Paris'te Fransız Gümrük İdaresi'ne (Administracin de Aduanas) ciddi ibrazlarda bulunulduğunu telgraf ile bildiriyor. 7. Toplantının gözönünde bulundurduğu büyük amaç (objeto principal) daha da (el abrir nuevas vas al) ilerleme ve (y la) medeniyetin desteklenmesi idi. Bu ister istemez kılıç zoruyla kararlara daha az başvurmayı (que deberan disminuir los casos de apelar la espada) ve (y ser) mantık çözümlerine daha sık başvurmayı ima ediyordu .
246
Sıfırdan İspanyolca
AkademiPress
247