Xebat 4

ne te we

.c om

karkeren hemo welatan 端 gelen bindest yekbin

X E BAT

bo

rizgariya

Kurdistan

ww w.

ji

k端rdistan _

s"bat ; mal't - 197 9 , saya- 4

ww w. .c om

ne te we

GENERAL MUSTAFA

BARZAN!'NİK

ÖLüMÜ

ÜZERİNE

ya

ne te we .c o

m

Yıllarca Kürt ulusunun özgürlü~ü için da~lardan inmeye~ Mustafa Barzani, ülkesinden binlerce km uzakta dünya gericili~i­ nin kayna~ı olan ABD'de öldü.

Barzani'nin ölümü kuşkusuz Kürdistan halkları arasında üzüntü yaratmıştır. Barzani'nin bir h~yat boyu ~ücadele azmi,onu zaman zaman Kürdistan'ın de~işmez bir milli kahramanı haline getirmiştir.

Ancak,hatasız oldu~ söylenemez . Fakat ne olursa olsun Kürdistan tarihinde belli bir yeri vardır. Ve onun gerçek yeri de yine Kürdistan halkları tarafından zaman sürecinde tespit edilecektir .Öyleki,Barzan i tümüyle Kürdistan'ın malıdır ve Kürdistan' a aittir. de geYaptıkları da yapamadıkları da,başarılı başarısız dönemleri nellikle bilinmekte ve tüm yönleriyle tartışılarak ne old1~~ ertakonacaktır.

Mustafa Barzani'nin uzun mücadele ya~amı girecek de~iliz.Barzani'nin haboyunca izah edilemez.Başlı başına bir ile sayfa yatı ve mücadelesi birkaç daha sonraki yazıları­ mücadelesi tarih olan Barzani'nin yaşamı ve rmızda ele alınaca~ından,bu kısa zaman sürecinde bazı belirlemelE yasamın­ le yetinece~iz.Mustafa Barzani'nin mücadeleci ve .ihtilalcı aileda,yaşadı~ı dXnemlerde,~erek sömürgecil erin baskıları.gereks~ sinin Kürdistan için ·u~raş vermiş olması M11stafa Barzani üzerinde ~üyük etki yaratmıştır.Daha 1914 yıllarında aFabeyi Abdulselam OsBarmanlılarca katledilmişti. Buna benzer olaylar.zam an ilerledikçe beAhmet'le Şeyh a~abeyi yılında .1931 etkiliyordu da daha zani'yi sahip raber,Irak~a patlak veren Barzan hareketinde savaş yetenegine sıriye'­ edilerek,Ha bahane hareket bu sonra aha oldugunu kanıtladı.D ye oradan da Süleymaniy e'ye sürüldü.

Mustafa Barzani 1943 yılında Süleymaniy e'den kaçarak Earza'na gitti.Ve ihtilali yeniden başlattı.Bunu 1945 ihtilali izledi.Ancak Arap egemen sınıflarıyle birlikte İngilizlerin yok ettirme eylemlerine dayanamayan Barzani ve beraberler indekiler l~ehabad'a katıl­ dodılar.Mehal;>ad Kürt Cumhuriyet inin kuruluşundaki yaralıklarından layi generalliye yükseldi.

Mehabad Kürt Cumhuriyet inin kısa süren ömrfi general Barzani'yi tekrar silahlı direnişe zorladı.Mehabad Kürt Cumhuriyet inin !ran samürFecileri ve emperyalistlerın işbirli~i ile düşürülmesinQen sonra, !rana teslim olmayi rededen Barzani Irak'a döndü.Irak 'ta da fazla olan kalamadı.Ira~'ta e~emen güçlerin daha önceden Kürtlere karşı ::urumda cak barınarnıya rak'ta ediyordu.I devam soykıTım tavırları kalan Barzani,500 kişilik seçkin adamıyle 220 millik yolu !ran,Türkiye,Irak ve emperyalis tlerin hava saldırıları altında,ki aynı zamanda karada da savaşa savaşa 14 günlük gibi kısa bir sürede SovBiz bu

yazımızda

tartışmasına

ww

w.

yaptıklarının

-

l

-

ne te we .c o

m

yetler Birli~i'nin tooraklarına sı~ınması,tarihte ender rastlanan olaylardan biriydi-General Barzani Sovyetler Birli~in'de 500 kişi­ lik adamıyle birlikte ll yılı aşkın bir zaman kaldı.

Barzani'nın uzun dönem Sovyetler Birliginde kalmasından ötürü Irak Kürdistanı kendi özgücüyle bazı çalışmaları ·üstlenmeye ~itti.Irak KDP'sının uzun süren çalışmaları gittikçe halkı kucaklı­ yor,daha ciddi adımlarla yol alıyordu.Bu dönemde KDP'nin bu çalış­ maları Barzani'nin Irak'a dönüşüne kadar devam etti.Mustafa Barzani'nin 1958 yılında dönüşü Irak Kürdistan'ında büyük bir olay oidu.

Gerek Kürdistan'ın gerekse tüm Irak komünistlerinintle sempatisini gören Mustafa Barzani,hükümetle Kürdistan sorunu konusunda kısa sürede anlaşmazlı~a düştü.Irak hükümeti tarafından vadedilen haklar, Irak burjuvazisince verilmemiş,Kürdistan tekrar kana boyanınayla karşı karşıya kalmıştı.

1961 yılında otonemi için

mümkün olmadıgı görülmüştü.Kürdistan'da böylece başlamış oldu.

Barzani'nın başkanı bulundu~ KDP hareketi yönetiyor,zaman zaman büyük besarılar elde ederek yükseliyordu.Ancak 1964 yılında partide beliren ayrılıklar ve tasfiye edilen C.Talabani,!.Ahmet ve yandaşları önce !rana sonrada Eaas'a teslim oldular.Daha sonra harekete sömürgeci Baas'la birlikte 1966'da saldırdılar.Artık bu tarihten sonra C.Talabani ve yandaşları cahş olarak anıldılar.

C.Talabani ve yandaşlarının yaptıkları bu ihanetler,hareket içinde sola karşı bir antipatinin yaratılmasına neden oldu.Çünkü Talabani ve yandaşları sol adına yola çıkmışlar ve Kürdistan devrimine düşmanla birlikte saldırmışlardı. Sola karşı beliren bu hoş­ nutsuzluk giderekten büyüyen bu hoşnutsuzluk,sagcıların partide a~ırlı~ını kabul e~tirmesine de neden oldu.

Irak Kürdistan'ında savaş devam ediyordu.Hemen hemen tüm birimlerinde başarılar kazanan ulusal direniş peş peşe düşmeye başlayan hükümetlere çok zor günler yaşatıyordu. 1968 darbesinden sonra iktidara gelen Baas yöneticileri,Kürtleri dize getiremeyince,kısa süre sonunda Kürtlere. özerkli~in tanınacagını bildirdi. Yapılan görüşmeler istenen özerkli~in kabuluyla noktalanmıştı~ll Mart 1970 yılında imzalanan otonemi dört yıllık bir süre içinde eksiklikler tamamlandı·ktan sonra,fiilen yürürlü~e girecekti.Ancak,bu anlaşmada yeni bir ayaklanmanın başlan~ıcıydı. lq70-1974 yılları arasında Kürdistan onarılıp gerekli nüfus sayımı yaoılacaktı.Otonominın tüm şartları da yerine getirilecekti.

Anc&k,Baas snmürg7cileri bunları yauacaklarına,iki defa Barzani'yi 0ldürmek için suikas~ tertinltdilsr.Defalarce sui~ast girisirnleri' olduğu halde Fustafa Earzani sürekli suikastlerden ufak tefek yaralar alarak kurtuluyordu.Son defalarda da Barzani kurtulmuştu.Baas sömürgecilerinin,ö=srkliği~rededen uygu1urnuları gittikçe savaşın anlaşmanın

işte

ww

w.

direniş

- 2 -

sartların yaratıyordu.Kusa çevrilmiş

özerkligi rededen Barzani tüm toplayarak savasa başladı.Kncak,bu savaş bir önceki savaşlar­ dan farklıydı.Neticede 6 mart Cezayir Antıaşmasıyle savaş son buldu.

Hareket da~ıldı.Barzani ise !ran'a oradanda hastalı~ı dolayısıyla ABD'ye gitti.Tüm yasarnı boyunca direnmelerden,savaşlardan,en zor sartlardan R~~srek ih~ilald~ önderligi yürüten Mustafa Barzani,artık yaşamına ABD'de son vermişti ••• Barzani'nin zengin deneylerle dolu yaşamı bizlere biT· materyal bJ.n-ıkt:Jgı gibi,yenilgisi'de hareketimiz açısından büyük bir tecrübe,iyi bir kaynaK olmalıdır.

General Mustafa Barzani'nın askeri alandaki başarıları ve ~elistirdi~i ~erila direniş yöntemleri'de,ileriki aşamalarda bizlere ışık tutaca~ı inancındayız. Şunuda belirtelimki,marksistler Barzani'yi de~erlendirirlerken onun marksist olmadı~1nı da bilmelidirler-Marksistlerin marksistleri eleştirmeleri ile,marksist olmayan yurtsever veya bur~uva milliyetçilerini eleştir~elı~ri aynı de~ildir.

Bu itibarla Barzani eleştirilirken,ya da tart1şılırken,bu durumun göz önünde bıılundurulması ı;<erektit!'i görüşündeyiz.

we .c om

~ücünü

*** VE KttRD!STAN

G!R!S

te

SÖMÜRGE~!L!K

yıldır

siyasi

Kürdistan'la ilgili olarak birçok eser ya~ruplar veya partiler tarafından görüşler belirtildi-Sosyal-şoven "TKP"den tutun da,karşı devrimci T!KF ve bur~uva basınına kadar her kalemden silalışörler tarafından stratejilPr çizildi.

Sömürge olgusunun tartı~ılmasına bir kaç yıl öncesine kadar kimse cesaret edemezdi-Hatta "Do~'ya özgürlük"sloganı bile cesaret işiy­ di.Ancak Kürdistan açısından bakılınca~meselenin bu düzeye getirilmosi bir aşamadır.Sömürgecilik olgusunun tartışıldıgı tarihin yakın o1duttunu vurguladık~?atta tüm_ siyasi grup ve partilerin bu konuda (sömürgscilik)kendi görüşlerini şu veya bu şekilde belirtikieri söylenebilir.Fakat ne yazık ki,bir çok grup ve parti tarafından bu gerçek (sömürRecilik ve örgütlenme sorunu)kavranamamıştır.Veya kavra~ nılmak istenmemekte~ir.?ala kemalist ıdeolojinin bu kesimler üzerinde etkisi kendini açıkça göstermektedir.Kuşkusuz bu gerçe~in kavranılmaması veya kavranılmak istenmemesinde bizim de eksikli~imiz vardır.Ancak durum ne olu~sa olsun,marksistler gerçekleri görmek ve savunmak zorundadırlar.Kürdistan bünyesinden marksist kadrolar çık­ mamış olabilirii;o halde Kürdistan'ın sömürgE kalmas~ savunulacakmıydı? ~u kadar glilün~ bir şey nasıl düşünlilebilir.Ama gBrünün odur ki KüriisTan'da marksist kadrolar artırılmadıkça veya yetişmedikçe ve Türki~e k~~imde kemalist ideoloji nararn oarça edilmedikçe,ciddi

ww

w.

ne

Son bir kaç

yınlandı-Çesitli

- 3 -

adıml~rın

atılmasından

ve

aynı

zamanda Türkiye solunda egemen olan

s8~yal-şovenizmin kırılmasından bahsedilemez.(bir iki grup hariç)

Kürdistan tarihi bir daha,bir daha yazılacaktır.Kürdistan'ın dönemlerdeki gelişkin medeniyetinden tutun da,binlerce ki~inin katledildi~i barbarlık dönemlerinin etkisi altındaki vahşeti­ ne kadar,başlı başına defalarca ele alınması gerekecektir.Binlerce yılların içinden·çıkıp gelen,çeşitli kavimlerin imhaci eylemlerine maruz kalan Kürdistan,bu gün tüm yıkımıara ragmen varlL~ını sürdürebiliyorsa,bunun bir çok nedeni olmalıdır ;ve vardır.!şte tüm n~­ denlerin araştırılın yeniden kaleme alınınası ve toplııca detaylı bir incelemenin yapılması gereklidir-Yeniden Kürdistan tarihi yazılacak­

we .c om

çe~itli

tır.

Yurtsever halkımız! da belirti~imiz gibi Kürdistan'ın tarihi geçmisi,uzun araştırmalar ve ciddi çalışmalar sonucu,ancak gerçek yerine oturtulabilinir.Bu da şartlara ve geniş imkanlara baglı olan bir şey­ dir.Bu şartları ve imkanları yaratmakta bizlere düşer,Sosyalistler tüm engellere ve zorluklara gögüs gererek mücadelede yeminlidirler.

Ve biz kendi gelecegimize güvenle bakabilmemiz için hepimiz tarihimizi bilmek zorundayız.Elinizdeki broşüre,Kürdistan'ın zengin tarihini sı~dırmak imkansızdır.Ancak,bunun yanında az ve somut bazı gerçekler üzerinde dorularak belirlemeler yapılabilir.!lerde aynı konular üzerinde tekrar tekrar durulacagını belirterekten bü broşürler vasıtasıyla kısa ve öz olarak düşüncelerimiz açıklayacagımızı vur-

ne

te

Yı,karda

p:ulayalım.

ÜZERİNE

w.

SÖMÜRGEC!L!K

ww

Sömürgecilik politikasının varlıgı Lenin tarafından şöyle belirlenir:"sömürge politikası da,emperyalizm de,kapitalizmin çagdaş döneminden hatta kanitalizmden önde vardı.Kölelik üstüne kurulu bulunan Roma,bir sömürge politikası'izliyor ve emperyalizmi uyguluyordu.

Ama,iktisadi ve toplumsal biçimler arasındaki farkı görmezden gele rek yada arka planlara iterek,emperyalizmin genel düzeni üzerine fikir yürütmek,tıpkı "Büyük Roma"ile Büyük Britanya arasında kıyas.:l, larnalara girmek gibi bir takım boş palavralara ve bayagılıklara dü~ürür kişiyi.Çünkü kapitalizmin eski evrelerindeki sömürge politikası bile,mali sermayenin sömürge politikasından temel ayrıiLklar ?Östermektedir.(l) (1) - V.!.LEN!N,Emneryalizm,· Sayfa 99 - 4 -

ww

w.

ne

te we .c

om

Fvet,Lenin bö,yle belirtiyor.Buna ba~lı olarak,kısaca tarihi süreçlerdeki sömürgecili~i ve Kürdistan'ın sömürgeleştirilmesine. açıklık getirel:lm.

Sömürgecilik,Lenin'in de belirtti~i gibi dana köleci dönemdeyken vardı.Köleci dönem sömürgecili~i,daha ziyade fetihler neticesi işgal Pdilmn topraklar üzerinde koleniler yaratmak,yerli halkı kendi topra~ından zorla tutup atmak~ya da verimsiz daglık alanlara sürmek,kö1leştirme ve benzeri uygulamalarla görülür.Burada durum yerli halk açısındafi son derece olumsuz ve yerli halkın köleleşmesine varan neticeler do~ı·ruyordu.Tüm direnişler kanla ba~tı_rılıyor ve köle sahiplerine çok sayıda köle ve verimli arazfler peşkeş çekiliyordu. · Köleci toplum düzeninin ba~rında çıkmış olan feodal düzen de de ülkelerin fethi,işgal ·ve fetih edilen bazı yerlerde kolonilerio yaratılması,tekrar halk üzerinde (yerli halk)sınırsız egemenlik vb. yöntemler kendini gösterir.Feddal dönemde işgal edilen topraklarda ya merkezi feodaliteye ba~lı işbirlikçi feodaller yönetimi sürdürürdü 4 ya da sömügeci otoritenin tayin ettigi genel valiler vasıtasıyla gerekli işlemler yerine getirilirdi.Fakat acımasızca devam eden baskı­ lar,sömürge halkını iliklerine kadar sömürüyor,eziyor ve onları yok olmay~a karşı __ karşıya bırakıyordu.

Feodai dBrt~mde ticaret daha fazla gelişkin oldugu için kurulan koleniler büyük ölçüde ticari koleniler olarak görülüyordu.Ayrıca feodal dönemde sömürgeciler sömügeleştirdikleri ülkelerde vergi to~­ lamayı ve haraç almayı ihmal etmiyorlardı.Sömürgeleştirdikleri ülkelerde bazen askeri göçler oluşturarak,fetihleri gerçekleştirmede bir depo olarak kulanıyorlardı.Ayrıca ayaklanmaları bestırınada bu askerleri kullanıyonlardı.Sömürgeci güçler elde ettikleri,yani sömürgeleştirdikleri ülkelerde üretici güçlerin gelişmesini engeliyoryardı.

Söz konusu üretici güçlerin geli.şmesini engelleyen durum, kaoi tali st sömürgeci siyaset döneminde daha da geniş bdyutlara ulaşmıştır.Köleci ve feodal sömürgeciligin uygulamalarına kısaca degindik.Di~er taraftan,feodalizm kendi bagrında yeni bir olguytitla taşıyordu.Şüphesizki bu kapitalizm'dir. Kapitalizm sömürgeciligi yok etmemiştir.Tam tersine daha ~eniş b?yutlara-ve yeni yöntemlerle sömürgeciligin devamı­ nı

saf:tlamı.ştır.

Kapitalizm feodalizmin ba~rından çıktı.Feodalizm bizzat kendisinin sonunu p-etirecek olan sermayeyi geliştirip kapitalistleri do~urdu.Nasıl ki kapitalizm~e kendi sonunu getirecek olan modern işçi sını~ını do~urduysa ••• Kapitalizm Batı-Avrupa'da 14 ve 15.yüzyıldan itibaren gelişme sürecine girdi.Gelişme evresindeki kapitalizm.ticaret burjuvazisini yaratı.Ticaret burjuvazisinin varlıgı dış ~azar iht~yacını getirmiş­ ti.

- s -

İste

bu

dış

nazar ihtiyacındandırki,keşifler neticesi sömürge imolu$tu-Bu keşi~ler neticesi sömürgeler aynı zamanda sermayenjn ilkel kaynakları olarakta de~erlendirilmekteiir.~anüfak­ tür sanayinin gelişmesi,köyqen şehirlere akınların olması,küçük ti-. caretin süreç içinde gelişerek büyük boyutlara ulaşması ve sonuç ·olarak· ticaret . burjuvazisini n(kapi talist)do~1ışu ve sermayenin modern . birikimi ile birlikte kapitalizmin egemen olmaya do~ru yol alması sözkonusudur.Keşiflerin olmasının di~er bir nedeni de,başta dış pazar ihtiyacından ayrı olarak,yeni alanlardan al tın,.baharat vb. zenPinlikleri metropollere taşıma hırsından ve bencilli~inden do~muştur. Örne~in;K.Kolomb yeni keşifler amacıyla yola çımkıştı.Ve K.Kolomb'a ~emileri temin eden İspanyol Krallarının amacı da,Kolomb'un altın dolusu hazinelerle ve ya~malarla İspanya'ya dönmesiydi.Şüphesizki sermayenin de boyutlara ulaşması,ülke içinde tüketilmeyece k kadar getirmişti-Kapitalistler yeni pazarlar bulmak gayesiyle,ki bu da meta ihracının bir gere~i olarak ortaya çıkıyordu,rekabetlerini ve ülke dışına açılmalarını hLzlaştırıyorlardıBu dönemde deniz ticaretinde en büyük filolara sahip olan ispanya,Portekiz. ve Hollanda imparatorlukl ar kurmuşlardı-Ayrıca sömürgele$tirdikleri halkları amansızca sömürüp köleleştiriyorlardı.Ticare­ tin yaygınla§tırılm~sı,kapitalizmin daha da gelişmesi beraberinde sömürgecili~inde gelişmesini getiriyordu.M anifaktürün gelişmesi ka~italizmi geliştiriyor ve Batı-Avrupa da egemen kılmaya dogru götürüyordu.Bu ken~ini çeşitli alan ve biçimlerde gösterdi.Mani faktürün gelişmesi ve çeşitli alanlarda belirginlik kazanması,dış ticareti de ve dış Piyasa alanlarını da artırmıştı.Ayrıca manifaktürün ürünleri de sömürge pazarlarına hazırlanıyordu.Bu dönemde sömürgelere olan ihtiyaç ta günden güne artiyordu.!şte bu dönemde görülen bömürgeler üzerindeki .rekabetlerde, böylece kendini hisettirmeye başlamıştı.Bu rakebetler sonucudur ki kapitalist sömürgeciler arasında durmadan devam eden savaşlar meydana gelmiştir.Toparlay&cak olursak:kapi talist döneme tekbül eden sömürgecilik ticareti büyük ölçüde geliştirdi.Bu da "Manifaktürün ve genel olarak üretimin çok büyük bir gelişme göstermesinin sai:1'lamıştır~' ( 1) Manifaktür döneminde ticari üstünlük,sana yi ye nazaran daha belirgindir.Sömürgecilik,gelişen manifaktüre sürüm alanları ve yeni pazarlara olan ihtiyacı artırdı.Ve bunlar üzerine tekeller yarattı.

Snmür~elerde köleleştirilmiş bulunan yerli halkın çalıştırılması ve yagmacılık yoluyla sa~lanan tüm hazineler(zen ginlik kaynakları)met­ r9pollere aktarılarak sermaye heline getirildi.

ww

w.

ne

te we .c

om

ryaratorlukları

(1)-.K.MARKS - K.ENGFLS, Sömürgecilik üzerine, Sayfa 5 - '6 -

sömürgeler büyük orania tüketim yapan alanlar haline,l?.yüzyıl itibaren gelmiş oldular. Bu da Batı-Avrupa'nın sömürgecileri arasında uzun dönem savaşlarının yapılaca~ı ortamın yaratıl­ masında etken oldu.Kuşkusuz bu savaşlar ticarat savaşlarıydı.Tica• ret alanlarındakı savaşlar daha çok denizlerde yürütülmekte idi.Bu dönemde !rigiliz sömürgecileri dçnizlerde en büyük güce sahip oldular.

Bununla beraber sömürgecilikte de ingilizler üstünlügü ele geçirdiler.Aynı zaman da manifaktür alanında nicel ve nitel yönden en gelişen güç olarak ingiltere gözleniyordu.

Bu dönemde artık Hollanda'nın l?.yüzyıl ortala~ında ki üstünlü~ü (ticaret-manifaktür-denizcilik)sona ermiş,bu üstünlÜk tümüyle !n~iltere'ye geçmişti.Pazarlara olan ihtiyaç durmadan artıyordu.Ar­ tık manifaktürde ihtiyaçlara cevap verecek durumda degildi.Manifaktürün yerini büyük sanayi aldı.Orta burjuvazi yerini sanayi burjuvazisine bırakmış oldu.Böylece sanayi üstünlü~ü daha da belirgin bir şekilde gUçl~nai~ve sanayi üstünlü~ü ticaret üstünlü~ünün içinde taşıdıgı gerçe~i kanıtlamış oldu.Do~ada her şey durmadan de~işir, gelişir ve ilmrler.Hiç bir şey di~er şeylerden ba~ımsız olarak gelişemez ve hareketsiz kalamaz.Hareket halindeki şey de,bağrında çeliş­ kiler taşıyarak ilerler.!lerlenen şüreçte eskimiş gider yenisi,canlısı ve gerekli olanı gelir.Kapitalizmin rekabetçi ~önemi de hep o seviyede kalacak de~ildi.Büyük sanayi yatırımları,büyük karlar ve dıırmaksızın decam eden rekabetler ••• Rekabetler sonucu ve eses olarak sermayenin bünyesinde var olan farklı gelişme e~lemi 20.yüzyıla gelindi~inde tekelleri,dünyada yeni bir ça~a damgasını vurmaya götürmüştür.Bu dönemde artık rekabetçi kapitalizm sürecini tamalamış, kapitalizm emperyalist aşamaya varmıştır.

Fmoeryalizm;re~abeti kaldırmamış aksine daha fazla kazanç için ~er türlü çılgınlıgı yavacak düzeye vardırmıştı.Dünyanın paylaşıl­ ması u~runa girişilen savaşlar,insanlı~ın bitmek bilmeyen acılarına yenisini katıyordu.

Emperyalist ça~da sömürgecilik ortadan kalkmadı.Yeni temeller üzerinde ama daha sinsice devam etti.Özellikle ikinci emperyalist paylasım savaşı klasik s~mürge sistemini büyük ölçüde parçaladı.(Sosyalist ülkelerin artması,dünya sosyalist sisteminin güçlenmesi ve dünyanın hPr tarafında volkan gibi fışkıran ulusal kurtuluş hareketlerin~n boyutlanması bu parçalanışe en büyük etken olmuştur.)

Yeni sömürgecilik gündemleşirkeh, yer yer dünyanın bazı alanlarında ~lasik sömür~ecilik zayıf da olsa varlı~ını sürdürmeye devam ediyordu.

Fmoeryalizm bir yandan mümkün derecede sömürgecilik kalıntııa~ rını savunmakta direnirken,di~er yandan da esas olarak yeni sömürgecilik yöntemlerini kulana~ak,gelişme yolunda bulunan ülkelerin iktiqadi ve sosyal ilerlemesini-~ engellemeye çalışır.Emperyalizm,bu do~Artık

ww

w.

ne te we .c om

ortalarından

- 7 -

rultuda bir siyaset çerçevesinde,geri ci destekler.Tool,~msal

kurum,yapı

açıdan aşılmış .yapıla~ın

ve çevreleri ortadan kal~ırılmasını

ne te we .c om

Pnp-eller.

Klasik sömürgecilikten yeni biçiml~re geçiş,çagdaş tekelci kapitalizmin güçlülü~ünü de~il,güçsüzlli~üne tanıklı~ eder.Yeni sömürgecilik,emoeryalizmin klasik sömürge sisteminin yıkılışı döneminde (2. em~eryalist paylaşım savaşı sürecinde),empery alist devletlerin sömür~eci siyasetinin en tipik biçimidir.(Serbes t rekabetçi kapita~ list dcnemde meta ihracı belirleyici ro_l oynarken, emperyalist dönPmde meta ihracı olmasına kar~ılık,belirleyici rol oynamaz.Bu dönemdP sermaye ihracı belirleyici rol oynar.Ayni şekilde klasik sömürgecilikte ilhak ve işgal söz konusu iken,yeni sömürgecilik dönemindE" göstPrmelik ve ~içimsel de olsa,yeni sömürge ülkenin siyasi ba~ımqızlıtı vardır.)

ww

w.

Kuzu ~ostuna bürünen emperyalist kurtlar,siyasi ba~ımsızlı~ı­ na kavuşmuş ülkelere karşı vaatlerde ·bulunma bakımından cimrice davranmazlar.Mali sermaye iki yüzlü bir şekilde hareket ederek ~karşı­ lıksız yardım", "Askeri yardım" ve"ekonomik kalkınma"vaatleri,özgür-. lük ve ilerleme yr;ntemlerine ba/Hılık güvenceleri altında gizlenir.

YPni s~mürgecilik yöntemlerini benimseyen emperyalistler gerekti~in­ de zor yollarına baş vurmaktanda geri durmazlar.(Faşist darbeler düzPnleyerek ve bazen de bilfiil müdahale ederek çirkef yüzlerini göstPrirler.)

Tekelciler,ba~ımsızlı~ını yeni kazanmış halkları yeniden sömürgecilik buyunduru~ altına almak için hiç bir girişimden çekinmezler. ÇPvirdikleri dolaplarla siyasi bagımsızlı~nı elde etmiş ülkelerde anlaşmaya hazır gerici,halk düşmanı güçlerin siyasal deste~ine dayanırlar.Gelisme yolunda bulunan ülkelerin yabancı tekeller tarRfın4 dan s0mürüsünün ekonomik temeline gelince,bu temel bi yandan bu ülkPlPrin teknik ve ekonomik geriligi,öte yandan,bir ~o~unun arasında varlı,ını sürdüren yabancı sermayeye ba~ımlılık biçimleridir.(Nat o, Seato,Cento vb. askeri paktlar,IMF,AET,A ID vb. uluslar arası emperyalist ekonomik srmürü kurumlarıyla iki yüzlü bir şekilde geri kalmış ülkeler sömürülür.

Yabancı sermaye akımı ve·emperyalist devletler tarafından gelisme yolunda bulunan ülkelere yapılan sözde yardım,tekelcilere hismPt Pder.F.moeryalistl er,geri kalmış ülkelerle yaptı~ları ticarette PŞdP~er olmayan degi~imlere baş vururlar.BüyÜk karlarından ufak parçaları ise,~eJismemiş ülkeJere yardım bahanesiyle geri verirler.Bu yardım bile,genel olarak saldırıcı paktlara girilmesi,özel sermayeYP tam bir eylem özgürlü~ü tanınması vb.gibi elçaltıcı ve köleleş­ tirici ko~ullarla birlikte verilir. Eşdeğer olmayan de~işimler ile, yatırımlardan sızdırılan ~elirler(karlar)gelişmemiş ülkeler ekonomi- 8 -

KÜRD!STAN VE

SÖMÜRGELEŞMES!

co

m

sinin dibine darı ekerler.Gelişme yolunda bulunan ülkelere gerçek bir ~elişmeyi sadece emneryalist ülkeler ~arş~sındaki siyasi ve iktisadi ba~ımlılık biçimlerinden tam bir kurtuluş sa~lar.Gelişme yolunda bulunan ülkelerin gerçek·bir bagımsızlık özlemi duyun halklarının başta gelen görevlerinin teknik ve iktisadi gerili~i ortadan ~aldırmak ve emoeryalist tekeller karşısında siyasi ve iktisadi ba~ımsızııgı ~erçekleştirmek için mücadele oldugudur.

ww w. n

et

ew e.

Köleci dönemden emperyalist-döneme kadar,her dönem ayrı nitelikte varlı~ını sürdüren sömürgeciligi (ayrıntılarına girmeden)belirttikten sonra Kürdistan'ın hangi dönemde ve nasıl sömürgeleşti­ ~ine dönelim.

Kürdistan tarihi ~inlerce yılı içeren,eski ve;zengin bir tarihtır.

Dünyanın ilk yerleşim birimlerinden olan Mezopotamya'nın yerleşik halklarından olan Kürdistan halkları,Mezopotamya'nın zengin kültürüne ve bilinen medeniyetine katkısı müçümsenemez.

Kürdistan ilkel-köleci ve feodal toplum düzenini yaşayarak bu günkü asamaya ~elmiştir.Sınıfların ortaya çıktı~ı köleci toplumda,çeşitli dönemleri içeren zamanlarda imparatorluk kurmuş olan (Lolobi,Goti," Kasit,Med,Urartu,Kardaka,Mitani vb. imparatorluklar) Kürdistan halkları,bu gün,sömürge şartlarında parçalanmış olarak yaşamını idame ettirmektedir.

Kürdistan halkları imparatorluklar kurdugu gibi,uzun dönem iş~allere de u~ramıştır.lşgallere ugrayan Kürdistan bu işgallere karsı sürekli direnmesini de bilmiştir.!şgaller Roma imparatorlu~n­ dan,Mo~ollara,Yununlardan Araplara,Selçuklardan Osmanlılara,Farslara ve Türklere kadar varan çeşitli kavimlerce uygulanmıştır.Kürdistan'ı ilk dönemlerde işgal eden fetihçi ve istilacılar Kürditan'da uzun dönem kalmadan gö~üp gidiyorlardı.Yani ekonomik ve sosyla ilhakı gerçekleştirmeden Kürdistan'ı terk ediyorlardı.Ayrıca işgalcilere karşı dire~işlerin devamı da bu gidişleri hızlandırıyordu.

OSMANLI-İRAN

SÖMÜRGE !MPARATORLUKLARI VE KÜRD!STAN

!slamiyetin Kürdistan'a yayılması,giderek Arap ve müzlüman Kürdistan'da yerıeşebilmelerine olanak tanıyordu.

Kürdistan halkları tüm ülkeye egemen devletl(ri uzun dönem yaratamamışiarsa da,Yavuz Selim'in !ran seferine kadar da belli alandi~er halkların

- 9 -

kapsayacak

ları

feodal devletlerini muhafaza etmişlerdir. alanlarda ise beyliklerin özerklikleri ku~unmııştur.Bu durum gerek köleci döneme ait sömürgeciler,gere kse feodal sömürgecilerin kürdistanı işgal etmelerine karşın sömürgeleştir­ medi~ine isarettir.Ancak deminde belirtigirniz gibi,Yavuz Selim1n !ran seferi ve işgal etti~i (1514)Kürdistan toprakları,artık eski dı·rumaan farklı bir konumun başlangıcı durumundaydı.l514 yılında iş~al edilen Kürdistan toprakları, bu tarihten itibaren,!ran ve Osmanlı sömürgecileri arasında tempon ve savaş· alanı olmaktan kurtulaşekilde

madı.

Osmanlı-İran

feodal

co

m

Devletlerın bulunmadı~ı

sö~ürgecileri arasındaki

sürekli ~avaşlar, belli bir dönemi kapsayacak şekilde durakladı.l639 antlaşmasıyla beliren sınırlar Kürdistanı ikiye bölmüş,her iki sömürgeci gücün Kürdistan'ı fiilen sömürgeleştirmesine de olanak tanımıştır.l514 yılında işgal edilen Kürdistan,l639 tari~inden itibaren sömür~eleşmeye adımını atıyordu. !leride ~örece~imiz gibi,Kürdistan ekonomik ve siyasal ilhakın gerçekleştigi,zoraki güçlerle balkın parçalandıgı,agır vergiler,angarya, ekonomik gelişmenin. engellenmesi, bol asker gücünün sömürgecilere akması ve Kürdistan halklarının biri birleriyle kırdırtılması,bömür­ ~eci yapının Kürdistan'daki belirtileri olarak görülmektedir.

Osmanlı ve !ran(Fars)imparatorlpkları,merkezi feodal sömürgeci imoaratorluklsrdı.Osmanlı ve !ran sömürgeci imparatorD·kları Kürdistan'ı sömürgeleştirdikleri gibi,daha bir çok halkı da ya somurgeleştirdiler,yada kendilerine ba~ımlı kıldılar.Osmanlı ve !ran sömürgecilerinin Kürdistan'da ki uygulamaları şöyle idi: Osmanlılar osmanlı devletini kurup geliştirmeye başlayınca feodal bi yanıya sahıp olan Selçuklular ve diger beyliklerin yaşamlarıAntiaşmasıyle

ww w. n

et

ew e.

1639 KasriTSirin

na son verdiler.Onlar üzerinde denetimlerini kurdular.Daha sonra topraklarını genişletmek süretiyle fetihlere girisen osmanlılar,Rumeli'­ yi ele ~eçirin egemenliklerine alıyorlardı.Ayrıca bu durumların giderek yay~ınlaşması için daha fazla toprage ve toprakta çalışebilen insanlara ihtiyaç vardı.Bu tonrak ve insan ihtiyacı isa,Osmanlı feodal devletinin daha fazlarant elde etmesine denk düşüyordu.!şte bu nedenlerledir ki,Osmanlılar fetihler düzenliyerek tonrak işgal ediyor,zorunlu güçlerle sömürgeler elde ederek, daha çok üretici~i elde etmek için insanları sömürgeci baskılarla kendilerine ba~lıyordu.

Bilindi~i gibi_Osman~lar ilhak ettikleri ülke toprsklaı·ında kendine baglı tonrakları milli topraklar haline getiriyor,ekilebi len tüm topraklarda (kendine iat olan)genellikle has,zeamet ve tirnar sistemini yerleştiriyorlardı.

-

10 -

Kürdistan daki uygulaması ise ilk dönemlerde biraz ayırdı~ı ekilebilen toprakları has,zeamet ve timar qistemi haline ~etiren Osmanlılar,bunların yanı sıra Kürt feodaLlPrine, asiret reisl erine. tonraklar vermeyi de ihmal etmemiş ler veya Pski nüfuzlarına dokunmamışlardır.Ayrıca,ürün ve vergilerin toplanbırakılmıştır.Ancak bu ürün ve vergilerin masıda bu feodallere ço~unlu~ yine Osmanlı hanedanlı~ına şu veya bu yolla aktarılıyordu.

Kürdistan'da etkinli~i olan bazı feodallerin egemen oldukları yerlerde tırnar sistemi uyı;z:ulanmamıştır.Fakat bu yapı nz•·n süre devam etmemistir sömür~eci Osmanlı merkezi feodal despotismi egemenli~ini kı­ sa sürede pekiştirmiştir.Zaman sürecind~ bu özerklikler büyük ölçüde bu feodallerden alınmıştır.Feodal Kürt beylerine tanınan bu imtiyazlar,özellikle !ran veOsmanlı sömürgecilerinin Kürtleri savaş alanlarında daha rahat kullanmElarına da uygun düşüyordu.Yani sömür~eciler feodallere b~ imkanları tanırken,bilinçli bir şekilde hareket etmişlerdir.Kaldı ki sömürgeci güçler kendilerine bagımlı kuklaları vasıtasıyla egemen oldukları toplumu daha rahat sömürmekteydiler.

Osmanlı sömür~ecileri Kürdistan daki sömürgeci baskılarını aşırı vergilerle sürdürerek,halkın ekonomik gelişmesine büyük darbPlPr indirmislerdir.Söz konusu ekonomik durumlarla ilgili olarak ür~ti~in normalin çok altında gerçekleşmesidir.Yani ne kadarfazla ÜrPtim ~erçekleşirse o kadar iazla.vergi ödenecektir.A~ır vergilerin altında ezilen Kürt köylüleri durumlarını şöyle izah ediyolar: ~'Ne yapalım? avaya yerleşip köy kursak,bag diksek,bugday eksek, kıraç toora~ı sürmeye koyulsak,üzerimize o kadar a~ır vergiler yüklenıyor ki,zahmetimize karşılık elimize hiç bir şey geçmıyor.Geriye ne kalır? !stemeye'istemeye evlerimizi terk edip da~lar­ yapılacak da ~er hangi bir baskı altında ezilmeyen kardeşlerimizin yanına sıGınıyoruz •.• " (1) Vergilerin agır yüküne karşılık bol asker gücü tutmaya çalışan Osmanlı sömürgecileri Kürdistan da bu işlemi çok hassas bir şekilde qÜrdürüyordu.Aynı durum Iradda da mevcutu.Ve her iki sömürgeci gücün çatışmalarında da Kürtler biri birleriyle kırdırtılıyordu.Ay­ rıca 2. Mahmut döneminde kaldırılan "yeni çeri ocagı"ve 15 yıla çıkarılan askerlik süresi Kürdistan da hayatı dayanılmaz bir hale sokuyordu.

Osmanlıların

ww

w.

ne

te we

.c

om

far~lıdır.Kendine

(1)-Bazil Nikitin, Kürtler Cilt 1, öayfa 116

- 11 -

Kürdistan'ın

ekonomisine ve hatta her şeyine sahip olan Osmanangaryaya tabi tutrak sömürüyordu.Angar~a bilindi~i ~ibi köleci toplumda da var olan fakat feodal toolumda da kendini gösteren emek-rant şeklindeki sömürü biçimidir.Bir az önce de belirtti~imiz gibi,sınırlı olan özerk yapı süreç içinde ortadan ~aldırılmış (belli alanlarda özerk yapıya yine dokunulmamıştır), tasarruf hakkında tamamen Osmanlılara bırakılmıştı.Bu durumda angarya,Osmanlılar tarafından ı·y~·lanarak Kürdistantn sömürge şartların­ da ki a~ır baskılar daha da artırılmıştır.

Kürdistan'ı çeşitli ünitelere bölen Os~anlılar,atamalarla Kürdistan'ı idare edi~orlardı(bazı alanlar hariç).Ayrıca bu yanı ticarettede serbest mal dolaşımında da en~el teşkil ediyordu.Petrolün henüz bulun~adı~ı 18.yüzyılda ve daha sonraki yılla~da,b5yük sömürgeci güçlerin(!n~iliz,Fransız,Almanya,Rusya ve sonraları Amerika)araştırmacı­ ları,misyonerlerı,devlet adamları,hatta din adamları dahi.Kürdistan'ı ~arış karış taradılar.Bunların tüm amaçları yer altı ve yer üstü kaynakları· bakımından oldukça z~ngin olan Kürdistan'ı elde etmekten rya~ka bir şey de~ildi.Ayrıca !~gilizler tarafından Hindistan ve di~er uzak ülkelerdeki ticaretin daha kolay yapılabilmesinin sa~lamak amacıyla,Trabzon üzerinden Fırat yoluyla ulaşırnın saglanması P!Ojesi de vardı.Bu gerçekleşmyince,sonradan Bagdat yolu projesi(l856) üzerinde durulmuştur.Tüm bu çabalardan ve araştırmalardan çıkardı~ı­ mız sonuç ise 19.yüzyılın başından itibaren diyebileceSimiz tarihten sonra,Kürdistan sorunu salt !ran ve Osmanlı sömürgecilerini il~ilendiren bir sorun olmaktan çıkmış,büyük sömürgecilerin daha sonra emperyalistlerin işe karıştı~ı daha geniş (bölgesel clmayan)boyutlu bir sorun halini almıştır.Ayrıca şu özelligi de unutmamalıyız: İngilizler salt ticaret yollarını aramakle yetinmemiş, Kürdistan'da ki asker dcposuLa da göz dikmişti.Zira bu dönemde Almanlar,!ngilizlerin bazı sömür~e~erini elde etmeye çalışıyor ve diger yandan Fransız,Rusya vs. gibi büyük sömürgecilerin hem kendi aralarındaki hem de di~er sömür~ecilerle şu veya bu şekilde çelişkileri vardı.Tüm bu ~elismeler zaman zaman yan yana gelebilen sömürgecileri,zaman zaman da karşı karşıya getirebiliyordu•Ancak Kürdistan konumu itibarıyle tamnon olmaktan kurtulamıyordu.

19.yüzyılda Kürdistan dünyadaki burjuva demokrat~k devrirolerin etkisiyle çok hareketli bir dönem yaşamıştır.Kürdistar.'da ki geliş­ melere de~inmeden evvel kısaca dünyada ki duruma deginmekte yarar vardır. 1789-1871 dönemi,dünyada burjuva demokratik devrirolerin yapıldı~ı,ulusal devletlerin peş peşe ortaya çıktıgı bir dönem,dünya ölçüsünde kapitalist sistemin egemen oldugu tarihsel bir olgucıarak bel~rlenmiştir.Kapitalizmin dünya ölçüsündeki etkisi,kuşk~suz Kürdistan'ı da kendi etkisi alanına almıştı.Kapıtalist scmürünün ülke

ww

w.

ne

te we

.c

om

lılar,Kürdistan knylü~ünü

- 12 -

sınırlarını

açtıgı bir dönernde,kapitalist burjuvazi Kürdistan gibi konumu itibariyle ve zenginlik kaynakları bakımından son derece elverişli olan bir Ülkeyi ele geçirmeyi amaçlamamış olması düşünülebilinir mi? Aynı zamanda,Kürdistan'ı ellerınde bulunduran her iki sömürgeci imparatorlu~u~da kapitalist sömürgeci güçlerin srmürü alanları olması da bunda etken olmuştur.Bu nedenlerdendirki, kaoitalist sömür~ecilerin devlet adamları,misyonerleri,din adamları vs.Kürdistan'ı zaman zaman ziyaret ediyor zenginlik kaynaklarını t~soit edeyor ve nasıl ele geçirebilecekleri konusunda kendi efendilerine rauor tanz-im ec.iyorlardı.

Kürdistan üzerine bu türlü hesaplar yapılırken,tümüyle Orta-Do~uyu kausayan bir hesaplamayı da düşünüyorlardı.Ve diger yandan Balkanları da hesapları arasına katarak çeşitli dolaplar çeviriyorlardı.

Balkanlardaki hareketler ve hareketlerin başarısında rol oynayan büyük sömür~eci güçlerin kendi çıkarları dogrultusundaki yardımları küçümsenemez.

Kür~istan'da 19.yüzyıl boyunca devam eden direnişler,20.yüzyıl­ da öa devam etti.Günümüze kadar bu hareketler durmuş degildir.Fakat bu ~üne kadar kalıcı bir sonuç alınamadı.Yani halen Kürdistan sömür~e konumundadır.Kürdistan ba~ımsız devletine sahip degildir halen.

Neden?

Nedenlere sonradan sırası.geldi~inde uzun uzun deginecegiz.Ancak dış ~tkenlerinnasıl rol oynadı~ına şimdilik kısaca yer vermek istiyoruz.

Yukarıda da belirtti~imiz gibi,büyük sömürgeci güçlerin Balçıkarları,Balkanların

ne

~anlardaki

te

we

.c

om

~tretejik

tiriyordu.Bu

çeşitli

Osmanlılardan koparılmasını.gerek­

alanları

ww

w.

kapsar.Bu sırada sömürgeci güçlerin ~endi alanlarında~i çelişkileri de sözkonusudur.Bu çelişkiler,Kürdis­ tan da kendini~östermiştir.Büyük sömürgeci güçlerin kendi aralarında­ ki çelişkilerden ayrı olarak,Kürdistan üzerindeki düşünce ve nolit~­ kaları ise,Kürdistan'ın !ran ve Osmanlı imparatorluklarının egemenli~inden kurtulması degil,bunlara baglılık yönünde yatıyordu.Yani Kürdistan'ın bagımsız bir dvelet olması,sözkonusu güçlerin çıkarla­ rına ters düşüyordu.Bu anlamda Kürdistan'ın bagımsızlı~ına yönelen (zaman zaman)hareketler,bizzat sömürgeci büyük güçl~rin deste~iyle bastırılmıştır.

lQ.yüzyilda Kürdistan'da görülen sal nitelikte hareketlermidir?

direnişler

ve hareketler ulu(Devam Edecek)

- 13 -

!RAN

HALK

HAREKET!

w.

ne

te

we

.c

om

Dünya gericili~inin esas kayna~ı olan Emperyalizmin Orta-Do~u~ daki en önemli kalelerinden biri olan İran düştü.Orta-Dogu'daki gericili&in belkem~Si olan !ran monarşisi,İran halklarının kararlı direnişi souunda yerle bir edildi.

Faşist diktatörlü~i.i.n ı;ridisiyle gerek. !ran' da gerek Orta-Doıru 'da ve ~erekse dünyada· yeni gelişmeler ve yeni durumlar ortaya çıktı.CEN­ TO da~ılmaya aday oldugu gibi,bölge gericiligi ve emperyalizm de ummadıgı tokatı yedi.Aynı şekilde Orta-Dogu'dak i ulusal ve sosyal kurtuluş güçlerinin anti-emperya list,anti-sömü rgeci mücadelelerin de yeni-bir umut kaynagı,somut bir pratik ve emperyalist güçlerin gerçekten yerle bir edilebilecekl eri,ortaya bir kez daha çıkmış oldu.

Bu devrim hareketi ayni zamanda dünya devrimci sürecine katkıda bulunan bir devrim hareketi olarak tarihte yerini alacaktır. İran'daki halk hareketi,iste nilir önderlikte bir hareket de~il­ di .!ran bu.rjuvazisini n önderlik ettigi hareket, nesnel olarak faşist diktatörlü~e ve em~eryalizme karşı oldugu için,ilerici ve desteklenmesi ~erekliydi.Ancak,marksistler emperyalizmi gerileten hareketleri desteklerken·burjııva önderli~in teşhiriiçin de çalışır.Ve kitleler arasında kendi nolitik çisgisinden taviz vermeksizin örgütleurneyi de esas alır.Bu anlamda !ran'da~i ileriçi hareket desteklenirke n, burjuva önderli~in !ran halklarına kurtuluşu getiremeyeceg i propagandası da yauılmalıdır.Bu propaganda yapılmadan,çeşitli emperyalist oyunlarla hareketin zaafa u~rayacagı bilinmelidir.

Bu~ün için esas olan,!ran marksistlerin in görevi,iktida ra yönelik mücadelelerin in sürdürülmesid ir.Eger !ran sosyalistleri iktidarı alamaz ve mevcut durumla yetinirlerse,İran'ın tekrar emperyalist güçlerin cirit atacagı·bir alan olması da spz konusu olabilir. İran birden fazla ulusu bagrında barındırdıgı için de,ayrı bir

ww

konuma sahintir.Kürt ,Azeri ve Buluci uluslarının svmürgeleştirildi­ ~i !ran da,Araplar ve diger azınlıklar da iligine kadar sömürülmekteydiler.Bu · luslar ve azınlıkların kendi ulusal ve demokratik haklarına kavuşmaları da gerekmektedir .Bu da esas olarak,ulusların kaderlerini tayın hakKını hayata geçirmekle olanaklıdır.Ancak,Hu­ meyni'den bunu beklemek gülünçtür.Zir a ulusların kendi kaderlerini tayin etme hakkını,~enel olarak,ancak sosyalistler hayata geçirebilirler.Burjuv azinin böyle bir gerçe~i görecegini ~ddia etmek saçmalı~ın dik alası de~ilmidir? Dolayisiyle Humeyni böyle bir şey yanabilir mi? Elbetteki hayır.Ama Humeyni'nin yaptıgı"kendine özgü bazı şeyler de vardır elbette.Sınırlı bir özerklik! Kuşkusuz bu özerklik. de yine dişe diş bir mücadelenin ürünüdür.Söz konusu özerklik,son günlerde dünya haber ajanslarında olsun,Türkiye basınında olsun kamuvyuna sundu~u Mürtlere tanınan özerkliktir.An cak bunun dogruluk - 14 -

derecesi henüz kesin bir şekil~s belli de~ildir.Tarihin derinlikl erinden ~ünümüze de~in çeşitli ~~~em~erde baskılara maruz kalan ve her defasında bu baskılara karşı iirenmesi ni bilen Kürdistan halkları.l514 Çaldıran savaşıyla

!ran ve

Osmanlılar arasında savaş alanı

olmuştur,l639 Kasri Şirin antlaşmasıyla

ww

w.

ne

te we .

co m

da fiilen ikiye bölünmüştür.

Feodal sömürgeci Osmanlı ve !ran imparatorluklarının baskıları altında 1q23 yılına kadar gelen Küriistan halkları,emperyali stlerin devreye girdigi 1923 Lozan Antlaşmasıyla,bu defa dört parçaya bölündü.Ancak ,emperya list ve sömürgec ilere karşı direnen Kürdistan halkları,emneryalist ve sömürgec iler tarafından her defasında ezilmektPn kurtulamadılar. !rantla çeşitli dönemlerd e direnişlerini sergileye n Kürt ulusu,l94 6 yılında özerk bir cumhuriy eti kurmaya muafak oldu.Anca k !ran menarşisinin kanlı tertibi neticesin de tutunamıyarak da~ıldı.l 946 yılın­ dan sonra monarşinin a~ır baskılı -şartlarında ciddi bir hareket Kürdistan da(!ran Kürdistan'ı) görülmedi .Büyük ölçüde illegel çalışma­ ya mecbur kalan Kürdistan ulusal kurtuluş güçleri zaman zaman güçleniyor,!ra n sosyalis tleriyle çeşi~li alanlarda itifaklar kurarak çalısmalarını sürdürüyo rdu.

1q70 yılına ~elindi~inde,güçlü bir potansiye le sahip olan !ran Kürdistan Demokrat Partisi (K~?),Irak'ta otonemiyi gerçekleşti­ ren Irak Kürdistan Demokrat Partisi (KDP)nin !ran Şahıyla· girdigi iliskiler ve teslimiye tçi tavırları neticesin de sürekli geriledi.

Partinin seçkin liderleri nin şah ~arafından idam edilmesi ve uygulanan baskılar,!ran KDP'sinin gücünü de zayıflattı.Ancak bugün bu şartlarda dahi en güçlü olan örgü~ yine !ran KDP'dir. İran'da Saha karşı halkların şahlanışı gündemleşirken,ne !ran halklarını temsil eden ciddi bir komünist nartisi vardı,ne de !ran' daki sömürge ulusların kendi örgü~leri kendi halklarını harekete geçirebil ecek güçteydi. Kürdistan :emokrat Parti'si (KDP) yanısı itibariyle marksist olmayan,c enhe ni~eliginde bir partidir.B u partininde ~alkı tonarlayaca~ı çok güçtü(ba~ımsızlık için).Kür distan'da durum bu iken,Azerbeycan,Beculistan,~uzistan ve tüm İran'da aynı şe­ kilde veya aynı durumu andıran ör~Jtler toplumda egemendi.Kuşkusuz bu tür örgütleri n toplumda egemen olmasınaa faşist diktatörlü~ün büyük payı vardır.Ancak söylemek istedigirn iz şey,Humeyni tek alternatif ve tek örgütlenmiş güçtü.Ve nstice de iktidarı alanda Humeyni oldu. Bugün için !ran da Humeyni'y e karşı marksist lerin alternati f oiması,zorunluluk haline geldigi gibi,gere k Kürdistan 'da ve gerekse di~er ba~ımlı ve sömürge uluslaria ~a en azından ulusal kurtuluşu gerçekleştirecek,marksistlerin ör~~~lenmesine imkan tanıyacak bir hareketin var olması da gerekmekte~ir.

-

1 ·"

-·

co m

Böyle bir örgütlenme ve haraket söz konusu olmadı~~ oranda,Hum eyni'nin ~anıyaca~~ özerklik.(! ),bugün için yeterli görülecekt ir (!).

Oysa Humeyni'nin tanıyaca~ı sınırı~ özerklik,öz ünde bir kültürel öz~rkliktir.Kürt ulusunu kurtuluşa götürmekten uzak~ır.Zira ulusların kaderlerin i tayın etme hakk~,o ulusun siyasal anlamda devlet ~urma hakk~dır.Devlet kurma hakkının ulusun elinden alınmas~ 1 bu hak~ın sömürgeci burjuvazin in elinde bulunması,her helükarda s~nır­ lı özerkli~inde elden gidebilece~ini göstermekt edir.

Kürdistan'a tanınan sınırlı özerklik kime yarar getirecekt ir? olaylar~ degerlendirirken,proleteryanın sınıf

Sosyalistl er

çıkarlar~

çalışmalarını yo~unlaşt~rır.

claylara bakar.Ve o yönde özerklik,!r an burjuvazis i tarafından açıklandı­ ~ına göre,~erek !ran egemen sınıfları,gerekse Kürt egemen sınıfla­ edir. rının ortak çıkarlar çerçevesind e tatmin olduklar~nı göstermekt Ve belkide içte güçlerini toparlamak için zamana ihtiyacı olan Humeyni ve taifesinin böyle geçici bir özerkli~i tanıdıgı da düşünüle­ bilir.Netic ede fırsat buldu~ anda sınırlı özerkligi kaldıraca~ı da beklenmel idir.Etopya 'da.l960'la ra kadar özerk yapıya sahip olan Erit~ re'de,özerkli~in Hailiye Selasiye tarafından ortadan kaldırıldıg uluKürt ) özerklik(! tanınacak ürtlere bilinmekted ir.Bu itibarla,K sunun kaderini tayin etme hakkından uzaktır.Egemen burjı'vaziye ve

do~rultusunda

te we .

İran'da sınırı~

kurmaları

ne

Kürt bur~uvazisine yarayan,bi r oyalamadan başka birşey degildir.!ran~ daki bu oyalama politikasına karşı,Kürdistan kurtuluş güçlerinin karşı koyması gerekmekte dir.Kürdist an kurtuluş güçlerinin !ran marksistleriyle çok sıkı ilişkilere girip,iktid ara yönelik mücadelede iti~ak zorıınludur.

ww

w.

Kürdistan kurtuluş güçleri özerkligi redederken ,bir taraftan sömürgeci yapının varlıgına yönelik mücadeleyi sürdürürke n,diger taraftan işbirlikçi Kürt egemen sınıfıarına karşı da 'iddetle kavga vermelidir ler.Zira Kürdistan'd a is~enilen bir yapının korunması ancak ulusal ve sınıfsal baskının tümden yok edilmesiyle mümkündür.

Tonartayaca k olursak: Emperyalizm in gittikçe geriledi~i ça~ımızda,emperyalizmin Ortaı Dogu'daki er güçlü kalesi yıkılmıştır.Monarşiye ve emperyalizm e karşı yürütülen halk hareketi,dü nya devrimci sürecinde olumlu etkiler yaratan,anc ak istenilir önderlikten yoksun ilerici bir harekettir .

Monarşinin yıkıldı~ı İran'da sömürünün devam edece~i,gerek sömürge· ve ba~ımlı ıJl· slarla,azınlık milliyetle r üzerinde,ge rekse !ran proı~teryası üzerinde baskılar (ulusal ve sınıfsal) devam edecektir.

Zira iktidarı eline ~eçiren Humeyni,!r an burjuvazis ine hizmet eden ve onların hizmetinde ki temsilcisi 1ir.

-

ı

6 -

İran'daki

bu sömürücü düzen devam edecektir.Şahın gıtmesine karşı­ sömürü ~itmemiştir.!ran nroleteryasının iktidara yönelik mücadelesi gündemleşmiştir.Hedef iktidar olmaktır.Zira sömürüsüz bir düzen ancak proleteryanın iktidarda oldu~u sosyalizmle mümkündür.

