// EDITÖRDEN Merhaba,
İlk sayımızın heyecanını üzerimizden yeni atmıştık ki, yine güzel bir haber bizi heyecanlandırdı. Dergimiz bu sayı itibariyle Turkcell Dergilik’te de yayınlanmaya başlayacak. İlk sayımızla ilgili aldığımız güzel geri dönüşlerin motivasyonuyla sizler için yine beğeneceğinizi umduğumuz yeni sayımızı hazırladık. Bu sayımızda kapak konumuzu hayatımızı borçlu olduğumuz doğaya ayırdık. Ağaçların pazarlık konusu olduğu ve betonlaşmanın tercih edildiği günümüzde daha dikkatli olmamız gerektiğini düşünüyorum. Dünya üzerinde insan nüfusu zaman geçtikçe artıyor ve artmaya devam edecek. Bunun için doğal kaynaklarımızı daha özenli kullanmamız ve doğaya daha saygılı olmamız gerekiyor... Unutmayalım ki hiçbir şey sınırsız ve sadece biz tüketelim diye doğada bulunmuyor. Mutlaka farkındasınızdır ki doğa artık bize çok iyimser davranmıyor ve bunun tüm sorumlusu biziz. Dünyanın oksijenini, ağaçları, % 70 ‘ini oluşturan su kaynaklarını yok ediyoruz. Hayvanları, çiçekleri canlı olarak görmüyoruz ve onlara eziyet ediyoruz. Hal böyleyken doğadan iyimser olmasını beklemek de haksızlık olur değil mi? Aslında bindiğimiz dalı kestiğimizi anlamak için kaynaklarımızın tükenmesini beklememiz zekamıza büyük haksızlık olur diye düşünüyorum. Üzerimize düşen basit tedbirlerle daha güzel bir yaşam alanına sahip olabiliriz. Nasıl ki evimizde dikkat ettiğimiz bir takım şeyler varsa ortak paylaşım alanımızda da bunlara dikkat etmemiz yeterli. Faturasını ödediğimiz herşeyi sınırsız kullanma hakkına sahip olmadığımızı bilmemiz gerekiyor. Kullandığımız her cihazın bir enerjiye ihtiyacı olduğunu unutmayalım. Boşa harcanan her enerjinin doğal kaynaklarımızı tükettiğini de... Kapak konumuzda basit tasarruflardan bahsediyoruz. Göz atmanızı öneririm. İçeriğinde mutlaka kendinize ait birşeyler bulacağınızı düşündüğüm yeni sayımızı keyifle okmanızı dilerim... Orçun Peköz Genel Yayın Koordinatörü
www.2fmagazine.com // 03
รณdรณ1'(.รณ/(5 www.2fmagazine.com
SAYI 02 TEMMUZ 2013 // 2f MAGAZINE
04 TEMMUZ 2013 // 2f MAGAZINE
.DSDN NRQXVX dHYUHFL (Y 7HNQRORMLOHUL Dünya için her geçen gün daha da önemli bir tehdit olmaya başlayan küresel ısınma, insanoğlunun enerji açlığının bir sonucu. Eğer bu enerji ihtiyacını azaltırsak, dünyamızı daha yaşanabilir halde tutabiliriz. Çevrecilik hareketine evimizden başlıyoruz. Genel Yayın Koordinatörü
haberler
36 0DVK 8S
06 Kültür - Sanat, teknoloji, eko-
Gus Gus
nomi ve sağlık dünyasından haberler
Özel Haberler 12 Jaguar C-X75’i gün yüzüne oÑNDUGÑ 14 $SSOH·GD GHòLðLP U ]JDUODUÑ
Genel Yayın Yönetmeni
38 5|SRUWDM ² 6XLWFDVH Kadıköy’ün tanınmış gruplarından Suitcase, tarzından ödün vermeden kendi tarzının temsilcisi olmaya devam ediyor
TASARIM 52 2WXUDN - Super Starck Philippe
16 6DPVXQJ \HQL U QOHUL\OH Sİnema J|YGH J|VWHULVL \DSWÑ 56 Sinefil: 18 1RNLD PHJDSLNVHOL :LQGRZV 3KRQH LOH EXOXðWXUGX
* İlkbahar, yaz, sonbahar, kış... ve ilkbahar * World War Z
neler yenİ 20 Bu ayın dikkat ceken yenilikleri
Makale
MODA
60 2OD\ <HUL óð\HUL
24 *DP]H %LUDQ:
Olay yeri İşyeri: Günümüzde iş dünyasının ciddi problemlerinden biri haline gelen Mobbing nasıl ortaya çıktı? Kimlerin başına geliyor, sonuçları ne oluyor?
* Tarih Tekerrürden İbarettir * Tatil çantam
32 g]JH dDOÑðNDQ: * Stuart Weitzman
Müzİk 34 %Rð .DVHW ² 'ROX 0 ]LN <HQL P ]LN DNÑPÑ Hungry Ghost
Orçun Peköz orcun@2fmagazine.com
Gezİ 66 =HYN L 6HID - Les Ottomans sur le Bosphore
Melih Bilgin melih@2fmagazine.com
Yazı İşleri Müdürü Eren Karakaya eren@2fmagazine.com
Editörler Dr. Deniz Öner Editör deniz@2fmagazine.com Baturay Tok baturay@2fmagazine.com Aslıhan Karlıdağ asli@2fmagazine.com Turgay Eryiğit turgay@2fmagazine.com Uğur Kozalan ugur@2fmagazine.com Gamze Biran gamze@2fmagazine.com Süleyman Toprakçı süleyman@2fmagazine.com
Görsel Yönetmen Murat Keler murat@2fmagazine.com
Reklam Müdürü Nagehan Yılmaz nagehan@2fmagazine.com
Sağlık 68 'U 'HQL] gQHU Güneşin Yararları ve Zararları
Katkıda Bulunanlar Ufuk Kayrak İpek Denizmen
INSPRAD MEDIA İdealtepe Mah. Park Sok. No: 1/7 Maltepe / İSTANBUL Tel: 0216 489 12 26 info@2fmagazine.com
www.2fmagazine.com // 05
HABER
Diren Just Cavalli
*ODVWRQEXU\ %X <Ă&#x2018;O dDPXUVX]
Just Cavalli Sonbahar-KÄąĹ&#x; reklam kampanyasÄąyla genç bir bakÄąĹ&#x; açĹsÄąyla aĹ&#x;k ve ĂśzgĂźrlĂźk gibi duygulara dikkat çekiyor. â&#x20AC;&#x2DC;Love Revolutionâ&#x20AC;&#x2122; sloganÄąyla aĹ&#x;kÄąn ĂśzgĂźrlĂźk veren en gßçlĂź rehber olduÄ&#x;unun vurgulandÄąÄ&#x;Äą çekimler yine gençlerin uÄ&#x;rak noktalarÄąndan biri olan Barselonaâ&#x20AC;&#x2122;da, Giampaolo Sgura tarafÄąndan kaydediliyor.
Glastonbury dendiÄ&#x;inde akla ilk gelen konulardan biri Ĺ&#x;Ăźphesiz çamur olur. Ancak festivalin bu yÄąl oldukça â&#x20AC;?kuruâ&#x20AC;? geçti. Hava tahminlerinde az bir yaÄ&#x;mur ihtimali belirtilse de festival sĂźresince Ăśnceki yÄąllarda gĂśrdĂźÄ&#x;ĂźmĂźze gĂśre temiz bir ortam vardÄą. Festivalde 29 Haziran Cumartesi gĂźnĂź Rolling Stones sahne aldÄą. Efsane grubun yanÄą sÄąra Arctic Monkeyâ&#x20AC;&#x2122;s de festivalin tanÄąnmÄąĹ&#x; katÄąlÄąmcÄąlarÄąndandÄą. Toplamda 58 sahnenin kurulduÄ&#x;u festival alanÄąnda bu yÄąl 2000 civarÄąnda farklÄą etkinlik dĂźzenlendi.
Canon EOS 70Dâ&#x20AC;&#x2122;yi Duyurdu Canonâ&#x20AC;&#x2122;un resmi duyurusunu yeni gerçekleĹ&#x;tirdiÄ&#x;i DSLR modeli EOS 70D, sahip olduÄ&#x;u yenilikçi Ăśzelliklerle dikkat çekiyor. Ă&#x2013;zellikle 20.2
1LFROH .LGPDQ -LPP\ &KRR¡QXQ <HQL < ] 2OGX
MPâ&#x20AC;&#x2122;lik yeni sensĂśrĂź ve â&#x20AC;?Dual Pixel AFâ&#x20AC;? sistemi 70Dâ&#x20AC;&#x2122;nin en çok Ăśne çĹkan Ăśzellikleri. EOS 70D ayrÄąca Canonâ&#x20AC;&#x2122;un geliĹ&#x;mekte olan aynasÄąz sektĂśrĂźne de farklÄą yanÄątlarÄąndan biri olma niteliÄ&#x;ine sahip. Canon EOS 70Dâ&#x20AC;&#x2122;de heyecan verici yeniliklerin baĹ&#x;Äąnda yeni sensĂśr geliyor. APS-C segmentinde uzun yÄąllardÄąr 18MPâ&#x20AC;&#x2122;lik sensĂśrĂź kullanan firma, sonunda yeni bir sensĂśr ile karĹ&#x;ÄąmÄąza çĹktÄą. 20.2 megapiksellik sensĂśr, tĂźmĂźyle Canon tarafÄąndan geliĹ&#x;tirilmiĹ&#x;. Ă&#x153;retimi de tĂźmĂźyle Canon tarafÄąndan gerçekleĹ&#x;tirilecek olan bu sensĂśr, kßçßk çÜzĂźnĂźrlĂźk artÄąĹ&#x;ÄąnÄąn yanÄąnda daha iyi ISO performansÄąna sahip. HenĂźz bu konuda kapsamlÄą test sonuçlarÄą gelmemiĹ&#x; olsa da yenilenen sensĂśr yapÄąsÄą ve DIGIC 5+ iĹ&#x;lemci ile daha iyi bir ISO beklemek hayalcilik olmaz.
Jimmy Choo 2013 sonbahar reklam kampanyasÄą için sĂźpriz bir isimle karĹ&#x;ÄąmÄąza çĹkÄąyor. GßçlĂź, seksi ve kontrollĂź kadÄąn figĂźrĂźnĂźn yansÄątÄąldÄąÄ&#x;Äą çekimler için gĂźzelliÄ&#x;iyle kendine hayran bÄąrakan Oscar ĂśdĂźllĂź oyuncu Nicole Kidman sizce de çok iyi bir seçim deÄ&#x;il mi? Alfred Hitchcockâ&#x20AC;&#x2122;un film noirâ&#x20AC;&#x2122;larÄąndan ilham alÄąnan çekimlerde koleksiyona ait çanta ve ayakkabÄąlar oldukça dikkat çekici. 46 yaĹ&#x;Äąndaki oyuncunun kÄązÄąl kÄąsa saçlarÄą ve tutkulu bakÄąĹ&#x;larÄą fotoÄ&#x;rafçĹ Mikael Janssonâ&#x20AC;&#x2122;Äąn objektifinden yansÄąyÄąnca ortaya çĹkan gĂśrĂźntĂźler oldukça gĂśz kamaĹ&#x;tÄąrÄącÄą oluyor. 6 TEMMUZ 2013 // 2f MAGAZINE
HABER
ĂŻHNHU +DVWDOĂ&#x2018;òĂ&#x2018;QD dDUH %XOXQGX $Ă°Ă&#x2018; <ROGD Ă&#x2013;zellikle TĂźrkiye gibi insanlarÄąn yaÄ&#x;lÄą yemeklere ve tatlÄąlara dĂźĹ&#x;kĂźn olduÄ&#x;u Ăźlkelerde yaĹ&#x;amÄą en çok zorlaĹ&#x;tÄąran hastalÄąklarÄąndan biri olan Glisemi yani Ĺ&#x;eker hastalÄąÄ&#x;Äą için doktorlardan mĂźjde var. Bir sĂźredir Ăźzerinde çalÄąĹ&#x;Äąlan aĹ&#x;ÄąnÄąn ilk kez bir insan Ăźzerinde denendiÄ&#x;i ve baĹ&#x;arÄąlÄą olduÄ&#x;u açĹklandÄą. GeçtiÄ&#x;imiz gĂźnlerde yapÄąlan son açĹklama ise aĹ&#x;ÄąnÄąn bir insan Ăźzerinde de denendiÄ&#x;i ve baĹ&#x;arÄąlÄą olduÄ&#x;u yĂśnĂźnde. Konuyla ilgili bir açĹklama yapan Standford Ă&#x153;niversitesiâ&#x20AC;&#x2122;nden Dr. Lawrence Steinman, aĹ&#x;ÄąnÄąn 80 farklÄą insan Ăźzerinde toplam 2 yÄąl sĂźreyle denendiÄ&#x;ini belirtti ve ilacÄą alan hastalarÄąn vĂźcutlarÄąnda insĂźlĂźn Ăźretiminin arttÄąÄ&#x;ÄąnÄą tespit ettiklerini dile getirdi. Kontrol grubu ise ilaç yerine plasebo alÄąyordu. Umut verici açĹklamaya raÄ&#x;men doktorlar ilacÄąn çok yakÄąnda piyasada olamayacaÄ&#x;ÄąnÄą dile getiriyor. KapsamlÄą testlerin sonucunda olumlu bir durum ortaya çĹkmasÄą halinde ĂźrĂźnĂźn piyasa çĹkÄąĹ&#x;ÄąnÄąn 3-4 yÄąlÄą bulacaÄ&#x;Äą belirtiliyor. DolayÄąsÄąyla insĂźlin iÄ&#x;nesinden kurtulmak isteyenlerin birkaç yÄąl daha beklemesi gerekecek.
*7$ 9¡LQ ĂłON 2\QDQĂ&#x2018;Ă° 9LGHRVX <D\Ă&#x2018;QODQGĂ&#x2018;
*DQGDOI YH 3HWHU -DFNVRQ 6RQ .H]
Oyunseverlerin uzun sĂźredir heyecanla beklediÄ&#x;i Grand Theft Auto Vâ&#x20AC;&#x2122;in ilk oynanÄąĹ&#x; videosu yayÄąnlandÄą. Daha Ăśnce defalarca sahte videoya konu olan Grand Theft Auto V, bu kez yapÄąmcÄąsÄą Rockstar Games tarafÄąndan yayÄąnlanan resmi oynanÄąĹ&#x; videosuyla karĹ&#x;ÄąmÄązda. Videoda oyunun grafikleri ve oynanÄąĹ&#x; yapÄąsÄą hakkÄąnda detaylÄą gĂśrĂźntĂźler var. Bu sayede yeni oyunda ne gibi gĂśrevlerin karĹ&#x;ÄąmÄąza çĹkacaÄ&#x;Äąna dair ilk fikirleri ediniyoruz. Fakat Rockstar Games, henĂźz oyun hakkÄąnda detaylÄą açĹklamalar yapmÄąĹ&#x; deÄ&#x;il. Videodaki gĂśrĂźntĂźlerin PC mi yoksa konsol versiyonuna mÄą ait olduÄ&#x;u bilinmiyor.
Talkienâ&#x20AC;&#x2122;in orta dĂźnya kitaplarÄąnÄą birer sinema efsanesine çeviren YĂźzĂźklerin Efendisi ve Hobbit serileri artÄąk sona yaklaĹ&#x;tÄą. DĂźn Facebook hesabÄąndan bir fotoÄ&#x;raf paylaĹ&#x;an serinin yĂśnetmeni Peter Jackson, Gandalf ile son kez birarada olduklarÄąnÄą dile getirdi. YĂźzĂźklerin Efendisi ßçlemesiyle sinema tarihine adÄąnÄą yazdÄąran Peter Jackson, ardÄąndan paralel bir hikayeyi anlatan bir diÄ&#x;er J.R. Talkien romanÄą Hobbitâ&#x20AC;&#x2122;i sinema perdesine aktarmaya baĹ&#x;lamÄąĹ&#x;tÄą. DĂźn Facebook hesabÄąndan bir fotoÄ&#x;raf paylaĹ&#x;an ĂźnlĂź yĂśnetmen, Gandalf karakterini canlandÄąran aktĂśr Ian Mckellan ile 15 yÄąllÄąk çalÄąĹ&#x;malarÄąna son verdiklerini ilan etti. Hobbit serisinin yayÄąnlanan ilk filmi sinema salonlarÄąnda kÄąsa bir sĂźre Ăśnce gĂśsterime girmiĹ&#x;ken, Jackson ve ekibi ßçßncĂź filmin çekimlerini bitirmiĹ&#x; durumda. Jackson ile yaklaĹ&#x;Äąk 15 yÄąldÄąr birlikte çalÄąĹ&#x;an â&#x20AC;?Gandalfâ&#x20AC;? da bĂśylece bu uzun maceranÄąn sonuna geldi. Hobbit serisinin ikinci filmi olan â&#x20AC;?The Desolation of Smaugâ&#x20AC;? 2013â&#x20AC;&#x2122;Ăźn AralÄąk ayÄąnda izleyicilerle buluĹ&#x;acak. Ă&#x2021;ekimleri tamamlanan ßçßncĂź film ise 2014â&#x20AC;&#x2122;Ăźn AralÄąk ayÄąnda vizyona girecek. www.2fmagazine.com // 7
HABER
3UDNWLNHU ĂłIODV %DĂ°YXUXVX <DSWĂ&#x2018;
&KXFN\¡QLQ /DQHWL *HUL DÜnßyor
90â&#x20AC;&#x2122;larÄąn efsanevi â&#x20AC;?korkuâ&#x20AC;? filmlerinden biri olan Chucky, yeni versiyonuyla yeniden beyaz perdeye kavuĹ&#x;uyor. Alman perakende devlerinden Praktiker, kĂśtĂź giden satÄąĹ&#x;larÄąn ardÄąndan bugĂźn iflas kur-
Kßçßk bir oyuncak bebeÄ&#x;in dehĹ&#x;etini konulan Chucky
tarma için baĹ&#x;vuru yapmak zorunda kaldÄą.
filmini sinema ilk aktaran ekip, yeni filmin de yĂźkĂźnĂź Ăźst-
Praktiker, kapalÄą kapÄąlar ardÄąnda sĂźrdĂźrdĂźÄ&#x;Ăź kredi gĂśrĂźĹ&#x;melerinden henĂźz sonuç alabil-
lenmiĹ&#x; durumda. Filmde Chucky karakterine sesini veren
miĹ&#x; deÄ&#x;il. Ĺ&#x17E;irketin gĂśrĂźĹ&#x;tĂźÄ&#x;Ăź birçok kredi grubunun, bulunduÄ&#x;u konumu gĂśze alarak kre-
Brad Dourifâ&#x20AC;&#x2122;in gerçek hayattaki kÄązÄą Fiona baĹ&#x;rolde. Fiona
di vermeye yanaĹ&#x;madÄąÄ&#x;Äą biliniyor. Ĺ&#x17E;uan sadece ABD merkezli Apollo Global, Praktikerâ&#x20AC;&#x2122;e
Dourifâ&#x20AC;&#x2122;i daha Ăśnce True Blood dizisinden de hatÄąrlÄąyoruz.
kurtarma kredisi vermek konusunda gĂśrĂźĹ&#x;meler yapÄąyor. Net rakam bilinmiyor fakat
Yine â&#x20AC;?Chuckyâ&#x20AC;&#x2122;nin Lanetiâ&#x20AC;? â&#x20AC;&#x201C; â&#x20AC;?Curse of the Chuckyâ&#x20AC;? adÄąyla
Praktikerâ&#x20AC;&#x2122;in yeniden yapÄąlanma için 30 milyon avroya ihtiyacÄą olduÄ&#x;u sĂśyleniyor.
çekilen film, ABDâ&#x20AC;&#x2122;de Ekim ayÄąnda vizyona girecek.
-: $QGHUVRQ 1LNRQ ĂłoLQ $SSOH¡D 0RGD ' Q\DVĂ&#x2018;QGDQ 7UDQVIHU Apple, eski Yves Saint Laurent CEOâ&#x20AC;&#x2122;su Paul Deneveâ&#x20AC;&#x2122;nin Ĺ&#x;irkete katÄąldÄąÄ&#x;ÄąnÄą açĹkladÄą. 7DVDUODGĂ&#x2018; Daha Ăśnce birçok moda markasÄąnda Ăźst dĂźzey yĂśneticilik yapan Deneve, Appleâ&#x20AC;&#x2122;da CEO Ă&#x153;nlĂź tasarÄąmcÄą JW Andersonâ&#x20AC;&#x2122;Äąn Nikon ile iĹ&#x;birliÄ&#x;inin ilk ĂźrĂźnĂź olan kamera çantalarÄą satÄąĹ&#x;a sunuldu. Nikon 1 serisi modelleri için tasarlanan çantalar, Ĺ&#x;Äąk tasarÄąmÄąyla dikkat çekiyor. 40â&#x20AC;&#x2122;larÄąn stiline modern dokunuĹ&#x;lar ilave edilerek tasarlanan çantalar, canlÄą renklerle de dikkat çekici kÄąlÄąnmÄąĹ&#x;. Deriden Ăźretilen bu çantanÄąn içerisinde Nikon 1 modelleri ile birlikte boyutlarÄąna gĂśre birkaç adet Nikon 1 lensi sÄąÄ&#x;abiliyor. SÄąnÄąrlÄą sayÄąda Ăźretilen JW Anderson Nikon 1 çantalarÄą, Nikonâ&#x20AC;&#x2122;un online maÄ&#x;azasÄąnda 99 avroluk fiyatÄąyla satÄąĹ&#x;a sunuldu.
8 TEMMUZ 2013 // 2f MAGAZINE
Tim Cookâ&#x20AC;&#x2122;a direkt olarak baÄ&#x;lÄą çalÄąĹ&#x;acak. Paul Deneveâ&#x20AC;&#x2122;in kariyeri, Appleâ&#x20AC;&#x2122;Äąn Ĺ&#x;irkete moda dokunuĹ&#x;u katacak birini aradÄąÄ&#x;ÄąnÄą gĂśsteriyor. Bu belki de Ăśzel bir projenin Ăźzerinde çalÄąĹ&#x;dÄąÄ&#x;ÄąnÄą da gĂśsteriyor. Giyim ve moda sĂśz konusu olduÄ&#x;unda iWatch, daha Ăśnce YSLâ&#x20AC;&#x2122;dede saat satmÄąĹ&#x; olan Paul Deneveâ&#x20AC;&#x2122;in uzmanlÄąk alanÄąna giriyor. Fakat Deneveâ&#x20AC;&#x2122;in bir baĹ&#x;ka baĹ&#x;arÄąlÄą olduÄ&#x;u nokta ise bir markayÄą, yaratÄącÄąsÄąndan ayÄąrÄąp kendi haline gßçlĂź hale getirebilmesi. Yves Saint Laurentâ&#x20AC;&#x2122;de baĹ&#x;ardÄąklarÄąndan biri de buydu. Belki de Apple, Steve Jobsâ&#x20AC;&#x2122;Äąn gĂślgesinin Ĺ&#x;irkete zarar vermeye baĹ&#x;ladÄąÄ&#x;Äą gĂśrĂźĹ&#x;Ăźndeâ&#x20AC;Ś
HABER
$SS 6WRUH <DĂ°Ă&#x2018;QGD
&HQW¡LQ .XODNOĂ&#x2018;òĂ&#x2018; 7 UNL\H¡GH
Appleâ&#x20AC;&#x2122;Äąn iPhone ile birlikte kullanÄącÄąlarÄąn hizmetine sunduÄ&#x;u uygulama maÄ&#x;azasÄą App Store, 10 Temmuzâ&#x20AC;&#x2122;da 5 yaĹ&#x;Äąna girdi. Geride kalan 5 yÄąlda mĂźthiĹ&#x; baĹ&#x;arÄąlara imza atan ve
Ă&#x153;nlĂź AmerikalÄą Rap mĂźzik Ĺ&#x;arkÄącÄąsÄą Curtis â&#x20AC;?50 Centâ&#x20AC;? Jacksonâ&#x20AC;&#x2122;Äąn sahibi olduÄ&#x;u SMS
hem gelir de hem de uygulama sayÄąsÄą konusunda
Audio kulaklÄąklarÄą TĂźrkiyeâ&#x20AC;&#x2122;de satÄąĹ&#x;a sunuldu.
uzun sĂźre liderliÄ&#x;i kimseye kaptÄąrmayan App Store,
50 Centâ&#x20AC;&#x2122;in geliĹ&#x;tirme sĂźrecinde birebir ilgilendiÄ&#x;i SMS Audioâ&#x20AC;&#x2122;nun kulaklÄąklarÄą â&#x20AC;&#x2DC;â&#x20AC;&#x2122;STRE-
artÄąk sektĂśrde yeni bir iĹ&#x; modelinin mucidi olarak anÄą-
ET by 50â&#x20AC;&#x2122;â&#x20AC;&#x2122; ailesinde 3 farklÄą modele ayrÄąlÄąyor. Bu modellerden STREET by 50 In Ear,
lÄąyor. 10 Temmuz 2008â&#x20AC;&#x2122;de kullanÄącÄąlara ilk kez kapÄąlarÄąnÄą
kßçßk boyutlarÄąyla taĹ&#x;Äąnabilirlik ve yĂźksek bass kalitesi sunarken, STREET by 50 On
açan maÄ&#x;azadan Ĺ&#x;imdiye kadar 50 milyarÄąn Ăźzerinde
Ear modeli 40mmâ&#x20AC;&#x2122;lik sĂźrĂźcĂźleriyle stĂźdyo kalitesinde sesler ve gßçlĂź bassâ&#x20AC;&#x2122;lar su-
uygulama indirildi. Toplam uygulama sayÄąsÄą ise 500
nuyor. Serinin en ßst modeli olan STREET by 50 Over Ear modeli ise 40 mm gßçlß
bini aĹ&#x;mÄąĹ&#x; durumda.
sĂźrĂźcĂźlerinin yanÄą sÄąra çĹkartÄąlabilir kablosu ve gerektiÄ&#x;inde ikinci bir kulaklÄąk için
Apple, 5. YÄąl Ĺ&#x;erefine 10 Temmuz haftasÄą boyunca App
3.5 mmâ&#x20AC;&#x2122;lik jack çĹkÄąĹ&#x;Äą sunuyor. Bu sayede tek bir mĂźzik kaynaÄ&#x;Äąndan iki kulaklÄąk ile
Storeâ&#x20AC;&#x2122;da çeĹ&#x;itli uygulamalarda indirimler yaptÄą.
mĂźzik dinlenebiliyor.
6LJPD PP I œ¡8)2¡¡ /HQVLQ )L\DWĂ&#x2018;QĂ&#x2018; $oĂ&#x2018;NODGĂ&#x2018; Japon fotoÄ&#x;raf ekipmanlarÄą Ăźreticisi Sigma, 2012 yÄąlÄąnda yeni bir stratejiye geçiĹ&#x; yaptÄąÄ&#x;Äąndan beri iĹ&#x;ler her geçen gĂźn daha iyiye gidiyor. Ă&#x153;rĂźn gamÄąnÄą geliĹ&#x;tirip NEX, M43 ve Fuji X sistemleri için lensler Ăźretmeye baĹ&#x;layan firma, ayrÄąca 35mm 1.4 â&#x20AC;&#x2DC;â&#x20AC;&#x2122;Artâ&#x20AC;&#x2122;â&#x20AC;&#x2122; gibi lensleriyle de Ăźst segmentte iddialÄą olabileceÄ&#x;ini gĂśstermiĹ&#x;ti. Sigmaâ&#x20AC;&#x2122;nÄąn en dikkat çekici hamlesi ise â&#x20AC;&#x2DC;â&#x20AC;&#x2122;UFO â&#x20AC;&#x201C; Ultra F â&#x20AC;&#x201C;Stop Objectâ&#x20AC;&#x2122;â&#x20AC;&#x2122; olarak da anÄąlan 18-35 mm f1.8 lensi geliĹ&#x;tirmesi oldu. Daha Ăśnce sabit odaklÄą lenslerde gĂśrmeye alÄąĹ&#x;kÄąn olduÄ&#x;umuz f1.8 hÄązlÄą diyaframÄą bir zoom lense yerleĹ&#x;tirmeyi baĹ&#x;aran firma, tĂźm fotoÄ&#x;rafçĹlÄąk dĂźnyasÄąnÄą alt Ăźst etmiĹ&#x;ti. GeçtiÄ&#x;imiz gĂźnlerde bu lensin fiyatÄąnÄą da açĹklayan Sigma, bir kez daha herkesi Ĺ&#x;aĹ&#x;ÄąrtmayÄą baĹ&#x;ardÄą. Japon firma Art serisinde yer alan saÄ&#x;lam gĂśvdeli, yĂźksek optik kalite ve f1.8 diyafram sunan bu Ăźst seviye lens için 799 dolarlÄąk fiyat etiketi belirlemiĹ&#x;. Elbette ucuz bir lens deÄ&#x;il ancak sunduÄ&#x;u Ăśzellikler gĂśz ĂśnĂźne alÄąndÄąÄ&#x;Äąnda Sigma 18-35mm f1.8â&#x20AC;&#x2122;nin fiyat/performans açĹsÄąndan çok iyi bir lens olacaÄ&#x;Äą kesin. www.2fmagazine.com // 9
HABER
L\]L 3D\PHQWV L3DG¡LQL]OH 'HQL]H *LULQ su geçirmez DicaPac WPi20 iPad kÄąlÄąfÄą, Ăśzel tasarÄąmÄą sayesinde iPadâ&#x20AC;&#x2122;inizi su PLO\RQ 7/ <DWĂ&#x2018;UĂ&#x2018;P $OGĂ&#x2018; TĂźmĂźyle altÄąnda bile kullanabilmenizi saÄ&#x;lÄąyor. ArtÄąk plajlarÄąn keyfini çĹkartÄąrken iPadâ&#x20AC;&#x2122;inizden ayrÄąlmak zorunda kalmayacaksÄąnÄąz. Ă&#x2013;zel vinil malzemesi sayesinde oldukça dayanÄąklÄą olan DicaPac ĂźrĂźnlerine akÄąllÄą telefon ve tabletleri yerleĹ&#x;tirmek oldukça kolay. Kilit mekanizmasÄą kapandÄąÄ&#x;Äą andan itibaren ise cihazÄąnÄąz suya karĹ&#x;Äą tĂźmĂźyle dayanÄąklÄą hale geliyor. iPhone, Samsung ve BlackBerry modelleriyle kullanÄąlabilen su geçirmez akÄąllÄą telefon kÄąlÄąflarÄąna sahip olan DicaPacâ&#x20AC;&#x2122;in iPad için sunduÄ&#x;u WPi20 tabletinizi su geçirmez kÄąlan nadir ĂźrĂźnlerden biri. Ă&#x153;stelik bu ĂźrĂźn iPad, iPad 2 ve iPad 3 de dahil olmak Ăźzere tĂźm iPad modelleriyle uyumlu.
TĂźrkiyeâ&#x20AC;&#x2122;de e-ticaret Ăśdeme yĂśnetimi alanÄąnda ĂśncĂź Ĺ&#x;irketlerden biri olma vizyonuyla yola çĹkan ve kÄąsa sĂźrede adÄąndan sĂśz ettiren iyzi Payments, 2.5 milyon TL (1.4 milyon dolar) yatÄąrÄąm aldÄąÄ&#x;ÄąnÄą duyurdu. Bir grup yabancÄą yatÄąrÄąmcÄąnÄąn â&#x20AC;&#x2DC;â&#x20AC;&#x2122;co-investâ&#x20AC;&#x2122;â&#x20AC;&#x2122; yĂśntemiyle yatÄąrÄąm yaptÄąÄ&#x;Äą iyzi Payments, bĂśylece TĂźrkiye pazarÄąna yĂśnelik hamlelerini daha hÄązlÄą hayata geçirmek için çalÄąĹ&#x;acak. iyzi Payments, bu yatÄąrÄąm sonrasÄąnda çoÄ&#x;unluk hisselerini elinde tutmaya devam edecek. Ă&#x2013;deme sistemleri ve banka sektĂśrleri konusunda tanÄąnmÄąĹ&#x; bir isim olan, Avusturya eski CumhurbaĹ&#x;kanÄąâ&#x20AC;&#x2122;nÄąn oÄ&#x;lu olan Stefan Klestil liderliÄ&#x;indeki Speedinvestâ&#x20AC;&#x2122;in de içinde bulunduÄ&#x;u, Avrupa Ăśdeme dĂźnyasÄąndan birçok Ăźst dĂźzey ismin ortaklÄąÄ&#x;Äąndaki Pahicle Invest, iyzi Paymentsâ&#x20AC;&#x2122;Äąn AvrupalÄą yatÄąrÄąmcÄąsÄą. Daha Ăśnce Akakce. comâ&#x20AC;&#x2122;a yatÄąrÄąm yapmÄąĹ&#x; olan Netprice.comâ&#x20AC;&#x2122;un yan kuruluĹ&#x;u Beenos Asia ise uzak doÄ&#x;ulu bir yatÄąrÄąm grubu. Bu iki grubun ortaklaĹ&#x;a gerçekleĹ&#x;tirdiÄ&#x;i yatÄąrÄąm, iyzi Paymentsâ&#x20AC;&#x2122;Äąn hedeflerine hem ekonomik hem de vizyon anlamÄąnda Ăśnemli katkÄąlar yapacak.
dXNXURYD 7XUNFHOO +LVVHOHULQL *HUL $OĂ&#x2018;\RU Rus Altimo ile Ă&#x2021;ukurova Grubu arasÄąnda uzunca bir sĂźredir devam eden hisse davasÄą sonuçlandÄą. Ä°ngiliz Mahkemesi Turkcellâ&#x20AC;&#x2122;in 1 milyar 565 milyon dolar karĹ&#x;ÄąlÄąÄ&#x;Äąnda hisselerini geri alabileceÄ&#x;ine hĂźkmetti. Finansman anlaĹ&#x;masÄą çerçevesinde 2005 yÄąlÄąnda Turkcellâ&#x20AC;&#x2122;in %13.22â&#x20AC;&#x2122;lik hissenini satÄąn alan Rus Altimo grubu, Ă&#x2021;ukurova grubuna saÄ&#x;ladÄąÄ&#x;Äą kredi için de %13.81â&#x20AC;&#x2122;lik hisselere de el koymuĹ&#x;tu. Ă&#x2021;ukurova, krediyi geri Ăśdemekte zorlanÄąnca iki Ĺ&#x;irket arasÄąnda dava sĂźreci baĹ&#x;lamÄąĹ&#x;tÄą. Ä°ngiliz mahkemesi, Turkcellâ&#x20AC;&#x2122;in dĂźĹ&#x;Ăźk faizle hisselerini geri alabilmesine mĂźsade eden bir karar vererek bu sĂźreci sonlandÄąrdÄą. Ă&#x2021;ukurova, 60 gĂźn içerisinde 1.5 milyarÄąn biraz Ăźzerindeki rakamÄą Ăśdeyerek %13.81â&#x20AC;&#x2122;lik hisselerini ger alabilecek. Son dĂśnemde Ăśzellikle medya gruplarÄąnda finansman sÄąkÄąntÄąsÄą yaĹ&#x;ayan Ă&#x2021;ukurova grubunun yine de hisseleri için finansman bulmakta zorlanmayacaÄ&#x;Äą dĂźĹ&#x;ĂźnĂźlĂźyor. 10 TEMMUZ 2013 // 2f MAGAZINE
HABER
bir bugg’arsın ödül kazanırsın!
1
sharebugg’ı aç
2
arkadașlarınla paylaș
3
ödülünü anında kazan
facebook/sharebugg www.2fmagazine.com // 11 sharebugg@twitter.com
Ă&#x2013;ZEL HABER
Melih BÄ°LGÄ°N // melih@2fmagazine.com
-DJXDU & ; ČŤL *Â Q <Â ]Â QH dĂ&#x2014;NDUGĂ&#x2014;
LĂźks otomobil Ăźreticisi Jaguarâ&#x20AC;&#x2122;Äąn son yÄąllarda en Ăśnem verdiÄ&#x;i araçlardan biri olan C-X75, daha Ăśnce fuarlarda ve basÄąn fotoÄ&#x;raflarÄąnda yĂźzĂźnĂź gĂśstermiĹ&#x;ti. Ĺ&#x17E;imdi ise tamamlanmÄąĹ&#x; haliyle karĹ&#x;ÄąmÄązda...
C
esur bir hamle ile yenilikçi teknolojilerin birçoÄ&#x;unu tek bir araç
yaratÄąyor. Muazzam gĂźcĂźne raÄ&#x;men C-X75â&#x20AC;&#x2122;in dĂźĹ&#x;Ăźk hacimli motoru tork
Ăźzerine toplamaya karar veren Jaguar mĂźhendisleri, C-X75 ilk
Ăźretmek konusunda biraz nazlÄą ve bu sebeple aracÄą 0â&#x20AC;&#x2122;dan 100km hÄąza 6
olarak tanÄątÄąldÄąÄ&#x;Äąnda biraz gĂślgede kalmÄąĹ&#x;tÄą. Zira aracÄąn etkileyici
saniyede çĹkarabiliyor.
tasarÄąmÄą, baĹ&#x;larda tasarÄąmcÄąlarÄąn Ăśn plana çĹkmasÄąnÄą saÄ&#x;lamÄąĹ&#x;tÄą.
Fakat dĂźĹ&#x;Ăźk hacimli motorun bir artÄąsÄą da var, sakin kullanÄąmda bu
Fakat Jaguar, bu cesur otomobili yollara sĂźrmeye hazÄąr olmadÄą-
motor kilometrede 89 gram karbondioksit salÄąnÄąmÄą yapÄąyor ve bu deÄ&#x;er
Ä&#x;Äąna karar vermiĹ&#x; ve Ăźretim tarihini ertelemiĹ&#x;ti. Bu sĂźreçte C-X75 daha da
neredeyse bir Toyota Prius kadar. Jaguar, bu deÄ&#x;erin hangi kullanÄąm Ĺ&#x;artla-
geliĹ&#x;ti ve nihayet mĂźhendislerin tasarladÄąÄ&#x;Äą teknik detaylarla meraklÄąlarÄą-
rÄąnda test edildiÄ&#x;ini tam olarak açĹklamasa da bu konuda iddialÄąlar. Ă&#x153;stelik
nÄąn karĹ&#x;ÄąsÄąna çĹktÄą.
C-X75, istendiÄ&#x;inde sadece elektrik motorlarÄąyla birlikte de çalÄąĹ&#x;abiliyor ve
Jaguar, C-X75 modelinde oldukça farklĹ bir motor sistemi kullanĹyor.
60 kilometre menzil katedebiliyor. Jaguar, C-X75â&#x20AC;&#x2122;in son hÄązÄąnÄąn ise saatte
890 beygir gĂźce sahip olan araç, buna karĹ&#x;ÄąlÄąk sadece 1.6 litre hacminde 4
350 kilometre olduÄ&#x;unu açĹkladÄą. TĂźm bu verileri topladÄąÄ&#x;ÄąmÄązda karĹ&#x;ÄąmÄąza
silindirli bir motora sahip. Fakat Jaguar mĂźhendisleri bu motora ultra yĂźk-
neredeyse Bugatti Veyron kadar hÄązlÄą, Toyota Prius kadar karbondioksit sa-
sek basÄąnçlÄą bir turbo ve sĂźperĹ&#x;arj ekleyerek gĂźcĂźnĂź 502 beygire çĹkartma-
lan, Chevy Volt kadar elektrikli sĂźrĂźĹ&#x; menziline sahip bir otomobil çĹkÄąyor.
yÄą baĹ&#x;armÄąĹ&#x;. Ä°ki elektrik motorunun ĂźrettiÄ&#x;i gßç ile birlikte de toplamda 890
KulaÄ&#x;a hala hayal gibi geliyorâ&#x20AC;Ś Araç Ăźretim bandÄąna girdiÄ&#x;inde bunlarÄąn
beygir gßç elde edilmiĹ&#x;. Elbette motorun dĂźĹ&#x;Ăźk hacmi halen dezavantaj
ne kadarÄą gerçek olacak gĂśreceÄ&#x;izâ&#x20AC;Ś //
12 TEMMUZ 2013 // 2f MAGAZINE
ÖZEL HABER
www.2fmagazine.com // 13
ÖZEL HABER
Melih BİLGİN // melih@2fmagazine.com
APPLE’DA DEĞİŞİM
RÜZGARLARI Her yıl olduğu gibi bu yıl da WWDC konferansında geliştiricilerle bir araya gelen Apple, beklendiği üzere yeni bir iPhone tanıtmadı. Fakat firmanın tanıtımı yaptığı yeni Mac Pro, iOS ve MacBook Air, dikkat değer yenilikler oldu
A
pple’ın WWDC konferansları, geliştiricilere ve iş ortaklarına hitap ediyor olsa da her yıl milyonlarca kişinin ilgisini San Francisco’ya çekmeye yetiyor. Bunun sebebi firmanın bu konferansta daha önce iPhone, iPod ve Mac modellerinin heyecan verici yeni versiyonlarını duyurmuş olması. Fakat son 2 yılda strateji değiştiren firma, artık iPhone ve iPod tanıtımlarını sonbaharda yapmayı tercih ediyor. WWDC ise Mac ve işletim sistemlerine dair
tanıtımlara sahne oluyor. Beklendiği gibi WWDC 2013’te de karşımıza yeni Mac modelleriyle birlikte Mac OS X ve iOS işletim sistemlerinin yeni versiyonları çıktı. Özellikle iOS 7 ve Mac Pro’daki kapsamlı yenilikler göz çarparken, Steve Jobs sonrası dönemde Apple’ın ilk kez bu kadar cesur hamleler yapması ‘’Apple’da değişim rüzgarları başladı’’ yorumlarına sebep oldu. Aslında herkesin öncelikli olarak odaklandığı tanıtım iOS 7 olmuştu. Fakat biz öncelikle büyük beğenimizi kazanan Mac Pro’dan başlamak istiyoruz.
Mac Pro Uzun yıllardır Apple’ın en üst seviye ürünü olan Mac Pro, özellikle Macbook Air, iPhone ve iPad’in gelişinin ardından biraz gözden düşmüştü. Zira Apple, yarattığı mobilite akımı sayesinde bugünkü seviyesine gelebildi ve kaslı masaüstü bilgisayarları biraz ihmal etmekte zarar görmedi. Bu stratejiyi yadırgamıyoruz elbette. Onlarca milyon satan ürünlerin yanında sadece binler satan bir ürün ailesine odaklanmaları çok mantıklı olmazdı. Bu sebeple Mac Pro ailesi uzun yıllarca sadece küçük işlemci yenilikleri dışında çok fazla değişmedi. Fakat WWDC 2013’te ilk kez karşımıza çıkan Mac Pro, Apple’ın etkileyici ve yaratıcı tasarımlara masaüstü bilgisayarları için de imza atabileceğinin bir göstergesi. Tümüyle bir silindir haline tasarlanan bu ürün, dışarıdan bakıldığında bir çöp kovasını andırıyor. Fakat bu siyah parlak ve içi boş gibi duran silindirin içerisinde piyasadaki en güçlü donanımlardan biri duruyor. Yeni Mac Pro’da önceki modellerde olduğu gibi sunucu işlemcileri görev yapıyor. Intel’in yeni nesil Xeon E5 işlemcileriyle 12 fiziksel çekirdeğe sahip bir sistem bir sistem inşa etmek mümkün. Bu sayede en hızlı Mac Pro, bir önceki jenerasyonun en hızlı modelinden 2 kat daha fazla performans sunuyor. Elbette bunu sadece işlemci sağlamıyor. İşlemci ile birlikte PCI-e tabanlı SSD’lere geçiş yapılmış. Piyasadaki en hızlı depolama birimi olan bu SSD’ler 40GB/sn’lik bant genişliğiyle dudak ısırtıyor. Apple, Mac Pro’da ECC belleklere yer vermiş. Bu sayede kritik işlemler esnasında bellek hataları14 TEMMUZ 2013 // 2f MAGAZINE
ÖZEL HABER nın önüne geçiliyor. Her açıdan bu bilgisayarın, kritik görevler için hazırlanmış bir sunucu gibi görev yaptığı söylenebilir. Elbette belleklerin bant genişliği de bir önceki modele göre artmış. Yeni Mac Pro’nun grafikleri ise çift GPU’ya kadar çıkabilen AMD FirePro’lardan oluşuyor. Bu sayede 7 teraflopluk bir işlem kapasitesine ulaşılıyor ki bu bir önceki modelin neredeyse 3 katı. Bu sayede Mac Pro’da 4K videolar rahatlıkla çalıştırılabiliyor. Elbette bu gelişme, Apple’ın yakında 4K çözünürlüklü bir Retina Display üreteceğine dair söylentileri de ateşlemiş durumda. Son olarak Mac Pro’nun tasarımına biraz daha değinelim. Apple, eşsiz silindirik yapıya uyum sağlayabilmek için tüm parçaları özel olarak dizayn etmiş. Yani bu bilgisayarın içerisindeki parçaların %80’i piyasada bulamayacağınız, sadece Apple için üretilen parçalar. Örneğin anakart, tek parça haline bu silindirin içine sığmayacağından 3 parçalı olarak üretilmiş. SSD ve ekran kartları da eşsiz tasarımları sayesinde yerlerine oturabiliyor. Bu eşsiz tasarımı tamamlayan ise tepeye yerleştirilen büyük fan olmuş. Silindirin en tepesinde yer alan tek parça büyük fan, ısının dışarı emilmesini sağlıyor. Apple bu fanın çok iyi soğutma sağlarken çok az ses ürettiğini söylese de fanın boyutlarına bakıldığında pek az ses üretmesi mümkün değil gibi. Yeni Mac Pro’nun sonbahar aylarında kullancılarla buluşacağını açıkladı. Fiyatları ise muhtemelen 3.000 dolardan başlayacak.
iOS 7 Apple’ın elindeki en büyük kozlardan biri de şüphesiz iOS işletim sistemi. Piyasadaki en başarılı mobil işletim sistemlerinden biri olan iOS, iPhone –iPad ve iPod modellerinde kullanıcılara hizmet veriyor. Daha önce iPhone 4 ile birlikte biz dizi yenilik geçiren bu işletim sistemi, ardından hep ufak eklentilerle yenilenmişti. Fakat WWDC 2013’te tanıtılan yeni iOS, diğerlerinden oldukça farklı. Hatta iOS güncellemeleri tarihinde en kapsamlı yenilik olduğu söylenebilir. iOS 7, ekibin başına geçen tasarım şefi Johny Ive’ın dokunuşlarını içeriyor. Sistemin arayüzünü baştan sona elden geçiren Ive, beyaz ağırlıklı bir tema tercih etmiş. Bunun yanında iOS 7’de bu logolar da yenileniyor. Sistemin derinliklerinde yapılan arayüz değişikleriyle birlikte de ortaya adeta yepyeni bir işetim sistemi çıkıyor. Kullanıcıların bu işletim sistemine karşı ilk tepkisi biraz negatif oldu. Kullanıcılar, yapılan kapsamlı değişiklikleri biraz sert biçimde eleştirdi. Fakat şimdilik geliştiriciler için beta sürümüyle sunulan iOS 7, şimdiden birçok kullanıcının cihazında yer almaya başladı. Bu sürümler henüz stabil olmasa da kullanıcılar iOS 7 konusunda heyecanlı görünüyor. Zira sonbaharda çıkacak final sürümünü bekleyememişler. Asıl net tepkileri ise final sürümü kullanıcıların beğenisine sunulduktan sonra göreceğiz.
MacBook Air Apple, Mac Pro modelini nefis bir tasarımla yeniledi fakat bu kez de MacBook Air’a pek dokunmadı. Birkaç jenerasyondur sadece işlemci ve SSD yenilikleri alabilen MacBook Air, bu yıl da yine kapsamlı yeniliklere sahip değil. Dış tasarımı tümüyle aynı kalan cihaz, sadece işlemci ve pil ömrü açısından gelişmiş. Elbette bunlar da önemli gelişmeler fakat kullanıcıların Apple’dan çok daha fazlasını beklenediğine hiç şüphe yok; Apple, MacBook Air’da artık yeni bir tasarıma geçiş yapmalı.
Mac OS X Mavericks Apple’ın bilgisayar işletim sistemi Mac OS X Mavericks de bu yaz birtakım yeniliklerle güncelleniyor. Mountaion Lion ile kullanıcılara iOS benzeri bildirim sistemi ve yeni güvenlik özellikleri sunan Apple, yeni sürüm olan Mavericks’de iBooks, Maps, yeni Safari ve yeni Finder gibi geliştirmeler sunuyor. Bunun yanında sistem, enerji tüketimi ve performans açısından da biraz geliştirilmiş. WWDC, Apple için yine dinamik ve birçok yeniliğe sahne olan bir etkinlik oldu. Fakat Apple’ın halen Jobs dönemindeki gündem belirleyici yapısından uzak olduğu söylenebilir. Sunulan yenilikler güzel olsa da bunları parlatacak deha, Jobs’tan sonra bulunamamış gibi görünüyor… // www.2fmagazine.com // 15
ÖZEL HABER
Melih BİLGİN // melih@2fmagazine.com
SAMSUNG YENİ ÜRÜNLERİYL
F
irmalar genelde en özel ürünleri için büyük lansmanlar düzen-
ile aynı. Gövde de NX10 modeline oldukça benzer yapıda.
ler ve iki tanıtımı bir arada yapmamaya çalışır. Çünkü yeni ürün-
Galaxy NX’in Galaxy ailesinden aldıkları da oldukça fazla. Arka bölüm-
le, yeniden gündem yaratma fırsatı yakalamak isterler. Fakat
de 4.8 inç HD ekrana sahip olan ürün, bunun yanında Android 4.2.2 işle-
Samsung öylesine geniş bir ürün gamına sahip ki, aynı anda
timi, 3G/4G, Wi-Fi ve Bluetooth 4.0 gibi özellikler de sunuyoruz. Boyutları
5-6 önemli ürünü tanıtmaktan bile çekinmiyor.
itibariyle Galaxy NX’i bir cep telefonu olarak kullanmak pek mümkün ol-
20 Temmuz’da büyük bir lansman düzenleyen Samsung, adeta gövde gösterisi yaptı. Windows tarafında tablet, dizüstü ve All-in-one modelle-
masa da Galaxy S4’ten pek eksik kalır yanı olmadığı da bir gerçek. Samsung, Galaxy NX’in fiyatını ve fiyatını henüz açıklamadı.
rini duyuran firma, Android’li kamera serisine ise Galaxy NX ve Galaxy S4 Zoom’u ekledi. Beklenen Galaxy S4 Mini de ilk kez kullanıcıların karşısına bu etkinlikte çıktı.
Galaxy S4 Zoom Samsung, Galaxy Camera’dan istediği tepkileri pek alamamış olsa gerek, artık akıllı telefon – kamera evliliğine daha çok dikkat çekmek istiyor.
Galaxy NX Etkinlikte birçok dikkat çekici ürün görücüye çıktı fakat bizce bunlar
Bu sebeple yeni tanıtılan üründe Galaxy S4 ismini ve tasarımlar özelliklerini korumaya özen göstermişler.
arasında en ön plana çıkan Galaxy NX oldu. Son yıllarda kamera segmenti-
Galaxy S4 Zoom olarak anılsa da aslında bu model Galaxy S4 Mini
ne ciddi yatırımlar yapan Samsung, akıllı telefon ve kamera arasında hibrit
üzerine inşa edilmiş. Bu sebeple Galaxy Camera modeline göre çok daha
ürünlerle de bir hayli ilgili. Daha önce Galaxy Camera modeliyle bu alanda
küçük boyutlara sahip. 16MP sensör Galaxy Camera modeliyle aynı kalır-
önemli bir adım atmalarına rağmen, Nokia’nın 41MP 808 modelinin göl-
ken zum aralığı daralmış (21x yerine 10x), ve ekran çözünürlüğü qHD’ye
gesinde kalmışlardı. Bu üründe en büyük hayal kırıklığı yaratan nokta, kul-
düşmüş.
lanılan küçük sensördü. Galaxy NX ise büyük sensör isteyenlerin ihtiyacına cevap vermek üzere tasarlanmış.
Standart bir Galaxy S4 Mini ile kıyaslandığında ise Galaxy S4 Zoom, akıllı telefon özelliklerinin tümünü sunuyor. Cihaz ile telefon görüşmesi
Galaxy NX, bir akıllı kamera olmasına rağmen Smart Camera ya da
yapmak, SMS göndermek, internete girmek mümkün. Elbette bu özellik-
Galaxy Camera ailelerinde yer almıyor. Samsung, bu üründe yepyeni bir
ler, çektiğiniz fotoğrafları düzenleyip, paylaşmak konusunda da avantaj
segment yaratarak NX ailesi ile Galaxy ailesini birleştirmiş. Bu sebeple ciha-
sağlıyor. 3G ve Wi-Fi bağlantıları sayesinde çekilen fotoğraflar anında mail
zın kalbine DSLR’larda kullanılan APS-C boyutunda bir sensör yerleştiril-
atılabiliyor, Facebook ya da Twitter gibi sosyal paylaşım sitelerine eklene-
miş. Bu sensör, diğer aynasız NX modellerinde kullanılan 20.3 MP sensör
biliyor.
16 TEMMUZ 2013 // 2f MAGAZINE
ÖZEL HABER
LE GÖVDE GÖSTERİSİ YAPTI
Galaxy S4 Zoom, boyutları ve özellikleriyle
rak standart Galaxy S4’e küçük ve ucuz bir alter-
dukça uzun pil ömrü sunarak dikkat çekiyor. Bu
oldukça heyecan verici bir ürün olsa da kulla-
natif yaratmayı tercih etmişler. Fakat ülkemize
ürünle benzer bir gövdeyi kullanan ATIV Book 9
nılan küçük sensör hayal kırıklığı yaratıyor. Bu
hızlı bir şekilde giriş yapmaya başlayan Galaxy
Lite modelinde daha düşük çözünürlüklü 13.3
üründe, en ucuz fotoğraf makinelerinde gördü-
S4 Mini’nin fiyatları şimdilik biraz yüksek; 1200
inç ekran ve daha yavaş bir işlemci bulunuyor.
ğümüze benzer bir sensör kullanan Samsung,
TL civarlarında dolaşıyor.
Yani ATIV Book 9 Plus modeli üst fiyat segmenti-
henüz Nokia gibi sensör boyutunu büyütmeye
ne hitap ederken ATIV Book 9 Lite modeli daha
pek sıcak bakmıyor.
ATIV Aİlesİ Samsung’un Windows 8 işletim sistemiyle
ATIV One 5 Style modeli ise Apple
Galaxy S4 Mİnİ
birlikte kullanıcıların beğenisine sunduğu ATIV
iMac’i andıran bir All-in-One masaüstü mo-
düşük fiyatla konumlandırılacak.
Etkinlikte Galaxy S4 Zoom’un temelini oluş-
ailesine de 4 yeni ürün eklendi. Bu ürünlerin
deli. 21 inçlik Full HD bir ekrana sahip olan
turan Galaxy S4 Mini modeli de ilk kez görücüye
ikisinde kullanılan 13.3 inç boyutunda 3200 x
bu üründe Windows 8 işletim sistemi görev
çıktı. Aslında Samsung bu modelin gelişini daha
1800 gibi muazzam bir çözünürlük sunan ek-
yapıyor ve dokunmatik ekran üzerinden de
önce doğrulamıştı fakat etkinliğe katılanlar Ga-
ran oldukça ilgi çekici. Bu ekran, yeni ATIV’lerin
kontrol edilebiliyor.
laxy S4 Mini’yi ilk kez görme şansı yakaladılar.
