Cecily O'NEILL Cecily O’Neill eğitimde drama ve tiyatronun kullanılması alanında uluslararası bir otoritedir. Danışman ve araştırmacı olarak tüm dünyada öğrencilerle, öğretmenlerle, oyuncu ve yönetmenlerle çalışmakta, atölyeler yönetmekte, konferans ve dersler vermekte ve araştırmalarını sürdürmektedir. Halen Unicorn Çocuk Tiyatrosu ortak oyuncusu (Associate Artist with the Unicorn Children's Theatre) ve İrlanda Devlet Tiyatrosu Danışma Kurulu (Advisory Forum at the Abbey, Ireland's National Theatre) üyesidir. Dr. O'Neill Dublin’de doğmuş ve eğitim görmüştür ama iş yaşamını Londra ve ABD’de geçirmiştir. The Ohio State University, Eğitim Fakültesinde (College of Education) drama programlarını yürütmektedir.. Dr. O'Neill’in yazar ve editör olarak etkin kitapları ve drama eğitimi konusunda birçok makalesi vardır. Bu yayınlar sanat ve drama eğitimi konusundaki eğiticilerin düşünce ve uygulamaları üzerinde önemli bir etki yapmıştır. Çalışmaları estetik, dramatic yapı ve pedagojik stratejiler üzerine yoğunlaşmıştır. İrlanda, İngiltere, Avustalya ve ABD’de sanat eğitimi konusunda müfredatın oluşturulmasına önemli katkılarda bulunmuştur. Sınıfta yaratıcılığa meydan verilmediği zaman çocuk okulu sıkıcı bulmaktadır. Drama kullanıldığında ise öğretmen öğrencileri sanal durumlarda önemli kararlar almaya ve uygulamalar yapmaya teşvik etmektedir. Örneğin öğretmen rolde ilgisiz bir öğrencinin bile ilgisini çekmekte öğrenci sınıf ilişkisine yeni bir boyut getirmektedir. Ancak bu disiplinsizlik ya da kaos demek değildir. Bu ilişki öğretmenin öğrencilerin ilgisini çekebilme başarısını arttırmaktadır. İnsan klonlamayı alalım. Çocuklar doğmadan once sağlıklı, zeki, yetenekli olmaları için genetic olarak programlandırılmalılar mı? Klonlanmış bir çocuk sahibi olmanın Kabul edilebileceği durumlar olabilir mi? Birinin klon olduğunu anlamak nasıl bir duygu olmalı? Bu konu başlığı Londrada ilkokulda çalışıldı. Öğretmen öğrencilerin ortaokula başladıklarında karşılaşacakları statü ve kimlik konusundaki sorunları ortaya çıkarmayı amaçladı. Oyun öğrencilerin İnsan Potansiyeli Enstitüsü isimli gizemli bir kuruluşun ünlü futbolcu, danscı, sanatçı, yazar, sporcu rolleriyle bir haftalık gizemli bir toplantıya davet edilmeleriyle başladı. Öğrenciler merkez hakkında bazı sorular sorarak bilgiler aldılar. Merkeze geldiklerinde öğretmen enstitünün bir görevlisi rolüyle karşılayarak onları rahat ettirmek için gerekli herşeyi yapacaklarını söyler. Daha sonra öğrencilere kendilerinin 18 sene evvel başlatılan bir genetic deneyin parçaları olduklarını ve her birinin halen yaşayan birinin klonu olduğunu söyledi. Bu aşamada, öğrencilerin ailelerinin bu deneyin içinde yer alıp almadıkları ya da klonu oldukları kişinin bu durumdan haberdar olup olmadığı bilinmemektedir. Ailelerini arayabilecekleri söylenir. İkili gruplar halinde genç ve ailesi veya kardeşi veya arkadaşı olarak ailenin haberdar olup olmadığını araştırırlar. Olayın sonuçları üzerinde tartışırlar. Bunu bir sır olarak mı saklamalılar? Bu durum kariyerlerini etkileyecek midir? Küçük gruplar halinde ileride başlarına neler gelebileceğine dair bir televizyon haberi yaparlar. Bu çalışmalara eklenebilecek yeni çalışmalar şunlar olabilir: * Her birinin yeteneğini temsil eden bir sözsüz oyun * Şimdiye kadarki başarılarına ilişkin haber başlıkları * Çiftler halinde yetenekli genç ve bir gazeteci arasında yapılan ropörtajlar * İsimlerini becerilerini ve özel taleplerini yazacakları formlar
* Enstitüdeki odalarının resmi * Enstitüdeki ilk gecelerine ait günlük yazmak * Internette insan klonlama konusunda araştırma yapmak * Ailelerine gerçekleri soran bir mektup yazmak * Ben eskiden .....
Ben şimdi ..... formatında bir şiir yazmak
* Klonların kabuslarını gösteren küçük gruplarla yapılan bir ses ve hareket canlandırması * Klonların yetişkin olduktan sonra bir gazeteciye (öğretmen rolde) tüm deneyimlerini aktarması Sonuç olarak dramanın yardımıyla genetik mühendisliğinin kimliğimizi tanımlama ve toplumu oluşturma konusunda nasıl herşeyi değiştirebileceği incelendi. Bu çalışma daha da geliştirilerek bir aşama daha eklendi. Bir drama eğiticisi ve bilim danışmanı sınıf öğretmeniyle çalıştı. Çocukların dramaya olan ilgisi genetik bilimini öğrenme konusunda motivasyon sağladı. Öğrenciler nasıl dünyaya geldiklerini öğrenmek istediler. Süreç nasıl işliyordu, vericilerinden aldıkları genetik miras ne olabilirdi, gelecekleri önceden biliniyor muydu, onları bekleyen tehlikeler ve avantajlar nelerdi? Bu çalışma Unicorn topluluğu ve arasında iki haftalık bir takım çalışması ile yapıldı. Takımda bir drama kolaylaştırıcısi, bir yönetmen, iki oyuncu, bir yazar, bir video yapımcısı ve bilimsel danışman görev aldı. Öğretmenle birlikte çalışarak çocukların rol oynama, hareket, yazma, video filmi yapma, tartışma ve canlandırma yöntemleriyle araştırma yapmalarına yardımcı oldular. Çalışma öğrenciler, veliler ve arkadaşlardan oluşan bir izleyici grubuyla bu çalışmaların sonuçlarının paylaşıldığı bir sunumla son buldu. Drama "what if?" ‘eğer’ ya da ‘ya ..... olsaydı’ sorusunu sorar. Bu çalışmada drama toplum içindeki kimliklerimizi sorgulamaya yardımcı olur. Çok güçlü bir araştırma yöntemiyle dünyadaki belli uygulamaları ve onların sonuçlarını görmemizi sağlar. Bu çalışmada öğretmenler, çocuklar, uzmanlar bir araya getirilmiştir, daha büyük sınıflarda kimlik, aile yapısı ve bilimsel çalışmaların ahlaki sorumluluğu konuları işlenebilir. Tüm bu çalışmaya süreç drama adı verilir. Süreç drama öğrencilerin deneyerek yaşayarak öğrenmelerini sağlayan bir yöntemdir. Bu yöntemle öğrenci karşılaşabileceği durumları görür, onu yaşayarak her boyutunu anlama olanağı bulur, rol oynama da dahil olmak üzere çeşitli tekniklerle oyuna katılır ve yaşayarak öğrenir. “Eğer” kelimesinden hareketle bir olayın içinde yaşayarak doğru yaklaşımı bulur. Süreç dramada önceden bir metin olmaksızın, grubun bir olayı yaşadıkları hayal edilir. Gruba ilk aşamada az bir bilgi verilir, süreç içinde gerek lider gerek oyuncular tarafından konu geliştirilir. Zaman zaman oyuncuların gerilmelerine yol açacak bilgiler verilir. Olaylar geliştikçe konu belirginleşir. Öykünün ne olduğu baştan bilindiği takdirde aynı etkiye yapmayacağından bu yöntem kullanılır. Ön-metin olarak adlandırılabilecek bir metin verilir. Ön metin bir cümle, bir tavır, bir başlık, bir öykü, bir obje, bir görüntü veya bir metin olabilir. Cecily O'Neill bu çalışmaların hemen her yaş grubuyla gerçekleştirilebileceğini savunur. Kaynakça: www.nationaltheatre.org.uk www.tes.co.uk
Dorothy HEATHCOTE Eğitimde Drama'nın anası Dorothy Heathcote, Bradford'daki Northern Theatre School'da Esme Church ve Rudolph Laban ile birlikte tiyatro çalışmıştır. Birkaç yıllık serbest çalıştıktan sonra, Durham ve Newcastle Üniversitelerinde öğretim üyeliği görevinde bulunmuş, bu üniversitelerde emekliliğine kadar 36 yıl boyunca eğitimde drama çalışmaları yapmıştır. Kanada ve Amerika başta olmak üzere birçok ülkeyi gezip öğretmenlik yapmıştır. Dorothy Heathcote, sistematik bir disiplin olarak geliştiğinden beri drama tarihinde dramanın bir öğretim yöntemi olarak kullanılması gerektiği fikrinin önemli temsilcilerinden birisidir. 1960'lı yılların ortalarından itibaren görüşlerini geliştirmeye başlayan Heathcote bir nevi Harriet - Finley Johnson'ın drama alanındaki görüşlerine yeniden ruh katmış, dramayı eğitsel bir ortam olarak tanımlamıştır. Heathcote, Peter Slade'in önemli temsilcilerinden biri olduğu, başlı başına bir sanat formu olarak drama anlayışının içerikten yoksun olduğunu düşünür. Ona göre içeriği olmayan bir drama anlamsızdır.
Sadece çocuğun kişilik gelişimi açısından ele alınan dramatik aktivite Heathcote’a göre seçici değildi ve karmakarışıktı. Heathcote dramayı güçlü bir öğretim aracı olarak gördü ve onun çalışmayı motive etme yöntemi olarak kullanılmasını savundu. 1950’lerden başlayarak otuz yıldan fazla bir süre çocuklarla, Newcastle’daki öğrencilerle ve dünyanın dört bir yanında öğretmenlerle çalışan Heathcote, dramatik eğitime çok büyük ve önemli bir katkıda bulunmuştur.
Gavin BOLTON Gavin Bolton, Sheffiled Üniversitesi’den mezun oldu. 13 yıl boyunca ilk ve orta dereceli okul çocuklarıyla çalıştı. 1961 yılında Count Durham’da Drama danışmanı oldu. 1964’te Durham Üniversitesi’ne katıldı. Burada emekli oluncaya kadar (1989) çalıştı. Gavin Bolton; İngiltere’de Peter Slade, Brian Way, Dorothy Heathcote gibi eğitici (pedagojik) dramayı geliştiren kişilerden biridir. Gavin Bolton’a göre okullarda programın ötesinde öğretmenler, çocukların gelişip ilerlemelerini sağlamak için çok dikkatli alıştırmalar yapmalılar. Gavin Bolton drama eğitiminin oyun kavramının bir uzantısı olduğunu söyler (Brown and Pleydell,1999). Çocukların aileleri veya arkadaşlarıyla olan oyunlarına dikkat çeker. Bilinçli aileler için çocuklarıyla oyun oynayarak geçirdikleri süre, onlar hakkında ipucu edinmede mükemmel fırsatlardır. Sınıflarda yapılan dramada öğretmenin rolde olması nesnel yaklaşımı açısından önemlidir. Ona göre drama kurgusu içinde, rolde öğretmen, drama sayesinde çocuklara soru sorar, dersi paylaşır, onları kontrol eder ve model olur. Bu durum öğretime ayrı bir boyut katar. Alternatif bir durum değil, ayrı bir boyuttur. Sınıfta yapılan drama çalışmaları eğitime var olan metodları farklı yollarla öğrenciye sunma olanağı verir. Gavin Bolton şöyle der: ‘’Çocuk, şimdiki zamanla meşgul olmaz; daha ziyade, bir sonraki ana gitmekle ilgilenir.’’ Böyle bir süreçte doğaçlama ancak öykünün örneğin ilk kısmı önceden kurulursa yer alabilir. Böylece eğitim programlarına dikkat çekilir ve programların gelişimi için fırsatlar yaratılır. Sınıfta yapılan drama çalışmaları eğitimsel programın amaçlarını yerine getirmesi anlamında yaygındı ama Gavin Bolton’un kitabı yayınlanana kadar drama teorileri, uygulama ve program hakkında baştan başa bir çalışma yapılmamıştı. ‘’Acting in Classroom Drama’’ adlı kitabı dramaya tarihsel bir açıdan da yaklaşmıştır. Her bölüm eğitimde drama adına bir öncü olmuştur. Terimler arasındaki farklılıklara dikkat çeker. Örneğin; yöntem ve ürün, oyun yerine drama, drama yerine tiyatro vb… Kitapları: Drama for Learning: Dorothy Heathcote's Mantle of the Expert Approach to Education (Dimensions of Drama S.) ~Cecily O'Neill ile Greenwood Press, 1996 Dorothy Heathcote's Story: The Biography of a Remarkable Drama Teacher Trentham Books, 2003 The Dramatic Difference: Drama in the Preschool and Kindergarten Classroom Greenwood Press, 1999 Acting in Classroom Drama: A Critical Analysis David Davis ile Trentham Books, 1998 So You Want to Use Role Play?: A New Approach in How to Plan Trentham Books, 1999 Voices for change National Drama, 1993 Acting in Classroom Drama: A Critical Analysis David Davis ile Trentham Books, 1998 So You Want to Use Role Play?: A New Approach in How to Plan Gavin Bolton, Dorothy Heathcote Trentham Books, 1999, 2003
Nellie McCASLIN (20 Ağustos 1914 – 28 Şubat 2005) Nellie McCaslin, çocuk tiyatrosu ve yaratıcı drama alanında ABD’de ilk eğiticidir. McCaslin bugünkü adı Case Western Reserve University olan Western Reserve University’de 1936’da lisans ve 1937’da yüksek lisansını tamamlamıştır. 1957’de NY Üniversitesi Eğitim Fakültesinde doktorasını tamamlamıştır. New York University’s Gallatin School of Individualized Study ve NYU’s Steinhardt School of Education’da görev yapmış ve National College of Education in Evanston, Ill., Mills College of Education New York City, Teachers College, Columbia University’lerinde ders vermiştir. McCaslin 1977’de American College of Fellows’a seçilmiş ve 1986’da NYU’dan Great Teachers Award ve Ferrum College (Va.)’dan onursal doktora almıştır. 1996 yılında American Alliance of Theatre Educators’tan Lifetime Achievement Award ve 2001’de Children’s Theatre Foundation Medallion Award kazanmıştır. Yazıları, drama atölyeleri ve verdiği dersler ile Amerikan eğitimine ilişkin deneyimleri avrupa, asya ve ortadoğuya yayılmıştır. Fikirleri, sanat yoluyla yaratıcılığı geliştirmeyi ve hayal etmeyi yüreklendirerek çocukların öğrenmesine yardımcı olmayı öğretmiştir. The New York Times’da 23 Şubat 2003’te yayınlanan Sylvaine Gold imzalı yazıda McCaslin’in yaşamıyla paralel olarak ABD’de çocuk tiyatrosunun dönüşümünü gösterilmiştir. Yazıda giderek çocuk tiyatrosunun ulaştığı yerin yükseldiği ve çocuk tiyatrosunun hoş bir eğlence ve ders vermekten, yetkin sanata doğru ilerlediği söylenmiştir. Nellie McCeslin 60’ların sonlarında Theater for Children in the United States ‘da kendi tarihini yazarken alanda öğretmenler ve sosyal çalışmacılar yer aldığını ve bu alanda çalışan tiyatrocuların ya acemiler ya da ehil olmayan kişiler olduğunu söylediği aktarılmıştır. Nelli McCaslin ropörtajda “O zaman gösteriler ya geleneksel, ya da sevilen masalların uyarlamasıydı. Belki bugün 40 yıl önceye göre daha az çocuk tiyatrosu var ama hem daha güçlüler hem de daha iyi şeyler sunuyorlar.” demektedir.
Creative Drama in the Classroom (Sınıfta Yaratıcı Drama) adlı kitabında yaratıcı dramayı şöyle tanımlamaktadır: Yaratıcı drama ister sınıfta ister başka bir ortamda olsun, bir öğrenme yöntemi, kendini ifade edebilme aracı, terapi tekniği, sosyal bir etkinlik ya da bir sanat formudur. Çocuklar bu yöntemle sorumluluk almayı, grup kararlarına uymayı, işbirlikçi bir şekilde çalışmayı, yeni ilgi alanları geliştirmeyi ve özellikle sınıf ortamında yeni bilgiler öğrenmeyi öğrenirler. Drama elimizdeki hem tamamen kişisel hem de yoğun bir şekilde toplumsallaşmış bir sanat formudur.
Birçok oyun yolu vardır ve lider bunları ve diğerlerini grup ilerledikçe saptayacaktır. Tüm söylenenler gerçekleşmeyebilir, yaratıcı süreç yavaştır ve gelişmesi zaman alır. Ayrıca liderlerin öncelikleri farklı olabilir. Liderler çalışmalarını durumlarına ve ilgilerine göre belirlerler. Sanat bizim insani ve aydınlanmış bir toplum oluşturmamıza yardım eder, şöyleki: Bağlı olduğumuz değerleri sorgulamamıza yardım eder, duygularımızı aktarmamıza ve diğerlerinin duygularına duyarlı olmamızı sağlar, büyümemize yardım eder, yaşam boyu mutluluk verir. Bu anlamda sanat hem amaç hem de araçtır. İlk zamanlar az sayıda insan gerçekten katılımcıdır. Başlangıçta çocuk ya da yetişkin olsun insanlar, korku, utangaçlık açısından yüreklendirmeye ihtiyaç duyarlar. Deneyimli bir lider bunu farkeder ve bir güven ortamı oluşturmaya çalışır. Bunu aştığında lider çocuğun ya da yetişkinin özgüvenini kazandırma konusunda ilk adımı atmış olur. Ardından özgürlük, öğrenme gelecektir. Kaynakça: Creative Drama in the Classroom - Nellie Mc Caslin www.nyu.edu/public.affairs
Viola SPOLIN VIOLA SPOLIN (1906 – 1994) Viola Spolin eğitici, yönetmen ve oyuncu olarak tanınır. Uluslararası düzeyde tanınması oyuncu eğitiminde kullanılan “Tiyatro Oyunları” sistemi ile olmuştur. Chicago’da katıldığı Neva Boyd's Group Work School’daki grup liderliği, yaratıcılık ve sosyal grup çalışmaları Spolin’i etkilemiş ve geleneksel oyun yapılarını şehirde yaşayan veya göçmen çocuklarının sosyal davranışlarını düzenlemen için kullanmıştır. 1939-1941 yılları arasında drama danışmanı olarak çalışırken kültürel ve etnik engelleri aşabilecek bir tiyatro eğitimine ihtiyaç olduğunu farketmiştir. Bireyin kendini ifade edebilme kapasitesini engelleyen olgulara yoğunlaşarak, bireye odaklanan, yaratıcı oyunlar geliştirmiştir. Daha sonra bu teknikler “Tiyatro Oyunları” adıyla tanımlanmışlardır. Kendisi oyunları durup dururken yazmadığını, bir sorunla karşılaştığında onu çözmek için bir oyun yazdığını açıklamıştır. 1946’da Spolin Hollywood’da Genç Aktörler Grubunu kurdu. Filimlerde rol almak üzere 6 ve daha üstü yaşlardaki çocukları “Tiyato Oyunları” sistemiyle eğitmeye başladı. BU çalışma 1955’e kadar sürdü. 1955’ten sonra Chicago’ya dönerek atölyeler düzenledi ve Tiyatro Oyunları teorisini geliştirdi ve eğitimini verdi. Bu arada 220 oyundan oluşan “Improvisation for the Theatre’ı yayınladı. Bu kitap hem oyuncu eğitiminde hem de diğer eğitim dallarında bir klasik eser haline geldi. 1965’te karduğu Oyun Tiyatrosunda seyirciler doğrudan oyunda yer alıyorlar ve oyuncu-seyirci ayrımının önüne geçiliyordu. Ancak bu çalışma başarılı olamadı ve kısa süre sonra kapandı.Daha sonra Spolin atölye çalışmalarında danışman olarak görev aldı, 1979’da Eastern Michigan University’den fahri doktora ünvanı aldı ve Tiyatro Oyun Merkezinde öğretmen olarak çalışmaya devam etti.
Spolin’in Tiyatro oyunları, basit, karmaşık tiyatro tekniklerinden oyun formuna aktarılabilen yapıdadır. Her oyun bir soruna yoğunlaşır. Oynama doğal ve kendiliğindendir, yaş, geçmiş deneyim ve içerikten bağımsızdır. Oyuncunun gerilimini azaltan, oyuncunun kelimelere karşı öznel önyargılarını temizleyen, ilişkileri veya karakterleri irdeleyen, kısa zamanda konsantre olmayı sağlayan oyunlar vardır. Spolin oyunlarının kilit kavramları gerçekleştirme (physcalization) (göstermek ama söylememek), spontanlık (oluşum anı), bilinç (fiziksel ve duyusal olanın ötesindeki serbest bilgi), seyirci (izleyen değil, oyunun parçası olan), değişim (yeni bir gerçekliğin oluşması) dır. Tiyatro oyunlarının amacına ulaşabilmesi için oyun kurallarına, oyuncular (bu seyirciyi de kapsar) ve yere ihtiyaçları vardır. Oynamanın verdiği hazzın yanısıra, kişiler duyarlılık geliştirir, kendileri hakkındaki farkındalıkları artar, bireysel ve grup iletişimi güçlenir. Spolin’in bu yöntemi tüm dünyada üniversitelerde, toplumda, oyunculuk eğitiminde ve doğrudan tiyatroyla ilgisi olmayan eğitim alanlarında kullanılmaktadır.
Spolin’in çalışma alanı çok geniştir. Dersleri öğrencileri, tiyatro oyuncularını, ilk ve orta öğretimi, din, akıl sağlığı, psikoloji, sorunlu çocukları kapsar. Spolin Tiyatro Oyunları’nın her alana, disipline, iletişim, değişim ve katılımın sözkonus olduğu her alana uygulanabileceğini söyler. Örneğin 1966 New England Tiyatro Konferansı Ödülü “tiyatroya, eğitime, akıl sağlığına, konuşma terapisine ve dine” katkılarından ötürü verilmiştir. Viola Spolin Tiyatro Oyunları ile Amerikan tiyatrosuna benzersiz katkılarda bulunmuştur. Kaynakça: Theater Games for the Classroom, The Spolin Center WEB sitesi.
Brian Francis WAY Tutkusu, dünya çapında okullarda öğretici tiyatro hareketini başlatan sahne yönetmeni.
