Yelpaze İstanbul 27 Mart 2011

Page 1


Kullanılmayan üyeliklere son! Siz hedefinizi belirleyin biz en kısa zamanda ve en sağlıklı şekilde sizi hedeflerinize ulaştıralım.

Volkan Koray Karatepe 1978 Ankara Üniversitesi Beden Eğitimi ve Spor Yüksek Okulu 2005 International Fitness Trainer Evendine College Türkiye Vücut Gelistirme Federasyonu 2. Kademe Fitness Antrenörü Life Fitness Academy Fitness Cardio Trainer Pro Sport Organization; Personal Trainer, Fitness Trainer, Sporcu Beslenmesi Med Art Sport Academy lnternational Fitness, Aerobic Dance Convention Certificate Emergency First Response (llk Yardım Sertifikası) Certificate Of Attendence Kinesis Personal Advance Course Türkiye Tenis Federasyonu 3. Kademe Tenis Antrenörü

Fatih Çebi 1981 Josef Pilsduski University Of Physical Education 2007 laff International Aerobic Fitness Festival Certificate Affe Aerobic Trainer Course Certificate laff International Aerobic Fitness Festival Certificate Certificate Of Attendance Kinesis Personal Advance Course University Of Josef Pilsduski Tenis Specility University Of Josef Pilsduski Fitness Specility

Kinesis

Power Plate

Şahika Vural Çebi 1985 Josef Pilsduski University Of Physical Education 2008 laff International Aerobic Fitness Festival Certificate Affe Aerobic Trainer Course Certificate laff International Aerobic Fitness Festival Certificate Certificate Of Attendance Pilates Personal Course Universty Of Josef Pilsduski Fitness Specility 2.Kademe Yoga Eğitmenlik Belgesi

Pilates

0212 608 13 40

Şelale Caddesi Manolya Evleri A1 Blok D:4 Bahçeşehir / İST.

Personel Training


İlk an ilk nefes...

www.dogumfotograflari.biz info@dogumfotograflari.biz

Doğum fotoğrafları ve doğum video belgesel çekimleri

Hayat çekilmeye değer! • • • • • • • • • • • • •

Belgesel Düğün Fotoğrafçılığı Belgesel Düğün Günü Video Çekimi Jimmyjib Çekimi Açık Hava Gelin Damat Albüm Çekimi Profesyonel Düğün Video Çekimleri Doğum Günü Video ve Fotoğraf Çekimleri Profesyonel Video Fotoğraf Montaj Kurgu Barkovizyon Sunum ve Gösterim, Slayt Gösterileri Balo ve Toplantılar Açılışlar Defile Video Çekimi Ürün Katalog Çekimleri Back Stage

OBA PRODUCTION Fotoğraf ve Video Hizmetleri

Marmara Cad. Çınar Çarşı No:4/B Bahçeşehir / İSTANBUL • Tel : 0212 669 85 90 • Officel : 0532 791 70 30 - 0532 574 81 91

www.obafotografcilik.com

info@obafotografcilik.com

3


Neden Trambolin? • Vücut sağlığınızı en üst seviyeye çıkarır. • Zıplarken yerçekiminden dolayı tüm bedeninizi ve vücut kaslarınızı harekete geçirir. • Fazla kilolarınızdan ve can sıkan yağlarınızdan eğlenerek kurtulursunuz. • Çocuklarda son yıllarda görülen obeziteyi önler. • Lenflerinizi geliştirir, bağışıklık sistemini güçlendirir. • Temiz havada zıplamak, vücudunuzdaki toksinlerin atılmasını sağlar. • Kan dolaşımını hızlandırır, beyninize oksijen depolar ve bu da daha verimli çalışmanızı sağlar. • Vücut esnekliğinizi arttırır. • Çocuklarımızın yoğun ders ve dershane programları arasında stres atmalarını sağlar. • Fitness merkezleri ve pahalı spor aletlerinden sizi kurtarır ve zamandan tasarruf etmenizi sağlar..

BERALIS Bahçe Trambolinleri, Baharla Gelen Mutluluk...

BERALIS Oyuncakçılık & Dış Ticaret Bahçeşehir 2. Kısım Mah. Turgut Özal Bulv. Kardelen Evleri No:39 Başakşehir| İST. Tel: 0 212 607 34 10 GSM: 0538 854 20 35 www.beralis.com | www.beralis.de | tuelay.akyol@beralis.com

SİPARİŞ HATTI: 0212 607 34 10 - 0538 854 20 35


5


Aktuel

Bahçeşehir Polis Merkez Amirliği Hizmete Başladı

Başakşehir İlçe Emniyet Müdürlüğü Bahçeşehir Polis Merkez Amirliği 01.03.2011 tarihinde Bahçeşehir I. Kısım Ispartakule Caddesi Seyhan Sokak adresinde hizmete girdi. Bahçeşehir’de bir güvenlik biriminin kurulması yönünde Başakşehir Belediyesi’nin, İçişleri Bakanlığı ve Emniyet Genel Müdürlüğü nezdinde yaptığı girişimlerin sonucu olarak karakol inşaatına başlandı. Doğan ihtiyaçlara kısa zamanda cevap verilmesi için süratle planlanan ve Başakşehir Belediyesi tarafından yaptırılan Bahçeşehir Polis Merkezi, son derece modern ve estetik bir mimariyle inşa edildi. Karakol bölgede yaşayan nüfusa en iyi hizmeti sunacak ve yetişmiş personeliyle Bahçeşehir artık daha huzurlu olacak. İlçe Emniyet Müdürlüğü’nden yapılan açıklamaya göre; Polis merkezinin resmi açılışı ise Polis Haftasında İstanbul Valisi Hüseyin Avni MUTLU, İl Emniyet Müdürü Vali Hüseyin ÇAPKIN’ ın da katılacakla-

rı bir törenle gerçekleşecek. İhtiyaçları doğrultusunda en yakın polis merkezinin bulunduğu Güvercintepe’ye kadar gitmek zorunda kalan vatandaşlarımız Bahçeşehir Polis Merkezi’nin açılmasıyla birlikte polise daha kolay ve daha çabuk ulaşabilecek Ayrıca Bahçeşehir Polis Merkezi’nin ilçemize dahil olması ile birlikte bölgedeki ekip sayısı 3 kat daha artmış olacak. Bahçeşehir’de yaşayan vatandaşlarımız dilek, istek ve şikâyetlerini 155 Polis İmdat telefonundan iletebileceği gibi 0212-669 26 21 no’lu sabit telefondan da bildirebilirler. Başakşehir Belediyesi Basın Ofisi

Başakşehir MOBESE ile donanacak Başakşehir’in güvenliğinin daha da etkinleştirilmesi için Kaymakamlık, İl ve İlçe Emniyet Müdürlüğü nezdinde yapılan görüşmeler, atılan adımların sonucu Başakşehir’in 39 noktası MOBESE kamera sistemi ile donatılacak. Başakşehir Belediye Başkanı Mevlüt Uysal güvenlik konusunda yaşanan sıkıntıların aşama aşama çözümüne yönelik olarak Emniyet Müdürlüğü ile birlikte bir çalışma yürüttü. MOBESE Güvenlik Sistemi’nin bir an önce uygulamaya konulabilmesi için Başakşehir Belediyesi kamera sisteminin maliyetini üstlendi. Kameraların hangi noktalara konulacağı konusunda Emniyet Müdürlüğü ekiplerinin yaptığı teknik araştırmalar sonucu Başakşehir’de ilk aşamada 39 önemli nokta belirlendi. Konuldukları her bir noktada , 1 kamera hareketli olmak üzere, 3 yönü sabit kamera ile 4 yönü gözleyen, gece görüntüleri alabilen dayanıklı MOBESE sistemiyle, vatandaşların güvenliği için 7/ 24 çalışarak görüntüleri kaydedecek. Ayrıca sitelerin güvenliği için önceden kurulmuş olan kameraların da sisteme dahil edilerek Başakşehir’in dört bir yanı güvenlik güçleri tarafından gece gündüz takip edilebilecek. Hazırlanan Teknik Şartname ile ihale edilen sistem kısa bir zaman sonra uygulamaya konulacak. Konuyla ilgili olarak Başakşehir Belediye Başkanı Mevlüt Uysal, Başakşehir ilçe sınırlarının oldukça geniş ve kontörlü zor açık alanlarının bulunması nedeniyle, Başakşehir, Bahçeşehir, Boğazköy, Şahintepe, Güvercintepe, Altınşehir, Şahintepe, Ziya Gökalp, Kayabaşı, Hoşdere, Şamlar ve Fenertepe 6 Yelpaze Bahçeşehir | 20 Mart ‘11

ve Organize Sanayi bölgelerinde belirlenen noktalara konulacak kameralarla uygulamaya geçecek olan MOBESE Sisteminin kaçak hafriyat dökümü, kaçak yapılaşma başta olmak üzere hırsızlık, kapkaç gibi suçların da önlenmesinde büyük rol oynayacağını kamera sayılarının daha da artacağını ifade etti.


Bahçeşehir Ç.Y.D.D Yeni Başkanı Deniz Bayraktar ile çalışmalarına hızlı başladı... Bahçeşehir Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği Mart ayında yapılan Genel Kurulunda aldığı kararla, uzun yıllar derneğe özveriyle hizmet veren Başkan Zuhal Egemen’nin görevini Deniz Bayraktar’a teslim ederek yeni bir döneme merhaba dedi. Bahçeşehir Ç.Y.D.D Yeni Dönem Başkanı Deniz Bayraktar çalışmalarına hızlı başladı. 05 Mart 2011 Cumartesi günü Bahçeşehir Fen ve Teknoloji Lisesi’nde “68’den günümüze gençlik” konulu seminer düzenleyen dernek, burslu öğrencilerini ve Bahçeşehir halkını bir araya getirdi. Seminerin açılış konuşması için kürsüye davet edilen Eski Başkan Zuhal Egemen dönemine dair çalışmaları anlatırken, salondakiler duygulu anlar yaşadılar. Egemen’e konuşmasının ardından derneğe verdiği

emeklerinden dolayı çiçek ve plaket verildi. Seminerde Bahçeşehir Ç.Y.D.D Dönem Başkanı Deniz Bayraktar yeni döneme ait hedeflerinden bahsederken, derneğin Onur Kurulu Üyesi Ümit Ülgen’nin seminerin konuşmacısı Sönmez Targan’nın özgeçmişini okumasıyla devam edildi. 68’liler Vakfı Başkanı Sönmez Targan konuşmasında, ülkenin sıkıntılı günlerden geçtiğini ve Atatürk’ün bu tür hallerde görevi gençliğe bıraktığını, gençliğin mutlak suretle Bursa Nutkunu okumalarını söyledi.

7


Aktuel

Gayrimenkul Alıcı ve Satıcılarının Alırken - Satarken Dikkat Edecekleri Hususlar

1. Gayrimenkul almak ve satmak başlı başına bir organizasyon ve danışmanlık işidir. Bu nedenle mutlaka kurumsal bir emlak şirketinin danışmanlığından faydalanmak gerekmektedir. 2. Danışman olan kişi, emlak alım-satımında müşteriyi birebir etkileyen konulara hakim ve yönlendirebilme becerine sahip olmalıdır. a. Satıştan evvel elektrik, su, doğalgaz, aidat ve emlak borçları sıfırlanmalı ve bu belgeler alıcıya ibraz edilmelidir. b. Tapu üzerinde herhangi bir hukuki olumsuzluk olup olmadığı araştırılmalıdır. Örneğin bir emlak daha evvel morgage sistemi ile alınmış olabilir. Bunun ipoteği kaldırılmalı ve tapuya öyle gidilmelidir. c. Alıcı morgage kredisi kullanacaksa; onun adına en uygun banka, kuruluş, süre, faiz oranı araştırılmalı, ona göre yönlendirme yapılmalı ve tabii ki dosya masrafı da aynı kapsamda ele alınmalıdır.

3. Alıcı ve satıcıya vergi mevzuatları ile ilgili durumlarda aydınlatma yapılmalıdır. Örneğin kişi emlakı aldıktan sonra 5 yıl içinde satmakta ise, alım ve satım fiyatları bakımından kendisinin aldığı ve sattığı fiyatlar arasında satış fiyatında lehine bir fark var ise mutlaka gelir vergisine tabii olacaktır. Bu rakam, sattığı fiyat ile aldığı fiyat arasındaki değerin vergilendirilmesi şeklinde karşımıza çıkmaktadır. Ancak bu durumda vergilendirmeyi bilmeli ve buna mukabil vergiden düşümleri de kullanabilmelidir. Şöyle ki; kişinin, örneğin konutunu aldığı tarihteki fiyat 150.000 TL, şu an sattığı fiyat 250.000 TL olsun. 250.000 TL – 150.000 TL = 100.000 TL . Vergilendirilecek rakam 100.000 TL’dir. 100.000 TL – 8.800 TL = 91.200 TL kademe kademe vergilendirilecektir. a. Bu rakamın 2011 yılı itibari ile muafiyeti 8.800 TL’dir.

2011 yılı gelir vergisi oranları: GELİR VERGİSİ ORANLARI 2011 Yılı Gelirlerine Uygulanacak Gelir Vergisi Oranları 9.400 TL kadar

%15

23.000 TL sinin

9.400 TL si için

1.410 TL fazlası için

%20

53.000 TL sinin

23.000 TL si için

4.130 TL fazlası için

%27

53.000 TL sinden fazlasının

53.000 TL si için

12.230 TL fazlası için

%35

8 Yelpaze Bahçeşehir | 20 Mart ‘11

91.200 TL için ; 53.000 TL kadar olan bedel için; 12.230 TL fazlası olan, 38.200 TL kalan bedel için %35 ; 13.370 TL Toplam : 25.600 TL vergi bedelidir. ***Farklı hesaplamaları mali müşavirinize de hesaplattırabilirsiniz. b. Buradan çıkacak vergi miktarından aşağıdaki giderleri düşerek gelir verginizin azaldığını hatta sıfırlandığını, bir başka deyişle gelir vergisi rakamının aslında abartılmaması gerektiğini de görürsünüz. Örneğin gelir vergisinden; 1. Kendi alış döneminizdeki tapu harcınızı düşebilirsiniz. 2. Konut kredisi aldıysanız ödenen toplam faizleri düşebilirsiniz. 3. Konutta yaptığınız faturalı harcamaları düşebilirsiniz (dekorasyon, sıhhi tesisat, konut boşsa aidat ödemeleri, belediye emlak vergisi, ... vs). 4. Alış fiyatının %1,1’ini amortisman olarak düşebilirsiniz. 5. Kazanç hesaplanırken; gayrimenkulün iktisap (edinme) bedeli TEFE (ÜFE) oranında yükseltiliyor. Örnek olarak; Bay (K) 12.04.2004’de 200.000 TL’ye almış olduğu gayrimenkulü 12.06.2007 tarihinde 400.000 TL’ye satmıştır. Bay (K)’nın bu işlemden elde ettiği kazanç, gayrimenkul ivazlı olarak iktisap edildiği ve iktisap tarihinden itibaren beş yıl geçmeden elden çıkarıldığı için değer artış kazancı olarak vergilenecektir. Bay (K)’nın elde ettiği safi değer artışı hesaplanırken gayrimenkulün maliyet bedeli, iktisap


“Bahçeşehir’de Birinciyiz...” edildiği ay dahil, elden çıkarıldığı ay hariç olmak üzere “ÜFE” artışı oranında endekslenerek dikkate alınacaktır. Nisan 2004 ayına ait ÜFE 110,49 Mayıs 2007 ayına ait ÜFE ise 140,68’dir. ÜFE artış oranı: (140,68 – 110,49 / 110,49) = % 27,32’dir. Artış %10’dan fazla olduğu için maliyet bedeli artırımı (endeksleme) yapılabilir.

KAMPANYA! 1 kg profiterol alana 100 gr Maraş Dondurması hediyemiz!

Bu durumda elden çıkarılan gayrimenkulün endekslenmiş maliyet bedeli (200.000 x 140,68/110,49 = ) 254.647,48 TL olacaktır. Bu tutar 254.640,00 TL olarak dikkate alınabilir. Bu durumda bay (K)’nın elde ettiği safi değer artışı (400.000 – 254.640=) 145.360 TL olarak hesaplanacaktır.

rması

ndu Maraş Do

Kampanya 1 Aralık 2010 - 1 Ocak 2011 tarihleri arasında geçerlidir.

4. Diğer bir konu, son iki yılda belediyelerin tesbit ettiği emlak vergisine esas değer takdirinin (rayiç değerinin) konutun gerçek (satıştaki) değerini aştığını birçok şehir ve semtlerde gözlemlemekteyiz. Değerli ekonomist Şükrü Kızılot 2010 yılındaki bir köşe yazısında, o yıla ait değerlendirmeyi ve uyarıyı aynen şu şekilde yapmaktadır: “Olay tek başına emlak vergisini ve tapu harçlarını ilgilendirmiyor. Evini satacak olanları da yüzde 35’i bulan gelir vergisi yönüyle ilgilendiriyor. Evini, dükkanını, mağazasını ya da arsasını 2010 yılında satacak olanlar, tapu işlemleri sırasında, gayrimenkulün değerini 2010 yılı için belirlenen emlak vergisi asgari değerinin altında beyan edemiyorlar. Örneğin, 2008 yılında 120 bin liraya aldıkları evin, 2010 yılı emlak vergisi asgari değeri 300 bin lira ise, satış yaparken gerçekte 150 bin liraya sattıkları bu evi, asgari 300 bin lira göstermek zorundalar. Böyle olunca, evi 5 yıl içinde sattıkları için “değer artışı kazancı” elde etmiş sayılacaklar ve yüklü bir gelir vergisi ödeyecekler. Özetle olay ciddi... Halk arasında sık sık kullanılan “Demokraside çözüm yolu tükenmez” sözünde olduğu gibi, bu konuda da çözüm var. Maliye Bakanlığı’nın yıllar önce Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü’ne gönderdiği bir özelge (idari görüş) var. Buna göre; “... gerçek satış bedelinin, emlak vergisi değerinden düşük olması durumunda ilgililerin (satıcıların) talebi üzerine, gerçek satış bedelinin tapu senedinde ayrıca gösterilmesi mümkün bulunmaktadır (Maliye Bakanlığı Özelgesi, 24 Şubat 1999 tarih ve 6604 sayılı).” Yukarıdaki özelgeden de fark edileceği üzere, 2010 ya da izleyen yıllarda gayrimekulünü satacak olanların “değer artışı kazancı” yönünden sorun yaşamamaları için, emlak vergisi değeri satış bedelinin üzerinde ise, tapu senedine gerçek satış bedelini yazdırmalarında yarar var. Aksi halde hiç elde etmedikleri bir kazancı elde etmiş gibi gözükürler ve ciddi tutarda vergi ve ceza ile karşılaşabilirler. Aman dikkat!..” Sonuç olarak tapuda, bu çerçevede kesinlikle yazılması gerekenler; • Belediye rayiç değeri (tapu harcamaları belediye rayiç değerine göre hesaplanır). • Belediye rayiç değerinin altına parantez içinde gerçek satış değeri (gelir vergisi hesabı bu rakama göre hesaplanır). Yukarıdaki ifadelerden de anlaşıldığı şekliyle gayrimenkul alırken ve satarken mutlaka kurumsal bir emlak firmasından danışmanlık hizmeti almanız menfaatleriniz gereğidir. Saygılarımla... EMLAKIUM EMLAK HİZMETLERİ LTD. ŞTİ.

Maraş Dondurmalı Profiterol

Ekler

Lütfen toplu siparişlerinizi bir gün önceden veriniz.

Katkısız Sütlü Tatlılarımız

Profiterol ve Limonata

Terasta ve iç mekanda rahat oturma grupları... Çay, kahve eşliğinde tavla keyfi...

Sipariş Hattı: 669 73 45 - 46

Yönetim Kurulu Başkanı

Memduh YAVUZ

Bahçeşehir Profiterol ismiyle Şelale caddesi Terrace Garden’da Onur Hipermarket’in hemen üzerinde yer alan dükkanımız öğlen 11:00’den ak9 şam saat 22:30’a kadar paket servisle de hizmet vermektedir.


Aktuel

Türklerin Ömrü Uzadı

Yapılan araştırmaya göre, Türkiye’de ortalama ömür, 2003-2009 döneminde 70,9’dan 73,7 yıla yükseldi.

Aynı dönemde kadınların ömrü 73,4’den 76,1 yıla, erkeklerin ömrü ise 68,6’dan 71,5 yıla çıktı. Mevcut verilere göre, 2003 yılında kadınlar erkeklerden ortalama 4,8 yıl daha fazla yaşıyordu. Kadınlar lehine olan, bu fark 2009 yılında 4,6 yıla indi. Bebek ölüm oranı ise 2003-2009 döneminde binde 25,6’dan binde 20,5’e geriledi.

Verilere göre, kişi başına elektrik tüketimi 2003-2009 döneminde 1581 kilovatsaatten (KWH) 2162 KWH’ye yükseldi. Yalnız, 2009 yılında krizin etkisiyle 2008 yılında 2264 KWH iken, 2009 yılında 2162 KWH’ye geriledi. AA muhabirinin Dış Ticaret Müsteşarlığı, Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) ve Milli Eğitim Bakanlığının 2008 ve 2009 yılına ait sosyal gösterge verilerinden derlediği bilgilere göre, 2003 yılında Türkiye’de 1000 kişiye 66,5 otomobil düşerken, bu rakam 2005 yılında 78,1’e, 2007 yılında da 91,7’ye yükseldi. Bu rakamın 2010 sonu itibarıyla 103’e yaklaşması bekleniyor. A.A 10 Yelpaze Bahçeşehir | 20 Mart ‘11

“Türklerin Akıl Sağlığı Bozuk” 31 ülkede yaptırılan “mutluluk” araştırması, Türkiye’ye ilişkin ürkütücü sonuçlar ortaya çıkardı.

27 AB üyesi, 3 aday ülke ve Norveç’te yapılan kamuoyu araştırmasına göre akıl sağlığı sorunları ve maddi eksikliği en çok hissedenler Türk halkı. Türkler mutluluk ve hayattan tatmin konularında da diplerde yer alıyor. AB kurumu olan Eurofound tarafından yapılan araştırma 2007 Eylül-2008 Şubat arasında 35 bin kişi ile yüz yüze mülakat yoluyla yapıldı. Araştırma sonuçlarına göre Avrupalılar büyük oranda “mutlu” çıkarken, Avrupa’nın en mutsuzu Bulgarlar oldu. Mutsuzluk sıralamasında Bulgarları Makedonlar ve Türkler takip ediyor. En mutlu Avrupalılar ise İskandinav ülke vatandaşları. Danimarkalılar en mutlu Avrupalılar olurken, onları İsveç, Finlandiya ve Norveç takip ediyor. 10 puanlık bir ölçekte Türkler ortalamada 6,6 oranında mutlu. Bu rakam en mutlu Danimarkalılarda 8,3. “Hayattan tatmin” değişkenine göre de Türkler Avrupa’nın en alt sıralarında kalıyor. En tatminsizi yine Bulgarlar olurken, onların ardından Makedonlar, Macarlar, Litvanyalılar ve Türkler geliyor. Hayatından en memnun olanlar ise yine Danimarkalı, İsveçli, Fin ve Norveçliler.

31 ülkenin akıl sağlığını da inceleyen araştırma, Türkleri Avrupa’nın “en sağlıksızı” olarak tespit etti. Avrupa’da akıl sağlığı en yerinde olanlar % 70’le Norveçliler çıkarken en sağlıksızı % 47’yle Türkler oldu. Akıl sağlığı sonuçları % 50’nin altında olan başka ülke bulunmuyor. Türkiye’nin ardından en sağlıksız milletler Maltalılar, Romenler ve Makedonyalılar. Akıl sağlığı en iyi olanlar ise Norveçliler, Hollandalılar, İrlandalılar ve Almanlar. Hayatında en fazla maddi eksikliği de Türkler hissediyor. Mahrumiyet indeksinde Türkler en yüksek sınır olan 5’e çok yaklaşırken, Türkleri Bulgarlar ve Romenler takip ediyor.

Rumlar Birbirine Güvenmiyor

Araştırmaya göre Türk halkı hayatındaki bütün olumsuzluklara rağmen Danimarkalılar ve Finlandiyalılar ile birlikte siyaset kurumuna en fazla güvenen millet. Birbirlerine en az güvenen halk ise Kıbrıs Rumları. Araştırmanın ilginç sonuçlarından biri de uzun süredir birliğe üye olan Akdeniz ülkeleri Yunanistan, İtalya ve Portekiz’in Kuzey Avrupa ülkelerinden daha çok AB’nin yeni üyeleriyle benzeşmesi. Slovakya ve Malta’daki sonuçlar ise Batı Avrupa ülkelerini andırıyor. Zaman


11


Aktuel

Görgü tanıklarını arıyoruz! Esenkent-Bahçeşehir yolu üzerinde 7 Ekim 2010 tarihinde meydana gelen elim kaza sonucu yaşama gözlerini genç yaşta yuman Dilara Sarıkaya’nın ailesi, benzer kazaların yaşanmaması adına açtıkları davada hüzün ve sabrı bir arada yaşıyorlar.

Yıldız Teknik Üniversitesi’nde okuyan Dilara Sarıkaya 7 Ekim 2010 tarihinde okula gitmek üzere evinden çıktığında, yıllardır kullandığı ve evine 150 metre mesafede bulunan EsenkentBahçeşehir arasında kalan yolda başına geleceklerden habersizdi. Kamyon geçişlerinin yasak olduğu bu yolda yaşama gözlerini yuman Dilara’nın ölümü ardından ailesi, olaya sebep olan kamyon şoförü hakkında Kamu Ceza Davası açtı. Büyükçekmece 2.Asliye Hukuk Mahkemesi’nde görülen davanın 4.celsesi 15 Şubatta tamamlandı. Dava sonucunda 4 aydır tutuklu bulunan kamyon şoförü, kendi beyanı ve olayı gören başka bir şahit olmadığından tutuksuz olarak serbest bırakıldı. Acı kayıplarının ardından verilen bu kararla bir kez daha yıkılan Sarıkaya Ailesi, alınan kararla ilgili olarak şunları söyledi. “ Olaydan hemen sonra trafik tarafından yapılan tespit tutanağında 10’da 10 tam kusur verilen şoföre, olayı sonradan inceleyen adli tıp raporu asli kusur verirken, aynı kurum raporu, trafik raporunun kusur vermediği kızımıza da ‘’yolu dikkatsiz geçmek” nedeni ile “tali kusur” atfetmiştir.

Türk Halk Müziği Sanatçısı Necla Erol yaşama gözlerini yumdu... Türk Halk Müziği sanatçısı Necla Erol geçtiğimiz ay içerisinde yaşama gözlerini yumdu. Bahçeşehir Musiki Cemiyeti konserlerinden de tanıdığımız sanatçıya Allahtan rahmet geride kalan ailesine başsağlığı diliyoruz.

Necla Erol’u yakından tanıyalım 1929 Samsun doğumlu ve 5 çocuklu bir ailenin 3 kızından biri olan Erol, diğer 2 kız kardeşli Nezahat Bayram, Ülkü Beşgül ile Halk müziğine yıllarca emek ver12 Yelpaze Bahçeşehir | 20 Mart ‘11

İşlek bir caddede, herkesin işine ve okuluna gitmek üzere olduğu saatlerde meydana gelen olayda ne tesadüftür ki tek görgü tanığı vardı. O da, olay anını tam göremeyen, elim olay sonrasını gördüğünü belirten bir kişiydi ve şimdilik bir anlamda esas görgü şahidi olarak şuana dek sadece O’nun tanıklığına başvuruldu... Dava iddianamesinin olayı basit ve düz, yayanın bir caddeyi karşıdan karşıya geçmek isterken uğradığı bir trafik kazası gibi gördüğünü/algıladığını düşünüyoruz. Sonuçta basit kusurla suçlanan şoför, tutuksuz yargılanmak üzere serbest diler ve Ankara Radyosu’nda ilk defa 3 kız kardeş sanatçı olarak bulunuyordu. Babası Selanikli kanun çalıyor, anne ud ve halası ise keman çalıyor, kardeşler fasıl yaparak eşlik ediyor, 5 kardeş müzikle iç içe büyüyordu..1950 yılında evlendi ve bu evlilikten 2 kızı, 1 oğlu, 6 torunu ve 1 torun çocuğu oldu. 1959 yılında Ankara Radyosu’nda açılan sınavla 535 kişi arasından bir tek kendisi seçilerek, Muzaffer Sarısözen’in talebesi olarak çalışmaya başladı. Muzaffer Sarısözen 3 aylık bir çalışma sonunda canlı yayında Necla Erol’u mikrofona çıkardı. Sahne hayatında Türkiye ve Avrupa’da turnelere çıktı. 37 sene TRT’de hizmet verdi, 1996 yılında emekli oldu. Emeklilik günlerini İstanbul’da dinlenerek geçiriyordu. Bahçeşehir Musiki Derneği’nin 06.02.2010 ANADOLU EZGİLERİ

kaldı, bizim içimize acı tohumlarını bir kez daha serperek...”dediler. Mücadelelerine sabırla devam edeceklerini belirten Sarıkaya Ailesi, yaşanan olayla ilgili olarak tanıklık edeceklerin insanlık namına kendileri ile temasa geçmelerini istediler. Yaşanan elim olayı görenler yelpaze@yelpazeistanbul.com e-mail adresinden iletişim bilgilerini Yazı İşlerimize iletebilirler.

konserinde konuk sanatçı olarak Emel Taşçıoğlu ile birlikte sahne almıştır. 20.Şubat.2011 günü vefat eden sanatçımızın mekanı cennet olsun.


DERSLERİMİZ İstanbul Amerikan ROBERT LİSESİ ve ABD’de, HARVARD, PENNSYLVANIA, COLUMBIA, NEW YORK Üniversitelerinden mezun uzman eğitimciler tarafından birebir ya da maksimum 5 kişilik gruplarla verilir.

Bahçeşehir

İngilizce ve Bilgisayar Eğitim Danışmanlığı İngilizce Eğitim Programlarımız:

TOEFL / IELTS / KPDS / ÜDS / YDS / SAT / GRE Proficiency (İngilizce Hazırlık Atlama) Genel Amaçlı İngilizce Teknik İngilizce

Microsoft ve Cisco Sertifika Sınavlarına Ön Hazırlık

İngilizce Çeviri Detaylı bilgi ve randevu için:

EĞİTİM SİSTEMİMİZ Seviye belirleme sınavları Konuşma / Diction Dilbilgisi (İngilizce ve Türkçe) Bilgisayar ile destek ve uygulamalar Güncel eğitim programları Uluslararası saygın ders dökümleri

Bahçeşehir Atrium Mavi Çarşı 2. kat, No: 214 Tel:669 52 63–64, 669 77 25 info@bahcesehirenglish.com

Maximum, Axess, Bonus ve World kredi kartlarına 13 5 taksit imkanı


Röportaj

O dakikadan sonra

Türk sinemasının Claudia Cardinale’si vardı... Sinyora Enrica ile İtalyan Olmak filminin yönetmeni Ali İlhan ile filmine dair sıcak bir sohbet gerçekleştirdik. -

Genç bir yönetmen çıkıyor ve ilk filminde efsane oyunculardan Claudia Cardinale’yi filminde oynatıyor, öncelikle sizden bunun hikayesini öğrenmek isterim. - Bu hikayeyi ilk yazdığımdan itibaren, Sinyora Enrica karakteri olarak aklıma gelen ilk isim Claudia Cardinale’di, ama tabi bir kaç alternatif de düşünmüştüm. Önceliğim, aklımda ve yüreğimden geçen Claudia Cardinale’di. Filmi yazıp bitirdiğimde ve yapımcıyla da anlaştıktan sonra, yapımcım Paris’te yaşayan Claudia Cardinale ile temasa geçti. Güzel bir diyalog sonucunda hikayeyi okuduğunda ve beğendiğinde, prensipte anlaşıldığında tek bir şartı vardı, bu genç yönetmenle tanışmak. Bunun üzerine yapımcımla beraber atlayıp Paris’e gittim, ilk yarım saatlik görüşme çok olumlu geçti ve o dakikadan sonra artık Türk sinemasının Claudia Cardinale’si vardı. - Sinyora Enrica ile İtalyan Olmak filminin doğuşu nasıl oldu, özel bir hikayesi var mı? - Bundan 6 sene önce İtalya Verona’da Enrique Moreno’nun konserine gitmiştim. Yolumuz güzergahında olan Rimini’de Sinyora Enrica adında bir kadınla tanıştım, bunu takip eden yılbaşı arifesinde beraber bir öğle yemeği yedik ve kadeh tokuştururken bir resim çekmiştim. Yıllar sonra bu fotoğrafa bakarken, bundan harika bir film afişi olur diye düşündüm. Ve Sinyora Enrica ile İtalyan olmak adı aklıma geldi ve o sırada bir film doğuyordu.. Gerçek hayatta tanıştığım Sinyora Enrica ile filmdeki Sinyora Enrica arasında en ufak bir benzerlik yok, bu çok soruldu çünkü. Sadece Rimini’de tanıştığım yaşlı bir kadından ilham aldım ve çıkış noktası budur. 14 Yelpaze Bahçeşehir | 20 Mart ‘11

- Filmi İtalya ve Türkiye’de çektiniz, nasıl bir karşılaştırma yaparsınız? - Bir kere İtalya sahneleri için çok kısıtlı bir zamanımız vardı. İtalya’ da ki çekim takvimine yetişmeyen birçok sahneyi Türkiye’ye taşımak zorunda kaldık. İki ekip bir araya geldiğinde, arada güzel bir sinerji oluştu. Ama çalışma şartlarımız çok farklıydı. İtalyan’lar bizden daha az çalışıyor, günde 8 saat çalışıyordu, bunun üzerine en fazla 2 saat daha fazla çalışıyorlardı, bizim ise 16-18 saat çalıştığımız oluyordu, bize bunlar delirmiş olmalı gözü ile bakıyorlardı, bizim çalışma şartlarımız onlara çılgınca geliyordu. Bu anlamda biraz zorlandık, bu koşullara zıtlıklara rağmen, sonuçta enerjiyle ve keyifle çalışmak farklı ve güzel bir deneyim oldu. - Benim şahsi fikrim İtalya, sinemanın ana vatanıdır, sizin deneyimleriniz nedir? - Kesinlikle, orada çekim yapmak ve kariyerimin ilk uzun metrajlı deneyimimi İtalya’da yaşamış olmak benim için farklı ve çok değerli bir deneyim oldu. Her şeyden önce, Rimini, Federico Fellini’nin şehri. Kendisine bile filim çekmek nasip olmamış ama ben onun şehrinde motor demiş bir yönetmenim. Bu bana ayrı bir keyif ve gurur veriyor. Ustaya saygı diyebiliriz. - Sinema serüveni sizin için nasıl ve nereden başladı? - Sanırım, çocukken babam ilk kez beni Aksaray’da Süperman filmine götürdüğünde, perdede uçan bir adam gördüğümde benim için inanılmaz ve büyüleyiciydi. Sinema benim için o zaman başladı diyebilirim. Çok büyüleyici ve keyifli bir andı. - Bu ilk filmden önce başka film denemeleriniz oldu mu? - Oldu, olmaz mı. Bundan önce 3 tane kısa filim çektim, bu filmlerle gerek yurtdışında, gerek ulusal, çeşitli festival ve yarışmalara katıldım, bu filmlerle derecelerde aldım. Ama hayatımın sonuna kadar kısa film çekemezdim, çekmeyi de düşünmeyen bir yönetmendim. Güçlü bir hikaye arıyordum, hikayeyi yakaladığımda ve yazdığımda da filmi yaptım zaten. - Kısa filmlerin, uzun metrajlı film yapmak için sağlam bir zemin oluşturduğunu söyleyebilir misiniz? - Kısa filmler, yönetmenin aynaya bakması gibidir. Bu işi ne kadar başarabiliyorum, yaptığım iş izleniyor mu, ilgi çekiyor mu, seyirciyi etkiliyor mu gibi soruların cevaplarını arar. Bunları anlamak ya da tartmak için kısa filimler bir yoldur. Elbette kısa filim yapılacak hikayeler başkadır, uzun metrajlıda kullanılacak hikayeler başka. Bu anlamda

her iki tür içinde doğru hikaye bulmak en önemlisi. Şuan Türk filmlerinde bu hatayı yapıyoruz, çoğunlukla, kısa film hikayelerini uzun metrajlı film yapıyoruz ve sonuçta uzun, durağan ve sıkıcı filimler çıkıyor ortaya. Doğru tempoyu yakalamak açısından iyi sezinlemek lazım doğru senaryoyu. - Yeni sinema projeleriniz, taslaklarınız var mı? - Biri Türkiye’de çekeceğim Cips ve Cola adlı romantik komedi var, yine hikayesi de bana ait olan bir film olacak, bir diğeri de Kevin Kline ve yine Claudia Cardinale’ nin birlikte oynayacağı, Fransa’da çekeceğim, Paris’in arka sokaklarında geçen sempatik bir hikaye var. Bu iki proje üzerinde çalışıyorum. Yabancı bir yapımcı ile çalışacağım ve tamamı yurt dışında çekilecek. Her iki oyuncunun da menajeri aynı, projeden haberdarlar, şimdi senaryoyu bekliyorlar benden. Ardından Paris’e gidip diğer ayrıntıları konuşacağız. - Sinyora Enrica ile İtalyan olmak da ki Türk oyuncular hakkında neler söylersiniz.? - Onlar çok iyi ve çok zor bir challange gerçekleştirdiler. Meydan okudular diyebilirim. Hiç kolay değildi ve üstünden geldiler. Kendilerine çok yabancı, dil, vücut dili, davranış, kültür olarak başka bir ulusun insanlarını canlandırdılar ve çok başarılıydılar. Başka ırktan birini oynamak, ve aynı zamanda role konsantre olmak hiç kolay değildi ve bunu başardılar. Onlarla çalıştığım içim çok mutluluk duydum. - Film hangi festivallere katıldı ve katılacak? Antalya Altın Portakal Film Festivalinde Dr. Avni Tolunay özel jüri ödülü ve Claudia Cardinale’ye en iyi kadın oyuncu ödülü verildi. Bu sene Cannes film festivaline aday, 12 Nisan’da katılıp katılmayacağı açılanacak. - Sizce Türk sineması kimliği oturdu mu, dünyada nerede görüyorsunuz? Şuan güzel gelişmeler oluyor ama hala evrensel bir sinema oluşturmuş değiliz. Bugün Zeki Demirkubuz’un, Nuri Bilge Ceylan’ın filmleri her ne kadar festivallerde ödül alsalar da, genel olarak Türk sineması profili yok dünya gözünde, bilinilirlik çok az. Festivaller ve ödüller elbette çok önemli, kendi adımı da umarım benim filmlerim de festivallerde yarışır ve ödül alır. Ama daha evrensel hikayeler yazmak lazım, seyirciyi düşünen hikayeler ve böylelikle daha geniş kitlelere ulaşmak bir dil oluşturmak. Bugün yurt dışında iki yönetmenimiz tanınıyor, Fatih Akın ve Ferzan Özpetek. Onların her filmini yurtdışında herhangi bir televizyon kanalını açtığınızda rastlayabilirisiniz. Birinin Almanya’da diğerinin İtalya’da yaşıyor olmasının da tanınırlık adına bir avantajı da olabilir.


“Bir Uzaylı izlenim edinmek için Altın Portakalı izlese, Türkler’in ne kadar sıkıcı olduğunu düşünür.” - İran sineması, İtalyan Sineması ya da Japon sineması dediğimizde bir fikir ve imaj oluşuyor zihnimizde, ya Türk sineması dediğimiz de? Şu an bir arayış var, oturmuşluk yok. Bizim sinemamız genelde nedense uzak doğu sineması gibi. Konuşmayan, donuk, çok durağan ve bu beni çok şaşırtıyor. Hareketsiz ve neredeyse diyalogsuz; Halbuki biz dünyada en çok konuşan, en hareketli 3. ulusuyuz Yunanistan ve İtalya’da sonra, buna rağmen bunu sinemaya yansıtmıyoruz. Kendimizi yansıtmıyoruz sinemaya, bu kadar konuşan bir ülkede konuşmayan karakterlerin olduğu filimler yapıyoruz. Biraz daha özgün, bizim kanımızı taşıyan filmler olmalı bunu ısrarla vurguluyorum. Genelde politika üzerinden paralar bulunuyor ve bu filmler seyirciyle buluşmuyor.

nun için sektörleşmeli ki yapımcılar olsun ve bu işe para yatırsınlar. Para kazanan bir yapımcı yine parasını başka bir filme yatırsın. Yani dökme suyla değirmen dönmez. Mesaj veren filmlere saygı duyuyorum ama bu sinemanın bütün kaygısı bu olmamalı, biraz daha bizden olmalı. Türk gerçekçiliğine aykırı filmleri kabul edemiyorum açıkçası, seyirciye saygısızlık gibi geliyor. Beyazperde.com’da Melis’in yazdığı çok güzel bir betimleme vardı. Bir uzaylı, Türkler hakkında bir izlenin edinmek için Antalya Altın Portakal Festivaline izlemiş olsa, biz Türklerin ne kadar sıkıcı, duran, durağan, hareketsiz, konuşmayan insanlar olduğumuzu düşünür diye yazmış. Bu hem komik hem üzücü bir durum. “Selvi boylu al yazmalım” gibi kaç tane film var iz bırakan, milyonlara ulaşan filmler yapılmıyor, seyirciyi hor görme var.

Bahçeşehir’den doğan İstanbul’un Yeni Markası

Sizin beğenerek takip ettiğiniz ve iz bırakan yönetmenler var mı?

Yavuz Tuğrul’un sinemasına tamamen aşığım. Muhsin Bey filmini kaç yüz defa izlediğimi hatırlamıyorum ve hala her hafta ya filmin tamamını ya da kısmen izlerim. Dünyadan son dönem sinemacılarından Chris De Volna çok beğenerek takip ettiğim bir yönetmen, Darren Aronovski de keza öyle, klasiklerden Sergio Lanovia ve Federico Fellini’nin sinemasını hala zevkle izliyorum.

“Sinema seyircisiyle buluştuğunda tamamlanan bir sanat”

Sektörleşemiyoruz , sektörleşecek film sayısı da az. Bugün Yavuz Tuğrul gibi hem seyirciye ulaşan hem sanata katkısı olan filmler yapan yönetmen yok gibi,.. Hem seyirci memnun olacak, hem yapımcı. Sonuçta sinema parayla yapılabilen ve dönebilen bir sanat, bu-

sediyorum, tabi ki seyirciye bir film yazmıyorum ama göz ardı da etmiyorum. Çünkü sinema seyirciyle güzelleşen bir sanat, sinemada seyirciyle filmini izlemenin keyfi çok başka bir duygu, anlatılmaz. Sinema seyircisiyle buluştuğunda tamamlanan bir sanat.

Sizde, yolun daha başında ama uzun yol kat edecek yönetmen olarak, yeni genç sinemacılara ne tür tavsiyeleriniz olur?

Kafalarında varolan duvarları yıksınlar, engeller, zorluklar anlamında. Hemen hemen hepsi olanaksızlılardan bahsediyor, bizi engelleyen hiçbir şey yok aslında. Evrende herşey sunulmuş hazır aslında... Röportaj: Arzu Çağlıbulanık

Yaşamınızın en özel günlerinde, konuklarınızı en iyi şekilde ağırlamak istersiniz. Özel günlerinizi sizin için unutulmaz yapmak, hazırlıklarda yanınızda yer almak, güzel bir gün gibi değil muhteşem bir gün gibi yaşamanız için; biz varız.

669 23 39 Güvercin Sok. Papağan Çıkmazı Badem 16 Villa 01 Bahçeşehir | İST. 15 www.ipekyoluorganizasyon.com

İpekyolu Organizasyon bir Yelpaze Yayıncılık Organizasyon LTD. ŞTİ. markasıdır.

Gişe filmi kaygısı ya da benim Türk sinemasındaki temel mese- sinemam ayrımında kaldınız mı? leler, tıkanıklıklar nedir? Ben yazarken de seyirciyi arkamda his-


Yaşam

Ta r ihe G e ç e n S ö z l e r Geldim,gördüm, yendim

hukuk sisteminin gidişatını anlatması bakımınRoma İmparatoru Sezar’a ait bu söz, Pontus asıl- dan önemlidir. lı Basforos Kralı II. Pharnake ile şimdiki Tokat’ın Zile ilçesinde yapılan savaş sonunda söylenmiş. Allah bu millete bir daha İstiklal Marşı Galip gelen Sezar, Roma Senatosuna yolladığı yazdırmasın mektupla savaşın neticesini bildirir: “Geldim, gör- İstiklal Marşı şairi Mehmed Akif Ersoy, hastaydüm, yendim.” ken, içlerinde yazar Tarık Usun da bulunduğu bir grup, ziyaretine gider. Ziyaretçilerden birinin, “İstiklal Marşı yeniden yazılsa daha iyi olmaz mı?”; Sen de mi Brütüs? Roma İmparatoru Sezar’ın ölümü, kalabalık bir sorusuna Akif bu cevabı verir. grubun kendisine saldırması sonucu gerçekleşmiştir. İsyancılara karşı bir müddet direnen İm- İşte Paşam, İstanbul parator, kendisini bıçaklayanlar arasında evlatlığı 1949- 957 tarihleri arasında İstanbul valiliği ve Brütüs’ü de görünce bu sözü sarf etmiştir. belediye başkanlığı yapan Ord. Prof. Dr. Fahrettin Kerim Gökay’ın, İsmet İnönü’ye söylediği meşhur söz. 1950 seçimlerinden önce seçim konuşYaratılanı hoş gör Yaradandan ötürü Yunus Emre’nin insanlık sevgisi, Allaha olan mu- masını yapan İnönü’ye kalabalığı gösteren Gökay, İşte Paşam, İstanbul demiştir. Ancak seçim, habbetiyle açıklanır. CHP açısından bir hüsranla neticelenmiş ve CHP o yıl İstanbul’dan hiç milletvekili çıkaramamıştır.

Kenan Evren

Franklin D. Roosvelt

‘’On dört yaşımdan beri papazların belletmeye çalıştıkları safsataların tesirinden kendimi kurtardım.Kesinlikle inanıyorum ki, bu deli saçması gösterileri birisi dinamitle havaya uçurmalıdır.’’ Adolf Hitler “Gözlerimi kapattığımda bilemeyeceğim,ama şimdi biliyorum;parti yaşayacak ve insan iradesinin sınırlarını aşarak, Almanya’yı şanlı bir geleceğe hazırlayacak. İnanıyorum ve biliyorum...” Adolf Hitler “Bir erkeğin ailesi ve ulusu açlık tehlikesi ile karşılaşmadığı sürece avcılık çok ahlaksızca bir eylemdir.” Adolf Hitler

Brütüs

Yunus Emre

Halk içinde muteber bir nesne yok dev- Mehmed Akif Ersoy Ord. Prof. Dr. F. Kerim Gökay let gibi /Olmaya devlet cihanda bir nefes sıhhat gibi Asmayalım da besleyelim mi? Kanuni Sultan Süleyman,bir şiirinde yer alan bu beyti, hasta yatağına düştüğünde söylemiş. Beyitte geçen ilk devlet makam- mevki anlamında kullanılmış, ikinci kez geçen devlet ise saadet manasında söylenmiştir.

Yollar yürümekle aşınmaz

60lı yılların sonunda Adalet Partisinin Ankara il kongresinde bir delege sürekli yapılan gösteri yürüyüşlerinden şikâyetçidir. Bu isteğini Süleyman Demirel’ e ileten delege, hazır cevaplılığıyla bilinen Demirel’ in bu ilginç sözüyle karşılaşır.

“Bayrak denen şey pislik yığını üzerine çekilen paçavradır.” Benito Mussoloni

12 Eylül askerî darbesinin mimarı ve 7. Cumhurbaşkanı Kenan Evren, darbenin ardından gerçekleşen idamlar üzerine bu meşhur yorumu yapmıştır. Bu dönemde yaklaşık 7 bin kişinin idamı istenmiş, Askerî Yargıtay 124 idama hükmetmiş, bunların 50si infaz edilmiştir.

70 sente muhtacız.

Türkiye’nin en çok başbakan olma rekorunu elinde bulunduran siyasisi Süleyman Demirel’ in incilerinden biridir. Türkiye’ de 70lerin sonunda yaşanan ekonomik krize atfen sarf edilmiştir. Demirel, dış ticaret açığındaki artışı ve döviz darboğazını bu sözle ifade etmiştir.

Benito Mussolini

Adolf Hitler

“Bir insanın ölümü dramatik,on insanınki trajiktir.Bir milyonun ölümü ise sadece bir istatistiktir.” Josef Stalin “Dünyaya bir daha gelecek olsam, reklamcılık yapmak isterdim. “ Franklin D. Roosevelt

“Bir kadında zeka aranılan bir özellik değildir. Önemli olan sadakattir.Benim annem bir dahi “Ayakta ölmek, diz üstü yaşamaktan daha iyidir.” değildi ama Alman ülküsüne benim gibi üstün bir Franklin D. Roosevelt evlat yetiştirdi!” “Korkulacak tek şey korkunun kendisidir.” Adolf Hitler Franklin D. Roosevelt Süleyman Demirel Fuzuli “Önceleri Yahudilerin bir ıssız adada yada benzeSelam verdim, rüşvet değildir deyü alma- ri ortamda toplanmasını düşünüyordum ama onları tanıdıkça her birinin görüldükleri yerde öldüdılar 16 asırda yaşayan Fuzuli’nin Şikâyetnamesinde rülmeleri gerektiğine karar verdim.” geçen bu söz, toplumdaki çarpıklığı, adalet ve Adolf Hitler 16 Yelpaze Bahçeşehir | 20 Mart ‘11


17


Aktuel

Seçim Sloganları Türkiye seçim sloganları ile çok partili döneme geçtikten sonra tanışmaya başladı. Demokrat partinin “yeter! Söz milletin”, “Her mahallede bir milyoner yaratacağız” sloganları bunun ilk örnekleridir. Sloganların hedef kitlesi halkın tamamıdır.

NİHAT EMEKSİZ nihatemeksiz@gmail.com

1961 Anayasası ile birlikte düşünce özgürlüğünden yararlanarak değişik görüşte siyasi partiler kuruldu. Bu partilerin liderlerinin söyledikleri sözlerle ünlendi. Bu dönemin en renkli liderlerinden biri Süleyman Demirel olmuştur. “sokaklar yürümekle aşınmaz”, “Benzin var dı da biz mi iştik” gibi sözler partisinin demokrasi anlayışını ve yaşanan petrol krizini anlatmak için yeterli olmuştur. Bülent Ecevit konuşmalarını daha çok şiirsel bir dille anlatarak kitlelere kısa zamanda ulaştı. “Ne ezen ne ezilen, halkça bir düzen”,”Toprak işleyenin, su kullananın” sözleri sloganlaştı. O’nu iktidara taşıdı.

Sloganlar mizah içerir.

“Kadayıfın altı kızardı” sözleri ile Necmettin Erbakan hükümetin kendileri tarafından kurulacağını, karşı tarafın hükümet kurma şansının kalmadığını ince bir üslupla anlatmaktadır. Erdal İnönü mizahın yanına bilim adamlığını da ekleyerek; “Beş yıl daha limon gibi sıkılmak mı istiyorsunuz?” diyerek vatandaşın dünü ve bu günü ne gönderme yapmaktadır.

Günlük taleplere göre üretilen sloganlar kalıcı olmuyor.

“Herkese 2 anahtar” Tansu Çiller. “ Yarınlar bu gün üzerine kurulur” Mesut Yılmaz. “Laik cumhuriyeti ödünsüz koruyacağız” Deniz Baykal tarafından söylenen sözler günlük isteklere yönelik olduğu için sloganlaşamadan bitmiştir.

Sloganlar “ben “yerine ”biz” içerikli olmalıdır. “Devleti Devlet yönetecek” Devlet Bahçeli. “Benim adım Kemal” Kemal Kılıçdaroğlu.” “Dün neysem, bugün de oyum…Değişmedim, değişemem!” Recep Tayip Erdoğan. Bugünkü liderlere çizilen imajlar hep “ben” eksenlidir. Bu imaj gerçek demokrasisini kuramamış toplumlarda liderlerin ülkelerini kurtaracağına halkı inandırmak istiyorlar. “Biz” yerine “Ben” düşüncesi kitlelere yayılıyor. Gerçek demokrasi engelleniyor. Siyaset bencilleşiyor. Ama, refah dağılmıyor.

Zenginlikten, demokrasiden ve hep birlikte refahtan yana olmak. Yönünü demokrasiden yana çevirmeyen ülkelerde; ben gelirsem her şey düzelir mantığı ister iktidarda , ister muhalefette olsunlar siyasi partilerin yanlışıdır. Bu yanlışı düzeltmek için demokrasiden, zenginlikten, refahtan yana olmak gerekir. Sloganlar:zenginliğin gerçek demokrasilerde olabileceğini anlatmalıdır. Tıpkı ”Bu düzen değişmelidir”, Ülkemde insanlar; “Bir ağaç gibi tek ve hür, bir orman gibi kardeşçesine” yaşayacaklar. “Zenginlik halkın olacak”, “Hakça bir düzen” sloganlarında olduğu gibi.

Sloganlardan söyleyenin kim olduğu anNOT: 18-31 Mart seçmen listelerinin laşılmalıdır.

Sloganlar söyleyenlerin dünya görüşünü tam muhtarlıklarda askıya çıkarıldığı tarihlerdir. yansıtırlar. “Bir koyup üç alacağız”,”Benim memurum işini bilir” Turgut Özal. “Türkiye’yi böldürtmeyeceğiz” Alpaslan Türkeş. Olduğunu herkes anımsar.

18 Yelpaze Bahçeşehir | 20 Mart ‘11


BAHÇEŞEHİR - ESENKENT

YETKİLİ BAYİ Esenkent Kiler Market Altı Kar Center No: 1/16 Tel: 0212 605 0 414 (Pazar Günleri Açığız.)

Tüm ürünlerde Shopping Fest kapsamında

ikinci ürüne

%50 indirim

Tül Perde, Fon / Stor / Zebra Perde / Aksesuarlar (Bu ürünlerde indirimimiz bitmiştir)

5 Yıldır TAÇ Ev Tekstili Mağazası olarak gururla sizlere sunduğumuz hizmetimizi, sizlerden gelen yoğun talep doğrultusunda TAÇ Perde ailesi ile büyütüyoruz.

Türkiye’nin her yerinden online sipariş için nevresimevi.com 19


Gezi

OSLO Gezi Notları... Zuhal ÜNAL

Soğuk ama güneşli bir günde Oslo’ya vardık. 40 ada ve 300’den fazla göl bulunan şehir, suyla içiçe geçmiş. Yol boyunca gördüğümüz geniş yeşillik alanlar içindeki, körfez manzaralı, siyah çatılı beyaz villalar, yüksek hayat standadının ilk ipuçlarıydı.

zuhal.unal@yelpazeistanbul.com

İskandinav ülkelerinin hepsinde olduğu gibi, Norveç’te de nüfus çok yoğun olmadığı için zenginliği hemen hissedebiliyorsunuz. Bu arada, Oslo dünyanın en pahalı şehirlerinden biri. Ancak sosyal devletin kendi vatandaşlarına sunduğu imkanlar çok fazla. Nüfusu gençleştirmek için çocuk sahibi olacak kişilere bir yıl boyunca izin verip, maaşlarını eksiksiz ödüyorlarmış. Bu yüzden etraf hamile kadın ve minik bebek kaynıyor. Ama ne hikmetse ülke nüfusu hala 4.5 milyon! Doğal kaynakları çok zengin bir ülke. Balıkçılık en gelişmiş sektörlerden biri. Üç bin kilometrelik sahilleri ve tertemiz denizleri balıkçılığa geniş imkan tanıyor. Muhteşem manzaralı koyları gemilerle yapılan turizm için uygun olsa da güneşli ve sıcak günlerin sayısı çok az olduğu için yine de yaz turizmine uygun değil. İşte bu yüzden bizim Akdeniz sahillerimiz, İskandinav ülkelerinden gelen turistler için hem iklim hem de de ucuzluk bakımından bulunmaz bir cennet. Son yıllarda Antalya civarında ev alarak ülkemize yerleşen Norveç’lilerin sayısında ciddi bir artış var. Norveç’liler son derece kibar ve kültürlü insanlar. Dünyada kişi başına en çok kitap satın alınan ülke olmalarının yanısıra pek çok müze ve sanat galerisine sahipler. Sadece Oslo’da 50’den fazla müze var. Vigeland Heykel Parkı bir açık hava müzesi. Sanatçı Gustav Vigeland’ın 200 kadar heykelini barındıran bu park bütün elçilik binalarının bulunduğu bir adada yeralmaktadır. Gustav Vigeland, yaşamı boyunca Oslo Belediyesi’nden aldığı maddi destekle hayat döngüsünü anlattığı gerçek insan boyutunda heykeller yapmış. Parkın her yerine dağılmış heykellerde hayatın tüm evreleri tasvir edilmiş. Hem heykellerin güzelliği, hem de bir sanatçının eserle20 Yelpaze Bahçeşehir | 20 Mart ‘11


rine bu kadar değer vererek büyük bir parkı bu eserlerin süslemesine izin veren anlayış bende büyük hayranlık uyandırdı. Bizim ülkemizde sanatın ve sanatçının durumunu ve devletle olan ilişkisini düşününce ‘ucube’ halimiz içimi acıttı...

Oslo, alışveriş yapmak için uygun bir şehir değil. Her şey gerçekten çok pahalı. Makul fiyatlı olan şeyler ise zaten bizim ihraç ettiğimiz, dolayısıyla bize ilginç gelmeyen ürünler.

durumda. Aynı masada oturup konuşmak yerine mesajlaşan, veya facebook ve twitter üzerinden sosyalleşen ama yüzyüze ilişkilerde kendini ifade edemeyen yeni bir insan modelinden bahsetmek mümkün artık.

Yemek konusunda hiç sıkıntı yok. Çünkü dünya Yaptığımız turun programında Flam Fiyord turu Daha sonra Viking Müzesi’ni gezdik. Burada mutfaklarından tüm örnekler mevcut. Oslo körfezinden çıkarılan 9. Yüzyılda meşe ağa- Biz bir akşam New Orleans lokantasına gittik. da vardı. Ancak kış şartlarında çok keyifli bir yolculuk olmadı. En güzeli fiyordları gezmek için cından yapılmış üç adet Viking gemisi bulunuyor. Bergen’den başlayan gemi turları. Bu geziler için de en uygun zaman yaz ayları. Nobel Ödülleri Merkezi’de Oslo’da bulunuyor. Burayı gezerken Orhan Pamuk’a bir selam gönBu ülkeye bir sonraki gelişim, kesinlikle Bergen’i derdim. görmek için olacak. Hem muhteşem sanat eserleri barındıran müzeleri hem de doğa harikası fiAkershus Hisarı, 13. yüzyıldan kalma Kraliyet Biyordları için. Zenginliğin, temizliğin ve huzurun ülnası ve Ortaçağ Kalesi’ni gezdik. kesi Norveç bence bir kez daha görülmeye değer. Ulusal Müze, çok zengin bir resim kolleksiyonu barındırıyor. Norveş’li ünlü ressam Edward Munch’ın ‘Çığlık’ isimli tablosu da burada sergileniyor.Ressamın kendi ismi ile anılan bir müze daha var Oslo’da. Ama bu Çığlık tablosu, çocukken gördüğüm bir sanat kitabında beni büyülemiş ve aklıma kazınmıştı. Müzede orijinalini görünce dakikalarca önünden ayrılamadım. Beni artık böyle şeyler çok mutlu ediyor. Güzel resim, Amerika’da bir sel felaketinin silip süpürdüğü güzel müzik hayatı çok zenginleştiriyor. New Orleans’ın güzel caz müziğini dinleyip, ilginç yemeklerini yedik. Bir başka akşam da tipik Norveç yemekleri yenen bir lokantaya gittik. Balıklar, Ren geyikleri, tütsülenmiş etler... Hiçbiri bizim damak zevkimize yabancı değildi. Ancak cafe ve lokantalarda dikkatimi çeken, gençlerin birbirleriyle iletişimsizliği oldu. Aynı masada oturan iki kız iki erkek dört genç, neredeyse gece boyunca hiç konuşmadan ellerindeki cep telefonlarıyla meşgul oldular. Bazen birbirlerine birşeyler gösterdiler ve bunun hakkında konuştular. Ama bütün ilgi odağı, cep telefonlarıydı. Bu teknolojı çılgınlığı bütün dünyaya egemen olmuş ve insan ilişkileri de elektronikleşmiş 21


Yaşam

Yenilenmenin tam zamanı ! Biz bu bahar size sadece yeni bir mutfak değil, yeni bir yaşam biçimi öneriyoruz. Hem de Türkiye’ deki “ilk” baharımıza özel koşullarla…

mutlaka tanışmalıyız…

22 Yelpaze Bahçeşehir | 20 Mart ‘11


ARRITAL CUCINE TÜRKİYE

Şelale cad. Barış sk. Bahçeşehir Park Çarşı No: 3/3 Başakşehir BAHÇEŞEHİR / İSTANBUL TEL: 0212.608 09 94 - 95 e-posta : info@arritalcucineturkiye.com www.arritalcucineturkiye.com Genel Distribütör : SİMETRİ TASARIM

23


Eğitim

FLL Robotik Turnuvası’nın hem “Dünya” hem de “Avrupa” Şampiyonası’nda Türkiye’yi Bahçeşehir Fen ve Teknoloji Lisesi öğrencileri temsil edecek! Türkiye Robotik Turnuvası Şampiyonluğu’nu, Robot Performans Birinciliğini ve İkincilik Kupasını da Bahçeşehir Fen ve Teknoloji Lisesi öğrencileri kazandı. FLL Robotik Türkiye Turnuvası, Türkiye’nin farklı şehirlerinden yerel elemeleri geçerek gelen 30 başarılı takımın katılımıyla, 5 Mart 2011 tarihinde İstanbul’da gerçekleştirildi. Turnuvada takımlar çeşitli kategorilerde değerlendirildi ve kupalar sahiplerini buldu. Ekim ayından bu yana turnuvaya hazırlanan Bahçeşehir Fen ve Teknoloji Lisesi öğrencileri, titiz çalışmalarının sonucunu alarak, emeklerini kupalarla taçlandırdılar. Bahçeşehir Fen ve Teknoloji Lisesi’nden DecaTech Takımı, “Türkiye Robotik Turnuvası Şampiyonluk Kupası” ve “Robot Performans Birincilik Kupası” olmak üzere toplam 2 kupa kazanarak, Türkiye’yi Nisan ayında Amerika’da yapılacak olan Robotik Dünya Festivali’nde temsil etmeye hak kazandı. Bahçeşehir Fen ve Teknoloji Lisesi’nin diğer takımı Asklepios da “Türkiye Robotik Turnuvası İkincilik Kupası”nı kazanarak, Türkiye’yi Haziran ayında Hollanda’da yapılacak olan Robotik Avrupa Açık Turnuvası’nda temsil etmeye hak kazandı. 2006 yılından beri Robotik Turnuvalarına katılan Bahçeşehir Fen ve Teknoloji Lisesi’nin Dünya Şampiyonluğu ve Dünya Robot Performans birinciliği başta olmak üzere En Yaratıcı Robot Tasarımı, En Özgün Robot Tasarımı gibi birçok dereceleri bulunuyor.

24 Yelpaze Bahçeşehir | 20 Mart ‘11

“Türkiye Robotik Turnuvası Şampiyonluk Kupa- “Türkiye Robotik Turnuvası İkincilik Kupası”nı sı” ve “Robot Performans Birincilik Kupası” nı kazanan Bahçeşehir Fen ve Teknoloji Lisesi Asklepios Takımı : kazanan Bahçeşehir Fen ve Teknoloji Lisesi DecaTech Takımı : • Arda Ölmezsoy • Aybüke Yoğurtçu • Ahmet Cem İnan • Berkan Teber • Mert Canbek • Beste Pazarözyurt • Gizem Oran • Esra Selcen Can • Kağan Kapıcıoğlu • Furkan Balık • Naz Geyikçi • İzel Uygur • Ruken Hazan Sucu • Salih Buğra Doğan • Senem Bilir • Zafer Çavdar • Zeynep Bayram • Zeynep Demiroğlu


25


Sağlık

İnsanların da Frekansı Var

İnsanların da frekansı olduğunu ve başka insanlardaki frekansla uyuşup, duygusal alışveriş yaptığımızı biliyor muydunuz?

Bu duygular, beyindeki elektrik enerjisini radyo enerjisine çevirir. Yahut da çevreden gelen sevgi gibi manyetik enerjiyi beynimizin bir bölgesi elektrik enerjisi haline getirerek, beynin algılamasını sağlar. Manyetik duyguyu, duyu ve enerjiye çereşimi sağlayan unsurun, duyguların gerektiği şe- viren beyin, onu kimyasal ve elektriksel olarak kilde yaşanması ve bu yolla ruhun inceliklerinin ‘proses’ eder ve biz de bu yolla algılamaya başlarız. Bu durum, henüz kanıtlanmış olmasa da keşfedilmesi olarak değerlendiriyor. aklî veriler ışığında beynimizdeki manyetik enerjiyi elektrik enerjisine dönüştüren mekanizmanın Konuya ilişkin Tarhan kitabında; varlığını ve kablosuz bağlantılarımızın gerçekleş“Yapılan araştırmalar, insanda üç çeşit temel du- me halini göstermektedir. yunun olduğunu tespit etmiştir. Bunlardan birincisi dokunmak, fiziksel temas, ışık gibi mekanik Konuya ilişkin bir başka örnek ise köpeklerdir. duyular; ikincisi, tat, koku gibi kimyasal duyular; Köpekler, kendilerinden korkan kişileri hissedeüçüncüsü ise, manyetik duyulardır. ‘Manyetik bilirler. Korku, salınım ve titreşim yoluyla köpek duyu’ hayvanlarda da vardır. ‘Altıncı his’ gibi ifa- tarafından algılandığında; saldırma ihtimali ortadelerle anlatmaya çalıştığımız bu duyu, olacakla- ya çıkar. “Nasıl ki bir radyonun gönderdiği frekans, cihaz- rı hissedebilme yetisinin hayvanlarda da olduğular kanalıyla buluşup onları dinlememize vesile nu göstermektedir. Bu arada şu soru da akıllaroluyorsa; bizden yayılan frekanslar da kendimize dan uzak tutulamaz: benzeyen insanlardaki frekansla uyuşup, bağlantıya dönüşüp, birbirleriyle duygusal alışveriş yap- Manyetik duyuların insandaki yüksek duyguların kapısı, onların algılama kısmı olup olamayacağımalarını sağlamaktadır” na dair sorulması muhtemel soruyu bir duyumuBu tespitin kaynağı, araştırmalarıyla tanınan zu modelleyerek cevaplandırabiliriz: Ses titreşimiNPİSTANBUL Hastanesi Yönetim Kurulu Başka- ni mekanik kulakta algılarız; iç kulağımızda ‘qunı Prof. Dr. Nevzat Tarhan. Tarhan, insanların da artz kristalleri’ vardır. Titreşimler, ‘piezo-elektrik’ radyo frekanslarına benzer frekanslar yaydığını denilen bir olayla, kulağımızdaki ses enerjisini elektrik enerjisine dönüştürür. İşitme duyusu söylüyor. olarak kulak, işitme enerjisini elektrik enerjisine Dünyanın yaradılış gayesi nedir? İnanç geni var dönüştürmekle görevlidir. İşte insanda da sevgi, mıdır? Ruh nasıl bir programdır? gibi merak edi- nefret, öfke gibi duygular mevcuttur. len pek çok soruya, Timaş yayınlarından çıkan Aynen bunun gibi, birine karşı sevgi hissettiğimiz “İnanç Psikolojisi” isimli kitabında cevap arayan zamanlarda da ürettiğimiz bir salınım ve titreşim Psikiyatrist Prof. Dr. Nevzat Tarhan, ilginç tespitvardır. Korkan insanın yaydığı enerji farklıdır; sevlerde bulunuyor. Ruhun bir program olduğunu ve gi ve güven sahibi insanın enerjisi farklıdır. Kalbi onu yaratıcı iradenin insanoğluna ikramı olarak yoğun olan insanın yaydığı ancak şu anda bizim tanımlayan Tarhan, insan dışındaki hiçbir varlığın ölçemediğimiz bu salınım, evren de bağlanılabilir yaratılışına ve sonrasındaki sürece dair sorgulabir frekansla iletişime geçebilir. ma, hatta itiraz etme özelliklerine sahip olmadığını belirtiyor. Nasıl ki bir radyo frekansının gönderdiği frekans cihazlar kanalıyla buluşup onları dinlememize veKitabında ruhu somut olarak bilgisayar programsile oluyorsa; bizden yayılan frekanslar da kendilarına benzeten Tarhan, bilgisayarın yazılım ve mize benzeyen insanlardaki frekansla uyuşup, donanım özelliklerinin yanı sıra üçüncü özelliğin bağlantıya dönüşüp, adeta ilahi kaynaktan gede ‘bağlanabilir’ olduğunu ifade ediyor. Hesap len titreşimleri düzenleyerek, onların birbirleriymakinesiyle internete girmenin mümkün olmadıle duygusal alışveriş yapmalarını sağlamaktadır” ğını ancak bir bilgisayarın bağlantı kurduğunda, diyor... internete girerek pek çok bilgi kaynağına ulaşabileceğini hatırlatan Tarhan, insandaki ruh progŞaban ÖZDEMİR (NPGRUP) ramının da ‘bağlanabilirlik’ özelliğinin olduğunu vurguluyor. Bu vasfın, belli bir salınım ve titreşim gerektirdiğine dikkat çeken Tarhan, insanda tit26 Yelpaze Bahçeşehir | 20 Mart ‘11


27


Sağlık

Kalp Nakli Huy Değiştirir mi?

Ya da iki çocukluk aşkı, yıllar sonra birbirlerini bulup sonra biri diğerine kalbini verebilir mi? Mehmet Günsür ile Belçim Bilgin’in başrolde oldukları ‘Aşk Tesadüfleri Sever’e konu olan kalp nakilleri, sadece filmlerde mi yaşanıyor, yoksa gerçek hayatta bunların karşılığı var mı?

Kartal Koşuyolu Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma Kalbin Cinsiyeti Yoktur Hastanesi’nden Doç. Dr. Kaan Kırali yanıtladı... - Kadın kalbi erkeğe takılabilir mi? İnsan organizmasını meydana getiren organların büyük kısmı, kişilerin cinsiyetlerinden bağımsız300 Kişi Sıra Bekliyor - Türkiye’de kaç kişi kalp nakli için sıra bekli- dır. Kalp, karaciğer, böbrek, kornea ve pankreas böyle organlardır. Beyin ölümü gerçekleşmiş biyor? Sayılarda artış oldu mu? Türkiye’de son 20 yıldır kalp naklinde önemli iler- rinden alınıp ciddi hastalığı nedeni ile ihtiyaç dulemeler oldu. Bugün Türkiye genelinde yaklaşık yan kadın ya da erkek bir hastaya nakil edilebilir250-300 ileri kalp yetmezliği olan hasta, kalp ler. Kalp naklinde de cinsiyetin ve etnik kökenin engelleyici bir rolü yoktur. nakli bekliyor. Kalp nakli Türkiye’de ne kadar zamandır yapılıyor? Gerçek anlamda kalp nakli uygulaması, - Nelerin engelleyici rolü vardır? 1989 yılında başladı. Bizim hastanemizde ise bu Önemli olan kalp vericisinin vücut kütlesi ile kal22 yıllık süre içerisinde 90’ın üzerinde hastaya bin nakledileceği alıcının, vücut kitlesi arasında başarılı bir şekilde kalp nakli yapıldı. bir uyumsuzluğun olmamasıdır. Kan grubu uy-

gunsuzluğu ve akciğer basınçlarının anormal farklı olmaması gerekir. 8 Şubat 2003’te ekibimle birlikte yaptığımız kalp naklinde, bir Alman kadının kalbi bir Türk gencine takılmıştı. Bu kalp nakli, o zaman da basında oldukça fazla yer almıştı. Hem verici kadının, hem de alıcı erkeğin vücut kütleleri birbirine yakın olduğu için kalp naklinden sonra hasta sağlıklı bir şekilde hayatına devam etti.

Duygusal Tepki Önemli

- ‘Aşk Tesadüfleri Sever’ filminin senaryosundaki gibi tesadüfen de olsa insanlara tanıdıkları insanların kalbi nakledilebilir mi? Organik olarak, insanlara tanıdıklarının veya yakınlarının kalbi nakledilebilir. Buradaki ortaya çıkabilecek tek problem, bu kalbin takıldığı hastanın ameliyat sonrası bu duruma vereceği duygusal tepkilerdir. Psikolojik olarak bu durumu kabullenip atlatan hastalarda bir problem gelişmez. Ancak hasta bu psikolojik durumu alt edemezse ruhsal problemler gelişebilir.

Tanışmalarını İstemem

- Türkiye’de ölen yakının kalbini bağışlayan kişi ile kalp nakli yapılan kişinin birbirini tanımasına imkan veriyor musunuz? Hayır, çünkü karşılıklı olarak bu bilgilendirme bazı olumsuzluklara yol açabiliyor. Ancak her iki taraf da bu konuda aşırı istekli olursa karşılıklı bir iletişime izin verebiliyoruz. Ama doğrusu, her iki tarafın da karşılıklı bir iletişim içinde olmadan hayatlarına devam etmesidir. “Seni uzaktan sevmek aşkların en güzeli” deyişi ile bu durum daha net anlatılabilir. Kalp nakli yapılan hastanın minnet duygusu kendisine baskı oluşturmamalı, aynı şekilde organ nakline izin veren aile de hayatlarına normal bir şekilde devam edebilmelidir. - Tanışmaları sorun yaratır mı? Bunu tahmin etmek zor... Her şey yolunda giderse bir sorun yok. Ancak olumsuz gelişmeler yaşanırsa sıkıntılı bir durum olur. Her iki taraf da birbirlerini bilebilir ama bunu iletişim halinde devam ettirmek çok doğru görünmüyor. Damarsal Yapı Uyumlu Olmalı Beyin ölümü gerçekleşmiş birinden alınacak kalbin, anatomik yapısı ve fonksiyonel çalışması normal sınırlarda olmalıdır. Kalp alınmadan yapılan ekokardiyografik inceleme ile kalbin ve ona bağlı ana damarsal yapıların durumları çok net ortaya konur. Bu yapılardan birinde bile bir anormallik varsa o kalbin kullanımından vazgeçilir.

28 Yelpaze Bahçeşehir | 20 Mart ‘11


Nakilden Sonra Huyları De- yetmezliği yüzünden sağlıklı çocuklar gibi günlük aktiviteleri yağişebilir - Kalp naklinden sonra insanların alışkanlıklarının, sevme şekillerinin değiştiğine hiç tanık oldunuz mu? Bu konuda çok spekülasyon yapılır ama bir araştırma var mı? Ülkemizde kalp nakli sayısı kısıtlı olduğu için bu konuda yapılmış bir çalışma yok. Ancak deneyimlerimiz ışığında, bu konudaki fikirlerimizi dile getirebiliriz. Kalp nakli sonrası hastanın psikolojik ve duygusal davranışlarının nasıl olacağı, hastaların sosyokültürel düzeylerine, kalp hastalığını benimsemelerine bağlıdır. - Yani? Eğer hasta bu hastalığa, kalp nakline ve sonrasına iyi hazırlanırsa, operasyon sonrası huy değişimine pek rastlanmaz. Ameliyattan önce nasıllarsa, sonrasında da aynı şekilde hayatlarına devam ederler. Ama bu hazırlık başarısız olursa, bu hastalarda agresif bir tutum ortaya çıkabilir. Daha saldırgan, hırçın ve bencil olabilirler.

Çocuklarda Belirti Vermiyor

- Kalp yetmezliği çocuk yaşta görülebiliyor mu? Çocuk yaşlarda da ileri kalp yetmezliği görülebilir ve bu yaş grubunda esas etken, tedavisi olmayan doğumsal kalp hastalıkları veya enfeksiyondur. Belirti vermeden yıllarca sessiz seyredebilir. Çocuklarda en sık görülen kalp yetmezliği çarpıntı, ritim bozukluğu, kolay yorulma ile kendini gösterir.

İlaçla Tedavisi yok

- Kalp yetmezliği olduğu belirlenen çocuklar sağlıklarına dikkat ederlerse sağlıklı bir şekilde büyüyebilirler mi? Çocuklarda görülen kalp yetmezliğinin büyük bir bölümünde, gelişimini etkileyecek bir faktör söz konusu değildir. Esas problem, kalp

pamamalarıdır. Bedensel, beyinsel ve duygusal gelişimleri ise normal çocuklar kadar sağlıklı devam eder. Ancak fiziksel aktivitelerindeki sınırlanmalar, onları daha içe kapanık veya agresif yapabilir. Başka bir faktör yoksa zeka düzeyleri normaldir. Bu çocuklarda ciddi bir kalp yetmezliği yoksa zaten herhangi bir ilaç kullanımı söz konusu değildir. Çünkü kalp yetmezliğinin ilaçla tedavisi yoktur. Sadece şikayetlerin azalması için ilaç verilir.

Kendilerine Dikkat etmeleri gerekiyor

- Kalp naklinden sonra tamamen sağlıklı bir hayat sürmek mümkün mü? Eğer takılan kalp normal ve yapılan testlerde bir hastalık bulgusu yoksa, kalp naklinden sonra alıcı normal bir hayat sürdürür. Tabii ki sağlıklı bireylere göre dikkat etmesi gereken noktalar var... Aşırı efor sakıncalı ama yürüyüş veya yüzme gibi sportif faaliyetler yapabilirler. Aşırı yorgunluktan kaçınmaları gerekse de birkaç kat merdiven çıkabilirler. Özellikle virüslere bağlı enfeksiyonlardan yani kan veya cinsel yolla bulaşabilecek hastalıklardan korunmaları gerekir. İlaç kullanımları mutlaka doktor kontrolü altında olmalıdır. Kalp çalışma hızını bozacak ilaçlar kötü sonuçlara yol açabilir.

Duygusallık Olur

Kalp; beyin ölümü gerçekleşmiş kişilerden ölmeden önce alınması gereken bir organdır. Organı bağışlanan kişinin tüm beyin fonksiyonları durmuştur, bilinçli değildir ama kalbi alındığı an hayatı sona erer. Bu yüzden hasta yakınları duygusal tepkiler verebilmektedir. (Sabah) 29


Yaşam

Rüya

Hafızayı Güçlendiriyor NewScientist’te yer alan makaleye göre, rüyalar hafızayı güçlendiriyor, insanların kötü (travmatik) anılarıyla baş etmesini kolaylaştırıyor.

Uluslararası bilim ve teknoloji dergisi NewScientist, son sayısında insanoğlunun yüzyıllardır gizemini çözmeye çalıştığı rüyaları mercek altına aldı. Dünyanın dört yanındaki bilim insanları, kurdukları uyku laboratuarlarında insanların neden rüya gördüklerini ve rüyaların amacını araştırıyorlar. Bilim insanları, rüyaların hatıraları güçlendirmeye yaradığı konusunda hem fikirler.

Deneyimleri birleştirir ABD’de bulunan Harvard Tıp Fakültesi’nden Robert Stickgold, “Uykunun son evresi olan REM evresinde görünen rüyalar, hafızaların beyinde depolanışını organize eder, kişinin yeni deneyimleri eskileri ile karşılaştırmasını ve birleştirmesini sağlar” diyor. Almanya’daki Lübeck Üniversitesi’nden Jan Born ve Susanne Diekel-

mann da rüyaların hafızayı güçlendirdiğinde hem fikirken, sadece rüyaların evresinde farklı düşünüyor.

Kötü anıları törpüler Maükeleye göre rüyalar, travmatik anıları olan kişilerin bunlarla baş etmesini de kolaylaştırıyor. ABD’deki Californi Üniversitesi’nden Matt Walker, rüyaların kötü hafızaları güçlendirerek, bunlardan ders çıkarmamızı sağladığını, kötü anıların duygusal köşelerini törpülediğini de belirtiyor. Finlandiya’dan Antii Revonsuo de kâbusların gerçek hayattaki dertlerle nasıl baş edileceğine gösterdiğini vurguluyor.

Facebook Kadını Sanal Sapık mı Yapıyor? ok kadınların ayrıldıkları erkek arkadaşlarının “sanal sapığı” olmasının önün açtı. Araştırmaya göre ayrılmayı kabullenemeyen kadınlar sosyal paylaşım sitesi Facebook’ta eski erkek arkadaşlarının adım adım takip ediyor, hatta bununla da kalma-

Sosyal paylaşım siteleri ve özellikle de Facebook kadınları olumsuz etkiliyor! Yapılan araştırmalar, ayrıldığı sevgilisini Facebook’ta taciz edenlerin sayısının arttığını gösteriyor. İngiltere’de yapılan bir araştırmaya göre Facebo-

30 Yelpaze Bahçeşehir | 20 Mart ‘11

yıp onları mesaj yoluyla taciz ve rahatsız ediyor. Normalde erkeklerin kadınların, özellikle de ünlü kadınların peşinden giderek rahatsızlık verdiğini anımsatan Bedfordshire Üniversitesi’nden psikolog Dr. Emma Short şu açıklamalarda bulundu: “Çok sayıda kadın eski sevgili veya kocalarının Facebook sayfalarına istenmeyen mesajlar gönderiyor. Erkeklere fiziken kuramadıkları üstünlüğü sanal alemde kurmaya çalışıyorlar. Zamanla internette takip ve taciz bir takıntı haline geliyor.”


31


Sağlık

Çocuklarda Duygu durum Bozukluğu Kesin olarak bilinen şu ki İki Uçlu Duygu Durum Bozukluğu’nun çok ciddi bir ruhsal hastalık olduğudur. Başarılı bir okul hayatı, sağlıklı arkadaşlık ilişkisi ve sorunsuz aile içi iletişim için erken tanı ve tedavi mutlaka gereklidir. İki Uçlu Duygu Durum Bozukluğu olan ebeveynlerin çocuklarında da benzer bir hastalığın olabileceği düşünülmelidir. İki Uçlu Duygu Durum Bozukluğunun çocuk ve ergenlerdeki belirtileri; Acaba altta yatan bir ruhsal bozukluk var mıdır? Bütün bu örnekler çoğaltılabilir ve bir ruhsal bozukluğun belirtisi olabilir. Çocuk ve ergenlerde iki uçlu duygu durum bozukluğu sıklıkla gözden kaçan bir hastalıktır. Çocuğun kendini yeterince ifade edememesi, bazı belirtilerin aile tarafından “ çocuktur geçer “ diye yorumlanıp yardım arayışının gecikmesi nedeniyle gözden kaçabilir.

Çocuklardaki Değişken Ruh Hali Nedir?

Günümüzde çocukluk çağı iki uçlu duygu durum bozukluğunun sıklığının az olduğu söylense de, yeni yapılan araştırmalar tam aksini göstermektedir. Kesin olarak bilinen şu ki İki Uçlu Duygu Durum Bozukluğu’nun çok ciddi bir ruhsal hastalık olduğudur. Başarılı bir okul hayatı, sağlıklı arkadaşlık ilişkisi ve sorunsuz aile içi iletişim için erken tanı ve tedavi mutlaka gereklidir.

Bazı çocuklar vardır ki bebekliklerinden itibaren ebeveynleri için ciddi sorun yaratırlar. Hep problem olmuşlardır. Nedenli nedensiz saatlerce ağlayan, bir bakarsınız çok uyumlu, söz dinleyen bir çocukken birden küçük bir canavara dönüşen çocuklar anne babaları hep çaresiz bırakmıştır. Çev- İki Uçlu Duygu Durum Bozukluğu olan ebeveynlerede olup bitenlerden bağımsız olarak sürekli de- rin çocuklarında da benzer bir hastalığın olabileğişen bir ruh hali içinde olma, değişkenliğin her ceği düşünülmelidir. an olabilmesi çocukluk çağında başlayan ruhsal bir bozukluğun belirtisi olabilir. İki Uçlu Duygu Durum Bozukluğunun ço• Eğer altı yaşındaki çocuğunuz sürekli can sıkıntısından bahsedip, genel bir huzursuzluk hali sergiliyorsa, • Sekiz yaşındaki çocuğunuz “ ayakkabının bağcığının bağlar mısın? “ dediğinizde saatlerce süren öfke nöbeti gösterebiliyorsa, • Dokuz yaşındaki çocuğunuz kendisini bir hayal kahramanı zannedip ( Süpermen gibi), bunu nasıl bildiği sorulduğunda kendinden emin bir biçimde “ben bilirim” diye yanıt veriyorsa, • On yaşındaki çocuğunuz çevresindeki çocuklara ders çalışmaları gerektiğini öğütlerken, kendisi her şeyi bildiğini söyleyip ders çalışmıyorsa, • Yedi yaşındaki oğlunuz iki üç saat uyuduktan sonra gece uyanıp enerjik bir biçimde saatlerce oyun oynayıp, dans edebiliyorsa, • On yaşındaki kızınız bir iki dakika önce yaptığı bir etkinliği veya söylenen şeyi hatırlamıyorsa, • On bir yaşındaki bir çocuk aniden başlayan, zaman zaman değişen yersiz korku ve endişelerden söz ediyorsa, • On dört yaşındaki bir çocuk yoğun sınav korkusu yaşıyorsa, • On altı yaşındaki bir çocuk kapasitesiyle uyumlu olmayan bir biçimde sınavlarda başarısızlık gösteriyorsa, 32 Yelpaze Bahçeşehir | 20 Mart ‘11

cuk ve ergenlerdeki belirtileri;

• Saat saat ya da gün gün değişebilen bir ruh halinde olma ( çocuğun bazen çok uyumlu iken bazen nedensiz yere çok uyumsuz olması) • Sıradan bir olayda dahi durdurulamayan neşelilik, abartılı coşku ve hareketlilik hali ( duyguların uçlarda yaşanması) • Nedensiz ağlama ve gülme krizleri • Bir nedeni yokken aniden başlayan, azalıp çoğalan bir ritimde devam eden huzursuzluk, iç sıkıntısı hali

• Çocuğun kendini hayali oyunlara çok fazla kaptırıp gerçekle hayali ayırt edemez duruma gelmesi • Az uyku ihtiyacının olması, az uyumalarına rağmen çok enerjik olmaları • Dikkat ve konsantrasyon sorunları yaşama, derslerde genel bir başarısızlık hali gösterme, ders dışı keyif verici her türlü uğraşa eğilimi olması • Kendisine ve başkasına zarar verme davranışları gösterme, vurma, kırma, kavgalara karışma yani çocuğun şiddet eğiliminin olması • Kardeşleri ya da yaşıtlarıyla sürekli bir uyumsuzluk gösterme • Kesici ya da delici aletler kullanarak saldırgan davranışlar içinde bulunma • Kendine zarar vereceğinden söz etme • Baş, karın ya da vücudun değişik bölgelerinde ağrılar • Baş dönmesi, sersemlik hissi, kalp çarpıntıları, nefes alma güçlüğü • Kol ve bacaklarda ağırlıklı olmak üzere vücutta kasılmalar • Bayılmalar • Çevresindeki kişilerle sürekli inatlaşma içinde olma Anne babaların çocukları ile ilgili en ufacık bir belirtiyi bile dikkate alması ve yardım arayışında olması gerekir. Yaşanan sorunları kadermiş gibi kabullenilmek yerine ön yargılardan kurtulup uzman kişilerden yardım almak çocuğun bütün hayatını değiştirebilir.


33


Aktuel

34 Yelpaze Bahçeşehir | 20 Mart ‘11


35


Yaşam

Renkli

kişilik tanımlamaları

Sevdiğiniz renkte bir kıyafet tercih eden,gözlerinize bakan birine aşık olur musunuz? Yolda dalgın dalgın yürürken çarpıştığınız insana sırf bu yüzden mi aşık olursunuz? Görünüşünün hiçbir önemi yok mu sizce? Sevdiğiniz renkte bir kıyafet tercih eden, gözlerinize bakan birine mi yoksa hiç sevmediğiniz bir renkte kıyafet giyen ama yine de gözlerinize bakan birine mi aşık olursunuz? Tabii ki tüm kadınların tercihi birinci seçenekten yana..

Ten Renkleri: Soğukkanlı, istikrarlı kişilikleri

temsil ederler. Garantici tavırlar içinde olmalarından olacak ki sabit maaşı tercih ederler. Duygusal dünyalarındansa gerçekçi planlarından bahsetmekten zevk alırlar.

Yeşiller: Hatalarını kabul etmemeleri, para odaklı yaşamaları, gösterişe lükse meraklı olmaları genel özellikleridir. Kontrolü ellerinde tutmak Günlük kıyafetlerde tercih edilen renklerin ne ka- isterler. dar önemli olduğunu bu örneğe bakarak anlayabilirsiniz ancak renklere göre kişilikler hakkında Maviler: En duygusal, en verici, en fedakar kibilgi edinmek için yazıyı okumanız gerekecek. şilikleri temsil ederler. Kendilerini yaralayan aşk ilişkilerini dahi bitirmekte zorluk çekerler. Aşık olduğunuz kişinin rengine bakıp kişiliği hakkında önceden bilgi sahibi olabilir ya da kendinizi daha yakından tanıyabilirsiniz. Morlar: Genel hatlarıyla karşı cinsin ilgisini çekecek hatlara sahiptirler. İstedikleri konularda Kırmızılar: Genellikle kendilerini daha çok fi- insanları ikna edebilecek karizmaya sahiptirler. ziksel özellikleriyle ifade etmeyi seven, sağlam Evde oturmak onlara göre değildir, bir şeyler yairadeli, güçlü ve gerçekçi kişilerdir. Çoğu kırmızı panın peşindedir sürekli. Kolaylıkla depresyona renk insanı için ilişkiler zordur, zira doğaları yalnız girebilir, ilişkilerinden çabuk sıkılırlar. yaşamaya meyillidir. Çivit Mavileri: Asla suçluluk hissettiremeyeceTuruncular: Gerçekçi olmalarının yanında, ğiniz kişilikleri temsil eder. Yetenekleri zamana dünyayı umursamaz tavırlar sergileyebilirler. Sü- meydan okur. Önsezileri güçlüdür. rekli bir meydan okuma bir zafer kazanma iddiası içindedirler. Eflatunlar: Maneviyata düşkün insanlardır. Yumuşak ve bol kıyafetler giymekten hoşlanırlar, geMürdümler: Topluma ayak uydurmak, herkes nellikle gergin görünürler. Plansız ve hayalperestgibi olmak gibi uğraşları yoktur. Zaman zaman tirler. asosyal olabilmekle beraber tam tersi eğilimler içinde de olabilirler. Sarılar: Genel çizgileriyle eğlenmeyi seven sosyal kişiliklerdir. Sağlıklarına düşkün insanları temsil ederler, egzersiz yapmak onlar için bir zevktir. Uzun yaşama eğilimleri vardır. Flört etmeyi sevmekle beraber uzun ilişkilerden çekinirler.

36 Yelpaze Bahçeşehir | 20 Mart ‘11


37


Sağlık

Katarakt Ameliyatında Dikişsiz Metod Katarakt ameliyatları FAKO ile artık kısa sürüyor, dikiş atılmıyor, daha hızlı iyileşiyor, görme daha net oluyor... Katarakt ameliyatı günümüzdeki en başarılı ameliyatlardan biri olup, bu ameliyatı geçiren hastaların yüzde 90’ı daha iyi görüşe kavuşmaktadırlar.

Düzey Göz Merkezi Göz Hastalıkları Uzm.Op. Dr. Mustafa KARAKOÇ, göze açılan kesinin çok küçük olması, hastanın kısa sürede normal görüşüne kavuşarak işine dönebilmesi ve astigmat gibi problemlerin en aza indirilmesinin FAKO yönteminin en önemli üstünlükleri olduğuna dikkat çekiyor. Katarakt şeffaf olan lensin, matlaşmaya başlayarak gözün önünde görme netliğini bozan bir sis perdesinin oluşması gibidir. Bu durum görüntüyü bulanıklaştırır ve hastalarda görme de bulanıklıklara neden olur. Kataraktın %90’ının yaşa bağlı olarak geliştiğini ve özellikle 50 yaşın üzerindekilerde daha sık rastlandığını vurgulayan Op.Dr. Mustafa Karakoç, güneş ışığı, kortizon gibi ilaçların kullanımı, diyabet ya da doğumsal nedenlerle de kataraktın oluşabildiğini belirtti. Ayrıca kataraktın darbe, çarpma, vurma ve yanıklar sonucunda da gençlerde görülebildiğini sözlerine ekledi. Op.Dr.Mustafa Karakoç; gözün ışıktan rahatsız olması, tek gözde çift görme oluşması, gece görüşünün bozulması, renklerin giderek soluklaşması, gözlük camı ya da kontakt lens numarasında değişikliğin katarakt hastalığının habercisi olduğunu belirtti. Tıpta bugün göz merceğinin tekrar eski şeffaflığını kazanmasına yardımcı olacak bir ilacın olmadığını söyleyen Op. Dr. Mustafa Karakoç, “Oluşmuş bir kataraktın tek tedavisi cerrahi uygulamadır.” dedi.

38 Yelpaze Bahçeşehir | 20 Mart ‘11

FAKO (fakoelmüksifikasyon tekniği) ile rakt parçalanarak alınmakta ve yerine özel yapay göz içi lensi konmaktadır. FAKO yönteminin Katarakt Ameliyatı “Modern tekniklerin gelişimi ile günümüzde 10 dakika süren katarakt ameliyatı; iğnesiz, narkozsuz ve hastanede yatmadan yapılabilmektedir. Ameliyat genellikle damla anestezi ile ve mikroskop altında yapılmaktadır. Özellikle FAKO tekniği olarak isimlendirilen, halk arasında ise lazerli ya da dikişsiz ameliyat olarak bilinen en son yöntem sayesinde artık katarakt ameliyatları korkulan bir ameliyat olmaktan çıkmıştır. ” diyen Karakoç sözlerine şöyle devam etti: “Ameliyatla gözün içinde saydamlığını kaybetmiş, sertleşmiş kata-

en büyük avantajı erken dönemde görme netliğini sağlamasıdır.” Op. Dr. Mustafa Karakoç ameliyat olan hastalara şu önerilerde bulundu: Göze dokunulmaması, su kaçırılmaması ve öne doğru eğilmek gibi göz içi basıncını artıran hareketlerde bulunulmaması gerekir. Ameliyat sonrasında gözde meydana gelen sulanmalar göze yakın bir yerden değil de yanaktan silinmelidir. Bir hafta boyunca hasta banyo yapmaktan kaçınmalıdır. İyileşme süreci kısa olan bu tedavi yöntemi ile hastalar ameliyattan hemen birkaç gün sonra günlük yaşantılarına geri dönebilirler.”


39


Sağlık

Ada Çayı Hafızayı Güçlendiriyor Ada çayının sağlığımız için faydaları yadsınamayacak kadar büyük. Hafızayı güçlendirdiğini biliyor muydunuz? bebiyle azalan bir beyin kimyasalına koruyucu et- • Migren ve baş ağrısı durumunda, sıcak ada çayına batırılmış bezle alın bölgesine kompres uykide bulunmaktadır. gulamasının olumlu etkisi bulunmaktadır. • Ateş düşürücüdür. • Soğuk ada çayı kompresi, kesik ve yaralarda • Menopoz dönemindeki kadınlarda sıcak bas- rahatlama ve hızlı iyileşme sağlamak için uygumalarını ve aşırı terlemeyi önleyici etkisi bulun- lanabilir. maktadır.

Ada çayının yan etkileri

• Aç karnına içilen ada çayının kan şekerini düşürücü özelliği vardır. • Sürekli ve fazla miktarda kullanımdan kaçınılmalıdır. • Soğuk içilen ada çayının ishal kesici etkisi bulunmaktadır. • Düşük yapma olasılığına karşı hamileler kullanmamalıdır. Latince adı “Salvia Officinalis” olan ada çayı bitkisi diş otu olarak da biliniyor. Ada çayının kullanılan bölümü yaprakları. Tüylü ve beyazımsı bir renkte olan yaprakları, çay olarak haşlanarak içildiği gibi et yemeklerine koku ve lezzet vermek için de kullanılıyor. Ayrıca ada çayının sağlığımız için faydaları da yadsınamayacak kadar büyük. Diyetisyen Gülhan Koca, bizlere ada çayının faydalarını ve yan etkilerini tek tek anlatıyor.

Ada çayının faydaları • Vücut direncini güçlendiricidir. Hastalık sonrası güçsüzlük, kas yorgunluğu durumlarında faydalıdır. • Antiseptiktir. Balgam söktürür ve toksinleri vücuttan uzaklaştırmaya yarar. • Boğaz ve bademcik iltihabına karşı oldukça yararlıdır. Farenjit, larenjit başlıca kullanım alanlarıdır. • Ada çayının içinde bulunan “cineol” adlı madde öksürüğü önleyici özelliktedir. • Gaz söktürücü ve hazmı kolaylaştırıcıdır. Mide • Kuru ada çayı yaprağı toz haline getirilerek dişlerin üzerine sürüldüğünde dişleri güçlendirir ve spazmına ve bulantısına iyi gelir. beyazlatır. Diş ve ağız iltihapları durumlarında ise • Beyin işlevini artırır, hafızayı güçlendirir, unut- soğuk ada çayı gargara olarak kullanılabilir. kanlık sorununa olumlu etki sağlar. Alzheimer se-

40 Yelpaze Bahçeşehir | 20 Mart ‘11

• Anne sütünün salgılanmasını azaltıcı özelliği bulunduğundan emziren kadınlar kullanmamalıdır. • Bazı kişilerde kan basıncını yükseltebilir. • Küçük çocuklara içirilmesi tavsiye edilmez. • Konsantre ada çayı yağı içilmemelidir. Hürriyet Aile


Bahçeşehir Prestige Mall AVM içerisinde

yeni bir mekan, yeni bir adres... Dünya mutfağından seçme lezzetler, alkollü alkolsüz içecekler eşliğinde baharın gelmesiyle birlikte, gölet manzarasına karşı siz değerli misafirlerimizi ağırlamaktan onur duyarız... Ayrıca Lig TV, hafta sonları canlı müzik ve her türlü yemekli yemeksiz doğum günü organizasyonlarında ve buna benzeri grup toplantılarında hafta içi herhangi bir günde ev sahipliği yapmaktayız.

0212 669 35 99 www.jimmyjoker.com Prestige Mall AVM Doğa Parkı Cad. Gölet Mevkii 2. Kat Bahçeşehir / İstanbul

10:00 - 02:00 saatleri arasında hizmetinizdeyiz 41


Sağlık

İlkbaharda “canlı cenaze” sendromuna dikkat edin Bahar yüzünü göstermeye başladığında, kimi insanlar beklentilerin aksine hiç de mutlu olamıyor, aksine sabahları yataktan kalkmaya güçlerinin olmadığını fark ederek şaşırıyorlar. sı da bir hastalık olarak tanımlanabilir. Bahar yorgunluğu önlem alınmazsa Kronik Yorgunluk Sendromu’na dönüşebilir.

Kimi zaman halsizlik, yorgunluk, “cinsel güçsüzlük, cinsel isteksizlik” hali tüm gün sürüyor; mutsuzluk, iç sıkıntısı ve bir süre sonra da tam bir çökkünlük hissi yaşanıyor. Yorgunlukla kendini gösteren bu durum Cinsel Sağlık Enstitüsü Derneği (CİSED)’ne göre önemsenmesi gereken bir rahatsızlık; çünkü eğer tedavi edilmezse ciddi sonuçlara yol açabiliyor. Basın açıklamalarıyla ve anket çalışmalarıyla ülkemizde gündem yaratabilen CİSED baharla birlikte görülen cinsel isteksizlik, cinsel güçsüzlük, genel bitkinlik, yorgunluk, güçsüzlük, halsizlik ve uykusuzluk gibi şikâyetlerin çok basit tedbirlerle önlenebileceğini bildiren çok çarpıcı bir basın açıklaması yaptı. İlkbaharda yorgunluk şikayetiyle başvuran vakaların sayısında artış olabileceğine dikkat çeken CİSED Genel Başkanı Dr. Cem Keçe; “Bahar aylarında Canlı Cenaze Sendromu (bedensel veya fiziksel yorgunluk, kronik yorgunluk), Mutsuzluk Yorgunluğu Sendromu (ruhsal ya da psikolojik yorgunluk) ve Bahar Yorgunluğu Sendromu (motivasyonel yorgunluk) olmak üzere 3 tip yorgunluktan bahsedebiliriz. 1. Kronik Yorgunluk Sendromu adı verilen hastalık bugün Canlı Cenaze Sendromu, Yuppie Flu, Stres Cevabı Disregülasyon Bozukluğu veya 20. Yüzyıl Hastalığı olarak da bilinir ve muhtemelen 21. yüzyılın yeni ve yaygın bir hastalığı olacaktır. Kronik Yorgunluk Sendromu, sürekli veya tekrarlayıcı seyreden, iyi anlaşılamayan ve birçok sistemi tutan bir hastalığı tanımlamak için kullanılır, tek bir sebebi yoktur. Bu hastalığın viral bir enfeksiyonun tetiklediği beyinin çalışmasındaki düzensizlikler, strese bağlı vücudumuzdaki denge42 Yelpaze Bahçeşehir | 20 Mart ‘11

sizlikler ve vücudun savuma sisteminin bozulması sonucu aşırı derecede aktifleşen bağışıklık sistemimizi içine alan bir durum olduğunu kabul etmeliyiz. Kronik yorgunluğun en ayırt edici belirtisi yatak istirahatıyla geçmemesidir. Bağışıklık sistemi enfeksiyonlarla başa çıkamayınca sonuç bitkinlik olmaktadır. 2. Baharın güneşli ve sıcak günlerini özlemle beklediğimiz son günlerde birçok insan halsizlik, yorgunluk, eklem ağrıları, uyku isteği gibi ortak problemlerden yakınıyordur, bu yakınmaların çoğu bahar yorgunluğu ile bağlantılıdır. “Bahar Yorgunluğu Sendromu” veya bahar çarpma-

3. Bahar yorgunluğu ve kronik yorgunluk dışında bir de “Mutsuzluk Yorgunluğu Sendromu” denilen bir yorgunluk türü vardır. Şikâyetler bedensel bir rahatsızlıktan değil, psikolojik sorunlardan kaynaklanmaktadır, kendini sürekli bitkin, halsiz, isteksiz, yorgun hissedenler bu gruba girmektedir, bu hastaların yorgunluk hisleriyle mutsuzlukları arasında bağlantı vardır. Mutsuzluk yorgunluğu duygusal tükenmişlik ve bireysel beceride azalma nedeniyle insanın iç dünyası ile ilgili duyguları, amaçları, istekleri ve beklentileri etkileyen psikolojik bir deneyimdir. Tüm bu yorgunluklardan kurtulmak için öncelikle kendini, doğayı ve hayatı sevmek, yorgunlukların, tükenmişliklerin, mutsuzlukların, hayal kırıklıklarının gelip geçici olduğuna inanmak, günlük içilen su miktarını 3 litre civarında tutmak, günde 5–6 porsiyon sebze-meyve tüketmek, açık havada yürüyüş yapmak, bol bol güneşlenmek, iyi ve kaliteli uyumak, 10–15 dakika aç karnına jimnastik yapmak, alkol tüketimi azaltılmak, yeşil çay içmek, C, A, B ve E vitaminleri, potasyum, selenyum ve omega 3 kullanmak, sentetik yerine pamuklu kumaştan üretilen kıyafetler tercih etmek, her gün akşam ya da sabah duş almak, probiyotik ve prebiyotik içeren içecekler tüketmek gerekir.” dedi.


43


Güzellik

Aklınıza takılan diyet şüpheleri

Yediklerimiz o kadar da korkunç sonuçlar yaratmayabilir! İyi pişmiş bir bifteğe “hayır” diyemiyorum Dr. Manny Noaaes’ın “The American Journal of Clinical Nutrition” Dergisi’nde yayımladığı makalede, “Kırmızı et tüketenler beyaz et veya balık tüketenlere göre gereksiz kilo alımından sakınıyorlar ve hatta daha çok kilo veriyorlar” diye açıklıyor. Sebebi basit: Kırmızı et, diyet esnasında kas kütlenizin korunmasına ve sadece yağların yanmasına izin veriyor. Ayrıca içindeki demir yardımıyla vücudunuzun kendini yeniden organize etmesini sağlıyor. O zaman siz de yemekten kaçınmayın.

“Peynir çok yiyorum”

Amerika’da yapılan bir araştırmaya göre günde 30 gr peynir tüketen kadınların tüketmeyenlere oranla uzun vadede daha az kilo aldığı gözlemlenmiş. Peynir içerdiği konjüge linoleik asit sayesinde peynir, yağ yakımını hızlandırır ve dengeler. Üstelik istediğiniz çeşitte peynir yiyebilirsiniz.

“Diyetim hiçbir işe yaramıyormuş gibi geliyor”

Bu tür olumsuz düşünceleri aklınızdan çıkarmalısınız. Kyoto’da Doshisha Üniversitesi’nde Hitoma Saito tarafında yürütülen ve 101 kişiyle yapılan bir araştırmaya göre, diyetlerine olumlu yaklaşan kişilerin olumsuz yakalaşanlara nazaran daha çok kilo kaybettiği gözlemlenmiş. Çünkü optimistler rejimlerini uygularken daha az hileye başvuruyorlar ve kaçamaklar azalıyor.

“Dün akşam yemeği biraz fazla kaçırdım” Aperatifler, kırmızı şarap, ağır yemekler ve üstüne bir de tatlı... Metabolizmamızın hafızası çok iyidir bunu üst üste yapmayın çünkü daha az kalori yakmanıza neden olur. En iyisi ertesi gün daha hafif yemekler yemektir.