MacBook Pro Retina ve Google ChromeBook
Tasarım olarak Galaxy S4’e oldukça benze-
Pixel’e rakip olmasını sağlıyor.
Beyaz tasarımıyla iMac’leri andıran ATIV One 5 Style, 2013’ün sonlarında piyasada
yen yeni model, isminden de anlaşılabileceği
ATIV Q modeli, kızaklı bir laptop-tablet me-
gibi daha küçük boyutlara sahip. Galaxy S4’ün
lezi olarak tasarlanmış. 13.3 inçlik ekran dokun-
Özellikle Apple ile akıllı telefon segmen-
4.8 inçlik ekranına karşılık Mini’de 4.3 inçlik
matik özelliği sayesinde parmakla ya da SPEN
tindeki rekabetiyle ön plana çıkan Samsung,
qHD çözünürlüklü bir ekran görev yapıyor. İş-
kalemiyle kullanılabiliyor. Ekran boyutuyla di-
artık kamera ve dizüstü segmentlerinde de
lemci olarak da 1.7 GHz hızında çift çekirdekli
züstü deneyimi de sunabilecek ATIV Q’da bu
iddialı bir firma haline geliyor. Türünün tek ör-
bir ünite tercih edilmiş. Mini’nin kamerası ise 8
sebeple Intel Core i5 işlemci tercih edilmiş.
neği olacak bazı ürünler geliştiren firma, şim-
MP.
olacak.
Ultrabook segmentinde yer alan ATIV
dilik tam anlamıyla doğru formülü bulabilmiş
Özelliklerine bakıldığında Samsung’un Ga-
Book modelleri de Intel Haswell işlemcilerle
değil. Fakat önümüzdeki birkaç yıl içerisinde
laxy S4 Mini’yi daha uygun fiyatlı olmak üzere
birlikte geliyor. ATIV Book Plus modeli, etkileyici
Samsung’tan çok daha etkileyici ve her anlam-
tasarladığını görüyoruz. Bazı özelliklerden kırpa-
13.3 inçlik ekranın yanında 256 GB SSD ve ol-
da piyasayı fethedecek ürünler görebiliriz. // www.2fmagazine.com // 17
ÖZEL HABER
Melih BİLGİN // melih@2fmagazine.com
NOKIA 41 MEGAPİKSELİ
WINDOWS PHONE İLE BULUŞTURDU
N
okia 808 Pureview, şüphesiz son yılların en dikkat çekici
41MP kameralı metal gövdeli bir model ürettiği konuşuluyordu. Bu
akıllı telefon modellerinden biriydi. 41MP 1/1.2 inç sen-
söylentiler doğru çıktı ve fakat özellikler iki farklı telefona dağıtıldı.
söre sahip kamerasıyla sadece akıllı telefonları değil giriş
808 PureView’a baktığımızda tasarım açısından en büyük sorun
seviyesi fotoğraf makinelerini bile geride bırakan bir fo-
telefonun arka kısmında büyük bir çıkıntı bulunmasıydı. Bunun se-
toğraf performansı sergileyen bu telefon, akıllı telefonuy-
bebi kullanılan devasa büyüklükteki (bir telefon için) sensörüydü.
la fotoğraf çekmeyi seven kullanıcılar için yaratılmış gibiydi. Fakat
Bu büyük sensörün, bir Lumia gövdesinde nasıl yer bulacağı merak
fotoğraf kalitesi bakımından bu kadar gelişmesine rağmen Symbian
konusuydu. Nokia, 1020 ile 41 megapikseli 920 modelindeki kadar
işletim sistemi kullanması telefon tarafının oldukça zayıf kalmasına
ince bir gövdeye sığdırmayı başarmış. Fakat bunu yaparken algılayıcı
sebep oldu. Bu sebeple kullanıcılar genelde 808 PureView’u akıllı
boyutunu bir miktar küçültmek zorunda kalmış. 808’in 1/1.2 inçlik
telefon değil fotoğraf makinesi olarak satın alıyordu.
sensörüne karşın Lumia 1020’de 1/1.5 inçlik daha küçük bir sensör
İşte bu sebeple Lumia 1020’nin gelişi birçok kullanıcı için olduk-
bulunuyor. Bu durum piksel boyutunun da 1.4 mikrondan 1.1 mik-
ça önemli bir gelişme oldu. Çünkü sonunda 41MP kamera ile kulla-
rona düşmesine sebep olmuş. Bu sebeple özellikle düşük ışık perfor-
nışlı bir akıllı telefon işletim sistemi aynı telefonda buluşmuş oldu.
mansında Lumia 1020, 808’in gerisinde kalabilir. Fakat 808 dışında en
Lumia 1020, tahmin edebileceğiniz gibi Lumia serisinin yeni zirve
yakın rakibi olan Samsung Galaxy Camera’ya göre halen çok ileride
modeli. Kısa bir süre önce tanıtılan metal gövdeli Lumia 925’in de
olduğuna hiç şüphe yok.
üzerine yer alıyor. Aslına bakarsanız 2012’nin sonlarında Nokia’nın 18 TEMMUZ 2013 // 2f MAGAZINE
Fakat Lumia 1020’nin kamerasında yeni eklentiler de var. Örne-
ÖZEL HABER
Örnek Fotoğraf ğin daha önce Lumia 720 modelinde gördüğümüz optik görüntü sabitleyici özelliği yeni modelde de var. Ayrıca 6 optik elemana sahip Carl Zeiss lens ve gelişmiş kamera uygulaması da yenilikler arasında. İlk gelen bilgiler Lumia 1020’nin kamera uygulamasında ve fotoğraf işleme konusunda çok hızlı olduğu yönünde. Üstelik Pro Camera uygulaması, kullanıcılara birçok ayarı manuel olarak yönetme imkanı sunuyor. Bu da daha gelişmiş bir fotoğraf makinesi deneyimi demek. Kullanıcılar diyafram, perde hızı ve beyaz ayarı gibi ayarları detaylı biçimde düzenleyebilecek. Nokia, ayrıca kamera ile ilgili API’ler de yayınlayarak üçüncü parti uygulamara kameraya yeni özellikler geliştirme imkanı sağlayacak. Lumia 1020’nin işletim sistemi Windows Phone 8. Bu açıdan bakıldığında Lumia 920 ve 925 modellerinden farklı bir yönü yok.
Örnek Fotoğraf
Ekran yine 4.5 inç büyüklüğünde ve çözünürlüğü 720p. İşlemci ise 1.5 GHz hızında çift çekirdekli bir Snapdragon. Fakat Nokia, kameranın gücünü de düşünerek telefona özel bir grip de geliştirmiş. Bu aksesuar, Lumia 1020’yi elde kavrayışı daha iyi hale getiriyor ve biraz daha fazla fotoğraf makinesi gibi gözükmesini sağlıyor. Bu aksesuarın görünüşü, Nokia’nın Samsung Galaxy Camera ailesini hedef aldığını düşündürdü bize. Bu eklenti ayrıca ekstra pil ve tripod bağlantı yuvası da içeriyor. Nokia, Lumia 1020’nin 26 Temmuz’da ABD’de satışa sunulacağını açıkladı. Diğer ülkelerdeki çıkış tarihi ise henüz bilinmiyor. Bakalım ülkemizdeki fotoğraf meraklıları için bu model ne zaman raflarda yerini alacak. //
Örnek Fotoğraf www.2fmagazine.com // 19
#6 #1 RedRay 4K Oynatıcı Ürettiği 4K çözünürlükte çekim yapabilen kameralarla kısa sürede dünya çapında tanınır halen gelen RED, artık sadece bir kamera üreticisi olma niyetinde değil. RedRay adıyla piyasaya sürülen yeni 4K medya oynatıcı, profesyonel kalitede 4K keyfini yaşamak isteyen kullanıcılara hitap ediyor. RedRay, 4K çözünürlükte 4:2:2 renk dizilimiyle 24, 48 ve 60 fps görüntüleri oynatabiliyor. Karşılaştırmak gerekirse Blu-Ray en yüksek 4:2:0 değerine çıkabiliyor. Üstelik üzerindeki HDMI 1.3 çıkışı sayesinde RedRay,
#5
Full HD çözünürlükte kullanıldığında 3 ekrana aynı anda görüntü verebiliyor.
#2 Leica X Vario
#7
Alman fotoğraf makinesi üreticisi Leica, pahalı ürünlerine bir yenisini ekledi. Bir süredir M Mini adıyla söylentilere konu olan ürün X Vario olarak resmileşti. Fakat özellikleri ve fiyatıyla büyük bir hayal kırıklığı yarattığı kesin. Leica X Vario, 16MP APS-C boyutlu bir sensöre sahip. Bu sensöre 18-46mm f/3.5-6.4 değerlerine sahip bir lens eşlik ediyor. Lensin düşük diyafram hızına sahip olması en büyük hayal kırıklığı olarak nitelendiriliyor. Bu ‘’ortalama’’ özelliklere rağmen Leica X Vario’nun fiyatı Full Frame sensörlü bazı makinelerden bile pahalı; 3,500 dolar.
#1
#3 Sony Xperia Z Ultra Sony’nin akıllı telefon pazarındaki son hamlesi, Samsung Galaxy Note gibi modellere cevap vermek oldu. Xperia Z Ultra adıyla tanıtılan telefonde 6.44
#8
inç boyutunda Full HD çözünürlüklü bir ekran görev yapıyor. Bu dev ekrana Android 4.2 işletim sistemi ve 4 çekirdekli 2.20 GHz hızında bir Snapdragon işlemci eşlik ediyor. Xperia ailesinde alıştığımız üzere yine su geçirmez bir gövde ile donatılan Sony Xperia Z Ultra, en ince ve piyasadaki tek su geçirmez Full HD akıllı telefon. Sony, Xperia Z Ultra’nın yılın üçüncü çeyreğinde piyasada olacağını açıkladı.
#4 Sony SmartWatch 2 Samsung ve Apple’ın akıllı saat üreteceği konuşuladursun Sony, akıllı saat ürünü olan SmartWatch’un ikinci versiyonunu piyasaya sundu. Bir kol saati şeklin20 TEMMUZ 2013 // 2f MAGAZINE
#4
de tasarlanan ürün 1.6 inç 220 x 176 piksel bir ekrana sahip. Bu ekran üzerinden Android işletim sistemi akıllı telefonunuzu yönetebiliyor, maillerinizi okuyabiliyor, fotoğraflarınıza göz atabiliyor ve aramalara cevap verebiliyorsunuz. Sony, SmartWatch 2’nin Eylül ayında satışa sunacağını açıkladı.
#5 Sony RX100 Mark 2 #2
Sony’nin 1 inç sensörlü kompakt modeli RX100 yenilendi. RX100 Mark 2, bir önceki model ile gövdeye sahip. Fakat üst bölüme flaş ve vizör bağlantısı için bir hot shoe yerleştirilmiş. Arka bölümde eskiden sabit olan ekran ise artık aşağı yukarı hareket edebiliyor. 20.3 MP- 1 inçlik sensör, çözünürlük açısından değişmemiş fakat ışık hassasiyeti açısından gelişmiş. Sony’nin verdiği bilgilere göre yeni sensör ışığa karşı %40 daha hassas. Bu da daha yüksek ISO’larda daha az kumlamaya sahip fotoğraflar demek.
7
#6 PlayStation 4 Sony, daha önce PlayStation 4’ün yeni özelliklerini bir lansman ile duyurmuş fakat konsolun tasarımını göstermemişti. Microsoft’ın yeni Xbox’ı tanıtmasının ardından Sony de PS4’ün perdesini kaldırdı. PS3’ün aksine daha köşeli bir tasarıma sahip olan PS4, bize PS2’nin ince versiyonunu anımsattı. Üzeri mat bir renkle kaplanan konsol, sade çizgileriyle daha minimalist bir havaya kavuşmuş. Yenilenen PS Move da PS4’teki bu tasarım değişikliğine uyum sağlamış.
#7 FujiFilm XM-1 Fujifilm’in sektörde yeniden ön plana çıkmasını sağlayan retro tasarımlı aynasız X model ailesi genişlemeye d devam ediyor. XM1 adıyla tanıtılan yeni model, serinin en k küçük ve en ucuz modeli olma özelliğini taşıyor. X-M1 mod sadece 699 dolarlık fiyat etiketine sahip. deli
#3
Diğer modellerde kullanılan aynı 16.3 MP X-Trans se sensörü kullanan X-M1, retro stiliyle dikkat çekiyor. G Gövdenin diğer X modellerinden daha küçük olması sının yanında daha az tuş kombinasyonu sunulması ü seviye modellerin satışını kesmemek için yapılmış üst h hamleler. Ayrıca X-Pro’nun gündem yaratan dahili opti tik-dijital vizörü de bu modelde yer almıyor.
##8 Versace Aksesuarlar Dünyanın önde gelen moda markalarından V Versace’nin
aksesuar
firması Versace
Jewellery,
S Sonbahar-Kış koleksiyonunda Zenginlik ve Zerafeti b birleştirdiği eşsiz tasarımlarıyla 20.yılını kutluyor. www.2fmagazine.com // 21
Apple, Türkiye’yi Nasıl Etkileyecek?
T I - stop
üm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de çok
Dolayısıyla Türkiye’deki Apple ürünlerini aldığımız
geniş bir kullanıcı ve hatta hayran kitlesine
mağazaların birçoğu önümüzdeki yıllarda kapanacak
sahip olan Apple, 2012 yılından itibaren
ya da sadece aksesuar satışına dönecek. Bu durumda
Türkiye’de kendine ait bir operasyon kurmak
fiziksel mağazalar yerine online satışa yönelmeleri de
için ciddi adımlar atmaya başladı. Türkiye’de-
muhtemel. Tabi bu durumda yoğun biçimde korsan
ki uluslararası şirketler transferler yapan ve Türkiye CE-
ürünlerin dolaştığı aksesuar pazarında ayakta kalma-
O’sunu da belirleyen firma artık ilk mağazasının inşası-
ları da zor.
nı bekliyor. Gelen bilgiler Apple’ın ilk etapta İstanbul’da
Distribütör tarafında Apple’ın Türkiye yapılanma-
2 mağaza açmayı düşündüğü yönünde. Bunlardan bi-
sı üzerine de homurdanmalar var. CEO’luğa Resan
rinin Zincirkuyu’da inşaatı süren Zorlu Center’da olaca-
Yüner’in getirilmesi olumlu bir hamle olarak görülse
ğı artık neredeyse kesin. İkinci mağaza için ise Anadolu
de Apple’ın Türkiye’deki operasyonu şimdiye kadar
yakasında Ataşehir’de bulunan Brandium AVM’nin se-
iyi yönetmediği söyleniyor. Aylar öncesinden eleman
çildiği söyleniyor. Mağazaların hangi tarihte açılacağı
alımı için ilanlar veren Apple Türkiye’nin bu konuda
ise henüz netleşmiş değil.
henüz ilerleme kaydetmediği belirtiliyor.
Apple’ın Türkiye’ye gelişi kullanıcılar açısından
Fakat Apple için de Türkiye pazarına alışmak kolay
olumlu olacak gibi görünüyor. Aracı görevi gören dist-
olmayacak. Özellikle grey market olarak adlandırılan,
ribütörler olmadan ürünlerini direkt kendisi satacak
yurtdışından gelen ürünler Apple için bir tehlike ola-
olan Apple’ın fiyatları bir miktar düşürmesi bekleniyor.
bilir. Bu noktada fiyatlar büyük önem kazanıyor. Eğer
Bunun yanında uzatılmış garanti, öğrenci indirimleri
fiyatlar dolar bazındaki fiyatlara yakın olursa, operasyo-
gibi promosyonlar da hizmet kalitesini yükseltecek.
nun başarılı olacağını düşünüyorum.
Fakat Apple’ın gelişine çok sevinmeyenler de var.
Apple’ın Türkiye’ye gelişinin etkilemeyeceği tek
Özellikle distribütör tarafında Apple’ın politikalarıyla
sektör ise operatör sektörü olacak gibi görünüyor. Bir-
ilgili ciddi çekingeler bulunuyor. Nitekim Fransa’dan
çok ülkede operatörlerle çok yakın ilişkilere sahip olan
gelen haberler de bunu doğrular nitelikte. Fransa’da
Apple, özellikle Turkcell ve Vodafone’la da arasını iyi
Apple ürünleri satan bir yetkili satıcı, iflasın eşiğine
tutacaktır.
gelmesinin ardından Apple’a dava açtı. Bu davada şirketin iddiası, Apple’ın kendisine kasıtlı olarak pahalı ve düzensiz şekilde mal verdiği yönünde. Distribütöre fiyat kırma şansı bırakmayan Apple’ın müşterileri ken-
Apple’ın söylentilere konu olan ucuz iPhone’u da
di dükkanına çekmek için işortağını iflasa sürüklediği
her geçen gün biraz daha gerçeğe yaklaşıyor. Çin’deki
söyleniyor.
fabrikalardan sızan plastik, renkli kasalı iPhone fotoğ-
Türkiye’de de Apple ürünleri satan firmalar, eninde
raflarının üretime hazır ucuz iPhone’lara ait olduğu-
sonunda bu alandan çıkmak zorunda kalacaklarının
na birçok kişi ikna olmuş durumda. Bunun yanında
farkında. Karın hepsini kendine kaydırmak isteyen
aksesuar üreticilerinin de ucuz iPhone için hazırlık
Apple, ülke çapında istediği yayılıma ulaştığında dist-
yaptığı söyleniyor. Türkiye’de de distribütörler, ucuz iP-
ribütöre pek sıcak davranmamaya başlayabilir. Elbette
hone ile ilgili kendilerine bilgi geldiğini belirtiyor. Yani
Türkiye’nin coğrafik ve sosyoekonomik yapısı Apple’ın
Türkiye’de de şimdiden ucuz iPhone için hazırlıklara
yayılmasını zorlaştıracak ve bu süreç zaman alacak.
başlayanlar var. //
Melih Bilgin Genel Yayın Yönetmeni
22 TEMMUZ 2013 // 2f MAGAZINE
Ucuz iPhone Konusunda Tedarİkçİler Hazırlık Yapıyor
www.2fmagazine.com // 19
MODA
Tatil Çantam Gamze Biran gamze@2fmagazine.com
Tatil planı yaptınız, seyahata çıkmanıza sayılı günler kaldı, ha bugün ha yarın bavulu hazırlarım derken kaldı mı son güne! Evet ben bunu hep yaşıyorum. Önceden temkinli davranıp yanınıza alacağınız şeylerin bir listesini çıkarmak faydalı olabilir, ya da işin kolayına kaçıp sizin için hazırladığım listenin kopyasını çıkarabilirsiniz :)
1- Güneş Kremi Eğer ilk günden güneşin altında haşlanıp tüm tatili acı içinde geçirmek istemiyorsanız, bana bir şey olmaz tavrınızı bir kenara bırakın ve o güneş kremini sürün! İlk güneşe çıktığınızda yüksek SPF değerli kremleri seçmeye özen gösterin. Yüzümüz çok daha hassas olduğu için yüz ve vücut için ayrı güneş koruyucular kullanmakta fayda var. Güneşten sonra da vücudunuzu nemlendirmek için After- Sun’a ihtiyacınız olacak.
2- Bikini vs. Mayo Vücut tipinize uygun bikini veya mayo seçmek tatilin ana unsurlarından. Çünkü tatilinizin %80ini onunla geçireceksiniz. Dolayısıyla kendinizi içinde rahat ve güzel hissetiğiniz bir bikini ya da mayo alın yanınıza. Sezonun modası bandeau top bikinileri tercih edebilirsiniz.
3- Güneş Gözlüğü Tatil fotoğraflarınızın hepsinde aynı gözlükle çıkmak istemiyorsanız tavsiyem yanınıza birden fazla gözlük almanız. Sezonun trendi aynalı ya da Retro esintili gözlükleri deneyebilirsiniz.
4- Kitap, Dergi vs. Yeni çıkan kitap ve dergileri toplayın şezlongunuza kurulun. Evet tatilin tadı böyle çıkar!
5- Fotoğraf makinesi Ne de olsa akıllı telefonum var fotoğraf makinesine ne gerek var diyorsanız, bu sevimli ve Retro makinelerden edinmenizde fayda var. Tatil dönüşü iş hayatına geri döndüğünüzde bakmak isteyeceğiniz tatil anıları kalsın elinizde!
6- Şapka Şapkasız asla! Tatilin vazgeçilmez aksesuarı şapkalar hem stylish görünmenizi hem de güneşten korunmanızı sağlayacaktır. Panama modeli iyi bir seçim!
7- Kulaklık Sahilde uzandınız güneş yavaştan batıyor, bir taraftan uyku bastırırken bir taraftan hafif bir rüzgar esiyor, kulağınızda da Daft Punk’ın yeni albümü… Evet işte bu yüzden kulaklık şart! Yolculuğun başından sonuna kadar kulaklığınızı yanınızdan ayırmayınız.
8- Unutulan önemliler Evet kapıdan çıktığınız andan itibaren birşeyler unutmuşsunuz hissinden kurtulamayacaksınız. O yüzden bir checklist yapın almanız gereken en önemli şeyleri aldığınızdan emin olun. İşte minik ama gerekli birkaç ürün:
- 3’lü çanta seti Yanınıza almanız gerekenleri aldınız da onları koyacak bir çantaya ihtiyacınız olacak. Kağıthane’nin bu şirin Ivır,kıvır,zıvır çantalarıyla herşeyiniz yanınızda olsun!
- Dudak kremi Dudak kremi ve tokalar hep kaybolur, hep de lazım olur. Yanınıza aldığınıza emin olun!
- Oje Tatilde bakımlı tırnaklara her zamankinden daha çok ihtiyacınız var! Sezonun favori renklerinden en az birini yanınızda bulundurun.
- iPhone kabı Tatilde telefonunuzun korunmaya daha çok ihtiyacı olacak! 24 TEMMUZ 2013 // 2f MAGAZINE
MODA
www.2fmagazine.com // 25
MODA
Lomography Diana F+ love letters 269 TL – www.bygo.me
Keşke Ben Uyurken Gitseydin 13.49 TL- D&R
Super Classic Havana – 568 TL www.bywonderland.com
H&M Bikini Üstü 34.95 TL Bikini Altı 24,95 TL
Burt’s Bees - Gratis
Essence floral grunge oje 2.50 TL (adet) - Gratis
26 TEMMUZ 2013 // 2f MAGAZINE
MODA
Hasır şapka 59.90 TL – Yargıcı
Clinique SPF 30 – Yüz/ Güneş koruma 67 TL
Clinique SPF 25 – Vücut/ Güneş koruma 67 TL
Clinique After Sun – 67 TL
3’lü çanta seti - Kağıthane
Dove Seyahat Seti 12 TL - Gratis
iPhone kabı 16,95 TL H&M
Nixon Wire Kulaklık 54.90 TL – www.bygo.me
www.2fmagazine.com // 27
Tarih TEKERRÜR’DEN MODA MODA
ibarettir
TEKERRÜR’DEN
Her gün önümüze yeni bir şeyler konuluyor, servis ediliyor. Peki yeni dediğimiz görüntüler, fotoğraflar, fikirler, düşünceler ne kadar yeni? İşte bu düşünceden yola çıkarak hazırlanmış bir blog Part Nouveau, gördüğümüz her şeyin yeni olmadığını, ilhamının eskilerden alındığını hatta birebir kopyalandığını ortaya koyuyor. Kopya ve ilham arasındaki ince sınırın en çarpıcı örneklerine bakalım.
1955
2013
1955 yılında İngiliz fotoğrafçı Norman Parkinson, Couture’un Altın Çağı isimli belgeselini çekerken Audrey Hepburn’u uçuk pembe bir elbiseyle fuşya renkli çiçeklerin önünde fotoğraflamıştı. Aradan geçen 58 yıldan sonra Dior, Miss Dior Cherie parfümünün reklam kampanyası için Natalie Portman’la çalıştı ve Portman’ı güllerle dolu bir duvarın önünde uçuk pembe Dior elbisenin içinde Audrey’le neredeyse aynı pozu vererek kullandı. 28 TEMMUZ T MU TEM MUZ 2013 // 2f MAGAZ MAGAZINE AZI ZINE NE
MODA
1995
2012
İlk çıkışında beklediği ilgiyi göremeyip aradan 2 sene geçtikten sonra farklı bir isim ve görüntüyle karşımıza çıkan, botokslu dudakları, estetikli yüzü, dramatik ses tonuyla müziğe farklı bir yorum getirdiğine inanılan Lana Del Rey’in Interview dergisinin kapağında, dudağında arıyla verdiği pozu çok konuşuldu. Halbuki aynı kare 1995 yılında Irving Penn tarafından çekilmişti.
1939
2010
1939 yılında Vogue’un Kasım sayısı kapağı için dönemin ünlü modellerinden Bettina Bolegard, Helen Bennett ve Muriel Maxwell’i kuş bakışı fotoğraflayan Horst P. Horst, 2010 yılına ilham vermiş olacak ki Norman Jean Roy, Vanity Fair dergisi için Twilight yıldızlarını aynı kadraj, aynı poz ve aynı konseptle fotoğraflayıp 2010 Temmuz sayısının kapağına taşımış.
ww www.2fmagazine.com w w.2fmagazin ne.co .com m // 29
MODA
<D] Q (Q 7UHQG\ .RNXODU 4- LOVE CHLOÉ EAU FLORALE
75 ml EDT 212,80 T L – Sevil Parfümeri 1- GIVENCHY DAHLIA NOIR L’EAU
90 ml EDT 169.90 T L - www.mizu.com
3- ESCADA CHERRY IN T HE AIR
100 ml EDT 119.90 T L – www.mizu.com
5- VALENT INO VALENT INA ASSOLUT O
80 ml EDP 254,99 T L – www.misspera.com
2- DAISY SUNSHINE BY MARC JACOBS 50 ml EDT 159 T L – Tekin Acar
1- Givenchy Dahlia Noir L’eau Givenchy Dahlia Noir’nın yeni edisyonuyla yaza ferah ve mistik bir koku getiriyor. Sizi tehlikeli bir çiçek bahçesinde yolculuğa davet ediyor. 2- Daisy Sunshine by Marc Jacobs Marc Jacobs parfüm serisine yazın en canlı renkleriyle giydirdiği Daisy Sunshine’la devam ediyor. Üst notalarında mandalina ve frenk üzümü olan parfüm tatlı kokuları sevenler için harika bir seçim olacak. 3- Escada Cherry in the Air Escada 1993’den beri her sene çıkardığı meyve ve çiçek kokulu parfüm geleneğini bu sene de bozmadı ve Escada Cherry in the Air’i piyasaya sürdü. Vişne ve sandal ağacının notalarında davetkar bir yaz kokusu… 4- Love Chloé Eau Florale Love ailesinin son üyesi Love Chloé Eau Florale zarif şişesi ve çiçeksi kokusuyla sizi romantizme davet ediyor. Tatlı bezelye, yeşil çay ve mine çiçekleriyle işlenmiş yeni Love, belirgin bir pudra kokusu da taşıyor. 5- Valentino Valentina Assoluto İtalya’nın bergamutu, Sicilya’nın Smeggia şeftalisi ve Piedmont’un beyaz Alba mantarını üst notalarında barındıran Valentino Valentina Assoluto, karşı konulamaz bir çiçek ferahlığı sunuyor. Klasik Valentino çiçeğiyle süslenmiş şişesiyle sizi Valentino dünyasını keşfe çağırıyor. 30 TEMMUZ 2013 // 2f MAGAZINE
MODA
. VVDGDQ KLVVH H&M cephesinden iki güzel haber var! İlki ülke sınırları içerisinden… H&M Cosmetics ürünleri Ağustos ayından itibaren tüm H&M mağazalarında satışa sunulacak. Sonbaharda bizi gotik drama ve romantizm pırıltıları bekliyor.
Bir diğer H&M haberi ise herkesi heyecanlandıran bir işbirliği! Maison Martin Margiela’nın ardından H&M sıradaki işbirliğini Fransız tasarımcı Isabel Marant’la yapacağını açıkladı. Isabel Marant’ın Lüks Bohem Şıklığını H&M koleksiyonuna da yansıtacağına hiç şüphe yok! Bekleyelim ve görelim.