Laurence Harbottle
21 Mart 2006 Salı The Guardian 82 yaşında hayata gözlerini yuman Brian Way, kişisel kaynaklarını kullanarak Margaret Faulkes ile birlikte 1950’lerin başında, Londra’daki Tiyatro Merkezini kurdu. İlk çıkış amacı işi olmayan aktörlerin buluşup sanatlarına ilişkin pratik yapabilecekleri bir buluşma alanı sağlamaktı. Daha sonraları ise, okullarda öğretici tiyatronun başlamasına ve sonraki yüzyılda Brian’ın dünya çapında bu hareketin öncüsü olarak görülmesine neden oldu. Tiyatro Merkezi kuzey Londra’da bulunan Loudoun Caddesi’ndeki St John’s Wood kilisesinin meydanında kurulmuştu ve oyunlar genellikle bu alanda sergileniyordu. İlk prodüksiyonlardan bir tanesi Dorothy L Sayers’in The Man Born To Be King (Kral Olmak İçin Doğmuş Adam) adlı eserinin kısaltılmış bir versiyonu idi. Sayers Rada’da Faulkes’e eğitim vermiş olan arkadaşı Muriel St Clare Byrne ile birlikte oyunu seyretti. Yazar eserin prodüksiyonunu ve oyunu çok iyi buldu ve 1953 yılında Tiyatro Merkezinin daha kalıcı bir vakıf kuruluşu haline gelmesine yardımcı olacak 200 ₤ bağışta bulundu. Peter Slade (Ölümü 20 Ağustos 2004) kitabı Çocuk Oyunu’nu 1946 yılında yayınladı. Brian ve o zamanki karısı Kathleen Hilditch tarafından yayına hazırlanan bir eserdi. Tiyatro Merkezi 1950’lerde gelişmeye başladığı sırada, Brian çocuklar için çalışmaya başlayarak bu eski ilgi alanına geri dönmüş oldu. Bu, profesyonel olarak çocuklar için sahne alan tek tiyatronun Caryl Jenner’s Unicorn şirketi olduğu bir dönemdi. Brian, belli bir yaş grubu için oyunların eğitim amacıyla yazılması ve gayri resmi olarak okul salonunun arena tiyatrosunda sergilenmesi gerektiğine inanıyordu. Bunu gerçekleştirmek için, çocuklar ve eğitim hakkında bilgi sahibi olan, onlarla etkileşim içinde bulunan ve okuldan okula seyahat eden, küçük, iyi prova etmiş şirketlerde çalışan profesyonel aktörler buldu. Ülke çapındaki bu hareket, o zamanlar muhtemelen çoğunlukta olan gelenekçilerin muhalefetine karşın, aydın müdürler ile birlikte gittikçe artan bir biçimde başarılı bir hale geldi. Brian’ın girişimi, 1965’te, Belgrad Tiyatrosu tarafından Coventry’de bir eğitim tiyatrosu kurulana kadar taraftar bulamadı. Tiyatro Merkezi de bu arada, Kuzey Londra’da bulunan Brent şehrindeki turnesine devam ediyordu, ve 1966’da, Sanat Şurası’nın desteğini aldı. Brian son derece sabit fikirliydi, bir defasında, Sanat Şurası’nın o zamanki başkanı olan ve o sırada Brent’i ziyaret eden Lord Goodman’a, sekiz yaşındaki çocuklar için oynanan bir oyuna emekleyerek katılması için cesaret vermesi zor engellenmişti. Fakat daha sonra, bunun çocukları küçük görerek patronluk taslama olacağını düşünerek, bundan sonra çocukların onurunu büyüklerinkinden daha çok önem vermeye başladı. Brian, Susex’te, Batı Indies’de çalışan bir avukatın iki oğlundan biri olarak doğdu. Brighton Gramer Okulu’nda eğitim gördü ve okuldan sonra, İkinci Dünya Savaşını vicdanen reddettiği için icmalen hapse girdi. Bu deneyim, onun otoriteyle ilgili görüşlerini hayatı boyunca etkiledi. Britghton’da kısa bir süre gazeteci olarak çalıştıktan sonra tiyatroyu kariyeri olarak benimsemeye karar verdi. 1946’da Bristol Old Vic tiyatro okuluna gitti. Kathleen ve çocuk tiyatrosunun öncüsü olan Peter Slade ile orada karşılaştı. Yine aynı yıl Kathleen ile evlendi ve İngiltere, İskandinavya ve Amerika’da bulunan üniversitelerde öğretmenlik yaparak mütevazi bir şekilde geçimlerini sağladılar. Daha sonra Batı Ülkeleri Çocuk Tiyatrosu Şirketinin ortak kuruculuğunu yaptı. Daha sonra da Brian, 1977 yılına kadar Tiyatro Merkezi’nin yöneticiliğini yaptı.
Uzun süre bu yönde çalıştı. Warren Jenkins tarafından yazılan Pinocchio (1951) 50 oyunun ve ilgili kitapların ilkidir. Dramadaki Gelişmeler (1967) ve İzleyici Katılımı (1981) birçok dile çevrilmiştir. Kendi iyimser tutumu şansla ve iyi yönetimle birleşince toplumsal amaçlarını desteklemiştir. Fakat ne yazık ki bu yavaş yayılmıştır. 1970’lerin sonundan itibaren Amerika ve Kanada’da eğitim ve konferanslar verdi. Regina, Saskatchewan Globe Theatre’da (Dünya Tiyatrosu) 1984’den 1989’a kadar sanat yönetmeni yardımcılığı yaptı. Lowa City Üniversitesi'nde, Alberta Üniversitesi'nde, Tokyo Tamagawa’da, Nebraska Üniversitesi'nde ve Saskatchewan Üniversitesi'nde konuk profesörlük yaptı. 1983’de tamamen Kanada’ya taşındı ve ikinci eşi Perri ile birlikte Toronto’da yaşadı. Kathleen ile olan evliliği 1960’larda sona erdi ve Kathleen hala hayatta. Perri ile evliliğine devam etti, ilk evliliğinden iki, ikinci evliliğinden de bir çocuk sahibi oldu. Tiyatro yönetmeni, yönetici ve yazar olan Brian Francis Way, 12 Eylül 1923’de doğdu ve 23 Şubat 2006’da hayata gözlerini yumdu.
