Remzi Kitap Gazetesi / Temmuz 2015

Page 1

İstanbul/ 100 Yıl Öncesine Bir Bakış Kavgam

Kalp Zamanı

FRIEDERICH SCHRADER

INGEBORG BACHMANN-PAUL CELAN

KARL OVE KNAUSGAARD

1

K

891- 1918 arasında İstanbul’da yaşamış bir İstanbul aşığı olan Friederich Schrader’in gözünden dönemin İstanbul’u… 1917’de Almanya’da yayınlanmış olmasına rağmen Türkçeye yeni kazandırılan kitap, İstanbul’un tarihinden mimarisine, kültüründen geleneklerine pek çok motifi işliyor... Devamı sayfa 6

R

E

M

Z

İ

arşımızda, beş milyon nüfuslu Norveç’te bile sadece ilk cildi yarım milyon satışa ulaşan, üstelik yalnızca hacmiyle ve satış rakamıyla değil, adı ve kararsız türüyle de tüm dünyanın dikkatini hemen çekmiş bir kitap var; yirminin üzerinde dile çevrilmiş olması da cabası. Gerçek ile kurmacanın sınırlarını tartışmak için iyi bir vesile. Devamı sayfa 7

K

İ

T

A

B

E

V

İ

SAYI 115 - TEMMUZ 2015 - ÜCRETSİZDİR

A

lman edebiyatının iki büyük isminin aşkına tanıklık eden, 24 Haziran 1948’de başlayıp 2 Ocak 1972’de sona eren mektupların kitabı... Savaş sonrası yılların izleri sinmiş üzerine. Ingeborg Bachmann ile Paul Celan’ın aşkı yalnızca kendileri için değil, yakınları için de zorluklar doğurmuş. Sonu ise ister istemez trajik... Devamı sayfa 12

ARKA KAPAK KONUĞU Bahadır Cüneyt Yalçın

ÖRGÜTLÜ EDEBİYAT: OKUR GRUPLARI

İ

nsanlar örgütleniyor; hem de bunu edebiyat vasıtasıyla yapıyor. Okur gruplarından bahsediyoruz elbette. Sözcüklere ihtiyacı olan insanlar bir olup harflerle kurulan büyülü bir dünyada yolculuğa çıkıyorlar… Satırları beraberce arşınlayıp her bir kelimenin sırrına beraberce ermeye çalışıyorlar… Edebiyat düşkünlerini buluşturan okur gruplarına biraz yakından bakmak amacıyla Ekin Yazın Dostları, Yitik Ülke Kitap Okuma Grubu, Ayşe’nin Kitap Kulübü, Kitap Ağacı Okur Grubu ve Kitap Bahane Kulübü ile görüştük. Aktardıkları bilgilere bakılırsa okurlara, yazarlara yayıncılara çok şey kazandıracağı aşikâr olan bu gruplar daha

İyi Tanrının Çocukları

6

NESLİHAN ACU

0-1-Başla!

10

DR. ŞİRİN SEÇKİN DR. FATMA KIRCI DR. ERTAN SEÇKİN

Baht Dönüşü

10

FATİH BALKIŞ

Karahindiba Şarabı

13

RAY BRADBURY

Foucault’yu Sayıklamak PATRICIA DUNCKER

Ölmek Ne Demek Amca?

3

7

14 15

16

IRMAK ZİLELİ

ÖNER CİRAVOĞLU

EMRE KONGAR

Adım Gibi Emin Değilim

“Perşembe Mektupları”

Ömer Seyfettin: Milli Edebiyat ve Türkçülük

da büyüyüp gelişecek gibi görünüyor. Ancak bu noktada sektöre, yayınevlerine de önemli görevler düşüyor; okur gruplarına yüzlerini dönmelerinde fayda var. Yazar ve çevirmen için de okurla doğrudan temas kurma şansı sunuyor bu gruplar. Zira birinci ağızdan yorum ve eleştirileri dinlemek gibi kıymetli bir deneyim, işin mutfağındakiler için bulunmaz bir fırsat olsa gerek... Okur grupları; yazar, çevirmen ve yayıncıları bu okuyan kitleden faydalanmaya çağırıyor; el ele vermeye davet ediyor... Devamı sayfa 8-9

ZÜLFÜ LİVANELİ “Edebiyat Hâlâ Ayakta” K

entler, üstlerinde yaşayanların hafızası olmak gibi bir işlev görürler. Oteller ise hem üstünde yaşayan hem oradan gelip geçenlerin hafızasıdır. Oteller, bazıları için kaçamakların bazıları için zorunlulukların mekânıdır. Oysa otel, hele ki tarihin her gün yeniden yazıldığı günümüzde değil de bir şeylere dayanabileceği kadar eski bir zamana tanıklık etmişse farklı bir şeyin mekânı haline dönüşür. Zülfü Livaneli’nin “Konstantiniyye Oteli” isimli romanı, 2014 Aralık’ının son günlerinde açılan yedi yıldızlı Konstantiniyye Oteli’nin ve yolu orada kesişenlerin hikâyesini anlatıyor. Bu aralar magazin programlarında da sık sık duyduğumuz “erken yılbaşı” kutlamalarından biriyle başlıyor kitap. Konstantiniyye Oteli’nin daha ilk geceden geniş bir konuk yelpazesi var. Bambaşka insanların portreleriyle dolu bu otel, Livaneli’nin sanat ve siyasetle örülü hayatında okuduğu kitaplar ve karşılaştığı yüzlerden izler taşıyor. Bu izler ise geniş bir tarih anlatısının önünü açıyor. Livaneli’nin kitabı, Karl Marx’ın “The 18th Brumaire of Louis Bonaparte” isimli eserinde değindiği meseleyi anımsatıyor: “Hegel, bir yerde, şöyle bir gözlemde bulunur: bütün tarihsel büyük olaylar ve kişiler, hemen hemen iki kez yinelenir. Hegel eklemeyi unutmuş: ilkinde trajedi, ikincisinde komedi olarak.” Livaneli’nin kitabının güncel özneleri ise tam da bu tespite uygun bir biçimde yaşadığımız güncel komedinin özneleri. Tarihin başka dilimlerinde “unutulmuş” bu figürlere hayat veren Zülfü Livaneli’yle siyasetin koridorlarında gezmekten de geri durmayan kitabını konuştuk. Devamı sayfa 4-5


Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.