SAYI: 146 AYLIK ALIŞVERİŞ VE YAŞAM DERGİS
İ
İSTANBUL YIL: 15 • 15 ARALIK 2016
Necla Özarslan Bahçeşehir’de Yaşam Fotoğraf Yarışması 2.si
Evrim Kaya Bahçeşehir’de Yaşam Fotoğraf Yarışması 1.si
Birlik ve beraberliğimizin sözün ötesine geçtiği, dayanışmamızın arttığı, şehit acısı yaşamadığımız, huzur dolu bir 2017 yılı diliyoruz...
Şenol Kızılcık Bahçeşehir’de Yaşam Fotoğraf Yarışması 3.sü
İstanbul ve Bahçeşehir’den en güncel haberler www.yelpazeistanbul.com'da
Reyhan Göksal Mansiyon Ödülü
Özkan Asya Mansiyon Ödülü
yelpazeistanbul
yelpazeistanbul
yayında!
1
Yelpaze İstanbul / 15 Aralık 2016
2
Yelpaze İstanbul / 15 Aralık 2016
3
Yelpaze İstanbul / 15 Aralık 2016
4
Yelpaze İstanbul / 15 Aralık 2016
6 Bir ülkede adaletin varlığı kişinin kendini özgürce ifade etmesinden anlaşılır. Bir ülkede adaletsizliğin varlığı ise kişilerin başına buyruk davranışından. İyi insanlar sorunları önlemek için çaba sarf ederler.
Konfüçyus
UĞUR BARIŞ KARABULUT
ubk@yelpazeistanbul.com
Balık baştan kokmuş biz kuyruğu ile uğraşıyoruz...
B
ağımsız değiliz! Düşüncelerimizi savunmakta, peşinden koşmakta... Hepimizin o veya bu nedenle haklı sebepleri var. Kimimiz salmış çayıra, kimimiz bir kurtarıcı beklemede, kimimizse günlük çırpınışlarda güç kaybediyoruz. Bir taraf sırtını dayamış güce pervasızca yazıyor, çiziyor, meydan okuyor, cezalandırıyor, itibarsızlaştırıyor, tehdit ediyor, ekmeğinle, geleceğinle oynuyor. Diğer taraf kısır çekişmelerden kurtulamıyor. Bizde kahramanlar ölünce kıymetlenir, ne yazık ki yaşarken değil! O yüzdendir ki sözün ötesinde gerçek manada sahip çıkmadığımızdan değerlerimize, sahte kahramanlar sarıyor etrafımızı. Güç alabileceğimiz, sırtımızı yaslayabileceğimiz bir güven mekanizmasını kuramıyoruz topyekün. Sistem bozuk en başından... Güvenmiyoruz! Üzgünüm ama parasını menfaatleri için siyasete sponsor edenlere prim verdiğimiz, bunu kabullendiğimiz sürece, ülkemiz adına isyan ettiğimiz hiçbir davada normalleşemeyiz. Ülkemizi kim yönetiyor? TBMM (Türkiye Büyük Millet Meclisi) Olması gereken yani... Peki milletvekillerini kim seçiyor? Halk... Milletvekili çoğunlukta olan parti iktidar oluyor, azınlıkta kalan muhalefet, çoğunluğun seçtiği iktidar içinden “BAKAN”LAR... Eğitimizi, ekonomimizi, dış politikamızı, güvenliğimizi, adaletimizi kısacası geleceğimizi belirliyorlar. Doğru ve yanlışlarının artılarını ve eksilerini bizler yaşıyor, bedelini de biz ödüyoruz. Bu kadar önemli bir kararı yani milletvekillerini, iktidarı, yani geleceğimizi belirleyen bu seçimi, demokrasi adı altında sen, ben, komşun belirliyor... Buraya kadar herşey normal görünüyor... Peki milletvekillerini aday olarak kim belirliyor? Siyasi partiler... Öyleyse halkın belirlemediği halkın önüne sunulan adaylarla başbaşayız. Düşünüyorum da hangi seçimde sandığa gittiğimizde bizi yönetecekleri yakından tanıyarak oy kullandık? Bir siyasi partiyi ve adaylarını kategorileştirmeden, O sağcı, O solcu, O Cumhuriyetçi, O Atatürkçü, O dindar, O komünist, O liberal, O ......... demeden sandığa gittik? Bizi TBMM’de temsil edecek milletvekillerinin hangi donanımla karşımıza çıktığını öncesinde biliyorduk? Yoksa daha sandığa gitme-
den parti logolarımız belli miydi? İşte balık burada kokmaya başlıyor... Halk kendisini yönetecekleri belirlerken; duygularıyla, ön sezileriyle, fikrine uyduğunu düşündüğü yönde bir iradede bulunuyor. Kimilerine göre doğru olanda bu. Cumhuriyetin kuruluşundan sonraki yıllarda yaşadıklarımızı düşündüğümde aynı fikirde değilim. Çünkü siyasi parti tarafından belirlenen ve bize sunulan adaylar doğal olarak kendi bilgi, beceri, vicdan muhasebesini bir kenara bırakıp, partisinden yana bir tavır alıyor. Zaten aksini düşünebilir misiniz? Bu madalyonun bir yüzü... Peki diğer yüzü... Kırk yıldır İstanbul’da yaşıyor 16 yıldır da Türkiye’nin mozaiği, kaderini belirleyen bu kentte yerel yayıncılık yapıyorum. Aşağıdaki tespitlerimin bir bölümü profesyonel iş yaşamımın öncesine de ait. - Seçim öncesi ortalıkta olmayan, seçimler yaklaştıkça siyasi partilerde boy gösterenleri gördüm. - Seçimlerde boy gösterenlerin etrafında ekmek bekleyen seçim fedaisi gazeteleri, yazıp çizenleri onları nasıl çarşaf çarşaf övdüklerini... - Kazanma ihtimali olanların nasıl milyonlar saçtığını, seçim arabaları kiraladığını, ofisler açtığını, bedava kahvaltılar, akşam yemeklerinde kulisler yaptığını... - Adayların çok olduğu bölgelerde ilçe örgütünün, il örgütünün ve en sonunda da genel başkanın dikkatini çekmek için adayların ne şaklabanlıklar yaptıklarını... - Hiç sıkılmadan başarısız olmalarına karşın, sırf örgüt içinde delege üstünlüğü olduğu için tekrar tekrar aday olanları gördüm. - Nereden geldiği bilinmeyen paraların nerelere harcandığının bilinmediği seçim kampanyaları gördüm. - Öyle iğrençtir ki birbirlerine gülücükler saçanların, sırf kendi istikballeri için adam kayırmalarını ya da satmalarını görmek... Ama gördüm... - Aklıyla, vicdanıyla değil de, arkasından yürüdüğü için kendisine de bir koltuk düşer diye yürüyenleri de gördüm... - Tüm bu kulisler olurken bu rezilliklere şahit olup, projesi olan, mesleğinde başarılı, topluma değer katmış nice isimlerin erkenden havlu attığını da... Pes ettikleri için değil, bir atımlık barutla bu sistemde yol alamayacaklarını anladıkları için... - Hani diyoruz ya koskoca ülkede lider mi yok, adam akıllı siyasetçi mi yok diye... Var... Hem de ne cevherler var...
Yelpaze Yayıncılık, Organizasyon İnş.Tur.Ltd. Şti. Adına İmtiyaz Sahibi ve Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Uğur Barış Karabulut ubk@yelpazeistanbul.com
Yayın Türü Süreli Aylık Yerel Yayın Reklam ve Rezervasyon Tel : 0212 669 83 86 Gsm: 0533 551 87 17
Editörler Nihal Ergenç, Yasemin A. Karaman Rashid, Baskı Av. Kayhan Selek Şan Ofset Matbaacılık San. Tic. Ltd. Şti. Hamidiye Mah. Anadolu Cad. No:50 Katkıda Bulunanlar Kağıthane/ İST Caner İlhan Tel: 0212 289 24 24 Protokol Dağıtım Aras Kargo Basım Tarihi: Aralık 2016
Yelpaze İstanbul / 15 Aralık 2016
Ancak bu düzen onların sıyrılmasına fırsat vermiyor... Aslında sistem dediğime bakmayın O da biziz, sen, ben yani halk! Bizim adımıza bağımsız hareket edeceklerin bağımsız kalmaları için gerekli maddi manevi desteği biz vermiyoruz. - Sadece istiyoruz... Adayın güçlü olmasını, dürüst olmasını, ahlaklı olmasını, toplumun menfaatini savunmasını, hakkımızın, adaletimizin savunucusu olmasını...istiyoruz... istiyoruz... istiyoruz... - Ülkemizde siyaset örümcek ağlarıyla sarılmış bir yumak... Bu yumağın içine girip steril kalmak mümkün değil... Çünkü siyasi partiler tüzüklerine riayet etmiyorlar. Tüzükte yazılı kurallar, işleyiş mekanizması, kişilerin siyasi çaplarıyla orantılı. Kısacası kişiler üstü bir işleyiş, kurumsallık yok! - Genel başkanın koltuğundan olmaması için bu sisteme boyun eğmekten başka çaresi de yok... Çünkü onca mahallede, onca ilçede, onca ilde bu radikal kararı vermek için eline ulaşan argümanları da bu kısır siyaset çekişmesi belirliyor... - İşte burada para devreye giriyor... Siyasi partiler seçim döneminde çok ama çok ciddi paralar harcıyorlar... Kaynağını nereden alıyorlar? Devletten aldıkları kısıtlı kaynak mı sanıyorsunuz... Kısmen evet ama tamamen asla! Üyelerimi veriyor, bir nebze... Kısacası siyasetin arkasında maddi destek veren geniş bir kitle yok. Daha doğrusu ülkemizde bırakın siyasi partileri, halkın temsilcisi en alt birimde dernekleri de halk desteklemiyor ki! - Halkın desteklemediği bir süreç asla bağımsız olamaz! Bağımsız olmayan hiçbir kurum doğru kararlar alamaz, arkasında sağduyulu bir toplum oluşturamaz... Hal böyle olunca da muhtaç kalıyor elini taşın altına koyanların insafına... Elbette elini taşın altına koyan herkesi bu kategoriye sokamayız ancak, büyük bir çoğunluğun böyle olduğu gerçeğini de değiştiremeyiz... Sonra geliyoruz bize; Bitmeyen terörü, şehit cenazelerinde gözü yaşlı evlatları, çocuklara tecavüzü meşrulaştıran yasaları, uçup giden dolar kuru yüzünden paramızın hiç olduğunu konuşuyoruz... Diner mi acılarımız, sızlayan vicdanlarımız, kanayan yaramız günlük isyanlarla... Bitmez arkadaşım bitmez akıl tutulmasından kurtulmadıkça...
Yayına Hazırlık Yelpaze İstanbul Bahçeşehir 1. Kısım Mah. Bülbül Cad. Badem 08 Villa 02 Bahçeşehir-İstanbul Tel: 0212 669 83 86 Tel/Faks: 0212 669 16 50
okuyucularımıza kişiye özel adrese
Sayın Okurlarımızın Dikkatine; Yelpaze İstanbul, Bahçeşehir, Ispartakule, Ardıçlı, Esenkent, Boğazköy halkına ve İstanbul genelinde küçük ve orta ölçekli işletmelerin yöneticilerine ayda bir “ücretsiz” olarak dağıtılır. Bundan böyle talep eden
iade edilmez. Yayınlanan yazıların
teslim gönderilerde sağlayacağız. Adrese teslim taleplerinizde yalnızca dergi ücreti tahsil edilmektedir. Yelpaze İstanbul 5 TL’dir. Gönderilen yazılar yayınlansın veya yayınlanmasın sorumluluğu yazı sahibine, reklamların sorumluluğu reklam verenlere aittir. aze İstanbul’da yayınlanan yazı ve fotoğraflar kaynak gösterilerek kullanılabilinir.
R T E Sİ IK CUMA 24 ARAL MBÜLTEPE SELİN SÜ E Sİ C U M AR T IK L A R A 31 UINTET DREAM Q
Yeni yılı Akbatı'da müzikler eşliğinde karşılıyoruz. Siz de bu keyifli dinletileri kaçırmayın.
:00, SAAT: 13 6:00 14:30 - 1
8
İSTANBUL
Avrasya Tüneli’ni Sürücüler Nasıl Kullanacak? Avrupa ile Asya’yı Marmaray’dan sonra Boğaz’ın altından 2. kez birleştiren Avrasya Tüneli, 20 Aralık’ta açılacak. Günde 130 bin araç Kazlıçeşme-Göztepe arasındaki 100 dakikalık yolu 15 dakikada alacak.
S
tar’ın haberine göre, iki katlı Avrasya Tüneli, 20 Aralık’ta hizmete giriyor. Asya ile Avrupa’nın Marmaray’dan sonra Boğaz’ın altından ikinci buluşması olan Avrasya Tüneli’nin temeli 2011’de atıldı. 1 milyar 245 milyon dolara Yap-İşlet-Devret modeliyle hayata geçen tünel yerin 160 metre altına inşa edildi. Yaklaşım yollarıyla toplam uzunluğu 14.6 kilometre olan Avrasya Tüneli, Kazlıçeşme-Göztepe arasındaki 100 dakikalık yolu 15 dakikaya indirecek. 3 aşamalı tünel Avrasya Tüneli, ‘Avrupa’, ‘Boğaz’ ve ‘Anadolu’ olmak üzere üç ana bölümden oluşuyor. İki katlı olarak inşa edilen Avrasya Tüneli’ne hem Avrupa hem de Anadolu Yakası’ndan girilip çıkılabiliyor. Avrasya Tüneli’nin üst katından Kazlıçeşme’den Göztepe’ye, alt katından ise Göztepe’den Kazlıçeşme’ye gidiliyor. Avrasya Tüneli’nin jeolojik tabanı Türk mühendisleri tarafından tasarlanan özel köstebek ile delindi. Tünelin üzerinde 27 metrelik kayalar var, yani tünel İstanbul Boğazı’nın 61 metrelik su kütlesinin altında yer alan 27 metrelik kayanın altına, oyularak yapıldı. Ayrıca Avrasya Tüneli’nin en derin noktasında bulunan baz istasyonu ile cep telefonları çekecek. 4 dolar +kdv Günde 130 bin aracın geçmesi planlanan Avrasya Tüneli’nin geçiş ücreti otomobiller için 4 dolar + KDV ile minibüsler için 6 dolar + KDV. Yüksek güvenlik devrede Avrasya Tüneli yüksek güvenliğiyle de ön plana çıkıyor. Tünelde 24 saat boyunca güvenli, sağlıklı ve kesintisiz trafik akışı için gelişmiş sistemler devreye alındı. Her 300 metrede bir yukarı çıkış alanları konulurken, kazalar için de tünelde birçok revir odası tasarlandı. Aynı zamanda tünel, deprem ve tsunami risklerinden etkilenmeyecek yapıda inşa edildi. Tünelin bir katında yangın çıkması durumunda da öteki katına sıçramayacak şekilde özel malzemeler kullanıldı. Yine tünelde, her noktanın 7 gün
Yelpaze İstanbul / 15 Aralık 2016
24 saat izlendiği kapalı devre kamera sistemi, olay algılama sistemleri, haberleşme ve ihbar sistemleri yer aldı. Sürücüler tüneli nasıl kullanacak? Avrupa yakası Avrasya Tüneli’ne Avrupa Yakası’nda Kazlıçeşme’den giriliyor ve yerin üzerinden devam ediliyor. Kennedy Caddesi üzerinde 4 gidiş ve 4 geliş olarak düzenlenen yol, 5.4 kilometre boyunca Samatya ve Yenikapı’dan geçerek Cankurtaran’a kadar uzanıyor. Boğaz geçişi Cankurtaran’da ise Boğaz’ın altından
geçen tünel bölümü başlıyor. Toplamda 5.4 kilometre uzunluğundaki tünel, farklı teknikler kullanarak İstanbul Boğazı’nda deniz tabanının aşağısına inşa edildi. İki katlı tünelin bir katı gidiş bir katı ise geliş olarak kullanılıyor. Cankurtaran’dan girilen tünele Anadolu Yakası’nda Harem’den çıkılacak. Anadolu yakası Harem’den sonra Eyüp Aksoy Kavşağı’na çıkacak sürücüler buradan Acıbadem, Hasanpaşa, Uzunçayır ve Göztepe’ye ulaşabilecek. 3.8 kilometrelik bu son bölüm boyunca iki adet köprülü kavşak inşa edilirken yol da 4 ve 5 gidiş geliş olarak yeniden düzenlendi.
9
Boğaz’daki Yapılara Yakın Koruma Talebi! Kıyı Emniyeti Genel Müdürlüğü, İstanbul Boğazı’ndaki deniz kazaları ve başta tarihi eserler olmak üzere kıyılarda meydana gelen yangınlara anında müdahale edebilmek amacıyla Beylerbeyi’ndeki eski Deniz Astsubay Hazırlama Okulu olarak kullanılan binayı talep etti. Sayıştay tarafından Kıyı Emniyeti Genel Müdürlüğü’nün 2014 yılı raporunda, genel müdürlükten “yaşanabilecek deniz kazalarına ve kıyı yangınlarına daha kısa sürede müdahale edebilmesi için hassas çevresel ve ekolojik özellikler ile değerli tarihi ve kültürel özelliklere sahip Boğaz’ın kritik bölgelerinde ve köprü ayaklarının bulunduğu mahallerde römorkörlerin yanaşabileceği ve çevre ekipmanlarının konuşlandırılabileceği ilave yer tahsisi yapılması konusunda çaba ve girişimlerin sürdürülmesi” talep edildi. Milliyet’te yer alan habere göre, Bu talep üzerine Kıyı Emniyeti Genel Müdürlüğü adına, geçtiğimiz günlerde TBMM KİT
Tarihi Yarımada’ya Yeni Düzenleme!
Komisyonu’na bilgi veren Genel Müdür Vekili Olcay Özgürce, “Kuruluşumuzca ihtiyaç duyulan iskeleler, bakanlığımızın Altyapı Yatırımları Genel Müdürlüğümüzle birlikte organize ediliyor. Bildiğiniz gibi bu üçüncü köprü inşası yapıldı, üçüncü köprünün alt ayak kısmında bir yer tahsis edilecek bize. Orada bakanlığımız bir çalışma yapıyor. Mendirek yapılacak, orada bir yer tahsisi yapılacak. Beylerbeyi’ndeki eski astsubay okulunun alınması hususunda, bir yer temini konusunda çabalarımız var, orası da gerçekleşirse, boğazda bir sıkıntımız kalmayacak” ifadesini kullandı.
Kanal İstanbul
Projesinde Çalışmalar Başlıyor Türkiye’nin MEGA projeleri bir bir hayata geçiriliyor. Bunlardan bir tanesi olan ve dünyada büyük yankı uyandıran “Kanal İstanbul” için çalışmalar başlıyor. Sabah Gazetesi’nde yer alan habere göre, İstanbul Büyükşehir Belediyesi ilçe belediyelerine alt ölçekli plan düzenlemesi yapmasına yönelik yazı gönderdi. Resmi olarak açıklanmamış olsa bile Küçükçekmece ve Arnavutköy Belediyelerine alt ölçekli çalışmalarına başlayabilirsiniz denildi.
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, “Tarihi Yarımada’da yakın bir gelecekte sadece elektrikli araçlar olacak, diğer araçlar giremeyecek” dedi. İstanbul Valisi Vasip Şahin, İstanbul Büyükşehir Belediyesinin öncülüğünde İETT tarafından bu yıl 9’uncusu düzenlenen “Transist 2016 İstanbul Ulaşım Kongresi ve Fuarı”nın açılışında yaptığı konuşmada, İstanbul’un 15 milyon nüfus ve 30 milyona varan günlük hareketliliğin yaşandığı bir şehir olmasının yanı sıra coğrafi konumu itibarıyla da bir yandan avantaj diğer yandan dezavantaj taşıdığını kaydetti. “Tarihi Yarımadada artık yakın bir gelecekte sadece elektrikli araçlar olacak” Şehirlerde mümkün mertebe fosil yakıtlardan kurtulup yenilenebilir enerjiye doğru gidileceğini belirten İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş ise, “Tarihi Yarımadada artık yakın bir gelecekte sadece elektrikli araçlar olacak ve diğer araçlar girmeyecek. Bunun düzenlemelerini yapıyoruz” diye konuştu.
TOKİ Kanal İstanbul’un Finansörü Oldu TOKİ Başkanı Turan Kanal İstanbul projesine yönelik yaptığı açıklama, “Biz orada hasılat paylaşımı, arazi satışı ya da inşaat satışından gelir elde edip finansmanı sağlayacağız.” dedi. Toplu konut İdaresi (TOKİ) Başkanı Ergün Turan, Kanal İstanbul’un “mutfak” çalışmalarının büyük ölçüde tamamlandığını belirtti. Habertürk’ten Deniz çiçek’in haberine göre Turan, “Biz orada hasılat paylaşımı, arazi satışı ya da inşaat satışından gelir elde edip finansmanı sağlayacağız. Ulaştırma Bakanlığı da bu finansmanla kanal inşaatını gerçekleştirecek” dedi. Turan, Kanal İstanbul’a sadece lüks konut yapılmayacağını, her gelir grubundan insanın burada yer bulacağını söyledi.
Yelpaze İstanbul / 15 Aralık 2016
10
Bahçeşehirliler Derneği’nden Haberler
Bahçeşehir’de halk sevindirici habere
tedirgin mutluluk yaşıyor...
