2 minute read

Türkiye'de Türk Olmanın Dayanılmaz Yalnızlığı

Başkanı'nın Devlet B akam, Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakan Vekili sıfatıyla yaptığı bu manidar açıklamaya, SHP Genel Sekreteri Fikri Sağlar'ın verdiği destek oldukça düşündürücüdür.

S ağlar diyor ki: "- SUP Kürt k i m l iğini tanımaktadır. SUP, Kürtler'in ana dillerini özgürce kullanabilmelerinden ve öğrenim kurumlarım kurmalarından yanadır. Bir federasyon tartışılabilir." Biz federasyonu tartışmayacağız. Çünkü federasyonu tartışmak demek, Türk topraklan üzerindeki Türk egemenliğini tartışmak demektir. Karayalçın ve Sağlar' ın dilinin altındakileri anlayabilmek için, önümüzdeki günlerde B atı 'nın girişimlerini takip etmek gerekiyor.

TÜRKİYE' D E TÜRK OLMANIN DAYANILMAZ YALNIZLIGI

1 4 Aralık 1 994

Ellerinden gelse, Nusret Demiral' ı da, silahlı çete üyesi oldukları için eski DEP milletvekillerini mahkum eden Devlet Güvenlik Mahkemesi hakimlerini de kurşuna dizecekler. Sonra da oturup, çiğ, çiğ yiyecekler hepsini . . . Vay efendim Avrupa Konseyi toplanmak üzere iken hakimler halkın temsilcilerini nasıl muhkfim eder, Nusret Demiral denen o savcı da 1 5 yıl cezayı az bulup, Yargıtay' a nasıl gidermiş? - Gideerrr! Önündeki dosya münderecatına göre, Türk Devleti'nin bütünlüğü ve Türk Milleti 'nin birliği namına sallandırılmalarını

beklediği silahlı çete mensuplarının 15 yılla paçayı kurtarmak üzere olduklarını görür, üstelik karar celsesinde mahkeme salonundaki o zılgıtlı meydan okumaya şahit olursa, Yargıtay' a gitmez de nereye gider bir savcı? Mahkemenin kararı açıklamasından sonra güya demokrasi adına, ama aslında devlet çarkını kilitlemek için koparılan devşirme şamatası, terörü önlemek için sadece G üneydoğu dağlarında eşkıya aramanın hiç bir mana ifade etmeyeceğini bir kez daha göstermiştir. Çünkü Türk Milleti adına karar veren hakimler,. kanunlar açıkça ihlal edilerek ağır şekilde suçlanırken, görevini yapan savcı Demiral adeta halk düşmanı ilan edilmiştir! S ayın Demiral ' ın yakasına sarıldığı adamların, Mehmetçik katillerini bile savunmaktan çekinmediği ve Türk göklerinde bir başka bayrak dalgalandırmak isteyenlere yardım ve yataklık ettikleri ve hatta eşkıyanın parlamentodaki temsilcileri oldukları hatırlanırsa, savcının üzerine yürüyenlerin, gerçekte Türkiye Cumhuriyeti ile hesaplaşmak istedikleri anlaşılacaktır.

Türk soyuna karşı duyduğu nefreti tatmin etmek için muhtelif mezbelelerde bulduğu Yen i Osmanlıcılar'la, İstanbul'un meyhaneleriyle kerhanelerinde keşfedilen 2. Cumhuriyetçiler'i, hayal dahi edemeyecekleri kadar yüksek maaşa bağlayıp, gazete köşeleri ile televizyon ekranlarına mıhlayan devşirme tak ı m ı n ı n , y a r g ı n ı n a r d ı n d a d u rm a s ı n ı esasen beklemiyorduk. Ama Adalet B akanı durmalıydı! Barolar seslerini yükseltmeliydi. Kesinleşmemiş mahkeme kararını eleştirmenin suç olduğunu haykırmalı ve Yargıtay' ı n baskı altına alınmasına izin verilmemeliydi. Galiba sayın Demiral' ı anlamak için Türkiye'de Türk ol-

This article is from: