Renklerin Dünyası

1

Renklere Özet Bir Bakış Renk, ışığın göz retinasına ulaştığında, ulaşma şekline bağlı bir algılamadır. Işık maddeler üzerinde kısmen emilirken, bazen de kısmen yansıtılır. Bu da rengin çeşitliliğine sebebiyet verir.

Tüm ışık dalga boylarının gözümüz retinasına aynı anda ulaşması durumunda, biz bu ışığı beyaz olarak algılarız.

Işığın göz retinasına hiç ulaşmaması durumunda ise, biz bunu karanlık ya da siyah olarak algılarız. Çünkü gözümüz, 380 ile 780 nm arasındaki dalga boylarında olan ışıkları algılayabilmektedir. Algılayabildiğimiz ışıklar "görünen ışık” olarak tabir edilir.

Renkler, birbirleri ile karışarak ara renkleri oluştururlar.

Bu ara renkler, başka ana renklerin de tamamlayıcısı durumundadırlar. Kırmızı için yeşil, mavi için turuncu, sarı içinse mor tamamlayıcı renk işlevi görür. Renk dengesi ise, karşıt renklerin birlikte kullanılması ile elde edilir.

Renk (İngilizcede color veya colour olarak olarak iki farklı yazılış ile kullanılan kelime), kırmızı, yeşil, mavi ve diğer isimlerle adlandırılan kategoriler doğrultusunda insana özgü görsel bir algı niteliğidir.

2

Renk, renk alıcılarının spektral hassasiyetleriyle göz içinde etkileşime giren ışık spektrumlarından (dalga boylarına karşılık ışık gücünün dağılımı) türemektedir.

Renk kategorileri ve rengin fiziksel tanımı; ışık emilimi, yansıması ve yayınım spektrumları gibi fiziksel özelliklerine dayandırılır; aynı zamanda da nesneler, malzemeler ve ışık kaynaklarıyla da bağdaştırılır.

Renkler, renk boşluğu tanımlanarak belirlenmiş koordinatları vasıtasıyla sayısal olarak belirlenebilir.

Renk algısı, retinadaki farklı tip koni hücrelerinin spektral hassasiyet çeşitliliklerinden kaynaklandığı için, renkler, bu hücreleri uyardığı derece doğrultusunda tanımlanabilir ve ölçülebilir.

Rengin bu fiziksel ve psikolojik miktar ölçümü, renk görünümünün psikofizik algılamasını tam olarak açıklamamaktadır.

Renk bilimi, bazen kromatik ve kolorimetri olarak adlandırılırken, bazen de sadece renk bilimi olarak adlandırılır. Renk bilimi, insan gözü ve beyni tarafından sağlanan renk algısını, malzemelerdeki rengin kökenini, sanat alanındaki renk kuramını ve görülebilir orandaki elektromanyetik radyasyonun fiziğini (yani; ışık olarak sıklıkla bahsettiğimiz şey) kapsamaktadır.

Tarihi geçmiş

3

Renk kuramı, üç “ana” veya “ilkel” renk açısından formülleştirilmiştir -kırmızı, sarı ve mavi (RYB)- çünkü bu renklerin tüm renklerle karıştırılabilirlik yeteneği olduğuna inanılmaktaydı. Bu renk karıştırma davranışı uzun bir süre boyunca matbaacılar, boyacılar ve ressamlar tarafından tanınmıştı, ama bu karışımlar çok renksiz (sönük) olduğu için, bunlarla çalışan esnaf ana renklerin karışımları için saf pigmentleri tercih etti.

RYB ana renkler, renkli görüşün 18. yüzyıl kuramlarının temellerini oluşturmuştur. Çünkü temel algısal nitelik, fiziki renklerin tüm algılarında pigmentlerin veya boyaların fiziki karışımlarında eşit olarak harmanlanmıştır. Bu kuramlar, rengin psikolojik etkilerinin çeşitliliği, renk artimajları tarafından üretilen tamamlayıcı veya zıt tonlar arasındaki kontrastı ve renkli ışıkların gölgelerinin karşılaştırılması hususunda 18. yüzyıl araştırmacıları tarafından geliştirilmiştir. Bu fikirler ve birçok kişinin renk gözlemleri iki önemli renk kuramı belgesinde özetlenmiştir; Alman şair ve devlet bakanı Johann Wolfgang von Goethe tarafından yazılmış Renklerin Kuramı (1810) ve Fransız endüstriyel kimyacı Michel Eugène Chevreul tarafından yazılan Eşzamanlı Renk Zıtlığı Yasası (1839).

Alman ve İngiliz bilim adamları 19. yüzyılın sonlarında, renk algısının ana renklerin farklı dizini açısından en iyi şekilde tanımlandığını -kırmızı, yeşil ve mavi, viyola (RGB) - üç tek renkli ışığın katkı karışımı doğrultusunda 4

modellendiğini belirtmişlerdir.

Daha sonraki araştırmalar, retinadaki renk alıcıları veya konelerinin üç türü doğrultusundaki ışığa karşı farklı tepkiler içerisindeki bu ana renklere bağlı kalmışlardır (trikromasi). Buna dayanarak, renk karışımının veya kolorimetrinin nicel tanımı, zıt süreç kuramı gibi renk boşluğunun ve renk algısının gelişmiş modellerinin dizinleriyle birlikte 20. yüzyılın başlarında gelişmiştir.

Aynı periyot içerisinde, endüstriyel kimya, boyaların ve mürekkeplerin renk karışımında canlılığın geliştirilmesine yol açan ışığa dayanıklı sentetik pigmentlerin renk aralığını genişletmiştir. Endüstriyel kimya aynı zamanda renkli fotoğraf için gerekli olan boyaları ve kimyasal süreçleri yaratmıştır. Sonuç olarak, üç-renkli baskı, toplu basılmış medyada estetik olarak ve ekonomik olarak uygulanabilir hale gelmiştir ve sanatçıların renk kuramı, mürekkeplerde ve fotografik boyalarda en etkili ana renkleri benimsemiştir: siyah, magenta, ve sarı (CMY). (Baskıda, koyu renler, CMYK sistemi olarak bilinen siyah mürekkep ile tamamlanır, hem baskı da hem fotoğrafta beyaz kâğıt rengi tarafından sağlanmaktadır.) CMY’ nin ana renkleri, RGB’ nin ana renkleriyle ve CMY ana renklerini, retinal ana renklerden sadece bir tanesini emen madde olarak tanımlayan katkılı renk karışımlı çıkarmalı renk karışımıyla bağdaştırılmıştır; siyah sadece kırmızıyı (−R+G+B), magenta sadece yeşili (+R−G+B) ve sarı 5

sadece mavi viyolayı (+R+G−B) emmektedir. CMYK veya yöntem, renk baskısı baskı doğrultusunda renklerin geniş aralığının üretilmesinin ekonomik yöntemi olduğunu, ama turuncu, türetilmiş morlar gibi renklerin türetiminde yetersiz kaldığını eklemek önemlidir. Rengin daha geniş aralığı, Pantone’nin Hexacrome mürekkepli basım süreci (altı renk) gibi baskı süreçlerinde diğer renklerin eklenmesiyle elde edilebilir.

19. yüzyıl sanatsal renk kuramı, ya geri kalmıştır ya da Amerikan fizikçi Ogden Rood tarafından yazılan Modern Kromatik (1879), Albert Munsell tarafından geliştirilen renk atlasları (Munsell’in Renk Kitabı, 1915, bakınız: Munsell Renk Sistemi) ve Wilhelm Ostwald (Renk Atlası, 1919) gibi meslek dışı toplumlar için yazılmış bilimsel kitaplar tarafından büyütülmüştür. Önemli gelişmeler, yazılarını renk tasarım ilkelerinin deneysel veya kanıta dayalı çalışmasıyla kuramsal düşünce ile karıştıran öğretici Alman Bauhaus, Wassily Kandinsky, Johannes Itten, Faber Birren ve Josef Albers sanatçılar tarafından 20. yüzyılda sağlanmıştır. Çağdaş renk kuramı, görüntü sistemlerinin aralığını büyük ölçüde genişleten ve rengin kullanılabileceği kaynakları gösteren, dijital medya ve baskı yönetim sistemleri tarafından oluşturulan geliştirilmiş medya aralığına yön vermelidir.

Bu girişimler yoğun araştırmaların alanlarıdır; sanatsal renk kuramı, bu

6

konuyla ilgili karmaşıklığı çözmek için yeni fırsatlar sağlamak zorundadır.

Renkli ışığın karıştırılması doğrultusunda, akromatik (beyaz, gri veya siyah) ışık karışımını üretmek için ve diğer renklerin her bir tonunu iptal eden renkler olan tamamlayıcı renkleri tanımlamak için, sıklıkla Newton’un renk tekeri kullanılmıştır. Newton renklerin, tam zıt renklerin olduğu bir renk çemberi üzerinde birbirlerinin tonunu yok ettiğini bir varsayım olarak ileri sürmüştür; bu kavram ayrıntılı bir şekilde 19. yüzyılda gösterilmiştir.

Newton’un ton halkasındaki temel varsayım şöyledir: akromatik beyaz merkezdeyken, “parlayan” ve azami seviyede canlandırılmış tonlar halkanın çemberine yerleştirilmiştir.

Daha sonra, iki spektral tonun karışımının canlılığı aralarındaki düz doğru vasıtasıyla tahmin edilmiştir; üç rengin karışımı “çekimin merkezi” veya üç üçgen noktasının kitle merkezi vasıtasıyla tahmin edilmiştir. .0 Eksiltici ana renklere ve boya karışımlarından türetilen RYB renk modeline dayandırılan geleneksel renk kuramına göre, mor ile karıştırılan sarı, mavi ile karıştırılan turuncu, yeşil ile karıştırılan kırmızı eşdeğer bir gri ton üretmektedir ve bu renkler ressamların tamamlayıcı renkleridir. Bu zıtlıklar, Chevreul’ın renk zıtlığı yasasının temellerini şekillendirmektedir: Birlikte 7

görünen renkler, diğer renklerin tamamlayıcı rengiyle karıştırılmış gibi değiştirilebilir. Böylece, mavi yüzeye yerleştirilen sarı kumaşın bir parçası turuncuya boyanmış gibi görünecektir çünkü turuncu mavinin tamamlayıcı rengidir.

Maalesef ki; sanatçıların ana renkleri, ışık karışımı tarafında tanımlanan tamamlayıcı renklerle aynı değildir.

Bu uyuşmazlık, renk kuramı medya üzerinde kullanıldığında önem kazanmaktadır. Dijital renk yönetimi ekleyici ana renkler çerçevesinde tanımlanan ton halkasını kullanmaktadır (RGB renk modeli) çünkü bilgisayar ekranındaki renkler boyanın eksiltici karışımı değil; ışığın ekleyici karışımıdır.

Sanatçıların ana renklerinin hiçbir suretle işlememesinin bir sebebi kullanılmakta olan kusurlu pigmentlerin emilim eğrileri tarafından saçılması ve yoğunlaşmış renkleri değiştirmesidir. Yüksek yoğunluktaki saf kırmızı pigment, düşük yoğunluktaki magenta gibi davranabilir. Bu oluşumu mümkün olmayan mor rengin oluşmasına yol açmaktadır.

Aynı şekilde, yüksek yoğunlukta lacivert olan mavi düşük yoğunluktaki siyah gibi görünür; bu durumda yeşille karışmasına yol açmaktadır. Krom kırmızısı pigmentler önce turuncu daha sonra sarı gibi görünebilir çünkü yoğunluk azaltılmıştır.

Yeşilimsi bir renk elde etmek için bahsedilen mavinin krom kırmızısının düşük yoğunluklarını karıştırmak mümkündür. Bu durum, 8

petrol renkleriyle yapıldığında, sulu renkler ve boyalarla yapıldığından çok daha iyi işlemektedir.

Bu yüzden, bilimsel olarak yeni türetilmiş olanlar sadece spektrumun belli bölümlerinde emilim miktarının kontrol edilmesine bağlı kalırken, eğimli emilim eğrilerine ve pigmentlere dayandırılan eski ana renkler sızıntı yapmaktadır.

Doğru ana renklerin ilk sanatçılar tarafından kullanılmamasının diğer bir sebebi de onların dayanıklı pigmentler olarak bulunmamasıdır. Kimyadaki modern yöntemlere, bunların üretimi için ihtiyaç duyulmaktadır.

Sıcak ve soğuk renkler Sıcak ve soğuk renkler arasındaki fark, 18.yy sonlarından beri önemini korumaktad ır.Bu fark boyamaya dair kolorimetri veya modern renk biliminde belirtilmemiştir ama günümüzdeki tasarım uygulamalarında kullanılmaktadır. Oxford İngilizce Sözlüğünde kök bilimi vasıtasıyla tasarlandığı üzere, zıtlık, günışığı ile ilişkilendirilmiş “sıcak” renkler ile kapalı ve bulutlu havalarla ilişkilendirilmiş “soğuk” renkler arasındaki gözlemlenen doğal görüntü ışığı gibi görünmektedir. Sıcak renklerin sarı, kahverengi ve taba rengini içeren kırmızı tonları olduğu söylenmektedir; soğuk renklerin ise mavi viyola, gri gibi renkleri içeren mavi yeşilim tonları olduğu söylenmektedir. Renklerle ilgili kutuplaşmaya saplanıp kalmış tarihi anlaşmazlıklar 9

vardır ama 19.yy kaynakları, turuncu kırmızı ve yeşilimsi mavi arasındaki en yüksek zıtlığı ortaya koymuştur.

Renk kuramı, bu zıtlığa algısal ve psikolojik etkileri yüklemiştir. İç tasarımlarda ya da kıyafetlerde kullanıldıklarında, soğuk renkler geri çekilme eğiliminde olurken, sıcak renklerin daha aktif olduğu, soğuk renkler sakinleştirip rahatlatırken, sıcak renklerin izleyiciyi harekete geçirdiği ve uyardığı söylenmektedir.

Gerçekliğine göre bu etkilerin çoğu, daha yüksek canlılığa ve soğuk pigmentlerin aksine sıcak pigmentlerin daha hafif değerlerine bağlanabilir.

Böylece, insanların görsel olarak aktif psikolojik olarak uyarıcı olarak düşündüğü kahverengi koyu ve soluk sıcak renktir.

Sıcaklığı olan rengin birleşiminin döndürüldüğü kuramsal ışık yayan siyahî bedenin renk ısısıyla rengin geleneksel sıcak-soğuk birleşimini karşılaştırın. Örneğin; en sıcak yıldızlar mavi ışık ( daha kısa dalga boyu ve daha yüksek frekans ) en soğuk olan yıldız ise kırmızı ışık yayar.

Akromatik renkler Güçlü kromatikten yoksun olan bir rengin soluk, akromatik veya nötre yakın olduğu söylenmektedir. Saf akromatik renkler siyah, beyaz ve tüm gri tonlarını içermektedir. Nötre yakın olanlar ise; kahverengi, taba 10

rengi, pastel renkleri ve koyu renkleri içermektedir.

Nötre yakın olanlar herhangi bir ton ve açıklıkta olabilir.

Nötr renkler, saf bir rengin ya siyah, beyaz ile ya da gri ile karıştırılmasıyla veya iki tamamlayıcı rengin karıştırılmasıyla elde edilmektedir. Renk kuramında, nötr renkler, daha canlı renklerle kolayca değiştirilebilen renklerdir ve canlı renklerin tamamlayıcı tonu olarak görünürler. Yanına parlak kırmızı kanepe koyulan gri duvar belirgin biçimde yeşilimsi olarak görünecektir.

Siyah ve beyaz diğer renklerle en iyi şekilde birleştirilebilecek renkler olarak bilinmektedir; siyah görüntünün canlılığını ve parlaklığını arttırırken beyaz, etkiyi eşitlemek için tüm tonları göstermektedir.

Renklendirmeler ve gölgelendirmeler Renkli ışıkla (ekleyici renk modelleri) karıştırıldığında, spektral olarak dengelenmiş kırmızının, yeşilin ve mavinin (RGB) akromatik karışımı siyah veya gri değil daima beyazdır. Boya karışımlarındaki pigmentler gibi renklendiricileri karıştırdığımızda, üretilen renk, renk parlaklığında veya canlılığında, daima ana renklerden daha koyu ve düşüktür. Bu, karma renkten nötr renge — gri veya siyakın bir renge doğru hareket eder.

Işıkların parlaklıklarını veya enerji seviyelerini ayarlayarak daha parlak veya daha donuk hale getirilebilir; boyamada, açıklık beyaz, siyah veya rengin tamamlayıcısı ile karıştırılarak ayarlanmaktadır.

11

Boya rengini koyulaştırmak için siyah eklemek — gölgelendirme olarak adlandırılan rengi üretmek— veya rengi açmak için beyaz eklemek — renklendirme olarak adlandırılan rengi üretmek ressamlar arasında kullanılan en sık yöntemdir. Bununla birlikte, anlatımsal boyamalar doğrultusunda daima en iyi yöntem değildir çünkü başarısız sonuç tonlamada elde edilmek istenen rengi değiştirir. Örneğin; bir rengi siyah ekleyerek koyulaştırmak sarı, kırmızı ve turuncu gibi renklerin spektrumun yeşilimsi veya mavimsi kısmında değişimlere sebep olabilir. Bir rengi beyaz ekleyerek açmak ise kırmızı ve turuncu ile karıştırıldığında mavi renkte değişimlere sebep olabilir. Eğer ekleyici renkler ana renklerden daha koyu ise, tonda değişiklik yapmadan rengi nötrleştirmek için yapılan diğer uygulama renk koyulaştırıldığında, onun zıt veya tamamlayıcı rengini ( örn: morumsu- kırmızı, sarımsı- yeşil) kullanmaktır. Bir rengin tonu açılmak istendiğinde, bu ton değişimi, ana renklerin olduğu çizgideki karışımın tonunu vermek için en yakın rengin az miktarının eklenmesiyle doğrulanabilir. (örn: kırmızı ve beyaz rengin karışımı için az miktar turuncu eklemek, spektrumun sonundaki maviyi değiştirmek için bu karışımın eğilimini doğrulayacaktır).

Ayrık ana renkler Boyamada ve diğer görsel sanatlarda, iki boyutlu renk tekeri veya üç boyutlu renk cisimler, renkler arasındaki 12

esas ilişkileri yeni başlayanlara öğretmek için bir araç olarak kullanılmaktadır. Belirli bir renk modelinde renklerin düzenlenmesi modelin amacına dayanmaktadır: bazı modeller insanın renk algısına dayanan ilişkileri göstermektedir, oysa diğerleri, bilgisayar görüntüsü veya boyaların dizini gibi belirli ortamların renk karıştırma özelliklerine dayandırılmaktadır.

Bu sistem çağdaş ressamlar arasında hala popülerdir çünkü bu, ton çemberindeki yakın renklerin daha canlı karışımlar ürettiği Newton’un geometrik kuralının basitleştirilmiş sürümüdür. Bununla birlikte, var olan modern boya aralığının yanı sıra, birçok sanatçı, uygulamalı sebeplerin çeşitliliğini tasarlamak için paletlerine daha çok boya eklemektedir. Örneğin, sanatçılar, karıştırılabilir tam uzamı genişletmek için kırmızı, mor ve/veya yeşil boya ekleyebilirler ve bir veya birden fazla koyu rengi (sarı toprak rengi veya kavrulmuş kahverengi gibi toprak renkleri) kullanabilirler çünkü bunlar ön karışımlı renkle uyumludur. Yazıcılar nokta mürekkepli renkleri (ticari marka) CMYK paletini çoğaltır.

Renk uyumu ve renk anlamı “Hoşa giden etkileyici bir tepkiyi üretmek için beraber gibi görünen renklerin uyum içinde olduğu söylenmektedir.” Ayrıca, renk uyumu; içeriksel, maddi ve algısal faktörlerin yanı sıra, kişisel farklılıkları ( yaş, 13

cinsiyet vb.), kültürel ve sosyal farklılıkları içeren farklı faktörlerin aralığından etkilenebilecek renklere verilen tepkiler bakımından kısmen yanıltıcı bir kavramdır.

Sonraki kavramsal model, renk uyumuna karşı bu yaklaşımı örneklendirmektedir: Renk uyumu, renk/ler (Col 1, 2, 3, …, n) ve pozitif estetik renkleri etkileyen faktörler arasındaki etkileşimin işlevidir(f): Yaş, cinsiyet gibi kişisel farklılıklar (ID), kişilik ve duygusal durum; kültürel deneyimler (CE), çevre aydınlatmasını ve düzenlemesini içeren yaygın içerik (CX); yaygın sosyal akım açısından algısal etkiler (P) ve zamanın etkileri (T) aracılık etme.

Ek olarak, insanın 2.8 milyonun üzerinde farklı tonu algılayabileceği verilmiştir. olası renk birleşimlerini sayısının, kestirimci renk uyumu formüllerinin temel olarak hatalı olduğu anlamına geldiği ortaya atılmıştır.Buna rağmen, birçok renk kuramcısı, pozitif estetik tepkiyi veya “renk uyumunu” belirlemek veya tahmin etmek için renk birleşimleri doğrultusunda formüller, ilkeler veya kılavuzlar tasarlamıştır. Renk tekeri modelleri, renkler arasındaki ilişkiyi belirlemek için ve renk birleştirme ilkeleri veya kılavuzları için temel olarak kullanılmıştır. Bazı kuramcılar ve sanatçılar, tamamlayıcı rengin yan yana diziliminin renk uyumunun yanı sıra görsel gerginlik algısı ve güçlü bir zıtlık üreteceğine inanırken, diğerleri de benzer renklerin yan yana diziliminin pozitif estetik tepkiyi 14

oluşturacağına inanmaktadırlar.

Renk birleştirme ilkeleri, renk tekeri modelinde birbirlerine bitişik renkler (benzer renkler) tek tonlu, tek renkli renkleri üretme eğilimindedirler ve bazı kuramcılar bunlardan “basit uyumlar” olarak bahsetmektedirler. Ek olarak, ayrık tamamlayıcı renk şemaları benzer tonlar ile esas tamamlayıcı renk aralığını tanımlamaktadır. Üçlü renk şeması, renk teker modelindeki hemen hemen paralel üç rengi benimsemektedir.

Feisner ve Mahnke, detaylı renk birleştirme ilkelerini sağlayan yazarlar arasındadır.

Renk birleştirme formülleri ve ilkeleri bazı yönlendirmeler sağlamaktadır ama uygulamalı kullanımı kısıtlandırmaktadır. Bu durum, verilen herhangi bir durumda, ayarda ve içerikte renklerin nasıl algılandığını etkileyecek bağlamsal, algısal ve maddi faktörlerin etkisinden dolayıdır.

Bu tür formüller ve ilkeler beğenilere, hayat tarzlarına ve müşterinin veya izleyicinin kültürel normlarına dayanan dış görünüş, iç ve grafik tasarımlarında kullanışlı olabilir. İlk Yunan filozofları, birçok kuramcı, renk birleşmelerini ve özel renklerin belirli çağrımsal anlamlarını tasarlamıştır. Ayrıca, çağrımsal renk birleşimleri ve renk simgeciliği kültüre bağlı olma eğilimindedir ve farklı içerik ve koşullar karşısında çeşitlenebilir. Örneğin; kırmızı, heyecan, uyarıcı, şehvet, romantik ve kadınsı gibi çağrımsal ve sembolik anlamlara gelebilirken şansın

15

ve tanrının sembolü olarak; hatta tehlikenin sinyali olarak algılanabilir.

Bu tür renk birleşimleri öğrenilme eğilimindedir ve kişisel ve kültürel farklılıklar veya içeriksel, maddi veya algısal faktörler olmadan öğrenilmez. Renk simgeciliği ve renk birleşimleri oluşurken, onların varoluşu, renk psikolojisi için kanıta dayalı bir destek sağlamaz ve renklerin iyileştirici özelliklere sahip olduklarını iddia eder.

Geçerli konumlar Renk kuramı, özel medyanın renk görüntüsünü nasıl etkilediğinin belirgin açıklamasını geliştirmemiştir: renkler daima soyut olarak tanımlanmıştır ve renklerin mürekkep mi boya mı, yağlı boya mı sulu boya mı, şeffaf mı yansıtıcı mı, bilgisayar görüntüsü mü film sahnesi mi olduğu konuyla ilgili olarak düşünülmemiştir.

Josef Albers, saydamlık yanılmasındaki yakın zıtlık ve renk canlılığının etkilerini incelemiştir ama bu kural dışındadır.

Ekleyici renk Ekleyici renk modeli, ışık kaynağından veya bazı türlerin parlaklığından doğrudan emilen ışığı kapsamaktadır.

Ekleyici renklerle yeniden türetme işlemi, diğer renkleri üretmek için genellikle kırmızı, yeşil ve mavi ışığı kullanmaktadır. Bu katkı maddesi içeren an renklerin 16

birini eşit miktardaki diğeriyle birleştirmek ikinci katkı renkleri, siyah, magenta ve sarıyı üretir. Üç ana ışığın (rengin) eşit yoğunluklarda birleştirilmesi beyazı üretmektedir.

Her bir ışığın (rengin) parlaklığını çeşitlendirmek, bu üç ışığın (rengin) tam uzamını meydana getirir.

Bilgisayar ekranları ve televizyonlar katkı ışığının en yaygın şeklidir. Renkli pikseller ekranda üst üste gelmez, ama yeterli uzaklıktan bakıldığında, piksellerden gelen ışık retina üzerine üst üste gelmek için yayılır. Katkı ışığının diğer bir yaygın kullanımı oyunlar, konserler, sirk gösterileri ve gece kulüpleri gibi yapay ışıklandırılmış mekanlarda kullanılan yansıtma ışıklarıdır.

Karıştırılmış katkı renkleri, insanların her gün karşılaştığı gözde oluşan rengi yayılma yerine yansımayla oluşturan pigmentlerin, boyaların, mürekkeplerin ve diğer maddelerin eksiltici renk sistemlerin mantığının dışındadır. Örneğin, eksiltici renk sistemlerinde, yeşil sarı ve mavinin birleşimidir; katkı renklerinde, kırmızı + yeşil = sarı ve sade olmayan bir karışım yeşili ortaya çıkaracaktır. Gözün rengi belirleme yöntemi sonucunda renk ışığın niteliklerini taşımaz.

Yaklaşık olarak 580nm dalga boyunda olan sarı ışık ile kırmızı ve yeşil ışıkların karışımı arasında büyük bir farklılık vardır. Bununla birlikte, her ikisi de aynı

17

durumda gözleri uyarmaktadır, böylece bu farklılığı fark edemeyiz. (bakınız: göz (sitoloji), renkli görüş).

James Clerk Maxwell’i katkı renklerinin babası olarak görülmektedir. Maxwell’in Thomas Sutton adında bir fotoğrafçısı vardı; ve o fotoğrafçı, siyah beyaz bir film üzerine üç kez önce kırmızı sonra yeşil ve daha sonra mavi renkleri lenslerin üzerine sürerek fotoğraf çekti. Bu çekilen üç siyah beyaz resim geliştirildi ve daha sonra üç farklı resimlerinde kullanılan kırmızı, yeşil ve mavi renk filtreleri ile uyum sağlayan projektörlerle bir ekran üzerine yansıtılmıştır. Sıralamaya koyulduğunda, bu üç fotoğraf (siyah-kırmızı resim, siyah –yeşil resim ve siyah- mavi resim) tam renkli resim şeklini aldı böylece katkı renklerinin ilkeleri örneklendirilmiştir.

Sonraki akis şeması sürecin örneklerini adım adım göstermektedir.

Işık kaynağı iki farklı projektörden yayılan orta dalga boyları veya yeşil ve uzun dalga boyu veya kırmızı.

Yansıtma Ekranı Hem orta hem de uzun dalga boyları ışığın başlangıcını ekran a yansıtmaktadır.

Retina Orta ve uzun dalga boyları retinadaki M ve L konelerini harekete geçirmektedir.

18

Beyin Beyin orta ve uzun siyallerin eşit miktarını sarıya çevirir.

Bu süreci tam olarak anlamak için, soluk renklerin kırmızı, yeşil ve mavi yerine siyah magenrta ve sarı kullanarak nasıl elde edildiği gösterilmelidir.

Işık kaynağı İki farklı projektörden yayılan siyah veya SM ve sarı veya ML. Yansıtma ekranı Hem SM hem de ML ışığın başlangıcını ekrana yansıtmaktadır.

Retina Biraz kısa, orta ve biraz da uzun dalga boyları retinadaki ışığın üzerindeki koneleri harekete geçirmektedir.

Beyin Beyin, konelerdeki uzun, kısa, orta dalga boylarından gelen sinyalleri alır ve onları açık yeşile çevirir.

Eğer arka yüzey siyah değilse, sinyalleri soluk yeşile çevirir.

Eksiltici renk Eksiltici renk modeli, renklerin tüm aralığını oluşturmak için, boyaların, mürekkeplerin ve diğelerinin yansıtılmasıyla ve ışığın bazı dalga boylarının çıkarılmasıyla ( yani, emilmesiyle) ortaya çıkan doğal renklendiricilerin karışımını açıklamaktadır. Yüzeyin 19

gösterdiği renk, elektromanyetik spektrum renklerinin görülebilir olanlar tarafından yansıtılan renklere dayanmaktadır.

Eksiltici renk sistemleri ışıkla büyük ihtimalle beyaz ışıkla başlamaktadır. İzleyici ile ışık kaynağı veya yansıtıcı yüzey arasındaki renkli mürekkepler, boyalar veya filtreler verdiği rengin ışığın dalga boylarını eksiltmektedir. Eğer gelen renk beyazsa, görme mekanizmamız dengelemeyi daha iyi sağlamaktadır ama mükemmeli yakalayaz. Görme mekanizmamız yüzeyin “doğru” renginin kusurlu etkisi verilir.

Ekleyici renk sistemleri ise ışıksız (siyah) başlamaktadır. Çeşitli dalga boylarının ışık kaynakları renk yapımı için birleşirler. Sistemin her iki türünde, üç ana renk, tam aralığı belirgin bir şekilde veren göz içindeki kone hücrelerinin üç türü tarafından algılanan insanın üçrenkli görüşünü uyarmak için birleştirilmiştir.

Dalga boyu emilimi Sonraki akis şeması sürecin örneklerini adım adım göstermektedir.

Işık kaynağı S M kaynağından yayılır.

20

L

Beyaz

ışık

ışık

Siyan Mürekkep S M — Siyah mürekkep kalanların aralarından geçmesine izin veren uzun dalga boylarını emer.

Sarı mürekkep — M L Sarı mürekkep kalanların arasından geçmesine izin veren kısa dalgaları emer ve kalan dalga boyları yeşil ve ortadır.

Kağıt S M L kağıdın tersini yansıtır.

Orta dereceli dalga boyları

Sarı mürekkep — M L Orta dereceli dalga boyları sarı mürekkebin arkasından geçer.

Siyan mürekkep S M — Orta dereceli dalga boyları siyah mürekkebin arkasından geçer.

Retina S M L Orta dereceli dalga boyları retinadaki M konelerini harekete geçirir.

Beyin S M L Beyin gelen sinyalleri yeşile çevirir.

M

konelerinden

Bu süreci tam olarak anlamak için, kırmızı, yeşil ve mavi kullanılarak siyahın nasıl elde edildiği gösterilmelidir.

Işık kaynağı S M kaynağından yayılır.

21

L

Beyaz

ışık

ışık

Yeşil mürekkep — M — Yeşil mürekkep orta dereceli dalgaların arasından geçmesine izin veren kısa ve uzun ışığı emer.

Kırmızı mürekkep — — L Kırmızı mürekkep uzun ışığın arasından geçmesine izin veren kısa ve orta dereceli dalga boyunu emer. Bununla birlikte, aradan geçenlerden kalan uzun dalga boyları yoktur ve ışığın tüm ü emilmektedir.

RYB RYB (Kırmızı, Sarı, Mavi), karıştırılan pigmentlerin karıştırılması için kullanılan eksiltici ana renklerin standart dizinidir. Bu, sanatta, sanat eğitiminde özellikle de ressamlık eğitiminde kullanılır.

Kırmızı, sarı ve mavi standart renk tekerinin ana renkleridir. Viyola (veya mor) turuncu ve yeşil (VOG) gibi ikinci renkler, kırmızı-mavi, kırmızı-sarı ve mavisarı renklerinin eşit miktardaki karışımları tarafından şekillenen diğer bir üçlüyü oluşturmaktadır.

RYB ana renkleri, pigmentlerin veya boyaların fiziksel karışımında harmanlanmış temel algısal özellikler olarak 18.yy’daki renkli görüş kuramlarının temeli olmuştur.

Bu kuramlar renklerin psikolojik etkilerinin çeşitliliğinin ve özellikle de, renkli ışıklardaki zıt gölgelerde renk artimajı tarafından üretilen “tamamlayıcı” veya zıt tonlar 22

arasındaki kontrastının 18.yy’daki araştırmacıları tarafından geliştirilmiştir. Alman şair ve devlet bakanı Johann Wolfgang von Goethe tarafından yazılmış Renklerin Kuramı (1810) ve Fransız endüstriyel kimyacı Michel Eugène Chevreul tarafından yazılan Eşzamanlı Renk Zıtlığı Yasası (1839).

CMYK baskı işlemi Birçok renk baskısında, kullanılan ana renk mürekkepleri siyah, magenta ve sarıdır. siyah kırmızının tamamlayıcısıdır yani siyah kırmızıyı emen bir filtre gibi davranmaktadır. Kağıda uygulanan siyanın miktarı, kırmızı rengin ne kadar gösterileceğini kontrol edecektir.

Magenta yeşilin, sarı da mavinin tamamlayıcısıdır. Üç mürekkebin farklı miktarlarda birleştirilmesi renklerin geniş aralığını oluşturabilir; siyah mürekkebin alt tonlaması kullanılmasına rağmen, bu sanat eserlerinin nasıl toplu üretildiğidir. Bu karışım, CMYK olarak adlandırılır. İki renk karıştırma çeşidi vardır: Ekleyici ve Eksiltici.

Her iki durumda da üç ana renk, üç ikinci renk ( üç ana rengin ikisinin eşit miktarlarda karıştırılmasıyla elde edilen renk) ve bir tane de üç ana rengin birleştirilmesinden elde edilen üçüncü renk vardır.

Ekleyici Karışımlar

23

Renklerin ekleyici karışımı genellikle ışığın karma renklerini içermektedir. Renklerin ekleyici karışımında, üç ana renk vardır: kırmızı, yeşil ve mavi. Renklerin yokluğunda veya hiçbir renk gösterilmediğinde, sonuç siyahtır. Eğer üç ana renk gösterilirse, sonuçbeyaz olur.

Kırmızı ve yeşil birleştirildiğinde, sonuç sarı olur.

Kırmızı ve mavi birleştirildiğinde, sonuç magenta olur.

Ekleyici karışımlar, televizyonlarda ve bilgisayar ekranlarında sadece üç ana rengi kullanarak oluşturulan geniş renk aralığını üretmek için kullanılır.

Eksiltici karışımlar Eksiltici karışımlar optik filtreler gibi kalan renkler tarafından yapılmaktadır. Eksiltici karışımlardaki üç ana renk sarı, magenta ve siyandır. Renklerin eksiltici karışımında, renk yokluğu; beyazı, üç ana rengin tümünün olması siyahı oluşturmaktır. Renklerin eksiltici karışımında ikinci renkler, ekleyici karışımlardan elde edilen ana renklerle aynıdır. Eksiltici karışım, boya yapılacağı zaman ve mürekkep renklerinin küçük renklerinin birleştirerek kağıda basıldığında renk çeşitliliği yaratmak için kullanılmaktadır. Pigmentlerin karışımı, harika bir eksiltici renk karışımı üretmez çünkü eksiltilen renklerden gelen bazı ışıklar hala yansıtılmaktadır. Bu, ideal bir filtre ile elde edilebilecek renk ile karşılaştırıldığında daha koyu bir renk ve desatüre ile sonuçlanır.

24

Görme gücünün önemi Kırmızı ve yeşilin birleşiminden sarı yapılması veya mavi ve sarıdan beyaz üretilmesi gibi ekleyici renk karışımları, sarı boya ve siyah boyanın birleştirilmesi sonucu ortaya çıkan yeşil boya örneğinin olduğu sağduyu gözlemine ters düşmektedir. Bu durumda, kişi, göze ulaşan ışığın dalga boylarının, sıklıkla daha sezgisel eksiltici işlemler yoluyla seçildiğini anlamalıdır: örneğin, siyah boya gözümüze siyah gibi görünür çünkü siyah tüm kırmızı dalga boylarını emer. Ve sarı boya da gözümüze sarı olarak görünür çünkü o da tüm mavi dalga boylarını emer. Beyaz ışık siyah ve sarı birleşiminin üzerine düşerse, gözümüze yeşil olarak yansıtılır.

Ana renkler Ana renkler, renklerin yararlı aralığını oluşturmak için birleştirilebilecek renklerin dizinidir. İnsanların kullanabileceği üç ana renk vardır; çünkü insanın renkli görüşü üçrenklidir.

Birbiri üzerine geçmiş yansıtılmış ışıklarda veya CRT görüntülerinde, renklerin ekleyici birleşimi için kullanılan ana renkler kırmızı, yeşil ve mavidir.

Baskılama gibi ortamlarda pigmentlerin ve boyaların karışımında, renklerin eksiltici birleşimi için her ne kadar kırmızı, sarı ve mavi sanatçılar arasında popüler olsada, normalde kullanılan ana renkler siyah, magenta 25

ve sarıdır. ( Bakınız: RGB renk modeli, CMYK renk modeli ve ana renkler dizininin en popüler olanı RYB renk modeli) Ana renklerin seçimi yapaydır, örneğin; ilk renk fotografik işlem, özrenkser tipik olarak turuncu, yeşil ve viyola renklerini kullandı. Bununla birlikte, renklerğin negatif miktarlarına izin verilirse, tam uzam ana renklerin seçimi tarafından kısıtlanacaktır. İki ana rengin birleşimi ikinci bir renk oluşturmaktadır.

Yaygın olarak kullanılan ekleyici ana renkler, en çok kullanılan eksiltici ana renklerin ikinci renkleridir.

Renk, Dalga Boyu, Frekans ve Işık Enerjisi Renk

(nm)

(THz)

(eV) (m−1) (kJ mol−1)

Kızılötesi

>1000

<300

<1.00

Kırmızı

700

428

1.43

1.77

171

Turuncu

620

484

1.61

2.00

193

Sarı

580

517

1.72

2.14

206

Yeşil

530

566

1.89

2.34

226

Mavi

470

638

2.13

2.64

254

Mor

420

714

2.38

2.95

285

Yakın ultraviyole

300

1000

3.33

4.15

400

Uzak ultraviyole

<200

>1500

>5.00 >6.20 >598

26

<1.24 <120

Elektromanyetik radyasyon, rengin dalga boyları (veya frekansı) ve yoğunluklarıyla tanımlanabilir. Dalga boyu, görülebilir spektrum kapsamında olduğunda (insanın algılayabileceği dalga boyu aralığı yaklaşık olarak 390 nm ile 750 nm’dir), “görülebilir ışık” olarak bilinmektedir.

Birçok ışık kaynağı, farklı dalga boylarındaki ışığı emmektedir; kaynağın spektrumu, her bir dalga boyu üzerindeki yoğunluğun dağılımı demektir. Gösterilen yönden göze ulaşan ışık spektrumu, yöne göre renk hassasiyetini belirlese de, olası spektral birleşimler renk hassasiyetlerinden fazladır.

Spektral renkler Gökkuşağının spektrumdaki bilinen renkleri – Isaac Newton tarafından 1671 yılında görünüm ve görünme için Latin kelimeler kullanılarak isimlendirilmiştir – saf spektral ve tek renkli renkler haricindeki, tek dalga boyunun görülebilir ışıkları tarafından üretilebilen tüm renkleri içermektedir. Sağdaki tablo, çeşitli saf spektral renklere yönelik yakın frekansları ( terahertz) ve dalga boylarını (nanometre) göstermektedir. Dalga boyları havada veya hava boşluğunda ölçülmektedir (Bakınız: refraksiyon). Renk tablosu, kesin bir liste olarak değerlendirilmemelidir. Saf spektral renkler aralıksız spektrumu şekillendirmektedir ve farklı renklerin dilsel olarak nasıl bölündüğü medeni ve tarihi olumsallık 27

sorunudur (her ne kadar tüm insanların renkleri aynı şekilde algıladığı gösterilse de). Genel liste, altı ana renk bandı tanımlamaktadır: kırmızı, turuncu, sarı, yeşil, mavi ve mor. Newton’un kavramında ise, bunlara yedinci olarak mavi ve mor arasındaki çivit rengi eklenmiştir.

Optik bilimci Hardy ve Perrin, çivit rengini 446 nm ve 464 nm dalga boyu arasına kaydetti. Üzerinde düşünülen şartlara ilişkin olarak, spektral bir rengin yoğunluğu, rengin algılanmasını oldukça değiştirebilir. Örneğin, yoğunluğu düşük turuncu-sarı renklerin karışımından kahverengiyi ve yoğunluğu düşük olan sarı-yeşil renklerin karışımından ise, zeytin yeşili rengini elde ederiz. Spektral olmayan renklerin tartışmasını incelemek için aşağıya bakınız.

Nesnelerin Rengi Bir nesnenin rengi, hem nesnenin etrafındaki fiziğe, hem de algılayan göz ve beynin özelliklerine dayanmaktadır.

Fiziksel olarak; nesnelerin, normal olarak özel ışıklandırma spektrumuna ve yüzeyin yansıtıcılık özelliklerine, bunun yanı sıra potansiyel olarak ise aydınlatma açısı ve görüş açısına dayanan yüzeylerinden bırakılan ışığın rengini taşıdıkları söylenebilir. Bazı nesneler sadece ışığı yansıtmakla kalmaz, aynı zamanda rengine katkıda bulunan ışığı yayar veya emer. İzleyicinin nesnenin rengini algılaması sadece nesnenin yüzeyinden bıraktığı ışığın spektrumuna değil, aynı zamanda bağlamsal işaretlerin sunucusuna da 28

dayanmaktadır. Bu yüzden renk konstant ile ilişkili olarak algılanma eğilimindedir, yani bu görünen açı, ışık spektrumunun serbestliği anlamına gelmektedir. Bu etki, renk sabitliği olarak bilinmektedir.

Fiziğin bazı genellemeleri algısal etkileri göz ardı edilerek çizilebilir: • Mat bir yüzeye gelen ışık ya speküler (yani dağınık saçılma ile yansıma) yansıma (yani ayna gibi yansıtma) şeklinde yansıtıldı ya da emildi – veya bunların bazı birleşimi haline getirildi.

• Speküler bir şekilde yansımayan mat nesneler (genelde pürüzlü yüzeylere sahiptirler) renklerini daha az veya daha çok yaydıkları ışığın dalgası doğrultusunda belirler (yayılmayan ışık emilmektedir).

Nesne tüm dalga boylarını yayarsa, beyaz görünür, eğer tüm dalga boylarını emerse, siyah görünür.

• Farklı dalga boylarının ışıklarını farklı etkilerle yansıtan mat nesneler, bu farklılar tarafından belirlenmiş renklere boyanmış bir aynaya benzer. Çarpan ışığın bazı parçalarını yansıtıp geri kalanını emen nesne siyah görünebilir, aynı zamanda da az da olsa yansıtıcı olabilir; örnekler emay veya vernikli bir tabakayla kaplanmış siyah nesnelerdir.

29

• Işığı yayan nesneler ya saydamdır ya da yarı saydamdır. Eğer farklı açılardan gelen çeşitli dalga boylarının ışığını emerlerse (veya yansıtırlarsa), nesne, emilen (veya yansıyan) ışığın yapısı tarafından belirlenmiş renge boyanmış gibi görünür.

• Nesneler kendi kendilerine ürettikleri ışığı yansıtmak ve yaymak yerine emebilirler. Girdikleri kimyasal tepkime (kimyasal ışıldama olarak adlandırılan olgu) sonucundan veya diğer sebeplerden (bakınız: Fosforlama ve Işık kaynakları listesi) kaynaklanan yüksek ısılarından (göz kamaştırıcı olduğu söylenen) dolayı böyle yapabilirler.

• Nesneler ışığı emebilirler ve bunun sonucu olarak farklı özelliklere sahip ışığı yayarlar. Daha sonra bunlar floresan (ışık emilirken yayılırsa) veya fosforsan (ışık emilme işlemi bittikten sonra bile yayılırsa, kimyasal tepkimelerden dolayı emilen ışık için genellikle bu sürece başvurulur) olarak adlandırılır. Özetlemek gerekirse, nesnelerin rengi, tüm faktörleri nesnenin yüzeyinden ayrılan ışıktaki dalga boylarının karışmasına katkıda bulunan yüzey özelliklerinin, iletme özelliklerinin, yayma özelliklerinin karmaşık bir sonucudur.

Algılanan renk, renk sabitliği olarak bilinen etki vasıtasıyla, algılayan göz ve beyinin diğer 30

karakterleriyle, nesnenin renk özellikleriyle ve ortam ışıklandırılmasının yapısı tarafından uygun hale getirilir.

ALGI Renk Görüsü Teorileri •

Üç Renk Teorisi

•

Karşıt Süreç Teorisi

ÜÇ RENK TEORİSİ Yukarıda sözü geçen üç renk teorisi, görsel sistem adaptasyonun uygun durumlarında olduğunda, kesinlikle doğrudur. Aslında, görsel sistem etrafındaki değişimlere sürekli uyum sağlamaktadır ve aydınlatmanın etkisini azaltmak için faaliyet alanındaki çeşitli renkleri karşılaştırmaktadır. Faaliyet alanı ışık kaynaklarındaki farklılık makul bir oranda kaldığı müddetçe; önce bir ışıkla, daha sonra başka bir ışıkla aydınlatılırsa, faaliyet alanındaki renk diğerlerine nazaran sabit olarak görünür.

Bu durum üzerinde 1970’li yıllarda Edwin Land tarafından çalışmalar yapıldı ve bu durum onun renk sabitliğinin retineks kuramının ortaya çıkmasına yol açtı.

Hem yukarıda söz geçen olgu açıklanmaktadır, hem de renk görünümü ve kromatik adaptasyonların modern teorisiyle tasarlanmış matematiksel model bilinmelidir.

Görüşün üçrenkli kuramını açığa çıkarmaya gerek yoktur, ama görsel sistemin görünen çevresindeki 31

değişikliklere nasıl uyum sağladığı anlayışıyla bu durum geliştirilmelidir.

KARŞIT SÜREÇ TEORİSİ •

Varsayılan üç bağımsız alıcı türü

• Üç alıcı sınıfının da bir çift karşıt renk sürecinden meydana geldiği varsayılır.

•

Beyaz-siyah, yeşil- kırmızı, mavi- sarı alıcı

Bu üç çift her tür renk kombinasyonu üretebilir.

• Bu üç çift için, iki tip kimyasal reaksiyonun bulunduğu retinada üç tür kimyasal mevcuttur.

•

Adv- görüntü sonrası etkiyi ifade eder.

• Göz, kromatik duyarlılıktaki ani ve sürekli değişikliği fark etme becerisine sahiptir.

•

Üç olgu gün yüzüne çıkar.

•

Ardıl tezatlık

•

Eş zamanlı tezatlık

•

Renk sabitliği

• Ardıl tezatlık: Renkli bir nesneye baktıktan sonra oluşan imgenin negatif yansıması.

32

• Önceden görülen renk alanlarının (“uyarıcı alanlar”), halihazırda bakılan test alanının görünüşüne etkisi • Eş zamanlı tezatlık: Kromatik duyarlılıkta anlık değişiklik • çevreleyen renklerden dolayı renk tonundaki bir değişiklikle tanımlanır.

• Bir nesne, çevresindeki renklerle ne kadar zıt düşerse, görünürlüğü o kadar artar.

• Bir renk, tamamlayıcı bir renk ya da daha açık bir tonla çevrelendiğinde, koyu renk bir arka plana oranla, daha parlak algılanır.

• Renk Sabitliği: Nesnelerin kendilerini renkli olarak düşündüğümüzden dolayı olur. Gözün algıladığı ışık değişse bile, nesnenin rengi aynı gibi görünür.

Renkli Görüş Kuramlarının Gelişimi Aristotle ve diğer eski bilim adamları renkli görüşün ve ışığın yapısını yazmalarına rağmen, ışığın renk hassasiyetinin kaynağı olarak belirlendiği Newton kuramına kadar kabul görmemiştir.

Goethe, Renklerin Kuramı kitabını 1810 yılında piyasaya sürdü. 1801 yılında Thomas Young, herhangi bir rengin üç ışığın birleşimiyle eşleştirilebildiği gözleme 33

dayanan üçlü renk kuramını ileri sürdü. Bu kuram, James Clerk Maxwell ve Hermann von Helmholtz tarafından geliştirildi.

Young' ın renk hassasiyeti kuramı, Maxwell bu kurama dikkat çekene kadar fark edilmemiştir.

Helmholtz gibi, Ewald Hering da renk kuramının zıt sürecini geliştirmiştir ve renk körlüğünün ve artimajın zıt çiftlerden kaynaklandığını (kırmızı-yeşil, mavi-turuncu, sarı-mor, siyah-beyaz) belirtmiştir.

En sonunda, bu iki kuram 1957 yılında, retinal sıralamanın üçlü renk ile uyumlu olduğunu gösteren bilim adamları Hurvich ve Jameson tarafından birleştirilmiştir.

Uluslararası Aydınlatma Komisyonu (CIE) olarak bilinen uluslararası uzmanlar grubu, gözlemlenebilir renklerin alanını detaylarıyla açıklayan ve her birine üç sayı değeri veren matematiksel bir renk modeli geliştirmiştir.

Göz Rengi İnsan gözünün renkleri ayırt etme yeteneği, farklı dalga boylarının ışığına karşı retinadaki farklı hücrelerin çeşitli hassasiyetlerine dayandırılmaktadır. Üç renkli insanlarda, retina renk alıcı hücrelerin ve konilerin üç tipini içermektedir. Diğerlerine nispeten 34

biraz daha farklı olanı, 420 nm civarındaki dalga boyunda kaydedilen, mor olarak algıladığımız ışığa karşı en duyarlı olanıdır; bu türün koneleri, kısa dalga boyu koneleri, S koneleri veya mavi koneler olarak adlandırılır. Geriye kalan diğer iki tip, genetik ve kimyasal olarak yakinen ilişkilidir. Bazen uzun dalga boyu, L koneler veya kırmızı koneler olarak adlandırılan bunların ikinci tipi, 564 nm dalga boyu civarında kaydedilen, yeşilimsi sarı olarak algıladığımız ışığa karşı en duyarlı olanıdır. Diğer yandan orta dalga boyu koneleri, M koneler ve yeşil koneler olarak bilinen diğer bir tip ise, 534 nm civarındaki dalga boyunda kaydedilen, yeşil olarak algıladığımız ışığa karşı hassasiyet göstermektedir.

Dalga boyu derlemesi ne kadar karmaşık olursa olsun ışık, göz tarafından üç renk bileşenine indirgenmektedir.

Görüş alanındaki her bir konum için, konelerin üç tipi, uyarılanların her birine dayandırılan üç sinyale sebep olur. İnsan gözü 10 milyon farklı rengi ayırt edebilir.

Konelerin her biri, doğrultusundaki dalga boylarının işlevi olarak oluşan tepki eğrisine sahiptir. Eğriler üst üste geldiğinden dolayı, bazı üçtürsel bileşenler, gelen ışık bileşiminde oluşmamaktadır. Örneğin; sadece orta dalga boyundaki (yeşil olarak adlandırılan) koneleri uyarmak mümkün değildir; diğer koneler aynı zamanda 35

olan bazı aşamalarda kaçınılmaz bir şekilde uyarılmaktadır. Olası üçtürsel bileşenlerin tüm dizisi insanın renk alanını belirler. İnsanın tahminen 10 milyon farklı rengi ayırt edebildiği düşünülmektedir.

Göz içerisindeki ışığa karşı duyarlı hücrenin diğer tipi; bağlama çubuğu farklı bir tepki eğrisine sahiptir. Normal durumlarda, yeterince parlaklığa sahip olan ışık, koneleri uyardığında; bağlama çubuğu görmede hiçbir biçiminde fiilen rol almaz. Diğer yandan, loş ışıklı bir ortamda, koneler, renksiz tepkilerin sonucunda bağlama çubuklarından gelen sinyaller tarafından az bir şekilde uyarılmaktadır. Ayrıca, bağlama çubukları kırmızı renk alanında ışığa karşı neredeyse hiç duyarlı değildir.

Normal bir şekilde aydınlatılmış ortam şartlarında, bağlama çubuğu tepkisi ve zayıf kone tepkisi renk ayrıcalıklarıyla sonuçlanabilir. Birleştirilmiş bu etkiler, renk algısının değişimini ve ısı ve yoğunluk işlevi olarak ışığın memnuniyetliliğini tanımlayan Kruithof eğrisinde de özetlenmiştir.

Beyin Rengi Retina düzeyindeki renkli görme mekanizması üçtürsel bileşenler açısından tanımlanırken, bu noktadaki renk sıralaması farklı bir şekilde düzenlenmektedir.

Baskın renkli görme kuramı, renk bilgisinin üç zıt sıralaması ve zıt bağlantıları tarafından gözün dışına iletilmesini, bunların her birinin konelerin hassas 36

çıkışlarını oluşturduğunu; kırmızı-yeşil bağlantı, mavisarı bağlantı ve siyah-beyaz “parıldama” bağlantısını tasarlamıştır. Bu kuram, nörobiyoloji tarafından desteklenmiştir ve öznel renk deneyimlerimizin nedenini açıklamıştır. Bu kuram, kırmızımsı yeşili ya da sarımsı maviyi neden algılayamadığımızı belirli olarak açıklamıştır ve renk çarkını tahmin etmiştir. Bu, iki renk bağlantısından en uç noktada olanlardan, en az birinin değerini ölçen renk birleşimidir.

Sıralamanın ötesindeki renk algısının tam yapısı tanımlanmıştır ve algılanan dünyanın veya dünyayı algılayışımızın bir özelliğine göre renk durumları, devam eden felsefik tartışmaların konusu olmuştur.

Standart Olmayan Renk Algısı Renk Körlüğü (Renk Görüntüsü Karmaşası) •

Genellikle, “Renk Körlüğü” olarak bilinir.

•

Erkeklerin %8’ini, Kadınların %2’sini etkiler.

•

İki Kategoriye ayrılır: ➢ Genetik ➢ Kazanılmış

Genetik: • 37

Koni Hücrelerinin bulunmaması

•

Işık bandı hassasiyetinde değişiklik

•

Renk ayrıcı sinyallerin kaybı

• Bireyler, renk içeriğindeki kırmızı-yeşil/ mavisarıyı ayırt edebilme yetisinin azalmasından ya da kaybolmasından dolayı zorluk çekerler.

Kazanılmış Renk Görüntüsü Karmaşası: •

His, papiler çapı etkiler.

• Yaşın ilerlemesi, mavi ve mor ayrımı yapan korneayı sarartır.

Kişinin renk hassasiyet konelerinin bir veya daha fazla tipi eksikse veya gelen ışığa normalden daha az duyarlıysa, bu kişi daha az rengi ayırt edebilir ve bu kişinin renkli görme yetersizliği veya renk körü olduğu söylenebilir (bu son evre yanlış değerlendirilmesine rağmen, neredeyse renk körü olan tüm kişiler en azından bazı renkleri ayırt edebilir). Renk körlüğünün bazı çeşitleri, retinadaki birçok anormallikten veya konelerin yapısından kaynaklanmaktadır. Diğer renk körlüğü çeşitleri (merkezi veya kortikal akromatopsi gibi) beynin görsel işleminin yapıldığı kısmında oluşan anormalliklerden kaynaklanmaktadır.

38

Hastalıklar •

Diyabet

•

Glokom

•

Lösemi

•

Addison Hastalığı

•

Pernisyöz Anemi

•

Orak Hücreli Anemi

•

Multipl Skleroz (Emes)

•

Parkinson

•

Karaciğer Hastalığı

•

Alkolizm

İlaçlar •

Ağrı kesiciler

•

Antibiyotikler

•

Tansiyon düşürücüler

•

Sildenafil Sitrat

39

•

Doğum Kontrol Hapları

Tetrakromasi İnsanların birçoğu üç renkliyken (yani renk alıcılarının üç tipine sahip olmak), tetrakromat olarak bilinen birçok hayvan dört tipe sahiptir. Bazı örümcek türleri, birçok keseli hayvan, kuş ve sürüngen türü ve balık türlerinin birçoğu, dört tipe sahip olanların sınıfına girmektedir.

Diğer türler rengin sadece iki aksisine karşı duyarlıdır ve tüm renkleri algılamazlar; bunlar da ayrı ayrı dikromat veya monokromat olarak isimlendirilirler. Ayrım, retinal tetrakromasi (retinadaki kone hücrelerinde dört pigmente sahip olan ve trikromattaki üçlüyle kıyaslanabilen) ve işlevsel retrokromasi (retinal farklılıklara dayandırılan renk, ayırt etmeyi arttırma yeteneğine sahip olan) arasında yapılmıştır. Kadınların yarısından çoğu retinal tetrakromattır. Kişi, x- kromozomlarını taşıyan orta veya uzun dalga boyları doğrultusundaki genin iki farklı kopyasını aldığında bu olgu ortaya çıkar. Bu iki faklı gene sahip olmak için kişi, kadınlarda bu olguyu oluşturmaya sebep olan iki x-kromozomuna sahip olmak zorundadır. Retinal tetrakromatların bazıları, renk ayrımını arttırmak için onları işlevsel tetrakromata dönüştürür.

40

Sinestezi Harfleri veya sayıları algılayan (grafem-renk sinestezisi) veya müzikal sesleri duyan (müzik- renk sinestezisi) sinestezinin belirli biçimleri görünen renklerin nadir deneyimlerine yol açacaktır. Davranışsal ve işlevsel nörolojik görüntüleme deneyleri, bu renk deneylerinin davranışsal işlerde değişikliğe sebep olduğunu ve renk algısının oluştuğu beyin kısmının aktivasyonunu arttırmasını sağladığını ve böylece gerçekliği, gerçek renk algılamasındaki benzerliği, standart olmayan yön boyunca oluşan çağrışımları gösterdiğini açıklamıştır.

Artimaj Hassasiyet alanında güçlü bir ışığa maruz kaldıktan sonra, verilen tipin ışık alıcıları duyarsızlaşmış bir duruma gelir.

Işığın gelişi durdurulduktan birkaç saniye sonra, bu tip maruz kaldıkları ışıktan daha az sinyal vermeye devam edecektir.

Renkler bu esnada, periyodun, duyarsızlaştırılmış renk alıcıları tarafından belirlenen renk bileşenlerinin yoksunluğu gibi görünecektir. Bu etki, gözlerin yönünü çevirdikten sonra bile parlak şekil görmeye devam eden artimaj olgusundan sorumludur.

Artimaj etkilerinden, Vincent van Gogh gibi sanatçılar tarafından yararlanılmıştır.

41

Renk Sabitliği Sanatçılar sınırlı renk paletleri kullandıklarında, oluşan ilginç bir olgu vardır; göz, renk çarkında eksik olan renk olarak griyi veya herhangi bir nötr rengi görerek bu durumu destekleme eğilimindedir. Örneğin; kırmızı, sarı, siyah ve beyaz renklerini kapsayan sınırlı palette, sarı ve siyahın karışımı yeşilin bir tonu, siyah ve kırmızı karışımı mor gibi görünecektir ve saf gri mavimsi bir renk olarak görünecektir.

IŞIĞIN OPTİK ÖZELLİKLERİ ✓ ✓ ✓ ✓

Kırılma Yansıma Emilme Dağılma

Güneş Işığı ✓ Aynasal Yansıma (Yumuşak Yüzeyler) ✓ Dağınık Yansıma (Sert Yüzeyler) RENK DÜZENLEMESİ VE TASNİFİ •

42

Renk doğada üç boyutta bulunur.

• Koordinat düzleminde belirli bir rengin yerini belirlemek mümkündür.

• İlgili kişinin alanına bağlı olarak, çeşitli tasnif sistemleri bulunur.

•

1905- Munsell Renk Sistemi

•

1916- Ostwald Sistemi

• 1947- OSA- UCS (Optical Society of America Uniform Color Scales) •

1955- DIN (The Deutsche Institut für Normung)

•

1968- Doğal Renk Sistemi

•

1962- Kolaroid Renk Sistemi

•

Dişçilikte

•

Munsell Renk Sistemi

• Uluslar arası Aydınlatma Komisyonu laboratuar sistemi (Commission Internationale de l’Eclairage(CIE)) MUNSELL SİSTEMİ •

Seçimler sistemi

•

Uluslararası tanınmışlık

•

Tutarlılık

43

•

Esneklik

•

Basitlik

Üç renk niteliği vardır: •

Ton: Rengin tanımlandığı özellik

• Renk Berraklığı: Genellikle doyma olarak da bilinen saflık derecesi •

Değer: Parlaklık oranı (Aydınlık)

RENGİN BOYUTLARI 

Ton: Kırmızıyı sarıdan, yeşili mor ya da maviden ayırt edebilmemizdeki gibi bir rengi diğerinden ayırmamızı sağlayan özelliktir.

• Her ton, görsel olarak (psikolojik kriterlerle) eşit derecede bölünmüş on kesite ayrılır.

• Munsell Sisteminde bir tona değinecek olunursa şu baş harfler kullanılır: •

Kırmızı için K,

•

Sarı- kırmızı için SK,

•

Sarı için S 

44

Değer: Açık bir rengi, ayırmamızı sağlayan özelliktir.

koyudan

• Munsell üç boyutlu renk doğrusundan geçen, Akromatik (renksiz) kutup ekseniyle alakalıdır.

•

Sınırsız sayıda gri renk derecesi mümkündür.

• Munsell sisteminde, sadece dokuz değer (gri) basamağı kullanılmaktadır.

• Değerdeki siyah renk sıfır derecesi, beyaz renk on derecesi olarak adlandırılmaktadır.



Kroma: “Güçlü bir rengi zayıf olandan ayırdığımız özelliktir. Renk duyarlılığının gri ya da beyazdan ayrılışıdır.

•

Ayırıcı ton yoğunluğu; renk yoğunluğu.”

•

Kroma, bir rengin içindeki ton miktarını belirler.

RENGİN BELİRLENMESİ • Genel kullanımda var olan ayrıntılı biçim şudur: HV/C. • Tonun kesin alt birimini göstermek üzere H önünde bir sayıyla belirtilir: •

Örn: 1 PB/ 12

•

En yaygın kullanılan renk belirleme sistemi

45

• Uluslararası Aydınlatma Komisyonu (UAK) tarafından, 1931’de ve 1976’da geliştirilen bir rengi algılamak için 2 önemli bileşeni tanımlar- aydınlatıcı ve gözlemci nesne. Standart bir ışık kaynağı tanımladı ve standart bir gözlemci geliştirdi. Üç renksel bileşenler değerini hesaplamayı mümkün kıldı. ÜÇ RENKSEL BİLEŞENLER • Bir rengin, üç renksel bileşenler değerleri, renk testini eşleştirmek için gerekli olan üç bileşenli ek renk örneğindeki üç temel renk miktarıdır.

• X, Y, Z olarak gösterildikleri, 1931 UAK renk alanında, üç renksel bileşenler değeri sıkça verilir.

•

1976, UAK bir renk alanı tanımladı (UAK lab.).

• UAK laboratuar renk alanı düzenli bir renk alanını sembolize eder.

• Eşit algılanan renk farklılıklarına denk olan eşit mesafeler •

Üç eksen; L* , a* ve b*’dir.

•

L*, bir objenin aydınlık ölçüm değeridir.

• Tam siyah L*- Dağıtıcı L*100’ün sıfır& tam yansımasıdır.

46

• a* değeri, kızıllık (pozitif a*) ya da yeşillik (negatif a*) ölçümüdür.

• b* değeri, sarılık (pozitif b*) ya da mavilik (negatif b*) ölçümüdür.

Renk Kuramı Renk kuramı, görsel sanatta, renk karıştırma işlemi için uygulamalı kılavuzun esası ve özel renk birleşiminin görsel etkileridir. Renk tekerine dayandırılmış renklerin tanımları (veya kategorileri) de bulunmaktadır. Ana renkler, ikinci derece ve üçüncü derece renkler. Renk kuramı ilkeleri ilk olarak Leone Battista Alberti (c.1435)’nin yazılarında ve Leonardo da Vinci (c.1490)’nin defterlerinde görülmesine rağmen, “renk kuramı” geleneği, Isaac Newton’un renk kuramı (Optik, 1704) etrafında çıkan tartışmalar ve ana renk olarak adlandırılan renklerin yapısı dâhilinde 18. Yüzyılda başlamıştır. O zamandan sonra, renk kuramı, kolorimetri ve görsel bilim doğrultusunda yapay görünümlü bağımsız sanat geleneği olarak gelişti.

Renk Boşluğu Renk modeli, renklerin üç veya dört değeri ya da renk bileşenleri olarak, sayıların çok öğeliliği olarak temsil edilebildiği yöntemi tanımlayan soyut matematiksel bir kuramdır (örn: RGB ve CMYK renk modelidir).

Bununla birlikte, renk boşluğunda işleme fonksiyonuyla 47

hiçbir bağlantısı olmayan renk modeli, renk yorumlama sisteminin küresel anlayışıyla herhangi bir bağlantısı olmayan yapay bir renk sistemidir.

Renk modeli ve kaynak renk boşluğu arasına belirli bir işleme fonksiyonu eklemek, kaynak renk boşluğu kapsamında belirli bir “kapsama alanı” meydana getirir.

Bu “kapsama alanı” tam uzam olarak bilinir ve bu kapsama alanı renk modeli ile birleşim halinde yeni bir renk boşluğu belirler. Örneğin; Adobe RGB ve sRGB iki farklı saf renk boşluğudur ve bunların her ikisi de RGB modeline dayanmaktadır.

Yukarıda söz edilen tanımların en kapsamlı anlamı içerisinde, renk boşlukları, renk modeli kullanılmadan tanımlanabilir. Pantone gibi boşluklar, fiziki renk kartelâlarının uygun olan dizininin var oluşuyla tanımlanan isimler veya sayılar dizininin etkisindedir.

Bu makale matematiksel model kavramına odaklanmıştır.

Kavramı anlama Geniş bir renk yelpazesi pigmentlerin ana renkleri tarafından oluşturulabilir (siyan(C), magenta (M), sarı (Y) ve siyah (K) ). Bu renkler özel bir renk boşluğunu tanımlamaktadır. Renk boşluğunun üç boyutlu görünümünü oluşturmak için; görünümün X ekseni için bir miktar magenta rengi, Y ekseni için bir miktar siyah, Z ekseni için bir miktar sarı kullanabiliriz. Sonuçta 48

oluşan 3-D boşluğu, bu üç pigmentin birleştirilmesiyle oluşturulabilecek tüm olası renk için tek bir pozisyon sağlamaktadır.

Bununla birlikte, bu, olası tek renk boşluğu değildir. Örneğin; renkler bilgisayar ekranında gösterildiğinde, gösterilen renkler RGB (kırmızı, yeşil ve mavi) renk boşluğunda tanımlanabilir. Bu yolla birbirine yakın olan renkler elde edilebilir (fosfor (CRT) gibi orta türetim tarafından kısıtlanmış veya filtreler ve arka ışıklar (LCD)) ve bu durumda kırmızı yeşil ve mavi, X,Y,Z ekseni olarak düşünülebilir. Aynı renkleri elde etmenin başka bir yolu, renklerin tonlarını (X ekseni), canlılıklarını (Y ekseni) ve parlaklık bileşenlerini (Z ekseni) kullanmaktadır. Bu durum HSV renk boşluğu olarak isimlendirilmiştir. Birçok renk boşluğu üç boyutlu (X,Y,Z) değerler kapsamında bu şekilde tanımlanabilir, ama bazıları daha fazla veya az boyuta sahiptir ve Pantone gibi olanlar bu yolla hiçbir surette tanımlanamazlar.

Notlar Bir renk boşluğu biçimsel olarak tanımlandığında, normal görüntü standardı, ortalama bir insanın görebileceği tüm renkleri çevrelemesi için özel olarak tasarlanmış CIELAB veya CIEXYZ renk boşluklarıdır.

“Renk boşluğu”, renk modelinin ve işleme fonksiyonunun belirli birleşimi doğrultusunda daha özel 49

bir terim olduğu için, “renk boşluğu” terimi renk modellerini belirlemede de kullanılmaktadır. Çünkü renk boşluğunu belirlemek otomatik olarak bununla ilişkilendirilmiş renk modelini de belirlemektir. Tam olarak doğru olmamasına rağmen, değişimli olarak iki terim kullanılır. Örneğin; bazı özel renk boşlukları RGB modeline dayandırılsa da, bunların RGB renk boşluğuyla hiçbir ilgisi yoktur. Herhangi bir renk boşluğu, rengi saf bir görüntü çerçevesi olarak tanımladığından, aletin ayrımlaması doğrultusundaki renk boşluğu, hem analog hem de dijital görünümlerde rengin kopyalanabilir görünümünü elde etmeye olanak sağlar.

Dönüşüm Renk boşluğu dönüşümü, renk görüntüsünün bir kaynaktan diğerine çevirisidir. Bu durum, bir renk boşluğu ile diğer renk boşluğu arasında temsil edilen resmin çevrilmesi bağlamında oluşmaktadır. Buradaki amaç çevrilmiş rengin mümkün olduğu kadar orijinaline benzemesini sağlamaktır.

Yoğunluk RGB renk modeli, kullanılan sistemin yeteneklerine dayanan farklı yollarla uygulanmaktadır. 2006 yılı itibariyle en çok kullanılanı, her bir kanalda 8 bit veya 256 farklı renk olan 24 bitlik uygulamadır. 24 bit RGB modeline dayanan herhangi bir renk boşluğu, 256×256×256 ≈ 16.7 milyon renk aralığında 50

sınırlandırılmıştır. Bazı uygulamalar toplamda 48 bit için her bir bileşen için 16 bit kullanmaktadır ve bu durum farklı renklerin daha geniş sayılarını içeren aynı tam uzam sonucunu verir. Geniş tam uzamlı renk boşluğu ile çalışıldığında (daha yakın renklerin birbirine daha yakın olarak yerleştirildiği noktalarda) veya çok sayıda filtrelenmiş dijital algoritmalar ardı ardına kullanıldığında, bu durum ayrı bir önem taşımaktadır.

Aynı prensip aynı renk modeline dayandırılan ama farklı bit yoğunluğunda uygulanan herhangi bir renk alanı için geçerlidir.

Renk boşluklarının kısmi listesi CIE 1931 XYZ renk boşluğu, insanın renk algısının ölçümlerine dayandırılan bir renk boşluğunu üretmek için yapılan ilk girişimlerinden biridir (ilk girişimler James Clerk Maxwell, König & Dieterici, ve Abney tarafından Imperial Üniversitesinde yapılmıştır) ve diğer tüm renk boşlukları için bir temeldir. CIE, XYZ boşluğunun türevleri CIELUV, CIEUVW, CIELAB kapsamaktadır.

Eşdeğer renk modelleri RGB katkı renk karışımını kullanmaktadır. Çünkü bu, verilen rengi üretmek için yayılması gereken ışık türünü tanımlar. Karanlıktan çıkarak şekil oluşturmak için ışık eklenmektedir. RGB, kendine özgü kırmızı yeşil ve mavi 51

değerleri depolar. RGBA ek kanallı alfalı ve saydamlığı belirlemek için gerekli bir RGB’dir.

RGB modeline dayanan yaygın renk boşluğu sRGB, Adobe RGB ve ProPhoto RGB’yi kapsamaktadır.

CMYK, baskı sürecinde kullanılan çıkarmalı renk karışımını kullanmaktadır. Çünkü bu mürekkeplerin ürettiği renklerden ve substrattan ışığın yansıması için ne tür bir mürekkebin gerekli olduğunu tanımlar. Kişi, beyaz bir substrat (tuval, kâğıt vs.) ile başlar ve resim oluşturmak için beyaz renkten başka renkler çıkarmak için mürekkep kullanır. CMYK, siyah, magenta, sarı ve siyah gibi değerleri saklar. Mürekkeplerin, substratların ve baskı özelliklerinin farklı grupları doğrultusunda birçok CMYK renk boşluğu vardır (noktaları değiştiren veya her bir mürekkep işlevini basan böylece görünümü değiştiren renk boşlukları).

YIQ, tarihsel sebepler doğrultusunda NTSC (Kuzey Amerika, Japonya ve diğer yerler) televizyon yayınlarında kullanıldı. Bu sistem, renkler içerisinde mavi ve kırmızı değerleri yaklaşık aynı miktarlarda kullanıldığı iki renkli değere sahip olan parlaklık değerini depolamaktadır. Bu, birçok video yakalama sisteminde ve PAL televizyonlarında (SECAM’ı kullanan Fransa dışındaki Avustralya, Avrupa) kullanılan YUV şemasıyla benzerlik göstermektedir.

Bunun dışında, YIQ renk boşluğu, YUV renk boşluğuna 52

göre 33° döndürülmüştür. SECAM televizyonu tarafından kullanılan YDbDr şeması başka türlü bir yolla döndürülmüştür.

YPbPr, YUV’un ölçeklenmiş sürümüdür. MPEG ve JPEG gibi video ve resim basma şemalarında sıkça kullanılan dijital şeklin, YCbCr, en yaygın olanıdır.

XvYCC, IEC (IEC 61966-2-4) tarafından basılan uluslararası dijital video renk boşluk standardıdır ve ITU BT.601 ve BT.709 standartlarına dayandırılmıştır, ama bu standartlarda özelleştirilen R/G/B ana renkleri üzerindeki tam uzamı genişletmiştir.

HSB (renk tonu, canlılığı, parlaklığı) olarak da bilinen HSV (renk tonu, canlılığı, değeri), sıklıkla sanatçılar tarafından kullanılmaktadır. Çünkü bu ton ve canlılık açısından ele alınan rengi, katkı rengi ve çıkarmalı renk açısından ele alındığından daha doğal göstermektedir.

HSV, RGB renk boşluğunun dönüşümüdür ve HSV’nin bileşenleri ve kolorimetrisi, türettiği RGB renk boşluğu ile ilişkilidir.

HSL veya HSI (renk tonu, canlılığı yoğunluğu) olarak da bilinen HLS, “parlaklık” yerine “aydınlığı” koyan HSV’ ye oldukça benzemektedir. Farklılık şudur ki, saf bir rengin aydınlığı orta grinin aydınlığına eşit olurken saf bir rengin parlaklığı beyazın parlaklığına eşittir.

Ticari Renk Boşlukları 53

•

Munsell renk sistemi

•

Doğal Renk Sistemi (NCS)

Özel amaçlı renk boşlukları • RG Kromatiklik boşluk bilgisayar görüş uygulamalarında kullanılır. Bu boşluk ışığın rengini (kırmızı, sarı, yeşil, vb.) gösterir ama yoğunluğunu (koyu, açık) göstermez.

Kullanılmayan renk boşlukları İlk renk boşluğunun iki bileşeni vardı. Bu bileşenler mavi ışığı göz ardı etmişti, çünkü tek renkten iki bileşenli renge geçme konusunda kıyaslandığında, 3 bileşenli işlemin eklenmiş karmaşıklığı uygunluk hususunda değeri düşük bir ilerleme sağlamıştır.

•

İlk Teknikolor film için RG

•

İlk renkli basım için RGK

Renk soyutlamaları ➢ Katkı renk karışımı ➢ Çıkarmalı renk karışımı Renk kuramının 20. Yüzyıldan önceki temelleri, somut dünyanın özelliklerinden çok algısal deneyimler 54

tarafından tanımlanmış “saf” veya ''ideal renkler'' etrafında kurulmuştur. Bu, modern formülleştirmelerde her zaman düzeltilmeyen geleneksel renk kuramı ilkelerinde birçok yanlışlığa sebep olmuştur.

En önemli sorun, katkı renk olarak adlandırılan ışık karışımlarının davranışı ile çıkarmalı renk olarak adlandırılan boya, pigment, mürekkep karışımlarının davranışı arasındaki karışıklıktır. Malzeme içeriği tarafından ortaya çıkarılan ışık emilimi, gözün ışık algısından farklı kuralları takip ettiği için bu karmaşıklık arttı. İkinci sorun, ışığın renginin aksine karşılık olarak, bir yüzeyden yansıyan rengin görünümündeki güçlü parlaklığın (aydınlık) önemli etkilerini tanımlamakta başarısız olunmasıdır; kahverengi veya toprak rengi gibi renkler ışık karışımlarında görünememektedir. Bu yüzden, gökkuşağı ve etrafını saran gökyüzü arasındaki güçlü parlaklık zıtlığı, gökkuşağındaki sarı rengi, açık sarı veya beyaz olarak gösterirken; orta değerdeki sarı boya ile etrafını saran parlak beyaz arasındaki güçlü parlaklık zıtlığı, sarı rengin yeşil veya kahverengi gibi görünmesini sağlar. Üçüncü sorun, renk etkilerini bölünmez bir bütün olarak ve kategorisel olarak tanımlanması eğiliminde olmasıdır. Örneğin; renk etkileri, tüm renkleri tanımlayan üç göreceli özellik üzerindeki zıtlıklardan dolayı 55

oluştuğunda, “sarı” ve “mavi” arasındaki zıtlık eşdeğer renkler olarak tasarlanmıştır: 1.

Açıklık (açık veya koyu,- siyah veya beyaz),

2.

Canlılık ( yoğunluk- renksizlik),

3.

Ton (örn, kırmızı, turuncu, sarı, yeşil, mavi ve mor).

Böylece, görsel tasarıdaki “sarı” ve “mavi” renklerin tonlarının görsel etkisi, tonların göreceli açıklığına ve yoğunluğuna dayandırılmaktadır.

Bu karışıklıklar kısmen tarihidir ve sanatsal düşünce yerleştirildiğinde, 19. yy. sonlarına kadar çözümlenmemiş kesin olmayan bilimsel renk algısını ortaya çıkarmıştır. Bununla birlikte, bu karışıklıklar, görsel medya tarafından oluşturulabilen soyut renk duyumları bakımından renk algısının bağlamsallığını ve değişkenliğini tanımlama girişimlerinden kaynaklanmaktadır.

Birçok tarihi “renk kuramcısı”, saf ana renklerin tüm olası renkleri karıştırdığını ve bu ideal performansla eşleşen özel boyalar ve mürekkeplerin renklendiricilerin kirliliği veya kusurluluğundan kaynaklandığını varsaymıştır.

Aslında, kolorimetride kullanılan imgesel “ana renkler” tüm görülebilir (algısal olarak görülmesi mümkün olan), 56

renkleri karıştırabilir veya miktarını belirleyebilir; ama bunu yapmak için, bu imgesel ana renkleri görülebilir renklerin dışındaymış gibi tanımlanması gerekmektedir.

Başka bir deyişle söylemek gerekirse, bu tanımlama yapılmadığında, bu renkler görülemeyebilir. Işığın, boyanın veya mürekkebin herhangi üç gerçek “ana” rengi, insanın algılayabileceği tüm aralığından daima daha küçük olan (daha az renk içeren) tam uzam olarak adlandırılan renklerin sınırlı aralığıyla karıştırılabilir.

Renkler ve Özellikleri Renk İsimlendirme Renkler, renk tonunu ( kırmızı, turuncu, sarı, yeşil, mavi ve morun gölgelendirilmesi), renk canlılığını, parlaklığını ve cilasını kapsayan farklı yollarla değişmektedir. Turuncu ve somon gibi bazı renkler, isimlerini nesnelerin isimlerinden almaktadır; “kırmızı” gibi diğer renkler ise soyuttur. Farklı kültürler, renkler için farklı isimler kullanmıştır ve bazı kültürler renklerin isimlerini spektrum farklılığına göre belirlemiştir. Örneğin; Çince bir karakter 青 (Mandarin’de qīng, Japonca’da ao olarak çevrilen) hem mavi hem de yeşili kapsayan bir anlama sahiptir; mavi ve yeşil geleneksel olarak "青" işaretinin yansıması olarak düşünülmektedir.

Diğer yandan Güney Kore mavi ve yeşil arasındaki

57

farklılığı; yeşil için "綠 (녹)" işaretini ve mavi için "靑 (청)" işaretinin kullanarak göstermiştir.

1969 yılındaki Ana Renk Terimleri, Renklerin Yaygınlığı ve Gelişimi kitabında, Brent Berlin ve Paul Kay “ana” renkleri isimlendirmede tanımlamıştır (“kırmızı” ama kırmızının tonları olan “koyu kırmızı”, “kan kırmızı” ve “kırmızı-turuncu “değil). İki “ana” renk ismine sahip tüm diller koyu/soğuk renkleri açık/ sıcak renklerden ayırır. İlk ayırt edilebilen renk genellikle kırmızıdır sonra sarı ve yeşil gelir. “Altı” ana rengi olan tüm diller, siyah, beyaz, kırmızı, yeşil, mavi ve sarı renklerini içermektedir. Örnek on iki grubu kapsamaktadır; siyah, gri, beyaz, pembe, kırmızı, turuncu, sarı, yeşil, mavi, mor, kahverengi ve gök mavisi (Rusça ve İtalyancada maviden farklıyken İngilizcede farklı değildir.) Çağrışımlar Kişisel renkler, ulusal renkler gibi kültürel çağrımların çeşitliliğine sahiptir (kişisel renkler makalesinde ve renk sembolizminde tanımlanmıştır). Renk psikolojisi alanı, renklerin insan duygusu ve eylemleri üzerindeki etkilerini belirlemek için çalışmaktadır. Renkli terapi, Batı geleneklerine dayandırılan alternatif tıbbın bir şeklidir. Renkler farklı ülkelerde ve kültürlerde farklı çağrışımlara sahiptir.

58

Farklı renklerin, bilme yetisi üzerinde etkilere sahip olduğu gösterildi. Örneğin; Avusturya’daki Linz Üniversitesi araştırmacıları, kırmızı rengin insandaki bilişsel işlevselliği arttırdığını göstermiştir.

Spektral Renkler ve Renk Türetme Birçok ışık kaynağı, ışığın çeşitli dalga boylarının karışımıdır. Bununla birlikte, bu tür kaynakların birçoğu, gözün monokromatik kaynaklardan ayırt edebildiği kadar, spektral renge sahip olabilir. Örneğin; birçok bilgisayar kırmızı ve yeşil ışıkların birleşimi olan spektral turuncu rengin türemesini gösterir. Bu renk turuncu olarak görünür, çünkü kırmızı ve yeşil doğru miktarlarda karıştırıldığında, gözün kırmızı ve yeşil koneleri turuncu olarak görülmesini sağlar.

Monokromatik olmayan ışık kaynağının algılanan rengin anlayışındaki kullanışlı kavram, diğer ışık kaynaklarına benzer hassasiyet gösteren ışığın tek dalga boyunu tanımlayan baskın dalga boyudur. Baskın dalga boyu renge benzemektedir. Bunların mor ( kırmızı ve viyola ışınlarının karışımı) olmasından dolayı ve desatürsyondan dolayı tanımın saf spektral renk olamaması tanımı gereği birçok renk algısı vardır.

Spektral olmayan renklerin bazı örnekleri kromatik renklerdir; (siyah, gri ve beyaz) pembe, taba rengi ve morumsu kırmızı renk gibi renklerdir.

59

İki farklı ışık spektrumu aynı rengin algılanmasında aynı etkiye sahiptir.

CIE, 1931 renk boşluğunun boyanabilirlik diyagramı.

Dış eğri sınır dalga boylarına sahip, spektral (veya monokromatik) odağı olan nanometre gösterilmiştir.

Tanımlanan renkler, görüntüyü görüntüleyen aygıtın renk alanına dayalı olduğunu ve bu nedenle de bir rengin belirli bir konumda ve özelliklede monokromatik olmayan durumlarda kesinlikle doğru temsil edilemediğini biliniz.

Bu durum, gün ışığı sürekli spektruma sahipken, birkaç dar bandın spektrumuna sahip olan florsan lamba tarafından yayılan beyaz ışık ile örneklendirilmiştir.

Nesnelerden yansıyan renkler farklı görünmesine rağmen, insan gözü bu tür ışıklarla ışık kaynakları arasındaki farkı açıklayamaz. (Bu durum genellikle daha yoğun kırmızı olarak görünen domates ve meyvelerle örneklendirilir.)

Birçok insanın renk algılaması, ana renk olarak adlandırılan üç rengin karışımıyla oluşturulmaktadır. Bu durum televizyon ve diğer basınlarda basılan fotoğraflardaki renkleri tekrardan üretmek için kullanılır. Üç ana renk açısından bir rengi belirlemek için birçok yöntem veya renk alanı vardır. Her bir yöntemin renk özelliklerini kullanmada artı ve eksileri vardır. Daha uzak dalga boylarına yakın olsa da, kromatik diyagram 60

üzerinde düz kenarlara sahip dalga boylarında olsa da, renklerin karışımı, özdeş spektral renk olarak algılanan saf bir renk üretemez. Örneğin; yeşil renk (530 nm) ve mavi rengin (460 nm) karıştırılmasından desatüre olan siyah ışık üretilir. Çünkü kırmızı renk alıcılarının tepkisi, 485 nm' deki saf siyah renginden ve karışımdaki yeşil, mavi ışıklardan daha büyük olacaktır.