Bahçeşehir’de 2013 yılından buyana süren Gölet davasında sevindirici bir gelişme yaşandı. Mahkemenin iptal kararı sonrası Başakşehir Belediyesi, başlayan inşaat faaliyetini durdurma kararı aldı. Bu karar sonrası yıllardır Bahçeşehir’de mücadele veren Bahçeşehirliler Derneği (BADER) yazılı bir açıklama yayınladı. Açıklamada mutluluk ve tedirginlik bir aradaydı...
i
stanbul 5.İdare Mahkemesi “ Bahçeşehir Gölet ve Pazar alanına ilişkin İmar Plan Değişikliğini”, başlayan inşaat faaliyetlerini; Şehircilik ilkelerine, planlama esaslarına, kamu yararına ve hukuka aykırı buldu ve 2013 yılında yapılan bu planlar iptal edildi. Kararın ardından Başakşehir Belediyesi mahkemenin verdiği kararı Danıştay’a götürdü. Ancak bu kez belediye Bahçeşehir Kiptaş, Sofa ve Şelale Park’ta mahkeme kararını hiçe sayan uygulama yerine sağduyuyla yaklaşarak Gölette başlayan inşaatları durdurma kararı aldı. BADER’den sevindirici haber Mahkeme kararı sonrası Bahçeşehirliler Derneği Başkanı Uğur Barış Karabulut Başakşehir Belediyesine “Gölet davamızda haklılığımız ispatlandı, adalet uygulamaya geçmelidir. İnsaf edin Danıştay durdurmadan başlayan inşaatları siz durdurun, Göleti yürüyüş yolları, ağaçlarla donatalım, betonla değil” diyerek seslendi. Gölet ve Pazar alanına ilişkin ilk İmar Plan Değişikliği talebi 2013 yılında gerçekleşti. BADER O yıllarda Gölet ve Pazartürk imar planlarına Çevre ve Şehircilik Bakanlığına ulaştırdığı 4000 itiraz dilekçesi, Gölet Arenapark’ta halkın katılımıyla gerçekleştirdiği referandum ile beşbinin üzerinde “Bahçeşehir’e ve Gölete İmara, Betona Hayır” oyu ve açtığı davalar ile itiraz etmişti. 2013 yılında Gölet ve Karşı yamaçlarında yapılan plan değişikliği talebinde 7.000-8000 konut yapılması söz konusuydu. Bu planlar iptal edilmiş, ancak kararın üzerinden birkaç ay geçmeden içeriği değişerek yeni imar ve plan tadilatları gündeme gelmişti. Gölet ve karşı sırtlarında düşünülen ilk iptal edilen planlar bugün durdurulan proje ile kıyas edildiğinde 700 kat daha büyük bir
rant anlamına gelmekteydi. Ancak bu süreç devam etmesine rağmen Başakşehir Belediyesi 2015 yılında “Göleti 2 kat büyütüyoruz” sloganı ile bölgenin kullanım şeklini ticari alana çeviren meclis kararı aldı. Bahsi geçen alan halka ait Golf Sahası ve Sağlık Spor Alanı işlevinde planlarda kayıtlı iken 11.500 m2’lik bir alan, ticari alan yapılmak üzere özel bir inşaat şirketine ihale edildi, inşaat faaliyetleri de başlamıştı. . Alınan meclis kararı BADER önderliğinde üyeleri, Gölet Gönüllüleri Grubu ve site yönetimleri aracılığıyla da mahkemeye taşınmıştı. Açılan davalardan İstanbul 5.İdare Mahkemesi vermiş olduğu karar ile, dava konusu planlarda plan notu ve hükümleri ile gölet ve çevresinde yeni yapıların inşa edilebilmesi koşullarının oluşturulmasının, alanın kendine özgü özelliklerini ve bütünlüğünü zedeleyecek olması; plan notlarında “vb.” ifadesinin kullanılmış olmasının parkın niteliği açısından önemli belirsizlikler oluşturması nedenleriyle uyuşmazlık, taşınmazlar yönünden dava konusu 1/5000 ve 1/1000 ölçekli plan değişikliklerinde şehircilik ilkelerine, planlama esaslarına, kamu yararına ve hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna ulaşılmıştır. Ayrıca yine Mahkeme bölgeye yapılacak inşaatların, alanın doğal niteliklerinin bozulmasına neden olacak nitelikte olduğuna ve yapılaşma ihtimalinin plan bütünlüğü ve kamu yararı ile planlama ilkeleri ve şehircilik esaslarına aykırı olduğuna kanaat getirmiştir. Bu müspet gelişme pek tabii ki Bahçeşehirlileri yakından ilgilendirmekte ve Gölet’te halen inşaatı devam eden proje ile ilgili hukuki sonuç doğurabilecektir. Aldığımız bilgiye göre karar sonrası Danıştay’a başlayan inşaatlara ilişkin yürütmeyi durdurma talebi bildirilmiş ancak Başakşehir Belediyesi’de itirazda bulunmuştur. Başakşehir Belediyesi’nin Gölet cevabı önce üzdü sonra sevindirdi Başakşehir Belediyesi 28 Kasım 2016 tarihli Sözcü’den Can MUMAY’a yaptığı açıklamada, Bahçeşehir Gölet kararı için Danıştay’a itiraz ettiklerini ifade ederken
Yelpaze İstanbul / 15 Aralık 2016
şu an için alanda inşaatın devam edebileceğini belirtmiş, “Hukuki süreç devam ediyor. Temyiz aşamasında. Danıştay’dan karar çıkması halinde yapı durdurulabilir. Hukuki sürece göre inşaat işlemleri devam edebiliyor” demişti. Bu haberin ardından 02.12.2016 tarihinde yani dört gün sonra başlayan inşaatın durdurulması yönünde ilgili inşaat şirketine bilgi verdiği öğrenildi. Bu sevindirici haber sonrası Bahçeşehirliler Derneği ve Gölet Gönüllüleri Grubu basın ve sosyal medya aracılığı ile bu gelişmeyi kamuoyuyla paylaştı.
Haber sonrası BADER’den Basın Açıklaması “Başakşehir Belediyesine “İnsaf edin Danıştay durdurmadan başlayan inşaatları siz durdurun... Göleti yürüyüş yolları, ağaçlarla donatalım, betonla değil” diye seslenmiştik... Duyarlılık göstererek bu çağrımıza kulak verdikleri, adalete olan inancımıza gölge düşürmedikleri için Başakşehir Belediyesine teşekkür ederiz. Bu kararlarının arkasında durmalarını bekliyor, samimiyetle destekliyoruz... Kararlarının geçici olması gerek derneğimizi gerekse bölge halkını KİPTAŞ’ta, Şelale Park’ta, Sofa’da olduğu gibi hüsrana uğratacaktır. Sağduyu sahibi, vatanını - milletini seven çevre gönüllülerini, devletlerinin kurumlarına olan güvenini bir kez daha sarsacaktır. Bu mücadeleye gönül veren görünen ve görünmeyen, isimlerini bildiğimiz bilmediğimiz yüzlerce yol arkadaşımız var. Sonsuz minnettarlığımızı sunarız... İnandıkları yoldan bir gün bile geri adım atmayan, toplum menfaatlerini her şeyin üstünde tutan bu arkadaşlarımızı zamanı geldiğinde sizlerle ismen paylaşacağız. Başta 2013-2016 yılları arasında Bahçeşehirliler Derneği’nde görev alan tüm yönetim kurulumuza, üyelerimize, Gölet odaklı mücadelemizde kurduğumuz Gölet Gönüllüleri Grubumuza sonsuz teşekkürleri borç biliriz. Doğru bildiğimiz yolda, bölgemizde halkımıza ait her türlü haklı davayı sonuna kadar sürdüreceğimizi kamuoyuna önemle duyururuz. Saygılarımızla;”
12
Bahçeşehirliler Derneği’nden Haberler
Sevgi paylaştıkça güzel... Esenyurt’ta İstanbul Büyükşehir Orhangazi İlköğretim Okulu, bu yıl hizmete açtığı Özel Eğitim sınıflarıyla özverili bir eğitime ev sahipliği yapıyor. Veliler yardımseverlerin katkılarıyla özel eğitim sınıflarının eksiklerini tamamlıyor. (BADER) Bahçeşehirliler Derneği Geçmiş Dönem Yönetim Kurulu Üyesi ve Başakşehir Belediyesi Meclis Üyesi Mimar Hilal Erbakan’da bu çağrıya sessiz kalmadı. Her çocuk özeldir ama bazı çocuklar çok daha özel. Türkiye’de özel eğitim veren birçok özel kurum, rehberlik ve rehabilitasyon merkezi var. Devlet okullarında da olması gerekli bu sınıflar ne yazık ki genelle kıyaslandığında ya açılmıyor, açılsalar da sayıları yetersiz, ya da eğitim için gerekli araç gereçlere sahip değiller. Ancak Esenyurt’ta Orhangazi İlköğretim Okulu bu yıl hizmete açtığı ve çok kısa sürede özverili okul idaresinin, özel eğitim öğretmenlerinin ve velilerinin dayanışmasıyla örnek bir çalışmaya ev sahipliği yapıyor. Sınıfların oluşturulması, gerekli personel ve sınıf donanımlarını tamamlayan okulda velilerde kalan eksiklikler için seferber olmuş durumda. Veliler dört bir koldan birbirinden özel çocukların eğitimleri için sınıflarda eksik kalan eğitim araç gereçleri için yardımseverlere ulaşıyorlar. (BADER) Bahçeşe-
hirliler Derneği Geçmiş Dönem Yönetim Kurulu Üyesi ve Başakşehir Belediyesi Meclis Üyesi Mimar Hilal Erbakan’da
Yelpaze İstanbul / 15 Aralık 2016
bu çağrıya sessiz kalmadı. BADER yönetimi ile bu mutluluğu paylaşan Erbakan, “ Türkiye’de Orhangazi İlköğretim Okulu gibi devlet okullarının sayılarının artması gerekir. Özel çocuklarımız bu intibak sayesinde okul içerisinde farklı iletişimler, sosyalleşmeler yaşayacaktır buda ilerleyen yıllarda onların gelişimine katkı sağlayacaktır diye düşünüyorum” dedi.
Türkiye’de 6 Haziran 1997 tarihinde yürürlüğe giren Özel Eğitim Yasası’nda (KHK/573) özel eğitimin temel ilkeleri şöyle ifade edilmektedir. Özel eğitim gerektiren tüm bireyler, ilgi, istek, yeterlilik ve yetenekleri doğrultusunda ve ölçüsünde özel eğitim hizmetlerinden yararlandırılır. Özel eğitime erken başlamak esastır. Özel eğitim hizmetleri, özel eğitim gerektiren bireyleri sosyal ve fiziksel çevrelerinden mümkün olduğu kadar ayırmadan planlanır ve yürütülür. Özel eğitim gerektiren bireylerin, eğitsel performansları dikkate alınarak, amaç, muhteva ve öğretim süreçlerin-
de uyarlamalar yapılarak diğer bireylerle birlikte eğitilmelerine öncelik verilir. Özel eğitim gerektiren bireylerin her tür ve kademedeki eğitimlerinin kesintisiz sürdürülebilmesi için her tür rehabilitasyonlarını sağlayacak kurum ve kuruluşlarla işbirliği yapılmalıdır. Özel eğitim gerektiren bireyler için bireyselleştirilmiş eğitim planı geliştirilmesi ve eğitim programlarının bireyselleştirilerek uygulanması esastır. Ailelerin, özel eğitim sürecinin her boyutuna aktif katılımlarının sağlanması esastır. Özel eğitim politikalarının geliştirilmesinde, özel eğitim gerektiren bireylerin örgütlerinin görüşlerine önem verilir. Özel eğitim hizmetleri, özel eğitim gerektiren bireylerin toplumla etkileşim ve karşılıklı uyum sağlama sürecini kapsayacak şekilde planlanır. Bu yasal düzenleme, özel eğitim hizmetlerinin yaygınlaştırılmasına ve daha nitelikli hale getirilmesine katkıda bulunacak özelliklere sahip gözükmektedir.
14
Bahçeşehirliler Derneği’nden Haberler
Bahçeşehir’de Yaşam Fotoğraf Yarışması Sonuçlandı Bahçeşehir’de bu yıl 2.si düzenlenen fotoğraf yarışmasında dereceye giren fotoğraf sahipleri belirlendi. Geçen yıl “Gölet’te Yaşam” temalı yarışma bu yıl “Bahçeşehir’de Yaşam” temasıyla gerçekleşti. Bahçeşehirliler Derneği (BADER) ve Gölet Gönüllüleri’nin birlikte organize ettikleri yarışmaya bu yıl yoğun bir katılım sağlandı, yüzlerce fotoğraf arasından seçici kurul önce ilk 100, sonrasında da ilk 34 fotoğrafı seçti. İlk 6 fotoğraf dereceye girerken diğer fotoğraflarda ödül töreninde sergilenmeye değer olarak belirlendi. BADER Lokalinde Garden City Organizasyon tarafından düzenlenen ödül töreni kokteylinde, yarışmanın ana sponsorluğunu Yalçınlar Fotoğrafçılık gerçekleştirdi. Dereceye giren ilk altı fotoğraf sahibine Yalçınlar’dan hediye çekleri verilirken, BADER ve Gölet Gönüllüleri de yarışmada dereceye girenleri plaket ve teşekkür belgeleri ile onurlandırdılar.
Yelpaze İstanbul / 15 Aralık 2016
15 “Bahçeşehir’de Yaşam Fotoğraf Yarışması” Dereceye Girenler
1.
Evrim Kaya Bahçeşehir’de Yaşam Fotoğraf Yarışması 1.si
Evrim Kaya Bahçeşehir’de Yaşam Fotoğraf Yarışması 1.si Bahçeşehir’de Yaşam Fotoğraf Yarışması Juri Özel Ödülü Necla Özarslan Bahçeşehir’de Yaşam Fotoğraf Yarışması 2.si Şenol Kızılcık Bahçeşehir’de Yaşam Fotoğraf Yarışması 3.sü Reyhan Göksal Bahçeşehir’de Yaşam Fotoğraf Yarışması Mansiyon Ödülü Özkan Asya Bahçeşehir’de Yaşam Fotoğraf Yarışması Mansiyon Ödülü
Necla Özarslan Bahçeşehir’de Yaşam Fotoğraf Yarışması 2.si
2.
Cevahir Yargıç Yavuz Özkan Asya
Şenol Kızılcık Bahçeşehir’de Yaşam Fotoğraf Yarışması 3.si
3. Necla Özarslan Servet Yılmaz
Ömer Faruk Şen
Reyhan Göksal Mansiyon Ödülü
Özkan Asya Mansiyon Ödülü
Ömer Faruk Şen
Yelpaze İstanbul / 15 Aralık 2016
16
Bahçeşehirliler Derneği’nden Haberler
Arda Çankaya
Gizem Selek
Gizem Selek
Yılmaz Parlak
Aleyna Gürsel
İpek Yılmaz
Reyhan Köksal
Ayser Şenol
Cevahir Yargıç Yavuz Seda Genç Kırcalı
Evrim Kaya
Habibe Kızılcık
İlhan Vatansever
Yelpaze İstanbul / 15 Aralık 2016
Mürside Cam
Habibe Kızılcık
Seda Genç Kırcalı
17
Mehmetçik Vakfı’ndan
BADER’e Şilt ve Berat TSK Mehmetçik Vakfı bağışta bulunan Bahçeşehirliler Derneği’ne (BADER) Vakıf şilt ve beratını, İstanbul Avrupa Yakası Temsilcisi Emekli Kurmay Albay Mustafa Akyol tarafından BADER Başkanı Uğur Barış Karabulut’a Mehmetçik Vakfı Şişli Ofisinde takdim etti.
Bahçeşehirliler Derneği (BADER) bu yıl 93.yıl Cumhuriyet Gecesini TSK Mehmetçik Vakfı yararına düzenlemişti. Gecede Mutlu Dölek Sanat Atölyesi, Devrim Çelik, Ayfer Dikbaş, Şengül Alparslan, Deniz Bayraktar, Hikmet Tuncel, Caner İlhan ve Uğur Barış Karabulut’un BADER’e bağışladıkları yağlıboya tablolar, antika fotoğraf makinası, 12 m2’lik Anadolu motifli halı ve ev mutfak aksesuarı aspritörler açık artırmayla satışa sunulmuş ve yeni sahipleriyle buluşmuştu. Açık arttırmaya, Hilal Erbakan, Mehmet Gümüş, Kudret Çelebi, Yüksel Karabacak, Hikmet Tuncel, Oğuz Meriç, Mehtap Aslan, Rana Gülnar, Mahir Aktaş ve BADER’in katılımıyla bağış toplandı. Gecede toplanan gelirin haricinde günlerce yerel basın ve sosyal medyadan yapılan kampanyalarla Mehmetçik Vakfının hesap numaralarına yönlendirmeler olduğu da belirtildi. Mehmetçik Vakfı Genel Müdürlüğünden aldığımız bilgiye göre bırakın İstanbul’u, Türkiye genelinde duyarlılık ve bağış konusunda en çok desteğin de bölgemizden olduğu yönündeydi.
web adresimizden öğrenebilirsiniz.” diyerek duygularını dile getirmişti.
Cumhuriyet gecesine Mehmetçik Vakfı İstanbul Avrupa Yakası Temsilcisi Emekli Kurmay Albay Mustafa Akyol’da katılmış, “Böyle bir gecede aranızda olmaktan dolayı gurur duydum. Özenle hazırlanmış, duygu dolu bir geceydi, bu hisleri uzunca bir süredir yaşayamıyorduk. Öncelikle genç, başarılı başkanınız Uğur Barış Karabulut’a ve Bader Yönetim Kuruluna Mehmetçik Vakfı yararına yaptığınız bu girişim için teşekkür ederiz. Vakfımız elde ettiği bağışların büyük bir çoğunluğunu şehit ailelerin çocuklarının eğitim ve öğretimleri için harcamaktadır. Bu konuda yapılan yardımların kapsamlı raporunu www.mehmetcik.org.tr
BADER adına şilt ve beratı teslim alan Dernek Başkanı Uğur Barış Karabulut duygularını şöyle dile getirdi.
“Bu onuru BADER’e gönül verenlerle paylaşıyoruz” Bahçeşehirliler Derneği’ne TSK Mehmetçik Vakfı Genel Müdürü E.Tümgeneral A.Tamer Büyükkantarcıoğlu imzasıyla sunulan beratta, “Vatanımız ve ulusumuzun güvenliği huzuru ve refahı için canlarını hiçe sayarak şehit olan veya herhangi bir nedenle hayatını kaybeden Mehmetçiklerimizin bakmakla yükümlü olduğu yakınları ile Gazi ve Engelli Mehmetçiklerimize sosyal ve ekonomik destek sağlamayı, çocuklarını üniversite seviyesi dahil okutmayı gaye edinen, gücünü Yüce Milletimizin üstün insanlık ve yardımlaşma duygusundan alan Türk Silahlı Kuvvetleri Mehmetçik Vakfına Kurumunuz Bahçeşehirliler Derneği (BADER) Adına yaptığınız bağışınızla önemli katkıda bulundunuz.
katkı sağlamıştır. Çok üzülerek belirtmeliyim ki ülkemiz uzunca bir süredir içten ve dıştan yoğun bir kuşatma ve tehdit altındadır. Bir kez daha anlaşılmıştır ki bizim bizden başka dostumuz yoktur. Aklın, ilmin ve Mustafa Kemal Atatürk’ün çizdiği istikametten şaşmadan bir araya gelmeli, içte ve dışta hainleri bertaraf etmeliyiz. Ülkemizin istikbali için; O veya bu siyasi parti demeden, siyasiler kişisel iktidar hırslarını bir kenara bırakıp, ülke menfaatlerinin ön planda tutulduğu bir dayanışmayı oluşturmalıdır. Gerekirse bu değerleri içinde barındıran yeni bir siyaset algısı ülkeye egemen olmalıdır. Şehit olan kardeşlerimiz ve onların geride bıraktığı gözü yaşlı ailelerine karşı hepimizin sorumluluğu olduğuna inanıyorum.” dedi.
Bu yüce davranışınız dolayısıyla Mehmetçiklerimiz adına şükranlarımı ve saygılarımı sunarım. “ yazılı.
“Bu onuru BADER’e gönül veren, emek eden tüm arkadaşlarımız, Bahçeşehir, Ispartakule, Esenkent ve Boğazköy’den komşularımız adına alıyoruz. Derneğimiz yıllardır sürdürdüğü toplumsal mücadelelerin haricinde kültür sanattan, eğitime, sosyal dayanışmadan yardımlaşmaya birçok projeyi de yaşama geçirmiştir. 19 yıldır yüzlerce arkadaşımız bu işin ucundan tutmuş, emeğiyle, bilgisiyle, zamanıyla, maddi manevi destekleriyle bu derneğe
Yelpaze İstanbul / 15 Aralık 2016
18
Bahçeşehirliler Derneği’nden Haberler Bahçeşehir’de Sivil Toplum Kuruluşları ve bölge halkı Bahçeşehir’in daha fazla konuta gömülmesine, artan nüfusla birlikte ulaşımdan altyapıya birçok sorunla yüz yüze gelmesine dair yıllardır büyük bir inançla direniyor. Bir davayı kazandık derken karşılarına yeni rant alanlarıyla mücadele, yeni imar ve plan değişiklikleri çıkarken, 5 Aralık 2016 tarihinde Başakşehir Belediyesi Meclis Toplantısının 3 numaralı gündemi yeni bir şüpheyi beraberinde getirdi.
“Şelale Park’a yapılan usulsüzlüğe meşruiyet aranıyor” 5 Aralık Pazartesi günü Başakşehir Meclisinde görüşülen 3.gündem maddesi Bahçeşehir’i ilgilendiriyordu. Başakşehir İlçesi Bahçeşehir 1. Kısım Mahallesi 292 Ada 3 Parsel İle Bahçeşehir 2. Kısım Mahallesi 208 Ada 2 Parsel ve 243 Ada 1 Parselin Bitişiğindeki Terkinli Alanın bir kısmına ait 1/1000 Ölçekli Uygulama İmar Planı Değişikliğine ilişkin Plan ve Proje Müdürlüğünün teklifinin görüşüleceği mecliste çıkan karar komisyonda görüşülecek. “Şelale Park’a yapılan usulsüzlüğe meşruiyet aranıyor” Başakşehir Belediyesi’nde 5 Aralıkta gerçekleşen meclis toplantısı ile görüşülen plan tadilatlarının amacının Şelale Park’a yapılan usulsüzlüğe meşruiyet amacıyla teklif edildiği belirlendi.
2012 yılında Bahçeşehir’de 243 adada varolan Şelale Park’ta düzenlenmiş yeşil alanı yerle bir ederek, o bölgedeki mevcut ağaçları kesip Maranta Gusto işletmesine kiralayan ve kafe restorant projesi altında fonksiyonunun çok ötesinde bir işgale göz yuman belediye yönetiminin bu uygulamasına karşı, Bahçeşehirliler Derneği (BADER) suç duyurusunda bulunmuş, bölge halkıyla haftalarca süren geceli gündüzlü protesto eylemleri gerçekleştirmişti. O dönem mecliste alınan karara CHP Başakşehir Meclis Üyeleri de önce onay vermiş ancak sonrasında yükselen tepkileri dikkate alarak, Başakşehir Belediyesi’nin meclisten geçirdiği kararın sunumunda kendilerini yanlış bilgilendirdiklerini öne sürerek, halkın sesine kulak vermişlerdi. Sonrasında da Başakşehir CHP meclis üyeleri yıkıma izin veren meclis kararını 2012 yılında İstanbul
Parsellerin mevkii ve mevcut fonksiyon durumlarını sizler için araştırdık.
243 ada 1 parsel toplam 7,661 m2’den oluşmuş ve üzerinde 8 bloktan oluşan konut villa arsası. Şelale Parkın hemen üst tarafında Düden 6-7 bloklarının hemen arkasında yer alıyor. Halihazırda Saklıbahçe adlı bir site olarak yıllardır oturumu olan bir bölge.
Yelpaze İstanbul / 15 Aralık 2016
208 ada 2 parsel toplam 3,113 m2’den oluşmakta. Bulunduğu mevkii Banu Evleri arkasında, Spradon Kulelerin hemen önünde yer alıyor. Parselin plan fonksiyon bilgisi tapuda Kültürel Tesis Alanı olarak görülmekte.
292 ada 3 parsel toplam 1,46.2 m2’den oluşmakta. Bulunduğu mevkii Bahçeşehir Galeria ve Acıbadem Polikliniği karşında boş yeşil alan. Parselin plan fonksiyon bilgisi tapuda Kültürel Tesis Alanı olarak görülmekte.
1.İdare Mahkemesi’nde davaya götürmüştü. Bilirkişi raporlarını dikkate alan mahkeme heyeti 25 Aralık 2013 tarihinde dosyayı karara bağlayarak söz konusu yapının ruhsatını iptal ederek yıkılması talebini onaylamıştı. Başakşehir Belediyesi’nin Danıştay 6.Dairesi’ne itiraz talebi de Danıştay tarafından kabul edilmeyerek ruhsat iptali kesinleşmişti. 5 Aralık 2016 tarihinde gündeme gelen yeni plan tadilatlarıyla belediyenin ne amaçladığını öğrenmek üzere, bu dönem Başakşehir Belediyesi’nde CHP Meclis Üyesi olan Mimar Hilal Erbakan’a ulaştık. Erbakan “Şelale park içinde belediye tarafından usulsüz bir şekilde yapılan bu yapı kanunlara ve imar planına aykırı bir yapıdır. Yani belediye usulsüzlük yapmıştır ve bu usulsüzlük yargı tarafından da usulsüzlük olarak tescillenmiştir. Başakşehir belediyesi Danıştay’ın bu kararı üzerine ‘Karar Düzeltme’’ talep ederek yıkmakla yükümlü olduğu söz konusu yapıyı legalleştirmek adına ruhsatı yasal olarak iptal edilmiş olan bir yapıyı “belediye sosyal tesisi “ adı altında tekrar işletmeye açtı. Yani bu ne demek? Belediye yıkmakla yükümlü olduğu kaçak bir yapıda kendi adına bir işletme açarak da suç işlemiş olmaktadır. Hal böyle iken belediye başkanının bu yapıyı yasallaştırmak adına yine Bahçeşehir içindeki imar fonksiyonu kültürel tesis
19
alanı olan ve toplam 208 ada 2 parsel (3100m2) ve 292 ada 3 (1400m2) parseller ile 243 adadaki park içindeki usulsüz yapının bulunduğu alanın fonksiyonlarını kılıfına uydurmak amacı ile bir şekilde fonksiyon değiştirme adı altında imar planı tadilatı yapmak da bir usulsüzlüktür. Suç üstüne işlenen suçların örtülmesi amacı ile bu plan tadilatlarının akıl almayacak bir kurnazlıkla Aralık ayı meclis gündemine getirilerek yargı tarafından usulsüzlüğü onaylanmış bir yapıyı legalleştirme çabasından başka bir şey değildir. Etik de değildir. Yerel yönetimlerin halkın itirazlarına ve hukukun kararlarına rağmen böylesi bir ısrar içinde olmalarını bu konunun kişiselleştirilerek bir hırs ve rant savaşı içinde olduklarını işaret etmektedir. Bu usulsüzlüğü öneren, onaylayan, göz yuman herkesin kamuya karşı suç işlemiş olacağını düşünüyorum.” dedi. “Bahçeşehir’i ticari bir rant kapısı görmekten yerel yönetim acilen vazgeçmelidir.” Konu hakkında bilgi aldığımız Bahçeşehirliler Derneği Başkanı Uğur Barış Karabulut’ta şunları söyledi. “ Kiptaş’ta, Şelale Park’ta, Sofa’da, Loca’da, Ispartakule’de benzin istasyonunda, Gölette, Pazartürk’te ve Bahçeşehir’de daha birçok alanda kamu menfaati gözetmeyen imar plan değişiklikleri için mücadeleler veriyoruz. Daha dün Başakşehir Belediyesine Gölette başlayan inşaatı durdurduğu için teşekkür ederken, bugün Jandarmanın karşısında koskoca parkın içinde başlayan sondaj çalışma-
larıyla güne başlıyoruz. Bölge halkı tedirgin, parklarının inşaat alanına dönüşeceğini düşünüyor. Yetkililer resmi bir bilgi vermiyor. İBB’den aldığımız bilgi Metro durağı olacağı yönünde, ancak sondajı gerçekleştiren taşeron firma katlı otopark yapılacağını, etrafında dükkanlar olacağını belirtiyor. O bölgede yaşayan birçok daire sakini derneğimizi arıyor, parkımıza sahip çıkmak istiyoruz, mücadele edelim diyor. Resmi bir bilgi olmadığı için bizlerde kimseyi yanlış bilgilendirmek istemiyoruz. Başakşehir Belediyesi’nin bu konuda kamuoyuna aydınlatıcı bir açıklama yapmasını bekliyoruz. Açtığımız davaların birçoğunu kazanmamıza rağmen uygulama da bu kararlar yerine getirilmiyor. Hukuk yıpratılıyor, halkın inancı zayıflatılıyor. Bu elbette yalnızca bölgemizde değil Türkiye’nin birçok noktasında da benzer şekliyle gündemde. “Mahmutbey Gişe bedeline son verilmelidir” Uğradığımız haksızlıklar sadece yapılan imar uygulamaları ile sınırlı değildir. Bahçeşehir planlandığı nüfusun kat ve kat üstüne çıkmıştır. İnsanlar bırakın otobana çıkmayı evlerinden araçlarıyla sokağa çıkamaz hale gelmiştir. Sabah saatlerinde Ispartakule gişelerine ulaşana dek geçen süre ızdıraba dönmüştür. Başakşehir Belediyesi’nin en çok hakkı yenen mahallelerinin başında gelmekteyiz. Aynı ilçede olmamıza rağmen yıllardır trafik çilesinin üstüne bir de haksız yere gişe bedeli ödüyoruz. Acilen bu uygulamaya bir son verilmelidir. Bahçeşehir ülkemize örnek bir uydu kenttir,
yapılan bu zulümler asla reva görülemez. Anayasamızın 9.maddesi Eşitlik üzerine oluşturulmuş ve çok açık bir şekilde haklarımızı korumuştur. İlgili maddede “(1) Herkes dil, ırk, renk, cinsiyet, siyasî düşünce, felsefî inanç, din, mezhep ve benzeri sebeplerle ayırım gözetilmeksizin kanun önünde eşittir. (2) Hiçbir kişiye, aileye, zümreye veya sınıfa imtiyaz tanınamaz. (3) Kadınlar, çocuklar, yaşlılar ve engelliler gibi özel surette korunmayı gerektiren kesimler için alınan tedbirler, eşitlik ilkesine aykırı olarak yorumlanamaz. (4) Devlet organları ve idare makamları, bütün eylem ve işlemlerinde kanun önünde eşitlik ilkesine uygun olarak hareket etmek zorundadır.”der.
“Halkın adalete olan inancı zedelenmiştir” Bir davadan diğerine koşuyoruz, halkımız adalete, siyasilere, sivil toplum kuruluşlarına olan güvenini yitirmiş. Birileri daha çok para kazanacak diye susmamız, görmezden gelmemiz bekleniyor. Ancak yerel yönetim ve tüm siyasi bileşenler bilmeliler ki bu haksızlıklar karşısında kimileri zengin olurken hepimiz kaybediyoruz. Başakşehir Belediyesi’nin aldığı doğru kararlarda teşekkürlerimizi iletmekten asla imtina etmeyiz, ancak artık Bahçeşehir’de hergün bir alanın imara açılmasına tahammül edemiyoruz. Bahçeşehir’i ticari bir rant kapısı görmekten yerel yönetim acilen vazgeçmelidir.” dedi.
Yelpaze İstanbul / 15 Aralık 2016
20
Bahçeşehirliler Derneği’nden Haberler
Akbatı Aralık Ayında Yine Dopdolu
Akbatı AVYM, her ay olduğu gibi Aralık ayında da dopdolu. Her yaştan, farklı ilgi alanlarından ziyaretçilerin keyif alacağı pek çok etkinlik Aralık ayı boyunca Akbatı AVYM ziyaretçilerinin ilgi odağı olmaya devam edecek. 21 Kasım 2016 – Akbatı AVYM; Aralık ayında da birbirinden farklı ve keyifli içerikler ve alanında uzman isimlerle ziyaretçileriyle buluşuyor. Müzik dinletilerinden okuma atölyelerine, hafta sonu çocuk etkinliklerinden hayata dair farklı birçok konuda içeriklerin yer aldığı “Yaşam Akademisi” söyleşilerine dek zengin etkinlikler hazırlayan Akbatı AVYM, ziyaretçilerine Aralık ayında da keyif dolu zamanlar yaşatacak. Keyifli müzik dinletileri Akbatı AVYM’de yeni yıl coşkusu müzik dinletiyle yaşanacak. 24 Aralık’ta Selin Sümbültepe’nin eşsiz yorumuyla sahne alacağı müzik dinletisi, 31 Aralık’ta da Dream Quintet ile akordeon, keman, flüt, gitar ve viyolonsel beşlisinin coşkulu müzikleriyle devam edecek. Akbatı AVYM ziyaretçilerinin yeni yıl alışverişlerine eşlik edecek müzik dinletileri 24 ve 31 Aralık Cumartesi günleri 13.00, 14.30 ve 16.00’da zemin kat havuz önünde gerçekleşecek. Çocuklar için dopdolu bir ay Aralık ayı çocuklar için birbirinden keyifli etkinliklerle dolu. 18 Aralık, Pazar günü 14.00’te köşe yazarı ve sunucu Derya Özel’in anlatımıyla “Yılbaşı Masalları” okuma etkinliği, birbirinden keyifli masallarla minik kitapseverlere yeni yıl heyecanını yaşatacak. 18 Aralık, Pazar günü ayrıca saat 12.00-19.00 arasında Pakolino ile “yeni yıl kartpostal yapımı” atölyesi, 1. Kat Kids Lounge’de küçük ziyaretçileri bekliyor olacak. Aralık ayı boyunca devam edecek kış ha-
Yelpaze İstanbul / 15 Aralık 2016
zırlığını konu alan “Yeni Yıl Dolabım” atölye çalışmalarında ise çocuklar atkı, eldiven ve şapka yapacaklar, kar küresi ve yılbaşı ağacıyla yeni yıl kutlamalarına hazırlanacaklar. 1. kattaki çocuk etkinlik alanındaki atölyeler ay sonuna dek her Cumartesi ve Pazar günü, 14.00 ile 16.00 saatleri arasında gerçekleştirilecek. Yaşam Akademisi özel konuklarıyla devam ediyor Akiş GYO markası olan Yaşam Akademisi, Aralık ayında da farklı içerikler ve alanında uzman isimlerle Akbatı AVYM ziyaretçileriyle buluşmaya devam edecek. Aralık ayının ilk etkinliği 1 Aralık Perşembe günü saat 14.00’te Çiğdem Taş Yerli ile “Demokrat Ebeveyn” olacak. Ebeveyn-çocuk ilişkilerinin tartışılacağı ve ebeveynler ile çocukları arasındaki iletişim problemlerinin nasıl çözüleceği yönünde önemli konuların konuşulacağı bu keyifli söyleşiler özellikle anne babalar için ilgi çekici olacak. Çiğdem Taş Yerli söyleşisinde ebeveyn - çocuk ilişkisini güçlendirmenin yollarını aktaracak. Aralık ayının ikinci söyleşisinin konuğu, Doç. Dr. Ufuk Çakmakçı olacak. “Koşulsuz Mutluluk Mümkün Mü?” başlıklı söyleşide katılımcılara; yoğun, gerilimli ve stresli kent yaşamında mutlu olmak için neler yapmak gerektiğinin ipuçları verilecek. Çakmakçı söyleşide özellikle, bizler için en öne çıkan konulardan biri mutluluk olmasına rağmen bu konuyu sıklıkla ve hızla nasıl unuttuğumuz konusu üzerinde duracak.
Yaşam Akademisi’nin 15 Aralık’taki etkinliğinde tanınmış masal anlatıcısı Judith Malika Liberman, Akbatı konuklarına çeşitli masallar eşliğinde unutulmayacak bir gün yaşatacak. “Bir Varmış Bir Yokmuş” filminin senaryo danışmanlığını yapan Liberman’ın ‘’Masal Terapi’’ adlı bir kitabı bulunmakta ve NTV Radyo’da “Masal Bu Ya” programını sunmaktadır. Aralık ayı programı 22 Aralık’ta Alev Tekinak Özderici ile “Can İçin Canlı Beslenme” başlıklı söyleşiyle devam edecek. 2010 yılından itibaren canlı beslenme uzmanı ve cilt iyileştirme uzmanı olarak çalışmalarını sürdüren Özderici söyleşisinde sağlıklı beslenme konusunda ipuçları verecek. Yaşam Akademisi’nde Aralık programı, sadece kadınların değil tüm ziyaretçilerin fazlasıyla ilgisini çekecek bir söyleşiyle tamamlanacak. 29 Aralık’ta tanınmış astrolog Hande Kazanova, “Yeni Yılda Sizi Neler Bekliyor?” başlıklı söyleşisinde yeni yıla yıldızlardan bakacak. Akbatı AVYM Hakkında Akkök Holding’in gayrimenkul sektöründeki iştiraki Akiş GYO A.Ş. tarafından hayata geçirilen Akbatı Alışveriş ve Yaşam Merkezi (Akbatı AVYM) 200’e yakın mağaza, 9 sinema salonu, dinlenme ve buluşma adresi olan özel tasarımlı alanlar, çocuk oyun ve eğitim alanları ile dünya mutfaklarını buluşturan restoranların yer aldığı Restaurantlar Meydanı ile hizmet vermektedir. Akbatı AVYM, aldığı ödüllerle ulusal ve uluslararası platformlarda da başarısını tescillemiştir.
21
Esenkent’te İstinye Üniversitesi Hastanesi Açıldı İstinye Üniversitesi’nin akademik yaklaşımı ile Liv Concept’in kusursuz hizmet anlayışını buluşturan İstinye Üniversite Hastanesi Esenkent çıkışı Akbatı yolu üzerinde açıldı.
Esenkent’te kapılarını açan İstinye Üniversite Hastanesi; Medical Park, VM Medical Park ve Liv Hospital’ın çatı şirketi MLP Care’in sağlık alanındaki 23 yıllık bilgi birikimi ve deneyiminin katkısıyla kurulan İstinye Üniversitesi’nin akademik yaklaşımı ile Liv Concept’in kusursuz hizmet anlayışını buluşturuyor. Eğitim-araştırma çalışmalarını da kapsayacak şekilde üçüncü basamak sağlık hizmeti sunan İstinye Üniversite Hastanesi; kardiyolojiden genel cerrahiye, kadın doğumdan çocuk hastalıkları ve cerrahisine kadar tüm branşlarda hasta kabul etmeye başladı. TÜRKİYE’NİN EN ÖNEMLİ SAĞLIK YATIRIMLARINDAN BİRİ MLP Care Yönetim Kurulu Başkanı ve İstinye Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Muharrem Usta, İstinye Üniversite Hastanesi’nin hasta bakım anlayışının temelinde “hastanede yatış süresini azaltmak” hedefi olduğunu belirterek, “Akademik, uzman kadrolar ile hastalarımıza verdiğimiz muayene, tanı, tedavi süreçleri ileri teknoloji ile gerçekleşecek; hastalara, ihtiyaçlarına göre oluşturulmuş özel hizmet verilecek. Sağlık hizmeti almak için bizi tercih edenlerin tamamı, bizim için çok değerli olduğunu hissedecek. Sağlıkta mükemmeliyeti, hasta memnuniyetini, gü-
ler yüzlü hizmeti prensip edindik. ‘Medikal koçluk’ olarak da tanımlayabileceğimiz bu bakış açısıyla İstinye Üniversite Hastanesi’ni İstanbul’un ve Türkiye’nin en önemli sağlık yatırımlarından biri olarak konumlandırdık” dedi.
İstinye Üniversite Hastanesi, ayrıca adını “Leading International Vision” (Sağlıkta Uluslararası Vizyon) prensibinin baş harflerinden alan; ileri tanı ve tedavi yöntemlerini dünyayla eş zamanlı kullanan Liv Hospital’ın uluslararası standartlardaki hizmet anlayışıyla hasta kabul edecek. “Liv Concept” adıyla sunulan bu hizmetle İstinye Üniversite Hastanesi, bölgenin sağlığa yönelik farklı beklenti ve ihtiyaçlarına da yanıt verecek. ACİL DURUMLARDA YOĞUN BAKIMA DÖNÜŞEN ODALAR 62 bin 500 metrekare kapalı alanda hizmet vermeye başlayan İstinye Üniversite Hastanesi’nin acil durumlarda yoğun bakım odasına dönüşebilen 16 adet gözlem odası da bulunuyor. Hastanenin “Acil” bölümünde ise 7 gün 24 saat uzman hekimler görev yapıyor. İleri teknolojik cihazlarla donatılmış ve her ayrıntının titizlikle düşünüldüğü 307 yataklı hastanede; 10 ameliyathane, 94 yoğun bakım/gözlem yatağı ve acil durum transferleri için helikopter pisti de bulunuyor. Merkezi lokasyonuyla toplu taşımanın en kolay adreslerinden birinde hizmet vermeye başlayan İstinye Üniversite Hastanesi, Yavuz Sultan Selim Köprüsü, üçüncü havalimanı, TEM ve E5 bağlantı yollarına yakınlığıyla da çok sayıda ulaşım seçeneğine sahip.
Yelpaze İstanbul / 15 Aralık 2016
22
Yelpaze İstanbul / 15 Aralık 2016
23
Yelpaze İstanbul / 15 Aralık 2016
24
RÖPORTAJ
Organik kozmetikte dünya 2.si
PETRA Ailesine siz de katılabilirsiniz...
Dünya genelinde 110 ülkede organik kozmetik sektöründe dünya 2.si %100 Türk sermasiyle kurulmuş Petra A.Ş. doğrudan pazarlama ile tüketicilerle buluşurken, ürünlerini pazarlayan temsilcilerine de kazanç kapısı sağlıyor. Petra A.Ş. Genel Müdürü Erol Yedier’den ürün ve hizmetleri hakkında detaylı bilgiler edindik.
Öncelikle sizi tanıyarak sohbetimize başlamak isteriz... Petra hakkında bilgi alabilir miyiz? Şirketimiz Petra A.Ş. 1984’ten bu yana faaliyette olup %100 Türk sermayesiyle kurulmuştur. Bugün 30 ülkede faaliyette olan uluslararası bir kuruluştur. 1984 yılında kurulduğunda VMS (Volkan Metal Sanayii) adıyla yola çıkmış ve Network Marketing sektörünün Türkiye’ye girmesinde öncü kuruluş olmuştur. 2002 yılında ise daha global bir marka haline gelebilmek için Petra adını alarak ürün gruplarında köklü değişimler yapılmıştır. Şuan 5 farklı kategoride topladığı 200’e yakın ürün
çeşidi ile doğallık ve kaliteden ödün vermeden sektörde adını duyurmayı başarmıştır. Ekolojik temizlik, bitkisel Dermokozmetik ve sertifikalı organik kozmetik üretimi yapan İstanbul Haramidere’de faaliyet gösteren tesisimiz Ekokimya, 110 ülke genelinde düzenlenen organik kozmetik üreten firmalar arasında dünya 2.si olmuştur. Petra doğaya ve tüm canlılara saygılıdır ve ürün gruplarında kullanılan hammaddeler bu kriterlere uygun seçilmektedir. Birazdan sizlere sunacağım eşsiz Petra ürünleri mağazalarda satılmaz. Çünkü size özel danıışmanlık yapmak, temizlik ve kişisel bakım ihtiyaçlarımıza uygun çözümler getirmek için buradayız. Bu hizmetimiz ile size, verdiğinizin karşılığını misli ile geri vermeyi taahhüt ediyoruz. 180.000’i aşkın temsilcimiz her gün bu hizmeti vermek için Türkiye’nin, Kıbrıs’ın, Almanya’nın ve tüm Avrupa’nın dört bir yanını dolaşıyor binlerce yeni ve mutlu kişiler kazandırıyor. Türkiye dışında ürünlerinizi hangi ülkelere ihraç ediyorsunuz? KKTC ve tüm 28 Avrupa birliği ülkesine birçok ürünümüzü ihraç etmekteyiz. Ürün gruplarınız nelerdir? Ürünlerimizi 5 Kategori altında topladık; Temizlik Kategorisine dahil
Yelpaze İstanbul / 15 Aralık 2016
olan Bitkisel Temizlik sıvılarımız Ecolinn, ayrıca Mikrodokulu ve Nanosilver özellikli bez grubumuz Perla ürünleri…
Yaşam kategorisine dahil Aquawell Su arıtma cihazı, Elektrik ve deterjandan tasarruf sağlatan manyetik yıkama topu ve elektrikli cihazların yaydığı radyasyona karşı koruma aparatları… Wellness Kategorisine dahil olan Dermo kozmetik grubumuz Biorichi, Organik sertifikalı Avedien serisi, Cook Kategorisine dahil olan Turbo Grill pişirme robotu ve Chef’n mutfak gereçleri… Food & Supplement Kategorisine dahil Green Farma besin takviyesi grubu… Sizi benzer ürünlerden ayıran başlıca özelikleriniz nelerdir? Ürünlerimizi oluştururken, ürünlerin kesinlikle Ekolojik, yani tüm canlılara, doğaya ve sağlığımıza dost formüllerden oluşmasına dikkat ediyoruz. Ürün gruplarımıza kalitesinden emin olmadığımız hiçbir ürünü ve hammaddeyi dahil etmemekteyiz. Üretim tesisimiz olan Ekokimya’da her türlü
25
gelir sağlama, ayrıca oluşturulan grup ile kazancın çok daha artması gibi birçok ayrıcalığı bulunmaktadır. Petra ürünlerinde güncel kampanyalarınız hakkında bilgi alabilir miyiz? Sadece petra Temsilcileri için uyguladığımız ekstra kampanyalar ile amacımız temsilcimizin daha çok kazanmasını sağlamaktır. Ay boyunca süren, haftalık, günlük hatta saatlik kampanya kurgularımız ile, temsilcilerimizin ürünlerimizi hesaplı bir fiyattan alarak satış yaptıklarında yüksek kar elde etmelerini sağlamaktayız.
denetimden tam not almış, en ince ayrıntının düşünülerek oluşturulduğu tam kapsamlı bir işletmedir. Doğrudan satış sistemi nedir? Doğrudan satış yoluyla tüketici, evinin veya kendisinin birçok ihtiyacını istediği zaman istediği yerde, kendisine ürünlerin her türlü özelliği bire bir anlatılarak teslim edilmesini ve de bir sorunu olduğunda da aynı şekilde hizmet almasını garantilediği…Satışı gerçekleştiren temsilci için de öğrenim durumu, lisan, tecrübe ve bir çok kriteri göz ardı ederek kazanç sağlamasına olanak veren, firma temsilcisi tarafından hayal edilen yaşam standartlarına ulaşmalarını sağlayan adil bir kazanç sistemidir.
Petra ailesine nasıl katılabiliriz? Petra Temsilcisi olmak çok basittir. Herhangi bir ürün alma zorunluluğu olmadan Petra temsilcisi olabilirsiniz. Bunun için tanıdığınız bir Temsilcimiz bu konuda size yardımcı olacaktır. Kimseyi tanımıyorsanız, www.ptr.com.tr adresi üzerinden üyelik formumuzu doldurarak ta ailemize katılabilir, karlı ve kazançlı bir dünyanın kapılarını aralayabilirsiniz.
Nasıl sipariş verebiliriz? Petra temsilcisi olduğunuzda cep telefonunuza gelen bilgi sms‘i ile Temsilci numaranız ve şifreniz bildirilmiş olur. Bu bilgiler ile petra sistemine girip alışverişinizi kolaylıkla yapabilirsiniz.
Petra üyeliğinin avantajları nelerdir? Ömür boyu üyelik Uluslararası çalışma imkanı Miras bırakma imkanı Yurtiçi ve Yurtdışı gezileri Hediye desteği Ürün alım ve satışı arasındaki farktan yüksek
Yelpaze İstanbul / 15 Aralık 2016
26
Yelpaze İstanbul / 15 Aralık 2016
toskana
Yelpaze Ä°stanbul / 15 AralÄąk 2016
28
Katalizör mü olmalıyız yoksa mikser mi ? HİLAL ERBAKAN
Mimar
İnsanların beklentileri, ilişkileri, kendilerini ifade ve mücadele biçimleri pek alışık olmadığımız bir görünüm kazandı.
Ö
nümüzde artık yeni tüketim kalıpları, yeni yaşam tarzları var. Türkiye artık çok kendi halinde bir ülke değil. “insan haklarımıza” sahip çıkan “dış güçler”den, “olmayan bir dilin” meğerse Kürtçe olduğunu, Müslümanların da aslında politika ile ilgilenebileceklerini farketmemize kadar içte ve dışta sonsuz denilebilecek ölçüde bilgi, haber ve etki altındayız. Bir başka açıdan bakıldığında, hem uluslararası süreçlerden ( “küreselleşme”den) doğrudan etkileniyor, hem de bu uluslararası süreci yerel -ulusal- ölçekte etkiliyor ve en önemlisi bu ülkeye dair özgül bir süreç yaratıyoruz. Hep beraber “demokrat” olurken, sivil toplum kuruluşları da, siyasal partiler de kamuoyunu etkilemek ve güçlerini genişletmek için değişik yollar denemeye soyunuyorlar. Daha açık söylemek gerekirse toplumun tepeden tırnağa, en aşağıdan en yukarıya kadar bu değişim dalgası altında çalkalandığını söylemek yanlış olmaz. Bu değişimin boyutlarını tüm cepheleri ile bir solukta anlayabilmek, yaşanan değişimin sürati ve sıcaklığı karşısında, bunların ne kadarının “olumlu”, ne kadarının “olumsuz” olduğunu tam olarak kavrayabilmek ise hemen hemen imkansız. Öyle ki, büyük bir inançla sahip olduğumuz değerlere bir süre sonra artık sahip olmadığımızı gördüğümüz zaman şaşırmaya bile vakit bulamıyoruz. Bu türden bize güvence veren kıstaslarımız olmadığı zaman ise, iki sonuçla karşı karşıya kalıyoruz. • Birincisi olumlu; toptancı yaklaşımlardan çıkıyor, hazır reçeteleri bir kenara bırakıyoruz. • İkincisi göreli olarak olumsuz; kendimize ait yeni küçük köşelerimizden gerçeğin ancak küçük bir cephesini kavrayabiliyor, yeni zamanlara uygun biçimde olumlu ya da olumsuz olarak değerlendirdiğimiz bir değişim işaretini alıp sarılıyoruz. Ya da değişmeyene takılıp kalıyoruz. Bu durumda her şeyi “çok kötü”, ya da “çok iyi” olarak değerlendiriyoruz. Her iki halde de ideolojilerden kurtulalım Yelpaze İstanbul / 15 Aralık 2016
derken, farkında olmadan bu küçük parçalar içinde egemen ideolojilerin yeniden üreticisi konumuna giriyoruz. Türkiye’de olup bitenleri anlama çabası içinde olan insanların bir başka deyişle aydınların, daha sonra tüm toplumsal kesimlerin ve siyasal temsil sisteminin önündeki ilginç ve ilginç olduğu kadar heyecanlı sorun da galiba burada ortaya çıkıyor. Aslında; Türk toplumu ne kadar reşit ve kendi geleceğini ne ölçüde elinde tutuyor? Devlet ne kadar güçlü olmalı, toplumu ne ölçüde yönlendirmeli? Bu toplum artık kendi başına bir şeyleri becerebilir mi? Değişim Türk toplumunun kendi dinamiklerinde mi, yoksa birtakım güçler -uluslararası süreçlerin yörüngesindeki devlet, uluslararası kurum ve kuruluşlar- bu toplumu biçimlendirip yeni egemenlik sistemleri mi oluşturuyor? Bu temel soruların sayısı gün geçtikçe artmakla birlikte cevap bulamıyor. Cevapların aranabileceği alanları sorgulamaya başlarken de başka sorular sormak ve cevabını aramak gerekiyor. Mesela, “Bugüne kadar toplum hakkında bilgi üreten aydınlar ile toplumun bizzat kendi içinden çıkardığı anlatım araçları nerelerde yan yana geliyor ve iki tarafta üretilenler ne ölçüde çakışıyor?” Bu sorunun cevabını ise aşağıdaki üç aşamalı çerçevede bulmak mümkün diye düşünüyorum.
Üçüncüsü ise toplumsal yaşam ve siyasal sistem arasında aracılık yapan iletişim kurumları. /Yani toplumun “aşağısı” ve “yukarısı” arasındaki ilişkiyi daha da bariz bir şekilde ortaya çıkaran “kamuoyu” ve kamuoyu ile birlikte ele alınması gereken ilk kavram da iletişim... Bu 3 dinamiği birbiri ile yakınlaştırmak yerine kutuplaşmaları körükleyenler tam bir kopuşa neden olan iletişim kanallarını da tıkamış oluyorlar. Bu kopma ve kutuplaşmalar, bir yandan çeşitli toplumsal kesimler arasında gerçekleşip, “görünen” yatay şiddeti yansıtırken, daha da önemlisi değişmekte olan ve yeni taleplerle gelen toplumsal aktörlerin seslerini siyasal sisteme dönük olarak duyuramamaları nedeniyle tüm yapı içinde dikey şiddete ve iletişimsizliğe neden olmakta.
Birincisi, toplumsal yaşam içinde varolan aktörlerin -sınıfların- kendi aralarında girdikleri ilişkiler ve hakim kılmaya çalıştıkları toplumsal projeler.
Sonuç olarak; Kamuoyunun varolabilmesi ve temsil edilebilmesi temel olarak tüm bu aktörlerin özerkliğine ve sivil bir kurum olarak temsil edilerek varolabilmelerine bağlı ise bu dinamikler içinde,
İkincisi bu aktörlerin ve projelerin siyasal olarak temsilini üstlenen siyasal partiler ve kurumlar,
Katalizör mü olmalıyız yoksa mikser mi ? Siz ne dersiniz?
29
Özel günleriniz hiç bu kadar “ÖZEL” olmamıştı...
Garden&Cıty tüm kutlama ve anma günlerinizde Bahçeşehir ve Boğazköy’de sunduğu 2 farklı villa konsepti ile unutulmaz anlarınızı paylaşıyor. İster bizlerin önerdiği, ister sizlerle birlikte belirleyeceğimiz, süsleme, etkinlik programları ve menülerle çok özel anlarınıza ev sahipliği yapıyoruz. Doğum Günleri, Evlilik Yıl Dönümleri, Kına, Nişan Merasimleri ve hatta hatta Kadınlara Özel Toplantılar, Kalabalık Aile Yemekleri için size özel adresiniz... Ayrıca her iki mekanımız bahçeli olup gün içerisinde kafe hizmeti de sunmaktadır...
Bahçeşehir Adresi Bülbül Cad. Badem 08 Villa 02 Bahçeşehir
Boğazköy Adresi Anadolu Caddesi, Bahçeşehir 2. Kısım Mahallesi, 34488 Boğazköy
T:(0212) 607 26 27 • 0532 352 97 10 Yelpaze İstanbul / 15 Aralık 2016
Alaçatı Dâhil 7 Yeni Havalimanı Geliyor
Her 100 kilometrede bir havalimanı projesi kapsamında Yozgat, Rize-Artvin, Bayburt-Gümüşhane, Niğde-Aksaray, Karaman, İzmir Çeşme Alaçatı ve Batı Antalya havalimanlarının yapımı planlanıyor.
AA muhabirinin, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı verilerinden derlediği bilgilere göre, gelecek dönemde yurt içi uçuş ağına Yozgat, Rize-Artvin, Bayburt-Gümüşhane (Salyazı), Niğde-Aksaray, Karaman, İzmir Çeşme Alaçatı ve Batı Antalya havalimanlarının eklenmesi planlanıyor. Türkiye’de halen aktif halde 55 havalimanı bulunuyor. Havacılık sektöründe büyük gövdeli uçak sayısı, 162’den 540’a çıkarken, toplam yolcu sayısı 2003’e göre yaklaşık 6 kat artarak 2015 sonunda 181,5 milyona yükseldi. İstanbul’daki üçüncü havalimanının ilk etabının da 2018’in ilk çeyreğinde devreye girmesi planlanıyor.
4 saatten uzun uçuşlara dikkat! Uzun süre hareketsiz kalmak ölüme neden olur mu? Evet, olabilir. Tam da bu nedenle 4 saatten uzun uçuşlarda bazı küçük önlemler almanızda yarar var.
İngiliz, 28 yaşındaki Emma Christofersen uzun yıllardan bu yana hayal ettiği Avustralya seyahatini tamamladıktan sonra, 20 saatlik uçak yolculuğunun ardından ülkesine döndü. Uçaktan indiğinde yanındaki arkadaşlarına kendini kötü hissettiğini söyledi ve yere düşerek şuurunu kaybetti. Ambulans hastaneye götürürken yolda vefat etti. Otopsi Emma’nın bacak damarlarında uzun oturmaya bağlı oluşan pıhtının akciğerine gitmesiyle vefat ettiğini ortaya koydu. Dönemin gazetelerinde yer bulan habere konu alan derin ven trombozu (DVT) başka ölümlere de yol açıyor. Kalp ve damar cerrahisi uzmanı Prof. Dr. Murat Aksoy yeni çıkan ‘Zamane Hastalıkları’ kitabında DVT’yi de anlatıyor. DVT, toplardamarların içerisinde pıhtı oluşması. DVT’nin gelişmesi için genelde, kan akışında durgunluk, pıhtılaşma eğilimi ve damar hasarı olmak üzere üç faktörün bir arada olması gerekiyor. Uzun saatler yatmak ya da hareketsiz kalmak kan akışında durgunluk yaratıyor. Prof. Dr. Aksoy, “TEOG sınavına hazırlanırken çok uzun süre masa başında oturduğu için DVT geçiren 14 yaşında hastam oldu. Tıpta uzmanlık sınavına çalışırken ölen doktor var. Ya da uzun saat oyun portalında oyun oynayan gençler bu hastalığı geçirebiliyorlar” diyor. RİSK ALTINDAKİLER Daha önce DVT geçirenler, ailesinde DVT hikâyesi olanlar, ameliyat geçiren (özellikle karın) hastalar, hareketten yoksun yaşayanlar (uzun süre seyahat edenler, yatalak hastalar vs.), kanser hastaları, gebeler, doğum kontrol hapı veya hormon ilaçları alanlar, sigara içenler, 60 yaşın üstündekiler, aşırı kilolu olanlar, iltihaplı bağırsak hastalığı, varisi olanlar. UZUN UÇUŞLARDA BUNLARA DİKKAT EDİN • Bol su için, • Alkol almayın, • Mümkün olduğu kadar yerinizden kalkın ve sık dolaşın. (Bu arada koridorda oturanlarda daha ender görülüyor) • Daha önce DVT geçirdiyseniz doktorunuzla görüşerek, kan sulandırıcı iğne yaptırabilirsiniz, • Diz altı orta basınçlı varis çorabı giyin. Mesude Erşan
32
YAŞAM
2016’da
Dünya ve Türkiye
2016`da Dünya`da ve Türkiye`de en çok konuşulanlar arasında farklar vardı elbette…
Dünya’nın gündeminde şunlar vardı:
Türkiye’nin en çok meşgul olduğu konular ise şunlardı:
• Yüzbinlerce kez şarj edilebilen pil keşfedildi (Kaliforniya Üniversitesi, Amerika).
• 15 Temmuz Darbesi,
• Bilim insanları DNA’ya resim ve video depolamayı başardılar (Washington Üniversitesi, Amerika).
• Kadına şiddet ve Çocuk tecavüzlerinde ki artışın normal olmadığını halkın %50 si geriye kalan %50 sine anlatıp ikna etmeye çalışması. TBMM`de bulunan 550 milletvekilinin çocukları ve kadınları koruyacak ortak bir kanunda bir yıldır anlaşamaması,
• Hhex Protein Freni ile Akut Myeloid Lösemi durduruldu (Melbourne Üniversitesi, Avusturalya). • CRISPR gen düzenleme aracı ilk kez insanda kullanıldı (Çin Cumhuriyeti). • AIDS Tedavisi için devrim niteliğinde ilaç geliştirildi (İsrail). • Dünyaya en yakın yıldızın etrafında yaşanabilir bir gezegen bulundu (ESO teleskopları). • Nanorobotlarla kanserli hücrelere ilk kez, hassas bir şekilde ilaç taşınımı yapıldı (Montréal Üniversitesi, Kanada). • Atoma veri kaydetme başarıldı (Delft Üniversitesi, Hollanda). • Juno uzay aracı Jüpiter’in yörüngesine oturtuldu (NASA). • Tuz tanesi büyüklüğünde, şırıngayla enjekte edilebilen kamera icat edildi (Almanya). • Dünyanın ilk manyetik soğutan buzdolabı piyasaya sürüldü (Abd ve Avrupa Birligi). • Bilim insanları hayvanlarda böbrek yetmezliğini geri çevirmeyi başardılar (Augusta Üniversitesi Georgia Tıp Okulu, Amerika). • Işıkla çalışan nano denizaltı üretildi ( Rice Üniversitesi, Amerika). • Kaybolan enerjiyi geri kazanacak amortisör üretildi (Huddersfield Üniversitesi, Ingiltere). • Düşündüklerinizi kelimeye döken beyin implantı yapıldı (Utrecht Üniversitesi, Hollanda).
Yelpaze İstanbul / 15 Aralık 2016
• Yargı`da Savcı ve Hakimlerin azlığı, tutuklanmaları, • Köprü açılışı, • Zarrab`ın Amerika`da tutuklanması sonucu Ebru Gündeş`in kocasız, çocuğunun babasız kalışının şoku ve üzüntüsü, • Patlayan canlı bombalar, • Suriyelilerin hızla çiftleşip, üremesi, • Mütahit Ali Ağaoglu`nun Trump`u örnek alıp siyasete atılması korkusu, • Başkanlık sistemine geçelim de mi ülkeyi geliştirelim, yoksa geçmeden mi geliştirelim telaşı, • Muhalefet partilerinin biz hangi birine cevap yetiştirelim şaşkınlığı, • Halkın ise “Amaaan banane, ben tepkimi sosyal medyada gösterdim!” rahatlığı ve paylaşılan fotoğraflarda çok iyi çıkmış olmanın memnuniyeti, • Okullara gönderilen çocukların; yöneticiler, öğretmenler ve halk tarafından taciz ve tecavüzlere uğramasın, evine sağ salim dönsün duaları ile uğurlanması… İnanç Kaya
33
Yelpaze İstanbul / 15 Aralık 2016
34
/Travelogueress
/ travelogueress
/ Travelogueress
Puerto Madera
Bir Güney Amerika Macerası
13. Bölüm
Buenos Aires Yer: Buenos Aires, Arjantin
Çalakalem: Bugün Buenos Aires’in dünyadaki en gürültülü 4’üncü şehir olduğunu öğrendik. El Calafate’deki son sabahımızda mükemmel güneşli, masmavi gökyüzülü bir havaya uyandık. Ne çok sıcaktı, ne çok soğuk. Mükemmeldi. Bundan istifade, son defa şirin ve mütevazı evlerle ve çok eski model arabalarla dolu (buna dedemin sahip olduğu Murad da dahil) kasabada son kez yürüyüşe çıktık. El Calafate ve Patagonya’yı özleyeceğim. Buranın uzaklığından ve ulaşımın çok pahalı olmasından dolayı bir daha gelebileceğimi hiç sanmıyorum ama eğer öyle bir şansım olursa, Patagonya steplerinde at üzerinde bir geziye çıkmayı isterim doğrusu. Aslında onca büyük ve kalabalık şehirlerden sonra, böyle sessiz sakin bir tatil kasabasında vakit geçirmemiz çok iyi ve dinlendirici oldu.
Yelpaze İstanbul / 15 Aralık 2016
Tango Köprüsü
Otobus Kuyruğu
Çatılar
35
Vakıf Taşdelen şimdide Gemiler Öğleden sonra Buenos Aires’e vardığımızda kendimizi yine bambaşka bir iklimde, 35 derece kaynayan bir sıcaklıkta bulduk. Tam 3,5 saat boyunca şehirde öylece yürüdük, özellikle otelimiz Las Americas yakınındaki Recoletta Mahallesi’nde (İstanbul’un Nişantaşı’sına denk) ve nehir kenarındaki şık Puerto Madero’da. Boşuna Buenos Aires’e Amerika kıtasının Paris’i dememişler.Gerçekten de öyle. Yer yer Paris’ten daha temiz, yer yer daha pis ve karmaşık. Paris’in daha geniş caddeli ve modern binalı versiyonu. Recoletta’da kısa bir süre mola verip Cumana isimli bir lokantada empanada isimli Arjantin böreğinden yedik. Empanadanın içine ne isterseniz konulabiliyor: et, balık, tavuk, sebze, peynir vs. Oldukça lezzetliydi ve yerlilerin takıldığı bir yere gitmek iyi bir seçimdi ancak dekorasyonun ve servisin empanadalar kadar iyi olduğunu söyleyemeyeceğim. Puerto Madero’da da Happening isimli bir Arjantin restoranında yemeğimizi yedik. Yarın tüm şehirdeki turumuzu tamamlayacağız ve sonra da Güney Amerika’ya veda edeceğiz.
Parizyen Bina
15 Litre cam
damacanada... Sağlıklı kapak, Koruma ve taşıma kabı, BPA içermeyen sağlıklı pompanız, cam boru seçeneğiyle... Cam damacana abonelerimizin; • İlk suyu ücretsizdir. • Depozito bedelleri belgelendirilerek Vakıf Taşdelen güvencesine altına alınmıştır. • Özel Vakıf Taşdelen damacana pompası ilk siparişlerde ücretsizdir. • Aktif su tüketimi olan abonelerimizin damacana pompaları 6 ayda bir ücretsiz değiştirilecektir.
Modern Bina
Siz de seyahat anılarınızı paylaşmak ve özellikle yazılarınızda gezilerinizde gözlemlediğiniz çocuk, hayvan, kadın, yaşlı hakları, çevre ve yaşam sorunlarını dile getirmekle ilgileniyorsanız, uluslararası alanda uyguladığımız GET HEARD (Sesini Duyur) Projesi’ne katılmanızı öneririz. Daha fazla bilgi için aşağıdaki linki ziyaret edebilir ya da contact@ travelogueress.com ‘a yazabilirsiniz. Gezi yazılarımın tümü yeni web sayfam www.travelogueress.com adresinden ulaşabilirsiniz.
Sipariş ve Danışma Hattı:
444 25 15
Yelpaze İstanbul / 15 Aralık 2016 www.vakiftasdelensu.com
36
EĞİTİM
Türkiye’nin Eğitimde 2003’ün Gerisine Düştüğünü Gösteren
PISA 2015 Sonuçları
PISA, yani Uluslararası Öğrenci Değerlendirme Programı (Programme for International Student Assessment) 1997 yılında 15 yaşındaki öğrencilerin başarısını uluslararası ölçekte değerlendirmek için Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütü (OECD) tarafından geliştirilen bir sınav. PISA değerlendirmeleri, “ülkeleri sıralamayı değil, hangi ülkedeki eğitim sisteminin çocukları geleceğe hazırlamada daha efektif olduğunu göstermeyi” amaçlıyor. Program, 3 yılda bir düzenleniyor. Uluslararası çapta fen, matematik ve okuma becerilerini ölçen en önemli sınavlardan biri olan PISA’nın 2015 sonuçlarına göre programda Türkiye maalesef son sıralarda...
Türkiye, okuma becerilerinde 2012 yılında yapılan çalışmadaki ortalama trend puanının 18 puan altında kalarak okuma becerileri alanında 428 puanla 51. oldu.
Türkiye, fen bilimleri alanında OECD ortalamasının 493 puan olduğu çalışmada 425 puanla 72 ülke arasında 53. oldu.
Matematik alanında yapılan çalışmada ise Türkiye, OECD ortalaması olan 490 puanın 70 puan altında kalarak, 420 puanla 50. sırada yer aldı. Türkiye her üç alanda da sadece Lübnan, Dominik Cumhuriyeti, Katar, Gürcistan, Trinidad Tobago gibi ülkeleri geçmeyi başarabildi.
Öte yandan Türkiye’nin bir önceki çalışmaya göre okuma becerileri alanındaki puanının düşüşü çarpıcı.
Türkiye, PISA 2015’te gerçekleştirilen üç testte de PISA 2012’de aldığı puanın gerisinde kalarak çarpıcı bir düşüş yaşadı. PISA 2012’de Matematik alanında 448 puan, fen bilimleri alanında 463 puan, okuma alanında ise 475 puan alan Türkiye, PISA 2015’te ise 2012’ye göre matematikte 28 puan gerileyerek 420 puan, fende 38 puan gerileyerek 425 puan ve de okumada ise 47 puan gerileyerek de yalnızca 428 puan alabildi. PISA 2012 sonuçlarında Türkiye okuma becerilerinde 65 ülke arasında 41’inci sırada olmuştu. Fen ve matematik çalışmalarında ise Matematikte 44, fende 43’üncü sırada daha net bir başarısızlık elde etmişti. Türkiye’nin üç alanda da puan ortalamaları 2003’ten beri OECD ülkelerinin altında. OECD ülkelerinde eğitim gören öğrencilerin yüzde 7.7’si bilim konusunda testte en yüksek sonuçları aldı. 20 ülkede ise öğrencilerin sadece yüzde 1’inden azı en yüksek notları aldı. Bu ülkelerden biri de Türkiye. Türkiye’de bu oran yüzde 0,3 seviyesinde. Finlandiya, kız öğrencilerin bilimde erkek öğrencilerden daha başarılı olduğu tek ülke.
Yelpaze İstanbul / 15 Aralık 2016
Matematikte Singapur, Hong Kong, Makao (Çin) ve Tayvan başı çekiyor. Türkiye’deki öğrencilerin matematik testindeki başarı ortalaması OECD ülkeleri ortalamasının altında. Türkiye’nin başarı seviyesi Birleşik Arap Krallığı, Şili, Moldova, Uruguay, Karadağ, Trinidad ve Tobago, Tayland ve Arnavutluk ile benzerlik gösteriyor. Okuma alanında Singapur, Hong Kong, Kanada ve Finlandiya en iyi performansı gösteren ülkeler. OECD ülkeleri arasında Kanada ve Finlandiya başı çekerken Türkiye ve Meksika ise en sonda yer alıyor. Eğitim haritasında Türkiye, Cezayir, Tunus, Malta, Yunanistan, Doğu Avrupa ülkeleri, Brezilya, Peru, Kolombiya, Birleşik Arap Emirlikleri, Tayland ve Endonezya ile birlikte en alt seviyeyi belirleyen kırmızı renkte gösterildi. Türkiye, kız-erkek öğrenci eşitiği OECD ortalamasını ise yakaladı. PISA raporunda, gelişen teknolojiler ışığında yoğun bilgi akışımı ortamında, her bireyin bilimsel düşünme kapasitesine sahip olması, yani “bir sonuç çıkarabilmek için done’lerin karşılaştırılmasını yapabilmesi, zamanla yeni keşiflerle bilimsel verilerin değişişebileceğini anlaması,
37
Hair Club K u a f ö r
doğanın ve teknolojinin gücünü ve sınırlarını kavraması” zorunluluğunun altı çizildi. Uzmanlara göre TEOG’da yanlış şeyleri test ediyoruz. 8. sınıf öğrencilerinin liselere yerleşmek için girdiğ TEOG’da 4700 öğrenci tam puan alırken, PISA 2015 sonuçlarına göre üst düzey öğrenci grubuna giren öğrenci yok. Demek ki TEOG’da yanlış bir şeyi test ediyoruz. PISA’nın 2 ve 3. seviyesine denk gelen sorular soruyoruz. Öğrendiği bilgiyle yeni bir şey üretiyor mu öğrenci bunu sınamıyoruz. Bilgi kullanımının öğretilmediği bir eğitim sistemi kullanılıyor, 10 yıllık plan yapmamız lazım. Eğitim seferberliğinin ideolojiden bağımsız olması gerekiyor. Osmanlı’dan, Cumhuriyet’ten bu yana bütün iktidarlar kendi ideolojilerin doğrultusunda kullandı eğitimi. Gelinen sonuç ortada. New York Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç.Dr. Selçuk Şirin PISA sonuçlarıyla ilgili çarpıcı değerlendirmeler yapıyor: “Türkiye’nin cevap vermesi gereken soru şu: Eğitim bütçemiz artarken, okul binaları yenilenirken, sınıf mevcudu azalırken neden çocuklarımızın başarısı düşüyor? Eğitim öğretmenle olur. Türkiye’nin bu yüz yılda dünya ile rekabet edebilmesi için acil olarak insana yani öğretmene yatırım yapması gerekiyor. Nüfusunun yarısı okul çağında olan Türkiye eğer bu kuşağa dünya ile rekabet edecek becerileri kazandıramazsa bu yüzyılı da kaybederiz. PISA testlerini OECD’nin yapmasının nedeni yeni ekonomide ihtiyaç olan becerileri ölçüyor olması. Bilgiyi ezberlemeyi değil, var olan bilgiyi kullanmayı ölçüyor, problem çözmeyi ölçüyor. 21. yüzyılda eğitimin amacı budur, bu olmalıdır. Biz kurduğumuz sistemle problem çözme becerisini öğretemiyorsak o zaman müfredatı baştan sona yenilemek gerekiyor. Beni kaygılandıran başka nokta da ileri seviyede beceri düzeyinde öğrencilerimiz az. Fende yokuz. Bu korkunç bir durum. Çünkü yeni ekonomide inovasyonu yapacak çocuklar o beceri seviyesindeki çocuklardan çıkacak. Bu tabloya bakınca Türkiye’den WhatsApp geliştiren çıkar mı? Kaygılıyım.”
Hair Club Kuaför’den 15.yıla özel kampanya... Fön 10 TL Kesim 20 TL Dip Boya 40 TL Bütün Boya 50 TL
Inoa Dip Boya 70 TL Röfle 90 TL Balyaj 90 TL Ombre 100 TL
Yeni yılınız kutlu olsun... Bahçeşehir 1. Kısım Mah. Defne 03 Blokları Villa 5 Bahçeşehir/İst
Tel: (0212) 669 57 53
Yelpaze İstanbul / 15 Aralık 2016
38
GÜZELLİK Güzelliğin ve bakımın göstergesi olan saçlarınıza ne kadar önem gösteriyorsunuz? Özellikle yaz boyunca deniz, havuz ve güneş nedeniyle yıpranan, pürüzlenen, kırılan saçlarınızı hava koşullarının daha da ağırlaştığı kışa hazırladınız mı?
Kış Aylarında
Saç Bakımı Nasıl Olmalı? Hisar Intercontinental Hospital Dermatoloji Uzmanı Dr. Funda Ataman’dan kış aylarında saç bakımının nasıl yapılması gerektiğini öğrendik… Saçlarım Sağlıkla Parlasın Diyorsanız… • Saçınızı seyrek yıkayın. Fazla yıkamak saçı kurutur, kırılarak yıpranmasına neden olur. 3 günde bir yıkamak büyük şehir yaşamanın kirli havasında zorunludur. Temiz bir çevrede yaşama olanağınız varsa bunu 5 günde bire çıkarabilirsiniz. • Ergenlik çağındaysanız ya da yağlı ve kepekli bir saçınız varsa saçınızı 2 günde bir yıkamanız gerekir. • Saç dipleri ve saç üzerinde yer alan asit ve koruyucu lipit tabakayı erittiği için saçınızı çok sıcak suyla yıkamayın. Ilık suyu tercih edin.
Kuru Saçlar İçin Nemlendirici Saç Maskesi Malzemeler Yarım su bardağı saf zeytinyağı 10 damla limon Yarım su bardağı saf zeytinyağına 10 damla limon sıkarak hazırladığınız karışımı tüm saçınıza dipten uca kadar uygulayın. Yarım saat beklettikten sonra ılık suyla 1 defa şampuanlayarak yıkayın.
Yelpaze İstanbul / 15 Aralık 2016
• Saç kurutma makinesini yüksek sıcaklıkta çalıştırmayın. Yüksek sıcaklık, fön çekmek ve aşırı sıcak maşalarla saçı şekillendirmek zararlıdır.
problem yaşıyorsanız dermatoloğunuzun önereceği kükürt ve katran içeren; mantar ve bakterilere karşı koruyucu özelliği olan ilaçlı şampuanları kullanın.
• Saçınızı çok gergin bağlayan ağır toka ve taçlar kullanmayın. Bu şekilde kullandığınız toka ve taçlar saçlarınızın köklerinden çekilmesine ve kopmasına neden olur.
• İkisi bir arada şampuanları kullanmayın. İkisi bir arada şampuanların kullanımında saç kremi saçta kalması gerektiğinden daha az süre kaldığı için nemlendirme etkisi yeterince olmaz.
• Saçınızı sabunla yıkamayın. Sabun alkali içerdiği için cildi kurutarak mantar ve bakteri üretimine neden olur. • Saçlı deri tipinize (normal, kuru, yağlı) göre şampuan seçin. • Saçınızda sedef, ekzema gibi özel bir hastalığınız varsa ya da dökülme gibi bir
Yağlı Saçlar İçin Nemlendirici Saç Maskesi Malzemeler Yarım su bardağı su Yarım su bardağı elma sirkesi Yarım su bardağı su ve elma sirkesini karıştırarak tüm saçınıza dipten uca kadar uygulayın. Yarım saat beklettikten sonra ılık suyla 1 defa şampuanlayarak yıkayın.
• Saçınız çok kuruysa 10 günde bir maske uygulayın. • Saç dökülmeniz yoğunsa saçınızı beslemek için dermatoloji uzmanınızın önerdiği biotin, çinko, selenyum, metionin, E, B, D vitaminlerini içeren destek ilaçları kullanın.
Yıpranmış Saçlar İçin Nemlendirici Saç Maskesi Malzemeler Yarım su bardağı badem yağı 2 yumurta sarısı 10 damla limon Tüm malzemeleri karıştırın. Hazırladığınız karışımı tüm saçınıza dipten uca kadar uygulayın. Yarım saat beklettikten sonra ılık suyla 1 defa şampuanlayarak yıkayın.
39 Sanata duyarlı ve yaratıcı nesiller için destek projesi
Okulum İstanbul Modern’de İstanbul Modern Sanat Müzesi’nin başlattığı “Okulum İstanbul Modern’de” projesi, sanatsever bir nesil yetiştirmeye katkı sağlamak isteyenleri bekliyor.
Kurulduğu günden bu yana 650 bin çocuk ve gence ücretsiz sanat eğitimi sağlayan İstanbul Modern Sanat Müzesi, daha fazla çocuğa ulaşmak için bu yıl “Okulum İstanbul Modern’de” projesini başlattı. Destek alt limiti 100 TL olarak belirlenen proje sayesinde minimum 10 çocuğun sanat eğitimine katkı sağlanıyor. Sanata duyarlı ve yaratıcı nesiller yetiştirmek için daha fazla çocuğa ulaşmayı hedefleyen “Okulum İstanbul Modern’de” aynı zamanda özel günler için farklı bir hediye alternatifi sunuyor. Kendiniz ya da sevdikleriniz adına İstanbul Modern’e katkıda bulunarak, isme özel hazırlanacak sertifikalarla hem anlamlı bir armağan, hem de çocuklara sanat dolu bir gelecek hediye etmek mümkün. “Okulum İstanbul Modern’de” projesine katkı sağlamak isteyenler okulum@istanbulmodern.org adresinden detaylı bilgi alabilir. Sanat eğitimi veren bir müze Kuruluşundan bu yana sadece sanat yapıtlarını sergilemekle kalmayan İstanbul Modern, bir sanat eğitim kurumu haline de geldi. Çocukların ve gençlerin sanat eğitimi olanaklarından yararlanması amacıyla müze içinde ve dışında pek çok çalışma yürüten İstanbul Modern’in programlarından bugüne dek yüz binlerce çocuk ve genç yararlandı. Zengin sanat koleksiyonu, kütüphanesi, dönemsel sergileri ve Eğitim Odası ile okullar için yaratıcı bir öğrenme alanı olan İstanbul Modern, İstanbul’un birbirinden farklı ilçelerinden gelen çocukların müze ziyaretlerini eğlenceli ve nitelikli hale getiriyor. Özellikle anaokulu, ilk ve ortaöğretim çocuklarının ücretsiz olarak sanat eğitim programlarından faydalanmalarını sağlayan İstanbul Modern’i günde ortalama 500 çocuk ziyaret ederek, eğitimlere katılıyor.
Yelpaze İstanbul / 15 Aralık 2016
40
Bahçeşehirliler Derneği’nden konusunda uzman eğitmenler eşliğinde
“BADER Eğitim Merkezi”
açıldı...
Sınırlı sayıda başvuru ve ön kayıt için hemen arayın;
(0212) 669 61 61
Bahçeşehirliler Derneği (BADER) Eğitim Merkezi Bahçeşehir 1. Kısım Mah. Bülbül Cad. Badem 08 Villa 02 www.bahcesehirliler.org
/bahcesehirlilerdernegi
• Tüm branşlarda katılımcılar yıl sonunda halkın katılımına açık düzenlenecek bir etkinlikte hünerlerini sergileme fırsatı bulacaktır. • Tüm branşlarda eğitim süresini tamamlayan katılımcılara, konusunda birbirinden uzman eğitmenlerimizin imzası ile derneğimizin hazırladığı “Başarı Katılım Belgesi” düzenlenecektir. Yelpaze İstanbul / 15 Aralık 2016
41
BİLGİSAYAR EĞİTİMİ • Office Programları (Word, Excel, Power Point..) • Grafik Tasarım (Photoshop- Illustrator) • Sosyal Medya Yönetimi
SATRANÇ
Başlangıç düzeyinde satranç eğitimi (İleri düzey katılımcılar isterlerse salonumuzu müsabaka amaçlı kullanabilirler.)
MODA TASARIM
TEZHİP
GÜZEL SANATLARA HAZIRLIK VE RESİM
• Resim (Hobi Amaçlı) • Resim (Desen+ Yağlı Boya Çalışmaları) • Çocuk Resim Grubu • Güzel Sanatlara Hazırlık • Anne-Çocuk & Baba- Çocuk Etkinliği (Workshop)
YAZARLIK ATÖLYESI Yazarlık yolunda adım adım hazırlanma, ilerleme ve ciddi/anlamlı sonuçlar elde edinme kazanımlarını elde etmek için Yazar Nalan Güven ile P Kitap Yazarlık Atölyesi’ne bekliyoruz.
KORO ÇALIŞMASI İÇ MIMARLIK
İnsanlara kendi mekanlarını dekore ederken bugüne kadar hoşlandıkları ve hoşlanmadıkları detayları göz önüne alarak tanımadıkları stillerle ilgili onlara ipuçları verebilecek unsurları tanıtmak. • Mekana uygun yerleşim. • Mekanın aldığı ışıkla orantılı olarak istediği renk tonları seçimi. • Stiller • Aksesuarlar • Küçük tüyolar
BADER Türk Sanat Müziği Korosu (Yıl içerisinde bahar aylarında profesyonel bir salonda konser düzenlenecektir.)
BAHÇEŞEHIR ORKESTRASI KURULUYOR
7’den 70’e herkese açık olacak olan “Bahçeşehir Gelişim Akademisi Orkestrası” ile Halk Müziği, Batı Müziği, Klasik Müzik ve Türk Sanat Müziği enstrümanlarının bir arada yer alacağı çok farklı bir yeniliğe birlikte imza atmayı hedefliyoruz. Türkiye’de belki de ilk olacak bu oluşumda sizleri de aramızda görmek isteriz.
EL SANATLARI VE TAKI TASARIM
• Yetişkinler için takı tasarım • Çocuklar için el becerileri ve tasarım • Oyuncak yapımı
(Yeni)
TEMEL FOTOĞRAFCILIK ATÖLYESİ
KARİKATÜR
8-12 Yaş Karikatür Eğitimi
TİYATRO
Yetişkin ve Çocuklar İçin (+7 Yaş) Tiyatro (Yıl sonunda eğitmen ve katılımcıların birlikte yazacakları bir senaryo profesyonel bir salonda sahnelenecektir.)
(Yeni) Profesyonel Makyaj Eğitimi
SERAMİK
GELENEKSEL VE MODERN DANSLAR EBRU
Fotoğrafçılıkla ilgileniyorsanız ama kocaman kullanım kılavuzları okumak sizi yoruyorsa, çok fazla teknik bilgi içinde kaybolduysanız veya en hızlı şekilde fotoğraf dünyasına adım atmak istiyorsanız sizi Emre Akdoğan eğitmenliğinde Temel Fotoğrafcılık Eğitimine bekliyoruz. www.emreakdogan.com
• Harmandalı • Sirtaki
Profesyonel Makyöz Dilek Erdoğan yönetiminde “ Profesyonel Makyaj Eğitimi” başlıyor... Kurs hakkında 8 hafta devam edecektir. Toplam 2 aylık bir süreyi kapsar. 1- Makyajın Tanımı Ve 5- Gelin Makyajı Kişiye Özel Makyaj 6- Hint Makyajı 2- Hayali Makyaj 7- Arap Makyajı 3- Gündüz Makyajı 8- Erkek Makyajı 4- Gece Makyajı 9- Fantastik Makyaj Yelpaze İstanbul / 15 Aralık 2016
42
YAŞAM
a 7 1 d n ı 0 s 2e sonra neler v
? r o y i l k be i z i b
Moraliniz sağlam değilse bu yazıyı okumayın. Çünkü insanlık olarak hapı yuttuğumuzu gösteren 13 krizin bir listesini yapacağım. Liste uzatılabilir. Siz de ekleme yapabilirsiniz. Üzgünüm ama sonu mutlu bitmiyor.
1. Donald Trump Beyaz Saray’ın bir sonraki sakini, kendini kontrol etme, denge veya empati konusunda kapasitesiz ama intikam ve kincilik konusunda dipsiz görünen bir adam olacak. Seçimde hem temsilciler meclisini hem de senatoyu cebine atmasını sağlayan net bir zafer kazandı. Çevresini, dünya konusunda idrak ve bilgisi en hafif deyimle sınırlı olan insanlarla dolduruyor. Dünyanın en büyük nükleer ve konvansiyonel silahlarının ve dünya üzerinde bir devlet tarafından geliştirilmiş olan en kapsamlı gözetim ve güvenlik aparatının sorumluluğunu üstlenecek. 2. Trump’ın ulusal güvenlik danışmanı Kongrenin önemsiz kısıtlaması dahi olmaksızın hareket etme kapasitesi ile, stratejik askeri kararları alırken eli serbest olacak. Ulusal güvenlik danışmanı Michael T Flynn, tehlikeli bir uç görüşlü. 3. Ekibinin geri kalanı Trump’ın ekibinin bir bölümü fosil yakıt, tütün, kimya ve finans şirketlerinden seçilerek işe alınmış profesyonel lobicilerden ve seçme milyarderlerden oluşuyor. Birincil siyasi çabaları yasal düzenlemelerden ve vergilendirmeden kaçınmak. Bu insanlar veya temsil ettikleri çıkarlar, şimdi görevde. Yaşayan dünya, kamu sağlığı, kamu maliyesi ve mali istikrar açısından etkileri bir yana, bu, 1960’lardan beri tütün şirketleri tarafından öncülüğü yapı-
Yelpaze İstanbul / 15 Aralık 2016
lan siyasi modelin galebe çalması. Düşünce kuruluşları, akademik mevkiler ve sahte taban hareketleri kurmak için yeterince para harcarsanız ve onlara bir platform vermek için medya ile birlikte çalışırsanız, ihtiyaç duyduğunuz tüm siyaseti satın alabileceğinizi gösteriyor. Demokrasi hükümsüz hale gelir. Siyasi alternatifler susturulur. 4.Transatlantik açısından izdüşüm
Bu esnada, Atlantik’in bu yakasında, Britanya’nın kendisini AB’den ayırma çabaları, aşılamayacak bir karmaşıklık seviyesi ile karşılık buluyor. Dahası, hükümetin kendisini içinde bulunduğu siyasi açmazın hiçbir çıkışı olmayabilir. Bu açmaz: a) tek pazara erişim karşılığından insanların serbest dolaşımını kabul etmek, ki bu durumda Brexit cephesinin eline geçen şey sadece koca bir utanç olur, veya b) AB’nin kepenkleri kapatması. AB,
43 Britanya hükümetinin sunduğu şartları reddetmekle kalmayıp bir de önüne çıkışın sebep olduğu maliyetler nedeniyle 60 milyar Avroluk bir çıkış faturası koyabilir. Bu, hükümetin siyaseten ödemesinin imkânsız olacağı bir fatura anlamına gelecek ve müzakeresiz bir ayrılığa ve hayal edilebilecek en sert Brexit’e neden olacaktır. 5. Avro bölgesi riskleri İtalyan bankacılık krizi ciddi görünüyor. Bunun Avro bölgesinin geleceği üzerinde ne gibi bir etkisi olacağını kimse bilmiyor. 6. … ve küresel yansımaları Bunun bir başka küresel finans krizini tekrar tetiklemeye yeterli olup olmayacağını öngörmek güç. Böyle bir şey olması halinde, hükümetler 2007-8’de kullandıkları türde bir kurtarma planını toparlayamayabilirler. Kasalar boş. 7. İstihdam yiyen otomasyon Otomasyon işleri benzeri görülmemiş bir ölçekte ortadan kaldırıyor ve bilgi teknolojisinin ekonominin her parçasına nüfuz etmesi nedeniyle bu geçici bir aşama değil yükselen bir trend. Otomasyonun ekonomiden dışladığı emeğin ne olacağı meçhul. Dünyanın hiçbir yerinde hiçbir hükümet veya hiçbir önemli siyasi parti, bu sorunun ölçeğini kavradığına dair bir işaret göstermiş değil. 8. Marine Le Pen kazanırsa Marine Le Pen’in Mayıs’ta Fransa başkanı olma şansı öyle düşük falan değil. Bunun AB’nin çöküşünü tetiklemeye yeterli olup olmayacağı bir başka bilinmeyen. Krizi tetiklemeye bu da yeterli olmazsa, zincirleme reaksiyon başlatabilecek sayısız başkası sıra-
da bekliyor, özellikle de özel olarak orta ve doğu Avrupa boyunca ama genel olarak her yerde büyüyen milliyetçi hareketler. Bu başladığında, herkesin şaşırıp kalacağı bir hızla yaşanacağını düşünüyorum. Sadece aylar içinde AB diye bir şeyin varlığı ortadan kalkacak. 9. BM Güvenlik Konseyi’nde tablo… Le Pen kazanırsa, BM Güvenlik Konseyi’nin daimî üyeleri şu insanlar tarafından temsil edilecek: Donald Trump, Vladimir Putin, Xi Jinping, Theresa May ve Marine Le Pen. İnsanın bu bileşimi güven verici bulması epey zor. 10. Paris iklim anlaşması çöpe Ulusal iklim değişikliği programlarının Paris’te hükümetler tarafından yapılan vaatlerle hiçbir alakası yok. Bu programlar tam olarak uygulansalar bile, ki uygulanmayacaklar, bizi anlaşmanın öngördüğünden bambaşka bir iklim değişikliği yörüngesine oturtuyorlar. Ve daha Trump’ın ne yapacağını da bilmiyoruz.
11.… ve göç üzerindeki etkiler İklimsel çöküşün birçok etkisinden bir tanesi – şehirlerin su baskınlarına maruz kalması, gıda üretimindeki kayıplar ve su sıkıntıları gibi küçük meseleleri bir yana bırakırsak – şu anki göçü devede kulak bırakacak ölçekteki kitlesel nüfus hareketleri olacak. İnsancıl, siyasi ve askeri etkilerini ise hiç saymıyorum. 12. … son 60 hasat yılımız BM gıda ve tarım örgütüne göre, şu anki toprak kaybı hızıyla sadece 60 yıllık hasadımızı kaldı. 13.… türlerin nesli kriz seviyesinde bir hızla tükeniyor Türlerin neslinin tükenmesi daha da hız kazanmış görünüyor. Bu kadarı yetti mi? Üzgünüm, hayır. Bu karmaşık, çok başlı krizin kendi özgülüklerinden biri de kendimizi kurtarabileceğimiz bir çıkış kapısı yok gibi görünmesi. Hükümetlerin total gözetim ve insansız hava aracı saldırısı kapasitelerini kaybettiği, iklimsel çöküşün yaşanmadığı, kaybolan türlerin geri geldiği ve yeryüzünün topraklarına geri kavuştuğu gerçekçi bir senaryo hayal etmek zor. Bunlar geçici krizler değiller, daha çok, temelli çöküşün alameti gibi görünüyorlar. Dolayısıyla anahtar soru, bunları nasıl savuşturacağımız değil, eğer mümkünse, nasıl engelleyebileceğimiz. Bu yapılabilir mi? Yapılabilirse neye mal olacaktır? Etkisi bu olacak biliyorum ama bunu sizi bunaltmak için yazmıyorum, zihinlerimizi önümüzde duran görevin ağırlığına konsantre edebilmek için yazıyorum. Bu yazı daha önce aynı başlıkla, dunyadanceviri. wordpress.com’da, Serap’ın çevirisi ile yayınlanmıştır.
Yelpaze İstanbul / 15 Aralık 2016
44
Barsak Bakterilerinin Sağlıktaki Önemi PROF.DR. OSMAN ERK
osmanerk@yelpazeistanbul.com
Erişkin bir insan vücudunun doku ve organlarında 10 trilyon kadar hücre, barsaklarında ise 100 trilyon kadar mikroorganizma (bakteri, mantar, maya) mevcuttur. Yani insan vücudu 1 kendi hücrelerinden oluşurken, 9 kadar mikrobiyal floradan oluşmaktadır.
i
nsan vücudunda ve özellikle barsaklarında bulunan mikrobiyal floranın insan sağlığı ve hastalıklarla çok yakın ilişkisinin olduğu her geçen gün biraz daha fazla anlaşılmaktadır. Bu mikrobiyal flora vücudumuzda öylesine yerleşmiş amaçsız misafirlerden oluşmaz ve nitelikli bir organ olarak tanımlanmaktadır. Hipokrat “bütün hastalıklar barsaklarda başlar” veciz sözünü boşuna söylememiştir. Barsakların insan beyni yanında ikinci bir beyin gibi işlev gördüğü, insan beyni ile barsaklar arasında çok yönlü derin etkileşimlerin söz konusu olduğu her geçen gün kayda geçirilmektedir. Konu ile ilgili olarak Prof. Dr. Osman ERK’in görüşlerini aldık. Barsak bakterilerinin ne tür fonksiyonları vardır? Barsak bakterilerinin oluşturduğu mikroflora barsak hücrelerinin üzerinde belirli bir kalınlıkta bariyer oluşturarak dış çevreden gelen toksik maddelerin, yabancı maddelerin ve bakterilerin vücuda zarar vermesini önler. Ayrıca bu mikroflora pek çok enzim salgılayarak besinlerin sindirilmesi ve emilmesinde önemli rol oynar. Bu etkinin dışında bu mikroflora birçok antioksidan, antikarsinojen, antitoksik proteinler salgılayarak sağlığa olumlu katkılarda bulunur. Bu bakteriler K ve B vitaminlerini sentez ederler. Barsak mikroflorasının büyük çoğunluğu (%80) yararlı bakterilerden, %20 kadarı potansiyel zararlı bakterilerden, maya ve mantarlardan oluşur (E.coli, kandida, klostridiumlar gibi). Yararlı bakteriler vücudun en önemli güvenlik bariyeridir. Bu bariyer bozulursa zararlı maddeler, zararlı bakteriler ve mantarlar vücuda ve kan dolaşımına girerek hastalıklara yol açar. Sızıntılı barsak sendromu nedir? Yanlış beslenme, fazla kalori alma, şekerli ve işlenmiş gıdalardan zengin bir beslenme, antibiyotikler, antiromatizmal ilaçlar, kortizon türü ilaçlar ve kanser ilaçları barsaklardaki sağlıklı bakterilerle zararlı bakteriler arasındaki oranı bozarak, sağlıklı bakterilerin oluşturduğu güvenlik bariyerini zayıflatarak hastalık yapıcı mikroorganizmaların ve toksik maddelerin vücuda girişine neden olabilir. Barsak geçirgenliğinin bozulduğu bu duruma sızıntılı barsak sendromu denir. Bu durum birçok hastalığa ve rahatsızlığa yol açarak Hipokrat’ın meşhur sözlerine haklılık kazandırır. Bu hastalık hali genellikle iyi
Yelpaze İstanbul / 15 Aralık 2016
tanımlanamayan barsak şikayetleri, karın ağrısı, yorgunluk, baş ağrısı gibi şikayetlere neden olabileceği gibi alerjik reaksiyonlar, otoimmün denilen romatizmal hastalıklar, iltihabi barsak hastalığı gibi hastalıklara yol açabilir. Obezite gelişiminde barsak bakterilerinin rolü var mıdır? Eşit miktarda kalori tüketip, aynı fiziksel aktivitede bulunan insanların farklı kilolarda olmaları bilinen bir husustur. Bu farkı yaratan barsaklarda bulunan bakterilerin sayı ve cinsidir. Tahıl, meyve, sebze ve baklagillerdeki kompleks karbonhidratları sindirebilme yeteneğine sahip iki büyük dost bakteri grubu içinde yer alan firmiküt türü bakteriler kompleks karbonhidratları daha fazla basit şekere dönüştürme yeteneğine sahiptir. Firmiküt bakteriler fazla ise daha fazla karbonhidrat sindirilir, emilir ve kilo alınmış olur. Bakteriodet türü bakterilerin ise kompleks karbonhidratları sindirme yeteneği daha azdır. Barsak bakterilerin barsak kanseri gelişiminde rolü nedir? Barsaklarda emilemeyen karbonhidrat ve liflerin barsak mikroflorasındaki dost bakteriler tarafından işlenmesi sonucu ortaya çıkan kısa zincirli yağ asitleri barsak hücrelerinin beslenmesi, yenilenmesi üzerinde olumlu etkiye sahiptir ve kalın barsaklarda kanser gelişimini engelleyici etki göstermektedir. Koroner kalp hastalığı ile barsak mikroflorası arasında bir ilinti var mıdır? Koroner kalp hastalığı olan kişilerin kanlarında yüksek oranda bulunan TMAO adı verilen kimyasal maddenin barsak kökenli olduğu anlaşılmıştır. Bu nedenle barsaklarda bulunan mikroorganizmaların sayı ve türünün koroner kalp hastalıklarına dahi yol açabileceği düşünülmektedir. Barsak sağlığı için nelere dikkat edilmelidir? Rafine karbonhidratlardan (un, şeker) fakir, az kalorili bir beslenme tarzı; sebze ve meyvelerin ağırlıklı olduğu bir diyet barsak sağlığı için önemlidir. Turşu, yoğurt, ayran, kefir, peynir, boza,
sirke gibi mayalı gıdalar fazla miktarda probiyotik (yararlı mikroorganizma) içerirler ve dost barsak bakterileri için önemli kaynaklardır. Bu gıdaların doğal olanları tercih edilmelidir. Alkol, gereksiz antibiyotik ve ağrı kesici gibi ilaçların kullanılması barsak bakterileri üzerinde olumsuz etkiye sahiptir. Prebiyotik gıdaların önemi nedir? Prebiyotikler mide ve ince barsaklardan hiç sindirilmeden kalın barsağa ulaşan ve orada bulunan yararlı bakterilerin gelişmesi ve üremesini sağlayan kompleks karbonhidratlardır. Yer elması, hindiba kökü, soğan, sarımsak, pırasa, enginar, kuşkonmaz, muz gibi sebze ve meyveler bol miktarda prebiyotik içerirler. Bunların dengeli bir biçimde tüketilmesi barsak sağlığı için önemlidir. Piyasada probiyotik kapsüller satılmaktadır. Bunlar güvenli midir? Probiyotik kapsüllerin etkili olabilmesi için kapsül başına en az bir milyar canlı mikroorganizma içermelidir. Hangi tür bakterinin, ne sayıda olduğu etki açısından önemlidir. Şu anda piyasada kapsül başına 4 milyar mikroorganizmanın olduğu preparatlar mevcuttur. Eğer kapsülün içinde gerçekte o sayı ve o türlerde mikroorganizma var ise yararlı etkilerinin olması beklenebilir.
45
www.yelpazeistanbul.com ile
İ
S
T
A
N
B
U
L
Yelpaze İstanbul / 15 Aralık 2016
46
SAĞLIK
Beynimiz de Yoruluyor! Günümüzde cep telefonları, e-postalar, internetteki sayısız sosyal mecra, trafik gürültüsü, iş yoğunluğu, kalabalık şehir hayatı derken, beyin yorgunluğu pek çok kişi için, şiddeti giderek artan bir problem haline geldi.
“Beynim dolu, hiç bir şey düşünemiyorum, ağır stres altındayım, yaşadığım olayların etkisinden kurtulamıyorum, son zamanlarda başarı grafiğim çok düştü, hatalı kararlar alıyorum, işlerimi takip ve kontrol edemiyorum” diyorsanız beyin yorgunluğu yaşıyor olabilirsiniz… Dr. Beyin Kitabı’nın yazarı Nörolog Dr. Mehmet Yavuz, beyin yorgunluğunda en çok karşılaşılan şikayetlerin, unutkanlık, dikkat eksikliği, algılama eksikliği, öğrenme ve ezberleme zorlukları, beyinde ağırlık hissi, dikkatsizlik, tahammülsüzlük ve çabuk sinirlenme olduğunu belirtiyor. Yavuz, “Beyin yorgunluğunda beyinin kayıtlama merkezi Alzheimer hastalığındaki gibi bozulmamıştır ancak yeni bellek kaydında gecikme ve zorlanma vardır. Örneğin kişi okuduğu şeyleri anlamak için tekrar okumak zorunda kalabilir. Kitabın bir sayfasını okunurken, bir önceki sayfaya sık sık bakılabilir” dedi. Beyin Yorgunluğu Hangi Mesleklerde Daha Sık Yaşanır? Ekonomik verilerle uğraşan kişilerde, yoğun iş temposuna maruz kalan yöneticilerde, elemanlarda, öğrencilerde ve buna benzer birçok meslek grubunda beyin yorgunluğu yaşandığına dikkat çeken Dr. Mehmet Yavuz, şunları söyledi: “Ekonomik verilerle uğraşan birçok kişide bireyin verimliliği düşer. Yeni fikir üretmede güçlük yaşar. Sorunlara pratik çözümler getirmez. Analitik ve çözümleyici düşüncelerde olumsuz etkilenmeler yaşayabilir. Yatırım ve bütçe planlamalarında da hatalar yapabilirler. Aynı şekilde her zaman başarılı bir grafik çizen bir yöneticide de beyin yorgunluğu varsa performans düzeyi hızla düşmeye başlar. Kişi kendisindeki değişiklikleri
Yelpaze İstanbul / 15 Aralık 2016
fark eder fakat çoğu zaman adlandıramaz. Beyin yorgunluğu yaşayan çalışanlarda da aynı sonuçlar gözlenir kişisel üretim düşer. Çalışanın arkadaşları ile olan ekip ruhu ve diyaloglarında zedelenmeler yaşanır. Kişiler daha sinirli ve alıngan davranışlar sergiler. Yoğun bir tempoyla çalışan öğrencilerde de durum farklı değildir. Ders notlarında ve algılamada güçlükler yaşanabilir. Dolayısıyla da bu durum karşısında bireylerin okul ve iş hayatı açısından olumsuz sonuçlar ortaya çıkabilir.” Beyin Yorgunluğunun Nedenleri Nelerdir? • Uzun süreli stres yaşanması, • Yoğun çalışma temposu, • Metropol şehirlerde sıkça karşılaşılan havasız, küçük ve dar ofisler, • Elektronik cihazlardan yayılan elektromanyetik dalgaları, • Cep telefonu sinyalleri, TV ve Radyo dalgaları, telsiz dalgaları, yüksek gerilim hatları, baz istasyonları gibi elektromanyetik kirlilik, • Alkol alışkanlığı, uykusuzluk, depresyon ve anksiyete sorunları, • Hastalık sebebiyle kullanılan bazı ilaçlar,(kanser, epilepsi ve depresyon ilaçları gibi) • Vitamin eksikliği, (B12 folik asit, demir eksikliği ve troid hormonlarının yetersizliği) beyin yorgunluğuna ve durgunluğuna neden olabilir. Beyin Yorgunluğuna Karşı Neler Yapılabilir? • Kişi kronik stres oluşturan durumlardan uzaklaştırılmalıdır. • Sağlıksız çalışma ortamlarından uzak durulmalıdır. Çalışanların fiziksel sağlığı kadar ruh sağlıkları da düşünülmelidir. • Havasız mekanlarda insanların çalıştırılmasına engel olunmalıdır. • Günlük düzenli spor aktiviteleri yapılma-
lıdır. İş aktiveleri arasında ya da sonrasına herhangi bir müzik aleti ile uğraşmak beyini dinlendirir. • Yoğun iş aktiviteleri arasında tatil ve dinlenmeye zaman ayrılmalıdır. • Sınavlara hazırlanan öğrenciler ise düzenli aralar vermeli ve aralarda spor, müzik gibi aktiviteler yapmalıdırlar. Beyin Yorgunluğuna Hangi Besinler İyi Gelebilir? Fındık, ceviz, badem, çekirdekli kuru üzüm, yeşil sebzeler, böğürtlen, yaban mersini, somon ve sardalye balığı, üzüm suyu, elma, kepekli pirinç ve sıcak kakao beyin yorgunluğuna iyi gelen gıdalardır. Çay ve kahve de beyin yorgunluğuna iyi gelir. Nasıl Tedavi Edilir? Dr. Mehmet Yavuz, “Beyin elektrosu (EEG), beyin yorgunluğu vakalarında mutlaka uygulanması gereken bir tetkiktir. Sağlıklı beyinde gördüğümüz alfa ve beta dalgalarının istatistiksel verileri çok önemli bilgiler verir. Beyin yorgunluğunda beta dalgalarında yoğunlaşma izleriz. Buna mukabil alfa dalgaları ne kadar yoğunsa o kadar sağlıklı bir tablo ile karşı karşıyayız demektir” dedi. Genelde her iki hemisfer’deki beyin dalgalarının istatistikî verilerinin aynı sonuçları gösterdiğini belirten Yavuz, “Sonuçlarda farklıklar gözlemleniyorsa dikkate alınmalıdır. Çünkü beyinin her iki hemisferi arasında görülen bu farklılıklar ilerde gelişecek olan Alzheimer hastalığının habercisi olabilir. Potansiyel bir Alzheimer hastasını önceden keşfetmek, tedavide hiç kuşkusuz çok önemli yararlar sağlar” diye konuştu.
47
Bilim Açıkladı: Sınavdan Önce Ders Çalışmak Yerine Uyumak Daha Verimli Yıllardır sınavdan önce ne yapılmalı sorusu tartışıldı. Uzmanlar sınavdan önce çalışmanın pek mantıklı bir yöntem olduğunu düşünmese de öğrenciler sınavdan önce çalışmaktan bir türlü vazgeçmiyordu. Bu sefer bilim de sınavdan önce çalışılmaması gerektiğini belirtti. Genellikle öğrencilerin büyük bir çoğunluğu sınavlara çalışmayı son akşama bırakıyor. Öğrenciler genellikle sınavlara çalışmayı son akşama bırakıyorlar. Bazı öğrenciler ne kadar düzenli bir şekilde sınav haftasından bir hafta önce çalışmaya başlasa da büyük bir çoğunluk sınava çalışmak için sınav akşamını bekliyor. Bilim sınavdan önce uyuyun diyor. Özellikle sınav haftasında birçok kişi, sınavdan önce ders çalışmayı tercih etmekte. Ancak bilim, sınavdan önce uyumayı öneriyor. Önemli bir sınavdan önce sınavın son dakikasına kadar ders çalışmayın. Önemli bir sınavdan önce sınavın son dakikasına kadar ders konularına çalışmak bildiklerinizi unutturabilir. Bunun yerine kestirmek, öğrenilen bilgilerin hatırlanması konusunda yardımcı olabilmekte. Sınavdan önce ders çalışılmaması gerektiği bilimsel olarak da kanıtlandı. Singapur’daki Duke-NUS Medical School’dan bir takım araştırmacı,
gerçekleştirdikleri deney sonucunda bunu kanıtladı. Peki, bu deney nasıl yapıldı? Biz de sizler gibi merak ettik ve araştırdık. 72 gönüllüye, öncelikle çeşitli karıncalar ve yengeçler hakkında 80 dakikalık bir eğitim verildi. İlk dersten sonra gönüllüler 3 gruba ayrıldı ve bir sonraki 80 dakikalık dersten önce her gruba önlerindeki bir saat içerisinde film izlemek, kestirmek ya da ders çalışmak seçeneklerinden biri sunuldu. Alınan sonuç ise aynen şu şekilde: İkinci dersin sonunda ise test edilen gönüllüler arasında 1 saat kestirenlerin daha başarılı bir test sonucuna ulaşmış olduğu belirlendi. 1 hafta sonra tekrarlanan deneyde, yine uyuyanlar en iyi skoru yakaladı. Araştırmada ilginç bir durumla daha karşılaşıldı. Araştırmalardaki bir diğer ilginç bulgu ise ilk hafta yapılan testte ders çalışanlar, film izleyenlerden daha yüksek sonuç
yakalamıştı fakat ikinci haftadaki testte ise film izleyenler ve ders çalışanlar neredeyse aynı skoru yakaladı. Araştırma lideri James Cousins, New Scientist sitesine bir röportaj verdi. James Cousins, New Scientist sitesine verdiği röportajında, “Sıkıştırma bilgiler, kısa dönemde iyi sonuç gösterebilir fakat uzun dönemde, bu tarz bilgilerin yararı o kadar da iyi olmayabilir.” ifadelerini kullandı. Aslında bu araştırma son dakika çalışan öğrenciler için büyük önem arz ediyor. Bu araştırmanın son dakika çalışan öğrenciler için önemli olduğunu söyleyebiliriz. Çünkü bu tip çalışmanın yerine, biraz beyninizi dinlendirip bilgilerin işlenmesine yardımcı olmak, daha yüksek sonuçlar verebilir. James Cousins, öğrenciler için ufak bir öneride de bulundu. James Cousins, öğrencilere, “Kafanızın içine bilgileri sıkıştırmakla kendinizi strese sokmayın. Kestirmek iyidir.” şeklinde öneride bulundu.
Yelpaze İstanbul / 15 Aralık 2016
48
SAĞLIK
Her boğaz ağrısı
için antibiyotiğe başvurmayın Her mevsim yaşanabilen boğaz ağrısı, havaların soğuduğu kış aylarında daha fazla görülüyor. Boğaz ağrısı için hemen bir antibiyotik alınması ise en sık yapılan hataların başında geliyor.
Farenjit kaynaklı boğaz ağrılarında hiçbir faydası olmayan antibiyotik, iltihaplanan bademciklerin tedavisinde kullanılmalıdır. “18 Kasım Antibiyotik Farkındalık Günü” öncesinde, Memorial Şişli Hastanesi Kulak Burun Boğaz Bölümü’nden Prof. Dr. Sami Katırcıoğlu, boğaz ağrılarında gereksiz antibiyotik kullanımının zararlı etkileri hakkında bilgi verdi. Boğazınız farklı rahatsızlıklar nedeniyle ağrıyabilir Boğazda meydana gelen ağrıların tek sebebi, bademcik iltihabı olmamasına rağmen halk arasında genellikle ilk suçlu olarak görülmektedir. Halk arasında bilinen, dilin arka kısmında sağ ve solda bulunan bademciklerin dışında 5 tane daha bademcik bulunmaktadır. İnsan boğazına halka gibi dizilen ve adeta kontrol kulesi görevi yapan bademcikler hava yoluyla vücuda giren mikroorganizmaların kontrolünü sağlamaktadır. Bademcik iltihaplanması yani kriptik tonsillit halk arasında bilinen bu iki bademciğin iltihaplanmasıdır. Boğazda ortaya çıkan ağrılar virüs kaynaklı da olabilmektedir. Bütün boğaz yapısını etkileyen farenjit ile bademcik
Yelpaze İstanbul / 15 Aralık 2016
iltihaplanmasının belirtileri birbirine karıştırılabilmektedir. Antibiyotik faydadan çok zarar getirebilir Bademcik iltihaplanması genellikle bakterilere bağlı olarak gelişirken, burun yerine ağızdan nefes almak, geniz akıntısı, sinüzit hatta reflü gibi farklı rahatsızlıklar farenjite neden olabilmektedir. Tüm boğazı etkileyen farenjitin tedavisinde cerrahi yöntem kullanılamayacağı için, altta yatan tetikleyici unsur belirlenerek sebebe yönelik tedavi uygulanmalıdır. Yaşanan her boğaz ağrısında doğrudan antibiyotik kullanmak yerine, önce rahatsızlığın ne olduğunun belirlenmesi gerekir. Farenjit kaynaklı boğaz ağrısında antibiyotik kullanımı yarardan çok zarar verebilmektedir. Bademcikleriniz çok sık iltihaplanıyorsa… Genellikle bakterilerin neden olduğu bademcik iltihaplanmalarında antibiyotik kullanımı etkili bir tedavi yoludur. Doktor kontrolünde alınan ilaçlara rağmen bademciklerde gelişen iltihaplanmanın önüne geçilemiyorsa, cerrahi tedavi ön plana çıkmaktadır. Her bademcik iltihaplanmasında cerrahi yöntemi başvurmak doğru bir yaklaşım değildir. • Bir sene içerisinde 5 defadan daha fazla akut, ateşli bademcik enfeksiyonu geçiriliyorsa, • Özellikle çocukluk döneminde aşırı bü-
yüyen bademciklerin beslenme ve solunum fonksiyonlarını olumsuz etkilediği durumlarda, • Tek taraflı asimetrik bademcik büyümelerinde, • Kötü kokuya neden olan bademcik iltihaplanmalarında bademcik ameliyatı gerekebilmektedir. Hastanın kalp veya eklem romatizması ile karşı karşıya kalmaması için bademciklerin alınması uygulamasına etkili ilaçlar sayesinde artık gerek kalmamaktadır. Belirtileri karıştırmayın Uzman bir doktor tarafından kolaylıkla birbirinden ayırt edilen bademcik iltihaplanması ile farenjit arasında kişinin anlayabileceği farklar da bulunmaktadır. • Bademcik iltihaplanmasında kıpkırmızı bademciklerin üzerinde beyaz noktalar varken, farenjitte tüm boğazda kırmızı renk görülür. • Farenjitte çok ateş olmamaktadır ancak bademcik iltihabında yüksek ateş görülür. • Farenjitte ağız kokusu olmazken, bademcik iltihabında enfeksiyondan dolayı hastada ağız kokusu belirgindir. • Bademcik iltihabı son derece ağrılıyken, farenjitte hissedilen ağrı bu kadar şiddetli değildir. • Bademcik enfeksiyonunda genellikle hasta yatmak zorunda kalır ama farenjitte rahatsızlık ayakta geçirilebilir.
49
Sizi Kabızlıktan Kurtaracak Pratik Öneriler
DOĞRU ADRES - SORUNSUZ TESLİMAT GÜVENİLİR TEMİZLİK “Kabızlık yaşamak istemiyorum” diyorsanız haberimizdeki pratik öneriler tam size göre... Yapılan araştırmalar kabızlık yaşayan kişi sayısının oldukça fazla olduğunu gösteriyor. Beslenme üzerine konuştuğu her 5-6 kişiden birinin kabızlık çektiğini belirten beslenme uzmanı İpek Ağaca, kabızlığı gideren ilaçlara sarılmak yerine, yaşam biçiminde ve özellikle beslenme alışkanlıklarında değişiklikler yapmanın oldukça önem taşıdığını belirtti. Genelde ileri yaşlarda görülmesine karşın toplumun her kesimini etkileyebildiğini, kadınlarda erkeklere göre 2-3 kat daha fazla rastladığını söyleyen Ağaca, kabızlığa karşı pratik önerilerde bulundu. • Sabah aç karnına ılık su içmeyi deneyebilirsiniz. Ilık su, bağırsak peristaltizmini uyarır. • Dışkılama ihtiyacını uzun süre ertelenmeyin. Gün içerisinde her gün aynı saatte tuvalete gidin ve yeterli zaman ayırın. • Her öğününüzde posa içeren bir besin bulundurun, besinlerin posa içeriğinden faydalanın. • Ekmeğinizi tam tahıllı, kepekli, çavdar tercih edin. • Tüketeceğiniz makarna, pilav gibi besinlerin kepekli olanlarını tüketin. • Günlük 3-5 porsiyon meyve tüketmeyi ihmal etmeyin. • Çiğ ve pişmiş sebzelerden her öğünde bir miktar mutlaka tüketin. • Kabuklu sebze ve meyveleri kabuğunu soymadan (tüketilebilenleri) tüketin. • Yeterince su (en az 8 su bardağı) ve sıvı gıdalar tüketmeyi ihmal etmeyin. • Sabah kahvaltıdan önce tüketeceğiniz birkaç kuru meyve bağırsakların çalışmasını sağlayacak, sizi rahatlatacaktır. Aynı zamanda güne güzel başlamış olacaksınız. • Düzenli egzersiz yapın. Fiziksel aktivitenin artması, kalın bağırsak hareketlerinin düzenli olmasında etkilidir. • Yatak içinde hareketsizlik söz konusu ise (hastalık vb. durum); yatakta yapılabilecek, özellikle karın kaslarını çalıştıran pasif hareketler yapın.
• İPEK • ÇİN • NEPAL • DECO • YÖRÜK
• ŞAGE • KİLİM • BATTANİYE • YORGAN • MİLAS
• STEP • BÜNYAN • ANTİK • LADİK
Halılarınız El Değmeden En Son Teknoloji İle Yıkanır, Kurutulur, Evinizden Alınıp, Evinize Steril Ambalajda Teslim Edilir.
HER TÜRLÜ HALIFLEKS - KOLTUK YIKANIR YERİNDE HALIFLEKS YIKANIR HALI KENARLARINA OVERLOK YAPILIR
(0212) 876 63 22
(0535) 206 41 38
Yakuplu Merkez Mah. 46. Sk. No:32 İstanbul YelpazeBeylikdüzü, İstanbul / 15 Aralık 2016
50
TEKNOLOJİ
Bildiğimiz Anlamdaki İş Dünyasını Tümden Değiştirmeye Hazırlanan
10 Muazzam Teknoloji
Günümüzde bir dijital stetoskop, kalp atışı ve solunum seslerini kaydetme ve depolama olanağına sahip. Yarın aynı stetoskop, veriyi tanı ve tedavi bilgileriyle ilişkilendiren bir “akıllı cihaz” olarak işlev görecek.
Yapay zeka ve öğrenebilen makineler, örneğin hastane donanımları gibi çok günlük hayata dair sektörlerin içine girmeye başladı; ama hepsi bununla sınırlı değil. Birbirini çeşitli biçimlerde destekleyen, birbiriyle entegre olabilen ve birbirlerinden beslenen yepyeni teknolojiler, çok yakında özellikle de iş yaşamında vazgeçilmez çözümler haline gelecek. Florida Gartner ITxpo 2016 Sempozyumunda, önümüzdeki yıldan itibaren iş yaşamını ciddi anlamda şekillendirmeye başlayacak teknolojiler masaya yatırıldı. Biz de, öne çıkan 10 teknolojik gelişmeyi sizler için derledik.
1. Yapay zeka (AI) ve ileri düzey “öğrenebilen makineler” (ML) Derin öğrenme, sinir ağları ve doğal dil işleme gibi teknolojileri içeren yapay zeka (AI) ve öğrenebilir makineler / makine öğrenimi (ML) dediğimiz şey; anlamak, öğrenmek, tahmin etmek, uyarlamak ve potansiyel olarak özerk çalışabilen daha gelişmiş sistemleri de kapsıyor. Bu sistemler gelecekte davranışları öğrenecek, değiştirebilecek ve daha akıllı cihazlar / programlar yaratılabilecek. Geniş paralel işlem gücü, gelişmiş algoritmalar ve algoritmaları beslemek için büyük veri kümelerinin birleşimi bu yeni çağa kaldı; gün geçtikçe de daha çok hayatlarımızda olacak. Bankacılıkta, hileli olma ihtimaline bağlı olarak gerçek zamanlı işlemleri modellemek için bu teknikleri kullanabiliriz. Dijital yeniliği bu trendle yönlendirmek isteyen kuruluşlar da, AI ve ML’nin net ve belirli işletme değeri sunabileceği bir dizi işletme senaryosunu değerlendirmelidir.
Yelpaze İstanbul / 15 Aralık 2016
2. Sanal kişisel asistanlar (VPA) gibi teknolojileri içeren akıllı uygulamalar Bu uygulamalar günlük görevleri kolaylaştırarak iş yerlerini dönüştürme potansiyeline sahip. Bizim yerimize e-mail’leri önceliklendirebilir, uçak biletlerimizi alabilir ve başka pek çok şeyi yapabilirler. Bununla birlikte, akıllı uygulamalar yeni dijital asistanlarla sınırlı değil - güvenlik aletlerinden pazarlamaya, veya ERP gibi kurumsal uygulamalara kadar her mevcut yazılım kategorisi, AI destekli yeteneklerle donatılabilir.
2018 yılına gelindiğinde Gartner, dünyanın en büyük 200 şirketinin çoğunun bunlardan yararlanacağını, müşteri deneyimini iyileştirmek için büyük veri ve analiz araçlarının tümünü kullanacağını öngörüyor. 3. Akıllı şeyler: Robotlar, drone’lar ve özerk araçlar Bunların her biri piyasanın daha büyük bir bölümünü etkilemek ve dijital işin yeni bir
safhasını desteklemek için gelişecek. Ev, ofis, fabrika ve tıbbi tesis de dahil olmak üzere, her yerde AI ile etkinleştirilmiş bu sistemlerin gücünü görebileceğiz. Akıllı şeyler evrimleştikçe ve daha popüler hale geldiğinde, tek başına çalışarak akıllı şeylerin birbirleriyle iletişim kurdukları ve görevleri yerine getirmek için birlikte hareket ettikleri ortak bir modele geçecekler. Bununla birlikte, sorumluluk ve gizlilik gibi teknik olmayan sorunların yanı sıra, son derece uzmanlaşmış asistanların oluşturulmasının karmaşıklığı, bazı senaryolarda bu zekayı yavaşlatabilir. 4. Sanal gerçeklik (VR) ve artırılmış gerçeklik (AR) Bu teknolojiler, bireylerin birbirleriyle etkileşime geçme biçimlerini dönüştürecek. Örneğin VR, eğitim senaryoları ve uzak eğitimler, deneyimler için kullanılabilir. Gerçek ve sanal dünyaların harmanlanmasını sağlayan AR ise, işletmelerin grafikleri gerçek objelerin üstüne bindirebilmesini sağlayacak. Örneğin bir
51 için öne çıkıyor. Normalde güven konusunda açıkları olabilecek alanlarda güvenilirliği sağlamak ve bilgilere şeffaf erişim imkanı getirmek bir avantaj.
duvarın üzerine, içinden geçecek kablolara ait grafiği bindirmek gibi. Yine de bu teknolojiler diğer arayüz modellerinin yerine geçip onları ortadan kaldırmayacak. Fakat şu da var, zamanla bu teknolojiler yalnızca göz değil, tüm 5 duyuyu içeren hale gelecek. İşletmeler 2020’ye kadar VR ve AR’nin bir hedefe yöneltilmiş uygulamalarının peşine düşmeli. 5. Dijital ikizler Üç ila beş yıl içerisinde, milyarlarca şey dijital ikizlerle temsil edilecek. Nedir dijital ikiz? Fiziksel bir şey ya da sistemin, dinamik bir yazılım modelidir. Ne işe yarayabilir? Fziksel dünyadaki sensörler tarafından sağlanan verilerin yanı sıra, bir parçanın çevreye nasıl tepki ve yanıt verdiğine ilişkin fizik verilerini de kullanarak, gerçek dünya koşullarını analiz etmek ve simüle etmek, değişikliklere yanıt vermek, işlemleri geliştirmek ve eklemek için kullanılabilir. Dijital ikizler, yetenekli kişilerin (örneğin, teknisyenler) ve geleneksel izleme cihazlarının ve kontrollerin (örn., Basınç göstergeleri) kombinasyonu için vekiller olarak işlev görür. Tabii, gerçek dünyadaki şeylerin bakımından anlayan insanlar, veri bilimcileri ve BT uzmanlarıyla işbirliği yapmalı. Bu nedenle, bu ikizlerin çoğalmaları kültürel bir değişim gerektirir. Dijital ikizler, insanlar, işletmeler ve süreçler, simülasyon, analiz ve kontrol için gerçek dünyanın giderek daha ayrıntılı bir şekilde dijital olarak temsil edilmesini sağlayacak.
6. Blockchain Blockchain nedir? Kabaca, değer değişim işlemlerinin (bitcoin işlemleri gibi) sıralı olarak bloklar halinde gruplandığı bir kayıt defteri gibi düşünelim. Kimlik doğrulama ve tapu kayıtları gibi, günlük hayatta kullanılan işletim modellerini değiştirme vaadinde bulunduğu
Her ne kadar ilgi şimdiden yoğun olsa da, çoğu blockchain girişimi henüz alfa veya beta aşamasında ve aşılması gereken teknolojik zorluklar da bulunuyor. 9. Dijital teknoloji platformları Dijital teknoloji platformları, dijital bir iş için temel taşlardır. Her organizasyonda beş dijital teknoloji platformunun bir karışımı olacak: Bilgi sistemleri, müşteri deneyimi, analitik ve istihbarat, nesnelerin interneti, AI ve konuşma sistemleri. Özellikle de yeni platformlar ve hizmetler, 2020 yılına kadar önemli bir odak noktası olacak. Şirketler, endüstri platformlarının nasıl gelişeceğini belirlemeli ve dijital işlerin zorluklarını gidermek için platformlarını geliştirme yollarını şimdiden planlamalıdır. 7. Konuşmalı sistemler Konuşma sistemleri, “Saat kaç” gibi çok basit sesli görüşmelerden tutun da, bir suçun şüphelisinin krokisini oluşturmak için görgü tanıklarından sözlü ifade toplamak gibi daha karmaşık etkileşimler için de kullanılabilir. Bu sistemler özel arayüz olarak metin / ses kullanmaz; ama insanlar ve makinelerin, dijital bir ağda (ör. sensörler, cihazlar, IoT sistemleri) birden fazla duyuyla (örneğin, görme, ses, dokunma vb.) iletişim kurması için kullanılabilir.
8. Dijital örgü ve sistem mimarisi (MASA) Dijital örgü ve hizmet mimarisi (MASA) için çok kanallı bir çözüm mimarisi diyebiliriz. Bulut ve sunucu içermeyen hesaplamayı, mikro servisleri kullanır; ayrıca modüler, esnek ve dinamik çözümler sunmak için API’lar ve etkinliklerden yaralanır. Çözümler, birden fazla cihazı kullanarak ve birden çok ağ üzerinden iletişim kurarak çoklu rollerde birden fazla kullanıcıyı destekler. Bununla birlikte, MASA, uygulama geliştiriciliğinde önemli değişiklikler gerektiren uzun vadeli bir mimari değişim.
10. Uyarlanabilir güvenlik mimarisi Akıllı dijital örgü, dijital teknoloji platformlarının ve uygulama mimarilerinin gelişimi, güvenliğin de akışkan ve uyarlanabilir olması anlamına geliyor. IoT (nesnelerin interneti) ortamında güvenlik, özellikle zorlayıcıdır. Güvenlik ekipleri, uygulamaların veya IoT çözümlerinin tasarımının erken safhalarında güvenliği düşünmek için uygulama mimarları, çözüm mimarları ve kurumsal mimarlar ile çalışmalıdır. Çok katmanlı güvenlik ve kullanıcı analizi, hemen hemen her şirket için bir gereklilik haline geleceği kesin.
Yelpaze İstanbul / 15 Aralık 2016
52
TEKNOLOJİ
Türkiye 2016 Yılında
Twitter’da En Çok Neleri Konuştu?
Her yıl olduğu gibi bu yılın da “en”lerini paylaşan mikro blog sitesi Twitter, hem Türkiye’deki hem de dünyadaki kullanıcıların en çok konuştuğu olayları ve gelişmeleri sıraladı.
TeknoYo’da yer alan habere göre Twitter’ın 2016 yılına ilişkin verilerine göre Türkiye’de 2016’da dakika başına en çok Tweet’in atıldığı anlar (Tweet Per Minute), futbol maçlarında gerçekleşti. Twitter’ın ‘2016 neler oldu’ analizine (#ThisHappened) göre Türkiye’de dakika başına en çok Tweet’in atıldığı ilk 3 an futbol maçlarından oluştu.
ray- Fenerbahçe Ziraat Türkiye Kupası final maçı olarak kayıtlara geçti.
İkinci ise 10 Kasım’da Koç Holding’in Atatürk anısına yaptığı #sanaborçluyuz videosu oldu.
Poyraz Karayel, Game of Thrones ve Survivor’ı geride bıraktı Türkiye’de eğlence söz konusu olunca Twitter’da en çok TV programları konuşuldu. 2016 verilerine göre ilk sırayı ise Poyraz Karayel dizisi aldı.
Dakikada en çok Tweet Süper Kupa finalinde atıldı Twitter’da 2016’da dakikada en çok Tweet’in atıldığı an 13 Ağustos 2016 günü saat 20.37 olarak kayıtlara geçti. Galatasaray – Beşiktaş Süper Kupa Finali’nin gerçekleştiği o gece, futbolseverler bir yandan mücadeleyi takip ederken bir yandan da maça dair duygu ve düşüncelerini Twitter’da dile getirdi. 4-1’lik skorla sonlanan gecede kupayı evine götüren taraf Galatasaray olurken, Twitter’a da futbol damgasını vurmuş oldu.
İkinci sırayı Survivor alırken Beyaz Show, Game of Thrones ve O Ses Türkiye sırasıyla Twitter’da en çok konuşulan ilk 5 TV programı oldu.
Dünya en çok Rio 2016’yı konuştu Dünya genelinde ise Twitter’da 2016 yılında en çok konuşulan konu Rio Olimpiyatları oldu. Milyonları kasıp kavuran Pokemon GO oyunu, Amerika ve Avrupa’daki önemli politik gelişmeler ve Oscar Ödül Töreni Twitter’da en çok konuşulan konular arasında.
İkinci sırada Çek Cumhuriyeti maçı var Dakikada en çok Tweet atılan ikinci etkinlik 21 Haziran gecesi gerçekleşen Türkiye – Çek Cumhuriyeti milli maçı, üçüncü etkinlik ise 26 Mayıs gecesi gerçekleşen Galatasa-
En çok konuşulan videolar ise şöyle Twitter’da en çok konuşulan videolar listesinde ise ilk sırayı kanalizasyona düşen ve yavrularının başında bekleyen anne ördeğin görüntüleri aldı.
Yelpaze İstanbul / 15 Aralık 2016
En çok konuşulan sanatçı Neşet Ertaş 2012 yılında hayatı kaybeden Neşet Ertaş ve 1999 yılında hayatını kaybeden Barış Manço, 2016 yılı genelinde Twitter’da en çok konuşulan birinci ve ikinci sanatçı olarak yer aldı. Bu iki ismi, Aşık Veysel, Kazım Koyuncu ve Müslüm Gürses takip etti.
Twitter’ın açıkladığı 2016 için dünya çapında en çok konuşulan 10 hashtag listesi şöyle: 1.#Rio2016 2.#Election2016 3.#PokemonGo 4.#Euro2016 5..#Oscars 6.#Brexit 7.#Blacklivesmatter 8.#Trump 9.#RIP 10.#Game of Thrones
53
Google Çeviri Alanından Sonra Dudak Okuma Konusunda da İnanılmaz Bir Devrime İmza Attı! Hatırlayacağınız üzere geçtiğimiz günlerde Google, “Google Translate”’e getirdiği yenilikle çeviri alanında adeta devrim yapmıştı. Boş durmak nedir bilmeyen şirket, bu sefer de dudak okuma alanında inanılmaz bir gelişme kaydetti.
Profesyonal bir dudak okuyucuyla karşı karşıya getirilen yapay zeka, açık ara farkla daha isabetli tahminler yürütmeyi başardı. Hatta aradaki fark o kadar fazlaydı ki; profesyonel dudak okuyucu kişi %12,4 oranında isabet yakalarken, Google’ın yapay zeka programı %46.8 ile neredeyse 4 katı kadar yüksek bir isabet oranı tutturdu.
Oxford Üniversitesi ile Google, Deepmind projesi kapsamında oldukça önemli bir ilerleme kaydetti. BBC işbirliğiyle yürütülen projede, BBC’ye ait oldukça büyük bir TV programı arşivi üzerinde çalışılarak yapay zekanın dudak okuma yetenekleri artırıldı ve çok önemli bir başarıya imza atıldı. Yapay zeka, toplamı 5000 saati bulan TV programı arşivindeki 118 bin cümle ile eğitime tabi tutuldu. Ocak 2010 ile Aralık 2015 arasında yayınlanmış bu programlarla eğitim bittikten sonra, yapay zekanın yetenekleri, daha sonraki zamanlarda yayınlanmış TV programları üzerinde denendi ve işler bu noktada bir hayli ilginçleşti.
Dahası, sistemin yaptığı yanlışların birçoğu sadece çok küçük harf nüanslarıydı. Bu sonuçlarla Google dev bir adımla hem dudak okuyucu insanları, hem de diğer dudak okuma sistemlerini ezip geçti adeta. Daha geçtiğimiz günlerde dudak okuma alanında büyük bir adım atılmıştı aslında. Yine Oxford Üniversitesi’nde, 2 hafta önce insanlardan daha iyi tahminler yapan bir dudak okuma sistemi geliştirilmişti. Ancak bu sistem, GRID adlı sadece 51 farklı kelimeli bir sistem üzerinde denenmişti. BBC’nin setinde ise 17 bin 500 adet farklı kelime bulunuyor. Üstelik GRID, hep aynı düzende oluşturulmuş cümlelere sahipken, BBC’nin programlarında gerçek insanlar konuştuğu için daha karmaşık cümle yapıları bulunuyordu.
dan bile etkilenmemiş. Hatta ve hatta bu senkronizasyon hatalarını, dudak okuma esnasında tespit ederek 5000 saatlik video arşivinin tamamını düzgün şekilde senkronlamış. Bu teknolojinin kullanım alanı neler olabilir peki? DeepMind araştırmacıları, programın duyma zorluğu çeken kişilere yardımcı olabileceğini, sessiz filmlere açıklamalar yazmakta kullanılabileceğini veya Siri, Alexa gibi dijital asistanları kontrol etmekte kullanılabileceğini söylüyor. Bu tür teknolojiler elbette gizlilik endişeleriyle de geliyor – dudak okuyan yazılımlar, gelecekte günlük hayatta konuştuklarımızı kaydetmekte kullanılabilir.
Özetle, Google’ı tebrik etmemek gerçekten elde değil...
Bu bakımdan Google, bu mükemmel gelişmenin bile 4-5 gömlek üstünde bir ilerlemeye imza atmış durumda. Bu yeni adımın ne kadar büyük olduğuna hala ikna olmadıysanız şunu da belirtelim: Sistem, TV programlarının bir kısmında ses ve görüntünün senkronize olmamasın-
Yelpaze İstanbul / 15 Aralık 2016
54
KÜLTÜR
Balmumu Heykel Müze Zinciri
Madame Tussauds, İstanbul’da Açıldı Dünyanın en ünlü balmumu müzesi Madame Tussauds’nun 21’inci merkezi İstanbul’da açıldı.
Madame Tussauds’nun Grand Pera’daki merkezi, Türkiye ve dünyanın yıldız isimlerinden oluşan balmumu figür koleksiyonuyla kapılarını, 28 Kasım Pazartesi günü ziyaretçilerine açtı. Müzede tarih, kültür, sanat, spor ve siyaset dünyasından 55 figür yer alıyor. Sergilenecek figürler arasında Mustafa Kemal Atatürk, Mevlana, Fatih Sultan Mehmet, Kanuni Sultan Süleyman, Zeki Müren, Barış Manço, Adile Naşit ve daha birçok sürpriz isim bulunuyor. Balmumu figürler için hazırlık sürecinde hayatta olan kişiler için İstanbul, Barselona ve Los Angeles’ta 3 saati bulan detaylı fotoğraf çekimi ve ölçüm süreci yaşandı. Balmumu figürler için hazırlık sürecinde hayatta olan kişiler için İstanbul, Barselona ve Los Angeles’ta 3 saati bulan detaylı fotoğraf çekimi ve ölçüm süreci yaşandı.
Koleksiyonlarına yılda 3-4 figür daha katmayı planladıklarını söyleyen Madame Tussauds İstanbul’un Grup Genel Müdürü Sarper Hilmi Suner, “Madame Tussauds dünyanın en eski balmumu figürlerinden oluşan bir müze. Bu müzenin 21. merkezi olmak oldukça heyecan verici.” diye konuştu. DHA
Yelpaze İstanbul / 15 Aralık 2016
Nöbetçi Eczaneler 3. Cadde Eczanesi Armağan Eczanesi Bahçeşehir Aydın Eczanesi Bahçeşehir Eczanesi Boğazköy Eczanesi Defne Eczanesi Deniz Eczanesi Derman Eczanesi Dilek Öz Eczanesi Eczane Akbatı Eczane Filiz Elit Eczanesi Elvin Eczanesi Güngör Eczanesi İstanbul Eczanesi Kent Eczanesi Mavi Eczane Oksijen Eczanesi Şehir Eczanesi Şelale Eczanesi Su Eczanesi Yıldız Eczanesi
608 00 26 669 93 00 608 00 37 669 34 34 607 06 07 669 96 59 672 43 03 605 02 13 669 70 10 397 01 17 672 01 03 672 33 32 669 18 27 672 94 01 672 33 30 596 55 53 669 59 51 669 44 66 608 17 27 669 09 11 669 97 97 607 08 10
BAHÇEŞEHİR SİVİL TOPLUM KURULUŞLARI BAHÇEŞEHİRLİLER DERNEĞİ (BADER) 669 61 61 BAHÇEŞEHİR ATATÜRKÇÜ DÜŞÜNCE DERNEĞİ 672 70 16 BAHÇEŞEHİR Ç.Y.D.D. 672 01 05 BOĞAZKÖYLÜLER DERNEĞİ (BODER) 607 13 77 BAHÇEŞEHİR ÖNEMLİ TELEFONLAR YELPAZE İSTANBUL HABER AJANSI (YİHA) 669 83 86 AİLE HEKİMLİĞİ 444 06 69 ALO AMBULANS 669 55 66 BAHÇEŞEHİR SU-ARITMA 669 38 62 BAHÇEŞEHİR GAZ DAĞITIM A.Ş. 669 00 03 1.KISIM MUHTARLIĞI 669 62 10 2.KISIM MUHTARLIĞI 669 80 25 ZABITA KARAKOLU 669 37 07 BARINAK 669 47 29 BAŞAKŞEHİR BELEDİYESİ 444 0 669 PTT 669 16 00 İTFAİYE 669 31 37- 669 38 60 SAĞLIK OCAĞI 669 63 60 TAKSİ 669 63 60 ESENKENT ÖNEMLİ TELEFONLAR ESENYURT BELEDİYESİ 596 30 00 ISI DAĞITIM 672 16 13 KENT YÖNETİMİ 672 11 62 TAKSİ 672 62 72 EĞİTİM KURUMLARI BAHÇEŞEHİR KOLEJİ 669 51 77 TAY SÜRÜCÜ KURSU 669 84 04 ÖZEL DERS VERENLER ARDA ÇANKAYA 0532 777 83 38 NERİMAN GÜNEŞDOĞDU 0542 832 17 25
ETÜT MERKEZLERİ YELPAZE İSTANBUL SANAT MERKEZİ 669 16 50 KAFE/RESTORANT/GIDA/PAKET SERVİS BAHÇEŞEHİR PROFİTEROL 669 73 45 MİE PASTANESİ 669 05 89 EMLAKÇILAR ARDA EMLAK (22. YIL) 669 21 32 İrtibat Cengiz Yılmaz 0532 213 77 53 SU SERVİSİ GÜMÜŞ SU 444 78 44 KORUSU 669 00 13 - 672 20 30 TAŞDELEN SU 669 1 669 HİZMET SEKTÖRÜ /ELEKTRİK/SU TESİSAT BAHÇEŞEHİR ELEKTRONİK 669 00 25 SAĞLIK/GÜZELLİK MERKEZLERİ POLA FITNESS CENTER 669 00 25 GİYİM ARZU YETİŞ KOCATEPE Haute Couture (Gelinlik - Abiye) 0539 456 03 00 HALI YIKAMA Mis Köpük Halı Yıkama 853 95 24 VETERİNER&PET SHOP BOĞAZKÖY VETERİNER KLİNİĞİ 607 09 39 GÜNER VETERİNER SAĞLIK MERKEZİ 608 0 432 GÜNER PET 0532 266 14 91 SPRADON VETERİNER KLİNİĞİ 0532 646 14 31 İŞLETME REHBERİ AKYOL DANIŞMANLIK TERCÜME&BİLİŞİM 249 99 97 AKSİGORTA Gürsoylar Sigorta 596 41 33 AJANS YELPAZE 669 83 86
Bundan böyle gıdadan eğitime, güzellikten sağlığa sektörel telefon rehberimizde sizde yerinizi alın... Detaylı bilgi için; (0212) 669 83 86
Ay içerisinde nöbetçi çizelgelerinde değişiklik olduğundan dolayı güncel liste için www.ieo.org.tr adresinden bilgi edinebilirsiniz.
YTÜ ENDÜSTRİ MÜHENDİSİ MEZUNUNDAN; İlk, orta, lise seviyesinde Matematik, Geometri, Fen, Fizik ve İngilizce Özel Dersleri Verilir.
Her damacana siparişlerinizde
1/2 Lt’lik Pet Su Hediye
Abone olan herkese
Su Pompası Hediye
ÇOK HESAPLIDIR.
İletişim: 0535 659 18 62 - 0212 669 91 72 Matematik ve Geometri Öğretmeninden
İlk, Orta ve Lise öğrencilerine
Matematik ve Geometri Dersleri verilir.
0505 450 5809
İngilizce Öğretmeni bayandan
Üniversite hazırlık öğrencilerine ve ara sınıflara
İngilizce Dersleri verİlir.
0505 242 97 33
56
76D
146T
BAHÇEŞEHİR-TAKSİM (ÇİFT KATLI)
Gidiş-Dönüş sefer süresi: 180 dakika KITA İND. hattır bahçeşehir Kalkış İŞ GÜNÜ C.TESİ 05:00 05:30 05:15 05:50 05:30 06:10 05:45 06:25 06:00 06:40 06:10 06:55 06:20 07:05 06:30 07:15 06:40 07:30 06:50 07:45 07:00 07:55 07:15 08:10 07:30 08:25 07:45 08:40 08:00 08:55 08:15 09:10 08:30 09:25 08:45 09:40 09:00 09:55 09:15 10:10 09:30 10:25 09:45 10:40 10:00 10:55 10:15 11:10 10:30 11:25 10:45 11:40 11:00 11:55 11:15 12:10 11:30 12:25 11:45 12:40 12:00 12:55 12:15 13:10 12:30 13:25 12:45 13:40 13:00 13:55 13:15 14:10 13:30 14:25 13:45 14:40 14:00 14:55 14:15 15:10 14:30 15:25 14:45 15:40 15:00 15:55 15:15 16:10 15:30 16:25 15:45 16:40 16:00 16:55 16:15 17:10 16:30 17:25 16:45 17:40 17:00 17:55 17:15 18:10 17:30 18:25 17:45 18:40 18:00 18:55 18:15 19:10 18:30 19:30 18:45 19:50 19:00 20:10 19:15 20:30 19:30 20:50 19:50 21:10 20:10 21:30 20:30 21:50 20:50 22:10 21:10 21:30 21:55
PAZAR 06:00 06:25 06:50 07:10 07:30 07:45 08:00 08:15 08:30 08:45 09:00 09:15 09:30 09:45 10:00 10:15 10:30 10:45 11:00 11:15 11:30 11:45 12:00 12:15 12:30 12:45 13:00 13:15 13:30 13:45 14:00 14:15 14:30 14:45 15:00 15:15 15:30 15:45 16:00 16:15 16:30 16:45 17:00 17:15 17:30 17:45 18:00 18:15 18:30 18:45 19:00 19:15 19:30 19:50 20:10 20:30 20:50 21:10 21:30 21:55
taRLABAŞI Kalkış İŞ GÜNÜ C.TESİ 19:15 19:45 19:30 20:00 19:45 20:15 20:00 20:30 20:15 20:45 20:30 21:00 20:45 21:15 21:15 21:30 21:30 21:45 21:50 22:00 22:10 22:15 22:30 22:30 22:50 22:50 23:10 23:10 23:30 23:30 23:50 23:50 00:15
PAZAR 19:15 19:30 19:45 20:00 20:15 20:30 21:00 21:15 21:30 21:50 22:10 22:30 22:50 23:10 23:30 23:50
Not: Otolar Avcılar Yanyola Girmez, E-5 Yolundan Gider. Kırmızı Servisler ÖHO (Özel Halk Otobüsü) servisidir.
BOĞAZKÖY MH.-BAHÇEŞEHİR-YENİKAPI Gidiş-Dönüş sefer süresi: 155 dakika
BOĞAZKÖY Kalkış İŞ GÜNÜ C.TESİ
YENİKAPI Kalkış İŞ GÜNÜ C.TESİ
PAZAR
E - 58
ESENKENT BAHÇEŞEHİR - BAKIRKÖY
Gidiş-Dönüş sefer süresi: 100 dakika KITA İND. hattır İŞ GÜNÜ C.TESİ PAZAR 06:15 06:15 07:00 06:35 06:35 07:30 07:00 07:00 08:00 07:15 07:15 08:30 07:45 07:45 09:00 08:15 08:15 09:30 08:45 08:45 10:00 09:15 09:15 10:30 09:45 09:45 11:00 10:15 10:15 11:30 10:45 10:45 12:00 11:15 11:15 12:30 11:45 11:45 13:00 12:15 12:15 13:30 12:40 12:40 14:00 13:05 13:05 14:30 13:30 13:30 15:00 14:00 14:00 15:30 14:25 14:25 16:00 14:50 14:50 16:30 15:15 15:15 17:00 15:40 15:40 17:30 16:05 16:05 18:00 16:30 16:30 18:30 17:00 17:00 19:00 17:25 17:25 19:30 17:50 17:50 20:00 18:15 18:15 20:35 18:45 18:45 21:10 19:15 19:15 19:45 19:45 20:15 20:15 20:45 20:45 21:15 21:15
PAZAR
06:10 06:10 06:30 05:25 05:25 05:30 06:30 06:30 06:50 05:35 05:35 05:50 06:50 06:50 07:10 05:55 06:00 06:10 07:20 07:10 07:30 06:05 06:10 06:30 07:40 07:35 07:50 06:15 06:20 06:50 07:50 07:50 08:10 06:30 06:30 07:10 08:15 08:10 08:30 06:40 06:40 07:30 08:35 08:30 08:50 06:50 06:55 07:50 08:45 08:50 09:10 07:00 07:10 08:10 08:55 09:05 09:30 07:10 07:25 08:30 09:10 09:20 09:50 07:25 07:40 08:45 09:25 09:35 10:10 07:40 08:00 09:00 09:35 09:50 10:25 08:00 08:20 09:15 09:50 10:05 10:40 08:20 08:40 09:30 10:05 10:25 10:55 08:40 09:00 09:45 10:25 10:40 11:10 09:00 09:25 10:00 10:40 10:55 11:25 09:25 09:45 10:15 10:55 11:20 11:40 09:40 10:05 10:30 11:20 11:40 11:55 09:55 10:25 10:45 11:35 12:00 12:10 10:15 10:45 11:00 11:50 12:20 12:25 10:30 11:00 11:15 12:10 12:40 12:40 10:45 11:15 11:30 12:25 12:55 12:55 11:00 11:30 11:50 12:40 13:10 13:10 12:55 13:25 13:30 11:15 11:45 12:05 13:10 13:40 13:45 11:30 12:00 12:20 13:20 13:55 14:00 11:45 12:15 12:35 13:40 14:10 14:15 12:00 12:30 12:50 13:55 14:25 14:30 12:15 12:50 13:05 14:10 14:40 14:45 12:30 13:15 13:20 14:25 15:00 15:00 12:45 13:35 13:35 14:40 15:20 15:15 13:05 13:50 13:50 15:00 15:40 15:30 13:20 14:10 14:05 15:15 16:00 15:45 13:35 14:25 14:20 15:30 16:20 16:00 13:55 14:40 14:35 15:50 16:40 16:15 14:10 14:55 14:50 16:05 16:55 16:35 14:25 15:10 15:15 16:20 17:20 17:00 14:40 15:30 15:30 16:40 17:35 17:20 14:55 15:45 15:45 16:55 17:50 17:40 17:20 18:05 18:00 15:10 16:00 16:00 17:35 18:20 18:20 15:30 16:15 16:20 17:50 18:35 18:40 15:45 16:30 16:40 18:05 18:55 19:00 16:00 16:50 17:00 18:20 19:10 19:20 16:15 17:05 17:20 18:35 19:30 19:40 16:30 17:20 17:40 18:55 19:50 20:00 16:50 17:40 18:00 19:10 20:10 20:20 17:05 18:00 18:20 19:25 20:30 20:40 17:20 18:20 18:40 19:45 20:45 21:00 17:40 18:40 19:00 20:00 21:00 21:20 17:55 19:00 19:20 20:15 21:20 21:40 18:10 19:20 19:40 20:30 22:00 22:00 18:25 19:40 20:00 20:45 22:20 22:20 18:40 20:00 20:20 21:00 22:40 22:40 19:00 20:20 20:40 21:20 23:00 23:00 19:20 20:40 21:00 21:40 23:20 23:20 19:40 21:00 21:20 22:00 23:45 23:45 20:00 21:20 21:45 22:20 00:10 00:10 20:20 21:40 22:10 22:40 20:40 22:00 23:00 21:00 23:20 23:45 21:20 00:10 21:40 22:00 Not: Kırmızı Servisler ÖHO (Özel Halk Otobüsü) servisidir.
E - 57 ESENKENT Kalkış
146
BAKIRKÖY Kalkış İŞ GÜNÜ C.TESİ 07:40 08:20 08:45 09:10 09:35 10:00 10:30 11:00 11:30 12:00 12:30 12:55 13:20 13:45 14:10 14:35 15:00 15:30 15:55 16:20 16:45 17:10 17:35 18:00 18:30 18:55 19:20 19:45 20:15 20:45 21:15 21:45 22:15 22:45
07:40 08:20 08:45 09:10 09:35 10:00 10:30 11:00 11:30 12:00 12:30 12:55 13:20 13:45 14:10 14:35 15:00 15:30 15:55 16:20 16:45 17:10 17:35 18:00 18:30 18:55 19:20 19:45 20:15 20:45 21:15 21:45 22:15 22:45
PAZAR 08:40 09:10 09:40 10:10 10:40 11:10 11:40 12:10 12:40 13:10 13:40 14:10 14:40 15:10 15:40 16:10 16:40 17:10 17:40 18:10 18:40 19:10 19:40 20:10 20:40 21:10 21:40 22:10 22:40
Not: Kırmızı Servisler ÖHO (Özel Halk Otobüsü) servisidir.
ESENKENT BAHÇEŞEHİR - MECİDİYEKÖY
Gidiş-Dönüş sefer süresi: 100 dakika EKSPRES hattır ESENKENT Kalkış İŞ GÜNÜ C.TESİ 05:50 06:05 06:30 06:45 07:10 07:35 08:20 09:00 09:40 10:25 11:05 11:40 12:15 12:45 13:15 13:50 14:25 15:00 15:35 16:10 16:45 17:20 17:55 18:30 19:05 19:40 20:15
06:00 06:15 06:40 06:55 07:20 07:45 08:30 09:10 09:50 10:30 11:05 11:40 12:15 12:45 13:15 13:50 14:25 15:00 15:35 16:10 16:45 17:20 17:55 18:30 19:05 19:40 20:15
PAZAR 07:00 08:00 08:50 09:40 10:30 11:20 12:10 13:00 13:45 14:30 15:15 16:00 16:45 17:30 18:15 19:00 19:45 20:30
MECİDİYEKÖY-M.BUS Kalkış İŞ GÜNÜ C.TESİ 07:00 07:35 08:10 08:45 09:20 09:55 10:30 11:05 11:40 12:20 13:00 13:35 14:10 14:45 15:20 15:55 16:30 17:05 17:40 18:15 18:50 19:25 20:00 20:35 21:10 21:45 22:10
07:10 07:45 08:20 08:55 09:30 10:05 10:40 11:15 11:50 12:25 13:00 13:35 14:10 14:45 15:20 15:55 16:30 17:05 17:40 18:15 18:50 19:25 20:00 20:35 21:10 21:45 22:10
Not: Kırmızı Servisler ÖHO (Özel Halk Otobüsü) servisidir.
PAZAR 09:30 10:30 11:20 12:10 13:00 13:50 14:30 15:10 15:50 16:30 17:10 17:50 18:30 19:10 19:50 20:30 21:15 22:00
76E
BOĞAZKÖY MH.-BAHÇEŞEHİR-BAKIRKÖY Gidiş-Dönüş sefer süresi: 150 dakika
BOĞAZKÖY EVLERİ Kalkış İŞ GÜNÜ C.TESİ 04:50 05:00 05:07 05:14 05:21 05:28 05:34 05:44 05:50 05:56 06:02 06:08 06:14 06:20 06:26 06:32 06:42 06:48 06:54 07:04 07:10 07:16 07:22 07:32 07:38 07:46 08:02 08:10 08:20 08:30 08:45 08:55 09:05 09:15 09:25 09:35 09:45 09:55 10:05 10:15 10:25 10:35 10:45 10:55 11:05 11:15 11:25 11:35 11:45 12:00 12:15 12:30 12:40 12:50 13:00 13:10 13:20 13:30 13:40 13:50 14:00 14:10 14:20 14:30 14:40 14:50 15:00 15:10 15:20 15:30 15:45 15:55 16:05 16:15 16:25 16:35 16:45 17:00 17:10 17:20 17:30 17:40 17:50 18:00 18:10 18:20 18:30 18:40 18:50 19:00 19:15 19:30 19:45 20:00 20:15 20:30 20:45 21:00 21:15 21:30 21:45 22:00 22:15
05:10 05:19 05:28 05:37 05:46 05:54 06:02 06:10 06:20 06:30 06:40 06:50 07:00 07:10 07:20 07:30 07:40 07:50 08:00 08:10 08:20 08:30 08:40 08:50 09:00 09:10 09:20 09:30 09:40 09:50 10:00 10:15 10:30 10:40 10:50 11:00 11:10 11:20 11:30 11:40 11:50 12:00 12:10 12:20 12:30 12:40 12:50 13:00 13:15 13:30 13:45 14:00 14:10 14:20 14:30 14:40 14:50 15:00 15:10 15:20 15:30 15:40 15:50 16:00 16:10 16:20 16:40 16:50 17:00 17:10 17:20 17:30 17:40 17:50 18:00 18:10 18:20 18:30 18:40 18:50 19:00 19:10 19:20 19:30 19:40 19:50 20:00 20:15 20:30 20:45 21:00 21:15 21:30 21:50 22:10 22:30
PAZAR 05:30 05:45 06:00 06:10 06:20 06:30 06:40 06:50 07:00 07:10 07:20 07:30 07:40 07:50 08:00 08:10 08:20 08:30 08:40 08:50 09:00 09:10 09:20 09:30 09:40 09:50 10:00 10:10 10:20 10:30 10:40 10:50 11:05 11:20 11:30 11:40 11:50 12:00 12:10 12:20 12:30 12:40 12:50 13:00 13:10 13:20 13:30 13:40 13:50 14:00 14:10 14:20 14:30 14:40 14:50 15:00 15:10 15:20 15:30 15:40 15:50 16:00 16:10 16:20 16:30 16:40 16:50 17:00 17:10 17:20 17:30 17:40 17:50 18:00 18:10 18:20 18:35 18:50 19:00 19:10 19:20 19:30 19:40 19:50 20:00 20:10 20:20 20:30 20:40 20:50 21:00 21:10 21:20 21:30 21:45 22:00 22:15 22:30 22:45
BAKIRKÖY Kalkış İŞ GÜNÜ C.TESİ 06:00 06:10 06:20 06:30 06:38 06:46 06:54 07:10 07:18 07:26 07:34 07:42 07:50 07:58 08:06 08:14 08:26 08:34 08:42 08:54 09:02 09:10 09:18 09:30 09:40 09:50 10:00 10:10 10:20 10:30 10:40 10:50 11:00 11:10 11:20 11:30 11:40 11:50 12:00 12:10 12:20 12:30 12:40 12:50 13:00 13:10 13:20 13:30 13:40 13:55 14:05 14:20 14:30 14:45 14:55 15:10 15:20 15:35 15:45 15:55 16:05 16:15 16:25 16:35 16:45 16:55 17:05 17:15 17:25 17:35 17:45 17:55 18:05 18:15 18:24 18:32 18:40 18:50 19:00 19:10 19:20 19:30 19:40 19:50 20:00 20:10 20:20 20:30 20:40 20:50 21:00 21:10 21:20 21:30 21:40 21:55 22:10 22:25 22:40 22:55 23:10 23:25 23:40
PAZAR
06:30 06:37 06:44 06:51 07:00 07:15 07:30 07:40 07:50 08:00 08:10 08:20 08:30 08:40 08:50 09:00 09:10 09:20 09:30 09:40 09:50 10:00 10:10 10:20 10:30 10:45 11:00 11:10 11:20 11:30 11:45 12:00 12:10 12:20 12:30 12:40 12:50 13:00 13:10 13:20 13:30 13:40 13:50 14:00 14:15 14:30 14:40 14:50 15:00 15:15 15:30 15:40 15:50 16:00 16:10 16:20 16:30 16:40 16:50 17:00 17:10 17:20 17:30 17:45 17:55 18:10 18:20 18:30 18:40 18:50 19:00 19:10 19:20 19:30 19:40 19:50 20:00 20:10 20:20 20:30 20:40 20:50 21:00 21:10 21:20 21:30 21:40 21:50 22:00 22:10 22:20 22:35 22:50 23:10 23:30 23:50
Not: Kırmızı Servisler ÖHO (Özel Halk Otobüsü) servisidir.
Yelpaze İstanbul / 15 Aralık 2016 NOT: Otobüs saatleri, İETT’nin resmi yayınlarından, dergimiz baskıya girmeden önceki son haliyle alınmaktadır.
07:00 07:10 07:20 07:30 07:40 07:50 08:00 08:10 08:20 08:30 08:45 09:00 09:15 09:30 09:40 09:50 10:00 10:10 10:20 10:30 10:40 10:50 11:00 11:10 11:20 11:30 11:40 11:50 12:00 12:10 12:20 12:30 12:45 13:00 13:15 13:30 13:40 13:50 14:00 14:10 14:20 14:30 14:40 14:50 15:00 15:10 15:20 15:30 15:40 15:50 16:00 16:10 16:20 16:30 16:40 16:50 17:00 17:10 17:20 17:30 17:40 17:50 18:00 18:10 18:20 18:30 18:40 18:50 19:00 19:10 19:20 19:30 19:40 19:50 20:00 20:10 20:20 20:30 20:40 20:50 21:00 21:10 21:20 21:30 21:40 21:50 22:00 22:10 22:20 22:30 22:40 22:55 23:10 23:20 23:30 23:40 23:50 24:00
ESENKENT BAHÇEŞEHİR-TAKSİM (EKSPRES)
Gidiş-Dönüş sefer süresi: 150 dakika KITA İND. hattır ESENKENT Kalkış İŞ GÜNÜ C.TESİ 05:50 06:10 06:20 06:45 06:55 07:10 07:25 07:45 08:05 08:20 08:45 09:15 09:45 10:10 10:35 11:00 11:25 11:50 12:15 12:40 13:05 13:30 13:55 14:20 14:45 15:10 15:35 16:00 16:25 16:50 17:15 17:40 18:05 18:30 19:00 19:30 20:00 20:30 21:00
05:50 06:10 06:20 06:45 06:55 07:10 07:25 07:45 08:05 08:20 08:45 09:15 09:45 10:10 10:35 11:00 11:25 11:50 12:15 12:40 13:05 13:30 13:55 14:20 14:45 15:10 15:35 16:00 16:25 16:50 17:15 17:40 18:05 18:30 19:00 19:30 20:00 20:30 21:00
PAZAR 07:00 07:30 08:00 08:30 09:00 09:30 10:00 10:30 11:00 11:30 12:00 12:25 12:50 13:15 13:40 14:05 14:30 14:55 15:20 15:45 16:00 16:35 18:00 18:30 19:00 19:30 20:00 20:30 21:00 21:30
TAKSİM Kalkış İŞ GÜNÜ C.TESİ 19:00 19:25 19:50 20:15 20:40 21:05 21:30 22:00 22:30 23:00
19:00 19:25 19:50 20:15 20:40 21:05 21:30 22:00 22:30 23:00
PAZAR 19:30 20:00 21:00 21:30 22:00 22:30 23:00
Not: Kırmızı Servisler ÖHO (Özel Halk Otobüsü) servisidir.
MK15 BOĞAZKÖY-BAHÇEŞEHİR-OLİMPİYATKÖY METRO Gidiş-Dönüş sefer süresi: 120 dakika
BOĞAZKÖY SONDURAK Kalkış OLİMPİYATKÖY METRO Kalkış İŞ GÜNÜ C.TESİ
PAZAR
İŞ GÜNÜ C.TESİ
PAZAR
06:00
06:00
07:00
06:50
06:50
07:50
06:30
06:35
08:40
07:30
07:30
09:30
07:10
07:10
09:30
08:00
08:00
10:20
07:45
07:45
10:20
08:50
08:50
11:10
08:30
08:20
11:10
09:40
09:35
12:00
09:00
09:00
12:00
11:10
11:10
12v:50
10:00
10:00
12:50
12:00
12:00
13:40
10:50
10:50
13:40
13:30
13:30
14:30
12:15
12:15
14:30
15:50
15:50
15:20
13:10
13:10
15:20
16:50
16:50
16:10
14:40
14:40
16:10
18:00
18:00
17:00
17:00
17:00
17:00
18:30
18:30
17:50
18:00
18:00
17:50
19:10
19:10
18:40
19:10
19:10
18:40
20:20
20:20
19:30
19:40
19:40
19:30
20:45
20:50
20:20
20:10
20:10
20:20
22:25
22:25
21:10
21:40
21:40
21:10
00:20
00:20
23:10
23:20
23:10
22:10 00:25
afiş reklam videosu
insert dağıtımı TOPLU SMS GÖNDERiMi
kurumsal kimlik
Broşür / Katalog
logo tasarımı
indoor ve outdoor tasarımları
ARAÇ GiYDiRME
e-bülten DERGi iLANI
advertorial ilan www.yelpazeistanbul.com
facebook/ajansyelpaze
twitter/ajansyelpaze
Bahçeşehir 1. Kısım Mah. Bülbül Cad. Badem 08 Villa 02 Bahçeşehir (0212) 669 83 86