SAYI 101 ŞUBAT 2014
TOBB Sektör Meclisi Ankara'da olağanüstü toplandı. İstanbul Kuyumcular Odası basın açıklaması yaptı.
Beylikdüzü’nün en prestijli konut projesi;
Altın Vadi Konakları İstanbul’un yeni çekim merkezi Beylikdüzü’nde inşaat çalışmalarının hızla devam ettiği Altın Vadi Konakları’nda betonarme inşaatın tamamlanmasıyla birlikte projenin en dikkat çekici taraflarından dış cephesi de kaplanmaya başladı. Satışların hızla devam ettiği projede dairelerin büyük kısmı sahiplerini bulurken, uygun fiyat, hemen tapu ve %1 KDV avantajları gibi fırsatlar devam ediyor.
R
afineri Yapı tarafından Beylikdüzü’nde 6,090 m2 arsa üzerine inşaa edilen Altın Vadi Konakları’nın teslim tarihi Temmuz 2014 olarak belirlendi. 5 katlı 8 blok ve toplam 102 daireden oluşan projede 1+1, 2+1, 2+1 dubleks, 3+1, 4+1 dubleks ve 5+1 dubleks dairelerden oluşmaktadır. Dairelerin metrekareleri ise 82 m2 - 233 m2 arasında değişiyor. Altın Vadi Konakları, son dönemde ağırlıkla çok katlı olarak tasarlanan projelerden farklı olarak beş katlı bloklardan oluşuyor. Beyaz rengin hakim olduğu konutların dış cephesine dikey sütunlar eşlik ediyor. Sadece sizin kullanımınıza özel yaklaşık 4.000m2 peyzaj alanına sahip Altın Vadi Konakları’nda; günlük hayat alıştığınız görüntülerin dışına taşınıyor.
Proje, lokasyonuyla ön plana çıkıyor Beylikdüzü Altın Vadi Konakları, ulaşım açısından da kolay ulaşılabilir bir lokasyonda bulunmaktadır. Metrobüs, Hastane, Üniversite, Okul ve Alışveriş Merkezi gibi hayatın önemli noktalarına maksimum 10 dakika mesafede bulunmaktadır. A3
A1
A5
B2
B1
A2
A4
A6
Finansman Desteği
TEMMUZ 2014 TESLİM • HEMEN TAPU • %1 KDV
ALTIN VADİ KONAKLARI H AYA L E T T İ Ğ İ N İ Z G İ B İ . . .
SATIŞ OFİSİ
SATIŞ OFİSİ Adnan Kahveci Mahallesi, Ender Sokak No: 3 Beylikdüzü / İstanbul Tel: 0212 876 30 96 MERKEZ OFİS Skyport Residence Yakuplu Mahallesi Hürriyet Bulvarı No: 1 Kat: 27/217 Beylikdüzü / İstanbul Tel: 0212 876 30 95 www.altinvadikonaklari.com
•
www.rafineriyapi.com.tr
Kredi kartına taksit kalktı, Sevgiler Günü ciroları azaldı BDDK’nın kuyumcu mağazalarında kredi kartlarına taksitli satışları yasaklaması ile ilgili uygulama 1 Şubat’tan itibaren yürürlüğe girdi. Bu haberin duyulması ile birlikte satışın ciddi oranlarda artış gösterdiği Sevgililer Günü öncesinde ürün siparişlerinin çok önemli bir kısmı durdurulmuştu. Kararın üretici ve toptancılara etkisi zaten Ocak ayında hissedilmişti. Taksit yasağının perakendecilere yansıması merak ediliyordu. Ne yazık ki korkulan oldu. Henüz elimizde kesin bir rakam olmasa da cirolar geçtiğimiz yıla nazaran %30 ile %50 arasında düşmüş görünüyor. Yasağın etkileri ile ilgili Bankalararası Kart Merkezi verilerinin açıklanmasını bekliyoruz. Geçtiğimiz yıl Şubat ayında kuyumcu mağazalarında kart ile yapılan alışveriş tutarı 1 milyar 11 milyon TL düzeyinde gerçekleşmişti. TOBB’da gündem karta taksit yasağı BDDK’nın kredi kartlarına taksiti yasaklaması ile birlikte TOBB Kuyumculuk Sanayi Meclisi de konu ile ilgili harekete geçti. Meclis Başkanı İmam Altınbaş’ın talebi ile Kuyumculuk Sanayi Meclisi bu kez Ankara’da olağanüstü toplandı. Türkiye’nin dört bir yanından sektörün önemli isimlerinin katıldığı toplantıda sorunun çözülmesi için izlenmesi gereken stratejik yol haritasının detayları masaya yatırıldı. Önümüzdeki günlerde İmam Altınbaş’ın Başbakan Yardımcısı Ali Babacan ile görüşmesi planlanıyor. TOBB Kuyumculuk Sanayi Meclisi Sektör Danışmanı Işıl Bandakçıoğlu Mart ayında düzenlenecek olan Ekonomi Şurası’nda ekonomi yönetimine ve diğer sektörlere sunulmak üzere konu ile ilgili ayrıntılı bir rapor hazırlığı içerisinde. Raporda kuyumcu mağazalarında kredi kartı ile taksit yasağının hane halklarının tasarruf eğilimini artırıcı değil azaltıcı yönde etki yapacağı, altın talebinin daraltılmasının dış ticaret açığını olumlu etkilemeyeceği ile ilgili konular ön plana çıkartılıyor. İKO’dan Nuruosmaniye’de basın açıklaması Norayr İşler ve yeni yönetim kurulu, seçimin hemen ertesinde, henüz mazbatalarını dahi almadan taksit yasağı ile ilgili İKO’da olağanüstü toplanmıştı. İKO’nun bu konu ile ilgili çalışmaları hızlana-
rak devam ediyor. Norayr İşler basın yoluyla konuyu sürekli gündemde tutuyor. Norayr İşler, TOBB Kuyumculuk Sanayi Meclisi’nin Ankara’daki toplantısında da yer alan isimler arasındaydı. İKO ile TOBB Kuyumculuk Sanayi Meclisi uyum içinde çalışıyor. İKO Sevgililer Günü’nün hemen ertesinde sektörün merkezi Nuruosmaniye’de oldukça geniş bir katılımlı basın açıklaması düzenledi. Kamuoyunun konu ile ilgili sağlıklı bir biçimde bilgilendirilmesi açısından bu son derece önemliydi. Basın toplantısının yansımaları medyada geniş yer buldu. Fuar hazırlıkları başladı Sektör için sezonun başlangıcı olarak kabul edilen İstanbul Jewelry Show Mart için sayılı günler kaldı. Katılımcı firmaların hazırlıkları devam ediyor. Pek çok firmanın yeni sezon koleksiyonları tamamlanmak üzere. UBM Rotaforte tarafından gerçekleştirilen fuar her geçen yıl katılımcılara daha yüksek fayda sağlamaya devam ediyor. Her geçen sene özellikle yabancı ziyaretçi sayısında artış yaşanıyor. Özellikle Avrupa’da ekonomik verilerde nispeten bir iyileşme gözleniyor. Yakın coğrafyamızdaki siyasi problemler devam ediyor. Bu konjonktürel ortamın fuarı nasıl etkileyeceğini hep beraber göreceğiz. Her sene olduğu gibi bu sene de “Mart Fuarı”nda yerler hemen hemen tükendi. Fuarın sektörümüz için faydalı ve yeni sezonla ilgili umut veren bir şekilde geçmesini dileriz. “Nuruosmaniye mi Kuyumcukent mi?” Av. Özcan Halaç başkanlığındaki yeni yönetim kurulunun göreve gelmesi ile birlikte Kuyumcukent’te bir hareketlenme yaşanmıştı. Komplekste yaşanan gelişmeler, yaşanan hareketliliğin kısa soluklu geçici bir heyecan olmadığını kanıtladı. Tarihi yarımadadaki firmaların Kuyumcukent’e taşınması devam ediyor. Bu yazıyı hazırladığım hafta sektörün önemli lokasyonlarından birisi olan Şerefefendi Caddesi’ndeki 3 firma da Kuyumcukent’e taşınmıştı. Şerefefendi Caddesi’nde “Kiralık” ilanları artarken, Kuyumcukent’te özellikle atölyeler bloğunda hava paraları konuşuluyor. Biz de dahil olmak üzere pek çok firma aynı soruyu soruyor; “Nuruosmaniye mi Kuyumcukent mi?”
REKLAM SATIŞ YÖNETMENLERİ
SAYI: 101 • ŞUBAT 2014 • YIL: 8
MELEK SANCAKLI KADER YAŞAR DİLA ECEM ÇAKIR BUSE GÜNGÖR GÖRSEL YÖNETMEN
İSMAİL BATI Yayın Dünyası Gazetecilik Yayıncılık ve Dağıtım A.Ş.
Adına, Sahibi ve Genel Yayın Yönetmeni:
REMZİ ÇELEN
YAZI İŞLERİ MÜDÜRÜ
ZEHRA KAŞIKOĞLU ÖRS EDİTÖR
ASLI ÇELEBİOĞLU 22 ALTIN DÜNYASI • SAYI 101
GRAFİK/TASARIM
SELİN BEŞİRYAN MUHASEBE SORUMLUSU
ERDAL BUDAK
KATKIDA BULUNANLAR:
MEHMET ÇELİK • BURHAN GEZGİN SALİHA ASCENSİO • EMRE ALKİN MEHMET CAN ÖZDEMİR • AYLİN GÖZEN
Yönetim Yeri: Küçükayasofya Mah. Aksakal Sk. No: 27 Fatih/İstanbul Tel: 0212 518 84 01 (pbx) Fax: 0212 518 84 02 info@yayindunyasi.com www.altindunyasi.org BASKI: GEZEGEN BASIM / 100. Yıl Mah. Matbaacılar Sitesi 2. Cad. No: 202/A Bağcılar - İstanbul • Tel: 0212 325 71 25 Sertifika No: 12002
Altın Dünyası • Gündem
TOBB KUYUMCULUK SANAYİ MECLİSİ ANKARA’DA TOPLANDI
Kuyumculuk ve mücevherat sektörünün çatı örgütü TOBB Kuyumculuk Sanayi Meclisi, BDDK’nın kuyumcu mağazalarında kredi kartlarına taksitli satışı yasaklama kararından sonra olağanüstü toplandı. Ankara’da gerçekleştirilen geniş katılımlı toplantıda sektörün en önemli sorunu mercek altına alındı. Sorunun çözümü için izlenmesi gereken stratejik yol haritasının detayları masaya yatırıldı.
TOBB
Kuyumculuk Sanayi Meclisi olağanüstü gündem ile Ankara’da toplandı. Toplantıya TOBB Kuyumculuk Sanayi Meclisi Başkanı İmam Altınbaş, Başkan Yardımcısı İlyas Gençoğlu, Meclis Üyeleri Mehmet Ali Erdayıoğlu, Norayr İşler, Yılmaz Uca, Yılmaz Temizocak, Gökhan Özer, Hasan Çavuşçulu, Kamil Porsuk, Aris Demir, Süleyman Akgün, Şeref Nalçacıgil, Işıl Bandakçıoğlu’nun yanısıra Kalkınma Bakanlığı ve Borsa İstanbul temsilcileri katıldı. Olağanüstü gündem ile gerçekleştirilen toplantıya aynı zamanda, TOBB Yönetim Kurulu Üyesi Necdet Özer ve TOBB Sektör Meclisleri Daire Başkanı Cihat Alagöz de katıldı. BDDK’nın kuyumcu mağazalarında yapılan alışverişlerde kredi kartlarına taksitli satışı yasaklamasının sektörü son derece olumsuz etkileyeceğinin vurgulandığı toplantıda, sorunun çözümü için Türkiye’nin dört bir yanından gelen meclis üyeleri görüşlerini dile getirdi. Toplantıda söz alan TOBB Kuyumculuk Sanayi Meclisi Başkanı İmam Altınbaş, kuyumcu mağazalarında kredi kartlarına taksit yasağının gelmesi ile birlikte ortaya çıkan problem ile ilgili görüşlerini şu şekilde dile getirdi; “BDDK’nın aldığı bu karar sonrasında 5000 yıllık tarihi geçmişe sahip olan, 40 bini aşkın firmada 300 bin kişiye istihdam sağlayan ve gerçekleştirdiği ihracat ile ekonomiye önemli katkılar sağlayan kuyumculuk ve mücevherat sektörü son derece olumsuz etkilenecektir. Sektörde satışların %30’u aşan oranlarda düşeceğini tahmin ediyoruz. Bazı bölgelerde ciro azalışının %50’nin de üzerine çıkacağından endişe duyuyoruz. Kısacası önemli bir tehlike ile karşı karşıyayız. Bu noktada yapmamız gereken en doğru şey, bu kararın alınmasının altında yatan sebepleri oraya koymak ve sorunun çözümü için sağlıklı bir yol haritası ortaya çıkarmaktır. BDDK’nın aldığı bu kararın altın-
24 ALTIN DÜNYASI • SAYI 101
da yatan 3 önemli sebebin olduğunu düşünüyoruz. Ülkede tasarruf eğilimin azalma eğiliminde olması, ekonomi yönetiminin cari açık endişesi ve POS makinelerinin amaç dışı kullanımı. BDDK, kredi kartları ile yapılan tüketim harcamaların tasarrufları olumsuz etkilediği düşüncesi ile bu yönde bir karar aldı. Ancak burada çok önemli bir detay gözden kaçmış durumda. Altın, halkımızın en önemli yatırım aracıdır. Altın takı hatta mücevher bir tüketim malı değildir. Bir takım elbise, cep telefonu, çanta ya da tatil satın aldığınızda onu aldığınız yere götürdüğünüzde paraya çeviremezsiniz. Ancak altın takınızı ya da mücevherinizi 10 hatta 20 sene sonra bile olsa paraya çevirebilirsiniz. Bizim insanımız altın yatırımlarını bozdurup ev alır, iş kurar, düğün yapar. Kısacası altın bir tüketim değil, bizim insanımızın en önemli yatırım aracıdır. Dolayısıyla kredi kartına taksitin yasaklanması hane halklarının tasarruflarını azaltıcı bir etki yapacaktır. Diğer bir konu da cari açık sorunudur. Burada gözden kaçan konu her yıl tonlarca hurda altının eritilerek tekrar mamül haline getirildiğidir. Ülkede satılan takılar yalnızca yurtdışından ithal edilen külçelerle üretilmemektedir. Kaldı ki, sektörde üretilen milyarlarca dolarlık takı yurtdışına ihraç edilmekte ve bu işlem cari açığı azaltıcı yönde etki yapmaktadır. Yurtdışından ithal edilerek yurtiçinde satılan takı miktarı son derece düşük orandadır. BDDK’nın bu kararı almasındaki diğer bir etken de POS cihazlarının amaç dışı kullanımıdır. POS tefeciliği olarak da nitelenebilen bu işlem aslında meslektaşımız olmayan ama kuyumcu adı altın-
da faaliyet gösteren son derece az sayıdaki kişi tarafından gerçekleştirilmektedir. Bu kişilerin denetlenmesi ya da sektörümüzden ayrıştırılması kuyumcu odaları vasıtası ile olabileceği gibi bankaların POS cihazlarını tanımlarken, çek defteri verme kriterlerini bu firmalara da uygulamaları yeterli olacaktır. Özetlemek gerekirse BDDK’nın bu kararı alırken bazı önemli noktaları gözden kaçırdığını ve yanlış değerlendirdiğini düşünüyoruz. BDDK’nın kuyumculuk sektörüne yönelik olumsuz bir yaklaşımının sözkonusu olmadığı aşikardır. Kendileri ile yakın iletişim halindeyiz. Konu ile ilgili sağlıklı çalışma yapıp kendilerini doğru bir şekilde bilgilendireceğiz. Konuyu aynı zamanda Mart ayının başında yapılacak olan 5. Ekonomi Şurası’nda da Sayın Ali Babacan ve diğer sektör başkanlarına aktaracağım. Konu ile ilgili hazırlıklarımız ve ilgili bakanlarla görüşmelerimiz devam ediyor.” Toplantıda söz alan meclis üyeleri, sorunun çözümü için problemin tespiti ve çözüm yollarının net bir şekilde ortaya koyulmasının önemi üzerinde durdu. Konu ile ilgili tavsiyelerini dile getiren meclis üyeleri sağlıklı bir şekilde hazırlanacak bir rapor ile Ekonomi Şurası’nda yapılacak sunumun etkili olacağı düşüncesinde birleşti. ÖTV’de ekonomi yönetimine aktarılacak diğer bir gündem maddesi Toplantıda ele alınan bir diğer önemli gündem maddesi de değerli taş ithalinde alınan %20 Özel Tüketim Vergisi ile ilgiliydi. Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in geçtiğimiz yılın sonunda verdiği müjdeden sonra ilgili düzenleme ortaya çıkan KDV mevzuatı ile ilgili problemden sonra torba yasadan çıkartılmıştı. Ekonomi Şurası’nda sektörün karşı karşıya olduğu sorunlar başlığı altında ÖTV de ekonomi yönetimine aktarılacak. TOBB Kuyumculuk Sanayi Meclisi Danışmanı Işıl Kuru Bandakçıoğlu, Ekonomi Şurası’nda sunulacak raporun hazırlıklarını tamamlama aşamasında. n
TOBB Kuyumculuk Sanayi Meclisi Başkanı İmam Altınbaş:
“BDDK’nın aldığı bu karar sonrasında 5000 yıllık tarihi geçmişe sahip olan, 40 bini aşkın firmada 300 bin kişiye istihdam sağlayan ve gerçekleştirdiği ihracat ile ekonomiye önemli katkılar sağlayan kuyumculuk ve mücevherat sektörü son derece olumsuz etkilenecektir. Sektörde satışların %30’u aşan oranlarda düşeceğini tahmin ediyoruz." SAYI 101 • ALTIN DÜNYASI 25
Altın Dünyası • Haber
İstanbul Maden ve Metaller İhracatçı Birlikleri (İMMİB) tarafından bu yıl 7.'si düzenlenen İhracatın Yıldızları Ödül Töreni’nde kuyumculuk ve mücevherat sektörü ihracat şampiyonları ödüllerini Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekçi’nin elinden aldı. Altından mamül mücevherat kategorisinde birinci Altınbaş olurken pırlantalı mücevher kategorisinin lideri Zen Pırlanta oldu. Gümüş kategorisinde birinciliği ise Talay Silver elde etti.
Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekçi 26 ALTIN DÜNYASI • SAYI 101
İstanbul Maden ve Metaller İhracatçı Birlikleri tarafından düzenenen İhracatın Yıldızları Ödül Töreni İstanbul Swiss Otel’de gerçekleştirildi. Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekçi’nin katılımı ile gerçekleştirilen ödül töreninde ürün kategorilerine göre ihracat liderleri ödüllendirildi. Geçtiğimiz sene olduğu gibi bu sene de altından mamül mücevher kategorisinde ihracat şampiyonu Altınbaş olurken, pırlantalı mücevherin ihracat birincisi ise yine Zen Pırlanta oldu. Gümüş kategorisinde Talay Silver en yüksek ihracatı gerçekleştiren firma olarak zirvede yer aldı. Ödül töreninde yaptığı konuşmada sanayicilere seslenen Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekçi şunları söyledi; “Herhalde Türkiye’de siyasetçiler arasında en ihracatçı siyasetçi ben isem, ben bir numarayımdır. O konuda, şirketlerimiz ülkemizin ekonomisine, ihracatına, istihdamına katkı vermeye devam ediyor.’’ Zeybekci, Türkiye’nin kalkınmasını, büyümesini, sağlam temellere oturmasını ihracat sayesinde yapacağını ifade etti.Türkiye 2023 hedeflerine ulaşamasa bile bu konuda büyük mesafeler kat edeceğini aktaran Zeybekci, kendisinin bu hedefe ulaşılacağına inandığını söyledi. Avrupa Birliği’ne üyelik süreci ile ilgili de değerlendirmelerde bulunan Zeybekçi Türkiye’nin şimdiye kadar “A süreci” ile bugünlere geldiğini, bundan sonra da “B sürecine” geçmek zorunda olduğuna işaret etti. Zeybekçi; “Kervanın bu yüküyle çok uzun yolculuklara çıkmamız ve 500 milyar dolarlık ihracat yolculuğuna çıkmamızı pek olası görmüyoruz” şeklinde konuştu. Zeybekci, Türkiye’nin bu güne kadar buralara, fasoncu bir kabiliyetle geldiğine dikkati çekti. “Bu ülkede kriz çıkmaz, çıkmayacak” diyen Zeybekci, “Ne yapsalar, ne etseler boş. Biz şuan kamu maliyesi olarak, kamu borçlanma ihtiyacı olarak AB’nin 28 ülkesinin 25’inden iyiyiz” ifadelerini
İhracatın Yıldızları kullandı. “Biz kendi kendimize bir şey yapmazsak, başkaları bize bir şey yapamaz” diyen Zeybekci, son süreci sağlıklı bir doğum süreci olarak gördüğünü söyledi. 2014’ün 2013’ten çok daha iyi olacağını vurgulayan Zeybekci, AB’deki toparlanmanın Türkiye’ye pozitif etkileri olacağını, AB’de tüketimin yüzde 1 artmasının Türkiye’de yüzde 4’lük bir ihracat artışına sebep olduğunu dile getirdi. Zeybekci, 2015 yılı için ise çok daha pozitif olduklarını söyledi. Türkiye ekonomisinin geneli itibari ile değerlendirilmesi gerektiğinin altını çizen Zeybekci, Fed’in yaptığı değerlendirmede Türkiye’nin cari açıkla ilgili tek bir unsur üzerinden değerlendirilmesinin, Fed Başkanının ülkelerin isimlerini zikrederek açıklama yapmasının alışılmış bir şey olmadığını dile getirdi. İhracatçılar Meclisi Başkanı (TİM) Başkanı Mehmet Büyükekşi İhracatçılar Meclisi Başkanı (TİM) Başkanı Mehmet Büyükekşi ise 2014 yılına ihracatta rekorla başladıklarını belirterek, “Ocak ayında mal ihracatımızı yüzde 9,6 artırarak 12 milyar dolar ile Cumhuriyet tarihinin rekorunu kırdık” dedi. Büyükekşi, bu yıl hedeflenen 166,5 milyar dolarlık ihracat rakamına ulaşabileceklerine inandıklarını kaydetti. İhracatçı Eğilim Anketi sonuçlarını açıkladıklarını anımsatan Büyükekşi, “İhracatçılarımız yeni pazarlarda açılımlar yapacak. Yeni yatırım alanlarını genişletecek ve ek istihdam yaratacak. İhracatçılarımız bu yılın ilk çeyreğinde 67 bin, yılın tamamında 470 bin ek istihdam hedefliyor” dedi. Gerek kredi kartlarındaki taksit sınırlaması, gerekse tüketici kredilerindeki sınırlamanın iç piyasadaki büyümeyi bundan sonra daha sınırlı kılacağını vurgulayan Büyükekşi, ihracatla büyümek ve ihracat odaklı üretim stratejisinin de bundan sonra sürdürülebilir büyümeye ciddi katkı sağlayacağını dile getirdi.” Bu yıl ihracatçıların yılı olacak” diyen Büyükekşi, son dönemde yaşanan finansal piyasalardaki dalgalanmalara işaret ederek, şunları kaydetti: “Kısa vadeli dalgalanmalar olabilir. Ama biz uzun vadeli hedeflere odaklanalım. Bu dalgalanma yavaş yavaş duruluyor. Her platformda yüksek kuru savunmadığımızı, tam tersi rekabetçi, öngörülebilir kura ihtiyacımız olduğunu söyledik. İhracatımız da bu kısa vadeli dalgalanmalara göre değil, tamamen 2023 hedeflerine odaklanacak.” Büyükekşi, bu yıl Anadolu’da da inovasyon haftaları gerçekleştirmek istediklerini ifade etti. Daha sonra Bakan Zeybekci, TİM Başkanı Büyükekşi ve birlik başkanları ile 2013 yılında en fazla ihracat yapan firmalara ödüllerini takdim etti. Altınbaş Mücevherat İcra Kurulu Başkanı Ali Bulut, Altından mamül mücevher kategorisi birinciliği ödülünü Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekçi’nin elinden aldı. Ali Bulut yaptığı değerlendirmede şunları söyledi; “Altınbaş olarak kuyumculuk ve mücevherat sektörüne değer katmaya devam ediyoruz. Bir yandan organize perakendecilik alanında da çok önemli adımlar atarak bir dünya markası yaratma yolunda emin adımlarla ilerlerken, diğer taraftan gerçekleştirdiğimiz ihracat ile de hem sektörümüzün hem de ülke ekonomisinin gelişmesine katkıda bulunuyoruz.” dedi. Pırlantalı mücevher kategorisinin ihracat şampiyonu bu geçtiğimiz sene olduğu gibi bu sene de Zen Pırlanta oldu. Böylesine önemli bir ödüle layık görülmekten dolayı gurur duyduklarını belirten Zen Pırlanta Yönetim Kurulu Başkanı Emil Güzeliş şunları söyledi. ‘’Ülkemizde pırlantalı mücevher kategorisinin gelişmesi için uzun yıllardır önemli çalışmalar yapıyoruz. Bugüne kadar yaptığımız çalışmalarla ülkenin dört bir yanında mücevherin sembol markası haline geldik. Dış pazarlarda gerçekleştirdiğimiz performans ile de dünyada önemli markalardan birisi olma yolunda ilerliyoruz. Bu gece aldığımız ödül de bu yolda başarılı olduğumuzun bir göstergesi. Bu başarıyı elde etmemizde emeği geçen bütün arkadaşlarımıza teşekkür ediyorum.’’
ALTIN
PIRLANTA
GÜMÜŞ
1.ALTINBAŞ 2.ARPAŞ 3.ONSA
1.ZEN 2.ON 3.MONTUR-İŞ
1.TALAY 2.CSF GRUP 3.AKGÜN SAYI 101 • ALTIN DÜNYASI 27
İhracatın Yıldızları
28 ALTIN DÜNYASI • SAYI 101
SAYI 101 • ALTIN DÜNYASI 29
Altın Dünyası • Haber
İstanbul Kuyumcular Odası Yeni Başkanı Norayr İşler 14 Şubat Cuma günü art arda iki TV programının konuğu oldu. NTV’de yayınlanan Gökay Otyam’ın "Ekonomi Notları" ve CNBC-e “İş Dünyası” isimli programa katılan Norayr İşler, kuyumculuk sektörünün en önemli gündem maddesi olan kredi kartına taksitli satışların kaldırılması konusunu ele aldı. uyumculuk ve mücevherat sektöründe yaşanan gelişmeler ekonomi ve iş dünyasının gündeminde. NTV’de yayınlanan “Ekonomi Notları” ve CNBC-e’deki “İş Dünyası” isimli programa katılan İKO Başkanı Norayr İşler, BDDK’nın kuyumcu mağazalarında kredi kartına taksit ile satışı yasaklaması konusunu ele alan bir değerlendirmede bulundu. Uygulamanın yürürlüğe girmesiyle birlikte sektörde önemli bir durgunluk yaşandığını belirten İşler, şu değerlendirmelerde bulundu: “Normalde oldukça hareketli olması gereken Şubat ayında bu sene işler tamamen durmuş vaziyette. Bugün Sevgililer Günü ancak mutsuzuz, sıkıntılı günler yaşıyoruz. Sevgililer Günü bizim için her zaman önemli bir gösteri zamanı olmuştur, ancak bu kez öyle olmadı. Çok ciddi iş kayıplarımız oluştu. Farklı şehirlerden kuyumcu dostlarımız bizi arıyor ve dert yanıyor. Öncelikle tefeci konumuna düşürülmek bizi rahatsız ediyor. Sonuçta derin bir geçmişe dayanan büyük bir sektörüz. 5000 yıl önce de Anadolu’da kuyumculuk vardı. Bir buçuk milyon kişiye ekmek kazandıran, dünyaya ihracat gerçekleştiren güçlü bir sektörüz. Şimdi neden bu sektöre kısıtlamalar getiriliyor, bunu anlamak güç. Bankaların takibiyle kötü amaçlı kullanımlar denetlenebilir. Bankalar kredi verirken de gerekli araştırmaları yapıyor. Kredi talep ettiğinizde sektörden birkaç kişiye sorarak güvenilirliğini test ediyor. Bu konuda da çeşitli denetimler yapılabilir. Sevgililer günde geçen yılın çeyreği kadar iş var. Önümüz düğün sezonu… Farklı sektörlerde olduğu gibi 6-9 ay gibi bir kısıtlanmaya da uyabiliriz, ama hiç olmaması çok kötü. Bu konuda desteklenmeye ihtiyacımız var. Kredi kartına taksit bir pazarlama metodudur. Kuyumcu bundan bir şey kazanmaz, hatta bundan alınacak zararı kendisi üstlenir. Müşteri ilişkilerini pekiştiren, satıcı ile alıcıyı bu30 ALTIN DÜNYASI • SAYI 101
luşturan, alım gücünü dengeleyen bir yöntemdir. Şuan kuyumcular bir satış tekniğini kaybetti. Sektördeki her kuyumcu, toptancı da dâhil olmak üzere, bu karardan etkilenecek ve sektörde ciddi bir daralmaya sebep olacaktır. BDDK başkanı ‘Paranızı israf etmeyin, iyi yatırımlar yapın’ gibi açıklamalar yapıyor. Fakat altın israf mıdır, altından daha iyi bir yatırım var mıdır; burada asıl üzerinde düşünülmesi gereken bu. Altın israf değildir. 2008 krizinde, yastık altından çıkan altınlar bizi kurtardı. Kredi kartının alabileceği en iyi şeydir altın. Bir de bu açıdan düşünmek gerek. Doğrusu hükümete kendimizi çok da iyi ifade edemediğimizi düşünüyorum. Önümüzdeki dönemde daha iyi iletişim kurabiliriz. Sorunun çözümüyle ilgili olarak Ankara’yla toplantı halindeyiz. Dün Sayın İmam Altınbaş’la birlikte Ankara’da TOBB meclisindeydim. Konuyu diyalogla çözmeye çalışıyoruz. 250 bin çalışanın, 30 bin iş yerinin bulunduğu bu sektörün önüne engeller koymak yerine, destek görmeyi bekliyor ve talep ediyoruz. Sektörü büyütmek yerine küçültmenin kimseye bir faydası olmayacaktır”
www.jival.com.tr
Altın Dünyası • Haber
Kuyumculuk sektörü, BDDK’nın 1 Şubat tarihinden itibaren yürürlüğe giren kredi kartı mevzuatına büyük tepki gösterdi. 36 ilin oda başkanı, Mücevher İhracatçıları Birliği Başkanı, Kapalıçarşı Esnafları Derneği Başkanı ile kuyumcu esnafı ve çalışanların destek verdiği basın açıklaması Nuruosmaniye caddesinde yapıldı.
5 bin yıllık bir geçmişe dayanan ve dünyada liderliğe doğru ilerleyen Türkiye Kuyumculuk Sektörü, BDDK’nın 1 Şubat 2014 tarihinden itibaren yürürlüğe giren yeni kredi kartı mevzuatıyla büyük yara aldı. Türkiye’nin dünya arenasında liderliğe oynayan tek sektörü olan kuyumculuk sektörü, BDDK’nın kredi kartıyla kuyumculardan taksitli alışveriş yapılmasını yasaklamasına bir basın açıklaması ile tepki gösterdi. Türkiye’nin çeşitli bölgelerinden kuyumcular odası başkanlarının katıldığı ve desteklediği basın açıklamasında İstanbul Kuyumcular Odası Başkanı Norayr İşler önemli konulara dikkat çekerek, kuyumculuk sektörünün sıkıntılarını dile getirdi. Yıllık 2.5 milyar dolarlık doğrudan ihracatı, 30 bini aşan firma sayısı ve yurtiçinde dolaylı olarak 1.5 milyon kişiye ekmek kapısı olan kuyumculuk sektörü, BDDK’nın kuyumcularda kredi kartıyla taksitli alışverişi yasaklamasının ardından ciddi sıkıntılar yaşıyor. Dünyanın hiçbir ülkesinde olmayan ÖTV yükünün kaldırılması için yıllarca mücadele eden sektör oyuncuları, BDDK’nın yeni kararlarıyla ciddi bir sarsıntıya uğradı. Yıllık 12 milyar Türk Lirası hacmi olan kredi kartıyla altın satışlarının %23.5’i taksitli olarak gerçekleşiyordu. Bu bağlamda sektör ciddi bir satış kaybı yaşarken, vatandaş altın alabilmek için alternatif yöntemlere başvurmaya başladı. Konuyla ilgili olarak kuyumculuk sektörünün kalbi olarak anılan Cağaloğlu Nuruosmaniye Caddesi’nde açıklamalarda bulunan İstanbul Kuyumcu32 ALTIN DÜNYASI • SAYI 101
lar Odası Başkanı Norayr İşler; “BDDK yetkilileri, taksit miktarını cari açığı önlemek amacıyla yasakladıklarını ifade ediyor. Üreten, istihdam sağlayan ve ihracatla ekonomiye katkı sağlayan kuyumcuların cari açıkla hiçbir ilgisi olamaz. Cari açığı düşürmek için ekonomimizi büyüten alışverişi kesintiye uğratacak yasaklamalar yerine, bitmiş mücevher ithalatını azaltacak vergi düzenlemelerine gidilmesi, daha doğru olur. BDDK’nın kredi kartıyla taksiti yasaklamasıyla kuyumculuk sektöründe tüketicilere yapılan satışların yaklaşık yüzde 30 oranında azaldığının altını çizmek istiyoruz” şeklinde tepkisini dile getirdi. İstanbul Kuyumcular Odası, Mücevher İhracatçıları Birliği, İTO Kuyumculuk Komitesi, Kapalıçarşı Esnaflar Derneği ve Türkiye’nin çeşitli bölgelerindeki kuyumcu odaları ortak hareket ederek BDDK’ya uzlaşma mesajı verdi. Mevcut sorunun diyalog yoluyla çözülmesini arzu ettiklerini ifade eden kuyumculuk sektörü önderleri, yetkililerin konuya duyarsız kalması durumunda hukuksal yöntemlere başvuracaklarını aktardı.
Açıklamaya destek veren başkanlar NORAYR İŞLER İSTANBUL KUYUMCULAR ODASI BAŞKANI
SEDAT ÖZDİNÇ GAZİANTEP KUYUMCULAR ODASI BAŞKANI
AYHAN GÜNER MÜCEVHER İHRACATÇILARI BİRLİĞİ BAŞKANI
ASAF ZEKİ KATAPÇI GİRESUN KUYUMCULAR DERNEĞİ BAŞKANI
ERHAN HOŞHANLI İTO KUYUMCULUK KOMİTESİ BAŞKANI
NAİM GÜREL GÖLCÜK KUYUMCULAR DERNEĞİ BAŞKANI
HASAN FIRAT KAPALIÇARŞI ESNAFLARI DERNEĞİ BAŞKANI
UĞUR FIRAT İSKENDERUN KUYUMCULAR ODASI BAŞKANI
HASAN H. ÇAVUŞCULU ANKARA KUYUMCULAR ODASI BAŞKANI
ABİDİN ARIKAYA ISPARTA KUYUMCULAR DERNEĞİ BAŞKANI
OĞUZ BAŞMAN ADANA KUYUMCULAR ODASI BAŞKANI
YILMAZ UÇA İZMİR KUYUMCULAR ODASI BAŞKANI
ALİ BÜYÜKDUMAN AFYON KUYUMCULAR DERNEĞİ BAŞKANI
İHSAN YAZICIOĞLU K.EREĞLİ KUYUMCULAR DERNEĞİ BAŞKANI
M. ALİ ERDAYIOĞLU AKHİSAR KUYUMCULAR DERNEĞİ BAŞKANI
MEHMET BAYRAM KOCAELİ KUYUMCULAR DERNEĞİ BAŞKANI
FERDA ERDEM ANTALYA KUYUMCULAR ODASI BAŞKANI
MEHMET ÇİTAK LÜLEBURGAZ KUYUMCULAR DERNEĞİ BAŞKANI
NEBİL HURİGİL ANTAKYA KUYUMCULAR ODASI BAŞKANI
HÜSEYİN KARTEPER MERSİN KUYUMCULAR ODASI BAŞKANI
MEHMET BAĞCI AYDIN KUYUMCULAR DERNEĞİ BAŞKANI
H.DURSUN KIRIM ORDU KUYUMCULAR DERNEĞİ BAŞKANI
RECAİ GÜRCAN BALIKESİR KUYUMCULAR DERNEĞİ BAŞKANI
CEVAT KERESTECİ RİZE KUYUMCULAR DERNEĞİ BAŞKANI
ÖMER KARATAŞ ÇANKIRI KUYUMCULAR DERNEĞİ BAŞKANI
TEVFİK SÖNMEZ SAMSUN KUYUMCULAR ODASI BAŞKANI
BEYHAN ÖZSARAÇ ÇORUM KUYUMCULAR DERNEĞİ BAŞKANI
MUSTAFA ÖZBAŞOĞLU TARSUS KUYUMCULAR ODASI BAŞKANI
YUSUF YILDIRIM DENİZLİ KUYUMCULAR ODASI BAŞKANI
ADNAN ŞEN TEKİRDAĞ KUYUMCULAR DERNEĞİ BAŞKANI
MUSTAFA AKKUL DİYARBAKIR KUYUMCULAR ODASI BAŞKANI
ATALAY SAVAŞ UŞAK KUYUMCULAR ODASI BAŞKANI
AHMET SORAK DOĞU BEYAZIT KUYUMCULAR DERNEĞİ BAŞKANI
OKAN GÜNER YALOVA KUYUMCULAR DERNEĞİ BAŞKANI
RASİM FIRAT ERZURUM KUYUMCULAR ODASI BAŞKANI
ALİ SAVAŞ ACAR ZONGULDAK KUYUMCULAR DERNEĞİ BAŞKANI
SAYI 101 • ALTIN DÜNYASI 33
Altın Dünyası • Haber
Sektörün devleri nihai tüketiciye kurumsal dergileriyle ulaşıyor
Sektörün dev firmaları nihai tüketicilere kendi firmalarına özel dergileri ile ulaşıyor. Firmalarla ilgili son gelişmelerin, moda ve life style haberlerinin yanısıra dergilerde yer alan son koleksiyonların resimleri firmalara ciddi satış dönüşü de sağlıyor. Sektörde bu alanın öncüleri Altınbaş, Atasay, Favori, Gülaylar ve Jival.
S
ektörde hemen hemen her tanıtım mecrası son derece etkin kullanılmaya başlandı. Bunlardan birisi de firmaların kendilerine özel çıkarttıkları dergiler. Sektörde bu alanın öncüleri; Altınbaş, Atasay, Favori, Gülaylar ve Jival uzun süre önce yayınlamaya başladıkları dergileri ile hedef kitlelerine profesyonel bir şekilde ulaşıyorlar. Dergilerde firmalarla ilgili gelişmelerin yanısıra, nihai tüketicinin ilgisini çekebilecek life style, kültür – sanat, moda, seyahat vb. pek çok kategoride haberler yer alıyor. Dergilerde yayınlanan son koleksiyonlarla ilgili haberler ise firmalara çok ciddi bir satış dönüşü sağlıyor. Ancak dergilerin en önemli katkılarından birisi de firmaların kurumsal itibar yönetimine yaptıkları katkı. Dergiler vasıtası ile tüketicilerin firma ile ilgili algısı doğru bir şekilde yönlendirilebiliyor. Dergilerin baskı sayıları ciddi miktarlara çıkıyor. Örneğin Altınbaş Life Türkiye’nin dört bir yanındaki mağazalarında 50.000’den fazla tüketiciye ulaşıyor. 34 ALTIN DÜNYASI • SAYI 101
Satışları tetikliyor, marka algısı yükseliyor Çok yüksek sayılarda basılan dergiler zincir mağazalar ve corner mağazalara dağıtılıyor. Mağazalara ulaşan dergiler önemli müşterilerin adreslerine düzenli olarak gönderiliyor. Bu sayede yeni müşteri kazanma adına önemli bir çalışma yapıldığı gibi mevcut müşterilerin tutunma düzeyi de yükseliyor. Yeni koleksiyonları dergide inceleme şansı bulan müşterilerin mağazaya dönüşleri ise satışı oldukça etkileyen önemli bir unsur. Sektörün devleri bu sistemi başarılı bir şekilde yıllardır uyguluyor.
Altın Dünyası • Haber
BDDK’nın kredi kartında taksit sınırlamalarıyla ilgili aldığı karar kuyumcuların tepkisine neden oldu. Taksit yasaklarından önce her yıl 14 Şubat Sevgililer Günü’nde satışlarda gözle görülür bir artış beklenirken bu yıl böyle bir tablonun ortaya çıkmadığı görüldü. Tüm Türkiye’de hizmet veren kuyumcular her geçen gün bu uygulama nedeniyle büyük yara alıyor. Türkiye çapında yankı bulan bu uygulama neticesinde gerek odalar ve kuyumcular birey olarak gerekse birlik olarak tepkilerini dile getiriyorlar. Ulusal basında da oldukça yer alan kredi kartına getirilen taksitlendirme sınırlamasına ise ortak kanı acilen bir önlem alınması gerektiği.
BDDK
’nın kredi kartında taksit sınırlamalarıyla ilgili aldığı karar kuyumcuların tepkisine neden oldu. Taksit yasaklarından önce her yıl 14 Şubat Sevgililer Günü’nde satışlarda gözle görülür bir artış beklenirken bu yıl böyle bir tablonun ortaya çıkmadığı görüldü. Tüm Türkiye’de hizmet veren kuyumcular her geçen gün bu uygulama nedeniyle büyük yara alıyor. Türkiye çapında yankı bulan bu uygulama neticesinde gerek odalar ve kuyumcular birey olarak gerekse birlik olarak tepkilerini dile getiriyorlar. Ulusal basında da oldukça yer alan kredi kartına getirilen taksitlendirme sınırlamasına ise ortak kanı acilen bir önlem alınması gerektiği. Kredi kartı ve kredilerin hızı yüzde 20 düşebilir Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu’nun (BDDK) kredi kartı taksitlerine sınırlama, tüketici kredilerine de vade ve teminat şartı getiren düzenlemelerine Merkez Bankası’ndan destek geldi. Merkez Bankası’nın yaptırdığı ülke araştırmalarına göre kredi kartına ve tüketici kredilerine getirilen sınırlamalar, bu kredilerde yüzde 8-20 düzeyinde yavaşlamaya yol açıyor. Örnekleri inceledi Merkez Bankası uzmanlarının, kredi kartı ve tüketici kredilerine önlem alan çeşitli ülkelerdeki uygulama sonuçlarını ortaya koyan araştırması 2014 yılının ilk Enflasyon Raporu’nda yer aldı. Araştırma sonuçları, 1 Şubat’tan itibaren uygulanmaya başlayan kredi kartı ve tüketici kredisi sınırlamalarının Türkiye’de de tüketicilerin kredi iştahını ciddi biçimde azaltacağını gösterdi. Kart kullanımı azaldı Merkez Bankası raporunda, “Ülke örneklerinde görülen sonuçlara dayanarak BDDK’nın kredi kartları için yürürlüğe koyduğu düzenlemelerin kredi kartı kullanım artış hızını düşürücü yönde etki yapması değerlendirilmektedir” denildi. Son düzenlemelerin tüketici kredisi artış hızını da yavaşlatacağı belirtilen raporda benzer önlemlerin son yıllarda 70’in üzerinde ülke tarafından uygulandığına dikkat çekildi. 36 ALTIN DÜNYASI • SAYI 101
Sınırlama pırlanta pazarını da etkiler Yürürlüğe giren kredi kartına taksit sınırlaması uygulamasıyla bu yılın Türkiye pırlanta pazarı için de zorlu bir yıl olacağı ileri sürüldü. Bain&Company İstanbul Ortağı Serhan Nadir, pazarı daraltacak unsurları şöyle saydı: “Artan dolar paritesi işlenmemiş elmas ve pırlanta fiyatlarını yukarı iterek, müşteriye yüksek perakende fiyatları olarak yansıyor ve talep artışını olumsuz etkiliyor. Kredi kartıyla taksitli alışveriş sınırlaması da piyasada daralma riskini artırıyor.“ Konuyla ilgili olarak açıklamalarda bulunan İstanbul Kuyumcular Odası Başkanı Norayr İşler, “Bu durum sektörde büyük sıkıntı yarattı. Birçok kuyumcu bizi arayıp haklı olarak 14 Şubat dönemi için sitemlerini dile getiriyorlar” ifadesini kullandı. 14 Şubat döneminde geçen seneye göre büyük bir durgunluk olduğunu da anlatan Norayr İşler, “Normalde oldukça hareketli olması gereken Şubat ayında bu sene işler tamamen durmuş vaziyette. Sonuçta derin bir geçmişe dayanan büyük bir sektörüz. 5000 yıl önce de Anadolu’da kuyumculuk vardı. Şimdi neden bu sektöre kısıtlamalar getiriliyor, bunu anlamak güç. BDDK başkanı “Paranızı israf etmeyin, iyi yatırımlar yapın” gibi açıklamalar yapıyor. Fakat altın israf mıdır, altından daha iyi bir yatırım var mıdır; burada asıl üzerinde düşünülmesi gereken bu” ifadelerini kullandı. İşler BDDK’nın taksit sınırlamalarıyla ilgili olarak Ankara ile toplantı halinde olduklarını belirtirken, “Sorunun çözümüyle ilgili olarak Ankara’yla toplantı halindeyiz. Konuyu diyalogla çözmeye çalışıyoruz” dedi. İşler “Taksit yasakları sektör çalışanlarını olumsuz etkiledi. 250 bin çalışanın, 30 bin iş yerinin bulunduğu bu sektörün önüne engeller koymak yerine, destek görmeyi bekliyor ve talep ediyoruz. Sektörü büyütmek yerine küçültmenin kimseye bir faydası olmayacaktır” dedi. “Acil adımlar atılmalı” Taksit yasaklarına bir tepki de Mücevher İhracatçıları Birliği Başkanı Ayhan Güner’den geldi. Güner, son 10 yıldır gerek yurtiçinde gerekse yurtdışı pazarlarında başarılı bir şekilde büyüyen Türk mücevher ve kuyum sektörü olarak oldukça zor bir dönem yaşadıklarını belirterek, şunları kaydetti: “Tüm kamuoyunun bildiği gibi Şubat ayından itibaren kuyum alışverişlerinde kredi kartına taksit uygulaması kaldırıldı. Ne yazık ki uygulama tüm firmalarımızın satışlarına olumsuz olarak yansımaya başladı ve bu konuda acil bir adım atılmazsa kuyumcuları daha da zor günler bekliyor. Kredi kartı taksi-
ti özellikle tek seferde ödeme yapabilecek güce sahip olmayan vatandaşlar tarafından yoğun olarak kullanılıyor. “Kuyumcular altında senetle satış seçeneğini konuşuyor” Kredi kartına taksit uygulamasının kaldırılması sonrası satışların önemli ölçüde düşeceğinden endişe eden kuyumcular, geçmişte olduğu gibi senetle taksit yapma seçeneğini gündeme aldı. Anadolu Kuyumcular Birliği ve İzmir Kuyumcular Odası Başkanı Yılmaz Uca kredi kartına taksit uygulamasının tamamen kalkmasının sektörde şok etkisi yaratacağını savundu. Kredi kartına taksit uygulamasına getirilen sınırlamalardan olumsuz etkilenmesi beklenen kuyumculuk sektörü tüketiciye farklı yollarla taksit yapma olanağını arıyor. Geçmişte yaygın olan senet uygulamasının tekrar gündeme gelebileceği belirtiliyor. Batı Anadolu Kuyumcular Birliği ve İzmir Kuyumcular Odası Başkanı Yılmaz Uca, sınırlamanın kısa sürede kepenk kapatmalara neden olacağını ileri sürdü. Uca, BDDK’nın yayınladığı genelge ile kredi kartına taksit uygulamasının tamamen kalkmasının sektörde şok etkisi yaratacağını savundu. Altın fiyatlarının yükselmesi sonrası kuyumcuların durgunluğa girdiğini, son 10 yılda çok sayıda kuyumcunun iflas ettiğini, son dönemde kredi kartına taksitle yapılan satışların piyasaya nefes aldırdığını kaydeden Uca, “Satışlarının yüzde 80’ini kredi kartına taksitle yapan üyelerimiz var. Genel olarak kuyumcuların iş hacminin yarısı taksitle. Kredi kartı bizim can simidimiz. Böyle bir ortamda taksiti kaldırırsanız piyasa çöker” dedi. BDDK’nın son yıllarda kuyumculuk sektörünü dikkate almayan uygulamaları hayata geçirdiğini, bankaların altın satışı konusundaki uyarılarının dinlenmediğini söyleyen Uca, kredi kartına taksit konusunda da BDDK yetkilileriyle yaptıkları görüşmelerde 6 taksit sınırının konuşulurken taksitin tamamen kaldırılmasının kendilerini çok üzdüğünü ifade etti. Ankara’da da POS’lar iade ediliyor Ankara Kuyumcular Odası Başkanı Hasan Çavuşçulu Ankara’daki kuyumcuların da POS ci-
hazlarını iade ettiğini söyledi. Çavuşçulu “Düzelecek diye bekleyen kuyumcularımız da var. Ama Ankara’daki kuyumcuların çoğu sadece tek çekim için bir POS bırakıp geri kalanını iade ediyor” diye konuşurken kredi kartına taksit konusunun tekrar değerlendirilmesi için BDDK’ya resmen yazı yazdıklarını belirtti. Çavuşçuoğlu “Kuyumculuk sektöründe taksitli satışın tek çekime dönüşmesi sektörümüz üreticisinden perakendeciyi mağdur ettiği gibi tüketiciyi de mağdur etmektedir. Sadece külçe altın ve gram altınları ve cumhuriyet altınları gibi tasarruf altınlarının tek çekim olmasıyla bir problemimiz yok. Takı olarak kullanılan ürünlerin, KDV’ye tabi olan 14, 18 ayar mücevher ve 22 ayar ziynet eşyalarının en az 6 ay taksit olmasını talep ediyoruz. BDDK’nın ilk taslağında 6 ay taksit vardı. Bir çift alyans alacaksınız ve fiyatın 3 bin lira olduğunu düşünün. Taksit olmayınca ne yapacaksınız. Taksiti kökten kaldırmak hem alıcı hem satıcı hem de üretici için bir problem” diye konuştu. POS’lar iade ediliyor Önce İzmir, Ankara sonrasında ise Antalya… Kuyumcular taksit sınırlamalarından dolayı POS cihazlarını birer birer iade etmeye başladılar. Taksit sınırlaması 1 Şubat tarihinden itibaren uygulanmaya başladığı için henüz ne kadar POS cihazının iade edildiği resmi rakamlara yansımış değil. Türkiye’de ise 2013 yılı sonuna göre top-
Bursalı kuyumcular taksit sınırına yeni düzenleme bekliyor
Bursa Kuyumcular Odası Başkanı Rıdvan Şen, kuyumculuk sektöründe taksit sınırlandırılmasının piyasada durgunluğa, hediyelik olan ve işçilik gerektiren ürün satışında düşüşe neden olabileceğini söyledi. Şen, Bursa’da pos cihazlarında herhangi bir iade olmadığını ama piyasa ile ilgili düzenleme beklediklerini dile getirdi. Şu an için Bursa’da herhangi bir pos cihazı iadesi olmadığını dile getiren Şen, ilgili önümüzdeki günlerde düzenleme beklediklerini kaydetti. Türkiye’de olduğu gibi Bursa’da da sıkıntı yaşandığını söyleyen Şen, “Katma değeri yüksek bir sektörümüz var. Uygulamadan dolayı bayağı ciddi zahmet çekeriz. Artık cebinde kimse para taşımıyor. Burada vade imkanı sağlanıyordu. Son uygulamalardan sonra ise bunu yapamıyoruz” diye konuştu. Düğün sezonu olmadığı için altın alımlarının şu an için düşük olduğunu dile getiren Şen, “En çok çeyrek altın satılıyordu. Ancak bu alanda da taksit sınırlaması yoktu. Çeyrek altını ucuz karlarla alıp satıyoruz. En büyük düşüşün hediyelik olan ve işçilik gerektiren ürünlerde olacağını tahmin ediyorum” dedi.
lamda 2.3 milyon POS cihazı bulunuyor. BDDK’nın 1 Şubat tarihi itibariyle kredi kartı ile taksitli altın satışına son veren düzenleme Antalyalı kuyumcuları isyan ettirdi. Birçok kuyumcu bankalara ait pos makinelerini iade kararı alırken, yasağın delinmesine yönelik formüller düşünen bazı esnaflar bankaların ‘öteleme’ fırsatından yararlanmaya çalışıyor. Antalyalı kuyumcular, “Madem taksit yok o zaman POS makinelerine de gerek yok. Tek çekimler için bir tane cihaz bize yeter. Maddi külfet getiren diğer cihazların hepsini iade edeceğiz. Zaten bu uygulama sonrası POS cihazı kullanacak kuyumcu kalmayacak” diye konuştu. Antalya Kuyumcular Odası Başkanı Ferda Erdem, kuyumcuların panik içinde olduğunu söyledi. Altın satışlarının ciddi oranda düştüğünü kaydeden Erdem, uygulamayla ilgili geçiş süreci konmamasını da ağır bir dille eleştirdi. Çözüm yolu bulunmaması halinde esnafların kendi çözümlerini üretme yoluna gideceğini de dile getiren Erdem, “Biz hiçbir zaman böyle bir yolu tercih etmek istemiyiz ancak esnafımız çaresiz. Bankalara ait pos makinelerini sökme kararı alan arkadaşlarımız bile mevcut. Süreç bizi nereye götürecek biz de bilmiyoruz” diye konuştu. Taksit bitti, POS cihazları gitti
İZMİR’de bazı kuyumcular, 1 Şubat 2014 tarihinden itibaren taksitle satış yapmalarının yasaklanması üzerine pos cihazlarını bankalara geri vermeye başladı. Ankaralı kuyumcuların da tek çekim için sadece 1 POS kullandıkları, diğer POS’ların iade edildiği belirtildi. Birden fazla pos cihazı kullanan kuyumcular işler bıçak gibi kesilince boşuna para ödememek için pos cihazlarını söküp bankalara teslim etmeye başladı. Tek pos cihazına dönen kuyumcular, bu uygulamanın zararını hem vatandaşın hem de esnafın çekeceğini öne sürdü. Batı Anadolu ve İzmir Kuyumcular Odası Başkanı Yılmaz Uça, kuyumcu esnafının cirosunun yüzde 70’ini kredi kartı ile taksitli satışların oluşturduğunu belirterek, “Daha ilk günlerden bu olumsuzluk çarşıya yansıdı. Buradan hareketle, bu uygulama devam ederse işyeri kapatmalar başlayacak. Taksitli satışların kaldırılması, sektörümüze vurulmuş bir darbe oldu. Bu uygulamaya tepki gösterenler arasında hükümeti daha önce destekleyenler de var. Zaten ilk tepkiler, bankaların altın satışına izin verilmesiyle başlamıştı. Bu konuda, hükümeti yanlış yönlendiren bürokratlar olabilir ve bu yanlışlıktan bir an önce dönülmeli” dedi. SAYI 101 • ALTIN DÜNYASI 37
Altın Dünyası • Haber
“Kuyumculuk sektörü kredi kartı taksit yasağı ile %20-25 oranında küçülme yaşayacaktır” Değerli taş tedarikinde dev firmalara profesyonel hizmet veren Ediz Dereli, 1 Şubat 2014 tarihinden itibaren kaldırılan kredi kartı ile taksitli satışın sektöre olan yansımasını değerlendirdi. Ediz Dereli, bu kararın orta ve uzun vadede mücevherat sektörüne negatif yönde etki edeceğini, sektörde %20-25 oranında küçülmeye yaşanacağını belirtti.
K
uyumculuk ve mücevherat sektörü BDDK’nın aldığı kararla 1 Şubat 2014’te yürürlüğe giren kredi kartına taksitli satışın kaldırılması haberi ile sarsıldı. Bu kararın sektöre olumsuz yansıyacağı ortada. Karar uygulanmaya başlanmış olsa da sektörel birlikler konunun çözümü ile ilgili çalışmalar yürütmeye devam ediyor. Değerli taş tedarikinde dev firmaların profesyonel çözüm ortağı olan Ediz Dereli de kredi kartına taksit yasağını Altın Dünyası için değerlendirdi. Bu kararın orta ve uzun vadede mücevherat sektörüne negatif yönde etki edeceğini belirten Ediz Dereli, taksit yasağının kuyumculuk ve mücevherat sektörüne vereceği zararı şu cümlelerle anlattı: “Hükümetin harcamayı sınırlandırma çabasının sonucu olan mücevhere kredi kartında taksitin kaldırılmış olması sınırlandırma çabasına belki suni bir etkisi olsa dahi, orta ve uzun vadede mücevher sektörüne fevkalade negatif etkisi olacaktır. Tahmin ediyorum ki hükümet bu yanlış ve taraflı kararından kısa zamanda dönecektir. Nitekim bu karar vesilesiyle kuyumculuk ve mücevher sektörü zarar görecektir. Tahminen %20-25 oranında küçülme yaşayacaktır. Binlerce kuyumcu kapanma seviyesine gelecektir. Bu karar cari açığın desteklenmesi anlamında ve tüketimin kontrolü anlamında ilk etapta olumlu ve üretken bir karar gibi gözükse de, hükümetimizin son 11 yılda zaten karnesindeki en düşük notlardan biri olan istihdam ile
38 ALTIN DÜNYASI • SAYI 101
ilgili ciddi açıklar oluşacaktır. Tahmin ediyorum ki hükümet bu karardan dönecektir ve dönmelidir. Kuyum ya da telekominikasyon insanların iktisadı ile ilgili tek başına günah keçisi değildir. Farklı özel alışverişlerde de insanlar çok rahat lüks harcamalar yapabilmektedir. Bu vesileyle, kredi kartına her anlamda belirli bir seviyeye getirilirse belki biraz daha anlaşılır bir durum olur, ama bu da demokratik platformda başka tartışmalara yol açabilir. Ülkemiz belirli bir süreçten geçiyor ve ben bu karardan döneceklerine inanıyorum.” ÖTV sektörümüze yapılmış büyük bir haksızlık Pırlanta sektörünün önüne geçen sorunlardan biri olan ÖTV ile ilgili de konuşan Ediz Dereli, “ÖTV başlı başına sektörümüze yapılmış büyük bir haksızlık. Türkiye kuyumculuk sektörünün Orta Asya’nın kuyumculuk merkezi olma çabası var, ancak 2023 ihracat hedefimizle örtüşmeyen bir yapıda ilerliyor. Nitekim Dubai’de ya da Amerika’da bu tarz yaptırımlar yokken, insanlar rahat rahat ticaretini yapabiliyorken, Türkiye’de ÖTV hem sektörün kayıt altına girmemesine sebep oluyor, hem de ciddi bir yük getiriyor. ÖTV’nin kaldırılmasının, belki Dubai’de olduğu gibi geçici getirenlere % 5, ithalat yapan firmalara %1 gibi küçük ama sabit oranlar olduğu takdirde ithalat – ihracatımızı pozitif yönde etkileyeceğini düşünüyorum.”dedi.
Altın Dünyası • Haber
40 ALTIN DÜNYASI • SAYI 101
Altınbaş Basın Toplantısı
Bu sene 60. yılını kutlayan Altınbaş, 2013 yılını 698 milyon dolar ciro ve 120 mağaza ile kapattı. Dünya markası olmak üzere emin adımlar atan Türkiye’nin en büyük altın ve mücevher markalarından Altınbaş, yurt dışında mağazalaşma hedefini yükseltti. ltınbaş’ın 2013 yılı performansı, 2014 yılı hedeflerinin paylaşıldığı basın toplantısı, Yönetim Kurulu Başkanı İmam Altınbaş ve CEO Ali Bulut’un katılımıyla 11 Şubat Salı günü, Çırağan Sarayı’nda yapıldı. 2013 yılının sektör ve Altınbaş açısından oldukça olumlu geçtiğini belirten Altınbaş Yönetim Kurulu Başkanı İmam Altınbaş, “2013 bizim için çok olumlu geçti. Altınbaş, perakendecilikte hızla ilerliyor. Dünyada ve Türkiye’de 120 Mağazada yaklaşık 1000 noktadayız, 85 ülkeye ihracat yapıyoruz. Geçtiğimiz sene ihracatta birinciydik. Altınbaş olarak ihracata çok önem veriyoruz. 2013’ü ihracatta yüzde 20 büyüyerek, bu yıl da birinciliği elden bırakmadık. Altınbaş mücevherat grubu olarak 2013 yılını 698 milyon dolar ciro ile bir önceki yıla oranla yüzde 20 artışla noktaladık. Tüm bunlar gösteriyor ki Altınbaş olarak biz 2013 yılında hız kesmeden çalışmalarımızı sürdürdük. Önümüzdeki dönemde de sürdüreceğiz.” dedi.
xxxxxxxxx
Türk markalarının dünyada mağazalaşmasını ve markalaşmasını sağlayan bu sistem hem Altınbaş hem de sektörümüz için önemli bir değer.’’ dedi. “Mağazalaşma hedeflerimiz hız kesmeden devam ediyor” İmam Altınbaş; ‘Mağazalaşmaya 2014 yılında devam edeceğiz. Yılsonuna kadar ciromuzda yüzde 20 büyüme oranı ve 180 mağazaya ulaşma hedefimiz var. Altınbaş olarak özellikle 23 yıldır Almanya’daki merkezimiz ile bütün Avrupa’ya özenle hizmet veriyoruz. İhracatta önemli başarılar kazandığımız Avrupa pazarı; mücevher perakendeciliği sektöründe markalaşma için en önemli pazarımız. Geçtiğimiz haftalarda Almanya Essen’de bir Altınbaş mağazası daha açtık. Bununla birlikte Avusturalya’dan, Katar’a kadar çok sayıda ülkede Altınbaş mağazaları bulunmakta. Bizim ürünlerimizle ve tasarım kültürümüzle benzer paralelde olan ülkelere ağırlık veriyoruz. Dünya trendlerini izleyen bir marka olarak, genç, modayı takip eden hedef kitlemizin olduğu tüm pazarlarda olmayı amaçlıyoruz. Bundan sonraki hedeflerimiz arasında
Ortadoğu, Körfez Ülkeleri ve Amerika Birleşik Devletleri önceliğimiz olacak. Tasarım mücevher satışı 2013 yılında yüzde 30 arttı Mücevher sektörünün Türkiye’de her gün biraz daha geliştiğini belirten İmam Altınbaş; ‘’Eskiden Mücevherler yatırım amaçlı kullanılırken bu gün kullanım amaçlı da satın alınıyor. Bu da tasarıma ağırlık verilmesini ve tasarım ürünlerin pazarda fazlalaşmasını sağlıyor. Yastık altı yatırımdan, kullanım için mücevher satın alımına dönüyoruz. Altınbaş olarak 2013 yılında tasarım mücevher satışlarında geçtiğimiz yıla göre %30 artış yaşadık.’’ dedi. “Profesyonel perakende mücevher mağazacılığı anlayışının mimarı olacağız” Altınbaş’ın 60 yıl önce kurulduğu günden bu güne kadar başarıyla yürüyen bir marka olduğunun altını çizen Altınbaş CEO’su Ali Bulut, ‘’Bundan sonra atacağımız adımlarda profesyonel yeni nesil mücevher mağazacılığı anlayışını temel alacağız. Quantum Perakendecilik Stratejisi temelinde yapılandırdığımız yeni or-
2014 yılında 180 mağazaya ulaşma hedefi Altınbaş’ın, Dünya Pırlanta Konseyi’nin ve Dünya Mücevher Konfederasyonu’nun Türkiye’deki tek üyesi olduğunu belirten İmam Altınbaş, “2014 yılında pırlantalı mücevherde de sektör liderliğimizi koruyacağız. Son olarak 2013 yılı içerisinde Sayın Başbakanımız tarafından her sektörde birinci olan markalara verilen “İhracat Yıldızları Ödülünü” alarak bu hedeflerimizde ne kadar istekli ve gayretli olduğumuzu bir kez daha gösterdik. Coğrafi genişleme ve büyüme politikamızı sürdürürken, Çin, Hindistan ve Afrika ülkeleri ihracat yapmayı planladığımız yeni pazarlar arasında geliyor. Turquality, dünya markası olma yolunda Altınbaş’ı desteklemeye devam ediyor. Tüm sektörü destekleyen, SAYI 101 • ALTIN DÜNYASI 41
Altınbaş Basın Toplantısı
ganizasyon yapımız ile uluslararası standartlarda profesyonel perakende mücevher mağazacılığı anlayışının mimarı olacağız. Mağazalarımız bize deneyimsel pazarlama anlamında eşsiz olanaklar sunuyor. Perakende mühendisliği esasları çerçevesinde geliştirdiğimiz bilgi sistemi ile perakendeciliği bir bilim dalı olarak ele alan, yeni nesil perakendeciliği kurum kültürünün önemli bir unsuru haline getiren bir yapı olacağız’’ diye konuştu. Özel günlerde mücevher satışları artıyor Yılbaşı, Sevgililer Günü ve Anneler Günü’nde mücevher satışlarında ciddi bir artış yaşandığını belirten Bulut, geçtiğimiz yıl Altınbaş Mücevher’in toplam satışının yüzde 40’ının bu günlerde gerçekleştirdiğini söyledi. Satışların en üst noktaya çıktığı bu dönemlerde kampanyalar düzenlemeye özen gösterdiklerini dile getiren Bulut; “ Örneğin iki gün sonra gerçekleşecek olan Sevgililer Günü için de bir özel bir koleksiyon satışa sunduk. Sınırlı sayıda üretilen üç boyutlu mücevherlerden oluşan koleksiyon ile yoğun ilgi gördüğümüzü söyleyebilirim.” dedi.
42 ALTIN DÜNYASI • SAYI 101
SAYI 101 • ALTIN DÜNYASI 43
Altın Dünyası • Haber
Sarışın: “Istanbul Jewelry Show her şeye rağmen yine iyi geçecektir” Istanbul Jewelry Show Mart Fuarına sayılı günler kala birçok firma hazırlıklarında son aşamaya geldi. Özellikle geçtiğimiz yıl hem Mart hem de Ekim fuarlarında birbirinden çarpıcı ve özgün tasarımlara sahip yeni modeller piyasaya süren, böylelikle ara verdiği ihracat çalışmalarına da kaldığı yerden devam eden SESA Kuyumculuk, piyasa şartlarına rağmen fuardan umutlu. yılmasının kritik önemini daha net anladığımız bir durumdayız. Yılbaşı ve Sevgililer Günü gibi sektörümüz için çok önemli olan iki değerli özel günü pas geçmenin üzüntüsünü hep beraber yaşadık. Ben her şeye rağmen Istanbul Jewelry Show Mart Fuarının bu sisli havanın dağılmasına bir vesile olacağını ve yabancı alıcıların aktif olacağını tahmin ediyorum” diye konuştu. SESA’nın fuarları her şeyden önce markanın tanıtımı ve yeni tasarımların ilk gün yüzüne çıkması bakımından bir podyum olarak değerlendirdiğini vurgulayan Sarışın; ani yükselen altın fiyatlarının karşısında daha önce yapılan gramajı ağır ürünlerin yanına daha hafif ürünlerde koymanın gerektiğini ifade etti.
S
Sektörümüzün dünya çapında uluslararası organizasyonu olarak kabul edilen İstanbul Jewellery Show; yaklaşan seçim atmosferi ve ülkemizdeki çalkantılı ekonomik veriler eşliğinde sıkıntılı bir süreç içine denk geliyor. Geçtiğimiz fuarda önemli bir çıkış yakalayan SESA, tüm bu negatif koşullara rağmen fuara her zaman ki gibi büyük bir özenle hazırlandı. Geçtiğimiz fuarda ilk kez lanse ettiği birbiriyle kombine olan bilezik ve yüzük setine yeni tasarımlarla devam edecek olan SESA Gold; Danetella ve Estrella koleksiyonlarına yeni modeller ekleyecek ayrıca daha önce benzeri görülmeyen tasarımlarını altına işleyecek. SESA GOLD firma sahibi Selim Sarışın; yaşadığımız şu günlerde ülke içinde sisli bir havanın hakim olduğunu, daralan iç piyasayı ihracat çalışmalarının dengelediğini söyledi. Geçtiğimiz yıl tekrar ihracat çalışmalarına dönmüş olmanın önemini böylesi gri günlerde daha da net anladıklarını belirten Selim Sarışın; “Bugün dünya ile entegre olmanın ve pazarlama riskinin ya-
44 ALTIN DÜNYASI • SAYI 101
Altın Dünyası • Haber
Türk kuyumculuk ve mücevherat sektörünün lider firması Assos, 2014 yılında da hızlı büyüme trendini devam ettirmeyi planlıyor. Geçtiğimiz günlerde Turquality Markalaşma Programına da dahil olduklarını belirten Assos Yönetim Kurulu Başkanı Nusret Altınbaş dünya çapında bir marka olmak istediklerini belirtti.
S
ektörün en önemli firmalarından birisi olan Assos, son yıllarda ortaya koyduğu hızlı büyüme performansını 2013 yılında da sürdürdü. Gerek mağazalaşma ve gerekse dağıtım kanalı yapılandırma çalışmalarında yüksek bir performans ortaya koyan Assos aynı performansını 2014 yılında da göstermeyi planlıyor. Geçtiğimiz günlerde dünyanın ilk devlet destekli markalaşma programı olan Turquality’ye dahil olduklarını belirten Assos Yönetim Kurulu Başkanı Nusret Altınbaş konu ile ilgili şunları söyledi; “Kurulduğumuz ilk günden bu yana ülkemizde markalı mücevher bilincinin yaratılması ve gelişmesinde çok önemli katkılarda bulunmuş olan bir firmayız. Özellikle son yıllarda ortaya koyduğumuz çalışmalarla bu alanda lider firmaladan birisi durumundayız. Mücevherat sektöründe markalaşmak çok önemli. Biz altın ve pırlantayı bir emtia olarak görmüyoruz. Bizim için mücevher kadınların zarafetini tamamlayan bir unsurdur. Assos markamız ile mücevhere değer katıyoruz. Bu yönümüz ile de çok yıkıcı ve anlamsız bir rekabetin yaşandığı sektörümüzde fark yaratıyoruz. Bu sayede bizimle iş birliği yapan paydaş mücevherci dostlarımız da bu farklılaşmanın ayrıcalığını yaşayarak karlı ve sürekli bir ticari performans ortaya koyabiliyorlar. Turquality markalaşma programına dahil olmamız ile birlikte bir dünya markası olma yolunda da önemli adımlar atacağımızı düşünüyorum.” Türk kuyumculuk ve mücevherat sektörünün dünya markaları yaratma potansiyeline sahip olduğunu belirten Nusret Altınbaş, sektörümüzün gerek 5000 yıla dayanan kuyumculuk mirası, gerek insan kaynağı, gerek teknoloji kullanımı ve gerekse girişimcilik anlayışı ile dünyada söz sahibi mücevher markaları yaratacağına inandığını söyledi. Turquality markalaşma programının bu amaca hizmet ettiğini belirten Nusret Altınbaş sözlerine şu şekilde devam etti; “Turquality çok önemli bir proje. Bu yüzden bu projenin hayata geçmesinde emeği olan herkesi kutlarım. Elbette Turquality projesinin başarılı olması için gereken altyapıya da bakmak lazım. Eğer sizin gelişmiş bir sektörel altyapınız yoksa dünya markaları yaratmanız da mümkün olmaz. Ülkemiz bu açıdan son derece güçlü konumdadır. Büyük ölçekli, önemli miktarlarda ihracat gerçekleştiren fabrikalara sahibiz. Örneğin üretim ve ihracat firmamız Onsa bunlardan biridir. Geçtiğimiz yıl gösterdiğimiz performans ile yalnızca sektörümüzün değil, Türkiye ekonomisinin cirosunu en hızlı arttıran firmalarından ikinci firması durumundayız. Aynı zamanda sektörümüzün en yüksek ihracat rakamlarına sahip firmalarından birisiyiz. Kısacası sanatkarlık, insan kaynağı, teknoloji vb. alanlarda son derece önemli bir altyapıya sahibiz. Bununla birlikte pazarlama iletişimi alanında da önemli çalışmalara imza atıyoruz. Bu alanda gösterdiğimiz çalışmalarla marka bilinci yükseliyor, değer yaratan bir marka haline geliyoruz. Tüm bu faktörleri bir araya getirerek bir değerlendirme yaptığımızda bir dünya markası yaratmak için gereken bileşenlere sahip olduğumuzu düşünüyorum.” Özellikle son yıllarda artan rekabetin sektörü olumsuz etkilediğini belirten Nusret Altınbaş bu konu ile ilgili şu değerlendirmelerde bulundu. “Yıkıcı ve anlamsız rekabeti doğuran en önemli sorun
aynılaşmadır. Sektörde ürün ve hizmetlerin neredeyse birbirinin aynısı olduğunu görüyoruz. Bu piyasa şartlarında satış yapabilmenin tek yolu da fiyat indirmek oluyor. Bazen bu fiyat rekabeti öyle boyutlara geliyor ki zararına dahi ürün satıldığına tanıklık ediyoruz. Bu şekildeki bir ticaretin ne firmalarımıza ne de sektörümüze en ufak bir faydasının olmadığını düşünüyorum. Bu sarmaldan kurtulmanın tek yolu var o da farklılaşmak. Biz Assos olarak kurulduğumuz ilk günden bu yana farklılaşma anlayışı üzerine kurulu olarak faaliyet gösteriyoruz. Biz ürün ve hizmetlerimizle fark yaratıyoruz. İş ortağı olarak gördüğümüz müşterilerimizin de kendi bölgelerinde bu farklılaşmanın avantajlarını yaşayabilmeleri için gerekli her çalışmayı yapıyoruz. Bu sayede bizimle çalışan paydaşlarımız karlı ve sürekli bir ticari perfomans ortaya koyabiliyorlar.” İş ortağı olarak gördükleri müşterileri ile çok sıkı bir iletişim halinde olduklarını belirten Nusret Altınbaş, iş ortakları ile birlikte çalışarak çok verimli bir çalışma ortaya koyduklarının altını çizdi. Türkiye’nin dört bir yanında düzenledikleri organizasyonlar ile pazarın nabzını tuttuklarını ifade eden Nusret Altınbaş, bu çalışmalarla ilgili şu değerlendirmelerde bulundu; “Pazarı iyi takip etmek, ihtiyaçları belirlemek ve bu beklentileri karşılayan hatta aşan bir performans ortaya koyabilmek son derece önemli. Biz hiç bir zaman müşterilerimize “bu ürünü ürettik, bunu satacaksınız” demedik. Her zaman onların ihtiyaçları doğrultusunda üretim ve organizasyonumuzu revize ettik. Pazarın değişimine paralel olarak bu süreç sürekli devam ediyor. Bir taraftan müşterilerimizin beklentilerine göre hareket ederken, dünyadaki tüm gelişmeleri de yakından takip ediyor, trendleri izliyor, dünyada bu işin gideceği yönü tahmin ediyor, bununla ilgili profesyonel çalışmalar planlıyor ve bunları iş ortaklarımız ile birlikte uyguluyoruz. Bu amaçla iş ortaklarımıza hatta onların müşterilerine dahi eğitimler veriyoruz. Türkiye’de private olarak tanımladığımız bir mücevher tüketici kitlesi mevcut. Üstelik bu kitle yalnızca büyük kentlerimizde de yaşamıyor. Ne yazık ki bunların çok önemli bir kısmı yurtdışından alışveriş yapıyor. Biz bu kitleye yönelik de “Private Jewelry Service” adı altında da bir hizmet geliştirdik. Bu kitleyi mercek altına aldık. Bu kitlenin beklentilerine yönelik olarak da ürün ve hizmetler geliştiriyoruz. Nasıl marka bağımlısı bir kitle yaratabiliriz, bunun üzerinde çalışıyoruz. Bunu her bölgedeki iş ortakarımız vasıtası ile yapıyoruz. Onlara bu konuda ciddi eğitimler veriyoruz.” Türk kuyumculuk ve mücevherat sektöründe fuarcılık alanında da önemli gelişmeler yaşandığını ve özellikle her geçen sene fuarların daha da verimli geçtiğini belirten Nusret Altınbaş sözlerine şöyle devam etti; “Fuarlar bizim için son derece önemli. Sezonun başlangıcı olarak gördüğümüz fuara düğüne hazırlanır gibi hazırlanıyoruz. Organizatör firma UBM Rotaforte’nin başarılı çalışmaları sayesinde tüm dünyaya sesizimi duyurma fırsatı buluyoruz. Bu fuar için de hazırlıklarımız son hızıyla devam ediyor. Her fuarda olduğu gibi bu fuarda da yeni koleksiyon ve hizmetlerimizi sektörün hizmetine sunacağız. Böylesine başarılı olan ve her geçen sene çıtasını biraz daha yükselten bu fuarın gerçekleşmesinde, başta Şermin Cengiz olmak üzere emeği geçen herkesi kutlarım.” n SAYI 101 • ALTIN DÜNYASI 47
SELAMİ TÜTÜNCÜOĞLU
Kuyumcukent İşletme A.Ş. Yönetim Kurulu Başkan Vekili ve Genel Müdür
Türk altın ve mücevherat sektörü doğru yolda ilerliyor
MAKALE
bavul ticareti ve iç pazar oluşturmaktadır. Üretim; en fazla İstanbul’da (İhracatın % 93’ü), daha sonra da İzmir, Kahramanmaraş, Trabzon, Mersin, Adana, Eskişehir, Antalya, Kastamonu ve Ankara vb. gibi Anadolu kentlerinde yapılmaktadır. Dünyada en fazla altın madeni; 355 ton ile Çin, Güney Afrika, ABD, Avustralya, Rusya Federasyonu ve Kanada’da bulunmaktadır. Ülkelerin Merkez Bankalarında bulundurduğu altın rezervi, gelişmişlik seviyesini göstermektedir. 8 bin ton ile ABD en büyük rezervi bulunduran ülkedir. Bunu 3.500 tonla Almanya ve 3,200 tonla IMF takip etmektedir, ülkemizin rezervi ise ancak 500 ton civarındadır. Ülkemizde altın ve mücevher ihracatı 1983 yılında başlamıştır. 1993 yılında 32 numaralı kararın değiştirilmesi ile 30 yıldır ciddi bir kapasite artışı olmuştur. 2013 yılında ihracat külçe altın hariç % 8,4 artarak, 2 milyar USD’ye (2012 yılında rekor seviyede idi) yükselmiştir. Ancak bu hesaplama altınla birlikte değerlendirildiğinde 2012 yılına göre % 74’lük bir azalma söz konusudur. Ülkemizde 3,3 milyar USD üretimin % 30-40’ı (yıllık 4 bin ton) ihraç edilmektedir. Türkiye Yakın ve Uzakdoğu ile Asya ülkeleri öncelikli olmak üzere 200 civarında ülkeye ihracat yapmaktadır. Geçen yılki rakamlara göre bu rakamın % 25’i Birleşik Arap Emirlikleri’ne (Dubai), bunu sırayla Irak, Rusya Federasyonu, ABD ve Kazakistan rakamları takip etmektedir. Altın ihracatında ise ülkemiz dünyada 11. sıradadır ve ihracatımızın en fazla yapıldığı ülkeler sırayla; İsviçre, İngiltere ve Hindistan’dır.
Bugünkü rakamlara göre, dünya mücevher sektörü 130 Milyar USD büyüklüğüne ulaşmıştır. Ancak Türkiye’nin bu pastadan çok fazla pay aldığı söylenemez. Bu konuda çeşitli kişi ve kurumlardan değişik söylemler olmakla birlikte, bu rakamın 1-10 milyar USD olduğu değerlendirilmektedir. Esasen sektörümüz 2002 yılından beri sürekli büyümektedir. Ancak son yıllarda biraz daralmadan da bahsedebiliriz. Dünya işletme rezervinin 42 bin ton olduğu, Türkiye’nin kişi başı altın kullanımında 2. sırada olduğu göz önüne alındığında, ülkemizin bu rezervin % 5’ne ve pazarın da % 2 sine sahip olduğu kıymetlendirilmektedir. Yıllık tüketimi 4 bin ton civarında olan dünyada, sektörel bazda en büyük pazarlar sırasıyla; Hindistan, Çin (fiziksel talep çok yüksektir), ABD, Rusya Federasyonu ve daha sonra da 75 ton ile Türkiye gelmektedir. Dünyada mücevherat üretiminde en büyük ülkeler; sırasıyla Hindistan, İtalya ve 3. sırada Türkiye gelmektedir. Türkiye’nin üretim kapasitesi; altında 400 ton (dünya; 2,500 ton), gümüşte 200 tondur. Bu kapasitenin hali hazırda 250 – 300 tonu kullanılmaktadır. Ülkemiz 5.000 yıllık ciddi bir tecrübe ile kuyumculuk yapmaktadır ve sektörümüz emek yoğun bir sektördür. Türkiye’deki imalat sektörünün en eski ve büyüklerinden biri olan kuyumculuk sektöründe, 250 bin insan istihdam edilmektedir. Ülkemizde 47 bin civarındaki kuyumculuk işletmesinin; 35 bini perakende satış mağazası (bunun 15 bini sahil şeridinde turizm sektörü içindedir), 5 bini üreticidir. İstanbul’da 2.500 üretici, 4.000 satış mağazası vardır ve bunların içinde ancak 100-150 büyük ölçekli firma mevcuttur. Türkiye’de sektörün ana pazarını; % 30-40 ile ihracat, turistik satışlar, 50 ALTIN DÜNYASI • SAYI 101
Türkiye’de işlenebilir altın madeni 700 ton, yer altı rezervi 6,500 ton, yastık altında ise tahmini 5.000 ton, toplam 400 milyar USD’lik bir kapasiteye sahip olduğu değerlendirilmektedir. Ülkemizde ilk altın madeni 2002 yılında çıkarılmıştır. Bilinen madenler; İzmir/Bergama/Ovacık, Balıkesir /Havran, Gümüşhane/Mastro, Manisa/ Salihli/Sart, Uşak/Eşme/Kışladağ, Erzincan/İliç’dir. Ülkemizde değerli maden aramak için 2,5 milyar USD’ye, ilaveten yıllık 15 milyon USD işletmek için kaynak ayırmaya ihtiyaç vardır. Bu konuda ülkemiz sermayedarlarının çekinik davranması ve bir devlet politikasının olmaması yeraltındaki 6.500 ton altının çıkarılmasına engel teşkil etmektedir. 2013 yılında madenlerden 27 ton altın üretilmiş ve ülke ekonomisine katkı sağlanmıştır. Ülkemizde ithalat 1985 yılında başlamıştır. 1993’te 32 No.lu Karar’ın tadil edilmesi ile birlikte yıllara sarih ortalama 200 ton altın ithalatı yapılmaktadır. 2012’de 120 ton olan altın ithalatı, 2013’de 301 tona (12 milyar USD) yükselerek bir patlama yaşanmıştır. İthalat artışının ana nedeni, İran’dan alınan doğalgaz bedelinin altın ile ödenmesi için ülkeye altın girişinin artması olduğu kıymetlendirilmektedir. Ülkemiz dünya altın ithalatında 2. sırada (1. İtalya) bulunmaktadır. Esasen altın ithalatı cari açık yaratmaz, ülke için bir yatırımdır ve bu rakamlardan korkmamak gerekir. Kuyumculuk’ta Üretim 2013’te tüm zamanların rekorunu kırmıştır. Ağustos ve Eylül ayında darphane grevine rağmen 100 ton altın üretimi gerçekleşmiş, sektör % 23 büyüme göstermiştir. Bu rakamlara bakarak doğru yolda yürüdüğüne kanaat getirdiğimiz sektörümüzün, odağında bulunan Kuyumcukent; Ortadoğu’nun en büyük altın, gümüş ve mücevher üretim ve ticaret merkezidir ve bu başarıda en büyük payı olan bir yerdir. Her geçen gün alt ve üst yapı tesislerini çevreye uyumlu, iş güvenliği ve işçi sağlığı konularında ortaya konan standartlara ulaşmak için büyük bir çaba sarf etmekte, uluslararası bir ticaret merkezi olma yolunda ilerlemektedir. n
Altın Dünyası • Haber
Charlotte ve Mariposa Koleksiyonu İle Baharı Karşılayın
Mutlu Sonla Başlayan Peri Masalları İçin Altınbaş’tan Üç Boyutlu Aşk Mücevherleri Altınbaş, yenilikçi tasarımlarına üç boyutlu mücevherleri de ekliyor ve en mutlu anların vazgeçilmez markası olmaya devam ediyor.
M
ücevher’in lider markası Altınbaş, baharı aşk kokan tasarımlar ile karşılıyor. Üç boyutlu kesim teknikleri ile özgün bir çizgisi olan mücevherler; pırlanta detayları altının ihtişamı ile sunuyor. İki koleksiyon ile iki farklı tema sunan Altınbaş, bahar aylarına renkli ve farklı bir giriş yapmak isteyen moda severleri bekliyor. Sonsuz Aşk Charlotte Koleksiyonu İle Hayat Buluyor Aşk dolu bir kalp, narin bir kelebek ve göz alıcı parlaklığı ile bir yıldız… Charlotte Koleksiyonu sevginin en güzel halini sıra dışı formları ile sunuyor. Pembe altının pırlantalarla bezendiği koleksiyon, mutluluğu, sevgiyi ve benzersizliği sembolize eden ikonları 3 boyutlu formları ile sunuyor. 52 ALTIN DÜNYASI • SAYI 101
Zarafet ve Güzelliğin Temsilcisi Mariposa Koleksiyonu Yüz yıllardır güzelliğin ve zarafetin sembolü olan kelebek figürü, Altınbaş’ın usta ellerinde yeniden hayat buluyor. Mariposa koleksiyonunun çıkış noktası olan Kelebek, pırlantalı detayları ile dikkat çekerken, kelebek formunu oluşturan kanatlarda uygulanan kalp çizgileri ile özgün, genç ve özgür bir stil sunuyor. Mariposa ve Charlotte koleksiyonu sevgililer Günü için sınırlı sayıda tasarlandı. Stilinizde modern ve farklı dokunuşlar ile fark yaratacak mücevherler, Altınbaş mağazalarında sizleri bekliyor.
Altın Dünyası • Güncel
Marka Yönetiminde Özellikle moda ve perakende sektörü için gün geçtikçe daha da faydalı bir platform haline gelen Instagram, bugün birçok dünya devi marka tarafından aktif bir şekilde kullanılmakta. İlk çıktığı andaki kullanım şekli ve kitlesinden dolayı birçok kişi tarafından markaların yer alması için uygun bulunmayan Instagram, kısa sürede gelişerek markalar için “yüksek takipçili bir kitleye ulaşmak” fikrini oluşturan bir olay haline geldi. Bugün, küresel alanda aktif kullanıcı sayısı 200 milyona yaklaştı. ısa bir süre önce reklam almaya başlayan Instagram, yeni güncellemeleriyle dijital platformlarına hareket katmak, müşteri ilişkilerini geliştirmek ve yeni kullanıcılara ulaşmak isteyen markalar için oldukça önemli bir reklam alanı. Görsel kullanımı, sosyal medyadaki pazarlama uygulamalarında hızlı bir artış gösteriyor. Şirketler son birkaç yıl içerisinde hızla popüler paylaşım sitesi Instagram’a adapte olup; kullanmaya başladı. Markalar, milyonlarca kullanıcının yer aldığı Instagram’da hedef kitlelerine yönelik mesaj ve fotoğraf ulaştırabiliyorlar. Pazarlama alanında son yıllarda yeni kitlelere ulaşmak adına görsel ve kısa mesajlar yoğun bir şekilde kullanılıyor.
Instagram’ı pazarlama alanında daha etkin kullanabilmek adına Dijital Ajanslar tarafından hazırlanan önerilere bir göz atmanızı tavsiye ederiz. Instagram profillerinizi, daha geniş kitlelere duyurun Kullanıcılar, Instagram’ın mobil uygulamasının yanı sıra web versiyonunun da hayata geçmesini sabırsızlıkla bekliyordu. Instagram, daha önce yalnızca Android ve iPhone telefonlarda kullanılabiliyordu. Beklenen gerçekleşti ve geçtiğimiz aylarda Instagram web ortamında da aktifleştirildi. Kasım 2012’de Instagram profillerinin piyasaya sürülmesi, pazarlamacılara mobil araçlar dışında diğer araçlarda da pazarlama yapabilme fırsatı sundu. Instagram, markanızın kimliğini insanlara etkili ve hoş bir kolaj ile tanıtabilmenizi sağlıyor. Şirketinizin ürünlerini, hizmetlerini, personel profilinizi, müşterilerinizi, düzenlediğiniz etkinlikleri, konferansları ve şirketinize dair birçok şeyi paylaşabilirsiniz. Yaptığınız işi, kurum kimliğinizi tanıtan hikayelerinizi görsellerle eğlenceli ve etkili bir şekilde anlatabilirsiniz. Hikayenizi herkesin rahatça görebilmesi için Instagram profilinizi kullanabilirsiniz. Web sitenize yönlendiren, personelinizin müşterilerinize nasıl bir hizmet verdiği hakkında bilgi veren görseller kullanabilirsiniz. Instagram hesabınızda paylaştığınız görsellerin ve mesajların, marka kimliğinizi ve kurum kültürünüzü stratejik ve en doğru şekilde temsil etmesi dikkat edilmesi gereken en önemli nokta oluyor. Yarışmalar düzenleyerek takipçileriniz ile etkileşiminizi arttırın Instagram, fotoğraf yarışmaları alanında oldukça popüler bir platform haline geldi. Popüler fotoğraf paylaşım sitesinde, yarışma organize etmek fazla çaba gerektirmiyor. Şirketler, kullanıcıların54 ALTIN DÜNYASI • SAYI 101
“Instagram” devri dan fotoğraflarında yarışma için düzenlenmiş “hashtag”leri kullanmalarını istiyor. Fotoğraflar üzerinden arama yapmak oldukça pratik. Fotoğraf yarışmaları, diğer kullanıcıların favori fotoğraflarını oylamaları ve bir kazanan belirlemeleri üzerine kurgulanıyor. Instagram’da diğer sosyal medya ağlarında olduğu gibi düzenli olarak etkileşim sağlayacak içerikler paylaşmak büyük bir önem taşıyor. Takipçilerinizle etkileşiminizi ve takipçi sayınızı arttıracak etkinlikler düzenlemek markanız için oldukça faydalı olacaktır. Takipçilerinizi ödüllendirin Fotoğraflarınızı paylaşırken, insanların ilgisini çekebilecek ve yeniden ziyaret etmelerini sağlayacak paylaşımlarda bulunmaya dikkat etmelisiniz. Takipçilerinizi, paylaşımlarınızdaki katılımları için ödüllendirin. Takipçileriniz için bir yarışma, indirim ya da promosyon düzenleyebilirsiniz. Hedef kitlenizin ne istediğini anlamanız ve buna uygun olarak paylaşımlarda bulunmanız ya da etkinlikler düzenlemeniz oldukça faydalı olacaktır. Hedef kitleniz hakkında demografik bilgiler kısmından ilgilerini nelerin çektiğini ve daha pek çok bilgiyi edinebilirsiniz. Instagram’da editoryal takviminizi bu bilgiler ışığında orijinal ve yaratıcı bir şekilde hazırlayabilirsiniz. Editoryal takviminiz olması içeriklerinizin sürekliliği açısından oldukça etkili olacaktır. Müşteri bağlılığını artırın Markaların, sosyal medyadaki hesaplarında samimi ve sıcak bir tavır sergilemeleri önemli stratejilerden bir tanesi. Müşteriler, markanızın iyi ya da kötü yönde kulaktan kulağa yayılmasını sağlayan önemli bir haberleşme aracı olarak görülebilir. Instagram’ı müşterileriniz hakkında hızlıca bilgi edinmek için kullanabilirsiniz. Müşterilerinizin markanız hakkındaki olumlu ya da olumsuz değerlendirmelerini öğrenmeniz; markanızı bu veriler ışığında farklılaştırmanız ve yapılandırmanız verimli olacaktır.
Virgin America hava yolları, Instagram üzerinden müşterilerine marka deneyimi sunmak kategorisinde oldukça başarılı bir şirket. Müşterilerine yaptıkları sürprizleri, müşterilerin gittikleri yerleri, Virgin Group’un CEO’su Richard Branson dahil olmak üzere ünlülerle çekilen fotoğrafları paylaşıyorlar. Virgin America’yı Instagram’da takip edenler, diğer hava yolları müşterilerinden daha özgün deneyimler yaşıyorlar. Virgin America hizmetlerinden memnun kalmış olan müşterilerinin fotoğraflarını paylaşarak, Instagram’ı etkin bir pazarlama aracı cek şekilde hazırlansın. “Tweet” atarken, Facebook’ta ya da Instagram’da paylaşımda bulunurken, görsellerden faydalanarak; standınızı katılımcıların kolayca bulabileceği bir şekilde konumlandırın.
olarak da kullanıyor. Instagram’da markanızı doğru ve etkin bir şekilde temsil etmeli; popüler fotoğraf paylaşım sitesindeki müşterileriniz ile aranızdaki iletişimi ve bağlılığı güçlendirmelisiniz. Fotoğraf paylaşımlarınızda, müşteri deneyimlerini öne çıkartarak marka değerlerinizi tanıtmaya ve açıklamaya özen göstermelisiniz. Etkinliklerinizi sosyal medyada duyurun Etkinlik ve fuarlar, insanlara ürünleriniz ve hizmetlerinizle ilgili bilgiler vermek ve potansiyel müşterileri çekmekte önemli bir rol oynamaktadır. Instagram, bu etkinlikler hakkında görseller ve etkinliğin gerçekleştirileceği yeri paylaşmanız için uygun bir platform. Katılımcılar, “hashtag”ler ile konferanslarda neler yaşandığını diğer Twitter ve Instagram kullanıcılarına 140 karakter ile ya da görsel olarak anlatabiliyorlar. Etkinlik pazarlama stratejinize Instagram’ı eklemek, daha fazla insana ulaşmanız, standınızı daha çok insanın ziyaret etmesi ve hedef kitleniz ile daha fazla etkileşim sağlamanız için etkili bir araç olacaktır. Katılımcılar, konferansın hashtagi aracılığıyla Instagram’dan standınızın yerini hızlı bir şekilde bulacaktır. Etkinlik pazarlama stratejiniz içerisinde mesajlarınızı ve stand numaranızı belirtin. Stand numaranız online olarak bulunabile-
Pazarlama araçlarının arasına Instagram’ı da ekleyin Instagram’ın yalnızca e-ticaret firmaları için değil, işletmeler için de önemli bir platform haline geldiğini paylaşalım. Müşteriler, markaları ile etkileşim içerisinde bulunmak ve bireysel deneyimler yaşamak istiyorlar. Markalar, Instagram’da müşterilerinin bu gibi ihtiyaçlarını başarılı bir şekilde karşılayabiliyorlar. Instagram aracılığıyla müşterilerine, diğer sosyal platformlara kıyasla daha özgün ve gerçek zamanlı deneyimler sunabiliyorlar. n
En hızlı büyüyen sosyal ağ “Instagram” Uluslararası araştırma şirketi GlobalWebIndex'in yaptığı araştırmaya göre, Instagram'ın büyüme hızı kontrolden çıkmış durumda. Öyle ki, uygulamanın en büyük rakipleri Facebook ve Twitter'ın büyüme hızına Pinterest eklendiğinde bile Instagram'a yetişemiyorlar.
SAYI 101 • ALTIN DÜNYASI 55
Altın Dünyası • Haber
Kısa bir süre önce Çemberlitaş’ta faaliyete başlayan ve İstanbul Altın Rafinerisi çatısı altında kurulan İstanbul Kıymetli Madenler A.Ş. hizmet verdiği gümüş üretici firma sayısını her geçen gün artırıyor. İstanbul Kıymetli Madenler bu kısa süre zarfında üreticilerin en büyük destekçisi haline geldi.
S
ektörün lider kuruluşu İstanbul Altın Rafinerisi’nin grup şirketlerinden birisi olan İstanbul Kıymetli Madenler A.Ş. kısa bir süre önce İstanbul Çemberlitaş’ta açtığı mağazasında özellikle gümüş üretici firmalara hizmet vermeye başlamıştı. Aradan geçen oldukça kısa süre zarfında çok sayıda üretici firmaya hizmet vermeye başlayan firma üreticilerin bu alandaki en önemli destekçisi konumuna yükseldi. Özellikle gümüş üreticisi firmalara hammadde tedariki konusunda İstanbul Altın Rafinerisi kalite ve güvencesi ile hizmet veren İstanbul Kıymetli Madenler bu alanda en önemli firma haline geldi. Üre-
tim faaliyetinde bulunan firmalar, İstanbul Altın Rafinerisi kalite ve güvencesi ile üretilen 0.5 ve 1 kg’lık külçe gümüş ile birlikte 2.5, 5, 10, 20, 50 ve 100 gramlık gümüşlerin yanı sıra granül gümüşleri İstanbul Kıymetli Madenler A.Ş.’den temin edebiliyor. İstanbul Kıymetli Madenler Yönetim Kurulu Üyesi Erhan Tuncelli, İstanbul Kıymetli Madenler A.Ş.’nin faaliyetleri ile ilgili şunları söyledi; ‘’İstanbul Altın Rafinerisi olarak uzun yıllardır kuyumculuk ve mücevherat sektöründeki üreticilerimizin destekçisiyiz. Üreticilerimizin ihtiyaç duyduğu her türlü değerli maden ihtiyacını karşılıyoruz. Özellikle gümüş kategorisinde yaşanan gelişme ile birlikte, artan talebi karşılamak üzere İAR çatısı altında İstanbul Kıymetli Madenler A.Ş. adında yeni bir şirket ile hizmet vermeye başladık. Bundan önce olduğu gibi bundan sonra da her geçen gün daha da artan kalitemizle üreticilerin destekçisi olmaya devam edeceğiz. İstanbul Kıymetli Madenler A.Ş. aynı zamanda üreticilerin hurda gümüşlerinin değerlendirilmesi konusunda da hizmet veriyor. Bugüne kadar ağırlıklı olarak 10 kg’lık paketlerde bulunan granül gümüş ürünlerine 1 ve 25 kg’lık mühürlü ambalajlar alternatif oldu. Gümüş üreticilerine yönelik olarak geliştirilen ürün ve hizmetler her geçen gün artacak. Yeni ürün ve hizmetlerimizle gümüş üreticilerinin en büyük destekçisi olmaya devam edeceğiz.’’ Gümüş piyasasında zaman zaman maden temini konusunda sıkıntı olmasına rağmen her zaman hazırda ve yüksek miktarlarda bulundurdukları stok ile bu sorunu aştıklarını belirten Erhan Tuncelli, hammadde kalitesi ile ilgili olarak da şunları söyledi. “Üretimde döküm kalitesini etkileyen en önemli faktör hammadde kalitesidir. İAR çatısı altında uluslararası standartlarda üretim teknolojisi ile hammadde üretimi gerçekleşiyor. Elektroliz yöntemi ile rafine edilerek üretilen gümüş hammaddelerimiz üretim aşamasında en yüksek performansı veriyor. Ürün kalitesi yükselen üreticiler de bu memnuniyetlerini çevredeki diğer üreticiler ile paylaşıyor. Müşteri sayımızın artışındaki en önemli faktör gümüş kalitesi. Bu sayede müşteri sayımız her geçen gün artıyor.’’ n
56 ALTIN DÜNYASI • SAYI 101
Altın Dünyası • Haber
Türkiye’de Mücevher Sektörünün Buluşma Noktası; “İstanbul Jewelry Show” Mart Fuarı sektörün önde gelen firmalarını ve sektör profesyonellerini 38. kez bir araya getirmeye hazırlanıyor.
UBM
Rotaforte’nin organize ettiği dünyanın “ticari hacmi en yüksek” beş kuyumculuk fuarından biri olan “İstanbul Jewelry Show Fuarı” 20 – 23 Mart 2014 tarihleri arasında İstanbul Fuar Merkezi’nde (CNR Expo) gerçekleştirilecek. Kuyum ve değerli taş sektörünün temsilcileri “İstanbul Jewelry Show” Mart Fuarı’nda bir araya gelecek. Türkiye açısından çok büyük önem taşıyan ve sektörün nabzını tutan “İstanbul Jewelry Show” Mart Fuarı, yerli ve yabancı sektör profesyonellerini 38’inci kez İstanbul’da buluşturacak. Katlanarak büyüyor! 20 -23 Mart 2014 tarihleri arasında 4 gün boyunca yerli ve yabancı sektör profesyonellerini bir araya getirecek “İstanbul Jewelry Show” Mart Fuarı’nın bu yılki bir diğer önemli özelliği toplam 6 salonda 60.000 metrekarede düzenlenecek olması. 4 gün sürecek olan “İstanbul Jewelry Show” Mart 2014 Fuarı’nda; 6 Salonda, 1200’ün üzerinde yerli ve yabancı marka ve firmalar bir araya gelecek. Türkiye, Belçika, İtalya, Almanya, Yunanistan, Çin, Hong Kong, Birleşik Arap Emirlikleri, Japonya, Hindistan, Tayland ve Amerika Birleşik Devletleri başta olmak üzere toplam 25 ülkeden, 1200’ün üzerinde mücevher marka ve firmaları dünya çapındaki önemli alıcılar ile İstanbul Fuar Merkezi’nde düzenlenecek olan “İstanbul Jewelry Show” Mart Fuarı’nda buluşacak.
58 ALTIN DÜNYASI • SAYI 101
400 ton altın işleme kapasitesine sahip olan ülkemizde, her yıl yaklaşık 250-300 ton altın mücevherat üretiliyor. Üretimin yüzde 30-40’ı ihraç edilen altın sektörü, Türk imalat sektörlerinin en büyükleri arasında yerini alıyor. Yalnızca sektör profesyonellerine açık! Dünyanın en büyük kuyumculuk ülkesi olmayı hedefleyen Türkiye için büyük önem taşıyan “İstanbul Jewelry Show” Mart 2014 Fuarı’nda altın takı, gümüş takı, pırlantalı takı, pırlanta, renkli taşlar, inci, altın montür, makine ve ekipman, saat, saat yazılım, vitrin dekorasyon, paketleme ve kutulama, led, kasa sektörünün önde gelen firmaları yer alacak. Ziyaretçi ön kayıtları başladı! Gerek yurtiçi gerekse yurtdışından sadece sektör profesyonellerini 38. kez, 20 -23 Mart 2014 tarihlerinde buluşturacak olan “İstanbul Jewelry Show” Mart Fuarı’nı sıra beklemeden ziyaret etmek için www.İstanbuljewelryshow.com web adresinden 2 Mart’a kadar online olarak ön kayıt yaptırabilmek mümkün olabilecek. İstanbul Değerli Maden ve Mücevherat İhracatçıları Birliği ve KOSGEB tarafından desteklenen, “İstanbul Jewelry Show” Uluslararası Fuarlar Birliği (UFI) kalite onayı ve Kalite Yönetimi Sistemi ISO-9001 belgesine sahip.
Ziyaretçiler için konaklama, ulaşım ve restaurant seçenekleri Konaklama
Polat Renaissance Hotel ***** Yeşilköy
WOW Airport Hotel **** Yeşilköy
İstanbul Fuar Merkezi (CNR Expo)’ya 4 km mesafede. SNG : € 110 / DBL : € 110 Wow Istanbul Hotel ***** Yeşilköy
İstanbul Fuar Merkezi (CNR Expo)’ya 0 km mesafede. SNG : € 120 / DBL : € 120
Ulaşım
İstanbul Fuar Merkezi (CNR Expo)’ya 0 km mesafede. SNG : € 130 / DBL : € 130 Holiday Inn Hotel ***** Halkalı
• Şehrin farklı noktalarından fuar alanına ücretsiz otobüs seferleri mevcut. Ücretsiz otobüs seferlerini öğrenmek için www. istanbuljewelryshow.com adresini ziyaret edebilirsiniz. • Fuar alanına ulaşmak için tramvay ve metro sistemi kullanılabilir. Kabataş güzergahından gelenler için; Zeytinburnu’na tramvay, metro ile IJS Fuar Alanı (İstanbul Fuar Merkezi). • Ana karayolu arterlerinin (E-5, TEM, sahil yolu) kesişme noktasında yer alması, Fuar alanına müstakil araba ile ulaşımı kolaylaştırıyor. • Fuar alanının havalimanına yakın olması, ziyaretçiler açısından büyük avantaj sağlıyor.