Bundan dolayı ve renk baskı sistemindeki ana renklerin saf olmamasından dolayı, yeniden üretilen renkler asla mükemmel bir şekilde canlandırılamaz ve bu tür spektral renklerle tam olarak eşleştirilemez. Bununla birlikte, doğal faaliyet alanları tam olarak canlı renkleri içermez, böylece bu tür faaliyet alanları bu sistem tarafından benzetilebilir.

Verilen rengin türetme sistemiyle tekrar üretilen renk aralığı tam uzam olarak adlandırılır.

Renk türetme sistemiyle ilgili diğer bir sorun kamera, tarayıcı gibi aletlerin edinimiyle ilgilidir.

Alet içerisindeki renk sensorlarının özellikleri, insan gözünün alıcılarının özelliklerinden farklıdır. Aslına bakılırsa, bazı özelliklere sahip renklerin elde edinimi pürüzlü renk ile sonuçlandığından dolayı fotoğraflanmış faaliyet alanının spektrumu zayıf olabilir. Dört alıcıya sahip olabilen kuşlar gibi insanınkinden farklı renk 61

alıcılarına sahip olan türler, insan gözüne aynıymış gibi görünen bazı renklerin farklarını görebilirler. Bu tür durumlarda, insana göre normal renkli görüşe göre ayarlanan rengin yeniden üretim sistemi hatalı sonuçlar verebilir.

Uygun olarak uygulanmadığı takdirde, farklı aletlerin farklı renk tepkileri sorunlu olabilir. Dijital şekle dönüştürülen veya yüklenen renk bilgisi için ICC profillerine dayandırılan renk uygulama teknikleri, türetilen renklerin bozulmaması hususunda yardımcı olabilir.

Renk yönetimi alet çıkışlarının tam uzam sınırlarını engellemez ama tekrar üretilen tam uzamdaki renk verisi girişlerinin iyi bir şekilde tasarlanmasına yardımcı olabilir.

Pigmentler ve Yansıtıcı Medya Pigmentler, ışığın farklı spektrumlarını emen ve yansıtan kimyasal maddelerdir.

Yüzey bir pigmentle boyandığında, yüzeyde tutulan ışık ve negatif dalga boyları yansıtılır. Dalga boylarının bu çıkarması, farklı renklerin görünümünü üretmektedir. Birçok boya, verilen rengin yansımasını üreten kimyasal pigmentlerin ortasındadır.

Pigment üreticileri kaynak ışığın beyaz olduğunu veya kaynak ışığın spektrumda eşit yoğunlukta olduğunu 62

varsaymaktadır. Eğer ışık saf beyaz ışık kaynağı değilse (yapay ışıkların tüm şekillerindeki durum), spektrum sonucunda farklı bir renk görünür. Mavi ışığın altında görünen kırmızı boya, siyah gibi görünebilir. Kırmızı boya kırmızıdır çünkü o, spektrumun sadece kırmızı bileşenlerini yansıtır. Bunların hiç birini içermeyen mavi ışık siyah görünümü oluşturan kırmızı boyadan kaynaklanan yansıma oluşturmaz.

Organik Renk Organik renkler, pigmentlerden çok karışma etkilerinden oluşan renklerdir. Bir malzeme uygun paralel hatta değerlendirildiğinde, bir veya birden çok katmanın şekillendiğinde veya renk dalgalarının ölçeğindeki mikro yapılarla birleştiğinde, renk etkileri üretilir. Mikro yapılılar arasında boşluk bırakılırsa, daha kısa dalgaların ışığı, Tyndall etkili renkleri üretmek için dağıtılacaktır; gökyüzü mavisi (ışığın dalga boyundan ve havadaki moleküllerden daha küçük yapıların sebep olduğu Rayleigh dağılımı), opal parlaklık ve insan irislerinin mavisi. CD’deki çukurların dizilimi gibi mikro yapılar sıraya dizildiğinde, kırınım ağı gibi davranırlar. Bu ağ, karışma olgusundan ve beyaz ışığı farklı dalga boylarının ışığından ayırmadan dolayı, farklı yönlerdeki farklı dalga boylarını yansıtır.

63

Eğer yapı bir veya daha fazla ince tabakadan oluşuyorsa, bazı dalga boylarını yansıtacaktır ve tabakanın inceliğine dayananları yayacaktır.

Organik renkler ince film optikleri alanında kullanılır.

Sıralı ve değişebilir organik renkleri tanımlayan deneyimsiz biri yanardöner renklidir diye tanımlar.

Organik renkler, kelebek kantlarının ve böcek kabuklarının yanı sıra birçok kuşun tüylerinin mavilerinden ve yeşillerinden sorumludur (örneğin; alakarga). Örneklerin aralıklarındaki çeşitlilik, tavus kuşu tüyleri, sabun köpüğü baloncukları, petrol zarı ve sedef gibi yanardönerlik etkisi bırakır, çünkü yansıyan renk görüş açısına dayanmaktadır. Birçok bilim adamı, Isaac Newton ve Robert Hook kanunlarını kullanarak böcek kabuğu ve kelebek kanatları üzerinde çalışmalar yaptı.

Fotonik kozmetikler gibi organik renklerin kullanıldığı ürünlerin geliştirilmesinde 1942’den beri elektron mikrografisi kullanılmaktadır.

Ek terimler •

64

Çok renklilik, kroma, saflık ve canlılık: bir rengin ne kadar “yoğun” ve “konsantre” olduğunu tanımlar. Teknik tanımlar, çok renklilik, kroma ve cila arasında farkı algısal özellikler olarak ve saflığı fiziksel nicelik olarak

•

• • • •

65

ayırt etmiştir. Bu terimler, ışık ve renkle ilişkili olan diğer terimler uluslararası düzeyde kabul edilmiş ve CIE Aydınlatma Kelimeleri kitabında basılmıştır. Kolorimetri hususundaki daha kolay ulaşılabilir metinler de bu terimleri tanımlamıştır ve açıklamıştır.

Dikromatizm : tonlamanın, emici cismin yoğunluğuna ve/veya konsantrasyonuna dayandığı olgudur.

Renk tonu: renklerin beyazdan gelen yönü, örneğin; renk çarkı ve boyanabilirlik şeması.

Gölgelendirmek: bir rengi siyah katarak koyulaştırma.

Açmak: bir rengin tonunu beyaz kullanarak açma.

Değer, canlılık, hafiflik ve parlaklık: bir rengin ne kadar açık veya koyu olma durumdur. o Renk, herhangi bir nesneyi daha çekici, daha alımlı yapan ve seyir zevki veren şeydir. o Renk, yaşamımızda, görsel deneyimimizde ve sanatta duygularımızın dışa vurumu, düşünsel bir yansıma olarak önemli rol oynar. o Görüntüye ve estetik standarda medya yönelimli vurgu o Gülümseme: Bireyin, kişiler arası iletişim becerilerinin en önemlilerinden biri

o “Gülümsemeden, asla tamamen giyinmiş sayılmazsınız.” o Martin Charnin o Estetik dişçilik: Her bireyde aslına uygun oranda dişle ve hastanın yüzüyle, diş etiyle ve dudaklarıyla uyumlu diş dizilişiyle güzel bir gülümseme yaratmak o Yüzeysel görüntü, saydamlık ve renk o 1931 Clark: “Renk sorununu çözebilecek kadar donanımlı değiliz.” o Renk olgusu, bir nesnenin ışık enerjisiyle fiziksel temasına verdiği psikofizyolojik tepki ve gözlemcinin bireysel tecrübesidir. o Belirli ışınların emiliminden ve retinal alıcıları uyarmaya yeterli dalga boyları içinde diğerlerinin yansımasından dolayı bir yüzeyin ya da cismin oranı Temel olarak renkler, ya beyaz ışıkların su veya prizma gibi ortamlardan geçmesine izin verilmesiyle ya da ampuller veya renkli pencere camlarından ışığın geçirilmesi gibi renkli ışıkların üretimi için, diğer yöntemlerin kullanılmasıyla üretilir. Ama renkli malzemelerden elde edildiği kadarıyla, boya ve pigmentleri karıştırarak elde ederiz. Bu renkler doğal kaynaklardan veya sentetik kimyasalları kullanarak hazırlananlardan elde edilir.

66

Bu spektral ışıklar veya bu birleştirerek elde edilen renkler olsun, tüm renkler bir parça bez boya, sanat veya boyalarla bir çalışma boyamak için kullanılan boyalardır.

Bunlar frekansları veya titreşimleri emer. Bu titreşimler sıcaklık veya soğukluk hissetmemize sebep olmaktadır.

Kırmızının dalga boyu en uzun spektral renktir ve bu en düşük titreşimleri üretmektedir. Viyolanın dalga boyu en kısa olandır ve yüksek titreşimlere sebep olur. Kırmızı dalganın frekansı ısı üretir. Mavi serinlik etkisi bırakır.

Yeşil ise, denge ve ılımlılık rengi olarak bilinmektedir.

Kırmızının yoğunluğu hareketleri titreşimi sınırlamaktadır. Oysa ki, hafifliğinden dolayı mavi renk ortamda açıklık sağlamaktadır.

Her renk kendine özgü hisler oluşturmaktadır. Örneğin; kırmızı yanan duyguları simgeler. Turuncu kızgınlık verir. Sarı sıcaklık verir. Yeşil ise, ne sıcaklık ne de soğukluk hissi verir ve vişne çürüğü rengi serinlik duygusu verir. Gerçekten renkleri hissetmeye çalıştığımız zaman, onların bazılarının azlığını, kaza hissi verdiğini, vurma gibi hisleri verdiğini hissederiz.

Genel olarak insanlar bunun renklerden kaynaklandığını düşünmezler. Resimlerin etkisi altında kalırız ama renklerin yaratma ve yeti etkisinin farkına varmayız.

Viyola, mavi ve turkuaz rengine tabi tutulursa; uykusuzluk çeken, gergin olan hastaların sıkıntılarının hafifletileceği yapılan deneylerle açıklanmıştır. Kırmızı,

67

turuncu ve sarı tembellik ve bitkinlik gibi hastalıkların üstesinden gelmeye yardım ettiği kanıtlandı.

Kromatoloji ve kromatik uzmanları, pembe rengin saldırganlık ve düşmanlık duygularını engellediğini ve bu bulgulara sahip hastaların pembe ortamlarda tutulması gerektiğini önermişlerdir. Pembe rengin, sinirleri ve dokuları sakinleştirdiği kanıtlanmıştır. Bu rengin sakinleştirici etkisinden dolayı, otoriteler, bu rengi hapishanedeki insanların rehabilitasyonları için hapishanelerde kullanmışlardır. Bu, sadece kızgınlık kafeslerine baskı yapmakla kalmayıp, aynı zamanda bu rengin etkisi altındaki kişiler saldırgan tepkiler vermediği için, iş endişelerinden ve ailevi kavgalardan kaynaklanan problemleri çözülmesine de yardımcı olmaktadır. Körler bile pembe boyanmış bir odanın rahatlığını hissederler. Pembenin rahatlatıcı etkisinden dolayı, onun en sevimli renk olduğu düşünülmektedir.

Renkler sıcak, serin ve ılımlı olarak üç kategoride sınıflandırılmıştır. Kırmızı, turuncu, sarı ve bunların diğer tonları sıcak renklerdir. Mavi, gök mavisi ve viyola serin renklerdir. Yeşil ise ne sıcaktır ne de soğuktur.

Eğer hastalığın vücudun aşırı ısısından kaynaklandığı düşünülürse, serin renklere başvurulur. Örneğin; ateşli hastalıklarda mavi tavsiye edilir ve yanıklarda da mavi kullanılır. Eğer hastalık ısı düşüklüğünden veya vücut sisteminin soğukluğundan kaynaklanırsa, bunların

68

tedavisinde sıcak renkler kullanılır. Örneğin; düşük kan basıncı ve felç, kırmızı rengi gerektirir.

Renklerin özellikleri psikolojik ve fiziksel özellikler bakımından iki başlık altında incelenebilir.

Renkler, gerek algı sistemimiz tarafından beynimize bildirilen, gerekse cisimleri farklılaştırdığımız unsurlar olarak cisimleri ayrıt etmemizi sağlayan özelliklerdir.

Her cisimin bir rengi olup bu renkler o cisimin genelde karakteristik özlliği anlamına gelmektedir.

Her bir rengin cisimlere karakteristik özellik verdiği gibi bunların bir kendine özgü özellkleri bulunmaktadır.

Bunlara isterseniz değinelim: Kırmızı Dalga boyu uzunlukları sıralamasında en uzun olarak ilk sırada yer alır. Kırmızı rengin en önemli özelliği, arka planda güçlü bir fon ile kullanıldığında daha belirgin olmasıdır. Bu durumda kırmızı, tüm fonda en dikkat çeken unsur olur. Hatta küçücük bir kırmızı leke için bile durum böyledir. Kırmızı, canlılık ve dinamizmi temsil eder. Mutluluğun rengi kırmızıdır, fiziksel olarak ise ataklığı, canlılığı ve duygusal anlamda bir işi sonuna kadar devam eden azmi ve kararlılığı gösterir.

Bu renk; demir, çinko, bakır, potasyum ve oksijen, şeker pancarı, turp, ıspanak, domates, 69

kırmızı kiraz ve kırmızı renkli meyvelerde bulunur. Bu, kan ve kan dolaşımı ile ilişkilendirilmiştir. Bu, mavi ve tonlarının etkisini yok edip hükümsüz kılar.

Psikolojik Özellikleri Bu renk, aşk, sevgi gibi heyecan ve cesaret ile ilişkilendirilmiştir. Kabalıktan dolayı ilişkiler berbat olduğunda, beklentiler karşılanmaz ve planlar yolunda gitmez. Kırmızı renk aklın merkezine hakimdir. Beynin renk merkezi kırmızı renk ile güçlendirildiğinde, her şey kırmızımsı olarak görünmeye başlar. Kırmızı merkez rengi tonlarını kaybettiğinde, birinin yersiz duygu ilgilerini veya hayal kırıklıklarını belirtir. Ilımlılık miktarında bu renge sahip insanlar, diğerlerine yardımcı olurlar, kardeşleri ve çocukları konusunda yüksek derecede dikkatli davranırlar.

Bu renge hakim olan insanlar tüm yaşamları boyunca çok sağlıklı olurlar. İyi besinler ve diğer şeylerle ilgili duygularını kontrol edemediklerinden dolayı, onların kilolu olmaları muhtemeldir. Bu renk diğerlerinden daha baskın olduğundan, her birimiz hayatın bu evresini yaşabilir. Kırmızı renk, ergenlik döneminde daha fazla yoğunlaşır. İlginç bir gerçektir ki; pas rengine sahip kırmızı renk boksörlerde baskındır.

Kırmızı renge baskın olarak sahip insanlar, 70

fiziksel sağlıkları, iyilikleri ile çok ilgilenirler ve bu durumun çoğunda onlar vücut geliştirici olurlar. İştah açar. O yüzden dünyadaki gıda firmalarının çoğu logosunda kırmızıyı kullanır. Kırmızı tansiyonu yükseltir, kan akışını hızlandırır. Yanlış bir inanış vardır; boğaların kırmızıya saldırdığı sanılır. Oysa boğalar renk körüdür. Kırmızıya değil, kendilerine sallanan koyu renkli beze saldırır. Bu insanlar için kullanılan psikoloijk bir durumdur.

Kırmızı duyguları canlandıran, hisleri kıpırdatan ve tutkuları çağıran bir renktir. Bu renk kraliyet, hayatın enerjisiyle, heyecanıyla ve gücüyle ilişkilendirilmiştir.

Olumlu bakış açısında kırmızı, gücü, eğlenceyi, mutluluğu ve aşkı simgeler. Kırmızı ateşin ana rengidir.

Kırmızımsı bir nesne ve kan yaşamın acılı unsurlarını temsil eder. Yumuşak pembe, anne sevgisi titreşimlerini arttırır.

Kırmızı, titreşimlerin olumsuz etkisini, korkuları ve kontrolsüz tutkuları, şehveti, aşırı sinirliliği, acımasızlık eğilimini ortaya çıkarır. Yaşam gücü düşük olduğunda, kan dolaşımı zayıfladığında ve kişi kendinden emin olmadığında kırmızı renk kullanılır.

Hiç kuşkusuz ki, hayattaki her şeyin titreşimlerin şekillenmesinde ortaya çıktığını ve hayat biçimleri ve 71

nesnelerin hareketlerinin, bu titreşime bağlı olduğunu kabullenmek zordur. Farklı şartlarda görevlendirilmiş kırmızı gibi titreşimli renkler, terapatik veya yıkıcı olabilirler. Trafikte kırmızı durma işaretidir. Kırmızı iç çamaşırları kışın bizi sıcak tutarlar. Laboratuarda, meyve fileleri kırmızı bir kutunun içinde hızla çoğalabilirlerken, mavi kutunun içinde gelişemezler.

Bazı doktorlar kırmızı rengi atardamar uyarıcısı olarak kullanır. Teksas Üniversitesindeki araştırmacılar, bir spor müsabakasından önce kırmızı renge odaklanmış atletlerin güçlerinin arttığını bulmuşlardır. Kırmızı yüzümüzün kızarmasına sebebiyet verebilir.

Fiziksel Özellikleri Kırmızı görülebilen renkler arasında, en az titreşime sahip olan ve en fazla ısıya sahip olan renktir. Yaratıcılık gücünün sıcaklığıdır. Kansızlık, lösemi gibi durumlarda, omuriliğe kırmızı ışınlar uygulanırsa, Kırmızı Kan Hücreleri (RBC) sayısı artar. Felçten dolayı vücudun herhangi bir kısmı etkilenmişse, kan hücrelerini uyaran kırmızı ışık bu tür hastaları iyileştirebilir. Eğer kırmızı renk ışıklar, naval bölgeye ya da en küçük organa yansıtılırsa organlardaki dokuların işleyişini düzenleyebilir.

Kişi kırmızı ışık ile desteklendiğinde, hipofiz bezeleri, kanda adrenalin salgılanması 72

sonucunda harekete geçebilir. Bu, duyusal sinirleri uyarır ve koklama, görme, duyma, tat alma ve dokunma duyularını geliştirir. Kan dolaşımını harekete geçirir, serebrospinal akışı tetikler ve sempatik sinir sistemini arttırır.

Hemoglobin kırmızı ışınlarla yapılandırılır.

Kırmızı ışınlar, böbrekleri, kas sistemini ve beynin sol kısmını canlandıran ve harekete geçiren ısıyı üretir. Kontraktürler boyunca kas gevşetici ilaçlara bakıldığında, kırmızının kontuar sinirlendirici etkisi terapatik amaçlar için mükemmeldir.

Kırmızı, birikmiş tuz kristallerini ayrıştırır ve iyonlaşmayı kolaylaştırır.

Böylece iyonlar elektromanyetik enerjiyi tekne doğrultusunda taşır.

Kırmızı ışınlar demir tuz kristallerini ayırır ve ısının salınmasına yardımcı olur. Kırmızı rengin kullanımı şöyledir: Duygusal bozukluklar, hipertansiyon, coşku durumu, ruhsal bozukluk, ateş, sinir iltihabı, kırmızı cilt, kırmızı saç, iltihaplanma...

Kırmızı, enerjinin, tutkunun ve hareketin rengi olmasının yanında sıcak bir renktir ve yaşamak için gerek duyduğumuz fiziksel ihtiyaçlarımız ve arzularımızla alakalı pozitif bir renktir. Sağlam ve güçlü bir enerji yayar. Kırmızı harekete geçiren bir renktir.

73

Duygularımızı uyarır ve yaptığımız eylemler üzerindeki motivasyonunumuzu arttırır. Maneviyatı, liderlik vasfını, tutkuları ve kararlılığı belirtmektedir. Aynı zamanda iradeli olmayı da temsil etmektedir ve kararsız ve utangaç insanlara güven verebilir.

Fiziksel hareketin rengi olduğundan dolayı, kırmızı fiziksel yaşam gücümüzü canlandırmaktadır. Bu renk aynı zamanda cinselliğin rengidir ve pozitif bağlamda aşk ve cinsellik negatif bağlamda ise intikam ve kızgınlık gibi daha derin ve daha özel duygularımızı uyarmaktadır. Sevgililer günü gibi özel günlerde olduğu gibi aşkı anlatmak için kullanılır ama bu renk aşktan çok cinsellik ve şehveti temsil eder. Aşk, pembe ile temsil edilir. Pozitif bağlamda cinsellik enerjisi yüksek olan bir yaşam oluşturabilir; negatif bağlamda ise yıkım ve savaşlar üzerinde kızgınlığı ve öfkeyi tetikleyebilir.

Kırmızı iştah açtığı için genellikle restaurantlarda bu amaç doğrultusunda kullanılır. Yemek yeme ve diğer stimulilerin arzularını da arttırır.

Kırmızının çok fazla kullanılması, tedirginlik, heyecan ve aşırı enerjiye sebep olabilir. Az kullanıldığında, dikkatli, manüpülatif ve endişeli olmamızı sağlar. Çin gibi Doğu kültürlerinde, kırmızı iyi şansın rengidir. Çağın değişiyor olmasına ve birçok Çinli gelinin beyaz giymesine rağmen, kırmızı geleneksel olarak düğünlerin rengidir. Hindistan kültüründe, kırmızı saflığı temizliği

74

temsil eder ve gelinlik rengi olarak kullanılır. Eğer favori renginiz kırmızıysa, bu sizin kişiliğinizi yansıtacaktır!

Olumlu ve Olumsuz Özellikler Olumlu özelliklerinin anahtar kelimeleri: hareket, enerji, hız, dikkat toplama, irade ve güven, harekete geçirme, canlandırma, heyecanlandırma, güç, tutku, harekete geçirme ve çalıştırma, cesaret ve kuvvet, doğallık ve kararlılık.

Olumsuz özelliklerinin anahtar kelimeleri: Kızgınlık ve baskı, küstahlık, yorucu, sinir ve asabiyet, acımasızlık, korku ve hoşgörüsüzlük, isyankâr, inatçı, küskün, saldırgan ve zalimlik.

Kırmızı enerjiyi temsil eder. Fiziksel enerji seviyemizi arttırır, kalp atış hızını ve kan basıncını arttırır bununla birlikte, adrenalin salgısını harekete geçirir.

Eylem: Hareketlerimizin hızlanmasını sağlar ve hareket ve eylem açısından ihtiyacı arttırır.

Arzu: tüm kullanım şekillerinde fiziksel arzuyla ilişkilidir – cinsellik, iştah, arzu.

Tutku: herhangi bir konuda tutkuyu temsil ettiği anlamına gelir; tutkulu bir aşk veya hırslı bir nefret.

Kızgınlık negatif bir tutkudur.

Kırmızının etkileri 75

Canlandırma: Fiziksel duyular üzerine etkisi – cinsellik arzusu ve açlık.

Kırmızı, cinsellik, aşk cesaret, nefret, intikam gibi daha derin içsel tutkuları harekete geçirir. Eğer cansız bir cinsellik hayatınız varsa ve cinsel hayatınızı daha tutkulu bir hale getirmek istiyorsanız, yatak odanızda kırmızıyı kullanın. Daha çok kırmızı daha çok tutku demektir fakat aşırıya kaçmayınız çünkü ters etkilere sebep olabilir Heyecanlandırma ve motive etme: Duyguları uyandırır ve yapacağımız eylemi hızlandırır.

Dikkat toplama: Dikkatinizi toplamanızı sağlar ve tehlike anında uyarır. Bu sebepten dolayı trafikte durma işareti olarak kullanılır. Tehlikeyi temsil eden evrensel bir renktir. İddia ve girişkenlik: Kırmızı arabası olan sürücüler bunu not almadır! Birkaç yıl önce yapılan küçük bir ankette kırmızı arabası olan kadın bir sürücü, kırmızı arabasının içinde kendini öfkeli hissettiğini söylemiştir.

Kırmızının çeşitliliği Bordo: koyu mavimsi kırmızı, kontrollü ve dikkatli yapılan eylemleri gösterir. Şarap renginden biraz daha yumuşaktır ve gerçek kırmızıdan daha az çarpıcıdır. Şarap rengi: morumsu koyu kırmızı, normal kırmızıya göre, daha entelektüel ve ciddidir ama enerji vericiliği 76

daha azdır. Kontrollü gücü kesin kararlılığı ve temkinli eylemleri belirtir ve genellikle zenginlik tarafından desteklenen bir renktir.

Koyu kırmızı: içinde biraz mavi bulunan bir kırmızıdır.

Başarıya ulaşma yönündeki kararlılığı gösterir.

Cinsellikten çok duygusallık yayar.

Skarlet: kırmızının çok az turuncuyla karıştırılmış halidir. Bu karışım kırmızıya zenginlik ve parlaklık verir. Coşkuyu ve yaşam sevgisini belirtir. Yoğunluğu, asilik kıvamına getirilmiş kırmızıdan daha azdır.

Mavi Mavi güven ve sorumluluğun rengidir. Bu renk, güvenin, dürüstlüğün ve sadakatin rengidir. Samimidir, çekingen ve sessizdir ve fazlılığı sevmez. Dikkat çekmez.

Yüzleşmekten nefret eder kendince bir şeyler yapmaktan hoşlanır. Renklerin psikolojisi açısından bakıldığında, mavi güvenilir ve sorumludur. Bu renk ruhsal güvenceyi ve özgüveni sergiler. Zorlu zamanlarda, kontrolü ele almaya ve doğru şeyi yapmaya dayanır. Yaşam ve iş alanlarında yön ve sıra ihtiyacı yaratır.

Bu renk, her şeyden önce barış ve huzuru arayan bir renktir. Hem fiziksel hem de zihinsel rahatlamayı sağlar.

Stresi azaltır, rahatlama, düzen ve sakinlik duygusu oluşturur. Bu rengin üzerinde yattığımızda ve bulutsuz açık mavi bir gökyüzüne baktığımızda, gerçekten 77

sakinlik duygusunu hissederiz. Bu renk metabolizmayı yavaşlatır. Daha soluk bir mavi bizi daha özgür hissettir.

Renklerin anlamı açısından bakıldığında, mavi birebir iletişimi özellikle sesi kullanarak kurulan iletişim ile ilişkilidir. Sözlü iletişim, kendini ifade etme, bu renk bir öğretmen, bir halk konuşmacısıdır. Bu renk idealizmdir, kendini ifade etmeyi, ihtiyacımız olan ve istediğimiz iletişimi kurma yeteneğimizi geliştirir. Daha büyük amaçların yerine gelmesi konusunda ilham verir.

Mavinin bilgeliği, zekâsının yüksek seviyesinden, ruhsal bakış açısından kaynaklanır. Mavi, ruhun, sadakatin ve dini çalışmaların rengidir. Diğer yandan, aile ve iş hayatına olan bağlılığı içeren inançlardaki sebep ve kavramlardan kaynaklanabilir.

Mavi, yardımcıdır, kurtarıcıdır ve ihtiyaç duyulduğunda yanınızda olan bir dosttur. Başarısı, ilişkilerindeki nitelik ve nicelikle tanımlanır. Alı değil vericidir. Güçlü güven dolu ilişkileri inşa eder ve bu güvene ihanet edilirse, daha derin bir yara açar. Mavi, muhafazakâr ve tahmin edilebilirdir. Güven ve telhisiz bir renktir.

Muhtemelen verdiği güvenden kaynaklı olarak evrensel olarak en çok sevilen renktir. Mavi ısrarcı bir renktir.

Peşinden koşulan her neyse bu konuda başarılı olmada kararlıdır. Mavi açısından değişim çok zordur. Esnek olmayan bir renktir ve yeni ve farklı bir fikirle karşılaşıldığında, bunu düşündürür analiz eder ve sonra

78

bu fikri gerçeklikte uygun ve kabul edilebilir bir hale getirir Mavi nostaljiktir.

Geçmişte yaşayan, şimdiki ve gelecekteki her şeyle ilişkilidir. Favori renginiz maviyse, bu kişiliğinize yansıyacaktır! Mavi kişilik rengi bu konuda bize daha çok bilgi verecektir.

Olumlu ve Olumsuz Özellikler Olumlu özelliklerinin Anahtar kelimeleri: sadakat, güven ve bütünlük, ince ruhlu, güven ve sorumluluk, tutuculuk, muhafazakârlık, ilgi ve alaka, idealistik, sıralama, otorite, bağlılık, derin düşünme, barış ve huzur.

Olumsuz özelliklerinin Anahtar kelimeleri: katı olma, dolandırıcılık, kinci, depresif, üzgün, çok pasif, kendi doğrularından başka doğruyu kabul etmeme, batıl inançlara takılan, duygusal olarak dengesiz, fazla tutucu, eski moda, tahmin edilebilir, zayıf, bağışlamaz, ilgisiz soğuk. Hileyi, sadakatsizliği, güvenilmezliği belirtebilir.

Mavi iletişimi temsil eder. Mavi birebir sözlü iletişimle ve kendini ifade etme ile ilişkilidir. Barış ve Huzur: Bu renk barış ve huzuru temsil eder. Dürüstlük: Mavi gerçekliğin rengidir. Otorite: ne kadar koyu mavi o kadar otorite. İnanç: sadakatin ve inanç çalışmalarının 79

rengidir. Bilgelik: Mavi, zihin gücünün bilgeliğini genişletir.

Mavinin Etkileri Tutuculuk: Mavi güven rengidir – tüm renklerin en çok sevilenidir.

Tahmin edilebilirlik: Mavi dürtücü ve doğal değildir ve aceleci olmayı sevmez. Mavi olgular üzerinde düşünmeyi ve analiz etmeyi gerektirir, planlı çalışmayı gerektirir.

Sıralama: Mavi yön ve sıralama gerektirir- dağınıklık ve tahmin edilemezlik onu kahreder.

Katılık: Mavi yakınlığı sever. Değişimi sevmez ve daha iyi yolu olsa bile, inatla bir şeyi kendi yoluyla yapar.

Mavinin Çeşitleri Soluk mavi: yaratıcılık ve özgürlük konusunda ilham verir. Açık gök mavisi: En sakin renklerden biridir. Gök mavisi özverili sevgi ve sadakati temsil eder.

Tehlikesizdir. Zorlukların üstesinden gelebilecek yardımsever doğayı genişletir. Evrensel bir iyileştiricidir.

Gök mavisi: gerçek memnuniyetin rengidir. Gök mavisi bir işi başarmadaki kararlılığı ve hırsı canlandırır.

Amaçlar doğrultusunda çabalamada amaç duygusuna ilham verir.

80

Koyu Mavi: Koyu mavi tutuculuğun ve sorumluluğun rengidir. Çok soğuk, sakin ve aklı başında görünmesine rağmen, duygusuz evhamlı birinin duygularını yansıtma rengidir. Kötümser ve ikiyüzlüdür. Merhametli olabilir ama merhametini gösterdiğinde, sorun çıkarabilir. Koyu mavi, ciddi bir erkeğin rengidir; bilgiyi, gücü ve birleşimi temsil eder. Birleşmiş dünyada kullanılır. Çivit rengi Sezgi, algi ve gelişmiş bir hafızanın rengidir. Üçüncü gözün açılmasında yardımcıdır. Meditasyon ve iç gözlem esnasında, derin konsantrasyonu arttırır. Bilincin daha derin sevilerine inmede yardımcı olur. “Yeni Çağ” ile ilişkilendirilmiş bir renktir. Algının gücüyle normal duyuların ötesini görmek için Yüksek Hafızayı kullanma kabiliyetidir. İçgüdüsellikten çok sezgiselliğe dayanır. Çivit, koyu gece mavisidir. Koyu mavi ve viyolanın birleşimidir ve her iki rengin özelliklerini de taşır. İnsanlığa hizmet çivit renginin güçlerinden biridir.

Güçlü ve asil çivit, birleşimi ve samimiyeti yayar. Çivit renginin anlamı aşırı sadakat, bilgelik, adalet, tarafsızlıktır. İnsan haklarının savunucusudur. Yapısı çivit renginin kimliğini ve anlamını oluşturur. Aslında çivit insanı, yapı olmadığı sürece işlevsizdir. Dengenin doğrularına sürükler. Onlar için organizasyon önemlidir.

Hayatlarında sıralama olduğunda, bu rengin insanları katidir. Çivit, dinsel törenleri, gelenekleri, dini ve 81

geleneksel sistemleri sever. Geleceği planlarken, geçmişte olan olguları birbirine uydurur. Çivit, beynin sağ lobunu veya yaratıcılığı ve uzaysal yeteneklere yardımcı olur. Tiyatro dünyasıyla ilişkili dramatik bir renktir. Stresli zamanlarda drama kraliçesidir. Önemsiz şeylerin dağıdır. Çivit renginin olumsuz anlamları fanatiklikle ve bağımlılıkla ilişkilidir. Bağımlılığı her şeyi kapsar. İşkolikliği, din fanatikliğini ve yasal olmayan ilaçların bağımlılığını kapsar. Çivit, dar kafalılık, hoşgörüsüzlük ve önyargı olabilir. Eğer favori renginiz çivitse, bu sizin kişiliğinize yansır! Kişilik olarak çivit bu konuda daha çok bilgi verecektir.

Olumlu ve Olumsuz Özellikler Olumlu Özelliklerin Anahtar kelimeleri: Bütünlük ve samimiyet, yapı ve düzenleme, aşırı sorumluluk, idealizm, itaat, aşırı sezgisellik, pratik önsezilik, vefa, doğruluğa sadakat.

Olumsuz özelliklerinin Anahtar kelimeleri: Fanatik olma, yargısal, mantıksız, hoşgörüsüz, saygısız, depresif, korkak, kendi doğrularında ısrarcı olma, toplum kurallarına uyumlu, bağımlı, bağnaz, karışıklıktan kaçınan. Çivit rengi sezgiselliği temsil eder. Sezgisel yetenekleri kullanmaya yardımcı olur. Aşırı ruhsal bilginin ilk adımıdır.

82

Bütünlük: Derin samimiyet çivit renginin özellikleridir.

Plan ve sıralama: hayata veya iş yaşamına bakış açısını tekrardan oluşturmak için kullanılacak en iyi renktir.

Bilgelik: İçsel zekâ ve bilinç nazaran ruhani bilgeliktir.

-

zihinsel bilgeliğe

Çivit renginin Etkileri İçgözlem: Bu renk, meditasyon ve İçgözlem esnasında derin konsantrasyon sağlar. Boşluğa bırakılmanın duygusudur. İdealizm: Geleceği planlama yeteneği. Bağımlılık: Bağımlı bir kişi, bağlılığın devam etmesidir. Bir bağımlılığın üstesinden gelmek istiyorsanız, bu rengi kullanmayın. Dinsel fanatiklikle ilişkilendirilmiştir.

Mecbur olduğunu düşünen işkoliklerin rengidir. Vasıf kazanma bağımlılığı olan kişilerle ilişkilendirilmiştir.

Drama yazarı: profesyonel davranmakla ilişkilidir. Bu renk insanların pireyi deve yapmasına sebep olabilir.

Uyum: İbadet aşkı- sadece uyumlu olmak adına değil, geçmişte yapılan şeylere uyma.

Mor ve Viyola Mor, ruhaniliğin ve hayal gücünün rengidir. Bu renk hayal gücü ve ruhanilikle ilişkilendirilmiştir. Hayal gücünü canlandırır ve zirve fikirlere ilham verir.

83

İçgözlemle ilgili bir renktir. Derin düşüncelerimize dokunmamız yönünde cesaretlendirir. Viyola ve mor arasındaki fark, viyolanın görülebilir ışık spektrumunda veya gökkuşağında olmasıdır oysa mor, mavi ve kırmızının karışımıdır. Viyola, görülebilir spektrumda daha yüksek titreşimlere sahiptir.

Viyola, mor kadar yoğun olmamasına rağmen, özelliklerinde benzerlikler vardır. Genel olarak isimler yer değiştirebilir ve renklerin anlamları benzerdir. Her ikisi de, enerjiyi ve mavinin bütünlüğünün, kırmızının maneviyatının gücünü içerir. Bu renk, fiziksel ve ruhsal enerjimiz arasındaki dengeyi oluşturan beden-ruh birleşimidir.

Mor ve viyola, hayatın anlamını ve manevi tatmini arayan kişilere yardım eder. Yüksek bilincimizle bizi bağlayan farkındalığımızı genişletir. Bu nedenle, bu renk ruhun dönüşümü ile ilişkilendiriliştir. Bu renk filozofları kendine çekmiştir.

Renklerin anlamı açısından bakıldığında, mor ve viyola geleceği, hayalleri ve rüyayı ruhsal huzuru temsil eder. Bu iki renk, fiziksel yeteneği ve ruhsal aydınlanmayı genişletir bunu yaparken aynı zamanda da ayaklarımızı yerden kesmez.

Viyola fantezi dünyasıyla ilişkilidir ve hayatın pratikliğinden kaçma ihtiyacıdır. Gerçeklikten kaçan hayalperestlerin rengidir. Renk psikolojisi açısından bakıldığında, mor ve viyola duygularımız ve zihnimizin uyumunu arttırır. Zihinsel dengeyi ve sabitliği, zihin 84

barışını birleştirir. Ruh ve fiziki dünya, düşünceler ve eylemler arasında bir bağdır. Mor ve viyola meditasyon uygulamasını destekler.

Viyola, koşulsuz şartsız özveriliği sevgiyi, ego yoksunluğunu, hassasiyeti ve merhameti temsil eder.

Viyola, günümüz dünyasının kirliliklerinin tüm farklı çeşitlerine karşı hassas olabilir. Bu kirlilik; gürültü kirliliği, görsel kirlilik veya besin zincirindeki kirlilik olabilir. Bu hassasiyet viyolayı hastalıklara ve alerjilere karşı duyarlı hale getirir. Viyola yaratıcı uğraşlara teşvik eder, yaratma çabalarının doğrultusunda ilham ve özgünlük arar. Bu renk kalabalık değil de; tek, özel ve bağımsız gibi görünür. Sanatçılar, müzisyenler yazarlar, şairler ve fizikçiler viyoladan ve onun sihir ve gizeminden ilham almaktadır. Viyola herkesin iyiliği için yapılan en iyi adaleti kullanan insancıl bir renktir.

Bilgelik ve güç, hassasiyet ve alçakgönüllülükle birleştirildiğinde, viyola az bir şans ile büyük işler başarır.

Mor, özellikle hükümdarlık ve soylulukla ilişkilidir. Lüks, zenginlik ve israf etkisi yaratır. Mor güce sahiptir. Zenginlik ve kaliteye sahiptir. Saygı gerektirir. Mor, hırs, kendini garantileme ve liderliktir.

Morun fazla kullanımı bazı durumlarda depresyonu arttırır. Depresyonda olan savunmasız kişiler tarafından az miktarda ve dikkatli kullanılması gereken bir renktir.

Eğer favori renginiz morsa, bu sizin kişiliğinize

85

yansıyacaktır. Kişilik olarak mor renk bu konuda bize daha çok bilgi verecektir!

Mor ve Viyolanın Olumlu ve Olumsuz Özellikleri Olumlu özelliklerinin Anahtar kelimeleri: Olağandışı ve kişisel, yaratıcı ve özgün, fiziksel ve sezgisel, insancıl, bencil ve sınırsız, gizemli, fantezi ve gelecek.

Olumsuz özelliklerinin Anahtar kelimeleri: Hamlık, mantıksız olma, alaycı ve ilgisiz, kendini beğenmiş ve kibirli, sahtekâr ve rüşvetçi, ihtişam hayali, sosyal tırmanış.

Mor/viyola ilhamı temsil eder. Özgün ve etkin fikirler viyola ile yaratılır – beyin fırtınası yapıldığı dönemlerde, ilham arandığında, bu rengi kullanın. Hayal gücü: Viyola, zihin gücüyle yaratmayı canlandırır aynı zamanda rüya aktivitelerini canlandırır.

Kişisellik: Viyola, kalender, bireysel ve özgündür. Bu renk birini taklit etmekten nefret eder ve her şeyi kendi yolu yordamıyla yapmaktan hoşlanır.

Manevilik: Viyola: ibadet ve meditasyon esnasında yardımcı olur ve bilinçaltımızdaki derin duygulara dokunmamızı sağlar. Kiliseler viyolanın bu özelliğini kullanır. Olumsuz açıdan baktığımızda, tarikat yandaşlarıyla ilişkilendirilir.

86

Mor/Viyola Etkileri Empati: Merhamet, kibarlık, insanlığı sevme, viyolanın olumlu özellikleridir. Kontrol edilen duygular: viyola kırmızı gibi tutkuludur ama özel zamanlarda gösterilme eğiliminde değildir. Saygılı ve Seçkin: viyolanın daha koyu tonları, soyluluk ve zenginliğin olduğu yerde morun özgünlüğü ile bağlantılıdır. Mantıksız: ayakları yere basmasındansa, havalarda uçma durumunda viyola mantıksızdır.

Hayatı görme eğilimdedir çünkü nasıl olduğunu değil onu hayal eder.

Toyluk: viyola acemi olabilir; gerçek hayatta yapılması zor görünen fikirler ve fanteziler konusunda cesaretlendirir.

Asalet: viyola, diğerlerine çekici alçakgönüllü şeklini ortaya çıkarır.

gelen

asaletin

Alaycılık: Bu viyolanın olumsuz yönüdür.

Mor/Viyolanın Çeşitleri Eflatun: Mavimsi tondaki açık mordur; açık viyoladır.

Güzel şeyleri çeken bir renktir. İncelik, hassasiyet ve savunmasızlığa sahiptir. Lila: Lila, soluk ve pembemsi viyola rengidir. Acemiliği, yapmacıklığı ve gençliği belirtir. Bu renk, dışa dönük, romantik, büyüleyici ve gösterişlidir. Leylak rengi: Leylak eflatun ve lila 87

arasında bir yerlerdedir. En iyi seçimi yapmamıza ve karar vermemize yardımcı olur. Yapılanın adaleti ile ilişkilidir. Daima doğru olanı yapar. Diğer bir yandan, adiliğin bir derecesini belirtebilir ve toplumda gözü yüksekte olan bir insanı temsil edebilir. Mor kuvars: tasavvufi bir renk olan mor kuvars sezgisel kanalları açar. Savunmasız kalmaktan korur ve yardımlaşmayı destekler. Evrimleşmiş ruhun rengidir. Erik rengi: Erik rengi kırmızımsı mordur. Modası geçmiş bir renk olan erik rengi, saygındır ve aile gelenekleriyle bağlantılıdır.

Namusluluk taslar ve dar zihniyetlidir. Daima nasihat verme eğilimindedir. Koyu mor: ruhsallığa erişme ile ilişkilidir. Güçlü bir renktir. Kibirliliği insafsızlığı da belirtebilir.

