2 minute read

Kurtuluşun Yolu

cıları 8. maddenin kalkmaması için, adeta feryat ediyor. Cumhurbaşkanı Avrupalılar'ın Fırat'ın doğusunu Türkiye'den koparmak istediklerini açıkladı. Aynı anda Çiller' le Hikmet Çetin 8. maddenin Terörle Mücadele Kanunu 'odan çıkarılıp, Ceza Kanunu 'nun 3 1 1 . maddesine ithal edilmesi konusunda mutabık kaldıklarını beyan ettiler.

Ertesi gün verdik kulaklarımızı Ankara'ya . . . Bir yiğit, bir erkek, bir milliyetçi sesin yükselmesini bekledik.

O ses geldi, ama MHP' den değil, DYP Ankara Milletvekili İrfan Köksalan 'dan.

Diyor ki:

- A tatürk olsa bu konuyu konuşturmazdı. Tartıştırmazdı bile ... Çünkü milliyetçi adamdı. B ırakın tartışmayı, ağzını açanın ağzını yırtardı!

Helal olsun Köksalan' a . . .

Biz b u sözleri bir MHP milletvekilinden duymak isterdik. Yine de duymak istiyoruz.

KURTULUŞUN YOLU

8 Mayıs 1 995

Bir devleti ve hele Türkiye gibi, komşuları dahil, yedi düvelin yutmak için yalanıp durduğu üç coğrafyayı kilitleyen bir devleti yönetenler, direnmeyi akıllarına bile getirmeden Batı'ya karşı tam bir teslimiyetçiliği benimsemişlerse, kale içinden çökertiliyor demektir! ...

Hergün B atı 'nın yeni bir taarruzuna muhatap olunduğu halde, B atı ile bütünleşmek kaçınılmaz bir dış politika zarureti olarak kabul ediliyorsa da, içeriden çökertiliyor demektir kale ...

de, hükumetin B at ı ' dan ne şikayeti vardır, ne de şüphe s i ! . . Bakın bizden ne istiyor adamlar: 1- Dokunulmazlıkları kaldırılan milletvekillerinin dokunulmazlıklarını iade edeceksiniz. 2- DEP milletvekilleri hakkında açılan bütün davaları geri alacaksınız. 3- Milletvekilliği kaldırılan kimselere, milletvekilliklerini geri vereceksiniz. 4- Terörle Mücadele Kanun u ' nun 8. maddesini değiştireceksiniz. 5- Kürt sorununa siyasi bir çözüm bulacak, Kürtlere otonomi vereceksiniz. 6- Ülkenin bölünmez bütünlüğü aleyhinde propaganda yapmayı yasaklayan Anayasanın bütün maddelerini değiştireceksiniz.

Niçin yapacağız bütün bunları? Gümrük Birliği 'ne girmek için. Pekiyyy, Avrupa Konseyi ve Avrupa Parlamento s u 'nun, bir sömürge ülkesine bile teklif edilmesi için cesaret isteyen bu şartlar kabul edilirse Türkiye Gümrük Birliği 'ne alınacak mıdır? Hayır! . . . Alınması düşünülecektir.

TEMİNAT

1 6 Mayıs 1 995 Neredeyse Cumhurbaşkanlığı Köşkü ' nü basıp Demirel' i dövecekler: "-Vay efendim sen nasıl olur da 8. madde ile ilgili değişikliği askerlere sorarım" dersin? Bu kıyamet, sayın Demirel "Batılılar Sevr' i uygulamak

istiyor" dediğinde de kopmuştu.

Halbuki sayın Cumhurbaşkanı "Batıhlar' ı n istediği demokratikleşme değil, Türkiye'yi bölmektir" derken de, "8. maddenin yerine konacak fıkrayı askerlere sormadan onay

lamam" derken de, hem Türk Milleti 'ni yaklaşan tehlikeye karşı ikaz ediyor, hem de Anayasa'nın kendisine tanıdığı haklan sonuna kadar kullanmakta kararlı olduğunun işaretlerini veriyordu.

Meşhur deyimiyle, önüne uzatılan evrakı imzalamak zorunda olan Çankaya noteri değildi ki o . . . İdarecilerin körlüğü, sağırlığı iz'an ve idrakten yoksunluğu yüzünden, varlığı her gün yeni bir tehdit altına sokulan kutsal Türk Devleti'nin başıydı. . . İşte bu sıfatla v e "vatanm v e milletin bölünmez bütünlüğünü

koruyacağına" dair ettiği yemin icabı 8 . madde ile ilgili değişikliği askerlere de sorardı, Anayasa Mahkemesi'ne de giderdi. Anayasal hakkıydı bu onun . . .

Şimdi, işlerine geldiği sürece anayasal düzenin üstünlüğünü savunan her maksatlı kafayla, koca Türkiye'yi babalarının çiftliği gibi yönetmek isteyen her muhteris siyasetçi "Anayasa Mahkemesi'ne de gidemezsin, askere de soramazsın" diye

tutturmuştur.

Oysa sayın Cumhurbaşkanı, son bir haftada, üzerinde dikkatle düşünülmesi gereken iki önemli mesaj vermiştir:

1- Batı, Türk toprakları üzerinde bir Kürt devleti kurmak istemektedir. Demokratikleşmede ısrarın sebebi, bu devletin kurulmasma hizmet etmekten ibarettir. 2- Batı ile bütünleşmek için de 8. madde konusunda referanduma gitmek gerekir.

Muhtelif ikili temaslardan edindiği izlenimler üzerine, Batı' dan böylesine sıtkını sıyıran bir Cumhurbaşkanı 'nın, Türkiye 'nin Avrupa Birliği'ne girişi ve B atılılar'ın iptali için uğraşıp

This article is from: