Madeni Yağ Dünyası / Mayıs - Haziran 2016 Sayısı

Page 1

SAYI/ISSUE:1 MAYIS-HAZİRAN / MAY-JUNE 2016 ISSN 2548-074X

15TL

İKMİB Başkanı Murat Akyüz:

“Devlet, madeni yağda vergi sorununu çözerse sektör 2 yılda sınıf atlar’’ Kaçakla mücadelede sahaya inilmeli

Azerbaycan Türk yatırımcılarını bekliyor

Shell, liderliğin formülünü paylaştı


VISCOPLEX® PPD’ler soğuk hava akış performansı sağlar

Lider olabilmek için harekete devam etmek zorundasınız. Bu nedenle Evonik bünyesindeki yağ katkıları uzmanları, soğuk hava akış performansını geliştirmek için, hassas Akma Noktası Düşürücü (PPD) katkılar geliştirmiştir. Evonik’e ait VISCOPLEX® PPD’ler, dünya çapında birçok farklı uygulamada kullanılan baz yağlar, paket katkılar ve viskozite geliştiriciler ile uyum sağlayarak güçlü düşük ısı akışkanlığı kazandırır. Örneğin, VISCOPLEX® 1-254 ‘ün üstün performansı çok geniş baz yağ portföyünde kanıtlanmıştır. Daha fazla bilgi almak için evonik.com/oil-additives adresini ziyaret edin.

Adco Petrol Katkıları San. Ve Tic. A.Ş. Hacımimi mah. Kemeraltı cad. Balkan Han -15/4 Karaköy Beyoğlu İstanbul / Turkey +90 212 252 08 40 Adco Petrol, Evonik Yağ Katkıları ürün ve teknolojilerinin yetkili temsilcisidir.


EDİTÖRDEN

Merhaba Uzunca bir süredir hazırlıklarını sürdürdüğümüz, her sayfasını, her haberini büyük bir özenle hazırladığımız dergimizle karşınızdayız. Ana konusu madeni yağ olan ancak kimyevi ürünler

MADENİ YAĞ DÜNYASI

İMTİYAZ SAHİBİ Vizyon Dergi ve Yayıncılık İletişim Pazarlama A.Ş adına Selçuk Akat

sektörünün tamamını kucaklamayı hedeflediğimiz Madeni Yağ Dünyası’nın sektörün en önemli yayınlarından biri olması en büyük hedefimiz. Öncelikle “Neden Madeni Yağ Dünyası”nı yayımlamaya karar verdiğimizi anlatmak istiyoruz. Türkiye’de kimya ve akaryakıt sektörüne dönük yayın yapan çok sayıda dergi ve internet sitesi var ancak madeni yağ sektörünü merkezine oturtan yayın sayısı yok denecek kadar az. İşte yola çıkış amacımız hem bu boşluğu doldurmak hem de örnek gösterilecek bir haberciliğe imza atmak... Sektörümüz son yıllarda hem hacimsel hem de rakamsal olarak büyümesine karşın barındırdığı potansiyeli tam olarak kullanamıyor. Sadece ülkemizin değil dünyanın önemli şirketleri, Türkiye pazarında hem üretim hem de satış yapıyor. Bu ilgiye karşın dünya sıralamasındaki yerimiz beklentilerimiz uzağında. Mevzuatın, düzenleyici kararların, lisanslandırma süreçlerinin, kaynakların dağılımının, ihraç pazarlarının gelişimi konularında bilgi sahibi olmak en önemli unsur haline geliyor. Madeni Yağ Dünyası olarak sektörün gelişimine haber ve bilgi odaklı bir katkı sunmak için yola çıktık. Sadece güncelin değil, gelecekte olacağın da olması gerekenin de tartışmasını yapmak istiyoruz. Bunu güçlü bir haberciliğin yanı sıra sektörün ehil isimlerinin görüş, makale ve diğer katkıları ile şekillendirmek üzere uzun bir hazırlık döneminin sonunda sizlerle buluşuyoruz. Sektörün sorunlarının tartışıldığı, bürokrasiye iletilecek mesajların yer aldığı, Türkiye ve dünyadaki gelişmelerin ayrıntılarıyla işlendiği, akademisyenlerin, yerli ve yabancı uzmanların vizyonumuzu geliştireceği çalışmalarının yer aldığı, her sayısını heyecanla beklediğiniz bir dergi olmak hedefiyle yola çıktık. Bu uzun yolculukta bizi yalnız bırakmayacağınıza olan inancımız tam... Görüş, öneri ve eleştirilerinizle şekillenecek Madeni Yağ Dünyası’nın sektörün buluşma noktası olacağını biliyoruz... Her yeni sayıda daha güçlü bir içeriği sunacağımızın sözü ile...

YAYIN KURULU Prof. Dr. Ertuğrul Durak Prof. Dr. Filiz Karaosmanoğlu Prof. Dr. Hakan Kaleli HABER MERKEZİ Sorumlu Yazı İşleri Müdürü: Neslihan Karataş HABER KOORDİNATÖRÜ: Esin Gedik EDİTÖRLER: Alican Güçlü Zeynep Canmutlu, Halil Korkmaz FOTOĞRAF: Cem Şahinoğlu İLETİŞİM: Hacımimi Mah. Kemeraltı Cad. Balkan Han No: 15/4 34425 Karaköy/ İstanbul/ Turkey Tel: +90- 212 252 08 40 Fax: +90- 212 252 81 51 www.vizyonas.com Abonelik: abone@vizyonas.com Reklam: reklam@vizyonas.com YAYINA HAZIRLIK: VİZYON YAYINCILIK GRAFİK TASARIM-BASKI:

Ajanscode

Madeni Yağ Dünyası Dergisi Vizyon Dergi ve Yayıncılık İletişim ve Pazarlama A.Ş. tarafından T.C. yasalarına uygun olarak yayımlanmaktadır. Madeni Yağ Dünyası Dergisi’nin isim ve yayın hakkı Vizyon Yayıncılık’a aittir. Dergide yayımlanan yazı, fotoğraf ve illüstrasyonların her hakkı saklıdır. Kaynak gösterilmeden alıntı yapılamaz. Yazıların sorumluluğu yazarlara, ilanların sorumluluğu sahiplerine aittir.

Keyifle okumanız dileği ile...

MADENİ YAĞ DÜNYASI

3


İÇİNDEKİLER 06

14

20 4

MADENİ YAĞ DÜNYASI

OPET akaryakıt sektörünün ‘En Beğenilen Şirketi’ seçildi

İKMİB BAŞKANI MURAT AKYÜZ:

“Devlet, madeni yağda vergi sorununu çözerse sektör 2 yılda sınıf atlar’’

“Kardeş ülke” Azerbaycan, Türk yatırımcıları bekliyor


26

Shell, dünya ve Türkiye birinciliğini sürdürmekte kararlı

32

2021’de sektör 166 milyar doları geçecek

BU SAYIDA 06 PANORAMA 10 KARİYER 12 VİZYON 14 RÖPORTAJ 18 GÜNDEM 20 ÜLKE DOSYASI 26 RÖPORTAJ 29 DOĞRU BİLİNEN YANLIŞLAR 32 DÜNYA GÜNDEMİ 35 MEVZUAT 36 ETKİNLİK 38 TEKNOLOJİ

MADENİ YAĞ DÜNYASI

5


PANORAMA

OPET AKARYAKIT SEKTÖRÜNÜN ‘EN BEĞENİLEN ŞİRKETİ’ SEÇİLDİ

OPET, Capital Dergisi tarafından düzenlenen ve iş dünyası tarafından önemli bir referans kabul edilen ‘’Türkiye’nin En Beğenilen Şirketleri’’ araştırmasında bir kez daha ‘Akaryakıt sektörünün en beğenilen şirketi’ seçildi. Capital Dergisi’nin bu yıl 15’incisini gerçekleştirdiği ‘Türkiye’nin En Beğenilen Şirketleri’ Araştırması Ödül Töreni, 28 Nisan tarihinde Four

Seasons Hotel’de yapıldı. Araştırma kapsamında 36 sektörde faaliyet gösteren 700’ün üzerinde şirketin 1602 orta ve üst düzey yöneticisiyle görüşüldü. Beğeniyi etkileyen 20 kriter üzerinden ölçümlenen ve 3 ay boyunca saha çalışması devam eden araştırma, CAWI ( bilgisayar destekli web görüşmesi) tekniğiyle yapıldı. Türkiye’nin en beğenilen şirketleri sektör temsilcilerinin yanıtlarıyla belirlendi. OPET; ‘Müşteri Memnuniyeti’ ve ‘Toplumsal Sorumluluk’ kriterlerindeki başarısı ile ‘akaryakıt sektöründe en beğenilen şirket’ seçildi. OPET adına ödülü alan OPET Genel Müdürü Cüneyt Ağca «Bir kez daha sektörümüzün en beğenilen şirketi seçilerek, başarımızı perçinlemekten büyük mutluluk duyuyoruz. Hizmetlerimizi tüketiciye özenle ulaştıran, Türkiye’nin dört bir yanında hizmet veren 1500’ün üzerindeki bayimizle ‘Kusursuza Yolculuğumuz’a devam edeceğiz” dedi. Ölçülmeye başlandığı 2006 yılından bu yana KalDer Türkiye Müşteri Memnuniyeti Endeksi›ne göre dokuz yıldır aralıksız müşterinin en çok memnun kaldığı marka seçilen OPET, bu yıl devreye alınan KalDer’in yeni ölçümleme sistemine göre de ‘Müşteri Sadakati En Yüksek Marka’ seçilerek başarısını 10’uncu yıla taşıdı.

OPET VE FORD, FORD TRUCKS MODELLERİ İÇİN EN İYİ YAĞI GELİŞTİRDİ Opet Fuchs ve Ford Otosan, Euro 6 motoru için en iyi özelliklere sahip olan dünyada WSS-M2C213-A1 onayına sahip tek ürün FMY Formula XLD 5W-30 geliştirildi. Ford Euro 6 motor yağı geliştirme süreci, 2013 yılı başında Ford Otosan’ın, Ford Trucks için yeni geliştirilen Euro 6 Ecotorq motorunda kullanılacak yağlarda Opet Fuchs ile teknolojik işbirliği kararını almasıyla başladı ve Mart 2015’de FMY Formula XLD 5W-30 isimli ürünün Ford’un küresel MATS sisteminde tek onaylı ürün olarak yayımlanmasıyla başarıyla sonuçlandı. Ford Otosan ve Opet Fuchs mühendislerinin birlikte yürüttüğü ve 2 yılı aşan yağ geliştirme çalışmaları süresince, 100’den fazla motor ve saha testleri gerçekleştirildi, 1000’den fazla yağ numunesi Opet Fuchs laboratuvarında incelendi ve raporlandı. Tüm bu çalışmaların sonucunda yeni Euro 6 motoru için en iyi özelliklere sahip olan dünyada WSS-M2C213-A1 onayına sahip tek ürün FMY Formula XLD 5W-30 geliştirildi. Euro 6 emisyon standartlarına uygun, yakıt ekonomisi sağlayan ve 120 bin km’ye kadar yağ değişim aralığına ulaşabilen tam sentetik motor yağı olan FMY Formula XLD 5W-30, varil ve bidon ambalajlarda tüm Ford yetkili servislerinde satışa sunuldu.

6

MADENİ YAĞ DÜNYASI

Murat Seyhan

OPET FUCHS SATIŞ TEMSİLCİLERİ ANTALYA’DA BULUŞTU Madeni yağ sektörü firması Opet Fuchs yetkilileri ve bayi satış temsilcileri, “Birlikte çok daha güçlüyüz” sloganıyla Antalya Regnum Carya Golf and Spa Resort’ta bir araya geldi. Şirketten yapılan açıklamaya göre, Türkiye’nin dört bir tarafından Opet Fuchs endüstriyel ve otomotiv bayilerinin katılımıyla gerçekleşen toplantıda, katılımcılar Genel Müdür Murat Seyhan’ın sektöre ve iş yaşantısına dair sunumunu izleme şansı buldu. Toplantıda 5, 10 ve 20 yıldır görevini sürdüren satış temsilcileri, kıdem ödüllerini Opet Fuchs Genel Müdürü ve grup müdürlerinin elinden aldı. 170 katılımcıyla düzenlenen toplantının ikinci bölümünde, alanının önde gelen isimlerinden Mehmet Kocabaş’ın katılımıyla “Kazanan Takımın Dinamikleri” çalıştayı gerçekleştirildi. Çalıştayda, yapılan çalışmalar eğlenceli anlara sahne oldu. Toplantının son bölümünde ise katılımcılar, Otomotiv Satışlar Grup Müdürü Erçin Bıyık ve Endüstriyel Satışlar Grup Müdürü Ahmet Oral’ın sektöre ve günümüze dair sunumlarını izleme imkanı da buldu.


EPDK, İSPET, OLG PETROL VE HIGH PETROKİMYA’YA MADENİ YAĞ LİSANSI VERDİ Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu’nun Resmi Gazete’de yayımlanan ilanına göre, Petrol Piyasası Lisans Yönetmeliği hükümleri çerçevesinde İspet Kimyevi Maddeler Sanayi Ticaret Anonim Şirketi ve OLG Petrol Ürünleri Gıda İnşaat Otomotiv Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi’ne madeni yağ lisansı verdi. 2 Mart 2016 tarihli ve 6136-1,2 sayılı Kurul Kararları ile verilen madeni yağ lisansları aynı tarihten itibaren 10 yıl süreyle geçerli olacak. Kurum, daha önce de High Petrokimya Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi’ne 10 yıl geçerli olmak üzere madeni yağ lisansı vermişti. Öte yandan EPDK, çeşitli tarihlerde aldığı kararlarla bazı şirketlerin lisansını da sonlandırdı. Resmi Gazete’de yer alan kararlara göre, Karadeniz Akaryakıt Madeni Yağ Lpg Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi’nin İhrakiye Teslimi Lisansı, Magus Petrol Ürünleri Ticaret Sanayi Limited Şirketi’nin Madeni Yağ Lisansı, Garzan Petrol Nakliyat Kuyumculuk İthalat İhracat Sanayi Ticaret Limited Şirketi’nin Depolama Lisansı ve Y.E.S. Yenilenebilir Enerji Akaryakıt Gıda Kimya Tarım Ürünleri ve Temizlik Maddeleri Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi’ne ait İşletme Lisansını sona erdirdi.

LUKOIL’DEN ‘YAĞ DOKTORU’ KÖŞESİ LUKOIL, bireysel ve kurumsal son kullanıcılarına yönelik yeni projesini hayata geçirdi. İnternet sitesinde “Yağ Doktoru” köşesini kullanıma açan LUKOIL, madeni yağ ile ilgili kullanıcıların kafasına takılan her türlü soruyu yanıtlayıp çözümler geliştirmeye odaklandı. Konuyla ilgili açıklama yapan LUKOIL Lubricants Teknik Servisler Müdürü Serdar Ali Karadağ; “Her kullanıcının çalışma şartları, yağdan beklentileri, iş prosesi ve güncel problemleri farklı. Bugüne kadar kabul görmüş bir yaklaşım olan ‘fit for all’ tarzının, farklı beklentileri karşılamakta yetersiz kaldığını gözlemlediğimizden, farklı kullanıcıların farklı sorunlarına çözüm geliştirebilmek adına bu uygulamayı hayata geçirmeye karar verdik” dedi. Uygulamanın oldukça beğeniyle karşılandığını ve pazardan bununla ilgili çok olumlu geri bildirimler aldıklarını ifade eden Karadağ, pazarda gelişim göstermenin ana noktasının farklılık yaratmak olduğunu belirterek, kullanıcılara www.lukoilmadeniyaglar.com web adresini mutlaka ziyaret edip, konuyla ilgili daha detaylı ve kişiye özel bilgiler alabilecekleri ekledi.

EXXONMOBİL’DEN OTO SANAYİ USTALARINA MOTOR YAĞI EĞİTİMİ Dünyanın önde gelen motor yağı üreticilerinden ExxonMobil, oto sanayi sitelerindeki ustaların gelişimlerine katkıda bulunmak amacıyla düzenlediği ‘Mobil 1 Sentetik Motor Yağı’ eğitimlerine devam ediyor. Şirket, bu yıl gerçekleştirdiği eğitimlerde ‘Artırılmış Gerçeklik’ teknolojisini kullanıyor. Eğitimlerde; üç boyutlu yazıcılarla üretilen motor maketleri aracılığıyla ustaların yağın motor içindeki hareketleri, dijital ortamda baştan sona görmeleri sağlanıyor. Yağın araç motorundaki akışını tabletlerde takip eden ustalar, ayrıca aşırı sıcak ve soğuk ortamlarda ve uzun kilometrelerde motor yağının motor performansındaki etkisini de gözlemleyebiliyor. 2010 yılından beri devam eden eğitimler, şimdiye kadar 6 binden fazla servis noktasında 11 binin üzerindeki ustaya ulaştı. Projenin sorumlusu ExxonMobil Türkiye Otomotiv Satışlar Müdürü Eda Demir Erkmen, “6 yıldır devam eden eğitimlerimiz, ustalar tarafından yoğun ilgi görüyor. Yeni teknolojilerle şekillendirdiğimiz eğitimler sayesinde ustalara motor yağının araç motoru için önemini gerçekçi bir biçimde anlatmayı hedefliyoruz” dedi.

MADENİ YAĞ DÜNYASI

7


PANORAMA

NISAN AYINDA 1.661 TON ATIK MOTOR YAĞI TOPLANDI Petrol Sanayi Derneği’nin (PETDER) yetkilendirilmiş tek kuruluş olarak sürdürdüğü “Atık Motor Yağlarının Yönetimi Projesi” kapsamında, nisan ayına ilişkin atık motor yağı toplama verileri yayımlandı. Rapora göre, 61 ilde 1.132 noktada 1.661 ton atık motor yağı toplandı. Toplam 40 saha personelinin çalıştığı projede 103 bin 697 km yol kat edildiği bildirildi. Mart ayına ilişkin özet veriler şu şekilde gerçekleşti:

Tablo 1: Toplam atık motor yağlarının kaynağa göre dağılımı (Ocak-Nisan) Tablo2: Toplam atık motor yağı miktarı (Ocak-Nisan)

HIZLI BÜYÜME İKMİB ÖNDERLİĞİNDE 115 KOZMETİK FİRMASI DUBAİ’DE Kozmetik sektörünün en önemli buluşmalarından biri olarak kabul edilen ve 15-17 Mayıs tarihlerinde Dubai’de gerçekleşen Beautyworld Middle East Fuarı’nda 101’i milli katılım olmak üzere toplam 115 Türk firması yer aldı. Son yıllarda gerçekleştirdikleri atakla uluslararası pazar payını ve algısını artıran Türk kozmetik sektörü bu yıl 21. kez gerçekleştirilen Beautyworld Middle East Fuarı’nda ziyaretçilerle buluştu. 62 ülkeden 1500’den fazla katılımcının yer aldığı fuarda Türk firmaları da parfümden makyaj ve cilt bakım ürünlerine, saç şekillendiricilerden ıslak mendillere, ağız ve diş sağlığı ürünlerinden deodorantlara kadar geniş ürün yelpazeleri ile yer aldılar. Sektör firmalarının İKMİB çatısı altında rekor bir katılıma imza attıkları fuar aynı zamanda Türkiye’nin en büyük milli katılım sağladığı organizasyonlardan biri oldu.

8

MADENİ YAĞ DÜNYASI

Kozmetik sektöründe Türk firmaları son 10 yılda ihracatlarını yüzde 170 artırdı Sektör 2015 yılında 1,1 milyar dolarlık kozmetik ihracatı gerçekleştirdi. Geçtiğimiz yıl en fazla kozmetik ihracatı yapılan ülkeler; Irak, Rusya, İran, Almanya, Birleşik Krallık, AzerbaycanNahcivan, Cezayir, Birleşik Arap Emirlikleri, Fransa ve Suudi Arabistan oldu. Küresel pazardaki payı giderek büyüyen sektör firmaları 190’ın üzerinde ülkeye ihracat yapıyor. Türk kozmetik sektörünün öncelikli hedef ülkelerini Birleşik Arap Emirlikleri, Irak, Azerbaycan, Sırbistan ve İran oluşturuyor.


34 ÜLKEDEN OTOMOTİV ENDÜSTRİSİNİN LİDERLERİ İSTANBUL’DA BULUŞTU Otomotiv endüstrisinin en büyük 3. Fuarı olan Automechanika İstanbul, 07-10 Nisan 2016 tarihleri arasında TÜYAP Fuar Merkezi’nde düzenlendi. 4 gün boyunca endüstrinin liderleri ortak fayda ve gelişim için aynı çatı altında bir araya geldi. 38,173 m2 net alanda, 1, 282 katılımcı Parça & Bileşenler, Elektronik Donanım & Sistemler, Aksesuar & Tuning, Onarım & Bakım, Bilgi Teknolojileri & Yönetim, Servis İstasyonu & Oto Yıkama, Yağ, lastik, Akü Truck Competence ürün gruplarındaki yeniliklerimi 14 salonda sergiledi. Bu yıl fuarda Almanya, ABD, Çin, Hindistan, Hong Kong, İran İspanya, İtalya, Fas, Fransa, Güney Kore, Pakistan, Romanya,

Singapur, Tayvan, Tunus ve bu yıl ilk kez Endonezya olmak üzere 17 ülke pavilyonu yer aldı. Automechanika İstanbul, yeni ithalat ve ihracat fırsatları ve iş büyütme açısından önemli bir uluslararası buluşmaya hizmet etti. Yeni iş ilişkileri geliştirildi Alexander Künhel, Hannover Fairs Turkey Genel Müdürü fuarla ilgili şunları dile getirdi: ‘’Geçtiğimiz yıl 20 milyar doları aşan ihracat rakamları ile otomotiv endüstrisi Türkiye’nin en önemli endüstrilerinden biri olmaya devam ediyor ve Automechanika İstanbul yeni pazarlara ulaşmak isteyen şirketler için önemli bir fırsat sunarak,

endüstrinin bu konumunu pekiştiriyor. Automechanika İstanbul doğru projelerin her zaman insanları bir araya getirme gücü olduğunu bir kez daha gösterdi. Automechanika İstanbul markası altında 34 ülkeden katılımcı bir araya gelerek etkinliğin lider uluslararası pozisyonunu bir kez daha kanıtladı.’’ Fuar başta Avrupa, Ortadoğu, Kuzey Afrika ve CIS ülkeleri olmak üzere birçok ülkeden 42, 781 ziyaretçiyi ağırladı Ayrıca Ekonomi Bakanlığı ve Otomotiv İhracatçıları Birliği’nin desteği ile Bosna Hersek, Çek Cumhuriyeti, Moldovya, Sırbistan, İspanya ve Tunus’tan satın almacılar yeni iş ilişkileri geliştirmek için Automechanika İstanbul’daydı.

İlk yarış arabası unutulmadı Fuarda aralarında sergilenen klasik yarış otomobilleri ve F1 simulatorü, 360 derece hareket eden Uçuş ve RollerCoaster simülatörü ve ralli simülatörü ziyaretlerin yoğun ilgisi ile karşılaştı. Bunların yanı sıra, Türk otomotiv ve yan sanayisinin gücünü dünyaya göstermek amacı ile ülkemizde üretilen yerli otomobiller Automechanika İstanbul’da unutulmadı. İlk yarış otomobile VOLKICAR fuarda sergilendi.

YAKIT VE KATKI YAĞLARI ÜRETİCİLERİ OFF-ROAD FUARINDA BULUŞACAK 23 yıldır fuarcılık sektöründe faaliyet gösteren Türkel Fuarcılık A.Ş., tamamen ülkemize ait, 4x4 araç ve OFF-ROAD arenasında ilgili kişi, kurum ve kuruluşlara yönelik ilk kez “4x4 ARAÇ, OFF-ROAD EKİPMAN, YARDIMCI ÜRÜNLER ve KAMP MALZEMELERİ FUARI” gerçekleştirecek. ISOFF (İstanbul Off-Road Kulübü) ve TOSFED (Türkiye Otomobil Sporları Federasyonu) desteğiyle düzenlenecek bu dev organizasyon Off-Road ve Outdoor sektöründe en önemli markaların buluştuğu önemli bir platform olacak.

Avrasya’nın tek buluşma noktası 23-25 Eylül 2016 tarihlerinde, İntercity İstanbul Park’ta “ilk kez” gerçekleştirilecek OFF-ROAD TURKEY fuar organizasyonuna Kulüp, Dernek, Organizatörler, Eğitim kurumları ve Akademilerin yanı sıra, Araç-Modifiye, Lastik ve Jant Üretici ve Distribitörleri,

Yedek Parça Üreticileri, Yakıt ve Katkı Yağları, Ekipman Üretici ve İthalatçıları, Kamp, Outdoor Malzemeleri (Karavan, Çadır, Gıda-Ekipman Üreticileri, Uyku Tulumu, Dağcılık ve Traking ekipmanları, Tekstil, Giyim, Ayakkabı), Eğitim Kurumları ve Akademiler, Promosyon & Bayrak & Kupa, Kulüp, Dernek ve Organizatörler, Turizm Acentaları, Basın ve Kamu Kuruluşları da iştirak edecek. Offroad Turkey garaj blokları, açık ve kapalı alan standlar, gösteri alanı, özel stand alanları, bir dizi etkinlik ve test sürüşlerinin yapılacağı bir platform olacak.

MADENİ YAĞ DÜNYASI

9


KARİYER

Aldo Govi

Philippe Creteur

INFINEUM, YENİ ATAMALAR YAPTIĞINI AÇIKLADI Infineum International Limited Şirketi, 1 Temmuz 2016’dan geçerli olmak üzere lider kadrosuna bir dizi atamalar yapacağını duyurdu. Yapılan açıklamaya göre; Aldo Govi, (Madeni Yağlar Müdürü) Satış Departmanı Başkan Yardımcılığı’na getirilecek. Govi, bu pozisyonda bölgesel satış müdürlerinden ve global pazarlama müdürlerinden sorumlu olacak. Philippe Creteur ise şuan ki pozisyonu olan CFO/EVP Finans ve Ticari Servisler görevini EVP Tedarik’e bırakacak. Yeni görevinde Philippe Creteur, global üretim müdürleri, tedarik zinciri, üretim teknolojisi ve temel projelerden sorumlu olacak.

Trevor Russel

Xavier le Mintier

TREVOR RUSSELL INFINEUM’A YENİ CEO OLARAK ATANDI İnfineum International Limited Şirketi, Trevor Russell’i görevi 30 Haziran 2016’da bırakacak olan Xavier le Mintier’in yerine yeni genel müdürü olarak ilan edeceğini açıkladı. Xavier le Mintier İnfineum’da dört yıl boyunca genel müdür görevini yapmıştı. Russell, Infenium’un 1999’daki kuruluşundan beri lider yönetici ekibin içinde yer alan biri olarak şu anda ise başkan yardımcılığı ve satış destek pozisyonlarında görev yapıyor. İnfeneum Yönetim Kurulu Başkanı Matt Aguiar yapılan yeni atama ile ilgili olarak, “Trevor’ın genel müdür olarak atanmasından dolayı memnuniyet içindeyim. Onun işin içinde olduğu günden bugüne geniş bir deneyim ve başarısı vardır” dedi.

10

MADENİ YAĞ DÜNYASI


PETROL OFİSİ’NİN MADENİ YAĞLAR MÜDÜRÜ ENGİN TEKKELİ OLDU Petrol Ofisi’nde üst düzey görevlere yeni atamalar yapıldı. Buna göre 1 Mart itibariyle Perakende Satışlar Direktörlüğü’ne Satış Direktörü Sezgin Gürsu, Satış Direktörlüğü’ne Madeni Yağlar Müdürü Ulvi Kılıç getirildi. Kılıç 31 Mayıs 2016 tarihine kadar yeni göreviyle birlikte Madeni Yağlar Müdürlüğü görevini de yürütmeye devam edecek. Ulvi Kılıç’ın yerine 1 Haziran’dan itibaren Havacılık Müdürü Engin Tekelli atandı. Ayrıca halen OWV Uluslararası Havacılık Müdürlüğü yapan M. Serkan Ergin, 1 Haziran’dan itibaren buna ilaveten OMV Petrol Ofisi Havacılık Müdürlüğü görevini de yapacak.

Madeni Yağlar Müdürü Engin Tekkeli Engin Tekkeli OVM Petrol Ofisi’nde Ekim 2012’den bu yana çalışıyor. Daha önce otomotiv ve madeni yağ sektörlerinde çeşitli yerel ve uluslararası görevlerde çalıştı. Boğaziçi Üniversitesi Makine Mühendisliği’nden mezun olduktan sonra, Berlin Teknik Üniversitesi’nde Master eğitimini tamamlayan Tekkeli evli ve 2 çocuk babası

SOCAR’DA ÜST YÖNETİM DEĞİŞTİ SOCAR Türkiye CEO’su Kenan Yavuz görevini Yatırımlar Genel Müdür Yardımcısı Zaur Gahramanov’a devretti. 25 Nisan 2016 tarihli yönetim kurulu kararıyla aynı tarihten geçerli olmak üzere daha önce SOCAR Yatırımlar Genel Müdür Yardımcısı olarak görev yapan Zaur Gahramanov, SOCAR Türkiye Genel Müdürü olarak atandı. Kenan Yavuz, yeni dönemde grup şirketlerindeki yönetim kurulu üyeliklerini devam ettirecek. SOCAR Türkiye Yönetim Kurulu Başkanı Vagif Aliyev, yönetim değişimine ilişkin yaptığı açıklamada Kenan Yavuz’a, SOCAR Türkiye’ye sağladığı tüm özverili katkıları için teşekkür ederken; Zaur Gahramanov’a yeni görevinde başarılar diledi. Kenan Yavuz’un görev süresi boyunca SOCAR Türkiye’ye bağlılıkla hizmet ettiğini vurgulayan Aliyev şöyle konuştu: “Yavuz’un Petkim ile Türkiye’nin sanayileşmesine yaptığı katkılar açıktır. Kenan Yavuz, grup şirketlerimizdeki yönetim kurulu üyeliklerini devam ettirecektir. CEO’luğu boyunca hem şirketlerimizin yatırımlarının ilerlemesine hem de Türkiye’nin enerji sektöründe rekabetçi bir konuma erişmesi adına önemli katkılarda bulunmuştur.”

THOMSEN, PETDER’DE BAŞKANLIĞA DEVAM EDECEK Petrol Sanayi Derneği’nin (PETDER) Olağan Genel Kurul Toplantısı 8 Nisan 2016 tarihinde yapıldı. Toplantıda PETDER’in geçmiş döneme ait faaliyetleri ve 2016 yılı bütçesi genel kurulun onayına sunuldu, yönetim ve denetim kurulu üyeleri seçildi. Ayrıca anında oylamalarla gerçekleştirilen anket çalışmasıyla, genel kurul üyelerinin PETDER’in faaliyetleri hakkındaki görüşleri de değerlendirildi. Genel kurulun ardından yapılan ilk yönetim kurulu toplantısında Martin Thomsen’in yönetim kurulu başkanlığını, Tamas Mayer’in başkan yardımcılığını, Adnan Ünal’ın da muhasip üyeliği görevlerini sürdürmelerine karar verildi. Yönetimde yer alan diğer isimler ise şunlar: Ekrem Ekmenci, Ahmet Erdem, Antoine Tournand, Ahmet İzzet Eke ve Mustafa Ergi.

MADENİ YAĞ DÜNYASI

11


VİZYON

Evonik’in VISCOBASE sentetik baz yağları ile geleceğe bakış ®

Dişli yağı çeşitleri, uygulama yerine göre farklılaşır ama asıl performans gereklilikleri olan mükemmel donanım ve sıvı dayanıklılığı sağlama, çalışma verimliliğinin artırılması ve maliyet avantajı sağlama gibi özellikler aynı kalır. Evonik’in VISCOBASE® sentetik bazlı sıvılarını kullanan orijinal ekipman üreticileri (OEM) ve petrol pazarlamacıları, yüksek performanslı yağlayıcı bileşimi sayesinde otomotiv dişlilerinden rüzgar türbinlerine çok geniş bir endüstride kullanım avantajı sağlıyor.

V

ISCOBASE® sentetik baz yağlar yağ formülasyonunda nasıl bir rol oynayabilir? Otomotiv tarafında, VISCOBASE® Evonik’in DRIVON™ teknolojisinde çok önemli bir bileşen. Bu teknoloji, madeni yağlar için ürün,

12

MADENİ YAĞ DÜNYASI

formülasyon konsepti ve hizmetlerin birleşimini ifade ediyor. VISCOBASE® genellikle “fill-for-life”(ömür boyu dolum) ve “stay-in-grade”(uzun süren kalite) performans gerekliliği olan yarı ve tam-sentetik şanzıman yağlarında kullanılıyor. Formülasyon geliştiren

*AIDAN ROSE KİMDİR? Evonik Otomotiv ve Endüstriyel Dişli Yağları Segmenti Genel Müdürü olan Aidan Rose, Evonik katkı maddeleri bölümünde 20 yıldan uzun süredir çalışmalarını yürütüyor.

kişilerin VISCOBASE® sentetik baz yağlarını tercih etmesindeki temel sebep, yüksek viskoziteli bir baz yağ oluşu ve uzun süreli kullanım koşullarında bile gerekli viskoziteyi ve oluşan filmi koruyabilmesidir. VISCOBASE® sentetik baz yağlarla formüle edilmiş dişli yağlar,


VISCOBASE® ürünlerinin genel özellikleri Birim

Yöntem

11-522

11-570

11-572

11-574

Görünüm

Görsel

Net

Net

Net

Net

Renk

ASTM D 1500

0,5

0,5

0,5

0,5

Kinematik viskozite 40°C

mm2/s

ASTM D 445

12.000

2.300

5.600

9.600

Kinematik viskozite 100°C

mm2/s

ASTM D 445

480

140

290

450

ASTM D 2270

188

158

182

198

Viskozite indeksi Özkütle 15°C

g/cm3

ASTM D 4052

0,94

0,93

0,93

0,93

Alev alma noktası

°C

ASTM D 92

220

220

220

220

Akma noktası

°C

ASTM D 97

-6

-30

-21

-18

Noack benzin

%

ASTM D 5800

3,1

4,6

4,7

5,1

taşıtlarda servis ömrünü uzatarak verimliliği arttırıyor. Testler, paket katkı çözünürlüğünün iyi olduğunu ve düşük çalışma sıcaklığının sızdırmazlık performansını etkilemediğini gösterdi. PAO (Polyalfaolefin) yerine VISCOBASE® kullanıldığında çözücü olarak ester kullanımına da gerek kalmıyor. Ayrıca yüksek oksidasyon performansı ve uzun süreli kullanım koşulları gerektiren kritik aks uygulamalarında kullanılmak üzere farklı VISCOBASE® çeşitleri bulunuyor. Sentetik baz yağlarda nasıl gelişimler görüyoruz? Verimliliği arttıran, maliyet avantajlı çözümlere talepler giderek artıyor. OEM’lerin fabrika maliyetlerini yönetebilmek için yaptığı gelişmiş emisyon baskısını karşılamak, gerekli düzenlemeleri ve geliştirmeleri sürekli yapmaya bağlı. Formülasyon geliştiren firmalar ve OEM’ler verimliliği arttırmak ve aynı zamanda maliyeti düşürmek için yenilikçi çözümler geliştiren Evonik’e başvuruyor. Küresel otomotiv şanzıman yağı işi, mekanik şanzımandan otomatik şanzımana geçişteki geleneksel adım ile 2020’ye doğru yıllık, yüzde 3 oranında yükseliş gösteren hafif ticari araç ortalamasının altında kalıyor. Bu tasarımlar, yeni arabalarda bulunan DCT ve CVT teknolojilerinin artmasına imkan tanıyor. Özellikle DCT artış öngörüsü, aynı süre içerisinde yıllık yüzde 10’un üzerinde olacağını gösteriyor. Prensip olarak yakıt verimliliği sağlamak için eski tasarım otomatik şanzımanlardan 8, 9, 10 hızlı şanzımanlara geçiş bekliyoruz. Bu geçişle birlikte oluşacak talebin büyük bir kısmı, uygun DI paketlerinin VISCOBASE® sentetik baz yağ, Grup III ve VI (viskozite geliştirici) ile formüle edilmesi ile karşılanabilir.

Hangi pazarlarda/uygulamalarda büyüme dinamikleri olacak? Yağ katkı endüstrisindeki eğilim, her zaman maliyeti azaltma ve verimliliği artırma üzerine kurulu olacak. Evonik, formülasyon geliştiren firmaların bunları başarmasına yardımcı olmayı hedefliyor. Otomotiv pazarı, Evonik için her zaman odak noktası oldu ve olmaya da devam edecek. Öte yandan bölgeden bölgeye araç emisyonu ve yakıt verimliliği ile ilgili yapılan yasal düzenlemeler de bizlere meydan okumayı sürdürecek. Müşterilerimiz, binek araçlara ek olarak, büyük kamyonlar için de üstün yağ performansı sağlayacak gelişmeler bekliyor. Evonik, otomotiv şanzıman endüstrisinden gelen talepler ve hatırı sayılır bilgi temeliyle madencilik ve rüzgâr enerjisi sektörlerindeki uygulamalara da çözümler sunuyor. Rüzgâr enerjisi ve diğer yenilenebilir enerji kaynakları önem kazandıkça, Evonik’in yağ katkı uzmanları, müşterilerimizden ve son kullanıcıdan gelen işletim ve bakım bilgileri ile daha fazla verimlilik sağlamak adına zorlu bir görev üstlenmiş durumda. Genel endüstriyel OEM’ler, vites kutularını optimize ederek boyutunu küçültmeye devam ettiği sürece, vites kutusundaki

yük artışına bağlı olarak sıvı sıcaklıkları artacak ve müşteriler kullanılan yağ ömrünün daha uzun olmasını talep edecek. Bu ihtiyaçları rekabetçi bir ortam içerisinde sağlama baskısı ise madeni yağ üreticilerinin bir başka sorumluluğu… İşte VISCOBASE® bu noktada farklılığını ortaya koyuyor. Farklı formülasyonlar içinde kullanıldığında, çok ciddi maliyet tasarrufu sağlıyor ve endüstriyel sıvılardaki küresel trendleri karşılıyor. Daha uzun kullanım, ekipman ömrü ve yüksek verimlilik gibi avantajları nedeniyle dünya çapında sentetik dişli yağı kullanımının, eş değer madeni yağlara kıyasla 5 kat daha fazla artış göstermesi bekleniyor. Evonik yağ katkı uzmanları, yağ formülasyonu geliştiren firma yetkilileri ve önemli OEM’ler ile VISCOBASE® sentetik baz yağı formüllerini geliştirmek için bir araya geldiler. VISCOBASE®sentetik baz yağını varillerde veya dökme olarak dünya çapındaki müşterilerimize ve distribütörlerimize ilgili formüllerle birlikte tedariğini sağlamayı hedefliyoruz. Evonik’in madeni yağ endüstrisinde gelecekteki rolü Araçların ve endüstriyel ekipmanların verimliliği üzerine aşırı odaklanmış bir firma olarak, yenilikçi çözümler geliştirmek araştırmalarımızda lokomotif rol oynuyor. Evonik olarak bizler, müşterilerimizin gelecekteki ihtiyaçlarına çözümler sunabilmek, sürekli değişen talepleri karşılayabilmek için yatırım yapmaya, çok yoğun bir şekilde çalışmaya ve ürünler geliştirmeye devam edeceğiz. Verimliliğe yeni bir bakış açısı: Akışına bırakın!

MADENİ YAĞ DÜNYASI

13


RÖPORTAJ

İstanbul Kimyevi Maddeler ve Mamülleri İhracatçıları Birliği (İKMİB) Başkanı Murat Akyüz, madeni yağ sektörünün en büyük sorunun işini hakkıyla yapan şirketlerle yapmayanların aynı potaya konulması olduğunu söylüyor. Uzun yıllardır bu sektörde faaliyet gösteren, yasalara aykırı hiçbir işlemi olmayan şirketlerin “kaçakçı” muamelesine maruz kaldığını belirten Murat Akyüz, “Devletin bu yaklaşıma son vermesini, üretimi ve ihracatı desteklemesini istiyoruz” diyor. Dergimizin ilk sayısında sektörümüzün en önemli temsilcilerinden biri olan İKMİB Başkanı Murat Akyüz’le ihracatı, üretimi, sektörün sorunlarını ve geleceğini konuştuk.

14

MADENİ YAĞ DÜNYASI


İKMİB BAŞKANI MURAT AKYÜZ:

“Devlet, madeni yağda vergi sorunun se sektör 2 yılda sınıf atlar’’ İKMİB Başkanı Akyüz, bürokrasinin tüm madeni yağcıları ‘kaçakçı’ gibi görme yaklaşımından vazgeçmesi gerektiğini belirtiyor. Akyüz “Gümrüklerde, vergi dairelerinde yaşanan sorunlar çözülürse, bu sektör iki yıl içinde en az 3 katı büyüklüğe ulaşır” diyor 0 Esin GEDİK

Öncelikle ihracat ile başlamak istiyorum. Türkiye’nin toplam ihracatı birkaç yıldır maalesef geriliyor. Genelde kimya, özelde ise madeni yağ sektörünün son durumunu bizimle paylaşır mısınız? Kimyevi maddeler ihracatı geçtiğimiz yıllarda toplam ihracat içindeki payını hızla artırdı, çoğu zaman ilk 3 içinde yer alarak yıllık 19 milyar dolarlara kadar çıktı. Ancak petrol fiyatlarıyla birlikte emtia fiyatlarının düşmesiyle değer olarak 2014 yılından bu yana bir gerileme olduğunu söyleyebilirim. İhracat aylık bazda 1.4 milyar dolara kadar inmiş durumda. 2014 yılında başlayan düşüş, 2016 yılına geldiğimizde yüzde 11.4’lük bir orana ulaştı. Bu can sıkıcı bir gelişme ancak bizi esas sevindiren konu, miktar bazında artış yaşanması. Miktar bazında baktığımızda ihracatta yüzde 15’lik bir artış görüyoruz. Yani ülkeden çıkan ürün sayısı, gümrük işlemi sayısında artış var. Düşüş tamamen petrol ve diğer emtia fiyatlarıyla ilgili.

Madeni yağlara baktığımız da aynı tablo mu var? Bu sorunuzu bir rakamla açıklayayım. Madeni yağların da içinde bulunduğu ihracat kalemi, Mart 2014 yılında 356 milyon dolara yaklaşmıştı. Bu rakam, Mart 2015’te 332 milyona düştü, bu yılın aynı ayında ise 196 milyon dolar oldu. Ancak miktarsal artışa baktığımızda 2014-2016 arasında yüzde 20’lik artış var. Yani kimya sektörünün geneliyle benzer bir durumu burada da görüyoruz. HERKESE KAÇAKÇI GÖZÜYLE BAKILIYOR Sektörün ihracatı artıyor ancak şirketlerin aynı hızda büyümediğini görüyoruz. Bu durumu nasıl açıklayabiliriz? Yaptığınız bu saptama, sektörün en önemli sorunu nedeniyle yaşanıyor. Biliyorsunuz mineral yağ sektörü, yakıt kaçakçılığıyla da mücadele eden bir sektör. Artık sokaktaki herkesin bile

DEVLET ÖTV İADESİNİ VERMEK İSTEMİYOR “Sektörün bir diğer sorunu da ÖTV. Bitmiş ürünün ÖTV’si ile o ürünün içindeki malzemelerin ÖTV’si birbirinden farklı. Yani, siz bir ürün üretiyorsunuz ÖTV’si 1 TL, içindeki malzemenin ÖTV’si 2 TL. Yani kilogram başına 1 lira zararınız var. Bu da yüksek tonajlara çıkınca ciddi bir gelir kaybı anlamına geliyor. Birçok kez bu konuyu gündeme getirdik hatta dönemin bakanı Ali Babacan ile de görüştük ancak kendisi bize “ÖTV iadesinin mümkün olmadığı dönemler yaşıyoruz” yanıtını verdi. Sektörle bağlantı halinde olarak ÖTV Daire Başkanlığı’nın bu işi çözmesi gerekiyor.

MADENİ YAĞ DÜNYASI

15


RÖPORTAJ

İran, yeni açılan bir pazar... Özellikle petrol sektöründe ciddi etkisi olacak. Kimya sektörünü nasıl etkileyecek bu yeni süreç? Şu anda İran’da olan arkadaşlarımız var, çeşitli görüşmeler yapıyorlar ancak orada bir sıkıntı var. Çünkü İran, Türkiye’den daha çok Avrupa’yla yakınlaşmayı istiyor. Zaten ambargo da Batı’dan geldiği için onların katma değerli ürünlerine daha çok ihtiyaçları var. Diğer yandan Avrupalı üreticiler, İran pazarında yer alabilecek Türk ürünlerini tercih etmemeleri için İranlılara telkinde bulunuyor. Türk ürünlerine karşı tüm bürokrasi kademesinde, bakanlıklarda soğuk bir tavır var. Çeşitli bakanlıklardaki izinler ya geciktiriliyor ya da reddediliyor. Ancak Türk ürünlerinin İran pazarında yeri var ve bu artacak. İran halkı da Türk ürünlerini tercih ediyor. Bu Türkiye markasının gücünü, kimya sektöründe görüyoruz. Şu an yaşanan sıkıntının uzun süreli olmayacağını düşünüyorum, bu pazardan vazgeçmememiz gerekiyor.