Dünyanın en hakim rengi mavidir. Çekingen bir renktir. Dinlendiricidir ve edilgendir. Koyu tonları moral bozan ve kasvet veren anlamlarına gelirken, açık tonları ve beyazla karışık mavi ise yatıştırıcı ve güven veren anlamlarını içermektedir. İnsan vücudunda boğaz bölgesini mavi renk temsil eder. Mavi renk gökyüzünün ve denizin rengidir. Sınırsızlığı ve uzak bakışlılığı simgeler. Huzuru temsil eder ve sakinleştirir.

Araplar mavinin kan akışını yavaşlattığına inanır, nazar boncuğu o yüzden mavidir. Batıda intiharları azaltmak için köprü ayaklarını maviye boyarlar. Duvarları mavi olan okullarda 88

çocukların daha saptanmıştır.

az

yaramazlık

yaptığı

Gök Mavisi Rengi Bu renk üzümün yanı sıra alüminyum, kobalt, çinko, şeftali ve erikte aynı zamanda balık ve kümes hayvanları etinde bulunur.

Yüksekliği: Bu renk gövdenin üst kısmı ile ilişkilidir; boyun, yüz ve omuzlar gibi. Tüm renklerin en soğuk rengidir ve bu nedenle, kırmızı ve turuncu renklerinin olumsuz etkilerini sonlandırmak için kullanılır.

Psikolojik Özellikleri Mavi göksel bilincin rengidir. Gerçek şu ki, uyum, dinginlik ve umut ve bunun gibi nedenlerden dolayı manevi bir renk olarak kabul edilir. Mavi rengin yaygın nedeninden dolayı sedatif etkileri aynı zamanda akılda üretilir.

Sadece derin bir anlayış için değil, akıl hastaları ve şiddet suçlularının odasında da kullanılır.

Olumsuz yönüyle, çok mavi, duygu ya da yorgunluk ve uyuşukluk getirerek, iç karartıcı olabilir.

Mavi dengeleme ve uyumlaştırma etkisi olduğunda, normal kan dolaşımında kan normal renge döner. Bu, sinir ve heyecanı azaltırken, derin düşünme veya ruhsal 89

genişleme sırasında çevreden emilebilir. Bu renk zihni rahatlatır. İçine kapanık, kendi kabuğundan çıkmayanlara yardımcı olur ve manik-depresyonu rahatlatır. Ama mavi ışınları ile yoğunlaştırılmış tedavinin fazlası -yirmi dakika sonrasında-, ruhsal depresyondaki kişi, kendini yorgun hissetme eğilimindedir. Mavi hakikat, bağlılık, sakinlik, samimiyet, sezgi ve daha yüksek zihinsel fakülte rengidir.

Bu rengin etkisi altındaki insanlar, diğer insanlara yardımcı olmak için ve Allah'a hizmet için gayret ederler.

Fiziksel Özellikleri Tüm diğer renklere oranla etkileri ve önemi açısından daha önemli olduğu gibi, bu renk, kırmızı titreşimler için bir panzehirdir. Mavi titreşimler, metabolizmayı artırmak, canlılık oluşturmak, vücut ve beyin hücrelerinin büyümesini sağlamak, kalbin eylemini yavaşlatmak için ve genel olarak vücut üzerinde bir tonik olarak hareket ederler. Bunların kas ve kan damarları ve iltihap üzerinde yatıştırıcı ve soğutucu bir etkisi ve yapıcı antiseptik özellikleri vardır.

Bu, ateş, yanıklar, katarakt, göz iltihapları, yüksek tansiyon, baş ağrısı, kalp çarpıntısını, diş enfeksiyonu, uykusuzluk, sara, sarılık tedavisinde kullanılır.

90

Mavi, soğuk algınlığı, gut, felç, romatizma gibi bozuklukları kontrendikedir.

Çivit Rengi Gök mavi içine kırmızı karıştırıldığında, belirli çivit üretir. Bu paratiroit uyarıcı, bir tiroit depresan, kan temizleyici, bir fagosit oluşturucu ve bir hemostatik (aşırı kanamayı azaltır ya da durdurur)' tir. Çivit ışınları manevi ve psişik akımları kontrol eder.

Onlar da, beyin titreşimleri ve etkisi, geniş görüşlülük, kontrol, işitme ve fiziksel, duygusal ve ruhsal düzlemlerde etkilidir. Bu beyin ve vücut hücrelerinin aşınma ve yıpranmasının onarımına yardımcı olur. Bu, vücut hücrelerinin ve dokularının bozulmasını azaltır.

Vücut sisteminde bu renk eksikliği öfke ve kızgın mizaç oluşturur. Bu fizyolojik bir sistemin eski toksinler ve atıklardan kurtulmasına ve yeni dokulara yer açmak için vücut dışına boşaltılmasını, doğal şifa sanatının iyileşme üzerindeki etkisini temsil eder. İkisi de temelde mavidir. Çünkü gök mavisi ve çivitin etkileri çok benzemektedir. Açık mavi, çivitten daha soğuktur ve daha az derecede soğuklukta kullanılması gerekmektedir. Bu rengin uygulanmasını gerektiren bozukluklar; 91

kan arıtma, hipertiroidi, akıl hastalığı, burun hastalıkları, sinir hastalıkları sayılabilir.

Viyola Rengi Viyola eşit oranlarda kırmızı ve mavi renklerinin bir kombinasyonudur. En yüksek titreşim olarak iyi görüşlerde, yüksek manevi özlemleri ve ruhun gelişmiş konsantrasyonunu temsil eder. Bu refah, zenginlik ve artan verimlilik ile ilişkilidir. Viyola gökkuşağı renkleri arasında en hızlı titreşimleri olan bir renktir. İnsanın ruhunu ve doğasını uyaran mor titreşimler sunuyor.

Ustalık, yaratıcılık ve kraliyet, bilincin yüksek âlemlerini temsil eder. Bu estetik değerlerin rengidir. Bu renk bir kişinin kompozisyonu eksik ise, o güzelliği ve yüksek değerleri bulmasına yardımcı olur. Leonardo da Vinci şöyle der, "Meditasyon gücü oldukça kilise, vitray pencereden düşen mor ışık altında on kat daha fazla olabilir.”

Bu, dalak, üst beyin, gonadlar ve hones dâhil olmak üzere vücudun bezlerini uyarır. Viyola ruhsal hastalık durumlarında yatıştırıcıdır. Bu, sinirliliği kontrol eder, açlığı azaltır, lökosit oluşturur ve özellikle potasyum iyon dengesini korur ve bu renk aşağıdaki hastalıkların ve bozuklukların tedavisinde kullanılır:

92

Mesane problemleri, kemik büyümesi bozukluğu, serebrospinal menenjit, beyin sarsıntısı, kramplar, böbrek rahatsızlıkları, ruhsal hastalıklar, kafa derisi hastalığı, siyatik, nevralji, romatizma, şişmanlık, iyi huylu tümör, kötü huylu tümör, lökore, diyabet, belsoğukluğu, zührevi ve cinsel bozukluklar v.b.

Mor En kısa dalga boyuna sahip olan mor, geleneksel olarak asaletle ilişkilendirilir. Yakınlık ve güzelliğe de işaret eder. Eskiden beri ihtişam ve lüksün son basamağı olarak düşünülür. Tarih, yüksek sınıfların, saray mensuplarının daima morla bezendiklerini kaydeder. Nevrotik duyguları açığa çıkardığından, insanların bilinçaltını korkuttuğu saptanmıştır. İntihar edenlerin beğendiği renktir.

Pembe: Kırmızı ile beyazın birleşmesi ile elde edilen pembe renk, kırmızı gibi canlılık verir, ama daha yumuşaktır. Mavi renk erkeklerin, pembe ise kadınların rengi olarak bilinir. Neşe ve mutluluk veren bir renk olan pembe aynı zamanda hayallerin ve aşkın rengidir.

Sarı Renklerin en parlağıdır. Dikkat çekmek için çığlık atar; bu yüzden uyarı ışıklarında sarı tercih edilir. Ayrıca 93

dikkat çekiciliğinden dolayı dünyada taksiler sarıdır.

Sonbaharın da baskın renkleri sarı ve sarı-turuncu, duygularımızı yakalayan, güçlü bir çekiciliğe sahiptir.

Neşeyi anlatır. Sarı zeka, incelik ve pratiklikle de ilgilidir. Toplumsal yaşamı ve birlikte çalışmayı yansıtan bir anlamı vardır. Geçiciliğin sembolüdür. Sarı ayrıca hüzün ve özlemin rengidir. Sonbaharın tüm hüzünlü güzelliğinde onun her rengini izlemek mümkündür.

Altın rengi Zenginliğin, başarının ve mevkiinin rengidir. Altın rengi, başarının, kazanımın ve zaferin rengidir. Bolluk, bereket, zenginlik, lüks, kalite, saygınlık, entelektüellik, değer ve seçkinlik ile ilişkilendirilmiştir. Bu rengin psikolojisi zenginliği, maddi gücü ve savurganlığı belirtmektedir. Fiziksel olarak altın kendi doğasıyla, günümüzde de her ülkede, her kültürde ve tüm dünya pazarlarında zenginliği ve saygınlığı göstermektedir muhtemelen çok değerli ve küresel pazarda ticareti kolayca yapılan bir maldır. Bu renk, erkeksi enerjiyle, güneşin gücüyle bağlantılıdır.

Gümüş rengiyle kıyaslandığında altın erkeksi enerji ve Güneş gücünü temsil ederken, gümüş rengi dişilik enerjisini ve Ay’ın gücünü temsil eder. İyimser ve olumlu bir renk olan altın rengi, ilişkilendirildiği her şeye zenginlik ve sıcaklık ekler Etrafındaki her şeyi aydınlatır ve genişletir. En üst 94

seviyede, yüksek idealler, bilgelik, anlama ve aydınlanma ile ilişkilendirilen bir renktir. Bilgiye, ruhsallığa, kendimizin ve ruhumuzun derin anlayışına ilham verir.

Renklerin anlamı bakımından incelediğimizde, altın rengi cömert ve vericidir, şefkatli ve sevecendir, hayırsever ve koruyucudur, bilgiyi, bilgeliği be zenginliği diğerleriyle paylaşandır. Altın rengi kazananın rengidir - birincilik madalyaları her zaman altındır; ikincilik madalyaları ise gümüştür.

Güveniyle, tutkusuyla, göz alıcılığıyla altın sarısı tüm dikkatleri üzerine çeker. Ruhsuzluğun, sessizliğin ve gelenekselliğin yanında parlayabilecek mutluluk verebilecek sıcak bir renktir. Altın renginin daha parlak tonları parlaklığıyla gözleri alırken, daha koyu sessiz tonları derin sıcak ve yoğundur. Altın rengi, morla birlikte uzun zamandır dünya çapında hükümdarlığı temsil etmektedir. Aşırı derecede altın rengine maruz kalmak sizi kendini beğenmiş, fırsatçı, egoist yapar.

Altın renginin olumsuzluğu altında yaşıyorsanız, kolayca güvenemeyebilirsiniz, zenginlik ve başarının korkularını taşıyabilir veya başarısızlığın korkularını sergileyebilirsiniz. Bencil, müşkülpesent, kaba, cimri hatta aşırı cimri olabilirsiniz. Eğer favori renginiz altın sarısıysa, bu sizin kişiliğinize yansıyacaktır! Kişilik olarak altın sarısı sizinle ilgili daha çok bilgi verecektir.

Olumlu ve Olumsuz Özellikler

95

Olumlu özelliklerinin Anahtar kelimeleri: Başarı, bolluk bereket, zenginlik, anlayış, öz değer, bilgelik, merhamet, aşk, tutku, çekicilik, kazanma, iyimser, olumlu, erkeksi.

Olumsuz özelliklerin Anahtar kelimeleri: Başarı korkusu, zenginlik korkusu, benmerkezci, müşkülpesent, iyi huylu, güvensiz, sahtelik.

Altın rengi başarıyı temsil eder: altın rengi başarı, zafer ve kazanımla ilişkilendirilmiştir. Zenginlik: Altın rengi, bolluk bereketi, maddi zenginliği ve savurganlığı temsil eder.

Saygınlık ve Lüks: altın rengi entellektüellik, seçkinlik, değer, kalite ve mevkii ile ilişkilendirilmiştir.

Altın renginin Etkileri Aydınlanma: Altın rengi en yüksek seviyesinde, bilgiye, maneviyata, kendimizin ve ruhumuzun derin anlayışına ilham verir. Merhamet: Şefkat, sevme, cömert ve vericidir. Altın rengi hayırsever ve koruyucudur.

Cömertlik: Altın rengi bilgeliğini, bilgisini ve zenginliğini diğerleriyle paylaşmayı sever.

Altın, kalsiyum, nikel, çinko, bakır, platin, sodyum, fosfor, havuç, altın renkli tahıllar, muz, ananas, ıhlamur, limon, gri meyveler ve sarı kabuklu meyveler sarı rengi depolarlar.

Bu renk sindirim sistemiyle ilişkilendirilmiştir ve sindirim sisteminin bozukluklarını 96

ve rahatsızlıklarını tedavi etmekte kullanılır. Viyola ve mor tonlarının olumsuz etkilerini yok eder.

Boyalarda ve resimlerde bu renk, ana renklerden biri olarak düşünülmektedir. Bu renk, turuncu ve yeşil rengin karışımından oluşur. Yeşil ve kırmızı ışıklar karıştırıldığında, sarı üretilir ve bu sebepten dolayı sarı hem kırmızının hem de yeşilin özelliklerini aynı anda taşımaktadır.

Psikolojik Özellikleri Sarı sevinmenin ana rengidir, ama bir yandan da bilgeliği, sezgisel anlayışı ve anlayışı geliştirir. Altına baktığımızda, bu renk ruhsal mükemmeliyeti, barışı ve huzuru temsil etmektedir. Bu renk güneş ışığının, gençliğin, neşe ve sevincin rengidir. Olumlu titreşimlerinde, merhamet ve yaratıcılık vardır. Bu rengin etkisi altında kalan insanlar kitap okumaya düşkündürler, aynı zamanda öğrenme ve bilmenin doğal eğilimine sahiptirler. Bilim adamları, politikacılar ve iş adamları bu rengin etkisi altındadır. Olumsuz yönde bakıldığında ise, bu renk çok parlaksa veya çok fazla kullanılırsa, ruh ve sinir sistemini uyarır ve ruhsal rahatsızlıklara hatta yıkıcılığa sebep olabilir. Olumsuz titreşimdeki sarı, korkaklık, ön yargı ve yıkıcı egemenliğin rengidir.

Beyin merkezinde sarı rengin yoğunluğunu taşıyan insanlar materyalisttir ve daima kendi çıkarlarını düşünürler. Bu rengin insanları, dünyevi işlerde 97

başarılıdırlar. Çünkü para kazanmanın ve harcamanın bir sanat olduğunu bilirler.

Sarı zihni uyarır, bu yüzden her ne zaman ki zihin çerçevesinden çıksanız, bir mektup yazmak için sarı bir kâğıt kullanın. Bu renk konsantrasyonu da arttırır. Geri ve gelişimi yavaş çocukların sarı boyalı odalarda öğrenebildiği görülmektedir.

Fiziksel Özellikleri Sindirimle ilgili hastalıkların tedavisi için sarı rengi kullanmak en iyi yoldur. Bu renk, sindirim sisteminin gelişmesine, gaz problemlerinin giderilmesine yardımcı olurken, böbrek, basur ve diyabet için de faydalıdır. Sarı meyveler ve sebzeler, müshil görevi görürler ve sinir sistemini sakinleştirir. Kendine ait merkezdeki yokluğu, karın ağrısı veya sindirim sistemi hastalıklarına sebep olabilir ve aşırı kullanımı ateşlenmenin sebeplerinden biridir.

Kısa sürede kullanıldığında, mide ve bağırsaklar ile ilgili sistem bu renk tarafından yönetilirken, uzun süreli kullanımında sindirim yardımcısı olarak görev yapar.

Hem katarsis, hem de müshil görevi yapar. Parazitlerin ve kurtların dışarı atılmasına yardımcı olur. Safranın dolaşımını uyarmaktadır. Bu renk böbrekte, bağırsakta ve deride uyarıcı, temizleyici ve eleyici görevlere sahiptir. Besleyici sistemi harekete geçirir ve kan 98

dolaşımını temizler, lenfleri harekete geçirir, dalağın işlevini azaltır.

Sarı rengin kullanıma uygun olmayan şartları, akut iltihaplanma, sayıklama, ateş, kalp çarpıntısı ve aşırı heyecandır.

Yeşil Sessizliği anlatır. Duygusal olarak bizi en çok etkileyen organımız olan kalp, bu rengin yaydığı enerji alanında olduğu düşünülür. Doğanın ve baharın rengidir. Güven veren renktir. O yüzden bankaların logolarında hakim renktir. Yeşil yaratıcılığı körükler. Bu yüzden, büyük lokanta mutfaklarında yeşil tercih edilir. Hastanelerde de yeşil rahatlatıcı özelliği nedeniyle kullanılır. Yeşil alanda insanların daha az mide rahatsızlığı çektiği saptanmıştır.

Bu çoğunlukla, nikel, kobalt, krom, platin, klorofil, yeşil kabuklu meyve ve sebzelerde bulunur. Kimyasal özellikleri ne asidik ne de baziktir. Deri ile ilişkilendirilmiştir ve kırmızının olumsuz etkilerini yok eder.

Bu renk, iltihaplanmalarda, enfeksiyonlarında kullanılır.

sarılıkta

ve

böbrek

Psikolojik Özellikleri Yeşil, sakinleştirici, iyileştirici, barışçıl ve soğukkanlılık özelliklerine sahiptir. Vücut ve zihin yorgunluğu olan 99

insanlar için yeşil renk tam bir dinlendirici etkisidir.

Yeşil çok büyük bir iyileştirme etkisine sahiptir.

Olumsuz yönlerine bakıldığında ise, bu renk bencilliği kıskançlığı ve tembelliği temsil eder.

Sarı-yeşil, beyin düzleminde cömertliği ve fiziksel olarak da vücudun dışkılardan arınmasını sağlar. Çimen yeşili yeni bir hayatı, yenilenmeyi, neşeyi ve sevinci temsil eder. Bu rengin baskın olduğu insanlar sevgi doludur ve onlar bu etkilerini yayarlar. İnsanlar onları severler. Yeşil renkli ışınların depolanması, seven insanları arttırır. Bu rengin insanları, bahçe ve tarla işlerini sever.

Yeşil, sarı ve mavinin birleştirici özelliğine sahiptir.

Huzur için yeterince serin ve arkadaşlık için yeterince sıcaktır. Bu rengin insanları çok iyi dinleyicidirler. Çocukları severler. Bu renk kreş öğretmenlerinde baskındır. Onların sakinleştirme özelliği vardır ve sabırlarını kolay bir şekilde kaybetmezler. Onların ılımlılığından dolayı, kırılmaları çok kolaydır. Kararlı ve yenilikçidirler.

Eğer bu renk, vücudun sarı renginde aşırı kullanılırsa, bu tip insanlar duygusal olmaya eğilimlidirler. Diğerlerinin problemleriyle gereğinden fazla ilgilenirler. Sindirim problemleri olabilir ve iştahlarını kaybedebilirler.

Bu renk akıl merkezinden çıkarılırsa, kişi bencil olabilir ve diğerlerinin duygularını düşünmeden kendi çıkarlarını 100

gözetebilir. Eğer bu renk boğaz merkezinde azalırsa, kişi kaba bir tonda konuşabilir.

Bu rengin olumlu titreşimlerinde, gerginliği, asabiyeti ve duygusal tavırları etkiler.

Fiziksel Özellikleri Yeşil kas, kemik ve diğer doku hücrelerini oluşturur. Bu, gerginliği giderir, yüksek tansiyonu düşürür. Sempatik sinir sistemi üzerine bir hipnotik olarak görünür, kılcal damarları genişletir ve hipofizi uyarır. Titreşimler ya da bu renk sayesinde bakteri, virüs ve diğer mikroplar arındırılır. Temizlenmiş yaralar, ülserler ve yüksek tansiyon iyileşmesi için faydalı olarak görülür. Bu rengin, iltihaplar için yatıştırıcı ve soğutucu bir etkisi vardır. Bu renk kullanılarak tedavi edilebilir hastalıklar şunlardır: saman nezlesi, tifo, ülserler, zührevi hastalıklar, hemoroit, sinirlilik, larenjit, sıtma, malignite, hiper benzetim, frengi, hepatit ve karaciğer bozuklukları.

Bu renk, güneş yanığı olan cildi iyileştirir, aynı zamanda sadece kaşıntı tedavileri değil, kırışıklıklar ve derinin diğer sorunlarını tedavi etmek için dikkate değer bir etki gösterir.

Yeşil, dengenin, uyumun ve büyümenin rengidir. Bu renk denge ve uyumun rengidir. Renklerin psikolojisi açısından baktığımızda, kalbin ve duyguların en büyük dengeleyicisidir. Kap ve beyin arasında bir denge sağlar.

Renklerin anlamı açısından baktığımızda ise, bu renk 101

büyümenin, başlangıcın, tekrar doğuşun ve yenilenmenin rengidir. Bu renk tükenmiş olan enerjiyi yeniler ve tekrar düzenler. Bu renk modern hayatın sıkıntılarından kaçmak için bir sığınaktır. Esenliğin duyularını tekrar elde etmemizi sağlar. Bu, dünyadaki rahatlatıcı rengin bu kadar çok olmasının ve buna ihtiyacımızın nedenidir. Yeşil bize sevme yeteneğimizi ve kendimizi ve diğerlerine şartsız olarak bakma yeteneğimizi geliştiren olumlu bir renktir. Doğal bir arabulucudur.

Bu renk mağdur olma eğiliminden kaçınmalıdır.

Bu renk gözlemlemeyi sever bu yüzden danışman, iyi bir dinleyici ve sosyal hizmet görevlileriyle ilişkilidir. Bu renk hayırseverlik, iyi bir aile ve yardımsever bir komşudur. Sarı ve mavi ile birleştirildiğinde, yeşil zihinsel duruluğu kuşatır; duygusal sakinlik veren sarının iyimserliği, umut yaratan mavi kavramını, diğer renklerden alamadığımız ruhsal cömertliği belirtir. Bu, yanlış veya doğrunun güçlü duyusuna sahip olan bir renktir. Eşitliğin her iki tarafını gösterir, manevi dayanıklılığı arttır, uygun kararı vermeyi sağlar.

Olumsuz açıdan bakıldığında, bu renk yargısal ve aşırı dikkatli olabilir. Yeşil, doğa sevgisini, aile, arkadaş, evcil hayvan ve ev sevgisini arttırır. Bu renk cömerttir ve sevgiyi paylaşmayı sever. Bu renk, dengelilik ve dayanıklılıkla ilişkilidir. Zorluklarla başa çıkma konusunda azim ve kuvvet verir. Yeşil bolluk ve 102

bereketin, paranın ve maddesel varlığın rengidir. İş dünyası, gerçek varlık ve zenginlikle ilişkilidir.

Zenginlik yeşille beraber güven duygusu verir. Olumsuz açıdan bakıldığında, yeşil aitlik ve maddiyatçıdır; insanların ve nesnelerin kendisine ait olmasını gerektirir.

Eğer favori renginiz yeşilse, bu sizin kişiliğinizi yansıtacaktır! Kişilik rengi olarak yeşil, kişiliğiniz konusunda daha fazla bilgi verecektir.

Olumlu ve Olumsuz Özellikler Olumlu Özelliklerinin Anahtar kelimeleri: Büyüme ve yaşama gücü, yenilenme ve iyileşme, öz güven, güvenilirlilik ve dayanıklılık, ince ruhlu olma, duygusal olarak dengeli ve sakin olma, doğa sevici ve aile doğrultusunda olma, pratik, sempatik, merhametli, terbiyeli, cömert, kibar ve sadık, uygun, sosyal birleşime teşvik, ait olma.

Olumsuz Özelliklerin Anahtar kelimeleri: Sahiplenici ve maddiyatçı olma, farksız ve aşırı dikkatli, kıskanç, bencil, hırslı ve cimri, dolandırıcı, düşüncesiz, tecrübesiz, hipokondriyak, mükemmeliyetçi.

Yeşil uyumu ve dengeyi temsil eder. Yeşil, zihnimizin, duygularımızın ve fiziksel enerjinin en büyük dengeleyicisidir. Bunun sebebi dünyada yeşil rengin çok olmasıdır. Yeşil vücudun merkezi olan kalptir. Büyüme: Y eşil, doğada büyümekte olan bitkilerde vardır. Umut: olabilecek şeyleri beklemedir.

103

Yeşilin Etkileri Yenileme: Fiziksel, duygusal ve fiziksel olarak tükendiğimizde, yeşil bizi canlandırır. Besleme: kalp ile olan bağlantısından dolayı, yeşil bizi diğerlerini yetişmeye yöneltir. Kendimizi beslememizi de sağlar.

Dünyada en baskın renktir. Güvenilir, kabul edilebilir ve diplomatik: Yeşil renk, durumlara her açıdan bakmamız konusunda yardımcı olur. Aitlik: Yeşil bizim etrafımızdaki nesnelere ve insanlara sahip çıkmamızı sağlar. Onları toplayıp sahiplenmeyi belirtir. Maddeciliği ortaya çıkarır. Kıskançlık: yeşil kıskançlıkla birleştiğinde yaygın kısımdır ve yeşil rengin tonlarına olumsuz tepki verir.

Yeşilin Çeşitleri Soluk yeşil: Bitkilerde büyümenin rengidir. Toyluğu, gençliği ve tecrübesizliği belirtir. Nesnelere yeni bir bakış açısıyla bakmamızı sağlar ve tazeliği başlatır.

Zümrüt yeşili: İlham veren ve canlandıran bir renktir.

Her şekliyle bolluk ve bereketi temsil eder. Maddelerin varlığından gelir ve fikir oluşturmada duygusal varlığı yaratır.

Açık yeşil: Güvenin, gizliliğin, inceliğin, diplomasinin rengidir. Açık yeşil ruhun cömertliğini belirtir. Aklı ve anlayışı arttırır. Aydınlanma sürecindeki araştırmalarda yardımcı olur. Ihlamur yeşili: Ihlamur yeşili gençliği, saflığı, oyunculuğu temsil eder. Beklenti duygusunu 104

oluşturur ve olumsuzluk kavuşmasına yardımcı olur.

zihniyetinin

açıklığa

Koyu yeşil: koyu yeşilde içerlememenin derecesi vardır.

Zengin ve hırslı iş adamları tarafından sıklıkla kullanılır.

Daha çok zenginlik için çabalar. Koyu yeşil açgözlülüğü ve bencilliği bildirir. Su yeşili: Su yeşili ruhu canlandırır, duyguları korumayı ve iyileştirmeyi öne sürer.

Zeytin yeşili: Barış açısından geleneksel bir renk olmasına rağmen, zeytin yeşili düzenbazlığı, ihaneti ve sorunlarda diğer kişileri suçlamayı belirtir. Ayrıca, bu renkte karakter güçlülüğü vardır.

Bir anlayışı geliştirirken karşılaşan zorlukların üstesinden gelebilir ve diğerlerinin duygularını önemser.

Sarı yeşil: Bu yeşil, anlaşmazlıkları korkaklığı ve alçaklığı temsil eder. Çimen yeşili: Çimen yeşili paranın rengidir. Bu özgüven ve güvence, doğallık ve sağlık, doğanın bereketi anlamına gelir.

Turuncu Bu renk, demir, kalsiyum, nikel, havuç, kayısı, mango, şeftali gibi meyvelerde bulunur. Bu, temel olarak sinir ve solunum sistemi ile ilişkilendirilmiştir ve bu hastalıkların tedavisinde kullanılmaktadır. Koyu mavi tonlarının negatif etkilerini yok eder.

105

Maceranın ve sosyal iletişimin rengidir. Turuncu sıcaklık ve mutluluk yayar. Sarının neşeliliği ile kırmızının uyarıcılığını fiziksel enerjide birleştirir.

Turuncu, sarının zihinsel tepkisini veya kırmızının fiziksel tepkisine zıt olduğundan “içgüdüsel tepki” ve içgüdüsel yetenekle ilişkilidir. Turuncu zor zamanlarda duygusal gücü ortaya çıkarır.

Hayal kırıklıklarından ve umutsuzluktan kurtulmamıza yardımcı olur ve acının iyileşmesinde destekleyici olur.

Turuncunun psikolojisi, iyimser, neşelendirici ve ruhu yenileyicidir. Aslında turuncu o kadar iyimser ve neşelendiricidir ki; günlük hayatımızda onu kullanmak için tüm yolları bulmalıyız. Hatta turuncu renkli bir kalem bile bu etki için gereklidir. Doğallığı ve hayata olumlu bakmamızı sağlar ve zorlu ekonomik şartlarda kullanılacak en güzel renktir ve hayatin olumlu yönlerini görmemize yardımcı olurken, motivasyonumuzu arttırır.

Bu renk verdiği coşkuyla, macera, risk alma, özgürlük ve risk alma, fiziksel güven gibi duyguları arttırır.

Turuncudan etkilenenler daima iş başındadır! Rengin anlamıyla ilişkilerine bakıldığında, turuncu dışa dönüktür ve merakı teşvik eder en azından merakın gösterilmesini sağlar. Turuncu, sosyal iletişim ile ilişkilidir. Sıcak ve davetkâr bir renktir. Hem fiziksel olarak hem de zihinsel olarak uyarır böylece kişileri düşünmeye ve konuşmaya teşvik eder! Aynı zamanda, iştahı da canlandırır. Kalabalık yemek masalarını 106

seviyorsanız, turuncu renk onların birbirleriyle konuşmasını ve yemeğin uzamasını sağlar. Birçok restoran, kayısı, şeftali veya terakota ve dekor gibi daha derin turuncunun pastel tonlarını kullanır çünkü turuncu ve tonları kırmızıdan daha hoştur ve iştahı arttırır. Bu renk, müşterilerin daha iyi zaman geçirmesi için ve daha çok yiyip içmeleri için müşterileri teşvik eder, sosyal etkileşimi ve iletişimi arttır. Eğer kilo vermek istiyorsanız, turuncu mutfakta kullanılacak en kötü renktir! Bu renk yeni fikirlerin özümsenmesinde iyi bir destekçidir ve kısıtlanmış ruhun salınmasını sağlar ve kişisel özgürlüğümüzü ortaya çıkarır. Aynı zamanda, öz saygıyı ve diğer insanlara olan saygıyı arttırır. Turuncu çok ısrarcıdır ve zamanın uygun kullanılmadığını gösterir. Ayrıca, genç insanlar bu renge karşı çok iyi tepkiler verir çünkü gençliğin getirdiği düşüncesizliğin bir derecesine sahiptir. Eğer favori renginiz turuncuysa, bu sizin kişiliğinizi yansıtacaktır! Kişilik rengi olarak turuncu bu konuda size daha çok bilgi verecektir.

Olumlu ve Olumsuz Özellikler Olumlu Özelliklerinin Anahtar kelimeleri: Sosyal, iyimser, coşku, neşe, özgüven, özgürlük, gösteriş, dışa dönüklük, maceracı, risk alma, yaratıcılık, cana yakın, kabul edilebilir ve gayrı resmi.

Olumsuz özelliklerinin Anahtar kelimeleri: 107

Yapmacık ve samimiyetsiz, baskıcı, rahatına düşkünlük, gösterişli, kötümser, ucuz, asosyal ve aşırı kibir.

Turuncu macerayı ve risk almayı temsil eder. Fiziksel güveni ve coşkuyu arttırır- sporcular ve macera arayanlar bu renkle ilişkilendirilmiştir. Sosyal iletişim ve etkileşim: turuncu insanlar arasındaki iletişimi hareketlendirir. Yemek odasında kullanıldığında, hem iştahı hem de muhabbeti arttır.

Arkadaşlık: grupların sosyalleşmesi, partiler, topluluklar- insanların eğlenmek ve sosyalleşmek için bir araya geldiği herhangi bir yerde turuncu rengin kullanımı iyi bir seçimdir.

Ayrılma: turuncunun iyimserliği, ileriye yönelik ve dışa dönük düşünceler üzerinde hareket etmemizi sağlar.

Turuncunun Etkileri Coşkunluk: Turuncu iyimser ve dışa dönüktürçekinmezliğin rengidir.

Gençleştirme: Fiziksel enerjimizin dengesini yeniden düzenler. Canlandırma: Turuncu, kırmızı kadar tutkulu değildir ama canlandırıcıdır özellikle de iştah konusunda.

Eğer kilo vermek istiyorsanız, turuncu, mutfakta kullanılacak en kötü renktir. Cesaretlendirme: Turuncu insanların, karşılaşacakları sonuçlarda, yapacakları

108

eylemlerde, uygun değişimlerde ve hayata dair tüm her şeyde dikkatli olmasına yardımcı olur.

Yaşama gücü: turuncu kırmızıya nazaran daha dengeleyici bir enerjiye sahiptir. Tutku ve öfke açısından değil de hayatı dolu dolu yaşama açısından dengeleyici bir enerji verir.

Turuncunun Çeşitleri Şeftali: iyi derecede bir iletişim sağlar. İyi bir görgüyü aşılar ve insanların rahatlamasını sağlar. Turuncunun tüm özelliklerini taşır ama turuncuya nazaran daha yumuşak, nazik ve dikkatlidir. Altın turuncusu: turuncunun bu tonu, yaşam gücünü ve öz kontrolü destekler.

Kehribar: daha güçlü bir güvenin ve daha iyi bir öz güvenin oluşmasına yardımcı olur. Kibirlilik derecesini arttırabilir. Kavrulmuş turuncu: bu renk, kibiri, gerginliği, öfkeyi ve kendini savunmayı belirten olumsuz titreşimler yayar.

Koyu turuncu: aşırı güven ve aşırı hırsı belirtir.

Değerini kanıtlar ve özgüveni arttırır ama başarısız olunduğunda ki sıklıkla karşılaşılan bir durumdur, üzerinde çatlak geliştirir. Her durumdan kendine pay çıkaran fırsatçıların rengidir.

Sarı 109

Sarı aklın ve zihin gücünün rengidir. Kazanılan bilgiyle ilişkilidir. Sarı, beynin sol veya mantığın kontrol edildiği kısmında algılanır, zihinsel kabiliyetimizi canlandırır, zihinsel kıvraklık ve algı yaratır.

Spektrumun en açık tonu olduğu için, sarının renk psikolojisi, canlandırıcı, aydınlatıcı, umut verici, mutluluk verici, neşelendiricidir. Renklerin anlamları bakımından ele alındığında, yaratıcı düşünceleri ve meraklılığı uyarır. Sarı zihinsel açıdan yaratıcıdır, yeni fikirlerin rengidir ve yapılan eylemlerde yeni yollar bulmada yardımcı olur. Bu renk hayal edeni değil de pratik olarak düşüneni temsil eder.

Sarı, hayatı coşkulandırma konusunda en iyi renktir ve güven ve iyimserliği uyarmaktadır.

Sarı renk mücadeleyi özellikle zihinsel mücadeleyi sever.

Renklerim anlamı kapsamında, sarı en büyük konuşucudur ve sohbet etmeyi sever.

Sarı, gazetecilerin, zihinsel seviyedeki tüm çalışmaların ve iletişimlerin rengidir. Karar vermeden önce her açıdan bakan daima analiz eden bilim adamıdır. Sarı eğlendiren kişidir, komiktir ve soytarı ruhludur. Bu renk karar vermeye yardımcı olur çünkü düşüncelerin ve fikirlerin açıklığı ile ilişkilendirilmiştir. Sarı odaklanmamızı, çalışmamızı ve bilgileri hatırlamamızı sağlar sınav zamanı çok kullanışlıdır. Bu renk anksiyete yaratabilir çünkü hızlı hareketi sağlar ve heyecanlı hissetmemizi sağlayabilir. Sarı sizi zihinsel olarak analitik ve eleştirel 110

düşünmeye sevk eder-diğerlerini eleştirdiğiniz gibi öz eleştiri yapmanızı da sağlar. Bu renk kalbin yanı sıra zihinden kaynaklanan duygusuz bir renktir. Sarı kendi kendine dayanmaktadır. Sarı ego ve kendi değerlerimizle ilişkilidir. Kendimizi nasıl hissettiğimiz ve başkaları tarafından nasıl algılandığımızla ilgilidir.

Sarının yaya geçitleri için kullanılmasının sebebi tüm renklerden daha çok görülebilir olmasıdır. Beyazla işaretlenen yaya geçitlerini not alın. Bunlar sarıyla işaretlenenlerden daha az görülebilir durumdadır. Özellikle yağmurlu ve bulutlu günlerde daha az görünürler.

Eğer hayatınızda çok fazla değişiklik yaşıyorsanız, sarı renge tahammül edemeyebilirsiniz.

Tüm değişikliklerle başa çıkmak konusunda sorun yaşayabilirsiniz ve sarı titreşimler sizi hızlandırır ve strese sokabilir. Hayatınıza biraz yeşil ve turuncu katarsanız, enerjinizi yenileyebilirsiniz ve dengeleyebilirsiniz. Birçok olgun insan, sarının titreşimlerine iyi bir şekilde karşılık vermez çünkü hızlı bir şekilde titretir. Eğer favori renginiz sarı ise, bu sizin kişiliğinizi yansıtacaktır! Kişilik rengi olarak sarı bu konuda daha fazla bilgi verecektir.

Olumlu ve Olumsuz Özellikler Olumlu özelliklerinin anahtar kelimeleri: iyimser, neşe, coşkunluk, eğlence, güler yüzlülük, güven, özgünlük,

111

yaratıcılık, mücadele, akademik ve analitik, mantık.

akıl ve

Olumsuz özelliklerinin anahtar kelimeleri: eleştirel ve yargılayıcı olma, analitik olma, sabırsızlık ve düşüncesizlik, egoistlik, kötümserlik, aşağılık kompleksi, kindar, korkak, düzenbaz, duygusuz ve merhametsiz.

Sarı akıl ve zihin gücünü temsil eder. Renk psikolojisi açısından bakıldığında, sarı zihinsel kabiliyetimizi canlandırır; beynimizin sol veya mantıksal lobunu harekete geçirir.

Mutluluk ve eğlence: Sarı ruhu neşelendirir. Hayatın coşkunluğunu yaratır ve güveni ve iyimserliği harekete geçirir. Yeni fikirlerin iletişimi: fikirlerin ve fikirlerin birleşimi ve açıklanmasıyla ilişkilidir.

Sarının Etkileri Yaratıcılık: Yeni fikirlerin rengi olan sarı yaptığınız eylemler doğrultusunda yeni yollar bulmanızı sağlar.

Hızlı karar verme: Sarı açık düşünmenizi ve hızlı karar vermenizi sağlar ama düşüncesiz davranmaya sebebiyet verebilir.

Anksiyete üretme: sarı çok hızlı bir şekilde hareket eder ve varlığı sarsıntı yaratabilir. Duygusal dengesizliğe ve sinirliliğe sebep olabilir.

112

Eleştirellik: Sarı insanlara zihinsel olarak analitik düşünce yapısı kazandırır ve öz eleştiri yapmalarını sağlar.

Duygusuzluk: sarı ilişkilendirilmiştir.

kalple

değil

zihinle

Sarının Çeşitleri Açık Sarı: bu renk zihin açıklığı sağlar. Zihninizi uyarır ve açar. Limon Sarısı: öz güveni arttırır ve normal hayat akışını hızlandırır. Bu tondaki sarı renk eleştiriye yönelik hassasiyetimizi arttırır. Sitrin sarısı: Sitrin yapay ve değişken bir renktir. Dizin ilişkileri arttırır. Değişken duyguları arttırır. Bu renk düzenbaz olabilir ve sorumluluklardan kaçabilir. Altın sarısı: bu sarı yalnızlığın, yoğun merakın rengidir, ilgi alanlarının detaylarını araştırır. Altın sarısı eleştiriye yönelik hassasiyettir. Krem rengi: sarının bir tonuna hafifçe boyanmış olan krem rengi yeni fikirlere teşvik eder.

Bununla birlikte, bu soluk renk öz güven eksikliğini ve yeniden güvenme duygusunun eksikliğini de belirtmektedir. Koyu sarı: sarının koyu gölgeleri, depresyona ve melankoliye karşı olan eğilimi, sevgi yoksunluğunu ve düşük öz değeri bildirir. Koyu sarı, sürekli şikâyet eder ve küçümseyicidir.

Psikolojik Özellikleri

113

Turuncu rengi baskın olan insanların zahmetli oyunlara ilgisi olduğu bulundu. Bu insanlar doğaları gereği, acelecidirler ve eğer işlerinde acele etmezlerse üzülürler.

Onlar çok iyi birer yöneticidirler ve gündelik kıyafetler giymeyi tercih ederler. Partilerin ve kalabalıkların keyfini çıkarırlar. Turuncu insanı, kırmızı insanından daha aktif ve zekidir. Eğer bir insanda turuncu baskın ise, bu insanın sabahları erken kalkması kolaydır. Bu yüzden, sabahları erken uyanamayan insanların turuncu rengi kullanmaları tavsiye edilir. Motivasyonu arttırmak ve sinir sistemini geliştirmek için, bu renk özel etkilere sahiptir. Bu renk, enerjik aktivitelerin yanı sıra yaratıcılığı ve tutkuları da uyarır. Ama turuncuya aşırı maruz kalmak sinirli ve huzursuz davranışlara sebep olabilir. Bu bir besin rengidir.

Fiziksel Özellikleri Kırmızı ve sarıyı karıştırmak sıcak bir etki yaratır. Bu tiroit bezlerinin işleyişini geliştirir. Paratiroitleri azaltır.

Vücuttaki kalsiyumun emilmesine yardım eder. Bu renk ayrıca anne sütünün salgılanmasını da sağlaması konusunda faydalıdır. Bu renk, sadece sindirim sistemi için değil, soğuk algınlığı ve zatürreye de faydalıdır.

Ciğerleri açar.

Kaslar üzerinde antispazmotik etkiye sahiptir ve amemetik bir rol oynar. Bununla birlikte nabzı arttırır.

Astım, öksürük, bronşit, solunum problemleri, epilepsi 114

ve akciğer hastalıkları, verem, gut, dizanteri, besinlerin yol açtığı gastrit problemleri, romatizma ve basur gibi arteritler bu renk kullanılarak kolay bir şekilde tedavi edilebilir. Dalak ve pankreasta, sindirimi ve dolaşımı sağlar. Zihinsel bitkinliğin üstesinden gelme konusunda büyük derecede katkıda bulunur. Hem iyi huylu, hem de kötü huylu tümörlerin yok olmasını sağlar. Böbrek problemleri, rahim kayması ve regl ağrısı, bu renk kullanılarak kolayca iyileştirilebilir. Turuncu renk doğrultusunda yapılan tedavinin, uykusuzluk, ateş, aşırı heyecan ve coşku gibi rahatsızlıklarda uygun olmadığı saptanmıştır.

Eflatun Eflatun, viyola rengine sarı eklendiğinde elde edilir.