“Bazen protein takviyesi alıyorum”

15 günde bir alınan protein takviyesi problem olmaz. Dr. Laurence Benedetti’nin önerisine göre Amerika New York State University’de yapılan bir protein takviyesi aldığınızda bir öğün atlanmalı. araştırmaya göre, hafif kilolu kadınların atıştırdık- Ya da en azından bu takviye, sebzelerle birlikte lif ları birkaç parça çikolata , gün içinde gereksiz alarak kullanılmalı. atıştırmalarını ve fazla yemelerini engelliyormuş.

“Çikolata bağımlısıyım”

“Kendimi hep şişman buluyorum”

Yanılıyorsunuz. Bunu anlamanın en iyi yöntemi aslında vücut kitle endeksimizi ölçmektir. Kilonuzu boyunuzun metre cinsinden karesine böldüğünüzde elde edeceğiniz sayı size vücut kitle indeksinizi verir. Eğer değerleriniz 18.5 ile 24.9 arasıysa normal kilolu, 25 ile 29.9 arasındaysa kilolusunuz.

“Kuruyemişe dayanamıyorum”

Yapılan bazı araştırmalara göre günde 5 ila 8 fındık yemenin kilonuza etki etmediği, üstelik omega 3 ihtiyacınızı da karşılaştığı ortaya çıkmış. Neden kilo almadığınızı da açıklarsak, yediğiniz yemişler tokluk hissini arttırır ve sizi tok tutarak gereksiz atıştırmaları engeller. Bu nedenle aslında biraz kuru yemiş atıştırmak zararlı değil, faydalıdır.

44 Yelpaze Bahçeşehir | 20 Mart ‘11


Yeni Sezon Ürünlerimiz Mağazalarımızda Sizleri Bekliyor... Size yakın bir Aziz Bebe şubesi mutlaka vardır... Diğer Şubelerimiz:

Yenibosna: Yıldırım Beyazıt Cad. Zafer Mah. No:90 Yenibosna | İST. Tel: 0212 551 37 10 İkitelli: İkitelli Cad. Atatürk Mah. Kuran Plaza No:2 İkitelli | İST. Tel: 0212 472 94 87 Başakşehir: Başak Çarşısı No:62 Başakşehir | İST. Tel: 0212 486 30 03 Armoni: Tevfikbey Mah. Halkalı Cad. No:132 Armoni Park Outlet AVM | İST. Tel: 0212 426 36 33 Cennet: Cennet Mah. Yahya Kemal Beyatlı Cad. No: 8/4 K.Çekmece | İST. Tel: 0212 541 03 65 Mimarsinan: Merkez Mah. Mustafa Kemal Bulvarı Kalikıratya Evleri 7/2D Mimarsinan | İST. Tel: 0212 863 29 23 Beylikdüzü: İstanbul Outlet Park AVM 2. Kat Beylikdüzü | İST. Tel: 0212 872 45 65 Bağcılar: Merkez Mah. Bakırköy Cad. 23/A Sk. No:2/A Bağcılar | İST. Tel: 0212 634 76 90 Kadir Has: Mehmetçik Cad. Kadir Has Center zemin kat No:36 Bahçelievler | İST. Tel: 0212 441 96 38 Güneşli: Hürriyet Mah. Menderes Cad. No:2/2 Karaca Plaza Güneşli | İST. Tel: 0212 655 75 67 Şirinevler: Eski Londra Asfaltı No:5 Şirinevler | İST. Tel: 0212 503 94 01 Fatih: Fevzipaşa Cad. Kirmasti Mah. No:10 Fatih | İST: Tel: 0212 521 39 63 Avcılar: Üniversite Mah. Londra Asfaltı E-5 üzeri yan yol No:24 Avcılar | İST. Tel: 0212 694 60 74 Altınşehir: Orta Mah. Cumhuriyet Cad. Şahin Sk. Ferha İş Merkezi No:28 Altınşehir | İST Tel: 0212 678 38 81

Sunflower By Center Süleyman Demirel Cad. Rıfat Ilgaz Kültür Merkezi Yanı No:2/6 Tel: 672 59 18

Size en yakın Esenkent Şubesi

45


Yaşam

46

Kadın ve Erkek arasındaki Kadınlar ve erkekler arasındaki anatomik ve kimyasal farklılıkları öğrenin.

fark!

Vücut Isısı: Erkeklerin vücut ısısı kadınlardan karşılık kadınlarda iki yarim küre arasındaki iletişim daha iyidir. daha yüksektir.

Ergenlik sivilcesi: Erkeklerin sivilce sorunu daha fazladır. Bu da daha çok testosteron hormonundan kaynaklanmaktadır. Bu hormon yağ bezelerini uyarır ve derideki gözeneklerin tıkanmasına, dolayısıyla da sivilceye neden olur. Vücut kokusu: Erkeklerin vücut kokusu kadınlardan çok daha güçlüdür. Saldırganlık: Erkekler kadınlardan daha saldırgan olup bedensel güç kullanımına daha eğilimlidirler. Bunun açıklaması da testosterona bağlanmaktadır. Buna karşılık kadınlar kelimelerle saldırır ve savaşırlar.

Su: Erkek vücudunun yüzde 60-70’i sudan iba- Dölleyebilme Yeteneği: Erkekler ileri yaşa karettir. Kadın vücudundaki su oranı ise yüzde 50- dar, kadınlar ise menopoza (yaklaşık 50 yaş civarı) kadar dölleyebilme ve döllenebilme yeteneği60 arasındadır. ne sahiptir. Erkeklerde sıcaklığın artışıyla dölleyeİskelet: Erkeklerin omuzları daha geniş, kolları bilme yeteneği azalır. Kadınların döllenmeye müve bacakları daha uzun, kemikleri daha ağır, ek- sait oldukları en uygun olan oda sıcaklığı 17 delemleri de daha büyüktür. Buna karşılık kadınla- recedir. rın kalça kemikleri daha geniş, eklemleri daha Safrakesesi Taşı: Kadınların yüzde 20’sinde, eresnektir. keklerin yüzde 8’inde safrakesesi taşı oluşur. Deri: Erkeklerin toplam 1.8 metrekare, kadınların 1.6 metrekare derileri vardır. Kadının derisi Kalp Atışı: Erkeklerin kalbi daha büyüktür ve daha ince ve kuru, bu yüzden de daha hassas- daha yavaş çarpar; dakikada ortalama 72. Bu tır. Erkekte ter bezleri ve deri altı yağ bezleri daha değer kadınlarda 80’dir. fazla olduğundan derisi yağlıdır ve daha çok terGelişme: Buluğ cağına kadar kızlar erkeklerden ler. daha hızlı büyürler (10’a 8 oranında). Erkek çoAkciğerler: Erkeklerin akciğerleri kadınlarınkin- cuklar 14-15 yaşları arasında gelişmeye başlarlar ve 20 yaşına kadar bu büyüme gerçekleşebiden yüzde 50 daha geniş hacme sahiptir. lir. Kız çocukları en hızlı 12-13 yaşları arasında Yemek: Aynı kilodaki kişilerden, erkekler kadın- gelişirken 17-18 yaşlarında bu gelişme durur. lardan daha çok yemek ihtiyacı duyarlar, çünkü Sıcaklık Duyarlılığı: Kadınlar kalın yağ dokuları metabolizmaları daha hızlıdır. nedeniyle soğuğa daha dayanıklıdırlar. Antikorlar: Kadınlar daha çok antikor üretirler, bu yüzden de erkeklere kıyasla bakteri ve virüs Ses Telleri: Kadınların ses telleri daha kısa olduğundan sesleri daha tizdir. hastalıklarına daha seyrek yakalanırlar.

Ağlamak: Kadınlar erkeklerden 5 kat fazla ağlar- Vücudun Ağırlık Noktası: Omuz ve kalça iskeletleri farklı olduğundan, kadınların ağırlık noktası Spor: Spor konusunda erkekler kadınlardan lar. Genellikle de saat 19.00-22.00 arası. erkeklerinkinden daha aşağıdadır. daha hızlıdır ancak kadınlar daha dayanıklıdır. Beyin: Erkek beyni yüzde 14 daha ağırdır. Buna Kan: Erkeklerde 4.5, kadınlarda 3.6 litre kan vardır. Erkek kanı daha koyu kıvamlıdır, bir damlasında 1 milyon kan hücresi vardır. Toplam olarak erkeklerde 1 santimetreküp kanda 5 milyon alyuvar vardır, bu da kadınlara kıyasla yüzde yirmi fazlalık demektir. Erkeklerin tansiyonu da kadınlardan yüksektir: 140/88. Bu değer kadınlarda 130/80’dir. AIDS: Her dört AIDS hastasından sadece biri kadındır. Nedeni ise kadınlarda hastalık taşıyabilen X kromozomundan iki tane bulunmasıdır. Çünkü bir sağlıklı, bir de hasta gene sahip olsalar bile sağlıklı gen hasta gene baskın çıkar ve hasta değil taşıyıcı olurlar. Yüzme yeteneği: Kadınlar derilerinin altındaki yağ tabakası nedeniyle daha iyi yüzerler. 46 Yelpaze Bahçeşehir | 20 Mart ‘11


de 70’ine sahiptir. 35 yaşındaki bir erkeğin damar sistemi 50 yaşındaki bir kadınınkine eşdeğerdir. Buna karşılık kadında sadece cilt daha ince olduğundan çabuk yaşlanıp kırışır. Kadınlar yaşlanma Enerji Harcaması: Erkekler hare- olayını psikolojik olarak erkeklerketsiz halde, vücudun metrekare- den çok daha kolay kabullenirler. si başına saatte ortalama 39.5 kalori yakarlar. Kadınlar ise 37 kalori. Kaşlar: Erkekler kadınlardan yüzErkeğin günlük kalori ihtiyacı 2700 de 50 oranında daha fazla kas gücüne sahiptir. Buluğ çağında erkalori, kadının ki 2000 kaloridir. keklerde kas hücrelerinin sayısı Yağ: Erkeklerde kadınlarınkinin ya- 20 misli, kadınlarda 10 misli artar. rısı kadar yağ dokusu vardır. Ka- Erkekler kadınlardan üçte bir oradınlarda yağ dokusu vücudun yüz- nında daha güçlüdürler. de 27’sini oluştururken, bu değer erkeklerde yüzde 15’tir. Kadın Buluğ: Erkekler buluğ çağını 10vücudunda erkeklerden 3.5 kg. 15, kadınlar 9-14 yaşları arasında daha fazla yağ vardır. Yağ, erkek- yaşarlar. lerde karın bölgesinde toplanırken kadınlarda daha çok kalça, baldır Yaşam Süresi: Erkeklerin ortalama ömrü 71.5 yıl, kadınların 78 ve göbekte yoğunlaşır. yıldır. Hastalıklar: Erkekler hayatları boyunca kadınlardan ortalama 40 Bacaklar: Erkeklerin bacakları daha uzun ve kaslıdır. Bu yüzden gün daha az hastalanırlar. kadınlardan daha hızlı koşar, daha Dirsek: Kadınlar erkeklere kıyasla uzağa zıplarlar. kollarını dirsekten 6 derece daha Vücut Ölçüleri: Erkek ortalama fazla açabilirler. 175 cm boyunda ve 73.5 kg ağırKromozomlar: Erkek ve dişilerin lığındadır. Göğüs çevresi 98.5 cm, hücrelerinde toplam 46 kromo- beli 80.4 cm’dir. Kadın ortalama zom vardır. Bunların yarısı baba- 160 cm boyunda olup 61.2 kg’dir. dan, yarısı anneden gelir. Bu 46 Göğüs çevresi 90.1, kalça genişliği kromozomun içinde iki tane cinsi- 96.5 cm, beli 74.3 cm’dir. yet hormonu vardır ki, bu erkekte Adem Elması: Gırtlaktaki “adem XY, kadında XX olarak bulunur. elması” adli çıkıntı sadece erkekSaçlar: Kadınların saçları daha sık lere hastır. ve daha dirençlidir. Saç kökleri iki milim daha derinde olduğu için er- Solunum: Erkekler dakikada ortalama 16 kez soluk alıp verir. Kakeğin ki kadar çabuk dökülmez. dınlar ise dakikada 20-22 kez soYaslanmak: Erkekler kadınlardan luk alıp verir. Her iki cinsin günde daha hızlı yaşlanırlar. 55 yaşında- soludukları miktar ise aynı olup, ki bir kadın bedensel gücünün yüz- 12 bin litredir. de 90’ına sahiptir. Oysa aynı yaştaki bir erkek gücünün sadece yüzDuyu Organları: Kadınların işitme ve koklama duyuları daha güçlüdür. Buna karşılık erkekler ışığa karşı daha hassastır. Erkek gözü ayrıntıları daha iyi seçer.

47


Sağlık

Nar’

ın Beş Farklı Mucizesi...

Doğanın bizlere sunduğu önemli bir hastalık savaşçısı olan nar, kansere karşı koruyor, kalp hastalıklarını önlüyor, zayıflamaya da yardımcı oluyor. Bilmeyenler ya da unutanlar için narın yararlarını gözden geçirmekte fayda var... Yeterli ve dengeli bir beslenme düzeni içinde sebze, meyve tüketiminin yüksek olması kalp-damar, kanser, diyabet gibi kronik hastalıklarda koruyucu etki gösteriyor. Bu açıdan vitamin (özellikle C vitamini), mineral, antioksidan ve posa deposu olan meyvelerin beslenme içinde yer alması bu koruyucu etkiyi daha da artırıyor. Beslenme ve Diyet Uzmanı Demet İnci, kış aylarının en gözde meyvelerinden olan narın faydaları hakkında bilinmesi gereken 5 noktanın altını çizdi.

4- Nar Çekirdeği Güzelleştiriyor

Narın çekirdeği de güzellik kaynağı. Nar çekirdeğinin antioksidan ve kolajen yapımını uyarıcı etkilerinden ötürü hem cilt kanserinden koruyucu hem de güzelleştirici etkisi bulunuyor. Bu sebeple nar çekirdeği yağından yapılan sabun ve cilt ba1- Kansere Karşı Koruyor Antioksidanlar, bizi kanserden ve kronik dejene- kım ürünleri uzun zamandır birratif hastalıklardan (yaşlılık ve kaza gibi travma- çok ülkede oldukça revaçta. Cilt lar sonrası oluşan rahatsızlıklar) koruyan en güç- sıkılaştırıcı, kırışıklık giderici ve tazeleyici, pürüzsüz görünüm verme özelliklelü silahlardır. riyle de nar, kadınların ihmal etmemesi gereken bir meyve olarak dikkat çekiyor. 2- C Vitamini İçin Etkili Bir Kaynak Nar, suda eriyen vitaminlerden olan C vitaminini yüksek miktarda içeriyor. 100 ml nar suyu, yetiş- 5- İyi Bir Yağ Savaşçısı kin bir insanın günlük C vitamini gereksiniminin Yapılan bir araştırmaya göre nar suyunun karın yüzde 16’sını karşılıyor. çevresindeki yağları azaltmada etkili olduğu beAyrıca C vitamini yanında B vitaminlerini, demir, lirlenmiş. fosfor, sodyum, potasyum, çinko ve magnezyum Bu araştırmaya göre, her gün içilen nar suyunun minerallerini ve pektin denilen diyet lifini de içe- sadece 1 ay içinde karın çevresindeki yağ hücreriyor. lerinin gelişimini yavaşlattığı tespit edilmiş.

3- Nar Yiyen Kalbini de Korur

Narın en önemli özelliklerinden biri de kalbi koruması. Yapılan araştırmalara göre narda, serbest radikallere karşı güçlü etkisi olan çeşitli vitamin, mineral, enzim ve antioksidanlar bulunuyor ve bu zengin içerik, özellikle kardiyovasküler hastalıklarla mücadelede önemli bir etki gösteriyor. Yine içerisinde bulunan antioksidanlar ve diyet lifi sayesinde kandaki kötü kolesterol olarak nitelendirilen LDL’nin düşmesine yardımcı oluyor. Kötü kolesterolün damar çeperini delip duvara yerleşmesini ve tıkanıklıklar oluşturmasını önleyerek damar sertliğine karşı koruyucu, damar elastikiyetini artırıcı özellik gösteriyor. Kan basıncında artışa sebep olan ACE adlı enzim aktivitesini azaltarak, kan basıncını düşürücü etki sağlıyor ve bu sayede hipertansiyon hastaları için fayda gösteriyor.

48 Yelpaze Bahçeşehir | 20 Mart ‘11


49


Güzellik

Doğal makyaj nasıl yapılır? Bahar kadar taze, yaz kadar güzel görünmeyi hangi kadın arzulamaz? İşin bütün sırrı makyajda! Doğal makyajın inceliklerini anlatıyoruz... 5. Kapatıcı

Doğal makyajın bütün sırrı doğru renk seçiminde saklı. Cildin güzelliği bu makyajda ön planda... Eğer doğru teknikleri öğrenirseniz, hafif bir makyajla, çok etkileyici bir görünüme kavuşabilirsiniz.

Kapatıcı alırken, kaliteli ve cilt tonunuzla tamamıyla bütünleşecek bir kapatıcı olmasına dikkat etmelisiniz. Krem kapatıcılar kolay emilim bakımından çok idealdir. Yüzünüzün istediğiniz her noktasında kullanabilirsiniz, dudaklar dahil.

6. Fondöten

Kapatıcıdan sonra fondötene ihtiyacınız kalmadığını düşünüyorsanız, kullanmayın. Eğer kapatıcılık açısından fondöten ile cildinizi tamamen pürüzsüz göstermek istiİşte, 10 adımda doğal mak- yorsanız da hafif bir fondöten tercih edin. Kuru cildiniz varsa, ışığı yajın püf noktaları: yansıtan fondötenleri tercih edebilirsiniz. Aydınlık bir görünüm ve1. Görünüm Doğal makyajda görünüm, iştah rirler. Fondöten ister mat, ister ışık açan dudaklar ve yürek titreten yansıtıcılı olsun mutlaka çok ince gözler üzerine. Ne dumanlı gözler, bir tabaka şeklinde sürün. Makne de ağır fondötenlere gerek var. sat; doğal görünüm, unutmayın!

2. Rengini bul

Hangi rengin sizin renginiz olduğunu bilmeniz önemli. Eğer solgun ve renksiz bir cildiniz varsa, şeftali tonları ve uçuk pembeler kullanmanız uygun olur. Eğer cilt renginiz sarıya dönükse, krem formlu bej renkli malzemeleri tercih edin.

3. Önce deneyin

Makyaj malzemenizi satın almadan önce mutlak ve mutlaka test edin. Bir çok kadın, yanlış renk seçimi yüzünden baştan kaybediyor ve ne kadar uğraşsalar dahi o makyaj kendilerine yakışmıyor. Ya yüzleri hayalet kadar soluk oluyor ya da koyu renkten dolayı maske takmış gibi görünüyorlar.

7. Allık

Sadece elmacık kemiklerinizin üzerine çok hafif bir pembelik verin. Şeftali tonu da olur. Krem ya da likit formlu allıkları tercih edin ki, hem daha doğal hem de sağlıklı bir parlaklık kazanırsınız.

8. Maskara

Kirpiklerinizi önce kıvırın. Sonra, hacim veren bir maskara ile birkaç dakikalık aralarla kirpiklerinizi 2-3 kat boyayın. Dolgun görünen kirpiklerinizi en son kirpik tarağı ile tarayın ve tane tane ayrık, uzun görünmelerini sağlayın.

9. Dudak parlatıcısı

Ten rengi bir parlatıcı ile dudaklarınızı parlatın. Hatta içinde gümüş parlaklığı olanları tercih edin, böy4. Dudaklara peeling Dudaklarınızı pürüzlü görünüm- lece daha da dolgun görünecekden ve kuruluktan kurtarmak için lerdir. hafif bir peeling uygulaması yapın 10. Son kontrol ve dudak nemlendiricinizi sürün. Cildiniz saten gibi pürüzsüz ve sağDudaklar için satılan “lip exfolia- lıklı, bakışlarınız derin, dudaklarıtor” ürünleri kullanabilirsiniz. Ölü nız da parlak ve çekici görünüyorderiler gidince dudaklarınız doğal sa, bu iş tamamdır! Az ve öz yeterbir parlaklığa da kavuşacak aynı lidir... zamanda... 50 Yelpaze Bahçeşehir | 20 Mart ‘11


Makyajda gölgeleme tekniği Günümüzde göz farlarından göz kalemlerine kadar, tüm ürünlerde geniş bir renk skalasını yakalamak mümkün oluyor. Ürünleri, renkleri ve malzemeleri birlikte kullanarak yapılabilecekler ise hayal gücünüze bağlı!

lacak detaylı bir uygulamayı tercih edebilirsiniz. Genellikle pastel renkler, dikkati gözlere çeker ve tazelik verir. Parlak renkler de dikkati gözlere çeker ve parlaklık verir. Aynı rengin iki tonunu kullanmak, renkleri birlikte ve eşleştirerek kullanmak her zaman mümkündür. Tüm malzemeler için de farlar, bize sonsuz olasılık sunar. Renk, malzemenin niteliği ve sürme şekline göre, bin bir çeşit anlam oluşturabilirsiniz.