Peter SLADE Peter Slade 7 Kasım 1912’de İngiltere’de Fleet, Hampshire’da doğdu. Alman asıllı bir doktorun oğludur. Babası aynı zamanda, barondan bir alt kademe olan baronet unvanına sahipti ve sonra bu unvan Peter Slade’e geçti. Sussex’te Lancing College’de öğrenim gördü. Bu yatılı okulda hiç mutlu değildi, okulu “baskıcı” olarak tanımlıyordu. Kendini teselli etmek için yatak örtüsünün altında cep feneri ışığında kitap okurdu: ileriki yaşlarda yaşadığı görme sorunlarının ve körlük dönemlerinin nedeni belki de buydu. O ve bazı arkadaşları (yaklaşık 1928 yılında) o denli mutsuzdular ki, bir ihtihar kulübü kurdular. Kulüp üyeleri bölgedeki tepelere gidip öğretmenlerini sembolik olarak öldürdükleri dramatik sahneler oynar ve dans ederlerdi. Bu temsiller “genç erkeklere kendilerini öldürmeme, ama umudu bulma ve okuldan sonra yaşamın daha iyi olacağına inanmaya çalışma konusunda yardımcı oluyordu... Hepimiz bu seanslardan/toplantılardan (sessions) sonra farkı görüyor ve hissediyorduk.” (Slade’in 2000 yılında John Casson’a yazdığı bir mektuptan) Slade, bu dramaların oğlanları intihar etmekten caydıracak kadar boşalım sağlayıcı (cathartic) olmasının yanı sıra akademik başarılarını da arttırdığını farketti. Okulu bıraktığında “atletik hareket” (athletic movement) dediği şeyin yararlarıyla ilgilenmeye çoktan başlamıştı. Almanya’ya gitti ve Bonn Üniversitesi’nde ekonomi ve felsefe okudu. Burada Jungçu bir psikoterapist olan William Kraemer ile tanıştı ve daha sonra birlikte çalıştılar. Almanya’daki siyasal ve toplumsal ortamın bozulmasından ötürü 1932’de İngiltere’ye döndü. Önceleri Londra’da yaşadı ve bir tiyatroda rol aldı. Kimi zaman yoksul ve aç, sokakta oynayan çocukları seyretti; yaratıcı oyuna nasıl daldıklarının, birdenbire koşmaya başlamaktan aldıkları zevkin, kaldırımın ve yolun farklı basamaklarını nasıl kullandıklarının farkına vardı: bu gözlemler, ileride onun çocuk draması felsefesinin temelleri olacaktı, onun drama, “the doing of life” ile yazılı metne dayanan tiyatroyu birbirinden ayırmasına yardımcı olacaktı. 1935’te Slade dramayı yetişkinler arasında güven oluşturmak için kullanmaya başladı ve ilk tiyatro okulunu açtı ve gezici (in the round) tiyatro için oyuncu eğitmeye başladı. 1936’da Parable Players’ı (Mesel Oyuncuları) kurdu ve okullara, kiliselere giderek oyun oynadılar ve 24 yaşında BBC radyonun Çocuk Saati’nin en genç “amca”sı oldu. 1937-1939 arasında Slade o dönemde Londra’da sürgünde olan Jungçu psikoterapist Dr. W. Kramer ile birlikte çalışarak dramayı terapiyi kolaylaştırmak için kullandı. Dönüm noktası, 1939’da Peter Slade İngiliz Tıp Derneği’nde (British Medical Association) dramaterapi hakkında söylev verdiğinde yaşandı. 1940’da Slade’in “Dinde, Eğitimde ve Terapide Dramanın Değeri” adlı konferansı Pastoral Psikoloji Loncası tarafından basıldı. Aynı yıl Worcestershire’da bulunan Tenbury Wells’te ilk sanatlar merkezini açtı. Burada başarısız ve mutsuz çocuklara yardım etmek için kendi drama yöntemini kullandı. 1941’de bir eğitim filmi çekerken yaşanan bir kazanın ardından İskoçya’daki Dumfries’de bulunan Crichton Krallık Enstitüsü’nün Askeri Binasına hasta olarak yattı (bu hastanede 1843 yılında Dr. W.F. Browne, tiyatroyu hastaları sağaltmak için kullanan ilk kişi olarak çalışmıştı). İyileşir iyileşmez hastalarla tiyatro oyunu provalarına başladı ve 22 Aralık 1941’de J.M. Barrie’nin oyunu “Sevgili Brutus”u iki kez sahnelediler. Hastane onun çalışmasını destekledi ve değer verdi. İyileştikten sonra Staffordshire’da Drama Danışmanı olarak çalışmaya başladı, 1943’de. dramayı okullara ve gençlik kulüplerine taşıyan The Pear Tree Players’ı (Armut Ağacı Oyuncuları) kurdu. Peter, psikodramanın yaratıcısı J.L. Moreno ile 1938’den beri yazışıyordu ve Moreno İngiltere’yi 19481951 arasında ziyaret ettiğinde tanıştılar. ABD’de 1945 yılında Lewis Barbato’nun makalesi “Drama Terapi” (terimi iki kelime olarak, normal Amerikan kullanımında kullanan ilk yayın) Moreno tarafından yayınlanmıştı. Yine ABD’de 1946’da Florsheim “Drama Terapi”yi yayınladı: Florsheim yazılı oyunların oynanmasını terapi olarak kullanıyordu. 1959’da Slade “Bir Kişi haline gelmeye yardımcı olmak üzere Dramaterapi”yi yayınladı; bu eser, dramaterapinin tek kelime olarak, normal İngiliz kullanımında kullanıldığı ilk basılı eserdi. Savaştan sonra Slade Birmingham’a Drama Danışmanı olarak atandı, bu görevini 1947-1977 yılları arasında sürdürdü. Dramayı okullara taşıdı ve Eğitim Fakültelerinde drama eğitimini geliştirdi. Rea Street Center’ı kurdu ve burada çocuklar için drama seansları (sessions) düzenledi; yetişkin oyuncular tarafından oynanan çocuk oyunları yarattı ve öğretmenlere kurs verdi. Sylvia Demmery ile birlikte