Ruhunda bu renge sahip olan insan, yönetimsel yeteneklerden zevk alır. Hem sarı, hem de viyolayı içeren bu renk obezite ve diyabet hastalıkları gibi hastalıkları olursa, aynı zamanda yönetilmeye de gerek duymaktadırlar.

Beyaz Aslında beyaz tek bir renk değildir, daha çok gökkuşağında bulunan tüm renklerin birleşimidir. Beyaz yüzeylerin özelliği, renkleri emmesi değil, geri yansıtmasıdır. Bu renk, tüm yedi rengi özel oranda içermektedir. Bu renk saflığın, sevginin rengi olarak düşünülür. Çünkü bu renk, diğer renklerin onu 115

kirletmesine izin vermez ve diğer renklerin sert etkilerini yumuşatır. Örneğin; pembe, kırmızıya beyaz eklendiğinde elde edilir ve böylece kırmızının olumsuz etkisi büyük ölçüde kontrol edilebilir.

Bu rengin bu belirleyici özelliğinden dolayı, renklerin aşırılığının olduğu bozukluklarda kullanılır.

Beyaz rengin anlamı, saflık, masumiyet, bütünlük ve tamamlamadır. Beyaz, en tamamlayıcı ve en saf renktir; mükemmeliyetin rengidir.

Renklerin psikolojisi açısından incelediğimizde, beyaz yeni başlangıçların, temizlemenin rengidir ve bu sebepten dolayı konuşmaya yöneltir. Yazı yazılması beklenen beyaz bir tahtadır.

Beyaz duyguları canlandırmazken, zihnin yaratıcılığını açar. Beyaz, spektrumdaki hem olumlu hem de olumsuz etki yapan tüm renkleri eşit miktarda içermektedir.

Temel özelliği eşitliktir ve dürüstlüğü, tarafsızlığı ve bağımsızlığı belirtir. Bebeklerin dünyaya beyazın mükemmel dengesiyle gelir ve tüm yaşam deneyimlerinden spektrumun tüm renkleriyle (inşallah!) yaşamlarını etkilemeye hazırdırlar.

Beyaz tamamen yansıtıcı, uyandıran açıklık, büyüme ve yaratıcılıktır. Onu arka planda tutamazsın çünkü bu yolla her şeyi genişletir. Beyaz renk kişilik temizliğidir; saflığın son noktasıdır. Doğu kültüründeki gelinler tarafından geleneksel olarak giyilmesinin ve doktorların beyaz önlük giymelerinin sebebi budur.

Beyaz 116

korumanın ve cesaretlendirmenin rengidir; barış ve huzur, rahatlık ve umut duygularını uyandırır. Duygusal yıkımlarımızı dindirir. Düzen ve verim duygusunu yaratır; hayatınızı düzenleme ihtiyacı duyarsanız, bu renk size büyük ölçüde yardımcı olacaktır. Beyaz, içsel temizliği, düşüncelerin, duyguların, ruhun temizlenmesini sağlar; tüm enerji sisteminizi ferahlatır ve güçlendirir.

Beyazın özellikle de Batı kültüründe birkaç tane olumsuz çağrışımı vardır, çok fazla beyaz soğuk, boş olabilir.

Verimsizlik duygusunu, tarafsızlığı ve ilgisizliği belirtir; duyular doğrultusunda canlılık sağlar. Diğer kültürlerde, beyaz, geleneksel olarak ölüm ve matemle ilişkilendirilir. Bu kültürlerde, ölüm genellikle insan hayatının sonu yeni bir hayatta yol alan diğer bir hayatın başlangıcıdır böylece yeni başlangıçların renk psikolojisi anlamı hala geçerlidir.

Beyaz hayatınızda devrin tamamlamasını belirtebilir hayatınızın yeni bir yönünde hareket ettiğinizde, sizi kuşatan zamanda kendinizi beyaz içinde veya beyaz kıyafet tasarımlarında bulabilirsiniz – örneğin, ilk defa denizaşırı bir yolculuk planlamak veya uzun bir süre sonra bir yerden evi taşıdığında veya yeni bir ilişki veya hayatınıza yeni bir yön verdiğinizde etkilidir. Birçok insan gençliğini ve masumiyetini geri getirmek için beyazı kullanır. Beyaz renk insanlara hayatlarının daha kolay yaşandığı ve karmaşıksız olduğu zamanlarını 117

hatırlatır. Beyaz, diş ameliyatlarında ve doktor odalarında birçok tıbbi uygulamada kullanılır çünkü bu renk temizliğin ve etkililiğin göstergesidir; ama verimsizlik duygusunu ve duygularda soğukluk verebilir ve hastalara, doktorların ve dişçilerin onlara karşı duygusal ve kişisel seviyede bir ilişki içerisinde olmayacakları etkisini verir. Bu renk çok klinik ve temiz olabilir. Aşırı dozda beyaz soyutlanma ve boşalma duygusuna sebep olabilir. Bu renk bozulmamış ve masum olabilir, üzme korkusuyla hareket edemeyecekmişsiniz gibi hissettir. Eğer favori renginiz beyazsa, bu sizin kişiliğinize yansıyacaktır! Kişilik rengi olarak beyaz size bu konuda daha çok bilgi verecektir.

Olumlu ve Olumsuz Özellikler Olumlu özelliklerinin Anahtar kelimeleri: Masumiyet, saflık, temizlik, eşitlik, tamamlama, bütünlük, sadelik, kusursuzluk ve zarafet, kendine yeten, bozulmamış ve açık, yeni başlangıçlar.

Olumsuz özelliklerinin Anahtar Kelimeleri: Titizlik, kati, zor beğenen, boş, soyutlama, dikkat, sade, mesafeli, hayal gücü olmayan, eleştirel ve sıkıcı.

Beyaz masumiyeti ve saflığı temsil eder: Bazı şeylerin kirlenmesinden, düşüncelerin renklenmesinden önce her şeyin başlangıcıdır.

118

Yeni Başlangıçlar: Beyaz temiz bir sayfayı temsil eder, stresli zamanlarda bize yol gösterir, geçmişi arkamızda bırakmamıza yardımcı olur ve devam etmemizi sağlar.

Eşitlik ve Teklik: Beyaz, tüm renklerin olumsuz bakış açısının yanı sıra olumlu yanlarını temsil eder.

Spektrumdaki tüm renklerin eşit dengesini içerir.

Beyazın Etkileri Tarafsızlık: Beyaz, dengesinden ve içerdiği tüm renklerin eşitliğinden dolayı, dürüstlüğü ve tarafsızlığı çağrıştırır.

Kurtarıcı: Beyaz bizi karanlıktan kurtarır. Sıkıntı esnasında küçük hanımı kurtaran beyaz atlı prenstir.

Fütürist: Beyaz bir kâğıdı simgeler. İlk başta her şeyi beyaz olarak hayal ederiz.

Etkililik: Beyaz, düzenin ve etkililiğin etkisini veren temizlik ve kliniktir.

Bu renk, yalan söyleme, küfürlü konuşma, kleptomani, hap bağımlılığı, aşırı çılgınlık gibi manevi ve etik hastalıkların tedavisinde kullanılır. Ruhsal ve sinirsel psikolojik hastalıkların tedavisinde bu rengin kullanımı etkili olmaktadır, çünkü renklerin olağanüstü potansiyeli inanılmaz sonuçlar vermiştir.

119

Bu renk öfke, yüksek tansiyon, hidrosil, cinnet gibi hastalıkların tedavisinde de kullanılır.

Siyah Siyah da kendi başına bir renk değildir. Öyle bir renktir ki, sıradan renklerin birleşiminden elde edilmektedir.

Siyah bir yüzey, renklerin tüm ışınlarını emdikten sonra gözle görülmeyen dalgaları geri yansıtır. Bu renk, birçok rengin normal önemlerini aştığı hastalıkların tedavisinde kullanılır. Vücuttaki birçok rengin fazlalığını kontrol etmek için, siyah rengin kullanımı ve siyah titreşimler çok faydalı bulundu. Obezite tedavisinde bu renk tavsiye edilmiştir. Çünkü, bir çok rengin birikimi, bunların uygun kullanılmadığı takirde vücuttan dışarı atılmasını gerektirir.

Siyah, gizlilik, gizem ve bilinmezlikle ilişkilendirilmiştir ve sonuç olarak; bu renk gizemli bir ortam oluşturur.

Dünyadan gizlenmiş içimizde bastırılmış şeyleri temsil eder. Renk psikolojisi açısından baktığımızda, bu renk dış duyguların sıkıntısından korunmayı belirtir. Bu renk, kendisi ve dış dünya arasında bir engel yaratır, duygularını ve hislerini korurken rahatlık sağlar, savunmasızlıklarını saklar, özgüven yoksunluğunu ve güvenilmezliği yaratır. Siyah, tüm renklerin emilimi, ışığın yoksunluğudur. Beyaz ışığı yansıtırken, siyah tutar. Siyahın kapattığını beyaz açar. Etrafımızdaki 120

dünyadan çeşitli şeylerimizi saklamak için kullandığımız bir renktir. Bazılarımız kilolarımızı saklamak için kullanırız; diğerleri, duygularını, korkularını ve güvensizliklerini saklarken kullanır.

Renk psikolojisinde, siyah güç ve kontrol, diğerleriyle paylaşmaktansa; bilginin veya bir şeylerin saklanmasıdır.

Siyah yaydığı güçten dolayı, korkutucu, düşman ve ulaşılmazdır. Tehdidinden dolayı ikili iletişimi engelleyebilir. Siyah giyen bir satış elemanı, arkadaşlık kuramaz ama daha çok satış yapabilir. Siyah merkezinden otorite yayar ama bu süreçte korku yaratır.

Siyah, öz-kontrolü, disiplini, bağımsızlığı, güçlü bir iradeyi belirtir; otoritenin ve gücün etkisini verir. Siyah olumsuz enerjiyi emer. Yolculuk yaparken veya günlük aktivitelerinizi yaparken, olumsuzluktan ve zarar görmekten korunmak için yanınızda siyah bir şey taşımanız faydalı olabilir. Siyahı seven insanlar geleneksel, korumacı ve ciddi olabilir veya bu insanlar kendilerini entelektüel ve değerli hissedebilirler. Siyah genellikle siyah bir elbisenin veya siyah bir kravatın entelektüelliğinin rengidir. Zengin ve başarılı kadınlar genellikle siyahı seçer çünkü seçkinliğin, entelektüelliğin ve güvenin etkisini verebilir. Siyah seksilik ve çekicilik ile ilişkilendirilmiştir çünkü cinsel ilişkide baştan çıkaran kadının siyah iç çamaşırı giymesi gizem ve entrika içeren bir ortam yaratır. Tanrı’ya itaat ederken rahiplerin siyah giymesine benzeyen durumlar, siyahın birine itaat 121

etme duygusunu belirtir. Siyah sondur ama her son bir başlangıçtır. Işık göründüğünde, siyah, yeni başlangıcın rengi olan beyaza döner.

Yetişkinliğin entellektüelleğinden, çocukluğun masumiyetinden dönüşüm evresi esnasında ergenler siyah giyme psikolojisine sahip olurlar. Bu renk insan hayatının bir kısmının, diğerinin başlayışı olan, sonunu simgeler ve kendi kimliklerini keşfederken, kendilerini dünyadan gizlemelerini sağlar. Eğer diğer renklerin dışında siyah giymeye devam ederlerse, yetişkinlik yıllarında da devam ederse, bu süreci zorlu ve endişeli geçirdiklerinin göstergesidir.

Siyahın çok fazla kullanılması, depresyona ve ruh hali değişikliğine sebep olabilir; olumsuz bir ortam yaratabilir. Sadece beyazla birleştirildiğinde, tartışmacı bir atmosfer oluşturabilir.

Enerjisini aydınlatmak ve parlatmak için siyahla beraber bazı renkleri kullanmak çok iyi bir yoldur. Eğer favori renginiz siyah ise, bu sizin kişiliğinize yansıyacaktır!

Kişilik olarak siyah bu konuda size daha çok bilgi verecektir.

Olumlu ve Olumsuz Özellikleri Olumlu özelliklerinin Anahtar kelimeleri: Koruma ve rahatlık, güç, kapsam, resmiyet, entelektüellik, baştan çıkarma, gizem, sonlar & başlangıçlar.

122

Olumsuz özelliklerinin Anahtar kelimeleri: Soğukluk, depresyon, kötümserlik, gizem ve esirgenme, tutuculuk ve ciddiyet, güç & kontrol, mutsuzluk ve olumsuzluk.

Siyah gizemi temsil eder: Siyah bilinmezliktir. İç dünyada gömülü olan gizemdir. Gerçek duyguları göstermekteki isteksizliktir.

Güç ve Kontrol: Siyah güçtür ve kendinin ve diğerlerinin kontrolüdür. Korku ve tehdit oluşturur.

Siyahın Etkileri Resmi, Asil ve Entelektüel: Siyah bir elbisenin içindeyken ve resmi bir takım elbisenin içindeyken bu etkileri yaratır.

Soğukluk: Siyah ağır ve yoğun enerji verir. Birbirleri arasında kurulan mesafeyi korur.

Depresyon: Siyah sizi hayatın olumlu bakış açılarına yakınlaştırır, bizi hayatın hayal kırıklıklarına, karanlığına ve olumsuz etkilerine bakmaya zorlar. Gelecek korkusu yaratabilir.

Kötümserlik: Aşırı kullanılan siyah hayatın olumsuz tarafını görmemize teşvik eder.

Kişilik Renginiz

123

Kişilik renginizi öğrenmek için kendinize bu soruları sorun: Favori rengim nedir? Daha fazlasını okumadan önce bu soruyu cevaplayın. Bu konu hakkında herhangi bir şey düşünmeyin; cevabınız doğal olsun. Aklınıza gelen ilk rengi kabul edin ve seçiminizi analiz etmeyin.

Size kendinizi, nasıl işlediğinizi, başkalarının sizi nasıl gördüğünü anlatan renk içgüdüsel bir seçimdir. Fiziksel, duygusal ve ruhsal durumunuzun yanı sıra karakter özelliklerinizi ve davranışlarınızı anlamanız için bir araçtır. Bu, dünyadaki işleyişinizi, gücünüzü, zayıflığınızı, değerlerinizi en derin ihtiyaçlarınızı ve hayattaki mücadeleleriniz yansıtır. Eşit olarak iki favori renginiz varsa, kendinizi ve sizi neyin harekete geçirdiğini tam olarak anlamak için her iki renk hakkındaki bilgileri de okuyun. Kişilik renginiz, her zaman giydiğiniz bir renk olmak zorunda değildir; sizin favoriniz, gördüğünüzde size canlı hissettiren ve sizi en çok eğlendiren renktir.

Giysilerinizde ve ev dekorasyonunda kişilik renginizi sıklıkla kullandığınız söylenebilir. Bu genellikle auranızdaki baskın renktir.

Siyah rengin kullanımının yanı sıra, kullanılan renklerin herhangi bir eksikliği fark edilir edilmez, bu rengin kullanım süreci esnasında dikkatli olmak gerekmektedir. Örneğin; obezite tedavisi sürecinde, hastaya titreşimler verildiğinde ve kişi baş ağrısı veya düşük tansiyondan şikayet etmeye başlarsa, tedavi mavi ve kırmızı renkleri

124

de içermelidir. Böylece, rengin eksikliği kontrol altına alınabilir.

Gri Gri renk, beyazın siyah ile karıştırılmasıyla elde edilir.

Bu rengin yatıştırıcı etkisi olduğu düşünülür, çünkü aşırı uç noktada olan iki rengi içermektedir. Bu rengin kullanım yöntemi, hastanın 9x12 inçlik boyalı gözlük camından günde iki veya üç kez 15 -20 dakikalığına bakmalarını sağlamaktır. Bu renk, diğer birçok rengin aşırılığıyla karışımındaki bir rengin eksikliğinde kullanılmaktadır.

Tarafsızlığın, karasızlığın ve uyuşmanın rengidir. Gri duygusuz bir renktir. Tarafsız, nötr, yansız, kararsızdır ve yine tarafsız bir gözlemcidir. Renk psikolojisi açısından baktığımızda, ne siyah ne de beyaz olan gri uzlaşımın rengidir. İki renksizlik arasındaki geçiştir. Gri siyaha ne kadar yakınsa, o kadar dramatik ve gizemlidir.

Beyaza veya gümüşe ne kadar yakın olursa, o kadar aydınlatıcı ve canlı olur. Hem hareketsiz hem de duygusuz olduğundan dolayı bu renk sağlam ve dengelidir; sakinlik ve huzur duygusunu, karmaşık hayatın rahatlığını oluşturur. Gri bastırılmış, içe kapanık ve sessizdir. Bu renk, canlandırmaz, enerji vermez, yenilemez ve eğlendirmez.

Renklerin anlamları açısından bakıldığında, gri, sıkıcı, tutucu, donuk ve depresif bir renktir diğer yandan; şık ve 125

resmidir ama asla göz kamaştırıcı bir renk değildir. Gri uyum sağlayan bir renktir – geleneksel, güvenilir ve pratik bir renktir. Olgunluğun ve sorumluluğun rengidir.

Yaşlılıktaki gri saçlarla ilişkilendirilmiştir. Asla dikkatin merkezi, dinamik bir lider veya yönetici olmayacaktır – çok güvenlidir ve renklerin tonunu hafifletir. Gri boğabilir ve moral bozabilir ama yeni ve olumlu şeylere karşı dengeyi de sağlar. Bu renk kontrol edilebilir. Diğer renkler üzerinde istikrarlı bir etkiye sahiptir. Güçlü ve parlak renklerin tonunu hafifletirken, daha yumuşak renkleri aydınlatabilir. Gri siyah ve beyazın mükemmel karışımıdır. Bu renk, yükseltmek ve enerji vermek doğrultusunda, mavi, yeşil, pembe, lila veya sarı gibi renklerin de öğelerine sahiptir. Grinin fazla kullanımı, üzgünlük, depresyon, yalnızlık eğilimi ve kendini izole etme gibi durumlar yaratır. Bunu değiştirmek için bazı renkler ekleyin. İnsanların çoğu griye karşı kayıtsız kalır – bu durum gri takım elbiseyle çalışan şirket çalışanları ile ilişkilendirilmiştir. Bu renk tutucu, güvenilir, resmi ve bağımsız ve hatta sıkıcı olabilir. Eğer favori renginiz gri ise, bu sizin kişiliğinize yansıyacaktır! Kişilik rengi olarak gri, size bu konu hakkında daha fazla bilgi verecektir.

Olumlu ve Olumsuz Özellikler Grinin Olumlu özelliklerinin Anahtar kelimeleri: güvenilir, tutucu, asil, nötr, tarafsız profesyonel, olgun, zeki, klasik, sert, sakin, ayrılmış, seçkin, resmi, inanılır.

126

Grinin Olumsuz özelliklerinin Anahtar kelimeleri: kararsız, duygusuz, kayıtsız, sıkıcı, üzgün, depresif, yalnız, kendini izole eden, cansız.

Gri tarafsızlığı temsil eder. Gri, tarafsız ve serinkanlıdır; taraf tutmaz. Uyuşma: ne siyah ne beyaz olan bir renktir ve bu iki renksizliğin arasında olan geçiştir. Kontrol: gri ayrıştırılmıştır, sessizdir ve tutucudur. Diğer renklerle birlikte kullanıldığında istikrarlı bir etkiye sahiptir.

Grinin Etkileri Kararsızlık: Gri ortada olmayı sever, ne karar vermeyi sağlar ne de tarafsız kalır. Tarafsızlık: Duygusuz olduğundan dolayı, gri kayıtsız, şefkatsiz, soğuk ve ilgisiz görünebilir. Depresyon: Gri boğabilir ve moral bozabilir ama yeni ve olumlu şeyler üzerinde dengeyi sağlar. Duygusuzluk: Gri nötr, tarafsız, objektif ve adil görünebilir.

Grinin Çeşitleri Açık gri: Rahatlatıcı ve sakinleştiricidir. Zor durumda olanları aydınlatır korur ve kurtarır.

Koyu gri: Geleneksel ve zorakidir. Ciddi, resmi, kararlı ve otoriterdir. Özveri ve öz disiplin ile ilişkilidir.

Gümüş rengi Yansıma ve aydınlanmanın rengidir. Gümüş rengi dişil bir enerjiye sahiptir. Ay ve medcezir ile 127

ilişkilendirilmiştir. Bu renk değişken, duygusal, hassas ve gizemlidir. Sakinleştirir, yatıştırır ve temizler. Renk psikolojisi açısından baktığımızda, yön değişimini ve yansımanın zamanını işaret eder çünkü o önünüzdeki yolu aydınlatır. Bu renk, fiziksel, zihinsel ve duygusal konularda, tıkanıklıklarda temizlenmeye ve serbest kalmaya yardımcı olur çünkü bu geleceği aydınlatır ve yeni kapılar açar. Yansıtıcı ve hassas özellikleriyle bu renk, önseziye, basirete, zihinsel telepatiye ilham verir. İster olumlu olsun ister olumsuz, bu renk geçmişi yansıtır ve enerjiyi tüketir.

Renklerin anlamı açısından incelediğimizde, bu renk saygınlık ve zenginlikle ilişkilendirilmiştir, göz alıcı, entelektüel bir renk olarak görünür ve dişilik enerjisiyle, çağdaşlıkla ve başarıyla ilişkilendirilir. Gümüş rengi, hem dişilik gücü hem de ruhsal enerji için, denge ve kararlılığı yenileştirir. Başladığı noktaya geri dönüşü yansıtan dışsal olumsuzluğa karşı kendi kendini korur.

Bu renk çok yönlü, parlak, modern, ileri teknoloji, çekici, akıllı, zariftir. Renklerin psikolojisi açısından incelendiğinde, gümüş rengi, saygı değer, kibar, asil kendini kontrol edebilen, sorumlu, sabırlı ve belirleyicidir - bu renk birleşmiş dünyada sorumluluk gerektiren pozisyonlarda çalışan kadın veya erkeklerle ilişkilendirilmiştir.

Renk psikolojisi açısından bakıldığında, siyah ve beyaz arasındaki dengesiyle gümüş rengi iyi bir eleştirici, olgun ve adaletin verdiği 128

olgunlukla tarafsız bir renktir. Geleneksel olarak, gümüş rengi 25. Yıldönümü kutlamalarını temsil eder ve gri saçlı yaşlıların ağırbaşlı dönemleriyle ilişkilendirilir.

Diğer renklerle çok iyi çalışabilen bir renktir - etrafını saran renklerin enerjisini yansıtır ve aydınlatır. Gümüş rengi griyle benzer bir enerjiye sahiptir ama gümüş rengi daha kaygısız ve iyimserdir. Olumsuz bakış açısından baktığımızda, gümüş rengi, renksiz dünyada kararsız, çekimser, donuk, cansız, nötr, soğuk ve samimiyetsiz olabilir. Bu renk aldatıcı ve ikiyüzlü olabilir. Eğer favori renginiz gümüş griyse, bu sizin kişiliğinize de yansıyacaktır! Kişilik olarak gümüş gri rengi size bu konuda daha çok bilgi verecektir.

Olumlu ve Olumsuz Özellikler Olumlu özelliklerinin Anahtar kelimeleri: Aydınlatma, yansıma, dişilik gücü, dengeleme, sakinleştirme, yatıştırma, asalet, çekicilik, öz kontrol, sorumluluk, organizasyon, kavrama, bilgelik çağdaşlık, gösteriş, ileri teknoloji ve bilim.

Olumsuz özelliklerinin Anahtar kelimeleri: donukluk, melankoli, yalnızlık, cansızlık ve renksizlik, kati, olumsuzluk, tarafsızlık, kararsız aldatıcı, samimiyetsiz.

Gümüş rengi aydınlatmayı temsil eder: gümüş gri zihnimizi açar önümüzdeki yolu aydınlatır. Yansıma: Geçmişi yansıtır ve enerji olumlu olsa da olumsuz olsa da enerjiyi tüketir.

129

Saygınlık ve zenginlik: gümüş gri büyüleyici, entelektüel görünebilir ve profesyonellik ve birleşmiş pazarlarla ilişkilidir.

Dişilik gücü: Ay’ın enerjisinin dişiliği, hassasiyeti ve duygusallığı ve akışkanlığı ile ilişkilendirilmiştir.

Gümüş Renginin Etkileri Sakinleştirme ve Yatıştırma: yumuşaklığı ve rahatlatma özelliği, Ay’ın gelgit döngüsünün hassasiyetiyle ilişkilendirilmiştir.

Cansızlık: gümüş renginin cansız enerjisi soğukluğun, kararsızlığın ve çekimserliğin olumsuz hislerine yol açabilir.

Asalet ve Sorumluluk: Gümüş rengi, saygı değer, kibar, olgun, kararlı, bilgili ve düzenlidir.

Kahverengi Kahverengi, kırmızı ve siyahın karıştırılmasıyla elde edilen bir renktir. Bu renk boşaltım sisteminde kırmızı ve sarı arasında değişiklik göstermektedir. Bu renk, tarafsız ve koyu olmasına rağmen, zenginliğe ve derinliğe sahiptir. Bu renk, hareketsiz verimliliğin rengidir ve korumada kullanılmaktadır. Bu renk çevresel olarak bir ses gibi düşünülmektedir. Sağlıklı bir atmosfer sunar ve metabolik işlevlerin genel olarak uygulanmasını, uyumayı, işlevselliği etkilemektedir.

130

Kahverengi şeylerin bir araya gelmesi, gelişmekte olan iç organları ve beyni etkilemektedir. Korumacı özelliğinden dolayı, ilaç şişelerinde ve kolay bozulan maddelerin çürümesini ve bitmesini engellemek için kullanılır.

Güvenliğin, korumanın ve maddi zenginliğin rengidir.

Kahverengi ciddidir ve sabitliği ve desteği gösteren gerçekliğe sahiptir. Aile bütünlüğünün korunması ve desteklenmesi ile ilişkilendirilen, sorumluluk ve görevlerin duygusunu devam ettiren kahverengi ciddi bir zorunluluk gösterir. Kahverengi aitlik duygusunu ve güçlü bir güvenlik ihtiyacı yayar. Kahverengi, arkadaşlık ve aile kavramları son derece önemlidir. Renklerin anlamı açısından bakıldığında, kahverengi, maddi güvenliğin ve maddi aitliğin birikiminin rengidir. Bu renk her şeyin kalitesiyle ilişkilendirilmiştir- rahat bir ev, en iyi yeme ve içme, sadık bir arkadaşlık gibi. Fiziksel rahatlığın, sadeliğin ve kalitenin rengidir. Olumsuz bakış açısından ele alındığında, zenginlik şartlarında, ucuzluğun ve kalitesizliğin etkisini verebilir.

Kahverengi arkadaşça ve cana yakın bir renktir. Patrikte ve gerçeklikte sadık, inanılır ve güvenilirdir. Renk psikolojisi açısından incelendiğinde ise; kahverengi dürüst, samimi ve özgündür. Çok çalışma, gayret ve güvenilirlikle, ayağın yere basmasıyla ilişkilendirilmiştir.

Bu renk duygusal, hassas ve sıcaktır; sakinlik ve rahatlık duygusunu aşılar.

131

Uygulanabilir ve hassas bir renktir. Kirliliği kapatır.

Kahverengi sağlık, doğallık ve organik ürünlerle ilişkilendirilir. Çiftçilik, tarım ve dışarısıyla ilgilidir.

Kahverengi alçakgönüllü bir renktir – ciddiyetsizlik, bir şeyin aşırı kullanımı ve israfıyla ilişkilendirilemez.

Maddiyatçı olmasına karşın, her şeyin kalitesine ve ölçülülüğüne önem verir.

Bazı kahverengiler entelektüelliğin ve zarafetin bir derecesini gösterebilir; bunlar kahverengiyle ilişkilendirilmiş diğer renklere dayanmaktadır. Örneğin; yumuşak bir beyazla veya fildişiyle karıştırılmış kahverengi, yumuşak beyaz ve fildişiyle karıştırılmış siyahtan daha sıradan olmasına rağmen, çok şık ve zarif görünebilir.

Kahverengi duyguları bastırır; dış dünyanın stresinden kaçmak için problemler üzerinde düşünebileceğimiz ve onları çözebileceğimiz güvenli bir sığınak yaratır.

Mükemmeliyetçiğe teşvik etmesine rağmen, yapının rengidir. Kahverengi, yeniden güven verir. Güvenlidir ama parti hayatını temsil etmez. Kahverengi dikkat arayışına girmez – arka planda kalmayı tercih eder diğer renklerin parlamasını sağlar. Kahverengi sahip olduğu olgunluk ve güçle sert bir renktir. Kendi işlevselliğini kullanmak ister. Endişesiz ve doğal değildir; sürprizleri sevmez. Birçok kişi tarafından ruhsuz, sıkıcı olarak düşünülebilir. Aslında, sarı ve turuncunun yanında, Batı dünyasında en az tercih edilen renktir. Kahverengi, yeşil ile birlikte evrenin en baskın rengidir. Yeşilin 132

dengeleyici ve yenileyici özelliğinin yanı sıra; kahverengi de rahatlatır ve dengeler ayrıca modern yaşamın stresleriyle başa çıkma konusunda bize yardımcı olan tüm ihtiyaçlarımızı karşılar.

Renklerin psikolojik anlamları ele alındığında; kahverengi, kendisini oluşturmak için bir araya gelen renklere dayandırılan çeşitlilik göstermektedir.

Kahverengi, siyah, sarı, turuncu, kırmızı gri, yeşil, mavi, pembe ve morun karışımından oluşabilir. İçindeki renklerin her biri, kahverenginin anlamına yeni bir çeşit katar. Eğer favori renginiz kahverengiyse, bu sizin kişiliğinize yansıyacaktır. Kişilik olarak kahverengi, size bu konuda daha fazla bilgi verecektir.

Olumlu ve Olumsuz Etkileri Olumlu özelliklerinin Anahtar kelimeleri: Ayağı yere basan, sağlıklı, pratik, ulaşılabilir, arkadaşça, istikralı, yapılandırılmış, destekleyici, rahat, güvenilir, korumacı, güçlü, özgüvenli, duygusal, hassas, sıcak, yeniden güven sağlayan, dürüst, samimi, kaliteli.

Olumsuz özelliklerin Anahtar kelimeleri: Ruhsuz, sıkıcı, tutumlu, maddiyatçı, memnun olmayan, entelektüellikten yoksun, tahmin edilebilir, bayağı ve cimri.

Kahverengi dengeliliği temsil eder. Güven verme ve rahatlatma, dünyevi ve kapsamlıdır.

Yapı: Organizasyonu ve düzenliliği ortaya çıkarır. Güvenlik: Güven ve korumacı – dış dünyanın karışıklığından 133

kurtulmak için bir sığınaktır. Doğal ve Sağlıklı: Dünya, besin, sağlık ve esenlikle ilgilidir.

Nötr Renkler Nötr renkler, beyaz, siyah ve kurşuni gibi tarafsız renklerdir. Bunlar belli başlı bir renk özelliğinden ziyade, çeşitli renklerin elde edilmesine yardımcı olurlar.

Nötr renkler, dinlendiricidir; doyurucu manalı ve olgun bir etkileri vardır. Bunlardan siyah renk, derinlik ve karanlık; beyaz ise aydınlık, temizlik ve yakınlık hissi yaratır.

Renklerin özelliklerine göre, meydana getirdiği ve aksettirdiği değişik havadan, insan ruhu çeşitli şekillerde etkilenir. Yerine göre bir huzur, ferahlık ve sakinlik verebileceği gibi tersine kötümserliğe de neden olabilir.

Bununla beraber renklerin üzerimizde bıraktığı etkiler; özel durumumuza, ruh halimize ve tabiat şartlarının mevcut reaksiyonlarına bağlıdır.

Bu ışıkların verilen etkisi hayatı mahvedebilir.

Sakinleştirici etkiye sahip olan mavi ve benzeri renklerin aksine kırmızı ve kırmızıya yakın renkler anksiyeteyi üretmektedir. Her renk çeşitli frekansların sonucunda ortaya çıkan birçok iz ve tona sahiptir. Işık, kimyasal değişim yaratmaktadır. Işık yoğunluğu değiştiğinde, duygularımızda değişmektedir.

134

Renk terapisinin iyileştirme oranı, bu güne kadar insanlık tarihinde denenmiş test edilmiş ve keşfedilmiş diğer tedavisel sistemlerden daha fazladır. Bu tedavi hastalar için çok ekonomiktir. Eğer hastayı tedavi etmek için cerrahi müdahale kaçınılmazsa, cerrahi müdahalenin başarısında, ameliyat öncesi ve sonrası renklerin önemi büyüktür. Renk terapisi, kalp hastalıkları, astım, sıtma, akciğer rahatsızlıklarının, göz ve diğer enfeksiyon hastalıklarının tedavisinde çok güzel sonuçlar vermiştir.

Renklerin kullanıldığı sivilce tedavisi, tedavi sistemindeki en kolay ve en etkili yöntemdir. Boynunun arka tarafından yüzüne doğru yayılan sivilcelere sahip bir kadın, on tane ünlü doktorun tedavisini görmüştür.

Bu tedavi sisteminin altında ona önerilen tedaviye başlandığında, tüm inancını yitirmişti. Ağır sakinleştirici dozları kullanılmadan birkaç hafta içerisinde iyileştirildi.

Ateşli durumlarda, bu sistem her doktoru araştırmaya davet etmektedir. Vücudun yanmış kısımlarındaki yanan duyular dakikalar içerisinde sona yaklaşmıştır.

Güneş ışınları vücutta emildikten sonra, mikropları öldürür, acıyı hafifletir ve kanımızdaki kalsiyum kalitesinin dengesini sağlayan ve çocuklarda ve yaşlılarda kemik hastalıklarını engelleyen D vitaminin şekillenmesine yardımcı olur.

Güneş ışınları, yaraların iyileşmesine de yardımcı olmaktadır; aynı zamanda enfeksiyona karşı da mücadele 135

etmektedirler. Aynı zamanda, eklem yerlerinde, akciğerlerde ve karın boşluğundaki çukurlarda biriken suyun kurutulmasına da yardımcı olmaktadır. Güneş ışınları kalp gibi iç organlarımızı güçlendirir, terlemeye ve vücuttaki fazlalığı boşaltmaya sebep olan vücudun hayati enerjisini arttırır. Güneş ışınları, ekstra enerji sağlayarak ruhsal ve sinirsel işleyişi geliştirir. Sindirim sistemini düzeltir, iştah ve uykuyu arttırır. Uykusuzlukla başa çıkma konusunda yardımcı olur.

Karanlıkta kalan ve güneş ışınlarının yetersiz olduğu ortamlarda çalışan insanlarda, kırmızı kan hücreleri eksikliği oluşur. Oysa ki güneş ışığında kalmak, kan hücrelerini arttırır ve kansızlık hastalığının üstesinden gelinmesi konusunda yardımcı olur.

Verem gibi hastalıklar bile, hastalar günün birkaç saatinde güneş ışınları altında tutularak başarılı bir şekilde tedavi edilebilir. Bu tedavinin yöntemi aşağıda verildiği gibidir: İlk gün; hasta, her bir seans 5 dakika kadar altı, yedi defa tepeden tırnağa güneşin altında bırakılıyor. İkinci gün; güneşte kalma süresi her bir seans için 10 dakika arttırılıyor. Süre 10 ile 15 dakika arasında değişiyor. Üçüncü ve dördüncü gün; hastanın denizsel noktasını desteklemek için, on dakikalık her bir seans 6 kez, hasta güneş altında kalmaktadır. Beşinci gün; hastanın tüm vücudu, hastaların beş saat ve üç saat ortalamasında 136

(havanın yoğunluğuna göre) güneşe bırakılması durumu gibi durumlarda, hasta güneş altında tutulmaktadır. İlk seansta ön taraf, sonraki de kurutmak içindir, böylece alternatif olarak değiştirilmektedir. Baş ve boyun, bu seanslar esnasında kapalı durmaktadır.

Bu, günde her metre üzerindeki, saniyede 16-26 megajul enerjiye sahip olan güneşten elde edilen enerjiyle ilgili bir fikir vermektedir. Dünya üzerindeki enerjinin bu ortalaması metrekarede 13 mega-jul olduğu tahmin ediliyor. Oysa ki bu ortalama Pakistan’da her gün metrekarede 19 mega-jul’dür.

Ne kadar faydalı olursa olsun, her şeyin fazlası kötüdür.

Bu yüzden güneş ışığının faydası, kişinin dayanma gücüne ve rahat hissettiği ana kadar uygulanmalıdır.

Güneş ışığındaki ultraviyole ışınlarının etkeni, güneş ışınlarının dünyaya doğrudan geldiği yerlerde daha fazladır. Dünyanın etrafını saran ozon tabakası, ultraviyole ışınlarını geri yansıtır. Böylece onların dünyanın yüzeyine ulaşmasını engellemektedir. Eğer ozon tabakası bozulmazsa, ultraviyole ışınlarının miktarı azalacaktır.

Vücut ultraviyole ışınlarına çok fazla maruz kalırsa, bu kansere sebep olabilir. Kızıl ötesi ve ultraviyole ışınları tedavide kullanıldığında, yüksek derecede önlem alınmalıdır. Bu önlem, X-ray ışınları ve gamma ışınları eşit olarak gereklidir. X-ray ışınlarına aşırı maruz kalma 137

kemik iliğine zarar verebilir ve kemikleri hassaslaştırabilir. Bu da, lösemi gibi kanserlerle sonuçlanabilir. X-ray ışınlarının fazlası deri altındaki kaslarda, onarılamaz yaralara sebep olabilir. Bu yaralar viyola ışınları ile tedavi edilebilir.

Televizyon gibi özellikle renkli olan ekranlar daha zararlıdır. Çünkü bunlar, radyo aktif radyasyonları emmektedirler. Televizyon küçük bir X-ray üreticisidir.

Renkli televizyonlar, siyah beyaz televizyonlardan daha zararlıdır, çünkü onlar daha güçlü ışınları emer. Bu yüzden, televizyon izlerken önlem alınmalıdır.

Televizyon ekranının büyüklüğüne göre, mümkün olduğunca daha uzağa konulması konusundaki tavsiyeye uyulmalıdır.

Magenta Evrensel Uyum & Duygusal Dengenin Rengi Magenta evrensel uyumun ve duygusal dengenin bir rengidir. Ruhani olan ama kullanışlı olmayan bir renktir.

Yaygın duyguları ve hayata karşı dengelenmiş bakış açısını yayar. Hayatın her açısından; fiziksel olarak, zihinsel olarak, duygusal olarak, ruhsal olarak denge ve uyumu yaratmaya yardımcı olur. Kırmızı ve viyolanın karışımı olan magenta viyola enerjisi ve içgözlem tarafından kısıtlanmaktadır. Magenta, tüm kişisel ve ruhsal gelişimi etkilemektedir. Bu renk sezgi ve ruhani yeteneğimizi güçlendirir. Bilinçliliğin ve bilginin daha 138

yüksek seviyelerini yaşamak için günlük hayatımızın dramalarını arttırmak için bize yardımcı olur.

Bu renk değişimin ve dönüşümün enstrümanıdır; eski duyguların salınmasına ruhsal gelişime yardımcı olur. İleriye dönük hareket etmemizi sağlar. Magenta, mutsuz, kızgın ve hayal kırıklığında ruhumuzu canlandırır.

Renklerin anlamları açısından baktığımızda, magenta en yüksek derecedeki evrensel aşkı temsil eder. Merhameti, kibarlığı, dayanışmayı, öz saygıyı arttırır. Kibar, şefkatli bir yaklaşımı vardır. Kabul edilebilirlik, hoşgörü ve sabrı ortaya çıkarır. Magenta neşeliliğin, mutluluğun, memnuniyetin, yapılan ve başarılan işlerin zevkinin rengidir. Magentanın eşliğinde birçok insan iyimser hisseder. Magenta özgür ruhun ve uyumluluğun rengidir.

Bu renk sizi, kendi yolunuzu yaratma konusunda sorumluluk almaya zorlar. Hırslarınızın dönüşümünde size destek olurken, rüya aktivitelerini arttırır ve gerçekliği tasarlar.

Güçlü ve ilham verici bir renk olan magenta aşırı kötü, şok edici görünebilir veya yenilikçi ve hayalperest görünür. Olumsuz bakış açısıyla bakıldığında, depresyonu ve umutsuzluğu arttırabilir. Zorluklarla mücadele etmeyi engeller. Aşırı derece magenta ile çevrelenirseniz, enerji mahcubiyet veren, kızdıran, rahatsız eden duyguları hissetmemizi sağlayarak kibirlilik duygusunu ortaya çıkarır. Magentanın aşırısı, sizi saran yeşil ile dengelenebilir. Eğer favori renginiz 139

magentaysa, bu sizin kişiliğinize yansıyacaktır. Kişilik olarak magenta size bu konuda daha fazla bilgi verir.

Olumlu ve Olumsuz Etkileri Olumlu özelliklerinin Anahtar kelimeleri: evrensel uyum ve aşk, duygusal denge, ruhumuzun uçmasına yardımcı olur, ruhanilik, yaygın duyguları oluşturma, sevgi, merhamet, destekleyici ve kibar, hayalperest, yenilikçi, yaratıcılık ve sanat, uyumlu, arabulucu.

Olumsuz özelliklerinin Anahtar kelimeleri: Dürtücü, baskıcı, sabırsız, hoşgörüsüz, mücadeleden kaçan, fazla rahat, diğerleriyle bağlantı kuramayan, çok meşgul, otoriter ve emir veren.

Magenta evrensel uyumu temsil eder. En yüksek seviyesinde, aşk, şefkat, kibarlık, dayanışma dengeleme, hayata bakış açılarının uyumu.

Uyumlu: Özgür ruhun rengidir. Sınırlandırılmadan ve kapsanmaktan hoşlanmaz.

Değişim ve Dönüşüm: Kişisel gelişim ve büyümeyi oluşturmak için eski ve modası geçmiş davranışların salınmasına yardım eder.

Magentanın Etkileri: Duygusal Denge: Bu renk duygusal, fiziksel ve ruhsal denge sağlar. Merhamet: kibar ve şefkatli bir yaklaşımla 140

kabul edilebilirlik, hoşgörüyü, desteği ve sabrı ortaya çıkarır. İlham: neşeliliğe ve iyimserliğe, yaratıcılığa ve yenilikçiliğe, olumlu değişimlere ilham verir.

Turkuvaz Turkuvazın anlamı açık iletişim ve düşüncelerin berraklığıdır. Turkuvaz, kalp ve konuşulan kelimeler arasındaki iletişimin çizgilerini açmaya yardımcı olur.

