Ahmet Küçükşahin - TSK'ya karşı 12 Komplo

Page 1


Dr.Kur.Alb. Ahmet Küçükşahin 1959 yılında Malatya'nın Yeşilyurt ilçesinde dünyaya gelmiştir. 1980 yılında Piyade Teğmen olarak Kara Harp Okulu'ndan mezun olan Kü­ çükşahin, 1989'da Kara Harp Akademisi'ne ginniş ve 1991 'de kur­ may subay olarak mezun olmuştur. Çeşitli karargah ve birlik komu­ tanlığı görevlerinde bulunan Albay Küçükşahin, 1999 ile 2002 arasın­ da Yunanistan Büyükelçiliği bünyesinde Atina Kara ve Silahlı Kuv­ vetler Ataşeliği görevlerinde bulunmuştur. 2002-2004 yılları arasında 5 'inci Kolordu Komutanlığı İstihbarat ve İstihbarata Karşı Koyma Şube Müdürlüğü görevini icra etmiştir. Albay Küçükşahin, 2004 ile 2006 arasında Harp Akademileri Komutanlığı, Stratejik Araştırmalar Enstitüsü'nde Uluslararası İlişkiler Anabilim Dalı Başkanı olarak gö­ rev yapmış ve Ocak 2006'da Enstitü Müdürlüğüne getirilmiştir. Ka­ sım 2010 tarihinden itibaren Silahlı Kuvvetler Akademisi Öğretim Başkanlığı görevini yürütmektedir. Albay Küçükşahin, Hacettepe Üniversitesi Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi Enstitüsünde 'Şunak Aşiretleri ve Terör' konulu tezi ile doktorasını 1999 yılında tamam­ lanmıştır. Harp Akademilerinde yüksek lisans ve doktora progranıla­ nnda 'Güvenlik ve Güvenlik Stratejileri' dersini de vermektedir. İki çocuk babasıdır.


TSK'YA KARŞI KOMPLO Kur. Alb. Dr. Ahmet Küçükşahin


Togan Yayınlan

66

imtiyaz Sahibi ve Genel Yayın Müdürü

İ smail A rlı

Yazan

A hmet Küçükşahin

Kapak &: iç Düzen

Togan Yayınlan

Baskı

Çalış Ofset Davutpaşa Cad. No: 8 Topkapı-lst. Tel: 0212 482 11 04

Baskı

Ağustos 2011

ISBN

978-9944-337-62-5

Kültür Bakanlığı Yayıncı Sertifika No

12324

Togan Yayıncılık

BlZlM AVRASYA YAY. Kuruluşudur.

Bizim Avrasya Yay. Turiz.

Osmaniye Malı. Fabrikalar Cad.

lnş. ve San. Tic. Ltd. Şti.

Ümraniye Sk. No: 19-A Bakırköy-lst.

Tel: 0212 542 02 97 Faks: 0212 542 02 98

Web adres

www. bizimavrasya. cam. tr

© T üm haklan saklıdır. Bu kitabın tamamı ya da bir kısmı 5846 sayılı yasanın hükümlerine göre, kitabı yayımlayan TOGAN YAYINLARI'nın ve yazarın izni olmaksızın elektronik, meka­ nik, fotokopi ya da herhangi bir kayıt sistemi ile çoğaltılamaz, yayınlanamaz, depolanamaz.


lÇlNDEKlLER

Sunuş .......................................................................................................7 Giriş

.........................................................................................................

9

Birinci Bölüm Türk Silahlı Kuvvetlerine Karşı Yürütülen Dijital Saldmla

17

.........

'Ergenekon-2' Davası ........................................................................... 18 'Ergenekon-3' Davası ...........................................................................21 'Poyrazköy' Davası ...............................................................................25 'Kafes' Davası .......................................................................................29 'Islak İmza' Davası ...............................................................................37 'Amirallere Suikast' Davası ..................................................................40 'Çürük Çetesi' Davası .........:.................................................................45 'Askeri Casusluk ve Şantaj' Davası .....................................................49 'Balyoz' Davası .....................................................................................56 'Gölcük Araması' Davası ......................................................................77 'Eskişehir Araması' Davası. ..................................................................79 'İnternet Andıcı' Davası ........................................................................85 İkinci Bölüm Balyoz Davası: Savunmam . . .... .. . ...

......

. .

.

. . ... .. . . .

... ...... ........ .. .

.

89

... . .. ......

Ahmet Küçükşahin'e Yapılan Suçlamalar ............................................89 EK-A (Görevlendirmeye Yetkili Personel Listesi) ...............................93 EK-B (5 NCİ KOR) İsimli Wold Dosya İçerisinde Yer Alan 36 Sayfalık Görevlendirilmiş Personel Listesi.. ................. 102 Hassas Tesislerde Görevlendirilecek Personel Listesi ....................... 121 İlişiği Kesilmesi Teklif Edilen Personel Listesi ................................. 124


6

TSK'YA

KJ\RŞI 12

KOMPLO

Alunet Küçükşahin İsminin Geçtiği Yerler ve Plan .......................... t27 Seminerinde Yaptığım Komışma. ....................................................... 130 DeliHerin Kül Olarak Değerlendirilmesi Sorunu ...............................131 Sonuç ve Değerıendiıme .................................................................... 139

EKLER EK-A: Görevlendirmede Yetkili Personel Listesi. ............................ 163 EK-B: EK-B (5'İNCİ KOR)" İsimli Word Belgesinin İçeriğinde "GİZLİ" İbareli 36 Sayfalık 10 Adet Tim Listesi. .............................169 EK-1: Balyoz Güvenlik Harekat Planı. ..............................................225 EK-2: Balyoz Davasında Yargılanan Muvazzaf Subay veAstsubaylar..241 EK-3: Balyoz Davasında Yargılanan Emekli Personel. .....................246 EK-4: 31 Aralık 2010 Tarihli Tespit Tutanağı, Alunet için................250 EK-5: Ahmet Küçükşahin'e Atfedilen Suçlama. ...............................259 EK-6: 2002 Yılında 5'inci Kor.Kh. ve Kh.Gr. EmrineAtananlar......263 EK-7: Ahmet Küçükşahin'in Plan Seminerinde Yaptığı Sunum . ......264 Kaynakça

269

. ..... ....................... . . . .................. ....... ......... .................... .......


Sunuş

Türk Silahlı Kuvvetleri 2008 yılından başlamak üzere dijital saldırılara maruz kalmaya başlamıştır. Temmuz 2011 tarihi itiba­ riyle mahkemeye intikal etmiş 12 adet saldırı ile (Ergenekon-2, Ergenekon-3, Poyrazköy, Kafes, Islak İmza, Amirallere Suikast, Çürük Çetesi, Askeri Casusluk ve Şantaj, Balyoz, Gölcük Araması, Eskişehir Araması ve İnternet Andıcı) karşı karşıyadır. Bu saldırı­ larda, TSK'nin en fazla hassasiyet gösterdiği hukuk, kendisine karşı bir silah olarak kullanılmaktadır. Hukuğun yok sayıldığı, adının olup kendisinin olmadığı bu 12 adet davada toplam 310 muvazzaf TSK personeli (51 gene­ ral/amiral, 205 subay, 49 astsubay) ile 94 emekli general/amiral, subay ve astsubay yargılanmaktadır. Muvazzaf TSK personelin­ den; 165 general/amiral, subay, astsubay Temmuz 2011 ayı itiba­ riyle tutukludur1. Bu 12 davadan birisi olan 'Balyoz' davasında, 163'ü tutuklu, 21'i tutuksuz, olmak üzere toplam 194 Türk Silahlı Kuvvetleri mensubu ve emeklisi "Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini cebren ıskat veya vazife görmekten cebren men etmeye teşebbüs" suçla­ masıyla yargılanmaktadır. Aslında böyle bir suç yoktur ve asla işlenmemiştir. Sanal olarak yaratılan bu suç, 'bağımsız yargıya müdahale etmeyelim' sloganı altında dava edilmektedir.

1 29 Temmuz 201 1 günü Genelkurmay Başkanlığı görevinden istifa eden, Orgeneral Işık Koşaner, yayınlamış olduğu veda mesajında, "şu anda l 73'ü muvazzaf, 77'si emekli olmak üzere 250 general-amiral, subay, astsubay ve uzman jandarma çavuş hürriyetlerinden yoksun olarak tutuklu bulunmakta­ dır" demiştir.


TSK'YA KARŞI 12 KOMPLO

8

'Balyoz' davası, Türk Halkının, Türk Silahlı Kuvvetlerine olan güvenin zedelenmesi amacıyla yurt dışındaki işbirlikçilerle birlikte gerçekleştirilen, Türk Silahh Kuvvetlerini ve onun mensuplarını küçük düşürme girişimidir. Bu davada Türk Yargısı araç olarak kullanılmaktadır. Kitabın içeriğinde de görüleceği üzere yaratılan senaryolardan bazıları, TSK ve/veya onun mensuplarından hınç almanın ötesin­ dedir. Ortaya konulan ve yapılan suçlamalar insanın şeref ve hay­ siyeti ile oynar boyuttadır. Buna kimsenin hakkının olmaması ge­ rekir. Ben bu kitabı yazmaya karar verdiğimde, bir nebze olsun seslerinin duyurulması ve gerçeklerin ortaya konulması açısından, sanık sıfatlı arkadaşlarım bana yardımcı olmak için adeta kendi içerlerinde yarıştılar. Bu kitap, TSK'ne karşı yürütülen operasyonların en kapsamlısı olan 'Balyoz' davasının, davanın içinde sanık sıfatıyla yer alan bir kişi tarafından nasıl görüldüğünü, tarihe not düşmek adına kaleme alınmıştır. Aralarında bağlantı kurularak birleştirme gayreti içerisinde olu­ nan toplam 12 adet davanın ayrıntılarım ifade edebilme noktasında bana yardımcı olan arkadaşlarım; Dz. P. Kur. Alb. Dursun Çiçek, Hv. Hak. Alb. Ahmet Zeki Üçok, Dz. Kur. Alb. İbrahim Koray Özyurt, Dz. P. Kur Alb. Mücahit Erakyol, İkmal Yb. Mustafa Dömez, Dz. Yb. Ercan Kireçtepe, Dz. Bnb. Cem Çağlar, Dz. Yzb. Esin Tolga Uçar, Dz. Ütğm. Deniz Mehmet Irak, Dz. Tğm. Faruk Akın ve Kara Plt. Tğm. M.Ali Çelebi'ye teşekkür ediyorum.


Giriş

Ağustos 2002 ayı içerisinde Çorlu'da bulunan 5'nci Kolordu Komutanlığına Kolordu İstihbarat ve İstihbarata Karşı Koyma (İKK) Şube müdürü olarak atandım. Ağustos 2002 ayı ortalarında yeni görev yerimde göreve başladım. Ekim ayı içerisinde planlı tatbikatlardan olan bir atışlı tatbikat gerçekleştirildi. Bu tatbikatın ardından 2003 yılı planlı faliyetlerinden olan Ordu Plan Semine­ ri'nin hazırlıklarına başlandı. Bu faaliyet, daha ziyade Kolordu Harekat ve Eğitim Şube Müdürlüğünce yürütülmekteydi. İstihbarat ve İstihbarata Karşı Koyma (İKK) Şube Müdürü olarak Ocak 2003 ayı dahil fazla bir etkinliğim olmadı. Herzaman olduğu gibi İstihbarat ve İKK Şube olarak klasik gö­ revimiz düşman, hava ve arazi üzerine yoğunlaşmaktı. Her harekat nevine göre bu ifadeler farklılık gösterir. Örneğin taarruz h.areka­ tında düşman, hava ve araziye ilişkin ayrıntılar dost unsurların kendi bulundukları alanın ilerisinde, ulaşılmak istenen hedef ile bölgesi arasındaki kesim içerisinde aranır. Geri bölge harekatında ise, düşman, hava ve araziye ilişkin bilgiler geri bölge içerisinde yani dost unsurların yer aldığı kesim içerisinde aranır. Dolayısıyla, plan seminerinde irdelenecek olan planın Yunanistan' a karşı icra edilecek olan 'Egemen Harekat Planı' olmasından dolayı 5'nci Kolordu olarak gözümüz hep ilerlerde olmuştur. Ordu Plan Semineri öncesi, 2003 Ocak veya Şubat ayı içerisinde 5'inci Kolordu'da Kolordunun taarruz görevine ilişkin olarak daha önceden planlı olan seminer icra edildi. Bu seminer, l 'inci Ordu Komutanlığında yapılacak olan seminerin 5'inci Kolordu Komutan­ lığını ilgilendiren bölümünün görüşülmesi şeklindeydi. Plan semi­ nerleri, daha ziyade bir 'harekat' konusu olduğu için Harekat ve


10

TSK'YA KARŞI 12 KOMPLO

Eğitim Şube Müdürlüğü kontrol ve koordinesinde yürütülür. Bu durum bütün Türk Silahlı Kuvvetleri birimleri için geçerlidir. Ordu Plan Semineri hazır l ıkl arı doğal olarak uzun zaman alır.

Bu kapsamda, İstihbarat ve İKK Şube adeta iğneyle kuyu kazar. Bilinmeyen araziyi ve bilinmeyen düşmanı bilinir hale getirmeye çalışır. Bu noktada, düşmanın kim olduğu bir merak konusu olabi­ lir. Düşman; verilen vazifenin yapılmasını güçleştiren veya engel­ leyen unsurlardır. O halde düşmanın belirlenmesinde kilit unsur vazifedir. Vazife üst komutanlıklardan aşağı doğru verilir. Bazan da aşağıda belirlenir ancak bir üst kademenin onayı alınır. Üst ka­ demelerden verilmemiş veya onaysız vazife olmaz. Bu hiyerarşi bizi siyasi otoriteye götürür. Dünyanın bütün demokratik ülkele­ rinde olduğu gibi, Türk Silahlı Kuvvetleri için de siyasi otoritenin içinde olmadığı bir vazifeden söz edilemez. 05-07 Mart 2003 tarihle ri nde üç gün süreli olarak icra edilen

Ordu Plan Semineri, 1' nci Ordu' nun taarruz vazifesi ile görevli bulunduğu 'Egemen Harekat Planı'nın l 'inci Ordu Komutanlığının kendi tahayyül gücü çerçevesinde oluşturmuş olduğu 'Olasılığı En Yüksek Tehlikeli Senaryo' (OEYTS) içerisinde görüşülerek ger­ çekleştirilmiştir. Olasılığı En Yüksek Tehlikeli Senaryo, 1 'nci Or­ du Komutanlığı kendisine verilen vazifeyi, yurdun diğer kesimle­ rinde, Irak ve Kıbns'ta artan gerilimler ile birlikte yapıp yapama­ yacağının test edilmesine dayanıyordu. Üç günlük görüşme esna­ sında, adeta bir satranç oyununda olduğu gibi, muhtemel bir hare­ katla birlikte daha nelerin görüşülmesi gerektiği hususunda derin tecrübeler ve fikirler kazandığımı söyleyebilirim. 07 Mart 2003 günü seminerin bitmesiyle birlikte ast birlikler olarak büyük ölçüde görevlerimiz sona erdi. Özellikle İst ihbarat ve İKK Şube olarak plan seminerinin tamamlanmasını müteakip, Ma­ yıs 2003 ayı içerisinde Kolordu olarak planlamış olduğumuz iki gün süreli İstihbarat Tatbikatına (arazide) yoğunlaştık ve icra ettik. Aradan yedi yıl geçtikten sonra Beşiktaş Adliyesine çağrıldığımda

03-07 Mart 2003 tarihleri arasında icra edilen seminere ilişkin yok denecek kadar az bilgi hatırladığımın farkına vardım

.

1 1 Mayıs 2010 günü Beşiktaş Adliyesinde verdiğim ifademde, Plan Semineri esnasında sadece Batı Trakya'da bulunan Po-


11

AHMET KÜÇÜKŞAHİN

mak'larla ilgili bir yorumda bulunduğumu, bunun haricinde başka bir konuşmam olmadığını belirtmiştim. Sonradan ses kayıtlarından dinlediğim kadarıyla ayrıca bir de düşman durumu hakkında bir sunum yapmış olduğumu hayal meyal hatırladım. 2004 yılı atamalarıyla birlikte Harp Akademileri Komutanlığın­

da 2003 yılında kurularak faaliyete geçirilen Stratejik Araştırmalar Enstitüsünde (SAREN) Uluslararası İlişkiler Ana Bilim Dalı Baş­ kanı olarak göreve başladım. Yaklaşık bir buçuk yıl sonra Enstitü Müdürü olarak atandım ve Kasım 2011 tarihine kadar bu görevde bulundum. Aynca, gerek yüksek lisansta, gerekse doktorada 'Gü­ venlik ve Güvenlik Stratejileri' dersine girdim. Bu vesileyle güncel konulan da takip etmek fırsatını yakaladım. Tarihler 2008 yılını gösterdiğinde Türk Silahlı Kuvvetlerinin oynanan bir oyunun bir parçası haline getirilmeye çalışıldığı hisse­ dilir dereceye geldiğini görmeye başladım. Özellikle, dersini ver­ diğim 'güvenlik' ve ' strateji" konu:-.uyla da ilintili olması açısın­ dan bir olaydan sonra, ikinci olayın

ne

zaman ve nasıl bir şekilde

piyasaya sürüleceğini bekler oldum. Bu bağlamda, 18 Eylül 2008 tarihinde 9 uncu Ağır Ceza Mahkemesi'nin kararıyla Kara Pilot Teğmen Mehmet Ali Çelebi, 'terör örgütü yöneticisi olmak' suç­ lamasıyla gözaltına alınmıştır. Böylece, Teğmen Çelebi, sanal bir dava ile tutuklanan ilk Türk Silahlı Kuvvetleri mensubu subay olmuştur. Devam etmekte olan bu dava 'Ergenekon-2' davası olarak anılmaktadır. Teğmenin tutuklanma tarihinden yaklaşık üç ay sonra 07 Ocak 2009 tarihinde, İkmal Yarbay Mustafa Dönmez'in, Ankara'da bu­

lunan evi aranmış, yapılan aramalarda, ajandası içine çizilmiş bir kroki ve ajandasının sayfası arasında suikast planlarının bulunduğu iddia edilmiştir. Bu bağlamda, 12 Ocak 2009 günü Zir Vadisinde (Yenikent/Ankara) yapılan kazı çalışmaları neticesinde bir kuyuda bir kısım mühümmat bulunduğu iddiasıyla Yarbay Dönmez 12 Ocak 2009 tarihinde göz altına alınmıştır. Bu dava 'Ergenekon-3' olarak bilinmektedir. 16 Nisan 2009 tarihinde Emniyetin 155 elektronik posta ihbar

hattına kimliği meçhul bir ihbarcının bir ihbar elektronik postası ile


12

TSK'YA KARŞI 12 KOMPLO

kamuoyunda 'Poyrazköy' davası olarak bilinen dava başlanuştır. Bu elektronik postaya istinaden 21 Nisan 2009 günü Poyrazköy'de arama ve kazılar yapılnuştır. Bu kazılara istinaden hazırlanan iddia­ name, 29 Ocak 2010 tarihinde 12. Ceza Mahkemesince kabul edil­ miştir. Bu dava nedeniyle, beşi tutuklu (2'si emekli, 3'ü muvazzaf) olmak üzere 17 Deniz Kuvvetleri personeli yargılanmaktadır. Bu kez, emniyet mensuplarınca 22 Nisan 2009 tarihinde emekli bir subayın işyerinde yapılan aramada bir DVD içerinde 'Kafes Operasyonu Eylem Plan'ı bulunduğu iddia edilmiştir. Bunun neti­ cesinde, Deniz Kuvvetleri Komutanlığında ilk kez bir kurmay su­ bay olarak Dz. P. Kur. Alb. Mücahit Erakyol ile birlikte Dz. P. Alb. Levent Gülmen, Dz. Kur. Yb. Halil Özsaraç tutuklannuştır. Savcılık makanunca hazırlanan iddianameyle Şubat 2010 tarihinde 12. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edilen davada, 32 Deniz Kuv­ vetleri Komutanlığı personeli (ikisi emekli) yargılanmaktadır. Bu dava, basında 'Kafes' davası olarak bilinmektedir. 12 Haziran 2009 tarihinde Taraf gazetesinde 'İrticayla Mücade­ le Eylem Planı' başlıklı taklit imzalı sahte bir plan yayınlanmış2 ve bahse konu planın bir fotokopisinin 04 Haziran 2009 tarihinde Avukat Serdar Öztürk'ün bürosunda bulunduğu iddia edilmiştir. Emekli gazi bir subay olan Avukat Serdar Öztürk'ün bürosunda, bulunduğu iddia edilen üç maddelik 'İrticayla Mücadele Eylem Planı' ile birlikte bulunduğu ileri sürülen dokümanların tamamı 2003 ve öncesine ait eski evraklardır. Bu evraklar arasında sadece söz konusu 'plan'ın fotokopisi tarihsizdir. Bunun neticesinde Dz.P.Kur.Alb. Dursun Çiçek 30 Nisan 2010 tarihinde tutuklannuş­ tır ve halen 14 aydır tutuklu bulunmaktadır. Bu dava, basında 'Is­ lak İmza' davası olarak yer almaktadır. 17/18 Temmuz 2009 gecesi saat 02.15 sularında Dz.Tğm. Faruk Akın'ın evi, polisler tarafından aranmıştır. Bu arama neticesinde tayini dolayısıyla evden yaklaşık bir ay önce ilişiğini kesmiş olan Dz.Tğm. Barbaros Mercan'ın kullandığı ve o esnada boş olan oda­ daki çekyatın altından bir/iki bölücü içerikli kitap, banyodaki 2

Serdar Öztürk, AKP S. 1 5.

Nisan 2011,

ve Gülen'i Kurtarma Planı, Togan yayınlan, İstanbul,


AHMET KÜÇÜKŞAHİN

13

lavoboların altından buruşturulmuş halde bulunan Türk Solu dergi­ si, bir CD ve buzdolabı motorunun altından Datasheet, mermiler ve

sözde suikast notu çıktığı iddia edilmiştir. Bu dava nedeniyle Deniz

Kuvvetleri mensubu toplam dokuz teğmen, 21 Temmuz 2009 tari­ hinden itibaren tutuklanmıştır. Teğmenlerden ikisi, Temmuz 2011 tarihi itibariyle 25 aydır Hasdal'da tutuklu olarak bulunmaktadırlar.

Bu davada toplam 17 subay ve bir astsubay yargılanmaktadır. Bir aramayla başlayan bu dava, iddianamede yer almamasına rağmen kamuoyuna 'Amirallere Suikast' davası olarak sunulmuştur. Hava Kuvvetleri Savcısı olarak görev yapan Hv. Hakim Albay Ahmet Zeki Üçok, 25 Eylül 2009 tarihinde 'çıkar amaçlı suç örgü­ tü üyesi olmak ve yağma suçuna azmettirmek' suçlarından İstanbul

10. Ağır Ceza Mahkemesince tutuklanmıştır. Tutuklandıktan yak­ laşık 10 ay sonra (11 Haziran 2010 tarihinde) 11 nci Ağır Ceza Mahkemesince kabul edilen iddianamede; "suç örgütü kurucusu ve yöneticisi olmak, dört defa yağmaya teşebbüs etmek, irtikap ve altmış bir adet dolandırıcılık suçuna teşebbüs etmek suçlarını işle­ diği" iddia edilerek 403 yıl hapis cezası ile cezalandırılması isten­ miştir. Bu dava kamuoyunda 'Çürük Çetesi' davası olarak bilin­ mektedir.

28 Nisan 2010 tarihinde İstanbul Emniyet Müdürlüğüne bir ih­ bar e-postası gönderilmiş, bu e-postada İstanbul ve Kocaeli illerin­ de faaliyet gösteren bir fuhuş çetesinden bahsedildiği iddia edilmiş­ tir. Bu ihbar e-postası üzerine 03 Ağustos 2010 tarihinde yapılan aramaları müteakip Deniz Kuvvetlerine mensup 13 muvazzaf su­ bay ve astsubay tutuklanmıştır. Bu davada toplam dördü emekli olmak üzere toplam 47 Deniz Kuvvetleri mensubu yargılanmakta­ dır. Bu dava 'Askeri Casusluk ve Şantaj' davası olarak isimlendi­ rilmiştir. Kimliği belirsiz 'onurlu bir subay' tarafından Taraf Gazetesi yazarı Mehmet Baransu'ya verildiği iddia edilen 1 inci Ordu Ko­ mutanlığına ait bir bavul dolusu (daha doğrusu bir CD dolusu3) belgeyi 20 Ocak 2010 tarihinde Taraf Gazetesinde yayınlamasıyla 3

Pınar Doğan, Dani Rodrik, Balyoz, Bir darbe Kurgusunun Belgeleri ve Gerçekler, Destek Yayınlan, 5'inci Baskı, İstanbul, S.12.


14

TSK'YA KARŞI 12 KOMPLO

'Balyoz' davası başlamıştır. Basına servis edilen bilgilere göre; Şubat 2003 ayı içerinde henüz üç aylık bir süredir iktidar olan Ada­ let ve Kalkınma Partisi (AKP) hükümetini devirmek maksadıyla 'Balyoz Güvenlik Harekat Planı' diye bir plan hazırlanmış ve bu plan 05-07 Mart 2003 tarihlerinde 1 'inci Ordu Karargahında özel seçilmiş kişilerin katılımı ile plan seminerinde görüşülmüştür. Ya­ pılan sorgulama neticesinde 196 TSK mensubu subay ve astsubay mahkemeye çıkarılmış, mahkeme bunlardan 163'ünü 11 Şubat 2011 günü tutuklamıştır. Bu dava nedeniye Temmuz 2011 tarihi itibariyle TSK'ne mensup 29 general, 76 subay Hasdal Askeri Ce­ za ve Tutukevinde bulunmaktadır. Bu dava, basında 'Balyoz' da­ vası olarak ifade edilmektedir. Benzer şekilde, 06 Aralık 2010 günü saat 11.03 'te Emniyete ge­ len bir ihbar e-postası üzerine alalacele arama emri çıkarılarak Be­ şiktaş Adliyesinde görevli savcı tarafından saat 18.00'de Gölcük'te konuşlu bulunan Donanma Komutanlığı Güvenlik Şube Müdürlüğü odalarında yapılan aramalarda 1 O adet plastik poşet içerisinde piya­ sada satılan pek çok dergi, kitap, CD, DVD, vidio kaset ve beş adet harddisk bulunmuştur. Bu aramada bulunduğu iddia edilen 10 adet poşet 08 Aralık 2010 günü açılmış ve 10 Aralık günü Savcı Fikret Çeçen söz konusu poşetler içerisinde TSK'de yürütülmekte olan bütün davalarla ilgili bilgiler bulunduğunu ifade etmiştir. Bilahare bu bilgiler bahane edilerek, 12 Ocak 2011 günü bir subay ve bir astsu­ bay, 13 Ocak 2011 günü ise iki subay

"Ergenekon Terör Örgütü'ne

yardım etmek" suçlamasıyla tutuklanmışlardır. Emniyet Müdürlüğü elemanlarınca, 22 Şubat 2011 günü Emekli Hava İstihbarat Albay Hakan Büyük'ün oğlunun Eskişehir'deki evinde yapılan aramada bir flaş bellek bulunduğu, söz konusu flaş bellek içerisinde yapılan incelemede de Silahlı Kuvvetler mensupla­ rının karıştığı yasa dışı yapılanmalara ilişkin bazı belgelerin bulun­ duğu iddia edilmiştir. Bu kapsamda 12 Mayıs 2011 tarihinden itiba­

"Türkiye Cum­ huriyeti yürütme organını cebren iskat veya vazife görmekten cebren men etmeye teşebbüs" suçunu işlediği şüphesiyle tutuklanmışlardır. ren belgelerde adları bulunan personelden bir kısmı

Serdar Yılmaz adlı sahte isimli bir kişi tarafından Savcı Zekeri­ ya Öz'e gönderilen bir ihbar mektubunun 11 Kasım 2009 günü


AHMET KÜÇÜKŞAHİN

15

Beşiktaş Adliyesi'ne gelmesiyle birlikte, kamuoyunda 'İnternet Andıcı' olarak bilinen dava soruşturulmaya başlanmıştır. Dava

·

konusu olan 'İnternet Andıcı', öncelikli Dünya'nın değişik bölgele­

rinde görev yapan TSK birimleıi olmak üzere halkın bilgilendiril­ mesi ve bilinçlendirilmesi maksadıyla internetin daha etkin nasıl kullanılabileceğinin incelendiği bir metindir. Davaya konu olan husus, Genelkurmay Başkanlığı tarafından yukarıdaki amaç doğ­ rultusunda kullanılan 8-10 İnternet sitesinde yer alan 50-60.000 yayından 5-6 adedinin siyasi içerikli olduğu iddiasıdır. Davanın iddianamesi 29 Temmuz 2011 günü çıkmıştır. İddianame kapsa­ mında, TSK'den 17 muvazzaf, 3 emekli subay ve astsubay yargı­ lanmaktadır. Davanın ismi, andıcın ismi olan

' İnternet Andıcı'

olarak anılmaktadır. Genelkurmay Başkam Orgeneral lşık Koşaner, 28 Ağustos 201 O günü Genelkurmay Başkanlığı görevini devralırken yapmış olduğu konuşmasında; "Son yıllarda TSK'nin açık ve planlı bir asimetrik psikolojik harekat ile karşı karşıya olduğu bir gerçektir. İftira ve hukuk dışı uygulamalar devam etmektedir. Son günlerde psikolojik harekatın da ötesine geçen bu faaliyetlerin asıl hedefi­ nin, TSK üzerinden devleti yıpratmak olduğu açıkça ortaya çıkmış 4 bulunmaktadır." demiştir. Genelkurmay Başkanı'mn bu tespitte bulunduğu tarihte, Türk Silahlı Kuvvetlerine karşı yapılan 'Ergenekon-2', 'Ergenekon-3' , 'Poyrazköy', 'Kafes', 'Islak İmza', 'Amirallere Suikast' , 'Çürük Çetesi', 'Askeri Casusluk ve Şantaj', 'Balyoz', 'Gölcük Araması' , 'Eskişehir Araması' ve 'İnternet Aııdıcı' davalarından dolayı 51 muvazzaf general/amiral, 205 muvazzaf subay, 49 muvazzaf astsu­ bay ile 39 emekli general/amiral, 59 emekli subay ve astsubay olmak üzere toplam 403 kişi yargılanmaktaydı. Bazı basın organlannda, konuya ilişkin olarak, "Türk Ordusu, tarihinin hiçbir savaşında, Ergenekon, Poyrazköy, Balyoz, Kafes, Islak İmza soruşturmalarındaki kadar çok general ve subay kaybına uğramamıştır. Hele en son 11 Şubat 201 1 cuma günü, Balyoz da-

4

Genelkurmay Başkanı Org. Işık Koşaner, 28 Ağustos 2010 tarihli konuşması.


16

TSK ' YA KARŞI 12 KOMPLO

vasında 163 general ve subayın tutuklanması, işgal dönemlerinde bile görülmemiştir"5 diye yorumlarda bulunulmuştur. Nihayet, bütün bu saldırılara karşı koyma noktasında siyasi oto­ riteden gerekli desteği alamayan Genelkurmay Başkanı Orgeneral Işık Koşaner, Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Erdal Ceylanoğlu, Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Uğur Yiğit ve Hava Kuvvetleri Komutanı Hava Orgeneral Hasan Aksay 29 Temmuz 2011 günü topluca istifa etmişlerdir. Kitabın birinci bölümünde TSK'nin karşı karşıya olduğu ope­ rasyonlar bir bütün içerisinde ele alınmıştır. Bu bağlamda Ergene­ kon-2', 'Ergenekon-3', 'Poyrazköy', 'Kafes', 'Islak İmza', 'Ami­ rallere Suikast', 'Çürük Çetesi', 'Askeri Casusluk ve Şantaj', 'Bal­ yoz', 'Gölcük Araması', 'Eskişehir Araması' ve 'İnternet Andıcı' davaları açıklanmış ve ancak 'Balyoz' davası daha ayrıntılı olarak ele alınmıştır. İkinci bölümde, İddianamenin 612-614' ncü sayfaları arasında Dr. Piyade Kurmay Ahmet Küçükşahin'e yüklenen suça karşı oluşturduğu savunması yer almaktadır. Sonuç ve değerlen­ dirme bölümünde ise 2008 yılından başlamak üzere TSK'ne yapı­ lan dijital kapsamlı saldırılar ve bu kapsamda bulunan 'Balyoz' davasına ilişkin değerlendirmelerde bulunulmuştur.

5 Doğu Perinçek, "Türk Ordusu Kuşatmayı Nasıl Yaracak?", Teori, Aylık Dergi, Mart 201 1 , S.36.


BİRİNCİ BÖLÜM

TÜRK SİLAHLI KUVVETLERİNE KARŞI YÜRÜTÜLEN DİJİTAL SALDIRILAR

Türk Silahlı Kuvvetlerine karşı yürütülen operasyonları ve bu bağlamda ortaya konulmuş olan stratejisini anlayabilmek için bü­ tünü görmek önemlidir. Bütün kavrandıktan sonra, bu davalar içe­ risindeki her bir davanın ne anlama geldiği daha iyi anlaşılacaktır. Bu davalardan güdülen nihai amacın 'Türk Silahlı Kuvvetleri'ni Türk Halkının gözünden düşürmek ve TSK'nin ihtiyaç duyduğu manevi desteğin asgariye düşürülmesi'nin olduğu değerlendirilmek­ tedir. Bu amaca ulaşmak için, siyasi destekli yargı, araç olarak kul­ ·1anılmaktadır. Bu kapsamda, yürütülen davaların ortak özellikleri; - Dış destekli olması, - Yargının araç olarak kullanılması, - Türk Silahlı Kuvvetleri mensuplarına karşı yapılmış olması (Ergenekon isimli davalar da sivil şahıslarla birlikte Türk Silahlı Kuvvetleri mensupları hedef alınmıştır), - Bir bütünün parçalarım oluşturması, - Hiç birisinin gerçekle ilgisinin olmaması, -Davaların oluşturuluş sürecinin birbirlerine çok benzemesi ve, -Ayrıca davaların tamamen sanal ortamda hazırlanmış olan bilgisayar bilgilerine dayandırılmış olmalarıdır ..


18

TSK'YA KARŞI 12 KOMPLO

'Ergenekon-2' Davası Bazı aile dostlarına ilişkin basın yayın organlannda olumsuz yayınlar çıkması üzerine, tanık olmak için

11 Temmuz 2008 tari­

hinde 13. Ağır Ceza Mahkemesi'ne dilekçeyle başvuran Kara Pilot Teğmen Mehmet Ali Çelebi, 17 Temmuz 2008 tarihinde 9. Ağır Ceza Mahkemesi'nin kararıyla izlemeye alınmış, bilahare 18 Eylül

2008 tarihinde Kara Havacılık ! 'inci Alay Komutanlığında görevli iken, henüz subay olarak nasbedildiğinin birinci yılında 'terörist olma' şüphesiyle gözaltına alınmıştır. Böylece, Teğmen Çelebi, sanal bir dava ile tutuklanan ilk Türk Silahlı Kuvvetleri mensubu muvazzaf bir subay olmuştur.

20 Eylül 2008 tarihli 9. Ağır Ceza Mahkemesinin tutuklama müzekkeresinde Teğmen Çelebi'ye isnat edilen fiil,

üyeliği"

iken iddianamede

"terör örgütü "terör örgütü yöneticiliği" yapılmıştır.

Özetle, tanık olmak isteyen devletin şerefli Türk subayı terör örgü­ tü yöneticisi yapılmıştır. Bu davada beşi emekli, üçü muvazzaf 6

TSK mensubu toplam sekiz kişi yargılanmaktadır.

Sıra

Adı ve Soyadı

Rütbesi

1

Mehmet Ali Çele bi

Kara Plt. Tğm.

2

Noyan Çalıkuşu

Tankçı Tğm.

3

Eren Mumcu

Topçu

4

M.Şener Eruygur

Nu.

5

A.Hurşit Tolon

Açıklamalar

Tğm.

33

ay tutuklu kal-

mış, halen tutuksuz

7

ay tutuklu kalmış,

halen tutuksuz

7

ay tutuklu kalmış,

halen tutuksuz

Emekli

8

Orgeneral

halen tutuksuz

ay tutuklu kalmış,

Emekli

8

Orgeneral

halen tutuksuz

ay tutuklu kalmış,

6İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının (CMK'nın 250.Maddesi ile Yetkili Bölümü),

Soruşturma

No:2009/5 1 1,

Esas

No:2010/268,

No:20 10/188, 08 Mart 2009 (Ergenekon-2 Davası İddianamaesi).

İddianame


19

AHMET KÜÇÜKŞAHİN

6

Levent Ersöz

Emekli J. Tui!e:.(İ)i

Silivri Cezaevinde Tutuklu

7

H.Atilla Uğur

Emekli J.Alb.(İ)

Silivri Cezaevinde Tutuklu

8

Arif Doğan

Emekli J.Alb.(İ)

Silivri Cezaevinde Tutuklu

Habur'da teröristlere 'Lütfen pişman olur musunuz?' denilip 8 dakikada salıverildikleri koşullarda Teğmene tam iki sene sonra savunma hakkı verilmiştir. İ ddianamede Teğmen Çelebi'nin şahsına sahte ikamet yaratıldı­ ğı belgelenmiştir. Sabıkalı (Adam öldümıekten hüküm giymiş) Gizli Tanık Kıskaç'ın, Teğmen Çelebi'nin 2007 Nisan ayında İs­ tanbul' da örgüt toplantısı yaptığına dair iddiası, o tarihte Harp Okulu'nda ve Ankara'da olduğuna dair belgelerle çürütülmüştür. Ö zel örgütsel hat kullandığına ilişkin iddia, Telekominikasyon İletişim Başkanlığı'ndan (TIB) gelen resmi belgelerle çürütülmüş­ tür. Bu nitelikte bir hat ve bu hatla yapılan görüşme olmadığı bel­ gelenmiştir. İddia makamı, 30 Ağustos 2006 törenlerinde devlet büyüklerine yönelik suikast iddiası hakkında tek bir soru soramamıştır. Çünkü, törenlerde görevli bile olmadığı belgelenmiştir. Evinde bulunan bir video dosyasını örgütün çektiği iddia edil­ miş, sonrasında Harp Okulu yıllarına ait olduğu belgelenmiştir. Sürekli olarak 'kahve' ismini verdikleri ancak "soruşturma sı­

rasında neresi olduğu kesin olarak tespit edilemeyen bir yerde buluştukları" denilerek sözde örgütsel toplantı ya ı;ı ı 1}.n verin tespit ,

edilemediği iddiasına karşı; tespit edilemeyen ) erin Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne 500 metre mesafede bulunan Konur-2 sokakta Organize Şube Müdürlüğü karşısındaki 'Salon Buluş' kıraathanesi

olduğunu ispatlamıştır.

; (İ): İstihbarat görevinde çalışmış veya sınıf itibariyle istihbaratçı nel.

olan

perso­


TSK'YA KARŞI 12 KOMPLO

20

Telefonunda kayıtlı olduğu söylenen Hizbul Tahrir Sempatizan­ larının telefon numaraları, telefonunu teslim alan Emniyet Genel Müdürlüğü personeli tarafından, Tğm. Mehmet Ali'nin telefonuna SEHVEN!!! yüklendiği belgelenmiştir. Evinden alınan Atatürk'le ilgili araştırma notları

252 numaralı

terör delil klasörüne konulmuştur. Genelkurmay Başkanından dip­ loma alırken çekilmiş üniformalı fotoğrafları aynı terör delil klasö­ rüne konulmuştur. Telefon kayıtlarında arkadaşlarına Nutuk okumalarını salık vermesi kalın ve büyük puntolarla yazılıp altı çizilerek suç unsuru yapılmıştır. Pusuya düşen ve şehit vermiş silah arkadaşına telefon­ da 'Mehmetçik Sana Emanet' demesi örgütsel bir tavır olarak de­ ğerlendirilmiştir. İddianamede askerlik yeminimiz örgüt yemini yapılmıştır. Teğmen Çelebi, 'Nutuk' un ve Nutuk'tan çıkartılmış olan notları suç delili olarak gösterenlere şöyle sesleniyordu; "M.Kemal'e ait düşüncelerle suçlanıyorum. Ne güzel benim suçum. Ne güzel be­ nim davam. Zulmün hançerlerini üzerime çekecek kadar O'na bağ­ lı isem ne mutlu bana! Dilerim kuvvetli şüphem katlanarak artar. O zaman hayatım daha da anlam kazanacaktır. Bu toplantıya başkanlık eden, gözleri altında olduğumuz Ebedi Önder Mustafa Kemal Atatürk'ün iradesini, titremeksizin bedenle­ rinden vazgeçen ve şimdi kabirlerinden başlarını kalduarak bizleri izleyen şehit ruhlarının dileklerini, Türk Milletinin vicdanını kendi sesimde toplayarak bütün dünyaya haykmyorum : BEN ISLAH OLMADIM! Hiçbir güç, benim vatana olan sevgim ve onun azametini ıslah edemez. Beni hıyanetin dostu, karanlığın yoldaşı olmama suçundan ıslah edemezsiniz! Utanmayanların yüzkarası olmaya devam ede­ ceğim. Uçurumlar arasından, ölüm yollarından, topların tüfeklerin namlusundan geçerek zihnimize, yüreğimize intikal eden Cumhu­ riyetin, Mustafa Kemal devrimlerinin en kıskanç neferlerinden olma suçundan ıslah edemezsiniz!"


AHMET KÜÇÜKŞAHİN

21

Türk Silahlı Kuvvetlerinin 18 Eylül 2008 tarihinde Teğmen Mehmet Ali Çelebi için vermiş olduğu kararın hikayesi 'sarı öküz'ün hikayesine çok benzemektedir. Bilindiği gibi, "Kalabalık bir sürüye saldırmaktan çekinen ama peşlerini de bırakmayan aslan­ lar, 'İçinizde yaralı, zayıf bir san öküz var. Bize onu verin, peşinizi bırakacağız' derler. San öküz verilir... Ondan sonra her gün bir baş­ kasını ister ve alırlar. Sonunda sürünün önde gelenleri kendi arala­ rında durumu değerlendirir ve şu sonuca varırlar: 'San öküzü ver­ meyecektik, biz hatayı orada yaptık.'7 diye öz eleştiride bulunurlar." .

'Ergenekon-3' Davası

07 Ocak 2009 tarihinde, İkmal Yarbay Mustafa Dönmez'in, Ankara'da bulunan evinde yapılan aramalarda, ajandası içine çi­ zilmiş bir kroki ve ajandasının sayfası arasında suikast planlarının bulunduğu iddia edilmiştir. Bu bağlamda, 12 Ocak 2009 günü Zir Vadisinde (Yenikent/Ankara)· yapılan kazı çalışmaları neticesinde bir kuyuda 800 adet G-3 piyade tüfeği mermisi, 20 adet el bomba­ sı, 6 adet gösteri bombası, 9 adet biber gazı kutusu, 12 adet aydın­ latma fişeği, bir adet yeşil sis kutusundan oluşan bir kısım mühümmat bulunmuş ve Yarbay Dönmez 12 Ocak 2009 tarihinde gözaltına alınmıştır. Temmuz 2011 tarihi itibariyle 32 aydır Hasdal Askeri Ceza Evinde tutuklu olarak bulunmaktadır. Bu operasyon 'Zir Vadisi Operasyonu' olarak anılmaktadır. Bu davada, 13'ü TSK mensubu muvazzaf subay I astsubay, se­ kizi emekli subay olmak üzere toplam 21 kişi yargılanmaktadır.8

7

Yeni çağ Gazetesi, 29 Haziran 20 1 1 .

8 İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının (CMK'mn 250.Maddesi ile Yetkili Bölümü), Soruşturma No : 2009/1498, Esas No: 2010/75 1 , İddianame No: 201 0/565, 17 Temmuz 2009 (Ergenekon-3 Davası İddianamesi).


TSK'YA KARŞI 12 KOMPLO

22

Sıra

Adı ve Soyadı

Rütbesi

Açıklamalar

Cengiz Köylü•

Hv.Kur.Alb.

26 ay tutuklu kalmış, halen bu davadan tutuksuz

2

Mustafa Koç

J.Kur.Alb.

14 ay tutuklu kalmış, halen bu davadan tutuksuz

3

Mustafa Dönmez

İkmal Yb.

Hasdal'da Tutuklu

Nu. 1

..

4

Erbay Çolakoğlu

Dz.Bnb.

Tutuksuz

5

Emre Baltacı

J.Ütğm.

20 ay tutuklu kalmış, halen tutuksuz

6

Muhammet Sarıkaya

J.Ütğın.

16 ay tutuklu kalmış, halen tutuksuz

7

Taylan Özgür Kırmızı

J.Ütğın.

Hasdal'da Tutuklu

8

Cihan Arık

P.Tğın.

17 ay tutuklu kalmış, halen tutuksuz

9

Onur Özdemir

P.Tğm.

1 5 ay tutuklu kalmış, halen tutuksuz

10

Melih Yüksel

J.Tğm.

12 ay tutuklu kalmış, halen tutuksuz

11

Murat Eke

J.Astsb.

Tutuksuz

12

İlhan Bulayır

J.Astsb.

Tutuksuz

13

Ali Oktay Şanbaz

Gazi J.Üçvş.

13 ay tutuklu kalmış, halen tutuksuz

14

Münür Kemal Yavuz

Emekli Orgeneral

Tutuksuz

15

Tuncer Kılıç

Emekli Orgeneral

Tutuksuz

16

Muhittin Erdal Şenel

Tutuksuz

17

İlyas Çınar

Emekli Hakim TuE!E!:. Emekli Dz. Kur.Alb.

Tutuksuz

• Aynı zamanda 'Balyoz' davasında da yargılanmaktadır. ·• Aynı zamanda 'Balyoz' davasında da yargılanmaktadır.


23

AHMET KÜÇÜKŞAHİN

18

Hasan Ataman Yıldırım

Emekli Dz.Yzb.

Silivri Cezaevinde Tutuklu.

19

Hüseyin Vural

Emekli Dz.

Tutuksuz

Vural

Kur.Alb.

20

Mustafa Levent Gökt

Emekli Alb.

Silivri Cezaevinde Tutuklu.

21

Hasan Ataman Yıldırım

Emekli Dz.Yzb.

Silivri Cezaevinde Tutuklu

Oysa,

07 Ocak 2009 tarihinde, Yb. Dönmez'in Ankara'daki

evinde yapılan aramalarda polisler tarafından bulunduğu iddia edilen ajandanın içinde çizili olan kroki ve suikast planlan arama sırasında bulunmamış, bu husus tanık beyanlarıyla da teyid edil­ miştir. Söz konusu kroki ve plan, ev aramasından beş gün sonra polis merkezinde yapılan incelemede bulunduğu öne sürülmüştür. Arama sırasında hazırlandığı iddia edilen 'Elkoyma Tutanağı'nda da bu konu ile ilgili bir husus bulunmamaktadır. Kroki ve suikast planlarının bulunduğuna dair tutulmuş bir tutanak da mevcut değil­ dir. Yarbay Mustafa Dönmez'de, ilk günden itibaren, nezaret edil­ mesine müsaade edilmeyen ev aramasında ahnmJş olan defterinin içine polisler tarafından bu beş gün içinde çizilmiş olduğunu iddia etmektedir. Ayrıca, savcıların hazırlamış olduğu delil klasörleri içinde de bu konu ile ilgili bir tutanak ve bilgi çıkmamıştır. Zir Vadisinde,

12 Ocak 2009 tarihinde yapılan aramada, bulun­

duğu iddia edilen mühümrnatın sarılı olduğu gazeteler üzerinde bulunan tarih de

(10 Ocak 2009) ile Yarbay Mustafa Dönmez'in evin­

07 Ocak 2009 tarihinde yapılan tarih arasında 3 günlük bir za­

man aralığı vardır. Yani, Yb. Dönmez'in evinde yapılan aramadan üç gün sonrası tarihli gazetelerin, çıkan nıühümmatlar üzerinde sarılı bulunması Mustafa Dönmez' in iddiasını güçlendirmiştir. Zira, Yb. Dönmez, bu konuda "kroki çizdikten sonra mühümmatın saklanmJş olmasının akla ve mantığa yatkın olmayacağını" belirt­ mektedir. Bu durumda, aramalarda el konulmuş ve

61 sıra numara­

sı alarak el koyma tutanağına kayıt edilmiş deftere, el konulduktan bir kaç gün sonra

(11-12 Ocak 2009) sözkonusu krokinin çizilmiş

olması kuvvetle muhtemeldir.


TSK'YA KARŞI 12 KOMPLO

24

Ev araması neticesi bulunduğu iddia edilen kroki önemlidir. Zi­ ra, ev araması ile Zir Vadisi aramaları arasındaki tek dayanak ve illiyet bağı söz konusu krokidir. Ajandaya çizilmiş Zir Vadisi kro­ kisinin ve ajandanın sayfaları arasında bulunduğu iddia edilen sui­ kast planlarının ne zaman bulunmuş olduğu, ne zaman kayıt altına alınmış olduğu ve bu hususda tutulmuş tutanak bulunup bulunma­ dığı konulan üzerinde İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı bir araş­ tırma yapmamıştır. Kovuşturma safhasında da 13. Ağır Ceza Mah­ kemesi, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığına da sormamıştır. 09 Ocak 2009 tarihinde, Gölbaşı'nda, İbrahim Şahin ile ilgili yapılan bir aramada, 12 adet sis kutusu bulunmuş, ancak 1 1 adet bulunmuş gibi işlem yapılmıştır. Bir adet sis kutusu gizlenmiştir. Gizlenen bu sis kutusu, üç gün sonra (12 Ocak 2009) Zir Vadisinde Yb.Dönmez'den çıktığı iddia edilen krokiye istinaden yapılan ara­ mada bulunmuştur. Anılan sis kutusu, Zir Vadisi aramalarından yaklaşık dört ay sonra, Poyrazköy aramalarında da bulunacaktır. Özetle, bahse konu sis kutusu ile ilgili olarak; •

Gölbaşı araması kamera ve fotoğraf çekimlerinde

12 adet,

- Gölbaşı araması olay yeri tutanağında - Ankara 11.Ağır Ceza Mahkemesi kayıtlarında

11 adet,

- Emniyet Genel Müdürlüğü yazışmalarında

11 adet,

11 adet,

- Emniyet Genel Müdürlüğü Kriminal raporlarında 12 adet ol­ duğu çelişkili bir şekilde ifade edilmiştir. Gölbaşı, Zir Vadisi ve Poyrazköy' de aynı renkte, aynı imal tarihli, aynı kafile numaralı, aynı stok numaralı, aynı miktarda sis kutusu çıkması hayatın ola­ ğan akışına terstir. Yb. Dönmez'in askeri dergilere makale yazarken kullanmak mak­

sadıyla, piyasada satılan kitaplardan tutmuş olduğu notlar, suç unsuru olarak gösterilmiştir. İddianamede iddia edilen 'Silahlı Örgüt'ün üyelerinden Sakarya Üniversitesi öğretim üyelerinden Prof.Dr. Emin Gürses hariç hiçbirisini de tanımadığını beyan etmiştir. İkmal Yarbay Mustafa Dönmez şöyle demektedir; "Polislerin olay yeri kamera çekimleri incelendiğinde 'Nasıl kazık attık' şek­ linde konuşmaları, yapılan komployu ortaya çıkarmaktadır. Ayrıca, tanık ifadelerinde olay yerinde kriminal inceleme yapılmasını iste-


25

AHMET KÜÇÜKŞAHİN

yen Jandanna Başçavuş'un, polisler tarafından derdest edilmesi gizlenilecek bir şeyler olduğunu da göstermiştir. Gerçekte de, olayda görev alan rütbeli jandarma personeli Genelkurmay Askeri Mahkemesinde vermiş oldukları ifadelerinde, suç malzemelerinin tamamının polisler tarafından önceden olay yerine konulduğunu ifade etmişlerdir." Yarbay Mustafa Dönmez devamla, "Aynı zamanda değişik yer­ lerde ve farklı zamanlarda polis tarafından bulunduğu iddia edilen suç malzemelerinin tamamı, birebir birbirine benzemektedir. Özel­ likle, açık yeşil sis kutusu, polis tarafından olay yerlerine taşındığı hiç bir şüpheye yer vermeyecek bir şekilde ortaya çıkmıştır. Ma­ dem iddia edildiği gibi, Gölbaşı, Zir Vadisi ve Poyrazköy'de çıkan üç adet yeşil sis kutusu var, söz konusu bu sis kutuları (stok numa­ rası, kafile numarası ve imal tarihi yazılı bir şekilde) bir araya geti­ rilebilirse ben bütün suçları üstleneceğim. Çünkü bu mümkün de­ ğildir." Zira, Yarbay Mustafa Dönmez, bulunan mühümmatlarla ilgili olarak Genelkurmay Askeri Mahkemesinde de yargılanmaktadır. Bütün bu somut delillere rağmen üç yıldır devam eden bu davada, Genelkurmay Askeri Mahkemesi yargıçları gerçeği ortaya çıkarta­ mamışlardır. Büyük bir ihtimalle Askeri Mahkemenin vereceği ka­ rar, Beşiktaş 13. Ağır Ceza Mahkemesinin kararını da etkileyecektir.

'Poyrazköy' Davası Poyrazköy Davası, kimliği meçhul bir ihbarcının Emniyetin 155 elektronik posta ihbar hattına

16 Nisan 2009 Perşembe günü saat

17:35'te gönderdiği bir ihbar elektronik postası ile başlamıştır. Bu güne kadar halen ihbarı gönderen şahıs bulunamamıştır. Bu ihbar iletisine istinaden İstanbul Emniyet Müdürlüğü'nün arama karan talebi, 17 Nisan 2009 Cuma günü savcılığa, oradan da mahkemeye gönderilmiş ve arama karan 20 Nisan 2009 Pazartesi günü alınmıştır. İhbarı içeren elektronik postada 'Kurs. Sualtı Komutanlığı' diye bir komutanlıktan bahsedilmektedir. Ancak, İstanbul'da ve Türki­ ye' de böyle bir komutanlık mevcut değildir.


26

TSK'YA KARŞI 12 KOMPLO

21 Nisan 2009 günü Poyrazköy' de yapılan aramalar ile başla­ yan Poyrazköy soruşturması, 30 Haziran 2009 günü yedi Kurmay Albayın CMK-250'nci madde ile yetkili Beşiktaş Cumhuriyet Sav­ cılığında sorgulanması ile devam etmiştir. Bilahare 29 Ocak 2010 tarihinde iddianamenin kabul edilmesiyle 14-16 Nisan 2010 günü duruşmalara başlanmıştır. Bu dava nedeniyle, Deniz Kuvvetleri Komutanlığı'nın 2'si emekli, 3'ü muvazzaf toplam 5 personeli Hasdal ve Silivri cezaev­ lerinde 2 yılı aşkın süredir tutuklu bulunmaktadır. Bu davada yargı­ lanan 17 personelin9 durumu aşağıdaki çizelgede ifade edilmiştir. Sıra Nu. 1

2 3 4 5

9

Adı ve Soyadı

Rütbesi

Açıklamalar

Safak Yürekli" Levent Gör.e:eç••

Tuğamiral

Tutuksuz

Tuğamiral

Tutuksuz

Ali Türkşen...

Dz.Kur. Alb.

Tutuksuz

İbrahim Koray Özvurı•••• Tayfun Duman ..

Dz.Kur.Alb.

Tutuksuz

Dz.Kur.Alb.

Tutuksuz

6

Dora Sun.e:unav.....

Dz.Kur.Alb.

Tutuksuz

7

Nuri Alacaıı••••••

Dz.Kur.Alb.

Tutuksuz

8

Turhan Ecevit

Dz.Yb.

Ercan Kireçtene

Dz.Yb.(İ);

Tutuksuz

9 10

Eren Günay

Dz.Bnb

...

.

Hasdal'da Tutuklu Hasdal' da Tutuklu

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının (CMK'nın 250.Maddesi ile Yetkili Bölümü), Soruşturma No: 2009/969, Esas No : 201 0/38, İ ddianame No: 20 1 0/29, 13 Ocak 201 0 (Poyrazköy Davası İddianamesi). • Aynı zamanda 'Askeri Casusluk ve Şantaj' davasında da yargılanmaktadır. ••Aynı zamanda 'Kafes' davasında da yargılanmaktadır. ••• Aynı zamada 'Balyoz' davasında da yargılanmaktadır. •••• Aynı zamanda 'Balyoz' davasında da yargılanmaktadır. •••• Aynı zamanda 'Balyoz' davasında da yargılanmaktadır. ••••• Aynı zamanda 'Balyoz' davasında da yargılanmaktadır. ••••• Aynı zamanda 'Balyoz' davasında da yargılanmaktadır. ; (İ): İstihbarat görevinde çalışmış veya sınıf itibariyle istihbaratçı. •


27

AHMET KÜÇÜKŞAHİN 11

Erme Onat

Dz.Bnb

Hasdal' da Tutuklu

12

Sadettin Doğan

Dz.Astsb.

Tutuksuz

13 14

Halil Cura

Dz.Astsb.

Tutuksuz

Feridun Aslan

Dz.Astsb.

Tutuksuz

15

Mert Yanık

Emekli Dz.Kur.Alb.

Tutuksuz

16

Levent Bektaş

Emekli Dz.Bnb.

Silivri Cezaevinde Tutuklu

17

Ergin Gedikkaya

Emekli Dz.Astsb.

Silivri Cezaevinde Tutuklu

Poyrazköy'de yapılan aramalarda, aidiyeti belli olmayan bir kı­ sım mühümmat bulunmuştur. Ancak bu mühümmat üzerinde, yar­ gılanan şaluslardan herhangi birisine ait avuç ve parmak izi bulu­ namadığı gibi DNA da tespit edilememiştir. Mühümrnattın bulun­ duğu yerdeki görevli tüm askeri personelin parmak izinin karşılaş­ tırması da yapılmış, ancak aleyhte bir husus tespit edilememiştir. Hiçbir silah ve patlayıcı madde özelliği olmayan ve bir soba boru­ sunu andıran boş lav lançerleri hariç Deniz Kuvvetlerine ait bir malzeme bulunmamıştır. Ele geçirildiği ifade edilen mühümmatın Deniz Kuvvetleri' ne ait mühümrnat olmadığı tespit edilmiştir. Ay­ rıca bulunan mühimmatın bir kısmının son kullanma tarihi geçmiş olduğundan kullanılabilme ihtimali de mevcut değildir. Bu bağlamda bir başka ihbar

01

Nisan

2009

tarihinden önce

askeri makamlara gelmiştir. İhbarı alan Kuzey Deniz

Saha Komu­

tanı, Poyrazköy' den sorumlu birlik komutanını konuyla ilgili ola­ rak bilgilendirmiş ve mühimmat sayımı yapılmıştır. Yapılan sayım sonucunda eksik mühimmat olmadığı belirlenmiştir. Bu husus, Cumhuriyet savcısınca, laması

yapılan

Dz.Yb.Ercan

22

Nisan

Kireçtepe'ye

2009

günü sorgu­

sorulmuştur.

Yani,

01 Nisan 2009 tarihinde yapmış olduğu bir tele­ görüşmesinin 20 gün sonra 21 Nisan 2009 günü Poyrazköy' den

Yb.Kireçtepe'nin fon

çıkarılarak kamuoyuna takdim edilecek olan 'gömülü mühimmat' a ilişkin olup olmadığı sorulmuştur. Yb. Kireçtepe, yapılan görüş­ menin Poyrazköy'de gömüldüğü iddia edilen mühimmat ile ilgili olduğunu beyan etmiş ve bu husus iddianamede de yer almıştır. Bu durumda, mühimmatı gömdüğü iddia edilen bir şahıs, böyle bir


28

TSK' YA

KARŞI 12 KOMPLO

ihbarın geldiğinden yaklr.şık bir ay önce haberi olsa hala o mü­ himmatı Poyrazköy ' de saklamaya devam etmezdi. Yukarıda anlatılan hususlar d!iruşmalar esnasında yargılamayı yapan mahkemeye tüm detayları ile anlatılmasına rağmen, gerek tutuklu ve gerekse tutuksuz sanıklar ile ailelerinin mağduriyetleri halen devam etmektedir. Sir John Macdonell'in belirttiği gibi; "Mahkemelerin varlığı bir ülkede adaletin olduğu anlamına gel­ mez. Sadece, adaletin var olabilmesi için şans yaratır." Konuyla ilgili olarak Deniz Kurmay Albay Koray Özyurt; "Türk Silahlı Kuvvetleri' ne karşı hazırlıkları muhtemelen

2007

yılında veya hemen öncesinde başlayan ve muvazzaf personel icin

2008 yılı temmuz ayından itibaren uygulamaya konulan bir senar­ yo ile karşı karşıyayız ve halen yapılandırmaya devam edilen bir dönem içerisinde bulunduğumuzu hatırlatmak isterim.

14 Kasım 2008 tarihinde Uluç Ali Reis müze denizaltısında bu­ lunan patlayıcılar ile ilgili tertible bu husus devam ettirilmiş, bu tarihten sonra ise komplolar dizisi ile sürekli başbaşa kalınmıştır.

2008 yılının eylül ayında muvazzaf subaylardan Kara Pilot Teğmen Mehmet Ali Çelebi'nin tutuklanması ile başlayan ve 2009 yılı nisan ayında Poyrazköy' de yapılan aramalar ile devam eden bu süreçtir.

2 1 Nisan 2009 tarihi Türkiye Cumhuriyeti tarihinin en güçlü donanmasına sahip olan Deniz Kuvvetleri Komutanlığımız üzerin­ de yoğunlaşan komploların ve tutuklamaların başladığı tarihtir. Bu tarihten itibaren günümüze kadar aralıksız devam eden saldınlann bir organize suç örgütünce planlanarak yürürlüğe konulduğu, de­ vam eden tüm davaların duruşmalarında defalarca ortaya konması­ na rağmen halen ne kamuoyumuz, ne de yönetimde bulunan kamu görevlileri durumu anlamak istememektedir. Bu durum, tarihin kara sayfalarında, en üzücü husus olarak yerini almıştır. Bunlar, bizim anladığımız ve anlatmaya çalıştığımız ve hatta Türkiye' de yaşayan bir İngiliz gazetecinin de iki yıl önce anladığı ve yazıları ile anlatmaya çalıştığı çok basit hususlardır. Ancak ne hikmetse ülkemizde yaşayan bir yabancı gazeteci bunları anlayabi-


·

AHMET KÜÇÜKŞAHİN

29

lirken, yönetim kademelerimizin, özellikle CMK-250'nci madde ile yetkili savcılık ve mahkemeler ile yanlış yönlendirilmekte olan halkımızın anlamaması çok manidardır." demektedir. Poyrazköy davası, Deniz Kuvvetlerinin hedef seçildiği ilk dava özelliğini taşımaktadır. Denizcilerin suçu ne idi? Eğer konu, 05-07 Mart 2003 tarihinde 1 'inci Ordu Karargahında icra edilen seminer ise, orada denizciler bulunmuyordu. Eğer bir darbe yapmak ise, sürekli olarak denizlerde olan bir kuvvetin unsurlarının darbe ile ne ilintisi olabilirdi? Bütün bunlar, Deniz Kuvvetleri Komutanlığının hedef alınmasında başka bir nedenin olması gerektiğini göstermektedir. YıllardJr

Karadeniz' e bir vesile ile girmek isteyen ancak Modreux Sözleşmesi işletilerek Karadeniz'e sokulmayan Amerika Birleşik Devletleri kaynaklı bir operasyon olabilir mi? Tasarımın­ dan inşasına kadar kendi gemisini inşa etme özgüven ve icrasını sergileyen bir kuvvetin yaratıcı beyinlerinin saf dışı edilmesi olabi­ lir mi? Bu vesileyle artık Türkiye'ye gemi satamayacak bir ülkenin stratejik bir atağı olabilir mi? Türk Deniz Kuvvetleri, Akdeniz'in ilk dört (4) ve Dünyanın ilk 12 sayılı deniz kuvvetleri arasında olan ve son 88 yılda başını asla eğmemiş, ulusal çıkarları her zaman korumuştur. Bir amiral öğren­ cilikten itibaren 33 yılda, bir fırkateyn komutanı 28 yılda yetişmek­ 10 tedir.

'Kafes Eylem Planı' Davası 2 1 Nisan 2009 günü Poyrazköy' de kazılar yapılmış ve toprağa gömülen mühimmatlar bulunmuştur. Bunun sonucu olarak 1 2. Ağır Ceza Mahkemesi, 201 0/34 esas sayılı dosya ile kamuoyunda 'Poyrazköy Davası' olarak bilinen davanın iddianamesini 27 Ocak 20 1 0' da kabul etmiştir. Bu davada yargılanan sanıklardan Emekli Binbaşı Levent Bektaş'ın iş yerinde, 22 Nisan 2009 da ele geçtiği '

,

ıo Cem Gürdeniz, Balyoz Davası Ön savunması, Silivri, 21 Nisan 20 1 1 . (Cem Gürdeniz, Tümamiral olarak Türk Deniz Kuvvetleri Komutanlığı'nın Plan ve Prensipler Başkanıdır.)


TSK'YA KARŞI 12 KOMPLO

30

iddia edilen bir DVD içerisinde sözde 'Kafes Operasyonu Eylem 1

Plan'ı bulunduğu iddia edihniştir. 1

Ancak, Poyrazköy'de yapılan kazıların ardından göz altına alı­ nan Dz.Bnb.Eren Günay' ın

27 Nisan 2009 tarihinde sözde 'Kafes

Eylem Planı' ile ilgili sorular sorularak savcılık ifadesi alınmıştır. 1 Bu sorgulama esnasında, daha

2

1 2 gün sonra İstanbul Cumhuriyet

savcılarına resmi olarak bildirilecek olan eylem planı hakkında ilgili savcılar sorular sormuşlardır. Bu DVD'nin

22 Nisan 2009 tarihinde Levent Bektaş'ın iş ye­ rinde ele geçmesi, 30 Nisan 2009 tarihinde bilirkişiye teslim edil­ mesi ve ilk çözümünün 04 Mayıs 2009 tarihinde tamamlanması hususlarına bakıldığında, aradan geçen yaklaşık 20 günlük süre içerisinde DVD ' nin çözümü yapılmadan önce (27 Nisan 20C9 tari­ hinde) plan ile ilgili soruların sorulması, savcıların sözde plan bil­ gilerine sahip olduklarının

ve söz konusu olayın

bir komplo

olduğununun en açık işareti idi. Beşiktaş özel yetkili savcılarınca, Kasım Deniz

Kuvvetleri

Komutanhğı' nın

2009 ayı ortalarında,

çeşitli

birliklerinden

su­

bay/astsubaylar ifadelerine başvurulmak üzere Beşiktaş Adliye­ si'ne davet edilmişlerdir. Böylece 'Kafes' davası başlamıştır. Bu soruşturmaya ait ayrıntılı ilk haber l 9 Kasım

2009 günü, Taraf

Gazetesi'nin ilk sayfasının tamamını kapsayacak şekilde yer almış­ tır. Soruşturma sırasında TSK personeline gösterilmeyen sözde 'Kafes Eylem Planı ' , en ince ayrıntısına kadar Taraf Gazetesinde

11

Öztürk, S . 1 30. (Levent Bektaş'ın evinde arama yapıldığı gün, 22 Nisan

2009' da bir arkadaşım, 'Bektaş'ın evinde arama yapılıyormuş, Telefon ile arayıp yardımcı olur musun?' diye, beni aradı. Ben' de Levent Bektaş' ı arayarak, 'Bütün el konulan CD'lerin, DVD'lerin bir kopyasını al. Ya da CD' lerin içerik listelerini

tutanağa bağlat. Aynca imzalattığın tutanağın bir suretini de kendine al ve

CD' lerin kopyasını nutlaka

al.

Yoksa daha sonra içinden cocuk pomoso bile

çıkar' dedim. Çocuk pomosu çıkmamış, 'Kafes Eylem Planı' çıktı.) 12

A.g.e., S. 1 3 1 . (27 Nisan 2009'da, yani Kafes Planının Levent Bektaş'tan el

konulan CD'nin içinde tespit edildiği 04 Mayıs 2009 ' dan bir hafta önce, Savcı Ercan Şafak, bir şüphelinin ifadesini alırken Kafes Planının detaylan ile ilgili sorular yöneltiyor. )


AHMET KÜÇÜKŞAHİN

31

yayımlanmıştır. Üstelik, gazetenin sürmanşetinde yer alan 'Onlarca Subayı Tutuklatan Plan' ibaresi yazmıştır. Oysa, o tarihte, bu da­ vadan dolayı henüz kimse tutuklanmamıştı. Buna rağmen Gazete, kamuoyuna onlarca tutuklamanın olduğunu bildirmiştir. Aslında önceden kurgulanan hesap biraz sekmişti. Bu haberin

yayımından

Dz.P.Kur.Alb.

bir

gün

önce

savcılar

Mücahit Erakyol, Dz.P.Alb.

sorguya

çağınlan

Levent Gülmen ve

Dz.Kur. Yb. Halil Özsaraç için tutuklama talebinde bulunmuşlar, ancak 1 8 Kasım 2009 günü geç saatlerde Beşiktaş Adliyesinde nö­ betçi olan Hakim Oktay Kuban, tutuklama taleplerini reddetmişti. Bu olaydan bir hafta sonra, siyasi bir şahsiyet tarafından, pazar­ lanan plan hakkında · yorumlarda bulunulmuş, ardından da soruş­ turma savcılarınca hakim Oktay Kuban ' ın kararına itiraz edilerek 2009 yılı kurban bayramı arifesinde yukarıda adı geçen üç subay hakkında tutuklama kararı çıkarılmıştır. Bayramın ilk günü, 27 Kasım 2009 ' da, Türk halkı tüm yurtta bayramı kutlarken bu üç subay, bayram sabahı aileleri ile hüzünlü bir şekilde vedalaşarak, 'Kafes' davasının ilk kurbanları olarak İzmir'den İstanbul'a geti­ rilmişler ve aynı günün akşamı nöbetçi hakim Ömer Diken (Halen 1 0.Ağır Ceza Mahkemesi Başkanlığını ve 'Balyoz Davası' yargı­ lamasını yürüten) tarafından tutuklanmıştır. Sözde 'Kafes Operasyonu Eylem Planı' aşağıdaki hususları içe­ riyordu; Deniz Kuvvetlerinin çeşitli birliklerinden çeşitli sınıf ve rütbelerde subay ve astsubaylardan oluşan ve adına 'Operasyon Gücü' denilen 38 kişilik bir grup (ikisi emekli 1 8 subay, biri emek­ li 1 9 astsubay ve 1 sivil işci) başta İstanbul olmak üzere Marmara, Ege ve Karadeniz bölgelerindeki çeşitli illerde başta Ermeni vatan­ daşlarımız olmak üzere, ülkemizde bulunan azınlıklara yönelik çeşitli terör eylemleri yaparak hükümeti zor duruma düşürecekler­ di. ' Operasyon Gücü' adı verilen sözde örgütü, iki koramiral ve bir tuğamiralden oluşan danışma kurulu yönetecekti. Bu dava nedeniy­ le aşağıda isimleri yazılı olan toplam 32 Deniz Kuvvetleri Komu­ tanlığı personeli 13 tutuksuz olarak yargılanmaktadır. 13

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının (CMK'run 250 .Maddesi ile Yetkili

Bölümü),

Soruşturma

No:2009/2 167,

Esas

No:20 10/268,

No:20 10/198, 1 5 Mart 20 1 0 (Kafes Davası İddianamesi).

İddianame


TSK'YA KARŞI 12 KOMPLO

32

Sıra Nu.

Adı ve Soyadı

Sınıf ve Rütbesi

Açıklamalar

1

Kadir Sağdıç•

Koramiral

Tutuksuz

2

Mehmet Fatih İlğar..

Tuğamiral

Tutuksuz

3

Mücahit Erakyol...

Dz.P.Kur.Alb.

7 ,5 ay tutuklu kalmış, halen tutuksuz

4

Metin Samancı

Dz.Alb.

Tutuksuz

5

Levent Gülmen

Dz.Alb.

7 ,5 ay tutuklu kalmış, halen tutuksuz

6

Halil Özsaraç

Dz.Kur.Yb.

7 ,5 ay tutuklu kalmış, halen tutuksuz

7

İsmail Zühtü Tümer

Dz.Yb.

Tutuksuz

8

İbrahim Levent Okaner

Dz.Yb.

Tutuksuz

9 10

Özgür Erken

Dz.Kur.Bnb.

Tutuksuz

Mehmet Emre Sezenler

Dz.Kur.Bnb.

Tutuksuz

Aydın Ayhan Saraçoğlu

Dz.Bnb.

Tutuksuz

11

12

Metin Fidan

Dz.Bnb.

Tutuksuz

13

Bülent Karaoj!;lu

Dz.Yzb.

Tutuksuz

14

Bülent Aydın

Dz.Yzb.

Tutuksuz

15

Gürol Yurduna)

Dz.Bnb.

Tutuksuz

16

Ümit Özbek

Dz.Yzb.

Tutuksuz

17

Bora Coşkun

Dz.Ütğm.

Tutuksuz

18

Hüseyin Doğancı

Shh.Kd.Bçvş.

Tutuksuz

19

Süleyman Erharat

İsth.Kd.Bçvş.

Tutuksuz

20

Murat Aslan

2t ı

Dalyan

Muslu

Mot.Kd.Bçvş.

Tutuksuz

Tls.Kd.Bçvş.

Tutuksuz

Aynı zamanda 'Balyoz' davasında ve Gölcük aramalarından dolayı yargı­

lanmaktadır. ••

Aynı zamanda 'Balyoz' davasında da yargılanmaktadır.

... Aynı zamanda

�Balyoz'

davasında da yargılanmaktadır.


AHMET KÜÇÜKŞAHİN

33

22

Hüseyin Erol

Rad.Kd.Bçvş.

Tutuksuz

23

Mehmet İnce

Kaz.Kd.Bcvs.

Tutuksuz

24

Türker Doğanca

İsth.Kd.Bçvş.

Tutuksuz

25

Metin Keskin

Por.Kd.Bçvş.

Tutuksuz

26

Alpay Bellevici

Top.Bçvş.

Tutuksuz

27

Emre Tepeli

Tls.Bcvs.

Tutuksuz

28

İsmail Bak

Eln.Bcvs.

Tutukımz

29

Deniz Erki

Eln.Bcvş.

Tutuksuz

30

İbrahim Öztürk

Rad.Ücvs.

Tutuksuz

31

Ahmet Feyyaz Öğütçü....

Emekli Koramiral

Tutuksuz

32

Mesut Adanur

Emekli İda.Bçvş.

Tutuksuz

' Kafes' ismi verilen davada iddia konusu olay ve eylemler; -Kamuoyunda Ergenekon ismi ile bilinen sözde terör örgütüne yönelik olarak açılan ve halen 1 3 . Ağır Ceza Mahkemesinin 'Erge­ nekon- 1 ' ve 'Ergenekon-2' isimleri ile yargılaması devam eden davalarda yargılanan bazı sanıklardan ele geçirildiği iddia edilen belgelerde yer alan "Ergenekon Analiz Yeni Yapılanma Yönetim ve Geliştirme Projesi ile Devletin Yeniden Yapılanması için Öneriler (Master Plan) isimli dökümanlarda yer alan hususlardan, Ergene­ kon Terör Örgütünün, Türk Silahlı Kuvvetleri içerisine de sızma ve kadrolaşma faaliyetlerini hedeflediği,

-Soruşturma dosyasındaki delillerden örgütün Türk Silahlı Kuvvetleri içerisinde yapılanma faaliyetlerini gerçekleştirdiği, -Türk Silahlı Kuvvetleri içerisindeki irtibatlarını örgütün amaç ve hedefleri doğrultusunda kullanmaya çalıştıklarının görüldüğü­ 14 nün anlaşıldığı" şeklinde ifadelerle sanıklarının TSK personeli olduğu davalara köprüler kurulmaya çalışılmıştır. Yani sözde 'Er­ genekon Terör Örgütü' (ETÖ) ile TSK personeli arasında hayali irtibatlar kurularak kamuoyuna sözde ETÖ ' nün silahlı kanadı da var mesajı verilmeye çalışılmıştır.

•••• Aynı zamanda 'Balyoz' davasında da yargılanmaktadır. 1 4 Kafes Davası İddianamesi, S.62.


34

TSK'YA KARŞI 12 KOMPLO 'Kafes Davası' nedeniyle 27 Kasım 2009 - 05 Temmuz 20 10 ta­

rihleri arasında 7 ay tutuklu kalan ve tahliye edildikten sonra 1 1 Şubat 201 1 günü 'Balyoz Davası' ndan dolayı ikinci kez tutuklanan Dz.P.Kur.Alb. Mücahit Erakyol, Dz.K.K.lığı personeli arasından tutuklanan ilk kurmay albaydır. Alb. Erakyol, üzerlerine atılan 'Kafes' iftirası ile ilgili olarak duygularını şöyle ifade etmektedir: "Bizlerin zoruna giden en önemli husus kendi ülkemizde kendi insanımıza zarar vereceğimize yönelik planlar yaptığımız konu­ sundaki iftiralardır. Ülkenin birliğini, bütünlüğünü savunan bizlere terörist muamelesi yapılarak, 800 km. öteden (İzmir/Foça) Beşik­ taş ' a kadar getirtilip bayram günü tutuklama kararı verilirken, aynı dönemde (Ekim 2009 ayı içerisinde), Türk askerine kurşun sıkmış, bebek katili gerçek teröristler, Habur sınır kapısında törenle karşı­ lanmış, ayaklarına kadar götürülen çadır mahkemesinden tutuksuz yargılanmak üzere serbest

bırakılmışlardır.

Gerçek teröristlere

tutuksuz yargılama yolu seçen adalet ile bizleri burada hukuk ve ahlak dışı iftiralarla sebepsiz yere tutuklu tutan aynı adalet mi? Yoksa siyaset mi? diye sormaktan kendimi alamıyorum. Bizi yargısız infaz ederek, gerçek suçluymuş gibi Türk halkına sürekli tekrarlarla, çocukları bile öldürecek kadar cani bir grupmuş gibi empoze etmeye çalışan mütareke basınının günümüz uzantıla­ rı; gerçek bebek katillerinin, 07 Nisan 2010 tarihinde, Diyarbakır

Cumhuriyet B aşsavcılığınca hazırlanan iddianamesini, haber dahi

yapmamışlardır. Bu çifte standardın ve hainliğin değerlendirmesi­ ni, ' Yüce Türk Milleti ' yapacaktır." demektedir. Sözde Kafes Eylem Planı'nda imzası olduğu iddia edilen üç ki­ şiden

(Dz.Yb.Ercan

Kireçtepe,

Dz. B nb.Eren

Günay

ve

Em.Dz.Bnb.Levent Bektaş) birisi olan ve 'Poyrazköy' davasından dolayı 24 Nisan 2009 tarihinden beri Hasdal Askeri Ceza ve Tutu­ kevinde tutuklu bulunan Dz.Yb.Ercan Kireçtepe ' Kafes" davasına

ilişkin olarak aşağıdaki ilginçlikleri ifade etmektedir; İlginç olan nokta, 22 Nisan 2009' da ele geçirild iğ i iddia edilen

"

CD ve DVD' lerde yapılan ilk inceleme neticesinde, içl erind e 'her­

hangi bir suç unsuruna rastlanmadığı'na dair rapor verilmiş olma­ sıdır. Buna rağmen, içind e sözde ' Kafes Eylem Planı' olduğu iddia


35

AHMET KÜÇÜKŞAHİN edilen DVD,

30 Nisan 2009 tarihinde tekrar incelenmek üzere bi­

lirkişiye verilmiştir. Bilirkişi ise, DVD içerisinde 'Kafes Eylem Planı' olduğuna dair hazırlamış raporunu bitirmiş ve 1 1 Mayıs

09 Mayıs 2009 günü

2009 günü soruşturmayı yürüten Cumhuriyet

Savcısına göndermiştir. Bu durumda, Cumhuriyet Savcılarının, bilirkişinin ikinci kez inceleyerek DVD içerisinde tespit etmiş ol­ duğu sözde 'Kafes Eylem Planı' ndan

1 1 Mayıs 2009 tarihinden

önce resmi olarak haberi olmaması gerekir. Ancak, Poyrazköy

kazıları

nedeniyle

gözaltına

alınan

savcılar,

Dz.Bnb.Eren

27 Nisan 2009 günü, sözde 'Kafes Eylem Planı' ile ilgili sorular sormuşlardır. 1 1 Mayıs 2009 tarihine kadar DVD'nin için­ Günay' a,

de yer aldığı iddia edilen 'Kafes Eylem Planı' hakkında resmi ola­ rak bilgi sahibi olmayan polis ve savcıların

27 Nisan günü ifadesi

alınan Bnb.Eren Günay'a 'Kafes Eylem Planı' bakında nasıl soru­ lar sorabilmişlerdir? Bu konu mahkeme safhasında avukatlar tara­ fından dile getirildiğinde soruşturma savcıları cevap olarak bilirki­ şinin

27 Nisan günü kendilerini arayarak konu hakkında sözlü ola­

rak bilgi verdiklerini ifade etmişlerdir. Bu beyan, olayı daha garip hale getirmiştir. Çünkü, aramalarda ele geçen CD ve DVD'lerin soruşturma savcılarının kendi kilitli kasasında muhafaza altında olduğuna ve Mayıs

2009 ayı başında

polise elden teslim edildiğine dair resmi yazıları mevcuttur. Bu durumda

22 Nisan ile Mayıs 2009 ayı başına kadar geçen sürede

savcıların kasasında kilitli bulunan ve içinde suç unsuru bulunma­

dığı

rapor ile sabit olan DVD'nin içindeki bilgilerden polis nasıl

haberdar olmuştur? Polis bu şüre içinde gizlice kasayı açıp incele­ me mi yapmıştır? Yoksa polis, kilitli kasalarda saklanan CD ve DVD' Ierin içindekilerini yeni bir teknoloji ile mi incelemiştir? Ortada büyük bir komplo bulunmaktadır. Bu komplo ile yapılanla­ nn üstü örtülmeye çalışılmakta ve hatalar görmezden gelinmek istenmektedir. Konuya ilişkin bir başka ilginçlik, sözde 'Kafes Eylem Pla­ nı' nda imzası olduğu iddia edilen bizlere (Dz. Yb.Ercan Kireçtepe, Dz.Bnb.Eren Günay ve Em.Dz.Bnb.Levent Bektaş), imzalarımıza

1 0 Aralık 2009 da sorular sorulmuştur. Başka 19 Kasım 2009 tarihinde Taraf Gazetesinde çıkan

ilişkin olarak ancak bir ifadeyle,


36

TSK'YA KARŞI 12 KOMPLO

haberden 2 1 gün, planla ilgili yapılan tutuklamalardan 1 3 gün son­ ra konu ile ilgili ifademiz alınmıştır. 27 Nisan 2009 tarihinde sözde planlardan haberi olan savcıların plan üzerinde imzası olduğu iddia edilen bizlere 1 O Aralık 2009 tarihine kadar imzalarımıza ilişkin soru sormamaları şu soruları akla getirmektedir. Acaba, taklit edi­

lerek sözde planların altına yerleştirdikleri imzalarımız ilk sorgu­ lama esnasında henüz elde edilememişmiydi? Veya taklit etmeye yeterli zaman bulunamamışmıydı? Sözde plandan haberi olan sav­ cıların altındaki imzalardan nasıl haberi olmaz? Niçin savcılar im­ zası olduğu iddia edilen kişileri, bu sözde plan basında çıktıktan 2 1 sonra ifade vermeye çağırdılar? Her şeyin zamanının gelmesini mi beklediler? Bu kadar önemli olduğu iddia edilen sözde 'Kafes Ey­ lem Planı' ile ilgili soruşturma ve ifade alma işlemleri neden Ka­ sım ve Aralık 20 1 O tarihinde yapılmıştır? Başka bir ilginçlik ise, benim ve diğer iki kişinin (Dz.Bnb.Eren Günay ve Em.Dz.Bnb.Levent Bektaş) planın altında ismimizin olduğu iddia edilmiş olmasına rağmen 'Kafes' davasında sanık olarak gösterilmemiş olmamızdır. Bu hatalı durum, zaman içeri­ sinde telafi edilmiş ve 'Poyrazköy' ve 'Kafes' davaları birleştirile­ rek 'Poyrazköy' davasında sanık durumunda olan personelin ta­ mamı 'Kafes' davasında da sanık durumuna getirilmiştir." 'Kafes Eylem Planı' davası Poyrazköy davası ile aynı anda üre­ tilmiş bir senaryonun parçası olarak görülmektedir. Zamansal ya­ kınlık (Poyrazköy, 1 6 Nisan 2009 ve Kafes, 22 Nisan 2009) ve daha 'Kafes Eylem Planı' ortada yok iken ve Poyrazköy'de arama­ lar henüz yapılmış iken Dz.Bnb.Eren Günay'ın 27 Nisan 2009 tarihinde ki sorgulanmasında 'Kafes Ey lem Planı' ile ilgili somlar sorulması bunu teyit etmektedir. 'Poyrazköy' kazılan ile başlayan, 'Kafes Eylem Planı' ile devam eden süreç; 'Islak İmza', 'Amiralle­ re Suikast', ' Askeri Casusluk ve Şantaj ' , 'Balyoz', 'Gölcük Ara­ ması' ile sürdürülecektir.


37

AHMET KÜÇÜKŞAHİN

'Islak İmza' Davası 12 Haziran 2009 tarihinde Taraf gazetesinde 'İrticayla Mücadele

Eylem Planı. ı s başlıklı taklit imzalı sahte bir plan yayınlanmış ve bahse konu planın bir fotokopisinin 04 Haziran 2009 tarihinde (Bes­ tekar Sokak No: 1 7/2, Kavaklıdere-Çankaya/ ANKARA adresinde­ ki) Avukat Serdar Öztürk'ün bürosunda bulunduğu iddia edilmiş­

tir. 16 Aynca taklit imzalı sahte planın, 30 Eylül 2009 tarihinde Çukurambar/Ankara Postanesinden bir zarf içinde 'Sayın Zekariya Öz, İstanbul Beşiktaş Adliyesi Beşiktaş/İSTANBUL' adresine, Ser­ kan Çakır tarafından posta ile gönderildiği ileri sürülmüştür. Bu bağlamda emekli bir gazi subay olan Avukat Serdar Öztürk'ün bürosunda, 04 Haziran 2009 tarihinde yapılan aramada, evraklar arasında bir fotokopisinin de bulunduğu üç maddelik 'İrticayla Mücadele Eylem Planı' adı verilen ıslak imzalı bir planın bulunduğu iddia edilmiştir. Oysa, bulunduğu ileri sürülen doküman­ lann tamamı 2003 ve öncesine ait eski evraklardır. Bu evraklar ara­ sında sadece 'İrticayla Mücadele Eylem Planı' adı verilen plan tarih­ sizdir. Nisan 2009,'tarihinde hazırlandığı iddia edilen planın son say­ fasındaki taklit imza dışında hiç bir sayfasında, Dz.P.Kur.Alb. Dur­ sun Çiçek' in imza, paraf ve parmak izi mevcut değildir. Bu davada, sivil şahıslarla birlikte Türk Deniz Kuvvetleri' nin muvazzaf bir subayı ile emekli bir subay yargılanmaktadırlar. 1 7 Sıra Nu. 1 2

Adı ve Soyadı

Sınıf ve Rütbesi

Açıklamalar

Dursun Çiçek* Serdar Öztürk

Dz.P.Kur.Alb. Gazi Emekli Binbaşı

Hasdal'da Tutuklu Silivri Cezaevinde Tutuklu

15 Bu plan, Taraf Gazetesi'nin 1 2 Haziran 2009 tarihli sayısında "AKP ve Gülen' i Bitirme Planı" olarak ifade edilmiştir. (Öztürk, S. 15.) 6 1 A.g.e., S . 1 5. 1 7 İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının (CMK'nın 250.Maddesi ile Yetkili Bölümü), Soruşturma No:2008/l 756, Esas No:2010/373, İddianame No:2010/264, 13 Nisan 20 1 0 (Islak İmza Dav!isı İddianamesi). • Aynı zamanda 'Balyoz' davasında yargılanmaktadır.


TSK'YA KARŞl 12 KOMPLO

38

Günümüzde bilgisayarların sağladığı kopyalama imkanları ile imza taklidinin, bırakın imza makinelerini, torna makineleri ile 1 5 dakikada yapılabildiği mahkeme salonlarında herkese gösterilmiş­ tir. Sahte plan üzerinde Alb. Çiçek' in parmak ve avuç içi izinin olmadığı, sahte planın kendisi tarafından kullandığı bilgisayar ve yazıcılarda üretilmediği kriminal raporlar ile tespit edilmiştir. Par­ mak ve avuç içi izi dahil hiçbir fiziki ve dijital iz bırakmadan plan hazırlanması ve altına imza atılması bilimsel olarak mümkün de­ ğildir. Genelkurmay Askeri Savcılığı da, planın Genelkurmay Baş­ kanlığında hazırlanmadığı ve sahte olduğunu tespit etmiş ve hak­ kında takipsizlik karan vermiştir. Tarih, başlık ve kayıt bilgileri olmadığı için resmi evrak ve bel­ ge olmayan taklit imzalı sahte planın, yasal delil olma niteliği de yoktur. Düz bir bilgisayar çıktısı olan ve Alb. Çiçek'in kullandığı bilgisayar ve yazıcılarda işlem görmediği Kriminal Rapor ile kesin­ leşen sahte planın fotokopisinin; önce tarayıcı ile bilgisayar orta­ mına taşındığı, daha sonra çıktı alınarak üretildiği belirlenmiştir. Alb. Çiçek, yazılı ve sözlü olarak defalarca başvuruda bulunul­ masına rağmen, söz konusu plan üzerinde parmak ve avuç içi izi, kağıt ve mürekkep analizleri ile faili meçhul ihbarcı hakkında ince­ leme taleplerimize işlem yapılmamıştır. Çünkü bu planın sahte, im­ zanın ise taklit olduğunu yetkili ve sorumlu olan herkes bilmektedir. 'İrticayla Mücadele Eylem Planı' adı verilen planın içerik, üs­ lup, terminoloji, yazım kuralları ve forrnat açısından bir Kurmay Albayın hazırlamadığı gerçeği; çok sayıda bilirkişi raporu, Genel­ kurmay Başkanlığının resmi açıklamaları ve Genelkurmay Askeri Savcılığının 24 Haziran 2009 Tarihli Kararı ile tescil edilmiştir. Başlık bilgileri, ilgileri, ekleri, alındı ve anlaşıldı talimatı, dağıtım planı, imzanın altındaki görev satın, 'Genelkurmay Başkanı Em­ riyle' ifadesini içeren yetki satırı ve diğer yetkili makamların imza­ ları dahil çok sayıda fahiş hata içeren bir eylem planı olması müm­ kün değildir. Harekat planının beş temel maddesinden sadece ilk üçünü içeren, 4' üncü maddesi olan, ' Muharebe Hizmet Desteği' ile 5'inci maddesi olan, 'Komuta ve Muhabere' ana maddelerini bile içermeyen bir planın bir kurmay albay tarafından hazırlandığı iddi­ ası mantıklı görülmektedir.


AHMET KÜÇÜKŞAHİN

39

Evrak ve belge niteliği olmayan, tarihi ve gönderildiği makamı içermeyen, içerik ve format olarak yetersiz, sahte ve taklit imzalı olduğu yasal delillerle kesinleşen üç maddelik bir plan ile cebir ve şiddet kullanarak hükümeti ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasına engellemeye teşebbüs suçunu işlemek hukuki ve fiili olarak mümkün görülmemektedir. Alb. Dursun Çiçek'in iddiana­ mede belirtilen Ocak-Mart 2009 döneminde Erzincan'a gitmediği; Genelkurmay Başkanlığı Karargahına giriş kayıtları, cep telefonu­ na ait iletişim kayıtları (HTS Kayıtları) baz istasyonu bilgileri ve uçak bilgileri, orduevi kayıtları gibi çok sayıda yasal delillerle ke­ sin olarak tespit edilmiş ve bu durum Erzurum Cumhuriyet Savcı­ lığı tarafından İstanbul Cumhuriyet Savcılığına resmi bir yazı ile bildirilmiştir. Konuya ilişkin olarak Dz.P.Kur.Alb. Dursun Çiçek1 8 şunları ifade etmektedir: "Emniyet İstihbarat birimleri tarafından hazırlandığı açıkça or­ taya çıkan taklit imzalı sahte eylem planı ile faili meçhul ihbarlar; hukuka aykırı usullerle üretilen delillerdir. Yasal olarak yok hük­ mündedir. Lütfen iftira ve çamur atmayın. Hedef şaşırır, çamurlu ellerinizle ortada kalırsınız. Hukuken delil niteliği taşımayan taklit imzalı sahte bir plan, faili meçhul ihbarlar ve gizli tanık yalan ve iftiralarını bahane ederek masum bir insanı aylardır tutuklayan ve hukuk cinayeti işleyen yargıçların ve yüreğinde insanlık sevgisi taşıyan tüm insanların akıl, vicdan ve insanlık duygularına seslen­ mek istiyorum. Ülkesine ve milletine hizmet etmekten başka hiçbir suçu olmayan insanları, Türk Silahlı Kuvvetlerini ve Türk Yargısı­ nı hedef alan senaryolar ve komplolar karşısında herkesi daha du­ yarlı olmaya davet ediyorum. Bu hukuk dışı karar, hakkımda hazırlanan komplonun icrasına Mart 2009 ayında başlandığını açıkça ortaya koymaktadır. Haksızlık yapmak, haksızlığa uğramaktan daha insanlık dışıdır. İyilik yapmayı 18

Bu davaya ilişkin daha ayrıntılı bilgiler, "Kışladan Hasdal'a, Albay Dursun

Çiçek Yakası" adlı kitapta ve "www.d!JI.SJ!nci��k .worlğ.Qress.coı:n" adlı İnter­

net sitesinden edinilebilir.


TSK' YA KARŞI 12 KOMPLO

40

bilmiyorsanız, hiç olmazsa kötülük yapmayın. Şahsıma yönelik bir iftira başka iftiraları doğurmuştur. Bu hukuk cinayeti Türk Hukuk Tarihine 'Albay Dursun Çiçek Vakası. ı9 diye kara bir leke olarak geçmiştir. Bu ülkenin bilgi ve tecrübeleri dört duvar arasına mahkum edilerek millete ve evlatlarına yazık ediliyor. Lütfen bu tuzaklara, bu akıl tutulmasına, yargı ile birlikte milletin değerlerinin aşındırılması­ na bir an önce son verilsin. Herkes elini vicdanına koysun. Bu gün benim başıma gelmedi, tuzum kuru diyenler, yarın bu tür saldırılara ve iftiralara hazır olsun. Ömür boyu hapis cezası ile yargılanmanız ve aylarca tutuklanmanız için; bir faili meçhul ihbar mektubu ve bir taklit imza yeterlidir. Bu haksızlıklara fırsat vermek, aynı iftira ve insanlık dışı suçlara ortak olmaktır." 'Islak İmza' davası ile, Türk Silahlı Kuvvetlerini aşağılamak, onun mensuplarım kirli işlerle özdeşleştirmek, bu vesileyle Türk Silahlı Kuvvetlerini ve onun mensuplarının değerini Türk halkının gözünden düşürmek amaçına bir adım daha yaklaşılmıştır. Zira, Dursun Çiçek olumsuz bir simge haline getilmiştir. Türk Silahlı Kuvvetlerinin çete vari işlerle bağlantılı olduğunu vurgulamak ve halkın algısını resimlerle şekillendirmek maksadıyla Alb. Dursun Çiçek gazetelerin vazgeçilmez karekteri olarak kullanılmıştır ve kullanılmaya da devam edilmektedir. Yani, önce simge yaratılmış, bilahare bu simge vasıtasıyla söylenmek istenenler kitap okumayı sevmeyen Türk halkına resimler üzerinden algılattınlmaya çalışıl­ maktadır.

'Amirallere Suikast' Davası Dz.Teğmen Faruk Akın' ın evi, Tğm . ' in evde bulunmadığı 17/18 Temmuz 2009 gecesi saat 02. 1 5 sularında, polisler tarafın­ dan aranmış. Arama öncesi, polisler, önce odalara dağılarak evi kontrol altına almışlar, daha sonra binada bulunan yaşlı bir çifti aramada hazır bulunmak üzere arama mahalline getirmişlerdir.

19 n,

İrem Çiçek, Alb.Dursun Çiçek Yakası, Kışladan Hasdal'a, Togan Yayınla­ İstanbul, Nisan

20 1 1 .


AHMET KÜÇÜKŞAHİN

41

Askeri bir personelin evinde yapılacak aramalarda hukuken bu­ lunması gereken Merkez Komutanlığı personeli veya savcı olmak­ sızın yapılan aramalar neticesinde evde, tayini dolayısıyla evden yaklaşık bir ay önce ilişiğini kesen Dz.Tğm. Barbaros Mercan' ın kullandığı ve o esnada boş olan odadaki çekyatın altından bir/iki bölücü içerikli kitap, banyodaki lavoboların altından buruşturulmuş halde bulunan Türk Solu dergisi, bir CD ve buzdolabı motorunun altından da meşhur Datasheet (plastik patlayıcı), mermiler ve sözde suikast notu çıkmıştır. Apartman görevlisi Erol Akkaş' ın ifadesine göre, aramadan çok kısa bir süre önce 3-4 kişi omuzlarında sırt çantası ve subay izle­ nimi veren giyimli oldukları halde ve ellerinde bulunan anahtarlar­ la eve 2-3 defa girip çıkmışlardır. Teğmenler, ifadelerinde, evlerine izinsiz ve yanlarında kendilerinin olmadan kimsenin giremeyece­ ğini ve aynca evin anahtarını da kimseye vermediklerini ifade et­ mişlerdir. İddia makamınca, evde bulunduğu iddia edilen maddeler üze­ rinde esaslı bir parmak izi incelemesi ve adli delil arama ve tespit çalışması gibi teğmenlerin lehine olabilecek çalışmalar talep edil­ memiş, sadece yazı karakterlerinin uyuşup uyuşmadığı incelenmek istenmiştir. Sanıkların talebi üzerine yaptırılan, İstanbul Emniyet Müdürlüğünün parmak ve avuç izi raporuna göre; evden bulundu­ ğu iddia edilen malzemeler üzerinde, ev sahibi durumunda olan teğmenlerin parmak ve avuç izleri arasında yapılan karşılaştırmada hiçbirinin parmak ve avuç izleriyle benzerlik görülmemiştir. Ele geçirilen Datasheet'in (patlayıcı maddenin) TNT olduğuna tüm kamuoyu gibi teğmenler de inandırılmıştır. Halbuki iddiana­ mede yer alan raporlarda Datasheet olarak tanımlanmıştır. Bu bi­ linçli yanlış yönlendirmenin temel sorumlusu aramaya katılan po­ lislerdir. Konunun uzmanı olarak malzemeyi teşhise çağınlan polis memuru TNT teşhisini koymuştur. Maksadı da TNT kavramıyla kamuoyunda dehşet ve önyargı uyandırmaktır. Aynı etkiyi Datasheet sözcüğü yapabilir miydi? Hayır. Her ne kadar iddianamede yer almasa da bu olay, kamuoyuna Deniz Kuvvetleri Komutanı'na suikast hazırlığında olan teğmenler olarak sunulmuştur.


42

TSK'YA KARŞI 12 KOMPLO Bu dava nedeniyele

2 1 Temmuz 2009 tarihinde başlayan tutuk­

lamalarla Deniz Kuvvetleri mensubu toplam dokuz teğmen tutuk­ lanmış, ikisi 6 ay, biri

1 0 ay, dördü 15 ay tutuklu kalmışlar ve ikisi Temmuz 20 1 1 tarihi itibariyle 25 aydır Hasdal' da tutuklu olarak bulunmaktadırlar. Bu davada 17 subay ve bir astsubay olmak üzere 18 kişi yargılanmaktadır.20 Bunlar; Sıra Nu. 1 2

Adı ve Soyadı

Rütbesi

AçıkJamalar

Mehmet Orhan Yücel Faruk Akın

Dz.Kur. Alb.

Tutuksuz

Dz.Tğm.

Hasdal'da Tutuklu

Sinan Efe Novan Tank Ayabakan

Dz.Ti!ın. Dz.Tğm.

Hasdal' da Tutuklu

4 5

Burak Düzalan

Dz.Tğm.

15 ay tutuklu kalmış, halen tutuksuz

6

Alperen Erdoğan

Dz.Tğm.

1 5 ay tutuklu kalmış, halen tutuksuz

7

Yakut Aksoy

Dz.Tğm.

1 5 ay tutuklu kalmış, halen tutuksuz

8

Ülkü Öztürk

Dz.Tğm.

9

Sezgin Demirel

Dz.Tğm.

10 ay tutuklu kalmış, halen tutuksuz 6 ay tutuklu kalmış, halen tutuksuz

10

Ali

Dz.Tğm.

11

Halit Mehmet Ergül

Dz.Tğm.

Tutuksuz

12 13

Burak Amaç

Tutuksuz

Fatih Göktaş

Dz.Tilııı . Dz.Tğm.

14

Yiğithan Göksu

Tutuksuz

15

Barbaros Mercan Koray Kemiksiz

Dz.Tilııı . Dz.Tğm.

3

18

20

16 17

Seyhur Güçlü

15 ay tutuklu kalmış, halen tutuksuz

6 ay tutuklu kalmış, halen tutuksuz

Tutuksuz

Dz.Tfun.

Tutuksuz Tutuksuz

Qğuz Dağruk

Dz.H:m.

Tutuksuz

Burak Özkan

Dz.Astsb.

Tutuksuz

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığırun (CMK'nın 250.Maddesi ile Yetkili Bölümü), Soruşturma No:2009/1570, Esas No:2010/107, İddianame No:2010/75, 28 Ocak 2010 (Amirallere Suikast Davası İddianamesi).


AHMET KÜÇÜKŞAHİN

43

Deniz Lisesi' ni üçüncülükle, Deniz Harp Okulu'nu dördüncü­ lükle bitiren Dz.Teğmen Faruk Akın, 07 Mayıs 20 1 0 tarihindeki ön savunmasında sunlan vurgulamıştır; "Terör örgütü üyesi olmakla suçlanıyorum. Öncelikle bu asılsız ve onur zedeleyici ithamların beni ve ailemi ne kadar üzdüğünü belirtmek isterim. Görünüşe göre biz, en az 92 kişilik bir örgütüz. Örgüt üyesi oldu­ ğu iddia edilen bu şahıslardan; birinin karşısında PKK, ikisinin kar­ şısında uyuşturucu, beşinin karşısında eşcinsel değerlendirmeleri bulunmaktadır. Yine aynı flash bellekte yer alan ve başkaları tara­ fından hazırlandığı iddia edilen başka belgelerde de dört kişi PKK, bir kişi Hizbul Tahrir, beş kişi eşcinsel, altı kişi uyuşturucu, yedi kişi sapık, üç kişi hırsız, birçok kişi ise disiplinsiz, bilmem kim referans­ lı, kominist ve psikolojisi bozuk olarak değerlendirilmektedir. Her

hangi bir Muz Cumhuriyeti' ninin bırakın bir Harp Okulu' nu, sıradan bir gençlik kampında bile bu kadar değişik karakterlerde insanların olabileceğini zannetmiyorum. Oysa burada Türkiye Cumhuriyeti'nin Deniz Harp Okulu' ndan bahsediliyor. Böyle bir başıboşluk ve ciddi­ yetsizlik Deniz Harp Okulu' nda olabilir mi? Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Eşref Uğur Yiğit, bizleri kastederek aynen şu ifadeleri kullanmıştır; 'Ben üst düzey bir ko­ mutanım. Üst düzey komutanlara, devlet görevlilerine her zaman bir suikast ihbarı olabilir. Bana birileri, belirli gruplar bir operas­ yon da yapabilirler. Fakat beni en fazla üzen konu, bana suikast olacak şey, böyle bir operasyonun masum subaylarımın üzerine yıkılmasıdır. Aziz milletimden Silahlı Kuvvetler' e güvenlerinin devam etmesini diliyorum. Çünkü bu arkadaşlarımız bugün silahlı terör örgütüne üye olmakla suçlanıyor. Bu konuya da dikkatinizi çekerim. Habur' dan terör örgütünün bütün üyeleri ellerini kollarını sallayarak giriyorlar ve benim bu personelim, yani vatanları için canlarını vermeye hazır personelim silahlı terör örgütü üyesi ol­ makla suçlanıyor.' Bu sözler bir başkasına ait olsaydı belki bu kadar önemli ol­ mazdı. Ancak bu ifadeler kendisine suikast düzenleneceği öne sürülen Deniz Kuvvetleri Komutanı ' na aittir.


44

TSK'YA KARŞI 12 KOMPLO

Salondaki çekyatın altından bir tane Kürtçe kitap, terörist başı, çocuk katili Abdullah Öcalan isimli şahsın yazdığı iki kitap, yine

boş odada bölücü örgüt ile ilgili iki kitap ve banyoda lavabonun altında dolap ve zemin arasına atılmış birer tane Türk Solu dergisi, TKP broşürü ve CD çıkarılmı ştır. Bunlar kesinlikle bana ait değil­ dir ve bunları ilk defa arama esnasında ortaya çıkartıldığında gör­ düm. Yaşadığım evde bunların bilgim dahilinde bulunması söz konusu bile olamaz. Bunlar evimize gizlice giren alçakların attıkla­ rı

dökümanlardır. Lavabonun altından TKP ve Türk Solu dergileriyle beraber

TKP içerikli bir CD çıktı. Sokaklarda bedavaya dağıtılan dergileri neden lavabonun altına adeta kilitler gibi saklayalım? Bana ait tüm kitaplar odamdaki kitaplığımda durmaktadır. Ben, İngilizce ve Almanca olmak üzere iki yabancı dil bilirim. Kürtçe bunların arasında yer almaz. Bilmediğim, anlamadığım bir dilde yazılmış bir kitabı neden evimde bulundurayım ve saklaya­ yım? Bu bilgiler ışığında bir düzeltme yapmak istiyorum. Bu davaya komuoyunda 'Amirallere Suikast Davası' denilmektedir. Düzelti­ yorum bu dava 'Teğmenlere Suikast Davası' dır. Görevlerine kutsal ve saf duygularla başlamış, karşınızda duran, aylardır tutuklu bulu­ nan dokuz teğmenin parlak istikballerine, pırıl pırıl yaşamlarına yapılan bir suikasttir. Ben 1 0 aydır tutuklu olarak cezaevindeyim.(İlk duruşmanın ya­

pıldığı 7 Mayıs 2010 tarihi itibariyle) Tutuklu bulunduğum her bir dakikayı, vatanıma hizmet edemediğim, vazifemden geri kaldığım

süre olarak görüyorum. Tutuklu bulunduğum her ay, mesleğimden geri kaldığım bir yıla tekabül ediyor. Mesleğime adaptasyonla geçirmem gereken yaşımı ve rütbemi cezaevinde geçiriyorum." Bu 'suikast' senaryosu ilk kez Türk Silahlı Kuvvetleri mensup­ larına uygulanan bir senaryo değildir. Bundan 1 1 9 yıl önce 1 882 yılında, Osmanlı'nın kontrolünde olan Mısır' da ortaya konulmuş olan bir senaryodur. Yarı özerk statüde olan Mısır'ın ordu siste­ minde Memlük Türkleri ile Mısır'a gelen Çerkez' ler etkin bir ko­ numa gelmiş ve rütbe dağılımını kast denilebilecek bir sisteme


AHMET KÜÇÜKŞAHİN

45

dönüştürmüştür. B u sisteme göre, üst rütbelere Türkler ve Çerkez­ ler atanıyor, yerli halk ise ancak alt rütbelerde askerlik yapabili­ yordu. 04 Şubat 1 882 tarihinde Mısır Harbiye Nazırlığına getirilen Arabi Paşa, Arap kökenli kendi taraftarlarını orduda üst makamlara getirirken, diğer taraftan da Çerkez subayları tasfiye etmenin bir yolunu aramaya başlamıştır. Bunun üzerine Nisan 1 882'de Hidiv ve Hükümet üyelerine verdiği bir dilekçede ordudaki Çerkez su­ bayların kendisine suikast girişiminde bulunacaklarını, bu nedenle bunun önüne geçecek önlemler alınamsı gerektiğini bildirmiştir. Kısa bir süre sonra suikast eyleminde bulunacağı iddia edilen kırk Çerkez subay tutuklanarak hapse atılmıştır. Sultan' ın ihtarlarına karşı rağmen tutuklanan subaylar Mısır' da yargılanmışlar. Mah­ keme sonunda rütbelerinin alınmasına ve sürgüne gönderilmelerine karar verilmiştir. 2 1

' Çürük Çetesi' Davası Kamuoyunda 'Çürük Çetesi' olarak bilinen davanın bir numara­ lı sanığı Hv.Hakim Alb. Ahmet Zeki Üçok' tur. Alb.Üçok, dönemin Devlet B akanı Bahattin Şeker' in askerlik hakkına ilişkin davada, davanın hakimi olarak B akan aleyhine vermiş olduğu mahkumiyet kararı ile l 990' lı yıllarda basında yer almaya başlamıştır. Daha sonra aralarında Demoktarik Toplum Partisi (DTP) Genel B aşkanı Nurettin Demirtaş'ın da bulunduğu yaklaşık 300 kişiyi kapsayan ve Cumhuriyet tarihinin en büyük askerliğe elverişsizlik sahte raporu, yani sahte çürük raporu çetesi soruşturmasını yürüt­ müştür. Bu soruştumıa sonucunda DTP Genel Başkanı değişmiştir. Hemen akabinde basında 'Karargah Evleri Soruşturması' olarak bilinen soruşturmayı yürütmüş ve 'Karargah Evleri'ne ilişkin Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) tarafından hazırlanan belgenin hiçbir hukuki somut belgeye dayanmayan ve İnternet üzerinden üretilmiş telefon görüşmeleri ve duyumlar ile düzenlenmiş bir belge olduğu­ nu delilleri ile beraber ortaya koymuştur. Bunun sonucu olarak 82 21

Taha Niyazi karaca, İngiltere Başbakanı Gladstone'un Osmanlı'yı Yıkma Planı, Büyük Oyun, Timaş Yayınlan, İstanbul, Şubat 20 1 1 , S.442, 443.


46

TSK'YA KARŞI 12 KOMPLO

yıllık MİT tarihinde ilk defa MİT Müsteşarı bir savcıya ifade ver­ mek için çağrılmıştır. Aynı dönem içerisinde, şu anda 11 .Ağır Ceza Mahkemesinde görülmekte olan 'Çürük Çetesi' davasına bir bakıma gerekçe yapı­ lan Kayseri' deki Hava İkmal Bakım Merkez Komutanlığında, ken­ dilerinin 'Fetullah Gülen Cemaati' üyesi olduğunu söyleyen bazı asker ve sivil şahısların Türk Silahlı Kuvvetleri personelini alevi­ sünni, namaz kılan kılmayan, oruç tutan tutmayan, pomocu, kadın düşkünü, kumarbaz, homoseksüel, borsa düşkünü vb. biçimde fiş­ lediklerini, bazı askeri emirleri izinsiz olarak çaldıklarını, üzerinde değişiklik yaparak askeri yazışma bilişim sistemine tekrar soktuk­ larını ve hazırladıkları bu sahte emirler ile TSK'ni kamuoyunda Ergenekon Terör Örgütü olarak bilinen örgüt ile ilişkilendirmeye çalıştıklarım somut ve hukuki delilleri ile ortaya çıkarmıştır. Bu bağlamda ilk defa 'Fetullah Gülen Cemaati'nin, TSK perso­ neli ile ilgili fişleme çalışması yaptığını ve daha da önemlisi, 'Fetullah Gülen Cemaati' içerisinde yer alan bazı cemaat üyeleri­ nin, Türk Silahlı Kuvvetlerini Ergenekon Terör Örgütü ile ilişki­ lendirmek amacıyla sahte emirler ürettiklerini ve Ergenekon Terör Örgütü ile organik bağlarının bulunduğunu suç üstü yaparak somut ve hukuki deliller ile tespit etmiştir. Kamuoyunda 'Heron İhaneti' olarak adlandırılan soruşturmayı da yürütmüştür . Bu soruştunna sonucunda MİT tarafından tespit edildiği söylenen telefon konuşmalarının Türk Silahlı Kuvvetleri, özellikle de Hava Kuvvetleri Komutanlığı personeli ile hiçbir ilgi­ sinin bulunmadığını somut ve hukuki deliller ile ortaya koymuştur. Aynı zamanda, bu soruşturma kapsamında MİT'in, Ankara, İstan­ bul, İzmir gibi bir çok şehirde yoğun olarak kullanılan bazı umumi telefonları mahkeme kararı olmadan gayrı yasal olarak dinlediğini tespit etmiştir. Son olarak, seksenli yıllarda da adı benzer rüşvet verme olayla­ rına karışmış olan, dünyanın en büyük uçak üreticisi iki uluslarara­ sı silah şirketinin katıldığı ihalede meydana gelen ihale yolsuzlu­ ğuna ilişkin soruşturmayı yürütmüştür.


AHMET KÜÇÜKŞAHİN

47

Bu soruşturmaları yürüttüğü bir sırada 25 Eylül 2009 tarihinde çıkar amaçlı suç örgütü üyesi olmak ve yağma suçuna azmettirmek suçlarından İstanbul 1 0.Ağır Ceza Mahkemesince tutuklanmıştır. Tutuklandıktan yaklaşık 10 ay sonra 1 1 Haziran 20 10 tarihinde 1 1 .Ağır Ceza Mahkemesince kabul edilen iddianamede; "suç örgü­ tü kurucusu ve yöneticisi olmak, dört defa yağmaya teşebbüs et­ mek, irtikap ve altmış bir adet dolandırıcılık suçuna teşebbüs etmek suçlannı işlediğt'22 iddia edilerek 403 yıl hapis cezası ile cezalan­ dırılması istenmiştir. Zengin çocuklarının askerlikten kurtulmaları için sahte çürük raporu aldığı yalanlan yaklaşık iki yıl boyunca başta 'yandaş' medya olmak üzere tüm basın yayın kuruluşlarında yer almasına karşın, iddianame ve ekleri ile beraber 1 9.093 sayfa olan soruştur­ ma dosyasında tek bir adet ne sahte ne de gerçek çürük raporu yer almamıştır. Yine Fenerbahçe Kulübü Başkanı Aziz Yıldınm'a yağma yap­ tığı ve 10.000.000$ talep ettiği iddia edilmesine karşın Aziz Yıldı­ rım, bu olayı ilk defa basından duyduğunu kendisine kimsenin yağma yapmadığını savcılık ve mahkemede verdiği ifadesi ile açıkça beyan etmiştir. Yağma yaptığı iddia edilen Alb. Murat Da­ rendeli de, aynı şekilde, İstanbul'a gelip duruşmaya bizzat katılarak kendisine karşı kesinlikle yağma yapılmadığını beyan etmiştir. Yine oyuncu Sinan Çalışkanoğlu ve diğer adı geçen sivil şahıslar Alb.Üçok'u ilk defa malıkemede gördüklerini ve kendilerine karşı söz konusu şahsın hiçbir eyleminin olmadığını savcılık ve malıke­ me huzurunda söylemişlerdir. Beşiktaş-Ulus'da özel bir şirkete ait bir arsa üzerinde bulundu­ ğu söylenen inşaat yapılamaz şerhini kaldırtmak için Alb.Üçok'un 4.500.000$ talep ettiği iddia edilmesine karşın, arsanın sahibi olan Pal Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Alaattin 22

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı ' nın (CMK'nun 250 .Maddesi ile Yetkili

Birimi), Soruşturma No: 2009/ 1684, Savcılık Esası: 20 10/468, İddianame Numarası: 20 10/34 1 , İddianamesi, 31 Mayıs 2010, İddianamesi).

(Çürük Çetesi Davası


48

TSK' YA KARŞI 12 KOMPLO

Aykaç mahkeme huzurundaki yeminli ifadesinde, firmalarının sadece resmi müracaatlarının olduğunu ve müracaatlarının sonuç­ lanarak inşaatın tamamlandığını, şirket olarak başka kimse ile gö­ rüşme yapmadıklarını, kimseyi görevlendirmediklerini ve Alb.Üçok'u ilk defa mahkemede gördüğünü beyan etmiştir. 403 yıl hapis cezası istenerek 25 Eylül 2009 tarihinde tutukla­ nan ve yaklaşık 22 ay tutuklu kaldıktan sonra "suç vasfının değiş­ me ihtimali" gerekçesi ile 1 0 Haziran 201 1 günü tahliye edilen Hv.Hakim Albay Ahmet Zeki Üçok, 10 Haziran 20 1 1 tarihinde yapmış olduğu sa�nmada şunları söylemiştir:

"Dolandınldıklan iddia edilen 6 1 mağdurun tamamı beni tanı­ madığını beyan etmişlerdir. h tikap yaptığım iddia edilen askerin ise, beni hayatında bir defa gördüğünü o görüşmede de benim ken­ disine 'sadece ailesi Ankara' da olmadığı için evci çıkamıyacağını' söylediğimi ve kendisinin de evci çıkmadığı gibi benim ile başka hiçbir konuda görü�mediğini mahkeme huzurunda beyan etmiştir. Örgüt faaliyetleri kapsımında kazandığım paralar ile aldığım öne sürülen arabamı, örgütün kurulduğu iddia edilen Şubat 2009 tari­ hinden yaklaşık sekiz ay önce banka kredisi ile aldığım, aynı şekil­ de Gölbaşı'ndaki tarlayı da iki yıl önce 2007 tarihinde aldığım MASAK (Mali Suçlan Araştırma Komisyonu) araştırması ile orta­ ya çıkmıştır. Örgüt tarafından ödendiği iddia edilen tatil ve otel masraflarını benim ödediğim, otel sahiplerinin ve diğer sanıkların mahkeme huzurunda verdikleri ifadeleri ile ortaya çıkmıştır." Halen emekli iki astsubayın tutuklu bulunduğu davada dördü 23 emekli, üçü TSK muvazzaf olmak üzere yedi TSK personeli yar­ gılanmaktadır.

23

Çürük Çetesi Davsı İddianamesi.


49

AHMET KÜÇÜKŞAHİN

dı ve Soyadı hmet Zeki Üçok

çıklamalar •

v.Hak.Alb.

2

2 ay tutuklu kalrruş, halen

utuksuz utuksuz l 5 ay tutuklu kalmış, halen aşakapısı Cezaevinde utuklu İsmail Es

1 5 ay tutuklu kalmış, halen utuksuz.

Ömer Uçar

aşakapısı Cezaevinde utuklu

403 yıl hapis cezası istenen bir sanığı, yaklaşık 22 ay hapisha­ nede tuttuktan sonra "suç vasfının değişme ihtimali" gerekçe göste­ rilerek tahliye edilmesi ilginç, ilginç olduğu kadar adalet terazisi­ nin ölçüsü konusunda zihinlerde şüpheler uyandırmaktadır.

'Askeri Casusluk ve Şantaj ' Davası 28 Nisan 2010 tarihinde İstanbul Emniyet Müdürlüğüne bir ih­ bar e-postası gönderilmiş, bu e-postada İstanbul ve Kocaeli illerin­ de faaliyet gösteren bir fuhuş çetesinden bahsedildiği iddia edilmiş­ tir. Bu ihbar e-postası üzerine, CMK 250. madde ile yetkili İstan­ bul Savcılığı tarafından soruşturma başlatılmıştır. İstanbul Savcılığınca, 03 Ağustos 20 1 0 tarihinde, Gölcük böl­ gesinde bazı subayların evlerinde yaptırılan aramaları müteakip, üst düzey subaylara fuhuş yaptırdığı iddiasının bulunduğu imzasız bir e-posta kaynak gösterilerek 04 Ağustos 20 1 0 tarihinde Gölcük bölgesinde ikinci kez aramalar yapılmıştır. Bu aramalar, bekar

' Aynı zamanda

'Eskişehir Aramaları'

davasında da yargılanmaktadır.


TSK'YA KARŞI 12 KOMPLO

50

subayların oturduğu, seyir, nöbet ve görevler nedeniyle genellikle boş duran, korunaksız sivil ikametgahlarda gerçekleştirilmiştir. Kamuoyunda 'Askeri Casusluk ve Şantaj ' davası olarak bilinen bu dana nedeniyle, Deniz Kuvvetlerine mensup 1 3 muvazzaf subay ve astsubay, Temmuz 201 1 tarihi itibariyle 9 (dokuz) aydır Hasdal Askeri ve Silivri Cezaevlerinde tutuklu olarak bulunmaktadır. Bu davada, toplam 43 TSK mensubu muvazzaf personel24 ile dört emekli subay, 'Askeri Casusluk ve Şantaj ' çetesi üyesi olmakla itham edilmektedir. Sıra Nu.

Adı ve Soyadı

Rütbesi

Açıklamalar Tutuksuz

1

Safak Yürekli

Tuğamiral

2 3 4

Fahri Can Yıldırım

Tuğamiral

Tamer Zorlubaş

Dz.Kur. Alb.

Hakan Özergün

Dz.Kur. Alb.

5

Fahri Yavuz Uras

Dz.Kur. Alb.

Tutuksuz

6 7

Yankı Bağcıoğlu

Dz.Kur. Alb.

Tutuksuz

Mehmet Koray

Dz.Kur. Alb.

Tutuksuz

(İ);

Tutuksuz

Hasdal'da Tutuklu Tutuksuz

Ervas a

8

Mehmet Aygün

Dz.Kur. Alb.

Tutuksuz

9

Mehmet Bahri

Dz.P.Kur.Alb.

Tutuksuz

Toper

10 11

Mehmet

Dz.Alb.

Tutuksuz

Hüseyin Akın

Dz.Alb.

Tutuksuz

12

Necmi Yıldırım

Dz.Mühendis

Hasdal' da Tutuklu

Kutlu

Alb.

13

Mehmet Emre Se-

Dz.Kur.

Yb.

14 15 16 17

18 24

6

ay tutuklu kalmış,

halen tu tuksu z

zenler Zeki Mesten

Dz.Tabip Bnb.

Hasdal ' da Tutuklu

Fırat Güner Harman

Dz.Kur. Bnb.

Tutuksuz

Özcan Erdemir

Dz.Bnb.

Tutuksuz

Cem Ciran

Dz.Bnb.

Tutuksuz

Hakan Çetinkaya

Dz.Bnb.

Tutuksuz

İstanbul Cumhuriyet Savcılığının (CMK'nın 250.Maddesi ile Yetkil i Bö­ lümü), Soru ş turma No: 201 0/ 1003, Esas No: 201 1/123, İddianame No: 20 1 1/74, 09 Şubat 201 1 , (Askeri Casusluk ve Şantaj Davsı İddianamesi). i (İ): İstihbarat görevinde çalışmış veya sınıf itibariyle i stihbaratçı.


51

AHMET KÜÇÜKŞAHİN

19 20 21 22 23 24

25 26 27

28 29 30

31 32 33 34

35 36 37

38 39 40 41

42 43 44

45

46

47

Tamer Çetin Kemalettin Yakar Tamer Karslıoğlu Kubilay Şükrü Özdemir Ahmet Yasin Erdoğan Yekdane Ebru Ergüment Engin Turan Esin Tolı?a Uçar Alper Eylem Ersov Ekrem Saltuk Baysal Murat Önder Erkan Demir Ebru Nilhan Bozkurt Cemhan Katar Mehmet Emrah Kücükakca Burak Çetin Deniz Mehmet Irak Erdem Kaya Tuna Erol Selim Topal Adnan Yılmaz Ali Haydar Eser Metin Ölmez Yiğit Ali Adlığ

Dz.Bnb. Dz.Bnb. Dz.Bnb. Dz.Bnb.

Tutuksuz. Tutuksuz Tutuksuz Tutuksuz

Dz.Yzb.

Tutuksuz

Dz.Yzb.

Tutuksuz

Dz.Yzb. Dz.Yzb. Dz.Yzb. Dz.Yzb.

Tutuksuz Hasdal' da Tutuklu Hasdal'da Tutuklu Hasdal' da Tutuklu

Dz.Yzb. Dz.Yzb. Dz.Yzb.

Tutuksuz Tutuksuz Tutuksuz

Dz.Yb. Dz.Ütğm.

Fatih Alpoğan İbrahim Sezer

Dz.Astsb. Emekli Dz. Alb.

Bahattin Şen Mehmet Seyfettin Alevcan Yücel Çipli

Emekli Dz.Alb. Emekli Dz. Alb.(İ) Emekli Dz. Yb.

Tutuksuz 8,5 ay tutuklu kalmıs, halen tutuksuz Hasdal' da Tutuklu Hasdal' daTutuklu Tutuksuz Tutuksuz Tutuksuz Tutuksuz Hasdal' da Tutuklu Tutuksuz 8,5 ay tutuklu kalmış, halen tutuksuz Tutuksuz Silivri Cezaevinde Tutuklu Tutuksuz Silivri Cezaevinde Tutuklu Silivri Cezaevinde Tutuklu

*

Dz.Ütğm. Dz.Ütğm. Dz.Ütğm. Dz.Tğm. Dz.Tğm. Dz.Tls. Bcvs. Dz.Tls. Bçvş.(İ) Dz.Astsb. Dz.Astsb.

* Aynı zamanda 'Gölcük Araması' davasında da yargılanmaktadır.


TSK'YA KARŞI 12 KOMPLO

52

Dünyanın belki de en kalabalık Casusluk Örgütü olduğu iddia edilmesine rağmen, . bu sözde örgütten ne Milli İstihbarat Teşkiletı' nın (MİT), ne de Genelkurmay İstihbaratının bilgisi var­ dır. Hatta sanıklardan biri Donanma Komutanlığı İstihbarata Karşı Koyma Kısım Amiridir ve her hafta Kocaeli MİT Bölge Daire Başkanı ile toplantı yapmaktadır (tutuklanana kadar). Üretilmiş olan bu senaryo da tamamen imzasız, dijital dokü­ manlarla kurgulanmış ve somut hiçbir delil, veri ya da tanık, ileti­ şim tespiti, fiziki takip sonuçlarına dayanmamaktadır. Örneğin, Kasım, Aralık, Ocak, Şubat, Mart 20 1 0 tarihli toplantıların notları­ nı tuttuğu iddia edilen Deniz Üsteğmen Burak Çetin, bahse konu ayların tamamında NATO Daimi Deniz Görev Grubu-2 (SNMG-2) kapsamında TCG GÖKSU fırkateyni ile yurtdışında seyirde bu­ lunmaktadır. Davanın seyrine ilişkin ilginç bir diğer husus ise; ilk aramaların yapıldığı 03 Ağustos 20 1 0 gününün ertesi günü (04 Ağustos 20 1 0) görsel ve yazılı basında çıkan haberlerdir. Bu aramalarda Zeki Mesten'in ev ve işyerinde arama ve el koyma işlemleri 03 Ağustos 20 1 0 tarihinde yapılmıştır. El konulduğu iddia edilen dijital mal­ zemelerin incelemeleri 04 Ağustos 20 1 O tarihinde tamamlanmamış olmasına rağmen bu tarihte yazılı ve görsel basında yer almıştır. 04 Ağustos 20 1 0 tarihli bir haberde ise özetle; . . . Operasyon kapsa­ "

mında Gölcük Askeri Deniz Hastanesinde görevli Jinekolog Doktor Binbaşı Zeki Mesten ile ilgili olarak, . . . Çete yöneticilerinin evle­ rinde devletin gizli belgelerinin de bulunduğu belirtildi. "25 den­ mektedir. Deniz Üsteğmen Burak Çetin'in evi, Burak B ekar adına çıkartı­ lan bir arama karan ile aranmıştır. Aramalar esnasında, aramada bulunması gereken Merkez Komutanlığı yetkilileri veya Cumhuri­ yet Savcısı aramaya nezaret etmemiştir. İstanbul Emniyet Müdür­ lüğü'nün Organize Şubesine bağlı polisler tarafından evde yapılan aramalar esnasında Ütğm. Çetin ' in yatağının altında gri renkli bir spor çantası bulunduğu iddia edilmiştir. B ilahare, iddianamede

25

Günlük Gazeteler, 04 Ağustos 20 l O .


AHMET KÜÇÜKŞAHİN

53

şahsa yöneltilen tüm suçlamalara dayanak oluşturan sözde deliller bu çantanın içinden çıkan CD ve dokümanlara dayandırılmıştır. Şahıs, söz konusu çantayı ilk defa evinin arandığı gün, polisler tarafından tutanağa geçirilirken gördüğünü beyan etmiştir. Defalar­ ca, bahse konu çanta ve içinden elde edildiği iddia edilen malzeme­ ler üzerinde parmak izi incelemesi yapılması talebinde bulunması­ na karşın bu isteği dikkate alınmamıştır. Savcılık makamınca, Dz.Üsteğmen Deniz Mehmet Irak ve Dz. Üsteğmen Emrah Karaca'nın birlikte kaldıkları evi aramak üzere 04 Ağustos 2010 tarihli bir arama kararı çıkarılmıştır. Bu arama kara­ rında Deniz Mehmet Irak ile Emrah Kara' nın evlerinin aranacağı belirtilmiştir. Zira, evde Emrah Kara diye bir şahıs kalmamaktadır. Bu bağlamda hazırlık yaparak eve gelen komplocular, hiç ilgisi ol­ madığı halde evde yaptıkları aramalarda Ütğm. Deniz Mehmet Irak ve Ütğm.Emrah Kara adına düzenlenen dijital evraklar bulmuşlardır. Aslına bakılırsa Emrahlar karıştırılmıştır. Hiçbir yerde ismi geçme­ mesine rağmen Üsteğmen Emrah Küçükakça'ya sorular sorulmuş ve anılan subay evde bulunduğu iddia edilen bir hard diskten dolayı suçlanmıştır. Gelinen bu noktada Üsteğmen Emrah Küçükakça, Emrah Karaca adına kurgulanan bu komplonun mağduru olarak Temmuz 201 1 ayı itibariyle sekiz aydır Hastal' da tutukludur. Bu soruşturma kapsamında yargılanan subaylar ve astsubayların bir kısmı yalnız 'Askeri Casusluk ve Şantaj ' davasından değil, aynı zamanda 'hayvan ve çocuk pomosu' gibi aşağılayıcı davalardan da yargılanmaktadır. Bu iğrenç komployu kuran ve uygulayan hainler, girdikleri evlere 'Askeri Casusluk ve Şantaj ' davasının sahte delil­ lerine ilave olarak 'hayvan ve çocuk pomosu' video / fotoğrafları koymuşlardır. Amacın, Türk subayının şerefi ile oynamak ve Türk halkının gözünde sapıkmış gibi göstermek olduğu açıktır. Davada yargılanan ve altı aydır Hasdal Askeri Ceza ve Tutuke­ vinde bulunan Dz.Bnb. Kemalettin Yakar ile ilgili olarak iddiana­ mede TCG GÖKOVA Fırkateyninin katıldığı SNMG-2 NATO görevinin liman ve seyir periyotlarının, "Kemalettin Yakar'dan

Yunanistan 'a verilecek gemi seyir çizelgesinin alınması (Dikkat edilecek yabancı birileri görmeyecek) ' ' notuna ilişkin olarak satı­ lacağı iddia edilmektedir.


TSK'YA KARŞI 12 KOMPLO

54

Bu emri, Albay Yankı Bağcıoğlu' nun Üsteğmen Deniz Mehmet Irak' a verdiği, Üsteğmen Deniz Mehmet Irak' ın da bu istek doğrul­ tusunda seyir bilgilerini Bnb. Kemallettin Yakar' dan aldığı iddia edilmektedir. Albay Yankı Bağcıoğlu ve Üsteğmen Deniz Mehmet Irak kimdir? Albay Yankı Bağcıoğlu, TCG GÖKOVA fırkateyninin Komutanı, Üsteğmen Deniz Mehmet Irak ise aynı geminin muhabe­ re subayıdır. Yani, komutan ve muhabere subayı kendi gemilerinin seyirlerini bilmemekte ve Donanma İstihbarata Karşı Koyma (İKK) Kısım Amiri olan Bnb. Kemalettin Yakar' dan istemektedir. Harp gemilerinin seyir periyotlarının takip edilmesi Donanma İKK Kısım Amirinin görevi kapsamına girmemektedir. Aynca, bahse konu NATO görevi, Yunan Deniz Kuvvetleri' nin de katılı­ mıyla icra edilmiştir. Bu görev periyodu süresince TCG GÖKO­ VA' da Amerikalı bir subay da görev yapmıştır. Sonuç olarak tüm NATO üyelerinin bildiği bir bilgi kime satılabilir? Satmak isteseniz de

kimse

almaz.

Aynca,

bilgi

edinme

kanunu

kapsamında

Av.Kemal Yener Saraçoğlu tarafından talep edilen söz konusu seyir çizelgesi, Deniz Kuvvetleri Komutanlığı tarafından Türk Ceza Kanunu (TCK) 3 3 4 ' üncü madde kapsamına girdiği değerlen­ direrek 'Tasnif Dışı' olarak kendisine gönderilmiş, avukat da bu belgeyi 1 1 .Ağır Ceza Mahkemesine sunmuştur. 'Askeri Casusluk ve Şantaj ' davası ile ilgili olarak dokuz aydır Hasdal Askeri Ceza ve Tutukevinde tutuklu bulunan Dz. Yzb. Esin Tolga Uçar 01 Temmuz 201 1 günü yapmış olduğu ön savunmasın­ da şöyle demektedir;

"25 Ekim 20 1 0 Pazartesi günü, Gölcük Cumhuriyet Savcısı ve Gölcük Merkez Komutanlığı personeli gemiye gelerek arama yap­ mak üzere kamaramı mühürlediler. Türkiye Cumhuriyeti' nin Sav­ cısı, Türkiye Cumhuriyeti Gemisi MIZRAK' da bir Türk Subayının kamarasını; kendisini fuhuş, şantaj ve casuslukla ilgili suçlayarak mühürleyip aradı. Arama kararındaki adres Gölcük Deniz Ana Üssü fiziki sınırlan içerisinde, 2005-2007 yıllan arasında görev yaptığım işyeri olan Donanma Komutanlığı binası olmasına karşın görev yapmakta olduğum TCG MIZRAK Hücumbotunda kamaram kanuna aykırı olarak, ikazlarıma rağmen arandı. Ortada herhangi bir suç olmadığı için bir suç unsuru bulunamadı. Çünkü, suç, bu komployu kuranlar ve uygulayanlardaydı.


AHMET KÜÇÜKŞAHİN

55

Oysa ben, katı bir hiyerarşik yapı içerisinde, örgütsel bir bağ çerçevesinde, sözde bir örgütün üyesi olarak hareket ettiğim savıy­ la suçlanıyorum. Ama hukuk daha başlangıçta aramalar ile birlikte zedelenmeye, hiçe sayılmaya başlanmıştı, arama kararındaki adres­ te değil tamamen başka bir adreste arama yapılmıştı. Aynca ev aramasında da el konulan tüm dijital ortamların evden çıkmadan önce, el konulma anında imajlarının alınmasını ve bana bir kopya­ sının verilmesini talep etmeme rağmen imajlar alınmayarak hukuk zedelenmeye, hiçe sayılmaya devam edilmiştir. Şimdi, benden suçsuzluğumu ispat etmem istenmektedir. Suç isnadına neden olan dijital verileri içerdiği iddia edilen 1 1 No.lu CD/DVD' nin imajı ya da kopyası tarafıma verilmeyerek dosyalan görmem engellendiği gibi METADATA, diğer bir değişle üst veri bilgileri de tarafıma hatalı ve eksik olarak verilmiştir. Suçlandığım aşağıda sıralanan belgelere ilişkin olarak Genel­ kurmay

Başkanlığınca

Mahkemeye

gönderilen

Değerlendirme

Çizelgeleri ciddi hatalar içermektedir. Bahse konu değerlendirme çizelgelerinde; herkesin piyasadan ücreti karşılığında satın alabile­ ceği McAfee Anti-Virüs programı, Amerikan Sahil Güvenliğine ait İngilizce sunumlar, Surface Warfare Offıcers School' a ait İngilizce sunumlar, İlk Yardım ile ilgili eğitim notları, Atatürkçülük, Top­ lam Kalite Yönetimi, S ağlık, Askeri Kanunlar, Askeri Hukuk, Li­ derlik, yabancı bir göreve katılan bir gemimize o göreve katılan diğer yabancı gemilerden gönderilmiş hoşgeldin mektuplan, Ana­ dolu Türk Denizciliğini anlatan sunum, birkaç subaya ait biyografi­ leri (Genelkurmay Başkanı ve Kuvvet Komutanlarının biyografileri intemette yayımlanırken) gizlilik dereceleri GİZLİ olarak değer­ lendirilmiştir. Dolayısıyla Mahkeme de bunları suç isnadında kul­ lanmıştır. Benim evim ya da işyerimde yapılan arama sonucunda herhangi bir suç unsuruna rastlanmamış ayrıca savcılığın suçlamada kullan­ dığı dosyalara ya da izlerine de rastlanmamıştır. Aynca, suç örgütünün lideri ve yöneticileri olarak nitelendirilen İbrahim Sezer ve Zeki Mesten' in ev ve işyeri aramaları 03 Ağustos 20 1 0 tarihinde yani benim ev ve işyeri aramamdan 3 ay önce ya-


TSK'YA KARŞI 12 KOMPLO

56

pılmıştır. Aramızda örgütsel bir bağlantı bulunduğu iddia edilmek­ teyken, ben bu 3 aylık zaman zarfında kendimi şüpheden arındıra­ cak her türlü önlemi alabilirdim. Ancak, bir gocunma içerisine girmeden normal yaşantıma devam ettim." Bu davayı diğer davalardan farklı kılan, dava konusunun Türk halkının hassas olduğu ahlaki konuların ve vatana ihanet olarak adlandırılan casusluğun seçilmiş olmasıdır. Bu davadaki nihai amaçın, Türk subayını Türk Milleti önünde küçük düşürmek oldu­ ğu değerlendirilmektedir.

'Balyoz' Davası Türk yargı sisteminde davalara isim verme geleneği olmaması­ na rağmen, bu dava 'Balyoz Davası' olarak anılmaya başlanmıştır. Kamuoyunun yakından bildiği ve artık ortalama her Türk insanının belli seviyede fikir sahibi olduğu, Türkiye Cumhuriyeti tarihinin en önemli birkaç davasından birisidir. Kimliği belirsiz 'onurlu bir subay' tarafından Taraf Gazetesi yazan Mehmet Baransu'ya verildiği iddia edilen 1 ' inci Ordu Ko­ mutanlığına ait bir bavul dolusu (daha doğrusu bir CD dolusu26) dijital verilerin 20 Ocak 20 1 0 tarihinde Taraf Gazetesinde yayın­ lamasıyla başlamıştır. Söz konusu belgeler adı geçen şahıs tarafın­ dan 21 Ocak 201 0 tarihinde İstanbul Başsavcılığı'na teslim edilmiş ve

22 Ocak 2010

tarihinde de İstanbul Başsavcılığınca soruşturma

başlatılmıştır. Bu bavulun içerisinde bir kısım evraklarla birlikte birden 1 9 ' a kadar numaralandırmış 1 9 adet CD bulunmaktadır. Bu CD' ler 1 6 adedi 1 ' inci Ordu Komutanlığı evraklarını içerirken üç adedi fark­ lılık arz etmektedir. Bilahare yapılan incelemelerde bu üç adet CD ' nin diğerlerinden farklı olduğu belirlenmiştir. Bu CD' ler 1 1 ,

1 6 ve 1 7 numaralı CD' lerdir. Bu CD' ler arasından 1 1 numaralı CD bütün suçlamalara mesnet teşkil etmektedir.

26

Doğan, Rodrik, S. 12.


57

AHMET KÜÇÜKŞAHİN

Basına servis edilen bilgilere göre; Şubat 2003 ayı içerinde he­ nüz üç aylık olan AKP hükümetini devirmek maksadıyla 'Balyoz Güvenlik Harekat Plan ı '

(EK-1) diye bir plan hazırlanmış ve bu

plan 05-07 Mart 2003 tarihlerinde 1 ' inci Ordu Karargahında özel seçilmiş kişilerin katılımı ile plan seminerinde görüşülmüştür. Yine basının yazdığına göre, bu plan kapsamında TSK mensup­ ları camileri bombalıyor, Ege'de gerginliği artırmak için kendi uçağını düşürüyor. İrtica süsü verilerek karışıklıklar çıkarılıyor. Nihayetinde darbe yapıyor ve hükümete el koyuyor. Sözde 'Balyoz Güvenlik Harekat Planı' ile bağlantılı olarak; hava unsurları için 'Oraj Harekat Planı' , deniz unsurları için 'Suga Harekat Planı' , j andarma unsurları için 'Çarşaf Eylem Planı Hare­ kat Emri' ve 'Sakal Eylem Planı Harekat Emri' denen planlardan bahsedilmektedir. Aslında olayın özü: 05-07 Mart 2003 tarihleri arasında, Orgene­ ral Çetin Doğan' ın komutanlığını yaptığı

1 ' inci Ordu' da emir ko­ 7 2 muta zinciri içerisinde 1 62 general ve subayın katıldığı, jenerik bir senaryoya dayanan bir plan semineri çalışması yapılmıştır. Bu seminere, salonun kapasitesine uygun olarak görevi gereği katılma­ sı gereken personel katılmıştır. Bu çalışma, 1 ' inci Ordu' nun mev­ cut planlarının bir senaryo ( 'Olasılığı En Yüksek Tehlikeli Senar­ yo' ) kapsamında yeterliliğinin sınamasına yönelikti.

8

Buna karşın Balyoz İddianamesinde 1 942 kişi

[(EK-2 (Balyoz EK-3 (Bal­ yoz Davasında Yargılanan Emekli Personel)] "Türkiye· Cumhuriye­ ti Hükümetini cebren ıskat veya vazife gönnekten cebren men et­ meye teşebbüs" suçlamasıyla suçlanmaktadır. Bu suçlama iki ko­ davasında yargılanan muvazzaf subay ve astsubaylar),

nuya dayandırılmaktadır. Birincisi 05-07 Mart 2003 günü Ordu Plan Seminerine katılmak, ikincisi EK-A ' Görevlendirmede Yetkili 27

1 5 ' i gözlemci (7 kişisi Kara Kuvvetleri Komutanlığından, 6 kişisi Genel­ kurmay B aşkanlığından, 2 kişisi Hava Kuvvetleri Komutanlığından), 147'si plan gereği katılması zorunlu olanlar olmak üzere toplam 1 62 kişidir. (Doğan, Rodrik, S.64.) 28 B alyoz İddianamesinde 1 96 kişi suçlanmaktadır. Ancak, iki kişi, kimlik bilgileri yanlış girildiği gerekçesiyle dava dışı bırakılmıştır.


TSK'YA KARŞI 12 KOMPW

58

2 Personel Listesi' 9nde isimlerin bulunmasıdır. Seminere 1 62 kişi katılmasına karşın, seminere katılanlardan sadece 48 kişi yargılan­ 30 maktadır . Eğer seminer suç teşkil etseydi seminere katılan 1 62 kişinin tamamı bu kapsamda yargılanması gerekirdi. Demek ki, suçu oluşturan husus seminer değildi. O zaman, sözde 'Balyoz Güvenlik Harekat Planı'nı hazırlanırken personel görevlendirmesi yapabilecek 'EK-A Görevlendirmeye Yetkili Personel' listesinde yer almak diye düşünülebilir. Bu bu kez de, bu listede ismi geçen 96 kişinin tamamının yargılanıyor olması gerekirdi. Oysa bu liste­ de yer alanlardan 13 kişi hakkında herhangi bir dava açılmamıştır. Buradan çıkartılan sonuç, EK-A'da yer almanın da suç teşkil etme­ diğidir. Bir başka husus, EK-A' da yer alan 96 kişiden sadece 5 1 'i seminere katılmış. Yani bu noktada da bir boşluk mevcuttur. Dola­ yısıyla düz bir mantıkla iddianarnade belirtildiği gibi

darbenin bir provası"31

"seminer

değildir. Eğer darbenin bir provası olsaydı

bu durumda seminere katılanların tamamının yargılanıyor olması gerekirdi. EK-A (Görevlendirmeye Yetkili Personel Listesi)' de tek başına bir şey ifade etmediğine göre, bu durumda sadece bir man­ tıklı seçenek kalıyor: O da, bu kurguyu yapanların kendi hesaplan. Seminer senaryosuna göre, Irak'ın kuzeyinde bağımsız bir Kürt devleti kurulmak üzereydi. Terör örgütleri eylemlerini yurt sathında yaygınlaşmıştı. Bu kapsamda PKK da eylemlerini yoğunlaştırmıştı. Avrupa Birliği ile ilişkiler kopma noktasına gelmiş, Yunanistan, karasularını ve hava sahasını 1 2 mile çıkarıp bir Türk uçağını dü­ şürmüştü. İrticai hareketler sonucunda çok kişi ölmüş ve yaralanmış, işyerleri yağmalanmıştı. Her gün İstanbul'un bir semtinde sokak çatışmaları vuku bulmuş, İstanbul genelinde halk sokağa çıkamaz

29

Bu listede ismi bulunanların, sözde 'Balyoz Güvenlik Harekat Planı'nın uygulanması esnasında istedikleri kişileri plan kapsanunda görevlendirebile­ cek veya görevden alabileceklerdir. Dolayısıyla bunlar güvenilir insanları seçen en güvenilir insanlardır. 30 Çetin Doğan, İddianamem, B alyoz ve Gerçekler, Destek Yayınevi, İstan­ bul, 201 1 , S.46. 31İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nın (CMK'nun 250.Maddesi ile Yetkili Birimi), Soruşturma No:2010/1684, Esas No:2010/564, İddianame No: 2010/420, İddianamesi, 06 Temmuz 2010, S.967 (Balyoz Davası İddianamesi).


59

AHMET KÜÇÜKŞAHİN

hale gelmişti. Hükümet sıkıyönetim karan vermiş, ancak TBMM' de yeterli üye oy kullanmadığından karar onaylanamamıştır.32

05-07 Mart 2003 tarihinde 1 ' inci Ordu Karargahında icra edilen seminerde, yukarıdaki senaryo dahilinde 'Egemen Harekat Plam' 33 göıii şülmüştür. İstanbul Cumhuriyet Savcılığı bu kapsamda kendi­ sine verilen evraklar ve de özellikle 1 9 adet CD üzerinde inceleme­ ler yaptırmış ve bilirkişi raporları hazırlattırmıştır. Bu bağlamda, TÜBİTAK' ın 1 9 Şubat 20 1 0 tarihinde hazırlamış olduğu raporun­ da, Plan Semineri ve Plan Semineri hazırlıkları kapsamında yapıl­ dığı iddia edilen "Dosyaların oluşturma ve son kaydetme tarihleri­ nin 2003 yılı ve öncesine ait olduğunun tespit edildiği"34 ifade edilmektedir. Şu an yapılmakta olan yargılamada, suçlamaların temelini teşkil eden 1 l numaralı CD içerisinde yer alan bilgilerdir. Bu CD içerisinde yer alan bilgilerin güvenilirliği konusu veya suç­ lanan askerler tarafından hazırlanıp hazırlanmadığına ilişkin çarpıcı ayrıntılar aşağıdaki paragraflarda sunulmuştur. 2002-2003 yıllarında hazırlandığı iddia edilen 'Balyoz Güven­ lik Harekat Planı' denen plan içerisinde görevli olarak gösterilen

Tuğamiral 'Burhan Durcan'ın ölüm tarihi 05 Temmuz 2000' dir. 35

57'nci klasör içerisinde yer alan 'Bursa İlinde Gözaltına Alına­ cak Kamu Görevlileri' listesinin, Kurmay Yarbay Mustafa Önsel tarafından 1 4. 0 1 .2003 tarihinde oluşturulduğu ve seminerden önce 28.01 .2003 tarihinde son kez kaydettiği ifade edilmektedir. Söz konusu bu listede Bursa Valisi olarak ifade edilen Oğuz Kaan Kök­ sal ' m

"F. Gülen grubuna yakın" olduğu yazmaktadır. Oysa, Oğuz

Kaan Köksal ' m Adana' dan Bursa iline ataması, 2003/522 1 sayılı kararname ile 30.01 .2003 tarihinde yapılmıştır. Başka bir ifadeyle, Oğuz Kaan Köksal, listenin hazırlandığı iddia edilen 14.0 1 .2003 ve son kez kaydedildiği vurgulanan 28.01 .2003 tarihlerinde Bursa valisi değil Adana valisidir. 32

Bu belgeyi hazırladığı söylenen

Doğ� Rodrik, S . 1 3 . Komşumuz Yunanistan ile çıkabilecek bir gerilim sonrasında uygulanacak savunma planının ismidir. 34 Balyoz Davası İddianamesi, S.60. 35 Ertuğrul Özkök, Hürriyet Gazetesi, 18 Şubat 201 1 .

33


60

TSK'YA KARŞI 12 KOMPLO

Yb.Mustafa Önsel' in, atama gerçekleşmeden önce Oğuz Kaan Köksal' ın Bursa valiliğine atanacağım bilmesi mümkün değildir. Kaldı ki, söz konusu vali, Bursa valiliği görevine 1 8 Şubat 2003 tarihinde başlamıştır. Bu ayrıntılar, listeyi Yb. Mustafa' nın hazır­ lamadığını ve aynca, listenin en erken 18 Şubat 2003 tarihinden sonra hazırlandığını göstermektedir. İlgili dosyada, Deniz Kurmay Yarbay 'Nuri Alacalı' tarafından yazıldığı iddia edilen 'Yeniden Yapılandırma Faaliyetleri' konulu bilgi notu bulunmaktadır. Oysa Kurmay Albay Nuri Alacalı 29 Temmuz 2002 - 20 Haziran 2003 tarihleri arasında Türkiye' de değil ABD' de War College' da eğitim görmektedir. Bu nedenle belirtilen yazıyı söz konusu tarihde hazırlamış olması mümkün değildir.36 'Balyoz' davası iddianamesinde "Türkiye Cumhuriyeti yürütme organını cebren Iskat veya vazife görmekten cebren men etmeye teşebbüs suçunu işlediği kanaatine varıldı" denerek suçlanan isim­ lerden

birisi

de

Top.Kur.Alb.Aytekin

Candemir' dir.

Oysa,

Alb.Aytekin, 24 Mart 2002- 13 Şubat 2003 tarihleri arasında bir yıl süre ile Genelkurmay Başkanlığı emri ile yurtdışında Bangladeş Komuta Kurmay Koleji eğitimindedir. Bahse konu seminerin he­ men öncesinde yurtdışından dönüş yapmış ve görev yeri olan Harp Akademileri Komutanlığına katılarak Mart 2003 başında görevine başlamıştır. 05-07 Mart 2003 tarihleri arasında icra edilen seminere katılmamıştır. İddianame ve ek klasörlerde yer alan ve kendisiyle ilişkilendirilen listelerin oluşturulma tarihlerine bakıldığında, bu tarihlerin tamamıyla yurtdışında olduğu döneme denk geldiği gö­ rülmektedir. Bu nedenle, bu listelerin hazırlanmasına katlarla bu­ lunmuş olması fiziken mümkün değildir, mantıklı da değildir. 'Balyoz' davasında sanık sandalyesine oturtulan isimlerden bir diğeri 2003 tarihindeki rütbesiyle Kur.Yb. İlkay Nerat' tır. İsmi, '2' nci Kolordu Komutanlığı Görevlendirmeye Yetkili Personel Listesi'nde geçmektedir. Oysa, Yb. İlkay, Genkurmay Başkanlığı­ nın 26 Mart 2002 tarihli mesaj emriyle 'Birleşmiş Milletler Irak-

36

A.g.m.


AHMET KÜÇÜKŞAHİN

61

Kuveyt Gözlemci Subay kadrosuna Kuveyt'te görevlendirilmiştir. Bu göreve 05 Mayıs 2002 tarihinde başlamış ve görevini 22 Mart 2003 tarihinde tamamlamıştır. Dolayısıya, planların hazırlandığı ifade edilen Aralık 2002-Mart 2003 tarihleri arasında Türkiye'de değildir, dolayısıyla seminere de katılmamıştır. Türkiye'de olma­ yan bir personele, personel seçmek-atamak-görevlendirmek gibi kritik bir görev verilmiş olması mantıklı değildir. Ciddi bir konu üzerinde çalışan kişilerin böyle bir hata yapmamaları gerekirdi. Buna rağmen, iddianamede Yb. İlkay Nerat'ın seminere katıldığını

(Balyoz İddianamesi S.589) yazması, iddianamenin titiz bir tarzda hazırlanmadığını da göstermektedir. ' 3 ' ncü Kolordu Görevlendirmeye Yetkili Personel Listesine' ismi yazılmış olan olan isimlerden bir diğeri Hava Savunma Üs­ teğmen Tolga Kaplama' dır. Ütğm. Tolga, Kara Kuvvetleri Komu­ tanlığının 1 6 Mayıs 2003 tarihli atama emriyle '3' ncü Ordu Hava Savunma Topçu Taburu' kadrosuna atanmıştır. Bu atama emri 20

Mayıs 2003 tarihinde kendisine tebliğ edilmiş, 09 Temmuz 2003 tarihinde de ataması gerçekleşmiştir. İsmi, 3 ' ncü Kolordu listesin­ de geçmesine rağmen, listedeki adresi, yaklaşık iki buçuk ay sonra göreve başlayacağı adres olarak yazılmıştır. Bir Üsteğmene, cam istediği kişileri bir darbede görev alacak kişileri belirleme yetkisi verme garipliğinin yanı sıra, zamansal olarak, Üsteğmenin yaklaşık iki buçuk ay sonraki görev yerinin listedeki adresine yazılmış ol­ ması bir başka garipliği oluşturmaktadır. 57' nci kasörde, 2003 yılında Bursa J.Bölge Komutanlığı Kur­ may Başkanı olan Kur.Yb.Mustafa Önsel tarafından 'Bursa J.Bölge K.lığı Sorumluluk Bölgesinde Bulunan Üst Düzey Bürokratların Görevleri ve Durumları' adlı çizelgenin hazırlandığı iddia edilmek­ tedir. Ancak, liste incelendiğinde, listeye, Bursa Jandarma Bölge Komutanlığı sorumluluk alanında bulunan il ve ilçelerin yanı sıra kendi sorumluluk bölgesinde olmayan ve kendisi ayrı bir Jandarma Bölge Komutanlığı olan İstanbul Jandarma Bölge Komutanlığı sorumluluk bölgesi içerisinde bulunan Edirne, İstanbul, Kırklareli, Kocaeli, Sakarya, Tekirdağ ve Düzce ili vali ve ilçe kaymakamları da yazılrruştır. Oysa, bir Jandarma Bölge Komutanlığı personeli­ nin, başka bir Jandarma Bölge Komutanlığı sorumluluk alanındaki


TSK' YA KARŞI 12 KOMPLO

62

il ve ilçeleri kendi yetki alanında gibi görmesi veya göstermesi mümkün değildir. Bu durum, adı geçen dijital verinin Bursa J.Bölge Komutanlığı Kurmay Başkanı Kur. Yb. Mustafa Önsel tarafından hazırlanmadığının bariz bir kanıtı niteliğindedir. Bu, aynı zamanda, bu listenin bir merkezde hazırlandığını da göster­ mektedir. Kes-kopyala-yapıştır yöntemiyle çalışan bu çete, kopya­ lamış, yapıştırmış, ancak listede yer almaması gereken isimlerden bir bölümünü kesmeyi unutmuştur. 03 Mart 2003 tarihli olduğu iddia edilen sözde 'Balyoz güvenlik Harekat Planı EK-M (Milli Mutabakat Hükümeti)' nin içerisinde, Prof.Dr.Haydar Baş'm Kasım 2005 tarihinde bir kongrenin kapanı­ şında sunduğu tebliğ birebir yer almaktadır. Söz konusu ifade Milli Mutabakat Hükümeti Programı.doc, sayfa 5, paragraf 5 ekonomi programı içerisinde; "1999 yılında İMF, Türkiye 'ye mali destekli yeni bir anlaşma yapılabilmesi için Bankalar Yasası, Sosyal Gü­ venlik Yasası, Uluslararası Tahkim, Özelleştirme... gibi sözde re­ formların yapılmasını bildirmiştir. " diye yer alan ifade, Prof.Dr.Haydarbaş'ın, 27 Kasım 2005 tarihli Milli Ekonomi Kong­ resi kapanış konuşması, paragraf 58'de; "1999 yılında İMF, Türki­ ye 'ye mali destekli yeni bir anlaşma yapılabilmesi için Türkiye 'nin Bankalar Yasası, Sosyal Güvenlik Yasası, Uluslararası Tahkim, Özelleştirme . . . gibi sözde reformlarını yapması gerektiğini bildir­ miştir." diye geçmektedir. 37 Dava dosyasına EK, 60'ncı klasör içerisinde yer alan 'El Konu­ lacak ve Kapatılacak Dernekler' içerisinde 2003 yılına ait olduğu ifade edilen bir belgede, 'B ölücü' olarak fişlenen 'Liberal Avrupa Derneği' bulunmaktadır. Oysa 2003 yılında bu isimde bir dernek bulunmamaktadır. 2003 yılında mevcut olan derneğin adı Hür De­ mokratlar Derneğidir. Bu demek, Nisan 2006 tarihinde olağan genel kurul toplantısında adını değiştirme kararı almıştır. Bu kap­ samda önerilen isimlerden Liberal Avrupa Derneği ismi, oylamada en fazla oyu almıştır. Bunun neticesinde yapılan tüzük değişikliği

37

Doğan, S.248.


AHMET KÜÇÜKŞAHİN

63

ile birlikte derneğin adı 2006 yılında Liberal Avrupa Derneği ol­ muştur.38 'Balyoz Güvenlik Harekat Planı' Ek' leri içerisinde bulunduğu ve 25 Şubat 2003 tarihinde oluşturulduğu iddia edilen ASELSAN' a ilişkin bir belgede yer alan isimlerden karşılarında "güvenilir, yeni

yapılanmada çeşitli kademelerde görevlendirilebilir" diye not dü­ şülmüş bazı şahıslar söz konusudur. Savcıların, ASELSAN ile yaptığı yazışma neticesinde bu listede yer alan; Aykut Hozatlı'nın 06 Nisan 2007, İbrahim Büyükgenç' in 1 4 Haziran 2007, Volkan Tosuner'in O l Temmuz 2007, Recep Evren Palanduz'un 1 7 Eylül 2007 tarihlerinde ASELSAN' da çalışmaya başladığını öğrenmele­

rine rağmen dikkate almamışlar, görmezlikten gelmişler ve iddia­ nameye dahil etmişler ve daha da ötesi gizlemişlerdir.39 Dava dosyası içerisinde yer alan EK klasörler içerisinde, 2003 yılında hazırlandığı iddia edilen ' İstanbul İlinde Bulunan Özel Hastahaneler' başlığı altındaki listede yer alan hastahanelerden birisi de 'Medical Park Sultangazi' hastahanesidir. Oysa bu hasta­ nenin 2003 yılındaki adı 'Sultan Hastahanesi' dir. Bu hastahane, 'Medical Park Hastahaneler Grubu' tarafından Haziran 2008 yılın­ da satın alındıktan sonra adı 'Medical Park Sultangazi' olarak de­ ğiştirilmiştir.40 Dolayısıyla 2003 yılında hazırlandığı iddia edilen bir listede bir hastanenin 2008 yılında alacağı ismin yazılması mümkün olmayacağına göre, bu belgenin 2003 yılında değil 2008 yılından sonra hazırlanmış olduğunu söylemek daha mantıklıdır.

"Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini cebren iskat veya vazife görmekten cebren men etmeye teşebbüs suçunu işlemekle" itham edilenlerden biri de 1 996 yılında Kardak krizi esnasında Kardak Adacıklarından batıda yer alan adacığa, timiyle birlikte çıkarak Yunan bayrağını indiren Sualtı Taarruz (SAT) timinin komutanı (o zaman Dz.Ütğm.) Dz.Kur.Alb. Ali Türkşen' dir. Albay Türkşen 06 Aralık 20 1 0 tarihinde Gölcük Donanma Komutanlığında bulunan sözde dij ital belgelerden birini 05 Kasım 2008 tarihinde hazırlamış 38

A.g.e., S.75, 248.

39

A.g.e., S. 84.

40

A.g.e. , S.70.


64

TSK'YA KARŞI 12 KOMPLO

gözükmektedir. Bu sözde dijital verilere istinaden kendisi ile bir­ likte toplam dokuz sanık, hazırlanan yeni bir iddianameyle41 , 'Poyrazköy' davasının iddianamesi ile talep edilen 7,5- 1 5 yıllık terror örgütü üyesi olma cezası bu kez iki kere ağırlaştınlmış mü­ ebbet hapse dönüştürülmüştür. Donanma Komutanlığında çıkan dijital iftiralar paralelinde hazırlanan yeni iddianameye göre Albay Türkşen ' in, hazırladığı iddia edilen belgenin gün ve saatinde bu­ lunduğu yer ise oldukça dikkat çekici ve belki de bu davanın delil­ leri hakkında en düşündürücü örnektir. Kendisi 05 .Kasım 2008 tarihinde, o dönemde görev yaptığı Kurtarma Grup Komutanlı­ ğı' nın tanıtımı için TCG AKIN arama kurtarma gemisi ile deniz­ dedir ve karşısında da TRT'nin kameramanları 'Barışta Savaşta Türk Ordusu' programını çekmektedirler. Bu çekimin gün ve saa­ tine ilişkin tüm kayıtlar ilgili birimlerden resmi yazı ile temin edilmiştir. Dava dosyası içerisinde ' İstanbul İlinde Bulunan İlaç Depoları' adıyla yer alan ve 04 Şubat 2003 yılında hazırlandığı iddia edilen bir çizelgede 'Yeni Recordati İlaç ve Hammadde San. ve Tic.A. Ş . '

yazılı bir firma da yer almaktadır. Oysa bu firmanın 2003 yılındaki adı 'Yeni İlaç' tır. Bu firma 2008 yılı sonunda İtalyan firması Recordati tarafından satın alınmayı müteakip

Temmuz 2009 yılın­

da gerçekleşen yönetim kurulunun karan ile firmanın adı 'Yeni Recordati İlaç' olarak değiştirilmiştir.42 57'nci klasör içerisinde 'Bursa İlinde Yıkıcı Bölücü Görüşlere Sahip Üniversite Görevlileri' listesinin 70'inci sırasında yer alan Atilla Bulut adlı öğrenci 'Uludağ Üniversitesi Sağlık Yüksekoku­ lu' nda gösterilmiştir. Bu bilgi ' İlişiği Kesilecek Bölücü Görüşlü Öğrenciler.doc Özellikleri' ne baklıdığında bu bilginin 1 2.02.2003 tarihinde yazılarak kaydedildiği görülmektedir. Oysa, Uludağ Üni­ versitesinin gönderdiği bilgi formuna göre, Atilla Bulut, Sağlık

41

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nın (CMK'nun 250.Maddesi ile Yetkili Birimi), Soruşturma No: 201 1/164, Esas No: 201 1/389, İddianame ' No: 201 1 /236, 17 Mayıs 20 1 1 (Gölcük'te çıktığı iddia edilen dijital verilere daya­ narak hazırlanan Poyrazköy-2 Davası İddianamesi). 42 Doğan, S.66.


AHMET KÜÇÜKŞAHİN

65

Yüksekokuluna 1 5.01 .2009 tarihinde kaydolmuştur. Yani, söz ko­ nusu öğrenci listeye dahil edildi denilen 2003 yılından tam altı yıl sonra 2009 yılında üniversiteye kaydını yaptırmıştır. Bu bilgi dahi tek başına, adı geçen 'Bursa İlinde Yıkıcı Bölücü Görüşlere Sahip Üniversite Görevlileri' listesinin en erken 1 5 .01 .2009 tarihinden sonra hazırlandığını ve 2003 yılında yapılan seminerle bir ilgisinin olmadığını göstermektedir. Bütün bu tutarsızlıklar sa.�cılar tarafından bilinmektedir. Çünkü, bu konularla ilgili olarak çeşitli kurum ve kuruluşlarla yazışmalar yapılmış ve gerekli bilgiler alınmıştır. Örneğin, savcıların 'Balyoz­ cu 'ların kontrol altına alacağı ilaç depolan ve hastahaneler listele­ rini Mart 20 10'da İstanbul İl Sağlık Müdürlüğü'ne gönderdiğini ve listelerdeki şirket ve hastanelerin 2002-2003 senesinde faaliyette bulunup bulunmadıklarına dair bilgi istediği kayıtlarda mevcuttur (Ek klasör no.7, dizin no.67). Benzer bilgiler İstanbul Valiliği İl

Dernekler Müdürlüğü'nden, listelerdeki dernekler için de istenmiş­

tir (Dava klasörü no.7, dizin no.69). Buna benzer resmi talep ve yazılar, İl Müftülüğüne (kuran kursları için), İl Eğitim Müdürlükle­ rine (okul ve dersaneler için), Emniyet' e (Emniyet personeli için), FİNTEK, ASELSAN, HAVELSAN, TAİ' ye (çalışanlar için) ve daha nice kuruma gönderilrniştir.43 Yukarıdaki bilgiler de dikkate alındığında 1 1 numaralı CD içeri­ sinde yer alan 'Balyoz Güvenlik Harekat Planı' denen çalışma en erken Ağustos 2009 ayında hazırlanmış olabilir.44 Bu tarihin tesadüfi bir tarih olamadığı değerlendirilmektedir. 26 Haziran 2009 tarihinde TBMM' de kabul edilen bir yasa değişikliği ile, askerlerin de CMK 25.madde kapsamında yargılanabilmelerinin yolu açılmıştır.45 Bun­ dan yaklaşık birbuçuk ay sonra 1 1 Ağustos 2009 tarihinde Başbakan 'Açılımı' başlatmıştır. Dolayısıyla, 'Balyoz Güvenlik Harekat Pla­ m ' nın muhtemel yazıma başlama zamanı, CMK değişikliği ve 'Açı-

43

Doğan, Rodrik, S.74. A.g.e., S.59. 45 Çetin Doğan, "Aymazkılar Zinciri", Aydınlık Gazetesi, 13 Temmuz 20 1 1 . (Bu yasanın 21 Ocak 20 1 0 tarihinde Anayasa Mahkemesi'nce iptal edilmiş olması sonucu hiç değiştirmemiştir. Çünkü atı alan üsküdan gçmiştir.) 44


TSK'YA KARŞI 12 KOMPLO

66

hm' tarihi zamanlama açısından bir tesadüf olamayacak kadar birbi­

22 22-26

rine çok yakındır.46 Bütün gerçekler biliniyor olmasına rağmen Şubat 20 1 0 günü başlayan kovuşturma aşaması ile birlikte

Şubat ve 03- 1 8 Nisan 20 1 O tarihleri arasında tutuklamalar yapılmış­

tır. Bu tutuklanan şahıslar, 1 8 ve 22 Haziran 20 1 0 tarihlerinde tahli­ ye edilmişlerdir. İddianamenin 1 9 Temmuz 201 0 günü kabulünü

müteakip 23 Temmuz 20 1 0 tarihinde, iddianame ile suçlanan 1 96 kişi hakkında dava açılırken bunlardan l 02 ' i için yakalama emri çıkartılmıştır. Bilahare yapılan itirazlar ile bu yakalama emri 06 Ağustos 20 1 0 günü 1 1 ' inci Ağır Ceza Mahkemesince kaldırılmıştır. 16 Aralık 201 0 tarihinde başlayacak olan davanın başlamasına bir hafta kala, Mahkemenin başkanı değiştirilmiştir. Nihayet mahkeme, yaklaşık 1 000 sayfalık iddianameyi TRT sunucularına okuttuktan sonra 1 1 Şubat 201 1 günü 1 63 sanık için EK-447 (Tespit Tutanağı, Ahmet Küçükşahin) gerekçe gösterilerek tutuklama kararı verilmiştir. Savunma safhasına geçildiğinde, özellikle, Emekli Orgeneral Çetin Doğan ve Emekli Oramiral Özden Örnek'in bütün sahtelikleri yani 1 1 numaralı CD'nin en erken Ağustos 2009 tarihinden sonra üretil­ miş olabileceğini ve 05-07 Mart 2003 tarihlerinde 1 'inci Ordu Komu­ tanlığında yapılan seminerde 'Balyoz' a ilişkin birşey görüşülmediğini ve suç oluşturacak bir unsur olmadığını ortaya koymuş olmalarına rağmen mahkemenin tavrında bir değişiklik olmamıştır. 2 1 Ocak 20 10' dan bugüne kadar yaşanan sürecin iki aşamadan oluştuğu değerlendirilmektedir. Birinci aşama;

"hukuki belirlenim­ lerin devre dışı bırakıldığı bir hukuki boşluk alanı, bir yasasızlık bölgesi olan istisna hali"48 dönemi ki, bu dönem 2İ Ocak 20 1 0 günü Baransu' nun bavulunu Beşiktaş Adliyesine teslim etmesi ile

başlamış, 06 Ağustos 201 0 tarihinde 1 02 kişiye verilen yakalama 46

Çetin Doğan, "Ateşi ve ihaneti gördük", Aydınlık Gazetesi, 20 Temmuz 20 1 1 . 47 Bu tespit tutanağı, sadece isimler geğiştirilmck suretiyle, luluklanan 1 63 kişi için gerekçe olarak gösterilmiştir. 48 Giorgio Agamben. İstisna Hali, Çeviren: Kemal Atakay, Otonom Yayıncı­ lık, İstanbul, S.63. (İstisna Hali; siyasal belirsizlik veya nedeni ııe olursa olsun bir kriz durumunda, siyasal dii.zeniıı devamının sağlanması adına lıuku­

kım kendini askıya almasıdı r.S. 7.)


67

AHMET KÜÇÜKŞAHİN

kararının kaldırılması öncesi sona ermiştir. İkinci aşama, CMK hükümlerinin kısmen uygulanmaya başlandığı Ağustos 20 1 0 ayı başından günümüze kadar geçen süredir. 'İstisna Hali' nin uygulandığı 21 Ocak 20 1 0 - Ağustos 20 1 0 ayı başı arasındaki dönem değerlendirildiğinde; bu dönem içerisinde şu hususlar gerçekleşmiştir: - Baransu, hukuk dışı yollarla elde etmiş olduğu CD ve belgele­ ri Beşiktaş Adliyesine teslim etmiş, - Teslim edenler ve söz konusu CD' leri nasıl temin ettikleri hiç sorgulanmadan, CD içindeki dijital veriler delil olarak kabul edilelerek ifadeler alınmış ve Şubat 201 0'da tutuklamalar başlamış, - Bilahare birilerinin devreye girmesiyle bir duraklama dönemi y aşanmış, - Mayıs 20 1 0 ayı başında yeniden başlayan ifade alma süreci bu kez tutuklamasız olarak sürdürülmüş, - 1 000 sayfalık iddianame (yaklaşık 50.000 sayfa ilave dokü­ manları ile) jet hızıyla hazırlanarak 06 Temmuz 20 1 0 tarihinde 1 0.Ağır Ceza Mahkemesine gönderilmiş, - 1 O.Ağır Ceza Mahkemesi bu iddianamaye dayanarak: 23 Temmuz 20 1 0 günü 1 02 kişi için yakalama emri çıkarmış, - Bu iddianameye ve verilen yakalama emrine dayanarak bir çok general/amiral ve subayın terfileri engellenmiş, üç general ve amiral açığa alınmış, - Bu vesileyle hukuk ve kanunlar yok sayılmıştır. Bu durum karşısında, Cumhuriyet Gazetesinden Orhan Bursalı, Balyoz davasına ilişkin olarak, "Balyoz'un iki amacı var; biri inti­ kam, diğeri de ordunun tüm hiyerarşisini bozmak, bugünün nere­ deyse tüm subaylarını şu veya bu şekilde tasfiye etmek. . " 49 değer­ lendirmesinde bulunmuştur. .

Soruşturma savcılarınca hazırlanan ve 1 0.Ağır Ceza Mahkeme­ since de kabul edilen; cümle bozukluklarıyla, ifade yanlışlıklarıyla, bilgi hırsızlığıyla, çelişkilerle ve gerçek dışı bilgilerle dolu iddia49

Orhan Bursalı, Cumhuriyet Gazetesi,

.......

20 1 1


68

TSK'YA KARŞI 12 KOMPLO

name adı altındaki 'İftiraname'de, lehte deliller dikkate alınmamış, daha da vahimi deliller bilerek ve isteyerek saklanmıştır. Bu davra­ nışı sonucunda soruşturma savcıları, terfi ettirilerek veya Yargı­ tay' a seçilerek ödüllendirilmişlerdir. Bu durum, davanın oluştu­ rulması itibarıyla siyasi olduğunun kanıtı niteliğindedir. Bu arada, sanıkların tahliye taleplerine karşı 1 0.Ağır Ceza Mahkemesi her defasında red karan vermiştir. Bu kapsamda 1 l .Ağır Ceza Mahkemesine yapılan itirazlarda oy çokluğuyla so­ nuçsuz kalmıştır. 1 1 .Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Şeref Akçay, mahkemenin 28 Şubat 20 1 1 , 04 Nisan 201 1 , 1 5 Nisan 2001 1 ve 08 Temmuz 20 1 1 tarihli olumsuz kararına karşı yazmış olduğu muha­ lefet şerhinde şu beyanlarda bulunmuştur: - 28 Şubat 20 1 1 tarihli karara ilişkin muhalefet şerhi: "Dolayı­ sıyla sanıkların adil yargılanması ortamının sağlanması gerekir. Savunmaları alınmadan dosyaya mevcut delillerin dışında planları­ nı ve toplantıdaki ifadelerini devam ettirdiğine dair yeni bir delil ortaya koymadan bu gerekçelerle ve yukarıda belirtilen suç vasfı­ nın değişme ihtimaline ilişkin konuların tartışılması yapılmadan ve bu değişme ihtimali mevcut iken yeniden sanıkların tutuklanmala­ rına ve yakalama kararı çıkarmalarına karar verilmesinin adil yar­ gılama ilkesi ile bağdaşmadığı, bu nedenle itirazların kabul edilme­ si görüşünde olduğum için yukarıdaki sayın çoğunluğun görüşüne katılmıyorum." - 04 ve 1 5 Nisan 2001 1 tarihli kararlara ilişkin muhalefet şerhi: "Mevcut delil durumuna göre yargılamanın yapılıp sonunda verile­ cek karar göre sanıkların tutuklanıp tutuklanmayacağına karar ve­ rilmesi gerekirken, duruşmanın başında savunmalar dahi alınma­ dan sanıkların dosya oluşuna uygun olmayan gerekçelerle tutuk­ lanmaları ve tutukluluk hallerinin devamına karar verilmesi, Sanıkların anayasa ve yasalarla, ayrıca AHİM sözleşmesi ile korunan, doğal ve insani hakları olan adil yargılama haklarını orta­ dan kaldırdığından, itirazların kabul edilmesine ve sanıkalann ser­ best bırakılmasına karar verilmesi görüşünde olduğum için sayın çoğunluğun görüşüne katılmıyorum." - 8 Temmuz 201 1 tarihli karara ilişkin muhalefet şerhi :


AHMET KÜÇÜKŞAHİN

69

"Şimdi Cuma günü 1 2:00 ' a kadar duruşma yapılan bir günde, aynı gün gelen 33 Klasör dosya, gece 1 2:00'den sonra 45 dakikada neden ve nasıl incelenmiştir? En önemlisi; neden bu kadar yoğun bir duruşmadan sonra ince­ leme ihtiyacı duyulmuştur? Ve bu karar 45 dakikada gece yarısı nasıl verilmiştir? Burada gerçek manada bir inceleme yapılmış mıdır? Yoksa 04.07.20 1 1 tarihinde göreve başlayacağımı söylemiş olmam nedeni ile acaba mahkeme başkanının dosyaya bakması engellenmiş midir? Ya da sanıklara özel bir ilgi ve muamele yapma ihtiyacından mı doğmuştur? Hangi gerekçe ile olursa olsun bu uygulama gerçek manada bir dosya inceleme ve vicdani kanaate karar verme olarak kabul edi­ lemez. Yapılanlar hoş ve kabul edilebilir şeyler değildir. Ne dünyada ne de Türkiye' de böyle bir itirazın, bu şekilde karara bağlandığına bir örnek gösteremezsiniz.

Ben sanıklar askerdir onlar hakkında hiç bir şey yapılmasın, yargılanmasın demiyorum. Yargılansın, suç işleyen varsa ceza alsın, ama adil yargılansın.

Bu açıklamalardan sonra yargılamanın bir parçası olan itirazlara bu şekilde yaklaşılması ve bu düşüncelerle karar verilmesini kabul etmediğim gibi, Mevcut delil durumuna göre yargılamanın yapılıp sonunda veri­ lecek karara göre sanıkların tutuklanıp tutuklanmayacağına kara verilmesi gerekirken, duruşmanın başında savunmalar dahi alın­ madan sanıkların dosya oluşuna uygun olmayan gerekçelerle tutuk­ lanmaları ve tutukluluk hallerinin devamına karar verilmesinin doğru olmadığı, S anıkların anayasa ve yasalarla, aynca AHİM sözleşmesi ile korunan, doğal ve insani haklan olan adil yargılama hakları orta-


70

TSK'YA KARŞI 12 KOMPLO

dan kaldırıldığından, itirazların kabul edilmesine ve sanıkların serbest bırakılmalarına karar verilmesi görüşünde olduğum için çoğunluğun görüşüne katılmıyorum." 'Balyoz Güvenlik Harekat Planı' ve bu kapsamda var olduğu iddai edilen diğer dij ital veriler içerisinde yer alan bazı ifadelerde, bu tertibin yurt dışı bağlantısının olduğuna dair bazı ipuçları sun­ maktadır. Örneğin, sözde 'Balyoz Güvenlik Harekat Planı'nın son sayfasında "b.Muhabere" başlığı altında "esas muhabere vasıtası­ nın 'radyo ', yedek muhabere vasıtasının ise Kral TV mesaj bant sistemi olduğu" ifadeleridir. Bu ifade, sözde 'Balyoz Harekat Pla­ nı' nın uygulamaya konulmasıyla birlikte, bu kapsamda görev alan kişiler ve birlikler arasında irtibat kurmak için birinci öncelikle 'radyo ' nun, yedek olarak da 'Kral TV'nin kullanılacağını belirt­ mektedir. Oysa, TSK'de irtibat kurmak üzere muhabere aracı ola­ rak 'radyo' kullanılmaz, telsiz kullanılır. Bunu da bütün Türk su­ bayları bilir. O zaman bu 'radyo' konusu nereden çıkmıştır? İngi­ lizce 'radyo' kelimesinin Türkçe karşılıkları; 'radyo' ve 'telsiz' dir. Yani, 'radyo' bir tercüme hatası olarak kayıtlara 'telsiz' yerine kullanılmıştır. Demekki, bu plan önce İngilizce olarak yazılmış sonra Türkçeye çevrilmiştir. Eğer bu planı bir Türk subayı yazmış olsaydı veya İngilizceden Türkçeye çevirmiş olsaydı, TSK' de esas muhabere vasıtasının 'radyo' olmayıp 'telsiz' olduğunu bilirdi ve 'radyo' kelimesinin karşılığı olarak 'telsiz' diye tercüme ederdi. Bir Kurmay albay olarak ben, yedek muhabere vasıtası olarak gös­ terilen 'Kral TV' ifadesinin ne anlama geldiğini de bilmiyorum. Muhtemelen, esas muhabere vasıtası radyo olduğuna göre, yedek muhabere vasıtası da 'televizyon' olabilir diye düşünülmüştür. 'Balyoz Güvenlik Harekat Planı'nın yurt dışı bağlantısı kapsa­ mında bir başka örnek, 06 Aralık 2010 günü Gölcük' ten çıktığı iddia edilen belgeler içerisinde yer almaktadır. 'Kasım Raporu' olarak adlandırılan ve Aralık 2002 tarihli 'Yeniden Yapılanma Faaliyetleri' konulu, TCG Gaziantep Komutanı Dz. Kur. Yb. Ümit Metin' in adı­ nın yer aldığı imzasız 'Bilgi Notu' başlıklı yazı içerisinde geçen "Ramazan ayının ilk iki gününde Aksaz Üs Radyosunda Müslüman­ ların kutsal kitabı olan Kur' an' dan bölümler yayınlanmasına izin vermiş" ifadesidir. Yüzde 95'i müslüman olan Türkiye Cumhuriyeti sınırlan dahilinde hiç bir kimsenin resmi bir yazışmada "Müslüman-


AHMET KÜÇÜKŞAHİN

71

lann kutsal kitabı olan Kur' an" ifadesini yazması mümkün değildir. Bu ifade ancak, bir hıristiyan veya bir musevi tarafından bu tarzda yazılabilir. Bu konuda tercümeyi yapanların güzel bir tercüme ya­ pamamış olduğunu söylemek mümkündür. 'Balyoz Güvenlik Harekat Planı' ve türevlerinin, en azından bir bölümünün yurt dışı kaynaklı olduğunu gösteren bir diğer örnek, kendisini Deniz Kuvvetlerine mensup bir deniz subayı olarak tanıtan Ahmet Yılmaz'ın (Deniz Kuvvetlerinde böyle bir kişi bulunmamak­ tadır) 23 Mayıs 2009 tarihinde çekmiş olduğu ihbar e-postasıdır. Dört sayfalık bu e-postada; " ... Poyrazköy' e gömdükleri ve silah

ve

mühümmatların bulunmasının ardından panik halinde ellerinde bulu­ nan malzemeleri çıkarmak üzere denize attılar". "Malzemeler yurt dışına giden bir gemiye verilmiş ve okyanusa atılması istenmiştir". "Yapılan arama sonucu ele geçirilen mühimmatlar yurt dışına giden gemiye verilerek okyanusa atılması istenmiştir" . "Ancak bu mü­ himmatların kaderi de diğerleri gibi okyanuş dibi olmuştur." ifadele­ ridir. B ahsedilmek istenen, darbe yapmak üzere mühimmat biriktiren­ lerin sıkışınca, o güne hatlar biriktirmiş olduğu mühimmat ve malze­ meyi denize atmalarıdır. Mesajdan alıntılanan dört ifadenin üçünde dikkati çeken nokta, malzeme ve mühimmatların 'okyanus' a atılması konusudur. İlk cümlenin uygun kullanılmasına karşın, son üç çümle Türk Deniz Kuvvetleri personelinin kullanım dışında kullanılmıştır. Çünkü, Türk Deniz Kuvvetlerinde görev yapmakta olan hiç bir Türk subay veya astsubayı böyle bir durum için 'okyanusa atmak' ifadesini kullanmayıp, onun yerine 'denize atmak' ifadesini kullanır. İngiliz­ ce' de ise özellikle Amerikalılar deniz yerine 'okyanus' kelimesinin kullanırlar. Dolayısıyla, bunu da, kültür farklılığından kaynaklanan bir tercüme yanlışlığı olarak algılamak mümkündür. Balyoz iddianamesinde askerlik sanatında kullanılan kavramlar, TSK öğretisinin dışında anlamlar yüklenerek kullanılmıştır. Bu konu çok önemlidir. Eğer kavramlar, yüklenen anlam dışında kul­ lanılırsa söylenen ile anlaşılan arasında farklılık oluşur. Bu iddia­ name, kavramların askeri öğretinin dışında farklı anlamlarda kulla­ nıldığının örnekleri ile doludur. Örneğin, askeri literatürde, vazife ile görev farklı farklı kavram­ lardır. Vazife; 'görevler + maksat' tır. Görevler ise, açık ve kapalı


72

TSK'YA KARŞI 12 KOMPLO

görevleri kapsar. Yani, görev ve vazife farklı kavramlardır. Vazife daha kapsamlıdır. Görev ise daha yalındır. Bir başka husus, plan ile emir farklılığıdır. Bir yazının başlığına plan yazmakla, o yazı plan olmaz. Planın 'kim, ne maksatla, ne zaman, nerede, nasıl, ne yapacak' sorularına cevap vermesi gerekir. Örneğin, iddianamede geçen; "Çarşaf Harekat Planı Harekat Em­ ri" (Balyoz İ ddianamesi S.141) diye bir kavram olmaz. Böyle bir başlık kullanılmaz. Planın emri olmaz. Plan plandır. Emir emirdir. Bir plan, tarih ve saat grubu doldurulduktan ve uygulanması için emir verildikten sonra emir haline gelir. Emir içerisinde faraziye (gerçekleşeceği I olacağı kabul edilen olay veya durumlar) olmaz, eğer plan faraziyelere dayandırılmışsa, plan içerisindeki bu farazi­ yeler gerçekleşmediği takdirde plan uygulanamaz, o plan geçersiz kalır. Biraz önceki ifade "Çarşaf Harekat Planı" veya "Çarşaf Harekat Emri" diye yazılmış olsaydı anlamlı olabilirdi.

"Ana ast birli/C' (Balyoz İddianamesi S.121, 127, 133), komuta­ na doğrudan bağlı bulunan birliklerdir. "Bağlı birlik" (Balyoz İddi­ anamesi S.613) ise, komutana doğrudan bağlı olmayan, kurmay başkanı veya şube müdürlerine bağlı olan birliklerdir. Bu durumda, kurmay başkanı veya ilgili şube müdürü ilgili birlik komutanlarının amiri durumundadır. Oysa iddianamede bu ayrıntı karıştırılmıştır. Türk Silahlı Kuvvetleri sisteminde 'amirlik' ciddi bir müessesedir. Amir, elindeki hukuki araçlarla astı olan bir subayın geleceğine bü­ yük ölçüde yön verir, bunu bilen ast da amirin prensiplerini dikkate almaya özen gösterir, sürekli bilgilendirir, ona rağmen iş yapmaması

gerektiğini bilir. 'Balyoz Harekat Planı' denen çalışmada bu husus yok sayılmıştır. 'EK-A (Görevlendirmeye Yetkili Personel) ' adı altında bir liste oluşturulmuş, bu listede yer alan kişi amirine görev vermektedir. Bu, TSK sistemi içerisinde kabul edilebilir ve hatta tahayyül edilebilir bir durum değildir. Bir örnek oluşturması açısın­ dan, 5 ' nci Kolordu Komutanlığının 2003 yılındaki 'Ana Ast Birlik­ leri' ve 'Bağlı Birlikleri' şema olarak aşağıya çıkartılmıştır. Buna göre, 2003 yılında, 5'nci Kolordu Komutanlığının Ana Ast Birlikle­ ri; 3 ' ncü Mekanize Piyade Taktik Tümeni, 65 ' inci Mekanize Piyade

Tugayı, 3 3 ' üncü Mekanize Piyade Tugayı, 3 'üncü Zırhlı Tugay,


AHMET KÜÇÜKŞAHİN

73

105'inci Topçu Alayı, Lojistik Destek Komutanlığı, ULAŞ Garnizon Komutanlığı, Kurmay B aşkanlığı, Kolordu Askeri Mahkemesidir. 5'nci Kolordu Komutanlığının Bağlı Birlikleri ise; Kolordu Karar­ gah ve Karargah Grubu, Savaş İstihkam Taburu, Yüzücü İstihkam Köprücü Taburu, Merkez Komutanlığı, Orduevi Müdürlüğü, Mar­ mara Ereğlisi Özel Eğitim Merkezidir.


TSK'YA KARŞI 12 KOMPLO

74

S'INCI KOLORDU KOMUTANLIGI BAGLI BiRLiKLERi

�l L_j

S'INCI KOLORDU KOMUTANLIGI ANA AST BiRLiKLERi

S'nı:I KDI". K..

Loj.Ds.K.lıtı

55.MlmzP.Tug.

ULAŞ Ou.K.htm

Kur.Bık. h#J

Kor.Ali. Mıah.


AHMET KÜÇÜKŞAHİN

75

İddianamede sıklıkla, ancak kavram kargaşası yaratacak şekilde kullanılan bir başka kavram "geri bölge" (Balyoz İddianamesi S.214, 223, 224, 244, 249) ifadesidir. Bu ifade, askeri literatürde 'taarruz ' , 'savunma' gibi klasik askeri harekatiarda kullanılan bir kavramdır. Söz konusu bu kavram, ' iç güvenlik harekatı' gibi, cephe ve geri bölge ayırımı yapılamayan veya her tarafı cephe olan bir harekat için kullanılmaz. Oysa, İddianamenin l l O' ncu sayfa­ sında "Yani plan içerisinde dış tehdit irdelemesi tamamen kamufle

yapma maksadıyla konmuştur. Bu bağlamda 1 'inci Orduda yapılan sıkıyönetim planları tam anlamıyla askeri müdahaleye yönelik çalışmalardır." denmektedir. Yani, 'taarruz harekatı bahane, aslın­ da plan seminerinde gizlice görüşülen görüşülen İç Güvenlik Hare­ katı' ydı' denmek isteniyor. Eğer seminerde görüşülen iç güvenlik harekatı ise seminer çalışması esnasında 'geri bölge' kavramının kullanılmamış olması gerekirdi. Çünkü, 'geri bölge' kavramı iç tehdide karşı uygulanan iç güvenlik harekatında kullanılan bir kav­ ram değildir. İç güvenlik harekatında geri bölge kavramı kullanıl­ mış ise, ya o iç güvenlik harekatı değildir, ya da bunu yazanlar konuyu bilmiyorlardır. B ilimde en önemli konu kavramlardır50• Kavramlara yüklenen anlam çerçevesinde bilim oluşturulur. Kullanıcılar kavramlara kendileri anlam yükleyemezler. Bu anlamlandırmayı ancak bilime katkı sağlayanlar yapabilir. Kullanıcılar ona sadık kalmak zorun­ dadırlar. Eğer sadık kalmazlarsa kavramı çarpıtmış olurlar. Örne­ ğin psikoloji biliminde; güdü, içgözlem, saplanma, varsam, psikoz, benlik yitimi, dışyansıtım, bilinç dışı, yanılsama, sanrı, paranoya, yüceltme, aktarım (veya güvenlik çalışmaları konusunda; güvenlik, emniyet, risk, tehdit, tehlike, güvenlikleştirme, güvenlik dışılaştırma, güvenlik göndergesi, güvenlik ikilemi, güvenlik eşiği) gibi kavramların anlamı bilinmediğinde, psikoloji (veya güvenlik) konusunda yazılmış olan yazılar okunduğunda anlaşılamaz. Dola-

Kavram: 1 . Bir nesnenin veya düşüncenin zihindeki soyut ve genel tasarı­ mufhum, fehza, nosyon. 2. (Felsefe) Nesnelerin veya olayların ortak özelliklerini kapsayan ve ortak bir ad altında toplayan genel tasarım, mefhum, nosyon.

mı,


TSK'YA KARŞI l2 KOMPLO

76

yısıyla, derinlemesine anlaşılmayan bir konuda fikir ileri sürülemez ve yorum yapılamaz. Benzer şekilde askeri harekat üzerine yazılmış olan yazılan an­ layabilmek ve onu yorumlayabilmek için de; askeri harekat, hare­ kat bölgesi, geri bölge, plan, emir, plan ile emir arasındaki fark, karargah, birlik, ana ast birlik, bağlı birlik, komuta yeri, komutanın maksadı ve niyeti, bu maksat ve niyetin harekat plan ve emirlerin­ de yer alış şekli, komutan ana fikri, bir nehir geçiş harekatında;

(Balyoz İddianamesi S.585), taktik resim, görev bölümü, darbe harekatı (Balyoz İddianamesi S.118), komu­ geçiş bölge komutanlığı

tan, karargah subayı gibi kavramların bilinmesi gerekir. 'Balyoz' iddianamesi kavram kargaşaları ile doludur. İddiana­ mede geçen kavramlar, cümlenin akışına uygun olarak anlamlandı­ rılmıştır. Hatta öyle kullanılmıştır ki, kim ne anlarsa ! Olayı aydın­ latmak üzere görevlendirilmiş olan savcı ve hakimler, kavramların anlamlarında bihaber olarak iddianameyi hazırlamışlar, kabul et­ mişler ve 1 63 kişiyi tutuklamışlardır. 'Balyoz' davası bundan 24 1 0 yıl önce, milattan önce 399 yılın­ da gerçekleştirilen Sokrates'in (Atina'lı bir filozof) davasına çok benzemektedir. Bu iki dava; davanın açılış şekli, iddianamenin içeriği ve tutarsızlığı, iddia makamının oynadığı rol, iddia maka­ mının arkasındaki güçler, yargılama şekli, yargıçların taraflılığı, Sokrates'in savunmadaki duygu ve düşünceleri, yargılama süreci, kamuoyunun hazırlanması, açılarından benzerlikler gösterdiği de­ ğerlendirilmektedir.

70 yaşındaki Sokrates, "dinsizlik ve gençlerin ahlakını bozma" suçlamasıyla Atina'da mahkeme önüne çıkarılır. İddianame genç ve silik bir şahsiyet olan Meletos tarafından hazırlanmıştır. Aslın­ da, Meletos'un ardında, Meletos üzerinde oldukça etkili olan iki davacı; Anytos ve Lykon gelir. Sofistlerin azılı düşmanlarından 51 birisi olan Anytos, oldukça varlıklı bir adamdır. Toy bir delikanlı olduğu açıkça belli olan Meletos' u perde arkasından kukla gibi

51 Platon, Sokrates'in Savunması, Çeviri ve Yorum:Ennan Gören, Kabalcı Yayınevi, Birinci Basım, Ağustos 2006, İstanbul, S.9.


AHMET KÜÇÜKŞAHİN

77

oynatan Anytos'tur. Lykon ise komedya ozanı Eupolis tarafından yabancı bir soydan gelmekle suçlanır. Aristokratlar arasında sayıl­ masına karşın onun yoksulluğundan ve kadınsılığından bahsedilir. Sokrates, kendisine verilen ölüm cezasından sonra yaptığı konuş­ mada "Anytos ve Lykon beni suçlamak üzere mahkemede karşıma çıkmasalardı, (Meletos) oyların beşte birini dahi alamayıp bin drahmi para ödemek zorunda kalacaktı." 5 2 demektedir. Sokrates, savunması esnasında, "sanki Meletos şöyle diyor: 'Sokrates tanrılara inanmayarak suç işliyor, fakat tanrılara inanır. ' 5 Bu bir çocuk oyunu herhalde ! " 3 • "Benim tanrılara inanmadığımı, sonra bir kez de, ilahlara inanıyor diye, dönüp dolaşıp tanrılara inandığımı ifade ederek ortalığı bulandırmaya çalışıyor, sadece oyun oynuyor. . . . . . O halde, ey Meletos, başka türlü olmaz, ya beni sınavdan geçirmek için bu davayı açtın ya da bana hangi doğru dürüst suçu isnat edeceğini şaşırmışsın. Bu durumda, en kıt akıllı adamı bile, aynı kişinin bir yandan ilahi güçlere ve tanrısal şeylere inanıp, öte yandan ilahlara, tanrılara ya da kahramanlara inanma­ yabileceğine ikna etmek mümkün değildir."54 Yargılamanın bir celsede ve kısa bir süre içerisinde yapilıp, ölüm cezası ile cezalandılmasını müteakip yaptığı konuşmada, idam cezalarının bir duruşmada sonlandırılmasından ve bu kap­ samda bir yöntemin bulunmamasından şikayet etmektedir. Oysa, Sokrates'e suçlamada bulunanların asıl amacı onun bir an önce ortadan kaldırılmasıdır. Bu bağlamda 'Balyoz' davası, 24 1 0 yıl önce yapılan yargılamanın ruhunu aratmayacak şekilde cereyan etmektedir. Davanın amacı, dava sürecini mümkün olduğunca uza­ tarak Türk Silahlı Kuvvetlerini yaralamak, Türk Halkının gözün­ den düşürmek, arkasındaki halk desteğini yok etmek ve bilahare şekillendirmektir. Bu nedenle davanın mümkün olduğunca uzun sürmesi gerekmektedir. Bu bağlamda, Ceza Muhakemeleri Kanu­ nu' nun (CMK) bazı maddeleri ( 1 60, 170, 174 ve 206'ncı maddeleri gibi) yok sayılmış ve görmezden gelinerek hiç uygulanmamıştır.

52

A.g.e., S.91. A.g.e., S.63. 54 A.g . e., S.63, 65.

53


TSK'YA KARŞI 12 KOMPW

78

Sokrates'in apar topar aceleye getirilerek yapılan yargılama sonrasında idama mahkum edilmesini Platon (Eflatun), 'Devlet' adlı eserinde şöyle yorumlamaktadır. "Sokrates böylece, başkal­ dırmaya katıldığı, başkalarını başkaldırmaya zorladığı için değil; serbest düşündüğü, eski düzenin temellerini sarstığı için ölüme mahkum edildi."55 'Balyoz' davası için de, tarih, 'Balyoz sanıktan, Türkiye Cumhuriyeti yürütme organını cebren ıskat veya vazife görmekten cebren men etmeye teşebbüs ettikleri için değil, Türk Silahlı Kuvvetlerini, Türk halkının gözünden düşürmek ve onu şekillendirmek amacı doğrultusunda yargılama adı altında işkence­ ye tabi tutuldular.' diye yazacaktır.

' Gölcük Araması' Davası 06 Aralık 2010 günü, Donanma Komutanlığı Muhabere Elekt­ ronik Bilgi Sistemleri (MEBS), Harekat ve İstihbarat Başkanlıkla­ rının bulunduğu katta yer alan İstihbarat, İstihbarata Karşı Koyma (İKK) ve Güvenlik Şube Müdürlüğü odalarında İstanbul Cumhuri­ yet Savcılığının talimatıyla bir arama gerçekleştirilmiştir. Bu ara­ malar esnasında, birisi boş olmak üzere toplam 1 O adet plastik

poşete (basında çuval olarak ifade edilmektedir) el konulmuştur.

Bu plastik poşetler içerisinde bulunan piyasada satılan pek çok dergi, kitap, CD, DVD, video kaset ve beş adet harddisk içerisin­ den sadece bir adet CD/DVD ve bir adet harddisk dava konusu soruşturmaya esas teşkil etmiştir. Bu aramada bulunduğu iddia edilen bir adet CD ve bir adet harddisk içerisindeki bilgiler bahane edilerek 12 Ocak 201 1 günü Dz.Kur.Bnb. M.Cem Çağlar ve Dz.Bçvş.Erdinç Yıldız, 1 3 Ocak

201 1 günü Dz. Yb. Behcet Altıntaş ve Dz.Bnb. Kemalettin Yakar, "Terör Örgütü 'ne yardım etmek" suçlamasıyla tutuk­

Ergenekon

lanmışlardır.

Platon (Eflatun), Devlet, Çevirenler: Sabahattin Eyupoğlu, M.Ali Cingöz, İş Bankası Kültür Yayınlan, İstanbul, S . l 1 .

55


79

A HMET KÜÇÜKŞAHİN

Gölcük'te çıktığı iddia edilen belgeler kapsamında aşağıda isimleri yazılı 27 personelden Deniz Kuvvetleri Komutanlığı per­ sonelinden dokuzu56 'Poyrazköy' davası ile ilintilendirilerek (Sav­ cının talebi bu doğrultudadır. İlk duruşma, 23 Ağustos 301 1 tari­ hinde yapılacaktır.) aynca yargılanmaktadır. 17 Mayıs 201 1 tarihli iddianame, İstanbul 1 2.Ağır Ceza Mahkemesince 27 Mayıs 201 1 tarihinde kabul edilmiştir.

Adı ve Soyadı

Tutuklandığındaki Sınıf ve Rütbesi

Açlklamalar

1

Kadir Sağdıç

Koramiral

Hasdal'da Tutuklu

2

Korcan Polatsü

Hava Korgeneral

{P) Hasdal'da Tutuklu

3

Ziya Güler

Hava Kor)!;eneral

Hasdal'da Tutuklu

Sıra Nu.

Tümamiral

Hasdal'da Tutuklu

4

Erdem Caner Bener

5

Haydar Mücahit Şişlioğlu

Tümantiral

Hasdal'da Tutuklu

6

Fahri Can Yıldınm

Tuğamiral

Hasdal' da Tutuklu

7

Hüseyin Çınar

Hasdal' da Tutuklu

8

Ali Türkşen

Dz.Kur.Alb. Dz.Kur.Alb.

9

Hüseyin Hançer

Dz.Kur.Alb.(ii

10

Erhan Kubat

J.Kur.Alb.

Hasdal' da Tutuklu (P) Hasdal'da Tutuklu (P) Hasdal' da Tutuklu

11

Dz.Kur.Alb.

Hasdal' da Tutuklu

12

Murat Ünlü Alpay Çakarcan

Dz.Kur.Alb.

Hasdal'da Tutuklu

13

Selçuk Güneci

Dz.Kur.Alb.

Hasdal'da Tutuklu

14

Aziz Yılmaz

J.Kur.Alb.

Hasdal'da Tutuklu

15

Ender Güngör

Dz.Kur.Alb.

Hasdal'da Tutuklu

16

Cenk Hatunoğlu

17

Süleyman Namık Kurşuncu

56

Hv.Plt.Kur.Yb. Hv.Pilot Kur.Yb.

Hasdal' da Tutuklu Hasdal'da Tutuklu

Poyrazköy-2 Davası İddianamesi.

(P) 'Poyrazköy' Davası ile birleştirilmesi için savcılığın talebi mevcuttur i ( İ): İ stihbarat görevinde çalışmış veya sınıf itibariyle istihbaratçı.

.


TSK' YA KARŞI 12 KOMPLO

80

l l

ıs

ı9

1 1

1 Hv.Pilot Kur. Yb. 1 J Kur Yb (İ)

Tunç Sözen Oğuz Türksoyu Behçet Altıntaş

20

1 Hasdal'da Tutuklu 1 1 Hasdal'da Tutuklu 1

Dz.Yb.(İ)

Hasdal'da Tutuklu Hasdal'da Tutuklu

(P) 21

Mehmet Cem Çağlar

Dz.Kur.Bnb.(İ)

22

Kemalettin Yakar

Dz.Bnb.(İ)

25

1

26 27

1 1

Bülent Akalın İsmail Bak

(P)

(p)

1 Dz.Mot.Astsb. 1 Dz Astsb

1 Hasdal' da Tutuklu 1 1 Tutuksuz (P) 1

Dz.Astsb.(İ)

Hasdal'da Tutuklu

Erdinç Yıldız

1

Hasdal'da Tutuklu

(P)

Halil Cura Emekli Hava Tümcneral

Ahmet Bertan

Basında

sık

sık

yer

alan

1 Tutuksuz (P)

Silivri Cezaevi'nde Tutuklu

'Ergenekon-2' ,

'Ergenekon-3'

'Poyrazköy' , 'Kafes' , 'Amirallere Suikast' , 'Islak İmza' , ve 'Bal­ yoz' gibi davalara ilişkin pek çok ilave bilginin Gölcük ve Eskişehir aramalarından çıktığı iddia edilmektedir. Gölcük aramasının kayna­ ğını oluşturan ve dijital verilerin bulunduğu ifade edilen hadrdiskin bir kopyası, halen Donanma Komutanlığı İstihbarat, İstihbarata Kar­ şı Koyma (İKK) ve Güvenlik Şube Müdürlüğü' ne bağlı İKK Kısım Amirliği bilgisayarı içerisinde bulunmaktadır. Ancak, kopyası olan ve arama tarihine (06 Aralık 2010) kadar kullanımda bulunan harddisk içerisinde, suç teşkil ettiği ifade edilen dosyalara rastlan­ mamıştır.

'Eskişehir Araması' Davası Emniyet Müdürl üğü elemanlarınca,

22 Şubat 2011

tarihinde

Emekli Hava İstihbarat Albay Hakan Büyük' ün Eskişehir' de yapılan aramada bir flaş bellek bulunduğu, söz konusu flaş bellek içerisinde yapılan incelemede de Silahlı Kuvvetler mensuplarının karıştığı yasa dışı yapılanmalara ilşkin bazı belgeler bulunduğu iddia edilmiştir.


AHMET KÜÇÜKŞAHİN

81

B u kapsamda 1 2 Mayıs 20 1 1 tarihinden itibaren belgelerde ad­ lan bulunan aşağıda isimleri yazılı 27 muvazzaf subay ile bir emekli subay

"Türkiye Cumhuriyeti yürütme organını cebren iskat veya vazife gönnekten cebren men etmeye teşebbüs" suçunu işledi­ ği şüphesiyle tutuklanmışlardır. 5

Sıra

Nu. 1

7

Adı ve Soyadı

Rütbesi

Açıklamalar

Bilgin Balanlı

Hava Orgeneral

Hasdal' da Tutuklu

2

Turgut Atman

Hava Korgeneral

Hasdal' da Tutuklu

3

Beyazit Karataş

Hava Tümgeneral

Hakkında yakalama kararı var.

4

Nedim Güngör Kurubaş

Hava Tümgeneral

Hasdal' da Tutuklu

5

Bülent Kocababuç

Hava Tümgeneral

Hasdal'da Tutuklu

6

Ahmet Sinan Ertuğrul

Tümamiral

Hakkında yakalama kararı var.

7

İsmail Taş

Hava Tümgeneral

Hasdal' da Tutuklu

8

Mustafa Erhan Pamuk

Hava Tuğgeneral

Hasdal' da Tutuklu

9

Mehmet Eldem

Hava Tul!!!eneral

Hasdal' da Tutuklu

10

Rafet Oktar

Dz.Kur.Alb.

Hasdal'da Tutuklu

11

Ali Cengiz Sirin

Dz.Hakim Alb.

Tutuksuz

12

Halit Nejat Akgüner

Dz.Kur.Alb.(İ)i

Hasdal' da Tutuklu

13

Ahmet Dikmen

Dz.Alb.

Hasdal' da Tutuklu

14

Mehmet Erkorkmaz

Hv.Plt.Kur.Alb.

Hasdal'da Tutuklu

15

Ahmet Zeki Üçok

Hv.Hakim Alb.

Hasdal ' da Tutuklu

16

Bülent Güncal

Hv.Hakim Alb.

Hasdal'da Tutuklu

17

Ahmet Erdem

Hv.Hakim Alb.

Hasdal' da Tutuklu

18

Mehmet Örgen

Dz. Kur.Alb.

Hasdal' da Tutuklu

57

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nın (CMK'nun 250.Maddesi ile Yetkili Birimi), Soruşturma No: 20 1 1/ 1222, Esas No: 201 1 /45 1 , İddianame No:201 l/288, 1 6 Haziran 20 1 1 (Eskişehir Araması Davası İddi anamesi) i (İ ): İ stihbarat görevinde çalışmış veya sınıf itibariyle istihbaratçı. .


TSK' YA KARŞI 12 KOMPLO

82

Onur Uluocak Sinan Topuz

Dz.Kur.Alb.

Hasdal' da Tutuklu Hasdal' da Tutuklu

21

Servet Bil.e:in

Dz.Kur.Alb.

Hasdal'da Tutuklu

22

Emin Hakan Özbek

Hv.Hakim Alb.

Tutuksuz

23

Cumhur Ervüksel

Dz.Hak.im Alb.

Tutuksuz

24

Doğan Uvsal Tülav Delibaş

Dz.Hak.im Yb.

Tutuksuz

Hv.Hak.Yb.

Tutuksuz

26

Refik Levent Tezcan

Dz.Kur.Bnb.

Hasdal'da Tutuklu

27

Ayhan Üstbaş

Dz.Bnb.(İ)

Hasdal' da Tutuklu

28

Hakan Büyük

Emekli Hv.Alb.(İ)

Silivri Cezaevinde Tutuklu

19

20

25

Dz.Hakim Alb.

TSK' ne karşı yürütülen dijital nitelikli 1 1 adet operasyonlardan ikisi hariç diğer dokuz (9) adedinde ya sadece Deniz Kuvvetleri Komutanlığı hedef olarak alınmış, ya da içlerinde mutlaka Deniz Kuvvetlerinden de personel mevcuttur. Bu durumda insanın aklına 'Türk deniz Kuvvetleri Komutanlığı, bir çete yuvası rru? Eğer, Türk Deniz Kuvvetleri bir çete yuvası değilse, bu durumda da on­ ların günahı ne?' diye bir soru geliyor. B u soruyu, Deniz Kuvvetleri Komutanlığında altı yıl Strateji 8 Daire ve Plan Prensipler Başkanlığı 5 görevini yürütmüş olan ve halen Hasdal'da 'Balyoz' davasından tutuklu bulunan Tümamiral 9 Cem Gürdeniz' e sorduk ve görüşlerini paylaştık5 • " 1 923 yılında kurulan Cumhuriyet Donanması, Atatürk'ün eşsiz stratejik dehası ve öngörüsü ile şekillenmiştir. 2. Abdülhamit'in Donanmayı 33 yıl boyunca hareketsiz bırakması sonrası patlak veren Libya ve Balkan Savaşlarında Donanmasızlık, Libya ve tüm Ege adalarının kaybına neden olmuştur. Cumhuriyet Donanması kurulduğunda pervanesi dönen, topu atan tek bir gemisi yoktu. 1 926 yılında başlayan yeni süreç sonra58

Plan Prensipler Başkanlıkları, o kurumun izleyeceği politikayı ve stratejiyi belirleyen başkanlıktır. 59 Bu söyleşi, l 7 Temmuz 201 l günü, Hasdal Askeri Ceza ve Tutukevinde gcrçekJeştirilmiştir.


83

AHMET KÜÇÜKŞAHİN

sında oluşturulan deniz gücü, Lozan Antlaşması ile askersizleşti­ rilmiş olan Türk boğazlarının egemenliğinin geri alınmasında bü­ yük bir paya sahiptir. 2. Dünya Savaşı sonrası Boğazlar ve Doğu sınırlarımız üzerine verilen Sovyet notaları Türkiye' nin Avrupa-Atlantik blokta yerini almasına neden olmuştur. 1 952 de NATO üyeliği ile bu durum daha farklı bir boyuta taşınmıştır ve jeopolitik perspektifte bir ya­ rımada devleti olan Türkiye'ye NATO sorumluluğu paralelinde sadece Karadeniz ' de sınırlı sorumluluklar verilmiştir. Aslında bir deniz

ülkesi

olan

Anadolu,

hak

ettiği

deniz

jeopolitiğinin

gereksiminlerini tam anlamı ile karşılayamamış, ana görevi Türk boğazlarının Sovyet istilası durumunda düşmesini engelleyecek bir kuvvet ve komuta yapısını mecbur etmiştir. Deniz Kuvvetleri, 1 963 Kanlı Noel sonrasında Kıbrıs Adasına kısıtlı olanaklar ile bir güç aktarımı düşünüldüyse de bu harekat Johnson Mektubu ile önlenmiştir. Aslında, ABD, Türkiye'yi NA­ TO sorumluluklarının dışında deniz gücünü kullanmama konusun­ da açıkça ikaz etmiştir. Ancak Kıbrıs sorunu, Deniz Kuvvetlerinin stratejik refleksini tetiklemiş, artık diğer deniz alanlarında da varlık ve faaliyet göstermesinin önü açılmıştır. 20 Temmuz 1 974 sabahı Türk Deniz Kuvvetlerinin ve Cumhuri­ yet donanmasının en önemli dönüm noktasını oluşturmuştur. S ürpriz bir kararla Magosa yerine Gime yakınlarındaki Yavuz plajına yapı­ lan amfibi harekatla Deniz Kuvvetleri Anadolu' da oluşturulan gücü adada zafere taşımış ve kıyı başını tutmuştur. Böylece, Deniz Kuv­ vetleri Doğu Akdeniz ' de jeopolitik değişikliğe neden olacak bir başarıya imza atmıştır. 1 973 yılında Ege' de başlayan kıta sahanlığı sorunu 1 982'den itibaren kara suları problemini de peşine takmış ve artık Deniz Kuvvetlerinin Ege ve Doğu Akdeniz' deki ulusal sorum­ lulukları Karadeniz' deki ulusal ve NATO sorumluluklannm çok ama çok önüne geçmiştir. Soğuk savaş yıllan boyunca Türk Deniz Kuvvetleri bir yandan NATO sorumluluklarını yerine getirirken diğer yandan ulusal çıkarların odağındaki Ege ve Kıbrıs sorunlarında

da etkin ve caydırıcı bir şekilde kullanılmıştır. Diğer taraftan, bunların hepsinden önemlisi Deniz Kuvvetleri 1 996 yılında Kardak krizinde Yunanistan Deniz Kuvvetleri ile bir


84

TSK' YA KARŞI 12 KOMPLO

çatışmayı göze alarak Kardak kayalıklarının egemenliğinin Türki­ ye'ye tescilini sağlamış ve bu şekilde Yunanistan ile aramızda Ege kaynaklı sorun alanlarına egemenliği anlaşmalarla Yunanistan' a devredilmemiş ada, adacık v e kayalıklar sorununu eklemiştir. Deniz Kuvvetleri ulusal güce ve stratejiye dayalı olarak gerek gambot diplomasi aracı ve gerekse dış politikanın kadife eldiveni olarak etkinlikle kullanılmıştır. 1 960' lı yıllarda 'Millet Yapar' kampanyası ile başlayan ' Kendi Gemini Kendin Yap' projesi ile Deniz Kuvvetleri ulusal savunma sanayinin gelişiminde de öncü rol oynamış ABD' den transfer edilen muhrip ve denizaltıların 'overhol' denilen tam bakımJarını l 960 ' lı yıllardan itibaren Gölcük tersanesinde yapmaya başlamıştır. 1 974- 1 978 yılları arasında uğradığı ABD ambargosu sonucun­ da silahlanma ve gemi inşa projelerinde Avrupa platformlarına yönelerek Almanya ile işbirliğine girişmiş ve Türkiye'de modern denizaltı, hücumbot ve fırkateynlerin montaj sanayi seviyesinde inşalarının gerçekleştirmiş, yerli katkı payı çok düşük olsa da, mü­ hendis ve işçiler yaklaşık 20 yıl boyunca modem inşaat teknik ve usullerini öğrenip altyapı ve bilgi/tecrübe birikimini sağlamıştır. 90' lı yılların ortalarında Deniz Kuvvetleri bir ilki gerçekleştirmiş, Araştırma Merkezi Komutanlığı'nı kurmuştur. Bu merkez ağırlık merkezi olarak kendine savaş gemilerinin en pahalı bölümünü oluşturan savaş yönetim sistemlerini tamamen ulusal yeteneklerle dizayn ve üretimini hedeflemiş ve bu hedef ' GENES İS' isimli proje ile 2005 yılında gerçekleşmiştir. Benzer şekilde 90'1ı yıllarda ortaya atılan Milli Gemi Projesi, 2003 yılından itibaren ciddi atı­ lımJarla proj elendirilmiş ve ilk korvet TCG HEYBELİADA 2008 yılında denize indirilmiştir. Gemi, liman ve seyir tecrübelerini ge­ çerek 201 1 Temmuzunda Donanmaya teslim edilmiştir. Bu gemide ulusal katkı oranı yaklaşık %70' i bulmuştur. Soğuk savaşın bitmesi Türkiye'yi Avrupa' nın kritik coğrafya­ sında boğazlara sahip bir yanmada devleti olarak B alkanlar, Kara­ deniz, Kafkasya, Akdeniz ve Orta Doğu beşgeni ortasında yeni tehdit, risk ve arayışlarla karşı karşıya bırakmıştır. Yeni dönem, Türkiye'yi enerji üretenlerle enerji tüketenier arasında bir köprü


AHMET KÜÇÜKŞAHİN

85

durumuna sokmuş, stratejik boru hattı projeleri ile Türkiye yeni dünya düzeninde sadece stratejik Türk boğazlarına sahip ülke ola­ rak değil enerji koridoru bir ülke olarak da öne çıkarmıştır. Dolayısı ile Karadeniz, Romanya ve Bulgarların NATO ve AB üyeliği, Gürcistan'ın karanfil devrimi ve Ukrayna'da denenmiş tu­ runcu devrimler gibi şekillendirmeler sonrası yeni bir siyasi dokuya sahip olmuştur. Özellikle 2002 sonrası deniz güvenliği bahane edile­ rek NATO'nun Karadeniz'de sürekli deniz varlığı gösterecek bir yapıya kavuşması için faaliyetler yoğun bir şekilde arttırılmıştır. Türk Deniz Kuvvetleri bu faaljyetleri çok iyi değerlendirmiş ve altı sahildar ülke arasında uzlaşma sonucunda 2001 yılında Karade­ niz İşbirliği Görev Grubunu (BLACKSEAFOR) kurmuş ve 2004 yılından itibaren de Karadeniz' de deniz güvenlik harekatı icra etmek üzere Karadeniz Uyumu Harekatını hayata geçirmiştir. 201 1 itibarı ile bu harekata Rusya Federasyonu, Ukrayna ve Romanya dahil olmuştur. Türkiye' nin bu ön alıcı girişimleri Karadeniz'in Basra körfezi gibi askeri faaliyetlerin yoğun yaşandığı bir deniz alanı ol­ masını ve Montraux Sözleşmesinin gündeme getirilmesini engelle­ miştir. 2005 yılından itibaren Doğu Akdeniz'de özellikle GKRY

2003 yılındaki tek taraflı münhasır ekonomik bölge ilanı sonrası Türkiye' nin Doğu Akdeniz' deki deniz yetki alanları

sorununu

alevlemiş, Deniz Kuvvetleri bu alanda çıkan kayıplarımızı önlemek için ön alarak gerek Güney Kıbns' ın gerekse Yunanistan'ın oldu bittilerine karşı kesin duruş sergilemiş ve müstakbel sahamıza giren araştırma gemilerini gambot diplomasisi uygulayarak bölgeden çı­ karmıştır. Bu durum 2009-20 10 Türkiye' nin AB ilerleme raporunda gündeme gelmiş ve Türk Deniz Kuvvetleri bu raporun 36. sayfasın­ da resmen şikayet edilmiştir. Bu kapsamda BTC hizmete girmesi ile birlikte 2006 yılıı;ıdan itibaren Doğu Akdeniz'de Türkiye'nin enerji güvenliği maksadına yönelik olarak başlattığı 'Akdeniz Kalkanı Harekatı' aynı zamanda Türkiye' nin Doğu Akdeniz' deki deniz yetki alanlarının korunup kollanmasına da hizmet etmiştir. Türk Deniz Kuvvetleri özetle; toprak gemi Anadolu' yu mavi vatanla buluşturmuş, Dünya üzerinde kendi korvetini dizayn ve inşa edebilen 14 ülkenin arasına sokmuş, böylece Türkiye Cumhu-


TSK'YA KARŞI 12 KOMPLO

86

riyeti Deniz Kuvvetleri nitelik ve nicelik olarak Akdeniz'in ilk 4 , dünyanın ilk 1 2 donanması arasında yerini almasını sağlamıştır. Ülkesine bu kadar büyük başarı ve onurları yaşatan bir Deniz Kuvvetine komplo kurulur mu? Evet kurulur. 2008 yılından bu yana sonu gelmeyen dijital veri kaynaklı davalar ile tasviye amaçlı yıpratılmakta, amiral kadrolarının neredeyse üçte birim( l 7/52), amiral adayı albaylannın neredeyse *'ü tasviyeye zorlanmaktadır. Sadece psikolojik asimetrik bir savaşta değil aynı zamanda asimet­ rik hukuk savaşı ile Deniz Kuvvetleri yeniden şekillendirilmeye ve Deniz Kuvvetlerindeki yukarıda izah ettiğim zihniyet tasfiye edil­ meye çalışılmaktadır."

'İnternet Andıcı ' Davası "Serdar Yılmaz60 GMK Bulvarı No:56/3 Kızılay-Ankara" adre­ sinden "Sayın Zekariya Öz, Çırağan Cad. Ağır Ceza Mahkemesi Beşiktaş/İstanbul" adresine posta ile gönderilen bir ihbar mektubu­ nun 1 1 Kasım 2009 günü Beşiktaş Adliyesi ' ne ulaşmasıyla, kamu­ oyunda 'İnternet Andıcı ' olarak bilinen dava soruşturulmaya baş­ lanmıştır. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca 2 1 Temmuz 20 1 1 tarihli olarak hazırlanan iddianamede, adı geçen şahısların, 'inter­ net Andıcı' hazırlayarak "Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini orta­ dan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs etme, silahlı terör örgütüne üye olma" suçunu işledikleri iddia edilmektedir. Söz konusu iddianame, 1 3 .Ağır Ceza Mahkemesince 29 temmuz 20 1 1 tarihinde kabul edilmiştir. Andıç, TSK' de bir konuda Komutandan onay almak üzere yapı­ lan ve mantıksal bir kurgusu olan bir inceleme metodunun adıdır. İntemetin yayagınlaşmaya başlamasıyla birlikte, TSK' de halkın bilgilendirilmesinde tek yetkili kurum olan Genelkurmay Başkan­ lığı da intemetten istifade etmeye başlamıştır. 2007 yılına gelindiğinde bu sitelerin yeniden yapılandınlması ih­ tiyacı doğmuş, bununla ilgili olarak, komuta katının onayını almak 60

Kim olduğu belli olmayan sanal bir kişi.


87

AHMET KÜÇÜKŞAHİN

üzere bir 'Andıç' hazırlanmıştır. Nisan 2009 tarihinde hazırlanan andıcın üzerinde en az 1 5 adet paraf ve bir adet de imza vardır. Yar­ gılamaya konu edilen husus, 1 999 yılından itibaren B aşbakanlığın talimatıyla südürülen internet sitelerinde biriken 60-70.000 adet haber ve dokümandan 5-6 adedinin siyasi içerikli olduğu iddiasıdır. Genelkurmay

B aşkanlığı

bünyesindeki

İnternet faaliyetleri;

Milli S avunma B akanlığı tarafından yapılan ihale kapsamında kira­ lanan hatlar üzerinden resmi olarak verilen yasal bir kamu hizmeti­ dir. B aşbakanlığın talimatı ile, devlet ihalesine çıkılarak kurulan, masrafları MSB bütçeden karşılanan, internetin uzantısında devlet kurumlarına ait olduğunu simgeleyen 'org' ifadesi kurulan resmi bir faaliyettir. B u davada, aşağıdaki tabloda isimleri yazılı olan yedi muvazzaf general/amiral, 10 muvazzaf subay, bir emekli general ve iki emek­ li subay olmak üzere toplam 20 general/amiral ve subay yargilan­ 61 maktadır .

Sıra Nu. 1

Adı ve Soyadı

Rütbesi

Açıklamalar

Hüseyin Nuster Taşdeler

Orgeneral

Tutuksuz

2

Mehmet Eröz

Korgeneral

Tutuksuz

3

İsmail Hakkı Pekin

4

Mehmet Otuzbiroğlu*

Koramiral

Tutuksuz

5

Mustafa Bakıcı

Tüm.e;eneral

Tutuksuz

6

Hıfzı Cubuklu

Hakim Tüm.e:eneral

7

Alaattin Sevim

Tuğamiral

Tutuksuz Tutuksuz

8

Suat Selvi

Hv.İsıh.Alb. (İ)

Tutuksuz

9

Ziya İlker Göktaş

Hv.İsth.Alb. (İ)

Tutuksuz

10

Hulisi Gülbahar

P . Alb .

Tutuksuz

Korgeneral (iii

Tutuksuz

İ stanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nın (CMK'nun 250.Maddesi ile Yetkili Birimi), Soruşturma No: 201 1/1438, Esas No: 201 1/5 1 1 , İddianame No: 201 1/342, 21 Temmuz 20 1 1 (İnternet Andıcı Davası İddianamesi) . i i (İ): İ stihbarat görevinde çalışmış veya sınıf itibariyle istihbaratçı. Aynı zamanda 'Balyoz' davasında da yargılanmaktadır. 61


TSK'YA KARŞI 12 KOMPLO

88 11

Cemal Gökçeoğlu

Top.Alb.

Tutuksuz

12

Sedat Özüer

P.Kur.Alb.

Tutuksuz

13

Organ Güçlü

P.Kur.Alb.

Tutuksuz

14

Altunay Sahin

Dz.Yb.

Tutuksuz

15

Fatih Koca

Dz.Bnb.

Tutuksuz

16

Cem Simsek

Dz.Müh.Bnb.

Tutuksuz

17

Murat Uslukılıç

Kr.Müh.Yzb.

Tutuksuz

18

Hasan lğsız

Emekli Orıı;eneral

Tutuksuz

19

Recai Alkan

Emekli Yb.

Tutuksuz

Hasan Ataman

Emekli Yzb.

Tutuksuz

20

Yıldırım

Soruşturma kapsamında elde edilen bilgi kırıntıları ile bazı kişi­ lerin hayatın normal akışına aykırı ve gerçek dışı beyanları gerekçe gösterilerek; "hükümete ve millete psikolojik harekat uygulandığı" iddia edilmektedir. Psikolojik harekat bir virüs veya silah değildir. İnsanlara çeşitli yollardan empoze edilen yalanlar ve söylentiler hakkında gerçekleri anlatmaktır. Aynca, yurt dışında görev yapan Mehmetçiklere o ülkede başarılı olması ve sevilmesi için nasıl davranış göstermeleri gerektiğini anlatmak, gençleri uyuşturucu ve sigara gibi kötü alışkanlıklara karşı bilgilendirmek, TSK'yı tanıt­ mak da bir psikolojik harekat faaliyetidir. Diğer 1 1 adet dijital saldırının bütünleyici bir unsuru niteliğinde olan 'İnternet Andıcı' davası, Türkiye Cumhuriyetinin devlet yapı­ sı içinde çok önemli bir görevi yapan, özellikle krizlerde ve dış tehdide karşı ülkenin sigortası durumunda olan TSK'ni, onu sevk ve idare eden Genelkurmay Başkanlığını illegal bir faaliyet içinde gösterme özelliğine sahiptir.


İKİNCİ BÖLÜM BALYOZ DA VASi: SAVUNMAM

Ahmet Küçükşahin'e Yapılan Suçlamalar Basında çıkıncaya kadar bilgi sahibi olmadığım bir konu için 1 1 Mayıs 20 1 0 günü Beşiktaş Adliyesi'ne ifade vermek üzere da­

vet edildim. Orada, Cumhuriyet Savcısı Süleyman Pehlivan'ın sorularına karşı verdiğim ifademde, 'Balyoz Güvenlik Harekat Planı' denen çalışma hakkında hiç bir bilgimin ve ilgimin olmadı­ ğını söyledim. İlave olarak;

a. 2002 yılı Ağustos ayına kadar Yunanistan 'da Askeri Ataşe olarak bulunduğumu, buradan Kara Kuvvetleri atamaları ile 5 'inci Kolordu İstihbarat ve İstihbarata Karşı Koyma Şube Müdürü ola­ rak atandığımı, b. Bahse konu seminere görevimin gereği olarak katıldığımı, c. 'Balyoz Harekat Planı ' denen çalışmayı ilk kez basında yer almasıyla birlikte duyduğumu, bu çalışma kapsamında herhangi bir görevlendirmeye muhatap olmadığımı, ç. 'Balyoz ' kapsamında yapıldığını ifade edilen, kategori timle­ rinin oluşturulması hususunda hiçbir bilgimin olmadığını, timlerle ilgili oluşturulan dijital listenin sonunda benim ismimin yer alış nedenini bilmediğimi ve ayrıca birfikrimin de olmadığını, d.5 'inci Kolordu İstihbarat ve İstihbarata Karşı Koyma Şube­ sinde benim bilgim dışında bir çalışma yapılmasının söz konusu olamayacağını, benim bilgim dahilinde de böyle bir çalışma ya­ pılmadığını,


TSK'YA KARŞI 12 KOMPLO

90

e.Hükümeti devirmeye yönelik bir yapılanma veya bir örgüt içe­ risinde yer almadığımı, ifade etmiştim. Özetle, basından duyuncaya kadar katiyetle habe­ rim olmayan 'Balyoz Güvenlik Harekat Planı' ve bu kapsamda yapıldığı iddia edilen çalışmalar için kısaca 'haberim yok' dedim. Buna rağmen, 03 Temmuz 201 0 tarihli 'Balyoz' İddianamesin­ 2 de6 , şahsıma yönelik olarak "Türkiye Cumhuriyeti yürütme orga­

nını cebren ıskat veya vazife görmekten cebren men etmeye teşeb­ büs etmek" suçlaması 1 9 Temmuz 201 0 tarihinde İstanbul 1 0. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edilmiş ve posta yoluyla şahsıma tebliğ edilerek bahse konu davada sanık sıfatıyla yargılanmama başlan­ mıştır. Bu kapsamda, 22 Temmuz 20 1 0 tarihinde hakkımda 'yaka­ lama emri' çıkarılmıştrr. Yaptığım itirazın İstanbul 1 1 .Ağır Ceza Mahkemesince kabul edilmesini müteakip 'yakalama emri ' , 06 Ağustos 201 O günü kaldırılmıştır. Ben bir suça bulaştığ.m için veya suçun bir parçası olduğum için yargılanmıyorum. Bilakis birilerinin canı istediği için veya devletin üst kademelerinde oynanan bir oyunda rol verildiği için burada olduğuma inanıyorum. Bu inançla ve suçsuz olmanın ma­ nevi hazzı ile çok güçlü bir şekilde bu davanın içinde yer alıyorum. 'Kabul etmiyorum' kelimesinin yetersizliği ile bana yüklenmeye çalışılan suçu şiddetle reddediyonJm.

Bu Suçlamaya Neden Maruz Bırakıldım? İddia makamı suçlu olduğumu delillerle ispatlayamamıştır. Suç­ lama, sahte bir CD ve bu CD' den çıkartılan benimle yakından uzak­ tan ilgisi olmayan, hiçbir zaman ve asla yapmadığım, görmediğim ve bilmediğim, imzasız dijital verilere dayandınlmıştrr. Bu nedenle ben, suçsuzluğumu ispatlamak için Türk Milleti adına yargılama yaptığı ifade edilen hakimlerin huzurunda bulunuyorum. Bu komp­ loda suçlamaya maruz kalmamın nedenini, 2002-2004 yıllan arasın­ da 5 ' inci Kolordu Komutanlığının İstihbarat ve İstihbarata Karşı 62

'Balyoz' Davası İddianamesi.


AHMET KÜÇÜKŞAHİN

91

Koyma Şube Müdürü olmam veya 2006-20 1 0 yıllan arasında Harp Akademileri Komutanlığı Stratejik Araştırmalar Enstitüsü Müdürü olmam olarak görüyorum. Çünkü, bu dava, normal mecrasında iler­ lememektedir. Çünkü bu oyun, kamuoyu hedefli olarak seyretmek­ tedir. Çünkü bu oyun, kamuoyunun inanmaya meyilli olduğu olay, kişi ve görevler üzerinden oynanmaktadır.

Tarafıma İsnat Edilen Suçlamalar a.

Söı:de 'Balyoz Harekat Planın 'dan haberdar olmam,

b.

Aşağıda belirtilen yerlerde ismimin geçmesi;

numaralı CD içinde yer alan '(l) 030305-2350\20022003\1 'İNCİ ORDU BALYOZ GÜVENLİK HAREKAT PIANI' kla­ sörü içerisindeki 'EK-A (GÖREVLENDİRMEDE YETKİLİ PER­ SONEL) ' isimli word belgesindeki 'GİZLİ' ibareli 'GÖREVLEN­ DİRMEDE YETKİLİ PERSONEL LİSTESİ' başlıklı listenin 3 'ncü sayfasında '5 'İNCİ KOR. K.L/G/' alt başlığı altında 9'uncu sırada, (1) "11

(2) 'BİLGİ NOTU' başlıklı 'GİZLİ ' ibareli 7 sayfalık belgenin 3 'ncü sayfasının 3 'ncü ve 8 'inci sırasında, (3) 'PIAN SEMİNERİNE KATIIACAK PERSONEL LİSTESİ' isimli 8 sayfalık belgenin 5. sayfasının 81 'inci sırasında ismimin geçmesi, numaralı CD içinde yer alan '( 1) 030305-235(}\2002200:J\5KorKH' klasörü içerisindeki 'EK-B (S'İNCİ KOR)' isimli word belgesinin içeriğinde 'GİZLİ ' ibareli 36 sayfalık 10 adet c. 1 1

oluşturulmuş olan tim listelerinin imza kısmında isim, rütbe ve görev yerinin bulunması, ç. 1 1 numaralı CD içerisinde yer alan 'l 'NCİ ORDU BÖLGE­ SİNDEKİ HASSAS TESİSLERDE GÖREVLENDİRİLECEK PER­ SONEL LİSTESİ' başlığı altındaki listelerde 5 'inci Kolordu Ka­ rargahından 16 kişi ve diğer bağlı birliklerden de katılımın olması, d. 11 numaralı CD içinde yer alan 'S'İNCİ KOR. BÖLGE­ İ S NDE İLİŞİGİ KESİLMESİ TEKLİF EDİLEN PERSONEL


TSK'YA KARŞI 12 KOMPW

92

LİSTESİ' başlığı altında bulunan tabloda 5 'inci Kolordu Komu­ tanlığından 241 kişinin isminin bulunması, e. 5 'inci Kolordu Komutanlığı İstihbarat ve İstihbarata Karşı Koyma Subaylığı görevini yürütmüş olmak, bu kapsamda; ( 1) Sözde harekatı, kendi sorumluluk bölgemde planlama, ha­ zırlık, koordinasyon ve icrasıyla görevlendirildiğim iddiası, (2) Bu görevlendirme kapsamında - Özel Operasyon ve Sorgulama Timlerinde Görevlendirilecek Personel, - Darbe Harekatı Timlerinde Görevlendirilecek Personel, - Gözaltı Timlerinde Görevlendirilecek Personel, - Hasar Tespit Timlerinde Görevlendirilecek Personel, - Özel Hastaneler ve İlaç Depolannda Görevlendirilecek Personel, -Alışveriş Merkezleri ve Gıda Toptancılannda Görevlendirile­ cek Personel listelerinin teşkilinde görev almak, (3) Görev yaptığım birlikle ilgili olarak söz konusu listeleri biz­ zat hazırlamış olmaktır. Bu suretle Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini Cebren Iskat veya Vazife Görmekten Cebren Men Etmeye Teşebbüs suçunu işlediğim kanaatine vanlmasıdır"(EK-5) (Balyoz İddianamesi S. 611, 612,

613, 614).


AHMET KÜÇÜKŞAHİN

93

EK-A(Görevlendirmeye Yetkili Personel Listesi) Sözde 'Balyoz Güvenlik Harekat Planı' denen çalışmadan haberimin olup olmadığı ! İddianamenin

611'inci sayfasında, "İddianamenin önceki bö­ lümlerinde hukuki niteliği tartışılan 'Balyoz Harekat Planı 'nın 'İcra ' bölümünde 'Balyoz Güvenlik Harekat Planı kapsamında kendilerine kişiye özel olarak görev tevdii edilen ve bu onurlu gö­ revi kabul eden personel (EK-A), harekatın kendi sorumluluk böl­ gelerinde planlama, hazırlık, koordinasyon ve icrasından Balyoz K. lığına karşı sorumludur. ' şeklinde düzenlemeden, Balyoz Hare­ kat Planı eklerinden olan EK-A 'da yer alan belgede yer alan şahıs­ ların Balyoz Harekat Planının kapsam ve içeriğinden haberdar oldukları, bu planda yer alan amacın tahakkuku için planda yer aldığı şekilde kendilerine görev verildiği, verilen görevin listede yer alan şahıslarca kabul edilerek listelerin buna göre tanzim edil­ diği, listede yer alan şahısların plan kapsamında kendi sorumluluk bölgelerinde planlama, hazırlık, koordinasyon ve icrasıyla görevli oldukları anlaşılmaktadır. " denmektedir.

'Kişiye özel' emir nasıl olur? Öncelikle, 'kişiye özel' 63 1ik, sadece bir kişiyi ilgilendiren bir konunun varlığı demektir. TSK Karargah Hizmetleri Yönergesin­ de, kişiye özel ibaresi,

"evrakın sadece ilgili ve yetkili makam veya personel tarafından açılacağını gösteren bir yetki ifadesidir. Kişiye özel ibareli evrakın gereği, evrakı açan makam veya personel tara­ fından yerine getirilir. Kişiye özel evrak, bizzat imza sahibi tara­ fından veya onun yetkilendirdiği personel tarafından yazılır. Kişiye özel ibareli evrak Muhabere Emniyet Bilgi Sistemleri (MEBS) vası­ taları ile gönderilmez." denmektedir. EK-A' da isimleri olduğu ifade edilen 96 kişiyi (Balyoz İddianamesi S. 66) içine alan bir

63 Kişiye Ö zel: Sadece o kişiye ait, o kişi tarafından kullanılabilen.(TDK Sözlüğü, 1 998)


TSK'YA KARŞI 12 KOMPLO

94

kişiye özellik olmaz. Kişiye özellik kişiyi ilgilendiren bir konu için geçerli olur. 300-500 kişinin içinde bulunduğu ve üzerinde müşte­ reken çalışılan bir konu kişiye özel olarak ifade edilmez. Oysa, yukarıdaki yazıda, 'kişiye özel' ifadesinin gizeminden istifade edilirken, 'kişiye özel' bir biçimde yapılması mümkün olmayan bir işten bahsedilmektedir. Güya, sözde 'Balyoz Güvenlik Harekat Planı' denen çalışmanın EK-A' sında isimleri olan ve liste hazırla­ makta yetkili oldukları iddia edilen personel tarafından listeler hazırlanmış ve bu hazırlanan listeler (5 ' nci Kor. için) tek bir liste haline getirilmek üzere bana verilmiş. Ben de bunları birleştirmi­ şim, tek liste haline getirmişim ve 1 ' inci Ordu Komutanlığına gön­ dermişim. Buna rağmen bütün bu yapılan işlemlerin adı 'kişiye özel ' oluyor. Bu durum, bir olay karşısında suçlanan bir vatandaşı­ na 1 000 tane sopa vurulmasını isteyen padişaha, vatandaşın söyle­ diği 'Padişahım ya sen sayı saymasını bilmiyorsun ya da hiç dayak yememişsin' ifadesindeki gibi bir şey oluyor. Bu durum, TSK ' de kullanıldığı şekliyle ve TSK ' de yüklenen anlamına uygun olarak kullanılmayan bir niteliktedir.

'Onurlu görev' ne demektir? Bu bağlamda diğer bir konu 'onurlu görev' konusudur. Böyle bir ifade şekline ilk kez 1 1 Mayıs 20 10 günü Cumhuriyet Savcısına ver­ diğim ifade esnasında şahit oldum. Benim için Türk Silahlı Kuvvetle­ rinde hizmete müteallik bütün görevler onurludur. Zaten TSK'da da görevlerin onurlusu ve onursuzu olmaz. Diğer devlet kuıumlarında var mıdır? Onu bilmiyorum. Ancak araştırmalarım esnasında tespit edemedim. Hizmete müteallik olmayan bir görevin içerisine 'onurlu' ifadesini yazmakla ona yasallık kazandırılamaz ! Zaten, TSK'nin yazışmalarında böyle boş sözlere yer verilmez ve rastlanmaz.

' Özel seçilmiş ' ve 'sınırlı sayıda' personel ne demektir? GiZLİ gizlilik derece­ sinde ve özel seçilmiş, sınırlı sayıda personelin katılımıyla icra İddianamenin çeşitli bölümlerinde,

". . .


AHMET KÜÇÜKŞAHİN

95

edilecek bir plan seminerinde deneneceği ve müzakere edileceği," (Balyoz İddianamesi S.118), " . . .jenerik bir senaryo şeklinde özel seçilmiş sınırlı sayıda personelin katılımı ile icra edilecek GİZLİ gizlilik derecesinde bir plan seminerinde denenerek müzakere edi­ leceği belirtilmiştir."(Balyoz İddianamesi S.951). "Seminer 162 kişinin katılımı ile gerçekleştirilmiştir" (Balyoz İddianamesi S.

154)

gibi ifadeler geçmektedir.

'Sınırlı sayıda' ne demektir? Sayının sının olur mu? Örneğin sınırlı sayıda 10 kişi demekle 10 kişi demek arasında ne fark var­ dır? Zaten sayı, sınırlılığı olan bir ifadedir. Bir çalışma yapılacaksa, yapılacak olan çalışmanın kaç kişiye ihtiyaç göstereceği tahayyül edilebilir. Örneğin, bu iddianamenin yazılması esnasında iddia makamı ilgili birimlerden personel yardımı talebinde bulunurken ' sınırlı sayıda yardımcı personele ihtiyacım var' dememiştir. Bu­ nun yerine 20 personele ihtiyacım var demiştir. Eğer bu rakamı uygun tahmin edemediyse ' 1 0 kişiye daha ihtiyaç duyuldu' demiş­ tir. Bir plan semineri yapılacaksa, görevi gereği seminere katılması gereken personel ve aynca seminerin yapılacağı salonun kapasitesi belli iken

. . . bir plan seminerinde sınırlı sayıda personelin katılımı ile icra edileceği.. " (Balyoz İddianamesi S.263) demenin ne an­ "

lamı olabilir? Planlayıcının bu anlamsız sözü saıf edeceğine kapa­ siteyi de dikkate alarak birliklere kontenjan vermesi gerekirdi. İrdelendiğinde pek bir anlamı olmadığı görülen 'sınırlı sayıda' ifadesinin konuya gizem vermek açısından kullanılmış olabileceği değerlendirilmektedir. 'Özel seçilmiş' kavramı da aynı tarzda kullanılan bir sözdür. Bütün sistemlerde, müşterek çalışacak personelin görev ve sorum­ luluklarını belirlemek için kadrolar oluşturulur. Bu kadrolara, ihti­ sasına ve yeteneğine göre personel ataması yapılır. Doğal olarak, plan semineri gibi teknik bir konunun görüşülmesi için de bu konu ile ilgili olan personelin katılması gerekir. Her çalışmaya herkesin katılması mümkün olmadığı gibi, herkesin katılarak yaptığı bir çalışma şekli de yoktur. Kadro ve görevi gereği söz konusu çalış­ maya katılması gereken ve bu nedenle katılan personel için 'özel seçilmiş' diyerek anlam yüklemenin, konuya gizem katmak dışında geçerli bir mantığı olamaz. 'Özel seçilmiş' diyebilmek için, bu tür


TSK' YA KARŞI 12 KOMPLO

96

çalışmalarda bugüne kadar yapılan uygulamanın dışına çıkılmış olması gerekir. Katılanlar hep aynıdır, yani; komutanlar, komutan yardımcıları, harekat ve eğitim şube müdürleri, istihbarat ve istih­ barata karşı koyma şube müdürleri, lojistik şube müdürleri ve se­ minerin konusuna ilişkin diğer teknik personeldir. Önceki ve son­ raki yıllarda da aynı sayıda personel katılmıştır ve bu uygulama hale bu şekilde devam etmektedir.

2002-2003 Yıllarında S'nci Kolordu Komutanlığındaki

görevim İddianmenin

614'üncü

sayfasında,

görevimle ilgili

olarak,

"5'inci Kolordu Komutanlığı İstihbarat ve İstihbarata Karşı Koy­ ma Subaylığı görevini yürüttüğü, " (Balyoz İddianamesi S.614) ifadesi yer almaktadır. İddianame metni esas alındığında "EK-B (5'İNCİ KOR) isimli word belgesinin içeriğinde 'GİZLİ' ibareli 36 sayfalık 10 adet tim için oluşturulmuş olan personel listelerinin imza kısmında isim, rütbe ve görev yeri bulunmaktadır. (Balyoz İddianamesi S.612) denen bilgiler arasında (36' ıncı sayfada "Ah­ met KÜÇÜKŞAHİN, Kurmay Albay, İsth. ve İKK. Ş. Md. ) fark vardır. '5'inci Kolordu Komutanlığı İstihbarat ve İstihbarata Karşı Koyma Subaylığı ' ile 'İsth. ve İKK. Ş. Md' görevleri aynı şeyler değildir. Bu durum bir çelişkidir. Bu ifade, bunu yazanların işin "

"

ayrıntılarına vakış olmadığına işaret eder. 5 ' nci Kolordu Komutanlığında "İstihbarat ve İstihbarata Karşı Koyma Subaylığı " diye bir kadro bulunmamaktadır. Benim 5 ' inci Kolordu' daki görevim, 'İstihbarat ve İstihbarata Karşı Koyma Şu­ be Müdürü' idi. Altında ismim, rütbem ve görevim yazılmış olan imzasız

'EK-B (5'İNCİ KOR) isimli word belge ' ile iddianame

arasında çeli.şki vardır. Bu durumda ya iddianame yanlıştır ya da altına ismim yazılmış olan 36 sayfalık bilgisayar çıktısı boş ve anlamsızdır. Aslında hem iddianame saçmalıklarla doludur, hem de ifademin alınması esnasında gösterilen 36 sayfalık bilgisayar çıktı­ sı boş ve anlamsızdır. Niyete bağlı olarak bunları aynı olarak kabul etmek, iddia makamının niyeti olarak algılanır.


97

AHMET KÜÇÜKŞAHİN

Sözde 'Balyoz Güvenlik Harekat Planı' denen çalışmayı na­ sıl öğrenmiş olabilirim? İddianamenin 955' nci sayfasında . . .Aralık 2002 tarihli üst ya­ zıda, planın ve eklerinin dağıtım A planı kapsamında 1 'inci Ordu birliklerine gönderildiği belirtilmektedir. . . . bu yazı Ordu Komutanı emriyle o tarihte Tümgeneral olan şüpheli Nejat BEK imzalayarak birliklere gönderilmiştir. . . . Balyoz Güvenlik Harekat Planında görev yapacak personeli tespit eden kişiler de 1 'inci Ordu birlikle­ rinde görev yapan kişileri tek tek irdeleyip, o kişilerle irtibata ge­ çip görevlendirmeleri yapmışlardır. Dolayısıyla listede yer alan kişilerin bizim haberimiz yoktu, bilmiyorduk şeklindeki savunmala­ rı da mesnetsiz kalmaktadır" denmektedir. 1 ' inci Ordu Komutanlı­ ğının 'A Dağıtım Planı' , ana ast birlik komutanlıklarını içermekte­ dir. Yani, dağıtım A planında yer alan birlikler 2'nci Kolordu Ko­ mutanlığı, 3 ' üncü Kolordu Komutanlığı, 5 ' inci Kolordu Komutan­ lı ğı, 1 5 ' inci Kolordu Komutanlığı ile 52' nci Zırhlı Tümen ve 3 ' üncü Kolordu Komutan Yardımcılığı'dır. 'A Dağıtım Planı' na göre birisi dosya sureti olmak üzere altı surete ihtiyaç olur. "

Aynca, sözde 'Balyoz Planı 'nın başlık bilgilerinde bulunan ' 1 17 ' rakamından, söz konusu çalışmadan 7 suret hazırlandığı ya da çoğaltıldığı varsayılabilir. Ancak kimlere gönderildiği belli değil­ dir. İddia makamının 'Balyoz' , 'Oraj ' ve 'Suga' isimli çalışmalar arasında uyum arama gayretlerine bakıldığında onlara da gönde­ rilmiş olması gerekiyor. Ancak bugüne kadar, iddia edilen sözde planların izi tespit edilememiştir. Oysa iddia makamınca, ''l ' inci Ordu Karargahı tarafından hazırlandı" denen sözde 'Balyoz Güven­ lik Harekat Planı ' adlı çalışmanın, dağıtım hanesinde yer alan bi­ rimlere gönderildiği, onlarında bu çalışmayı aldığı farz ve kabul edilmiştir. Bu mantık yürütmeye göre, plani alan Hava ve Deniz Kuvvetleri unsurları gerekli reaksiyonu göstererek 'Oraj, Suga, vs.' gibi çalışmalarını yapmışlar. Ancak ne hikmetse, 1 'inci Ordunun kendi organik kuruluşunda bulunan 2'nci Kolordu, 3 ' üncü Kolor­ du, 5 ' inci Kolordu ve 1 5 ' inci Kor. Komutanlıklarına gönderilip gönderilmediği belli değil. Belli olmadığı gibi, bu komutanlıklar reaksiyon göstererek kendi planlarını da hazırlamarnışlar. Bunun yerine İddianamede, EK-A denen listede adı geçen kişilere 'Kişiye


98

TSK'YA KARŞI 12 KOMPLO

Özel' olarak gönderilmiş veya bir vesile ile onlara ulaştırılmış denmek isteniyor. B una ilişkin olarak da ortada bir kanıt yoktur. Bu bağlamda, altında Tümgeneral Nejat Bek'in ismi bulu­ nan(imzasız), Aralık 2002 tarihli İsth: 7 1 30- -02/Pl.ve Eğt.Ş.( . . . ),

1 ' nci Ordu Plan Semineri-2003 konulu, hiç bir yere gönderilmemiş olan, kimin yazdığı belli olmayan bir yazıda, "Plan uygulaması maksadıyla EK-A 'daki yetkili personel tarafından, EK-B 'deki ka­ tegorilere ve çizelgeye uygun olarak belirlenecek personel isimleri, daha önce tespit edilen hassas tesisler listesi güncellenecek, bu tesislere görevlendirilmesi düşünülen personel isimleri güncellene­ cektir" denmektedir (Balyoz İddianamesi S.678, 685). Bu ifade­ lerden, sözde 'Balyoz Güvenlik Harekat Planı' denen çalışmanın ve EK' !erinin EK-A' daki yetkili personele gönderildiği anlaşılabi­ lir. Bununla birlikte, İddianamenin 263 ' ncü sayfasında

"Balyoz Harekat Planının Olasılığı En Yüksek Tehlikeli Senaryo şeklinde bir plan seminerinde sınırlı sayıda personelin katılımı ile icra edi­ leceği, bu plan seminerine kadar ast birliklerin irticai, yıkıcı ve bölücü gruplara ait mevcut tüm listeleri ile teşkil edilecek olan özel görev timlerinin listelerini güncelleyeceği ve devamlı güncel tuta­ cağı, ayrıca plan hazırlıklarının ifşa edilmeyecek şekilde ilgili per­ sonele kadro tatbikatı icra edileceğinin belirtildiği görülmektedir. " denmektedir (Balyoz İddianamesi S.263). ' B alyoz' ve EK' lerinin nasıl dağıtılmış olabileceği konusunu ir­ delemekten maksat, 5 ' inci Kolordu İstihbarat ve İKK Şube Müdü­ rü olarak benim bu çalışmaları nasıl ve ne zaman öğrenmiş olabi le­ ceğimi ortaya çıkannaktır. B en, 'Balyoz Güvenlik Harekat Planı' adı verilmiş olan çalışmayı ilk kez 1 1 Mayıs 201 0 günü Cumhuri­ yet Savcısının makam odasında ifade verirken gördüm. Ancak, iddia makamı bu bağlamdaki ifademi inandırıcı bulmayarak iddia­ namenin 955' nci sayfasında

. . ... Balyoz Güvenlik Harekat Planın­ da görev yapacak personeli tespit eden kişiler de ] 'inci Ordu bir­ liklerinde görev yapan kişileri tek tek irdeleyip, o kişilerle irtibata geçip görevlendirmeleri yapmışlardır. Dolayısıyla listede yer alan kişilerin bizim haberimiz yoktu, bilmiyorduk şeklindeki savunmala­ rı da mesnetsiz kalmaktadır" (Balyoz İddianamesi S.955) demek­ tedir. Yani, 'sözde planların size ul aşı p ulaşmadığı beni ilgi lendir "

-


AHMET KÜÇÜKŞAH1N

99

mez, benim için önemli olan Balyoz Güvenlik Harekat Planında bazı çalışmalar istenmiş, ortada birbirine uyumlu bir kısım bilgisa­ yar kayıdı var, dolayısıyla, siz

Balyoz Güvenlik Harekat Planını

aldınız ve üzerinde çalıştınız' denmek isteniyor. Oysa, sözde

'Balyoz Güvenlik Harekat Planı 'nda bazı çizelge­

lerin hazırlanması isteniyor, istenen bu çizelgeler bilgisayar orta­ mında hazırlanmış olarak mevcut, o halde siz sözde 'Balyoz' pla­ nını aldınız demeyi hukuk ile bağdaştırmak mümkün değildir. Ön­ celikle her ikisinin de sahte olabileceğini iddia makamının düşün­ mesi gerekir. Tekrar başa dönüp soruyorum. Ben bu

'Balyoz Gü­

venlik Harekat Planı ' denen çalışmayı nasıl öğrenmiş olabilirim? - Sözde 'Balyoz' planı ve EK' leıinin dağıtım A planı kapsa­ mındaki birliklere gönderilerek mi? - Sözde 'Balyoz' planı ve EK' lerinin EK-A' da özel seçilmiş personele gönderilerek mi? - Sözde 'Balyoz' planı ast birliklere, EK' leri ise EK-A' da belir­ tilen özel seçilmiş personele gönderilerek mi? Yukarıdaki çelişkili ifadelerden hangisini esas alalım? Yukarı­ daki üç ifadenin üçü de farklıdır ve çelişkilidir. Her birinde cevap bulunamayan noktalar mevcuttur. Aslında çelişkilerin nedeni, böy­ le bir çalışmanın bizlere ulaşmamış olmasından kaynaklanıyor. Şimdi tek tek ele alarak bazı sorular sormak suretiyle konuyu ay­ dınlatmaya çalışacağım. - Birinci olasılık: Sözde 'Balyoz Planı' ve EK'leri dağıtım A pla­ nı kapsamındaki birlik1ere gönderilerek mi elime geçmiş olabilir?

"Aralık 2002 tarihli üst yazıda, planın ve eklerinin dağıtım A planı kapsamında l 'inci Ordu birliklerine gönderildiği belirtilmek­ tedir. . . . bu yazıyı Ordu Komutanı emriyle o tarihte Tümgeneral olan şüpheli Nejat BEK imzalayarak birliklere gönderilmiş­ tir."(Balyoz İddianamesi S. 955) denmektedir. Dağıtım A planında 1 ' inci Ordu Ana Ast Birlik Komutanlık1 an­

clır (2' nci Kolordu Komutanlığı, 3 ' üncü Kolordu Komutanlığı, 5'inci Kolordu Komutanlığı, 1 5' inci Kolordu Komutanlığı ile 52'nci Zırhlı


TSK'YA KARŞI 12 KOMPW

100

Tümen ve 3'üncü Kolordu Komutan Yardımcılığı). Bu durumda, eğer A planına göre dağıtım yapıldı ise, Deniz, Hava ve Jandarma unsurlarına sözde 'Balyoz Planı' nı nereden, hangi kanaldan ve hangi suretlerinin gönderilmiş olabileceğinin cevabı belli değildir. Bu bağ­ lamda diğer bir konu, sözde planı ana ast birliklere yani Kolordulara geldikten sonra, bu kişiye özel evrakı kim teslim aldı ve kim açtı? Neden Kolordu'da evrak giriş defterlerine kaydedilmedi? Kolordu ast birliklerine nasıl dağıtıltı? Neden 'Oraj ' ve 'Suga'da olduğu gibi Kolordular kendi planlarını hazırlamadı? İddia makamı da, iddiana­ mede, bu soruların cevabı olabilecek şekilde hiçbir belge ortaya koyamamıştır. Bütün bu cevapsız sorulardan sonra, sözde

Güvenlik Harekat Planı 'nın

'Balyoz

bu yöntemle dağıtılmadığı sonucunu

çıkartabiliriz. Aynca, tebligat konusu kanıt gerektirir. Kanıt; altına benim ismimin yazİ lmış olan bilgisayar kaydı olamaz. O bilisayar kayıtlarının altında bir başka kimsenin ismi de yazıyor olabilirdi. Buna karşın iddia makamının, gelecekte, bu iddianameyi ben hazır­ lamadım deme şansı mevcut değildir. Çünkü altında isimleriyle bir­ likte, inkar edemeyecekleri imzaları, mühürleri mevcut, ayrıca şahit­ ler ve onlara

ait bir üslupları

mevcuttur.

- İkinci olasılık: Sözde "Balyoz" planı ve EK'leri, EK-A' da be­ lirtilen özel seçilmiş personele mi gönderildi? Bu durumda, 'EK-A Görevlendirmeye Yetkili Personel Liste­ si' nde olan 96 kişi için 96 suret gönderilmiş olması gerekirdi. Oysa, ortada dijital ortama kayıtlı olandan başka sözde planın bir çıktısı mevcut değildir. Aynca, EK-A listede ismi bulunan, yani planı aldı­ ğı farz ve kabul edilen 96 kişiden 45 ' seminere katılmamıştır. Bunun

da ötesinde bu kişilerden 1 1 'i o dönemde Türkiye' de dahi değildir. O zaman bu yaklaşım pek tutarlı gözükmemektedir. Bu hal tarzı, adı geçen evraktan 96 suret çoğaltılmayı da gerektirir. Eğer böyle olmuş olsaydı, iddia makamı 96 suretten birkaç tane elde edebilirdi ve ayn­ ca başlık kısmında 6 yerine 96 yazması gerekirdi. - Üçüncü olasılık: Sözde plan ast birliklere, EK' ler ise EK­ A ' da belirtilen özel seçilmiş personele mi gönderildi? Plan ve EK' ler bir bütündür. EK' ler plan içeriğinde belirtilen esaslara göre hazırlanır. Planın içerisinde mevcut olan esaslar bi-


101

AHMET KÜÇÜKŞAHİN

!inmeden EK' leri hazırlamak mümkün değildir. Böyle olsa bile, planın, EK'leri hazırlayacak olan kişilerce okunmasını gerektirir. Bu da mümkün değildir. Çünkü, çok gizli ve kişiye özel olan bir planı almış olan bir makam önüne gelen kişilere kişiye özel bir evrakı okutmaz. Aynca, o esnada yurt dışında olan ve EK-A'da liste hazırlamadan sorumlu olsuğu iddia edilen kişilerin planı gör­ müş olma olasılığı, akılla izah edilemektedir. Görüldüğü gibi insan aklına makul gelen bir dağıtım şekli orta­ ya çıkmıyor. Hangi yöntemi kabul ederseniz edin, bir şeyler hava­ da kalıyor. Bu durum, ' Balyoz' üreticilerinin öngöremediği bir sorunu otaya çıkarmış ve işlerin, 'yapıldı' , 'edildi' demek kadar basit olmadığını göstermektedir. Aynca iddia makamının da bu hal tarzlarından hangisini benimsediği anlaşılamamaktadır.

İsimsiz- imzasız bilgisayar kayıtları ile kamu davası açılamaz İrdelemekte olduğumuz bu paragrafın sonunda

.

listede yer alan şahısların plan kapsamında kendi sorumluluk bölgelerinde planlama, hazırlık, koordinasyon ve icrasıyla görevli oldukları anlaşılmaktadır" denmektedir (Balyoz İddianamesi S.611). " ..

İddia makamının, bu ifadeleri hangi delillere dayanarak 'anla­ dığı' anlaşılamamaktadır. Yukarıda da belirtildiği gibi, kim tara­ fından hazırlandığı, nasıl hazırlandığı, nereden ve ne şekilde, hangi bilgisayardan ele geçirildiği belli olmayan bilgisayar verilerine 64 dayanarak kamu davası açılması CMK'nın başta 1 70' nci maddesi olmak üzere birçok maddesine aykırıdır.

Sonuç olarak, 05-07 Mart 2003 tarihleri arasında 1 ' inci Ordu Komutanlığında icra edilen Plan Seminerine katıldım, zaten plan 64

CMK 1 70'nci maddesi (4)'ncü bendi; "İddianamede, yüklenen suçu oluştu­ ran olaylar, mevcut delillerle ilişkilendirilerek açıklanır", (5)' nci bendi ise "İddianamenin sonuç kısmında, şüphelinin sadece aleyhine olan hususlar değil, lehine olan hususlar da ileri sürülür" demektedir.


1 02

TSK'YA KARŞI 12 KOMPLO

seminerine katılmak suç değildir ve kadro görevimin bir gereğidir. Eğer suç oluştursaydı, resimlerde görüleceği üzere yan yana otur­ duğumuz 5 ' inci Kolordu Harekat ve Eğitim Şube Müdürü Kurmay Albay Ömer Karabiber ve Ulaş Garnizon Komutanı Piyade Albay (sehven kurmay yazılmış) İbrahim Çiçeksiz' in de en azından ifade­ leri alınırdı. İddianamede ifade edildiği şekli ile

"plan semineri

darbenin bir provası" iddiası da bir yalandır.

5

NCİ KOR.K.LIGI bölümünde;

' B alyoz Güvenlik Harekat Planı' denen çalışma içerisinde is­ mimin

neden

yer

aldığını

bilmiyorum.

Bu

çalışmanın

EK­

A(Görevlendirmede Yetkili Personel) listesinde yer alan 96 kişiden 1 3 ' ünün şüpheli olarak ifadeleri dahi alınmamıştır. Kimin tarafın­ dan hazırlandığı belli olmayan ve benim de hiç haberimin olmadığı EK-A listede yer almış olmamın suçlu olmayı gerektirmediğini göstermektedir.

EK-B(S NCİ KOR) İsimli Wold Dosya İçerisinde Yer Alan 36 Sayfalık Görevlendirilmiş Personel Listesi "1 1 numaralı CD içinde yer alan '(l) 030305-235rK20022003\5KorKH' klasörü içerisindeki 'EK-B (5 NCİ KOR) ' isimli word belgesinin içeriğinde 'GİZLİ' ibareli " 36 sayfalık listelerin hazırlanması ile ilgili olarak İddianamenin 6 1 4 ' ncü sayfasında

"Şüpheli Ahmet KÜÇÜKŞAHİN . . . Balyoz Güvenlik Harekat Planı kapsamında yapılan görevlendirmede harekatın kendi sorumluluk


1 03

AHMET KÜÇÜKŞAHİN

bölgesinde planlama, hazırlık, koordinasyon ve icrasıyla görevlen­ dirildij?i ve bu görevlendirme kapsamında; Özel Operasyon ve Sorgulama Timlerinde Görevlendirilecek Personel, Darbe Harekatı Timlerinde Görevlendirilecek Personel, Gözaltı Timlerinde Görevlendirilecek Personel, Hasar Tespit Timlerinde Görevlendirilecek Personel, Özel Hastaneler ve İlaç Depolarında Görevlendirilecek Personel, Alışveriş Merkezleri ve Gıda Toptancılarında Görevlendirilecek Personel listelerinin teşkilinde görev aldığı, görev yaptığı birlikle ilgili olarak söz konusu listeleri bizzat hazırladığı . " denmektedir (Balyoz İddianamesi S.614). Bir başka ifade ile benim sözde 'Bal­ yoz Güvenlik Harekat Planı ' içerisinde hazırlanacağı iddia edilen . .

1 O adet listeden altı adedini bizzat hazırladığım iddia edilmektedir.

Altı adet listeyi hazırladığım suçlaması. İddianamenin 6 1 4' üncü sayfasında benim yaptığım iddia edilen altı adet liste ile yakından uzaktan bir ilgim bulunmamaktadır. EK­ B olarak ifade edilen listelerin 3 6 ' ncı sayfasında sadece isim, soyisim ve görevim yazılı bulunan imzasız dijital veriden hiç habe­ rim yoktur. Bu bilgisayar bilgisinde imzamın bulunmaması benim bunlarla ilgimin olmadığının kanıtı niteliğindedir. Kimin hazırladı­ ğını ve kimin tarafından hangi maksatla ismimin oraya yazıldığını 6 bilmediğim dijital veri beni suçlamak için kanıt oluşturmaz 5. Do65

Kunter, Yenisey, Nuhoğlu, Muhakeme Hukuku Olarak Ceza Muhakemesi Hukuku, Birinci baskı, İ stanbul, 201 0, s . ı 1 03. (Bilgisayar kayıtlarının şüphe­ linin imzasını taşımaması ve bu kayıtlarda her zaman değişiklik yapılmasının mümkün olması nedeniyle, tek başına şüpheli aleyhine delil olarak kullanıl­ maması gerekir. Diğer delillerle desteklendiği takdirde ceza muhakemesinin amacı olan maddi gerçeğin ortaya çıkartılmasına hizmet edebileceği savu­ nulmaktadır. Bilişim sistemindeki 'veri' , elde tutulan ve gözle görülen bir nesne olmadığı için, somutlaştırılarak esas hakkında hüküm verecek olan mahkemenin önünde, CMK 206 doğrultusunda ikame edilebilecek veya orta-


1 04

TSK'YA KARŞI 12 KOMPLO

!ayısıyla

"EK- A 'da belirtilen görevlendirmede yetkili personel tarafından belirlendikleri dikkate alındığında, bu durumun Aralık 2002 tarihli yazıda yer alan emirlerin ilgili kişilere ulaştığını, bu şahısların bu emre göre hareket ederek personel belirleme çalış­ malarını yaptıkları teyit edilmektedir. (Balyoz İ ddianamesi S.1 66) denen ifade doğru değildir ve geçersizdir. "

Daha önceki ifademde ve yukarıda da belirttiğim gibi ben bu listeleri ilk kez 1 1 Mayıs

20 1 O günü Cumhuriyet savcılığında ifade

verirken gördüm.

İddianamenin 166 sayfasında yer alan suçlayıcı ifadeler. Aynca İddianamenin l 66' ncı sayfasında "EK-B listelerinin im­ za bölümlerinde isimleri yer alan 'M. Fikri KARADAG, Mehmet YOLERİ, Ahmet KÜÇÜKŞAHİN, Emin KÜÇÜKKILIÇ, Mustafa ÇALIŞ ve İzzet OCAK'ın görevli oldukları komutanlıklarda Balyoz Harekat Planı kapsamında görevlendirmede yetkili personeller içerisinde yer aldıkları,

EK-B 'lerde yer alan isimlerin, Balyoz Harekat Planı kapsa­ mında yazıldığı anlaşılan üst yazı plan çalışması isimli belgede belirtilen emirler doğrultusunda, EK-A 'da belirtilen görevlendir­ mede yetkili personel tarafından belirlendikleri dikkate alındığın­ da, bu durumun Aralık 2002 tarihli yazıda yer alan emirlerin ilgili kişilere ulaştığını, bu şahısların bu emre göre hareket ederek per­ sonel belirleme çalışmalarını yaptıkları teyit edilmektedir. İlgili emir doğrultusunda EK-B ismi ile hazırlanan listelerin daha sonra gönderilmesi istenen yer olan 1 'inci Ordu Komutanlı­ ğına geldiği ve burada bu listelerin, Balyoz Harekat Planındaki ismine uygun olarak EK-M I.AHİKA-1 BİRLEŞTİRİLMİŞ LİSTE isimli belgede, } 'inci Ordu, 2 'nci Kolordu, 3 'üncü Kolordu, 5 'inci Kolordu, 15 'inci Kolordu ve Harp Akademileri Komutanlığı için ya konulabilecek, yani elle tutulur, gözle görülür bir 'delil' haline getirilme­ dikçe, delil olma niteliğini taşımaz.)


105

AHMET KÜÇÜKŞAHİN

ayrı ayrı olmak üzere, . . . Güvenlik Harekat Planının Uygulanması Kapsamında Görevlendirilecek Personel Listesi ' alt başlığı altında birleştirilerek kaydedildiği anlaşılmıştır. " denmektedir (Balyoz İddianamesi S.166). Bir başka ifade ile iddianamede; - İ smimin EK-A içerisinde yer aldığı, - İ smimin EK-B çizelgelerin 36'ncı sayfasında yazılı olduğu, - Aralık 2002 tarihli imzasız ve işleme girmemiş yazıda yer alan emirlerin bana ulaştığı, - Bilahare EK-B içerisinde birleştirilerek 1 ' inci Ordu Komutan­ lığına gönderildiği ifade edilmektedir. Yani, bu kadar tesadüfün sahtecilikle yapılamayacağına göre, 'olsa olsa sen yapmışsındır' denmek istenmektedir. İddianamenin . . .Aralık 2002 tarihli üst yazıda, planın ve ekleri­ nin dağıtım A planı kapsamında l 'nci Ordu birliklerine gönderildiği belirtilmektedir. " (Balyoz İddianamesi S. 955). Yani sözde 'Balyoz Güvenlik Harekat Planı 'nın 'Dağıtım A Planı ' kapsamında birliklere gönderildiği belirtilmektedir. Hava, Deniz ve Jandarma unsurlarına nasıl ulaştınldığı belli olmadığı gibi 'A Dağıtım Planı nda olmayan Harp Akademileri Komutanlığına nasıl ulaştırıldığı da belli değildir. Ortaya konulan kayıtlar buna cevap vermemektedir. "

'

Bir önceki maddede ifade edildiği gibi, sözde planın 1 ' inci Or­ du Ana Ast Birliklerine ve 'EK-A Görevlendirmeye Yetkili Perso­ nel' listesinde yer alan isimlere nasıl gönderildiği hususu da mantı­ ğa uymamaktadır.

10 adet listenin altı adedini hazırladığıma ilişkin

suçlama İ ddianrnenin beni suçladığı 6 1 2- 614 arası sayfalarda ifade edil­ diği üzere ben, sözde 'Balyoz güvenlik Harekat Planında' hazır­ lanması emredilen on adet listelerden dört adedini yapmamışım( Çizelge- 1 ).


TSK'YA KARŞI 12 KOMPLO

1 06

HAZIRLANDIGI İDDİA EDİLEN LİSTELER ( Çizelge-1) Sözde Balyoz Güvenlik Harekat Planı ile hazırlanması istenen listeler

İddianamade benim hazırladığım iddia edilen listeler

-Özel Operasyon ve Sorgulama

-Özel Operasyon ve Sorgulama

Timlerinde Görevlendirilecek Per-

Timlerinde Görevlendirilecek Per-

sonel,

sonel,

-Özel görevli toplama timlerinde görevlendirilecek personel, -Sıkıyönetim mahkemelerinde görevlendirilecek personel,

?

-?

- Darbe Harekatı Timlerinde Görevlendirilecek Personel, - Gözaltı Timlerinde Görevlendiri-

- Darbe Harekatı Timlerinde Gö-

lecek Personel,

revlendirilecek Personel,

- Hasar Tespit Timlerinde Görev-

- Gözaltı Timlerinde Görevlendiri-

lendirilecek Personel,

lecek Personel,

- Kamu kurum ve kuruluşlarında görevlendirilecek personel,

- Hasar Tespit Timlerinde Görevlendirilecek Personel,

- Özel Hastaneler ve İlaç Depolannda Görevlendirilecek Personel ,

?

-Gümrükler, depolar, ambarlarda görevlendirilecek personel.

- Özel Hastaneler ve İlaç Depola-

-Alışveriş Merkezleri ve Gıda Top-

nnda Görevlendirilecek Personel,

tancılannda Görevlendirilecek

-

Personel

-

?

-Alışveriş Merkezleri ve Gıda Toptancılarında Görevlendirilecek Personel

Dolayısıyla, 'Balyoz Güvenlik Harekat Planı' denen çalışmada 10 adet liste hazırlanması istenmiş olmasına rağmen ben bunlardan sadece altı adedini hazırlamışım. Bu durumda, sözde 'Balyoz Gü­ venlik Harekat Planı' içerisinde yer alan "Teşkil edilecek olan;

(/)

Özel operasyon ve sorgulama timleri,

(/J) Özel görevli toplama timleri,


AHMET KÜÇÜKŞAHİN

1 07

(lll) Sıkıyönetim mahkemelerinde görevlendirilecek personel, (/V) Darbe harekat timleri,

(V) Gözaltı timleri,

(Vl) Hasar tespit timleri,

(VII) Kamu kurum ve kuruluşlarında görevlendirilecek perso­

nel,

(Vlll) Özel hastahaneler ve ilaç depolarında görevlendirilecek

personel,

(IX)

Gümrükler, depolar, ambarlarda görevlendirilecek per­

sonel,

(X) Alışveriş merkezleri ve gıda toptancılarında görevlendirile­ cek · personel listelerinde (EK-M) olası değişikliklerin hassasiyetle takip edileceği ve herhangi bir aksaklığa meydan verilmeyeceği, (Balyoz İddianamesi S. 1 17, 118) ifadesinin geçerli ve doğru ola­ bilmesi için hazırlanması emredilen 1 O adet listenin tamamının ha­ zırlanması gerekirdi. Ancak, hazırlanmamış. Bu durum, sözde 'Bal­ yoz Güvenlik Harekat Planı' ile istenen ile bu kapsamda hazırlanan­ ların birbirini tutmadığım yani uyumsuz olduğunu göstermektedir. "

Eğer bana 1 O adet liste hazırlama görevi verilmiş olsaydı, altı adedini hazırlamış iken, kalan dört adedini de hazırlardım. Bana atfedilen söz konusu 'onurlu görevi' yarım yapmazdım! Bu konuya ilişkin ilginçlikleri müteakip maddelerde aktarnaya devam edece­ ğim. Adı geçen listelerin yarım olarak yapılmasını, sözde planı hazırlayan sahtekarların beceriksizliklerine, yetersizliklerine ve bilgisizliklerine bağlıyorum. Bu durum, iddia makamının dikkate almadığı bir başka uyumsuzluktur.

EK-B listedeki çarpıklıklar Benim tarafımdan hazırlanmadığı iddia edilen dört adet liste (Özel görevli toplama timlerinde görevlendirilecek personel, Sıkıyö­ netim mahkemelerinde görevlendirilecek personel, Kamu kurum ve kuruluşlarında görevlendirilecek personel, Gümrükler, depolar,


TSK'YA KARŞI 12 KOMPLO

1 08

ambarlarda görevlendirilecek personel), 1 'den 36'ya kadar B-1 , B2, B-3 . . . . diye numaralandmlmış olan 36 sayfalık listenin B-3, B-4, B-24, B-27, B-28, B-29, B-30, B-3 1 , B-32, B-33 ve B-34 sayfalarına karşılık gelmektedir. Yani, iddia makamın iddiasına göre, hazırlan­ mış olan 36 sayfalık isim listesinin 25 sayfasını ben hazırlamışım, ancak 1 1 sayfasını ben hazırlamamışım (Çizelge-2). Ben hazırlama­ dığım gibi, iddia nakamı da iddianamesinde kimin hazırladığını be­ lirtmemiştir. Buna rağmen, 36 sayfalık listenin arasına birileri tara­ fından konulmuş. Ben de, benim hazırlamadığım bu dört adet listeyi kabullenmişim ve 36'ncı sayfaya ismimi ve görevimi yazmışım. Böyle bir zavallılık olabilir mi? Bunu yazanlar, kendilerini normal sanıp suçladığı insanları anormal olarak mı kabul ediyorlar? Bu çarpıklıklar, bu işin düzmece olduğunu, benim bu sahtekar­ lık belgesiyle bir ilgimin olmadığını kanıtlar niteliktedir. SAYFA NUMARALARINA GÖ RE LİSTELERİN DURUMU(Çizelge-2) İddianamede hazırlandığı iddia edilen 10 adet listenin sayfa numaralan

İddianamade benim hazırladığım iddia edilen listelerin sayfa numaralan

B-1 B-2

B-1 B-2

B-3 B-4 B-5 B-6 B-7 B-8 B-9 B-10 B- 1 1 B- 1 2 B-13 B-14 B-15 B-16 B-17 B-18 B-19 B-20

B-21 B-22 B-23

B-21 B-22 B-23

B-24 B-25 B-26

B-27 B-28 B-29 B-30 B-31 B-32 B-33 B-34 B-35 B-36 Ahmet Küçükşahin Kur A lb .

İsth. v e İKK

.

Ş. Md.

B-5 B-25 B-6 B-26 B-7 B-8 B-9 B - 10 B- 1 1 B-12 B-13 B-14 B-35 B-15 B-36 B-16 B- 17 Ahmet Küçükşahin Kur. Alb. B-18 B-19 İsth. ve İKK Ş. Md. B-20


AHMET KÜÇÜKŞAHİN

109

36 sayfalık listenin içerisine ilave edilmemiş olan 1 1

sayfanın durumu ' Balyoz Güvenlik Harekat Planı ' denen çalışma ile emredildiği halde benim tarafımdan hazırlanmadığı iddia edilen dört adet liste yani, bu dört adet çizelgeye karşılık gelen

1 1 sayfa incelendiğin­

de(Çizelge-3), bu sayfalarda toplam 93 kişi yer almaktadır. Bir başka ifade il�, 36 sayfalık liste içerisinde

B İRLİ KLERDEN Lİ STELERE KAYDEDİLEN PERSONEL DURUMU(Çizelge-3) İddianaınade benim hazırladığım iddia edilen 4 adet listelerdeki personel mevcutları

Toplam mevcut

-Özel görevli toplama timlerinde görevlendirilecek personel. . .

9 KİŞİ (B-3

.

sayfası), -Sıkıyönetim mahkemelerinde görevlendirilecek personel. . .

3 KİŞİ (B-4

.

93 kişinin kimin tarafından hazırlanarak listeye dahil edildiği belli değil.

sayfası), - Kamu kurum ve kuruluşlarında görevlendirilecek personel. 24 sayfası)

. .

.O

KİŞİ (B-

-Gümrükler, depolar, ambarlarda görevlendirilecek personel . 81 KİŞİ (B27, B-28, B-29, B-30, B-31, B-32, B-33 ve B-34 sayfalan) . ..

398 kişinin (bu rakam İddianamenin 629' ncu sayfada 399 ola­ rak ifade edilmektedir) ismi yer almaktadır. Buna karşın, iddiana­ medeki suçlamaya göre benim hazırlamadığım dört adet çizelge

( 1 1 sayfa) içerisinde bulunan 93 kişiden benim haberim olmamış oluyor. Dolayısıyla, B - l ' den B-36'ya kadar sayfa numaraları at­ lanmadan yazılmış olan 36 sayfalık listenin sonunda ismim bulun­ masına rağmen iddiaya göre

1 1 sayfasını ve bu sayfalarda yer alan

93 kişiyi görmemişim. B una göre benim hazırladığım iddia edilen personel miktarı 398 değil 305 kişi oluyor. Bu çelişkili durum da, benim dışımda birilerinin bu listeleri hazırladığını göstermektedir.


1 10

T.S'K'YA KARŞI 12 KOMPLO

Listelerde yer alan ve benim haberim olmayan isimler listeye nasıl dahil edilmiştir? 'Balyoz Güvenlik Harekat Planı' denen çalışma içerisinde yer aldtğı halde, iddia makamınca benim tarafımdan hazırlandığı iddia edilen sayfaların haricinde kalan 1 1 sayfa içerisinde 93 personel bulunmaktadır. Çizelge-4' te de görüleceği S Ö Z KONUSU 93 PERSONELİN B İRLİ KLERE GÖ RE DAGILIMI (Çizelge-4)

BİRLİK İSİMLERİ

İsimleri Bana Bildirildiği İddia Edilen Mevcut

İsimleri Bana Bildirilmediği tddia Edilen Mevcut

TOPLAM PERSONEL SAYISI

Söz konusu isimleri hazırladığı iddia edilen kişi savısı

3'üncü

3

2

5

2+(1 tefrik)

55

22

77

3

47

15

62

2

32

8

40

3

42

9

51

3

39

10

49

2

Kor.Kh.ve Kh. Gr.

12

2

14

105'inci

23

1

24

13

20

33

11

l

12

Mknz.P.Tak. Tüm 54' üncü

Mknz. P.Tug. 55'inci

Mknz. P. Tu!!. 65' inci

Mknz. P. Tu!!. 33'üncü

Mknz. P.Tug. 3 ' üncü Zh.

TU!!. 1 15

Too.A. l ı ( l tııfıil:�


AHMET KÜÇÜKŞAHİN

Kor.Svş.İs.T b.

111

6

6

Kor.Mu.Tb.

1

Mannara

1

Ereğlisi Öz.

Eğ!. Mrk. ULAŞ Gar.

3

3

3

3

Komutanlığı Hv.Sav.Top.

Th. Kor.K�f.Tb.

15

5'nci

2

17

1

Kor.As.Malı.

TOPLAM

305

93

398

üzere, birlik komutanları , belirlediği iddıa edilen personelin bir kısmını listelere dahil edilmek üzere bana bildirirken, kalan kısmı­ nı kime bildirdiği belli değildir. Ancak, yine de altında benim is­ mim bulunan 36 sayfalık listeye dahil edilmiştir. Örneğin, iddia­ nameye göre, 65' ncü Mekanize Piyade Tugay Komutanı iki perso­ neli ile birlikte, 40 kişiyi listelere dahil edilmek üzere belirlemiş, ancak belirlediği bu 40 kişiden 32' sini bana bildirmiş, kalan 8'ini kime bildirdiği belli değildir. Aynı şekilde 54' ncü Mekanize Piya­ de Tugay Komutanı da iki personeli ile birlikte, 77 personelini listelere dahil edilmek üzere belirlemiş, ancak bunlardan 55'ini bana bildirmiş kalan 22' sini kime bildirdiği belli değildir. Buna rağmen, isimleri bana bildirilmeyen toplam 93 personel ilginç bir şekilde, 36 sayfalık listeye dahil edilmiş ve benim de bundan habe­ rim olmamış. Bu, mantıklı bir durum değildir ve listelerin hile dolu bir çalışma sonunda hazırlandığını göstermektedir. Listede yer alan 105' inci Topçu Alay Komutanlığı, Lojistik Destek Komutanlığı, Ulaş Garnizon Komutanlığı, Kolordu Karar­ gah ve Karargah Grup Komutanlığı, Muhabere Tabur Komutanlığı, İ stihkam Savaş Tabur Komutanlığı, Hava Savunma Topçu Tabur Komutanlığı, Keşif Tabur Komutanlığı, Yüzücü Köprücü Tabur Komutanlığı ve Marmara Ereğlisi Ö zel Eğitim Merkezinden söz konusu 1 O adet listeye 1 1 5 kişi yazılmıştır. Bunlardan altı adet


TSK'YA KARŞI 12 KOMPLO

1 12

listeye 89 kişiyi benim yazdığım iddia edildiğine göre, kalan 26 kişi kimin tarafından listeye ilave edildiği belli değildir. Yukanda sıralanan 1 O adet .birlikten kimse suçlanmadığına göre, bu 26 kişiyi listelere kimlerin hazırlayarak dahil ettiği belli değildir demektir. İddia makamına sormak gerekir bunlar kimler ve neredeler? Bütün cevap verilemeyen sorular ve mantıksızlıklar benim listelerle ala­ kamın olmadığını göstermektedir.

Askeri hiyerarşinin varlığı veya yokluğuna ilişkin çelişki İ ddianameye göre, altı adet listede yer alan 398 kişiden 283'ünü Kolordu Komutanına bağlı Tümen ve Tugay Komutanlanndan temin etmiş oluyorum veya onlar, Kolordu İstihbarat ve İKK Şube Müdürü olarak bana bildirmiş oluyorlar. Bu durum, hiyerarşik bir çalışmanın varlığını gösterir. Aksi takdirde, 'Balyoz Güvenlik Ha­ rekat Planı' gereği66 direkt l ' inci Ordu Komutanına bağlı olan, kişiye özel ve çok gizli olan bir çalışmaya ilişkin bilgileri Tünem ve Tugay komutanları bana neden bildirsinler? Dolayısıyla, ya iddianamenin çeşitli sayfalannda ve son olarak 950' nci sayfasında "şüphelilerin ordu bünyesindeki askeri hiyerarşi dışında bu amaçla bir yapılanma oluşturdukları'' (Balyoz İddianamesi S. 950) ifade­ si doğru değil, ya da Tümen ve Tugay komutanlannın hazırlamış olduklan listeleri bana bildirmiş olmalan doğru değildir. Hiyerarşi dışı bir oluşum mantığına dayandırılan sözde 'Balyoz' yapılanması kendi içerisinde çelişkilerle doludur. Bu çelişkiler aynı zamada TSK personelinin olağan çalışma usul ve esaslan ile de çelişmektedir.

66

'Balyoz Güvenlik Harekat Planı'nın altıncı sayfasında "harekatın kendi

sorumluluk bölgesinde planlama, hazırlık, koordinasyon ve icrasından Balyoz Komutanına karşı sorumlu olduğu," belirtilmektedir(Balyoz İddianamesi

S.1 18).


AHMET KÜÇÜKŞAHİN

113

Listelerin oluşturulması için görevlendirilen personel sayısı B u konuya ilişkin bir diğer mantıksızlık, listelerin oluşturulması için görevlendirilen personel sayısıdır. Çizelge-4 'te de görüleceği üzere; Edirne' de bulunan 3 ' ncü Mekanize Piyade Taktik Tümen karargahında görevli beş personeli, 10 adet listeye yerleştirme işini (birisi tefrik edilen personel olmak üzere) toplam üç kişi yaptı de­ nirken, iki adedi Kırklareli' nde, üç adedi Ulaş'da, beş adedi Çor­ lu' da ve bir adedi Marmara Ereğlisi ' nde bulunan toplam 1 1 birlikde görevli 1 1 5 personeli altı adet adet listeye yerleştirme işini (birisi tefrik olmak üzere) toplam iki personel yaptı denilmektedir. İ ddianamede listelere personel belirleme konusu çok ciddiye alınmaktadır. İddianamenin 628'inci sayfasında, 65' nci Mknz. P.Tug.da Tank Tb.Komutanı olarak görev yapan Kur.Yb. Cemal Candan' a isnat edilen tek suç, 'Darbe Harekatı Timlerinde Görev­ lendirilecek Personel Listesi' için bir, 'Gümrükler, Depolar, Am­ barlarda Görevlendirilecek Personel Listesi' için bir ve ' 5 ' inci Kolordu Bölgesinde İlişiği Kesilmesi Teklif Edilen Personel Liste­ si' için bir olmak üzere toplam üç kişiyi planlamak olarak göste­ rilmektedir. Gerek, 3 ' neti Mekanize Piyade Taktik Tümende, ge­ rekse Yb. Cemal Candan' da gördüğümüz üzere, personel belirle­ mede bir orantısızlık mevcuttur. Bir tarafta üç kişiyi belirlemek üzere bir subay tefrik edilmiş iken, bana 1 1 5 kişiyi belirleme göre­ vinin verilmiş olma iddiası, 'Balyoz' tertibinde görevlendirme anlayış ve mantağının sakatlığını göstermektedir. Bu orantısızlık ile birlikte, 1 1 5 kişinin görev yaptığı birliklerin benim görev yerim olan Çorlu'ya olan mesafeleri (Çorlu-Kırklareli mesafesi 1 00 Km., Çorlu-Marmara Ereğlisi, 30 Km.) dikkate alındığında, mekansal açıdan benim onlarla irtibata geçebilmem mümkün değildir. Bu durum da benim tarafımdan hazırlandığı iddia edilen listelerle il­ gimin olmadığını gösterecektir.


TSK'YA KARŞI 12 KOMPLO

. 1 14 D u L

GAR

· . ,,... .

. •h:·

ı:::i.

: ''

,, ·

t:s.:�..�. � �< �·.� 'T'i;���;�\:- v .. -�t·: :--�-

;·r:��Y

· (iL;� ,.;; ,� ,';,;;'

. ::· ,,..,

j ' ,:

.

.->

/ı' ��,-;.-. .; "" "->

·

nn=ı.S:lll

Ç.\· ' ' ·'

;

·

)

. ) :: "'""" ' "

Bu kapsamda ortaya koymak istediğim bir başka konu; benim hazırladığım iddia edilen 1 1 adet birliğin altı adedi, direkt Kolordu Komutanına, kalan beş adedi ise Kolordu Kurmay B aşkanına bağ­ lıdır. Yani, benim bu 1 1 birliğin içerisine girerek personel belirle­ me şansım sıfırdır. Zaten hiç bir birlik komutanı buna müsaade etmeyeceği gibi kendi amirinden habersiz, birliğine ait bir bilgi de vermez. Karargah subayı olduğum için bir vesileyle bilgi verse dahi bilahare gider kendi komutanına yani Kolordu Komutanına veya Kurmay Başkanına durumu rapor eder. Dolayısıyla bu bilgiler ancak emir komuta sistemi içerisinde ve bir hiyerarşinin varlığı durumunda alınabilir. Söz konusu 1 1 birliğin komutanları suçlan­ madıklanna göre ve hiyerarşi dışı bir yapılanmadan söz edildiğine göre benim bu listeleri hazırlamış olmam mümkün değildir.

S'inci Kolordu İstihbarat ve İstihbarata Karşı Koyma Şube Müdürü olarak 'sorumluluk bölgem' neresi? Ben bir karargah subayıyım. Bir karargah subayı, komutan adı­ na komutanın sorumlu olduğu bölgede kendisine verilen yetkiler çerçevesinde ve her defasında komutanın onayım almak kaydıyla görev yapar. Şimdi beni "kendi sorumluluk bölgelerinde planlama, hazırlık, koordinasyon ve icrasında Balyoz K. lığına sorumludur" (Balyoz İddianamesi S.1 1 8) yetkisinde olduğumu ileri sürerek suçlayanlara sormak isterim. 5' inci Kor. Karargahında görevli bir karargah subayı ol arak beni m komutanım kim? ! ' i nci Ordu Komu-


AHMET KÜÇÜKŞAHİN

1 15

tanı mı? 5' inci Kolordu Komutanı mı? 'Balyoz Güvenlik Harekat Planı' denen çalışmayı, 1 'inci Ordu Komutanı bana kişiye özel olarak tebliğ ettiği farz ve kabul edildiğine göre; benim komutanım 1 ' inci Ordu Komutanı demektir. Dolayısıyla benim İ stihbarat ve İKK yönünden sorumluluk bölgem de 1 ' inci Ordu bölgesi olacak­ tır. Bu durumda benim 5 'inci Kor. Komutanlığı adma yaptığım iddia edilen çalışmaların hepsi geçersiz olacaktır. Eğer, benim, kendisine karşı sorumlu olduğum komutanım, 5 ' nci Kolordu Komutanı ise, bu durumda adı geçen çalışmayı bana kendisinin tebliğ etmesi gerekirdi. Çünkü, bir karargah subayı ola­ rak benim icra sorumluluğum yoktur. Türk Silahlı Kuvvetlerinde icra sorumlulukları Komutanlara aittir. Karargah subayları her aşamada komutanına karşı sorumludur. Anlaşılacağı üzere, sistemin dışında yapılacak her bir hareket tarzının kendine özgü aşılması gereken zorlukları mevcuttur. Dola­ yısıyla TSK' nin mevcut sistemini dikkate almadan 'Balyoz Güven­ lik Harekat Planı ' denen çalışmanın vurguladığı tarzda hareket etmek TSK sistemi içinde mümkün değildir. Aslında bu konudaki temel soru, sözde 'Balyoz Güvenlik Hare­ kat Planı' çalışmasını ben görmüş müyüm? İddia makamının EK­ A' da ismin var, "oluşturulan 6 adet timin son sayfasında adın ge­

çiyor, o halde söz konusu çalışma sana tebliğ edildi" yaklaşımı ile hareket etmek, hukukta delil gerçeğini yok saymak anlamına gelir.

Neden, l 'inci Ordu Komutanlığının kendi ana ast ·

unsurları kendi planlarını hazırlamamışlar? Diğer bir soru, 'Balyoz Güvenlik Harekat Planı' denen çalışma­ yı aldığı kabul edilen Deniz ve Hava Kuvvetleri unsurları, bu plana dayanarak kendi planlarını (Oraj , Suga) hazırladıkları kabul edilir­ ken neden Ordu Komutanlığının organik kuruluşunda bulunan 2 ' nci Kolordu, 3 'üncü Kolordu, 5 ' inci Kolordu ve 1 5 ' inci Kolordu kendi planlarını hazırlamamışlar? Kendi pl anı hazırlanmadan Or­ dunun planına dayanarak EK'ler hazırlanabilir mi? Karargah suba-


TSK'YA KARŞI 12 KOMPLO

1 16

yı olarak benim adı geçen listeleri hazırlayabilmem için Komuta­ nımın emirlerini ve konuya ilişkin esasları almam gerekir. Komu­ tanın konuya ilişkin ana fikri alınmadan bir üst komutanlığın EK'lerine bakarak liste hazırlanması söz konusu olamaz. Aynca, timlerde görevlendirme yapabilmek için tim listesinde geçen; özel hastaneler, ilaç depolan, gümrükler, depolar, ambarlar, alışveriş merkezleri, gıda toptancıları gibi hususların karargahın ilgili birim­ lerince tespit edilmesi gerekir. Hem 'kişiye özel' olduğu için kim­ senin haberi olmayacak, hem de 20-30 karargah subayının 1 0- 1 5 günde hazırlayabileceği bir konuyu tek başına sen yapmışsın dene­ cek, bunu söyleyebilmek için işten anlamamak veya vicdansız olmak gerekir.

Söz konusu 10 adet listede 17 ayrı birimden personelin ismi mevcuttur. Söz konusu listeler incelendiğinde; listelerde yer alan 398 kişi, büyük çoğunluğu direkt 5 ' inci Kolordu Komutanına ve Kolordu Kurmay B aşkanına bağlı 1 7 ayn birimden oluşturulmuştur67 •

67

S'NCİ KOLORDU KOMUTANl'NA BAGLI BİRİMLERİN LİSTESİ 3 'üncü Mknz. P. Tak. Tüm. a. 54'üncü Mknz. P. Tug. b. 55'inci Mknz. P. Tug. 2. 65 'inci Mknz. P. Tug. 3. 33'üncü Mknz. P. Tug. 4. 3'üncü Zh. Tug. 5. l OS' inci Top. A. 6. Ulaş Garnizon K.lığı 7. Lojistik K.lığı 8. Kurmay Başkanlığı a. Kor. Kh.ve Kh.Gr. b. Marmara Ereğlisi 'A' Tipi Özel Eğt.Mrk. c. S 'inci Kor.Yüz. Köprücü Tb. ç. S' inci Kor. İ s. Sav. Tb. d. S ' nci Kor. Mu. Tb. 9. S'inci Kor. Askeri Mahkemesi 1.


AHMET KÜÇÜKŞAHİN

1 17

Bu listelerde yer alan isimleri alt alta dizmek personel görev­ lendirmek demek değildir. Bir görevlendirme listesi hazırlandırılır­ ken görevlendirilecek olan personelin, ilgili birimler içerisindeki sorumluluklarını, yeteneklerini, komutan değerlendirmelerini bil­ mek gerekir. Aynca, birlik komutanlarının, kendi amirleri olan Kolordu Komutanı' na bilgi vermeden listeleri karargah subayı olarak bana, gizli-kapaklı bir şekilde bildirdiklerini farz ve kabul etmek, 'kişiye özel' bir yazıya bağlanamayacak kadar ciddi bir konudur. Bu durum, sistemi yok saymak anlamına gelir. Dolayısıy­ la hem sistemi yok sayacaksın, hem de 'dağıtım A planı'na göre sözde 'Balyoz Güvenlik Harekat Planı'nı göndereceksin. Bu durum askerliğini onbaşı olarak yapanların dahi anlayabileceği türden bir çelişkidir. Bütün bunlar, kurgucuların TSK sistemini tam olarak kavrayamadıklarını göstermektedir. Cevabı verilemeyen sorular, benim bunlarla ilgimin olmadığını göstermektedir.

Benim emrimde çalışan kişiler benden habersiz listeye dahil edilmiş Bir başka çarpıklık, 1 O adet listeden birisi olan ' Özel Görevli Toplama Timlerinde Görevlendirilecek Personel' listesinin 2'nci sırada (sayfa B-3) yer alan İ stihbarat Albay B .D. ile ilgilidir. Dola­ yısıyla, söz konusu personelin isminin yazılı olduğu ' Özel Görevli Toplama Timi ' listesi, benim tarafımdan hazırlanmayan listeler içerisinde yer aldığına göre (iddia bu şekilde), söz konusu şahsı, 36 sayfalık isim listesine ben dahil etmemişim demektir. O zaman, İ sth. Alb. B.D.yi, benden habersiz olarak bu listeye kim yazdı? Daha açık bir ifade ile; hem 36 sayfalık EK-B listenin sonunda benim ismim olacak, hem EK' te yer alan 1 0 adet listeden dört ade­ dini benim hazırlamadığım iddia edilecek, hem de benim emrimde çalışan bir personel benden habersiz bu listeye dahil edilmiş ola­ cak. Bir liste içerisindeki bu çelişki ve mantıksızlıklar, benim, ko­ nunun dışında olduğumun kanıtı niteliğindedir.

Sonuç olarak; Bir listenin altında ismimin ve görevimin yazılı olması bu listeyi benim hazırladığım anlamına gelmez.


1 18

TSK' YA KARŞI 12 KOMPLO

'Balyoz Güvenlik Harekat Planı ' denen çalışmada 1 0 adet liste hazırlanması istenmiş olmasına rağmen benim 6 adet listeyi hazır­ ladığım iddia edilmektedir. 1 0 adet listenin 2, 3 , 7 ve 9 ' ncu sırala­ rında bulunanlar atlanarak diğerlerinin hazırlanması, yine 1 ' den 36' ya kadar B- 1 , B-2, B-3 . . . . diye numaralandırılmış 36 sayfalık bir listenin B-3, B-4, B-24, B-27, B-28, B-29, B-30, B-3 1 , B -32, B-33 ve B-34 sayfaları (toplam 1 1 sayfa) atlanarak diğerlerinin hazırlanması, benim bu listelerle hiçbir ilgimin olmadığını, bu lis­ telerin uydurulduğunu ve benim ismimin de bu listelerin altına ilave edildiğini göstermektedir. 1 0 adet liste hazırlanacağı ifade edilen sözde 'Balyoz Güvenlik Harekat Planı' (Balyoz İddianamesi S.118) ile benim hazırladığım iddia edilen listelerin (6 adet) (Balyoz İddianamesi S.614) sayı olarak da uyumsuzdur. Bu durum benim sözde ' Balyoz Güvenlik Harekat Planı' nın gereğini yapmamış olduğumu gösterir. Listelerde yer alan 398 kişiden altı adet listede yer alan 305 ki­ şiyi listelere ben dahil ettiğim varsayılsa dahi, kalan dört adet liste­ nin (Özel görevli toplama timlerinde görevlendirilecek personel, Sıkıyönetim mahkemelerinde görevlendirilecek personel, Kamu kurum ve kuruluşlarında görevlendirilecek personel, Gümrükler, depolar, ambarlarda görevlendirilecek personel) ve bu listelerede yer alan 93 kişinin kimler tarafından hazırlandığı bilinmemektedir. Buna rağmen 36 sayfalık listeye dahil edilmiştir. Listelerde yer alan 398 kişiden 283 ' ünü Kolordu 'nun ana ast birliği durumunda olan Tümen ve Tugay Komutanlarından temin ettiğim iddia edilmektedir. Yani, ilgili birlik komutanları, Kolordu İstihbarat ve İKK Şube Müdürü olarak bana listelerde yer alan bir kısım isimleri bildirmişler. Tümen ve Tugay komutanlıklarının hazırlamış oldukları listeleri Kolordu İstihbarat ve İKK Şube Mü­ dürü olarak bana bildirmeleri bit hiyerarşinin varlığını ifade eder. Oysa iddianame, hiyerarşi dışı bir mantığa oturtulmuştur. İddiana­ menin çeşitli sayfalarında ve son olarak 950' nci sayfasında "şüphe­

lilerin ordu bünyesindeki askeri hiyerarşi dışında bıı amaçla bir yapılanma oluşturdukları" denmektedir. Ayrıca, Tümen ve Tugay komutanlıklannın hazırlamış oldukları listeleri bana bildirmiş ol-


AHMET KÜÇÜKŞAHİN

1 19

malan; sözde 'Balyoz Güvenlik Harekat Planı' nın 6'ncı sayfasında "harekatın kendi sorumluluk bölgesinde planlama, hazırlık, koor­ dinasyon ve icrasından Balyoz Komutanına karşı sorumlu olduğu, " şeklindeki ifadeye de ters düşmektedir. İddianamede bana yöneltilen suçlamalar içerisinde, iki adedi Kırklareli' nde, üç adedi Ulaş'da, beş adedi Çorlu'da ve bir adedi Marmara Ereğlisi' nde bulunan toplam 1 1 adet birlikte görevli 1 15 kişiyi söz konusu 1O adet listeye tek başıma benim yerleştirdiğim ifade edilmektedir. Buna karşılık Tugaylarda, 10 adet listede yer alan 50-60 kişiyi listelerine dahil etmek için 2-3 kişi görevlendirilmiştir. Bu durum, orantısız bir görev dağılımına işaret eder ve aynca benim de tek başıma böyle bir liste hazırlamam mümkün değildir. Bir başka husus, örneğin, 65'inci Mknz. P. Tug. Komutanı ve bir Tabur Komutanı hazırlamış oldukları isimlerden 32 kişiyi bana bildi­ rirken kalan 8 kişiyi kime bildirdiği belli değildir. Bir başka örnek, 54' üncü Mknz. P.Tug. Komutanı, Komutan Yardımcısı ve bir tabur komutanı müşterek olarak hazırladığı isimlerden 55 kişiyi listelere dahil edilmek üzere bana bildirirken 22 personeli kime bildirdiği belli değildir. Buna karşın, bu kime bildirildiği belli olmayan miktar­ lar 36'ncı sayfasında benim ismim bulunan listede yer almaktadır. Benim tarafımdan hazırlanmadığı ifade edilen edilen ' Özel Gö­ revli Toplama Timlerinde Görevlendirilecek Personel' listesinde ikinci sırada (Sayfa B-3) 5'nci Kolordu Karargahında benim em­ rimde görev yapan İ stihbarat Albay B .D.'un isminin kim tarafından bu listeye dahil edildiği belli değildir. Aynca, listenin altında is­ mim olmasına rağmen benim de bu durumdan haberim olmamış. Bütün bunlar, 1 0 adet liste hazırlanacağı ifade edilen sözde "Balyoz Güvenlik Harekat Planı" (Balyoz İddianamesi S.118) ile benim hazırladığım iddia edilen listelerin (6 adet) (Balyoz İddia­ namesi S.614) sayı olarak uyumsuz olduğunu, benim, gerek EK-A (Görevlendirmeye Yetkili Personel), gerekse EK-B (5 ' nci KorKh) adlı listelerle ilgimin olmadığını gösterir. Buna karşın Tümen ve Tugay komutanlıklarının hazırlamış oldukları listeleri bana bildir­ meleri bir hiyerarşinin varlığını ifade eder.


120

TSK'YA KARŞI 12 KOMPLO

Oysa iddianame, hiyerarşi dışı bir mantığa oturtulmuştur. İddia­ namenin çeşitli sayfalarında ve son olarak 950' nci sayfasında

"şüphelilerin ordu bünyesindeki askeri hiyerarşi dışında bu amaçla bir yapılanma oluşturdukları" (Balyoz İddianamesi S.950) den­ mektedir. Bu durum, Tümen ve Tugay komutanlıklarının hazırla­ mış oldukları listeleri bana bildinniş olmaları; "Balyoz Güvenlik Harekat Planı"nın 6'ncı sayfasında "harekatın kendi sorumluluk bölgesinde planlama, hazırlık, koordinasyon ve icrasından Balyoz Komutanına karşı sorumlu olduğu," (Balyoz İddianamesi S.1 18) şeklindeki ifadeye de ters düşmektedir. Karargah subayı, komutan adına iş yapar. 'Balyoz Güvenlik Harekat Planı' denen çalışmayı, 1 ' inci Ordu Komutanı bana kişiye özel olarak tebliğ ettiği farz ve kabul edildiğine göre; benim komu­ tanım l 'inci Ordu Komutanı demektir. Dolayısıyla benim İ stihba­ rat ve İ KK yönünden sorumluluk bölgemde 1 ' nci Ordu bölgesi olacaktır. Oysa, üzerime yıkılmaya çalışılan suçlamaların tamamı 1 ' inci Ordu ile ilgili değil, 5 ' inci Kolordu ile ilgili hususlar olarak görülmektedir. Karargah subayı olarak benim, adı geçen listeleri hazırlayabil­ mem için Komutanımın emirlerini ve konuya ilişkin esaslan almam gerekir. Komutanın konuya ilişkin ana fikri alınmadan bir üst komu­ tanlığın EK'lerine bakarak liste hazırlanması mümkün değildir. Timlerde görevlendirme yapabilmek için tim listesinde geçen Özel hastaneler, İlaç depolan, Gümrükler, Depolar, Ambarlar, Alışveriş merkezleri, Gıda toptancıları gibi hususların karargahın ilgili birimlerince tespit edilmesi gerekir. Hem kişiye özel olduğu için kimsenin haberi olmayacak, hem de 20-30 karargah subayının 1 0- 1 5 günde hazırlayabileceği bir konuyu sen yapmışsın denecek, bunu söyleyebilmek için işten anlamamak gerekir. Bu listelerde yer alan isimleri alt alta dizmek personel görev­ lendirmek demek değildir. Benim, isimleri listelerde yer alan per­ sonelin, ilgili birimler içerisindeki sorumluluklarını, yeteneklerini, komutan değerlendirmelerini bilmeden görevlendirme yapabilmek mümkün değildir. B unları benim bilmem de mümkün değildir.


AHMET KÜÇÜKŞAHİN

121

İddianameye göre, 1 0 adet birlikten ( 1 05 ' inci Topçu Alay Ko­ mutanlığı, Lojistik Destek Komutanlığı, Ulaş Garnizon Komutan­ lığı, Kolordu Karargah ve Karargah Grup Komutanlığı, Muhabere Tabur Komutanlığı, İstihkam Savaş Tabur Komutanlığı, Hava Sa­ vunma Topçu Tabur Komutanlığı, Keşif Tabur Komutanlığı, Yü­ zücü Köprücü Tabur Komutanlığı, Marmara Ereğlisi Özel Eğitim Merkezi) listelere dahil edilmek üzere seçilmiş olan personeli belir­ leyen olarak benden başka subay veya astsubay bulunmamaktadır. Bu durumda, söz konusu birliklerden belirlenen 1 1 5 kişinin 89'unu listelere dahil ederken, 26' sını listelere dahil etmemişim. Bu pek akla yatkın görülmemektedir. İddianamenin 614'nci sayfasında benim hazırladığım iddia edi­ len 'EK-B (5 NCİ KOR)' içerisinde yer alan 6 adet liste ile yakın­ dan uzaktan bir ilgim bulunmamaktadır. Söz konusu listenin 36'ncı sayfasında sadece ismimin, soyismimin ve görevimin yazılı olması benim bunlarla ilgimin olduğunu göstermez. Ö zellikle başka somut ve hukuki delillerle desteklenmeyen kimin hazırladığı ve kimin tarafından hangi maksatla ismimin yazıldığını bilmediğim bir bil­ gisayar verisi, Yargıtay Ceza Genel Kurulu karan gereği tek başına delil olarak kabul edilemez.

Hassas Tesislerde Görevlen-dirilecek Personel Listesi İ ddianamenin 6 1 2 ve 6 1 3'üncü sayfalarında '"LAHİKA-1 HAS­ SAS TESİSLERDE GÖREVLENDİRİ- LECEK KİLİT PERSONEL ' (1 1 numaralı CD\2.002-2003\1 NCİ ORDU\İSTK BŞK.LJGJ" isimli klasör içerisinde) isimli belgenin 'GİZii' ve EK-A ibareli olduğu, belge içerisinde bulunan '1 NCİ ORDU BÖLGESİNDEKİ HASSAS TESİSLERDE GÖREVLENDİRİLECEK PERSONEL IiSTESİ' başlığı altındaki listelerde; ! 'inci, 2 'nci ve 3 'üncü öncelikli hassas tesis ile ilgili olarak tesislerin isimleri ve tesislerin nerede olduğu bilgilerinin yer aldığı, ayrıca bu tesislerde görevlendirilecek farklı rütbelerde personelin isim ve soy isminin ve bunların mevcut görev yerleri ile ilgili bilgilerin bulunduğu ayrıca 5 ' inci Kolordu Karar­ gahından 16 kişi ve diğer bağlı birliklerden de katılımın olduğu görülmüştür" denmektedir (Balyoz İddianamesi S.612, 613).


TSK'YA KARŞI 12 KOMPLO

122

Ancak, iddianamenin 'Hassas Tesislerde Görevlendirilecek Per­ sonel Listesi' ile ilgili bölümünde ''5 'inci Kolordu Karargahından

16 kişi ve diğer bağlı birliklerden de katılımın olduğu görülmüş­ tür" denmektedir. İçerisinde 205 askeri personelin ismi yazılı olan 25 sayfalık listenin sonunda ' İ zzet Ocak, Kur.Alb. İ stihbarat Baş­ kanı' (imzasız) ifadesi bulunan liste incelendiğinde (Çizelge-5) 5 'inci Kolordudan toplam 40 kişinin isminin olduğu görülecektir.

S'NCİ KOLORDU'DAN HASSAS TESİSLERDE GÖ REVLENDİRİLDİGİ İDİDİA EDİ LEN 40 K İŞİNİN BİRLİKLERE DAGILIMI (Çizelge-5) BİRLİK İSİMLERİ

TOPLAM PERSONEL SAYISI

3'üncü Mknz. P. Tak. Tüm .

1

54'üncü Mknz. P. Tug.

2

55' inci Mknz. P. Tug.

2

65'inci Mknz. P. Tug.

7

33'üncü Mknz. P. Tug.

11

3'üncü Zh. Tug.

1

105' inci Too.A.

2

Loi. Ds. Komutanlıj!;ı

1

Kor. Ksf. Th.

1

Kor. Hv.Sav.Too.Th.

4

S'nci

Kor.Kh.

2

Kor. Mu. Tb.

6

TOPLAM

40

Oysa, Kolordu Karargahından ( 1 6 kişi değil) iki kişi, Kolordu Bağlı B irliklerinden ise altı kişi olması gerekirdi. Eğer, 5 'inci Ko­ lordu Komutanlığından listeye dahil edilmiş olan personelin tama­ mı kapsanmak istenseydi, bu durumda söz konusu ifade "Kor.Kh.ve Baglı B irliklerinden sekiz kişi, Kor. Ana Ast Birlikle­ rinden 32 kişi veya 5'inci Kolordu' dan toplam 40 kişi" şeklinde olması gerekirdi. Dolayısıyla gerek bunu yazanların gerekse iddia


AHMET KÜÇÜKŞAHİN

123

makamının 'Karargah, B ağlı Birlik ve Ana Ast Birlik' 68 kavramla­ rını bilmedikleri net olarak görülmektedir. Elde, kimin tarafından hazırlandığı belli olmayan 25 sayfalık bir bilgisayar verisi mevcuttur. İddia makamının, hangi kanıtlara da­ yanarak, beni, 5'inci Kolordu personel isimlerinin bulunduğu bir listeyle ilintilendirebildiğini anlayabilmiş değilim. Hukukta ve adil yargılamada suçlama delillerle olur. İmzasız bilgisayar verilerine ve kanaatlere dayanan bir suçlama yöntemi olmaz kanaatindeyim. Sonuç olarak, kimin tarafından hazırlandığı belli olmayan 25

sayfalık l ' inci Ordu Bölgesindeki Hassas Tesislerde Görevlendiri­ lecek Personel Listesi, benimle ilintilendirilmeye çalışılmaktadır. Bu listede, 5'inci Kolordudan 40 kişinin isminin bulunmasının kanıt olmayacağı kanaatindeyim. Hukuk kanıtsız omayacağına göre, T inci Ordu Bölgesindeki Hassas Tesislerde Görevlendirile­ cek Personel Listesi'nin benim suçlanmamda kullanılması iddia makamının keyfiyetini göstermektedir. Aynca söz konusu liste incelendiğinde, ' 5 ' inci Kolordu Karar­ gahı'ndan 1 6 kişi değil sadece iki kişi olması, karargah, bağlı birlik ve ana ast birlik kavramların ne anlama geldiğinin bilinmemesi, 5 'inci Kolordu Karargahından listeye dahil edilmiş olan isimlerin benim tarafımdan yapıldığına dair bir delil bulunmaması nedenle­ rinden dolayı, benim bu konuyla ilintilendirilmem keyfidir ve hu­ kuk dışıdır. ' Karargah, bağlı birlik ve ana ast birlik' kavramların ne anlama geldiğinin bilinmemesi de, bu çalışmanın, benim ve TSK kurmay

68

Karargah: Komutan veya amirlere, kıt'a ve kurumlarını sevk ve idarele­ rinde yardımcı olan personel topluluğudur. Karargahlar bir kuruluş vr kadro ile tespit edilirler. Genel olarak bir karargah kuruluşu, bir kurmay başkanı, üç karargah grubunu (genel karargah, özel karargah, şahsi karargah) ve irtibat subaylarını ihtiva eder. Bağlı Birlik: Komutana bağlı olmayan, Kurmay B aşkanına veya Şube Mü­ dürlerinin birinci sicil amiri olduğu birlik komutanlarının birlikleri kasdedilir. Ana Ast Birlik: Komutana doğrudan bağlı bulunan birlikleri ifade eden bir terimdir.( Kara Kuvvetleri Komutanlığının 25 Şubat 20 1 1 tarih ve Per.: 1 07061742-1 l!I'yn.D.Pl. ve Koor.Ş.Pl.Ks.(2) sayılı ve 'Bilgi' konulu emri.)


TSK'YA KARŞI 12 KOMPLO

124

heyetinin bir çalışması olmadığının bir göstergesi niteliğindedir. Hukukta ve adil yargılamada belgeye dayanmayan suçlama yönte­ mi olmaz kanaatindeyim.

İlişiği Kesilmesi Teklif Edilen Personel Listesi İddianamenin 613'üncü sayfasında "11 numaralı CD/20022003/l 'inci ORDUIİSTH.BŞK.UGJ isimli klasör içinde bulunan EK­ C ilişiği kesilmesi teklif edilen personel isimli belge içerisinde bulu­ nan listelerde personele ait adı-soyadı, görev yeri ile ilgili bilgilerin yer aldığı, ayrıca açıklama kısmında 'irticai görüşü benimser, irticai görüşü benimseyen kişiler ile ilişkilidir, sakıncalı şüpheli, irticai görüşü benimser, Kürt milliyetçiliği yapar, siyasal İslami görüşleri benimser ve destekler' şeklinde fişleme bilgilerinin bulunduğu, '5'İNCİ KOR. BÖLGESİNDE İLİŞİGİ KESİIMESİ TEKLİF EDİ­ LEN PERSONEL LİSTESİ' başlığı altında bulunan tabloda 5 'inci Kolordu Komutanlığından 241 kişinin olduğu ve yanlarında 'İRTİ­ CAI EGİLİMLERİ MEVCUTTUR, SİYASAL İSIAMİ GÖRÜŞLERİ

BENİMSER VE DESTEKLER, MESAJ SAATLERİNDE NAMAZ KIIAR, TAKİPTE, B ÖLÜCÜ ÖRGÜTLERLE İRTİBATUDIR, Z4.­ MAN GAZETESİ OKUR ' şeklinde açıklamaların bulunduğu tespit edilmiştir" denmektedir (Balyoz İddianamesi S.613). Yukarıda adı geçen '5' İNCİ KOR. B ÖLGES İNDE İLİ Ş İGİ KESİLMESİ TEKLİF EDİLEN PERSONEL Lİ STESİ ' incelendi­ ğinde;

S'NCİ KOLORDU'DAN İLİŞİGİ KESİLMESİ İDİD İA EDİLEN 241 K İŞİNİN B İRLİ KLERE DAGILIMI (Çizel2e-6) B İRLİ K İS İMLERİ 3 'üncü Mknz. P. Tak. Tüm .

TOPLAM PERSONEL SAYISI 3

54'üncü Mknz. P. Tue:.

41

55' inci Mknz. P . Tug.

28


AHMET KÜÇÜKŞAHİN

125

65'inci Mknz. P. TuJ!;.

26

33'üncü Mknz. P. Tug.

43

3'üncü Zh. Tug. K.

23

5'inci Kor.Kh.ve Kh. Gr.

13

5 ' inci Kor. 105'inci Top. A.

11

5 ' inci Kor. Loj. Ds. Komutanlığı

21

ULAS Garnizon K.lığı

1

5'inci Kor. Yüz. Köp. Tb.

6

5'inci Kor. Kşf. Tb.

6

5'inci Kor. Hav.Sav.Too.Tb.

6

5'inci Kor. İ s.Sav.Tb.

6

5'inci Kor.Mu.Tb.

6

5 ' inci Kor. K. As. Malı.

1 TOPLAM

241

241 kişinin isminin yazılı olduğu görülecektir. Söz konusu lis­ tenin sonunda herhangi bir isme de yer verilmemiştir. Bu liste, İddianamenin benim suçlandığım bölüme "11 numara­ lı CD içinde yer alan 'S'İNCİ KOR. BÖLGESİNDE İLİŞİGİ KESİLMESİ TEKLİF EDİLEN PERSONEL LİSTESİ' başlığı altında bulunan tabloda 5 'inci Kolordu Komutanlığından 241 kişi­ nin isminin bulunması " diye yazılarak benimle ilintilendirmeye çalışılmıştır. Benimle ilintilendirme dürtüsünün nereden geldiğini bilemiyorum. Yoksa, ' İ stihbarat ve İ stihbarata Karşı Koyma Şube Müdürü olduğuna göre, o hazırlamıştır' diye mi düşünüldü? İçeri­ sindeki tutarsızlıklar ve herhangi bir delile dayanmaması böyle bir anlayışın ürünü olduğunu gösteriyor. Bu davanın, halkın gözünden TSK'nin değerini düşürmek olarak belirlenen stratejisinden hareket edildiğinde, daha gizemli olması ve halkın inanmaya eğilimli oldu­ ğu bir görevlinin ( İstihbarat ve İKK Şube Müdürü) seçilmiş olması mantıklı görülüyor. Öyle ya, Harekat Eğitim Şube Müdürü yaptı

·


1 26

TSK'YA KARŞI 12 KOMPLO

denilirse pek taraftar bulunamayabilir.