Göstermelik olarak ve sınırlı bir ö~erkli~in tanınması Kürt ulusunun kaderini tayin etme hakkının inkarıdır.Kürt ulusunun kendi karerini tayin etme hakkı Kürdistan devletinin kurulmasıyla mümkündür.Bu gerçe~i inkar etmek sömürgecilere özgüdür.Emperyalistlere hizmettir.Ulusal ayrıcalıgın kalktıgı tek düzen kuşkusuz sS~j~~~~t~ Humeyni'nin sosyalizme karşı oldu~u da bilindigine göre,Kürt ulusunun özgür olması Humeyni'nin egemen olduğu düzende hayalden öteye videbilir mi? O halde bagımsız Kürdistan'ın kurulması için kavga verilmelidir.Kürdistan kurtuluş güçleriyle diger ulusların b1rtuluş güçleri arasında ittifaklar gerçekleşmelidir. O halde İran'daki tüm kurtuluş güçleriyle !ran proleteryasıyle ulusal ve sosyal kurtuluşları ugruna bir tek cephede birleşmeleri acil olan en önemli sorun olarak tespit edelmelidir.Zafer !ran proleteryasının ve !ran' daki mazlum halkların olacaktır.

te we .

co m

lık

!RAN'DAK! DEVR!M-DÜNYA-ORTA-DOGU-TÜRK!YE VE

KÜRDİSTAN

!ran da monarşinin yıkılışı kuşkusuz ABD'nin Orta-Dogu'daki da yerle bir etti.Petrolün !ran daki yönetirnce kontrol altına alınması dünyada yeni bir bunalıma neden olacak güçtedir.Ancak başta ABD olmak üzere diger tüm emperyalist~er,yeni bir kaynak ve Orta-Do~u da yeni üs alanları elde etmeye gideceklerdir.Bu yeni üsler nerelerde kurulabilir? Veya bu yeni jandarmalı~ı kim üst~enecek?

Orta-Do~u bilindigi gibi gerek cografi olarak,gerekse yer altı ve yer üstü kaynakları bakımından emperyalist tekeller için son derece önem arz etmektedir.Orta-Doguhun Sovyetlerle komşu oluşu ve genelde Sovyetlerle iyi ilişkiler içinde bulunması da emperyalist ~üçler için bir kuşku ve elde tutulması gerekli bir bölge·olarak kabul edilmektedir.Ayrıca siyonist saldırganlıga karşı direnen Filistin kurtuluş güçleriyle bölgedeki ulusal ve sosyal kurtuluş mücadPlesi içindeki halkların direnişleri,ernperyalistleri daha sinsice bir politi~anın içine görnıneye götürmüştür.Bugüne kadar !ran vasıtasıyla bölgede egemen olan ABD ve diger emperyalistler,!ran vittikten sonra kendilerine yeni bir alan arıyacakları da kuşkusuz­ dur. !şte bugün. için ABD' ye bu şartlarda yem olacak ülkeler ve alanlar bulunsa bile,buna engel olmanın tek kuşulu mücadeleyi hiç aksatmadan hızlandırmaktır.

ww w. ne

planını

-

17 -

kovulan emperyalistler, Orta-Do~u'daki Genetimlerini devam ettirmek ve kendi sınıfsal çıkarları için,halkları sömürebilmek için, başta Türkiye olmak üz~re bazı ülkelerde umduklarını bulabilmek için projeler çizmekte,bunu en kısa zamanda hayata g~:irmek için de yoitun bir çabanın içine girmişlerdir.Bugün için empe-ryalistlere bu ortamı hazırlamaya aday Türkiye,Mısır ve Kıbrıstır.Mısır, Arap ulusuna ihanet eden sa tılmış ,_emperyalizmin uşa~ı Enver Sadat' ın elinde oldugu müddetçe bu işe oldukça iştahlı görünüyor.Çünkü Mısır başta Arap halkları olmak üzere tüm-ilerici dünya kamouyundan kop• muştur ~rtık.Mısır'ın Sovyetler Birli~i_ile.olan ilişkileri de son derece zayıftır ve hemen hemen hiç yoktur.Mısır'ın empery~list güçlerle ilişkilerinin devamı yaratan di~er bir gerçekse,çöküntüye varan çarPık ekonomisidir.ABD'ye olan ba~lılı~ını daha da geliştirmek ve İran'ın yerine geçebilmek için zaman zaman demeçler vermekten de ~eri kalmamıştır.Ancak ABD de mümkün oldu~ kadar Mısır'ı kaybetmemek için gücünu sarf edecektir.Fakat İran'ın yerine geçebilecek baş­ ka bir alan bulunsa bunu tercihten de keçınmıyacaktır.Bu alan kuşku­ suz Türkiy~ olabilir.Şöyleki: Mısır 20 den fazla arap devletleriyle çevrilidir.Araplar'ın İsrail'e karşılık Filistin~ destekle~eleri ve giderekten Mısır'ı tecrit etmeleri,ileri bir dönemde Sedatı devirme olasılıklarını da içermektedir.Mısır halkının kendi ulusunun bir parçasını (Filistin) !srail siyonistlerince yok edilmesine karşı çıkaca~ı açaıktır.Mısır'ı ileri bir karakol olarak peşkeş çekmeye de müsade etmeyecektir. Aslında biç bir halk bunu kabul etmez.Ancak,Mısır halkı olayların içindedir.Ve kendi parçasının(Filistinin)sıcak savaşını yaşamakta­ dır.Fakat Türkiyenin durumu biraz daha farklıdır,Türkiye ekonomik olarak çökmüş tür. Demirel' in dedi~i gibi "70 sente muhtaç'' bir devlet olarak varlı~ını sürdürmektedir.Türkiye Kıbrıs sorunundan dolayı dünyadan tecrit edilmiştir.Ayrıca Türkiye de diger örta-Do~ ülkelerinde oldu~ gibi (Irak,İran ve Suriye) Kürt ulus sorunu alabildi~ine boyutlanmıştır.Türkiye,başından beri emperyalist tekellerle ilişkilerini kesmemiş,kapitalist emperyalist sistemin bilinçli bir halkasını oluşturmuştur.Sovyetlere komşu olan Türkiye gerekti~inde Sovyetlere karşı tehdit unsuru olarak (emperyalist üslerin Türkiye de kurulması) kulanılmaya da müsaittir. Türkiye'nin Kıbrıs­ ın yarısını işgal edip 1 kukla bir devlet kurması da başta ABD olmak üzere di~er emperyalistlerin lehinedir.T~m bu şartları daha detaylı bir şekilde hesaplayan ABD,diğer emperyalj_f~ güçleri de yanına alarak son gelişmeleri ve acilen bir üs temin edebilmek için de çareler aramaya başladı.ABD, Ingiltere,Fransa ve Almanya'nın günlerce süren toplantılarında,Türkiyenin durumu iyiden iyiye gözden geçirildi.Ve

ww w. ne

te we .

co m

!ran~an

-

18 -

ne te we .c om

parça parçada olsa yardımların yapılaca~ı vad edildi.İMF'nin,Türki­ YP'nin parasının dev~rini bir kez daha% 30 düşürmesine ilişkin istekleri,neticede Türkiyenin daha da bagımlı hale geleceginin kanıtı­ dır.Bu da düşünülen projeler için en elverişli ortamı olanaKlı kıla­ caktır. Tüm bu geli~meler ve gittikçe Türkiyehin,!ran'ın yerini alacavı düşüncesi tüm ilerici,yurtsever ve sosyalistlere ysni görevlerin düştü~ünü göstermektedir.

Tür~iyedeki ilerici,yurtseve,demokrat ve sosyalistlere düşen görev,emperyalist oyunlara ve satılmış tüm egemen sınıfıara karşı tek bi yumruk gibi işçi sınıfının önderli~inde iktidara yönelik mücadele heoef alınmalıdır.Bu gerçekler bilinip hareket geçil~ezse, her türlü gerici oyunlarla ve emperyalist komplularla mücadele olanaksızlaşır.

Kürdistan(kuzey) açısından ise; olan Türkiye'nin giderek emperyalist güçlerin ~andarması haline gelinebilece~i hesaplanmalıdır.Kürdistan'ı emperyalist efendilerinden aldıkları güçle sömürge şartlarında tutan iş­ birlikçi Türk bur~uvazisi,emperyalist güçlerin son planların~n da yPr aldı~ı şekliyle İran'ın yerini alması halinde ise,Kürdistan açı­ sından daha a~ır şartları getirecektir.Nükler üslerle donatılacak olan Türkiye,Kürdistan açısından hata Sovyetler birligi açısındanda ele.alındıvında,bir tehdit unsuru olabilecektir.Bu şartlarda mücadelenin daha da kızışacagı şimdiden söylenebilinir.

Bu olumsuz şartlara ragmen,!ran'ın gidişiyle,Türkiye ister yeni üsler alanı olsun ister olmasın dünya ilerici kamouyundan,sosyalist ülkelerden daha da uzaklaşmıştır.Bu durum Kürdistan(kuzey) açısından son derece elverişli bir ortamın yaratılması demektir.Zira Kürdistan devrimini bastırmaya aday gücün(Türkiye),emperyalis t güçlPrin,kuklası onların ma$ası durumnda olması~ır.

Bu şartlarda gerek Türkiye de,gerekse Kürdistan'da ulusal ve sosyal kurtuluş güçlerinin ayrı örgütlerin ortak cephede,dürya devrimci sürecindeki yandaş güçleri de alarak birlikte hareket etmeleri gerekecektir.Şartların lehimize oldugu bu dönemde,ulusul ve sosyal kurtuluşumuzu gerçekle~tirmek i~in ileri •••

ww

w.

Dışa ba~ımlı

NOT:İran da gelişen halk hareketinin son durumunu yerinde incelemek üzere,!ran'a giden arkadaşlarımızın dönüşünde,!ran'la ilgili durumu ayrıntılarıyla tekrar sunaca~ız.

-

19 -

BATMAN

DİREN!Ş!

ww

w.

ne te we .c om

1917 Ekim devrimiyle dünyada ilk kez'işçi sınıfı Rusya'nın merkezinde iktidara geldi.O tarihten sonra artık emperyalist sisteme karşılık sosyalist sistem de oluşmuŞtu.l917 Ekim devrimi dünyadaki .işçi sınıfına kanıtlanmış bir praktik oldu~u gibi,ezilen mazlum halkların·kurtuluşu için de umut kayna~ı olmuştu.Ve artık ulusal sorun ülkelerin iç sorunu,demokratik devrirolerin bir parçası olmaktan çıkmış,sömürgeler meselesi,sosyalis t devrirolerin bi~ ~arçası haline gelmişti.Bu anlayiş tüm dünyada kanıtlanarak,zaman ilerledikçe maddi bir güç haline geliyordu. Özellikle ikinci emperyalist paylaşım savaşından sonra gelişen ulusal kurtuluş hareketleri,dünya~aki yerini almış oldu.Yüzyılı askın bir süredir kendi ulusal ve demokratik hakları için direnen Kürdistan halkları,aynı anlayış içinde,bugün emin adımlarla kurtuluşa do~ru yaklaşmaktadır.Günümüzü kadar devam eden Kürdistan ulusal kurtuluş e~lemi hala kalıcı bir yapı oluşturamamışsa,kuşkusuz ça~ın gereklerine uygun bir örgütleurneyi yaratamamış olmasındandır. Ça~ın gereklerine uygun örgütlenme anlayışı nedir?

Bu anlayış leninist parti anlayışıdıroBu anlayış,işçi sınıfı­ nın önderlik etti~i (idedlojik-politik Törgütsel)ulusal kurtuluş anlayışıdır.Sömürge ve yarı· feodal-olan ülkemizde bu anlayış egemen olmadıkça,he~ türlü emperyalist oyunlarla mücadele etmek güç olur.

Bu k~sa belirlemeden sonra,Kürdistan işçi sınıfının en yo~n oldugu yerlerden birine,yani Batman'a ye Batman'daki 45 günlük direnişe dönebiliriz.

Batman,yapısı itibariyle feodal yapının,aşiretçili~in ve dini taasubun en yo~un oldu~u bölgelerimizden biridir.Aynı zamanda birim olarak Kürdistan i~çisinin en fazla nüfusa sahip oldu~ bir kentimizdir de.

Pettolün sömürgeciler ta~afından talan edildigi,buna ra~men çamurdan geçilmedi~i Batman da halk feodal,şeyh ve aşiret reisierinden son derece nefret etmektedir.Devlet in işveren oldu~ petrol alanında Kürdistan'ın di~er yerlerinde oldu~ gibi burada da devlete karşı bir kızgınlık ve kin mevcuttur.Batman da yapılan son belediye başkanlı~ı seçimlerini CHP adayı kazanmıştı.Bu kişi çok feniş bir mürit kitlesine (kendisi çevrenin en büyük şeyhidir) sahip oldugu ~ibi gÜçlü bir feodaldir~Aynı zamanda her hangi bir ailenin veya kişinin Belediye Başkanına ka~şı gelebilecegi,bugan e kadar düşünül­ memişti.Zira şeyh oldugu için çarpar,feodal oldugu için öldürür,reis oldu~u için de devletle iş görür anlayışı tüm kafalarda hakimdir.

Ancak bu köhnemiş zihniyet,ne başka bir feodal-şeyhle ve ne de başka bir aşiretle bozgUna uğratılabilirdi.Bu köhne zihniyet ve yıkılınası - 20 -

Direniş

om

PPrekli kurum,belediy ede çalışan,kendi sınıfının bili~~inde olan yi~it Batman belediyesi işçileri·tarafından y~rle bir ~~ildi.!şçi­ lPrin kararlıdirenişleri sonucu Batman halkına bugüne ~~~ar görülmPmiş bir cesaretin örne~ini sundular.Ve artık Batman ~alkı na ga~~lerin ne feodallerin ve ne de sömürgecileri n işçi ·sı~ıfının kararlı direnişine eng~l olamıyaca~ı gerçegini kavramiş cl~ular. nasıl Başladı?

ve ikramiyeleri işvsrence verilmemişti.D!SK Genel-İş sendikasına ba~lı olan işçiler,bu durumları için sendikaları vasıtasıyla işyerinden haklarını almak için talepte bulundular.Fa kat işveren,feodal-şeyh _Belediye Başkanı işçilerin bu haklı isteklerini redettigi gibi,işçilerin bir kıboını ve sendika başkanını işten attı.Bunların yerine kendi müritlerini getirip işçilerinin

dört

maaş

.c

Belediye

yerleştirdi.

we

Bu duruma karşı kesin tavır takınacaklarını beli~~~n sendika başkanı ile işçiler bir kaç kez müritlerce dövüldüler.3e lediye Baş­ kanının baskıları karşısında,genel iş sendikasından bazı işçiler

ww

w.

ne

te

istifa ederek işveren yanlısı sarı sendikaya üye oluyorlardı.Ancak bu durum diger işçilerin tepkisine ve sendikadan ayrılan işçilerin uyanmasına da neden oldu.Tekrar eski sendikaya dönmek isteyen işçi­ ler ise müritlerce dövülüyor ve tehdit ediliyordu.Se~dikadan ayrı­ lan isçilerin .tekrar eski sendikalarına(Genel-!ş)dönmek istemeleri üzerine,sendi ka baskanı ile işçiler notere gitmeyi kararlaştırdılar.

Ancak noter müritlerce işgal edildi~i için işçilerin no~ere gitmeden de sorun çözülmüyordu.D urum Batman daki sözde yetkililere(sö mürgeci kurumlara)il etildigi halde hiç bir önlem alınmatı.Aslında önlem alınması da· beklenemezdi. Zira Kürdistan'dak i şeyh-aşiret reisleri ve feodal gericiler,söm ürgecilerle iç içe ve onların sosyal dayanaklarıdırlar.Sömürgecilerin uşııklıgını yapan egemen sınıfları koru~akJaa,elbette sömürgecileri n vazıfesiydi.!şte bu nedenle önlem alınmamıştır.!şçiler ise ,ne olursa olsun notorle durumu düzeltmek ~ereklidir diyorlardı.Bu anlayışla hareket eden işçiler,notere dogru yürüdüler.Anc ak,Belediye Başkanının kiralık katilisrinin silahlı saldırılarına ugradılar.Saldirr sonucu Sendika Başkanı ~utuklandı. !şverenin silahlı saldırısı ve işçilerin can güvenliginiko ruma gerPkçesi,işçileri direnişe zorlamıştı.!şçiler direnişe geçtiler.Aradan geçen bir kaç gün zarfında tutukluluk halinden kur7ulan s~ndika için harsk~te geçti.NeBaşkanı,direnişin yasal bir düzeye gelmesi Başkanını zorla dize iye sendika,Beled eden ticede grev hakkını elde getirmesini bildi.

Tüm sınıflı toplumlarda(s osyalist toplum hariç),düzen sömürü düzenidir.Eze n ve ezilen sınıflar vardır.Ezilen sınıflar,ezenlere - 21 -

ww

w.

ne

te

we

.c

om

dönem dönem farklılık arz etmesine karşı ba~ımlıdırlar.üretim araçlarının özel mülkiye ti zorunlu olarak sınıflar arası sömürüyü ve . sınıflar arası çatışmaları zorunlu kılmaktadır.

Sömürge Kürdista n da kuşkusuz sınıflı bir toplumdu r.Ve üretim araçlarının özel mülkiye ti egemend ir.Kürdi stan işçi ve köylüsü bir taraftan sömürge ci baskının altında ezilirke n (ulusal baskı),di~er taraftan egmen sınıflarca ili~ine kadar sömürülürler(sınıfsal baskı).

Yani ulusal ve sınıfsal baskı altında ezilirle r.Bu da onlarda dayanılmaz bir durum yaratır.Batman'daki direnişi yaratan iŞte bu sınıf­ sal sömürü ve baskıdır.

Batman' daki bu sınıfsal direniş •gündeme girdi~i andan itibaren,Batm an'daki tüm siyasi gruplara haklı olan bu eylemin destekle nmesi yönünde güç birli~i ça~rısı yapıldı.Batman'daki feodal-ş eyh iş­ birlimç i ulusal haim Belediye Başkanına karşı geniş bir cephe ve güç birli~i,aynı zamanda yöredek i di~er tüm feodal ve komprad~r burjuvazisi ne de bir göz da~ı,bir tehdit unsuru olurdu.Direniş,sonuç itibariy le halka ve özellikl e ~şçi sınıfına güven vermeliydi.Direniş başarıyla sonuçlanmalıydı.Bunun yenilgi si ise,tüm devrimc i gruolar açısından da son derece kuşku yaratab ilirdi.

Tüm bu gerçekle r gruplara anlatıldı.Fakat bir iki grup hariç, diger gruolar tarafından hiç bir olumlu yanıt verilmed i.Hareke te destek olmadıkları gibi,gid ip sosyaliz m adına işverenin yanında yer aldılar.Buna örnekte;Sosyal-Şöven !GD ve onun Kürdista n'daki uzantısı DDKD verileb ilir.

Sosyali st olduklarını,işçi sınıfına inandıklarını iddia eden "TKP"li ler de rezil,satılmış Belediye Başkanının yanına giderek ba~­ lılıklarını bildird ikleri zaman bunu sosyaliz m adına yapıyorlardı.

Bir zamanla r kemalis t diktatör lük Kürdistanı yamıp yıkarken,Türkiye ­ li komüni stleri.ka tlederke n,bu barbarlı~a alkış tutan ve onlar~ devrimci gösteren "TK;E'"l iler,bugü n de geçmiş mirasıarına ba~lı kalarak ayni şekilde ihanetle rini sergilem ektedirl er.

"TKP"li ler bunu niçin yapıyorlar?

Kürdista n devrimi günden güne emin adımlanla kurtuluşa do~ru yol aimaktadır.Kürdistan kurtuluş güçleri, eski burjuva önderli~in artık iflas etti~ini,işçi sınıfının(ideolojik-Poli tik-Örgütsel)ön­ derli~inin gerekli oldu~u gerçe~i ile hareket etmekte d1rler.K ürdistan'ın kurtuluşa do~ru yol alması,Türkiye proleter yasının sınıfsal mücadal esini de hızlandıracak ve iktidarın işçi sınıfına geçmesin i çabuklaştıracaktır.Bu durumun revizyo nistleri korkuttu~u kuşkus1ızdur.

Zira revizyon izm,neti ce itibariy le burjuvaz iye bizket etmeye adaydır.

Revizyo nistler işçi sınıfının iktidara yönelik mücadel esinden son derece korkmaktadırlar.Bu anlamda her halükard a mücadele önüne set- 22 -

co m

ler çekmeye çaba sarf ederler.Onlar,efe ndilerine (burjuvaziye)sadık olduklarını her defasında gösterirler.Batma n'daki bu çirkef yüzlerini gizlemekten korkmayan "TKP" ve kalpazanları,gerçek yüzlerini bir ~ez daha gösterdiler.Fakat unuttukları bir.şey var.!şçi sınıfı tüm. s ömürücü sınıfıara şamarı vu.rd.u~ gibi, kendi sınıfına ihanet eden, ama sosyalizmi ma~ke · edinenl_ere bu şamarı daha şiddetli vu.rmaktadır.Ve bu böyle bir şamardırki,bir daha dirilmemek üzere yok etmeye götürür.Bir zamanlar Kautsky yaşamıştı.Lenirlin vurdu~ tokat Kautsky'i ne hale soktugu,izleyicil eri tarafından ("TKP") bilinmiyorsa,ögrenmeleri ni tavsiye ederiz.

"TKP" den başka gruplar da direnişe destek olmaktan çekindiler.

VPya başka hesanlar peşindeydiler.Bunlar da,"bu direniş kısa sürede dagııır"diyorlardı.Devamla "işçi sınıfının nefretini kazanacak olan

ne

te we .

bu yurtseverler (direnişi yönlendirenler),halktan,dolayısiyle işçi sınıfından kouacaklar." Halk içinde,yer yer,şayet kendileri direnişi yönlendirirlerse 24 saat'te her şeyi haledip güllük gülistanlık bir ortam yaratacaklarını da söylemekten geri kalmıyorlardı.Tabi bu arada bu kesimler devreye girecekler,belki de kendileri bu direnişi basarıya götürüp güçleneceklerdi! Bu sekter ve dar gurupsal anlayış ne yazıktır ki,sosyalist geçinin güçler tarafından öne sürülüyordu. 'I'ümüyle, bu gurupların tahmin etmedigi veya bilıemedi~i bir gerçek vardı.Direnişi yönetenler tüm gücünü salt anlamda ögrenci gençlikten almıyordu.Kürdistan'ın tüm birimlerinde,Kürd istan işçisine, köylüsüne ve halkına dayanan bu g~çler,elbette bu direnişi başarıya götürecek güçteydi.Nihayet netice işçilerin zaferiyle sonuçlandı.

Işte sekter gurupÇukların anlayamadıgı bu gerçek,pratik hayatın.so­ mutunda,maddi bir güce dönüşmüştü. nasıl

gelişti

ve

halkın tavrı

neydi?

ww w.

Eylem

!şçiler can güvenli~i gerekçes~yle sendikadan toplandıktan sonra,Kürdistan Ulusal Kurtuluş güçleri olarak,direnişin mutlaka başarıya ulaşması ~erektigine inanan hareketimiz,tüm bölgelerden muhtemel bir saldırıya (işveren saldırısı)karşılık belirli oranda güçlerini Batman'da topladı.Bu güçler,45 günlük direniş boyunca, Batman'dan ayrılmadılar.Inandıgımız davaya,işçi sınıfının önderli~ine kendi pratigimizle bir kez daha göstermiş bulunuyorduk.Bu aynı zaman da kimin nerede yer aldı~ını göstermesi bakımından,önem~i bir praktik olarak,Kürdistan işçilerinin mücadele tarihine geçecekti.

Eylem boyunca Kürdistanın hemen. hemen tüm ünitelerinden direnişi destekleyen mesajlar dunmadan akın etti.Aynı şekilde satılmış BPlediye Başkanını kınayan telgıraflarda eksilmedi.Oyle ki,işçi cı ını f'ının eylemine seırıDa_ti yoltunlaşırken, sömürgecilere ve işbirlik­ çilerine karşı olarak da,kin ve nef~et bliyüyordu.Sonuç açısınJan

- 23 -

~yl~illin işÇi

sınıfı

tavrın~an dolayı

ile

halkın bütünleşmesine,hareketimizin kararlı

aşırı

bir güvenin sağlanmasına neden olduğunu söylersek fazla abartmış olmayız.Kürdistar somutunda halka güven verilen tüm eylemlerde ayni netice görülmüştür.

Batman Eylemi Ve

Alınacak

Dersler

geçmeyece~iz. !şçiler direnişe

co m

Sömürge (oarçalanmış) ve yarı-feodal bir konuma sahip olan Klirdistan'd a kendilerine marksist diyen çeşitli guruplara ba~lı ~üçler de,Kürdista n da çalışmalarını sürdürmektedirler.Di~er yandan ise,Türkiye soluna mensup grı·pların da çalışmaları Kürdistan da gözlenmektedir .Bu grııplarl.n eleştirilerine bu yazımızda deginmeyece~iz.

Ancak,"TK P"lilerin Batman'dak i tavrına biraz daha değinmeden de geçer geçmez,"TK P"ye bağll. IGD,Belediy e Baş­ reisi sömürgecil erin uşağl. satılmış unsur)gidip bağlılığını bildirdi.Ve eyl~min sonuna kadar da,ayni şe­ kilde tavırlarında hiç bir değişiklik dlmadan devam e~ti.Aslında "TKP"liler in Batman'da takl.ndıkları işbirlikçi tavır,onların geneldeki karekterle rinin bir parçasıdır.Sosyal-şoven olan "TKP" bu tavırlarında ısrar etmektedir. Sömürgecil ere hizmet eden kim olursa olsun,~alklar1.n düşmanı,sömürgecilerin uşağıdır.Onlarla bugünkü ortamda itifaklara gitmenin sartları yoktur.

"TKP"nin burjuvaziy e hizmet eden tüm bu tavırlarına karşılık, sözde anti-sömürg e ci olan DDKD.' nin "TKP" ye teslim olmuş tavırlar1.na ne demeli? Sosyal-şöven partilerle anti-sömür geciler nasıl olur da birlikte hareket ederler? Nasıl olur da onlara basamak olarak,güç lenmesine katkıda bulunrlar.D DKD'nin sosyal-şövenlere hizmet anlayişı­ dır ki,onlarl.,K ürdistan ulusal kurtuluş mücadelesin de bir ayak ba~ı .yaDmıştır.DDKD'nin tabanındaki yurtsever unsurlnrın,sosyal-şöve n­ lerle birleşmiş yöneticiler inden hesap sormaları gerekir kanısında­ yız.Kısaca "TKP" nin sosyal-şöven tavrını ve onlara hizmet eden DDKD'nin tavrını da böylece belirttikte n sonra esas konuya geçebiliriz .

ww w.

ne

te we .

kanına (feodal-şeyh-aşiret

Batman Eylemi Bize Neyi üSretti ?

Yukarda,ülk emizin parçalanmış bir sömürge ve yarı feodal bir oldu~unu belirttik.K ürt ulusu ve azınlık milliyetler ,sömürgecilerden son derece nefret ederler.Kü rdistan halkları hem sömürgecilerden ve hem de işbirlikçilerinden (feodal,tic aret burjuvazis i, aşiret reisleri,şeyhler vs) hesap soracaklardır.Halkımızın nefr~t çttigi güçlere karşı her hangi bir hareket söz konusu oldugunda, ~alkımız eylemciler i yalnız bırakmaz.Çünkü sömürgecil erin Kürdistan' daki işbirlikçileri tüm güçlerini sömürgecile rden alarak halk1.mızı ili~ine kadar sömürürler.Aşırı bir baskıyla halkım1.zı yıldırmaya, ya~1.da

- 24 -

te

we .

co

m

korkutmaya gidiyorlar.Bunlar a karşılık halkımızın yaptı~ı tek şey, ~inlerini artırarak gelecek bir depo yaoarlar.!şte bu sömürgecilere ve işbirlikçilerine karşı,kim karalı bir şekilde direnirse,halkımız seve seve onları ba~rına basar ve onlardan ayrılmaz.Bu durumu,halkımızın çesitli dönemlerdeki orati~inde görmek mümkündür.!şte Batman direnişi de böyle bir pratikti.Batman'd a işçilere güvenceyi veren ve satılmış Belediye Başkanına karşı kargiı bir şekilde direnen hareketimiz,Batma n halkının sempatisini göraü.Şuna da inandık ki, biz karalı bir şekilde halkımıza güven verirsek,onlarla bütünleşe­ bilir,onların deste~ini kazanabiliriz.Ve yine şuna da inandık ki, hal~ımıza güvence vermenin koşullarından bir~ de,gerek sömürgecilere,gerekse işbirlikçilerine karşı ayırım gözetmeksizin direnmekten geçer. Yani anti-sömürgeci ve anti-feodal mücadeleyi bütünleştir­ memiz gerekmektedir.Hat ta yer yer anti-feodal mücadele yürütülmeden, kitleye ulaşabilmenen olanakları yoktur.

O halde,sömürgecili~e,emperyalizme,feodal gericili~e,sosyal­ sövenizme ve onl~rın uşaklı~ını yapanlara,burjuva mi1liyetçili~ine karsı halkımızla beraber marksizm-leninizm bayra~ını yükselterek mücadelemizi sürdürelim. Zafer Kürdistan proleteryasının(ıdeolojik­ politik-ör~ütsel) önderlik etti~i Kürdistan devriminindir.