Restaurant İstanbul Fuar Merkezi (CNR Expo)’ya 10 km mesafede. SNG : € 95 / DBL :€ 110 Titanic Port Hotel ***** Bakırköy
İstanbul Fuar Merkezi (CNR Expo)’ya 4 km mesafede. SNG : € 110 / DBL : € 120
Kaşıbeyaz: Florya’da 550 kişilik iç içe 2 salon, 50 kişilik VIP salonu, geniş bir bekleme salonu, çocuk odası, çocuk oyun parkı ve 400 kişilik yazlık bahçesiyle hizmet veriyor. Develi: 5 dönüm arazi üzerinde kurulan Develi Florya, Develi lezzetlerinin İstanbullularla buluşacağı 7. adresi. Develi Florya, 3.000 m² 580 kişilik kapalı alanı, 1.500 m² bahçe kullanım alanı, 550 kişilik ve 800 m²’lik terasında 600 kişilik kapasitede, 120 kişilik deneyimli bir ekip ile misafirlerine hizmet veriyor. Develi Florya’da ayrıca, grup yemekleri için hareketli panaller ile oluşturulabilen yemek mekanları ile özel olarak tasarlanmış 60 kişilik VIP odası da dikkat çekici bir detay olarak göze çarpıyor.
SAYI 101 • ALTIN DÜNYASI 59
Altın Dünyası • Haber
Mert Alyans’tan
Istanbul Jewelry Show’a 3 Yeni Koleksiyon
M
Alyans dendiğinde ülkemizde ilk akla gelen markalardan biri olan Mert Alyans; yıllardır katıldığı Istanbul Jewelry Show için çok özel ve yeni koleksiyonlarını hazırladı. Evliliğe derin anlam yükleyen alyansa, çarpıcı tasarımlarıyla ince bir zarafet katan Mert Alyans; hazırladığı koleksiyonlarla sadece ülkemizde değil dünyanın çok farklı ülkelerinde de yoğun ilgi görüyor.
ert Alyans en yeni tasarımlarını ve koleksiyonlarını Istanbul Jewelry Show da müşterileriyle buluşturacak. Hem yurtiçinde gelen hem de yurtdışındaki taleplere farklı seçenekler sunmak amacıyla geniş bir ürün yelpazesiyle üretimini sürdüren Mert Alyans; Alyanshane çatı markası altında 3 yeni ve farklı koleksiyonun ilk lansmanını fuarda gerçekleştirecek. Bu 3 farklı koleksiyondan biri olan ve klasik alyans severlerin yoğun ilgisini çekecek olan “MİRA”, fuar öncesi çeşitli görseller ile kısmen piyasaya sunulmuştu. Herkesin özel bir yüzük olarak parmağında taşıyacağı “MİRA”; hem alyans hem de çok şık bir yüzük olma özelliği taşıyor. Sadece evleneceklerin yada alyansını değiştireceklerin değil bu zarafete sahip olmak isteyecek herkesin ilgisini çeken bu koleksiyon, fuarda sergilenecek. Mert Alyans Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Saraç; “MİRA” koleksiyonunun haricindeki diğer iki koleksiyonun çalışmalarının devam ettiğinden dolayı çok detaylı bilgi vermek istemediğini, fuara gelecek olan sektör mensuplarının, Alyanshane markasının dikkat çekici tasarımları ve özgün duruşuyla yeni koleksiyonlarından ciddi anlamda etkileneceklerine inandığını söyledi. Yeni koleksiyonlardan birinin kişiselleştirilebilme özelliği bulunduğunu söyleyen Hakan Saraç; “İstanbul’da düzenlenen sektör fuarları artık uluslararası çapta büyük ilgi gören ve herkesin yakından tanıdığı bir konuma ulaşmıştır’’ diye belirtti.
“Fuar giriş ve çıkışlarında yaşanan sıkıntıların giderilmesi önemlidir’’
Hakan Saraç; ‘’bu yıl ki fuarın oldukça verimli geçeceğine inanıyoruz. Fuarı düzenleyen yetkililere; özellikle fuarın giriş ve çıkışında yaşanan sıkıntıların giderilmesi konusundaki önerimizi yeniden hatırlatmak isterim. Fuar girişinin derme çatma bir çadırda olması, yabancı ve yerli misafirlerin girdiği bölümden katılımcıların birçok eşyasının girmesi ve genel düzensizlik fuarın imajını olumsuz etkiliyor” diye konuştu. 60 ALTIN DÜNYASI • SAYI 101
Yeni pazarlara yayılmak amacıyla, her ay bir ya da birkaç ülkeyi ziyaret ediyorum. İç pazardaki durgunluktan etkilenmemenin en iyi yolu ihracat. Taksit sıkıntısından, kurdaki dalgalanmalardan şikâyet etmek yerine bu durumları avantaja çevirme çabasıyla her türlü fırsatı değerlendiriyorum. Bugün Mısır’dayım. Burada da siyaset etkisini göstermiş ve işler son 3 yıldır azalan bir eğriyle erimiş. Söylediklerine göre, bu günlerde işler yeniden toparlanıyormuş. Ancak kriz anında dahi pırlanta müşterileri alımlarını çok azaltmamış. Son zamanlarda hareketlenen ticaret sonucunda, yenilikler arayan Mısır mücevher sektörü ile eğitim ve mücevher raporları üzerine konuşuyoruz. Bir Belçika firması olarak burada olmama rağmen, onlar Türk olmamdan daha memnunlar. Burada bizim dizilerimizi izliyorlar. Bayanlara Muhammed dediğinizde hepsi gülümsüyor ve tek bir kişiyi anlıyor… Kıvanç Tatlıtuğ… Ya da Muhteşem Yüzyıl’daki elmas takılar hakkında konuşabiliyoruz. Bu beni son derece mutlu etti… Dizilere yapılan yatırımın geri dönüşünü görmek için mutlaka Orta Doğu Ülkeleri ziyaret edilmeli bence… Mücevher üretiminde Mısır kendini yenilemiş, 1700 kişinin çalıştığı bir fabrikayı ziyaret ettik ve bu ziyaretimiz son derece etkileyiciydi. Ancak pırlantalı mücevher için; sadeyi Türkiye’den almalarına rağmen, taşı kesinlikle Türkiye’den almıyorlarmış. Dubai’de ofisleri var ve tedarik zincirlerinde bu sayede hiçbir sıkıntı oluşmuyor. Ancak sosyal medyanın gelişimi burada da ciddi bir şekilde hissediliyor. Rapaport’tan sentetikler ile ilgili gelişmeleri takip ediyorlar ve bu sıkıntıya karşı nasıl bir önlem alabileceklerini öğrenmek istiyorlar. Hatta Mısır’dan Türkiye’ye pırlantalarını ve mücevherlerini göndererek ticaretlerini güven altına almak istiyorlar. Mısırdaki gezimden iki önemli ders çıkardım; 1. Etkili sosyal medya kullanımı ihracatta son derece önemli. 2. Hiçbir ülke için ön yargıya sahip olmadan çabalamaya devam et.
Altın Dünyası • Haber
Güvenilirliğini geçmişten gelen tecrübesinden alan Tiryandafil Kuyumculuk, Kuyumcukent ve Kapalı Çarşı’da bulunan mağazalarında has altın, sarrafiye, hurda altın alım satımı konusunda faaliyet göstermeye devam ediyor. Fiyat ve işçilikteki güncelliğini her daim ön planda bulunduran Tiryandafil Kuyumculuk has altın ticaretindeki öncülüğünü sürdürüyor.
20
yılı aşkın tecrübesiyle sektöre hizmet veren Tiryandafil Kuyumculuk firma sahibi Cemal Turgut, sektörü temsil eden kurumlardaki görevleriyle de adından söz ettiriyor. İTO Kuyumculuk Meclis Üyesi Cemal Turgut, sektörün sorunların ön planda olduğu şu günlerde komitenin çözüm üretmek amacıyla çalıştığını belirtti. Kuyumculuk ve mücevherat sektörünün önemli gündem maddelerinden biri olan Kredi kartı ile taksitli satışların yasaklanması konusunda İstanbul Ticaret Odası Kuyumculuk Meclisi’nde çalışmalarını sürdürdüklerini belirten Cemal Turgut, taksitlendirme seçeneklerini en azından sınırlandırmak gibi ortak bir karar üzerinde çalıştıklarını söyledi. Cemal Turgut komitede alınan karar neticesinde taksitlendirmenin 6 ay ile sınırlandırılması konusunda çalıştıklarını dile getirdi.
“Sektörümüz bu konuyla ilgili fazlasıyla sıkıntı yaşamakta. Ben bizzat kuyumcu esnafını ziyaret edip istekleri ve şikâyetlerini İstanbul Ticaret Odası Kuyumculuk Meclisi’nde dile getiriyorum. Meslektaşlarımız ve vatandaşlarımız uzun taksitlendirme seçeneklerinin geri gelmesini istiyor. Ortak bir kararda buluşulması yönünde çalışmalarımız sürüyor.” Altın fiyatlarının bu günlerdeki istikrarsız seyrine de dikkat çeken Cemal Turgut, “Ülkemizde ve dünya genelinde gelişen bazı olaylar verilerin sürekli değişmesine sebep oluyor. Dünya politikasını ve gelişmeleri iyi takip etmek ve ona göre hareket etmekte fayda var” dedi.
“İş ortaklarımızla kurduğumuz ticari bağ bizi onlara karşı sorumlu kılıyor. Kişi ve kurumlara özel çözüm önerileri üretiyoruz. Müşteri memnuniyetini daimi kılmak adına bu felsefe ile hareket ediyoruz. Bu doğrultuda fiyat ve işçilik konusunda sürekli güncelliğimizi koruyarak çalışıyoruz.”
62 ALTIN DÜNYASI • SAYI 101
Altın Dünyası • Haber
Katılımcı firmalar bu fuarda da dev ekranda
UBM Rotaforte, geçen sene olduğu gibi bu sene de fuarın ana girişine kuracağı dev ekranda ziyaretçilerini bilgilendirecek. Dev ekranda katılımcı firmaların koleksiyonları, bulundukları salon ve stand numaraları ile iletişim bilgileri yayınlanacak. Standart tanıtım videoları Altın Dünyası tarafından hazırlanmaya başlandı. Geçtiğimiz yıl Altınbaş, Atasay, Pera, Assos, Roberto Bravo, Tekin Seyrekoğlu, Midas, Mioro gibi sektör devlerinin de aralarında bulunduğu pek çok firma ekranlarda yer almıştı.
Videoyu izlemek için akıllı telefonunuz ile yandaki kodu okutunuz 64 ALTIN DÜNYASI • SAYI 101
Videoyu izlemek için akıllı telefonunuz ile yandaki kodu okutunuz
Videoyu izlemek için akıllı telefonunuz ile yandaki kodu okutunuz
S
ektörün en önemli organizasyonu olan ve sezonun başladığı anlamına gelen İstanbul Jewelry Show Mart için sayılı günler kala gerek organizatör firma UBM Rotaforte ve gerekse firmaların hazırlık çalışmaları hızlandı. Katılımcı firmalar da fuarda sergileyecekleri koleksiyonlar ile ilgili son hazırlıkları yapıyor. Bu hazırlık çalışmalarından birisi de geçen sene yoğun ilgi gören video alanında yapılıyor. Geçtiğimiz sene UBM Rotaforte fuarın ana girişine yerleştirdiği dev ekranda katılımcı firmaları, koleksiyonları, salon ve stand numaraları ile iletişim bilgilerini yayınlayarak ziyaretçileri yönlendirmişti. Bu sayede fuara gelen ziyaretçiler hangi firmayı, hangi salonda ve hangi stand numarasında bulacaklarını öğrenebildikleri gibi firmaların fuar koleksiyonlarını da görebilme şansına sahip olabiliyorlar. Her firma aynı standartlardaki video ile dev ekranda yer alıyor. Videolar Altın Dünyası Yayın Grubu tarafından hazırlanıyor. Standart dışı hazırlanan videolar ekranda yer alamıyor. Her firmanın videosu yaklaşık 1 dk sürüyor. Videonun hazırlanması için ortalama 8 – 10 ürün gerekiyor. Katılımcı firmaların ürünlerle birlikte salon, stand numaralarını, web sitesi adresini ve telefon numaralarını iletmeleri gerekiyor. Videonun yayınlanma ve hazırlanma bedeli 400 EURO olarak belirlendi. Ürünlerin son teslim tarihi 10 Mart 2014. Videoların kaliteli bir biçimde hazırlanabilmesi için ürünlerin daha erken tarihlerde teslim edilmesinde fayda var.
Videoyu izlemek için akıllı telefonunuz ile yandaki kodu okutunuz
Videoyu izlemek için akıllı telefonunuz ile yandaki kodu okutunuz
Video sadece dev ekranda kullanılmıyor Hazırlanan videolar fuar öncesinde firmalara da teslim ediliyor. Her firma fuar standındaki LCD ekranlarda da kendi videosunu yayınlayabiliyor. Video aynı zamanda web sitesi, firmaların sosyal paylaşım ağlarında da takipçilere ulaşabiliyor.
Video katalog yaygınlaşıyor Pek çok firma ise fuar için hazırladığı son koleksiyonlarının tamamını video katalog formatında hazırlatarak, DVD formatında çoğaltıyor ve ziyaretçi müşterilerine teslim ediyor. Bu formattaki videolarda ürün sayısı isteğe göre belirleniyor. DVD katalog ziyaretçi firmalar tarafından mağazalarındaki ekranlarda da nihai tüketicilere ulaşabiliyor. Video hazırlık bedeli ürün sayısına göre farklılık gösteriyor.
Videoyu izlemek için akıllı telefonunuz ile yandaki kodu okutunuz
İletişim ve detaylı bilgi Altın Dünyası Yayın Grubu 0 212 518 84 01 Remzi Çelen 0533 556 03 22 Melek Sancaklı - Kader Yaşar - Dila Ecem Çakır - Buse Güngör SAYI 101 • ALTIN DÜNYASI 65
Altın Dünyası • Haber
İAR Kuyumcukent Satış Ofisi yeni yerine taşındı Sektörün en önemli firmalarından birisi olan İstanbul Altın Rafinerisi bir yandan Türkiye’nin dört bir yanında şubeler açmaya devam ederken diğer taraftan da mevcut ofislerini de genişletiyor ve modernize ediyor. Firmanın Kuyumcukent’teki ofisi de yeni yerinde hizmet vermeye başladı.
K
uyumcukent gelişmeye devam ediyor. Bunun paralelinde Kuyumcukent çatısı altında faaliyet gösteren firma sayısının artışına paralel olarak ziyaretçi sayısı da artıyor. Bu gelişme paralelinde kompleksteki firmalar da mevcut ofislerini genişletme ve modernize etme ihtiyacı duyuyor. İstanbul Altın Rafinerisi de bunlardan biri. Sektörün lider firması Kuyumcukent’te bulunan ofisini yeni yerine taşıdı. Yeni yerinde daha geniş bir mekanda daha geniş bir ekip ile faaliyette olan İstanbul Altın Rafinerisi, 995 ve 999,9 saflıkta altın satısı, takoz ve hurda alımı, GramAltın satışı, yurtdışı transferler gibi işlemlerde üretici ve perakendeci firmalara hizmet vermeye devam edecek. n
66 ALTIN DÜNYASI • SAYI 101
Altın Dünyası • Haber
68 ALTIN DÜNYASI • SAYI 101
SAYI 101 • ALTIN DÜNYASI 69
Altın Dünyası • Haber
Engelsiz Yaşam Vakfı Jival’i yılın en iyi mücevher markası seçti Kuyumculuk sektörünün lider firmalarından Jival, sosyal sorumluluk projelerine verdiği önem ile Engelsiz Yaşam Vakfı tarafından Yılın En İyi Mücevher Firması seçildi.
nünde “ENGEL” olan tüm canlılara el uzatmak, düşünüp, üretip, organize edip, hayata geçirip yardım etmek için yola çıkan Engelsiz Yaşam Vakfı’na duyarlılığı ile gönülden destek veren kuyumculuk sektörünün önde gelen firması Jival, sosyal sorumluluk projelerine verdiği önem ile “Yılın En İyi Mücevher Firması” ödülüne layık görüldü. Jival Yönetim Kurulu Başkanı Naim Gençoğlu katıldığı törende engelli çocuklara verdiği önemi ve vakfın gösterdiği tüm çabayı yürekten desteklediğini belirterek bu ödülün markaları adına çok önemli bir yer aldığını belirtti.
70 ALTIN DÜNYASI • SAYI 101
Altın Dünyası • Haber
72 ALTIN DÜNYASI • SAYI 101
Altın Dünyası • Haber
Geçmişten geleceğe “Uğur İnci”
İnci, değişen tüketici alışkanlıkları ve artan lüks tüketime bağlı olarak unutulan değerini başarılı markalar eşliğinde geleceğe taşımaya devam ediyor. Tarih boyunca eşsiz güzelliğin sembolü olarak kullanılan, organik yapısıyla mücevher taşlarından ayrılan değerli bir takı olarak inci, bugün değerini bilen müşterileri tarafından alınmak üzere mağazalardaki yerini koruyor. İnciye güven ve değer katan firmaların başında ise Uğur İnci geliyor. İnciyi günümüz trendlerine uyarlayan yenilikçi yapısıyla Uzun yıllardır bu kategoride hizmet veren Uğur İnci, Yönetim Kurulu Başkanı Uğur Üstdağ’ın da belirttiği gibi değerini ve özelliklerini bilenlerin tercihi… İnci kategorisinin lider firması konumunda olan Uğur İnci’nin bu başarıyı elde etmesine sebep olan faktörler nelerdir? Yenilikçi olmak, piyasa şartlarını ve ihtiyaçlarını takip etmek. Günümüzde trendler çok hızlı değişiyor, çok hızlı tüketiliyor. Bu değişimi, gelişmeleri önceden tahmin etmek, hatta inci trendini belirlemek, Uğur İnci’yi başarıya götüren faktörler. İnci ürün grubu talebi ile ilgili neler söylemek istersiniz? Hitapettiğiniz tüketici kategorisi ve bu yöndeki çalışmalarınızdan bahsedebilir misiniz? Uğur İnci kurulduğundan beri hedef kitlemiz inciyi bir süs eşyası olarak değil, mücevher olarak adlandıran, yatırım amaçlı değil, görsel şıklığını tamamlamak için alan kadınlar oldu. Maalesef ülkemizde uzun yıllar takı-
mücevher, yatırım amaçlı 22 ayar bilezik ya da ziynet olarak algılanmıştır. Ne mutlu ki günümüzde bu anlayış değişmeye başladı. Özellikle yeni nesil bu algıyı değiştirerek tasarım ürünlere yöneliyor. Tabi ki bunda altın fiyatlarındaki değişim de etkili oldu. Günümüz trendlerine ve tüketici tercihlerine uygun özgün tasarımlı ürünler bizi daha da öne çıkardı. İnci kategorisi, mağazaların önemli ürün kategorilerinden biridir. Bu kategoride başarılı olabilmek için gereken kritik başarı faktörleri nelerdir? İnci bir mağazanın olmazsa olmazlarından. Geçmişten günümüze yüzyıllardır kadınların vazgeçilmezi. Ancak üzülerek söylüyorum ki, inci hak ettiği değeri tam anlamıyla bulamadı. Maalesef esnaf dostlarımız inciyi bir mücevher olarak değil, altının üzerindeki bir süs taşı olarak görüyorlar. Birçok kuyumcu mağazası vitrininde sergilediği incinin cinsini, kalitesini, değerini bilemiyor. Özellikle Anadolu’da bazı bölgelerde esnaf inci gerdanlığa para bile ödemek istemiyor. Bu zihniyetle inci satışından bir başarı beklenemez. Öncelikle inciyi satan kişi değerini ve özelliklerini bilmeli ki başarılı olsun. Çalışan, maddi özgürlüğü olan, aydın ve genç nesil inci alırken incinin kalitesini, türünü sorguluyor. Farklı çeşitlerde inciyi bir arada görerek kıyaslamak istiyor. Bizim perakende mağazalarımızda karşılaştığımız son tüketici, inciyi Tatlı Su, Okyanus İncisi ya da Akoya olarak adlandırabiliyor. Benim tavsiyem inciyle ilgili doğru bilgi edinilmeli ve çeşitleri bir arada sergilenmeli. Dağıtım kanalı yapınız hakkında bilgi verebilir misiniz? Türkiye’de hangi bölgelerde hizmet veriyorsunuz? Türkiye’nin tüm bölgelerine ulaşabilen aktif pazarlama ekiplerimiz ve Ankara, İzmir, Adana da Anadolu bölge müdürlüklerimiz bulunuyor. Müşteri ilişkilerinin sıcak tutulması, bölge piyasasının doğru takip edilebilmesi açısında bunun yaralı olduğunu düşünüyorum. İstanbul Kapalıçarşı mağazalarımız ve İzmir mağazamızda da toptan ve perakende hizmet veriyoruz. Gelecek dönem projeleriniz ve hedefleriniz ile ilgili neler söylemek istersiniz? Gelecek beni her zaman heyecanlandırmıştır. Çünkü gelecek demek yeni başarılar demektir. Üstelik bu yıl gelecek projelerimi hayata geçirirken, Uğur İnci ailesine üniversite eğitimini tamamlayarak katılan kızım Aslıhan Üstdağ da bana destek verecek. Hedefimiz onun da katılımıyla yurtdışı piyasasında ilerlemek. n
74 ALTIN DÜNYASI • SAYI 101
Altın Dünyası • Haber
YSK Gold’da “Yok” yok
İstanbul’da olduğu kadar ülkemizin çok farklı illerindeki kuyumculara da hizmet götüren Yazıcı Sarraf ve Kuyumculuk; müşterilerinin iyi günlerinde de kötü günlerinde de yanında yer alıyor. Ayrıca müşterilerinin ürün talebini, kendi ekibiyle adrese teslim bir şekilde gerçekleştiriyor.
Son dönemde yükselen dolar ile birlikte altın fiyatlarında da belli oranlarda artış oldu. Özellikle böylesi sisli piyasa koşullarında, sektörümüzün köklü döviz ve altın tedarikçi markası Yazıcı Sarraf ve Kuyumculuğun hizmetleri daha ön plana çıkıyor. Samsun’dan Artvin’e, Van’dan Ağrı’ya, Nevşehir’den Kayseri’ye kadar daha birçok ilimizde müşterileri bulunan YSK Gold; en ufak çaplı altın taleplerini dahi ücretsiz teslim ediyor. İstanbul’da içindeki talepleri gün içinde, şehir dışından olan talepleri ise 24 saat içinde ulaştıran YSK Gold; piyasa hangi durumda olursa olsun, asla müşterilerine “Ürün yok” demiyor ve sürekli stoklarında her çeşit yatırım altınını tedarik ediyor. Piyasaların en hareketli anlarında dahi müşterilerine anlık fiyatlar haricinde bir satış yapmadıklarını belirten YSK Gold Yönetim Kurulu Başkanı İlhami Yazıcı; “Biz müşterilerimizin menfaati için
yeri gelir kendi kazancımızdan fedakarlık ederiz. Fakat bizimle çalışacak kişilerin önce mesleki geçmişlerine bakar ve çok titiz bir incelemenin ardından işbirliğine gideriz. 3-5 yıllık mesleki bir geçmişi olmayan bir kuyumcuyla çalışmıyoruz” dedi. Darphanenin en sıkıştığı ve ürün piyasaya sunmada zorlandığı dönemde dahi en uygun fiyatlar şartlarıyla müşterilerine ürün tedariki gerçekleştirdiklerini hatırlatan İlhami Yazıcı; YSK Gold’da hiçbir zaman “yok” kelimesinin telaffuz edilmediğini, piyasa şartlarını önceden etüt ederek öncesinde stoklar oluşturduklarını ifade etti. 1 Şubat itibariyle kuyumcuların kredi kartıyla taksitli satış yapmalarının yasaklanması ile ilgili BDDK yönetmenliğine de değinen İlhami Yazıcı; sektörümüzün içinde azımsanmayacak sayıda bu konuda işi tefeciliğe vardıran kişilerin olduğunu, fakat böylesi bir yasak yerine bu tip sanal alışveriş yapan kişilerin illegal çalışmalarının önlenmesinin çok daha doğru olacağını söyledi. n
Harem Altın & Döviz ilk kez Istanbul Jewelry Show’da Sektörümüzde 30 yılı geçkin bir süredir, kıymetli madenler alım satımıyla ilgili hizmet sunan Harem Altın & Döviz; ilk kez Istanbul Jewelry Show’a katılım gösteriyor. Son dönemde müşterileri ile mesafeleri ortadan kaldırmak amacıyla, elektronik iletişim araçlarını da etkin kullanan Harem Altın; birçok müşterisiyle fuar ortamında buluşmanın heyecanında. Avantajlı döviz ve kıymetli maden alım satım fiyatları, piyasalara sunduğu güncel ve doğru bilgilerle geçtiğimiz yıl isminden sıkça söz ettiren Harem Altın & Döviz; ilk fuar deneyimini yaşamaya hazırlanıyor. Firma sahibi Ara Miraşoğlu; yıllardır İstanbul fuarına katılım yapmak istediklerini, bu fuar çerçevesinde arzularının gerçeğe dönüşeceğini söyledi. Geçen yıl www.haremaltin.com isimli sitelerinin çok önemli bir çıkış yakaladığını ve binlerce kişiye ulaşarak, piyasadaki hareketlerin anlık verilerle aktarıldığını kaydeden Ara Miraşoğlu; “Sürekli ekranlarda olan, sürekli kişilerin gözünde olan markamızı, kuyum camiasının bu önemli organizasyonunda fiziki olarak sunmak istedik. Sitemizi yakından takip edenler ve bizim 76 ALTIN DÜNYASI • SAYI 101
müşterilerimizle sanal âlemden çıkarak canlı olarak tanışma şansı elde edeceğimiz için çok mutluyuz” diye konuştu. Fuar boyunca “Altın fiyatı tahmin yarışması” düzenleyeceklerini ve fuarın kapanışına yakın daha önce tespit edilen bir saatteki altın fiyatına en yakın tahmini veren kişinin kendilerinden çok şık bir elektronik hediye kazanacağını kaydeden Miraşoğlu; geçen yıl olduğu gibi bu yılda markalarının kuyum camiasına en son teknoloji eşliğinde hazırlanmış en taze bilgileri hızla ulaştırmaya devam edeceğini, Harem Altın &Döviz ile çalışanların sürekli kazançlı olacaklarını dile getirdi. Miraşoğlu; bu yıl kendi markalarından oluşan yatırım altınlarının satışına ağırlık vereceklerini ve fuar boyunca farklı gramajlardaki Harem Altın & Döviz yatırım altınlarını da sergileyeceklerini sözlerine ekledi. n
Altın Dünyası • Haber
Assos Akademi müşterilerine yönelik yılın ilk eğitimini 24-25 Ocak’ta Fourseasons Otel’de gerçekleştirdi. Çeşitli illerden gelen katılımcılarla birlikte Assos Ailesinin de yer aldığı 100 kişilik bir ekiple başlayan eğitim büyük ilgi gördü. ğitimin ilk gün MDM Mücevher Danışma Merkezi kurucusu ve eğitmen Aylin Gözen tarafından Mücevher Mağazacılığının Püf Noktaları anlatılırken, lüks ve trendlere ilişkin bilgileri skeç ekibi ile süsleyerek eğlenceli ve farklı bir şekilde sunuldu. Eğitim ikinci günün de ise İç Mimar Eda Güney dünya markalarından örnekler göstererek mücevher mağazacılığında mimari ve dekorasyonun önemi hakkında önemli bilgiler verdi. Milord Style House kurucusu ve Stil Danışmanı Namık Gökçeer’in iş yaşamında giyim tarzının nasıl olması gerektiği konusunda katılımcıları aydınlattığı eğitimin sonrasında, Surplas’ın muhteşem manzarası eşliğinde leziz yemekler ve keyifli sohbetler ile yılın ilk eğitimini güzel karelerle sonlandırdılar. n
78 ALTIN DÜNYASI • SAYI 101
SAYI 101 • ALTIN DÜNYASI 79
Altın Dünyası • Haber
Zen Pırlanta, Sevgililer Günü öncesi cemiyet hayatının sevilen isimlerini ağırladı Zen Pırlanta Yönetim Kurulu Üyesi Şükran Güzeliş, Sevgililer Günü öncesi verdiği davette dostlarını ağırladı. Zen Pırlanta Akmerkez mağazasındaki davete cemiyet hayatının sevilen isimleri katıldı.
