Darhan Hıdıraliyev - Mustafa Çokay Hayatı, Faaliyetleri ve Fikirleri

Page 1



. .......... ...................................................... ............ .

Kazakistan Cumhuriyeti'nin tO'ncu Yıldönümü Münasebetiyle

MUSTAFA ÇOKAY Hayatı, faaliyetleri ve fikirleri

Darhan HIDIRALiYEV

················································

YENi AV7?ASYA YAYlNlARI Aralık 2001 Ankara

··········································· · · · · ·


YAYlN NU: 05 Araştırma Inceleme Serisi: 04

MUSTAFA ÇOKAY Hayat•, Faaliyetleri ve Fikirleri Darhan HIDIRALIVEV

Yaym Koordinatörü

Ahmet DOÖAN ı. Basım

Aralık 2001 Ankara ISBN 975-6669-05-5 Teknik Yaptm

Ümmü (KURT) BULDAN Kapak Tasanm

Mehmet POLAT Baskı Boyut Matbaacılık-ANKARA

YENI AVRASYA YAYlNLARI A taç-2 Sk. Nu: 65/1 06420 Kızılay/ANKARA Tel: (0.312) 430 43 23-430 43 24 Belgegeçer: (0.312) 430 43 25


Dogımllllll/11 11O'ımt:u ve üliimiinii11 60 'mci

yiidüniimii doliıyisiyla Mustafa ÇOKA Y'm

aziz lıatwasma itlıaf olm111r

Yazar



IÇINDEKILER

IÇINDEKILER

V

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

KISALTMALAR

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

vii

ÖNSÖZ

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

9

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

MUHACERET ÖNCESI SI YASi FAALIYETLERI

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

13

1.

.

BÖLÜM

MUSTAFA ÇOKA Y'IN GENÇLIK YILLARI ve A. Ailesi, Çocukluk Yılları ve Tahsili

.

.

.

.

.

B. Mustafa Çokay'ın lk i Siyasi Faaliyetleri

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

13

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

24

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

24

a) Türkistanlıların il k Siyasi Talepleri Hakkında Kısa Bir DeQerlendirme

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

b) Mustafa Çokay'ın Türkistan Ayaklanması Sırasındaki ve Duma Komisyonundaki Faaliyetleri c. Iki h I tilal Arası

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

29

.

.

38

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

.

. 38

.

.

.

.

.

.

.

.

.

. .46

.

.

.

.

.

.

.

.

.

a) Hokand Türkistan Milli Muhtariyetindeki Faaliyetleri ..

.

.

.

a) Petersburg'daki Faaliyetleri

.

.

b) Kongreler ve Kurucu Meclislerdeki Faaliyetleri D. Milli Muhtariyetler Döneminde Mustafa Çokay

.

.

.

.

.

55

. 55 .

b) Alaş Orda Milli Muhtariyetindeki Faaliyetleri ............72 c) Türkistan Ho kand Milli Muhtariyetinin Sona Ermesi

.

.

.

.

.

.

.

77

V


ll. BÖLÜM MUSTAFA ÇOKAY'IN MUHACERETTEKI FAALIYETLERI ........93 A. Gürcistan'daki Faaliyetleri .... ... .. .. .. .

.

.

.

.

.

.

.. .. .

.

.

.

93

B. A vrupa'daki Faaliyetleri ..................... ....... 97 .

.

a) Bolşe vizm'e Karşı tI tifak Arayışı: T.M.B. ve Promethee ..

.

.

97

b) So vyetlerde 'Çokaycılık' Gereyanı ...................108 c) Mustafa Çokay'ın Yayıncılık Hayatı ve Yaş Türkistan ... .119 .

C. Mustafa Çokay'ın Ölümü . .. . .

.

.

.

........... . .... .131 .

.

.

a) ll. Dünya Sa vaşı ve "Türkistan Lejiyonu" Meselesi ..... .131 .

b) Mustafa Çokay'n ı Ölümü . ...... ......... . .....142 .

.

.

.

lll. BÖLÜM MUSTAFA ÇOKAY'IN MANEVi MIRASINI DEVAM ETTIRENLER VE MUHACERETTEKI TÜRKISTANLlLARlN MUSTAFA ÇOKAY ILE ILGILI YAYlNLARI ........... . . .

.

.

.

. . .

.

.

....

.

.

.

. ... 151 .

A. Milli Türkistan Dergisi: Veli Kayyum ve Dr. Baymirza Hayit

.

.151

B. Yaş Türkistan Neşriyatı: Dr. Abdül vahap Oktay, Prof. Dr. Tahir Ça�atay ve Prof. Dr. Saadet Ça�atay . .....154 .

C. Kares Kanatbay ve Türkeli Yayınları .. . .

.

.

.

. .... . .. 157 .

.

.

.

IV. BÖLÜM MUSTAFA ÇOKAY'IN FIKRi HAYATI...... ..... .. .

.

.

.

..... 161 .

A. Muhtariyetten s l tiklale ................. ......... ..161 .

.

B. Mustafa Çokay'ın Milli Kurtuluş ve Milli Kadrolarla ligili Düşünceleri ........... . ......... .

.

.

.

. .......165 .

C. Mustafa Çokay'ın Kültürel-Mane vi Birlik ve Siyasi Cephe Birli!:)i Anlayışı

.

. .. ... .

.

.

.

...

.

.

. ..................173 .

D. Mustafa Çokay'ın Milliyetçilik Anlayışı ve De vlet Görüşü

....177

MUSTAFA ÇOKAV'IN YAZlLARlNDAN SEÇMELER Bizim Yol .... .. ...... .............................187 .

.

.

Halıralarım Sahifelerinden . ........ . ..................191 .

.

BIBLIVOGRAFVA ..... .. ... ..... .

.

.

.

.

.

.. ...... . .

.

.

.

... 195 .


KISALTMALAR E.Ü.

Ege Üni versitesi

G.Ü.

Gazi Üni versitesi

M.Ü.

Marmara Üni versitesi

S.B.E.

Sosyal Bilimler Enstitüsü

T.A.E.

Türkiyat Araştırmaları Enstitüsü

T.D.A.D. Türkiye Dünya Araştırmaları Dergisi T.D.I.D.

Türk Dünyası n I celemeleri Dergisi

T.K.

Türk Kültürü

T.M.B.

Türkistan Milli Birli{ji



ÖN SÖZ

Bu çalışmantn amacı Türkistanlı sivaset, fikir ve mücadele adamı Mustafa Çakav'ın havatınt, fao/ivetlerini ve düşüncelerini araştırmak­ tır. Sivasi mücadelesinin büvük bir kısmı Avrupa 'da geçtiği ve vazıla­ rınt daha çok Rusça ve Çağatav lehçesivle vavınladığı için Mustafa Çokav, Türkive 'de pek tantnmamıştır. Bu çalışmavı gerçekleştirirhen daha çok Mustafa Çokav'ın kendi vazı/arına müracaat etmevi uvgun bulduk. Çünkü, Rusva Devlet Du­ ması 'nda aktif görev üstlenen, Türkistan Milli Muhtarivetinin kurucu­ su Meclis Başkant, Dış Işleri Bakanı, daha sonra Devlet Başkant ve Alaş Orda Milli Muhtarivetinin Dış Işleri Bakant olarak Türkistan Ce­ didcilerinin sivasi önderfiğini vapan Mustafa Çokav, bu dönemin en canlı tantk/arından biridir. Avrıca, Milli Muhtarivetler sonrasında Sav­ vet/erin "çok cazip" tekliflerine rağmen, sivasi mülteci sıfatı ile Avru­ pa 'va çıkan ilk Türkistanlı olarak Mustafa Çokav, sivasi muhalefetine burada çeşitli faalivet ve vavın volu ile devam etmiştir. Bu bakımdan Mustafa Çokav'ın her iki dönemdeki vazı/arı da büvük önem arz et­ mektedir. Bu amaçla, Mustafa Çokav'ın çıkardığı ve vazılarıntn vovın­ landığı Yeni TOrklston \18 Yaş TOrklston dergilerinin tamamını gözden geçirdik. Ne vazık ki, Mustafa Çokav 'ın kıvmetli makaleleri vovınla­ nan Promethee dergisinin -birkaç savısı dışında- tamamına ulaşma imkantmız olmadı. Bununla birlikte, Avrupa 'da faalivet gösteren Haf­ kasvalı sivasi mülteci/erin vavınlarınt da tararnava çalıştık. Bu dergl­ lerde çeşitli takma adlarla vavınlanan Mustafa Çokav'ın makalelerini tespit etmeve ve çalışmamızda kullanmava çalıştık. Bunun vant sıra


MUSTAFA ÇOKA Y Hayatt, Faaliyetleri ve Fikirleri

Mustafa Çohaı/tn eşi Mariva Çohav'ın, mesa· arkadaşlan Prof Dr. Ta­ hir Ça�atav ile Dr. Abdülvahap Ohtav'ın çaltşmalan vanı sıra ll. Dün­ va Savaşı sırasında ve sonrasında Türhistan/ı mülteci/erin ortava hov­ du�u vavınlar da müracaat etti�lmiz ana havnahlan teşkil etti. Savvetler Birli�i'nin da�ılmaswta birlikte Türhistan co�rafvastn­ da VDŞOVDn ha/h/ar da veni him/ik aravışı içine girdi/er Ve bunun için geçmişteki önderlerinin sivasi ve fikri mücadelelerini araşttrmava başladtlar. Şüphesiz, günümüz Hazahistan ve Özbekistan Cumhurivet­ /erinde haf.rhtnda en çok araştırma vaptlan şahsivet/erin biri -Musta­ fa Çahav'dır. Özellikle, bu htsa dönem içerisinde Hazarhistan'da va­ pt/an çalışmalar tahdire şôvandır: Mustafa Çohav ile ilgili anma top­ lantılan ve i/mf konferanslar düzenlenmiş; haf.rhtnda belge filmler çe­ kilmiş olup, hôlen tezler vazılmaf.rta; çeşitli hitap ve makaleler vaı,nn­ lanmaf.rtadır. Bu çalışmalann en hıvmetlisi, f.ranaatimce, Yaş TOrklston dergisindeki makalelerinin Hazahça 'va hazandm/ması ldl. Prof Dr. Mambet Hovgeldivev ve araştırmaci Avtan Nüsüphan taraftndan sa­ deleştirilen bu eser, 1998 ve 1999 vıllannda S? Cilt halinde Atmatı 'da basıldı. Özellih/e belirtmekte favda var hi, Prof. Dr. Hovgeldivev'in bu konuda bir çok de�erli araştırmalan mevcuttur. Hazahistan 'da Musta­ fa Çohav ile ilgili çalışmalan vönlendiren bir başka isim de Prof Dr. 8bdilmalih Nlsanbavev'tlr. Araştırma safhasında maddi ve manevi vardımlanm gördü�üm Hoca/anma teşekkür etmevi bir borç bilirim. Çalışmamız dört bölümden oluşmaktadır. Mustafa Çohav'ın genç­ lik vıllanm ve muhaceret öncesindeki sivasi faativetlerinl ele a/dı�ı­ mız birinci bölümde ailesi, çocukluk vıllan ve tahsi/i hakkında bilgi vermeve çalıştık: Mi/b" Muhtarivetlerin kuruluşundan Türhistan Hakand Milli Muhtarivetinin sona ermesine kadarki dönemde Mustafa Ço­ hav'm fao/ivetleri üzerine durduk. Daha önce de ifade etti�imiz gibi, bu bölümde Mustafa Çohav'ın vazı/anna stk sık attfta bulunduk. Mus­ tafa Çohav'tn vurt dtşındahi fao/ivetlerini ince/edi�imiz ikinci bölüm, üç alt bölümden oluşmaktadır: Burada Mustafa Çohav'm Avrupa 'daki faalivet/erini: ·buna harştlıf.r Savvetler Birli�i'nde vaşanan Çokayet/tk cerevamm: Mustafa Çohav'm vavınctlıh havatım araştırmava çalıştık. ll. Dünva Savaşt'mn başlangtctnda oluşturulan Türhistan Lejivonu ve Mustafa Çohav'tn şüpheli ölümü konusunu da bu bölümde ineeledik

L.2_0


MUSTAFA ÇOKAY Hayatı. Faaliyetleri ve Fikirleri

Üçüncü bölümde, Mustafa Çokaı/ln maneı,( miras1n1 Türkistan haricin­ de devam ettirenler ve vurt d1ş1ndahi Türhistanllfann Mustafa Çohav ile ilgili vavmtanm ele olmava çaf1ştıh. Bu bölümde M/Ir TOrklston dergisini çıharan Veli Havvum ve Dr. Bavmirza Havit: Yaş TOrklston Neşrlyot1 ad1 aft1nda vav1n vapan Dr. Abdülvahap Ohtav. Prof Dr. Ta­ hir Çağatav. Prof Dr. Saadet Çağatav ve Hares Hanatbav taratmdan idare edilen TOrkeli dergisi ve vavmtan hakhmda bilgiler vermeve ça­ lıştlh. Dördüncü ve son bölümde de Mustafa Çohav'm fihlr havatı ko­ nu edilmiştir. Bu bölümde, Mustafa Çohav'm muhtarivet, egemenlih, milli hurtuluş ve milli hadrolar/o ilgili düşünceleri ver almahtadlf. Bu­ rada ovrıca Mustafa Çohav'm millivetçilih antaviŞI, devlet görüşü, "hültürel birlih" ve "sivasi cephe birliği" ile ilgili düşünceleri de ele aflnmiŞtlf. Hanunun tespitinden baştavarah tez çaf1şmam1n her safhas1nda tavsiveteri ile bana vol gösteren Damşman Hocam Prof. Dr. ismail AHA'va teşehhür etmeh istivorum. Hendisine minnettanm. Avnca, ça­ flşmam s/fasmda maddi ve maneiA" her türlü vardimlarda bulunan her­ kese, özellikle, Prof Dr. Mehmet Sarav. Prof Dr. Timur Hocaoğlu, Tü­ tav Duran, Doç. Dr. Turan Göhçek Hoca/anma ve Savm Ömer Özcan, Bekir Tümen Samuncuoğlu Bevefendilere en içten teşehhürlerimi su­ nanm. Avnca, bu çaf1şmanm vavınlanmas1 için teşvihlerde bulunan Hazahistan Milli Eğitim Bakanfiği Türhive Temsilcisi Bo/at Atabav Bev'e teşehhür ederim. Hazahistan Ilimler Ahademisi Hütüphanesi, is­ tanbul Türkivat Araştırmalan Hütüphanesi ve Bavmirza Havit Hütüp­ hanesi idarecileri ile çalışanianna da şühranlanm1 arz ederim. Bu çalışmamiZ/n vavlnfanmasma vesile olan Ahmet 'ı'esevi Üni­ versitesi Mütevelli Heveti Başkanı, "Uluslararasi Mustafa Çohav Ödü­ lü"nün sahibi Savm Namık Hemal Zevbek Bev'in şahsma ve tüm "Bi­ lig Yavıncılık" elemanianna teşehkür etmek bizim için zevkli bir vazife olmuştur. ·

Bütün dihkatime rağmen, çalişmamızda baz1 eksikliklerin olduğu­ nu baştan Itiraf ederek, ilgililerin vopiCI tenkitlerine şimdiden teşeh­ hür ederim.

Darhan Hıdırallyev



1. BOLOM

MUSTAFA ÇOKAY'IN GENÇLIK YILLARI VE MUHACERET ÖNCESI SIYAsf FAALIYETLERI A. Ailesi, Çocukluk Yılları ve Tahslll

Mustafa Çokay ı, 7 Ocak 1891 tarihinde2 Kazak Türklerinin Orta Cüzü'ne mensup Kıpçak boyunun Toru (Toraygır) kabilesinin Şaştı da­ lı nın Boşay nesiinin Canay kolundan3, Torgayoğlu Şoqay (Şoqmu­ hammet)'ın ailesinde4 , Akmescid (şimdiki Kazakistan'ın Kızıl Orda) şehrine yakın olan yerleşim birimi Evliyatoranğıl (Narxoqı) köyünde dünyaya gelmiştir5 . Kazakça telaffuzu "Şoqay". Ancak, Mustafa Çokay'ın kendisi Türk, Rus ve Batı dillerin· de yayınlam ış oldu�u bütün eserlerinde "Çokaev", "Çokayo�lu" ve ekseriyetle 'Çokay" olarak imza attı�ı için biz de aynısını kullanmayı tercih ettik.

2 Eski takvime göre 25 Aralık ı 890. 3

Mustafa Çokay'ın bazı yazılarında müstear ad olarak da kullandı�ı Canay, Mustafa Be· yin 6 kuşaktan dedesidir. Bkz: Çokayo�lu Mustafa, 'Qazaq Uru�ları Haqqında", Yaş Türkistan, Oktabır s.

S:35, ı932. 2 ı . 4 Mustafa Şoqay, Mariye Yakovlevna Şoqay, Estetik/er, Istanbul ı997, s.86 (Bundan sonra M.Y. Şoqay, Estelikler, şeklinde olacaktır); H. Oraltay, Rlaş Türkistan Türklerinin Milf Porolast, Istanbul ı973, s. 75. 5 S. lbraşlı. "Mustafa Şıqqan Tegi", Jas Türkistan, S: ı , Mamır ı 998, Rlmatı, s. ı3


MUSTAFA ÇOKA Y Hayatı, Faaliyetleri ve Fikirleri

Büyük dedeleri göçebe olon Mustafa'nın kendi babası Şoqay (Şoqmuhammet), yerleşik kültürü benimsemişti ve ziraatla uğraşırdı. Halk ona "Kadı-Biy" diye hitap ederdi. Şoqay allesi kültürlü, tahsilli ve tanınan bir aile idi. Mustafa Çokay'ın dedesi Torgay Dadhah, Tür­ kistan'ın Rusya tarafından istilôsından önce Hive Hanı nezdinde Dadhah (Vali) mevkiinde bulundu. Torgay Dadhah tahsilli idi. Arapça bilirdi. Iki defa Mekke'ye hacca gitmiştir6 . Ana tarafından dedesi meşhur Kazak serdarlarından biri idi. Rus­ ların Türkistan'ı istilôsı esnasında, uzunca zaman teslim olmayıp, si­ lahlı direnişe devam etmiştir. Mustafa'nın annesi Bahtı Hanım, genç kız iken Ruslara karşı savaşa katılmış ve çöldeki düşman saflarını tes­ pit ederek haber ulaştırmak suretiyle babasına yardım etmiştir. Şair olan Bahtı Hanım kahramanlık destanları söylerdi. Ana dilinde okur yazarlıktan başka, babası gibi Arapça'da bilirdi 7 . Şoqay Biy'in iki hanımı olup ikincı hanımından üçü erkek, ikisi kız 5 çocuğu vardı. Mustafa'nın ağabeylerinin adları Sıddık ve Murtaza. kız kardeşlerinin adları ise Nisa ve Sara idi. Mustafa ailenin en küçü­ ğü idi ve Şoqay Biy'in çocuğu olmayan ilk hanımı tarafından evlat edinilmişti 8 . Şoqay Biy'in avulunda (köyünde) otuzdan fazla yakın akraba yurdu (evi) vardı ve hep bir arada yaşarlardı. Onlar 1 917 ihtilôline kadar Taşkent demiryolu boyundaki Sarışığanak istasyonundan 5 km. uzaklıkta yaşıyorlardı. Baba Şoqay'ın avulu fakir sayılırdı. Umu­ miyetle Kazaklarda zengınliğin işareti mümkün olduğu kadar çok hay­ vana sahip olmaktan geçerdi. Bundan dolayı göçebe olanlar zengin, yerleşik hayat yaşayanlar ise fakir sayılırdı. Ancak buna rağmen Şo­ qay allesi cömertliği ve konukseverllği lle tanınan bir alleydi. Köy­ den geçen her misafir istisnasız evlerine uğrar, bazen kendi evindey6 M.Y. Şoqay. €stetihler, s. 86. 7 A. Aızo Akgül. M. Çohoy'm Hayatı, Siyası· Faaliyetleri ve Fikirleri, Ege Üniversitesi, Fen­ Edebiyat Fakültesi, Tarih bölümü lisans Tezi, lzmir 1 996. s. 1 . 8 M.Y. Şoqay, a.g.e., s. 87.

l2_4


MUSTAFA ÇOKA Y Hayatı. Faaliyetleri ve Fikirleri

miş gibi yer lçer. haftalarca kalabilirdl. Hiç misafir eksik olmayan bu eve Bozar, Şadi Töre, Ergöbek. Quttıbayoğlu gibi meşhur ve kahra­ man azanların yanı sıra Turmağambet gibi genç şairler gelir, kahra­ manlık destanları söylenir, uzun uzun sohbetler yapılırdı. Bu kahra­ manlık destanları çocuk Mustafa'nın kalbine nüfuz eder, bilhassa Çar­ lık Rusya'sına karşı isyan bayrağını kaldıran Canqoca Nurumbetoğlu Sahadır'ın eşsiz mücadelesi onu heyecanlandırırdı 9 . Yeni gelen istilacı göçmenler Şoqay ailesini, okul ve okul perso­ neli için kullanmak bahanesiyle. oturdukları kendi güzel ve geniş ev­ lerinden iki defa zorla çıkarmışlardı. Üstelik hiçbir ücret ödemeden ve hiçbir şey tahsis etmeden. Sayılan. sevilen ve tanınan aile olmasına rağmen Şoqay'lar bu durum karşısında mağdur kalmışlardı. Mahke­ meye baş vuramazlordı. Zira. dôvô kendi aleyhlerine işieyebilir ve hiçbir hak hukuk tanımoyan Rus göçmenler diğer Kazaklara yaptığı gibi Şoqay Bly'i de Sibirya'ya sürgüne gönderebi !irdi. Çaresiz Şoqay Biy, bu sahada uzun soluklu mücadele verebilmek için eğitimin şart olduğuna Inanarak, oğullarının birisini. küçük Mustafa'yı Taşkent'e tahsil için göndermek istedi. Ancak gerek Mustafa'nın çok küçük yaş­ ta olması. gerekse Taşkent'in Şoqay Biy'in köyünden çok uzakta ol­ ması (1067 km.) onu bu fikrinden vazgeçirdi. Mustafa'yı Akmescid'e göndermeyi kororloştırdı. Bu sırada Mustafa 7 yaşındaydı l O. Mustafa okuma yazmayı kendi anasındon pek küçük yaşta iken, daha 5 yaşına girmeden öğrenmişti. Evin en küçüğü olon Mustafa serbest büyümüştü v_e istediklerini yopabiliyordu. Herkes tarafından sevildiği için hep birinci olmayı, dikkatierin her zaman kendi üzerin­ de olmasını isterdi. Çok zeki ve kuwetli bir hafızaya sahipti. Köyle­ rinde aynı zamanda hafız olan bir Türkiyeli Türk öğretmen vardı. Kö­ yün bütün çocuklarına ders veriyordu ve çocuk Mustafa'yı hemen fark etmişti. En güzel kıraat'a sahip olan Mustafa, Kuran-ı Kerimi herkes­ ten daha güzel okumaktaydı. Anne babası onunla iftihar ederdi. Bu9 A. Satayev. "Mustafa Toşkent'te". Qozok €/i, 5:30, s. 5. 10 M.Y. Şoqay, €stetikler. s. 87-88.


MUSTAFA ÇOKA Y Hayatı, Faaliyetleri ve Fikirleri

nu hisseden Mustafa eve gelen misaflrlerle konuşur. onlar sormasa dahi bildiklerini söyler. sıralardı l l . Mustafa Çokay, Akmescld şehrine okula gönderildiği zaman ye­ di yaşındaydı. Kendi anlattığına göre, köyünden Akmescid'tekl oku­ la gönderilirken iki annesi ve akrabalarının bazıları Mustafa'ya üzün­ tülerini: "Bundan böyle Rusça okuyacaksın. sana Rus elbisesi giydi­ recekler ve Kazak'a benzemeyeceksln, Rusça konuşacaksın." diye ifa­ de etmiştir. Bunun üzerine Ihtiyar Türk öğretmen de onları tasdik ede­ rek: "O okullarda herkes haç işareti takar, sen de bir haç işaretini boynunda taşıyacaksın. • diye Mustafa'yı iyice korkutuyordu. Buna karşılık babası Mustafa'ya mutlaka okuması gerektiğini, böylece, büyüyüp akıllı Insan olunca bütün Kazak'lara faydasının do­ kunacağını anlatıyordu 1 2 . Ancak, tam okula kayıt olacağı sırada ağır bir hastalığa yakalan­ dığı Için Akmesclde gidemedi. Uzun bir müddet tedavi gördükten sonra Sarışığanak Istasyonundakl Şimendifer okuluna devam etti. Bu okulu 12 yaşında bitirdi. Rus Gimnazyumu'na girmesi Için yaşı büyük­ tü. bu sebepten dolayı Imtihan vermesi gerekiyordu ve başarıyla ver­ di. 1902 yılında Taşkent'e gelerek Rus Gimnazyumu'na yatılı olarak kaydoldu 1 3 . Dindar bir ailenın çocuğu olan Mustafa Çokay, Rus oku­ lunun yanı sıra, aynı zamanda. Taşkent'teki medreselerin birine de devam edlyordu 1 4 . lik gelişinde Rus Glmnazyumu'na. çevreye ve hayat şartlarına alışmaktn oldukça zorlanan küçük Mustafa, sonraları tamamıyla Inti­ bak ederek. hatta derslerde diğer bir kısım talebeye göre daha ba­ şarılı olmaya başladı. Onun okuldaki her bakımdan dikkat çekici olan durumu yalnız okul idaresi ve öğretim heyetinin değil, hatta ülke eği­ tim idaresi teşkilatı muhltlnl aşarak Genel Valilik dalresinin de dikl l M.Y. Şoqoy, o.g.e . . s. 89. 1 2 Hasan Oraltoy, Rloş Türkistan TOrklerinin Milf Parolası, 13 M.Y. Şoqoy, o.g.e., s. 97. 1 4 A. Şul'gin, ' Pamyati Druga'. Tvrkeli. N.4, 1 951 , s. 31 .

s. 77·78.


MUSTAFA ÇOKA Y Hayali. Faaliyetleri ve Fikirteri

katini çekmeye başlamıştı. Bütün yatılı okullarda olduğu gibi burada da çocuklar kendi aralarında çeşitli oyunlar icat ederlerdi. Kendi ara­ larında Meclis, Hükümet, Cumhurbaşkanlığı gibi makamlara aday ol­ mak ve seçmek gibi bir nevi "Cumhuriyet" oyunu icat etmişlerdi. Öğ­ renciler bu oyunlarında bilerek veya bilmeyerek hep küçük Mustafa'yı Cumhurbaşkanı olarak seçiyorlar, o da bu görevi bütün arkadaşlarının beğeneceğl şekilde yerıne getiriyordu. Bir nevi çocuk oyunu olması­ na rağmen hadise yalnız mektep Idaresini değil, yüksek idarelerln de zihnini karıştırmaya başlamıştı. Mesele Genel Valiye kadar götü­ rülerek tahkikat açıldı. Yapılan tahkikat olayı doğru olarak tespit ve teyit etti. Bu tahkikat hadisesi cereyan ederken Mustafa okulun son sınıfında olup sınıfın da birincisiydi ı s . Kayda değer bir olay da "Papaz vakası": Petersburg'ta önemli bir mevkie sahip olan meşhur papazlardan birisi Taşkent seyahatin­ de Aus Gimnazyumu'nu da gezmek ister. Okul müdürü talebelerl bu ziyaretten haberdar eder ve herkesin hazır bulunmasını ister. Küçük Mustafa da bu toplantı sonrası kendı kazak asıllı arkadaşlarını top­ lar. herkesi Popazın elini öpmemesi ve haç işareti yapmamaları ko­ nusunda ikaz eder. Hatta Hıristiyanlık alemeti olan haç işaretini ya­ pan kimseyi de döveceğini söyleyerek tehdit eder. Gün gelir, Popa­ zın ziyareti gerçekleşir. Okuldaki bütün Aus talebeleri ayini yapar. Popazın elini öper. Sıra Kazak talebelerin bulunduğu yere gelince Mustafa'nın sol tarafında duran bir çocuk farkında olmadan haç işa­ retini yapıverir. Mustafa da torbayle getirdiği taşla çocuğa bir darbe indirir. Herkesin şaşkın bakışları önünde çocuk ağlamaya başlar. Pa­ pazın önünde mahcup olan okul müdürü: "Sen ne yaptın?" diye bağı­ rır. Mustafa da soğukkanlılığını bozmadan: "Müslüman ailenin çocuğu olan bu arkadaş bir anda Hıristiyan oldu. Işte onun için cezalandır­ dım" der 1 6 . 1 5 Y.T. (T. Ça�tay). Türhiston Milf Hareketi ve Mustafa Çakay (Merhumun 60'nCI DoÇ)um Y1f1 Münasebetiyle), (Çıkaran: A. Oktay), lstanbul 1 950, s. 1 8.

16 H. Abdullln, Q. Qasenov, Mustafa men MoÇ)con-Turcın €/inUi Dorıolon, Almatı 1 993, s. 1 4- 1 5.


MUSTAFA ÇOKA Y Hayatı. Faaliyetleri ve Fikirleri

Mustafa Çokoy, cemiyet faaliyetleri ile daha öğrenci iken meş­ gul olmoya başlamıştı. Çok defa stepte bulunan soydoşlorının sorun­ larını çözümiemek için müteşebbis sıfatıyla Umumi Vali Generol Som­ sonov'un huzuruno bizzat çıkmıştır. Rus diline tom vakıf bu lise öğren­ cisinin oldukça zeki ve becerikil olduğunu görünce Umumi Vali onun okulu bırakıp yanına tercüman sıfatıyla gelmesini ister. Fakat. daha sonroları kendisi "yüzsüz ve gaddar bir tip olarak nitelendirdiği" ge­ neralin 1 7 bu teklifini reddederek. okula devam etmeye korarlı oldu­ ğunu belirtır 1 8 . Rus istilôsından sonra Türkistan, hükümet torafındocı tehlikeli bulunan çeşitli ihtilalciler. sosyal demokratlar ve halkçılar için sürgün yerine dönüşmüştü. 1847 senesinde Ukroynolı meşhur şair Toros Şev­ çenko'nun sürgün edilmesiyle başlayon bu dönem içerisinde Şoqon Volihonov'o tesir eden ünlü yazar F. Dostoevsky (1884-1859), P.P. Semenof. V.D. Dal, Rboy'ın arkadaşı Miholles gibi bir çok aydın gö­ rüşlü sosyal demokratlar yerli halkla temas ediyor. fikirlerini buralara do taşımak lstiyordu 1 9 . Sürgün edilenlerin soyısı özellikle 1905 Rus Ihtilalinden sonra had safhaya uloşmıştı 20 . Siyasi sürgünler genellik­ le Kofkosyolı, Batı Rusyalı ve Polonyolı olmoktoydılor ve bunlar Tür­ kiston'o gelir gelmez teşkilotlanma yollarını aramışlar ve siyasi kültü­ rel dernekler oluşturmaya başlamışlardı. Hiç kuşkusuz, bu derneklerin en yaygın, en meşhur olanı do "Puşkin Derneği" idi. 15 Ocak 1902 1 7 "Işte zollm Rus Umumi Valilerin orosındo en yüzsüz ve goddor bir tip: Generol Somso­

nov, "Rus mujlginln hırsızı do herhongl bir Türklstonlıdon. onun evliyasınden dohi do­ ho iyidir' diyen kişi idi. Viieyet ve il�e boşkonlorıno, muhoceret ideresi torofındon ya­ pılmış hoksızlıklor üzerine, Türkistonlılorın getirdikleri dilekçelerin kobul edilmeyece�i­ ni bu kişi buyurmuştu. Eviiye oto Mescidine Çor'ın ve kendisinin resmini ostırmış olon do şu Somsonov'du.' M. Çokoy. 1917 Yılı Hotıro Parçaları. Rnkoro s.

1988. 21. 18 M.Y. Şoqoy, €stetihler. s . 98-99. 1 9 Serge A. Zenkovsky, Rusya'da Pon-Tvrhizm ve MOslümonlıh. Çev. 1. Kontemir, Istanbul, 1983, s. 52-53. 20 Türkistan Umumi Volisi arşivinde 1903-1 906 yıllerı orolı�ındo "siyosl suçlerdon dolayı polis nezoretinde bulunonların genel hocmi, 377 soyfodon oluşen özel dosyası mev­ cuttur'. A.V. Pyoskovskiy, Revalyvtsyo 1905-1907Godov v Tvrhestane, Moskvo 1958, s. 7 b-79.


MUSTAFA ÇOKAY Hayali, Faaliyetleri ve Fikirleri

yılında faaliyete başlayon Puşkin Derneği halk okulları, kütüphanele­ ri, siyasi, edebi sohbetleriyle ve kitap dükkanıyle Taşkent talebele­ rine hitap etmekteydl ve özellikle gimnoziyum talebelerinin cazibe merkeziydi. Hatta 1902 yılında gimnoziyum talebeleri siyasi sürgün olarak G. Muhin ve eşi E. Antuseviç'in yardımıyla Polyornoyo Zvezdo (Kutup Yıldızı) adlı illegol bir dergi dahi çıkormışlordı 21 _ Diğer arkadaşlarıyla beraber Mustafa Çokoy'do dernek faaliyet­ lerine, siyasi sohbetlere katılır, legol ve illegol gazete, dergiler, çe­ şitli kitapları alır okurdu. Mustafa Çokoy, özellikle tarih kitaplarını çok severdi. Çerevanskiy'ln Cengiz Han, Timur ve Turan hakkında yazdığı Dve Vo Inı (iki Dalga) adlı kitabındon çok etkilenmişti. Onu milletinin tarihi ile ilgili meselelere Taşkent'te tonıştığı, daha sonroları Türkis­ ton Muhtariyetinde beraber çalıştığı tarihçi Muhammedcan Tınışbo­ yev yönlendirmiş olobilir22 . Ayrıca, Mustafa Çokoy'ın yetişmesinde Türkistanlı ceditçilerin sıkı temas Içinde oldukları ünlü tarihçi etnog­ rof Ebubekir Divoev'in büyük emeği ve etkisi olmuştur. Mustafa Ço­ koy, üniversitede okurken kendisi hakkında minnet yüklü bir makale yazmıştı 23 . Mustafa Çokay 191O'da Rus gimnozyumu'nu birineilikle bitirdi. Okul idaresi ve ülke maarif müfettişliği, delikoniıyı en yüksek ikromi­ ye soyılan "Altın Soot"in nomzedi oddediyorlordı. Genel Vali ise tah­ kikatın neticesinde birtakım tedbirlere başvurmayı zoruri buldu. Bu tedbirlerin boşında do çocuğa imtihonı kazandırmamak için eğitim teşkllatıno emir vermek geliyordu. Bu kötü niyeti önceden öğrenmiş olon ülke baş maarif müfettişi emir çıkmadon önce çocuğun imtihanı­ nı bitirerek, karara bağlamak suretiyle bu müthiş haksızlığı önlemiş­ tir24 _ Generol Somsonov bundan hiç hoşnut kalmadı. Mustafa'ya gü­ müş, ikinci olon Zeprometov isimli Rus çocuğuno do altın madalyonun verilmesini emretti. Gimnozyum Müdürü Gromenitskiy bu haksızlığa 21 A.V. Pyoskovskiy, o.g.e., s. 88-90. 22 A. Satoyev, "Mustofo Toşkent'te", Qozoh f/i, s. 5-30. 23 Mustofo Şoqoev, "Ebubekir Divoev', Qozoq, N: 1 56, 31 Oktobır 191 5. 24 Y.T. (Tohir Ç�otoy), Türkistan Milli Hareketi ve., s. 18-19.


MUSTAFA ÇOKA Y Hayatı, Faaliyetleri ve Fikirleri

karşı çıktı. Mustafa Çokoı,ı'ı göz hopsine olarak bütün hareketlerini to­ kip eden Çarlık idaresinin yüksek askeri bir memuru genç Mustafa'ya hukuk fakültesinde okumakton vazgeçerek tıp fakültesini tercih eder­ se. burs olobilece�ini bildirdi. Aus çocu�u Zepremetov, altın madal­ yonun gerçek sahibinin Mustafa oldu�unu söyleyerek kendisi gümüş madolyonu aldı. Bütün okul arkadaşları Mustafa Çokoy'ı destekleye­ rek, Generol Samsonov'u protesto ettiler25 . Böylelikle Mustafa o za­ manki Rusya'nın boşkenti olan Petersburg Üniversitesi'nde bursla okuma hakkını kazanmıştı. Fakat o zamonlar yüksek okullarda olduk­ ça az olon Türkistanlıları Çarlık idaresi hukuk gibi yönetime yakın mesleklere kendi kontrolleri dışında kaydetmek istemiyorlardı. Mus­ tafa bir aralık mimarlık tahsilini düşünmüş olmakla beraber. bu aske­ ri memurun ileri sürdü�ü şort üzerine hayli zihin yormuş. neticede hu­ kuk fakültesine girmek hususundaki arzusunda ısrar ederek burs alma hakkındon vazgeçmiş ve böylece kendi parasıyla Petersburg Üniver­ sitesi Hukuk Fakültesi'ne koydolmuştur26 . Mustafa Çokay'ın burssuz okuma pahasına hukuk fakültesinde ısrar etmesi, elbette bilinçsiz bir tepkinin neticesi de�ildir. Bu sıra­ larda Türkistan ceditçileri Taşkent'te Terakki (1906), Hurşld (1906). Şuhrot (1907-1908), Tüccar (1907-1908). Asvo (1908) glbi 27 önemli gazeteler çıkarmakle beraber çeşitli faaliyetlerde bulunuyor25 M.Y. Şoqoy, a.g.e.. s. 9. 26 A. Oktoy. "Mustofo Bey Çokoyoi;ılunın Yoşlık ve 5iyosi Hoyotındon Bir Porço", Türkeli, Münhen. ı 952. 5. ı 2, s. ı O; Ayqop dergisi ı 9 ı 2, N . ı 3 soyısınde 5ırderyo viloyeti. Pe­ rovsk (Akmescid) üyezdinen Mustofo Çokoy'ın Petersburg'do yüksek tohsil yopmokto oldui;ıunu okuyuculorıno sevinçle duyurmuştu. Bkz.B M. Qoygeldiyev. A. Nüsüphon. 'Mustofo Şoqoy cone Türkiston', Mustofo Şoqoy. Tafidomolı 1. Almotı ı 998, s. ıO.

27 Türkistan ceditçilerinin yoyınlorı hokkındo bkz.: Ç. Koşor. Türkistan lle Ilgili Makaleler. Ankoro. ı 99ı, s. 2ı 3-227; Toqtomışoı;ılu (Dr. Abdulvohob Oktoy), 'Türk Gozitoçıli;ıı X­ XVII', Yaş Türkistan. 5. 52, Mayıs ı 34Mort Dr. A. Oktay, 'Türkiston'do Cer­

42

-

dld Motbuotı ı. ll', Türkistan, 5:5,

9 ı934; 6, Ekim, Eylül ı 953, s. ı 9-24, ı S- ı 8. 26; Timur Ho­

cooı;ııu. 'Yoş Türkistan'ın Türkiston Besın Tarihindeki Yeri". Yaş Türkistan, C.1. 19291930, Tıpkı Bosım. Ayoz Tohir Türkistan ldil Urol Vokfı, lstonbul ı 997, s. 13-30.

l20


MUSTAFA ÇOKA Y Haya/1, Faaliyetleri ve Fikirleri

lardı. ilk olarak 1 900'de Münewer Köri 28 tarafından açılan Taşkent usul-i cedit okullarının sayısı hızla artmaktaydı 29 . Kazan ve Kırım ce­ ditçilerlne nispeten az orgnalzell ve genel kapsamlı programa sahip olamamalarına rağmen gençlere yönelik faaliyetlere çok önem ver­ mekteydiler. Genç ve aydın kadrolar hazırlamak suretiyle kendi hak­ larını Devlet Duma'sında aramak istiyorlardı. Türkistan ceditçilerinin rehberi Müftü Mahmud Hoca Behbudi 30 : "Bizi Devlet Duma'sında üni­ versite mezunları. bilhassa hukuk tahsil edenler temsil etmelidir•31 diyerek, bu noktayı vurgulamaktaydı. Elimizde kayda değer bir bel­ ge olmamasına rağmen Türkistan ceditçilerinin merkezi konumundaki Taşkent'te sekiz sene gibi uzun bir müddet kalarak, siyasi ve kültürel faaliyetlere aktif bir şekilde iştirak eden, milli mesele üzerinde çok duyarlı Mustafa Çokay'ın ceditçilerle tanışmaması, bu faaliyetlerden ve yayınlardan blhaber yaşaması tabii düşünülemez. Hukuk tahsilini tamamlayıp Türklstan'a döndüğü zaman daha çok genç yaşta olma­ sına rağmen Müftü Mahmud Hoca Behbudi ve Münewer Kan"'nin de içinde bulunduğu ceditçiler tarafından Meclis Başkanı, daha sonra da Devlet Başkanı olarak seçilmesi, cedit rehberlerinin Mustafa Çokay'ı çok öncelerden tanıdığının bir göstergesi olmalıdır. 28 Münewer Kcıri Abdürre�idov hakkında bkz: lmzasız (Mustafa Çokay), "Münewer Qari­ yi Esleu", Vaş Tvrkistan. S 62 . ; S. Ahmed, "Münewer Qari', Şark Vu/duzu, S.5. Taşkent 1 995: H. Coşkunaslan, "Türkistan Ba<)ımsızlık Tarihinde Münewer Kari ve Ittihat Terak­ ki", Dr. Boymirza Haı,Jit frma�m. Istanbul 1 99, s. 1 19-136. 29 A.V. Pyaskavskly, a. g,e., s.546-547; Meşhur oryantalist Ostroumov, Türkistan'daki lik :

usul-i cedit okulunun 1 890'1orda Tatar ö<)retmenler tarafındon Fergana vadisinde açıl­ dığını iddia etmektedir. ancak bununla ilgili bir belge göstermemektedir. Aesmi kayıt­ lara göre. Türkistan'daki ilkokul bizzat 1. Gospırolı tarafınon tarihinde Semerkond �hrinde açılmıştır. Bkz. K.E. Bendrlkov. Oçerki Po lstorii Norodnoga obrozovorıiya v Turkestane. Moskova s. Taşkent usul-i cedit okullarının soyısı O'do 5'e uloşmı�tı. Bunların en büyüğü ve faal olanı Münewer Kori Abdürreşidov'un idare­ sindeki "Şeyhorıtahur Medresesi" idi. a.g.e., s. Mahmud Hoca Behbudl hakkında bkz.: 1. Yorkın, 'Türkiston'ın Cedidçilik Devri Rehber­ lerinden Edip ve Siyaset Adamı Mahmut Hoca Behbudi TK. VII, s. Şerali Turdiyev, 'Mohmudhoca Behbudi". MO/akat, Taşkent 1 994, S.3-4; Begali Kosımov, Meslektaşlor. Behbudi, Aczi. f1trot. Taşkent 1 994. nakleden: Pyoskovskiy. a.g.e. . s. Behbudi. "Duma ve Türkistan', Tvccar. 555.

1893

1

30

1960, 252-3:

191

259-60.

(1874-1919),

50-53;

31

1970,

N.9.10.1907:

2�


MUSTAFA ÇOKA Y Hayatı. Faaliyetleri ve Fikirleri

Petersburg'un o zamanki çeşitli ve geniş çevresi genç Mustafa Beyin her hususta inklşafındo oldukça büyük rol oynamıştır. O tahsil çağında yalnız kitaplarına gömülüp kolmayarak ilim ve üniversite mu­ hitlyle de yakındon llgilenmlştlr32 . Mustafa Çokay Rusya'da Türkolo­ ji'yi tesis eden Alman Şorkiyotçı Wilhelm Radloff ile Üniversiteye koy­ dolduğu 191O'don beri şahsen tonışmoktoydı. Mustafa Bey i Radloff ile sonradan Sovyet Akademisi üyesi olon Samoyloviç tanıştırmıştı. Radloff, genç Mustafa Çokoy'o birkoç defa hukuk fakültesini bırako­ rak Petersburg Üniversitesi Şark Dilleri Fakültesine geçmesini teklif etmişti 33 . Mustafa Çokoy'ın Üniversitede olduğu yıllarda Rus okulları do­ ima inkılopçılıkları ile tanınmış bu dönem Rus Üniversitelerinde oku­ yon öğrenciler yalnız iç değil, dış siyaset hadiseleri ile de yakındon ilgilenmiştir. Mustafa Çokoy Petersburg Üniversitesi'ne, Rusya'da ir­ tico ve lstibdodın en çok kuwetlendiğl. yüksek okulların ve bilhassa Üniversitelerin sıkı surette polis nezoretl altında bulunduğu 1910-1914 yıllarında devam etmekteydi. Bununla beraber Bolkon horbi, Petersburg tolebe muhitini daha fazla olevlendirmişti. Rusya, o zaman tarafsız gözükmesine rağmen açıkton açığa Türkiye'ye karşı Bolkon Slovlorıno yardım ederdi. Bu da Petersburg'do okumakta olon Türk tolebeleri geleyana getirmişti. Kendilerini "seferber halinde" hisseden Mustafa Çokay ve arkadaşları, Rusya Türklere karşı savoşa katıldığı takdirde demlryollarını, köprülerini, telgraflarını bozmak için Kofkos Cephesine gitmesi gereken özel bir tolebe birliği teşkil etmiş­ lerdi 34 . Her zaman beraber savaş aleyhtarı yürüyüşlere çıkorak gös­ teriler yopordı. Mustafa Çokoy, herkesle anioşabilen uyumlu yapısıy­ la bir tarafton rejim aleyhtarı bütün tolebe teşkilotlorıylo, özellikle Polenyalı talebelerin gizli teşkilotları ile temas temin ediyor. diğer 32 A. Oktay, "Mustafa Bey Çokayoğlunun'. a.g.m.. s. 10. 33 Mustafa Çokayoğlu, "Radloff Hoqqında". Yaş Türkistan, 5.94, s. 34-35. 34 Mustafa Çokay, 'Hatıralorım Sohifelerinden". Yaş Türkistan. 5. 47 . Oktobır 1933, s. 2022.

�2


MUSTAFA ÇOKA Y Hayali, Faaliyetleri ve Fikirleri

taraftan da Türk-lslam ülkelerinden gelen genç talebelerin oluşturdu­ ğu kuruluşlarla çalışmaya koyuluyordu35 _ Mustafa Çokay'ın ana tarafından Harezm Hanlığı sarayı ile akra­ balık bağı vardı. Ayrıca Rusça'yı çok Iyi bilmesi onun Petersburg sa­ ray muhitine girmesine de vesile olmuştur. Harezm hanlığının Hi­ ve'deki "Han Orda"sına mensup kimseler Petersburg'a geldikleri ve­ ya çağırıldıkları zaman Mustafa Çokay onlara tercümanlık yapardı. Bu suretle o Petersburg saray muhitini de görmüş ve o çevre ile de ta­ nışmıştı 36 . Bütün bu yoğun faaliyetlere rağmen, Mustafa Çokay doğup bü­ yüdüğü memleketini hiç ihmal etmedi. Fırsat buldukça gelir gider hemşehri leriyle hemhal olur, onların dilekçelerini okur, haklarını savu­ nurdu. Halkın ona karşı itimadı sonsuzdu. 1 91 2'de babası Şoqay Bey vefat edince ailedeki bütün sorumluluk Mustafa Beyin üzerine yığıl­ mıştı. Bunun üzerine kısa bir müddet için memleketine gelen Musta­ fa Çokay, aile ve akrabalarının işlerini düzene soktuktan sonra imti­ han dönemi yaklaştığı için tekrar Petersburg'a geri dönüyor37 . Mus­ tafa Çokay, böyle faal bir öğrencilik hayatı sonrası 1 91 7'de üniversi­ teden mezun oldu. Üniversite idaresi onun hukuk sahasında tahsilini ilerietmek için Almanya'ya göndermek istiyor, öte yandan memleke­ tin menfaatleri de kendisinden faaliyetini yoğunlaştırmasını talep ediyordu. Kendisi zaten aktif siyasetin Içinde olan ve 1 91 6'dan iti­ baren Devlet Duma'sı Müslüman Fraksiyonu yanında kurulan siyasi büroda Türkistan temsilcisi bulunan Mustafa Çokay, memleket ve hal­ kın menfaatini düşünerek siyasf faaliyet yolunu seçti.

35 Y.T Türkistan Milr Hareketi ve. s . 1 9. 36 Y.T., Türkistan Milf Hareketi ve., 47. 37 M.Y., Şoqoy. Estetik/er, s. 99- 1 00. .•

.

s.

22.J


MUSTAFA ÇOKA Y Hayatı. Faaliyetleri ve Fikirleri

B. MustaFa Çokay'ın lik Slyosf faal iyetleri o) TOrklstonlllorm Ilk SlyoS" Talepler/ Hokkmdo H1so Bir �erlen­ dlrme

Rusya için mağlubiyetle sonuçlanan Rus-Japon savaşı Rusya'nın askeri zaaflarını göstermesi itibariyle Rusya Müslümanlarının, Türkis­ tan Türklerinin fikirlerinde mühim bir hareket arnili oldu. 1905 senesi Rus ihtilôll, Rus hükümetinin zaafını, Rus kamu oyunun istikrarsızlığı­ nı açık bir şekilde göstererek Rusya Türklerine kendi programlarında­ ki hedeflerine dair faaliyetlerini resmen meydana koymaya imkôn verdi 38 . Bu dönemden itibaren, geçen asrın sonlarından beri Kı­ rım'da, Kafkasya'da ve !dil-Ural bölgesinde görülen fikri-siyasf-sos­ yal ve medeni mahiyetteki bütün yenilikler en geniş yayılma sahası­ nı Türkistan'da buluyordu39 . Yeri gelmişken şu hususu belirtmekte fayda var ki; Türkistan bir bütün addedilmesine rağmen bu coğrafyadaki fikn" ve siyasi oluşum bir bütünlük arz etmiyordu. Tatar ceditçilerinin ve Aus demokratları­ nın etkisiyle Kazak steplerinde uyanış devresi daha hızlı başlamıştır. Yenileşme fikrinin büyük şair ve mütefekkir Abay'ın40 düşüncele­ rinde somutleşması ve sistematikleşmesiyle beraber, Kazak gençleri de akın akın Petersburg ve Kazan Üniversitelerine kaydalunmaya başlamıştı. Elimizdeki malümata göre XIX. yy ortalarından 1917 yılı­ na kadar 30'u Kazan Üniversitesi, yaklaşık 20'si de Petersburg Üni­ versitesi başta olmak üzere Moskova, Kiev. Varşova, Tomsk, Saratov, Omsk, Orenburg gibi Rusya Üniversitelerinde okuyan 1 20 civarında 38 lmzasız (Osman Kocaoğlu?). "Buhara Cumhuriyetinin Teşekkülü". 'r'eni Türkistan. Is­ tanbul. Eı,ılül 1931. 5.39. s. S. 39 Y.T. (Tahir Çağataı,ı ). Türkistan'da Türkçü/ük ve Halkçı/ık, Çıkaran: Dr. A. Oktaı,ı. Istan­ bul 1 95 4, s. 1 6. 40 A.B. (Ahmet Baı,ıtursun). "Qazaq'tıfı Bas Aqını'. Qozoq, N:39. 23 Noı,ıabır. N: 40. 30 Noı,ıabır. N: 43. 22 Dekabır 1 91 3: M.D. (Mirı,ıakub Dulatov). "Abaı,ı". Qozaq. N:67. 23 lı,ıun 191 4: Aı,ırıca bkz.: D. Kı,ıdı,ıraliı,ıev, "Türkistan' da Cedit' Hareketinin Fikn- Kaynak­ ları ve Abaı,ı". T.D.I.D .. 5.2. lzmir 1997, s. 79-89.

l:_4


MUSTAFA ÇOKA Y Hayatı. Faaliyetleri ve Fikirleri

Kazak genci diplama sahibi olmuştu4 1 . Araştırmacı Grigorev, diplama sahibi olup mesleğe atılan ve öğretmenlik, gazetecilik, matbaacılık, doktorluk gibi özel hizmetlerin yanı sıra çeşitli devlet dairelerinde ça­ lışan Kazak aydınlarının sayısının 700 civarında olduğunu bildirmek­ tedi r42 . Ayrıca, 1 905 yılına kadar 509 ayrı adda Kazakça kitap ya­ yınlanmış olması ve bunun 468'nin toplam tirajının 2.201 .1 05'e ulaş­ ması 43 da Kazaklar arasındaki fikn" hareketliliği göstermek bakımın­ dan önemlidir. "Yakın gelecekte", -diye yazmıştı daha sonraları Alaş Orda Par­ tisinin ve Hükümetin reisi olan Alihan Bökeyhan,-"Kazaklar arasında belirgin bir vasıfla kendini hissettirmeye başlayan iki siyasf akımın çerçevesinde iki siyasf parti kurulabilir. Bunların ilki millf-dinf istika­ metteki parti, maksadı Kazakları diğer Müslümonlarla birleştirmektir; ikincisi ise batı medeniyetine yönelik siyasi partidir ... Ilki Tatar-ls­ lam partilerini örnek alacak, sonuncusu ise-Rus muhalefet partileri şeklinde oluşacaktır"44 . Dinf istikamette bir parti kurulmadı, ancak Tatarların ve Müslü­ man Kongrelerinin de tesiriyle Kazak aydınlarında bir hareketlilik gözlendi 45 . Yeni yetişmekte olan Kazak uleması ile ceditçileri daha çok Ayqap ( 1 91 1 -1 91 5) dergisinin etrafında toplanmışlardı 46 . Şu 4 1 K. Nurpeyisov, Alaş hem Alaşorda, Almatı ı 995, s. 32-33. 42 V. Grigor'ev, Yu. Şaporev, "fragmentı Vremeni". O Çem Ne Govarili, Alma-Ata, ı 990. s. 48. 43 E. Kerimullin, Hitap Dönvasına Sevahat. Kazan ı 979, s. ı 03. 44 Alihan Bökeyhanov, Şı()armalar. Haz: M. Qoygeldiyev. Almatı ı 994. s. ı 6.

45 ÖrneÇ)in. ulema kökenli siyasilerden Şahmardan Kosşugul(ov) ıs AÇ)ustos ı 905 ta­ rihinde Nijni Novgorod şehrinde gerçekleştirilen "Rusya Müslümanları 1 Kongresine ve daha sonra Ocak 1 906'da Petersburg'ta; ı 6-2ı AÇ)ustos'ta yine Nijni No­ ugorod'ta gerçekleştirilen ll ve lll Rusya Müslümanları Kongresine katılarak. Müslü­ man ittifakı programı na Kazak mahkemelerinde örfi ve adet esasında deÇ)il, şeriat­ la hükmedilmesi lüzumuna dair madde koydurmak istemişti. Bkz.: A.Z.V. ToÇ)an. Bu­ günkü Türkili Türkistan ve Yakın Tarihi, Istanbul ı 98 ı , s. "Ayqap" hakkında bkz.; Avqap. Haz.: ü. Subxanberdina, S. Dautiov, Almatı. 1 995; Z.V. Togan, Bugünkü Türkili Türkistan ve Yakın Tarihi, stanbul ı 98ı , s. SOO-ı ; H.E. Aşa. "Kazak Türklerinin ilk Milliyetçi Dergisi: Ayqap Dergisi", Dr. Bovmirza Havit Ar­ ma()am lstanbul ı 999, s. ı ı ı -ı ı 7.

1 3-23

348.

46

l

.


MUSTAFA ÇOKA Y Hayatı, Faaliyeileri ve Fikirleri

hususu da belirtmekte fayda var ki, Kazaklar arasındaki ceditçilik ha­ reketi Kırım, Kazan ve Buhara çevresindeki yenileşme hareketinden farklı bir boyutta gelişme kaydetti. Islam diniyle geç tanışmasından ve göçebe yaşam şartlarından dolayı ulema zümresine sahip olma­ yan Kazaklar arasında mutaassıp mollalar yoktu. Onun için Kazaklar arasındaki ceditçlllk hareketi Buhara örne�inde oldu�u gibi, kadim­ cilerin katı muhalefetiyle karşılaşmadı. Batıcı Milli görüşteki aydınlar daha çok Kadet CAnayasacı De­ mokratlar) partisinin etkisi altında kalmışlar47 ise de 25-28 Mart (7-1O Nisan) 1917 tarihlerinde Petrograd'ta düzenlenen Kongre son­ rası di�er Türk-Tatar liderler gibı 48 Alihan Bökeyhanov'un bu parti­ den ayrılmasıyla49 birlikte Alaş-Orda hareketi ve partisi tamamıyla milli çizgide siyaset yaparak, milli devleti oluşturmuştu. Türkistan'ın bir parçası olan, fakat yarı ba�ımsız devlet statüsüy­ le Rusya tôbiiyetindeki Türkistan'dan ayrı kabul edilen Buhara Emir­ li�inde ise durum farklı idi. Rusya'nın ezici askeri gücü karşısında za­ yıflığını ancak hissedebilen Buhara'da Ahmet Danişso. Rus dili ve tekni�ini öğrenerek Avrupa medeniyetine ulaşılabileceğinl savunu­ yordu ama, Emirliğin idaresinde etkili olan ulema, kapalı ve katı tu­ tumunu devam ettirmek düşüncesinde idi. lsmail Gaspıralı'nın sı 47 Mesela, ı 90 S yılının Aralık ayında Oral şehrinde toplanon 'beş oblost (vilôyetin) kurultoyındo", "Kozak Kodet Partisini" kurmaya çalışmışlardı. K. Kurpeyisov, o.g.e., s. 3 S; ı906 yılı Hazıran ayında Serney şehrinde yine bir toplantı yapmış. ı SO'den fazla delege "Kodet' partisine benzer bir parti oluşturmak konusunda hemfikir ola­ rak do�ılmışlordı. Alihan Bökeyhonov, o.g.e., s. ı4 . 48 Nadir Devlet, 1917 €kim lhtiloli ve Türk-TotorMilletMeclisi, lstanbul ı998, 67, 7780. 49 Alihan Bökeyhonov. o.g.e., s. 26. SO Ahmet Don iş hakkında bkz.: 1. Muminov, "Ahmed Donişning Reaksiyon Ideologiye bi­ len kuraşı ve Onung lctimoi-felsefi hornda Tabi i-lımı Koraşları". Tonlongon Asarfor /, Taşkent ı 969. s. 246-271 . Atotürk'e Türk Dünvasın­ S ı Gaspıralı hakkında bkz.: M. Saray, Gospırolı lsmoi/Bevden do Dil ve Hültür Birli�i. Istanbul ı 993; N. Devlet, /smail Bev (Gospırolı). Ankara ı 988; Kırımlı C. Seydahmet, Gospırolı ismoi/ Bev. haz.: A. Bakkal, Istanbul ı 996. s.

�6


MUSTAFA ÇOKA Y Hayatı, Faaliyetleri ve Fikirleri

Buhara ve Türkistan zlyoreti S2 Emlrlikte ceditçilik hareketını boşlattı S3 . Cedit hareketı önce mektepleri ıslah ve yenı usulü kabul etmek şeklinde tezohür etmişti. Ancak ceditçllere karşı bizzat Emir'In ve boş vezir konumundakl Kuş Beği ile ulemonın reisi olan Kadı Ke­ lon'ın boşında bulunduğuS4 kodimci grubunSS çeşitli suçlamaları ve baskıları günden güne dozunu arttırınca hareket gizli örgütlenme yo­ luyla siyasi boyuta ulaştı. Ayrıca Emir'e bağlı memurların kanunsuz hareketleri, ağır vergı S6, rüşvet gibi çeşitli yolsuzluklar devlet haya­ tında büyük arızalar doğurunca. özelllkle gençler orasında taossubo ve emirlik rejimine karşı nefret artmış. bilhassa 1908 Osmanlı Meşru­ tlyetinden sonra Genç Türkler devrimciliği ve düşüncesinde şekille1893

S2 E.J. lozzerini. 'From Bokhchosoroy to Bukhoro in ı893: lsmoil Bey Gosprinski i's Jo­ urney to Centrol Asio'. Centrol Asion Suıvev. 111/4 , ı984. s. 77-78. S3 Ancak. Buhara'daki katı tutum/ nedeniyle ilk usul-i cedit okulu ancak ı 900'do açı la­ bildi. Bkz.: H.C. D'Encousse. s/om and Russion fmpire. Reform and Revolution in Centrol Asio, Fransızca'dan çev.: Qulntln Hoore, london. ı988. s. 82. 54 P.G. Goluzo, "Turkeston-Holoniyo (Oçerk lstorii Turkestona ot Zovoevoniya do Re­ volyutsii 1917 godo). Tıpkı Basım. Oıford ı986. s. 2ı4 . Sonıldı�ı gibi Kadimciler sadece ulema sınıfına mensup kişilerden oluşmuyordu. Böl­ SS gedeki Aus gizli polisinin tutanaklarına göre. Aus aleyhtarı. eski rejim taraftarı ve pan-Islamcı olan kadimcilerin safında çol;)u tüccar ve (Emirli�in) devlet memuru ol­ mak üzere her kesimden insanlar vardı. Bkz: yıllar oralı�ındo Panislo­ mist veya Panislomizm ( Kadimcileri kastetmektedir) taraftarı olon kişinin liste­ si hazırlanmıştır. Bu listenin Içinden sosyal faaliyetlerde bulunmuş kişi tespit edilmiştir. Araştırmamız sonucunda bunların mesleki durumlarını şöyle tasnifledik: tüccar, din görevlisi; tanınmış Buharalı. 3 memur, komisyoncu, kadı, say­ gın nüfuzlu kişi. ı zekat toployıcı, yerli halk idaresinden, kuyumcu, Emirin ti­ cari memuru. Islam alimi. 6 zengin, çophaneci. pamuk tüccarı. öl;)retmen". P.G. Goluzo. Turkeston-Holoniya. s.

"ı9ıı-ı913

3

6

2

2

ı70 44 7 4 4 ı ı

ı ı ı 213-2ı4 . lmzasız (Osman Kocaoğlu). o.g.m .. s. 8; Buhara ile ilgili araştırma yapan Aus ordu­ S6 sunun suboyı logofet. XX. yüzyılın başlarındaki Emirliğin genel vaziyeti hakkında şunları söylemektedir: 'Buhara'nın umum" siyasi durumu 300-400 yıl önceki durumu ile aynıdır. Türkiye ve Iran'da meşrutiyete geçilmesinden sonra, isitbdot ile idare edilen yegane memleket olarak Buhara kalmıştır. Bu memleketin 3 milyon ohalisi ı

üzerine ağır vergiler yüklenmiştir . . . Ama memleket eski medeniyet dönmelerine ait hatıraları muhafaza ediyor, Türkiye ve Iran'da olan yenilik hareketlerine özlemle bakıyor. kendi hayatının da yeni esaslara ıslah ediliş zamanını da sabırsızlıkla bek­ liyor, ama unutulmuş ve hukuksuz bir ülke durumunu do muhafaza ediyor". Boş moqole. 'Buhara lnkılabı". Yaş Türkistan. Sentabır s.2.

5.22,

ı93ı.

22_J


MUSTAFA ÇOKAY Hayatı. Faaliyetleri ve Fikirleri

nen Genç Buharalılar hareketi 57 gittikçe yaygınlaşmaya başlamıştı. Mücadeleleri: Eğitim yoluyla gençleri aydınlatma. reform Için taas­ supla savaş. Buhara emir Hükümeti'nın kötü yönetiminden kurtulma ve hürriyet. şeklinde balirtiliyordu58 . Genişleyen hareket Hive hanlı­ ğına da sıçradı. Buradaki gençler Buhara'lı kardeşlerinin yolunda Genç Hiveliler teşkllôtını kurdular59 . Buhara Hanlığıyle Kazak Bozkır Valiliği arasında yer alan Türkis­ tan Genel Valiliğinde ceditçilerln tutumu daha ılımlıydı. lsmail Bey Gaspıralı'nın çizgisine yakın olan Mahmud Hoca-Behbudl, Münewer Kari ve arkadaşları kendi yenilikçi fikirlerını Tüccar. Terakki, Hürşid, Şuhrot gibi gazeteler yoluyla yaymaya çalışırken, daha çok maarif ve kültürel meslekler üzerine durmaktaydı. Tereddüt fikrinin yayılmasın­ da en çok engellerle karşılaşan muhitlerden biri olduğu içindir60 bel­ ki, Türkistan ceditçileri hem taassupla mücadele ediyor hem de oku­ muş. Rusya'yı tanıyan ve siyasf tecrübesi olan aydın zümrenin kıtlı­ ğından dolayı teşkllôtlanamıyordu. Bundan dolayı M.H. Behbudi Genç Buharalıların rehberi Fırat'ın aksine Rus diline ve Rusça eğitime önem vermekteydi 61 . lsmall Gaspıralı'nın: "Isyan ve ihtilal ve hıyanet kaidesi lslamiyet'te yoktur"62 ve "Müslümanlar Rusya'ya karşı ihtilal düzenleme hareketinde bulunmamalı ve onların nazarında "hain" te­ lakkl edilmemelidir•63 tavsiyelerine uyan Türkistan ceditçileri rehbe­ ri Behbudl, kendi seslerini Devlet Duma'sı kürsüsünden duyurmaya çaba sarf ediyordu. 57 H. Komatsu, �0. 'r'üzyı/ Boşlarındo Orta Rsya'do TOrkçü/ük ve Devrim Hareketleri. An­ kara 1 993, s. 1 6-7. 58 Geniş bilgi i�in bkz.: S. Ayni, Rsarlar, 1. Tom, Taşkent 1963. 59 A. Bennlgsen. Lemercler C. Quelquejay, Step'de fzan Sesleri, Çev. : N. Uzel. Istanbul 1 994, s. 85. 60 Y.T., Türkistan'da Türkçü/Oh ve., s. 16-17. 61 Mahmud Hoca Behbudi. 'lkki Emes Tört Til Lozim', Tafılongon Rsarlar, Taşkent 1 997, s. 1 60-62. 62 lmzasız, "Yine Bir Cevab". Tercüman, N 4, 8ah�esaray, 29 Yinvar 1899. 63 1. Gasprinskiy, Tüccar, N. 1 5, Taşkent 14 Dekabr 1 907: bkz. Pyaskovskii, a.g.e., s. 556.

ı 28


MUSTAFA ÇOKAY Hayatı, Faaliyetleri ve Fikirleri

b) Mustafa Çokot/m TOrldston flyoklonmost Strostndokl ve Duma Komisyonundoki Foollyetler/

Mustafa Çokay ve arkadaşları memleketçilik faaliyetlerini teşki­ lôtlandırmak ve Türkistan meselesini yüksek politika sahnesinde temsil etmek için uğraşırken 1. Dünya Savaşı başladı. Bu savçış Türkis­ tanlılara bir taraftan ümit, diğer taraftan üzüntü veriyordu. Savaşın genişlemesi, hele Türkiye'nin de savaşa katılması bu ümit ve endişe­ yi arttırıyordu64 . 1. Dünya Savaşı, Türkistan'da milli şOurun gelişmesı­ ne vesile oldu. Milli çevreler, Rusya'nın savaşı kaybetmesi halinde, imparatorluğun dağılacağı düşüncesinde Idi. Neticede Türkistan'ın hürriyete kavuşması kolaylaşabilirdi 65 . Ancak milli kadroların yeter­ sizliğini, ülkesinin tam teşkilatlanmadığını ve yeteri kadar silah-teç­ hizata sahip olmadığını düşünen aydınlar endişeliydiler. Savaş esnasında Türkistan, tamamen istismar edilmişti. Du­ ma'ya milletvekili gönderme hakkına bile sahip olmayan ülkede, sa­ vaş kanunları hôkimdi. Takriben 45 milyon hektar toprak yerli halkın elinden alınarak, Rus göçmenlerine dağıtılmıştı 66 . Sadece 1 907-1 9 1 2 yılları arasında 2 milyon 400 bin Rus, Kazak toprakları­ na yerleştirilmlştı 67 . Mustafa Çokay'ın Ifadesi lle, Türkistan'a yerleş­ tirllenlerln yerli ahaliye düşmanlık etmesi, 1 91 6 yılında meydana ge­ len ayaklanmaların önemli bir sebebidir68 . 1 899 tarihinden 1 91 6'ya kadar büyüklü küçüklü 4922 ayaklan­ maya sahne olan Türkistan'da bir lsyanın çıkacağı belliydi, ama kim­ se de geniş çaplı büyük bir Isyan hareketini beklemiyordu. Kesin olan bir nokta varsa o da hareketin fevkaladeliği ve onun yalnız hü64 'Aesey Türkiye Qastıl)ınıii Bası", Qozaq, N: 84, 85, 86, 1 91 4. 65 Baymiıza Hay it, Türkistan Devletlerinin Milf Mücadeleleri Tarihi, Ankara 1 995, s. 206. 66 1. Yarkın, 'Türkistan"da 1 9 1 6 Yılı isyanı Hakkında Bazı Bilgiler', TH, IV, S: 68. 1967, s. 565. 67 Manaş Qozıbayev, Cavdt Şapttm Tuboylop, Almotı 1 994, s. 1 41. 68 Mustafa (Çokay), 'Sadullcılı Tursun Hacanı 'Tozeleş' Münosebetiyle' , Yaş Türkistan. 5:63, Fevrol 1935, s. 1 O.


MUSTAFA ÇOKA Y Haya tı. Faaliyetleri ve Fikirleri

kümet için değil, isyan eden halkın kendisi için de beklenmeyen bir vokitte. beklenmeyen bir şekilde çıktığıdır69 . 1. Dünya Savaşında hezimete uğrayan Rus orduları 1914-1915 yıllarında büyük kayıplar vermişlerdi. Cephedeki bu zayiotlar sonrası Rus hükümeti Türkistanlı Müslümonlardon do cephe hizmetleri için os­ kere alınması gerektiğini düşünmeye başlamıştı. Çar ll. Nikoloy'ın Türkistanlı Müslüman halklorının savaş hizmetine alınması hakkında 1916 yılı 25 Hazıran tarihinde yayınladığı ferman 1916 yılındaki halk hareketinin asıl kaynağını teşkil eder. Birdenbire 19 ile 43 yaş ara­ sındakilerin savoşa arnele olarak alınması demek, işe yorarlık döne­ minde olon erkek ohalinin hemen hemen tamamının götürülmesi de­ mek ldi 70 . Ayrıca, doğum kaydı ve buna benzer resmi kayıtlar olmo­ dığı için yaş tespiti oldukça zordu ve kimin askere alınocağı belli de­ ğildi 71 _ Üstelik, fermono göre, Türkistanlılma silah verilmeyecekti ve bunlar siper kazma ve yol inşası gibi geri hizmetlerde kullonılocoktı. Bilindiği gibi, daha önce Türkistan'dan asker olınmıyordu. Halk do bunu bir özel imtiyaz olarak biliyordu ve Kene Sarı Han'ın bağım­ sızlık mücadelesi sonrası onlara askere olmakton korkon hükümet de kendi siyasetini bir lütufkörlık gibi göstererek. konuşmalarında oha­ liye bunu sık sık hotırlotmoktoydılor. Ancak. bazı Kozak aydınları as­ kerliğe talip oldulorso do Orenburg ve Sibirya sınır Rus Kozoklorı: "Kozoklor asker olurlarsa, gasp edilen toprakları geri alırlar ve isyan ederler" diyerek bu teklifi reddetmişlerdi 72 . 69 Boş Moqolo. 1 91 6 1nci Yıl, Yoş Türkistan, S:80-8 1 . Temmuz-A{ıustos 1 936, s. 3-4. Baş Maqalo. a.g.m.. s. 3-4: Hükümetin hesabına göre, Türkistan Genel Valili{ıinden toplam olarak Fer­ (Sır Den,ıa'dan: SemlreçieNedi Su'dan: gana'don: Semerkont'ton: Hazar Ötesi' nden: (A.V. Pı,ıas­ kovskiı,ı, Vostanie 1916 goda v Srednev Azii i Hazahstane, Sbornik Dokumentov, Moskva 1 960, s. Bozkır Genel Valili{ıinden de yaklaşık (Akmollo'don: 48.31 6, Semeı,ı'den: 85.479. Ural'don: Torgoı,ı'don: bin civarında), (H. Tursunov, Vostanie 7916 godo v Srednev Azii i Hazahstone. Taşkent 1 962, s. 1 93), toplam civarında Türkistan cephe hizmetine alınacaktı. Basqarmadon. "Qozaqton Soldot Alu Turolı', Qazaq, N: Oktabır A.Z.V. Togon, Bugünkü Türkili Türkistan ve Yakın Tarihi, Istanbul, 1 98 1 , s. 336.

70

71 72

L.:_O

250.000 50.000, 77), 500.000

87.000, 38.000,

50.270,

60.000, 1 5.000). 245.000 50-60

154, 22

1915.


MUSTAFA ÇOKA Y Haya tı, Faaliyeileri ve Fikirleri

Bu mücadele ilk önce keyfi yönetime karşı idi. Bilhassa, Semlre­ çeNedi-Su gibi Rus göçmenleri kalabalık oturan yerlerde hareket şiddetli renk aldı. "Balalarımızı/çocuklarımızı vermektense, savaş hiz­ metine varmaktansa şu yerde. öz yerimizde, öz yurdumuzda ölürüz!" diyen yüksek sesler Semey'den, Aşkabad'dan, Almatı'dan Oral'a ge­ niş Türkistan'ın her tarafından aynı şiddetle işitildi n . Yedi-Su Kırgız­ larının ve bunu müteakip Kazakların ve Özbeklerin isyanları Türkis­ tan'ın son elli senelik tarihinde misli görülmeyen vakalar idi 74 . Rus istilasına uğradığından beri ilk defa olarak bütün Türkistan halkı top­ luca başkaldırmışlardı. Çarlık Rusya'sı tehlikeyi görerek sıkıyönetim ilôn etti. Eski Harbiye Nazırı ve Rus Japon savaşının mağlup başku­ mandanı General Kurapatkin geniş yetkilerle Türkistan Genel Valili­ ğine tayin edilince, bu alev daha da körüklenmiş oldu. Bir rakam ver­ mek lôzım gelirse yalnızca Kazakların kaybı 673.000'i bulmuştu. Bu­ nun yanı sıra, 300.000'e yakın Kazak ve Kırgız, Doğu Türkistan'a kaç­ mak zorunda kaldı 75 . Yerli ahalinin %30'u katiedilmiş olan Yedi Su vi­ layetlne 8750 süngüden oluşan 95 bölük, 3900 kılıçtan ibaret 24 sü­ vari birliği, 1 6 top ve 47 makineli tüfekle donatılmış bir ordu gönde­ ren Çarlık idaresi, Türkistan Genel Valiliği'ndeki isyanı bastırmak için 1 4 tabur, 33 süvari bölüğü, 42 top, 69 makineli tüfekten ibaret as­ keri kuwet sevk etmiştir76 . Torğay vilôyetinin vali yardımcısı: "Bir tek Kazak hayatta kalma­ sa bile, Çar'ın emri yerine getirilecektir", diye halkı tehdit ediyor ve emellerine ulaşmak içiı:ı bütün bir milleti imha edebileceğini ima edi­ yordu77 . Fergana Valisi Miralay lvanov, isyanı bastırmak için 3 Ağus73 Baş Maqala, 1916 Inci Yıl. s. 6-8. 74 J. Costagne, Türkistan Milli Hurtuluş Hareketi, Terc.: Reşat Uzmen, Istanbul. s. 89-90.

75

B. Hay it, o.g.e., s. 21 0-21 1 ; J. Costogne, o.g.e., s. 90. 76 Abdulkodir (inan), '1916 Senesi Türkistan Umumi Kıyomı', 'r'eni Türkistan, S 2·3 1928 Eylül, s. 1 7-8: Bu askeri gücü ifade etmek için General Kurapotkin Generol Fol· boum'a: "Generaller Çerneyaev, Romanovskiy, Kaufman, Skobelev'ler Sırderya. Se· merkand ve Fergano vilayetlerini bundan daha az bir kuvvetle fethetmişlerdi" diye bir telgrof çekiyor. Mombet Qoygeldiyev, Aloş Qozi)oflst, Almotı 1 995, s. 191 . .

7 7 M . Qoygeldiyev, o.g.e . .. s. 183.

.


MUSTAFA ÇOKA Y Hayatı. Faaliyetleri ve Fikirleri

tosto asker kuwetiyle halkın üzerine soldırorak şehri yakıp yıkıyor. binlerce Insanı öldürtüyor78 . Peki, Muhammedcan Tınışboy (ev)'ln ifadesiyle "iki ateşin ora­ sında kolon•79 yerli aydınlar ve ceditçiler 1 91 6'ncı yılı halk ayaklan­ mosında nasıl hareket ettiler? Bir taraftan. ülkede katliamlar yapılacak ve halk, bilinçsiz hlssi­ yotton do?Jan nizamsız hareketin kurbanı olabilirdi. Bundan dolayı aydınlar halkın yanında olmak istiyordu. Ancak. öteki taraftan da Tür­ kistan'ın uyanmasını istemeyen Rus hükümeti, bu ayaklanmayı da fır­ sat bilerek ülkedeki "kaymak kesimi", yenı filizlenmekte olan ve da­ ha teşkilôtlanmayı tamamlayamayan aydınları da "beşikte iken bo­ ?Jabilirdi". Nitekim, Türkistan Genel Valisi N. Kurapatkin Eylül 1 91 6'da şöyle emretmişti: "Kurtların liderleri hapsedllmelldir. Koyun­ lar ba?Jışlanabilir. Bu anlamda Çar'a rapor edece?Jim."80 Türkistanlı !iderler. kuwet dengesinin hiç de eşit olmadı?Jı bu "savaşa" girmek istemiyorlardı. Qozoq gazetesi Kazakların askere alınması hallnde arnele de?JII, süvarı olmalarını ve askerlikte her za­ man hizmet görmüş olan halkiara verilen 'arazinin eşit bölünmesi'. 'Duma'da temsil edilme' gibi eşit ve siyasf-ekonomik hakların Kazok­ lara da verilmesini talep ediyordu81 . Qozoq gazetesi etrafında top­ lanon Kazak aydınları 7 Temmuz tarihinde bir toplantı yapıyor ve top­ lantı kararlarını Allhan Sökeyhan Istek hallnde Devlet Duma'sı Müslü­ man Fraksiyonuno ve Duma Azosı A. Kerenski'ye gönderiyor82 . Rus basının Şubat 1 91 6'da Rus hükümetinin Türkistanlı Müslü­ manların Inşaat, siper kazma gibi hizmetleri görmek için askere al­ mak kararına vardı?Jını bildirmesi üzere Genç Buharalılar cemiyetinin 78 Abdullah Recep Baysun, Tvrkiston Mi/If Hareketleri. Istanbul 1 943, s. 20. 79 M. Qoygeldiyev. o.g.e., s. 183. 80 B. Hoyit, Bosmocılor Tvrkiston Milf MOcodele Tarihi ( 1917- 1934), Ankara 1997, s. 10. 81 S.A. Zenkovsky, o.g.e., s. 1 14-1 1 5. 82 M. Qoygeldıyev. o.g.e.. s. 187-189.


MUSTAFA ÇOKAY Hayat1, Faaliyetleri ve Fikirleri

başkanı Osman Koca. Genç Hiveliler cemiyetinin lideri Pehlivan NI­ yaz, Türkistan ceditçilerlnln önderleri Mahmud Hoca Behbudi, Münev­ ver Kôri Abdureşidhan, Cihazlı ceditçi Kôrl Kômil, Hokandlı cedldcl Abidean Mahmud gibi ceditçilerin önde gelenleri Mayıs 1 91 6'da müf­ tü Mahmud Hoca Behbudi'nin evinde gizlice toplandılar. Toplantıda "seferberlik ilôn edildiğinde bir ayaklanma organize etmek ve böyle­ ce Türkistan'ın ıstiklôlinl kazanmak yollarını arama" korarı olıyor83 . Bununla birlikte, daha sonra cedltçller, kendiliğinden başlayan oyak­ lanma sırasında elinde dayaktan başka hiçbir silahı olmayan Türkis­ ton halkını, silahlı ve tam teçhizatlı Çarlık Rusya'sı ordusuna karşı mü­ cadeleye çağırmanın anlamsız olduğunu görerek. Çar fermanını yok etmek, hiç olmazsa onun şartlarını yenilernek için mücadele verdiler. Devlet Duma'sı mebuslarının gelmesi de bu açıdan faydalı görülmüş idi 84 . Türkistan ceditçileri Petersburg'a 1 91 6 yılı hadiselerini araştır­ mak için Devlet Duma'sı tarafından özel bir heyet gönderilmesi için hareket etti ve bunda muvaffak oldu. Devlet Duma'sı tarafından görevlendirilen üç mebustan Müslü­ man Froksiyonu başkanı Kutluğ Muhammed Tevkeleev (Tevekkel) ve Sosyolist Devrimciler başkanı Kerenski Türkiston'a geldiler. Mustafa Çokay, bu Duma heyetine katlp ve mütehossıs araştırmacı sıfatıyla davet edilmişti. Bu mebuslar tarafından toplanıp götürülen materyal­ ler sonradan muhalif fırkalor tarafındon Çar hükümetinden talep edi­ len Izahatın esasını teşkil etmiştl 85 . Semerkand, Fergana, Sırderya vilôyetleri araştırma komisyonu tarafından gezilmiş, komisyon baş­ kanı Karenski, yerle b1r edilmiş, içinde çocuk insan bırakılmomış, ço­ ğu yakılmış ve insan cesetleriyle dolu Cizah şehrini gördükten sonra fenalık geçirmiş ve Mustafa Çokay'a dönerek şunları söylemiştir: "Ah ne rezolet, artık yeter, tahammül edemiyorum! Buradan geriye döne­ lim". Bu manzara karşısında heyet üyeleri tetkiklerini yarıda bıraka­ rak geri dönüyorlar86 . O günlerin hatırasını Mustafa Çokay şöyle nak83 Abdullah Recep Baysun, a.g.e.. s. 18- 1 9. 84 Baş Maqala (M. Çokay), 'Iftira Oqları', Yaş TOrlıistan. 5.63. Fevral 1 995, 6. 85 Baş Maqale, a.g.m 5-ô. 86 Tekin Erer. Enver Paşamn Türkistan Hurtuluş Sovoş1. Istanbul 1971 , 54. s.

.•

s.

s.


MUSTAFA ÇOKA Y Hayatı, Faaliyetleri ve Fikirleri

!etmektedir: "Yanlış hatırlamıyorsam 1916 yılının 22 Ağustosu'ndo Kerenski, Andicon mescidi cami avlusunda Türkistanlılar ile Rus'ların dostluk, biroderliğinden hareketle bahsetmiş idi. O, nutkunda Çar hükümetinin yürütmekte olduğu müstebit siyasetinde, Rusya demok­ rasisinin hiçbir mesuliyeti olmadığını, Rus demokrasisinde devlet ha­ kimiyetinin doğrudon doğruya halk kitlesinin kendi eline geçmesi için mücadele verdiklerini ve Türkistanlıların Rus'lario beraber hak ve hukuktan istifade etmesi gerektiğini söylemiş idi"87 . Rus milliyetçisi Kerenski, bu Insanlık dışı vohşet karşısında ürpermiş olacak ki, Ge­ nel Vali Kuropatkin'ln heyet şerefine vereceği ziyafet davetini "bir­ çok masumun kanı ile kirlenmiş elini sıkmomak için" katılmayacağını bildirerek reddetmiştir88 . Petersburg'o dönen Kerenski, Devlet Duma'sına "isyanın asıl me­ sulünün Çarlık Hükümeti ve Genel Vali" olduğunu bildiren bir rapor su­ nuyor. Raporun hazırlanmasında Mustafa Çokay çok emek sarf edi­ yor. Masum halka yapılmış katliomlar, her türlü zorbolık, ırza tecavüz. imha edilmiş köyler, kışioiar ve şehir sayısını tespit ederek, olayları en ince detoyıno kadar oroştırıp Kerenski'ye takdim ediyor89 . Devlet Dumo'sı, isyan hareketini 1 3 Aralıkteki gizli toplantısında müzakere ediyor. A. Kerenski, mevcut savaş cephelerine yeni Türkistan cephe­ si ilave etmekle90 Çar hükümetini ve Genel Voliyi suçlayon ateşli bir konuşma yapar. Bu olayın etkisinden olsa gerek, Genel Vali daha sonra görevinden azlediliyor91 . 1. Devlet Duma'sına Türkistan Umumi Valiliği'nden hiçbir milletve­ kili alınmamıştı. ll. Duma için Türkistan Umumi Valiliği'nden 7 Rus ve 6 yerlinin seçimine müsaade edildi 92 . ll. Duma feshedildikten sonra 87 Mustafa Çokayo<;jlu, "Kerenski ve Türkistan Milli Hareketi 1 . ", \'oş Türkistan. 5:9-10, Avgust-Sentabır 1930, 22-23. 88 Y.T., Türkistan Milli Hareketi, s. 23. 89 Mustafa Şoqay, Türkistannın Wilı Ta(Jdm. Haz.: B. Serikbayo<;jlu, Almatı 1 992. s. 1 5. 90 8. Hay it, Türkistan Devletlerinin Mi/h" Mücadele Tarihi, s. 21 1 . 91 Tekin Erer. a.g.e., 54. 92 8. Hayit, a.g.e., s. 205. s.

s.

�4


MUSTAFA ÇOKA Y Hayali. Faaliyetleri ve Fikirleri

Mahmud Hoca Behbudi ceditçilerl lll. Duma için seçimlere davet edi­ yordu: "Rusya tebaası olan halkların dinf ve güncel bütün meseleleri Devlet Duma'sına bırakılmış. Bütün halkların kaderi ve hayati çıkarla­ rı Duma'ya bağlıdır ... Duma'da bizim milletvekilimiz, daha doğrusu bizim savunucumuz yok ... lll. Duma'ya Üniversite tahsilini yapmış. bil­ hassa hukukçuları göndermemiz lazım"93 . Ancak, lll. Ve IV. Duma'ya da Türkistan Umumf Valiliği'nden milletvekili alınmadı. 1. ve ll. Duma'ya S'er Milletvekili gönderen Kazaklar. Stolıpin hü­ kümetinin getirdiği kısıtlamalardan dolayı Duma Komisyonundaki ça­ lışmaları takip ediyor, dileklerini iletiyordu. Böylece, çok ümit bağlo­ dıkları Devlet Duma'sına hiç milletvekili göndererneyen Türkistanlılar büyük hayal kırıklığına uğramışlardı. Bu orada bazı şoven Rus millet­ vekilleri Türkistan aleyhine menfi kararlar almaktan ve bunun için her türlü sözü sarf etmekten çekinmiyorlardı. IV. Duma'nın ırkçı milletveki­ li Markov: "Amerikalılar Kızılderilileri nasıl yok etmeye çalıştılarsa, biz de Kozoklara aynı şeyi tatbik etmeliyiz"94 derken bunların tercüman­ lığını yapıyordu. Sadece 6 milletvekili ile temsil edilen Rusya Müslümonlarının genel durumu bundan pek farklı değildi 95 . Müslüman Milletvekilleri çok çalışmak zorundaydı, bilhassa daha 1. Devlet Duma'sında oluştu­ rulan Müslüman Fraksiyonunun işi çok zordu. Bundan dolayı, bu Frak­ siyonc yardımcılık yapocak bir siyasi büro teşkil edilmiştir. Üniversiteyi henüz. bitirmemiş olmasına rağmen, Fraksiyon üyeli­ ğinin ağır sorumluluklarının bilincinde olan Mustafa Çokay, Türkistan­ lı ların, özellikle hemşehrileri olan Sırderyalıların şiddetli ısrarlarına rağmen Fraksiyon üyeliğini kabul etmiyordu. 1916 Türkistan ayaklan­ ması sonrası bölgeye gelen Devlet Duma'sı üyelerine tercüman ve araştırmacı olarak yardım etmekte olon Mustafa Çokoy'a Türkistanlı93 M. Behbudi, "Duma ve Türkistan". Tüccar. N: 8. 26 Oktabır 1907. 94 M. Mırzahmetov, Qozaq Qolav Onstandmld1. Almatı 1993, ı 06. 95 Duma hakkında bkz: Nadir Devlet, Rusva Türklerinin Milf Mücadele Tarihi, (1905· 1917), Ankara 1999, s. 1 1 5-123; Ayrıca bkz: H. Hırımlı. H1r1m Tatarlarmda Milr Himlih ve Milf Harehetler, Ankara 1996, s. 133. s.

3�


MUSTAFA ÇOKA Y Hayatı, Faaliyetleri ve Fikirleri

lar yine ısrarlı tekliflerde bulundular96 . Mustafa Çokay, Qozaq gaze­ tesi etrafındaki Ahmet Baytursun(ov). Mlryakub Dulat(ov)'ın97 ve Tür­ kistan'da tetklkte bulunan Duma üyelerinin, özellikle Tevkeleev lle Müslüman Fraksiyonu üyelerinin ortak tavslyesi ve teklifi üzerine98 1 91 6'da Duma'nın Müslüman Frakslyonu nezdlndeki bu siyasi büroya kabul edildi. Mustafa Çokay'ın bu büroya dahil oluşunda Alihan Bö­ keyhan(ov)'un etki ve yetkisi, hiç şüphesiz, büyüktür. Alihan Bökey­ han(ov), bu bürod<:) Bozkır Genel Valiliği Kazaklarını temsil etmek­ teydi ve Türkistan Genel Valiliği bu büroda temsil edilmlyordu. Ali­ han Bökeyhan(ov), Türkistan Genel Valiliğinin sorunları itibariyle Bozkır Vilôyetlnden farklı olduğunu ve kendisinin de bu meseleleri pek bilmediğini ileri sürerek, Türkistan'ı yakından tanıyan birisinin büroya alınmasını teklif etmekteydl. Hükümet bu teklifi değerlendir­ meyebilirdi ama, bir anda bütün Türkistan'ı kapsayan 1 91 6 halk ayaklanması karşısında Çar hükümeti dehşete kapıldı ve basının da baskısı ile Müslüman Fraksiyonu'nda Türkistan Vilôyetinln de bir tem­ silci bulundurmasına karar verdi. Temsilcilik için aday çok kolay bulun­ du. Henüz Petersburg Üniversitesinde hukuk tahsil etmekte olan Mus­ tafa Çokay, tecrübeli siyasetçl Alihan Bökeyhan(ov)'ın nazarından kaçmamıştı. Ana tarafından Harezm hanlığı sarayı ile akrabalığının olması, Rusça'yı mükemmel bilmesi, o zamanki Petersburg saray mu­ hitlni ve özelllkle Duma'daki Türk-lslôm Milletvekillerinin çoğunu ya­ kından tanıması bu büroda çalışması için genç Mustafa'ya büyük im­ kôn sağlayacaktı 99 . Vazifesi dolayısıyla Mustafa Çokay, artık bütün Rusya Türk-Müslümanlarının hayatlarını ve siyasi problemlerini ya­ kından görme ve ilgilenme fırsatını bulmuştu. Duma'daki Müslüman Fraksiyonunda çalışırken Mustafa Çokay, cepheye arnele olarak alınan Türkistanlıların meseleleriyle daha çok ilgilenmekteydi. Fraksiyonun Başkurt temsilcisi ve daha 1 91 3'ten iti96 Qolcon Qongırotpoyev... 'Büro?Jo Ekinci Kisi Qoı,ıu Turolı", Qozoq, N: 21 1 , 31 Dekobır 1916. 97 Bosqormodon, "Büroc;ıo Ekinşi Adom Qoyu', Qozoq, N:203. 31 Oktobır 1916. 98 Qozoq. "Büroc;ıo Ekinşi Adom Qoyu Turolı", Qozoq, N:21 O, 23 Dekobır 1 916. 99 A. Hofız, 'Mustofo Çokoı,ı'. T.D.R.D . 5:47, lstonbul 1 987 Nison. s. 225. .

�6


MUSTAFA ÇOKAY Hayati, Faaliyetleri ve Fikirleri

baren tanışık olduğuıoo arkadaşı A. Zeki Velldi (Togan) ile, Kerens­ ki'nin yardımıyla bir Iki defa arneieierin vazlyetini teftiş için harp cep­ hesine bile gidip geldller ı o ı . Türkistanlıların yanı sıra Duma'da temsil edilmeyen halklar i le Kı­ rım Tatarları. Başkurtlar ve Kafkas halkları da Mustafa Çokay'a çeşit­ li siyası meselelerle gelmekteydiler. Mustafa Bey bütün bu sorunları çözmeye çalışırdı ı o2 . Onun bu bürodaki rolü ve vaziyetini o zamanki Sosyal Demokrat Frakslyonu liderlerınden olup. sonradan Gürcistan Devleti Cumhurbaşkanı olan M. Çihaidze'nin iç siyaset meselesine dair nutkundan tanıdığını söyleyen o zamanki milletvekili ve sonra­ dan Gürcistan Dışişleri Bakanı M. Çhenkeli: "Mustafa henüz çok genç bir talebe idi. Buna rağmen onsuz Müslüman Fraksiyonunun pek çok uzaklara giderneyeceği de görünüyordu" demekle Mustafa Çokay'ın Fraksiyon'daki vaziyetini bi ldirmektedir ı 03 . Duma'daki resmi sıfatından dolayı faaliyet alanı kısıtlı olan Mus­ tafa Çokay'ın. ayaklanma sırasında bazen memleketine dönerek, va­ tandaş sıfatıyla halka hizmet verdiği de görülmüştür. Mustafa Çokay, Türkistan ceditçilerinin Ubeydullo Hoca boşkonlığında oluşturdukları "Tuzem komitesl"ne üye olarak, Türkistanlıları askere arnele olarak alan yerel yönetimin usulsüz icrootlerine ve Rus mujikleri ile işçi ve askerlerin ahaliye yaptıkları zülumlere karşı hukukf mücadele vermek­ teydi ı o4 . Bununla birlikte. Mustafa Çokay'ın 1 91 6'da Kasımov adlı birisiyle Akmescid (Perovsk) halklarını bir camiye toplayarak, savaş­ tan büyük zarar gören halkın Doğu Türkistan sınırları içinde bulunan Kulca şehrine göçmesi için yardım mahiyetinde 1 1 78 Auble para top­ ladığını kayıtlardan öğrenmektey iz ı os . ı oo A.Z.V. Togan, Hot1ralor, Ankara ı 999, s. 99. 46 1 .

ı o ı A.Z.V. Togan. o.g.e.. s . ı ı 8. ı o2 M.Y. Şoqay. €stetikler. s. ı 02.

ı o3 Y T. (Tahir Ça�tay). Türhiston Milr Hareketi, s. 54. .

ı 04 Uzbekistan Aespublikası Prezidenti Huzurida{li Davlat va Camiyat Quruluşu Akademi­ yası. Tvrkiston Çor Rossivasi Mustomlokoçiligi Dovrido. Taşkent s. 433-438. ı

2000, Ş. Begimqulova, "Mustafa Şoqay El Esinde'. Qazoq Tarihi. N.2, s. 38. s o


MUSTAFA ÇOKA Y Hayatı, Faaliyetleri ve Fikirleri

Sonuç olarak, Tahir Çağatay'ın ifadesi ile, hazırlıksız halk kitlesi­ nin ani ruh kabarması hadisesinden ibaret olan ve Türkistan halkının hayati menfaatleri bakımından herhangi bir müspet sonuca varması ihtimalini taşımayan bu hadise 106, Mustafa Çokay ve onun gibi dü­ şünenlerin pek de haksız olmadıklarını göstermiştir. Halkın birlik be­ raberliğinln sağlanması açısından önemli olan ve belki, ertesi sene Çarlık rejimini çökerten büyük ihtilôl olayının başlangıcı telakki oluna­ bilecek mahiyet taşıyan bu ayaklanmalar 107 , yeteri kadar milli kad­ rolara ve silah-teçhizata sahip olmayan halkın telofisi mümkün olma­ yan zayiotlar vermesine sebep olmuştur. Alman subay ı Willford, esc­ ret zincirini kırıp atmak emeliyle isyan etmiş olan Türkistan halkının çağdaş silahiara sahip olmaması yüzünden mücadeleyi kaybettiğinl yazar 108 _ Katliamlar devam ederken 1917 ihtilali patlak vermiş ve bu ihtilal Türkistan'da halk tarafından hazırlıksız olarak karşılanmıştı. C. Iki lhtiiOI Arası o) Petersburg'dokl Foo/Jyetler 1917 yılı inkılôbı başladığında Mustafa Çokay Petersburg'da idi. Türkistan hakkında malzeme toplar ve Devlet Duma'sındaki Müs­ lüman milletvekillerine. Türkistan'la ilgili konular hakkında gereken malzemeyi hazırlayıp verirdi. lnkılôp başlamadan önceki işi de, Mil­ letvekilierine Duma kürsüsünden söylemek üzere 1916 yılı umumi Tür­ kistan ayaklanması hakkında, Müslüman Fraksiyonu adına milletveki­ li Muhammed Yusuf Cafer'in konuşacağı metni yazıp vermek olmuştu. Bu ara hukuk fakültesini de başarıyla bitirmiş olan Mustafa Co­ kay. vazifesini gereği gibi yapabilmek için herhangi bir yolla millet­ vekili olarak Devlet Duma'sına girmeye karar verdi. Fakat, 3 Haziran

106 Tohir Ço�otoı,ı. Hızı/ Emperyalizm IV. Ankoro 1 969, s. ı 3 . ı 07 Y.T., Tiirhiston Milf Horehetleri. s. 22. ı 08 lmzosız, 'Bir Almon zobltinin ı 9ı 6'ncı Yıl�ı Cizoh Hozgolonıno Ai d Hotırolorı". Yoş Tiirhiston. 5.80-81, lı,ıui-Avgust ı 936, s. 24.

�8


MUSTAFA ÇOKA Y Hayatı, Faaliyetleri ve Fikirleri

1907 kararlarındaki kısıtlamalardan dolayı Bozkır Genel Valiliği ile Türkistan Genel Valiliği ohalisi toptan seçim hakkından mahrum edil­ miş bulunuyordu. Milletvekili olabilmesi için de mebus çıkarma hakkı­ na sahip bulunan bölgelerden birinde belirli bir nispette arazi ve ser­ vet sahibi olması icap ediyordu. Ufa eyaletinin mebusu, Kazak Sul­ tanlarından Selim Giray Canturin, kendi arazisinden gerekli genişlik­ teki bir kısmını Mustafa Çokay'ın adına geçirmek suretiyle ona Ufa eyaletinden milletvekilliğine adaylığını koymak hakkı kazandıracak ve o bölge Türk ohalisi tarafından da seçilmesi temin edilecekti. Bu şartlar hazırlanıncaya kadar Mustafa Cokay da Müslüman Mebuslar Fraksiyonu nezdindeki siyasi büroda Türkistan temsilcisi olarak çalış­ masına devam edecekti l 09 . Mustafa Çokay, aynı fikri taşıyan yurt­ taşlarıyle birlikte bir taraftan memleketin vaziyetini, ihtiyaçlarını meclis muhitine aksettirmek için memleketi ile Petersburg arasında mekik dokumak suretiyle çalışıyor, diğer taraftan da genellikle rejim aleyhtarı muhalefet partilerinin fraksiyonları ve bilhassa Rus olma­ yan milletiere mensup mebuslar muhiti ile sıkı temaslar tesis etmeye çalışıyordu ı ı o _ 1916 yılı Kasım ayından itibaren Petersburg ve Moskova'da ih­ tilal çıkacağına dair bir takım işaretler görülüyordu. Savaş cephesin­ de Rusya'nın başarısızlıkları birbirini kovalıyordu. Asker kaçakları da endişe verici boyutlara ulaşıyordu. Çar hükümeti ülkede asayişi sağ­ layamadığını gizlemiyordu. Işçi kesimi açıktan açığa ihtilôle hazırla­ nıyordu. Ülkede erzak sıkıntısı günden güne artıyordu. Et, ekmek, şe­ ker ve benzin bulunarii ıyordu. Hükümetin değişmesi, kamuoyunun iti-

109 M.Y. Şoqay, €stetihler. s. 102. l l O Y.T., Türhiston Mi/If Horeheti, s. 20; Z.V. Togan, daha sonra yayınladı (lı hatıraların­ do Mustafa Çokoy'ın "Kadet" partisine meyilli ve mensup olduğunu bildiriyor. Z.V. Togan. Hotffolor, s. 126-126. Ancak, bu iddia ile ilgili bir resmi belge bulunmadı­

ğı ve Mustafa Çokoy'ın da herhangi bir portiye mensubiyetini bildiren yazısı olmo­ dı(lı gibi, Çokoy'ın eşi Mari ya Çokoy şöyle bildirmektedir: "Mustafa Çokay oğlu. to­ lebelik yıllarında da, aktif siyasi faaliyetlerinde bulundu(lu yıllarda da hiçbir por­ tiye üye olmamıştı. Sosyali zmden zerre kadar etkilenmemiş katıksız demokrattı. . . Mustafa Çokay, barış ve istikrar taraftarı, milliyetçi bir siyaset adamı idi', M.Y. Şoqay, o.g.e., s.

101 .


MUSTAFA ÇOKA Y Hayatı. Faaliyetleri ve Fikirleri

modıno dayanan hükümetin kurulması lstenlyordu. Çar ll. Nikolo ho­ nımının etkisi altında onlaşma yolunu kesinlikle reddediyordu l l l . Mustafa Çokoy, Rusya Şubat (Mart) ihtilôlini hazırlayon emiileri şöyle sırolomoktodır: "lık olarak, Rusya. 1. Dünya Savaşına yeterli de­ recede hazırlık yapmadan, boşkalarının toprağını istila etmek niye­ tiyle girmiş idi. Ikinci mühim omil de Çar hükümetinin ahmak siyaseti idi. O, ohalinin en adi ihtiyaç ve talebine riayet etmediği halde, halkton imkan harici olon fedokôrlıklor talep etmekteydi. Üçüncü ola­ rak do Çar hükümetinin gayr-i Rus holkloro, mesela Türkistonlıloro (eski adıyla Türkistan ve Kozak Bozkır Genel Volilikleri) karşı takip ettiği kanlı siyosettir. Bu kanlı siyasetin netleesinde bütün Türkistan halkı Çar Rusya'sına karşı hareket etmiştı. • l l 2 Çarlık hükümetinin biz­ zat Rus halkına ve Rusya hakimiyeti altındaki halkiara karşı yaptığı büyük haksızlıklar ve 1. Dünya Savaşı -ihtilôlin potlaması için zemin hozırlamıştı l l 3. Hükümet, ayaklanmayı durduromodı. 27 Şubat (12 Mart) tarihin­ de toplantıya çağrılmış olon Duma'nın reisi Rodzyonko, Çar Nikola ll'ye tel arkasından tel çekerek, durumun vehametinden bahsetmiş ve bunun ancak ohaliyi memnun edebilecek bir hükümet değişikliğiyle düzeltilebileceğinl anlatmaya çalışmıştı. Çar, bu tavsiyeleri dinlemek şöyle dursun, bütün kötülüğün Duma'dan geldiğine hükmederek Du­ mo'nın toplanmasını men eden bir "Ukoz" (ferman) gönderdi. Duma üyeleri Çar'ın bu emrine itaat etmediler ve 27 Şubat (12 Mart) günü Duma'nın eelselerini yaptığı Tovrido Sorayında toplandılar. 1 (14) Mart 1917 tarihinde Dumanın mutedil ve solcu kanadını teşkil eden Kodet. Menşevik ve Es-Er Mebuslordon teşkil edilen bir Geçici Komı­ te kuruldu. Komitenın boşkonlığına Rodzyonko getirildi. Aynı gün As­ ker ve Işçi Mümessllleri Şurosı kuruldu. Bu teşkilôt ihtilôlin önderliği­ ni ele olon ve olaylar üzerinde önemli rol olmoya başlayon bir teşkll l l Mustofo Çokoy, 1917 Hatıra Parçaları, s. l l . 1 1 2 Boş Moqolo, •on Üç Yıl'. Yaş Türkistan, s. 1 2, 1 930, s. 2. 1 1 3 ÇokoyoÇ)Iu Mustofo, ' 1 9 1 7 2S .X.n.xı. 1 933, (Sovyet hakimiyetinin 1 6'ncı yıl dö­ nemi)", Yaş Türkistan, 5.48. 1 933. s. 7.

�o


MUSTAFA ÇOKA Y Haya tı, Faaliyetleri ve Fikirleri

lôt haline geldi . 2 ( 1 5) Mart günü Duma azalarından. Prens L'vov'un başkanlığında Geçici Hükümet kuruldu ve Rusya'nın devlet idaresini ele aldı. Bu durum karşısında Çar Nlkola ll. birederi Mikhail'i kendine halef tayinle 2 (1 5) Mart tarihinde tahtan çekildiğini bildirdi l l4 . Çar'ın tahttan düşürüldüğü gün Mustafa Çokay. Alihan Sökey­ han'dan kendisini Minsk'e davet eden bir telgraf aldı. Telgrafta cep­ hede çalışan Türkistanlı işçileri temsil eden Alihan Sökeyhan milli iş­ lerden dolayı Türkistan'a döneceği için, yerıne Mustafa Çokay'ın se­ çildiği belirtiliyordu. Fakat ihtilôl dolayısıyla yollar kapalı olduğun­ dan hareket edemeyen Mustafa Çokay. Geçici Hükümetin Türkistan hakkındaki siyasi düşüncesini, yapılan kanunları takip ediyor ve lô­ zım gelen temaslarla meşgul oluyordu l l S . Şubat ihtilôlinden sonra işbaşına gelen Geçici Hükümet idan· kodroda değişiklik yapmış. halk tarafından sevilmeyen yöneticileri değiştirmiş. polis ve jandarma teşkilôtını lağvetmişti. 20 Mart (2 Ni­ san) 1 91 7 kararnamesi ile bütün vatandaşların eşit olduğu ilôn edil­ mişti. Bu değişiklikler ve yeni hürriyet havası Rusya imparatorlu­ ğu'nda politik faaliyetlerin gelişmesine, artmasına ve Rus olmayan milletlerde, bu arada Imparatorluğun çeşitli bölgelerinde yaşayan Türk boylarında da kendine göre milli ve politik faaliyetlerin meyda­ na gelmesine sebep olmuştu. Mustafa Çokay'ın kendisi ihtllôl hatıralarını şöyle anlatmaktadır: "Yeni hükümet, yeni siyasi tutumu yolunu çizmekte, Türkistan idaresi için de yeni tertip kanun hazırlamakta idi. Her gün hükümet adamla­ rıyla, inkılôp liderleriyle teker teker görüşmek gerekiyordu. O günler­ de sayısız kağıtlar dolduruldu. Sayısız projeler kuruldu. Biz de kendi­ mizin güçsüzlüğümüz nedeniyle geniş kitlemizin yeteri derecede teş­ kilôtlı olmayışı endişesiyle dileklerimizi kendi gücümüze dayanarak elde edemeyeceğimiz korkusu vardı. Işte bu yüzden Rus inkılôpçı de1 1 4 A.N. Kurot, 'XIX. 'ı'üzyıl Rus Tarihinin Korokteri ve 1 9 1 7 Rus Şubot (Mort) Ihtilali' . Dergi. Münih, N. 1 8. s. 28.

l l S A. Recep Boysun, Türhiston Milli Hareketi, Istanbul 1 943, s. 21-22.


MUSTAFA ÇOKA Y Hayatı. Faaliyetleri ve Fikirteri

mokrasi başbuğlarının yardımından faydalanma mecburiyetı duy­ duk". 1 16 Devlet Duma'sındaki Müslüman Fraksiyonu kısıtlı üye sayısı ile yoğun faaliyetlerin üstesinden gelemeyeceğini aniayarak ve çevre­ nin de etkisi ile Rusya Müslümanlarının Geçici Merkezi Bürosu'nu kur­ du ve Büro'ya Selim Gerey Cantürin, Necip Kurbangaliyev, ismail Li­ manav, Ahmet Salihov, Zeki Velidi (Togan), Alihan Bökeyhan(ov) ve Mustafa Çokay seçildiler 1 1 7 . Mustafa Çokay, Fraksiyonun diğer üyeleriyle birlikte sık sık Pe­ tersburg Müslümanları Cemiyeti Hayriyesi'nde 1 18 , Selim Giray Cantu­ ri n ile Allaskor Sırtlanov'un evlerinde özel toplantılar yaparak, ihtilô­ lin nerede ve nasıl durup, bir düzen alacağını tartışıyorlardı. Nasıl ve ne yoldan, hangi kadro ve imkônlarla hedefe ulaşacaklardı? Güç olan; bunu ortaya koymak, birleşme ve anlaşma yollarını tespit et­ mekti. Bu amaçla IV. Devlet Duma'sı Müslüman Fraksiyonu'nun üyele­ ri, Duma'nın Müslüman Fraksiyonu'na bağlı Büro üyeleri ile birlikte 22 kişinin katılımıyla ve Devlet Duma üyesi I.A. Ahtemov'un başkanlığın­ da 1 5-1 7 (28-30) Mart 1 91 7'de Petersburg'da islam Cemiyet-i Hay­ riyesi'nde gerçekleştirilen toplantılarında Moskova'da Rusya Müslü­ manlarının bir umumi kongre düzenlemesine karar verdiler 1 1 9 . Bu kongrenın hangi esaslara göre toplanacağı, kimlerin davet edileceği ve çalışma programı hakkında herkesin kafasında ayrı ayrı fikirler var­ dı. Fraksiyon Bürosunun ilk eelsesinde Ahmet Salihov, Ahtemov, lsma­ il Limanov Rusya'nın bir tek "Demokratik Cumhuriyet" olması fikrini, Z. Velidi (Togan) ve Selim Giray Cantürin Rusya'nın "Cumhuriyetler Fe­ derasyonu" olması fikrini ileri sürüyorlardı 120 . lhtllalin patlaması ile başlayan münakaşa ve müzakereler hep müstakbel idarenin Federa­ list veya Unitarist esasta olması etrafında cereyan ediyordu. 1 16 M. Çokay, 1917 'r'ılı Hatıra Parçaları, s. 1 2. 1 1 7 N. Devlet, 1917 Ekim /htilöli ve Tl.irh-Tatar Meclisi. Istanbul 1 998, s. 76. 1 18 A.Z.V. Togan, a.g.e., s. 121 . 1 19 N. Devlet. a.g.e., s. 76. 120 lhsan ligar, Rvsya'da Birinci Ml.isll.iman Hongresi Tvtanahları. Ankara 1990. s. 5-6.

�2


MUSTAFA ÇOKA Y Hayati. Faaliyetleri ve Fikilleri

A Bennigsen ve Ch Quelquejay, Unitarist, yani merkezileştirilmlş bir devletin kademeleri içinde kültürel özerklik görüşü Tatar ticaret burjuvazisi, Liberal, islam-birlikçi veya Türk-birlikçi ve sosyalist ay­ dınlar tarafından; Federalist, yani Federal bir Cumhuriyete bağlı ola­ rak toprakların özerkliği görüşü ise Kazan genç sanayi burjuvazisi, Azerbaycan burjuvazisi, Türkistan ceditçi aydınları, Başkurt ve Tatar sosyalistleri tarafından desteklendlğlni belirtmektedir 121 . Ancak, Mustafa Çokay'a göre, bu görüşler birbirinin barışmaz düşmanı değil, aksine, bir mantoyu soldan, öteklsi de sağdan düğmelemek isteyen, birbirinden ayrılmaz kardeş fikirler idi: "1917 inkılôbı başlarında biz­ ler bütünümüz federalist. unitarist gibi umumi bir hastalık tesiri altın­ da idik."--diye anlatıyor Mustafa Çokay ihtilôl günlerindeki tartışma­ larını, - "hepimizi sarmış olan bu hastalık Rus inkılôpçı demokrasisi­ ne olan güçlü inancımızdan türemiş idi. Ancak, bu federalist ve unita­ ristler arasındaki farkı. birisinin Rusya devletçiliği düşmanlığı. ikinci­ sinin ona dostluğu şeklinde izah etmek yanlıştır. Bu cinnet her şey­ den ewel Türk boylarının oturduğu dairenin vaziyetinden kaynakla­ nan bir şeydir ... Ikinci olarak, öz gücüm üze, kendi devletimizi kurup, yürüteceğimize lnanamadık. Rusya içinde kalmakla beraber yurdumu­ za kendi iç dairesini kurmak hakkını, federasyon sistemini istedik. ldil boyu Türk Tatarların vaziyeti ise bizimkine hiç de benzemez idi. O zamanki şeriat altında federalizminde o taraftaki Türk-Tatar halkı­ nın sırf Millf-medenf işlerde de rehberliği elden çıkarmasına sebep olma korkusu vardı. Millf-Medenf Muhtariyet (yani unitarizm) mese­ lesi işte bu düşünce ile. o zamanki ldil boyu Türk-Tatar cemaat hadim­ leri çoğunluğu tarafından millf hak ve hukuklarını, hiç olmazsa, mil­ If-medeni hareket şeklinde korumak düşüncesiyle kabul edilip, öne sürülmüş bir şeydi". 122 Bu konferans ve kongrelere aktif olarak iştirak eden Mustafa Ço­ kay ve arkadaşlarının düşüncesi, rejimin değişmesi gerektiği üzerin121 A. Bennigsen-Ch. Quelqueja. Sulton Goliyev ve Sovyet Müslümanlan Çev: N. Uzel. Istanbul 198 1 , s. SO. 122 Çokayoğlu Mustafa, "17 Qat Qum Astında Qalğır Yaramaz Hareket". Yaş Türhiston. 5.63, Fevrol 1935, s. 1 7 -1 8.


MUSTAFA ÇOKA Y Hayatı, Faaliyetleri ve Fikirleri

de toplanmıştı. O zaman Çarlığın yıkılması, Rus inkılôpçı demokrasi­ sinin lşbaşına gelmesiyle, Rus Idaresinde Müslüman Türklere karşı olan bütün haksızlıkların giderileceğine ve gayr-ı Rus ülkelerinde ge­ niş ölçüde "iç milli idare" kurulacağına, bu ülkelere devam eden Rus göçünün durdurulacağına inanıyorlardı H !3 . Çünkü, Rusya'daki aydın­ lar, özellikle Devlet Duma'sındaki muhalif parti liderlerı konuşmaların­ da hep demokrasiden dem vurmaktaydılar. Meselô, daha sonra Ge­ çici Hükümetin Başkanı olan Kerenski, 1 91 6 Türkistan ziyaretinde Çar hükümetinin yürütmekte olduğu müstebit siyasette Rusya demokra­ sisinin hiçbir mesuliyeti olmadığını, Rus demokrasisinin devlet haki­ mlyetini doğrudan doğruya halk kitlesinin kendi eline geçmesi için mücadele verdiklerini ve Türkistanlıların da Ruslarla beraber hak ve hukuktan istifade etmesi gerektiğini söylemiş ldi 1 24 . Bu arada Geçici Hükümet bir jest yaparak, Türkistan ve Bozkır Genel Valilikleri'nde çıkan isyana karışanlara af çıkarmıştı. Ayrıca, Geçici Hükümet tarafından Türkistan'da faaliyet göstermek üzere "Türkistan Komitesi" kurulmuştu. Komite S Rus ile 4 Türk üyeden olu­ şuyordu. Türk üyeler arasında ll. ve lll. Devlet Duma'sı üyesi Sadri Maksudi, Turgay vilôyeti komiseri Kazak Alihan Bökeyhan(ov), Tatar generali Abdülaziz Devletş(in) ve başka bir Kazak ll. Devlet Duma'sı üyesi Muhammedcan Tınışbay(ev) bulunuyordu 1 25 . Bütün bunlar o güne kadar hükümetten uzak tutulan ve yetişmiş eleman sıkıntısı ya­ şayan Türkistanlılar için bir ümit kaynağı idi. Bununla birlikte, Mustafa Çokay'ın ifadesiyle, 1 91 7 ihtilôli pat­ ladığı sıralarda Rusya idaresi altında yaşayan milletlerden, Polanya ve Finlandiyalılar hariç hiç kimse lstiklôl fikrini temsil ederek ortaya çıkmış değildi. Ayrıca, kadro sıkıntısı ile endişeli olan aydınlar, Pe1 23 Mustafa Çokay, o.g.e., s. 1 3. 1 24 "Yine aynı Kerenski, 1 926'da muhacerette kendisini ziyaret eden M. Çokay'la ko­ nu�urken kendisine Andican'daki nutku hotırlatınca: "Acaba bu mümkün müdür? Öy­ le Ise ne kadar büyük ihtlyatsızlık etmi�im," diyebilecek kadar Rus �ovinistidir'. Mustafa Çokayo�lu, 'Kerenskl ve Türkistan Mil�- Hareketı 1. , Yaş Türlıiston, s. 2223. 1 25 A.B. Taymas, Aus lhti/6/inden Hotırolor /. (1917-1919), lstanbul 1 947, s. 1 8. "

�4


MUSTAFA ÇOKA Y Hayatı. Faaliyetleri ve Fikirleri

tersburg'dokl sosyal demokrat Rus dostlorıno do güvenmekteydl. Bundan dolayı onlar millf mukodderot meselesini, henüz milh" istiklol şekline koymomıştı. Avrupa devletlerının baskısı ile Lehiston mesele­ si kolay çözümlendi. Önce tehditle korşılonmosıno rağmen Finlandi­ ya ve Ukrayna, Avrupa'ya ve savaş cephesine yakınlığı dolayısıyla, Geçici Hükümet tarafındon Iç muhtoriyet olmayı başormıştı. Türkistan ve benzeri başka ülkelerin muhtoriyet hakkındaki teşebbüsleri ise dinlenmıyordu bile 126 . Kongre hazırlıkları devam ederken, Mart'ın son günlerinde Mus­ tafa Çokoy Taşkent'ten bir telgrof aldı. Bu telgrofto Mustafa Çokoy'ın bir on önce Türkiston'o dönmesi ve Orenburg'do toplanacak umumi Kozak kongresinde Türkiston'ı temsil etmesi bildiriliyordu. Memleke­ te hareket etmekte olon Mustafa Çokoy ile o zamanki sosyal demok­ rat froksiyonu liderlerinden, sonradon Gürcistan Cumhurboşkanı N.S. Çehoidze orasında bir görüşme oluyor. N.S. Çehoidze'nin istikbole dair Türkistanlıların ne düşündüğü hususundaki bir sorusunu Mustafa Çokoy: "Biz ilk iş olarak Türkistan Için muhtoriyet isternek dileğinde­ yiz. Onun için ilk faaliyetimiz işte şu muhtoriyete hazırlık karakterin­ de devam edecektir", diyordu. Bu düşünüş ve hareket tarzını son de­ rece radikal bulan N. Çehoidze bunun inkılôpçı demokrasiyi tehlikeye maruz bırekacağını ileri sürüyordu. Mustafa Çokoy'o böyle hareketler­ den sakınılmasını ve böyle düşünmekten vazgeçmesini tavsiye edi­ yordu 1 27 . Mustafa Çokoy ono derhal Muhtoriyet ilôn etmek ve muh­ tor Idare verilmesini talep ederek ortoya çıkmak gibi bir niyetlerinin olmadığını, Müesseson Meclisinin toplanmasını bekleyeceklerini, şimdilik yalnız memleket ve halkını bu muhtoriyete hazırlamakla meş­ gul olacaklarını onlattı ise de Çehoidze bu açıklamolara ikna olmadı ve Muhtoriyet meselesini oçmomo konusunda ısrar etti. O, Rusya in­ kılôpçı demokrosisinin, Rusya'daki bütün halkiara yerli, millf hususi­ vetlerini temin edecek onlamda geniş hürriyet vereceğini ifade et­ ti 1 28 . 126 Çokay�lu Mustafa. '1917 25.X.n.XI.1933', Yaş Tülkiston, 5.48, Noyabır 1933, s. 8. 127 Y.T.. Tülkistan Milf Hareketi ve. . s. 27. 128 Mustafa Çokay. 1917 Hatıra Porçolorı, s. 4 1 .


MUSTAFA ÇOKA Y Hayatı, Faaliyetleri ve Fikirleri

Mustafa Çokay, bu görüşmeden kısa bir süre sonra memleket ve halkını muhtariyete hazırlamak ümidiyle 1 4 Nisan 1 91 7 tarihinde Pe­ tersburg'dan Orenburg'a doğru yola çıktı. Yolda Penza, Sızran ve Sa­ mara şehirlerinde savaşa alınan Türkistanlı geri hizmet işçileriyle kar­ şılaştı. Burada Türkistanlı işçilerle dolu onlarca vagon bir kenara çıka­ rılıp bırakılmıştı. Belirlenmiş yerlerine ulaşamadan bırakılıp atılan bu biçareleri n durumu ve akıbetinden haber veren kimse de yoktu. Üste­ lik, dil bilmiyorlardı ve kendi haklarını da arayamıyorlardı. Mustafa Çokay, ihtilôl dolayısıyla işsiz, himayesiz kalan bu işçilerin düştüğü sefil ve perişan hali görünce icap eden makamlara başvurarak işçile­ rin memleketlerine gönderilmelerini sağladı 1 29 . b) Hongre/er ve Hurucu Meclislerdeki Foollyetlerl

Şubat 1 91 7 ihtilôlinden sonra Rusya'da yaşayan Türk halkları için demokratik bir atmosfer oluşmuştu. Geçici Hükümetin her çeşit siyasi toplantılara izin vermesi üzerine Devlet Duma'sındaki Müslü­ man Fraksiyonu'nun da organize etmesiyle Rusya'nın her tarafında yerel siyasi toplantılar yapmaya başladı. l -l l (1 4-25) Mayıs 1 91 7'de Moskova'da toplanacak olan Bütün Rusya Müslümanları Ku­ rultayı öncesi, Mart ve Nisan aylarında Kırım'da, Idii-Ural'da Bozkır ve Türkistan Genel Valiliklerinde, Kuzey Kafkasya'da ve Azerbay­ can'da büyük Kurultaya gidecek murahhasları seçmekten başka, ay­ rıca bu murahhaslara verilecek direktifleri de görüşmek ve aynı za­ manda mahalli icra heyetlerini tayin etmek için milli kongreler toplan­ mıştı 1 30 . 1 Nisan-7 Mayıs tarihlerinde yapılan Bozkır Genel Valiliğine bağlı Kazakların kongreleri başta Orenburg (Turgay vilôyeti) olmak üzere Vernıy (şimdiki Almatı, Yedi Su vilôyeti), Ural (Ural vilôyeti), Serney ve Omsk (Akmola vilôyeti) şehirlerinde toplanmıştı l 31 . Mus1 29 Mustafa Çakay, o.g.e.. s. 12-1 4; A. Recep 8aysun. o.g.e. . s. 23. 1 30 Mirza Bala, "Rusya lhtilôlinde Türkler". Dergi, N:9, Münih, 1 957. s. 3. 1 31 Mehmet Qoı,ıgeldiyev, o.g.e. s. 221 . .

�6


MUSTAFA ÇOKA Y Hayali, Faaliyetleri ve Fikirleri

tafa Çokay'ın davet edilmiş olduğu ve hatıralarında "Umumi Kazak Kurultayı" diyerek bahsettiği kurul tay, 1 -2 ( 14-15) Nisan tarihlerin­ de Orenburg şehrinde yapılan kurultaydır. Kurultay eski Turgay Valisinin oturduğu binada toplandı ve Ge­ çici Hükümetin yeni tayin ettiği Turgay vilôyeti komiseri Alihan Bö­ keyhan tarafından açıldı. Alihan Bökeyhan. açılış konuşmasında: "Kurtuluş saati gelmiştir. Bizim hedefimiz - milli kurtuluştur", demiş­ tir l 32 . Kurultaya geniş Kazak bozkırlarının her tarafından seçilen res­ mi delegeler katıldılar. Delege olarak gelen 300 kişinin arasında avul (köy) aksakalları, mollalar, muallimler, memurlar, avukatlar. dok­ torlar, gazeteciler gibi her çeşit meslek sahibi aydın görüşlü insanlar vardı ı 33 . Mustafa Çokay'ın Türkistan Genel Valiliği adına delege ola­ rak katıldığı kurultaya ayrıca Taşkent'teki Şura-i islôm'ın ve Özbekle­ rin delegesi Münewer Kari, Tatarların temsilcisi Fatih Kerimi de işti­ rak etti. Bundan dolayı kurultay, Mustafa Çokay'ın ifadesiyle "Türk halkının güçlü üç boyunun arasındaki güçlü bağlılığı gösteren ittifak sahnesine dönüştü". Münewer Kari ve Fatih Kerimi de kurultayı tebrik eden bir konuş­ ma yapmışlardı. Münewer Kari'nin: "Özbek tuvganlarınızdan (kardeş­ lerinizden) selörn getirdim", diye başladığı tebrik sözlerini Kazak bozkırlarının çeşitli köşe bucağından gelmiş olan vekiller: "artık biz de kan-can birliğimizi, kardeşliğimizi açıkça söyleyebilecekmişiz" di­ yerek, gözyaşlarıyla dlnlediler". l 34 Kurultayı tebrik etmek için söz Is­ teyen Orenburg Genel Valisi general Eversman. yıkılmış Çarlık yöne­ timinin vekili ve 1 91 6 Halk ayaklanmasında şiddet kullanan asker ol­ duğu için delegelerin yoğun protestolarıyla karşıla şarak salonu terk etmek zorunda kaldı l 3S . ı 32 Mustafa Çokay, o.g.e., s. ı s. ı33 M. Qoygeldiyev. o.g.e., 22ı . ı34 Mustafa Çokay, o.g.e., s. ı s. ı3 S K. Nurpeyisov. o.g.e.. s. 93. s.


MUSTAFA ÇOKA Y Hayatı. Faaliyetleri ve Fikirleri

Kurultoy, muhtor bir yönetim kurulması meselesine temas etme­ mesine 1 36 rağmen. 1 4 maddelik kurultay programında toprok-orozl, genel büyük kongrelere delegeler hazırlamak, diri idare, eğitim, ba­ sın yayın gıbı güncel meseleler korara bağlanmıştı ve milli muhtorl­ yet yolunda lik adım atılmıştı 1 37 . Kurultay kararlarındon sonra Mustafa Çokoy. Münewer Kari, Ab­ düs-seml Kori, Serkul Allohbergenoğlu ve Yusuf Bek Başıkorooğlu Orenburg'don ayrıldılar. Taşkent'te açılocak olon Türkistan Genel Va­ liliği ıcra komiteleri kongresine vekil olarak Ak mesclt şehrinden se­ çildiğl için Mustafa Çokoy, doğup büyüdüğü bu şehirde birkoç gün kolmak amacıyla daha sonra orkodoşlorındon ayrıldı. Mustafa Çokay Akmescld şehrine geldiği zaman burada üç teş­ kilat faaliyet göstermekteydi. Bunlar: Akmesçld Ilçe Milli ŞOrası (Ere­ li Kasım başkanlığında), Akmescid Ilçesi Halk Mümessllleri ŞOrası (Şi­ roll Lopin başkanlığında) ve Akmescid Işçi-Askerler ŞOrosı. Şehirdeki ahali tarafındon sevilmeyen Rus yanlısı yerli tercümanlar ile halka her türlü kötülüğü yapan ort niyetli unsurlar başka liderleri Hüseyin ibrohim olmak üzere işte bu Rus Işçi-Askerler ŞOrası'na girmişlerdl. Bununla beraber, Müslüman ohalinin ekseriyet teşkil etmelerine rağ­ men kendi oralarında sürekli çekişme hallnde olmoları do şehrin Ida­ resını ele geçiren Rus Işçi-Askerler ŞOrası'nın Işini koloyloştırmokta idi. Şehirde ancak iki gün kalabilen Mustafa Çokoy, Rus Işçi-Askerler ŞOrosı' ile birlikte çalışmanın imkônsız olduğunu görüyordu. Halka hi­ top ederek ihtllôl ve ihtilôlle beraber elde edilen hak ve hukukton söz ettiği zornon etrafını sarmış olon işçi ve askerler tarafındon "Bize Petersburg avukatı gerekli değil, hakimiyet biz askerler ile işçilerin hokimiyetidir" gibi boğrışmolorlo, hatta "onu öldürmek lazım" tarzın­ daki tehditlerle sık sık müdohaleye maruz kalıyor ve defalarca sözü kesiliyordu. Bu olaydon sonra Mustafa Çokoy, kendine yakın çevre­ lerle Milli ŞOrayı topluyor ve toplantıda "Türkistan merkezi ve nefer­ ler şOrası ve muvokkot hükümet komitesi vasıtasıyla kudurmuş Ak136 B. Hoyıt, Türlı/starı Devletlerin/n. 1 37 Mustofo Çokoy, o.g.e., 1 5 . s.

�8

s. 252.


MUSTAFA ÇOKAY Hayatı, Faaliyetleri ve Fikirleri

mescid işçi ve neferler şurasına tesir etmek ve bu suretle. mahalli mil­ If kuruluşlara hareket imkönı kozandırma gerektiği korarı olınıyor" 1 38 . Akmescid şehrinden ayrılorak Toşkent'e doğru yol alan Mustafa Çokoy, istikomet üzerindeki yerleşim merkezleri olon Cülek (Boyke Kum). Şiyeli, Yeni Kurğan. Türkistan. Arıs gibi şehir-kasabalarda halk temsilcileriyle görüşüyor. Görüştüğü herkes 'Rus Askerleri ŞOrasın­ don' duyduğu rahatsızlığı dile getiriyordu. Her yerde kendilerini ikti­ dar sahibi olarak gören silahlı askerler yerli ortakları konumundaki tercümonlorlo birlikte köy köy dolaşorak halkı açıkton açığa tolon ediyordu. Mustafa Çokoy'ın ifodesiyle, "bu Sovyet (ŞOro) mümessil­ leri karşısında eski (Çarlık) jandarma ve polis memurlarının yaptıklo­ rı kötülükler 'çocuk oyunu' gibi görünmeye başlamış. Geleceğin bun­ dan do korkulu olacağı endişesi vordı" 1 39 . 1O Nisan 1 91 7 tarihinde Toşkent'e ulaşan Mustafa Çokoy, aynı gün başlamış olon "Türkistan Vilöyeti Işçi ve Askerler ŞOroları Kongre­ si"ne katılmak için eski genel vali sorayına geldi. Mustafa Çokoy so­ lono girdiğinde halkçı sosyolist gruba mensup Nekoro isimli Rus kür­ süde konuşuyordu: "lnkılöbı Rus inkılöpçılorı, Rus işçileri ve Rus as­ kerleri yaptılar. Onun için de Türkistan'da hökimiyet ve idare biz Rus­ ları ndır. Yerliler biz ne verirsek onlarla konaat etmelidirler". Kongre­ ye katılan Rusların hangi portiye bağlı olurlarsa olsunlar. hepsinde Nekoro'nın açıkça söylediği zihniyette oldukları, ancak "inkılöpçılık nezaketi" gösteriyormuş gibi gözükerek, birden söylemekten çekin­ dikleri sezildi ve görüldü. Bununla beraber, kongredeki Ruslar orasın­ da iki akım belirdi. Bunlardan biri Işçi ve Asker ŞOrası'nın taraftarları ki yerli kurumları Sovyetlere bağlamak Istiyordu. Eski Taşkent beledi­ ye boşkanı ve Türkistan Vilöyeti Gazetesi adlı resmi gazetenin baş muhorriri Mollitski'nin önderliğindeki ikinci akım ise yerlileri Ruslar­ don ayırıp, birbirine düşman iki grup oluşturmaya çalışıyordu. Mal­ litski: "Ruslar yeriilere karşı azınlık olarak kolmomolıdır", düşüncesin­ den hareket ediyordu 140 . 138 Bkz. Mustafa Çokay. a.g.e.. s. 16-20. 139 Mustafa Çokay, o.g.e., s. 20. 1 40 M. Çokay, o.g.e., s. 22-23.


MUSTAFA ÇOKA Y Hayatı. Faaliyetleri ve Fikirleri

Kongreye Türkistan'ın her tarafından gelen Müslüman delegeie­ rin söylediklerinden, işçi ve Askeri ŞOrası'nın ahaliye türlü yollarla ezi­ yet çektirip etrafı talan etmekte olduğu anlaşılmaktaydı. inkılôbın ilk günlerinden başlayarak tüm hakimiyet onların eline geçmişti. Müslü­ manlar çoğunluğu oluşturuyorsa dahi bu, güçlü teşkilôta bağlanama­ yan, onun için de kanuni hak ve davalarını uygulamaya koyma imkô­ nından mahrum bir çoğunluktu. Rus azınlığı ise, bütün idare mekaniz­ masını. silahlı güçleri ve diğer vasıtaları elinde bulundurmakla. ku­ manda durumunu almıştı. Buna mukabil Türkistanlıların durumu ise. Mustafa Çokay'ın ifadesiyle, "aynı çevrede birbirine karşı olmaktan başka, iş bilmeyen birkaç topluluğa (derneğe) da rastlanırdı. Her bir ilçe veya vilôyet teşkilôtı kendisini müstakil bir kurum ve o çevre hak­ kında ancak kendisini söz ve yetki sahibi olarak görüyordu. Kendi ya­ nındaki başka bir teşkilôta ise ne kıymet, ne de önem veriyordu. Bu birbiriyle çekişip duran kurumlar, birbirinden siyası" veya fikir ayrılı­ ğından değil, sadece başlarındaki kişilerin şahsı" geçimsizlikleri yü­ zünden çekişirlerdi. Bu durum bize hiçbir türlü gelecek vaat etmemek­ te idi. Bunu, Ruslar çok iyi görüyor ve takip ediyorlardı. Bu yüzden onlar bizim taleplerimize önem vermeden cesur adımlar atabiliyorlar­ dı "141 . Şubat ihtilôlinin verdiği faaliyet serbestliğinden istifade eden Türkistanlılar, toplantılara doymuyorlardı. Türkistan Vilôyeti işçi ve Askerler ŞOraları Kongresi'nden sonra 17 Nisan tarihinde Taşkent'te 440 delegenin katıldığı Türkistan-Müslüman Kongresi açıldı 142 . Kongrenin gündeminde, her şeyden önce Rusya'nın devlet şekli ve Türkistan'ın kendi kendini idare etmesiyle ilgili meselelere yer veril­ mişti. Kongre, "Rusya'nın gelecekteki devlet şeklinin demokratik-fe­ deratif esas üzerine kurulması gerektiğine" karar verdi. Ancak. bu ka­ rarı alırken "kendi kendini idare etme hakkının" otonemi yolu ile mi, yoksa Rusya'dan ayrılma yolu ile mi gerçekleştirilmesi düşünüldüğü­ nü açıkça ifade etmedi 143 . 141 Aynı yer. 1 42 A.Z.V. Togan, Bugünkü Türki/i, 356. 1 43 B. Hayit. o.g.e 217. s.

. . s.

�o


MUSTAFA ÇOKA Y Hayatı. Faaliyetleri ve FiKirteri

Kongrede, avukat Ubeydullah Hoca tarafından Türkistan için mil­ li ve merkezi bir argonın kurulması fikri dile getirildi. Rus askerlerinin ülke genelinde yaptıkları yolsuzluklar ile işçi ve Askerler ŞOraları Kongresi'nde dayatmacı zihniyetin ifadesi olan Nekora'nın konuşma­ sı ve Mallitski'nin ortaya attığı proje mahalli-milli kuruluşlar arasında ortaya çıkan ve büyümekte olan "Milli Merkez gerekli" görüşünün uy­ gulamaya konmasını çabuklaştırmıştı. Kongreye katılmış olan dele­ gelerin. bu teklifi onaylaması ile, müzakerenin sonunda 24 Nisan ta­ rihinde Türkistan Ülke Merkezi Müslüman Şürası, diğer adıyla Türkis­ tan-Müslüman Merkez Şüras ı kurulmuş oldu 144 . Bu merkezi teşkilôta her vilôyetten temsilciler girdi. Vilôyet Mil­ li ŞOraları başkanları, bu Merkezi Şura'nın üyeleri sayılırdı. Daimi su­ rette Taşkent'te oturmak üzere bir icra komitesi seçildi. Kongre, Müs­ lüman Merkez ŞOrası icra organını şu şahıslardan seçti: Mustafa Çe­ kay (başkan), Ubeydullah Hoca Asadullah, Abidean Mahmud. Mir Adil. Şah Ahmed Şah islam. Müftü Mahmud Hoca Behbudi ve Müftü Sadriddin Han. Zeki Velidi (Togan), sekreter olarak görevlendirildi. Ayrıca, Taşkent'te Uluğ Türkistan gazetesini çıkarmaktc olan Tatar asıllı Kebir Bekir ile yine Taşkent'te Türk Eli gazetesini çıkaran Azer­ baycanlı Efendi-zade. bu merkezde görev almışlardı 145 . Türkistan Müslüman Merkez ŞOrası'na başkan seçilen Mustafa Çokay, daha sonra yayınlanan hatırciarında şöyle yazmıştı: "En önemli Milli Merkezin boşkanı bulunmak hoşa gidilecek bir iş ise de, Merkezi Şura üyeleri arasında yaşça en küçüğü olduğum halde, reis­ lik yerine gelivermem bana çok ağır tesir etti. Çünkü, bu durum be­ nim şahsi kadir ve kıymetimin neticesi değil, bizim aydın güçlerimi­ zin azlığı ve ona olan ihtiyacımızı gösteriyordu. Ben şahsen, Türkis­ tan milli hareketi kuruluşuna sonuncu bir nefer, kara bir işçi "merde­ gar" (gündelikçi amele/vasıfsız işçi) olarak katılsam, kendimi ne ka­ dar bahtiyar sayardım!. .. Fakat kader beni milli hareketimiz, milli ku­ ruluşumuzun en nazik ve sorumlu devrinde, ülke milli teşkilôtının bo1 44 M. Çokoy. o.g.e 1 45 B. Hayit, o. g.e..

. . s. 23. s . 2 1 8.

5�


MUSTAFA ÇOKA Y Hayatı. Faaliyetleri ve Fikirleri

şına getlrdi" l46 . Bu satırları yazarken müellifin tevazu gösterdiğini düşünüyoruz, zira Türkistan Muhtariyeti ve sonrası dönemlerde yap­ tıkları hizmetler Mustafa Çokay'ın bu konum için en iyi tercih olduğu­ nu gösterecektir. Taşkent'teki Milli Merkez Türkistan'ın bütün bölgelerinde teşki­ lôtlanmaya çaba gösterdi. Bu sayede Nasır Han Toro önderliğinde Fergana bölgesinde; Mahmud Hoca Behbudi'nin Idaresinde Semer­ kand'ta; Oraz Serdar idaresinde Hazar ötesi bölgede; Şah Islam ida­ resinde Sır Derya bölgesinde ve Muhamedcan Tınışbay idaresinde Yedi Su bölgesinde, bölgesel teşkilôtlar çalışmaya başladı l47 . Ayrı­ ca, Milli Merkez tarafından çıkarılan Kenes gazetesinde neşredilen nizamname, Orenburg'dakl Başkurt ve Kazak teşkllôtı için de esas ol­ du. Yani Türkistan, Kazak ve Başkurt siyasi merkezlerı aynı gaye uğ­ runda çalışmak üzere, aynı şeklide kurulmuş oldu l48 . Ancak, Türkistan Müslüman Kongresi Türkistan'ın geleceği ile Il­ gili daha kesin bir tasarı hazırlayamadı. Geçici Hükümetin milletler politikasındaki kararsızlığı, gerek Rus olmayan milletler tarafından ve gerekse Türkistanlılar tarafından "ihtllôlci Rus demokrasisine besle­ nen fazla güven• l49, güçlü ve her türlü silahlarla mücehhez Rus Işçi ve Askerler Şürası ve nihayet Müslümanlar arasındaki çekişmeler kong­ renın kararını etkilemlşti. Mustafa Çokay, bu çekişmeleri şöyle anlat­ maktadır: "Bizim yolumuza iki engel dikilmişti. Bunlardan biri, milli hareketimizin esas düşmanlarıydı. Diğeri Ise, bizim geri kalmışlığımız ve teşkllôtlı hareket için tecrübemizln yetersizliğiydi. Bu iki engelin en korkuncu da ikincislydi ... Milli teşkilôtlar uruğ (boy/aşiret) teşkilô­ tı esasında kurulmuş olduklarından, çoğunlukla birbiriyle anlaşama­ dıklarından, netice olarak Rus Işçi ve asker şüralarından. Türkistan aleyhine düşmanca hareketlerini kuvvetlendlrmekte idiler• ı so ... "lnkı146 M. Çokay, o.g.e., s. 24 . 1 47 B. Hayit, a.g.e., s. 2 1 8 . 1 48 A.Z.V. Togan, o.g.e.. s. 360. 1 49 M. Çokay. '17 Qat Qum Astında Qalgır Yaramaz Bir Hareket". o.g.m.. s. 1 7. ı so M. Çokay, 7 9 7 7 Hatı Porçolorı. s. 25. ra

L.:.2


MUSTAFA ÇOKA Y Hayatı, Faaliyetleri ve Fikirleri

lôp bizim Için kurtuluş ve mi lif faaliyet meydanı kapılarını açar gibi ol­ du. Ancak, uzun zaman karanlıkta kalan bir kişinin aniden ışığa çıkın­ ca gözünü açamadığı gibi, uzun zaman Çarlık müstemleke siyaseti karanlıklarında sürünen bizler de lnkılôbın getirdiği hürriyet aydınlı­ ğına çıkar çıkmaz gözlerimiz kamaşıp, birden bire doğru yönü bularak gidemedlk. Zaafımız. bazı arkadaşlarımızı Rus inkılôpçı Demokrasi­ siyle birlikte yürümeye mecbur etmekte idi. .. Diğer bir kısmımız, bel­ ki de çoğunluk ise, siyasf başarısını dua ile kazanabileceğine inan­ maktaydı. Tabii bu ıstikemetin her ikisi de yanlıştı. Benim mensubu olduğum birinci grubun yanlışı. Fin ve Polonyalılardan başka, bütün gayrı Rus halkların milliyetçi aydınlarının umumi, ortak bir yanlışıy­ dı. .. Bu, Rus mektebinden çıkmış kişllerin özel yanlışlıkları değil. umu­ miyetle Rus çengelinden kurtulup, kendi başına millf devlet kurmaya olan inancın azlığındon doğan genel bir yonlışlıktı. Ikinci grubun yan­ Iışı do başka türlü idi. Rusya'ya sadık kalan bu grup, Mi lif Muhtoriyet meselesi gaye ve hedefini ancak dlnf mesele olarak düşündü. Halkı dinf boyrak altında mücadeleye çağırdı. .. Birinci grup inkılôbın Rusya müstemleke sisteminden kurtuluş yolunu açtığını düşündü; Bu yolda ilk adım olarak siyası· muhtarlyet meselesini ortoya koydu. Ikinci grup, inkılôp sayesinde gelişme taraftarlarının (yenilikçilerin/ceditçi­ lerin) güçlenmesinden korktu. Ilerici gelişme taraftarlarını. küçük bir ihtiyotsızlığını deve gibi büyütüp, onu halka "din düşmanlığı" olarak göstermeye çobolodı. Bu grup, lnkılôp hükümeti tarafından yapılan bütün iyileştirme ve düzeltme tedbirlerini, yalnız kendi fikirlerince. şeriata uyup uymodığı noktasından araştırmaya gayret etti"ı sı . Ceditçiler, Münewer Kari boşkanlığında 1 7 Mart 1 91 7'de Şü­ ra-yi lslômiye adı altında ilk teşkilôtlanmayı yapmışlardı. Muhafaza­ körlar do aynı yılın Hazıran ayında Şiroli Lapin önderliğinde Ulemo Cemiyeti adlı teşkilôtı kurmuşlardı ıs2 . Münewer Karl'nin idaresi al­ tında yürütülen Şüra-yi lslômiye, yeni devrin emrettiği hayat talep­ leri ve yurdun yabancı istila altında bulunmasındon ötürü, meydana gelen şortları göz önünde tutorak bir ısiahat planı ortoya koymoktayı s ı M. Çokay. o.g.e.. 46-47. ı s2 8. Hayit, o.g.e., 245-246. s.

s.


MUS TAFA ÇOKA Y Hayatı. Fa,11iyetleri ve Fikirleri

dı. Başında Şirali Lapin olan Ulema Cemiyeti ise Geçici Hükümetten "Mahkeme-i Şeriyye" kurulmasını talep etmekte ve ister bütün Rusya Meclis-i Müessesanı, ister sonradan Umum Rusça Parlamentosu tara­ fından Türkistan'a dair çıkarılacak kanunları bu Mahkeme tasdikine tabi tutmayı talep etmekte idiler. Ancak, bu yüksek gayeyi uygula­ maya koyabilmek için önce Türkistan'ı Rusya eseretinden tamamıyla kurtarmış olmak gerekiyordu. iki teşkilôt arasındaki bunun gibi anlaşmazlıklar milli mücadele­ yi zayıf düşürmekte ve işleri karıştırmaktc idi. ŞOro-yi islômiye ile Ulema Cemiyeti'nin arasını bulma yolundaki çalışmalar ise hiçbir tür­ lü fayda vermiyordu. Bu anlaşmazlık Taşkent Şehir Meclisi seçiminde daha da arttı ve açık bir mücadele şeklini aldı. Mayıs 1 91 7'de Taş­ kent Şehir Meclisi seçimi yapıldı. Muhafazakôr-kadimciler şehir par­ lamentosunda altmış sandalye kazanmışlardı. Ancak, Ulema Cemiye­ ti tarafından Taşkent ŞOrası için seçilecek olan Rus adaylar Markov ile general Likeşin idi. Markov, inanmış bir monarşist idi. Likeşin ise 1 91 6 yılı halk ayaklanması sırasında Semerkant bölge valisi idi; 4.000 ayaklanmayıcıyı mahkemesiz ve keyfi bir surette kurşuna diz­ dlrmlşti. Markov seçimi kazanınca, Mustafa Çokay ile Ubeydullah Ho­ ca Ulema Cemiyeti ile konuşmaya karar veriyor. Şeyhand Tahur mes­ cidi avlusunda gerçekleşen toplantıda kadlmciler uygunsuz sözlerle ŞOro-yi islômiye'ye saldırınca Ubeydullah Hoca: "Bir Rus monarşisti­ ni Taşkent'in belediye başkanı seçen siz Ulema Cemiyeti mensupla­ rısınız. utanınl" diye cevap veriyor ve Ulema Cemiyeti'nin hatibi de, Ubeydullah Hoca'ya: "Rus Monarşisti Markov, ceditçi Ubeydullah Ho­ ca'dan daha iyidir", şeklinde itiraz ediyordu ... Mustafa Çokay'a göre. meselenin fecaati yalnız bu de<;)ildi: "Bir Rus monarşistini, bir ceditçi­ den üstün tutan bu kişiler, aynı zamanda, samimi olarak ittihat-ı is­ lamı savunuyorlardı." 1 53

153 M. Çokay, o.g.e.

.

s. 26.

58.


MUSTAFA ÇOKA Y Hayali. Faaliyetleri ve Fikirleri

D. Mllr Muhtarlyetler Döneminde Mustafa Çokay o) Hokond TOrlılston M/Ir Muhtariyetincieki Foollyetlerl

Hatıralarında Şubat ihtilali Için: "Sevinç kısa sürdü, hayal kırıklı­ ğı ise büyük oldu" l 54 diyen Mustafa Çokay'a hak vermek gerekir: "ih­ tilal sırasında Türkistan'da dehşetli açlık hüküm sürmekte idi. Memle­ kete malzeme ulaştırmakta olan demiryolları tamamıyla Rus askeri hükümeti ve Rus işçilerin elinde idi. Bütün Türkistan'da muasır savaş aletlerini kullanabilecek tek kişi bile yoktu. Bu ağır şartlar bir tarafa, memleket için en mühim olan "idare şekli" meselesi üzerine Türkistan­ lıların kendi aralarında oy birliği yoktu. Ulema Cemiyeti. kendi rehbe­ ri Şerali Lapin vasıtasıyla Bolşeviklere müracaat ederek. onlarla bir­ likte koalisyon hükümeti kurmayı teklif etmişlerdi. Bununla beraber, Türkmen kardeşlerin ahval-i ruhiyesi malum değildi. işte bu vaziyet karşısında gözü kapalı birdenbire Muhtariyet ilan etmek, yani Sovyet Hükümetine harp ilan etmek demek. kendi halkının celladı olmayı kendi üzerine almak gibi olurdu". ı ss Fakat bütün bu olumsuzluklara ve Milli Teşkilatların kurulamama­ sına rağmen Türkistan'da "Muhtariyet" fikri gün geçtikçe sesini yük­ seltmeye başlamıştı. Bu fikrin yaygınlaşması hususunda Türkistanlı aydınlar kadar Azeri, Başkurt, Tatar ve özellikle Kazan Tatarlarının çok büyük etkisi vardır. Örneğin, Tatar asıllı Kebir Bekir'in başında bulun­ duğu Uluğ Türkistan dergisinin çok önemli hizmetleri olmuştur. "Yaşa­ sın Milletler Muhtariyeti!" şiarıyla yayınlanan dergi, "halkının yüzde doksan sekizi Müslüma·n olan Türkistan ülkesinde halk idaresinin ha­ riçten gelen asker ve işçilerin eline geçmesine Türkistanlılar razı ol­ mayacaklardır" 1 56 . diye yazmıştı. Yine aynı dergide "Nuşirivan Yavu­ şev" imzasıyla yayınlanan bir makalede: "Ausya'da milyonlarca Türk, Tatar halkları yaşamaktadır. Bunlar cinsiyet ve kavmiyet, dil ve millet nokta-i nazarından bir atanın oğulları ve bir ağacın budakları gibidir1 54 Mustafa Çokay. 1 9 1 7 Hat1ra Parça/on. 1 O. 155 ÇokayoÇılu Mustafa. "Bir lım- Yal�an�a Qarşı", Yaş Türl<iston, S. 26, Yonvar 1 932. s. 1 1-1 2. 1 56 Azad Şarafiddinov, "Mustafa Çokayev", Şorl< Yulduzu. Taşkent, Nisan 1992, 90 s.

.

5�


MUSTAFA ÇOKAY Hayatı. Faaliyetleri ve Fikirleri

ler. Türkistan ise Türklerin asıl vatanıdır. Bundan dolayı, Türkistan'a muhtariyet verildi�i takdirde Rusya'daki tüm Türk halkları Türkistan'a yardım için koşacaktır. Hiçbir Türk eviadı Türkistan'ın kendi vatanı ol­ du�unu unutmaz sanırım. Yeni hükümetimiz (Geçici Hükümet). Rus­ ya'da yaşamakta olan bütün milletiere muhtariyet vaat etmektedir. 'Do�rudur, Iktidarı ele aldıktan sonra onu Idare etmek meselesi de var. Bunun Için maddf ve manevf güçlere, maarif ve sanat, silah ve paraya Ihtiyaç var. Bunlar Ise bizde yok' diyerek tedirgin olanlar da var. Ancak, bugünden itibaren işe ciddiyetle sarılırsak, bunların hep­ sı de olur ... Bundan sonra bizim siyasi ve lçtimcıi ve medeni clhette güçlen ip büyümemiz için genış imkanlar do�acak. Işte bu fırsatlardan istifade ederek kendi kendimizi idare etmeyi de ö�ren[riz. Kendi ha­ yat ve hürriyetimlzi korumak ve kurtarmak için Avrupai medeniyeti yaşamamız. Avrupa'daki ilim ve sanatları ö�renmemlz icap edecektir. Geçmişi hatıriayarak ve istlkball de dikkate alan kişilerin bu günden geç kalmadan Türkistan'ın muhtarlyet almasını düşünmeleri lazım ... "Türkistan halkı her ne kadar cahil ve e�ltimsiz olsa da ken­ dilerinden öncekiler gibi parasız ve nôdan de�lldir" diyerek. halkı Koşger Devletini kuran Yakup Bek'den örnek almaya davet ediyor­ du 1 57 . Türkistan cedidcilerinin rehberi Mahmut Hoca Behbudi de ay­ nı derginin Haziran sayısında: "Bilmek lazım: Hak alınıyor, verilmiyor. Her bir millet ve memleket kendi hukuki, dini ve siyasi hakkını hare­ ket ve ittifak ile başkalarından almaktadır. Dünya cihad meydanı­ dır ... Biz Müslümanlar, özellikle Türkistanlı Müslümanlar olarak istiyo­ ruz ki, hiç kimse bizim din ve mllletlmizi zulümle tehdit etmesin ve bi­ zım de başkalarını tehdit etmemiz asla söz konusu olamaz. Zaten di­ nlmlz de buna manl olmakta ki, Türkistan Yahudilerinin 1 300 yıllık ha­ ll bunun en güzel örne�ldir ... Biz istiyoruz ki, bütün Rusya Müslüman­ ları muhtariyet (federasyon) usuiO idare olunsun ... Işte bu (Rus­ ya'dan ayrı olmayan muhtariyeti! maişetl) vücuda getirmek için biz-Rusya Müslümanlarının, özellikle Türkistan Müslümanlarının ewe1 57 Nuşirivan Yavuşev, 'Türkistan'a Avtonomya Aluv Hakkında", UluÇ} Türkistan.

05.05.1917: Haz. Ş. Turdiyev. 'Türkistan Mustakilli�i Hakida". Fon ve Turmuş. Taş­ kent. Kasım 1969, s. 6-9.

L.:6


MUSTAFA ÇOKA Y Hayatı, Faaliyetleri ve Fikirleri

la kadim ve cedit tartışmalarını bir kenara atarak kendi arasında bir ittifak oluşturması lazım. Biz Isteriz ki, Türkistan Müslümanlarının ara­ larında Rus. Yahudi veya başkaları oldu�u halde. Rusya'nın bir par­ çası sayılan Türkistan Hükümeti'nin, kendi meclis ve parlamentosu ol­ sun... Önümüzde işler çok. Başka halklar her dakika terakki etmekte­ dirler. Tekrar ediyorum. genç ve büyüklerimiz bir olup hareket edelim. Aksi halde bize ne hürriyet, ne de muhtariyet verilir• ı sa diye yazmış­ tı. Türkistan Muhtariyetçilerinln, muhtariyet anlayışı şöyle Idi: Tür­ kistan'ın kendine has kanunları, yürütme kurumları ve işleri yürütecek hükümeti bulunacaktı. Dış siyaset, maliye ve harbiye işleri Umumi Rusya Federasyonu hükümeti işleri olarak tanınacaktı. Türkistan da­ hilinde e�ltim işleri, mahalli yollar meseleleri, mahalli idareler, adli­ ye ve yer meselelerinin hepsi Mahalli Muhtarlyet Hükümeti işleri ola­ rak görülecekti. Muhtarlyet yolundakl ilk somut teşebbüslerin biri 1 7-20 Eylül 1 9 1 7 tarihinde Ulema Cemiyeti tarafından gerçekleştirilen Türkistan ve Bozkır Genel Valilikleri Müslümanlarının kongresinde yapılmıştı. Yaklaşık SOO'den fazla delegenın katıldı�ı bu kongreye ulema sınıfın­ dan ülke genelinde hatırı sayılır molla ve müderrisler, demokratik de­ �işim taraftarı olan memur ve aydınların yanı sıra çeşitli zanaatkarlar ile esnaflar Iştirak etmişlerdi l 59 . Dualarla açılan k.ongre önemli kararlar aldı. Bu kararların içinde en önemlisi milli muhtarlyet konusunda alınan karar idi. Kongre açık­ ça gösterdi ki, molla ve müderrislerle beraber çeşitli tarikat şeyhleri ile işanlar da muhtariyet taraftarı idi. Özellikle, Muhammed Hoca işan ile Sıddık Hoca işanın konuşmaları delegeler üzerinde son dere­ ce etkili olmuştur ki, kongre sonucunda Türkistan Muhtariyetinin he­ men ilôn edilmesine karar verildi l 60 . Ancak. kongre nihai karar al158 Müftü M.H. Behbua. "Beyan·ı Hakikat", Ulug Türkistan, 1 2. 1 6 . 1 91 7; Haz. Ş. Turdiyev. o.g.m 9. 159 M. Hosonov, "Aiternativa", Zvezdo Vostolıo. Taşkent. 1 990. N: 7. 1 05. 1 60 M. Hasonov, o.g.m., 105. .. s.

s.

s.

5_:j


MUSTAFA ÇOKA Y Hayatı. Faaliyetleri ve Fikirleri

makta epey zorlanmıştır. Bunda Ulema Cemiyeti'nin başkanı avukat Şirali Lapin'in muhtariyetin başına illô da kendisi geçmek istemesi kadar, cemiyetin ceditçilere olan itimatsızlığı da etkili olmuştur. Ce­ ditçiler ise bu cemiyetle ortak bir mutabakata varabiirnek için her tür­ lü yolları araştırmaktc idiler. Bu arada Geçici Hükümet Bolşevikler tarafından ilga edilmişti. Türkistanlılar Şubat ihtilôlinin sevincini daha üzerlerinden atomarnış­ tı ki, Ekim ihtilôli koptu. "Kazaklar için Şubat ihtilôli ne kadar anlam­ lı ise", -diye yazıyor Ahmet Baştursun(ov), "Ekim Sosyalist ihtilôli de o kadar anlamsız oldu. lik ihtilôli ne kadar sevinçle karşıladılar ise, ikinci ihtilôli de o kadar üzüntü ve korkuyla karşılamak zorunda kaldı­ lar" 1 61 . Mustafa Çokay'a göre, "Şubat ihtilôlinde Bolşevikleri nazar-ı dikkate alan ve onların iktidara gelebileceğine ihtimal veren pek kimse yoktu. Ekim ihtilôli gerçekleştikten sonra da Sovyet hükümeti­ nin uzun süre devam edebileceğini ne Bolşeviklerin düşmanları ve ne de onların kendileri düşünmemişlerdi 1 62 . ... Çünkü onların tamamı Rusya gibi geri kalmış, çiftçi ve sayıca da az olan proleter-işçi sınıfı­ nın çoğunluğu cahil, yarı ümmi olan bir memlekette Proleter Diktatör­ lüğü Programını uygulayabilecekleri ne pek inanmazlardı" 1 63 . Bolşevikler iktidarı ele geçirdiği andan itibaren milli faktörlerin değerini aniayarak Müslümanların sempatisini kazanmanın ve yuka­ rıda sözünü ettiğimiz bölünmüşlük ve güçsüzlük gibi zafiyetlerinden de istifade ederek, onları kendi saflarına çekmenin hesaplarını yap­ maya başlamışlardı. Hatta bu yolda birkaç somut adım attılar. 24 Ka­ sım 1 91 7'de, "Rusya Halklarının Hakları Beyannamesi"nin yayınlan­ masından hemen sonra, "Rusya'nın ve Doğunun Bütün Müslüman işçi­ lerine" hitaben özel bir çağrı neşredildi. Bu çağrı Müslümanların ina­ nışiarına ve geleneklerine saygı gösterileceğini vaat ediyordu. Lenin ve Stalin'in imzalarını taşıyan bu belge, Müslümanların duygularını ayaklandırmak amacıyla kaleme alınmıştı: 161 Kenes Nurpeisov. a.g.e., s . 7. 1 62 Çakay a�lu Mustafa. '1917 25. XJ7.XI.1933". Yaş Türkistan, S . 48, Noyabır 1933 . S. 163 Çokay o�lu Mustafa, "1917 25.Xl7.XI 1 936", Yaş Türkistan, S. 84, Noyabır 1936, s. 6. s.

L.:a


MUSTAFA ÇOKA Y Nay<ıtı. F<ı<ıliyet/eri ve Fikiıleri

"Rusya Müslümanları, Volga ve Kırım Tatarları, Sibirya ve Türkis­ tan Kırgızları (Kazakları anlamında) ve Sartları, Kafkas-ötesinin Türk ve Tatarları, Çeçenler ve Kafkas Dağlı lar, sizler! .... Camileri ve mabet­ Ieri yıktırılmış, inanışları ve gelenekleri Çarlar ve Rusya'nın yıkıcıları tarafından boğulmuş olan sizler! ... inanışlarınız ve gelenekleriniz, milli ve kültürel kurumlarınız bun­ dan sonra serbesttir ve dokunulmazlık içindedir. Millf hayatınızı serbestçe ve müdahalesiz şekilde organize edi­ niz. Bu sizin hakkınızdır. Biliniz ki, haklarınız Rusya'nın tüm halklorının hakları gibi, ihtilôlin bütün gücü ve onun organları olan milletvekille­ ri, işçiler. askerler ve köylülerin Sovyetleri (Şuraları) tarafından koru­ nacaktır. O halde ihtilôli destekleyiniz! ... " 164 Oldukça demokratik üslupla yazılan bu beyanname aslında sa­ dece siyasi ve manevradan ibaretti. Çağrı kaleme alınmadan birkaç gün ewel, l l Kasım tarihinde Kolesov, Tobolin ve Uspenskiy'nin yö­ netimindeki sosyalistlerin ihtilôl Komitesi, Taşkent'te iktidarı ele al­ dı. 7 Kasım (Eski takvime göre 25 Ekim) günü başlayan isyan 4 gün sürdü. Mustafa Çokay, bu olayları şöyle anlatıyor: "Taşkent'te 4 gün sa­ vaş oldu ... General Kqmiser ve Hükümet Komitesi (Geçici Hükümet) üyeleri Toprak Kurgan'a sığındılar. Şenderikov, başka bir yerde giz­ lendi. Ben, Eskişehir'e 165 indim. General Komiser ve Hükümet Komi­ tesi üyeleriyle durumu görüşmek için her gün Toprak Kurgan'a geli­ yordum. isyancılarla müzakere girişimleri, benimle beraber Dorrer'a verilmişti. Bir keresinde, Bolşeviklerin karargahına gittik. Orada öldü­ rülüverme tehlikesinden güçlükle kurtulabiidik ikinci defasında, is164 A. Benningsen-l.C. Quelquejay, Step'te Ezan Sesleri, Çev. N. Uzel. Istanbul 1994, s. 127 . 165 Taşkent'te Özbeklerin yaşadı�ı semtin adıdır.

_:_ı

s


MUSTAFA ÇOKA Y Hayatı, Faaliyetleri ve Fikirleri

yancı Bolşevik ve sol SA'Ierin 1 66 temsllcllerlyle. Taşkent belediye bi­ nasında görüştük. Bu müzakerelerimiz. hiçbir sonuç vermedi ... Türkis­ tan'da, Türkistanlıların kaderi üzerinde hükümranlık kurmak üzere. so­ kaklarda savaş olurken, Türkistanlılar tarafsız ve seyirci kaldılar. Bol­ şevlklerln, Muvakkat Hükümet Komitesine karşı yürüttüklerı bu müca­ deleyi "Biz Türkistanlıları ilgilendirmeyen, adeta Rus partileri arasın­ dakl iç çekişme" olarak gören soydaşlarımız da çoktu ... Şayet, biz si­ lahlanmış ve teknik yönden savaşa. mücadeleye hazırlanmış olsay­ dık, belki de tarafsız kalamazdık ... Bizim ciddi surette mücadeleye katılmamız. Türkistan'daki işin gidişini kuşkusuz çok etkileyecek­ ti. • 1 67 1 5 ile 22 Kasım tarihlerı arasında da 114 Rus delege, 3. Sovyet kongresini yaparak Türkistan için bir Sovyet Komiserliği llôn etti. Hiç­ bir Türkistanlının üye olmadığı bu Türkistan Halk Komiserleri Konse­ yinde 1 5'i vekil olmak üzere 36 Komiser seçildi 1 66 . Kongre sabahı Başkan Kolesav şu bildiriyi yayınladı: "Şu andan itibaren Müslüman­ ları ihtilôlin yüksek organları arasında saymanın imkônı kalmamıştır; zira yerli halkın Sovyet iktidarına karşı tutumları şüphelidir ve yerli halk, proleter bir organizasyona sahip değildir. • 169 25 Kasım 1 91 7'de, Halk Karnıserler Sovyeti (Şurası) bir bildiri yayınlayarak. Türkistan halkına. burada idareyi ele aldıklarını bildirdiler. Komiser­ ler Şurası (Sovyeti) icraatlarıyla. "halkların kendi mukadderatını biz­ zat tayin etme hakkı" vaadiyle başkanları tarafından imzalanmış olan beyannameyi hemen aynı tarihlerde yalanlam ış oluyordu 1 70 _ Iktidara Bolşeviklerin gelmesiyle Geçici Hükümet etkinliğini ta­ mamen yltirmlşti. Geçici Hükümet üyelerinden Muhammedcan Tınış­ bayoğlu ile Şkapskiy daima Yedi Su vllôyetinde bulunmaktaydılar. Üyelerden biri Taşkent Belediye Başkanı lvanov. Kuzey Kafkasya'ya 1 66 Sosyal Revolyutsener-Sosyaıist Ihtilalci Partisi. 1 67 M. Çokay, 1917 Yıl! Hotıra Parçaları, s. 67-66. 1 66 G. Safarov, Holonial'nava Revolvutsiva (Opıt Turkestano). Aımatı 1 996, s. 70-71. 1 69 A . Benningsen-l.C. Quelquejay, a.g.e. . s. 1 29. 170 B. Hayit, Tvrkistan Dev/etlerinin, s. 234.

�o


MUSTAFA ÇOKA Y Hayat1. Faaliyetleri ve Fikirleri

gönderilmişti. Şendrikov ise Bolşevik ihtilôlinin ilk günü "sırro" korış­ mıştı. Bu durumda Geçici Hükümeti temsil eden Türkistan Komitesi azalarındon serbest kalan yalnız Mustafa Çokay idi. Rus teşkilôtının bazı mümessilleri. ayrı ayrı olarak. Mustafa Çokoy'o mürocootto bu­ lunuyorlar ve yeni hükümet (yani Bolşevikler) ilk mücadele merkezi olabilecek bir hükümet teşkil etmesini rica ediyorlar 1 7 1 . Bu sıralarda Geçici Hükümetin General Komiseri Korovniçenko öldürüldü. Onun askeri vekili de yarolanmış bir halde, Mustafa Çokoy'ın arkadaşları­ nın yardımıyla, Taşkent'ten koçobiidL Bir süre sonra, 1 3 Aralık'ta Dor­ rer öldürüldü. Bütün Türkistan'da yo?Jun tutuklama ve öldürme olaylo­ rı başladı 1 72 . Mustafa Çokay olayların seyrini şöyle anlatıyor: "Halkın taleple­ rinin müteşekkil bir surette imzalarıno yalnız bir vasıto vardı, ki o da "Müttehit bir Müslüman Teşkilatı" vücuda getirmek ve onun nomıno ve onun bayrağı altında faaliyet göstermek. Taşkent şehrinde top­ lanmaya bize imkôn bırakmadılar. Benim oteldeki adama her gün bir­ kaç defa silahlı Rus askerleri gelir giderdi ve beni daima murokobe altında bulunduruyorlardı. Taşkent'ten gitmek ve onun haricinde teş­ kilôt vücuda getirmeye çalışmaktan başka çare kalmamıştı. Teşrin-i Soni'nln birinci günü iki orkodaşımlo beraber Semerkand'o gittik. Bu­ roda biz, ahalinin devrllen muvakkot hükümet bayrağı altında hiçbir harekete razı olmadığına kanaat getirdik. Semerkand'dan Ferga­ na'ya geldik. Burada do voziyet aynı idi, devrilen hükümete taraftar olan tek bir Müslüman yoktu• 1 73 . Mustafa Çokay'o göre, "lik önce Umumi Türkistan'ın belirgin bir program etrafında birleştirilmesi lazımdı. Bu gaye hosıl oluncaya ka­ dar Rus asker, işçi ve kristlyanlorının (dihkan-çlftçi) bir kısmını olsa dahi tarafsız bir hale getirip, bize karşı aniden Sovyet hükümeti ta­ rafına geçmemeleri için tedbir olmak lazımdı. Buna da ancak Geçici 171 Çokayo!:)lu Mustafa, 'Hokand Muhtariyeti Hakkında', Yeni Türkistan. N.7, 1927. s. 7-tı. 172 Mustafa Çokay. 1 9 1 7 'ı'i/1 Hotlfo Porçolon. s. 68-69. 1 73 Çokayo!:)lu Mustafa. o.g.m., s. 8.


MUSTAFA ÇOKA Y Hayatı. Faaliyetleri ve Fikirleri

hükümet namıno hareket etmekle erişilebilirdi". Bundan dolayı Mus­ tafa Çokay, hükümet Bolşeviklerin eline geçtikten sonra da birkaç hafta Geçici Hükümet vekilliği sıfatıyla hareket etmeye devam et­ ti 1 74 . Mustafa Çokay'ın güçlenmesinden son derece tedirgin olan Bolşevikler, Mustafa Beyi telgrafla Taşkent'e davet ederek, yeni ku­ rulmuş Sovyet Hükümetine katılmasını, hatta hükümet reisliğini üze­ rine almasını teklif etmişti. Taşkent Bolşevik Hükümeti Savnarkom (Sovyet Halk Komiserliği) üyeleri Kolendzan ve Baranov vasıtasıyla yapılan teklife göre Mustafa Çokay'a Türkistan Komiserler Şurosı Başkanlığı verilecekti 1 75 . Bolşeviklerin bu siyasi manevrasının içyüzü bilindiğinden, Mustafa Çokay, tabii olarak onların bu tekliflerini red­ detti. Arkadaşları do onun bu hareketini oybirliğiyle tasvip ettiler. Ekim ihtilôlinden, Hakand'da toplanon IV. Türkistan Fevkolade Ülke Kuruıtoyına kadar geçen zaman zarfında Mustafa Çokay'ın boş­ kanlığındaki muhtariyetçiler, Türkistan'daki genel durumu araştırma ve öğrenme yönünde çalıştılar. Bu arada Ulema Cemiyeti ile de ba­ şarılı bir anlaşma yolu bulunmuştu. Bu anlaşmaya göre Ulema Cemi­ yeti o güne kadar yürüttüğü siyasetten vazgeçerek muhtariyetçilerle işbirliği yapocoktı. Buna mukabil cemiyet başkanı Şirali Lapin'de Tür­ kistan Muhtariyetinin Geçici Millet Meclisi reisliği gibi sorumlu bir mevkiye getirilecekti. Ayrıca Türkmenlerin de muhtariyetçilerle bir cephede hareket edecekleri ve Türkistan Milli Birliğini koruyup des­ tekleyecekleri haberi ise Hakand Türkistan Kongresinin açılışından ancak bir gün sonra, yani 7. 1 2. 1 91 7 tarihinde gelmiştir 1 76 . Ülke aydınları, vakit geçirmeden umumi ülke kurultayını toplama­ ya karar verdiler. O zamanki Türkistan siyasi durumunda meydana gelen buhronlı ciheti halletmek hakkına sahip olan yegône müesse­ senin Umumi Kurultay olduğunu ileri süren Mustafa Çokoy "Hokand Muhtariyeti" hakkındaki yazısında şöyle diyor: "Vilôyet ve koza milli 1 74 Çokayo�lu Mustafa. "Bir lım" Yal�an(la Qarşı". l'oş Türkistan. 5:26. Yinvor 1932. 12. 1 75 A. Oktay. "Türkistan Milb" Muhtoriyet Hükümeti". Dergi. Münih. ı 960, S: ı 9, s. 44· 45. ı 76 A. Oktay. o.g.e., s. 45 . s.


MUSTAFA ÇOKA Y Hayatı, Fa,1 liyetleri ve Fikirleri

teşkilotlarının reisieri ve diğer mahalli cemaat hadimieri alelocele Hokond'o davet olundulor. Biz her gün toplanıyor ve kongreye hazır­ lık görüyorduk. Vokıolor cereyonıno bilhassa iki içtimo en kati suret­ te tesir etti ... Vilôyetlerden gelenler kati surette muayyen nozarlar serd ettiler. Fırsatton istifade ederek Türkistan ülkesini müstakil dev­ let ilôn etmek; hatta bazı vekiller istiklôl ilôn edilmezse memlekette ihtilôl zuhur etmesi ihtimalini ileri sürdüler. Şahsen benimle Ubeydul­ lah Hoca'nın görüşleri farklı idi. Biz istiklôl yahut muhtoriyet ilônı me­ selesinde acele etmek taraftarı değildik. Çünkü Türkistan şehirlerin­ de bulunan askerler içinde tek bir Türkistanlı yoktu... Bizim gibi elin­ de bir tüfengi ve askeri hazırlığı olmayan bir millet için silahlı Rus iş­ çi ve askerlerine karşı mücadele etmek pek zordu ... Benim Ubeydul­ loh Hoca ile birlikte yaptığım teklif diğerleri tarafından makbul görül­ medi. Bizden başka hepsi istiklôl ilônı için ısrar ettiler. Halk kitlesi için de "istiklôl ilan etmek" daha anlayışlı ve daha vazıh olmakla et­ moyüz ediyordu ... Uzun ve yorucu müzokerelerimizin neticesinde Tür­ kistan'ın "Muhtariyetli Ülke" ilôn edilmesi için kongreye bir tekiifte bulunmaya karar verdik ... Etraftan gelen delegelerle ayrı ayrı tema­ sımızdan anlaşıldı ki ekseriyet "Türkiston'ın istiklôli" ilônını bekle­ mektedir. Türkistan'da Emirlik ilônı taraftarı olonların do bulunduğu görüldü. Bunlar Ulema mümessilleri olup Şiroli Lopin grubundon iba­ retti. Bunlara göre Osmanlı prenslerinden biri Türkistan tahtına davet olunocaktı. Mahalli Türkistan halkı içinden süloleye intihap etmek is­ teyenler de yok değildi. Elbette bunlar laflardon ibaretti. Türkistan Muhtariyeti korarına ulemo sınıfına mensup mümessiller de iltihak et­ mişlerdi" 1 77 . Ekim ayının sonu itibariyle hazırlıklarına başlanmış olon IV. Tür­ kistan Fevkôlode Ülke Kurultayı 26-28 Kasım (8-l O Aralık) tarihleri aralığında Hokand'da gerçekleşti. Kurultay için Hokand şehrinin uy­ gun görülmesi tesadüfi bir karar değildir. Taşkent şehri tamamıyla Rus işçi ve askerlerinin etkisi altında idi ve Geçici Hükümetin düşü­ rülmesinden sonra do Bolşeviklerin eline geçmişti. Türkistan Milli Merkezi üyeleri Taşkent'ten koçorak kurtulobilmişti. Tom anlamıyla 1 77 Çokayo?Jiu Mustafa. "Hokand Muhtariyeti Hakkında'. o.g.m s. 9·1 O. ..


MUSTAFA ÇOKA Y Hayatı, Faaliyetleri ve Fikirteri

terör ve kargaşanın yoşondıl;)ı şehirde kurultay yapmak mümkün de­ ğildi. Iki milyonluk nüfusa sahip Fergono vilôyetinln en büyük şehri olon Hakand 1 1 3 000 1 7B Insanın yaşadığı büyük sanayi merkezi ıdı 1 79 . Şehirde l l Banka mevcuttu. Türkistan Genel Volilil;)lnde Taş­ kent'ten sonraki ikinci büyük şehir konumundaki Hakand'da birde 1 0.000 civarında Rus yaşamaktaydı ve 1 91 1 'den itibaren 2 Aus-Tu­ zem (Yerli) okulu eğitim vermekteydi. Şehir ayrıca, Rus resmf makom­ larınca Türkistan ceditçilerinin merkezi olarak gösterilmekteydı 1&0 . Bununla beraber, Eskiden Hanlık merkezi olon Hakand şehrinde 382 Comisl, 40 medresesi, 6000 de din adamı mevcuttu1 B1 . Dolayısıyla, şehir hem ceditçiler hem de kadimeller tarafındon Kurultay için uygun bulunmuştur. 1 7B V.V. Bortol'd, /storyo Huf'turnov )izni Turkestono. Soçinenie ll. Çost 1. Moskvo 1 96366. s. 290; M. Hosonov. Hakand'ın nüfusunun 50.000 oldul;)unu bildlrmektedir. M. Hosonov. 'Aiternotivo", Zvezdo Vostoko, 1990, N.7, s. 10B. Ancak, bu rakam ger­ çel;)i yansıtmamaktadır.

1 79 1 91 2'dekl Rusya Maliye ve Sonayi Selletenine göre Fergono Vilôyetinde 6.452 iş­ çinin çolıştıl;)ı 1 47 fabrika faalıyet göstermekteydi. Bkz: Vestnik finonsov i Promış­ lennosti, N:23, G. Soforov, Holoniyol'novo Revolyutsiyo (Opıt Turkestono), s. s ı .

1912;

1 BO P.G. Goluzo, Turkeston-Holonvo. Oxford 19B6. s. 20B-214; Meşhur müsteşrik N.P. Ostroumov'un belirttil;)lne göre, ilk usul-i cedid mekteplerl 1B90' 1ı yıllarda Tatar

öl;)retmenler tarafındon Fergono vadisindeki del;)lşik şehirlerde açılmıştır. Bkz: K. E. Bendrikov, Oçerki Po lstorii Norodnogo Obrozovontvo v Turkestone. ( 1 865- 1 924 gg). Moskvo s. Bununla beraber Fergono vilôyetinde ilk usul-i cedld mektebi yılının yoz oylarında 'Hüseyin Mirza Tonkaçev'in delaleti ve muove­ netl ile yerli Nol;)ay (Tatar) mollalardon Şerefeddin Efendi Übdünnôfi ol;)lu" tarafın­ don Hakand şehrinde açılmıştır. Bkz: lmzosız. 'Hokond'don Mektub'. Tercüman. N:27, 1 4 Aul;)ust s. Daha sonra, yılında viiOyetin Ikinci büyük şeh­ ri Andlocon'do Sultan Murat Bay'ın pamuk temizleme fabrikası binasında açılmıştı. Bkz: A. Ardoşirov, 'K Voprosu o Roli Novometodnix Moktobov". Uçennıve Zapiski Andiconkogo Gos. Ped. /nst, Tom Vl. Andicon, s. Müteakip sene­ sinde yine Andican'da Şemsiddln Damla (domollo-hoco. molla anlamında) ve Ho­ kond'do Selahaddin Damla cedit okulları oçtılor. T. Qoxxor, Xür Türkistan Uçun, Tvr­ kiston, Toşkent, 1 'de 1 2 usul-i cedid okulunun mevcut oldul;)u Hokod şehrinde 1 91 2'de tolebenin el;)itlm oldıl;)ı cedit mektebi faaliyet göstermek­ teydi . Bkz: V.V. Bartol'd, /storyo Huf'tvrnov )izni Turkestono, s. 348.

1960, 252; 1B93

1 B93, 54;

1B97

1957, 1 B2;

1992; 90B 530

1B1 M. Hosonav, "Aiternotlvo". s. 107.

�4

B

1B9B


MUSTAFA ÇOKA Y Hayatı, Faaliyetleri ve Fikirleri

Kurultaya Fergana vilôyetinden 1 50, Sır Derya vilôyetlnden 22, Semerkand vilôyetlnden 21 delege katılmıştır. Hazar ötesi vllôyet 1 , Buhara 4 delegeyle temsil edildi. Delegelerin ço<;ıunlu<;ıu Ulema Ce­ miyeti ile ŞOra-l lslôm cemiyetine mensup olmakla birlikte, Müslüman Askerler ŞOrası ile yerli Yahudi dernekleri üyeleri de kuruıtoyda tem­ sil edilmlştl 1 82 . Turkestanskiy Vestnik gazetesinin belirttii}ine göre, 26 Kasım (8 Aralık)da delegelerin sayısı 203 kişiye ulaşmıştı. Gün­ düz saat 1 2'de, delegelerln neşeli sesleri arasında organizasyon he­ yeti ve Müslüman ŞOrası heyeti üyesi Mustafa Çokay (ev) kurultayın açılış konuşmasını yaptı. Çokayev. bu toplantıyı kurultay mı veya sı­ radan bir toplantı olarak mı değerlendirileceğlnl oylamaya sundu. Ço<;ıunluk, 1 delege haricinde bu toplantıyı tam solahiyetli kurultay olarak nitelendiğini bildirdi. Kurultayın 1 O maddeden oluşan günde­ mi belirlendi. Kurultayın akşam oturumunda Çokay (ev) Rusya'da ve Türkis­ tan'da oluşan siyasi ve ekonomik durumu özetleyerek ... : "Türkistan'a kanla gelen Sovyet hükümetinin ne şekilde olursa olsun ülke Idaresi­ ni Müslümonlarla paylaşmayı kabul etmediklerini, dolayısıyla Müslü­ man halkın kendi kaderini kendi kaderini kendi eline alması gerekti­ ğini" vurgulamıştır 1 83 . 8 Aralık 1 91 7'de Hakand'da toplanan IV. Türkistan Fevkôlode Ül­ ke Kurultayı Türkistan Milli Birliğini temsil etmekteydi. Bolşeviklerin Türkistanlıları parçalamek ve bu kurultayın toplanmasına engel olmak yolunda giriştikleri ha reketler netice vermedi. Nihayet Bolşevikler de Poltoratski'yi kendi temsilcileri olarak göndermek mecburiyetinde kaldılar. Bolşeviklerin temsilcisi bu kuruıtoyda yalnız seyirci olarak kalmamış. kurultay vekilieri ile müzakereye girişerek, hatta Taş­ kent'teki Savnarkom 1 84 adına kurultayı kutlamış ve şöyle demiştir: "Bizde Türkistan Muhtariyeti ni isteriz" . 1 85 Ancak, Muhtariyetçiler, Bol182 M. Hasanov. a.g.m., s. 107. 183 Turhestonshiy vestnih, 1917. No: 20. 164 Savvet Halk Şürası'nın Rusça ve kısaltılmış şekli. 165 A. Oktov. o.g.m., s. 37.


MUSTAFA ÇOKA Y Hayatı, Faaliyetleri ve Fikirleri

şevikierin art niyetlerını biliyorlardı. Poltoratski'nln konuşması üzere Mustafa Çokay'ın yakın arkadaşı Ubeydullah Hoca kürsüye gelerek: "Ausya'da şimdi hakiki hükümet yok. Rusya'da bütün milletler Bolşe­ vlklere karşı mücadele kararı aldılar", diyerek delegeleri Türkistan Muhtarlyetlnl tesıs ve Bolşeviklere karşı mücadeleye ça?)ırdı 1 86 . Kurultay Heyetine açık oylama ile Mustafa Çokay. Ubeydullah Hoca, A. Mahmudov. Yurgull Agaev. Salamon Herzfeld, Şah lslôm Şah Ahmet(ov). Kemal Kôn·, Akaev, Kiçkinbayev, Abdurrahman Orazayev, Piliyev. Karimbayev, Mahmud Hoca Behbudi seçildiler 1 87 . Kurultaya Mustafa Çokay Başkanlık etti 1 88 . Olayları yakından takip ederek okuyucularına ulaştıran Turkes­ tanskiy Vestnlk gazetesi, kurultay seyrini şöyle anlatmaktadır: "Kurul­ tayın açılış yaptığı 27 Kasım (8 Aralık) tarihinde kabul edilen karar­ da Türkistan Muhtariyetinin sınır komşularıyla takip edeceği münase­ betlerinin temel prensipleri ele alındı. Türkistan Halk Hükümetini oluşturma hakkında kongrenin 28 Kasım (9 Aralık)'daki kararında: 'Bundan sonra Türkistan ülkesi Türkistan Muhtariyeti olarak adiandı­ rı lacaktır. Hükümet Idaresi Türkistan Kurultayı toplanıncaya kadar Tür­ kistan Muvakkat Şürasına ve Türkistan Halk Şürasına verilecek' diye­ rek, dünyaya yeni gelmiş Muhtar Cumhuriyetin adı ve onun yüksek hükümet yönetimi lle ıcra organı gösterildi. Kurultayın son günü, ya­ nı 29 Kasım ( 1 O Aralık) tarihinde bütün demokratik normlara uygun olarak kongre, Türkistan halk vekilierinin hukuku hakkında özel karar aldılar. Orada: '28 Kasım (9 Aralık) 1 91 7'de Hakand'da Müslüman halkın Türkistan Muhtarlyetine ba?)lılıklarını bildirerek, kendi vekilieri Için hayatları pahasına sorumluluk üstleneceklerinl beyan edip, ant ettiklerini dikkate alarak IV Olağanüstü Müslüman Kongresi karar alı­ yor: Kurultayın seçtiği 54 kişiden oluşan Türkistan Muvakkat Şürası ve 12 kişiden oluşan Türkistan Halk Şürası üyelerinin hukukuna doku1 86 Şaniyaz Deniyarov, 'Muhtariyet Kısmeti', Şark 'r'vlduzv, Taşkent. 1991. N. 1 2, s. 1 60. 1 87 Şaniyaz Danlyarov. o.g.m., s. 1 59. 1 88 Çokayol;jlu Mustafa, "Hokand Muhtariyeti", s. 7.

�6


MUSTAFA ÇOKA Y Hayali, Faaliyetleri ve Fikirleri

nulmazlık ilôn edilir. Onların herhangi birine yönelik yapılan zor kul­ lanma bütün 1 O milyon Türkistan halkına karşı yapılan hareket olarak nitelendirilecektir. Kongre, kendi vekilierinin kutsal hukukunu koruma­ yı ve savunmayı halkın kendi eline temsil etmiştir." 1 89 1 O Aralık 1 9 1 7 tarihinde kurultay Türkistan Muhtariyeti'ni ilôn etti. Bu tarihi kararı okuma şerefi Mustafa Çokay'a nasip olmuştu. Ka­ rar bütün üyeler tarafından fevkalade bir heyecanla karşılanmıştı. Ka­ rar okunduğu zaman bütün kongre üyeleri ayakta dinlemişlerdi, kara­ rın okunması sona erince, "Yaşasın Muhtar Türkistan!" sedalarıyle al­ kışlanmışlardı. Bir çok kimseler sevinçten ağlıyorlardı. Değil Müslü­ manlar yerli Yahudiler bile birbirlerini kardeşçe kucaklarnokta ve teb­ rik etmekte idller 190 . Turkestanskiy Vestnik gazetesi: "Kongre kararı­ nı kabul ederek Müslüman kardeşlerimizin kendi kendini idare etme, birlik ve halklar eşitliği gibi büyük hedeflere hızlı ve engelsiz ulaşma­ larını diliyoruz• 191 diye yazdı. IV. Türkistan Fevkalade Ülke Kurultayı mazbatasında şu hususlar açıklanmıştır: 1 . IV. Türkistan Fevkôlade Ülke Kurultayı büyük Rus ihtilôli esas­ larına dayanarak ve Türkistan halklarının oy ve Isteğini ifade ederek Türkistan'ı demokratik, fedaratlf Rusya Cumhuriyetinin mahalli muh­ tariyete üye bir bölgesi olarak Ilan eder. Muhtariyet şeklinin tayin işi yakında toplanacak ·Türkistan Kurucu Meclisinin seçimine bırakılcJ.ı. Kurultay Türkistan'daki azınlıkla bulunan halkların hukukunu her yön­ den savunacağımı llôn etti. 2. Türkistan Muhtarlyetini ilôn etmiş bulunan IV Türkistan Fevkô­ lade Ülke Kurultayı aynı zamanda 54 kişilik bir halk şurası seçmlşti. Bu halk şurası üyelerinden 36'sı Türklstan'lı, 1 8'i gayri Müslim'dir.

189 Turkestonshiy Vestnih, 1917. No: 20. 190 Çokoyo�lu Mustofo. 'Hokond Muhtariyeti', o.g.m .. s. 7. 191 Turkestonshiy Vestnih, 1917. No. 20.


MUSTAFA ÇOKA Y Hayalt, Faaliyetleri ve Fikirleri

3. Geçici Muhtariyet Hükümeti şu kişllerden ibarettir: Hükümet Başkanı ve içişleri Bakanı : Muhammedcan Tanışbay (Kazak), Türkis­ tan Milli Şürası Reisi ve Dışişleri Bakanı, M. Tınışbay'ın çekilmesiyle beraber Ocak ayından itibaren Hükümet Başkanı: Mustafa Çokay (Kazak), Hükümet Başkan Yardımcısı ve Maliye Bakanı: Şah Islam Şah Ahmet (Başkurt), Içişleri Bakanı: Abdurrahman Bek Orazay (Kazak). Ziraat Bakanı: Hidayet Bek Yorgulu Ağa (Azeri), Harbiye ve Milis Ba­ kanı: Ubeydullah Hoca (Özbek), laşe Bakanı: Abidean Mahmud (Öz­ bek), Nafıa Bakanı: Mir Adil (Özbek), Milli Eğitim Bakanı: Nasır Han Töre (Özbek) ve Milli Azınlıklar Bakanı: Salamon Herzfeld (Yahu­ di) 1 92 . Kurultay, üç günlük çalışmaları sonucunda ayrıca 1 2 kişiden olu­ şan Türkistan Halk Şürası Heyetini seçti. Bu heyete oylama sonucun­ da Mustafa Çokay (Kazak). Şirali Lapin (Kazak). Ubeydullah Hoca (Özbek), Mahmud Hoca Behbudi (Özbek) ve diğerleri seçildiler 1 93 . Bu arada Türkistanlı Müslüman sosyalistler tarafından idare edilen ve Sancar lsfendiyaroğlu (Kazak) ile Sultanbek Qocanoğlu'nun (Ka­ zak) başkanlığını yaptığı Ülke Müslüman Asker. işçi ve Çiftçiler Şüra­ sı da milli hükümete gelip katıldılar 1 94 . Burada üzerinde durulması gereken bir husus. kurultay kararları­ nın tamamıyla demokratik esaslar dahilinde alınmasıdır. Dolayısıyla, Türkistan Milli Muhtariyeti'nin temeli demokratik esaslar üzerine atıl­ mıştır. Çünkü, Muhtariyet kurucu heyet tarafından yapılan uzun hazır­ lıklardan sonra. halk tarafından seçilen kanuni milletvekillerinin işti­ rakiyle, halkın %98'ini oluşturan Müslümanların adına ve azınlık halk­ larının vekilierinin de katılımı ve desteği ile ilôn edilmişti. Kurultay, Muhtariyet kararını bir oldu blttiye getirmeden. hükümet ve onun şeklini, idare usülünü tayin meselesini yakından toplanacak ve halk adına karar almaya tam yetkili Türkistan Kurucu Meclisinin seçimine 1 92 imzasız (Mustafa Çokay), 'Tarihi Eslemeler', Yaş Turkistan, 5.13, Dekabır 1930, s. ô-7. 193 M. Hosanov, 'Aiternativa', s. 107. 194 A.Z.V. Togan, Bugünkü Türki/i, s. 365.

�8


MUSTAFA ÇOKA Y Hayatı. Faaliyetleri ve Fikirleri

bırakmıştı. Böylece, kongrede oluşan idare ve icra organlarına geçi­ ci bir statü verildi. Onların Muhtariyet yönetimindeki günlük çalışma­ larıyla birlikte asıl görevinin, ülke çapında en üst yasa çıkarıcı organ olan Kurucu Meclis seçimlerini organize etmek ve onu toplantıya ça­ l;)ırmak olduğu belirtildi. Kongrede, yerli olmayan halkların tüm haklarının korunceağına dair teminat verildi. Bunun sadece sözde verilen vaat olmadığı daha kongre esnasında ispatlandı. Hükümet heyetinin 3/1 'i bu halkların temsilcilerine verildi. Bu rakam, azınlık halkların ülke genelindeki nü­ fus sayısına göre çok fazladır. Ancak, bu karar mecburiyetın yanı sıra bir ittifak arayışını simgelemektedir. Nitekim, Mahmud Hoca Behbu­ di konuşmasında gayr-i Müslim halkların temsilcilerinin katılmasıyla kurultayın ayrı bir saygınlık kazandığını vurgulamıştır ve kurultay he­ yetine bu azınlık (Rus, Yahudi, Polonyalı ve sair) milletierin temsilci­ lerinin de seçilmesini teklif etmiştir 195 . Kurultay, oybirliğiyle bu tek­ lifi kabul etmekle beraber Bolşeviklere karşı nispeten dahi olsa müt­ tefik kazanmasını bilmişti. Müslüman halkla birlikte Türkistan'da ya­ şayan yerli olmayan gayri Müslim milletlerin. bazı demokratik kurum­ ların, ayrıca dini ve sosyal grupların Kongre kararını tam olarak des­ teklemesi ve kabul etmesi bunun bir göstergesidir. Bolşeviklere karşı cephe arayışına girmelerine rağmen Muhtari­ yet Hükümeti, dengelerin eşit olmadığı şartlar altında açıktan açığa düşmanlığı körüklemek istemiyordu; Türkistan Muhtariyeti o zamanın Rusya merkezinde h(Jkümet yönetimini zorla teslim almış olan Halk Komiserleri Şürasının Kasım 1 91 7'de yaptığı "Rusya ile Doğunun Tüm Işçi Müslümanlarına" seslenen çağrısına da uygunluk arz etmekteydi. Kurultay, Rusya, Federatif Demokrat Cumhuriyetiyle birlikte olduğunu ilôn etmişti. Bununla birlikte, Kurultay kararlarının en önemlisi, ülkedeki siya­ si iktidarın temelini kurucu da koruyucu da halkın kendisi olduğunu belirtmesidir. Hükümet, halk iradesine ve dolayısıyla halk idaresine dayandığını ilan ediyordu. 195 M. Hosonov. 'Aiternotivo". s. 107.


MUSTAFA ÇOKA Y Hayatı, Faaliyetleri ve Fikirleri

lstlkbal devlet mefkOreslne Isiörn dini kalde ve gayelerı esas alındı 1 96 . Kuruıtoyda delegeler, Iktisadi meseleleri de görüştüler. Maliye Bakanı Şah Islam Şah Ahmed'In teklifi üzerine Hükümet 'otuz milyon rublelik kısa vadeli devlet lstlkrazı' çıkarmak için çalışma başlattı 1 97 . Muhtarlyet hükümeti Ingiliz'lerden harp teçhizatıyle birlikte bir takım Iktisadi yardım da talep etme kararını aldılar1 98 . Muhtariyet hüküme­ tl kurulur kurulmaz kendi faaliyeti Için program tertip etmiş ve vakit geçirmeden silahlı güçler (halk mlllslerl) teşkil!, maliye işleri. vergi usullerı vesaire hakkında kararlar çıkartmıştı. Hükümet daha kuruluş safhasında Iken zoruretten dolayı 60 kişi­ lik bir ordu kurdu 1 99 . 1 91 8 lnkılabından ewel haydutluk yapmış olon Ergeş. devrimden sonra Fergana'ya geri dönüyor ve soyılorı 4000'i bulan yiğitleriyle Hakand eski-şehre gelerek, orda rr.ilis kuwetlerinin başına geçiyor. Ergeş Korbaşı ve adamları daha çok Ulemo Cemiye­ tl'nin etkisi altında idller200 . Milli hükümet, Türkistan Kurucu Meclisi'nin 20 Mart 1 91 8'de top­ lonmasına karar vererek seçim kanununu hazırlamış ve Geçici Millet Meclisinden geçirebilmiştir. Muhtariyet ilönı bütün Türkistan'da sevinç ve heyecan uyondır­ mış ve siyası· ruhun yükselişine sebep olmuştu. Muhtoriyet hükümeti1 96 Ş. Donlyorov, o.g.m., s. 1 61 . 1 97 M.Ç. (Mustafa Çokoy), 'Şoh Islam Şoh Ahmed Bek (Dostlıq Vazifesi)', Yaş Tvrhis­ ton, 5.1 4 , Yonvar 1 93 1 , s.7; Hükümetin bu faaliyeti Bolşevikleri hemen teyokkuzo geçirmlştlr. Taşkent Bolşeviklerinden Kuzmin isminde birisi arkadaşlarını şöyle uyarıyor: 'Hokond'dokl Muhtoriyet Hükümeti bir 'oyuncak' del;)ildir. Şah Ahmed, Ubeydulloh Hoca ve Çokoy'lorın 'Türkistan devlet istikraz ı' çıkarmak için yapmakta oldukları hareketleri, sadece bunların Aus Asker ve Işçilerı Hükümetine düşmanlıl;)ı del;)il, Umumi Ausyo Hükümetine karşı yükselmekte olon Türkistan milli burjwosının tar düşmanlıi;) ı olarak algılamak lazım. Aynı ver.

ın· 198 M. Hosanov, "Kokandskoyo Avtonomiya i Nekotoriye Eya Uroki', Obş. Nou. Uz· behistone, 1 990, N:2, s. 43. 1 99 M. Hosonov, 'Aiternotiva', s. 1 10. 200 M. Hosonov, o.g.m., s. 107-1 10. •

L.:.O


MUSTAFA ÇOKA Y Hayatı, Faaliyetleri ve Fikirleri

nin boşkenti Hokond'don sonra Taşkent'te de büyük bir heyecan var­ dı. 1 3 Aralık 1 91 7'de eski Taşkent'te sayıları takriben SO.OQQ201 ci­ varında olan Müslümanlar toplan ır ve "Allah-u Ekber", "Yaşasın Türkls­ tan'ın özerkllğll", "Yaşasın Türkistan'a anayasa getirecek toplantı!", "Yaşasın lslôm", "Yaşasın Millet" şeklinde slogan atarlar. Hakand kongresi kararlarını büyük sevinçle karşılar, onu korumaya hazır ol­ duklarını bildirdikleri bu mitlngde yerli halk: "Biz Müslümanlar.... Tür­ kistan Muhtariyetinin ilônını tam destekliı;ıoruz ve Hakand'da kongre­ nin kabul ettiği kararlara katılıyoruz ... Bütün Müslümanları Türkistan Muhtariyetinin etrafında birleşmeye, hür Türkistan'ın kardeş halkları arasında etnik kargaşaya, savaşa yol vermemek için imkôn dahilin­ de oluşturulacak barış yoluyla ülkenin gerçek anlamda muhtarlyet al­ ması için yardıma davet ediyoruz"202 diye karar aldılar. Gündüz tamamıyla hadisesiz geçmiş ve herhangi bir kargaşa çıkmamıştır. Ama akşamüzerı göstericiler "ordu"dakl dar köprüden ge­ çerken pusu kuran kızıl askerler makineli tüfekle ölüm saçarlar ve kat­ liam başlar203 _ Bugünün münasebetlyle Mustafa Çokay, daha sonraları şöyle yazıyordu: " 1 3 Aralık 1 91 7 tarihi Rus Bolşevlklerln halkımıza ihanet ettikleri gündür. Bugünde kardeşlerimizi kalleşçe öldürdüler. Bu tarih­ ten Itibaren bizimle Rus Bolşevikleri arasında resmen kanlı bir savaş haklmdır•. 204 Hakand Türkistan Muhtariyetinin Bolşeviklere takındığı bu tavır­ dan sonra, hükümet, anti-Sovyet teşkilôtlarında ümit bağlanan mer­ kezlerden biri olwermiştir205 _ Örneğin, o, sıralarda Kafkasya cephe­ sinden dönmekte olan Yedi Su Kazaçiieri (Rus Kozaklar) ta Kızıl su (bugünkü Krasnavodsk-Türkmenbaşı)'dan Itibaren yol boyu her yer201 Boyromirıo Hoyit, bu rakamın takriben 60.000 ile 70.000 orasında oldul)unu belirtmektedir. Bkz: Bayramirıo Hoylt, Bosmacılor, s. 27. 202 TurhestanshiV Vestnih, 1917. No. 20. 203 Boyromirıo Hoyit. Bosmocılar, s. 27-30. 204 Mustafa Çokoy. 'Dekobır Hotırolorı', Yaş Türkistan, N.37, 1 932, s. 6. 205 Boyromirıo Hoyit. TUrhiston Devlet/erinin. s. 247.


MUSTAFA ÇOKA Y Hayatı, Faaliyetleri ve Fikirleri

de Sovyet hükümetlerini yıkorak "Yaşasın Türkistan Muhtariyetieri ve Onun hükümeti" porolosıylo ilerliyorlordı. Bunlar, aynı zamanda, si­ lahlarını Hakand hükümetine satmoğo söz vermişlerdi. Fakat, Bolşe­ viklerin "Hokond'do Ruslara karşı Panislamist (?) hükümet kuruldu" tarzındaki kışkırtmolorıno Inanon Kozoçiler, Hakand hükümetine sato­ cakları silahları, Bolşeviklere teslim ederler206 . Milli Hükümet, Milli Muhtoriyetin varlığını korumaya ve dış siya­ setinin temellerini atmoya çalışıyordu. Bu amaçla Hükümet "Gü­ ney-Doğu Kozaçiier Ittifaki" meselesini görüşmek üzere Mustafa Ço­ koy'ı Osenburg'o gönderdi. Mustafa Çokoy'ın 25 Aralık tarihinde hü­ kümete sunduğu rapor üzerine bu lttifoko girmeme korarı olındı 207 . Bu orada, Muhommetcon Tınışboy, "hükümetin bazı hareketleri Taşkent'teki Rus Bolşevikleri ile oranın bozulmasına sebep olur". dü­ şüncesiyle ısrar ederek 1 91 8'in Ocak ayının hemen boşında hükü­ metten ayrılınca, Hükümet Boşkonlığına Mustafa Çokoy seçild J 208 . b) flloş Ortfo Mill' Nluhtorlyetlndekl Foollyetlerl

Türkistan halkının milli menfaatlerini savunmak için ortoya çıkan. çağdaş progroma sahip ilk parti olon Aloş portisinin209 davet ve or­ ganize etmesiyle S Aralık 1 91 7 tarihinde Orenburg'do l ı Umumi Ko­ zak Kurultayı toplandı. Kurultava bütün Kozak vilôyetleri yanı sıra Al­ toy'don ve Semerkond'ton, bununla beraber Yedi su Kırgızlarından gelen toplam 82 delege kotıldılar210 . Kurultay süresınce Kozak aydınları gerek Boşkurdistan hükümeti ozolorı, gerekse Hakand Türkistan hükümeti azaları lle sıkı bir işbirli­ ği içindeydiler. 1 3 Aralık 1 91 7 tarihinde Kurultoy, Demokratik Rusya çerçevesinde Aloş-Ordo Milli Muhtor Hükümeti'ni llôn etti. Boşkent 206 208 209 210 Mombet Qoygeldiyev. o.g.e., 329.

Çokay ol;)lu Mustofo, 'Bir Ilmi 'ı'oll;)onl;)o Qorşı', Yaş Tüıkiston, 207 Çokoy ol;)lu Mustofo, 'Hokond Muhtcıriyeti', l l . A. Oktoy, o.g.m., s. 44-45. Timurol;)lu (Tohir Çol;)otoy ?). "Aioş Ordo', Yaş Türkistan. s.

5.26, 1932, 13. s.

5:32, 1932, lyul. 1 7. s.


MUSTAFA ÇOKAY Hayatı. Faaliyetleri ve Fikirleri

olarak Serney (Aioş) şehri seçildi. Fakat Kozak eli topro�ının genlşll­ �1 ve o zaman için ulaşım Işinin çok korışık olması sebebi lle, Aloş-Ordo Hükümeti'nin idon" işlerinin iki yerden yönetilmesi karar­ laştırıldı. Aloş-Ordo'nın batı tarafı Batı Aloş-Ordo denlierek Oral vı­ lôyetlnin merkezi Cımbitı şehrinden idare edildi. Batı Aloş-Ordo'nın idari Işlerini Cihanşah Dosmuhammed ve Halil Dosmuhammed yöne­ tiyordu. Do�u Aloş-Ordo denilen Aloş-Ordo'nın do�u tarafını do. Aloş-Ordo Hükümetinin boşkanı Alihan Sökeyhan tarafındon yöneti­ liyordu21 1 . Aloş-Ordo Hükümeti'nin yönetiminde görev olon diğer şahıslar şunlordı: Halis Abbas (Başbakan yardımcısı), Alimhan Ermek (Harbi­ ye Bakanı), Ahmet Birimcan (Adalet Bakanı), Muhammedcan Tınış­ boy {Içişleri Bakanı), Ahmet Boytursun (Milli Eğitim Bakanı), Musta­ fa Çokoy (Dışişleri Bokonı) 212 . Hükümet üyelerinin hepsi Kozak asıl­ lı idi. Oliver Ray'un belirtti�i gibi, Aloş Ordo partisi, 1 91 4 öncesinde Rusya'da ortoya çıkan modern anlamda milliyetçi tek Müslüman par­ ti ıdı 213 ve bu milliyetçi çizgisini devlet politikasına do yonsıtocoktı. Bununla beraber, Hükümet üyelerinden Muhommetcon Tınışboy ve Mustafa Çokay aynı zamonda Hakand Milli Muhtariyeti'nde ba­ kanlık görevi yapıyorlardı. Bundan şu sonuca verebiliriz ki, iki hükü­ metin iç ve dış politikoda yapmak Istedikleri veya amaçları aynı idi, ancak o günkü şartlar, siyasi ortam ve coğrafi durum müşterek olan dôvônın şimdilik birbirlerinden ayrı imiş gibi yürütülmesini icop etti­ riyordu21 4 . Çünkü, çok geniş coğrafi olon, askeri güçten yoksunluk, Si­ birya'do yükselen Amirol Kolçak diktotörlüğü, Orenburg'da hükümeti ele geçiren Bolşevik hükümet, memleket içindeki Rus isyancıların hem silahlı hem de teşkilôtlı olması, onların herhangi bir "Pontürkist veya Panlslamist" yakıştırmalorıylo hükümete tehlike teşkil edebilme 21 1 Hasan Oraltay. Aloş, Türkistan Türklerinin Mi/h" Parolası. s. 32-33. 212 Boyromirzo Hay it. Türkistan Rvsvo lle Çin Arasında. s. 253. 213 Oliver Aoy, Yeni Orta Asya ya do U/vs/arın /mo/ fdilişi, Çev: M. Morolı. Istanbul 2000. s. 78. 21 4 Ali Bademcl, Türkistan Mi/b" lstihlol Horehetl ve fnver Paşa. Istanbul 1975, C . l . 1 76. s.


MUSTAFA ÇOKAY Hayatı, Faaliyetleri ve Fikirleri

olosılıÇ)ı gibi dahili tehlikelerle beraber Hokond'dokl cedit kadim oy­ rılıÇ)ı, kadimelierin tutuculuÇ)u ve özellikle ülkenın şeriat koidelerine göre yönetilmesi, yoso ve yargının kadılık müessesl tarafındon yürü­ tülmesi gibi teklifleri Avrupoı- medeniyet taraftarı olon bazı Aloş Ilder­ Ierini ürkütmüş olmalı ki, bu do Aloş Ordo Mlllf Hükümetının Hokond Türkistan Muhtariyetinden biraz farklı yol çizmesine sebep olmuştur. Bu tedbir ve tedirginilk Kurultayın gündem meselesine konulan maddelerden de anlaşılmaktadır. Kurultayın gündem maddeleri şöy­ le idi: 1 . Sibirya, Türkistan Muhtariyetieri hem Güney-DoÇ)u Ittifakı hakkında, 2. Kozok-Kırgız Muhtariyeti, 3. Mills kuvvetleri, 4. Millet ŞOrosı, 5. EÇ)ltim meselesi, 6. Millf Hazine. 7. Müftülük meselesi, 8. Halk Mahkemesi, 9. Yerel Yönetim, 1 0. Erzok meselesi 215 _ Konuşmasına: "Muhtoriye� üç çeşit olur: 1 . Kon birliÇ)i, 2. Toprak birliÇıi. 3. Iş birliği ile", diye başlayon Alihan Bökeyhon, Sibirya lle iş birlikteliği çerçevesinde Muhtorlyet kurmanın iç ve dış Ruslara güven telkin ederek Rusya'nın sömürgeci istilô siyasetine bir engel teşkil edebileceğini sovundu216 _ Ancak, Alihan Bökeyhon bu ittifakı bağım­ sızlığa giden yolda mlllf muhtariyeti sağlamlaştırmak için yapılan ge­ çici çare olarak değerlendirmek istiyordu: "Önce Sibirya'ya doyono­ rok, büyük devletin çengellnden kurtuldukton sonra kendi otoÇ)ımızı kurorak oyrılırız diye düşündük ... Türkistan (eyoletl kastediyor) ken­ di başına muhtor olabilir... Muhtorlyet demek-kendi başına devlet olmak demektir ... Kozak (Eyoleti) Türkistan (Eyoletl) ile bir muhtorl­ yet çatısı altına girerse. muhtorlyet arabasını deve ile eşeğe bera­ ber çektirrnek gibi bir şey olur. Bu oroboylo biz nereye kadar ilerle­ yebiliriz"217 . Olaylar Allhan Sökeyhan'ın Rusya konusunda haklı olduğunu or­ taya koydu: 1 8 Ocak 1 9 1 8 tarihinde, yani kurultaydon daha bir oy geçer geçmez Kızıl Ordu kuvvetlerinin Orenburg şehrine girmesi üze215 Mambet Qoygeldiyev, o.g.e.. , s. 330. 216 Alihan 8ökeyhonov, Şı�rmolor. Almotı, 1994, s. 375. 217 Kenes Nurpeisov, o.g.e., s. 150: Bkz: Alihan 8ökeyhon, o.g.e., s. 263-264.

L2.4


MUSTAFA ÇOKA Y Hayatı. Faaliyetleri ve Fikirleri

rine, Aloş Ordo hükümeti şehri terk ederek. yeni başkent Serney şeh­ rine taşınmak zorunda koldı 2ı8 . Mustafa Çokay, kurultayın son günlerinde gelmişti. Aloş Or­ da'nın kurucularındon Mir Cokıp (Mir Yokub) Dulot'ın ifadesine göre. Mustafa Çokoy, Kozak Muhtariyetinin kendi başına kurulmasına kar­ şı çıkarak, Türkistan Muhtariyeti çatısı altında bir muhtoriyet kurulmo­ sını şiddetli sovundu2ı9 . Ancak Alihan Sökeyhan'la görüştükten son­ ro, Mustafa Çokay kurultay çalışmalarına aktif bir şekilde iştirak etti ve hemen kurultay bitiminde Allhan Sökeyhan'la birlikte Sırderyo vi­ lôyeti Kozaklarına orta bir beyanname yayınladılar. Türkistan Genel Valiliği sınırları dahilince yaşoyan ve sayıları 2.972.725 olon Kozok­ lorla220 bir onlaşma sağlamak amacıyla 5 Ocak 1 91 8 tarihinde Tür­ kistan (Yesi) şehrine çağrılan Sırderyo Vilôyeti Kurultoyı 22 ı böylece Mustafa Çokay'ın inisiyatifiyle ele alınmış oldu. Her zaman uzloştırıcı kimliğe sahip olon Mustafa Çokay, bu ka­ rarıyla ayrıca Muhtariyet ve Muhtariyeti n ilôn ediliş tarihi konusunda ihtilofo düşmüş olon Alihan Sökeyhan ile Batı Aloş Ordacılar lideri Ci­ hanşoh Dostmuhammet orasında bir mutobakatın oluşumunu sağla­ mış oldu222 . Daha doğmadan porçalanma tehlikesiyle karşı karşıya kalmış olon Aloş Ordo Muhtariyetinin bütünlüğünü korudu. Aloş Ordo hükümetinin en önemli teşebbüslerlnden biri, şüphe­ siz memlekette sükunet, ldan· asayiş temin, kanuni düzenlemelerle il­ gili tedbirleri olmak idi 223 . 1 91 8 yılı Üç (üz gazetesinde yayınlanan "Aiaş Avtonomitosı" makalesinde de ifade edildiği gibi Astrohan'dan Çin' e kadar uzanan coğrafi yerleşim224 ile boylar orasındaki bazı on2ı8 Kenes Nurpeisov. o.g.e ı 59. 2ı9 Mombet Qoygeldıyev. Tvtos Türhiston ldeası (one Mvstofo Şoqoyo{jlv, Almatı. ı 997. s. 36. 220 Mombet Qoygeldiyev. AJoş Qozgo/ısı. s. 338. 22ı Alihan Bökeyhanov. Şıgormalor. s. 268. 222 Keres Nurpeisov. o.g.e s. ı 56. 223 Timuro{llu. 'Aiaş Orda', Yoş Türkistan. s. ı8. 224 Kenes Nurpeisov. o.g.e., 149. .. s.

.•

s.

7.:J


MUSTAFA ÇOKA Y Hayat1, Faaliyetleri ve Fikirleri

laşmazlıklar, işte bu sükunet, idan· asayiş ve kanun· vaziyet için en büyük engeli oluşturmaktaydı. Coğrafi bütünlüğü savunarak toprak bütünlüğünü korumakta çok büyük emeği geçen Mustafa Çokay, par­ tiler ve boylar arasındaki birliği sağlamak için de çok büyük gayret sarf etti. Hatta Alaş partisine cephe alarak Bolşeviklerle iş birliği yol­ larını arayan Üç Cüz partisinin lideri Kölbay Toğısov'la bile anlaşma zemini aramıştır225 . Ülkede anarşiyi önlemek uğruna her türlü uzlaş­ maya açık olan Mustafa Çokay'ın Türkistan birliği konusundaki kesin tavrını anlamak için bir olayı nakletmeden geçemeyeceğiz. Mustafa Çokay'ın anlattığına göre, 1 91 6 halk ayaklanmasında "Han" ilan edi­ len Abdu-Gaffar ile "Bahadır" olan Amangeldi, Kıpçak boyuna men­ sup olarak Argın boyundan olanlara karşı saldırmaya başladılar. Hiç­ bir zaman kobileeilik yapmayan ve yapmayacak olan Ahmet Baytur­ sun ile Mir Yakup Dulat'a onlar Argın'ların başkanları olarak bakmaya başladılar. Gerisini Mustafa Çokay'ın kendisinden dinleyelim: "Ab­ du-Gaffar, bilhassa Amengeldi'nin kabileciliği o dereceye kadar ileri gitti ki, onlar yakın kişileri vasıtasıyla 1 9 1 7 yılı yazında ben lrgız ve Turgay toprağını dolaşırken, benim de Kıpçak boyundan olduğumu hatırlayarak, Hanlar sülalesinden gelen töre Alihan Bökeyhan'a ve Argın Ahmet Baytursun ile Miryakub'a karşı bize siyasi rehberlik yapınız diyerek defalarca müracaat ettiler. Ben, tabii, kabul et­ medim. Çünkü bir Türkistan Türk hadimi için, Türkistan Milli istiklôli bayrağı altına giren bir kişi için Argın, Kıpçak değil. hatta Kazak, Öz­ bek, Türkmen diyerek Türkistan Türklerini parçalamek siyasi ve milli ölümdür". 226 Bu ve buna benzer olaylardan da anlıyoruz ki, "Böl, parçala ve yönet" siyasetinin tesirinden ülkeyi tamamıyla kurtarmak, ona bağımsızlığı kazandırmak için oldukça müşkülatlı safhalardan geçmek zorunda kalan bu cemiyetler ve muhtariyetierin bir birlik halinde mücadele safını kurabilme şerefini de, Tahir Çağatay ve Abdülvahab 225 Kölbay To()ısov. Taşkent Şura-i lslôm Cemiyetinin kurulma aşamasında Mustafa Ço­ kay'a yardım etmişti. Bkz. Kenes nurpeisov. o.g.e .. s. 127. 226 Çokayo()lu Mustafa. "Batır Bolşevik Amangeldi Haqqında Hakikat". l'oş Türkistan, 5.85. Dekabr 1936. s. 32-33.


MUSTAFA ÇOKA Y Hayatı. Faaliyetleri ve Fikirleri

Oktay'ın ifadeleriyle. herkesten ziyade Mustafa Çokoy'ın şahsında aramak lazımdır227 . Mustafa Çokoy'ın organize etmesiyle Ocak 1 91 8'de Türkistan (Yesi) şehrinde toplanon Sırderyo Kozaklorının kurultayında Türkistanlı Kazaklar Arka Kazaklarına müracaat ederek onları birleşmiş büyük Türkistan şiarı etrafında toplanmaya davet ederek, Türkistan birliğinin ehemmiyetini arz ettiler228 . c) TOrklston Hokond M/lt Muhtariyetinin Sona Ermesi

Ayakta kalabilme mücadelesi veren Hakand Türkistan Muh­ tariyeti, hükümetin merkezi güç tarafından da tanınmasını temin edebilmek için, Petersburg'doki Rusya Sovyet hükümeti ile irtibat kurmaya çalışıyordu. Ancak, gerek Petersburg'doki, gerekse Taş­ kent'teki Halk Komiserliğinin hiçbir şekilde ikili otoriteye (Sovyet ve Milli) müsomaho göstermeyeceği anlaşılmıştır. Taşkent'teki Sovyet Komiserliği, Kızıl Ordu'nun 1 8 Ocak 1 91 8'de Orenburg şehrini istilô etmesinden ve Rusya ile Türkistan arasına demiryolu bağlantısı kur­ masından sonra Rusya'dan yardım alabileceklerini zannediyorlar­ dı 229 . Bundan cesaretlenen Sovyetler, 30-31 Ocakta toplanan kong­ relerinde Hakand Türkistan Milli Hükümeti'ni ortadan kaldırmayı kararlaştırdılar. Kızıl askerlere Avusturyalı ve Macar harp esirlerinden ücretle tutulan askerler ve Ermeni Daşnok milisieri ilave edilerek kuru­ lan bir kuwet Hokand'a gönderildi 230 . 1 91 8'in başlarında Sovyet­ lerin Taşkent Harp Komiserliği'ne atanan Osipov Taşkent'ten, Hakand şehrini istilô etmek için her türlü tedbiri olarak birlikleri Hakand şehri etrafında toplama emri alır. Sovyetlerin Hakand'daki Devrim Harp Komitesi, Şubat başlarında Muhtar Hükümetin kendi kendini feshetmesini ve polis (milis)lerinin de silahlarını teslim et­ mesini talep eder. Hükümet başkanı Mustafa Çokay bu talebi red227 Y.T .. Türiliston Mi/b" Hareketi ve Mustafa Çohov. s. 26. 228 Timuroğıu. "Aıaş Orda". Yaş Türlıiston, s. 1 7. 229 Baymirıa Hayit. Bosmocılor. s. 32. 230 Ali Bademci. Türhiston Mi/k" lstihlôl Hareketi ve €nver Paşa. Istanbul. 1 97 5. c. 1 . s. 169.

72_J


MUSTAFA ÇOKA Y Hayatı. Faaliyetleri ve Fikirleri

deder. Bunun üzerine "Devrimciler", kalede bir araya gelerek Milli Hükümete karşı girişimleri görüşürler231 . Şubat ayının 1 1 -1 2 gecesinde klmll�i belirsiz bir grup Insan şehre girerler. 1 2 Şubat günü Sazanev Taşkent'ten getirilen silahları da�ıtıyor ve bu arada şehre girenierin sayısı 400'e ulaşıyor. 1 3 Şubat tarihinde Andican ve Skobelov şehirlerinden gelen 1 20 ve Perovski'den gelen iyi teçhizatlı 80 askerin istllöcılara katılmasıyla bunların sayısı 3-4 gün Içerisinde 600'ün üzerine çıkmıştır232 . Kızıl askerlerin taarruzundan önce Hakand'da dokuz gün boyun­ ca Hokand'ı savunan Türkistanlılar ile Hokand'a saldıran Ruslar arasında savaş görüşmelerı yapıldı 233 . Çıkaca�ı kaçınılmaz olan savaş öncesi Muhtariyet merkezi konumundaki şehır tam bir kargaşa ortamı Içerisinde idi. Müzakerenin Ikinci günü mllls kuvvetlerinin baş­ kanı olan Ergeş korbaşı 234 kendisini yeterince kuwetll sanarak "Han" ilan etti ve emrine Itaat etmeyenleri Ise kurşuna dlzdirdi 235 . Ergeş'in tahta oturma töreni vaktiyle Hanlar tarafından yapılan usullere göre cereyan etmişti. O, bu davranışıyla. zaten kendisine karşı husumet duyan di�er Korbaşıların büsbütün düşmanlı�ını çekti. Mustafa Çokay'ın anlattı�ına göre bu ve benzeri Korbaşıların arasında ne mücadele planı ve ne de mücadelenin maksadı hakkında hasıl olmuş bir birlik vardı ... Bolşevlklerle açık pazarlık yapan Korbaşılar da çok­ tu236 . Hokand şehrini kuşatmış olan Bolşevikler. taarruz öncesi bir el­ çiyi Milli Hükümete göndererek Mustafa Çokay'ın Sovyetler tarafın231 8aymlrıa Hoylt, o.g.e.. s. 33. 232 Şcınlyoz Donlyorov, 'Mutıtorlyet Kısmeti', o.g.m., s. 162. 233 8aymlrıa Hoylt, o.g.e., s. 33. 234 Koıboşı kelimesi kumondon, kale kumondonı. şehrin ya do kalenin korunmasıyle gö­ revli polis şefi anlamına gelmektedir. B. Hoyit, o.g.e., s. S 1 . 235 Şoniyoz Doniyorov, 'Muhtarlyet Kısmeti'. s.3; J. Castagne, Ergeş'in Emir'üi-Müminln

Ilan etti{lini yozmaktadır. J. Castagne, Orta Asya Bozkırlarında Bir Osmanlı Genero/i €nver Poşo, Tercüme: A. Uzmen, lstonbul 1 991 , s. 1 75.

236 Çokoy o�u Mustofa, 'Qoz{lalıştan Qurtuluş{lo', Yaş TOrlıistan, 5:9-1 O, s. 3-4.


MUSTAFA ÇOKA Y Hayatı, Faaliyetleri ve Fikirleri

dan kurulan "Hokand Harbl lnkılôp Komitesi"ne teslim edilmesını talep ettiler237 . Mustafa Çokay, Bolşevik elçisini Hakand'da bulun­ makta olan hükümet azaları yanında kabul etti ve arkadaşlarının fikir­ lerini beklemeden hemen şu cevabı verdi: "Bolşevikler ateşi derhal kesmekle beraber kendi reisierini bizim mlllf merkezimize teslim ederlerse, ben de kendimi 'Hokand Harbl lnkılôp Komitesi'ne "emanet" olarak teslim etmeye hazırım". Bu cevap üzerine Bolşevik elçiler geri dönüyorlar ve ertesi günü saat l l :20'de bir ültimatom ile gelerek: Türkistan Muhtar Hükümetinin Sovyet Hükümetini tanıması; Türk halkını, Sovyet Hükümetine boyun eğmeye davet eden bir beyannamenin neşredilmesi; Ahalinin elinde bulunan silahları top­ layıp bunların Bolşeviklere teslim edilmesi ve Milli Hükümetin Mills teşkilatının dağıtılması gibi hususları talep ettiler. Bolşeviklerin bu ültimatomuna karşı Mustafa Çokay. arkadaşları adına şu cevabı verdi: "Kuvvet sizin tarafta. Bizde ise şimdilik kendi mi lif hakkımızı tanımış ve idrak etmiş olmaktan başka bir kuvve t yok. Bu mücadelede bizi yeneceğinlzden de hiç şüphe etmiyoruz. Bunlar­ la beraber, biz ne sizin hakimiyet hakkınızı, ne de Türkistan'da Sov­ yet Hükümeti'ni asla tanımıyoruz•238 . Bolşevik temsilcilerinin gitmesinden 20 dakika sonra yani saat :40'da Bolşevikler Milli Hükümet erkanının bulunduğu binayı ateşe tuttular. Bu orada Hükümet azalarından Mustafa Çokay, Abdurrahman Orazay. Hidayet Bey Yorgili kurşun vızıltıları arasında Hakand'ın es­ ki şehır (Türklerin yerleşti?JI bölge) sokakları içinde da?Jıldılar. Mus­ tafa Çokay'ın yanında Milli Hükümetin askeri teşkilôtında yararlılık göstermiş bir Lehli erkan-ı harp subayı olan Yunşo-Gizovski'de var­ dı. Diğer hükümet azalarından Nasırhan Töre o zaman Mamangan'da. Salaman Hersfeld Semerkand'da, Ubeydullah Hoca Aşkabad-Seber­ kand yolunda, Mahmud Abidean Buhara'da, Şah Ahmet Bey ise Hokand Korgan'ı (kalesi) içinde iken Bolşeviklerin eline düşmüş bulunuyorlardı 239 . ll

237 lmzasız (M. Çokay), "Tarihi Eserler", Yaş Türkistan, S: 13, Dekabır 1930, s. 8. 238 Abdüssettar Hafız. "Mustafa Çokay', T.D.A.D Istanbul. Nisan 1 987, 5:47, s. 226. 239 A. Oktay, 'Türkistan Mil�- Muhtariı,ıet Hükümeti', o.g.m., s. 39. .•

7_:_j


MUSTAFA ÇOKA Y Hayatı, Faaliyetleri ve Fikirleri

Baskın sırasında kızıl askerler ağır topların yanı sıra uçaklar da kullanmıştı. Bombardıman sonrası şehrin başlıca binaları Hükümet evi, hastane ve basım evi yanmıştı. Ateşler içerisinde kalan şehirde 1 1 .000 hane, 27 camii, l l medreseyle birlikte sayısını bllemediğimlz kadar bankalar. mağazalar. tlcarethaneler. bakkal ve dükkanlar, okullar kül oldu. "Eski şehrin Üçte biri harabeye dönüştü", diye yazdı Mustafa Çokay'ın çıkardığı Uluğ Türkistan gazetesi 2 Nisan 1 9 1 8 tarihli sayısında: "Binlerce Hokandlı evslz barksız, aç ve çıplak kalıştır. Herhalde, savaşlarda bile bu kadar tahribat yapıl­ mamıştır. Ölenlerin sayısı şimdilik belli değil. Bununla birlikte, Hükümet üyelerinin de aralarında bulunduğu birçok insan tutuklan­ dı"240 . Muhtar hükümetin 30 azası tutuklanmıştı. Azalar yargılanmadan Infaz edlllyordu241 . Kızıl askerlerin ve Ermeni Daşkansutyan birlik­ lerinin baskınları sonucunda 1 O.OOO'den fazla Müslüman öldürülmüş­ tür242 . Hükümet başkanı Mustafa Çokay, Hakand'da Bolşevikler tarafın­ dan dikkat ve Itina ile aranmıştı. Hakkında gıyabi idam kararı veril­ erek görüldüğü yerde vurulması için emir çıkarılmıştı. Su vahim durum karşısında Mustafa Çokay, Hakand civarındaki kışla (köy)larda 5-1 O gün saklandıktan sonra, kılık kıyafetini değiştirerek yola çıkıyor. Daha önce kendisinin çıkarttığı "Birlik Tuvı" gazetesinin Mart 1 9 1 8 sayısında yayınlanan mektubunda243 bu zor günleri "Benim gördük­ lerimi Allah düşman bile olsa 8olşeviklere dahi göstermesin" diye yazıyor. Sırf ahaliye yabancı olduğu için tam Iki kere Erges Korbaşı ve Emir taraftarlarınca öldürülmek istenmiş. Hatta bir keresinde, yol­ dan geçerken silahlı üç haydut tarafından durduruluyor ve kalbinin temiz olup olmadığını öğrenmek için onlar Mustafa Çokay'ı nişan 240 A. Abdulloev. "Hroniko Protivostoyoniyo". Zvezdo Vostoko. 1 995. N: 1 1 -12. s. 201. 241 Şoniyoz Doniyorov. o.g.m.. s. 1 67. 242 Şoniyoz Doniyorov. o.g.m.. s. 1 67. 243 Mustofo, "Tov orası". Birlik Tvvu. N 24. 7 Mort 1 9 1 8; Bkz: Ana Tili. Almotı. Aqpon :

1 993.

�o


MUS TAFA ÇOKA Y Hayatı, Faaliyetleri ve Fikirleri

alıyorlar. Isabet ettlremeylnce de: "Bedbohttın bu sefer bahtı varmış" diye serbest bırakıyorlar. Basmacılık hareketi hakkında "Umumi-milli bir hareket, milli is­ tiklôl için mücadele. Sovyet hükümetinin Türkistan'daki kolonizatörlük rezaletlerine karşı mücadele olarak doğmuştur"244 diyen Mustafa Çokay, bu harekete katılmazken, mücadeleye değil, mücadelenin yapılış tarzına karşıydı. Zira, "halk. bir cephe hallnde Moskova kolonlzatörlüğüne karşı harekete geçmediği ve aç. perişan hem silahsız durumda bile olsa kendi hak hukuku için mücadele etmediği takdirde. gelecekte kendi nesilnin nefretini kazanacaktı". 245 "Siyasi hedefslzllk, teşkilôt bakımından görülen zaaf. Korbaşılar arasındaki disiplin tanımazlık246 , aşırı bencillik gibi vasıflarla Türkis­ tanlıların kendi başlarına isyan etmeleri beklenen neticeye ulaş­ tıramaz. Bunu açıkça söylememiz lazım, 247 diyen Mustafa Çokay hazırlıksız, programsız ve dengelerin eşıt olmadığı şartlarda yapılan isyan hareketlerini hiçbir zaman makul bulmamıştı ve daha şümullü, daha kapsamlı ve daha programlı bir harekat taraftarı idi. Tahir Çağaday'ın ifadesiyle Mustafa Çokay, Hokand Türkistan Muh­ tariyetinin düşmesiyle başlayan Türkistan'daki isyan harekatının muvaffakiyetle neticelenmesine lmkôn görmüyordu ve böylece bu yolda ölenlerin memleket, millet ve onun hayat savaşı bakımından yersiz harcanmış kuwet olacağı fikrinde idi 248 ki hadiseler bu nok­ tada do, maalesef onu haklı çıkarmıştı. Farklı çizgiye sahip olon Mustafa Çokoy. ölümle burun buruna geldiği durumlarda bile. Bolşevlklerle mücadeleye ara vermiyordu. O. Taşkent'teki Bolşeviklere gönderdiği yazıda: "Hiçbir iktidar. hatta 244 lmzasız (Baş Yazı), "Basmacılık... 1 91 8-20111-1 933', Yaş Türkistan, 5.39, 1 933, s. 5. 245 lmzasız (Baş Yazı), "Basmacılık. . . o.g.m s. 5-6. 246 Çokaı,ı o�lu Mustafa QozÇjalıştan Qurulu$ . Yaş Türkistan, 5.9-1 O, 1 930, s. 3-4. 247 Mustafa Çokaı,ı�lu, "Türklstan'ın BahtsızlıÇjı ve.," Yaş Türkistan, 5 27 , s. 1 6. 248 Y.T., Türkistan Milli Hareketi, s.31 ; lmzasız (Baş Yazı), '8asmacılık... 1 91 8-20/11-1 933", o.g.m., s. 6. "

.•

.

:

8.2_J


MUSTAFA ÇOKA Y Hayatı, Faaliyetiert ve Fikirleri

o bir dôhl tarafından temsil ediliyorsa bile, halkın adet ve fıtratına uygun olmayan mefkureyi, ona zorla kabul ettirme kudretine sahip de�lldir•, 249 diyerek. sınıf mücadelesine dayanan ve Türkistan'a ait olmayan Leninist görüşün Türkistan'da tutarlı ve kalıcı olamayaca�ını bildirmiştir. Bir müddet sonra Mustafa Çokay, Fergana da�larını aşarak, Bol­ şevikierin Türkistan'daki merkezi olan Taşkent'e geldi. Bolşevikler tarafından dikkatle aranan ve başı Için bir milyon ruble vaat edilen Mustafa Çokay, çok zor şartlar altında glzlenerek. 1 Mayıs 1 91 8'e kadar burada faaliyetlerine devam ettl 250 . Mustafa Çokay. Taşkent'e hôkim durumda olan Sovyet yönetimine karşı tutum takınorak mücadele eden çeşitli Rus inkılapçı grupları arasında Türkistan Milli hareketine alaka uyandırmak amacıyla Rusça Svobodnıv Turheston (Hür Türkistan) ve Novıv Turheston (Yeni Türkistan) adlı gazeteler çıkarmıştır. Günlük gazete olan Svobodnıv Türheston'ın bütün masraf­ larının teminini kendi üzerine alan Mustafa Çokay. bu gazetelerin sayfalarında müstear isimlerle çeşitli makaleler yazmıştır 251 . Maalesef. bundan başka Mustafa Çokay'ın burada ne gibi faaliyet­ lerde bulundu�una dair elimizde bilgi bulunmamaktadır. Mustafa Çokay Taşkent'te Iken 1 8 Nısan 1 91 8 tarihinde bundan sonraki hayatında bütün zorluklara beraber katlanacak olan Mariye Yakovlevna lle Taşkent'In "eski şehır• kısmına giderek. Iki Özbek şahit huzurunda ımam nlkahı kıydırarak evlenlyor252 . 249 Mombet Qoygeldlgev. "Türklstannıng Ulı Perzentl", Qazoq Tarihi. N:2, s. 20. 250 M.Y. Şoqay. a.g.e.. S. 104: Y.T., Tvrlfistan'da TOrifçü/Ok ve Halkçılık (ll. Bö/Om). Istan­ bul, 1964, s. 64. 251 M. Delil. TOriflstan Ti:Kklerinin Bovok Millivetçi ve Yurtseverlerinden Mvstafo Çokov Rl­ bOmO, Istanbul 1942, s. 2-3; Bu dönemde Mustafa Çokay'ın en �ok kullandı{lı müste­ adı 'Canay'dır. Bkz: M.Y. Şoqay, o.g.e., s. 1 24 . Canoy, Mustafa Çokay'ın büyük de­ or

252

desidlr. Canay adını Mustafa Çokoy daha sonra No Rvbeje, Yeni TOrlflston ve Yaş Tür­ kistan dergilerinde sık sık kullanılmıştır. M.Y. Şoqay, o.g.e., s. Mustafa Çokay, hanımının Aus olmasından dolayı Z.V. To­ {lan ve onun bllgilendlrmesl do{lrultusunda N. Atsız tarafından şiddetli tenkitlere ma­ ruz kalmıştır. Bkz: Z.V. To{lan. Hotırolor, s. Atsız. Sart Başına Cevop, Istanbul To{lan ve Atsız, Mustafa Çokay'ı evinde misafir kaldı{lı bir Avs sube-

120.

1933.

�2

461 , 484. 485; N.


MUSTAFA ÇOKA Y Hayatı, Faaliyetleri ve Fikirleri

Taşkent'te vaptı�ı çeşitli teşebbüsler sonuçsuz kalınca, Şüra'da­ kl dava arkadaşları Kızıl ve Bevoz Ordu karşısındaki herkes için ortak bir propaganda merkezi kurma görevini Mustafa Çokav'o verlvor­ lar253 . Bununla birlikte, Mustafa Çokav için Taşkent'te daha fazla kol­ mak çok tehlikelil,ldi. Bolşevikler onu her tarafta oramoktavdı. Bunyının karısını hatta daha kaba toblrlerle 'metresl, bor kodınını, düşman fahişeyi' (bkz: Rtsız, o.g.e s. koçımıakla suçlomoktoydı. Konootimlz o ki, bu nomuslu ve fedakor kadın bu hakaretlerı hiçbir zaman hokketmemiştir. Kocasıyla anlaşomayorak boşanon ve çoktondır Moskova'ya gitmek için hazırlık yapan yaşındaki bu aydın kadınla kendisinden yaş küçük olon yaşındaki Mustafa Çokoy bilinçli, hatta isa­ betli ve usulunüe uygun olarak evlenmlştlr. Bkz: M.Y. Çokoy, o.g.e.. s. Hayatı mücadeleyle geçen 'Han Yenge' Moriyo Yakovlevno ile ilgili Mustafa Çokoy'ın arkadaşları şu tespitte bulunuyorlar: ' ...Mensup bulunduÇ)u cemiyetin ve halkın, yani Rusları n. gayri Rus olon teboosıno ne gibi zulüm ve haksızlıklar ettiÇ)ini görmekle kal­ mamış, bununla mücadele eden bir erkeÇ)in bu işlerinde bir yardımcı ya ihtiyacı oldu­ Çıunu görmüş. ono körü körüne boÇ)Ionorok kendisine: 'beni takip et' demesi üzerine, onu uzun ve moşokkotli yollarda takip etmiş; onun hayatını kurtarmış; yirmi yıl huzur ve sükun içinde çalışmasına yardım etmiştir. Şüphesiz bu iş, bir insanın hayatında kü­ çümsenecek bir olay deÇ)ildir. Bu kadın, kuvvetli bir kimsenin yanı boşında koruyucu bir melek rolünü üzerine almış. onu gerçekten korumuş ve işlerine engel olmamıştır. DiÇ)er taraftan, bu kadın bu Işleri bilinçli olarak yoptıÇ)ı gibi, geçtiÇ)i yollarda rostlo­ dıÇ)ı yerli Türk halkına yardımda ve hizmette bulunmayı do kendine görev edinmlştir. Onların hastalarını tedavi etmiştir. Mesela, birinin vücudundaki yonık yarolardan ötü­ rü kurtlanmış yarayı temizleyerek hastayı mutlak bir ölümden kurtormıştır. Bir diÇ)er gözleri kopanmaktc olon hastanın, gözlerini tedavi ederek görecek duruma getirmiş­ tir. Türkçe bllmediÇ)I halde, göz ve yüz Ifadelerı lle onlarla onloşmıştır. Halk do bunun ololede bir kadın olmödıÇ)ını, reisierinin korısı olduÇ)unu duyuneo onu "Han Yenge" hi­ tabı lle ululoştırmıştır ... Bugün artık hayatta olmayon "Han Yenge'. gerçekten de bir mücahidin korısı olmoya layık olduÇ)unu açıkça yansıtmaktadır. Bu melek kodının ger­ çek bir insan olarak Türkistan mücahitleri arasına do katılmış olduÇ)u anlaşılmaktadır. Bir aydın kadın olarak. en ufak bir fayda beklemeksizin ömrünü bu uÇ)urdo horcodıÇ)ı­ nı ve bütün hayatını do kendi eliyle kozondıÇ)ını. bundan do bir üzüntü duymodıÇ)ını. yaptıklorını seve seve yoptıÇ)ını anlıyoruz. Nur Içinde yotsın.' Tanıtan: Saadet ÇoÇ)otoy, "Çokoyo<;)lu, M.Y., 'Eşlnin AÇ)zındon Mustafa ÇokoyoÇ)Iu' Yaş Türkistan Yayını, S:22, lstonbul 1 972". €me/, Eylül-Ekim s. Bu mokoleye dik­ katimi çeken ve elime uloştırmış olon Ömer Özcan Beyefendiye şükran borçluyum. Tchakoy oÇ)Iu Mustafa, Souv<?.nirs... lntlcltant O l'octlon, ıa Revue de Promethee. nak­ leden: Etlenne Copeouı:, 'Prometecl Hareket', Unvthan Tarih. Haz: Semih Voner. Istan­ bul s. .•

2-3)

2

26

5:72,

253

1996, 23.

28

1 12-120.

1972, 20-23.


MUSTAFA ÇOKAY Hayatı. Faaliyetleri ve Fikirleri

don dolayı bir müddet Ismini ve kıyofetini değiştirerek saklanon Mustafa Çokoy'o Moriye Yokovlevno çok yardım etmiştir, hatta onun hayatını kurtormıştır. Nihayet, hemşire olon hanımının yardımıyla 1 Mayıs 1 91 8'de Taşkent'ten gizlice ayrılan Mustafa Çokay trenle Kor­ galı, Akmescit güzergohı üzerinden Aq-töbe şehrine ulaşıyor. Aq-töbe şehrinde çok zor şortlar altında 1 O gün kalıyorlar. Daha son­ ro trenle yolculuğun imkônsız hale geldiğini gören Mustafa Çokoy ot orobosıylo yolculuğuna devam ediyor. Hanımıyle birlikte yolculuk et­ tiği için Kozak köylerinde konuklayorak giden Mustafa Çokoy, bu yol­ culuğu sırasında Aloş Ordo hükümetinin önde gelen liderlerinden Halil Dosmuhommed(ov)'un evinde misafir oluyor254 . Mustafa Çokoy, 8 (21 ) Eylül-23 Eylül (6 Ekim) tarihleri orasında yapılacak olon Ufo Devlet Donışma Toplontosıno Halil Dosmuhommed(ov)'lo birlikte katılacaktır. Onların bu önemli toplantı öncesi memleket menfootl için müşterek yapılması gereken meseleler hakkında görüşerek durum değerlendirmesi yaptıkları şüphesizdir. Bu orada Sovyet rejimine karşı ayaklananlar bir çok yerleri ele geçirerek yerel hükümetler oluşturmaya başlamıştı. Döneminde çok önemli güç olan 40-50 bin kişilik Çekoslavak lejionu da cephe değiş­ tirerek Bolşevlklere Isyan edince bundan da cesaret alan Geçici Sibirya Hükümeti ile Bütün Rusya Kurucu Meclis Üyeleri Komitesi (Kom Uç)'nin Samara üyeleri 1 5-1 6 Temmuz 1 91 8'de Çelyabinsk (Çelebi)'de toplanmışlardı. 20-25 Ağustos 1 91 8'de ise Ufa Devlet Toplantasını düzenlemek üzere ilk hazırlık görüşmelerini gerçekleştir­ mişlerdi 255 . Mustafa Çokay, bu toplantılarda Türkistan'ı temsil etmiş­ tlr256 . Geçici Sibirya Hükümeti, Bütün Rusya Kurucu Meclis Üyeleri Komitesi (Kom Uç). her çeşit eski rejim taraftarları, boşta Sosyalist Revolyutsenerler (SA) olmak üzere Bolşevik aleyhtarı çeşitli partiler 254 Moriyo Şoqoy. a.g.e., s. 121-130. 255 Nadir Devlet, 1 9 1 7 Ekim lhtildli ve., s. 293. 256 Aossiyskoyo Akodemi ya Nouk. Iz lstarii Rassiı,ıshaı,ı emirgratsii. Pis'ma R.l. Validava i Çahaeva ( 1 924- 1 932 gg). Moskva. 1999. s. 6.

�4


MUS TAFA ÇOKA Y Hayatı. Faaliyetleri ve Fikirle ri

ve Rusya Türkleri temsilcilerı bir ortak oluşumu belirlemek üzere 1 Ey­ lül 1 91 8'de Ufa'da toplantı yapılması na karar vermişti. Bunun üzerine 8 (21 ) Eylül 1 91 8'de Ufa'da Devlet Danışma Toplantısı açıldı. Toplan­ tıya 1 30 ile 1 70 arasında delege katıldı 257 . Bu toplantıya Samara'daki "Kom Uç" üyeleri, S i birya Geçici Hükümeti, Ural (Yekaterenburf) Ülke Hükümeti, Rus Kozakları (Kazaçiler), Belediye ve Zemstvo (Mahalli ldareler), Iç Rusya ve Sibirya Türk-Tatarlarının Milli Idaresi, Başkurt Hükümeti ve kimi Bolşevik düşmanı siyasi par­ tilerin temsilcileriyle birlikte Alaş Orda ve Türkistan Milli Hükümet­ lerinin de temsilcileri katılmıştı 258. Alaş Orda Hükümetini A. Bökey­ han(ov), H. Dosmuhammed(ov), C. Dosmuhammed(ov). S. Dos­ can(ov), B. Cahandam(ov), A. Baytursun(ov), G. Alimbek(ov). M. Tınışbay(ev) ve 1 . Turmuhammed(ov) temsil etmiştir259 . Türkistan'ın tamamı Bolşevikler istilôsı altında bulunduğundan ve Türkistan Hakand Hükümeti de Sovyetler tarafı ndan dağıtıldığından dolayı Mustafa Çokay, bu hükümeti yalnız bir "siyası· mülteci" sıfatıyla tem­ sil etmekteydi 26°. Toplantı dış ülkelerin de dikkatini çekmişti. Toplantının 1 O Eylül tarihli oturumunda Rusya'daki Çekoslavak Milli Şurası'ndan, A.B.D. başkanı Wilson'dan, Büyük Britanya, italya, Fransa cumhurbaşkan­ larından, Japonya, Belçika ve Sırbistan başbakanlarından gelen teb­ rl k telgrafları okundu261 . Devlet Danışma Toplantısı'nın başlıca amacı Rusya'yı yeniden ınşa etmekti. Bundan dolayı, hakimiyeti yeniden tesis etmek için 1 3 257 Nodir Devlet, 1 9 1 7 Ehim lhti/6/i ve., s. 293, A.B. Toymo, toplontıyo 1 70 kişinin kotıl· dı<)ını belirtmektedir. Bkz: A.B. Toymos, Aus lhtilölinden Hatırafor 1 9 1 7- 1 9 1 9, ll. Bo· sım, Istanbul 1968, s. 121 . 258 A.B. Toymas, o.g.e., s. 122-123. 259 H. Nurpeyisov, o.g.e., s. 182. 260 A.B. Toymos, Rus ihtilôlinden Hotırolor, s. 123: N. Devlet, Türkiston'ı temsilen Musta· fa Çokay'la birlikte Mustafa Urazay (doğrusu Abdurrahman Urazay) ve S.A. Müftüza· de'nin de toplantıya katıldı<)ını yazmaktodır. Bkz: N. Devlet, a.g.e., s. 295. 261 N. Devlet, o.g.e., s. 295.


MUSTAFA ÇOKA Y Hayatı, Faaliyetleri ve Fikirleri

Eylül 1 91 8'de bir kurucu komisyon teşkiline karar verildi ve Mustafa Çokay, bu kararı Türkistan adına !mzaladı. Çokay, daha sonra Devlet Danışma Toplantısının kapandı�ı 23 Eylül (6 Ekim) tarihli oturumda da müşterek kararları imzalamıştır262 . Devlet Danışma Toplantısı, 23 Eylül (6 Ekim) 1 91 8'de sona erdi ve kapanış oturumunda toplantı tartışmaları sonrasında kurulmuş olan Direktorya'nın beş üyesi seçildi. Üyelerin 2'si sosyalist, 2'si lib­ eral olup, biri askerdi. Yenı kurulun merkezi Ise Omsk şehrine yer­ leşecektl. Dlrektorya veya diğer adıyla Bütün Rusya Geçici Hükümeti orada bir bakanlar kurulu vücuda getirecek ve ondan sonra da diğer ülke hükümetleri de kendi kendilerini dağıtacaklardı 263 . Direktor­ ya'nın asıl amacı ülkeyi Bolşevik Iktidardan Kurtarmak ve bölünmüş, ayrılmış olan eyaletleri tekrar büyük Rusya çatısı altında birleştirmek idi 264 . Yanı, yenı kurulan Direktorya, millf muhtariyetieri tanımaya­ cağını açıkça belirtmiştir. Nitekim Alaş Orda Hükümeti Omsk Direktor­ yası tarafından 22 Ekimde (4 Kasım) lağvedilmiştir. Bütün Rusya Geçici Hükümeti Başkanı N. Avksent'ev imzalı N.45 kararnamede Alaş Orda Hükümetinin yerine "Kazak-Kırgız Halkının Medeni, Sosyal ve Ekonomik Ihtiyaçlarını Karşılamak Için Alaş'tan Sorumlu Baş Vekalet" tayin ettiği belirtildi 265 . Artık "Kom Uç"un da hiçbir değeri kalmamıştı. Onun yerine Rus­ ya Kurucu Meclisi Üyelerı Kongresi adıyla yenı bir teşekkül kuruluyor ve Mustafa Çokay, Kurucu Meclis üyeleri Fuat Toktar, Ömer Töregul, Semiullah Salih'lerle birlikte çalışmak için Yekaterinburg şehrine gidiyor266 . 262 N. Devlet, o.g.e.. s. 296-97. 263 A.B. Toymos, Rvs lhti/6/inden Hotırolor, s. 124. 264 H. Nurpeylsov. o.g.e. s. 182. 265 Rloş Ordo, Sbomlk Dokumentov, Almotı 1992, 134-135. 266 A.B. Taymos o.g.e s. 124; Hozon Merkezi Horbi Şura boşkanı llyos Alkin'in de bu gnıbo clohll ol�unu Moriyo Çokoy'ın hatıratındon �eıvnekteyiz. Bkz: M.Y. Şoqoy, o.g.e., s. 130. s.

.•

l_!6

ve


MUSTAFA ÇOKA Y Hayatı, Faaliyetleri ve Fikirleri

Mustafa Çokay. Yekaterlnburg şehrinde Rusva Kurucu Meclisi delegeleriyle buluşuyor. Mustafa Çokay, Ukraynalı Sosyal Ihtilalci (SA) Vadim Çaykin, llyas Alkin. Yusuf Mi nar ve di�erlerinin insiyatifiy­ le bir komite kuruldu. Bütün Memleketleri n Kurucu Meclis Delegelerini temsil etmek üzere ortaya çıkan bu teşekkülde Mustafa Çokav baş­ kan seçlldi 267 . Meclis'In toplantısı 1 9 Kasım 1 91 8 tarihinde yapıldı. Heyet azaları ilk iş olarak Amerika'ya giderek ABD başkanı Wilson'la görüşmek lstiyorlardı 268 . Bütün dokümanların ve biletierin tam hazır olduğu sırada Mustafa Çokav arkadaşları ile birlikte amirol Kolçak kuwetlerinin eline esir düşüyor. Amirol Kolçak, Dlrektorvo tarafındon tanınmayan hak hukuklarını savunmak için demokrasi mücadelesini veren Rusva Kurucu Meclisi Üyelerı Kongresi'ni dağıtarak. başta baş­ kan Mustafa Çokay olmak üzere tüm üyelerin idam edilmesini emret­ ti. Arnıral Kolçak hükümetine bağlı askerler tarafından tutuklanarak idam edilmek üzere Çelebi şehrine götürülmekte olan Mustafa Çokay, Kolçakçıların muhakkak öldüreceklerini tahmin eden arkadaş­ larının ısrarı üzerine kendilerını Kolçak Merkezıne götürmekte olan vagon-haplshaneden bir fırsatını bulup kaçmavı başarıyor ve hanımını burada bırakarak arkadaşı Vadim Çaykin'le birlikte Oren­ burg'a ulaşıyor. Bu arada Kolçak hükümeti Mustafa Çokay'ı gıyaben idama mahkum ederek bu kararı bütün beyaz Rus kuwetlerine bild ir­ mişti. Mustafa Çokay, Orenburg'da merkezını kurmuş olan Ataman Dutov'un Kazaçl kuwetleri reisierinden bazı klmselerle birleşerek on­ ların Idaresini ele geçirmeye ve bu şekilde Türkistan'la Moskova'nın arasını keserek Türkistan'daki Bolşevik Rus kuwetlerlnl ayırmaya ve desteksiz bırakmaya çalışıyor269 .

267 Aosslyskayo Akodemlyo Nouk, Iz fstor/1 Rossivskov emlgrot:sil. 6. 268 Mcıriyo Şoqoy. o.g.e., s. 130. 269 DoQu Türkistan Gö�menlerl Cemlyetı, Tvrlfistorı Şehitleri, Istanbul, 1969, . . , s.

s. 52.


MUSTAFA ÇOKA Y Hayatı, Faaliyetleri ve Fikirleri

Vaktiyle Zeki Velidl Doğan'ın "On Yedi Kumaltı Şehri ve Sadri Maksudi Bey•270 adlı eserinde anlattığı bu olayı 27 1 Mustafa Çokay 270 Ahmet-Zeki Volidi, On Yedi Hvmoltı Şehri ve Sodri Mohsudi Bev. Istanbul, Burhaned­ din Matboos ı . 1934 . 271 ... ordvmuza sakularak birinci piyade alayının kumandanlı{ıına tayin olunan Toymo­ '

kayev ve ikinci alayın yaverli{ıine tayin olunan Aliahmet Veliyev nam iki zobitin To­ tarcık dovosıı,ılo desise yürüttükleri ve Orenburg Rus-Hozak generali Dutov'o 'Başkurt ordusuyla mwazi olarak tam Aus Idaresinde bulunmak üzere ayrı bir "Totor-Ba�urt" ordusu te�il yolunda gizlice �alıştıkları anlaşıldı. Toymakayev derhal kapı dışarı edil­ mişti; Veliyev ise mezkur generalin hükümet ve ordu Idaresini devirmek maksadıyla Kırgız ( Kozak( Aloş Orda hükümeti Tor{ıoy volisiyle ve demokrat (Aus( Hozaklarla be­ raber 6 Teşrin-i Sani (6 Kasımlde yapılmasını korarlaştırdı{ıımız bir inkılabı taı,ıin olu� saat birkaç saat ewel mezkur generole haber vererek kaçtı; ve herifin bu meşum hareketiyle bu planlar suya düştükten sonra Taşkent cephesinde harp eden ü� alayımız geri alınmak mecburiyetinde kaldı. Tatar hegemanyocıların se­ nelerinde yaptıkları bu gibi hareketleri yalnız bunlara münhosır kalmamıştır . . . ' Ahmet­ Zeki Validi. On Yedi Hvmoltı Şehri ve... s. Çokay �lu Mustafa, "Orınga Kel­ mey Qal�n Bir lnkılabi Hareket'. Yaş Türkistan. 5:6 , Yanvar s. 21 . T*n, daha sonra kaleme aldı{ıı Hatırciarında bu olayı şöyle anlotmaktodır: " . . . Aq­ tübe cephesinde Dutov'a karşı alınocak tedbirler tespit olundu. Bunlar do Boşkurdis­ tan'da benden. Kazakistan'ın Seyitazam Kıdırbaı,ıev'den ve Orenburg Kozaklarından Ataman Horgin'den müteşekkil bir müşterek hükümet kurmak ve başkumondanlı{ıına Miralay Ma:ı:ln'i tayin etmek olacaktı. lık içtlmaımız Aralık gecesi Oronburg'da Ker­ van-saray'da olacaktı. Şehrin Ba�rt alayları bulunan kısmında Dutov'un hükmü ol­ madı{ıından içtima huzur içinde cereyan etti. Bu toplantıda hazır bulunan Mustafa Ço­ kay�lu ile Vadim Çakin ü� ülkenin (Kazakistan. �rdisdan ve Kozokların) mütte­ hit hükümetinde çalışmak üzere vazifeler aldılar. Fakat Dutov tarafındon ordumuza so­ kulmuş bulunan Çelı,ıobi (Çelebi) şehri tüccar Tatarlarından Ahmet Ali isminde bir üs­ t�men Dutov'u hemen o saatlerde haberdar etti{ılnden, bu generol bir zırtılıı,ıo bine­ rek şehrin dışında kendisine sadık Hazcık kıtasına ko�obildl ve kendisine tabi kıtolar­ lo codde ve sakokiarda vaziyet aldı. Ma:ı:in kon dökülmesine razı olmadı. Böylece bu oy içinde kurulmuş olon bu planlar birkaç soot içinde suya düştü. Yeni kurulan hükü­ mette horia· işler i ooresini iltizam etmiş olon Çakoyo{ılu zaten dış memleketlere git­ mek niı,ıetinde idi. Onu ve karısını Bakü'ı,ıe gitmek üzere Gurı,ıev'e gönderdik". Z.V. To�n. Hotırolor, s. 202. Z.V. ToQan burada bir ı,ıonılgı i�erisindedir. Yukarıda zikrettl{ıimiz gibi, hanımını Çelebi şehrinde bırokan Mustafa Çakoy. onun ancak 1 Mayıs Bakü'de buluşobilmiştir. So{ıuk steplerden ve ıssız çöllerden geçerek eşine kavuşabilen Mariye Çokay bu çok meşokkotli ve tehlikeli yolculu{ıu Mustafa Çokoy'ın arkadaş­ larının yardımıyla gerçekleştirmişti. Bkz: Mariyo Şoqaı,ı, o.g.e., s.

1917-18

13-1 4;

2

1935.

1-2

1919"da

135-168.

�8


MUSTAFA ÇOKA Y Hayali, Faaliyetleri ve Fikirleri

biraz farklı şekilde anlatmaktadır. Türkistan'ın mukadderatı için çok önemli alan bu hadiseyl aynen aktarıyarum: "Orenburg Kazaçi Atomanı Dutov'un hükümeti ve ordu idaresine karşı inkılabi hareket 1 9 1 8 yılının Teşrin-i Seni (Kasım) ayında değil, Kanun-ı Ewel Aralık ayında hazırlanmış idi. Ataman Dutov'a karşı hareket ancak Amiral Kolçak hükümet başına geldikten sonra mümkün idi ... Ikinci olarak. Zeki Bey'in gösterdiği 6-- Teşrin-i Seni'de Alaş Orda hükümetinin Torğay Valisi bir tarafa, hatta Alaş Orda hükümetinin kendisi bile hem yok idi. Çünkü, Alaş Orda hükümeti Omsk Direktaryası tarafından 22 Teşrin-i Ewel (Ekim)'de lağvedil­ mişti ... Bu lnkılôp aslında 1 91 8 yılının Kanun-ı Ewel (Aralık) ayında hazırlanıp, ona iştirak edenler Orenburg Kazaçilerinden Kargin, Oren­ burg Kazaçilerinden erkan-ı harp miralayı Maxin, Aus Sosyalist Revollyutsiyoneri (SA) Vadim Çaykin, Zeki Velidi ve benden ibaret idlk ... Kolçak hükümeti tarafından tutuklanıp, Eketerinburg şehrinden Çelebi şehrlne getirildiğimiz zaman (22 . 1 1 . 1 9 1 8) geçici hapis­ hanemiz olan demir yol vagonundan kaçarak Aralık ayının başlarında ( 1 91 8 yılında) Vadım Çaykin ile ben Orenburg'a ulaştı k. Bol şevikiere karşı mücadelemizde 'Rus Beyaz Kuwetleri' ile birleşerek gayemlze ulaşamayacağımızı iyice anlamıştık. Şimdiki planımız, Başkurt ordusu ile bir kısım Kazaçilere dayanarak, Türkistan'ı Kızıllardan geri alma hareketini başlatmaktı. Orenburg Kazaçi toprağı haricinde Kazaçılerin savaşa katıl­ malarını asla istemeyen Ataman Dutov, tabii, bu planımıza düşman idi. Kazaçi başkanları içerisinde Kargin ile Maxin bizlerle aynı fikri paylaşıyorlardı. Bunlar Dutov'u devirmeye hazır olduklarını l) l l ­ lemediler. Kargin, Dutov'un yerine Kazaçiler Atomanı olmayı kabul et­ ti. Maxin ise çoktan Sosyalist Aevolyutsenerler (SA) fırkasına mensup zabıtlardan olup, o sıralarda Aq-töbe cephesinde kumandan ldl. Başkurtlar da ona inanırlar idi. Plônımızın en merkezi noktası. tabii, Başkurt kardeşlerimizin buna katılmasıydı. Başta Zeki olarak Başkurt hükümeti ve zabitleri bu plônı memnuniyetle kabul görür ldller hem de plônın gerçekleşmesi yolunda samimi hareketlerde bulunduklarını


MUSTAFA ÇOKA Y Hayatı. Faaliyetleri ve Fikirleri

gösterir Idiler. Aq-töbe cephesinden Maxln'ln Orenburg'o davet ederek. Ataman Dutov'ı hükümet ve ordu Idaresi başından nasıl devirmek yolunu araştırmaya başladık. Gizli toplantılara Zeki, Vodim Çaykin ve ben Iştirak ederdlk. Bu toplantılara Zeki her zaman bir yoverlyle gelır ldl. Herhangi bir lnkıiObl hareketin onu hazırlayonlar­ don başka onunla uzakton yakındon yokınlıl;)ı olmoyan birisini kol­ dıromoyocol;)ı herkesin molumudur. Petersburg'do Iken ağırlığı pud­ lorca272 kitaplarını büyük şehrin o tarafındon bu tarafına koldırorak taşınmaktc olon Zeki Kahraman, şimdi gizli medisimize hiç gerek yokken. al;)ırlığı ancak miskol kodarınca olon çantasını kendisi kol­ dıromodan. yoverlne toşıtmoktoydı ... Ben bununla Zekinin yoverln­ den şüphelenmlyorum. Lakin, "zamansız vokltte" bir kişiyi çanta taşımakta görevlendirip. peşinden takip ettlrmek. herkesin nozor-ı dikkatini kendine celp ederek gezmek anlamına gelmektedir. Sonunda plônımız yarın yapılacak diye toporlondıl;)ımız, hozır­ londıl;)ımız onda bir hainliğin yopıldıl;)ını öl;)rendlk ... Maxin'in ele geçirilerek hopsedildiğlnl, Korgln'in de glzlenerek koçtı<}ını duyduk. Ben de Çaykin'le beraber Orenburg'don koçmak mecburiteyinde kaldık. Zeki Bey Ise Orenburg'do kolmaya devam et­ ti ... Başarısız akim kolon bu olayı hayatımda geçlrdiÇ)Im en büyük foclolordon biri olarak soyorım•, 273 diyen Mustafa Çokoy'o hak ver272 Eski Rus'larda 16,3 kiloluk bir birim. 273 Çokoy o91u Mustafa, 'Orıngo Heirney Qol9on bir lnkılobl Hareket', s. 22-24: Mus­

tafa Çokoy, makalenin devamında şunları ı,ıozıı,ıor: 'Hoyotımdo geçirdiOlm foclolor Içinde en 09ırlorındon soydı9ım bu Orenburg focl­ osı üzerine devamlı düşünüı,ıordum ... Sundon birkoç zornon ewel Orenburg Rtamo­ nının ı,ıordımcısı. Zekinin de iyi tonıdı9ı Generol Rkulinln Paris'te neşredilmekte olon 'Vozrojdenlı,ıe' gozeteslnde işte şu Orenburg lnkılop hareketinden batıseder­ ken o zornon Rtamen Dutov'o bir Boşkurt ordusu zobltl gelerek meseleyi ltıbor et­ t191ni yazmıştı. Hoygım dotıo do arttı ... 23.01 . 1 933'de ben Generol Rkulinin'e mek­ tup yazorak Boşkurt ordusuylo; tıususon Zeki lle Atomon Dutov orosındokl münose­ betin nasıl bir voziyet oldı9ını sordum. Generol Akulinln 28.01 . 1 933'de bono ı,ıoz­ dı9ı cevabında Boşkurt ordusunun Orenburg Hozoçllerı tıozlne ve askeri deposun­ don, önceden oldu9u gibi, poro ve tıarbl silatılar almaya devam ettl9inl, yanı Zeki lle Dutov aresının tııç bozulmodı9ını söylemişti.

..

L..:.O


MUS TAFA ÇOKA Y Hayatı, Faaliyetleri ve Fikirleri

memek mümkün değildir. Zira umutların iyice tükendiÇ)i dönemde yakaladıkları bu fırsat, Türkistan'ın kurtuluşu ve birliği Için tekrar ümit kaynağı olabilirdi. Bu şekilde her iki Rus kuweti tarafından idama mahkum edilen, Samara. Ufa. Yekaterinburg ve Orenburg hareketleri sonuçsuz kalan Mustafa Çokay, uzun ve meşakkatli bir yolculuktan sonra. kıyafet değiştirerek Aqtöbe274 üzerinden Atırau'a geliyor. Mustafa Çokay, Ural Nehri'nin Hazar Denizi'ne döküldüğü kısmın donmuş olmasından istifade ederek Mangışlak kıyılarına ulaşıyor. Mangışlak bölgesın­ deki Atırau'da Aday boyu ileri gelenlerinden Tabaniyaz Alcanov'la Otorbay lmanğaziyev'in evine misafir oluyor275 ve burada kısa bir müddet kaldıktan sonra Türkmenistan'a geçiyor. O zaman Türkmenls­ tan'da, memleketin Çarcoy köprüsüne kadar uzanan kısmında Iran'­ dan gelmiş Ingiliz işgal kuwetleri ve Aşkabad'da onların himayesin­ de sosyal demokrat bir hükümet vardı. Bu hükümetin Işbirliği teklifini Mustafa Çokay geri çevirdikten sonra. Buhara Emiri'nin orada bulu­ nan temsilcisi ile müzakereye glriştl. Ancak, Emir'In temsilcileri Kuzey Kafkasya'daki Denikin, Kırım'daki Vrangel orduları gibi Çarcı kuwet­ lere bağlanmak ve onların emrinde hareket etmek düşüncesinde ldl. Mustafa Çokay, bu hareketin başarısızlıkla sonuçlanacağını anlayın­ ca bir vapurla Bakü'ye gitti. O dönemde hür bir hayat yaşamakta Görülüyor ki, 'Başkurtluk' düşmanı olon Tatar zobiti All Ahmet Veliyev'ln koro horeke ti o zamanki Boşkurtluk dôv6sıno do, Zeki'nin kendi şahsına do zerre kadar zorur ver memişti. Orenburg inkılöbi hareketini hazırlamoya katılan beş kişiden dördü canlarını ko�orok kurtordılar, Zeki Bey Dutov lle münosebetlnl hiç bozmadan, hatta onun hazinelinden çıkan porolardon Istifade etmeye devarn etti. Daha birkoç oy geçti. Kızıllardon Türkiston'ı kurtarmak Için 'Orenburg lnkılobını' hcıı ı r · loyon Zeki Bey, Boşkurt ordusunun boşında bulunarak, Kızıllar tarafına Qtl�lverdl . . Daha biraz müddet sonra Zeki Be y Rus Komünist Fırkosıno mensup oldu . . Rus Bolşeviklerinin kuvvetlenmesl lçln can ve Imanla hizmet edip. mıır Bafhuıt asker­ lerini Sovyet askerleri safına geçirerek, ondan sonra Zeki Bey Türkilton Bu1mocılorı

safına katıldı . . . ' o.g.m. . s.

24-25. 274 lbrohim Kara, 'Büyük Türkistan Davasında Önemli Bır Isı m Mu1to/o ÇokoyuOlu ( ı 8901 941 ). T.D. T.D N: 1 1 9, Kasım 1 996, s. 32. 275 A. Sponov. "Mustcıfo Şoqcıydın �ıstoucloOı lzderı•. .Jcı. RIOJ. ı 9. ı 2. ı 996, 3. .•

s.


MUSTAFA ÇOKA Y Hayatı. Faaliyetleri ve Fikirleri

olan Azerbaycan'ın merkezi Bakü'de "hem hükümetin ileri gelenleriy­ le temas kuruyor hem de beraber geldl�l Çaykin ile teşkil ettiği basın konferansı vasıtasıyla Türkmenistan'daki facla ve mezolim hakkında kamu oyunu oydınlatıyordu•. 276 Ancak, Bakü'de düşündüklerini müs­ pet olarak netlcelendiremeyen Mustafa Çokay, Gürcistan'ın boşken­ ti Tlflis'e geçti 277 .

276 M.E. Aesulzade. 'Çokoy o�lu Merhum Için', Türhiston Milf Hareheti ve... s. 51 . 277 Y.T. Ti.irkistan Milf Horeheti ve. ., s. 32. .

.


ll. BOLOM

MUSTAFA ÇOKAY'IN MUHACERET'TEKI FAALIYETLERI A. GOrclston'dakl Faal iyetleri

Mustafa Çokay Tiflis'e geldiğinde Petersurg'da tanıştığı Gürcü siyasf rehberleri tarafından çok sıcak bir şekilde karşılandı . Bilhassa, Gürcü Mi lif Hükümet Başkanı M. Jordanya ve içişleri Bakanı M. Ramiş­ vii i kendisine çok büyük yakınlık gösterdi. Bağımsız Gürcistan siyasf sığınmacılar için bir kabul merkezi ro­ lü oynuyordu278 . Şubat 1 91 8'de Ukrayna devleti bağımsızlığını kay­ bettiği için, Gürcistan'da bir diplomatik misyon bulundurmaktaydı. Bu devlet temsilcileriyle ilk temasları başlatan Mustafa Çokay önce Ukrayna mümessillerini ziyaret ediyor. Böylece, Samara'da akim ka­ lan birlik çalışmalarına tekrar canlılık kazandırarak, Türk halkları, Slov­ lar ve Gürcüler arasında kurulacak olan anti-Sovyet Birliği'nin teme­ lini oluşturan ilk somut adımı atmış oluyor. Bu çalışmalarıyla Mustafrı Çokay, daha sonra Avrupa'da kurulacak olan Promethee hareketınin adeta habercisi niteliğinde olan Türk halkları. Slavlar ve Kafkasynlı lar arasında kurulacak birliği ilk düşünenlerdendir279 . 278 Gürcistan Demokratik Cumhuriyeti hakkında bkz. G.l. Uratadze. Obrcı:c ıvı ""'' J /1""'·" lidotsivo Gruzinskov Demorratiçeskov Respubliki, Münhen ı 956 279 Paris'teki Biblioteque de l'lntitut National des Langues et Cıvi lı•.nt ıon·. >ııııntııı.ı� ku tüphanesindeki Mustafa Çokay'ın arşivinde hiçbir yerde y y ı ıı ı yıı ı "Mı ıvo Popit­ <

a

r nr mn

r

ko Ob'edinenivo Sil Ukroim, Turkestona i Hovkazo Protiv Ro"JJ•,IwıJı > lmr >�IV<IIumo

92_J


MUSTAFA ÇOKAY Hayatı. Faaliyetleri ve Fikirleri

Mustafa Çokat/ın onlottığıno göre, Ukroynolılorlo birlikte gelişti­ rilen program Batı demokrasisinin sempatisini kozonmıştır280 _ "Serbest Ittifak" olarak adlandırılan bu programla sonradan Av­ rupo'do daha büyük ölçüde cephe birliği olarak ortoya çıkan Promet­ hee'nin ilk temellerı atılmış oldu. Bu münosebetlerle Mustafa Çokoy, daha önce hiçbir Türkistonlıyo noslp olmoyan muhoceretteki siyası­ faaliyetlerine başlamış oldu. Mustafa Çokoy, Türkistan halkının hakiki iradesini uluslarorası diplomasi ve politika muhitine ulaştırmak ve bu davayı hür insanlar muhitinden dünya kamuoyuna bildirmek için faaliyet göstermek ve neşriyoto başlamak korarında idi. Zaten onun dışarı çıkmasına rıza gösteren Milli Merkez de kendisinden bunu beklemekteydl. Mustafa Çokoy'o katılmak için sonradon yola çıkarılan Mahmud Hoca Behbudi yolda katı muhafazakor Buhara Emiri kuvvetlerinin eline düşerek diri diri gömülmek suretiyle şehit edildi. Temsilcilerin diğeri de Tiflis'e ulaşarak Milli Merkezden getirdiği talimatı Mustafa Çokoy'o uloştır­ mış oldu281 _ Mustafa Çokoy'ın yurtdışındaki ilk açık teşebbüslerinden biri, Türkistan Müessisler Meclisini Toplama Komitesi vekili sıfatıyla 21 Şubat 1 91 9'do Paris'teki Versoy Sulh Kongresi'ne. "Ausyo'do umum memleket tarafındon tanınmış bir hükümet mevcut olmadığından. Tür­ kistan'da yaşoyan kovlmlerin kendi Isteklerini Rusya'da Demokrat Fedaratif Cumhuriyet çerçevesinde hür olarak izhar edebilmelerinin temin edilmesi" diye göndermiş olduğu bir rodyo-telgroftır282 _ 1919

1 9 1 9 Godv" ( senesindeki Aus Emperyolizmlne korşı Ukroyno, Türkistan ve Kof­ kosya Güçlerini Birleştirme Teşebbüsüm) odlı doktilodo yazılmış soyfolık mokolesi­ nin bulundu<;ıunu biliyoruz. Bkz: Edword J. Lozzerlni, "The Arehive of Mustofo Chokoy Bey: An lnventory", Cohiers dv Monde llJsse et sovietiqve, XXI (2). ovrll-juin p. 237. Etienne Copeoux, o.g.m s. 23.

2

1980,

280 281 Y.T TOrl4istan Mi/( Hareketi, s. 33. 282 Z. Velidi To<;ıon. Bugünkü TOrl4 ili ve s. 481 . .•

.•

.•

�4


MUSTAFA ÇOKAY Hayati, Faaliyetleri ve Fikirleri

Mustafa Çokay, muhacerete çıkış gayelerinin birini teşkil eden yayın hayatına da aktif bir şekilde girmiş oldu. lik olarak Kuzey Kaf­ kasyalıların haftalık olarak çıkardıkları Vol'n11,1e Gorts1 (Hür Dağlılar) adlı gazetede çalıştı. Bu gazetenin baş muharriri Mustafa Çokay'ın eski dostu Dağıstanlı Ahmet Salihov idi. Aynı zamanda Mustafa Çe­ kay ayrıca Bor'ba (Mücadele) adlı Gürcistan gazetesinde de çalışı­ yordu283 . "Daha sonra, 1 Kasım 1 91 9 tarihinden itibaren Türkistan ve Ukrayna Milli Merkezlerinin yardımı ile Rusça olarak Na Aubeje (Hudutta) adlı kendi aylık mecmualarını çıkarmaya başladı. Mecmu­ ayı 6. sayıya kadar çıkarabildL Mustafa Çokay mecmuanın baş mu­ harrlrl Idi. Bu mecmuada "M. Canay" ve "Celil" müstear Isimlerle ma­ kaleler yazıyordu284 . 1 920 yılında Mustafa Çokay, Ahmet Salihov ile birlikte Dağıs­ tanlılarla Türikstanlıların milli menfaatlerini temsil eden 'r'eni Dünva adındaki haftalık bir gazete çıkardılar. Mustafa Çokay, yine aynı yıl içinde önce haftada bir, sonra da iki defa çıkan bu özellikle Anado­ lu'daki Türk Milli hareketini destekleyen Şafak gazetesini yayınladı. Bu gazetenin son sayısı Tiflis'In Kızıl Ordu tarafından 24 Şubat 1 921 'de lşgalinden bir gün önce yayınlandı 285 . Mustafa Çokay Tiflis'te iken Istanbul ve Türkiye'nin büyük bir kıs­ mı işgal altında bulunuyordu. Bu feci durum karşısında Anadolu ayak­ lanmıştı. Dağılmaktc olan Osmanlı Ordusu'ndan arta kalanlar ve ayaklenmış olan .halk kuvve tlerinden kurulmağa başlayan Milli hare­ ket her tarafta merakla takip ediliyordu. Hiçbir zaman mahalli milli­ yetçilik yapmayan Mustafa Çokay'da Tiflis'teki Kuvo-yl Milliye mü­ messill Kazım (Dirlk) Bey'le yaptığı görüşmeler netleesinde edlndiÇ}I bilgilere dayanarak müstear Imza ile Anadolu Mektuplan adlı ne$rl­ yata başladı. Bu neşriyat mıllr dava lle ilgili esaslı meseleleri lncele· mesl ve oriJ inal malumat vermesi bakımından müttefik kuwetlerln 283 M.Y. Çokoy�lu, Eşinin o(}z1ndon. 102. 284 M. Delil, Mvstofo Çohoy RlbOmu. 3. 285 J. Benzing, 'Sovyetler Birli{)l Türklerının Berlin'deki Siyo!f Yoyınlorı". Çev E'. Bengl Öz· bilen. T.D.R.D Haziran 1 985 , 5:36, 1 79. s.

s.

.•

s.


MUSTAFA ÇOKA Y Hayatı, Faaliyetleri ve Fikirleri

dikkatinden kaçmamıştır286 . Yine aynı tarihlerde Erivan'da müttefik kuwetler mümessill olarak bulanan Amerikalı bir general Türkiye ve Türklük aleyhinde hakaret dolu bir beyanatta bulundu. Bu haksız Ifti­ ralara karşı gerekli cevabı veren yine Mustafa Çokay olmuştur287 . Mustafa Çokay bütün bu faaliyetlerde bulunurken Taşkent'ten bir telgraf alıyor. Daha önce Birlik TUI adlı gazeteyi birlikte çıkardık­ ları arkadaşı Sultanbek Hocanoğlu tarafından gönderilen telgrafta Sovyet hükümetinin Hakand Muhtarlyetçilerine genel af ilan ettikleri ve Mustafa Çokay'ın da bu aftan yararlanarak Taşkent'e geri dönebi­ leceği yazılmakta ldi 288 . Türkistan Halk Komiserliğinde önemli mev­ kide bulunan Sultanbek Hocanoğlu, Mustafa Çokay'ı yanına davet et­ mekteydi. Ancak Mustafa Çokay kararlı idi. Yolunu istikametini çoktan çiz­ mlşti: Bolşevikler iş başında iken Türkistan'a dönmeyecek ve muha­ ceretteki faaliyetlerine devam edecekti. Tarih, Mustafa Çokay'ın bu kararında ne kadar isabetli olduğunu göstermiştir. Alihan Bökeyhan, Mir Yakub Dulat, Ahmet Baytursun gibi Alaş Orda liderleri aftan ya­ rarlanarak geçici belli görevler üstlenseler dahi daha sonra hepsi idam edildiler. Hatta bu davet sahibi, Sovyet yönetiminde aktif gö­ revlerde bulunan Sultanbek Hocanoğlu dahi Turar Auskulov'la beraber kurşuna dlzilmiştir. Kendilerine büyük ölçüde yardımlarda bulunan Gürcü hükümeti­ nin 25 Şubat 1 92 1 tarihinde ortadan kaldırılması lle Mustafa Çokay, Tiflis'te buluştuğu eşi ile birlikte lstanbul'a geldi 289 . Ve böylece eski Rusya sınırları dahilinde tamamıyla ayrılmış oluyordu ve bir Ilke imza atarak, o güne kadar Türkistan Türklerinin slyasf hayatında hiç de­ nenmemiş olan muhacerette siyasf muhalefet hayatını başlatıyordu. 286 Ne yozık ki, bu yozıloro uloşmo ve inceleme imkonımız olmodı. 287 A. Hofız, "Mustofo Çokoy•, T.D.A.D., s. 227. 288 Mombet Qoygeldiyev, Tutos Tvrkistan ldeası cane Mustafa Şoqayo�lu, s. 37. 289 Morio Şoqoy, €stetihler, s. 175.

L.:6


MUSTAFA ÇOKA Y Hayali, Faaliyetleri ve Fikirleri

B. Avrupa'daki Faal iyetlerı o) Bolşevlzm'e Horşt Ittifok flroytşt: T.M.S. ve Promethee

Milli mücadeleyi muhocerete taşımak amacıyla yurdundan ayrı­ lan Mustafa Çokoy, birkoç oy sonra proleter diktatörlüğünden kurtul­ muş azot, bağımsız Türklston'o dönme düşüncesiyle290 yaşıyordu. Ancak, Sergo Orjonikidze komutasındaki Bolşevik ordularının Tiflis'! işgal etmeleri üzerine 25 Şubat 1 92 1 tarihinde Mustafa Çokoy, eşi ile birlikte, kendisi ve Türkistan milli mücadelesi Için yenı bir sayfa olon siyasi muhoceret hayatını Avrupa'da devam edebilmek Için bir itolyon vopuru ile lstonbul'o geldiler. Mustafa Çokoy, Istanbul'da bu­ lunduğu kısa zaman zarfında, Tiflis'in Bolşevikler tarafındon işgal edilmesi ve Tiflis'teki son durum hakkında kamuoyunu bilgilendirmek için Times gazetesine beş makale yozmıştır291 . Mustafa Çokoy, Istanbul'da itilôf devletleri nezdinde Türkistan meselesine dair temaslarda bulundu. Ancak işgalci kuwetlerin yap­ tıklarını, çevirdikleri oyunları gören Mustafa Çokoy, istanbul'da fazla kolomoyocoğını, Türkistan meselesiyle ligili düşüncelerini burada lc­ rooto dökemeyeceğini onlomıştı. istanbul'da gördükleri, Türkiye hak­ kındaki müttefik tasarıları ve Türkiye'nin geleceği hakkında Türkistan Türklerinin görüş ve dileklerini bir muhtıro hallnde müttefik kuwetler komutanlığına verdi. Bu veslko çok sert bir dille yazılmıştı. Bunu gö­ ren yabancı uyruklu dostlarının vesikodo değişiklik yapmosını öneren tavsiyelerine Mustafa Çokoy, düşüncelerine ihanet edemeyeceÇ)Inl. ne olursa olsun, bu yazıyı vereceğini ifade etmlştir292 . Nihayet. Türk milli mücadele önderlerini "Bolşevizm sempotizonı olmakla" suçlayon ltilôf devletlerine gerekli cevabı vermek için Ingiliz Boş Kumandanlıgı ile görüşen Mustafa Çokoy. yeni kurulmakta olan Türkiye'yi Sovyet Rusya'sına yaklaştıran asıl arnilieri izah ederek, kurulmakta olon ye· ni Türk Cumhuriyetini savunmuştur293 . 290 Çokoyo�lu Mustafa. '1936". Yaş Türkistan. S. 74, Yonvar 1936. 'i 291 M.Y. Çokoyo�lu, eşinin A�zmdon, s. 108. 292 Do�u Türkistan Göçmenler Cemiyeti, Türhiston Şehitleri, 'ili . 293 Çokoyo�lu Mustafa, "Yıqıl�an�a Yumruq', Türhiston. S.P. Nnyobıı 1 934, '

s.

s.

7.

92_1


MUSTAFA ÇOKA Y Hayatı. Faaliyetleri ve Fikirleri

Bu arada Mustafa Çokay'ın peşini bırakmayan Bolşevikler, onu ele geçirmek veya kazanmak için çeşitli yollara başvurmaktaydılar: Onu ülkesine dönmeye ve görev almaya davet ediyor, bunda muvaf­ fak alamayınca da 1 920-1 921 tarihlerinde ona Türkiye'deki Sovyet Büyükelçiliği'nde Müsteşar olarak çalışmayı teklif ediyorlardı 294 _ Bu teklif bir bakıma çok cazip idi ve teklifi yapanlar da o sıralarda Türk yönetimini yanına çekmek için çaba sarf eden Sovyetlerin en üst dü­ zey yönetimi idi. Ancak, Bolşeviklerin hilelerini yakından bilen ve ül­ kesini komünizm boyunduruğu altından kurtarmak için mücadeleye sonuna kadar devam etme düşüncesinde olan Mustafa Çokay, karar­ lılığını devam ettirmiştir. Bu kararlılık ve siyası· muhaceretten yükse­ len muhalefet karşısında oldukça rahatsız olan Sovyet yönetimi, en son 1 925-26 yıllarında yaptıkları tekiifte ise Mustafa Çokay'a hiç ol­ mazsa Türkistan'ı ziyaret etmesini tavsiye ve teklif ediyorlardı. Onu bu şekilde etkilerneye ve ele geçirmeye çalışıyorlardı . Ancak, teklif­ leri yine reddedildi 295 _ Istanbul'da kaldığı süre içinde Avrupa'daki siyası· muhaceret mu­ hitini de araştırmaya başlayan Mustafa Çokay, Paris'te Kolçak ve Bolşevik yönetiminden kurtulan temsilciler meclisi üyelerini A.F. Ke­ renski, Avsunetiyef ve Çaykovskiy'le birlikte Rue de /o Pompe gaze­ tesini çıkardıklarını öğrenince, onlarla yazışmaya başlar ve daha son­ ra demokrasinin merkezi kabul edilmekle birlikte Bolşevik Rusya'dan kaçan siyası· mültecilerin toplandığı bir yer olan Paris'i, davaya tem­ sil için ideal bulan Mustafa Çokay, vizeleri gelince eşiyle birlikte bir Fransız vapuruna binerek Fransa'ya gider. Mustafa Çokay, Paris'te çok ağır şartlar altında mücadelesine devam etti. Paris'te tuttuğu apartman dairesinde lokanta açarak eşi aşçı, kendisi garson olarak çalıştı 296 . 1 92 1 senesinde Türkistan mil­ li mücadele rehberini Paris'teki daire lokantasında ziyaret eden Meh294 Rossiyskaya Akademi ya Nauk, /z lstorii Rossiyshoy Emigrotsii. Pis'mo A.Z. Volidovo i M. Çohoevo ( 1 924- 1 932 gg.). s. 6. 295 Aossiyskaya Akademiya Nauk, o.g.e., s. 7. 296 M.Y. Şoqay, o.g.e. s. 1 75. .

L.:8


MUSTAFA ÇOKA Y Hayali. Faaliyetleri ve Fikirleri

met Emın Resulzode, Mustafa Çokoy'ın potates temizlemekle meşgul olduğunu görünce çok etkilenlyor297 . Muhaceretteki Mlllf vazlfeslnl: "Bizim mücadelemiz daima izah etmek, anlatmak, teşvik etmek, mu­ hacir kitlesinin milli vicdanını uyanık tutmak yolunda yürütülecek­ tir"298 , diye özetleyen Mustafa Çokay Paris'e gelir gelmez kendini aktif yayın hayatında buluyor. Bununla ilgili olarak A.Z. Velidi Toğan: "Bolşevik aleyhtarı yazıları muhocerettekiler için en çok istifadeli olan muhocir Rus matbuatında yazan Mustafa Çokay, Türkistan milli istiklôli gayesi yolundaki propogandaları ise Fransız ve ingiliz mec­ mualorına yazmakta idi"299 , diye yazmıştı. Mustafa Çokay, muhaceretin ilk yıllarında Rus emigrant/muhace­ ret matbuatında Milikov'un Post/ednive Novosti (Son Haberler), Ke­ renski'nin Dni (Günler) gazetelerinde ve bazen Fransızlar ile Polanya­ lıların mecmualarında Türkistan'daki Bolşevik siyaseti hakkında ma­ kaleler neşretmiştir. Mustafa Çokay'ın Mayıs 1923 tarihinde Orient et Occident mecmuasında "Rusya Siyaseti ve Türkistan Milli Hareke­ ti" adlı makalesi yayınlanmıştır. Belirtmekte fayda vardır ki, bu ma­ kale Avrupa matbuatında Türkistan Milli istiklôli hakkında yazılmış ilk mokoledir300 . Ayrıca, Paris basınının temsilcileriyle, Josehp Castagne gibi Tür­ kistan tarihçilerı ve Türkologlarla yakın dostluk Ilişkiler içinde olan Mustafa Çokay, Q. Fedotoff White, Yusuf Akçuro. Abdullah Zlhnl, Ca­ fer Seydahmet ve Şamba Balinov gibi 301 mülteci liderlerle. Stanford Üniversitesi öğretim üyeleri ile, A. Bombacı'nın do çalıştığı lstltuto Superiore Orientale (Napoli) üyeleri ile, Londra'daki Royal lnsltute 297 Y.T., TOrkiston Milf Mikadelesi ve. s. 51. 298 Çokay oğlu Mustafa, 'Muhaceretteki Mili" Vazifemiz", Yaş Türkistan, 'i 114, Nuyabır 1936, s. 6. 299 Çokayoğlu Mustafa. "Yalgançının Aygogı Yanında', Yoş TOrk/ston. S.32. lyul 1932. s. 27. 300 Çokayoğlu Mustafa, "Yalgançının Ayğağı Yanında'. s. 23·24. 301 Edward J. Lozzerini, "The arehive of Mustafa Chokoy Bey: An ınventory", s. 238. .


MUSTAFA ÇOKA Y Hayatt, Faaliyetleri ve Fikirleri

of International Affairs ve Royal Central Asian Society lle de yazış­ mıştır302 . Rusya Geçici Hükümetinin eski demokrat başkanı A. Kerens­ kl'nin şoven yaklaşımını gören Mustafa Çokay, çok ağır şartlar altın­ da yaşamasına rağmen, Kerenskl'nln başında bulunduğu Rus'ların Paris'te oluşturdukları ve oldukça iyi mali imkonlara sahip olan Tem­ silciler Meclisi'nin kendisine yaptığı müracoatı reddederek, bundan böyle artık Rusya Temsilciler Meclisi platformu üzerine çalışmayaca­ ğını ve o müessese adına çalışan bir fondon do istifade edemeyece­ ğini söylemiştir303 , Bundan dolayı ve Avrupa'daki Türkiye oleytarlığı havanın esas kaynaklarındon biri olon Ermeni meselesine dair eski Rusya'nın siyasetini aydınlatan yazıları ile muhoceretteki Rus muhitl tarafından Pan-Turanist olarak suçlanmıştı. Kerenski'ci çevrelerle Er­ menllerln Pon-Turonizm suçlaması Türk halkları arasındaki kültürel bağlardan bahseden herkese yöneltllmeye başlayınca, daha sonra ayrıca sözünü edeceğimiz Promethee dergisinin N:38'cl özel sayısın­ do Mustafa Çokay ile Mehmet Emin Resulzade'nin cevapları yayın­ lanmıştır304 . Ermeni meselesi üzerine daha 1 9 1 9-1 92 1 'de lifliste yayınladık­ ları Vol'nıv Gorets ve yine aynı tarihlerde Türkçe yayınladığı Şafak gazetesi sayfalarında birçok makale yayıniayan Mustafa Çokay, da­ ha sonra Orient et Occident dergisinin 4 Nisan 1 922 ve 1 3 Ocak 1 923 tarihli sayılarında ve Kafkasyalı siyasi göçmenler tarafından Paris'te çıkarılmaktc olan Gorts1 Havhozo'nın Şubat 1 929 tarihli N:2 ve N:3 sayılarında ve Promethee dergisinin 26 Ocak 1 930 tarihli N:73 sayısında yayınladığı makalelerle konuyu detaylı olarak ele al­ mıştır305 . Ancak, Kerenski'nin başını çektiği Rus milliyetçileri tarafın­ dan devamlı kışkırtılan Daşnak Ermeni milliyetçilerinin meseleyi sü302 Etienne Copeoux. "Prometeci Hareket", s. 32-37. 303 Y.T., Türkistan'da Türkçülüh ve Halhçtlth, s. 67 . 304 Etienne Copeoux, "Prometeci Hareket', a.g.e., s. 4 1-42; Ayrıca bkz: M.E. Resul-zade. O Panturanizme. V Svvazi s Havhazshav Pramlemav. Parij 1930. 305 Mustafa Çokayo�lu, "Ermeni Meselesi-ı". Yaş Türhistan. 5.40, Mart 1933.

L:OO


MUSTAFA ÇOKA Y Hayati, Faaliyetleri ve Fikirteri

rekli canlı tutma çabaları üzerine. 1 929 yılındon itibaren çıkarmaya başlayocağı Yaş Türkistan soyfalarında konuya tekrar dönecek. asıl­ sız Iddia ve iftiralara cevap veren "Ermeni Meselesi" başlıklı 3 bölüm­ den oluşan inceleme-mokalelerini dizi halinde yoyınloyocoktı 306 . Mustafa Çokoy, Paris'te bu ağır şortlar içinde yaşamına devam edip Türkistan ve Türkiye'nin haklı davaları üzerinde çalışırken Lozan Konferansı yapılıyordu. Bu tarihlerde Avrupa'da bulunan Ayoz ishaki, Sodri Maksudi (Arsal) ve Fuat Toktar beylerle birlikte konferansa memleketlerinin ve cemaatlerinin Türkiye meselesine dair görüş ve dileklerini belirten bir vesiko hazırlayıp gönderdiler307 . Türkistan'daki Milli Muhtariyetierin Kızıl Ordu kuwetleri tarafın­ don dağıtılmosını takiben Türkiston'do. istiklôl fikrinin gelişmesinde ve Rus istilôsıno karşı mücadele işlerinin teşkilôtlandırılmasındo, giz­ li faaliyetlerde bulunan milli teşkilôtlor etkili olmuştur. Türkistan'ın muhtelif fırkolorındon ibaret olon (başlıca Özbek, Kozak ve Başkurt Milli fırkalarını birleştiren) "Türkistan Mıllr Birliği" kuruluşuna 1 920 Mayıs ve Eylülde başlanmış ve 1 921 senesının başlarında Itibaren birliğin kuruluşu tamamlanmış bulunuyordu308 . "Türkistan Mıllr Birliği" (T.M.B.)'nin daha 1 920'den itibaren Kôbil'de mümesslllerl bulunuyor­ du. 1 923'ten itibaren de artık diğer lslôm devletlerinde ve Mustafa Çokay'ın Avrupa'ya geçmesiyle birlikte, Almanya ve Fransa'da da temsilcilikler açılmış oldu309 . Türkistan Milli Mücadelesi için bir nefer olarok3 1 0 çalışmak isteyen ve Türkistan'la ilgili bütün kurumlarla irti­ bot ve intisop etmede hiç tereddüt göstermeyen Mustafa Çokoy 1 924 yılında Berlln'e gelerek "T.M.B." Cemiyetine girmiştir. 23 Kasım 1 924 tarihinde Türkistan Milli Birliği'nin Berlin'de düzenlemiş olduğu 306 Bkz: Mustafa Çokoyo<;)lu, 'Ermeni Meselesi-!', l'oş Tvrhiston. 5:40. Mart 1933; "Erme­ ni Meselesi-ll', l'oş Tvriliston, 5:4 1 , Aprll 1933; "Ermeni Meselesi-lll', l'oş TOriliston, 5:42. Moy 1933. 307 Y.l., TOriliston'do TOrilçOIOh . .. s. 68. 308 Bo� Makale (Z. Velidi logon). "Birleşen Üç", Yeni Tvriliston. 5.4, Eylül 1927, s. 3. 309 Z. Velidi logon, Bvgvnhv Tvrilili, s. 484. 31 O Çokoyo<;ılu Mustafa. "Hokond Muhtariyeti Hakkında". l'enl Tvriliston. S.7. Aralık 1927, s. 7. .


MUSTAFA ÇOKA Y Hayatı. Faaliyetleri ve Fikirleri

kongreye Mustafa Çokay, Zeki Veli Togan. Abdulkadir lnan. Abdülva­ hab Murat. Alimcan Togan katıldılar. Kongrede ewelce tek bir ülke olan Türkistan'ın Özbekistan, Kazakistan, Kırgızistan, Tacikistan ve Türkmenistan şeklinde beş cumhurlyete ayrılması karşısında önemli kararlar alındı. "Türkistan" tabırının dış neşriyatta kullanılmasının de­ vam etmesi, ayrı cumhuriyetierin Ise mesela. "Türkistan'ın Özbekis­ tan kısmı" şeklinde kullanılması kararlaştırıldı. Milli bayrağın Semer­ kand'da kabul edilen şeklinin muhafazasına karar verildi. Müşterek edebi dil meselesi müzakere edildi ve kabul edildi 31 1 . Ayrıca, bu kongrede "Türkistan Milli Birliğinin Dış Komitesi" meydana getirildi. Zeki Velidi Togan'ın anlattığına göre. 9 Mayıs 1 925 tarihinde Türkis­ tan Milli Birliği'nin (T.M.B.) Avrupa'da son toplantısı yapıldı. Musta­ fa Çokay ve Dr. Alimcan logon'ın da katıldığı bu toplantıda T.M.B.'nin merkezinin Türkiye'de olması, Mustafa Çokay'ın T.M.B.'nin Avrupa mü­ messill olması, Istanbul'da yapılacak olan neşriyatın dili ve programı hakkında kararlar alındı. Buna göre Kazak, Özbek, Tatar ve Başkurt­ lar Türkçe neşriyatlarından kendi şive özelliklerini ve ayrı lehçe keli­ melerini muhafaza etmekle beraber etimoloji ve morfoloji hususların­ da müşterek koidelere riayet ederek yazacaklardı 31 2 . Ancak bu ka­ rarlar 1 927'de Istanbul'da çıkmaya başlayan 'r'eni Türkistan dergisin­ de değil de, Mustafa Çokay'ın 1 929'da Berlin'de yayınladığı 'r'oş Tür­ kistan dergisinde uygulanabilmiştir. Hayatı boyunca milli kadrolar yetiştirmek için mücadele veren Mustafa Çokay'ın Avrupa'daki faaliyetlerinin genç ve dinamik kodray­ la başarıva ulaşabileceğini düşünerek. Almanya'da eğitim gören ta­ lebelere sahip çıkması, kuşkusuz. onun aynı zamanda iyi bir eğitimci olduğunun da göstergesidir. 1 923'ün Eylül ayında Almanya'da bir ay kalarak Türkistan ve Buhara Cumhuriyeti'nden gönderilen talebelerin durumuyle yakından ilgilenen Türkistan Muhtar Sovyet Sosyalist Cum­ huriyeti Komiserleri Kurulu Başkanı Turar Rıskulov'un anlattığına göre o sıralarda Almanya'da l l Türkistanlı (7'si Özbek, 4'ü Kazak) ve 47 31 1 R.Z.V. Togon. Hatıralar, 561 . 312 Z.V. T�an. o.g.e . 589. s.

.

L.2_02

s.


MUS TAFA ÇOKA Y Hayatı, Faaliyetleri ve Fikirleri

Buharalı (3S'i Özbek. 8'i Tatar. S'i Türkistanlı [yanı Türkistan Muhtor Cumhuriyetinden demek Istiyor]. 1 'i Yahudi) olmak üzere toplam 58 talebe eğitim görmekteydller313 . Üniversite eğitimini ve doktorasını tamamlayon bu gençlerin çoğu, özellikle Tahir Çağatay lle Abdülva­ hap Oktay. 'loş Türhiston dergisinin hazırlamada Mustafa Çokay'a 1 929-1 939 arasında yardım ettiler. Daha sonraları. 1 950'1erden sonra 'loş Türhiston 'loymlorı adlı kitaplar serisiyle flkrf mücadeleyi ileri götüren T. Çağatay ve A. Oktay Beyler. Mustafa Çokay'ın genç­ ler konusundaki hassasiyetinde ne kadar haklı olduğunu ortaya koy­ muştur. 1 91 9'da Mustafa Çokay'ın girişimiyle kurulan Slavlar. Gürcüler ve Türk halkları birliği 1 921 'de Gürcistan'ın ortadan kaldırılmasıyla. 1 921 sonrası lstanbul'o ve Batı Avrupa'ya doğru yeniden örgütlene­ cektir. Mustafa Çokoy, 1 91 9 Paris Barış Konferansı için Poris'e gelmiş bulunan Azerbaycanlı liderler Ali Mardan Topçubaşı. Ceyhun Hacıbey­ li, Ukraynalı Petluro. Gürcü Şoroşldze'lerle buluşarak, birlikte eski It­ tifakı yeniden canlandırmak için zemin arıyorlar31 4 . istanbul'da ve di­ ğer Avrupa kentlerinde yapılan girişimler sonucu gayri Rus mültecile­ rin önderleri. Varşova toorruzu ile Polanya ve Avrupa'yı Bolşevik teh­ likesinden kurtarmış olan ve memleketinin müstakilliği için Rusya bo­ yunduruğu altındaki bütün mahkum milletierin kurtulmalarını şart bi­ len Moreşol Pilsudski 315 yönetimindeki Polanya'nın desteğini sağla­ mayı başordılar. Mustafa Çokay, çalışmak için tercih ettikleri Polanya'yı yıllar son­ ro şöyle onlatocoktır: "Prusya. Avusturya ve Rusya müttefik orduları 313 Ordalı Hanıratbayev, Tvror Rıshvlov. Almatı 1994. s. 395: Şirall Turdlyev. U/w G01 moniyodo Oqıgon fdiler. Taşkent, 1991, s. 1 1·1 2. 31 4 Etienne Copeoux, "Prometeci Hareket", s. 24-28. 315 Pilsudski hokkındo bkz: Mustofo Çokoyo{llu. "Moreşol Jozef Pllsudskl'. Yoş Ti.Jrhls· ton. 5:67, lyun 1935: M.E. Aesulzode. "Josep Pilsudski". Sevemıv Hovlmr. N 1 4. Vorşovo, 1 935, s. 3: Polkovnik lsrofii-Bey, 'Metodı Osvobodtel'noy Bor'bı J. Pll­ sudskogo', Gortsı Hovhozo. N . 3 2. Oktyobr 1 932, s. 8- H !: C 5 Hırımer. "More�al Pll­ sudski ile Mülokotlorım ve Hotırolorım", Dergi, 5:1 3. Münih, 1 958. s. 75-83. .

.

1 0_:j


MUS TAFA ÇOKA Y Hayati, Faaliyetleri ve Fikirleri

tarafındon moğlup edilerek paylaşılan Polanya, milli birliğini kaybet­ meden mücadele etmiş, 1. Dünya Savaşı sonrasında bağımsızlığına kovuşmuştu ve bu yolda 1 920'de Sovyet ordusunu moğlup ederek Doğu Avrupa'yı 'kızıl tehlikeden' kurtarmış idi. .. Lehiston ve Leh halkı dünyoda hiçbır halkın görmediği derecede ezilmiş, zülüm çekmiş bir millet Idi. Leh halkı geçirdiği zorlukların çoğunu do Rusya'dan çekmiş idi. Onun için de kendisinden sonroda Rusya zulmü altında kalan halkların geçirmekte oldukları ağır şartiardı en iyi şekilde aniayıp his­ sedilebilecek bir halk varsa, onlardır. Kendi bahtının ışığından gözü kamaşıp, boşkalarının bahtsızlığına göz yummak istemedikleri ve bu­ nu açık söylemede gösterdiği kahramanlıkları do bundan ötürüd ur.. ı 316 . Rusya mohkumu milletlerle kader birliği yapan Polanya hüküme­ ti, mazlum milletler temsilcilerine kucak açmakto gecikmedi. Menfaat­ leri doğrultusunda hareket edecek olon büyük devletlerden ziyade. eşit seviyede işbirliği yapacak müttefikler arayan mülteci liderler için Polanya en Ideal devletti. Sovyet Rusya'nın Polanya'ya karşı ayrıca bir husumeti vardı. Polanya'nın sağladığı destek siyosf mültecilere çeşitli dillerde pek çok yayın çıkoran Promethee hareketini kurma olonağını sağla­ dı; merkez yayın organı ise. Paris'te 1 926 ile 1 938 orasında kesinti­ siz olarak ve Fransızca yayınlanan Promethee olmuştur. Böylece, Pro­ methee hareketi öncelikle çıkardığı dergide vücut bulur. On iki yıllık yaşamı boyuneo derginin temel direklerı olan en üretken yazarları Mustafa Çokoy'lo beraber M.E. Resulzode, Georges Gvozovo ve Ku­ zey Kafkasyalı hukukçu Mir Yakup Mehtiyev'dir3 1 7 . Mustafa Çokay, başlangıçta muhtelif müsteor Isimlerle yazıyordu, 1 928 yılı Mayıs nüshosındon itibaren de kendi imzasıyle makaleler neşretti. Promethee bir kiOp gibi teşkilôtlanmıştı. Temsil olunan her mül­ teci grubun Ikişer asil üyesi birliğe seçiliyordu. Birlikte birleşen teş­ kilôtlor hemen tamamen gayrı Rus milletının ihtllôl ve bağımsızlık dö316 Mustafa Çokay, "Leh Elkar-ı Amınesi Tauışı", Yaş Türkistan, 5.72, Noyabır 1935, 317 Etıenne Copeaux, o.g.m., s. 1 8 32. -

L.2_04

s. 8.


MUS TAFA ÇOKA Y Hayatı, Faaliyetleri ve Fikirleri

neminde önemli siyasal hareketleri yönlendiren tanınmış partllerdl. Promethee Birliği'ndeki başlıca isimler şunlardan ibarettir: Mustafa Çokay ve Osman Hoca Türkistan'dan, Gürcü Noy Jordanla, Kırım Ta­ tarlarından Cafer Seyit Ahmet, Kazan Tatarlarından Ayaz lshaki, Ku­ zey Kafkasyalı Said Şamil. Azerbaycanlı M.E. Resulzade ve dil;)erlerl idiler318 . Promethee'nin ilk yedi sayısı Ukrayna ve Kafkasya Ittiha­ dı'nı temsil ediyordu. Sekizinci sayısından itibaren "Ukrayna, Kafkas­ ya ve Türkistan Milli Birliklerinin Neşri Efkôrı" tesmlye olundu 319 _ Zamanla Promethee çok büyüdü ve hatta Rusya mahkumu millet­ Ierin hepsini kapsayacak duruma gelmişti. Polanya'nın ve Promethee cephesinin etkili yayın organlarından biri olan Woshod (Dol;)u) der­ gisinin baş muharriri Pan Bonçkovskl, aynı derginin 1 7-1 8 sayıların­ da yayınlanan "Zamanımızın Meselesi" adlı makalesinde Mareşal Pll­ sudski'nln düşüncelerini değerlendirerek Promethee'i şöyle tarif et­ mektedir: "Promethee meselesi-umum şarki Avrupa, daha dol;)rusu Sovyetler Ittifakı hakimiyetindeki halkların kurtuluş hareketlerinin toplamı demektir. Bu mefkureyl Avrupa'da temsil edenler Rusya tara­ fından istila edilen ülkelerin siyasi muhacirleridir. Bunlar Kafkasya Konfederasyonunu teşkil eden Gürcü, Azerbaycanlı ve şimali Kafkas­ yalılar. Kızıl Rusya tarafından ezilmekte olan Ukrayna da bu kurulu­ şun içine girmektedir. Kati kuruluş için ilerlemekte olan Türkistanlılar, Kırım ve Idil-Urol Tatarlarıyle Ermeniler, Karelyalılar ve Kazaçiier de bu cephededlrler. Sükunete dalmış. siyasi faaliyeti nispeten az olan Baleruslar ve ba�ka küçük halkların temsilcilerini de hatıriamadan ge­ çemeyiz320 . Promethee grubu 1 929'1ardan sonra bir destekçl daha bulmuştu: Fransa Dışişleri Bakanlığı'nın koruyuculuğu altında 1 91 3'te kurulan Fransa Doğu Komitesi, başkanlığına Fransız Senato Başkanı Paul Do­ umer'ln getirilmesiyle birlikte 1 929'dan itibaren Iyice güçlenmiştl. 318 Patrik Von Zur Mühlen, Gomalıhoç ile Hızı/yıldız Arasında. Çev: E. Beno;ıı Orbııen. An­ kara, 1984, s. 20. 319 Baş Makale, 'Birleşen Üç", o.g.m 1 . 320 Mustafa Çokay, "Leh Efkar-ı Ammesi Tauışı", s. 9-10. .•

s.

10..:J


MUSTAFA ÇOKA Y Hayatı. Faaliyetleri ve Fikirleri

Yönetleileri arasında generaller, eski bakanların bulunduğu komite­ nin onursal üyeleri ve destekçiler! arasında Mustafa Çokay ve Türki­ ye'nin Paris Büyükelçisi Fatih Bey ile Azerbaycanlı önder Ali Merdan Topçubaşı önemli etkinliğe sahiptı 32ı . Mustafa Çokay'ın ve diğer Promethee üyelerin ortak çalışmaları sonucunda Paris'te l l Mayıs 1 934 tarihinde Kafkasya. Türkistan ve ukrayna Halkları Dostluk Komitesi kuruldu322 . Ukraynalı A. Şul'gin'in başkan seçildiği Komitenin ilk oturumunda Mustafa Çokay başkan yardımcısı ve kurum muhasebecisi olarak görevlendirildi 323 . Komite çalışmalarını Yaş Türkistan devamlı olarak kamuoyuna duyurmakta idi 324 . Komite her türlü faaliyetlerin yanı sıra, mücadelelerini ulusla­ rarası resmi platformda da temsil etmek için her sene 'Milletler Cemi­ yeti'ne (Birleşmiş Milletler) müracaat etmekte idiler. Bunun yanı sıra, 1 8 Eylül l 934 tarihinden itibaren de her sene Sovyetler Birliğinin Mil­ letler Cemiyetl'ne kabulünü protesto ederek seslerini duyurmaya ça­ lıştılar. 1 9 Eylül 1 93S'te yazılan ve Cemiyet Başkanı Mösyö Edward Benes'e takdim edilen mektupta komite üyeleri daha önce kaleme alınan "Memleketimlze tecavüz edip, askeri güçleriyle hakimiyet sağ­ layıp sadece terörle Idare etmekte olan, tebaalarını köle derecesine düşüren, meşum siyaseti netleesinde zengın memleketlerimizi açlık sevk eden Sovyetler Ittifakının hiçbir şartsız Milletler Cemiyeti'ne ka­ bul edilişi bizleri derin müteesslr etmektedir", ifadelerini aynen tek­ rarlayarak. beyannameyi şöyle tamamlamışlardı: "Hakimiyetini bir­ çok milletiere karşı tecavüz siyasetine dayandıran, bütün dünyanın istikrarını bozmak niyetiyle her memleket Içinde Iç savaş ve dünya in­ kılôbı şiarını yaymakta olan bir hükümetin vekilinin Cenevre Büyük 32ı Etlenne Copeaux. o.g.m. . s. 36·37. 322 lmzasız. "Obrazovanie HDNHIU Parije'. Severnıv Ho!Hoz·Şimoli Ho!Hosvo. N: ı . May. ı934, s. 27. 323 lmzasız. "Homitet Drujbı Narodov Hovkaza. Turkestona i Ukraynı. Severnıv Hofhoz. N:4, Avgust ı 934. s. 42. 324 Bununla ilgili haberler i�in bkz: lmzasız (Haber). Ukrayna.Qafqasya-Türkistan Dost­ luc;)u Hornitesi Faaliyetlerinden' Voş Türshiston. 5:64, Mart, ı935, s. 28-32: S: 72. Noyabır. ı935, s. ı .

L.2_06


MUSTAFA ÇOKA Y Hayati, Faaliyetleri ve Fikirleri

Müessesine üye olabilmesi. bizce Milletler Cemiyeti esas kanununo tamamen oykırıdır" 325 . 23 Eylül 1 937 tarihinde de 6 sayfalık bir beyannome ile müro­ caat eden komite üyeleri 'millf istiklôl ve umumf sulhu korumak' oma­ cı ile kurulmuş olon Milletler Cemiyeti'nin itibar kaybına uğradığı, bu­ nun asıl sebebinin de "milletler hopishonesi" olon Sovyetler Birli­ ği'nin Cemiyete üye oluşondan kaynaklandığını açık bir üslupla dile getirmişlerdir. Beyannome Sovyetler Birliği'nin esereti altındaki mil­ letiere uyguladığı zulüm. katliam ve vohşeti kınomaktc idi. Beyanno­ me ve müracaat narneyi Milletler Cemiyetine teslim etmek için Ce­ nevre'ye gelen komite dönem başkanı, eski Gürcistan Hükümet Boş­ kon Çhengeli ve Boşkon Yardımcısı Mustafa Çokoy hem Cemiyet üye­ lerinin hem de dünyanın her tarafındon gelen gazetecilerin yoğun 11gileriyle korşıloşmıştı 326 . Mustafa Çokoy, komıtenin düzenlediği toplantı ve resepsiyon­ larda siyasi, diplomatik ve osken· çevrelerle, üniversite ve gazeteci­ ler dünyası ile kişisel ilişkiler kurarak, dikkatleri Türkistan davasına çekmek suretiyle değerlendiriyordu. Örneğin, Mustafa Çokoy 8 Ocak 1 930 tarihinde Fransa-Doğu Komitesi'nın teklifiyle "Türkistan Rhvoll" adlı bir bildiri sunar. Bu bildiri bllôhore adı geçen komitenin yayın or­ gonındo do yoyınlonır327 . Promethee'nin 26 Mart 1 932 tarihli top­ lantısında "Türkiston'do Şubat lnkılô bı" 328 hakkında bir bildiri sunan Mustafa Çokoy, 23 Ekim tarihinde yine aynı Promethee idaresinde "Türkiston'do Oktobır (Ekim) lhtllôli" 329 başlıklı bir konuşma yapar. Bu orada, muhoceretteki Gürcüler tarafındon Berlin'de tertip edilen 325 Yaş Türkistan, "Türkistan, Qafqasya ve Ukrayna Pratestosu Metni ve Tercüımnl", Yaş Türhlstan. S: 71, Oktabır 1935, s. 1 O. 326 (onay (M. Çakay). 'Türkistan, Qafqasya ve Ukrayna Halklarının Milletler Cemiyetine Müracaatı", Yaş Türhistan. S:95, Oktabır 1937, s. 31·33. 327 lmzasız, 'Poris'te Türkistan Axvalinden Bir Ma'ruza", Voş Türhlston. S !il, Yonvur 1 Q 30. s. 32. 328 Ço!}atay, "Türkistan Haqqında Bir Ma'ruza". Yaş Türhistan. S.!il9, f�pl l l 1 YW. �6 fl.7 329 lmzasız, 'Paris'te Türkistan Haqqında Bir Ma'ruza', Yaş Türkistan. S 3V, Fevıal 1933. s. 36. ı


MUSTAFA ÇOKA Y Hayatı. Faaliyetleri ve Fikirleri

toplantıda Türkistan hakkında bir bildiri sunar330 . Royal Centrol Asl­ an Society'nin davetiyle 29 Mart 1 933 tarihinde Londra'da Türkistan hakkında bir konuşma yapan Mustafa Çokoy'ın bu konuşmasından Rusya'nın Türkistan'da yürüttül;ıü siyasete bakışını anlattığı kısım da­ ha sonra Yoş Türkistan'da yoyınlonır33 1 . b) Sovyetlerde 'ÇokOI,ICIItk' CM�yant

Mustafa Çokoy'ın yazıları özelllkle Rusya mahkumu milletierin muhoceretteki siyasi temsilelleri tarafındon dikkatle okunmoktoydı. Bundan dolayı Mustafa Çokoy, çalışmalarını çoğu zaman Rusça kole­ me alıyor veya Avrupa matbuatında yayınlanmış olanları do istek üzerine mültecilerin ortak dili Rusça'ya çevirerek tekrar yoyınlıyordu. Örneğin, Promethee dergisinde yayınlanorak büyük ilgi gören "Tür­ kiston'do Uluslararası Münosebetler Meselesi" adlı makalesi talep üzerlne332 Fransızca'dan Rusça'ya çevrilerek Kofkosyalı göçmenlerin siyasi yayın organı olon Gorts1 Hatkaza dergisinde tekrar neşredil­ miştir: "Sovyet Iktidarın mevcudiyeti on ikinci yıla ayak bastı. Parti ve iktidar. istenmeyen elemonlardon temizlenmiş sayılır. Yabancı miso­ firlere milletlerorası kardeşliğin saltonatı hakkında masallar anlatılı­ yor. Sözde Milli Sovyet Cumhuriyetleri kurulmuş ve iktidarın tamamı ile ihtilôli egemenlik, eskiden ezilmiş ve zulmedilmiş olon yerli halkın temsilellerinin ellerlndeymlş. Kısaca. onlara göre Rusya'daki milli azınlıklar, dünyoda cenneti yaşıyorlar. Ancak, Sovyet gazetelerine göz gezdlrmek. bu cennet hayatının aslında nasıl bir cehennem hayatı olduğunu ve Rusların zeboni, yerli halkın do azap çeken günahkorlar rolünü ne kadar güzel oynadığını görmek için kafidir. 330 Ya!Ş Türkistanlı. 'Berlin'de Iki Mühim Ma'ruza', Yaş Türkistan, 5.36. No1,1abır 1932. s. 34 . 331 M.Ç., 'Türklstan'ın lnqılap Altında{iı Vaziı,ıeti', Yaş TOrkistan. l1,1ul 1933, s. 26-30. 332 IIter, 'Bugünkü Türkistan ve Türk Alemi', Yeni Türkistan. 5 22. Haziran 1 929, s. 1 2. .

l2_0B


MUSTAFA ÇOKA Y Hayatı. Faaliyetleri ve Fikirleri

Elimizde Türkistan'daki milletlerarası münasebetler hakkında ye­ terince bilgi mevcuttur, ancak onların Içinde sadece resmf Sovyet kaynakları üzerinde duracağız. Çünkü Bolşevlklerln kendilerine iftira etmeyeceklerinden emin olabillriz•333 , diyen Mustafa Çokay diÇıer çalışmalarında olduğu gibi, bu defa da özelllkle lo PartlfriU ve Provda Vostoko gibi yetkili Sovyet kaynaklarına bol bol atıfta bulunmuştur. Mustafa Çokoy'ın çalışmalarındaki önemli özellik, onun kesin de­ lillere dayonarak belgelerle konuşmosıydı. Pier Rensdel'In Isabetle belirttiÇıl gibi "Mustafa Çokoy. metotların en olô ve en kestirmesini tatbik ediyordu O, Sovyet rejimi yüzünden yüzler ve yüzbinlerce Türkistan halkını kurban ve itlôf edildiklerinin dellllnl; orada cehale­ tin ne suretle hüküm-ferma olup intişor eden Marksist Leninzm'ln bir gösterişten başka bir şey olmadığının burhanını ve ekserıye söylen­ diği ve Bolşeviklerin ilôn ettikleri gibi arazi inkılôbının müşterek bir istismar rejimi Için bir perdeden ibaret olup gerek merkezin bir mü­ badele vosıtası ve gerekse dahili istihsolatın mübadelesine muhtaç olduğu pamuk zeri mecburiyetinden mütevellit bir komedyodon baş­ ka bir şey olmadığını hep bu Bolşevik kitaplarının metinlerinden ls­ tihraç ediyor"334 . Belge ve malzemeleri "Mustafo Çokoy, Bolşevik yazarların kitap­ ları yanı sıra genellikle Türkistan'da yayınlanmokta olan lfazokstan­ ...

kava Provdo. fnbekçi lfazak, lfazak fdebiveti, QızJI Özbekistan, Ye­ ni Ferğono, Azot Buhara, Buhara Proletervatı, Şorq Hakikat/, Şuralar Türkmenistanı, Turkmenskovo lskro, Türkmenistan, 1f1zJI \Julduz, Avaı-ı Tacik, Rehber-I Daniş, lfurtuluş, Povdo Vostoko, lo Portlvu. Sovsko­ vo Step335

gibi rejimin resmi yayın organları olan Kazakça, Özbekçe, Türkmence, Tocikçe, Uygurca ve Rusça motbuattan temin etmekte ldl.

333 (onay, "Vopros o Mejnatsional'nıx Vzaimootnoşeniyax v Turkestane". Gortsı Hofko· za, N:2-3, Parij, Yanvar-fevral ı 929. s. 23. 334 Pier Aensdel, "Orta Asya'da Bolşevikler Nezdinde". Yeni Türkistan, 5:22. Haziran ı 929, s. 22. 335 Bkz: Çokayoğlu Mustafa, "Mefkure Meydanında Güreş", Yeni TiJrklston. 5:?. s. 5; Ço· kay-oğlu Mustafa. "Türkistan' da Pahta Etrafında Küreş", Yeni Tıirklstan. 5: ı . Deka­ bır ı 926. s. ı 2-ı3; Çokay-oğlu Mustafa, "Türkistan Sovyet Matbuatı ve Türkiye Cumhuriyeti'nin ı O YıllıÇıı". Yaş Türkistan. 5:49, Noyabır 1 939. s. ı 6.

1 0_:_j


MUSTAFA ÇOKA Y Hayatı. Faaliyetleri ve Fikirleri

Mustafa Çokay'ın sık sık atıfta bulunarak müracaat ettiği gaze­ te-dergilerin başında Kazakistan'da yayınianmaktc olan resmi Aq Co/ (Ak Yol) gazetesi gelmekteydi. 1 920-1 925 tarihlerinde gazete idaresinde toplanmış olan eski Alaş Orda mensupları sosyal ve siya­ sf düzen sürekli tenkide tabi tutmaktc idiler. Baş yazarlığını Mirjaqıp (Mir Yakup) Dulat(ov)'un yapmakta olduğu Aq Co/'un içeriği ile ide­ olojik istikametini rejime karşı ciddi tehlike addeden Stalin, 29 Ma­ yıs 1 925 tarihinde Kazak Ülke Komünist Komitesi bürosuna özel mek­ tup göndermiştl: "Aq Co/ dergisini tanıma fırsatım oldu. Bununla ilgi­ li olarak ben epey tanınmış olan Çokayev'in beyazların matbuatında yayınlanan makalelerini hatırladım ve şunu dehşetle gördüm ki bu makaleler ile Aq Co/ ruhani "birlik" mahiyetinde idi. inanılır gibi de­ ğil, ancak gerçek, Aq Co/, tabii, kendi idaresi dışında Mustafa Çoka­ yev'a çok sıhhatli malumotlar vermektedir". Bununla Stalin, Aq (o/ ga­ zetesinin tenkitlerini yapıcılıktan ziyade, Mustafa Çokay gibi muha­ liflere yardımcı olan yıkıcı nitelikte olduğunu vurgulayarak, böyle bir tenkide Sovyet sisteminin asla müsaade edilmeyeceğini belirtmişti: "Aksi takdirde Çokayev'lerin Kazakistan'da galip gelmeleri hakiketen gerçekleşebi 1 ir" 336 . Bu tarihten itibaren Mustafa Çokay ve onun Sovyet Türkistan'ın­ daki fikn- uzantıları konumundaki 'Çokaycılarla' mücadelenin başında bizzat Başkan Stalin bulunmaktaydı. Stalin'in emri üzerine Mustafa Çokay'ın Avrupa'daki tüm çalışmaları. makale ve konferansları Sovyet yönetiminin sıkı takibine tabi tutulmuştu. Örneğin, 1 929'un Mayıs ayında Promethee grubunun organize etmesiyle Varşova'daki Doğu Bilimleri Enstitüsü, Sovyetler Birliği'nin iç ve dış siyasetlerine ilişkin bir ilmf konferans tertip edilmişti. Bu konferansta Mustafa Çokay, Sovyetlerin Türkistan'da uygulamaktc olduğu müstemleke siyaseti hakkında bir bildiri sunmuştur. Siyası- muhacirleri ve özellikle Mustafa Çokay'ı dinlemek için Sovyet yönetimi bu konferansa iç Işleri Bakan­ lığına bağlı Doğu bölümünün Başkanı General Goluşko ve üst düzey resmi-askerilerin de içinde bulunduğu bir heyet göndermişti 337 . 336 M.Q. Qoygeldiyev. Tutas Türhiston ldeası cane Mustafa Şoqayulı, 41 -42. 337 M. Qoygeldiyev. a.g.e. . 43. s.

s.

L.2_1 0


MUSTAFA ÇOKA Y Hayatı, Faaliyetleri ve Fikirleri

Türklston'do, Mustafa Çokoy'ı korolamak ve onun ötesinde 'yon­ doşlorını' do fişiemek suretiyle önce 'hatasından tövbe ettirmek' ve sonra do 'halk düşmanı' ilan ederek idam sehpasına götürmek şek­ linde cereyon eden meşhur 'milli aydınları ovlomo' kampanyası her tarafta dehşet saçıyordu. Mustafa Çokoy'ın: "Türkistan'ı Ruslardan ayırma yolundaki milli hareketi tayin etmek için Bolşevikler tarafın­ don kullanılmakta olon 'basıt bir düsturdon' iborettir"338 dediği 'Ço­ koycılık' veya 'Çokoycılor' adı Bolşevik iktidarı tenkit eden veya "kol­ ben karşı tutumdo" bulunan hemen hemen herkes için kullanılmaya başlanmıştır. Stalin'in siyasetine karşı mücadeleye başlayon kişllerin adlarını Sovyet gazetelerı derhal Çokaycılor'o çıkorırlardı 339 . Bolşeviklere göre Çokaycılık, Kemalizm'in bir benzeridir. 1 927 ilkbaharında Özbekistan'daki işçiler Milli Eğitim Konferansı'nda Tür­ kistanlı öğretmen ve tolebelere şöyle denilmişti: "Yoldoşlor, şayet Mustafa Çokoyev'in planları 1 91 8'de boşorıya uloşsoydı ne olurdu biliyor musunuz? Şu anda Mustafa Kemal idaresindeki Türkiye'dekine benzer şortlar altında yaşıyor olurduk"340 . Öyle ki, Çokoycılık ile Sultongoliyevcilik34 1 orasında bile bir bağlantı söz konusu ediliyordu. Galiba, 9-1 2 Haziran 1 923'de yapı­ lan Parti Merkez Komitesi 4. Konferansı'nda Stalin tarafındon ihanet­ le suçlanan Sultan Goliyev'in 1 0. 1 0. 1 929 tarihli Krosnoya Tatariyo gazetesinde yayınlanan ve Yeni Türkistan sayfalarındaki satıriara benzerlik arz eden "Siyaset ve iktidar alanında Türkistan'ı zayıf dü338 Baş Maqalet (M. Çokay), "Petlyuracılar, Çokay·oğlucular, Aamiz, Kamlll ve Bo�cıo ları'. Yaş Türkistan. 5 : 43 , lyun 1 933. s. 3. 339 Mustafa Çokayoğlu, "Türkistan Leninçilerige Cevap", Yaş Türkistan. 5: 5-6, r�prll· May, 1930, s. 8. 340 Mustafa Chokaiev. "Bolşevikler ve Afganistan", Çev: E.B. Özbilen. Tüıklston. 5 9, 1 3. 34 1 Bkz: A. Muhamedi, Sırot Höprüsü. Çev: M. Öner. Istanbul 1993, A. Bennlnçısen Ch. s

Quelquejay. Sulton Goliyev ve Sovyet Müslümonlon. Çev: N . Uzel, Istanbul 1 98 1 : A. Bennigsen, 5.€. Wımbush, Sulton Galiyev ve Sovyetler Blrll()indo Mi/If' Homünltm. Çev: B. Tanatar. Istanbul 1 5 : E. Koymak, Sultan Gollyev vo Somürgolor fntcrnos­ yonali, Istanbul vs.

1993,

99


MUSTAFA ÇOKA Y Hayatı, Faaliyetleri ve Fikirleri

şürmek maksadn,ıla Moskova hükümeti Turan halkını kabile namı al­ tında parçalamaktadır•342 cümlesi Sovyet sansürü tarafından hemen bir iddiaya dönüştürülmüş. Aynı gazetenın 31 .1 0.1 929 tarihli sayı­ sında Esperin isimli yazar tarafından yayınlanan makaleye göre. as­ lı Enver Paşadan miras kalan ve Sultan Galiyev tarafından geliştiri­ len 'Turan Mefkuresi' 1 920 senesinde Bakü'de yapılan Doğu Milletle­ ri Kongresi'nde doğmuştur. Güya, burada Enver Paşa ile Galiyev ve Hakand muhtarıyetçlleri arasında gizli bir mukavele yapılmıştır343 _ Bununla beraber, adı belirsiz bir Sovyet yazarı şöyle yazmıştır: "Sultangallyevistler. Mlllf Fırka aracılığıyla Pilsudski'yle (Promethee) de ilişkideydiler. Basmacılar (Mustafa Çokay) ve Berlin'deki beyaz mülteci lshaki (Ayaz) kanalıyla Ingiliz Genelkurmayı .ile bağlantılı ça­ lışıyorlardı•344 _ Sovyet yazarların dediklerine bakılırsa, 1 91 8'de başarısız olan Mustafa Çokay, emperyalist güçlerin desteğiyle Türkistan'ı tekrar ele geçirmek için çalışıyordu ve talimatlar göndermek suretiyle parti içi örgütleniyordu: Kazak komünistleri safında Sovyet hükümetinin mu­ haceret, yani Çarlık döneminden beri uygulanmakta olan Rus köylü­ lerin Türkistan'a yerleştırmesi ve müstemleke siyasetine karşı çıkan­ ların düşüncelerini açık bir şekilde ifade etmesi üzerine €nbekçi Ha­ zak gazetesi: "Parti ve Sovyet müesseselerinde Çokaycılar oturmak­ tadırlar" diye yazmıştır345 _ 1 2 Eylül 1 930 tarihli sayısında: " .... Çokay başta olduğu halde Türkistan Kapitalist ziyaları ... Hakand hanlığını kurmak istediler ve hükümet kurdular. Ellerine silah alıp, Türkistan (Sovyet) Cumhuriyeti­ ne karşı çıktılar•, 346 diyerek Çokaycılar avına çıktığını ima eden €n­ bekçi Hazak gazetesi, 3 Ekim 1 930 tarihli sayısında Stalin tarafından 342 Mustafa Çokoy, "Turan Devleti Hakkında'. Yeni Türkistan. S: 16 (26). K.S. 1 930. s. 9. 343 Mustafa Çokay, o. g.m., s. 7-8. 344 A. Benningsen-Ch. Quelquejay, Sulton Go/iyev ve Sovyet Müslümonlorı. s. 1 48. 345 Mustafa Çokayo�lu ... , "Türkistan Leninçlerige Cevap", s. 7. 346 Baxqarma. "Bolşevikler Yal�nı·. Voş Türkistan. S: 1 2. Noyabır 1 930, s. 38.


MUSTAFA ÇOKA Y Hayati, Faaliyetleri ve Fikirleri

hedef gösterilen Aq Co/ hakkında şöyle yazdı: "Sultanbek Hocano�­ lu, lsmail Sodvakkaso�lu ve başkalarının rehberliği ve idaresi altında çıkmakta olan Aq Col, Çokay-oğlunun gazetesidir" 347 . Özbek asıllı tanınmış komünist, Çokoy'ın ifadesiyle "Moskova hükümetinin en sodık hadimlerinden" birisi olan Aahim En'amoğlu: "Özbekistan'da Rusların rehberliği gerekmez" dediği için iktidar tara­ fından derhal Çokaycılar'dan sayılmıştır. Bunun üzerine Aahim En'amoğlu partiyle arasını düzeltebilmek için Sovyet Türkistan'ının harikulade başarılarından söz etmeye başlamıştır. Üstelik, bu başa­ rıların devamı için de dışarıdaki düşmonlar, yani Çokoy'lar ile müca­ deleyi arttırmanın önemine bilhassa dikkat çekiyordu. Ancak, iş işten geçmişti, Aohim En'amoğlu bir defa 'fişlenmişti' ve 'halk düşmanı' olarak cezasını çekecekti. "Tövme-nameyi" boş makale olarak yayın­ layan Pravda Vostoha gazetesi şöyle yazdı: "Aohim En'am, Sadvak­ kas ve Sadık'ların ortoya çıkması- Çokoy'ı ümitlendirdiği ve onun bunları kullanmaya çalıştığı herkesin bildiği bir gerçek. Ancak, Komü­ nist Portisinin rehberliğinde güçlü proleter-işçi hareketi sosyalist sis­ tem yoluna engel teşkil eden tüm maniaları bertarof ederek, Ço­ kay'ların hayallerini gerçekleştirmesini önlemiştir" 348 . Pravda Vasto­ ha gazetesi, makale sonunda Rahim En'amoğlu'nun diğer 'zararlı un­ surların' ortaya çıkartılması için kullanılmasını teklif ediyordu. Sobık komlser, 1 924 yılı Londra Konferansında veklllik yapan ve 1 930'1u yıllarda Moskova Ziraat Bankası'nın merkezi idare üyesi olan Hıdır Ali-oğlu Sovyet hükümetının Türkistan'da uygularnokta olduiju muhaceret usulü müstemlekecilik siyasetine karşı protestosunu bil­ dirmiş ve daha sonra halkının içine düştüğü durumunu kavrayarak In­ tihar etmiştir. Bunun üzerine Sovyet gazetelerı ölmüş olan Hıdır Ali-oğlunun Çokaycılor grubundon olduğunu Iddia etmlştlr 34 9 . 347 Boş Maqale, 'Petlyuracılor, Çakay-<ıÇjlucular, Aomiz. Komlll ve Bo�qukırı". 3 . 348 Mustafa ÇokayoÇjlu. 'Aohim En'am tövbe Qıldı". Yaş Ti!rklston. 5:6 7. lyun lyul. 1 930. s. 8. 349 Mustafa ÇakayoÇjlu. "Türkistan Lenin�llerige Cevap", s. 8. �


MUSTAFA ÇOKA Y Hayatı. Faaliyetleri ve Fikirleri

Yine aynı şeklide, Türkistan'ın etkili isimlerinden Sadullah Ka­ sım. Mustafa Çokay'ın kendisiyle bile değil, bir arkadaşıyle bir top­ lantıda beraber bulunduğu için "Pan-Türkist" suçlamasıyle yargılan­ mıştır350 . 29 Eylül 1 930 tarihli Provdo Vostoho gazetesinin ifadesine göre Sadullah Kasım. eski Taşkent'te Hakand Muhtariyetinin hükü­ met üyesi ve aksi-inkılapçı Mustafa Çokay'ın fikir arkadaşı Ubeydul­ lah Hoca'nın da Iştirak ettiği bir toplantıya davet edilmişti. Sadullah Kasım mahkeme sonucu Idam edildi. Bunun gibi, Ramiz, Batu. Hansu­ var-oğlu ... gibi tanınmış isimlerin hepsi de Çokaycılıkla suçlanmıştır. Hakeza. Sovyet yönetimine karşı gelen mollalar da Çokaycılık'tan na­ siplerini almışlardı 351 . Hozohstonshova Provdo gazetesinin 1 6, 21 Temmuz ve 2 Ağus­ tos 1 936 tarihli sayılarında "halkın menfaatl için ve halka hizmet edebilmek için komünist olan" tanınmış Kazak liderleri Sultanbek Ho­ canulu. Smağul Sadvakkas ve Mendeşulu Çokaycı olarak suçlanıyor­ du352 . Hatta, Mustafa Çokay'ın, ismini bu 'kampanya' vesilesiyle ilk de­ fa duyduğu Kamili isimli birisi de Çokaycı olarak hesaba çekilmiş. Bu­ nunla ilgili olarak Mustafa Çokay şunları yazmıştı: "Kamili Tacikistan Devlet Plônlama Idaresi Başkanı imiş. Önceden her komüniste nasip olmayan pek mühim bir makamdır. Demek, Kemali büyük bir fırka sta­ jına sahip olmuş. malumatlı bir adam, bin türlü 'siyasi imtihanlar' ve fırka temizlemelerinin 'iğne deliğinden' geçmiş bir işçidir. Fakat, ne oldu da onun ismi 'Lenin ve siyasetinin' en barışmaz düşmanları olan Petlyura353 ve Çokay-oğulları ile birlikte anılmaya başlandı? Kamili de kendi selefieri olan Aamiz, Batu. Hansuvar-oğlu, En'am-oğlu. 350 Mustafa Çakayo{ılu, 'Sadullah Qasım Muhakemesi", Yoş Tvrhiston. 5:6-7, lyun-lyul, 1 930. s. 1 2-2 ı . 351 Mustafa Çokayo{ılu. "Türkistan Leninçilerige Cevap". s. 8. 352 Mustafa Çokayo{ılu, 'Milh" Aksü'l-lnqılôpçı' mı. Yoqsa 'Mili lnkılôpçı' mı?", Yoş Tvr­ hlston. 5:83. oktabır 1 936, s. 8-1 2. 353 Simon Petlura, Ukrayna lstlklôl mücadelesinin rehberi, Ukrayna hükümetinin ba!i­ kanı, Promethee'nin kurucularından, 1 926'da Paris'te katledilmi!ltir.


MUS TAFA ÇOKA Y Hayatr. Faaliyetleri ve Fikirleri

Sadvakkas-oğlu ve başkalarının okıbetine maruz kalmıştır. Tacikistan Bolşevik Fırko Merkezi Komitesinin ve Merkezi Teftiş Komıtesinin bir­ leşmiş Şubat toplantısında Komili 'Lenin mlllf slyasetlnln' Tacikis­ tan'daki başarılarını hülaso eden bir nutuk söylemiş. Kamlll Gas-Plan (Devlet Plônlomo Idaresi) Boşkanı olduğu Için, tabii, bütün malumat ve rakamlara sahip idi; ve bütün 'başarı ların' hakiki pahası­ nı bilir ldl. Sovyet gazeteleri Hamili'nin nutkunun tamamını yayınla­ modon sakladı lar. Onun mahiyeti hakkında biz yalnız türlü kararlar ve Hamili'ye karşı söylenen nutukloro bakarak bile bir hüküm verebiliriz. Işte, Tacikistan Fırko Merkezi Komitesi Bürosunun ve Merkezi Teftiş Komite Heyetinin 1 O Nisanda Kamil i hakkında çıkarılan kararından bir parça: "Komili, açık surette emperyalizm siyasetini Sovyet siyase­ tinden üstün görerek ve Sovyet Tacikistan'daki sosyalizm kuruluşunun ulu başarılarını inkôr edip emperyalizmin şarkteki müstemleke ve ya­ rı müstemleke ülkelerindeki siyasetini kendi himayesi altına almakla ve kendisinin emperyalizmin ve burjuva milliyetçiliğinin bir casusu ol­ duğunu meydana çıkarmış oldu. Kamili, 'manôco sosyalist, şekilce milli' kültürünün inkişafı lüzumunu inkôr etmiştir" 354 . "Peki, nedir Moskova Bolşeviklerinin Türkistan'da 'şekilce milli, manôca sosyalist kültür' dedikleri şey?" diye soruyor Mustafa Çokay makalenin devamında ve cevap veriyor: "Büyük Rus şovenizmını yürütmekte olon ... Rus proleter! (Işçile­ ri), Rus krlstiyanlqrı (çiftçileri), Rus Sovyet ziyalı tabakası ... Stalin'In şeytani nazariyesine göre aynı güruhlar Türkistan'da 'milli şeklllerde beynelmllel sosyalistlik' medeniyetini kurucular olmalıdırlari Bu düs­ tur Türkistan'daki Sovyet siyasetinin her cihetlni ihtiva etmiş durum­ dadır. Bu düstur altında Bolşevikler eski Çarlık muhoceret siyasetını devam ettirmektedir. 'Sosyalist kültür' kurma perdesı altında onlar Türkistan'da milli hayatın bütün mayalarını öldürmekte ve kurutmak­ todırlor" 355 . 354 Baş Maqale. 'Petıyuracııar. Çokay-oğlucular. Aamiz. Kamlll ve Ba$qaları". s 4 . 355 Baş Maqaıe (M. Çokay). "Petıyuracııar. Çokay-oğıucular . . '. s. 7 .


MUSTAFA ÇOKA Y Hayatı, Faaliyetleri ve Fikirleri

Çokoycılık'la suçlananlar sadece bu isimlerden ibaret değildi. Özelllkle 1 937-38 yıllarında yapılan 'genel tasfiye' hareketinde Tür­ kistanlı tüm aydınlar bu suçlamadan dolayı Parti ve teşkilôt safların­ dan tasfiye edilerek öldürülmüştü. Hatta, Sovyet hükümeti, S yıllık program çerçevesinde gösterilen hedefe ulaşamayan ve verimli çalı­ şamayan fabrika işçileri, çiftçiler ve kolhozcular da Çokaycılık'la suç­ lanıyordu. Buna göre, Türkistan'da mevcut Sovyet müesseselerlndeki tüm başarısızlıklardan Çokay sorumluydu. Kazakistan Sovyet Cumhu­ riyeti Propaganda Işleri Bölüm Başkanı llyas Qabıloğlu, Hazahstans­ hovo Provdo gazetesinin 30 Aralık 1 936 tarihli sayısında yayınlanan "Kazak Milliyetçilerine Ateş Edilsin!" adlı makalesinde şöyle yazıyor­ du: " 1 9 1 8 yılında gerici Hakand Muhtarlyetlni teşkil etmeye kalkışen meşhur 'didişli Alaş-Ordacı'ların birisi malum Çokayoğlu Kazakis­ tan'dan kovularak beyaz muhacerete gitmiş idi. Işte şu Çokayoğlu hariçten haram iplerini Alaş-Ordacı Kazak milliyetçilerinin kırıntıları­ na uzatmış bulunuyor. Emperyalizme satılmış bu Çokayoğlu Troçkici­ ler ve mürtet milli unsurlarla birleşerek casuslar, zararlı unsurlar ve provokatörden kendi 'Çokay-faşistliği' ajanlığı. casus ve zararlı un­ surlar zümresini oluşturmaktadır ... Bunu bilhassa bizim renkli metal endüstri merkezlerimiz (Qar­ saqpay, Çimkent sanayı fabrikası ve benzeri yerler) de açığa çıkan zararlı faaliyetler kesin göstermektedir. Hıyanet, spiyonaj, zarar ver­ me, 'stahanovcı' başarılı işçi ve kolhozculara saldırılar- Çokay faşist­ lerinden olan Alaş-Ordacıların Troçkiciler'le birlikte düzenlediği zehir­ li faaliyetlerdir•. 356 Bununla beraber, Sovyetlere göre Mustafa Çokay eğitim işlerini ele geçirmiş ve tiyatroya da talim gönderiyordu: "Mektep programı tatbik edilemezse. mualllmlerln çoğunluğu Moskova'daki Parti merke­ zi tarafından talim edilmiş olan vazifelerini yerine getiremiyorsa. mekteplerin inşası zamanında bitmezse-bütün bunlar Çokay tarafın­ dan gönderilen emir üzerine yapılmıştır. Ayrıca, Yaş Türkistan, sütu356 Baş Moqole. 'Düşmonlorımız Bizim Faaliyetimiz Hoqqındo Ne Dediler?", Yaş TOrkis· ton. S.87. Fevrol 1 937, s. 3-4.

l216


MUS TAFA ÇOKA Y Hayatı, Faaliyetleri ve Fikirleri

nunda yayınladığı makaleleriyle tiyatro müdürleriyle artist-oyuncula­ rı sanatı tahrif etmeye davet ediyormuş•. 357 Bu ara Mustafa Çokay'ın yürüttüğü faaliyet ve yönelttiği tenkit­ ler Komünist yöneticilerı o kadar telaşlandırmış olmalı ki, Sovyet ba­ sınında Mustafa Çokay'ın şahsına yönelik 'Kanlı Troçkicilerin müttefl­ ki', 'faşlstler', 'emperyalizmin köleleri' gibi ibareleri 'alçak', 'habis', 'rezil', 'it' gibi "edepsiz Bolşevik edebi diliyle" süsleyen çirkin saldırı­ lar da arttı. Ancak, bu hakaretler dolayısıyla Mustafa Çokay üzülmezdi, aksi­ ne: "Maksadım hasıl olmuştur; fikirlerim onlara da dokunmuştur. Eğer onlar gazapla cevap veriyorlarsa, demek ki ben haklıyım", 358 derdi. Mustafa Çokay'a göre: "Türkistan Milli Hareketi üzerine düşman tara­ fından atılan hücum ateşinin şiddetinden, vicdansızcasına saptırılan beyanat, yalanlarının sonsuzluğundan Türkistan milliyetçilerindeki mukavemet gücü ve düşman mefkuresinin iflôsı hakkında yanılmaz netice çıkarmak mümkündür". 359 Yukarıda ismi geçen llyas Qabılulu'nun Sotsivald1 Qozoqstotı gazetesinin 1 2 Ocak 1 937 tarihli sayısında yayınlanan makalesi ve Kazakistan Eğitim Komiseri Temirbek Cürgenulu'nun Hazahistanshava Pravda gazetesinin l l Ocak 1 937 tarihli sayısında yayınlanan ma­ kalesi de aynı konuyu işlemiştl. Temirbek Cürgenulu'na göre, maarif ve kültür sahasındaki Sovyet düşmanları 'Çokaycı' ve 'Aiaş Ordacı' milliyetçiler en çok mekteplerde yuva kurmuşlar. Onlar, ders müfreda­ tı, dil ve atamalar meselelerinde ortaya çıkmaktadır. Amaçları da Ka­ zak edebi dilin( Rus dili teslrlnden, Kazak halk kültürünü de Rus 'pro­ leter' kültürü tesirinden korumak ve kurtarmak doğrultusundadır. Böy­ lece milliyetçiler. Kazak halkını 'umumi proleter kültürü yolundan' 'birliğinden' ayırmayı düşünmektedir360 . ve

357 "Boş Moqole, 'Düşmonlorımız Bizim Faaliyetimiz Hoqqında Ne Dedılcıı ı?", �. ı� fllfkls ton. 5.88. Mart 1937, s. 3. 358 M.Y., Şoqoy, o.g.e. s. 109. 359 Boş Moqole, "Bolşevik Yolc;)on ve Behenotları", �oş Türkistan, S:6B. lyul, 1 9:55, 5. 360 Tahir (Çoc;)atoy), "Türkistan'da Rusya Emperyalizmine Qor�ı Turk Blrll<)l", �oş Türkis· ton, 5:90, May 1937, s. 2-3. .

s.


MUSTAFA ÇOKA Y Hayatı. Faaliyetleri ve Fikirleri

Temirbek Cürgenulu'nun bu ifadeleri e�itim camiasında yapılan büyük temizlik operasyonunun bir habercisiydi adeta. Çünkü, Kaza­ kistan Hükümeti Merkezi lcra Komitesinin kararıyla 1 920'nin Aralık ayında kurulan "Ders kitapları, siyasi ve edebi eserler neşretme re­ daksiyonu"na Alaş Orda Devletinin eski liderleri Alihan Bökey­ han(ov). Ahmet Baytursun(ov), Jüsüpbek Aymauıt(ov). Sma�ul Sad­ vakkas(ov) ve Hayrettın Bolğanbayev üye olmuşlardı. Daha sonra bu müesseseye Mirjaqıp Dulat(ov). Halel Dosmuhammetov, Ma�can Cu­ mabay(ev). Muhtar Avezov gibi tanınmış milliyetçi aydın ve yazarlar da dahil olmuşlardı 361 _ Sovyet yönetimi bunlardan ve bunların 'zarar­ lı neşriyatından zehirlenmiş olan' tilmizlerinden biran ewel kurtulmak ve parti teşkilôtında büyük temizlik yapmak düşüncesindeydiler. Ta­ bi, tasfiye için gerekli kılıfları bulmak Bolşevikler için hiç de zor değil­ di. Yine aynı gazetenin 1 2 Ocak tarihli sayısının baş makalesi ile Kazakistan Komünist Partisi Başkanı Mirzayan tarafından kaleme alı­ nan ve Moskova'da neşredilmekte olan Bolşevik dergisinin 1 5 Şubat 1 937 tarihli sayısında yayınlanan makalesi de Mustafa Çokay'a yö­ nelik saldırılar içermekteydi 362 . Kazakistan Sovyet Cumhuriyeti Pro­ paganda Işleri Bölüm Başkanı ilyas Qabılo�lu'nun "Kazak Bolşevikle­ rinin Savaş Vazifesi" 363 adlı makalesi ile Türkmenistan Hükümet Baş­ kanı Yardımcısı Kurban Sait-oğlu tarafından yazılıp, Turhmenshovo lshro gazetesinin 24.02 . 1 937 tarihli soyısında neşredilen "Halk Düş­ manları-Aksü'l-lnkılapçı Milliyetçileri Yok Edelim!" 364 adlı makalesi de yine aynı konuya temas ediyordu. 361 K. Nurpey is, "Qozoq lntelegentsiyosının Akimşii-Emirşii Cüyege G ılım men Medeni­ yet Solosındo()ı Qorsılı()ı', Xoborşı, N:9, Almatı 1998. 22-23. 362 Boş Maqale, "Düşmanlarımız Bizim Haqqımızda.?", T'oş Türkistan. 5.88, s. 2. 363 ll'yas Kabulov. "Boevaya Zadoça Kozoxskih Bol'şevikov". Hozozstonskoyo Provdo. 1 8.02.1 937. 364 K. Soxotov, "Aazgromit' Kontr-Aevolyutsionnıh Notsionalistov-Vrogov Narodo', Turk­ menskeva lshro. 26. 0 2.1937 s.

1 18


MUS TAFA ÇOKA Y Hayalt. Faaliyetleri ve Fikirleri

Sovyet idarecileri şüphelendikleri şahısları Alman ve Japon aja­ nı olarak suçlamaktaydılar. llyas Qabılulu'nun iddiasına göre, Pan Türkizm ve Pan lslômizm'in propagandasını yapan Mustafa Çokay, aynı zamanda, lnkişaf etmekte olan Kazakistan'ı yüce Sovyetler Bir­ liği'nden koparmak için Japon istihbaratıyla işbirliği içindedir. Bunun ispatı: yakın zamanda yakalanmış olan Japon ajanı Bekarisov, Ço­ kay'ın talimatıyle hareket ediyordu365 . Mustafa Çokay'ın Çokaycılık'la bir Ilgisi var mıydı? Gerçekten böyle bir örgütlenme mevcut muydu ve Bolşeviklerin dediği gibi Mus­ tafa Çokay bunlara talimat-direktifler gönderiyor muydu? Bu soruya Mustafa Çokay, hiç kimseye talimat göndermediğinl, ancak, herkesin ortak bir menbo-gayeden talimat aldığını söyleyerek cevap vermek­ tedir366 . Işin ilginç tarafı, Çokaycılık'la suçlananlar sadece Türkistanlı yer­ li aydınlardan ibaret değildi. Türkistan'da Tomaylov adlı birisinin başkanlığında Troçkiciler grubu oluşmuştu. Bunlar da Stalin'in siyase­ tine karşı tenkitler yöneltiyordu. Iktidar hemen teşhisi koymuş: Bun­ lar Çokaycıdır! Hatta, Semerkand'da oturan eskici Yahudilerin Ruşnal adlı bir mahalli Bolşevik gazetesinin muharririni tehdit etmeye baş­ lamaları üzere Bolşevik efendiler onları da hiç tereddütsüz hemen Ço­ kaycılar ordusuna' dahil edivermişlerdi 367 . c) Mustafa Çokot/m Yovmctllk Hovott ve Yaş TOrldston

Mustafa Çokay Paris'te iken Türkiye'de bulunan fikir arkadaşları ile temas ederek önce Zeki Velidi, Osman Hoca ve sonra da Dr. Mec­ dettin Ahmet Beylerin başkanlığı altında Istanbul'da Haziran 1927 365 lmzasız, "Türkistan Sovyet Gazetelerinde Bizge ve Umumen Ti.Jrklstan Milr Hareketi­ ge Qarşı YozıiÇ)on Moqaleler Parçası', Yaş TOrlıiston, 5: 89 , Aprll 1 937, s. 20-2 1 .

366 Mustafa Çakay, "Turan Devleti Hoqqında', s. 9-1 O. 367 Mustafa ÇakayoÇ)Iu, "Türkistan leninçilerige Cevap". s. 8.


MUSTAFA ÇOKA Y Hayatı. Faaliyetleri ve Fikirleri

tarihinde Yeni Türklstof'i368 adlı bir mecmuonın çıkarılmasına ön ayak oldu. Yayın hayatının boşında Arap harfleriyle çıkan Yeni Türkistan, daha sonra Lôtln harfleriyle yoyınlondı<;ıındon dolayı Türkistan Cum­ huriyeti dışındaki ülkelere Iltica etmiş olon Türkistanlılar bu yeni ya­ yını pek bilmlyorlordı. Yeni Türkistan'ın gayesi, Türkistan meselesini Türkiye kamuoyuna duyurmoktı. Yeni Türkistan'ın ilk soyısından itiba­ ren dergide makalelerini neşreden Mustafa Çokoy hakkında Zeki Ve­ lldi (logon) şöyle yozmoktodır: "Türkiston'ın Avrupa'da temsili mese­ lesine gelince. bu büyük ülkenin bir milli teşkllôt narnından temsili pek yenidir ... Mecmuamızda kalmalarıyla iştirak eden Çokay o<;ılu Mustafa Bek 1 92 1 senesinden sonra Avrupa'nın muhtelif noktaların­ da Türkistan ahvoline aıt makaleler neşrederek ve konferans vererek Türkistanlıların efkôrına tercüman olmuştur•369 . Yeni Türkistan' ın yanı sıra Avrupa matbuatında da aktif yayın hayatını sürdüren Mustafa Çokay, genellikle Sovyet Rusya'ya ait bi­ linmeyen gerçekleri dile getirdi<;)l makaleleri Rus matbuatında. ba­ <;ıımsızlık konusundaki makalelerini de Fransız matbuatında yayınla­ mıştır370 . Chez fes Soviets en Asie Centrofe37 1 adlı kitabının neşredildi<;)l 1 926 senesinde The Asiotic Review dergisinde "Türkistan'da 'Basma­ cı' Hareketi" 372 adlı 1 6 sayfalık kapsamlı bir makale yayıniayan Mus­ tafa Çokay, yine aynı dergide 1 929 senesinde "Bolşevikler ve Afga368 Ayşen Uslu, Tvtk Matbuatında TOrkiye lle Tvtkiston Arasında €debi ve Fikri MOnase­ 369 370

betler ( 1 905- 1 937) ('r'eni Tvtkistan ve Yaş Tvtkistan Dergilerine Göre). Basılmamış Yüksek Lisans Tezi, E.Ü. 5.B.E .. lzmir, 1 997. s. 1 5-1 7. Baş Maqale (Zeki Velidi), "Birleşen Ü�'. s. 3 . Aytan Nüsüphan. 'Mustafa Çokay ve Yaş Türkistan Dergisi Hakkında Yeni Bilgiler', Çev: A. Kara. Belgeler/e TOrk Tarihi Dergisi. Dvn/Bugvnl'ı'arın. 5: 1 . Ekim s.

2 1998, 371 Mustafa Chokaev, Chez fes Soviet:s en Asie Centrale. Paris. 1928, 64 pp. 372 Mustafa Chokaev, 'The Basmajı Mavement In Turkestan', The Asiatic Review, lon­ don, 1928, vol. YJ.IV. part 78. p. 27 3 -268; Makale E . B. Özbilen tarafından Türk­ 93.

�e'ye �evrllmlştlr. Bakınız: "Türkistan' da 'Basmacı' Hareketi", Tvrkistan, 5:4, Istanbul

1 988.

L.2_20

\


MUS TAFA ÇOKA Y Hayatı, Faaliyetleri ve Fikirleri

nlston• 373 ve 1 930 senesinde de "Afgonlston'dokl Durum• 374 adlı makalelerini yayınladı. Bununla beraber, "Türkistan ve Sovyet Aejgl­ m ı • 375 ve "Türklstan'dakl Bolşevik Yönetime 1 5 Yı1" 376 adlı makalele­ r i de Journal of teh Rovol Centrol Rsion So iett,J'de yayınlanmıştır. Mustafa Çokay'ın Yeni Türhiston ve Yaş Türhiston dergilerinde yayın­ lanon "Sovyet Orta Asya Federasyonu'ndan Milli Müttehit Türkistan Devletine" başlıklı makalesi de Avrupa matbuatının nazor-ı dikkatini celp etmiştir. Adı geçen makale Fransızca Promethee ve Berlin'de çı­ kon Ost Europa'da bosılır377 . Mustafa Çokoy'ın en kapsamlı çalışmo­ ları olon Savvetler Hükümronl1ijı Altındaki Türklstaf"i376 adlı kitabı 1 93S'te ve 1 9 1 7 Yılı Hatıra Porçoları379 adlı eseri de 1 937'de yayın­ lanmıştır. Türkistan davosını daha geniş kitlelere taşıvabilmek ve Avru­ pa'daki siyasi çevrelerce desteklenebilmek için misyon olarak Yeni Türkistan'ın yeterli olmodı�ını gören Mustafa Çokoy, Aralık 1 929 ta­ rihinden itibaren Berlin'de Yaş Türkistaf"i360 dergisini yayınlamoya c

373 Mustafa Chokaev, 'The Bolşeviks and Afganistan", The Asiatit: Aeview, London, Ju­ li 1 929, p. 497-5 1 6; Türkçe çevirisi için bkz: Çeviren: E.B. Özbilen, 'Bolşevikler ve Afganistan", Türkistan. S:9, Istanbul, 1 990. 374 Mustafa Chokaev, 'The Situatıon in Afghanistan', The Asiatic Review, London, 1 930, vol: 26. 375 Mustafa Chokaev. "Turkestan and the Soviet Aeg i me", JACAS (Journal of the Royal Central Aslan Society). 1 93 1 . vol. 1 8. p. 403-420. 376 Mustafa Chokaev, 'Fifteen Years of Bolshevik Aule in Turkestan", JACAS, vol XIX, Ju­ li 1 933. 377 Başqarma, ''Türkistan Meselesinin Alman Matbuatına lnikaı", Yaş Türkistan. S: 1 9, lyun 1 93 1 , s. 40. 378 Mustafa Çokay-oglu, Turkestan pod Vlost'vu Sovetov (H Xarakteristike Dlktaturı Proletariata), Parij (Paris) 1 935; Kitabın yeni baskısı Oxford yayınlarından tıpkı basım olarak 1 986'da neşredilmiştir. 379 Mustafa Çokayal;jlu, 1 9 1 7 Yılı Hatıra Parçaları, Paris-Berlin 1 937; Yeni baskısı Parf. Dr. Saadet ÇoQatay tarafından hazırlanorak 1 988'de Ankara'da basılmıştır. 380 Ercan Çelebi, Yaş TOrkistan Dergisine Göre TOrkistan Mi/b" Mücadelesi. Basılmamış Yüksek Lisans Tezi, G.Ü. S.B.E., Ankara, 2000; Timur Kacaol;jlu, "Yaş Türkistan'ın Tür­ kistan Basın Tarihindeki Yeri', Yaş Türkistan, C. l, 1 929- 1 930, Tıpkı Basım. Ayoz Tahir Türkistan ldil Ural Vakfı, lstanbul 1 997.


MUSTAFA ÇOKA Y Hayatı, Faaliyetleri ve Fikirleri

başladı. Bu tarihlerde maddi zorluklara maruz kolon Yeni Türkistan. 1 931 eylülünde Türkiye Hükümetının yasaklaması dolayısıyla 39'ncu sayıdon itibaren yayın hayatına son verdi. Mustafa Çokoy'ın boş mu­ horrirliği altında çıkan Yaş Türkistan'ın yazı işlerini Tahir Şakir (Çağa­ tay) ile Abdülvahab Oktay takip etrnekteydiler. Istanbul'daki Yeni Türkistan' ın aksine Yaş Türhiston dergisi Türkistan Türkçe'siyle yayın­ lanıyordu ve Türkiye dışındaki ülkelere (Iran, Afganistan, Hindistan) iltica etmiş Türkistonlılara da hitap ediyordu381 _ Yaş Türkistan'ın yayınlanacağı haberi lik olarak Yeni Türhis­ ton'da duyurulur. Haberde: "Avrupo'da bulunan milletperver Türkis­ tanlı orkodoşlarımızın Iştirakiyle Berlin'de Yaş Türhiston isminde bir mecmuamız lntişaro başlayacaktır. Yurdumuzun istiklôl davosını bi­ zimle beraber müdafaa edecek bu refikimizi yokında okuyacaklarını muhterem kaori'lerimize tebşir ederiz" _ 382 Yaş Türkistan'da sadece Türkistanlıların değil, kendileri gibi is­ tiklôl uğrunda mücadele eden Azerbaycan, Şimali Kafkasya, ldii-Urol. Kırım, Gürcistan ve Ukrayna halkları hakkında da içtimai, siyasi mev­ zulardo yazılar yayınlanır. Onların başarılarının hepsinin başarısı. kaygılarının da hepsinin kaygısı olduğu zaman zaman satır oraların­ do dile getirilir383 _ 1 9 1 7 Şubat ihtilôlinden sonra cereyan eden bazı hôdiseler, mil­ li muhtariyetlerin, özellikle ldll-Urol ve Başkurdistan Muhtariyeti !i­ derleri arasında oluşan "unltarlzm-federallzm" ile ilgili görüş ayrılık­ ları ile sınır tartışmaları sonucunda oluşan soğukluk muhacerette de devam ediyordu: "Rusya dôhilindeki idil-Urallı Tatar-Başkurt kordeş­ leriyle birlikte yaşamanın Türklük ve Türk harsı için çok büyük bir mu­ voffokiyet olocoğını"384 bildiren Mustafa Çokoy. bu soğukluğu gider­ mek amacıyla birçok makale neşretmiştir. 1 8. soyısında Ayaz isha381 J. Benzing, "Sovyetler BirliÇıi Türlllerinin Berlin'deki Siyasi Yayınları'. s. 1 79. 382 lmzasız. "Yaş Türkistan". Yeni Tiirlıistan. S: 24-25, T.S.-K.E. 1 929, s. 24. 383 Yaş Türllistan, "Yaş Türilistan Başqarmasıda'. Yaş Tiirlıiston. S: 1 , Dekabır 1 929, s. 4 . 384 Baş Maqale, "Türllistan TürlllüÇ)ü". Yaş Tiirlıistan. S 32, lyul 1932. 5. :

L.2_22

s.


h ll l.' i 1 At A ÇOKA Y Hayalt. Faaliyetleri ve Fikirleri

S8 5 bir resmini basıp, 1 8 Mayıs 1 93 1 tarihinde matubat dünya­ hizmetinde 25 yılını daldurduğunu haber veren 'loş Türkis­ t ı ın'do, ayrıca 'laiia Mith" 'lu!3 86 dergisinin 1 93 1 senesi 5. sayısından lın'ilayarak matbuat işleri başta olmak üzere muharrir tanıtılır. Ayaz l·.lıc.ıkl'nln eserlerinden bahsedilir387 . Ayaz ishaki'nin sadece edebf yönüyle değil, siyasi fikirleriyle de ilgilenen Yaş Türkistan. 1 932 ta­ t l hll 33. sayısında 'laiia Mill/ 'lufun 7. sayısında yayınlanan "Muha­ clrll�lmlzin Borcu" adlı makaleyi kendi okuyucularına iletmiştir. Bu makalede A. lshaki, kendi milli istiklôlleri için Rusya'ya karşı kurulan cepheyi genişletmek amacıyla Türk-Tatar cephesinin birleşmesinin faydalı olacağına dair kanaatleri dile getirilmişti 388 . Bununla bera­ ber 'laş Türkistan, 45. sayısında A. ishaki'nin idil-Urol hareketi ve umumi vaziyet hakkında bilgi veren Idil-Urol adlı Fransızca bir eseri­ nın çıktığını duymuştur389 . Ayaz ishaki'ye Tokyo'da suikast düzenlen­ dl�i zaman da Mustafa Çokay, başsağlığı niteliğinde bir makale ka­ leme almıştır390 . 'laş Türkistan, Ocak 1 932 tarihli 26. sayısında Mehmet Emin Re­ sulzôde'nin391 baş muharrirliğinde Berlin'de istiklôl adında siyasi bir gazete392 ve Mart 1 932 tarihli 2 8 . sayısında da Tampere'de \'eni Tuhı'ııln '<ırıdukl

385 Ayaz lsha�· (ldilli) (23.11.1878-22.VII. 1954) hakkında geniş bilgi için bkz: Muhammed Ayaz lshaki Hayati ve faaliyetleri. 100. Do<)um Ytli Dolaytstyla, Ankara 1979. 386 Dergi hakkında bkz: ,Şule Güngör. Yana Milli Dergisi ve Tatar aydmlarmdan M. Avaz lsha�· (ldilli) 'nin Siyasi Görüleri, M. Ü . T.A.E .. Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi, lstan· bul, 1 994. 387 Ayşen Uslu, a.g.t., s. 30. 388 lmzasız (Haber), "Dost Motbuat Dünyasında", Yaş Türkistan, 5:33. Au<;ıust 1 93�. 33. 389 Başqarma. "Yeni Neşriyat". Yaş Türkistan. 5:45. Avğust 1 933, s. 42. 390 Mustafa Çakayoğlu, "Pek Muhterem Ayoz Bey", Yaş Türkistan. 5: 53 Aprll 1 934. 4 0 42. 391 Mehmet Emin Aesulzôde (31 .01.1884-06.03.1955) hakkında bkz. 5ebohattln Şlmşlr, Mehmet Emin Resulzôde'nin Türkiye 'deki Hayatt, foalivetlert ve Dvşünceler/, Ankara 1995. 392 Başqarma, "lstiklôl Gazetesi", Yaş Türkistan, 5.26, Yanvar 1 932 40. s

,

,

s.

·

s.

1 22J


MUSTAFA ÇOKA Y Hayatı. Faaliyetleri ve Fikirleri

adında Türkçe-Fince (latin harfleriyle) aylık bir dergi 393 çıkarıl­ maya başlandığı haberini verir. Bu ilişkiler sadece Yaş Türkistan sütunlarıyle sınırlı kalmamıştır. Kafkasya ve Azerbaycan Milli Mücadelesi ile yakından ilgilenmekte olan Mustafa Çokay, her sene Mayıs ayında Kafkasya ve Azerbaycan hakkında birer makale yayınlamaktaydı. Azerbaycan kurtuluşçularının istanbul'da çıkardıkları Odlu Yurd dergisinin ilk sayısında "Türkistan Meselesl"ne dair makalesi yayınlanan Mustafa Çokay. 1 933'teki Kaf­ kasya Bayramı'nda, Kafkasyalı kardeşleri için coşkulu ve duygulandı­ ncı bir destek konuşmasını yapar. Ayrıca, 28 Mayıs. Azerbaycan is­ tiklôl günü münasebetiyle Paris'te düzenlenen bir toplantıda bilakis, birleştireceğini bildirerek, suyun en iyi nakil vasıtası olduğuna vurgu yapmıştır394 . Aynı tarihte Yaş Türkistan sayfalarında yayınladığı ma­ kalede ise: "Biz gerçekten çok büyük bir güce sahibiz. Bu güç-Türk birliği. Türk cephe birliği, sadece sözde değil, iş birliği ... Yahudiler: "Varşova'da bir Yahudi'nin dişi ağrırsa. Amerika'daki Yahudi'nin canı sızlar". diyorlar. Onun gibi biz de "Türk soyundan birisi azap çekerse. tüm Türkler azap çeker" demeliyiz . ... Biz zor şartlar altında yaşamak­ tayız. Hôlihazırdaki durum bizim maddi güçlerimizi de birleştirmeye fırsat tanımamaktadır. Benim böyle bir teklifim var: Biz-Azeriler. idii-Urallılar. Kırımlılar, Türkistanlılar- sadece zahin· nazar için değil, kendi faaliyetlerimizin doğru veya yanlışlığını tespit etmek için de i s­ tişare mahiyetinde senede bir toplanmamız lazım. Bizim toplantımız için en Isabetli gün -Azerbaycan'ın bağımsızlık bayramı- 28 Mayıs günü olablllr" 395 , diye yazmıştır. Bu fikirlerln aynı zamanda Mustafa Çokay'ın samimiyetinin de bir ifadesi olduğunun kanısındayız. Bununla birlikte Mustafa Çokay, Varşova'da çıkan Şimali Hatkas­ vdda çeşitli makalelerini neşretmekte. Ankara'daki Türk Yurdu, Ber­ lin'deki Milli Yol ve Köstence'deki Emel dergileriyle de yazı alışverişi içinde bulunmaktaydı 396 . ran

393 lmzasız. Haber, Yaş Tilrkistan, 5.28, Mart 1932, s. 31 . 394 M. E. Aesulzade, 'Çakay oÇılu Merhum Için', Y.T.. Türhistan Milf Hareketi ve., s. 52. 395 ÇokayoÇılu Mustafa. "28 Mayıs', Yaş Tilrkistan, 5.42, May 1 933. s. 9-1 O. 396 Etienne Copeaux, a.g.m., s. 36-37.

l2_24


Mı 1: ; 1 lı/ lı ÇOKA Y Hayatı, Faaliyetleri ve Fikirleri

1 931 tarihinde Doğu Türkistan'daki Kumul bölgesinde halk uyaklanmalarının başlaması ile Mustafa Çokoy ve Voş Türhiston comi­ na bir vazife daha düştü. Bu vazife Doğu Türkistan milli mücadele­ ''"' yürütme davası idi. Voş Türhistan hemen hemen bütün sayıların­ da Doğu Türkistan meselesini ele alıp, Avrupa kamuoyuna bilgiler o;unmaktaydı. Mustafa Çokay'ın Vaş Türhiston dergisindeki mesai ar­ kadaşı Tahir Çağatay'ın deyişiyle, "başlangıcı Voş Türkistan dergisi­ nın üçüncü senesine rostloyan bu çalışma dergi faaliyeti durdurulun­ caya kadar devam etmiştir. Vaş Türhistan sütunlarında hiçbir mesele­ ye bu kadar geniş ve devamlı olarak yer ayrılmış değildir". 397 Doğu Türkistan meselesi üzerinde hassasiyetle duran Mustafa Çokay, ayrıca Paris'te iki konferans vermiştir. Bu konferans metinleri de Vaş Türhistan dergisinde yoyınlandı 398 . Mustafa Çokay, Türkistan davasının bir parçası olarak gördüğü ve "Şorki Türkistan mücadelesi bize -başka ülkelerdeki Türklere- de her yerde ve elimizden gelen bütün çareler ile Şarkı" Türkistan'ın tom milli kurtuluş gayesine yardım etmek ve bazı Rus matbuatında bu mücadelenin nereden gelip çıktı­ ğı hakkında yayılmaktc olon eğri büğrü malumota karşı mücadele et­ mek gibi ciddi ve mühim vazifeler yüklemektedir�99, -dediği Doğu Türkistan milli mücadelesini anlatmak için Avrupa'nın en büyük kültür ve siyaset merkezlerinden Paris ile Berlin'de400 , Vorşovo'da401 ve Londro'da402 birer konferans vermiştir. Mustafa Çokay'ın ayrıca ehemmiyet verdiği Londra'daki konferansı, milli hareketı Sovyetlerin yaydığı asılsız Iddialar doğrultusunda "Kemalizm düşmanlığına dayaı , ., ı

397 Y.T., Türkistan Milf Horelieti ve. s. 39. 398 Şekur Turan, "Do!;)u Türkistan Milr Mücadelesinde Ya!l Türkistan Dergisinin Hizmetle· ri", T.H., 5.177, Ankara. 1977, s. 582. 399 Çokayo!;)iu Mustafa, "Şorqi Türkistan Meselesi Etrafında", Yoş Tütlilston, 5.46, Senta­ bır 1 933, s. 8. 400 Y.T.. Türkistan Milr Horelieti ve., s. 39. 401 Y� Türkistan, 'Var�va'da Şarcf Türkistan Hoqqında Mühlm Bır Moruza", Yoş Türkis· ton, 5. 1 03, lyun 1938, s. 1 . 402 lmzosız (Haber), 'Çokayo!;jlu Mustafa Bek london'da", Yaş Türliiston, 5.55. lyun 1934, .

s. ı .

1 2..:J


MUSTAFA ÇOKA Y Hayatt, Faaliyetleri ve Fikirleri

nan Pan-lslômcı eğilim" olarak403 tanıyan Ingiliz kamuoyunda ve ba­ sınında geniş yankı uyandırmış, hatta bir ingiliz mecmuası konferan­ sın özetini yayınlamıştı 404 . "Şarkf Türkistan meselesine biz öz vatanımız meselesi gibi bak­ malıyız; lôkin bundan, başka ülke Türklerinin kendi bildiklerince, Şar­ kf Türkistan'ın kendi mümessillerinin katılımı olmadan ve faaliyetleri­ ni onların kendi faaliyet ve gayretleriyle birleştirmeden "Şarkf Türkis­ tan' ı Kurtarma Komitesi" kurma gerekliliği ve kurabilecekleri anlamı çıkarılmamalıdır"405 diyerek, Doğu Türkistan'ı en iyi şekilde yine Do­ ğu Türkistanlıların temsil edebileceğine vurgu yapan Mustafa Çokay, bir milli hareketin gücünü ancak kendi halkından aldığı takdirde ba­ şarılı olabileceğini ifade ediyordu406 . Ona göre, kendilerine düşen vazife -milli hareketi idare ve temsil etmekte olan şahıslara dış dün­ ya nazarında sempati, hürmet, itimat. itibar ve nüfuz kazandırmak ol­ malıdır. Böylece, onların, bu hareketi yakından tanımak, araştırmak isteyen yabancıların müracaat edecekleri adres haline getirilmesini sağlamak lazımdı 407 . Bununla birlikte, Yaş Türkistan dergisi, Doğu Türkistanlıların gön­ derdikleri haber, hatıra, araştırma ve teklif mektuplarına genişçe yer ayırmaktaydı. Yaş Türkistan'da Doğu Türkistan meselesine dair önemli belgeler de yayınlanmaktaydı. Bunların birisi ve belki önem­ lisi, Sovyet hükümeti ile Şarkf Türkistan Cumhuriyeti Başkanı Hoca Ni­ yaz Hacı arasında yapılan anlaşma metni 408 ve ona itiraz olarak Şar­ kf Türkistan Başkumandan naibinin yazdığı mektuptur409 . Bu belge403 Çokoyoğlu Mustafa, "Şorcf Türkistan, Tıxqı Dünya ve Biznin Vozifemiz", Yoş Türkis· ton. S.56. l yul 1934. s.25-26. 404 Yaş Türkistan. "Ingiliz Mecmuasında Şorelf Türkistan Meselesi". Yaş Türkistan, S.63, August 1 935. s. 39. 405 Çokoyoğlu Mustafa, "Şorqi Türkistan Meselesi Etrafında". s. l l . 406 Çokoyoğlu Mustafa. "Şorci Türkistan Tışqı Dünya ve .. ". s. 26. 407 Çokoyoğlu Mustafa. "Şorq- Türkistan. Tıxqı Dünya ve .. ", s. 27. 408 lmzosız (Haber). "Şorql Türkistan Milb- Fociosıno Ait Qoror Roqom 30 ve Metni". Yaş Türkistan, S. 71, Oktobır 1935. s. 19. 409 Sulton Bek Bohtiyor Bek. "Şorq- Türkistan Boş Qumondon Noibinin Hoca Niyoz Hocıyo Mektubu", Yaş Türkistan. S. 7 1 . s. 20-27.

l2_26


MUS TAFA ÇOKA Y Hayatı, Faaliyetleri ve Fikirleri

lerle birlikte Mustafa Çokay'ın "Şarqi Türkistan'da" adlı makalesi de neşredildi: "Japonya haber ajansı 'Renğu' 24.09.35 tarihli telgrafında Şarki Türkistan Sovyet Cumhuriyeti ilôn edilip onun Sovyet Rusya'ya katıl­ dığına dair haberler vermektedir. Sovyet telgraf ajansı 'TAS' tabii derhal bu haberi tezkip etti. Tabii, 'TAS' ajansının tekzibi de, kendi­ sinin Şarki Türkistan Türkleri milli istiklôl mücadelesi devam ettiği müddetçe yaymakta olduğu 'Şarkı· Türkistan'daki Japonya ve Ingilte­ re plônları' hakkındaki yalan haberlerden ibaretti. ... Haklkatte ne Japonya'nın ve ne de ingiltere'nin Şarki Türkis­ tan'da isyan çıkışında ve onun devamında eli yoktur. .. . Şarki Türkistan Türklerinin Çin idôresine karşı isyan başlattığı günden itibaren Bolşevikler rahatsız oldu, korktular ... Çünkü, Şarki Türkistan'ın Çin idare.s inden kurtuluşu. orada müstakil bir devletin ku­ ruluşu. Kızıl Rus emperyalizminin Asya'nın bu kısmındaki iktisadi ve inkılôbi, siyasi menfaatlerine karşı çıktı. Bolşevikler Şarki Türkistan Türkleri milli hareketini bastırmak için mahalli Çin hükümetine her tür­ lü yardımda bulundular . ... Bu siyasetin•sonucunda Şarkı" Türkistan Kı­ zıl Rusya boyunduruğu altına girmiştir. Mesele, Şarki Türkistan'da resmen Sovyet Cumhuriyetinin llôn edilip edilmemesi veya onun res­ men Sovyet Rusya'ya katılıp katılmaması değil. Moğolistan'a bakın. O hala da Sovyet Cumhuriyeti olarak adlandırılmıyor; Bolşevikler onu Sovyet Devletinin haritasında göstermemektedir. ŞaM Türkistan Türklerinin en büyük faciası Çin ejderhası zulmün­ den kaçarak kurtuluşa uzandığı anda 'Rus ayısının kuca<;ıına' düşme­ sidlr. Kızıl Rus emperyalizminin Şarkı" Türkistan Türklerı lstlklöl mücade­ lesine karşı kazandığı başarı için Rus milliyetçilerinin en sal;) kanadı sayılan 'Yaş Rus'çular (Miadarassı) bayram yapmaktadır. Bunu neşr-i efkarları olan 'Bodrost'ın 29.09. 1 935 tarihli 48'ncl sayısında görmek mümkündür.


MUSTAFA ÇOKA Y Hayatı, Faaliyetleri ve Fikirleri

... Nihayet şu ciheti de söyleyerek geçelim: Sovyet hükümeti ile Hoca Niyaz Hacı arasında yapılan anlaşma, millf kurtuluş savaşının en çetin çağında manevf mazhariyetine ümit bağlayan Şarkf Türkis­ tan Türklerine 'Akdeniz medeniyeti' narnından Sovyet emperyalizmi 'dostluğunu' tavsiye edenleri şüphesiz razı etmiştir. Hakikatte, Hoca Niyaz Hacının olumsuz hareketi işte şu 'Akdeniz­ cilerin' tavsiyesinin yerine getirildiğini göstermiyor mu?"41 o. Mustafa Çokay'ın 'Akdeniz Medeniyeti'nden kastettiği, o sıralar­ da Sovyetlere yaklaşmakta olan Türkiye'dir. Bununla ilgili olarak der­ ginin bir sonraki soyısında şöyle bir cümle okumak mümkündür: "Sov­ yet hükümetinin samimi dostu olarak yalnız Türkiye'yi göstermek mümkündür. Zaten bu konuyu tekrar tekrar gündeme getirerek bah­ setmeyi Türklerde, Bolşeviklerde pek sevmektedir"41 1 . Bununla birlikte, Mustafa Çokay, Sovyetler ile olan münasebet­ leri dolayısıyla eleştirmesine rağmen, tek bağımsız ülke olarak Türk­ lüğün ümidi konumundaki Türkiye'ye yüklenmemeye ve onu dünya devletleri karşısında yıpratmamoya özen göstermektedir: "Biz Türk­ ler, Türkiye'ye karşı çok dikkatli olmalıyız. Türkiye'nin kendi menfaati, iç ve dış siyaseti ile zıt olon taleplerde bulunmamalıyız. Bugünkü ağır şartlar içinde lfası mümkün olmayon ümit ve talepleri Türkiye'ye yük­ lemek, Türklüğün geleceği için her clhetten zararlı olan hoşnutsuzluğu doğurmak anlamına gelmektedir. Onun Için biz, ister Şorki Türkis­ tan'daki, ister başka yerlerdeki kardeşlerimizi, Türk kardeşliğine za­ rar verecek olon bu tür adımlardan sorkınmaya davet ediyoruz"41 2 . 'laş Türhiston sütunlarında en çok işlenen konuların birisi de hiç kuşkusuz, Türkiye ile ilgili haber-yorumlardır. 410 Çokay o{llu Mustafa, "Şarqi Türkistan'da", Voş Tvrkistan, S. 71, s. 15-18. 41 1 Baş Maqale, "Sovyet Hükümetinin 1 8'inci Yıl Dönümü Münasebetiyle", Yaş Tvrkistan, S.72, Noyabır 1935, s. 4. 412 Çokay o{llu Mustafa, "ŞaM Türkistan, Tışkı Dünı,ıa ve.", s. 25.

l2_28


�USTAFA ÇOKA Y Haya/1, Faaliyetleri ve Fikirleri

Türk-Sovyet ilişkilerine dair yazılarından dolayı ve bundan ra­ hatsızlık duyan Sovyetler Birliği'nin baskısı ile, 1 6 ekim 1 934 tarihin­ den Itibaren Yaş Türkistan'ın Türkiye'ye girişi yasaklandı. Bu olayı, Millit,Jet gazetesi 07 . ı 0 . 1 934, Adana'da çıkmakta olan Türk Sözü ga­ zetesi 08. 1 0. 1 934 ve Cumhurit,Jet gazetesi l l . 1 0 . 1 934 tarihli nüsha­ larında "hükümetimizle Sovyet Rusya hükümetinin münasebeti ve alakası aleyhinde yazılar ihtiva eden Berlin'de çıkmakta olon Yaş Tür­ kistan mecmuasının memleketimize sokulması icra Vekilieri Heyeti kararı ile yasak edilmiştir". şeklinde ilan etmişlerdir4 1 3 . Mustafa Çokay'ın faaliyetleri ve yazıları sadece Türk halklarıyla mahdut değildi. Oldukça geniş kitleye hitap eden Yaş Türkistan'a abonelik müracaatlar Tianjin'den, Şanghay'dan, Mukden'den, Hindis­ tan'dan, Japonya'dan, Helsinki'den vb. 414 geliyordu. Hatta, Hindis­ tan'da büyük rağbet gören Yaş Türkistan'ın 20 ve 21 sayıları Urdu di­ line çevrilmişti 415 . Bunun yanı sıra, daha önce de temas ettiğimiz gl­ bi, komünizme karşı mücadelede kader birliğini paylaşan Hıristi­ yan-Siav istiklalci kuwetlerin oluşum ve organizasyonunda do Mus­ tafa Çokay'ın çok emeği geçmişti. Dolayısıyla, bu gruplar tarafından da sayılan ve sevilen Mustafa Çokoy. Yaş Türkistan' ın 29. sayısında daha önce de yaptığı çağrısını yineledi: "Kafkas, Ukrayna. Türkistan, idii-Ural. Kırım ve istiklôlci Kazoçiler- hepimiz mi lif teşkilat güçleriml­ zin muhkem birliğini, birleşmiş müttefik merkezimizi oluşturmamız 10zım. Bu merkez, her bir ayrı millf teşkilat kendi iç istiklôllnl korudu�u halde, ister Bolşevik, ister milli, Rus emperyalist cephesinin tamanıı­ na karşı mücadeled e bizim milli istiklôl birliğimizi ifade etmelldlr"'W• Çok gecikmeden "dost inkılôpçı matbuat" bu makc.ıleye dc o.. l.elı mahiyetinde makaleler neşretmeye başlarlar. Yana Milli' Yu/ ueı r ı ı · . ı 4. sayısında. istik/ôl, 9. sayısında, Yeni Turan, 5 . say ı s ı r ıLI<ı 11u•. v�

413 Çokay oğlu Mustafa, "Yıqılğanğa Yumruq", Türi<Jston, 5.2. Nuycıl; ı r 1 '1 �·ı. v : 414 Etienne Copeaux, o.g.m., s. 32. 41 5 lmzasız. "Yaş Türkistan Urdu Dilinde", \'oş Türhistm. 5 . 2 / , f nı • ıl I 'I W . lU 416 Mustafa Çokayoğlu, "Cephemizi Birleştireyik". l'oş Turi<ı : · , �V. l lpı ıl 1 951<. ' vıı 25. :.

'"

t l l• > .

.•


MUSTAFA ÇOKA Y Hayatı. Faaliyetleri ve Fikirleri

Kazak (Kazaçi)larının yayın organı Volrıu;e Hazaçestva ise 1 05. sayı­ sında mukabelede bulunurlar41 7 . Mustafa Çokay'ın bu ve benzeri bir­ leştirici ve yapıcı çalışmaları sonucu muhaceretteki Türk halkları ken­ di aralarındaki kültürel-siyasi ittifakı sağlamlaştırarak. Komünizm ve ırkçılık karşıtı diğer siyasi gruplarla temaslarını arttırmıştı. Ortodoks olan Gürcü, Ermeni, Ukrayn ve Kazaçilerin de aktif olarak katıldığı bu diyalog sayesinde Promethee grubu da yeni bir şekle bürünmüştü. Tahir Çağatay'ın deyişiyle, Mustafa Çokay'ın büyük bir vukufla idare ettiği yayıncılık ve diplomatik faaliyetleri sayesinde, kendisi­ ne kadar Batı Avrupa'nın yüksek diplomasi ve siyasi çevrelerince adı bile duyulmamış olan bir hareket, bir dava büyük ehemmiyet kazan­ mış oldu. Mustafa Çokay, koca memleketi tek başına temsil ediyor­ du416 . Hiç yorulmak bilmeden devamlı çalışıyor. çok az uyuyordu. Ar­ kadaşları bazen biraz istirahat etmesi gerektiğini hatıriatınca da: "Dinlenmek için önümüzde sonsuz bir ebediyet var!"419 diyerek. çalış­ malarına devam ederdi. 1 939 yılında ll. Dünya Savaşı'nın başlamasıyla birlikte Yaş Tür­ kistan dergisinin yayını da sona erdi. Almanların majina hattını yar­ dıkları, Belçika'yı işgal ettikleri ve Paris'e doğru yürüdükleri sırada Mustafa Çokay, Fransız dostlarının "Muvakkat Türkistan Payitahtı" olarak adlandırdıkları Nogent'tekl evinde çok sıkıntılı günler geçir­ mekteydi.

417 Mustafa ÇokayoÇ)Iu, "Cephemizı Bırleştiriş Hakkında". Yaş Türkistan. 5.31 . lyul 1932, s. 7. 4 16 Y.T. Türilistan Milr Hareketi ve. . s. 36-39. 4 19 Dr. A. Oktay. "Mustafa Çokay'ın Gen�lik ve Siyası- Hayatından Bir Par�a", a.g.e .. s. .

SO.

L.2_30


� ll 1: ; 1 Al A ÇOKA Y Hayali, Faaliyetleri ve Fikirleri

c. Mustafa Çokay'ın Oıamo

o) ll. DOnyo Savaşt ve rrork/ston l.ejyonu• Meselesi

Eylül 1 939'da Almanya'nın Polanya'ya saldırması ile Promethee çok değerli bir desteğini yitirdi. 1 940'to Alman ordularının Poris'i iş­ gal etmesi ile de desteksiz kalan derginin yoyınıno son vermek zo­ runda kalır. Polanya'nın işgoli ve onun Almanya ile Sovyetler tarafın­ dan paylaşılması kadar, bunun üzerine yapılan Alman-Sovyet Soldır­ mazlık Poktı do Prometecileri büyük hayal kırıklığına uğrotmıştır. "Hit­ ler de Stalin de zalimdir. Biri Nazi-ırkçı. ötekisi beynelmilelci geçin­ melerine rağmen her ikisinin de izlediği politika ve zelimliği aynı çiz­ gidedir"420 diyen Mustafa Çokay, arkadaşları A. Şul'gii"ı, Mir Yakup ve Noe Jordonia ile birlikte tüm yurttaşlarını Alman-Sovyet koalisyonu­ na karşı birlik olmaya çağırırlor. Promethee dergisinin Nisan 1 940'ta çıkan son soyısı Finlilerin kahramaneo direnişinden de esinlenerek okurlarını "vebo lle kolera arasında" seçim yapmamaya çağırır421 . Ancak, "yurdumuzdon çıktığımız zaman, birkaç ay sonra proleter diktatörlüğünden kurtulmuş azot Türkistan'o döneceğiz düşüncesinde idik ... Yıllar gelip geçmektedir. Biz ise halen yabancı yurtta sürünüyoruz... ", 422 diyerek bir yerde umutsuz. yurtsuz ve desteksiz kolon milli mücadele mümessilleri, içinde bulundukları ortam ve şartların akışına göre hareket etmek zorundoydılor. Avrupa'nın dış politikası­ nın Içine sıkışmışlar. Avrupalı güçlerin hesapçılıklarının gerisine dü ş­ müşler ve bu güçler tarafından ancak çıkarlarına uygun düştüğü za­ man ve ölçüde desteklenmişlerdir. Devletin "ôli menfaatleri" davala­ rıno her zaman üstün gelmiş, Milletler Cemiyeti'nin ve Batı demokra­ silerinin kendilerini terk ettiğini geç anlamışlar ve büyük bir düş kırık­ lığını yaşamışlar. Ancak, bütün hayat mücadelesini, fikn· ve faaliyet programını Bolşevizm'le mücadele ve ülkesinin istiklôll üzerine bina eden Mustafa Çokoy ve diğer kurtuluş liderleri için tek seçim, o an 420 M . Şoqay, Estetik/er, 194. 421 Etienne Copeoux. o.g.m., s. 3 1 . 422 Çokoyo�lu Mustafa. " 1 936', Yaş Türkistan. 5:74. Yonvar 1 936. s.

s. S.

1 :ı 1 ı


MUSTAFA ÇOKA Y Hayatı, Faaliyetleri ve Fikirleri

için etkili anti-komünist olarak gördüklerı ve "iki kötünün Iyisi" olarak nltelendlrdlkleri güçle. yani Almanya ile Ittifak yapmaktı 423 _ Eşinin anlattığına göre. Mustafa Çokay o günlerde çok sıkıntılı idi. Morali çok bozuktu. Özellikle Almanya'nın Sovyetlere savaş açtı­ ğını duyduğu gün çok dengesiz hareketler yapmıştı. Yine bu hatırat­ tan öğrendiğimiz kadarıyla. Alman örgütünde çalışmakta olan Veli Kayyum. Mustafa Çokay'ı Ikna etmek için iki kez ziyaret etmiş, uzun bir konuşmadan sonra moralsiz Mustafa Bey misafirini çay bile ikram etmeden kapıdan uğurlamıştı 424 . Nihayet. Alman Türkolog-tarihçi Prof. Dr. Gerhard Von Mende lle yazıştıktan sonra Mustafa Çokay, Al­ manlarla konuşmaya karar vermiştir. Alman-Sovyet Savaşı başladığı gün, yanı 22 Haziran 1 94 1 tari­ hinde saat üç sıralarında Alman askerleri Mustafa Çokay'ı Nogent'te­ kl evinden alarak toplama kampına götürürler ve hapse atarlar. Bu olaydan üç hafta sonra evine dönen Mustafa Çokay. hazırlık için ve­ rilmiş Iki günlük iznini yoğun çalışmayla geçirdikten sonra tekrar yo­ la çıkıyor. Bu sefer Almanlar Mustafa Beyi Berlln'e götürüyorlardı. Harbin lik aylarında Alman ordusunun eline 4, 5 milyona yakın kı­ zıl asker esir düşmüştür. Bu muazzam asker kitlesini yerleştirmek ve beslemek Için Almanlarda herhangi bir hazırlık mevcut değildi. Alman­ lar, ele geçirdikleri bu esirleri değerlendirmek istiyordu. Bu hedefe ulaşmak üzere Mustafa Çokay'ın Türkistanlılar üzerindeki nüfusundan 423 Etlenne Copeaux, a.g.m.. s. 48-49. 424 M.Y. Şoqay. &t:lltlhlflr, s. 1 1 6-1 20; Veli Hayyum bu görüşmeleıle ilgili şöyle yazmok·

todır: 'Yaptı<.;ıımız sohbetlerden sonra Mustafa Çokay kendi iste�i ve dile<_;ıiyle benim­ le beraber Almanya'ya gitmek ve �alışmaya birlikte devam etmek i�in karar verdi. Çünkü. Rus-Alman savaşı bizim l�in yeni bir devrin kapısını açmıştı ve ben çokton il­ gili mühlm yerlerle münasebet kurdu<_;ıumu ve Alman Hükümetine Türkistan Türk halkı­ nın medeniyet!, slyosf tercihi ve lstlklöl hareketi hakkında malzeme ve raporlar ter­ tip ederek Türkistan'ın Rusya'nın bir parçası olmodı<.;jına. Türkistan meselesinin ayrı bir mesele olup bunu farklı bakış açısıyla del;)erlendirmenin ve kıymet vermenin ehemmiyetine dair bilgi verdi<.;jlml hem devamlı görüşmekte oldul;)umu Mustafa Çokoy'a söylemiş idim". Veli Hayyum Han. 'Mustafa Çoqayni Eslaş". Milf Türkiston. Düsseldorf. Mart, 1 95 1 . 5:70-7 1 , s.

23.

L2_32


MUS TAFA ÇOKA Y Hayati, Faaliyetieti ve Fikirleri

ıstifade etmek için Fransa'da tutuklu bulundui;)u kamptan çıkarılması­ nı sai;)ladılar. Yüzbaşı Andreas Mayer-Mader'le birlikte Von Men­ de'nin başkanlı�ında Mustafa Çokay esir kamplarına giden komls­ yonlara katılmak ve Türkistanlı esirlerin listelerini çıkarmak. mektup­ larını okumak ve dilekçelerini tercüme etmek üzere Berlln'e getirildi. Berlln'e hareket öncesi Temmuz ortalarında Almanlar Mustafa Ço­ kay'a radyo vasıtasıyla Türkistan'a ve Türklstanlılara hitap etmesini teklif ettiler. Mustafa Çokay, Türkistanlıların son durumlarını ve ruhi haletlerini bllemedi�ini ileri sürerek bu teklifi reddetti, ancak Türkis­ tanlı eslrlerle yüz yüze görüşebilece�ini ileri sürdü425 . Mustafa Çokay'ın bir aylık Berlin hayatı hakkında sağlıklı bilgile­ re sahip de�illz. Hanımı ile dostları ve yordımcılorıno gönderdli;)i açık mektuplarda hiçbir şey onlotmıyordu, mektuplar sadece "Daha bura­ lardoyım". "Tanıdıklarla görüşemedim. hepsi meşgul" gibi kısa kısa ifadeler içermekteydi. Bazı cümlelerden de Berlin'deki vaziyetın ken­ disini tatmin etmediğini ima ediyordu426 . Veli Kayyum'un onlattıi;)ıno göre. Ağustos ayının ortalarına doğ­ ru Sovyetler tarafındon zorla askere alınmış olan bazı yurttaşlorımızın Almanların eline esir düştüklerine dair haberler duyulmaya başlandı. Mustafa Çokay. Kofkaslı temsilcilerle birlikte 2 6 Ağustos Salı günü, Sturmbahnführer Geibel'in idaresindeki komisyonla Berlin'den Han­ nover istikametine hareket etti. Veli Kayyum da bir Alman subayla beraber Lehiston'daki Suvalki'ye gitti. Gittikleri esir kampında Türkis­ tanlılar olmadı(jı Için Mustafa Bey Berlin'e geri dönüyor. Veli Kay­ yum'un yalnız gittiği toplama kampında ise 30--40 bin civarında tu­ tuklu Türkistanlı bulunmaktaydı ve bunlar açlıktan. hastalıkton telef olmakta idiler4 27 . Savaş esirleri kendi uluslararası haklarını bllmlyorlardı. 1 929 ta­ rihinde Cenevre'de yapılan "Savaş tutsaklarının haklarını tayin" on425 Tahir Ça�atay. o.g.e 20-21 . 426 M. Şoqay, &tetik/er, 209-21 O; Y.T . TOtHI.tDII M/lt Hot.k«l 427 Veli Kawum Han. "Mustafa Çoqoynl Esloş". 23-24 . ..

s.

s.

.

s.

ve., s.

40.


MUSTAFA ÇOKA Y Hayat1, Faaliyetleri ve Fikirleri

leşmasını imzalamayon Sovyetler Birliği, daha ilk aylardaki bu vozi­ yet karşısında lsveç hükümetinin aracılığıyla, "Savaş esirleri hakları" meselesinde Hitler'le anlaşmak istiyor. Hitler'in bu teklifi reddetme­ si üzerine Sovyetler Birliği Halk Savunma Hamiserliğinin "düşmana esir düşmeme" ile ilgili genelgesi yayınlonıyor. Bu genelgeye göre düşmono esir düşen askerin ailesi ve yakınlarının hükümet tarafın­ dan takibot altına alınacağı ve her türlü cezaya çarptırılacağı bildir­ mekte idi. Savaş meydanlarındaki çarpışmaların şiddetlenmesi ve di­ renişlerin artması üzerine 8 Eylül tarihinde Almanya'da her türlü sert tedbirleri arttırarak. savaş esirlerine ocımamok gerektiğini bildirmiş­ tir. Açıkta, kar ve yağmur altında kalan esirlerin büyük bir kısmı so­ ğuktan ve açlıkton kırılıyorlordı 428 . Veli Kayyum'un getirdiği haber üzerine Prof. G. Von Mende'nin yardımıyla bir komisyon kuruluyor. Suvolki'deki durumu değerlendir­ mek için kurulan ve aralarında Kafkasya ile Idil-Urol temsilcilerinin de bulunduğu bu komisyon hiç vakit geçirmeden Suvalki'ye hareket edi­ yor. Komisyon'un boşında bir Alman bulunuyordu. Esirler kampında birkaç gün kalarak tetkikte bulunan komisyon üyeleri esirlerin perişan haldeki durumlarını inceleyerek ilgili yerlere rapor ederek sunmuşlar­ dır4 29 . Harp esirlerinin kamplarındaki durumu meselesi Mustafa Ço­ koy'ın nozarındo ikinci plôndo bir mesele idi. Çünkü onların Alman­ ya'da normal bir şekilde yerleştirerek Idare edilmekte olduğunu dü­ şünüyordu. Harp esirleri ile yaptığı ilk temastan sonra durumlarının tatmin edici olmaktan uzak olduğunu gördü. Mustafa Çokoy karşılaş­ tığı bu feci durumu Veli Koyyum'o hitoben (gizlilik kaydıyla) yazmış olduğu mektubunda. uğradığı kamplardan birinde üç dört hafta önce 4000 kişi olarak getirilen kafileden ancak 2500 kişinin hayatta kal­ mış olduğunu naklediyor ve esir yurttaşlarının ruh halleri hakkında dikkat çekici noktalara temas ediyordu430 . 428 Gülcovhor Kökeboyevo. "Mustafa Şoqoy cone So�ıs Tutqındorı", Qozoq Tarihi. 5.2. 1 997. s. 29-30. 429 Veli Koyyum Han. "Mustafa Çoqoyni Esloş". s. 24. 430 Tahir Ço�otoy, Tı:A1dston Hurtuluş Hareketiyle Ilgili, 12. s.

l2_34


Ml lS 1 /\FA ÇOKA Y Hayatı. Faaliyetleri ve Fikirleri

Mustafa Çokoy, eşine yazdığı bir mektupta escretteki insanların korkunç durumlarını ilgili Alman makamiarına bildirmek üzere bir rapor hazırladığını, bu raporunda şunları yazdığını belirtiyordu: "Siz Alman­ lar, kendinizi Avrupa'nın en medeni ve kültürlü milleti telôki ediyorsu­ nuz. Eğer sizin kültürünüz benim görmekte olduğumla ifade ediliyor­ sa. ben de size esirlerin maruz bulunduğu aynı felôket ve mahvolma­ yı temenni ederim. Siz 20. asırda 1 3 . asırdaki Cengiz Han'ın yaptı­ ğındon daha fenasını yapıyorsunuz, medeni ve kültürlü millet olduğu­ nuzu iddia etmeye hakkınız yoktur". Mustafa Çokay bu raporu SS su­ boylarından birine verdiğini, raporu alan subeyın rapordaki lfadele­ rin fazla cesaretle ifade edilmiş olduğunu söylemesi üzerine, Musta­ fa Çokay cevabında, "Eğer siz bundan dolayı beni kurşuna dizer ya da asorsanız ben buna hazırım, böyle bir medenf cemiyette yaşa­ maktansa ölmeyi tercih ederim. Bu kobustan ben hayat zevkini kay­ bettim" dediğini, gerçekten bu vaziyet karşısında uyku ve iştahını da kaybettiğini yazıyordu431 . Honımıno yolladığı bir mektupta da bu durumu şöyle bildirmişti: "Benim yardımımı rica eden, bana ümit bağlayon bu talihsiz zavallı­ Icra hiçbir türlü yardımda bulunamadığırndan dolayı ızdırap çekmek­ teyim; ben onlara yardım vaadinde bulunuyorum, fakat teselli mak­ sadıyla bile bile yolan söylüyorum. Bu hale ben daha fazla dayana­ mayacağım, ölümü tercih ediyorum. Dün 35 kişiyi kurşuna dizilmek­ ten kurtardım, fakat ne kadar zaman için? Onları bir çukura yerleştir­ diler; şimdi Ekim.ayıdır, onlar yazlık giyimleriyle yarı çıplak halde, çıplak elleriyle toprakta kendilerini yağıştan ve soğukton koruyacak barınak kazımaktadır. Onlara köpeklere atorcosıno ekmek atıyorlar, su yok. Ben onlara tahta, saman veya brenda bezi gibi bari çukuru örtecek bir şey vermelerini ilgililerden ricada bulundum; verecekler mi, bilmiyorum. Hayvanlardon daha kötü bu adamlar. Ve de medenf millet ... Ben ölmek istiyorum"432 . 431 M.Y. Şoqoy. Estetllder, 212. 432 M.Y. Şoqay. Estet/lder, s. 234. s.


MUSTAFA ÇOKA Y Hayatı. Faaliyetleri ve Fikirleri

Mustafa Çokay, Nazl subeyından hiç sebepsiz yere dayak bile yemişti 433 . "Bolşevizm aleyhtarı güç" olarak nltelendirdikleri ve anlaşabile­ ceklerini umduğu Alman hükümeti ile müzakere ve münakaşa yapan eski Promethee- gayrı Rus milletierin liderleri, bu temaslar sonucun­ da işbirliği sahasına girilmenin imkônsız oldu{lunu anlayarak, Nazi ordusundan birer birer uzaklaştılar. Fakat. Mustafa Çokay anlaşma zemini ve çalışma şartlarının ol­ mayışını yakından müşahede ettl�l takdirde bile Alman esir kampla­ rındaki çok yo�un çalışmalarına devam ediyordu. Mustafa Çokay'ın kamplarda kalışının sebeplerını şöyle yorumlayabiliriz: 1 . Bolşevizmle sonuna kadar mücadele etmek için mevcut şartla­ rı zorlayarak, yeni imktınlar bulma ümidi. Zira, siyaset alanındaki bil­ gi birikimiyle ve faaliyetleriyle çevresinde itibar sahibi olan Mustafa Çokay'ın, dünya haritası yeniden şekillenirken yenı çözümler üret­ meksizin olaylara sessiz kalması düşünülemezdi. 2. Siyasi muhacerete çıktığı günden bu yana, yanı 22 yıldan be­ ri hasretini çektiği yurdundan haber almak, kardeşleriyle kavuşmak ve konuşmak Türkistan' ı delice seven Mustafa Çokay'a her şeyi unut­ turmuştu. Mustafa Çokay, Türkistanlı yurttaşlarıyle karşılaşmağa gl­ derken oldukça heyecanlı idi. 3. Kamplardaki feci durumu gören Mustafa Çokay, her şeyden önce savaş esirlerının hayatlarını kurtarmak için çırpınıp çabalamıştır. I.A. Dugas'ın ve F.E. Çeron'un hatıralarından ö{lrendiğimiz kada­ rıyla. kamplardaki en kötü muamele Asyalı halklara, özellikle Türkis433 "Bir seferinde sôbık Türkistan Boşkanı Mustafa Çokoy'a Berlin'de sokak ortasında SS

serserisi tarafındon sataşılmış ve tokat atılmıştı. Hesap soruldu<;ıunda bu serserı 'oşo<;ıı insan' hakkında henüz yeni bir "tenvir edici film' gördü<;ıünü ve bu türün rast­ ladı<;ıı lik temsilcisine istihkörını göstermek istediÇıinl söylemişti. Çokoy, Şark Bakan­ IıÇıının mısaflrl oldu<;ıu için kendisinden resmen özür dilenmiştl'. Patrik von zur Müh­ len. Gomolı� lle Hizllylldız ftasındo, s. 5 1 : M.Y. Şoqay. o.g.e., s. 2 1 8.

L.2_36


MUSTAFA ÇOKA Y Hayalt. Faaliyetleri ve Fikirleri

tanlllara uygulanmaktaydı: Sadece 1 941 'in sonbaharı ile 1 942'nin ilk ayları arasında Polanya esir kampla rındaki 1 30.000 Türkistanlı esiri n 1 22.000'i a�ır şartlar altında can vermişti. Yine Alman kaynaklarının aktardı<;jı bilgiye göre. Mustafa Çokay'ın görüşmeler için gittiği Chenstahov esir kampında Kasım ayının sonunda Chenstahov kam­ pında 32.000 Türkistanlı savaş esiri bulunmaktaydı, bundan 4 ay sonra, yani 1 942'nin Şubat ayında bunlardan ancak 262 adam ha­ yatta kalabilmiştir434 . 4. "Sadece Milli kadrolarımız Milli taleplerimizi yerine getirecek­ tir. Yalnız onlar Türkistan'ın Milli devletini kurup yürütebilecektlr"435 şiarıyla hareket eden Mustafa Çokay için kamplardaki esir Türkistan­ lılar büyük bir umut kaynağı idi. Esirler arasında ekseriyetle ilk, orta ve yüksek okul talebeleri, ilk ve ortaokul öğretmenleri çoğunluktaydı. içlerinde mühendisler, doktorlar, aktörler de bulunmaktaydı 436 . Mus­ tafa Çokay, bu genç yaşta okuldan çekilip alınanların okullara yerleş­ tirilmeslni, diğerlerinin de geri cephede çalıştırılmasını öneri,-4 37 . Dö­ nemin canlı tanıklarından olan ve kamplarda Mustafa Çokay'la birlik­ te çalışan Ahmet Temir Bey'in anlattı<;jına göre, kamplara daha son­ ra. yani Ekim-Kasım aylarında gelen Mustafa Çokay daha çok oku­ yan, bilinçli ve yetenekli eleman arıyordu ve milli kadrolar için uygun bulduğu kimselerin de kamplardan kurtulması Için elinden gelen her şeyi yapıyordu438 . Mustafa Çokay'ın esir kampından kurtararak yanı­ na aldığı yardımcılarından Kares Qanatbay da: "Gitmeden ewel Mustafa Bey bize bundan sonra bütün Türkistanlıları meslek sahibi yapmak için gayret sarf edeceğini söylemişti"439 , diye kaydetmekte­ dir. Mustafa Çokay, bu görüşmede Türkistanlllara hitaben şöyle ko­ nuşmuştu: 434 Gülcovhcır Kökeboyevo. o.g.m., s. 30. 435 Conoy, "Her Qondoy Kodrolor Emes, Mi lı- Kodrolor", Voş TOrlıiston, 5:67. Yonvar 1935, s. 13. 436 Tohlr ÇoQotoy, TOtklstDn Hc1tvAJş Haelfetlı,ıle Ilgili, s. 25. 437 Soodet Çol;)otoy, "Önsöz". Mustofo Çokoy, 1 9 1 7 Hottro Porçolort, Ankoro. ı 988. 6. 438 Prof. Dr. Ahmet Temir ile Mülôkot, Türk Kültürü Enstitüsü, 13.02.1998. 439 Homzo Abdullln, M.stafc liNlti �T� 6/n/lf �. Almotı. ı 993, s. 2 ı . s.


MUSTAFA ÇOKA Y Hayatı, Faaliyetleri ve Fikirleri

"Benim kıymetli vatandaşlarım! Size bakınca kalbirn kan ağlomaktadır. Siz dikenli teller arkasına konulmayı hokketmediniz. Hayır! Türkistan'ın hürriyet sever oğulları­ nın vatanımızın uçsuz bucaksız steplerdeki yerini Allah biliyor. Ben inanıyorum ki, Allah, bize Alman esoretinden kurtulup kendi evimizde barış içinde dürüst yaşamayı nosip edecektir. Sizin aranızda bir tek inanmış komünist ve komsomol olduğuna ihtimal vermiyorum, siz bir bütün olan vatanımızın, Türkistan halkının evladısınız. Onun için bizim soflarımızı sıkloştırorok, aile içindeki kordeşliğimizi kuwetlendirme­ miz lôzım. Benim başlıca vozifem, sizleri çeşitli mesleki işlere yerleştirmek olacaktır. Gelecek vatanımız Türkiston'ı kurmak için meslek sahibi ol­ malısınız"440 . Mustafa Çokoy, tutsak Türkistanlıların savaşta kullanılmasına korşıydı. Ono göre tutsaklar eğitilmeli ve Almanlar Sovyetleri yendiği takdirde-ki, o zamanki savaş meydanlarındaki voziyet bunu göster­ mekteydi- Türkistanlılar kendi vatanlarını idare edebilecek milli kad­ roya sahip olmalıydı. Mustafa Çokoy bunun için çalışıyordu. Ama tabii ki, esirler esir edenin emrindedir. Almanlar bu teklife sıcak bok­ mıyordu. Bunun üzerine Mustafa Çokoy, Lejyonun kurulmasını iki şart­ la kabul edebileceğini ifade ediyor: 1 . Almanlar gelecek Türkistan Devleti için meslek sahibi milli kadrolar hazırlayacak; 2. Türkistan sınırına ulaşıncaya kadar Almanlar Lejiyon'u Kızıl Or­ duya karşı kullanmayacaktır441 . Lejiyon'u zaten savaşta kullanmak için kurmak isteyen Naziler, bu teklife evet diyemezdi. Ayrıca, dünyada An" ırkından başka bir mil440 Karis-Bey. "Moya Vstreça s Mustafa Bey". ''r'aş Turkestan•. Pamvati Mustafa Çahav­ Beva. Parij 1949-1950 . s. 27-28. 44 1 A. Bakirov, "Türkistan Ulttıq Korniteti cane Mustafa Şoqay Turalı". Egemendi Qozaqs­ tan. 1 6 Qangtar, 1996.


MUS TAFA ÇOKA Y Hayatı, Faaliyetleri ve Fikirleri

lete hayal hakkı bile tanımayon Nazilerin, Türkistan Devleti'nin kurul­ ması ve onu idare edebilecek meslek sahibi uzman kodroların yetiş­ tirilmesi için sarf etmesi mümkün değildi 442 . Kasım ayının sonuna doğru Mustafa Çokoy Chenstahov'daki kamplara çok miktarda Türkistanlı, Kofkasyalı esirlerin getirildiğini duyunca komisyonlo beraber Çenstohau'a hareket etti. Mustafa Çokay'ın da Içinde bulunduğu komisyonun diğer elemonları şunlardır: 1 . Türkistonlılar: Veli Koyyum (Komisyono sonradan katıldı). 2. Azerbaycanlılar: M. Tugay, Talat Alpauti. 3. Ermeniler: Arutinyan. 4. Tatorlor: Şefi Almas. 5. Gürcistanlılar: Toganitse. 6 . Şimali Kofkasyolılor: Ali Kantemir, Batırbeg Gazi Han. 7. Almanlar: H. Gelbel ve W. Zetler443 . 442 Hitler. Rusya'nın gelecek idaresi konusunda "Bütün Rusya bugünkü sınırları içinde

bir bütün halinde Almanya'nın bir sömürgesi olarak idare edilmeli", şeklinde ifade edilen Do()u Memleketleri (Ostministerium) Bakanı Rozenberg'in teklifini benimse­ mekteydi. Bkz: M. Ülküsal. Ikinci Dıinyo SoiiCŞında 1 94 1- 1 94R Berlin Hatıraları ve Hınm'ın Hıntuluş Ddi/Osı, Istanbul Mustafa Çokay'la birlikte teklif etti­ s. ()imiz esirleri sanat-meslek sahibi yapmak ve onları geri hizmetlerde kullanma gi­ bi taleplerimiz Almanlar tarafından reddedildi. Bu ret cevabından haberi olmadan Mustafa Bey vefat etti. Veli Kayyum Han, "Mustafa Çoqayni Eslaş". s. Ali Kantemir, "Mustafa Çokay Hakkındaki Hatıraları m", Mi/h" Türkistan. Düsseldorf. Kasım-Aralık, s. Komisyon üyelerinin Mustafa Çokay hariç tutulur­ sa, siyaset sahnesinde şimdiye kadar hiç görülmemiş genç şahıslardan oluşması dikkat çekicidir (P.V.Z. Mühlen, Gomalılıof /le Hızı/vı/dız Rrosındo, s. Komis­ yon'dan kısa bir süre önce ayrılan Dr. Ahmet Temir'in Kırımlı temsilci Müsteclb Ül· küsal'a söyledikleri şu sözler konuyu belki aydınlotabil ir: "Almanlar, eski particller le ve tanınmış siyasetçilerle çalışmak ve işbirliği yapmak istemiyorlar. Daha ziya de tarafsız ve genç unsurları arıyorlar. Almanlar, Rusya'nın ve Türk illerinin gelecek teki idare tarziarına ve hükümet şekline dair hiçbir şey söylemiyorlar. Mustafa Ço kay Paris'den Berlin' e gelmiş; özel bir vaziyette çalışıyor ve maaş alıyormuş. fakoı o da memleketinin ve kendisinin geleceği hususunda malümat alamamoktorı şiköyet ediyormuş. Ukraynallların vaktiyle Varşova'da lehlilerle işbirliği yopnıı� V" çalışmış olan Stoltski ve arkadaşları Almanlar tarafından kovulmu�tuı . lh11ılnı tarafından lvov'ta kurulmuş bulunan Ukrain Hükümeti dağıtılmıştır". M U lk u•n l ltılll cl Dünya Sovoşındo 1941-194R Berlin Hatıra/arı ve., s.

1976, 15:

443

26.

1963, 5:99, 25:

82).

22

.

1 : 111 ı


MUSTAFA ÇOKA Y Hayatı, Faaliyetleri ve Fikirleri

Veli Kayyum. kendisinin anlattığına göre. "Berlin'deki mühim iş­ leri halletmek için Berlin'de kalmıştı". Fakat. ertesi gün telgrafla davet alarak aniden yola çıkıyor ve bir hatele yerleşmiş bulunan komisyon üyelerine katılıyor-444 . Ostministeriumun almış olduğu bir karara göre. Berlin'deki milli teşkilôtlara kendi yurttaşları konumundaki esirlerle temas kurorak on­ ların hüviyetlerini tespit etmek ve daha müsait kamplara nakletmek hakkı tanınmıştı. Bu hakkı fırsat bilen Mustafa Çokay, doktorların ih­ tarlarına aldırış etmeden yüzlerce Türkistanlı hemşehrilerini kabul ediyordu. Hatta bu çalışmaları sırasında Türkistan'ın ünlü tarihçisi Baymirza Hayit'i de ölüm kampından kurtarmıştı 445 . 444 Berlin'deki mühim işleri halletmek için ben Berlin'de kalmış idim. Lôkin. ertesi gün

telgraf vasıtasıyla beni de davet ettiler ve ben de yola çıktım. ÖC)Ie vakti idi, bü­ tün komisyon üyeleri yemekhanede otururken aniden içeri girişim Mustafa Çokay'ı hem hayrete düşürdü, hem de sevindirdi. Hemen yanıma gelerek: "Niçin geldiniz. ne oldu?" diye hayret! e sordu. Komisyon başkanı tebessüm etti. Çünkü o, Mustafa Çokay'a haber vermeden. diC)er komisyon üyeleriyle danışerak beni davet etmiş. Çünkü orada bulunan Türkistanlıların sayıca çok fazla olduC)unu düşünerek, bir kişi­ nin bunlarla ilgilenmesinin zor olacaC)ını tahmin ederek telgraf ile beni davet et· miş. Bunları öC)rendikten sonra Mustafa Çokay sakinleşti. Gülüştük ve hep beraber yemeC)e oturduk." Veli Hayyum Han, "Mustafa Çoqayni Eslaş", s. Ancak, Veli Kayyum'un "MiJiokot" dergisi için verdi C) i bilgiler bu yazılario çelişir mahiyettedir. Bkz: "Ikinci Dünya Savaşı sırasında esir düşen genç Türkistanlıları bulundukları ağır vaziyetten kurtarmak için hareket ettim. Onları aC)ır şartlardan, yani savaş esirleri için hazırlanan kamplardan azad etme vazifesini kendi üzerime aldım. Almanya'da ben yalnızdım: Paris'teki Mustafa Çokay'a teklif götürdük. O şahıs Alman dilini bil­ mediC)inden dolayı bana yardımcı olamazdı, ancak yanıma gelir-giderdi. Ne yazık ki, çok geçmeden tifoya yakalanarak vefat etti. Bundan sonra, yılında Türkis­ tan Lejyonu Milli Komitesini organize ettim ve yüz bin genç Türkistan! ıyı buna da­ h i l ettim". M. Asadullaev. "Veli Kayyumhan: 'Millet Taqdiri Uçun Kuraşaman". Mulo­ qot, N: s. 38. Veli Kayyum'un "Mustafa Çokay Almanca bilmezdi". demesi doC)ru deC)ildir. Musta­ fa Çokay. Rusça'yı ana dili gibi bildiC)i gibi Fransızca. Ingilizce ve Almanca'ya da iyice vôkıftı . Dr. A. Oktay, "Mustafa Çokay'ın Gençlik ve Siyasi Hayatından Bir Par­ ça", Y.T . TOrklston Mlfl' Harelfeti ve., s. Bkz: E. Cihangir. "Dr. Baymirza Hayit'in Hayat Hikôyesi". A. Ekşi. E. Cihangir. Dr. Boymirza Hoylt Rrrrıo§onı, Istanbul s. E. Cihangir. 'r'enJ Ç� Türkistan Tarihi Hoynoklan ve Dr. Boymirza Hoylt, Istanbul s. E. Cihangir. "Mustafa Çokay Kimdir?". Maric J. Çokayeva. M.ıstofo Çohoy'ın Hotırolon, Haz: E. Cihangir. Istanbul s.

25:

1 942

1 . 1 992.

445

.

49. 1999. 42: 2000. 28:

2000, 1 1-12.


MUSTAFA ÇOKA Y Hayatı, Faaliyetleri ve Fikirteri

Komisyon çalışmalarının bitmesi üzerine kamp kumandanlığı. komisyon üyelerini hastaneye benzeyen bir binaya toplayarak. esir­ ler arasında tlfo hastalığının tehlikeli bir süratle arttığını söyleyerek iki hafta karantinada kalacaklarını bildirdi446 . Işte bu bekleme dev­ resinde Mustafa Çokay, bir arkadaşı vasıtasıyla gönderdiği açık mektupta Tahir Çağatay'a şöyle yazmaktadır: "Buradaki temasiarım sona ermiştir. Ben Parls'e dönmek kararındayım . ... Aimanya'daki bizi ilgilendiren meseleler hakkında bilgi edinmek istediğinizde doğ­ rudan doğruya bu Işleri üzerıne almış bulunan Veli Kayyum'a müra­ caat etmelislnlz"447 . Anlaşılan, "Evet. bizim ıçın Sovyet düşmanlığı yapmaktan, Sovyet Rusya ve Rus Bolşevlzmlnln mağlup edilmesını dilemekten başka bir yol yoktur. Bu yolu da Almanya vasıtasıyla onun üzerinden geçirmeyi düşünmüştük. O da artık Dembiz'de öl­ dürülenlerin cesaretleriyle döşenmiştir"448 diyen Mustafa Çokay, Nazilerle anlaşmanın mümkün olmadığını görünce, geri dönmeye karar vermişti. Chenstahov'da karantinada bulunan komisyon üyeleri ıçın ayrı ayrı odalar tahsis edilmişti, ancak komisyon üyeleri günlerinin büyük bir kısmını yemek yedikleri salonda beraber geçiriyorlardı. Aradan 1 0-1 2 gün geçtikten sonra komisyon üyeleri, aralarında hastalık çık­ madığını söyleyerek Berlin'e dönmek için ısrar etmeye başladılar. Bunun üzerine general rütbesinde bir doktor başkanlığındaki askeri doktorlar komisyon üyelerini ayakta muayene ederek aynı günün ak­ şamı Berlin'e gitmelerine müsaade ettiler.

446 Ali Kantemir. "Mustafa Çokay Hakkındaki Hatıralarım". s. 25. 447 Tahir Ça�atay. TOrlflston Hım:vlvş Horelfettvte Ilgli/, 14 8 Tahir Ça�atay. o.g.e., s. 1 2. 44 s.

1 41


MUSTAFA ÇOKA Y Hayatı. Faaliyetleri ve Fikirleri

b) Mustafa Çokaı,J'm Otomo

Bu sıralar yanında bulunan Ali Kantemir'in449 anlattığına göre, Mustafa Çokay, Berlin'e gitmekte oldukları trende baş ağrısından450 ve ateşin yükselmesinden şikôyet ederek su istemeye başladı. Bulundukları kampartımanda üç kişi idiler: Mustafa Çokay, Ali Ken­ temir ve Veli Kayyum. Mustafa Çokay'ın şi köyeti üzerine yol arkadaş­ ları ona çay temin ettiler. Mustafa Bey de bu çaydan birkaç bardak içti. 22 Aralık 1 941 451 tarihinde tren Berlin'in Şpandou garına var­ dığında Mustafa Çokay'ın hastalığı ağırlaştı ve bunun üzerine Veli Kayyum onu derhal hastaneye kaldırdı 452 . Ancak, Mustafa Çokay iyileşmedi; aksine, ateşi günden güne yükselmekte ve kendisi de bitkin bir şekilde halsizleşmekteydi. Teş­ his koymak için Prof. Doktor Rudnev'i çağırdılar. Bu doktor onun has­ talığını teşhis edemeyince, lekeli humma (tifo) olduğunu sanarak hastaneye gönderdiler. Bu sırada Mustafa Bey, kendisinin Nogent'teki evine gönderilmesini istedi. Çünkü, Rusya'da iken iki defa tifoya tutulan Mustafa Çokay, o zaman karnı ağrımayıp dayanıl­ mayacak şiddetle baş ağrısından muzdarip olduğunu bildiğinden, şimdi başı ağrımadığı için hastalığının tifo olmadığı kanısında idi 453 . Hastaneden yapılan resmi açıklamaya göre 27 Aralık 1 941 tarihinde akşam saat 1 8:00'da Mustafa Çokay tifo hastalığından kur­ tulomayorak vefat etti. Mustafa Çokay ile aynı komisyonda bulunan arkadaşlarından Ali Kantemir ve Veli Kayyum'un yaptıkları ilk açık449 Mustafa Çokoy'lo birlikte Petersburg Üniversitesi Hukuk Fakültesinden mezun olan Ku­ zey Kofkosyalı Ali Han Kentemir hakkında bkz: Sefer E. Berzeg. Halkos Diasporasi 'nda Edeb/1/(ltfl/a- \bzorla-5&1�. Samsun 1995. s. 136-138. 450 Mariye Çokoy, hastalığı sırasında kocasının boş ağrısından değil, şiddetli karın oğ­ rısındon şikôyet ettiğini yozmoktodır. M.Y. Şoqoy. €stetlkler, s. 213. 451 Boymirza Hoyit. Mustafa Çokoy'ın 18.12 . 1941'de Berlin hastonesine getirildiğini yozmoktodır. Ertürk. "Mustafa Çoqoy", Milf Türkistan. S: 65 , 1 5 Yonvar 1950. s. 14. 452 Ali Kontemir. o.g.m., s. 26. 453 M.Y. Şoqoy. €stet/k/er, s. 213. 118

l2_42


MUSTAFA ÇOKA Y Hayatı, Faaliyetleri ve Fikirleri

lamaları 454 bu doğrultudadır. Hatta, iddia edilir ki, Mustafa Çokay ölümünden bir gün önce Veli Kayyum'a: "Türkistan Milli Kurtuluşu Için mücadele bayrağını size bırakıyorum. Bu bayrağı sağlam tutunuz! Türkistan Birliğini sağlayınız! Ben Türkistan'ın azad olacağına inanıyorum ... " diye vasiyet etmiş455 . Ancak. Veli Kayyum'un 1 956 yılında Türkiye'nin çeşitli yerlerinde ıkarnet eden Türkistanlıları ziyaret edip geçerken Istanbul'da ve Salihli'de bazı hemşehrilerı ile yaptığı görüşmelerde söyledikleri, eski beyanatlarıyle taban tabana zıt mahiyet taşımaktadır. Veli Kayyum'un bu seferki açıklamaları, Mustafa Çokay'ın ölümünün şüpheli bir ölüm olduğunu belirtmekte idi 456 . Bu meçhul ölümle birlikte Mustafa Çokay'ın öldürüldüğüne dair birçok rivayet ortaya atıldı. Bunların ilkini Mevlana islômzade, Bad Godesberg'deki islôm Cemiyetinde yaptığı konuşmasında ileri sür­ müştür457 . Bu konudaki Sovyet kaynakları ise ekseriyetle kendi ajanları Mahmut Aykarlı'nın açıklamalarına dayanmaktadır. Mahmut Aykarlı. 1 932'den itibaren muhaceretteki Türkistanlılar arasında bulunarak Is­ tihbarat çalışmalarını yürütmüştür. ll. Dünya Savaşı sırasında Veli Kayyum Han'ın yardımcılarından biri olarak 'Türkistan Lejiyonu'nun kurulmasında bizzat görev almıştı. Savaş sonrası Veli Kayyum'un Pakistan temsilciliğini yapan Aykarlı, daha sonra görevini tamam· layorak Sovyetler safına dönmüştür ve Hainler/n Hileleri adlı bir kltop yazmıştır. Mahmut Aykarlı'nın iddialarına göre, Veli Kayyum 1 930'1ar · 454 Veli Kayyum Han, 'Mustafa Çoqayni eslaş', s. 26; ayrıca bkz: "Şaraf Aa�ldov'qı ı rı.,,, Mektub'. Milf Türkistan, Kasım-Aralık, ı 963, S:99A, s. 20. 455 Ertürk (B. Hay it), "Mustafa Çoqay", a.g.m., s. ı 4; Aslı olmayan bu vasiyet dt�ıu 1\ı u "

ı

Milb" Türkistan'ın 1 5.06. ı 942'de �ıkan ilk sayısında yayınlanmıştır. "Asl ı ulnıııyuıı" ı l ı yoruz �nkü, kullanılan üslup ve muhtava Mustafa Çokay'a alt de�lldır. nı,�mı ı , Mu'ı' ı fa Bey hastanede kendini bilmeden gün yatmıştır ve son nefesinde ı loıı yıı11ıru ı, ı V" li Kayyum de<;ıil. hasta bakıcısı vardır. Kendisine il)ne yapon ve 1111 ı,ıoı• lıı)lııı ''' ıı ı hasta bakıcısına 'uyumak" cevabını veren Mustafa Çokoy. lıır ı lııl ıı ı uı,ıı ııııııı ııı ı ı -,ı ıı Bkz: M.Y. Şoqay. Estetik/er, s. 2 1 3. T. Ça<;ıatay. TOrklston Hıxtulvş Haeketlyle llglll, s. ı P.V.Z. Mühlen. Gama/ıl'ıq //e Hızı/yıldız lfllsında. s. 93.

7

•·•

456 457

6.


MUSTA FA ÇOKA Y Hayatı. Faaliyetleri ve Fikirleri

don itibaren Alman istihboratına çalışmaktaydı. Aykarlı'nın Mustafa Çokoy'lo ilgili söylediklerini aynen oktorıyoruz: "Onu Almanlar zehir­ leyerek öldürdüler ve kendi cinayetlerinin gerçek yüzünü gizlemek için de "Mustafa Çokoy tifodan vefat etti" diye ilôn ettiler. Mustafa Çokay(ev) kendi eceliyle ölmedi. Doğrusu, Veli Koyyum Han'ın talebi üzere onu zehlrlediler. Çünkü bu işte Almanların do menfaati söz konusu idi. Yani. birçok kişiyle çalışmakton ziyade itaatkor ve "Türkis­ tanlı ların Atası" soyılan sodık bir kişiyle çalışmak onlar açısından daha faydalı ldl"458 . Sovyetler Birliği'nde, Türkistan Lejyonu ve Mustafa Çokay'ın ölümüyle ilgili K.G.B. iddialarına dayanarak Bü1,1ük Türkistan 'm ÇöküşıJ459 adlı bir roman yazılmıştır. K.G.B. ve K.G.B.'nin savaş son­ rası ele geçirdiklerini iddia ettikleri Gestapo arşlvleri 460 Mustafa Çokay'ın öldürüldüğünü söylemektedir. Bu iddiayı Sovyetlerin savaş suçlularını yargılayan mahkeme heyetine 'suçlu' Hakim Tınıbekov ile 'şahld' Prof. Schloms söylemişlerdi. H. Tınıbekov meseleyl Kares Qanotboy'dan duymuştu. Kores Qonotboy'o ise bu 'sırrı' yukarıda is­ ml geçen Ali Kentemir açıklamıştı; Alman Prof. Schloms'a ise Dr. Olzsc­ ho Aeiner4 61 söylemişti 462 . 18. Şakibayev, Peden/e Bol'şego Tıxkestono, Alma-Ata 1972.

458 T. Çaı;ıatay, TOrlılston Kıltiltuş Horekettvle Ilgili, s. 4 59 S. Şakibayev, Olken TOrlılstoMıll KOı,Keul. Almatı 1 972: Kitabın Rusça'sı için bkz: s.

460 Ayrıntılı bilgi için: A. Bokirov. "Türkistan Ulttıq Korniteti cane Mustafa Şoqay Tura461 Dr. Olzscha Aeiner. SS-Hauptsturmführer'i (Yüzbaşıya tekabül eden SS rütbesi). SS

Merkez Dairesi'nde "Turan-Kafkasya" leitstelle'sinin ve "Türkistan Çalışma Gru­ bu'nun ba�kanı. 1 944 Ocai;)ı'nda SS tarafından Sovyet Doi;)u halkları ile ilgili ola­ rak kurulan bu enstitü, işi koordine eden, ilm' bir heyet teşkil eden akademik ka­ riyer yapmı� uzmanlar tarafından yönetilen dokuz kısımdan müteşekkildi. Bu kod­ roda Kayyum Han'a muhalif birçok Türkistanlı da vardı. Bkz. Patrik von zur Mühlen, Gomolıtıor lle Kızılvıfdız t+osındo, s. 1 4 1 .

262. 462 Prof. Schloms Aumenige, mahkeme heyetine verdii;)i cevapta şöyle konuşmuştur:

"Mustafa Çokay. Doi;)u Memleketleri (Ostministerium) Bakanı Aozenberg'in emrine uygun olarak zehirlenerek öldürüldü. Doktor Olzcha'nın bana bildirdii;)ine göre, Ve­ li Kayyum. Mustafa Çokay'ı 'Ingiliz yanlısı' diye ispiyonlayarak ortadan kaldırılma­ sını sağlamı�tır. Ne var ki bu kötülüğe ben de. Olzscha'da bilmeden ortak olduk.

L.2_44


MUS TAFA ÇOKA Y Hayatı. Faaliyetleri ve Fikirleri

Bununla beraber. bu kaynakların taraflı, yalan ve uydurma ol­ duğunu kabul etsek bile, Mustafa Çokay'ın eşi Mariya Çokay'ın bu ölüm ile ilgili kaleme aldıkları da yukarıda zikredilen Iddiaları onay­ layacak mahiyettedir. Mariye Çokay'ın hatıralarından 'Barbar Asya halklarının haklarını savunmak', 'Nazi ırkçılığına karşı fazla cesur dav­ ranmak ve fikirlerini açıkça söylemekten çekinmemek', 'itaatkôr ol­ mamak', 'Türkistanlıların savaşa sokulmasına karşı çıkmak', 'Nazi lm­ paratorluğuna bağımlı olmayan "Türkistan" devletini hayal etmek', 'ingiliz yanlısı' ve 'ewela Rus Yahudileri', sonra da 'Polonyalı demok­ ratlarla işbirliği içerisinde bulunan demokrat' olarak Almanlar tarafın­ dan zan altınçla tutulmak, sadece Türkistanlılar arasında değil, bütün savaş esirleriyle ilgilenmek463 ve onların arasında önlenemez yüksek nüfuza sahip olmak gibi vasıfları dolayısıyla Mustafa Çokay'ın sadece Naziler tarafından değil, Almanlarla işbirliği yapmakta olan bazı hareket önderleri tarafından da "hoş karşılanmadığını" ve kıs­ kançlığa vesile olduğunu öğrenmekteyiz464 . Meselô, Alman Hariciye Bakanlığında çalışan Alimcan ldrisf. Promethee üyesi olan Mustafa Çokay hakkında ısrarla ikazlarda bulunmuştu. Beyanına göre, Çokay, Ekim ihtilôlinden önce ewela Rus-Yahudi sonra da Polanyalı-Yahudi olan Marksistlerin ve demokrasi taraftarlarının yanlısıydı. Ayrıca, ld­ risf'nin iftiralarına göre, güya, Mustafa Çokay yarım kan Rus ldl ve bundan dolayı bu adamdan faydalanmaktan derhal vazgeçmek gerekiyordu465 .

463

464 465

Biz bunu anladıktan sonra da bildirernedik çünkü, biz bu sırrı açıl;)a çıkaracak oldu· l;)umuzda ne Almanya'ya ve ne de Türkistan'a herhangi bir fayda sa�layarnayacak­ tı." A. Bakirov, "Türkistan Ulttıq Komitesi cane Mustafa Şoqay Turalı"; A. Kaken. TıK­ histon Leg/Oflu, Astana 2000, s. Mesela. "0, bütün tanıdıkianna şahsf menfaat ve hatta emniyetını du�unmedcn yardıma koşardı. Sovyet-Alman Savaşı esnasında harp esiri kamplarının lıiı indc Al­ manlar tarafından Yahudi olduklarına hükmedilerek idamlarına karar verilen onlar­ ca Gürcü'yü emsalsiz bir kahramanlıkla müdafaa ederek. zavallıları muhahkak olan ölümden kurtardı". Eski Gürcistan Mi lif Hükümeti Dış Işleri Bakanı R �lıenkeli, "Dos­ tum Mustafa Çokay'ın Hatırası", Y.T . TOrlflstan M/11 Horehetl �-. 5. 55. Bkz: M.Y. Şoqay. Estetthler, s. 2 1 3-220. Patrik von zur Mühlen, Gomolıhof lle Hızı/yıldız ltosında, 5. 92: Kırımlı lider Müste­ cib Ülküsal. Mustafa Çokay'ın ölümünü duyan Alimcan Idrili'nin sevınçten bayram ettil;)ini ve sarhoş halde merhum aleyhinde çirkin sözler sarfederek cenazeye kim-

33.

.


MUSTAFA ÇOKA Y Hayatı, Faaliyetleri ve Fikirleri

Mustafa Çokoy'ın daha önce Rusya'da iken de tifüs hastalığına yakalandığını. ancak o zaman şiddetli baş ağrısından şikayet et­ tiğini yazan Moriyo Çokoy, kesin olarak kocasının öldürüldüğüne inanmoktodır466 . Rehberlerı konumundaki bir insanın daha cenazesi bile kalkmadon Veli Koyyum ve arkadaşlarının yeni 1 942 senesinin yıl başı gecesını coşkulu bir şekilde eğlenerek kutlamaları-onun bu konudaki kuşkularını bir kat daha orttırmıştı 467 _ Mustafa Çokoy'ın yakın mesc:i arkadaşları do bu ölümü şüpheli bir ölüm olarak nitelemektedlr468 _ Prof. Dr. Saadet Çoğatay Hanım konu hakkındaki duygu ve düşüncesini: "işin içyüzü hiçbir zaman belirlenmeyecek olan bu tolihslz ölümle, Türkistan'ın feci bir tarihi devrinde parlak bir si mo. yeri doldurulomoyon bir siyaset adamı, ne yazık ki. bir oyuna kurban gitmişti"469 diye ifade etmektedir. Alman Araştırmacı Potrik von zur Mühlen, Mustafa Çokay'ın ölümüyle birlikte Veli Koyyum'un tekel durumda bırokıldığıno ve bu hususun do ileride onun harp esiri hemşehrileri orasındaki pozis­ yonuno olumlu tesir ettiğine Işaret etmektedir. Buna göre, 1 941 /42 kışında Almanya'da onun haricinde tek bir Türkistanlı mülteci bile yoktu. Bu durum, büyük belôgot kobiliyeti ve nihayet Prof. Dr. Von Mende'nin ono gösterdiği neredeyse sınırsız itimot sonunda onu komplordan salıverilen hemşehrileri orasında liderlik pozisyonuno getirmişti. Bu olaydon sonra. Veli Koyyum'un yaptığı ilk resmf işlem kendisine ewelce taşımadığı "Han" unvanını vermek olmuştur. Hükümet tarafındon ono makam orobası. makam ikametgôhı ve dip­ lomatik pasaport verildi. Bütün mülteciler ve sonraki millf temsilcilik­ ler mensupları orasında "primus inter pores (eşitler orasında birinci senin iştirak etmemesi gerektil;ıini söyledil;ıini, bunun üzere tartışma çıktıl;ıını be­ lirtmektedir. M. Ülküsora göre, Mustafa Çokoy'ın ölümünden yalnız Türkistan için del;ıil bütün Türk dünyası için derin bir boşluk meydana gelecekti. Bkz: M. Ülküsol. lklnd DCnya SOIIOJinc::b 1 94 1- 1 94-S! Berlin Hotırolon ve., s. . M.Y. Şoqoy. &tetlkfer, s.

37 21 3-216. 466 467 M.Y. Şoqoy. o.g.e 216. 468 Dr. A. Oktay lle T. Çoi;ıotoy'ın düşünceleri için bkz: Tahir Çağatay, TOrklston Hurtuluş Hoteketlyl• liglll Otoyknbı SoMeler. s. 1 3-21 . 469 Saadet Çoi;ıotoy, o.g.e., s. 6. .. s.

l2_46


MUS TAFA ÇOKA Y Hayatı, Faaliyetleri ve Fikirleri

gelen)" durumunu Veli Koyyum, komitesının ilk olarak ve Alman direnişi olmaksızın teşkiliyle de elde etmişti. Orta Asya hakkında Al­ monyo'nın doğrudon müstemlekeleştirme plônlorı olmadığındon dolayı onun şahsını müstakbel bir rakip olarak görecek bir Alman mercii de yoktu. Ayrıca, bütün Alman iktidar mekanizması, pozis­ yonunu güçlendirmek için Koyyum Han'ın emrine tahsis olunmuştu. Böylece, Veli Kayyum'o tam bir hareket serbestisi verilmiş ve itimot gösterilmiş, arzusu üzerıne onu rahatsız eden şahıslar devre dışı bırakılmış veya bertorof edilmişlerdi 470 _ Konuyu aydınlatma bakımından zanlı Veli Kayyum'un en yakın arkadaşı Dr. Boymirza Hayit'in açıklamaları çok önemlidir. Mustafa Çokay'ın ölümünden sonra kurulan Milli Türkistan Birlik Komitesi ve Milli Türkistan Ordusu veya diğer adıyla Türkistan Lejyonunun oluşumunda Veli Koyyum'un yardımcılığını yapmış olon Dr. Boymirza Hayit, 1 997 senesinde konuyla ilgili sorulorımız üzere. Mustafa Çokoy'ın son onlarında yanında bulunduğunu. kesinlikle tifodon vefat ettiğini ısrarla söylemişti47 ı . Ancak, verilen cevap çelişkili idi. Dr. Baymirza Hayit, Mustafa Çokay'ın vefat ettiği tarihte esirler kampın­ do idi ve daha Berlin'e gelmemişti 472 . Bundan dolayı, sorularıma sağlıklı cevap olomodığımı hissediyordum. Nitekim. 1 998 senesinde Araştırmacı Erol Cihangir tarafındon yöneltilen bir soru üzerine Dr. 470 P.V.Z. Mühlen. Gomolı� lle Hızıfvıldız lkısmcJo, s. 93, ı 02. 47ı Dr. Boı,mılfZO Ha,llt lle mOiolfot. Istanbul Üniversitesi, Fen-Edebiyat Fakültesi, ı 5. 04 .ı997. 472 Bkz: "�ustos ı 942'de Veli Kayyum Han. Mi lı- Türkistan Birlik Komitesi'nin telkll ıııdıl

di()ini resmen ilôn etmesinin hemen ardından Baymirza Hayit'l (Ekım 1 9411) koınııoı de çalışmak için Berlin'e ça()ı;ır. Hayit ı Kasım ı 942'den itibaren Mıır Konııt�o�"ıJ�o� �o lışmaya başlar ve 1 943 yılının başlarında yüzbaşı terfisiyle askeıf moseleleırcı yon,, lir. S Ekim ı 943"de milb" temsilciliklerin personel kadroları hakkında kurar voııfln kon­ ferans. hem Türkistan hem Tatar komitelerinin üyelerini tasdik e tt i . Mill Tıııkı·.ı ı ın r.ıır lik Komitesi (MTBK)'nin Asken· Bölüm Başkanı olup aynı zomoııutı l�tıınll.ının v.ı l ur kistan Ordusunun ba()lı oldu()u Alman Kara Kuvvetleri Komutı ınlıt)ı"ııın v.ıl•ılı ııı-.ııwını üstlenmiştir." Patrik von zur Mühlen. Gomolıhof lle Hııılyıld11 fta.mdo, ' 96. f Cıhcın gir, Yeni Çe§ Tliktsmn TOiihl Hor,rnoldon ve Dr. Boı,mılfZO Hovlt lstonbul s

11000, 30.


MUSTAFA ÇOKA Y Hayatı, Faaliyetleri ve Fikirleri

Baymirza Haylt, Mustafa Çokay'ın zehirlenerek öldürüldüğünü belirt­ mış473 . Biz, konuyla ilgili iddia sahiplerinin çeşitli kuşkuları ile her iki tarafın karşılıklı soru ve cevaplarını nakletmeye çalıştık. Konu bizi ve çalışmamızın sınırını aşmaktadır. Ayrıca, bu talihsiz olayın sebepleri hakkında herhangi bir yargıya varmak ta belki, şimdilik doğru değil­ dir. Dünden bugüne gizli veya açık birçok tartışma yaşanmıştır ve bu durum belli bir süre daha böyle devam edecek gibi. 2 Ocak 1 942'de Mustafa Çokay'ın cenazesi Berlin şehrindeki Müslümanlar kabristanına defnedildi. Büyük bir topluluğun katıldığı cenaze töreni sırasında merhumun vasiyeti üzerine, siyasi nutuklar atılmasına izin verilmedi474 . Bunun üzerine 5 Ocak tarihinde vefatın 9'ncu günü dolayısıyla bir anma merasimi düzenlendi. Töreni Veli Kayyum tertip etmişti. Humbold Kulübünün binasında yapılan bu an­ ma toplantısına çok sayıda insan katılmıştı. Programa Kırım Tatarları adına katılan Müstecib Ülküsal. hatırciarında bugünü şöyle anlatmak­ tadır: "Salon kalabalıktı. 1 3.40'da Türkistanlı bir hocanın Kur'an-ı Kerim'den bir aşere okumasıyle törene başlandı. Ahmet Kayyum Bey merhum Mustafa Çokay'ın haltercümesini, çalışmalarını ve hizmet­ lerini Almanca olarak anlattı. Arkasından, Kuzey Kafkasyalılar Teş­ kilôtı adına Ali Han Kentemir Bey uzunca bir konuşma yaptı . Üçüncü olarak Abdurrahman Şefi Bey, ldii-Urallılar adına Türkçe bir konuşma yaptı. Bundan sonra Azerbaycan Türklerinin Teşkilôtı adına Hilôl Mün­ şi Bey konuştu. Bunun arkasından Kayyum Bey Ukarynalıların gönder­ dikleri Almanca taziye mektubunu okudu. Altıncı olarak Gürcülerin Teşkilôtı adına beyaz saçlı bir Gürcü Rusça bir konuşma yaptı. Son olarak da Kırım Türkleri teşkilôtı adına ben Türkçe uzunca bir konuş­ ma yaptım. Konuşmada ezcümle: Tarihinde büyük ôlimler ve kah­ ramanlar yetiştirmiş olan. Türk medeniyetinin eski kaynaklarından biri ve Türklüğün beşiği sayılan bugünkü esir Türkistan'ın Mustafa Çokay gibi siyasi mücadele için hazırlanmış değerli bir evlôdını kay473 E. Cihangir, "Mustafa Çokay Kimdir?", o.g.e. 13. 474 M.Y. Şoqay, o.g.e., s . 216-217. .

L.2_48

s.


MUSTAFA ÇOKA Y Hayat1, Faaliyetleri ve Fikirleri

betmiş olmasının yalnız Türkistanlılar için değil, bütün esir Türk llleri için de büyük ve daldurulması güç bir boşluk bıraktığını ve bu sebep­ le bu acı ölümden hepimizin ve Kırım Türklerinin de sonsuz acı duy­ duğumuzu söyledim. Bu büyük Türk ülkesinin daha nice Mustafa Çokay'lar yetiştireceğini, Milli lstiklôl Savaşı'nın şanlı bayrağını yere düşürmeyeceklerini, yakın zamanda kahraman ve muzaffer Alman Or­ duları sayesinde Bolşevizm'in yıkılarak esir Türk illerinin kurtuluş saadetine kavuşacaklarını söyledim. Saat 1 6'de törenin sona er­ diğini Veli Kayyum Bey kısa bir konuşma ile bildirdi"47 5_ Berlin'deki bu törene Mustafa Çokay'ın eski dost ve yakınlarının çoğu katılamamıştı. Dolayısıyla, vefatının kırkıncı günü eşi tarafından Paris'te bir anma töreni daha düzenlendi. Paris camisinde başlayan merasim daha sonra Debassi salonunda siyasi toplantıya dönüşmüş­ tür. Toplantıya eski Promethee üyeleri Kafkasyalılar, Azerbaycanlılar, Gürcüler ve diğer milletierin temsilcileri katılmıştır. Eski Devlet Duması üyelerinden ve eski Gürcistan Milli Hükümeti Dışişleri Bakanı A. Çhenkeli, eski Ukrayna Milli Hükümeti Dışişleri Bakanı A. Şulgin, eski Azerbaycan Milli Hükümeti Devlet Başkanı M.E. Resulzade ve T. Çağatay. A. Oktay gibi Mustafa Çokay'ın dost ve mesai arkadaşları törende birer konuşma yapmışlardı. Toplantıya katılanların hepsi de Mustafa Çokay ve onun hizmetlerinden bahsettilerf176 _ Mariya Çokay'ın anlattığına göre. Veli Kayyum'un Almanca ve sert üslüpla konuşması herkes tarafından yadırganmıştı 477 _ Mustafa Ço kay'ın naaşı halen Berlin'deki Türk mezarlığında bulunmaktadır. Kazakistan hükümeti, bağımsızlığını kazandıktan son475 Ülküsal, o.g.e., s. 45-46. 476 Bu konuşmalar daha sonra kitaplaştırılmıştır. Mari ya Çokay. "'eş Turlf•tan• A.Mııyutl Mustcfo Çokoy-Bevo, Parij 1949-1950; Türkçe Tercümesi: Tahir ÇaC)oluy t'ı' 1 J. lı�ltl• M.

taı M/If Hareketi ve Muslofo Çohov (Merhumun 60'nCI �m .,,,, ,�1ı.hı••l,.llvl•).

(Çıkaran: Dr. A. Oktay), Istanbul

477

M.Y. Şoqay. Estetik/er, s.

218.

1950.


MUSTAFA ÇOKA Y Hayatı. Faaliyetleri ve Fikirleri

ro Mustafa Çokoy'o sahip çıktı 478 ve naaşını sevgili yurduna getir­ mek için resmi müracaatlarda bulundu. Bu istek Alman makamlarıneo yerine getirilirse, Mustafa Çokoy'ın kobri Türkistan'ın manevi dinamiklerinden olon Hoca Ahmet Yesevi'nin yanında, Türkist�n şeh­ rinde bulunacaktır4 79 _

478 M. Joldasbekov. Mustafa Şoqay Turalı". Egemendi Qozaqstan, 13.04.1995; Türkçe çevirisi hakkında bkz: M. Joldasbekov, "Mustafa Çokay Hakkında". çev: M. Kırımlı. TK. S: 407 , Yıl: YJ::J:V. Mart 1997, s. 176-183. 479 Qaldarbek Naymanbayev. "Mustafa Şoqay Süyegi El Toprağına Orala ma?". Egemen­ di Qozaqstan. 1 3.12.1996.

l2_SO


lll. BOLOM

MUSTAFA ÇOKAY'IN MANEvf MIRASINI DEVAM ETTIRENLER VE MUHACERETTEKI TÜRKISTANLl LARlN MUSTAFA ÇOKAY ILE ILGILI YAYlNLARI

A. Ml lr TOrlilstan Dergisi: Veli Kayyum ve Dr. Baymırza Haylt Mustafa Çokay'ın vefatından sonra Vel i Kayyum tarafından or­ ganize ed i len Milli Türkistan Birlik Komi tesi'nin yay ın organı olarak 1 942 'den i t i baren Berl in'de neşred i lmeye başlayan Mil/( Türkistan derg i s i , 1 950'den sonra Düsseldorf'tan çı kmaya başladı ve 1 975'e kadar devam ett i . Muhaceretteki Türkistanlı lar tarafından ç ı karı lan yay ı nlar arasında en uzun ömürlüsü olan ve 1 34 say ı neşredi len Mil­ tr Türkistan dergisi , 'r'aş Türkistan 'dan d i l ve muhteva bakımından fark l ı l ı k arz edi yordu. Çoğunlukla Vel i Kayyum ve Dr. Baym irza Ha­ y i t' i n yazı ları yla çıkan ve Türk istan'la i lgi l i güzel ve k ı ymetl i makale­ ler neşred i len dergide, Mustafa Çokay'a pek yer verilmiyordu: Derg i­ de Mustafa Çokay i l e ilgili 4 makale neşredildi ve bunların i kisi de, Mustafa Çokay' ı n kendi eceliyle öldüğünü bel i rten ve savunma n i te­ l i ğ i nde yaz ı lan yazı lar i d i . Mi lli Türkistan'da Mustafa Çokay i le i l g i l i yaz ı lan makaleler şunlard ır: Ertürk ( Dr. Baym i rza Hay i t) , "Mustafa Ço-

1 5�


MUSTAFA ÇOKA Y Hayatı. Faaliyetleri ve Fikirleri

qay", S. 65. 1 5 Yanvar 1 950, s. 1 2-1 4; Veli Kayyum Han, "Mustafa Çoqayni Eslaş", Mart, 1 951 , S. 70-71 , s. 23; Bulaq-Başı. 480 "lstiqlal Kura�çısı", S. 76 A, Aralık 1 951 -0cak 1 952, s. l 3-1 6; Ali Kantemir, "Mustafa Çokay Hakkındaki Hatıralarım", Kasım-Aralık. 1 963, S. 99, s.25. Derginin bir tutumuna karşı muhacerettaki Türkistanlılar arasın­ da birtakım önerllerde bulunanlar oluyordu. Meselô, 04.01 . 1 965 ta­ rihli Adalet gazetesinin "Serbest Kürsü" köşesine yazan Cengiz Turan­ lı. Milli Türkistan mecmuasının kapağına "Kurucu Mustafa Çokay" ya­ zısının koyulmasını ve Mustafa Çokay ile diğer büyükleri n ölüm ve do­ ğum yıldönümlerinde onlardan bahsedilmesini ve Mustafa Çokay'ın eski yazılarına mecmua sayfalarında yer verilmesini istiyordu. Bunun üzerine Millf Türkistan Idaresi tarafından imzasız olarak yayınlanan "Cevap" şöyle idi: "Mustafa Çokay Beyi biz iyi tanıyoruz, severiz ve ondan imkôn bu ldukça bahsediyoruz. Mustafa Çokay 27 .1 2. 1 941 'de vefat etti. Millf Türkistan ise ilk defa 1 5.06. 1 942'nci yılında çıktı. Tür­ kistan için savaşan Almanya'daki Türkistan Ordusuna hitap eden Mil­ li Türkistan mecmuası ile Mustafa Çokay Bey'in ilgisi yok idi. Musta­ fa Çokay hayatta iken Türkistanlı esirlerin hepsi kamplarda idiler. hô­ lô hiç kimse azad edilmemiş idi. Bu dönemde ne Millf Türkistan Or­ dusu. ne komite ve ne mecmua var idi". 481 480 Buloq Başı, Ergoş Şermat'ın müsteor ismidir. Ergo� Şermat (Şermoti), 1 91 O 'do fergo­

no vilôyetine bo<;ılı Andicon şehrinde dünyaya gelmiştir. llkö<;ıretimini burada tamam­ lodıkton sonra orta tahsilini Taşkent'te ve yüksekö<;ırenimini de Moskova'da yapmış­

tır. Mezuniyet sonrası Taşkent'teki yüksekokullarda doçent olarak ö<;ıretmenlik yap­ mış ve sivil hukuk derslerine girmiştir. ll. Dünya Savaşı'nın ilk oylarında Almanlara esir düşmüştür. Veli Koyyum tarafındon kurulan Mili" Türkistan Birlik Komitesi'nin radyo yayınları kısmı şefi olarak görev aldı. Savaşın sona ermesinden sonra do Mi ı•· Türkis­ ton dergisinde yazılar yazdı. Aynı zamonda şair olan Ergaş Şermat'ın Gullar Mokôni adlı şiir kitabı var. 1 99S'te ABD'de vefat etti. Bkz: H. lkram Han. Bir TOtlllsmnlının lifin­ d DOnvo Savaşı 1-/otırolaı, Istanbul 1 999: Buloq Boş i, Gvllor lollolt&l. Şiirler Toplamı.

1. Washington-Ankoro 1 961 .

481 lmzosız, Milr Türkistan. S. 1 07, A. Mart-Nisan 1 965. s. 1 7.

l2_52


MUSTAFA ÇOKA Y Hayatı, Faaliyetleri ve Fikirleri

Konuyla ilgili olarak ismini daha önce sıkça zikretti�lmlz Veli Kawum Han'ın hayatı hakkında kısa bir bilgi vermekte fayda vardır. Veli Kawum l 5.VII.l 904 tarihinde Taşkent'te ticaretle u�raşan Taş­ kent'li orta halil bir tüccar ailenin çocu�udur. l 922'de o zamanki Bu­ hara Hükümeti tarafından lik ve ortaokul sıralarından alınarak Alman­ ya'ya gönderilmiştir. Almanya'da Berlin Yüksek Ziraat Okulunda ome­ li ziraat teknisyeni yetiştiren kısma devam etmiş olan Veli Kawum sonra da daha o zamanlar rejimin paraleline sokulmuş olan Berlin'de­ ki Mülkiye Mektebinde Siyasi ilimler tahsiline başlamıştır. Alman­ ya'da Nazi rejimi kurulduktan sonra bazı Alman gazete ve dergilerin­ de yazı yazmıştır. l 930'1u yılların ortasından beri Rosenberg'in APA (Haria· Siyaset Dairesi)'sinde çalışan Leibbrandt, genç Veli Kay­ yum'dan ilmi görevlerde faydalanıyordu. Kowum, Türkistan'daki Sov­ yet ziraati hakkında bilgiler topluyor, bunlara yorumlar ekliyor ve APA'ya sunuyordu. Promethee çevresindeki, yani Mustafa Çokay'ın etrafındaki Türkistanlılarla fazla münasebeti yoktu. Savaş arifesinde bir Almanla evlenen Veli Kawum, NSDAP (Nasyonal Sosyalist Alman işçi Partisi), yanı Nazi'nin APA'sında çalışıyordu ve dlplomat pasapor­ tuna ve makam arabası ile lkametgôha sahip ıdı 482 . Veli Kawum, Mustafa Çokay'ın ölümünden sonra kurulan Türkis­ tan Lejionu'nun başkanlığını ve Milli Türkistan Birlik Komitesinin lider­ liğini yapmıştır. Buhara'dan birlikte gelip Almanya'da beraber tahsil yaptıkları T. Çağatay'ın görüşüne göre, ll. Dünya Savaşı'nda Seine Majestat, Hochheit, Ata gibi vasıflarla techiz edilmiş olan 'Kayyum Han' tabiri sırf bir Nazi rejimi mamulôtından başka bir şey değildi 483 . Ancak, Veli Kawum Han'ın Lejion'daki yardımcılarından Hüseyin ik­ ram Han'a göre, Türkistanlıların istiklôl ve hürriyet mücadelesini baş­ latan bu büyük şahısa iftira edilmektedir. "Esirlik azabından, açlıktan, ölümden kurtarılan Türkistanlı lar, Kowum Han'ın hizmetini takdir edip ona, 'ATA' diye hitap etmeye başlıyorlar."484 Bu Hatırattan öğrendi482 Tahir Çağatay. Ti.flflston Huttulıış horelfetiyle liglll OlcJvlordon Solınelet, ı 3; Pat­ rik von Mühlen. Gomo/ıhoç //e Hızılyıldız lfllsındo. Ikinci DeKıva Scwaşı'ndo Sov­ yet Do§v Halkfonnın Mflllyetç/11�1. 33. 82-83. 463 T. Çağatay, TOrk/sbltı Hı.rtuluş Horefietiyle Ilgili, 13. 464 Hüseyin lkram Han. Bir TOrk/staniının Ikinci DOnyo Scwaşı Hotırolotı, ı 25- ı 26. s.

zur

s.

s.

s.

152J


MUSTAFA ÇOKA Y Hayatı. Faaliyetleri ve Fikirleri

ğimiz kadarıyla, Lejionerler Veli Kayyum'a 'Prezident' diye hitap et­ mekteydiler485 . Veli Kayyum, 1 3. 08.1 993 tarihinde Düsseldorf'ta vefat etti 486. Türkistan tarihi mütehassısı ve dünyaca ünlü tarihçimiz Dr. Bay­ mirza Hayit hakkında birçok araştırma yapıldığı için değerli Hocamı­ zın biyografisini o çalışmalara havale etmeyi uygun görüyoruz487 . B. Yaş TOrklstan Neşrlyatı: Dr. AbdOlvohap Oktay, Prof. Dr. Tahir ÇaOatay ve Prof. Dr. Saadet Ça�tay

Mustafa Çokay'ın manevi mirasını ve dôvôsını muhacerette en iyi şekilde devam ettirenlerin başında, hiç şüphesiz, Mustafa Ço­ kay'ın yakın arkadaşları ve 'r'aş Türkistan dergisinin faal yazarları olan Abdülvahap Oktay, Tahir Çağatay ve Saadet Çağataylar gel­ mektedir. Mustafa Çokay'ın vefatından sonra, yurtdışındaki Türkis­ tanlıları onun manevi şahsına ve dôvôsına bağlanmaya davet eden Abdülvahap Oktay ile Tahir Çağatay, ll. Dünya Savaşı'ndan sonra ay­ rılık gösteren mülteci ve muhacir grupların "TMB", yani Türkistan Milli Birliği altında toplanması gerekliliğini vurgulamıştı,-4 88 . Bu amaçla 1 950'1erden itibaren 'r'aş Türkistan Neşrivatt 'm kurarak, ekseriyetle, Türkistan ve liderleri olan Mustafa Çokay hakkında yayınlar neşreden Abdülvahap Oktay ile Tahir Çağatay hakkında bilgi vermeden geçe­ meyeceğiz. Özbek Türklerinden olan Abdulvahap Oktay (lshakoğlu) 1 O Ara­ lık 1 904 tarihinde Taşkent'te dünyaya geldi. ilk tahsilini Taşkent'te485 Hüseyin lkram Han. Sir Türltlstonlmm., s. 1 23. 486 Ömer Özcan. "Sovyet Mahkümu Muhacir Türklerin Mücadeleleri". Toplumsol Tarih. 5:56. Nisan 2000, s. 60. 4 67 Bkz: K. Özcan. TOrlflstan M/If MOcodelesl Froşrımıo/arındo Dr. Boymirza flavtt'ln ve

Ro/O, Istanbul 1 997; Ekşi. E. Cihangir. Dr. Boymirza Haylt ltmo§otıı, Istanbul 1 999; E. Cihangir. Yen/ Ço§ Türltlston Tarihi Haynoklon ve Dr. Boymirza Hoylt, Istanbul 2000. vb.

488 lstiklôlci (T. Çal)atay). TOrlıtstan'o Ddlr Bazı Cereyonlor Hohkındo GiJrüşlerlmlz, Çıkaran Dr. A. Oktay, Istanbul 1 952. s. 2 1 -23.

l2_54


MUSTAFA ÇOKA Y Hayatı, Faaliyetleri ve Fikirleri

ki usOI-i cedid mektebinde yaptı. 1 91 6'da bu mektepten mezun ola­ rak orta tahsil için dört arkadaşı ile 1 91 7'de Azerbaycan'a geldi. 1 922'ye kadar önce Şeki'de, sonra Bakü'de orta tahsilini tamamladı. Azerbaycan'da iken Azen· Milli Hareketine katılmıştır. 1 922'de Türkis­ tan'a dönen Oktay, tıp tahsiline devam etmek için Avrupa'ya gitme­ yi tasarlamış ve nihayet bin bir zorluktan sonra 1 922'de Almanya'ya gönderilen burslu öğrenciler kafilesine katılmıştır. Bir müddet Ber­ lin'de koldıktan sonra Heidelberg Tıp Fakültesine kaydalunmuştur ve 1 929'da Tıp Doktoru unvanını almıştır. 1 929-1 939 yılları arasında Al· man hastanelerinde çalıştı. Geceleri hastanelerde çalışan Abdulva­ hap Oktay, bu 1 O yıl zarfında Yaş Türkistan dergisinde faal bir Ida­ reci ve muhorrir olarak hizmet verdi. Kendisiyle aynı yılda Alman­ ya'ya tohsile gelmiş ve Biyoloji sahasında Doktora yapmış olan Taş­ kentli Saide (Şirahmet) Hanımla 1 934'te Berlin'de evlenmlştlr. 1 939'un yaz oylarında Istanbul'o gelip yerleştı 489 . Yine Özbek Türklerinden olon Tahir Çağatay (Şaklr/Şaklrza­ de)490 1 902'de Taşkent'te doğmuştur. ilk tahsilini mahallf mektepler­ de gördükten sonra Münewer Kan"'nin Taşkent'te açtığı usOI -1 cedld mektebine gitmiştir ve bu arada Türkistanlılar için açılmış olan Aus-Tuzem mektebine de devam etmiştir. Bundan sonra Ufa'dakl All­ ye Medresesinde bir yıl okuduktan sonra Bakü'deki Muallim Mekte­ bine devam etmek için Azerbaycan'a gider. Tahir Çağatay, 1 921 yı­ lına kadar kaldığı Azerbaycan'da, Azerbaycan Milli Hareketine katıl­ mıştır. 1 921 'de Türkistan'a dönen Çağatay, yüksek tahsile devam et­ mek için Avrupa'ya gitmeyi tosarlomış ve nihayet 1 922 yılın sonba­ harında buna muvaffak olmuştur ve Almanya'ya gönderilen burslu öğ­ renciler kafilesine kendi hesabına olmak üzere katılmıştır. Tahir Ça­ ğatay, bir müddet Almanya'nın Heidelberg Üniversitesi'ne devam et­ miştir. Burada 1 930'a kadar felsefe, sosyoloji ve ekonomi dersleri görerek, "Göçebe Havot fkonomisi 'nln Ana Hat/an " üzerinde Dokto489 Saadet Çağatay, "Dr. A. Oktay", TH: C.VI, S.69 Temmuz 1 968, s. 674-676. 490 Bkz: E. Yaman, A.K. Bolaç, A. Esatoğlu, TOrkiye'deki TOrk �'· Ankara 1 996, s. .

205-206: Saadet Çağatay, "Prof. Dr. Tahir Çağatay", TK, C.XXIII. S. 261 , Ocak 1 965. s. 55-56.


MUSTAFA ÇOKA Y Hayatı. Faaliyetleri ve Fikirleri

ra tezi vermiştir. Bu önemli eser 1 931 'de Berlln'e gelip yerleşmiştir ve Berlin'de Ayaz lshakf'nln TürkoloJI ö�renlmi görmüş olan kızı Sa­ adet Hanımla evlenmiştlr. Burada 1 929-1 939 yılları arasında çıkan Yaş Türkistan dergisinin faal yazarlarından biri olur ve aynı zamanda Türkistan'la liglll birkaç kitap neşreder. Tahir Ça�atay, derginin me­ sul müdürlü�ünü yapıyordu ve dergide "Ça�atay", "Esen Tursun". "Ta­ hir Şaklr", "Taşbalta", "Temuro�lu" gibi rumuzlarla yazılar yazıyor­ du491 . Tahir Ça�atay, 1 939'da patlayan ll. Dünya Savaşı başlangı­ cında, allesiyle birlikte Ankara'ya gelip yerleşir. Bir müddet Ziraat Bakanlı�ı Müşavirli�inde çalıştıktan sonra 1 948'den itibaren Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih - C�rafya Fakültesi, Sosyolojl Kürsüsü'nde ö�retim üyeli�l yapar. 1 953'te Doçent olur ve 1 962 yılında da kürsü Profesörlü�ü yükselerek 1 972'ye kadar Sosyoloji Bölümünü Idare eder. Dr. Abdulvahap Oktay lle Prof. Dr. Tahir Ça�atay birlikte 1 950'den sonra Yaş Türkistan Yaı,nnlan adlı kitaplar serisini başlata­ rak, Türkistan ve Mustafa Çokay ile ilgili kitaplar vazorak yavınladı­ lar. Dr. Abdulvahap Oktay 1 968'de Istanbul'da vefat etti. Tahir Çoğa­ tav. 1 984 yılında Bursa'da vefat ettikten sonra onun eşi Türkolog Prof. Dr. Saadet Çoğatav bu vavınları sürdürdü ve birçok değerli ma­ kolelerinin vanısıra Mustafa Çokay'ın hatıralarını veniden vovınla­ dı 492 . Saadet Çoğatav. 1 989 vılında vefat etmeden önce eşinin bü­ yük arzusu olan Ayaz-Tahir Türkistan Idil-Urol Vakfı adlı kültür vakfını kurdu. Boşkanlı�ını Boğaziçi Üniversitesi Ö�retim üvesi Sayın Tülay Duran'ın yaptı�ı Avaz-Tahir Türkistan Idil-Urol Vakfı, 1 997 yılında Yaş Türkistan' ın tıpkı basımını yayınlamaya başlamıştı. 1 929-1 930 yılları arasında çıkan 1 . Cildini yayınladıktan sonra durduruldu. Türk dünyası ve özellikle Türkistan basın tarihi açısından oldukça kıymetli ve Mustafa Çokoy'ın düşüncelerinin Türkiye'de bilinmesi bakımından çok önemli olan bu derginin diğer ciltlerinin de basılmasını ümit ve temenni ediyoruz. 491 Timur Hocao<;ılu. "Yaş Türkistan'ın Türkistan Basın Tarihindeki Yeri". a.g.e., s. 28. 492 Mustafa Çokay. 1917 Yılı Hatıra f'orro/on, Ankara 1 988.

l2_56


MUS TAFA ÇOKA Y Hayatı. Faaliyetleri ve Fikirleri

Türkistan. Türketi, Dergi, Azerbavcon, Huzev Hafkosva dergilerin­ de birçok makalesi neşredilen Dr. Abdulvahap Oktay eserleri ve ma­ kalelerinden bazıları: Türkistan Milli Hareketi ve Mustafa Çokav (Mer­ humun 60'ncr Doğum 'ı'ilt Münasebetivle), Istanbul 1 950; "Mustafa Bey Çokayoğlunın Yaşlık ve Siyasf Hayatından Bir Parça", Türkeli, Münhen, S: 1 2, Aralık 1 952, s. 9-1 4; "O Molodıx Godax i Politiçeskoy Deaytel'nosti Mustafa Beya Çokay oglu", Türkeli, S:4, Aralık 1 953, s. 1 1 -1 6; "Mustafa Çokay'ın Arşiv ve Kitapları", Türkistan, C.1 , S:6, Ey­ lül 1 953, s.22-24; "Türkistan Milli Muhtarlyet Hükümeti", Dergi, S: 1 9, Münih, 1 960, s.35-47. Mustafa Çokay'ın eşi Mariya Çokayoğlu'nun hatıralarını 493 çevi­ rerek yayıniayan Prof. Dr. Tahir Çoğatay'ın eserlerinden bazıları: Tür­ histon Pahta Hocaltğt. Berlin 1 934; Türkistan Milli €debivott ve €dip­ leri Faciasrna Dair, Berlin 1 935; Türkistan Türk Milli Mefkuresi ve Ali­ şir Nevci, Berlin 1 939; Türkistan 'da Türkçü/ük ve Halkçtltk, (Çıkaran: Dr. A. Oktay), 1. Istanbul 1 951 , ll. Istanbul 1 954; Türkistan'a Dair Bo­ zt Cerevanfor Hakktnda Görüşlerimiz, (Çıkaran: Dr. A. Oktay), Istanbul 1 952; Htztl €mpervalizm 1, Istanbul 1 958; ll. Istanbul 1 962; lll. Ankara 1 967; IV. Ankara 1 969; V. Ankara 1 975; VI. Ankara 1 979; VII. Ankara 1 986; Türkistan Hurtuluş Hareketivle Ilgili Otavtordon Sahneler, istan­ bul 1 95 9; Savvet Rusva 'da Milletler Meselesi Çözülmüş Müdür? Anka­ ra 1 971 .

C. Kores Kancltboy ve TOrkeli Yayınları

Kares Kanatbay tarafından idare edilen ve Türkeli dergisinin et­ rafına toplanan bir grup Türkistanlı da Mustafa Çokay lle liglll yayın­ lar yaparak, onun düşünceleri ve manevi mirasını yaşatmaya çalışı­ yordu. Türkistan'ın bağımsızlığı için mücadele etmekte olan Kares Kanatbay grubu genellikle Tahir Çağatay ve Abdulvahap Oktay'lario birlikte hareket ediyordu. 493 Mariya Çokay�lu, qlnln �ındon M.ıstafo Ç�, Çev: Türkistanlı, Istanbul 1972.

15�


MUSTAFA ÇOKA Y Hayalt, Faaliyetleri ve Fikirleri

Aslen Kozak Türklerinden olon ve 1 Mayıs 1 9l l 'de Kazakistan'ın Arkos bölgesindeki Toğıcon köyünde dünyaya gelen Kores Kanat­ boy, Orenburg şehrinde orta tahsilini tamamladıkton sonra, Rus­ ya'ya bağlı Sverdlovsk şehrinde moden mühendisliği fakültesinde okumuştur. Mezun oldukton sonra, moden mühendisi olarak Tataris­ ton ve Kazakistan'ın muhtelif yerlerinde çalışmıştır. Kores Konotboy, bu esnada milli istiklôl için mücadele eden Aloş hareketinin üyeleriy­ le temas kurmuş. bundan ::Joloyı tokibot altına alınmıştır. ll. Dünya Savaşı'nın başlamasıyla birlikte askere alınon Kores Konotboy, top­ çu suboyı olarak cepheye gönderilmiştir ve savaş sırasında Almanlo­ ro esir düşmüştür494 . Kores Konotboy, esirler kampında Mustafa Ço­ koy'lo tanışmıştır ve onunla sohbet etme fırsatını bulmuştur495 _ Mus­ tafa Çokoy'ın vefat etmesinden dolayı son derece müteessir olon Ko­ res Konotboy, serbest bırokıldıkton sonra Berlin'e gelir ve Veli Koy­ yum tarafındon organize edilen Milli Türkistan Komitesi'nin genel sekreteri olur. Burada Genel Boşkon Veli Koyyum'un bazı icrootlorıno karşı çıkar ve Kores Kanatboy başkanlığındaki bir grup Kozak ve Kır­ gız. kendi komitelerinin kurulması için Aosenberg'e boşvururlor. An­ cak. Koyyum Han'ın tesiri altında kolon Noziler, muhaliflerin şikôyet ve isteklerini yersiz bulorak reddeder ve hatta Konotboy'ı bir suç iti­ rafnamesi yazmaya mecbur eder. Bu olay üzerine Kores Konotboy'o çok daha sert davranan Veli Koyyum, Konotboy'ı Sovyet ajanı olarak ihbar ve tevkif ettirir ve Konotboy, iki hafta boyunca Potsdom'do Gestopo tarafındon tutuklonır496 _ ll. Dünya Savaşı sırasındaki faaliyetlerinden dolayı Kores Kanat­ boy, bu sefer Amerikalılar tarafındon tevkif edilerek meşhur "Dochou" kampında birkoç oy tutuklu kalmıştır. Bu tutukluluk dönemi uzun sür­ mez; Amerikalılar Kores Konotboy'ı serbest bırakırlar ve hatta onun 494 Kazakbalası (H. Oraltay), "Kares Kanatbay Vefat Etti", Bvyük Türkeli, lzmir, 1 983, s. 77. 495 Karis-Bey, 'W'oya Vstreça s Mustafa Bey', "Yaş Turhestan", Pamyati Mustafa Çohay­ Beya, Parij 1949-1950, s. 27-28. 496 Patrik von zur Mühlen, Gomo/ıhof lle Hızı/yıldız lftlsında. lktnct 001yo ScM:lJındl Sov­ yet Do§u Holldaının Mtlltvetfllt§t. s. 95.

