Hometextile - Sayı 80 / Issue 80

Page 1



ÖNSÖZ

MESLEK ETİĞİ Değerli Meslektaşlarım, Türk Ev Tekstili sektörü 2013 yılını çok büyük bir mutlulukla kapattı. İhracatımız 2012 yılına göre % 13.5 artarak, 3 milyar 300 milyona ulaştı. Ülkemizin genel ihracatında artış kaydedilmeyen bir yılda, böylesine güçlü bir artış, çok önemli bir gelişme. Ülkemizin ‘yıldız’ sektörlerden biri olma yolunda ilerleyen sektörümüz, yaratmış olduğu katma değerle de ülke ekonomisine katkıda bulunuyor. Sektörümüzün ihracat birim fiyatı, 2013 yılı itibari ile 10.2 USA Dolar/ kg’dır. 2013 yılı Türkiye ihracatının 1.58 Dolar/ TL olduğunu düşünecek olursak, bu değerin yüksekliği çok daha belirgin hale gelecektir. İhraç ettiğimiz her 100 USA Dolarlık malda, 30 Dolarlık döviz yurt dışından aldığımız ham maddeye gidiyor. Çıkan %70’lik oran, pek çok sektöre göre, ekonomik katma değer açısından çok yüksek. Türkiye ev tekstilinde Avrupa’nın 1 numaralı tedarikçisi konumunda. Ürünlerimiz farklı kıtalarda 166 ülkeye ulaşıyor. Bizler, sektörün hedefini, çok daha ilerilere taşımalıyız. Ar-Ge yatırımlarına daha büyük bütçeler ayırabilmeli, üniversitelerimizle işbirliğimiz geliştirmeliyiz. İnovatif ürünler geliştirebilmek için her sanayici gayret göstermeli, yavaş yavaş nano teknoloji kullanımını arttırarak, dünyaca ünlü koleksiyonlar yaratan ‘tasarım ekipleri’ ve ‘kaliteli işgücü’ ile geleceğin fikirlerini geliştirmeli, yeni iş modelleri oluşturmalılar. Özgün tasarımlarla, iddialı koleksiyonlara imza atabilmeliler.

Türkiye Ev Tekstili Sanayicileri ve İşadamları Derneği olarak, fikri ve sınai mülkiyet haklarının korunması konusunda gerekli yasal düzenlemeler için çaba sarf ettik. Yasal alt yapı hazırlandı. Dernek genel kurulumuzda da buna uygun tüzük değişiklilerini gerçekleştirerek, “genel çalışma ilkeleri ve meslek etik kuralları” kabul edilerek yürürlüğe girdi. Bundan böyle, taklit edildiğini düşünen her üyemiz, gerekli belgeleri hazırlayarak derneğimize başvurursa, haklarını korumak için gereken yapılacaktır. Emeği ve fikri koruyarak ve saygı göstererek, daha iyi bir geleceğe hep birlikte gidebileceğimize inanıyoruz. Ülkemizde farklı gelir gruplarını barındıran yaklaşık 3.6 milyon hane var. Evliliklerin sayısı da yüksek. Her yıl yaklaşık 700 bin kişi evleniyor ve yeni evler kuruyorlar. Tüketici bilincinin her geçen gün daha da yükseldiğini sevinerek izliyoruz. İnternet kullanımıyla birlikte e-ticaret cirosu daha da büyüyor. Türkiye’de ev tekstili üreten ve ihraç eden firmaların, uluslararası piyasalarda pay alma çabalarına, daha da gelişen iç pazar payı ekleyebilirsek, başarı öykümüzü taçlandırmış oluruz. Global pazarlarda “Türkiye’de Üretilmiştir” damgası taşıyan ve iç piyasada kalitesi ve tasarımlarıyla aranan, çok daha fazla ürün sunmanın heyecanı ve gururunu taşıyoruz. En iyi dileklerimle ve saygılarımla

Yaşar Küçükçalık Başkan Türkiye Ev Tekstili Sanayicileri ve İşadamları Derneği

1

HOMETEXTILE


r e l İ k e İçİnd

14 KONUK

4 TİM BAŞKANI MEHMET BÜYÜKEKŞİ “TEKNOLOJİK ÜRÜNLERİN İHRACATINA ÖNEM VERECEĞİZ”

6 SEKTÖR HABERLERİ FUAR

12 ‘MAISON&OBJET PARİS’ YENİLENMİŞ

BİR İYİMSERLİĞİ AĞIRLADI

FUAR

14 HEIMTEXTIL 2014’ün YILDIZI TÜRKİYE OLDU KÜLTÜR

4

24 “GELENEKSEL DOKUMA SANATIMIZA

SAHİP ÇIKMALIYIZ”

ANALİZ

32 2013 SEKTÖRÜN SIÇRAMA YILI OLDU TEKNOLOJİ

36 ÇOK YÖNLÜ BİTKİ ISIRGANIN

TEKSTİL SEKTÖRÜNDE KULLANIMI

YÖNETİM KURULU ÜYELERİ

Başkan Yardımcıları Ali Sami Aydın Zafer Katrancı

Ufuk Oçak, Erdoğan Baydemir, Mehmet Fatih Dereköylü, Bülent Koçak, Vehbi Akman, Can Tanrıverdi, İsmail Ağaoğlu,

Genel Sekreter Cengiz Özmen Türkiye Ev Tekstili Sanayicileri ve İşadamları Derneği Adına Sahibi BAŞKAN Yaşar Küçükçalık

HOMETEXTILE

2

Remzi Kırayoğlu, Kemal Aydın Ulusal, Aziz Sarı, İrfan Pamuk, Cenk Kemahlı, Mustafa Kösemusul,

Mali Sekreter Abdülhadi Köseoğlu

Cemal Çetinkaya, Murat Zümbülyuva, Faruk Hürdana, Osman Kuman Çağal


68

ARAŞTIRMA

40 TURİZM İLE BÜYÜYEN SEKTÖR;OTEL TEKSTİLİ DETAY HABER

46 HERKESİN GÖZÜ LİSANSLI ÜRÜN PAZARINDA KÜLTÜR

50 KENDİNDEN GAYRET ALAN

KADIN MOTİFİ “ELİ BELİNDE”

46

MAKALE

54 Ev Tekstili Sektöründe Yalın Felsefe

Nasıl Uygulanır? Sektöre Özgü Ne Katkı SaĞlar?

MAKALE

56 BAYİ YÖNETİMİ DEKORASYON

60 HANGİ KOLTUK RENGİ

NASIL BİR ENERJİ VERİYOR?

MARKA

65 MARKAYI GÜÇLÜ KILMAK

66

MAKALE

66 SELÇUKLULARDA GEOMETRİK

SÜSLEMEYE DAİR

ANADOLU KUMAŞLARI

70 GAZİANTEP YÖRESİ; KUTNU, ALACA,

MEYDANİYE DOKUMALARI

PAZARLAMA

74 “CRM”: ÇOK KONUŞULAN

AMA AZ BİLİNEN BİR KAVRAM

HUKUK

76 ESER SAHİPLİĞİ VE TEKLİF HAKLARI ÜZERİNE ETKİNLİK

78 TÜRK KUMAŞINA JAPON YORUMU Denetleme Kurulu Ali Rıza Hasoğlu, Mehmet Baykent,

Yayına Hazırlık

Şerafettin Demir, Ahmet Serdar Sütçüoğlu,

Nihan Yelutaş Tüzel

Halim Usta, Yavuz Demirel

Atilla Bulut Ömür Işık

Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Haşim Büyükbalcı

Yayın Türü

Her hakkı saklıdır. 10.000 adet basılmıştır. Hometextile dergisi ücretsiz olarak dağıtılır. Türkiye Ev Tekstili Sanayicileri ve İşadamları Derneği Adres: Meclis-i Mebusan Caddesi Koçarslan İşhanı

Grafik Tasarım

Telefon: +90 212 292 04 04

No:71/4 Fındıklı 34427 Beyoğlu / İstanbul

Tag Ajans

Fax: +90 212 292 23 04

Basım Yeri

info@tetsiad.org

Reklam Sorumlusu Buket Tanrıöver

Türkiye Ev Tekstili Sanayicileri ve İşadamları Derneği

Yaygın, Süreli Editör Erol Barış

60

Elma Basım

www.tetsiad.org

3

HOMETEXTILE


KONUK

BAŞKANI MEHMET BÜYÜKEKŞİ:

“TEKNOLOJİK ÜRÜNLERİN İHRACATINA ÖNEM VERECEĞİZ” Dergimizin bu sayısında Türkiye İhracatçılar Meclisi Mehmet Büyükekşi’yi konuk ettik ve kendilerine; Türkiye’nin ihracat performansını ve ihracatta yeni hedeflerimizi , döviz kurlarındaki değişimlerin nasıl bir seyir izleyeceğini sorduk… 2013 yılı ihracat performansımızı

ihracatta beklediğimiz artışı yakalaya-

Ekonomi dünyası dövizdeki dal-

kısaca değerlendirir misiniz? He-

madık. Ancak TİM rakamlarına göre ise

galanmalara odaklanmış durum-

deflerimize ulaşabilme adına na-

mal ihracatımız yüzde 5,8 artış ile 145,5

da. 2014 geneli için dövizin nasıl

sıl bir yol aldık?

milyar dolar olarak gerçekleşti. Dolayı-

seyredeceğine dair sizin öngörü-

31 Ocak’ta açıklanan TÜİK tarafından

sıyla altın harici tutulduğunda ihracatı-

leriniz nelerdir?

açıklanan verilerine göre 2013 yılını ih-

mızdaki olumlu gidişatın 2013 yılında da

Biz döviz piyasasındaki kısa vadeli dal-

racatta toplamda 151,9 milyar dolarlık

devam ettiğini gördük. Mal ihracatında

galanmaların piyasaların doğasında ol-

bir performansla kapattık. Altın ihra-

artışların sürmesi, gelecek hedeflerimiz

duğuna ve Türk Lirasının değerini eninde

catında yaşanan düşüşlerden dolayı

açısından bize moral veriyor.

sonunda bulacağına inanıyoruz. Bizim

HOMETEXTILE

4


KONUK

yüzde 3,7’si ileri teknoloji ürünü kabul

“Bizim için döviz kurunda seviyeden ziyade öngörülebilirlik ve rekabetçilik daha fazla önem taşıyor. Bu doğrultuda risk algısını iyi yönetmenin kurda öngörülebilirliği artıracağına inanıyoruz.”

edilen ürünler. Yüzde 31,4’ü ortanın üstü teknolojili. Dolayısıyla ileri teknoloji yoğunluklu ürünler kapsamında yer alan ürünlerin ihracatının desteklenmesi için özel bir program hazırlanması ve uygulanmasını önemli görüyoruz. Bu program kapsamında desteklenecek firmaların ihraç edecekleri ileri teknoloji yoğunluklu ürünleri kendilerinin üretmelerini istiyoruz. İhracatçı firmalarımız, Turquality, yurtdışı ofis-mağaza destekleri, Türk ürünlerinin yurt dışında markalaşması, pazar araştırması desteği, uluslararası rekabetçiliğin geliştirilmesinin desteklenmesi ve çevre maliyetleri gibi destek mekanizmaları aracılığıyla devlet yardımlarından yararlanabiliyor.

için döviz kurunda seviyeden ziyade ön-

İhracatçı firmalarımıza finansman kanal-

Bizim TİM olarak Ekonomi Bakanlığımız ile 10 yılda 10 dünya markası yaratmak, güç-

görülebilirlik ve rekabetçilik daha fazla

larının açılması noktasında Eximbank’ın

önem taşıyor .Bu doğrultuda risk algısı-

oldukça verimli çalışmaları oluyor.İhra-

nı iyi yönetmenin kurda öngörülebilirliği

catın finansmanı yanında kalitesini artı-

potansiyeli taşıyan firmalara destek olu-

artıracağına inanıyoruz. Döviz riski bu-

racak çalışmaların yapılması da büyük

yoruz. Turquality programı ile 139 firmamı-

lunan ihracatçılarımızın da bu riskten

önem taşıyor. İleri teknoloji yoğunluklu

zın 154 markasını iç ve dış pazarlarda des-

korunmaya yönelik önlemleri dikkatlice

ürünlerin ihracatında henüz istenilen se-

teklerken bu firmalara tanıtım, pazarlama

değerlendirmelerini öneriyoruz.

viyede değiliz. İhraç ettiğimiz ürünlerin

ve tasarım destekleri sağlıyoruz.

lü global Türk markaları geliştirerek ülkemizin ihracatını artırmak için seçilmiş marka

Geçtiğimiz haftalarda Türk bankalarının yurt dışı şubelerinden de Eximbank kredisi kullanımına ilişkin bir anlaşma yapıldı. Önümüzdeki dönemde ihracatçılarımız için başka ne gibi avantajlarımız sağlanacak? Paylaşabileceğiniz başka projeler var mıdır? Türkiye İhracat Kredi Bankası Eximbank’ın yeni alıcı kredileri programı ile yurtiçinde yerleşik bankaların yurtdışında faaliyet gösteren şube, iştirak banka ve muhabir bankaları aracılığı ile alıcı kredisi kullandırılması mümkün kılınıyor. Bu program ile Orta Doğu, Orta Asya, Balkanlar, Afrika ve eski Doğu Bloku ülkelerinde Türk mal ve hizmet alıcılarına uygun maliyetli Eximbank kaynaklı kredi imkânı sağlayacağını düşünüyoruz. Krediler en az 6 ay vadeli verilecek. Tüketim malları ithalatçılarına en fazla 2 yıl, yatırım malı ithalatçılarına en fazla 7 yıl vadeli kredi verilebilecek. Krediler ihracat bedelinin yüzde 100’üne kadar olabilecek.

5

HOMETEXTILE


SEKTÖR HABER

SULTANHAMAM BELGESELİ YAYINLANDI Geçmişi yaklaşık 1.700 yıl öncesine dayanan tarihi Eminönü Çarşısı’nın en hareketli bölgelerinden olan Sultanhamam, bir süre öncesine kadar tekstil sektörünün tek merkeziydi. Sultanhamam yüzyıllara dayanan ahilik kültürünün de etkisiyle güven, dürüstlük gibi kavramlarla özdeşleşti. Ev tekstili tarihine de tanıklık eden bu özel bölge için TETSİAD bir belgesel çalışması hazırladı.

Pek Çok Ünlü İsim Bu Belgeselde Türkiye’nin önde gelen belgesel yapımcılarından ve aynı zamanda akademisyen olan Özer Bereket yönetimindeki ekip, aylar süren yoğun bir çalışmanın ardından eseri hazırladılar. Belgesel için bölgenin halen hayatta olan en eski esnafları, bölgede esnaflık yaparken bugün dünyanın en büyük üreticilerinden olmuş sanayiciler ve ülkenin diğer bölgelerinde üretim yaparak Sultanhamamla ticaret yapan tanınmış isimlerle görüşüldü. Recep Tanrıverdi, Yaşar Küçükçalık, Ahmet Nazif Zorlu, Zafer Katrancı, Hacik Taşçı, Selim Şimon gibi sektörün önemli işadamları Sultanhamam’ın tarihi, esnaf kültürü hakkında anılarını, görüşlerini paylaştılar.

Türk ev tekstilinin tarihsel merkezi SULTANHAMAM, TETSİAD’ın hazırladığı belgesel ile ölümsüzleşti. Ünlü belgesel yapımcısı ve akademisyen Özer Bereket’in yönetmenliğinde hazırlanan belgesel, tarihin gelecek nesillere aktarılmasında önemli bir arşiv niteliğinde.

Sultanhamam Belgeseli için bölgenin en eski esnafları, Sultanhamam’a mal satan köklü firmaların kurucuları ile röportajlar gerçekleştirildi. Kapsamlı bir arşiv çalışması yapılarak tarihi görüntüler harmanlandı ve belgesel için elden geçirildi.

HOMETEXTILE

6


SEKTÖR HABER

ULUSLARARASI PAZARLAMAYA EĞİTİM KATKISI 1 gün süren eğitimin sonunda katılımcılar Yaman Koç’a konu hakkında merak ettikleri soruları yöneltme imkanı buldular. Eğitimin sonunda ise katılımcılara sertifikaları takdim edildi. TETSİAD’ın üyelerine yönelik organize ettiği‘Uluslararası Pazarlama Yöntemleri Eğitimi’ farklı illerde gerçekleştirilmeye devam edecek.

TETSİAD organizasyonu ve dış ticaret uzmanı Yaman Koç’un yönetiminde gerçekleşen ‘Uluslararası Pazarlama Yöntemleri Eğitimi’ne ev tekstili sektörü yetkilileri ve profesyonelleri yoğun ilgi gösterdiler.

Geçtiğimiz yıl ihracatını %13.5 arttıran Türk ev tekstili sektörünün daha da başarılı bir grafik sergilemesine bir katkı da TETSİAD’tan geldi. 25 Şubat 2014 tarihinde İstanbul Dış Ticaret Merkezi(İDTM)’nde gerçekleştirilen ‘Uluslararası Pazarlama Yöntemleri Eğitimi’, özellikle ihracat departmanında görev yapan personelin gelişimi için oldukça faydalı geçti. Dış ticaret uzmanı Yaman Koç’un hazır-

ladığı eğitim ve sunumda; ‘Pazar araştırmalarında internetin kullanım yolları, müşteri hakkında istihbarat toplama, hedef firmada doğru kişiye ulaşma, uluslararası talep arzı takibi’ gibi alt başlıklarda önemli bilgiler paylaşıldı. Yaman Koç daha önce ve hali hazırda çalıştıkları firma ve sektörlerden örnekler vererek, somut başarıları katılımcılar ile paylaştı.

Özellikle internetin kullanılarak; Pazar araştırması yapma, müşteri istihbaratı toplama, doğru müşteriye ulaşma ve müşterinin ilgisini çekebilme gibi konuların dikkatle takip edildiği eğitim, katılımcıların zihinlerinde yeni ufuklar açtı.

7

HOMETEXTILE


SEKTÖR HABER

ANKARALI EV TEKSTİLCİLERİ İLE BULUŞMA

Ankara Ticaret Odası(ATO) 17. Tekstil,

gün, İşkur Genel Müdürlük Daire Başka-

Tuhafiye ve Mefruşat Komitesi’nin bu

nı Mehmet Aslan, Altındağ Milli Eğitim

yıl ilkini gerçekleştirdiği istişare toplantı-

Müdürü İlhan Eranıl, mefruşat sınıfları ile

17. Tekstil, Tuhafiye ve

sına katıldık. TETSİAD yönetim kurulunu

sektöre eğitimli personel yetiştiren Ata-

Mefruşat Komitesi’nin

temsilen; Başkan Yaşar Küçükçalık, Ge-

türk Kız Meslek ve Teknik Lisesi Müdüresi

nel Sekreter Cengiz Özmen ve Yönetim

Nazan Şener, okulun değerli hocaları ve

Kurulu Üyesi Bilal Koçak toplantıda hazır

mefruşat sınıflarında eğitim gören öğ-

bulundular.

renciler de toplantıda yer aldılar.

Ankara Ticaret Odası (ATO)

istişare toplantısı, TETSİAD yönetiminin de yer aldığı

Toplantıda bir konuşma yapan ATO

Katılım Yoğun Oldu

geniş katılımlı bir

Ankaralı sektör temsilcilerinin yanı sıra;

organizasyonla

dımcısı Fuat Taştekin, Meclis Üyesi Aydın

gerçekleştirildi

ATO Başkanı Salih Bezci, Başkan YarErdoğan,

Komite Üyesi Mehmet Ay-

Başkanı Salih Bezci, sektörün topluma verdiği hizmetin önemine dikkat çekerek sektörel birlikteliğin bu düzeye ulaşmasından duyduğu memnuniyeti dile getirdi. Mesleki eğitimin önemine de değinen Salih Bezci, toplantıda bulunan öğrencileri tercih ettikleri meslek sebebiyle tebrik ederek çalışmalarında başarılar diledi.

“Ankaralı Meslektaşlarımız Sektörü Başarıyla Temsil Ediyorlar” Toplantıda bir konuşma yapan TETSİAD Başkanı Yaşar Küçükçalık, Ankaralı sektör temsilcilerinin yoğun gayretlerini ve mesleki başarılarını yakından takip ettiklerini belirterek, çalışmalarındaki başarıları da takdir ettiklerini dile getirdi. Mayıs ayında gerçekleştirilecek EVTEKS 2014 Fuarı’nda tüm sektör temsilcilerini görmekten büyük mutluluk duyacağını ifade eden Yaşar Küçükçalık, bu yıl da kendilerini memnun edecek bir fuar çalışması içerisinde olduklarını belirtti. Toplantının sonunda katılımlarından dolayı TETSİAD yönetim kurulu üyelerine plaketleri takdim edildi.

HOMETEXTILE

8


İNCELEME

karaca

9

HOMETEXTILE


SEKTÖR HABER

EKONOMİ BAKANIMIZ NİHAT ZEYBEKÇİ’Yİ ZİYARET ETTİK

Derneğimiz yönetim kurulu üyeleri, Başkanımız Yaşar Küçükçalık başkanlığında, 5 Mart 2014 tarihinde, Ekonomi Bakanımız Sayın Nihat Zeybekçi’yi ziyaret ederek, yeni görevinde başarılar dilediler. Başlangıçta, dünya ve Türkiye ekonomisi üzerine genel konuların görüşüldüğü ziyaret kapsamında, özel olarak ev tekstili sektörünün sorunları çok detaylı olarak gündeme getirildi. Toplantıda Sayın Nihat Zeybekçi’ye kapsamlı olarak sektörün sorunları aktarıldığı, geniş bir sektörel rapor sunuldu. Ev tekstili sektöründen gelmesi nedeniyle, sektörün sorunlarını çok iyi bildiğini ifade eden Sayın bakan, ev tekstili sektörüne özel ilgi göstereceğini belirterek, gelecekte yapılacak olan etkinliklerde de sektörden ve dernekten ilgisini esirgemeyeceğini belirtti. Derneğin bir STK olarak da öneminin altını çizerek, sektörde çatı örgütü olma fonksiyonunun altını çizdi ve bu ziyaretten duyduğu memnuniyeti ifade etti.

YENİLENEN TETSİAD WEB SİTESİ YAKINDA HİZMETE GİRİYOR Türkiye Ev Tekstili Sanayicileri ve İşadamları Derneği(TETSİAD)’ın resmi web sitesi www.tetsiad.org yenileniyor. Özel olarak hazırlanan yazılımın kullanıldığı yeni web sitesi, modern bir tasarım ile buluşuyor. Ana sayfanın açılışında TETSİAD ile ilgili güncel haberlerin olduğu bölüm ziyaretçileri karşılayacak. Bu bölümün hemen yanında ise hem üyelerimizi hem de sektörümüzü ilgilendiren duyuruların olduğu bölüm yer alacak. Alt menüde bulunan; Meslek Etik Kuralları, Firma Kataloğu, Eğitim ve Seminerler, Sektör İstatistikleri, Sanal Pazaryeri bölümleri ise ziyaretçilerin ilgili alanlara hızlı bir şekilde ulaşmalarını sağlayacak şekilde tasarlanıyor. Yenilenen www.tetsiad.org web sitesinde; Hukuk Köşesi, Sektör İstatistikleri, Dış Ticaret Raporları, Ülke Raporları, Ekonomik Yorumlar, Faydalı Linkler gibi zengin içerikli bölümlere yalnızca TETSİAD üyeleri şifre ve kullanıcı adlarıyla ulaşabilecekler.

HOMETEXTILE

10


SEKTÖR HABER

YURT DIŞI FUAR TEŞVİKLERİ BİLGİLENDİRME SEMİNERİ 16 Aralık 2013 tarihinde Dış Ticaret Kompleksi’nde, İstanbul Tekstil ve Konfeksiyon Birlikleri(İTKİB) tarafından TETSİAD üyelerine yönelik yurt dışı fuar teşvikleri hakkında bilgilendirme semineri gerçekleştirildi. İTKİB yetkilileri ve uzmanlarının yaptıkları sunumların ardından, firma temsilcileri yaşadıkları sorunları aktarma ve merak ettikleri konuları uzmanlara sorma fırsatı yakaladılar.

TETSİAD, HEIMTEXTIL 2014 Fuarı’nda Yer Aldı Derneğimiz, 8-11 Ocak 2014 tarihleri arasında Almanya’nın Frankfurt kentinden gerçekleştirilen Heimtextil Fuarı’nda yer aldı. Derneğimiz, fuar süresince sektörümüzü ve üyelerimizi tanıtıcı faaliyetlerde bulundu. Üyelerin sorunları dinlendi, daha başarılı bir fuar geçirmeleri amacıyla çalışmalar yapıldı. Uluslararası Tekstil Üreticileri Federasyonu (ITMF), Messe

Frankfurt gibi birçok kurum/kuruluşla üst düzey toplantılar, ikili görüşmeler gerçekleştirildi. Sektörümüzün uluslararası pazarlarda daha etkin olabilmesi için gayret gösterildi. Derneğimizin resmi yayın organı Hometextile Dergisi de yaklaşık 5.000 adet dağıtılarak sektörümüzün tanıtımına katkı sağlandı. Hometextile Dergisi, Heimtextil Fuarı süresince en çok dağıtımı yapılan yayınların başında geldi.

TETSİAD Başkanı Yaşar Küçükçalık, çeşitli medya kuruluşlarına Türk ev tekstili sektörü hakkında açıklamalarda bulundu.

11

HOMETEXTILE


FUAR

‘MAISON&OBJET PARİS’ YENİLENMİŞ BİR İYİMSERLİĞİ AĞIRLADI Fuardaki değişikliklerden biri de, Hol 7’nin yepyeni Ocak 2014’te gerçekleştirilen ve yenilenmiş bir güç ve büyümenin umut verici işaretlerini sergileyen MAISON&OBJET Paris kapılarını kapattı.

planı ve premium ev tasarımı markalarının konumlandırılışıydı.

londaki yerini buldu ve daha genel bir yemek yapma ve eğlenme trendine sofra takımlarını ekleyerek hedef pazarını genişleten sektörün hedeflerini vurguladı.

Bu Hol Fransız tasarımcı Noé Duchaufour Lawrance

Fuardaki Yenilikler MAISON&OBJET’nin organizatörleri, gerek fuar katılımcılarının gerekse ziyaretçilerin geribildirimlerini değerlendirerek her yeni etkinliğin bir öncekine oranla daha etkili ve görünür olması ve daha çok takdir edilmesi için ellerinden geleni yapıyorlar. Ocak ayında, MAISON&OBJET’nin ilgisi Hol 7 ve Hol 3’teki kayda değer değişikliklere yoğunlaştı. Bu salonlarda ziyaretçileri fuarın yeni bölümleri olan scènes d’intérieur Gallery ve COOK+DESIGN stüdyosu bekliyordu. Fuardaki değişikliklerden biri de, Hol 7’nin yepyeni planı ve premium ev tasarımı markalarının konumlandırılışıydı. Bu Hol Fransız tasarımcı Noé Duchaufour Lawrance tarafından tasarlandı. Ziyaretçileri yeniden düzenlenmiş bir scènes d’intérieur bölümü bekliyordu. Prestijli markalar ve tasarımcılar artık

HOMETEXTILE

12

tarafından tasarlandı. scènes d’intérieur Gallery olarak adlandırılan yeni bir ortamda bir araya gelmiş ve daha belirgin bölümlere ayrılmıştı. Fuardaki ikinci önemli yenilik, COOK + DESIGN Studio ile genişletilen COOK + DESIGN sektörünün yer aldığı Hol 3’tü. Etkinlikler ve networking görüşmeleri için tasarlanan bu yeni alan, kısa sürede sa-

Katılımcı Sayısında Önemli Artış MAISON&OBJET Paris’in bu etkinliğinde beş yüzü aşkın yeni fuar katılımcısı yer aldı. MAISON&OBJET Paris, Avrupa’da, en çok sayıda Japon dekorasyon ve tasarım firmasının katılmayı tercih ettiği fuar oldu. Fuara Türkiye’den aralarında Hamam, Majestik, Persan, Paşabahçe’nin de bulunduğu 35 firma ve tasarımcı katılırken dergimiz Hometextile da ev tekstili bölümünde bulunan dergi dağıtım noktalarında ücretsiz olarak dağıtıldı.


İNCELEME

ahsen

13

HOMETEXTILE


FUAR

HEIMTEXTIL 2014’ün YILDIZI TÜRKİYE OLDU

D

ünya ev tekstili sektörünün önemli buluşmalarından Heimtextil Fuarı, 8-11 Ocak 2014 tarihleri arasında gerçek-

leştirildi. Fuara 2.718 firma katılırken, Türkiye’yi 164 firma temsil etti. Heimtextil Fuarı; üreticileri, tasarımcıları, sektör profesyonelleri ve ziyaretçilerini bir araya getiren uluslararası bir platform görevi görüyor. Fuar, her yıl ürünlerini dünyanın dört bir yanına ihraç eden Türk

Türkiye’ye Geri Dönüş Sinyalleri Havludan perdeye, battaniyeden döşemelik kumaşa kadar sektörün her alanında ürettikleri katma değeri yüksek ürünlerle dikkat çeken firmalarımız, ziyaretçilerin odak noktası oldular. Geçmiş yıllarda Çin ve Hindistan gibi ülkelere yönelen bazı ABD’li ve Avrupalı firmaların yeniden Türk firmaları ile çalışmak istemeleri katılımcıları memnun etti.

tekstil sektörü açısından, pazardaki etkinliğini

Dijital Baskı Teknolojisi Ön Plana Çıktı

arttırmak için büyük önem taşıyor.

Hazır giyim sektöründe bir süredir kullanılan ‘dijital baskı teknolojisi’, son yıllarda ev tekstilinde de kullanılmaya baş-

Türk Firmaları Sınıfını Belli Etti

landı. Fuarın en dikkat çeken ana başlıklarından biri bu teknoloji ile üretilmiş ürünler oldu. Bu alanda uzmanların

Fuarda yer alan Türk firmaları; koleksiyonla-

katılımıyla düzenlenen konferans yoğun ilgi gördü. Türk fir-

rı, sunumları ve hizmet kaliteleriyle ziyaret-

malarının da 2013 yılında dijital baskı teknolojisine önemli

çilerden tam not aldılar. Sektörün hemen

yatırımlar yaptıkları göze çarptı. Bazı firmaların sergiledikleri

her ürün grubunda ön plana çıkan firmalar,

ürünlerin neredeyse yarısı bu teknoloji ile üretilmiş ürünlerdi.

2013 yılında %13.5 artan ev tekstili ihracatımı-

Firmalarımız, tasarımları ve inovatif çalışmaları ile hem ziya-

zın sebebini açıklar niteliktelerdi.

retçilerin hem de basın mensuplarının ilgi odağı oldular.

HOMETEXTILE

14


FUAR

EVTEKS Tüm Dünyaya Tanıtıldı Türkiye’nin en önemli fuar markalarından EVTEKS, bir ilk olarak Heimtextil’e eş zamanlı düzenlenen uluslararası basın toplantısı ile tanıtıldı. Messe Frankfurt fuar alanının hemen yanında bulunan Marriott Otel’de 9 Ocak günü gerçekleştirilen toplantıya basın mensuplarının ilgisi yoğun oldu. Konuşmalar öncesi EVTEKS Fuarı tanıtım videosu katılımcıların beğenisine sunuldu. Toplantıda; TETSİAD Başkanı Yaşar Küçükçalık, TETSİAD Başkan Yardımcısı Ali Sami Aydın, CNR Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ceyda Erem ve CNR Holding CEO’su Cem Şenel konuşma yaptılar.

Yerli ve yabancı basın mensuplarına EVTEKS Fuarı hakkında detaylı bilgi verildi.

Küçükçalık:

EVTEKS Fuarı’nın sektörde “marka ülke”

“Fuarcılık Devlet Politikası Olmalı”

belirten TETSİAD Başkanı Yaşar Küçükça-

olduklarının en açık göstergesi olduğunu lık; “EVTEKS, bugün dünyanın 2. büyük

Gerçekleştirilen basın toplantısında tüm

ev tekstili fuarı konumunda. Çağdaş ve

dünyada başarılı fuarların arkasında

daha büyük bir fuar alanına kavuştuğu-

mutlaka devletin olduğunun altını çizen

muz zaman, liderlik iddiamızı daha da

TETSİAD Başkanı Yaşar Küçükçalık; “Şu

güçlendireceğiz. Şu anda 60 bin metre-

an bulunduğumuz fuar, devlet eliyle or-

karede gerçekleşen fuarı, 39 bini yaban-

ganize edilen ve her açıdan devlet ta-

cı olmak üzere yaklaşık 120 bin kişi ziyaret

rafından desteklenen bir fuardır. Çin’de

ediyor.

büyüyen fuarlara bakın, aynı desteği göreceksiniz. Bu açıdan bakıldığında; tarafından düzenlenen Evteks’in geldiği

Erem: “Yurtdışı Tanıtımı Arttıracağız”

nokta çok önemli bir başarıdır” dedi.

Fuara ilginin artmasında Türkiye’nin yük-

bir sivil toplum kuruluşu ve bir özel sektör

selen bir yıldız olmasının büyük etkisi olduğunu kaydeden Ceyda Erem, “TETSİAD ile başarılı bir işbirliğimiz var. Ekonomi bakanlığımızın da desteği büyük. Yer sıkıntımız yüzünden daha fazla katılım sağlayamıyoruz. 160 bin metrekarelik alan kadar bir alan daha olsa dolduracağız. Şu anda 500 şirketlik bir bekleme listesi var. Fuar alanımızı büyütüp daha fazla katılımcı ve ziyaretçiyle büyümeyi hedefliyoruz” diye konuştu. Yurtdışında tanıtım toplantılarını başka ülkelerle sürdüreceklerini ifade eden Ceyda Erem, programlarındaki öncelikli ülkelerin ise Almanya, İtalya, İspanya, Rusya, Çin ve Afrika ülkeleri olacağını vurguladı.

15

HOMETEXTILE


FUAR

KATILIMCILAR FUARI DEĞERLENDİRDİLER

Vedat Aydın - Zorlu Holding Tekstil Grubu Başkanı Öncelikle bu fuar; binaları, altyapısı ve organizasyonu açısından dünyada eşi benzeri olmayan bir fuar. Gönül isterdi ki bu fuarı İstanbul’da gerçekleştiriyor olsaydık. Maalesef her şeyden önce bizim böyle bir fuar yapacak altyapımız, binalarımız yok. Bu fuar ev tekstilinde bu noktaya ulaştıysa altyapının çok büyük bir payı bulunuyor. Ben 28 yıldır bu fuara katılıyorum ama eminim ki bu fuar en az bir 100 yıl daha popülerliğini devam ettirecek. Türkler olarak bu fuarın en gözde ülkesiyiz. Ürünü ve pazarı bizden daha iyi bilen ve teknik olarak bizden daha ileride olan bir başka ülke yok. Türkiye sektörde liderliğe soyundu. Sektöre yön verebilecek büyüklükte firmalarımız var. Bu ilerlemede firmalarımızın yanı sıra derneğimizin (TETSİAD) de katkılarının payı büyük. Artık Heimtextil fuarı Türkler olmadan olmaz. 28 yıl önce biz İtalyanların standları gezip neler yapmışlar diye inceliyorduk, bugün tüm ülkeler bizim standlarımızı gezip bizi takip ediyorlar.

Murat Bekir Kondu Menderes Tekstil Pazarlama ve Satış Müd. Teknolojiyi, gelişmeleri yakından takip edebilmemiz, sahip olduğumuz, iyi yetişmiş kaliteliinsan gücümüzle, bu gelişmeleri hızlı bir şekilde uygulayabiliyor olmamız ve bu farklılıklarımızla ortaya çıkardığımız, kaliteli servis ve hizmet seviyemizle,sektörde global bir üretim markası olduğumuzu söyleyebilirim. Bildiğiniz gibi, geçtiğimiz yıl dünyada, sektörümüzde bir ilk olarak, dakikada 70 metre baskı yapabilen ve 600 dpi çözünürlüğe sahip dijital baskı makinası yatırımı yaptık. Yeni yaptığımız bu yatırımla oldukça yoğun ilgi görüyoruz. 6 milyon Euro civarında bir yatırım oldu. Dijital baskı sektörünün, kısa sürede olmasa dahi orta vadede %50’lere çıkacağını ön görüyoruz. Heimtextil fuarı artık bizim için sektörle, müşterilerimizle bir araya geldiğimiz gelenekselleşmiş bir organizasyon. Fuarı, dünyanın dört bir tarafında bulunan, müşterilerimizle ve sektör profesyonellerimizle bir araya geldiğimiz, hem daha az masraflı hem daha az zaman alan bir show olarak görüyoruz. Açıkçası biz bu fuara bu mantıkla bakıyoruz. Bu yıl ki fuarın geçmiş yıllara göre ne eksik ne de fazla olduğunu söyleyebilirim.

Nihat Güler - Harput Tekstil İhracat Müdürü 2013 yılı genel olarak verimli ve umutlu bir yıl oldu. Ürün grubumuz oldukça geniş olduğu için bazı ürünlerde istikrarlı bir ihracat artışı sağlarken örneğin çarşaflık grupta sıkıntılar yaşadık. Türkiye’deki üretim maliyetlerinin artması ve bu ürün gruplarında yaşanan zorlu rekabetin bu düşüşte ana rolde olduğunu düşünüyorum. Katma değeri yüksek ürünlerde ihracat artışı sağladık ancak kar marjlarında da geçmiş yıllara göre düşüş olduğunu görüyoruz. 2013 yılında en çok marka değerimize yatırım yaptığımızı söyleyebilirim. Heimtextil fuarına yaklaşık 17 yıldır geliyoruz. Bu yıl müşterilerde daha belirgin bir kriz beklentisi olduğunu görüyorum. Bu sebeple siparişlerde tedirginlik gözlemliyorum. Diğer taraftan üreticilerin sayısının daha hızlı arttığı bir sektör olmamızdan kaynaklanan sıkıntılar yaşıyoruz. Bu yılki fuarın bizim açımızdan çok verimli geçtiğini söyleyemem. Evteks fuarı çok daha verimli geçmişti.

HOMETEXTILE

16


İNCELEME

özdilek 17

HOMETEXTILE


FUAR

Feyyaz Karacadağ Birce Tekstil Pazarlama Müdürü Firma olarak 8 yıldır Heimtextil’e katılıyoruz. Bu yılın daha iyi geçmekte olduğunu söyleyebilirim. Özellikle ABD’den yüksek miktarda müşteri geldi. Geçmiş yıllarda Çin’e, Hindistan’a yönelen firmaların istedikleri ürün ve hizmet kalitesini bulamadıklarını öğreniyoruz. 2013 yılının ilk yarısı bizim için çok güzel geçti. Sonrasında 3-4 aylık bir duraklamanın ardından yeniden hareketliliği sağladık. Yıl genelini baz aldığımızda ise %10 civarında bir ihracat artışından söz edebiliriz. 2014 yılında başta makine yatırımı olmak üzere çeşitli yatırımlarımız olacak. Yeni koleksiyonlarımızın hazırlanmasında da özel çalışma yapacağız.

Ramazan Yılmaz Başarı Tekstil Gen. Müd. Yrd. 2014 Heimtextil fuarı ziyaretçi ve yeni müşteri anlamında biraz zayıf geçiyor. Bazı ülkelerin halen tatilde olması ya da tatillerinin yeni bitmiş olmasının ziyaretçi sayısına etkisi olduğunu dü-

Almanya’nın Frankfurt kentinde gerçekleştirilen 2014 Heimtextil Fuarı’nda 164 Türk firması 176 stand ile katıldı. Firmalarımızın koleksiyon zenginliği, kaliteleri ve başarılı sunumları dikkat çekiciydi.

şünüyorum. Yine de bizi tatmin eden görüşmelerimiz oldu. Mevcut müşterilerimizle görüşmek adına da bu fuar oldukça ideal. 2013 yılı bizim için verimli bir yıl oldu. Bu ivmeye paralel olarak dokuma alanında yeni yatırımlarımız oldu. Kapasitemizi %40 kadar arttırdık. 2014 yılının çok daha iyi geçeceğini tah-

Turgut Özmercan - Özerdem Mensucat Yönetim Kurulu Üyesi

min ediyoruz. Şu anda yılın ilk 5 ayı

2013’ün en sıkıntılı konusu Türkiye’de yaşanılan siyasi gelişmeler ve dövizdeki

için tam kapasite doluyuz. Mayıs

dengesiz dalgalanmalar oldu. Her açıdan daha stabil bir yapıya kavuşmamız

ayında gerçekleşecek Evteks fuarı

lazım. Bunu ne denli sağlamlaştırırsak geleceğe yönelik plan ve kararlar da daha

hazırlıklarına da başladık. Yeni ko-

cesaretli oluyor. Umarım 2014 yılı geçmiş 10 yıl-

leksiyonumuzu bu fuarda beğeniye

daki istikrarlı sürecin devamı olur. 2013 yılında

sunacağız.

bir önceki yıla göre %5 civarında bir ihracat artışımız oldu. Avrupa’da ve ABD’de düzelme sinyalleri var. 2014 yılında ülkemizde ekonomik ve politik istikrarı, özellikle de kurlardaki istikrarı düzelterek fırsatları iyi değerlendirebileceğimizi düşünüyorum. Türkiye aslında bulunduğu konum itibariyle şanslı bir ülke. Bu avantajımızı çok daha iyi değerlendirmeliyiz. 2014 yılında dijital baskı alanında yatırımlarımız olacak. Uzun vadede dijital baskı teknolojisi, sektörün ana üretim kollarından biri olacaktır.

HOMETEXTILE

18


FUAR

19

HOMETEXTILE


FUAR

İbrahim Çınar - Koçaklar Ev Tekstili İhracat Müdürü Heimtextil’e firma katılımının her yıl arttığını buna karşın ziyaretçi sayısının düştüğünü gözlemliyoruz. Ev tekstili fuarlarının sayısı arttıkça bu düşüş devam ediyor. Ürün taleplerine göre müşteriler farklı fuarları ziyaret etmeyi tercih edebiliyorlar. Bu yıl özellikle Arap müşterilerin ziyaretlerinde önemli bir azalma olduğunu söyleyebilirim. Buna karşın Rus müşterilerde artış var. Bir de ABD’li ziyaretçi sayısında dikkate değer bir belirginlik var. Fuarın genel ticaret potansiyelinden memnunuz. 2013 yılı bizi tatmin eden bir yıl oldu. Yakla-

Hüsnü Şarkaya Kerem Tekstil Genel Müdürü Firmamız 2005 yılında kuruldu. 8 yıllık süreçte Evteks ve Heimtextil fuarlarına katılarak müşteri portföyümüzü oluşturduk. Yoğun çalışmalarımız sonucunda her yıl %50 civarında büyüme göstererek 6 milyon dolar ciro seviyelerine ulaştık. 2013 yılında 8 milyon dolar hedefimizi dövizdeki dalgalanmalar ve iplik fiyatlarındaki değişimlerden dolayı gerçekleştiremedik. 2012’ye göre çok az da olsa bir düşüş yaşadık. Ancak 2014 yılı bizim için yeni bir dönem olacak. 7.100 metrekarelik yeni bir üretim tesisimizi devreye sokacağız. Yeni fabrikamızla birlikte ürün yelpazemizi genişleterek büyümeyi hedefliyoruz. Bu yılki Heimtextil fuarı geçtiğimiz yıllar göre müşteri ziyaretleri açısından daha zayıf geçiyor. Ancak bildiğiniz üzere fuar dönüşü neler olabileceğini kestirmek güç. Fuarın çok verimli geçtiği ancak sonrasında geri dönüşlerin hayal kırıklığı yaşattığı fuarları da yaşayabiliyorsunuz. O yüzden fuarın kalabalık, yoğun olmasına değil sonraki dönüşlere bakarak değerlendirmek daha sağlıklı olur.

HOMETEXTILE

20

şık %15’lik bir ihracat artışı sağladık. Başta Ürdün, Kuveyt, Birleşik Arap Emirlikleri gibi ülkeler olmak üzere Arap pazarı yükselişteydi. 2014’te Evteks Fuarı ile birlikte işlerin daha da iyiye gideceğini düşünüyorum.


FUAR

Gonca Serüven - Sespa İhracat Pazarlama A.Ş. İhracat ve Pazarlama Müdürü Heimtextil’e uzun yıllardır katılıyoruz. Öncelikli amacımız mevcut müşterilerimizle ve yeni müşterilerle bir araya gelerek yeni ürünlerimizi tanıtmak ve yeni siparişler almak. Bu anlamda fuar son derece faydalı oluyor bizim için. Onun dışında geçtiğimiz yıllardan farklı bir hareketlilik olduğunu söylemek güç. Ancak Evteks Fuarı’nın bu yıl çok daha hareketli geçeceğini tahmin ediyorum. Çünkü tekstil sektöründe çok iyi bir noktaya geldik ve yükselişimizi sürdürüyoruz. Alıcılar her ürün grubundan çok zengin koleksiyonları bulabiliyorlar. Üretim ve servis kalitemizle cazibemizi arttırıyoruz. 2013 yılı bizim için verimli bir dönemdi. 2014 yılında grafiğin yükseliş konumunun devam edeceğini öngörüyoruz. Bu sebeple üretim kapasitemizi arttırıyoruz, yeni makine yatırımları yaptık.

Bu yılki fuarın dikkat çeken konu başlıkları ise; Dijital baskı teknolojilerine ve ürünlerine olan ilginin sıçrayışı ve Uzak Doğu’da aradığını bulamayan ABD’li firmaların yeniden Türkiye ve Avrupa’ya yönelme girişimleri oldu.

Aylin Öztürk Berşan Tekstil İhracat Müdürü Bu yıl Heimtextil’in en dikkat çeken noktası, ziyaretçi sayısında belirgin bir düşüş yaşanmasıdır. Eski müşterilerimizin önemli bir kısmı ile güzel görüşmeler gerçekleştirdik. 2013 yılı 2012’den biraz daha iyiydi. Döviz kurundaki dalgalanmalar fiyatlarla ilgili sıkıntılara sebep oldu. Türkiye’deki ve dünyadaki politik/ekonomik gelişmeler bizi tedirgin etse de 2014’ten umutluyuz. Yeni yılda büyük olmamakla birlikte yeni yatırımlarımız olacak. Yatırımlarımız kapasite arttırmadan ziyade modernizasyona yönelik olacak. Markamıza olan yatırımlarımız ise zaten durmadan devam ediyor.

21

HOMETEXTILE


ETKİNLİK

AİLE ŞİRKETLERİNDE KURUMSALLAŞMANIN HARİTASI ÇIKARTILDI

Türkiye’deki firmaların %95’ini oluşturan ‘Aile Şirketleri’, TETSİAD’ın düzenlediği toplantıda tartışıldı. ‘Sürdürülebilirlik’ ana teması ile

Türkiye ekonomisinin önemli bir kısmını oluşturan ‘Aile Şirketleri’, Türkiye Ev Tekstili Sanayicileri ve İşadamları Derneği (TETSİAD) tarafından organize edilen ve Türkiye Kurumsal Yönetim Derneği(TKYD)’nin katkılarıyla gerçekleştirilen sohbet toplantısında masaya yatırıldı. İstanbul Dedeman Otel’de gerçekleşen ve ev tekstili sektörünün üst düzey temsilcilerinin yoğun ilgi gösterdikleri ‘Aile Şirketlerinin Sürekliliğinde Kurumsal Yönetimin Önemi’ toplantısının açılış konuşmasını yapan TETSİAD Başkanı Yaşar Küçükçalık, geleceğimizin teminatı olan gençlerimize bırakacağımız şirketlerin bir miras değil borç olduğunu vurguladı. Ev tekstili sektöründe de örnek gösterilebilecek köklü aile şirketleri olduğunu söyleyen Küçükçalık, ancak bu şirketlerin de yurt dışındaki diğer örneklerle kıyaslandığında yeni sayılabilecek düzeyde olduğunu, kurumsallaşma ve sürdürülebilirlik kavramlarının çok önemli bir konumda bulunduğunu belirterek toplantıyı düzenlemelerindeki amacı açıkladı.

HOMETEXTILE

22

gerçekleştirilen toplantıya yüksek düzeyde katılım olması konunun öneminin ispatı niteliğindeydi. ve tecrübelerini aktardı. Şirketlerin nesilden nesile devam etmesinin Türkiye ekonomisi için çok önemli olduğunu anlatan Sebilcioğlu; “Aile şirketlerinin kurumsallaşması, sürdürülebilirlikleri ve değerlerinin artması temel hedeflerimizden biri olmalı. Aile şirketlerinde sürdürülebilirlik çok daha zor. Çünkü duyguların olduğu yerde pazar dinamiklerine uymak, strateji geliştirmek

“Sürdürülebilirlik Hayati Önem Taşıyor”

daha da zorlaşıyor. Bu sıkıntıları aşmak için

Toplantının sonraki bölümünde, bu alan-

bu sistemlerden biri. Kurumsal yönetimin

da önemli isimlerden biri olan Türkiye Ku-

4 temel ilkesi var. Bunlar: adillik, şeffaflık,

rumsal Yönetim Derneği Yönetim Kurulu

sorumluluk, hesap verilebilirlik. Önceden

Üyesi (TKYD) Fikret Sebilcioğlu hazırladığı

şirketlere bu ilkeleri uygularsanız iyi olur

sunumu katılımcılar ile paylaşarak, bilgi

deniyordu. Artık bunlar hukuk sisteminin

bazı sistemler var. Kurumsal yönetim de


ETKİNLİK

içine girmeye başladı. Çünkü sermayenin korunması amaçlanıyor. Yeni Türk Ticaret Kanunu konuya ilişkin bazı düzenlemeler getirdi. Türkiye 5 sene sonra bugünkü gibi olmayacak. Bugün büyük şirketlerde başlayan kurumsal yönetim zamanla tüm şirketlere yayılacak. Şirket sahiplerinin “parayı ben yatırdım, riski de ben aldım dolayısıyla kral benim” egosundan kurtulmaları gerekiyor” şeklinde konuştu.

Nereden Başlamalı? Nasıl Yapmalı? Aile şirketlerinde kurumsallaşmayı kendi şirketlerinde uzun yıllardır uygulayarak somut başarılar elde etmiş olan Türkiye Kurumsal Yönetim Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Fuat Ekmekçioğlu da katılımcılara kurumsallaşmanın ve sürdürülebilirliğin hangi yollardan geçtiğine, neler yapılması gerektiğine değindi. Aile şirketlerinde kişilere göre değil kurallara göre kararlar alınmasının çok hassas bir konu olduğuna değinen Ekmekçioğlu şöyle devam etti; “Her şeyin en başında oturup kuralları belirlemek ve yazıya dökmek gerekiyor. Böylelikle anlık duygu ve karar değişikliklerinden kurtulup, ortak paydada buluşup kabul edilen kurallara göre şirketi yönetmeye başlıyorsunuz. Böyle olması halinde aile bireyleri arasındaki kırgınlıklar da azalıyor. Bir aile anayasasının hazırlanması aile şirketlerinin sürdürülebilirliği açısından çok önemli. Bununla birlikte güçlü bir güven ortamı yaratılmalı. Aile anayasasına karar verme yolunda izlenecek eylemleri şu şekilde sıralayabiliriz: ‘Doğru danışman ile çalışmak, Geçici aile konseyi oluşturmak, Karar verme prensipleri oluşturmak, Kararlarda ‘şirket mi aile mi’ öncedir prensibine karar vermek, Ölüm ve miras gibi her konuda açıkça konuşulabileceğini içinize sindirmek.’ Bu aşamalardan sonra zamanla daha sağlam temeller attığınızı ve işlerin daha kolay yürüdüğünüzü göreceksiniz.”

Toplantı öncesi katılımcılar kahvaltıda bir araya gelerek sohbet etme imkanı buldular.

Sunumların ardından katılımcılar merak ettikleri konuları konuşmacılara sorma imkanı buldular. Böylelikle toplantı sonrası şirket yöneticilerine ‘aile şirketlerinin kurumsallaşması’ konusunda bir yol haritası çizilmiş oldu.

23

HOMETEXTILE


İNCELEME

“GELENEKSEL DOKUMA SANATIMIZA SAHİP ÇIKMALIYIZ” Tekstil sektörünün duayen hocalarından Prof. Aydın Uğurlu, çalışmalarına hız kesmeden devam ediyor. Fatih Sultan Mehmet Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi’nde yeni nesillerin yetişmesine katkıda bulunan Uğurlu, akademik kariyeri boyunca yapmış olduğu geleneksel dokuma tezgahlarımızın minyatür örneklerini bir süre önce Sultanahmet’te bir halı mağazasında sergilemeye başlamıştı.

değerlerinin, çağdaş sanat alanında da kullanılabilirliği tezi kapsamında hazırlandı.

macılık alanında pek çok çeşit oluşturul-

Aydın Uğurlu ile geleneksel dokuma tezgahlarımızın maketlerinin sergilendiği halı mağazasında buluştuk ve keyifli bir sohbet gerçekleştirdik.

gelenekselleştirmiştir.

Geçtiğimiz Kasım ayında ise; Mimar Sinan Üniversitesi Öğr. Gör. Servet Senem Uğurlu ile birlikte hazırladıkları ‘Dokusal Yüzeyler Sergisi’ni beğeniye sundu. Sergi, Yörük ve Türkmen ağırlıklı geleneksel dokuma

Dokumacılık insanların çıplaklığı ve onlara rahatlık, kimlik sağlaması ile ilgilidir. Giysi ile insanları ve mefruşat ile mimari mekanları rahat yaşanır duruma getirmek için her ülke ve coğrafya da doku-

HOMETEXTILE

24

muş ve her ülke bu alandaki ürünlerini

Türklerin geleneksel Göçebelik döneminde yaşam ortamı olarak kullandığımız Topakev (Yurt) ve çadırlarımız, keçe ve dokumaydı. Dünya kültürüne tanıttığımız

Dokumacılığın ihtiyaç ve sanat kavramlarını biraz açabilir misiniz?

halı, kilim, yöresel kumaş örnekleri ve giysiler, işlemeler, örgü ve oyalar, oyuncak bebek ve kukla kapsamında yapılanlar arasında sanatsal değerde olanlar vardır. Onların etnografya müzelerinde saklanıp gelecek kuşaklara tanıtımı yapılmalıydı.


KÜLTÜR

25

HOMETEXTILE


KÜLTÜR

Çok zengin çeşitte olan geleneksel dokuma örneklerimizden yeni fikirler geliştirerek, fakat öte yandan evrensel sanat akımlarını bilerek günün gereksinimlerine uygun, ulusal kimlikli tekstil çalışmaları bizim ülkemizde de yapılabilirdi. Ülkemizde tekstil sektörünün başlangıçta sanata uzak duruşu, daha önemlisi tekstil alanında sanat eğitimi verenlerin sanat yerine teknolojiyi önemsemeleri ayrıca YÖK`ün kuruluş aşamasında üniversite-

lar, ülkemizde tekstil sanatı adına neler yapılabileceği konusunda bir fikir vermesi açısından 1960 ve 1995 yıllarından bu yana yaptığımız çalışmalardan derlenmiştir. Sergilenen eserlerden birçoğu yurtdışında ve ön elemeli uluslararası sergilerde sergilenmiştir. Çalışmalarda geleneksel tekstil sanatlarımızda geleneksel malzemeleri ve teknikleri kullanarak yeni biçimlerde tekstil ve dokuma özellikleri ile objeler oluşturulmuştur.

lerde, alanında akademik çalışması olmayanlara akademik paye dağıtılması, günümüz tekstil sanatı alanında gecikmelere neden oldu. Bu alandaki yeni ürünleri ve sanatsal örnekleri ülkeye taşımak için yurt dışına, fuarlara gitmek zorunluluğu duyduk. Batı ülkelerinde 50 yıldan bu yana geçerli olan ‘tekstil sanatı’ kavramı ülkemizde 8-10 yıldan bu yana söylenir oldu.

‘Dokusal Yüzeyler Sergisi’nin ne gibi özellikleri var? Mimar Sinan Üniversitesi Öğr. Gör. Servet Senem Uğurlu ile sergilediğimiz çalışma-

gelişmesine karşın, başlangıçta bu sektörün sanatsal boyutu, hem eğitim alanında hem de sektör bazında pek anlaşılmamıştı. Tekstil sanat eğitimi yaptığını sananlar ve sektördekiler, kerameti hep teknolojide görüyorlardı. Güzel sanatlar eğitimi alanında verdiğim derslerde, yaptığım sergi ve katıldığım konferanslarda, güzel sanatlar çatısı altında yapılan tekstil eğitiminin, sanayinin de gereksinim duyacağı sanat ağırlıklı olması için örnek olmaya çalıştım.

Tekstil ve dokuma sanatı konusunda uzun yıllardır çalışmalar yapıyor ve ders veriyorsunuz. Aynı zamanda tekstil sanayii ile de yakın ilişkileriniz var. Tekstil Sanatı ile sektör arasında nasıl bir ilişki var?

Üniversite/Sanat ile Sanayi işbirliği günümüzde ne düzeyde? Son yıllarda tekstil sanatı adına eğitim ve

Her mesleğin başlangıcında sanattan bahsedilmese de, sonuçta nedense hep sanattan bahsetme gereksinimi duyulur. Dokuma alanında da böyle oldu. Dokumacılık en eski mesleklerden olması nedeniyle sanat ile ilişkisi hep vardı. 1950’li yıllardan bu yana dünyada dokuma alanında da alışılmışın dışında sanattan bahsedilir oldu.

sanayi alanlarında yapılan çalışmalar,

Ülkemizde de tekstil sektörünün her türlü

için çok olumlu.

henüz istenilen düzeyde olmasa da umut verici. Ülkemizde sanat eğitimi veren kurumlar, sanat ağırlıklı eğitim vermeleri gerektiğini anlamış görünüyorlar da tekstil sanatının ne olduğunu bilenlerin sayısı halen az. Öte yandan sanayi de sanat ve sanatçıdan nasıl yararlanacaklarını öğrenmiş gözüküyor. Bu durum ülkemiz


KÜLTÜR

Prof. Aydın Uğurlu’nun farklı zamanlarda tasarladığı dokuma örneklerinden oluşan eserler Fatih Sultan Mehmet Üniversitesi’nde sergilendi.

Dokuma tezgahlarının modellerini yapmaya nasıl başladınız? Birçok kişi kabul etmese de, kültürümüz göçebelik temelindedir. Kültürümüzün baş eserleri arasında dokumacılık ürünleri, ön sırada yer alır. Dokuma tekniği kapsamında yapılan; Halı, kilim, cicim, sili, sumak, çul, kebe, aba, şayak ve bez gibi çeşitli geleneksel dokumalar için göçebe yaşamına uygun, taşınması kolay geleneksel tezgahlar geliştirilmiştir. Oğuz töresine bağlı göçebelik düzeni zamanla yok edildikçe, bu düzene bağlı geleneksel dokumacılık ile birlikte dokuma tezgahları da sayıları çok az olan etnograf-

ya müzelerine giremeden, yok olmakta. Bu gerçeği bilerek Anadolu’da kullanılmış olan tezgah çeşitleri ile ilgili çalışmalarıma 1970’li yıllarda başladım. Eğitimde kullanmak üzere, tespit ettiğim dokuma tezgahlarından bir kısmının ufak modellerini yapmıştım. Zamanla bu çalışmalarımı genişlettim.

Göçebe kültürünün dokumacılık kültürümüze nasıl bir etkisi vardı? Göçebe kültürü kapsamında geliştirilen dokuma tezgahlarının taşınması, kurulması ve çözülmesi çok basit, kullanımı karmaşık değil, çok kolaydır. Göçebe yaşantısında kışlak yerleşiminde, ev içinde, bahçede, yaylakta ise kıl çadır yanında kurulan basit tezgahlarda kendi gereksinimi karşılamak üzere göçer kadını tablo yaparcasına, kilimini, halısını, örtü ve yaygısını, içinde yaşadığı çadır bezini, giysilerini tezgahında dokurdu. Günümüzde Oğuz töresine göre kurulmuş göçebe düzeni bozulmuş, buna bağlı olarak dokumacılık geleneği de yok olmuştur. Geleneksel dokumacılık atölye dokumacılığına dönüştürüldü, kişiye ve aşirete özgü geleneksel dokumacılık yozlaştırılarak satışa yönelik yapılmaya başlandı.

Osmanlı kültürü son dönemde oldukça gündemde. Tekstil sanatı açısından nasıl bir kültürel varlığımız var? Saray sanatımız, Türk Sanatı bütününde çok ufak yer kaplamakta ve sanat değerlendirilmesi yönünden de ‘Sa-

Yine farklı zamanlarda dokusal yüzeylerle yaptığı çalışmaları Fatih Sultan Mehmet Üniversitesi’nde açtığı sergi ile beğeniye sunan Uğurlu, tekstil sanatına sahip çıkılması çağrısında bulunuyor. ray Sanatı örnekleri’ İran etkisinde “Oriyent” kapsamı içindedir. Bu gerçekler içinde yaptırılan tasarımların, Anadolu kimlikli olamayacağı gibi eski sanatsal değerine erişmesi, tekrar dünyada aranır olması çok zor olacaktır. 30 yılı aşkın süredir devam eden yurt dışı tekstil sanatı yarışmalarında, Türkiye’den hiç bir sanatçının kabul edilmemiş olması bu alanda yapılan eğitimin düzeyini ortaya koyuyor. Ülkemizdeki her alandaki sanat eğitiminin kimlik kazanması, yaratıcı, çağdaş tasarımlar yapması kişisel çabalar dışında, geçerli yasalar ile olacak gibi görünmüyor.


KÜLTÜR

SERGİDE BULUNAN TEZGAH ÇEŞİTLERİ

B

PENELOPE TEZGAHI u tezgah, adını mitolojiden alır. Öyküye göre; Troya Savaşı’na giden kocası Odyseus, uzun yıllar geri dönmeyince, başka biri ile evlenmesi söyle-

nen Penelope, “Tezgahtaki dokumamı bitireyim” der. Fakat tezgahta gündüz dokuduğunu, gece sökerek, başkası ile evlenmesini erteleyen Penelope, kocası savaştan eve döner ve mutlu sona ulaşır. Antik Çağ’da Kolophon ve Miletos gibi Batı Anadolu şehirleri, renkli yünleri, dokumaları ile meşhurdu. Bu dokumaların dokumasında, bu tezgahlarının kullanıldığı tahmin edilir.

I

ISTAR TEZGAHI star, göçebe kültüründe geliştirilen, taşınması, kurulması kolay ve pratik, dikey çözgü sistemli dokuma tezgahıdır. İlk çağdan bu yana Anadolu’da kullanılan bu tezgah, Yörük ve Türkmenler tarafından, göç sırasında bütün

parçaları sökülerek kolayca taşındığı için çok kullanılmıştır. Yörük ve Türkmen Halı ve Kilimleri, Karaçadır için gerekli dokumalar “Çulfallık” da denilen Istar tezgahında dokunmuştur. “ISTAR” sözcüğü ile Sümer Tanrıçası “İŞTAR” benzerliği, ilginçtir.

G

ÜÇAYAK DOKUMA TEZGAHI öçebe kültüründe, kırsal alanda kullanılan yatay çözgülü dokuma tezgah tipi için çözgüler dışarıda hazırlanır, dokuma da dışarıda yapılır. Yere çakılan kazıklar ile gerdirilen çözgü ipliklerinin, ağızlık

açma işlemi Çapraz Çubuğu(Varangelen) ve gücü ağacının bağlandığı, ahşap üçayak düzenekleri ile dokuma yapılır. Dokuma ilerledikçe, Üçayak ileri alınarak dokumaya devam edilir. Taşınması, sökülüp, kurulması kolay yatay tezgah tipi Anadolu’nun her yerinde kullanılmıştır. Halı, kilim ve her türlü düz dokuma yaygının yapıldığı göçebe yaşantısına uygun bir tezgahtır.

A

GERME TEZGAH nadolu’da ‘Hereke tipi’ dikey tezgah olarak adlandırılır. Çözgüler tezgah üzerinde hazırlanır. Çözgülere gerginlik, tezgahtaki kamalar ya da dişli düzenekler ile levendlerin arası açılarak sağlanır. Hereke,

Kayseri halıları genellikle bu tip tezgahlarda dokunmuştur.

HOMETEXTILE

28


KÜLTÜR

29

HOMETEXTILE


KÜLTÜR

KAMÇILI DOKUMA TEZGAHI

A

nadolu’da ‘Dastar’, ‘Düzen’ gibi adlarla bilinen, bez dokuma tezgahlarında, Bürümcük, Kutnu, Altıparmak, Aba, Şayak, Tülbent, Alaca, Futa, Peşkir

gibi çok çeşitli bez dokumaları dokunmuştur. Son dönemde tezgaha eklenen, hızlı mekik atma düzeneğini hareket ettiren, makara iplerini çekme hareketi, kamçılama hareketine benzetildiği için ‘kamçılı tezgah’ olarak adlandırılır.

G

SARMA TEZGAH ünümüzde Anadolu’da, “İsparta tipi” olarak bilinen dikey tezgahta çözgüler tezgah dışında, istenilen uzunlukta hazırlanıp, tezgaha taşınır. Çözgü ipliklerine gerginlik,

levendlerin döndürülmesi ile sağlanır. Gücüleme ve Varangelen düzenler yapılarak dokumaya başlanır. Tezgah, göçebe yaşantısına uygun olup, Anadolu’da çok kullanılmıştır.

ÇİTİ DOKUMA TEZGAHI

G

öçebelerin kullandığı, taşınması kolay, kurulması basit, dikey dokuma tezgahıdır. Anadolu’da Yörük ve Türkmenler halı ve kilim ile sumak, zili, cicim, kara çadır için

keçi kılından dokumalar ve göçebelikte çok kullanılan, eşya ve zahire çuvalları gibi dokumalar bu tür tezgahta dokunmuştur.

GOBLEN / TAPESTRY DOKUMA TEZGAHI

A

vrupa, resim ağırlıklı duvar halılarının dokunduğu yatay dokuma tezgahı, sanatsal duvar dokumaları için kullanılır. Çözgü ipliklerine hareket, çerçevelere veya ip gücülere bağlantılı pedallar ile sağlanır.

Çözgü iplikleri çok gergindir. Ressamların hazırladığı ve tezgahta çözgülerin altına yerleştirilen resme bakılarak dokuma yapılır.

HOMETEXTILE

30


İNCELEME

31

HOMETEXTILE



ANALİZ İhracattan Ürün Gruplarının Aldığı Paylar 2013 yılı ihracatına baktığımız zaman ‘Havlu ve Bornozlar’ toplam ev tekstili ihracatından aldığı %28’lik payla en çok ihraç edilen ürün grubu oldu. İkinci sırada ise %19’luk payla ‘Yatak Çarşafları’ yer alırken, ‘Perdelik ve Döşemelik Kumaş’ grubu ise %17’lik payla üçüncü sırada yer aldı.

Almanya Liderliğini Korudu Ev tekstili ihracatı ülke bazında incelen-

Rusya Federasyonu ve 244,9 milyon do-

dukça büyüktür. Türk ev tekstili sektörü

lar ile ABD izledi.

ihracatının neredeyse 1 milyar dolarını

diğinde ise; Almanya’nın geçtiğimiz yıl

Ev tekstili ihracatı yapılan ilk on ülkenin

da liderliği koruduğu görülüyor. İhraca-

toplam ev tekstili ihracatı içindeki payı

tımızda %18’lik pay alan bu ülkeye 2013

%64,13, ilk 20 ülkenin payı ise %78,05 ola-

yılında 593,5 milyon dolar ev tekstili ihraç

rak gerçekleşti.

ettik. Almanya’yı, 398 milyon dolar ile

İhracatımızda Avrupa Birliği’nin payı ol-

Avrupa Birliği ülkelerine gerçekleştiriyor. Avrupa Birliği gibi kalite kriterinin oldukça yüksek olduğu bir pazara bu miktarda ihracat yapabilmesi sektörün yetkinliğini göstermek açısından oldukça önemli bir göstergedir.

TÜRKİYE’NİN EV TEKSTİLİ İHRAÇ ETTİĞİ İLK 20 ÜLKE SIRA NO

ÜLKE Tüm Ev Tekstili İhracatı

1

İHRACAT 2012 ($)

İHRACAT 2013 ($)

2.904.301.449

3.296.782.484

DEĞİŞİM 2012/2013 (%)

ORAN 2013 (%)

593.501.594

14,51

18,00

387.020.550

398.845.867

3,06

12,10

ABD

236.599.695

244.955.094

3,53

7,43

4

Fransa

151.097.026

190.870.401

26,32

5,79

5

İngiltere

153.931.952

171.403.545

11,35

5,20

6

İtalya

112.127.514

141.115.561

25,85

4,28

7

Ukrayna

84.406.678

125.892.206

49,15

3,82

8

Hollanda

94.112.805

108.479.314

15,27

3,29

9

Polonya

72.398.562

76.601.552

5,81

2,32

10

İran

72.924.536

62.679.179

-14,05

1,90

11

Irak

55.710.304

56.994.057

2,30

1,73

12

Belçika

48.158.863

49.785.047

3,38

1,51

13

Libya

39.024.086

48.366.984

23,94

1,47

14

Romanya

42.290.961

46.461.085

9,86

1,41

15

İspanya

44.970.730

45.677.693

1,57

1,39

16

İsrail

34.960.546

43.025.050

23,07

1,31

17

Suudi Arabistan

35.953.703

42.952.085

19,46

1,30

18

Almanya

2

Rusya Federasyonu

3

518.279.524

Bulgaristan

49.836.357

42.818.468

-14,08

1,30

19

Avusturya

35.128.960

41.819.954

19,05

1,27

20

Cezayir

29.157.955

40.899.853

40,27

1,24

33

HOMETEXTILE


ANALİZ

2008 Yılı Seviyesine Tekrar Ulaşıldı Ev tekstili ihracatında 2007 ile 2008 senelerinde ulaşılan 3.300 milyon $ değerlerine 2013 senesinde tekrar ulaşıldı. Ev Tekstili İhracatının toplam tekstil ihracatı içindeki payı seneler içinde azalma göstermiş olsa da 2013 senesinde 2012 senesine göre %2,3 artarak %39,3’ lük bir pay aldı. 2005 yılından bu yana yapılmış olan ev tekstili ihracat rakamları incelendiğinde en yüksek değişim oranı %13,5 ile 2012-2013 yılları arasında gerçekleştiği görülüyor. Bu da Türkiye genel ihracatının hemen hemen aynı kaldığı 2013 senesinde, sektörün büyük başarı kaydettiğini gösteriyor.

2013 yılında en yüksek artış %26.7 ile Yatak Çarşaflarında gözlenirken, en düşük artış %0.55 ile Battaniye ihracatında gerçekleşti.

Yaşar Küçükçalık: “Çalışmalarımızın Karşılığını Aldık” Türkiye Ev Tekstili Sanayicileri ve İşadamları Derneği(TETSİAD) Başkanı Yaşar Küçükçalık; sektörün çalışkan, üretken, vizyon sahibi olduğunu vurgulayarak, sektörel dayanışma azminin ihracat rakamlarına yansımasından mutluluk duyduklarını belirtti. Üretim, markalaşma, pazarlama ve hizmet gibi tüm konularda

yoğun gayretler gösteren tüm firmalara teşekkür eden Yaşar Küçükçalık; “Bu başarının elde edilmesinde; fuardan fuara koşan satış personelinden, sabahlara kadar çalışarak koleksiyon yetiştirmeye çalışan tasarımcımıza, sipariş yetiştirmek için mesaiye kalarak ailesini ihmal eden işçimizden, kendi şirketleriymiş gibi özverili çalışan yöneticilerimize kadar herkesin emeği büyük. Türk ekonomisine sağlamış olduğumuz katkılardan dolayı da ayrıca gururluyuz” dedi.

asında Almanya yine am al sır r le ke ül n la pı En çok ihracat ya keye a %18’lik pay alan bu ül ızd tım ca ra İh . dı al r ye ilk sırada tekstili ihraç ettik. ev r la do on ily m 5 3, 59 2013 yılında ve ile Rusya Federasyonu r la do on ily m 8 39 ı, ’y Almanya D izledi. 244,9 milyon dolar ile AB

HOMETEXTILE

34


ANALİZ

35

HOMETEXTILE


TEKNOLOJİ

ÇOK YÖNLÜ BİTKİ ISIRGANIN TEKSTİL SEKTÖRÜNDE KULLANIMI Prof. Dr. Yahşi Yazıcıoğlu, Gazi Üniversitesi

Isırgan otu bitkisi (Urticadioica L.)dünyanın ılıman bölgelerinde bulunur. Genellikle orman kenarlarındaki açık alanlarda yaygın yetişir. Çok yıllık bir bitkidir. Ülkemizde de yaygın olarak kendiliğinden yetişmektedir.Keten (Linum) ve kenevire(Cannabis) benzer olarak ısırgan otu lifleri de Orta Avrupa’da pamuk kullanılmaya başlamadan önce tekstil hammaddesi olarak kullanılmıştır.

Isırgandan üretilmiş bir dokuma üzerinde ısırgan bitkisi yaprağı

Isırgan sapından liflerin kullanımı M.S. 900 yıllara kadar götürülmektedir. Isırgan tarımı Avrupa’da 19. asırda başlamış, birinci ve ikinci dünya savaşları boyunca ısırgan lifi pamuğun yerine kullanılmıştır. Daha 1940larda Almanya ve Avusturya’da 500 ha ısırgan otu bitkisi kültüre alınmış ve tekstil üretimi için kullanılmıştır. Günümüzde ise bir Alman firması olan Stoffkontor Kranz AG tek başına 2000 yılında 100 ha ısırgan otu bitkisi üretimini tekstil endüstrisinde gerçekleştirmiştir. Sadece Almanya’da ısırgan lifine olan potansiyel ihtiyaç orta-

HOMETEXTILE

36


TEKNOLOJİ

Bir Isırgan tarlası.

Uzun zaman teknik yetersizlik nedeni ile ısırgan lif üretimi kısıtlı kalmıştır. Ancak günümüzde teknolojik gelişmelere bağlı olarak teknik sorunlar aşılmıştır. Bu nedenle ısırgan lifi ve bağlı olarak tekstil ürünlerinin üretimi hem artmış hem de çeşitlenmiştir.

lama10.000 ton/yıldır. Bu ihtiyacın 50.000 ton/yıla çıkarılması öngörülmektedir. Bu miktar lif ise 25.000 – 35.000 ha’lık bir alanda ısırgan otu bitkisi tarımı yapılmasını gerektirmektedir. Yine bir Alman firması olan Nova Enstitüsü ise ısırgan lifi ihtiyacını 40.000 – 70.000 ton/yıl olarak hesaplamaktadır. Ülkemizde ise gerek ısırgan otu bitkisi tarımı ve gerekse ısırgan lifi ile ilgili herhangi bir çalışma bugüne kadar yapılmamıştır. Bu nedenle ülkemize ait bu konuda herhangi bir literatür bilgisi mevcut değildir. Ancak ülkemizde ısırgan otu bitkisi yaygın olarak kendiliğinden yetişmektedir. Ayrıca ülkemizde ısırgan otu bitkisi yetişmesi için son derece uygun olduğu iklim ve toprağın olduğu bölgeler vardır. Bu bölgelerde yetiştirmeye uygun hektarlarca boş alan bulunmaktadır. Ayrıca alternatif tarım olarak adlandırılan ve üreticinin ikinci bir ürüne yönelmesini teşvik eden tarım politikası her zaman için gündemdedir. Öte yandan günümüzde ısırgan otu bitkisi, pamuğa alternatif olarak düşünülmeye başlanmıştır. Bu düşünceyi ortaya çıkaran ve geliştiren gerekçeler şunlardır.

• Bölgesel materyalin yerinde değerlendi-

Değerlendirme ve Pazar

rilerek bölgenin refahının artırılması isteği.

Isırgan bitkisi, tekstil, ilaç, gıda, gübre, boya ve kozmetik alanlarında kullanılmaktadır.

• Yeni bir lif hammaddesine duyulan ilgi. • Organik olarak yetiştirilmiş keten ve kenevire ek olarak yerli yeni bir lifin kullanımını artırma isteği. • Isırgan otu bitkisi gibi yaygın bir yaba-

• Tekstildeki toksik kalıntıların sağlığa olumsuz etkilerinin artık tüketici tarafından farkına varılması ve savunulamayacak geleneksel tekstil zinciri için bir alternatif bulma ihtiyacı.

ni otun ticari bir bitkiye dönüştürülebilme

• Pamuk tarımında pestisidlerin yoğun olarak kullanımının çok ciddi eleştiriler alması.

yararlanma arzusu.

• Organik tekstil ürünlerine karşı giderek artan bir talebin ortaya çıkması.

Avrupa ülkesinde ısırgan otu bitkisi kültüre

• Bölgesel üretimi olanaklı kılacak bitki arayışı.

Tarım açısından bakıldığında 1 hektar

• Uzun mesafeli taşıma işleminden kaçınma isteği.

900 ila 1500 Euro gelir elde etmesi müm-

olasılığı ve önemli miktarda ürün sağlama arayışı. Bunu da sadece sap olarak değil aynı zamanda yaprak, tohum, ve köklerle yapmak yani ısırgan otu bitkisinden çoklu

Günümüzde başta Almanya olmak üzere Avusturya ve henüz az sayıda birkaç alınmaya ve yaygınlaşmaya başlamıştır.

alandan günümüz koşullarında üreticinin kündür.

Ayrıca Avrupa merkezli 2 firma ortaklaşa enzimatik lif üretimini de geliştirmişlerdir. Böylece tekstil değerlemesi için lifin kalitesi önemli ölçüde artırmışlardır. Isırgan otu, içerdiği birçok farmakolojik etkili metabolitin yanı sıra diğer tıbbi bitkiden farklı olarak ağırlığının %17’sini oluşturan yüksek kalitede gerilmeye dayanıklı zarif, hafif, uzun ve dirençli liflere sahiptir. Ancak ısırgan lifleri üstün teknik özelliklere sahip olmasına rağmen, uzun yıllar sadece basit düz dokumalar üretilebilmiştir. Bu nedenle çok fazla ticari bir başarı söz konusu olamamıştır. Dokumada bazı iyileştirmeler yapıldıktan sonra tarımında ve tekstil alanında iyileştirmeler olmuştur. Uzun zaman teknik yetersizlik nedeni ile ısırgan lif üretimi kısıtlı kalmıştır. Ancak günümüzde teknolojik gelişmelere bağlı ola-

37

HOMETEXTILE


TEKNOLOJİ

Isırgan liflerinden pamuk sağlamlığında, ipek yumuşaklığında kumaşlar elde edilebilmektedir. Söz konusu bu kumaşlar ev tekstilinde kullanılabilmektedir. Bu anlamda havlu, bornoz, nevresim, masa örtüsü, uyku setleri, tül, perde, döşemelik kumaş yapmak mümkündür.

rak teknik sorunlar aşılmıştır. Bu nedenle ısırgan lifi ve bağlı olarak tekstil ürünlerinin üretimi hem artmış hem de çeşitlenmiştir. Gelişmeler doğrultusunda bu konudaki çalışmalar halen devam etmekte, her gün yeni gelişmeler sağlanmaktadır. Ülkemiz açısından bakıldığında ısırgan lifleri ve bu liflerden tekstil ürünlerinin elde edilmesi bu konuda yatırım yapılması bekleyen bir alandır. Isırgan bitkisinden lif üretimi konusunda oldukça büyük bir potansiyele sahip olan ülkemizde gerek lif gerek iplik ve gerekse tekstil ürünlerini üretecek altyapı bulunmaktadır. Isırgan liflerinden pamuk sağlamlığında, ipek yumuşaklığında kumaşlar elde edilebilmektedir. Söz konusu bu kumaşlar ev tekstilinde kullanılabilmektedir. Bu anlamda havlu, bornoz, nevresim, masa örtüsü, uyku setleri, tül, perde, döşemelik kumaş yapmak mümkündür. Ayrıca iç giyim, bluz, gömlek, önlük, ve kadın dış giyim ürünlerinde kullanılacak kumaşlar da üretilebilmektedir. Bütün bunlardan başka makine halılarında çözgü ipliği olarak da kullanılmaktadır. Sonuç olarak ısırgan bitkisinin ülkemiz için çok büyük iç tüketim ve ihraç potansiyeli olan tekstil ürünlerinin üretilebileceği bir kaynak olduğunu, ancak bu alana yatırım yapılmasını beklediğini söylemek mümkündür.

HOMETEXTILE

38


İNCELEME

39

HOMETEXTILE


ARAŞTIRMA

TURİZM İLE BÜYÜYEN SEKTÖR;

OTEL TEKSTİLİ ısı arttıkça y a s in r e ll te O törü ev tekstili sek bir alt kendine yeni sektör yarattı. grubunu Bir çok ürün lunduran içerisinde bu nında bu sektör, ala uzmanlaşan sayısını firmalarımızın da arttırıyor.

HOMETEXTILE

40


ARAŞTIRMA

T

ekstilin kullanım alanı gün geçtikçe artıyor. Teknolojiye, yeni malzeme trendlerine kolayca adap-

te olabilen tekstil ürünleri, mekanları

müşterilerin taleplerine daha net yanıt verebilmesini sağlıyormuş.

Tekstil ürünlerinin bütünsel tasarım ya-

Oteller Standartlarını Tekstil İle Yükseltiyor

pılabilen en dikkat çekici mekanların-

Turizm sektöründe artan rekabetin

dan olan oteller, mekan tasarımı gö-

otellerin mimari ve içmimari detay-

züyle bakıldığı zaman daha detaycı

lara daha çok önem vermesini te-

uzmanlık alanına dönüşüyor.

tiklediğine dikkat çeken Nurcan Tar-

daha şık ve kullanışlı hale getiriyorlar.

Otel Tekstili, onlarca kalem ürünün bir araya gelmesinden oluşuyor. Yatak odaları, restoran, spor merkezi, lobi gibi içmimari tasarımı birbirinden

han Bayrak, farklılık yaratmak isteyen otellerin;doğru tasarım, konfor ve teknolojik ürünleri kullanmaya yöneldiklerini anlatıyor.

farklı ama bütünden kopmamış me-

Özellikle son 10 yılda büyük gelişme

kanlar oluşturmak özel bir birikim ve

gösteren turizm sektörünün, baş dön-

yetenek gerektiriyor. Zemin kapla-

dürücü bir tasarım ve hizmet döngü-

malarından mobilya seçimine kadar

süne girdiğini belirten Bayrak şöyle

uzun ve zahmetli olan bu sürecin na-

devam ediyor; “Otel sayılarının art-

sıl işlediğini İçmimar Nurcan Tarhan

ması rekabetçi bir ortamın oluşmasına

Bayrak ile konuştuk. Hem ekonomi

olanak sağlamış oldu. Aslında bilindiği

hem de içmimarlık eğitimi alan Bay-

üzererekabet,

rak, bir çok otel, ofis projesinin yanı

geliştirmesini sağlayan en etkin yol-

sıra Hollanda’da endüstriyel tasarım

dur.İyi yönetilmeyen işletmelerin de

alanda çalışmış. İşin ekonomi ve yö-

piyasadan çekilmesini sağlar. Otelle-

netimsel kısmına da hakim olması,

rin yeni arayışları tekstil sektörünü de

işletmelerinkendilerini

beraberinde geliştiriyor. Yeni çıkan kumaş çeşitlerini, perde aksesuar ve mekanizmalarını takip etmek bir hayli güçleşti. Bu alanda üretimlerini spesifikleştiren firmaların sayısının artması da sektörün dinamizmini gösteren önemli bir kanıt.”

İşletmeler Ne İstiyor? Otel tekstilinin bazı temel özelliklerinin yanı sıra diğer özelliklerin; kurumsal kültüre, bulunduğu lokasyona, müşteri kitlesine göre çeşitlilik gösterdiğini belirten Bayrak; “Yanmaz özelliklere sahip kumaşların yanı sıra leke tutucu ve yıkama dayanım gücü yüksek ürünler artık bu sektörün olmazsa olmazlarından. Hemen her gün yıkanan, her an üzerine bir şey dökülme riski olan ürünlerde dayanıklılık ön planda. Halılar, uyku setleri ve havlu-bornoz setleri olabildiğince detaysız ve tek renk üzerine hazırlanır. Müşterinin istediği ahenk ve konsept, döşemelik kumaşlarla perdelere ağırlıklı olarak yansıtılır” şeklinde devam ediyor.

41

HOMETEXTILE


ARAŞTIRMA nedeniyle oldukça zordur. Püf noktası; atmosferi desenlerin karmaşıklığıyla boğmamak ve gelen müşteriyi yormadan o dönemi hissettirebilmektir. Ancak ada gibi doğal lokasyonda yer alan bir otel için, klasik konsept uygun olmayacaktır. Bu doğallığı yaşatmak adına; düz keten perdeler,çizgili nevresimler,masif aksesuarlar vebambular gibi daha natürel malzemeler kullanılabilir. Doğanın dinginliğini verecek kum beji, gökyüzü mavisi, çakıl taşı tonlarıile sade tasarımlarımız birleştiğinde sihirli bir atmosfer ortaya çıkacaktır” diyerek otellerin dekorasyonunda tekstil ürünlerinin nasıl değişiklikler gösterebileceğini açıklıyor.

Otel tekstili alanında uluslararası deneyime sahip olan içmimar Nurcan Tarhan Bayrak, otel tekstili alanında uzmanlaşmak isteyen firmaların doğru bir karar verdiklerini düşünüyor. Bütünlükten Kopmadan Farklılıkları Oluşturabilmek Tasarım ve konsepti bir mimarın belirlemiş olduğu mekanda, hiç bir ürünün rastgele seçilmediğini,mutlaka bir konsept ışığı altında bütünlük arz edecek şekilde kullanıldığını söyleyen içmimar Tarhan;“Her otelin, markanın ve müşterinin kendine özgü talepleri vardır. Bunlar işletmelerin

HOMETEXTILE

42

karakteristiğini, konseptlerini oluşturur. Örneğin klasik veya oryantalist bir otel konsepti tercih edilecekse; zümrüt yeşili, billur mavi ve som altınla bezenmiş renkler kullanılması uygun olacaktır. Perdelerde damask desenler,üzerinde taç vepüsküllü aksesuarlar, düzipek nevresimler ve yatak üzerinde bolca minderler, ahşap oyma yatak başları veya cibinlikler kullanılabilir. Bu akımları yansıtmak desen yoğunluğu

Müşteri Ödemesinin Karşılığını Arıyor Nurcan Bayrak, otellerde müşterilerin otel hakkında edindikleri izlenimlerde tekstil ürünlerinin çok önemli bir payı olduğunu düşünüyor. “Deseni ne kadar güzel olursa olsun yıpranmış bir peçete ya da havlu insanları kolaylıkla olumsuzluğa götürebilir” diyerek şunları söylüyor; “Müşterilerin bu rekabetçi ortamda, otelinizi tercih etmesi için birçok etken vardır. Herkes ödediği tutarın karşılığını almak ister. Buda; otelinizde kullandığınız yatağın kalitesinden, personel hizmetinize kadar geniş bir yelpazeyi kapsar. Optimum fiyat-performans seviyesini yakalayabilmek, tercih edilmeniz için oldukça önemlidir.


İNCELEME

43

HOMETEXTILE


OTEL TEKSTİLİ ÜRÜN GRUPLARI NELERDİR? İNCELEME

1 YATAK GRUBU

Çarşaf, Yastık Kılıfı, Yorgan,

Yastık, Alez, Pike, Battaniye

2 ISLAK HACİM GRUBU

Havlu, Bornoz, Peştemal

3 RESTORAN GRUBU

Masa Örtüsü, Runner, Peçete,

Müflon, Dekoratif Giydirmeler

Bir restoranda yemek siparişi verdiğimizde, gelen tabağın önce görsel sunumuna, sonra lezzetine ve hizmet kalitesine dikkat ederiz. Aynı şekilde otel tekstilinde demüşteriler hizmet aldıkları ürünlerin

mı görsel anlamda mekanla ilgili hislerimizi oluşturur. Daha sonra havlu,nevresim, yemek peçeteleri gibi ürünlerin temizliğine, yıpranmış olmamasına ve kullanım rahatlığına dikkat edilir.

önce görselliğine, sonra konforuna ve

4 DEKORASYON GRUBU

Tül, Perde, Döşemelik Kumaş

hijyenik olmasına önem gösterir. Yeni bir ortama girdiğimizde, insanlar farkında olmadan görsel bir bütünlük ararlar. Kullanılan kumaşların renk uyumu, doğru aydınlatmaların tercih edilmesi, ürün seçimi ve yerleşimleri gibi. Çünkü bunların tama-

Doğru Malzeme Seçimi ve Dikiş Kalitesi Otel tekstilinin bünyesinde ev tekstili ürünlerini barındırsa da konsept olarak tamamen ayrı bir kategoride olduğunu hatırlatan Bayrak, firmalara şu tavsiyelerde bulunuyor;“İşletmeciler biz mimarlarla yaptıkları işbirliğinde, ayrıntılardan oluşan bir bütünlük elde edecektir. Buradatasarım kadar önemli olan iki faktör daha ortaya çıkıyor.Doğru malzeme seçimi vemalzemenizin doğru ellerdeişlenmesi. Otellerde kullanılacak malzemenin doğru seçilmesi, işletmecilerin uzun vadede maliyetlerini düşürecektir. Perde,nevresim, havlu, peçete ve döşemelikkumaşların sık yıkama ve aşınmaya dayanıklı tekstil ürünleri olmasına dikkat edilmesi gerekir.

Diğer taraftan malzemeniz ne kadar pahalı, ne kadar kaliteli olursa olsun, doğru işçilik uygulanmadığı sürece yeteri kadar değerini göstermeyecektir. Bizim meslek hayatımızın ilk başlarında dilimizin çok yandığı bir konudur. Bu nedenle otelde kullanılan tekstil ürünlerinin dikiş kalitesi, nihai görüntüyü belirleyici en büyük etkendir. Firmalarımız özellikle bu konuya dikkat ederlerse ticari potansiyellerini daha kolay arttırabilirler.”

HOMETEXTILE

44


İNCELEME

45

HOMETEXTILE


DETAY HABER

HERKESİN GÖZÜ LİSANSLI ÜRÜN PAZARINDA

Başta çizgi kahramanlar olmak üzere, spor, magazin ve eğlence dünyasının markaları, lisanslı ürünleri ile de Hemen her gün yeni bir çizgi film, animasyon karakteri, süper kahraman ile tanışıyoruz. Eğlence sektörünün yarattığı bu dünyanın yanı sıra başta futbol olmak üzere spor endüstrisinin de hızla büyümesi lisanslı ürünlere olan talebi arttırıyor. Uluslararası Lisanslama ve Ticarileştirme Birliği(LIMA), lisans veren firmaların çatı örgütü. Kurum her yıl sektör ile ilgili araştırma yapıyor ve rapor yayınlıyor. 2013 yılında yayınladığı rapora göre; dünya ev tekstili lisanslı ürünler pazarı yaklaşık 5.6 milyar dolarlık büyüklüğe ulaşmış. Türkiye’deki pazarın büyüklüğü ise 278.5 milyon dolar olarak tespit edildi. Ev teks-

HOMETEXTILE

46

hayatımızın her alanında yer alıyorlar. Ev tekstili sektöründe de satış rakamları hızla artan ‘lisanslı ürünler’ günümüzün dikkate değer pazarlama unsurlarından biri.

tili ürünleri bu rakamın %5’ini oluşturarak 13.9 milyon dolarlık ciro elde etti. Sektörün içerisinde olanlar, lisanslı ürün pazarının bundan sonra çok daha hızlı büyüyeceğine işaret ediyor. Konuyla ilgili merak edilenleri LIMA’nın Türkiye temsilcisi ve Kaynak Lisans A.Ş. yetkilisi Hakan Tulgaç ve Lisans Medya Başkanı M. Esat Yalvak ile konuştuk.

Türkiye’de Sektör Hızlı Büyüyor Uluslararası Lisanslama ve Ticarileştirme Birliği (LIMA) Türkiye temsilcisi Hakan Tulgaç, Türkiye’de lisanslı ürünler pazarının


278.5 milyon dolarlık hacme ulaşmasının önemine dikkat çekerek, ev tekstilinin pazardan aldığı payın %5’e tekabül ettiğini söylüyor. Dünya lisanslı ürün pazarının yaklaşık 70 milyar dolara ulaştığını, bu rakamdan ev tekstilinin 5.6 milyar dolar pay aldığını anlatan Tulgaç, 2013 yılında dünya genelinde 272.7 milyon dolarlık lisans bedeli ödendiğinibelirtiyor.

Nelere Dikkat Etmeli? Lisans bedelinin, genellikle toptan ürün birim satış fiyatı üzerinden hesaplandığını ifade eden Hakan Tulgaç, markadan markaya, lisanstan lisansa değişebilmek kaydıyla tekstil ürünlerinde fiyatın ortala-

ma %10’ununbirim lisans bedelini oluşturduğunu söyledi. Lisans almak için nasıl bir yol izlenilmesi gerektiğini açıklayan Tulgaç şunları söyledi; “Öncelikle alınacak lisans iyi tespit edilmelidir. Gerek hitap ettiği kitle, gerekse marka bilinirliği, gerekse de potansiyeli konusunda gerekli pazararaştırmaları yapıldıktan sonra lisansın var ise o ülke ve bölgedeki ajansı, yok ise ana merkezi ile irtibata geçilerek ilk adım atılır. Lisansı almak isteyen şirketin lisanslı ürünlerle ilgili projeleri, üretmek istediği adetler ve toptan birim satışları da göz önünde bulundurarak hak sahibi firma lisans almak isteyen şirketler arasından kendisi için en iyi olan şirketi belirler. Lisansı alan şirket ile bir ön anlaşma imzalar, minimum garanti edilen ön ödemeler yapıldıktan sonra, hak sahibi şirket “Style Guide” adı verilen, ürünün detaylı çalışmalarını ve görsellerini lisans alan şirkete teslim eder. Bu noktadan sonra da lisans alan şirket, gerekli kalite kontroller için seri üretime geçmeden önce son bir defa numuneleri hak sahibine göndererek onay alır. Onaylandıktan sonra seri üretim ve lisanslı ürünün dağıtımı gerçekleşebilir. Bundan sonra da her üç ayda bir, lisans alan şirket hak sahibine satış raporları verir. Bu raporlardan yola çıkarak da, tahakkuk eden lisans bedelini hak sahibine 3 ayda bir öder.”

Uluslararası Lisanslama ve Ticarileştirme Birliği (LIMA)’nin 2013 sektör araştırma raporuna göre, tüm dünyada tekstil grubunda en çok ‘Çizgi Film/Karakter’ markaları grubunda lisans dağıtıldı ve ev tekstili gelirlerinin toplam lisans gelirleri içindeki payının %4-%6 arasında olduğu saptandı.

47

HOMETEXTILE


lam lisanslı ürün satışları içindeki payının %5 civarında olduğunun altını çizen Yalvak şunları anlattı:“Bu oran aslında moda markalarıyla birlikte daha da yükselmektedir. Çünkü hem kâr marjları hem de perakende satış ağı olarak daha geniş bir kesime hitap etmekte olduğundan, Çizgi Film/Karakter lisanslarının gelirlerinin kısmen üzerine çıktığını söyleyebiliriz. Türkiye’de lisanslı markalarda üretim yapan birçok firma var. Bunlardan Çizgi Film/Karakter lisanslı üretim yapanların sayısı bizim tespitlerimize göre 8-10 firma ve hepsinde ortalama 2-3 lisanslı marka bulunuyor.

M. Esat Yalvak: Ev Tekstilinin Önemi Büyük Bünyesinde birçok lisansı barındıran Lisans Medya’nın sahibi M. Esat Yalvak,

Kriz zamanlarında ve ölü dediğimiz sezonlarda lisanslı ürün satışı yapmak, pazardaki rakiplerin satışlarına kıyasla gerçekten bir can simidi görevi görüyor. Çünkü lisanslı markası olan bir firma, her zaman belli bir düzeyde satış rakamını garantilemiş oluyor. Bu yüzden biz tüm ev tekstili firmalarına, mutlaka 1 tane dahi olsa karakter lisansı ile çalışmasını ve üretiminde lisanslı ürünlere de yer vermesini tavsiye ediyoruz. Bu, hem firmanın satış rakamlarına yansıyor hem

lisanslı ürün pazarı içerisinde, ev tekstili grubunun ciddi bir orana sahip olduğunu ifade ederek;“Zira tekstil ana kategorisinde, giyimden sonra en çok satan ev tekstili grubudur. Ev tekstili kategorisinde en çok satan lisanslı ürünler, yatak üstü ürünler de diyebileceğimiz nevresim takımları, yatak örtüleri, uyku setleri, battaniye ve perdeden oluşuyor” dedi. Hem dünyada hem de ülkemizde ortalama lisanslı ev tekstili grubunun top-

L

de lisanlı marka ile çalışmış olmanın verdiği kalite ve güveni müşterilerine de sunmuş oluyor. Bu sayede kendi kurumsal markasını da bir üst seviyede temsil etmiş oluyor.”

LIMA’nın Türkiye temsilcisi Hakan Tulgaç’ın verdiği bilgiye göre; Türkiye lisanslı ürün pazarı 2013 yılında 2012 yılına göre %11.4’lük artış ile 250 milyon dolardan 278.5 milyon dolara çıktı. Lisanslı ev tekstili ürünleri ise bu pastadan %5 oranı ile 13.9 milyon dolarlık bir pay aldı.

M. Esat Yalvak Lisans Almak İsteyenlere Şu Önerilerde Bulundu;

isans almak için öncelikle lisansı alınacak marka veya karakter çok iyi tahlil edilmelidir. Popülaritesi, piyasadaki mevcut ürünleri, varsa TV yayını, reklam ve tanıtım gücü gibi etkenler karar aşamasında önemlidir. Bir de lisansı ve-

recek olan lisansör veya acentenin çalışma şartları ile sunduğu tanıtım ve marka harcamaları önem arz ediyor. Bundan sonrası için, sözleşme şartları çok iyi bir şekilde belirlenmeli, lisansörün sunduğu anlaşma taslağındaki şartlar ve hükümler mutlaka bir hukuk yetkilisi tarafından tahlil edilmeli ve lisans alacak firma lehine maddeler ve şartlar konulmalıdır.

HOMETEXTILE

48


İNCELEME

49

HOMETEXTILE


KÜLTÜR

‘Eli Belinde Motifi’ antik çağlardan beri Anadolu’da tekstil ürünlerinde, mimari süslemelerde ve dekoratif ürünlerde kullanılan çok özel bir motif. Bu güzel değerimize sahip çıkanların sayısı hızla artıyor.

KENDİNDEN GAYRET ALAN KADIN MOTİFİ “ELİ BELİNDE”

A

nadolu’nun uçsuz bucaksız kültürel simgelerinin en çok kullanılanlardan biri ‘Eli Belinde’ motifidir. Çatalhöyük kazılarında bile rastlanan bu eşsiz motif binlerce yıldır farklı medeniyetlerin kendilerine özgü yorumları ile yaşamaya devam ediyor. Başta halı-kilim dokumalarında, ahşap evlerin oyma süslerinde, takılarda ve aklımıza gelebilecek hemen her yerde karşımıza çıkan bu kültürel miras son yıllarda unutulmaya yüz tutmuştu. Bu kay-

bolmaya tepki gösteren sanatçılar Zühal

ve gücün sembolü oldu. Kadının elinin

Çağlayan ve Şükriye Koç, motif üzerinde

belinde(böğründe) olduğu tarihi kalıntı-

detaylı çalışarak yeni yorumlar kattılar.

lara ise yine aynı zaman ve anlam pa-

Bu yorumları da tekstil ve aksesuar ürün-

ralelinde rastlanıyor. Güçlü, doğurgan,

lerinde uygulayarak işi daha ileri nokta-

bereket saçan kadın sembolü halen ev-

ya götürdüler. Şimdi ELİ BELİNDE markası

lerimizi, kıyafetlerimizi süslüyor.

ile yeni tasarımlarına devam ediyorlar.

Mimarlıkta da Ayrı Bir Yeri Var Kadının Gücünün Sembolü

Eli belinde, mimarlığın ve ağaç ustalığı-

Eski çağlardan beri kadın motifleri, hey-

nın da temel taşlarından biri olmuştur.

kelleri sık sık tanrıçalaştırılarak bereketin

Bugün hala Akdeniz yöresindeki dülgerler tavan ve çatı yaparken yatay ve dikey kalın direkleri birbirlerine eklemede kullandıkları köşe tutturucu, bağlayıcı parçalara ve bunların oluşturduğu ters veya düz üçgen şekle eli belinde derler.

Eli Belinde’ye Yeni Yorumlar İnsanlık üzerindeki etkisi çok derin olan bu motif, günümüzde neredeyse unutulmaya yüz tuttu. Fakat kültüre, tarihe sımsıkı sarılıp yeni şeyler üretenler insanlar da var. Tıpkı Zühal Çağlayan ve Şükriye Koç gibi…Bu kıymetli kültürel mirasa sahip çıkıp yeni bir konsept oluşturmuşlar. Biz de konunun detaylarını kendilerine sorduk.

HOMETEXTILE

50


KÜLTÜR

Elibelinde motifi ile bağınız nasıl başladı? Hangi yönlerinden etkilendiniz? Biz iki arkadaş çocukluğumuzdan bu yana üzerinde oyunlar oynadığımız, ders çalıştığımız, halı ve kilimlerimizin hikâyesi ile büyüdük. Eli böğründe, pıtrak, koçboynuzu, kazayağı gibi motifler içinde birimizin tutkusu haline gelen elibelinde (eli böğründe) zamanla bizi ortak bir yolda birleştirdi. Zaman içinde yaptığımız araştırmalarda gördük ki eli belindenin doğurganlık, bolluk bereket simgesi olması, kadınlarımızca bugüne taşınması yanısıramotifin içinde gizlediği gücü bizi derinden etkiledi.

Bu motif üzerinden yola çıkarak bir marka oluşturma fikri nasıl doğdu? Kilimlerimiz yılların süzgecinden geçerek taşıdığı tüm birikimle kadınlarımızcabugünlere taşınmıştır. Anatanrıça kültünün devamı olarak da kabul edilen bolluk bereket simgesi elibelinde bugünlere aktarılırken, yöresel olarak değişen biçimler almış

İki sanatçı Zühal Çağlayan ve Şükriye Koç, eli belinde motifini zenginleştirerek kendi markalarını yarattılar. Yalnızca bu motifi kullanarak takıdan tekstil ürünlerine çok farklı alanlarda ürünler üretiyorlar. ancak ihtişamını her zaman korumuştur. Eli belinde motifine ayrı bir ilgi duyduk ve bu motife yeni yorumlar katarak zenginleştirmek, insanlara yeniden hatırlatmak istedik. Eli Belinde markası böylece ortaya çıktı.

cuklarına aktardıkları bir motifler deryası. Her kilim, dokuyanın hikayesini anlatıyor, en güzelleri ise çeyiz ve ölümlük-dirimlik denilen cenaze salına örtülen sonrasında

Amacımız elibelinde motifinin farklı malzemelerle günlük yaşamın her alanında yer almasını sağlamak. Sloganımızın hikâyesi de çok güzel. Araştırmalarımız sürerken çini sanatının duayeni Turgut Tuna’ya elibelinde sizin için ne anlam ifade ediyor diye sorduğumuzda, “Elibelinde Kendinden Gayret Alan Kadındır” diyerek binlerce yılı bize bir cümle ile özetledi. Bizde bu sloganla kendimizi daha güçlü hissettik.

Elibelinde motifinin özellikleri nelerdir? Kültürümüzdeki yeri nedir? Kilimlerimiz anaerkil dönemden günümüze kadar ulaşmış,kadınlarımızın anlamlarını bilerek ya da bilmeden kız ço-

51

HOMETEXTILE


KÜLTÜR

Eski çağlardan beri kadın motifleri, heykelleri sık sık tanrıçalaştırılarak bereketin ve gücün sembolü oldu. Kadının elinin belinde (böğründe) olduğu tarihi kalıntılara ise yine aynı zaman ve anlam paralelinde rastlanıyor. Güçlü, doğurgan, bereket saçan kadın sembolü halen evlerimizi, kıyafetlerimizi süslüyor. da camilere bağışlanan kilimler. Diğer

şallar, özel tasarım takılar, cam nazarlıklar,

kilim motifleri ile çalışmalar yapma-

yazma baskılı, el boyaması ipek tablolar,

yı planlıyoruz ancak elibelinde motifi

zeytin ağacından ev aksesuarları ve el

üretken ve güçlü kadını simgelemesi

yapımı ipekten özel gün kartlarına kadar

nedeniyle bizim için hep özel bir yere

geniş bir yelpaze oluşturuyor. Yaşadığımız

sahip olacak. Bu yerel motifimizin tıpkı

en büyük zorluk, imalat aşamasında karşı-

kybele, idol, iştar gibi dünyada herkes-

mıza çıkıyor. Firmaların az adetli üretime sı-

çe bilinmesini sağlamak en büyük he-

cak bakmamaları bizi zorluyor. Bizi en çok

defimiz.

mutlu eden şey ise ürettiğimiz ürünlerinbaşarılı, üretken, terfi eden, doğuran, hayatı

Ne gibi ürünler üretiyorsunuz? Ürünlerimiz birer adet üretilen tül ve ipek

HOMETEXTILE

52

omuzlayan kadınlarımıza sunulmak üzere hediye olarak tercih edilmesi.


İNCELEME

ağaoğlu 53

HOMETEXTILE


MAKALE

Ev Tekstili Sektöründe Yalın Felsefe Nasıl Uygulanır? Sektöre Özgü Ne Katkı Sağlar? Yalçın İpbüken - Yalın Enstitü Derneği Yönetim Kurulu Başkanı

Yalın felsefe rekabetçi olabilmenin anah-

Yöneticiler günlük iş takibi yükünden kur-

siparişlerinin neden çok dengesiz olduğu-

tarıdır. Çünkü tüm çalışanları ve yöneti-

tularak şirketin geleceğine ve işi geliştir-

nu sorgulamayı sağlar. Nedenleri sorma-

cileri iyileştirmeler yapmaya yönlendirir,

meye odaklanabilirler.

ya başladığınızda aslında çözüme yakla-

bunun mümkün olabileceği ortamı yaratır. İşçiler dahil tüm çalışanların yaratıcı fikirlerini müşteriler için fayda sağlamaya yönlendirir.

Yalın felsefe bize hem makro ve mikro düzeyde problemleri görebilmeyi öğretir,

Yalın sistem maliyetleri düşürür, fakat bu

hem de bu problemlerin çözümünü sağ-

sonuçtur. Asıl hedef müşterinin istediği işi,

layacak yolları gösterir. İş dünyasındaki

tam istenen şekilde, en kısa sürede ve en

Ekip çalışması yalın sistemde çok önemli-

önemli bir zaaf,problemleri görememek.

dir. Yalın yönetim anlayışının farkı, ekipler

Mesela fabrikanın içine, bahçesine yığıl-

halinde organize olan çalışanların so-

mış mamul veya yarı mamul stoklarını bir

rumluluk üstlenmesini sağlayabilmesidir.

problem olarak algılamayı veya müşteri

Yalın sistem maliyetleri düşürür, fakat bu sonuçtur. Asıl hedef müşterinin istediği işi, tam istenen şekilde, en kısa sürede ve en az kaynak kullanımıyla yapabilmektir. Bunun için de israfları önlemeye ve sürekli iyileştirme yapmaya odaklanır.

HOMETEXTILE

54

şıyorsunuz demektir.

az kaynak kullanımıyla yapabilmektir. Bunun için de israfları önlemeye ve sürekli iyileştirme yapmaya odaklanır.

Ev tekstili sektöründe yalın felsefe sektöre özgü ne katkı sağlar? Herşeyden önce teslim sürelerini kısaltmayı ve daha küçük sipariş miktarlarında verimli çalışmayı, maliyeti yükseltmeden daha kaliteli ürünler elde etmeyi sağlar. Sektörde önemli bir maliyet kalemi olan enerjinin daha verimli kullanılması da yalın yöntemlerle müm-


MAKALE

kün hale gelir. Stoklar ve alan ihtiyacı azalır. Bir firmamızda yalın uygulamalar sonrasında 40.000 m2 kadar alan tasarruf edildi. Ev tekstili firmalarımızın tüm dünyaya gönderdikleri ürünler çok zengin çeşitlilikte ve hayran olunacak sofistike ürünler sunuyorlar. Bu, ürün geliştirme sürecini kritik hale getiriyor. Bizim gözlemlerimize göre, müşteri veya koleksiyon numunelerinin hazırlanması süreci çok problemli yürüyor ve bu süreç seri üretimdeki verimi de olumsuz etkiliyor. Bu süreçte hız çok önemliyken sürekli deneme yanılma ve tekrar yapma temelinde yürütülüyor.

meyi hedefliyor. Sürekli karşılaşılan hataları, problem çözme teknikleri ile ele alarak yok ediyor veya çok azaltıyor. Örneğin bir kumaş boya tesisinde ilk seferde doğru boyama oranı %84’den %90’a yükseldi. Ev tekstili makine yoğun bir sektör. Dolayısı ile makine verimliliği çok önemli. Ham maddenin kalitesinden, personel eğitimine, ortam koşullarından, makine aksamına verimi etkileyen pek çok faktör var.

müşteriler daha düşük miktarlı siparişler veriyorken bu önemli bir problem. En belirgin sebebi de büyük üretim partileri ile çalışma anlayışı ve proseslerin kendi önceliklerine göre çalışması. Yani örneğin dokuma prosesi iplik cinsine göre siparişleri gruplayıp çalışırken, boya tesisi renge göre, baskı tesisi desene göre, terbiye tesisi de kullanılacak kimyasala göre sıralama yaparak siparişleri üretime alıyor.

Yalın sistemdeki müşteri için değer tespiti, bilgi akışını düzenleyen araçlar, tasarım sürecinde ön yükleme yaklaşımı, satışın ve üretimin de dahil olduğu ürün geliştirme ekipleri gibi uygulamalar ile numune sürecinde çok radikal başarılar elde edilebiliyor. Örneğin personel %16 azalırken, teslim süresi yarıya iniyor ve aynı zamanda müşteriden ilk seferde onay alma %17 iyileşiyor.

Ev tekstili sektöründe yalın uygulamalara ne gibi örnekler verebiliriz? Ev tekstili sektöründe en önemli sorun, ilk seferde doğru yapılamayan üretimdir. Sektörde bizim bildiğimiz örneklerde ilk seferde doğru çıkan ürün oranı %20-30 civarında. Aslında belli bir ürün diğer sektörlere kıyasla daha az sayıda ve çeşitte işlemden geçerek elde ediliyor. Ancak bu işlemlerin her birinde çok sayıda birbirini etkileyen parametre var. Bu parametreler kontrol altında tutulamadığında üretim hatalı oluyor. Toyota’nın kullandığı önemli bir prensip var: Bir hatayı bilinçli olarak yaratmak. Çünkü bunu yapabildiğinizdeprosesinizdeki tüm parametrelere hakimsiniz demektir. Bu hem tekstil teknolojisi bilgisi, hem de problemlere sistematik yaklaşmayı gerektiriyor. Oysa sektörde gözlemlediğimiz hatalar karşısında bu işin doğası budur demek ve tekrar tekrar işleme, kontrol, ayıklama ile müşteriye giden ürünü kurtarmaya çalışmak... Bu da önemli bir maliyet unsuru. Yalın felsefe her şeyden önce bu yaklaşımı kırıyor ve hatasız, ilk seferde doğru üret-

Bu da siparişin tamamlanma süresini uzatıyor, planlanamaz hale getiriyor.Bir de kalite problemi veya makine duruşu yaşanırsa siparişi zamanında tamamlamak mümkün olmuyor. Burada tüm kayıp zamanları kayıt altına almak öncelikle yapılması gereken şey. Sonra en sık rastlanan, en büyük problemlerden başlayarak “neden” sorusunu defalarca soruyor ve “nasıl engelleriz” diye hep birlikte düşünerek çözümlere ulaşıyoruz. Örneğin bir dokuma tesisinde makine duruşları %30 oranında azaltıldı. Ev tekstili aynı zamanda ürün çeşitliliğinin yüksek olduğu bir üretim tipi. Ancak teslimat performansı diğer sektörlere kıyasla düşük ve uzun teslim süreleri ile çalışıyorlar. Giderek zorlaşan rekabet şartlarında,

Yalın görsel yönetim araçları kullanılarak her prosesin bir sonraki adımı tetikleyeceği basit mekanizmalar kuruluyor ve hiçbir planlama algoritmasının başaramayacağı prosesler arası senkronizasyon sağlanıyor. Bu da zamanında teslimatı ve sipariş takibini kolaylaştırıyor. Yalın felsefenin ilkelerini ev tekstili firmalarında üretimden pazarlamaya tüm personelin benimsemesi ve doğru bir şekilde uygulanması ile daha rekabetçi ve kar marjlarının daha yüksek olduğu bir yapıya dönüşmek mümkün.

55

HOMETEXTILE


MAKALE

BAYİ YÖNETİMİ Bayilerin en temel risklerinden biri, her zaman rakiplerle karşılaşma olasılığıdır. Özellikle de aynı ana firmanın farklı bayiler tarafından temsil edilmesi, rekabeti ve riski daha da arttırmaktadır.

Zeki Yüksekbilgili

HOMETEXTILE

56

Günümüzün ticari ortamında pazarlama

‘Bayilik’ adı verilen bu sistemde işletmeler

faaliyetleri içerisinde mal ve hizmetlerin

hataları çoğu zaman üyelerinde yani ba-

dağıtımı ile ilgili eylemlerin önemi gittikçe

yilerinde ararlar. Fakat daha öncesinde

artmakta ve dağıtım faaliyetleri karma-

bayilerine yeterince destek olup olma-

şık bir yapıya bürünmektedir. İşletmeler

dıklarını gözden geçirmeliler. İşletmelerin

sürekli olarak daha etkin çalışan kanal

sık sık gözden kaçırdıkları bu destekleri

sistemleri oluşturmaya çalışmaktadırlar.

kısaca incelemekte fayda var.


MAKALE

bayileri ödüllendirmenin ektin yollarından bir tanesidir.

Eğitim Desteği Özellikle ürünlerin birbirine benzediği ve daha karmaşık hale geldiği günümüzde, ürün veya hizmet konusunda daha fazla bilgiye sahip olmak, satış performansını etkilemektedir. Dolayısıyla ana firmanın eğitim desteği vermesi hem bilgi akışını güçlendirmekte, hem de ana firmanın, bayiyi önemsediğinin temel göstergelerinden biridir.

Ana Firmanın Aktiviteleri Ana firmanın pazarlama iletişimi (özellikle reklam faaliyetleri), iştirak ettiği fuarların sayısı ve kalitesi, sahip olunan uluslararası ve ulusal sertifikasyonlar, uluslararası bağımsız kuruluşlar tarafından yapılan denetimlerin sonuçları, direkt olarak bayi performansını etkilemektedir. Dolayısıyla üretici şirketin bu konuda yaptığı yatırımlar, bayi için önemli birer teşvik haline gelmektedir.

Performansa Dayalı Ödüller Burada amaç bayiyi teşvik edecek, harekete geçirecek performans kriterleri belirleyip, bu kriterlere ulaşıldığında bayiyi maddi olarak ödüllendirmektir. Bu ödüllendirme özel fiyatlandırma, indirim oranı, mal fazlası, performans primi şeklinde olabilir.

Pazarlama Desteği Pazarlama desteği, belirli bir bölgede faaliyet gösteren bayinin pazarlama faaliyetlerinde kullanabileceği bütçenin oluşturulmasıdır. Özellikle pazara yeni giren veya zorlu bir rakiple karşılaşılan durumlarda pazarlama desteği daha da önem kazanmaktadır. Ayrıca, doğru pazarlama kanallarının kullanılması, doğru stratejilerin seçilmesi konusunda da ana firmanın pazarlama tecrübelerini bayilerle paylaşması bu desteğin yaygın kullanım alanlarındandır.

Finans / Kredi Desteği Ana firmaların özellikle kriz dönemlerinde bayilerinin nakit akışlarını destekleyecek

finans desteğini sağlamaları, risk altında olan bayiler için büyük önem taşımaktadır. Ayrıca, hem alımları kolaylaştırmak hem de alımları arttırmak için bayilere kredi desteği sağlanması tercih edilen destekler arasındadır.

Ana İşletmenin İş Dışı İlişkileri Ana firmanın temsilcilerinin bayiler ile iş dışı zamanlarda bir araya gelmesi, belirli faaliyetlerde beraber olmaları, düşünüldüğünden daha büyük sonuçlar ortaya koyabilir. Bu sebeple, ana firmanın bayi

Ürün Desteği Ana firmanın, bayilerine belirli ürünleri ücretsiz veya konsinye vermesi, bu sayede son kullanıcıların ürünle buluşmasını teşvik eden uygulamalar, bayi satışlarını arttırdığı için yaygın kullanılan desteklerdendir.

Özel Pazar Birimi Ayırma Bayilerin en temel risklerinden biri, her zaman rakiplerle karşılaşma olasılığıdır. Özellikle de aynı ana firmanın farklı bayiler tarafından temsil edilmesi, rekabeti ve riski daha da arttırmaktadır. Dolayısıyla bayilerin riskini azaltmak, bölgelerinde tatmin edici bir kazanç elde etmelerini sağlamak, yaptıkların yatırımın geri dönüşüm süresini azaltmak için özel pazar bölümlerinin münhasırlık hakkının verilmesi,

57

HOMETEXTILE


MAKALE

ilişkilerinde bu tür organizasyonlar için bir bütçe ayırması, olumlu sonuçlar doğuracaktır.

Kurumsallık Ana şirketin genel olarak kurumsal düzeyi ve bayi ile olan ilişki süreçlerinde (ürün-para-bilgi akışı) kurumsallığı bayileri etkilemektedir. Bu süreçlerin kişiye bağımlı olmaktan çıkarılması, kurumsallaşmış sistemlerle yönetilmesi bayilerin en önemli beklentileri arasındadır.

Sadakat Programları Bayilerin, ana firmaya bağlı kalmaya devam etmesini sağlamak, mevcut portföylerini ve tecrübelerini farklı bir firmaya yönlendirmelerini engellemek için bayilerin ana şirkete sadakatini arttıracak programlar planlanmalıdır.

Müşteri Veri Tabanı Desteği Bayilere bölgelerindeki potansiyel müşteriler ile ilgili verilerin sağlanması özellikle bu bilgilere ulaşmakta zorluk çeken bayiler tarafından talep edilen bir destektir. Bayilere rekabette avantaj kazandıracak bu tür çalışmaların programlanması hem şirket hem bayi açısından olumlu sonuçlar doğuracaktır. Bu destekler, ana firmanın bayilerini motive etmek, harekete geçirmek için yaygın olarak kullandığı ana desteklerdir. Burada sorulması gereken en değerli soru ise şudur; siz bayilerinize ne veriyorsunuz?

HOMETEXTILE

58


İNCELEME

etg tekstil

59

HOMETEXTILE


DEKORASYON

HANGİ KOLTUK RENGİ NASIL BİR ENERJİ VERİYOR? Özlem Mete, Stil Editörü

Evimizde en çok kullandığımız dekorasyon objelerinden biri olan koltuklarımızın renk ve desenleri, çok farkında olmasak da verdikleri enerji ile psikolojimizi derinden etkiliyorlar.

HUZURLU BEYAZ Saflığın, sadeliğin simgesi beyaz, çok sık tercih edilmek istense de cesaret gerektiren bir renktir. Beyaz koltuklar huzur verir, yorgunluğunuzu hafifletir. Kirlenme ve temizlik endişeniz şiddetli ise tam tersi bir etki yaratabilir.

HOMETEXTILE

60

Ev dekorasyonunun en temel objelerinden olan koltuklarımız, aynı zamanda en sık değiştirme ihtiyacı hissettiğimiz objelerin başında geliyor. Koltuklarımızın renkleri, desenleri ruhsal durumumuzu da yakından ilgilendiriyor. Konforlukları, tasarımları ne olursa olsun verdikleri enerji tüm hayatımızı etkileyebiliyor.


DEKORASYON

KIRMIZININ CAZİBESİ Kalp ritmini hızlandıran kırmızı, koltuk seçiminde az ama tutkuyla tercih edilen bir renktir. Samimi atmosferinin yanı sıra ilham veren bir özelliğe de sahiptir. Özellikle berjer ve özel koltuklardaki asalet enerjisi her şeye değer.

MAVİNİN RENK BASAMAKLARI

Huzurun ve dinginliğin rengi mavi, daha çok açık tonları ile tercih ediliyor. Hayatı dengeli yaşayanların vazgeçemeyeceği enerjileri yayan bu tonlar ile hayalinizdeki dekorasyonu yakalamak çok daha kolay. Mavi, en zengin tonları olan renklerin başında geliyor. Bu yüzden alternatif isteyenlerin yüzünü güldürmesiyle de ünlüdür.

61

HOMETEXTILE


DEKORASYON

PASTEL İNCELİK Rengi ne olursa olsun tüm pasteller heyecanı körükler. Zarafeti, inceliği aşılar insana. Yoğunluğu bazen boşluk hissi uyandırma ihtimali olsa da bu his genelde geçicidir. Dengeyi yayar, ‘özel’ hissi uyandırır.

İnsanların renklerle derin duygusal bağları vardır. Renklerin özelliklerini öğrenerek nasıl bir ruh hali istiyorsanız, evinizi ona göre biçimlendirin. Renklerin özelliklerini kendi yararınıza, amaca uygun olarak kullanın.

RENGARENK GEÇİŞLER Çok yönlü kişiliklere özel çok renkli koltuklar, son dönemde çok moda oldu. Sempatik ve sıcak enerjisi ile genç kalma arzusunu da tetikliyor. Renkler elbette pastel tonlarında ve şeker tadında. Çocuksu ruhun yansıması bu koltuklarda hayat buluyor.

RETRO DESENLER Klasikten ve ihtişamdan vazgeçemeyenler için retro desenler her zaman favori. Gücü hissetmek için alternatifsiz olan bu tasarımlar, bazen kasvet rüzgarları estirse de taraftarlarının sayısı hiç de az değil. Donuk tonlar, parlak kumaşlarla ve pastoral desenlerle harmanlanıyor.

HOMETEXTILE

62


DEKORASYON

BEJ RENGİN ŞİFRELERİ Hem enerjisi hem de anlamlandırılması bir hayli karışık olan bej, koltuklar yeniden popüler olmaya çalışan bir renk. Ciddiyetin yanı sıra garip bir gizemi de yansıtan bu rengi, çok dikkatli kullanmak gerekiyor. Zira bir anda farkında olmadan karamsar bir ambiansa sahip olabilirsiniz.

PASTORAL ÇAĞRIŞIM Doğayı çok sık özleyenler için açık haki tonlar baş tacıdır. Sürekli dokunma hissi uyandıran bu koltuklar size umut ve yaşama sevinci aşılayacaktır. Kumaş seçiminde de mat tuşeleri tercih etmek konseptin en önemli detayını oluşturuyor.

63

HOMETEXTILE


DEKORASYON

SİYAHIN DENGELİ KULLANIMI Siyah tek başına çok güçlü ama çok da tehlikelidir. Yalnız bırakmak başınıza iş açabilir. O yüzden kısmi kullanmak en çok tercih edilen yol. Şık görünümünün yanı sıra ihtişamı da ateşleyen bir konsept. Siyah kendi başına kullanıldığında lüks görünür, diğer renkler ile kullanıldığında dramatik etkisi dikkat çeker.

RENKLERİN DİLİ ve VERDİKLERİ ENERJİ KIRMIZI

MAVİ

Kırmızı ile kan basıncı ve kalp atış hızınızı yükseltebilirsiniz. Kırmızı, hem görsel hem de psikolojik çok uyarıcı bir renktir. Kırmızı bazıları için çok güçlü iken, bazıları içinde rahatsız edici olabilir.

Mavi, kan basıncı ve kalp hızını düşürür, kırmızı ile neredeyse ters etkisi vardır. Huzur ve dinliğin ana rengidir. Açık tonlarının tercih edilmesi her zaman önerilir.

MOR

TURUNCU Turuncu, heyecan ve coşku uyandıran enerjik bir renktir. Turuncu ısı ve enerji barındıran bir renk olduğundan davetkardır, fakat turuncuyu küçük dozlarda dekorasyona katmak zordur. Mat şeftali tonları yüksek dozlarda tolere edilebilir.

Mor rengi, odaya zenginlik, refah ve derin bir anlam verir. Sofistike olduğu kadar yaratıcı bir psikolojik etkisi vardır.

BEYAZ Beyaz, saf ve temiz bir renktir. Asaleti ve lüksü çağrıştırır. Zaman zaman sadeliğin sıkıcı olma riski olsa da dekorasyonda vazgeçilmez bir renktir.

SARI Sarı, iletişim ve mutluluğun rengidir. Ancak sarı bir odanın ana renk düzeni olarak iyi bir seçim değildir. İnsanlar çok sarı bir odada öfkelenme, bebekler ise ağlama eğilimindedirler.

YEŞİL Yeşil, göz için en dinlendirici renk olarak kabul edilir. Sakinleştirici ruh hali ve iyi hissetme duygusu yaratır. Gevşeyebileceğiniz ve ailenizle beraberliğinizi geliştirebileceğiniz konforlu bir oturma odasında yeşil renk, yeterli sıcaklığı sağlayacaktır.

SİYAH Siyah gereksiz yere kullanıldığında çok sıkıcıdır, ama küçük dozlarda belirli bir bölgeyi vurgulama amaçlı kullanıldığında kabul edilebilir. Siyah kendi başına kullanıldığında lüks görünür, diğer renkler ile kullanıldığında dramatik etkisi dikkat çeker.


MARKA

MARKAYI GÜÇLÜ KILMAK Kemal Yamankaradeniz Destek Patent A.Ş.-Yönetim Kurulu Başkanı

Ülkemizde gelişmekte olan sektörlerin markaya bağlılığı, onu salt bir prestij unsuru olarak görmenin çok daha ilerisindedir. Gelişmekte olan ekonomilerin en belirgin özelliklerinden biri olan krizlerin ortadan kalkmasını sağlayan etkenler, istikrarlı büyüme ve katma değerli üretim yapabilmektir. Katma değerli üretim yapabilmek de ancak markalaştırılan ürün ve hizmetlerle mümkün olabilmektedir. Güven ve kalitenin teminatı olan markalar kriz dönemlerinden daha az zararla çıkabilmeyi sağlamaktadır. Çünkü tüketiciler markaya olan güveni her zaman birinci planda tutmaktadırlar. Sosyal sorumluluk anlayışını da içinde barındıran “marka” kavramının, kullandı-

Global ekonomide, iş dünyasının marka

tünleşmenin gerekliliğini göz önüne koy-

yatırımlarının artması hizmet sektörünün

maktadır.

de gelişimine katkı sağlayacağı dikkate

İşaretten ziyade, şirketi temsil eden büyük

alınmalıdır. Hizmet sektörünü sermayesiz

bir değer olan markaların uzun ömürlü

yapılan bir iş olarak görmemek gerekir. Bu

olabilmeleri için müşteri düşünce ve geri-

alanda yer alan girişimci ve kurumlarımı-

bildirimlerini almaları kendilerini geliştirme-

zın daha fazla büyüyüp, dünyanın her ye-

leri gerekmektedir. Kazanma, geliştirme

olduğunu düşünerek hareket etmek ge-

rinde hizmet vermelerini sağlayacak des-

ve elde tutma aşamaları boyunca her za-

rekmektedir. Tüketicisiyle bağı güçlü olan

teğin kendilerine verilmesi gerekmektedir.

man müşterilerin yanında olunarak müş-

markaların her ortam ve şartta tercih edi-

Tüm bunlar göz önünde bulundurulduğu

terinin bakış açısı öğrenilmelidir. Böylece

leceği unutulmamalıdır.

zaman, yaşanan gelişmeler markayla bü-

müşterilerin yaşam biçimlerine, sosyal

ğımız tüm ürünler açısından ele alınması daha sağlıklı olacaktır. Aynı zamanda bir markanın, toplumun her kesiminden alıcısı

görünümlerine, ilgilerine dikkat edilerek markayı daha güçlü hale getirmek mümkün olacaktır. Dolayısıyla toplumla bütünleşen ve sosyal sorumlulukları ortak olan markalar her zaman farklılığı yakalayacaktır ve diğer şirketlere göre daha sağlıklı bir şekilde varlığını sürdürecektir. Aynı zamanda da olası bir kriz durumundan diğerlerine oranla en az hasarla kurtulabileceklerdir.

65

HOMETEXTILE


MAKALE

SELÇUKLULARDA GEOMETRİK SÜSLEMEYE DAİR Uzm. Ahmet AYTAÇ Selçuk Üniversitesi Selçuklu Araştırmaları Merkezi

D

oğadaki bütün kaynakları, yetenekleriyle, düşünceleriyle, fonksiyonelliği kullanım alanı olan ürünlerde medeniyetin hizmetine sunan insanoğlu, bu ürünlerinin estetik ve dekoratif görünebilmesi içinse yaşadığı toplumun sosyo-ekonomik yapısını, çevresini, duygusal durumunu, ailesini, sevgisini, hayat biçimini, alışkanlıklarını kendine özgü zevk, desen ve biçimlerle yoğurarak, bezeme ve renklerle işleyerek, el sanatında tarzını belirlemiş ve toplumunu yönlendirebilecek bir çizgiyi oluşturmuştur. Gelenekli Türk bezeme kültürüne bakıldığında, çok fazla bir yozlaşma görülmez. Dönemi gereği azda olsa Uzak Doğu ve İslam sanatı etkileri görülse de milli kültür, adetler, gelenekler, tarihsel miras gibi özelliklerin etkisi daha ağırlıklıdır. Kullanılan yanış ögesi genellikle stilize haldedir.

HOMETEXTILE

66


Selçuklu Halısı

MAKALE

atomların nasıl ve ne şekilde sıralandıkları ve bu

sıraların

nasıl bir düzen ortaya çıkardıkları,

SELÇUKLULARDA GEOMETRİK SÜSLEME Orta Asya kökenli veya yüz yılların birikimi olan bir bezemenin kökeni, çıkış noktası konusunda çok fazla soru akla gelmemekle beraber ya da akla gelen sorulara cevap bulunabilirken, Selçuklu dönemi geometrik süsleme öğelerinin çıkış kaynağı henüz net olarak aydınlanamamıştır.

kristalografi bilim dalının uğraşısıdır. Ortaya çıkan şekiller mimariyi, mimari süsleri, mimarideki geometrik düzenleri anımsatır. İnsan resmi yapmayı yasaklayın toplumların yüz yıllar önce yarattıkları sanat şah eserleri, ancak son yıllarda kristalograflar tarafından tekrar keşfedilmiş durumda-

Prof. Dr. Ayten SÜRÜR şu şekilde açıkla“Selçuklu sanatının; Asya, yerel Anadolu ve İslam kültürü olmak üzere en az üç kaynağa dayandığı belirtilmekle birlikte, bütüne katılan ve onu besleyen bu kaynakların nerede başlayıp, nerede bittiğinin belirlenememesi nedeniyle “Selçuklu türevi” ile ilgili soru işaretleri olduğu anlaşılmaktadır. Selçuklu sanatı Anadolu’nun yerel kaynakları olan bitkisel biçimlerden yararlanmış, ancak figüratif tasvirlerini sınırlı olarak değerlendirmiştir. Belki de kimliğini kaybetmiş formların anlamını yitirmesi sonucu, geleneksel biçimleriyle birlikte simgesel olarak da çöküşe uğramıştır. İşte aradaki bu değişiklikler, biçimlerdeki bozukluk ile inançtaki değişim anının kesişmeleridir” (Sürür,2000;31).

atomlarının dağılımlarını ölçüldüğünde

mış geometrik yanışlar, girift bezemeler,

karışıkları tarihin değişik safhalarında de-

kûfi yazılar, rûmiler ve çinilerinde sıklıkla

ğişik kültürlerde süs malzemesi olarak kul-

figüratif formlar görülür.

lanılmıştır. Trabzon Aya Sofya Müzesi’nde

ğine kadar pek çok farklı teori vardır.

ortaya çıkmıştır” şeklindeki bir görüşü ise

Bütün cisimler atomlardan oluşur. Yüzey

killerin hem daha basitleri hem de daha

algıya dayalı gelişmiş yanışlar olabilece-

kaynaklı motiflerin de dahil olmasıyla

önce doruğa kavuşabileceğini kanıtlıyor.

ve simetrileri saptandığında oluşan bu şe-

noktasından, dini sembolizme ve görsel

lerin girmesi ve zaman içerisinde bitkisel

maktadır.

ürettikleri eserlerde sonsuza sınırlandırıl-

ve büyülü bir sistemin belirtileri olma

yapısının yanı sıra geometrik düzenleme-

dır. Bu olgu, sanatın bilimden çok daha

Tezyinatta çok ileri olan Selçukluların

Özellikle geometrik bezemelerinin ilkel

“Selçuklu sanatı genel olarak natüralist

ve Erzincan-Tercan’da Mama Hatun Kümbeti’nin taş süslemeleri, bu yüzey atomlarının dağılımları ile yüzeyde oluşturdukları şekillere bire bir benzeyen sadece birkaç örnektir” (Erbudak,1998;34-41).

Birden çok çizgiyi kompozisyon haline getiren karmaşık bir düzen anlayışının hakim olduğu geometrik süslemeleri çözümlemek adına pek çok bilim-sanat insanı araştırmalar yapmıştır ve bu çalış-

gibi bir iddiayı hem de sanat değil bilim

Prof. Dr. Şerare Yetkin’e göre ise, “Selçuklularda geometrik motifler ve kuvvetle üsluplanarak geometrik bir şekillendirilmeye uydurulmuş bitkisel motifler, Selçuklu halılarının desen dünyasını zen-

insanı sıfatıyla ortaya atan Prof. Dr. Meh-

ginleştirir. İri kûfi yazılı bordürler Selçuk-

malar devam etmektedir. Pek çok görüşe rağmen “sanatın bilimden çok önce doruğa kavuşmuş olabileceği”

met Erbudak’a göre, “katı hali oluşturan

13.yy. Selçuklu Halısı

lu halılarının en karakteristik özelliğidir.

67

HOMETEXTILE


MAKALE

Daha sonraki halı sanatında çeşitli gelişmeler gösterecek olan bu bordür şekli, Selçuklu halılarında iri ve dik hatlı harflerden meydana gelmiş arkaik görünüşü ile çok etkilidir. Bu bordür şekli Selçuklu halıları içinde dahi örgülü kûfiden çiçekli kûfiye kadar bir gelişme göstererek çeşitlenir” (Yetkin,1991;8). Prof. Dr. Selçuk Mülayim’e göre ise “Görsel algı bakımından, insanoğlunun en eski çağlarda bile bir simetri kavramına sahip olduğunu düşünmek hatalı olmaz. İnsandaki lokalizasyon duygusunun temel taşları; sağ-sol, alt-üst kavramları, yönler ve boyutlar olmalıydı. belirgin bir başlangıçtan, değişken bir

halılarının

var oluşu bizde bir takım bilgiler oluş-

bitişe doğru tek istikamet imajı ortaya

tek ve kesin bir çıkış noktasına dayandır-

turmakta, bu esas ve ilkelere duyulan

konmuştur. İşte Anadolu Selçuklu halıla-

mak imkansızdır.

hayranlık bizi geometrik düzenlere gö-

rındaki mesaj buradadır. Bu mesaj men-

türmektedir” (Mülayim,1990;47).

zildir. Büyük olasılıkla fikir ok menzilinden

“Selçuklu halılarının Türk ve dünya halı

kaynaklanmaktadır. Menzilin dini, askeri,

SONUÇ

sanatında önemli bir merhale, bir kilo-

siyasi ve sosyal konuları kapsayan, do-

Pazırık’tan Anadolu’ya uzanan Türk sa-

metre taşı olduğunu belirten Prof. M.

layısıyla büyük mana derinliği olan, bir

natında Selçuklu geometrik düzenleme-

Önder Çokay’a göre; Selçuklu halıları

felsefi kelime ve konu olduğu ortaya çı-

lerine bakılırken etkileşimin üç ana kay-

motif ve motif istifi bakımından, geriye

kıyor (Çokay,1997;137)(Bkz. Fotoğraf: 2).

nağının olduğu göz ardı edilmemelidir.

gidiş ve geriden gelişi olmayan, başlan-

Mehmet Ateş’e göre ise “Pazırık halısıyla

Buna göre biçim değerlerinin karşılıklı

gıçtan bitime doğru tek yönlü, durağan bir başlangıcı olan, iki yanda yayılması durdurulmuş, bitişte ise, motif kesilmelerinden anlaşılacağı gibi, süreklilik, devamlılık imajı olan, yani orta kısmın uzunluğu için değişkenlik toleransı olan, bir orta kısım istif düzeni ortaya çıkmaktadır. Daha yalın bir deyişle; halılarda

günümüz Türk halıları arasında en temel ve çarpıcı paralellik halı kurgusu mantığında görülür. Pazırık halısında gördüğümüz ifade türünde; başı arkaya dönük pars, aynı şekilde Selçuklu halılarında da görülmektedir” (Ateş,1996;107-108). Tüm görüşler doğrultusunda Selçuklu

geometrik

düzenlemelerini

Orta Asya’dan gelen ananevi sanat anlayışıyla birlikte, İslâm sanatlarının katkısı ve Anadolu’da mevcut olan kültürlerin getirdiği etkileşimler dönemin Türk sanatında etkili olan kaynakların başlıcalarını oluştururlar. Selçuklulardaki sonsuzluk ilkesinin salt İslamiyetle Türk sanatına girdiğini söylemek yanlış olur. Orta Asya kaynaklı üretimlere bakıldığında da sonsuzluk prensibine uygun üretimler görülür. İslamiyet öncesi Türk inanışlarında da öldükten sonra bir hayatın varlığına inanılması ve ölünün diğer hayatında kullanması için eşyaları ile gömülmesi Pazırık Koriganlarından çıkan buluntularla da destek bulmaktadır. Türk dokuma sanatında geçmişte hemen hemen tüm dokumalarda bir ikonoğrafik anlayış vardır. Ancak günümüz ticari üretimlerinde taklit ve ticari kaygı ön planda olduğundan sembol diline rastlanmaz. Selçuklu halılarında bu sembolik anlatımın dini ve milli mesajlar içeren, geleneksel bir üslup ve anlayışla da kullanılmış olabileceği düşünülmelidir. Selçuklulardaki motif (yanış) anlayışının,

HOMETEXTILE

68


dinsel bir anlam taşıyan sonsuzluk anlayışı düşüncesiyle bitkisel kaynaklı, aşırı stilizasyonun etkisiyle ve kesinlikle simetri düşüncesinin kompozisyona yansıtılmasıyla ortaya çıkmış olabileceği göz ardı edilmemesi gereken önemli bir husustur. Teknolojinin kısıtlı olduğu, üretimin-üretenin

yararlanabileceği

kaynakların

kıtlığının olduğu bir dönemde böylesine muhteşem kompozisyonları oluşturmadaki sanatsal beceri ve anlayış günümüz sanatsal üretimlerine daha çok kaynak teşkil etmelidir. Birden çok çizgiyi kompozisyon haline getiren karmaşık bir düzen anlayışının hakim olduğu Selçuklu geometrik süslemeleri gelecek üretimlere yeni yaklaşım boyutları getirmede üreticinin desen anlayışı haznesine katkı sağlayacaktır.

KAYNAKÇA AYTAÇ, Ahmet, Geleneksel Türk El Dokumacılığı Sanatı, Konya, 2000(2.Baskı). AYTAÇ, Ahmet, “Konya Yöresi Halı ve Kilimlerinde Hayvan Figürü”, İpek Yolu Dergisi, Konya, S:192, Şubat 2004, s.44-48. ÇOKAY, Önder, “Restitüsyon Etüdleri Sırasında Ortaya Çıkan Bir Özellik”, Antik Dekor Dergisi, İstanbul, S:38, 1997, s.136-138. ERBUDAK, Mehmet, “Yüzey Atomlarının Dizilişleri ve Bunların Deneylerle Saptanması”, Bilim ve Teknik Dergisi, Ankara, S:363, Şubat 1998, s.34-41. MÜLAYİM, Selçuk, “Selçuklu Geometrik Süslemeleri”, Sanat Tarihi Araştırmaları Dergisi, İstanbul, S:9, Aralık 1990, s.47-53. SÜRÜR, Ayten, “Geleneksel El Sanatlarında Mitolojik İzler”, Türk Dünyası Kültür ve Sanat Sempozyumu S.Demirel Üniversitesi Bildirileri, Isparta, 07-15 Nisan 2000, s.27-32. YETKİN, Şerare, Türk Halı Sanatı, Ankara, 1991.

69

HOMETEXTILE


ANADOLU KUMAŞLARI

ALACATAS KÜRDİYE

MOR-MEYDANİYE MERCAN

GAZİANTEP YÖRESİ;

KUTNU, ALACA, MEYDANİYE DOKUMALARI T.C. Gaziantep Üniversitesi Naci Topçuoğlu MYO El Sanatları Bölümü Öğr. Gör. Neslihan Yazıcı İnsanlık tarihinin en eski sanatlarından biri olan dokuma sanatı,

pamuklu dokumalara verilen isim olduğunu belirtmişler ve do-

zaman içinde ihtiyaçlar ve gelenekler doğrultusunda gelişerek

kunmasında kullanılan iplik cinsine göre de tanımlama yapmış-

şekillenmiştir. Anadolu insanı ihtiyacı olan kumaşları yaşam şart-

lardır. Kutnu,genel anlamda pamuktan yapılmış kumaş anlamı-

larına uygun, gelenek göreneklerini yansıtan renkler ve desen-

na gelir. Zamanla çözgüsü ipek, atkısı pamuk olan kumaşlara da

lerde üretmiştir.

bu ad verilmiştir.1

Selçuklu ve özellikle Osmanlı İmparatorluğu döneminde Türk ku-

Kumaş çözgü sayısına göre adlandırılmıştır. Çözgü sayısı 4000

maş dokuma sanatı; saray dokumaları ve halk dokuma çeşitle-

olana “Kutnu”, çözgü sayısı 3000 olana “Alaca”,çözgü sayısı

riyle sosyal, ticari ve siyasi hayatta önemli bir yer tutmuştur. Üre-

2000 olana “Meydaniye” adı verilmiştir. Mecidiye, Hindiye, Zen-

tilen kumaş çeşitlerinden bugün bir çoğu yok olmuş, bir kısmı ise

cirli, Kemha, Darıcı, Sedefli, Mekkavi, Kürdiye, Çitari, Rahvancı-

Anadolu’nun bazı yörelerinde sadece halkın kendi ihtiyacı için

oğlu, Kırkalem, Sultan, Osmaniye, gibi birçok çeşidi vardır.

dokunur hale gelmiştir. Bu kumaşlardan bazıları yöre kültürüyle özdeşleşmiş kutnu, alaca ve meydaniye kumaşlarıdır.

Kutnular; yüzeyinde “kalem” adı verilen genelde birçok rengin yan yana gelmesiyle, yol yol çizgilerden oluşan parlak yüzey-

Kutnu kumaşlar hakkında yapılan çalışmaların pek çoğun da

li dokumalardır. Kutnulardabu yollar farklı enlerde ve değişik

kutnunun atlas ve kemha arasında, bir yüzü ipekli bir yüzü pa-

renklerde olduğu gibi, yolların arasına bazen çiçek motiflerinin

muklu olan kumaş olduğu ifadesini kullanmışlardır. Kutnuyu sa-

yerleştirildiği, “dişeme” adı verilen çizgilerle farklı desenler elde

dece pamuk ve ipekle dokunmuş, çiçekli kumaş olarak tarif

edilir. Dişeme dokusunun sağında ve solunda çok ince sınır çizgi-

eden araştırmacılar da vardır. Kelime anlamından yola çıkanlar,

leri vardır, bunlara“sızı” denir. Bazı kutnularda kalem denilen ka-

kutnunun Arapça’da pamuk anlamına geldiğini ve dilimizde

lın çizgilerin çözgüleri dokuma öncesi bağlama (İkat) tekniğiyle

VİŞNELİ MEYDANİYE ALACAİKAT

ŞALİYE PİJAMALI

HOMETEXTILE

70


ANADOLU KUMAŞLARI

DÜZMEHTAP-ŞAH

MEHTAP

DARICA

MECİDİYE

boyanmaktadır. Kumaşın dokumasında

8 cm uzunluğunda yerleştirilmiş çiviler

nerek boyama yapılır. Her boyaya batır-

saten ve bezayağı dokuma tipleri kullanı-

bulunmaktadır. İpliklerin düzgün sağılıp

mada o boyanın renginde boyanması is-

lır. Dokumaların çözgüsünde, kırmızı, mavi,

gelebilmesi için yere ince kum dökülmüş-

tenen kısımların üzerindeki bağlar çözülür.

sarı, yeşil, siyah, fes rengi, pembe, kahve-

tür. Bobinlerin yer aldığı bu kumlu alana

Bir önceki boyada üzeri sarılı olduğundan

rengi, mor, turuncu ile bunların dışında bir-

“Müsvedde” adı verilmektedir.3 Çözgü

boyanmamış olan bu kısım üzerindeki

çok renk bir arada kullanılmaktadır. Atkı

şeridinin dolap çevresinde bir kere do-

bağlar çözüldükten sonra girdiği boya-

ipliğinde kumaşta istenen tona bağlı, be-

lanmasına bir “Dora”, dolabın tüm çevresini baştan sona bir defa dolanmasına

nın rengini alır. İşlem istenilen renkler elde

yaz, siyah, kahverengi mavi vb. renklerin kullanıldığı görülmektedir.

da bir “Baş” denilmektedir.

Kutnu kumaşlarda dokuma öncesinde

İstenilen çözgü teli sayısı tamamlandığın-

ve sonrasından birçok işlemden geç-

da ipliklerin çözgü dolabından çıkarılıp

mektedir.

çile haline getirilmesi, iplik çaprazlama-

DOKUMA ÖNCESİ İŞLEMLER 1.1.1. Söküm işlemi

16 metrekarelik bir alana kurulmuş olan ve yörede “Devere” hatta bazı kişilerce “Ayaklı Nezik” olarak bilinen dolaplarda yapılır. Dört kanattan ibaret bu çözgü dolabının kanat mesafesi 1.80m olup, kanatların yüksekliği 2m’dir.Her bir kanadın

sonra bağlı kısımlar açılarak sürer. En son açık renklere batırılır.4*

larının korunması için “bağlık” adı verilen

1.1.3. Mezekçilik

iplikler takılır. Bağlık takılarak boyamaya

Mezekçilik olarak adlandırılan işlem, bir-

hazır hale getirilen çözgü çilelerine “şenk”

kaç aşamadan oluşmaktadır.Boyanan

adı verilir.

çözgü ipliklerinin mukavemetini arttırmak ve dokuma sırasında kopmasını önlemek

Yörede”Sökücüler” adı verilen kişiler tarafından yapılan söküm işlemi; yaklaşık

edilene kadar bu şekilde her ıslatmadan

1.1.2. Boyama işlemi

için haşıllama işlemine tabii tutulur.Haşıl maddesi olarak, kayısı reçinesi kullanıl-

Hazırlanan şenkler, yörede bulunan bo-

maktadır. Kayısı reçinesi bulunmadığı za-

yahanelere gönderilir, boyanacak renk,

manlarda mercimek tutkalı tabir edilen

şenk üzerine bağlanan iplik rengi ile belirlenir. Günümüzde boyama işlemi sentetik boyarmaddelerle yapılmaktadır.

beyaz tutkal kullanılmaktadır. Boyama sonrası çözgü iplikleri tamamen kurumadan haşıl işlemi uygulanır. Haşıllanmış çi-

eni 15cm, kalınlığı 8cm’dir. Dört köşe ya-

İkat boyama tekniğinde ise desenin ön-

leler 50-60 cm uzunluğunda “milef” adı

pılmış dolabın çevresi 7.20m’dir.2 “Nezik”

ceden bilinmesi koşulu ile iplikler üzerinde

verilen kalın silindir tahta değneklere sarı-

adı ile ifade edilen bugün de “cağlık”

her renk ve hareket için grup bağlama-

larak yumak haline getirilir. Bu yumaklara

adı verilen, yere ve tavana monte edile-

ları yapılmaktadır. Yalnızca en koyu renk

“kavuk” adı verilir. Kavuklar 1-2 gün çöz-

rek, sağa ve sola hareket edebilen araç

ile boyanacak kısımlar açık bırakılır. Daha

gü ipliğinin haşıl maddesini iyice çekmesi

üzerinde 80 adet delik ve bu deliklere

sonra koyudan açığa doğru sıralama izle-

için nemli bir ortamda dinlendirilir.

SEDEFLİ İNCE-KEMHA DÜZMEHTAP-ŞAH

SARIBÜLBÜL

71

HOMETEXTILE


ANADOLU KUMAŞLARI

lanır. Günümüzde üretimi devam eden kutnu kumaşların motorlu tezgâhlarda dokunduğu da tespit edilmiştir. Gaziantep Üniversitesi El Sanatları Araştırma Merkezi’nde kamçılı el dokuma tezgâhında meydaniye dokuma yapılmaktadır.

Tertip işlemi ise, arasında 20m mesafe bulunan 50’şercm uzunluğundaki duvara çakılmış iki çubuk arasına, kavuklardan çözülen şeritleri gerdirme işlemidir. Çözgü iplikleri bağlık ipliği olmasına rağmen elle taranarak düzgünleştirme işlemi yapılır. Elle taranan ve açılan çözgü ipleri şeritlerin bozulmaması ve düzgün kalması için tekrar “milef” denilen sopalara sarılarak kavuk yapılır. İkinci kez yapılan kavuklara “şak”adı verilir.5

1.1. Dokuma Sonrası İşlemler

1.1.4. Atkı iplerinin hazırlanması Kutnu kumaşlarda, atkı ipliği olarak kullanılan pamuk ipliği, lacivert, sarı, kahverengi ve ham rengi ile kullanılır. Atkı ipliklerinin de sağlamlığını arttırmak için haşıl işlemi uygulanır. Atkı iplerinin haşıllanması işlemine “nişeleme” adı verilmektedir.

1.1.5. Taharlama işlemi Gaziantep bölgesinde el dokuma tezgâhlarında gücüler pamuk ipliğinden yapılır. Mekanik tezgâhlarda ise teldendir. Pamuk ipliğinden gücü yapma işine “süpetleme” denilmektedir. Süpetleme işlemi için 2m uzunluğunda 40-45cm eninde ve 2-3cm kalınlığında “kılıç” adı verilen ahşap düz bir tahta kullanılır. Bu tahtanın üst kısmına 80-90 cm uzunluğunda silindir sopa bağlanır. Kiriş ipliği adı verilen (16/2 Ne) önceden balmumuna batırılarak sağlamlaştırılmış olan pamuk ipliği yuvarlak sopa üzerinden geçirildikten sonra kılıç adı verilen tahta üzerinden

HOMETEXTILE

72

gerdirilerek sarılır. Her bir çerçevede 500700 arası gücü teli bulunması gerektiğinden, kılıç tahtasının üzerine de 500-700 arası sarım yapılır. Bu işlemden sonra yuvarlak sopa sarımdan çıkarılır. Üstte kalan iplik boşluğu tahtanın alt tarafına çekilir. Bu boşluklar çaprazlanarak geçirilen, zıt yöne aşağıya doğru çekilen iplikler alttan ikinci bir sopaya bağlanır. İpliklerin çaprazlanarak geçirildikten sonra alttan bağlama işlemine “çatma” denir.6 Taharlanacak dokumanın çeşidine göre ilk olarak çerçeve sayısı belirlenir, renk ve tel sayısı dokumanın türüne göre belirlendikten sonra iplikler, çerçevelere göre tek tek tel veya pamuk gücü tellerinden geçirilir.

Dokuma İşlemi Çözgü ipliklerinin, gücü tellerinden geçirilmesinden sonra dokuma işlemine baş-

Apre işlemi; tavlama, nişeleme, cenderleme ve mengeneden geçirme işlemlerinden oluşur. Tavlama, çözgülerde kullanılan haşıl malzemesi ile kumaşı dokuma sonrası nemlendirme işlemidir. Kumaşın ölçüsüne uygun paralel silindir tahtaların bir başka tahta üzerine çakılmasıyla elde edilen tavlama tahtası üzerine serilen kumaşın ters yüzüne haşıl malzemesi süpürge ile serpilir. Nişeli su ile tavlama yapılan kumaş, haşıl maddesinin içine işlemesi için üzerine bir ağırlık konularak bir gün dinlendirilir. Dinlendirilen kumaşlar cendereye verilir. Bir başka adı da kalenderlemedir. Kalenderleme, tekstil ürününü yumuşatmak ve yassılatmak, iplikler arasındaki aralıkları kapatmak veya yüzeye parlaklık vermek amacıyla kumaşın basınçlı silindirler arasından geçirilmesidir. En az iki silindir arasından geçirilir. Yünlüler hariç pamuklu ve sentetik elyafların tümüne uygulanır. Ütüleme işlemi cendere makinelerinde yapılır. Bu makine bir birine zıt yönde hareket eden çelik silindirlerden oluşur. Kumaş tek kat olarak silindirler arasından geçirilir. Genelde düz dokunan belluriye kutnularda kumaş iki kat olarak cendereye verilir. Kumaş yüzlerinin birbiri-


ANADOLU KUMAŞLARI

ne sürtünmesi ve sıcaklığın da etkisiyle kumaş yüzeyinde muare7* denilen efektler oluşur. Cenderleme işlemi sonrasında top haline getirilen kumaşlar alt ve üst bölümü ahşaptan oluşan mengenelerde bekletilir. Cenderleme işleminde, istenen kumaş tuşesi oluşmazsa mengenede kalma süresi 24 saate kadar çıkarılabilir. Bu işlem tamamlandıktan sonra kumaşlar satışa hazırdır. Geleneksel giysilerin başta gelen kumaşı olan kutnu, Osmanlılar döneminde kadın ve erkek giyiminde entarilik, İstanbul gibi büyük şehirlerde de döşemelik olarak kullanılmıştır.8 Anadolu’nun birçok yöresinde “okuntu” adıyla düğün davetiyesi olarak işlevini sürdürmektedir. Önceden tamamen el tezgâhlarında dokunan kutnu kumaş çeşitleri, günümüzde yarı motorlu tezgâhlarda üretilmeye devam edilmektedir. Geçmişte el sanatımıza dayalı çok geniş bir üretim alanına sahip olmamız bugün büyük gelişme göstermiş Anadolu tekstil sanayimizin temelini oluşturmuştur. Bu

nedenle “Anadolu Dokumaları” adı altında her bölgede üreten müzeler kurulması bu geleneğin devamlılığı açısından büyük önem taşımaktadır. Geçmişi çok eskilere dayanan dokuma kültürünü ve sanatını çağa uygun hale getirmek ve evrenselleştirmek için dokuma örneklerinin kaybolmasını önlemek, güncel gereksinimler doğrultusunda ele alınıp üretim ve kullanım alanlarının geliştirilmesi gerekmektedir.

Teknik Özellikleri, 2001, Ankara, Kültür Bakanlığı Yayınları, s.24

Renkleriyle,

Zahide İMER, Gaziantep Yöresinde Üretilen Kutnu, Alaca ve Meydaniye Kumaşların Bazı Teknik Özellikleri, 2001, Ankara, Kültür Bakanlığı Yayınları, s.34

desenleriyle,

dokumalarıy-

la halk kültürümüzün birer canlı örneğini oluşturan yöresel dokumalarımızı, gelecek nesillere aktarmak ve tanıtmak büyük önem taşımaktadır.

KAYNAKÇA 1 - Fikri SALMAN,Türk Kumaş Sanatında Görülen Geleneksel Kumaş Çeşitlerimiz,s.34,http://edergi.atauni.edu.tr/index.php/gsfd/article/ viewFile/3138/3030 2- Zahide İMER, Gaziantep Yöresinde Üretilen Kutnu, Alaca ve Meydaniye Kumaşların Bazı

3- Emine NABİOĞLU, Geleneksel Dokumalarımızdan Gaziantep Kutnu Alaca ve Meydaniye Kumaşlarının Günümüzdeki Durumu Ve Kullanım Olanaklarının Arttırılması Üzerine Öneriler, 1.Uluslararası Yöresel Bez Kongresi, 2012, İstanbul 4- Şahin Yüksel YAĞAN, Türk El Dokumacılığı, İstanbul, Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, 1978,s.121 5- Yörede aynı zamanda çözgüye direzin adı da kullanılmaktadır.

6- Zahide İMER, Gaziantep Yöresinde Üretilen Kutnu, Alaca ve Meydaniye Kumaşların Bazı Teknik Özellikleri, 2001, Ankara, Kültür Bakanlığı Yayınları, s.39 s.40 7*- Muare, ipekli veya kimyasal elyaftan yapılmış ve atkı rips örgüsü ile dokunmuş kumaşlara uygulanabilen değişik yüzey değerleri ve ışık yansımaları sağlayan bir işlemdir. 8- Büyük Larousse Sözlük ve Ansiklopedisi, cilt14, İstanbul, İnterpress Basın ve Yayıncılık A.Ş. Milliyet Gazetecilik, s. 7218

73

HOMETEXTILE


PAZARLAMA

“CRM”: ÇOK KONUŞULAN AMA AZ BİLİNEN BİR KAVRAM Pazarlama Danışmanı: Mustafa Duran Son yıllarda herkesin dilinde CRM (Müşte-

daha iyi algılama ve onun beklentileri

• İş ve enformasyon akışlarının öncelikle

ri İlişkileri Yönetimi) kavramı dolaşmakta.

çerçevesinde firmanın kendini daha iyi

müşteri ihtiyaçları, ikincil olarak ise şirket

Ancak bu kadar çok konuşulan ve ko-

yönlendirmesi sürecidir.

ihtiyaçlarına göre tasarlanmasıdır.

• Müşteri ilişkilerini yönetmek için kullanı-

• Kurumdaki müşteri ile ilgili her türlü bil-

lan metodoloji ve ürünlerin genelini içer-

giyi tek bir enformasyon sistemine bağ-

mektedir.

lamak ve bunu müşteri temas noktasına

mın ne olduğu konusunda bir

• Müşteri temas noktalarının entegras-

odaklamaktır.

fikir birliğine varılmamış olma-

yonu ve iyileştirilmesidir. Müşteriyi tasarım

• Müşteriyi tanımak, müşteri ihtiyaçlarını

noktasına (merkeze) yerleştiren ve müş-

anlamak, ona uygun hizmetler ve ürünler

teri ile yakın ilişki kuran bir yönetim felse-

geliştirmektir.

nuşulduğu kadar da önemli olan bu kavram hakkında çok az şeyin bilinmesi garip bir durum. Bu garip durum; üç harften oluşan kavra-

sından kaynaklanmaktadır. CRM’in ne olduğu konusunda konuşmaya başlama-

fesidir.

dan önce yapılan CRM

• Satış, pazarlama ve servis süreçlerini

tanımlarına bakmakta

daha etkin hale getirmek için geliştirilmiş

yarar var.

işleme stratejisi / kültürüdür.

Yukarıda yapılan CRM tanımlarının hiç biri yanlış değildir. Ancak tanımların hepsinde bazı eksiklikliler bulunmaktadır. Yapılan bu tanımların hepsini kapsayan en

• Müşteri ile ilişki-

• Müşteri bilgilerini kullanarak müşteri sa-

güzel tanım Arman Kırım tarafından şu

de bulunulan her

dakatini ve sonuçta müşteri değerini ar-

şekilde yapılmıştı. ‘’CRM, müşteri merkezli

tırma bilimidir.

stratejiler ile bu stratejileri destekleyebi-

alanda müşteriyi

HOMETEXTILE

74


PAZARLAMA

lecek; satış ve pazarlamayla beraber, müşteri hizmetleri, muhasebe, üretim ve lojistik gibi yeni fonksiyonları kapsayan ve bu yeni fonksiyonlardan etkilenecek herkes için tüm iş süreçlerinin yeni baştan düzenlenmesini içeren ve bunları gerçekleştirirken de teknolojiden yararlanan bir yönetim stratejidir’’ Tanımdan da anlaşılacağı üzere CRM; işletmenin genelini kapsayan bir değişimin sonucunda,

müşteri merkezli

stratejinin oluşturulmasını amaçlayan kapsamlı bir yönetim felsefesidir. CRM bir yazılım değildir. CRM’in yazılım boyutu sadece hedeflenen stratejiye ulaşmak için kullanılan veri tabanlarından ve iletişim ağlarından oluşmuş teknolojik bir araçtır. Tüm stratejilerinizi müşteriden başlayarak oluşturduğunuz, her müşteriyi öğrenip ayrı ayrı muamele yaptığınız ve bunu yapabilmek için ise ürün değil müşteriyi düşündüğünüz bir stratejik anlayış olan CRM’in

en önemli unsuru insandır. Bu stratejinin başarıya ulaşması tüm çalışanların bu strateji benimsemesine bağlıdır. Bu sağlanamadığı taktirde bir CRM stratejisinin başarıya ulaşması mümkün değildir.

• İhtiyaç Analizleri

CRM, müşteri temas noktalarında müşteri bilgilerinin toplanmasına, bu bilgiler üzerinden yeni iş olanakları geliştirilmesine, müşteri sadakatini artırılmasına, pazarlama harcamalarında önemli bir tasarruf yapılmasına ve satış verimliliğinin artırılmasına imkan sağlamaktadır.

3. Müşteri Koruma

• Teklif Oluşturma • Kapanış Adımları

Müşteri koruma, ‘’Bu müşteriyi ne kadar süreyle elimizde tutabiliriz?’’ sorusunun yanıtının arandığı evredir. Amaç müşteriyi kuruma bağlama, onu kurumda tutabilme ve ilişkinin sürekliliğini sağlamaktır. • Sipariş Yönetimi

CRM’İN EVRELERİ

• Teslim

CRM Institute Türkiye’nin çalışmalarına göre, CRM 4 evreden oluşmaktadır. Bu evreler;

• Taleplerin Organizasyonu

1. Müşteri Seçimi CRM’in bu evresinin ana amacı ‘’En karlı müşteri kim?’’ sorusunun cevabının bulunmasıdır. Bu çerçevede şu çalışmalar yapılmaktadır. • Hedef Kitlenin Belirlenmesi • Segmentasyon • Konumlandırma • Kampanya Planları

• Problem Yönetimi, Refleks Sistemi

4. Müşteri Derinleştirme Müşteri derinleştirme, kazanılmış bir müşterinin sadakat ve kârlılığının uzun süre korunması ve müşteri harcamalarındaki payın yükseltilmesi için gereken adımları içermektedir. Amaç sürekliliğin sağlandığı ilişkiden yeni faydalar sağlamaktır. • Müşteri İhtiyaç Analizleri • Çapraz Satış Kampanyaları CRM’in pazarlama faaliyetlerine baktığı-

• Marka ve Müşteri Planlamaları

mızda müşteri sadakati yaratma ve terk

• Yeni Ürün Lansmanları

etmiş müşteriyi geri kazanma konusunda önemli katkısı olduğu görülmektedir. Günümüz pazarlama stratejilerinin öncelikle

2. Müşteri Edinme

mevcut müşteriyi elde tutmak, kaçan

Bu evrenin asıl amacı satışı gerçekleştirmektir. ‘’Belirli bir müşteriye en etkili yoldan satış nasıl yapabiliriz?’’ sorusunun yanıtı bu evrenin ana amacını oluşturmaktadır.

müşteriyi geri kazanmak ve son olarak Da yeni müşteri kazanmak üzerine kurulduğu düşünüldüğünde CRM’in pazarlama açısından önemi daha iyi anlaşılacaktır.

75

HOMETEXTILE


HUKUK

ESER SAHİPLİĞİ VE TEKLİF HAKLARI ÜZERİNE Yazar: Av. Emek GÜVEN

“Eser sahiplerinin eser üzerindeki hakları, yaşamları boyunca ve ölümlerinden itibaren yetmiş yıl süreyle geçerlidir. Eğer eserin birden fazla sahibi varsa, bu süre hayatta kalan son eser sahibinin ölümünden itibaren başlar.”

ilişkin koruma süresi, başvuru tarihinden

Sıradan bir fotoğraf bile çoğu zaman

itibaren on yıldır ve bu süre onar yıllık

serbest bir şekilde kullanılamamaktadır.

dönemler halinde süresiz olarak yeni-

Bu yüzden kullanılacak görsellerin “ro-

lebilir.

yalty free” yani üzerindeki mali haklardan arındırılmış olmasına dikkat etmek

Eser sahiplerinin eser üzerindeki hakları, yaşamları boyunca ve ölümlerinden itibaren yetmiş yıl süreyle geçerlidir. Eğer eserin birden fazla sahibi varsa, bu süre hayatta kalan son eser sahibinin ölü-

Lisansız kullanılabilecek görsellere/simgelere nelerdir? Eser niteliği taşıyan tüm görseller, simgeler, tiplemeler vb. sanatçının ölümü üzerinden yetmiş yıl geçtikten sonra serbest

gerekir. Bazı internet siteleri üzerinden, ücretsiz ya da cüzi bedellere, üzerindeki mali haklardan arındırılmış görseller edinilebilir. Fakat bu sitelerden edinilen görsellere ilişkin bile, herhangi birinin hak iddiasında bulunabilme ihtimali, her za-

kullanıma açık (public domain) hale

man için göz önünde bulundurulmalıdır.

gelirler. Bu eserleri herkes kullanabilir.

Yukarıda sayılanlara ek olarak,sanat

Eser niteliği olmayan (mesela sanatçı-

eseri olsun veya olmasın bir fotoğraf

nın hususiyetini taşımayan, herhangi bir

veya portre, kişinin yaşamı süresince ve

özgünlüğü bulunmayan fotoğraf gibi)

ölümünden sonra on yıl boyunca, fo-

görseller ise, haksız rekabet hükümleri-

toğraf veya portreye konu kişinin veya

ne göre korunmaktadır. Örneğin inter-

kişi ölmüşse kanunda sayılı kişilerin (sağ

Fakat uygulamada, yukarıda belirtilen

netten edinilen sanat eseri niteliği taşı-

kalan eş, çocuklar, diğer mirasçılar,

süreleri uzatmak adına, eser ya da hak

mayan ve özgünlüğü de bulunmayan

vasiyeti tenfiz memuru vb.) izni alınma-

sahipleri, marka olarak tescil edilebilme

bir fotoğraf, bir tekstil ürününde kullanı-

dan kullanılamaz. Söz konusu koruma,

niteliği taşıyan eserleri(sanal karakter,

larak satışa çıkarılırsa, fotoğrafı çeken

fotoğraf veya portreye konu olan kişi-

simge veya semboller gibi), marka ola-

kişi, ticari hakkı zedelendiği için zararı

nin, kişilik haklarından kaynaklanmakta

rak tescil etmekte ve söz konusu süreleri

oranında tazminat talebinde bulunabil-

olup, eser sahipliğine ilişkin haklardan

dilediğince uzatmaktadırlar. Markalara

mektedir.

tamamen bağımsızdır. Ancak bu koru-

münden itibaren başlar. Bu süre tamamlandıktan sonra eser üzerindeki mali hak sahipliği sona erer ve herkes, eser sahibinin manevi haklarına zarar vermemek koşulu il, eser sahibine tanınan mali haklardan yararlanabilir.

HOMETEXTILE

76


HUKUK

lisans sözleşmeleri imzalanmalıdır. Ayrıca koruma sürelerine bakılmaksızın, Türk Patent Enstitüsü’nden marka araştırması yapılmalı, tekstil üzerinde kullanılması amaçlanan isim, logo, simge, sembol, sanal karakter ve benzerlerinin marka olarak tescil edilmiş olması halinde, marka sahibi ile iletişime geçerek markanın kullanımı için yazılı izin alınmalıdır. İyi bir hak sahipliği araştırması yapılmadan, hatta hukuki yardım alınmadan yapılacak üretim ve satışlarda, beklenmeyen yasal problemler doğabilecek ve yüksek tazminatlar ile hapis cezası riski ile karşılaşılabilecektir.

ma, ülkenin siyasi ve toplumsal hayatında önem arz eden kişilerin fotoğrafları, bu kişilerin katıldığı törenlerin ve günlük olayların görselleri ile ilgili olarak uygulanmamaktadır. Bazı örnekler vermek gerekirse; Leonardo da Vinci’nin Mona Lisa tablosu, sanatçının ölümünün üzerinden yetmiş yıllık süre geçtiği için serbest kullanıma açıktır,

tekstil

ürünlerinde

serbestçe

kullanılabilir. Ernesto Che Guevara’nın ünlü fotoğrafının da serbest kullanıma açık olduğu, tartışmalı olmakla beraber, yaygın bir şekilde kabul edilmektedir. Bu durum, hem Che Guevara’nın ölümü üzerinden on yıldan fazla zaman geçmesinden hem de kendisinin tüm dünya genelinde siyasi ve toplumsal

“Lisans vermeye yetkili olmayan birinden aldığı lisans uyarınca faaliyette bulunan kişi iyi niyetli, yani lisansı aldığı kişinin gerçek hak sahibi olduğunu düşünmüş olsa bile, Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu uyarınca gerçek hak sahibine karşı sorumlu olacaktır.”

hayatta önem arz eden bir kişi olarak kabul edilmesinden kaynaklanmaktadır. Benzer şekilde, Deniz Gezmiş veya Zeki Müren gibi siyasal ya da toplumsal hayat açısından önem arzeden kişilerin fotoğraflarının veya portrelerinin de izinsiz olarak kullanılabileceğinin kabu-

Sonuç; Eser niteliği taşıyan herhangi bir görseli, sembolü veya sanal karakteri tekstil ürünlerinde kullanmadan önce ayrıntılı bir hak sahipliği araştırması yapılmalı, eser niteli-

lü gerekmektedir. Ancak elbette ki söz

ğinde olmayan resim ve fotoğrafların bile

konusu kullanımlar, bu kişilerin özel ha-

haksız rekabet hükümlerince korunabile-

yatlarının gizliliğini ihlal eden veya ma-

ceği unutulmamalıdır. Bir eser, herhangi

nevi açıdan onlara zarar veren nitelikte

bir üründe kullanılmadan önce, esere

olamazlar. Bu şekilde bir kullanıma karşı,

ilişkin koruma süresi ayrıntılı olarak ince-

kendilerinin ya da ölümlerinden itibaren

lenmeli ve koruma süresi kapsamında ise

ilgili kişilerin dava hakları saklıdır.

eser sahibi ya da hak sahipleri ile yazılı

77

HOMETEXTILE


ETKİNLİK

İTHİB’in her yıl düzenlediği ve bu yıl 8.si gerçekleştirilen Kumaş Tasarım Yarışması, farklı bir etkinlik ile renklendi.

TÜRK KUMAŞINA JAPON YORUMU

İTHİB üyelerinin kumaşları ile tasarımlar yapan Japon öğrenciler, tasarımlarını Japonya’da sergilediler.

İstanbul Tekstil ve Hammaddeleri İhracatçıları Birliği’nin (İTHİB) sektöre katma değer sağlamak amacıyla düzenlediği en önemli projelerinden olan “Kumaş Tasarım Yarışması” bu yıl özel bir konsept ile gerçekleşti. TETSİAD üyelerinin de ürettikleri kumaşlarla Japon öğrenciler Osmanlı kıyafetlerinden esinlenerek koleksiyonlar tasarladılar. Hazırlanan koleksiyonlar 11-15 Kasım tarihleri arasında Japonya Bunaka Gakuen Moda Üniversitesi’nde sergilendi ve Kasım ayında düzenlenen moda haftasında yaklaşık 20 bin kişinin beğenisine sunuldu.

HOMETEXTILE

78


ETKİNLİK

Tekstil Sektörü Ödül Töreninde Buluştu

defilede jüri ve konukların beğenisine

İTHİB 8. Kumaş Tasarım Yarışması’nın

Ekonomi ve iş dünyasından çok sayıda

ödül töreni tekstil sektörünü bir araya

ismin katıldığı “İTHİB 8. Kumaş Tasarım

getiren önemli bir buluşma oldu. TİM

Yarışması”nda, birincilik ödülü “Arak-

Başkanı Mehmet Büyükekşi, gecede

ne” temasıyla yarışan İlke Usluca’nın

yaptığı konuşmada 19 farklı sektörde

oldu.

tasarım yarışması, dokuz farklı sektörde

Üniversitesi’nde Tekstil ve Moda Tasarı-

‘Ar-Ge Proje Pazarı’ düzenlediklerini söy-

mı öğrenimi gören İlke Usluca, sektörde

ledi. İnovasyona katkı sağlayan bu tür

yeni bir teknik olarak görülen, çeken ve

çalışmalarla ihracat artışında kat üstü-

çekmeyen iplikleri bir arada kullandığı

ne kat inşa ettiklerini belirten Büyükekşi,

ve farklı bir doku elde ettiği kumaşıyla

“İTHİB’in düzenlediği Kumaş Tasarım Ya-

birinci oldu. Çift katlı torba tekniği ile

rışması da 2023’te 20 milyar dolar olan

dokunan kumaşları, çarpıcı desenleri ile

tekstil ihracatı hedefine önemli katkı

harmanlayan Usluca, ilgi odağı olma-

sağlayacaktır” diye konuştu.

ya başararak yarışmanın galibi olmayı

sunuldu.

Mimar

Sinan

Güzel

Sanatlar

İTHİB Başkanı İsmail Gülle: “Kumaş Tasarım Yarışması’nı uluslararası arenaya taşımak istiyoruz. Her yıl başarılı bir grafik Ödüller Sahiplerini Buldu Türkiye’de tekstil sektörünün yaratıcı gücünün artırılması ve yetenekli gençlerin özgün tasarımlarının teşvik edilmesi amacıyla düzenlenen yarışmaya bu yıl

başardı. Toplam altı finalistin yarıştığı gecede, kumaşlarını “Gölge” temasıyla tasarlayan Bahar Meydan ikinci, “Kırmızı Lahana” temasıyla hazırlayan Merve Ulu üçüncü oldu.

da çok sayıda başvuru oldu. Jürinin iki aşamadan oluşan değerlendirme süFinalistlerin tasarladığı kumaşlar, dün

‘Katma Değeri Yüksek Kumaş’ Vurgusu

akşam moda tasarımcısı Nihan Buruk’un

İTHİB Yönetim Kurulu Başkanı İsmail Gül-

kıyafetlere dönüştürdüğü görkemli bir

le de, moda tasarımcılarının dünyanın

recinin ardından altı finalist belirlendi.

sergileyen tekstil sektörü olarak bu güce sahip durumdayız. Sektörün başarısında emeği geçen herkese çok teşekkür ederim.”

79

HOMETEXTILE


ETKİNLİK

her yerinde kumaş arayışı içinde olduğunu, Türkiye’nin katma değere sahip kumaşlarda öne çıkmasında bu tür yarışmaların katkı sağladığına dikkat çekti. Tekstilin, sanat gibi evrensel bir değer olduğunun altını çizen Gülle, “Bu yıl 8.sini düzenlediğimiz Kumaş Tasarım Yarışması

Bu yılı genel ihracat artışının üzerinde bir performans ile kapattıklarını belirten Gülle, sözlerini şöyle tamamladı: “Kumaş Tasarım Yarışması’nı uluslararası arenaya taşımak

istiyoruz. Her yıl başarılı bir grafik sergileyen tekstil sektörü olarak bu güce sahip durumdayız. Sektörün başarısında emeği geçen herkese çok teşekkür ederim.”

da evrenselliğe hizmet ediyor. Yarışma kapsamında bu yıl ilk kez, Cumhurbaşkanlığımız himayesinde, 36 ülkede Türk kültürünü geliştirmek için faaliyet sürdü-

Sektörde yeni bir teknik olarak görülen,

ren Yunus Emre Enstitüsü ile Tokyo Bunka

çeken ve çekmeyen iplikleri bir arada kullandığı ve

Gakuen Moda Üniversitesi’nin bir işbirliği oldu. Japon öğrenciler, Osmanlı kıya-

farklı bir doku elde ettiği kumaşıyla birinci oldu.

fetlerinden esinlenerek İTHİB üyelerimiz

Çift katlı torba tekniği ile dokunan kumaşları, çarpıcı

tarafından sağlanan kumaşlarla koleksiyonlar hazırladılar ve yarışmada sergiye açtılar. Sektöre katma değer sağlama çabalarımız, bu tür çalışmalarla anlam buluyor” dedi.

HOMETEXTILE

80

desenleri ile harmanlayan Usluca, ilgi odağı olmayı başararak yarışmanın galibi oldu.




Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.