HİZMET

ED!YOR ?

ww w. ne

DIYARBAKIR FEN FAKÜLTES!NDEK! PROVAKASYONLAR K!ME

Genel olarak küçük burjuvazi iki yüzlüdür.Her zaman güçlüden yana tavır takınır.Bu onun sınıfsal karakterinden kaynaklanmaktadır. Özellikle sömürge Ülkelerde küçük burjuvazinin tutarsızlıkları da gittikçe daha fazla kendini gösterir.Ancak tüm bu olumsuzluklarına ravmen küçük bur~uvazinin öncü vazifesini gördü~ü,bilinci gerek proleterya ya,gerekse ha~ka götürmede bir güç oldu~ görülmektedir. Ülk~mizde de küçük burjuvazinin bu genel tavrını görmemiz mümkündür.

Küçük burjuvazi kendi bünyesinde çeşitli kesimleri barındırır.Ö~ren­ .ci gen~lik,serbest meslek sahinleri,kücük mamurlar,aydınlar,kücük esnaf vs.

Ulusal ve sosya! kurtuluşun gündemleşti~i ülkelerde marksistler legal ve illegel çalışma yöntemlerini birleştirmek zorundadır­ lar.özellikle sömürgelerde(örne~in Kürdistan'da)lega l çalı~ma şart­ ları çok kısıtlıdır.Fakat kısıtlı da olsa,var oldu~ oranda,ondan faydalanılması gerekmektedir.E~er bi2 sadece legal mücadeleyi abartıp,illegal mücadeleyi rafa kaldırırsak sa~ sapmaya,ayni şekilde illegal mücadeleyi abartıp,legal mücadeleyi rededeBsek,sol sapmaya girmiş oluruz.Ancak Kürdistan somutunda illegelitenin esas alınm~sı - 25 -

Seçimlere Kimler

we .

co

m

ve legalitenin şartlara göre uygulanması gerekmektedir.Bu ya7,ımızda, leval çalışma alanı olarak bilinen de~okr~tik kitle örgütlerindeki çalışmalara kısaca. değinmek istiyoruz.

Demokratik ki tl e örgütl·eri (mesleki örgütler, sendikalar, dernekler vs.) iktidar alternatifi olmamakla b eraber ;iktidar'ı zorlayan.~ kitleleri kendi düzeyinde politize eden örgütlerdir. Demokratik kitle örgütleri mücadeleyi üstlenip,önderlik yapamazlar.Ancak eiya~ sal mücadelenin dışında da tutulamazla~.

Bu kısa ve genel belirlemelerden sonra,fen fakültesindeki duruma geçelim.Fen fakültesi yapısı geregi olarak,çeşitli siyasi görüslerin var oldugu bir eğitim a~am.dır.Fen fakültes.inde de,di~er fakültelerde oldugu gibi,bir ·öğrenci temsilcili~i ve bir derne~i vardır.Kuşkusuz gerek dernek ve gerekse öğrenci temsilcili~i,çeşitli siyasi grupların içinden demokratik bir yolla seçilir.Seçimler,ö grencilerin oy çoklu~uyla elde edilir.

Fen fakültesinde geçen sene ya~ılan seçimleri(öğrenci temsilcili~i, dernek) DDKD'liler kazanmışlardı.Bu yıl tekrar seçim dönemi yaklaştı~ında,çeşitli siyasi gruplar adaylarını gösterdiler.

Nasıl Katıldı

?

ww w. ne

te

Seçimler yanılmadan önce,çeşitli gruplararası kulisler başladı.

Her zaman olduğu gibi,Sosyal-Şöven !GD'liler ile onların Kürdistan' daki uzantıları olan DDKD'liler yine birleştiler."Özgürlük Yolu" kPndi başına katıldı.Bu4lara karşılık çeşitli gruplardan oluşan ve anti-sömürgeci olduklarını belirten grupların adayı'da vardı.

Anti-sömür~eci aday,okulda DDKD'lilerin yaratiğı dar grupsal anlayışı ve anti-demokratik uygulamalara son vermeye çalışaca~ını, hPr siyasi ~rubıın okul bünyesinde söz sahibi olabileceğini belirtti.

Bu sarttarla seçimlere gidildi.

Seçimler daha·ya~ılmadan önce,DDKD'liler," anti-sömürgeçi adayı destPkliyecek olanlar görürler" şeklinde tehditlerini yo~unlaştırdılar.

Yanılan seçimler,neticede DDKD'liler ve!GD'lilerin adaylarının kaybetmesiyle sonuçlandı.Anti-sömürgeci adayın kazandı~ı seçimler,fen fakültesi bünyesinde önemli bir olay ve gereken demokratik ortamın yaratıiması,Sosyal-Şövenlerin ve izleyicilerin gerilemesiyle noktalanmıştı.Bunu hazedemeyen DDKD'liler,ertesi gün okula gelip tüm ö~renci kitlesini kurşun ya~muruna tuttular.Bu katliamı-provakasyo­ nu-düzenleyen DDKD'liler,bir unsuru öldürüp bir diğerini de yaraladı~tan sonra okulu terkettiler.!şin ilginç yanı,DDKD'liler bunu yaparlarken sosyalizm adına yapıyorlardı!

Hatta katliam yapılmadan önce,yani seçimler yapılıp DDKD ve!GD'liler sPçimi kabettikten sonra,akşam hemen hemen tüm grupları tehdit eden tavırlara ~irdiler.Örne~in;ö~rencilerin kaldı~ı yurda kendileri ve - 26 -

yandaşları.dışında

kimseyi sokmak istememeleri. Diger bazı gruplara Yol" dan iki kişiyi tarteklamaları vs.Bu yetmiyormuş gibi,ertesi gün katliam~ gerçekleştirdiler.

satasmaları

tavırlar

ve

rınevrimci

DDKD liler Neden Bu

Katliamı

Yaotılar

?,

ww

w.

ne te we .c om

DDKD'lilerin neden bu katliamı yaptıklarına de~inmeden evvel, DDKD'nin yapısına göz atmamız gerekecektir.

DDKD'nin ilk kuruluşu !stanbul,!zmi r ve Ankara olmak üzere snbeler şeklindeydi.DDKD tek merkezi bir görüş etrafında birleşmiş de~ildi.Her biri belli ilkeler tespit ederek çalışmalarını sürdürüyor,eski DDKO'ların bir devamı oldugu izlemini yaratıyordu.Ortak ilkelerde yok edildi.Özelli kle Kürdistan~nın sömürge oluşu ve ba~ımsız örgütlenme gibi ilkeler,en belirgin ilkelerdin.Ayrıca billurlaşmış görüşler egemen olmadı~ı için,çeşitli çelişkileri ve çeşitli görüş­ lerde unsıırları ba~rında taşıyordu.DDKD' lerin çeşitli alanlarda yan. ya~a gelmeleri de,bir türlü homojen bir yapının oluşmasına neden olamadı.Olamazdı da.Çünkü daha başından beri dagılmaya adaydı.Çünkü 0yle bir sürece gelinmişti ki, artık eskasi gibi çeşitli kesimleri bünyesinde barındıran demokratik kitle örgütü olma niteligin yetirmisti.Eski DDKD'ler da~ıldı.Çeşitli görüşler ve çeşitli hareketler ortaya çıktı.Yeni görüşler,yeni hareketler Kürdistan da kendine özgü çalışma alanları tes~it ederek yayılmaya başladılar.Bu aşamadan sonra,bugün kü DDKD'nin yöneticileri,y eni bir DDKD (Devrimci Demokratik Kültür Derne~i) oluştıırdular.Tabii bu arada kendilerine marksist-leninist demekten de geri kalmadılar.Anti-sömürgeci mücadeleyi de yürütecekleri ni iddia eden bu baylarımız,sosyalizmi dillerinden düşürmediler.Ve a~abeyleri C.Talabani'ni n yaptı~ı ihanetler,DDK D'nin bu~ünkü yönlendiricil eri tarafından ört pas .edildi.Ve C.Talabani tüm Türkiye kamouyuna devrimci olarak ilan edildi.l975 Irak Kürdistan'indaki yenilginin baş sorumlularından olan Dr.Mahmut Osman da, aynı çevrelerce yine devrimci olarak gösterilmeye çalışıldı.

Bu arada şunu da belirtmemiz gerekecektir Kürdistan'da DDKD'nin dışında bilindi~i gibi çeşitli alanları kapsayacak şekilde siyasal ~rup ve kuruluşlar vardır.Bu grupların veya siyesetlerin belirli alanlarda belli ölçülerde gelişme .kayd etmeleri,DDKD 'nin yöneticilPrini telşlandırırken,tabanın merak etme ve araştırma güdüsünü de ~arPkPte geçirmektedir. Tüm bu karmaşık yapısıyla mevzilerini kaybedFn DDKD.~ittikçe hırçınlaşmakta ve saldırgan olmaktadır. !şte Fen fa 1cültesinde ki DDKD'nin gerilemesi,DD KD'nin yaratı~ı katliamı ve marksizm adına karşı devrimci tavrın pratik alandaki yansımasıdır.DDKD'nin fen fakültesinde ki tavrı kesinlikle karşı devrimci bir tavırdır.Sömürgecilerin yapmadı~ını kendileri yapmış­ tır.DDKD'nin yaptıkları 11 TKP" yi tatmin etmekse,o zaman tabanını bir sürü gibi kullanmaktan başka bir anlam taşımaz.

- 27 -

ne te we .c om

Fakat DDKD·şunu da unutmasın ki, saldırıya ugrayanlar kendi lerini korumaktan aciz dı::gildirler. Saldırıya ,,grayanlar sömt:rgecilere, emperyalistlere ve bütün gericilere karşı savaşırlarken, biif' kaç kendini bilmez soytarı öğrenci gencin veya "TKP" nin borazanlı­ ~ını yapan, ne oldukları belirsiz kişilerin saldırılarınıda gögüsleyebilecek güçtedirler.

Biz gerek teorik olarak ve gerekse pratikte,bu aşamada politik mücadelenin sömürgecilere hizmet olduğunu defalarca vurguladık.Sos­ yal-şövenleri.,..burjuva milliyetçilerini ve karşı devrimcileri teşhir etmenin~. biricik yolu,silahlı mücadele olmadığını be~irttik.Fakat tüm iyi niyetierimize ve devrimci tavrımıza ragmen,bM isteniyorsa, bizler gerekti~inde devrimci şiddetin de kıılanılmasından aciz de~il­ iz.Öyle görülüyor ki,bu gidişle şiddeti (devrimci şiddeti)kullan­ maya mecbur kala~agız.

Yurtsever Kürdistan

Halkları!

••

Sosyal-şövenisti

eri_n Kürdistan' daki temsilcileri olan DDKD 1 nin karşı devrimci tavırlarını kitleler arasında teşhir ediniz!

Bunların sekter,ihanete varan tavırlarını teşhir ederek,tecrit ediniz! Öyle ki,a~abeyleri olan sosyal-şöven "TKP" de Kürdistan'ı inkar eden sömür~ecilere hizmet anlayışının ancak yok olmaya mahkum oldu~unu

anlasın!

w.

DDKD'nin tabanındaki yurtsever unsurlar! "TKP" ye teslim olmu$, sosyal-şövenizmi Kürdistan da egemen kılmaya çalışan yöneticilPrinizden hesa~ sorun! Onları tecrit edip,Kürdistan devrimini acil sorunlarına dönün! Eger onları teşhir edip,tecrit etmezseniz, ~ıJnda en az siz de onlar kadar sorumlu olacaksınız! Zira Kürdistan tarihi nice ~ünahların çeşitli cezalarla infaz edildi~ine tanıktır ••• TÜRKİYE

KÜRD!STAN DEMOKRAT

PARTİSİ

ww

***

YURTSEVER KÜRD!STAN HALKLARI

Bir süre önce "PALE" isimli Avrupa'da yayınlanan bir yayın elimize geçti. 11 PALE" Avruna da kurulmuş "Kürdistan Devrimci Yurtscverleri11 örp:ütünün kısa adıdır.

"PALE"nin elimize geçen yazısı,Kürtçe-Türkçe bir çok konuları içerPn(dünyada durum,Kürcistan'da durum, Dünya-Türkiye ve Kürdis~anüaki ~ünlük ve aylık gelişmeleri hakkında belirleme ve yorumlar, sanat-kültür ve dil çalışmaları gibi bazı araştırmalar ve Kürdistan' ın kurtuluş mücadelesinde izlenecek yol vs.) bir çok konuları detaylı bir şekilde inoeleyen ve Kürdistan devrimine katkısı küçümsenem~y~n beLirlemelerini tümüyle bu yazımızda halkımıza aktarmamız ol- 28 -

ww

w.

ne

te

we

.c

om

dukça güçtür.

"PALE"nin kendi programını da içeren yazısını,zaman sürecinde parça parça halkımıza sunabileceğimizi umuyoruz."PALE"yi anlayabilmek, "PALE" hakkında kesin bir yargıya varabilmek için, "FALE''yi 'bilmek ve "PALE"yi tanımakla olanaklıdır. "PALE" ile ilgili görüş­ lerimizi .belirtmeden önce,"PALE" hakkında halkımızın belli bir ön bil~iye sahiu olması ~erektigi görüşündeyiz.Elimizdeki yayaın organında "PALE" nin oluşturulması ve Kürdistan ile ilgili belirlemeleri şöyle; " ••• Biz Kürdistan devrimci yurtseverleri geçtiğimiz aylarda "KÜRD!STAN DEVRİMCİ YURTSEVERLER! ÖRGÜTÜ,PALE 11 yi oluşturduk.Pale' yi oluşturuken uzun yıllardan beri Avrupa da halkının sesini gerçek yönleriyle dünya kamouyuna duyuran ve devamlı örgütler arası ilkeli birlikten yana olan "KÜRD!STAN DEVRİMCİ M1L1TANLARI ORGANİZASYONU, BAHOZ" ve bunun yanında Kürt emekçilerini bir çatı altında topla- · 11 ve bazı bağımsız yurtmayı basaran 11 AVRUPA KÜRT İŞÇİLER! CEMİYETI sever devrimciler ülkenin somut şartlarını somut tahlilinin bir sonucu_olarak birliği oluşturdular.

"Biz yeni örgütümüzü oluştururken yukarıda belirttiğimiz,ge­ nel olarak dünyada ve ülkemizdeki durumu göz önünde bulundurarak, halkımızın dört parçada yürütüğü antı-sömürgeci ulusal demokratik kurtuluş mücadelesinin yeni boyutlara ulaştiğı bugünlerde Kürdistan' dan devrimci,demokrat ve yurtsever işçi ve talebe kitlesinin köşe­ lerde,bucaklarda kalmaları yerine bir araya gelmelerinin zamanının ~eldi~ini hatta geçtiği tespitinden hareket ettik.Şunu da belirtmek gerekir k~,emperyalistlerin ve sömürgecilerin tuzaklarına karşı ?erçekten halkımızın çıkarları uğruna mücadele vermek istiyorsak birlik sorununu göz ardı edemeğiz·. Ve Lenin' in dediği gibi 11 geı·çekte, sadece ve sadece,bilinçli işçilerin örgütlü ve çalışmasıyle bütün 'bilinçli isçiler,birlik yolunda ileri adımlar atabilirler~" Ve biz Paleyi olustururken bunun semeresini.hiç bir örgüte bağlı olmayan Kürt devrimci yurtseverlerinin birlikten yana olan istemleriyle daha ili ı;rördük. ''Günümz Kürdist!3-nın da sınıfların berrak bir şekilde birbirindPn ayrılmaları sonucu ve mücadelenin hızla gelişmesi ile bir çok ~iyasette ortaya çıkmıştır.Fakat bu siyasetler küçük burjuva grupçuluk hasta~ına kendilerini kartırarak birbirleriyle sekter bir tavır içerisine girmişlerdir.Onlar açısından siyasetleri geçersiz de olsa grunları yaşamalıdır görüşünün hakim olması,halkımızın çı­ ~arlarını kendi dar grup anlayışlarında gördüklerinden geniş çaolı bir ceoheleşmeyi dahi göze alamamaktadırlar!

-

29 -

''Birlik aydın gurupçukların anlaşması üzerine kurulamaz~"(Lenin) ve bjz 'f)irlik sorıınunun ülkemiz devriminin (devrimcile r aç:ı.sından)acil bir sorunu oldu,;tunu vrgulamayı bir görev biliyoruz. 11 Çünkü birlik,

om

sınıf disiplini,ço~unlu~un ira~esinin.~akışması,bir araya gelmesi, bu çoğunluk saflarında ortak bir çalişma v~ onunla tam bir uyum üzerine kurulur.Bü tün işçileri,böyle bir birliğe ve bu birliğin yaratmada omuz dmuza çalışmaya çağırmaktan hiç bir zaman vaz geçmiyece,;tiz." " .... görüşlerimizin temelini oluşturan olgu Kürdistan'J .n sömürge olduğu olgusudur.11 11

• • . • Kürt halkının ve dolayısıyle biz Kürdistar Devrimci Yurtseverleri Örgütü "PALE"nin vazifeleri ve tahlil yapılması gereken somut ilkeler bu kadarla da bitmiyor.Y ani anti-sömür geci anti-emperyalist olmak yeterli değildir.Bunun yanın da ülkemizde sömürgeci bıırjuvazi ile içli dışlı ilişkilerde bulunan ve hala feodalizmin toplum ideolojisiy le halkımız üzerinde ki beskılara katkıda bulunan yPrli ticaret bur~uvazisi ve onların aracılarına karşı da kesin kes bir mücadele vermek gereklidir. Bu çıkış noktasından kaynaklana rak hala Kürdistan'd a bulunan feodal kalırrtılar da bu mücadelenin iç kaosamına virmektedirler.!şte buLun içindir ki,anti-söm ürgeci,ant iem~eryalist olmak yeterli değil,aynı zamanda anti feodal olmakta

rcereklidir~~

te

we

.c

·

ww

w.

ne

'PALE~;Kürt ulusunun milli kurtuluş gücünün işçi sınıfının ideolojisi ışığında tüm işçi,köylü ve ezilen tabakaların olduğuna kesinlikle inanır.Şöyle ki,sömürüd en payını alan her ulusal katman Kürt ulusunun milli kurtuluş savaşında kendisine düşen vazifeyi yapar.Ancak bu vazifeyi yüklemek biç bir zaman işçi sınıfı ideolojisi nin ~ontrulü dışında yaoılacak bir şey değildir.Yani işçi sınıfı ideolo~isinin kontrolÜ altında ulusunun milli kurtuluş mücadelesi ne katkıda bulunmak isteyen her ulusal katman mücadelede yerini alabilir. ''Bunun gibi Kürdistan da yaşayan tüm etnik gurupların her türlü milli sosyal ve politik hak ve istemleri örgütümüz tarafından kısıtlanmadan tanınıi'.Yani bugün ülkemizde yaşayan eraplar,As uriler, Frmeniler,T ürkmenler ve asimilasyon için egemen güçler tarafından ülkemize gönd~rilen tüm etnik gurupların her türlü hak ve istemlerini ~iç bir zaman için göz ardı etmiyoruz.Z ira asırlardan beri baskı,sö~ürü ve zulüm altında yaşayan biz Kürt halkı,Kürdistan daki bu etnik gurupların hak ve istemlerin i hiç bir zaman göz ardı edemeyiz.\' ~ .. Biz üzerimizde ki sömürgeci baskıların kalkmasını isterken Türk emekçileri üzerindeki sınıfsal baskının da kalkmasını istiyoruz.Şuna kesinlikle inanıyoruz ki,Kürt halkı üzerindeki sömürgeci baskılar devam ettigi müddetçe,T lirk emekçileri üzerinde ki sınıfsal baskı da devam edecektir •• : -30-

..

-KAHROLSUN SOI"'ÜRGECIL!K, EMPERYAL!zr.: ve FEODALIZM! -KAHROLSUN. IRKÇI-ŞÖVENİST AI\1\.A.RA HÜXÜI·:ET!, BAAS IRKÇILIGI 'VeFA~.IST ŞAH DIKTATÖRLÜGÜ!

-YAŞASIN KÜRT ULUSUI\'UK ORTA-DOGU 'da TEMEL DHJOKRAT!K HAKLARI IÇIN VERD!GI ULUSAL KURTULUŞ SAVAŞI! -YAŞASIN SÖMÜRGE HALKLARIN ULUSAL IDJRTULUŞ SVAŞLARI; -YAŞASIN ULUSLARIN KENDİ KADERLERİNİ KENDİLERİNİN SERBEST İRADELERİYLE TAYİN ETME HAKKI! -YAŞASIN B!RL!G!M!Z "PALE" , KÜRDISTAN DEVRİMCİ-YURTSEVERLERİ ÖRGÜTÜ!

-YAŞASIN KAHRAMAN PEŞMERGELERIMIZ ve ONLARIN S!LAHLI MÜCADELESI! -YAŞASIN EZİLEN HALKLARIN VE DÜNYA IŞÇ! SINIFININ ENTERNASYONALİST DAYANIŞMASI!~ .

we .

co

m

ll

"PALE" nin Kürdistan'la ilgili belirlemelerini kısaca parçalar halinde sunduktan sonra,"PALE" nin siyasi programını aşagıda sunuyoruz.

Adı:Md.l-PALE,

DEVRİMCİ

KÜRDISTAN

Amaçları:

YURTSEVERLER! öRGÜTÜ S!YAS! PROGRAMI

te

KÜRDISTAN

DEVRİMCİ

TI1RTSEVERLER! ÖRGÜTÜ.

Kürt ulusunun dünyanın di~er gibi kendi kaderini kendisinin serbest iradesi ile tayin etme hakkına sahip oldug-una inanır.Bu amacına ulaşmak için,ülkesi emperyalist ve gerici merkezi otoritelerce bölüşülüp sömürgeleştirilen Kürt halkının,gasp edilen temel demokratik milli haklarına kavuşması için mücadele eder.

Md.3-Örgütümüz;Kürdistan'dan gelen işçi ve talebe kitlesinin yurtsever,demokratik ve devrimci kuruluşudur.Yurt dışında bulunan bu kitleyi ezilen Kürt ulusunun milli kavgasının gerçek çıkarları dogrultusunda örgütlemeyi amaç edinir.

Md.4-Örgütümüz;Anti-sömü~geci,anti-emperyalist ve anti feodal bir kuruluş·olup mücadelesine bilimsel dünya görüşünü rehber edinir.

Md.5-Örgütümüz;Kürt ulusunun milli kurtuluş gücünü işçi sınıfı­ nın ideolojisi ışıgında,işçi ve köylülerin yanında tüm ezilen sınıf ve tabakaların oldu~una inanır.

Md.6-Örgütümüz;Kürdistan ezilen sınıf ve tabakalarının yurt içinde di~er yandaş güçlerle sosyal,siyasi ve ekonomik hakları uğruna verdikleri mücadeleyi yurt dışında da desteklemek ve ona yeni dostlar kazanmak uğruna mücadele eder.

ww w. ne

Md.2-Örgütümüz;Orta-Do~u'da yaşayan ulusları

-31-

oluşturmaya

we .

co

m

Md.7-Örgütümüz;Türkiye'de i~tidar sahibi olan gerici işbirlikçi burjuvazinin sömürgecili~ine,faşizmine,onun ülkeyi ekonomik sosyal ve siyasi kriziere maruz bırakan,günden güne işsizli~i artıran ve de Avrupa'nın gelişmiş kapitalist ül-keleriyle yaotığı modern köle ticaretine karşı,Kürdistan ve kardeş Türkiye emekçilerini seferber etmeye çalışır.

Md•S-Örgütümüz;Kürdistan'd a yaşayan tüm etnik gurupların her türlü milli sosyal ve politik hak ve isteklerini kısıtlama­ dan tanır.Bunun gibi mevcut dini ve mezhebi gurupların inançlarına saygı duyarak bu gurupların kardeşçe bir arada yaşamaları için çalışır.

Md.9-Ör~ütümüz;Dünya kamo oyunu,ezilen Kürt halkının mücadelesinden gerçekçi bir şekilde haberdar ederek,rünyanın di~er halklarına Kürt ulusunun milli varlıklarını tanıtarak onlarla kardeşçe karşılıklı ilişki ve devrimci bir dayanışma çalışır.

Md.l0-Örıriitümüz;Dünya'da

emperyalizme,her çeşit sömürü ve basve sınıfsal savaşlarını veren tüm ezilen halkların mücadelesini destekler.

Md.ll-Örgü~ümüz;yukarıdaki görüş açılarından hareket ederek, Kürt ulusunun kendi kaderini kendisinin serbestçe tayın etme hakkına inanan ve bundan asla taviz vermeyen,bu yönde teo~ik ve pratik eylem gösteren her devrimci kuruluşla fikir ve eylem birliğine girer.

Ek madde: Yukarıdaki siyasi proğram ve buna bağlı iç tüzük Kürdistan Devrimci Yurtseverleri Orgütünün 'oıuşhırulmasında tarihi rollerini oynayan örgütler ve tarafsız kişilerden oluŞan kuruluş toplantısında uzun uzadıya tartışılıp, Kürdistan '.ın ve yurt dışındaki Kürt'lerin durumu göz önü... ne alınarak,~·karıdaki siyasi platformda tamamıyla birlesilmiştir.Bu platform,daha sonraki yıllık genel kongrelerde tartısılarak daha da geliştirilecektir. kurtuluş

te

milli

ww w. ne

kıya karşı

- 32 -

DEMOKRAT PARTİSİ - GEÇİCİ KOXİTE ENFORHASYON KOI'lıİTES!

KÜRDİS~All

co m

YURTSEVER KAERAHAN PAR'i'İZAN (FEŞT·':ERGE) BİRLİKLERİHİZİN ARI EYLEr1LERLE, FASİST DİKTATÖR CUNTAYA KARŞI GİRİŞIV'ı.EK'IE OLDURL VAHŞİCE KIYIM DIGI UYGULA BU .GT'NTANIN HALKII'.UZ EVLATLARrn·A KARŞI .

OPERASYONLARINA İLİŞKİN (18) NOLU BİLDİRİ

ew e.

X- Yakılan ve göçett irilen köy sayısı 380'e ulaştı.

X- Kahrama n Peşmergelirimiz,faşist göçertıneye karşı en şi­ ddetli çaruışmalara girişmektedirlir.

X- Zaxo-M usul devlet yolu üzerind e kahrama nca bir çarpışma ve yabancı bir vatandaşın bu çatışmada öldürül mesi.

X- Bamernehavaalanına yapılan ani bir saldırıda 50'den ·fazla askerin öldürül mesi.

X- E~emen faşist cunta partis i mensuplarına ait Sereing 'deki bir askeri kararga ha yapılan· yıldırımca bir saldırı.

X- KDP'mi zle Arap Sosyal ist Birligi nin işbirligiyle Bagdat 'ta kahrama nca 3 operasy on. yapılan X- üç Peşmergenin kurdu~u planda 8 subay ve diger bir kaç öldürü lkisiyle birlikt e Dokan kaymakamı ve bir bölük komutanının

mesi.

ww w. n

et

X- Ünives ite ö~rencisi Tarık Cemil'i n cunta tarafından idam Pdilme si.

X- Devrim imize yapılan eelalil erin başarısız saldırısı sıra­ ması. sında tutııklananların serbest bırakıl Safiye Ali'nın ~- Cunta uartisi faşistlerinin eliyle,şehit

~açırılarak caP-ına

kıyılması.

X- Yarbay Tarık Abdulla h Salih'i n Mesif Sallahe din adlı yerde öldürül mesi.

X- Cumhurbaşkanının oglu öldürül dü. giriş kıs­ NOT:Savaş bülten i uzun oldu~ndan dolayi, sadece k.Zaman zaman tekrar mındaki önemli heberl eri yukarıya aktardı (Eizim Notumu z). ok.-yucularımıza bu tür haberl eri sunaca~ız

- 33 -

K! ME EZ

co m

Ki me ez ?

Kurde Kurdist an Tev şoreş u vol~an Tev dinarne t im Agir u pet im Sor im ı.-rek etun Agir giha qepsun Gava biteqim Dinya diheji Ew pet agir Dijmin dikuji Ki me ez ?

Ez im ev milet,e z im ejdeha Ji xewa dili şiyar bum n{ha Dixwazi m ~ek mer Dixwazi m wek şer Sere xwe hildim Çi ser bilind·± m Bi cihan care k .Ez bidim zanın Reçika Marki s Reçika Lenin Ne xwinxw ar im ez,aştixwaz im ez Serdare me ye gernas u ne bez Em şer naxwaz in Diven wekhevi Em paşve naçin Dijmin direvi Ji bo mirovan em tev dost u yar Bi~i Kurdis tan,bim ri koledar Ki me ez ?

ww w. n

et

ew e.

u

CEGERXWİN

-

34

-

co m te we . ne w.

ww

~

BIJI

PÜfM ElGE!

co m

te we .

ne

w.

ww

w. n

ww .c o

we

et e

m

w. n

ww .c o

we

et e

m