Madeni Yağ Dünyası dergisinin sektördeki büyük bir boşluğu dolduracağını düşünüyorum. Sektörün içinden birinin bu işe gönül vermiş olması da büyük bir fırsat. Madeni yağ sektörünün sorunlarını kamuoyuna ve bürokrasiye yansıtacak, sektördeki gelişmeleri duyuracak, dünya ve Türkiye’de nabzını tutacak bir yayın olacağını düşünüyorum. Kimya sektörüne hayırlı olsun”

bildiği bir 10 Numara yağ sorunu var, bu da madeni yağların içindeki bir ürün. 10 Numara yağın, kaçak olarak yurda sokulması tüm mücadeleye karşın sürüyor. İşte bu mücadele nedeniyle tüm sektör zan altında bırakılıyor. Devlet, kaçakla mücadele için bu sektörde faaliyet gösteren şirketlerden ciddi teminatlar alıyor. Vergi dairelerinde yaşanan sorunlar, dahilde işleme

16

MADENİ YAĞ DÜNYASI

belgelerinin kullanılamaması ve tüm sektörün “kaçakçı” gibi görülmesi gibi ciddi sorunlar var. Bu yaklaşım günlük hayata nasıl yansıyor, şirketler ne gibi zorluklarla karşılaşıyor? Türkiye’nin dörtte üçü sularla çevrili, bu bir avantaj ancak geriye kalan kara sınırımızın büyük bir bölümü güvenli

değil. Nasreddin Hoca’nın türbesi gibi... Siz gümrük kapısından girmek isteyeni durdurup her tarafını ararken maalesef o sınırdan terör örgütüne bağlı olanlar, tankerlerle yapılan girişler hatta hayvan sırtında yapılan kaçakçılık var. İşte bu kaçak nedeniyle işlerini yasalara, yönetmeliklere uygun yapan şirketler haksız rekabete maruz kalıyor. Durum, devletin bu konudaki endişesi ve


kararsızlığıyla birleşince büyük bir soru işareti oluşuyor. Yani kötü niyetlinin bertaraf edilmesi yerine, uzun yıllardır bu işi yapanlar, herhangi bir yasal sorun yaşamamış olanlar, kaçakçılarla aynı muameleye maruz kalıyor. Düşünün, 20 yıldır bu işi yapan, dededen, babadan miras kalan şirketlerle, yeni kurulmuş sektörde bilinen adıyla “aç-kapa” şirketlerle bir tutuluyor. Böyle güvenilir şirketlerin işlerini kolaylaştırmak, hatta kredi vermek gerekiyor, oysa bir ayrım yapılmıyor. Bunu gündeme getirdiğimizde gümrükler, “Bu konuda dikkatliyiz, kırmızı hatta düşme oranları çok düşük” diyor ancak bizim tek sorunumuz gümrükler değil ki... Diğer sorun nedir peki? Bir diğer can yakan sorun vergi daireleri... Tüm devlet kademelerinde yaşanan sorun, vergi dairelerinde de karşımıza çıkıyor. Vergi daireleri, firmaların parasını vermek istemiyor, tuttuğu para kendi parasıymış gibi davranıyor. Artık iş o kadar ciddi bir noktaya geldi ki bazı bölgelerde bu işleri çözmek gittikçe zorlaşıyor. Hatta bazı firmalardan duyduğumuz kadarıyla bazı vergi dairelerinde istenmeyen olaylar yaşanıyor. Bunları dile getirmek hoş değil ama üzücü. Şirketler, bu tür muamelelerle karşılamamak adına bağlı olduğu vergi dairesini değiştirmek için taşınıyor, adreslerini değiştiriyorlar. Tüm işlemlerini yasalara uygun yapan, belgeleri eksiksiz olan bu tür şirketleri desteklemek yerine maalesef köstek olunuyor. Eğer ihracat bazlı bir büyüme istiyorsak bu sorunların çözülmesi gerekir. Ancak bu koşullarda hiçbir firma büyüyemez, satışlarını artıramaz. SEKTÖR İTHALATTA ZORLANIYOR Bir başka sorun da dahilde işleme konusunda yaşanıyor. Buradaki sıkıntıyı anlatabilir misiniz? Şöyle örnek vereyim: TÜPRAŞ ya da yurt dışından madeni yağ alıyorsunuz ve bunu yurt içinde ambalajlayıp satmak istiyorsunuz. Karşınıza hemen TSE dikiliyor ve belge soruyor. TSE’den bir belge almanın bedeli, şirketin cirosuyla orantılı ve oldukça ciddi rakamlar. TSE, bir nevi şirkete ortak oluyor. Oysa aldığınız

yağı, Bulgaristan ya da Yunanistan’da sınıra çok yakın bir yerde kuracağınız tesiste paketleyip getirdiğinizde kimse sizden TSE belgesi falan istemiyor. Böyle çifte standartlı bir davranış olmaz. Bu, şu anlama geliyor: Sen Türkiye’de yapma, yurtdışında yap bu işi, burada sat, nasılsa sıfır gümrük var. Bu anlamsız sorunu hala çözemedik. Yurt dışından ya da TÜPRAŞ’tan alınan ürün, zaten standartlara uygun üretiyor, istediğiniz zaman gelip denetleyin. İşte bu yaklaşım nedeniyle, yerli üretici ithalatçı konuma itiliyor. Sıraladığınız bu üç sorunu herhalde Türkiye’de başka hiçbir sektör yaşamıyordur. Bu nedenle mi yerli üreticiler, sektör beklenen büyümeyi yapamıyor? Büyüyemezler, isteseler de yapamazlar. Buna karşın Güneydoğu Anadolu’ya gidin, evlerin kapılarında tankerler var, yakıt bitince sınırı geçip orada doldurup getiren bir zihniyet, bir yandan da her şeyi kuralına göre oynayanlar var. Ayrım bu kadar net iken bu iki zihniyet bu ülkede yaşayabiliyor maalesef. Mineral ve madeni yağ üreticilerinin ensesinde bu haksız rekabet var... Dediğim gibi eğer vergi iadesindeki gecikmeler engellenirse bu sektör, 2 yıl içinde 3 katına çıkar. Potansiyel ihracat şu anda firmaların vergisel yaptırımlardan dolayı yeterince hızlı değil. Yurtdışında

markalaşmaya çalışanlar, frene basmak zorunda kalıyor. Devletin çok ağır kontrolü var, her adımda şirketler kendilerini onlarca belgeyle yeniden ispat etmek zorunda kalıyor. Bu, kendi üreticilerimize yaptığımız en büyük yanlışlardan biri. Peki bu sorunlar nasıl aşılacak? İKMİB olarak biz ve sektörün diğer sivil toplum kuruluşları her fırsatta ilgili bürokratlara, bakanlara konuyu anlatıyoruz. Vergi dairelerinde yaşanan sorunları, gümrüklerdeki sıkıntıları Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek’e anlattık. Bize “Kaçakla mücadele sürecek, bu nedenle bu yöntem de değişmeyecek” dedi. İşte burada madeni yağ sektörünün yapacağı en acil konu markalaşmak olmalı. Kendi markalarını oluşturarak hem yurtiçinde hem de çevre ülkelerde kendi ürünlerini bu marka altında satmaları gerekiyor. Bu konuda başlayan çalışmalar var, başarılı olduklarını görüyorum. Bu sayının artacağını düşünüyorum. Buradan güzel bir haber de vermek istiyorum. ABD’de Türk ticaret merkezleri kuruyoruz. Kimya sektörü olarak Chicago’da başlıyoruz ilk olarak, ABD ayağının yapılanmasını ben üstlendim. Bu da bizim için bir şans. Firmalarımız artık bu coğrafyada komşu ülkelerde dahil olmak üzere çok fazla şansları kalmadı gibi, bu nedenle alternatif pazarlara yönelmeleri gerekiyor.

SAHRA ALTI PAZARLARDA POTANSİYEL VAR Madeni yağ sektörüne ihracat için önereceğiniz yeni bölgeler var mı? Var olan pazarların yanı sıra son dönemde Sahra altı bölgesinin büyük bir potansiyel taşıdığını söyleyebilirim. Bu bölgeye çok ciddi ihracat yapmaya başladık. Bunun dışında Avrupa, zaten markalaşmış doymuş bir pazar, ekonomik büyümenin daha aktif olduğu bölgeler madeni yağ sektörü için umut verici görünüyor.

MADENİ YAĞ DÜNYASI

17


GÜNDEM

PETDER Genel Sekreteri Niyazi İlter

“Kaçağın sona ermesi için sahaya inilmesi gerekiyor” Madeni yağ sektörünün 2015 yılında yüzde 3.8 oranında büyüdüğünü söyleyen PETDER Genel Sekreteri İlter, “Kayıt dışı ile mücadele sürerse bu rakam çok daha artar” diyor. İlter, Türkiye’de hala atık yağların çok az bir kısmının toplandığını, önemli bir bölümünün kaçak 10 Numara yağ üretiminde kullandığını belirtiyor 0 Esin GEDİK

A

karyakıt sektörünün en büyük sivil toplum kuruluşu olan Petrol Sanayicileri Derneği (PETDER), atık motor yağlarını toplama yetkisine sahip tek kuruluş. Ülkenin her yerinden atık motor yağlarını toplayan dernek, tüm iletişim kanallarını kullanarak kamuoyunu bilinçlendirme çalışmalarını sürdürüyor. PETDER Genel Sekreteri Niyazi İlter, kamunun kendilerine verdiği bu yetkiye dayanarak ülkenin her yerinden büyüklüğüne bakmadan atık motor yağlarını topladıklarını söylüyor. Ancak gelinen nokta, atılan adımlara, yapılan çalışmalara karşın maalesef pek iç açıcı değil. Çünkü PETDER verilerine göre, 2015 yılında Türkiye’de 211 bin ton madeni yağ

18

MADENİ YAĞ DÜNYASI

tüketilmiş durumda. Bunun yüzde 65’inin yani 137 bin tonunun atık olarak toplanması gerekiyor. Oysa PETDER’in topladığı rakam sadece 18 bin ton. İlter, toplanamayan bölümün önemli bir kısmının kaçak yakıt üretiminde kullanıldığını söylüyor. Atık yağlardan, 10 Numara yağ elde edilmesinin hala sektörün en büyük sorunu olduğuna dikkat çeken İlter, “10 Numara yağ aslında yasal bir ürün, ancak kaçağın adı oldu maalesef. Herhangi bir satıcıya gidip ‘sen neden 10 Numara yağ satıyorsun’ diyemeyiz, işlem yapamazsınız. 10 Numara yağın, yasa dışı bir şekilde akaryakıt ticaretine konu olduğunu ispatlamanız lazım” diyor. Dernek olarak çok ciddi bir çaba harcadıklarını, tüm iletişim kanallarını


SEKTÖR 120 MİLYAR DOLARA ULAŞTI PETDER tarafından her yıl hazırlanan sektör raporuna göre, 2015 yılında akaryakıt sektörünün toplam büyüklüğü 120 milyar dolara ulaştı. Sektörde 13 bin bayi ve 90’a yakın dağıtıcı şirket var. İlter, Türkiye’nin büyüme hızından çok daha büyük bir rakama ulaşılmasını kayıt dışı ile olan mücadelede elde edilen başarıya bağlıyor. İlter, 2011 yılında baz yağda 1 milyon tonun üzerinde talep fazlası olduğunu, bu rakamın da etkin mücadele sayesinde 278 bin tona düştüğünü söylüyor.

kullandıklarını, bilinçlendirme çalışmalarının yanı sıra yağ toplama altyapılarını da güçlendirdiklerini söyleyen İlter, kaçak zincirinin işleyişini şöyle anlatıyor: Dört aşamalı zincirin kırılması gerekiyor Atık yağın kaçak ürüne dönüştürülmesini prosesinde dört ayrı zincir var. Bunlardan birincisi toplayıcılar. Örneğin aracınızı bakıma götürüyorsunuz ve yağı değiştiriliyor. İşte atık yağ, bu servislerde toplanıyor. Bu zincirin ilk adımı... Bu yağların tonunun bin TL’den satıldığını biliyoruz, ciddi bir kazanç. İkincisi bu atık yağları, lisanssız taşıyan tankerler var. Onlar da toplanan yağları, işlenmek üzere bir yere götürüyor. Üçüncü adım, atık yağlardan basit yöntemlerle 10 Numara yağ üreten merdiven altı işletmeler. Zincirin son halkası ise bu kaçak ürünü kullananlar ki bunların da çoğu, belli bir yaşın üzerindeki ticari araçlar. Binek araçlarında motorları

nedeniyle kaçak yakıt kullanmak zaten mümkün değil. İlter, bu dört halkanın kesintisiz olarak işlemesi durumunda kaçak yakıt sorununa çözüm bulunamayacağını söylüyor. “Toplayıcı, taşıyıcı, üretici ve kullanıcı halkasında denetim yapılması, bunun yaptırımlarla desteklenmesi ve ilan edilmesi gerekiyor” diyen İlter’in bir diğer önerisi de şöyle: Atık motor yağından akaryakıt üreten tesislerin giriş çıkışları da denetlenmeli. Bu tür üretim yapanlar, ‘baz yağı üretiyorum’ diyor ama üretim baz yağı standartına uygun değil. Baz yağını genellikle madeni yağ üreticileri kullanır. Dolayısıyla Maliye nereye sattığını da denetlemeli. Yasalar yeterli ama denetim eksik İlter, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın ve diğer kamu kuruluşlarının özveriyle çalıştığını, çok sayıda yasa ve yönetmelik çıkarıldığını anımsatıyor ancak esas sorunun denetim olduğunu vurguluyor. İlter, “Aslında yapılacak şey çok da zor değil. Türkiye’nin 4-5 ana arterinde denetim yapılsa, kaçak yakıt kullananların yüzde 30’u yakalanır. Üstelik caydırıcı etkisi de büyük olur. Kullanan sayısı azalırsa diğer zincirin diğer halkaları da otomatik olarak

PETDER’in hazırladığı rapora göre taşıt yağları, deniz yağları, endüstriyel yağlar ve greslerden oluşan madeni yağ sektörünün 2015 yılı büyüme oranı, yüzde 3.8 oldu

etkilenir” diyor. Yaz ayları ve bayram tatilinin yaklaştığını anımsatan İlter, “Maalesef yine çok sayıda kaza haberi göreceğiz, oysa denetimler kazaları da azaltır” önerisinde bulunuyor ve bu nedenle bilinçlendirme çalışmalarının önemli bir kısmını son kullanıcıya ayırdıklarını söylüyor. “Dünyanın hiçbir yerinde bu kadar lisans yok” İlter’in dikkat çektiği bir diğer konu ise Türkiye’de verilen üretim lisansları. “Şu anda 240’a yakın madeni yağ lisansı sahibi şirket var, dünyanın hiçbir ülkesinde bu kadar lisans yok. Aynı şekilde 50’ye yakın rafinasyon lisansı da var. Oysa Türkiye’de bu kadar yağ toplanmıyor” diyen İlter, sektöre de büyük görev düştüğünün altını çiziyor. İlter, “Sektörün yasa dışı ürünlerle mücadelesi çok önemli, biz dernek olarak ciddi çaba sarf ediyoruz, sektördeki tüm bileşenlerin bu mücadeleyi vermesi gerekiyor” çağrısında bulunuyor. Bu mücadele verilmediği sürece, devletin sektördeki tüm şirketleri aynı kefeye koymaya devam edeceğini belirten İlter, “Elbette yetkinliğini kanıtlamış, bugüne kadar herhangi bir yasadışı faaliyeti olmamış şirketlerle, kısa bir süre önce kurulmuş, rüştünü ispat etmemiş olanların aynı bürokratik işlemlerden geçmemesi gerekir ancak kaçak olduğu sürece bu yapının değişeceğini düşünmüyorum” diyor. İlter, devletin daha önce “yetkilendirilmiş kişi” statüsü oluşturduğunu, bunun bile istismar edildiğini belirtiyor, PETDER olarak bu uygulamanın yeniden getirilmesi konusunda kamu nezdinde çalışmalar olduğunu ancak kısa vadede gündeme gelmesinin de mümkün olmadığını söylüyor.

280 BİN TON FAZLA VAR Türkiye’nin madeni yağ ihracatı ve ithalatı da artıyor. 2015 yılında baz yağı ithalatı 550 bin ton, madeni yağ ithalatı 100 bin ton olarak gerçekleşti. Katkılı müstahzar ithalatı ise 180 bin ton oldu. Madeni yağ ihracatı ise 140 bin tona ulaştı. Sektörün toplamı 850 bin ton olarak gerçekleşti. Ancak talebin 570 bin ton düzeyinde olduğu düşünülürse aradaki 280 bin tonluk farkın 10 Numara yağ üretiminde kullanıldığını söylemek mümkün.

MADENİ YAĞ DÜNYASI

19


ÜLKE DOSYASI

“Kardeş ülke” Azerbaycan, Türk yatırımcıları bekliyor

“Tek millet, iki devlet” sloganıyla hızla gelişen Türkiye-Azerbaycan ekonomik ilişkileri, karşılıklı devlet yatırımlarının yanı sıra özel sektörün girişimleriyle büyüyor. Son dönemde yaşanan ekonomik sorunlar nedeniyle sıkıntılı bir süreç yaşayan Azerbaycan ekonomisi, ülkenin yer altı kaynaklarını katma değerli ürünlere dönüştürmek istiyor. Bu nedenle sanayi kültürü güçlü olan Türk şirketlerini, yatırım için bekliyor... 20

MADENİ YAĞ DÜNYASI


A

zerbaycan, büyüyen ekonomisi ve zengin yer altı kaynaklarıyla Türkiye’nin hem siyasi arenada hem de ekonomide en yakın partnerlerinden biri. Azerbaycan’ın bağımsızlığını kazanmasının ardından “Tek millet iki devlet” sloganıyla başlayan ilişkiler, bugün en verimli dönemini yaşıyor. Her iki ülkenin karşılıklı yatırımlarının yanı sıra özellikle enerji alanında yürütülen uluslararası projeler dikkat çekiyor. PETKİM’in özelleştirilmesi sürecinde en yüksek teklifi vererek Türkiye’ye olan yatırım iştahını gösteren Azerbaycan, şu sıralar İzmir Aliağa’daki fuel-oil rafinerisinin yapımını sürdürüyor. Türkiye ve Azerbaycan’ı uluslararası arenada da temsil edecek olan TANAP Boru Hattı projesi de devam ediyor. Azeri gazını Türkiye üzerinden Batı’ya ulaştıracak olan TANAP, son yılların en büyük yatırımı olarak dikkat çekiyor. Azerbaycan’ın

Türkiye’ye yatırımının yanı sıra çok sayıda Türk şirketinin de bu ülkeye yatırımları var. Ticaret, yatırım, teknik müşavirlik, müteahhitlik hizmetleri ve bankacılık alanlarında karlı bir yatırım ortamına sahip olan Azerbaycan’daki Türk şirketlerinin faaliyetleri artıyor. Bu dosyamızda Azerbaycan’a yatırım yapmak, ticari ilişkilerini geliştirmek isteyen şirketler için ayrıntılı bir dosya hazırladık. Hizmet, ticaret, sanayi özellikle de kimya ve madeni yağ sektöründeki fırsatları sizler için sıraladık.

DTÖ, İkili ticaretin büyümesini engelliyor 2015 yılı sonu itibarıyla TürkiyeAzerbaycan dış ticaret hacmi, 3,9 milyar dolar düzeyine ulaştı. Artış eğiliminde olan Türkiye’nin ihracatı, 2015 yılında küresel krizden olumsuz etkilenerek bir önceki yıla göre, yüzde 33,9 düşüşle 1 milyar 899,5 milyon dolara geriledi. İhracattaki

bu düşüşte Azerbaycan’ın Dünya Ticaret Örgütü (DTÖ) üyesi olmadığı gerekçe gösterilerek gümrük idareleri tarafından ithalatta uygulanan kısıtlama ve yasaklamalar da etkili oldu. Bu kısıtlama ve yasaklamalar, özellikle yerli üretimine başlanan ürünlerde yoğunlaşıyor. Aynı durum, Azerbaycan’dan yapılan ithalatta da kendini gösteriyor. 2015 yılında Azerbaycan’dan yapılan ithalat, bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 27 oranında bir düşüş göstererek 1 milyar 626 milyon dolara düştü. Bu ithalatın yüzde 90’dan fazlası doğal gaz ve petrolden oluşuyor. Türkiye’nin enerjide dışa bağımlı bir ülke olmasını dikkate alırsak, ithalatın artarak devam edeceğini tahmin etmek zor değil.

Bakü-Tiflis-Ceyhan hattı, ekonomiyi büyüttü Başlangıçta daha çok ticaret merkezli gelişen Türkiye-Azerbaycan ekonomik

MADENİ YAĞ DÜNYASI

21


ÜLKE DOSYASI

ilişkileri, son yıllarda çeşitlenerek karşılıklı yatırımlara doğru evrildi. Yapıldığı dönemde ‘asrın projesi’ olarak adlandırılan Bakü-Tiflis-Ceyhan (BTC) Ham Petrol Boru Hattı ve Bakü-TiflisErzurum Doğal Gaz Boru Hattı, TürkiyeAzerbaycan ekonomik ilişkilerinde ve Azerbaycan petrol ve doğal gazının dünya pazarlarına ulaştırılmasında yeni bir dönemin başlangıcı oldu. Yıllık 50 milyon ton petrol taşıma kapasitesine sahip bu boru hattının devreye girmesiyle, Azerbaycan ekonomisi hızla büyüme sürecine girdi ve toplumsal refah artmaya başladı. Yapımı devam eden Bakü-Tiflis-Kars demiryolu projesi de tamamlandığında her iki ülkenin ticari ilişkilerinde yeni bir dönemi başlatacak. Aynı şekilde Trans Anadolu Doğal Gaz Boru Hattı Projesi’nin (TANAP) gerçekleşmesi halinde, Azerbaycan doğal gazı, Türkiye üzerinden Avrupa ülkelerine doğrudan ulaşacak. Bu hatlar, TürkiyeAzerbaycan ilişkilerine ve Azerbaycan’ın Batı ülkeleri ile ilişkilerine yeni boyutlar kazandıracak.

dolarlık yatırım yapan Azerbaycan, yaklaşık 20 bin kişiye yeni iş sahası yarattı. Türk şirketlerinin yanı sıra Azerilerin de Türkiye’ye yatırımları hızla artıyor. Azerbaycan’ın devlet petrol şirketi SOCAR, PETKİM’in yüzde 61,32 hissesini aldığı, İzmir’in Aliağa ilçesinde 5 milyar dolar değerindeki Star Rafinerisi yatırımını sürdürüyor. SOCAR’ın enerji, lojistik ve dağıtım alanlarında yapacağı yatırımların toplamının 2018 yılına kadar 20 milyar dolarını bulacağı belirtiliyor.

alıyor. Türk müşavirlik ve müteahhitlik firmaları, başkanlık sarayları inşası ve restorasyonu, meclis binasının restorasyonu ve ek binasının yapımı, hava alanı, yol, su, elektrik, enerji nakil hatları gibi alanlarda çok önemli projeler gerçekleştirdi. Dış Ekonomik İlişkiler Konseyi’nin (DEİK) verilerine göre, 2003-2015 yıllarını kapsayan 12 yılda toplam sözleşme değeri 11,6 milyar doları bulan 410 adet proje tamamlandı. Yine DEİK rakamlarına göre, 2014 yılında 18 adet teknik müşavirlik ve müteahhitlik

1.700’e yakın Türk şirketi Azerbaycan’da Azerbaycan Vergiler Bakanlığı’nın resmi kayıtlarına göre, 2014 yılı itibarıyla Azerbaycan’da 465’i gerçek, 1.220’si tüzel kişi olmak üzere toplam 1.685 Türk şirketi faaliyet gösteriyor. Bağımsızlığını kazandıktan bugüne kadar 6,5 milyar doları enerji olmak üzere toplam 9 milyar

Ayrıca, Azerbaycan vatandaşlarının turizm sektörü başta olmak üzere, Türkiye’de çok sayıda şirket kurarak yatırım yaptıkları ve ticari faaliyette bulundukları biliniyor.

11 milyar dolarlık 410 proje yapıldı Türk müteahhitlerinin dünyanın dört bir yanında imza attığı başarılı projelerden Azerbaycan da nasibini

22

MADENİ YAĞ DÜNYASI

firması için yaklaşık olarak 2 milyar dolar değerinde “İş Alındı Belgesi” düzenlendi

Avantaj ve dezavantajları... Azerbaycan, yer altı ve yer üstü kaynakları açısından zengin, okuma yazma oranı yüksek, Batı standartlarına ulaşma çabası içinde olan bir ülke. Türkiye ile konuşulan dilin çok benzer olması, yakın kültürler değerler ve tarihi bağlar nedeniyle bağımsızlığın hemen ardından ikili ilişkiler hızla tesis edildi. İmzalanan karşılıklı anlaşmalarla yatırım ve işbirliklerinin önü açıldı.


Bugün işbirliğinde bariz bir sorun olmamasına karşın altyapı ve hukuki eksikler nedeniyle işadamları dönem dönem zorluklar yaşayabiliyor. En büyük sorun ise Azerbaycan’ın eski Sovyet cumhuriyetleri ile imzaladığı anlaşmaların getirdiği yaptırımlar. Bu anlaşmalar nedeniyle Türkiye ile ilişkiler istenen hızda artmıyor.

küçük çaplı ticari bağlantıların sağlanması mümkün olsa da çok sayıda problemi de beraberinde getiriyor. Problemlerin çözümü çok defa mahkemelere intikal ediyor ve sonuçlanması uzun bir zaman alıyor. Bu nedenle yapılan tüm işlemlerin resmiyete dökülmesi büyük önem taşıyor.

Taklit mallar

DEİK’IN HAZIRLADIĞI ÇALIŞMAYA GÖRE, AZERBAYCAN’DA YAŞANAN SORUNLARI ŞÖYLE SIRALAMAK MÜMKÜN

Tekelleşme uygulamaları Azerbaycan serbest piyasa ekonomisini benimsemesine, dış ticarete ilişkin mevzuatını da piyasa ekonomisi esaslarına göre düzenlemesine karşın uygulamada yasal dayanağı olmayan bir tekelcilik yaklaşımı göze çarpıyor. Ancak, 2015 yılında yaşanan devalüasyon sonucunda Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev’in de direktifi ile tekelcilikle mücadele için karar alındı. Yakın zamanda bu yaklaşımın terk edilmesi bekleniyor.

Yabancı yatırımlar üzerindeki denetimler

Yıllık 50 milyon ton petrol taşıma kapasitesine sahip bu boru hattının devreye girmesiyle, Azerbaycan ekonomisi hızla büyüme sürecine girdi ve toplumsal refah artmaya başladı

Bu ülkede faaliyet gösteren şirketlerin verdiği bilgiye göre, Vergiler Bakanlığı’nca yapılan denetimlerde yabancı şirketlerden gelirleri ve bir önceki dönemde ödedikleri vergi tutarları ile bağdaşmayan tutarlarda vergi talep edilebiliyor. Bu sorunun çözümü için karşılıklı görüşmeler sürdürülüyor.

Ticari kurallara uyulmaması nedeniyle çıkan sorunlar Ticaretin daha çok kişisel ilişkilere ve güvene dayalı olarak yürütülmesi, avantajlarının yanı sıra dezavantajlara da yol açıyor. Karşılıklı güvenle başlangıçta

Özellikle Çin firmaları tarafından Türkiye menşeli markaların taklidi üretilerek piyasaya sürülüyor. Bu girişimlerin önlenmesi için yasal yollara başvurulmasına karşın sonuç alınması gecikiyor. Aynı şekilde pazardaki itibarı nedeniyle Türk ürünü diye kalitesiz, niteliksiz malların pazara sürülmesi de yanıltıcı etki yaratıyor. Bu nedenle, hangi sektörde olursa olsun, bu ülkede faaliyet gösteren şirketlerin marka tescili, patent gibi başvurularını mutlaka yapmaları gerekiyor.

Tablo: Azerbaycan’ın Dış Ticareti (Milyar Dolar) Yıllar 2003 2004 2005 2006 2007 2008 2009 2010 2011 2012 2013 2014 2015

İhracat 2.6 3.6 4.3 6.4 6.1 47.8 14.7 21.3 26.6 23,9 23.9 21,8 11,4

İthalat 2.6 3.5 4.2 5.3 5.7 7.2 6.1 6.6 9.7 9,7 10,7 9,2 9,2

Denge 0 0.1 0.1 1.1 0.4 40.6 8.6 14.7 16.8 14,2 13.2 12,6 2,2

Hacim 5.2 7.1 8.5 11.6 11.8 54.9 20.8 27.9 36.3 33,6 34.6 31,0 20,6

Kaynak: Azerbaycan İstatistik Komitesi Tablo: Türkiye-Azerbaycan Dış Ticareti (Milyon dolar)) Yıllar 2003 2004 2005 2006 2007 2008 2009 2010 2011 2012

İhracat 315,4 401,2 524,1 695,3 1.047,7 1.667,9 1.399,4 1.550,5 2.064,9 2.584,9

İthalat 122,6 135,4 271,9 340,5 329,6 928,4 752,8 252,5 262,3 339,9

Denge 438 536,6 796 1.035,8 1.377,3 2.596,3 2.152,2 1.803,0 2.327,2 2.924,8

Hacim 192,4 265,8 252,2 354,8 718,1 739,5 646,6 1.298,0 1.802,6 2.245,0

Kaynak: Türkiye İstatistik Enstitüsü

MADENİ YAĞ DÜNYASI

23


ÜLKE DOSYASI

Sumgayıt Kimya Sanayi Parkı yatırımcıları bekliyor “Azerbaycan 2020: Geleceği Bakış” adlı bir program başlatan Azeri yetkililer, bu kapsamda ülkedeki sanayi yatırımlarını artırmak istiyor. Yapımı devam eden Sumgayıt Kimya Sanayi Parkı da bu amaca hizmet edecek. Dünya standartlarında bir altyapıya sahip olan sanayi parkı, özellikle petrokimya sektöründe faaliyet göstermek isteyen yatırımcılara ciddi avantajlar sağlıyor... “Azerbaycan 2020: Geleceği Bakış” adlı Azerbaycan, var olan yer altı kaynaklarını değerlendirmek, katma değerli ürünlerin sanayi içindeki varlığını artırmak için yeni yatırımlar yapıyor. Bu amaçla imza attığı önemli yatırımlardan biri de Güney Kafkasya’nın ilk kimya endüstri parkı olan Sumgayıt Kimya Sanayi Parkı. Başkent Bakü’den 32,5 kilometre uzaklıkta Sumgayıt kentinde kurulan sanayi parkı, girişimcilere ciddi rekabet avantajı sağlıyor. Ülkede yenilikçi ve yüksek teknoloji tabanlı rekabetçi sanayi üretiminin gelişmesi için uygun bir ortam yaratmak, bu alanda girişimciliği desteklemek, petrol

24

MADENİ YAĞ DÜNYASI

sektörünün sürekli gelişimini sağlamak ve nüfusun üretim alanında istihdamını artırmak amacıyla kurulan Sumgayıt Kimya Sanayi Parkı, aynı zamanda küresel rekabet ortamında yatırımcısına ciddi olanaklar da sağlıyor. Sumgayıt Kimya Sanayi Parkı’nın tüm altyapısı, girişimcilik faaliyetinin gerçekleştirilmesi için gerekli olan tüm kriterler dikkate alınarak hayata geçirildi. Sanayi parkında petrokimya ve diğer öncelikli sanayi alanlarında rekabetçi ürünlerin üretimi ve işleme tesisleri bulunuyor. 295 hektarlık bir arazi üzerine kurulu olan tesiste tarım, tıp, ev, inşaat sanayi,

elektronik ve otomotiv endüstrisi kimyası, polimer ve sanayi cihazlarının üretimi için tasarlanmış işletmeler konuşlanacak. Burada 16 katlı idari bina, sergi ve konferans kompleksi, mesleki eğitim merkezi, laboratuvar binası, çocuk bakım merkezi, açık ve kapalı spor alanları, sağlık merkezi, yurt kompleksinin dışında sakinleriyle işçilere hizmet verecek tesisler de faaliyet gösterecek.

Girişimciliğin önü açılacak “Azerbaycan 2020: Geleceğe Bakış” adlı kalkınma planına göre, ülkede yenilikçi girişimciliğin geliştirilmesi, yeni faaliyetlerin ve ürünlerin teşviki için uygun ortamın oluşturulması,


Özellikle Çin firmaları tarafından Türkiye menşeli markaların taklidi üretilerek piyasaya sürülüyor. Bu girişimlerin önlenmesi için yasal yollara başvurulmasına karşın sonuç alınması gecikiyor

Vize ve çalışma izni Oturma ve çalışma izni alınmasındaki zorluklar, firmaların uzun dönem kararlarını etkilediği gibi kalifiye eleman temininde sıkıntılar yaratıyor. Bu konuda Azeri yetkililerle görüşmeler sürüyor.

Bankacılık sektöründeki eksiklikler Bankacılık ve ikinci piyasaların gelişmemiş olması bono, poliçe ve çek gibi kambiyo senetleriyle ilgili yasal düzenlemelerin

bulunmaması, ödemelerin nakit olarak yapılmasını zorunlu hale getiriyor. Ekonominin kayıtlı para mekanizmasını sağlayacak yasa, sistem veya ödeme araçlarından yoksun olması, kayıt dışı ekonomiyi teşvik ediyor ve risklere yol açıyor. Ayrıca petrol fiyatlarındaki düşüşle beraber ekonomik olarak zor günler geçiren Azerbaycan, geçen yıl devalüasyona gitmek zorunda kalmıştı. Bu kararın ardından Azeri bankalar, likidite sıkıntısı yaşamaya başladı.

Serbest Ticaret Anlaşmaları Azerbaycan’ın bazı BDT ülkeleri (Rusya, Ukrayna, Gürcistan, Kazakistan ve Moldova) ile Serbest Ticaret Anlaşması yapması sebebiyle, Azerbaycan’a yönelik ihracatta özellikle Rusya’ya avantaj sağlıyor. Türkiye ile Azerbaycan arasında STA/TTA gibi bir anlaşmanın yapılması Azerbaycan’a yönelik ihracatın artmasına katkı sağlayacak. Konuyla ilgili iki ülke tarafları, görüşmeleri sürdürüyor.

SUMGAYIT KİMYA SANAYİ PARKI’NIN HEDEFLERİ u Kafkasya ve Ortadoğu’yu kimyasal sanayi merkezine çevirmek u Yerli üretimin rekabet gücünü artırmak u Ülkede yenilikçi, yüksek teknoloji üretimini ve girişimciliği yaygınlaştırmak u Petrol sektörünün gelişimini teşvik etmek u Yatırımcılara geniş imkanların olduğu altyapı olanaklarını sunmak u Kimya endüstrisinde yenilikçi ve yüksek teknolojik üretimin temel merkezine çevirmek u Bölgede kimya sanayi ürünlerinin ön plana çıkmasını sağlamak u Ar-GE çalışmalarını daha bilimsel temele oturtarak yaygınlaştırmak.

gelişmiş teknolojilerin transferi ve benimsenmesi yönünde adımlar atılacak. Ülkede teknolojinin geliştirilmesi ve uygulanması için teknoparkların yaygınlaştırılması kararı alındı ve bu kapsamda Azerbaycan Ekonomi Bakanlığı’na bağlı olan Sumgayıt Kimya Sanayi Parkı yapımına başlandı.

Yatırımcısına avantaj sağlıyor Petrokimya endüstrisi, Azerbaycan ekonomisinin gelişiminin önemli bir parçası. Çünkü, petrokimya sayesinde mühendislik, montaj, makine, otomotiv, gıda ve diğer sanayi alanlarında teknik çözümlerle üretim ilişkileri geliştiriliyor. Petrol ve gaz rezervleri açısından zengin ülkeler, doğal olarak daha

ucuz hammadde kaynaklarına sahip olduğu için Sumgayıt Kimya Sanayi Parkı gibi oluşumlarla yatırımcılara bu alanda ciddi avantajlar sağlıyor. Dünya standartlarında bir altyapının yanı sıra kalifiye eleman, vergi kolaylığı, ihracat şartlarının kolaylığı gibi avantajlar, buraya yatırım yapacak şirketleri bekliyor.

MADENİ YAĞ DÜNYASI

25


RÖPORTAJ

Shell & Turcas Madeni Yağlar Genel Müdürü Seyfettin UZUNÇAKMAK

26

MADENİ YAĞ DÜNYASI


Shell, dünya ve Türkiye birinciliğini sürdürmekte kararlı Türkiye’de ve dünyada madeni yağ pazar liderliğini 2015 yılında da sürdüren Shell, 9 yıldır üst üste hem Türkiye hem de küresel madeni yağ pazarının lideri oldu. Shell & Turcas Madeni Yağlar Genel Müdürü Seyfettin Uzunçakmak, bu başarının ardında yatan etkenleri ve pazardaki yeni eğilimleri Madeni Yağ Dünyası Dergisi’ne anlattı... 0 Neslihan KARATAŞ

D

ünyanın önde gelen enerji şirketlerinden biri olan Shell, hem Türkiye hem de küresel madeni yağlar pazarındaki liderliğini dokuz yıldır aralıksız sürdürüyor. Petrol Sanayi Derneği’nin (PETDER) Türkiye pazarına ilişkin sektör raporuna göre Shell & Turcas Petrol A.Ş Türkiye’nin, uluslararası danışmanlık ve araştırma şirketi Kline’ın her yıl gerçekleştirdiği küresel madeni yağlar pazar araştırmasına göre de dünyanın “1 numaralı Madeni Yağ Tedarikçisi” konumunda bulunuyor. Shell & Turcas; başta otomotiv olmak üzere sanayi, inşaat, madencilik, nakliye ve genel imalat gibi kullanım alanlarında müşterilerinin ihtiyaçlarını karşılamak için çeşitli madeni yağ ürünlerinin Türkiye’de üretimini, satışını ve pazarlamasını gerçekleştiriyor. Shell’in madeni yağ markaları portföyü, otomotiv sektörüne yönelik Shell Helix ve Shell Rimula motor yağlarının yanı sıra Shell Tellus, Shell Omala, Shell Gadus, vb. endüstriyel yağlar ve greslerden oluşuyor. Shell & Turcas Madeni Yağlar Genel Müdürü Seyfettin Uzunçakmak’la birinciliğin arkasında yatan nedenleri ve sektörü konuştuk.

Shell & Turcas’ın madeni yağ üretimi ve satışı konusundaki tarihçesinden söz eder misiniz? Türkiye’de 1923’ten bu yana faaliyet gösteren Shell, enerji ve madeni yağ ürünleriyle hem üretim hem de perakende satış tarafında ülkemizin ekonomisine 90 yıldan uzun bir süredir katkıda bulunuyor. 2006 yılında akaryakıt ve madeni yağ yatırımlarını büyütmek üzere yeni bir yapılanmaya giden Shell, sektörün köklü şirketlerinden Turcas Petrol ile gerçekleşen birleşmenin ardından, yüzde 70 oranında hissesine sahip olduğu Shell & Turcas Petrol A.Ş.’yi kurdu. Shell’in perakende satışlar, ticari akaryakıtlar, ticari filo ve madeni yağlar alanlarındaki faaliyetleri Shell & Turcas Petrol A.Ş. bünyesinde gerçekleştiriliyor. Shell, 1963 yılından bu yana Kocaeli’nin Derince ilçesindeki tesisinde madeni yağ ve gres üretimi gerçekleştiriyor. Bu tesiste ürettiği ürünleri hem iç piyasadaki müşterilerine tedarik ediyor hem de ihraç ediyor. Dünyada olduğu gibi Türkiye’de de madeni yağ tedarik zincirinin tamamında faaliyet gösteriyoruz. Bunun yanı sıra müşterilerimize teknik destek sağlıyor

ve yüksek teknoloji ile üretilen ürün portföyümüzle onların çözüm ortağı oluyoruz. Shell’in madeni yağ üretim tesisleri hakkında bilgi verir misiniz? Derince’deki tesisin Shell kürsel madeni yağ tedarik zincirindeki önemi nedir? Shell dünyada sekiz tesiste baz yağları üretiyor ve madeni yağ üretmek için 50’den fazla tesiste baz yağ ile katkı maddelerini harmanlıyor. 100’den fazla ülkede madeni yağ dağıtımı ve satışını gerçekleştiriyor. Küresel

pazarda Shell’in madeni yağlar tedarik zinciri organizasyonunda 3 bin uzman çalışıyor. Shell’in ABD, Almanya, İngiltere, Hollanda ve Japonya’da madeni yağ konusunda uzmanlaşmış araştırma laboratuvarları var. Bu laboratuvarlarda çalışan yaklaşık 200 bilimadamı ve madeni yağ mühendisi, her yıl milyonlarca kilometrelik saha denemeleri gerçekleştiriyor. Shell küresel ölçekte madeni yağ, baz yağ ve gres alanlarında 150’den fazla patente ve 3 bin ekipman üreticisinin tavsiye ve onayına sahip.

Derince: Bölgesel üretim üssü

MADENİ YAĞ DÜNYASI

27


RÖPORTAJ

Derince’de bulunan madeni yağ ve gres yağı üretim tesisimizde, 2015 yılında toplam 93 bin ton madeni yağ ve gres üretimi gerçekleştirdik. 140 milyon litrelik kapasitesi bulunan Derince’de imal edilen ortalama her 4 litre ürünün 1 litresini, başta Avrupa, Ortadoğu ülkeleri olmak üzere toplam 55 ülkeye ihraç ediyoruz. Bu tesisten 2015 yılında 100 milyon TL’ye yakın ihracat yaptık. Ürünleriniz hangi sektörlere hitap ediyor? Başta otomotiv olmak üzere inşaat, madencilik, enerji üretimi, demir-çelik ve genel imalat gibi kullanım alanlarında müşterilerin ihtiyaçlarını karşılamak için çeşitli madeni yağ ürünlerinin satışı ve pazarlamasını gerçekleştiriyoruz.

YAĞ SEÇİMİ KONUSUNDA BİLİNÇLENDİRME YAPIYORUZ Türkiye, kaçak madeni yağın yoğun tüketildiği ülkelerden biri,

ENERJİ TASARRUFU VE İNOVASYON Sizce madeni yağ pazarında önümüzdeki dönemde öne çıkacak gelişmeler neler olacak? Bu pazarda müşterilerin eğilimi ne yönde? Enerji tasarrufunun öne çıktığı bir dönem başladı. Biz de bu doğrultuda yüksek performanslı, yakıt ve enerji tasarrufunu öne çıkaran inovatif ürünler geliştirmeye odaklanıyoruz. PurePlus ismini verdiğimiz teknolojiyle doğal gazdan Shell Helix Ultra binek araç motor yağını üreterek yakıt tasarrufu sağlıyoruz. Doğal gazdan motor yağı üretmemizi sağlayan bu teknoloji ,binek araç motor yağlarından sonra ağır hizmet motor yağlarında da kullanılmaya başlandı. Doğal gazdan üretilmeye başlayan Shell Rimula, ağır hizmet dizel motor yağlarında Shell PurePlus Teknolojisi’nin Uyumlu Katık Teknolojisi ile birleştirilmesi sonucu ortaya çıkan ekstra dinamik koruma teknolojisi ön plana çıkıyor. Bu teknolojiler sayesinde yağ değiştirme aralıklarını uzatırken kullanıcılara yakıt ekonomisi sağlıyoruz.

KÜRESEL MARKALARLA IŞBİRLİĞİ

alınan önlemlere karşın neden bir türlü önüne geçilemiyor. Bu sorunu çözmek için kamu ve özel sektöre düşen görevler sizce nedir? Kaçak madeni yağ kullanımı konusunda halk arasında 10 Numara Yağ olarak isimlendirilen bir ürün ön plana çıkıyor. Bu ürün aslında endüstride kullanılan madeni yağlardan biri. Ancak Shell’in madeni yağ ürün gamında “10 numara yağ” olarak isimlendirilen ürünü yok. Ayrıca bu ürünün satış ve pazarlamasını da yapmıyoruz. Biz de yaşanan kazaları sizler gibi üzüntüyle takip ediyor ve kullanıcılara yönelik akaryakıt ve madeni yağ seçimi konusundaki bilinçlendirme çalışmalarımıza devam ediyoruz. Bu konuda denetimlerin sıkılaştırılması ve ağır vasıta kullanıcılarının bilinçlendirilmesi çok önemli. Bu taşıtlarda kullanılan akaryakıta, herhangi bir madeni yağ türünün karıştırılmasının yaratabileceği tehlikeler anlatılmalıdır.

28

MADENİ YAĞ DÜNYASI

Çeşitli markalarla işbirliği yaptığınızı, ayrıca bazı markaların ürünlerinizi tavsiye ettiğini görüyoruz. Bu işbirlikleri ile ilgili bilgi verebilir misiniz? Önümüzdeki dönemde yeni işbirlikleri planlıyor musunuz? Markalarla yürttüğümüz işbirlikleri bizim için çok önemli. Biz dünyanın önde gelen markalarıyla teknik işbirlikleri yürüterek onların ihtiyaçlarını anlıyoruz ve bu ihtiyaçlara uygun ürünler geliştirebiliyoruz. Küresel ölçekte 3 bin ekipman üreticisinin tavsiye ve onayına sahibiz. Özellikle otomotiv üreticilerine özel madeni yağ üretimi konusunda ciddi birikime ve deneyime sahibiz. Ferrari, Renault, Hyundai, Daimler, BMW, Ducati, Komatsu, Warstila, ZF, Schaeffler, SDF gibi küresel markalara ürün sağlıyoruz. Hedefimiz işbirliği yaptığımız marka sayısını daha da artırmak. Örneğin aralarında Türkiye’nin de olduğu 140’tan fazla ülkede BMW AG’nin tavsiye ettiği tek motor yağı tedarikçisi olduk. Güney Kore merkezli küresel otomotiv devi Hyundai ve Shell arasında

imzalanan anlaşmayla da Shell’in, Hyundai araçları için tüm dünyada satış sonrası motor yağı tedarikçisi olarak tavsiye edilmesine dair sözleşme beş yıl daha uzatıldı. Madeni yağ konusunda kaç marka ve ürüne sahipsiniz, portföyünüzde sizi rakiplerinizden farklı kılan ürünler var mı, özellikleri nelerdir? Shell’in madeni yağ portföyünde otomotiv sektörüne yönelik Helix ve Rimula motor yağlarının yanı sıra Tellus, Omala ve Gadus markalı endüstriyel yağ ve gresleri bulunuyor. Bizi rakiplerimizden farklı kılan en önemli özelliğimiz, sektördeki paydaşlarımızın ihtiyaçlarını yakından takip ederek onların ihtiyaçlarına uygun yüksek teknoloji içeren ürünler geliştirebilmemiz. Shell her yıl Ar-Ge çalışmalarına 1 milyar doların üzerinde yatırım yapıyor. Temel amacımız yenilikçi ürünlerimizle, her zaman olduğu gibi, teknolojiye liderlik etmek ve iş ortaklarımıza sürekli artan değer yaratmak. Sahada yaptığımız çalışmalarla iş ortaklıklarımızın ve işletmelerin karşı karşıya kaldıkları zorlukları iyi anlıyor ve bu sorunlara cevap verecek çözümler üretiyoruz.


