Türkiye’nin en büyük Ar-Ge evi Aselsan Kripto ve Bilgi Güvenliği Müdürü Ali Yazıcı, ArGe odaklı bakış açıları ve hedefleri hakkında bilgiler verdi. Sayfa 4
Sektör içi iletişime yön veriyor İstanbul Perakendeciler Derneği sektör içi eğitimlerle üyelerini bilgilendiriyor.
Sayfa 6
Emobil’den müşteri buluşması Emobil, hizmet verdiği EMC müşterileriyle Les Ottoman’da bir etkinlik gerçekleştirdi. Sayfa 10
SAYI
HAFTALIK BİLGİ TOPLUMU TEKNOLOJİLERİ GAZETESİ
www.bthaber.com
918 22 - 28 Nisan 2013
. Etkin . Kolay . Hızlı . Güvenilir e-pazarlama faaliyetleri Sayfa
10
Kamuda yetki dağınıklığı gelişimin önüne geçiyor
Her sesin kimliği ve ihtiyacı farklıdır Sestek, finans ve telekom pazarındaki çözümlerine ek olarak, kamudaki etkinliğini artırmayı hedefliyor.
Sayfa
Serdar Karadayı
İş ortakları ile ‘verimlilik’ zinciri
30
Gökhan Nalbantoğlu
Yazılım çözümlerinde iş ortakları ile birlikte hareket etmeye önem veren IBM, iş ortağı ekosistemini küresel bazda nitelikli biçimde genişletiyor.
Sayfa
32
Türkiye’deki şirketlere inovasyon desteği
BThaber Platform etkinliklerinin bir yenisi “Bilgi ve Doküman Yönetimi” başlığı altında gerçekleştirildi.
İnterpromedya Haber Merkezi
Özel Haber
Sayfa
3
Samuel Freeman
Etkin Proje ile birlikte çalışacak olan IXL Center, eğitimler ve danışmanlık hizmetleriyle inovasyon yönetimini bir kurum kültürü olarak kazandırıyor.
Etkinliğin ilk bölümünde daha çok kamu tarafında yapılan çalışmalar, gerekli düzenlemeler ve çok başlılık nedeniyle yaşanan aksaklıklar masaya yatırıldı. İkinci bölümdeyse
Sayfa
13 28
GÜNDEM
DOSYA:
Fatih Sarı
Sayfa 20-21
BÜYÜK VERİ BİR MODA MI? Büyük veri ve analitik uygulamalar konusundaki tüm detaylar dosyamızda.
Hazırlayan: Fatih SARI
yeni gelişen teknolojiler, mobil yaşama uyumluluk ve şirketlerin doküman yönetim sistemlerine geçişte yapması gerekenler tartışıldı.
Untitled-3 4/18/13 3:17 PM Page 1 C
Gölge etme başka ihsan istemem!
Başlıktaki meşhur cümle artık deyimleşen bir kalıp. Bu cümlenin kimi kaynaklarda Sinoplu felsefeci Diyojen tarafından ünlü Makedon lider Büyük İskender’e söylendiği yazılır. Felsefeci Anadolu’dan çıkar da Anadolu’da gölge edenler çıkmaz mı, elbette çıkar. Biraz dolambaçlı oldu ama konuyu güneş enerjisine getirmek niyetim. Yıllardır siyasi engeller yüzünden Türkiye, tanrı vergisi güneş enerjisinden yararlanamadı. Türkiye’nin en az güneş alan bölgesi Trabzon ve civarı Almanya’nın en çok güneş alan eyaletinden bile daha fazla
güneş enerjisi toplayabiliyor. Ama aynı Almanya, günlük enerji ihtiyacının neredeyse yüzde 10’unu güneş enerjisinden sağlıyor. Türkiye’yi ise söylememe gerek yok. Öncelikle güneş enerji sistemlerinin kurulumu yenilenebilir enerji kaynakları arasında en ucuz olanı. Bakımları da rüzgâr santrallerine oranla çok daha düşük maliyetlerle yapılabiliyor. Hal böyleyken düzenlemelerin yapılması için neden yıllarca beklenir anlamak gerçekten mümkün değil. Bir siyasimizin yeğeni güneş enerjisi işine girse de bari bu treni kaçırmasak.
Composite
M
Y
CM
MY
CY CMY
K
BThaber
GÜNDEM
22 - 28 NİSAN 2013
3
Kamuda yetki dağınıklığı gelişimin önüne geçiyor BThaber Platform Bilgi ve Doküman Yönetimi etkinliği The Marmara Otel Taksim’de gerçekleştirildi. Etkinliğin açılışında konuşan İnterpromedya Genel Müdürü Güldane Taşdemir, BThaber Platform etkinliklerinin 8. yılında, BThaber Gazetesi’nin de 19. yılında her hafta okuyucularıyla buluşarak yoluna tüm hızıyla devam ettiğini belirtti. Katılımcılarla İnterpromedya bünyesinde hazırlanan araştırma raporlarından bilgiler veren Taşdemir, finans sektörü temsilcilerinin yüzde 20’sinin 2013 yılında doküman yönetim sistemlerine yatırım yapmayı planladığını aktardı. Taşdemir’in verdiği bilgilere göre, üretim sektörünün yüzde 18’i 2013 yılında doküman yönetim sistemlerine yatırımda bulunacak. Yetki dağınıklığı sorun yaratıyor Etkinliğin devamında söz alan Başbakanlık Strateji Geliştirme Başkanlığı Daire Başkanı Melik Özsöz, “Kamuda e-Belge Çalışmaları” başlığı altında konuşmasını gerçekleştirdi. Kamuda e-belgeye geçiş sürecinde güven sorunu yaşandığını ve değişime karşı direnç gösterildiğini ifade eden Özsöz, bunu aşmak için çalışmalar yürüttüklerini belirtti. Kamuda e-belgenin nasıl oluşturulması gerektiği konusunda bilgiler veren Özsöz, e-yazışmanın tanımını katılımcılarla paylaştı. Geçiş sürecinde kamudaki yetki dağınıklığının sorun teşkil ettiğine değinen Başbakanlık Strateji Geliştirme Başkanlığı Daire Başkanı Özsöz, Ulaştırma, Haberleşme ve Denizcilik Bakanlığı’nın kamu tarafında bulut hizmetlerinin oluşturulması için veri merkezleri kurmak üzere çalışmalarını sürdürdüğünü sözlerine ekledi. Panelde geçiş süreciyle ilgili öneriler aktarıldı Bilgi ve Doküman Yönetimi başlıklı platform toplantısında günün ilk paneli ‘Kurumsal Hafızaya Giden En Kısa Yol: Bilgi ve Doküman Yönetimi’ başlığıyla düzenlendi. Moderatörlüğünü BThaber Genel Yayın Yönetmeni Fatih Sarı’nın yaptığı panelin konuşmacıları Canon Ürün
İnterpromedya Genel Müdürü Güldane Taşdemir
Başbakanlık Strateji Geliştirme Başkanlığı Daire Başkanı Melik Özsöz’ün konuşması katılımcılar tarafından ilgiyle dinlendi. Destek Uzmanı Sinan Karabacak, OpenText Orta ve Doğu Avrupa Kanal Satış Müdürü Mehmet Zeki ve Forrester Research İş Geliştirme Direktörü Cem Mesci oldu. Katılımcılar geleneksel BT yapısına ek olarak, mobil uygulamaların kullanımının da yaygınlığından yola çıkarak artan bilginin işlenmesi ve kağıt ortamından çıkan bu farklı formatlardaki bilgilerin kurumsal ihtiyaçlar paralelinde saklanması konusunda çözüm önerilerini paylaştı. ‘Yeni Nesil Ağ Tarayıcılar’ başlıklı sunumunda Canon Ürün Destek Uzmanı Sinan Karabacak, yani nesil ağ tarayıcılarının sağladığı avantajları anlattı. Sunumunda SF300 ve parmak izi algılayıcısı olan SF300P modellerini örnek gösteren Karabacak, farklı cihazlara farklı formatlarda gönderim ve paylaşım imkanı sunan cihazlarla şirket çalışanları arasında yetkilere göre sınıflandırma yapabildiklerini, bu yapının güvenlik adına önem taşıdığını vurguladı. Son eğilimler katılımcılarla paylaşıldı Toplantının öğleden önce gerçekleştirilen diğer oturumlarında Canon
Doküman Çözümleri Orta Doğu ve Avrupa Grup Direktörü Sean Suematsu Canon’un yeni tarama teknolojileri hakkında bilgi verirken, PWC Türkiye Risk, Süreç ve Teknoloji Hizmetleri Ortağı Füsun Patoğlu Cengiz doküman yönetimiyle ilgili önemli detayları ve ipuçlarını paylaştı. “Kodak Görüntüleme ve Yeni Çözümler” adı altında bir sunum gerçekleştiren Kodak Doküman Görüntüleme Avrupa, Asya ve Ortadoğu Bölgeleri Pazarlama Müdürü Hauke Fast, son teknolojilerle ilgili bilgiler verdi. SAP Türkiye Çözüm Yöneticisi Mustafa Aydoğdu da SAP ve Opentext işbirliği ve birlikte sundukları çözümleri dinleyicilere aktardı. Novida Danışmanlık’tan Işık Deliorman Aydın’ın moderatörlüğünde gerçekleştirilen “Bulutta Dokümanınız Ne Alemde?” konulu panelde eğitim, sağlık, ilaç gibi farklı sektörlerden konuklarla şirketlerin yaşadığı teknolojik gelişmeler ve bulut bilişime yaklaşımları konuşuldu. Panelde bulut bilişime henüz temkinli yaklaşan şirketler, teknolojik gelişmeleri yakından takip ederek BT yatırımlarına hızla devam ettiklerini aktardı. bthaber@interpromedya.com.tr
4
BThaber
E-TOPLUM
22 - 28 NİSAN 2013
Aselsan Türkiye’nin en büyük Ar-Ge evi Aselsan Kripto ve Bilgi Güvenliği Müdürü Ali Yazıcı, Ar-Ge odaklı bakış açılarını ve yatırımlarını anlatırken yeni projeleri ve hedefleri hakkında da bilgi verdi.
Aselsan Kripto ve Bilgi Güvenliği Müdürü Ali Yazıcı Sedef Özkan Aselsan olarak kuruldukları günden bugüne kadar, hep katma değer olarak Ar-Ge’ye önem verdiklerini kaydeden Ali Yazıcı, dolayısıyla bunun meyvelerini topladıklarını söyledi. Yazıcı, “İleriye, yeni teknolojilere yatırım yapmazsanız sadece günü kurtarabilirsiniz. Biz her zaman, gelecek teknolojilerle ileriye dönük projeler üreterek müşterilerimizin beklentilerini karşılayan, aynı zamanda da teknolojiyle örtüşen projeleri hedefledik. ArGe’ye para harcadığınızda da onu geri alabilmeniz lazım. Dolayısıyla ortamdaki teknolojik gelişmeleri, ileriye dönük gelişmeleri sağlıklı öngörüp bunları ileriye doğru projeksiyonla düşünmek ve bu doğrultuda yatırım yapmak gerekiyor. Aselsan olarak, nitelikli insan gücüne sahibiz. Toplam 4500 kişiye ulaştık; 2500 kişi Ar-Ge’de çalışıyor. 4500 personelimizin
üçte biri doktora ve yüksek lisansa sahip. Doktora ve master programlarını destekliyoruz; halen de 667 arkadaşımız yüksek lisans ve doktoraya devam ediyor, tamamlandığında toplam personel sayımızın yarısı yüksek lisanslı ve doktoralı olacak. Dolayısıyla Türkiye’nin en büyük Ar-Ge evi olduğumuzu düşünüyoruz. Aselsan’ın toplam 4 tane Ar-Ge merkezi var; geçen yıl da Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’ndan Ar-Ge konusunda ödül aldık. Gölbaşı’nda bir yerleşkemiz daha yapılıyor” açıklamasını yaptı. Türkiye’nin 4G altyapısını kuracağız Ali Yazıcı, “Yakın zamanda, Aselsan, Netaş, Argela ortaklığıyla Dördüncü Nesil (4G) Haberleşme Teknolojisi Geliştirme (ULAK) projesine imza attık; Türkiye’nin 4G altyapısını kuracağız ana
üstlenici olarak. Mobil teknolojiler, BT’deki tüm gelişmeler siber güvenliği çok önemli hale getiriyor. Dolayısıyla siber güvenliğe de çok büyük yatırım yapıyoruz. Siber Güvenlik Üst Kurulu’ndaki eylem planlarındaki alınacak önlemler doğrultusunda, Türkiye’nin siber güvenliğinde de aktif olarak yer almak istiyoruz. Siber güvenlik esasında vatandaş odaklılığın bir zorunluluğu. Artık sadece devlet değil, vatandaş da siber tehditle karşı karşıya” dedi. 2013 hedefi 900 milyon dolar Yazıcı, 2000 yılını; 800 milyon dolar, 2011’i ise 750 milyon dolar ciroyla kapattıklarını dile getirdi, 2013 yılı için öngörülerinin 850900 milyon dolarlar civarında olduğunu kaydetti ve “Ciroyu artırmak için ürün yelpazesinin geliştirilmesi gerekiyor. 4G/ LTE konusunda el terminali
geliştirmeyi öngörüyoruz. Türkiye’nin 4G altyapısı oluşturulduğunda, kriptolu 4G uyumlu terminal cihazlar da olacak. Temel olarak 4G teknolojisi; aynı zamanda kamu kurum ve kuruluşlarının ortak ihtiyaçlarının karşılanması için öngörülüyor. Artık mobil uygulamalara yönelik olarak, hem 3G hem 4G teknolojleriyle çalışabilir küçük, hafif boyutlarda mobil teknolojiler geliştiği için mobil IP teknolojilerine uygun bir cihazı şu anda geliştiriyoruz. Ayrıca 112 acil sistemi Aselsan olarak gerçekleştiriyoruz; şu anda Antalya ve Burdur’da kurulu. Tek bir numarayı; 112’yi aradığınızda tüm hizmetler eş zamanlı olarak geliyor” açıklamasını yaptı. Bilginin gerçek zamanlı kullanılması gerekiyor Sanal Hava Boşluğu Projesi (SAHAB) ile ilgili de bilgi veren Yazıcı, “Sanal Hava Boşluğu çok özgün bir proje. BT çok hızlı gelişiyor, dünya sayısallaşıyor. Sayısallaşan bir dünyada artık bilişim teknolojilerini kullanmak bir seçenek değil zorunluluk haline geldi ki artık kişilerin de hayatına girmiş durumda. Bilginin de farklı kurumlar tarafından gerçek zamanlı paylaşılması gerekiyor. Dolayısıyla “paylaşamam” demek mümkün değil. Bilgiyi bir yerde tuttuğunuzda hiçbir değeri olmuyor, gerçek zamanda paylaşmanız gerekiyor; bunun için de SAHAB tek çözüm. SAHAB ile işletim sisteminin açıklıklarının kullanılarak siber tehdit yaratılması mümkün değil. Bu özelliğiyle de dünyadaki tek çözüm. SAHAB sadece istediğiniz bilgileri, istediğiniz kişilerle paylaşmanıza olanak sağlıyor. Türkiye’de bu sistemi her kamu kurum ve kuruluşunun alacağını öngörüyoruz” dedi ve kriptolama çözümlerinin de, KEP (Kayıtlı Elektronik Posta) ile bütünleştirmek üzere Noterler Birliği ve TNB ile görüşmelerinin sürdüğünü de ekledi.
İhracat için yenilikçi teknolojiler ve rekabetçi güç şart Aselsan olarak sedece yurtiçi değil yurtdışı pazarları da hedeflediklerini aktaran Ali Yazıcı şu açıklamaları yaptı: “Yurtdışı pazarlarda da askeri ve sivil dengesini korumaya çalışıyoruz. Ciromuzun yüzde 25’ini ihraç ediyoruz. İhracat yapabilmeniz için yenilikçi teknolojinizin ve rekabetçi gücünüzün olması gerekiyor. Yaptığımız Ar-Ge yatırımları sayesinde Aselsan savunma ve siber teknolojilerde kendi teknolojisine sahip duruma geldi. Kendi ürününü üretebiliyor yani bir marka olmuş durumda. Şu anda 20’den fazla kriptolu çözümümüz var; sadece Türkiye’de değil, 2000’li yıllardan sonra kriptolu ürünlerimizi NATO başta olmak üzere, yurtdışına; Uruguay, Pakistan, Suudi Arabistan, BAE’i de dahil olmak üzere toplam 38 ülkeye ihraç ediyoruz. Aselsan olarak hedefimiz şu anda edinmiş olduğumuz tecrübeleri ileriye yayarak, teknoloji üreticisi olmak, bunu yaygınlaştırmak ve sürdürülebilir bir hale getirmek. Sorumluluk anlayışımız çerçevesinde; ekosistemimizle alt üstlenicilerimizi oluşturuyoruz ve belli işlerimizi onlara aktarıyoruz. 730 milyon dolarlık aktarım gerçekleştirdik. Buna paralel olarak, devlet tarafından da başka bir ekosistemin oluşturulması gerektiğini düşünüyoruz. Türkiye’nin geleceği Ar-Ge’de. Ar-Ge’yi destekleyen fonlar, yasalar var ama desteklenecek teknolojilerin her yıl ya da periyotlarla belirlenmesi ve oralara odaklanılması gerek. Devlet olarak hangi alanda markalaşmayı seçiyorsanız, şirketlerin de oraya kanalize edilmesi gerekiyor. Türkiye’de yazılım sanayisinde çalışan şirketler; genellikle 5-10 kişilik ekibe sahipler ve bu şirketler bu nedenle Ar-Ge yardımlarından faydalanamıyorlar. Türkiye için bunlar itici güç.” sedefo@interpromedya.com.tr
Bilgi ve Doküman Yönetimi İnterpromedya tarafından düzenlenen ve 8. yılına giren BThaber Platform’un bu yılki dördüncü toplantısı
Bilgi ve Doküman Yönetimi
etkinliğinde bilgileriyle, deneyimleriyle, paylaşımlarıyla bize eşlik eden sponsorlarımıza, konuşmacılarımıza ve katılımcı dostlarımıza
teşekkürlerimizi sunarız. Bir
etkinliğidir.
Etkinlik görsellerine ve sunum dosyalarına http://www.bthaber.com/platform web sitesinden ulaşabilirsiniz.
6
BThaber
E-TOPLUM
22 - 28 NİSAN 2013
İstanbul Perder sektör içi iletişime yön veriyor Yerel organize marketler zincirlerini bir çatı altında toplayan İstanbul Perakendeciler Derneği (İstanbul Perder) verdiği sektör içi eğitimlerle üyelerini bilgilendiriyor ve teknolojiyi yakından takip ediyor.
İstanbul Perakendeciler Derniği (Perder) Başkanı İhsan Biçen
Seda Nur Çınar İstanbul Perder’in başkanlığını Haziran 2012 yılından beri üstlenen İhsan Biçen ile perakende sektöründe yaşanan teknolojik gelişmeleri ve sektörün gelişmesi için yaptıkları çalışmaları konuştuk. Derneğin birincil amacının sektördeki iletişimi güçlendirmek olduğunu belirten Biçen, sadece işverenlerden oluşan bir dernek olmadıklarına, derneğin çalışanlarla işverenler arasında köprü görevi gördüğüne dikkat çekti. Sektörde bilgi alışverişini
güçlendirme amacıyla İstanbul Perder bünyesinde açılan Perder Gelişim Platformu’nun (PGP) sektöre katkıları ile ilgili Biçen şu detayları paylaştı: “İnsan kaynakları, muhasebe gibi farklı alanlarda uzman sektör çalışanlarından oluşan 17 kişilik PGP ekibi, yürütecekleri projeye göre kendi alanında uzman üyeleri bir araya getiriyor. Örneğin insan kaynakları ile ilgili bir proje düzenlenecekse şirketlerin İnsan Kaynakları birimlerinden uzmanlar birlikte çalışıyorlar. Şu ana kadar yürütülen 5 projeyle bilgi birikimi ve iyi örneklerin paylaşılmasını sağlayan PGP’yi
bir iletişim platformu olarak nitelendirebiliriz.” Sektöre üniversite destekli eğitim İstanbul Perder bünyesindeki bir başka oluşum ise eğitimler düzenleyen İstanbul Perder Akademi. Biçen, İstanbul Perder Akademi (İPA) ile ilgili şunları söyledi: “İlk eğitimlerini mağaza müdürlerine veren İstanbul Perder Akademi’de yönetim değişse de değişmeyecek bir mekanizma kurduk. Okulların müfredatları gibi bir eğitim müfredatı oluşturduk; şu an iki sınıf Gelişen ve Değişen
Perakende eğitimlerine devam ediyor. İstanbul Perder dışında da eğitimler ve sonunda sertifikalar veriliyor ancak biz bu sektör içi eğitimlere üniversitelerle işbirliği yaparak yeni bir bakış açısı getirdik. Sektör çalışanlarının üniversite ile bağ kurmasını sağlıyoruz.” Mobil el terminalleri, RFID gibi teknolojik gelişmelerin sadece gıdayı değil tüm sektörleri etkilediğini belirten Biçen, “Hizmet odaklı olan ve temel gıda ihtiyacını sağlayan perakende diğer sektörlere göre oldukça dinamik ve kendi içinde sirkülasyonu yoğun olan karmaşık bir yapıya sahip. Bir mağazada bir gün içinde sadece 2 bin müşteriniz 5 ürün aldığını düşünün. 10 bin ürünlük bir satışı veriye dönüştürmek gerekiyor. Teknolojinin desteğini almadan bu döngüyü sağlamak mümkün değil. Barkod okuyucuların, mobil el terminallerinin yanı sıra çevreye de katkı sağlayacak bir proje üzerinde hala çalışıyoruz. Basılı olarak dağıtılan market broşür ve gazete insertlerinin mobil ortama uyarlanarak kağıt tasarrufu sağlanması bu projedeki temel amacımız. Çalışmalarımız hala devam ediyor. Cep telefonunu en çok kullanan ülkelerden biri olarak mobil teknolojileri sayısal pazarlamada daha iyi kullanmamız lazım. Yakın gelecekte mobil el terminalleri yerine artık perakendede her türlü işlemi akıllı cep telefonlarıyla yapacağız.” “Sayısal pazarlamaya akıllı termal kameralar yön verecek” Biçen, marketlerde kullanılan iki önemli uygulamadan bahsetti: “Kuyruk avcısı ile müşteriler kasada sıralarını beklerken aldıkları tüm ürünleri hafızaya alıp, sıra kendilerine
geldiğinde hiç beklemeden sadece ödeme yaparak kasadan geçmelerine yardımcı oluyor. Ürünlerin barkod okuyucudan tekrar geçmesi de gerekmiyor. Bir başka önemli uygulamada sayısal pazarlamaya yön veren akıllı termal kameralar. Müşteriyi takip den bu sistemle hangi müşterinin hangi reyona ne kadar sıklıkla uğradığı ve hangi ürünleri aldığı gibi veriler kaydediliyor. Akıllı termal kamera tarafından tanınan müşteriye sistemdeki kayıtlı verilerine göre sayısal pazarlama yapılacak.” Biçen, perakende sektörüne yön veren şirketlerin teknolojiyi kullanımını ise “Sektörde bir tarafta teknolojinin önemini fark edip değişimi yakalayanlar var; diğer tarafta teknolojinin öneminin farkında olup henüz harekete geçmemiş şirketler var; bir diğer tarafta ise değişime direnenler var” sözleri ile değerlendirdi. Gelecekte alışverişte sepetler olmayacak Perakende sektörünün e-ticaret kullanımı ile ilgili Biçen, “7 yıldır çevrimiçi alışverişte yer alan perakendeciler var. E-ticareti nasıl geliştirebiliriz konusuna toplantılar düzenleyerek kafa yoruyoruz. ABD’de gelecekte artık alışveriş sepetlerinin olmayacağı konuşulurken bizimde bu eğilime ayak uydurmamız lazım. Z kuşağı dediğimiz henüz iş hayatına atılmamış gençler her ihtiyacını çevrimiçi ortamda gideriyor ve teknolojiyle içiçe yaşıyor. Önceden hayal gelen bu uygulamalar yakın gelecekte kullanılacak” diye sözlerini bitirdi. sedac@interpromedya.com.tr
SİSTEMCİ GÖZÜYLE
Ali Akurgal
Küreselleşme ve egemenlik
Küreselleşme, kaçamayacağımız bir olgu. İlerleyen teknoloji, pazarların yakınsaması ve iç-pazar dış-pazar ayrımının ortadan kalkması, oluşan küresel pazara ürün yapanların çok büyük üretim sayılarına ulaşmasına ve her dalda dünya devi şirketlerin ortaya çıkmasına yol açtı. Büyük, neredeyse tekel olarak nitelenebilecek şirketler.
