Bir Ceset Bir Söz
Kafamda Bir Tuhaflık
Sevgili Voltaire
GÜLCE BAŞER
ORHAN PAMUK
MARGIT WALSØ
T
O
ürkiye’nin sosyal ve siyasal dönüşümünü de irdeleyen, ama bunu didaktik bir söyleme kapılmadan yapan bir polisiye “Bir Ceset Bir Söz”. Roman karakterlerinin kişisel dönüşümlerini ve çıkmazlarını da derinliğine işliyor Başer. Ama bir polisiyenin sahip olması gereken gerilim unsurunu askıya almadan yapıyor bunu. Devamı sayfa 6
R
E
M
Z
İ
B
rhan Pamuk’un uzun süredir beklenen romanı Kafamda Bir Tuhaflık okurları ile buluştu. Altı yıllık bir çalışmanın ürünü olan roman göçün, kentin, aşkın ve toplumsal algıların yarım asırlık değişimini yoksul bir kahramanın gözünden sunuyor. Pamuk’un detayları işleme yeteneği yine göze çarpıyor. Devamı sayfa 7
K
İ
T
A
B
E
V
iri bilim alanında, diğeri felsefede çağın en önemli eserlerine imza atmış iki isim bir aşkta buluşur. Voltaire ile Châtelet… Aşklarıyla da çağı aşan bu ikilinin fırtınalı ilişkisi etrafında dönemin ve aydınlanma felsefesinin köşe taşlarını döşüyor roman. Yazar iki ünlü ismi derinlemesine tanımamızı sağlıyor. Devamı sayfa 12
ARKA KAPAK KONUĞU
İ
Akif Kurtuluş
SAYI 109 - OCAK 2015 - ÜCRETSİZDİR
KEMAL SUNAL: YANAKLARIMIZDA BİR ÇİFT GAMZE O
nun filmlerini izlemek, bu ülkede gizli bir toplumsal sözleşmenin parçası gibiydi. Bugün hakkında yazarken ve konuşurken bu kadar saygı duyabilmemiz, ülkece ilk kez birine ve gülümsemesine kendimizi bu kadar yakın hissetmemizden kaynaklanıyor belki de. Evet, Kemal Sunal gideli çok oldu; herhalde Zeki Müren ve Barış Manço’yla birlikte bu ülkede arkasından en büyük kalabalığı ağlatan insanlardan biriydi o. Kemal Sunal taklidi yapmaya çalışıp başarılı olamayan; ama taklidini yapamasa da yapmaktan vazgeçmeyen bir halkın 20. yüzyıldaki kahrama-
Handan
nıydı. 82 film yaptı. Ölümü 83’üncü filminin çekimlerine giderken gerçekleşti: Balalayka’ya. Şimdi önümde eşinin onun ardından yazdığı kitap var: “Kemal, Hadi Gel, Bir Kahve İçelim.” Gül Sunal’ın kitabı televizyonunuzda öylesine gezinirken gördüğünüz, herkesin hayatından bir kez olsun sesiyle ya da gülüşüyle geçmiş bir insanın evine götürüyor sizi. Biz de biraz kitabın rehberliğinde, biraz da kendi el yordamımızla Kemal Sunal’ın kişiliğini ve sinemasını işlemeye çalıştık bu ayki dosya sayfalarımızda… Devamı sayfa 8-9
6
AYŞE KULİN
Yetim Kalacak Küçük Şeyler
10
OYA BAYDAR
Güneş Hırsızları
10
DOĞU YÜCEL
Romantik Ortadoğu HAYRİ K. YETİK
Anlatının Gücü
14
ROBERT FULFORD
Bu Yazı Babam İçin
3
13
7
15
16
IRMAK ZİLELİ
ÖNER CİRAVOĞLU
EMRE KONGAR
Metin ile Aramda
Gün Zileli ve Bitmeyen Mevsim…
Bir Anı: Dünyanın En Büyük Yazarı...
CAN DÜNDAR “Deniz Gezmiş’in Sırrı Babasında” O
nlar, “bizim çocuklar”… O, “bizim Deniz”... Bugün yaşasa 67 yaşında olacaktı. Ama biliyoruz ki “büyümez ölü çocuklar”. Hele bir de kahramanlarsa, hiç büyümezler. Bu yüzden de her zaman “bizim Deniz” olmaya devam edecek. Onu okurken “Ah be çocuk!” diyerek gözyaşı dökmeye devam edeceğiz yaşımıza başımıza bakmadan. Deniz Gezmiş ve yoldaşlarının öyküsünü ilk duyduğumuz andan itibaren yaşadığımız bu duyguların ne kadar “gerçek” olduğunu, Can Dündar ve Hamdi Gezmiş’in “Abim Deniz” adlı kitabında bir kez daha anlıyoruz. Çünkü oradaki bebek, çocuk, delikanlı Deniz, tam da hissettiğimiz gibi bir insan. Kardeşi Hamdi Gezmiş’in anıları ve Can Dündar’ın usta dokunuşuyla, Deniz Gezmiş artık daha da “bizim Deniz”. Bu yazıyı yazarken fonda Ahmet Kaya’dan “Mahur” çalıyor. “Bir yangın ormanından püskürmüş genç fidan-
lardı / Güneşten ışık yontarlardı sert adamlardı.” Attilâ İlhan şöyle anlatmış bu şiirin öyküsünü: “12 Mart sonrasının kahır günleriydi. Bir sabah radyoda duyduk ağır haberi: Deniz’lere kıymışlardı. Karşıyaka’dan İzmir’e geçmek için vapura bindim. Deniz bulanıktı; simsiyah, alçalmış bir gökyüzünün altında hırçın, çalkantılı... Acı bir yel esintisinin ortasında aklıma düştü ilk mısra... Vapurda sessiz bir köşe bulup yüksek sesle tekrarladım. Vapurdan indikten sonra da rıhtım boyunca bu ilk mısraları tekrarlayarak yürüdüm.” Çocukluk resimlerindeki biraz romantik, biraz muğlak gülümseyişlerin yerini “hoyrat gülüşlere” bıraktığı bir öykünün peşindeyiz. Deniz Gezmiş’in hayat hikâyesini kardeşi Hamdi Gezmiş anılarla bezeyip anlatırken, Can Dündar da belgeler, gazete haberleri, ilk kez günışığına çıkan fotoğraflar ve kendine özgü duygularla besliyor. Devamı sayfa 4-5 * Röportajın tamamına www.remzi.com.tr adresinden ulaşabilirsiniz.