1968’de “doğal dans”ı (natural dance) yarattı, bu dans onun ilk gözlemlerine ve atletik hareketine dayanıyordu (athletic movement). Endüstride çalışan ve satış elemanı olarak görev yapan yetişkinler için kişilik eğitimi geliştirdi. 13 yıl suçlu ve engelli kişilerle özel seanslar yürüttü. Kurduğu yıllık yaz okulu, dünyanın dört bir yanından gelen öğretmenleri eğitiyordu ve 1954’te “Çocuk Draması”nı yayınlamasıyla uluslararası bir ün kazandı. 1964 yılında Londra’da düzenlenen ilk Uluslararası Çocuk Tiyatrosu Konferansında Yaratıcı Drama Bölümüne başkanlık etti. Emekliliğinde Krallık Sanat Topluluğunun üyesi oldu ve 1997’de Kraliçe Ellinci Yıl Gümüş Madalyası aldı. 1997’de Manchester Üniversitesi eğitsel dramanın gelişimine yaptığı katkılardan ötürü onu fahri/onur arkadaşı (honorary companion) yaptı. Yine 1997’de İngiliz Dramaterapistler Birliği (British Association of Dramatherapists) onun çalışma yaşamını bir konferans düzenleyerek kutladı. Tekerlekli sandalyeli birine yardım ederken 91 yaşında öldü. Motorlu tekerlekli sandalyedeki birinin kaldırımın kenarına fazla yaklaştığını farketti; onu uyarmaya çalışırken dengesini kaybetti ve omuz kemiğini kırdı. İyileşir gibi gözükmesine rağmen bir kalp krizi geçirdi ve Sylvia Demmery yanındayken hastanede 28 Haziran 2004 tarihinde öldü. İki kızı var: Imogen ve Clare. Beş torunu ve iki büyük torunu var. Karısı Xonia 1981’de ölmüştü. Slade’in arşivi, John Ryland Üniversitesi Kütüphanesindedir.
Henry Caldwell COOK H. Caldwell Cook (1885-1939) doğal eğitim ve kendi kendini yönetme kavramlarının savunucusu bir öğretmendir. Cambridge Perse Okulunda öğretmenlik yapmıştır. 1917’de yayınladığı The Play Way adlı kitabıyla tanınır. Bir öğrencinin kendi davranışlarını kontrol edebildiği gibi kendi eğitimini de kontrol etmesi görüşünü savunur. Kendi kendini yönetmek kavramı iki anlamdadır. Birincisi öğrencilerin yaptıkları iş konusundaki disiplinleri, ikincisi ise kendi öğrenimiyle ilgili sorumluluğuna ilişkin kendini yönetmesidir. Cook öğrencilere kendi öğrenimlerinin sorumluluğunu vermek gerektiğini söyler. Kimseye istemediği birşey zorla öğretilemez. Sıralarla dolu bir sınıfta yapılacak 40 dakikalık bir ders okuma yazma ve sayma dışında bir etkinliğe fazla olanak vermez. Öğretmen öğrencilere fazla bir seçme özgürlüğü veremez. Cook’a göre eğitim sistemi öğrencilere sadece bilgi aktaran bir sistem olmamalıdır. Bu bilgi aktarma ve sınıf sistemi öğrencinin özgürlüğünü ve yaratıcılığını kısıtlamaktadır. Bu sisteme bir alternatif olarak sınıfların kendi kendini yönetmesi konusunda bir kuram ortaya atmıştır. Kuramının edebiyat, anadil, elsanatları gibi derslerde çok faydalı olduğunu savunmaktadır. Öğrencilerin belli konuları öğrenmeye istekli olmasını sağlayabilmek için oyun yolunu önermiştir. Bu şekilde öğrenciler hem öğrenmekten zevk alacaklar, hem de bu konuyu ciddiye almazlarsa bu haktan mahrum olacaklarını düşüneceklerdir. Sınıfta seçimler yapılarak bir görev dağılımı yapılacak, bir başkan seçilecek, o atamalar yapacak, örneğin ödevlerin toplanması, sıraların düzgünlüğü, pencerelerin açılması ya da oynanacak oyunların sahnelenmesi gibi görevler için işbölümü yapılacak ve öğrencilerin kendi kendilerini denetlemeleri sağlanacaktır. Sistem aynı bir ülke yönetimi gibi olacak, oylamalar, atamalar, sorumluluklar ve sorumluların hesap vermesi olacaktır. Görevini yerine getirmeyenleri başkan görevden alacak ve bu yöntem ders yılı boyunca devam edecektir. Cook 13 yaşındaki öğrencilerle İngilizce dersinde yaptığı bir çalışmayı şöyle anlatmaktadır: Öğretmen tarafından bu derste işlenmek üzere seçilmiş düzyazı örneği makaleler ile şiir örneği baladlar ve antolojiler vardır. Sınıf önce düzyazı veya şiir incelemesi konusunda ikiye ayrılır. Aslında bu yapay bir bölünmedir, çünkü düzyazı veya şiire ilgi aynı orandadır. Ancak esas ilgi yönetim konusundadır. Dersin şiir üzerinden incelenmesini isteyen yönetime karşı muhalefet gurubu onları yenilgiye uğratırlar, ancak asıl konu bir önceki ödevlerin hazırlanması konusunda bu işle görevli olan öğrencinin görevini iyi yapamamasıdır. Böylece muhalefet grubu yönetimi devirerek görevi devralır. Neden bu alıştırmayı yapmalıyım? Çünkü bu dil öğrenmene yardımcı olacak. Neden dil öğrenmeliyim Çünkü öğrenmek gerek. Öğrencinin sorularına makul bir yanıt verilmediği zaman, öğrenmek çocuğun ilgisini çekmeyecektir. Ancak bir şiiri ezberlemesini ya da bir kitabı okumasını istemek yerine, o metni oynayacağını bilmek öğrencinin ilgisini çekecektir.