Gelişmeler Türkiye’de elektronik sektöründe bizi köşeye sıkıştırdı. 20 sene önce, kendi pazarımızda kendi şirketlerimiz egemen iken, bugün o şirketler, dünya devlerinin ürünlerine dayalı küçük katma değerli işler yapıyorlar. Egemenlik, o büyük şirketlere geçti. Elektronik alanını, bilgi ve iletişim sektörünü, 2000li yılların
başında tematik bir sektör olarak niteliyorduk. Diyorduk ki, “bilgi ve iletişim ürünleri, tüm diğer sektörlerin olmazsa olmaz yapı taşıdır”. Günümüze geldiğimizde görünüm, elektronik sektörünün, bu yapı taşlarını sağlayan bir ara malı sektörü hâline dönüştüğü. Ürün olarak hemen her şey dünya egemeni büyük şirketlerden geliyor. Biz, bunlarla kurulan, bir kısmını da başarıyla bizim kurduğumuz sistemlerin bir kısım ara mallarını üretiyoruz. Bu hafta başında elektronikçiler ile makineciler bir
araya gelip, makine sektörünün kullandığı elektronik ve bilgi teçhizatında yerli oranını nasıl artırırız diye görüşecekler. 23 Nisan, Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı. Bu bayramda hep teknolojik egemenliği dile getirmişimdir. Geleneğimi bozmadım ama, ümitli sözler de sıralayamıyorum. Tüm okuyucularımı da bir alanda olsun, o büyük şirketlerden birinin Türkiyeli olması için düşünmeye çağırıyorum. Çok dar alanda da olsa, diyelim bilgi güvenliği, dünyanın akla ilk
gelen şirketi bizden çıkamaz mı? AB’nin 2020 stratejisinde satırbaşları, daha çok girişimcilik, yeni teknoloji, insan sermayesi, çevreyi koruyan enerji ve refah. Aslında bir diğerine bağlı değerler. İnsan sermayesi olmadan yeni teknoloji olmuyor, yeni teknoloji yoksa girişimcilik neye yarar? Bunlar yoksa refahı neye dayanarak elde edeceksiniz? Bizim için de bire bir geçerli. ali@akurgal.com
8
BThaber
E-TOPLUM
22 - 28 NİSAN 2013
Edip Emil Öymen edip.oymen@gmail.com
Kendi dergini kendin yayınla
WEF Global ICT Dünya Ekonomik Forumu’nun 2013 Küresel Bilgi Teknolojileri Raporu’nda Türkiye, bir yıl önceye göre 7 puan yükselerek 144 ülke içinde 45. Sıraya çıktı. (WEF Global ICT Report) 8 MB yoğunluktaki raporda 4 ana eksen etrafında 54 ölçüt üzerinden bir yılın değerlendirmesi yapılıyor. Birinci Eksen: Çevre-piyasa ve yasal düzenlemeler İkinci Eksen- Hazırlıkbireysel, iş dünyası ve devlette ağa hazırlık Üçüncü Eksen: Kullanım-bireysel ve iş dünyasında Dördüncü Eksen- Etkibütün önceki ölçütlerdeki durumun ekonomik ve sosyal etkisi. Bu raporda en önemli konu, aslında İkinci Eksen’de özetlenen “bilgi toplumuna hazır olma” ya da “BİT’ten ne ölçüde yararlanıldığını” saptayan puanlar. Küresel ağa hazır olma durumu, ülkelerin
küresel rekabetteki konumunu da gösteriyor. WEF’in bu raporu, tıpkı Küresel Rekabetçilik İndeksi kadar önemsenen bir ölçüt dizisi. Türkiye olarak 2013 Raporu’ndaki pozisyon iyileşmesini -büyük ölçüde- BİT’e erişimin daha kolaylaşmasına borçluyuz. Hazırlık Ekseni’ndeki 4. Ayak olan “İnternet ve Telefon rekabetçiliği” ölçütünde dünya birincisi Türkiye. Sabit genişbant internet tarifelerinde Türkiye, bir yıl içinde 50. sıradan 27’ye çıkmış. Mobil telefon tarifelerinde geçen yıl 95. sıradayken, bu yıl 36. sıraya yükselmiş. Yani, ülkede BİT’e erişim kolaylığı daha da arttığı için raporda 7 sıra yukarıya taşındık. Bir yılda değişmeyecek “kalıcı-kronik” eğitim sorunumuz ise, ayak bağı olmaya devam ediyor. Matematik ve fen eğitiminde kalite denildiği zaman 100. ülkeyiz.
Webde 500 bin tane “kişiselleştirilmiş” dergi oluştu. Bu sayı, siz bunu okurken daha artmış olacak. Flipboard yazılımı kullanarak, web’de ilgilendiğiniz konularda “kendi” derginizi yapabiliyorsunuz artık. (Flip=fiske atmak, yazı tura atmak v.b.) Flipboard’ın Mart sonunda sunduğu kolaylık, sadece mobillerde geçerli. Laptop sahipleri “dinozor” sayıldığı için onlara böyle bir güzellik yok. iPad, iPhone, Android, Kindle Fire ve NOOK için. Bu isimlerden son ikisi zaten Türkiye’de henüz yok. Kindle, Amazon’un e-kitap okuma cihazı. Fiyat fiyat farklı türleri var. En “ilkeli” siyah beyaz olanı. NOOK ise Amerikan Barnes & Noble Kitabevi’nin “batmamak” için Amazon’dan sonra piyasaya sürdüğü kendi e-kitap cihazı. Evet, sadece bu mobillerde Flipboard’ın yazılımıyla kendi derginizi yapabilirsiniz. Mart sonundan iki hafta içinde bu yöntemle 3 milyon yeni kullanıcı kazanmış Flipboard. Toplam kullanıcı sayısı 53 milyon olmuş. Ayda 6 milyar sayfa “fiskelenmiş.” Bu durumda, “herkes” dergi editörü oldu demektir. Çünkü bu yazılım sayesinde bir web sayfasına “flip” dediniz mi, o sayfa “sizin dergi”nin sayfası oluyor. Sayfanın konusu da sizin derginin konusu. Bu kadar basit. Yararı: Sadece kendi ilgilendiğiniz konularla
ilgileniyorsunuz. O konuda arayıp bulamayacağınız kadar çok haber, bilgi, veri size geliyor. Bazı küresel dergiler, örneğin Esquire, National Geographic, Rolling Stone gibi, kendileri “flip” tıklama noktası sunuyor. Bunu yapmayanları siz seçebilirsiniz. Zararı: Başka bir şeye tesadüfen rastlamak, dolanırken görüvermek gibi “zaman israf edici” manasızlıklara paydos. Flipboard’ın başarısı, bu işi çok büyük bir kitleye mal etmesi. Ama bunu ilk yapan o değil. Örneğin Kanada’da Zite adlı iPad uygulamasındaki yazılım, siz ekranda gezindikçe nelerle ilgilendiğinizi “anlayıp,” zaman içinde size, ilgileneceğiniz konuları sunuyor. Ve bu sunma işini her yarım saatte bir yeniliyor. Bir tür twitter uygulaması gibi. Zite,
kullanıldıkça zekası artan bir sistem. Ama bu da mobilciler için. Zite kadar akıllı olmayan bir de gazete örneği var: Almanya’da “okuyucunun istediği haberleri” yayınlayan NiiU (fonetik olarak “new”- yeni kelimesini çağrıştırıyor) Berlin’de 24 sayfa kağıt olarak başladı. Her abonesinin tek tek ilgilendiği konularda haber ve yorumlarla “kişiye özel” hazırlanıyordu. İçeriğini Almanya’da ve dünyada yayınlanan 20 kadar gazeteden alıyordu. Kasım 2009-Ocak 2011 arasında bu şekilde çıkan NiiU, tabletin “icadıyla” iPad’e kaydı tamamen. Şimdi ayda 14.58 avro gibi epeyce pahalı bir ücretle abonelerin iPad’lerine ulaşıyor.
Fotoğraf aracılığıyla görüyoruz. Soldaki eser Singapur’da Nanyang Teknik Üniversitesi’nden Mulmudi Hemant Kumar adlı doktora
öğrencisinin... Üzerine çinko damlatılmış kalay oksit. Güneş paneli üretiminde kullanılan bir malzeme. Sağdaki eser, University of California/Los Angeles’ten Yue
Wang’e ait. Nano incelikte tetraanilin levhaları. Sağ uçtaki mor “çiçek”teki renk yapay. Bu malzeme, süper duyarga üretiminde elektrik iletmeye yarıyor.
Sanat nano oldu Sayısallık, sanata girdikten sonra sanatın tanımı değişti mecburen. Çünkü, sanatçının “bitmiş” eserini değil, “halen sürmekte olan” eserini görüyorduk. Acaba eser, ne zaman ve hangi koşullarda son biçimini alacaktı? Ya da alacak mıydı? Belki de böyle bir soru, artık 21. yüzyılda çağdaş sanat için “yanlış” bir soru? ABD’de Malzeme Bilimi Araştırma Derneği (Materials Science Society) tarafından
örgütlenen bir yarışmada derece alan “nano” sanat eserleri, insanlığın şimdiye kadar görmediği türden. Zaten bunlar “görülmüyor.” Sadece resimleri çekiliyor.
10
BThaber
BİLİŞİM DÜNYASI
22 - 28 NİSAN 2013
Her sesin kimliği ve ihtiyacı farklıdır Yurtdışı pazarlarda konumlanmak adına net bir yol haritası çizen Sestek, finans ve telekom pazarında hakim çözümlerine ek olarak, kamu projelerindeki etkinliğini artırmayı hedefliyor. Sestek Genel Müdürü Serdar Karadayı
Handan Aybars Ses ve iletişim teknolojileri alanında faaliyet gösteren Sestek, varolan kapsamlı çözümlerinin mobil kanadını da geliştirirken, kârlılığını artırmayı ve yurtdışı pazarlarda sistemli bir biçimde yer almayı hedefliyor. Sestek Genel Müdürü Serdar Karadayı, tüm ses teknolojilerinde API seviyesinde modüller sunduklarını, uygulama geliştiricilere uygulamanın motorunu verdiklerini belirtti. Bu çalışmaların merkezi ise Sestek’in 30 kişiye yaklaşan personeli ile yürütülen çalışmalarla toplam cirodan yüzde 60’a yakın pay alan
Ar-Ge merkezi. Temel yapı üstüne geliştirilen kurumsal uygulamanın ardından kullanıcı bazlı veya aylık lisans bedeli şeklinde ödeme yapılıyor. İş modelinin bu şekilde işlediğini belirten Karadayı, Text-toSpeech (metin seslendirme), Speech Recognition (konuşma tanıma), Speech Analytics (konuşma analitiği), Voice Verification (sesli imza ile ses tanıma), Otomatik Operatör, Sesli Duyuru Sistemi gibi kurumsal çözümleri olduğunu belirtti. TÜBİTAK-TEYDEB desteklerinin devam ettiğini, Avrupa’da ortak projeler de yaptıklarını söyleyen Karadayı, konuşma analitiği ve sesli imzanın daha da parlamasını beklediğini vurguladı.
Sesli imza yapısının çok popüler olduğunu, Avea’da kurdukları ‘Şifrem sesimde saklı’ çözümünün bunun önemli bir örneği olduğuna dikkat çeken Karadayı, bunun bir benzerini Denizbank’ta hayata geçirdiklerini hatırlattı. Sistemde yatırım geri dönüşü hızlı. Böylece çağrı merkezinde kişisel kimlik doğrulama süreci için çağrı merkezindeki görevli daha az zaman harcıyor. Karadayı, Mayıs ayında San Fransisko’da ‘voice biometrics’ başlıklı düzenlenecek konferansta bir sunumla yer alacakları bilgisini verdi. Planlı bir ‘dışa açılım’ Sestek’in ‘konuşma analitiği’ odaklı çalışmalarında 10’a yakın
Emobil’den müşteri buluşması İnterpromedya Haber Merkezi Emobil, hizmet verdiği EMC ve müşterilerine Les Ottomans’da bir etkinlik gerçekleştirdi. Bu etkinliğin genel bir etkinlik omadığını belirten Emobil Genel Müdürü Erhan Çevik, “Bu etkinliğimizde seçilmiş müşterilerimize ihtiyaç bazlı ürün ve teknolojiler anlatıldı demek çok doğru olur.
Bu nedenle de gerçekten çok verimli bir etkinlik oldu. Etkinlik sonrasında yemekte müşterilerimizin hemen hepsinden alınan geri bildirim bu şekildeydi. Etkinlikte depolama ürünleri dışında özellikle DataDomain, Avamar, Recover Point ve VFCache üzerinde duruldu. Bu arada güzel olan bir başka şey de üzerinde durduğumuz ürünlerle ilgili hemen demo talepleri geldi. Önümüzdeki hafta 3 müşteride farklı
çağrı merkezi temel kullanıcı konumunda. Konuşmanın yazıya döküldüğü bu yapıda, kelime aratmak, duygusal etiketleme yapmak, böylece çağrı merkezi verimliliğini ve müşteri memnuniyetini artırmak mümkün. Karadayı, 2013 yılında yeni çağrı merkezlerinin bu yapıyı kullanmaya başlayacağı bilgisini verdi. Türkiye’de pazarın belli bir yapıda olduğunu ve bu pazarın önemli bir kısmını kapsadıklarını söyleyen Karadayı, 2013 yılı yurtdışı hedeflerini şöyle anlattı: “Ortadoğu ve yakın coğrafya pazarını hedefledik. Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri, Türk Cumhuriyetleri, Rusya, Balkan ülkeleri gibi noktalardaki bankalar ve telekom operatörleri birinci önceliğimiz. İkinci önceliğimiz ise ABD pazarı. Bu farklı lokasyonlarda pazar yapılarına göre bir iş stratejisi belirlemek gerek. Stratejimiz paralelinde buna uygun iş ortaklıklarını hayata geçireceğiz.” Sestek, yurtdışı pazarlara ulaşmada hedef ülkeye uygun arama motoru optimizasyonu çalışmalarını da düzenli olarak hayata geçiriyor, konferans ve fuar gibi etkinlikleri takip ediyor. Yurtdışında ‘voice verification’ ilk adım olarak belirlenmiş. “Çünkü sesli imza daha çokdilli bir ürün ve konumlandırması kolay” açıklamasını yapan Karadayı’ya göre, bir ülkeye ilk adımı atarken en pratik ilk çözüm bu. Şu anda yurtdışında iş ortağı arayışı sürüyor, ama Karadayı, gerekirse ilgili ülkede ofis açmaya da sıcak baktıklarını hatırlattı. 2012 yılında 5.5-6 milyon TL ciro elde eden Sestek, yurtiçi ve yurtdışında kamu odaklı projeler hariç, 2013 yılında bu rakamı yüzde 30 oranında
konularda demomuz olacak” dedi.
Etkinliğin açılış konuşmasını Erhan Çevik yaptı.
10. yıl etkinlikleri çoğalıyor Bu sene Emobil’in onuncu yılını kutladığının da altını çizen Çevik, “Müşterilerimize bu yılın bu nedenle bizim için ne kadar önemli olduğu aktardık. Bu anlamda bu yılki hedeflerimizin yüksek olduğunu ve buna istinaden yeniden büyük bir yapılanma sürecini yeni bitirdiğimizi, yedi yeni arkadaşımızın aramıza katıldığı bilgisini katılımcılarımızla paylaştık. Etkinlikte yeni arkadaşlarımız da ilk defa aramızda yer aldı” şeklinde görüş belirtti. Emobil’in onuncu yılında
Doğru iş ortağını bulma önceliği Sestek, Ankara’da görev yapan temsilcisine ek olarak, bir ofis açmak için teknokentlerle görüşmeler yürütüyor. Bir tarafta da, kendi internet sitesinde bireysel ürünlerini satmaya hazırlanan şirket, farklı dil çözümlerinde olan metin seslendirme çözümleri ile böylece dünyaya ulaşmayı hedefliyor. Ürün bazlı iş ortaklığı stratejisi ile ilerleyen şirketin iş ortakları da çağrı merkezlerine altyapı sağlayan, sistem bütünleştiriciliği yapanlar oluyor. İşte bu tarz ortakları hedef ülkelerde de bulmak birincil öncelik.
artırma hedefinde. Ama bu gibi projelerin gelmesiyle, artışın da katlanacağını hatırlatan Karadayı, “FATİH Projesi gibi birçok konuda sesle ilgili birçok uygulama yaratılabilir. Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı’nın ‘Gören Göz’ projesinde ses teknolojileri odaklı yazılımlar ışığında biz de çalışmanın bir parçası olmuştuk” bilgisini paylaştı. Sestek’in bireysel çözümleri de var, ama Karadayı’nın da dikkat çektiği gibi, gelirde asıl pay kurumsal ürünlerde. Bireysel anlamda ise görme engellilere seslenen çözümler kadar, doktorlar için GVZ MediTalk, hukukçular için GVZ JustTalk gibi konuşmaları metne dönüştüren çalışmalar öne çıkıyor. GVZ FreeTalk ise bireyler için ve Karadayı, bu gibi bireysel çözümlerde mobilin kendilerine önemli fırsatlar sunduğunun altını çizdi.
handana@interpromedya.com.tr
hedefinin profesyonel hizmetlerinin daha da artması üzerine odaklandığını da belirten Erhan Çevik, sözlerini şu şekilde bitirdi: “Geçen yıldan bu zamana yüzde 141’lik bir servis büyümesi gerçekleştirdik ve bu sene de en az yüzde 70’lik bir büyüme öngörüyoruz. Bunu desteklemek için özellikle bulut servislerine ağırlık veriyoruz. Bununla ilgili olarak sürekli yurtdışında bulunup iş ortaklıkları oluşturduğumuzu ve buna bağlı olarak da ürün temsilcilikleri aldığımızı söylemek isterim.”
bthaber@interpromedya.com.tr
İŞİNİZE YÖN VEREN VERİ MERKEZLERİ
THAT’S THE
CRITICAL DIFFERENCE. Kritik altyapı çözümlerinde dünya lideriyle gelecek için ihtiyaç duyduğunuz esnekliğe sahip olun. Emerson Network Power işinizi geleceğe taşıyor. Güç teknolojileri, raf platformları, soğutma ve veri merkezi altyapısı yönetimi (DCIM) çözümleri sağlama konusunda dünya lideri olarak biz sadece kritik altyapınızın çalışır durumda olmasını sağlamıyoruz; aynı zamanda işinizi geleceğe taşıyoruz.
Emerson Network Power Güç Sistemleri Ltd. Şti. T 0216 586 79 00 Marketing.NetworkPower.TR@Emerson.com Daha fazla bilgi için bkz. www.EmersonNetworkPower.eu Emerson. Consider it Solved., Emerson Network Power and the Emerson Network Power logo are trademarks and service marks of Emerson Electric Co. ©2012 Emerson Electric Co. All rights reserved.
12
BThaber
BİLİŞİM DÜNYASI
22 - 28 NİSAN 2013
Turkcell’den Urfalılara cep telefonuyla ulaşım olanağı Turkcell, Urfalıların kartlarına cepten dolum yapabilmenin yanında, NFC özellikli telefonlarıyla toplu taşımadan yararlanabilecekleri Urfakart’ın tanıtımını gerçekleştirdi.
Ankara teknolojik dönüşüm için kilit konumda
HP Türkiye Teknoloji Hizmetleri Ülke Müdürü Murat Cantürk
İnterpromedya Haber Merkezi
BELSAN Genel Müdürü Cengiz Konur, Şanlıurfa Belediye Başkanı Ahmet Fakıbaba, Şanlıurfa Valisi Celalettin Güvenç, Turkcell Genel Müdürü Süreyya Ciliv toplantı sonrası soruları yanıtladı.
İnterpromedya Haber Merkezi Şanlıurfa Valisi Celalettin Güvenç, Şanlıurfa Belediye Başkanı Ahmet Fakıbaba, Turkcell Genel Müdürü Süreyya Ciliv ve BELSAN Genel Müdürü Cengiz Konur’un katılımıyla Şanlıurfa’da düzenlenen basın toplantısıyla duyurulan işbirliği ile Urfalıların cep telefonlarıyla otobüste temassız ödeme yaparak seyahat etmesini sağlayacak. Yerel gazetecilerin yanı sıra İstanbul’dan ulusal basın ve medyadan gazetecilerin katılımıyla gerçekleştirilen basın toplantısında konuşan Turkcell Genel Müdürü Süreyya Ciliv, “Turkcell kurulduğunda mobil ses ve mobil SMS hizmeti veren bir GSM şirketi olarak yola çıktı. 6 yıl önce ekonomik kriz yaşanırken Turkcell 3G’ye büyük yatırım yaptı. Mobil internet ve fiber internete iletişim şirketi olmak için yatırım yaptık. İnternet fırsat eşitliği yaratarak insanların bilgiye her yerden ulaşmasını sağlıyor. Şimdi ise Turkcell’in
vizyonunda teknoloji şirketi olmak bulunuyor. Bu amaçla, 464 yazılım mühendisinin çalıştığı Turkcell Teknoloji’yi kurduk. Geliştirdiğimiz T-serisi telefonlar ve tabletlerle ekonomiye katkı sağlıyoruz” diyerek Turkcell’in vizyonunda yaşadığı dönüşümü paylaştı. Ciliv, “Şanlıurfa’ya 220 kişinin istihdam edildiği Turkcell Global Bilgi Çağrı Merkezi açmak ve akıllı şirket uygulamasını tanıtmak için gelmiştik. 3. gelişimizde de yine bir yeniliğe ve ilke imza atıyoruz” dedi ve Urfakart’ın kullanımı ile ilgili şunları söyledi: “Haziran 2008’de Türkiye’de ilk SMS bazlı mobil ödeme çözümü ile başladık. Ekim 2012’de Turkcell Cüzdanı kullanıma sunduk. Turkcell Cüzdan’a önümüzdeki 10 sene içinde tüm kartlar tanımlanabilecek ve cüzdan taşımamıza gerek kalmayacak. Bu doğrultuda ilk adımı Şanlıurfa’da attık ve Turkcell Cüzdan ile ulaşımda kullanılan Urfakart’ı bütünleştirdik.
Cep telefonundan cüzdan yazıp 7777’ye gönderen Turkcell abonesi uygulamayı indiriyor ve Urfakart numarasını girerek Turkcell Cüzdan’a kartı tanımlıyor. Urfakartı’nı Turkcell Cüzdan’a ekleyenler Turkcell Cüzdan’daki banka kartı ya da kredi kartını kullanarak Urfakart’larına dolum yapabiliyor. Banka ya da kredi kartı kullanmak istemeyenler Turkcell Mobil Ödeme kullanarak kartlarına dolum yapabiliyor. Yapılan ödeme faturalarına yansıyor ya da bakiyelerinden düşüyor. Telefonu NFC özellikli olanlar Turkcell Cüzdan’a ekleyecekleri temassız Urfakart’ları sayesinde otobüslerde cepten ödeme yapabiliyor.” Turkcell’e geçen Urfalılar’a aylık 20 biniş, hazır karta geçenlere ise aylık 10 biniş ücretsiz olacak. Turkcell T serisinin son telefonu T-21 Urfalılara özel indirimle satılmaya başlandı ve T-21 satın alan Urfalılara 6 ay boyunca 20 biniş ücretsiz olacak.
bthaber@interpromedya.com.tr
11 Nisan’da Ankara’da düzenlenen HP Teknoloji Zirvesi’nde; yeni nesil sunucularla BT yönetiminin kolaylaştırılmasına, bulut bilişim ve veri güvenliğine, verimliliği artıran yenilikçi veri depolama çözümlerine, ağ altyapısının kesintisiz çalıştırılmasına yönelik kusursuz ağ yönetimi konuları gündeme getirildi. HP Teknoloji Zirvesi’nin açılış konuşmasını gerçekleştiren HP Türkiye Teknoloji Hizmetleri Ülke Müdürü Murat Cantürk, “Türkiye’nin geleceğe yönelik yatırım ve büyüme planlarının en önemli karar merkezlerinden biri olan Ankara, hem HP hem de Türkiye’nin teknolojik dönüşümü için kilit konumda olan bir şehir; ülkemizin hem kalbi hem de beyni. Önümüzdeki dönemde Ankara’ya her zamankinden daha fazla odaklanacağız. 2023 vizyonunun bir parçası olmak bizi heyecanlandırıyor. Ankara’nın milli gelirden aldığı payın büyümesi için rekabetçiliğini artırması gerekiyor. Bunun için, özellikle
ülkeye öncü konumda olması gereken kamu kurumlarının, bilgi teknolojilerine yatırımlarının artması şart. Böylece Ankara; tüm Türkiye’ye yön veren ana karar merkezi ve model şehir konumunu daha da pekiştirebilir” dedi. 30 günde özel bulut HP Türkiye Teknoloji ve Bulut Bilişim Lideri Mert Sarıkaya da şu açıklamaları yaptı: “Ciddi bir değişimden geçiyoruz; yepyeni iş yapış şekilleri ortaya çıktı. Günümüzün BT dünyasını ise dört eğilim şekillendiriyor ve hepsi birbirini destekliyor. Bütün bu gelişmelere paralel olarak HP; bulut bilişim, büyük veri ve kurumsal güvenlik konularına odaklanıyor. HP olarak müşterilerimize bulut yolculuğunda rehberlik etmeyi ve uçtan uca çözümler sunmayı misyon edindik, sadece vizyon sunmaktan öte bulutu hayata geçiriyoruz. Sunduğumuz bütünleşik HP CloudSystem çözümler ile kurumların 30 gün içinde kendi özel bulutlarını hayata geçirerek bu alanda liderlik ediyoruz.” bthaber@interpromedya.com.tr
13 Kendi büyük, işlevi küçük veri
İşinizi geliştirecek fırsatlar sosyal medyayla kapınıza geliyor
Sayfa 14-18
BThaber
DOSYA
Büyük veriye kimlerin ihtiyacı var?
Sayfa 19-24
Katma değerli hizmetlere giden yol: Tahminleme
Sayfa 24-26
Sayfa 26-28
Büyük veri ve analitik uygulamalar
22-28 NİSAN 2013 www.bthaber.com
Dosya Sponsoru Sayfa
Bilgiye hakim olmak, fark yaratır
20 21
Fatih Sarı
Büyük veri bir moda mı? Bir diğer örnek ise bu dosyamızın konusu büyük veri. Bu kavram da özellikle sosyal ağların yaygınlaşması, sayısal fotoğraf ve video sayısının her gün katlanarak artması ve kurumsal tarafta yoğun olarak kullanılmaya başlanan sayısal doküman yönetim sistemleriyle
giderek önem kazanan bir başlık haline geldi. Anlamlı ya da yapısal veri ve tam karşısında duran anlamlandırılmamış yani yapısal olmayan veri aslında büyük veri kavramının temelini oluşturuyor. Verinin anlamlı hale getirilmesi bireysel tarafta olduğu
kadar kurumsal tarafta da büyük önem taşıyor. Tabii verinin oluşması, sürdürülebilir bir şekilde büyümesi gibi gereklilikleri de göz ardı etmemek gerekiyor. Netice olarak bu kavramın da içini boşaltmamak, sosyal ağların büyük veriye etkilerini paylaşmak
Bilişim sektörü olarak yeni kavramlar çıkartıp içlerini boşaltana kadar bunları konuşmaya bayılıyoruz. Örneğin bulut bilişim. Bu kavram ilk defa 60’lı yılların sonlarında telaffuz edilmiş. Ama bugün geldiğimiz noktada bulut kelimesi kullanılmayan bir sohbet ortamı bulmak neredeyse olanaksız.
ve sektörel dağılımına göz atmak için soruları sizlere sorduk siz de yanıtladınız. Daha detaylı bilgiler için o zaman buyurun dosya sayfalarımıza.
fatihs@interpromedya.com.tr
14
DOSYA
BThaber
BÜYÜK VERİ VE ANALİTİK UYGULAMALAR
22 - 28 NİSAN 2013
Kendi büyük, işlevi küçük veri
Bulut bilişim furyasının sosyal ağlarla birlikte hayatımıza kattığı en önemli kavramlardan biri de büyük veri oldu. Peki nedir bu büyük veri, yenir mi içilir mi? İşte tüm bu soruların cevapları bu dosyada.
HP Yazılım Pre-Sales Takım Lideri Eyüp Bay
“
ÇOK YATIRIM YAPILAN BİR ALAN
HP olarak son yıllarda, sektörün de ihtiyaçları doğrultusunda, büyük veri çözümlerine büyük yatırımlar gerçekleştirdiklerine değinen HP Yazılım Pre-Sales Takım Lideri Eyüp Bay, “HP genel vizyon olarak büyük veri, bulut bilişim ve güvenlik konularına, gelişen kavramlar olarak ise mobilite ve sosyal medya konularına odaklandı. Büyük veri özelinde, hem yapısal verinin işlenmesi ve saklanması, hem de yapısal olmayan verinin anlamsal analizi ve saklanması için yatırımlarımız devam ediyor. Bir yandan da, sektörde kabul edilmiş Hadoop çözümleri ile bütünleştirmelerimiz ve Hadoop sistemlerine özel üretilmiş donanımlarımız ile müşterilerimize hizmet vermeye de devam ediyoruz. Yapısal verinin analizi için, yıllardır ABD’de Twitter, Zynga gibi büyük veri üzerinde gerçek zamanlı analiz yapan şirketlere çözüm sağlayan HP Vertica’yı Türkiye’deki müşterilerimize sunuyoruz. Kolon bazlı veri saklama yapısı ve patentli algoritmaları sayesinde, özel bir donanım gereksinimi olmadan klasik çözümlerden 50-100 kat daha hızlı ve paralel yükleme-raporlama yapabilen yapısal veri analizi sunuyoruz” dedi.
Büyük veri kavramı son dönemde önemini gittikçe artırıyor. Doğru ve zamanında analiz edildiğinde büyük verinin stratejik bir avantaja dönüştüğünü görüyoruz. Analiz yanında hızın da önemli bir performans kriteri olarak önümüze çıktığını belirten Bizcon İş Analitikleri Direktörü Özgür Yavuzkara, “Bu noktada SAP en yeni çözümlerinden biri olan HANA ile iş analitikleri uygulamaları sektörde yeni bir dönem başlattı. HANA, iş analitikleri çözümlerini önemli derecede hızlandırıyor. Tahmin ve veri işleme gibi süreçlerin gerçekten gerçek zamanlı yönetilebilmesini sağlaması ise en dikkat çekici özelliği. Bu kapsamda Bizcon olarak SAP’nin en yenilikçi iş zekâsı ve iş analitikleri uygulamalarını hayata geçiriyoruz. SAP İş analitikleri konusunda Türkiye’de en fazla proje gerçekleştirmiş danışmanlık şirketiyiz. Bu konudaki derin deneyim ve bilgi birikimimizi gerçekleştirdiğimiz her projemize katmaktayız” dedi. EMC olarak kendilerini bir teknoloji şirketi olarak adlandırdıklarını belirten EMC Kıdemli Teknoloji Danışmanı Emin Çalıklı, “Depolama şirketi olduğumuzu her zaman söylüyoruz ama bizim asıl hedefimiz iyi bir teknoloji şirketi olmak ve son dönemde oldukça geliştirdiğimiz portföyümüz dahilinde müşterilerin ihtiyaçlarını en iyi
şekilde karşılamak. EMC olarak müşterilerimize; bulut bilişime giden yolda ihtiyaç duydukları her türlü danışmanlık hizmetini sağlıyor, altyapılarını en iyi şekilde inceliyor ve beklentilerine yönelik, en uygun maliyetli, en verimli çözümü; uzman çözüm mimarlarımız aracılığıyla sunuyoruz” şeklinde görüş belirtti. Hızlı bir şekilde artan veri miktarlarının şirketlerin veriye hızlı, etkin ve sürekli bir şekilde ulaşımını zorunlu hale getirdiğini belirten Innova İş Çözümleri Direktörü Feyza Narlı, “Son dönemlerde büyük veri çok popüler bir kavram olarak karşımıza çıkıyor. Innova olarak biz, bu gereksinimlere sadece veri depolama olarak değil, iş sürekliliği ve teknoloji yönetimi üst başlıkları altında eğiliyoruz. Beraber çalıştığımız, alanında lider iş ortaklarımızın, gerek donanım gerekse yazılım ürünleriyle, şirketin ihtiyacına ve mevcut altyapısına yönelik olarak danışmanlıktan, kurulum, işletme ve eğitime kadar tüm süreçlerinde uçtan uca hizmet sağlıyoruz” dedi. Verinin üç özelliği var Öncelikle büyük veri kavramından ve içerdiği alt başlıklardan bahseden İntellica Danışman Ortağı Dr. Kemal Ünaltuna, “Büyük veri kavramından genelde çok miktarda veri algılanmasına rağmen büyük veriyi oluşturan verinin üç özelliği bulunuyor ki bunlar, verinin hızlı
üremesi, verinin değişken olması ve büyük miktarlarda olması. Sektörde önerilen ve olgunlaşmış çözümler genelde verinin büyüklüğü üzerine inşa edilmiş durumda, bu noktada yüksek depolama maliyetlerinden kaçınmak isteyen şirketler için büyük veriyi bir depolama katmanı olarak konumlandırılmasını öneriyoruz. Büyük veri ortamlarının sunduğu araçlar yardımıyla, depolanmış veri üzerinden yüksek performanslı yığın analizler yapılarak mevcut analitik ortamların beslenebilmesi de bir kullanım alanı olarak göze çarpıyor.
“
ComPro Bilişim Teknolojileri Pazarlama Uzmanı Ünsal Yurdakonar
HER ÖLÇEKTEN ŞİRKETİN TERCİHİ
Günümüzde her 24 saatte iki buçuk kentilyon veri üretildiğini ifade eden ComPro Bilişim Teknolojileri Pazarlama Uzmanı Ünsal Yurdakonar, “Dünya
Şirket olarak büyük veri kavramında bir izleyici olarak değil aktör olarak yer almaya çalışıyoruz. Özellikle hızlı üreyen/akan büyük miktarda verinin anlık olarak anlamlandırılıp kurumlara değer kazandırılması noktasında geliştirdiğimiz ürünlerle çözüm üretmekteyiz. Karmaşık olay analizi kavramı üzerine inşa ettiğimiz çözümlerle büyük veriyi sadece bir depolama katmanı olmaktan çıkartıp, kurumlara iş olarak değer sağlayan bir ortam haline getirmeyi başardık” şeklinde konuştu.
üzerindeki tüm verilerin yüzde 90’ı da son iki yılda ortaya çıkmıştır. Çok büyük hacimlerde artan veri miktarı, bilgi teknolojileri alanında büyük bir dönüşüm yaratarak kurumların “büyük veri” için geleneksel yöntemlerden tamamen farklı yeni arayışlar içerisine girmesine sebep olmuştur. ComPro olarak değişen eğilimlere çok çabuk uyum sağlayarak yeni çözümler geliştiriyoruz. Geçtiğimiz yıl bulut bilişim alanında IBM ile yaptığımız işbirliği çerçevesinde CloudPro markası ortaya çıktı ve her ölçekten şirket bulut tabanlı uçtan uca çözüm sunmaya başladık. Bulutun getirdiği sınırsız esneklik ve kaynaklar sayesinde şirketler verilerini artık kendi bünyelerinde tutmaktan ziyade veri merkezlerinde konumlandırmaya başladı” dedi.
16
DOSYA
BThaber
BÜYÜK VERİ VE ANALİTİK UYGULAMALAR
22 - 28 NİSAN 2013
itelligence Analytics Genel Müdürü Serdal Mermer ise bu konuda şunları söyledi: “itelligence Analytics’in sağladığı, bellek içi veritabanı olarak kullanılan HANA son derece önemli bir çözüm çünkü çok daha hızlı bir analiz ve hesaplama olanağı sunuyor. SAP haricindeki tüm dış sistemlerden elde edilen veriler bellek içi veritabanına yazılabiliyor. Böylece, HANA modelleme araçları ve hesaplama motoru kullanılarak, ihtiyaç duyulan her tür strateji organizasyon geneline yayılıyor. Kaynak sistem üzerinde bulunan veriler, operasyonel ve stratejik raporlama amaçlı olarak gerçek zamanlı bir biçimde ETL ya da HANA üzerinden alınabiliyor. Bu sayede, hazır raporlama modelleri SAP RDS çözümü olarak sunuluyor ve iş zekâsı araçları ile görüntülenebiliyor. ERP ve CRM benzeri SAP uygulamaları için, HANA ürününü ikincil bir veritabanı olarak kullanabilirsiniz. Ayrıca, gerçek zamanlı olarak, tüm verilerinizi ikincil depolama alanı olan bellek içi veritabanına kaydedebilirsiniz. Mevcut kullanıcı arayüzü ya da iş zekâsı araçları ile raporlar görüntülenebiliyor.” Pazarda uluslararası şirketler hâkim Büyük veri konusunda KoçSistem olarak uluslararası şirketlerle iş ortaklıkları olduğunu kaydeden KoçSistem Ar-Ge ve İş Uygulamaları Danışmanlık Direktörü Ömer Özgür Çetinoğlu, “Bu ortaklıklar çerçevesinde çeşitlendirdiğimiz çözümlerimizi müşterilerimizin ihtiyaçlarına ve beklentilerine uygun bir şekilde kendilerine sunuyoruz. Bu alandaki teknolojik gelişimi ve doğan iş ihtiyaçlarını yakından izliyor ve konuyla ilgili yetkinliklerimizi günden güne artırıyoruz. Büyük veri alanında, uluslararası ölçekte bir Ar-Ge projesini yürütüyor ve farklı sektörlerden birçok müşterimizin büyük veri teknolojileri konusundaki danışmanlık isteklerine ve bilgi taleplerine cevap veriyoruz” dedi. Büyük verinin ilk adımının kurumsal veri bütünleştirmesi olduğunu belirten Komtaş Bilgi Yönetimi Genel Müdürü Yüksel Çomak, “Kurumsal veri bütünleştirmesiyle sosyal medya ve akıllı cihazlardan
“
Metric Yönetici Ortağı Kenan Bağcı
İŞLENMESİ GEREKEN BÜYÜK HACİMLİ VERİ
Büyük veri denildiğinde en genel anlamda, yüksek hacimdeki verinin saklanması,
elde edilen veriye erişim sağlanarak, verinin işlenebilir duruma getirilmesinde informatica teknolojileri etkin olarak kullanılmakta ve değer yaratmaktadır. Bu teknolojiler, büyük verinin işletilmesi amacıyla hadoop gibi yapılara, verinin servis edilmesini de sağlamaktadır. Informatica veri bütünleştirme platformu içinde yer alan bir diğer katma değerli özellikle; kurum içindeki verilerin sosyal medyadan gelen verilerle harmanlanarak, kurum içindeki verinin daha değerli hale getirilmesi aşamasıdır. Social MDM çözümüyle birlikte, müşterinin kurum içindeki verilerinin sosyal medyadan gelen verileriyle harmanlanması, işlenmesi sonucunda, müşteri hakkında daha çok bilgiye sahip olmak mümkündür. Büyük veri ile birlikte gelen bu yaklaşım sayesinde, kampanya yönetimi ve risk yönetimi alanlarında kurumların veriden elde edeceği değeri maksimize etmeleri sağlanmaktadır” şeklinde görüş belirtti. Obase Genel Müdürü Bülent Dal, konu hakkında şöyle konuştu: “Müşteriyi daha iyi tanıma ve bağlantılı çözümlerle ilgili uygulamalar, suistimal ve risk tespiti, yeni ürünlerin satışını hızlandırmak, anlık veri ve aksiyonları ilgilendiren uygulamalar, cihaz ve makine verilerinin toplanması ve işlenmesi çıkan sonuçlara göre aksiyonların alınması ile ilgili uygulamalar çerçevesinde birçok alt başlıkta çözümler önem kazanmaktadır.
bütünleştirilmesi işlenmesi, pek tabii ki analitik anlamda kullanımın sağlanması ile birlikte tüm bu süreçlerin yönetilmesi ile ilgili çözüm ve yaklaşımlar gündeme geliyor. Metric olarak da bu alandaki teknolojilerle ilkleri gerçekleştirmiş bir ekip olduklarını belirten Metric Yönetici Ortağı Kenan Bağcı, “Şöyle ki SAP’nin büyük veri çözümü olan SAP HANA’nın Türkiye ve dünya da ilk uygulamalarını geçen yıl başarı ile gerçekleştirdik ve bu alanda inovasyon ödülleri aldık. Burada önem kazanan teknolojiler öncelikle Kolon bazlı yeni nesil In Memory veri tabanı motoru, gerçek zamanlı veri bütünleştirmesi için bir replikasyon çözümü ve bu çözümlerin üzerinde koşacak yeni nesil analitik uygulama diyebiliriz özetle” dedi
Obase olarak sosyal medya verisi ile Kurumsal DW verilerini bütünleştirme ve sonucunda Sosyal CRM ve pazarlama optimizasyonuna giden çözümlere ağırlık vermekteyiz. Farklı veri kaynaklarındaki veriyi toplayıp analiz etmek, müşteri profilleri ve özelini anlama olanağı vermektedir. Örneğin, müşterinin alternatif kanallardaki hareketleri, web siteleri, lokasyon, sosyal medya, çağrı merkezi, e-posta, SMS gibi veriler sürecin içerisine dahil ederek ve yerel veri ambarı sistemleri ile bütünleştirilerek 360 derece müşteri görüntüsü daha net görülebilmektedir. Büyük veri çözümlerinin verinin toplanması, ayıklanması, tarihsel derinlikte saklanması ve analizi süreçlerinden oluştuğunu belirten Oracle, İş Zekası Bölgesel Satış Direktörü Ali Rıza Kuyucu, “Oracle olarak “Engineered Systems” ailesi içerisinde sunduğumuz “Big Data Machine” çözümü Hadoop ve R gibi açık kaynak uygulamaları tek bir şemsiyede çok güçlü bir donanımla beraber sunmaktadır. Böylece kurumlar, değişik komponentleri bir araya getirme zorluğunu yaşamadan hazır bir çözümü kullanabilmektedir. Ayrıca “Big Data Machine” içerisinde toplanıp ayıklanan veriler, “Exadata” çözümüne aktarılıp saklanabilmektedir. Çözümün büyük veri analizi parçası olan “Exalytics” ile birlikte son kullanıcılar, hızlı analiz olanağı ile birlikte büyün hacimli verileri esnek bir şekilde analiz edebilirler” dedi.
18
DOSYA
Proline olarak büyük veriyi; analitik, bant genişliği ve içerik olmak üzere üç ana başlık altında sınıflandırdıklarını belirten Proline İcra Kurulu Başkanı Mehmet Doğanyiğit, “Analitik uygulamalar tarafında; iş zekâsı, veri madenciliği, veri ambarı yönetimi, kurumsal risk ve kaynak yönetimi ile telemetri uygulamaları ön planda iken; bant genişliği kullanımı tarafında yüksek başarımlı hesaplama, video analiz ve medya içerik yönetimi uygulamaları öne çıkıyor. İçerik üretimi tarafında ise içerik ve arşiv yönetimi ile sosyal medya çözümleri önem kazanıyor. Proline olarak, Meaminds ve KTP yazılım ailesi çözümlerimizle büyük veri analizi tarafında yer almakta ve özellikle Yüksek Başarımlı Hesaplama (HPC) çözümlerimizle de altyapı sağlayıcı olarak faaliyet göstermekteyiz” şeklinde konuştu. Software AG Türkiye
Treo Genel Müdürü Evren Ballı
İKİ ALANDA KULLANILIYOR
Treo Genel Müdürü Evren Ballı, konu hakkında şöyle konuştu: “Büyük veri çözümleri şu anda log analizi ve pazarlama olmak üzere iki alanda kullanılıyor. Türkiye’de log analizi alanında yeni oluşan örnekler var ancak pazarlama alanı henüz çok bakir. Teknolojiye hâkim olan bizim gibi şirketler ile kurumların bir araya gelerek faydalı pazarlama modelleri oluşturmaları gerekiyor. Bunun için sadece teknolojiyi bilmek yeterli değil aynı zamanda iş kolu ve potansiyel müşterinin tariflenmesi ve bu tariflere uygun çözümlerin oluşturulması gerekliliği var.”
22 - 28 NİSAN 2013
Başkan Yardımcısı Gökhan Arıksoy bu konuda şunları söyledi: “Biz Software AG olarak iş dünyasının güncel ihtiyaçları doğrultusunda, 2011 yılı ortalarında gerçekleşen Terracotta satın almasının ardından mevcut alternatiflerinden çok daha hızlı erişim sağlayan BigMemory teknolojisini sunmaya başladık. Business Event teknolojimiz ile BigMemory’i bir araya getirerek şirketler için gerçek zamanlı analitikler ortaya koymaya başladık. BigMemory ile amacımız, Software AG’nin vizyonu çerçevesinde, alımsatımsal ihtiyaçlar ve analitik uygulamalar arasında köprü oluşturan bellek-içi bir veri yönetim platformu sağlamaktı. Bu yaklaşım kurumsal uygulamalar ve analitik de dahil olmak üzere muazzam miktardaki veriye ulaşırken yaşanan gecikme sürelerinin düşürülmesine yardımcı oldu. Bu sayede, kurumların pazardaki değişimlere anında cevap verebilmesini ve önemli bir rekabet avantajı elde edebilmesini sağladık” dedi. Son yılların parlayan yıldızı
“
BThaber
BÜYÜK VERİ VE ANALİTİK UYGULAMALARI
Büyük veri kavramının dünyada son birkaç yılda popülerlik kazandığını belirten Sybase Satış ve İş Geliştirme Direktörü Muzaffer Yöntem, bu alan farklı bir market gibi algılanmasına rağmen, veri yönetimi ve analitikler dünyasında çalışan bizler için ütopik yenilikler içermemektedir. Sybase teknolojileri ile Guiness rekorlar kitabında yer alan tek dünyanın en büyük hacimli veriambarı rekoru da dahil olmak üzere, önemli hacimlerde veri yönetimini uzun yıllardır yapıyoruz. Büyük veri kavramını tetikleyen verinin nitelik ve niceliğinin artarak değişmesini önceden gören Sybase Teknolojileri, uzun süredir yapısal verilerin yanında yapısal olmayan verileri de analitik dünyaya sunan çözümleri gerçek zamanlı olarak sunmaktadır. Sybase’in sunmuş olduğu misyon kritik tüm teknolojiler, SAP’nin küresel arenada teknoloji dünyasına Sybase’i satın alarak hızlı giriş yapıp, dünyada ses getiren gerçek zamanlı veri yönetim platformu vizyonunun da garantörü konumuna getirmiştir” şeklinde konuştu.
“
Teknoser Kurumsal Sistem Çözümleri Uzmanı Selim Selveroğlu
DEPOLAMA ALANLARINA DİKKAT
Büyük veri konusunda öncelikli çözümün bu verilerin saklanacağı veri depolama sistemlerinin temin edilmesi yönünde olacağını ifade eden Teknoser Kurumsal Sistem Çözümleri Uzmanı Selim Selveroğlu, bu konuda şunları söyledi: “Ancak bu sistemlerin klasik veri depolama sistemlerinden farklı olarak; analiz ve veri işlenmesi konularında sunuculara hızlı bir şekilde yanıt vermeleri gerekmektedir. Bu nedenle depolama kontrolörlerinin işlemci gücünün ve cache’inin istekleri karşılayacak şekilde seçilmesi ya da klasik/ geleneksel depolama mimarisi olan scale-up sistemlerden ayrılıp; ek kapasiteye ihtiyaç duydukça kapasitenin yanında işlemci ve cache kaynağı da sunan scale-out sistemlere doğru yönelmek gerekmektedir.”
Büyük veri yönetimi dendiğinde akla ilk gelen şirketler arasında Teradata’nın yer almasının rastlantı olmadığını kaydeden Teradata Türkiye Ülke Müdürü Gamze Aydın, şöyle konuştu: “Teradata kurulduğu günden bu yana büyük veriyi kullanarak derin analitik çözümler sunmayı amaçlıyor ve bunu başarıyla gerçekleştiriyor. Günümüzde adını sıkça duyduğumuz paralel veri işleme mimarisi, Teradata veritabanının 34 yıldır yapıtaşını oluşturuyor. Teradata, farklı iş ihtiyaçlarına göre optimize edilmiş platform ailesi, veri ambarına özel olarak tasarlanmış veritabanı, veri madenciliği konusunda geliştirilmiş çözümleri, sektörlere özel çözümleri ile veri ambarı modelleri, uçtan uca bütünleşik pazarlama yönetimi platformu ve büyük veri yönetimi çözümleri ile geniş bir ürün ailesine sahip bulunuyor.”
BThaber
BÜYÜK VERİ VE ANALİTİK UYGULAMALAR
22 - 28 NISAN 2013
HP Yazılım Pre-Sales Takım Lideri Eyüp Bay, “Kurumlar bir süredir pazarlama süreçlerini sosyal medya üzerinde farklı kesimlerdeki müşterilerine ulaşmak için kullanıyorlar” diyor. “Kurumun pazarlama stratejilerini geliştirmek ve yeni servisler veya ürünler sunmak için sosyal medya paha biçilmez bir kaynak.” Ancak Bay, kurumların gizli bilgilerinin çalışanlar tarafından sosyal medyada paylaşılmasının da problemlere ve farklı konularda davalara neden olabileceğinin de altını çiziyor. Bu durumun kontrol altında tutularak, önemli bilginin dışarıya sızmasının engellenmesinin gerektiğini söylüyor.
üretebilir hale geliyorlar. Ünaltuna, bunu şöyle örnekliyor: “Bir bankada, yıllık veritabanı erişim kayıtları analiz edilerek veritabanı ortamlarının daha verimli hale getirilmesi yönünde bir çalışma yaptık. Benzer şekilde, bir e-ticaret sitesinde yaptığımız çalışmada müşterilerin site içindeki davranışlarını gerçek zamanlı takip ederek tıklanan ürün, sırası, sıklığı ve tıklama tarihçesi gibi bilgiler ışığında müşterilere özel kampanyalar ve ürünler öneriyoruz. Bu gibi yetenekler, şirketlere daha önce sahip olmadıkları bir esneklik sağlıyor.” Farklı sektörlerde yer alan işletmelerin bir diğer ortak
“
19
Işinizi geliştirecek fırsatlar sosyal medyayla kapınıza geliyor Sosyal medyadan elde edilecek büyük verinin doğru analizi, fırsatları görünür hale getirmenin yanı sıra şirketlerin ve yöneticilerin karar destek mekanizmalarını da güçlendiriyor. sıkıntısı da, artan veri miktarının analizi ve yönetimi. itelligence Analytics Genel Müdürü Serdal Mermer, “Şirketlerin BT birimleri büyük veri depolamak için gerekli donanımı satın alırken, değişen pazar koşullarını göz önünde bulundurmalı ve istenilen bilgiler
Intellica Danışman Ortağı Dr. Kemal Ünaltuna, büyük veri kavramı sosyal ağların gelişimine paralel bir ihtiyaç olarak ortaya çıksa da sadece sosyal ağlarla sınırlı kalmayan bir teknoloji olduğu görüşünde. Bu sayede kurumlar, daha önce kullanamadıkları verileri kullanabilir ve bundan değer
Bizcon İş Analitikleri Direktörü Özgür Yavuzkara
BÜYÜK VERI ANALIZI LÜKS DEĞIL, IHTIYAÇ
Yaşamın her alanında sayısallaşma, sosyal medya ve hızlı etkileşimle büyük veri kavramı hayatımıza girdi. Özellikle sosyal medyanın perakende sektörü için altın madenine döndüğünü söyleyen Bizcon İş Analitikleri Direktörü Özgür Yavuzkara, şu tespitlerde bulunuyor: “Rekabet şartlarının çok ince detaylara indiği sektörde büyük veriyi doğru depolayarak sınıflandırmak ve analiz etmek, müşteri memnuniyetini artıracak stratejileri oluşturmayı mümkün hale getiriyor. Müşteri talep ve ihtiyaçlarına hızlı karşılık vermek ve bu deneyimleri genele yayıp standartlaştırabilmek şirketleri rakipleri karşısında avantajlı hale getiriyor. Bu da büyük verinin hızlı ve doğru analizinin bir lüks değil, ihtiyaç olması sonucunu doğuruyor.”
DOSYA
www.emc.com.tr
ile raporlamalara hızlı bir şekilde erişmeyi hedeflemeli” diyor. Mermer, şöyle devam ediyor: “Sanal olarak herhangi bir veri kaynağından elde edilen işlemlerle ilgili çeşitli keşifler yapabilen şirketler, analitik verilerin tümünü gerçek zamanlı olarak inceleme şansına sahip
oluyor. Yeni nesil çözümler sayesinde her türlü işlem gerçekleştikçe operasyonel veriler bellek içinde yakalanıyor ve esnek görünümler, analitik bilgileri düşünce hızıyla açığa çıkarıyor. Bu sürece tüm kurum içi ve kurum dışı veriler ilave edilebiliyor.”
Bilgiye hakim olmak FARK YARATIR Kocaeli Büyükşehir Belediyesi, QlikView iş zekâsı çözümleri ile hem belediye içinde iş süreçlerini hem de vatandaşın yorum ve şikayetlerinin yönetimini etkili bir biçimde kurguladı. Faydalar ve verimlilik, ‘büyükşehir’ sıfatını pekiştirir nitelikte. Kocaeli Belediyesi’nin teknoloji yaklaşımı hakkında bilgi verir misiniz? Kocaeli 1 milyon 600 bin kişilik nüfusu ve 3.505 km2 lik yüzölçümü ile, km2 ye düşen nüfus miktarı 398 kişiye ulaşarak İstanbul’dan sonra ülkemizin en kalabalık ili olmuştur. Belediyemiz 2004 yılında çıkartılan 5216 numaralı “Büyükşehir Belediyesi Kanunu” ile “Büyükşehir” hukuki
Dr. Bayram Çolakoğlu Kocaeli Büyükşehir Belediyesi Strateji Geliştirme Dairesi Başkanı
Anlaşılır bilgi, doğru aksiyon demek Katlanarak büyüyen bilgi karşısında, bu bilgiyle doğru mücadelenin tüm silahları iş zekâsı çözümlerinde saklı. Kocaeli Büyükşehir Belediyesi Strateji Geliştirme Dairesi Başkanı Dr. Bayram Çolakoğlu’nun dikkat çektiği gibi, bilgi ancak hap haline gelirse kullanılıyor, karışık raporlar, rakamlar sunulunca, yöneticiler de raporları anlamak ve çözmek için fırsat bulamıyor. Acı ama gerçek sonuç, çoğu rapor masalarda kalıyor. Oysa sağlıklı kararlar için sağlıklı bilgiye ihtiyaç var. ‘Sağlıklı bilgi’ ayrımını net biçimde yapıyor Çolakoğlu: Sağlıklı bilgi ‘ihtiyaç olan, doğru bilgi’dir. Bu bilginin kullanılmasında ise iş zekâsı devreye giriyor ve bu sağlıklı bilgiyi hap haline getirerek yutulmasını kolaylaştırıyor. Bu avantajlar karşısında, tüm karar verme noktalarında bulunan yöneticilere bu haplardan yutturmak, bilgiyi iş süreçlerinde kullanabilmede etkinlik, gerçek güç demek.
statüsünü aldıktan sonra hizmet alanı genişledi. Artık sadece ilçelere değil köyler de dâhil olmak üzere Kocaeli il sınırlarına hizmet vermeye başlandı. Yapılması gereken belliydi ve kenti yönetmek için gereken veriler vakit kaybetmeden toplanmaya başlandı. Amacımız hizmet yönetiminde, bilimsel yöntemlerden ve teknolojiden azami ölçüde yararlanmak. Zira şehri yönetirken, şehirde olan biten her şey sizi doğrudan
veya dolaylı olarak etkiliyor. Karar verme noktalarında bilgi ve iletişim teknolojilerinden de faydalanarak, yöneticilerin doğru bilgiler ile beslenmesi ve destek alması gerekiyor. Şehirler canlı organizmalara benzer, organizmalar üzerinde yer alan o muazzam ve karmaşık yapılar nasıl oluyor da mükemmel bir ahenk içinde çalışıyorsa, şehirlerimiz de öyle çalışmalı.
Her vatandaşımızı bu şehrin bir yapıtaşı olarak görüyoruz, bu anlamda tüm sistemimizi vatandaş odaklı olarak tasarlıyoruz. Teknolojiyi bizatihi amaç değil bir hizmet aracı olarak düşünmemiz ve merkeze insanı almak gerekiyor.
İş zekâsı çözümleri, belediye BT yapısında nasıl bir yere sahip? Bilgi ancak hap haline gelirse kullanılıyor, karışık raporları, rakamları sunduğunuzda yöneticilerimiz raporları anlamak ve çözmek için fırsat bulamıyor, maalesef çoğu rapor masalarda kalıyor. “Bilgi Güçtür” diyor “Francis Bacon”, sağlıklı kararlar için sağlıklı bilgiye/ güce ihtiyaç duyarsınız. Sağlıklı bilgi nedir? Sağlıklı bilgi ihtiyaç olan doğru bilgidir. Peki bu bilgiyi nasıl kullandırtmalıyız? İşte burada iş zekâsı devreye giriyor ve bu sağlıklı bilgiyi hap haline getirerek yutmamızı sağlıyor. Hedefimiz tüm karar verme noktalarında bulunan yöneticilerimize bu haplardan yutturmak.
dahil ederiz. Şikâyete konu olan sorunu çözdüğümüzü düşündükten sonra ise, arkadaşlarımız şikayeti yapan vatandaşlarımızı bir daha arar ve “verilen hizmetten memnun olup olmadıklarını” bir daha sorarlar. Vatandaşlarımızın verdiği cevaplar da başvurularına ek olarak kayıt edilir. Yine BI raporlarımıza döner ve bu sefer memnuniyet oranlarına bakarak, yapılan hizmetin kalitesini ölçeriz. Ya da altyapı kazı başvuru türlerine yönelik hazırlanan BI raporlarımıza bakarak kentimizde ki sorunlu altyapı şebekelerini analiz eder ve gerekli önlemleri almaya çalışırız. Bu ve buna benzer yüzlerce örnek vermek mümkün. İş zekası ile edindiğimiz bu sonuçlar hizmet çeşitliliği ve kalitesi açısından doğrudan bir etkiye sahiptir.
QlikView çözümleri odaklı yatırım, Kocaeli Büyükşehir Belediyesi’ne hangi başlıklarda ne gibi faydalar sağladı, neler kazandırdı? İş zekası konusunda bize yardımcı olacak ürünün araştırmasını yaparken konu ile
ilgili hemen hemen tüm uygulamaları inceleme fırsatımız oldu. Qlikview’i diğerlerinden ayıran en temel özelliği pratik olmasıydı. Uygulamanın kurulumu ve kullanımının çok basit olması nedeniyle mevcut insan kaynaklarımızla sorun yaşamadan 2 gün içinde proje yapmaya başladık. Qlikview Türkiye bu süreçte tecrübeli ve uzman kadrosuyla hep yanımızda oldu. İhtiyaç duyduğumuzda hiç bekletmeden bazen uzaktan bazen ziyaret ederek destek verdiler. Qlikview ile neredeyse her gün yeni bir bilgi şey keşfediyoruz, yıllardır sunucularımızda biriken veriler keşfedildi ve keşfedilmeye devam ediyor. Tüm birimlerimizden olumlu geri dönüşler alıyoruz, bu durum ne kadar doğru bir karar verdiğimizi gösteriyor.
Soldan sağa: Fikret Ergün, Kocaeli Büyükşehir Belediyesi, Strateji Geliştirme Dairesi Başkanlığı, IT Proje Yöneticisi Dr. Bayram Çolakoğlu, Kocaeli Büyükşehir Belediyesi, Strateji Geliştirme Dairesi Başkanı
Kurumsal verimlilik ve vatandaşa sunulan hizmetlerin çeşitliliği, kalitesi gibi başlıklarda bu çözümler nasıl bir etkiye sahip? Bunu bir örnek vererek anlatmak istiyorum. Belediyemizin Çözüm Masası birimine vatandaşlarımız tarafından bırakılan istek, şikâyet veya dilekler kayıt edilir. Bırakılan bu kayıtlar ilgili birimler tarafından çözülür ve vatandaşımıza da bilgi verilir. Biz düzenli olarak bu kayıtlarla ilgili BI (İş Zekası) tarafından rapor alırız ve inceleriz. Bu sayede şikâyet türlerine ve bölgelerine bakarak kronik hale gelmiş sorunlarımızı tespit ederiz. Örneğin bir mahallemizde yoğun bir şekilde ulaşımla ilgili bir şikayet mi var, bu şikayetle ilgili bir inceleme başlatır ve alınan karar doğrultusunda yatırım planımıza
www.qlikview.com.tr
22
DOSYA
BThaber
BÜYÜK VERİ VE ANALİTİK UYGULAMALAR
22 - 28 NISAN 2013
Her şey büyük resmi daha net görebilmek için KoçSistem Ar-Ge ve İş Uygulamaları Danışmanlık Direktörü Ömer Özgür Çetinoğlu’na göre sosyal ağlar, kurumların mevcut müşterilerine veya potansiyel müşterilere dokunabilmesi açısından günümüzde oldukça önemli ve güçlü bir konuma geldi. Sosyal medya kanalları üzerinde bireyler ürün, hizmet veya kurumla ilgili yorum, beğeni ve fikirlerini rahatlıkla paylaşabiliyorlar. Sosyal medya verileri ağırlıklı olarak görsel ve “free text” olarak adlandırılan verilerden oluşuyor ve yapılandırılmamış veri olarak kabul ediliyorlar.
Sybase Satış ve İş Geliştirme Direktörü Muzaffer Yöntem
“
YENI KUŞAĞI ANLAMANIN EN IYI YOLU
İnternet ile başlayan ve değişen kullanıcı kitlesi sosyal medyanın hızlı büyümesini beraberinde getirirken, sosyal iş yapma teknikleri de kaçınılmaz hale geliyor. Sybase Satış ve İş Geliştirme Direktörü Muzaffer Yöntem, rekabette farklılaşarak öne çıkmanın özellikle limitli kitlesi olan pazarlarda bu tekniklerden faydalanılması anlamına geldiğini söylüyor. “Yapısal veriye dair ‘analitik’ kavramının yapısal olmayan ‘sosyal analitik’ kavramını doğurması, bunun da yapısallaştırılarak ölçümlenmesini gerekiyor” diyor Yöntem. “Günümüzde bunu en basit tekniklerle ve gerçek zamanlı yapabilen kurumlar, yeni dönemin liderliğini yapabilecekler. Günümüz teknolojileriyle artık sosyal medyada bir ürünü sevmediğini ifade eden bir müşteri adayına aynı dakika içinde çağrı merkezi üzerinden ulaşabilir, cep telefonuna kampanya mesajı gönderebilirsiniz. Böylece mevcut müşterilerinizin değerini artırarak elde tutmanın yanında, yeni kuşağı daha iyi anlayıp marka ya da şirketinizin ekosistemine katılmalarını sağlayabilirsiniz.”
“Oysa kurumlar sosyal medyada üretilen bu verileri yapılandırarak çok önemli bir avantaja sahip olabilirler” diyor Çetinoğlu. “Büyük veri çözümlerini kullanan şirketler, sosyal medyada çeşitli konularda veri toplayarak ve toplanan bu veriyi analiz ederek hızlı karar verme şansı yakalayabilirler.” Komtaş Bilgi Yönetimi Genel Müdürü Yüksel Çomak’a göre en temel fayda, kurum içindeki veriyle sosyal medyadan elde edilen yapılandırılmamış verilerin birlikte işlenerek daha büyük değer yaratmasından geçiyor. “Bu yaklaşım sayesinde kurum içindeki veriyle sosyal medyadan gelen veri aynı çatı altında işlendiğinde, müşteri hakkında daha somut bilgilere ulaşmak mümkün olabilir” diyor Çomak. “Bu da müşterinin neden hoşlandığı, neden hoşlanmadığı, şikayetleri, önerileri, kurum hakkındaki düşünceleri gibi çeşitli bilgilerin harmanlanarak, kurumun milyonlarca müşterisinin her biri hakkında somut ve detaylı bilgisine sahip olmak anlamına gelir. Müşteriye yeni ürün teklifleri sunmak, doğru kampanyalar iletmek, müşteri risklerini yönetilir hale getirmek ve kurum içinden desteklenen veriyle büyük resmi daha net görebilmek, veri odaklı organizasyonların elde edeceği başlıca avantajlardır.” Metric Yönetici Ortağı Kenan Bağcı da aynı fikirde. “Anlamlı bir açıdan bakıldığında özellikle buluttan gelen veriler pazarlamadan satışa, kalite kontrolden müşteri memnuniyetine kadar birçok noktayı adreslemektedir.
Özellikle bu verilerin içerdeki operasyonel ve finansal verilerle bütünleştirilmesi sayesinde kurumlarımıza yepyeni bakış açıları getireceğini ve birçok yeni fırsatlar doğuracağını düşünüyorum” diyor Bağcı. Müşteriler vaatlerin gerçek olduğuna inanmakta zorlanıyorlar Büyük veri ile gerçekleştirilen analizler, şirketlere verimlilik, karlılık, müşteri memnuniyeti ve müşteri kazanımı gibi alanlarda ciddi katma değer sağlama potansiyeline sahip. Kurumlar içerisinde üretilen verinin büyümesiyle birlikte, kurumların bu verileri kullanarak sağlayabilecekleri rekabet avantajı giderek artıyor. Oracle İş Zekâsı Bölgesel Satış Direktörü Ali Rıza Kuyucu, “Büyük verinin diğer boyutları olan veri çeşitliliği ve veri frekansı da farklı teknolojilerin gündeme gelmesini sağladı” diyor. “Büyük verinin popüler olmasındaki en önemli etken, kurumların sağlayabilecekleri rekabet avantajı ve verimlilikteki artışa olan katkısıdır.” Sosyal ağlarla birlikte etkileşimin gelişmesi, tüketicilerin veri üretimini geometrik olarak artırıyor ve bu durum büyük veri kavramını tetikleyen en önemli unsurlar arasında yer alıyor. Özellikle operatörlerin ve hizmet sağlayıcıların elindeki veriler fazlasıyla çeşitli olduğundan, bu bilgilerin harmanlanarak anlamlandırılması gerekiyor. Proline İcra Kurulu Başkanı Mehmet Doğanyiğit’e göre operatörler ve hizmet sağlayıcılar kullanıcıların kişisel bilgilerini, sosyal medya hareketlerini, konumlarını ve kullanıcı alışkanlıklarını bir araya
getirerek kişiye özel kampanyalar sunabilir, yeni ve hızlı bir şekilde ürün konumlandırması yapabilir ve yeni hedef kitlelerin belirlenmesinde önemli çıktılar sağlayabilirler. Böylece her gün zorlaşan rekabet ortamında proaktif davranıp, kurum veya kuruluşlarını bir ya da birkaç adım öne geçirebilirler. Büyük veri, her şeyden önce büyük şirketler için son zamanlarda bir rekabet aracına dönüşmüş durumda. Software AG Türkiye Başkan Yardımcısı Gökhan Arıksoy, “İster köklü ister yeni olsun, farklı sektörlerde faaliyet gösteren her şirket veritabanlı stratejilerini yenilik getirmek, rekabet etmek ve değer oluşturmak için kullanacaktır” diyerek diğer görüşlere paralel bir bakış ortaya koyuyor.
EMC Kıdemli Teknoloji Danışmanı Emin Çalıklı
“
VERILER UYGULAMAYLA ŞEFFAF OLARAK BÜTÜNLEŞTIRILMELI
Bir veri bilimcisinden hangi verilerin işletmeler tarafından tutarlı olarak kullanılabileceğine karar
“
Innova İş Çözümleri Direktörü Feyza Narlı
YAPILANMIŞ VERI KURUM REFLEKSINI ARTIRIR
Innova İş Çözümleri Direktörü Feyza Narlı, “Yapılandırılmamış veri bir müşteri için ağır iş yükü, verimsizlik, yavaşlık ve risk içeren bir durumdur” diyor. “Yapılandırılmamış verilerin işlenerek yapılandırılması için gerekli ve yeterli altyapıya sahip müşteriler, mevcut verileri üzerinde çok daha hızlı hareket edebilmekte, yüksek oranda verim elde edebilmekte ve bu durumu kendileri için bir avantaja çevirebilmektedir. Yapılandırılmamış verilerin yapılandırılmış veri haline getirilmesi sonucu kurumlar, kullanıcıların davranış ve tepkilerine daha hızlı bir şekilde ulaşabilirler. Popüler konuları ve eğilimleri sosyal medya analizleriyle yakalayabilir, iş ve iletişim hedeflerini doğru organize edilebilirler.”
vermeden önce birçok farklı veri kaynağını incelemesi ve ayıklaması beklenir. Bu veriler, sosyal paylaşım ağlarında yer alan kullanıcıların statülerindeki güncellemeler, web sunucusu kayıtları ya da çevrimiçi işlem kayıtları bile olabilir. EMC Kıdemli Teknoloji Danışmanı Emin Çalıklı, bu işin detaylarını şöyle anlatıyor: “Verinin analiz edilmesi, depolanması ve yönetilmesi, artık her boyuttan işletmenin önem göstermesi gereken bir ihtiyaç haline geldi. Oysa bu iş halen uygulama katmanında yapılmaktadır. Uzun efor gerektiren çalışmalar sonrasında süreçle verinin senkronizasyonu sağlanmış olsa bile, bu durum birkaç yapısal çözümle kısıtlı kalmıştır. Günümüzde, kolay, daha az maliyetli ve esnek olan çözüm, verilerin uygulamaya şeffaf bir şekilde uyarlanmasını gerektirir.”