Gölge yapmak için, öncelikle bir far fırçası kullanarak tüm göz kapağınızın üzerine bu alanı aydınlatmak ve üzerine süreceğiniz renge pürüzsüz bir zemin hazırlamak için, açık renk bir far sürün. Sonra göz kapağınızın oyuğu üzerine orta-koyu bir renk uygulayın. Dış köşeden başlayarak içe doğru hareket edin. Burun kısmına yaklaştıkça renk hafiflesin.

Gözlerinizi öne çıkarmak istediğinizde, açık renkleri kullanın, sonra koyu tonlarla çerçeveleyin. Tam tersi, yoğun renkler bir bölgeyi arkada gösterir, bu nedenle genelde kirpiklerinizin üzerinde hatta ve göz kapağı çizgisi üzerinde kul- Üst kirpik dibi boyunca açılı bir fırçayla orta koyulukta bir renk uygulanılır. layın. Rengi dış köşelerde yoğunGözlerinizin şeklini belirginleştir- laştırın, sonra hafifçe göz kapağımek için eye-liner vazgeçilmez- nın kıvrımına doğru çekin. Sonra dir. Doğal bir görünüm için, doğal da, göz kaleminizi eğik tutarak, kirrenklerde hafif , ince bir çizgi çeke- piklerinize mümkün olduğunca yabilir ya da yoğun siyah bir göz ka- kın bir çizgi çekin. lemiyle çarpıcı bir etki yaratabilirEğer alt kirpiklerinize boyamak issiniz. tiyorsanız, sert ve kalın bir çizgi yeFarklı uçlara ve fırçalara sahip çe- rine, yumuşak bir görünüm yakalaşitli şeklerde sürme kalemleri var- maya çalışın. dır. Bir göz kaleminin düzgün çizgisini ya da bir farın dumanlı hattını veya likit sürme kalemi ile yapı-

b-fit nedir ? b-fit Amerika’da geliştirilmiş, kendi gücünüz kadar itme ve çekme kuvvetiyle hareket eden fitness makinalarıyla toplu halde yapılan özel bir spor programıdır.

Neden Günde 30 Dakika?

Tüm dünyada uygulanan bu sistemle vücudun her noktasının verimli bir çalışma ile 30 dakika ihtiyacı olan günlük sporu sağlayabileceği kanıtIanmıştır. Bu 30 dakika hem dayanıklılık hem de kardiyo çalışmasını kapsar ve sağlıklı bir yaşam için gereken sadece bu kadardır. b-fit 30 dakikalık egzersiz programları arasında en çok kalori yakandır. Hızlı sonuç verir ve mutlaka herkesin kendine ayıracak 30 dakikası vardır!

Ek Hizmetlerimiz

Yoga | Plates | Masaj | Oryantal | Latin Dans | Diyetisyen

İlk deneme ücretsiz! kadınların spor ve yaşam merkezi

b-fit...

www.b-fit.com.tr

669 98 32

Çınar 11 Villa 15 Bahçeşehir

51


Yaşam

Karşınızdakini Yüzünden Tanıyın Karşınızdaki kişinin karakterini yüzüne bakarak anlamanız mümkün. Anne ile kızı arasında, iki sevgili arasında, iki arkadaş arasında veya iki kardeş arasında bulunan bağları ve ilişkiyi de açığa çıkaran yüz analizi; burun, dudak, kaş, göz, alın ve çeneye bakılarak yapılıyor...

İşte burun, dudak, kaş, göz, alın ve çeneye bakarak karakter analizi:

Birleşik: Dengesiz, maceracı Kısa: Duygusal, aktif Düz: İyimser, dünyayla barışık Geniş: Ufku geniş, güvensiz, hassas

Göz

Dudaklar

Geniş ve düşük: Cömert Kısa ve kalkık: Gururlu Kalın ve kalkık: Ağzı kalabalık İnce ve düşük: Öz konuşan

Çukur: Ciddi, gizemli Burna yakın: Konsantrasyonu kuvvetli, titiz, kararlı Büyük: Açık, kibar, sözüne güvenilir Küçük: Odaklanmış, özel Patlak: Hevesli ve meraklı

Alın

Geniş: Entelektüel, hayal gücü kuvvetli Dar: Çok dikkatli, dakik, rakamlarla arası iyi Dik: Bağımsız Bombeli: İnsiyatif sahibi, uyumlu Açık: Sosyal, paylaşımcı

Kaş

Aşağı doğru: Nazik, sahiplenici, ciddi ilişkiler yaşayan Kalkık: Dinamik, hırslı, kolay sinirlenen Çalı gibi: Güçlü kişilik, başarılı Uzun: Güçlü, dirençli İnce: Esnek, başarılı, kolay pes eden

Burun

Geniş: Kendine güveni tam Dar: Kontrolcü Geniş ve düz: Sosyal ama kararsız Dışa doğru: Lider ruhlu, idare etmeyi seven ve temsilci ruhlu İçe doğru: Yardımlaşmayı seven, girişken Geniş: İyi bir lider Dolgun: Güçlü, inatçı, cömert ve sabırsız

Çene

Geniş: Otoriter Dar: Yumuşak başlı Gamzeli: İnatçı Köşeli: Kolay

(Cosmotürk)

52 Yelpaze Bahçeşehir | 20 Mart ‘11


53


Yaşam

Birbiriyle uyumlu renk kombinleri Stilinizde, moda klasiği siyah ve beyaz renkleri çok sık mı kullanıyorsunuz? Peki, pembe, mavi, yeşil gibi renkleri hayatınıza katmaya ne dersiniz? En şık kombinler için birbiriyle uyumlu renk tüyoları. Pembe Tonlar

Mavi Tonlar

Pembe; pozitif duygular uyandırıyor ve genç görü- Gökyüzünün ışıltısını stilinize yansıtan mavi; ponümü sağlıyor. Kombinin herhangi bir parçasında zitif hissetmenizi sağlarken karşınızdaki kişinin pembe varsa; aşağıdaki renkleri kullanabilirsiniz. size karşı güvenin duygusunun artmasını sağlıyor. Kombinin herhangi bir parçasında mavi varBeyaz sa; aşağıdaki renkleri kullanabilirsiniz. Krem

Yeşil

Kahverengi

Mor

Siyah

Turkuaz

Bebe mavisi

Beyaz

Gri

Krem

Ten rengi

Gri

Yeşil Tonlar

Toz pembe

Ten rengi Bulunduğumuz sezonun en trendi rengi yeşil; kendini ferah hissetmenizi sağlarken, karşı tarafta olumlu duygular uyandırır. Kombinin herhangi Turuncu Tonlar bir parçasına yeşil varsa; aşağıdaki renkleri kullanabilirsiniz. Yaz mevsiminin enerjisini üzerinizde taşımanızı sağlayan turuncu; pozitif ve canlılık hissi yaşatıMavi yor. Kombinin herhangi bir parçasında turuncu varsa; aşağıdaki renkleri kullanabilirsiniz. Sarı Sarı Beyaz Kahverengi Kahverengi Krem Ten rengi Gri Pudra Ten rengi Su yeşili Beyaz Gri Gri Tonlar Turuncu, mavi, yeşil, pembe gibi tüm renk tonlarıyla uyum sağlayan renk gridir. Çünkü gri nötr bir renktir. Siyah, mor, kahverengi, sarı gibi tüm renklerle gri rengi kombinleyebilirsiniz.

54 Yelpaze Bahçeşehir | 20 Mart ‘11


55


Güzellik

Pratik ve ilginç

güzellik tüyoları

Lekelerin üzerine konan çay poşeti veya yumurta beyazından maske gibi ilk bakışta aklınıza yatmayan güzellik önerilerini hafife almayın. Kimileri hayat kurtarıcı olabilir! Vücut kreminizi kişiselleştirin

Parfümlü vücut ürünlerine onlarca para ödemek yerine kendi kreminizi yapabilirsiniz. Kokusuz ve yoğun formüllü bir vücut kremine damlatacağınız birkaç damla parfüm ile saatlerce kalıcı kokmanın keyfine varın.

Kirpiklerinizi yumuşatın

Makyaj yapmadan gözlerinizle ilgi çekmek için, kirpiklerinizin ucuna hafif bir miktar vazelin uygulayıp, tarayın. Böylelikle daha çekici ve ışıldayan bakışlara sahip olacaksınız. Güzel gözükmek için ille de büyük paralar har- olmak için günlük vücut nemlendiricinizin içine camanıza ve saatlerce uğraşmanıza gerek yok. bir damla bebe yağı ekleyin. Cosmopolitan dergisi, son derece basit ve masrafsız işlemlerle daha güzel gözükmenin yolları- Bitki yağından yararlanın nı yazdı. Tırnakların etrafını çevreleyen ölü derilerin sertleşip şeytantırnağına dönüşmemesi için, bir miktar kayısı yağı damlatın. Vücudunuzu avokado ile yumuşatın Olgun bir avokadonun çekirdeğini çıkartıp kabuklarını soyduktan sonra meyveyi tüm vücudu- Kaleminizi dondurun nuzda gezdirin. Bu işleme 20 dakika boyunca Göz kaleminizin ucunun uygulama sırasında dadevam ettikten sonra duşa girin. Doğal nemlen- ğılmasını istemiyorsanız, onu 15 dakikalığına dirici özelliği sayesinde avokadonun cildinizi na- buzluğa koyun. Çıkardığınızda ucunun sertleşsıl yumuşattığına inanamayacaksınız. tiğini ve cildinizde rahatça hareket ettiğini göreceksiniz.

Akan makyajınızı kolayca düzeltin

Yeniden makyaj yapmaya vaktiniz yoksa, bir kulak pamuğunu makyaj temizleyicisine batırın ve makyajınızın sadece akan kısımlarını silin.

Dişlerinizi gargara ile fırçalayın

Kendinizi, dişlerinizi temizleyemeyecek kadar yorgun hissediyorsanız, ağzınızı bir gargara ile çalkalayın. Ardından kuru diş fırçanızla, diş etlerinizin dişlerinizle buluştuğu noktaları hafif hafif fırçalayın.

Fırçanıza saç spreyi sıkın

Saçlarınızı kuruttuktan sonra fırçanızın üzerine bir miktar saç spreyi sıkın ve saçınızı tarayın. Böylelikle saçlarınız kaskatı olmadan hacmini ve parlaklığını korur.

Nemlendiriciye bebe yağı katın

Parlak ama çok yağlı olmayan bacaklara sahip

56 Yelpaze Bahçeşehir | 20 Mart ‘11

Uçukları kremle yatıştırın

Uçuğun çıkmaya başladığını hissettiğiniz anda üzerine yoğun formüllü bir nemlendirici sürerek daha kötü bir hale gelmesini önlemiş olursunuz.

Dudaklara göz farı

Eğer rujunuz yanınızda değilse, doğal tonlardaki göz farınızı dudaklarınıza uygulayıp, üzerine nemlendirici sürebilirsiniz.

İnatçı rujlara makyaj temizleyicisi

Kırmızı ruju ovalayarak çıkarmaya çalışmayın. Ruj, ağzınızın çevresine dağılarak kötü bir görüntüye sebep olabilir. Bunun yerine, küçük bir makyaj pamuğunu veya kağıt mendili makyaj temizleyicisine batırıp rujunuzu silmeniz daha uygun Yumurta beyazından maske yapın Cildinizi evde uygulanan yöntemlerle de canlan- olur. dırabilirsiniz. Bir yumurtanın sarısıyla beyazını ayırın. Ayırdığınız beyazı cildinize maske halinde Saç diplerinize pudra uygulayın yayın. Proteinler cildinizin nemini geri kazanma- Saç telleriniz kolay yağlanan bir yapıya sahipse, sını sağlar. Beş dakika sonra yüzünüzü yıkayın. geniş uçlu bir makyaj fırçasını toz pudranın içine batırın. Üzerindeki fazlalığı azalttıktan sonra pudrayı saç diplerinize uygulayın. Bu pudra saç dipleLekelere çay poşeti Eğer cildiniz bir sebepten ötürü tahriş olmuş ve rinizde bulunan fazla yağı emerek tutamlarınızın şişkin görünümdeyse, demli ve soğuk bir poşet arasına karışır. Bu tazelenme hissi ise kendinize yeşil çayı iki dakikalığına cildinizin üzerine yerleş- olan güveniniz de artar. tirin. Yeşil çayın içeriğindeki antioksidanlar kızarıklığı dindirecektir. Kirpik kıvırıcınızı ısıtın Kirpikleriniz düzse, metal kirpik kıvırıcınızı birkaç dakikalığına fönle ısıtın. Böylelikle kirpikleriBacaklarınızı saç kremiyle tıraş edin Tıraş köpüğünüz bittiyse onun yerine saç kremi niz daha kolay şekil alır. Ayrıca suya dayanıklı bir kullanabilirsiniz. Bu krem, tüylerinizi yumuşata- maskara diğerlerinden daha hızlı kuruduğu için rak tıraşı kolaylaştırır ve bacaklarınızı da ipeksi kirpiklerin kıvrımını ortaya çıkarır. bir yumuşaklığa kavuşturur.


www.taykoleji.com

TA Y K O L E J İ

2010

TAY KOLEJİ ANAOKULU | İLKÖĞRETİM | AKŞAM LİSESİ

Namık Kemal Mah. Ekin Cad. No:13 Esenyurt | İST.

Tel: 0 212 690 92 07 Faks: 0 212 690 92 08 Gsm: 0 554 534 37 02 info@taykoleji.com

57


Güzellik

Piyano kursu kayıtlarımız devam ediyor...

Detaylı Bilgi İçin (0212) 669 16 50 Güvercin Sokak Papağan Çıkmazı Badem -16 Villa-1 Bahçeşehir / İst. 58 Yelpaze Bahçeşehir | 20 Mart ‘11

Saç tipine göre

bakım!

Günümüzde kadınların en çok karşılaştığı sorunlardan biri kuru, dökülen ve sert saçlar.. Saç bakımıyla ilgili bir çok yanlış yapılıyor. Bu yanlışların doğrularını öğrenerek saçlarınızı özel bir bakıma tabi tutabilirsiniz. Yanlış: Saçları her gün yıkamak masına yardımcı olmadığı gibi, kesaçları döker.

sim gerçekleştiği saç diplerini biti-

külmesine değil, tam tersi bazı saçların yağlanmasına neden olabilir. Düz ve ince telli saçlar her gün yıkanmadığı sürece çok yağlı görünebilir, bu yüzden bu tip saçlara sahip kadınların saçlarını her gün yıkamalarından başka çareleri yok. Diğer saç tiplerine sahip olanların saçlarını haftada iki ya da üç kez yıkamaları yeterli olur.

muyor. Saçlarınızın uzamasını sağlayan da saç dipleri olduğuna göre ayda bir kuaföre gidip servet harcamanızın hiçbir faydası yok. Sadece kırıklar yok olduğu için saç daha bakımlı bir görünüme sahip oluyor.

Doğru: Saçları sık sık yıkmak dö- ren özel bir mekanizma da bulun-

Yanlış: Saç fön makinesiyle kurutulduğu zaman elektriklenme meydana gelir. Aslında bu teori tam anlamıyla yanlış sayılmaz. Ancak suçun tamamının fön makinelerine atmak gerekiyor. Her ne kadar yoğun miktarda ısı saçı nemsiz bırakıp keratinini yok ediyorsa; elektriklenmesine tek başına neden olmuyor. Islak saçı fırça yardımıyla zorlayarak taramak ve fön makinesini saça tuttuğunuz mesafede yardımcı etkenler arasında yer alıyor ama korkmayın yeni nesil fön makinelerindeki ayarlar ile artık bu soruna da son vermek mümkün.

Yanlış: Haftada bir kez gerçekleştirilen derin nemlendirici bakımlar , saçta meydana gelen hasarları tedavi eder. Aslında bir bakıma doğru ama derin nemlendirici bakımların saçınızı yıkarken kullandığınız saç kremlerinden hiçbir farklı bulunmuyor. Bir anlamda saçınızı nemlendirmek arabanızı cilalatmaya benziyor. Kusurlar kapanıyor ve daha parlak görünüyor ama değişen sadece dış görünüm, içerisi hala aynı olduğundan pek tedavi edici etkiye sahip değil.Saç sadece nem kazandığı için kısa süreliğine rahat- Yanlış: Yumurta sarısı, zeytinyağı, lıkla taranabiliyor ve daha az elekt- mayonez ya da avokado saç için rikleniyor. ideal nemlendirici bir bakımlardır. Evde kendi tarifenize göre bir nemYanlış: Saç uçlarını ne kadar sık lendirici hazırlamak yerine, markaların geliştirilmiş ürünlerinden birikeserseniz o kadar çabuk uzar. Her saç telinin hücreleri birbirin- ni denemenizde fayda var. Sonuç den ayrıdır ve her birinin kırılma- olarak bu ürünler saçın yapış yapış sının nedeni kendi içerisindeki ölü olmasına neden olmuyor. proteinlerdir. Saç uçlarını kesmeniz ölen proteinlerin tekrar canlan-


Ekonomik saç bakım maskeleri Parlaklığını yitirmiş, yıpranmış, güçsüzleşmiş saçlarınızı yenileyecek ekonomik ve etkili saç bakım maskeleri tarifi.

Murat Dalkılıç’la Fen ve Matematikte “Birebir“Özel Dersler... Yeni ders taleplerine yetişmekte zorlandığını belirten Murat Dalkılıç, kendisine gösterilen yoğun ilgi ve güvenden dolayı Bahçeşehir halkına teşekkür etti. MURAT DALKILIÇ bütün öğrencileriyle bire bir ÇALIŞMAKTADIR.

İLK ÖĞRETİM

6-7-8

- MATEMATİK OKUL DERSLERİNE TAKVİYE HAZIRLIK PROGRAMI

Parlak Saçlar

Malzemeler

Saçlarınızın ışıltıyla göz kamaştır- 1 adet avokado masını istiyorsanız; elma sirkesi 1 yemek kaşığı zeytinyağı ya da limon suyu yardımınıza koşuyor. Hazırlanışı ve Uygulaması Avokadonun içini kaşıkla oyup Açık renkli saçlara sahipse- kâseye alın. İçine zeytinyağını ekleyip karıştırın. niz; Karışımı kuru saçlara sürün. Malzemeler 30 dakika bekleyin. Ilık suyla du1 limonun suyu rulayın. Yarım litre ılık su

Hazırlanışı ve Uygulaması

Limon suyu ve ılık suyu karıştırın. Saç uçlarına ve diplerine sürün. 10 dakika bekletip durulayın.

Yenilenmiş Saçlar

Boya ve fön gibi işlemlerden dolayı yıpranan saçlarınızı yenilemek istiyorsanız; badem yağı ve muzun mucizevi etkisinden faydalanabilirsiniz.

Koyu renkli saçlara sahipseniz; Malzemeler Malzemeler 1 yemek kaşığı elma sirkesi Yarım litre ılık su

1 yemek kaşığı badem yağı 1 adet büyük boy muz

Hazırlanışı ve Uygulaması

Hazırlanışı ve Uygulaması

Elma sirkesi ve ılık suyu karıştırın. Saç uçlarına ve diplerine sürün. 10 dakika bekletip durulayın.

FİZİK OKUL DERSLERİNE TAKVİYE HAZIRLIK PROGRAMI

Muzu ezip püre haline getirin. Badem yağı ve muz püresini karıştırın. Karışımı saç uçlarına ve diplerine yedirin. Güçlü Saçlar Saçlarınızı güçlendirmek istiyorsa- Saçınıza bone takıp 15 dakika nız; besleyici özelliğe sahip zeytin- bekletin. yağı ve avokadonun gücünden fay- Ilık suyla durulayın. dalanabilirsiniz.

Murat Dalkılıç

muratdalkilic71@hotmail.com Tel : 0505 584 03 52 : 0532 616 96 14

15 Senelik Dershane, Yayın ve Özel Ders Tecrübesi ÇALIŞTIĞI KURUMLAR • Fen Bilimleri Dershanesi Ayrıca Kurumun Yayınlarının Oluşturulmasında Aktif Görev Soru Bankası, Konu Anlatımlı Kitap, Deneme Sınav Sorularının Oluşturulması, Kontrolü. • Marmara Analitik dershanesi • Yeditepe Dershanesi

MURAT DALKILIÇ’LA BAŞARININ SIRLARI Murat Dalkılıç Eğitim bilimlerinde yüksek lisans yapmış, 15 senelik tecrübesiyle mesleğinde başarıyı yakalamış bir öğretmen... Murat Dalkılıç gençlerin ergenlik döneminde yaşadığı sorunları ve bu sorunların okul başarısı üzerindeki etkilerini iyi bilmekte, bilişsel psikolojinin ilkelerini göz önüne alarak her gencin başarılı olabilmesi için kişiye özel öğrenim stratejileri geliştirmektedir. Öğrenilen bilginin kısa süreli bellekten uzun süreli belleğe aktarılmasında kullanılan süreçler farklı özelliklere sahip her birey için farklılık göstermektedir. Bu nedenle farklı zeka türlerine sahip(matematiksel,sözel,bedensel,görsel, 59 müziksel,sosyal…) bireylere kişiye özel eğitim modelleri geliştirmektedir.


Sağlık

Yaşlanan Adam Sendromuna Dikkat! Her ne kadar yaşlanmak kadınların korkulu rüyası olsa da, erkekler de yaşlanıyor... Orta yaştan sonra yaşam hanesine eklenen her yeni yıl, erkeklik hormonu testosteronun düşmesiyle birlikte erkeklerde fiziksel, zihinsel ve psikolojik sorunlara yol açıyor. Yaşlanmayla birlikte erkekler, kadınlardaki menopoza benzeyen bir süreç yaşıyor. Kadında östrojen hormonunun eksikliğiyle başlayan bu sürecin erkekteki ateşleyeni, testosteron seviyesinin düşmesi oluyor. Her ne kadar erkekte kadınlardaki kadar büyük bir kayıp olmasa da, azalan erkeklik hormonu yüzünden bazı sıkıntılar yaşanabiliyor. ‘Yaşlanan Adam Sendromu’ hakkında bilgiler veren Acıbadem Kocaeli Hastanesi Üroloji Uzmanı Doç. Dr. Serkan Deveci, kesin bir yaş olmasa da, 45 yaşından sonra bütün erkeklerin ürolojik olarak takibe alınması gerektiğini belirtti. Bu takibin prostat kanserinin ve yaşlanan adam sendromunun erken tanısı için önem taşıdığını vurgulayan Doç. Dr. Deveci, “Yaşlanan Adam Sendromu ve prostat kanserinin takibi farklı olduğu için değerlendirmelerin ayrı ayrı yapılması gerekiyor. Prostat kanserinin erken tanısının konulabilmesi için toplumda gereken bilinç oluştu ancak Yaşlanan Adam Sendromu henüz bilinmiyor. Yaşlanan Adam Sendromu prostat hastalıklarından farklı değerlendiriliyor. Bu sendromda, yaşlanma ile erkeklik hormonu olan testosteron seviyesindeki düşüş bir arada seyrediyor” dedi.

Cinsel İsteksizlik Başlıyor

Yaşlanan Adam Sendromu'nun aynı zamanda erkek menopozu, andropoz ya da yaşlanan adamda hipogonodizm olarak da adlandırıldığını söyleyen Doç. Dr. Serkan Deveci, "Her erkek 30´lu yaşlardan sonra 10 yılda bir, kanında bulunan testosteronun yüzde 10´unu, 50 yaşından sonra ise yüzde 25´ini kaybediyor. Testosteron denince herkesin aklına ilk olarak cinsellik gelse de, aslında bu sadece cinsellikle ilgili bir hormon değil. Testosteron hem erkekte hem de kadında ruh 60 Yelpaze Bahçeşehir | 20 Mart ‘11

halini düzenliyor. Cesaret, iyi olma hali, entelektüel aktivite, kas gücü, karın bölgesinde zayıflama ve kilo artışı da bu hormonla ilgili oluyor. Testosteron seviyesi düşen erkek kendisini iyi hissetmiyor, kaslarında zayıflama başlıyor, göbek bölgesinde yağlanma oluşuyor, entelektüel aktivitesi zayıflıyor. Bununla birlikte depresif ruh hali, uyku bozuklukları, cilt değişiklikleri, cinsel isteksizlik, ereksiyon problemleri, ortaya çıkıyor. Tüm bu belirtilerin toplamı, Yaşlanan Adam Sendromu'nu oluşturuyor. Yani düşen testosteron seviyesi, sadece cinsellikle ilgili olmayan, yaşamın bütününü ve iş hayatını da kapsayan bir takım sorunlara yol açıyor" diye konuştu.

Gerekli Önlemlerin Alınması Şart

45 yaşından sonra prostat hastalıkları açısından muayene olma alışkanlığı gelişse de, bu muayene kapsamında Yaşlanan Adam Sendromu'nun değerlendirilmediğini belirten Doç. Dr. Deveci, şu bilgileri verdi: "Çünkü hastalık çok iyi bilinmiyor. Entelektüel aktivitede zayıflama, göbek çevresinde yağlanma ve kaslarda zayıflama, yaşlanmanın doğal bir sonucu olarak görüldüğü için bu durumun üzerinde fazla durulmuyor. Ancak önemli bir hastalık olduğundan, tüm bu belirtilerin önemsenmesi ve gerekli önlemlerin alınması gerekiyor.


Bundan beş yıl önce, testosteron replasmasının (azalan hormonu yerine koymanın) prostat kanseri riskini artıracağı düşünülüyordu. Ancak araştırmalar bu iddianın gerçeği yansıtmadığını gösterdi. Günümüzde prostat kanseri olanlara bile testosteron replasmanı yapmak mümkün olabiliyor. Hormon replasmanı prostat kanseri riskini artırmadığı gibi, prostat kanserlilerinde kanserin progresyonunu da (ilerlemesini) artırmadığı konusunda son dönemlerde yayınlar bulunuyor. Sadece erkeklerde görülen meme kanserinde, uyku apnesinde ve bu durumdan etkilenebilecek olan diğer bazı hastalıkları olanlarda testosteron replasmanı yapılması sakıncalı bulunuyor."

Tedavi Ömür Boyu Sürebilir

Replasmanı uygulamanın farklı yöntemleri olduğunu aktaran Doç. Dr. Serkan Deveci, tanı ve tedavi hakkında şu bilgileri verdi: "Replasman ağızdan, damar içine ya da cilde sürme yoluyla yapılabiliyor. Bu uygulama teknikleri arasında cilt üzerine jel sürme, en basit ve yaygın olanı. Hastanın jeli cildinin üzerine, günde bir kez, sabahları uygulaması yeterli oluyor. Tedavinin yaş sınırı olmadığı gibi, ömür boyu da sürebiliyor. Ayrıca biz artık yaşamın her evresinde sağlıklı ve mutlu bir hayat sürmenin mümkün olduğuna inanıyoruz. Tanı koymak için ise testosteron düzeyi, kan örneği alınarak ölçülüyor. Bu uygulamanın, sabah 08:00-10:00 saatleri arasında yapılması gerekiyor. Çünkü bu saatlerde, erkeklik hormonu en yoğun seviyede oluyor. Bu saatlerde bakılan testosteron düzeylerinde düşüklük varsa ve hastalığın semptomları görülüyorsa, hastaya Yaşlanan Adam Sendromu tanısı konuluyor ve testosteron hormon replasmanına başlanıyor."

61


Deko

Geleceğin mesleklerinde Web Tasarımı Gerekli Ön Bilgi

Web tasarım eğitimi için temel bilgisayar bilgisine sahip olmak yeterlidir.

Eğitim İçeriği :

Web üzerinde statik veya dinamik web sayfalarına profesyonel tasarım ruhunu yansıtabilmeniz için gerekli olan yeni nesil xhtml eğitimlerden oluşmaktadır.

Kazandırdıkları :

Web Tasarım Eğitimimizde içeriğe göre tasarım, renk ve görsel yeteneklerinizi geliştirmenin yanında CSS ile web sayfaları oluşturarak daha profesyonel tasarımlar yapabileceksiniz.

Eğitim içeriğimiz Html Dreamweaver Photoshop Flash Fireworks

Eğitim Sonunda Hangi Sektörlerde Çalışabilirim?

Bu eğitimimizi aldıktan sonra Web tasarımcısı olarak tüm sektörlerdeki şirketlerde, holdinglerde, reklam ajanslarında ve web hizmetleri sunan şirketlerde çalışabilirsiniz.

62 Yelpaze Bahçeşehir | 20 Mart ‘11


siz de yerinizi alın! Grafik Tasarım Eğitimleri Eğitimin İçeriği:

Grafik tasarım eğitiminde; Photoshop, Indesign, Illustrator ,Freehand programlarının yanı sıra; Tasarımlarda asıl rol oynayan sembolik ve kurumsal iletişime yönelik Görsel İletişim ve Tasarım Disiplinleri öğretilmektedir. Uyguladığımız eğitim programı grafik tasarım konusunda bilgisi olmayan kişiler düşünülerek hazırlanmıştır.

Kazandırdıkları:

Kursiyerlerimiz Grafik Tasarım Kursunu alarak; grafik programlarının yanı sıra grafik tasarımın temellerini, renk bilgisini, broşür, afiş, logo gibi firmaların kurumsal kimlik tasarımlarını, desen oluşturma tekniklerini öğrenirler. Ayrıca yapılan tasarımların matbaa ve baskı süreci ile ilgili teknik bilgileri, çıkabilecek sorunlarla ilgili detaylar hakkında da bilgi sahibi olurlar.

Eğitim içeriğimiz PHOTOSHOP FREEHAND INDESIGN ILLUSTRATOR

Eğitim Sonunda Hangi Sektörlerde Çalışabilirim?

* Tüm kamu kurumlarının grafik tasarım bölümlerinde * Özel şirketlerin grafik tasarım bölümlerinde * Web ve grafik tasarım işi yapan ajanslarda * Kendiniz özel olarak grafik tasarım işi de yapabilirsiniz.

3D Max Kimler Katılmalı?

Mimarlar, planlamacılar, mekanik tasarımcılar ve diğer profesyonel tasarımcılar. Video ve film üretimi, özel efektler, karakter canlandırma ve oyun üretimi ile ilgilenenler. Üç boyutlu tasarımla uğraşan mimarlar, mühendisler, reklam ve filmle uğraşan tüm animatörler. Üç boyutlu tasarım ile ilgilenen tüm katılımcılar.

Eğitim içeriğimiz 3D Max

Gölet Yolu Badem - 16 Villa-1 Bahçeşehir / İstanbul (Eski Bahçeşehir Üni. Öğr. Yurdu Karşısı)

(0212) 669 00 73 63


Teknoloji

İlan vermek çok kolay! Hemen arayın: 0212

BAHÇEŞEHİR SİVİL TOPLUM ÖRGÜTLERİ BADER BAHÇEŞEHİR KÜLTÜR DERNEĞİ BAHÇEŞEHİR MUSİKİ DERNEĞİ BAHÇEŞEHİR A.D.D. BAHÇEŞEHİR ROTARY CLUB BAHÇEŞEHİR SPOR KLÜBÜ Ç.Y.D.D. BAHÇEŞEHİR LİONS BOĞAZKÖYLÜLER DERNEĞİ YELPAZE İSTANBUL ESENKENT ESENYURT BELEDİYESİ GÜVENLİK ISI DAĞITIM KENT YÖNETİMİ TAKSİ ESENKENT NAKLİYAT

669 62 09 669 22 78 669 57 51 672 70 16 289 74 04 669 29 50 672 01 05 669 23 33 0532 232 07 31 607 13 77 669 83 86 596 30 00 672 64 11 672 16 13 672 11 62 672 62 72 672 72 04

EĞİTİM ARDA ÇANKAYA BAHÇEŞEHİR KOLEJİ BİLGİSAYAR İNGİLİZCE BEYFEN DENİZ ÖĞRETMEN OKYANUS KOLEJİ BAHÇEŞEHİR SATRANÇ KULÜBÜ TAY SÜRÜCÜ KURSU YELPAZE İSTANBUL SANAT MERKEZİ

0532 777 83 38 669 51 77 669 52 63 852 34 10 672 61 59 605 06 09 669 27 26 669 84 04 669 16 50

VETERİNER KLİNİKLERİ BOĞAZKÖY VETERİNER KLİNİĞİ

607 09 39

KAFE & RESTAURANT & GIDA BAHÇEŞEHİR PROFİTEROL BAHÇE KEBAP ESENKENT PROFİTEROL MİE PASTANESİ ÜSKÜP İŞKEMBECİSİ

669 73 45 669 43 43 0531 310 01 20 669 05 89 669 66 10

İŞLETME REHBERİ AKSİGORTA Gürsoylar Sigorta AJANS YELPAZE

596 41 33 669 83 86

MİMARLIK & DEKORASYON PLATİN 3G MİMARLIK

669 86 69 699 11 610532 780 57 26

ELEKTRONİK BAHÇEŞEHİR ELEKTRONİK

669 56 14

OTOMOTİV PEUGEOT MEPA AVCILAR OTOMOTİV PEUGEOT MEPA İKİTELLİ TEMİZLİK GÜVEN HALI YIKAMA HERODRY

422 55 55 698 44 44 0532 387 90 95 607 22 32

SAĞLIK & GÜZELLİK & SPOR B-FIT SPOR MERKEZİ KYBELE YUSUF KAHVECİ KUAFÖR

669 98 32 672 89 85 608 23 04

669 83 86

SU SERVİSİ SIRMA SU KARDELEN SU ALIŞVERİŞ AZİZ BEBE ATASAY BÜCÜRÜK CEYO DAGİ GÖZLÜKS PLAZA İPEKYOLU ORGANİZASYON ONİKS OPTİK OPTİMAXX OPTİK

607 10 55 672 51 56 672 59 18 608 06 82 669 41 28 608 18 30 669 99 12 422 0 444 669 23 39 608 18 39 608 02 82

BAHÇEŞEHİR ÖNEMLİ TELEFONLAR AİLE HEKİMLİĞİ (DAHİLİ206) 444 0 669 ALO AMBULANS 669 55 66 BAHÇEŞEHİR SU-ARITMA 669 38 62/63 GELİŞİM MERKEZİ 669 97 12 BAHÇEŞEHİR GAZ DAĞITIM A.Ş 669 00 03 BAHÇEŞEHİR GÜVENLİK MERKEZİ 669 76 32 1.KISIM MUHTARLIĞI 669 62 10 2.KISIM MUHTARLIĞI 669 80 25 ZABITA KARAKOLU 669 37 07 BARINAK 669 47 29 BELEDİYE 444 0 669 BOĞAZKÖY HİZMET BİNASI 607 19 60 PTT 669 16 00 İTFAİYE 669 31 37 - 669 38 60 ELEKTRİK TEKNİKLERİ 669 68 23 SAĞLIK OCAĞI 669 63 60 TAKSİ 669 86 86 TEB BAHÇEŞEHİR 669 23 00 BAHÇEŞEHİR NAKLİYAT 669 11 34 Telefon rehberi alfabetik sıraya göre düzenlenmiştir.

Bahçeşehirli ikinci dili ALMANCA olan çocuk gelişiminde yurtdışı tecrübeli, referanslı, emekli hanım çocuğunuzla ilgilenir. HER YAŞ GURUBUNA DERS VERİLİR. TEL--0536 947 01 03 MİNE GÖHL Arapça’dan-Türkçe’ye, Türkçe’den Arapçaya çeviri/iş için Arapça ve Kur-an Arapçası öğrenmek isteyenlere özel ve grup dersler verilir. 05554576956 Matematik, bilgisayar web tasarım ve yazılım dersleri verilir. Kabataş Erkek Lisesi ve İTÜ Matematik Mühendisi Cem İlgün Gsm: 05314228888

Nöbetçi İlan İlanverEczaneler mek vermek çok çokko-

3. CADDE ECZ. 608 00 26 ARMAĞAN ECZ. 689 93 00 AYDIN ECZ. 669 38 02 BAHÇEŞEHİR ECZ. 669 34 34 BOĞAZKÖY ECZ. 607 06 06-07 BUKET ECZ. 672 21 25 DEFNE ECZ. 669 96 59 DERMAN ECZ. 605 02 14 DİLEK ÖZ ECZ. 669 70 10 ECZANE FİLİZ. 672 01 63 ELİT ECZ. 669 33 88 ESENKENT ECZ. 672 11 60 GÜNGÖR ECZ. 672 94 01 iDEAL ECZ. 608 22 95 MAVİ ECZ. 669 59 51 MOLİNO ECZ. 607 32 12 OKSİJEN ECZ. 669 44 66 SELİN ECZ. 669 30 40 SU ECZ. 669 97 97 ŞEHİR ECZANESİ. 608 17 27 ŞELALE ECZ. 669 09 11 YILDIZ ECZ. 607 06 10

I

S

T

A

Mart

Nisan

1 - 20 4 - 23 19 7 - 26 11 - 30 16 15 17 12 - 31 18 14 3 - 22

3 - 27 11 - 30 7 - 26 18 14 4 - 23 8 - 22 5 - 24 19 6 - 25 2 - 16 10 - 29

2 - 21 10 - 29 5 - 24 9 - 28 13 6 - 25 8 - 27

9 - 28 10 - 7 12 21 1 - 20 13 15

N

B

U

Demet Teoman Bingöl

Yavuz Saltık

Grafik Tasarım Yeşim Özuğurlu Sürme Cengizhan Sürme

Katkıda Bulunanlar Sevda Sunter Türkan Sabit Protokol Dağıtım Aras Kargo

• • • • • • •

Her marka televizyon kumandası bulunur TV, Video, Camera, Audio Telsiz Telefon Servis, onarım, bakım Bilgisayar monitör tamiri Garaj kapıları kumanda tamir, bakım ve onarım Uydu sistemleri satış ve montaj

64 Yelpaze Bahçeşehir | 20 Mart ‘11

Y.T.Ü Endüstri Mühendisliği mezunundan, İlköğretim 6,7,8 ve Lise seviyesine Matematik, Geometri, Fizik ve İngilizce birebir dersleri verilir. Çok hesaplı olup, ilk ay %25 indirimlidir. Tel: 669 91 72 Gsm: 0535 659 18 62

Şan Ofset

Güvercin Sk. Papağan Çıkmazı Badem 16 Villa 1 Bahçeşehir İstanbul

L


Kaliteli ve Modern Eğitim Sistemi ile Sürücü Eğitiminde Lider Olan Kuruluşumuz. Çocuklarınıza Güzel Bir Gelecek İçin

Özel Tay Koleji ile Hizmetinizdedir. A2 - Motosiklet B - Otomobil E - Otobüs D - Çekici H - Engelli Ehliyeti

Tay Sürücü Kursları Tüm derslerden bire bir özel eğitim imkanı ile sizleri başarıya ulaştırıyor.

Trafikte Tekrar Yoktur!

Hayatınızı Riske Atmayın...

Profesyonel Eğitmenler Eşliğinde

• • • • • • •

ÖZEL DİREKSİYON DERSLERİ

Simülatör destekli kişiye özel eğitim Defne 03 Ada Villa 7 BAHÇEŞEHİR ( Bankalar Cad. İng Bank Arkası )

0I %10 ŞAR BA

Her marka televizyon kumandası bulunur TV, Video, Camera, Audio Telsiz Telefon Servis, onarım, bakım Bilgisayar monitör tamiri Garaj kapıları kumanda tamir, bakım ve onarım Uydu sistemleri satış ve montaj

0212 669 84 04

SEALAND ve Kedi köpek ız rım satışla ... ır d r a v

PET&AQUARIUM 672 88 39 Siz hayal edin, biz gerçekleştirelim.

Kedi & Köpekleriniz için mama, tasma çeşitleri Mama kapları & Oyuncak ve daha birçok aksesuar... Timsah, iguana, bukalemun, tavşan, papağan, tavuk, horoz, ördek, tatlı su ve deniz balıkları...

Kuş + Kafes Yem + Tül Oyuncak Suluk

Hemstr Kafes Yem Talaş

Kaplumbağa + Kabı Yem

Silika Kedi Kumu 2 paket alana 3. paket

a kartın Kredi itli s tak rımız satışla ... vardır

50 TL 40 TL 10 TL Hediye Akvaryum+Filtre+Bitki+Yem+İlaç+Fon kağıdı+Kepçe 30 cm

eşehir Bahç miz Şube Açıldı!

40 cm

50 cm

60 cm

70 cm

45 55 65 75 85 TL

TL

TL

TL

TL

*Özel akvaryum siparişi alınır.

(Bahçeşehir) Kemal Sunal Cad. Galeria Çarşısı No:19/6 Tel: 608 06 92 (Esenkent) Sunflower Life Center AVM Kat:3 No:88 Tel: 672 88 39

68 Yelpaze Bahçeşehir | 29 Eylül ‘10

65

T


Yerel MICHELIN lastikleri mükemmel yol tutuşu, kısa fren mesafesi ve daha az yakıt tüketmenize yardımcı olan teknolojisiyle en zor yol koşullarında bile yanınızda. www.michelin.com.tr

Dünyanın En GElişmiş Rot ayaR SiStEmi Özel Vibrasyon Yol Güç Ölçüm Sistemleri İle Sorunsuz Balans Ayarı Dünyanın En iyi laStik SökmE/takma makinElERi ilE; • Düşük profilli lastiklerde güvenli kullanım • “EMT”, “PAX”, “RFT” ve “CSR” lastikleri için ISO 9001 onaylı SüRüş konfoRunuzu vE EmniyEtinizi makSimum DüzEyE çıkaRıyoRuz AYRICA • Kaliteli güvenli ve temiz akaryakıt • İşyerleri ve evlere motorin servisi • Araçlarınıza özenli iç ve dış temizlik • Yağ ve filitre değişimleri

66 Yelpaze Bahçeşehir | 20 Mart ‘11

ALO LASTİK 20 08

0212 889

Hadımköy Yolu Akçaburgaz Mevkii Alkent 2000 yanı Büyükçekmece - İSTANBUL | TÜRKİYE Tel: 0 212 889 20 00 (8 Hat) | Fax: 0 212 889 20 06 | www.ekenlerpetrol.com | ekenlerpetrol@hotmail.com



Y U S U F

K A H V E C İ

B a y - B a y a n

K u a f ö r ü

Şelale Mevkii Teras Garden No:14 - Bahçeşehir Tel: (0212) 608 23 04 - 06 / (0212) 669 79 60

Nisan ayı boyunca fön dışında teknik işlemlerde

%20 indirim

Bırakın saçlarınız özgür renklerle tanışsın. Dünyanın İlk Amonyaksız Saç Boyası

2011 İlkbahar - Yaz inoa renkleri ile tanışma fırsatı


Turn static files into dynamic content formats.

Create a flipbook
Issuu converts static files into: digital portfolios, online yearbooks, online catalogs, digital photo albums and more. Sign up and create your flipbook.