Winifred WARD Winifred Louise Ward, 29 Kasım 1884 tarihinde, Iowa, Eldorado’da Allena Dimmick ve ünlü avukat George W. Ward’un en küçük kızı olarak dünyaya gelmiştir. Ethel Ward ve Marian Nuckolls adlı iki ablası ve 21 yaşında öldürülmüş olan Clinton adlı bir erkek kardeşi vardır. 1902 yılında Eldora Yüksekokulu’ndan mezun olmuş ve 1903 yılında Northwestern Üniversitesi’nde Cumnock Oratoryo Okulu’nda eğitimine başlamış ve 1905’de diplomasını almıştır. Iowa’da iki yıl oyun yönettikten sonra 1908-1916 yılları arasında Michigan’daki okullarda okuma, drama ve beden eğitimi öğretmenliği yapmıştır. 1916’dan, 1918’e kadar Chicago Üniversitesi’nde bulunmuş ve 30 Ağustos 1918’de eğitimde doktora unvanını almıştır. 1918 yılında Ward’a Northwestern üniversitesi Cumnock Oratoryo Okulu’nda öğretmenlik yapması teklif edilmiş ve o yıl 1950 yılında emekli oluncaya dek sürdüreceği kariyerine asistan olarak başlamıştır. Eğitimde yeni bir alan açmıştır: çocuklar için ve çocuklarla drama (yaratıcı drama ve çocuk tiyatrosu) 1924 yılında Evanston’daki ilköğretim okulları yaratıcı dramayı müfredat programına almış ve Ward yine 1950’deki emekliliğine dek sürdüreceği süpervizörlük görevine başlamıştır. 1925 yılında daha sonra Konuşma Okulu’nun dekanı olacak olan Ralph Dennis ve Northwestern’daki tiyatronun başkanı olan Alexander Dean ile birlikte bir çocuk tiyatrosu kurmuştur. Bu tiyatro hem Evanston’a bir hizmet vermeyi hem de Konuşma Okulu’nun öğrencilerine gençlik tiyatrosu konusunda bir laboratuar sağlamayı amaçlamıştır. İlk uzun soluklu oyunları,1925’de Northwestern Üniversitesi, Konuşma Okulu’nun Thalian Dramatik Klübü’nün himayesinde sergiledikleri “Kar Beyaz”dır. Bundan iki yıl sonra, 1927’de ilköğretim okulları tiyatroya sponsor olmak amacıyla Konuşma Okulu’na katılmış ve Dekan Ralph Dennis, kuzey ve güneydeki ilköğretim okulları müdürleri, P.T.A üyeleri ve Ward’un arasında bulunduğu bir yönetim kurulu oluşmuştur. Sonuç, “Evanston Çocuk Tiyatrosu”dur; yani Amerika’daki çocuklar için en önemli tiyatrolardan biri… Ward 1950 yılında emekli oluncaya dek, 25 yıl boyunca bu tiyatronun yöneticiliğini yapmıştır. 1944 yılında Ulusal Çocuk Tiyatrosu Konferansı’nı düzenlemiştir. Ward’un iki ayrı programı da farklı bir amaca hizmet etmiştir. Okullardaki yaratıcı drama sınıfları, çocuklara sınıfta kendini ifade etme, sözel İngilizce pratiği yapma ve literatür fırsatı sağlamıştır. Evanston Çocuk Tiyatrosu ise seyirci, çevre ve tiyatronun kabulünün gelişimi için olduğu kadar, Northwestern Üniversite’si Konuşma Okulu için de bir laboratuar oluşturmuştur.
Ward, dört kitap yazmıştır. 1930 yılında D. Appleton’un yayınladığı “Yaratıcı Drama”, 1939’da yine D. Appleton’un yayımladığı ve 1948’de ikinci baskısı yapılan “Çocuklar için
Tiyatro”, 1947’de yayımlanan ve 1957’de ikinci baskısı yapılan “Çocuklarla Oyun Kurma” ve 1952’de Çocuk Tiyatrosu Yayınları’nın yayınladığı “Dramatize Etmek için Öyküler”Ayrıca iki küçük kitap yazmıştır: “Çocuk Oyunları’nın Seçimi ve Yönetimi” (1928) ile “Çocuklar için ve Çocuklarla Drama”. Ayrıca bunların dışında birçok yerel, ulusal ve uluslararası gazete, dergi ve magazinde sayısız makalesi, konuşması ve dersleri yayınlamıştır.Bunların yanı sıra Ward dört Avrupa turu yapmıştır. 1936’da Rusya Tiyatro Festivali’ne, 1923 ve 1930’da Avrupa’ya ve 1952’de Havai Adalarına… Ward 1950’de Evanston Çocuk Tiyatroları yöneticiliğinden, Northwestern Üniversitesi’ndeki görevinden ve Evanston ilköğretim okullarındaki görevinden emekliye ayrılmıştır. Fakat bundan sonraki yaklaşık yirmi boyunca yazma çalışmalarına, ülke çapındaki drama atölyelerindeki eğitimlerine ve konferanslara devam etmiştir.Ward, Evanston’un ilk Metodist Kilisesi’ne, Amerikan Eğitimsel Tiyatro Birliğine, Amerikan Ulusal Tiyatrosu ve Akademisi’ne, Zeta Phi Eta Konuşma Cemiyeti’ne ve Evanston Drama Klubü’ne üyedir. Theta Alpha Phi’den onur madalyonu, Zeta Eta Drama Topluluğundan Yılın Zetası Ödülü gibi birçok ödülü kapsayan; birçok üniversite ve organizasyondan sayısız onur derecesi ve ödül almıştır.