24
DOSYA
QlikView Türkiye Genel Müdür Yardımcısı Müjde Işım
“
BThaber
BÜYÜK VERİ VE ANALİTİK UYGULAMALAR
AMAÇ VERİYİ KURUM İÇİN ANLAMLI HALE GETİRMEK
Operasyonel sistemler, sosyal medya, algılayıcılar, RFID cihazları… Bu ve benzeri sistemlerin de katılımıyla bir kurum içinde üretilen veri, hacim, çeşitlilik, üretilme
hızı gibi faktörler de dikkate alındığında, gerçekten çok büyük boyutlara ulaşmış durumda. QlikView Türkiye Genel Müdür Yardımcısı Müjde Işım, verinin her geçen gün büyümeye devam ettiğini söylüyor. “Önemli olan bu veriyi kurum için anlamlı hale getirmektir” diyor Işım. “Farklı kaynaklardan gelen bu büyük veri hızlı ve doğru bir biçimde yönetilebildiği ve bütünleşik bir bakış açısıyla değerlendirilebildiği zaman, kurum için çok büyük bir güç oluşturacaktır. Kurum içinde üretilen tüm verinin birbiriyle ilişkili şekilde değerlendirilmesi sonucunda elde edilen bilgi, kurumun geçmişi ve bugününü en ince ayrıntısına kadar gösterecek, buradan hareketle gelecek için en doğru kararların alınmasını, kurumu farklılaştıracak stratejilerin belirlenmesini sağlayacaktır.”
22 - 28 NİSAN 2013
Ancak Arıksoy’un bu yolda dikkat edilmesi gerekenlerle ilgili de söyleyecekleri var: “Hâlihazırda aşılması gereken zorluklardan biri, şirketler tarafından biriktirilen kapsamlı verilerin Ar-Ge, mühendislik, imalat veya hizmet operasyonları gibi farklı birimlerin silolarında tutulması, dolayısıyla zamanında ve etkin bir kullanımın hayata geçirilememesidir. Bu nedenle faaliyetlerini veritabanlı yöneten bir şirket olmak için tüm veri platformlarını birbiriyle bütünleştirmeli, bu sayede birimler arası ve harici taraflar arasındaki yapılandırılmış veri akışını sağlamalı ve işbirliğini kolaylaştırmalısınız. Sonrasında başarıyı yakalamanın yolu, veri analizinden sonra ortaya çıkan içgörüleri zaman kaybetmeden gerçeğe dönüştürmekten geçer.”
Geleneksel veri yapıları üzerinden yapılan analizlere, yapılandırılmamış verilerin de eklenmesiyle kurumlara daha önce sahip olmadıkları öngörü ve planlama olanağı sağlanabiliyor. Teradata Türkiye Ülke Müdürü Gamze Aydın, “Büyük veri ve sosyal medya analizi müşteriye 360 derecelik bir vizyonla yaklaşılmasına olanak veriyor” diyor. “Örneğin yapılandırılmış geleneksel veri analizleriyle müşteri neyi, ne zaman, ne kadara almış, ne sıklıkla alıyor, başka ürünü alma eğilimi nedir gibi sorulara cevap bulunabiliyor.” Sosyal medyadan kaynaklanan büyük verinin analiziyle yapılabileceklere dair birçok örnek var, birçoğuna da yukarıda değindik. “Ama bunu Türkiye’deki kurumlara
anlattığımızda, söylediklerimizin hayal olduğunun düşünüyorlar” diyor Treo Genel Müdürü Evren Ballı. “Örneğin bir restoran zinciri, öğle vakti işlerin yolunda gitmediğini bir şubesinin yakınlarından gelen sosyal medya verilerini toparlayarak bölgenin favori menüsünün ne olduğu hakkında fikir sahibi olabilir ve kendi menüsünü buna göre şekillendirebilir. Yöneticilerin verdikleri kararlar başarıyı veya başarısızlığı beraberinde getirir. Bu yüzden ellerinin altındaki karar destek sistemlerini bir adım öteye taşımak ve en doğru kararı vermek isterler. Yapılandırılmış ve yapılandırılmamış veriyi birlikte harmanlayarak sosyal medyada proaktif bir yol izlemek, kurumlara ve yöneticilerine her koşulda avantaj sağlayacaktır.”
Büyük veriye kimlerin ihtiyacı var? Telekom, finans, perakende gibi sektörlerin büyük veri teknolojilerine ihtiyacı olduğu tüm uzmanların ortak görüşü. KOBİ’lerin ihtiyaçları konusunda ise farklı görüşler mevcut. durumları; finans, kamu, telekom, sağlık gibi birçok sektörde yer alan kurumlara avantaj sunuyor. Büyük veriler, yapılandırılmış veri haline geçtiğinde artık bilgiye dönüşmüş oluyor. Yapılandırılmış verinin yanında, yapılandırılmamış
Finans, telekom, hızlı tüketim ve perakende, medya, e-ticaret gibi sektörlerdeki hız ve rekabet büyük veri çözümlerini lüks olmaktan çıkartıp ihtiyaç haline getiriyor. Ayrıca kamu kurumlarının da büyük veriye olan ihtiyacı her geçen gün biraz daha artıyor. Bizcon İş Analitikleri Direktörü Özgür Yavuzkara’ya göre ERP yatırımlarını tamamlamış, satış ağlarını optimize etmiş olan her boyutta şirketin, rakiplerine göre avantaj sağlamak için
büyük veri çözümlerine ihtiyacı var. EMC Kıdemli Teknoloji Danışmanı Emin Çalıklı’ya göre de her ölçekten şirket için bu teknolojiler kritik önem taşıyor. Büyük veri uygulamalarını gerçekleştirmek için şirket ya da kurumların ölçeklerinin önemli olmadığını belirten HP Yazılım Pre-Sales Takım Lideri Eyüp Bay’ın verdiği bilgilere göre; önemli olan, ilgili kurum içerisinde gerçekleştirilen süreçlerin içerdiği veri miktarı ve veri
analizi hızının ne kadar önemli olduğu. Aynı şekilde sosyal medya, reklamcılık, pazarlama aktiviteleri konularıyla ilgilenen kurumlar verinin büyüklüğünden bağımsız olarak, dışkaynaklarda oluşan yapısal olmayan büyük verinin anlamsal analizi için bu çözümleri kullanabilirler. Farklı uygulamalar karşımıza çıkacak Orta ve büyük ölçekli şirketlerin rekabet avantajı yakalamak adına büyük veri çözümlerine yönelmesini öneren Innova İş Çözümleri Direktörü Feyza Narlı şu bilgileri verdi: “Henüz teknoloji standartları tam oturmamış olsa da, büyük verinin sağladığı kullanım
“
Komtaş Bilgi Yönetimi Genel Müdürü Yüksel Çomak
BÜYÜK VERİDEN NASIL FAYDA SAĞLANACAK?
Çok fazla müşteriye sahip olan ve verinin çok önemli bir değer olduğu kurumlar için olmazsa olmaz konulardan biri olduğunu düşünen Komtaş Bilgi Yönetimi Genel Müdürü Yüksel Çomak’ın verdiği bilgilere göre büyük veriden
verinin de analizinin bir değere dönüştüğünün görülmesiyle bu yönde çözümler üretilmeye başlandı. En temel amaç kurumların büyük veriden nerede olursa olsun etkin bir şekilde yararlanmalarını sağlamak.
nasıl fayda sağlanacağı konusu üç ayrı kategoride ele alınabilir. - Sosyal medyadan gelen verilerin değer yarattığı kurumlar - Akıllı cihazlardan gelen verinin önemli olduğu ve değer yarattığı kurumlar; - Hem sosyal medya hem de akıllı cihazlardan elde edilen verilerin önemli olduğu ve değer yarattığı kurumlar. Çomak, bu kategorileri şöyle örnekledi: “Elektrik sayaçlarının uzaktan okunarak GPRS’lerle merkeze ulaştırılması ve faturalandırmaların cihazların uzaktan okumayla gerçekleştirilmesi, size en yakın otopark alanının adreslenmesi, trafik yoğun bölgelerin akıllı cihazınız aracılığıyla bildirilmesi, cihazlardan edinilen bilgilerle uzaktan tedavi hizmetlerinin gerçekleştirilmesi gibi...”
BThaber
BÜYÜK VERİ VE ANALİTİK UYGULAMALAR
22 - 28 NISAN 2013
Önümüzdeki günlerde teknoloji standartlarının oluşması ile çok farklı uygulamaların karşımıza çıkacağına kesin gözüyle bakıyoruz.” Petabayt, eksabayt ve zetabayt ölçülerine ulaşan muazzam veri büyüklüğünün doğru yönetildiği takdirde, resmin bütününü gören analistlerin hatasız işlem yapma özgürlüğüne sahip olduğunu kaydeden itelligence Analytics Genel Müdürü Serdal Mermer, “Büyük verinin yönetilmesi ihtiyacı
ölçekten bağımsız her kurumun ihtiyacı olarak karşımıza çıkıyor. Çok basit bir örnekle sosyal medya kanalıyla pazarlama ve kurumsal imaj faaliyeti yürüten bir kurum, birdenbire çok büyük bir kitlenin bilgi ve girdilerini yönetir hale gelebiliyor. Bununla beraber, büyük veri üzerinden analiz/yorum ve anlık kurumsal manevralar yapabilmek için kullanılan karar destek teknolojilerinin de alışılagelmiş olanın çok dışında kabiliyetlere ihtiyacı var” dedi. Metric Yönetici Ortağı Kenan Bağcı’ya göre de belli ölçeğin üzerinde verisi olan kurumlar gibi görünmekle birlikte bu tarz çözümlerin kazanımını sadece yüksek miktardaki veriyi yönetmek olarak görmek kesinlikle yanlış.
“
Intellica Danışman Ortağı Dr. Kemal Ünaltuna
ÇOK HIZLI VERI ÜRETEN ŞIRKETLERIN IHTIYACI VAR
Intellica Danışman Ortağı Dr. Kemal Ünaltuna, büyük veriye ihtiyaç duyan kurumlar hakkında bilgi verirken şunları kaydetti: “Verinin çok fazla ve hızlı olduğu GSM ve telekom operatörleri, verinin yapılandırılmamış olduğu ve müşterilerle ilgili çok miktarda belge barındıran bankalar ve verinin çok hızlı ürediği e-iş şirketlerini ilk basamakta büyük veri çözümlerine en uygun şirketler olarak görüyoruz.”
Büyük veri teknolojileri, sadece veri hacmi değil, veri aktarım sıklığı ve çeşitliliğinin de büyük olduğu ortamlarda şirketlerin gündeminde olabiliyor. Oracle İş Zekâsı Bölgesel Satış Direktörü Ali Rıza Kuyucu’nun verdiği bilgilere göre, lokasyon bazlı üretilen veriler, telekom ve finans sektörlerinde lokasyon bazlı çapraz satış olanakları yaratmakta. Ayrıca pek çok şirket sosyal medya kaynaklı
yapılandırılmamış (unstructured) verilerin analizinden elde edebilecekleri rekabet avantajını değerlendirmek istiyorlar. QlikView Türkiye Genel Müdür Yardımcısı Müjde Işım’a göre de iş zekâsı bakış açısı ile değerlendirildiğinde, büyük veri üreten tüm kurumların, ölçek ve sektör bağımsız olarak, bu veriyi hızlı ve performanslı bir şekilde yönetebilme yeteneğine sahip iş zekâsı çözümleri ile çalışması gerektiği söylenebilir. Büyük veri hacimlerinin performanslı bir şekilde ve veri arasındaki çapraz ilişkileri ortaya çıkarabilecek görsel bileşenler aracılığı ile analizini sağlayan teknikler, kurumun sahip olduğu büyük veriyi anlamlı bilgiye dönüştürmesini sağlayacak; tüm iş süreçlerinde bu bilgiyi etkin ve verimli kullanan kurumlar pazarda fark yaratacaklardır. Kamu sektörünün de büyük veri çözümlerine olan ihtiyacın her geçen gün arttığını belirten Proline İcra Kurulu Başkanı Mehmet Doğanyiğit, “Büyük veri alanındaki çözümler ve uygulamaların tamamı etkinlik ve verimlilik açısından oldukça faydalı olmalarına rağmen, her sektör kendi ihtiyacına
uygun çözümü tespit ederek, faydayı maksimize etmeye odaklanmalıdır” dedi. Teknoser Kurumsal Sistem Çözümleri Uzmanı Selim Selveroğlu da konuyla ilgili olarak, “Özellikle yapısal olmayan verileri yoğun olarak kullanan kurumların bunları anlamlandırması tarafında büyük veri çözümlerine geçmelerini önermekteyiz. Bununla birlikte medya kuruluşları, sağlık sektöründeki kuruluşlar ve çok fazla dosya tabanlı veri saklayan kurumların da bu çözümleri kullanmasını önermekteyiz” dedi. Teradata Türkiye Ülke Müdürü Gamze Aydın’ın verdiği bilgilere göre, veriyi kullanan şirketler verimlilik konusunda eşitlerinden yüzde 4 daha verimli; kârlılıkta ise yüzde 6 daha kârlı hale geliyorlar.
“
Tarasistem Genel Müdürü Aybers Gümüş
YAPILANDIRILMAMIŞ VERIYE DIKKAT
Tarasistem Genel Müdürü Aybers Gümüş, konu hakkında şunları söyledi:
“
DOSYA
25
KoçSistem Ar-Ge ve İş Uygulamaları Danışmanlık Direktörü Ömer Özgür
ZAMANLA YENI HIZMET MODELLERI GELIŞECEK
Büyük verideki ilk dalganın öncelikli olarak sektörel bazlı olacağını, sonrasında küçük ve orta ölçekli şirketler için hizmet modellerinin zamanla gelişeceğini belirten KoçSistem Ar-Ge ve İş Uygulamaları Danışmanlık Direktörü Ömer Özgür Çetinoğlu, şunları kaydetti: “Finans sektöründe özellikle ‘Fraud detection’ yani yolsuzluk önleme; sağlık sektöründe uzaktan sağlık kontrolü hizmeti sunma ve üretim sektöründe M2M olarak ifade edilen makine verilerinin toplanarak anlamlandırılması gibi konularda büyük veri kavramının hayatımızı değiştirecek çözüm ve hizmetlerin sunulmasını sağlayacak.”
“Yapılandırılmış veri büyümeye devam ediyor, ancak yapılandırılmamış veriler-metin, ses görüntü, video çok hızlı büyüyor. Günümüz teknolojilerinin bu değişime adapte olabilmesi için yapısal değişime gitmek zorunda. Farklı farklı depolama silolarını yönetmek yerine ortak kullanıma açık nesne depolama altyapıları sayesinde erişim ve verilerin güvenliği dahil verideki hızlı büyüme yönetilebilir ve sinerjik olmalıdır. Bulut bilişim, sosyal medya, yayıncılık, sağlık sektörü (PACs) ve arşivleme gibi uygulamalarla bütünleşik tek çatı veya dağıtık nesne depolama platform altyapısı sayesinde gerçek iş değerine kavuşacağını düşünüyorum” dedi.
26
DOSYA
Bazı sektörler için büyük veri çok değer yaratmıyor
kullanımının önündeki engelleri şu şekilde sıralıyor:
McKinsey’in yaptığı bir araştırmaya göre büyük veriden yüksek ve düşük fayda elde eden sektörler araştırılmış ve bu noktada örneğin üretim sektörü için büyük verinin henüz çok değer üretmediği ortaya çıkmış. Büyük işletmeler, diğer sektörler ve KOBİ ölçeğine göre daha fazla veriye ve veriye dayalı işleyiş prensiplerine sahip olmaları nedeniyle büyük verinin rekabet, inovasyon ve operasyonel mükemmeliyetlerine katkısını daha çok hissediyorlar.
“Çoğu şirket halen müşterileri, stoklar, üretim süreci ve operasyonun tamamı ile ilgili sağlıklı veri tutamamaktadır. Büyük veri projelerini hayata geçirme maliyetleri halen düşük değil ve KOBİ’ler teknoloji yatırımlarında risk ve maliyete karşı çok daha duyarlılar. Tekrarlanabilen uygulamalarda artış söz konusu olduğunda ortaya çıkan uzman personel ihtiyacı ve maliyeti bu tür yatırımlara ilgiyi azaltmaktadır. Büyük hacimli veri tutan şirketler İlişkisel Veri Tabanı Yönetim Sistemi teknolojileri üzerinde çözüm bulabilmektedir.
Obase Genel Müdürü Bülent Dal, KOBİ’lerin büyük veri
Katma değerli hizmetlere giden yol: Tahminleme Büyük veriyle ilgili yapılacak analitik uygulama yatırımlarının özellikle iş zekâsı, denetim uygulamaları, güvenlik, yedekleme, depolama, mobil uygulamalar, veri madenciliği, veriambarı ile kurumsal risk ve performans yönetimi alanlarına yoğunlaşılması gerektiği yönünde. Tüm bu analitik uygulamalar şirketlere doğru ve gerçekçi tahminleme olanağı sağlıyor.
“
BThaber
BÜYÜK VERİ VE ANALİTİK UYGULAMALAR
itelligence Analytics Genel Müdürü Serdal Mermer
BÜYÜK VERI ILE ILGILI HER KURUM KENDI DOĞRU ADIMINI ATMALI
itelligence Analytics Genel Müdürü Serdal Mermer, kurumların hızlı davranması gerektiğine dikkat çekti: “Çok moda olan terim “büyük veri” üzerinde küçülen bir dünyada yaşıyoruz. Harvardlı
profesörün teoremini hatırlayalım: “6-derece uzaklık sosyal teorisi.” Bu teori, dünyada herkesin ve her şeyin maksimum 6 adım/kademe uzaklıkta olması üstüne kurulu. Sosyal ağlarla dünyadaki herhangi iki insanın ağı ortalama 6 kademe sonra birleşiyor. Bu teorem kurumsal hayatlarda müşterileri, bayileri, tüketicileri, tedarikçileri de birleştiriyor. Bilginin yayılım hızını saniyeler mertebesine indiriyor. Yani, büyük veri üzerinde alınacak aksiyonlar için zaman gittikçe daralıyor. Zaman geçtikçe büyük veri boyut değiştiriyor. Her kurum kendi doğru adımını atmak durumunda. Kurumlarda birinci önceliğin uzun dönemli analitik uygulamalar yol haritasının belirlenmesi olmalı. Ancak bu şekilde kesintisiz ve sürdürülebilir analitik uygulama platformları oluşturulabilir.”
22 - 28 NISAN 2013
KOBİ’lerin büyük veriye uyumu için bulut ve bulut üzerinde tekrarlanabilir SaaS mantığında büyük veri toplayıp, büyük veri üzerinden çalışan uygulamaların yardımcı olacağına inanıyoruz.” Sybase Satış ve İş Geliştirme Direktörü Muzaffer Yöntem’e göre ise büyük veri KOBİ’lere ciddi de avantajlar sunuyor. Yöntem, “Büyük verinin önemini anlayan Anadolu’daki bir şirket, dünyanın en büyük firmalarının dahi yapamadığı projeleri basit tekniklerle onlardan çok daha hızlı hayata geçirebilecek ortama sahip” dedi.
Sektör liderleri önümüzdeki yıllarda büyük veri ile ilgili analitik uygulamalara yatırımların artacağı ve hızın ön plana çıkacağı konusunda hemfikir. Bizcon İş Analitikleri Direktörü Özgür Yavuzkara, analitik uygulamaların geleceğinde hızın ön plana çıkacağına dikkat çekti: “Büyük veri ile birlikte analitik uygulamalar pazarı da hızla büyümesine devam edecek. Katma değerli hizmetler yaratabilmek müşteri ihtiyaçları doğru tahminleme ile mümkün olabilecek. Bu düzeyde analitik uygulamaların sağladığı istatistiksel ve matematiksel modelleme olanakları ile doğru ve gerçekçi tahminleme sağlanacak. Hız önemli bir kavram olarak önümüze çıkacak ve yatırımlar yoğunlukla bu konu üzerine yoğunlaşacak.” “Veri biliminin neredeyse her sektörde tüm fonksiyonel organizasyonlara yönelik sunduğu birçok fırsat gözönüne alındığında, artık yalnızca “veri odaklı bir işletme” olmak yeterli değil. Bunun yerine, veri bilimi odaklı bir işletme oluşturmalısınız” diyen EMC Kıdemli Teknoloji Danışmanı Emin Çalıklı bu amaçla, yakın zaman önce EMC ve VMware olarak duyurdukları The Pivotal Initiative Girişimi ile ilgili şunları söyledi: “Bu girişimde hem VMware hem de EMC, önemli mevcut teknolojilerini, çalışanlarını ve programlarını kullandırıyor. Girişim büyük veri ve bulut uygulaması platformunu tek bir sanal organizasyon yapısı altında -Pivotal Initiative- sunuyor.”
“
Software AG Türkiye Başkan Yardımcısı Gökhan Arıksoy
BÜYÜK VERI ASIL BU YIL YAYGINLAŞACAK
Büyük verinin hem kavram hem de uygulama düzeyinde asıl bu yıl yaygınlaşacak
HP Yazılım Pre-Sales Takım Lideri Eyüp Bay, “Müşterilerinin ihtiyaçlarını çok hızlı bir şekilde karşılamak ve memnuniyetlerini artırmak amacı ile artık kurumların daha da çevik olması gerekiyor. Bunu da düşük maliyetle sağlamak önemli noktalardan biri. Bu yüzden özellikle gelecekteki büyümeleri de göz önüne alarak, donanım bağımsız bir şekilde, gerçek zamanlı veri analizi yapabilecek, kolaylıkla ve düşük maliyetle yatay olarak büyüyebilecek çözümlere yatırım yapmak en uygun kararlardan olacaktır. Ayrıca yarı-yapısal ya da yapısal olmayan verinin analizi de önem kazanmaya başladı” dedi. “Veriyi kaynağında işlemek en akıllı yatırımlardan biridir. Büyük verileri işleyip iş zekâsına dönüştürebilecek çözümler, analitik uygulama alanında yapılacak yatırımlar arasında yer almalıdır” diyen Innova İş Çözümleri Direktörü Feyza Narlı analitik uygulamaların geleceği ile ilgili şu detayları paylaştı: “Önümüzdeki birkaç yıl içerisinde büyük veri konusunda yapılacak yatırımlar ve teknolojik gelişmeler giderek artacaktır. Bu yatırımların ve çözümlerin öncelikle altyapı, depolama, güvenlik, yedekleme, iş zekâsı, kurumsal ve birleşik uygulamalar ve mobil uygulamalar alanlarında olmasını bekliyoruz.” Intellica Danışman Ortağı Dr. Kemal Ünaltuna ise işgücünün önemini şu sözlerle ifade etti: “Büyük veride analitik uygulamalar yapılabilmesi için en önemli yatırımın işgücü anlamında karşımıza
teknolojilerinden biri olduğunu belirten Software AG Türkiye Başkan Yardımcısı Gökhan Arıksoy şunları kaydetti: “Artık kurumsal şirketlerin, bu sistemi yerli ve yabancı paket uygulamalarla geliştirmesi ya da tamamen değiştirmesi gerekir. Çünkü son yıllarda şirketlerin veritabanı ve veriambarı yatırımları muazzam boyutlara geldi ve özellikle finans sektöründeki pek çok şirketin uygulama sunucusu yatırımları 400-500 CPU benzeri ciddi rakamlara ulaştı. Dolayısıyla bu tipteki yatırımların güncel ihtiyaçlar doğrultusunda daha verimli ve hızlı kullanılması gerekiyor.”
çıktığını söyleyebiliriz. Yeni teknolojiden azami miktarda fayda sağlanabilmesi için programlama, ağ teknolojileri ve veri işleme konusunda bilgisi tecrübesi olan iş gücüne ihtiyaç duyuluyor. Şirket olarak iş gücü anlamında da şirketlere destek sağlıyoruz.”
Teradata Türkiye Ülke Müdürü Gamze Aydın
“
KURUMLARIN VERI YÖNETIMINE ILGISI ARTACAK
Teradata Türkiye Ülke Müdürü Gamze Aydın, “Biz büyük veri kavramından sadece işlenen veri hacminin büyümesini değil aynı zamanda karakteristiğinin değişmesini anlıyoruz” dedi ve ekledi: “Veri yönetiminde en önemli kazanımlardan birisi farklı tipteki verilerin, gerekli süreçlerden geçirildikten ve işlendikten sonra iş süreçlerine katma değer sağlayacak “bilgi”lere dönüştürülmesi. Dolayısıyla kurumların veri yönetimi adına iştahlarının artacağı, gelişme gösterecekleri, iş süreçlerine çok daha fazla dahil edileceği bir döneme giriyoruz.”
28
DOSYA
BThaber
BÜYÜK VERİ VE ANALİTİK UYGULAMALAR
22 - 28 NISAN 2013
KoçSistem Ar-Ge ve İş Uygulamaları Danışmanlık Direktörü Ömer Özgür Çetinoğlu ise hem büyük ürün sağlayıcılarının hem de alan uzmanlığını kullanarak ürün ve hizmet üreten birçok küçük ve orta ölçekli teknoloji şirketinin büyük veriye uyum sağlayarak ve konuyla ilgili ürün geliştirerek bu alandaki yatırımlarını sürdürdüklerini belirtti ve ekledi: “Bu noktada ekonomik geri dönüşün (ROI) en iyi sağlanacağı, toplam sahiplik oranının yüksek olduğu, destek hizmetleri iyi olan kurumların hizmet ve çözümleri ile çalışmak her kurum için öncelikli olacaktır. Bu noktada doğru ürün ve hizmet sağlayıcılar ile hareket etmek kurumlar için oldukça önemli.” Komtaş Bilgi Yönetimi Genel Müdürü Yüksel Çomak, “Analitik uygulamalar ve veri yönetimi alanındaki yatırımları birbirinden ayıramayız. Bu
“
Proline İcra Kurulu Başkanı Mehmet Doğanyiğit
BILGIYI VERIMLI BIR ŞEKILDE YÖNETEREK, REKABETTE PROAKTIF DAVRANABILIRSINIZ
Proline İcra Kurulu Başkanı Mehmet Doğanyiğit ise özellikle, iş zekâsı, denetim uygulamaları, veri madenciliği, veriambarı ile kurumsal risk ve performans yönetimi alanlarına yoğunlaşılması gerektiğini belirtti. Doğanyiğit, bu yatırımların faydaları ile ilgili şunları söyledi: “Depoladığınız verileri, hedeflerinize uygun olarak seçeceğiniz veriambarı çözümleri ile çok boyutlu analiz etmeyi olanaklı kılacak biçimde paylaştırabilir, bilgiyi verimli bir şekilde yöneterek, rekabette proaktif davranabilme avantajı elde edebilirsiniz. Bu sayede kurumlar; analize, denetlemeye, raporlamaya, modellemeye ve dolayısıyla iş sonuçlarını daha iyi, hızlı, kolay anlamaya ve ileriye dönük verimli tahminler yapmaya odaklanabilirler.”
Başkan Yardımcısı Gökhan Arıksoy, “Software AG’nin geliştirmiş olduğu analitik uygulamalar, performans artırıcı araçlar vasıtasıyla, kurumsal organizasyonlarda oldukça karışık bir şekilde işleyen süreçlerin tümünün otomatik olarak yönetilebilir hale gelmesi sağlanıyor. Modern arayüz kullanımı ile veri merkezi kaynakları ve servisleri kontrol ediliyor, iş programlamalarının otomatizasyonuna olanak sağlanıyor, istisnai durumlar gecikmeden saptanıyor ve ürün geliştirme sürecinin organize edilmesi kolaylaştırılıyor” dedi.
yatırımları 3 ana başlık altında özetlemek mümkün: veri yönetimi yatırımları, uygulama yatırımları (teradata, netezza, exadata, gibi...), veriler üzerinde çalışacak analitik uygulama yatırımları. Bu kombinasyon çok önemli. Ne kadar yüksek bütçeli yatırımlar yaparsak yapalım ne kadar çok veriyi analiz edersek edelim, bahsettiğimiz yatırım kombinasyonunun dengeli olması şarttır. Analitik seçiminin, iş ihtiyacına ve veriye göre değişiklik göstereceğini bilmek gerekir. Özellikle, doğru sonuç alabilmek için, bütünsel - uçtan uca yaklaşım gerekir” dedi ve analitik uygulamaların geldiği noktayı veri bilimciliği olarak tanımladı: “Tanımlayıcı analizlerden çıkarımsal analize geçilen veri bilimciliğinde, farklı veri kaynaklarından beslenen büyük veri yönetimi için, bir bilim adamı gibi hipotezlerle yola çıkmak; ‘’eğer şöyle olursa ne olur’’ gibi sorularla hipotezler üretip, bu hipotezlerin doğruluğunu ya da yanlışlığını ispatlamak üzere araştırmalar yapmak, farklı kaynaklardan toplanan verinin, hiçbir zaman tek ve kesin bir sonuç vermeyeceğini bilmek, hatta varolan sonuçları, yani bilgiyi bile yeniden sorgulama şansını elde etmek mümkün olacaktır.” Metric Yönetici Ortağı Kenan Bağcı, bu alandaki yatırımlarla ilgili şunları söyledi: “Bellek içi büyük veri çözümleri, gerçek zamanlı analitik uygulamalar, klasik iş zekâsı uygulamalarına tahminleme çözümlerinin dahil
edilmesi gerekiyor. Bunların özellikle bütçe / planlama süreçleriyle bütünleştirilmesi, analitik uygulamaların mobilize edilmesi, yani mobil analitik çözümlere ve maliyetleri düşürmek adına buluta yatırım yapılmalı.” QlikView Türkiye Genel Müdür Yardımcısı Müjde Işım, etkileşimli analiz yeteneği olan araçlara ihtiyaç olduğunu belirtti: “Birkaç yıl öncesinin, rapor kavramına dayalı, kuralları, çerçevesi önceden belirlenmiş sorulara yanıt veren çözümleri bugünün ihtiyacını karşılamaktan çok uzak. Bugünün ihtiyacı, kolay kullanımlı, hızlı hayata geçirilebilen, büyük veri hacmini yönetebilen, etkileşimli analiz yeteneği olan araçlar. Ancak bu kadar büyük veri kümesi üzerinde analiz yapabilmek, bu veri arasındaki ilişkileri bulup çıkarmak çok kolay değildir. Bu nedenle veri görselliğinin büyük önem kazandığını söyleyebiliriz. Veri görselliği derken, verinin birtakım grafik objelerle, sadece göze hitap eden gösteriminden ziyade, KPI’ların birbiri ile nasıl etkileşimde olduğunu, biri değişince öbürünün nasıl etkilendiğini, görsel olarak sunan teknolojilerden bahsediyoruz. Özetle, iş dünyasının, iş zekâsı bağlamında büyük veri yönetimi ile ilgili beklentisinin, iş zekâsı alanının bir segmenti olarak nitelendirilebilecek “iş keşfi ve analizi” araçları ile çalışmak olduğunu söyleyebiliriz.” Software AG Türkiye
Sybase Satış ve İş Geliştirme Direktörü Muzaffer Yöntem ise büyük veri popülistliğine kapılıp, elde bulunan veya mevcut teknolojilerin gözardı edilmesi hatasına düşülmemesi gerektiğini söyledi: “Bu konudaki en temel yatırım başta “insan ve eğitim” dir. Yeni dünyanın gerçeklerini içeren basit teknoloji yatırımları her aşamada yapılırken, büyük veri popülistliğine kapılıp, elde bulunan veya mevcut teknolojilerin gözardı edilmesi hatasına düşülmemelidir. Bir yandan bilgi birikimi ve katma değerin nerelerden elde edileceği netleştirilirken, küçük ekleme yatırımları da yapılmaya devam edilebilinir. Küresel arenadaki tüm tedarikçiler hali hazırda sundukları çözümlerini dönüştürmeye çoktan başladılar. “ Analitik uygulamaların şirketlerin olmazsa olmazı yolunda gittiğini belirten Treo Genel Müdürü Evren Ballı, “Artık yöneticiler karar destek sistemleri olmadan yol almayı riskli görüyor. Pazarda birçok
Obase Genel Müdürü Bülent Dal
“
VERI MADENCILIĞI YAKLAŞIM VE MODELLERI DE GÖZDEN GEÇIRILMELI
Obase Genel Müdürü Bülent Dal “Büyük veri ile özellikle “akışkan veri” diye
Oracle İş Zekâsı Bölgesel Satış Direktörü Ali Rıza Kuyucu
“
VERI BILIMCILERI ÖNE ÇIKACAK
Oracle İş Zekâsı Bölgesel Satış Direktörü Ali Rıza Kuyucu, “Yurtdışında “Data Scientist” (veri bilimcisi) adı verilen roller, şirketlerde önemli hale gelecek gibi görünüyor” dedi ve ekledi: “Telekomünikasyon ve bankacılık gibi veri miktarı ve çeşitliliği fazla olan sektörler, büyük veri teknolojilerine daha çok ilgi gösteriyor. Kurumlar rekabet avantajı yaratmak ve müşterilerine daha iyi hizmet sunabilmek için çok miktarda üretilen verilerin içinden ayıklanabilecek faydalı bilgileri değerlendirmeyi planlıyor. Büyük veri içerisindeki teknolojiler olgunlaştıkça daha fazla kurum bu teknolojilere yatırım yapmaya başlayacak”
farklı yeteneğe sahip anatilik uygulama mevcut. Tercih yaparken de yalın düşünmek gerekiyor, analitik uygulamaların amacı bilgiyi okumayı kolaylaştırıyor. Kurumların yapısına en uygun uygulamayı seçmeleri için gerekli kaynaklar mevcut” dedi.
nitelendirdiğimiz veri geldiği anda üzerinde kural bazlı ya da öngörüye dayalı model ve algoritmaların çalışmasının yanı sıra akıllı aksiyonların çıkması ile değeri artan veri kümeleri üzerinde anlam kazanacak. Bu noktada iki unsurun, gerçek zamanlı analitik ve Kompleks Aktivite Yönetimi’ne dayalı analitik uygulamaların önemi artacaktır. Veri madenciliği modellerinin daha sağlıklı çalışması için büyük veri ile işlenen daha kapsamlı veriye sahip olmak önem kazanacak. Bu çerçevede mevcut veri madenciliği yaklaşım ve modellerinin de gözden geçirilmesi söz konusu olacaktır” sözleriyle veri madenciliği yaklaşımlarının gözden geçirilmesi gerektiğini vurguladı.
ru u v ş Ba Son rihi Ta
! ı d l ı zat
U
14.Bilişim 500 Araştırması Devam Ediyor!
13 0 2 an s i N 30
Türkiye bilişim sektörünün en iyilerini belirleyen en kapsamlı ve tek referans kaynağında siz de yerinizi alın.
www.interpromedya.com.tr/bilisim500
İlk 500 Bilişim Şirketi Araştırması Bilgi Formu’na www.interpromedya.com.tr/bilisim500 adresinden ulaşabilirsiniz.
Bir
araştırması
30
BThaber
BİLİŞİM DÜNYASI
22 - 28 NİSAN 2013
İş ortakları ile ‘verimlilik’ zinciri Yazılım çözümlerinde iş ortakları ile birlikte hareket etmeye önem veren IBM, iş ortağı ekosistemini küresel bazda nitelikli biçimde genişletiyor. IBM Yazılım Grubu, Çözüm Ortakları, İş Geliştirme ve Satış Küresel Başkan Yardımcısı Vincent Zandvliet Handan Aybars Donanım odaklı geçen yılların ardından, yazılım odaklı bir büyümenin hakim olduğu BT alanında sektör ve ölçek bazında farklılık gösteren ihtiyaçlar belirginleşiyor. Çözüm yelpazesinde bu farklılıklara yer ayırmaya özen gösteren IBM için yerel ihtiyaçları ölçme noktası ise iş ortakları. İş ortağı ekosistemi IBM çözümlerinin kamu, telekom gibi önde gelen sektörler kadar, daha orta ve küçük ölçekli şirketleri barındıran farklı sektörlere de seslenmesini kolaylaştırıyor ve taraflar için katma değerli yapı oluşuyor. IBM’in son dönemde birçok yazılım şirketini satın alması da bu küresel iş ortağı ağını büyüten bir faktör. Böylece geleneksel ‘doğrudan satış’ yapısının geride kaldığını, bir yazılım çözümünü sunmanın iş ortağının uzmanlığı olduğunu belirten IBM Yazılım Grubu, Çözüm Ortakları, İş Geliştirme ve Satış Küresel Başkan Yardımcısı Vincent Zandvliet, “Bu açıdan konu sadece satış değil, müşteriye
hizmet ve değer sunmak” dedi. Bu değerden kasıt, müşteriye iş hedeflerini yakalamada yardımcı olan çözümleri sunmak. Hedefler varolan yazılımlarla doğru kombinasyonlar da olabilir, maliyet avantajı önceliği de, daha fazla gelir elde etmek de... Bu temel önceliklerin ardından, her ölçekte şirketin derdi yatırımın geri dönüşü. Zandvliet, yazılım çözümleri konusunda bilgilendirmeden önce, şirketlere bilinç kazandırmayı öncelik belirlediklerini vurguladı. Bu kapsamda IBM’in yazılım portföyü bir yana, şirkete ve sektöre en uygun çözümlerin konumlandırılması, şirketin iş yapış şekillerine en uygun sistemin hayata geçirilmesi hedef. Zandvliet iş ortaklarının öneminin büyük olduğunun altını çizerek, “Yerel rehberimiz olan iş ortaklarımızın oluşturduğu ekosistemi sürekli güçlendirmek önceliğimiz” dedi. IBM’in bu eksende iş ortağı seçiminde yetkinlikleri kadar, büyük veri, bilgi
yönetimi, kurumsal verinin toplanması ve yönetimi gibi güncel konularda Zandvliet’in tabiriyle ‘konuşma becerileri’ de büyük rol oynuyor. Yani iş ortaklığı yapılan şirketin, IBM ürünleri ve çözümleri kadar, teknolojik eğilimlere, gelişmelere, potansiyellere de hakim olması gerek. Zandvliet, “Bu yetkinlikler pazara sadece BT başlığında değil, çözüm ve müşteri ihtiyaçlarına yönelik de farkındalık” yorumunu yaptı. Zandvliet, bu kanal yapısının sağladığı faydaları şöyle anlattı: “İki yıl öncesine kadar, daha geleneksel bakış açısı sergilerdik. Son 18 aydaki değişimle, doğru iş ortaklarını seçmenin ve onlarla birlikte işimizi büyütmenin ne kadar önemli olduğunu anlıyoruz. Sahip olduğumuz küresel stratejiyi alıyor, bunu yerelde doğru konumlandırma önceliği ile hareket ediyoruz. Bu felsefede iş ortaklarımızla büyümek, iş ortaklarımızın hizmet sunduğu kurumsal müşterilerde memnuniyet ve alışkanlık yaratmak temel.”
Yapılanmalarla, hedefler de büyüyor İnterpromedya Haber Merkezi OT/VT teknolojileri ve mobil uygulamalar alanında İzmir merkezli faaliyet gösteren Univera tarafından bu yıl 12’incisi düzenlenen Mobil Teknolojiler Günü, 11 Nisan’da İstanbul Marriott Hotel Asia’da Univera çözümlerinin kullanıcılarının ve iş ortaklarının katılımıyla yapıldı. Etkinliğin
açılış konuşmasını yapan Univera Genel Müdürü Cüneyt Ersin, 5 yıl içinde 40 milyon dolar ciroya ulaşmayı ve halka açılmayı hedeflediklerini söyledi. Ersin, “Bir hedef de, ürünleri 60’tan fazla ülkede kullanılan, o ülkelerdeki iş ortakları desteğiyle büyüyen bir dünya şirketi yaratmak” bilgisini ekledi. Ersin, farklı sektörlerdeki uygulamalarını anlatırken, 2012 yılında ihracat konusunda
Univera Genel Müdürü Cüneyt Ersin
Küresel stratejinin yereldeki yankısı Bulut bilişimin gelişimi, şirketlerde hizmet olarak yazılım (SaaS) alma eğilimini ön plana çıkartıyor ve Zandvliet’e göre, tüm sektör ve ihtiyaçlar donanımdan daha çok yazılım odaklı, hizmetler ekseninde değişiyor. Bu ‘yazılım’ önceliği ile, verinin daha fazla içinde olunması gündeme gelirken, Zandvliet de, “Kurumsal dev veriden kurumsal bilgiyi elde etmenin, öğrenmenin ve ortaya sonuçlar koymanın yolu bu” yorumunu yaptı. Güvenliğe ek olarak, Zandvliet’e göre, şirketlerin BT yatırımlarında öne çıkan bir başlık da sosyal analitik ve bu çerçevede, iş ortaklarını sürekli dinleyerek uygun çözümlerin sunulmasına öncelik veriliyor. Peki ya EMEA bölgesi ve Türkiye pazarında durum nasıl? Yanıt Zandvliet’ten şöyle geldi: “Pazarda fırsatlar büyük ve iş ortaklarımız bunun farkında. Şirketlerin teknolojiye yatırım yapma isteği var ve 18 ayda iş ortaklarımızla kurguladığımız modelin işleyişi onlara verimli geliyor. Bir tarafta da yeni iş ortakları ile el sıkışıyor, ekosistemimizi seçici biçimde sürekli büyütüyoruz. Küresel bir stratejimiz var. İş ortaklarımızla stratejilerimizi hep paylaşıyor, onların da bize dönüş yapmasını istiyoruz. Bu iletişim, faydayı yerel ölçekte maksimize ediyor. IBM’in yeni olduğu sektörler ve ihtiyaçların geliştiği iller söz konusu olduğunda onların rehberliği önemli. Bulut bilişim, SaaS gibi farklı iş modellerini, IBM çözümlerini tanıtmakta onlar önemli bir rol üstleniyor. Son zamanlarda Türkiye’ye sık geliyorum ve canlılığı, büyümeyi görüyorum. Bu, iş dünyasının ihtiyaçlarını artıracak bir eğilim. Ekonominin nasıl bir durumda olduğunu anlamanın en iyi
bir yapılanmaya gidildiğini söyledi. Böylece ihracat yapılan ülke sayısı da 18’den 22’ye çıktı. Uygulamanın Arapça versiyonunun Eylül ayında çıkması ile, Ortadoğu’da daha güçlü bir yer alınması hedeflenirken, İzmir Çiğili’deki yeni yönetim binasının inşaatının sürdüğü bilgisini veren Ersin, “Bu binanın içine bir veri merkezi de kuruyoruz. Özel bulut hizmeti vermeyi hedefliyoruz” dedi. Bu yıl ana temalarını ‘dokunmak’ olarak gösteren Ersin, mobil iş uygulamalarında
Anadolu’da güçlenen kanal yapısı
IBM Türk Yazılım Ürünleri Grubu Ülke Müdürü Gökhan Nalbantoğlu 2012 yılını IBM Türk Yazılım Grubu (SWG) açısından bir değişim yılı olarak tanımlayan IBM Türk Yazılım Ürünleri Grubu Ülke Müdürü Gökhan Nalbantoğlu, hem IBM içerisinde hem de kanal yapısında değişiklikler yaptıklarını söyledi. Bu kapsamda IBM SWG’nin ürün portföyünün Türkiye pazarında daha yaygın temsil edilmesi için yeni bir “Yazılım Çözüm Ortakları” kanal yapısı oluşturuldu. Çözüm ortakları aracılığıyla pazara gidiş modelinde de değişiklikler yapıldı. “Tüm bunların sonucunda 2013 yılı için yazılım çözüm ortaklarının iş hacminin bir önceki yıla göre iki katına çıkacağını öngörüyoruz” tahmininde bulunan Nalbantoğlu, geçen yıl Bursa ve Adana’da açılan yeni ofislerle Anadolu ağının daha da kapsamlı hale gelmesinin önemine dikkat çekti.
yolu inşaat sektörünü ve trafik sıkışıklığını gözlemlemek. Bu yönüyle Türkiye çok canlı ve teknoloji transferi bu büyümeyi hızlandıracak.” handana@interpromedya.com.tr
da çok yetkin olduklarını, işlerin bütünüyle mobile kaydığını hatırlattı. Hedefler paralelinde küreselleşen Univera’nın 80’e yakın büyük şirketle çalıştığını, hızlı tüketim ürünlerindeki ağırlığa diğer sektörleri de kattıklarını belirten Ersin, yazılım grubunun yeniden organize olduğunu, yeni yazılımlar kadar varolanların da sektörel ihtiyaçlara göre yenilenip geliştirildiğine dikkat çekti.
bthaber@interpromedya.com.tr
Online Kayıt ictsummitnow.com
*
Bilişimde yeni ufuklar, yeni aktörler... Afrika, Asya, Avrupa, “İstanbul” da buluşuyor. Bu büyük buluşma için erken rezervasyon fırsatını kaçırmayın! “ICT Summit NOW Bilişim Zirvesi’13’ün ilk VIP katılımcısı olmam raslantı değil. İş geliştirmede teknolojinin olanaklarını kullanmayı yenilikleri takip etmeyi seviyorum. “Yeni Ekonomi” nin bu en büyük zirvesine katılarak yeni bilişim teknolojilerini, profesyonellerin ağzından dinlemek ve geleceğe dönük yatırım vizyonumuzu bunlar ekseninde şekillendirmek istiyorum. Ayrıca; işbirliği ve yatırım olanakları için bu zirvenin bir fırsat olduğunu düşünüyorum. Eminim benim gibi birçok iş adamı bilişimin gerçek anlamda zirve noktası olan ICT Summit NOW Bilişim Zirvesi’13’ü dört gözle bekliyor.” Hasan Aslanoba, Aslanoba Gıda Yönetim Kurulu Başkanı • 03.04.2013 tarihinde alınan ilk VIP kayıt.
Erken Kayıt Son Gün:
30 Nisan 2013
Katılım Şekli Standart
VIP
Erken Kayıt 30 Nisan
250 E
500 E
Kayıt 1 Mayıs - 23 Eylül
550 E
800 E
Fiyatlara KDV dahil değildir. Etkinlik tarihinden önce yapılacak iptallerin en geç 30 Haziran 2013 tarihine kadar yazılı olarak bildirilmesi gerekir. Bu tarihe kadar olan yazılı başvurularda katılım ücreti tam olarak iade edilir. 1 - 30 Temmuz tarihleri arasında yapılan yazılı iptallerde %50 iade edilir. 31 Temmuz’dan sonraki iptallerde iade yapılmaz. *ICT Summit NOW Bilişim Zirvesi ‘13 teması
Kayıt ve detaylı bilgi için: Öznur Ergan oznure@interpromedya.com.tr / (0 212) 212 31 22 Bir
Etkinliği
24 - 26 Eylül 2013 Haliç Kongre Merkezi, stanbul
ictsummitnow.com
32
BThaber
BİLİŞİM DÜNYASI
22 - 28 NİSAN 2013
Türkiye’deki şirketlere inovasyon desteği Türkiye’de ArGe danışmanlığı hizmeti veren Etkin Proje ile birlikte çalışacak olan IXL Center, şirketlere verdiği eğitimler ve danışmanlık hizmetleriyle inovasyon yönetimini bir kurum kültürü olarak kazandırıyor.
Seda Nur Çınar 1964 yılından beri inovasyon danışmanlığı yapan ve 2013 itibariyle 12. merkezini İstanbul’da açan IXL Center, Türkiye’de Ar-Ge hizmeti veren Etkin Proje ile birlikte çalışacak. IXL Center Kıdemli Yöneticisi Samuel Freeman ile şirketler için inovasyonun anlamını ve Türkiye’nin IXL Center için önemini konuştuk. İş hayatında inovasyonu yaratıcılık ve pazar değerlerine hakim olarak tanımlayan IXL Center Kıdemli Yöneticisi Samuel Freeman, ürün ya da hizmete dönüştürülen inovatif fikrin pazarlamasının başarıyla yapılması gerektiğine dikkat
birikimlerini paylaşıp, birlikte daha kolay çalışabiliyorlar.
nasıl bütünleştirilir’ gibi sorulara yanıt veren eğitimler veriyoruz. Şirketlere inovasyonu bir disiplin ve kurum kültürü olarak yerleştirmeyi hedefliyoruz. Hangi sektörde olduğunu önemsemeden tüm sektörlere inovasyon hizmeti sunuyoruz. Tıpkı finansal yönetim, pazarlama yönetimi gibi bir birim olarak inovasyon yönetiminin yerleştirilmesi için çalışıyoruz. Eğitimle birlikte inovasyon yönetimini de şirketlerinde hayata geçirebilmeleri için kurum içinde ekipler kuruyoruz. Böylelikle inovatif bir fikrin geliştirilerek pazara nasıl uygun hale getirildiği konusunda şirketler pratik kazanma imkanı buluyorlar.” İnovasyon neden şirketler için bu kadar önemli sorusuna Freeman, “Her şirket yeni
fikirler üreten çalışanlara ihtiyaç duyar çünkü inovatif bir fikir şirketin yeni bir ürünün çıkış noktasını oluşturur. Örneğin birlikte çalıştığımız Cisco’da çok fazla BT uzmanı, farklı alanlarda yönetim uzmanları çalışıyor ve Cisco’nun TelePresence, WebEx gibi pek çok yaratıcı ürün ve hizmeti bulunuyor. Tüm bu yaratıcı fikirlerin ürüne dönüşme sürecinin çok iyi yapılanmış olması gerekiyor; şirketin en alt kademesinden üst düzey yöneticilerine kadar her çalışanın bu sürece bir katkısı oluyor” cevabını verdi. IXL Center’ın şirketlere inovasyon yönetimi desteği verirken kullandığı bir başka araç ise inovasyon yazılımı. İnovasyon yazılımında yaratıcı fikirler yazılıma yükleniyor ve iş kavramına sokularak ürüne ya da hizmete dönüştürülüyor. Türkiye’deki şirketlerin inovasyon noktasında nerede olduklarını ve neler yapmaları gerektiği konusunda destek vermeyi hedeflediklerini belirten Freeman, inovasyon yazılımının şirket içindeki yaratıcı fikirlerin ürüne veya hizmete dönüşmesi sürecine destek olduğunu söyledi. Freeman’ın belirttiğine göre, IXL Center’ın sunduğu bir başka yazılım ise çalışanların eğitim ve danışmanlık alanında birlikte hareket etmelerini sağlayan servis yazılımı. Bu yazılım sayesinde çokuluslu şirketlerin farklı ofislerinde bulunan çalışanlar bilgi
Kongre kapsamında ‘Yeni medya çalışmalarının Türkiye’deki gelişimi’, ‘Günümüzdeki mevcut
çalışmaları ve bu çalışmaları besleyen kuramsal ve kavramsal yaklaşımlar ve yöntemler’ ile ‘Yeni medya çalışmalarının gelecekte dünyada ve Türkiye’deki yönelimi’ karşılaştırmalı olarak değerlendirilecek. ‘Yeni Medya’ alanı farklı uzmanlıklara sahip 30 hakemin değerlendirdiği 80’i aşkın bildiri ile ele alınacak. Kayıtların yapıldığı yenimedya.org.tr adresinde yer alan etkinlik programı kapsamında düzenlenecek oturumlarda sayısal aktivizm, yeni medya ve demokrasi,
sayısal oyun, oyuncu, kimlik inşası ve söylem, yeni medya ve gündelik yaşam, sosyal medya kullanım pratikleri, yeni medya ve sosyal hareketler, yeni medya ve yöntem, yeni medya ekonomisi, değişen dönüşen haber ve habercilik, fikri haklar, sosyal medyada işlenen suçlar, kişisel verilerin korunması, mahremiyet, nefret söylemi, insan hakları ve internet, siyasal iletişim, yerel yönetimler, e-devlet uygulamaları, sayısal uçurum gibi başlıklarda bildiriler sunulacak.
IXL Center Kıdemli Yöneticisi Samuel Freeman çekti: “Yaratıcı pek çok şirket var ancak pazarlama anlamında başarılı değiller. Bu yaratıcılığı, inovasyonu pazarda hayata geçiremiyorlar. Milyarlarca insanın twitter hesabı var ancak bunun pazarlamasını nasıl yapacağınız önemli.” “Yaratıcı bir fikri ürüne dönüştürmek ve pazarlamak önemli” İnovatif yönetim danışmanlığı ile yola çıkan IXL Center’ın danışmanlık hizmetinin yanı sıra eğitim ve yazılım hizmetleri de bulunuyor. Freeman, verdikleri hizmetleri şöyle detaylandırdı: “Danışmanlık hizmetinde şirketlere iyi ve yaratıcı fikir geliştirme ve bu inovatif iş çözümleriyle pazara girme konusunda destek oluyoruz. Eğitim ayağında ise ‘inovasyon nedir, inovasyon yönetimle
“Türkiye Avrupa ve Doğu Asya arasında köprü olacak” Boston, Bolzano, Kahire, Dubai, Londra, Seul, Sao Paula, San Francisco, Şangay, Singapur, Toronto ve son olarak da İstanbul’da ofis açtıklarını belirten Freeman, IXL Center’ın farklı ülkelerdeki durumu ile ilgili şunları söyledi: “Ortadoğu gerçekten çok dinamik. Türkiye konumuyla hem Avrupa pazarını hem de Ortadoğu ve Doğu Asya pazarını destekleyecek, köprü görevi görecek. Asya’da da Samsung, LG gibi büyük teknoloji üreticileriyle çalışıyoruz. Türkiye inovasyon konusunda ABD’ye yakın olduğundan Türkiye’de benzer bir yaklaşımla ilerleyeceğiz.” Freeman farklı ülkelerin inovasyona yaklaşımını ise “ABD’de eski şirketlerin bünyesinde inovasyonla ilgili birim genellikle yok. Boston’daki yüksek teknolojiye sahip şirketler ise çok inovatif. ABD’de inovasyon sistemini bir şirkete en başından bütünleştiriyoruz. Çin ve Kuzey Kore’de ise şirketlerin bünyesinde inovasyondan sorumlu kişiler zaten olduğundan onlara sadece yardım ediyoruz” sözleriyle değerlendirdi. sedac@interpromedya.com.tr
Tüm detaylarıyla yeni medya ele alınacak Türkiye’nin ulusal hakemli ilk Yeni Medya Kongresi, 7-8 Mayıs’ta Kocaeli Üniversitesi Umuttepe Yerleşkesi’nde toplanacak. Kocaeli Üniversitesi İletişim Fakültesi ve Alternatif Bilişim Derneği tarafından düzenlenecek kongrede Türkiye’nin farklı üniversitelerinden araştırmacılar bildirilerini sunacak ve bu kapsamda ‘Yeni Medya’yı tartışacak. Bilgi Üniversitesi öğretim üyesi Prof.Dr. Aydın Uğur da kongrede bir konuşma yapacak. Kongreye TÜBİTAK, Bilgisayar Mühendisleri Odası (BMO), İnternet Teknolojileri
Derneği (İNETD), Linux Kullanıcıları Derneği ve Tüm İnternet Evleri (TİEV) de destek verecek.
34
BThaber
BİLİŞİM DÜNYASI
22 - 28 NİSAN 2013
Türkiye potansiyeli ile göz dolduruyor AMD için Türkiye pazarı, bölgenin parlayan gücü. Üreticiler ve dağıtıcılarla kesintisiz iletişim bu pazarda verimliliğin de sırrı.
Handan Aybars Bilgisayar üreticileri ve dağıtıcılarla güçlü bir iletişim içinde olan AMD, bu iletişim yapısı ile tüketici beklentilerindeki değişimi bütünsel yanıt vermeyi hedefliyor. AMD Başkan Yardımcısı ve Doğu Avrupa, Rusya, CIS ve Türkiye Bölgesi Genel Müdürü Alexander Belenkiy, 10 yılı aşan AMD
AMD Başkan Yardımcısı ve Doğu Avrupa, Rusya, CIS ve Türkiye Bölgesi Genel Müdürü Alexander Belenkiy geçmişinde küresel üreticilerle işbirliği geliştirmenin önemini hep gördüğünü vurguladı. Görev yaptığı bölgeyi, ‘Avrupa’nın talepte düşüş sergilemeyen noktası’ olarak tanımlayan Belenkiy, “Bölge çok hızlı büyüyor” eklemesini de yaptı. Türkiye’yi de kapsayan yeni yapılanmada perakende, tüketici ve kurumsal odaklı
faaliyetlere daha da güçlü biçimde odaklanılırken, AMD de ‘koru ve saldır’ felsefesini şiar edinmiş gözüküyor. Bu strateji kapsamında, örneğin Rusya’da ‘korumak’ önceliği ile hareket edilirken, güneyde ‘saldır’ listesindeki ülkeler var ve Belenkiy burada Türkiye’nin ilk sırada geldiğinin altını çizdi. Çünkü Türkiye’nin
Pazarı sürekli dinlemek esneklik kazandırır Alexander Belenkiy hızlı büyüyen üç segmente dikkat çekti: Akıllı telefonlar, tabletler ve performans tabletleri. Akıllı telefon pazarındaki hızlı büyümeye rağmen, Belenkiy’e göre, önemli teknolojik değişiklikler olana kadar AMD’nin bu pazarda yer alma önceliği yok. Tabletler kanadı ise AMD’nin değerlendirme yaptığı alanlardan biri. Performans tabletlerinde, yani içeriği tüketmek kadar
içeriği yaratmayı da sağlayan tabletlerde ise güçlü bir biçimde konumlandıklarını vurgulayan Belenkiy, “Büyümenin önemli bir bölümünün hiper cihazlardan, melez yapılardan geleceğine, bunların bugünkü tablet segmentini geliştireceğine inanıyoruz. Bu nedenle üreticilerle yoğun biçimde çalışıyor, belli ürünleri belli bir seviyeye yükseltmeleri konusunda rehber oluyoruz.
Zaten arka planda çok yoğun çalışmalar var ve herkes bu değişimi yakalamak istiyor. Herkes melez yapıların bir sonraki büyüme noktası olacağının bilincinde. Tüketicinin ne istediğine ve istemediğini iyi anlamanız, bunu sürekli ölçümlüyor olmanız gerek. Burada cihaz üreticilerine büyük görev düşüyor. Pazarı bu şekilde dinlemek bize de üreticiye de esneklik kazandırır.”
gelişmekte olan Avrupalı yapısı ve Doğu Avrupa’ya kıyasla doldurulabilecek çok daha güçlü bir potansiyeli var. İşin strateji tarafını ise Belenkiy şöyle anlattı: “Türkiye’deki ürün odağımızı değiştirmek istiyoruz. Çünkü Avrupa’nın doğusu ve batısı arasında net farklılıklar var. Türkiye’de bireysel ve kurumsal kullanıcılar fiyata karşı duyarlı, ama en iyi, en güçlü performansa da sahip olmak istiyorlar. Bu nedenle performans projelerine odaklanacağınız ve fiyatlandırma hassasiyetine de yanıt vereceğiz. HP, Asus, Acer, Lenovo gibi üreticilerin Türkiye’ye ulaştırdıkları ürünler de bu kapsamda olacak. Bu açıdan sadece AMD için çalışmıyoruz aslında. Üreticiler için de bölgesel bazda güçlü bir konumlanmanın stratejisini onlarla paylaşıyoruz. Onlar bu yönde hareket etmek, odaklı büyümek istedikleri için bizimle çalışıyorlar.” Öncelik performans olursa… AMD bir bilgisayarı değil, ama Belenkiy’in tabiriyle onun en önemli parçasını üretiyor. Bu nedenle küresel üreticilerle işbirliği içinde stratejiler belirleyip birlikte yol almak, başarılı olmak adına önemli. Türkiye pazarına bakınca ise, ‘rekabetçi fiyata daha çok fonksiyonu sunan kazanır’ felsefesinden yola çıkılıyor. Belenkiy, bunu önemli bir strateji değişimi olarak tanımlarken, üreticilerle işbirliği yapmanın da başarı için şart olduğunun altını çizdi. Çünkü perakende noktalara rekabetçi fiyat ve parçalarla gelen fonksiyonlarla sağlanan
katma değeri anlatacak olanlar bu üreticiler. Ama bu kadar da değil. Belenkiy, dağıtıcılara da bu ‘rekabet avantajı’ yaklaşımının anlatılması gerektiğine işaret ederek, sürecin tüm paydaşlarının bu mantıkla ilerlemesinin önemine vurgu yaptı. Çünkü insanların akıllarında bu yönde bir değişimi yaratmanın yolu bilgisayar üreticisi ile paylaşılan felsefeyi, yine birlikte distribütör ve perakende noktalara bunu tam olarak anlatmaktan geçiyor. Yani zincirin tüm halkalarını bağlayan bir çalışma söz konusu. Fiyat/performans odaklılık döngüsünde önceliği performans bazında güçlendirmek temel hedef. Belenkiy’e göre, küresel üreticiler de bu stratejiyi izlemeye çok sıcak bakıyor. Hatta Rusya gibi bazı pazarlarda bu strateji çok sağlıklı işliyor ve Türkiye pazarı ile üreticilerle önemli bir çalışmaya da imza atılmış olacak. Belenkiy, Türkiye pazarına bakışını şöyle özetledi: “Meslek hayatımda hep Türkiye’de ne kadar genç insan olduğunu duydum, buna uygun planlar yaptım. Tüketici dizüstü bilgisayarları açısından Türkiye, halihazırda Avrupa’daki beş büyük pazardan biri. Nüfusa bakıldığında potansiyel çok daha büyük. Tüketici dizüstü bilgisayarları bu pazarda konsantre olacağımız temel ürünler. Türkiye’de önceliğimiz kurumsal değil, bireysel pazar ve KOBİ segmenti. Türkiye ofisini Mayıs 2011’de açtık ve pazar payımız sürekli artıyor. Bunda dizüstü bilgisayarların payı büyük.” handana@interpromedya.com.tr
Mevico Projesi, Celtic-Plus Ödülleri 2013’te ikinci oldu Telekomünikasyon, yeni medya, internet ve uygulamalar üzerine odaklanan Avrupa Birliği araştırma girişimi olan EU Celtic Plus kapsamında geliştirilen ve TÜBİTAK tarafından desteklenen Mevico Projesi, müşteri deneyimini iyileştirerek 20112014 yılları arasında LTE’nin paket veri iletiminde etkinliğini artırmak, standartlara katkıda bulunmak ve Avrupa’nın güçlü konumunu desteklemeyi
amaçlıyor. Mevico projesiyle ilgili görüşlerini belirten Ericsson Çözüm Mimarı Dr. Ece Saygun, “Operatörler için yatırım ve işletme maliyetleri, son kullanıcı deneyimi büyük önem taşıyor. Ortakları arasında Ericsson, Türk Telekom ve Avea’nın da yer aldığı, mobil ağların daha etkin kullanımına yönelik yöntemler geliştirilmesini sağlayan Mevico Projesi ile kullanıcılar,
genişbanttan çok daha yüksek veri hızıyla faydalanabilecekler. Uygunluk durumuna göre kullanımın bir kısmı mobil, bir kısmı sabit şebeke üzerinden geçebilecek, kullanıcı izlediği videolarda çok nadir duraksama yaşayacak, kendi internet kullanım şekline uygun paket teklifleri alacak” dedi. 6-7 Mart 2013 tarihlerinde Kayseri’de gerçekleştirilen Celtic-Plus Ödülleri 2013 ödül
töreninde ayrıca Ericsson’un bu proje kapsamında geliştirdiği Genişbant Raporlama
Uygulaması da (Broadband Reporting Tool) katılımcılar ile paylaşıldı.
BThaber
SEKTÖREL
22 - 28 NİSAN 2013
IBM’den geleceğe destek Bu sene Türkiye’deki 75. yılını kutlayan IBM; akıllı çözümlerini ve büyük veri ile şekillenen yeni dünyayı 16 Nisan’da Ankara’da tanıttı. İnterpromedya Haber Merkezi Bu yıl üçüncüsü düzenlenen IBM Çözümler Zirvesi; bilgi çağında artan sayısallaşma, mobilite, güvenlik, akıllı bilgi işlem, bulut bilişim, iş sürekliliği gibi iş ve teknoloji dünyasını yakından ilgilendiren konuları gündeme taşıdı. IBM Türk’ün yeni Genel Müdürü Isabel Gomez Cagigas, etkinliğin açılış konuşmasında Türkiye’deki BT pazarını ve BT sektörünün gelişimi için önünde yatan fırsatları değerlendirdi: “Bugün Türkiye dünyanın en hızlı büyüyen ekonomileri
IBM Türk Genel Müdürü Isabel Gomez Cagigas
arasında yer alıyor. Fakat BT sektörüne baktığımızda daha gidilecek çok yol olduğunu görüyoruz; bu bizim açımızdan fırsat demek. Hükümetin ve ilgili bakanlıkların e-Dönüşüm projeleriyle Türkiye’nin bir teknoloji merkezi olma gayesine sağlam adımlarla ilerleyeceğini düşünüyoruz. Tüm bunlar Türkiye ekonomisinin gelişimine katkı sağlayacağı gibi, 2020 Olimpiyatları ve EXPO 2020 gibi adaylıkları da destekleyen çabalardır.”
Liderler verilere güvenmiyor Etkinlikte, IBM Türk Yazılım Grubu Ülke Müdürü Gökhan Nalbantoğlu ise büyük veri ve sayısal çağ ile gelen değişime, hızlı küreselleşmeyle devletlerin karşılaştığı zorluklara değinerek, “Büyük veri açısından yaşadığımız değişim, verinin analizinin ne kadar önemli olduğunu gösteriyor. Verinin hacmi ve işlenmesiyle ilgili hız inanılmaz boyutta. Veriyi işlemeden, anlamadan bahsettiğimiz herhangi bir şeyi yapabilmemiz mümkün değil. Bugün her üç liderden bir tanesi karar almak için kullandığı veriye güvenmiyor. Bunun nedeni ise istatistiklerde saklı; 2009’da dünyada 76 milyon akıllı ölçüm cihazı vardı, 2014’te bu rakamın 200 milyona çıkacağı öngörülüyor” açıklamasını yaptı. Nalbantoğlu, mobil konusuna vurgu yaparak IBM’in kamuya; vatandaşlarına daha güvenli bir ortamda hizmet etmeleri için yardımcı olduğunu dile getirdi. Etkinliğin konuk konuşmacısı; IBM’in ödüllü yapay zekâ teknolojisi Watson’un ticari hayattaki yansımalarını ve büyük veri çağındaki değişimi anlatan IBM Gelişen Teknolojiler Program Direktörü Dr. Peter Waggett idi. Paralel oturumlarda, Matlı Yem ve Türk Telekom, başarı hikayelerini katılımcılarla paylaştılar. bthaber@interpromedya.com.tr
HP Türkiye finans ve sigortacılık sektörünü bilgilendirdi HP Türkiye 11 Nisan tarihinde İstanbul Edition Otel’de finans ve sigortacılık sektöründeki üst düzey yöneticilere özel bir etkinlik düzenledi. HP Türkiye’nin iş ortağı 4S ile düzenlenen etkinlik iki bölümden oluştu. Etkinliğin açılış konuşmasını HP Yazılım Ülke Müdürü Nil Bağdan yaptı. Daha sonra, 4S Yazılım Çözümleri ve Hizmetleri Direktörü Mahir Orat, mobil eğilimlerden ve BT pazarında HP ve 4S’in önemli bir yere sahip olduğundan bahsetti. Etkinliğin ilk bölümünde HP WorldWide Marketing Direktörü Lisa Chow ve Forrester İş Geliştirme Direktörü Cem Mesci, küresel dünyada ve Türkiye’de finans ve sigortacılık sektöründeki eğilimlere değindi. Önemli üç eğilimin büyük veri, bulut bilişim ve mobilite olduğu belirtildi. Günümüzde mobil uygulamaların bankacılıkta son kullanıcı tarafından kullanımının arttığı da vurgulandı. Bankacılıkta
Simet, 2013 Ağ Teknoloji Günlerini Konya’da başlattı İnterpromedya Haber Merkezi Simet Teknoloji’nin çözüm ortaklarıyla birlikte 2013 yılında başlatmış olduğu Ağ Teknoloji Günleri’nin ilki, 11 Nisan’da Armiya Bilgi Teknolojileri ile birlikte Konya’da gerçekleştirildi. Kamu kurumlarına ve özel şirketlere, sektörün yenilikleri hakkında bilgi vermek ve teknik eğitimler gerçekleştirmek amacıyla düzenlenen Ağ Teknoloji Günleri’ne yoğun katılım gerçekleşti. Ar-Ge’ye yatırım ön planda Simet Teknoloji Satış
Yöneticisi Ayla Sağlam, seminerle ilgili görüşlerini şöyle açıkladı: “Simet olarak 2001 yılından itibaren ağ teknoloji eğitimleri düzenlemekteyiz. Bu yıl ilk olarak bölgesel çözüm ortaklarımız ile birlikte daha farklı bir etkinlik düzenleme kararı aldık. İlk seminerimizi uzun yıllardır birlikte çalıştığımız, Katma Değerli Çözüm Ortağımız Konya-Armiya Bilgi Teknolojileri ile birlikte gerçekleştirdik. Seminere katılan kamu ve özel sektör BT yöneticileri sektöre sunmuş olduğumuz katma değerli ürün gruplarımıza ve teknolojilerimize büyük ilgi gösterdiler.”
Ağ Teknoloji Günleri etkinliğinden bir kare Armiya Bilgi TeknolojileriKonya Genel Müdürü Mustafa Tuğ ise, “Armiya,
35
BT’nin en yoğun şekilde gelişme gösterdiği bu zamanda, bilgi işlem ve Ar-
büyük verinin analiz edilmesinin sonucunda şirketlere olan katkılarının önemine değinildi. Etkinliğin ikinci bölümünde, EMEA (Avrupa, OrtaDoğu, Afrika Bölgesi) ALM Practice Takım Lideri Riccardo Sanna, HP mobil uygulamalarını (UFT Mobile) ve Servis Sanallaştırma ürünlerini tanıttı. Ürünlerin uçtan uca test yönetiminde kullanıldığı ve Uygulama Yaşam Döngüsü’nde testin önemine dikkat çekildi. Test süreçlerinde, bloke durumlardan dolayı test sürecinin kesintiye uğradığı, sistemin ayağa kalkmasını beklemeden, HP Servis Sanallaştırma, BT servis sağlayıcısından simule etme özelliğini kullanarak, test süreçlerini tamamlayabildiği önemle vurgulandı. TTNET Servis Sanallaştırma projesini, konuk konuşmacı Hasan Yükselten anlattı. Yükselten ürünün kurulumu sonrasında, yüzde 33 bloke günü kurtararak 140 adam gün kazanç sağlanmış olduğunu da belirtti.
Ge alanındaki yatırımı ön planda tutuyor. Şirket olarak; müşterilerimize profesyonel çözümleri uygun maliyetlerde sunmayı, bilgi birikimimizle teknolojik altyapılarının oluşturulmasında, işleyişinde her türlü desteği sağlamayı kendimize amaç edindik. Güncel yenilikleri her daim müşterilerimize ulaştırmak, yeniliklerin mevcut sisteme nasıl uyum sağlayacağı noktasında aydınlatmak ve gerekli desteği vermek, saygın müşteri kitlemizin bize karşı olan güvenini perçinleyip güler yüzünü kazanmamızı sağlıyor. Simet Teknoloji; ürün, bilgi ve yeni çözüm seçenekleri ile Armiya’ya her zaman sürdürüyor” açıklamasını yaptı. bthaber@interpromedya.com.tr
36
BThaber
TEKNOLOJİ
22 - 28 NİSAN 2013
Çekimde ultra hızlı SD kart avantajı Ses kadar görüntü de güçlü Logitech Speaker System Z553, akustiği, bası ve tasarımıyla öne çıkıyor. İki uydusu ve ses bozulmalarını engelleyen subwoofer’ı ile 40 watt’lık güç sunan Z553, RCA jakı ve iki adet 3,5 mm yardımcı girişi ile farklı cihazlara aynı anda bağlanma olanağı sunuyor. Ses ve bas kontrolü için kontrol podu da olan, son kullanıcı satış fiyatı KDV dahil 403 TL olan Z553, çok yönlü tasarımı ile hoparlör kurulumunda görünümü ve sesi istenen biçimde ayarlama olanağı getiriyor. Aşağı yukarı oynatılabilen, isteğe göre duvara da monte edilebilen ayarlanabilir metal ayaklar üzerindeki uyduları, iki metre uzunluğundaki kabloları ile istenen yere yerleştirmek mümkün. Bilgi için: www.logitech.com/tr-tr
Seste alternatifli akustik Philips, “Docking Hoparlör” kavramını, yeni nesil iPhone ve iPod’lar için yeniden geliştirdi. iPhone 5, 7’nci Nesil iPod Nano ve 5’inci nesil iPod Touch’la uyumlu olan yeni seri; DS1155/12, DS3205/12 ve DS3400/12 modellerinden oluşuyor. Philips DS1155/12, serinin kompakt ürünlerinden ve Lightning konektörüyle iPhone 5 ve en son iPod’lar ile uyumlu ve bu cihazları şarj edebiliyor. Çok yönlü
ses deneyiminin yanında, cep telefonu parazitlerini önleyen blendaj teknolojisi de sunan, satış fiyatı 189,90 TL olan DS1155/12, 6W RMS toplam çıkış gücüyle yüksek performansa sunuyor. DS3205/12 docking hoparlörü ise maksimum kullanım esnekliği için AC veya pil gücü tercihleri sunarken, Crystal clear sound özelliği ve DBB ile alçak sesleri derin bas için her ses seviyesinde koruma özelliğine sahip.
10W RMS toplam çıkış gücüne sahip hoparlör, 229,90 TL satış fiyatına ve 360 derecelik tasarıma sahip. DS3400/12 docking hoparlörü de, AC adaptörü veya pil gücü tercihlerine ek olarak, ücretsiz ClockStudio uygulamasıyla daha işlevsel kullanım sunuyor. Satış fiyatı 229.90 TL olan ürün, iPod/iPhone ile PC uyumlu. Bilgi için: www.turkey.philips.com
İzlemede uçtan uca bütünlük Toshiba, akıllı TV özellikli 2013 2D ve 3D Bluray Disc oynatıcılarını duyurdu. Yeni cihazlar optik disk oynatıcı özellikleri ve internet üzerinden güvenli erişimi bir araya getiriyor,
televizyonun internet bağlantısı olmasa bile pek çok sayısal medya ihtiyacını tek bir cihazla karşılayan bir seri ortaya koyuyor: BDX5400KE, BDX4400KE, BDX3400SE ve BDX2400KE.
Modeller, siyah ve kumlu gümüş olarak üretildi. Tüm modeller HDMI aracılığıyla Full HD oynatabiliyor. Bilgi için: www.toshibatr.com
233X hızı, kapasitesi ve ömür boyu garantisiyle Kingston Ultimate XX, özellikle profesyonel DSLR kullanıcılarının tercihi. Kingston’ın SD kart ailesinde en hızlı model Ultimate XX 233X, Standart Class 10 kartlara göre 2 kata kadar daha hızlı, 60 MB/sn okuma
ve 35 MB/sn yazma hızlarıyla profesyoneller kullanıcıların da tercihi. Yüksek kapasiteye yönelik ihtiyacı da karşılayan Kingston UltimateXX 233X, 16 ve 32 GB’lık seçenekleriyle satılıyor. Bilgi için: www.kingston.com.tr
Ekranda dokunmatik fark Lenovo’nun ThinkPad X1 Carbon’u, dokunmatik ekranlı yeni sürümüyle Türkiye’de satışta. Windows 8 işletim sistemi ve X1 Carbon’un ileri teknolojisiyle sağlanan performansa ek olarak, 14 inç büyüklüğünde 10 parmağa kadar çoklu dokunmatik destekli Premium HD+ 1600x900 piksel çözünürlüklü ekran da yapıda yer alıyor. 1.55 kg ağırlığı ve 20.8 mm inceliğe
ek, 235 gr ağırlığındaki adaptöre sahip Touch, 8 saati aşkın pil ömrü sunuyor. Intel 3. nesil Ivy Bridge Core i5-i7 işlemci, bütünleşik Intel HD Graphics 4000 ekran kartı, 4/8GB DDR3 1333MHz bellek, 128/256GB SSD depolama, parmak izi okuyucusu, Bluetooth 4.0 da Touch’ta yerini alıyor. Bilgi için: www.lenovo.com/tr/
ASAL FAKTÖRLER
Bitcoin Çetin Kaya Koç Üzerinde 5 TL yazan kağıdın gerçek değeri birkaç kuruş. Ancak fırıncınız size onun karşılığında 5 tane ekmek verdiğine göre bu kağıda olan (onunla kendi ihtiyacı olan unu almasını sağlayacak) güveninin arkasında ülkenin merkez bankası ve hazinesi var. Sonuç olarak hepimiz bu güvene dayanarak maaşımızı alıyor, kiramızı ödüyor ve ihtiyaçlarımızı sağlıyoruz. Ancak kağıt paranın sirkülasyonu gittikçe azalmakta: banka hesabı, kredi kartı ve
havale gibi metotlarla, kağıt paradan elektronik paraya doğru bir geçiş içindeyiz. Fakat sistem hala merkez bankası ve hazine garantisi ve güveni üzerine kurulu ve öyle çalışıyor. Banka hesabınızda elektronik bir sayıdan itibaren olan maaşınızı kağıda dönüştürmek isterseniz, bunu çok hızlı ve dertsiz bir şekilde başarabilirsiniz. Tamamıyla elektronik olan ve belki de hiç bir zaman kağıda dönüşmeyecek olan ama bütün bunlardan da öte, hiç bir
ülkenin merkez bankası veya hazinesi tarafından garantisi altında olmayan bir para var mı? Tamamıyla sanal bir para? Evet, var; hem de çok. Sonuç olarak bir grup etkinliği bu. 100 tane insan bir araya gelip, böyle bir para metodu ve birimi oluşturabilir ve birbirlerinden bu parayı kabul edebilirler. Geçtiğimiz 20 yıl içinde böyle sosyal deneyler çok oldu ve var olmaya devam ediyor. Bitcoin bunlardan biri. Satoshi Nakamoto isimli (hakkında pek fazla bir şey bilinmeyen) bir Japon bilgisayar bilimcisini başlatmış olduğu bu metot, kişiden kişiye gönderilebilen elektronik para. Önceleri
bilgisayar bilimcileri arasında bir oyun gibi başlayan Bitcoin protokolü, şimdi sanal dünyadan fiziksel dünyaya doğru uzanıyor.
Bitcoin değeri birkaç dolar iken geçtiğimiz bir ay içinde 200 doların da üstüne çıktı ve şimdi 72 dolar civarında seyrediyor.
Bir çevrimiçi çok oyunculu oyunda kazandığınız ve yine orda harcayabileceğiniz bir paranın değeri ancak o alan içinde var. Bitcoin, ekonomistlerin de anlamadığı birtakım süreçler sonucunda şimdi sınırlarını aşıyor. Güney Kıbrıs’ta başlayan ve Güney Avrupa’ya doğru uzanan ekonomik ve finansal kriz bir takım insanları, “paramı bu bankalarda tutacağıma onunla Bitcoin satın alırım” düşüncesine götürdü ve akabinde bir
Bu konuda söylenecek çok şey var. Bir şekilde konunun içine ben de girdim: Bitcoin üretmek ve pazarlamak isteyen bazı girişimciler protokolü uygulamak için gerekli kriptografik donanım ve yazılım için benden yardım istediler. Bakalım günler neler getirecek; önümüzdeki haftalardaki yazılarımda size protokol dahil konunun detaylarından bahsedeceğim.
koc@cryptocode.net
BThaber
İNSAN KAYNAKLARI
22 - 28 NİSAN 2013
37
ProgressOkulu.Com Temmuz 2013 eğitimlerini duyurdu Progress Software, uygulamalarını yüksek performans, üst düzey yönetilebilirlik ve düşük sahip olma maliyeti ile sunuyor. Bu uygulamalar ister şirket içi isterse bulutta yer alan ortamlarda, herhangi bir cihaz ve herhangi bir veri kaynağı ile uyumlu çalışabilecek kabiliyette, geliştirme, çalıştırma ve yönetme altyapısına sahip. ProgressOkulu.Com, 3 yılı aşkın süredir belirli bir kitleye çevrimiçi sunduğu Progress yazılımlarını gerçek ortama taşıyor. Şirket ilk eğitim takviminin duyurusunu geçtiğimiz aylarda yapmıştı.
Kaan Verdioğlu
E T K İ N L İ K L E R 21-24 Nisan 2013
CA World 2013 Las Vegas, Nevada, US AYRINTILI BİLGİ: www.ca.com/us/caworld.aspx 23-24 Nisan 2013
DSL Acceleration 2013 Hilton Paris La Defense, Paris AYRINTILI BİLGİ: http://dslconference.com/
Y U R T D I Ş I
13-16 Mayıs 2013
IFSEC International 2013 Nec Birmingham AYRINTILI BİLGİ: www.ifsec.co.uk 22-23 Mayıs 2013
Network Security 2013 Hilton Paddington, Londra AYRINTILI BİLGİ: http://telconetworksecurity. com/
4-6 Haziran 2013
Intermec Partner Summit 2013 Barselona AYRINTILI BİLGİ: www. intermecemeapartnersummit. com
Bu köşede yayınlanmasını istediğiniz etkinliklerinizle ilgili bilgileri dileka@interpromedya.com.tr adresine gönderebilirsiniz.
E T K İ N L İ K L E R 24-28 Nisan 2013
Sağlıkta Ortak Çözüm Toplantısı Belek-Antalya AYRINTILI BİLGİ: www.ohsadkurultayi.org 25 Nisan 2013
BTvizyon toplantıları-Bursa Hilton Oteli-Bursa AYRINTILI BİLGİ: www.btvizyon.com.tr 7 Mayıs 2013
Y U R T İ Ç İ
15-16 Mayıs 2013
Satış Zirvesi Sheraton İstanbul Maslak Otel AYRINTILI BİLGİ: www.eduplus.com.tr 16-17 Mayıs 2013
Sürdürülebilir Markalar Konferansı Swissotel The Bosphorus AYRINTILI BİLGİ: www.sustainable brandistanbul.com
16-19 Mayıs 2013
Kamu-BİB’15 TBD Kamu Bilişim Platformu Hilton Otel-Bodrum AYRINTILI BİLGİ: www.tbd.org.tr 20-21 Mayıs 2013
Uluslararası Adli Bilişim ve Güvenlik Sempozyumu Fırat Üniversitesi AYRINTILI BİLGİ: www.isdfs.org
Casewise Corporate Modeler eğitimi Mind2biz toplantı salonuİstanbul AYRINTILI BİLGİ: www.mind2biz.com.tr
Bu köşede yayınlanmasını istediğiniz etkinliklerinizle ilgili bilgileri dileka@interpromedya.com.tr adresine gönderebilirsiniz.
Kurucusu Kaan Verdioğlu eğitimlerle ilgili yaptığı açıklamada şu konulara değindi: “Progress Software, Türkiye pazarında bilinirliliği çok yaygın olmayan üst düzey teknolojilere sahip. Özellikle yenilikleri ve kabiliyetleri konusunda kaynak ve eğitmen sıkıntısı yaşanıyor. Bizler 3 yılı aşkın süredir kapalı bir kutu içerisindeki bu kitleye çevrimiçi ve yerinde eğitim hizmeti vererek bu bilgi kıtlığını aşmaya çalıştık ancak pazardaki bilgi talebinin bununla yetinemeyeceğimiz boyuta ulaştığını görüyoruz. Bu sebeple bu teknolojiyi kullanarak 30 kişilik bir BT
kadrosunun yaptığı işi 3 kişilik bir çekirdek kadro ile ortaya koyan bu değerli topluluğun üyelerine daha yakın olmak adına Temmuz 2013 eğitim takvimimizi devreye alarak bilgiyi aşılamayı hedefliyoruz.” ProgressOkulu.Com, düzenlenecek eğitimlerin tamamını en yeni teknolojilerine ayırarak, teorik bilgiyi pratiğe dökerek ve en büyüklerin yöntem ve stratejilerini, en değerli başarı hikayeleri ile katılımcılarına sunmayı planlıyor. Progress Software teknolojilerini kullananlar www. progressokulu.com adresinden gerekli ayrıntıları edinebilirler.
Sektörün önemli ismi Cenk Serdar tmob’a transfer oldu Türkiye internet ve mobil sektörünün önemli isimlerinden Cenk Serdar mobil teknoloji dünyasının öncü şirketlerinden tmob’a transfer oldu. 20 yıllık tecrübesini tmob transferi ile birleştirerek sektöre yeni bir dinamizm katmaya hazırlanan Cenk Serdar tmob ailesine, büyüme stratejilerinden sorumlu Cenk Serdar yönetim kurulu üyesi olarak katıldı. Serdar, şirketin yurtdışı açılımından sorumlu olmakla birlikte bugüne kadar 30’u aşkın markaya mobil uygulama çözümleri sunan tmob’un bundan sonra atacağı adımlarda stratejik danışmanlık verecek. Birçok şirkette yönetici olarak görev yapan Serdar, Turkcell’de geçirdiği 5 sene boyunca; mobil internet, mesajlaşma, içerik gibi katma değerli servislerden sorumlu olmasının yanı sıra, mobil pazarlama, mobil ödemeler ve mobil imza gibi konularda da öncü iş fırsatları yarattı. Turkcell çatısı altında MapCo, SuperOnline, IXIR’in başında bulunan Serdar, Garanti Bankası ve Volkswagen Group Turkey gibi lider kurumlarda da üst düzey yöneticilik yaptı. 2009 yılında Vodafone Global’e Mobil Ödemeler Direktörü olarak transfer olan Cenk Serdar, tmob’a katılmadan önce ise Vodafone’un bulunduğu 27 ülkede; Veri, İletişim ve İçerik servislerinden sorumlu Bireysel Servisler Direktörü olarak görev yaptı. Profesyonel iş yaşamı boyunca Türkiye dışında ABD, Hollanda ve İngiltere’de de önemli görevler üstlenen Serdar, tmob’daki yeni görevine ilişkin olarak şunları söyledi: “Mobil teknoloji sektörü hem dünyada hem de Türkiye’de birçok önemli fırsat sunuyor. Ülkenin en iyi ekiplerinden birine sahip olan tmob ile çalışarak bu fırsatlardan en doğru şekilde yararlanmasında bir görev üstlenmekten büyük heyecan duyuyorum”. Bilkent Üniversitesi Endüstri Mühendisliği’nden mezun olan Cenk Serdar, ABD’de The Wharton School /University of Pennsylvania’da Finans ve Pazarlama alanında MBA yaptı.
38
BThaber
MEKTUP
22 - 28 NİSAN 2013
ve öğretim teknolojileri öğretmenliği son sınıf öğrencisiyim. Maalesef Milli Eğitim Bakanlığının bilgisayar öğretmenlerine ve bilgisayar derslerine bakış açısı son derece olumsuz, bu durum da bizleri çok üzüyor. Bilişim çağında eğitimin, bilişim olmadan eksik kalacağını bildiğimiz için “Her Okulda Bir Bilişim Öğretmeni Olsun” sloganıyla bir imza kampanyası başlattık. Bu konuda bizlere yardımcı olabilir misiniz?” diyor öğrencimiz. Kampanya linki: http://www.change. org/bilisimogretmeni olarak belirlenmiş ve bir şeyleri kabul ettirmek için imza isteniyor. Şimdiye kadar ben dahil 7668 kişi imzasını atmış bu linke. Sen de bu linke girip imzalarsan destek çoğalır ve bilişim öğretmenleri okullarımızda çoğalır diyorum.
Merhaba, Hiçbir şeyden çekmedim şu e-devlet şifresinden çektiğim kadar diyerek mektubuma başlıyorum. Sürekli şifreyi unutuyorum ya da fazla girmediğim için şifre kendini imha ediyor ve sürekli yeni şifre alıyorum. Sevgili devletim benden epey zengin oldu, her seferinde para ödüyorum bildiğin gibi. Ne yapalım bu şifrelerden aldığı paraya ihtiyacı var demek ki devletimin. Zonguldak Ereğli ve Çevresini Kalkındırma Derneği (ZERÇEV) tarafından 3 yıldır Karadeniz Ereğli’deki ilk, orta ve lise öğrencileri arasında gerçekleştirilen “Benim de bir iş fikrim var!” proje yarışması var sırada. Bu yarışma bu yıl Bülent Ecevit Üniversitesi işbirliği ve Milli Eğitim Bakanlığı’nın desteğiyle Zonguldak, Bartın ve Karabük’ü de içine alan daha büyük bir etkinliğe dönüşecekmiş. Özel ve resmi, ortaokul ve lise tüm öğrencilerin 13 Mayıs’a kadar projelerini gönderebilecekleri yarışmada dereceye girecek öğrenci ve rehber öğretmenlere ödüller verilecekmiş. Birinciye 1 cumhuriyet altını, ikinciye, yarım cumhuriyet altını ve üçüncüye çeyrek cumhuriyet altını olarak belirlenmiş hediyeler. Ayrıntıları erisgem@ hotmail.com adresine e-posta ile başvurarak alabilirsin. Oğlum küçükken hep yaz kampı arar dururdum, şimdi büyüdü ama benim gibi çok
YIL 19 SAYI 918
22 - 28 NİSAN
2013
bthaber@interpromedya.com.tr
www.bthaber.com
online
BThaber Gazetesi’nin bu ve bundan önceki sayılarına www. bthaber.com adresinden ulaşabilirsiniz.
www.
bthaber .com
www.linkedin.com/groups/BThaber twitter.com/bthaber www.facebook.com/BThaber
Mektubunuz var aile vardır diye düşünerek bana gelen bir yaz kampını burada duyurmak istiyorum. Okan Üniversitesi Okan Adventure Camp adıyla düzenliyormuş bu kampı. Çocuklara macera ve eğlence dolu bir kamp deneyimi yaşatmak için hazırlıklarını tamamlamışlar. Tuzla’da 160 bin metrekare alan üzerine kurulu Okan Üniversitesi ve Okan Koleji, 4-15 yaş arasındaki çocukların kendi yaş grupları içinde katılabileceği bir kampmış bu. Haziran ayında kapılarını açacak olan Okan Adventure Camp, hepsi alanlarında uzman yerli ve yabancı koçlarla sadece İngilizce’nin konuşulduğu bir yaz kampı
olarak tasarlanmış. Böylece çocuklar bir yandan yabancı dil bilgilerini pekiştirirken bir yandan da farklı aktivitelerle sosyal gelişimlerine katkı sağlayacağını düşünüyorum. 17 Haziran ile 26 Temmuz arasında düzenlenen kampta psikolog desteği de sağlanacakmış. Daha
İnterpromedya Yayıncılık, EtkinlikYönetimi ve Pazarlama Hizmetleri A.Ş. adına Sahibi RUŞEN YAYKIN ruseny@interpromedya.com.tr İnterpromedya Yayın Koordinatörü Ayhan Sevgi ayhans@interpromedya.com.tr Genel Yayın Yönetmeni Fatih Sarı fatihs@interpromedya.com.tr Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Levent Daşkıran leventd@interpromedya.com.tr Editörler Yeşim Çinioğlu Cerit yesimc@interpromedya.com.tr Handan Aybars handana@interpromedya.com.tr Sedef Özkan (Ankara) sedefo@interpromedya.com.tr Evren Gülyaşar evreng@interpromedya.com.tr
Haber Merkezi Alp Yaşar Terlemez alpt@interpromedya.com.tr Dilek Arus dileka@interpromedya.com.tr Seda Nur Çınar sedac@interpromedya.com.tr Görsel Tasarım Berivan Eroğlu berivane@interpromedya.com.tr Handan Yalnız handany@interpromedya.com.tr
Yayın Kurulu: Ayhan Sevgi, Erdem Özel, Fatih Sarı, Güldane Taşdemir, Ruşen Yaykın, Serda Aydemir Bilir, Şafak Alpay, Zafer Kurdakul
ayrıntı istiyorsan ve nasıl başvuracağım diyorsan www. okanadventurecamp.com adresini tıklaman gerekecek. Geçen hafta bir üniversite öğrencisinden bir mektup aldım. Mektubu burada paylaşmak istiyorum. “Ben Sakarya Üniversitesi Bilgisayar
Anadolu Hayat Emeklilik tarafından yedincisi düzenlenen “Kadın Gözüyle Hayattan Kareler Fotoğraf Yarışması sonuçlanmış. Modern Yalnızlıklar adlı fotoğrafıyla birinci Nurten Öztürk olmuş. Seyhan Babal Sınırsız adlı fotoğrafı ile ikinci olurken Tuğba Yüksel İsimsiz fotoğrafıyla üçüncü olmuş. 1134 yarışmacının 5143 fotoğrafla katıldığı yarışmaya katılan kadınlarımızı kutlayarak mektubumu bitiriyorum. Bu hafta 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı biliyorsun, kutluyorum ve yeniden görüşmek üzere diyorum, hoşçakal.
REKLAM SATIŞ GRUBU Genel Müdür Yardımcısı Serda Aydemir Bilir seldaa@interpromedya.com.tr Satış Müdürü Burcu Acavut burcua@interpromedya.com.tr Satış Sorumlusu
Yayıncılık Etkinlik Yönetimi ve Pazarlama Hizmetleri A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Ruşen Yaykın Yönetim Kurulu Başkan Vekili Erdem Özel Yönetim Kurulu Üyesi Şafak Alpay
Figen Ekin figene@interpromedya.com.tr Reklam Rezervasyon Biriz Yıldırım birizy@interpromedya.com.tr Abone ve Dağıtım Sorumlusu Yeşim Sipahi yesims@interpromedya.com.tr tarafından dağıtılmaktadır.
Yönetim Kurulu Üyesi Fersun Oral Yönetim Kurulu Üyesi, Genel Müdür Güldane Taşdemir Yönetim Yeri: İnterpromedya Yayıncılık, Etkinlik Yönetimi ve Pazarlama Hizmetleri A.Ş. Sıracevizler Cad. Esen Sokak Saruhan Plaza No: 6/6 Bomonti Şişli -İSTANBUL Tel 0212- 212 31 22 Faks 0212- 212 31 21 ISSN 1300-6495
Cilt, Baskı, Poşetleme: Apa Uniprint San. ve Tic. A.Ş. - Hadımköy İstanbul Asfaltı Ömerli Köyü İstanbul - Tel 0212-798 28 40. l BThaber kontrollü abonelik sistemiyle dağıtılmaktadır. - Fiyatı 1 Kuruş (KDV dahil) - BThaber, 5187 sayılı Basın Kanunu’nun 2/f maddesi hükmü gereği ‘yerel süreli yayın’dır.