Dolayısıyla,

suçlamada

neden benim seçildiğim sorusunun cevabının bu düşüncenin bir ürünü olduğundan kuşku duymuyorum. EK-C listede yer alan 5 ' inci Kor. Karargah ve Karargah Grubu içerisinde gösterilen personelden yedisinin birlik adresinde ' 5 ' inci Kor. Emrine' veya ' 5 ' inci Kor.Kh. ve Kh. Gr. B ando K.lığı emri­ 69 ne' (EK-6) ifadeleri yer almaktadır. Bu ifadeler sadece her yıl yaymlanan ve o yılki atamaların yer aldığı 'Tayin Kitapları ' nda geçen tabirlerdir. 'Tayin Kitapları' nda, listelerde y azıldığı şekilde ' emrine' ifadesi yer almış olsa dahi, bu şekilde atanmış personel göreve başladıktan sonra ihtiyaca binaen ilgili komutanlıkça bir göreve yerleştirilir(EK-6). Dolayısıyla, bu görevlendirmeden sonra tayin kitabında ve iddianamede belirtilen bu ifade geçerliliğini kaybeder ve artık kullanılmaz.

2001

yılında Kolordu Komutanlığı emrine ataması yapılmış

olan Öğ.Alb. AK. ın, 5 ' inci Kolordu Komutanlığınca

2001 -2004

yılları arasında görevlendirildiği görev yerleri;

"30.08.2001-29.08.2002 Hrk ve Eğt.

tarihleri arasında 5 ' inci Kor. Kur. Bşk.

Ş-. Sistem Analiz Sb.(OBİ),

30.08.2002-02.05.2004 tarihleri arasında 5 ' inci Kor. Kur. Bşk. Hrk. ve Eğt. Ş. Psikolojik Harp Ks. İsth. Hrk. Pl. ve Svl. As. İşbir­ liği Sb. ÇORLU"dir70 •

Buradan çıkartılan sonuç,

gelişi güzel hazırlanmış, rakamsal

uyumu olmayan bu listelerin 5 ' nci Kolordu Komutanlığında görev­ li bulunan hiçbir kimse tarafından hazırlanmadığı, bunun yerine

2001

ve/veya

2002

yılı Tayin Kitabını eline geçiren birileri tarafın­

dan, kitaptaki sıraya uygun olarak birliklerden gelişi güzel isimle­ rin alt alta yazıldığıdır.

692003 yılı· genel atamalarına kadar, bando sınıfı astsubayların Bando Komu­

tanlıklarına yapılan atamalarında, usul olarak emre atama yapılmıştır. (Kara Kuvvetleri Komutanlığının, 09 Şubat 201 l tarih ve Per. : 1070-420531 lffyn.D.Pl.ve Koor.Ş.Pl.Ks.(2) sayılı ve 'Bilgi' konulu emri.) 70 A.g.y.


AHMET KÜÇÜKŞAHİN

1 27

Ayrıca, 5' inci Kolordu Karargahından listeye dahil edilmiş olan isimlerin benim tarafımdan yapıldığına dair bir delil bulunmaması nedenlerinden dolayı, benim bu konuyla ilintilendirilmem keyfidir ve hukuk dışıdır. 2001 tayinleri ile 'Kolordu Emrine' atanmış olan bir kişi, Aralık 2002 ayı içerisinde hazırlanmasına başlandığı ve 04 Mart 2003 tari­ hinde son kez kaydedildiği iddia edilen bir listede halen 'emrine ' olarak gösteriliyorsa, bu, 'Balyoz Güvenlik Harekat Planı' denen çalışmanın esaslarını yerine getirmemiş demektir. Yani sözde planda beş kez 'güncellenecektir' denen talimata da uymamaktadır.

Ahmet Küçükşahin İsminin Geçtiği Yerler ve Plan Semi-nerinde Yaptığı Konuşma. İddia makamı, elde etmiş olduğu CD ve diğer dijital veriler içe­ risinde ismimin aşağıdaki üç yerde geçtiğini tespit ettiğini ifade etmektedir:

- "11 numaralı CD 'de yapılan incelemede,' '(l) ' '030305235°'2002-200N 'İNCİ ORDU BALYOZ GÜVENiiK HAREKAT PLANI' klasörü içerisindeki 'EK-A (GÖREVLENDİRMEDE YETKİ­ Ii PERSONEL) ' isimli word belgesindeki 'GİZLi' ibareli 'GÖREV­ LENDİRMEDE YETKiIJ PERSONEL IiSTESİ' başlıklı listenin 3. sayfasında '5'İNCİ KOR. K.LIGJ' alt başlığı altında 9'uncu sırada 'Kur. Alb. Ahmet KÜÇÜKŞAHİN 5 'inci Kor. İsth. ve İKK. Ş. Md. ' şeklinde yer aldığı tespit edilmiştir. " (Balyoz İddianamesi S. 612). - " 'PLAN SEMİNERİNE KATILACAK PERSONEL USTESİ' (2720 ve 1 727 arası numaralandırılan dokümanların yapılan ince­ lemesinde,") isimli 8 sayfalık belgenin 5 'inci sayfasının Bl 'inci sıra­ sında,' "Kur. Alb. Ahmet KÜÇÜKŞAHİN İsth. ve İKK. Ş. Md. " Şek­ linde isminin geçtiği görülmüştür. " (Balyoz İddianamesi S.613). - " 'BİLGİ NOTU' başlıklı (2252 ve 1 157 arası numaralandırı­ lan dokümanların yapılan incelemesinde;) 'GİZLİ' ibareli 7 sayfa· lık belgenin 3 'üncü sayfasının 3 'üncü ve B 'inci sırasında,' 'Ahmet


TSK'YA KARŞJ 12 KOMPLO

128

KÜÇÜKŞAHİN Kur. Alb. ' Şeklinde isminin geçtiği görülmüştür. " (Balyoz İddianamesi S.613). Yukarıdaki hususlar incelendiğinde aşağıdaki sonuçlara ulaşıl­ maktadır: - Sözde 'Balyoz Gü..,enlik Harekat Planı' EK-A Listesi Öncelikle, 'Balyoz Güvenlik Harekat Planı' denen çalışma içe­ risinde ismimin neden yer aldığım bilmiyorum. Bu çalışmanın EK­ A listesinde yer alan 96 kişiden (satır atlaması nedeniyle 97 olarak ifade edilmektedir.), 1 3 kişi71 şüpheli olarak dahi ifadeleri alınma­ mıştır. Başka bir ifadeyle, aynı görevle görevlendirildiği iddia edi­ len ve 'onurlu' denen görevi kabul ettiği söylenen 96 kişiden sade­ ce 83 kişi için tutuklama veya yakalama kararı çıkarılmış, kalan 1 3 kişiye suçlama dahi yapılmamıştır. B u durum, ikisinden birisinin yanlış olduğunu göstermektedir. Ya 'onurlu görev' denen görev­ lendirme yanlış ya da 83 kişiye yapılan işlem yanlıştır. Aynı ko­ nuyla suçlanan iki kişiden birisini yok sayarken diğerini hapisha­ neye koymak için ifade edilmemiş olan gerçeklerin olması gerekir. Bunu suçlanan olarak benim bilmem gerektiği inancındayım. Eğer bunlar paylaşılmıyorsa, burada yapılan işlemim bir hukuk işlemi olmadığı sonucuna varılır. - Plan Seminerine Katılacak Personel Listesi içerisinde.

71

ı.

Mu.Bnb. A.Rıza Karaaslan Tuğg. Uğur Uza! Kur.Bnb. Sami Yüksel Kur.Bnb. Yaşar Dilber Kur. Alb. Yüksel Gamsız 6. Kur.Alb. Selçuk Ünal 7. Kur. Yb. Suat Dönmez 8. Kur. Alb. T. Bülent Göktürk 9. Kur. Bnb. Levent Ergun 1 0. Per.Yzb. Can Polat 1 1 . Kr.Plt.Yzb.Cüneyt Sarıkaya 12.Top.Yzb.Erdoğan Koçoğlu 13. Top.Yzb.Süha Civan

2. 3. 4. 5.

Ordu Kh. (VEFAT) (Seminere katılmamış) 2'inci Kor. (Seminere katılmış) 2'inci Kor. (Seminere katılmış) 2'inci Kor. (Seminere katılmamış) 5'inci Kor. (Seminere katılmamış) 5'inci Kor. (Seminere katılmamış) 3'üncü Kor. (Seminere katılmamış) Harp Akademileri (Seminere katılmamış) Harp Akademileri (Seminere katılmamış) Harp Akademileri (Seminere katılmamış) Harp Akademileri (Seminere katılmamış) Harp Akademileri (Seminere katılmaımş) Harp Akademileri (Seminere katılmamış)


1 29

AHMET KÜÇÜKŞAHİN

İkinci olarak, 'Plan Seminerine Katılacak Personel Listesi' içe­ risinde ismimin geçtiği vurgulanıyor. Doğrudur, plan seminerine 5 ' inci Kolordu İstihbarat ve İKK Şube Müdürü olarak katıldım. Seminer esnasında S ' inci Kor. Harekat ve Eğitim Şube Müdürü ve Ulaş Garnizon Komutanlarının arasında oturuyordum. Bu iki per­ sonel şüpheli sıfatıyla dahi ifadesi alınmak üzere mahkemeye dahi davet edilmemiştir. Ancak, iddianamenin 54' üncü sayfasında . . . seminerin balyoz harekat planının öngörülen içeriğinin tartışıl­ dığı, bu seminer görüntüsü altında şüphelilerin darbenin tatbikatı­ nı yaptıkları kanaatine varılmıştır" (Balyoz İddianamesi S. 54) ve aynca iddianamenin 949' uncu sayfasında " . . . Balyoz Harekat Pla­ nının Olasılığı En Yüksek Tehlikeli Senaryo ismi ile jenerik bir senaryo şeklinde bir plan seminerinde müzakere edildiği de görül­ müştür." Aynca 953' üncü sayfada . . . Balyoz Harekat Planında öngörülen bir nevi darbenin tatbikatı olan seminer olduğu, şüphe­ lilerin seminer görüntüsü altında, seminerin bazı oturumlarında yapmış oldukları yasa dışı çalışmaların müzakeresini yaptıkları, . . . " denilmektedir. Madem, plan seminerinde darbenin tatbikatı yapıldı. O zaman, darbenin tatbikatına katılmış olan ve yan yana olduğumuz 5 ' inci Kor. Hrk. Eğt. Ş. Md.ve Ulaş Garnizon Komuta­ nının da hiç olmazsa ifadesine başvurulabilirdi. Aynı durumda olan yani seminere katıldığı halde ifadesine dahi başvurulmayan onlarca kişi mevcuttur. Aynca, ''l 'inci Ordu Komutanlığının (1 711650) B Aralık 2002 tarih 1 700-254-02/Pl.Hrk.Ş. (626) (1988) sayılı 'SE­ NAR YO UYGULAMA EMRİ' konulu mesaj emrinde; 1 'nci Ordu Komutanlığında 16 Aralık 2002 günü, Kolordu Hrk. ve Eğt. Ş. Md . ferinin katılımı ile 04-06 Mart 2003 tarihinde icra edilecek 1 'inci Ordu K.lığı Plan seminerine yönelik bir toplantı yapıldığı, söz konusu toplantı sonunda toplantıya katılan Kor.Hrk. ve Eğt.Ş.Md.lerine çalışmalarına esas teşkil edecek uygulama emri ve 'Olasılığı En Yüksek Tehlikeli Senaryonun ' elden teslim edildiği, Birlik Komutanlarınca; uygulama emri ve senaryoya gizli kişiye özel evrak işlemi yapılacağı, ayrıca birlik K. lıklarırıca üzerinde kod numarası basılarak sorumsuz kişilerin eline geçmesinin ön­ lenmesi için 2 'nci Kor.K. lığı (229273), 5 'inci Kor.K.lığı (229016), 15'inci Kor. K.lığı (229021), 52 'nci Zh. Tüm.K.lığı (229273) şeklin"

"


1 30

TSK'YA KARŞI 12 KOMPLO

de numaraların verildiği tespit edilmiştir." (Balyoz İddianamesi S. 522, 743) denmektedir. 5 'inci Kolordu Komutanlığı Harekat ve Eğitim Şube Müdürü burada yargılanmadığına göre 16 Aralık 2002 günü yapılan toplantının, 05-07 Mart 2003 tarihlerinde yapılan plan seminerinin ve bu bağlamda 'Olasılığı En Yüksek Tehlikeli Senaryo'nun kötü bir şey olmadığıdır. Bundan çıkarılacak sonuç, ya iddia makamı keyfi hareket edip görevini tam yapmadı ya da seminer hazırlıkları kapsamında L 6 Aralık 2002 günü yapılan toplantı ve 05-07 Mart 2003 tarihlerinde icra edilen plan semineri darbenin tatbikatı değildi. Seminere katı­ lanların bir kısmının ifadesinin dahi alınmaması, 1 ' inci Ordu Ko­ mutanlığında yapılan Plan Seminerine katılmanın kötü bir şey ol­ madığını göstermektedir. - Yedi sayfalık 'gizli' ibareli 'Bilgi Notu' içerisinde ismimin geçmesi. (Mahkemeden iki kez talep edilmiş olmasına karşın henüz tara­ fına verilmemiştir.)

Plan semineri esnasında yaptığım konuşma. Bir diğer konu, 1 1 Mayıs 2010 günü Cumhuriyet Savcılığında vermiş olduğum ifadem esnasında, benim 05-07 Mart 2003 tari­ hinde icra edilen Plan Semineri esnasında yaptığım konuşmaya ilişkin altı sayfalık 'Video Kaset Çözümü' dür. İ ddianameye ko­ nulmayan ancak dilekçe ile isteyerek elde ettiğim altı sayfalık 'VİDEO-KASET ÇÖZÜM TUTANA GI' başlığı altındaki semi­ nerde yaptığım sunum metni EK-7'dedir. Seminerde yapmış olduğum konuşma metninden de anlaşılacağı üzere ben 5'inci Kolordu İ stihbarat ve İKK Şube Müdürü olarak tamamen Yunanistan birliklerine ait değerlendirmelerde bulunmu­ şum. Bu durum, plan seminerinde yaptığım işin bana yüklenmeye çalışılan suçlamalarla bir bağlantısının olmadığını teyit eder nite­ liktedir. Söylediklerim ile yaptıklarım arasında bir çelişki oluştur­ mamaktadır. Yapmadıklarımın ise iftira olduğu net olarak görül­ mektedir.


AHMET KÜÇÜKŞAHİN

131

Sonuç olarak, EK-A Görevlendirmeye Yetkili Personel Listesi içerisinde ismi bulunduğu ifade edilen 96 kişiden 83 kişi yargıla­ nırken 1 3 kişi için bir suçlama yapılmaması, bizi söz konusu liste­ nin suçlama için tek başına tutuklamayı gerektiren bir delil oluş­ turmadığı sonucuna götürür. Diğer taraftan seminere katılan 1 62 kişiden de sadece 48 kişi yargılanmaktadır. O sonuçlar, bizi, iddianemede geçen "plan semi­ neri darbenin tatbikatı" tesbitinin yanlışlığı sonucuna götürür. Keza, plan semineri esnasında yan yana olduğumuz 5 ' inci Kor. Hrk. Eğt. Ş. Md.ve Ulaş Garnizon Komutanının konuya ilişkin ifadelerinin dahi alınmamış olması bunun teyidi niteliğindedir. Bundan çıkarılacak sonuç, ya iddia makamı keyfi hareket edip görevini tam yapmadı ya da seminer hazırlıkları kapsamında 1 6 Aralik 2002 günü yapılan toplantı ve 05-07 Mart 2003 tarihlerinde icra edilen plan semineri darbenin tatbikatı değildi. Seminere katı­ lanların bir kısmının ifadesinin dahi alınmaması, 1 ' inci Ordu Ko­ mutanlığında yapılan Plan Seminerine katılmanın kötü bir şey ol­ madığını göstermektedir. Aynca, 05-07 Mart 2003 tarihleri arasında 1 ' inci Ordu Komu­ tanlığında icra edilen Plan Semineri esnasında yapmış olduğum sunum da suç teşkil etmek bir yana plan semineri esnasında dış tehdide dair çalışma yaptığımın ve aynca, söylediklerim ile yaptık­ larımın teyidi niteliğindedir.

"Delillerin Kül Olarak Değerlendirilmesi" Sorunu Aşağıdaki ifade, İ ddianamenin sanıklarla ilgili bölümünün son paragrafında hemen hemen aynı cümlelerle yer almaktadır. Şüphe­ liler, atılı suç ile ilgili ayrıntıları ilk defa basından duyduklarını ve böyle bir şeyden hiç haberleri olmadıklarını söylemelerine karşın iddia makamı "delillerin kiil olarak değerlendirilmesi neticesinde" suçun işlendiğine kanaat getirmiştir. Benzer şekilde şahsım için de aynı ifadeler kullanılmıştır: "Şüpheli Ahmet KÜÇÜKŞAHİN her ne kadar savunmasında atılı suçları işlemediğini beyan etmekte ise de; yukarıda izah olunan delillerin kül olarak değerlendirilmesi


1 32

TSK'YA KARŞI 12 KOMPLO

neticesinde. . . Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini Cebren Iskat veya Vazife Görmekten Cebren Men Etmeye Teşebbüs suçunu işlediği kanaatine varılmıştır. " denmektedir (Balyoz İddianamesi S. 614). Dolayısıyla benim şüpheli kategorisinden sanık kategorisine yük­ selmeme neden olan 'kül' konusundaki aşağıdaki hususları belirt­ mekte kendimi yetkili görüyorum.

İfadelerin aşağılamak amaçlı kullanılması 1 588- 1679 yılları arasında yaşamış olan ünlü İ ngiliz düşünür Thomas Hobbes, Leviathan adlı eserinde "Konuşmanın düşünceler zincirimizi sözcükler zincirine çevirmek gibi genel bir yararı var­ dır. Bunun da iki yararı vardır: Birincisi, düşünceler haftzamızdan sıyrılıp gitmesinler ve biz tekrar zahmete girmeyelim diye, onları ifade eden sözcüklerle geri çağrılabilmeleri için, düşüncelerimizin kaydedilmesidir. İkincisi, çok sayıda insanın, her bir konuda ne düşündüklerini, arzularını, korkularını veya diğer duygularını bir­ birlerine aktarmak için aralarındaki bağlantı ve düzenden dolayı aynı sözcükleri kullanmalarıdır.

Buna karşılık konuşmalar dört şekilde kötüye kullanılabilir: Bi­ rincisi, insanlar, hiç anlamadıkları bir şeyi kaydetmekte kullandık­ ları sözcüklerin anlamının değişkenliği nedeniyle düşüncelerini yanlış kaydettikleri ve böylece kendilerini yanılttıkları vakit. İkinci­ si; sözcükleri mecaz anlamda, yani onlar için tayin edilmiş anlam­ lar dışında kullandıkları ve böylece başkalarını yanılttıkları va­ kit. Üçüncüsü, aslında öyle olmadığı halde bir şeyi kendi niyetleri olarak ifade ettikleri vakit. Dördüncü ise; sözcükleri, birbirlerini taciz etmek için kullandıkları vakittir. Doğanın, düşmanlarını taciz edebilmeleri için, bazı canlıları dişlerle, bazılarını boynuzlarla, bazılarını da ellerle silahlandırmış olduğuna bakılırsa, birini dil ile taciz etmek konuşmanın kötüye kullanılmasından başka bir şey değildir. "72 demektedir. 72 Thomas Hobbes, Leviathan veya Bir Din ve Dünya Devletinin İçeriği, B içimi ve Kudreti, Çev. Semih Lim, Yapı Kredi Yayınları, 1 993, İ stanbul, S . 34-35.


133

AHMET KÜÇÜKŞAHİN

'Balyoz Güvenlik Harekat Planı' denen çalışmayı yapanlar ve bundan istifade ederek iddianameyi hazırlayanlar kullandıkları aşağılayıcı ve taciz edici ifadelerle konuşmalarım kötüye kullan­ mışlar, dolayısıyla Thomas Hobbes' u haklı çıkarmışlardır. 'Balyoz Güvenlik Harekat Planı' denen çalışma içinde yer alan " . . . demokrasinin tamamının askıya alınması . . (Balyoz İddiana­ mesi S.122), . . . halka yönelik eylemlerin yapılacağı," (Balyoz İddianamesi S.119), .

"

"Oraj Hava Harekat Planı" denen çalışma içerisinde yer alan " . . . bir çatışma ortamı oluşturulacaktır." (Balyoz İddianamesi S.125), "Mümkünse bir uçağımızın Yunan Hava Kuvvetleri tara­ fından düşürülmesi sağlanacak, bu gerçekleşmediği takdirde yeni­ den teşkilatlandırılan ÖZEL FİLO personelinden bir pilotun uygun zaman ve yerde kolundaki uçağa atış yapmak sureti ile kendi uça­ ğrmızın düşürülmesi sağlanacaktır." (Balyoz İddianamesi S. 125), . . .İstanbul garnizonu içerisinde bulunan askeri öğrenciler ile er ve erbaşlar sivil kıyafetli olarak gösteriye katılacaktır." (Balyoz İddianamesi S.126), "

'Sııga Harekat Planı ' denen çalışma içerisinde yer alan "Bürok­ rat Havuzu" (Balyoz İddianamesi S. 130), ' Çarşaf Eylem Planı Harekat Emri ' denen çalışma içerisinde yer alan "G (Cuma) günü faaliyetin icra edileceği gündür. S saati G günü öğle ezanının okunma zamanıdır" (Balyoz İddianamesi S. 142), "Tedhiş Görevi Ekibi " (Balyoz İddianamesi S.144), "Tahrik Timi" (Balyoz İddianamesi S.145) gibi ifadeler, 'Sakal Eylem Planı Harekat Emri ' denen çalışma içinde yer alan "Faaliyet G (Cuma günü) günü " (Balyoz İddianamesi S. 147), "Üniversite ve camii cemaati içerisine yerleştirilmiş radikal ve irticai gruplarla irtibatlı provokatörlerce son koordinasyonu icra ederek . . . " (Balyoz İddianamesi S.150), " . . . bahsi geçen iki provokatör vasıtasıyla . . . " (Balyoz İddianamesi S.150) gibi ifade­ ler TSK'ni ve mensuplarım toplumu hiçe sayan ve onu küçümse­ yen bir yapıdaymış gibi yansıtmaktadır. Bu ifadeler, TSK bünye­ sinde görev yapan bir şahıs olarak beni aşağılamaktadır. Son dere­ ce üzüntü duyduğumu belirtmek isterim.


TSK'YA KARŞI 12 KOMPLO

1 34

Aynı şekilde, iddia makamı da "Darbe n-Askeri Müdahale . . " (Balyoz İddianamesi S.51), . . . bir nevi darbenin tatbikatı olan seminer . . . " ( Balyoz İddianamesi S.56), . . . silahll cemiyet ve çete . . . "(Balyoz İddianamesi S. 99), " . . . silahlı örgüt kuran . . . " (Balyoz İddianamesi S. 100), " . . . şüphelilerin sayısı, emir ve ko­ mutaları altındaki TSK birliklerinin sayı ve imkanları ile sahip oldukları silah, araç ve gereç bakımından şüphelilerin amaçlanan suçu işlemeye elverişli imkanlara sahip olduğu, . . . " (Balyoz İddianamesi S. 101, 967), " . . . , TSK'nın yasal askeri hiyerarşisi dışında oluştuğu kuşkusuzdur . . " (Balyoz İddianamesi S.101), 75 74 " (Balyoz İddianamesi S.104)", "cunta yapılan­ " . . .fişleme ması " (Balyoz İddianamesi S.332), "terörist16 olduğumuz (Cum­ huriyet S avcısının 28 Aralık 20 1 O günkü ifadesi)", . . . kayıt altına .

"

"

.

• • .

"

Darbe: Bir ülkede baskı kurarak, zor kullanarak veya demokratik yollardan yararlanarak hükümeti istifa ettirme veya rejimi değiştirecek biçimde yöneti­ mi devirme işi. (Yani darbe-askeri müdahale diye bir kavram mevcut değildir. Bu uydurmadır ve kavranu başka bir kavramla anlamlandırma çabasıdır.) 74 Fişlemek: l . Fiş üzerine yazmak. 2. Bir işle ilgili konuda fiş açmak. 3. Güvenlik kuruluşu, bir kişi hakkında dosya açmak.(TDK Sözlüğü). 75 Cunta: Bir ülkede yönetime el koyan kimselerden oluşan kurul. (TDK Sözlüğü). 76 BM Genel Kurulu 40/6 1 sayılı kararında terörizmi; "Masum insanların hayatına son veren, temel hak ve özgürlükleri tehlikeye atan, kişinin şeref ve haysiyetini ciddi bir şekilde ihlal eden eylemler" olarak tanımlamıştır. (U.N.Doc.Ncn.4/Ser.A. 1 980/add. 1 ( 1 980). Terör: Yıldırma, cana kıyma ve malı yakıp yıkma, korkutma, tedhiş (Türk Dil Kurumu Sözlüğü, 9.Baskı, Ankara, 1 988, S.2200.). Terörist: Bir siyasi davayı kabul ettirmek için karşı tarafa korku salacak, cana ve mala kıyacak davranışlarda bulunan kimse, yıldırma, dedhişçi (Türk Dil Kurumu Sözlüğü, 9 .Baskı, Ankara, 1 998, S.2200.). 37 1 3 sayılı Terörle Mücadele Kanununun birinci maddesinde terör: "Cebir ve şiddet kullanarak; baskı, korkutma, yıldırma, sindirme veya tehdit yöntemlerinden biriyle, Anayasada belirtilen Cumhuriyetin niteliklerini, siyasi, hukuki, sosyal, laik, ekonomik düzeni değiştirmek, Devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğünü bozmak, Türk Devletinin ve Cumhuriyetin varlığını tehlikeye düşürmek, Devlet otoritesini yok eunek, Devletin iç ve dış güvenliğini, kamu düzenini veya genel sağlığı bozmak amacıyla bir örgüte mensup veya kişiler tarafından girişilecek her türlü suç teşkil eden eylemler" olarak tanımlanmaktadır (37 1 3 Sayılı Terörle Mücadele Kanunu).

73


1 35

AHMET KÜÇÜKŞAHİN

aldıkları / fişledikleri11 , . . . " (Balyoz İddianamesi S.951) gibi ifa­ delerle aşağılayıcı bir üslup kullanılmıştır. Dolayısıyla, yapmadığım, bilmediğim, ilk defa sından duyduğum

20 1 0 yılında ba­ 'Balyoz Güvenlik Harekat Planı' denen çalışma

için, bana sanık sıfatının ilintilendirilmesi, mensubu bulunduğum TSK'ne ve bana karşı aşağılayıcı ifadelerde bulunmak, hakaret etmek demektir. Suçlamak için aşağılamaya gerek olmadığını de­ ğerlendiriyorum ve buna beni suçlayanların hak ve yetkilerinin olmadığını düşünüyorum. Bu haddini aşmaktır. İddia makamında bulunanların suçladığı insanlara hakaret78 etmek ve onları aşağıla­ mak79 gibi bir görev ve yetkilerinin olmadığı kanaatindeyim.

Sözde 'Planlarda' geçen 'güncelleme' ifadesi 'Balyoz Güvenlik Harekat Planı' denen çalışma içerisinde ge­

"güncellenerek hazır tutulacağı " (Balyoz İddianamesi S.1 17), "listelerin güncelleneceği ve devamlı olarak güncel tutulacağı " (Balyoz İddianamesi S.121), "güncel tutulacağı " (Balyoz İddia­ namesi S. 122), "Güncelleme Raporlarını " (Balyoz İddianamesi S.122) şeklinde kullanılan 'güncelleme' ifadesi beş kez, çen

' Suga Harekat Planı' denen çalışma içerisinde yer alan

"güncel­

lenecektir" (Balyoz İddianamesi S.136) ifadesi bir kez, ' Çarşaf Eylem Planı Harekat

Emri' denen çalışma içerisinde geçen "güncellenecektir" (Balyoz İddianamesi S.142) ifadesi bir kez,

77

Kayıt altına almak

ifadesi varken, fişleme ifadesini kullanmayı yeğlemiş-

!erdir. Hakaret: Aşağı görmek, aşağılamak. Bir kimsenin, sözle veya yazı ile şeref (onur) ve haysiyetini (onur, itibar, değer) kırmak, halkın husumetine maruz bırakmak, bir fiil isnat (üstüne alma, yükleme, iftira) etmek. Avukat Hüseyin ÖZCAN, Ansiklopedik Hukuk Sözlüğü, 4.Baskı, Yeni Desen Mat­ baası, Ankara, 1 975, s.240. 79Aşağılamak:Değerinden ve niteliğinden daha aşağı seviyeye indirmek. Küçültmek, hor görmek. Aşağılanmak: Değer ve saygıdan düşürülmek. Mey­ dan Larousse, Birinci Cilt, Meydan Yayınevi, İstanbul, S.774. 78


1 36

TSK'YA KARŞI 12 KOMPLO

'Sakal Eylem Planı Harekat Emri' denen çalışma içerisinde

"güncellenecektir" (Balyoz İddianamesi S.147) ifadesi bir kez geçmektedir. Söz konusu 'Balyoz Güvenlik Harekat Planı' denen çalışmanın yedi yıldır güncellenerek devam ettiği varsayımı ile dava açılmış­ tır. Yani 'güncelleme' ifadesi olayın 2002/2003 yılında bitmediği­ ne, devam etmekte olduğuna dayandırılarak gerekçe oluşturulmuş­ tur. Bu durum, iddianamenin 1 1 1 ' nci sayfasında "İcrai hareketle­

rin başladığına ilişkin diğer bir delil: Balyoz Güvenlik Harekat Planında; . . . irticai, yıkıcı ve bölücü gruplara ait mevcut tüm liste­ ler ile teşkil edilecek olan özel görev timlerinin listeleri güncelle­ necek ve devamlı güncel tutulacak, . . . şeklindeki açıklamalardır. Belirttiğimiz üzere bu listeler de yapılmıştır" (Balyoz İddianamesi S.111) denmektedir. Oysa bu ifade, TSK'de planların yazım öğre­ tisi içerisinde geçmez, hiçbir talimname ve talimatta yer almaz. Başta, Harp Akademileri Komutanlığı olmak üzere hiçbir askeri okulda planlarda kullanılmak üzere böyle bir kavram öğretilmez ve hiçbir suretle TSK'nin hiçbir planında böyle bir ifade yer almaz. O halde bu 'güncelleme' ifadesi nereden çıkmıştır? Kimin ürünüdür? Bunları masum birer ifade olarak görmemek gerekir. Üzerine dü­ şünmek gerekir. "TUBİTAK teknik bilirkişilerince hazırlanan bilir­

kişi raporlarına göre; Belgenin tamamının 2003 yılı ve öncesine ait olduğu, belgelerin oluşturulnia tarihlerinin üzerinde yazan ta­ rihler olduğu ve CD 'lere sonradan ekleme yapılmadığı belirlenmiş, aynı husus Emniyet Genel Müdürlüğü bünyesinde görevlendirilen teknik uzman bilir kişiler tarafından da teyit edilmiştir." (Balyoz İddianamesi S.953) denilerek, 2003 yıl sonrasına ilişkin bir gün­ cellemenin yapılamadığını teyit etmiştir. B una karşın, 'Ora) Harekat Planı' denen çalışma içerisinde

'güncelleme' ifadesi geçmemektedir. Dolayısıyla 'Oraj ' , iddiana­ menin en önemli dayanak noktası olan 'güncelleme' ifadesi yer almadığı için yargılamaya dahil edilmemesi gerekir. 'Oraj ' da yapı­ lan güncellemeler varsa, bu sözde 'Balyoz Planı' ile uyumsuzluğu­ nun en önemli göstergesi olarak kabul edilmelidir.


1 37

AHMET KÜÇÜKŞAHİN

Bu bağlamda, kitabın birinci bölümü içerisinde yer alan 'Balyoz Davası' başlığı altında verilen bölümde yer alan 2003 , 2004, 2005, 2006, 2007, 2008 ve 2009 yıllarına ait bilgilerin litelerede mevcut olduğu belirtilmiştir. Bu durumda, ya yukarıda raporlarda verilen bilgiler yanlıştır, ya da iddianamede geçen

"güncellemeler yapıl­ mıştır" ifadesi yanlıştır. Aslına bakılırsa, 'İddianame' denen 1 000 sayfalık suçlama belgesi, başından sonuna kadar çelişkilerle ve kavram çarpıtmaları ile doludur. Bu ifadelerden sonra, Mart

2003 sonrasına ait kayıt, bilgi, isim,

vb. sahte olduğunu, sözde 'Balyoz Güvelik Harekat Planını'nın emredici esaslarını karşılamadığını söylemek mümkündür. Ancak, yagılama hiç de böyle düşünmemekte ve TSK mensuplarını ve emeklilerini tutuklu olarak yargılamaya devam etmektedir.

'cami' ifadesinin yazılış şekli. 'Çarşaf Eylem Planı Harekat Emri' ve 'Sakal Eylem Planı Ha­ rekat Emri' denen çalışmalar içerisinde geçen "Fatih Camii, Ca­ mii80 (Balyoz İddianamesi S.142, 147, 148)", "Camiinin, camii, camiden (Balyoz İddianamesi S. 143)" ifadelerinin yazılış şekilleri dikkate alındığında aynı şahıs tarafından yazılmış izlenimi vermek­ tedir. Her iki çalışmada da 'cami' sözcüğü Türk Dil Kurumu Ya­ zım Klavuzu'nda yer aldığı şekliyle kullanılmadığı gibi aynı üslu­ bu yansıtmaktadır. Bu ifadenin kullanım şekli, bir hatadan ziyade, bir alışkanlığın göstergesi niteliğindedir.

EK-A'da yer alan 96 kişi tarafından 1331 kişilik liste hazırlandığı iddiası "EK-B 'nin ise 'GÖREVLENDİRİLECEK KATEGORİLER ' baş­ lıklı olduğu görülmüş, başlık altında; özel operasyon sorgulama timlerinde görevlendirilecek personel, Özel görevli toplama timle80

cami: 1 .Müslümanların namaz kılmak için toplandıkları yer. 2.Toplayan, bir araya getiren, bir arada bulunduran.


138

TSK'YA KARŞI 12 KOMPLO

rinde görevlendirilecek personel, darbe harekat timleri gibi çeşitli görevlerde çalışması öngörülen 1 'nci Orduya bağlı 285 kişiden oluştuğu, ayrıca EK-A 'da belirtilen diğer birimlere ait şahısların da kendi birimlerinde görevli personeli belirlediği ve görevlendir­ meye yetkili 97 kişi tarafından 1331 kişinin görevlendirildiği tespit edilmiştir." (Balyoz İddianamesi S.710, 712) denmektedir. B u ifade doğru değildir. Çünkü, EK-A denen listede 97 değil 96 kişi mevcuttur. Aynca, bu kişilerin herhangi bir liste hazırlamadıkları iddia makamınca da teyit edilmektedir. Çünkü, 1 3 3 1 kişilik liste hazırladığı iddia edilen

96 kişiden 1 3 ' ü (A.Rıza Karaaslan, Uğur

Uzal, Sami Yüksel, Yaşar Dilber, Yüksel Gamsız, Selçuk Ünal, Suat Dönmez, Turgay Bülent Göktürk, Levent Ergün, Can Bolat, Cüneyt Sarıkaya, Erdoğan Koçoğlu ve Süha Civan) şüpheli katego­ risine dahi konmamıştır. Dolayısıyla, iddianamenin bu bölümleri gerçeği yansıtmamaktadır. İddia makamının listeleri hazırladığını ileri sürdüğü diğer

90 kişi Hasdal Askeri Ceza ve Tutukevinde ve

Silivri Cezaevin tutuklu olarak bulunmaktadırlar. Eğer, söz konusu 13 kişi de liste hazırlamış olsalardı onlarda şu an, ya Hasdal Askeri Ceza ve Tutukevinde, ya da S ilivri Cezaecinde tutuklu olurlardı.

Emir komuta altındaki TSK birlikleri ile TSK hiyerarşik yapısı dışında olmak zıt kavramlardır. " . . . şüphelilerin sayısı, rütbeleri, emir ve komutaları altındaki TSK birliklerinin sayı ve imkanları ile sahip oldukları silah, araç ve gereç bakımından şüphelilerin amaçlanan suçu işlemeye elve­ rişli imkanlara sahip olduğu, . . " (Balyoz İddianamesi S.101, 967) derken, diğer taraftan "Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini Cebren İskat veya Vazife Görmekten Cebren Men Etmeye Teşebbüs ama­ cıyla Türk Silahlı Kuvvetleri hiyerarşik yapısı dışında . . " (Balyoz İddianamesi S.892, 893, 894, 896, . . . , 929) denmektedir. Hem .

.

emir komuta yapısı, hem de hiyerarşik yapının dışında olmak ne demektir? Aynı kavramın iki değişik şekilde ve ancak birbirinin zıddı olarak söylemek değil midir? Emir komuta yapısı varsa, hiye­ rarşik yapı da vardır. Emir komuta yoksa, o zaman hiyerarşik yapı-


AHMET KÜÇÜKŞAHİN

1 39

nın olmadığından bahsedilebilir. Bu kelime oyunları veya kavram­ ların çarpıtılması, gerek sözde planlar gerekse İddianamenin bir üslübu niteliğindedir.

l 'inci Ordu Komutanlığında bazı general ve üst subaylarla görüşülerek anlaşmaya varıldığı iddiası İddianamenin 950' inci sayfasında . . . 1 'inci Ordu Komutanlığı bünyesinde görev yapan bazı general ve üst subaylarla görüşülerek bu hususta anlaşmaya varıldığı, . . " (Balyoz İddianamesi S.950) ifade edilmektedir. Bu ifade hangi delillere dayandmlarak buraya yazılmıştır belli değildir. Eğer, delil yoksa bu boş bir ifadedir. Bu boş sözler, bu iddianamenin ruhuna uygundur. Ancak, hukuksuzdur. "

.

Sonuç olarak, gerek 'Balyoz, Suga, Oraj, Çarşaf, Sakal' denen çalışmalar içerisinde geçen ifadeler, gerekse iddianame içerisinde geçen bazı ifadeler aynı üslupla yazılmıştır ve hakaret içermekte­ dir. Özellikle iddia makamında olanların kişileri aşağılamaya hak­ ları olmadığı kanaatindeyim.

Sonuç ve Değerlendirme Türk Silahlı Kuvvetlerine karşı yürütülen tertipler, Temmuz 2008 ayından itibaren uygulamaya konulmuştur. 14 Kasım 2008 tarihinde Uluç Ali Reis Müze Denizaltısında bulunduğu iddia edi­ len patlayıcılar suç unsuru olarak gösterilerek saldırıya devam edilmiş, bu tarihten sonra komplolar dizisi ile başbaşa kalınmıştır. Haziran 20 1 1 tarihi itibariyle TSK karşı yürütülen operasyonların başlatılma tarihleri ve isimleri şu şekildedir: ·

1 1 Temmuz 2008 Ergenekon-2, 07 Ocak 2009 Ergenekon-3,

16 Nisan 2009 Poyrazköy, 22 Nisan 2009 Kafes, 1 2 Haziran 2009 Islak İmza, 1 8 Temmuz 2009 Amirallere Suikast,


TSK' YA KARŞI 12 KOMPLO

1 40

25 Eylül 2009 Çürük Çetesi, 22 Ocak 20 1 0 Balyoz,

28 Nisan 20 1 0 �skeri Casusluk ve Şantaj,

06 Aralık 20 1 0 Gölcük Araması,

22 Şubat 20 1 1 Eskişehir Araması, 29 Temmuz 201 1 İnternet Andıcı Davalandır. Bu operasyonlar da ilk kez, Eylül 2008 ayında bir muvazzaf su­ bay olan Kara Pilot Teğmen Mehmet Ali Çelebi tutuklanmış ve TSK'nin tepkisi ölçülmüştür. Türk Silahlı Kuvvetlerinin o günler­ deki komuta kademesi, bu tertibi farkedememiş, bir hukuk süreci zannetmiş ve tepkisiz kalarak TSK'ni bugünlere taşınmasına yol açmıştır. TSK'nin maruz kaldığı bu on iki operasyondan; - 'Poyrazköy' , 'Kafes' , 'Islak İmza' , 'Amirallere Suikast' , 'As­ keri Casusluk ve Şantaj ' operasyonları sadece Deniz Kuvvetleri personeline karşı, - 'Ergenekon-2' operasyonu sadece Kara Kuvvetleri ile Jan­ darma Genel Komutanlığı personeline karşı, 'Ergenekon-3' operasyonu Kara, Deniz, Hava Kuvvetleri ile Jandarma Genel Ko­ mutanlığı personeline karşı, - 'Çürük Çetesi' operasyonu Hava Kuvvetleri personeline karşı, - 'Balyoz' operasyonu Kara ve Deniz Kuvvetleri ile Jandarma Genel Komutanlığı personeline karşı, - 'Gölcük Araması' operasyonu Deniz ve Hava Kuvvetleri ile Jandarma Genel Komutanlığı personeline karşı, - 'Eskişehir Araması' operasyonu Deniz ve Hava Kuvvetleri personeline karşı, - 'İnternet Andıcı' operasyonu Kara, Deniz ve Hava Kuvvetleri personeline karşı yapılmıştır ve yapılmaya devam etmektedir. Türk Silahlı Kuvvetlerine karşı yürütülen operasyonun bir par­ çası olan 'Ergenekon-2' davasından dolayı sekiz, 'Ergenekon-3' davasından dolayı 2 1 , 'Poyrazköy ' davasından dolayı 17, 'Kafes' davasından dolayı 32, 'Islak İmza' davasından dolayı iki, 'Amiral-


AHMET KÜÇÜKŞAHİN

141

lere Suikast' davasından dolayı 18, ' Çürük Çetesi' davasından dolayı 7, 'Askeri Casusluk ve Şantaj ' davasından dolayı 47, 'Bal­ yoz' davasından dolayı 1 94, 'Gölcük Araması' davasından dolayı 28, 'Eskişehir Araması' davasından dolayı 28, 'İnternet Andıcı' davasından dolayı 20 olmak üzere toplam 4048 1 Türk Silahlı Kuv­ vetleri mensubu genera1/ amiral, subay, astsubay ve emeklileri (3 1 Temmuz 20 1 1 tarihi itibariyle) yargılanmaktadır. Saldırıların en yoğun olduğu dönem 2009 ve 201 0 yıllarına denk gelmektedir. Buna karşın tutuklamaların en yoğun yaşandığı dönem 20 1 1 yılıdır. Temmuz 20 1 1 ayı itibariyle TSK'de tutuklu bulunan muvazzaf genera1/amiral, subay ve astsubay mevcudu (43 muvazzaf general/amiral, 1 1 9 muvazzaf subay, 3 muvazzaf astsu­ bay) 1 65 ' dir. Bu 1 65 muvazzaf personelden bir subay 'Ergenekon3' davası, üç subay 'Poyrazköy' davası, bir subay 'Islak İmza' davası, iki subay 'Amirallere Suikast' davası, 8 subay ve bir astsu­ bay ' Askeri Casusluk ve Ş antaj Çetesi' davası, 29 general/amiral, 76 subay 'Balyoz' davası, 5 general/amiral, 1 5 subay ve 2 astsubay 'Gölcük Araması' , 9 general/amiral ve 1 3 subay 'Eskişehir Arama­ sı' , nedeniyle Hasdal Askeri Ceza ve Tutukevinde tutukludurlar. Yargılanan TSK mensubu general/amiral ve subaylardan Kora. Kadir Sağdıç ve Dz. Kur. Alb. Ali Türkşen üçer davadan, Kora. Mehmet Otuzbiroğlu, Tuğa. Şafak Yürekli, Tuğa. Levent Görgeç, Tuğa. M.Fatih Ilgar, Hv. P. Kur. Alb. Cengiz Köylü, J. Kur. Alb. Mustafa Koç, Dz. P. Kur. Alb. Dursun Çiçek, Dz. Kur. Alb. İbra­ him Koray Özyurt, Dz. Kur. Alb. Tayfun Duman, Dz. Kur. Alb. Dora Sungunay, Dz. Kur. Alb. Nuri Alacalı, Dz. P. Kur. Alb. Mü81

Murat Çelik, "TSK'nin Cezaevi İstatiği", Vatan Gazetesi, 29 Temmuz 201 1 . (Habere göre; "Ergenekon-l ve 2, balyoz, Islak İmza, Poyrazköy, Fukuş, Askeri Casusuluk gibi davalardan tutuklu yargılanan ve cezaevinde bulunan Silahlı Kuvvetler mensubu sayısı, toplam 423, bunlann 173'ü mu­ vazzaf, 250' si eneklidir. 173 muvazzafın dağılımı ise; 43 general ve amiral, 121 subay, 8 astsubay, l uzman çavuştur. 250 emekli personelin dökümü ise; 76 general-amiral, 163 subay, 10 astsubay, 1 uzman çavuştur." Rakamlardaki farklılığın Ergenekon-1 davasının kitaba dahil edilmemiş olmasından ve aynca kitabın general-amiral, subay ve astsubaylar ile sınırlı tutulmasından kaynaklandığı değerlendirilmektedir.


142

TSK'YA KARŞI 12 KOMPW

cahit Erakyol, Hv. Hak. Alb. Ahmet Zeki Üçok ve Dz. Bnb. Kemalettin Yakar ikişer davadan yargılanmaktadırlar. 'Balyoz' davasında, 1 32 muvazzaf subay ve astsubay ile 62 emekli askeri personel olmak üzere 1 9482 kişi yargılanmaktadır. Temmuz 201 1 tarihi itabariyle TSK mensubu yargılanan bu 1 32 muvazzaf personelden 27'si tutuksuz iken kalan 1 05 ' i Hasdal As­ keri Ceza ve Tutukevinde tutukludur. Emekli 63 personelin, 30'u general/amiral, 30'u emekli subay, 3'ü emekli astsubaydır. Yargı­ lanmakta olan 1 94 kişinin Kuvvetlere göre dağılımı şu şekildedir: -Kara Kuvvetleri Komutanlığından toplam 89 kişi yargılanmak­ tadır. Bunlardan 40' i emekli, 49' i muvazzaftır. Muvazzaf persone­ lin 14'ü general, 35'ü subaydır. -Deniz Kuvvetleri Komutanlığından toplam 50 kişi yargılan­ maktadır. Bunlardan 12'i emekli, 38'i muvazzaftır. Muvazzaf per­ sonelin 1 3 'ü amiral, 26' sı subaydır. -Hava Kuvvetleri Komutanlığından toplam üç kişi yargılanmak­ tadır. Bunlardan ikisi emekli, biri muvazzaf subaydır. -Jandarma Genel Komutanlığından toplam 50 kişi yargılanmak­ tadır. Bunlardan sekizi emekli, 42'si muvazzaftır. Muvazzaf perso­ nelin üçü general, 1 9 ' u subay, 20'si astsubaydır. -Sahil Güvenlik Komutanlığından iki muvazzaf subay yargı­ lanmaktadır. 'Gölcük Araması' davasında Deniz Kuvvetlerinden 1 8, Hava Kuvvetlerinden 5, Jandarma Genel Komutanlığından 4 kişi olmak üzere toplam 27 muvazzaf general/amiral, muvazzaf subay ve ast­ subay ile bir emekli general (toplam 28 kişi) yargılanmaktadır. Temmuz 20 1 1 tarihi itibariyle TSK mensubu yargılanan bu 27 muvazzaf personelden 24'ü tutuklu olarak Hasdal Askeri Ceza ve

82 İddianamede yazılı olan kimlik bilgileri ile şahısların kimlik bilgilerinin uywnlu olmaması nedeniyle J.Başçavuş Recep Yavuz ve Jandarma B aşçavuş Murat Bektaşoğlu, yargılama sürecinin başında yargılama dışı bırakılnuşlar­ dır. Dolayısıyla İddianamede geçen 196 kişilik liste 1 94'e düşmüştür.


AHMET KÜÇÜKŞAHiN

1 43

Tutukevinde bulunmaktadır. Yargılanmakta olan 28 kişinin Kuv­ vetlere göre dağılımı şu şekildedir: -Deniz Kuvvetleri Komutanlığından toplam 1 8 kişi yargılan­ maktadır. Bunlardan tamamı muvazzaftır. Muvazzaf personelin dördü amiral, lO'u subay, altısı astsubaydır. -Hava Kuvvetleri Komutanlığından toplam altı kişi yargılan­ maktadır. Bunlardan biri emekli, beşi muvazzaftır. Muvazzaf per­ sonelin ilcisi general, üçü pilot subaydır. -Jandarma Genel Komutanlığından toplam dört muvazzaf subay yargılanmaktadır. 'Eskişehir Araması' davasında Deniz Kuvvetlerinden 13, Hava Kuvvetlerinden 14 kişi olmak üzere toplam 27 general/amiral ve muvazzaf subay ile bir emekli askeri personel (toplam 28 kişi) yargılanmaktadır. Temmuz 20 1 1 tarihi itabariyle TSK mensubu yargılanan bu 27 muvazzaf personelden 25 ' si tutuklu olarak (İkisi­ nin hakkında yakalama kararı var.) Hasdal Askeri Ceza ve Tutuke­ vinde bulunmaktadır. Yargılanmakta olan 28 kişinin Kuvvetlere göre dağılımı şu şekildedir: -Deniz Kuvvetleri Komutanlığından toplam 1 3 personel yargı­ lanmaktadır. Bunlardan tamamı muvazzaftır. Muvazzaf personelin biri amiral, 12'si subaydır. -Hava Kuvvetleri Komutanlığından toplam 15 kişi yargılan­ maktadır. Bunlardan 14'ü muvazzaf, biri emeklidir. Muvazzaf personelin sekizi general, altısı subaydır. 'İnternet Andıcı' davasında Kara Kuvvetlerinden 1 0, .Deniz Kuvvetlerinden beş, Hava Kuvvetlerinden iki kişi olmak Üzere toplam muvazzaf 1 7 general/amiral ve subay ile birisi emekli gene­ ral, ilcisi emekli subay olmak üzere toplam 20 general ve subay yargılanmaktadır. Söz konusu 1 2 adet davada yargılanan subay ve astsubaydan 40' ı istihbaratçı veya daha önce istihbarat görevlerinde bulunmuş personeldir. İstihbaratçı veya istihbarat görevinde bulunmuş olan personelden 29'u muvazzaf, 1 1 ' i emekli general, subay veya astsu-


144

TSK'YA KARŞI 12 KOMPLO

baydır. Bu sonuç, bu davalarda istihbarat görevinde bulunmuş olan personele özel ilgi gösterildiğini göstermektedir. İstihbarat görevi yapan subay ve astsubayların baskı altına alınmaya çalışıldığını göstermektedir. Ancak, TSK' de istihbaratın görevi, harekat planla­ rının ihtiyaç duyduğu düşman, hava ve arazi hakkındaki bilgileri temin etmektir. TSK' lerindeki istihbaratçıların kışla dışında istih­ barat yapma yeteneği mevcut değildir. Bununla birlikte, istihbarat her harekat nevine göre farklılık gösterir. Örneğin, taarruz harekatında; askeri istihbaratın konusu olan düşman, düşman olarak kabul edilen mütecaviz ülkenin silahlı kuvvetleri iken arazisi ve hava yine düşman olarak kabul edilen ülkenin arazisi ve o arazinin üzerindeki hava koşullarıdır. Buna karşılık geri bölge harekatında; düşman, vazifenin yapılmasını zorlaştıran unsurlar, arazi kendi ülkemizin bir parçası, hava ise, geri bölge diye nitelendirilen alanın üzerindeki hava koşullarını ifade eder. Dolayısıyla TSK' deki istihbarat görev ve beklentileri polis istihbarat görev ve beklentilerine hiç benzemez. TSK' deki istihbarat yapılanması polisin istihbarat yapılanmasından çok fark­ lıdır. Örneğin bir kolordu istihbarat ve istihbarata karşı koyma şube müdürlüğünde toplam 10 kişi çalışmaktadır. TSK'leri, bir iç gü­ venlik harekatı için ihtiyaç duyduğu bilgileri polis, jandarma ve Milli İstihbarat Teşkilatından temin eder. 'Balyoz.' ve 'Eskişehir Araması' davaları gerekçe gösterilerek Harp Akademileri Komutanlığından, -Hava Orgeneral Bilgin Balanlı, Harp Akademileri Komutanı, -Korgeneral Yurdaer Okan, Harp Akademileri Komutan Yardımcısı, -Tümgeneral Ahmet Yavuz, Harp Akademileri Kurmay BaşkaOl,

-Tümgeneral Bülent Kocababuç, Hava Harp Akademisi Komu­ tanı, -Tuğamiral Levent Görgeç, Müşterek Doktrin Geliştirme ve Deneme Merkezi Komutanı,


AHMET KÜÇÜKŞAHİN

145

- PXur.Alb. Ali Rıza Sözen, Harp Akademileri Öğretim Baş­ kanı, - P.Kur.Alb. Ahmet Küçükşahin, Silahlı Kuvvetler Akademisi Öğretim Başkanı (2006-20 1 0 yılları arasında beş yıl Stratejik Araş­ tırmalar Enstitüsü Müdürü olarak görev yapmıştır.), -Hv.Sav.Kur.Alb. Cemal Candan, Stratejik Araştırmalar Ensti­ tüsü Öğretim Başkanı, -Top.Kur.Alb. Aytekin Candemir, Silahlı Kuvvetler Akademisi Uluslararası İlişkiler Ana Bilim Dalı Başkanı, -Dz.Kur.Alb. Halit Nejat Akgüner, Deniz Harp Akademisi Harp Tarihi ve Strateji Ana Bilim Dalı Başkanı, -Dz.Kur.Alb. Faruk Doğan, Deniz Harp Akademisi öğretim elemanı olmak üzere toplam 1 1 yönetici ve öğretim elemanı tutuklan­ mışlardır. 'Balyoz' davasında delil olduğu ileri sürülen dijital veri­ lerin 2009 Ağustos ayından sonra oluşturulduğu dikkate alındığın­ da ortaya çıkan bu sonuç; bu tertibi yapanların, Türk Silahlı Kuv­ vetlerinin ve milli güç unsurlarından birisi olan askeri gücün fikir­ sel altyapısını hazırlayan Harp Akademileri Komutanlığının bu­ günkü eğitim öğretim ve öğretim yapısından rahatsız olduğunu ve bunun şekillendirme arayışı içerisine girdiğini göstermektedir. Türk Deniz Kuvvetleri Komutanlığı Karargahı sekiz başkanlık­ tan oluşmaktadır. Temmuz 20 1 1 tarihi itibariyle bu başkanlıklara başkanlık eden amirallerden beşi (bir başka deyişle yüzde atmış üçü); -

Lojistik Başkanı, Tümamiral Soner Polat,

-

Personel Başkanı, Tuğamfral Abdullah Gavremoğlu,

-

Plan Prensipler B aşkanı, Tümamiral Ramazan Cem Gürde-

nız, -

İstihbarat Başkanı, Tümamiral Erdem Caner Bener,

-

MEBS Başkanı, Tümamiral Ahmet Sinan Ertuğrul (Hakkın-

da yakalama kararı var.)


TSK'YA KARŞI 12 KOMPLO

146

'Balyoz' ve 'Gölcük araması' gerekleri ile tutuklanarak Hasdal Askeri Cezaevine konulmuştur. Bu rakamlar, Deniz Kuvvetleri Karargahının işleyişini sağlayan, Türk deniz hak ve memfaatleri için politikalar üreten tecrübeli beyinlerin devre dışı bırakıldığını göstermektedir. Aynı manzara Gölcük'te bulunan Donanma Ko­ mutanlığı için de geçerlidir. Donanma Komutanlığına direkt bağlı bulunan on adet birim veya komutanlığın komutan veya amirlerin­ den dördü Hasdal' da tutuklu bulunmaktadır. Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 1 1 7 ' nci maddesine göre "Milli güvenliğin sağlanmasından ve Silahlı Kuvvetlerin yurt sa­ vunmasına hazırlanmasından, Türkiye Büyük Millet Meclisine karşı, Bakanlar Kurulu sorumludur." 'Balyoz' davasında yargıla­ nan TSK personeline isnad. edilen suç; '"Türkiye Cumhuriyeti Hü­ kümetini cebren ıskat veya vazife görmekten cebren men etmeye teşebbüs"tür. 1 6 Aralık 20 1 1 günü başlayan yargılama sürecinde Bakanlar Kurulunun hiç bir üyesi yargılama sürecine dahil olma­ mışlardır. Yani, B akanlar Kurulunun, ifade edilen suçlama ile ilgili olarak savcı ve hakimleri teyit eden bir beyanları ve şikayetleri mevcut değildir. Bir başka ifade ile, masum insanlara suç yükleyen savcıları doğrulamamışlardır. Bakanlar Kurulu, yargılanan TSK mensuplarına yüklenen suçu, yargılanan şahısların sayı ve TSK içerisindeki konumlarını dikkate alarak konuyu bir güvenlik sorunu olarak algılamamıştır. Bakanlar Kurulu, gelecek 20-30 yıl içerisinde özellikle Deniz ve Hava Kuv­ vetlerinde oluşabilecek bir zaafiyeti de bir güvenlik sorunu olarak algılamamış, dolayısıyla müdahale etme gereği duymamıştır. Aynı şekilde, Türkiye Büyük Millet Meclisi de, milli güvenliğin sağlan­ masından ve Silahlı Kuvvetlerin yurt savunmasına hazırlanmasın­ dan, kensisine karşı sorumlu olan Bakanlar Kuruluna hesap sorma­ yarak, Bakanlar Kurulu ile aynı görüşleri paylaştığını göstermiştir. J3u operasyonlar, başarıya ulaştığı zaman, Türk halkının vergi­ leri kendisine milyarlarca lira yatının yapılnuş, teknik bilgi ve beceri isteyen Türk Silahlı Kuvvetlerinin 1 8 amirali, 1 65 denizci subayı, 10 havacı generali ve dört pilotu, yalanlar ve komplolar nedeniyle tasfiye edilmiş olacaktır. Belki, bir kısım gemi ve uçağı


AHMET KÜÇÜKŞAHİN

147

yılların tecrübesinin ve bilgi birikimi yoksunluğundan ötürü envan­ ter dışı kalacaktır. Daha da önemlisi, nesiller içerisinde yetiştirilmiş olan Türkiye' nin milli menfeatleri konusunda fikir üretebilen be­ yinler devre dışı bırakılmış olacaktır. Böylece Türkiye Cumhuriye­ ti, böyle bir nesil yaratmak için yeniden bir 30-40 yıla daha ihtiyaç duyacaktır. George Friedman'ın dediği gibi; "Bir donanma gücü oluşturmak, gerekli teknolojiyi üretmek için değil ama iyi amiraller ortaya çıkaran birikmiş bir tecrübenin devredilmesi gerektiği için nesiller sürer."83 Türk halkı, bütün bunları yine vergileri ile bugün­ kü seviyeye getirmek için yine fedakarlık yapacak, emek ve gayret sarfedecektir. Buna rağmen asgari 30-40 yıllık biz zamana daha ihtiyaç duyacaktır. Bu davaların açılmasında ve sürdürülmesinde Avrupa-Atlantik Paktının izleri bulunmaktadır. Bu durumda, dış dinamiklerin iki amacı bulunduğu değerlendirilmektedir. Birincisi, Türkiye' de var olduğu iddia edilen 'Askeri Vesayet' in kaldmlması, ikincisi, Tür­ kiye'nin güçsüz tutularak Avrupa-Atlantik Paktına bağımlılığının sürdürülmesinin sağlanmasıdır. Bir ülkenin milli gücü; siyasi, sos­ yal, ekonomik, pisiko-sosyal, teknolojik ve askeri gücünün topla­ mından meydana gelir. Ancak, bir ülkenin gerek iç gerekse dış politikalarının oluşturulmasında ve bu politikaların anlamlaştınl­ masında askeri güç olmazsa olmaz bir milli güç unsurudur. Kurtu­ luş Savaşının başlangıcında Mustafa Kemal ' in işaret ettiği gibi, "Efendiler, para varsa ordu vardır, para yoksa ordu dağılsın. Böyle bir şey yoktur, para vardır veya yoktur ama ordu ne olursa olsun var olacaktır ve son gücüne kadar savaşacaktır"84 deyişi bunu en iyi şekilde özetlemektedir. Bu konu, benzer bir yaklaşımla, Fransız yazar Todorov tarafından 2003 yılında ABD' nin Irak müdahalesine karşı çıkan Fransa'nın tutumuna ilişkin olarak dile getirilmiştir: "Fransa' nın, ABD ' nin askeri müdahalesine karşı tutumu, dünya kamuoyunda sempati uyandırmakla birlikte, bu karşı çıkışını des­ tekleyecek askeri güce sahip olmadığı izlenimi vermiştir. Zira, 83

George Friedman, Gelecek On Yıl, Pegasus Yayınları, 201 1 , S. 233.

84 Mustafa Kemal Atatürk, Nutuk, S.640. (http://www.nutuk.org/pdf/06000649.pdt)


148

TSK'YA KARŞI 12 KOMPLO

Fransa'nın askeri imkanları siyasi hırsının seviyesine henüz ulaş­ mamıştı."85 George Friedman da, askeri gücün, özellikle deniz gücünün ABD açısından ne ifade etmesi gerektiğini vurgulamak açısından şöyle demektedir: "ABD tüm okyanuslanldenizleri kont­ rol etmektedir. Tarihte hiç bir güç bunu yapamamıştır. Bu kontrol sadece ABD güvenliğinin temeli değil aynı zamanda uluslararası sisteme şekil verme gücünün temelini oluşturur. Eğer ABD onay vermezse hiç kimse denizlerde hiçbir yere gidemez. Günün sonun­ da dünya okyanuslarının kontrolünü sürdürmek ABD için jeopoli­ tik olarak en önemli bir hedeftir."86 Bu hususun, Türkiye' nin gü­ venliğinden ve Türk Silahlı Kuvvetlerinin savaşa hazırlanmasından sorumlu olan Bakanlar Kurulu' nca fark edilemediği değerlendiril­ mektedir. Poyrazköy, Kafes, Amirallere Suikast, Askeri Casusluk ve Şan­ taj , Balyoz davaları yaratılış itibariyle birbirinden farklı değildir. TSK ve onun onurlu personeli, sahte dijital verilerle sanık durumu­ na düşürülmüştür. Delil olduğu iddia edilen dijital dosyaların ta­ mamı sahte ve sanaldır. Askeri Casusluk ve Şantaj Davasını, Poyrazköy, Kafes, Balyoz, Amirallere Suikast gibi davalardan farklı kılan kısım ise bu davada fuhuş, şantaj ve casusluk gibi Türk Halkının hassas olduğu, yüz kızartıcı unsurlar kullanılması ve TSK mensuplarına bel altından vuruşlar yapılmasıdır. Bu sayede küçük düşürmenin yanı sıra komutanların ve diğer silah arkadaşlarının davada yargılanan kişilere olan güveni zedeleme amacı gütmesidir. Bu davalar nedeniyle suçsuz ve günahsız toplam 240 Türk ge­ neral/amiral subay, astsubayı emeklileri ceza evinde tutukludurlar. Oysa iddianameler; bilgi hırsızlıkları, çelişkiler, sahtelikler ve ne dediği belli olmayan cümle düşüklükleri ile doludur. Önce, Türk Silahlı Kuvvetleri mensupları hukuksuz bir şekilde tutuklanmış, bilahare hep birlikte 'hukuka saygı ' duymaktan dem vurulmaya başlanmıştır. Oysa hukuk, sorgulama aşamasından başlar ve karar aşamasına kadar devam eden bir süreçtir. 85

Tzvetan Todorov, Yeni Dünya Düzensizliği, Çeviren:Dr. Ömer Faruk turan, Babıali Kültür Yayıncılığı, İ stanbul, 2005 , S.83. 86 George Friedman, Gelecek 1 00 Yıl, 20 10, S. 7 1 .


AHMET KÜÇÜKŞAHİN

1 49

Herşeyden önce, başta 'Balyoz' davası olmak üzere TSK perso­ nelinin içine çekildiği bütün bu davalar siyasidir. Bu davalar iş­ lenmemiş ve olmayan suçların davasıdır. Çünkü; -Ağustos 20 1 0 tarihi itibariyle Ergenekon-2, Ergenekon-3 ve Balyoz davaları nedeniyle Kara Kuvvetleri Komutanlığından top­ lam 56 kişi yargılanmasına rağmen Kara Kuvvetleri Komutanı istifa etmemiş veya siyasi erk tarafından emekliye sevk edilmemiş­ tir. Bilakis, 30 Ağustos 20 1 0 tarihinde Genelkurmay Başkanlığına uygun görülmüştür. -Benzer şekilde Deniz Kuvvetleri Komutanlığından kamuoyun­ da; Ergenekon-3, Poyrazköy, Kafes, Askeri Casusluk ve Şantaj , Islak İmza, Amirallere Suikast, Balyoz, İnternet Andıcı davaları ile Gölcük ve Eskişehir aramaları olarak yer bulan 10 adet suç örgütü (iddia edilen) içerisinde toplam 1 66 personel yargılanmasına kar­ şın, siyasi erk tarafından Deniz Kuvvetleri Komutanının görevine son verilmemiştir. -Aynı durum Jandarma Genel Komutanı için de geçerlidir. S av­ cı tarafından 'terörist' olarak nitelendirilen 42 personeli 'Balyoz' davasında, sekiz personeli Ergenekon-3 ve dört personeli Gölcük Aramasında yargılanmasına rağmen görevine son verilmemiş, bi­ lakis Genelkurmay Başkanı yapılmak üzere Kara Kuvvetleri Ko­ mutanı yapılmıştır. - Bunlardan daha vahimi, Donanma Komutanı için de geçerli­ dir: Çeşitli davalardan dolayı onlarca personeli 'terör örgütü üyesi' olarak gösterilerek yargılanmasına, Donanma Komutanlığı Karar­ gahından bütün davalara delil teşkil eden evraklar bulunduğu iddia edilmesine rağmen Deniz Kuvvetleri Komutanlığınca görevden el çektirilmemiş veya siyasi erk tarafından görevden alınmamış, aksi­ ne Deniz Kuvvetleri Komutanı yapılmıştır. Bütün bunlar, komutan­ ların ve siyasi erki elinde bulunduranların; bu davalarda yargılanan general/amiral, subay ve astsubayların suçsuz olduklarına inandık­ larını, söz konusu yargılamaların büyük bir oyunun parçası oldu­ ğunu ve yargılamanın siyasi olduğunu göstermektedir. 'Gölcük ve Eskişehir Aramaları' nda ele geçirildiği iddia edilen belgeler, mevcut suç örgütü tarafından üretilmiş, çökmekte olan


1 50

TSK'YA KARŞI 12 KOMPLO

'Balyoz' ve 'Poyrazköy' davalarını yeniden canlandırma gayesi ile oluşturulmuş birer tertiptir. Keza, şu an tutuklu bulunan 'Balyoz' davası sanıklarını 'Gölcük' araması ile elde edildiği iddia edilen dijital veriler gerekçe gösterilerek tutuklamışlardır. Poyrazköy, Ka­ fes, Amirallere Suikast, Askeri Casusluk ve Şantaj, Balyoz davaları­ nın oluşturuluşu, oluşturanların çıraklık dönemine denk gelirken, Gölcük ve Eskişehir aramaları kalfalık dönemi ürünlerin sergilendiği bir aşamadır. Çünkü, Gölcük' de elde edildiği ifade edilen belgeler bütün bu davaları birbirlerine irtibatlandımıa özelliğine sahiptir. Gölcük aramasında ele geçirildiği iddia edilen dij ital veriler gibi Eskişehir' de ele geçirildiği iddia edilen dijital veriler de 'Balyoz' tertibinin Hava Kuvvetleri ayağı tamamlanmaya çalışılmıştır. İstanbul 1 2. Ağır Ceza Mahkemesince 'Kafes' davasının 'Poyrazköy ' davası ile birleştirilmesine karar verilmiştir. Aynı bağlamda, ' Gölcük Araması' nda bulunduğu iddia edilen bir kısım dij ital verilere dayanarak, orada adı geçen dokuz Deniz Kuvvetleri personelini oluşturulan bir başka iddianame (Poyrazköy-2 İddia­ namesi) ile yine 'Poyrazköy' davasına birleşme gayretleri söz ko­ nusudur. Aynı zihniyetle, Balyoz, Eskişehir ve Gölcük Araması davası birleştirilmeye çalışılacaktır. B ütün bunların nihayetinde, TSK üzerinde yürütülen dijital davaların büyük bölümü birleştirile­ rek tek dava haline getirilecektir. Bu birleştirme sistematik bir şe­ kilde bu verileri üreterek TSK ve onun personelini yaralayan eki­ bin ustalık dönemi ürünü olacaktır. 1 94 sanıklı 'Balyoz' davasında, 14 Mart 20 1 1 günü başlayan ön savunma safhası, aradan beş ay geçtiği halde tamamlanmaz iken, bu davaların büyük bir bölümü­ nün birleştirilmesi ile sanık sayısı yaklaşık 300' e çıkacak ve bu davaların sonunun görülmesi imkansız hale getirilmiş olacaktır. Böylece, hukuksal netice alınamayacağı için sorumlulardan hesap sorulamayacak, ızdırap çekenlerin çektikleri ızdıraplar ve acılar kendilerine kalacaktır. 'Balyoz' davasında, Ceza Muhakemeleri Kanunu (CMK) hü­ kümlerinin özellikle 1 60, 1 70, 1 74, 206 ve 2 1 7 ' nci maddeleri yok sayılarak iddianame hazırlanmış ve 10. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edilmiştir. Bu davada hukuk olmadığı gibi kanunlara da ria­ yet edilmemiştir. Genelkurmay Başkanı ' da aynı görüştedir, bu

·


AHMET KÜÇÜKŞAHiN

151

bağlamda veda mesajında "Tutuklamaların evrensel hukuk kaidele­ rine, Hak' a, adalete ve vicdani değerlere uygun olarak yapıldığını kabul etmek, birçok hukukçunun da ifade ettiği gibi mümkün de­ ğildir"87 demiştir. CMK 160' nci maddesi (2) bendi ; "Cumhuriyet savcısı, maddi gerçeğin araştırılması ve adil bir yargılamanın yapılabilmesi için, emrindeki adli kolluk kuvvetleri marefetiyle, şüphelinin lehine ve aleyhine olan delilleri toplayarak muhafaza altına almakla ve şüp­ helinin haklarını korumakla yükümlüdür" demesine rağmen, Cum­ huriyet savcıları, şüphelilerin lehine olan hiç bir delili iddianame­ nin yazılması esnasında dikkate almamıştır. Bilakis, 'delilleri top­ layarak muhafaza altına alma' ifadesini 'lehte delilleri görülmeye­ cek şekilde gizleme' olarak algılamış ve gereğini yapmıştır. CMK 170' nci maddesi (4)' ncü bendi ; "İddianamede, yüklenen suçu oluşturan olaylar, mevcut delillerle ilişkilendirilerek açıkla­ nır" denmesine rağmen iddianamede kim tarafından oluşturulduğu belli olmayan ve içerisinde bol miktarda zaman ve mekan çarpık­ lıkları bulunan dijital veriler esas alınmış ve sonuç bölümünde ortaya hiç bir maddi delil koymadan "kül olarak değerlendirildi­ ğinde" denilerek kişiler suçlanmıştır. Yine aynı maddenin (5)' nci bendinde "İddianamenin sonuç kısmında, şüphelinin sadece aley­ hine olan hususlar değil, lehine olan hususlar da ileri sürülür" denmesine karşın hiç bir lehte husus iddianameye sokulmamış, iddianamede yer verilmediği gibi bilerek ve isteyerek yok sayılmış ve gizlenmiştir. CMK 1 74'üncü maddesinde; "mahkeme tarafından, iddiana­ menin ve soruşturma evraklarının verildiği tarihten itibaren onbeş gün içerisinde soruşturma evresine ilişkin bütün belgeler incelen­ dikten sonra, eksik ve hatalı noktalar belirtilmek suretiyle, 1 70' nci maddeye aykırı olarak düzenlenen, suçun sübutuna etki edeceği mutlak sayılan mevcut bir delil toplanmadan düzenlenen, . . . iddianamenin, Cumhuriyet savcılığına iadesine karar verilir" denmektedir. Yaklaşık 1000 sayfalık 'Balyoz' İddianamenin 87

Genelkurmay Başkanı Orgeneral Işık Koşaner'in, Veda Mesajı, 29 Tem­ muz 201 1 .


1 52

TSK'YA KARŞI 12 KOMPLO

okuma işlemi, Türkiye Radyo Televizyon (TRT) kurumundan davet edilen iki sunucu tarafından bir günde yedi saat okunmak kaydıyla dokuz günde tamamlanmıştır. Mahkeme heyetinin bu 1000 sayfalık iddianameye ilave olarak yaklaşık 40.000 sayfa olan soruşturma evraklarının 15 gün içerisinde incelenerek eksik ve hatalı noktaları ortaya çıkartılmış olması mümkün değildir. Kaldı ki, kayıtlarda mahkeme heyetinin iddianameyi kabulden önce eksik ve hatalı noktaları belirterek iddianameyi iade ettiğine dair bir bilgi de bulunmamaktadır. Bu durum, mahkemenin iddia­ nameyi ve soruşturma evraklarını okumadığını, dolayısıyla CMK hükümlerine uymadığını göstermektedir. CMK 206'ncı maddesi (2)' nci bendinde; "delil, kanuna aykırı olarak elde edilmişse" söz konusu delil reddolunur denmesine rağmen, hukuki olarak elde edilmemiş olan ve delil olduğu tartış­ malı olan dijital veriler kullanılarak 22 Temmuz 201 0 tarihinde 102 kişiye tutuklama emri çıkarılmıştır. Benzer şekilde, CMK 2 1 7 ' nci maddesi (2)' nci bendinde; "Yüklenen suç, hukuka uygun bir şekilde elde edilmiş her türlü delille ispat edilebilir" denmesine rağmen, bu husus da yok sayılmıştır. Bilgisayar kayıtları, şüphelinin imzasını taşımaması ve bu ka­ yıtlarda her zaman değişiklik yapılmasının mümkün olması nede­ niyle, tek başına şüpheli aleyhinde delil olarak kullanılabilir ve ancak diğer delillerle desteklendiği takdirde ceza muhakemesinin amacı olan maddi gerçeğin ortaya çıkarılmasına hizmet edebilir. Oysa, 'Balyoz' davası dahil bütün davalarda imzasiz bilgisayar kayıtlarından başka hiç bir şey mevcut değildir. Savcılık makamının kamu davası açma evresi ile ilgili olarak, CMK Madde 170 (2) 'yeterli şüphe' kavramından ve madde 1 70 (4) ise 'suçu oluşturan olayların mevcut delillerle ilişkilendirilerek açık­ lanma.sı' konusundan, CMK Madde 78 ise; sanıktan delile değil, delilden sanığa gidilmesi yönteminden söz etmektedir. Doktrin ve öğreti de, eldeki delillerin, sanığın mahkum olması olasılığını, beraat etmesi olasılığından daha kuvvetli gösteriyorsa, yeterli şüphenin varlığına işaret etmektedir. Mevcut delillerle ilişkilendirilerek huku­ ki bir değerlendirme yapması gereken Savcılık makamının;


AHMET KÜÇÜKŞAHİN

153

- Kim tarafından hazırlandığı belli olmayan, yargılanan kişilerin rızalarının ve imzalarının olmadığı, şahısların ilgisi ve bilgisi dı­ şında adlarının bir şekilde dahil edildiği bu listelere dayanarak kamu davası açması, - Şahıslarla ilgili kanaatlerini gerçek olmayan ve kim tarafından üretildiği belli olmayan bir CD' ye dayandırması, - Bu davayı açarken yeterli şüphenin varlığını kabul etmesi, -Varsayımlardan yola çıkarak yeterli şüphe sonucuna ulaşması hukuk ve kanun dışı uygulamalarıdır. Cumhuriyet Savcılarının görevlerinden birisi de etkin, titiz ve objektif bir iddia faaliyeti yürütmek iken, yukarıda ortaya konul­ maya çalışılan çelişkiler ve taraf niteliğindeki ifadelerden, iddia makamının etkin, titiz ve objektif bir araştırma ve soruşturma yap� madıkları görülmektedir. Eğer etkin, titiz ve objektif bir araştırma ve soruşturma yapılmış olsaydı yukarıda ortaya konulan ve mantı­ ğa sığmayan çelişkilere ilave olarak bilirkişi raporları arasındaki çelişkiler de giderilme cihetine gidilirdi. Dolayısıyla, 'Balyoz' davası için kamu davası açılmasına gerek olmazdı. Böylece, şu an tutuklu bulunan 1 63'ü tutuklu olmak üzere 1 94 kişi ve aileleri mağdur edilmemiş ve bunun sonucu olarak, devlet milyonlarca lira zarara uğratılmamış olurdu. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, mahkemelerin tarafsızlık so­ rununu nesnel ve öznel tarafsızlık ayırımı yaparak değerlendirmek­ tedir. Nesnel tarafsızlık, yani mahkeme üyelerinin kişisel tarafsız­ hğıdır.88 Schoeder ve Prof.Dr. Ferudun Yenisey' in, 1 997 yılında birlikte yazmış oldukları "Adil Yargılarna Hakkı" adlı eserde; şüp­ heliye karşı ve özellikle sanık haklarına karşı, mahkemenin ve ceza kovuşturması organlarının yapabilecekleri en tehlikeli ihlalleri şu şekilde ifade etmişlerdir. 89 88 M.Sezgin Tannkulu; "Adil Yargılama Hakkı ve İddianamenin Kabulü­

İadesi-Tebliği", Türkiye Barolar Birliği Dergisi, Yıl: 19, Sayı:64, Mayıs­ Haziran 2006, S.9. 8 9 Schoeder/Yenisey, Adil Yargılama Hakkı (Fair Trial), Alkım yayınlan, İstanbul, 1 997, S.42, 43.


TSK'YA KARŞI 12 KOMPLO

154

- Müdafaa hakkı tanınmadan usulü işlem yapılması, - Delillerin tek yönlü olarak ve hatta ön yargılı bir şekilde değerlendirilmesi, - Hazırlık soruşturması sırasında şüpheliye, lehine delil toplan­ masını talep etme hakkının tanınmaması, - Duruşmanın aleni yapılmaması. Bu davada, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin bütün endişe­ leri gerçekleşmiştir. Bu noktada gerek yargılananlar, gerekse yargı­ lamaya şahit olanlar Silivri' de hukuğun olmadığına kanaat getir­ mişlerdir. Öznel tarafsızlık, yani mahkeme üyelerinin bizlerde bıraktığı kişisel izlenim açısından: Mahkeme üyeleri, bizlere güven verme­ mektedirler. Mahkemenin başkanı duruşmadan iki gün önce değiş­ tirilmiştir. Böylece var olan güvensizlik daha da artmıştır. Bunun yanı sıra, 1 l Şubat 201 1 günkü oturumda Mahkeme Başkanı talep­ lere ilişkin söz hakkı veriyorum diyerek, tutuklamaya esas yoklama yapmış, duruşma salonunda olduğu halde, söz almayan bir kısım sanığın salonda bulunmadıklarını zannederek onlar için tutuklama kararı yerine, yakalama karan çıkarmış ve böylece samimiyeti sorgulanır hale gelmiştir. B u bağlamda, mahkemede bulunan sanık ve müdafileri, mahkeme heyetine; "adil bir yargılama yapacağınıza inanıyorum", "inanmak istiyorum" diye temennide bulunmaya başlamıştır. Bu temenniler de mahkeme heyetine duyulan güven­ sizliğin birer ifadesi olmuştur. İddianamede, Türk Silahlı Kuvvetlerinde kullanılan ve askerlik sanatının özünü teşkil eden kavramlar çarpıtılarak başka bir anlam yüklenmeye çalışılmıştır. Oysa, bir bilimde veya çalışmada kav­ ramlar önemlidir. Kavramlara yüklenen anlam çerçevesinde bilim oluşturulur. Kullanıcılar kavramlara kendileri anlam yükleyemez­ ler. Bu anlamlandırmayı ancak bilime katkı sağlayanlar yapabilir. Kullanıcılar ona sadık kalmak zorundadırlar. Eğer sadık kalmazlar­ sa kavramı çarpıtmış olurlar. 'Balyoz' ve türevlerinde askeri kav­ ramlar, askerlik sanatının gereğine uygun olarak kullanılmamıştır. Bu nedenle iddianame anlaşılmaz bir hal almış ve isteyenin istediği


AHMET KÜÇÜKŞAHiN

155

anlama çekebileceği kendine has bir üsluba dönüşmüştür. Dolayı­ sıyla, söz konusu iddianameyi okuyan her bir okuyucu bir başka yaklaşıma ve sonuca varabilir. Ortaya konulan sonuçlardan da anlaşılacağı üzere, sözde 'Bal­ yoz Güvenlik Harekat Planı 'nın esaslan ile benim (Ahmet Küçükşahin) yaptığım ileri sürülen sözde çizelgeler uyumlu değil­ dir. Dolayısıyla, sahte olarak hazırlanmış olan evraklar arasında uyumsuzluk mevcuttur. Sözde 'Balyoz Güvenlik Harekat Planı ' ile istenen hususların gereği, benim tarafımdan hazırlandığı ileri sürü­ len çizelgeler ile karşılanmamıştır. İddia makamının ileri sürdüğü gibi 'büyük oranda örtüşmek' (Balyoz İddianamesi S.606) yerine sözde 'Balyoz Güvenlik Harekat Planı' ile benim hazırladığım iddia edilen listeler arasında büyük oranda farklılıklar vardır. Ayn­ ca, iddianamede, söz konusu yapılanmanın hiyerarşi dışı oluşturul­ duğu iddia edilmesine rağmen, iddianame hiyerarşinin varlığını teyit eder ifadelerle doludur. Yukarıda belirtilen gerekçelerle 'Türkiye Cumhuriyeti Hüküme­ tini Cebren Jskat veya Vazife Görmekten Cebren Men Etmeye Te­

şebbüs suçunu işlediğim ' iddiası sinsi bir yalandır ve sahtekarcadır. Bu iddiada bulunanlar, sahte rapor düzenlemekten, devleti zarara sokmaktan ve görevini kötüye kullanmaktan dolayı mutlaka hesap vermelidirler. Taraf gazetesinin, 20 Ocak 20 10 tarihinde içerisinde Türk Si­ lahlı Kuvvetlerine ait bir kısım belgeleri yayım.lamasıyla birlikte l 'nci Ordu Komutanlığı'nın 'Çok Gizli' gizlilik derecesine sahip "Egemen Harekat Planı" TSK dışına çıkarılmak ve gazetelerde yayınlanmak suretiyle ifşa olmuştur. Bu durumda, sorumluluk taşıyan siyasetçilerin, o esnada TSK'nin yaptığı ve yapamadığı herşeyden sorumlu olan Genelkurmay Başkanını görevden alarak derhal hesap sorması gerekirdi. 'Balyoz' davası için suçlusunuz denerek bir araya getirilmiş ge­ neral, subay ve astsubayların ortak bir özelliği mevcut değildir. 0305 Mart 2003 tarihleri arasında 1 ' inci Ordu Karargahında yapılan seminerde darbenin seminerde darbenin provası yapıldı denirken, seminere katılan 1 62 kişiden sadece 48 kişisi yargılanmaktadır.


156

TSK' YA KARŞI 12 KOMPW

Sözde 'Balyoz Güvenlik Harekat Planı' içerisinde geçen EK-A (Görevlendirmeye Yetkili Personel Listesi) isminiz var dendiğinde, bu kez bu listede yer alan 96 kişiden 83 kişisi yargılanmakta, kalan

1 3 kişi yargı dışı bırakılmıştır. Seminerin yapıldığı yıllarda 1 ' inci Ordu Komutanlığı bölgesinde görev yapmış olmak da değil. Çün­ kü, 2003 yılında Ankara ve Eskişehir'de görevli pesonel de yer almaktadır. Bütün bu tutarsızlıklara karşı yargılanan personelle ilgili olarak şunlar ifade edilebilir: Bir kısmının seminere katılmış olması, bir kısmının istihbarat görevlerinde bulunmuş olması, bir kısmının milli duruşunun öİıe çıkmış olmasıdır. 'Balyoz' davasının mahkeme süreci kısa bir süre içerisinde ta­ mamlanmayacaktır. Çünkü, söz konusu süreç kısa sürdüğü takdirde TSK halka dönüp 'görüyorsunuz bizim için bu kadar dava açıldı, hepsinden aklandık, bize güvenmeye devam edebilirsiniz' mesajı vermeye başlayacak ve bunun sonunda daha güçlü bir pozisyon alacaktır. Bu durum, TSK' nin ülke savunmasındaki güçlü rolünü sürdürmesi ve davaların siyasi olduğunun da su yüzüne çıkması anlamına gelecektir. Bu bağlamda, dava edilenlere milyonlarca lira tazminatlar verilecektir. Bu nedenlerden dolayı, yürütülmekte olan

12 adet dijital davanın oluşturuluş amacına uygun şekilde sürdürül­ mesi kaçınılmaz görülmektedir. Genel af durumu hariç, hukuk yo­ luyla sonlandırılması yaratılış amacını karşılamayacak niteliktedir. Türkiye'de var olduğu iddia edilen 'Askeri Vesayet'in kaldırıl­ ması ve 'İleri Demokrasinin' getirilmesi konusunda en büyük en­ gel, Türk halkının kendi ordusuna duyduğu muhabbet ve güvendir. Bütün bu davaların ortak noktası bu muhabbet ve güven duygusu­ nun ortadan kaldırılmasıdır. Genelkurmay B aşkanı Orgeneral Işık Koşaner, istifası nedeniyle 29 Temmuz 201 1 tarihinde yayınlamış olduğu veda mesajında "Soruşturma ve uzun süreli tutuklamaların bir amacının da TSK' nin sürekli gündemde tutularak kamuoyunda bir suç teşkilatı olduğu izleniminin yaratılmaya çalışıldığı , bunu fırsat bilen yanlı medyanın da her türlü yalan haber, iftira ve suç­ lamalarla yüce ulusumuzu kendi silahlı kuvvetlerine karşı tavır almaya teşvik ettiği dikkatlerden kaçmamaktadır." demektedir. Türk halkının kendi ordusuna duyduğu muhabbet ortadan kalktığı an, 'Askeri Vesayet' kalkmış ve Türkiye'ye 'İleri Demokrasi' gel-


AHMET KÜÇÜKŞAHİN

1 57

miş olacaktır. İşte o zaman, Türk halkı, kendi maddi ve manevi desteğiyle kendi ordusunu yönlendiremeyen, Ordusunu bir Silahlı Kuvvete dönüşmüş olarak, kendi milli sorunlarında kullanılma yerine Dünya'nın diğer sorunlu bölgelerinde ve başka ülkelerin amaçlan doğrultusunda kullanmaya razı edilmiş olacaktır. Bu durum, Wikileaks olarak kamuoyunu meşgul eden ve halen meşgul etmeye devam eden sızıntı haberlerde de yerini almıştır. ABD Ankara Büyükelçisi James Jeffery,

'Balyoz' sanıklarının

tutuklanmasını müteakip 23 Şubat 201 0 akşamı kendi başkentine şöyle rapor etmiştir: "Bunların hepsi her ne kadar bel altından olsa da aslında seçim siyasetiyle ilgili. B u olayların hepsi toplumda zaten var olan polis ve yargının otoriter kabadayı davranışı ile daha da kötüye taşındı. ABD' de böyle bir durum olsa savcı veya dedek­ tif söz konusu generalleri sadece ziyaret eder ve soru tevcih ederdi. Gerekli delillerin toplanmasından ve dava açıldığı takdirde iddia makamının kazanmasının açık bir şekilde anlaşılmasından sonra, ancak o zaman generali emniyete davet eder, haklarını okur ve tutuklayabilirdi. Ama burada değil. Burada en ufak bilgisi oldu­ ğundan kuşkulanılan biri otomotik silahlı polislerin önünde sürük­ lenir, basının huzurunda açıkça küçük düşürülür. Burada her gün yeni bir gün. Kimse tüm bu kurgunun nerede çökeceğini bile­ mez. "90 Seçim �onuçlan, ABD Büyükelçisinin değerlendirmesini teyid etmiştir. Suçsuz insan güçlü insandır. Masum insanları karalayan, onları toplum önünde küçük düşürmeye çalışan suç üretim örgütünün din, inanç ve Allah ' la bağlantılarının olmadığını bütün toplumun bil­ mesi. gerekir. 'Balyoz' davasında yargılanan bir kimse olarak suç­ suzluğurnla kendimi, çok güçlü hissediyorum. Bununla birlikte bu olayla ilgili olarak, olayın var olduğuna inandırılan şahısların za­ vallılıklarına ve kandırılmış olmalarına üzülüyorum. Yine bu tez­ gahçıların, Türk halkı ile dalga geçmelerinden dolayı onların ilahi adaletten kaçamayacaklanna inanıyorum. Bütün bunlar, haklılığın, masumiyetin ve 'Balyoz' iddianamesi ile yüklenmeye çalışılan suçun zerresinin dahi işlenmemiş olmasının haykırışıdır. 9°

Cem Gürdeniz, B alyoz Davası Ön Savunması, Silivri, 2 1 Nisan 20 1 1 .


158

TSK'YA KARŞI 12 KOMPLO

Mustafa Kemal, Türk Subayının neden hedef seçildiğini Afyonkarahisar Kolordu Dairesinde subaylara yaptığı konuşmasın­ da şöyle açıklamıştır: "Kuvvet ordudur! Düşmanlar milletimizi bağımsızlıktan mahrum etmek için evvela onu ordudan mah­ rum etmek çarelerine giriştiler, kumandanlarımıza ve subayla­ rımıza tecavüz etmeye başladılar. Ordumuzu tamamen lağve­ derek milleti, bağımsızlığını muhafaza için muhtaç olduğu da­ yanak noktasından mahrum etmeye teşebbüs ettiler. Her halde ordu düşmanlarımızın birinci taarruz hedefi oldu. Orduyu imha etmek için mutlaka subayları mahvetmek ve aşağılamak lazımdır. Bundan sonra milleti koyun sürüsü gibi boğazlamak­ ta engeller ve müşkülat kalmaz." Türk subayı, Abdulhamit'in karanlık zindanlarında ve sürgünle­ rinde, işgalcilerin Bekirağa koğuşlarında ve Malta sürgünlerinde başını dik tutmuştur. Subay için, istiklal ve hürriyet uğruna düşülen hapishane, bir görev yeridir; savaşın iç cephesidir. Mustafa Kemal de Harp Okulu' nda ve Harp Akademisi'nde hapislerde yatmıştır. İ lk görev yeri Şam'a sürgüne gönderilmiştir. İ stiklal Savaşı için Anadolu'ya geçmeden önce Bekirağa Bölüğünde tutuklu silah arkadaşlarını ziyaret etmiş, onların şerefli bir görev yaptıklarını belirtmiştir. Kendisi de İngilizlerin kara listesindedir. Anadolu' ya geçerek tutuklanmaktan birkaç gün farkla kurtulmuştur. Türk su­ bayının kaderinde bunlar vardır. Dün vardı, bugün var, yann da olacaktır. Subaylık mesleğini seçen Türk Gençleri bu durumu bil­ mek ve göze almak durumundadır. Türk Silahlı Kuvvetleri' nin (ve bir kısım sivil vatandaşın) karşı karşıya kaldığı durum, modem totalizmin sistematik bir uygulama­ sıdır. "Modem totalizm, istisna hali91 aracılığıyla, yalnızca siyasi hasımların değil, şu ya da bu nedenden ötürü siyasi sistemle bütün91 İstisna hali, yasasızlık ile nomos (yasa), yaşam ile hukuk, auctoritas (otorite) ile potestas(bir yöneticinin hukuki erkinin olası tek karşıtı) arasında bir belir­ lenemezlik eşiği oluşturarak, hukuki-siyasal makinenin iki yönünü eklemle­ mesi ve bir arada tutması gereken bir düzenektir. Giorgio Agamben, İstisna Hali, İtalyancadan Çeviren: Kemal Atakay, Birinci Basım, Otonom Yayıncı­ lık, İstanbul, 2006, S. 1 02.


AHMET KÜÇÜKŞAHİN

159

leştirilemeyecekleri belli olan yurttaş kesimlerinin bedenen ortadan kaldmlmasına izin veren yasal bir iç savaş olarak tanımlanmakta­ dır"92 Aslında, bugün Türkiye Cumhuriyetinde yaşadığımız durum; dışarıda uluslararası hukuku göz ardı eden, içerde ise hukuku hiçe sayan ancak hukukun uygulandığını öne süren kalıcı bir istisna hali durumudur. Giorgio Agamben, 'İstisna Hali' adlı eserinde "Bir şey zorunlu­ luktan ötürü yapılıyorsa, yasal olarak yapılıyor demektir, çünkü hukukta zorunluluk, yasal olmayanı yasal hale getirir. Keza, zorun­ luluğun yasası yoktur"93. "Zorunluluk yasanın kaynağı değildir, yasayı askıya da almaz; zorunluluk tekil bir vakayı normun lafzına göre uygulanmasının dışında bırakmakla sınırlıdır: Zorunluluk halinde yasanın metni dışında davranan kişi, yasa hakkında değil, yasanın lafzına uyulmaması gerektiğini gördüğü tekil vaka hakkın­ da hüküm vermiş olur."94 demektedir. Aynı yazar, ' Kutsal İnsan, Egemen Hayat ve Çıplak Hayat' adlı eserinde ise "İçeriğini yitir­ miş bir yasa artık yok olmuş ve hayattan ayrılmaz bir hale gelmiş­ tir."95 demektedir. Ateş olmayan yerden duman çıkmaz' bu bir Türk atasözüdür. Ancak, 'Çamur at tutmazs a izi kalır' da bir Türk atasözüdür. Allah kimseyi, güçlü olup, dinsiz, imansız ve Allah korkusu olmayanla­ rın eline düşürmesin. Bunlar önce kavramları birbirine karıştırıp Türk toplumunun kafasını kanştınrlar, daha sonra da psikolojik savaş yöntemlerini kullanarak Türk toplumuna karar verdirmeye çalışırlar. Bunlar çok tehlikelidir. Halkın çok uyanık olması ve bunlara alet olmaması gerekir. Unutmamak gerekir ki; Yusuf Has Hacib, Kutadgu Bilig adlı eserinde ( 1 069) ordu ve adalet arasındaki ilintiyi şöyle kurmakta­ dır; "Ülkeyi elde tutmak için çok asker ve ordu lazımdır, askerini

92

A.g.e., S. 1 0. 93 A.g.e., S.34. 94 A.g.e., S.35. 95 Giorgio Agamben, Kutsal İnsan, Egemen Hayat ve Çıplak Hayat, Çeviren: İsmail Türkmen, Birinci Baskı, Ayrıntı Yayınları, İstanbul, 200 1 , S.75.


160

TSK' YA KARŞI 12 KOMPLO

beslemek için de çok mal ve servete ihtiyaç vardır. Bu malı elde etmek için halkın zengin olması gerelcir. Halkın zengin olması için de doğru kanunlar konulrr:a�ıdır. Bunlardan biri ihmal edilirse dör­ dü de kalır. Dördü birden ihmal edilirse beylik çözülmeye yüz yutar."96 Benzer şelcilde l 7' inci yüzyılda Katip Çelebi de, "devlet için ordu, ordu için para, para için zengin reaya, bunun için de adalet düsturunu gerekliliğini tekrarlar."97 TSK'ya yönelik Ergene­ kon-2, Ergenekon-3, Poyrazköy, Kafes, Amirallere Suikast, Çürük Çetesi, Askeri Casusluk ve Şantaj, Balyoz, Gölcük Araması, Eski­ şehir Araması ve İnternet Andıcı davaları ile ordu güçsüzleştirile­ rek ihmal edilmektedir. Bundan daha vahimi, ordunun etkinsizleş­ tirilmesinde adaletin araç olarak kullanılmasıdır. Böylece dördüncü dayanak noktası olan adalet de ihmal edilmektedir. Bugün, Kutadgu Bilig'in belirttiği dört unsurdan ikisi ihmal edilmektedir. Türk kültür anlayışını ortaya koyan bu ifadelerden çıkartılması gereken sonuç, o�du ve adalet, bir ülkenin olmazsa olmaz gerekli­ likleridir. Bu unsurların bir saat gibi uyum içinde işlemesi gerelcir. Bu bağlamda Halil İnalcık da, Kuruluş ve İmparatorluk Sürecinde Osmanlı Devlet, Kanun, Diplomasi adlı eserinde "Adaletsiz bir ülke ayakta kalmaz."98 demektedir. TSK karşı yürütülen bir kampanya sonucu açıldığı aleni olan davalara TSK'nin başı olan Genelkurmay Başkanı Orgeneral Işık Koşaner, şöyle demektedir; "İddialar personelin eylemlerinde doğ­ rulandığı takdirde, TSK onları içinde barındırmayacaktır. Hukuka saygılı olması gereken kurum sadece TSK değildir. Herkesin, her kurum ve kuruluşun ve bilhassa yargı erkini kullananların da ken­ dilerini bağlayan hukuk kurallarına itina ile uymasını beklemek ve istemek hakkımızdır. Bir yüksek mahkeme başkanımızın ifade etiği gibi 'Yargı erkini kullananların adil yargılama yaptığını, tarafsız kaldığını ve herkesin güvencesi olduğunu topluma hissettirme bor­ cu vardır. ' Emekli ve muvazzaf TSK personeline yöneltilmiş olan

Halil İnalcık, Kuruluş ve İmparatorluk Sürecinde Osmanlı Devlet, Kanun, Diplomasi, Timaş Yayınlan, İstanbul 20 1 1 , S.37. 9 7 A.g.e., S.88. 9 8 A.g.e., S.87. 96


AHMET KÜÇÜKŞAHİN

161

v e henüz iddiadan ileri geçmeyen suçlamalarla açılmış olan soruş­ t':1rma ve kovuşturmaların bir an önce sonuçlandınlması ve gerçek­ lerin bir an önce ortaya çıkartılm,ası en büyük dileğimiz ve beklen­ timizdir. "99 Bizim de temennimiz aynı .doğrultudadır. Ancak, bu­ günkü koşullarda mümkün görülmemektedir.

TÜRK HALKINA SORUYORUM, BEN NEDEN YARGILANIYORUM VE NEDEN TUTUKLUYUM?

99

Genelkurmay Başkam Org. Işık Koşaner, 28 Ağustos 2010 tarihli konuş­ ması.


EKLER

EK-A: Görevlendirmede Yetkili Personel Listesi EK-B: EK-B (5 'İNCİ KOR)" İsimJi Word Belgesinin İçeriğinde "GİZLİ" İbareli 36 Sayfalık 1 O Adet Tim Listesi EK-1: Balyoz Güvenlik Harekat Planı EK-2: Balyoz Davasında Yargılanan Muvazzaf Subay ve Astsu­ baylar EK-3: Balyoz Davasında Yargılanan Emekli Personel EK-4: 3 1 Aralık 20 10 Tarihli Tespit Tutanağı, Ahmet Küçükşahin için. EK-5: Ahmet Küçükşahin'e Atfedilen Suçlama EK-6: 2002 Yılında S ' inci Kor.Kh.ve Kh.Gr.Ernrine Atananlar. EK-7: Ahmet Küçükşahin'in Plan Seminerinde Yaptığı Sunum. EK-8: Kaynakça


AHMET KÜÇÜKŞAHİN

1 63 EK-A

1 'lti

Ordll

ARALIK 2002 gün ve İSTH : 71 30nu l yazısının EK-Asıdır.

o u

K.lığ;nın

·P'�n Çalışması-2003" k

-02/PI. ve EğtŞ . (

) sayı l ı

GÖREVLENDiRMEDE YETKiLi PERSONEL LiSTESi 1

NCI OR. K.LIGI

----·�=� S���OTBEsD ADI SOYADI -�=-- __ _· -ı _!_����Or". �ERiBşk. -J Neıat B EK Jı j fL��J!._C�ğ�-----rM. ı<.;�k;;ı ôiARs��::=:J:��:§��:���:==�-=-=·=J · .

.. - ·

,

Tumg

' 1 n cı

Kur.

· ·--· -1 ��i-ö;· MEB-S�·9ş-kM��İŞı�-��--Emn. ş. Orkun GÖKALP - ----· 1! 1 �ci ;::-H�k.F.iŞk-�--·---, ·N·· RSLA KARAA A.R.;� O r.;o·---. . . •.-Bnb. 1 nci Or. Per. Bşk Mrk. ş . . . . L�-- ı:'��!��l..�-Nadi ERKUT ·--- - ---��-�-��� Bşk:...���. -�.:_�:_� -�':!:..�_:___J

l9-·

1Nİu.Bnb...

.

r·\1-;--1 · 0i_-=: -�·�-;.Y�b: · / E;t;��KUAA����-=---

ı

---==-- !

lzzel OCAK Kumıay Albay istihbara! Başkanı

A-1

..

······--·-· ------------ ----�----

., ,


TSK'YA KARŞI 12 KOMPW

164

EK-A N I N OEVAMI OIR

ARALIK

Ordu

iSTH. : 71 30- -02/PI. ve Eğt. Ş.(

2002 g ü n ve K. lığının ' �ci 'l>ıa n Çalışması-2003" konulu yazısının EK-A'sıdır.

) sayılı

2 NCI KOR. K.LIG I =-ı ·----------·� Rf YE EV R o-JR"öTBE .�.N si 1 ADI so:ı:��T:����.. : .__ rnuj_�Ö --1 .�_nci Kor.K. !1 i Korg . i Engin AlAN l2 . Tlığg. iN;;ri Aii KARABABA i 95 nci Zh. Tug.K. -·4 ncü Mknz . P .Tug.�:- ··--· _T_Uğg _ :--- -lM�-K-;;;�I TUTKUN___. -·---_ ·· ·['3_ g . K. .

.

ı;---

.

t

!

.

l.i�-

.

ı

].

i

ü��Y

-·-· · ·· ·�;���i�:i�g��· ! ���� - A . ------ · i; a_ f;_Ç�Jı._"i._-İŞ�-fs--LKu_ rA _lb_._ - ----+ ' -;M_ i 2 -�=i Kor. lsıh. ve IKK. ş_. �- . _ suı_ .

, -- -ı

1�

KurAltı. Kur Altı

� -- ·

[�2

__

l�.

1 Nurettın IŞIK

_

-·-

2 nci Kor. 5 nci Komd. A. K. 2 nci Kor.-K:· ;:ı�: �� -EOt. ş. Md. - ----.1 Ha;an Basri ASLA� -·i - _ - · · ·- --· c n . -j-� � K Y !'.I�Rıza SÖZEN rd �· _ 48-n;c; �-�kn z P� g , m T e tı 1 n K k 1 llkay NE��:ı:: Kur.Y ug E ı M z. - n -�-M-k_n_-z_-__F'Kur. Bnb. Sami YÜKSEL - --+-�-__2-;;g' K _: 1 B nci z�--'.�9· K Loj. Ş. Md . -��!:..�nb. ; Yaş��_E!_l:BER . _ __ L95 ncı Zh. Tug K L?J. ş _Md _ _ Murat TÜLGA --·

j -! ���-�-�

R f§ �10 1

..

����.:_ti

1

.

: H;>:Eo,�ş.:_.,,., __

___

ı

�--1

_

--

__

izzet OCAK Kurmay Albay istihbarat Başkanı

-

V. j


165

AHMET KÜÇÜKŞAH/N t.:: K -A'NI N

y_@�

ARALIK 2002 gün ve iSTH. ı r�; 0 rdu K.iığının ç a ı ışması-2003" konulu yazısının EK-Asıdır.

"Flan

.

71 30-

-02/PI. ve Eğt.Ş.(

O f2'v.<\M IOIR ;, )

saıyılı

izzet OCAK

Kurmay Albay

istihbarat Başkam

A-3


TSK'YA KARŞI 1 2 KOMPLO

1 66

EK.-A NIN

.Q.!lb.ı_ 1 !lCi O rdu K.lıgının ARALIK 2002 gün ve iSTH. : 71 30"P�n çaıışması-2003 .. k.onuıu yazısının EK-A'sıdır.

-02/PI. ve Eğt.Ş.(

DE<İAMID IR. .ı l

sayılı

lzzel OCAK Kurmay Albay istihbarat Başkanı

A-4


167

AHMET KÜÇÜKŞAHİN

EK-ANIN 1 ııc; Ordu K. lığının ARAL I K 2002 gün ve İSTH. : 71 30"P'an Çalışması-2003" konulu yazısının EK-A'sıdır

��:"o -_[

�Ür;e�il��;-5��AOI

.� ____j_ Ko� �;-··--- TUmg 3

3 NCÜ KOR. K.LIÖI

-02/PI. ve Eğt.Ş.(

OEVAMIDIR. ) sayılı ·3

-

1 GÖR��e;i

·

� �--: -����-=-==-=

Ergın SAYGU_"!__ ····-·-·--· }�-�"u Kor K . ····--------·i Matın Ya vuz '0L Ç!!_l _J��o K�'.-� yrdc.':'.�Nci Z�.:_T��---- 1 _ _ __

__

----�

.:!'.���er OLC�� -------; 1 nci Zh.Tug.K Ihsan BALABANL I 66 ncı Zh. Tug.K. � 3 ncü � (HRF) �th Ş�i1:4d :5 Kur.Alb. i E,;;i.;-i(oi;oKKILIÇ -��r.Alb. i Kasım ERDEM ! 3 ��-Kor.t'::!_RF) Kh:..°-!:.�!.:.. .! _7 ! 1 nci Zh. K. Kur. Bşk. Kemal DiNÇER -----1---· ·-·· ·T·-ug. ···---· ·-···--------·_ ___,i.. .Kur.Alb. . .... i KurYb K Hrk. Ş. .(HRF) c o ü � M -l-� r . Su_!�.l?-�� EZ i�J�� -".C:'. �· Tug . 1 nci Mknz. P. T� � �-�:��:__ __ t:!a.��':'.:'."��99 ! J 52 nci Zh. Tüm. K. 6 ncı Moı. P. A j 10 i Kur.Yb. fkrami öz:rURAN K u r .Bnb. Burhan / 3 ncü K�;:(HRF) icı Yarbaşk;"�l;�, GÔÔCE /-----····----··· ------r·--··;---···------·· -· ------·------, 3 rıcü Kor.(HRF) lsth. Ş. 12 Kur.Bnb. 1 M. Erdal i ' HAMZAO<'.ôULLARI , i ; . --------{ r1 R h -�--ŞEN��ZE Ks. Gensek lper . K -- - - i_�_':'.':.�-K.�'.J�RF) t.�� --�� nci Zh. Tug. K. Hrk. ve Eğt. Ş M_d . _j :..1� ! Kur.Bnl:ı_:_ __ �n Fatl��°-9.9� _ Timuçin ERARSLAN ' 66 ncı Zh. Tug. Mu. BI. Mu.Yzb. j 15 �:--··-· · · · ··----·__j Top . Tb. __ ___ ��;�: _J!.��-� �!-���---- ··· ... .

�-=----·

Tuğ�: Tuğg.

�--3

===�:

1-���

K---4

----- --

.

...... . •

;11!

--1

}

-

_ _

_ _

[:�.

J�-�-:�-����-�-vn.

izzet OCAK

Kurmay Albay istihbarat BaŞkanı

A-5

_j


TSK'YA KARŞI 12 KOMPLO

168

EK-ANIN OEVAMIOIR.

K.lığının ARALIK 2002 gün ve ISTH. ··�irı Çalışması-2003" konulu yazısının EK-A'sıdır. 1 fil

Ordu

: 7 1 30-

-02/PI.

ve

Eğt.Ş.(

) sayılı

izzet OCAK Kurmay Albay istihbarat Başkanı

A-6

(\

ı/


169

AHMET KÜÇÜKŞAHİN

ÖZEL OPERASYON VE SORGULAMA TİMLERİNDE GÖREVLENDİRİLECEK PERSONEL S.NO

RÜTBESİ

ADI SOYADI

GÖREV YERİ

ı

İsth. Alb.

Ş.C.

5 nci Kor. İsth. ve İKK. Ş. İKK. ve Güv. Ks. İKK. Sb. TEKİRDAG ÇORLU

2

İsth. Alb.

A.E.Y.

5 nci Kor. İsth. ve İKK. Ş. İsth. Ks. İsth. ve İKK. Sb. TEKİRDAG ÇORLU

3

Kur.Yb.

B.M.

3 ncü Zh. Tug. Mknz. P. Th. K. TEKİRDAG ÇERK.EZKÖY

4

İsth. Bnb.

M.D.

5 nci Kor. 105 nci Top. A. İsth. ve İKK. Ks. Amr. TEKİRDAG ÇORLU

5

Per. Bnb.

M.G.

6

Tnk.Bnb.

A.M.Ö.

7

Top.Kd.Bnb.

M.K.

8

Top.Kd.Bnb.

O.K.

33 ncü Mlcnz. P. Tug. K. İsth. ve İKK. Ş. Md. KIRKLARELİ

9

Top.Bnb.

ö.t.

33 ncü Mknz. P. Tug. Top. Th. Hrk. ve Eğt. Sb. KIRKLARELİ

5 nci Kor. Sef.Ş. Per. Sef.

Sb. TEKİRDAG ÇORLU 5 nci Kor. Keşif Th. Hrk. Eğt. Sb. TEKİRDAG ÇORLU ULAŞ 5 nci Kor. 105 nci Top. A.

Seferberlik Sb. TEKİRDAG ÇORLU


TSK'YA KARJI 12 KOMPLO

170

10

P.Bnb.

T.A.

55 nci Mknz. P. Tug. 1 nci Mknz. P. Tb. Hrk. Eğt. Sb. EDİRNE SÜLOGLU

11

P.Bnb.

M.K.

5 nci Kor. ULAŞ Gm. K. lığı Hrk. Eğt. Sb. TEKİRDAG ÇORLU ULAŞ

12

İsth. Yzb.

T.D.

54 neli Mknz. P. Tug. K. İsth. ve İKK. Ş. Md. EDİRNE

K.K.

65 nci Mknz. P. Tug. K. İsth. ve İKK. Ş. Md. KIRKLARELİ LÜLEBURGAZ

13

İsth. Yzb.

14

İsth. Yzb.

E.K.

5 nci Kor. İsth. ve İKK. Ş. Tak. Hdf. İsth. Ks. Tak. Hdf. İsth. Sb. TEKİRDAG ÇORLU

15

İsth. Yzb.

A.K.

33 ncü Mknz. P. Tug. İsth. ve İKK. Ş. İKK. ve Güv. Sb. KIRKLARELİ

16

İsth. Yzb.

M.D.

55 nci Mknz. P. Tug. İsth. ve İKK. Ş. İKK. ve Güv. Sb. EDİRNE SÜLOGLU

17

Tnk.Yzb.

E.E.

3 neli Zh. Tug. 2 nci Tnk. Tb. 1 nci Tnk. Bl. K. TEKİRDAÔ ÇERKEZKÖY

18

P.Kd.Yzb.

Ö.S.

55 nci Mknz. P. Tug. 3 ncü Mknz. P. Tb. İlcm. Sb. EDİRNE SÜLOÔLU


171

AHMET KÜÇÜKŞAHİN

19

İsth.Kd.Yzb.

Y.Ö.

54 neti Mknz. P. Tug. İsth. ve İKK. Ş. İKK. ve Gtiv. Sb. EDİRNE

20

P.Kd.Yzb.

T.K.

65 nei Mknz. P. Tug. Ds. Kt. Shh. Bl. K. KIRKLARELİ LÜLEBURGAZ

21

Hv.Svn.Kd. Yzb.

O.E.

5 nei Kor. Hv. Svn. Top. Tb. 2 nei Oer. Hv. Svn. Top. Bt. K. TEKİRDAG ÇORLU ULAŞ

22

P.Kd.Ütğm.

T.Y.

33 neti Mknz. P. Tug. 2 nci Mknz. P. Tb. Muh. Ds. Bl. K. KIRKLARELİ PINARHİSAR

23

Mu.Kd.Bçvş.

A.K.T.

5 nci Kor. Mu. Tb. Kh. ve Kh. Bl. Astsb. TEKİRDAG ÇORLU

İ.T.

55 nei Mknz. P. Tug. 2 nci Mknz. P. Tb. 4 neti Mknz. P. Bl. 1 nci Tk. Astsb. EDİRNE SÜLOGLU

O.B.

55 nci Mknz. P. Tug. Ds. Kt. Ord. Bl. K. İlan. Tk. 2.4 Snf. Mal Say. Ana Mlz. Ks. Mal Sor. EDİRNE SÜLOGLU

B.Z.

55 nei Mknz. P. Tug. Tnk. Tb. 1 nci Tnk. Bl. 1 nci Tnk. Tk. 2 nci Ks. Tnk. K. EDİRNE SÜLOGLU

24

P.Kd.Çvş.

25

Ord.Astsb.Ç vş.

26

Tnk.Astsb.Ç vş.


TSK'YA KARŞI 12 KOMPLO

172

ÖZEL GÖREVLİ TOPLAMA TiMLERiNDE GÖREVLENDİRİLECEK PERSONEL S.NO

RÜTBESİ

ADI SOYADI

GÖREV YERİ

1

Kur.Kd.Alb.

A.K.

65 nci Mknz. P. Tug. K. Yrdc. ve BABAESKİ Gm. K. KIRKLARELİ BABAESKİ

2

isth.Alb.

B.D.

5 nci Kor. İsth. ve İKK Ş. İKK ve Güv. Ks. Güv. Sb. TEKİRDAG ÇORLU

3

İsth.Bnb.

Ş.T.

3 ncü Zh. Tug. K. İsth. ve İKK. Ş. Md. TEKİRDAG ÇERKEZKÖY

4

İsth.Yzb.

K.F.D.

54 ncü Mknz. P. Tug. As. İsth. ve EH. Bl. K. EDİRNE

5

İsth.Yzb.

İ.D.

54 ncü Mknz. P. Tug. 2 nci Hd. Th. İsth. ve İKK. Sb. EDİRNE

6

İsth.Kd.Ütğ m.

B.Y.

33 ncü Mknz. P. Tug. 1 nci Hd. Th. İsth. ve İKK. Sb. KIRKLARELİ

7

İsth.Kd. Ütğ m.

H.S.

33 ncü Mknz. P. Tug. 3 ncü Hd. Tb. İsth. Ve İKK. Sb. KIRKLARELİ DEMİRKÖY

H.D.E.

54 ncü Mknz. P. Tug. İsth. ve İKK Ş. İsth. Astsb. EDİRNE

C.A.

33 ncü Mknz. P. Tug. Mrk. K. İsth. ve İKK. Astsb. KIRKLARELİ

8

9

İsth.Kd.Bçvş

İsth.Kad.Bçv.


173

AHMET KÜÇÜKŞAHİN

SIKIYÖNETİM MAHKEMELERİNDE GÖREVLENDİRİLECEK PERSONEL S.NO

RÜTBESİ

ADI SOYADI

GÖREV YERİ

1

Hak.Kd.Alb.

A.Ö.

3 ncü Mknz. P. Tak. Tüm. K. Ad. Müş. EDİRNE

2

Hak.Kd.Yzb.

C.B.

5 nci Kor. K. As. Mah. As. Hak. TEKİRDAG ÇORLU

3

Hak.Kd.Ütğm.

M.Y.

3 ncü Mknz. P. Tak. Tüm. K. As. Mah. As. Hak. EDİRNE


174

TSK' YA KARŞI 12 KOMPLO

DARBE HAREKATI TİMLERİNDE GÖREVLENDİRİLECEK PERSONEL S.NO

RÜTBESİ

ADI SOYADI

GÖREV YERİ

1

Tnk.Kd.Alb.

M.B.

5 nci Kor. ULAŞ Gm. K. TEKİRDAG ÇORLU ULAŞ

2

Tnk.Bnb.

A.A.

54 neti Mknz. P. Tug. 2 nci Tnk. Th. Hrk. Eğt. Sb. EDİRNE

3

Tnk.Bnb.

M.E.D.

54 neti Mknz. P. Tug. 2 nci Tnk. Th. K. Em. EDİRNE

4

Tnk.Yzb.

N.D.

3 neti Zh. Tug. 1 nei Tnk. Tb. 2 nci Tnk. Bl. K. TEKİRDAG ÇERKEZKÖY

5

Tnk.Yzb.

H.A.

54 neti Mknz. P. Tug. 1 nci Tnk. Th. 2 nei Tnk. Bl. K. EDİRNE

6

Top.Kd.Yzb.

A.B.Y.

5 nci Kor. 1 05 nei Top. A. 2 nci Top. Th. 2 nci Bt. K. TEKİRDAG ÇORLU

7

Top.Kd.Yzb.

T.O.

8

Top.Kd.Yzb.

H.A.

54

neti Mknz. P. Tug. Top.

Th. 1 nci Bt. K. EDİRNE

3 neti Zh. Tug. Top. Tb. L nci Bt. K. TEKİRDAÜ SARAY 5 nei Kor. 105 nci Top. \.

9

Top.Yzb.

H.Ö.

2 nci Top. Th. Kh. ve: H l Bl. K. TEKİRDAG (Ol-:-

LU

-

- _

J


175

AHMET KÜÇÜKŞAHİN

10

Top.Yzb.

A.B.

33 ncü Mknz. P. Tug. Top. Th. 2 nci Bt. K. KIRKLARELİ

11

Top.Yzb.

E.O.Ü.

65 nci Mknz. P. Tug. Top. Th. S nci Bt. K. KIRKLARELİ LÜLEBURGAZ

12

P.Yzb.

K.K.

54 ncü Mknz. P. Tug. IQı. ve

Kh. Bl. K. EDİRNE

55 nci Mknz. P. Tug. 2 nci

13

P.Yz.b.

M.G.

Mknz. P. Th. 4 ncü Mknz. P. 81. K. EDİRNE SÜLOGLU 33 ncü Mknz. P. Tug. Tnk.

14

Tnk.Kd.Ütğm.

M.E.

Tb. 2 nci Tnk. Bl. K. KIRKLARELİ 65 nci Mknz. P. Tug. K.

Yrdc. Tnk. Tb. 3 ncü Tnk. Bl. K. KIRKLARELİ BABAESKİ

15

Tnk.Kd.Ütğm.

İ.K.

16

Tnk.Kd.Ütğm.

R.A.

17

Tnk.Kd.Ütğm.

M.S.

54 ncü Mknz. P. Tug. 2 nci Tnk. Tb. Kh. Bl. Tb. Bkm. Tk. K. EDİRNE

Ö.T.

3"3 ncü. Mknz. P. Tug. Keşif Tb. 2 nci KŞf. Bl. Kşf. Tk. K. KIRKLARELİ PINARHİSAR

5 nci Kor. Keşif Tb. 1 nci

18

Tnk.Ütğm.

Kşf. Bl. K. TEKİRDAÖ ÇORLU ULAŞ

..


TSK'YA KARŞI 12 KOMPW

176

19

20

21

22

Tnk.Ütğın.

Tnk.Ütğın.

Tnk.Ütğm.

Tnk.Ütğın.

M.Ö.B.

65 nci Mknz. P. Tug. K. Yrde. Tok. Tb. Kh. Bl. Tb. Bkrn. Tk. K. KIRKLARELİ BABAESKİ

T.S.

3 neti Zh. Tug. Loj. Ds. K. Bkrn. Brl. Tnk. Tb. 3 neti D/Ds. Tk. K. TEKİRDAÔ ÇERKEZKÖY

S.C.

5 nei Kor. Keşif Tb. Kh. ve Srv. BI. Tb. Bkrn. Tk. K. TEKİRDAG ÇORLU ULAŞ

K.S.S.

3 neti Zh. Tug. 2 nei Tnk. Th. 3 neli Tnk. BI. Tk. K. TEKİRDAG ÇERKEZKÖY

23

Tnk.Ütğın.

T.Ö.

3 neü Zh. Tug. 1 nei Tnk. Tb. 2 nei Tnk. BI. Tk. K. TEKİRDAG ÇERKEZKÖY

24

P.Kd.Ütğm.

G.K.

54 neü Mknz. P. Tug. 3 neli Mknz. P. Tb. 8 nci Mknz. P. BI. K. EDİRNE

25

P.Kd.Ütğm.

E.K.E.

55 nci Mknz. P. Tug. TOW Bl. K. EDİRNE SÜLOGLU

26

P.Kd.Ütğm.

M.K.G.

54 neü Mknz. P. Tug. TOW Bl. K. EDİRNE

27

Top.Kd.Ütğm.

c.s.

5 nei Kor. 1 05 nei Top. A.

Kh. BI. Mu. Tk. K. TEKİRDAG ÇORLU


177

AHMET KÜÇÜKŞAHIN

5 nci Kor. 1 05 nci Top. A. 28

Top.Kd.Ütğm.

E.K.

29

Top.Kd.Ütğm.

E.E.

30

P.Kd.Ütğm.

S .İ.

l nci Top. Th. 1 nci Bt. Atış Bt. Sb. TEKİRDAG ÇORLU

54 ncü Mknz. P. Tug. Top. Th. 2 nci Bt. K. EDİRNE 55 nci Mknz. P. Tug. Kh. ve Kh. Bl. Emn. Tk. K. EDİRNE SÜLOGLU 5 nci Kor. 1 05 nci Top. A. 1 22 mm. ÇNRA Th. 3 ncü

31

Top.Ütğm.

Ö.F.T.

1 22 mm. ÇNRA Bt. l nci

Atış Tk. K. TEKİRDAG ÇORLU

32

P.Ütğm.

H.E.

33 ncü Mknz. P. Tug. 1 nci Hd. Th. 1 nci Hd. BI. Hd. Tk. K. KIRKLARELİ

33

Top.Ütğm.

U.A.

5 nci Kor. 1 05 nci Top. A. Ölç. BI. YÖ. Tk. K. TEKİRDAG ÇORLU 5 nci Kor. 1 05 nci Top. A. 2 nci Top. Th. 2 nci Bt.

34

Top.Ütğm.

A.R.Ş.

35

Tnk.Tğm.

E.Y.

5 nci Kor. Keşif Th. 1 nci Kşf. BI. Kşf. Tk. K. TEKİRDAG ÇORLU ULAŞ

36

Tnk.Tğm.

Y.T.

55 nci Mknz. P. Tug. Tnk. Tb. 1 nci Tnk. BI. Tk. K. EDİRNE SÜLOÔLU

Atış Bt. Sb. TEKİRDAG ÇORLU


178

TSK'YA KARŞI 12 KOMPW 65 nci Mknz. P. Tug. K.

37

Tnk.Tğm.

v.u.

Yrdc. Tnk. Tb. 2 nci Tnk. Bl. Tk. K. KIRKLARELİ BABAESKİ 3 ncü Zh. Tug. 1 nci Tnk.

. 38

Tnk.Tğm.

E.E.

Tb. l nci Tnk. Bl. Tk. K. TEK.İRDAG ÇERKEZKÖY 5 nci Kor. Keşif Tb. 2 nci

39

Tnk.Tğm.

İ.S.

Kşf. BI. Kşf. Tk. K. TEKİRDAG ÇORLU ULAŞ 55 nci Mknz. P. Tug. Top.

40

Top.Tğm.

B.D.

Tb. 1 nci Bt. Ateş Des. Timi Bl. Ateş Ds. Sb. EDİRNE SÜLOGLU 55 nci Mknz. P. Tug. Top.

41

Top.Tğm.

E.A.

Tb. 4 ncü Bt. Atış Bt. Sb. EDİRNE SÜLOGLU 33 ncü Mknz. P. Tug.

42

Tnk.Kad.Bçvş.

C.Ü.

Keşif Tb. 2 nci Kşf. Bl. Astsb. KIRKLARELİ PINARHİSAR 3 ncü Zh. Tug. 3 ncü Tnk.

43

Tnk.Kd.Bçvş.

Ş.D.

Tb. Kh. BI. Astsb. TEKİRDAG ÇERKEZKÖY 33 ncü Mknz. P. Tug. Tnk.

44

Tnk.Bçvş.

H.K.

Tb. Kh. Bl. Tb. Kh. Ks. K. KIRKLARELİ


179

AHMET KÜÇÜKŞAHİN

45

Tnk.Bçvş.

G.U.

65 nci Mknz. P. Tug. Tok. Tb. Kh. Bl. Tb. Engel Aşma Ks. K. KIRKLARELİ LÜLEBURGAZ

46

Tnk.Kd.Üçvş.

H.Ş.

54 ncü Mknz. P. Tug. l nci Tnk. Tb. Kh. Bl. Tb. Kşf. Tk. Astsb. EDİRNE

·

55 nci Mknz. P. Tug. Tok.

47

48

49

50

Tnk.Kd.Üçvş.

Top.Kd.Üçvş.

Top.Kd.Üçvş.

P.Kd.Üçvş.

51

Tnk.Kd.Üçvş.

52

Tnk.Kd.Üçvş.

R.M.

Tb.

Kh. BI. Tb. Kşf. Tk. Astsb. EDİRNE SÜLOGLU

S .Ç.

5 nci Kor. 1 05 nci Top. A. 3 ncü Top. Tb. Kh. ve Hiz. Bl. YÖ. Tk. Göz. ve Laz. Hdf. İşrt. Pos. Göz. Astsb. TEKİRDAÖ ÇORLU

H.H.Ç.

3 neti Zh. Tug. Top. Tb. 4 ncü Bt. Bt. Astsb. TEKİRDAG SARAY

A.A.

33 ncü Mknz. P. Tug. 2 nci Mknz. P. Tb. 6 ncı Mknz. P. Bl. 2 nci Mknz P. Tk. Astsb. KIRKLARELİ PINARHİSAR

M.S.

33 ncü Mknz. P. Tug. Keşif Tb. 1 nci Kşf. Bl. Kıta Mu. Astsb. KIRKLARELİ PINARHİSAR

B.A.

54 ncü Mknz. P. Tug. 1 nci Tok. Tb. Kh. Bl. Tb. Kh. Ks. Kh. Tok. K. EDİRNE


TSK'YA KARŞI 12 KOMPW

1 80

53

54

Tnk.Kd.Üçvş.

Top.Kd.Üçvş.

H.K.

54 neü Mknz. P. Tug. 2 nei Tnk. Tb. 3 neti Tnk. Bl. 1 nei Tnk. Tk. 2 nei Ks. K. EDİRNE

H.D.

5 nei Kor. 105 nci Top. A. Çok Namlulu Roket Brl. 1 . Bt. Atış Ks. K. TEKİRDAG ÇORLU 5 nci Kor. ULAŞ Gm. K.

55

56 '

Tnk.Üçvş.

Tnk.Üçvş.

A.T.

G.T.

Hiz. Brl. Mutfak Ks. K. TEKİRDAG ÇORLU ULAŞ 33 neü Mknz. P. Tug. Tnk. Tb. 2 nci Tnk. Bl. 1 nci Tnk. Tk. 2 nei Ks. K.

KIRKLARELİ

57

58

Tnk.Kd.Üçvş.

Tnk.Üçvş.

İ.C.

T.Ç.

54 neü Mknz. P. Tug. 1 nei Tnk. Tb. 2 nei Tnk. Bl. 1 nei Tnk. Tk. 2 nei Ks. K. EDİRNE 55 nei Mknz. P. Tug. Tnk. Tb. 1 nei Tnk. Bl. 1 nei Tnk. Tk. 2 nei Ks. K.

EDİRNE SÜLOGLU

59

60

P.Üçvş.

Tnk.Kd.Üçvş.

O.T.

54 neti Mknz. P. Tug. As. İsth. ve EH. Bl. Hdf. Tespit Tk. Hdf. Tespit Ks. Hrk. Astsb. EDİRNE

Ö.D.

33 neti Mknz. P. Tug. Keşif Tb. 1 nci Kşf. Bl. 2 nci Kşf. Tk. Kşf. Ks. K. KIRKLARELİ PINARHİSAR


181

AHMET KÜÇÜKŞAHİN 3 3 neti Mknz. P . Tug.

61

62

63

64

65

66

67

Tnk.Üçvş.

Tnk.Üçvş.

Tnk.Üçvş.

Tnk.Üçvş.

Top.Üçvş.

Tnk.Kd.Üçvş.

Tnk.Kd.Çvş.

Z.A.H.G.

Keşif Tb. 1 nei Kşf. Bl. l nei Kşf. Tk. Kşf. Ks. K. KIRKLARELİ PINARHİSAR

O.A.

54 neti Mknz. P. Tug. 1 nei Tnk. Tb. l nci Tnk. Bl. 3 neti Tnk. Tk. 2 nei Ks. K. EDİRNE

S .Y.

54 neti Mknz. P. Tug. 2 nei Tnk. Tb. l nci Tnk. Bl. 2 nci Tnk. Tk. 2 nci Ks. K. EDİRNE

Ö.A.

3 neti Zh. Tug. 2 nei Tnk. Tb. 3 neti Tnk. Bl. 1 nei Tnk. Tk. 2 nei Ks. K. TEKİRDAG ÇERKEZKÖY

T.G.

5 nei Kor. 105 nei Top. A. 1 22 mm. ÇNRA Tb . Kh. ve Hiz. BI. İlcm. ve Bkm. Tk. İlan. Ks. İlan. Astsb. TEKİRDAG ÇORLU

M.A.

5 nci Kor. Keşif Tb. 2 nei Kşf. Bl. 2 nei Kşf. Tk. Tnk. Ks. K. TEKİRDAG ÇORLU ULAŞ

O.L.K.

5 nei Kor. Keşif Tb. 1 nei Kşf. Bl. l nei Kşf. Tk. Tnk. Ks. Tnk. K. TEKİRDAG ÇORLU ULAŞ


TSK' YA KARŞI 12 KOMPW

1 82

33 neti Mknz. P. Tug.

68

Tnk.Kd.Çvş.

s.ç.

Keşif Tb. 1 nei Kşf. BI. 1 nei Kşf. Tk. Tnk. Ks. K. KIRKLARELİ PINARHİSAR 33 neti Mknz. P. Tug.

69

70

Tnk.Üçvş.

Tnk.Kd.Çvş.

Y.Ö.

İ.B.

Keşif Tb. 3 neti Kşf. BI. 1 nei Kşf. Tk. Tnk. Ks. K. KIRKLARELİ PINARHİSAR 54 neti Mknz. P. Tug. 1 nci Tnk. Tb. 2 nei Tnk. Bl. 2 nei Tnk. Tk. 1 nci Ks. Tnk. K. EDİRNE 3 neti Zh. Tug. 2 nei Tnk.

Tb. 3 neü Tnk. BI. 2 nei Tnk. Tk. 1 nei Ks. Tnk. K. TEKİRDAG ÇERKEZKÖY

71

Tnk.Kd.Çvş.

Ü.S.

72

P.Kd.Çvş.

İ.E.B.

33 neti Mknz. P. Tug. TOW Bl. 2 nei TOW Tk. 2 nci Ks. K. KIRKLARELİ

Z.A.

54 neü Mknz. P. Tug. Top. Tb. 5 nci Bt. Hrk. ve A.İ. Ks. Hrk. Astsb. EDİRNE

S.K.

65 nei Mknz. P. Tug. K. Yrde. Tnk. Tb. l nei Tnk. BI. 2 nci Tnk. Tk. 1 nci Ks. Tnk. K. KIRKLARELİ BABAESKİ

73

74

Top.Kd.Çvş.

Tnk.Kd.Çvş.


1 83

AHMEI KÜÇÜKŞAHİN

75

76

77

78

79

80

81

Tnk.Kd.Çvş.

Tnk.Kd.Çvş.

Tnk.Kd.Çvş.

Tnk.Kd.Çvş.

Tnk.Kd.Çvş.

Tnk.Kd.Çvş.

Tnk.Kd.Çvş.

Ş.Ö

.

65 nci Mknz. P. Tug. K. Yrdc. Tnk. Tb. 1 nci Tnk. Bl. 1 nci Tnk. Tk. 2 nci Ks. K. KIRKLARELİ BABAESKİ

Ş.Ş.

3 ncü Zh. Tug. 1 nci Tnk. Tb. 3 neti Tnk. Bl. 1 nci Tnk. Tk. 1 nci Ks. Tnk. K. TEKİRDAÖ ÇERKEZKÖY

F.T.

5 nci Kor. Keşif Tb. Kh. ve Srv. BI. Tb. Kh. Tnk. Ks. Tnk. K. TEKİRDAÖ ÇORLU ULAŞ

S.G.

55 nci Mknz. P. Tug. Tnk. Tb. 3 neti Tnk. Bl. 2 nci Tnk. Tk. 1 nci Ks. Tnk. K. EDİRNE SÜLOÖLU

B.A.

55 nci Mknz. P. Tug. Tnk. Tb. 3 neti Tnk. Bl. 3 neti Tnk. Tk. 1 nci Ks. Tnk. K. EDİRNE SÜLOÖLU

v.c.

65 nci Mknz. P. Tug. K. Yrdc. Tnk. Tb. 2 nci Tnk. Bl. 2 nci Tnk. Tk. 1 nci Ks. Tnk. K. KIRKLARELİ BABAESKİ

İ.V.

65 nci Mknz. P. Tug. K. Yrdc. Tnk. Tb. 1 nci Tnk. Bl. 3 neti Tnk. Tk. 1 nci Ks. Tnk. K. KIRKLARELİ BABAESKİ


TSK'YA KARŞI 12 KOMPLO

1 84

82

Top.Astsb.Çvş.

R.Ç.

5 nci Kor. 105 nci Top. A. Çok Namlulu Roket Brl. 2. _ Bt. Atış Ks. K. TEKiRDAÖ ÇORLU 55 nci Mknz. P. Tug. Tnk.

83

Tnk.Astsb.Çvş.

H.B.

Tb. ı nci Tnk. Bl. 3 neti

Tnk. Tk. 1 nci Ks. Tnk. K. EDİRNE SÜLOÖLU


185

AHMET KÜÇÜKŞAHiN

GÖZALTi TİMLERİNDE GÖREVLENDİRİLECEK PERSONEL S.NO

RÜTBESİ

ADI SOYADI

GÖREV YERİ

1

P.Yb.

E.O.

3 ncü Mknz. P.Tak. Tüm. K. Em. EDİRNE

2

P.Yb.

F.A.

54 ncü Mknz. P. Tug. 3 ncü

Mknz. P. Tb. K. EDİRNE 5 nci Kor. Hrk. ve Eğt. Ş. Pl.

Hrk. ve Eğt. Ks. Kuruluş Kdr. Sb. TEKİRDAG ÇORLU

3

Top.Yb.

T.F.E.

4

Top.Yb.

A.Ö.

5

P.Yb.

L.Ç.

6

Top.Yb.

İ.A.

7

Tnk.Bnb.

A.G.

8

Tnk.Bnb.

E.O.

33 ncü Mknz. P. Tug. Tnk. Th. Hrk. Eğt. Sb. KIRKLARELİ

9

Top.Kd.Bnb.

C.P.

5 nci Kor. 105 nci Top. A. 2 nci Top. Tb. K. TEKİRDAÖ ÇORLU

5 nci Kor. 105 nci Top. A.

1 22 mm. ÇNRA Tb. K. TEKİRDAÖ ÇORLU 54 ncü Mknz . P. Tug. Ds.

Kt. K. EDİRNE 5 nci Kor. 105 nci Top. A. 3 ncü Top. Tb. K. TEKİRDAÖ ÇORLU 5 nci Kor. Keşif Tb. İkm.

Sb. TEKİRDAÖ ÇORLU ULAŞ


TSK'YA K.Aleyl 12 KOMPW

1 86

33 ncü Mknz. P. Tug. 1 nci

10

P.Kd.Bnb.

L.A.

Hd. Tb. Hrk. ve Eğt. Sb. KIRKLARELİ

11

P.Kd.Bnb.

K.D.

12

P.Kd.Bnb.

A.İ.

54 ncü Mknz. P. Tug. 2 nci Hd. Tb. K. EDİRNE 3 ncü Zh. Tug. Em. TEKİRDAG ÇERKEZKÖY 33 ncü Mknz. P. Tug. 2 nei Mknz. P. Tb. Hrk. Eğt. Sö.

13

P.Kd.Bnb.

H.B.

14

P.Kd.Bnb.

Y.Z.

15

P.Kd.Bnb.

F.B.I

55 nci Mknz. P. Tug. Per. Ş. Md. EDİRNE SÜLOOLU

16

P.Kd.Bnb.

O.D.

Mknz. P. Tb. K. EDİRNE

KIRKLARELİ PINARHİSAR 54 neü Mknz. P. Tug. Per Ş.

Md. EDİRNE

55 nci Mknz. P. Tug. 1 rici SÜLOGLU

5 nci Kor. 105 nci Top. A. 17 .

Top.Bnb.

H.İ.Ö.

Çok Namlulu Roket Brl. K. TEKİRDAG ÇORLU

54 neli Mknz. P. Tug. 1 nci 18

P.Bnb.

A.Ç.

Mknz. P. Tb. Hrk. Eğt. Sb. EDİRNE

19

P.Bnb.

C.A.

20

P.Bnb.

M.K.

3 neli Zh. Tug. Loj. Ds. K. TEKİRDAG ÇERKEZKÖY 3 neli Mknz. P.Tak. Tüm.

Mrk. K. EDİRNE


AHMET KÜÇÜKŞAHİN

187

21

Top.Bnb.

M.U.

65 nci Mknz. P. Tug. Top. Tb. Ateş Ds. Elemanı Ateş Ds. Koor. Yrd. KIRKLARELİ LÜLEBURGAZ

22

P.Bnb.

C.C.

33 ncü Mknz. P. Tug. Hık ve Eğt. Ş. Eğt. Sb./Hv. Sah. Kont. Sb. KIRKLARELİ

65 nci Mknz P. Tug. 1 nci .

Mknz. P. Tb. İlan. Sb.

23

P.Bnb.

N.Ö.

24

P.Bnb.

B.A.

65 nci Mknz P. Tug. Ds. Kt. Hrk. ve Eğt. Sb. KIRKLARELİ LÜLEBURGAZ

İ.B.

5 nci Kor. Keşif Tb. Kh. ve Srv. BI. K. TEKİRDAG ÇORLU ULAŞ

S.B.Y.

5 nci Kor. Keşif Tb. 3 ncü Kşf. Bl. K. TEKİRDAG ÇORLU ULAŞ

KIRKLARELİ LÜLEBURGAZ .

25

26

Tnk.Kd.Yzb.

Tnk.Kd.Yzb.

27

P.Kd.Yzb.

M.E.K.

5 nci Kor. Kh. Gr. K.Em.(Hrk. Eğt. Sb. Olarak Gör. üzere) TEKİRDAG ÇORLU

28

Top.Kd.Yzb.

E.Ö.

54 ncü Mknz. P. Tug. Top. Tb. 5 nci Bt. K. EDİRNE

29

Top.Kd.Yzb.

Z.Y.

5 nci Kor. 105 nci Top. A. Ölç. Bl. K. TEKİRDAG ÇORLU


TSK'YA KARŞI 12 KOMPW

188

30

Top.Kd.Yzb.

A.C.K.

33 neti Mknz. P. Tug. Top. Tb. 3- neti Bt. K. KIRKLARELİ

31

P.Kd.Yzb.

O.G.

54 neü Mknz. P. Tug. 2 nci Mknz. P. Tb. Kh. ve Kh. Bl. K. EDİRNE

İ.B.

55 nei Mknz. P. Tug. Ds. Kt. Shh. Bl. K. EDİRNE SÜLOÖLU

32

P.Yzb.

33

P.Yzb.

H.S.

3 neü Zh. Tug. Loj. Ds. K. Shh. Bl. K. TEKİRDAÖ ÇERKEZKÖY

34

P.Yzb.

A.G.

65 nci Mknz. P. Tug. Kh. ve Kh. Bl. K. KIRKLARELİ LÜLEBURGAZ

35

P.Kd.Ütğm.

Ü.N.

65 nei Mknz. P. 1'ug. K. Yrde. 2 nci Mknz. P. Tb. 6 neı Mknz. P. Bl. K. KIRKLARELİ BABAESKİ

36

P.Kd.Ütğm.

A.G.

54 neil Mknz. P. Tug. 3 neil Mknz. P. Tb. Muh. Ds. Bl. K. EDİRNE

37

P.Kd.Ütğm.

Ö.K.

54 neü Mknz. P. Tug. 2 nei Hd. Tb. 2 nei Hd. Bl. K. EDİRNE SARAYAKPINAR

38

P.Kd.Ütğm.

A.K.

3 neü Zh. Tug. TOW Bl. K. TEKİRDAÖ ÇERKEZKÖY


189

AHMET KÜÇÜKŞAHİN

54 ncü Mknz P. Tug. 1 nci .

39

P.Kd.Ütğm.

Z.K.

Mknz. P. Tb. 1 nci Mknz. P. Bl. K. EDİRNE 54 ncü Mknz. P. Tug. 2 nci

40

P.Ütğm.

A.A.B.

Hd. Th. Kh. ve Ds. Bl. (106mm). Hav. Tk. K.

EDİRNE 3 ncü Zh. Tug. Mknz. P. Tb. 41

P.Ütğm.

A.A.

1

nci Mknz. P. Bl. P. Tk. K.

TEKİRDAG ÇERKEZKÖY . 3

42

P.Ütğm.

M.M.

ncü Zh. Tug. Mknz. P. Tb.

Kh. ve Kh. Bl. Mu. Tk.

K.

TEKİRDAG ÇERKEZKÖY 33 ncü Mknz. P. Tug. 2 nci

43

P.Ütğm.

L.K.

Mknz. P. Tb. 6 ncı Mkıız P. .

Bl. P. Tk. K. KIRKLARELİ PINARHİSAR 55 nci Mknz P. Tug. 2 nci .

44

P.Ütğm.

M.E.D.

Mknz. P. Tb. Kh. ve Kh. Bl. Mu. Tk. K. EDİRNE SÜLOOLU 5

45

P.Ütğm.

D.B.

nci Kor. Kh. ve Kh. Gr.

Mhfz. Bl. Mhfz. Tk. K. TEKİRDAG ÇORLU 33

46

P.Tğm.

E.K.

ncü Mkıız P. Tug. .

1

nci

Hd. Tb. 4 ncü Hd. Bl. Hd. Tk.

K. KIRKLARELİ

KOFÇAZ


190

TSK' YA KARŞI 12 KOMPLO 33 ncü Mknz. P. Tug. 3 ncü

47

P.Tğm.

Hd. Th. 3 ncü Hd. Bl. Hd.

S.B.

Tk. K. KIRKLARELİ DEMİRKÖY 54 ncü Mknz. P. Tug. 2 nci

48

P.Tğm.

A.E.G.

Hd. Th. 1 nci Hd. Bl. Hd. Tk. K. EDİRNE ARDA 55 nci Mknz. P. Tug. 1 nci

49

P.Tğm.

O.H

Mknz. P. Th. Kh. ve Kh. Bl. .

Mu. Tk. K. EDİRNE SÜLOGLU 55 nci Mknz. P. Tug. 2 nci

50

P.Tğm.

M.Ş.

Mknz. P. Th. 6 ncı Mknz. P. Bl. P. Tk. K. EDİRNE SÜLOGLU 54 ncü Mknz. P. Tug. 1 nci

51

P.Tğm.

Ü.Y.

Mknz. P. Th. 1 nci Mknz. P. Bl. P. Tk. K. EDİRNE 54 ncü Mknz. P. Tug. 2 nci

52

P.Tğrn.

G.A.

Hd. Th. 1 nci Hd. Bl. Hd. Tk. K. EDİRNE ARDA 3 ncü Mknz. P. Tak. Tüm. 3

53

P.II.Kad.Kd. Bçvş.

S.D.

ncü Snf. As. Cezaevi Md. Mhf. ve Hiz. Ks. K. EDİRNE

54

Top.Kad.Kd. Bçvş.

33 ncü Mknz. P. Tug. Top.

S.Ç.

Th. Per. Sb. Yrd. KIRKLA-

RELİ


AHMEI' KÜÇÜKŞAHİN

191

55

P.Kad.Kd.Bç vş.

K.R.C.

MARMARA F.REÖLİSİ "A" Tipi Öz. Eğt. Mrk. Gazino ve Lokanta Ks. A.Yrdc. TE.KİRDAG MARMARA EREGLİ

56

P.Kad.Kd.Bç vş.

Y.P.

54 ncü Mknz. P. Tug. Per. Ş. İd. İşl. Astsb. EDİRNE

E.A.

5 nci Kor. 105 nci Top. A. l nci Top. Th. Per. Sb. Yrd. TEKİRDAG ÇORLU

57

Top.Kd.Bçvş

58

P.Kd.Bçvş.

T.T.

55 nci Mknz. P. Tug. K. lığı Mrk. Ş. Evrak ve Posta İşl. Astsb. EDİRNE SÜLOÖLU

59

P.Kd.Bçvş.

A.K.

55 nci Mknz P. Tug. Ds. Kt. Kh. ve Kh. Tk. İlan. Astsb. EDİRNE SÜLOÖLU .

60

P.Kd.Bçvş.

S.A.

3 ncü Zh. Tug. Mknz. P. Tb. Kh. ve Kh. Bl. Tb. Kh. Per. Sb. Yrdc. TEKİRDAG ÇERKEZKÖY

61

P.Kd.Bçvş.

H.E.

54 ncü Mknz. P. Tug. 3 ncü Mknz. P. Tb. Kh. ve Kh.Bl. Astsb. EDİRNE

62

P.Kd.Bçvş.

H. H.V.

65 nci Mknz P. Tug. Ds. Kt. Kh. ve Kh. Tk. Hrk. Astsb. KIRKLARELİ LÜLEBURGAZ

63

P.Kd.Bçvş.

İ.S.

�· İkm. Astsb. TEKİRDAG

.

5 nci Kor. Loj. Ds. K. Kh. ÇORLU

·-···------------ ----


192

TSK' YA KARŞI 12 KOMPW

64

P.Kd.Bçvş.

F.B.

33 neü Mknz. P. Tug. l nci Mknz. P. Tb. Kh. ve Kh. Bl. Tb. Kh. Per. Sb. Yrde. KIRKLARELİ

65

P.Kd.Bçvş.

M .Ç.

55 nei Mknz. P. Tug. TOW Bl. Astsb. EDİRNE SÜLOÖLU

66

P.Kd.Bçvş.

Ş.S.

Mknz. P. Tb. Per. Sb. Yrdc.

55 nei Mknz. P. Tug. 2 nci EDİRNE SÜLOGLU

67

P.Kd.Bçvş.

c.c.

65 nci Mknz. P. Tug. TOW Bl. Astsb. KIRKLARELİ LÜLEBURGAZ

68

P.Kd.Bçvş.

E.G.

5 nci Kor. Loj . Ds. K. İsth. ve Hrk. Ks. Hrk. ve İsth. Astsb. TEKİRDAG ÇORLU

69

P.Kd.Bçvş. .

O.A.

33 neü Mknz. P. Tug. Ds. Kt. Kh. ve Kh. Tk. Hrk. Astsb. KIRKLARELİ

70

P.Kad.Bçvş.

F.Y.

54 neti Mknz. P. Tug. Ds. Kt. Kh. ve Kh. Tk. İkm. Astsb. EDİRNE

71

P.Kd.Bçvş.

C.G.

3 neti Zh. Tug. TOW Bl. Astsb. TEKİRDAG ÇERKEZKÖY

72

Top.Kad.Bçv ş.

S.K.

5 nci Kor. 105 nei Top. A. 3 neü Top. Tb. Kh. ve Hiz. Bl. Bl. Astsb. TEKİRDAG ÇORLU


193

AHMET KÜÇÜKŞAHİN

73

P.Kad.Bçvş.

M.K.

55 nci Mknz. P. Tug. 2 nei Mknz. P. Tb. Kh. ve Kh. Bl. Tb. Kh. Ks. K. EDİRNE SÜLOGLU

74

P.Kad.Bçvş.

TM.

65 nei Mknz. P. Tug. K. Yrde. 2 nei Mknz. P. Tb. 6 neı Mknz. P. Bl. Astsb. KIRKLARELİ BABAESKİ

75

Tnk.11.Kad.K d.Bçvş.

H.E.

54 neti Mknz. P. Tug. 2 nci Tnk. Tb. Per. Sb. Yrd. EDİRNE

A.Ş.

5 nei Kor. Loj . Ds. K. 600 Yt. As. Hst. İd. A. Mhf. ve Hiz. Bl. Mhf. Tk. Astsb. TEKİRDAG ÇORLU

76

P.Kad.Bçvş.

77

P.Kad.Bçvş.

M.E.

33 neti Mknz. P. Tug. Kh. ve Kh. Bl. Ernn. Tk. K. KIRKLARELİ

78

P.Kad.Bçvş.

B .K.

54 neti Mknz. P. Tug. 1 nci Mknz. P. Tb. 1 nei Mknz. P. Bl. Astsb. EDİRNE

A.Y.

55 nei Mknz. P. Tug. 1 nci Mknz. P. Tb. 2 nei Mknz. P. Bl. Astsb. EDİRNE SÜLOGLU

B.Ç.

55 nci Mknz. P. Tug. 1 nci Mknz. P. Tb. l nci Mknz. P. Bl. Astsb. EDİRNE SÜLOGLU

79

80

P.Kad.Bçvş.

P.Kad.Bçvş.


TSK' YA KARŞI 12 KOMPLO

194

81

Top.Kad.Bçv ş.

M.D.

55 nei Mknz. P. Tug. Top. Tb. Kh. ve Hiz. Bl. İaşe, İk. ve Bak. Tk. Astsb. EDİRNE SÜLOGLU

82

Tnk.II.Kad.K d.Bçvş.

D.Ü.

55 nei Mknz. P. Tug. B tipi As. Gzn. Md. Hiz. Ks. A. EDİRNE SÜLOGLU

83

Tnk.Kad.Kd. Bçvş.

H.G.

3 neti Zh. Tug. 2 nei Tnk. Tb. K. Emrine (İk. Sb. lığında Görevlendirilmek Üzere) TEKİRDAG ÇERKEZKÖY

Y.D.

33 neti Mknz. P. Tug. 3 ncü Hd. Tb. Kh. Kh. ve Ds. Bl. İaşe. İlan. ve Bkm. Tk. İkın. Ks. İkm. Astsb. KIRKLARELİ DEMİRKÖY

84

P.Bçvş.

�5

Top.Bçvş.

V.H.

55 nei Mknz. P. Tug. Top. Tb. Kh. ve Hiz. Bl. Yer Ölç. ve Hedef Tespit Tk. Hedef Tespit Ks. Slh. Tespit Rad. Posta K. EDİRNE SÜLOGLU

86

Top.Bçvş.

H.Ç.

55 nei Mknz. P. Tug. Top. Tb. 4 neti Bt. Bt. Astsb. EDİRNE SÜLOGLU

!)

87

P.Bçvş.

İ.H.T.

3 neli Zh. Tug. Mknz. P. Tb. 1 nci Mknz. P. Bl. Astsb. TEKİRDAG ÇERKEZKÖY

88

Tnk.Kad.Kd. Bçvş.

Ş.Y.

55 nei Mknz. P. Tug. Tnk. Tb. Per. Sb. Yrd. EDİRNE SÜLOGLU


AHMET KÜÇÜKŞAHİN

89

90

Tnk.Kd.Bçvş

Tnk.Kd.Bçvş

1 95

O.K.

54 neti Mknz. P. Tug. 1 nei Tnk. Tb. 1 nci Tnk. Bl. Astsb. EDİRNE

M.O.

65 nei Mknz. P. Tug. K. Yrde. Tnk. Tb. Per. Sb. Yrd. KIRKLARELİ BABAESKİ 3 neti Zh. Tug. Mknz. P. Tb.

91

92

93

94

P.Bçvş.

Tnk.Kd.Bçvş

Tnk.Kd.Bçvş

Tnk.Kd.Bçvş

95

Tnk.Kad.Bçv ş.

96

Tnk.Kad.Bçv ş.

97

Tnk.Kad.Bçv ş.

L.T.

Kh. ve Kh. Bl. İkm. ve İaşe Tk. İkm. Ks.Tb. İkm. Astsb. TEKİRDAG ÇERKEZKÖY

C.Y.

33 neti Mknz. P. Tug. Tnk. Tb. Kh. Bl. Astsb. KIRKc LARELİ

N.K.

55 nei Mknz. P. Tug. Tnk. Tb. 2 nei Tnk. Bl. Astsb. EDİRNE SÜLOGLU

M.K.

3 neti Zh. Tug. 1 nei Tnk. Tb. 2 nei Tnk. Bl. Astsb. TEKİRDAG ÇERKEZKÖY

B .A.

55 nci Mknz. P. Tug. Tnk. Tb. 1 nci Tnk. Bl. Astsb. EDİRNE SÜLOGLU

U.K.

65 nei Mknz. P. Tug. K. Yrde. Tnk. Tb. Kh. Bl. Tb. Kşf. Tk. Astsb. KIRKLARELİ BABAESKİ

M.A.

Tb.

3 neü Zh. Tug. 1 nci Tnk.

Kh. B1. Astsb. TEKİRDAÔ ÇERKEZKÖY


196

TSK' YA KARŞI 12 KOMPW 54 neü Mknz. P. Tug. 2 nei

98

Tnk.Bçvş.

M.G.

Tnk. Tu. Kh. Bl'. Tb. Eng�l Aşma Ks: K. EJiJjRNE 5 nei K'.or. ı<ieşif Tu: Kh. ve

99

Tnk.Bçvş.

S.T.

Srv. Bl. Tb. Mu. Tk. ·J(.ıta_ Mu. Astsb. IBKİRDAG ÇORLU ULAŞ 33 neü Mknz. P. Tug. 2 nei

Mknz. P. Tu. Muh. Ds. 1 00

P.Kd.Çvş.

D.Y.

Bl.

106 mm. Hav. Tk. 2. At. K�. K. KIRKLARELİ PINARHİSAR 33 neü Mknz. P. Tug. 2 nei Mknz. P. Th. Muh. Ds. Bl.

101

P.Kd.Üçvş.

C.H.

106 mm. Hav. Tk.

1.

At. Ks.

K. KIRKLARELİ PINARHİSAR 3 neli Zh. Tug. Mknz. P. Tb.

102

P.Üçvş.

İ.B.

Muh. Ds. Bl. Keşif Tk. Astsb. TEKİRDAG ÇERKEZKÖY 54 neli Mknz. P. Tug. 1 nci

1 03

P.Kd.Üçvş.

M.B.

Mknz. P. Tb. Muh. Ds. Bl. Kşf. Tk. Astsb. EDİRNE 5 nci Kor. Keşif Th. 1 nci

1 04

Tnk.Kd.Üçvş

B.D.

Kşf. Bl. 3 ncü Kşf. Tk. Kşf. Ks.

K. TEKİRDAG ÇORLU

ULAŞ


AHMET KÜÇÜKŞAHİN

105

P.Üçvş.

197

G.Ç.

65 nci Mknz. P. Tug. Ds. Kt. Lüleburgaz Garnizonu Kışla Hizmet Brl. Mut. Ks. K. KIRKLARELİ LÜLEBURGAZ ·

106

P.Üçvş.

H.R.G.

3 ncü Zh. Tug. Mknz. P. Th. 2 nci Mknz. P. Bl. 1 nci Tk. Astsb. TEKİRDAÔ ÇERKEZKÖY

107

P.Kd.Çvş.

F.S.

33 ncü Mknz. P. Tug. TOW Bl. 3 neti TOW Tk. 1 nci Ks. K. KIRKLARELİ

E.D.

3 ncü Zh. Tug. Mknz. P. Tb. 2 nci Mknz. P. Bl. 2 nci Tk. Astsb. TEKİRDAG ÇERKEZKÖY

N.Y.

54 neli Mknz. P. Tug. 1 nci Mknz. P. Th. 2 nci Mknz. P. Bl. 2 nci Tk. Astsb. EDİRNE

1 08

109

P.Kd.Çvş.

P.Üçvş .


TSK'YA KARŞI 12 KOMPLO

1 98

HASAR TESPİT TİMLERİNDE GÖREVLENDİRİLECEK PERSONEL S.NO

RÜTBESİ

ADI SOYADI

1

İs.Kd.Alb.

D.Ö.

2

Ord.Alb.

A.K.U.

GÖREV YERİ 5 nci Kor. İs. Ş. Md. TEKİR-

DAG ÇORLU 5 nci Kor. Loj . Ds. K. Ord. iV ncü Kad. K. TEKİRDAG

ÇORLU 5 nci Kor. K. Kh. ve Kh. Gr.

3

Ord.Yb.

0.A.

Loj . Ş. İlcm. ve Bkrn. Ks. A. TEKİRDAG ÇORLU 5 nci Kor. İs. Ş. Eğt. Pln.

4

İs.Yb.

E.A.

5

Ord.Kd.Bnb.

E.A.

6

İs.Bnb.

V.E.

7

İs.Kd.Yzb.

F.M.

8

İs.Kd.Yzb.

R.Ö.U.

9

is.Kd.Yzb.

G.K.

10

İs.Yzb.

İ.T.

Hrk.ve Eğt. Sb. TEKİRDAG ÇORLU 5 nci Kor. Loj. Ds. K. Loj . Ks.

Amr. TEKİRDAG ÇORLU 5 nci Kor. Yüz. Köp. Tb. Hrk. ve Eğt. Sb. KIRKLARELİ 5 nci Kor. Yüz. Köp. Tb. İk.

Sb. KIRKLARELİ 5 nci Kor. Yüz. Köp. Tb. Kh.

ve Hiz. Bl. K. KIRKLARELİ 54 ncü Mknz. P. Tug. İs. Ş. Md. EDİRNE 55 nci Mknz. P. Tug. İs. Svş.

Bl. K. EDİRNE SÜLOGLU


AHMET KÜÇÜKŞAHIN

11

İs.Tğm.

12

İs.Tekns.II.K ad.Kd.Bçvş.

13

14

15

16

Ord.II.Kad.K d.Bçvş.

İs.Kad.Kd.B çvş.

İs.Kd.Bçvş.

İs.Kd.Bçvş.

199

.C.

5 nci Kor. Yüz. Köp. Th. 4 neti Yüz. Köp. Bl. 1 nci Yüz. Köp. Tk. K. KIRKLARELİ

H.K.

5 nci Kor. Yüz. Köp. Th. Kh. Kh. ve Srv. Bl. Th. Tipi Shh. Tes. Ekb. Shh. Tes. Tekns. KIRKLARELİ

C.E.

5 nci Kor. Loj. Ds. K. Ord. iV ncü Kad. K. İkm. Amr. Teslim Tesellüm Böl. Amr. TEKİRDAG ÇORLU

F.Ç.

55 nci Mknz. P. Tug. İs. Ş. İnş. Eml. Astsb. EDİRNE SÜLOGLU

T.K.

5 nci Kor. İs. Svş. Th. Kh. Kh. ve Hiz. Bl. İs. İk. ve Bak. Tk. İk. Ks. İs. Mal Say. TEKİRDAG ÇORLU

A.C.

5 nci Kor. Yüz. Köp. Th. Kh. ve Hiz. Bl. İs. İk. ve Bak. Tk.. (III.Kad.) İk. Ks. İs. Mal Say. KIRKLARELİ

17

İs.Tekns.Kd. Bçvş.

18

İs.Tekns.Kd. Bçvş.

H.S.

5 nci Kor. Yüz. Köp. Th. Kh. ve Hiz. Bl. İş. Mkn. Tk.. Traktör Opr. KIRKLARELİ

A.B.Ç.

55 nci Mknz. P. Tug. İs. Svş. Bl. İs. İkm. ve Bkm Tk.. Bkrn. Ks. İş Mkn . Mkns. EDİRNE SÜLOGLU .


200

TSK'YA KARŞ/ 12 KOMPW

19

İs.Tekns.Kd. Bçvş.

R.Ç.

65 nci Mknz. P. Tug. Orduevi Hizmet Brl. Shh. Tes. İnş. Onr. Bkm. Tk. Shh. Tes. Tekns. KIRKLARELİ LÜLEBURGAZ

20

Ord.Tekns.K d.Bçvş.

B .D.

5 nci Kor. Keşif Tb. 3 neti Kşf. Bl. Bak. Ks. Taret Topu Karnaçı TEKİRDAG ÇORLU ULAŞ

21

İs.Tekns.Kd. Bçvş.

Ü.S.

5 nci Kor. Yüz. Köp. Th. 3 neti Yüz. Köp. Bl. Bl. Kh. Kreyn Opr. KIRKLARELİ

22

Ord.Tekns.K d.Bçvş.

C.Ö.İ

5 nci Kor. Hv. Svn. Top. Tb. Kh. ve Hiz. Bl. Tb. Bkm. Tk. Hv. Svn. Slh. Mkns. TEKİRDAG ÇORLU ULAŞ

23

Ord.Tekns.K d.Bçvş.

H.T.

5 nci Kor. 105 nci Top. A. 2 nci Top. Th. Kh. ve Hiz. Bl. İaşe, İkm. ve Bkm. Tk. Bkm. Ks. Kamacı TEKİRDAG ÇORLU

24

is.Tekns.Kd. Bçvş.

Y.A.

5 nci Kor. İs. Svş. Tb. 4 neti İs. Svş. Bl. Bl. Kh. Traktör Opr. EDİRNE

25

İs.Tekns.Kd. Bçvş.

A. R.Ç.

33 neti Mknz. P. Tug. Zh. İs. Svş. Bl. İs. İş Mak. Ks. Beko Loder Opr. KIRKLARELİ

26

İs.Tekns.Kd. Bçvş.

H.G.

65 nci Mknz. P. Tug. İs. Svş. Bl. İs. İkm. ve Bkm. Tk. Bkm. Ks. İş Mkn. Mkns. KIRKLARELİ LÜLEBURGAZ

'


201

AHMET KÜÇÜKŞAHİN

3 ncü Zh. Tug. Loj . Ds. K. 27

Ord.Tekns.K ad.Bçvş.

0.D.

Bkm. Brl. Geri Ds. Bl. Araç Bkm. Ks. Tek. Araç Mkns. TEKİRDAÖ ÇERK.EZKÖY 3 ncü Zh. Tug. Loj. Ds. K. Loj . Ynt. Mrk. Ana Mlz. ve

28

İs.Kad.Bçvş.

U.E.

Yd. Parça Saymanlığı Yd. Parça Hes. Sor. TEKİRDAÖ ÇERKEZKÖY 3 ncü Zh. Tug. Loj . Ds. K.

29

Ord.Tekns.K ad.Bçvş.

B.A.S.

Bkm. Brl. Geri Ds. Bl. Araç Bkm. Ks. Tek. Araç Mkııs . TEKİRDAÖ ÇERK.EZKÖY 3 ncü Zh. Tug. Zh. İs Svş. Bl.

30

İs.Bçvş.

o.z.

Astsb. TEKİRDAÖ ÇERKEZKÖY 3 ncü Zh. Tug. K. Loj. Ş. Pl.

31

İs.Bçvş.

H.A.

Koord. Ks. Pi. Astsb. TEKİRDAG ÇERKEZKÖY 5 nci Kor. Yüz. Köp. Tb. 2 nci

32

İs.Kd.Üçvş.

R.Y.

Şerit Köp. BI. Astsb. KIRKLARELİ 5 nci Kor. İs. Svş. Tb. 3 ncü

33

İs.Kd.Üçvş.

B.Z.

İs. Svş. Bl. Astsb. TEKİRDAG ÇORLU 5 nci Kor. İs. Svş. Tb. 1 nci İs.

34

İs.Üçvş.

N.S.

Svş. Bl. Astsb. TEKİRDAG ÇORLU


202

TSK'YA KARŞI 12 KOMPW

35

M.A.A.

5 nci Kor. İs. Svş. Th. Kh. Kh.ve Hiz. Bl. İs. İk. ve Bak. Tk. İk. Ks. İs. Mal Say. lığı Hs. Sor. TEKİRDAG ÇORLU

U.Ş.

5 nci Kor. Keşif Th. ULAŞ Gmz. Hiz. Brl. Tes. İnş. Bkm. I Onr. ve İşi. Tk. Shh. Tes. Onr. ve İşi. Ekb. Shh. Tes. Tekns. TEKİRDAG ÇORLU ULAŞ

K.B.

5 nci Kor. Yüz. Köp. Th. 1 nci Şerit K�p. Bl. 1 nci Yüz. Köp. Tk. Köp. Kurma Bot Opr. KIRKLARELİ

M.D.

5 nci Kor. Hv. Svn. Top. Th. 2 nci Oer. Hv. Svn. Top. Bt. Bkın. Ks. Tek. Arç. Brl. Mkns. TEKİRDAG ÇORLU ULAŞ

A.S.

33 ncü Mknz. P. Tug. 1 nci Hd. Th. Kh. Kh. ve Ds. Bl. Th. Tipi Shh. Tes. Ekb. Elk. Tekns. KIRKLARELİ

Y.Y.

65 nci Mknz. P. Tug. İs. Svş. Bl. İs. İk. ve Bak. Tk. İk. Ks. İs. Mal Say. lığı Mal Sor. KIRKLARELİ LÜLEBURGAZ

s .c.

65 nci :Mknz. P. Tug. İs. Svş. Bl. İs. İkm. ve Bkm. Tk. Bkm. Ks. Elk. Jen. :Mkns. KIRKLARELİ LÜLEBURGAZ

İs.Kd.Üçvş.

36

İs.Tekns.Üçv ş.

37

İs.Tekns.Üçv ş.

38

Ord.Tekns.Ü çvş.

39

İs.Tekns.Üçv ş.

40

İs.Üçvş.

41

İs. Tekns. Üçv ş.


203

AHMET KÜÇÜKŞAHİN

42

Ord.Tekns.K d.Çvş.

S.D.

5 nci Kor. 105 nci Top. A. Çok Namlulu Roket Brl. Bt. Kh. ve Kh. Tk. Bkm. Ks. Lançer Mkns. TEKİRDAG ÇORLU 5 nci Kor. 105 nei Top. A. 1

43

Ord.Tekns.K d.Çvş.

S.K.

nei Top. Tb. 2 nci Bt. Bt. Kh. Bkrn. Ks. Tek. Arç. Brl. Mkns. TEKİRDAG ÇORLU 54 neti Mknz. P. Tug. Kesta-

44

İs.Tekns.Kd. Çvş.

H.Ö.

45

İs.Kd.Çvş.

T.B.

nelik Kışlası Kışla Hizmet Brl. Tes. İnş. Bkm. / Onr. ve İşi. Tk. Elk. Onr. ve İşi. Ekb. Elle. Tekns. EDİRNE 3 neli Zh. Tug. Zh. İs Svş. Bl.

2 nci is. Svş. Tk. Astsb. TE-

KİRDAG ÇERKEZKÖY 5 nci Kor. İs. Svş. Tb. Kh. ve

46

47

İs.Tekns.Asts b.Çvş.

İs.Astsb.Çvş.

A.O.K.

A.B.

Kh. Srv. Bl. Tb. Tipi Shh. Tes. Ekb. Elk. Tekns. TEKİRDAG ÇORLU

5 nci Kor. Yüz. Köp. Tb. 3 neti Yüz. Köp. Bl. 1 nci Yüz. Köp. Tk. 1 nei Yüz. Köp. Ks. K. KIRKLARELİ 54 ncü Mknz. P. Tug. Ds. Kt.

48

İs.Tekns.Asts b.Çvş.

T.T.

Edime Garnizonu Kışla Hizmet Brl. Tes. İnş. Bkm. / Onr. ve İşi. Tk:. İnş. Onr. Ekb. İnş. Tekns. EDİRNE


TSK'YA KARŞI 12 KOMPW

204

3 ncü Zh. Tug. Zh. İs Svş. Bl.

49

İs.Astsb.Çvş.

M.B.

50

İs.Astsb.Çvş.

E.K.

1 nci İs. Svş. Tk. Astsb. TEKİRDAG ÇERKEZKÖY

3 ncü Zh. Tug. Zh. İs Svş. Bl. Sis Ks. K. TEKİRDAG ÇERKEZKÖY


AHMET KÜÇÜKŞAHİN

1 �.NO 1

205

KURUM VE KURULUŞLARINDA GÖREVLENDİRiLECEK PERSONEL

KAMU

RtlTBFSi

1

ADI SOYADI

1

GÖREV YERi


TSK'YA KARŞI 12 KOMPW

206

Ö ZEL HASTANELER VE İLAÇ DEPOLARINDA GÖREVLENDİRİLECEK PERSONEL S.NO

1

2

3

RÜTBESİ

Thp.Bnb.

Thp.Bnb.

Thp.Ütğm.

ADI SOYADI

GÖREV YERİ

C.D.

5 nci Kor. Loj. Ds. K. 600 Yt. As. Hst. Göz Hstl. Srv. Göz Hstl. Uzm. TEKİRDAG ÇORLU

F.K.

5 nci Kor. Loj. Ds. K. 600 Yt. As. Hst. K. B . B. Hstl. Srv. K. B. B . Hstl. Uzm. TEKİRDAG ÇORLU

H.K.

55 nci Mknz. P. Tug. Ds. Kt. Shh. Bl. Ayrın. Tk. K. EDİRNE SÜLOGLU 5 nci Kor. Loj . Ds. K.

4

5

E.A.

Sağ.Kad.Kd.Bçvş.

M.S.

Sağ.Kd.Bçvş.

600 Yt. As. Hst. Radyoloji Srv. Röntgen Astsb. TEKİRDAG ÇORLU 65 nci Mknz. P. Tug. K. Yrdc. 30 Yt. İaşe. .Rev. Ted. Ks. Sağ. Astsb. KIRKLARELİ BABAESKİ 5 nci Kor. Loj. Ds. K.

6

F.O.

Sağ.Kad.Bçv ). 1 - - --

i

600 Yt. As. Hst. Patoloji Srv. Emrine Lab. Astsb. TEKİRDAG ÇORLU


207

AHMET' KÜÇÜKŞAHİN

5 nci Kor. Kh. ve Kh. 7

Sağ.Bçvş.

N.S.

Gr. Loj. Ş. Sağ. ve Yet. Ks. Tahakkuk Astsb. TEKİRDAG ÇORLU 54 neti Mknz. P. Tug.

8

Sağ.Kd.Üçvş.

A.A.A.

Ds. Kt. Shh. Bl. Bl. Astsb. EDİRNE 65 nci Mknz. P. Tug.

9

Sağ.Kd.Üçvş.

s .s.

Ds. Kt. Shh. Bl. Shh. Mal Say. KIRKLARELİ LÜLEBURGAZ 54 ncü Mknz. P. Tug. Karaağaç Kışlası K.30

10

Sağ.Kd.Üçvş.

Ş.D.

Yt. İaş. Rev. Ted.

Ks.

Sağ. Astsb. EDİRNE KARAAGAÇ

11

Sağ.Kd.Üçvş.

B.K.

55 nci Mknz. P. Tug. Ds. Kt. Shh. Bl. Shh. Mal Say. EDİRNE SÜLOÔLU 5 nci Kor. Loj . Ds. K. 7 Nolu (B) Tipi Gıda

12

Vet.Üçvş.

Z.D.

Kontrol Müf. Müf. Astsb. TEKİRDAG ÇORLU 5 nci Kor. Kh. ve Kh.

13

Sağ.Üçvş.

A.C.

Gr.

Kh .

Bl. Shh. Ks.

Shh. Astsb. TEKİRDAG ÇORLU


208

14

15

16

TSK' YA KARŞI 12 KôMPLO

Sağ.Üçvş.

Sağ.Kd.Çvş.

Sağ.Kd.Çvş.

İ.Ç.

33 neli Mknz. P. Tug. Ds. Kt. Shh. Bl. Ayrın. Tk. Astsb. KIRKLARELİ

M.B.

65 nci Mknz. P. Tug. Ds. Kt. 30 Yt. Syy. Crh. Hst. İk. Ks. Brl. İk. Astsb. KIRKLARELİ LÜLEBURGAZ

Ö.D.

55 nci Mknz. P. Tug. 2 nci Mknz. P. Tb. Kh. ve Kh. Bl. Shh. Tk. 1 nci Tahl. Ks. K. EDİRNE SÜLOGLU


209

AHMET KÜÇÜKŞAHIN

GÜMRÜKLER, DEPOLAR, AMBARLARDA GÖREVLENDİRİLECEK PERSONEL S.NO

RÜTBESİ

ADI SOYADI

GÖREV YERİ

1

Ord.Bnb.

Y.A.CAR

5 nei Kor. Loj . Ds. K. 5 1052 nei Mtiht. Bl. K.

TEKİRDAG ÇORLU

2

Ord.Bnb.

S.A. .

5 nei Kor. Loj . Ds. K. Ord. IV neti Kad. K. Muayene ve Kont. Böl. Amr. TEKİRDAG ÇORLU 54 neti Mknz. P. Tug.

3

Ord.Kd.Yzb.

S.N.Ö.

Ds. Kt. Ord. Bl. K. EDİRNE 54 neti Mknz. P. Tug.

4

5

6

7

Ord.Yzb.

Ord.Yzb.

Ord.Kd.Ütğm.

Ord.Kd.Ütğm.

Z.K.

M.K.

Ds. Kt. Ord. Bl. İkm. Tk. 2.4 Snf. Mal Say. EDİRNE 5 nei Kor. Loj. Ds. K. 5 1 052 nci Mtiht. Bl. K.

İkm. Tk. K. ( Mal Say. ) TEKİRDAG ÇORLU

M.E.

65 nci Mknz. P. Tug. Ds. Kt. Ord. Bl. İkm. Tk. 2.4 Snf. Mal Say. KIRKLARELİ LÜLEBURGAZ

M.T.

3 neti Zh. Tug. Loj. Ds. K. Loj . Ynt. Mrk. Ana Mlz. ve Yd. Parça Saymanlığı Mal. Say. TEKİRDAG ÇERKEZKÖY


TSK'YA KARŞI 12 KOMPLO

210

5 ıici Kor. Loj . Ds. K.

8

Ord.Ütğm.

9

Ord.Tekns.11. Kad.Kd.Bçvş.

T.Ö.

İ.C.K.

5 1 052 nci Müht. BL K. 1 nci Mhf. Tk. K. KIRK-

LARELİ LÜLEBURGAZ BÜYÜKKARIŞTIRAN 54 ncü Mknz. P. Tug. Ds. Kt. Ord. 81. İşi. Ks. Tırt. Arç. Mua. ve Kont. Astsb. EDİRNE 5 nci Kor. Loj . Ds. K.

Ord.Tekns.II. Kad.Kd.Bçvş.

10

A.H.A.

Ord. iV ncü Kad. K. Prod. Kont. Ks. Tek. Arç. Tesl. ve Tesel. Mkns. TEKİRDAG ÇORLU 5 nci Kor. Kh. ve Kh.

11

Ord.Tekns.Ka d.Kd.Bçvş.

12

Ord.Tekııs.Ka d.Kd.Bçvş.

A.E.C.

Gr.Kh. Bl. Ulş. Ks. Tek. Arç. Brl. Mkns. TEKİRDAG ÇORLU 5 nci Kor. Yüz. Köp. Th.

M.K.

4 ncü Yüz. Köp. Bl. Bk.

Ks. Tek. Arç. Brl. Mkns. KIRKLARELİ 5 nci Kor. Loj . Ds. K. Ord. iV neti Kad. İkrn.

Ord.Kad.Kd.B

13

--

Ç\ Ş .

_ _ ._

-

-

-

M.C.D.

Amr. Ana Mlz. ve Hek Mal Say. Stok Kont. Amr. TEKİRDAÖ ÇORI,U


AHMET KÜÇÜKŞAHİN

14

15

16

17

18

19

Ord.Tekns.Ka d.Kd.Bçvş.

Ord.Tekns.Ka d.Kd.Bçvş.

Ord.Tekns.Ka d.Kd.Bçvş.

Ord.Kad.Kd.B çvş.

Ord.Tekns.Kd. Bçvş.

Ord.Tekns.Kd. Bçvş.

211

B.C.G.

5 nei Kor. Loj . Ds. K. Ord . IV neti Kad. K.lığı Öz. Slh. Böl. RedeyeStinger Ks. Ks. A. TEKİRDAÖ ÇORLU

F.A.A.

5 nci Kor. Loj. Ds. K. Ord. iV neti Kad. K.lığı Öz. Slh. Böl. Oer. Ks. Rad. ve Güç Kay. Tam. TEKİRDAÖ ÇORLU

V.K.Ö.

65 nei Mknz. P. Tug. Tnk. Tb. Kh. ve Kh. BI. B km. Tk. Bkm. Ks. Tırt. Arç. Brl. Mkns. KIRKLARELİ LÜLEBURGAZ

H.K.

3 neti Zh. Tug. Loj . Ds. K. Loj . Ynt. Mrk. Tüketim Mlz. Saymanlığı Müht. Aky. Hes. Sor. TEKİRDAG ÇERKEZKÖY

A.Ö.

5 nei Kor. Loj . Ds. K. Ord. iV neti Kad. K.lığı 3 neü Kad. Syy. Onr. Ekb. Hf. Slh. Tam. TEKİRDAÖ ÇORLU

H.Ö.

33 neti Mknz. P. Tug. Tnk. lb. Kh. ve Kh. Bl. Bkm. Tk. Bkm. Ks. Tırt. Arç. Brl. Mkns. KIRKLA RELİ


212

20

21

22

23

24

25

26

TSK'YA KARŞI 12 KOMPW

Ord.Tekns.Kd. Bçvş.

Ord.Tekns.Kd. Bçvş.

Ord. Tekns.Kd. Bçvş.

Ord.Kd.Bçvş.

Ord. Tekns.Kd. Bçvş.

Ord.Kd.Bçvş.

Ord.Te�s.Kd. Bçvş.

H.Z.

54 ncü Mknz. P. Tug. Ds. Kt. Ord. Bl. 5 nci D/Ds. Tk. Top ve Hf. Slh. Mkns. EDİRNE

M.V.

55 nci Mknz. P. Tug. Tnk. Th. Kh. ve Kh. Bl. Bkm. Tk. Bkrn. Ks. Tırt. Arç. Kurt. Mkns. EDİRNE SÜLOÖLU

Ş.B.

5 nci Kor. Loj. Ds. K. Ord. iV ncü Kad. K.hğı Öz. Slh. Böl. Oer. Ks. 35 mm. Oer. Top. Tam. TEKİRDAÖ ÇORLU

H.H.D.

5 nci Kor. Loj . Ds. K. Ord. iV ncü Kad. K. İkrn. Ks. Amr. TEKİRDAÖ ÇORLU

C.Y.

5 nci Kor. Loj. Ds. K. Ord. iV ncü Kad. K.lığı Öz. Slh. Böl. Tow Ks. Syy. Tim Bkm. Astsb. TEKİRDAÖ ÇORLU

Ö.K.

33 ncü Mknz. P. Tug. Ds. Kt. Ord. Bl. K. İşit. Ks. İkrn. Astsb. KIRKLARELİ

H.E.

54 ncü Mknz. P. Tug. Ds. Kt. Ord. Bl. G/Ds. Tk. Arç. Bkm. Ks. Tek. Arç. Sah. ve Dp. Mkns. EDİRNE


213

AHMET KÜÇÜKŞAHİN

27

Ord.Tekns.Kd. Bçvş.

28

Ord.Tekns.Kd. Bçvş.

29

Ord.Tekns.Kd. Bçvş.

30

Ord.Tekns.Kd. Bçvş.

31

Ord.Tekns.Kd. Bçvş.

32

33

Ord.Tekns.Kd; Bçvş.

Ord.Tekns.Kd. Bçvş.

A.K.

54 ncü Mknz. P. Tug. Ds. Kt. Ord. Bl. G/Ds. Tk. Arç. Bkm. Ks. Yak. ve Elkt. Donm. Tam. EDİRNE

M.Y.

54 ncü Mknz. P. Tug. Ds. Kt. Ord. Bl. 4 ncü D/Ds. Tk. Tırt. Arç. Sah. ve Dp. Mkns. EDİRNE

H.B.

54 ncü Mknz. P. Tug. Ds. Kt. Ord. BI. 4 ncü D/Ds. Tk. Tırt. Arç. Sah. ve Dp. Mkns. EDİRNE

E.A.

55 nci Mknz. P. Tug. TOW Bl. Bl. Kh. Bkm. Ks. Tırt. Arç. Mkns. EDİRNE SÜLOÔLU

H.Ş.

55 nci Mknz. P. Tug. İs. Svş. BI. Bl. Kh. Kh. Ks. Tek. Arç. Brl. Mkns. EDİRNE SÜLOGLU

H.A.

55 nci Mknz. P. Tug. 1 nci Mknz. P. Tb. Kh. ve Kh. BI. Bkm. Tk. Bkm. Ks. Tırt. Arç. Mkns. EDİRNE SÜLOGLU

B.B.

55 nci Mknz. P. Tug. Ds. Kt. Ord. Bl. O/Ds. Tk. Arç. Bkm. Ks. Tek. Arç. Sah. ve Dp. Mkns. EDİRNE SÜLOGLU


TSK'YA KARŞI 12 KOMPLO

214

34

35

36

37

38

39

Ord.Tekns.Kd. Bçvş.

Ord.Tekns.Kd. Bçvş.

Ord.Tekns.Kd. Bçvş.

Ord.Tekns.Kd. Bçvş.

Ord.Tekns.Kd. Bçvş.

Ord.Tekns.Kd. Bçvş.

B.Y.

65 nei Mknz. P. Tug. K. Yrde. Tnk. Tb. Kh. ve Kh. Bl. Bkm. Tk. Bkm. Ks. Tırt. Arç. Brl. Mkns. KIRKLARELİ BABAESKİ

S.K.

65 nei Mknz. P. Tug. K. Yrde. Tnk. Tb. 3 neli Tnk. Bl. Bl. Kh. Bkm. Ks. Kule Bkm. Astsb. KIRKLARELİ BABAESKİ

B.A.

3 neti Zh. Tug. Loj . Ds. K. Bkm. Brl. Mknz. P. Tb. 1 nci D/Ds. Tk. Mobil Ona. Timi (B) Hf. Slh. Tekns. TEKİRDAG SARAY

O.D.

5 nei Kor. Loj . Ds. K. Ord. iV neli Kad. K.lığı Öz. Slh. Böl. Tow Ks. Sah. Bkm. Astsb. TEKİRDAG ÇORLU

M.K.

33 neti Mknz. P. Tug. 1 nei Mknz. P. Tb. Kh. ve Kh. Bl. Bkm. Tk. Bkm. Ks. Tırt. Arç. Mkns. KIRKLARELİ

O.K.

33 neti Mknz. P. Tug. Top. Tb. Kh. ve Hiz. Bl. İaşe, İlan. ve Bkm. Tk. Bkm. Ks. Tek. Arç. Brl. Mkns. KIRKLARELİ


AHMET KÜÇÜKŞAHİN

40

Ord.Tekns.Kd. Bçvş.

41

Ord.Kd.Bçvş.

42

Ord.Tekns.Kd. Bçvş.

43

Ord.Tekns.Kad .Bçvş.

215

M.A.

M.Ş.

54 neü Mknz. P. Tug. 2 nci Tnk. Th. 1 nei Tnk.

Bl. Bl. Kh. Bkm. Ks. Kule Bkm. Astsb. EDİRNE 5 nei Kor. Loj. Ds. K. Ord. IV neti Kad. K. İd. Amr. Mhfz. ve Hiz. Bl. Astsb. TEKİRDAG ÇORLU 54 neti Mknz P. Tug. İs. .

0.N.

Svş. Bl. Bl. Kh. Brl. Bak. Ks. Tırt. Arç. Brl. Mkns. EDİRNE

M.Ö.

54 neti Mknz. P. Tug. 2. Tnk. Th. Kh. ve Kh. 81. Bkm. Tk. Bkm. Ks. Kule Bkm. Astsb. EDİRNE

Y.K.

54 neti Mknz P. Tug. Ds. Kt. Ord. Bl. 1 nei D/Ds. Tk. Top ve Hf. Slh. Mkns. EDİRNE

T.K.

55 nei Mknz P. Tug. Kh. ve Kh. Bl. Kh. ve Kh. Bl. Bl. Kh. Bkm. Ks. Tek. Arç. Brl. Mkns. EDİRNE SÜLOGLU

S.G.

3 neti Zh. Tug. Loj. Ds. K. Bkm. Brl. Tnk. Th. 3 neti D/Ds. Tk. Mobil Ona. Timi (C) Tırt. Araç Mkns. TEKİRDAG ÇERKEZKÖY

.

44

Ord.Tekns.Kad .Bçvş.

.

45

46

Ord.Tekns.Kad .Bçvş.

Ord.Tekns. Kad.Bçvş.


216

47

48

49

TSK' YA KARŞI 1 2 KOMPW

Ord.Tekns.Ka d.Bçvş.

Ord.Tekns.Bç vş.

Ord.Tekns.Bç vş.

50

Ord.Bçvş.

51

Ord.Tekns.Bç vş.

H.K.

54 neti Mknz. P. Tug. Kh. ve Kh . Bl; Bkrn. Ks. Tırt. Arç. Brl. Mkns. EDİRNE

A.N.A.

54 neti Mknz. P. Tug. Top. Th. 3 neti Bt. İaşe, İkm. ve Bkm. Tk. Bkm. Ks. Tek. Arç. Brl. Mkns. EDİRNE

F.Ö.

55 nei Mknz. P. Tug. Ds. Kt. Ord. Bl. G/Ds. Tk. Arç. Bkm. Ks. Tırt. Arç. Sah. ve Dp. Mkns. EDİRNE SÜLOGLU

A.H.U.

65 nei Mknz. P. Tug. K. Kh. Ord. Ş. Mtiht. ve Aky. Astsb. KIRKLARELİ LÜLEBURGAZ

C.E.

5. Kor. Keşif Tb. Kh. ve Srv .Bl. Th. Bak. Tk. Tırt. Araç Kurt. Mkns. IBKİRDAG ÇORLU ULAŞ . 5 nei Kor. Loj. Ds. K. 5 1052 nci Mtiht. Bl. K. 2 nei Mtiht. Muayene Ks.Mtiht. Muayene Astsb. (Aynı Zamanda Müht. İmha Astsb.) IBKİRDAG ÇORLU -

52

Ord.Bçvş.

53

Ord.Tekns.aç vş.

E.B.

H.A.

33 neti Mknz. P. Tug. Mu. Bl. Bkm. Ks. Tek. Arç. Brl. Mkns. KIRKLARELİ


AHMET KÜÇÜKŞAHİN

54

55

56

57

58

59

Ord.Tekns.Bç vş.

Ord.Tekns.Bç vş.

Ord.Bçvş.

Ord.Kd.Üçvş.

Ord.Tekns.Kd. Üçvş.

Ord.Kd. Üçvş.

217

T.B.

3 3 neti Mknz. P. Tug. Tnk. Th. 2 nei Tnk. Bl. Bl. Kh. Bkın. Ks. Tırt. Arç. Kurt. Mkns. KIRKLARELİ

c.ö.

55 nei Mknz. P. Tug. Tnk. Th. 1 nci Tnk. Bl. Bl. Kh. Bkın. Ks. Kule Bkın. Astsb. EDİRNE SÜLOGLU

K.E.

5 nei Kor. Loj. Ds. K. Ord. iV neü Kad. K. İkm. Amr. Dp. Bkın. Ayıklama Sınıflandırma ve Ambalaj Böl. Dp. Bkm. Ks. Amr. TEKİR,DAG ÇORLU

C.Ç.

5. Kor. Loj. Ds. K. 5 1 052 nci Müht. Bl. K. İkm. Tk. Stok Kont Ks. Mtiht. Kay. Astsb. ( Hes. Sor.) TEKİRDAG ÇORLU

H.E.

65 nci Mknz. P. Tug. Top. Th. 3 neü Bt. İaşe, İkm. ve Bkın. Tk. Bkm. Ks. Tek. Arç. Brl. Mkns. KIRKLARELİ LÜLEBURGAZ

A.C.

54 neti Mknz. P. Tug. Ds. Kt. Ord. Bl. K. İkın. Tk. 2.4 Snf. Mal Say. Ana Mlz. Ks. Hes. Sor. EDİRNE


TSK'YA KARŞI 12 KOMPLO

218

60

61

62

63

64

65

Ord.Tekns.Kd. Üçvş.

Ord.Tekns.Kd. Üçvş.

Ord.Kd.Üçvş.

Ord.Tekns.Kd. Üçvş.

Ord.Tekns.Kd. Üçvş.

Ord.Tekns.Üç vş.

Ö.Ö.G.

3 ncü Zh. Tug. Loj . Ds. K. Bkm. Brl. Geri Ds. Bl. Araç Bkm. Ks. Tnk. Kule Mkns. TEKİRDAG ÇERKEZKÖY

N.B.

3 ncü Zh. Tug. Loj . Ds. K. Bkm. Brl. Geri Ds. BI. Araç Bkm. Ks. Tırt. Araç Mkns. TEKİRDAG ÇERKEZKÖY

A.S.

5 nci Kor. Loj . Ds. K. 5 1052 nci Müht. Bl. K. İkm. Tk. 1 nci Dp. Ks. Müht. Dp. Astsb. ( Mal Sor. ) KIRKLARELİ LÜLEBURGAZ BÜYÜKKARIŞTIRAN

H.Ç.

5 nci Kor. Loj. Ds. K. Ord. iV ncü Kad. K.lığı Öz. Slh. Böl. Tow Ks. Syy. Tim Bkm. Astsb. TEKİRDAG ÇORLU

M.K.

3 ncü Zh. Tug. Mknz. P. 2 nci Mknz. P. Bl. Bl. Kh. Bkm. Ks. Tırt. Arç. Brl. Mkns. TEKİRDAÔ ÇERKEZKÖY

S.E.

5 nci Kor. 105 nci Top. A. 3 ncü Top. Tb. 2 nci Bt. Bt. Kh. Bkrn. Ks. Tırt. Arç. Brl. Mkns. TEKİRDAÔ Ç�LU

Tb.


219

AHMET KÜÇÜKŞAHİN

66

67

68

69

70

71

Ord.Tekns.Üç vş.

Ord.Tekns.Üç vş.

Ord.Tekns.Üç vş.

Ord.Üçvş.

Ord.Tekns.Üç vş.

Ord.Üçvş.

T.S.

55 nei Mknz. P. Tug. 2 nei Mknz. P. Th. 4 neü Mknz. P. Bl. Bl. Kh. Bkrn. Ks. Tırt. Arç. Brl. Mkns. EDİRNE SÜLOGLU

S.K.

55 nei Mknz. P. Tug. Ds. Kt. Ord. Bl. G/Ds. Tk. Slh. Bkrn. Ks. A.K.A. Tam. EDİRNE SÜLOGLU

S.K.

3 neli Zh. Tug. Top. Th. 1 nei Bt. İaşe, İkm. ve Bkm. Tk. Bkrn. Ks. Tırt. Arç. Brl. Mkns. TEKİRDAG SARAY

A.Ç.

3 neli Zh. Tug. Loj. Ds. K. Loj . Ynt. Mrk. Ana Mlz. ve Yd. Parça Saymanlığı Belge Kayıt Uz. TEKİRDAG ÇERKEZKÖY

H.B.

5 nei Kor. Keşif Th. 3 neli Kşf. BI. Bak. Ks. Tırt. Araç Brl. Mkns. TEKİRDAG ÇORLU ULAŞ

S.H.K.

5 nci Kor. Loj. Ds. K. 5 1053 neli Müht. Bl. K. İkm. Tk. 1 nci İlave Dp. Ks. Müht. Dp. Astsb. ( Mal Sor. ) KIRKLARELİ EVRENLİ


220

72

TSK'YA KARŞI 12 KO!ı-:PLO

Ord.Üçvş.

ö.ö.

54 neti Mknz. P. Tug. Ds. Kt. Ord. Bl. K. Kh. İkm. Astsb. EDİRNE 55 nei Mknz. P. Tug. 1

73

Ord.Tekns.Üç vş.

D.U.

nci Mknz. P. Tb. 2 nei Mknz. P. BI. Bl. Kh. Bkm. Ks. Tırt. Arç. Brl. Mkns. EDİRNE SÜLOÔLU 55 nei Mknz P. Tug. Tnk. Tb. 3 neü Tnk. Bl. Bl. Kh. Bkm. Ks. Kule Bkm. Astsb. EDİRNE .

74

Ord.Tekns.Üç vş.

S.Ş.

SÜLOÔLU 55 oci Mknz P. Tug. Ds. Kt. .Ord. BI. K. İkm. Tk. 2.4 Sof. Mal Say. Tam. Prç. Ks. İstek ve İne. Astsb. EDİRNE SÜ.

15

Ord.Üçvş.

E.C.

LOÔLU 65 nci Mknz P. Tug. Tnk. Tb. Kh. ve Kh. Bl. Bkm. Tk.· Bkm. Ks. Tırt. Arç. Kurt. Mkns. KIRK.

76

Ord.Tekns.Üç vş.

Ö.A.

LARELİ LÜLEBUR-

GAZ 55 nci Mknz. P. Tug. Ds. 11

Ord.Kd.Çvş.

Ş.E.

Kt. Ord. Bl. K. İkm. Tk. 2.4 Sof. Mal Say. Tam. Prç. Ks. Hes. Sor. ( 1 ) EDİRNE SÜLOÔLU


AHMET KÜÇÜKŞAHİN .

.

78

79

80

81

221

.

H,Y.

55 nei Mknz. P. Tug. Ds . Kt. Ord. BI. 4 neü D/Ds. Tk. Tırt. Arç. Sah. ve Dp. Mkns. EDİRNE SÜLOÖLU

A.G.

54 neli Mknz. P. Tug. 3 neli Mknz. P. Th. 8 nei Mknz. P. Bl. Bl. Kh. Bkın. Ks. Tırt. Arç. Brl. Mkns. EDİRNE ' ·

M.M.

54 neü Mknz. P. Tug. 2 nei Tnk. Th. 3 neü Tnk. BI. Bl. Kh. Bkm. Ks. Tırt. Arç. Kurt. Mkns. EDİRNE

H.S.

54 neü .Mknz. P. Tug. Ds. Kt. Ord. BI. K. İkm. Tk.. 2.4 Snf. Mal Say. Tam. Prç. Ks. Hes. Sor. (2) EDİRNE

.

Ord.Tekns.Üç yş.

Ord.Tekns.Kd. Çvş.

Ord.Tekns.Kd: Çvş.

Ord.Astsb.Çvş


TSK'YA KARŞI 12 KOMPLO

222

ALIŞVERİŞ MERKEZLERİ VE GIDA TOPTANCILARINDA GÖREVLENDİRİLECEK PERSONEL S.NO

RÜTBESİ

ADI SOYADI

1

Lv.Kd.Bnb.

A.D.

2

Lv.Bnb.

Y.R.E.

3

Lv.Bnb.

U.K.

GÖREV YERİ 54 neli Mknz. P. Tug. K. Lv. Ş. Md. EDİRNE 33 ncü Mknz. P. Tug. K. Lv. Ş. Md. KIRKLARELİ 3 neli Zh. Tug. K. Loj. Ş. İkm. ve Bkrn. Ks. A. TEKİRDAG ÇERKEZKÖY

4

Mly.Kd.Yz b.

E.G.

54 ncü Mknz. P. Tug. K. Mly. ve Büt. Ş. Md. EDİRNE 5 nci Kor. Loj . Ds. K. 600 Yt.

5

Lv.Yzb.

Y.A.

As. Hst. İd. A. Lv. Ş. Md. TEKİRDAÖ ÇORLU 65 nei Mknz. P. Tug. Ds. Kt. Lv.

6

Lv.Kd.Yzb.

M.A.

Bl. K. KIRKLARELİ LÜLEBURGAZ

7

Lv.Kd.Yzb.

M.Ç.

8

Lv.Ütğrn.

M.U.

9

Lv.Ütğrn.

İ.A.

54 neli Mknz. P. Tug. Ds. Kt. Lv. Bl. K. EDİRNE 54 neti Mknz. P. Tug. Ds. Kt. Lv. Bl. K. Sah. Hiz. Tk. K. EDİRNE 5 nei Kor. Loj . Ds. K. 2 105 1 nci Lv. İkm. ve Hiz. Bl. K. Sah. Hiz. Tk. K. TEKİRDAG ÇORLU


223

AHMET KÜÇÜKŞAHİN

55 nci Mknz. P. Tug. Ds. Kt. Lv. 10

Lv.Kd.Ütğ m.

V.B.

Bl. K. Lv. 1/3. Snf. İlan. Mad. İkrn. Sb.(Sayman) EDİRNE SÜLOGLU 33 neti Mknz. P. Tug. Ds. Kt. Lv.

11

Lv.Kd.Ütğ m.

M.Ç.

Bl. K. Lv. 1/3. Snf. İkrn. Mad. İkrn. Sb.(Sayman) KIRKLARELİ

12

13

Lv.Tekns.K d.Bçvş.

Lv.Tekns.K ad.Bçvş.

33 neti Mknz. P. Tug. Ds. Kt. Lv. Ö.D.

Bl. Ek.Tk. K. Lv. Gn. Mlz. Tam. KIRKLARELİ 54 neti Mknz. P. Tug. Ds. Kt. Lv.

R.S.

Bl. K. Bkm. Tk. Lv. Mallan Bkm. Onr. Ks. K. EDİRNE 55 nei Mknz. P. Tug. Ds. Kt. Lv.

14

Lv.Kad.Kd. Bçvş.

S.R.V.

Bl. K. Lv. 2/4. Snf. İkrn. Mad. İkrn. Sb.(Sayman) EDİRNE SÜLOGLU

15

Lv.Kad.Bçv ş.

54 neü Mknz. P. Tug. Ds. Kt. Lv. A.A.

Bl. K. Bkm. Tk. Yd. Prç. İkrn. Astsb. EDİRNE 65 nei Mknz. P. Tug. Ds. Kt. Lv.

16

Lv.Bçvş.

M.T.

Bl. K. Lv. 1/3. Snf. İkm. Mad. Hsp. Srm. KIRKLARELİ LÜLEBURGAZ

8

Lv.Kd.Üçvş

55 nei Mknz. P. Tug. Ds. Kt. Lv. Ö.A.

Bl. K. Lv. 1/3. Snf. İkrn. Mad. Hsp. Srm. EDİRNE SÜLOÔLU


TSK'YA KARŞI 12 KOMPLO

224

18

Lv.Kd.Çvş.

U.K.

54 neti Mknz. P. Tug. Ds. Kt. Lv. Bl. K. İkm. Tk. Lv. 2/4. Snf. İkm. Mad. Ks. K. (Mal Srm.) EDİRNE

19

Lv.Kd.Çvş.

Ü.Ü.

55 nei Mknz. P. Tug. Ds. Kt. Lv. BL Ek.Tk 1 nei Ek. Ks. K. EDİRNE SÜLOGLU

20

Lv.Kd.Çvş.

A.T.

65 nci Mknz. P. Tug. Ds. K . Lv. Bl. Ek.Tk. 1 nei Ek. Ks. K. KIRKLARELİ LÜLEBURGAZ

Ö.K.C.

3 neti Zh. Tug. Loj. Ds. K. Loj. Ynt. Mrk. Tüketim Mlz. Saymanltğı Mal Sor.(Eşya) TEKİRDAG ÇERKEZKÖY

21

Lv.Kd.Çvş.

Ahmet KÜÇÜKŞAHİN

Kurmay Albay İsth. ve İKK. Ş. Md.

.


Kopya No: ın BALYOZ Sıkıyönetim K.lığı. İSTANBUL 02 1 000 B ARA02 Kod No:

BALYOZ GÜVENLİK HAREKAT PLANI İLGİ ZAMAN D İLİMİ

:B

G ÖREV B ÖLÜMÜ

: EK-A' da olduğu gibidir.

1 . DURUM :

a. Genel

:

( 1 ) 28 Şubat sürecinde elde edilen kazanımlardan istifade edi­ lememesi ve 2002 seçimlerinde AKP' nin tek parti olarak iktidara gelmesiyle beraber, ülkede hızlı bir zemin kayması yaşanmış ve Büyük Atatürk'ün bize emanet ettiği ülkesi ve milletiyle bir bütün olan Türkiye Cumhuriyeti Devleti laiklik karşıtı ve irticai unsurla­ rın etkisine girmeye başlamıştır. Son zamanlarda varlığına, rejimi­ ne ve bağımsızlığına yönelik fikri ve fiziki haince saldırılar içinde­ dir. Türkiye Cumhuriyeti' nin temel niteliklerini değiştirme gayret­ leri gizlenemeyecek kadar aşikar ve had safhaya ulaşmıştır. (2) Devlet, başlıca organlarıyla işlemez duruma getirilmiş, ana­ yasal kuruluşlar tezat veya suskunluğa bürünmüş, muhalefet parti­ leri kısır çekişmeler ve uzlaşmaz tutumlarıyla devleti kurtaracak birlik ve beraberliği sağlayamamış ve lüzumlu tedbirleri almamış­ lardır. Böylece irticai, yıkıcı ve bölücü mihraklar faaliyetlerini alabildiğine arttırmışlar ve vatandaşların can ve mal güvenliği teh­ likeye düşürülmüştür.

(3) Türkiye Cumhuriyeti, kurulduğu sünden bu yana en sıkıntılı ve en tehlikeli dönemini yaşamaktadır. Henüz tam olarak dünya


TSK'YA KARŞI 12 KOMPW

226

devletlerince tanınmadığı ve iç isyanlar ile boğuştuğu bir dönemde dahi bu kadar büyük bir tehlike içerisinde olmamışken, bugün, hortlatılmak istenen Sevr, başta irticai faaliyetler olmak üzere iç ve dış tehditler kötü yönetimle birleşmiş ve bugünkü tehlikeli safhaya gelinmiştir. Laik Türkiye Cumhuriyeti'nin varlığını tümüyle orta­ dan kaldırmaya yönelik çabalar, yerli işbirlikçilerin gönüllü katkı­ larıyla, ülke içinde yıkıcı güç odaklarının aynı noktada buluşması­ na neden olmuş ve zirve noktasına ulaşmıştır. (4) Laiklik etrafındaki gerici kuşatma kontrolden çıkmış, bilinç­ li, sistemli ve kontrollü bir şekilde cumhuriyetin kazanımlarına yönelmiştir. Bu hedef önünde en sağlam ve sarsılmaz kale olarak görülen TSK hedef haline getirilmiş, yıpratılması ve komuta zafi­ yeti oluşturulması için yoğun çaba sarf edilmiş/edilmektedir. (5) Bugün Türkiye Cumhuriyeti Devleti, yabancı ülke istihbarat servisleri ve aj anlarının cirit attığı, pek çok yandaşlarının olduğu, dileklerini pervasızca gerçekleştirebildikleri, önemli şirketleri ve kıymetli toprakları yok pahasına satılan bir ülke haline getirilmiş­ tir. Ulu Önder' in gayreti ile püskürtülen savaş, günümüzde halen devam etmektedir. Anılan savaşın tek amacı; Laik Türkiye Cumhu­ riyeti'ni Büyük Ortadoğu Planı (BOP)' nın uygulama alanında bir piyon haline dönüştürmektir. Bu nedenle; Ilımlı İslam modeli hali­ ne getirilmek istenen Laik Türkiye Cumhuriyeti, ABD, AB ve anti laik çevrelerin işbirliği alanına dönüşmüştür. ABD'nin ve kısmen AB' nin desteğini arkasına alan irticacı kesim, bir yandan devlet içinde kadrolaşma faaliyetlerine hız kazandırırken diğer yandan özel sektörde sermayenin el değiştirmesi için yoğun çaba sarf et­ mektedir. Bunun sonucunda kamuoyunda yeşil sermaye olarak adlandınlan bu kesim ekonomik anlamda giderek büyümekte ve sermaye el değiştirmektedir. (6) Peşi peşine gelen siyasi iktidarlar, piyasanın ihtiyacı olan emisyonu Merkez Bankası kanalıyla sağlayamadığı için, ABD Merkez B ankası para basarak ülkemizdeki bu açığı gidermekte ve böylece yabancı para birimleri milli paramızın yerini almaktadır. Para bulmanın tek yolu olarak IMF ve ABD Merkez Bankası ' nı gören hükümet acziyet ve ihanet içindedir. Gelinen bu süreçte ül-


AHMET KÜÇÜKŞAHİN

227

kcmizin yer altı ve yerüstü kaynakları yabancılara peşkeş çekilmiş, ülke yönetimi IMF, Dünya B ankası ve AB ' ye teslim edilmiş, üre­ tim sıfırlanmış, temel ihtiyaçlar karşılanamaz hale gelmiş, Sevr anlaşması fiilen uygulanarak Kurtuluş Savaşı öncesi duruma dü­ şülmüştür. (7) Atatürkçülük yerine irticai ve diğer sapık ideolojik fikirler üretilerek, sistemli bir şekilde ve haince, ilkokullardan üniversitele­ re kadar eğitim kuruluşları, idare sistemi, yargı organlan, Milli İstihbarat Teşkilatı, Polis ve iç güvenlik teşkilatı, işçi kuruluşları, siyasi partiler ve nihayet yurdumuzun en masum köşelerindeki yurttaşlarımız dahi saldırı ve baskı altında tutularak yozlaşma, bölünme ve iÇ harbin eşiğine getirilmişlerdir. Kısaca devlet güçsüz bırakılmış ve acze düşürülmüştür.

b. Maksat: ( l ) Bu ortamda BALYOZ Komutanlığı, İç Hizmet Kanunu' nun verdiği Türkiye Cumhuriyeti'ni kollama ve koruma görevini yüce Türk Milleti adına yerine getirme azim ve kararlılığı içerisinde laik devlet otoritesinin temini için gerekli olan tedbirleri alacaktır. (2) Harekatın maksadı; ülke bütünlüğünü korumak, milli birlik ve beraberliği sağlamak, muhtemel bir iç savaşı ve kardeş kavgası­ nı önlemek, devlet otoritesini ve varlığını yeniden tesis etmek ve laik demokratik düzenin işlemesine mani olan sebepleri, bir daha hortlamamak üzere ebediyen ortadan kaldırmaktır. c.

Düşman Durumu:

( 1 ) İrticai grupların, hedefe giden yolda engel olarak gördükleri TSK'ya karşı bir taraftan sızma gayretleri artarak devam ederken diğer taraftan yıpratma, komuta zafiyeti içerisinde ve dinsiz gös­ terme çabaları da artan bir ivme ile devam etmektedir. (2) Mevcut iktidarın uygulamalarından cesaret bulan irticai grupların, devlet düzenimizin temelini oluşturan laiklik ilkesini kendi çıkar ve amaçlarına göre yorumladıkları görülmektedir. B u kapsamda; başta öğretim kurumları olmak üzere, kamu hizmetleri­ nin yerme getirildiği çeşitli kamu kurum ve kuruluşlannda, irticai hareketin simgesi olan türban ve başörtüsü kullanılmasında ısrarlı


228

TSK'YA KARŞI 12 KOMPLO

davrandıkları gözlenmektedir. Bu yoldaki ısrar, masumane bir tercihten ziyade, laik cumhuriyet ilkelerine karşı dine dayalı bir devlet düzeni kurmaya yönelik din ve vicdan hün-iyetini aşan sis­ temli çabaların bir parçası olarak devam ettirilmektedir.

(3) ABD ve AB ülkelerinin karşılıklı paslaşmalannı seyreden ve ülke menfaatlerini gözetmeden her talebi emir telakki eden, Büyük Atatürk'ün deyimi ile müstevlilerin siyasi emellerine boyun eğmiş AKP Hükümeti; (a) İrticai faaliyetlerin ülke içerisinde artmasına, güç kazanma­ sına, kadrolaşmasına ve teşkilatlanmasına tam destek vermekte, (b) Ekonomik çözümsüzlüklerin yol açtığı boşluklardan da isti­ fade ederek, istediği karşı devrimi gerçekleştirebileceğini hisset­ tirmekte ve tüm ülke genelinde AKP yandaşları, tarikat ve cemaat­ ler ile devlet kademelerinde hızla kadrolaşmakta, (c) İktidarın kendisine sağladığı imkan ve kabiliyetleri kullana­ rak medya, sivil toplum örgütleri ve bürokrasiyi kendine bağımlı hale getirmeye çalışmakta, (ç) Mevcut yetkiler ile hukuki boşluklardan da istifade edilerek mürteci ve dogmatik yapıda insan yetiştirmeye uygun ortam sağla­ yan medrese, tekke ve zaviye tipi, eğitim ve öğretim birliğini orta­ dan kaldıran çarpık bir eğitim sisteminin yeniden hayata geçirilme­ sini hedeflemekte, (d) Bu amaçlarına ulaşmak maksadıyla, anayasa değişikliği ve hukuk reformu adı altında TSK ile birlikte laik cumhuriyetin en önemli teminatı anayasal kurumların etkinliğini kıracak, kendi amaçlan doğrultusunda evrimleştirecek yollar aramakta, (e) Başta dışarıdan müzahir ABD ve AB ülkeleri olmak üzere, . içeriden irtica ile iltisaklı medya, hukuk, bürokrasi, emniyet, mali­ ye ve daha birçok kamu kurum ve kuruluşunda örgütlenmiş yan­ daşları ile koordineli ve planlı çalışmalarla laik kesimi ve rakiple­ rini hareket edemez hale getirmekte,

(f) AB üyeliğini ve terör sorununu bahane ederek, Cumhuriye­ tin temel niteliklerini değiştirmeye yönelik çabalarını, dış desteğin de etkisiyle devam ettirmektedirler.


AHMET KÜÇÜKŞAHİN

229

(4) AKP Hükümetine, AB üyeliği kapsamında dış güçler tara­ fından sağlanan mali ve siyasal destek devam ederken, Ortadoğu ve Arap ülkeleri ile İslami gruplar tarafından sağlanan ekonomik destek de artmaktadır. ABD, AB, irticai unsurlar, bölücü unsurlar ve AKP ortak eylem ve söylem birliği ile hareket etmektedirler. (5) İktidar ve irtica yanlısı basın yayın organlan her geçen gün cesaretlenip palazlanırken, muhalif basın, geçmişte yaptığı şahsi yanlışlıkların bedelini, görevini yapmayarak ve/veya yapamayarak ödemektedir. Toplumsal muhalefet sindirilmiş, muhalif basın eko­ nomik ve mali denetim tehdidi ile susturulmuştur. (6) İrticai faaliyet gösteren vakıf ve dernekler ile yıkıcı bölücü unsurlar işbirliklerini alenen yapma pervasızlığını göstermektedir­ ler. Bunu AB süreci, birlik - beraberlik, kardeşlik, demokrasi vb.

evrensel temaları kullanarak yapmaktadırlar. (7) Buna karşın muhalefet partileri de etkin, önleyici, alternatif oluşturan, siyasal iktidarın faaliyetlerini denetleyici ve geniş halk kitlelerinde yankı bulan bir muhalefet sergileyememekte; basit, tutarsız, kişiliksiz, silik ve günü kurtarmaya yönelik söylemlerle muhalefet yapmaktadırlar. Mevcut durumları itibari ile halkta gide­ rek artan bir umutsuzluğa yol açmaktadırlar. Laik cumhuriyeti kurtaracak, birlik ve beraberliği sağlayacak ve gerekli tedbirleri alacak siyasi ufuktan yoksun liderler, koltuklarını korumanın öte­ sinde, kısır ve uzlaşmaz tavırların üstünde bir davranış ortaya ko­ yamamaktadırlar.

ç. Dost Durumu: ( 1 ) 3 Kasım seçimlerinde AKP, % 30 civarında oy almıştır. An­ cak son günlerde öne çıkan ümmetçilik faaliyetlerine rağmen, bu oranın tamamının irticayı desteklediği sonucunun çıkarılmasının uygun olmayacağı değerlendirilmektedir. Bunlardan birçoğu daha önceki hükümetlerin icraatsızlığına tepki oylan olup, AKP içinde de harekatımıza, müzahir ve dost gruplar bulunmakta, ihtimaller karşısında yönetici elite yakın durmaktadırlar.

(2)Buna rağmen, şimdiye kadar içimizde barınmayanlar mecli­ se taşınmıştır. Bu meydan okuma karşısında kategorili personel


TSK'YA KARŞI 12 KOMPLO

230

pervasızca biraz daha cesaretlenmiş ve kadrolaşma faaliyetlerine hız vermişlerdir. Bu nedenle anılan personelin, sadece Silahlı Kuv­ vetler içerisinden değil, bütün kamu kurum ve kuruluşlarından derhal uzaklaştırılmaları bir zorunluluk haline gelmiştir. (3) Her türlü olumsuz şartlara rağmen cumhuriyeti koruma ve

kollamaya yönelik eylem ve planlamalarımız devam etmektedir. Bu kapsamda; (a) TSK bünyesindeki dost ve müzahir unsurlar dışında kalan, özellikle yüksek rütbeli personelin kontrol altında tutulmasına, (b)TSK'nın her kademesine müzahir eleman temini konusunda referans uygulamasına (ÇYDD, ADD, Türkiye Gençlik Birliği vb.) devam edilerek azami koordinasyon sağlanmasına, (c) Belirleyeceğimiz emekli TSK mensubu arkadaşlarımızın baş­ ta OYAK, ASELSAN, HAVELSAN, ROKETSAN, TAİ vb. olmak üzere TSK ile iltisaklı şirketlerdeki görevlendirmelerinde kilit pozis­ yonlara sahip olunacak şekilde düzenlemeler yapılmasına, (d) TSK haricindeki dost unsurlar tarafından yapılacak ekono­ mik operasyonlar, basın yayın faaliyetleri ve sosyal sorumluluk projelerinin yakından takip edilmesine ve gerektiğinde koordinas­ yonun sağlanmasına, (e) Aleyhe yapılan her türlü propaganda ve yasal düzenleme gi­ rişimlerinde muhalefet partileri ile koordineli fikir ve eylem birliği içerisinde hareketler sergilenmesine devam edilecektir.

2. VAZİFE: Balyoz Komutanlığı, ülke bütünlüğünü korumak, milli birlik ve beraberliği sağlayarak muhtemel bir iç savaşı ve kardeş kavgasını önlemek ve laik demokratik düzenin işlemesine mani olan sebeple­ ri, bir daha hortlamamak üzere ebediyen ortadan kaldırmak masa­ dıyla; derhal, AKP Hükümetini iktidardan uzaklaştıracak ve mev­ cut irticai yapılanmayı şiddetle bertaraf ederek, belirlenen kadroları iktidara getirerek laik devlet otoritesini ve varlığını yeniden tesis edecektir.


AHMET KÜÇÜKŞAHIN

23 1

3. İCRA : a. Harekat Tasarısı: ( 1 ) İcra edilecek harekatın maksadı; ülke bütünlüğünü korumak, milli birlik ve beraberliği sağlayarak muhtemel bir iç savaşı ve kardeş kavgasını önlemek ve, laik demokratik düzenin işlemesine mani olan sebepleri, bir daha hortlamamak üzere ebediyen ortadan kaldırarak laik devlet otoritesini ve varlığını yeniden tesis etmektir. (2) Bu maksadın tahakkuku için; Ulu Önder Atatürk' ün "Söz konusu olan vatansa gerisi teferruattır." veciz sözü ile emrettiği üzere; demokrasinin taınanu ile askıya alınması da dahil olmak üzere nihai amaç olan irticai yapılanmanın tek bir ferdi dahi kalmayacak ve bir daha hortlayamayacak şekilde ortadan kaldırılıncaya kadar gerekli her türlü tedbir alınacaktır. Bu kapsamda; (a) Öncelikli ve acil olarak, AKP yönetiminin tasfiyesi ve işbirli�çilerinin saf dışı bırakılması maksadıyla, harekat alanının şekillendirilmesi de dahil olmak üzere, resmi/gayri resmi tüm yurtseverler seferber edilecek, başta Silahlı Kuvvetlerin imkan ve kabiliyetleri olmak üzere maddi ve manevi tüm güçler kullanılacak, (b) Özellikle, gözaltına almalar ve yağma talan, gasp ve milli serveti tahrip gibi eylemler sırasında ikazlara uymayanlara karşı, , Silahlı Kuvvetlerin gücünü çok kısa sürede hissettirecek sert uygulamalara başvurulacak, (c) İ kinci aşamada, belirlenen kadrolar işbaşına getirilecek, bölücü ve irticacı kadroların şiddetle ve derhal bertaraf edilmesi için, gerekirse özel yöntemler devreye sokulacak, (d) Devlet otoritesi hakim kılınıncaya kadar kamu görevlerinin ifası için asker ve sivil şahıslar atanacaktır. Bu maksatla; bütün kilit görevleri Askeri personel devralacaktır. Anılan kilit personel, Harp Akademileri Komutanlığı, sınıf okulları V'! diğer askeri bir­ liklerdeki belirlenmiş general ve subaylardan, yetmediği takdirde emekli general, subay ve astsubaylardan tefrik edilecek, bu perso-


TSK'YA KARŞI 12 KOMPLO

232

nele ait hazırlanmış olan isim listeleri güncellenerek hazır tutula­ cak, (e) Teşkil edilecek olan;

(1) Özel operasyon ve sorgulama timleri, (111) Özel görevli toplama timleri, (iV) Sıkıyönetim mahkemelerinde görevlendirilecek personel, (V) Darbe harekatı timleri, (VI) Gözaltı timleri, (VII) Hasar tespit timleri,

(Vlll) Kamu kurum ve kuruluşlarında görevlendirilecek perso­ nel,

(IX) Özel hastaneler ve ilaç depolarında görevlendirilecek per­ sonel,

(X) Gümrükler, depolar, ambarlarda görevlendirilecek perso­ nel, (XI) Alışveriş merkezleri ve gıda toptancılarında görevlendiri­ lecek personel listeleri (EK-M) olası değişiklikler hassasiyetle takip edilecek ve herhangi bir aksaklığa meydan verilmeyecek, (e) Devlet ve kamu erkinde, en üst kademeden en alt kademeye kadar bütün kadroların temizlenmesi ve 1 923 zindeliğine ulaşılması esas alınacak,

(f) İrticai, bölücü ve yıkıcı yapılanmanın yurt içindeki tespit edilmiş tüm malvarlığı ve mali kaynaklarına el konacak, yurt dışı finans kaynaklarının engellemesi için ilgili ülkeler nezdinde girişimlerde bulunulacaktır.

(3) BAL YOZ Güvenlik Harekat Planı kapsamında kendilerine kişiye özel olarak görev tevdi edilen ve bu onurlu görevi kabul eden personel (EK-A), harekatın kendi sorumluluk bölgelerinde planlama, hazırlık, koordinasyon ve icrasından BAL YOZ K.lığına karşı sorumludur.


AHMET KÜÇÜKŞAHİN

233

(4) Harekat; hazırlık, harekat ortamının şekillendirilmesi, icra ve yeniden yapılandırma safhası olmak üzere dört safha halinde icra edilecektir;

(a) Hazırlık Safhası: Bu safhada icra edilecek faaliyetler müteakip safhalara zemin teşkil edecektir. Hazırlıklar kapsamında: (I) Şekillendirme safhası için istihbarat toplama ve ilgili irticai, bölücü ve yıkıcı gruplara eleman sızdırma çalışmaları icra edile­ cek,

(II) Buna paralel olarak BALYOZ Güvenlik Harekat Planı, "Olasılığı En Yüksek Tehlikeli Senaryo" isimli jenerik bir plan şeklinde, "GİZLİ" gizlilik derecesinde ve özel seçilmiş, sınırlı sa­ yıda personelin katılımıyla icra edilecek bir plan seminerinde de­ nenecek ve müzakere edilecek, (III) AKP ve irticai gruplara yönelik istismara açık noktalar mevcut ve oluşturulması düşünülen yasal mevzuat çerçevesinde değerlendirilecek, (IV) Gerektiğinde istismar noktalan oluşturulması için sızdırı­ lan personelin kullanılması amacıyla alternatif planlar oluşturula­ cak, (V) Bir sonraki safhada kullanılmak üzere idhar noktalarında depolanan mühimmat çıkartılarak planlandığı şekilde dağıtılacak, (b) Harekat Ortamının Şekillendirilmesi S afhası:

(l) İstanbul ve civarı başta olmak üzere hassasiyet arz eden şe­ hirlerde iltisaklı kişilerin sevk ve idare ettiği (EK-M) halka yönelik eylemler yapılacak, (II) AKP yönetimi başta olmak üzere tarikat, cemaat ve irticai grup lider ve önderlerinin tasfiyesi ve işbirlikçilerinin saf dışı bıra­ kılması maksadıyla; ahlaki zafiyeti olanlar tespit edilerek, gerekli hazırlıklar yapılacak, basın vasıtası ile deşifre edilerek AKP, tari­ kat, cemaat ve irticai grupların halk nezdindeki itibarı zedelenecek


234

TSK' YA KARŞI 12 KOMPLO

veya ilgili kişilerle ilişki kurulmasında malzeme olarak kullanıla­ cak,

(III) TSK haricindeki dost unsurlar tarafından yapılacak eko­ nomik operasyonlar ile hem ulusal hem de uluslar arası ortamda ülke ekonomik darboğaza sürüklenerek,

AKP Hükümeti karşıtı

büyük çaplı toplumsal gösteriler için zemin hazırlanacak ve koor­ dine edilecek,

(iV) Sürekli irticai faaliyetler ile ilgili haberler, öğrenci olayları

artan şehit cenazeleri, ekonomik bunalım, faili meçhul eylemlerle sokaklara dökülmüş halk temaları sürekli işlenerek, halkın en gü­ vendiği kurum olan TSK' dan gereğini yapmasını beklediği yönün­ de kamuoyu yönlendirme çalışmaları yapılacaktır. (c) İcra Safhası: (l) Ortamın

hazırlanması

safhasında

yeterli

seviyeye

ulaşıldığında icra safhasına geçilecektir.

(il)

Bölücü Terör Örgütü ve El Kaide' nin büyük şehirlerde

özellikle

İstanbul' da

eylemler

sonrasında

icra

zamanlı

büyük

edilecek,

eylemleri

STK

ve

ve

anılan

üniversiteler

ile

koordine ederek yönlendireceğimiz çok geniş katılımlı toplumsal gösteriler

ve

eylemler

neticesinde

oluşan

kaos

ve

karmaşa

nedeniyle öncelikle olağanüstü hal ve sonrasında sıkıyönetim ilan edilecek,

(III) Olağanüstü hal derhal,

ve sonrasında sıkıyönetim ilanını müteakip

AKP Hükümeti iktidardan zorla uzaklaştırılacak ve mevcut

irticai yapılanma şiddetle bertaraf edilerek, belirlenen kadroların iktidara getirilmesinin yolu açılacak,

(iV) Teşkil

edilecek birimlerle, başta tüm kara deniz ve hava

yolu terminalleri olmak üzere, Kamu kurum ve kuruluşları, Özel hastaneler ve ilaç depoları, Gümrükler, depolar, ambarlar ve büyük alışveriş merkezlerinin tamamı kontrol altına alınacak ve özellikle ülkeye yurtdışından giriş çıkı şlara ikinci bir emre kadar müsaade edilmeyecek,


A HMET KÜÇÜKŞAHİN

235

(V) Hiçbir hak ve özgürlük mutlak ve sınırsız olmadığı gibi, konu laik devletin bekası olunca haber verme ve basın özgürlüğü de sınırsız ve mutlak değildir. Harekatın icrası ile birlikte her türlü yazılı, sözlü ve görsel basın yayın kuruluşları kontrol altında tutu­ lacak, önceden tespit edilen AKP, yıkıcı, bölücü ve irticai gruplara müzahir (EK-C) tüm basın yayın kuruluşlarının yayınları derhal durdurulacak, (VI) Tüm sorumluluk bölgesini kapsayacak şekilde kontrol nok­ talan tesis edilecek ve anılan bu noktalarda gerekli görüldüğü tak­ dirde tarıklar da kullanılarak, kitlesel, kalabalık grupların yer değiş­ tirmelerine, toplanmalarına ve gösteri yapmaları engellenecek, (VII) İrticai faaliyetlerde yer aldığı tespit edilmiş ve teşkil edi­

len Özel Görevli Toplama Timleri tarafından planlandığı şekilde göz altına alınan kişiler topluca bulundurulacakları stadyum ( Bur­ han Felek Spor Salonu, Fenerbahçe stadyumu, Ümraniye NETAŞ Misafirhanesi vb.) büyük yapılara getirilecek ve sorguları buralarda y apılacak, bilahare hapishanelere sevk edilecek,

(VIII) Mevcut ceza ve tutuk evlerinin de kapasiteleri ile gözal­ tına alınacak ve tutuklanacakların sayıları da dikkate alınarak, Sı­ kıyönetim K.lıklannca kışlalar içerisinde gerekirse ceza ve tutuk evleri açılacak, (IX) Halkın din duygularını istismar ederek kendi siyasal ve şahsi çıkarları doğrultusunda halkı devlete ve rejime karşı kışkırttı­ ğı değerlendirilen tüm demek, vakıf ve kuruluşlar kapatılarak yö­ netici kadroları tutuklanacak,

(X) Ulusumuzun gasp edilen ekonomik haklarının geri alına­ bilmesi için; ülke dışına para çıkışının engellenmesi ve spekülatif para hareketlerinin önüne geçilmesi maksadıyla bankacılık işlemle­ ri ikinci bir emre kadar durdurulacak, (XI) İlk etapta banka genel müdürlüklerine nitelikli, uzman mu­ vazzaf veya emekli askeri personel atanacak; askeri personele yar­ dımcı olmak üzere önceden tespit edilmiş müzahir, dost ve güveni­ lir üst düzey kamu görevlileri yerleştirilecek,


TSfCYA KARŞI 12 KOMPW

236

(XII) İrticai, bölücü ve yıkıcı terör örgütlerine mensup kişi, ku­ rum ve kuruluşların menkul, gayrimenkul, ayni ve nakdi malvarlık­ larına el konulacak, (XIII) Faizsiz bankacılık adı altında faaliyet gösteren İslami fi­ nans kurumlarının kurulmasına izin veren yasalar iptal edilecek, bu kurumların varlıkları hazineye aktarılacak,

(XIV) Yabancı uyruklu şahıs ve şirketlerin bankalardaki

paralarının öncelikle yurt dışına çıkışı engellenecek, aleyhte faaliyet gösteren yabancı uyruklu şahıs ve şirketlerin banka hesaplarına ikinci bir emre kadar el konulacak, (d) Yeniden Yapılandırma Safhası:

(1) TSK kategorilendirilmiş personelden tamamen arındırılarak, boşalacak kritik kadrolara silah arkadaşlarımızın terfi ve atamaları yapılacak, (ll) Emekli olan silah arkadaşlarımızın önceden belirlenen kamu görevlerini devralmaları sağlanacak, (111) İktidardan düşürülecek olan AKP Hükümetinin yerine planlanan Hükümet ve bürokratik kadroların görevi devralması sağlanacaktır. DP iktidarından beri devam ettirilen takiyye gelene­ ğine dayalı muhafazakar iktidarların devlete sızan ve devlet bürok­ rasisine sinen bütün çağdışı anlayış ve izlerinin silinebilmesi için, ekli programı uygulayacak uzun süreli bir milli mutabakat hükü­ metinin oluşturulması temin edilecek,

(iV) İrticai, yıkıcı ve bölücü faaliyetleri desteklediği bilinen ve­

ya çeşitli yolsuzluk ve usulsüzlüklere karışmış bütün kamu perso­ neli, hiçbir istisnaya tabi tutulmadan görevden el çektirilerek yeri­ ne güvenilir, liyakatli ve çağdaş değerlere bağlılığıyla dikkat çeken sivil veya emekli olmuş askeri personel görevlendirilecek,

(V) Milliyetçi - Muhafazakar Sağ iktidarların Türk Silahlı Kuvvetleri ' nin karşısına alternatif silahlı güç olarak tasarlayıp güç­ lendirdiği polis teşkilatının askere bakışı dikkate alındığında; poli­ sin sevk ve idaresinde ağırlıklı olarak jandarma kullanılacak, bu nedenle İl J.K.lıkları karargahlarından istifade ile ivedilikle ağır


AHMET KÜÇÜKŞAHİN

237

silahlardan arındırıldıktan sonra polisin mutlaka kontrol altına alınması sağlanacak,

(VI) Potansiyel tehdit teşkil eden unsurların belirlenmesi ve bunların ele geçirilmesi veya kontrol altına alınması; eldeki arşivin incelenmesi yanında, kim, nerelerde, hangi evlerde barınıyor bun­ ların planlanması; kritik alanların tespiti ve başlangıçtan itibaren kontrol altına alınması doğru ve gerçekçi istihbarat akışını gerekli kıldığından askerden arındırılan Milli İstihbarat Teşkilatı (M.İ.T.) yeniden yapılandırılarak müzahir personel kilit görevlere getirile­ rek (EK-C) başına muvazzaf bir general atanacak, (Yii) Cumhuriyetin

aşındırılan tüm kazanımları tekrar yerleştirilecek, Türkçe ezan dahil tüm ulusal değerlerimiz hayata geçirilerek Arap ve Kürt unsurların Türk kültürüne verdikleri zararlar telafi edilecektir.

b. Ast birliklere görevler: ( ! ) Genel (a) BALYOZ Güvenlik Harekat Planı'nın, "Olasılığı En Yüksek Tehlikeli Senaryo" isimli jenerik bir plan şeklinde oynanacağı plan seminerine kadar, irticai, yıkıcı ve bölücü gruplara ait mevcut tüm Listeler ile teşkil edilecek olan özel görev timlerinin listeleri gün­ cellenecek ve devamlı olarak güncel tutulacak, (b) Gözaltına alma ve tutuklamalar sırasında oluşabilecek muh­ temel karşı koymaları bastırmak için şiddet kullanılacağı da değer­ lendirilerek sorumluluk alanının tamamında hastane, ceza ve tutu­ kevi ile mezarlıklar mutlaka kontrol altına alınacak, kışlalar içinde ve/veya uygun yerlerde yeni ceza ve tutukevleri hazırlanacak, (2) Sıkıyönetim Tali Bölge K.lıkları, sorumluluk alanlarında: (a) Planı ve hazırlıkları ifşa etmeyecek şekilde ilgili personelle kadro tatbikatları icra edilecek, (b) İcra edecekleri harekatın başlangıcından itibaren gözaltına alacakları kişiler, faaliyetlerine son verilecek vakıf, dernek ve basın yayın organları ile ilgili tüm listeler güncel tutulacak,


238

TSK'YA KARŞI 12 KOMPW

(c) Ebedi Başkomutan Atatürk'ün "Söz konusu olan vatansa gerisi teferruattır" veciz sözü ile emrettiği üzere; iç tehdit bertaraf edilmeden dış tehdit bertaraf edilemez gerçeğinden hareketle, demokrasinin tamamı ile askıya alınması da dahil olmak üzere nihai amaç olan irticai yapılanmanın tek bir ferdi dahi kalmayacak ve bir daha hortlamayacak şekilde ortadan kaldırılıncaya kadar gerekli her türlü tedbiri almak için tüm hazırlıklannı yapacak ve tedbirleri alacaklardır.

c. Koordinasyon: ( l ) Plan, planlama ve hazırlık maksadıyla derhal, icra safhası ise emirle yürürlüğe girecektir. (2) İstanbul' da icra edilecek karargah toplantılarından istifade ile plan için genel koordinasyon toplantısı yapılacaktır. (3) Tüm uygulamalarda en küçük birlik seviyesi bölük olacaktır. (4) Harekatın icra safhasının başlangıcından ikinci bir emre ka­ dar ihtiyaç olan bölgelerde kontrollü sokağa çıkma yasağı uygula­ nacaktır. (5) Harekatı başlatma kodu; "KILIÇ", geçici durdurma kodu; "BIÇAK", iptal kodu ise; "ÇAKI" dır.

4. İDARİ VE LOJİSTİK: a. İdari: ( l ) Her birim ve alt birimler görevin hazırlık, harekat ortanunın şekillendirilmesi, icra ve yeniden yapılandırma safhalanna ilişkin Güncelleme Raporlarını hazırlayacak ve faaliyetlerden 24 saat önce, Faaliyet Sonuç Raporunu ise en geç 1 2 saat sonra Harekat Başkanlığına gönderecektir. (2) Ani gelişmeler zamana bağlı kalınmaksızın Harekat Başkan­ lığına bildiıilecektir. b. Lojistik:


239

AHMET KÜÇÜKŞAHİN

( 1 ) Özel malzemeler hariç ihtiyaçlar ast K.lıklara tahsisli kay­ naklardan ve depolardan karşılanacaktır. (2) Planın hazırlık safhasından itibaren banka ve PTI üzerin­ den para aktarımı yapılmayacak, K.lıklara tahsis edilen nakit para kullanılacaktır. (3) B alyoz Harekat Planı kapsamında ortaya çıkacak diğer ih­ tiyaçlar Lojistik B aşkanlığı tarafından tedarik edilerek karşılana­ caktır.

5. EMİR KOMUTA VE MUHABERE: a. Emir Komuta: ( 1 ) Harekat İstanbul' dan sevk ve idare edilecektir. Sıkıyönetim karargahları İstanbul Büyükşehir Belediyesi Afet Koordinasyon Merkezi binası ve anılan binanın imkanlarına sahip diğer kamuya ve/veya sivil sektöre ait binalar kullanılabilecektir. (2) Eylemler, ilgili bölgelerde kullanılacak Komuta Merkezle­ rinden sevk ve idare edilecektir.

b. Muhabere: ( 1 ) Görüşmelerde sabit ve cep telefonları kullanılması mecbu­ riyetinde kalındığı takdirde "Bilinmesi gereken prensibine" riayet edilecek ve Kod Tablosu kullanılacaktır. (2) Harekat B aşkanlığınca daha önceden belirlenen cansız posta kutuları kullanılmaya devam edilecektir. (3) Eylem Gruplarınca, daha önce belirlenmiş gizli haberleşme usulleri kullanılacaktır.

(4) Eylemi başlatmada esas muhabere vasıtası "radyo", yedek muhabere vasıtası ise Kral TV mesaj bant sistemidir. Rica ederim. Çetin DOÖAN Orgeneral BALYOZ Sıkıyönetim Komutanı


240

TSK'YA KARŞI 12 KOMPLO

EKLER EK-A (Görevlendirmede Yetkili Personel Listesi) EK-B (Yüksek Danışma Kurulu ve Koordinasyon Makamları) EK-C (İ stihbarat) EK-Ç (Emir Komuta Münasebetleri) EK-D (Emekli Personelin Görevlendirileceği Kamu Görevleri) EK-E (Kilit Haberleşmeciler) EK-F (Harekat Tasarısı) EK-G (Muhabere) EK-J (Lojistik) EK-K (Sivil Asker İ şbirliği) EK-M (Personel) EK-P (Basın ve Halkla İlişkiler) EK-O (Harekat Emniyeti ve İKK) EK-X (Özel Dağıtım Planı)

DAÖITIM Gereği Özel Dağıtım Planı


EK-2 "BAL YOZ DAVASI" Nedeniyle Yargılanan Muvazzaf Subay ve As tsub ay ar. Sıra Nu.

Tutuklandığındaki

Adı ve Soyadı

Sınıf ve Rütbesi

Açıklamalar

1

Nejat Bek

Korgeneral

Hasdal'da Tutuklu

2

Mustafa Korkut Özaslan

Korgeneral

Hasdal' da Tutuklu

3

Yurdaer Olcan

Korgeneral

Hasdal' da Tutuklu

4

Kadir Sağdıç

Koramiral

Hasdal'da Tutuklu

5

Mehmet Otuzbiroğlu

Koramiral

Hasdal'da Tutuklu

6

Gürbüz Kaya

Tümgeneral

Hasdal'da Tutuklu

7

İhsan Balabanlı

Tümgeneral

Hasdal'da Tutuklu

Tümgeneral(ii

8

Halil Helvacıoğlu

9

Hasan Fehnti Canan

Tümgeneral

Hasdal'da Tutuklu

10

Salim Erkal Bektaş

Tümgeneral

Hasdal' da Tutuklu

Hasdal'da Tutuklu

11

Ahmet Yavuz

Tümgeneral

Hasdal'da Tutuklu

12

Bekir Memiş

Tümgeneral

Hasdal' daTutuklu

13

Ramazan Cem Gürdeniz

Tümamiral

Hasdal'da Tutuklu

14

Abdullah Dalay

Tümgeneral

Hasdal'da Tutuklu

15

Ali Semih Çetin

Tümamiral

Hasdal'da Tutuklu

16

Soner Polat

Tümamiral

17

Nurettin Işık

Tümgeneral

Hasdal' da Tutuklu Hasdal'da Tutuklu

18

Mehmet Fatih İlğar

Tuğamiral(İ)

Hasdal' da Tutuklu

19

Cem Azizi Çakmak

Tuğamiral

Hasdal'da Tutuklu

20

Kasım Erdem

Tui!:l!:eneral

Hasdal'da Tutuklu

21

Levent Erkek

Tuğamiral

Hasdal'da Tutuklu

22

Turgay Erdağ

Tuğamiral

Hasdal'da Tutuklu

23

Abdullah Gavremoğlu

Tuğamiral

Hasdal'da Tutuklu

24

Bulut Ömer Mimiroğlu

Tuğgeneral

Hasdal'da Tutuklu

·-

; (İ): İstihbarat görevinde çalışmış veya sınıf itibariyle istihbaratçı.


TSK' YA KARŞI 12 KOMPLO

242

25

Ali Aydın

Tu l:!:!!:eneral

Hasdal'da Tutuklu

26

Ahmet Türkmen

Tuğamiral(İ)

Hasdal' da Tutuklu

27

Hakan Akkoç

Tul:!:!!:eneral

Hasdal' da Tutuklu

28

Gökan Gökav

Tuifoeneral

Hasdal 'da Tutuklu

29

Levent Gönı:ec

Tuğamiral

Hasdal'da Tutuklu

30

Ali Rıza Sözen

P.Kur.Alb.

Hasdal'da Tutuklu

31

Ahmet Kücüksahin

P.Kur.Alb.(İ)

Hasdal'da Tutuklu

32

Memiş Yüksel

P.Kur.Alb.

Hasdal' da Tutuklu

Yalçın

33

Ahmet Topdağı

P.Kur.Alb.