Milan Erkek Moda Haftası son buldu ama akıllarda Dolce & Gabbana defilesinin finalinde kendini podyuma atan çıplak gösterici kaldı. Olayın iç yüzü araştırıldığında ise arkasından moda ve futbol blogu Dandy Diary çıktı! Olay basında ve sosyal medyada günlerce konuşuldu hatta Stefano Gabbana instagramına davetsiz misafirin resmini çekip koydu. Dandy Diary’nin defileye maç yorumu yaptıkları videoları görülmeye değer. http://dandydiary.de
Marc Jacobs ve Fransız grafitti sanatçısı Kidult arasında sular durulmuyor. Geçen sene Marc Jacobs’ın Soho’daki mağazasının duvarına sanatını sergileyen Kidult, Marc Jacobs’un bu görüntüyü tişörtlere bastırıp 686$ a satmasıyla ters köşe olmuştu. Geçtiğimiz haftalarda da Paris mağazasının duvarına geçen seneki tişört olayını ima ederek 686$ yazan Kidult’a yanıt gecikmedi. Yeni tişörtler Marc Jacobs mağazalarında satılmaya başlandı. Kidult’ın bir sonraki hamlesini merakla bekliyoruz.
www.2fmagazine.com // 31
MODA
Özge Çalışkan // caliskon@gmail.com
STU ART WEITZMAN 70’ler kadınını nasıl bilirsiniz? Ben fotoğraflardan biliyorum. Siyah-Beyaz fotoğraflarda, minicik etekleri ve onlara kadar kavuşturduğu dizüstü botları, dağınık saçları arasından sürmeli siyah bakışları vardır. Aileden devraldığı ayakkabıcılık mesleğinde, kendisini tasarıma adamış ve ayakları yere basan kadınlar için sade fakat iddialı ürünleriyle bilinen, Stuart Weitzman’ ın 2013 Sonbahar-Kış Kampanyası da bizi o yıllara taşıyor. O zamanlar, elyapımı ayakkabılar, gerçek malzemeler ve özenli işçiliğiyle kadınların ayaklarını yerden kesermiş. Ustaca yapılan ayakkabı ve aksesuarlar, uzuun ömürlü olurlarmış. hatta yadigar kalırlarmış. Şimdi araştırdığımda görüyorum ki; Weitzman da aynı kalite ve eleganlıkta dimdik ayakta. Kampanyasının modeli Kate Moss. Sizce Neden? Çünkü, kendisi, değişmeyen o karakteristik ifadesi ve koruduğu formuyla yıllara meydan okuyan bir topmodel. Pekala, kem gözümüzü sakınarak bir de ayaklarındaki botlara bir göz atalım. Renklerini göremesek de, çok ergonomik ve zamansız sadelikte tasarımlar.. Değil mi? Bir tasarımı ilkin geçerli kılan, siyah-beyaz, doluboş alanların leke değerleri denilir. Şimdi gözlerinizi kısınız .Fotoğraflardaki kompozisyona odaklanınız. Zaten, çekimlerin Siyah_Beyaz olması dolayısıyla göreceksiniz ki; tasarımların silüetleri çok dengeli. Botların tabanlarının ve burunlarının maskülen bir havası olsa da, yumuşacık görünen derileri ve aksesuarları ile Stuart Weitzman, bence ürünleri ile kadına dokunmayı iyi bilmiş. Adeta bir çorap gibi.. Az daha uzasa, jartiyerine kıstırabileceğin botlar... Nekadar tezat, okadar iddialı ve etkileyici. Şimdi moda ve tasarımda en büyük aykırılık: zamanlar ve akımlar arası füzyon yaratmak. Kendinizi ve adımlarınızı özgür bırakın. Ve, hayal edin. Sonbahar gelecek ve siz, o güzel parklarımızdaki peşisıra ağaçların arasında edalı adımlarınızı atarken, dizlerinizi bile aşan kurumuş yapraklar bacaklarınızı okşayacak.. Esen kalın... 32 TEMMUZ 2013 // 2f MAGAZINE
MODA
www.2fmagazine.com // 33
KAPAKSüleyman KONUSU TOPRAKÇI // suleyman@2fmagazine.com
HUNG
0h=ó.
RY GH O
34 TEMMUZ 2013 // 2f MAGAZINE
ST
@Bos_Kaset
/Bos Kaset
6$ñ/,. 0h=ó.
a gruplard a farklı d ız ın rş Ka gelen beyler… na garip r, a b la e ım s n n Ha aede hatun d daşın, n s gitar kın arka a a b y n 3 tu n a çala ğ’ mola (h asyonuy ülooğğğ h rm m fo li e p ğlen gry bir gru alalım, e je ‘Hun imi pro k gitar) ‘ç e m a rk s e r l e p e’ vu ikleri sü si ‘Sham bina ett li meyve im v e ‘Shas dunda , ’ jenin Ghost ve bu pro ungry ’, ‘H t s o lü h ç G r ü - Blues ’lı süpe ortland d P n a l a tl r t o n P bir rime ge stayla le Expe sh-gara ümleriy a r lb t a ’ n e a ! m efis Giexic n sona n - New M ta ş lk a o b /F m k e dePun Albü tmışlar. aranlık v a k a u z ğ im tu k so r albüme rıyla sizi len tonla ye solola in yükse v k a la s host’ ne k e in v n k tar ungry G ir ma en, sa b ‘H rd n ta e e ll la a d o a h i ism azın, ayalet’ l ruh grubun e ‘aç h rin triba taklar biriken g a d a e d ta n tç h ra ri ta a ru k ra ns Bu ya bir riffler ile eğer, sa hissiyatı zlükten ve gazlı orsanız tılmışlık e ekşisö şahit olu iy a in a d rl s fı ın e ? a la m ım k li ıy ala da desalın a’ ke sıtas m yolun cınık va len ‘Pret rji olarak zemeiz e e n d g n e u e a b b n ın a a iç h . Zir anlam dunuzd hiç ama e ederim nile vücu birbirine yaa uzu ızı tavsiy a n a b a d y n m ksınız. a lı k s ‘v a b z. A ün çıkış rinde n açaca e le ış lk ik e m y ld yorsunu ıy e nı albüm ra rk g rı a la a ş la y m ir o ra b e la a n k yle k vid k te rin a ak bir eyimleri . ilk ve te dakikalı yen, anc kendi d r albüm ca grup irten 34 o rı e d y y ’ e u s A d ş s ’ e a lu parç Sadn d’un ko dan o muş bu n ‘Epic ara Lun et parça düktörd la (S ro a o p 9 ’a ı s d n iz a n ü k de parç s Lu lbüm lediğin sıcak, pe ’ Ander tain, çıkışlı a gibi din e e n tl d 2 u e 1 k o y 0 e li 2 P M a r. ink muz ‘sıfır m ktirmişle miser, P 31 Tem alde) çe ış olan rh h, Heat tm e it a h m a ır z S ıd t cas ş. VwrHeE Ellio işlere im yapeo olmu 2WSpD lüğünü = s id v önemli v e ? e ir h m rl b c o t li le a r Co sevim ibi isim as gita e.com/w esi Sam n Crock g Price, b .youtub ck efsan oomes’ı w C w ro w e r m ie /w d a d r S :/ n A Sa a ’lı in http izzat vokalde davulda Portland ler de b e e e y v v v r la d a k o it i o G r. un ümdek Lorca W e’ ile uz ıza akıyo e mış. Alb laklarım t, ‘Sham vokalde ray, Alic s u o o k e K h n in G a y in d k y ve ların n, Er an girip ungr gers, parmak klarımd Zeppeli luşan H in o la d S u e n k L a le e a d p ’ d d rin tım elliği e Sta Lund Müzikle enim ka ick ogs, Th olma öz b h N p d , ra e ru n r n g u o lo o k s r n il y Ga zaman e, The G ı başara rının de h, Puss Coltran kunmay başarıla Gories, Sabbat o r, d e k o c h u iy T la d m , e B k ion ruhu hey, rini tebri ki y Divis John Fa Kendile s, X, Jo diyorlar ı. k e d in n e a K d z a a e if k Th p sayfarini Drake, andcam orum. örmek, b ilendikle g iy il tk n e d e u ı rd b ın n le ru e g ön vam lerd mamını arasında ına iniz. // gibi isim host ümün ta yapmas alabilirs isimlerin lb n n u A tı a b a v s ’ı ungry-g y ta a /h tt ra a in o m h K iz u a ir m in il n lb a Erk inleyeb sempati p.com/a lerken b sından d Ghost’a andcam ostpdx ümü din .b lb ic e a s it u n h e Hungry ngrygh m s W t u h s e a o /h h Ş h T m r. g k o o y ço k.c ungr et veriy e, daha , aceboo http://h sebebiy ic Youth /www.f en ziyad n :/ rd s o S p le , t t s im u h Prim aki is ların White), yukarıd a parça de Jack le y li a Bunu d (h ı. s e rd tı ip ş tr S çağrı rum. Bir bağlıyo havaları e s in e ğ iv li H k ve kse The nmişler rının yü gibi eğle tsayısıla a li k e . d if y n e k u durum çalarke diliyor b şekilde e s z is ri h a b de m buram ışlar. Bura keyif alm
www.2fmagazine.com // 35
KAPAK KONUSU
MASH-Up
0h=ó.
Uğur KOZALAN // ugur@2fmagazine.com
@ukzln
/ukzln
GUSGUS
G
rup adını, yönetmenliğini Rainer
yeni bayan vokalisti “Earth” te aradılar, fakat
larıyla etkilediler. 2002’de Gus Gus 4. albü-
Werner Fassbinder’ in yaptığı
Stephan Stephensen ve Birgir Thórarinsson,
mü “Attention”u farklı bir plak şirketinden,
1994 yapımlı “Ali Fear Eats the
grubun en eski üyeleri olarak en başından
Underwater’dan çıkardı. “Attention” Gus
Soul” isimli Alman filmindeki kadın
beri yollarına birlikte devam ediyor.
Gus’un saf elektronik yönünü vurguluyordu.
karakterin sevgilisine pişirdiği kus-
kus yemeğinden alır.
Grubun kurucusu ve beyni president
“David” hiti ve 2002-2004 yılları arasındaki
bongo için livingindigo.com şöyle demiş:
muhteşem “Look Busy Tour” grubu yeni-
1995 yılında bir multimedya kolektifi ola-
“Eğer elektronik müzik bir ulus ise; kimin baş-
den techno müziğin haritasındaki yerine
rak kurulan İzlandalı “elektronik soul” grubu
kan olduğunu biliyorsunuz! kendinizi aklen ,
yerleştirdi. Son olarak yedinci stüdyo albüm-
Gus Gus sonrasında yoluna müzikte devam
psikolojik olarak ve eğlence yönünden hazırla-
leri Arabian Horse Mayıs 2011’de piyasaya
etmeye karar verdi ve elektronik müzik dün-
yın! dans alanı sınırınızı belirleyin, ayaklarınızı
çıktı. Grup House müzik ile 1990’ların dans-
yasında önemli bir yer edindi. “Pleasure” adlı
bantlayın ve kravatlarınızı atın! president yo-
pop’unu başarıyla harmanlamalarının yanı
kısa filmin müziklerini yaptıktan sonra kendi
ğun kaynaşmış teknosu, house müzik ve aklı-
sıra görsel ve işitsel öğeleri yaratıcı bir şekil-
adlarını taşıyan ilk albümlerini çıkardılar, biri
nıza gelen ve doğasıyla bağlantı kuran bütün
de birleştirmeleriyle dikkat çektiler.
konser kaydı olmak üzere bugüne dek sekiz
güçleriyle sizi dans sahnesine çekecek.”
albüm yayımladılar.
Gus Gus parçaları Captain Comatose,
1996’da “4AD Kompakt” ile albüm anlaş-
Carl Craig, Darren Emerson gibi önemli
Grup Stephan Stephensen aka Presi-
ması imzalayan Gus Gus bu anlaşma netice-
isimler tarafından remikslenirken GusGus’ın
dent Bongo, Magnus Gudmundsson aka
sinde “Polydistortion”, “This is Normal” ve
remiks yaptıkları arasında da Bjork’den De-
Buckmaster De La Cruz, Birgir Thorarins-
son olarak da “Gus Gus vs. T-World” projeleri
peche Mode’a kadar müzik dünyasının bir
son aka Biggi Veira ve Urdur Hakonardot-
ile müzik piyasasında önemli bir yer edindi.
çok etkili ismi yer alıyor.
tir aka Earth’ten oluşuyor. Grup üyelerinde
Özellikle ikinci stüdyo albümleri Polydistorti-
zaman içerisinde birçok değişiklik oldu, özel-
on ile geniş kitlelere ulaştılar.
Grubun kurucuları, President Bongo ve Buckmaster De La Cruz’dan oluşan Gus Gus
likle 2000 yılında grup en köklü değişimini
Gus Gus çoğunlukla turnede olduğu
DJ ekibinin Electro, tech house ve groove
geçirdi ve orijinal kadrodan 6 kişinin ayrıl-
4AD yılları boyunca müzik dünyasını güçlü
tınılarıyla dolu DJ setleriyle seyircisiyle bu-
masıyla, kalan 3 prodüktör umudu grubun
canlı performansları ve etkileyici sahne şov-
luşmaya devam ediyor. //
36 TEMMUZ 2013 // 2f MAGAZINE
0h=ó.
MASH-Up
STÜDYO ALBÜMLERİ
Gus Gus - 1995
Polydistortion - 1997
This is normal - 1999
Gus Gus vs. t-World - 2000
Attention - 2002
Forever - 2007
24/7 - 2009
Arabian Horse - 2011
S
U SG
GU
* http://www.youtube.com/watch?v=n-jrbg054VY * http://www.youtube.com/watch?v=hVNJc4meSZc * http://www.youtube.com/watch?v=eGdAipbnoys
GRUP ÜYELERİ: Stephan Stephensen Stephan Stephensen
Daníel Ágúst Haraldsson Daníel Ágúst Haraldsson
Birgir Þórarinsson Birgir Þórarinsson
Högni Egilsson Högni Egilsson
Urður Hákonardóttir Urður Hákonardóttir
Eski Üyeler; Stefán Árni Þorgeirsson, Magnús Guðmundsson, Magnús Jónsson, Hafdís Huld Þrastardóttir, Baldur Stefánsson,Emilíana Torrini Davíðsdóttir, Ragnheiður Axel, Heiðrún Anna Björnsdóttir www.2fmagazine.com // 37
RÖPORTAJ
Orçun PEKÖZ // orcun@2fmagazine.com
/g<ñ-.' &1.7 $ñ4 ;1.%7.7-
SUITCASE
Türkiye’de farklı tarzıyla kendi kitlesini yaratmayı başarmış gruplardan biri olan Suitcase, 16 yıldır aralıksız haftada iki gün sahne aldığı Buddha Bar’da çalmaya ve Kadıköy’ün gediklilerinden biri olmaya devam ediyor. Grubun kurucusu ve solisti olan Deniz Özberk ile yine Buddha Bar’da keyifli bir röportaj gerçekleştirdik
T
ürkiye’de Brit Pop ve Indie Pop’un
Seni tanıyabilir miyiz biraz?
bu müzik adeta patlama yaptı. Ben de arkadaş-
ilk temsilcilerinden biri olarak kabul
96’da Ingiltere’de üniversite eğitimimi eko-
larıma bir grup kurup, Türkiye’de bu tarz bir mü-
edilen Suitcase, tarzından ödün ver-
nomi üzerine tamamladıktan sonra Türkiye’ye
zik yapan ilk grup olmayı teklif ettim. Müziği ilk
meden müziğini yapmaya devam
döndüm. Ailemin de baskısıyla Türkiye’ye dö-
dinlettiğimde beğenmediler. Onlara o zamanlar
ediyor. Daha önceleri birlikte aynı
ner dönmez bankacılık sektöründe çalışmaya
Suede ve Oasis’in ilk albümlerini dinlemeleri
sahneyi paylaştıkları bazı gruplar tarz değişikliği
başladım. Ama bir yandan kafamda hep grup
için vermiştim. Grup kurma fikrini konuşmak
yaparak ülke çapında üne kavuşmuş olsa da, Su-
kurmak, şarkı söylemek vardı. Ortaokulda ve li-
için ertesi gün tekrar buluştuk ve hiçbiri sıcak
itcase tarzını korumaya kararlı. Fakat bu durum
sede herkes gibi gitar çalan biriydim. Müziği ha-
bakmadı. Biz bu şarkıları sahnede çalmak iste-
onların albüm yapmayacağı anlamına gelmiyor.
yatımdan çıkartmayı hiç istemedim ve hayalim
miyoruz dediler. Fakat aradan zaman geçtikçe
İkinci albüm için de stüdyo çalışmalarını sürdü-
hep bir grup kurup müziği profesyonel olarak
bu müziğe alışmaya başladılar ve şarkılar kulak-
ren grup, özellikle yurtdışı müzik piyasasına dair
yapmaktı.
larına yerleşti. Hepsi, kısmen müzik geçmişine
çalışmalarından güzel haberleri ve albümün adını ilk kez 2f Magazine ile paylaştı.
Suitcase’in ilk kadrosu -şu anda ben hariç on-
sahipti, enstrüman çalıyorlardı. Sonunda onları
lardan kimse kalmadı grupta - benim okul arka-
ikna ettim ve birkaç şarkı için 18 Mart stüdyo-
İşte Deniz Özberk ile gerçekleştirdiğimiz ve
daşlarım ve mahalleden arkadaşlarımın bir kar-
suna girdik 96 yılının Şubat’ında...
hem Suitcase’in geçmişini hem de uzun yılların
masıydı. İngiltere’den döndüğümde Türkiye’de
3 şarkı seçmiştik. Stüdyoya girdik ve daha ilk
verdiği tecrübeleriyle Türkiye’de müziğin günü-
Brit pop ya da Indie pop denen müzik çok bilin-
provada ortaya mükemmel bir sound çıktı. Bu,
müzdeki halini konuştuğumuz röportajımız;
miyordu. Fakat tam da bemim gelişimden sonra
bizi inanılmaz derecede şevklendirdi ve hırslan-
38 TEMMUZ 2013 // 2f MAGAZINE
RÖPORTAJ dırdı. İlk stüdyo deneyiminin ardından artık her
kadaşlığımız devam ediyor fakat birlikte müzik
masamın karşısındaydı. Bir sabah müdürün
hafta stüdyoya gitmeye başladık. Tabi ben şarkı
yapmıyoruz.
odasına baktım ve ‘’Benim olayım bu mu? Bir gün
sayısını da arttırmaya başladım. O zamanlar bir
Grup dağılınca ben Suitcase’in bittiğini dü-
o odada olmak mı istiyorum’’ diye düşündüm.
yerde çalma düşüncemiz yoktu. Keyif aldığımız
şündüm. O günlerde şuan çaldığımız Buddha
Kararı vermek kolay oldu ve hemen o gün is-
için her hafta 2 saat stüdyo parası verip eğleni-
Bar’ın asıl sahibi olan Mahmut Karaboğa’nın
tifa ettim. Elbette ailem için bu karara alışmak
yorduk. Bir süre sonra repertuvarımız 30 şarkı
bana bir tavsiyesi oldu. ‘’Sana grup üyeleri bul-
çok zor oldu. Fakat çok sükür, yaptığım iş beni
oldu.
mak kolay, gitarist – davulcu buluruz bir şekilde.
mahçup etmedi. O günden sonra eğer bir sene
Ama öyle bir repertuvardı ki; bugünün
Sen bu işi yapmaya devam edeceksin’’ dedi. Ben
daha sürüp sona erseydi, bu benim hayatımın
şartlarında bile çok bilinen şarkılar değildir. O
ise artık kaderimin bankacılık olduğu düşünme-
hayal kırıklığı olurdu. Demek ki bir şeyleri doğru
zamanlar 30 şarkımızdan en fazla 2-3 tanesini
ye başlamıştım. Yine de, grubum olmamasına
yapıyoruz ki, sadece bu mekanda 16 yıldır sah-
insanlar tanıyordu. Diğer şarkılarımız Türkiye’de
rağmen bir şekilde her akşam Buddha’ya gel-
nedeyiz.
hiç duyulmamış şarkılardı.
meye, devam ediyordum. Nitekim birkaç kişiye
Elbette bu 16 yılda birçok farklı etkinlikte
Sonra bir şekilde önce Peyote, sonra Cap-
haber verdikten sonra yeni grup üyeleri bulmak
de sahne aldık. Belki 25’ten fazla ile gidip kon-
tain Hook ve ardından da Kemancı’da yalvar
konusunda umut olduğunu gördüm. Bir gün
ser vermişizdir. Tabi eskiden bu konularda kafa
yakar sahneye çıktık. O zamanlar sahneye çıktı-
Bülent geldi yanıma. Ben onu daha önce başka
biraz daha farklıydı. Bahar şenliği denilen o gü-
ğımız için para almıyorduk elbette. Fakat insan
bir grupta dinlemiştim ve tonlarını çok sevmiş-
zel etkinliklerde alternatif müzik yapılırdı. Git-
ilişkilerimizin de iyi olması – ki bence en önemli
tim yani az çok tanıyordum. Bana ‘’Ben Suitcase
tiğinizde Replikas’ı dinlerdiğiniz örneğin. Biz
etken buydu- mütevazı olmamız sayesinde bir
hastasıyım, siz neden çalmıyorsunuz’’ diye sordu.
de o zamanlar çok davet ediliyorduk. Marmara
süre sonra mekanlar tarafından davet edilmeye
Ben de davulcum ve gitaristim olmadığını söy-
Üniversitesi’nde abartısız 7-8 sene üst üste ba-
başladık. ‘’Bu perşembe boş, gelin çalın’’ şeklinde
ledim. O da ‘’Artık gitaristin var’’ dedi ve o gün-
har şenliklerinde sahne almıştık. Ancak sonra
çağırıyordu bizi mekan sahipleri. Bu durum bir
den beri hiç ayrılmadık Bülent’le.
kafalar biraz değişmeye başladı ve okullarda
anda düzenli hale geldi ve Suitcase oluştu.
Sonra şuan grupta olmayan diğer arkadaşlar geldi ve işler yeniden büyümeye başladı.
Suitcase ismi nasıl ortaya çıktı? Bizim adımız ilk başta ‘’Believe’’di. Believe kelimesinin ortasında bulunan ‘’lie’’ kelime-
artık bahar şenlikleri için popüler şarkıcılar çağırılıyor. Artık Serdar Ortaç, Kenan Doğulu gibi isimler sahne alıyor. Ama bence geçmişteki o
Müzik kariyerine devam etmek adına sizin için dönüm noktası ne oldu?
tadı, eğlencesi kalmadı. Biz de çok heyecanlanırdık şenliklerde çıkmak için. Sahneye çıktığımız-
sinden yalan ve inanmanın iç içe olmasından
Suitcase olarak yeniden çalmaya başladı-
esinlenip gruba bu ismi vermiştim. Sonra ke-
ğımızda işler büyümeye başladı. Böylece bir
mancıda bir cumartesi günü, büyük bir konse-
yandan müzikle kendimi geçindirebileceğimi
İstanbul’da bir de ‘’Kadıköy grubu ol-
re çıkacağımız zaman yolda yürürken grubun
görmüş oldum. Bankada çok zaman kaybetti-
mak’’ kavramı ortaya çıktı. Arada köprü oldu-
adını değiştirmeye karar verdik. Herkesten
ğimin farkındaydım, Çünkü gündüzleri müzik
ğu için Taksim ve Kadıköy’ü ayırıyor insanlar.
aklına gelen ilk kelimeyi söylemesini istedim.
için hiçbir şey yapamıyordum. O zamanlar İş
O zamanlar yoktu, şimdi var. Biz uzun süreler
Şuan Finlandiya’da doktorluk yapan ve o za-
Kuleleri’nde çalışıyordum ve müdürün odası
Taksim’de Bronx ve Kemancı’da çaldık. Fakat
da herkes bize odaklanır, bizi dinlerdi. Tabi biz de bu sayede birçok kişi tarafından tanınıyorduk.
manlar grubumuzun klavyecisi olan Can, Suitcase dedi. Kelime olarak acayip sevdik ve ilk tepkimiz ‘’vay kelimeye bak Suitcase’’ şeklinde oldu. Grubun adını o an Suitcase koyduk ve Kemancı’ya girip biz Suitcase’iz dedik. Sahnelere ilk çıkmaya başladığımız dönemde hepimizin başka işleri de vardı. Ben de gündüzleri bankada çalışmalaya devam ediyor ve akşamları sahneye çıkıyordum. Daha sonra zamanla grup içinde birtakım fikir ayrılıkları ortaya çıkmaya başladı. Bunlar genellikle ben ve grubum şeklinde ortaya çıkıyordu. Çünkü ben bu işi çok ciddiye alıyordum fakat diğer grup üyeleri ‘’Bu gece çıkmayalım, evde dinlenelim’’ şeklinde tercihler yapıyordu. O noktada kafalarımızın farklı olduğunu anladık ve yollarımızı ayırmaya karar verdik. Şuan tüm eski grup üyeleriyle arwww.2fmagazine.com // 39
RÖPORTAJ
artık Kadıköy grubu olmuş durumdayız. Mesela
yarı patlak amfi ile, davuldan iyi ses almak için
Bunu hep söylüyorum, biz Türkiye’nin en
Kung-Fu ve Matmazel de birer Kadıköy grubu-
apartman boşluğunda yaptıkları albümü, şimdi
çok sahne alan grubuyuz. Haftada 2 gün, 16 yıl
dur artık. Ama bundan rahatsız da değilim. En
saygı duyuyoruz. Dolayısıyla şimdi yaptıklarımız
boyunca ara vermeden çaldık ve hala da devam
azından doğru tarafı temsil ediyoruz. Ben doğ-
sadece not alınıyor. İlerleyen yıllarda kıymeti an-
ediyoruz. Böyle bir temposu olan başka bir grup
ma, büyüme Kadıköy tarafında olduğum için
laşılacak.
duymadım ben. Dolayısıyla bizim önemli bir ya-
buranın grubu olmak benim için güzel.
Haddimi aşmak istemem ama ben eğitim
nımız da arayı çok sıcak tutuyor olmamız. Sürekli
Mesela geçmişte aynı sahneyi paylaştığımız
seviyesi düşük olan toplumlarda algının sadece
çaldığımız için ‘’işleyen demir ışıldar’’ misali sü-
bazı gruplar tarzlarını değiştirdiler. Bence bu
basit şeylere yöneldiğini düşüyorum. Ülkemizde
rekli sıcak kalıyoruz. Bazen 1 haftalık ara verdiği-
biraz prensip meselesi. Müziğe nasıl baktığınız
de bu sebeple basit müzikler daha fazla dinleni-
miz dönemler oluyor. O zamanlar sahne saatim
ile alakalı. Eğer bir şeyi yapmak istiyorsanız, bir
yor. İnsanlar güzel bir nakarat, birkaç oturmuş
geldiğinde ben nerede olursam olayım kendimi
şekilde yaparsınız, ona sahip çıkarsınız. Bu grup-
söz içerisinde kendinden bir şeyler bulduğunda
şarkı söylemek zorunda hissediyorum.
lar için düşündüğüm zaman, onların para için
bunu güzel müzik olarak nitelendiriyor. Fakat
yaptığını da sanmıyorum, paraya pek ihtiyaçları
malesef bu doğru değil. Örneğin yine barlarda
Türkiye’de müzik dünyası hakkında ne
yoktu. Ama ün, şöhret, yaptığınız şeylerin beğe-
müzik hayatına başlamış bir grup olan Zakkum,
düşünüyorsun? Türkiye’de bar kültürü ve
nilmesi herkesin hoşuna gider. İşlerinizin beğe-
ilk albümünde Morrisey’in ‘’First Of The Gang
müziği nereye gidiyor?
nilmesi harika bir duygudur.
To Die’’ şarkısının altyapısını kullanarak ‘’Ah-
Türkiye’de müzik piyasası hakkında hiç
Ben bu konuda ileri bakmayı tercih ediyo-
tapotlar’’ şarkısını yapmıştı. O albüm tutmadı
olumlu düşünmüyorum. Hiç umudum yok di-
rum. Hakikaten küçümsemeden, 30-40 sene
ama ardından gelen ‘’Anason’’ gibi hafif arabesk
yebilirim. 70’ler, 80’ler ve 90’larda müzik başka
sonrasına bakıyorum. Çünkü şuan bizim ne
şakılar Türkiye’nin gerçeğini ortaya çıkardı ve al-
bir şeydi. Mesela Modern Talking pop gru-
yaptığımızı kimse bilmiyor. Led Zeppelin, mü-
büm ülke çapında duyuldu. Ben ileride bu şekil-
buydu. Her ne kadar başına Brit ekliyor olsak
ziğini yaptığında hiç birimiz bundan haberdar
de anılmak istemiyorum. Beni ileride ‘’Bir Deniz
da Blur ve Suede grupları pop müzik yapıyor-
değildik. O zamanın müzik yazarları bile haber-
vardı hatırlar mısın? Adamlar çalardı, şarkıları hiç
du. Bugün bizim ülkemizde pop müzik olarak
dar değildi. Ama o iş zamanla harmanlandı ve
bilmezdik ama zamanla alışırdık, dilimizden düş-
nitelendirilen şey ise farklı; altyapı üzerine
efsane oldu. Şimdi biliyoruz onların zamanında
mezdi’’ şeklinde ansınlar isterim.
uydurulmuş sözler. Emek yok, enstrüman çal-
40 TEMMUZ 2013 // 2f MAGAZINE
RÖPORTAJ mak yok, sesini geliştirmeye gerek yok. Herkes programlarla bir şeyler yapıyor. Manken olursanız şarkı söyleyebiliyorsunuz Türkiye’de. Aktör ve aktrist için de durum böyle. Onlar bir şekilde şarkı söyleyebiliyor ne olursa olsun. Onlar para kazanıyor ve müzik piyasası kötüye gitmeye devam ediyor. Gezi Parkı ile başlayan süreçte istediğimiz değişimi gerçekleştirebilseydik, çok daha güzel günlere erişecektik. Ama bu süreç sonunda yine de bazı şeyleri kabul ettirebildik. Demek ki işe yaramış. Ben aynı şekilde müzik piyasasına da birilerinin el atması gerektiğini düşünüyorum. Yani bence birilerine ‘’Siz artık bu işi bırakın, yeni nesile yol açın’’ demek lazım. Bu politika dünyası için de böyle. Türkiye’de müzik çok kötü durumda ve buna el atmak şart. Albüm çalışması var mı? Albüm çalışmamız var. İkinci albümümüz yolda. Hatta bu albümün adını da ilk kez sizlere açıklayayım; “Sustukça unutuyorum”. Şarkılarımız hazır fakat iki sebepten dolayı bekliyoruz. Birincisi Gezi olayları. Şuan doğru bir zaman değil. İkincisi ise yurt dışında birkaç kişiye bazı kayıtlarımızı gönderdik ve enteresan fikirler aldık. Burada bazı kişilerin çektiği videoları da gönderdik ve aldığımız genel tepki ‘’Sizin İngilizce şarkı yapmanız lazım. Sizin olayınız bu’’ şeklinde oldu. Adımız İngizlice ve Türkiye’den de bir grup çıksın, İngilizce şarkılarla dünyaya hitap etsin. Bundan pek emin değilim aslında. Yani böyle bir gruba şuan ihtiyaç var mı bilemiyorum. Bence insanlar şu anda müzik için de durdular ve beklemedeler. Yine de aldığımız olumlu tepkiler üzerine albümdeki tüm şarkıları İngilizce olarak da kaydetmeye karar verdik. Bunun için 2.5 – 3 aylık bir süreye ihtiyacımız olacak. Fakat kış
liraya almıştım. Dolayısıyla Fender’in hayra-
ların Türkiye’de rock müziğe bakış açısı yü-
aylarında albümümüzü hem İngilizce hem
nıyımdır diyebilirim. O yüzden diğer isimle
zünden çok üzülmüştüm. Bir ara bu sebeple
Türkçe olarak çıkaracağız.
Fender’i aynı cümle içinde kullanmam bile…
neredeyse bırakma noktasına geldim. Ama
Müziği nasıl ve ne zaman bırakırsın?
vam etmeye kadar verdim. Dolayısıyla küserek de bırakmayacağım gibi görünüyor.
dedim ki ‘’Böyle bir şey için bırakılır mı?’’ ve deFender mi, Gibson mı? Tartışmasız Fender. Benim 1964 yılından
Benim müziği bırakmam için bir şeylere
kalma el yapımı bir Fender Jazz Master’ım
çok ciddi şekilde küsmem lazım. Zaman za-
Ancak bir şekilde bırakabileceğimi bili-
var. Şuan piyasası 10 ila 12 bin dolar arasın-
man küsüyorum. Mesela tarzını değiştirerek
yorum. Bir gün sabah uyandığımda sesim
da değişiyor. Ben onu zamanında babası ha-
üne kavuşan grupların başarıları karşısında
çıkmazsa, o zaman bırakabilirim işte. Ama
yatını kaybetmiş 13 yaşında bir çocuktan 800
onlar adına çok sevinmeme rağmen insan-
bunun dışında müziği asla bırakmam. // www.2fmagazine.com // 41
KAPAK KONUSU
Çevreci Ev Teknolojileri Çevreci ev aletlerinizle çok şeyi değiştirebilirsiniz!
42 TEMMUZ 2013 // 2f MAGAZINE
Melih BİLGİN // melih@2fmagazine.com
KAPAK KONUSU
www.2fmagazine.com // 43
KAPAK KONUSU ünümüzde hızlıca artan insan nü-
yangınlarının bile bir döngüsü olduğunu
tu. Ardından düzen bu karbonu yeryüzünün ve
fusu ve enerjiye aç ihtiyaçlarımız
farketti. Uydu araştırmaları, yangınların yeni-
denizlerin dibine gömdü ve tekrar eski haline
kaynakları hızla tüketirken çevreyi
lenme döngüsünü beslediğini ve her orman
geldi. Karbon, en bilinen sera gazlarından olan
de her geçen gün daha fazla kirle-
yangını sonrasında bir yeşillenme hareketi
karbondioksit ve karbonmonoksit gibi gazların
tiyor. Elbette bunda birçok farklı et-
başladığını ortaya çıkarttı. Elbette bu düzen
içeriğinde bulunuyor.
kenin varlığından bahsetmek mümkün fakat
içerisinde zaman zaman çok sıcak dönemler,
İnsanoğlu ise özellikle 19. yüzyıldan iti-
hayatımızda yapacağımız ufak değişiklikler
çok soğuk ve fırtınalı dönemler görülebiliyor.
baren bu karbon tabanlı kaynakların bilin-
büyük etkiler yaratma potansiyeline sahip.
Nitekim dünya, son buzul çağından sonra
cine vardı ve onları yeryüzüne çıkartmaya
Başlangıç noktamız ise evlerimizin içi olmalı.
sıcak bir dönemi yaşıyordu. Fakat yapılan
karar verdi. Bugün karbon gazı salınımları-
G
Yakın zamana kadar adını bile duyma-
araştırmalar dünyanın aslında buzul çağına
nın bu kadar önemli olmasının sebebi, bili-
dığımız küresel ısınma, bugün dünyamızın
girdiğini ortaya koydu. Dünyanın yörüngesi
madamlarının dünyayı ısıtan karbonu tekrar
dikkat edilmesi gereken gerçeklerinden biri
ve şekli sebebiyle 41.000 yılda bir buzul çağı-
geri saldığımızı fakretmiş olması. Dolayısıyla
haline geldi. Geçtiğimiz yıllarda 20-30 yıl
na girdiği biliniyor. Buzul çağında dünyanın
kaçınılmaz şekilde dünya ısınıyor.
sonrasına işaret eden tahminler bile bugün
%30’undan fazlası buzlarla kaplanıyor ve sı-
artık iyimser olarak görülüyor. Çünkü insa-
caklıklar aşırı derecede düşüyor.
Sera gazları, güneş ışınlarının dünyaya girdikten sonra tekrar geri çıkmasını engelliyor.
noğlu her geçen yıl küresel ısınmaya daha
Fakat hepimiz biliyoruz ki bugün dün-
Normalde ısının bir kısmının dışarı çıkmasını
fazla katkıda bulunuyor ve bu durum etki-
yada buzulların artmasının aksine hızlı bir
sağlayan atmosferimiz, eklediğimiz sera gaz-
lerin daha hızlı bir şekilde ortaya çıkmasına
biçimde eridiğinden bahsediliyor. Çekilen
ları sebebiyle artık daha fazla ısıyı içeride tutu-
neden oluyor.
uydu fotoğrafları dünya üzerindeki en büyük
yor. Bilim adamları, dünyadaki ısı artışının bir
buzulların neredeyse gözle görülür biçimde
atom bombasından bile daha zararlı olduğu
küçüldüğünü gösteriyor.
yönünde. Zira dünya, her yıl atom bomba-
Küresel ısınmanın etkileri elbette yıkıcı. Bugün dünyanın birçok bölgesinde doğa olaylarının farklılaşmaya başladığını görü-
Bunun sebebi insanoğlunun düzene yap-
sının yaratacağı ısıdan daha fazlasını genel
yoruz. Nitekim bilim adamlarının %97’si de
mış olduğu etki. Doğal düzende ilkel çağlarda
sıcaklıklara eklemeye başlamış durumda. Bu-
artık küresel ısınmanın etkilerini yaşamaya
büyük bir patlama ile dünya atmosferine yayı-
nun sıcaklık ortalamasına etkisi belki 1 derece
başladığımızı düşünüyor. Bu kimi bölgelerde
lan karbon, aşırı sıcak bir bölüme sebep olmuş-
bile değil ama etkileri çok büyük.
aşırı sıcaklar şeklinde kendini gösterirken, kimi yerlerde önlem alınamaz şiddette yağan yağmurlar ve kimi yerlerde de kasırgalar şeklinde kendini gösteriyor. Belki de önümüzdeki birkaç yıl içinde deniz seviyelerinin yükselmesiyle sular altında kalacak sahillerden ve kentlerden bahsediyor olacağız.
Dünyamız Tek Taraflı Geçİrgen Bİr Küreye Dönüşüyor Önlemlerden bahsetmeden önce, küresel ısınmanın neden ve nasıl bu kadar hızlı gerçekleştiğine bakmamız gerekiyor. Çünkü çözümün anahtarı, sorunu neyin yarattığını anlamakta gizli. Dünya, çok karmaşık ve bugün tüm teknolojik gelişmelere rağmen halen anlamakta güçlük çektiğimiz dinamikler sayesinde yaşanılabilir halde. Milyonlarca yıllık süreçte kusursuz bir düzene giren bu dinamikler, biz farketmeden yerküre üzerindeki dengeyi sağlıyor. Rüzgar akımları, okyanus akıntıları, ormanlar, buharlaşma, yağmurlar ve hatta orman yangınları. Yakın zamanda bilim adamları, insan eliyle çıkarılmamış orman 44 TEMMUZ 2013 // 2f MAGAZINE
KAPAK KONUSU Dolayısıyla bugün etrafımızda enerji tüketen her cihaz, aslında küresel ısınmaya bir
Kullanmadığınız cİhazları prİzden çekİn
Bu sebeple daha az yakıt tüketen bir araç almaktan daha önemlisi evlerimize yalıtım
katkı sağlıyor. Çünkü bu cihazlar için gerekli
Bu çok basit bir yöntem ama işe yarıyor.
yaptırmak olacaktır. Yalıtım, kışın ısınma gi-
enerjiyi çok büyük santrallerde, büyük mik-
Zira birçok cihaz, durumunu belli edebilmek
derlerini azaltırken yazın da evlerin daha
tarda sera gazı üreterek elde ediyoruz. Bu ci-
adına üzerinde ışık yayan bir LED barındırı-
serin kalmasını sağlar. Böylece hem yaz hem
hazların üretilmesi ve insanlara ulaştırılması
yor. Bu LED çok az enerji tüketiyor olsa da
de kış dönemlerinde avantaj sağlar. Bu se-
için yaratılan kirlilik de cabası.
sonuçta boşuna harcanan bir enerji anlamı-
beple devlet son dönemde apartmanların yalıtım projelerine destek vermeye başladı.
Yani şunu net biçimde anlamız gereki-
na geliyor. Milyarlarca evde yanan bu küçük
yor; küresel ısınmaya etki etmesi için bir şe-
LED’ler, toplamda büyük bir enerji sarfiyatı-
yin egsozundan duman çıkması gerekmiyor.
na sebep oluyor.
Enerjiye ihtiyaç duyan her cihaz, dolaylı yoldan sera gazı salınıma sebep oluyor.
Çevrecİlİk evde başlıyor Çevrecilik dendiğinde genelde ilk aklımıza gelen suçlu otomobillerimiz oluyor.
Uzun vadelİ cİhaz tercİhlerİ yapın
Üstelik neredeyse tüm cihazlar, hiçbir iş-
Evimizdeki ürünleri yenilemek, enerji ve-
lev yapmasa bile prize takılı olduklarında bir
rimliliği açısından bizlere önemli avantajlar
miktar enerji tüketiyor. Bu sebeple kullanma-
sağlayacak. Fakat evimizdeki eski ürünlerin
dığınız zamanlarda cihazları ya da onları şarj
de geri dönüşüne katılması gerektiğini ve
etmeye yarayan adaptörleri prizden çekmek
her yeni ürünün üretimi için harcanan ener-
bir tasarruf sağlıyor.
jiyi de unutmayın. Bu sebeple sık sık makine-
Elbette otomobiller de sera gazı salınımında
Elbette tüm cihazları her gün prizden çe-
önemli bir pay sahibi. Fakat sadece daha az
kip, akşam tekrar takmak biraz zahmetli. Bu
yakıt tüketen bir otomobil kullanarak çevre-
sebeple üreticiler yeni nesil ürünlerinin üze-
Dolayısıyla yeni bir cihaz alacağınızda
ci olamayız. Gündelik alışkanlıklarımızda ve
rine enerji tüketimini sıfırlayan tuşlar yerleş-
ihtiyaçlarımıza uygun, dayanıklı ve size uzun
evlerimizde de birçok değişikliğe imza atma-
tirmeye başladı. Fakat siz yine de tatile çık-
süreler hizmet verecek cihazları tercih edin.
mız gerekiyor. Belki bu değişiklikler küçük
tığınızda ya da başka bir sebeple evinizden
Bu bazen A++ bir ürün için daha fazla para
olacak ama milyonlarca kişi tarafından uygu-
birkaç gün uzakta kalacağınız zaman fişleri
harcamanıza sebep olabilir. Ama hem dün-
landığında dünyamız için büyük değişiklikler
prizden çekin.
ya için, hem de uzun vadede kendi bütçeniz
yaratacak. Bu değişikliklerin başında artık bir klasik
leri çöpe atıp yenisini almak da çevreye zarar verecektir.
için bu ürünleri tercih edin.
Yalıtım yaptırın
Enerjİ tüketİmİ sunan ürünlerİ tercİh edİn
haline gelen ‘’televizyonların kırmızı ışığı”
Bugün Türkiye’nin hava kalitesi harita-
geliyor. Hesaplara göre yıl boyunca yanan bir
sına bakarsanız ilginç şekilde İstanbul ve
TV’nin kırmızı ışığı yaklaşık 5 dolarlık elektrik
Ankara gibi şehirlerinin hava kalitesini ‘’iyi’’
Elbette zamanını doldurmuş cihazlarımı-
tüketiyor. Kulağa çok küçük gelebilir. Belki
olduğunu göreceksiniz. Bu şehirlerde çok
zı yenilerken de dikkat etmememiz gereken
bütçenize hiç etki bile etmeyecek bir rakam.
otomobil kullanıyor ve milyonlarca evde
noktalar var. Bunların başında enerji tüketi-
Ancak milyonlarca insanın TV’lerini bu şe-
enerji tüketiliyor olsa da aslında büyük sana-
mi düşük cihazlar geliyor. Bu konuda yaygın
kilde bıraktığını düşünün. Her yıl sadece o
yi tesislerinden uzak durumdalar. Enerji sant-
bir standart haline gelen harfli enerji seviye-
kırmızı ışık için bile onlarca KW elektrik har-
ralleri ve büyük sanayi tesislerine sahip olan
lerine artık hepimiz aşinayız. Teknolojide ya-
cıyoruz.
kentlerimizde ise hava kalitesi yeterli seviye-
şanan gelişmeler sayesinde bugün A enerji
Bunun yanında evlerde en çok enerji har-
nin altına düşüyor. Bu durum sanayi tesisleri
seviyesinin de ötesine geçilmiş durumda ve
canan konulardan biri de ısıtma ve soğutma.
ve enerji santrallerinin otomobillerden çok
piyasada A++ ürünleri görmeye başladık.
Bu konuda yapılacak yalıtım yatırımları hem
daha fazla kirlilik ürett-
Bu ürünler, birkaç yıl öncesinin en tasarruflu
enerji maliyetlerini düşürecek, hem de çev-
tiğine bir kantı..
ürünleri olan B enerji seviyesine kadar 3’te
reye katkı yapmanızı sağlayacak.
1’inden daha az enerji tüketiyor.
Bir başka önemli nokta da kullandığımız cihazlar. Yeni nesil ev aletleri, A++ seviyesine kadar enerji verimliliği sağlayabiliyor. Bu da birkaç yıl önce satın aldığınız B enerji sınıfı bir cihaza göre %75 enerji tasarrufu anlamına geliyor. Üstelik bu tür ev aletleri, akıllı özellikleri sayesinde iş yüküne göre farklı çalışma modlarıyla enerji tüketimini daha da düşürebiliyor. www.2fmagazine.com // 45
KAPAK KONUSU Dolayısıyla burada ‘’A++ yerine A enerji sınıfı alayım, ne olur ki’’ diye düşünmek pek doğru değil. Bahsettiğimiz enerji tasarrufları küçük seviyelerde değil ve gerçekten aldığınız ürüne değecek. Hem enerji faturalarını düşürerek bütçenize katkı sağlayacak hem de çevreyi koruyacaklar.
Enerjİ sevİyelerİ ne anlama gelİyor? Avrupa Birliği tarafından kabul edilen ve tüm üreticiler tarafından uygulanması zorunlu olan bir enerji harcama seviyesi tablosu bulunuyor. Bu tablonun genel adı ‘’AB Enerji Etiketi’’ şeklinde kabul ediliyor. Enerji tüketim seviyeleri akılda kalıcı şekilde kırmızıdan yeşile değişen şekilde seçilmiş. Elbette yeşil alan daha çevreci ürünleri nitelendirmek için kullanılıyor. Etiket üzerinde geniş şekilde üzerinde bulunduğu ürünün dahil olduğu enerji seviyesi belirtiliyor. Bu etiketler çoğu zaman satıldıkları ürünün üzerine yapışık şekilde geliyor. Burada otomobiller bir istisna sayılabilir. Zira otomobil üreticileri bu enerji seviyelerini aracın yanında bulunan bir bilgi tablosu üzerinde sergilemeyi
her ürün için aynı değerler kullanılmıyor.
da uygulanan yaptırımlar da üründen ürü-
tercih ediyor.
Zira bir buzdolabı, çamaşır makinesi ve oto-
ne değişim göstermekte. Buzdolaplarında
mobilin aynı enerji sınıfına tabi tutulmaları
seviyeler A sınıfının ötesine geçerek artık
pek mantıklı olmazdı. Burada her ürün kendi
A+++ seviyesine kadar gelmiş durumda. Fa-
içinde AB tarafından özel olarak belirlenmiş
kat klimalara baktığımızda henüz A sınıfının
enerji seviyelerine göre değerlendiriliyor. Ör-
ötesine geçmiş ürünler görmüyoruz. Fakat
neğin bir çamaşır makinesi için tek bir yıka-
elektrikli ev aletleri konusunda gelişmeler
mada yaptığı harcama göz önüne alınırken
oldukça hızlı kaydediliyor. Bu sebeple birçok
bir otomobil için kilometre başına ürettiği
ürün ailesinde artık A enerji sınıfı ürünler
karbondioksit emisyonu baz alınır.
standart haline gelmeye başlamış durumda.
Ürünlerin enerji seviyelerini belirtirken
Üreticiler, bu seviyeleri belirlemek için
Otomobillerde ise bu durum biraz daha
yine AB’nin belirlemiş olduğu bir test pro-
gevşek durumda. Çamaşır makinesi, buzdo-
sedürünü uygular. Bu prosedür de üründen
labı, fırın ya da klima gibi ürünler çoğunluk-
ürüne göre farklılık göstermektedir. Bir örnek
la benzer özellikler taşıyor. Ancak otomobil
vermek gerekirse bir çamaşır makinesi üreti-
pazarında seçenekler çok çeşitli. Küçük iki
cisi yeni bir makine ürettiği zaman onu 60
kişilik bir Smart, yakıt tasarrufu ve dolayısıyla
derece sıcaklıkta, maksimum yükle pamuklu
karbondioksit emisyonu konusunda zirveyi
modunda çalıştırır. Bu süreç esnasında test
temsil ederken dizel motorlu bir jip ya da
sonuçlarını adil kılabilmek adına makinelere
V12 motorlu bir spor otomobilin onunla bu
yıkama suyu olarak 15 derece sıcaklığında su
alanda baş etmesi pek mümkün değil. Takdir
verilir. Ardından da yıkama esnasındaki güç
edersiniz ki güzel jiplerden, makam otomo-
tüketimi ölçülerek ürünün enerji tüketim sı-
billerinden ya da Coupe’lerden öyle kolayca
nıfı belirlenir.
vazgeçmemiz de pek mümkün değil. Bu se-
Enerji seviyesi yüksek ürünler konusun46 TEMMUZ 2013 // 2f MAGAZINE
beple genellikle otomobil alırken onun ener-
KAPAK KONUSU ji sınıfının C ya da D olması bizi pek de ilgilendirmiyor. Bu sebeple otomobillerin enerji sınıflarında çok hızlı değişiklikler olmadığı gibi bu konuda yaptırımlar uygulamak da pek mümkün olmuyor. Avrupa Birliği ülkeleri, düşük enerji sınıfı ürünlere ambargo uyguluyor ve fazla enerji tüketen ürünlerin ithalatını engelliyor. Yani firmalar verimli, az enerji tüketen ürünler geliştirmediklerinde Avrupa Birliği ülkelerinde satış yapamama riskiyle karşılaşıyor. Yukarıda belirttiğimiz bunun uygulamadığı belki de tek alan otomobil sektörü. Enerji seviyelerinden çok uzun ve detaylı bir şekilde bahsettik. Dilerseniz şimdi biraz da kendi alanlarında en yenilikçi ve en çevreci ürünlere göz atalım;
Çamaşır Makİnelerİ Modern çamaşır makineleri son 10 yılda hızlı bir değişim geçirdi. İlk elektrikli modellerin haricinde yarı otomatik modeller ve ardından da tam otomatik modeller evlerde
Çamaşır makinelerinde son dönem-
hanımların yardımcısı haline geldi. Fakat gü-
lerde görülen belki de en büyük gelişme
Buzdolapları evlerde en ağır yükü çeken
nümüzde geldiğimiz noktaya baktığımızda
Samsung’un Eco Bubble teknolojisi. Güney
elemanlardan biri. Diğer ürünlerin aksine bir
artık tüm çamaşır makineleri akıllı hale gel-
Koreli firmanın oldukça agresif şekilde tanı-
buzdolabı 7 gün 24 saat boyunca çalışmak
miş durumda. Neredeyse hepsinin içerisinde
tımını yaptığı bu teknoloji, sabun-su karışı-
zorunda. Bu sebeple de enerji tüketimleri de
yetenekli bir bilgisayar bulunuyor ve kolaylık
mını çok daha etkili bir biçimde kullanarak
diğer ürünlerden yüksek oluyor. Yapılan bir
sağlamanın yanında birçok yenilikçi teknolo-
çamaşırları daha düşük sıcaklıklarda yıkaya-
araştırmaya göre İngiltere’de her yıl harca-
jiyi de hayata geçiriyorlar.
biliyor. Böylece suyu ısıtmak için ekstra ener-
nan elektriğin %17’si buzdolabı, derin don-
Piyasada birçok A++ ürün bulmak müm-
ji harcamayarak tasarruf sağlıyor. Samsung,
durucu gibi soğutma ekipmaları tarafından
kün. Fakat bazı firmalar sundukları ekstra
bunu sabun – su karışımına yüksek basınçlı
tüketiliyor. Bu, tüm elektrik tüketiminin 5’te
özelliklerle seviyeyi A+++ noktasına kadar
hava enjekte ederek sağlıyor. Sabunla çok
1’i anlamına geliyor. Dolayısıyla soğutma
çıkartmış durumda. Örneğin LG, kullandığı
daha hızlı ve etkili bir şekilde karışan su, or-
ürünlerinde verimlilik çok önemli bir mesele.
göbek tipi motorla makinenin tamburunu
taya çamaşırların üzerindeki lekeleri söken
Buzdolapları, enerji tüketimi açısından
çevirmek için daha verimli bir yol bulan ilk
yoğun bir köpük çıkartıyor. Nitekim maki-
10-15 yıl öncesine kıyasla %30 gelişmiş du-
firma olmuştu. Bugün diğer üreticilerin de
nenin ismindeki ‘’Bubble’’ takısı da buradan
rumda. Fakat çevrecilik sadece bu noktayla
geçiş yapmaya başladığı bu teknoloji, daha
geliyor.
sınırlı değil. Her buzdolabı, soğutma işlemi
Buzdolapları
küçük bir motoru direkt olarak tamburun
Günümüzde yeni nesil çamaşır makine-
için özel bir gaz kullanıyor. Her ne kadar ze-
üzerine monte ederek, diğer makinelerde
leri artık çamaşırları tartma kabiliyetine de
hirli kloroflorokarbon gazının kullanımı
kayış kullanımı sebebiyle kaybolan verimi
sahip. İçerisinde çamaşırların ağırlığını ölçen
yasaklanmış olsa da florokabron gazı halen
geri kazanıyor.
makine, eğer tam dolu değil ise daha az sa-
kullanılıyor ve bu gazlar doğa için oldukça
bun ve su harcayarak çamaşırları yıkıyor.
zararlı.
