Sayın Başbakan 'ın Cevaplaması Dileğiyle

kiye' ye kabul ettirmek için dayattığı formül ü , demokrasi, insan hakları ve çağdaşlık adına savunanlar çıkmıştır ortaya . . . 1 980' lerde durup oturturken, "Kürt kökenli, Kürt kimliği" gibi bilimsel temellerden yoksun sivrilikleri, kapanası ağızlardan düşürmeyenler, nasıl sun 'i bir Kürt milliyeti yaratarak halkı bölmek istedilerse, şimdi aynı ihanetin hukuki teminatlarını aramaya verdiler kendilerini . . . Her i l nasıl kendi belediye başkanını seçiyorsa, kendi valisini de seçmeliymiş . . . - Ya Apo'yu seçerse? Veya Apo' nun desteklediği bir eşkıyayı getirip "vali" diye oturtursa vilayetin başına? Bazı siyasi parti başkanlarının Apo'dan talimat alanları Türkiye Büyük Millet Meclisi' ne taşıyacak kadar siyasi ze

kadan yoksun oldukları bilindiğine göre, hiç şüpheniz olmasın ki yarın eli kanlı bir terörist katlettiği halkın "sayın valisi"

olarak vilayet makamına çöreklenecektir. Ve asıl beta da o zaman çıkacaktır işt e ! . . .

SAYIN B AŞBAKAN'IN CEVAPLAMASI DİLEGİYLE ...

1 0 Ekim 1 992 Turgut Özal ' ın , çok değer verdiğimiz ve mutlak surette değer verilmesine inandığımız Cumhurbaşkanlığı Köşkü ' nde bir saniye bile barındırılmasına milliyetçi gönlümüz hiçbir zaman razı olmamıştır ve olmayacaktır. Özal'ın sadece kendi partilileri tarafından Cumhurbaşkanlığı makamına oturtulduğu günden beri, hukuken yetkili ve sorumlu olmadığı halde, yasama ve icra organlarını yok farzetmesi, siyasi iktidarın karşısına bir muhalefet lideri olarak dikilmesi, güdümüne alamadığı parti liderlerine karşı demokrasi tarihimizde görülmedik isyanları yönlendirmesi ve milli bünyemizde

derin yaraların açılmasına sebep olan "Türkiye bir mozaiktir, kürtçe televizyon yaymlarma izin verilmelidir, bende kürt kanı var, bir kürt federe devleti kurulabilir" gibi beyanları,

Türk Milleti 'nin, Çankaya sakinine karşı duyduğu itimadın sarsılmasına neden olmuştur. Fakat bütün bunlara rağmen bu yazının, Özal dahil, hiç kimseyi tahkir ve tezyif etmek gibi bir maksadı yoktur. Hakaret kastı ve yazıda adı geçen kimselerin siyasi şahsiyetlerini, sosyal konum ve itibarlarını sarsmak gibi bir amacı da yoktur. Aksine, yazının asıl maksadı, gerçeğin, yalnız gerçeğin ortaya çıkmasına yardımcı olmaktır ki -eğer fail değillerse- yazıda adı geçenlerin aklanmalarına yardım edilmiş olacaktır. Türk kamuoyunun aydınlatılması bakımından aşağıdaki soruların Sayın Başbakan tarafından cevaplandırılmasını rica ediyorum: 1- Kararlılık Gösterisi 92 Tatbikatı sırasında Amerikan uçak gemisi Saratoga'dan açılan ateşle beş askerimizin şehadetine ve destroverimizde ağır hasara sebep olan Amerikalı m uvazzaf çavuş, Amerikan komutanları tarafından Türk komutanlara teslim edilmiş midir? Edildi ise rum veya ermeni asıllı olmadığını istihbar ettiğimiz bu Amerikalı çavuş, Cumhurbaşkanı'nın özel uçağı ile Napoli'deki NATO karargahına gönderilmiş midir?

2- Geçen yıl, eşkıya takibi için devletin satın aldığı 800 kilometre menzilli ve çok amaçlı kullanılabilen 4 helikopterin bir yanlışlık sonucu -bu nasıl yanlışlık ise- Köşk' ün bahçesine indirildiğine dair bilgiler alınmaktadır. Aylarca güvenlik kuvvetlerine teslim edilmeyen bu helikopterlerden birinin, ısrarlı talepler sonucu Genelkurmay B aşkanlığı 'na, diğerinin de gene ısrarlı talepler s o n u c u B aşbakan l ı ğ a v e ri l d i ğ i , ancak i k i sinin hala Köşk'ün bahçesinde bekletildiği doğru mudur? Doğru i se güvenlik kuvvetlerinin aci l ihtiyacı olan bu helikopterlere Cum-