2 minute read

Camero'nun Kafası

kenin çağdışılığmdan bahsedilebilmiş, emperyalizmin keşif

kolu olarak ülkemize. gelen itten köpekten özür bile dilenmiştir. Milli haysiyetimize olan hassasiyetimizi, kendi haysiyetleri ve hassasiyetleriyle karıştıranların bu umursamazlığı yüzünden yakamıza sarılmayan serseri kalmamıştır.

Stradis Korakas, elini harem-i ismetimize uzatan şimdilik son serseridir. Yunan Komünist Partisi ' nin Midilli M i lletvekili olan bu alçak, açlık grevi yapan bölücüleri desteklemek için İstanbul ' a damlamış, cezaevlerini teftiş etmeye kalktıktan sonra demiştir ki: - Tüm gücümüzle savaşınızı destekliyoruz. Sizin savaşınız bizim savaşımızdır.

Ve e lini kolunu sallaya sallaya, alkışlar arasında çiçeklerle uğurlanarak çekip gitmiştir ülkesine . . .

Tarihte v e dünyada böylesine bir kepazeliği cezalandırmayan bir tek devlet gösteremezsiniz, Türkiye hariç . . . Çünkü

Türkiye 'de önce devlet fikri çökertilmiştir.

CARNERO'NUN KAFASI

1 6 Eylül 1 995 Bu Carlos Carnero denen adam 1 3 Eylül günü Esenboğa ' ya indiğinde herhalde temiz süt emmiş bir vatan ev tadının kendisini pataklamak için gazetecilerin arasına sızmış olacağından endişe etmiş olmalı ki, durup dururken "ben Türkiye' nin dostuyum" diye bağırmaya başlamıştı. Sonra yine durup dururken, kendisinin B aşbakan Tansu Çiller tarafından kabul edileceğini haykırmak ihtiyacım duymuş ve demişti ki: - Bu kabul beni onurlandıracaktır.

Elbette onurlandıracaktır!

Türk Başbakam'mn herhangi bir ecnebiyi lütfedip huzuruna kabul buyurması zaten onu onurlandırması demek

tir. Fakat bu onura layık olmak isteyenlerin de az çok şeref ve haysiyete sahip olması gerekir ki, biz Carlos Camero denen bu sahtekarda şerefin de haysiyetin de kırıntısına bile rastlayamadık.

Çünkü 1 3 Eylül'de Türkiye'nin dostu olduğunu söyleyen Carlos, bakınız 14 Eylül' de nasıl küstahlaşmıştır:

Kapatılan D E P ' i n cezaevinde b u l unan 6 milletvekili serbest b ı r a k ı l mazsa, Terörle Mücadele Kan u n u ' nu n 8. maddesi kaldırılmazsa, gereksiz tutuklamalara ve işkencelere son verilmez, kaybolmaların önüne geçilmezse Gümrük Birliği' ne girmeniz mümkün değildir! ...

Bu muhtıranın, Avrupa Parlamentosu adına Adalet Bakanı Mehmet Moğultay'a verilmesi ne kadar manidarsa, Türkiye'nin iç meselelerine bumunu sokan ve bir Genel Vali gibi talimatlar yağdıran bu ecnebi karşısında Moğultay'ın sessiz kalışı da o kadar dikkat çekicidir.

DEP' i Anayasa Mahkemesi kapatmıştır.

DEP' in 6 milletvekili Devlet Güvenlik Mahkemesi tarafından mahkum edilmiştir.

Terörle Mücadele Kanunu 'nun 8. maddesini iptal etmek, muhafaza etmek, kısmen veya tamamen değiştirmek yetkisi de Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne aittir.

Ama hukuka ve demokrasiye büyük önem verdiğini söyleyen Gümrük Birliği'nin bu raportörü, siyasi bir makam olan Adalet Bakanlığı'ndan yargı kararlarına ve parlamentonun iradesine müdahale edilmesini isteyebilmiştir.

This article is from: