229

Page 1

SERXWEBÛN JI SERXWEBÛN Û AZADIYÊ BI RÛMETTIR TIŞTEK NÎNE

om

Yıl: 20 / Sayı: 229 / Ocak 2001

we .c

Topyekün sald›r›ya karfl› TOPYEKÜN D‹REN‹fi

Meflru savunma hakk›m›z› kullanaca¤›z PKK Baflkanl›k Konseyi

w.

ne

te

E

ww

KEND‹ SA⁄LI⁄IMI KEND‹M YARATIYORUM ABDULLAH ÖCALAN

İçindekiler Demokratik çözüm halklarımızın özgürleşme seçeneğidir Serxwebûn’dan - 2’de Her PKK militanı parti çizgisinde yaşamak ve çizgi savaşımını vermek zorundadır PKK Başkanlık Konseyi - 4’te PKK’de örgütsel yönetim çizgisi ve savaşımı Başkan Apo’nun değerlendirmesi - 9’da

üneyli bazı güçlerin yapması gereken şey, arabuluculuk için devreye girmeleriydi. Rus-Çeçen, İspanya-Bask örneğinde olduğu gibi Barzani ve Talabani’nin yapması gereken şey de buydu. Talabani yalan söylemesin. Öcalan İmralı’dan savaş talimatı vermiyor. Tam aksine, PKK üniter yapıya bağlılık temelinde silahları bırakma da dahil, bu sorunu çözmek istiyor. Barzani ve Talabani Türkiye’ye, “biz bu çözümde aracılık yapmak istiyoruz” desinler. Barzani ve Talabani’ye düşen rol de budur.

G

16’da

Toplumsal dönüşüm projemize hayat kazandıralım PJA Meclis Üyesi Sakine Zagros - 13’te Serxwebûn gazetesi mücadelenin tarihsel belgesi, devrimin eylemi, düşüncesi ve dilidir 18’de Kendi kaderini tayin hakkı ve azınlıkların korunumu Prof. Dr. Norman Peach - 20’de 1998 baharında Botan Hüseyin Kaytan - 26’da Kültür sanat ve aydınlanma Edip Yalçınkaya - 28’de Mahmut Baksi ve Kürt aydını 29’da

mekçi halklarımızın barış, demokrasi ve özgürlük mücadelesi bugün oligarşik gericiliğin topyekün saldırısıyla karşı karşıya bulunuyor. Son derece demokratik ve insani talepler etrafında gelişen cezaevleri direnişine karşı başvurulan katliam ve bunun hemen ardından devreye sokulan F Tipi cezaevine geçiş uygulaması, bu saldırının Türkiye cephesindeki insanlık düşmanı pratiğini gözler önüne seriyor. Bu alçakça katliama paralel olarak, diğer bir savaş cephesinin de Güney Kürdistan’da açıldığı görülüyor. Demokratik değişim ve dönüşüm sürecini sabote etmek isteyen oligarşik devlet, tam bir cephanelik haline getirdiği Güney Kürdistan’ı gerilla güçlerini boğacağı bir zemine dönüştürmek için çaba harcıyor. Uluslararası komplo çerçevesinde gerilla güçlerine nihai darbeyi indirmeden önce, Türkiye’nin tüm ilerici ve demokratik güçlerini ezerek, arka cephesini sağlama almaya çalışıyor. Türkiye’de işbaşında bulunan hükümetin dört duvar arasına hapsettiği ve halkın davasına bağlılıkları dışında tamamen silahsızlandırdığı devrimci tutsaklara karşı düzenlediği katliam harekatına “yaşama dönüş operasyonu” adını takması kuşkusuz en büyük alçaklıktır. İnsanın en doğal hakkı olan yaşama hakkıyla alay eden böyle bir tanımlama, onun yaşamdan neyi anladığını tüm çıplaklığıyla ortaya koymaktadır. Onun için yaşam; halkın en seçkin evlatları olan devrimcileri ölüm hücrelerine doldurmak ve bu temelde binlerce devrimci tutsağı zamana yayılmış bir katliamla yok etmek, dışarıda hak aramayı ve özgürlük talep etmeyi olanaksız hale getirmek, böylece tam bir bakar-körler topluluğu yaratmak ve bunun sonucunda düzene kölece boyun eğen sürüleştirilmiş bir toplum gerçeğine ulaşmaktır. Bugün Türkiye’yi yöneten güçlerin demokrasiden anladıkları şey işte bu kadardır. Mevcut koalisyon hükümetinin demokrasi ve özgürlük isteyen güçlerin üzerine kurşun ve bombayla yürümesinde elbette yadırganacak bir yan yoktur. 15 Şubat komplosuyla tırmandırılan ırkçı-şoven dalga üzerinde vücut bulan bu hükümet, Kürt halkına karşı cumhuriyet tarihinin en kanlı kıyım harekatını tamamlamak üzere oluşturulmuştur. Kendisini başta Kürt halkı olmak üzere emekçi halklarımıza karşı savaşa göre hazırlamış olan bu hükümet PKK’nin savaşı durdurmasıyla birlikte bir boşluğa düşmüş; ancak onun bu karakteri kesinlikle değişmemiştir. Bu hükümetin tepesindeki adamın egemenler hesabına umut celladı olarak yıllarca iş gördüğü ve büründüğü güvercin kisvesi altında tipik bir halk düşmanını gizlediği açıktır. Aynı koalisyon hükümetinin ikinci büyük ortağı olan MHP’nin devrimci ve ilerici güçlerin kanına girmiş kirli geçmişini unutmak olanaksızdır. Bu partinin en belirgin özelliği, Anadolu ve Mezopotamya topraklarını bir kimlikler ve kültürler mezarlığı haline getirmek istemesidir. Aslında DSP’yi de MHP’nin ikiz kardeşi saymak gerekir. Irkçı-şoven milliyetçilik, bunların ortak karakteridir. Devamı 23’te

Şehitlerin anısı ölümle yaşam arasındaki köprüdür Sayfa 24’’te


Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.