Binek araç motor yağı hakkında doğru bilinen yanlışlar Yağ hakkındaki pek çok kafa karışıklığı, yanlış şekilde doğru diye kabul edilen popüler söylencelerden kaynaklanır. ‘Bildiklerinizin’ doğru olup olmadığını buradan öğrenin YANLIŞ 1 “Az miktarda yağ iyiyse, çoğu daha iyidir” Karterin yağla aşırı doldurulması kötüdür. Artan direnç nedeniyle aşırı ısıya neden olabilir ve böylece yağ ömrünü kısaltabilir. Ayrıca silindirlere çok miktarda yağ sıçrayacak ve aşırı yağ yanmasına neden olacaktır, bu da çalışma sorunlarına yol açan yanma odası birikintilerini artıracaktır. Dört silindirli bir araç için dört litre yağın yeterli olduğu yolunda yaygın bir inanış vardır. Bu her zaman doğru değildir. Yağ ekleme esnasında yağdan tasarruf edebileceğinizden tam karter kapasitesi için otomobil kılavuzunuzu kontrol edin. Karteri yağ çubuğunda gösterilen seviyeye kadar doldurun kesinlikle daha çok veya daha az değil.

YANLIŞ 3

YANLIŞ 2 “Kararan bir motor yağı iyi değildir” Aksine kararmayan bir motor yağı, yağın işe yaramadığına dair bir işarettir. Modern motor yağları, karbon birikintilerini temizleyerek ve bunları yağda zararsız bir şekilde tutarak iç parçaların temiz kalmasını sağlayan deterjan-dağıtıcı katkı maddeleri içerir. Karbon birikintilerinin motorda birikinti olarak kalıp çok fazla hasara neden olmasındansa, tahliye edilebilecekleri yağda kalmaları daha iyidir.

YANLIŞ 4 “Katkı maddeleri motor yağı ve motor performansını artırabilir”

“Bütün motor yağları aynıdır” Motor yağları fiziki özellikleri, katkı maddesi teknolojisi ve katkı maddesi içeriği açısından farklılık gösterir. Farklı yağlar farklı spesifikasyonlara uygunluk sağlayacak şekilde formüle edilmiştir. Uygun motor yağı seçimi, motor üreticisinin tavsiyesine ve yağın tabi olacağı servis türüne bağlı olacaktır. Doğru yağ türünün kullanılması, uzun vadede daha ekonomik olabilir. Size uygun yağı bulmak için Shell LubeMatch programımızdan faydalanın.

Piyasada bulunan katkı maddelerinin motor yağına eklenmesi meşrubatınıza şeker ilave etmeye benzer, buna ihtiyacınız yoktur. Birinci sınıf motor yağları optimum motor performansı sağlamak için gereken tüm katkı maddeleriyle formüle edilmiştir. Katkı maddeleri eski bir motordaki yağ tüketimini azaltamaz, ya da eski bir yağın motoru koruma özelliklerini tekrar kazanmasını sağlayamaz. Aslında katkı maddeleri yağın kimyasını bozarak yeni sorunlar yaratabilir. Kalitesi test edilmiş “ambalajlı” birinci kalite yağlar kullanmak daha güvenli ve ekonomiktir. Paranızı katkı maddelerine harcamayın.

YANLIŞ 5 “Yağ hiç yıpranmaz” Yağ yıpranır. Yağın baş düşmanı ısıdır. Yüksek çalışma sıcaklıklarında yağ okside olmaya ve kalınlaşmaya başlar. Ayrıca motor yağları aşırı karbon kurumu, su, asitler, toz, metal parçacıkları ve okside olmuş maddelerle dolabilir. Bunlar yağ filtrelerinin ve yağ kanallarının tıkanmasına neden olabilir veya bazı kritik motor parçalarının düzgün çalışmasına engel olabilir. Yağı tavsiye edilen yağ değiştirme aralığında düzenli olarak değiştirin.

MADENİ YAĞ DÜNYASI

29


TEKNOLOJİ

0 Alican GÜÇLÜ

Bayat ekmekten benzin katkısı üretti Gazi Üniversitesi Kimya Fakültesi Biyokimya Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Loğoğlu, evinde ekmeğin israf edilmesine dayanamadı ve bayat ekmeğin yapısındaki nişastayı glikoza, glikozu da mayalayarak benzinin katkı maddesi biyoetanole dönüştürdü. Bu buluş, benzine dahil edildiğinde, yakıt etkinliği artırma ve sürücülerin yakıt maliyetlerini düşürme ihtimali var

30

MADENİ YAĞ DÜNYASI


G

azi Üniversitesi Kimya

olduğunu anımsatarak üretim sürecini

Yatırımcılardan yardımlarını talep

Fakültesi Biyokimya

şöyle anlattı:

ediyoruz. Hem bir kadın hem bir

Bölümü Öğretim Üyesi Prof.

Biz bu çalışmayla ekmeğin yapısında

akademisyen olarak ülkemizdeki hiç bir

Dr. Elif Loğoğlu, evinde

olan nişastayı glikoza çeviriyoruz.

kaynağın israf olmamasını istiyorum.

ekmeğin israf edilmesine dayanamadı

Ne kadar nişastayı glikoza

Bayat ekmeği de ülkemizde bu kadar

ve bayat ekmeğin yapısındaki nişastayı

dönüştürebilirseniz alkole dönüştürme

aç insan, göçlerle gelen insan varken

glikoza, glikozu da mayalayarak

oranı da o kadar yüksek. Nişastanın

israf etmememiz lazım. Böyle israf olan

benzinin katkı maddesi biyoetanole

hidrolizi kolay bir şey değil, bunun

kaynak varsa onu daha yararlı şekle

dönüştürdü. Aynı zamanda Ekmek

için farklı bakterilerden yararlandık.

dönüştürelim, böyle projeler artsın ve

Üreticileri Federasyonu Yönetim Kurulu

Bakteriler, nişastayı hidrolizleyen

insanımıza hizmet edelim.

Üyesi olan Prof. Dr. Loğoğlu, Türkiye’de

enzimleri üreten bedava işçilerimiz

ekmek israfının yüksek boyutlarda

bizim. Bu enzimlerden yararlanarak

Yıllık getirisi 250 milyon TL

olduğunu belirterek ekmeğin tarladan

nişastayı yüksek oranlarda glikoza

Loğoğlu, çalışmanın başarıyla

sofraya gelene kadar birçok zorlu

hidrolizeledik, bunu da mayalayarak,

sonuçlandığını anlatarak, elde ettikleri

işlemden geçtiğini söyledi.

alkolümüzü elde ettik.

ürünün, Türkiye’de resmi olarak yüzde

“Yaptığımız incelemeler sonucu

5 oranında benzin katkı maddesi olarak

atıl durumda olan bir ürünün ülke

Yatırımcılara destek çağrısı

kullanılabileceğini söyledi. Benzin içine

ekonomisine en çok katkı sağlayabilme

“Başladığımız ürünün yüzde 80’ini

katılan yüzde 5’lik alkolün sadece

yolunun, bayat etmekten biyoetanol

ürüne dönüştürebildiğimizi gördük”

yarısının Türkiye’de üretilebildiğini

üretmek olduğunu gördük” diyen

diyen Loğoğlu, şunları kaydetti: Bilim

ifade eden Loğoğlu, farklı maddelerden

Loğoğlu, biyoetanolün doğal

tek başına yapılan ürünün sanayiye

bioetanol üretilmesinin ekonomi için

kaynaklardan elde edilen bir alkol

uygulanması için yeter değil.

kazanç olacağına vurgu yaptı.

Hayvansal yağlar yakıt üretiminde kullanılacak

D

ünyada gelişmiş ülkelerdeki kullanımıyla öne çıkan atık kemikten yakıt çıkarma işi Türkiye’de de gündeme gelmeye başladı. Türkiye genelindeki 60 tesiste hayvansal yağların kimyasal ve fiziki işlemlerden geçirilip ekonomiye yılda 200 milyon dolarlık gelir getirilmesi planlanıyor. Renderingciler ve Yağ Sanayicileri Birliği Derneği Başkan Yardımcısı Mustafa Gökboğa, Türkiye genelindeki 60 tesiste hayvansal yağları kimyasal ve fiziki işlemlerden geçirip ekonomiye yılda 200 milyon dolarlık gelir yaratabileceklerini söyledi.

BİYODİZEL ÜRETİLİYOR Hayvansal yakıtlar dünya genelinde biyodizel yakıt üretimi için kullanılıyor. Avrupa Birliği’nde bazı ülkelerde bu konudaki teşviklerle ilgili önemli adımlar atılmış durumda. AB’nin

biyoyakıt üretiminde kullandığı başlıca malzemeler arasında hayvansal yağların yer aldığını bildiren Gökboğa, “Türkiye’de de çıkarılacak bir yönetmelikle petrol dağıtım şirketlerine motorine yüzde 1 hayvansal yağlardan elde edilen yakıtları katma zorunluluğu getirilirse hem çevre için çok ciddi bir adım atılmış olur, hem de ekonomik ömrünü yitirmiş bu malzemeler yeniden ekonomiye kazandırılır. Hesaplarımıza göre yılda 18 milyon ton motorin tüketiminin olduğu Türkiye’de motorine yüzde 1 hayvansal yağ katma zorunluluğu getirilirse Türkiye yıllık 180 bin ton daha az akaryakıt ithalatı yapmış olur” diye konuştu.

MADENİ YAĞ DÜNYASI

31


DÜNYA GÜNDEMİ

2021’de sektör 166 milyar doları geçecek Madeni yağ sektörünün bu yıldan başlayarak her yıl ortalama 2.4 oranında büyüyerek 2021 yılında 166 milyar dolar büyüklüğe ulaşması bekleniyor. Araç sahipliğindeki artış ve ekonomik büyüme nedeniyle sektörün yükselen bölgesi Asya-Pasifik olacak 0 İlayda ÜNAL

A

raştırmalar, dünya madeni yağ pazarının, 2016-2021 tarihleri arasında yıllık bileşik yüzde 2.4 oranında büyüyerek 166 milyar dolar büyüklüğe ulaşacağını gösteriyor. Asya-Pasifik bölgesinin ise ulaşımda sağlanan gelişme sonucunda en hızlı büyüyen pazar olacağı tahmini yapılıyor. Otomobil yağları, sentetik yağlar, biyo temelli ve yağlama ürünleri olmak üzere dört ayrı yapıdan oluşan pazarın en büyük oyuncusu mineral yağlar. Düşük maliyeti, kolay kullanılabilir olması nedeniyle pazarı domine eden mineral yağların, 2016-2021 döneminde de en baskın tür olması bekleniyor. Öte yandan, artan hükümet düzenlemeleri, tüketici bilincinin gelişmesi gibi etkenler de sentetik yağlar ve biyo-temelli yağların yüksek büyümesine yol açacağı belirtiliyor. Geçen yıl yaşanan büyümenin en önemli nedeni, madeni yağ kullanımındaki artıştı. Tüketicilerin satın alma güçlerinin artmasının bir sonucu olarak araç sahipliği oranının yükselmesi, ulaşım segmentinde yağ kullanımını beraberinde getirdi, bu da artan talebi tetikledi. Araştırmanın bir diğer sonucu da Asya-Pasifik ve Ortadoğu ve Afrika gibi gelişmekte olan bölgelerde kitlesel sanayileşmeyle birlikte endüstriyel makine ve ekipman uygulama segmentinde yüksek büyüme beklentisi... Her iki saptama da Afrika ve Ortadoğu’nun da hızlı büyüyeceğini ortaya koysa da sektörün gözünün Asya-Pasifik bölgesinde olacağını gösteriyor. Sektörü domine eden büyük üreticilerin de bu bölgede etkin yapılanması büyüme hızını artıracak unsurlar arasında gösteriliyor.

32

MADENİ YAĞ DÜNYASI

Sentetik yağların yıldızı Afrika olacak Afrika bölgesinde kentsel alanlarda geleneksel madeni yağ ile karşılaştırıldığında sentetik yağlar pazar büyüklüğünün 2020 yılına kadar ortalama her yıl, yüzde 2.5 büyüyerek 36 milyar dolar büyüklüğe ulaşacağı tahmin ediliyor. Bu durumun da küresel sentetik yağ pazarı için itici güç olacağı belirtiliyor. Sentetik yağların, aşırı sıcaklarda iyi viskozitiye sahip olması, zor çevre koşullarında kullanım kolaylığı sağlaması nedeniyle Afrika’da kullanım oranı giderek artıyor. Afrika’nın ardından Asya-Pasifik bölgesinin de sentetik yağlar için en hızlı büyüyen pazar olacağı öngörülüyor. Araç sayısındaki artış, ekonomik büyümenin süreceği yönündeki saptamalar, bu büyümeyi destekleyecek.


REACH harici kimyasal mevzuatı hakkında kamuoyu yoklaması Avrupa Birliği, REACH dışındaki kimyasal mevzuatın amaca uygunluğu konusunda görüş almak amacıyla geniş çaplı bir kamuoyu yoklaması başlattı. 27 Mayıs 2016’ya kadar devam edecek görüş alımı sürecine tüm Avrupa Birliği vatandaşları ve kurumların katılması bekleniyor. İşletme ve sanayi, çevre, ortak pazar ve kamu sağlığı konularını kapsayan bütün politika alanlarını kapsayan görüş alımında, özellikle üye ülke kamu makamlarında uygulamadan sorumlu kişilerin, hem kimya hem de kimyasalları girdi olarak kullanan diğer sektörlerdeki şirketlerin ve endüstri birliklerinin, bu sektörlerde çalışan işçilerin, sendikaların, sivil toplum kuruluşlarının, tüketici derneklerinin, akademik çevre ve araştırmacıların yanı sıra tüketicilerin de görüşlerine ulaşılmak isteniyor. 4 Mart tarihinde başlayan görüş alımı internet üzerindeki anket doldurularak 27 Mayıs’a kadar iletilebilecek. Görüş alınanlar internette yayımlanacak. Kurumlar adına iletilerin, kayıtlı kurum üzerinden yapılmaması halinde bireysel görüş olarak alınacak.