Hayatın eğlenceli yönünü ön plana çıkaran arkadaş gibi ve mutlu bir renk gibi gösterilir. Renk psikolojisi açısından bakıldığında, turkuvaz, duygusal dengeyi ve sabitliği yaratan duyguları kontrol eder ve iyileştirir. Bu süreçte, dengesini kurana kadar aşağı yukarı giden duygusal bir silindir gibi görünür. Mavi ve az miktarda sarının birleşimidir ve renk skalasında yeşil ve mavi arasında yer alır. Barışı, huzuru ve mavinin sakinliğini, sarının enerjisiyle canlanan yeşilin dengesini ve büyümesini yayar.

Bu renk, zihinsel stres ve yorgunluk olduğu zamanda, ruhumuzu şarj eder. Yalnızlık duygusunu dindirir. Eğer turkuvaz renge duvarda veya kıyafetlerde odaklanmak zorunda kalırsanız, yoğun bir sakinlik ve kibar bir diriliş ve kendinizi dünyayla yüzleşmeye hazır hissedersiniz.

Acil zamanlarda etrafınızda görmeniz gereken en güzel renktir çünkü açık düşünmenize ve karar vermenize yardımcı olur. Organizasyon ve yönetici yeteneklerinizi geliştirir. Öğüt vermeyi ve istemeyi etkiler.

141

Konsantrasyon ve düşünce açıklığı için iyi bir renktir çünkü sinir sistemini sakinleştirir, konuşma ve ifadeyi kontrol altına alır güven oluşturur. Turkuvaz üzerine basılmış konuşma notlarınız her zaman gözünüzün önüne gelecektir. Bu durumda rengin etkilerini hissedeceksiniz. Yaratıcılık ve hassasiyet seviyelerini yükseltir. Çok görevlilikte başarı sağlar; sadece bir şeye odaklanmak için zorlanırsanız, bu sizi sıkar. Bu dengeleyici rengin fazlasıyla kuşatıldığınızda, düşünmek çok dağınık bir hal alabilir. Turkuvaz ruhsal iyileşmeyi, empati ve itina geliştirme yeteneğinin artmasını sağlar.

Sezgisel yeteneğimizi arttırır ve ruhsal gelişim kapılarını açar. Evrimleşmiş ruhun rengidir.

Turkuvaz benmerkezci olabilir. Aynı zamanda, özgüvenimizi oluşturmamızda ve diğer insanları koşulsuz şartsız sevmemize yardımcı olur. Aşırı kullanıldığında, övüngen ve narsistik olabilir. Öznitelikli olmasına rağmen, yalnız kalmaktan korkar ve bu renk daha kötü durumlar oluşturduğunda, ilgisiz ve ulaşılmaz olmaktan korkar.

Turkuvaz güçlü bir gözlem ve algı gücüne sahiptir.

Ayrıcalıklı olabilir. Gelecekteki yolu, başarmanın yolu, artı ve eksileri dengeleme yolu, herhangi bir durumun doğru ve yanlışlarını belirleme yeteneğine sahiptir.

Tekdüzelikten kurtulmak istediğiniz zaman ve ne yöne gideceğinizi bilmediğiniz zaman, bu renk kullanılacak en güzel renktir. Bu renk bazen mantıksız ve idealist olabilir ve duygusal tepkilerden uzaklaştırabilir, aşırı soğuk, sakin ve aklı başında görünebilir. Hayatımızda bu 142

rengin fazla olması, aşırı meşgul bir zihin yaratabilir, duygusal dengesizlik oluşturabilir; sizi ya çok duygusal ya da duygusuz hale getirebilir. Turkuvazın hayatımızdaki azlığı, hayattaki yönümüz konusunda gizlilik karmaşıklık sonucunda duygularımızın tutulmasına sebep olabilir.

Olumsuz yönden bakıldığında, turkuvazın anlamı aşırılı duygusallık veya duygusuzlukla, iletişim yeteneğinin yoksunluğuyla, güvenilmezlik veya aldatıcılıkla ilişkilidir. Eğer favori renginiz turkuvazsa, bu sizin kişiliğinize yansıyacaktır.

Kişilik rengi olarak turkuvaz bu konuda daha çok bilgi verecektir Olumlu ve Olumsuz Özellikleri Olumlu özelliklerinin Anahtar kelimeleri: iletişim, düşüncelerin açıklığı, denge ve uyum, idealizm, sakinlik, yaratıcılık, merhamet iyileştirme ve kendine yetme duygusu.

Olumsuz özelliklerinin Anahtar Övüngenlik, gizlilik, güvenilmezlik, tarafsızlı, mesafe koyma, kandırma.

kelimeleri: suskunluk,

Bu renk, kalp ve konuşulan kelimeler arasında açık iletişimi temsil eder. Bu renk, elektronik çağ, bilgisayar dünyasını ve iletişimle kapsamlı bir şekilde ilişkilendirilir. Duygusal Kontrol: aşırı kırmızı ve viyolanın ortasında bir renk olduğundan dolayı, turkuvaz, duygular, düşünceler ve konuşmanın 143

dengeleyici rengidir. Kendine yetme duygusu: kendi ihtiyaçlarını karşılama ve başarmanın yolunu bulma yeteneğine sahiptir.

Turkuvazın Etkileri Düşüncelerin Açıklığı: Odaklanma ve konsantrasyon yeteneğini geliştirir. Açık düşünmeye ve karar vermeye yardımcı olur ve organizasyon yeteneğini geliştirir.

Huzur: bu renk sakinleştirir ama tükenmiş enerjiyi yeniden düzenler ve canlandırır.

Duygusuzluk: turkuvazın olumsuz etkisi, insanların ilgisiz olmasına sebebiyet verir ve duygusal tepkileri tutar.

Turkuvazın çeşitleri Su turkuvazı: Maviden çok yeşile yakındır ve bu renk canlandırır ve ferahlatır. Yaratıcıdır, rahattır ama güçlü ve kişiseldir.

Akuamarin: yaratıcılığı ve ilhamı geliştirir. Akuamarin zihni ve duyguları sakinleştirir ve dengeler.

Camgöbeği: Turkuvazın en entelektüel şeklidir, bu renk güvenilirliliği ve dayanıklılığı gösterir. Ruhsal ilerlemeyi sağlar.

Pembe 144

Pembenin anlamı koşulsuz şartsız sevmek ve büyütmektir. Bu renk, beslemeyi, sevgiyi ve merhameti temsil eder. Koşulsuz şartsız sevmek ve anlamak beslenmeyi almak ver vermek ile ilişkilendirilmiştir.

Kırmızı ve beyazın birleşimi olan pembe, kırmızın hareketliliğini içermektedir; başarılı olunması konusunda yardımcı olur. Beyazın saflığı, bütünlüğü ve açıklığıyla yumuşatılmış kırmızının tutkusu ve gücüdür.

Ne kadar koyu pembe olursa; o kadar tutku ve enerji sergilenir. Pembe, dişi, romantik, şefkatli, sırdaş, düşünceli ve dikkatlidir. Aşkın enerjisiyle yer değiştirmiş kırmızının fiziksel tutkusunu hafifletir.

Pembe sezgisel ve anlayışlıdır, empati ve hassasiyetiyle birleşen kibarlığı ve sevecenliği gösterir.

Renk psikolojisi açısından bakıldığında, pembe umudun işaretidir. Sıcaklık ilhamı veren, duyguları rahatlatan her şeyin tamam olduğu duygusunu veren olumlu bir renktir.

Pembe, duygusal enerjimizi sakinleştirir ve tazeler.

Kızgınlık, öfke, terk edilme, ihmal edilme hislerinin dindirir. Çalışmalar, çok aşırı derecede pembeye maruz kalmanın sinirler üzerinde sakinleştirici etkisine sahipken, insanlarda fiziksel zayıflık oluşturduğunu belirtmiştir. Saldırgan ve agresif mahkûmlar belirlenmiş özel bir zaman süresince, pembe boyalı bir odaya koyularak başarılı bir şekilde sakinleştirilmektedirler. Çok uzun süre pembeye maruz kalmak ters etki yaratabilir. Pembe insanların kendini yetiştirme 145

düşüncelerine dokunmasını sağlar. Sürekli pembe giyen bir arkadaşınız varsa, bu konuda bilinçli olun çünkü bu kabullenme, destek olma ve koşulsuz sevme ihtiyacını belirtir.

Pembe değer, saygı ve beğeni arayan tehlikesiz bir renktir. Ayrıcalıklı olmayı sevmez sadece “Teşekkür ederim” cümlesini duymak ister. Pembe sağlıklılığı, pembe bir hayatı, güllük gülistanlığı temsil eder. Pembe, hepimizin içindeki çocuğun tatlılığını ve masumiyetini temsil eder.

Pembe açık duyguların, saflığın ve tecrübesizliğin rengidir.

Sürekli ve aşırı pembe kullanımı, Olgunlaşmamış, sersem, dişi gibi ve sorumluluklarını bırakmış bir yetişkin gibi davranmanıza sebep olur. Pembe çocukluğunuzun anılarını hatırlatır.

Anneden veya anne figüründen gelen rahatlık ve büyütme duygusuyla ilişkilendirilmiştir.

Olumsuz açıdan ele alındığında pembe, güçsüzlüğün, özgüveninin ve özdeğerin yoksunluğunu temsil eder. Aşırı duygusal ve aşırı dikkatli bir mizacı belirtir. Koyu mavi, koyu yeşil, siyah ve gri gibi diğer koyu renklerle karıştırmak, pembeye güç ve çok yönlülük katar. Eğer favori renginiz pembe ise, bu sizin kişiliğinize yansıyacaktır! Kişilik olarak pembe bu konu hakkında daha fazla bilgi verecektir.

Olumlu ve Olumsuz Etkileri

146

Olumlu özelliklerinin Anahtar kelimeleri: koşulsuz şartsız romantik bir sevgi, merhamet ve anlayış, yetiştirme, romantizm, sıcaklık, umut, sakinlik, saflık, dişilik, sezgisel enerji.

Olumsuz özelliklerinin Anahtar kelimeleri: fiziksel olarak zayıf olma, aşırı duygusal veya aşırı dikkatlilik, duygusal muhtaçlık veya gerçekdışı beklentiler, toy olma, gelişmemiş ve dişi olma, güç ve öz değer yoksunluğu.

Pembe koşulsuz şartsız sevgiyi temsil eder. Pembe hem koşulsuz şartsız sevgiyle hem de romantik bir aşkla ilişkilidir. Merhamet: empati ve anlayış pembeyle beslenmenin yakıtıdır. Beslenme: pembe sevginin, anlayışın ve saygının hem vericisidir hem de alıcısıdır.

Umut: Pembe pozitif sonuçların olasılığını canlandırır.

Pembenin Etkileri Sakinleştirme: Pembe duygusal enerjimizi sakinleştirir.

Tehlikesizlik: koyu pembe iddialı ve özgüvenli olsa da, pembe sinir ve öfkeden yoksundur. Sevecenlik: Pembe aile ve arkadaşlara karşı sıcaklık ve sevecenlik verir.

Dikkat: Hassasiyet ve şefkatli bir sevgi, pembenin dişiliği ve sezgisel enerjisiyle ilişkilidir.

Toyluk: Pembe, hayatını henüz yaşamamış sevimli bir genç kızın rengidir.

Pembenin Çeşitleri 147

Kızarmış pembe: Ten rengine benzer. Bu soluk pembe duygusal ve cinsel çağrışımlara sahiptir. Tehlikesizdir ama tutku e enerjiden yoksundur. Gül pembe: Bu pembe evrensel olarak aşkın ve tekliğin rengidir. Olgun, dişi ve sezgiseldir. Somon rengi: somon renginde bir tutam turuncu vardır. Flört etmeye yöneltir ve çekingen bir aşkın işareti olabilir. Her şeyi konuşur ama göstermez.

Orkide: Nadir eflatunumsu pembedir ve rahat ve kişiseldir. Uyumsuzdur. Fuşya: koyu pembe ve mavi harmanıdır. Fuşya, güveni, güvenceyi, olgunluğu, daha çok sorumluluk, aşkın kontrollü beslenmesini yayar.

Sıcak pembe: sıcak pembe, tutkuya, oyunculuğa ve duygusal bir aşka ilham verir.

Bir Rengi Sevmeme Sevmediğiniz bir renk size sizinle ilgili çok şey anlatabilir; zayıflıklarınızı ve savunmasızlıklarınızı yansıtabilir. En sevmediğiniz renk, dikkatinizi vermeniz gereken, geçmişteki kırılan iyileştirilmesi gereken noktalarla ilişkilendirilmiştir. Enerjinizi dengelemek için sevmediğiniz renkleri kıyafetlerinizde, iç çamaşırlarınızda ve evinizin dekorasyonunda kullanmak ve sevdiğiniz renklerle az miktarda karıştırmak iyi bir fikirdir. Tüm renkleri reddetme hayatınızda dengesizlik yaratabilir.

Herkesin favori rengi var mıdır? Çoğumuzun favori rengi vardır ve hatta çoğumuzun favori rengi 148

çocukluğundan beri aynıdır. Bazıları tüm hayatı boyunca bir favori renge sahipken, diğerleri favori rengini bir ya da birkaç kez değiştirebilir. Bazıları, o anki ihtiyaçlarına göre bir süreliğine başka bir rengi tercih edebilir ama bu özel ihtiyaç karşılandığında tekrar esas favori renge döneceklerdir. Favori rengi olmadığını düşünenler için, giydikleri renklere ya da evlerinin veya ofislerinin dekorasyonlarında kullandıkları renklere bakın. Sürekli olarak seçtiğiniz bir ya da daha fazla renk var mı? Bunlar sizin kişiliğinizi ve en derin ihtiyaçlarınızı yansıtan size ait renklerdir. Bir rengi sevip sevmemeniz hayat deneyimlerinize ve bu rengin özellikleri doğrultusundaki ihtiyaçlarınızın yanı sıra; olumluluğumuz ve olumsuzluğumuzun renkle birleşimine bağlıdır.

Etrafınızda dekor olarak kullanarak veya o renklerde kıyafetler giyerek sevdiğiniz renklerle etrafınızı kuşatın.

Bunlar sizin kendinize olan güveninizi güçlendirecektir ve doğru renginizi gösterecektir. Enerjilerinizi ve dengeli davranışları korumak için favori renginize az miktar diğer renkleri ekleyin. Favori renginizi hiç değiştirdiniz mi? Kişilik renginizi değiştirdiyseniz veya aynı durumda hayatınızı kuşatan şartları belirlemek için çaba gösterdiyseniz, yeni favoriniz hayatınızda hangi noktalara dikkat çekmeniz gerektiğini ve bu şartlarla nasıl başa çıkacağınızı yansıtacaktır.

Favori renginiz veya kişilik renginiz sizin hakkınızda ne söyler? Kişilik renginizin tüm karakteristik özelliklerini 149

sergileyemezken, kendinizi bazı tanımların içinde bulabilirsiniz. Özellikle stresli olduğunuzda bazı olumsuz özelliklerini sergilediğinizin farkına varacaksınız. Eğer favori renginiz kırmızı ise, fiziksel tatmin doğrultusunda derin ihtiyaçlarınızla yönlendirilmiş hareketliliğe sahipsiniz demektir; ayrıca, kırmızı hayatınızı beş duyunuzla yaşadığınızı gösterir.

Eğer turuncu sizin favorinizse, insanlarla olmaya, sosyalleşmeye, bir grup tarafından kabul edilmeye ve saygı duyulmaya ihtiyacınızı var demektir. Bununla birlikte ister sosyal anlamada ister fiziksel anlamda olsun hayatınızda dürtülere ihtiyacınız vardır. Favori renk olarak sarıyı seçmek en derin ihtiyacınızın günlük yaşamınızı mantıksal sıraya koymaktır. Aynı zamanda yeni fikirler uyandırmak ve yaratmak için mantıklı düşüncelerinizi kullanarak benliğinizi açıklayabilme ihtiyacınız olduğunu gösterir. Eğer yeşil sizin favori renginiz ise, ait olma, sevme, sevilme, güvenli ve güvencede olma ihtiyacınız olduğunu gösterir. Günlük olarak yaptığınız şeylerde diğerleri tarafından kabul görme ve onaylanma ihtiyacınızı ortaya çıkarır. Bunun giderilmesi için sadece “Teşekkürler” sözü yeterli olacaktır. Mavi rengi sevenlerin içsel barış ve güveni bulmaya, diğerlerini memnun etmek için hayata karşı değişmez bakış açılarını değiştirmeden fikirleri ve inançlarına göre hayatlarını yaşamaya ihtiyaçları vardır. Çivit sevenler uyumu hissetmek ister, ait oldukları ruhun sezgiselliği ve farkındalığı ile diğerleri tarafından kabul 150

edilmeyi ister. Mor veya viyola sizin favori renginiz ise, duygusal güvence sizin en derin ihtiyacınızdır; hayatının her alanında düzen ve mükemmellik ihtiyacı içindedirler. İhtiyacı olan kişilere yardım eden yardımsever projelere katılma ve ön ayak olma ihtiyacındadır. Eğer kişisel renginiz pembe ise, koşulsuz şartsız kabul edilme ve sevilme ihtiyacı duyarsınız. Turkuvaz sizin favori renginiz ise, sizin en derin ihtiyacınız hayatınızda duygusal dengeyi kurmaktır. Umutlarınızı ve hayallerinizi ne kadar idealist olurlarsa olsunlar onları açıklayabilmeye ihtiyaç duyarlar. Magentayı favoriyi rengi yapan insanlar, farklı bakış açılardan hayatı arayan girişken insanlardır. Kahverengi sevenler, arkadaşlarının ve ailelerinin desteğiyle oluşacak rahatlığa, güvene, sadeliğe ihtiyaç duyarlar. Siyahı sevenler duygusal güvensizliklerden korunmak için güç ve kontrol ihtiyacı duyarlar. Beyaz, kişilik renginiz olduğunda, en derin ihtiyacınız hayatınızdaki sadeliktir. Bunun yanında bağımsız ve özgüvenli olmak da derin ihtiyaçlar arasındadır böylece başka birine dayanma ihtiyacı duymazlar.

Kişilik rengi olarak griyi seçtiyseniz, soğukkanlılığın, muhafazakârlığın, güvenilirliğin ortasındasınızdır. Huzurun devamı için uyumlu olma eğilimdesiniz. Gümüş rengi favori renginiz ise, siz sezgisel, anlayışlı bir insansınız.

Yüksek ruhsal rehberliğinizle güçlü bağlar kurabilirsiniz. Kişilik rengi altın rengi ise, şirketinizde çalışanlara rahatlığı ve değerli

151

olduklarını hissettiren şahsiyetinizi çekiciliğinizi yayarsınız.

kişiliğinizi

ve

İş Hayatında Renkler Renk Psikolojisini Kullanma Bir iş yeri ve onun profilini kurduğunuzda, iş renkleri firmanızı güçlendirme yönündeki en önemli etkenlerdir.

Renk psikolojisini kendinizi geliştirmek için kullandığınız gibi; işinizi güçlendirmek için de kullanabilirsiniz.

Web sitenizin, pazarlamanızın, reklamlarınızın ve tanıtımlarınızın, perakende ticaretinizin, ofisinizin, diğer iş yerlerinizin, iş için kullandığınız kâğıtların ve zarfların, ambalajlarınızın ve iş kıyafetlerinizin renklerini seçtiğinizde, vermek istediğiniz mesajı anlamak için gereken zamanı ayırın.

Bu iş renklerinin verdiği mesajlar içgüdüsel, güçlü ve bilinçaltına işleyicidir ve bunlar size ve işinize dair hem olumlu hem de olumsuz etkiler taşıyabilir. Renk seçiminizi ister insanların renklere verdiği tepkilere ister kendi sevdiğiniz veya sevmediğiniz renklere dayandırın; her iki durumda da renklerin iş hayatı üzerindeki etkilerini anlamanız gerekir.

Renk ve rengin psikolojik anlamı yaşamımızı birçok yönden etkiler – renklerin, günün ve gecenin her dakikasında fiziksel ve psikolojik olarak bizi kuşatmasına rağmen, onların bizim üzerimizdeki etkilerinin farkına varmayız. Doğru rengi seçtiğimizi 152

düşünürüz ama her rengin, her birimizin fiziksel ve duygusal varlığı üzerinde bilinçaltına işleyen güçlü bir etkisi vardır. Her şeyin siyah, gri ve beyaz olduğu renksiz bir alışveriş merkezinin önünde yürüdüğünüzü hayal edin. Bu depresif renksiz alışveriş ortamında ne kadar farklı hissedeceksiniz? Güzel bir kıyafet, makyaj malzemesi, ev ihtiyaçları ve hatta bir kafeden lezzetli bir kek satın alma isteğiniz olacak mı? Muhtemelen hayır!

Alışveriş yapma motivasyonunuzu arttırma konusunda duygusal ve fiziksel olarak yeteri kadar uyarılmayacaksınız. Renkler tüm duyularınızı uyarır ve tüm alışveriş faaliyetlerimizde bir etkiye sahiptir.

Alışveriş yapma kararlılığı duygusal olarak oluşturulur ve mantık tarafından doğrulanır! Ve böylece, duygular üzerindeki her bir rengin hem olumlu hem de olumsuz etki ve tepkisinin bilincinde olmamızın önemli olduğunu görürüz.

Kötü renk diye bir şey yoktur; sadece istediğiniz tepkiyi elde edebilmek için belirli iş amacınıza yönelik daha uygun bir renk vardır. İş renkleriniz doğrultusunda en iyi seçimi yapmak için ilk adım, hedef pazarınızın kimler olduğunu belirlemektir ve sonra en iyi tepkiyi elde edebilmek için pazarınızla renkleri eşleştirebilirsiniz. Pazarınız erkek mi, kadın mı, her ikisi mi, genç çocuklar, ergenler, yaşlılar mı, belirli bir etnik grup mu sanayi grubumu veya bir hobi grubu mu? Renklerin, kültüre, sanayiye veya hedef pazarınıza dayanan farklı anlamlara sahip 153

olabileceği konusunda bilinçli olun. Aynı zamanda, ürününüzün müşterisi onun kullanıcısı olmayabileceğinin farkındalığını da göz ardı etmeyin.

Pazarlama programınızda farklı renkleri kullanarak ve bu renklerin dengesine özen göstererek, herhangi bir olumsuz kültürel birleşimleri karşılayabilir ve dengeleyebilirsiniz. Pazarlama renginizi seçtiğinizde, elbette, işinizin, ürününüzün ve hizmetinizin bütünlüğünü korumanız önemlidir.

Bütünlüğünüzü, birleşimlerinizi riske atacak renkleri kullanmayın. Örneğin; sadece maviyi kullanmayın çünkü bu renk en favori renktir. İşiniz için en iyi seçim olmayabilir. Yeşil organik ve doğal ürünlerle ilişkilendirilmiş bir renktir – organik olmayan bir ürün konusunda müşterilerinizi organik ve doğal olduğuna inandırmak için bu rengi kullanmayın. Bununla birlikte, yeşil açık havanın tazeliği ile de ilişkilendirilmiştir ve ürününüz doğal veya organik olmasa bile, vermek istediğiniz mesajı karşılayabilir. Renklerinizi akıllıca ve uygun bir şekilde seçin. Renkler bilinçaltı tarafından algılanır ve renkler, hiçbir şey söylemeden simgeleri ve resimleri kafanızın içinde kurmanıza yardım edebilir.

Diğer başarılı firmaları taklit etmeyin; kişisel ve özgün firma kimliğinizi vermek için her bir rengin psikolojik anlamı hakkındaki bilgileri kullanın. İş Hayatında Renklerin Anlamları

154

Firmanızın ara yüzünü kurarken, iş hayatında renklerin anlamlarını kavramak önemlidir. Renk psikolojisi hayatımızı birçok yolla etkiler, ama web sitemiz, kullandığımız kâğıt ve zarflarımız, ambalajlarımız iş yerlerimiz, perakende satış mağazalarımız ve ofisimiz için seçtiğimiz renklerin etkisini genellikle fark etmeyiz.

Renkler, yaşamımızın her kısmında güçlü bir bilinçaltı etkisine sahiptir. İş hayatında renklerin ne anlama geldiğini kavramak, pazarlamanıza karşı en iyi tepkiyi elde etmenize, reklam uğraşlarınıza, başarılı bir iş çıkarmanıza yönelik paha biçilemez bir araç olacaktır.

Pazarlamanızı, firma ara yüzünüzü geliştirmek için iş hayatında renklerin anlamları hakkındaki bilgi kullanımında, herhangi bir rengi tümüyle kullanmayın; ana seçimlerinizi tamamlayıcı renkleriyle kullanmak en iyi yoldur çünkü bir rengin aşırı kullanımı, rengin etkisini ortadan kaldırabilir ve ters etki yaratabilir. İşinize yardımcı olmak için renk birleşiminin birden fazla seçeneği vardır bu yüzden sevmediğiniz bir renk seçmek zorunda değilsiniz. Veya müşterilerinizden istediğiniz tepkiyi elde etmek için az miktar sevmediğiniz rengi kullanabilirsiniz. Örneğin; işiniz doğrultusundaki tutkunuzu ve enerjinizi belirtmek için veya web sitenizin başlat butonuna dikkat çekmek için az miktar da kırmızı kullanabilirsiniz. İşiniz yönündeki en doğru seçimi belirlemek için ‘iş hayatında renklerin

155

anlamları’ kısmındaki her bir renkle ilgili verilen bilgileri kontrol edin. İş Hayatında Kırmızı Eğer iş hayatınızda kırmızı kullanacaksanız, rengin özelliklerini, yapısını ve ruh halini anlamanız gerekir. İlk olarak, kırmızı sıcak ve olumlu, yapılan eylemi hatırlatan ve dikkatimizi toplayan çok fiziksel bir renktir.

Renk psikolojisinde kırmızı, enerji, tutku, eylem, güç ve coşku anlamına gelmektedir. Bu renk iştah ve seks gibi fiziksel duyuları canlandırır. Bu renk sevgiyi açıklamak için kullanılsa da, aslında daha çok cinsel tutkularla ilişkilidir. Romantik bir aşkı belirtmek için daha çok pembe kullanılır.

Kırmızı erkeksi enerjiyi temsil ederken daha yumuşak şekli olan pembe dişilik enerjisiyle ilişkilendirilmiştir.

Uyarının ve tehlikenin evrensel işaretidir. Yanlış uygulamalarda aşırı derecede kullanılırsa, kızgınlık ve öfke yaratan ve gösteren bir renktir. Psikolojik olarak; sinir sisteminin, kan dolaşımının, yüksek tansiyonu, kalp atış hızını içeren bedeni canlandırır ve enerji verir. Açlık hissi uyandırır ve bu yüzden paket servisi işini ve restoran gibi hizmetlerle ve yemek ile ilişkilendirilen herhangi bir ürünü kullanmak için harika bir renktir.

Heyecanlandırır ve motive eder ama aşırı kullanıldığında anksiyete ve yorgunluğa sebep olabilir. Savaş, kan ve şiddet ile ilişkilendirilen olumsuz çağrışımları vardır.

156

Yeşil ve mavi denge yaratsa da, kırmızının en iyi tamamlayıcısı ve dengeleyicisi turkuvazdır. Kırmızının psikolojisi konusunda daha fazla bilgiye ulaşabilirsiniz.

Kırmızının Anahtar Kelimeleri: İş Hayatındaki Olumlu Anlamları: Eylem, güç, enerji, hız, tutku, şevk, şehvet, kuvvet, cesaret, dikkat toplama, motivasyon, canlandırma, enerji verme, heyecanlandırma, sıcaklık, içten gelen, iddialı ve güven. İş Hayatındaki Olumsuz Anlamları: Öfke ve kızgınlık, zorbalık, baskıcı, yorucu, asabiyet, merhametsiz, korkunç, hoşgörüsüz, asi, inatçı, dargın, şiddet, zulüm. İş Hayatında Kırmızı Kullanımı: İş hayatında kırmızı daima tutkulu bir tepkiye neden olur ama bu tepki hem olumlu hem de olumsuz olabilir ve siz bu tepkiyi kontrol edemeyebilirsiniz çünkü bu potansiyel müşterinizin elindedir. Bu renk müşterileri harekete geçiren ve alışveriş yapmaya teşvik eden bir renktir. Örneğin; bu renk, mağaza etrafında size satın almaya yönelmek için ya da web sitenizde “şimdi satın al” düğmesine basmak için dürtü uyandırır. Kırmızıya dokunma işinizdeki tutkuyu ve enerjiyi belirtmek için web sitenizin renklerinden biri olarak kullanılır. Bu rengin ürünler ve hizmetler üzerindeki daha geniş etkiyi yemek, iştah, enerji, tutku, hız ile ilişkilendirilmiştir. Uyarı işareti olarak kullanıldığında, vurgu işareti olarak kullanılacak

157

en güzel renktir ama kırmızının çok kullanımı sizi boğabilir İş Hayatında Turuncu İş hayatında turuncu kullanımında, bu rengin ruh halini, özelliklerini anlamak gerekir. İlk olarak; bu renk göz alıcı, canlı ve sıcak bir renktir. Eğlenceyle birleştirilmiş bir enerjidir; risk almanın ve dışa dönüklüğün rengidir.

Renklerin psikolojisi açısından bakıldığında, macera, iyimserlik, öz güven, sosyallik anlamına gelir. Psikolojik olarak, turuncu canlandırır, ilham verir ve coşku oluşturur. İştah açar ve sosyal iletişimi sağlar bu yüzden restoran ve diğer yemek işletmelerinde çok güzel işler.

Bu, mobilyalar ve ışıklandırmalar gibi dekor tonlarda kullanılarak başarılabilir. Parlak bir turuncu olması gerekmemektedir; somon rengi, mercan rengi, terrakotta ve diğer tonları da bu konuda çok iyi işlev görebilir.

Turuncunun diğer tonları da restoran gibi mekânları çok seçkin gösterebilir. Mor, mavi, patlıca moru gibi renklerle birleştirildiğinde çok modern ve zarif görünebilir.

Psikolojik olarak; iş hayatında turuncu uygulanması, diğer renklerle bileştirilmesi ve tonlarının seçilmesine bağlı olarak finansman gücünün etkisini verir.

Turuncunun aşırı kullanımı ucuzluk göstergesi olabilir – eğer size sıradan görünürse, diğerlerine de aynı şekilde görünür. Kırmızıdan daha narin olan turuncu dişilik 158

enerjisini ve yaratma enerjisini temsil eder. Turuncunun psikolojisi konusu size daha çok bilgi verecektir.

Turuncunun Anahtar kelimeleri: İş Hayatında Olumlu anlamları: Maceracı, risk alma, canlılık, göz alıcılık, sosyal, iyimser, neşeli, özgüven, kabul edilebilirlik, resmi olmayan, bağımsız. İş hayatında Olumsuz Anlamları: Yapmacık, samimiyetsiz, bağımsız, otoriter, rahatına düşkün, gösterişi seven, kötümser, asosyal, kibirli İş Hayatında Turuncunun Kullanımı: iş hayatında turuncuyu kullanırken dikkatli olun; Batı dünyasında en sevilmeyen renk olma eğilimindedir. Macerayı, eğlenmeyi, iyimserliği belirtirken kullanın. Satın alınabilir, uyumlu, sosyal, kaliteli olduğunu gösteren bir mesaj vermek için kullanılır. Restoranlarda, kafelerde, bistrolarda satışı teşvik eden paha biçilemez bir renktir çünkü müşterilerin daha çok yemesine daha çok muhabbet edip harcama yapmasına katkıda bulunan iştahı ve iletişimi canlandırır. Sosyal iletişimi ve duyuları canlandırması otel ve dinlenme tesisleri için çok faydalıdır. Seyahat web siteleri, bu rengi spor takımları bu canlı rengi takım odalarında enerjiyi arttırması için kullanılır. Turuncu macerayı, seyahati, eğlenceli aktiviteleri canlandırıcı bir seçim olarak düşünmesi gerekir. Bu renk, çocukların ve gençlerin alışveriş yapacağı pazarlarda, oyuncaklarda ana renk veya ikinci 159

bir renk olarak kullanılabilir. Turuncunun şeftali gibi daha yumuşak tonları güzellik salonlarında, spa ve tedavi merkezlerinde kullanılabilir. İş Hayatında Sarı İş hayatında sarı kullanımında, hedef pazarınıza mesaj göndermek istiyorsanız, bu rengin özelliklerini, ruh halini bilmeniz gerekir. İlk olarak; sarı sıcaktır; neşeyi canlandıran mutlu bir renktir. Psikolojik olarak; iyimser, canlandırıcı, aydınlatıcı, insanların ruhlarını aydınlatan bir renktir.

Sarı, beynin mantıksal tarafını canlandırır. Bilgelik ve akademik yeterliliği arttırır. Özgün ve yaratıcı fikirlere ilham verir. Psikolojik olarak; beyin ve zihin aktivitelerini canlandırır. Karar vermemizi kolaylaştıran analitik düşünmeyi ve mantıksallığı arttırır. Çok fazla sarı kullanımı, anksiyeteye, sinirliliğe, endişeye, sıkıntıya sebep olabilir. Dolandırıcılığın yanı sıra insanların yargısal ve eleştirel olmalarını sağlar. Sarının psikolojisi konusunda daha fazla bilgi alabilirsiniz.

Sarının Anahtar kelimeleri: İş Hayatındaki Olumlu Anlamları: neşeli, oyuncu, eğlenceli, mutlu, canlandırıcı, mantığı aydınlatıcı, karar verme, güven oluşturma, akademik ve analitik bilgelik, yeni fikirlerin mantıklı iletişimi.

160

İş Hayatında Olumsuz Anlamları: Eleştirel ve yargısal, analitik sabırsızlık, egoist, kötümser, karmaşık kin, korkak, düzenbaz, duygusuz, merhamet yoksunluğu. İş Hayatında sarının Kullanımı: Diğer parlak ana ve ikinci renklerle birleştirilen çocuk ürünleri için harika bir renktir. Çocukların zihnini ve yaratıcılığını canlandırır.

Oyun ve eğlence aktivitelerinin yapıldığı boş vakit ürünleri için, sarı çok faydalı bir renktir. Eğlenceyi ve eğlendirme alanındaki iş faaliyetlerini canlandırır. İş faaliyetlerinin dışında, yaşlılara sinirlilik ve kızgınlık veren canlandırıcı bir renktir. Sabitlik mesajının verileceği yerlerde bu rengi kullanmaktan kaçının.

Hareketliliğin olması gereken yerlerde sarı kullanın.

Birçok kişi sarının çok kullanıldığı ortamlarda çok kalamaz. Fastfood işletmeleri bu rengi insanları hemen yiyip gitmelerine teşvik etmek için kırmızıyla birleştirip kullanır. Alışverişte kullanılacak en iyi birleşimlerdendir.

Gözler önce sarı rengi görür ve perakende mağazalarında dikkat hızlı bir şekilde bu sayede toplanır. Pahalı ürünleri insanlara ucuzmuş gibi satmak için bu rengi kullanmayın. Hardal gibi sarının kirli çeşitlerini kullanmayın çünkü bunlar olumsuz çağrışımlara sahiptir.

Siyah ile birleştirilen sarı genellikle güvenlik için kullanılır. İş Hayatında Yeşil

161

İş hayatında yeşil kullanımında, yeşilin ruh halini, özelliklerini bilmeniz gerekir. Yeşil yenilenme, yeni bir hayat ile eşleştirilen büyüme ve yaşa gücünün rengidir.

Psikolojik olarak; bu renk aklın, vücudun ve duyguların uyum ve dengesiyle ilişkilidir. Bu renk, olaylara tüm açılardan bakmanızı sağlayarak karar almanız konusunda yardımcı olur. Fizyolojik olarak; insanların duygularını dengeler ve huzur duygusunu yaratır.

Yeşil, doğa, sağlık, iyileştirme, merhamet duygusu yaratan bir ortam ile ilişkilendirilmiştir. Bu renk cömertliğe, iyiliğe ve sempatiye yol açar. Daha koyu yeşil, para, zenginlik, saygınlığı temsil ederken, açık yeşil tazelik ve büyümeyi temsil eder. Batı dünyasında yeşil paranın rengi olarak kabul edilir. Aşırı yeşil kullanımı, düşmanlık, hırs ve bencillik gibi duygulara sebep olur. Yeşil rengin psikolojisi konusunda daha çok bilgi bulabilirsiniz.

Yeşilin Anahtar Kelimeleri: İş hayatında Olumlu anlamları: büyüme ve yaşam gücü, yenilenme ve özgüveni yenileme, güvenilirlik, ince ruhlu olma, duygusal olarak dengelenme, huzuru doğayı sevme, ayağı tere basan, sempatik, merhametli ve alçakgönüllü, kibar ve sadık, sosyal katılıma teşvik etme, ait olma ihtiyacı.

162

İş hayatında Olumsuz Etkileri: Aitlik ve maddecilik, kayıtsızlık, fazla dikkatli, kıskanç, bencil, aç gözlü, cimri, aldatıcı, mükemmeliyetçi, hastalık hastası. İş Hayatında Yeşil kullanımı: Sağlık ve iyileştirme ile ilgili alanlarda kullanımı çok faydalıdır. Doğal, organik ve güvenli ürünleri arttırmak için kullanmak iyi bir fikirdir. Çevresel olarak, arkadaşça ürünlerin tanıtımında faydalı olur. Yeşil yeni ve taze olanı belirtir. Ihlamur yeşili, önerilecek şeyleri önceden tahmin etme gibi bir his oluşturur. Bu renk, sosyal gruplara katılmak için ve aitlik ihtiyacını tatmin etmek için motive eder. Koyu yeşil para ve finansal web sitelerinde kullanılırsa iyi olabilir. İnsanların bir durumu her iki taraftan görmesini istediğiniz yerlerde yeşili kullanın çünkü düşünceleriniz açılmasına ve karar vermenize yardımcı olur. İş Hayatında Turkuvaz İş hayatında Turkuvaz kullanımında, psikolojik anlamın yanı sıra bu rengin ruh halini, özelliklerini öğrenmeniz gerekir. İş hayatınızdaki başarınız üzerinde temel etkiye sahip olan müşterilerinize bir mesaj gönderir. Psikolojik olarak; Turkuvaz düşüncelerin ve iletişimin açıklığını temsil eder. Kendini ifade etme, ihtiyaçlarını ayarlama konusunda ilham verir. Psikolojik olarak, Turkuvaz duyguları sakinleştirir ruhu şarj eder tükenmiş enerjinin seviyesini yükseltir ve olumlu düşüncelere ilham verir.

163

Turkuvaz, öğretmen, eğitmen, konuşmacı, medya iletişimi, bilgisayar teknolojisi gibi iletişimle ilişkili işler için çok faydalı bir renktir. Turkuvaz sağlık klinikleri ve eğitim görenler için de çok faydalıdır çünkü duyguları dengeler ve ruhu sakinleştirir. Temizlik ürünlerinde turkuvaz kullanımı idealdir çünkü bu renk temizliği ve saflığı temsil eder. Aşırı turkuvaz kullanımı kararsızlık yaratabilir çünkü turkuvazı kapsayan mavi enerji ve sarı enerji arasında gerilirler. Kırmızı, pembe magenta veya mor ile bu rengi dengeleyin. Turkuvazın psikolojisi konusunda daha fazla bilgi bulabilirsiniz.

Turkuvazın Anahtar kelimeleri: İş Hayatında Olumlu Özellikleri: İletişim, düşüncelerin açıklığı, denge ve uyum, huzur, idealizm, yaratıcılık ve kendini ifade etme, kendi kendine yeterlilik ve iyileştirme. İş hayatında Olumsuz Özellikleri: Övüngenlik, gizlilik, güvenilmezlik, suskunluk, tarafsız, mesafe koyma, ihmalkârlık. İş Hayatında Turkuvaz kullanımı: Turkuvaz, öğretmenlik, medya iletişimi içeren mesleklerde kullanımı uygundur. Bu renk kendini ifade etmeye, düşünce açıklığına ve mantıklı düşünmeye yardımcı olur.

Turkuvaz sulandırıldığında iş hayatında daha çok işler.

Bu renk yenilikçi bir özelliğe sahiptir ve kırmızı, turuncu ve sarı iyi birleştirildiğinde sporlarla eşleştirilebilir. Hem kadın ve erkek pazarlarında hem tüm yaşlardakiler için 164

uygundur. Soluk pembe, lavanta, soluk limonla birleştirilmiş turkuvaz dişilik enerjisine sahiptir bu sebepten dolayı güzellik salonlarına, moda pazarlarına, hediyelik eşya ve ev pazarlarına çok uygundur. İş hayatında Mavi İş hayatında mavi kullanımında, mavinin psikolojik anlamının yanı sıra ruh halini ve özelliklerini de bilmek gerekir. Mavi tüm renklerin içinde evrensel olarak en favori renktir bu yüzden kullanımı en güvenli renktir.

Güven, dürüstlük ve güvenilebilirlik ile ilişkilidir bu sebepten dolayı müşteriye sadakat göstermek için kullanılabilir.

Mavi, güveni, güvenilirliği ve sorumluluğu belirtir.

Kitlesel iletişimden çok birebir iletişim ile ilişkilendirilmiştir. Bilgelik ve ileri düzeydeki fikirlere ilham verir ama tutucu ve tahmin edilebilirdir. Psikolojik açıdan bakıldığında mavi, sakinleştirir; gerginliği ve korkuyu azaltır. Soğukkanlı bir renk olmasından dolayı duygu boşluğu yaratır.

Mavi güç ve bütünlük ekler bunun yanında zihin ve beden için terapatiktir.

Konuşmalarımızda kullandığımız kelimelerde uyum yaratır. Mavi birleşmiş dünyalarda işlevini çok iyi bir şekilde yerine getirir ve muhasebe, sigorta şirketleri, bankalar ve diğer finansal şirketler gibi güvenin ve güvenilirliğin önemli olduğu iş türlerinde daha çok korumacı olunduğunun göstergesi olarak kullanılır. Tabii 165

ki de eğer mavinin tonu canlı değilse, genç insanlar bu rengi olgunlukla ilişkilendirilmiş bir renk olarak görürler. Aşırı mavi kullanımı, bıkkınlık, hile ve eğilmez bir bakış açısına teşvik eder.

Mavinin Anahtar kelimeleri: İş Hayatındaki Olumlu Anlamları: Sadakat, güven, bütünlük, ince ruhlu, yardımsever, güvenilirlik, sorumluluk, tutuculuk ve korumacılık, idealist, otoriter, fedakârlık, daimi barış ve huzur. İş Hayatında Olumsuz Anlamları: Eğilmez, hain ve kinci, kendini beğenmiş, batıl inançları olan, duygusal olarak değişken, aşırı tutucu, tahmin edilebilir ve affetmez, soğuk, sadakatsiz ve güvenilmez. İş Hayatında Mavi Kullanımı: Güvenin, güvenilebilirliğin ve dürüstlüğün önemli olduğu korumacı birleşmiş firmaların kullanacağı en güzel renktir. Müşterilerle birebir temellere dayanan iletişim web siteler pazarlarında maviden faydalanabilirler. İleri teknoloji ve bilgisayar teknolojisi işleri gri ile birleştirilmiş mavinin tonlarını kullanmak çok faydalıdır.

Turkuvazla birleştirilmiş mavi, temizlik ürünleri, su temizliği veya mineralli su gibi temizlik alanındaki işlerde kullanılması tavsiye edilmektedir. Bu renk aynı zamanda, hava yolları, deniz yolları, klimalandırma firmaları gibi maviyle eşleştirilmiş gökyüzü, hava ve su ile ilgili işlerde de faydalı olmaktadır. Teknoloji ürünleri, 166

tıbbi ve temizlik malzemeleri, kadın veya erkek ürünleri reklamını yapan web siteler kendi renkleri olan maviyi kullanmalıdır.

Mavi yemeklerle ilişki işlerde kullanılmamalıdır çünkü yaban mersini dışında doğal olarak hiç mavi bulunmaz. Paketlemesinde mavi ve pembemsi mavinin kullanıldığı tek istisna şekerdir çünkü mavi ve pembe şekerlemelerle eşleştirilmiştir. Açık mavi sağlık ve sıhhat sanayi ile ilişkilendirilmiştir. Koyu mavi, bütünlüğe, dürüstlüğe ilham veren ciddi bir renktir ve genellikle siyasi ve dini organizasyonlarda ve bu yöndeki yasal kuruluşlar tarafından kullanılır. İş Hayatında Çivit Rengi İş hayatında çivit renginin kullanımında, çivitin psikolojik anlamının yanı sıra onun ruh hali ve özelliklerini de bilmek gerekir. İşinizin başarısındaki ana etkiye sahip müşterilerinize gereken mesajı gönderir. Çivit ve gece mavisi, insan beyninin sağ lobuyla ilişkilendirilmiş güçlü renklerdir. Düşüncenin “Yeni Çağ” yolunu yankılar.

Psikolojik olarak; bu renk bütünlük ve derin samimiyet taşır ve yaratıcılık ve sezgiyi canlandırır. Bu renk yapı, gelenek, din ve dini tören ile birleştirilirken, insanların düşüncelerini ve inançlarını değiştirebilir. İleri fikirlerin, yüksek sorumlulukların mesajını verir. Beyni genişletir ve korku ve engelleri ortadan kaldırır. Çivit bağımlı karakterlerin yanı sıra fanatiklerin ve uyumlu kişilerin 167

rengidir. Bununla birlikte; bu renk bazı insanlara depresif ve sıkıcı hissettirebilir. Çivit renginin psikolojisi size bu konuda daha fazla bilgi verecektir. Çivit renginin Anahtar kelimeleri: İş hayatında Olumlu yönleri: Bütünlük ve samimiyet, yapı ve düzenleme, sorumluluk duygusu, idealizm, itaat, sezgisellik, pratiklik, hayalperestlik, sadakat, söz, kendini düşünmeme, güven. İş Hayatındaki Olumsuz Yönleri: Fanatiklik, yargısallık, beceriksizlik, hoşgörüsüzlük, düşüncesiz, depresif, korkulu, kendini beğenmiş, bağnaz, çelişkili. İş Hayatında Çivit rengi kullanımı: Eğer mesajınız bütünlük ve samimiyetse, iş hayatında çivit rengi iyi bir seçim olacaktır. Cenaze hizmetleri işleri bu rengin kullanımının faydasını göstermektedir. Bu renk, yapı ve geleneklerin önemli olduğu; eğitim sistemi, hukuk firmaları, bankalar gibi işlerde bir üstünlüktür. İnsanların düşüncelerinde dönüşümü sağlayabildiği için iş hayatınızın geleceğinde önemli etkileri olabilir. Magenta, zümrüt yeşili, turkuvaz ve pembe gibi parlak değerli taş renkleriyle çok iyi bir şekilde birleşir. Tüm bu renkler çivit renginin enerjisini ve ruh halini aydınlatır. İş Hayatında Mor İş hayatında mor renk kullanımda, bu rengin psikolojisinin yanı sıra ruh halini ve özelliklerini de 168

bilmek gerekir. İşinizin başarısındaki etkiye sahip olan müşterilerinize mesaj gönderebilir. Mor, zenginliği ve savurganlığı, fanteziyi ve hayal dünyasını temsil eder.

Ruhsal araştırmaları ilim irfanı genişletir. Psikolojik olarak; bu renk insanların güzellik duygusunu ve daha yaratıcı fikirlerini arttırır. Mor genellikle, Cadbury’nin çikolataları ve kadınların bazı kozmetik ürünleri gibi üstün ve yüksek kalite ürünlerinin tanıtımı için kullanılır.

Eğer hizmet işletmesindeyseniz, hizmetinizin kalitesini göstermek için pazarınızda mor kullanabilirsiniz. Mor, 18-25 yaş pazarıyla ilişkilendirilmiştir çünkü yenilikçi tasarımcılar bu rengi entellektüellik ve güç ile bağdaştırmış olsalar da, gençler bu rengi seksi ve asi olarak görmektedirler. Bu renk yaratıcılık alanındaki işlerde en çok kullanılan renktir – tasarımcılar, fizikçiler, kozmetik üreticileri bu rengin en yaygın kullanıcılarıdır.

Mor, altın sarısı, boz kahverengi, turkuvaz, açık yeşil, koyu kırmızı, magenta ve sarı ile birleştiğinde harika bir şekilde işlev gören bir renktir. Turuncu ile birleştirildiğinde eşsiz çağdaş bir bakış açısı yaratır.

Morun psikolojisi size bu konuda daha çok bilgi verecektir.

Morun Anahtar Kelimeleri: İş hayatındaki Olumlu anlamları: Sıra dışı ve kişisel, yaratıcı fizik ve sezgisel yardımseverlik, özveri, sınırsız gizem, fantezi ve gelecek.

169

İş Hayatında Olumsuz Anlamları: Ergenlik, mantıksız, alaycı, soğuk, kendini beğenmiş, kibirli, sahtekâr, ihtişamın sıradan hayalleri, gözü yükseklerde olan. İş Hayatında Morun Kullanımı: Genç adamlar bu renge daha çabuk ayak uydurmasına rağmen, bu renk, kadınlar ve çocuklar ile ilgili web site ve ürünler için çok uygundur. Akademik kurumlar mor ve viyolanın orta tonlarını sıklıkla kullanırlar çünkü bu renk entelektüel düşüncelere ve başarıya ilham verir. Mor altının zenginliği ile birleştiğinde zenginliği ve israfı tanımlar.

Bu renk, sarının olumlu mesajlar vermeyen soluk sarı gibi görünme eğiliminden dolayı web siteler için kullanımı zordur. Ergen çocuklar diğer parlak ana ve ikinci renklerin yanında moru da çekici bulur ve bu renkler, her zaman ürünlere ve hangi yaş grubu için tasarlandığını tanımlar. Morun daha açık tonları bu tarz ürünler ve özellikle kadınları hedef Pazar olarak gören hizmetler için uygundur. Eflatun, nostalji yaratır ve eski dantel, antikacılar ve el sanatlarını satan iş yerlerinde işlevini yerine getirir. İş hayatında Magenta İş başvurularında magenta kullanımında, bu rengin psikolojisinin yanı sıra ruh halini ve özelliklerini de bilmek gerekir. İşinizdeki başarıda etkiye sahip olan müşterilerinize mesajlar verebilir. Magenta, evrensel uyum ve duygusal dengenin rengidir. Hayata olan 170

dengeli bakış açısını ve yaygın duyuları ortaya çıkaran ruhani bir renktir.

Magenta en üst seviyedeki evrensel aşkı temsil eder. Bu renk merhameti, desteği, kibarlığı gösterir ve öz saygı duygularını ve bunu kullananlardaki memnuniyeti ortaya çıkarır. Hırsları ve tasarımları gerçeğe dönüştürme konusunda yardımcı olur.

Psikolojik olarak, magenta hayat akışımıza ve eski fikirleri başımızdan atmamıza yardım olur. Acımasız ve şok edici görünen bir renge, yenilikçiliğe ve hayal gücüne ilham verir. Magenta güçlü bir renktir. Bu renk özellikle toplumdaki kurallara uymayan kişileri çeker.

Magentanın psikolojisi konusunda daha fazla bilgi alabilirsiniz.

Magentanın Anahtar Kelimeleri: İş hayatındaki olumlu anlamı: Evrensel uyum, sevgi, duygusal denge, ruhumuzun uçmasına yardımcı olur; ruhanidir, yaygın sevgi duygularımızı harekete geçirir, merhametli, destekleyici, kibar, hayalperest, yenilikçi, yaratıcı, sanatsal, kurallara uymayan. İş hayatındaki negatif anlamları: Mücadeleden kaçan, aşırı rahat, otoriter, müşkülpesent. İş hayatında ve iş başvurularında magenta kullanımı: Sanatçılar, kostüm ve sahne tasarımcıları, yazarlar, fotoğrafçılar, mucitler, gibi sanatsal ve yaratıcılık 171

alanlarında çalışanlar için çok uygun bir renktir.

Magenta, hayat yollarında ilerlemeleri için, eski fikirlerden kurtulmaları için danışanlarına yardım eden danışmanlar ve hayat koçları için de çok faydalı bir renktir. Rengin hayal gücü ve yenilikçi mesajları, geleceğe önem veren kişileri cesaretlendirir. Eğer pozitif bir yolla müşterilerinizi şok edici şekilde etkilemek isterseniz, magenta bunu sizin için yapacaktır! İşinizde eşsiz bir özelliğe sahipseniz, magenta dikkatleri bunun üzerine çekecektir. İş Hayatında Pembe İş başvurularında pembe kullanımında, pembenin psikolojisinin yanı sıra özelliklerini ve ruh halini de bilmek gerekir. İşinizin başarısında etkisi olan müşterilerinize mesaj verebilir. Psikolojik olarak, pembe merhamet, besleme, aşk ve romantizm ile ilişkilendirilmiştir. Yumuşak tonlarında genç ve dişidir; koyu tonlarında ise; daha fazla tutku ve enerji vardır.

Pembe, ilham verici, sıcak, rahatlatıcı geleceğe dair umut verir. Sakinleştirici ve tehditsizdir. Psikolojik olarak, duygusal enerjimizi sakinleştirir, kızgınlık, öfke, terk edilme, aldatılma gibi duyguları hafifletir. Bu renk genellikle; kozmetik, moda, güzellik, romantizm gibi kadınlara hitap eden pazarlarla ilişkilenmiş işlerde kullanılır. Pembeyi daha koyu renklerle birleştirmek bu

172

renge entelektüellik ve güç verir. Pembenin psikolojisi konusu size daha fazla bilgi verecektir.

Pembenin Anahtar Kelimeleri: İş hayatında olumlu anlamları: Koşulsuz şartsız ve romantik bir aşk, merhamet, anlayış, sıcaklık besleme, umut, sakinleştirme, sevimlilik, tecrübesizlik, masumluk, saflık, dişilik ve sezgisel enerji. İş hayatında Olumsuz Anlamları: Aşırı duygusallık, aşırı titizlik, duygusal ihtiyaçlar, gerçek olmayan beklentiler, ergenlik, giz gibi davranma, kararsızlık, öz değer yoksunluğu. İş Hayatında Pembenin Kullanımı: Pembe, merhamet, sıcaklık, umut ve anlayışla ilişkilendirilmiştir; birçok hayır kurumu pazarlarının ana bileşeni olarak pembe kullanır. Güzellik salonları, moda işleri ve kozmetikçiler gibi kadın ürünleri ve hizmetleri tanıtımı yapan web siteler ve birçok ürün yönünde işleyen yumuşaklığı, sevimliliği ve sezgisel enerjiyi yansıtır. Şekerleme mağazalarında ve şeker ürünleri satan diğer işlerde bu rengi kullanmak faydalıdır. Daha parlak tonları, 8-12 yaş arası çocuk ve gençlerin pazarlarında moda ürünlerini daha ucuz göstermek için kullanışlıdır. Tozpembe, duygulara hitap eden pazarlarla ve ürünlerle ilişkilendirilmiştir. İş Hayatında Altın Rengi 173

Altın renginin iş başvurularında kullanımında, altın renginin psikolojik anlamının yanı sıra özelliklerini ve ruh halini de bilmek gerekir. İş hayatınızdaki başarıda etkisi olan müşterilerinize mesaj verebilir. Psikolojik olarak; bu renk ruhsal bilgelik, kalite ve güç olarak görünür. Bu renk, ürünün ve hizmetinin pahalı ve ayrıcalıklı olduğunu öne süren saygınlık, lüks, maddi zenginlik ile ilişkilendirilmiştir. Fizyolojik olarak, mutluluk ve keyif duygularında kandırabilir veya derin bir anksiyete ve korku yaratabilir.

Zamanın, paranın ve ruhun cömertliğini belirtir. Zaferin rengidir bundan dolayı kazananlara altın madalya verilir.

Mor ile kullanıldığında, zenginliği ve güzelliği belirtebilir ve pahalı lüks maddelerle ilişkilendirilir.

Koyu mavi ile birleştirildiğinde dürüstlüğü, güvenilirliği ve başarıyı ön plana çıkarır. Siyah ile kullanıldığında, aşırı zenginlik, zarafet ve gücü temsil eder. Altın renginin psikolojisi size daha çok bilgi verecektir.

Altın Renginin Anahtar Kelimeleri: İş Hayatında Olumlu Anlamları: Güç ve zenginlik, bolluk bereket göstergesi, kalite, lüks, pahalılık, zarafet, zafer, başarı, ihtişam, itibar, mutluluk, güzellik, mükemmellik, saygınlık, soyluluk, çekicilik, bilgelik. İş Hayatında Olumsuz Anlamları: Gösterişçilik – kendini aşırı bir şekilde önemseme, ezicilik.

174

Altın renginin İş Hayatında kullanımı: Yüksek algılanan değerin pazarlama maddeleri, paketlemede ve pazarlamada altın renginin kullanımından fayda sağlayacaktır. Bununla birlikte, bu renk web sitelerde dönüşüm sağlamaz – bu renk olumlu mesaj vermeyen kirli sarıya dönüşür. Erkeklere yönelik kaliteli ürünlerin ister paketlemesinde ister web sitesinde veya ürünlerde bu rengin lacivert veya siyah ile kullanılması iyi bir seçim olur. Koyu kırmızı, koyu mavi veya koyu yeşille birleştirildiğinde, bu renk, kalite zenginlik, saygınlık mesajı verir. İş Hayatında Gümüş Rengi İş başvurularında gümüş rengi kullanımında, sadece gümüş renginin psikolojisini değil aynı zamanda onun özelliklerini ve ruh halini de bilmek gerekir. İşinizin başarısında etkisi olan müşterilerinize bir mesaj verebilir.

Gümüş rengi saygınlık ve zenginlikle ilişkilendirilmiş bir renktir. Dişilik enerjisiyle, zenginlikle ve çağdaşlıkla ilişkili entelektüel bir renk olarak görünmektedir.

Yansıtıcı özelliği ile bu renk, sezgisellik, sağgörü ve zihinsel telepati ile ilişkilidir. Psikolojik olarak, gümüş rengi sakinleştirici ve yatıştırıcıdır, parlaklığı ile griden daha canlandırıcıdır. Gümüş rengi akışkan; daima değişken bir renktir; sakinleştirici ve temizleyici bir özelliği vardır. Duygular ve hassasiyet enerjisi ile ilişkili olan değişen ruh haliyle Ay’ın rengidir. Merhametlidir.

Tıpkı Ay gibi kendiyle ilgili gizeme sahiptir. Gümüş 175

rengi, sabır, yansıma, azimli, asil, yumuşatıcı & sakinleştirici, iradeli, planlı ve sorumluluk sahibidir. Bu renk aydınlatıcı ve dengeleyicidir (Ne siyah ne de beyazdır). Paketlemede kullanılan gümüş rengi pürüzsüz, yumuşak ve parlak görünür. İlişkili olduğu gelecek, bilim ve teknolojiyle ilgili soğukkanlılığa sahiptir.

Gümüş renginin psikolojisi size daha çok bilgi verecektir.

Gümüş renginin Anahtar Kelimeleri: İş hayatında Olumlu Anlamları: Modern, pürüzsüz, ileri teknoloji, bilimsel, göz alıcı, ayrıcalıklı, şık, tutucu, saygınlık, sakinleştirici ve dengeleyici, önsezi hayal ve dişilik gücü, entelektüellik, güç, zenginlik, zihinsel, duygusal ve fiziksel boşalma, temizleme, aydınlanma. İş Hayatında Olumsuz Anlamlar: Soğuk, kişiliksiz, duygusuz, daima değişen, iç gözlemle ilgili, diğerlerinden gizli tutulan.

Gümüş rengini iş hayatında kullanımı: Gümüş rengi, ustalıkta ve sanatçılıktaki kaliteyi yansıtır ve birinci sınıf kalitedeki hizmetleri ve ürünleri temsil eder. Çağdaş pürüzsüz görünümüyle, ileri teknoloji, yaratıcılık, bilgisayar pazarlaması, bilim ve teknoloji şirketleri için uygundur. Gümüş rengi kaliteli modern cihaz ve aletlerin tanıtımında kullanılabilir. Gümüş rengi, web sitelerde renk olarak işlev yapmaz çünkü soğuk ve kişiliksiz gri gibi görünür. Bununla birlikte; hedef pazarınıza uygun 176

olan diğer renklerle birleştirildiğinde, gri ilişkilendirildiği diğer rengin mesajını verecektir.

Bundan sonra web sitenizde kullanılır hale gelecektir. İş Hayatında Siyah İş Hayatında siyah kullanımında, siyahın psikolojik anlamlarını bilmek yetmez; bunun yanında özelliklerini ve ruh halini de bilmek gerekir. İş Hayatınızdaki başarınızda çok büyük etkisi olan müşterilerinize mesaj verebilir. Psikolojik olarak; siyah otorite, güç ve kontrol anlamına gelmektedir. Birçok durumda göz korkutabilir ve ulaşılmaz olabilir. Değişken olarak, entelektüel, asil ve ciddi görünebilir.

Fizyolojik olarak; siyahın gücü damla damla güven verse de, göz korkutucu ve kontrolcüdür. Siyah gizemli ve esrarengiz bir hava yaratabilir. İnsanlar bazen onun ulaşılmaz dış görünüşü arkasına saklanırlar. Her bir az miktarda baskı yapmadan güç ve güven verir. Siyah 1625 yaş arasındaki genç pazarlarda favori renktir. Bu yaş aralığındaki insanlar dünya üzerinde yer edinmeye ve kimlik kazanmaya çabalayan insanlardır. Hırslı ve başarılı insanlar da siyahı tercih ederler. Kırmızı, zümrüt yeşili, magenta, açık mavi, altın rengi, gümüş rengi veya beyaz ile basılmış siyah tahta çarpıcı bir etki yaratacaktır. Paketlemede kullanılan siyah maddeleri pahalı ve ağır gösterebilir. Siyahın psikolojisi size bu konuda daha çok bilgi verecektir.

177

Siyahın Anahtar Kelimeleri: İş hayatında Olumlu anlamları: Otorite, kontrol, koruma, rahatlık, güç, eşitlik, resmi, entelektüel, ayartıcı, sonlar & başlangıçlar. İş hayatında Olumsuz Özellikleri: Soğuk, depresif, kötümser, gizemli, esirgeyen, tutucu, ciddi, güç & kontrol, mutsuzluk, olumsuzluk. İş Hayatında Siyahın Kullanımı Lüks, seçkin ve entelektüel maddelerin satan işler için siyah çok faydalı bir renktir. Bu işler, ileri kalite profesyonel ürünler, lüks mallar satan, araba şirketleri gibi işleri kapsar. Paketlemede kullanılan siyah ürünü ağır ve pahalı gösterir. Mükemmel ve seçkin bir etki bırakır. Müziği içeren genç pazarlara hizmet eden ürünleri satmak için kullanılan siyah keskin ve moda olarak algılanır. Genç pazarlar, asilik ve entelektüellikle ilişkilendirilmiş siyahı çekici bulma eğilimindedir.

Kırmızı, zümrüt yeşili, kobalt, sarı, magenta ve turuncu gibi parlak, zengin ve değerli taş renkleri ile birleştirilen siyah dramatik bir etki bırakabilir. Bununla birlikte, siyahın fazla kullanımı korkutucu olabilir - siyah takım elbise, gömlek, kravat takan bir satış elemanı düşünün.

İş Hayatında Beyaz

178

İş başvurularında beyaz kullanımında, sadece beyazın psikolojik anlamlarını bilmek yetmez; bununla birlikte özelliklerini ve ruh halini de bilmek gerekir. İş hayatınızdaki başarınızda önemli derecede etkisi olan müşterilerinize bir mesaj verebilir. Renk psikolojisinde beyaz yeni başlangıçların, tabiri caizse geçmişe sünger çekmenin rengidir. Üzerine yeni yazı yazılacak yemiz bir kâğıdı temsil eder. Beyaz duyguları canlandırmaz ama aklın kavrayabileceği oluşumlar yönünde yeni yollar açar Fizyolojik olarak; beyaz sakinleştirir çünkü sadelik, planlılık ve etkililik yaratır. Önümüzdeki yolu aydınlatır.

Beyazın temel özelliği eşitliktir. Açıklığı, tarafsızlığı, bağımsızlığı belirtir. Yeterlilik ve düzen oluşturmaya yardım eden, güvence veren bir renktir. Kendi yoluyla her şeyi büyütürken, aşırı kullanımında, verimsizlik, ilgisizlik ve soğukluk duygularını verebilir. Diş ameliyathanesi, tıbbi merkezler gibi temizliğin zorunlu olduğu yerlerde çok kullanışlı bir renktir ama bu işler, hastayı iyileştirmek, sakinleştirmek ve hastaya itinalı bir ortam sağlamak için biraz yeşil ve pembe kullanımını da gerektirir. Beyazın psikolojisi konusu size daha çok bilgi verecektir.

Beyazın Anahtar kelimeleri: İş hayatında Olumlu anlamları: Masumiyet, saflık, temizlik, eşitlik, bütünlük, sadelik, kusursuzluk, kendi kendine yetme, bozulmamış, yeni başlangıçlar.

179

İş Hayatında Olumsuz Anlamları: Verimsiz, kati, zor beğenen, boş, kendini izole eden, dikkat, eleştirel, sıkıcı. İş Hayatında Beyazın Kullanımı: beyaz web sitelerde arka plan olarak kullanılan en iyi renktir. Tüm renklerin yansımasına yol açar ve sarı pastel renkler dışındaki tüm renkleri okunabilir hale getirir. Web sitenizde beyaz kullanmak, web sitenizin temiz, açık ve düzenli görünmesini sağlar. Sade, temiz ve güvenli görünmesiyle beyaz, ileri teknoloji ürünleri, mutfak aletleri, banyo malzemeleri, bebeklerle ve sağlıkla ilişkili ürünleri satan işlerde çok kullanışlı ve etkilidir. Bu işlere dayandırıldığında, işinizin özünü yansıtacak diğer uygun renkleri eklemek size avantaj sağlayacaktır. Beyaz titiz ve soğuktur.

Gelişen Bilinç Neredeyse medenileşen her bir insan, zihinsel, ruhsal ve psikolojinin üçüncü seviyesi açısından renklerin avantajlarını almıştır.

Psikolojik seviyeye baktığımızda, renkler psikolojik sağlığımızdan, sağlığımız ve genel mutluluğumuzdan sorumludur. Zihinsel seviyede, içinde bulunduğumuz duygusal durumdan, zihinsel sağlığımızdan sorumludurlar ve pozitif akımlara ve diğer güzel duygulara sahip olmamıza yardımcı olurlar. Ruhsal seviyede ele alındığında ise; materyalist dünyanın ötesindeki yaşamla aşina olmamızı da sağlamaktadır.

180

Şimdi yaşadığımız dünya ile ahiret arasında bir bağ kurmamıza yardımcı olmaktadır. Bu dünyada bizim için belirlenen sürede yaşadıktan sonra, hayatımızın başka bir evresini başka bir âlemde yaşamaya başlayacağız. Bu âlemde, süt beyazı bir ışıkla karşılaşacağız. Bu süt beyazı ışık üçüncü bir gözle görülebilecektir. Bu ışık kendi dengesinin yanı sıra, diğerlerinin de dengesini sağlamaya yardımcı olacaktır. Bu ışığı bu dünyada kendilerinde depolamayı başaran insanlar, diğerlerine de faydalı olmak adına bu ışığı emmeye başlarlar. Bu ışık, aynı zamanda, kişisel eşyalarında içine girmektedir.

Kendisinde bu ışığın yeterli miktarda biriktirmeyi başaran kişilerinde günlük kullandıkları eşyalarda da vardır. Ve bu, maneviyatı olan insanların iyi dileklerde bulunmasının ve iyi bir şansa sahip olmasının bir sebebidir. Süt beyazının bu ince titreşimleri, boşaltımı devam ettirir ve bu rengi kendisinde depolamayı başarmış insanların mezarlarından yayılır. Bu rengin bir kişide depolanması kişinin ruhunu aydınlatır, etrafındaki insanlara heyecanlandırıcı etkiler sağlar. Saçılan ışıktan kendilerine alan insanlar ise, neşeli kalır ve yaşam ve ölümün gizemini çözmek için iyice düşünür, bu konuda tartışır.

Doğal Işıklar ve Yapay Işıklar Bilimsel araştırmalar, pembemsi floransan tüpleri ışıklarının, erkek bitkileri iyi derecede beslediğini ama dişi bitkileri soldurduğunu kanıtlamıştır. Bunun aksine, 181

mavimsi ışıkları emen gün ışığı lambası dişi bitkilerin büyümesine yardımcı olurken, erkek bitkilere zarar vermektedir.

Bitkilerin büyümesi elektrik lambasının ışığında devam etmektedir ama bunlar bitkileri doğal ışıklar kadar erken büyütmezler.

Tüp ışığında tutulan hayvanlar neredeyse aynı tepkimeye girerler. Doğal ışıkta tutulan hayvanların erkek ve kadın yavruları aynıdır.

Pembemsi floransan ışığında tutulanlar erkek çocuğa, mavimsi ışıkta tutulanlar ise dişi yavrulara sahiptirler.

Hayat doğal ışıklarla devam etmektedir çünkü bu dünya böyle oluşmuştur. Bitkiler, kendileri ve hayvanlar için fotosentez yaparak besin üretirler. Güneş ışınları, vücuda D vitamini hazırlanması konusunda yardımcı olur. Işık aynı zamanda görmenin bir anlamıdır.

Kümes hayvanları endüstrisiyle ilişkilendirilmiş olanlar, tavukların gözlerine giren ışığın yumurta üretimini arttırmalarına destek veren hipofiz bezelerinin işleyişini harekete geçirir. Sadece tavuklarda değil tüm hayvanlarda ve insanlarda, bu beze, glandüler sistemin işleyişinde dengeyi sağlama konusunda önemli rol oynar.

182

Troid, adrenalin ve cinsellik gibi bezeler, yaş doğrultusunda aşamalı bir şekilde azalarak vücutta gerekli akışın salgılanmasından sorumludur. Tüm bu bezeler, ultraviyole ve güneş ışınlarından etkilenmektedir.

Bu tür tedavisel sistemlerin, tedavilerini görmüş olan insanlar, iyileştirmenin ve iyileştirme sisteminin çok yüksek olduğunu söylemektedirler. Şişman insanlar ağrı çekerken, zayıf insanlar kaslarını geliştirdiler.

Güneş ışınları kışın dolaylı olarak gelmektedir, bu yüzden çok güçlü değillerdir. İnsanlar güneş ışınlarının yokluğundan sadece kışın muzdarip olmazlar. Aynı zamanda, ofiste ve fabrikada çalışan insanlar da doğal ışıkların azlığından muzdariptirler.

Hayat ışıklardan oluşmaktadır. Işıklar hayatı devam ettirmemizi sağlarlar ve hayat ışıkta son bulur. Bizim fiziksel ve ruhsal sağlığımız renklerin ve ışığın dengesine dayanmaktadır.

183

Sağlık ve Renkler Işık, ısı, enerji ve aydınlık dalgaların renkleri insanların ve hayvanların dokularında etkili titreşimler üretmektedirler. Bu titreşim dokuları etkiler. Özellikle 184

renkler vücudun bazı kısımlarını etkiler. Detaylar tabloda verilmiştir:

Vücut Bölgesi Kalp

İlgili Renk Kırmızı

Karaciğer

Sarı

Tiroit

Mavi

Akciğerler

Turuncu

185

Gözler

Gök mavisi Menekşe moru

Pankreas , Mukus Bezeleri

Çivit

Hipofiz Bezeleri

Menekşe moru

Dalak

Mor

Safra kesesi

----

Gonad ve Yumurtalık

----

Tüm insanlık tarafından bilindiği gibi her hastalık renkler kullanılarak tedavi edilebilir. Çocuklardaki hemolitik hastalıklardan dolayı, kırmızı kan hücreleri aşırı şekilde bozulur ve sarılığın sonucunda, sarı sıvı kanda artar. Eğer bu madde beyne ulaşırsa, çocuğun zihinsel gelişimi engellenir.

Bu hastalıkları tedavi etmenin iki yolu vardır:

186

1.

Kan nakli

2.

Renklerin kullanımı

Böyle bir çocuğu tedavi etmek için kullanılan renk terapisinde, çocuk yeterli güçteki mavi ışıkların altında tutulur. Mavi ışığın bir tedavi şekli olduğunu, bu hastalığı iyileştirmesi, kan naklinden ve hastalıktan kaynaklanan komplikasyonlar deneysel olarak gözlenmiştir.

Renklerin uygun kullanımı hastaların bağışıklık sistemini düzenler. Prematüre doğmuş ve kuvözde tutulan bir bebeğe, yeteri kadar oksijen desteği verilir ve viyola ışınlarıyla gelişimi tamamlanır.

Güneş ışınları, bize enerji sağlayan insan besinlerinin baş bileşenleri olan, bazı mineraller ve gazları içermektedir.

Besin ve ışık birbirini tamamlarsa, enerji, birçok kıvrımı arttırabilir.

Tüm renklerin güneş ışığında mevcudiyetini düşündüğümüzde, ihtiyaçlarımızı bu renklerle ilişkilendirdiğimizde ve güneş ışınlarının biyolojik sistemimizde depolandığını düşündüğümüzde, besin ihtiyaçlarımızın doğrudan depolanmış enerjinin tüketilerek karşılandığını anlarız.

Bunu anlamak için kendimde küçük bir deney yaptım.

Beklenen tasarı programına göre, nefes alıp verme 187

egzersizlerime başlamak için güneş doğmadan önce yüzümü doğuya dönerek oturdum ve gereken besinleri ve miktarlarını belirledim. Bu egzersizler esnasında, alıp verdiğim her nefese odaklandım ve gerekli enerji miktarını içeren güneş ışınlarını içime çektim ve bu ışınlar karnımda depolanmaktaydı. Bu egzersizleri birkaç gün yaptıktan sonra, su dışında herhangi bir besine ihtiyaç duymadığımı ve herhangi bir güçsüzlük hissetmediğimi fark ettim. Herhangi bir katı yiyecek olmaksızın bu alıştırmaları, on yedi gün boyunca yapmama rağmen, boşlukta yürüyormuş gibi hafif hissetmeye başladım ve tüm beton duvarlar bana kâğıttan yapılmış gibi gelmeye başladı.

Güneş, D vitaminin en önemli kaynağıdır. Güneş ışınları diğer vitaminleri de içermektedir ve her bir vitamin belirli renklerle ilişkilendirilmiştir:

Vitamin A B C D&E K

188

İlişkilendirildiği Renk Sarı Yeşil Limon sarısı Menekşe moru Çivit

Belirli renklerin emiliminin en iyi yolu, bu renkteki meyve ve sebzeleri tüketmektir. Meyveler ve sebzeler güneş ışığını doğrudan emmektedir, ama renklerin dengelenmiş oranı sağlanmalıdır.

Bunların pişirilmesi veya kızartılması besinin renginin değerini düşürmektedir.

Renklerin Psikolojik Etkisi Renk terapisinin tüm uzmanları, renklerin insanlara her bakımdan faydalı olduğunu kabul etmişlerdir. Her bölümde uygun rengin kullanımı şüphesiz olumlu etkiler göstermektedir.

Vaka.1 Fabrikaya gelmeyenlerin oranı, kadın çalışanlarda arttığında, yöneticiler renk terapistine başvurdular.

Terapist mekanda araştırmalar yaptıktan sonra, problemin ana sebebinin çalışma alanındaki mavi boyalı duvarlar olduğunu belirledi. Bu rengin fazlası, kadınlarda korkutucu etkilere sebep oluyordu. Böylece, duvarlar terapistin tavsiyesi üzerine açık kahverengine boyandı. Mavi rengin dengeli etkileri ve katılım normale döndü.

Vaka.2 Çalışanların konsantrasyon kaybı yaşadığı ve bu problemin bir veya birçok kazaya sebep olduğu diğer bir 189

fabrikada, pencerenin koyu camları turuncuya boyandığında, kaza oranı azaldı. İşçiler, artan konsantrasyonlarından dolayı tüm dikkatlerini işlerine verdiler ve büyük bir hevesle çalışmaya başladılar.

Vaka.3 Maviye boyanmış bir dinlenme odasında, insanlar soğukluktan şikayet ediyorlardı. Ama, duvarlar turuncuya boyandığında, aynı sıcaklık seviyesinde daha sıcak hissettiler.

Vaka.4 Deney esnasında, bir grup satış temsilcisi toplantılarını kırmızı boyalı bir odada yaptı ve diğer grup için yeşil boyalı bir ortam oluşturuldu. Toplantıdan önce kol saatleri alındı. 4 saatlik bir toplantıdan sonra kırmızı odadaki toplantı grubu, toplantının 6 veya 7 saat sürdüğünü tahmin etti, yeşil odadaki grup ise, toplantının en fazla 2 saat sürdüğünü düşündüler.

Vaka.5 Renkler nesnelerin ağırlığı ile ilgili yargılarımızı nasıl etkiler? Bu ilginç araştırma, koyu renkteki nesnelerin ağırlığının, açık renkteki nesnelerin ağırlığından daha fazla olduğu düşüncesini kanıtladı. Fabrika ürünleri siyah metal kutularda paketlendiğinde, işçilerin daima 190

onları taşımak için yardım istedikleri saptanmıştır.

Ustabaşı kutuları gri renge boyattığında ise, işçilerin kutuların ağırlığından şikayet etmeyi bıraktığı görülmüştür.

Vaka.6 Öğretme ve öğrenme kalitesi, uygun renk kullanılarak geliştirilebilir. Zor konular renkli slaytlarla anlatılırsa, öğrenciler için onları anlamak ve hatırlamak kolaylaşacaktır. Eğer slaytlar bir veya iki renkten oluşursa, daha etkili olduğu kanıtlanır. İnceleme esnasında, öğrenciler yeşil renkli slayt gördüklerinde, siyah beyaz slâytların gösterildiği öğrenci gruplarına nazaran, öğrenciler % 40’ında güven duygusu oluşmuştur. Kırmızı ve yeşil slâytlar gösterildiğinde, sonuçların %80 bazında arttığı ama üç veya daha fazla renkli slâytların sonucunun sadece %30 olduğu gözlemlenmiştir.

Vaka.7 Bir futbol koçu, iki farklı giyinme odasında deneyimlerini yazmıştır. Bunlardan biri, oyuncuların dinlenmesi için hazırlanan mavi boyalı dinlenme odasıydı ve diğeri kırmızı renkte boyalı odaydı. Kırmızı boyalı oda, oyuncuların sahaya çıkmadan önce kullandıkları ve stratejilerini belirledikleri odaydı. Bu onların, oyun alanındaki performansını düşürüyordu.

191

Vaka.8 Radyo istasyonu sahibi, sırf ilgi çekiciliğı uğruna kırmızı renkli tüp ışıklar satın aldı. Daha iki ay bile olmadan yöneticiler ve çalışanlar kendi aralarında tartışmaya başladılar. Renk terapistinin tavsiyesi üzerine, kırmızı tüp lambalar kaldırıldı ve yerine normal olanlar takıldı.

Böylece, birlik duygusu mucizevî bir şekilde tekrar sağlandı. Kavgalar durdu ve uyum tekrar sağlandı.

Vaka. 9 Ünlü bir iş adamı tren, otomobil ve çok katlı bina fobisine sahipti. Bir gün kırmızı bir ceket giydi ve tuhaf bir yaşama isteği hissetti ve korkularının azaldığını fark etti. Daha sonra kırmızı kıyafetler giymeye başladı ve korkularının yok olduğunu hissetti ve hayatı normale döndü.

Modern dönemin insanları parlak renkli kıyafetler giymeye başladı. Giysilerini danışmanlarına danıştıktan sonra seçen kişiler, renkli giysilerin sadece yaşam tarzını değil, yaşamı da değiştirdiğini ve aynı zamanda sağlığı yerine getirdiğini söylerler.

Renklerin dünyasına girdikten sonra sayısız erkek ve kadın, özgüvenini arttırdı ve daha iyi bir işe sahip oldular, daha çok arkadaş edindiler. Yeni evlenen çiftlerdeki boşanma oranı da ciddi şekilde azaldı.

192

İnsanlık tarihinde, renklerin kullanım ihtiyacı, yeni dünyanın gerginliği, stresi ve gerilimi için hiç bu kadar gerekli olmamıştı.

Uygun rengin kullanımı çekici karaktere sahip olma konusunda yardım etmekle kalmayıp, aynı zamanda zihnin şartlanmasını sağlamaktadır.

Siyah ve koyu kahverengi korkuyu ve yası temsil eder.

Bu yüzden, bu renklerin yerine ruha sakinlik veren ve güveni arttıran renkler kullanılması tavsiye edilmektedir.

Ruh Enerji merkezi vücudun her yerinde yer almamakta ve tüm vücutta tepeden tırnağa dolaşımını sürdürmektedir.

Vücudumuz güneş ışınlarını evrende bir yıldız gibi çekmektedir.

Vücudumuz, nasmik ve ruh olarak bilinen ışıklarla kapsanmıştır. Nasmik vücut varoluşun başlangıcından sorumlu temel dalgalardan ve ışınlardan oluşmuştur. Ruh yanı vücut ışığı, fiziksel vücudumuza yapışmıştır. Ama bu vücut ışığının yansıması, fiziksel vücudumuzda 9 inçe kadar yayılır.

Bataryalı el feneri, bu tür bir şeye yakın bir örnek olabilir. El fenerinin içindeki ampul, el fenerinin asıl ışık kaynağı olan ruhudur. El fenerinin ışınları sadece

193

doğrudan değil, içten içe de yayılmaktadır. Ruhun yansıması vücudun 9 inçine yayılır.

Enerji merkezleri sadece tüm vücudumuzda yer almakla kalmaz, aynı zamanda enerji dolaşımını tüm vücutta devam ettirir. Galaksi sistemindeki yıldızlar nasıl ki ışığı emiyorsa, aynı şekilde vücudumuzda ışıkları emmektedir. Muhtemelen ruhun yansıması da, bu konuda araştırma yapan bilim adamları tarafından “aura” olarak adlandırılmıştır.

Ruh herhangi bir alet aracılığıyla görülemez, ama yansıması bazı maddi uzunluklar içerdiği için gözlemlenebilir.

Sağlık, keyif, keder ve hatta tüm insan yaşamı ruha dayanmaktadır. Eğer ruh sağlıklıysa, birey sağlıklı kalabilir ama ruh sağlıklı değil ise, vücut asla sağlıklı olamaz. Hayata dair olan tüm dürtüler ruhtan vücuda geçer. İki insan birbirini kucakladığında, her iki bireydeki elektrik akımı birbirlerine dolar ve bu akımların etkileşimi hafif akım alanının biçimlenmesinde hissedilir. İki kişi birbirlerine karşı kibar olurlarsa, her birinin elektrik akımı heyecan ile yüklenir ve birçok kişi birbirinin karşılıklı etkileşimini fark etmeye başlar.

Aynı şekilde, birey diğerlerini etkilemek istediğinde, mesela bir konuşma esnasında, eğer ruhun etkilerini 194

uygun bir şekilde kullanılırsa, niyetine ulaşmış olur.

Ama ruhun işleyişinin diğer bir çekici örneği ise, esnemektir.

Esnemek, vücudumuzdaki oksijen yetersizliğini belirtmektedir. Bir kişi kendini yorgun hisseder ve esnerse, gerekli oksijen solunur ve daha sonra onu izleyen kişi de esneyecektir. Aslında bu, ruh tarafından istenen oksijenin göstergesidir.

Ruhun şekli ya da biçimi bizi çevreleyen enerjinin hacmine ve potansiyeline dayanmaktadır. Tüm vücudu dolaştıktan sonra, enerji ayaklarımızdan başlayarak topraklama sağlar. Bu yolla, boşaltılan enerjinin büyük bir kısmı ayaklarımızda depolanmış olur. Uygun enerji değişimi, ayaklarımızda topraklanır ve ayaklarımızın altındaki dünya enerjisi insan sağlığı için çok önemlidir.

Epilepsi nöbetinden önce, ayaklardaki enerjinin boşaltma sisteminin bozulacağını belirtmek önemlidir. Ayaklarda aşırı birikmiş enerji uygun şekilde boşaltılamazsa, birey bilincini kaybedebilir.

Ruh, daimi çeşitlilik gösterir ama bazen ruhun ışığı sabit kalır ve ruh ışığı birkaç dakikalığına var olursa, kişi birinin ruhuyla bağlantı kurabilir ve bu kişinin etrafımızda olan ama görünmeyen nesneleri görmesini sağlamaktadır.

Konsantrasyonun tüm çalışmalarının ve dikkat odaklanmasının ilk amacı, bazen ruhumuz ve zihnimiz arasında uyum durumu üreten noktada kaldığında, ruh 195

ışığının durumunu elde etmeyi başarmaktır. Kişi, ruhun bu durumunda mutlu olduğunda, aşk duygusu ve diğerlerini etkileme oluşmaktadır. Ruhun ve bedeninin uyumundan mutlu olan bir kişi bir odaya girdiğinde, odanın atmosferini aydınlatır.

Bazen ruhları tüm odayı kapsamış olan, canlı insanların olduğu odaya gireriz ve bazen de rengi solmuş çökmüş ruhlara sahip insanların olduğu yerlere gireriz. Böyle insanların olduğu bir ortama girdiğimizde, çok sıkılırız.

Herkesin mutlu olduğu ve iletişimde olduğu bir ortama girdiğinizde kişiliğinin karakteristik etkisinden dolayı etkileniriz. Bu, ya olumlu ya da olumsuz olabilir ama şu kesindir ki; güçlü aurası ve güçlü ruhu olan bir insan zayıf olana hâkim olabilir. Diğer bir değişle kişi, diğer kişiliklerin renklerini kabul eder.

Renk Noktaları Kızıl derelilerin ve Kuzey Amerikalıların Hopi kitabına göre, insan vücudu ve toprak yapısal biçim olarak benzemektedir. Her ikiside, tüm hareket devirlerini etrafındaki azınlıkların enerjisine göre sağlar. İnsan vücudunun tüm hareketlerinin ve aktivitelerinin uyumu karakter gücüdür. İnsanın sağlığı ve iyiliği üzerindeki uyumun belli noktaları vardır. Vedas ve Yoga’nın öğretimine göre, vücudun sağlığı ve bunun aktiviteleri ve hareketleri insan vücudunda bulunan enerjinin belirli noktalarına dayanmaktadır.

196

Bu noktaların veya enerji merkezlerinin detaylarının özeti, insan vücudunda yer etmektedir. Terapatik sistemin çeşitliliği aşağıda verilmiştir.

Enerjinin ilk merkezi kafatasının en tepesinde yer almaktadır. Çocuk doğduğunda, başın bu bölümü, çocuğun hayatı kabul ettiği bir kapı gibi çok yumuşak olur. Bu bölümün altında, düşünmeyi öğrendiğimiz kısım vardır. Üçüncüsü, burun ve ağız girişlerinin birleştiği yerde bulunmaktadır. Koku, tat ve konuşma yeteneklerimiz bu kısım tarafından kontrol edilmektedir.

Dördüncüsü, vücudumuzdaki tüm titreşimleri kontrol eden kalptir. Beşincisi, naval noktanın yanında yer almaktadır ve sindirim ve boşaltım sistemini kontrol etmektedir. Sonuncusu ise, omuriliğin vertabratasında yer alır.

Bu merkezlerin enerji seviyesi ve enerjinin akışı bunlar arasında uygun bir şekilde devam ederse, kişi sağlıklı ve güçlü kalabilir. Tüm bu merkezler, enerjinin belirli miktarıyla doludur. Her bir merkez, rengin biçiminde tanımlanan ve gösterilen belirli karakterlerin enerjisine sahiptir.

Evrende oluşturulmuş her bir şey özelliklerinin aşama ve derecelerine sahip olduğundan, renkler de sıra dışı değillerdir. Her bir renk sınıfına ve karakterine, yoğunluklarına göre sergilenir.

197

Vücuttaki enerji verilmiştir.

merkezlerinin

renkleri

aşağıda

Başın en üzerinde yer alan ilk merkez menekşe morudur. Çeşitli bezelerin işleyişi, bu merkezdeki renklerin uygun varlığına dayanmaktadır. Kişinin sanatçı ruhlu nitelikleri, estetik duyusu ve dinsel eğilimi bu renk tarafından yönetilmektedir. İki kaşımızın arasında yer alan ikinci bölge koyu mavidir. Bu merkez beynin bilinçsiz stimulisiyle baş eden bölümdür. Bu yüzden, ruhsal eğilimler, psikolojik davranışlar ve bireyin tavırları bu bölgenin uygun işlevselliğine dayanmaktadır. Boğazda yer alan bu bölgenin rengi mavidir ve bu rengin eksikliği boğaz, yüz, boyun ve kafa ile ilgili hastalıklara sebebiyet verebilir.

Bunun yanındaki merkezin rengi yeşildir ve bu bölge duyguları kontrol eder, aynı zamanda vücudun aşırı ısısının nötrleşmesinden sorumludur. Bu renkten yoksun kişi kaba ve serttir. Yüksek kan basıncı eksikliğinin göstergesidir veya bu rengin merkezde olduğunu göstermektedir.

Göğüs kafesinde yer alan merkez ise, turuncu renktir ve solunum sistemini kontrol eder. Akciğerler ve sinirler ile ilgili hastalıklar bu merkezdeki, bu rengin yoksunluğunun göstergesidir.

198

Kalpte yer alan merkezin rengi ise kırmızıdır. Bu renk, vücut sisteminde, vücut ısısı enerjisini sağlamaktadır ve vücuttaki kan akışından sorumludur. Düşük kan basıncı, lösemi, thallesernia, kansızlık gibi hastalıklar bu rengin yoksunluğundan kaynaklanmaktadır. Bu renk ne kadar az ise, hastalığın ilerlemesi o kadar fazladır.

Sindirim sistemini kontrol eden merkezin rengi sarıdır.

Enerji besinlerin sindiriminden ve fazla maddelerin vücuttan boşalmasından sorumludur. Sarı renk bunu sağlamaktadır. Bu renk karın, bağırsak ve böbrek hastalıklarının tedavisine yardımcı olur.

Birey sağlıklı ve iyi kalmak isterse, vücudunun tüm merkezlerinin rengini bilmelidir.

Bu konuda derinlemesine çalışmanın eksikliğinden dolayı, merkezler ve renkleri hakkında artan karışıklıklar üzerinde durmak yersiz olmayacaktır. Örneğin; bir sistemdeki kırmızı renk düşük vertebratanın üzerine atılmıştır. Durumların çarpıştığı açıkça görülmektedir ama aslında böyle değildir. Enerjinin üretim noktası, faydası, depolanması vb. için gerekli değildir.

Viyola durumuda benzer doğrudur. En tepedeki enerjinin merkezi, viyola renginde olduğu söylenmektedir. Oysa mor ve viyola renkleri, cinsel organlarla ilgili hastalıkları iyileştirdiği düşünülmektedir. Belirli renk merkezi, rengin olduğu renkle ilişkilendirilmiş organda yer almak zorunda değildir. Viyola rengi beynin en üstündedir ve 199

bezelerin işlevselliğinin kontrol edilmesinde kullanılır.

Kişinin aurasındaki rengin varlığı, artistik potansiyelleri, dini düşüncelerin belirlenmesi ve estetik duyusunu belirtmektedir.

Sağlıklı kalmak istiyorsak, vücudumuzdaki renklerin merkezlerini, onların işleyişlerini ve gerekliliklerini tümüyle bilmemiz gerekmektedir.

“Allah'ın suyu, semadan indirdiğini görmedin mi?

Böylece onunla çeşitli renklerde ürünler (meyveler) çıkardık. Ve dağlardan beyaz, kırmızı, çeşitli renklerde ve kara ve kapkara (koyu siyah) yollar (kıldık).'' (Kuran 35. Sure; 27. Ayet) “Ve bunun gibi insanlardan, davarlardan, yürüyen hayvanlardan da çeşitli renkte olanlar vardır. Ancak kullarından ulema (âlimler), Allah'a karşı huşu duyar.

Muhakkak ki Allah; Aziz’dir (üstün, yüce), Gafur’dur (mağfiret eden).”(Kuran 35.Sure; 28.Ayet) “Allah'ın gökten su indirdiğini böylece onu (suyu), yerin su pınarlarına akıttığını görmedin mi? Sonra onunla çeşitli renklerde ekin çıkarır. Daha sonra kurur. Artık onu sararmış görürsün. Sonra onu kuru bir çöp kılar.

Muhakkak ki bunda ulûl'elbab için mutlaka zikir (ibret) vardır.” (Kuran 39.Sure; 21.Ayet) “Sonra meyvelerin (çiçeklerin) hepsinden yiyin!

Rabbinin emre amade kılınmış yollarında sülük edin 200

(uçun, dolaşın). Onun karnından muhtelif (çeşitli) renklerde içecek (bal) çıkar. Onda insanlar için şifa vardır. Muhakkak ki bunda, tefekkür eden bir kavim için elbette bir ayet (delil) vardır.” (Kuran 16.Sure; 69.Ayet) Kutsal kitabın açıklaması, değişen renklerin akışkanlığının çağdaş biyokimya koşullarında enzimlere adını veren arının karnından geldiğini belirtmiştir. Bu “öz” çeşitli hastalıkların tedavisi için çok faydalıdır. Tıp bilimi de balın koruyuculuğunu, aseptik özelliğini ve terapatik değerlerini doğrulamıştır.

Yaradılış ve yaratma süreci hususunda ışığın ve renklerin önemi ve anlamı Eski ve Yeni Kutsal Kitaplarda açıklanmıştır.

“Ve Tanrı dedi ki; Aydınlan Işık vardı Tanrı iyi olmayan bir ışık gördü ve Tanrı o ışığı karanlıktan ayırdı.” (İncil, bölüm 1 Ayet 34) ''Yeryüzünü aydınlatmak, gündüze ve geceye egemen olmak, ışığı karanlıktan ayırmak için onları gök kubbeye yerleştirdi. Tanrı bunun iyi olduğunu gördü.'' (İncil Bölüm1, Ayet 17-18) ''Yabanıl hayvanlara, gökteki kuşlara, sürüngenlere soluk alıp veren bütün hayvanlara- yiyecek olarak yeşil otları veriyorum. Ve öyle oldu.'' (İncil; Bölüm1, Ayet: 30)

201

''İsrailliler o ekmeğe man adını verdiler. Kişniş tohumu gibi beyazımsı, tadı ballı yufka gibiydi.'' (Göç, Bölüm 16, Ayet: 31) Tanrı ve Musa arasındaki görüşme Eski Kutsal Kitaplarda detaylı olarak verilmiştir. Tanrı’nın İsrail’i sunmasını emrettiği görüşmenin bir kısmında, renklerin önemi de aydınlatılmıştır.

Musa, ''Rabbin buyruğu şudur'' dedi, Mısır' dan sizi çıkardığımda, gelecek kuşakların çölde size yedirdiğim ekmeği görmesi için, bir Ömer saklansın. Musa Harun’a, ''Bir testi al, içine bir Ömer man doldur'' dedi. ''Gelecek kuşaklar için saklanmak üzere onu Rabbin huzuruna koy.'' Rabbin Musa’ya buyurduğu gibi Harun manı saklanmak üzere, antlaşma levhalarının önüne koydu. İsrailliler yerleştikleri Kenan topraklarına varıncaya dek kırk yıl man yediler. Bir Ömer efanın onda biridir.(Göç; Bölüm 16; ayet 31) İçimizdeki ahlakın sembolleştirildiği Kitabı Mukaddese’deki Mezmurlar kitabında da ışık ve renklerden bahsedilmiştir.

“Bu senin hayatının kuruluşu görebileceksin.” (Psalm 36, 191)

ve

sen

ışığı

“O senin doğruluğunu ışık gibi, Hakkını öğle güneşi gibi aydınlığa çıkarır.” (Psalm 37, 6)

202

“Beni mercan köşk otuyla arıt, paklanayım, yıka beni, kardan beyaz olayım.” (Psalm 51, 7) “Kasırgada gürleyişin duyuldu, şimşekler dünyayı aydınlattı, yer titreyip sarsıldı.” (Psalm 77, 18) Zerdüştlüğün öğrettiklerine göre de; ışık ve renkler evrenin oluşumunda esas rolü oynar. Zerdüşti inancının, evrenin yaratıcısı Mazda veya Ormazsk’nin düşüncelerinden esinlenerek yazılan Faravashi’nin ZendAvesta kitabında, her şeyin ondan kaynaklandığını belirtmektedir. Titreşim kanununa göre, Ahura Mazda’nın Zurvan, Aura Navar tonunda değişmiştir ve bu ton Ahura Mazda’nın Kozmik Bilincinden gelen beyaz ışığın biçiminde görülmektedir. Bu beyaz ışık, yıldızlar, güneş, ay, galaksi, çiçekler, bitkiler, yeryüzü, gökyüzü, dağlar, nehirler vb. her şeyin varlığının temelini oluşturan renkleri üretmektedir.

Evrenin tüm dalgalarını çalıştırmak için, Ahura Mazda ışığın iki gücünü yarattı; Spenta-Mainyett ve karanlık, Anghre Mainyett.

Işığın gücü Spenta-Mainyeu, Ahura Mazda’nın kanunlarına uyarken, Anghre Mainyett bunlara uymaz.

Birçoğu, Vedas ve Bhagvat Gita ışık ve renklerle ilgili ayetlerdir: Ben içerdeki Işığım.

203

Ben dışarıdaki Işığım Ben yayılan tüm ışıklarım.

Ben yukarıda sözü geçen hepsinin; tüm ışıkların ışığıyım.

Ben kendi parlağımım; ben kendi kendimin ışığıyım, Ben kendi kendimin Siva’sıyım; kendimin kendisi Ne doğu var ne de batı.

Güneş burada asla parlamaz ve buraya asla gelmez.

Burada ne gündüz var ne de gece, Bu ışığın ışığı, tanımlanamazlığın yüceliği Burada sınıf, mezhep ve rengin sarhoşluğu yok.

Vedas ve Hinduizm’in öğretilerine göre, evrende etkili olan üç vasıta var: 1. Sattwa 2.Rajaas 3. Tamas Aslında Sattwa, erdemlilik, barış ve ışık demektir. Bu vasıtanın rengi beyazdır.

204

Asıl etkide Rajaas, duygu ve fiildir. Bu vasıtanın rengi kırmızıdır.

Tamas ise, karanlık ve hareketsizliktir. Bu vasıtanın da rengi siyahtır. Ünlü ruh bilimci Qalander Baba Auliya’nın araştırması; ikili düzlemde her bir ruhun ve varlığın şeklinde üç çeşit ruh vardır: 1.Büyük Ruhu 2.İnsan Ruhu ve 3.Hayvan ruhu Büyük Ruhun ilk tarafının rengi viyoladır. İkincisi mavidir. İnsan ruhunun ilk tarafının rengi beyazdır ve ikinci tarafı yeşildir. Hayvan ruhunun ilk tarafının rengi ise kırmızıdır ikinci tarafının rengi ise sarıdır.

Yaradılış & Renkler İnsan vücudunun iç ve dış sistemi benzer şekilde çalışıldığında, bu gerçek, insanın renklerden yaratıldığını açıklar. Her ve her bir organ özel bir tona, renge ve canlılığa sahiptir. Örneğin; cilt, dudak ve boğaz rengi, burun deliği, akciğerler, karaciğer, böbrekler, bağırsaklar, kemikler, idrar, saç, dil, gözler, gırtlak, kalp, 205

pankreas, dalak, mide, kan ve dışkı tüm bunların hepsi ayrı ve farklı renklere sahiptir.

Chromalucis’un teorisine göre, her rengin nitelikleri ve özellikleri diğerlerinden farklıdır.

Renk, insan vücudunda dengede olduğu sürece, kişi sağlıklı kalabilir ve bu denge kaybolduğunda, kişi hastalanır.

Temel olarak; kişi farklı renklerin yığınıdır ve tüm bu renkler güneş ışığında mevcuttur. İhtiyaçlarına ve gereksinimlerine göre, insan güneş ışınlardan gelmiştir. Ama, bu sistem dengesini kaybettiğinde, bazı renkler gerekli olan sınırı aşmışlardır, bazıları az kalmıştır ve bazı hastalıkların bulguları bu şekilde açıklanmıştır. Vücut sistemindeki renklerin eksikliği veya fazlalığı giderilirse, sistem dengelenir ve vücut tekrar sağlığını elde eder. İnsan ve insanın dünyası, cinler ve cinlerin dünyası, melek ve meleklerin dünyası, kısacası evrendeki her şey renklerin dengesinde oluşmuştur. Eğer herhangi bir bilgin, bu gerçeği çürütmek isterse, hiçbir yerde bulamayacağı renksiz ve tüm dünyaya yayılmış her şeyin milyarda birinin araştırmalıdır.

Aslında evren hiçbir şeydir ama tüm renklerdir.

Hastalıklar ve Renkli Rüyalar İnsan tüm hayatını iki tip his ile geçirir.

206

1.)

Gündüze ait hisler veya uyanıklığın duyuları

2.)

Geceye ait hisler veya rüya duyuları

Uyanıklığın dünyasında herhangi bir eylem renklerin göstergesiyken, renkler rüyalarda eşit olarak önemli roller oynar. Herhangi bir şey hakkında bir şey düşündüğümüzde, ya ona olan ilgimiz çok fazladır ya da o konuda düşüş yaşamaktayızdır. Eğer düşünme tek bir noktada kalabilseydi ve etkileri derin olabilseydi, onun görünümü gereklidir. Bu, Olağandışı Kanunun maddelerinden biridir. Hiçbir düşünce, bu kanuna karşı maddesel şekil alamaz. Tıpkı rüyadaki gibi zihin ona odaklandığında, bir düşünce görülür.

Uyanık olduğumuz esnada yaptığımız tüm eylem ve fiilleri yaparız. Örneğin; uyanıkken bir gül gördüğümüzde ve gülün rengi ilgimizi çekmişse, aynı şekilde rüyamızda da bir gül gördüğümüzde, güle verdiğimiz tepki aynı olur.

Görme, duyma, hissetme, keyif alma ve hüzünlenme, sağlıklı veya hasta hissetme iki durumda da yaşayabileceğimiz hislerdir. Bir kişi rüyasında kendini güçsüz ve dermansız hissederse uyanıklık halinde de kendini güçsüz ve dermansız hissedecektir.

Kanun:

207

İnsanın rüyada veya uyanıklık durumunda hayatın devam etmesi doğanın kanunudur. Tek farklılık, uyanıklık durumunda, fiziksel vücudumuz tüm fiillerimize doğrudan katılmaktadır. Oysa rüya durumunda ise, vücut organlarımızı kullanmadan hareket ederiz.

Evrendeki hiçbir şey renksiz değildir. Evren, dünyada görülen görülmeyen hatta ahiret dâhil her şeyi kapsar.

Kişi rüya gördüğünde, tüm yeryüzünü gezebilir; gökyüzünü, nehirleri, vadileri, baharı, dereleri, okyanusları, bağları görebilir ve hatta kendisini uzay boşluğunda yürürken veya uçarken bile görebilir.

Uyanıkken gördüğü ay, yıldızlar ve güneşi rüyasında da görür. Eğer kişi kendini bir bahçede dolaşırken görürse, çeşitli renklerde ve çeşitlerde çiçekler, kaynaktan fışkıran sular, suyun içinde çok renkli balıklar, açık ve koyu yeşil ağaçlar, meyveler, mangolar, tropikal meyveler görür.

Bir elma gördüğünde, onu şeklinden ve renginden tanır. Üzüm gördüğünde onu da renginden ayırt edebilir. Çimenlik gördüğünde yine onu renginden tanıyabilir.

Eğer turuncuya sahip olduğunu hayal ederse, turuncu rengi asla var olmayacaktır, ama onu bir başka renkte az da olsa görebilir.

Bunların tümü bize, renklerin önemini rüyada olsak bile, göz ardı edemeyeceğimizi gösterir. Rüyamızda bir zenci 208

gördüğümüzde, onu gerçek hayattaki kadar siyahî görürüz. Ve yine rüyamızda beyaz tenli bir insan gördüğümüzde, onu yine uyanıklık durumundaki beyazlığı ile görürüz.

Rüya esnasında renklerin önemi, rüyasında ateş gören birinin ateşi sadece renginden değil, aynı zamanda hissettiği ısısından da tanıyabileceği örneklerine dayalı olarak açıklayabiliriz. Ve eğer kişi, rüyasında kendini her yerin kar olduğu bir ortamda görürse, sadece karın beyaz rengini değil, onun soğukluğunuda hisseder, ama kişi kendini yanan ateşin olduğu bir ortamda görürse, kişi kendini aşırı sıcak hisseder. Açık bir şekilde, maddesel dünyada fiziksel vücudumuz eylemler gerçekleştirir oysa rüya dünyamızda, bedenimiz askıya alınmıştır.

Aslında kişi kendi arzularının kölesidir. İkinci arzu, kişinin tatminliğini izlemesi ve sonsuz bir şekilde aralıksız devam etmesidir. Hatta öyle ki; kişinin kimliği arzularının örtüsü altında kaybolabilir. Kişi arzuları tarafından asla tam olarak tatmin edilemez.

Kişinin her niyetinin gerçekleşmesi mümkün değildir.

Biri Hz. Ali’ye “Allah’ı nasıl görürüz?” diye sormuş. O da şöyle cevap vermiş “ Amaçlarımın başarısızlığı ile”.

Kişinin her isteği yerine gelmemesine rağmen, her amacı gerçekleşmemesine rağmen, arzuları ve istekleri onu sarar. Bu demek oluyor ki; kişinin maddesel hayatı bir istekler zinciridir. Eğer arzulardan biri yerine 209

getirilmezse, kişi diğerinin peşine düşer. Bu, hayatının ilerlemesini ara vermeden beklemek ile aynı şeydir.

Başarısızlıklardan ve yokluktan daima şikâyet etmek kişinin en temel zayıflığıdır, oysa başarısızlıklar ve yokluk onu yeni bir adım atmaya zorlar. Kişi sürekli aynı noktada, gerçekleşmemiş arzularında, isteklerinde veya amaçlarında kalırsa, yokluk duygusu galip gelecektir. Çünkü bir noktaya takılıp kalmak, doğal değildir ve kanuna aykırıdır.

Yoksunluk hissi dallarındaki yapraklardan veya gövdesinden filizlenen bir hastalık ağacıdır ve yoksunluğun dehşet verici ve korkutucu bir histir.

Yoksunluk hissi, ruhsal bozukluk veya gerginlik ya da depresyon gibi hastalıkların geliştiği dengesizlik olarak başlayan psikolojik problemlerin sonucudur. Şizofreni, cinnet, düşüncelerin tekrarı vb., sinir sistemi bu hastalıklardan dolayı hasar gördüğünde ortaya çıkmaktadır. Aynı zamanda kişi düşük tansiyon, yüksek tansiyon, diyabet, kramplar, kemiklerin kırılması gibi hastalıklarında avı haline gelir. Doğa yardımsever, kibar ve cömerttir, aynı zamanda evrende yaşayan tüm canlıların barış dolu durumlarından esinlenmektedir.

Yoksunluk hissi, kişi dünyadan kaçma duygusunun avına düştüğünde, büyük ölçüde kişiyi hâkimiyeti altına alır. Doğa, kişinin problemlerinde isteksiz tedavisi, tedavilerin bir çeşidi olan renkli rüyalarını uyarlar. Kişi nadiren renkli rüya görür, ama her ne zaman ki rüya 210

görse, bu Doğa Ananın cömertliğinin göstergesidir.

Bozulmayla karşı karşıya kalmış sinirleri kontrol eden beyin hücreleri yorulursa ve yavaşlarsa, hasta rüyasında mavi renk görmeye başlar, yani rüyasında gördüğü her şey mavidir. Eğer sinirler zayıf bir şekilde gelişirse ve akıl diğer sebeplerden dolayı zarar görmüşse, rüyasında gördüğü her şeyin derinliklerinde maviyi görür.

Yüksek tansiyon hastaları, genellikle kırmızı renk görür.

Eğer yüksek tansiyon hastası rüyalarında yeşil renk görürse, bu, hastalığın tedavisi için doğanın ona mutluluk vereceği anlamına gelmektedir. Ama, eğer hasta kırmızı veya yanan alevler görürse, tedavi uzmanı hastanın yüksek tansiyon hastası veya hastanın buna yakın bir hastalığı olduğunu kolay bir şekilde anlar.

Rüyaların sırlarından bir tanesi; kişinin rüyalarında iyi veya kötü olaylara şahitlik etmesi ve bunlardan etkilenmesidir. Bazen rüyada gördüğümüz şeyleri, uyanıklık durumunda da yaşıyormuş gibi oluruz. Kişinin kendisini ateşler içerisinde rüyasında görmesinden sonra, uyandığında da ateşlenmesi bu durumun örneğidir.

Birçok kişi, daha önce hiç duymadığı fakat rüyasında duyduğu bir şiiri uyandıktan sonra da hatırladığını söylemektedir. Tarihte bununla ilgili birçok örnek vardır.

Kişi kendini bir şirkette yönetici olarak görür ve uyandıktan sonra kendisini bilimsel açıdan bir bilge olarak bulur.

211

Edebiyat ve sanat dünyasında da bu şekilde birçok örnek bulunmaktadır. Rüyalarda yazılan ve bestelenen şiirler uyandıktan sonra kâğıda döküldü ve bir sanat eseri haline geldiler. Maulana Jalaluddin Roomi en iyi dizelerini rüyasında oluşturmuştur ve uyandıktan sonra onları kâğıda dökmüştür. Ibnul Faras, ünlü Sufi şiirini rüyasında bestelemiştir ve uyandığında kâğıda dökmüştür. Shaikh Saadi’nin birçok önemli dizesi yine rüyalarda yazılmıştır. Sanat, şiir ve hatta bilim ve teknoloji alanlarında da birçok örnek bulunmaktadır.

Rüyada görülen bir fikir daha sonra maddesel dünyada gerçekleştirilmiştir.

Karbonun organik bileşenlerinin yapısı birçok bilim adamı için sır olarak kalmıştır.

Birileri her nerede, bir şey öneriyorsa da bu fikrin arayışının memnuniyetsizliği ve ateşi altında kalacaktır.

Bir gece, karbon bileşenleri ve karbonun yapısal şekli üzerinde çok çalışan Alman Bilim adamı Kekule von Stradonitz wolf( 1829-96) çözülemeyen bu probleme çözüm bulmak için çok uğraşmıştır. Uykuya yenik düştüğünde, rüyasında altı tane yılan görmüştür. Bu yılanların her biri diğerinin kuyruğundan tutmuştur ve böylece yılanlar ona benzenin organik bileşenlerini hatırlatan bir altıgen şeklini almıştır. Uyandıktan sonra, benzenin yapısının tam olarak rüyasında gördüğü gibi olduğunu kanıtlamıştır. Böylece, organik kimyanın şaşırtıcı sırrı, onun rüyasında çözüme ulaşmıştır. Onun 212

bu buluşu, Kekule Formülü olarak adlandırılmıştır ve bu aynı zamanda Bezen Halkası olarak da bilinmektedir.

Hastalıkların Teşhisi Hastalıkların Nedenleri Vücut kendi sistemine ve bunlar bağışıklığa sahiptir.

Eğer bazı hastalıklar bağışıklık sisteminin direncini bu iki yolla düşürürse; 1. Dışarıdan herhangi bir yardım beklemeden doğrudan, 2. Destek ve yardım kullanarak.

Hastalıkların Tedavisi Hastalıkların tedavisinde ve iyileştirilmesinde birçok tedavisel sistem vardır. Örneğin; titreşimlerin, güneş ışınlarının kullanımı, kimyasal tedavi, yapay ışıklar, bitkisel tedavi, akupunktur, aqua tedavi, danışmanlık, ayurvedik tedavi, allopati, homepati, psikoterapi, aromaterapi, ruhsal iyileşme gibi. Böyle tedavi sistemlerinde, vücudun yankılanan titreşimlerin bulunduğu belirli kısmı üretilmektedir. Bu, ilk çağlarda medeniyetsiz insanların kullandığı bir yöntemdir.

Hastalar bambudan yapılmış bir yatağa, ahşap bir zemine veya taş tabana yatırılırlar. Hastanın her iki ayağının parmakları kalın iplerle bağlanır ve terapist bunlara darbe vurur. Onlar şuna inanırlar; fiziksel sistemin her 213

hayati kısmıyla ilgili noktaları ayak tabanlarındadır.

Nokta kavramı Çin Akupunkturunda ortaya çıkmıştır.

Ama bu noktalara vurmak yerine, bunların arasından iğne geçirmektir. Benzeri, terapistlerin avuç içine ve topuklara baskı kuruduğu refloksolojide kullanılan bir yöntem bilimidir.

Eğer beden bir boru gibi düşünülürse, vücutta su gibi akan renkler ve ışık olarak düşünülürse, hastalığın nedenleri ve teşhisi kolayca belirlenebilir. Boruda akan su, insan vücudunda akan ışık ve renklerle benzerlik göstermektedir. Borudaki suyun akmasını engelleyen birçok sebep vardır. Örneğin, su donduğunda, yapışkanlaştığında, kirlendiğinde akışkanlığını kaybedebilir. Bu boruyu temizlemek için, yöntemlerden bir tanesi temiz su ile baskı yapmaktır ve böylece kirlilik olduğu yerden çıkartılır. İnsan vücudundaki ışığın akışının hızlanması için, renkli ışıklar kullanılır.

Borunun içi açılırsa, akışkanlıktaki tıkanıklık, baskı uygulandığında açılmış olacaktır. Bu demek oluyor ki; kusur boruda değildir aksine boru gayet iyidir ama boruda herhangi bir sızıntı varsa, borunun içindeki suyun akışını düzeltmek için, açık olan veya sızıntı yapan noktaların bazı yapıştırıcılar veya bantlarla kapatılması veya kaynak yapılması gerekmektedir. Böylece, ışığın akışından kaynaklanan bir hastalık olursa, renkli ışıkların ışınlarının kullanımı onu tedavi edebilir ve eğer vücut zarar gördüyse, vücudu ameliyat edebilir, böylece 214

ışıkların sızıntısı kontrol edilmiş olur. Suyun rolü ve önemi ve borunun kendi önemi akılda iyi bir şekilde tutulmalıdır.

Suyun akışındaki durgunluk onun çürümesine ve zehirlenmesine sebep olabilir ve suyun rengine dönüştürebilir. Vücutta suyun akışında bir engel varsa, suyun rengi de değişecektir. Eğer yapışkan olursa, bakteriler suda fazla üreyebilir ya da yok olabilir. Vücut akışının rengi değişebilir. Bu demek oluyor ki; vücuttaki suyun rengi doğruysa, kişi sağlıklıdır ve vücuttaki akışkanlığın rengindeki değişim bir hastalığın belirtisidir. Onun koyuluğu, yoğunluğu, bozukluğu, kalınlığı ve yapışkanlığına göre değişebilir ve o zaman kırmızı rengi alabilir.

Vücut akışı normal şartlardan eksik ise, bu durum kansızlığa veya düşük kan basıncına dönüşebilir.

Akışkanlık yoğun olursa veya aşırı ısı emilirse, bu durum yüksek tansiyona dönüşür. Vücut akışındaki sertlik safranın aşırı üretimini göstermektedir. Vücut akışının ısısı, sınırları aşar ve yanmış bir etki oluşur, vücut sistemindeki karanlık artar. Kan üretiminde sonuçlanan böbrek bozuklukları, bulanık akışkanlıklardan dolayıdır. Vücut akışkanlığında yapışkanlık üretilirse, flegmatik vücut sistemindeki diğer yolları bulmaya çabalar. Vücut sistemindeki yolların üzerindeki parçacıklar, kırmızı kan hücrelerini tüketir daha sonra, bu durum kansere dönüşür. Kanser vücut 215

akışında kendi kendine oluşumu başaran diğer parçacıklardan birindeki kırmızı kan hücrelerinin tüketilmesinden ortaya çıkan bir hastalıktır. İnsan boşluktan başka bir şey değildir. Diğer bir deyişle, insan boş ve delik oyukların birleşimidir. Fiziksel oyuklar ve delikler çürüyecek olan bedenle birlikte ortadan kaldırılmıştır. Deri üzerindeki deliklerin tam olarak farkına varamayız ama onların faydaları da inkâr edilemez. Bunlar sadece terlememize değil, aynı zamanda oksijen ve havadaki diğer faydalı şeylerin emilimine yardımcı olur. Eğer bu gözenekler kapanırsa, cilt hastalığı oluşur.

Elektrik akımı, vücuttaki renkli titreşim dolaşımlarının ve ışığın birleşiminin sonucu oluşur. Bu akım, vücut işlevselliğinden ve devamından sorumludur. Vücut sistemindeki bu akımın işlevselliği durursa, vücuttaki oyuklar ve delikler iltihaplanmadan kaynaklı olarak dengesini kaybeder.

Eklemlerdeki ve uzuvlardaki bu elektriksel hareketler çember şeklinde akar ve bu dolaşım hareketinden dolayı, uzuvların hareketliliğinden sorumlu kayganlaştırıcı madde üretilir. Bu elektriksel hareketlilik etkili olursa ve dengesini kaybederse, organlar esnemez ve iltihaplanma onların işlevini kaybetmesine sebep olmaz. İnsan sadece bedenden ibaret değildir. Burada başka bir ışık oluşur ve bu bedenin üzerine başka bir narinlik 216

eklenir. Bedenimizin varoluşu, ışığın hoş bedenine dayandırılmaktadır. Işığın bu narin kütlesi, bedenimizin işlevselliğini ve eylemlerini düzenler. Başarılı bir terapist teşhis koyma esnasında, ruhsal stimulinin uygun alımındaki bedenin başarısızlığının bakış açısını göz önünde bulundurur.

Uzmanlar bu konudaki yeteneklerini geliştirmek için, manevi bir vücuda ve işlevsellik yöntemine sahip olmak için birçok uygulama tasarlamıştır. Manevi gözünü kullanmayı bilen insanlar, bu noktaları görebilirler.

Onlar, ruhsal bedene bakarak bu noktaları görebilirler.

Gökkuşağının renklerinden yayılan ışıklar ruhtan emilmeye devam eder. Her bir renkli ışık, ruhta özel bir noktaya sahiptir ve bu noktada boşaltılır. Bu noktalarla uyumlu olduğunda, ruhtaki renkli titreşimleri emen noktalar vardır. Bedenin renkli noktaları bu titreşimleri yeteri kadarıyla emmezse, bedende işlev bozukluğu görülür ve hastalıklı olur.

Kaynakça Craig F. Bohren (2006). Fundamentals of Atmospheric Radiation: An Introduction with 400 Problems (http://books.google.com/ Wiley-VCH. ISBN 3527405038. .

217

Berlin, B. and Kay, P., Basic Color Terms: Their Universality and Evolution, Berkeley: University of California Press, 1969.

Arthur C. Hardy and Fred H. Perrin. The Principles of Optics. (http://apps.isiknowledge.com/full_record.do?product=U A& search_mode=GeneralSearch&qid=22&SID=2EdCK2Ke jLbni4FJpgB&page=1&doc=1&colname=BIOSIS) McGraw-Hill Book Co., Inc., New York. 1932.

Hermann von Helmholtz, Physiological Optics - The Sensations of Vision, 1866, as translated in Sources of Color Science, David L. MacAdam, ed., Cambridge: MIT Press, 1970.

Palmer, S.E. (1999). Vision Science: Photons to Phenomenology, Cambridge, MA: MIT Press. ISBN 0262-16183-4.

Judd, Deane B.; Wyszecki, GĂźnter (1975). Color in Business, Science and Industry. Wiley Series in Pure and Applied Optics (third ed.). New York: Wiley-Interscience. p. 388. ISBN 0471452122.

218

"Under well-lit viewing conditions (photopic vision), cones ...are highly active and rods are inactive."

Hirakawa, K.; Parks, T.W. (2005).

"Chromatic Adaptation and White-Balance Problem" (http://www.accidentalmark.com/research/papers/Hiraka wa05WBICIP.pdf).

IEEE ICIP. doi:10.1109/ICIP.2005.1530559.

Jameson, K. A., Highnote, S. M., & Wasserman, L. M. (2001). "Richer color experience in observers with multiple photopigment opsin genes." (http://www.klab.caltech.edu/cns186/papers/Jameson01. pdf) (PDF). Psychonomic Bulletin and Review 8 (2): 244-261. doi:10.1038/351652a0. PMID 1904993.

Depauw, Robert C.. "United States Patent" (http://www.google.com/patents?hl=en&lr=&vid=USPA T3815265&id=tSEzAAAAEBAJ& Retrieved 20 March 2011.

M.D. Fairchild, Color Appearance Models (http://www.wiley.com/WileyCDA/WileyTitle/productC d-0470012161.html), 2nd Ed., Wiley, Chichester (2005).

"Chart: Color Meanings (http://www.globalization-

219

by

Culture"

group.com/edge/resources/color-meanings-by-culture/). .

Retrieved 2010-06-29.

Gnambs, Timo; Appel, Markus; Batinic, Bernad.

(2010). Color red in web-based knowledge testing.

Computers in Human Behavior, 26, p1625-1631.

"Economic and Social Research Council - Science in the Dock, Art in the Stocks" (http://www.esrc.ac.uk/ESRCInfoCentre/about/CI/ events/FSS/2006/science.aspx?ComponentId=14867&So urcePageId=14865). . Retrieved 2007-10-07.

CIE Pub. 17-4, International Lighting Vocabulary (http://www.cie.co.at/publ/abst/17-4-89.html), 1987.

R.S. Berns, Principles of Color Technology (http://www.wiley.com/WileyCDA/WileyTitle/productC d-047119459X.html), 3rd Ed., Wiley, New York (2001).

M.D. Fairchild, Color Appearance Models (http://www.wiley.com/WileyCDA/WileyTitle/productC d-0470012161.html), 2nd Ed., Wiley, Chichester (2005).

External links and sources

220

• Bibliography Database on Color Theory (http://www.fadu.uba.ar/sitios/sicyt/color/bib.htm), Buenos Aires University • Color (http://plato.stanford.edu/entries/color) entry by Barry Maund in the Stanford Encyclopedia of Philosophy • Why Should Engineers and Scientists Be Worried About Color? (http://www.research.ibm.com/people/l/ lloydt/color/color.HTM) • Robert Ridgway's A Nomenclature of Colors (1886) (http://lhldigital.lindahall.org/cdm4/document. php?CISOROOT=/nat_hist&CISOPTR=1733&REC=1) and Color Standards and Color Nomenclature (1912) (http://lhldigital.lindahall.org/cdm4/document.php?CISO ROOT=/nat_hist&CISOPTR=1559&REC=1) text-searchable digital facsimiles at Linda Hall Library • Albert Henry Munsell's A Color Notation (http://www.gutenberg.org/files/26054/26054-h/26054h.htm), (1907) at Project Gutenberg • AIC (http://www.aic-color.org/), International Colour Association

221

• Color (http://www.poynton.com/ColorFAQ.html), Poynton

FAQ Charles

• FAQ about color (http://www.colourware.co.uk/cpfaq.htm), Westland

physics Stephen

• Color Science (http://www.physics.sfasu.edu/astro/color.html), Dan Bruton • Color Spaces (http://www4.ncsu.edu/~rgkuehni/PDFs/ColSp.pdf), Rolf G. Kuehni (October 2003) • Colour spaces - perceptual, historical and applicational background (http://ldos.fe.unilj.si/docs/documents/ 20030929092037_markot.pdf), Marko Tkalčič (2003) • Color formats (http://www.equasys.de/colorformat.html) for image and video processing Color conversion (http://www.equasys.de/colorconversion.html) between RGB, YUV, YCbCr and YPbPr. • C library (http://pixfc-sse.googlecode.com) of SSE-optimised color format conversions.

222

• Konica Minolta Sensing: Precise Color Communication (http://www2.konicaminolta.eu/eu/Measuring/pcc/ en/index.html) William David Wright, 50 years of the 1931 CIE Standard Observer. Die Farbe, 29:4/6 (1981).

Dean Anderson. "Color Spaces in Frame Grabbers: RGB vs.

YUV" (http://www.sensoray.com/support/frame_grabber_captu re_modes. htm). . Retrieved 2008-04-08.

• Berns, Roy S. (2000). Billmeyer and Saltzman's Principles of Color Technology, 3rd edition. Wiley, New York. ISBN 0-471-19459-X. • Stroebel, Leslie, John Compton, Ira Current, and Richard Zakia (2000). Basic Photographic Materials and Processes, 2nd edition. Focal Press, Boston. ISBN 0240-80405-8.

• Wyszecki, Günther and W. S. Stiles (1982).

Colour Science: Concept and Methods, Quantitative Data and Formulae. Wiley, New York. ISBN 0-47102106-7.

• Stanford University CS 178 interactive Flash demo comparing additive and subtractive color mixing. http://graphics.stanford.edu/courses/cs178/applets/color mixing.html

223

David Briggs (2007). "The Dimensions of Color" (http://www.huevaluechroma.com/044.php). . Retrieved 2011-11-23.

"James Clerk Maxwell" (http://www.cis.rit.edu/node/280). Inventor's Hall of Fame, Rochester Institute of Technology Center for Imaging Science. .

Robert Hirsch (2004). Exploring Colour Photography: A Complete Guide (http://books.google.com/books?id=4Gx2WItWGYoC& pg=PA28&dq=maxwell+additive+color+photograph+re gister#PPA28,M1). Laurence King Publishing. ISBN 185669-420-8. . â&#x20AC;˘ http://www.edinphoto.org.uk/1_P/1_photographers_max well.htm (http://www.edinphoto.org.uk/1_P/ 1_photographers_maxwell.htm) - Photos and stories from the James Clerk Maxwell Foundation. â&#x20AC;˘ Stanford University CS 178 interactive Flash demo (http://graphics.stanford.edu/courses/cs178/applets/ colormixing.html) comparing additive and subtractive color mixing. "color temperature" (http://www.handprint.com/HP/WCL/color12.html).

224

handprint. 2009-04-19. . Retrieved 2011-06-09.

Burchett, K. E. (2002). Color harmony. Color Research and Application, 27 (1), pp28-31.

O'Connor, Z. (2010). Color harmony revisited. Color Research and Application, 35 (4), pp267-273.

Pointer, M. R. & Attridge, G.G. (1998). The number of discernible colors. Color Research and Application, 23 (1), pp52-54.

Hard, A. & Sivik, L. (2001). A theory of colors in combination - A descriptive model related to the NCS color-order system. Color Research and Application, 26 (1), pp4-28.

Feisner, E. A. (2000). Colour: How to use colour in art and design. London: Laurence King.

Mahnke, F. (1996). Color, environment and human response. New York: John Wiley & Sons.

Bellantoni, Patti (2005). If it's Purple, Someone's Gonna Die. Elsevier, Focal Press. ISBN 0-240-80688-3.

O'Connor, Z. (2010). Colour psychology and colour therapy: Caveat emptor. Color Research and Application, (Published online in 'EarlyView' in advance of print).

225

Albers, Josef (2006). Interaction of Color. Revised and Expanded Edition. Yale University Press. ISBN 0-30011595-4.

• Color Theory Tutorial (http://www.worqx.com/color/)

by

Worqx

• Handprint.com : Color (http://handprint.com/HP/WCL/wcolor.html) a comprehensive site about color perception, color psychology, color theory, and color mixing • Color Theory in Landscape Design (http://landscaping.about.com/od/flowersherbsgroundcov er1/a/ flower_photos.htm) • The Dimensions of Colour (http://www.huevaluechroma.com/) - color theory for artists using digital/ traditional media • Color Thesaurus (http://www.hpl.hp.com/personal/Nathan_Moroney/colo r-thesaurus.html) World's Largest Database of Color Names • Stanford University CS 178 interactive Flash demo (http://graphics.stanford.edu/courses/cs178/applets/locus . html) introducing trichromatic color theory.

226

• Interactive Java applet on the additive mixing of RGB colors by Wolfgang Bauer • Interactive Java applet on the subtractive mixing of CYM colors by Wolfgang Bauer

• Macaulay, David and Neil Ardley (1988). The New Way Things Work. London: Dorling Kindersley Ltd. ISBN 0395938473.

"Sensory Reception: Human Vision: Structure and Function of the Eye" Encyclopaedia Britannica, vol. 27 1987 http://chair.pa.msu.edu/applets/RGBColor/a.htm http://chair.pa.msu.edu/applets/CYMColor/a.htm

227