Hoover ise Dynamic 10+ ürünüyle tek seferde yıkanabilecek çamaşırın limitlerini
Gelecekte bu teknolojilere yenileri de ek-
Bosch ve Miele gibi bazı firmalar bu iki
zorluyor. Tam 10 kilo yıkama kapasitesine
lenecek. Örneğin bir başka Güney Koreli üre-
gazı da kullanmayan, çevreci ve yenilikçi
sahip olan makine, diğer makinelerin iki se-
tici olan LG, geçtiğimiz günlerde su kullan-
bazı modeller üretmeye başlamış durumda.
ferde yıkayabileceği çamaşırı tek seferde yı-
mayan bir çamaşır makinesi geliştirdiklerini
Ayrıca bazı firmalar gövde üzerinde kullanı-
kayarak tasarruf sağlıyor. Elbette bu üründe
açıkladı. Makinenin nasıl çalıştığı hakkında
lan plastiklerin de geri dönüştürülebilir ver-
tam anlamıyla tasarruf edebilmek için ma-
bir bilgi yok fakat LG, 2014 yılında bu ürünü
siyonlarını geliştiriyor. Dolayısıyla buzdolap-
kineyi tam kapasite ile kullanmak gerekiyor.
piyasaya süreceklerini dile getiriyor. www.2fmagazine.com // 47
KAPAK KONUSU bu cihazların içine konulan su miktarı arttıkça harcanan elektrik miktarı da artıyor. Bu ciddi bir sorun zira yapılan araştırmalar neredeyse tüm kullanıcıların ihtiyacından fazla su kaynattığını gösteriyor. Yine araştırmalara göre eğer herkes ihtiyacı kadar su kaynatırsa, her yıl tüm dünyaya 90 saniye yetecek kadar elektrik enerjisinden tasarruf edilebilir. Bu sebeple üreticilerin iki farklı önceliği var; Bazı üreticiler kullanıcıları ihtiyacı kadar su kaynatmaya teşvik edecek yöntemler ararken bazıları da her kaynatmada daha az elektrik tüketen ürünler geliştirmeye çalışıyor. Eco Kettle adı verilen ürün, içerisinde suyun tam olarak ne kadar bardak için yeterli olları yakında sadece enerji tüketimleri değil,
enerjisiyle çok daha iyi soğutma sağlıyor. Fakat
duğunu gösteriyor. Elbette burada gösterilen
materyalleri itibariyle de daha çevre dostu
fiyatları normal klimalara göre oldukça yüksek
rakam standart boyutlu bir bardak için. Fakat bu
olacak. Ancak soğutma teknolojilerinde bir
kalıyor ve genellikle tercih edilmiyor. Ancak
yöntemi yeni ürünlere entegre etmek oldukça
devrim yaşanmadığı sürece buzdolapları ev-
elektrik faturaları göz önüne alındığında Inver-
kolay ve Türkiye’de markalar ince belli bardak ya
lerimizin en çok enerji tüketen elemanların-
ter klimalar, 1-2 sene içerisinde parasını
da fincan için ölçüler sunan ısıtıcılar geliştirebilir.
dan olmaya devam edecek.
faturalar aracılığıyla çıkarıyor. Hele ki sıcak iklime
Bulaşık Makİnesİ
Tefal ise olaya farklı bir açıdan bakan firmalardan. Firmanın Quick Cup adını
sahip bir yerde yaşı-
verdiği ürünü, benzerlerine göre %60 civarında daha az enerji
Bulaşık makineleri halen elde yıkama ile
yorsanız bu geri dö-
mücadele ediyor. Bu konuda devlet bile bula-
nüş çok daha çabuk
şık makinelerini özendirici reklamlar yapıyor.
olacaktır.
tüketiyor.
Bunun sebebi bulaşık makinelerinin, elde yıkamaya göre çok daha az su harcıyor olması. Böylece daha az suyun deterjan tarafından kirletil-
Su ısıtıcıları Belki bu ürünler listenin
mesi sağlanıyor. Ayrıca bulaşık makineleri çok
üst sıralarında yer almıyor olabilir ama
daha yüksek sıcaklıklara çıkarak hijyen sağlıyor.
enerji tüketimi açısından önemli kalemlerden
Bulaşık makinelerinde de artık akıllı tekno-
biri. Her geçen gün daha fazla evde yerini alan
lojiler devreye girmiş durumda. Birçok makine,
‘’Kettle’’ ya da su ısıtıcıları, çok daha hızlı şekil-
içindeki bulaşık miktarını tespit ederek buna
de suyu ısıtarak oldukça faydalı bir kullanım su-
göre deterjan ve su harcıyor.
nuyor. Fakat bunu yaparken çok daha yüksek miktarda elektrik enerjisi tüketiyorlar. Üstelik
Klİma Klimalar, dış ve iç üniteden oluşmaları se-
Fırın – Ocak Ocaklar yakın zamana kadar tüp ya da doğalgaz ile çalışan ürünlerdi. Fakat indüksiyonlu ocakların fiyatlarının ucuzlamasıyla birlikte bu teknoloji daha fazla evde yer almaya başladı.
bebiyle yüksek miktarda elektrik tüketen ürün-
Hiç gaz kullanmayan indüksiyonlu ocaklar,
lerden biri. Yazın elektrik faturalarına bakıldı-
ısı üretmek için elektriğin manyetik enerjisinden
ğında klimanın bu etkisini net biçimde görmek
faydalanıyor. Dolayısıyla bu
mümkün oluyor. Çoğunlukla ısıtma özellikleri
yöntem standart rezistans yöntemi kadar fazla
yetersiz olduğundan klimaları sadece yaz ayla-
elektrik harcamıyor. Ayrıca çok daha verimli ısı
rında kullanıyoruz. Bu sebeple de birçok insan
yayan sistem, yemeklerin daha çabuk ısınması-
daha ucuz modelleri tercih ediyor. Fakat artık
nı sağlıyor. Bu teknolojinin dezavantajları da yok
ucuz modellerde bile B sınıfı ürünlerin sayısı
değil. Öncelikle bu ürünler, standart bir gazlı
azalmaya başladı. Yakında A sınıfının ötesine
ocağa göre neredeyse 10 kat daha pahalı. İkin-
geçecek ürünler göreceğiz.
cil olarak ise indüksiyon ocakların tencerelerde
Klimalarda en önemli gelişme Inverter kli-
kullanılan bazı metallerle pek iyi anlaşamıyor
malar oldu. Bu teknoloji, çok daha az elektrik
olması. Dolayısıyla bu ocakları kullanırken ten-
48 TEMMUZ 2013 // 2f MAGAZINE
KAPAK KONUSU cereleri de özenle seçmek gerekiyor. Yoksa ne yaparsanız yapın yemeğinizi ısıtamazsınız. Fırın konusunda ise seçenekler çok daha uygun. Standart rezistanslı ocaklar, kullandıkları yeni nesil rezistanslar ve ısıyı daha etkin biçimde yayan fanlar sayesinde bir miktar daha az elektrik harcıyor. Fakat amacınız pişirmek değil de sadece ısıtmak ise kesinlikle tercihiniz mikrodalga fırınlar olmalı. Bu ürünler belki anlık olarak fazla enerji tüketse de yemeğinizi 1 dakika içinde ısıtabilir. Dolayısıyla bir fırında yarım saatte ısıtabileceğiniz bir tabak yemek, mikrodalga fırından 1 dakika içinde sıcacık çıkıyor. Mikrodalga fırınların sağlık üzerindeki etkileri zaman zaman tartışılır olsa da bu konuda ortaya konulmuş çok net sonuçlar yok.
Televİzyon Televizyon dünyası, enerji sınıflarıyla arası en iyi olan ürün ailelerinden biri. Çünkü ilginç şekilde görüntü kalitesinde yapılan her iyileştirme aynı zamanda enerji tasarrufu sağlıyor. Örneğin ilk CRT televizyonların yerini alan LCD TV’ler çok daha az elektrik tüketiyor. Ardından daha parlak görüntüler sunan LED teknolojisi neredeyse %50’lere varan enerji tasarrufuyla piyasaya girdi. Dolayısıyla hem en iyi görüntü hem de en çevreci olarak LED TV’leri seçmek oldukça mantıklı. Bazı üreticilerin halen üretimine devam ettiği Plazma teknolojisi bir türlü tüketim problemini gideremedi. Üstelik bu ürünlerin ömrü de LED TV’lere göre daha kısa. Bu sebeple plazma teknolojisi yakın zamanda tarih olacak gibi görünüyor.
Bİlgİsayar Bilgisayarlar da son dönemde güç tüketimi alanında önemli aşama kaydetti. Bunun başlıca sebebi dizüstü bilgisayarların pil ömrünü
halen çevreyi en çok tüketen ürünlerin başında geliyor.
Dekorasyon malzemelerİ
uzatabilmek. Özellikle işlemci üreticiler son 1-2
Son olarak evlerimizin dekorasyonunda
jenerasyonda %30-40 civarında güç tasarru-
kullanılan ürünlerden bahsedelim. Bugün bir-
fu sağlamayı başardı. Bu alanda gidilebilecek
çok evde yer kaplamalarında plastik malzeme-
daha yolun da bulunduğu belirtiliyor.
lerden vazgeçilip taş ve ahşaba geçiş yapıldı.
Fakat bilgisayarlar sadece tüketimleriyle
Bu malzemeler uzun ömürlü olmalarının yanı
çevreye zarar veriyor. Bu ürünlerin üzerinde
sıra doğal olmaları sebebiyle de çevreyi mini-
kullanılan onlarca materyal için birçok farklı
mum düzeyde kirletiyor.
hammadde kullanılıyor ve yoğun enerji har-
Plastiğin halen yoğun olarak kullanıldığı
canıyor. Üstelik bu malzemelerin birçoğu da
mutfaklarda ise artık bambu trendi hakim ol-
geri dönüştürülemiyor. Dolayısıyla tasarruflu
maya başladı. Bambudan üretilen tabaklar,
bir bilgisayar almanın yanı sıra ondan sonuna
saklam kapları, tepsiler ve hatta çatal- bıçak saklama
kadar faydalanıp ondan sonra yeni bir ürüne
setleri hem çevre hem de insan sağlığı için fay-
geçmekte fayda var.
dalı.
Bu konuda Apple’ın MacBook’ları metal
Ge Geri dönüşümü zorlu ürünlerden biri de
gövdeleri sayesinde en geliştirilebilir ürünlerin
cam. B Bu sebeple evlerde cam ürünlerin kulla-
başında geliyordu. Fakat son yıllarda maliyetler
nıma d da özen göstermek gerekiyor. Ayrıca geri
sebebiyle özellikle pil üretimi konusunda yö-
dönüşt dönüştürülmüş cam ürünlerini satın almak ko-
netmeliklere uymamaya başlayan firma bu konudaki yerini kaybetmeye başladı.
nusund da daha istekli olmalıyız. nusunda Yaz Yazımıza son verirken yalıtımın önemine
Son dönemde Samsung da bazı mo-
son bir kez daha değinelim. Bugün dünyada
dellerinde daha çevreci bir plastik kul-
insanla en çok ısıtma ve soğutma için enerji insanlar
lanarak üretime geçti. Fakat bilgisayar
harcıyo Bu sebeple evlerimize yalıtım yaptırharcıyor.
ve cep telefonu gibi tüketici ürünleri
b malı, buzdolaplarının lastiklerini kontrol etmeli, sıcak ve soğuktan mümkün olduğunca fazla faydalanmamız gerekiyor. // www.2fmagazine.com // 49
ADVERTORIAL
Bu Ramazan da Philips Mutfakta
Philips’in hayatı kolaylaştıran mutfak ürünleri, Ramazan ayında da mutfaktaki en büyük yardımcılarınız olacak. Üstelik Philips doğrayıcı ve el blenderlarında Ramazan ayına özel indirimler sizleri bekliyor İstanbul, Türkiye – İftar sofralarının olmazsa olmazı çorbalarınızı Philips
boyunca da sıcak tutuyor. Philips HR2200 Çorba Ustası, 269,90 TL’den
Çorba Ustası, sağlıklı bir Ramazan geçirmek için ihtiyacınız olan salataları
satışa sunuluyor.
da Philips Salata Ustası ile kolayca hazırlayın. Philips, diğer tüm küçük ev aletleriyle de Ramazan ayında hayatınızı kolaylaştırmaya devam ediyor..
Philips Salata Ustası ile Sofralarınızı Sağlıkla Tamamlayın
İftar Sofrası Çorbasız Olmaz Diyenlere Philips Çorba Ustası
sonuçlar sunuyor, salata yapmaya ayırdığınız vakti kısaltıyor. Geniş hazne-
Philips Salata Ustası kısa sürede tüm şekil ve boyutlarda mükemmel Philips HR2200 Çorba Ustası, 5 farklı programıyla çorba hazırlamayı
siyle farklı malzemeleri bir arada kullanmayı sağlayan Philips Salata Ustası,
son derece kolay hale getiriyor. Süzme çorbalar için malzemeleri bütün
kesilen malzemeyi de direkt olarak salata kabınızın içine aktarıyor. Philips
olarak atabildiğiniz Philips Çorba Ustası’nın 1,2 L’lik geniş haznesi saye-
Salata Ustası; doğrama, dilimleme ve jülyen, parmak patates için 6
sinde 4-6 porsiyon çorba hazırlanabiliyor. Siz iftar sofranız için diğer ye-
farklı bıçağa ve geniş besleme borusuna sahip. Parçaları bulaşık maki-
mekleri hazırlarken çorbanızı sizin için pişiriyor ve tencere başında karıştır-
nesinde yıkamaya uyumlu Philips Salata Ustası, 199,90TL’lik fiyat etiketiy-
ma derdini ortadan kaldırıyor. Philips Çorba Ustası, yiyecekleri 40 dakika
le satışa sunuluyor.
50 HAZİRAN 2013 // 2f MAGAZINE
TASARIM
Baturay TOK // baturay@2fmagazine.com
@negoey
SUPER STARCK P
H
I
L
I
P
P
E
.(1'Ä&#x2C6;1Ä&#x2C6; )5$16,= 6$1$7 'Ä&#x2C6;5(.7g5h Ä&#x2C6;7$/<$1 02%Ä&#x2C6;/<$ 7$6$5,0&,6, $/0$1 (1'h675Ä&#x2C6;<(/ 7$6$5,0&, 9( -$321 0Ä&#x2C6;0$5 2/$5$. 7$1,0/$<$1 67$5&. 'h1<$1,1 (1 d2. 6$7$1 25Ä&#x2C6;-Ä&#x2C6;1$/ 6$1'$/<(6Ä&#x2C6;1Ä&#x2C6;1 7$6$5,0&,6, 52 TEMMUZ 2013 // 2f MAGAZINE
TASARIM
P
hilippe Starck 1949’da Paris’te uçak mühendisi bir babanın oğlu olarak doğdu. 1968 yılında henüz üniversitede tasarım okuyorken ilk şirketini kurup, şişirilebilir objeler
üretmeye başladı. Hatta bu çalışmalarıyla Pierre Cardin’in dikkatini çekmeyi başardı. 1970’lerde Paris’te restaurant ve kafelerin iç tasarımı konusunda yaptığı çalışmalarla tanınmaya başlandı. Özellikle 1983 yılında François Mitterrand tarafından Elysée Sarayı’ndaki odaların dekorasyonu için görevlendirilmesi, ününün ülke dışında duyulmasını sağladı. Sonraki dönemde Avrupa’nın yanısıra Amerika ve Asya kıtasında da restaurantların, ofislerin, müzelerin ve otellerin iç tasarımı için aranan isim oldu. 1980’lerin sonunda Ian Schrager ile beraber tasarladıkları New York’taki Royalton Hotel, “butik/tasarım otel” kavramının popülerleşmesine vesile oldu. Starck’ın dokunuşu sonrasında Royalton, otellerin birbirine benzer sıkıcı görüntüsünden sıyrılıp, yoldan geçenlerin ve turistlerin merakla lobisine uğradıkları bir mekana, ziyaretçilerinin kendilerini hikayenin parçası hissettikleri bir deneyime dönüştü. Otelcilik endüstrisini değiştiren Starck ve Schrager’in bu işbirliği, sonraları Paramount ve Hudson Hotel’in de tercihi oldu. Starck’ın otel tasarlarken, film çeken bir yönetmen gibi davrandığı, mekanı
Philippe Starck
ziyaret edenlerin gündelik hayatlarından kopup, egzotik ve farklı bir dünyada gibi hisset-
Starck’ın, tasarladığı ürünlere Microsoft
ettirmek için çok zorlandığından bahseder.
tirmeleri için çalıştığı söylenir.
için optik mouse, Samsonite için valiz
Ancak iç tasarımını yaptığı mekanlar için ta-
Yeteneği, kıta Avrupa’sındaki çeşitli sek-
ve çanta, Puma için ayakkabı, Fossil için
sarladığı mobilyalarla başladığı serüvende
törlerden firmaların da ilgisini cezbeden
saat ve Lacie için sabit diski de eklemesi,
İtalyan Kartell firmasıyla beraber, ticari ola-
Starck, 90’lara geldiğimizde Alessi için mut-
tasarımlarının daha farklı kitlelerce de ta-
rak da başarılı birçok işe imza attı. Şüphesiz
fak gereçleri, Kartell ve Driade için masa ve
nınmasını sağladı. Tasarımcının tüm potfö-
ki bunların içinde en başarılısı, 2000 yılında
sandalye, Duravit için armatürler ve banyo
yünü incelemek isterseniz resmi websitesi
tasarladığı ve 2002’de satışa sunulduğundan
aksesuarları, Flos için aydınlatma tasarlıyor-
www.starck.com’a göz atmanızı öneririm.
bugüne 1.5 milyon üzerinde satış rakamına ulaşan Louis Ghost Sandalyesidir.
du. Bu tasarımların bir kısmı ikonik olarak nitelendirilebilecek seviyedeydi. Muhtemelen
İKONİK & PROVOKATİF
15. Louis dönemine ait ahşap sandalye-
birçok kişinin form olarak aşina olduğu, Ales-
Philippe Starck her ne kadar, lambadan
lerden esinlenerek, transparan polikarbon-
si için tasarladığı Juicy Salif isimli portakal
bıçağa, arabadan kapı tutacağına birçok
dan tasarladığı sandalye, tek parça bir kalıba
sıkacağının, özellikle “yuppie” jenerasyonu
farklı ürün tasarladıysa da, mobilyanın özel-
plastik enjeksiyon yöntemi ile üretilmekte-
için özel bir anlamı vardı. Dr.Kiss diş fırça-
likle de sandalyenin Starck’ın kariyerinde
dir. Üretildiği yıllar göz önüne alınınca bu
sı ve Excalibur tuvalet fırçası tasarımları
ayrı bir yeri vardır. Starck bir röportajında
tasarımın arkasında ciddi bir ar-ge çalışması
da, hem sürreel formları, hem de isimleri ile
mobilya tasarımının İtalya’da yapıldığı, tasa-
ve mühendislik bulunduğu tahmin edilebilir.
Starck’ın eğlenceli kişiliği hakkında ipuçları
rımcı dediğinin de İtalyan olduğu devirlerde
Nitekim Starck bir röportajında, bu sandal-
vermektedir. 2000’lerde namı iyice yayılan
bir Fransız olarak bu sektöre kendini kabul
yenin beş senelik emek ve 1 milyon euro’luk www.2fmagazine.com // 53
TASARIM Cafe Costes
bir yatırımın sonucunda üretilebildiğini be-
örneklerinden biri olarak gösterilen bu ürün
üzere imkansızı başarmak üzere yapılan bir
lirtmiştir. Transparan olmasından dolayı da-
ayrıca, Kartell’in de transparan mobilyalar
denemenin sonucudur. Lazer kaynak ile fark-
yanıksız gibi görünmesine rağmen olduk-
konusunda piyasada liderliği almasına vesi-
lı renkli iki oval polikarbon yüzeyin birbirine
ça dayanıklı olan bu ürün, yine transparan
le olmuştur. Ürünün Avrupa satış fiyatı 250
birleştirilmesi sayesinde sandalye üç boyutlu
görüntüsü sebebiyle iç mekana ferahlık ve
Euro civarındadır.
bir görüntü kazanmaktadır. Özellikle sandal-
şıklık katmaktadır. Starck, yemek masaları
1984 yılında Starck tarafından iç tasarımı ya-
ye bacaklarının gövdeyle birleşimini de göz
için yeterince prestijli olmadığı düşünülen
pılan Cafe Costes, dönemin en popüler meka-
önüne alırsak, tasarımın organik ve akışkan bir
bir malzeme olan plastiği, bu sıradışı tasa-
nı, Parisien’lerin deyimiyle “Le Café”si olmuştur.
görüntüsü olduğu söylenebilir. Dış ve iç me-
rımı ile evlerin yemek odasına ve salonları-
Benzersiz iç tasarımı tamamlayan parçalardan
kanlar için uygun olan bu ürünün Avrupa satış
na sokmuştur. Modern tasarımın en önemli
en önemlisi koyu renk ahşap, siyah deri döşeme
fiyatı ise 280 Euro civarındadır.
ve cilalı metal ayakları ile, klasik modernizmin tipik bir örneği olan Costes Sandalyesi’dir. Garsonların ayağının takılmaması gibi pragmatik bir sebebe dayanan üç ayaklı tasarım, sandalyeye tedirgin edici ve kışkırtıcı bir hava katmaktadır. Aslında Starck’ın sonraki çalışmaları ile kıyaslandığında oldukça sade ve basit bir tasarıma sahip sandalye, Cafe Costes’in kapanmasının üzerinden 10 yıldan uzun bir süre geçmiş olmasına rağmen İtalyan üretici Driade tarafından hala üretilmekte ve satılmaktadır. Mr. Impossible Sandalyesi, 2007 yılında Kartell’in mühendisliği ile Phillipe Starck ve Eugeni Quitllet’in tasarımının bir araya gelExcalibur Tuvalet Fırçası (1993) 54 TEMMUZ 2013 // 2f MAGAZINE
mesiyle üretilmiştir. Adından da anlaşılacağı
Pibal Hibrit Bisiklet (2013)
TASARIM EKOLOJİK & DEMOKRATİK Ülkemiz coğrafyası için son dönemde sakıncalı olan “çevre” ve “demokrasi” kavramları Starck’ın tasarım felsefesinin önemli yapıtaşlarındandır. 1996 yılında henüz çevrecilik popüler olmadan önce, çevre konusundaki hassasiyetini “Good Goods” kataloğunu oluşturarak gösteren Starck’ın, bu konudaki politik duruşu hemen her röportajında göze çarpmaktadır. Rüzgar türbinleri, güneş enerjisiyle çalışan yatlar, elektrikli arabalar, çevre dostu pre-fabrik evler üzerinde çalışan Starck’ın, ayrıca organik yiyecek konusunda faaliyet gösteren bir yatırımı bulunuyor. Bu yılın Mayıs ayında Peugeot’nun prototipini lanse ettiği “Pibal” isimli hibrit bisiklette de imzası var. Yoğun trafikte scooter olarak kullanılmaya müsait bir tasarıma sahip Pibal, bisikletlerin toplu taşımaya enteg-
Juicy Salif (1990)
Mr.Impossible (2007)
re olabilmesi amacıyla ilk olarak Fransa’nın Bordeux kentinde denenmeye başlanacak.
bu değişime ayak uyduramayanların resmin
Kimilerinin, “tasarımın Andy Warhol”u
Tüm bunlara rağmen, elinden gelenin yeterli
dışında kalacağına inanıyor. Starck, tasarım
olarak nitelediği, kimilerinin söylemleri ile
olmadığının farkında olan Starck, gelecek-
objelerinin daha uygun fiyatlı ve daha kali-
aksiyonları arasındaki tezatlıklardan dem
ten pek de umutlu değil. Çağımızın tüketim
teli üretilmesi sayesinde kitlelere ulaşması
vurduğu Starck, sürreel tasarımları ve provo-
çılgınlığının durması veya en azından yavaş-
anlamına gelen “demokratik tasarım”ın
katif tarzıyla tartışmasız olarak tasarım dün-
laması gerektiğini, tasarımcıların sadece şık
da günümüzdeki önemli savunucularından.
yasının süper starı konumda.
değil, dayanıklı ve faydalı tasarımlar üzerin-
Hatta bu konuda Target ve 7-Eleven ile çe-
Tasarımcının fikirleri ve kişiliği hakkında
de yoğunlaşmasının önemine vurgu yapıyor.
şitli denemeler de yaptı. Bu söylemleri ile,
daha fazla ipucu sahibi olmak isteyenlere,
Önümüzdeki dönemde ekonominin daral-
bir önceki yazımıza konu olan Eames çiftinin
2007’de TED için gerçekleştirdiği, dağınık ol-
masının sonucu olarak, tasarımcıların da
felsefesi arasında bir paralellik olduğu görül-
duğu kadar kafa açıcı performansını izleme-
elit tasarımdan uzaklaşması gerekeceğine,
mektedir.
lerini öneririm. //
www.ted.com/talks/philippe_starck_thinks_deep_on_design.html
Starck, Mademoiselle Sandalyesi’nin yeniden yorumlanması konusunda kızının arkadaşı Lenny Kravitz ile beraber çalıştı. Ünlü müzisyenin zevkini yansıtan versiyon “Salone del Mobile 2012”de Kartell standında görücüye çıktı. www.2fmagazine.com // 55
KAPAK KONUSU FİL
SİNE
Turgay ERYİĞİT // turgay@2fmagazine.com
@huapsukh
er zaman şüpheyle ve çekinceyle
Bir ilkbahar sabahı güneşle uyandığımız ilk
yaklaşmışımdır Kore Sinemasına.
kare, bizi ne kadar sessiz, yalın ve doğa ile baş
Belki genel itibari ile daha çok şid-
başa bir hikayenin beklediğinin ipuçlarını veri-
det ve insanı hırpalayan psikolojik
yor. Eşsiz güzellikte bir ormanın tam ortasında
tarzlarından olsa gerek.
bir göl, o gölün tam ortasında dünya ile tek bağı
Keşiş adayı çocuğumuzun gençlik döne-
Bununla birlikte hayatım boyunca izlediğim en
bir kayık olan, sal üzerine kurulu bir tapınak ve
mi. Bir filmde beni etkileyen en önemli unsur-
iyi filmler listesinde Kore Sinemasından bir kaç
bu tapınakta yaşayan biri usta diğeri çocuk iki
lardan biridir “zamansızlık”. Zaman algısının
başyapıt olması da ayrı bir ironidir.
keşiş.
olmadığı,nerede ve hangi zamanda geçtiğinin
H
“İlkbahar, Yaz, Sonbahar, Kış... ve İlkbahar” belki benim için bu başyapıtlardan biri de-
Yaklaşık 10-15 senelik süreçleri anlatan, dört mevsimden oluşan hayatın ilk bölümü;
eden önemli bir film. Film, tamamen betonlaşmış, doğayla ve
İlkbahar; Keşiş adayı çocuğumuz ustasının da yardımıyla hayatı ve doğayı tanımaya başlar.
duygularla git gide iletişimimizin daha da kesil-
Diğer tüm bölümlerde de göreceğimiz gibi
diği günümüz dünyasında, aslında hayatın ve
fazlaca imge, fazlaca bilinmezlik söz konusudur
insanın bu kadar komplike olmadığını yalın bir
bu bölümde.
dille anlatmayı başarabiliyor. 56 HAZİRAN 2013 // 2f MAGAZINE
film boyunca bizleri düşünmeye zorluyor.
Yaz;
muamma olduğu filmler her zaman daha etkileyicidir benim için ve bu algıyı kaybettirmek tamamen yönetmen başarısıdır.
ğil, ancak sinematografisi, senaryosu ve içinde barındırdığı bilinmezliklerle, bence saygıyı hak
leri, duvarları olmayan kapılar ve spiritüel öğeler
Filmin tümüne yayılan hayvan betimleme-
Kim Ki-Duk bu işi en iyi yapanlardan biridir şüphesiz, sadece filmin bu bölümünde tedavi için gelen kızın kıyafetleri zamanın çokta eski olmadığını düşünmemizi sağlıyor. Bu küçük adaya gelen kızımız ile genç keşiş adayı arasında geçenler, onun dış dünyayla bağ kurmasına, almakta olduğu eğitimin haricinde
KAPAK KONUSU 6ó1(0$
İL
SİNEF
aşkı –yahut filmde anlatmaya çalıştığı gibi “sa-
muhasebelerin sonuçlarını aldığımız kısmı res-
filmin tek eksi yönü olabilir, lakin filmde ku-
hiplenme duygusunu”- tatmasına sebep olur.
meder film bu bölümde.
rulan her cümlenin, bilgece edilmiş bir söz
Aşkının (veya libidosunun) peşinden koştu-
Her şeye yeniden ve taptaze başlamanın
olarak görünse de filmin devamında muhak-
ran genç keşişimiz, bildiği, öğrendiği tüm de-
umuduyla, kahramanımız tapınağına geri dö-
kak gerçekleşecek olması, senaryo açısından
ğerleri birer birer yıkmaya başlar.
ner. Artık tek başınadır, Ustasının, geri dönece-
rahatsız ediyor.
Buna karşılık usta, artık iyileşmiş olan kızı – aslında her şeyi öngörü ve ders amaçlı görüp göndererek olayın boyutunu değiştirir. Aşkının peşinden giden genç keşişimiz için artık Ustasından ve yaşamından ayrılarak yeni bir hayata atılma anıdır.