Sorumlu kimyasal kullanım eğilimi yayılıyor Avrupa’dan esen yeşil üretim ve tüketim rüzgarı, Amerikan firmalarını da etkisi altına aldı. İçerik hammaddeleri ifşa programına dahil olan bilişim firması Apple, 10 bini aşkın ürününü kimyasal içerikleri açısından analiz etti. Maddeleri, insan sağlığı ve çevreye etkisine göre 18 kriterle karşılaştıran çalışmada, ‘kabul edilemez risk’ tanımlandığı durumlarda maddenin alternatifini arama ve (tedarikçileri tarafından) kullanımını yasaklatma yoluna gidileceği belirtildi. İlk aşamada benzen, klorlu organik solventler, toluen bu kapsamda değerlendirilirken, bisfenol A (BPA), Kaliforniya 65 nolu yasa kapsamında kanser veya gelişim bozukluğuna yol açan maddeler arasında listelenen 900 madde, REACH aday listede yer alan maddeler, Washington eyaleti yüksek öneme sahip maddeler listesindeki 66 madde de ikinci aşamada ele alınacak. Geçen ay perakende satış mağazaları zinciri Walmart da ABD’de satılan ürünlerin içeriğinde yer alan yüksek öncelikli kimyasalları yüzde 95 oranında azaltacağını açıkladı. Şirket, 2013 yılında sorumlu kimyasal tüketimi programını da başlatmıştı.

MADENİ YAĞ DÜNYASI

33


DÜNYA GÜNDEMİ

Dünya madeni yağ ve kimya sektöründen kısa haberler SUUDİ ARABİSTAN SUUDİ ARAMCO’NUN 125 MİLYAR DOLARLIK PAYINI HALKA ARZ EDİYOR Suudi Arabistan, devlet mülkiyetindeki Suudi Aramco için Londra’da, Hong Kong’ta ve New York’ta olmak üzere üç-yönlü bir borsaya giriş planlıyor. Aramco, varlıklarının %5’ine denk gelen, yaklaşık 125 milyar dolarlık (87,5 milyar pound) kısmını satışa çıkaracak. 2,5 trilyon dolarlık değeri ile yağ sektörü devi, ExxonMobil’in 370 milyar dolarlık toplam piyasa değerini gölgede bırakıyor.

HYRAX OİL, CPC İÇİN SRİ LANKA’DA MADENİ YAĞ TESİSİ İŞLETECEK Malezya menşeili Hyrax Oil Sdn. Bhd., Sri Lanka’nın kuzeyindeki Muthurajawela’da 30 milyon dolarlık yatırımla ayda 4 milyon litre madeni yağ üretecek bir fabrika açacağını duyurdu. Hyrax Oil, yirmi yıl boyunca Ceylon Petroleum Corp. için üretim yapacak.

İKİ ÖZEL KİMYASAL BİRİMİ ALMAK İÇİN ANLAŞTILAR Jiangsu Sinorgchem Technology Şirketi, iki özel kimyasal birimini almak üzere Emerald Performans Materyalleri şirketi ile (DyStar Global Holdingleri’nin Birleşik Devletler Kuruluşu- Singapur) anlaştığını duyurdu. Tesisler, madeni yağlarda kullanılan aminik ve fenolik anti-oksidan üretiyor.

INOLEX, TARIM BAKANLIĞI’NDAN BİO-ESASLI ÜRÜN ONAYINI ALDI Philedelphialı sentetik ester üreticisi INOLEX, Lexolube markalı ürünlerinin yedisinde Birleşik Devletler Tarım Bakanlığı’ndan bio-esaslı ürün onayını aldığını duyurdu.

EVONİK’TEN YENİ ATAMA Evonik Yağ Katkıları, Dr Jen-Lung Wang’ı Çin Genel Müdürü olarak atadığını duyurdu. Jen-Lung ana faaliyet alanlarının yanında, yeni fırsatlar ve iş olanaklarını artırmak için Asya-Pasifik Bölgesi İş Geliştirme’den de sorumlu olacak.

34

MADENİ YAĞ DÜNYASI


MEVZUAT

AKARYAKIT HARİCİ PETROL ÜRÜNLERİNDE YENİ DÜZENLEME EPDK, Akaryakıt Haricinde Kalan Petrol Ürünlerinim Yurt İçi ve Yurt Dışı Kaynaklardan Teminine İlişkin Usul ve Esaslar Hakkındaki Tebliğ’de yeni değişiklikler yaptı. EPDK, akaryakıt harici petrol ürünlerine ilişkin tebliğde değişiklikler yaptı. Buna göre sanayiciler üretim amacıyla, ithalatçılar ise üreticiler adına temin ettikleri akaryakıt haricinde kalan petrol ürünlerini EPDK’dan izin almaksızın diğer kişilere teslim edemeyecek. Yurt içi ve yurt dışı kaynaklardan akaryakıt haricinde kalan petrol ürünü temin etmek için kendisine ya da kendisi adına ithalatçıya

Madeni yağda uygunluk yazısı aranmayacak

uygunluk yazısı verilen sanayicinin iflas, tesis devri

Madeni yağ lisansı sahipleri hariç olmak üzere, akaryakıt

veya kurum tarafından uygun görülen hallerde sanayici

haricinde kalan petrol ürünlerinin dahilinde işleme rejimi

stokunda bulunan ya da sanayicinin adına ithal işlemleri

kapsamında geçici ithalinde veya serbest bölgelere girişinde

tamamlanmasına rağmen ithalatçı stokunda kalan ürünler,

sanayicilerden uygunluk yazısı aranmayacak ancak kurum

durumun belgelendirilmesi ve kurumdan izin alınması

gerek görmesi halinde başvuru evrakının bir kısmının ya da

kaydıyla başka sanayicilere devredebilecek.

tamamının aslını iade edebilecek.

BAZ YAĞ ÜRETECEKLER ÇEVRE BAKANLIĞI’NDAN LİSANS ALACAK Atık madeni yağdan baz yağ üretecek olanlar Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’ndan atık madeni yağların geri kazanımına ilişkin Çevre İzin ve Lisans Belgesini EPDK`ya sunacaklar. EPDK, petrol piyasasında lisans tadili başvurularında aranacak bilgi ve belgelere ilişkin kurul kararında değişiklik yaptı. Buna göre, atık madeni yağdan baz yağ üretimine ilişkin faaliyeti alt başlık olarak lisanslarına işletecek olanlar lisansa konu tesisin TS 13541 İş Yerleri - Atık Yağ Rafinasyon ve Rejenerasyon Tesisleri - Genel Kurallar standardına uygun olduğunu gösteren TSE Hizmet Yeri Yeterlilik Belgesine ek olarak Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’ndan atık madeni yağların geri kazanımına ilişkin Çevre İzin ve Lisans Belgesini Kuruma sunacaklar. Ayrıca, Petrol Piyasasında Lisans Tadili Başvurularında Aranacak Bilgi ve Belgelere İlişkin Kurul Kararında yapılan değişiklikle madeni yağ lisansına alt başlık olarak atık madeni yağlardan baz yağ üretimi faaliyeti ekletmek için yönetmelikte istenen belgelere ilaveten, tadil başvurusuna konu tesisin TS 13541 İş Yerleri - Atık Yağ Rafinasyon ve Rejenerasyon Tesisleri - Genel Kurallar standardına uygun olduğunu gösteren TSE Hizmet Yeri Yeterlilik Belgesi ile Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’ndan alınmış Çevre İzin ve Lisans Belgesi aranacak.

MADENİ YAĞ DÜNYASI

35


ETKİNLİK

Dünyada olduğu gibi Türkiye’de de madeni yağ pazar liderliğini 2015 yılında da sürdüren Shell&Turcas 7 Mayıs-5 Haziran tarihleri arasında ağır vasıta sürücülerine yönelik 18 ildeki 19 noktayı kapsayan bir tanıtım turu düzenliyor

Shell, 18 İlde 4 bin sürücüyle bir araya gelecek

S

hell & Turcas, Shell Rimula’nın gelişmiş motor koruması ve verimlilik artışı sağlamayı amaçlayan yeni Ekstra Dinamik Koruma Teknolojisi hakkında sürücüleri bilgilendirmek; yenilenen ürün ambalajlarını tanıtmak ve onlara uzun yolculukları arasında keyifli vakit geçirmelerini sağlamak amacıyla yaklaşık 1 ay sürecek bir tanıtım turuna başlıyor. Sürücülere tanıtılacak olan Shell Rimula sentetik yağlarının ambalajının yeni tasarımında, Shell PurePlus Teknolojisi’nin Shell’in Uyumlu Katık Teknolojisi ile birleştirilerek geliştirilen Dynamic Protection Plus Teknolojisi ön plana çıkıyor. Bu teknolojiler, tüm hava şartlarında kusursuz koruma ve daha uzun motor

ömrü sağlamaya yönelik; uzun yağ değişim aralıkları ve yakıt tasarrufunu da beraberinde getiren bir ürün ortaya çıkarıyor. Ürünün sağladığı bu faydalar, uzun vadede ağır vasıta sahiplerinin maliyetlerini azaltmaya yardım ediyor. “Shell Rimula İşini de Korur, Motorunu da” sloganıyla 18 ilde yaklaşık 5000 kilometre katedecek tanıtım turu Bursa, Balıkesir, Manisa, İzmir, Eskişehir, Antalya, Konya, Mersin, Adana, Malatya, Kayseri, Aksaray, Ankara, Samsun, Kastamonu, Düzce, Sakarya, Kocaeli ve Gebze’de sürücülerle buluşacak. Ağır vasıta sürücüleriyle 17 kamyon parkında ve 5 yetkili serviste bir araya gelecek olan ekip yaklaşık 4000 sürücüyle temas kuracak.

SDF’nin madeni yağlarını Shell üretecek

T

ürkiye ve dünya madeni yağ pazarında önemli bir konuma sahip olan Shell, merkezi İtalya Treviglio’da bulunan ve dünyanın önde gelen tarım makineleri ve dizel motor üreticisi SDF’nin madeni yağ tedarikçisi oldu. Shell & Turcas ile SDF arasında imzalanan anlaşmaya göre, İtalyan şirketin Türkiye’de ürettiği traktörlerde kullanılacak olan ve bu araçlara özel spesifkasyonlarda üretilen madeni yağlar, SDF etiketiyle, Shell & Turcas’ın Derince’deki madeni yağ ve gres tesisinde üretilecek. Anlaşmanın imza töreninde bir konuşma yapan SDF Türkiye CEO’su Giampaolo Cameli,

36

MADENİ YAĞ DÜNYASI

“SDF Türkiye olarak Shell ile birlikte çalışmaktan ve bu değerli ortaklığın sonuçlarını görmekten dolayı son derece mutluyuz. Bu çalışma bizim Türk çiftçisine her zaman en iyi ürünleri sunma politikamızı destekleyen yeni bir adım” dedi. Shell & Turcas Madeni Yağlar Genel Müdürü Seyfettin Uzunçakmak ise SDF ile Türkiye pazarında işbirliği yapmaktan duydukları memnuniyeti vurgulayarak, “Madeni yağ tedarik zincirinin tamamında faaliyet gösteren Shell; yenilikçi yaklaşımı ve Ar-Ge’ye yaptığı yatırımın bir sonucu olarak hem küresel hem de yerel markalar tarafından iş ortağı olarak tercih ediliyor” şeklinde konuştu.


Renault ve Shell akaryakıt tedariği konusunda anlaşma İmzaladı

T

ürkiye’nin en çok tercih edilen binek otomobil markalarından Renault, Shell&Turcas ile ilk dolum motor yağı alanında 2012 yılından bu yana devam eden işbirliğini, ilk dolum akaryakıt ve Shell Taşıt Tanıma Sistemi – TTS hizmetlerini kapsayacak şekilde genişletiyor. İki şirket arasındaki mevcut işbirliğini genişleten ve 2018 yılı Haziran ayına kadar geçerli olacak anlaşmaya göre, Oyak Renault fabrikalarında üretilen tüm yeni araçların ilk yakıt dolumunda Shell FuelSave tasarruf yakıtları (benzin ve dizel) kullanılacak. Ayrıca Oyak Renault Fabrikaları ve Renault Mais şirket filosunda yer alan 350’den fazla binek araç, önümüzdeki iki yıl boyunca Türkiye’nin dört bir yanında bulunan ve sayısı 1000’i aşan Shell istasyonundan Shell Taşıt Tanıma Sistemi – TTS sistemi kapsamında yakıt alacak. Anlaşmanın imza töreninde yaptığı konuşmada Shell&Turcas CEO’su Felix Faber,“Renault ile işbirliğimizi genişletmekten büyük memnuniyet duyuyoruz. Shell&Turcas olarak otomotiv sektöründe tercih edilen bir iş ortağı olmak için var gücümüz ile çalışıyoruz” dedi. İki şirket arasındaki işbirliğinin önemini vurgulayan Renault Mais Genel Müdürü İbrahim Aybar ise “Türkiye’nin en çok tercih edilen binek otomobil markası Renault olarak bugüne kadar hep güçlü ortaklıklara imza attık. Bugün de Türkiye’nin önde gelen şirketlerinden Shell & Turcas ile önemli bir sinerji projesi gerçekleştiriyoruz. Renault, bildiğiniz gibi, inovasyon odaklı bir marka. Ortak değerlere sahip olmamız ve iş ortağı olarak yaklaşımı nedeniyle Shell&Turcas ile verimli bir işbirliğimiz olacağına inanıyorum” açıklamasını yaptı.

Shell & Turcas ile İlgili önemli bilgiler: 4 Türkiye çapında 1020’nin üzerinde istasyonda günde 1 milyondan fazla müşteriyi ağırlıyor. 4 Otomotiv, inşaat, madencilik ve lojistik sektöründeki 100’den fazla kurumsal müşterisine ticari akaryakıt ve madeni yağ tedarik ediyor. 4 Shell Taşıt Tanıma sistemine kayıtlı 500.000’den fazla araç bulunuyor. 4 Shell’in Derince Madeni Yağ ve Gres üretim tesisi, Akdeniz

bölgesindeki en büyük madeni yağ ve tek gres üretim tesisidir. Derince Madeni Yağ ve Gres üretim tesisinden 55’ten fazla ülkeye ihracat yapılmaktadır. 4 Shell, OYAK Renault Bursa Fabrikaları’nda üretilen araçlar için GTL teknolojisi ile üretilen Shell Binek Araç Motor Yağlarını sağlamaktadır. GTL Teknolojisi ile doğal gazdan motor yağı üretmektedir.

MADENİ YAĞ DÜNYASI

37


KISA HABERLER

38

MADENİ YAĞ DÜNYASI


MADENİ YAĞ DÜNYASI

39


KISA HABERLER Additives for

Additives for

Hydraulic Oils

Greases

Additives for

Water-miscible Metalworking Fluids

Your route to the best lubricant: Rhein Chemie provides high quality products and technical expertise Try our customized high-performance additives and formulatios which improve extreme pressure resistance under boundary lubrication conditions (EP), anti-wear performance (AW), corrosion protection (CI) and antioxidant behavior (AO), Alternatively take a look at our high performance packages (PA) for metalworking, grease, hydraulic, turbine, compressor, gear and multipurpose oils.

Adco Petrol Katkıları San. Ve Tic. A.Ş. Hacımimi mah. Kemeraltı cad. Balkan Han 15/4 34425 Karaköy / İstanbul Tel: +90 212 252 08 40 Fax: +90 212 252 81 51 Sipariş ve Bilgi: sales2@adco.com.tr


Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.