L.2_58


MUS TAFA ÇOKA Y Hayali. Faaliyetleri ve Fiki1/eri

Türkistan istiklôli uğrunda mücadele edebilmesi Için birtakım imkôn­ lar da hazırlarlar. Bu imkônlar sayesinde Kanatbay, 20.03.1 950 tarı­ hinde "Türkeli" komitesini kurarak faaliyete başlamıştır497 . Hayatının sonuna kadar Münih'teki Türkeli-Türkistan Mlllf Azotlık Komitesinin kurucu ve fahri başkanı olarak vazife gören Kares Kanatbay, 25 Ka­ sım 1 982 tarihinde vefat ettı 498 . Türkeli komitesi 1 951 yılında TOrkeli adında bir dergi çıkarmıştır. Komitenin ve derginin gayesını Türkistan Ml lif lstlkiOII ui;)runda müca­ dele olarak bellrleyen499 grup, bu amaçla hariçteki Türkistanlıları bir­ leştirebilmek için Mustafa Çokay lle liglll birçok dei;)erll makale neş­ retmlştir. Derginin 1 , 4 ve 1 2. sayıları Mustafa Çokay ıçın özel hazır­ lanmıştır. Bu sayılarda Mustafa Çokay lle liglll kıymetli makaleler ve hatıralar yer almıştır. Bunun yanısıra. dergide Mustafa Çokay'ın 'r'aş Türkistan dergisi ile muhtelif yerlerde yayınlanmış ve hatta yayınlan­ mamış makaleleri Türkçe ve Rusça almak üzere iki dilde sürekli neş­ redilmekteydl. Mesela, Mustafa Çokay'ın Nazl kamplarındaki hatıraları ilk defa Türkeli dergisinde yayınlanmıştır500 . Türkeli dergisinde Mustafa Çokay ile ilgili çıkan yazılardan bazıları: Prof. A. Şul'gln, "Pamyati Druga (Otrıvak)", 5.4, Dekabr 1 951 , s. 27-32; Dr. A. Oktay, "O Molodıx Godax i Politiçeskoy Deyatel'nosti Mustafa Beya Çokay oglu", 5.4, Dekabr 1 951 , s.1 1 -1 6; Dr. A. Oktay, "Mustafa Bey Çokay oğlunun Yaşlılık ve Siyasi Dur­ muşu", 5.1 2, Aralık. 1 952, s. 9-1 4; Dr. 8-g, "Çokay oğlu Mustafa Hatırasına", 5.1 2, Aralık 1 952, s. 1 5-1 6; O. Ahmetcan, "Mustafa Çoqayni Hatıralab", 5. 1 2, Aralık 1 952, s. 1 6-1 8; Qoşay, "Mustafa Bey", 5. 1 2, Aralık 1 952, s. 1 9-20. 497 Hasan Oraltay. Rlaş TOrlfistDtı TOrlfletlntn Mill' Potolosı, s. 175-176. 498 Kozakbalası (H. Oraltay), 'Kores Kanatboy Vefat Etti', s. 70.77. 499 Kores Konatboy, "T�ı do Türkeli Komitesinin Nloqsottorı Tuvrasında', Türkefl, 5.8, �ustos 1952, s. 6. 500 M. Çokayoglu, "Vospominaniya", Türkeli. 5.4, Dekobr 1951, s. 17-26.

1 5.:J


MUSTAFA ÇOKA Y Hayatı, Faaliyetleri ve Fikirleri

Kares Kanatbay grubunun Tahir Çağatay ve Abdülvahap Oktay beylerle birlikte hareket ettiğini daha önce belirtmiştik. Bunlar Mus­ tafa Çokay'ın doğum ve ölüm yıl dönümlerinde biraraya gelerek or- · tak faaliyetlerde bulunmaktaydılar. Mustafa Çokay'ın doğumunun 60'ncı ve vefatının 8'nci yıldönümü münasebetiyle biraraya gelen grup, merhumun anısına bir kitap yayınlıyorlar. Önce Mustafa Çokay eşi Mariya Çokay tarafından Rusça olarak hazırlanan ve neşredilen bu kitapSOl ve daha sonra Abdülvahap Oktay ve Tahir Çağatay tarafından Türkçe olarak502 yayınlanmıştır. Armağan'da Mariya Çokay, Azerbaycan eski Devlet Başkanı M.E. Resulzade, Ukraina eski Dışişleri Bakanı Prof. A. Şul'gin, Gürcistan eski Dışişleri Bakanı A. Çhenkeli, T. Çağatay, A. Oktay, K. Kanatbay, Cumabayev ve Cuma-oğlu'nun hatıra ve makaleleri yayınlanmıştır. Ayrıca, Mustafa Çokay'ın daha önce yayınlamadığı "Türkistan" adlı makalesi de bu ar­ mağanda yer almıştır. Hariçteki Türkistanlılar arasında Mustafa Çokay ile ilgili yayın yapan diğer bir Türkistanlı Hasan Oraltay'dır. Aslen Kazak Türklerin­ den olan Hasan Oraltay, 1 930 yılında Doğu Türkistan'ın Tarbağatay vilôyetinde dünyaya gelmiştir503 . Münih'teki Hür Avrupa ve Azotlık (Radio Free Europe/Radio Liberty) Radyosunda Mustafa Çokay ile il­ gili birçok yayın yapan Hasan Oraltay'ın eserlerinden bazıları: Büt,Jük Türkçü Moğcon Cumabat,Joğlu, lzmir, 1 965, Alaş Türkistan Türklerinin Milli Parolasi, istanbul, 1 973; "Mustafa Şoqay cane Onun Şetelder­ degi izbasarları", Qozaq Eli, Almatı, 27. 1 2. 1 996; "Türikşildik Degenimiz-Qazaqşıldıq", Qozaq Tarihi, N: 6, Almatı, 1 997, s. 20-23.

501 "ı'aJ Tı.ırkestan" Pom,ıotl M.ıstafo Ç�. Haz. Moriye Çokoy, Porij. 1949-1950. 502 A. Oktay, TOrldston MitrHoteketl veM.ıstafo Çolfov (Nierhumun 60'na Do§um Yılı MJ­ nosebetlyle), Istanbul 1950. 503 E. Yaman, K. Boloç, A. Esot�lu. TOtklve'de TOtk DıMıyası, s. 291 .

l2_60


IV. BOLOM

MUSTAFA ÇOKAY'IN FIKA' HAYATI

A. Muhtarlyetten lstlkiOie Tari h i n dalgalı ve karışık dönemlerinde yaşam ış. zor şartlar altın­ da mücadele verm i ş si yaset ve eylem adamının düşünce yapısını tespi t etmek ve onu sistemat i k kal ı plara sokarak değerlendirmek ol­ dukça zor bir iştir. Çarlık rej i m i . Geçici Hükümet ve Mi lli Muhtari yetler. Bolşevik ih­ tilôli ve Sovyet yöneti m i ve n i hayet muhaceret gibi birbirinden fark­ lı devrelerde yaşam ı ş olan Mustafa Çokay ' ı n düşünce ve serüveni mu­ haceret öncesi "muhtariyet". muhaceret sonrası " i sti klôl" olarak gel i ş­ me kaydetse dah i , bütün bunlar tek bir ülkü-Türkistan davası , Türkis­ tan Mi lli Mücadelesi çerçevesi nde şeki l lenm i ştir. Çok genç yaşına rağmen. temki n l i , olgun. gerçekçi ve uzlaştırıcı k i ml iğe sah i p olan Mustafa Çokay'ın kimliği aynı zamanda düşünce dünyasına da yans ı tmıştır. yaşı nda Devlet Duma'sı Müslüman Fraksi yonuna g i ren, 26 yaşında da Türkistan Mi lli Şurası Başkanl ığ ı n ı v e Hakand Türkistan Milli Muhtariyetinin Cumhurbaşkanlığını yapmış olan Mustafa Çokay uzlaştırıcı olgunluğunu ve fikn· tutarl ı l ığını haya­ t ı n ı n sonuna kadar aynı çizgide devam ettirm iştir. Türkistan dôvasını Rusça Devlet Duma'sı Fraksi yonunda. Geçici Hükümet Komitesinde.

25


MUSTAFA ÇOKA Y Hayatı, Faaliyetleri ve Fikirleri

Hokand ve Alaş-Orda Milli Muhtariyetlerinde, Sovyetlerin ilk devre­ sinde ve Avrupa'da temsil etmek şerefi Mustafa Çokay'dan başka hiçbir Türkistanlıya nasip olmamıştır. Muhaceret öncesi karşımıza düşünce adamından çok eylem ada­ mı ve siyasetçi olarak çıkan genç Mustafa Çokay'ın fikn" yapısını Tür­ kistan ve Muhtariyet düşüncesi etrafında değerlendirmek mümkün­ dür. Konuya girerken akla hemen şöyle bir soru gelebilir: Çarlık yöne­ timi yıkılmış ve fırsat ele geçmiş iken neden Mustafa Çokay ve arka­ daşları tam bağımsızlık fikriyle yola çıkmadılar da muhtariyet ilônıy­ la yetindiler? Mustafa Çokay'a göre, milli kurtuluş hareketi yolunda atılan ce­ saretsiz bir adım 504 olan Milli Muhtariyet fikri aslında zaman ve ze­ minin olumsuz şartlarından, Türk boylarının oturduğu coğrafi dairenin vaziyetinden, Rus demokrasisine olan inanç ve kendi güçlerine olan güvensizlikten 505 kaynaklanmıştı. Aslında, o günkü Türkistan'ın genel manzarasına bakıldığı zaman, bağımsızlığı elde etmek ve onu koru­ mak için Türkistanlıların tamamıyla hazırlıksız oldukları görülmektedir ve bundan dolayı yerli Müslüman ahali için Şubat ihtilôlinin on yıl er­ ken patladığı 506 kanısına katılmak mümkündür: Türkistan'da o zaman dehşetli açlık hüküm sürmekte idi. Demir­ yolları Rus askeri hükümeti ve Rus işçileri elindeydi. Bütün Türkis­ tan'da muasır savaş aletlerini kullanabilecek bir nefer kişi bile yoktu. Bütün bu ağır şartlar bir tarafa. memleket için en mühim olan idare şekli konusunda da Türkistanlılar arasında oy birliği yoktu ... Türkis­ tan'da etkili bir konuma sahip olan Şirali Lapin önderliğindeki Ulema 504 Baş Maqale, "Muhtariyetten lstiklôlğa", Yaş Türkistan, S: 1 3, Dekabr 1930, s. 1 . 505 Mustafa Çokayoğlu. "17 Qat Qum Astında Qalgır Yeramos Bir Hareket", a.g.m., s. 1718. 506 A. Bennigsen-Ch. Quelquejay, Sulton Gol/VfN ve Sovyet M'Js/Omotılon, Çev: N. Uzel, Istanbul 1981 , s. 55.

�62


MUSTAFA ÇOKA Y Hayatı, Faaliyetleri ve Fikirleri

Cemiyeti Rus monarşistlerle anlaşmalarına ra�men yenilikçilere karşı oldukça tavizsizdi 507 . Milli teşkilôtlar arasındaki bu tip anlaşmazlıklar mücadeleyi za­ yıf düşürmekte ve işleri karıştırmaktc ldl. ŞOra-yı lslömlye lle Ulema Cemiyeti'nin arasını bulma yolundakl çalışmalar Ise hiçbir türlü fayda vermiyordu508 . Hatta. şeyhand Tahur mescldl avlusunda gerçekleşen bir toplantıda kadimciler uygunsuz sözlerle ŞOra-yi lslômlye'ye saldı­ rınca Ubeydullah Hoca: "Bir Rus monarşlstlnl Taşeknt'ln belediye baş­ kanı seçen siz Ulema Cemiyeti mensuplarısınız. utanınl" diye ba�ırın­ ca, Ulema Cemiyetl'nin hatibi, Ubeydullah Hoca'ya: "Rus Monarşlstl Markov, ceditçi Ubeydullah Hoca'dan daha iyidir". cevabını vermış­ tı. .. S09 Ayrıca. Mustafa Çokay'a göre. o dönemde sqdece Türkistanlılar değil, Leh ve Finlerden başka hiçbir halk milli kurtuluşunu derhal ta­ lep etmeyi düşünememişti. Hatta, Türkistan Muhtariyeti yıkıldıktan sonra da. 1 9 1 8 yılı Mavera-i Kafkasya, Azerbaycan. Ermenistan ve Gürcistan istikla1ini ilôn ederken o istiklôle önce geçici bir hôdise gl­ bi bakmış idi. Onlar Rusya'da Demokratik Fedaratif Cumhuriyet Ida­ resi kurulursa Mavera-i Kafkasya'nın da bu Federasyon ailesinin bir üyesi oluşunu düşünmüşlerdi sı o. Mustafa Çokay'ın başkanlık etmesiyle 9-1 2 Aralık 1 91 7 tarihleri arasında Hokand şehrinde yapılan Türkistan'ın olağanüstü 4. Kurulta­ yı, "Rusya' nın Büyük Devriminin" prensiplerine dayanarak Demokratik Rus Cumhuriyeti dahilinde bölgesel Muhtariyet ilôn etmeyi kararlaş­ tırır. Hokand Muhtariyeti kuruluşundan 2 ay sonra Bolşevikler tarafın­ dan vahşice dağıtıldı. Sadece Hokand şehrinde 1 O.OOO'den fazla 507 Mustafa Çokayoğlu, "Bir 'Ilmi' Yal�nğa Qarşı". Yaş Türkistan, 5:26. Yanvar 1932, s. ll. 508 M. Çokay, 1917 Hotıro Porpllon, 26-27. 509 M. Çokay, o.g.e., s. 28, 58. 51 O Mustafa Çokayoğlu, 'Muhtariyetten lstiklôlğa", s. 2. s.

1 6.:J


MUSTAFA ÇOKA Y Hayatı, Faaliyetleri ve Fikirleri

Müslüman öldürüldü. Kızıl askerlerin ve Ermeni Daşnakların katliamı sonucunda Margilanda 4.500 adam öldürüldü. 1 80 köy yokıldı. Ho­ kand'ın Eski Şehir bölgesi takriben 1 5 gün boyuneo yangın altında kaldı 51 1 . "Tarihi voziyetlnln taleplerine nispeten az; fakat o zamanki Tür­ kistan'ın torihf vozlyetl taleplerine muvofık rnuosır ilim, siyaset ve teknik cihetten gelişmedi�i nazar-i itlboro alınırsa çok işler boşardı­ ğını söyleyebileceğlmiz Hokand Muhtariyeti", diyor Mustafa Çokoy, "bütün Türkistonlıları- dehkan (çiftçi), Işçi ve ruhanileri birleştirmeye ve aynı zamanda kendi eski devlet müesseselerinin ekseriyetini can­ landırmaya muvaffak oldu ... Muhtoriyet Hükümeti Türkistan'daki umu­ mi siyasi hareket ve mücadelenin merkezi konumuna geldi. Hokond Muhtariyetinin Milli ve Siyası" ehemmiyeti işte bundan kaynaklanı­ yor" 512 . Milli Muhtariyetierden sonra siyası" mücadelesini memleket dı­ şında, Avrupa devletleri nezdinde sürdürmek amacıyla siyası" muho­ ceret hayatını seçen Mustafa Çokoy için artık Muhtariyet fikrini yeni­ den diriltmek siyası" Intihar ve Türkistan milli istiklôli mücadelesinde kurban olanların ruhlarını tahkir etmekten ibarettir51 3 . Rus Demokratianna olan güvenini yitiren ve "şekilce de mefhum­ ca da milli olmanın haricinde istiklôlin gelmeyeceğini 514 anlayan Mustafa Çokay 1 923 yılının Mayıs ayında Orient et Occident dergi­ sinde yayınladığı "Rusya siyas• : i ve Türkistan Milli Hareketi" adlı makalesinde "kendilerinin Muhtcır iyet programı yerine istiklôl progra­ mını oluşturduklarını, "Türkistan bağımsızlığının" hali hazırda memle­ kette mevcut milli ve hatta komünist bütün siyası" gruplar için umumi bir gaye haline geldiğini yazmıştı. Belirtmekte fayda vardır ki, bu 51 1 Azad Şarofiddinov, "Mustafa Çokoyev", Şarq Yulduzu, Toşkent, Nisan 1992, s. 90. 512 Mustafa Çokoyol;)lu, "Bir 'Ilmi' Yalgango Qorşı 3", Yaş Türkistan. 5.27, Fevral 1932, 6-8. 513 Mustafa Çokayoğlu. "Bir 'Ilmi' Yolgongo Qorşı 2", Yaş Türkistan, 5.26, Yonvar 1932, s. 6. 514 Boş Moqole. "Hokond Muhtariyeti", Yaş Türkistan, S: 97. Dekabır 1937. 34. s.

s.

4 �6


MUSTAFA ÇOKA Y Haya/1, Faaliyetleri ve Fikirleri

makale Avrupa matbuatında Türkistan Milli lstiklali hakkında yazılmış ilk makaledir51 5 _ B. Mustafa Çokay'ın •Mıır Kurtuluş ve Mllr Kadrolarla liglll DO­ şOncelerı•

Türkistan davası için Çarlık döneminde akademik kariyeri, Geçi­ ci Hükümet devresinde Karenskiy kabinesinin bakanlık makamını ve Bolşevikler tarafından kendisine teklif edilen Türkistan Komiserler Şu­ rası Reisliğini reddeden 516 ; sevgili yurdu uğrunda hem Bolşevikler, hem Ergeş Korbaşı'nın adamları ve Emir taraftarları hem de beyaz Rus orduları kumandanı Amerila Kolçak tarafından idama mahkum edilen Mustafa Çokay, Hakand Türkistan Muhtariyetinin düşürülme­ sinden sonra Sovyetlere karşı ortak cephe oluşturmak ve milli müca­ deleyi daha şümullü halde temsil edebilmek için Türkistan'ın siyasi hayatında bir ilki gerçekleştirerek siyasi muhaceret yolunu seçiyor. Tahir Çağatay'a göre Mustafa Çokay hiçbir zaman isyan hareke­ tini teşvik etmemiştir ve ona taraftar dahi olmamıştır517 . Mustafa Çe­ kay o zamanki iç ve dış şartlar yüzünden isyan hareketinin muvaffa­ kiyetle neticelenmesine imkôn görmüyordu ve böylece bu yolda ölenlerin memleket, millet ve onun hayat savaşı bakımından yersiz harcanmış kuwet olacağı fikrinde idi ki hadiseler bu noktada onu 51 5 Mustafa Çokayo�lu, "Yalgançının Aygagı Yanında", Yaş Türkistan, 5.32, iyul 1 932, s. 23-24. 516 A. Oktay, "Türkistan Milr Muhtariyet Hükümeti", Dergi, Münih. 5. 1 9, s. 45. 517 Birlikteli�i olup şahsını yakından tanıyan tarihçi Dr. Baymirza Hayit, Mustafa Çokay'ı

tarif ederken "Kesinlikte savaş taraftarı de�ildi. Çok yumuşak huylu, herkese açık ve diyalog taraftarı idi" diyor. Bovmirza Havit ile mü/akat, Almlra Oteli, 22.03 . 1 998, Bursa; Ayrıca bkz: "Mustafa Çokoy: Insanlar birbirleriyle iyi ilişkiler kurmalıdır. Karşı· lıklı tanışma ve onlaşma zemini so�lonırso, işte o o zaman halklor orası federoson düşüncesi gerçekleşebilir. Böyle bir gayeye ulaşmak için de devlet düzeyinde çalış· mak i cop eder. Savaşın önüne geçmek. savaşı engellemek lazım. Dünyoda tüm insan· lara yetecek yer vardır. derdi", Moriyo Şoqoy. €stelikter, s.

106.


MUSTAFA ÇOKA Y Hayat1, Faaliyetleri ve Fikirleri

haklı çıkarmıştırS 18 . Bundan dolayı, Mustafa Çokay Besmacılık hare­ ketine iştirak etmedi ve dôvôsını, Türkistan'ın hürriyet hakkını dünya­ ya dayanağı demokrasiden alan Avrupa'dan duyurabilmek için siya­ si muhacerete çıktı. Oysa, Türkistan Hükümetinin reisi konumunda bulunan kendisi.fevkalôde bu hareketin başına geçebilirdi veya ba­ şa geçebilmek için çeşitli çaba sarfedebilirdi. Memleketin geleceği için Alihan Bökeyhan(ov) gibi Amerila Kolçak hükümetiyle temas ku­ rabilirdi veya Zeki Velidi (Toğan) gibi Bolşevlklerin işbirliği teklifini değerlendirebilirdi. Bu varsaımların hiçbirini yapmadı; çünkü, her za­ man birlik taraftarı olan ve şahsi ihtirastan uzak kalarak "bir nefer" ol­ mayı tercih eden Mustafa Çokay, halkın idrak ve idaresine dayanma­ yan iktidarların kalıcı olmayacağını savunuyordu. Türkistan halkları­ na. yerli ahaliye ait olmayan ve sınıf mücadelesine dayanan Mark­ sist görüşün Türkistan'da tutarlı ve kalıcı olamayacağını bildiren Mus­ tafa Çokay, Bolşeviklere gönderdiği mektubu şöyle tamamlıyordu: "Hiçbir iktidar, hatta o bir dahi tarafından temsil ediliyorsa bile, hal­ kın adet ve fıtratına uygun olmayan mefkureyi, ona zorla kabul ettir­ me kudretine sahip değildir". S 1 9 Mustpfa Çokay'ın isyan hareketlerine niçin taraftar olmadığını anlamak için onun Türkistan'dan ayrıldığı döneme bir göz atalım. Bir­ takım mutaassıp kimseler etrafta neler olup bittiğinin bile farkında değildi. Bunlar kimin dost. kimin düşman olduğunu bile pek ayırt edemiyorlardı: Mustafa Çokay'ı öldürmeye kalkışmışlardı ve daha sonra da Mustafa Çokay'la buluşmak için yola çıkan büyük mütefek­ kir, cedit hareketinin rehberi, vatansever müftü Mahmut Hoca Belbu­ di'yi diri diri gömmek suretiyle vahşice katletmişlerdi. Cehalet, ceha­ letten kaynaklanan taassup ve nifak alabildiğine yaygındı. Bununla beraber, Türkistanlıların bütün talihsizliği, isyancıların gayrı müteşek­ kil, rehberlik yapan güçlü siyasi bir merkeze sahip olmayışıdır. Halk, Bolşevikler idaresi altında yaşamak imkanı kalmadığından dolayı et­ rafa bakmadan hareket etmek mecburiyetinde idi S20 . Ne Ergeş ne S 1 8 Y.T. Türkistan Milli Hareketi ve Mustafa Çokav. s. 3 1 . S 1 9 Mombet Qoygeldiyev, 'Türkistanıii Ulı Perzenti", Qozoq Tarihi, N.2, s. 20. S20 M. Çokayo�lu. ''Türkistan'ın Bahtsızlı�ı ve ondan Qurtuluş Yolu", Yaş Türkistan. 5:27, Fevral 1 932, s. 1 4. .


MUSTAFA ÇOKA Y Hayalt. Faaliyetleri ve Fikirleri

Mad Emin (Muhammed Emin) ne de di<;)er Korbaşı lardan herhangi bi­ ri belli bir siyasi program hazırlayacak ve uygulayacak bir durumday­ dı. Onlar sadece mücadelenin bütün manası o günkü savaşta elde ettikleri başarıyla ifade bulan cesur savaşçılardı 521 . Bununla birlikte, Bolşeviklerle açık pazarlık yapan Korbaşılar da çoktu 522 . Mustafa Çokay'a göre, Türkistan, bu siyasf da<;)ınıklıktan ancak Enver Paşanın gelişiyle kurtulabilirdi. Türkistan'daki bütün muharip güçleri Enver Paşa etrafına toplamak ve onun bütün ml lif teşkilôtların yardımıyla takviye etmek lazımdı. Enver Paşa Türkistan'da muzaffer olmak için gerekli bütün vasıflara sahip şahsiyetti. ilk önce o, Türkis­ tan dışından gelen bir Türk'tü ve her bir Türkiyeli Türk için Türkistan'da halk kamuoyunun itimadı ewelden temin edilmiştir. Ikinci olarak da Enver Paşa Türkistanlılar arasında fevkalade sevilen bir sima idi: Sul­ tanın, Halifenin damadı ve hürriyet kahramanı idi. Halk onu görmedi­ ği halde bile severdi. Üçüncü olarak, Enver Paşa yüksek tecrübeli bir askerdi. Osmanlı ordularının başkumandanı idi ... Hal böyle iken, düş­ mana karşı müttehlt bir ordu olşuturulamadı 523 . Türkistan'ı kurtarma­ ya gelen Enver Paşa. Türkistan'ı yeteri kadar tanımıyordu: "Büyük bir coşkunlukla karşılanon Enver Paşa, Türkistan'ın şartlarını hiç bilmeme­ sinden kaynaklanan telofisi mümkün olmayon bir hata yaptı. Rus sün­ gülerinin yardımıyla sürdürdüğü saltanatının müsteblt karakteri yü­ zünden memleketinde olağanüstü derecede rahatsızlığa sebep olan Buhara'nın sobık emiri Mir Alim Han'ın 'baş vezirl' oldu. Fergana ve Semerkand Bosmacıları, nefret ettikleri Buhara Emiri'nin 'baş vezlrl­ nin' liderliği ni tanımayı reddettiler. Diğer taraftan Emir de Jön Türkle­ rin eski liderlerine karşı şüphe besliyordu. Enver'in faaliyetinin kade­ ri önceden belli olmuştu. 1 922 yılının başlarında Enver. Belcivan şeh­ rinin surları altında yapılan bir muharebede Türkistan'daki anti-Bolşe­ vik mücadelenin tarihinde bir iz bırakmaksızın hayatını kaybetti• 524 . 521 Mustafa Chokaev. "Türkistan'da 'Basmacı' Hareketi', Çev: E.B. Özbilen. Tvrhiston. 5: 4, 1 988. s. 1 6. 522 Çokay o(Jiu Mustafa, "Qoz(Jalıştan Qurtuluş(Ja'. Voş Tvrhiston. S: 9 1 O. Au(Just-Sen­ tabır 1 930, s. 3-4 . 523 Mustafa Çokayo(Jiu, "Türkistan'ın Bahtsızlı(Jı ve . . . ", s. 1 5. 524 Mustafa Chokaev, "Türkistan'da 'Basmacı' Hareketi", s. 18. -


MUSTAFA ÇOKA Y Hayati, Faaliyetleri ve Fikirleri

Söz buraya gelmişken, Mustafa Çokoy'ın Anadolu Kurtuluş Sava­ şı ile ilgili düşüncelerini de oktarmak istiyoruz: Tıpkı Türkistan'daki Milli Kurtuluş savaşı gibi, parasız, pulsuz. silahsız ve teçhizotsız bir şekilde mücadeleye girişen Türk ordusunun emsalsiz boşarısını Mus­ tafa Çokoy yek-vücut olarak Milli önderlerinin arkasından gitmesine bağlıyor: "Mustafa Kemal'in şahsında 'halk teşkilôtçılığı' dehosı ile horbl rehberlik zekası mesut bir şekilde birleşmiştir. Türk milletinin bohtıno, Mustafa Kemal'in etrafında toplanon adamlar do hem halkı­ nın ümidi fevkinde olup çıktılar. Halk onların arkasından gitti ve hari­ kolar yorattı" 525 . Siyası· hedefsizlik, teşkilôt bakımından görülen zaaf, Korbaşılar orasındaki disiplin tanımazlık, aşırı bencillik526 gibi vosıflorla Türkis­ tanlıların kendi başlarına isyan etmeleri beklenen neticeye ulaştıro­ maz. Bunu açıkça söylememiz lazım, 527 diyen Mustafa Çokay'a göre ihtilôller sırasında ve sonraki Isyan hareketlerinin en kızıştı ğı dönem­ lerde Türkistanlıların en zayıf ve en yararlı noktaları, milli güçleri ho­ kiki mefhumda birleştiremeyişleri idi 528 . Mustafa Çokay, 1 9 1 7 Orenburg Umum Kazak Kurultayında ve daha sonroları 1 91 8 yılının boşlarında Torgoy bozkırlarında kendisi­ ni ziyaret ederek, ekseriyeti Argın boyundan olon Aloş Ordo hüküme­ tine karşı Kıpçak muhalefetinin başına geçmesini isteyenlere şiddet­ le karşı çıkarak, değil Kazaklor arasındaki bölünmeye, Aloş Orda dev­ letinin bile Türkistan'dan ayrılmasına taraftar olmadığını ifade edi­ yor. Mustafa Çokay bütün halkın Türkistanlılık duygusu ve Türkistan votanperverliği etrafında birleşmesi gerektiğini ısrarla vurgular: "He525 Baş Moqale, "Türkiye Cumhuriyetinin ı O Yıllı<}ı". Yaş TVrkistan. 5:46, Au<}ust ı 933, s. 2. 526 Y.T., Türkistan Milf Hareketi, s. 3 ı . 527 Mustofo Çokoyo<}lu, "Türikston'ın Bahtsızlı<}ı ve. . . ı 6. 528 Mustofo Çokoyo<}lu, "Türkistan Buhoro mı, Yoksa Tol}rvdon To<}ru Türkistan?", Yaş Türkistan. 5.28, Mort ı 932, s. ı . "

ve

L.2_68

s.


MUS TAFA ÇOKA Y Hayalt. Faaliyetleri ve Fikirleri

pirniz için bir olon Türkistan Muhtariyeti programını Kozak, Kırgız, Öz­ bek, Türkmen -herhongimiz ayrı ayrı, kendi blldl<;)lmizce, kendi usulü­ müzce müdofooyo giriştik. Hatta, Bolşevikler Hükümet başına geçe­ rek Umum Türkistan halkını aynı hukuksuzlu<;ıa getirdikleri zaman da hem biz Türkistanlılar kendi aramızda umumi bir anlaşma sağlayama­ dık. Milli düşmana karşı mücadele fırsatını ise kendi aramızda muta­ bakat sağlamak için sarf ettik" 529 . Türkistan hanlıkları ve halkları arasında, ulema ve aydın zümresi arasında, kadimcedit gibi fırka ve cemiyetler arasında tam bir muta­ bakat sağlanmadon kazanılan başarılar, Mustafa Çokay'a göre geçi­ ci başarılar olarak kalmaya mohkOmdur: "Türkistan Bosmocılık hareke­ ti neticesinde Sovyet Hükümetinden kurtulso dahi tom yüreğinde Rusya'nın birer "vassalı" durumunda olan Buhara ve Hive hanlıkları mevcudiyetlerini korudukları takdirde, Türkistan yine uzun sürmeden tekrar Rusya boyunduruğu altına girerdi" 530 . Bu noktada Mustafa Ço­ koy'ın, cedidcilik çizgisinde olduğu söylenebilir. Cedidcilik hareketinin mimarı lsmoil Gospırolı'nın tavsiyesine uyan Türkistan cedidcileri rehberi Mahmut Hoca Behbudi, eğitim ve obsın yoluyla halkı oydınlotmoyı, genç nesil yetiştirmeyi hedefliyor ve Üniversite tahsilini yapmış ve muasır medenlyeti kavramış bir ay­ dın zümrenin oluşması için çaba sarf ediyordu. M.H. Behbudl, tıpkı mütefekkir şair Aboy gibi dünyayı, Rusya'yı ve dolayısıyla Rusça'yı bilmenin, tanımanın zoruretini anlatıyordu 531 . Ismi, Türkistan Milli Mücadelesiyle özdeşleşen Mustafa Çokay, hazırlıksız yapılan her türlü hareketin korşısındadır. Nitekim muhoce­ retteki milli vazifesini: "Bizim mücadelemiz daima Izah etmek, anlat­ mak, teşvik etmek, muhacir kitlesinin milli vicdanını uyanık tutmak 529 Mustafa Çokaı,ıo(!lu. "Türkistan ve Buhara mı .. ", s. 2. 530 Musotfa Çokaı,ıo(!lu, "Türkistan ve Buhara mı ... ', s. 3. 531 M. H. Behbudi, "ikkı Emes Tört Til lozim', Tonla�an Asar/ar, Taşkent 1997, s. 160-62: Karşıloştır: Rbav. Haro Söz, Poemalar. Almotı, 1993.


MUSTAFA ÇOKA Y Hayatı. Faaliyetleri ve Fikirleri

yolunda yürütülecektir" 532 diye özetleyen Mustafa Çokay'a göre. her türlü kurtuluş sadece bağımsız yurtta gerçekleşebilir. Bağımsız olma­ nın, azot olmanın ve hür düşünebilmenin yerini dünyada hiçbir şey dolduramaz. Hür değilseniz dini vecibelerinizi de yerine getiremezsl­ niz. Onun Için, her şeyden ewel bağımsızlığı - Türkistan'ın kurtuluşu­ nu düşünmek, onu ulaştıracak hareketlere başvurmak lazım 533 . "Kurtuluşun tek bir doğru yolu ümit ve iman gibi manevi, ahlaki güçlerle teknik güçlerin birleşmesinden doğar. Biz bütün vatandaşla­ rımızı ümit ve iman gibi manevi, ahlaki güçlerle teknik ve bilim gücü­ nü birleştirmeye. Milli Kurtuluş ve o yolda mücadele etmek için irade birliğine davet ediyoruz" 534 , diyen Mustafa Çokay iman ve manevi birliği, bilim ve teknik, irade ve siyasi birliklerle uzlaştırmak suretiy­ le Milli Mücadelenin Iki taraftan yürütülmesi tezini savunmaktadır: "1 . Düşmana karşı yapılan silahlı mücadeleyi fırka ve hükümet Idari teşkilôtı içinde fikri mücadele lle birleştirmek lazım. 2. Memleket içinde birlik sağlayan bu güçleri kendi milli istiklôl­ leri uğrunda Rusya'ya karşı mücadele etmekte olan güçlerle birleştir­ mek lazım." 535 Milli Mücadele ancak bu şekilde başanya ulaşabilecektir ve ka­ zanılan bağımsızlık da ancak münewer kadrolarla baki kalacaktır. Mustafa Çokay herhangi kadrolar ile değil, yalnızca milli kadro­ larla milli meselelerin hallolunabileceğini savunur: "Sadece milli kad­ rolar milli taleplerimizi yerine getirecektir. Yalnız onlar Türkistan Mil532 Mustafa Çakay ol;)ıu. "Muhacertteki Mil�· Vazifemiz", l'aş Türkistan. S: 84, Noyabr 1936, 6. 533 Mustafa Çokayol;)lu, "1 935'nci Yıl için Tilegimiz", l'aş Türkistan, S: 62. Yanvar 1935, 3-4. 534 Baş Maqale, "1 937'nci Yıl", l'aş Türkistan, S: 86, Yanvar. s. 3-4. 535 Mustafa Çokayal;)lu. "Türkistan'nın Bohtsızlıl;)ı ve .. , 16-1 7 ; Mustafa Çokayol;)lu, 'Yalgançının Ayl;)al;)ı Yanında .. '. s. 26-27. s.

s.

'

�70

s.


MUSTAFA ÇOKA Y Hayali. Faaliyetleri ve Fikirleri

If Devletini kurarak yürütebilecektlr"536 . Mustafa Çokay'a göre millf kadro, devlet mekanizması içinde her sahada çalışan hizmetçi ve uz­ man işçi demektir537 . Yaratı lış olarak insanlar yapı, karakter ve düşünce Itibariyle bir­ birine benzemeyebilir. Her insanın veya her grubun kendi bakış açı­ sı ve düşüncesi olabilir ve belki olmalıdır. Kişller hayat, yaşam, dev­ let, rejim ve sistemle ilgili farklı görüşlere oyrılablllrler. Farklı dünya görüşü ve temoyüller şekillenebilir. Ancak Millf Menfaot, Mustafa Ço­ kay'o göre, şu veya bu şahsın duygu ve düşüncelerinden, belli grup­ ların menfaatlerinden yüksek tutulmalıdır: "Umumi Millet menfaatını kendi yaşama tarzı ve bulunduğu grubun menfaatinden yüksek tutan; kendinin şu veya bu sebepten dolayı herhangi bir rejime duyduğu alako, temoyülünü millf menfoot bakımından daha başarılı ve millf şeraite daha uygun rejim yolunda feda edebilen kişiler hakiki millf vatanperver ve faydalı millf işçiler olabilecektir"538 . Şahsi görüşleri ne olursa olsun Türkistan'ın her zaman en çok sıkıntısını çektiği uzman ve yetişmiş kadrolar sayısını orttırmak lazım. Halkın cehaletten kur­ tulması ve birliğin sağlanması ancak bu aydınlık kofolario mümkün olabilir. "Hatta", diyor Mustafa Çokay, "Sovyet okullarında ders al­ makta olan Türkistanlı hadim ve uzman işçiler ne kadar çok olursa, Millf Türkistan'ın geleceği için o kadar kozonçtır"539 . Herkes münewer veya idareci olmayabilir. Bir nefer, ışçı veya uzman olabilir. Önemli olon halka, memlekete ve ülkeye hizmet et­ mektir. 1 O Aralık 1 91 ? tarihinde Türkistan Muhtariyeti'ni ilan eden kurultoya başkanlık yapan genç Mustafa Çokoy, daha sonra hatırala­ rı nda: "Türkistan millf hareketine en son nefer veya sıradan bir Işçi­ amele olarak katılsam dahf kendimi dünyanın en bahtlyar Insanı ad­ dederdim"540, diye yazmaktadır. Evet, bu satırları yazdığı zaman 536 Conoy, "Her Qondoy Kodrolor Emes, Mil•- Kodrolor". Yaş TOrkistan. S. 67, s. 1 3. 537 Mustafa Çokoyo�lu, "Mil•- Kodrolor Hozırloş", Yaş TOrkistan. S. 78. Mort 1936, s. l l . 538 Mustofo Çokoyo�lu, "1936", Yaş Tvrkiston, S. 74. Yonvor 1936. 9. 539 Conoy, "Mili" Kodrolor Hozırloyı!Ş'. Yaş TOrkistan, S. 79, April 1 936. l l . 540 M.Q. Qoygeldiyev, Tutas Tvrkistan ldeyos1 cone Mustafo Şoqayuli, s. 33. s.

s.


MUSTAFA ÇOKA Y Haya/t, Faaliyetleri ve Fikirleri

Mustafa Çokoy, hanımıyle birlikte açtığı küçük bir lokantodo gerson olarak çolışmoktoydı 54 1 . 1 921 senesinde Türkistan Milli Mücadele rehberini Paris'teki daire lokontosındo ziyaret eden sobık Azerbay­ can Cumhurboşkanı Mehmet Emin Aezul-zode, Mustafa Çokoy'ın poto­ tes temizlemekte olduğunu görünce çok etkilenmiştir542 , Peki, kimdir münewer? Münewer. Mustafa Çokoy'ın tarifiyle, "Çağdaş ilim ve teknik lle sllahlonorok. milli gaye ve mlllf kurtuluş dl­ leklerlne yürekten bağlanon klmsedlr" 543 . Türkistan milli mücadelesi ve umumi halk menfooti işte bu münewer milli kodrolardan çok büyük fedakarlıklor talep etmektedır• 544 . Doğu halklarının bağımsızlık savaşı verdikleri ki, çoğunluğu esc­ ret altında yaşadıkları ve Batı medenlyeti karşısında yenik olmanın do verdiği eziklik duygusuyla kendi milli mukaddesatıyle ve gelenek­ sel değerleriyle karşı karşıya kolorak bir tezot yaşadıkları zamonda ve ekseriyet münewerlerin bir onda kofası kolbinden kopuk aydınlar sınıfına dönüşüverdiği ortamda Mustafa Çokoy "münewer" kimliğini asla terk etmemiştir. Fikri tutarlılığını zaman, zemin ve şartların bütün muhalefetine rağmen ısrarla sürdürerek, kesinlikle ümitsizliğe düşme­ mlştir ve yılmomıştır. Ufukların karardığı onlarda bile: "Allah bana mil­ letimin bağımsızlığa kavuştuğu günü görmeyi nosip ederse ..... genç­ ler hükümet kurorlorso. ben memleketimin tarihi ve diğer ülke halklo­ rı hakkında kitaplar yazmakla meşgul olurdum•S45 , diye hayaller ku­ rordı. Bu münewer kadrolar genç nesillerden beklenmektedir. Musta­ fa Çokay, müstakil Türkistan için gerekli bütün unsurları genç nesilden beklemektedir546. 54 1 Moriye Şoqay, fstetikler, s. 1 84. 542 Y.T., Türkistan Mi/b" Mücadelesi.. , s. 51 . 543 Yaş Türkistan, "Münewer Kariyi Esleu', Yaş Türkistan, S. 62, Yanvar 1935, s. 2. 544 Mustafa Çokayo�lu, '1936', 7. 545 Mustafa Şoqay, Mariyo Şoqay, Estetikler, s. 106. 546 Baş Maqlae, "Qozgalıştan Qurtuluşqa', s. 0.7 s.

L.2_72


MUS TAFA ÇOKA Y Hayatı, Faaliyetleri ve Fikirleri

C. Mustafa Çokay'ın KOitOrei-Mane\1 Birlik ve Slyasf Cephe Sirll­ Ol Anlayışı

Ne kadar haklı olsalar dahi goleyandan do<)an programsız hare­ ketlerin umumi menfaat ve kurtuluş gayesi nokta-ı nazarından makul olmadığını belirten Mustafa Çokay, bir birliğe bağlanmayan mahalli isyanların Bolşevik Rus istilôsından kurtulmak Için köklü bir çözüm ol­ madığını hatırlatmaktadır: "ilk önce yurtteki bütün kuwetler güçlü bir teşkilôt etrafında toplamak için hareket etmek lazım". Türkistan Milli Birliği "TMB'Nin birinci vazifesi ve yakın gayesi: 1 ) Türkistan' ı Rus proleteri hakimlyetinden kurtarmak. 2) Türkistan'da herhangi bir Rus hakimiyetine yol vermemek, 3) Bir an ewel Milli ve Müstakil Türkistan devletini kurmaktır547 . Zira. Türkistanlılar arasında böyle birlik sağlanmadıkça. Mustafa Çokay'ın ifadesiyle: "Varlık ve icraat kabiliyetini gösterecek teşkila­ tımız ve ciddi faaliyetimiz olmadıkça dışarıdan hiçbir türlü alaka ve yardımdan netice bekleyemeyiz". 548 Fakat, bu demek de<)ildir ki, Türkistan Milli Birliği diğer milli teş­ kilôtlarla lrtibat kurmasın. Daha önce de belirttiğimiz gibi, Mustafa Çokay Türkistan'daki silahlı mücahitlerle fırka işlerinde fikri mücadele veren milli kadroların oluşturdukları milli teşkilôtların kendi lstiklôlle­ ri uğrunda Rusya'ya karşı mücadele etmekte olan diğer güçlerle lrti­ bat kurduğu taktirde ancak başarıya ulaşabileceğini söylemektedir: "En güçlü korku hakikati görme, sezme ve kendi aralarında bir birlik lüzumu duygusunu kaybetmektedir. Biz yalnız kendi gücümüz ve ken­ di hakları için bizimle beraber Moskova emperyalizmine karşı müca­ dele etmekte olan halk güçleri ile sıkı ba<)lantılar kurarak mücadele yürütme sayesinde milli gayemlze erlşeblleceğlmlzl hiçbir zaman unutmamız lazım". 549 547 Boş Moqole. "Qozgolıştan Qurtuıuşga•. s. 4. 548 Mustafa Çokoyo(llu "Muhoceretteki Mili" Vozifemiz'. Voş Türhistorı. 5: 84, Noyobr s. 549 Boş Moqole, "Bolşevizm Yol(lan ve Behtonlorı'. Voş Türhiston. 5: lyul s.

1946, 6. 6.

68.

1 936.

1 7�


MUSTAFA ÇOKA Y Hayatı. Faaliyetleri ve Fikirleri

Ancak bu diyaloga girilecek ve işbirliği yapılacak olan kuwetle­ rin kendi aralarında eşit muamelede bulunmaları için dengelerin iyi tespit edilmesi ve iyi korunması lazım. Onun için Mustafa Çokay, Sov­ yet ve şovenizm karşıtı hareketler içinde herhangi bir Rus parti ve grubu için çalışamayacağını beyan etmiştir. Mustafa Çokay, Kerens­ ki ve Milikov'un başında bulunduğu Rus demokratların Paris'te oluş­ turdukları ve oldukça iyi mali imkônlara sahip olan Temsilciler Mecli­ sinin kendisine yaptığı müracaatı reddederek, bundan böyle kendi­ sinin artık "Rusya Meclisi Müessesanı" platform üzerine çalışamaya­ cağını ve o müessese adına çalışan bir fondan da istifa edemeyece­ ğini söylemiştir550 . Bu bağlamda, herhangi bir Avrupa devletinin menfaatine de çalışamayacağını ifade eden Mustafa Çokay ve arka­ daşları dünya devletleri içinde mevcudiyetini muhafaza etmeye çalı­ şan, bunun için komünizm ve şovenizm karşıtı faaliyet yolunu benim­ sernek zorunda olan, 1 91 7 Şubat lhtilôline kadar Rusya mahkumu bir millet olarak mazlum milletlerle kader birliğini paylaşan ve dolayısıy­ la da herhangi bir hakimiyet iddiasında bulunmayan Polanya devle­ ti ile çalışmayı tercih etmişlerdir. Şunu da kaydetmekte fayda var ki, Mustafa Çokay Rus halkının düşmanı değildi. Mustafa Çokay ırkçı hiç değildir. Ve hiçbir millete karşı da özel bir kin ve gerazı yoktur. Bu anlamda Mustafa Çokay'ın en büyük dava arkadaşı ve destekçisi olan ve Mustafa Çokay'la be­ raber bütün zorluklara göğüs geren hanımının Rus asıllı olduğunu söylemek yeterlidir, sanırım. Mustafa Çokay: "Biz tüm halkiara saygı duymalıyız. Devlet için de bir halkın diğer halklardan bir üstünlüğü ve ayrıcalığı yoktur. Coğrafi yapımız da Rusya'yla karşılıklı dostluk ve barış içerisinde yaşamamızı icap ettiriyor ... Fena halk yoktur, fena ki­ şilikler vardır; insaniyetli devlet yoktur, insaniyetli kişilikler var­ dır", 551 demektedir. Evet, kötü millet değil, kötü niyetli insanların olduğunu söyle­ yen552 Mustafa Çokay, her şeyden önce istilacı ve şoven zihniyete 550 Y.T., Turkiston 'do Türkçü/ük ve Halkçılık ll. s. 67. 551 Mariya Şoqay. Estetik/er, s. 106. 552 Mustafa Çokayo<)lu, "17 Qot Qum Astında Qalgır Yaramaz Bir Hareket", s. 19.

l2_74


MUS TAFA ÇOKA Y Hayalt, Faaliyetleri ve Fikirleri

karşıdır. Hiçbir milletin diğer bir millet karşısında değil hakimiyet sağlaması, üstünlük veya ağabeylik taslamaya bile hakkı yoktur. Her millet kendi mukadderatını kendi tayin etmell. kendi kendine yönet­ melidir: "Eğer. ben, gün geçtikçe Rus aleyhtarı olmaya başladıysam, bunda ilk önce Ruslar suçludur. Türkistan onlar Için sadece kağıt üze­ rinde var olmuştur", 553 diyor Mustafa Çokay, eşi Marla Yakovlev­ na'ya. Sağlam bir millf teşkilôtı vücuda getirdikten sonra onun diğer millf teşkilôtlarla siyasf cephe birliği oluşturmasının zoruretını Musta­ fa Çokay şöyle anlatmaktadır: "Bizi bu kurtuluş ve müstakll hayata götürecek olan en doğru ve en kısa yol, birinelden Türkistan Mlllf Bir­ liği cephesinin sarsılmaz. güçlü bir vaziyete koyulması ve bu Türkls­ tan Millf Birliği cephesinin başka cephedaş halkların mlllf merkezleri ile samimi ve sıkı bağlanıp, bir cephe halinde mücadele yürütmesl­ dir. Bunun dışında ne kurtuluş ve ne de hürriyet vardır" 554 . Peki, bu cephe birliği kimlerle yapılacaktır? Aynı makaleyi takip ediyoruz: "Her şeyden ewel cephemizi, ken­ di Türkistan birliğimizi güçlendirelim. Bu güçlü temel üzerine kurulan Türkistan Milli Birliği cephesini başka Sovyet düşmanı, Rusya'dan ay­ rılmak isteyen halkların mücadele cepheleriyle birleşerek onlarla bir­ likte Rus emperyalizmine karşı mücadele cephesinde bizimle bir saf­ ta yer alarak mücadele vermekte olan halkların hangi din ve hangi grup, fırkaya mensup olduklarını araştırmayalım bile." 555 Daha 1 Mayıs 1 9 1 9 tarihinde Tiflis'e ulaşarak. Sovyet karşıtı Uk­ rayna. Kafkasya ve Türk halkları birliğini oluşturmak için temaslarda bulunan Mustafa Çokay, bu üçlü ittifakın kurulmasına ön ayak olmuş­ tu. Gürcistan devletinin yıkılmasıyla Avrupa'ya taşınan bu ittifak da­ ha da güçlenerek Promethee hareketi olarak faaliyet göstermeye 553 Mariye Şoqay. fstetihler, 137. 554 M.Ç.. "Mil�· Erkinlik ve Qurtuluş Yolu", Yaş Türkistan. 5.89, April l 937, 10. 555 M.Ç.. a.g.m., 8-9. s.

s.

s.

17.:J


MUSTAFA ÇOKA Y Hayatı. Faaliyetleri ve Fikirleri

başlayacaktır556 . Promethee'nln kurucularından olan Mustafa Çoko y, ayrıca Ulusal Merkezleri Hareket içinde daha da yakınlaşmaya, bir­ leşmiş bir istiklôl cephesinin ve birleşmiş bir istiklôl merkezinin etra­ fında toplanmaya davet ediyor: .... "Kafkas, Ukrayna, Türkistan, idii­ Ural, Kırım ve istiklôlci Kazoçiler, hepimiz millf teşkilôt güçlerimizin muhkem birliğini, birleşmiş müttefik merkezimizi oluşturmomız lazım. Bu merkez, her bir ayrı millf teşkilôt kendi iç istiklôlinl koruduğu hal­ de, ister Bolşevik, ister millf, Rus emperyalist cephesinin tamamına karşı mücadelede bizim millf istiklôl birliğimizi ifade etmelidir"557 _ Millf mücadelenin sadece siyasi cephe birliğinde değil, onun Millf lstiklôl merkezi etrafında birleşmesi gerektiği tezini savunan Mustafa Çokay bir sonraki makalesinde meseleyi daha da somut tek­ liflerle ele alıyor. Mustafa Çokay'a göre bu millf mücadeleye Avru­ pa'nın tamamıyla alakasız ve tarafsız kaldığını nozaro olarak ve ken­ di başlarına yalnız ve yordımsız olduklorını düşünerek hareket etmek zorundod ı rlor. Mustafa Çokay, en kısa zaman aralığında Avrupa merkezlerinden birinde Kırım, idii-Ural, Türkistan, Kafkas, Ukrayna ve istiklôlci Kazaçi­ ler vekillerinden oluşan müşavere meclisinin çağrılmasını teklif edi­ yor558 _ Mustafa Çokoy'a göre bu birliğin şlorı "Her biri bütünü için, bütünü her birisi için", şeklinde olmalıdır ve bu Promethee cephesi is­ ter dışarıda, muhocerette, ister memleketlerin içinde hakiki birleşik cephe halini almalıdır559 _ Mustafa Çokay bu cephenin kültürel birlik olarak değil, siyasi bir­ lik olarak ortaya çıkması taraftarıdır. Türk Cephesi Birliği'ni "kültürel birlik" olarak nitelendiren Mustafa Çokoy, bu birliğin kon kardeşliği, 556 Etienne Copeaux. "Prometeci Hareket". s . 23-24. 557 Mustafa ÇokayoC)Iu. "Cephemizi Birıeştireyik". 'r'aş Türiliston. 5.29, 1932 April, s. 2425. 558 Mustafa ÇokayoC)Iu, "Cephemizni Birleştiriş Hakkında", 'r'oş Türilistan. 5.31. 1932. s. 9. 559 Boş Maqale. "Sovyet Hükümetinin 1 8'inci Yıl Dönümü Münesebetiyle", 'r'oş Türkistan. S. 72, 1 935. 4. s.

l2_76


MUS TAFA ÇOKA Y Hayatı, Faaliyetleri ve Fikirteri

dil birliği ve karşılıklı muhabbet duygusunun lnkişof etmesiyle bera­ ber gelişeceğinl söylüyor. Mustafa Çokoy'c;ı göre. "siyasi hususlarda çeşitli gruplara ayrılmış olmakla beraber, bütün Türkler manevf ve dl­ i;)er her cihette birbirlerini himaye etmelldlrler. Ama. Rusya emperya­ lizmine karşı yönetilen hali hazırdaki keskin siyasi' mücadele çağında bütün istiklolci halkların birleşmiş istlklol cephesi meselesi arasına harsi bir Türk cephesini sıkıştırmak, sadece usulsüz bir hareketten Ibaret olacaktır•. 560 D. MJstalo Çokay'ın MIUiyetçlllk Anlayışı ve Devlet GOrOşO

Muhaceret öncesi ve sonrası bütün gaye ve gayretını Türkistan Milli lstiklôli mücadelesi etrafında odaklaştıran Mustafa Çokay'ın Mil­ liyetçilik anlayışı Türkistan üzerinde Milli hakimiyetten başka hiçbir gücü tanımamak esasına dayanıyor561 . Mustafa Çokay ilk önce Türkistan milliyetçisidir. Ama kesin ola­ rak şunu söyleyebiliriz ki, Mustafa Çokay'ın Türkistancılık görüşü ma­ halli mahiyet taşımıyordu. Mustafa Çokoy için Türkistan Milliyetçisi olmak, aynı zamonda Türkçü olmak demektir562 . Mustafa Çokay: "Türkistanlı lar Türkçüdürler. Çünkü Türk'türler. On­ lar için Türkçülük de Türklükleri kadar tobiidir. Onlar kendi memleket­ lerinde bu birlik esasında hareket edecekleri gibi, tabii, coğrafi bir­ lik dışında kolon soydaş-millettoşlarını aynı tabiilikle benimserler. Onların sevinç ve kaygılarını öz kardeş gibi payloşırlar• der563 . An­ cak, bu Türkçülük, ilerde de temas edeceğimiz gibi slyosf anlamda bir Türkçülük değildir. Iki kordeşin birbirini sevmesi ve karşılıklı yardım­ Iaşması gibi tabii bir Türkçülüktür. Mustafa Çokoy, siyasi' birliği çağ­ rıştıran Pan-Turanlzm fikrine karşıdır. Prof. Dr. Timur Kocaoğlu'nun an560 M.ıstafa Çokoı,ıo{llu. 'Cephemizin Birleştiriş Hakkında". s. 9-1 O. 561 Mustafa Çokoı,ıo�u. "Türkistan Leninçilerine Cevap", Yaş Türkistan, S: 5-6, 1930. s. 8. 562 lmzasız, "Mil�- Birlik Teşkilatımız Üçün', Yaş Türkistan. S: 94, 1937, s. 7. 563 Y.T. Türlıiston Milf Hareketi ve. . , s. 34. ·

.


MUSTAFA ÇOKA Y Hayatı, Faaliyetleri ve Fikirleri

lattı{ıına göre, 1 936 senesinde Japonya'nın Zürich Büyükelçisini ziya­ ret eden Mustafa Bey kendisine yöneltilen Pan-Türkizm ve Pan-lslô­ mlzm ile ilgili sorular üzerine, Müslümanlı{ıın birleştirici bir unsur ol­ du{ıunu, ancak Türkistan Birll{ıi için herhangi bir "pan• hareketi ile si­ yasi anlamda Türkçülü{ıün olumsuz neticeler do{ıurabllece{ıini belirt­ mlştir564 . Bunun yanı sıra, Mustafa Çokoy'ın Türkistoncılık görüşü Rusya mahkOmu di{ıer Türk-Müslüman halklarını do dışlayocak şekilde değil­ di. O dönemde yaşanmış birçok sınır tartışmalarının aksine Mustafa Çokoy: "Biz ne şekilde veya nasıl olursa olsun Merkezi Asya Federas­ yonu projesini destekliyoruz•, 565 diyerek Rusya dahilindeki Idii-Uraı­ lı Tator-Başkurt kordeşleriyle birlikte yaşamının Türklük ve Türk horsı Için çok büyük bir muvoffaklyet oloca{ıını 566 bildirmiştir. Hemen belirtelim ki, milliyetçi olmakla birlikte Mustafa Çokoy, ırkçılığın ve faşizmin düşman ıdır. Mustafa Çokoy için milliyet kavramı­ nı reddeden komünizmle ırkçı faşizm orasında hiçbir fark yoktur: "Hit­ ler de. Stalin de zolimdir. Biri Nozi-ırkçı. ötekisi beynelmilelci geçin­ melerine rağmen her ikisinin de izlediği politika ve zelimliği aynı çiz­ gidedir" 567 diyen Mustafa Çokoy, muhocerettekl tüm yurttaşlarını Al­ man-Sovyet koalisyonuna karşı birlik olmoya çağırır. Promethee der­ glsinin Nisan 1 940'to çıkan son soyısı Flnlilerln kahromonca direni­ şinden de esinlenerek okurlarını "vebo ile kolere arasında" seçim yapmamoya çoğırır568 . Mustafa Çokoy'ın milliyetçillğl yok olma teh­ likesiyle karşı karşıya kolon mahkum milletierin kendi kendini savun­ mosıdır. 564 Prof. Dr. Timur Hocoo�lu ile mü/ahat. Koç Üniversitesi. 28.05. 1 998. 565 Mustafa Çokaı,ıol}lu, 'Merkezi Ası,ıa Federosı,ıonu Projesi', 'r'en/ Türkistan. S. 35, 1 93 1 . 5. 566 Baş Maqole. 'Türkistan Türklül}ü'. 'r'oş Türkistan. 5.32. s. 5. 567 M.Y. Şoqoı,ı. a. g. e s. 1 94. 568 Etienne Copeoux. a.g.m., s. 3 1 . s.

.•

l2_78


MUSTAFA ÇOKA Y Hayatı, Faaliyetleri ve Fikirleri

Düşman tarafındon ezilmiş olon halkların, yani Türkistanlılar ile Azerboyconlılor, Idil-Urallı ve kırımlı kardeşlerin yakından birleşmesi lüzumunu başkalarındon daha ziyade ve daha derin kendilerinin his­ settiklerini söyleyen Mustafa Çokay, bu blrll<)ln ancak tam bağımsız­ lık ve yabancı lstilosındon milli mevhumda kurtulduktan sonra hasıl olabileceğini de hotırlotmıştır569 . Mustafa Çokay için her şeyden önce Milli lstlklôl önemlidir. Çün­ kü her türlü birlik ve her türlü kurtuluş yalnız ba<)ımsız devlet sayesin­ de vücut bulabilir. Onun için, her türlü gayret önce bağımsızlık Için sarfedilmelldlr. Bütün tarihi tartışmalar ile anlaşmazlıklar bir kenara bırakılmalı hatta unutulmalı ve muhacerettekl herkesin blrleşmekte olduğu ortak noktada, yani memleketin bağımsızlığı konusunda mu­ tabakata varılarak bir güçbirliği oluşturulmalıdır. Mustafa Çokay milli istiklôlln kazanılması için "büyük birlik" çağrısında bulunmuştur. Ama Mustafa Çokay'ın düşündüğü bu birlik kültürel ilişkilerden ibaret olan Türk birliği değil, daha şümullü ve daha kapsamlı siyasi cephe birli­ ğldir. Mustafa Çokay, o günkü şortlar itibarıyle gerçekleşmesi imkôn dışında olan "Türk Birliği" fikrini siyasi sahnede sloganiaştırmanın ve­ ya bazı kimselere ispat etmenin lüzuriısuz olduğunu, böyle bir birliğin duygu, düşüncede zaten varolduğunu ve her gün inkişaf etmekte ol­ duğunu düşünmektedir570 . Bütün bunları kaydettikten sonra biz, Mustafa Çokay'ın kültürel anlamda Türkçü, ancak siyasi cephede Türkistencı olduğunu söyleye­ biliriz. Mustafa Çokay'ın 'Türk Birliği'ni slyasf birlikten ayrı olarak de­ ğerlendirmesinln sebeplerine gelecek olursak, kanaatlmlzce:

569 Boş Moqale, '1917 25.X-7.XI 1 932', Yaş Türkistan. 5.36. 1932. 3. 570 Mustafa Çokoyo{llu. 'Cephemizni Birleştiriş Hakkında". Yaş Türkistan, 5.31, 1 932, 9. s.

s.


MUSTAFA ÇOKA Y Hayatı. Faaliyetleri ve Fikirleri

1 . Mustafa Çokoy lik önce siyaset ve eylern odomıdır. Üstelik. esaret altında olon milletin ve memleketin muhaceretteki temsilcisi sıfatı ile onun duygusol davranmaya hakkı yoktu. Ülkesinin Milli lstik­ lôl menfooti için. bütün siyasi yolları efenemek ve de�erlendirmek zorunda idi. Dolayısıyla. davosını bütün dünyaya. demokrasi taraf­ tarı veya en azındon komünizm aleyhtarı olon tüm ülke ve gruplara duyurmak istiyordu. Din, mezhep ve ırk yakınlığını esas almak bu dolfeyi doroltobilirdi. 2. Türk Cumhuriyeti dışında bütün Türk ilieri Rusya boyunduruğu altında ve kendi başlarına ba�ımsızlıklorını kozanabilecek güçte de�illerdi. Milli Mücadeleden yeni çıkmış ve müttefik arayışında olan Türkiye'nin de Türk dünyasına yardım edecek durumda olmadığı gibi, Sovyet baskısından dolayı Yaş Türkistan gibi dergilerin ülkeye sokul­ mosı bile yasoktı 571 . 3. Rusya'daki Türk halklarının Milli mücadelesine bilfiil katılmış olan, hem Devlet Duma'sındaki ve Milli Muhtoriyetler dönemindeki faaliyetlerinde bütün gayretini bu birlik için sarf etmiş olan Mustafa Çokay, Türkiye'deki bazı Türkçü aydınlara nispeten realiteleri daha yakındon görebilmekte idi. Ayrıca. Mustafa Çokay muhocerettek� Türk milli kurtuluş önderlerine karşı saygılıdır. Siyasi muhaceretteki, Av­ rupo'daki ve Türkiye'deki bütün Türk kurtuluş önderleri birbirine des­ tek olmakla birlikte. herbiri o�ı�rı halkların temsilcileri durumunda idil­ er; birçokları milli, mahalli devlet başkanlığı yopmışlordı ve oraların­ do do bazı ihtilaflı konular mevcuttu. 4. Batılı diplomatik çevrelerde kötü ve olumsuz bir üne sahip olan "Pan-Turonizm" suçlaması Promethee'deki Türk liderlerin faaliyet olo nınt sınırlondırobifirdl. Nitekim, Kerenski'ci çevrelerle ırkçı Er571 Yaş Türkistan. 'Yaş Türkistan'nın 8 Yaşqa Kirişi Münosebetiyle". l'oş Türkistan. S 85. .

1 936; l'eni Türhiston dergisi de 1 931 Eylülünde Türkiye Hükümetinin yasaklaması dolayısıyla 39. ncu sayıdan Itibaren yayın hayatına son vermişti. Bkz: J. Benzing. "Sovyetler Birlic;)i Türklerinin Berlin'deki Siyası' Yayınları". s. 1 '79.

�80


MUSTAFA ÇOKA Y Hayatı. Faaliyetleri ve Fikirleri

menllerin Pan-Turanlzm suçlaması572 Türk halklar arasındaki kültürel bağlardan bahseden herkese yöneltllmeye başlayınca. Promethee dergisinin 38 No'lu özel sayısında M. Emın A·esulzade 573 ile Mustafa Çokay'ın cevapları yayınlanıyor574 . Bu özel sayıda Mustafa Çokay Atatürk'ten övgü lle söz eder: "Bizim Türk dostu olduğumuz ... Mustafa Kemal ve Türkiye'nin bizim Için çok aziz olduğu açıktır". Makalenin devamında Mustafa Çokay da Mehmet Emin Resulzade gibl 575 Turancılığı bir mit olarak niteler ve onun asıl Pan-Siavizm'e karşı mücadelede işe yaradı<)ını belirtir: "Turancılar hiçbir zaman ... Türkiye ile herhangi bir birleşme hayalini kurmadılar" 576 . 572 A. Kerenskl, 'Diktatura Nad Russkim Narodam". Dni. N: 60; Hondkaryan. "Na Slujbe u Turtsii', Dni, N: 59, 1 929, 573 Aynı zamanda Azerbaycanlı siyasi muhacirlerin yayın organı olan Odlu Yurt dergsi· vs.

574 575 576

inin N: 1 O (Aralık 1 929), N: l l (Ocak 1 930) sayılarında neşredilen bu cevaplar, ko­ nuyla ilgili makale ve konferans bildirisiyle beraber gen Işletilerek kitap halinde ya­ yınlanmıştır. Bkz: M.E. Resul-zade, O Ponturonizme. V. Svvozi s Hovhozshov Promle­ mov. Parij 1 930. etienne Copeaux, "Prometeci Hareket". o.g.e., s. Mustafa Çokoyo<;ılu; "Ke­ renski ve Türkistan Mil•· Hareketi, 1.". Yaş Türhiston. 5:9-1 O, 1 930 Avgust-Sentabır. s. 22-23. "Türk halkları, bazı ortak kültürel de<;ıerleri koruma isteklerine ra<;ımen, şüphesiz, var olan menşe birli<;ıini esas alarak ayrı ayrı ba<;ıımsız milli devletler kurmak için çalı­ şacaktır, ... romantik siyasi 'pan-Turanizm' artık yoktur, var olan ise sadece sarih ve belli milli gaye güden 'Türkizm' dir. . . . Demek ki, 'yeni Mo<;ıol akınları' hakkındaki ef· sane tamamıyla bir hayal ürünüdür'. M. E. Resul-zade, O Ponturonizm., s. 8. Etienne Copeaux, ovnı ver: Sovyetlerde ve Avrupa kamuoyunda yükselmekte olan Pan-Turanizm suçlaması M.K. Atatürk'ü tedirgin etmiş olmalı ki. bir konuşmasında şöyle diyordu: " ... Büyük hayaller peşinde koşan. yapamayaca<;ıımız şeyleri yapar gibi görünen sahtekar insanlardan dei;Jiliz. Efendiler, büyük ve hayall şeyleri yap· madan yapmış gibi görünmek yüzünden bütün dünyanın düşmanlı<;ıını. garazını. ki· nini bu memleketin ve milletin üzerıne topladık. Biz Pan-lslömizm yapmadık. Belki yapıyoruz, yapaca<;ıız dedik. Düşmanlarda yaptırmamak Için bir on önce öldürelim, dediler. Pan-Turanizm yapmadık. yaparız yapıyoruz dedik. yine öldürelim dediler! . . . Biz böyle yapmadı<;ıımız v e yapamayaca<;ıımız kavramlar üzerine konuşarak düş­ manlarımızın sayısını ve üzerindeki baskıları artırmaktan ise. tabii sınıra meşru sınıra dönelim. Efendileri Biz hayat ve ba<;ıımsızlık isteyen m illetiz. Ve yalnız ve an­ cak bunun için hayatımızı esirgemeden harcarız'. Rtotürh'ün Sövlev ve Demeçleri,

4 1-42:

63. 64.


MUSTAFA ÇOKA Y Hayatı, Faaliyetleri ve Fikirleri

Etienne Copeaux'un çalışmasından öğrendiğimiz kadarıyla, Mus­ tafa Çokay daha sonraki sayılarda yine aynı konuya temas etmiştir: "Türkistan'ın Mustafa Kemal tarafından zapt edilmesi. .. ve böylece Volga'dan Pamir'e uzanan bir ülke yaratılması düşüncesi. .. ancak ve ancak gerçeklik duygusunu tümüyle yitirmiş ve müthiş bir dehşetin baskısı altında yaşayan bir kimsenin kafasında tohumlanıp yeşere­ bilir. .. Ayrıca, -diye sürdürür Mustafa Çokay- Türkiye ile Türkdili dün­ ya arasındaki iletişim o kadar zordur ki, bu ikisi arasında siyasal iliş­ kilerin nasıl gerçekleşebileceği de merak konusudur.•577 "Millf mücadele ve millf esasa dayanan devlet kuruluşunda Tür­ kiye Cumhuriyeti'nin kendileri için örnek teşkil ettiğini" yazar Mustafa Çokay. Ona göre burada kazanan Türklük arda da (Türklstan'da) galip gelecektir578 . Yukarıda da temas ettiğimiz gibi, Mustafa Çokay yaşadığı şart­ lar itibariyle 'Turan Devleti' idealinin peşinden koşamayacağını belirtmektedir: "Garbi Trakya'dan Yakutistan'a kadar birleşmiş Türk Milleti fikrine biz şimdilik siyasf şartlar altında kendimizi veremeyiz. Bizim için şimdiki siyasf şerait içinde yakında geçen iki hakikat kôfidir: Umum Türk millf-mederf kaynağının tespiti (Ankara Türk Tarihi Kongresi) ve şimdiki Türkiye Maarif Vekili Reşit Galip Beyin "istan­ bul'da basılan bir gazete Semerkant'ta okunmalı ve anlaşılmalıdır" diye haddi zatında Istanbul Türk Dili Kongresinin manô ve ehem­ miyetlni takdir eden beyanatıdır. Tarihf devri n şimdiki faslında bizim Anadalulu kardeşlerimizden dileğimiz şu iki mühim istikamette Iş gör­ mektedir" 579 . 1 945.

C. l , (derleyen: N. Unan), Ankara s. 201 : Heza Atatürk, umum Türkler ile ilgilenen Türk Ocakları tüzül;)ünün birinci fıkrasını 'Türk Ocaklarının Iştigal sahası Türkiye Cumhuriyeti hudutları dahiline münhasırdır' olarak del;)iştirerek. Ocal;)ın faaliyetle­ rini sadece Türkiye ile sınırlamıştır. Erol Cihangir, "Turancılıl;)ın Tarihi ve Siyası- Un­ surları Üzerine Bazı Mülahazalar'; lbrahim Haraer; 'Türk Ocakları ve Türk Milliyetçi­ lil;)l', Türk 'r'urdu. Mart-Mayıs 1 999 , S: s. Etlenne Copeaux. a.g.e.. s. 42. Baş Maqale. "Türkiye Cumhuryetinin O Yıllıl;)ı', 'r'aş Türkistan, S. 4 , s. 6. Mustafa Çokayol;)lu. 'Merhum Atsız Mecmua Müdürü Nihai Bey'In Uyatsız Çıkışına Qarşı Cevabım'. 'r'aş Türkistan. S. s.

577 578 579

L.2_B2

1 39-1 4 1 , 177.

1 37, 7-15.

7 1 933,


Ml IS fAFA ÇOKA Y Hayatı, Faaliyetleri ve Fikirleri

Kendisine karşı ağır itharnlarda bulunan Nihai Atsız'a karşı Mus­ tafa Çokay şu soruları yöneltmektedir: "Siyasi ve coğrafi şartlar bakımından oluşması ihtimal dışı olan .. Türk birliği tahakkuk ederse (devletin) merkezi neresi olacak? Ortak dil olarak lehçeyi kul­ lanacağız?• 580 Yeri gelmişken belirtelim ki, Mustafa Çokay Türk lehçelerinin ar­ tık kendine has farklılıklar kazandığı ve bu farklılıkların da ayrı bir zenginlik taşıdığı kanaatindedir. Mustafa Çokay, "Türkistan Mlllf Bir­ ll<;)i" (T.M.B.) toplantısında kabul edilen "Kazak, Özbek, Tatar ve Baş­ kurtların kendi şive hususiyetlerinl ve ayrı lehçe kelimelerini muhafaza etmekle beraber etimoloji ve morfoloJI hususlarında müş­ terek koidelere riayet etmesi" görüşünü benlmsemektedlr" 5B 1 . Mus­ tafa Çokay, Yoş Türkistan'da Türkistan halklarının şivelerine ortak bir lehçe oluşturmaya çalışmıştır582 . Mustafa Çokay'ın devlet anlayışı coğrafya ve toprak birliği üzer­ ine inşa edilmiştir. Coğrafi kopukluktan ötürü Turan Devletinin teşek­ külüne ihtimal vermeyen Mustafa Çokay, bölgesel birlik veya slyasf konfederasyon taraftarıdır. Mustafa Çokay'a göre: "Kan. dil, din ve kültür meseleleri Millf Devlet kuruluşunun esas temelleri olduğuna şüphe yoktur. Fakat, kesin tecrübeler gösterdi ki, coğrafi birlik mese­ lesi komşu halklar arasındaki millf ayrılıkları da unutturacak, onları umumi bir devlet kuruluşu yolunda birleştirecek önemli bir amil­ dir." 583 Mustafa Çokay, coğrafi ve kültürel yapısından dolayı, Azerbay­ can'ın Türkistan'dan daha ziyade Kafkasya halklarıyla konfederasyon 580 (N. Atsız), "Sort Boşıno" Cevap, Istanbul, 1933, s. 6. 581 Z.V. To�an. Bugvnhv Tvrlıili., s. 484. 582 Timur.Kocao�lu, ·ı. Gasprinskiı,ıden M. Xoqaı,ı� Deı,ıin Türk Alemi Til Meselesinde Üş Türlü Közqaras: Bul meselenin bugün cane keleşek üşün maii ı z ı , XobotŞt, El.farabi Universiteti Tarih Seriı,ıosı, N: 9, Almatı 1 998, s. 47. 583 lmzosız, "191 8-Maı,ı-1936", Yoş TOrlıiston, S: 78, 1936, s. 27. "


MUSTAFA ÇOKA Y Hayatı, Faaliyetleri ve Fikirleri

oluşturması toroftorıdır584 . Ono göre. Kafkasya, ayrı halkların kül­ türel hayatiarına riayet edecek şeklide kurulmuş, birleşmiş müstokil bir devlet şeklinde olmolıdır585 . Yine aynı şekilde, "Torihf, coğrafi. milli, iktisadi ve her cihetten bir olon Türkistan'da Milli Müstokil Türkistan Devleti kurulmolıdır•586 . Türkistan'da toprak birliği hosıl olmadıkça milli birliğin sağ­ lanamayacağını hatırlaton Mustafa Çokoy. "Türkistan sınırları dahilin­ de ayrı ayrı, hatta birbirine düşman halklar olarak yaşadıklarından dolayı tarihi hataların yapıldığını ve bu hatalardan ders alınması gerektiğini• 587 de sözlerine ilôve ediyor. Mustafa Çokay, "Gelecek Milli Müstakil Türkistan Devletini, bölünmez bir milli devlet şeklinde" düşünmektedir. Ancak, bu devlet şekil itibarıyle birdir; idan· olarak Mustafa Çokay isviçre'deki iç iş­ lerinde muhtar ve yöresel kanunlara sahip olarak Mustafa Çokay ls­ viçre'deki iç Işlerinde muhtar ve yöresel kanunlara sahip kantonlar veya vilôyetler şeklindeki devleti örnek göstermektedir: " ... Şartların talebine göre lsveçre'de olduğu gibi birkaç kantonlar (vilôyetler)ln muhtar halinde oluşturulması da ihtimaldir" 588 . 584 Mustafa Çokoyo{llu, "Cephemini Birle!Ştiri!Ş Hakkında", Yaş Türkistan, S.31, 1932, s . 1 0; M. Çokoy'lo aynı görüşü paylaşan M.E. Resulzade bu konudaki fikrini şöyle

ifade etmiştir: "Siov Birliği' fikrinin Çekoslovokyo devletinin kurulu!ŞU için bir engel teşkil etmedii;ıi gibi, 'Türk Birliğ' ülküsü de Azerbaycan'ın Kofkos Konfederasyonuno dahil olmasına bir engel teşkil etmeycektir . . . . Azeıboyconlı siyaset adamları. özellik­ le 'Musovot' Portisinin önderleri reoliteden yoksun romantik 'Pon-Turonizm' idealine bir utopi nozorıylo bakorak muhalefet etmişlerdir. Aksine. 'Kafkas Halklorının Kon­ federasyonu' şiorı, onların fikrine göre, Azerbaycan ve Türk Dünyasının hakiki ve hay­ ati menfootleriyle daha çok uyuşmoktodır." M.E. Resul-zade, O Panturanizme., s. 7,

54, 6S. 585 lmzosız. "1918-Moy-1936", Yaş Türkistan, s. 27. 586 Boş Moqole. "Türkistan ve Buhara mı. Yoksa Toğrıdon Toğrı Türkistan?". Yaş Türkistan, S: 28. 1932, s. 3. 587 Boş Moqole, o.g.m., s. 3. 588 M.Ç., "Sovyet Orta Asya Federasyonu'ndan 'Milr Müttehid Devleti'ge", Yaş Türkistan, S: 16, 1931. s. 9.

l2_B4


MUSTAFA ÇOKA Y Hayalt, Faaliyetleri ve Fikirteri

Bu cümleden de anladı�ımız kadarıyla, Mustafa Çokay için dev­ letin şu veya bu şekilde olması çok büyük ehemmiyet arz etmiyor. Bunlar, şartlar altında de�işkenllk gösterebilen ve gelece�e bırakıl­ ması gereken ayrıntılı meselelerdir. Bu tip "Turan devleti nasıl ol­ malı?", "Merkez neresi olacak?" veya "Nasıl bir devlet şeklini kabul edecek?", gibi tartışmalar ilk önce kazanılması gereken Millf lstiklôli lnhisara u�ratabilecek lüzumsuz polemiklerdir.



MUSTAFA ÇOKAY'IN YAZi lARlNDAN SEÇMELEA

Bizim Yol

Yeniden çıkmaya başlayan her bir siyasi mecmua ve gazetenin okuyucularına kendi siyasi gaye, yolu hem maksadını tanıtmak ade­ di vardır. Kanun hôline gelen bu ôdete bizde uymaktayız. Yolumuzu anlatmak için uzun izahiara gerek yok. Yolumuz ve maksadımız: Biz, Türkistan istiklôlcileri milletimizin hürriyeti ve yurdumuz Tür­ kistan'ın kurtuluşu için mücadele ediyoruz cümlesinde hülôso edilebi­ lir. Türkistanlılora bundan başka yol yok, olamaz ve olmasın. Biz bu tarafta yurdumuzdaki Moskova Sovyet hükümranlığı zulmü altında milli istiklôl için atılan milyonlarca Türkistan oğullarının azıcık bir porçasıyız. Bizim sesimiz yurdumuzdaki kuwetli figanın zayıf bir akisidir. Halkımızın milli istiklôl taleplerini, manasını bozmadan. gücünü azaitmedan "Yaş Türkistan" sayfalarında anlatabilsek, bizim hepimiz için mukaddes olon ağır mesuliyetli vazifenin bir kısmını ifo etmiş oluruz.

1 82_J


MUSTAFA ÇOKA Y Hayati, Faaliyetleri ve Fikirleri

Bu veniden başlayan işe doğrudan iştirak eden kuwetlerimiz az. Bizim hakikf kuwetimiz yurdumuzun milli hukuk gücü ile yurttaşlarımı­ zın bize gösterdiği monevf yardımlarıdır. Işte bu güçlere dayanarak biz bütün ağırlığına bakmadan mec­ muamızın neşrine başladık. "Yaş Türkistan" hacmi itiborıylo küçük olsa bile Azot ve Müstakil Türkistan bayrağını yükseltmek gibi vozifeyi üzerine olmak ve o yol­ do hizmet etmek ile büyüktür. Yurdumuzda bize düşman Moskova diktetörlüğü hükümrandır. "Türkiston'da proleter demek" aniaşılmayan bir sınıftır ("Ne yas­ noyo kategoryo"). "Özbekistan Cumhuriyeti (demek bütün Türkistan) proletersiz ça­ lı şmoktad ır". Bu sözler Moskovo'do, geçen yıl Aralık ayında, Sovyetler Birliği Merkezi lcra Komitesi'nin oturumundaki Şalua Eliava'nın itirafıdır. işte bu "proletersiz" ve "proleter demek aniaşılmayan bir sınıf" olon Türkistan'da Moskova "proleter diktatörlüğünü" ilôn etmiştir. Hey, bu hangi "proleter diktatörlüğü?" diyen suole "tabii ki Rus proleteri diktotörlüğü" denilen cevap doğru olur. Bolşeviklerin dediklerine göre "Türkistan Cumhuriyetleri şekil iti­ barıyle milli ve monô itiborıyla proletercidir". Bunların hiçbirisi doğru değildir: "Şekil" itiborıylo Türkistan Cumhuriyetleri "milli " değil, kabilevidir. "Türkistan'da proleteryot olursa o da Avrupalılar (demek Rus­ lor)dandır" diyen Şoluo Eliava'nın itirafı Türkistan Cumhuriyetlerinin "proleter manô"sını apoçık göstermektedir. L.2_BB


MUS TAFA ÇOKA Y Hayatı. Faaliyetleri ve Fikirleri

Bizim gayemiz ise Türkistan'da şekil itibarıyle hem manô Itiba­ rıyle Milli Devlet kurmaktır, çünkü yalnız bu suretle halkımız kendi yur­ dunda kendi mukadderatının tam hukuklu sahibi olabilir. Bizim yurdumuzdaki ve muhacerettekl vatandaşlarımız ve dostla­ rımızdan Azot ve Müstakil Türkistan gayesi yolundakl başlanan müca­ delede kalem ve tavsiyeleriyle yardımlarını ümit ederizi Yaş Türkistan, Sav1 1, Arol1h 1 929, s. 1-3

1 8..:J



Hatırciarım Sahl felerlmden (Rusva 'daki Türk Talebeler Havattndan)

Kadim dostum olon Mir Yokub Bek "Kafkas Meselesi" hakkındo­ ki kitabının bir yerinde söz orasında 1 91 2 Balkan Muharebesi müno­ sebetiyle çıkan Rusya'daki Rzen' talebeler orasındaki goleyanları anarak geçmiş. O çağlar, Rus yüksekokullarının talebeleri olon bizle­ rin hatırındadır. Umumiyetle kaydetmek lôzım ki, Rus yüksek okulları daima kendinin inkılôpçılığıylo tanınmış ve o okullarda okuyan genç­ lik daima yalnız iç siyaset değil, dış siyaset hadiseleriyle de canlı bir şekilde alôkodar olmuştur. Ben Petersburg Üniversitesi'ne, Rusya'da irticanın en alevlendiği, yüksek okulların ve doğrusu Üniversitelerin sıkı suretle polis nezoreti altında olduğu 1 91 0-1 91 4 yılları arasında devam etmekte idim. Durum böyle iken, biz talebeler siyasi çıkışlar yapar, hükümete karşı kararlar çıkarır ve sokak nümayişleri yapardı k. Balkan Savaşı Petersburg talebe muhitini daha da kızıştırmıştır. Rus­ ya o zaman tarafsız sayılmaktc idi; lôkin buna rağmen ve açıktan açı­ ğa Türkiye'ye karşı Balkon Slavlarına yardım ederdi. Açıkça yapılan yardımlar yığılmakta ve gönüllü (askerler) toplanmaktc ldl. Peters­ burg sokaklarında "Ayasofya'riın üzerine haç" talebiyle nümayişler yapılmaktaydı. Bunlar, biz talebeler son derece geleyana getirmişti. Rus sınıf arkadaşlorımızın bütün inkılôpçılıklarına rağmen biz onlarla çoğu zaman birlikte hareket etmezdik. Doğrudur, biz Rus ve gayri-Rus talebeleriyle birlikte Üniversite sınırları içinde Balkan Slavları fayda­ sına yardım toplamayı protesto eder, hatta taşkınlık yapar ve yardım toplatmaz idik. Yardım toplama işini idare eden hanımlar Üniversite-


MUSTAFA ÇOKA Y Hayatı, Faaliyetleri ve Fikirleri

den kovularak çıkarılmış ve para topladıkları kutuları ellerinden zorla alınmış idi. Lôkin, biz Türk talebeler, bu hareketi az bularak farklı şe­ kilde çalışmayı uygun gördük. Onun Için biz Azeri, Tatar ve Türkistan­ lı talebeler Ruslardan ayrı toplanmaya ve kendi kendimiz becerebi­ leceğimiz faaliyet alanı hakkında düşünmeye karar verdik. Toplanma­ mız iç_in o zaman Petersburg'da yaşamakta olan Türkistanlı avukat Şi­ ral i Lapln'in rızasıyla onun düşüncesını aldık. Bu unutulmaz meclise katılanlardan bir kaçının Ismi artık hafızamdan silinmiş. Tatarlardan şimdileri merhum alan Neclp Kurbanall lle Sultanbek Mamli'yl ve şim­ di yaşayan ve Bolşevik olan ilyas Alkin'i hatırlıyorum. Azerilerden Mir Yakub Bek, Şeyhülislôm-zôde Ekber Ağa ve başkaları var idiler. Tür­ kistanlılardan Aşkabatlı Berdioğlu Kakacan ile ben vardım. Toplantı­ mızın konusu bir maddeden ibaret olup, o da Balkan Savaşına Rusya katıldığı takdirde buna bakışımızın nasıl olması idi. Uzun konuştuk. Her birimiz çıkıp kendi fikrlmizl söylemek iştiyakında idi. Imdi yirmi bir yıldan sonra bütün olup bitenleri hatırlamak zor. Hatırımda yalnız çıkardığımız karar saklı kalmış: Türk talebeleri. her biri kendi okumak­ ta olduğu okulunda, hükümete karşı olan çıkışlara faal şekilde katıl­ mak, Türkler aleyhine, Slavlar lehine yardım toplayan teşkilôtlara kar­ şı seferberilkiere Iştirak etmek; Türklere göndermek için gizli şekilde akçe toplamak mecburiyetindedir. Fakat. kararımızın en şayan-ı dik­ kat noktası, Rusya Türklere karşı muharebeye katıldığı takdirde de­ mlryollarını, köprülerini, telgraflarını bozmak için Kafkas cephesine gitmesi gereken hususi bir talebe birliği teşkil etmek idi. Bu kararna­ me derhal ant ile teyit edilmiş idi. .. Arkadaşlarımızın o zamanki heyecanlı yüzlerini şimdileri bile ha­ tırlıyorum. Bazıları hemen o gün gönüllü sıfatıyla Türkiye ordusuna gitmeye hazır olduklarını bildirmişlerdir. Rus demiryollarını, köprüleri­ ni ve telgraflarını bozacak arkadaşların isimleri de belli olmuştu. He­ pimiz kendimizi "seferber hôlinde" hissetmekteydik . .... Biraz zaman sonra Türklstan'a gidip geldim. Ben Petersburg'a döndükten bir müddet sonra. Türkistan'dan, Ötegenoğlu Sadık Isimli bir dostumdan. kendisinin o günlerde Pe­ tersburg'a geleceğini bildiren bir telgraf aldım. Istasyonda karşılaş-

L.2_92


MUS TAFA ÇOKA Y Hayat1. Faaliyetleri ve Fikirleri

tığımız zaman Sadrğın ilk sorusu benim Türk elçisini şahsen tanıyıp tanımadığım hakkında oldu. Şahsen tanışmadığımı, fakat ona ulaş­ manın bana zor olmadığını söyledim. Benim oturduğum yere geldik. Sadık: "Biraz altın akçe getirdim. Kendi elimle Türk sefirlne teslim et­ mem gerekir" dedi. Türkiye'nin Petersburg elçisi o zaman Turhan Pa­ şa idi. Iki gün sonra, sokakta çok ihtiyatlı olarak, akşam vaktinde Sa­ dık ile beraber ikimiz Türkiye sefarethanesine geldik ve Turhan Paşa tarafından kabul edildik. Türk elçisi geniş kabul salonunun büyük so­ bası karşısında oturup bizi dikkatli dinledi. Sadık ona uzak Türkls­ tan'dan Türk yaralıları faydasına Türkistanlıların kardeşlik duygusu alômeti olarak yollanan akçelerı getirdiğini söylediği zaman elçının gözleri yaşardı. Heyecandan Sadrkle ben de kendımızı tutamadık. Turhan Paşa bize Türkistan'da Türklerin yaşamakta olduğunu bil­ diğini, fakat onların miktarını. nasıl yaşadıklarını. neyle meşgul ol­ duklarını hiç bilmediğini söyledi. Sadrkle ikimiz Türk sefarethanesin­ den çıktıktan sonra biraz vakit suskun, konuşmadan gittik. Bu süku­ tumuzu Sadık bozdu. Onu Turhan Paşanın: "Siz Hıristiyan mısınız. Müslüman mı?" diyen sözleri hayrete getirmişti. Mesel e şundan ibaret: Turhan Paşanın: "Türkistan Türkleri kendilerini nasıl adlan­ dırıyor?" sucline karşı Sadık ayrı kabileleri n isimlerini söylemiş ve biz ikimizin de "Kazak"lardan olduğumuzu ilôve etmişti. Bu "Kazak" sözünü işittikten sonra Turhan Paşa bizim "Hıristiyan mı, Müslüman mı?" olduğumuzu sormuştu. Çünkü zamanın başka Türkleri gibi Turhan Paşa da yalnızca Rus-Kazaklarını (Kazaçi) biliyordu ... Sadık bana bakıp: "Mustafa, demek, Türkler bizi bilmiyorlar mı?" diye sordu. "Gördüğünüz-gibi bllmiyormuş" diye cevap verdim ... Birkaç gün sonra Sadık memleketine döndü. O. Türklerin bizim "Müslüman mı, Hıristiyan mı" olduğumuzu hiç bilmediklerini Türkis­ tan'da hiç kimseye söylemedi ve kendisinin tuttuğu "Türklük" yolunu eskisi gibi devam ettirdi. Kıymetli Sadık, sen şimdi neredesln? Hayatta mısın, yoksa, bel­ ki Türkistan'ın bugünkü sahipleri tarafından Türklüğün Için meçhul bir yerlere sürgün mü edildin? Belki de açlıktan ölüp gittin? ... Yaş Türkistan, S. 47, fkim 1933, ss. 20-24.

1 9_:j



BIBLIYOGAAF'ı'A Abay; Kaa SOz, Poemalcır, Almatı 1 993. Abdirayqızı. B.; "M.Jstafo Şoqay Dersl". Türkistan gazetesi. 1 4-20.0 1 . 1 998. Abdulkadir (inan) . ; "1 91 6 Senesi TOriflstan Umumi Kıyamı", Yeni Türkistan. S. 2-3, 1 928 Eylül. Abdullaev. R . ; "Hronlka Protıvostoyonlya", Zvezda Vostoka. N. 1 1 - 1 2. Taş­ kent. 1 995. Abdullin, H . ; Kasenov. K.; M.Jstafo men �can-Turan Elinin Donalcırı, Alma­ tı, 1 993. Abduraşid. Ş.; "Mustafa Çokoy Bey-Politik, Publltslst, Çelovek", Tsentral ' naya Aziya. N . 1 . 1 997. Abilğaziyeva. K.; "M.Jstafo Şoqaydın Elinde", Qazaqstan Ayelderi, N .6, 1 998, s. 1 8- 1 9. Adil , Q.; "Qoyta TUOon Adam", Qazaq Eli Gazetesi, 1 3.05. 1 996. Ahmed, S.; "MJnewer Karl", Şarq Yulduzu. 5.5. Taşkent 1 995. Ahmetçan. 0.; "M.Jstafo Çoqoynl Hatıralab", Türkeli. 5. 1 2. Aralık 1 952. s. 1 61 8. Akgül. A.R.; M. Çokoy'ın Hayatı, Slyoıi Faal iyetleri ve Fikirleri, Ege Üniv .. FenEdebiyat Fak .. Tarih Bölümü Lisans Tez i . Alaş Orda. Sbornlk Dokumentov, Almatı 1 922, s . 1 34-1 35. Ali, F . ; "Jos TOrklstonnın Jolla Omlrt", Qazaq Edebiyeti gazetesi. 25. 1 0 . 1 997. Al i , F.; "Mustafa Şoqay Bizden Mengl Blrge", Qazaq Eli gazete s i , 1 7. 0 1 . 1 997. Ali. F.; "Mustafa Şoqaydın Murogert", Qazaq Eli gazetesi, 2 1 .09. 1 995.

1 9.:J


MUSTAFA ÇOKA Y Hayat1. Faaliyetleri ve Fikirleri

Ali. F . ; "TOrlk Danaları Jal�da", Qozoq Eli gazetesi, 24.0 ı . ı 997. Ali, F.; "TOıiflstan Tarlxşılarınıı'l Plrl", Juldız. N. ı . 2000. s. ı 2ı - ı 25. Ali. F.; "Yaş TOrklstannan-Jaı'la TOıiflstanQa", Zaman-Kazakistan. 29.05. ı 998. Alimconov. A.; "Naıstafo Şoqay", Türkistannın Qilı To<;jdırı, Almotı ı 992. Alj ikul ı . S.; "Aytılmagan Sır", Zamon-Kazakistan gazetesi, ı 4. ı l . ı 994; 26. ı ı . ı 994. Aljlkulı, S.; "Oigenderdl Tirller Tlrllter", Aqiqot, N.ı O, ı 994, s. 84-96. Almot, A.; "Tabıs Etem Olgender Amanatın", (Haz. Sodıqovo, B.), Qozoq Eli gazetesi , 29. ı ı . ı 996. Ameriulı. M.; "Atın Ardaqtap, Fnı�ın (j)urmettep", Türkistan gazetesi, 26.04. ı 997. Ardoşirov, A . ; "K VOfJIOSU o Aoll Novometodn lx Maktabov", Uçennıye Zapiski Andicon. Gos. Ped. lnst, Tom VI, Andicon, ı 957. Ar<;jınbayev. A.; "N&Jstafo Şoqay cane TOrklstann ı n BlrtutastıQı ldeyosı", Qo­ zoq Tarihi, N.2, ı 997, s.37-38. Asodullaev, M.; "Veli KoyyuıMan: 'MIIIot Taqdlrl Uçun Kuraşamın'", Muloqot. N. ı . ı 992, s. 34-4 1 . Aserboyev, A.; "Atı �di JOrekten", Sır Boyu gazetesi. 05. ı ı . ı 994. Asqorov. A.; Ulı Turann ın Uldarı, Almotı ı 998. Aşo. H.E . . ; "Kazak TOrklerinin Ilk Milliyetçi Dergisi: Ayqop Dergisi", Dr. Boymir­ za Hoyit Armo<;jonı, istanbul, ı 999. s. ı ı ı -ı ı 7. Atoboev. Q.; "Merzlmdl Bosılım Qazan TOnkarisi Qarsaı'lı�ı TOrklstan Ta­ rlxınıı'l Deregl Aetlnde", Xoborşı. EI-Forabl Universiteti Tarih Seriyası N. 9, Almatı ı 998, s. 53-58. Atoboyev. B.; "Biz 1\ı\ıhtafonıı'l Auılınanbız", Qozoq Eli gazetesi, ı O.Ol . ı 997. Ataboyev, B.: "TOrtetlı'llz Alaştıı'l Ayaulısı", Egemen Qazaqstan gazetesi, 08.04. ı 998.

AtatOrk'On SOylev ve Demeçlerl, c. ı . (Derleyen: N. Unan), Ankara ı 945. Atay, A.; "Uitsızdıq, Ultşıldıq hem Ultcandılıq Haqında, Nemese ft\Jstafo Şe> qaydı Ansau", Qazaq Edeblyeti gazetesi, 1 0 .04. ı 998. Atsız. N . ; Sart Başına Cevap, Istanbul ı 933. Axmedov. G.; "Aiaş Azamattan ", Qazaq Edebiyeti gazetesi. 07 .ı o. ı 997.

l2_96


MUSTAFA ÇOKA Y Hayat1. Faaliyetleri ve Fikirleri

Axmedov, G.; "TOriflstan Oşln KOreskender", Juldız. N.2. 1 996, s. 1 37-1 43. Ayni. S.; Ascırlar, 1 Tom. Taşkent 1 963. Aysınov. 8.; "TOrifl cane TOrklstan", Türkistan gazetesi. 1 2 .04 . 1 995. Bademci. A.; TOriflstan Mılr lstlklol Hareketi ve Enver Paşa. Istanbul 1 975. c. ı . Bahtiyar Bek, Sultan Bek; "Şarki TOriflstan Baş Kumandan Nalbinlll Hoca NI­ yaz Hacıya 1\t\ektubu". Yaş Türkistan. S.7 1 . s. 20-27. Bakirov, A.; "MJstafa Çakay 1 Pravda o Turkestanskom Natslyonal'nom Komltete". Kazaxstankaya Pravda. 08.0 1 . 1 998. Bakirov. A.; "M.Jstcıfa", Sır Boyu gazetesi. 25-28.0 1 . 1 997. Bakirov, A.; "Parljdegl Kezdesu", Xalıq Kenesi gazetesi. 07.02 . 1 995. Bakirov, A.; "TOriflstan Ulttıq Katniteti cane MJstaro Şoqay Turalı", Egemendi Qazaqstan. 1 6 Qangtar. 1 996. Bakirov. A.; "TOriflstannın Azattı�ı Oşın KOresken", Ana Ti l i gazetesi . 07.02 . 1 994. Bala. M.; "Rusya lhtiiOIInde TOrkler", Dergi. N.9. Münih, 1 957. Bali,;)abayev. S.; "MJstcıfa Şoqay Auılı". Qazaqstan Ayelderi. N. l l . 1 995. s. 4-5. Barlıbayev. A . ; "Aqlqat Aytılmay Qalmaydı", Jas Alaş gazetesi. 1 0. 1 1 . 1 996. Barthold, V.; "lstorva Kul'b.moy Jlznl turifestana", Soçinenie ll. Çast ı. Mosk­ va, 1 963-66. Basqarmadan, ·� Eklnşl Adam Qoyu". Qazaq. N. 203, 31 Oktabır 1 9 1 6. Basqarmadan. "Qazaqtan Soldot Alu Turalı", Qazaq. N. 1 54. 22 Oktabır 1 9 1 5. Baş Maqale. "Buhara lnkılabı". Yaş Türkistan. S.22. Serıtobır 1 93 1 . s. 1 -9 . Başqarma, "lstlkiOI Gazetesi", Yaş Türkistan. S . 26. Yanvar 1 932. s . 40. Başqarma. "TOriflstan 1\t\eseleslnlı'l Alman Mcıtbuatına lnlkası", Yaş Türkistan. S. 1 9. 1yun 1 93 1 , s. 40. Başqarma, "Yeni Neşrlyat", Yaş Türkistan, S.45. Avc,;ıust 1 933, s.42. Baygizakov, A.; "Prcıvdcı o Turkestanskom leglone: Stranltsı lstorıı•, Kızılor­ dinskie Vesti . 07. 1 1 . 1 992.

1 92._J


MUSTAFA ÇOKA Y Hayatı, Faaliyetleri ve Fikirleri

Boysun. A. Recep; TOrklstan Mılr Hareketleri, istanbul 1 943. Boytursun Ahmet (A.B. ) ; "Qazoq'tıl'l Bas Aqını", Qozoq, N.39, 23 Noyobır; N.40, 30 Noyobır; N.43, 22 Dekabır 1 9 1 3. Begimkulovo. Ş . ; "11/k.ıstcıfcı Çokay El Esinde", Qozoq Tarihi, N.2. Benbudi , N. H.; "I>.Jma ve TOrklstan", Tüccar. N.9. 1 0. 1 907. Behbudi . M.H .; "lkkl Emes TOrt Til lozlm". Toiilongon Asorlor, Taşkent 1 997. s. 1 60-62. Bendrikov. K.E.; Oc;erkl Po lstorll Norodnogo Obrozovcınlyo v Turkestone, Moskvo 1 960. Bennigsen. A . ; Quelquejoy, l.C . ; Step'de Ezen Sesleri, Çeviren: N. Uzel. iston­ bul 1 994. Bennigsen. A.; Quelquejoy. l.C.; Sultan Gollyev ve Sovyet M:lsiOmanlorı, Çe­ viren: N. Uzel. istanbul 1 98 1 . Bennigsen. A.; Wımbush. S. E.; Sulton Gollyev ve Sovyetler BlriiQI'nde Mılr KomOnlzm, Çev: B. Tonotor. Istanbul 1 995. Benzing, J.; "Sovyetler BlriiQI TOrklerinin Berlin'deki Slyos( Yayınları". Çeviren: E. Bengi Özbilen T.D.A.D .. Haziran 1 985, 5:36. Berzeg. S. E.; Koft{os Dlosporosı'ndo Edeblyotçılor ve Yazarlar SôziOQO, Samsun 1 995. Bökeyhonov. A.; ŞıQcırmolor, (Hazırlayan) M. Qoygeldlyev, Almotı 1 994. Buloq Beş i . Gullor Mak&l. Şiirler Toplamı 1. Washington-Ankoro 1 96 1 . Costogne. J . ; Orta Asya Bozkırlarında Bir Osmanlı Generali Enver Paşa, Tercüme: R. Uzmen. istanbul 1 99 1 . Chokoev Mustafa; "TOrklston'do 'Basmocı' Hareketi", Çeviren: E.B. Özbilen. Türkistan. 5:4, istanbul. 1 988. Chokoev. Mustafa; "The Basmojı Mavement In Turkeston", The Asiotic Revi­ ew. London. 1 928. vol. XXIV, Port 78. p. 273-288. Chokoev. Mustafa; "flfteen Years of Bolshevlk Aule In Turkeston", Journal of the Royal Centrol Asion Society (JRCAS). 1 93 1 . vol XVIII. Chokoev. Mustafa; "The Bolsevlks and Afganistan", The Asieti c Review. Lon­ don. Juli 1 929. p. 497-5 1 6. Chokoev. Mustafa; "The Sltuotlon In Afganistan", The Asiotic Review. Lon­ don. 1 930, vol. 26.

l2_98


MUSTAFA ÇOKA Y Hayali, Faaliyetleri ve Fikirleri

Chokoev, Mustafa: "Turkestan and the Soviet Reglme", JRCAS, 1 93 1 , vol. 1 8. p. 403-420. Chokoev, Mustafa: Oıez les Sovtets en Rsle Centrale, Paris, 1 928. Cihongir. E.: "Dr. Baymirza Haylt'ln Hayat Hlktıyesl", R. Ekşi, E. Cihangir, Dr. Boymirza Hay it Armo()onı, istanbul 1 999, s. 27- 1 04. Cihangir, E.: "Turancılı�ın Tarihi ve Siyasi Unsurları Üzerıne Bazı N\Oiahazalar" Türk Yurdu, Mart-Mayıs 1 999, S. 1 39- 1 4 1 . Cihangir, E.: "Mustafa Çokay Kimdir?", Maric J. Çokoyeva, Mustafa Çokoy' ın Hatıralorı, Haz: E. Cihongir, lstanbul 2000, s . 7- 1 5. Cihangir, E.; Yeni Ç� TOrklstan Tarihi Kaynakları ve Dr. Baymirza Haylt, Is­ tanbul 2000. Copeoux, E.; "Prometecl Hareket", Unutkan Tarih, Haz. Semih Voner, Istanbul 1 997. Coşkunoslon, H.: "TOrklstan �ımsızlık Tarihinde M:ınewer Karl ve Ittihat Te­ rakki", Dr. Baymirza Hoyit Arma()anı . istanbul 1 999, s. 1 1 9- 1 36. Çağatay. S.; "Çokay�lu, M.Y., 'Eşlnln A�ından Mustafa Çokay�lu' Yaş Tür­ kistan Yayını, S: 22, 1stanbul l 972", (Kitap Tanı tımı) Emel, S.72. Ey­ lül-Ekim 1 972, s. 20-23. Çağatay, S.; "Dr. A. Oktay", Türk Kültürü, S. 69, Temmuz 1 968, s. 674-676. Çağatay, S.: •Onsoz•. Mustafa Çokoy, 1 9 1 7 Hatıra Parçaları, Ankara, 1 988, s. 1 -6. Ço()otoy, S.; "Prof. Dr. Tahir ÇaQatay•, Türk Kültürü. C. XXIII. S. 26 1 , Ocak 1 985, s. 55-58. Çağatay, T.; "Aiaş Orda", Yaş Türkistan, S. 32, iyul 1 932. Çağatay, T.; "TOrklstan Hakkında Bir Ma'ruza", Yaş Türkistan, S. 29. April 1 932, s. 26-27. Ço()otoy, T.; "Kızıl Emperyalizm 1. Istanbul 1 958: ll. Istanbul 1 962: lll. Ankara 1 967: ri. Ankara 1 969: V. Ankara 1 975: VI. Ankara 1 979: VII. Ankara 1 986. Çağatay, T.: Sovyet Rusya'da Milletler Meselesi ÇOzOimOş NIOdOr? Ankara 1 97 1 . Ço()otoy. T.: Türkistan Kurtuluş Hareketiyle liglll Olaylardan Sahneler, istan­ bul 1 959.

1 9_:j


MUSTAFA ÇOKA Y Hayatt. Faaliyetleri ve Fikirleri

Çağatay, T.; TOrklstan'da TOrttçOIOk ve Holkçılık, 1. 8010m, (Çıkaran: Dr. A. Oktay), lstanbul 1 95 1 . Ça9otay. T.; TOrklstan MIIF Edebiyatı ve Edipleri faclasına Dair, Berlin 1 935. Ça9atay, T.; TOrklstan Patıto HocalıQı. Berlin 1 934. Ça9atay, T.; TOrklstan Patıto Hocolıgı, Berlin 1 934. Ça9atay, T.; TOrklstan TOrk Mllr MalkOresi ve All"' Nevci, Berlin 1 939. Ça9atay. T.; TOrklstan'a Dair Bazı Cereyanlar Hakkında GörOşlerlmlz, (Çıkaran: Dr. A. Oktay), istanbul 1 952. Ça9atay, T.; TOrklstan'da TOrkçOIOk ve Halkı;ılık, ll. BöiOm, (Çıkaran: Dr. A. Ok­ tay), Istanbul. 1 954. Ça9atay, T . ; "TOrklstan'da Rusya Emperyalizmine Qcırşı TOrk 81ri1QI", Yaş Tür­ kistan, S.90, May 1 937. Çelebi. E.; Yaş TOrklstan Dergisine Göre TOrklstan Mllr MOcodelesl, (Yayın­ lanmamış Yüksek Lisans Tezi ) . G.Ü. S.B.E .. Ankara, 2000. Çokay. Mariya; "Yaş Turkestan". Pomyati Mustafa Çokay-Beya, Parij 1 9491 950. Çokay Mustafa; "1 7 Qat Qum Astında Qalgır Yaramaz Bir Hareket", Yaş Türkistan. S. 63, Fevrol 1 935.

----- "1 7'ncl fetval", Yaş Türkistan, S: 5-6, Apri i-Moy 1 930, s. 1 -5. ----- "1 9 1 6 Inci Yıl", Yaş Türkistan, S. 80-81 . Temmuz-A9ustos 1 936. ----- " 1 9 1 7 2S.x.n.XI.1 933, (Sovyet hakimlyetinin 1 6'ncı yıl dOneml)", Yaş Türkı,;tan. S. 48, Noyabır 1 933, s. 5- 1 8.

----- "1 91 7 125.X/7.XI.1 936", Yaş Türkistan, S.84. Noyobır 1 936. ----- "1 91 7 25.X-7.XI.1 932", Yaş Türkistan, S: 36, Noyabır 1 932, s. 1 -3. ----- "1 91 7-1 924-1 934", Yaş Türkistan. S. 60, Noyabır 1 934, s. 2-6. ----- " 1 91 8-Nıcıij-1 936", Yaş Türkistan, S. 78. Moy 1 936, s. 27. ----- "1 929-0eqobır-1 934", Yaş Türkistan, S. 6 1 , Dekabır 1 934, s. 5-9. ----- "1 935'ncl Yıl lı;ın Tlleglmlz", Yaş Türkistan, S. 62. Yonvar 1 935, s. 3-4. ----- " 1 936", Yaş Türkistan, S. 86, Yanvar 1 937. ----- "Adaşqan Edlbler", Yaş Türkistan, S. 57, Auğust 1 934, s. 35-37. ---- "AiadurQan Vazlyetlmlz Aı;ıq 8olsın", Yaş Türkistan. S. 1 7. April 1 93 1 . s. 1 -4.

----- "All Merdan 8ek Topc;ıbaşı", Yaş Türkistan, S. 61 , Dekabır 1 934, s. 29-33. ----- "Anlaşmazlıkka Yer Qalmasın". Yaş Türkistan, S. 52, Mart 1 934, s. 1 8-22.

�00


MUSTAFA ÇOKA Y Hayatı. Faaliyetleri ve Fikirleri

----- "Aq-Qızıl", Yaş Türkistan. S. ı s. Fevral ı 93 ı . s. 3-8. ----- ·�ıf Kerlırl' (Osmc:ın)ın Oıomo•. Yaş Türkistan. S. S3. April ı 934. s . 2-3. ----- "Atsız Mecmua'da K.A. Harfteri AstıQo YaşırınQon Efendlge", Yaş Türkistan. s: 30. May ı 932. s. 23-2S.

----- "Bosmac;ılık TOOrısıda", Yaş Türkistan. S. 3·4. Favrai-Mart ı 930. s. S-9. ----- "Bosmac;ılıq. ( 1 9 1 8-20.02.1 933)", Yaş Türkistan. S. 39. Fevral ı 933. s. .

2-6.

----- "Boşqormadan". Yaş Türkistan. S. ı . Dekabır ı 929. s. 3-4. ----- "Batır Bolşevik Amangeldi Hakkında Hakikat", Yaş Türkistan. S. 8S. Dekabır ı 936. s. 33.

----- "Beynelmllel Sovyet Boyun �ı ve Sovyet Çoc;qalorı" Yaş Türkistan. S: S3. April ı 934. s. 8- ı 2.

----- "Bir 'Ilmi' YaiQonQo Qarşı 1.•, Yaş Türkistan. S. 2S. Dekabır ı 93 1 . s. 4- ı ı . ----- "Bir 'Ilmi' YaiQonQo Qarşı ll", Yaş Türkistan. S. 26. Yanvar ı 932, s. S-1 6. ----- "Bir 'Ilmi' Yal�anQo Qcırşı lll", Yaş Türkistan. S. 27, Fevral 1 9332, s. S-ı 1 . ----- "Bir Tarlti lltlraQo Qarşı", Yaş Türkistan. S. 29, April ı 932, s. S-9. ----- "Biznll'l Protest (TOrkc;e ve Ausc;a)", Yaş Türkistan, S. 34, Sentabır ı 932. s. ı 4-ı 8.

----- "Biznll'l Yol", Yaş Türkistan. S. 1 . Dekabır ı 929, s. ı -3 . ----- "Bolşevikler Tarih'ni Qanday Yazadırlar'r, Yaş Türkistan. S . 3-4. FevraiMart ı 930, s. 3 ı -33.

---- "Bolşevikler ve Afgallstan", Çeviren: E.B. Özbilen, Türkistan, S.9. Istan­ bul. ı 990.

----- "Balşevlklerln Blzge Qarşı Hareketi", Yaş Türkistan. S. 1 6, Mart ı 93 ı . s. ı -4.

----- "Bolşevlklerln TOrk Dostl�u·. Yaş Türkistan, S. S4, May ı 934. s. 8- 1 3 . ----- "Bolşevlklerln TOrkiye'ye Qarşı 'Samimi Dostl�unu' Şcıhld Bolarlıq Tarlti Bir Veslqa". Yaş Türkistan. S. S4. May ı 934, s. ı 4- ı S. ----- "Bolşevlzm YaiQon ve Behtanları". Yaş Türkistan. S: 68. iyul ı 936. s. ı -s. ----- "Bolşevl�udur", Yaş Türkistan. S. ı s. Fevral ı 93 ı . s. 20-2S. ----- "Celladlar Provaqasyonı". Yaş Türkistan. S. ı 2. Noyabır ı 930. s. 3 ı -32.

2�


MUSTAFA ÇOKA Y Hayatı, Faaliyetleri ve Fikirleri

----- "Cemal Paşanın Katli MJnosebetl yle", Yeni Türkistan. S. 3S. Mayıs 1 93 1 . s . 8-1 0.

----- "Cemal Paşanıl'l ÖldOrOIOşO", Yaş Türkistan. S. 1 7. April 1 93 1 . s. 4-8. ----- "Cephemlznl Blrleştlrellk", Yaş Türkistan. S. 29. April 1 932. s. 23-26. ----- "Cephemlll'll Blrleştlrlş Hoqqında", Yaş Türkistan. S. 3 1 , lyun 1 932. s. 61 0.

----- "Dorbell Mesele'ge Dabe", Yaş Türkistan. S. 27. Fevral 1 932, s. 1 -S. ----- "Dekobır Hatırolan", Yaş Türkistan. S. 3 7. Dekabır 1 932. ----- "DOnya Sulh Buhronı", Yaş Türkistan. S. SS. iyun 1 934. s. 2-4. ----- "DOşmonlarımız bizim faaliyetimiz Hakkında Ne Dediler?", Yaş Türkistan. S. 87. Fevral 1 937.

----- "Ebubeklr Dlvaev", Qazaq. N : 1 S6, 3 1 Oktabır 1 9 1 S. -----

"En

AIQı Muqaddes Vazlfemlz", Yaş Türkistan. S. 1 7, April 1 93 1 . s. 8- 1 4.

----- "Ermeni Meselesi ı.•, Yaş Türkistan. S. 40, Mart 1 933. ----- "Ermeni Meselesi ll.", Yaş Türkistan. S. 41 . Apri l 1 933. ----- "Hatıralarım Sahlfelerlmden", Yaş Türkistan. S. 47. Oktabır 1 933. s. 2024.

----- "Her Qanday Kadrolar Emes, Mllr Kadrolar", Yaş Türkistan. S. 67, iyun 1 93S.

----- "Hokand M.ıhtarlyetl Hakkında", Yeni Türkistan. S. 7. Kanun-i Ewel 1 927. s. 7-1 1 .

----- "Hokand M.ıhtarlyetl", Yaş Türkistan. S. 97, Dekabır 1 937, s. 2-4. ----- "Iraq Şarqda", Yaş Türkistan. S. 61 . Dekabır 1 934, s. 24-29. ----- "Iftira Okları•, Yaş Türkistan. S. 63. Fevral 1 93S. ----- "Iki Ma'ruze Hoqqındo", Yaş Türkistan. S. 1 4. Yanvar 1 93 1 . s. 8- 1 4. ----- "Insanlık ve Qardeşllk Namına (TOrklstan Qaçkınları Meselesi)", Yaş Türkistan. S: 49. Dekabır 1 933, s. 1 -S .

----- "lstlkiOicl Kazaçller", Yaş Türkistan. S . 28. Mart 1 932. s .32-33. ----- "lşan Hoca HOnl", Yaş Türkistan. S. 60. Noyabı r 1 934, s. 3S-37. ----- "Je Suls Partout" �etası TOrkiyenın Siyaseti Haqqında", Yaş Türkistan.

S. S7, Au(lust 1 934. s. 2 1 -2S.

�02


MUSTAFA ÇOKA Y Hayal1, Faaliyetleri ve Fikirleri

----- "Kensnskl w TOrkıstarı Mllr Horeketl ı.•, Yaş Türkistan, S. 9-1 O. Avgust­ Sentabır 1 930, s. 2 1 -29.

----- "Kerenskl w TOrkmenlstan Mllr Hareketi ll.", Yaş Türkistan. s. ı ı . Okta­ bır 1 930, s. 1 1 -1 9.

----- "Kolhoz Siyaseti Etrafında", Yaş Türkistan, S. 9-1 O. Au<;ıust-Sentabı r 1 930, s. 37-42.

----- "lastik Q..ı�rçcıq•, Yaş Türkistan. S. 28. Mart 1 932, s. 1 4- 1 9. ----- "leh ERiar-ı Amınesi Touışı•, Yaş Türkistan, S . 72, Noyabır 1 935.

----- "Moncuıvo Meselesi w DOnya ElkOr-ı Ammesl", Yaş Türkistan. S. 29, April 1 932. s. 32-35.

----- "Mancurya'da", Yaş Türkistan. S. 28, Mart 1 932, s. 34-35. ----- "Mareşal Jozef Pllsudskl", Yaş Türkistan. S. 67. iyun 1 935. ----- "Melkure Meydanında KOreş", Yaş Türkistan. S. 1 3, Dekabır 1 930. s . 822.

----- "Merhum All Merdan Be�ln Tabutu Başında", Yaş Türkistan, S. 6 1 . Deko­ bır 1 934, s. 33-36.

----- "Merhum Atsız Mecmua MldOrO Nihai Bey'In Uyatsız Çıqışına Qarşı Ceva­ bım•, Yaş Türkistan. S. 37, Dekabır 1 932. s. 7-1 5. ----- "Merhum Enver Paşa Haqqında Hatıra Par�aları", Yaş Türkistan. S. 33. Au­ <;ıust 1 932. s. 5- 1 2.

----- "Merkezi Asya Federasyonu Projesı•. Yeni Türkistan, S. 35, Mayı s 1 93 1 , s . 1 -5.

----- "MIIr AksO'I-Inqılöp�ı· mı, Yoqsa 'MIIr lnqıiOp�ı· mı?", Yaş Türkistan. S. 83, Oktabır 1 936, s. 8- 1 2.

----- "MIIr Birlik TeşkiiOtımız 0�·. Yaş Türkistan. S. 94. Sentab ır 1 93 7. s. 7 . ----- "MIIr Erkinlik w Qurtuluş Yolu", Yaş Türkistan. S. 89, Aprll. 1 93 7 . ----- "MIIr Kadrolar Hazırlaş". Yaş Türkistan. S. 78. May 1 936, s. ı . ·----

"MIIr Kadrolar Hazırlayış". Yaş Türkistan, S. 79. lyun 1 936, s. l l .

----- "MIIr KOreş Meydanında", Yaş Türkistan. S. 1 7. April 1 93 1 . s. 1 4-21 . ----- "MIIr KOreş Yolunda", Yaş Türkistan. S. 1 5. Fevrol 1 93 1 , s. 1 -3 . ---- "MIIr Mesele Tewreglde", Yaş Türkistan, S. 9- 1 O . Auğust-Sentabı r 1 930, s. 7- 1 5.

20�


MUSTAFA ÇOKA Y Hayatı. Faaliyetleri ve Fikir/eti

----- "MIIr Sovyet Cumhuriyetleri Gazeteleri Hoqqındcı 'Sovyet Mcıtbuatı". Yaş Türkistan. S. 54. Moy 1 934, s. 23-24.

----- "MIIr ŞOt\gller GOrültOsO", Yaş Türkistan. S. 1 6. Mart 1 93 1 . s. ı 0- 1 5. ----- "Mosqvo ve TOrif Qomunlst Fırqası", Yaş Türkistan. S. 58. Sentobır 1 934, s. 30-33. ----·

"MJhacerettekl Mllr Vozlfemlz", Yaş Türkistan. S. 84. Noyobır 1 936.

----- "MJhtarlyetden lstlqlaiQa", Yaş Türkistan, S. 1 3, Dekabır 1 930, s. 1 -3 . ----- "M1nevver Qorf", Yaş Türkistan. S. 50, Yonvar 1 934, s. 1 -9. -----

"On Oç Yıl", Yaş Türkistan, S. 1 2, Noyobır 1 930, s. 1 -7.

----- "Orıngo Kelmey QoiQon Bir lnkıloti Hareket", Yaş Türkistan, S. 62, Yonvar 1 935. s. 2 1 -25.

----- "Pohta Etrafında KOreş", Yaş Türkistan. S. 3-4, Fevroi-Mort 1 930, s. 1 0- 1 5. ----- "Porls'de 'Promete' Konferansı", Yaş Türkistan. S. 26. Yonvar 1 932. s. 3940.

----- "Pek MJhterem Ayoz Bek", Yaş Türkistan. S. 53, April 1 934, s. 40-42. ----- "Petlyurocılor, ÇokayoQiuculcır, Aomlz, Komlll ve Boşqaları", Yaş Türkistan. S. 43. iyun 1 933, s. 2-8.

----- "Qofqosya Meselesi (Kitoblyot)", Yaş Türkistan. S. 46, Sentabır 1 933, s. 29-35.

----- "Qofqosyo Qonfederosyon Mlsoqı". Yaş Türkistan. S. 58, Sentobır 1 934, S.

----·

23-27.

"QazaQıstan Vozlyetl", Yaş Türkistan. S. 46. Sentab ır 1 933, s. 1 -7.

----- "QozoQıstannıl'l On YıllıQıQo", Yaş Türkistan. S. l l , Oktobır 1 930. s. 1 -5. ----- "Qazaq UruQiarı Hoqqındo", Yaş Türkistan. S. 35, Oktobır 1 932, s. 1 6-23. ----- "Qızıl Uru�ları Haqqında", Yaş Türkistan. S. 35. Oktobır 1 932. s. 1 6-23. ----- "Qızıl Müsteınl eke Yaş Türkistan. S. 3 1 , iyun 1 932. s. 1 -6. ",

---- - "Qızıl Şovenizm Tolqı nı", Yaş Türkistan, S. 30, Moy 1 932. s. 1 -4. ----- "Qoz�alışdan QuruluşQo", Yaş Türkistan. S. 9- 1 O, Auğust-Sentobır 1 930, s.

ı 7.

----- "Radloff Hakkında", Yaş Türkistan. S . 94, Sentobır 1 937, s . 34-35. - - "Aahlm En'am Tövbe Qıldı", Yaş Türkistan. S. 7-8. lyun-iyul. 1 930, s. 8- 1 2.


MUSTAFA ÇOKA Y Hayatı. Faaliyetleri ve Fikirleri

----- "Rus-Çin lhtiiOfına Dair", Yeni Türkistan. S. 25. ı . Teşrin 1 929. s. 3-7. ----- "Auslorın 'TOr!He Hastalı�ı·. Yaş Türkistan. S. 38. Yonvar 1 933. s . 2-7. ----- "Auslorın Muhoceret Slyosetf Hakkında", Yeni Türkistan. S. 9. N isan 1 928. s. 6- 1 0.

----- "Ausya'da MIIIIyet Meselesl Yeşllgenml?", Yaş Türkistan. S. 7-8. iyun-iyul. 1 930. s. 3-8.

----- "Sodulloh Qasım M.ıhokemesl", Yaş Türkistan. S. 7-8. lyun-iyul. 1 930. s. 1 2-2 1 .

----- "Sodullah Tursun Hoconı 'Tozeleş' Münasebetlyle", Yaş Türkisttın. S. 63, Fe•Hal 1 935.

----- "'Sınıf DOşmonlorı' M.ıhakemesl", Yaş Türkistan. S. 33. Auğust 1 932 . s . 1 3- 1 9 .

----- "Sovyet HOkOmetlnln 1 8'1ncl Yıl DOnOmO Münosebetlyle". Yaş Türkistan. S. 72. Nayabır. 1 935.

----- "Sovyet HOkOmetlnln TOrklston Gö�ebelerlnl Ornoştıru Yanı D�hqan Ha­ ll�a KetlrO Siyaseti", Yaş Türkistan. S. 56, iyul 1 934, s . 2-6. ----- "Sovyet HOkOmetlyle M.ıohedeler", Yaş Türkistan. S. 38. Yanvar 1 933. s. 1 3-1 8.

----- "'Sovyet Orta Asya Federasyonu'ndan 'Milli Müttehid TOrklstan Devle­ tl'ge". Yaş Türkistan. S. 1 6, Mart 1 93 1 . s. 4-9. ----- "Sovyetler Ittifakı ve Britanya Kommonveltl". Yaş Türkistan. S. 35. Okto­ bır 1 932. s. 1 -7.

----- "Sovyetler Ittifakının SlyO!i Co{p'afyası", Yaş Türkistan. S.33. Auğust 1 932. s. 3 1 -33.

----- "Sovyetlerin TOrklston'da Tatbik Ettikleri Milliyet Siyaseti", Yeni Türkistan S. ı . Haziran 1 927. s. 9- 1 6.

----- "Şah Islam Şah Ahmed Bek (Dostlıq VaziFesi)". Yaş Türkistan. S. 1 4. Yan­ var 1 93 1 . s. 6-8.

----- "Şarki TOrklstan'da", Yaş Türkistan. S. 7 1 . Oktabır 1 935. s. 1 5- 1 8. ----- "Şorc:f TOrklstan feciası ve Onun Blzge Berdl�l Ders", Yaş Türkistan. S. 58. Sentabır 1 934, s. 2-7 .

----- "Şorql TOr1dston Meselesi Etrcıfında", Yaş Türkistan. S. 46. Sentabır 1 933. s. 7-1 ı .

202_J


MUSTAFA ÇOKA Y Hayatı. Faaliyetleri ve Fikirleri

----- "Şorcf TOriflstan, Tışqı DOnya ve Biznin Vazlfemlz", Yaş Türkistan, S. 56, iyul 1 934, s. 23-27.

----- "Şorcf Türiflstan", Yaş Türkistan. S. 4 1 , Fevral 1 934. s. 1 -5. ----- "Şekllce Komunist, Mcıgınaca Milliyetçi", Yaş Türkistan. S. 28. Mart 1 932. s. 4-9.

----- "Şovenizm T�ısıda", Yaş Türkistan. S. 2. Yanvar 1 930. s. 1 -5. ----- "Tarihi Eslemeler", Yaş Türkistan. S. 1 3. Dekabır 1 930. s. 6-8. ----- "Tou �ası•, Birl ik Tuı. N: 24. 7 Mart 1 9 1 8. Ana Tili gazetesi. Almatı, Aqpan 1 993.

----- "Tövbe QıiQan 'Aiaş Ordacı'lar", Yaş Türkistan. S. 34. Sentabır 1 932. s. 6- 1 3.

----- "Turan Devleti Hakkında", Yeni Türkistan. S. 1 4 (26). Konun-i Sôni 1 930, s. 6-1 o.

----- "Türiflstan'ın Bahtsızlıgı ve Ondan Qurtuluş Yolu", Yaş Türkistan. S. 27. Fevral 1 932, s. 1 1 -1 7 .

----- Türiflstannıng Qllı Tagdırı, (Hazırlayan) B . Serikbayo�lu, Almatı 1 992. ----- "Türif Tarihi Qurultayı". Yaş Türkistan. S. 33, Au�ust 1 932, s. 1 -5. ----- "Türiflstan fırqa Qurultaylarında". Yaş Türkistan. S. 1 2. Noyabır 1 930. s. 7-1 7 .

----- "Türiflstan lenlnc;llerlge Cevap". Yaş Türkistan. S. 5-6, Aprii-Moy 1 930. s . 5- 1 6.

----- "Türiflstan Qac;qınlan faclası", Yaş Türkistan. S. 29. April 1 932. s. 1 -4. ----- "Türiflstan Sovyet Mcıtbuotı ve Türiflye Cumhuriyeti'nin 1 O YıllıQı". Yaş Türkistan. S. 49, Dekabır 1 933. s. 5- 1 8.

----- "Türiflstan Tür1110QO". Yaş Türkistan. S. 32. iyul 1 932, s. 1 -5. ----- "Türiflstan ve Buhara mı, Yoksa ToQrıdan TaQn 'Türiflstan'?", Yaş Türkistan, S. 28. Mart 1 932. s. 1 -4.

----- "TOriflstan Yaşları Arasında", Yaş Türkistan. S. 45. Au�ust 1 933, s. 1 -6. ----- "TOriflstan, Kaft«lsya ve Ukrayna Halklarının Milletler Cemiyetine MOracaatı", Yaş Türkistan. S. 95. Oktabır 1 937. s. 3 1 -33. ----- "TOriflstan'cla (MIIr Komunist fırtfa Qurultayları YekOnu)", Yaş Türkistan. S. 52. Mart 1 934, s. l - l l .

�06


MUS TAFA ÇOKA Y Haya/1, Faaliyetleri ve Fikirleri

---- "TOrklston'cla 'Pagrom'", Yeni Türkistan. S. 25, 1 . Teşri n ı 929, s. 7-ı O . ----- "Türtdstan'cla Maldar Hocohgı•, Yaş Türkistan. S. 57. Auğust ı 934, s. 2-9. ----- "Türtilston'cla Mllr Terror", Yaş Türkistan. S. 34. Sentobır ı 932. s. ı -6. ----- "TOıiflstan'da M1clafoa Haft:osı", Yeni Türkistan, S. 5-6. Teşrin-i Ewel, Teşrin-i Son i ı 927, s. ı 5-1 7 .

----- "TOrklstan'cla Patı to Etrafında KOre�i"· Yaş Türkistan. S. ı . Dekabır ı 929, s. 4- ı 6.

----- "TOrtdstan'cla Potıto Etrafında KOreli"� Yeni Türkistan, S. ı 4 (26), Kanun-i Sônf ı 930, s. ı ı -ı 7.

----- "TOrklstan'cla Qanh Terror" , Yaş Türkistan, S. 6 ı . Dekabır ı 934, s. 2-5. ----- "Türkistan'da Sovyet HOkOmetlnln 'A9ık Siyaseti'", Yeni Türkistan. S.4. Eylül ı 927. s. 8- ı ı .

----- "Türklstan'cla Yerllleştlrlş Nlmeden Ibaret?", Yaş Türkistan, S.2, Yanvar ı 930, s. 5- ı 3.

----- "Türklstan'dakl Slyo9' Vozlyet", Yaş Türkistan. s. ı 4. Yonvar ı 93 ı . s. ı -6. ----- "Türklstan'ı Açlık Tehdld Ediyor", Yeni Türkistan. S. 5-6, Teşrin-i Ewel, Teşrin-i Soni ı 927, s. 7 - 1 0 .

----- "TOrklston'ın lnkılap Altındogı Vozlyetl", Yaş Türkistan, S.43. iyul ı 933, s . 26-30.

----- "Türklstonhlor Nozor-ı Dlqqotlge", Yaş Türkistan. S. 7-8, lyun-iyul. s. ı -3. ----- "Türklstanhlcır, Boşlarını Egmegenler", Yaş Türkistan. S. 3-4, Fevroi-Mort ı 930, s. ı -5. ·----

"TOrklye Cumhuriyetinin On Yıllıgı•, Yaş Türkistan, S. 47. Oktobır 1 933, 1 ı 3.

----- "TOrklye Hoqqındo Bolşevlklerln Iki Neşrlyotı", Yaş Türkistan. S. 55, lyun ı 934, s. 33-35.

----- "TOrklye-Sovyet Dostlugu", Yaş Türkistan, S. 50, Yonvar 1 934. s . 27-32. ----- "Uzak Şorq'cla", Yaş Türkistan. S. 27. Fevrol 1 932, s. 32-33. ----- "Vopros o Mejnatslonal'nıx Vzalınootnoşenlyax v Turkestane", Gortsı Kofkoza, N. 2-3, Porij, Yonvor-Fevrol ı 929, s. 22-24. ·----

"Yalgançının Aygogı Yonında 1.", Yaş Türkistan. S. 3 1 . iyun ı 932, s. ı 826.

202_J


MUSTAFA ÇOKA Y Hayali. Faaliyetleri ve Fikirleri

----- "Yol�ançının A�ı Yanında ll.". Yaş Türkistan. S. 32, iyul 1 932. s. 2 1 29.

----- "Ycıpon-Hıtoy lhtllofı", Yaş Türkistan. S. 25. Dekabır 1 93 1 . s. 32-33. ----- "Yaş Türkistannın ÜçOncO Yıllı�ı·. Yaş Türkistan, S. 25. Dekabır 1 93 1 . s. 1 4.

----- "Yı�ıl�an� Yuduruq•, Yaş Türkistan. S. 60. Noyabır 1 934. s. 6-1 1 . ----- "Yine Qozoq Uru�ları Hoqqındo", Yaş Türkistan. S. 38, Yanvar 1 933, s. 23-26.

----- "Zopor�lornın TOrk Sultonı�o Mektubu", Yaş Türkistan. S. 39, Fevral 1 933, s. 38-40.

----- 1 91 7 Yılı Hatıra Parçaları, Ankara 1 988. Çokay-o�lu Mustafa; Turkeston pod Vlost'yu Sovetov (K xarokterlstlke dlkto­ tun proletarloto), Parij 1 935; Oxford 1 986. Çokay-o�lu. Mustafa; "Vospomlnonlyo", Türkeli. S. 4. Dekabr 1 95 1 . s. 1 7-26. Çokay. Moriya; "Yaş Turkeston• Pamyati Mustafa ÇokayBeya". Porij. 1 9491 950. Çokayeva. Mariya; Mustafa Çokcı/ın Hotırolorı, Haz. E. Cihangir, istanbul 2000. Çokayo�lu, Mariya; Eşinin �ından Mustora Çokoy�lu, Çev. Türkistanlı. is­ tanbul. 1 972. D'Encausse. H.C.; Islam and Ausslan Emplre, Ael'arm and Aevolutlon In Cent­ rol Asla, Fransızca 'dan Çev. Q. Hoare. London. 1 988. s. 82. Daniyarov. Ş . ; "Mıhtarlyet Kısmetı•. Şarq Yulduzu. Taşkent, 1 99 1 , N. 1 2. Deli l . M.; Türkistan TOrklerinin BOyük Milliyetçi ve Yurtseverlerinden Mustora Çokoy AlbOmO, istanbul 1 942. Devlet, N.; "Ausyo TOrklerinde Milliyetçilik (TOrkiOk) Şuurunun Gelişmesı•. T.D.A.D .. Ekim 1 98 1 . s. 1 48- 1 60. Devlet. N.; 1 91 7 Ekim Ihtilali ve Türk-Totar Millet Meclisi, istanbul 1 998. Devlet. N.; lsmoll Bey (Gospırolı), Ankara 1 988. Devlet. N . ; Ausyo TOrklerinin Mllr M:lcodele Tarihi, ( 1 905- 1 9 1 7). Ankara 1 999.

� Türkistan GOçmenlerl Cemlyetl, Türkistan Şehitleri, istanbul, 1 969.

�08


MUSTAFA ÇOKA Y Hayati, Faaliyetleri ve Fikirleri

Dr. B-g (Dr. J. Benzing?), "Çoqay �lı MJstafa Hatırasına", Türkeli, S: 1 2. Aralık 1 952, s. 9- 1 4. Dulatov, Miryakub (M.D.); "Aibay", Qazaq, N. 67, 23 lyun 1 9 1 4. Ekşi, A . ; Cihangir, E.; Dr. Baymirza Haylt Ar�ı. Istanbul 1 999. Erer. T.; Enver Paşanın Türkistan Kuıtuluş Savaşı, Istanbul 1 97 1 . s. 54. Galuzo, P.G.; "Turkestan-Kolonlya (Oçerk istori i Turkestona ot Zovoevaniya do Revolyutsi i 1 9 1 7 goda). Oxford 1 986. Gaspıralı, ismail; "'ı'lne Bir Cevap", Tercüman N.4, Bahçesaray, 29 Yinvar 1 899, s. 1 9-20. Grigor ' ev, V.; Şaporev, Yu. ; "Fragmentı Vremenl", O Çem Ne Govorili, Alma­ Ata, 1 990. Güngör, Ş . ; Yana Mllr Dergisi ve Tatar Aydınlarından M. Ayaz lstıalt (ldll­ ll)'nln Slycısf' GörOşlerl, (Yoyınlanmamı ş Yüksek Lisans Tez i ) , M.Ü. Tür­ kiyat Araştırmalar Enstitüsü, istanbul, 1 994. Hafız. A.; "M.Jstafa Çokay", T.D.A.D., S. 47, istanbul. N isan 1 987. Hasanov. M. ; "Aitematlva", Zvezda Vostoka, Taşkent, 1 990. N.7. Hasanov, M.; "Kokandskaya Avtonomlyo 1 Nekotorlye Eya Urokl", Obş. Nou. Uzbekistane. 1 990, N. 2. Hay i t, B. (Ertürk) ; "M.Jstafa Çoqay", Milli Türkistan. S. 65, 1 5 Yanvar 1 950, s. 1 2- 1 4. Hayi t. B.; Bosmacı lar. Türkistan Mllr Mücadele Tarihi ( 1 91 7-1 934), Ankara 1 997. Hayi t, B.; Sovyetler Blrll�l'ndekl Türklü�n ve lsiOm'ın Bazı Meseleleri, istan­ bul. 1 987. Hoyit. B.; Türkistan Devletlerının Mllr MOcodelelerl Tarihi, Ankara 1 995. ibraşulı , Sarbuloq; "M.Jstofanın Şıqqan Tegl", Jos Türkistan. S. l . 05. 1 98, Almatı, s. 1 2-3. ikram Han. H . ; Bir Türkistanlının Ikıncı Dünya Savaşı Hatıraları , lstanbul 1 999. ilgar. i . ; Rusya'da Bırıncı Müslüman Kongresı Tutanakları, Ankara 1 990. israfii-Bey; "Metodı Osvobodtel'noy Bor'bı N.32, Oktyobr 1 932, s. 8- 1 2.

J. Pllsudskogo", Gortsı Kavkazo.

Joldosbekov, M.; "M.Jstafa Şoqay Turalı", Egemendi Qazaqstan, 1 3 .04. 1 995; Türkçe tercümesi: "M.Jstafa Çokay Hakkında", Çeviren : M. Kırı mlı. TK. S.407, Yıl: x:xJ:).J, Mart 1 997, s. 1 76- 1 83 . Kaken. A . ; Türkistan leglonu, Astana 2000.


MUSTAFA ÇOKA Y Hayatı, Faaliyetleri ve Fikirleri

Konotboy, K. (Koris-Bey): "Moya Vstreça s Mustafa Bey", "Yaş Tuıifestan" Pomyoti Mustafa Çokoy-Beyo, Porij 1 949- 1 950. s . 27-28. Konotboy, K . ; "Ta�ıda TOıifell Komitesinin Maqsattarı TlM'QSında", Türke l i . S.8. Ağustos 1 952, s. 5-6. Kontemir, Ali; "M.ıstafc Çokay Hakkındaki Hatıralarım", Mi llf Türkistan. Düs­ seldorf. Kasım-Aralık. 1 963, S.99. s.23-26. Koro. i . ; "BOyOk TOrklstan Davosında Onemli Bir Isim M.ıstafc Çokay�lu ( 1 890-1 941 )", T.D.T.D .. N . 1 1 9, Kasım 1 996. Koroer. 1.; "TOrk Ocakları ve TOrk Mllllyetçlll�l", Türk Yurdu. Mort-Mayıs 1 999, s . 1 39- 1 4 1 . Kosımov. B.; Meslektaşlar, Behbudl, Aal Fıtrat, Taşkent 1 994. Koymak. E . ; Sultan Gallyev ve SOmOrgeler Entemasyonall, istanbul 1 993. Koyu m Han. V.; "Cevap". Mi lif Türkistan. Mort-Nisan 1 965. S. 1 07 A. s. 1 7 . Koyum Han. V.; "Şaraf Aaşldov'qa Açıq Mektub", Mi lif Türkistan, Kasım-Aralık. 1 963. S.99 A. S. 1 6-21 . Koyyum Han. V.; "M.ıstafc Çoqaynl Eslaş", Millf Türkistan. Mart 1 95 1 . S. 707 1 . s.23-27. Kerimullin. E . ; Kitap DOnyasına Seyahat, Kazan 1 979. K ırımer. C. S.; "Mareşal Pllsudskl lle Mllakatlarım ve Hatıralarım", Dergi . S. 1 3, Münih, 1 958. s. 75-83. Kırımi ı . H.; Kınm Tatarlarında Mllr Kimlik ve Mllr Hareketler, Ankara 1 996. Kocaoğlu. Osman; "Buhara Cumhurıyetının TeşekkOIO", Yeni Türkistan. istan­ bul, Eylül 1 93 1 . S. 39. Kocaoğlu, T.; "'Yaş Türkistan'ın Türkistan Basın Tarihindeki Yeri", Yaş Türkis­ tan. C.l, 1 929- 1 939, Tıpkı Basım. Ayoz Tahir Türkistan Ural Vakfı . is­ tanbul 1 997, s. 1 3-30. Kocaoğlu. T.; •1. Gasprlnsklyden M. Şoqay� Deyin TOrk Alemi Til Meselesin­

de Oş Türlü KOzqaras: bul meselenll'l bugün cane heleşek OşOn mal'lı­ zı,• Xoborşı , EI-Forobi Universitesi Tarih Seriyosı. N.9, Almotı, 1 998, s. 45-47. Komotsu. H . ; 20. Yazyıl Başlarında Orta Asya'da TOrkçülük ve Devrim Hare­ ketleri, Ankara 1 993. Koşar. Ç . ; Türkistan lle liglll Makaleler, Kültür Bakanlığı Yayınları. Ankara. 1 991 . Kökeboyeva. G.; Türkistan lle liglll Makaleler, Kültür Bakanlığı Yayınları. An­ kara. 1 99 1 .

�1 0


MUSTAFA ÇOKA Y Hayatı, Faa/iyet/eıi ve Fikirleri

Kökebayeva, G.; "Mustafa Şoqay ccıne SoQıs Tutqındarı", Qazaw Tarihi, 5 : 2, ı 997 , s. 29-30. Kösoğlu, N.; TOıif DOnyası Tarihi ve TOıif Medeniyet! Üzerıne DOşOnceler, Is­ tanbul ı 99 ı . Kurat. A.N. ; "XIX. YOzyıl Aus Tarihinin Karakteri ve 1 91 7 Aus Şubat (Mart) lh­ tiiOII", Dergi, Münih, N. ı 8. Kydyraliyev, D.; "TOıiflstan'da Cedlt Hareketının flkıf' Kaynakları ve Abay", T.D.i.D., 5:2, izmir ı 997, s. 79-89. Lozzerin i , E.J.; "The Arehive of Mustafa Chekay Bey: An lnventory", Cohiers du Monde russe et 5ovietique, XXI (2), avri l-juin ı 980. Mırzohmetov, M.; Qazaq Qalay Orıstandırıldı, Almatı ı 993. Muhamedi, R.; Sırat KOprOsO, Çev: M. Öner. istanbul ı 993.

Muhammed Ayaz lshakl Hayatı ve Faaliyetleri, ı 00. Doğum Yılı Dolay ısıyla, Ankara ı 979. Muminov, i.; "Ahmed Danlşnll'l Reaksiyon Idealogiyo bilen Kuraşı va Onul'\ lc­ tlmci.felsefl harnda Tabll-limi Karaşları", Tonlangen Asarlar ı. Taşkent ı 969 s. 246-27 ı . ' Naymanbayev, Q.; "Mustafa Şoqay SOyegl El Topr�ına Orala ma?", Ege­ mendi Qazaqstan, ı 3 . ı 2. ı 996. Nurpeyis, K.; "Qazaq lntelegentslyasının Akimşii-Amirşii COyege �ılım men Medeniyet Salasında�ı Qarsılı�ı·. Xabarşı, N: 9, Almatı ı 998, s. 2223. Nurpeyisov, K.; Alaş hem Alaşorda, Almatı ı 995. Nüsüphan, A.; "Mustafa Çokay ve Yaş TOıiflstan Dergisi Hakkında Yeni Bilgi­ ler", Çev. : Kara, A.; Belgelerle Türk Tarihi Dergisi, Dün/Bugün/Yarın. S:2ı , Ekim ı 998. s. 85-93. Oktay, A. (ilter); "BugOnkO TOıiflstcın ve TOıif Alemi", Yeni Türkistan. S. 22, Ho­ ziran ı 929. Oktay, A. (Toqtamışoğlu); "TOıif Gazltaçıl�ı X-XVII", Yaş Türkistan, 5.42-52, Mayıs ı 934. Mart ı 934. Oktay. A.; "Mustafa Bey Çokay�lunın Yaşlık ve Siyasi' Hayatından Bir Par­ ça", Türkel i , Münhen. S: ı 2, Aralık ı 952, s . 9- ı 4. Oktay, A . ; "Mustafa Çokay'ın Fqlv ve Kitapları". Türkistan. 5.6, Eylül ı 953, s. 22-24. Oktay, A.; "O Molodıx Godax ı Polltlçeskoy Deaytel'nostl Mustafa Beya Çe­ kay oglu", Türkeli. München, 5:4, Aralık ı 95 ı , s. ı ı - ı 6.

21_2J


MUSTAFA ÇOKA Y Hayatt. Fa,1/iyetleri ve Fikirleri

Oktay, A.; "TOrklstan Mllr Muhtarlyet HOkOmetl", Dergi, Münih, 1 960. S: 1 924. 1 5- 1 8. 26. Oktay. A.; TOrklstan Mllr Hareketi ve Mustafa Çokay (Merhumun 60'ncı Doğum Yılı Münasebetile). istanbul 1 950. Omarbekov. T.; 20-30 JıldadoQı Qazaqstan Qasıretl, Almatı 1 997. Oraltay. H . ; "TOrklstan TOrklerinin Mllr Parolası, istanbul. 1 973. Oraltay, H . ( Kazakbalası); "Kares Kanatbay Vefat Etti", Büyük Türkeli. izmir, 1 983, s. 76-7. Oraltay. H.; "MJstafo Şoqay cane Onul'l Şetelderdegl lzbasarları•, Qazaq Eli, 27. 1 2. 1 996. Özcan. K.; TOrklstan Mllr Mlcadelesl ve Araştırmalarında Dr. Baymirza Ha­ ylt'ln AoiO, istanbul 1 997. Özcan. Ö.; "MJstafa Çoka�lu Hakkında Bir Mektup", Toplumsal Tarih. S:32. Ağustos 1 996. s. 42-44. Özcan. Ö . ; "Sovyet MahkOmu NUıaclr TOrklerln Mlcadelelerl", Toplumsal Ta­ rih. S:56. Nisan 2000, s. 56-63. Pyaskovskiy, A.V.; Aevolyutsya 1 905-1 907 Godoav v Turkestane, Moskva 1 958. Pyaskovskiy, A.V.; Vostanıe 1 9 1 6 goda v Sredney Azll l Kazcıhstane, Sbornlk Dokumentov, Moskva 1 960. Qaxxar. T.; "XXr TOrklstan Uçun•, Türkistan. Taşkent. Fevral 1 992. Qazaq; ·eo� Eklnşl Adam Qoyu Turah", Qazaq. N:21 O. 23 Dekabır 1 9 1 6. Qazaq; "Aesey tOrkiyo QastıQınıl'l Bası", Qazaq. N:84, 85. 86. 1 9 1 4. Qangıratpayev. Q.; "BOroQa Ekinci Klsl Qoyu Turah", Qazaq. N: 2 1 1 , 31 Dekabır 1 9 1 6. Qoiiıratbayev. 0 . ; Turar Aıskulov, Almatı, 1 994. Qoşay. "MJstafa Bey". Türkel i , S: 1 2. Aralık 1 952. s. 1 9-20. Qoygeldiyev. M.; "Tutas TOrklstan ldeyası Xakkında", Xabarşı. EI-Farabi Universiteti Tarih Seriyası , N:9, Almatı 1 998. s. 1 5-21 . Qoygeldi yev. M.; "TOrklstannıl'l Uh Perzentı•. Wazaw Tarihi, N:2, s. 20. Qoygeldiyev. M.; Alaş QozQahsı, Almatı 1 995. Qoygeldiyev. M.; Nüsüphan. A.; "Mustafa Şoqay cane TOrklstan•, Mustafa Şoqay, Tandamalı 1. Almatı 1 998. Qoygeldiyev. M.; Tutas TOrklstan ldeyası cane MJstafa Şoqayuh, Almatı 1 997.

�1 2


MUSTAFA ÇOKA Y Hayati, Faaliyetleri ve Fikirleri

Qozıboyev, M.; Coudı Şaptım Tubaylap, Almotı 1 994. Rensdel. P.; "Orta Asya'da Bolşevikler Nezdinde", Yeni Türkistan, S: 22, Ho­ ziran 1 929, s. 22. Resulzode, M.E.; "Çokay �lu Mertıum l�ln", Y.T., Türkistan Millf Hareketi ve Mustafa Çokoy, istanbul 1 950, s. 5 1 -52. Resulzode, M. E.; "Josep Pllsudskl", Severnıy Kovkoz, N: 1 4, Vorşovo. 1 935, s. 3. Resul-zade, M . E . ; O Pcınturonlzme. V Svyozl s Kovkozskoy Promlemoy, Porij 1 930. Aossiyskoyo Akodemiyo Nouk, Iz lstorll Rossl yskoy Emlgrotsll. Pls'mo A.Z. Validova 1 M. Çokoevo ( 1 924-1 932 gg.), Moskova, 1 999. Roy. 0.: Yenı Orta Asya ya da Ulusların Imal Edilişi, Çev: M. Morolı, istanbul 2000. Soforov, G.: Kolonlol'noyo Revolyutslyo (Opıt Tui'Hestcıno), Almotı. 1 996. Saray, M.: Gospırolı lsmoll Beyden AtotOI'H'e Tüi'H DOnyasında Dil ve Kültür BlriiQI, Istanbul 1 993. Saray, M.: Kozak TOrkleri Tarihi, istanbul 1 993. Saray, M.: Özbek Türklerı Tarihi, istanbul 1 993. Saray, M.; Tüi'Histcın Türkleri. Rus ve Çin Idaresinde Yaşoyan TürHierln Mllr Mücadele Tarihi, istanbul, 1 984. Sotoyev, A.: "Mıstofo Toşkent'te", Qozaq El i , S:30. Severnı y Kofkoz: "Komltet Drujbı Norodav Kovkozo, Tui'Hestano 1 Ukroynı, Sevemıy Kolkoz", N:4, Avgust 1 934, s. 42. Severnıy Kofkoz: "Obrozovonle KDNHTIU v Parlje", Severıny Kofkaz-Şimali Kafkasya. N: 1 . Moy 1 934, s. 27. Seydohmet, K.C; Gospırolı lsmoll Bey, Haz . : R . Bakkal. lstonbul l 996. Sponov, A.: "Mıstofo Şoqoydıl'l Nloi'IQıstoud�ı lzderl", Jas Alaş. 1 9. 1 2. 1 996. Subxanberdina, Ü.; Dautiov, S . ; Ayqop, Almotı, 1 995. Şakibayev, S.; Podenie "Bol'şego Turkestcıno", Alma-Ata 1 972. Şakiboyev, S.; Ülken Tüi'Histcınnıng Küyreul, Almatı 1 972. Şorafiddinov. A.; "Mıstafo Çokoyev", Şark Yulduzu, Taşkent, Nisan 1 992. Şermet, Ergeş (Bulaq-Boşı): "lstlqlal Kuroş�ısı", Milb. Türkistan, S:76 A, Aralık 1 95 1 -0cok 1 952, s. 1 3- 1 6. Şimşir. S . ; Mehmet Emin ResulzOde'nln Tüi'Hiye'dekl Hayatı, faaliyetleri ve DüşOncelerl, Ankara 1 995.

2�


MUSTAFA ÇOKA Y Hayatı, Faaliyetleri ve Fikirleri

Şoqay. Mariya; Estetlkler, istanbul 1 997. Şul'gin. A.; "Pamyatl Druga", Türkeli. München. N:4. 1 95 1 . s. 27-32. Taymas. A.B.; Aus Ihtilalinden Hatıralar, l, ( 1 91 7-1 91 9), istanbul 1 947 . Tercüman; "Hokand'dan Mektub", Tercüman. N:27. 1 4 Auğust 1 983. logon, A.Z.V. ; "Birleşen 0(', Yeni Türkistan. 5:4. Eylül 1 927. logon. A.Z.V.; BugOnkO TOrlflll TOrlflstan ve Yakın Tarihi, Istanbul 1 98 1 . logon, A .Z.V.; Hatıralar, Ankara 1 999. logon. A.Z.V. ; TOrkiOQOn Mukadderatı Üzerine, Haz: T. Baykara. 2. Baskı , Is­ tanbul 1 997. Turan. M.A. ; "Kafkasya MOitecl Yayınlarında Mcıreşal Pllsudskl ve Cenaze TOrenl", Tarih ve Toplum. Temmuz 1 997, C.28, 5. 1 63, s. 1 3- 1 6. Turan. Ş.; ·� TOrlflstan Mllr MOcadeleslnde Yaş TOrlflstan Dergisinin Hız­ metlerı•, T.K. 5: 1 77. Ankara 1 997 . Turdiyev. Ş.; "Mcıhmudhoca Belbudl", Mulogot. Taşkent 1 994, 5:3-4. Turdiyev. Ş.; "TOrlflstan MJstakllll�l Haklda", Fon ve Turmuş. Taşkent, Kasım 1 989. Turdiyev. Ş.; Ular Germanlyada Oqıgan Ediler, Taşkent. 1 99 1 . Tursunov. H.; Vostanle 1 91 6 gocla v Sredney Azli 1 Kazahstane, Taşkent 1 962. Uratadze. G.i.; Obrazovanle ı Konsolldatslya Gruzlnskoy Demokratlc;eskoy Aespubllkl, Münhen 1 956. Uslu. A.; TOrlf Matbuatında TOrlflye ve TOrklstan Arasında Edet:( ve Flkıf MOnasebetler ( 1 905-1 937) (Yeni Türkistan ve Yaş Türkistan Der­ gilerine Göre). Basılmamış Yüksek Lisans Tez i . E.Ü. 5.B.F ., i zmir 1 997.

Uzbeklstan Aespubllkası Prezldentl Huzurlda�l Devlot va Camiyat Qurulu� akadlmeyası, Turlflston Çor Aosslyası MJstamlakac;lllgl Davrlda, Taş­ kent 2000. Ülküsal. M.; ikıncı DOnya Savaşında 1 941 -1 942 Berlin Hatıraları ve Kırım'ın Kurtuluş DavOsı, Istanbul 1 976. Yaman. E .. Bolaç. A.K.. Esatoğlu. A.; TOrlflye'dekl TOrk DOnyası, Ankara 1 998. Yarkın. i.; "TOrlflstan'da 1 91 6 Yılı lsyanı Hakkında Bazı Bilgiler", TK. IV. 5:68. 1 967. York ın. i.; "TOrlflstan'ın Cedldc;lllk Devri Rehberlerinden Edip ve Siyaset Adamı Mahmud Hoca Behbudl (1 874-1 91 9)", T.K.. VII. 1 970. s. 50-53. Yaş Türkistan. "TOrlflstan, Kalkasya ve Ukrayna Protestosu Metni ve Ter­ cOmesı•, Yaş Türkistan. 5:7 1 , Oktabır 1 935.

�1 4


MUSTAFA ÇOKA Y Hayali. Faaliyetleri ve Fikirleri

Yaş Türkistan. "Yaş Türkistan Başqormosıda", Yaş Türkistan. S: ı . Dekabır ı 929, s. 4. Yaş Türkistan. "Yaş Türkistannın 8 Yaşqa Kirişi MOnasebetlyle", Yaş Türkis­ tan. S:85. ı 936. Yaş Türkistan: "Bir Alman Zabltlnln 1 91 6'1ncl Yıl�ı (Izah Qoz�alanına Ald Hatıraları". Yaş Türkistan, S:80-8ı . iyui-Avgust ı 936. Yaş Türkistan: "Çokay �lu MJstafa Bek london'da", Yaş Türkistan. S: 55, lyun ı 934. s. ı . Yaş Türkistan: "Dost Matbuat DOnyosındo", Yaş Türkistan. 5:33, Au�ust ı 932, s. 33. Yaş Türkistan: "Ingiliz Mecmuasında Şarql Türkistan Meselesi", Yaş Türkistan. 5:63, August ı 935. s. 39. Yaş Türkistan. "Parls'te Türkistan Axvallnden Bir Ma'ruza", Yaş Türkistan. S:2, Yonvar ı 930, s. 32. Yaş Türkistan: "Porls'te Türkistan Hakkında Bir ND'ruza", Yaş Türkistan. 5:39, Fevrol ı 933. s. 36. Yaş Türkistan: "Şcırql Türkistan Mllr faclasına Ald Kara, Rakam 30 ve Metni", Yaş Türkistan. S:7 ı . Oktobır ı 935, s. ı 9. Yaş Türkistan. "Türkistan Sovyet Gazetelerinde Blzge ve Umumen Türkistan Mllr Hareketlge Qarşı Yazıl�an fılıi:Jqaleler Parçası". Yaş Türkistan. 5:89. Apri l ı 937. Yaş Türkistan. "Varşova'da Şarki Türkistan Hakkında MOhlm Bir fılıi:Jruza", Yaş Türkistan. S: ı 03, iyun ı 938, s. ı . Yaş Türkistan: "Yaş Türkistan Urdu Dilinde", Yaş Türkistan. 5:27. Fevral ı 932, s. 30. Yaş Türkistan: "Ukrayna-Kalkısya-TOrklstan Dostlu� Komitesi Faaliyetlerin­ den", Yaş Türkistan, 5:64, Mart ı 935, s. 28-32: S: 72. Noyobır ı 935. s. ı . Yaş Türkistanlı. "Ber11n'de Iki MOhlm ND'nıza", Yaş Türkistan. 5:36, Noyobır ı 932. s. 34. Yeni Türkistan: "Yaş Türkistan", Yeni Türkistan, 5:24-25. T.S.-K.E. ı 929, s. 24. Zenkovsky, S.A.; Rusya'da Pan-Turklzm ve Müslümanlık, Çev: i. Kontemir. is­ tanbul ı 983. Ziyoev. H.: Türkıstonda Aoss lya Tacovuzl va Hukmronllglga Qorşl Kuraş, Taş­ kent ı 998. Zur Mühlen, P.V . ; Gamolıhoç lle Kızılyıldız Arasında, Çev.: E.B. Özbilen. An­ kara.

2�



Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.