ğini bilerek ona bıraktığı her şeyle yeniden ve sıfırdan kendini eğitecektir. Bu arada yüzü tamamen kapalı bir genç kadın, tapınağa küçük çocuğunu bırakıp kaçar. Filmin başından beri oraya nasıl ve ne şekilde geldiğini bilemediğimiz kahramanımız için de fikir verir bu döngüsel kare.
Sonbahar; Orta yaşlarını yaşayan keşiş için –zorunluluk-
Aynı şekilde o bebeğin neden ve nasıl oraya geldiğinin belirtilmemesi gibi.
lardan dolayı da olsa- Ustasının yanına dönme vaktidir. Bu bölüm ilkbahar ve yaz dönemlerinin
Zaten filmin içinde fazlaca spiritüel öğe ve betimlemeler var ve bunların anlamlarını seyirciye bırakıyorken, böyle bir desteğe ihtiyaç duymaya gerek yoktu. Son olarak bir kaç cümle de yönetmen için edebiliriz; O coğrafyanın dahi çocuğu diye tabir edebileceğimiz Kim Ki-Duk, diğer filmlerinde olduğu gibi hiç alışık olmadığımız bir bakış ve anlatış tarzına sahip.
Ve İlkbahar;
Ve bunu sanırım hiç bir zaman sinema
muhasebesinin görüleceği, yaşamı boyunca
...ve yeni bir başlangıç.
eğitimi almamış olmasına, bu sektörde kim-
yaptığı hataların sonuçlarına katlanacağı bö-
Hayatımızın nasıl bir kısır döngüden
seye asistanlık yapmamış olmasına borçlu.
lümdür keşiş adayımız için. Dış dünyada yaşa-
ibaret olduğunu, geçmişi, ismi, kişiliği her
Eğitimsiz kişilerin yaptığı işlerin kötü so-
dıkları, adapte olamaması ve kendince getirdiği
ne kadar farklı da olsa insanın tamamen bu
nuçlarını fazlaca gördüğümüz ülkemizde bu
çözümler neticesinde cezalandırılacaktır.
döngünün bir parçası olduğunu resmeden
durumu savunuyor olmamakla birlikte, her
son kare.
sektörde “dahi çocuklar” ın olduğunu da
Hepsi ile birlikte Sonbahar ölüm getirecektir, gidişlerin hep sonbaharda olmasına atfen.
Kış; Keşiş adayımız artık orta yaşın üzerindedir, kışın bize verdiği tüm zorlu şartlar ve o şartlarla savaşmamızı, kendi içimize dönerek yaptığımız
Filmin tamamında neredeyse parmak-
yadsımadığımı belirtmeliyim.
la sayabileceğiniz diyalog sayısı, imgeler ve
Biyografisine baktığınızda hafif bir İbra-
hareketlerle anlatılan bu yalın hikayenin fi-
him Tatlıses portresi görüyor gibi oluyorsu-
nalinde kendinizi su gibi, pırıl pırıl ve toprak
nuz ancak 19 Film, 33 Adaylık ve 42 Ödül
kokusunu hisseder halde bulacaksınız.
– ki bunların içinde Berlin ve Cannes ödülleri
Bahsettiğim diyalog kısımları belki de
de var – bu biyografi için müthiş bir başarı. // www.2fmagazine.com // 57
KAPAKFKONUSU İL
SİNE
6ó1(0$
Klişeler Savaşı Z
F
ilm seçimi belli detaylara artık haiz olmuşsanız çok kolaylaşır.
inanmakta zorluk çeker insan. Marc Forster’ın filmografisine baktığımız-
Ancak senaryodaki absürdlükler gerçekten inanılmaz can sıkıcı.
Konu / Yönetmen / Kast / Filmin
da, -Finding Neverland’i dışında tutarak- kötü
Tek başına dünyayı kurtaran kahramanımız
Menşei dörtlüsü o film hakkında
filmlerin yönetmeni tabirini kullanmak çok acı-
Gerry Lane, BM emeklisi, ailesiyle mutlu mesut
fragman izlemeksizin karar verme-
masız olmaz diye düşünüyorum.
bir hayat sürerken, bir anda kendini sıkışan tra-
nizi sağlayabilir.
Karşımızda Amerikan menşeili bir kahra-
fikte bir kaosun içinde buluyor.
Kişisel tercihlere göre değerlendirmek
manlık filmi olduğunu düşündüğümüzde ise
Bunu takip eden yarım saat boyunca aksi-
en doğrusu, lakin Zombi filmlerinden ve
elimizde filmi izlemek adına kalan tek şey var o
yon temposu yüksek bir kovalamacanın içine
benzer tarzdaki gerilim-bilim kurgu filmle-
da Brad Pitt.
giriyoruz.
rinden hiç bir zaman haz etmedim. O yüzden bu tarz filmlerden hoşlananlar için değil bu değerlendirmem. Yönetmen bir film seçiminin en önemli ayağıdır diyebiliriz, özgeçmişine baktığınızda aşağı yukarı izleyeceğiniz filmde neyle karşılaşacağınızı bilirsiniz.
Bana göre Amerikan Sinemasının gelmiş
Aksiyona ara verdiğimiz, ‘konuyu artık bir
geçmiş en iyi oyuncuları listesinde kesinlikle ilk
görelim’ bölümünde ise Amerikan Uçak Gemi-
10 sıralamasının içindedir. Her filmde oyunculuk
sinde kendisine ve bize detaylar veriliyor, ailesini
açısından müthiş işler yapar, tıpkı bu filmde de
korumaktan başka bir derdi olmayan Gerry tüm
olduğu gibi.
Dünyayı kurtarmaya mecbur bırakılıyor.
Film boyunca gerçeğe çok yakın, abartısız ve eksiksiz bir performans çiziyor gene.
İlk iş uçağa atlayıp –tabii ki ilk seçenekler doğu (Kuzey Kore ve Hindistan) akıllarına geliyor-
Bu konuda farklı olan ender yönetmen-
Genele döner isek, Hollywood standardının
salgının başlangıç yeri olduğu düşünülen Kuzey
lerden biri sanırım Riddley Scott’tur. Onun
dışına çıkmayan, kahramanlıklar (!), absürdlük-
Kore’ye oradan da Kudüs’e -filmde devamlı ola-
filmlerinde asla neyle karşılaşacağınızı bile-
ler, propogandalar ve klişelerle dolu bir film
rak üzerine basa basa “Jerusalem” denirken çevi-
mezsiniz.
vizyonda beğenimizi bekliyor. Filmin işlenişi
risinin inatla “orta doğu” olarak yapılması ayrı bir komediydi- geliniyor.
Nitekim G.I Jane ve Black Hawk
açısından, türüne uygun olarak macera ve gerili-
Down’ın da Thelma&Louise , Matchstick
mi devamlı sıcak tutması açısından yönetmenin
Men, A Good Year’ı çeken ellerden çıktığına
başarılı olduğunu söylemeliyim.
58 HAZİRAN 2013 // 2f MAGAZINE
Üç dinin birleştiği Kudüs’te zombi saldırılarından korunmak için yapılan dev surlar (çok
KAPAK6ó1(0$ KONUSU
İL
SİNEF
Henüz daha geçtiğimiz senenin Oscar adaylarını sadece şöylece bir gözünüzün önünden geçirin, en iyi film –ki derin devletin eli olmasa ömrü boyunca kötü bir aktörden öte bir kartviziti olamayacak Ben Affleck’i Oscar’lı yönetmen olarak düşünemezdik bile- en iyi uyarlama senaryo ve diğer tüm ödüller ve adaylar tamamı ile Amerikan Devletinin Dünyayı daha Demokratik! ,daha Özgür (!) Ve daha yaşanabilir bir yer haline getirmek için uğraştığını anlatan filmlerden oluşuyor olması tamamen bir tesadüf olamaz. tanıdık bir gönderme) ve o surların içinde inanılmaz bir insani yaklaşımla Filistin bayraklı Müslümanlar ile birlikte söylenen şarkılar.
yüksek bir film izlemek için ideal bir yapım. Lakin zombi filmlerini seviyorum diyorsanız benim önerim yine de Danny Boyle’un
Bunlara İsrail ordusunun kahraman kadın
müthiş “28 Days Later” ve devam filmi ola-
subayları ve kahramanın hayatını kurtardığı her
rak ilki mükemmelliğinde olmasa dahi “28
kişi filmin ilerleyen sahnesinde muhakkak işe
Weeks Later”
yarar klişeleri de eklenince koltuğunuzda kıvranmaya başlıyorsunuz. Ama iyi bir film izleyicisiyseniz, hiç bir Amerikan kahramanlık filminin bu kadarla yetinme-
İlle de absürd olsun isteyenler içinse önerim, hayranlıkla takip ettiğim yönetmen Edgar Wright’ın “Shaun of the Death” filmi gülme garantili.
yeceğini bilirsiniz, çünkü henüz yerden 40.000
*** Film eleştirisinin dışında, bir yandan
feet yukarıda bir uçağın içinde zombilerle baş
beni fazlaca irrite diğer yandan da komplo teo-
başa kalmamışsınızdır, henüz o uçak düşmemiş
rileri kurmama sebep olan “Hollywood önceden
ve ne hikmettir ki sadece kahramanımızla ha-
gösterir Amerika sonrasında vurur” durumu fil-
yatını kurtardığı kişi (şu sonradan işe yarayacak
min kendisinden daha da rahatsız edici idi.
olan) diğer herkesin aksine hayatta kalanlar olarak karşınıza dikilmemiştir.
Amerikan başkanlık seçimleri öncesi gözümüze soka soka kullandıkları bu politika önce
Film içinde devamlı süregelen tesadüfler za-
dizilerde (24) sonrasında filmlerde başkanı zen-
ten şaşırtmadığı için bu kısmı detaylandırmaya
ci yaparak (Armageddon) sonrasında tanrı bile
dahi gerek yok.
zenci olabiliyorsa (Bruce Almighty) Amerikan
Sonuç olarak boş zamanınızı değerlendirmek için, çok fazla düşündürmeyecek, temposu
Başkanı neden olamasın seviyesine getirene kadar devam eder.
Zencilere özgürlüğünü veren, İran’da Şah rejimine karşı dikilen, gözümüzde büyüttüğümüz! Usama’yı komedi filmi tadında nasıl hakladıklarını anlatan filmlerin içinden geçmekte olduğumuz dönemde ortaya çıkmış olmaları enteresan değilmidir? Akademi bu konuya –iyi niyetle umut etmek istiyorum- tepkisini en iyi film ödülünü Beyaz Saray’a bağlanıp Michelle Obama’ya verdirerek ortaya koymuştur. Bu örneklerden tümevarır isek; Son dönemlerde o kadar fazlaca yeni, bulaşıcı, ölümcül virüs filmleri çekilir oldu ki, insan ister istemez yakın zamanda tüm dünyayı bekleyen, insan eliyle yaratılacak yeni bir salgın mı söz konusu demekten kendini alamıyor. Öncesini bir kenara bırakırsak son üç senede Perfect Sense, Contagion ve World War Z diğer ismini sayamadığımız kötü örneklerle birlikte oldukça fazlaca bizi tüm dünyayı saran ve hızlıca ölümlerin olacağı senaryosuna hazırlar durumda sanki. // www.2fmagazine.com // 59
DOSYA
Melih BİLGİN // melih@2fmagazine.com
2/$< <(5ú
İ R E Y İŞ
Günümüzde iş yerlerinde çok sık rastlanan bir problem olan Mobbing, artık daha ciddiye alınmaya başlandı ve hukuksal açıdan suç sayılması gündemde. Peki Mobbing kavramı nasıl davranışları içeriyor, kimleri hedef alıyor, ne gibi sonuçlar yaratıyor?
K
üreselleşen dünyada iş hayatın-
iş şekilleri de insan psikoloji üzerinde farklı
şünemiyor. Elbette kalabalık, betonlaşmış,
daki rekabet de her geçen gün
etkiler yaratıyor. Bunun başında bilginin iş
yüksek katlı binalarda sürülen hayatlar da
kızışıyor. Artık bir şirkette eleman
dünyasında değerlenmesi geliyor. Artık fizik-
insan psikolojisini etkiliyor. İnsanların çoğu
olmak, bundan 20 yıl önce oldu-
sel yerine masa başında akıl teriyle yapılan
bu düzen içerisinden çıkıp, biraz uzaklaşıp
ğundan çok daha farklı sorum-
işler değerli ve revaçta. Gelişen dünyada bu
rahatlamanın yolunu da yukarıda bahsetti-
durum böyle olmaya da devam edecek.
ğimiz sebeplerden çoğu zaman bulamıyor.
luluklar gerektiriyor. Örneğin işyerinizde mesainizde harcadıktan sonra akşamları ya
Buna yaşadığımız ortamı da bir etken
Tüm bu düzensel değişikliklerin psiko-
da hafta sonları maillerinizi kontrol etmeniz,
olarak ekleyebiliriz. Bugün modern dünya-
loji üzerine yarattığı etkiler halen tam olarak
telefonlara cevap vermeniz bekleniyor. Bu
da iyi gelir elde etmek, modern bir hayat
anlaşılamamışken artık işin içinde çok daha
durum sürekli işinizle zorunlu bir bağ kur-
sürmek isteyen insanlar milyonların yaşadığı
fazla kişisel rekabet var. Tıkılıp kaldığımız
manıza ve temelde ondan hiç ayrılmamanız
şehirlerde yaşamak durumunda. Bu düzenin
bu düzende yukarılara tırmanmak, daha
anlamına geliyor.
içerisine doğan yeni nesil ise belki bunun dı-
fazlasına sahip olmak, her şeyin en yenisini
şında başka bir düzen olabileceğini bile dü-
alabilecek bir ekonomik güç kazanmak için
Elbette değişen sadece bu değil. Değişen 60 TEMMUZ 2013 // 2f MAGAZINE
DOSYA çevremizdeki herkesle rekabet etmek durumundayız. Çünkü bu düzen her zaman bize elimizdekilerle yetinmemeyi aşılıyor.
Bİr hayvan davranışı olarak Mobbing Sürekli iş dünyasıyla birlikte anılan bir kavram olan Mobbing, aslında yeni ortaya çıkan bir davranış biçimi ya da psikoloji sorunu değil. Fakat iş hayatımız artık o kadar gündelik hayatımıza dahil oluyor ki, iş hayatında başlayan bir problem tüm hayatımıza etki edecek kadar büyük hale geliyor. Üstelik bulunduğumuz iç içe ortam bu zor durumdan kurtulmamızı güçleştiriyor. Uzaklaşamamak bizi ya her gün evine adeta kaçarak giden içine kapanık bireylere ya da topluma karşı nefret besleyen isyankarlara dönüştürüyor. İçinde bulunduğumuz rekabet, yaşayacağımız ekonomik ve dolayısıyla statüsel kayıpların bizim için yıkıcı olmasına sebep oluyor. Dolayısıyla temelde bir hayvan davranışı olarak incelenmeye başlayan ve insan doğasının bir parçası olan Mobbing, iş dünyasında yarattığı etkilerle çok daha ciddiye alınan bir kavram haline gelmeye başladı. ‘’Mobbing’’ kelimesinin kökeni basitçe topluca saldırmak olarak çevirebileceğimiz İngilizce ‘’Mob’’ kelimesinden geliyor. Bu kelime ilk olarak 1960’lı yıllarda hayvanların kendi aralarında ya da sürü dışı bir hayvana karşı yaptıkları tacizi nitelemek için kullanılmıştı. Kelime, Avusturyalı bilim adamı Konrad Lorenz tarafından kullanılmıştı fakat Lorenz bu davranışın sadece hayvanlar arasındaki boyutunu görebilmişti. Mobbing’i insanlar arasındaki ilişkiler için kullanan ilk kişi ise Dr. Heinz Leymann olmuştu. İşin ilginci Leymann’ın da bu durumu iş dünyasında rastladığı olaylar üzerine farketmesiydi. Yani ilk başlarda insan doğasının bir parçası olduğunu düşünmemişti. Psikolojik sorunlar yaşayan kişilerin, iş yerlerinde yaşadığı kötü deneyimlerle olan bağlantısını farkeden Leymann, zamanla büyük resmi görmeye başlamış ve bu tür sorunların komşuluk ilişkileri, eğitim ortamı, kilise gibi dini ortamlar ve hatta aile içinde bile yaşandığını farketmiştir. Bunun üzerine de Mobbing’i insanın tüm yaşantısına etki edecek bir psikolojik problem olarak ele almaya başlamıştır.
Fakat Mobbing kelimesini ilk kullanan
sonucunu doğurmuştur.
Dr. Leymann olsa da ilk farkeden olmamış-
Bugün bildiğimiz Mobbing kavramının
tır. Zira Leymann’ın bu alandaki çalışmaları
ortaya koyan Dr. Leymann, bu kavram üze-
1980’li yıllarda gerçekleştirilirken, 1950’lerde
rine kapsamlı araştırmalar yapmış, tanımlar
bu davranış biçimi önce çocuklar arasında
ortaya koymuş, çeşitli belirti ve sonuçlar be-
görülen bir davranış biçimi olarak incelen-
lirlemiştir. Bunlar arasında en dikkat çekici
miştir. Çocukların, bir zaafı ya da sorunu bu-
olan ise Mobbing’in kişiyi katil olmaya ya da
lunan başka bir çocuk üzerinde grup haline
intihara sürükleyebilmesidir. Çünkü Mob-
aşağılayıcı, alaycı ve dışlayıcı tavırları sergile-
bing, sadece işyerindeki bir psikolojik savaş
mesi, o dönemde incelenmiştir. Yine aynı dö-
değil, bireylerin saygınlığını, toplum içerisin-
nemde işyerlerinde yapılan araştırmalar ise
deki yerini ve kendine olan güvenini yıkarak
bu durumun sadece çocuklar arasında değil,
onları çöküntüye götürebilmektedir. Aslen
yetişkinler arasında da görüldüğünü ortaya
Alman kökenli olan ve İsveç’te yaşayan Ley-
koymuştur. Fakat o dönemdeki toplumsal
mann, ülkede intiharların %15’inin Mobbing
düzen, Mobbing’in bir sorun görülmemesi
yüzünden gerçekleştiği sonucuna varmıştı. www.2fmagazine.com // 61
DOSYA Mobbing, neden İş dünyasıyla bİrlİkte anılıyor? Mobbing kavramına giren davranış biçimlerine baktığımızda birçok kişinin bunları gündelik hayatında da uyguladığını ya da maruz kaldığını görüyoruz. Bir kişiye bağırmak, küfürle ya da aşağılayıcı şekilde konuşmak, sürekli eleştirilerde bulunmak, fikir ve düşüncelerine saygı duymamak, ifade özgürlüğünü engellemek, dışlamak vs gibi davranışlar sadece işyerinde değil gündelik hayatta ilişki içerisinde bulunduğumuz birçok insandan görebileceğimiz davranışlar. Peki işyerindeki Mobbing neden bu kadar ön planda? Bunun temelinde zorunluluk duygusu yatıyor. Gündelik hayatta komşuluk ilişkilerinde, bulunduğumuz sosyal ortamlarda bunu yaşadığımızda bir şekilde karşı gelebiliyor ya da ortam içerisinde bir daha bulunmamayı tercih ediyoruz. Aile ve eğitim ortamları ise yapımızı direkt olarak etkileyerek bizi değiştiriyor ve bazı tacizleri doğal görmemize sebep oluyor.
lu ve işe yaramaz görülmeye başlandığını,
Mobbing’in farkında olsalar dahi iş hayatları
Fakat iş dünyası en saygın olmak istedi-
işten çıkartma imaları, arzusu dışında görev
için boyun eğmeyi seçiyor.
ğimiz ortamların başında geliyor ve zama-
ve yer değişiklikleri ya da yalnızlaştırma gibi
nımızın büyük çoğunluğunu işyerimizde
sonuçlar doğurduğunu gösteriyor.
Mobbing’in kadın ve erkek arasındaki ayrımına baktığımızda kadınların %3,5, erkeklerin
geçiriyoruz. Üstelik iş hayatımız, bir anda
Dolayısıyla iş dünyasının, Mobbing’e en
ise %2 oranında Mobbing’e maruz kaldığını gö-
dilediğimiz gibi bırakıp gidebileceğimiz bir
çok maruz kalınan alan olarak görülmesinin
rüyoruz. Yani kadınlar, erkeklere göre %75 daha
ortam değil ve zamanla sorumluluklarımızı
sebebi ekonomik ve sosyal kaygılar sebe-
fazla Mobbing’le karşılaşıyor. Bu durum, yaş se-
yerine getirememeye başladığımızda her
biyle insanların Mobbing’e mecburi olarak
viyesine göre de değişkenlik gösteriyor. 25 yaş
şey daha kötüye gidiyor. Dolayısıyla işyerin-
katlanması, karşı koymaması olarak açıkla-
altı kişilerde Mobbing uygulayıcısı olma oranı
deki Mobbing, kişinin mecburen mahkum
nabilir.
%1.9 gibi çok düşük bir seviyede. Fakat yukarı-
olduğu ve döngü içerisinde sürekli daha kötüye giden bir durum. İnsanların işyerindeki Mobbing’e karşı
lara çıktıkça bu oran 35- 44 yaş aralığında %33.9,
Mobbing var İse mutlaka 2 kİşİ vardır
45-54 yaş aralığında ise 35,3 oluyor. Dolayısıyla 25 yaş altı kişiler genellikle Mobbing’e maruz
verdikleri tepkiler araştırıldığında gençlerin
Mobbing’in toplum üzerindeki etkileri
büyük çoğunluğunun işyerinden sessiz se-
konusunda yapılan araştırmalar insanların
dasız biçimde istifa ettiği görülüyor. Çünkü
%5’inin iş hayatında yıpratıcı Mobbing’e ma-
Yaş seviyesinin etkisi, şirket içi hiyerarşiye de
gençler kariyerlerinin başında sahip oldukla-
ruz kaldığını gösteriyor. Geriye kalan %95’in
bağlanabilir. Zira yapılan araştırmalara göre kişi-
rı işi vazgeçilmez görmüyor ve iş bulmak ko-
içerisinde ise Mobbing’i uygulayanlar, göz
lerin %51’i üstleri tarafından Mobbing uygulan-
nusunda kendilerine daha çok güveniyorlar.
yumanlar ya da inkar edenler bulunuyor.
dığını söyüyor. Aynı araştırmaya göre hiyerarşik
Ancak yaş seviyesini 35 ve yukarısına
Dolayısıyla Mobbing uygulanan ortama-
düzende aynı seviyede olduğu kişiden Mob-
aldığımızda iş kaybı korkusu baş göster-
larda çoğunlukla uygulayıcının dışında göz
bing görenlerin oranı ise %33. Bu durum ço-
meye başlıyor ve bu durumda boyun eğip
yuman ya da katılımcı olan ikinci bir kişi
ğunlukla yaşça ve rütbece büyük olan üstlerin
katlanma tepkisi baş gösteriyor. Fakat böyle
daha bulunuyor. Olayın içerisinde mutlaka
şirketlerde Mobbing uyguladığını ortaya koyu-
durumların işi çözmediği de bir gerçek. Zira
bir de bunun kendisine yapılmasına mü-
yor. Elbette hiyerarşik düzende alt kademeden
araştırmalar bu kişilerin işyerinde çalışamaz
sade eden kişi olduğunu da söyleyebiliriz.
Mobbing görenler de var fakat bunların oranı
hale geldikleri için işveren tarafından da suç-
Zira daha önce de belirttiğimiz gibi insanlar
oldukça düşük.
62 TEMMUZ 2013 // 2f MAGAZINE
kalan kişiler olurken, 35 yaş üstü kişiler de Mobbing uygulayıcısı konumunda oluyor.
DOSYA
Dr. Leymann’a göre Mobbing’in etkileri;
rimi taklit ediyorlar.
A-Kendini ifade etme olanağına saldırı
8. Politik görüşüme, inancıma karışıyorlar.
1. İdareci, kendimi ifade etmemi engelliyor.
9. Özel hayatımla alay ediyorlar.
2. Sürekli sözüm kesiliyor.
10. Milliyetimle alay ediyorlar.
3. Çalışma arkadaşlarım kendimi ifade etmeme olanak tanımıyor.
11. Kendime güvenimi sarsacak işler yapmaya zorluyorlar.
4. Bağırıyor, yüksek sesle küfür ediyorlar.
12. Çalışma tarzımı haksız ve kırıcı şekilde eleştiriyorlar.
5. Çalışmam sürekli eleştiriliyor.
13. Kararlarımı sorguluyorlar.
6. Özel hayatım sürekli eleştiriliyor.
14. Benimle ilgili hakaret niteliğinde ifadeler kullanıyorlar.
7. Telefon terörü.
15. Cinsel yakınlaşmalarda bulunuyorlar ya da sözlü cinsel teklifler-
8. Sözlü tehdit.
de bulunuyorlar.
9. Yazılı tehdit. 10. Aşağılayıcı bakış ve jestlerle iletişimi reddetmek.
D. Meslek ve özel yaflam kalitesine saldırı
11. Doğrudan konuşmamak, imalarla iletişimi reddetmek.
1. Bana görev vermiyorlar. 2. İşyerinde beni öyle şeylerle meşgul ediyorlar ki, işimi düşünemez
B. Sosyal ilişkilere saldırı
hale geliyorum.
1. Benimle artık konuşmuyorlar.
3. Bana anlamsız işler veriyorlar.
2. Kendileriyle konuşmama olanak tanımıyorlar.
4. Kabiliyetimin altında işler veriyorlar.
3. Çalışma arkadaşlarının uzağında bir odaya oturtulmak.
5. Bana durmadan yeni işler veriyorlar.
4. Çalışma arkadaşlarının kendisiyle konuşmasını yasaklamak.
6. Beni aşağılamak için, kalifikasyonumu aşan işler veriyorlar.
5. Yokmuş gibi davranmak.
7. Beni rencide edici işler veriyorlar.
C. Sosyal itibara etkileri
E. Sağlığa saldırı
1. Arkamdan kötü konuşuyorlar.
1. Sağlığı zarara uğratan işlere zorlama
2. Dedikodular yayıyorlar.
2. Bedensel şiddetle tehdit
3. Gülünç duruma düşürülüyorum.
3. Hafif şiddet uygulama
4. Ruh hastasıymışım şüphesi yayıyorlar.
4. Bedensel istismar
5. Psikiyatrik muayeneye zorluyorlar.
5. Zarar verecek masraflar çıkarma
6. Sakatlığımla alay ediyorlar.
6. Ruhsal zarar verme
7. Beni gülünç duruma düşürmek için, yürüyüşümü, sesimi, jestle-
7. Cinsel el şakaları www.2fmagazine.com // 63
DOSYA Pekİ Mobbing Karşısında Ne Yapmalı? Mobbing, son dönemde çok daha dikkat çeken bir sorun olarak devletler tarafından da göz önüne alınmaya başlandı. Artık Mobbing sonucu oluşabilecek etkiler üzerine kanıtlar da bulunuyor. Bunlar arasında; t Baş ağrısı ya da uyku bozuklukları gibi stres semptomları, t Sosyal izolasyon, t Mide-barsak hastalıkları t Ağır depresyonlara, intihar girişimine varabilen depresif ruh hali t Kalp-dolaşım hastalıkları t Huzursuzluk, güven kaybı gibi belirtiler bulunuyor. Elbette hukuk dünyasında kişileri bu tacizlerden koruyacak yasalar mevcut. Fakat bunların hiç biri temelde Mobbing’i bir sorun olarak tanımıyor. Bu yasalar, daha çok kişinin sosyal ortamlarda karşılaşabileceği hakaret, fiziki ya da cinsel taciz gibi durumları çözmek üzerine hazırlanmış yasalar. Bir kişinin Mobbing’e uğradığını kanıtlaması da bu açından oldukça zor. Zira fiziki bir kanıt ya da şahit bulunamadığı zaman davalar düşüyor. Fakat bu konuda çeşitli gelişmeler var. Yapılan araştırmalar Mobbing’in yarattığı iş kaybının her yıl ekonomik kayıplar da yarattığını ortaya koyuyor. ABD’de 9.000 kamu çalışanı arasında yapılan bir araştırmaya göre Mobbing’in yarattığı yıllık kayıp 180 milyon dolar civarında. Üstelik bu sadece devlet dairelerini kapsayan bir rakam. Dolayısıyla büyük şirketler de Mobbing’i kendi iş verimliliği açısından zararlı görmeye ve ona karşı mücadele etmeye karar verdi. Buradan yola çıkarak şirketler kendi içerisinde Mobbing eğitimleri veriyor, Mobbing’e karşı mücadele büroları kuruyor ve anonim bildirim için çeşitli iletişim kanalları açıyor. Yakın dönemde Türkiye’de devlet de buna benzer bir çalışmayı devreye alabilir. SGK Başkanı Yadigar Gökalp İlhan, Türkiye’de Mobbing önlemleri açısından hukuki eksiklikler olduğunu ve çeşitli önlemler alınması gerektiğini belirtiyor. İlhan ayrıca Mobbing’e cezayı öngören bir düzenleme üzerinde çalıştıklarını ve bu yapının yürürlüğe girmesi halinde büyük ilerleme kaydedileceğini dile getiriyor. Dolayısıyla Mobbing, yakında yasa kapsamında ceza yaptırımı bulu64 TEMMUZ 2013 // 2f MAGAZINE
nan bir suç haline gelebilir.
sa da Türkiye’de kazanılmış davalar da bulunu-
Mobbing’e karşı uygulanması gerekenle-
yor. Bunların en ünlüsü ise basına ‘’top sakal
rin başında elbette eğitim geliyor. Çalışanlara
davası’’ olarak yansıyan Türk Telekom ve Bü-
Mobbing konusunda verilecek eğitimler bu
lent Atuk arasındaki dava. Türk Telekom’da şef
davranışların geleneksel yöntem olarak al-
mühendis olarak çalışan Bülent Atuk Ankara İş
gılanmasının önüne geçip, Mobbing’i daha
Mahkemesi’ne yaptığı başvuruyla, kendisine iş-
gerçekleşmeden önleyebiliyorlar. Mobbing’e
yerinde Mobbing yapıldığını iddia etmişti. Atuk,
uğrayanlar ise kesinlikle buna boyun eğmemeli
şef mühendis olmasına rağmen kendisine iş ve-
ve haklarını korumalı. Mobbing’e karşı yapılabi-
rilmediğini, kaloriferi, telefonu, bilgisayarı, per-
lecekler;
desi ve askısı bulunmayan bir odada çalışmaya
t Zorbaya açıkça duruma itiraz ettiğinizi söyleyin, taciz edici söz ve davranışlarını durdurmasını isteyin. Yanınızda güvendiğiniz ve gerekirse tanıklık edebilecek bir iş arkadaşınız bulunsun. t Olayları, verilen anlamsız emirleri ve uygulamaları yazılı olarak kaydedin.
zorlandığını ve top sakal bıraktığı için tacize uğradını belirtmişti. 2010 yılında karara bağlanan mahkeme ile Türk Telekom suçlu bulundu ve Bülent Atuk’a manevi tazminat ödemeye mahkum edildi. Mobbing herkesin başına gelebilir;
t İlk fırsatta zorbayı yetkili birine rapor edin,
Mobbing, insan doğasının bir parçası olarak
eşitiniz ise üstünüze, üstünüz ise yönetim kuru-
hepimizin uygulayıcı ya da uygulanan olarak
lu ve insan kaynaklarına durumu açıkça ve ka-
maruz kalabileceği bir davranış. Belki de bu ya-
nıtlarıyla bildirin.
zıyı okuduktan sonra siz de işyerinizde mobbing
t Gerekiyorsa, tıbbi ve psikolojik yardım alın.
uyguladığınızı farketmiş olabilirsiniz. Dolayısıyla
Hem yardımcı olacaktır, hem de kanıt oluştura-
işyerinizde her zaman daha hoşgörülü olmayı
caktır.
deneyin. Eğer Mobbing uygulanan tarafta ol-
t Şikayetiniz hakkında kuruluşunuz içinde ne yapıldığını araştırın. İş arkadaşlarınızla durumunuzu paylaşın, onlar da aynı şekilde rahatsız olabilirler, grupça başvurmanız daha etkili olabilir.
duğunuzu düşünüyorsanız; boyun eğmeyin ve sesinizi çıkartın. Artık bildirim hatları ve emsal davalar ile bu konuda yalnız değilsiniz. Mobbing’in olmadığı ya da en azından mümkün olduğunca önlendiği bir iş dünyası,
Türkiye’de Mobbing için emsal dava;
hem şirketler hem de çalışanlar için daha verimli
Mobbing’e karşı hukuksal eksiklikler bulun-
ve sürdürülebilir olacaktır. //
DOSYA
www.2fmagazine.com // 65
KAPAK KONUSU
=(9. ú
Aslıhan KARLIDAĞ // aslihan@2fmagazine.com
SEFA
@aslihankarlidag
*Les Ottomans
sur le Bosphore
H
ayatınızın en önemli kararını ver-
güzel örneklerinden biri olarak kabul edilir.
makyajınızı rahatlıkla yaptırabilirsiniz. Çok
diniz, evleneceksiniz. Aileler çok
Muhsinzade Mehmet Paşa Yalısı 1790-1929
güzel bir boy aynası da var. Düğün öncesi
mutlu tabi ki siz de öyle. Peki dü-
yılları arasında gerçek sahiplerine ev sahip-
nedimeleri, sağdıçları ve diğer konuklarınızı
ğününüz nerede olacak? Orga-
liği yaptı.
rahatlıkla ağırlayabileceğiniz koltuklar mev-
nizasyon şirketlerini dolaşmaya
başladınız, alternatifleriniz çığ gibi büyü-
cut. Yatak odası kısmı da son derece geniş ve
Günümüzde
şık. Fotoğraf çekiminizi otelde yapacaksanız
yor... İstanbul’da o kadar farklı alternatif var
1980’li yıllarda, ailenin 22 varisi bir araya
ki işinizin ne kadar zor olduğunu çok iyi bi-
gelerek yalıyı turizm amaçlı kullanmak iste-
Belirtmeden geçmeyelim, gelin odasına
liyorum. Bu stresi azaltmada belki bir payım
yen bir girişimciye sattı. Daha sonra yalı, Unit
gün boyu içecek ve atıştırmalık yiyecekler
olabilir düşüncesiyle bu ay çok favori düğün
Group çatısı altında Aysal ailesinin üyeleri
servis ediliyor.
mekanlarımdan birini konu etmek istedim.
tarafından otel haline getirildi. Dış cephe
Harikulade manzarasıyla İstanbul’un ve bo-
olarak orijinal yapısına sadık kalınan yalının
ğazın keyfine varacağınız muhteşem bir otel,
iç kısmı, işletmecisi Ahu Aysal tarafından
Les Ottomans...
yenilendi
odada çekim yapmayı unutmayın derim.
Düğününüz Les Ottomans’ı bahar ya da yaz aylarında evleniyorsanız tercih edin derim. Düğünler Bosfor adı verilen alanda yapılıyor. Bu alan
Tarİhİ
Odalar
içerisinde havuz da bulunuyor. Dilerseniz
Bugün Les Ottomans Otel olarak bildiği-
Otel, 6’sı dubleks 10 suit odadan oluşu-
düğününüzü havuz başı konseptinde yapa-
miz yalı, Osmanlı döneminde Muhsinzade
yor. Odaların tamamı birbirinden farklı dö-
biliyorsunuz. Düğün yemeği için kapasite
Mehmet Paşa Yalısı idi. Yalı ve müştemilatı,
şenmiş.
200 kişi, kokteyl için 500 kişi. Davetli sayınız
üzerinde III. Ahmet zamanına dayanan ka-
Gelin odası olarak Hürrem Sultan
200’ün üzerinde ise havuzun üzerini plat-
lıntılar, bir çeşme ve bahçe takımları bulu-
Odası’nı kullanabiliyorsunuz. 146 m2 bü-
form ile kapatıp kapasiteyi 500 kişiye çıka-
nan, toplam 4527 metrekarelik bir alan üze-
yüklüğündeki oda, otelin en iyi manzarala-
rabiliyorsunuz. Havuzun üzeri kapalı iken
rine inşa edildi. Bu zarif çeşme ve bahçe,
rından birine sahip. Ana bölümde 8 kişilik
kokteyl kapasitesi 1250 kişiye kadar çıkabili-
Osmanlı tarzı bahçe ve su mimarisinin en
bir yemek masası var. Bu bölümde saçınızı,
yor. Benim size naçizane tavsiyem 1000 kişi
66 TEMMUZ 2013 // 2f MAGAZINE * Boğaz’daki Osmanlılar
*(=ó 6$ñ/,.
=(9. ú
SEFA
Hürrem Sultan Odası
Bosfor
Lobi
Rahatlama Alanı
Has Oda
davet etmeyi aklınızdan bile geçirmeyin.
cak bir konum seçmenizi öneririm. Fotoğrafla-
Gelinlik ve topuklu ayakkabıyı da hesaba ka-
rınız gerçekten çok güzel görünecektir.
Tüm organizasyon
işlemleri için Les
Ottomans’ın çalıştığı organizasyon şirketiy-
tarsak gelin için o gece hiç bitmez! Unutma-
Düğün düzenine gelirsek, masaların ta-
le çalışabileceğiniz gibi kendi organizasyon
dan söyleyeyim havuzun üzerini platformla
mamını yuvarlak masa olarak seçebiliyorsu-
şirketinizi de ayarlayabilirsiniz. Ayrıca kendi
kapatmanın bir ön şartı var, otelin tüm oda-
nuz. Masa üstü süslemeleri tamamen sizin
Dj’inizi de getirebiliyorsunuz.
larını o gece için kapatmanız gerekiyor. Bu
zevkinize kalmış. Otelin önerisi; beyaz masa
da 10 odası bulunan bu otelde sizin ve şanslı
örtüsü ve peçeteler, üç kollu gümüş şam-
yakınlarınızın muhteşem odalarda konakla-
danlar, supla, mum ve varaklı Tiffany sandal-
Hayatınızın en güzel ama en yorgun gü-
ması anlamına geliyor.
yeler. Sade bir şıklık arıyorsanız otelin önerisi
nünü geride bıraktınız. Boğaza karşı dingin
değerlendirmeye değer.
bir kahvaltıyı hak ettiniz. Les Ottomans Otel
Tipik bir Les Ottomans düğünü, Osman-
Düğün Sonrası:
size ve otelde konaklayan konuklarınıza leziz
lı Bahçesi’ndeki kokteyl ile başlıyor. 3 katlı
Söyleyebileceğim tek dezavantajlı du-
Osmanlı Bahçesi, beyaz oturma grupları ve
rum müziğin sesi 11den sonra biraz kısılıyor.
sehpaları, beyaz veya renkli minderler , renkli
Ama üzülmeyin, after party’de acısını çıkarır-
Günler süren koşuşturmanın yorgun-
bir serpme kahvaltı ikram ediyor.
sınız. After party için Sultan Nigar veya Sul-
luğunu atmanız için otelin SPA merkezine
Misafirleriniz gün batımı eşliğinde kok-
tan Meryem salonlarını kullanabiliyorsunuz.
mutlaka uğrayın derim. Burada ısıtılmış ya-
teylin keyfini çıkarırken siz de odanızda son
Partide çalacak müzikleri de kendiniz seçebi-
taklarda dinlenip, ölü deniz suyu havuzunda
hazırlıklarını yapıyorsunuz. Nikah saati yaklaş-
liyorsunuz. Bardan limitsiz içki servisi devam
rahatlayabilirsiniz.
tığında görevliler davetlilerinizi nikah alanına
ederken gece bitene kadar değişik kokteyl-
davet ediyorlar. Nikah için arkanızı denize ala-
ler de servis ediliyor.
fanuslar ve beyaz tüller ile süsleniyor.
Keyifli Günler... // www.2fmagazine.com // 67
Deniz ÖNER // deniz@2fmagazine.com KAPAKDr.KONUSU
*h1(ûú1
YARARLARI
S
ve ZARARLARI
ıcak yaz günlerinde birçoğumuz kısa ya da uzun tatiller yaptık ya da planladık. Tatil denince de ilk aklımıza gelen deniz, güneş, kum oluyor değil mi?
Ülkemizde birçok yörede yaz aylarında yaylalara çıkılır. Sıcak günlerde daha serin yerlere gitmek ne kadar mantıklı görünse de gerçek şu ki çoğunluk daha da sıcak olan tatil bölgelerine akıyor. Güneş dünyadaki tüm varlıklar için bir yaşam kaynağı Güneşin insan psikolojisi üzerindeki olumlu etkisini kabul etmemek mümkün değil. Yeterli gün ışığı olmayan kış günlerinde bezgin, sıkıntılı iken; güneşli dönemlerde kendimizi daha iyimser, daha canlı, daha rahat hissederiz. Güneşin mikrop öldürücü özelliği, akne, sivilce tedavisinde faydaları; vücudun D vitamini sentezlenmesindeki katkısını göz ardı etmemiz mümkün değil. D vitamini; özellikle küçük çocuklarda kemik gelişimi için büyük öneme sahip. Eksikliğinde çocuklarda yavaş büyüme, kemiklerin kolay kı-
de aşırı güneş ışınlarının neden olduğu hasarlar-
bunalımı ve ciddi yanıklar gibi hemen ortaya
dan söz edelim.
çıkan hasarlara neden olabilir.
Ne kadar iyi bir tatil geçirdiğimizin göstergesi
artması nedeniyle, sıcaklığını dış ortama göre
genelde bronzlaşmış bir deridir değil mi?
ayarlamakta sorun yaşayabilmektedir. Yine terle
rılması, kollar, bacaklar, sırt ve kalça kemiklerinde ağrı veya gerginlik, ileri aşamada kemiklerde anormal görünüşlü eğilmeler, dişlerde sorunlar, ateş, kas zayıflığı ve kramplar; yetişkinlerde ise, kemik kas ağrıları ve kemiklerin erimeye bağlı kolay kırılmaları söz konusu olabilmekte. Güneş ışınları (Ultraviyole) 2 farklı tiptedir. Ultraviyole A (UVA); Düşük enerji seviyesine sahiptir. Güneş alerjilerine sebep olur. Camdan geçebilir. Tüm yıl boyunca kapalı havalarda ve binaların içinde de etkilidir. Ultraviyole B (UVB) Yüksek enerji seviyesine sahiptir. Güneş yanıklarından sorumlu morötesi ışınlardır. Camdan geçemez. Yazın daha fazla etkilidir. Güneşlenmenin yararlarından söz ettik. Bir 68 TEMMUZ 2013 // 2f MAGAZINE
Vücut çok sıcak günlerde rutubetin de
Tatil dönüşündeki bronzluk aslında derimi-
su ve tuz gibi bazı maddelerin kaybı ve bunla-
zin ne kadar hasara uğradığının göstergesi. Gü-
rın yerine koyulamaması da hastalık tablosunu
neş ışınlarının neden olduğu hücre ölümlerine
ağırlaştırabilmektedir.
karşı, derinin savunma mekanizması, pigment-
Güneşe ve ultraviyole ışınlarına bağlı cilt
lerin artması (koyulaşma) ve bağışıklık hücre-
yanıkları da sık olarak görülmektedir. Beyaz tenli
lerini daha fazla çalıştırmaktır. Bunu yapmazsa
ve cildi ince kişiler, esmer ve kalın ciltli kişilere
daha fazla hücre ölümü olacaktır.
göre daha fazla etkilenmektedir. Ciddi yanıklar
Bronzlaşmak denilen ve hoş görüntü sağ-
için mutlaka bir sağlık yardımı alınmalıdır.
layan sistem aslında DNA’sı yavaş yavaş bozulan
Sıcak bunalımı (yorgunluğu, bitkinliği)
hücrelerin habercisidir. Bu mekanizmada renk
sıcak ve nem oranı yüksek ortamda uzun süre
değişiklikleri bize kişinin ne kadar etkilendiğini
kalan veya egzersiz yapan kişilerde; halsizlik,
gösteren bir ipucudur.
bitkinlik, baş dönmesi, bulantı, bazen kusma,
Aşırı güneşte kalma güneş çarpması, sıcak
cildin nemli, soğuk ve soluk olması, alın ve yüz-
6$ñ/,. de terleme, solunum sayısında artma şeklinde gözlenebilmektedir. Sıcak yorgunluğu olan kişi serin bir yere alınmalı, kusması yoksa ve içebiliyorsa birkaç yudum soğuk su içirilmeli, üzerindeki elbiseleri çıkarılıp başı ve vücudu ıslak bir süngerle veya bezle ıslatılmalıdır. Durumu kötüye gidiyorsa bir sağlık merkezine götürülmelidir. Sıcak çarpması da sıcak ve rutubetli ortamda uzun süre kalındığında veya ağır iş veya spor yapıldığında oluşur fakat, sıcak bunalımı kadar çok sık görülmez. Belirtileri yüksek ateş, çarpıntı, sık ve yüzeysel solunum, ciltte sıcaklık, kuruluk ve kırmızılık, kişinin hareketlerinde azalma veya garip davranışlar, şiddetli baş ağrısı yakınması, bulantı, kusma ve tedavi edilmeyen hastalarda şuur kaybı şeklindedir. Nadir de olsa ölüm görülebilir. Sıcak çarpması olduğu düşünülen bir hasta serin bir yere
katarakta ve gözde hasara neden olan zararlı ışınları azaltır. Q
Yine gözlerde katarakt oluşumu da yıllar içinde ortaya çıkabilecek önemli hasarlar arasın-
Koruyucu yağlar ve kremler güneşe
dadır.
yatırılmalı, bütün giysileri çıkarılmalı, başı ve
çıkmadan yarım saat kadar önce sürülmeli
Güneşe karşı nasıl korunmamız gerektiğini
vücuduna (özellikle vücudun koltuk altı, kasık-
ve her 2 saatte bir ve yüzdükten sonra tek-
belirlemede cilt tipiniz büyük bir önem taşıyor.
lar gibi kıvrım yerlerine) buzlu su ile ıslatılmış
rarlanmalıdır. Fakat bilinmelidir ki, giysilerin
Güneşin zararları açısından en fazla riski, beyaz
kompresler koyulmalı ve bunlar sık sık değiştiril-
yararı koruyucu yağlardan çok daha fazladır.
tenliler, kızıllar ve hiç bronzlaşamayan ya da
meli, varsa, hasta bir vantilatör veya bir yelpaze
Q Sıcak
ve rutubetin yoğun olduğu sa-
ile havalandırılmalı, kusması yok ve içebiliyorsa
atlerde ağır işler ve sporlar yapılmamalı, bu
soğuk su içirilmeli ve en kısa zamanda bir sağlık
gibi faaliyetler serin saatlere alınmalıdır.
merkezine götürülmelidir. Güneş ışınlarının geç ortaya çıkan etkileri Aşırı güneşlenmenin uzun vadede ortaya çıkan başlıca etkileri; cildin erken yaşlanması, kırışıklıklar, lekeler ve en önemlisi ise cilt kanser-
Q Mutlaka
dir. İdrarın azalması ve koyulaşması su ihtiya-
ozon tabakasının incelmesiyle birlikte güneş ya-
cı olduğunun belirtisidir. Bu gibi ortamlarda
nığı oluşması hiç de az rastlanır bir durum değil.
herkesin yanında içecek su mutlaka bulunmalıdır. Q Alkol
ve kafein idrar artışı ve sıvı kaybı
sin tüketilmesi gerekir.
Q Yaz
Q Bol
Çalışan kişiler ise, eğer serin bir ortamda çalışıyorsa, koyu renkli giysileri tercih edebilirler.
Güneşten Nasıl korunmalıyız? Sıcak, rutubet ve Ultraviyole ışınlarının
Cildin rengi koyulaştıkça yanma riski de o oranda azalıyor. Ancak, esmer tenlilerde de
yaptığı için sıcak saatlerde içilmemelidir.
Q
tipleri taşıyor.
ihtiyacın üzerinde sıvı içilmeli-
leridir.
zararlı etkilerinden korunmak için güneş altın-
güneşe çıktıkça deri yanıklarıyla sonuçlanan cilt
aylarında az az ve sık aralıklarla besu içilmeli, bol sebze ve meyve tü-
Zira, koyu renkler, ultraviyole ışınlarını yansıttığı için güneşin etkilerini azaltıyor. Ama buna karşılık sıcağı absorbe ediyor. Bu yüzden de serin yerlerde çalışan kişiler, koyu renkli giysileri tercih ederek güneşe karşı daha fazla koruma sağlaya-
ketilmelidir. En güçlü nemlendirici sudur
bilir.
(saat 11.00 - 16.00 arası) uzun süre kalmamalı,
Deride en sık görülen kanserler; Bazal
ÖZEL RİSK GRUPLARI
gölge tercih edilmelidir.
hücreli, Yassı hücreli kanserler ile Malign me-
da özellikle sıcağın yoğun olduğu dönemlerde
Q Güneş şemsiyesi gibi gölgeliklerin altında
lanomalardır.
Özellikle yaşlılar ile kalp ve tansiyon hastaları, çocuklar, hamileler, aşırı kilolu kişiler, kanser
otururken de kum ve denizden yansıyan ultra-
Bunlardan özellikle Malign melanoma
hastaları ile kemoterapi görenlerin güneşten
viyole ışıkları önemli miktarda zarar verebileceği
erken dönemde değilse tedavi şansı en dü-
korunma yöntemleri konusunda çok dikkatli
için dikkatli olmalıdır.
şük olan deri kanseridir. Çocukluk ve gençlik
olmaları gerekmektedir.
Q Baş,
şapka ile kapatılmalı, pamuklu (sen-
yıllarında (35 yaş öncesi) aralıklı olarak uzun
Güneşten korunmayı sadece tatilde güneş-
tetik karışık giysiler su kaybını engeller) beyaz
süre güneşte kalmış olmak, güneş yanığı ge-
lenirken değil, yaz ve kış aylarında da günlük
veya açık renkli, ince ve hafif giysiler giyilmeli,
çirmiş, solaryuma girmiş olmak…Açık renk
alışkanlık haline getirmeli ve özellikle çocukla-
ışınlarının yüzde 99-100’ünü en-
deri, vücutta çok sayıda çil veya ben olması,
rımıza da öğretmeliyiz. Sağlıklı beslenme gibi
gelleyebilen ultroviyole koruyuculu güneş göz-
Q Güneş
açık renk saç, açık renk göz gibi kalıtsal et-
tüm yaşam boyunca uygulanılacak bir kural ola-
lüklerini kullanın. Çünkü bu tür güneş gözlükleri
kenler de riski artıran faktörler arasındadır.
rak hayatımıza yerleştirmeliyiz. // www.2fmagazine.com // 69
Bilinçaltımızın Çizgi Kahramanları
Ç
ocukken çizgi film izlemekten daha çok ke-
etmişlerdir. Sanırım buradan da işletmemiz için çıka-
yif aldığım bir şey yoktu. Sabahları gereksiz-
rım yapmamız zor olmasa gerek. Zor zamanlar mu-
ce erken saatlerde kalkıp Küçük Golcü’yü
hakkak olacaktır. Bizi ürküten gelişmeler iş dünyasında
izlediğimi hatırlıyorum. Bugs Bunny ve
kaçınılmaz. Daima Scooby Doo ve Shaggy’yi hatırlayın.
Şirinler ile de bu seremoni devam ederdi. Yaş ilerledikçe çizgi filmler ile ilgili farklı sap-
tamalar yapıyorsunuz. Aslında sadece iyi birer insan olmamızı değil, aynı zamanda iyi birer iş adamı, iş kadını olmamızı da öğütlemiş çizgi filmler.
Müfettiş Gadget: “En İyi Teknolojiyi En İyi İnsana Değişmeyin” Müfettişimiz en iyi teknolojilerle donatılmıştı, ancak her hikayede olayı çözen ve müfettişi beladan kurtaran onun cesur yeğeni Penny ve akıllı
Kanıt mı İstİyorsunuz ?
köpeği Beyin’di. Hikayenin sonunda tüm övgüleri
Bugs Bunny: ” İletişimin Önemi”
Müfettiş’in alması da sanırım incelenmesi gereken-
Bugs Bunny, Elmer’a her “N’aber Canım?” diye
ler arasında.
sorduğunda onunla alay ettiğini düşünürdük. Ancak Bugs Bunny bize sürekli iletişimin önemini öğretiyor-
Küçük Golcü: “Asla Vazgeçmeyin”
du. “N’aber?” bir kişinin durumu ile ilgili bilgi edinme-
Küçük Golcü - bazılarımız Tsubasa diye de ha-
miz için gerekli ve yeterli en kısa aynı zamanda etkili
tırlar - izlemeye doyamadığım bir çizgi filmdi. Tsu-
yollardan biridir. Tabi Elmer bu konuda pek olumlu
basa bize asla vazgeçmemeyi öğreten bir karakter
dönüşler yapmıyordu ama Bugs Bunny’nin kırılmaz ve
olmuştur. Sanırım çalışmayı, çabalamayı ve savaş-
gücenmez tavrı ticaretteki altın kurallardan birini daha
mayı bir erkek çocuğuna daha iyi anlatan bir çizgi
bize öğretti: “Ticarette küslük olmaz”
film daha yoktur. Konunun futbol olması ne yazık ki bayanlarda aynı hisleri uyandıramadı.
Şirinler: “Yetenekleri Öne Çıkar” Şirinler köyünün düzenini hatırlarsınız. Her bir karakter yapmakta en iyi olduğu şeyi yapar ve or-
Tom ve Jerry: “Sonsuz Kovalamaca Sizi Bir Yere Getirmez”
ganizasyon böyle işler. Sporcu Şirin güç gerektiren
Tom ve Jerry basit bir iş prensibinin üzerine
işleri yaparken, Usta Şirin tadilat işlerini yapar. Bir şir-
kurulu; eğer tüm yaptığınız rakibinizi kovalamaksa
kette olması gereken tüm pozisyonlar, adeta Şirinler
maalesef hedeflediğiniz noktaya gelemeyeceksi-
Köyü’nün bir parçası gibidir. Şirin Baba stratejik karar-
niz. Bu sürecin bir noktasında rekabetten ayrışma-
ları alırken operasyonel hamleleri de Şirinler üstlenirdi.
nız gerekmekte. Kısır döngüden kurtulacak bir yol
Hatta şirkette o uyuz olduğunuz, çok konuşan ve çok
arayın.
bilmiş karakteri Gözlüklü Şirin, bütün gün yatıp bir şey yapmayanı da Uykucu Şirin olarak bu çizgi filmde görmemiz mümkündür.
Kayıp Balık Nemo: “Tecrübeye Daima Saygılı Ol” Herhangi bir konu ile ilgili her şeyi bildiğimizi düşünsek de, özellikle o işte yeniysek, daha tecrübeli
Scooby Doo: “Korkmaktan Korkmayın”
birinin deneyimlerinden faydalanmak her zaman yara-
Scooby Doo ve Shaggy dünya tarihinde gelmiş
rımıza olacaktır. Aslında Kayıp Balık Nemo’dan öğrene-
geçmiş en garip çizgi kahramanlardır. Karakterlerimiz
cek çok şeyimiz var. Nemo’nun babası bize görünüşün
aslında biraz şapşal ve korkaktırlar. Ancak ne kadar kor-
her şey olmadığını öğretti; Dory de bize bir şeyleri
karlarsa korksunlar her zaman sonuna kadar devam
unutmaktansa not almanın iyi olacağını anlattı.
A. Batuhan Dalcı Köşe Yazarı 70 TEMMUZ 2013 // 2f MAGAZINE
VRQ VD\ID
û + 3 & / & . 6 . .û/û ' 6 3 3 " 4 " 5 . 6 . û 4 , ."
electroworld .com.tr
!HQÝF}MÝCDÚHK ÝGDQÝF}MÝC}Ù}JÝEHX@S
www.2fmagazine.com // 70