Hasdal'da Tutuklu

34

Dursun Çiçek

Dz.P.Kur.Alb.

Hasdal'da Tutuklu

35

Fatih Musa Çınar

Top.Kur.Alb.

Hasdal' da Tutuklu

36

Hasan Basri Aslan

P.Kur.Alb.

Hasdal'da Tutuklu

37

İsmet Kısla

Top.Kur.Alb.

Hasdal' da Tutuklu

38

Zafer Karatas

Mu.Kur.Alb.

Hasdal'da Tutuklu

39 40

Ahmet Tuncer

P.Kur.Alb.

Hasdal'da Tutuklu

İkrami Özturan

İs.Kur.Alb.

Hasdal ' da Tutuklu

41

Cemal Candan

Hv.Sav.Kur.Alb.

Hasdal' da Tutuklu

42

Aytekin Candemir

Top.Kur.Alb.

Hasdal'da Tutuklu

43

İlkay Nerat

P.Kur.Alb.

Hasdal'da Tutuklu

44

Burhan Göğce

Top.Kur.Alb.

Hasdal' da Tutuklu

45

Faruk Doğan

Dz.Kur.Alb.

Hasdal' da Tutuklu

46

Veli Murat Tulga

Mu.Kur.Alb.

Hasdal'da Tutuklu

47

Nihat Altunbulak

Dz.Kur.Alb.

Hasdal 'da Tutuklu

İbrahim Koray

Dz.Kur.Alb.

Hasdal'da Tutuklu

Bora Serdar

Dz.Kur.Alb.

Hasdal ' da Tutuklu

Muharrem Nuri

Dz. Kur.Alb.

Hasdal 'da Tutuklu

Tavfun Duman

Dz.Kur.Alb.

Hasdal'da Tutuklu

52

Fatih Altun

Too. Kur.Alb.

Hasdal' da Tutuklu

53

Taylan

Dz.Kur.Alb.

Hasdal 'da Tutuklu

54

Murat Özçelik

J.Kur.Alb.

Hasdal' da Tutuklu

55

Nihat Özkan

Mu.Kur.Alb.

Hasdal'da Tutuklu

56

Orkun Gökalp

Mu.Alb.

57

Dora Sungunay

Dz. Kur.Alb.

Hasdal'da Tutuklu

58

Hüseyin Özçoban

J.Kur.Alb.

Hasdal' da Tutuklu

59

Kıvanç Kırmacı

Dz.Kur.Alb.

Hasdal' da Tutuklu

48

Özyurt

49 50

Alacalı

51

Cakır


243

AHMET KÜÇÜKŞAHİN

60

Mustafa Erdal Hamzaoihıllan

Mu.Kur.Alb.

Hasdal'da Tutuklu

61

ErJ?;ün Balaban

Dz.Kur.Alb.(İ)

Hasdal'da Tutuklu

62

Yaşar Barbaros Büvtiksaıffiak

Dz.Kur.Alb.

Hasdal'da Tutuklu

63

Utku Arslan

Dz.Kur.Alb.

Hasdal'da Tutuklu

64

Abdullah Zafer Ansov

Top.Alb.(İ)

Tutuksuz

65

Erhan Kuraner

Per.Alb.

Hasdal'da Tutuklu

66

Mehmet Alper SenJ?;ezer

Tank Kur.Alb.

Hasdal'da Tutuklu

67

Ercan İrencin

Dz.Kur.Alb.

Hasdal'da Tutuklu

68

Fatih Uluç Yeğin

Dz.Kur.Alb.

Hasdal'da Tutuklu

69

Doğan Fatih Küçük

Kr.Plt. Kur.Alb.

Hasdal'da Tutuklu

70

Mehmet Ferhat Coloan

Dz.Kur.Alb.

Hasdal' da Tutuklu

71

Ertuimı! Ucar

Dz.Kur.Alb.

Hasdal' da Tutuklu

72

Ayhan Gedik

Dz.Kur.Alb.

Hasdal'da Tutuklu

73

Ahmet Necdet Doluel

Dz.Kur.Alb.

Hasdal'da Tutuklu

74

Taner Gül

Dz.Kur.Alb.

Hasdal'da Tutuklu

75

Kahraman Dikmen

J.Kur.Alb.

Hasdal'da Tutuklu

76

Meftun Hıraca

Dz.Alb.(İ)

Hasdal' da Tutuklu

77

Mücahit Erakvol

Dz.P.Kur.Alb.

Hasdal'da Tutuklu

78

Mustafa Önsel Hakan İsmail Celikcan

J.Kur.Alb.(İ) Dz.Alb. ·

Hasdal' da Tutuklu

79

Hasdal'da Tutuklu

80

Cengiz Kövlü

Hv.Per.Kur.Alb.

Hasdal' da Tutuklu

81

Ali Türksen

Dz.Kur.Alb.

Hasdal' da Tutuklu

82

Barbaros Kasar

Dz.Kur.Alb.

Hasdal' da Tutuklu

83

Sım Yılmaz

Top.Kur.Alb.

Hasdal'da Tutuklu

84

Mustafa Koc

J.Kur.Alb.(İ)

Hasdal'da Tutuklu

85

Hasan Nure;ören

J.Kur.Alb.

Hasdal'da Tutuklu

86

Hanifi Yıldınm

;.Kur.Alb.

Hasdal' da Tutuklu

87

Ali Demir

J .Kur.Alb.(İ)

Hasdal'da Tutuklu

88

Bahtiyaf Ersav

Top. Kur.Alb.

Hasdal' da Tutuklu

89

Murat Atac

Tnk.Kur.Alb.

Hasdal' da Tutuklu

90

Hasan Gülkaya

Dz.Alb.

Hasdal'da Tutuklu


TSK' YA KARŞI 12 KOMPLO

244

91

Nedim IBusan

P.Kur.Yb.

Hasdal'da Tutuklu

92

Yusuf Kelleli

J.Yb.

Hasdal'da Tutuklu

93

Levent Çehreli

Dz.Yb.

Hasdal'da Tutuklu

94

Hüsevin Toouz

J.Yb.

Hasdal'da Tutuklu

95

Cemalettin Bozdağ

Dz.Yb.(İ)

Hasdal' da Tutuklu

96 97

Mustafa Yuvanc

İs.Kur.Yb.

Hasdal' da Tutuklu

Yunus Nadi Erkut

Per.Yb.

Hasdai' da Tutuklu

98

Safak Duruer

Dz.Kur.Yb.

Hasdal' da Tutuklu

99

Yüksel Gürcan

J.Yb .<i)

Hasdal' da Tutuklu

100

Hüseyin Polatsoy

J.Bnb.(İ)

Hasdal'da Tutuklu

101

Soydan Görgülü

J.Kur.Bnb.

Hasdal'da Tutuklu

1 02

Abdurrahman Baş-

J.Bnb.(İ)

Hasdal'da Tutuklu

buğ

1 03

Gökan Çiloğlu

J.Bnb.(İ)

Hasdal' da Tutuklu

104

Mustafa Avdın

J.Bnb.

Tutuksuz

105

Ahmet Yanaral

J . Bnb.

Tutuksuz

1 06

Behçet Alper Gü-

Bnb.

Hasdal' da Tutuklu

ney

1 07

Timuçin Eraslan

Mu.Bnb.

Tutuksuz

108

Ahmet. Çetin

J.Yzb.

Tutuksuz

109

Erdinç Atik

J.Yzb.(İ)

Hasdal'da Tutuklu

1 10

Dursun Tolga Kap-

Hv.Sav.Yzb.

Hasdal'da Tutuklu

lama

111

Altan Dilanen

J.Yzb.

Tutuksuz

1 12

Levent Gülgoıhıs

J.Yzb.

Tutuksuz

113

İsmail Karaoğlan

J.Bşçvş.

Tutuksuz

1 14

Erol Ersan

J.Bşçvş.

Tutuksuz Tutuksuz

115

Selahattin Gözmen

J.Bşçv ş.

116

Fikret Coşkun

J .Bşçvş.

Tutuksuz

1 17

Arif Bıvıklı

J.B sçvs .

Tutuksuz

118

Osman Çetin

J.B scvs .

Tutuksuz

1 19

Murat Balkas

J .B scv s .

Tutuksuz

120

Abdil Akca

J.B scvs .

Tutuksuz

121

Uğur Üstek

J.B scv s .

Tutuksuz

1 22

İhsan Çevik

J.Bçv ş.

Tutuksuz

123

Levent Maraş

J.Bşçvş.

Tutuksuz

1 24

Hakan Öklem

J.Bşçv ş.

Tuluksuz

125

Mustafa Kelleci

· J.Bşçvş.

Tutuksuz


AHMET KÜÇÜKŞAHİN

245

126

Musa Fanz

J.B scvs.

Tutuksuz

1 27

İmdat Solak

J.B scvs.

Tutuksuz

1 28

Mutlu Kılıclı Hakan Yıldırım

J.Bscvs. J.Bscvs.

Tutuksuz

1 29 1 30

Rifat Gürcam

J.Bscvs.

Tutuksuz

131

Embiva Sen Ali Güngör

J.Bscvs. J.Bşçvş.

Tutuksuz

132

Tutuksuz

Tutuksuz


EK-3 "BALYOZ DAVASi" Nedeniyle Yargılanan Emekli Subay ve Astsubaylar. Emekli Ohnadan

Sıra Nu.

Adı ve Soyadı

l

Çetin Doğan

Emekli Orgeneral

Sillivri Cezaevinde Tutuklu

2

Halil İbrahim Fırtına

Emekli Orgeneral

Sillivri Cezaevinde Tutuklu

3

Özden Örnek

Emekli Oramiral

Sillivri Cezaevinde Tutuklu

4

Ergun Saygun

Emekli Orgeneral

Sağlık Sorunları Nedeniyle GATA'da Yauyor (Tutuklama Karan Var)

5

Şükrü Sarıışık

Emekli Orgeneral

Sillivri Cezaevinde Tutuklu

6

Engin Alan

Emekli Korgeneral

Sillivri Cezaevinde Tutuklu

7

Ayhan Taş

Emekli Korgeneral

Sillivri Cezaevinde Tutuklu

8

Doğan Temel

Emekli Korgeneral

Sillivri Cezaevinde Tutuklu

9

Hayn Güner

Emekli Korgeneral

Sillivri Cezaevinde Tutuklu

10

Lütfü Sancar

Emekli Koramiral

Sillivri Cezaevinde Tutuklu

11

Metin Yavuz Yalcın

Emekli Korgeneral

Silivri Cezaevinde Tutuklu

12

Ahmet Feyyaz Öifütçü

Emekli Koramiral

Silivri Cezaevinde Tutuklu

13

Özer Karabu!ut

Emekli Tümamiral

Silivri Cezaevinde Tutuklu

14

Behzat Balta

Emekli Tümgeneral

Silivri Cezaevinde Tutuklu

Önceki Sınıf ve

Açıklamalar

Rütbesi


247

AHMET KÜÇÜKŞAHİN

15 16

17

Nuri Ali Karababa Recep Rıfkı Durusov Ali Deniz Kutluk

Emekli Tümgeneral

Silivri Cezaevinde Tutuklu

Emekli Tümgeneral

Silivri Cezaevinde Tutuklu Silivri Cezaevinde Tutuklu Silivri Cezaevinde Tutuklu Silivri Cezaevinde Tutuklu Silivri Cezaevinde Tutuklu Silivri Cezaevinde Tutuklu Silivri Cezaevinde Tutuklu Silivri Cezaevinde Tutuklu

Emekli Tümamiral

18

Tuncay Çakan

Emekli Tümgeneral

19

Taner Bal.kış

Emekli Tümamiral

20

Engin Baykal

Emekli Tümamiral

21

Mehmet Kaya Varol

Emekli Tuğgeneral

22

İzzet Ocak

Emekli Tuğgeneral

23

Hasan Hoşgit

Emekli Tuğamiral

24

Hüseyin Hosırit Süha Tanyeli

Emekli Tuğamiral

25

<ii

Emekli Tuğgeneral

26

Mustafa Aydın Gürül

Emekli Tuğamiral

27

Mustafa Kemal Tutkun Halil Kalkanlı

Emekli Tuğgeneral

Mustafa Karasabun Faruk Oktay Memioğlu Halil Yıdız

Emekli Tuğamiral

28 29 30 31 32

Refik Hakan Tufan

Emekli Tuğgeneral

Emekli Tuğgeneral Emekli Alb. Emekli Alb.

Silivri Cezaevinde Tutuklu Silivri Cezaevinde Tutuklu Silivri Cezaevinde Tutuklu Silivri Cezaevinde Tutuklu Silivri Cezaevinde Tutuklu Silivri Cezaevinde Tutuklu Silivri Cezaevinde Tutuklu Silivri Cezaevinde Tutuklu Silivri Cezaevinde Tutuklu

; (İ): İstihbarat görevinde çalışmış veya sınıf itibariyle istihbaratçı.


TSK'YA KARŞI 12 KOMPLO

248

33

Mustafa Çalış

Emekli Kur.Alb.(İ)

Silivri Cezaevinde Tutuklu

34

Recai Elmaz

Emekli Kur.Alb.

Silivri Cezaevinde Tutuklu

35

Erdal Akyazan

Emekli Kur.Alb.

Silivri Cezaevinde Tutuklu

36

Ahmet Şentürk

Emekli Kur.Allı.

Silivri Cezaevinde Tutuklu

37

Müntaz Can

Emekli Kur.Allı.

Silivri Cezaevinde Tutuklu

38

Recep Yıldız

Emekli Kur.Alb.

Silivri Cezaevinde Tutuklu

39

Ali İhsan Çuhadaroğlu

Emekli Kur.Alb.

Silivri Cezaevinde Tutuklu

Harun Özde-

Emekli Kur.Alb.

Silivri Cezaevinde Tutuklu

40

rnrr

41

Mehmet Yoleri

Emekli Allı.(İ)

Silivri Cezaevinde Tutuklu

42

Namık Koç

Emekli Kur.Alb.

Silivri Cezaevinde Tutuklu

43

Cemal Temizöz

Emekli J.Allı

Diyarbakır Cezaevinde Tutuklu

44

Mehmet Fikri Karadağ

Emekli Kur.Alb.

Silivri Cezaevinde Tutuklu

45

Yusuf Ziya Toker

Emekli Hv.Kur.Alb.

Silivri Cezaevinde Tutuklu

46

Hakan Sargın

Emekli J.Kur.Allı.

Silivri Cezaevinde Tutuklu

47

Emin Kücükkılıc

Emekli Kur.Allı.(İ)

Silivri Cezaevinde Tutuklu

48

Kemal Dinçer

Emekli Alb.

Silivri Cezaevinde Tutuklu

49

Hamdi Poyraz

Emekli Kur.Allı.

Silivri Cezaevinde Tutuklu

50

Suat Aytın

Emekli Kur.Alb.

Silivri Cezaevinde Tutuklu

51

Mehmet Kemal Gönüldaş

Emekli Alb.

Silivri Cezaevinde Tutuklu

1 '


AHMET KÜÇÜKŞAHİN

52

Gökan Murat

249 Emekli Kur.Alb.

Üstündağ

53

Hasan Hakan

Silivri Cezaevinde Tutuklu

Emekli Alb.

Silivri Cezaevinde Tutuklu

Dereli

54

Ümit Özcan

Emekli Dz.Kur.Alb.

Silivri Cezaevinde

55

Hüsevin Balar

Emekli J.Alb.

Tutuksuz

56

Fuat Pak:dil

Emekli Alb.

Tutuklu Silivri Cezaevinde Tutuklu

57

Bülent Tuncay

Emekli Kur.Alb.

Silivri Cezaevinde Tutuklu

58

Kubilay Aktaş

Emekli J.Kur.Alb.(İ)

Silivri Cezaevinde Tutuklu

59

Mehmet Ulutaş

Emekli J.Yzb.(İ)

Silivri Cezaevinde

60

Duran Avhan

Emekli J.Bscvs.

Tutuksuz

Tutuklu

61

Ertan KaraJ?:özlü

Emekli J.B scvs .

Tutuksuz

62

Hüseyin Durdu

Emekli J.B scvs .

Tutuksuz


EK-4 TESPİT TUTANAGI (AHMET KÜÇÜKŞAHİN)

Türkiye Cumhuriyeti Yürütme Organını Cebren Iskat veya Vazife Görmekten men etmeye teşebbüs etmek şüphesi ile İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca 2010/185 soruşturma numarasına kaiden yürütülen ve kamuoyunda Balyoz Daıbe Planı soruşturması olarak bilinen soruşturma ile ilgili olarak, başsavcılıkça hazırlanan 196 sanıklı iddianame 1 9 Tem­ muz 2010 tarihinde İstanbul 10.Ağır Ceza Mahkemesince kabul edilmiş ve sanıkların yargılamasına 16 Aralık 2010 tarihinde başlanmıştır. 03 Kasım 2002 seçimleri ile AK Parti hükümetinin kurulmasının hemen ardından, demokratik yollarla işbaşına gelen yürütme organını anti demokratik yollarla idareden uzaklaştırma amacıyla "1.0rdu merkezli bir cunta yapılanmasının harekete geçtiği, Harp Akademi­ leri Komutanlığı komutasındaki Hava Kuvvetleri unsurlarının, Do­ nanma Komutanlığı komutasındaki Deniz Kuvvetleri unsurlarının, İstanbul ve Bursa Bölge olmak üzere Jandarma unsurlarının birer ast birlik gibi bu cunta yapılanması içerisinde yer aldıkları, bu unsurların plan kapsamında eylem planları hazırlama, istihbari çalışmalar yapma ve personel görevlendirme gibi birçok konuda aktif görev aldıkları, Balyoz Darbe Planının hayata geçirilmesi için gereken ortam şekil­ lendirmesini sağlamak üzere, Havacı unsurların Oraj ve Denizci unsur­ ların Suga isimli harekat planları hazırladıkları, bu planlar vasıtasıyla Ege' de Yunanistan ile gerginlik çıkartılıp, bu durumun yürütme organı üzerinde baskı aracı olarak kullanılmasının istendiği, Jandarma unsurlarınca Fatih ve Beyazıt camilerine yönelik olarak Çarşaf ve Sakal isimli bombalı eylem planları hazırlandığı, bu eylem-


AHMET KÜÇÜKŞAHİN

25 1

ler sonrasında iltisaklı şahıslar aracılığıyla irticai görüntülü protesto eylemleri düzenlenip, kaos ve kargaşa ortamı oluşturulmak istendiği, Gereken ortam şekillendirilmesinin ardından sıkıyönetim ilanına müteakip yürütme organının devrilip, devlet idaresinin cunta yapılan­ masının istediği şekilde yeniden yapılandırılmasının planlandığı iddia­ namede belirtilmiştir. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nca (CMK 250 SMY) yürütülen 201 0/1003 sayılı soruşturma kapsamında, 06. 12.2010 günü Gölcük Donanma Komutanlığı-İstihbarat Şube Müdürlüğü' nde yapılan arama­ da el konulan delilerle alakalı olarak, İstanbul 1 0. Ağır Ceza Mahke­ mesinin 06. 12.2010 tarih, 201 0/1003 soruşturma no, 2010/241 2 teknik takip no' lu kararı gereği ilk incelemesi yapılan veriler arasında, geçmiş tarihlerde İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nca (CMK 250 SMY) yürütülmüş olan 2009/827 ve 2009/969 (Ergenekon Silahlı Terör Ör­ gütü), 201 0/185 (Balyoz Darbe Planı) ve benzer soruşturmalarla alaka­ lı bilgi ve belgelerin yer aldığının anlaşılması üzerine, soruşturmayı yürüten Cumhuriyet Savcısı Fikret SEÇEN, çalışmaların Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ve Terörle Mücadele Şube Mü­ dürlüğü'nce birlikte, koordineli olarak yürütülmesine yönelik 10. 1 2.201 0 tarihinde yazılı talimat vermiştir. İlgili karar gereği ve 10.12.2010 tarihli savcılık talimatına istinaden yapılan incelemelerde söz konusu veriler içerisinde, İstanbul Cumhuri­ yet B aşsavcılığı'nın (CMK 250 SMY) 201 0/ 1 85 sayılı soruşturmasına (Balyoz Darbe Plam) konu olan birçok deillin yer aldığı anlaşılmıştır. Veriler kendi aralarında tasnif edildiğinde bir kısmının 201 0/1 85 sayılı soruşturmada elde edilen deliller ile aynı olduğu, bir kısmının ise 201 0/1 85 sayılı soruşturmayı ilgilendirip daha önceden elde edilenler arasında yer almadığı tespit edilmiştir.

1-) 2010/185 sayılı soruşturmada elde edilen ( 1 -3-4- 1 1 - 15) numa­ ralı CD' lerde yer alan belgeler ile 2010/1003 sayılı soruşturmada elde edilen 6 nolu torbadan çıkan 1 nolu CD içerikleri karşılaştırıldığında,

--- -----·-··-·····------ ----·


252

TSK' YA KARŞI 12 KOMPLO

11 Nolu CD'de, Balyoz Harekat Planı ve bu plan kapsamında yapılan çalışmaların tamamına yakınının içerisinde bulunduğu; "1 NCİ ORDU", "2 NCİ KOR", "3 NCÜ KOR", "SkorKH'', "15 NCİ KOR", ''Diğer'', ''Dz.KK", "Hv.KK", "Jandarma", "Seminer 03", "ÇALIŞMALAR_A" isimli dosyalar ve bu dosyalarda yer alan belgelerin tamamının, 6 nolu torbadan çıkan 1 nolu CD içerisinde de yer aldığı tespit edilmiştir. 05-07 Mart 2003 tarihinde gerçekleşen plan seminerine ilişkin ( 13-4- 1 1 ve 1 5) nolu CD'lerde yer alan birçok belgenin de yine aynı isimli dosyalarda 6 nolu torbadan çıkan 1 nolu CD içerisinde yer aldığı tespit edilmiştir. Söz konusu ortak belgeler ayrı bir tespit tutanağında görsel olarak incelenmiştir. Bu bağlamda, 20101185 sayılı soruşturmanın dijital delilleri ara­ sında yer alıp yukanda izah edilen dosyalar içerisinde mevcut bulu­ nan ve 20101185 sayılı soriışturma kapsamında şahıs ile ilgili düzen­ lenen tespit tutanağında belirtilen belgeler, 201011003 sayılı soruş­ turma kapsamında Donanma Komutanlığı İstihbarat Şubesinde ya­ pılan aramada da elde edilmiştir. 20 1 0/1003 sayılı soruşturma kapsamında elde edilen ve 20 10/ 185 sayılı soruşturmada elde edilen belgeler kendi arasında tasnif edildi­ ğinde; Balyoz Harekat Planı genelini, Oraj Harekat Planını, Suga Ha­ rekat Planını, Sakal ve Çarşaf Eylem Planlarını, Jandarma unsurlarının plan ile ilgili istihbari faaliyetlerini doğrudan ilgilendiren ve mevcut bilgileri teyit eden veriler olduğu tespit edilmiştir. 2-) Aynca 5 NOLU DİSK'te yer alan D \ İKK \ GENKURBSK TAKDİMİ \ r k \ Tarananlar \ Hv.Yb.Ahmet Uyaroğlu isimli dosyada yer alan ''Resim 020.jpg" isimli belge ve 6 nolu torbadan çıkan 1 nolu CD içerisindeki "SÜHA ALB_.2003" isimli dosyada yer alan, "SN. KOM ARZ NOTLAR .doc isimli belgenin Balyoz Harekat Pla­ nının genelini ilgilendirir bilgiler içerdiği anlaşılmıştır.


AHMET KÜÇÜKŞAHİN

253

a- Dosyada mevcut 02 Aralık 2002 tarihli Balyoz Harekat Planı içe­

risinde; "Mevcut iktidann uygulamalanndan cesaret bulan irticai gruplann, devlet düzenimizin temelini oluşturan laiklik ilkesini kendi çıkar ve amaçlanna göre yorumladı/elan görülmektedir. Bu kapsam­ da; başta öğretim kurumlan olmak üzere, kamu hizmetlerinin yerine getirildiği, çeşitli kamu kurum ve kuruluşlannda, irticai hareketin sim­ gesi olan türban ve başörtüsü kullanılmasında ısrarlı davrandık/an gözlenmektedir. Bu yoldaki ısrar, masumane bir tercihten ziyade, laik cumhuriyet ilkelerine karşı dine dayalı bir devlet düzeni kurmaya yö­ nelik din ve vicdan hürriyetini aşan sistemli çabalann bir parçası ola­ rak devam ettirilmektedir." Şeklinde ibarelerin yer almaktadır. (EK-1)

20 Aralık 2002 tarihinde gerçekleşen Karargah Koordinasyon top­ lantısında Çetin DOGAN'ın; . . .İstihbarat başkanlığı ile ilgili bir konu­ nun üzerinde özellikle durmak istiyorum. Son dönemde belli çevrelerin cesaret buldukları, bazı yerlerde gösteriler yapmaya başladıkları. . . , . . . Geçen semeki milli güvenlik dairesi denetlemelerimizde gelen bilgiler il asayiş emniyet toplantısında gündeme getirdik. İlk başta herkes kulak arkası astı. Sonra resimlerini çektik, kendi masalarına koyunca da ilgili vali bu konuda ciddi tedbirler aldı. Şimdi bakıyorum gösteriler falan yeni iktirdar nasıl olsa bunları kökten halledicek diye bir bekleyiş var. Sanıyorum ki nümayiş veya herhangi bir gösteri yapılmıyor ama yine de çıkabilir. Milli güvenlik dersi denetlemeleri devam edecek. Bir de kendi personelimiz katılıyor, emekli personel katılıyor. Bu konu üzerine gidil­ mesini, bu konularda uygulamanın yakından takibini, Cumhurbaşkanı­ mızın dediği gibi kamusal alanda türbanın, irticanın mesafe kazanması­ na hiç bir surette izin vermeyeceğiz. Bu konuda yapılacak denetleme sonuçlarını her zaman görmek istiyorum. " Şeklinde beyanlarda bulun­ duğu incelenen belgelerden �nlaşılmıştır. (EK-2) "

"Resim 020.jpg" isimli belge incelendiğinde, belgenin resmi bir belgenin taranmış hali olduğu, T.C. KARA KUVVETLERİ KO­ MUTANLI GI 15 NCİ KOLORDU KOMUTANLIGI KOCAELİ başlıklı, 25 ARALIK 2002 tarihli, GİZLİ ve KİŞİYE ÖZEL ibareli,


TSK'YA KARŞI 12 KOMPLO

254

HRK: 1 700-37 1 -02/Eğt.Ks.Atış.Sb.(497) nolu, Kategorili Personel ve İrticai Faaliyetler konulu, 1 nci Ordu K.hğının 17 Aralık 2002 gün ve İSTH:3590-5 1 9-02/İKK. Ve Güv. Ş. (5)(1 273) sayılı "Kategorili Personel İsimleri ve İrticai Faaliyetler Konulu" emrinin ilgi tutulduğu, Loj. Ds.K.lığı ve İZMİT MERKEZ, DERİNCE, KÖRFEZ İLÇELERİ EMASYA TALİ BLG KOMUTANLIÖINA hitaben yazılmış, Kur­ may Başkanı Kurmay Albay Turgay TEKMEN imzalı belgede,

1- Son zamanlarda bazı çevrelerin Anayasal Devlet düzenimivn temelini oluşturan Laiklik ilkesini kendi çıkar ve amaçlan doğrultu­ sunda yorumlayarak, kamu hizmetlerinin yerine getirildiği, başta öğretim kurumlan olmak üzere, çeşitli kamu kurum ve kuruluşlann­ da türban kullanılmasında ısrarlı davrandıklan gözlemlendiği ilgi ile bildirilmiştir. a- Bu konudaki ısrann; masumane bir tercihten ziyade, Uıik Cumhuriyet ilkelerine karşı dine dayalı bir devlet düzeni kurmaya yönelik, din ve vicdan hürriyetini aşan sistemli çabalann bir parçası olduğu bilinecek, b- Değişik uygulama çabalan ve kılık-kıyafet yönetmeliğinin uy­ gulanmasında karşılaşılan sorunlar, İl. Valilikleri ve İl.çe Kaymakam­ lıklan başkanlığında düzenlenen 'Emniyet ve Asayiş' koordinasyon toplantılannda açıkça ve belgelendirilerek ortaya konulacak, c- Milli Güvenlik Bilgisi Dersi (MGBD) öğretmeni olarak görev­ lendirilen subaylar, şimdiye kadar verilmiş emirler doğrultusundaki uygulamayı titizlikle sürdüreceklerdir "şeklinde ibareler yer almak­ tadır. (EK-3) . . .


AHMET KÜÇÜKŞAHİN

255

••

1, {"1f;

' �!...--:.

02 Aralık 2002 tarihli Balyoz Harekat Planında yer alan hususla­ nn 1.0rdu Komutanlığı.na ait 17 Aralık 2002 tarihli bir yazıda yer alması, bu yazının ilgi tutularak içinde yer alan hususlara deffenilip 1. Ordu 'nun bir ast birliği, olan komutanlıkça 25 Aralık 2002 tarihli


256

TSK'YA KARŞI 12 KOMPW

bir yazıda işlenmes� 20 Aralık tarihli Karargah Koordinasyon top­ lantısında da benzer temalann Çetin DO GAN tarafından dile getiri­ liyor olması, Balyoz Harekat Planında yer alan söz konusu söylemle­ rin, 1.0rdu Komutanlığının yazışmalanna da yansıyacak derecede yaygın olarak kullanıldığını ortaya koyar niteliktedir. b- 20 1 01 1 85 (Balyoz Soruşturması) sayılı soruşturmada elde edilen 4 nolu CD içerisinde yer alan "SÜHA ALB_2003" isimli dosya, 2010/1003 sayılı soruşturmada elde edilen 6 nolu torbadaki 1 nolu CD içerisinde de yar almaktadır. Farklı iki soruşturmaya ait farklı CD'lerde yer alan dosyaların içeriği karşılaştırıldığında bir belge hariç tüm içeriğin aynı olduğu, 6 nolu Torbadan çıkan 1 nolu CD içerisinde yer alan "SN. KOM ARZ NOTLAR .doc" isimli belgenin 4 nolu CD içerisinde yer almadığı tespit edilmiştir.

"SN. KOM ARZ NOTLAR .doc" isimli belge incelendiğinde, belge içerisinde yer alan bilgilerin, Balyoz Harekat Planı kapsamında mevcut çalışmalar ile ilgili özet bilgileri içerir notlardan ibaret olduğu ve komutana arz edilmek üzere hazırlandığını gösterir şekilde "SN. KOM. ARZ" ibareleri ile başladığı görülmüştür.


257

AHMET KÜÇÜKŞAHİN

B�Ll)-i).�ES: GEREKEN PRENS!BI::-ıE GORE HAREKET ESAS Al.�"D:

ı : ;:: ·,-. BE:.G. YE S. !C.I . :-.re·.-z1.'A'I l TEK

�.!A�YA K_'l-PS_...._,v!l>JDA Ç'_...L1ŞILDl

ETTZR1LD'.:.

P'�AN'-"E T D. I L!STELER.�"!N

OLUŞTL"RL'L::-:..... sr.·ro ... YETK!LI GL"'l.e�lL ra SEÇ0,1� YAP:LDI :: :t,:z..L !lrJ:, AT!LACAK AL!NACAK VE -'<TAXACAKL-.R L!ST. TAl.!A_'\,lLAXD1

PE.RS

H.�S S.'\.S LİSTLER ·

.

-

TE�!:_.:F,! �-�!LL !YE ÇAL!ŞM-.... Sl

SOK H•..,.P.E KETLER'.:, F. ç_->.RŞ ......'.!BA, TARlKAT \e 1-'EL VAC:OGLV. KORL"et.,__..,.R_ VE Tİ:-ILER SEF. 7E,T,;f;..

c::::-ı.•ı-ATLER..

YÖK; .'lLB.

SLG. !LE GÖ!tL'ŞlJLDU

�· ���Z..-\.H:!R GAZETECl '""E YAZ �: ŞI.EF. ':" .

.

E..lJ_ YOZ s:t:c.� CR:\J ­

ç_,,.,F�..... F -

Yukarıda ekran çıktısı verilen belgede; "BİLİNMESİ GEREKEN PRENSİBİNE GÖRE HAREKET ESAS AUNDI", "12 EY. BELG. VE S. YNT. MEVZUATI TEK. EITİRİWİ", "EMASYA KAPSA­ MINDA ÇALIŞIWI", "SENARYO TAMAMLANDI", "PIAN VE TİM LİSTELERİNİN OLUŞTURULMASINDA YETKİLİ GÜVENİ­ LİR PERS.SEÇİMİ YAPIWI", "MÜZ.LİST, ATIIACAK, ALINA­ CAK VE ATANACAKLAR LİST. TAMAMLANDI", "HASSAS LİSTLER - / +", "TEKALİF-İ MİLLİYE ÇAUŞMASI", "SOK. HA­ REKETLERİ, F. ÇAP.ŞAMBA, TARİKAT VE CEMAATLER. YÖN.; ALB. HELVACIOGLU, KORUCULAR VE TİMLER", "AZINUK­ LAR", "SEF. TET.K. BLG. İLE GÖRÜŞÜWÜ","SOK. EYLEMLE­ RİNDE SVL GİYİMLİ MUV. PERS. İSTİHDAMI", "MÜZAHİR GAZETECİ VE YAZ.", ''AFİŞLER T. ", "HRK VE E. PLANLARI", BALYOZ +, SUGA +, SAKAL +, ORAJ +, ÇARŞAF +", "KA TILAN


258

TSK'YA KARŞI 12 KOMPLO

KOMUTANLARIMIZIN KONAKIAMA VE İSTİRA.HLERİ T. " Şek­ linde konu başlıklarının olduğu görülmüştür.(EK-4)

TANYERI isimli 03.03.2003 10:23 tarihinde oluşturulan belgenin, tarafından 03.03.2003 16:42 tarihinde son kez kaydedil­

Belgenin teknik özellikleri incelendiğinde, Soba kullanıcı tarafından aynı kullanıcı

diği görülmüştür.

201 0/185

ve

201 0/1003

sayılı soruşturmalarda elde edilen veriler

ışığında belge ile ilgili kapsamlı tespitler, dosyanın tamamını ilgilen­ dirmesi münasebetiyle genel bir tespit tutanağına konu edilmiş olup,

Belgede yer alan başlıklar incelendiğinde, soruşturmalarda elde edilen mevcut bilgilerin, belgedeki başlıklarda yer alan hususları teyit ettiği, belgenin girişinde yer alan SN.KOMUTANA ARZ ibaresi ve belgeyi oluşturan kullamcı ismi de dikkate alındığında belgenin, 03 Mart 2003 tarihi itibariyle planın geldiği mevcut durum hakkında Çetin DOGAN'ı bilgilendirmek amacıyla Süha TANYERİ tarafından hazırlandığı., Çetin DO GAN'ın planı bizzat koordine ve takip ettiği, Ahmet KÜÇÜKŞAHİN'in de Çetin DO GAN koordinesindeki pla­ na dahil olduğu değerlendirilmiş, Yukarıda da ifade edildiği üzere,20101185 sayılı soruşturmanın dijital delilleri arasında yer alıp yukarıda i.r.ah edilen dosyalar içeri­ sinde mevcut bulunan ve 20101185 sayılı soruşturma kapsamında Ahmet KÜÇÜK.ŞAHİN ile ilgili düzenlenen tespit tutanağında belir­ tilen belgeler, 201011003 sayılı soruşturma kapsamında Donanma Komutanlığı İstihbarat Şubesinde yapılan aramada da elde edilmiş­ tir. İşbu tespit tutanağı tarafımızdan tanzimle birlikte imza altına alın­ mıştır.3 1 . 12.20 1 o

TEM.ŞB.GÖR 308848

TEM.ŞB.GÖR 257262


259

AHMET KÜÇÜKŞAHİN

EK-5 Ahmet Küçükşahin'e Atfedilen Suçlamalar 36-ŞCPHF.Lİ AHMF.T K ÜÇfiKŞAHİN DE(;ırn.LENDJRMELER:

HAKKINDAKİ DELİLLER

l'c

İddianamenin önceki bölümlerinde hukuki niteliği tmtışılan "Balyoz Harekat Plnnı'ııın

"İcra" bölümünde "Balyu;ı; Güwnlik Harekat Pluııı kapsamın<la ken<lilerine kişi ye özel ular.ık . giirev tevdii

edi l en ve

bu onurlu görevi kabul eden personel (EK-A), harekatın kendi

sorumluluk bölgelerinde planlama, hazırlık, koordinasyon ve icrasından Balyoz K.lığına karşı sorumlu<lur" şeklinde düzenlemeden; Balyoz Güvenlik Harekat Planı eklerinden olan EK­

A'da yer alan belge<le yer alan �ahısların Ralyoı. (iüvenlik Harekat Planının k apsam

ve

i çeriğinden haberdar oldukları, bu planda yer alan amacın tahakkuku için planda yer aldığı

şekilde kendilerine görev verildiği, verilen görevin Jisıoxle yer alan şahıslarca kabul edilerek

listelerin buna göre tanzim edildiği. listede yer alan �ahıslann plan kapsamında kendi sorum luluk bölgelerinde planlama, hazırlık, koordinasyon ve icrasıyla görevli oldukları anlaşılmaktadır.


TSK'YA KARŞI 12 KOMPLO

260

Yine pl an ın uygulanması maksadıyla 13alyoz Güvenl ik

P lan ı n ı n

llarekat

"İcra",

böliiıııiinün (c) bendinde sayı lan ıe�k i l edilecek olan özel operasyon ve sorgulama timlerinde

görevli toplama ti ml eri nde

gürcvlcnclirilecck personel, özel sık ıyön etim

görevlendiri l ec e k

mahkemelerinde

görevlendirilecek

güzalıı

personel.

timlerinde

personel,

görevlendiri lecek perso nel,

darbe

harekatı

p ersonel ,

görevlendirilecek

timlerinde hasar tespit

tiınlcrincle görevlendirilecek personel, kamu kurum ve kuruluşlarında görevlendirilecek

personel, iiıel lııısıanclcr ve ilaç dcpolarınıla giirevlen<lirilecek personel, gliınriiklcr, depolar, ambarlarda

a l ı şve r i ş

personel ,

görevlendirilecek

ve

merkezleri

gıda

toptancılarında

görevlendirilecek personel timlerinin EK-A daki pe rsonel taratindan EK-B deki kat egori s i ne

ve

çizelge

formatıııa uygun

olarak

tesbit

olunacağı ve

1.

Ordu Komutanlığına gönderileceği

belirlenmiştir. 1 1 numaralı CD'clc yapılan inceleıııeıle: "(1)" 030305_2350\2002-2003\J NCİ ORIJIJ Rl\J .YOZ

GÜVENLiK

1 1/\REK/\T

PL/\NT"

"F.K_I\

içerisindeki

klasörii

(GÖRF.Vl .FNDİRMF.DE YFTKil..İ PERSONEL)" isimli word be lgesi ndek i 'GİZLİ" ibareli

PERSONEL 1 .İSTESİ" başlıklı l isten i n J. Sayfösında "5 KOR. K.LIÜI" alt başl ı ğ ı altında '!. Sırn<la "Kıır. l\lb. Ahmet K ÜÇÜ K �ll.l l İN 5 nci Kor.

"UÜREVLENDtRMT:DE YETKİLİ NCİ

İsth. Ve IKK. Ş. Md." şek l i nde yer altlı ğı ıesbit edilmiştir. 1 1

numaralı CD'de ya pıl an incckıncdc;

klasörü içerisindeki "EK-B

36

'Ül.EL

sayfa

GÜllLVLENDiRILECEK TOPLAMA

(5

NCİ

KOR )'" isi m l i

OPERASYON l'ERSON l '. I "

"( 1 ) 030305_2350\2002-2003\�KorKH"

wor<l belgesinin içeriğinde "GİZLİ" ibareli

VE

SORGUL/\.Mll.

alımda 26

başlığı

şahsııı.

TlMLERİNOL GÖRFV I EN D İ ll İ LECEK PERSONE L

"

TİMLERİNDE "ÖZEL

GÖREVLİ

başlığı altında

9 şahısın,

"S l K I YÖN ETIM MAHKEMELE R İ N D E CO Ö REV LEN O İ R İ l . E C E K PERSONEL" başlığı

al ıı ııJa

3

1 11\REKATT

"DA llllF.

şalısm.

TİMLERlNDE

GÖRF.VLENDİ R İLEC:EKl'EllSONEL" ba�lığı ahında 83 şahsın, "GÖZALTl TİMLF.RİNDF.

GÖR EVLENDİRİLECEK

TESPiT

"KAMU

PERSONEi ."

al tı nda

haşl ığı

1 09

şahsın,"HASAR

TİMLERİNDEOÖREVLEN l.l İRİLECEK PERSONEL" başl ığı altında 50 şahsın

KURUM

VE

başlığı altında isim

KlJllULUŞLARrNDA

bulunmayan, "ÖZLoL

GÖREVLENDİRİLECl;K

PERSONEi."

GÖREV LENDİRİLECEK

,

PERSONEL"

HASTANELER VE İLAÇ DEPOLARJNDA altı nd a

haşlıI.�

16

şalısııı,

"

GÜMRÜKLER,

DEPOLAR, AMBAR LARDA GÖREVLENDİRİLECEK PERSONEL" başlığı nl tı nda 8 1 şahsın,

"ALIŞVLRİŞ

MERKEZLER İ

VE

GIDA

TOPTANCIL/\.RINDA

GÜREVLENDİ Rİl .FCEK PERSONEL" alt baş l ığı altında 21 şahsın isim, riltbe ve görev yerinin hıılıınduğu belgenin imza kısmında

"Ahmet

KÜÇÜKŞAHİN Kurmay Albay İsth. Ve

IKK. Ş. Md." Şeklinde isim, rlitlıc, giircv bilgilerinin yazılı olduğu tesbiı edilmiştir. 13nly"z Harekat Planında

ise;

" . . . Devlet oıoriıcsi hakim kılınıncaya k adar kamu

görevlerinin i fası için as ker ve sivil şahıslar alanacaktır. fltı ma ksatla; hüıün k il it görevleri Askeri

personel

devralacaktır... " ve "Üst Yazı Plan Çalışması 2003" isimli belgede i se "Daha

önce ıespit edi l en hassas tesisler listesi

�·

güncellenerek,

bu

tesislere görevlendirilmesi

�re�

düşünülen personel isimkri gönderilecektir.:• Şeklinde ibarelerin bulunduğu tesbil edilmiş

olup.

bu

kapsamda

UÖREV IYNDIRECEK

yapılan Ki LiT

incelo::mcde:

"LAHIKA- 1

PERSO]';ı;:ı'.�,,(1 1

LIÖI" ;,;mil ki� .

,:·•i:;;,;l;j ,.�; .

ıımaral ı

HASSAS

TESiSLERDE

CD\2002-2003\1

ı,,,;" "017.LI"

NCİ


261

AHMET KÜÇÜKŞAHİN

olduğu, belge içerisinde bulunan " 1 NCİ O l lD l ; 13iiLGESiNDEKt Hı\SS,\S TESiSLERDE

OÖHEV!.ENDİR FCEI< PERSONEL LİSTESİ" başlığı a l t ı ııda ki l isteler de; 1 ııci, 2 ııci ve 3

neli ilncelikli hass�s tesis ile ilgili olarak tesislerin isimleri ve tcsiskrin nerede olduğu bi lg il eri n in yer aldığı, ayrıca bu tesislerde görcvlend ırilecek farklı rütbelerde personelin isim ve soy isminin ve bunların mevcut gö re v yerleri ile ilgili bilgilerin bulundugu uyrıca 5 . Kolordu Kar:ırgalıından 1 6 kişi v e diğer bağlı birliklerden d e katılımın olduğu göıülıııüştür.

11

numaralı CDl2002-2003/I

bulunan EK-C ilişiği

kes ilmes i

,

ııci

ORDUiSTH.BŞK. UGt

pcrnonclc ait ad ı- soyadı görev yeri ile ilgili bilgilerin

"irticai

isimli klasör içinde

teklif edilen perS':md isimli belg" i�eri:;imlc bulunun listdt:rde

yer al d ı� ı .

ayrıca açıklama kısmında

görüşü benimser, irticai gürüşii benimseyen ki�ilcr ile ilişkilidir, sakıncalı şüpheli,

i rıicui görüşü benimser, kürt mi ll iyetç i l iği yapar. siyasııl

İslami görii�lcri ben i mser Ye ·•5 NCl KOR. HÜl.OhSINDI\ i Ll :;; i (ii KESİLMESİ TEKLiF EDİi.EN PERSONEi . l.İSTl'.Sİ" başlığı alt ı nd a bulunan ta bl oda 5. Kol ord u Komutanlığından 24 1 kişinin o l duğu w: yanlarında " i RTİCAi EÔİLİMLERİ MEVCUTTUR, S İ Y /\SAL İSLAMİ GÖRÜŞLERİ BENL'v!SER VE DESTEKLER, MESAİ SAATLERİNlll·. NAMAZ KJLAR, TAKİPTE, nüı .Ocü ÖRGÜTLERLE İRTİDATLIDIR, Z A M A N GAZETESİ OKUR" şeklinde aç.ıklamaların bulunduğu tesbit edilmiştir.

,

destekler" şeklinde fişleme bilgi lerinin bu lund uğu

"PLAN SEMİNERİNE

numaralandırılan

Sayfasının

81.

PERSONEL LİSTESi" (2720 ve 1 727 arası isimli 8 say falı k belgenin 5 . KCÇÜ KŞAHİN bth.vc IKK Ş.Md." şek linde

KAT!LAC/\K

doküıııaıılarm

yapılan

iııcekıııcsiııde;)

Sırasında; "Kur. Alh. Ahmet

isminin geçtiği gürülınüştür.

"BiLGİ NOTL" başlıklı" (2252 ve 1 1 57 arası numaralandırılan do k ü man ları n yapı lan GiZLİ ibareli 7 sayfalık belgcııiıı 3. Suyl'us ı n ı n 1. Ye 8. S ı rasında; "Aluneı KÜÇÜKŞAHINJ>.Kur. Alb." şeklinde isminin geçtiği görlilmüştür. incelemesinde;)

Şü pheli Alımcı KÜÇÜKŞAHİI\' Cuıııhuriycı Başsavcılığımı zca alı nan 1 1 105/20 1 0 ifadesinde; "Ben 2002 yılı /\ğ:uslos ayına kadar Y uııanislan'da ateşe olarak görnv yapıyorduııı. l:lur<Idarı 5. Kolordu Komutanlığı Tsıihharat ve İstihbarata Kmşı Koyma Subaylığımı utand ım. 2002 yılı Ağustos ayından sonrada bir atış tatbikatına katıldım. Daha sonra 2003 yılı hatırladığım kadarıyla Mart ayında hir plan seminerine çağrı ldı m . Bu plan seminerine görev yapılan birliklerin belli glircvleriııi ifü eden kişiler kura l gereği çağrılır Örnek olarak İstihbarat Şube MOdllrlcri. Harekat Eğiıinı Şube \.fiidürleri plnn scıniııcrlcriııc katılır. K u rmay Başkmıları katılmaz. Bu kapsamda aldığım emir ve görevlendirın� üzeri ne plan seminerine katıldım. ı>lan seminerinin konusu Yuııaııistaıı'a yapı lacak taarruzlu ilgiliyıli. Daha lince Yunanisıan'da ateşe o l arak çalışmaınJaıı do lay ı bilgi sahibi olduğumdan pomatlarla i l g i l i baı.ı açıklamalarda bu l uııd uııı . Buııım dışında scıniııen.lc ne konuşulduğunu dahi kesin ve ııcı olarak hatırlamıyorum. Çünkü aradan çok uzun zaman geçmiştir. Ben Balya:.: Güvenlik Harekatı isinıF j.>luııı i lk kez buııdaıı 3-4 uy kadar ünce bu soruşturmayla ilgili belgelerin basında yer almıL�ıyla duydum. Thı plan kapsamında he rh angi bir g<ircvlendinııcyc nıuhaıup o lmadı m . Bu zaten askeri yazışma kural lan na da uygun değildir. tarihli

!'landa belirtildiği şekilıle kimseye kişiye özel görev verilmez. /\yrıca plan kapsamında

belirtilen kategorilerdeki timlerin ol�ıurulın;ı.sı · ht].füsupda

-

hanııı bır

likrım de

y

benim

hiçhir

hilı,rj m

yoktur.

Bu

'. )ff' ı1!_ış nedenini de bile'.11iyorum � !3u J �{0rJjeı} f?· : '-::f lor� K om utan l ı ğ ı lstıhbarat Şube

tiııılerk ilgili dij tal Hsıcnin sonunda bcn �ı'.f srıı iı:n '' i � i .

\���C:?


262

TSK'YA KARŞI 12 KOMPW Benim b ilg im harici nde de lıir şey yapılması siiz konusu de ği l dir. Benim dah il i nde de hüylc bir çal ı şımı yapılıııadığını biliyorum. Hükümeıi dcvimıcyc yönelik

MüdürU'ydüm. bilgim

bir yapılanma ve öqı,ül içinde yer almadım. Suçsuzum. Savunmam bundan ibarettir" şeklinde beyanda hulunrııuşıur.

Şüpheli Alımel KÜÇÜKŞAHİN her ne kadar sııvunınasırıda atılı suçlan işlemediğini hcyarı .:ımcklc ise de; yukarıda i�.ııh olun"" ddillcrin kili olarak değerlendirilmesi neticesinde

2002i200J

ıarihleri iıibariyk 5. Kolonlu Kumıılanlığı lsıihbarııt ve istihbarata Karşı Koyma

Sulıaylığı görevini yilr!ittilğil. seçimle gdıniş AK!' hOkOmelini cebir ve

devinııcyi amaçlayan Balyıı1. Güvenlik Harekat Planı kapsıımında

yapıl a n

şiddet yoluyla

görevlendinnede

sorumluluk lıiilgcsimlc planlama, hazırlık, koordinasyon ve icrası yla görcvlcm.lirildiği, ve bu giircvlemlirme kapsamında "Özel Opcrnsyon ve Sorgulama Timlerinde Gilrcvlcnılirikeck Personel, Oarhe Harekatı Timlerinde Gilrcvlendirilceck Personel, Gıizalıı Timlerinde Giircvlcrıdirilccek Personel, I lasar Tcspiı Timlerinde Uörevlendirilecek Personel, Özel Ha-taneler ve ilaç Dcpolan nda Görevlendirilecek Personel, Alışveriş Merkezleri ve Gıda Topıııncıhırında Görevlendirilecek Personel " listelerinin

harekatın kendi

teşki linde görev aldığı, göre> yapıığı birlikle ilgili olarak söz konusu listeleri

bizzat

hazırladığı, bu suretle Türk iye Cumhuriyeti Hükllınctiııi Cehren lskal veya Vazife Gllnnekten

Cetırcn Men Etmeye Tcşcblıüs suçunu işlediği kanaatine varılmışıır.


263

AHMET KÜÇÜKŞAHİN

EK-6 2002 YILINDA TAYİN KİTABINDA "S'İNCİ KOLORDU KARARGAH VE KARARGAH GRUBU EMRİNE" ŞEKLİNDE ATAMASI YAPILAN PERSONEL

Adı

Ataması Yapılan

Soyadı

Görev Yeri

Çabştığı Görev Yeri

Bnd.Kd.Bçvş.

Ş .K.

5'inci Kor.Kh.ve Kh.Gr. Bando K.lığı Emrine

5'inci Kor.Kh. ve Kh.Gr. Bando K.lığı

2.

Bnd.Kd.Bçvş.

C.A.

5'inci Kor.Kh.ve Kh.Gr. Bando K.lığı Emrine

5'inci Kor.Kh.ve Kh.Gr. Bando K.lığı

3.

Bnd.Bçvş.

T.D.

5'inci Kor.Kh.ve Kh.Gr. Bando K.lığı Emrine

5'inci Kor.Kh.ve Kh.Gr. Bando K.lığı

4.

Bnd.Kd.Üçvş.

M.A.Ç.

5'inci Kor.Kh.ve Kh.Gr. Bando K.lığı Emrine

5'inci Kor.Kh.ve Kh.Gr. Bando K.lığı

5.

Bnd.Kd.Üçvş.

R.A.

5'inci Kor.Kh.ve Kh.Gr. Bando K.lığı Emrine

S'inci Kor.Kh.ve Kh.Gr. Bando K.lığı

6.

Bnd.Kd.Çvş.

Y.A.

5'inci Kor.Kh.ve Kh.Gr. Bando K.lığı Emrine

S'inci Kor.Kh.ve Kh.Gr. Bando K.lığı

7.

Bnd.Astsb.Çvş.

O.K.

S'inci Kor.Kh.ve Kh.Gr. Bando K.lığı Emrine

5'inci Kor.Kh.ve Kh.Gr. Bando K.Iığı

Sıra No.

Rütbesi

1.


264

TSK'YA KARŞI 12 KOMPLO

EK-7 Ahmet Küçükşahin 'in Plan Seminerinde Yaptığı Sunum ALD. Ahmet KÜÇÜKŞAHİN

:

Emredersiniz

komutanım.

A lbay

Küçükşahin

5.

Kolordu istihbarat ve İstihba rata Karşı Koyma Şube Müdürü. Komutanım Yunani�tan

Kara Kuwe tlerinin ihtiya.t birliklerinin muhtemel kullanı m ı ve buna bağlı olarak D

Kolordusunun tertiplenmesini arz ediyorum. Yunanistanın Egedeki

Kara Sularını 6 milin

üzerine çıkanııası durumunda gergin l ik safhasını müteakip Türkiye'nin Yunanistan'a k a rşı girişeceği askeri harekat egede ve Trakya da

aynı

zamand a veya önce Ege de

bilahare Trakya' da zaınan<-a kademeli olarak başlatılabilir. Yunan siyasi ve askeri karar

mekanizmalarını kararsızlığa i tmek ve stratejik ihtiyatlarına hararsızlık göstererek hiç

kullanmamaya veya p•rça

parça kull an maya

veya

ranlış yer ve zamanda ku\larunaya

yönlendirmek maksadıyla harekatı gerek ege gerek Trakya da aynı anda başlatmanın uygun bir ha!

ta.rzı

olacağı değerlendirilmektedir. Yunan ista n benimsemiş olduğu milli

muhtemel bir �·atışmaya Aınerika Birleşik Devletleri, NATO ve Avrupa Birliği'nin 24 saat içeı·isinde müdaluıle edeceğini varsaymakta "'� bu süre içerisinde etkin bir karşılık verilmesi için gerekli ıedhir!erin almına�ını öngörmektedir. Dolaymyla harekatın ilk gününün çok kı'itik ve önemli olacağı ayrıca har<!katın en kısa ?.a manda sonuçlandırılması gerektiği kıyrnetleııcJirilmcktedir. Komuta nı m 1 996 yılı nd a başla thğı silahlarım• ve 2(�)1 yıl ında Laşlatınış oldıığu yeniden yapılanma çalışmaları kaps;ı.mımla sil ahlı kuvvetlerine yeni bir fonksiyon vermiştir. Bu kapsamda 2 adet erken ihbar ve ikaz u�ağı temin etmiş. Doğu Eg,; Adalarına erken teşhis ve tanımayı sağlayan radarlar yerleştirmiş. Ortalama 30 kın öteden birlikieıiıııiı.in harekctıni tespit • d eb i lc n kara gözetleme radarl.m ve topçu hedef kspit radarları temin etmiş yine bu kapsamda o.lmak üzere insansız hava aracı temin çalışmalarını sürd iirmcktcdir. Bu arada tehdidin doğudan gelı.liğini ifade edel'ek Amavuıluk, Makedonya ve Buigarisıan smırıııd)ki birliklerini sınır muhafız birlikleri seviyesine düşürınüştiir. Son aiman bilgilere göre D Kolordusu biiııyesinde bulunau SO. Piyade Tugayına Zırhlı Per:1onel Taşıyıcık· tahı.b ederek Mekanize Piyade Tugayı ı-ı.aline dönüştürmüştür. rıu bilgiler ışığında Yunanislan'a Türk Silahlı Kuvv.,tlerinirı kuvvet kaydımıalarım ve hareketlerini yakinen takip edeceği kuvvet kaydırmalarında n ve l:ıarekc�tierirıden eldr edeceği em;ırelere göre kuvvet çoğunluğu bölgesinde ·ge rekl i güvenlik konseptine uygun olardk kendisirjn de müdahil olduğu

129


AHMET KÜÇÜKŞAHİN

265

dı>gişikliğe gideceği Amerika If aleşik Devletleri,

NATO

ikrıa ancak

ve Avrupa Dirliği ülkelerini

edebilmek için . uluslar ar,ı.sı hukukun keııdisinı� verdiği

haklan kullandcagı

stireceği:ü tahayyül ettiği har<?kat �snasmda kullanarak k<ırcıı koyacağı değcrlendiri!n-.e ktedir. Yunanistarun kara kuwetleıi kuruluşu yansıda gö rüld üğ ü gibidir. Yine Türkip> ye karşı konuşlu olan ve karargahı İskeçede bulunan H Kolo rd u su kurulu.şu ve bar-Ş konuş dun:mu yanstca görülmektedir. Belirtmiş olduğum bu genel değerlendirme ve mü tenviz dunıma dü�nıeyeceği, kısa

gücünün büyük bir

bölümünü

ilk anda

açıklamalardan hareketle Yunanistanın ani müdahale gücü olar, ;mi müdahale gücü olan

B kolordusunu ve mekanize piyade

tugayına dönüştürme çabaları sürdürülen tugayların C Kolordusuna bağlı tümenlerin Piyade Tümenlerini ve L Ordunurı s t ratejik ihtiyatı cılıın 20. Zırh l ı Tümenin D K olordusu ile .. . (anlaşılmadı) komutanlığı bölgesinde takviye kullanma durumlarının şu şek ilde o.lacağı kıymetlend irilmektedir. Yansıda görülen B Kolordusu birliklerinden . . . (anlaşılmadı) da görevli olan konuşlu olan l . Havıı tümenlerin

indirme komando hıgayı blr kısım unsurlarıyla b kolordusu bir kL�ım unsurlanyla ... (anlaşılmadı) Tugayı

..

komutanlığı bö lgesinde Rodos ta konuşlu

. (anlaşılmadı)

komutanlığı

Havadan nakledilen Tugay

bölgesinde

... (anlaşılmadı)

bulunan 32. Deniz Piyad e konuşlu bulunan 71.

... (anlaşılmadı)

komutanlığı bölgesinde ... (anlaşılmadı)

bul unan 33. Mekanize Piyade Tu gayı D Kolord u Komutanlığı bölgesinde 34. Mekanize Piyad e Tugayı . . .(anlaşılmadı) komutanlığı bölgesinde ve 20 Taarruz helikoplcrine sahip olan taarruz helikopter taburunun 6 helikopteri D kolordusu, 14 helikopteri ...(anlaşılmadı) komutanlığı bölgesinde. Komutanım yansıda görü len C Kolordusu birliklerinden 6. Piyade tümeni .. . (anlaşılmadı) kışla konuşlu bu . . . (anlaşılmadı) komutanlığı bölgesinde 10. Piyade tümeni bulund uğu bölgede kalabilir. Yine Kavala da konuşlu 1 1 . Piyade Tümeni D Kolordusu bö lgesinde komutaııım k uruluşu yansıda · görülen 4._ Piyade tugayı özel ·hudut taburu ve piyade taburunu bölgede bırakıp 6. Piyade tümeninden bir tank taburu ala rak 2 tank taburu bir mekanize tabur ve bir keşif bölüi,�nden olu�an birl ikleriyle D kolo rdu kcımutanlığı bölgesini ta\<viye edeceği yine yansıda görü kn 20. Zırhlı tümenin her iki tugayının da D kolordusu bölgesinde kullanılilcağı ayrıca genelkurmay haşknrılığma ba ğ lı ·1. Özel kuvvetler alayının bir kısım unsurlarının D kolord usu bir kısım u nsurların ın ise . .. (anlaşılmadı) komutanlığı bölgesinde kullanılacağı değerlendirilmektedir. Sonuç olarak D kolordusunu takviye konuşlu

edecek birliklerin d u rumu y;ı,ilsıda görüldüğii şekilde· olücağı değerlendirilmektedir.

Komu tanı m ilave ol arak

5 kuvvetle takviye edecektir.

beyaz ola rak be!irtilmiş olanlar

1

tümen ve

5

tugay I<adar

Ç.D.: Bir �merı ....

ALB. Ahmet KÜÇÜKŞAHiN: Bir tümen ve 5 hıgay ve ... (anlaşılmadı) IS. KOR K. X40 ŞAHIS OLABİLİR!: 24. Zırhlı Tugay D Kolordusu bölgesinde kullanılıyor 2. Kolordu vermemi2 Lir 24. Tu gay ı farklılığımız orda. Bir de o özel birliklerden bir kısım- unsu rlar da D Kolord us u bölgesinrl� kullanma şekiinde. . . )(41 ŞAHIS (2. KOR. K . OLABİLİR): Biz genelku rmay komutanlığına verdik onlar orda k:ullanır ... (anlaşılmadı)

Ç.D.: Pekala şeyi ne yapbnız tertiplenmeyi . . . ŞAHIS (2. KOR. K . OLABİLİRJ: Var orda ...(anlaşılmadı)

)(41

CJo


266

TSK'YA KARŞI 12 KOMPLO : Komutanım geliyorum. üzerinde göster.

Al.B. Ahmet KÜÇÜKŞAHİN Ç.D.:Mdnevra planı

ALB. Ahmet

KÜÇÜKŞAHİN:

kabul

Başüstüne komutanım. Bu durum• göre düşman imk§n

derecesini arz ediyorum. Komu tanım mevcut Yu:ıanistan mevcut topçu hava kuvvetleri ve 6 taarruz helikopter ile desteklenen bir alay 4 tug<ıy ve 4 tümen kadar kuvvetiyle Egede kara sularını 6 milin üzerine çıkarmas;nıfan önce veya ayru anıla [24-26] söz konusu kuvvetlerinden 29. Piya de Alayı ile Bulgaristan'a karşı keşii ve gt\zetleme yaparken güneyden kuzeye 12. Mekaniz<� Piya de Tümeni 50. �tekanize Piyade Tugayı ve 16. Mekanize Piyade Tümeni Meriç' in batısında asıl muharcbehatbnda 21, 22, 25, 23, 24. Zırhlı Tugayla r ve 33. Mekanize Piyade Tugayı 1 . Komando Tugayı ve 4. Piyade Tugayı ki zırhlı tugay haline dönüşüyor- tugayıyla ihtiyatla 11. Piyade tümeniyle ... (anlaşılmadı) hattında 2. Savunma hattında olmak üzere mevcut savunmasına göre kuvvet çoğunluğu gün ilave edecek şekilde bölgesini işgal tahkim ve savunabilir. Komutarum bu imkan ve kabiliyetini ihtiy atta bulunduracağı 20. 21. Zırhlı tugay ile ... (anlaşılmadı) hattında, 22. Zırhlı tugayıyla . . . (anlaşılmaı!ı) hattında, 25. Zırhlı tugay ile kabil iyetinin

ihtimal

.. .(anlaşılmadı) hattında ....

Ç.D.: Buradan yol var mı?

ALB.

KÜÇÜKŞAHİN: Buyurun komutanım.

Oradan o belirttiğiniz 29 ve 25 mi o pardon gözlüğümü alay ım 25 mi o X42 ŞAHIS: 25 Ç.D.: 25. Yol var ını o takviye noktalarına? ALB. KÜÇÜKŞAHİN:Komutanım hepsini değerlendirdik, evet komutanım. ç.D.: Var yani öyle mi? ALO. KÜÇÜKŞAHİN: F.vel komutanım. Ç.D.: Pek yol yok gibi görünüyor da onun için söyledim pekala. ALB.KÜÇÜKŞAHIN: Komutanım bu . . .. .23'ncü ..... Ç.D.: Evet doğu batı istikametinde yol yok orda siz dağm tepesine koymuşsunuz yani Ç.D.:

koyduğunuz yer

ALB. KÜÇÜKŞAHİN: koınutarum bölgeye hakim olan kavşak noktalarına yerleştirdik.

Doğuya doğru ....

Ç.D.: Şu istika me tte yollar yok onu diyorum. onun için söylüyorum. Yani kuzeye güneye yollar . . . (anlaşılmadı) m ü mkün de bu .. . (anlaşılmadı) hatll üzerinde derbent Büyük derbent istikametine koyduğunuz yolların ba tı doğu istik ameti nde yollan yok. Evet, pekala d�vam edelim.

ALD-KÜÇÜKŞAHİN: Kom u tanun 33. Mekanize Piyade Tugayıyla ... (anlaşılrnadı) hattında, 1 . Hava indirme Komando Tugayıyla Büyük Derbent güneyinde, 24. Zırhlı Tugayıyla .. . (anlaşılmadı) hattında, 4. Piyade Tugayıyla yine Gümülci'ne doğus und a rnüteakip gelişmeler için toplanma bölgesinde takviye edebilir. Ç.O.: Kuvvetin �-oğunluğu yine birinci kademe birlikleri değil, ikinci kademe il1tiyat bölgesel ihtiyat var. Stratejik ihtiyat diyebileceğim bu ordunun yine operasyon el ihtiya ttan falan var, di mi? Çoğunluğu öyle tertiplenmiş görünüyorsunuz. Şey de öyle 2. l<olordunun da öyle. Güneyde ve kuvvetler de d erinlikle tertiplenmiş yani birinci hatta fazla bir güç yok görünüyor. 131

f?


AHMET KÜÇÜKŞAHİN

267

ALB. KÜÇÜKŞAHİN: . . . (anlaşılmadı) şu and a

ara

hatlarda gösterilen . .

Ç.D.: Biliyorum o kuvvetler D K..ılordusıınun kendi kuvvetleri var. İl

aldığınız

herhangi

bir

kuvvet

yok.

İleriye

aldığınız

kendi

tırgi

tertiplenmesi var ve o D Kolordusunun da i h tiyah da var kendi orga ih tiyatı

da

birinci

hatta

kullanmamışsınız.

Tamam

pekala.

söyleyeceğiniz bir şey var mı?

ALB. KÜÇÜKŞAHİN: Komutanım diğer hassas tarafları ve ... Ç.D.: Değişik bir şeyler var mı? Yani hassas ta rana rıyla buradaki söy şey i ni z varsa söyle . . . ALB. KÜÇÜKŞAHİN: Yok komutanım Ç.D.: Farkl ı olanı söyle ALB. KÜÇÜKŞAHİN: Yansıları geçelim. Devam ed elim . Komutanırr komuta kontrol olmak düzeltiyorum. Satın a ld ığı ve almakta olduğu . ve ara çlarıyla harp gücünü dolayısı yl a taarruz imkan ve kabil iye tini ıı taraf olarak komu tan ım . Deva m ediy oruz. Ç.D.: Elektronik harp bakımından şeyi söyledin öyle mi? Güçlü tarafı ? ALB. KÜÇÜKŞAHİN: Devam ediyoruz. Devam ediyoruz. Komut< b urada Türk köyleri görülmekte. Türk köylerine kuvvet ay ırmak zorun• Ç.D.: Bak bölgedeki Türk köyleri bizim şey bölgesinde demek bölgesinde ne o şey bölgesi mi var arda? raraya başka şahısla r giriyor ancak ses düşük olduğu için an laş ılr

Ç.D.: Hıuı!.. ALB. KÜÇÜKŞAHİN:Komutanım

Ded eağaç' ta, Dimetoka'da var yi"

denilen bölgede var komutanım bir tane köy. Burada .. . (anlaşılmadı)

var, Polos' ta bir tane var ancak bunlar Müslüman Türk değil, Pomak b Hıristiyan Türkler, Ç.D.: Hıııı! ..

ALB. KÜÇÜKŞAHİN: Hı ris tiyan Türk komutanım. Bu � lar..

Ç.D.: Bak şimdi. Ku llandığın kelimeye çok dikkat et. Pomak kelimesi :

demektir. Tamam mı? Pomaklar Müslüman Bulgar. Yani Pomak olı Müslüman 13ulgar oluyor. Hırisliyan Türk zaten yok yani bölge içeriı

yukarda (komutan burada gülüyor) Gagavuzlar . Moldovya'da var

Müslüman yani H ıris tiyan Türk yok zaten B a tı Trakya

da

öyle bir şey

Evet. Bu başka . .

ALB. KÜÇÜKŞAHİN: Devam ediyoruz . . . Ç.D.: . . . (anlaşılmadı) hııı .. ALB. KÜÇÜKŞAHİN: K omu tanı m düşmanın

asıl

muharebe

1

taburlarının tugayların tabur seviyesindeki ihtiy a tları topçu si lahlarımıı

derinliğinde toplu halde bulunan l11gay seviyesindeki ihtiyatlarının b

çok

namlulu roketatar silahlanmızın l'tkili menzili dahilindedir. Bu

:Yapılacak atışlar

ile

hareket yetenekleri

önlenebilir veya geciktirilebilir. Ç.D.: Evet.

Hı . .. Hı ...

}--

kısıtlanabilir veya ceplu


268

TSK' YA KARŞI 12 KOMPW / .......

ALB. KÜÇÜKŞAHİN: Savt:nma rephe,iıı i n çrık geni� o!m;ı., nedeniyle d üşman tarafından kuvvel tasarrutu bölgesi olarak değt�rlcnd iriien kcs�mler düşnıan geri bölgesin<' �cvk cdile<:ek gayr: nİLMni harp u nsurlar' için kulldnı lalıilir. Cephrn.in geri bt1lge:-.iinde Bul��dristan'a karşı yet-erli emniyet tedbiri alınmarrıı.!l olınası rıed�niyle bu bölgel.,rden gayrı nizami harp unsurlarıyl<ı düşman bi rlik!erinin cephe gerisiııe sızabilir ve gayrinizami harp faaliyetinde bul un,ıbilir. . . . (;ınla�ılmadı) Derbent hattının siiratle ele geçirilmesi· Ka ra.ığ.ıç ... (anlaşılm.ı<lı) ve Dimctok.ı bölgelerindeki düşma.rı birliklerinin güneyden kuş;ıtıl;ırak imha olmasını sağlayabili riz. Komutanım, arz ederim. Ç.D.: Sağlayabilir hı..hı .. Pekala, te�ekkür ederim şimdi bcm bu arad� bizim ordu kararg&hında da sanıyorum ki bir şey yaptılar. brklı olan kısım var ını. korkı:t sizden farklı olan kısm1 öyle uzun boylu anlatma bilmem ne isteı ıüyorum.. Efendim işte bak tcrtiplenmede, yani düşmanın m uhtem el tertiplenmesinde farkı varsa, tamam ını hassas tarafları kuvvetli brafları önemli değil zaten onu arz ... ,.\.LB. İZZET OCAK: Yansı 12, komutanım yansı 12 ..

.ımm•JC J

İş bu Video-Kaset

�\ S5\l.

Çiizüın Tutan�ğı

te imza allına larafunızdan tanzimle allı birlik


KAYNAKCA

Cem Gürdeniz, Balyoz Davası Ön Savunması, Silivri, 21 Nisan 201 1 . Çetin Doğan, İddianamem, Balyoz ve Gerçekler, Destek Yayınevi, İstanbul, 20 1 1 . Çetin Doğan, "Aymazkılar Zinciri", Aydınlık Gazetesi,

13

Temmuz 20 l l .

Çetin Doğan, "Ateşi ve İhaneti Gördük", Aydınlık Gazetesi, 20 Temmuz 201 1 . Doğu Perinçek, "Türk Ordusu Kuşatmayı Nasıl Yaracak?", Teori, Aylık Der­ gi, Mart 20 1 1 . Ertuğrul Özkök, Hürriyet Gazetesi, 1 8 Şubat 20 1 1 . Genelkurmay Başkanı Orgeneral Işık Koşaner, 28 Ağustos 20 10 tarihli ko­ nuşması. Genelkurmay Başkanı Orgeneral Işık Koşaner, 29 Temmuz 201 1 tarihli veda konuşması. George Friedman, Gelecek 1 00 Yıl, 2010. George Friedman, Gelecek On Yıl, Pegasus Yayınları, 20 1 1 . Giorgio Agamben, İstisna Hali, Çeviren: Kemal Atakay, Otonom Yayıncılık, İstanbul. Giorgio Agamben, Kutsal İnsan, Egemen Hayat ve Çıplak Hayat, Çeviren: İsmail Türkmen, Birinci Baskı, Ayrıntı Yayınlan, İstanbul, 200 1 . Halil İnalcık, Kuruluş v e İmparatorluk Sürecinde Osmanlı Devlet, Kanun, Diplomasi, Timaş Yayınlan, İstanbul 201 1 . Hüseyin Özcan, Ansiklopedik Hukuk Sözlüğü, 4.Baskı, Yeni Desen Matbaası, Ankara, 1 975. İrem Çiçek, Alb.Dursun Çiçek Yakası, Kışladan Hasdal'a, Togan Yayınlan, İstanbul, Nisan 20 1 1 .


270

TSK'YA KARŞI 12 KOMPLO

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının (CMK'nın 250.Maddesi ile Yetkili Bö­ lümü), Soruşturma No:2009/5 1 1, Esas No:201 0/268, İddianame No:2010/188, 08 Mart 2009 (Ergenekon-2 Davası İddianamesi). İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının (CMK'nın 250.Maddesi ile Yetkili Bö­ lümü), Soruşturma No: 2009/1498, Esas No: 201 0175 1, İddianame No: 2010/565, 17 Temmuz 2009 (Ergenekon-3 Davası İddianamesi). İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının (CMK'nın 250.Maddesi ile Yetkili Bö­ lümü), Soruşturma No: 2009/969, Esas No:20 10/38, İddianame No: 2010/29, 1 3 Ocak 2010 (Poyrazköy- l Davası İddanamasi). İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının (CMK'nın 250.Maddesi ile Yetkili Bö­ lümü), Soruşturma No:2009/21 67, Esas No:2010/268, İddianame No:2010/198, 1 5 Mart 2010 (Kafes Davası İddianamesi). İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının (CMK'nın 250.Maddesi ile Yetkili Bö­ lümü), Soruşturma No:2008/l 756, Esas No:20 10/373, İddianame No:2010/264, 13 Nisan 20 10 (Islak İmza Davası İddianamesi). İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının (CMK'nın 250.Maddesi ile Yetkili Bö­ lümü), Soruşturma No:2009/1570, Esas No:20 10/107, İddianame No:20 10/75, 28 Ocak 2010 (Amirallere Suikast Davası İddianamesi). İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının (CMK'nun 250.Maddesi ile Yetkili Birimi), Soruşturma No:2009/1 684, Savcılık Esası:201 0/468, İddiana­ me Numarası: 201 0/34 1 , İddianamesi, 31 Mayıs 201 0 (Çürük Çetesi Davası İddanainesi). İstanbul Cumhuriyet Savcılığının (CMK'nın 250.Maddesi ile Yetkili Bölü­ mü), Soruşturma No: 20 1011003, Esas No: 20 1 11123, İddianame No: 201 1/74, 09 Şubat 201 1, (Askeri Casusluk ve Şantaj İddianamesi). İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının (CMK'nun 250.Maddesi ile Yetkili Birimi), Soruşturma No:2010/1 684, Esas No:201 0/564, İddianame No: 20 10/420, İddianamesi, 06 Temmuz 20 10 (Balyoz Davası İddianame­ si). İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının (CMK'nun 250.Maddesi ile Yetkili Birimi), Soruşturma No: 20 1 1/164, Esas No: 201 11389, İddianame No:201 l/236, 17 Mayıs 201 1 (Poyrazköy-2 Davası İddianamesi).


271

AHMET KÜÇÜKŞAHİN

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının (CMK'nun 250.Maddesi ile Yetkili Birimi), Soruşturma No: 201 1/1222, Esas No: 20 1 1/45 1 , İddianame No:201 1/288, 16 Haziran 20l l (Eskişehir Aramaları Davası İddiana­ mesi). İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nın (CMK'nun 250.Maddesi ile Yetkili Birimi), Soruşturma No: 201 1/1438, Esas No: 201 1/5 1 1 , İddianame No: 201 1/342, 2 1 Temmuz 201 1 . Kara Kuvvetleri Komutanlığının, 09 Şubat 201 1 tarih ve Per.: 1070-42053l lffyn.D.Pl.ve Koor.Ş.Pl.Ks.(2) sayılı ve 'Bilgi' konulu emri. Kara Kuvvetleri Komutanlığının 25 Şubat 201 1 tarih ve Per.: 1 070-61742l lffyn.D.Pl. ve Koor.Ş.Pl.Ks.(2) sayılı ve 'Bilgi' konulu emri. Kunter, Yenisey, Nuhoğlu, Muhakeme Hukuku Olarak Ceza Muhakemesi Hukuku, Birinci baskı, İstanbul, Meydan Larousse, Birinci Cilt, Meydan Yayınevi, İstanbul. M.Sezgin Tannkulu; "Adil Yargılama Hakkı ve İddianamenin Kabulü-İadesi­ Tebliği", Türkiye Barolar Birliği Dergisi, Yıl: 19, Sayı:64, Mayıs­ Haziran 2006. Mustafa Kemal Atatürk, 0649.pdt).

Nutuk,S.640.(http://www.nutuk.org/pdf/ 0600-

Murat Çelik, "TSK'nin Cezaevi İstatiği", Vatan Gazetesi, 29 Temmuz 201 1 . Orhan Bursalı, Cumhuriyet Gazetesi, .......201 1 . Pınar Doğan, Dani Rodrik, Balyoz, Bir darbe Kurgusunun Belgeleri ve Ger­ çekler, Destek Yayınları, Beşinci Baskı, İstanbul 2010. Platon, Sokrates'in Savunması, Çeviri ve Yonım:Errnan Gören, Kabalcı Ya­ yınevi, Birinci Basım, İstanbul, Ağustos 2006. Platon (Eflatun), Devlet, Çevirenler: Sabahattin Eyupoğlu, M.Ali Cingöz, İş Bankası Kültür Yayınları, İstanbul. Schoeder/Yenisey, Adil Yargılama Hakkı (Fair Trial), Alkım Yayınları, İs­ tanbul, 1997. Serdar Öztürk, AKP ve Gülen'i Kurtarma Planı, Togan Yayınları, İstanbul, 20 1 1 .


272

TSK'YA KARŞI 12 KOMPW

Yeniçağ Gazetesi, 29 Haziran 201 1 . Taha Niyazi karaca, İngiltere Başbakanı Gladstone'un Osmanlı'yı Yıkma Planı, Büyük Oyun, Timaş Yayınlan, İstanbul, Şubat 201 1 . Türkiye Cumhuriyeti'nin 1982 Anayasa<:ı. Türk Dil Kurumu Sözlüğü, 9.Baskı, Ankara, 1998. Türk Dil Kurumu Yazım Klavuzu, Ankara, 1998. Thomas Hobbes, Leviathan veya Bir Din ve Dünya Devletinin İçeriği, Biçimi ve Kudreti, Çev. Semih Lim, Yapı Kredi Yayınlan, İstanbul, 1 993. Tzvetan Todorov, Yeni Dünya Düzensizliği, Çeviren:Dr.Ömer Faruk Turan, Babıali Kültür Yayıncılığı, İstanbul, 2005 . U.N.Doc.Ncn.4/Ser.A. 1 980/add. 1 , 1980. ..... Gazetesi, 04 Ağustos 2010. 37 1 3 Sayılı Terörle Mücadele Kanunu. www.dursuncicek.worldpress.com



Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.