Toplumsal Özgürlük Gazetesi -sayi17

Page 1

Toplumsal Özgürlük Partisi kuruluyor!

Şubat 2016 / sayfa Parti 1 Girişimi 5. konferansını yaptı ve partileşme kararı aldı. Kurucutoplumsal özgürlük heyet seçildi.İşçi sınıfının ve anti kapitalislerin mücadelesi verilecek.

toplumsal özgürlük

facebook.com/ToplumsalOzgurlukPartiGirisimi

twitter.com/toplmsalozgrlk

2 TL / Şubat 2016

Yunanistan’da neler oluyor? Alp KAYSERİLİOĞLU Eylül’den beri Yunanistan’la ilgili haberler birden kesildi. Oysa, 2015 başlarında SYRİZA iktidar olduktan sonra bütün dünya gözlerini Yunanistan’a çevirmişti. Avrupa solcuları da, SYRİZA’nın seçim zaferini “Avrupa’nın baharı” olarak nitelendirmişti. Sol camianın büyük bir kısmı şölen yapıyordu. Verilen sözlerin tutulmaması sonrasında, SYRİZA’nın hükümet olmasını kutlayanlar sustu. Eh, yenilgiler böyle de hazmedilmeye çalışılabilir. Yunanistan’da yaşam ve mücadele ise, elbette devam ediyor. Ama, eskisinden daha kötü koşullarda yaşanıp mücadele ediliyor. Üstelik, gelişmeler o kadar da moral bozucu değil. Yunan halkının demokratik ve direnişçi refleksleri, gericiliğe veya siyasi miskinliğe bükülmedi. Evet, bir geri çekilmeye ve kafa karışıklığa yol açıldı, ama direnişçi-demokrat potansiyeller hala mevcut ve her an yeniden ön plana çıkabilir. Devamı 9. sayfada

10 Ekim rejimine karşı halkın gücü

Halkın özgürleşmesinin örgütü, halkın oylarıyla seçilen Halk Meclisleridir. Halk meclislerinin, özgürlük ve demokrasi zemininde örgütlenmesi, demokratik bir cumhuriyetin inşa edilmesi anlamına geliyor.

İstanbul yağması Eymen DEMİRCAN Kentsel Dönüşümün en acımasız ve en gözü dönmüş şekilde ilerlediği İstanbul her gün daha da yaşanmaz hale gelmektedir. İstanbul’da 2014’te yapılan sayım ile kayıtlı ikamet edenlerin sayısı 14.377.000 olarak belirlenmiştir. İkamet dışı nüfusu da göze alırsak mevcut nüfusa en az bir kaç milyon insan daha eklenmeli. 5 milyon insanı kaldırabilecek yüz ölçümüne sahip İstanbul’a bu kadar nüfusun yığılmasının sebebi ne? Devamı 15. sayfada

7 Haziran’da halktan yediği tokatla sersemleyen Erdoğan/AKP, halkın iradesini yok saydı ve bir darbe düzenleyerek özel bir rejim kurdu. Bu yeni rejimin temeli, 20 Temmuz Suruç ve daha da ağırlaştırılmış haliyle 10 Ekim Ankara katliamlarıyla atıldı. Evet, bu yeni rejime “10 Ekim Rejimi” diyebiliriz. Rejimin ana omurgası, Kürtlerle savaşarak inşa ediliyor. Ama, sadece Kürtler değil; Aleviler, kadınlar, işçiler de düşman olarak görülüyor. Kürt şehirleri günlük olarak bomba-

lanıyor. Kadınların iktidar güçleri tarafından sürekli aşağılanmasından cesaret alanlar, alçakça saldırıyorlar. Kadınlar, cinayet, tecavüz ve taciz saldırısı altında. Alevilerin evleri işaretleniyor, Cem evleri tehdit ediliyor. İşçilere yönelik neo liberal saldırı, yoksulluk ve işsizlik sonuçlarını yaratarak bütün çalışanların ve ailelerinin yaşamlarını cehenneme çeviriyor. Sadece bunlar değil, israfçı tüketim ve beton sevdalısı AKP/Erdoğan iktidarı, doğayı artan oranda ve sürekli

tahrip ediyor. 10 Ekim rejimi, çok açık ki, halkı düşman olarak gören ve halka karşı savaşan bir rejim. Halk güçleri de, saldırılara karşı güçlü ya da zayıf, ama bir biçimde direniyorlar. Kürt sorunu üzerinde oluşan gerilim, bir iç savaşa doğru evriliyor. Şimdi, halkların ve inançların eşit haklarla, kardeşçe ve ortaklaşa yaşamaları için direnme zamanı. Şimdi, güvencesizlik, yoksulluk ve işsizliğe karşı direnme zamanı. Şimdi, Erdoğan diktatörlüğüne ve

Sosyalistlerin sorumluluğu

Kürtlerin yıldızı parlıyor

3

5

Krizi yönetecek hamleler yapılabilirse hava yine bizden yana esecektir.

Kriz ve yeni köpük Volkan YARAŞIR Kapitalist sistemde krizler organiktir. Sistemin işleyişinden ve doğasından kaynaklanır. Kapitalizm krizden beslenen ve krizler üreten bir sistemdir. Sermayenin üretim, yeniden üretim döngüsünün bozulması krizleri yaratan temel faktördür. Kapitalist sistemde iki tip kriz vardır. Kısa çevrimli krizler ve büyük bunalımlar. 1970’lerin başlarından bugüne kadar farklı evrelerden geçerek ve bünyesinde zaman zaman kısa çevrimli krizler üreterek devam eden kriz, kapitalizmingenelleşmiş/ yapısal krizidir. Devamı 7. sayfada

10 Ekim rejimine halkın gücünü gösterme zamanı. Özgürlük ve Demokrasi, direnen halk güçlerinin ortak arzusu olarak belirginleşiyor. Halkın mücadele ederek özgürleşmesinin örgüt biçimi, halkın oylarıyla seçilen Halk Meclisleridir. Halk meclislerinin ülke çapında ve özgürlük ve demokrasi zemininde örgütlenmesi, demokratik bir cumhuriyetin fiilen inşa edilmesi anlamına geliyor. Erdoğan diktatörlüğüne karşı özgürlük, özgürlük, daha fazla özgürlük.

“Artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacak” sözü, Ortadoğu’da yaşanıyor. Ez cümle, Ortadoğu’da tarih yeniden yazılıyor.

Kadınlar öz savunmaya

Erkeklerin neredeyse her gün kadın öldürdüğü ve ölüm ile burun buruna yaşadığımız bu ülkede özsavunma şart!

12

Kavşak noktası! Gerilim politikalarıyla toplum kamplaştırılıp, birbirine düşmanlaştırılıyor. Muhalif toplumsal güçler düşman olarak görülüyor ve çıkarılan yeni yasalarla muhaliflere her türlü devlet şiddeti uygulanabiliyor. AKP, başka sebeplerin yanı sıra, özel bir yönetim tarzı sayesinde iktidarını sürsürebiliyor. Öyle ki, kaybettiği 7 Haziran seçimlerini bile fiili durum yaratarak olmamışa çevirebildi ve hukuk dışı bir «Darbe» biçiminde yürüttüğü 1 Kasım süreciyle hedefine ulaşabildi. “Kontrollü gerilim” politikaları, bu

“yönetim tarzının” ana ögesini oluşturuyor.

Toplum kamplaştırılıyor Süreklileşen ve birçok biçime bürünen gerilim politikalarıyla toplum kamplaştırılıyor, bu kamplar birbirine düşmanlaştırılıyor. Ve, “Sünni-Türk-Erkek” bir kitlenin, “İslamcı

bir Türkçülük” ve “Devletin bekası” zemininde AKP’nin arkasında toplanması hedefleniyor. Artık, devletin bütün ana alanları, kısmen Ordu hariç, AKP’nin daha doğrusu Erdoğan’ın doğrudan emriyle çalışıyor. Çok net bir “emir-komuta” zinciri oluşturuldu. Muhalif toplumsal güçler “düşman” olarak görülüyor ve

çıkarılan yasalarla bu “düşmanlara” karşı her türlü devlet şiddeti yasallaştırıldı. Elbette, gerilim politikaları, “pürüzsüz” bir alanda yürütülmüyor. İçinde yaşadığımız toplumsal alanın birçok alanına yayılmış irili ufaklı engeller, yürütülen gerilim politikalarına direnç gösteriyor. Devamı 4. sayfada


Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.