D
avette, mücevher danışmanı Şebnem Balkan’ın sunumuyla Sevgililer Günü’nün anlamını vurgulamak üzere “Aşk ve Pırlantanın 700 Yılık Öyküsü” anlatıldı. Davetliler, Avusturya Arşidükü Maximillian’ın nişanlısı Burgonya düşesi Mary’e aşkının ve bağlılığının simgesi olarak elmas bir yüzük hediye etmesiyle başlayan ve bugüne dek başka pek çok çarpıcı hikâyeyle devam eden öyküleri keyifle dinledi. Davette ayrıca moda konusunda sosyal medyanın popüler ismi, dergi ve gazete yazarı Pelin Kaya’nın Zen Pırlanta koleksiyonlarından seçtiği yeni tasarımlar ve Sevgililer Günü için hazırlanan modellerin sergilendiği bölüm beğeniyle incelendi. Davetliler “Pelin Kaya’nın Seçtikleri” bölümünde sergilenen siyah ve beyaz pırlantanın pembe altınla buluştuğu tasarımlara, kalp, yıldız, sonsuzluk gibi figürlerden oluşan kolye ve bilekliklere dek geniş seçenek arasından kendilerine ve sevdiklerine Sevgililer Günü hediyesi seçtiler.
80 ALTIN DÜNYASI • SAYI 101
Altın Dünyası • Haber
82 ALTIN DÜNYASI • SAYI 101
SAYI 101 • ALTIN DÜNYASI 83
Altın Dünyası • Haber
Esta Pırlanta Müdürü Zafer Şen;
“Mutluluktan çarpan her kalbin sesini duymak için yola çıktık!” Esta Pazarlama firması, yoluna sabırlı ve emin adımlarla devam ediyor. Genç bir şirket olan Esta, geçmişte yaşadığı mesleki tecrübeyle dünyada yaşanan ekonomik değişimleri de dikkate alarak yeni projeler hazırlıyor.
Ü
lke genelinde 5.000 güvenilir müşteriye ulaşabilecek veriye sahip olan Esta, değerli dostlarına yeni projeler hazırlamaya devam ediyor. Esta’nın kuruluş amacına ve hedeflerine uygun olarak gerek üretim yapısını gerek pazarlama organizasyonunu da kuyumcuların tedarik markası olma hedefiyle kurguladığını söyleyen Esta Genel Müdürü Zafer Şen, Esta’nın faaliyetlerini ve projelerini şöyle anlatıyor; “Esta’nın pazarlama firması olarak kurulmasında amaç, değişen dünyaya ayak uydurmak, bunun yanında ülkemizdeki değişen tüm takı trendlerini de alanda takip ederek müşterisine cevap verebilmek. Esta’nın profesyonelleştiği ve branşlaştığı alan, ülke geneline yayılmış pazarlama organizasyonlarıdır. Bu konuda sürekli olarak sıcak müşteri temasları ekiplerimiz tarafından sağlanmaktadır. Ülke genelinde bölgesel marka olmuş değerli iş ortaklarımıza hizmet etmekten mutluluk duyuyoruz. Bölgelerinin gerek ekonomik gerek mesleki birikimlerinin üst düzeyinde bulunan meslektaşlarımızı kendimize iş ortağı olarak seçtik. Çalıştığımız değerli meslektaşlarımızın, Esta’nın sunduğu ayrıcalığını kazanmaları adına özel sipariş, ürün zenginliği, değiştirme güvencesi vb tüm gerekli lojistik (Sertifika, Kutu vb) destekleri de kendilerine sunuyoruz.” Geniş bir bakış acısı ile müşterisini kısıtlamadan, zengin ürün çeşitliliğini müşterisine sunarak tüm dünyaya kucak açan bir anlayışı benimsediklerini dile getiren Şen, “Üretim ve takip organizasyonları hazırlayarak müşterilerimize doğru ve güvenilir hizmeti sunuyoruz” dedi. Her yıl Mart ayında düzenlenen fuarlara katılımcı olarak katılan ESTA, yurtdışındaki tüm fuarları yerinde takip etmek için üretim & tasarım & pazarlama sorumlularını yurtdışı fuarlarına göndererek dünyadaki takı sektörünü takip ediyor. Yurtdışı gözlemlerini anlatan Şen, “Çok yakın bir geçmişte Pazarlama Müdürümüz Uğur ŞEN ve Üretim Müdürümüz Osman YAVUZ Belçika’nın Anvers şehrinde bulunan pırlantanın borsasına ziyarette bulunarak son aylarda gündemde bulunan sentetik pırlanta hakkında bilgilendirme toplantılarına katıldılar. Bu toplantılarda sektörün geleceğini ve sorunları hakkında son gelişmeleri yerinde inceleme fırsatı buldular” dedi.
“Yenilikçi atölyemizle sürekli kullanışlı ve şık yeni modeller ortaya koymaktayız” • Projelerimiz & Hizmetlerimiz.
- Esta Mücevher Organizasyonu. “Satış ve üretim ekiplerimizle hazırladığımız yeni trendlere uygun ürünlerimizi, değerli satış noktalarımızın beğenisine sunuyoruz” diyen Şen, “Mücevher ekiplerimizin elinde sürekli hazır bulundurduğu pırlantalı ve elmaslı koleksiyonların yanı sıra bu koleksiyonlara da sürekli eklenen yeni ürünleri ile müşterilerimizin her türlü talebine karşı84 ALTIN DÜNYASI • SAYI 101
lık vermekteyiz. Üretim ekibimiz, değerli meslektaşlarımızdan gelebilecek tüm taleplere cevap vererek, gerekli araştırmaların neticesin de kendilerine lojistik destek veriyoruz. Mevcut ürünlerimize ilave olarak, satış noktalarımızdan gelen tüm özel koleksiyon taleplerine de cevap veriyoruz” diye konuştu.
Üretim projesi & Tria & Diamond Üç aşamalı ürün & hizmeti
Mücevher sektöründe nihai tüketicinin hala klasik ürünlere talep gösterdiğini söyleyen Şen, “Bu sebepten dolayı da meslektaşlarımız riski olmayan ürünleri kendileri üretmeyi tercih ediyorlar. ESTA üretim olarak da biz, bu taleplerine üretim takip ekibimizle cevap vermekteyiz. Değerli meslektaşlarımız ürettirdikleri mücevher için gerekli olan lojistik destek; kutu, barkot, sertifika vb. argümanları da kendileri organize etmek durumunda kalırlarken, şimdi ESTA bu ihtiyaçlara Tria & Diamond projesi ile çözüm sunmaktadır” dedi.
Proje & Sistem Detay
Yeni projeleriyle ilgili Şen şu açıklamalarda bulundu, “Güvenli firma, güvenli organizasyon, müşterisine sorun değil çözüm üreten firma ESTA pırlanta, uluslararası bağlantılarını ve mesleki tecrübelerini ülkenin dört bir yanındaki kuyumcu meslektaşlarının hizmetine bu proje ile sunmanın mutluluğunu yaşıyor. Proje ile üç aşamalı ve hizmet odaklı müşteri memnuniyeti üzerine kurulmuş taş, sade mamul, bitmiş mamul ve lojistik destek hizmetlerinin aynı çatı altında güvenli bir ortamda verilmesi amaçlanmaktadır.” Diamond & Taş Pazarlama Projesi Güvene dayalı sürdürülen taş pazarında yaşanan olumsuz gelişmelerden yorulmuş iş ortaklarının teşvikiyle başlattıkları bu projenin detaylarını anlatan Zafer Şen, “Değer-
li meslektaşlarımızın sektörden kurumsal anlayışla hizmet satın alamadıklarından şikâyet ettikleri çıplak taş pazarına, ESTA olarak son beş yıldır kurum anlayışı ve güven sağlamak adına girmiş bulunuyoruz. Talep edeceğiniz her taş boyu bulunmaktadır müşteri isteğine göre 0.60 ct ve üstü taşlarımız ise H.R.D & G.I. A sertifikalıdır. Gerek İstanbul’da bulunan taş ofisimizden gerek bölgeleri ziyaret eden taş satışından sorumlu arkadaşlarımız tarafından bu hizmetlerimizi kendilerine vermekteyiz” dedi. Esta Sanal Mağazacılık Projesi Esta sanal mağazasıyla iş ortaklarının kolayca faydalanabileceğini anlatan Zafer Şen, “Satış noktamızın bulunduğu şehirden ve bölgeden gelebilecek talepler doğrultusunda, bu nokta üzerinden nihai tüketiciye ürünü ulaştırarak satış noktalarımızın bu sistemle gelir elde etmesini amaçlıyoruz. Ayrıca ESTA satış noktalarımız, kendi müşterilerine sanal mağaza ekranından ürün servisi yapabilir ve buradan nihai tüketicinin beğendiği ürünü ise ESTA üretime sipariş verebilirler” diye konuştu. Yeni Proje Zafer Şen, şirketin kuruluş amacına uygun ESTA Danışmanlık birimi olarak sektöre çok faydalı olacağını düşündükleri Türkiye’nin ilk para transfer markasını iş ortaklarına 20 Mart 23 Mart tarihleri arasında tanıştıracaklarının haberini verdi. Şen, yeni projeleriyle İstanbul Jewelry Show Mart’a büyük bir hazırlık yapan Esta’nın Türkiye genelindeki tespit ettikleri sınırlı sayıda 500 yetkili bayi ile fuarda anlaşmalar imzalamak için teklifler toplayacaklarının haberini verdi. Istanbul Jewelry Show Mart 20-23 Mart 2014 7. HALL C14-D13
Altın Dünyası • Haber
“Kapalıçarşı Geleceğini Arıyor”
Uzun bir dönemdir çeşitli sebeplerden dolayı bakımı, onarımı ve restorasyon çalışmaları yapılamayan, her geçen gün daha da yıpranarak ekonomik ve tarihi değerinden kayıplara uğrayan, statik mimari değerleri zedelenen Kapalıçarşı için düğmeye basılıyor. Dünyanın en eski AVM’si olarak kabul edilen, ülkemizin Dünya çapında tanınan tarihi çarşısı, geçtiğimiz günlerde İTO’da düzenlenen bir çalıştay ile masaya yatırıldı. İTO Kuyumcular Komitesinin düzenlediği ve Fatih Belediye Başkanı Mustafa Demir’in de katıldığı, “Kapalıçarşı Geleceğini Arıyor” çalıştayı son derece başarılı ve sonuca yönelik gerçekleşti.
İTO
Kuyumcular Komitesi Başkanı Erhan Hoşhanlı’nın moderetörlüğünü yaptığı çalıştaya konuşmalarıyla birçok ilgili kişi katılım gösterdi. İTO Başkanı İbrahim Çağlar, Fatih Belediye Başkanı Mustafa Demir, Fatih Belediye Başkan Yardımcısı Talip Temizer, Kapalıçarşı Esnaflar Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Hasan Fırat, İKO Başkanı Norayr İşler, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Tarihi Çevre Koruma Müdürü Cem Eriş, İstanbul Kültür ve Turizm İl Müdürü Ahmet Emre Bilgili, İTO Mimarlık Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Kutgün Eyüpgiller, İstanbul Barosu Çevre, Kent ve İmar Hukuku Komisyon Başkanı Mehmet Gürkan, Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü Kurullar Dairesi Başkanı Hakan Eğinlioğlu ve daha birçok konuyla ilgili katılımcı çalıştayda söz aldılar. Çalıştayı organize eden İTO Kuyumcular Komitesi Başkanı Erhan Hoşhanlı; daha önce gerçekleştirilen Kapalıçarşı’nın sorunlarının ele alındığı toplantının, devamı niteliği taşıyan çalıştay, Kapalıçarşı’nın sorunları tek tek tespit edilerek bu sorunların çözüm yolları için harekete geçme kararı alındığını ifade etti. Bugüne kadar Kapalıçarşı’nın sorunlarını çözüme kavuşturmak için önlerinde yer alan en önemli yasal engelin ortadan kaldırıldığını ve düzenlenen yeni deprem kanunuyla yeni yönetim kurulu oluşturularak çö86 ALTIN DÜNYASI • SAYI 101
züm sürecine gidildiğini belirten Başkan Erhan Hoşhanlı; “Kapalıçarşı’da artık çoğunluğun onayladığı işlemler, restorasyon, röleve, resitasyon ve çeşitli bakım, onarım faaliyetlerinin, esnaf ve yerel yönetimle yapılabilmesinin önü açılmıştır. Artık yol alma zamanıdır” dedi. Çalıştay kapsamında söz alan Fatih Belediye Başkanı Mustafa Demir, “Sırf Kapalıçarşı’nın mevcut problemlerinin çözümüne yönelik bir kanun çıktı. Çok rahatladık. Bu kanundan sonra da şu an belediye ekibimiz, Büyükşehir Belediyesi, Kapalıçarşı esnafı ve derneklerle bir araya gelerek Kapalıçarşı’nın yönetim planını oluşturuyoruz. Son aşamaya gelindi” dedi. Konuşmasında Kapalıçarşı’nın önemine değinen Demir, sözlerini şöyle sürdürdü: “Kapalıçarşı sadece İstanbul ve Türkiye için değil, dünyanın en önemli tarihi eseri ve insan değeridir. Bunu her yönüyle görebiliriz. Kapalıçarşı’nın mevcut fiziki problemleri var. 40 bin metrekarelik bir alan. Sorunlarını da herkes biliyor. Fiziki problemi kadar bir diğer önemli konu, çarşının yönetim problemiydi. Çarşının altyapı, çatı, güvenlik, havalandırma, ısınma problemleri var. Belediye olarak iki temel probleme çözüm olması açısından stratejimizi oluşturduk ve 2009’da da problemlerin çözümüne yönelik çalışma başlattık.”
Kapalıçarşı’da belediyenin yaptığı çalışmalardan bahseden Demir, Kapalıçarşı için danışma kurulu oluşturduklarını kaydetti. Demir, Kapalıçarşı’nın proje ihalelerini de yaptıklarını aktararak, şöyle devam etti: “Asıl önemli olan Kapalıçarşı’nın yönetim problemi vardı. Bunun için ayrıca kanun çıkarılması gerekiyordu. Biz de Başbakanlığımız ve ilgili bakanlarımız nezdinde bu çalışmaları başlattık. Deprem Kanunu’nun 15. maddesi... Sırf Kapalıçarşı’nın bu mevcut problemlerinin çözümüne yönelik bir kanun çıktı. Çok rahatladık. Bu kanundan sonra da şu an belediye ekibimiz, Büyükşehir Belediyesi, Kapalıçarşı esnafı ve derneklerle bir araya gelerek Kapalıçarşı’nın yönetim planını oluşturuyoruz. Son aşamaya gelindi. Taslak çalışmaları yapıldı ve esnafa taslaklar dağıtıldı. Yakın zamanda Kapalıçarşı’nın bir yönetimi olacak şekilde, sadece mülk sahiplerinin ve temsilcilerinin katılacağı resmi bir seçimle mevcut problemlerini yönetecek bir ekibin oluşacağını düşünüyorum.” “Kapalıçarşı’nın ayrı bir cazibesi var” İTO Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Çağlar da Kapalıçarşı’nın, dünyanın en güzel çarşısı olduğunu söyledi. Çalıştayda, Kapalıçarşı’nın ele alınacağını aktaran Çağlar, Kapalıçarşı’nın tarihine ve önemine değindi. Çağlar, Kapalıçarşı’nın ayrı bir cazibesi olduğunu ifade ederek, “İTO olarak Kapalıçarşı’nın ve burada yapılacak her şeyin, atılacak her adımın her zaman yanında olacağız. Bugün olduğu gibi yarın da Kapalıçarşı da birlikte olacağız. Kapalıçarşı esnafının birlik ve beraberliğinden de umarım iyi neticeler çıkar” diye konuştu. n
SAYI 101 • ALTIN DÜNYASI 87
Altın Dünyası • Haber
Altın fiyatları sürekli dalgalansa da, uzun dönemli düşünen yatırımcısına her zaman kazandırdı. 2008 sonunda değeri yaklaşık 200 milyar lira olan yastık altındaki 5 bin ton altın, 5 yılda değerine yaklaşık 254 milyar lira kattı.
Altın “altın dönemini” 2011’de yaşadı
İstanbul Altın Rafinerisi’nin (İAR) yastık altında olduğunu tahmin ettiği 5 bin ton altın, 2008 yılı sonu fiyatlarına göre 200 milyar 650 milyon liralık bir değere sahipti. Söz konusu yastık altındaki altın, dün kapanışta gerçekleşen gram fiyatı 90,85 lira ile hesaplandığında 454 milyar 250 milyon liraya denk geliyor. Bu verilere göre yastık altındaki altın, 2008 sonundan bu yana yatırımcısına 253 milyar 600 milyon lira kazandırdı. Bu, yastık altındaki altınların son 5 yılda değerini ikiye katladığı anlamına geliyor.
Küresel krizin yaşandığı 2008 yılının sonunda gramı 40,13 lira olan altın, yıllar içerisinde yükseliş katetti. 2009 sonunda gramı 54,94 liraya yükselen altının gramı, 2010 sonunda 68,04 liraya, 2011 sonunda 98,94 liraya yükseldi, 2012 sonunda ise 96,65 liraya, 2013 sonunda da 81,85 liraya geriledi. Yıllar itibariyle bakıldığında altın fiyatları 2009’da, 2008’e kıyasla yüzde 36,90 artış gösterdi. Artış oranı 2010-2009 yılları arasında yüzde 23,84, 2011-2010 yılları arasında ise yüzde 45,41 oldu. Böylece altın, son 5 yıl içerisinde yatırımcısına en çok 2011 yılında kazandırdı. Fakat bu dönemden sonra düşüşe geçen altın fiyatları 2012-2011 arası dönemde yüzde 2,31, 20132012 yılları arasında ise yüzde 15,31 geriledi. (AA)
MDM - Mücevher Danışma Merkezi ICA (International Colored Stone Association) Üyesi
MÜŞTERİ ŞİKÂYETLERİ PROBLEM Mİ FIRSAT MI? Geçtiğimiz aylarda, yurtiçinde ve yurtdışında, düşündüğümün ötesinde yoğun geçen eğitim sohbetlerimde, bir taraftan satış arttırma konusundaki gelişmeleri ve düşündüklerimi aktarırken, diğer taraftan perakende mağazalarda yaşanan ortak sorunları da dinleme şansı buldum. Sohbet ettiğim mücevher mağazası sahiplerinin ve yöneticilerinin ortak sorunlarından biri de müşteri şikâyetleri ve problemlerdi. Satış süreci, başından sonuna kadar çoğu mağazacıyı heyecanlandırırken, konu şikâyetlerle mağazaya gelen müşteriler olunca, mağazacıların içine düştükleri sıkıntıyı ve mutsuzluğu hissetmemek mümkün değildi. Mantıklı bir bakış açısıyla düşünüldüğünde, elbette bir mağazacı için mücevherlerinde, fiyatında ya da servisinde bir problem görülmesi rahatsız ediciydi. Ancak bu bakış açısının, şikâyetle gelen müşteriyle kurulacak iletişimi etkileyeceği, en azından samimi, içten olması gereken diyaloglarının içine biraz da olsa doğal olmayan bir gülümseme katacağı belliydi. Oysa duruma farklı ve pozitif bir bakış açısı katıldığında, çözülmesini istediği problemiyle mağazaya gelen müşteriler, mağazalar için pek çok açıdan önemli bir fırsatı barındırır. 1-- Şikâyetini mağazaya gelerek veya markayla irtibata geçerek aktaran müşteri, problemini hiç iletmeden, mağazaya gelmekle uğraşmayan müşteriye kıyasla bize önemli bir fırsat sunar; mutlu etme ve mağazanın sadık müşterileri arasına katma fırsatı… Bu nedenle, tüm müşteriler gibi, içten gelen pozitif ve sıcak bir karşılamayı hak eder. Oysa şikâyetini iletmeyenler, çözüm şansı vermediği gibi, sorununu etrafıyla paylaşacaktır. 2- Nezaketle ve içtenlikle karşılanan, problemi, sözü kesilmeden “etkin” dinlenen ve anlaşıldığını hisseden müşterinin hiddeti de yavaş yavaş azalacaktır. Özellikle hissettiklerini anladığımızı ve yardım etmemize fırsat verdiği için memnun olduğumuzu, elimizden gelenin en fazlasını yapmaya, sorunu çözmeye odaklandığımızı anladığı zaman. 3- Müşteri problemlerini ve şikâyetlerini başarıyla çözmenin en iyi yolu, tüm çözüm imkânlarını, müşteri şikâyetiyle mağazaya gelmeden “önce” değerlendirmiş olmaktır. Önceden olasılıkları sıralamış ve yapabilecekleri belirlemiş olmak faydalıdır. Sunabileceğimiz tüm hizmetler önceden net ve belli ise, müşteriyi aktif olarak dinleyebiliriz. Yapabileceklerimiz belirsiz ise, dinlerken müşterinin ne dediğinden çok, sorunu nasıl çözeceğimize odaklanıp söylenenleri kaçırabiliriz. 4- Süreci başarıyla yönetip, içtenlikle karşımızdakinin problemini anlamayı ve çözmeyi başardığımızda, artık müşteri, problemi değil, çözümü hatırlayacaktır. Etrafıyla, nezaketle ve içtenlikle yardımcı olduğumuzu paylaşacaktır. Mücevheri için ödediği bedelin tamamen değdiğini düşünerek, gelecekte de problemi olursa çözeceğinizden emin, mağazanızın sadık müşterileri arasına katılacaktır. 88 ALTIN DÜNYASI • SAYI 101
Altın Dünyası • Haber
Assos personel gecesinde büyük eğlence Geleneksel hale gelen Assos personel gecesinde çalışanlar, Beyoğlu Cevriye adlı mekanda moral depoladılar. Assos Yönetim Kurulu Başkanı Nusret Altınbaş’ın da katılım gösterdiği gecede oldukça keyifli saatler yaşandı.
Geçtiğimiz akşam çalışanları için her sene geleneksel olarak düzenlediği personel gecesini tekrarlayan Assos, tüm yılın yorgunluğunu, geniş müzik yelpazesiyle, profesyonel Dj’ler eşliğinde davetlilerini ağırlayan Cevriye’de attı. Yeni döneme moral depolayan çalışanlar Beyoğlu Cevriye’de unutulmaz bir gece yaşadı. Assos Yönetim Kurulu Başkanı Nusret Altınbaş’ın konuşmasıyla başlayan gece kah halaylarla, kah davullarla, en güzel dans melodileri ile kutlandı. Cevriye’nin farklı konsepti ile geç saatlere kadar eğlenen Assos çalışanları gecenin sonunda Assos logosunu taşıyan pastayı keserek eğlenceyi ikiye katladılar.
90 ALTIN DÜNYASI • SAYI 101
Altın Dünyası • Haber
35 yıllık geçmişi, uzman kadrosu ve mücevher sektöründeki tecrübesiyle Lizay Pırlanta, şık tasarımları, kampanyaları ve müşteri memnuniyetiyle sektörün parlayan yıldızı olacağının sinyallerini veriyor. Biz de altın ve pırlanta diyince akla ilk gelen marka olma yolunda ilerleyen Lizay Pırlanta'nın Yönetim Kurulu Üyesi Yeliz Serbes ile hem sektör hem de markanın koleksiyonları üzerine konuştuk. Beyleri de unutmadık tabi... Business koleksiyonumuzda iş hayatının tamamlayıcıları olan özel tasarım kalemler, kol düğmeleri ve yüzükler yer alıyor. Pırlanta alırken nelere dikkat edilmeli? Pırlanta alırken alınan pırlantanın sertifikası mutlaka olmalı ve güvenilir yerlerden alışveriş yapılmalı. Bunun dışında taşın rengine, temizliğine, kesimine bakılarak seçim yapılabilir. Ama en önem verilmesi gereken konu bence sertifikalı taşlar tercih edilmeli.
Lizay Pırlanta nasıl doğdu? Kuruluş hikayenizi bize kısaca anlatabilir misiniz? Sektöre ilk olarak 1978 yılında aile şirketiyle Adapazarı’nda adım attık ve mağazalaşma dönemine girdik. 2007 yılından itibaren de Lizay Pırlanta adı altında pırlanta elmas, altın ve çıplak taş kategorileri ile kendi tasarımlarımızı müşterilerimizle buluşturmaya başladık. Şu an ise farklı şehirlerde bulunan 11 mağazamız, tasarımcılarımızın çalışmalarını yürüttüğü üretim ofisimiz, yurtdışında da ürünlerimizi sergileyen kuyumcularımız ile büyümeye devam ediyoruz.
Günümüzde her şey internet üzerinden yürüyor. İnternet alışverişleri hakkında ne düşünüyorsunuz? Altın, değerli bir maden, tüketicinin gözünde değerli olduğu kadar pahalı bir ürün grubu olarak görünüyor. Altın alırken güvenilir bir markayı, güvenilir bir platform üzerinden almak son derece önemli. Aslında bu sadece altın için değil internetten yapılan tüm alışverişler için geçerli. E-ticaret günümüzde önem verilmesi gereken bir konu. Yeni nesil internetten alışveriş yapmayı seviyor. Bu yüzden bizde firma olarak e-ticaret bölümüzü geliştirmeye özen gösteriyoruz. Müşteri memnuniyetini internet ortamında da en yüksek seviyede tutmaya çok önem veriyoruz. 7/24 online destek hattımız ve marka koruma merkezi uygulamamızla hem ürünlerimizin arkasında hem de müşterilerimizin her zaman yanındayız.
Mücevher stiliniz oldukça dikkat çekiyor. Bize Lizay Pırlanta koleksiyonlarından bahsedebilir misiniz? Özel günlerde ürettiğimiz koleksiyonlar haricinde 5 ayrı koleksiyonumuz var. Size kısaca bahsedeyim: Neredeyse hepimiz Osmanlı torunu olmaktan gurur duyuyoruz. Bunu son zamanlarda öne çıkan dizilerimizde de görmek mümkün. Biz de içimizdeki Osmanlı sevdasından yola çıkarak Saraylı Koleksiyonu’nu müşterilerimizin beğenisine sunduk. Müşterilerimizin Saraylı’ya olan ilgisi bizi fazlasıyla memnun etti. Ayrıca Türkiye’de ilk Lizay Pırlanta tarafından üretilen Kıpır Kıpır Koleksiyonu bizim göz bebeğimiz. Kıpır Kıpır’ı diğer pırlantalı ürünlerden ayıran bir özelliği var: Teninizde titremesi. Yani siz Kıpır Kıpır’dan bir kolye ya da bileklik taktığınızda, o üründeki pırlantalar sürekli olarak titriyor ve bu sayede dikkat çekici bir şekilde devamlı parlıyor. Kıpır Kıpır koleksiyonundaki mücevherler sahibinin üzerinde can buluyor. Only Girls, adından da anlaşılacağı gibi genç müşterilerimize hitap eden bir koleksiyon. Only Girls ile altın sadece büyükler tarafından kullanılabilecek bir takı olmaktan çıkıyor, çıtı pıtı diyebileceğimiz modellerle gençlerin hem günlük yaşamlarında hem de özel günlerde takabilecekleri şık birer tamamlayıcı oluyor. Bunların yanında Be Kids, miniklerimiz için şirin mi şirin bir koleksiyon. Herşeyin miniği güzel diyebileceğimiz cinsten ürünler hepsi.
Peki siz mücevherler ve Lizay Pırlanta hakkında ne düşünüyorsunuz? Kendi düşüncelerinizi alabilir miyiz? Küçüklüğümden beri takılara olan ilgimden dolayı baba mesleğini devam ettireceğimi biliyordum. Çocukken de takılara çok meraklıydım. Bu merakım zamanla babamında desteğiyle büyük keyifle yaptığım işime dönüştü. Hala çevrede ilk algıladığım, en çok dikkat ettiğim şey altınlar, pırlantalar, yeni tasarımlar oluyor. Biz Lizay olarak üretimden, pazarlamaya kadar her aşamada yenilikçi yaklaşımları öne çıkarmaya çalışıyoruz. Tasarımlarımızda zarafete, trendlere ve kaliteye çok özen gösteriyoruz. Önceliğimiz, müşterilerimizin memnuniyeti. Bu yüzden her konuda kendimizi geliştirmeye özen gösteriyoruz. Ben sevdiği işi yapan şanslı insanlardanım ve bu konudaki şansımı çok çalışarak, devraldığım işi daha da ileri götürerek değerlendirmek en büyük dileğim. n
92 ALTIN DÜNYASI • SAYI 101
Altın Dünyası • Haber
Mücevher sektörünün dev firmalarının sahibi Gençoğlu ailesi, gayrimenkul yatırımlarının ardından turizm sektöründeki yatırımları ile de büyümeye devam ediyor.
YOO2 Taksim Square açıldı K
uyumculuk ve mücevher sektörünün en önemli markalarına sahip olan Gençoğlu Grup, mücevherat sektörünün yanı sıra inşaat, alışveriş merkezi ve otelcilik konusunda da yatırımlarını genişletmeye devam ediyor. YOO2 Taksim Square Otel, yenilikçilik ve tasarım arayan gezginler için, yeni ve orijinal deneyimler sunan farklı bir yer olarak oteller dünyasına adımını atıyor. Gençoğlu Gümüşsuyu Otelcilik Turizm İnşaat, ilk projesi olan “yoo2 Taksim Square Otel”in ardından Çeşitli yerlerdeki arsa yatırımlarını otel ve residance projeleri ile hayata geçirmeyi planlıyor. Gençoğlu Otelcilik, turizm ve inşaat sektöründe de vizyonuyla ve yenilikçi yaklaşımıyla önemli başarılara imza atmayı hedefliyor. Hem Türkiye’de hem de Dünya’daki ilk YOO Otelinin yatırımcısı
Grubun ilk oteli olan YOO2 Taksim Square 23 Ocak 2013 tarihi itibariyle açıldı. 5 Şubat Çarşamba Günü YOO2 Otel restaurantında düzenlenen kahvaltıda basın mensupları ile bir araya gelen Jival Yönetim Kurulu Başkanı Naim Gençoğlu, turizm yatırımlarını ve turizm dünyasına attıkları bu ilk adımı değerlendirdi. YOO Otellerinin CEO’su Marco Nijhof ile basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Gençoğlu, farklı otel ve residance projeleriyle turizmdeki yatırımlarını sürdüreceklerini dile getirdi. 94 ALTIN DÜNYASI • SAYI 101
olan Gençoğlu Otelcilik Grubu, Uzak doğuda inşaatları devam eden diğer yedi YOO otelinden daha önce İstanbul’daki YOO2 Taksim Square Oteli’nin açılışını gerçekleştirmekten duydukları memnuniyeti dile getirerek, İstanbul şehir otelciliğinde farklı ve kişisel servis anlayışı ile öne çıkacaklarını belirtti. n
Altın Dünyası • Haber
Her geçen gün artan değerli renkli taş pazarında artık kalite ve güvenilirlik ön planda. Bu doğrultuda piyasanın bilinen taş tedarikçileri gün geçtikçe profesyonelleşiyor. MYSTONE da kalitesini bu talepler doğrultusunda artıran ve yerini sağlamlaştıran firmalar arasında. Tedarik sistemi ve gelecek dönem çalışmalarını Mystone Firma Ortağı Gökhan Dalbudak Altın Dünyası ile paylaştı. Bir mücevherin belki de en önemli maddesi, üzerinde kullanılan değerli taş ve bu taşın kalitesi. Ancak bilindiği gibi büyük firmalar için kalite kadar zamanında teslimat ve stok yönetimi de tercih edilmede etkili unsurlar. Bu başlıkları ön planda tutarak oluşturduğunuz bir sistem var mı? Ofisimize gelen müşterilerimize rahat bir çalışma ortamı ve servis sağlamaktayız. MYSTONE, öncelikle piyasanın sık kullandığı ürünlerde kuvvetli bir stoka sahip, ürün çeşidi konusunda da iddialı bir durumda. Fakat amacımız daha kaliteli taşları müşterilerimizin beğenisine minimum farklarla sunabilmek. Güçlü stokumuz sayesinde müşterilerimiz, kendilerine uygun ürünleri farklı kalite ve fiyat alternatifleriyle değerlendirebiliyor. Ayrıca stokumuzda bulunmayan bir ürün talep edildiğinde kısa zamanda temin edebiliyoruz. MYSTONE sadece ofiste değil, belli periyotlarla şehir içi ve şehir dışında da müşterilerine sunum hizmeti verme konusunda da aktiftir. Tamir ve kesim konusunda da işinin ehli firmalar aracılığıyla müşterilerimize yardımcı oluyoruz. Ürün çeşidimizi sürekli taze tutma çabasındayız.
Doğal taşların tedarik süreci hakkında neler söyleyebilirsiniz? Stokumuzdaki taşları, piyasa taleplerini analiz ederek temin ediyoruz. Yurtdışında birçok ciddi ve güvenilir tedarikçilerimiz mevcut. Bu yüzden stok konusunda çok ciddi bir endişemiz yok. Her yabancı firmayla çalışmak gibi bir geleneğimiz yok. Bu konuda dikkatli ve seçiciyiz. Taşları temin ederken ilk tercihimiz firma güvenilirliği ve taş kalitesi, daha sonra fiyat konusunu değerlendiriyoruz. Yalnızca fiyatı uygun olduğu için alım yapmayı mantıklı bulmuyoruz. Bunun için uzun süreçler sonunda belirlediğimiz güvenilir taş kesim fabrikaları ve atölyeleriyle çözüm ortaklığı yapıyoruz. Bu titizliğimizi, bilgimiz ve tecrübelerimizle harmanlayıp müşterilerimizin beğenisine huzur ve güvenle sunuyoruz. Kullanılan taşın kalitesi bakımından piyasayı nasıl değerlendirirsiniz? Yakın döneme kadar ürünlerde kullanılan safir, zümrüt ve yakutun kalitesine çok önem verilmiyordu. Taşın fiyatının ucuz olması, taşın alınmasında en büyük etkendi. Fakat şimdi taş ofislerimize ve mücevher firmalarımıza baktığımızda, renkli taş kullanımında kaliteyi yukarı taşıdıklarını çok net görüyoruz. Firmalarımız artık kaliteli ve güvenilir taş kullanmayı ilke edindiler. Bu tercihleri, bizleri stokumuzda daha üst kaliteli taşları bulundurma konusunda motive etti. 96 ALTIN DÜNYASI • SAYI 101
Yurtiçi ve yurtdışındaki fuarlara katılımda bulunuyor musunuz? İstanbul Jewelry Show Mart a katılımda bulunacak mısınız? Evet. Yurtiçinde Istanbul Jewelry Show fuarlarına 7 yıldır iştirak ediyoruz, 2014 Mart’ta da olacağız. Ayrıca yurtdışında Ukrayna ve Hong Kong’ta düzenlenen fuarlara katılıyoruz. Bu Mart fuarında da yeni ürün çeşidimizi ziyaretçilerimizin beğenisine sunma fırsatımız olacak. Bu fuarın, öncekilere göre daha aktif olacağına inanıyoruz. MYSTONE olarak 2014 yılı için hedefleriniz nelerdir? MYSTONE olarak bu senede müşterilerimize aktif hizmet sunmaya devam edeceğiz. Firma olarak sürekli trendi sıkı takip ediyoruz. Ayrıca tedarik için belirlediğimiz farklı noktalar var. Yakın zamanda mümkün olursa bu noktalara ziyaretler yapmayı planlıyoruz. İşimizi ileri taşıma adına teorilerimiz var, bunları zamana yayarak pratiğe dönüştürme çabasındayız. Müşterilerimize verdiğimiz hizmeti ve kendimizi geliştirmek adına araştırma yapıyoruz. n
KUYUMCULUK SEKTÖRÜ
bu kitapta
Alyanstan zincire, taşlı takımdan, montüre, makine ekipmandan yazılıma kadar, kuyumculuk sektöründe faaliyet gösteren her türdeki firma ile ilgili son derece detaylı bilgilerin ve örnek ürünlerin yer aldığı “Kuyumculuk ve Mücevherat Sektörü Rehberi 2014” hazırlanıyor. Yılda 1 defa çıkartılan bu rehber her sektör mensubu için önemli bir kaynak niteliğinde. Rehber bu yıldan itibaren internet formatı ile de yayınlanmaya başlıyor.
98 ALTIN DÜNYASI • SAYI 101
K
itabın basılı formatında her firmaya 2 sayfa yer ayrılıyor. 1 sayfada firmanın şirket profili, faaliyet alanı, firma sahibi, genel müdür adı, ana ürün grupları, ayar grupları, kuruluş tarihi, ihracat yaptığı ülkeler vb her türlü detaylı bilgi yer alıyor. Burada yer alan bilgiler her firmanın tercihine göre belirleniyor. Diğer bir sayfada ise tercihe göre firmanın örnek ürünleri ya da tam sayfa ilanı yayınlanıyor. Rehbere sahip olan sektör mensubu sektörde faaliyet gösteren firmaları ürün gruplarına ve faaliyet alanlarına göre detaylı olarak inceleyebiliyor. Rehberin internet formatı da www.altindunyasi.org adresinde yayınlanmaya başladı. Firmalarla ilgili her türlü bilgiler güncel olarak, her firmaya özel olarak tanımlanan sayfalarda yayınlanıyor. Firmaların sayfalarında basılı formattan farklı olarak, güncel haberler, ürün ve firma tanıtım videoları ve Google Maps adres entegrasyonu yer alıyor. İnternette her firmaya verilen linkler Google arama motoru optimizasyonu (SEO) için de son derece önemli. Ayrıca her firma sınırsız sayıda ürününü kendi sayfasına girebiliyor. Üstelik bütün bu işlemler şifreye sahip üreticiler tarafından her an yapılabiliyor. Rehberin basılı formatı Mart ayında İstanbul Jewelry Show’da dağıtılmaya başlanacak.
www.altindunyasi.org'de ilgili firmanın sitesine çok sayıda link veriliyor. Bu durum firmaların web sitelerinin google aramalarında ön sıralarda çıkmasında son derece etkili oluyor. İletişim ve detaylı bilgi www.altindunyasi.org Altın Dünyası Yayın Grubu: 0 212 518 84 01 SAYI 101 • ALTIN DÜNYASI 99
Altın Dünyası • Haber
Harmony eğitimlerinden 78 kişi mezun oldu
İstanbul Ticaret Odası’nda tamamlanan pırlanta eğitimlerinin ardından düzenlenen renkli mücevher taşları eğitimlerine olan çok büyük talep sonucunda rekor katılım ve rekor mezun sayısı Aralık ayına damgasını vurdu. İstanbul Ticaret Odası’nın Eminönü’ndeki binasında en son eğitimleri tamamlayan katılımcılara sertifikaları İstanbul Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Gökhan Murat Kalsın ve Harmony Yönetim Kurulu Başkanı Fazıl Özen tarafından törenle verildi. Fazıl Özen, gerçekleştirilen eğitimler, son günlerin gündemi olan siyah pırlanta ve taş testlerine ilişkin önemli açıklamalarda bulundu. İTO, kuyumculuk sektöründe de eğitimlere oldukça büyük önem vermekte Bünyesinde farklı sektörlerden yaklaşık 300.000’e varan üye sayısı ile hemen her gün pek çok eğitim ve toplantıyı organize eden İTO, üyelerini mesleki konularında bilgi açısından en üst düzeye çıkartmayı hedefliyor. Erhan Hoşhanlı’nın başkan olarak sektörü temsil ettiği kuyumculuk komitesinin hedefi tüm kuyumcu ve mücevhercilerin mesleğini bilerek yapması. Sonuçta her meslek üyesinin, her kuyumcunun mesleğini alışta veya satışta tam olarak bilmesi ve profesyonel olarak yapması amaçlanmakta. Pırlanta yanında renkli taşlı mücevher satışlarında bilgi eksikliklerinin yaratmış olduğu sıkıntılar da açılan kurslarla giderilmekte. Aslında en hafifi bile bir müşterinin karşısında mahçup durumda kalmak gibi olan bu sıkıntılarla karşılaşmamanın en sağlam yolu mutlaka teorik ve pratiği tam olarak içine alan ciddi bir eğitimden geçiyor. Her kuyumcu ve mücevhercinin en azından mesleki temel bilgileri öğrenmesi mücevher veya taş alış-satışlarında hata yapmamalarını sağlayacak en önemli faktör. Türkiye’nin en büyük mücevher taşı koleksiyonu ile Harmony Pırlanta ve Renkli Taşlar Eğitimleri… Türkiye’nin en geniş mücevher taşı koleksiyonu ile Harmony’de dünyadaki tüm eğitim kurumlarından farklı olarak piyasadaki tüm taşların alış ve satış fiyatları da öğretilmekte. Bununla birlikte taş ticaretinde karşılaşılabilecek oyun ve istismarlar da yine Fazıl Özen’in kişisel tecrübelerini paylaşması sonucunda artık tehlikeli olmaktan çıkıyor. Siyah pırlanta mı siyah mozanit mi? Son yıllarda piyasaya giren sentetik, taklit ve işlem görmüş taşların çeşidinin çok fazla olması maalesef konuyu istismarlara, hatalara çok daha fazla müsait hale getiriyor. Buna ek olarak her taşa Türkiye’de sertifika düzenlenememesi veya düzenlenen sertifikalarda ciddi hataların yapılması sektöre olumsuz yansımakta ve sıkıntılar yaşanmakta. Bunun son örneklerinden birisi de siyah mozanit taşlarının siyah pırlanta adında piyasaya sürülmesi. Konu hakkında bilgisi olmayan pek 100 ALTIN DÜNYASI • SAYI 101
çok kişi maalesef bu taşları pırlanta diye alıp o şekilde de satıyorlar. Harmony eğitimlerinde katılımcılara teorik bilginin yanında mesleki hayatta bir kuyumcuya en çok gereken pratik bilgilerinde verilmesi kuyumcuların aldıkları ve sattıkları ürünlerde tam bir güvenle alışveriş yapmalarını sağlamakta. Piyasada çok büyük kafa karışıklıklarının, hataların, istismarların yaşandığı renkli taşlarda pek çok esnaf ne yapacağını ve ne söyleyeceğini şaşırmış durumda. Hemen herkesin farklı şeyler söylediği, hatta satanların dahi tam olarak bilemediği veya açıklama yapamadığı mücevher taşları özellikle son yıllarda bilim ve tekniğin gelişmesi sonucunda pek çok farklı, alışılmamış, yeni şekillerde karşımıza çıkmakta. Tüm bunlar dürüst dahi olsa birçok esnafın bu konularda bilmeyerek mağduriyet yaşamasına sebep olmakta. Aldıktan sonra da taşların gerçekte ne olduğunun bilinememesi de yine satan kişiler açısından büyük tehlike oluşturmakta. Maalesef bu taşların satılmasından sonra son kullanıcı tarafından gerçek olmadığının alışılması kuyumcu esnafını oldukça zor durumlara düşürmekte. Teorik ve pratik eğitimin kişisel tecrübe ile mükemmel birleşimi Harmony’de… Teorik ve pratik eğitimin birlikte verildiği Harmony eğitimlerinde katılımcılar pırlantanın ve renkli mücevher taşlarının isimlerini, gruplarını, minerolojik özelliklerini, hangi ülkelerden çıktıklarını, aynı renkte tüm benzer olan diğer taşları görerek onlara dokunarak öğreniyorlar. Gemolojik aletleri kullanarak veya sadece pratik yollardan taşları taklitlerinden ayırt etme yöntemlerini, dünya ve Türkiye piyasalarında neyin ne kadara alınacağını ve satılacağını, taşları alırken, imalat sırasında veya kullanımında dikkat etmeniz gereken noktaları ve daha pek çok önemli bilgi de Fazil Özen’in altmıştan fazla ülkede, yirmi yıla varan tecrübesi ile öğretilmekte. Harmony kapalı gözle taş testi Eğitimi tamamlayan katılımcılar Harmony farkı ile bazı taşları gözleri kapalı olarak dahi test edebilmekteler. Pratik esaslara dayanan bu testi yapanlar artık doğal taşları taklitlerinden rahatlıkla ayırabilmekteler. Daha önceden renkli taşlar hakkında hemen hiçbir tam bilgileri olmadan sadece bir hafta içinde bu düzeye gelmeleri katılımcıların çok büyük memnuniyetine sebep olmakta.
Altın Dünyası • Haber
Eski İstanbul’un parlayan yıldızı
Kuyumculuk sektörü ile doğrudan ilişkili bir firmanın turizm yatırımı olarak sektörün merkezinde kurulan Aprilis Hotel, aynı zamanda dünyanın en önemli tarihi merkezlerinden birinde bulunuyor. Aprilis Hotel, Sultanahmet’te bulunan eşsiz lokasyonunun yanı sıra kolay ve rahat ulaşım imkânları ile ziyaretçilerine İstanbul'un tarihi dokusunu, güvenilir hizmetin verdiği konforla keşfetme ayrıcalığı sunuyor. Aprilis Hotel Genel Müdürü Osman Cimşit, Aprilis Hotel ve hizmetleri ile ilgili dergimize konuştu.
“Eski İstanbul” diye tabir edilen tarihi bir bölgede, Sultanahmet’te bulunan Aprilis Hotel’in konumunun sağladığı avantajlar nelerdir? Yaklaşık 1700 yıldır başkentlik yapmış olan bu şehir, surlarıyla, sarnıçlarıyla, pazarlarıyla, saraylarıyla ve camileriyle, bu şehre Old City ‘Eski İstanbul’ denmesine neden olmuştur. Her yıl artarak turist çekmeyi başaran bu tarihi bölge, ülkemiz içinde gelir bazında önemli bir pozisyonda rol almaktadır. Otelimizin konumunu ele alacak olursak, bu bahsettiğimiz tarihi bölgenin tam merkezinde, Çemberlitaş tramvay durağına sadece birkaç adım mesafede bulunmaktadır. Konaklamak isteyen misafirlerimiz için hem yürüyerek Kapalı Çarşı, Sultanahmet Cami, Ayasofya Müzesi, Yerebatan Sarnıcı gibi her yere ulaşabilmek, hem de toplu taşıma kullanmak isteyenler için mükemmel bir konumda.
102 ALTIN DÜNYASI • SAYI 101
Müşteri memnuniyeti, fiyat politikası gibi detaylar hizmet sektörü açısından oldukça önemli başlıklar. Bu konuda belirlediğiniz stratejiler neler? Turizm sektörü, direkt olarak insan memnuniyetini esas amaç olarak kabul eden bir faaliyet biçimidir. İşletmenin amacı başta tüketiciye sunulan hizmetin, yiyecek-içecek veya eğlencenin, talebi doğru orantıda karşılayabilmesi sanatıdır. Daha önce de ifade ettiğim gibi biz burada her ne kadar modern veya klasik bir konsept tasarım da sunsak, en lezzetli yemekleri yapıp en mükemmel hizmeti de versek, misafir dışarı çıktığında, kirli bir sokak, çekilmez bir trafik ya da yürünmez bir kaldırım, değerini yitirmiş bakımsız bir tarihi eser gördükten sonra verdiğiniz emeğin bir anlamı, fiyat politikanızın bir matematiği kalmaz. Konum olarak Kapalı Çarşı’ya olan yakınlığımız, uygun ve stabil fiyat dengemiz, güler yüzlü ve memnuniyet odaklı hizmet anlayışımız, güvenilir, temiz ve kullanışlı ferah odalarla birlikte zengin sabah kahvaltısı ve SPA merkezimiz bu konuda belirlediğimiz stratejimizin temel unsurları. Gelecek planlamalarınızda neler var? Gelecek planlamalarımızla ilgili olarak, değerli misafirlerimiz için yeni projelerimizin olduğunu söyleyebilirim. Yine tarihi bölgede bulunan bu yeni işletmelerimizden birini, içerisinde bulunduğumuz yılın ikinci yarısında misafirlerimizin hizmetine sunmak için çalışmalarımıza devam ediyoruz. Aynı bölgede bulunan ve önümüzdeki yıl turizm dünyasına kazandırmayı planladığımız üçüncü halkamız olacak büyük projemiz için gerçekten çok heyecanlı ve istekliyiz. Kısa zamanda Aprilis Hotel’i marka haline getiren, sunulan hizmetle misafirlerin adeta İstanbul’daki ikinci adresi haline gelip büyük oranda geri dönüş sağlayan ve aynı isim altında yeni işletmelerimizi hayata geçirme enerjisi veren değerli çalışma arkadaşlarımla, otelcilik sektöründe ilklerin öncüsü olmaya, yüzde yüz misafir memnuniyeti sağlamaya ve her geçen gün kendimizi daha da geliştirmeye devam edeceğiz. n
Altın Dünyası • Mekan
T
arihi yarımadanın en güzel noktalarından birinde yer alan ve sektörün kalbi Kapalıçarşı’ya yakınlığı ile de dikkat çeken Sura Design Hotels&Suites Restaurant, pek çok mücevher firmasının iş yemeklerinde de tercih ettiği mekanların başında geliyor. Anadolu’nun geleneksel damak tadına uygun menüsü ile eşsiz bir lezzet deneyimi yaşayacağınız restaurant her geçen gün daha fazla sayıda mücevher firması tarafından keşfediliyor. Nuruosmaniye Caddesi, Ayasofya ve Sultanahmet Camii’nin ortasında yer alan Sura gerek Türkiye’nin dört bir yanından gerekse yurtdışından İstanbul’a gelen yerli ve yabancı sektör mensuplarını ağırlıyor. Özellikle mücevher fuarlarının düzenlendiği dönemlerde misafir sayısında yaşanan artışı gözönünde bulundurarak rezervasyon yaptırmanızda fayda var. n
Sura Design Hotels&Suites Rezervasyon : 0 212 513 66 66 www.surahotels.com 104 ALTIN DÜNYASI • SAYI 101
Storks
İstanbul Jewelry Show Fuarı’nda Mücevher sektörünün öncü markası Storks Mücevherat, 20-24 Mart 2014 tarihleri arasında CNR EXPO’da 38. si düzenlenen İstanbul Jewelry Show ( Uluslar arası mücevher, takı, saat, gümüş ve malzemeleri) fuarında 2014 mücevher modasının en özel ürünlerini mücevher severlerin beğenisine sunuyor…
Ö
zgün tasarımları ve birbirinden şık modelleri ile tüketicisinde özel bir sadakat sağlayan Storks, 2014 koleksiyonu ile de son derece iddialı… Koleksiyonda yer alan özel tasarımlarını İstanbul Jewelry Show fuarında ilk kez sergileyecek olan Storks,mücevher severlerin yakından takip edeceği bir marka olacak. Dünya mücevher modasını yakından takip ederek, kendi tarzı ve kalitesi doğrultusunda her yıl özgün ve farklı koleksiyonlar oluşturan Storks, Türkiye’de ‘‘D kalitede’’ mağaza açan ilk Türk mücevher markası. (‘‘D’’ harfi, doğada nadir bulunduğu için elmas ve pırlantada en değerli kabul edilen renksiz, saf ve şeffaf beyazlığı simgeliyor.) Fuarda aynı zamanda Storks mağazalar zincirine katılmak isteyen girişimcileri standında ağırlayacak. Avrupa’daki birçok ülkede mücevher sektörünün canlanmasına katkıda bulunan marka bugün ülke çapında 35 mağazaya sahip. Şubeleşmesini franchise sistemiyle gerçekleştiren Storks, yatırımcısına kurumsal bir markanın sağlayacağı tüm avantajları sağlıyor. Özellikle son yıllarda tüketicinin markalı ürünleri tercih ediyor olması girişimcileri güçlü bir bayii yapısı olan Storks’a yönlendiriyor. Storks, ailesine katılan bir franchisee eğitim, reklam, tanıtım, malzeme ve promosyon gibi destekler sağlıyor. Bunun yanında Storks’un yatırımcıdan bekledikleri arasında yeterli alt yapıya sahip olması, Storks markasının saygınlığını koruması, açılacak mağazanın mülkünün işletme sahibine ait olması veya minimum 5 yıllık kira kontratı, uygun mağaza konumu ve metrekaresi bulunuyor... Storks’un hayatınızı ışıldatan tasarımlarını görmek, 2014 koleksiyonunu incelemek ve karlı bir yatırım içine girmek isteyenler İstanbul Jewelry Show Fuar alanı “ana galeri” de yer alan Storks standını mutlaka ziyaret etsinler…
Kültür Vadisinde İnsan, Diplomasi ve Siyaset Dr. Mehmet Hişyar Korkusuz’un kaleme aldığı “Kültür Vadisinde İnsan, Diplomasi ve Siyaset – 2013 El Yazmaları” adlı eser, Ayışığı Kitapları’ndan çıktı.
B
ugünlerde bembeyaz kar örtüsüne bürünen ülkemizin kültür ve medeniyet toprağından, yazarının ifadesiyle bir “kardelen” gibi yeşeren “Kültür Vadisinde İnsan, Diplomasi ve Siyaset – 2013 El Yazmaları” adlı kitabı, Ayışığı Kitapları tarafından yayımlandı. Dr. Mehmet Hişyar Korkusuz’un kaleme aldığı kitapta, ‘Stratejik bir unsur olarak kültür ve ötesi’; ‘Diplomasi satrancı ve global aktörler’; ‘Türkiye’de siyasi kültürün özgün renkleri’ ve ‘Siyasetin gramerini barış mimarisiyle yeniden okumak’ isimlerini taşıyan dört ana bölümden oluşuyor. Bu başlıklar altında yer alan yazılar ise kültür, toplumsal hayat, küresel siyasi aktörler, diplomasi, siyasal kültürümüz açısından önem taşıyan şahsiyetler, güncel meseleler ve insanlığın geleceği gibi konulara bambaşka boyutlarda farklı bir bakış sunuyor. İnsan, toplum ve uluslararası ilişkilerin yeniden inşasını ve ihyasını talep eden ve gerçekten isteyenlerin anlam dünyasını alabildiğine genişletebilecek, pratik uygulamalar için güne ve gündeme etki edebilecek “Kültür Vadisinde İnsan, Diplomasi ve Siyaset – 2013 El Yazmaları”, kökleri çok derin ve sağlam İslâm Medeniyeti’nden zamanımıza ve ötelere uzanan bir ‘kadim hikmet bakışı’ ve bir ‘gelecek pusulası’ olarak nitelenebilir. 106 ALTIN DÜNYASI • SAYI 101
ZAFER ŞEN
Sevgimiz taksite kurban edildi Bir Sevgililer günü daha geride kaldı değerli meslektaşlarım yazdığım başlıktan da anlayacağınız gibi sektörümüz sürekli bir şeylere kurban ediliyor. Mesleğimiz sürekli kan kaybediyor. Ülkede kuyumculuk sektörünün son yıllarda yaşadığı sürece baktığımızda hep zarar eden ve sermayesi ile göz önünde bulunup dikkatleri üzerinde toplayan kuyumculuk sektörü üzerinde anlaşılmamış bir baskı bulunuyor. Bir zamanlar ülkenin en prestijli meslekleri arasında gösterilen sektörümüzün içine giren ve sektörümüzün etik ve ahlakına uymayan kişiler tarafından sektörümüzün uğradığı zararları saymakla bitiremeyiz. En son yaşanan hadise artık bu karalama ve itibarsızlaştırma kampanyalarından meslek odalarımızın birlikte hareket ederek hükümet nezdinde mesleğimizin korunması adına kanunlar çıkartılmasını sağlamaları gerekmektedir. Sevgili meslektaşlarım; geride bıraktığımız 01.02.2014 tarihinde BDDK’nın kredi kartı taksit sınırlandırmasına yönelik çıkartılan yasa gereği ne yazık ki kuyumcular kredi kartlarıyla taksitli satışlar yapamamaktalar. 2014 yılına moralsiz giren sektörün ilk aylarında önünde 14 Şubat 2014 Sevgililer Günü de bulunur iken bu kararın şubatın ilk haftasında uygulanmasında kabul edilir bir durum olamaz. Son hafta Anadolu da müşteri ziyaretlerinde bulundum ve 14 Şubat günü Konya bölgesinde meslektaşlarımla bir araya geldim. Ülkemizi bırakın tüm dünyada ekonominin canlandığı ticaret ile uğraşanların hasat toplama günü olarak baktıkları 14 Şubat Sevgililer Günü’nde ne yazık ki kuyumculuk sektörü çok taksitli satışların bitmesi ile verimsiz bir hafta geçirdi. Son yıllarda sektörümüz sürekli ivme kaybetmekte ve buna kimse de dur demiyor. Sevgili meslektaşlarım; mesleğimize sahip çıkalım ve demokratik hakkımızı kullanarak yasalar çerçevesinde haklarımızı arayalım. Son yıllarda sektörümüzün yaşadığı olumsuzlukları kısaca hatırlatmak isterim. Öncellikle sektörümüzde yasal mevzuatlarla çalışmayan merdiven altı üreticiler ve satıcıların üstünden kuyumcuların vergi vermediği gündeme getirildi, nihai tüketici karşısında itibarsızlaştırılmaya yönelik kampanyalar yapıldı. Ardından hatırlayın lütfen; eskiden altın kullanıcılarının kültürel zafiyetleri öne çıkartılarak, altın takıyı filmlerde evin temizlik hizmetini gören kişilerin kullandığı gösteriliyordu. Sektörde bulunan kötü niyetli kişilerin nihai tüketicilerden emanet anlayışıyla aldığı altınları alıp kaçtığı TV haberlerinde sürekli gündemde tutuldu. Nihai tüketicinin gaspçılar tarafından uğradığı hırsızlık vakaları gündemde tutularak nihai tüketici üstünde korku algılaması yaratıldı. Ardından hazırladıkları senaryo ile hepinizin yakın zamanda şahit olduğu üzere ülkenin önemli bankaları yastık altından altını ekonomiye kazandıracağız popülist reklam ve söylemlerle vatandaştan altınlarını toplayarak ucuz mevduat elde ederek topladıkları küçük kredilerle insanlarımıza sattılar. Kısacası sevgili meslektaşlarım; ne yazık ki bütün bu olanlara karşı derneklerimiz ve meslektaşlarımız bir araya gelemedikleri için sahipsiz bir sektör haline geldik. Rekabetin had safhaya çıktığının neden olduğu birçok argümanı görmemezlikten geliyor ve kendi aramızda anlamsız fiyat indirimleriyle sektörümüze günden güne zarar veriyoruz. Eğer bu şekilde devam ederse birçok meslektaşımız ne yazık ki dükkânını kapatmak durumunda kalacaktır. Günden güne kan kaybeden sektörün kendisine gelmesi gerekmektedir. Sermaye gücü büyük olanın küçük sermayelerle çalışanları bitirme pahasına bir hırsla yaptığı argümanlar bir gün gelir kendisinin bitmesine neden olur. Sektörün nitelik kazanması bu işin ehli insanlar tarafından yapılması gerektiğinin anlatılması eline sermaye geçen kötü niyetli ve meslek ahlakına uymayan anlayışları benimsemiş kişilerin sektörden ayıklanmasının sağlanması sektörün geleceği için çok önem arz etmektedir. Kredi kartlarından taksitli satışların kaldırılmasının asıl nedeni olan kartçık sistemi ile para satanların sektörün gerçek sahipleri tarafından ve dernekler ile odalar tarafından tespit edilerek meslekten çıkartılmasına gayret etmeleri gerekli iken ne yazık ki bu gün bu olanağı ticaretini büyütmek için kullanan insanlara zarar verildi. Ümit ederim ki sektörümüz gücünü ve enerjisini kullanarak bu sıkıntılı dönemden de başarıyla çıkacaktır. Ümidimizi kaybetmeden çalışmaya gayret edeceğiz ancak sektörümüz için bizlere düşen vazifeyi yapmaktan da geri kalmayalım.
KİAŞ iletişim atağında! Yönetim değişikliği ile birlikte profesyonel bir yönetim sistemine geçen Kuyumcukent İşletme A.Ş., yaptığı tüm çalışmalardan üyelerini haberdar ederek maksimum iletişimi sağlama konusundaki çalışmalarına devam ediyor.
A
nons sistemi, web sayfası, LCD ekranlar, ilan panoları ve SMS sistemini kullanarak önemli gelişmelerden üyelerini çeşitli yollardan bilgilendirmeye çalışan KİAŞ, herkese ulaşabilmek adına e-mail sistemini güncelleyerek iletişim ağına bir yenisini ekledi. Tüm üyelerinin öneri-görüş ve şikayetlerine değer vererek çalışmalarını gelen yorumlara göre de şekillendiren KİAŞ Yönetimi, şeffaf yönetim politikasının gerektirdiği unsurların başında iletişimin geldiğinin üzerine basarak tüm üyelerin güncel e-mail adreslerini KİAŞ’a bildirmelerini rica ediyor. Hiç kuşkusuz ki günümüzde ticari başarıya ulaşmayı sağlayan en önemli faktör doğru bir marka yönetiminden geçiyor. Bu bilinçle hareket eden Kuyumcukent Yönetimi, üyelerine reklamın firmaları için getireceği avantajları şu şekilde açıklıyor; Reklamın genel amacı; hedef tüketicilere bir ürün veya bir hizmeti duyurmak, ürüne, markaya, işletmeye karşı tüketicilerde olumlu bir eğilim oluşturmayı sağlamaktır. Diğer bir deyişle reklam, doğrudan satış ya da kar sağlamayı kolaylaştırmaya yönelik iletişim kurmaktır. Buna göre reklam; hedef tüketiciyi, reklamı yapılan ürünün ya da hizmete ilişkin farkında olmamaktan olmaya, reklam mesajını anlamaya, önerilen satış vaadini kabul ile satın alma arzusu yaratarak hedef tüketicileri satın alma davranışına yöneltmeyi amaçlar. Reklamın beklenen, gerçekleşmesi istenen ana amacı; üreticinin pazara sunduğu ürünün satılmasını sağlamak ya da satışı devam eden bir ürünün pazar tarafından var olan talebini artırmaktır. Reklamın satış amacı kısa vadede ve uzun vadede olmak üzere iki biçimde görülür. Kısa vadede reklam, tüketicileri motive ederek kısa bir zaman dilimi içinde o mal ya da hizmeti satın almaya ikna etmeye çalışır. Uzun vadede ise firmalar reklam sayesinde ürettikleri mal yada hizmetleri tanıtarak, tüketiciye getireceği yararları göstererek o mal ve hizmete karşı talep yaratmayı amaçlar. Reklamın, ister uzun vadede isterse kısa vadede satış amacını taşısın şu ortak amaçları içerir; * Tüketiciyi ya da aracıya bilgi vermek, ürün ya da hizmeti hatırlatmak ve satışa ikna etmek, * Mal ya da hizmetin satışını sağlamak, * Toptan ve perakendeci satıcıya yardımcı olmak, * Mal ya da hizmete karşı talebi artırmak, * Talebin yaratacağı fiyat esnekliğini en aza indirmek. Satış ve iletişim reklamın ana amaçlarıdır. Ancak bu amaçlardan başka üreticilerin reklam yaparken elde etmek istedikleri özel amaçlar da vardır. Bunları şöyle sıralayalım; *İşletmenin saygınlığını sağlamak, * Kişisel satış programın desteklemek, * Dağıtım kanallarıyla ilişkileri geliştirmek, * sektördeki genel talebi artırmak, * Malı denemeye ikna etmek, * Malın kullanımını yoğunlaştırmak, * Malın tercihini devam ettirmek, * İmajı doğrulamak ya da değiştirmek, * Alışkanlıkları değiştirmek, 108 ALTIN DÜNYASI • SAYI 101
* İyi hizmeti vurgulamak, * Tüketiciyi eğitmek, * Önyargı, yanlış ve olumsuz izlenimleri düzeltmek, * Piyasaya egemen olmak ve monopol yapıya geçmek, * İşletmenin prestijini artırmak. Siz de hedefinize ulaşmak için reklam vererek mevcut ve potansiyel müşterinizi kendinize çekebilirsiniz. “Ben en güvenilir markayım” “En orijinal tasarımları ben üretiyorum” “En uygun fiyat garantisi veriyorum” “En avantajlı kampanyayı ben uyguluyorum” “En kaliteli ürünleri ben üretirim” “Müşterim benim için değerlidir”… diyorsanız, bunu mevcut ve potansiyel müşterilerinizin zihnine yerleştirmeniz sizin avantalınıza olacaktır. Yani markanızın/ürününüzün konumlandırmasını yapmanız söz konusu. İnsanlar en kaliteli ürünü ararken sizi hatırlamalı. İnsanlar mağazanızın yerini bilmeli, logonuzu tanımalı, kampanyalarınızdan ve ürünlerinizden haberdar olmalı. Bir firma varlığını duyurmuyorsa, satış beklentisini de ona göre alçak tutmak durumunda. Çünkü satış yapabileceği müşteriyi kendisine çekebilmek için hiçbir çabası bulunmuyor. Eğer varsanız ve var olmaya devam etmek istiyorsanız; “Ben Buradayım” demelisiniz. Müşterilerinize ne gibi avantajlar, ayrıcalıklar yaşatacağınızı onlara iletmelisiniz. İndirim, promosyon, çekiliş gibi bir çok kampanya ile hedef kitlenize avantajlı sağlayabilirsiniz. Tabii bundan fayda görebilmeniz için kampanyanızdan haberdar olan bir kitleye ihtiyacınız var. Eğer şuan bir kampanyanız yoksa planlamanın tam zamanı. Yaklaşan sevgililer günü, anneler günü ve düğün mevsimi AVM’mizin misafir sayısını arttırmaya başladı bile. Sizlerin yaratıcı ve avantajlı kampanyaları sayesinde artmaya da devam edecektir. Öyleyse bu durumu fırsat olarak değerlendirmek ve henüz ne alacağına karar vermemiş potansiyel müşteriye ulaşıp,ona kendinizi tanıtmanız gerekiyor. Bunu kampanyanızı anlatarak yapabileceğiniz gibi, marka konumlandırma mesajlarınız ya da farklı yaratıcı mesajlarınız ile de yapabilirsiniz. Bir düşünün; “Müşteri size niye gelmeli?” “Siz kimsiniz?” “Ne vaat ediyorsunuz? “Neredesiniz?” Bu çalışmaları sadece anlık satış yapmak üzere bir kereye mahsus olacak şekilde tasarlamayın. Eğer öyle olsaydı bugün dünyanın en büyük markaları hala reklam vermeye devam ediyor olmazlardı. Süreklilik arz etmek gerekir. Vakit ayırmak, ince düşünmek, emek harcamak gerekir. Bir kere reklam verip hemen dünya markası olmayı hayal etmemek önemlidir. Bunu ancak zamana yayarak yapacağınız planlı, sistemli, amaçlara yönelik şekilde tasarlanmış stratejik çalışmalar sayesinde yapabilirsiniz. Potansiyel hedef kitleniz buralarda bir yerlerde. Öyleyse onların bulunduğu, geçtiği, gördüğü, baktığı yerlerde olmalısınız. Müsait olan reklam alanlarımız sizleri bekliyor. Bizimle iletişime geçmeniz adınızı billboardlara taşımanız için yeterli. Değerlendirebileceğiniz reklam alanı yelpazemiz oldukça geniş. Sıralayacak olursak: Açık Hava Reklam Mecralarımız: Billboard – Clp – Otopark Bileti – Bariyer Kaplama – AVM Dış Duvar AVM/Atölye İçi Reklam Mecralarımız: Işıklı Duvar Pano – X-Ray Kaplama – Otomatik Kapı Kaplama – Asansör Dış/İç Kapı Kaplama – Duvar Panoları – Asansör Perdesi – Floor Graphics – Dönkart – Asansör Cam Kaplama – SMS – LCD – Yürüyen Merdiven Yan Camı Kaplama -
Altın Dünyası • Haber
Kuyumculuk sektöründe yaşanan art arda gelişmelere paralel olarak DenizBank’ın geliştirdikleri çözüm önerileri sektörün rahat bir nefes almasını sağlıyor. DenizBank Altın Bankacılığı Grup Müdürü Cem Turgut Gelgör, bu projeleri Altın Dünyası ile paylaştı. Kuyumculuk sektörüne yönelik birçok ürününüz var. Yeniliklerinizden bahseder misiniz? DenizBank Altın Bankacılığı olarak bizim rakiplerimizden en büyük farkımız imalatçıdan toptancıya, küçük üreticiden perakendeciye kadar altın ticareti ile uğraşan tüm sektör müşterilerine, sektör dinamikleri göz önüne alınarak yapılandırılan özel kredi değerlendirme süreci ile finansal hizmet sunuyor olmamızdır. Altın bankacılığı konusunda işimizi yürütürken özellikle müşterilerimizin talep ve beklentilerine yönelik ürün geliştiriyoruz. Burada tabi müşteriyi altın sektöründeki imalat ve kuyumculuk ile ilgilenen kişiler ve bireysel yatırımcılar olarak ikiye ayırmak gerekiyor. Kuyumculuk sektörü açısından baktığımızda kuyumcularımıza özel, altın kredilerimiz mevcut. Ancak biz bu altın kredilerimizle, biraz daha onların ihtiyacına yönelik farklılaşmaya gittik. Mesela, kuyumcular genelde altın kredilerini bir yıl vade ile alıyorlardı ve vade sonunda bütün altınlarını getirip al-
110 ALTIN DÜNYASI • SAYI 101
tınlarını kapatmak zorunda kalıyorlardı. Bu da kuyumcuların işini zorlaştıran bir sorun. Biz bu noktada onlara daha kolay ödeme şartları sunmak için taksitli kredileri geliştirdik. Müşteriler, istedikleri ödeme planına bağlı kalarak, istedikleri vadede, istedikleri kadar taksitlerle veya 3 ayda bir ödemelerle kredilerini ödeyebiliyorlar. Bu da onların üretim yapmış oldukları mallarını vadesi geldiğinde bozmadan veya herhangi bir yerden altın bulup getirip kapatmadan, dönem dönem ödeyerek kapatmalarını sağlıyor. Kuyumculuk sektörü ciddi sipariş üzerine çalışan bir sektör. İmalatçıları göz önüne aldığımızda son dönemde yine Türkiye’de bir ilk olan İmalatçıya Altın Destek Kredisi’ni onların kullanımına sunduk. Buradaki ana amacımız şuydu; dediğim gibi kuyumcular sipariş üzerine çalışıyorlar. Siparişin alınması, işlenmesi, müşteriye ulaştırılması, son kullanıcıya gitmesi ve oradan tekrar nakit akışının alınarak imalatçıya ulaşması belli bir süre alıyor. Bu süre zarfında da firmalar açıkçası kendi sermayeleriyle bu siparişleri fonlamak zorunda kalıyorlar. Tabi son dönemde altın ons fiyatının da çok yükseldiğini düşündüğümüzde ciddi bir sermaye büyüklüğünden bahsediyoruz. Biz de Deniz Bank olarak kuyumculara 3 ay ödemesiz dönemli, daha sonra ise eşit taksitlerle ödeyebilecekleri bir ürün sunduk. Böylelikle siparişlerini yapıp, müşteriye ulaştırıp, müşteriden son kullanıcıya gidip, oradan tahsilâtı alıp, imalatçıdan bize geri dönmesi arasındaki, kalan fonlama ihtiyacını biz karşılamış oluyoruz. Böylelikle onlar da çok daha rahat bir şekilde siparişlerini istedikleri şekilde kabul edip, sermayelerini siparişlerde kullanmak yerine, bizden aldıkları altın kredisi ile bunu fonlayabiliyorlar. Daha sonra da tahsilatları dönmeye başladığı zaman, taksitli bir şekilde bize ödeyebiliyorlar. Bu ürünümüz piyasada ciddi talep görmeye başladı. Çünkü gerçekten onların çok ihtiyacını karşılayan bir ürün. Yaklaşan fuar dönemiyle de birlikte zaten hareketleneceğini düşünüyoruz. Onun dışında bir de tabi özellikle ihracatçılarımızın dönem dönem yurtdışına yaptıkları ihracatlarda, finansal destek ihtiyacı, sigortalama ihtiyacı veya bilgi ihtiyacı oluyor. Biz yine faktoring şirketimizle birlikte onlara yönelik bir ihracat faktoring ürünü geliştirmeye çalışıyoruz. Onların ihracat yaptıkları ülkelere yönelik gerekli şartları sağlayarak ve sigorta enstrümanını da kullanarak ihracatlarını daha güvenilir ve rahat yapmalarını sağlayan bu yeni ürünü de sektörümüzün hizmetine sunuyoruz. Bununla beraber lokal olarak avantajlarda sunuyoruz. DenizBank ve Kuyumcukent Yönetimi arasında yapılan protokolle Kuyumcukent’te yerleşik ihracatçı müşterilere özel 1 yıl vade ve 1 kilograma aylık 1,75 gr geri ödeme ile finansman desteği sunuluyor. Kredi, 1 yıl taksitli veya spot seçenekleri ile sunuluyor. Bu çalışmanın başka bankalarda benzeri yok. DenizBank Altın Bankacığı olarak sektörün tüm hassasiyetlerini dikkate alıp yenilikçi çözüm önerilerimizi sunmaya devam edeceğiz.
Altın Dünyası • Haber
Mücevher sektörünün lider markası Altınbaş, Almanya Essen’de açtığı mağazası ile seçkin tasarımlarını uluslararası arenada sergilemeye devam ediyor. 2014’te gerçekleştirdiği bu uluslararası yatırım ile Altınbaş; yurt dışındaki mağaza sayısını on yediye çıkarttı. Türkiye mücevher perakendeciliği sektörünün lider ismi Altınbaş, Ocak ayında Almanya’da bir mağaza daha açarak, Avrupa bölgesindeki ticari hacmini genişletti. Tüm dünyada binden fazla noktada moda severler ile buluşan marka, Almanya Essen mağazası ile trendleri belirlemeye devam edecek. 2014 yılında mağazalaşma hedeflerini genişleten Altınbaş, Dünyaya ilham veren moda kentlerinde kuracağı yaygın satış ağları ile mücevher sanatının eşsiz tasarımlarını sunacak. Altınbaş; özellikle 23 yıldır Almanya’daki merkezi ile bütün Avrupa’ya özenle hizmet veriyor. İhracatta önemli başarılar kazandığı Avrupa pazarı ile Altınbaş, mücevher perakendeciliği sektöründe markalaşma için en önemli pazarını genişletmeye devam ediyor. Almanya Essen’ deki yeni mağazasında son koleksiyonlarını sergiliyor. Avrupa’da marka bilinirliğine yönelik gerçekleştireceği atılımları hız kesmeden sürdüren Altınbaş, hikâyeler ve tasarımlarla harmanlayarak oluşturuduğu koleksiyonlarını mücevher severlerle daha çok noktada buluşturacak.
112 ALTIN DÜNYASI • SAYI 101
Altın Dünyası • Haber
Üretim esnasında kullanılan hammadde kalitesinin son derece önemli olduğu kuyumculuk ve mücevherat sektöründe, en üst seviyede hassasiyet gösterilen konu ayar olarak ön plana çıkıyor. Bu yüzden üretim faaliyetinde bulunan firmaların kullandıkları madene son derece dikkat etmeleri gerekiyor. Konu ile ilgili İstanbul Altın Rafinerisi İşletme Müdürü Cenk Kocatüfek’ten bilgi aldık. Sektörümüzün ihtiyaçlarına dair hassasiyetlerimizin bir diğer yansıması da ürünlerimizi hammadde olarak kullanan tüm üreticilerle yakın iletişimde olarak müşteri memnuniyetini en üst seviyede sağlamaktır. Üreticilerin ihtiyaçları, ürün kalitesi ve proses verimlerindeki artış, İstanbul Altın Rafinerisi olarak bizim öncelikli konularımızdandır. Bu konuda, bugüne kadar yaptığımız tüm teknik çalışmalar, edindiğimiz tecrübeler ve müşterilerimizle yapılan görüş alışverişi sonucunda geldiğimiz nokta şudur ki; 999,9/1000 saflıktaki altının 995/1000 saflıktaki altına göre; empürite (safsızlık) miktarının minimum olması nedeniyle, kullanımında üretim başarı grafiğini daima yukarıda tutmaktadır. Saflığının en yüksek seviyede olması; alaşımlama veriminin maximum olduğu 999,9/1000 saflıktaki altının ikamesi olarak kullanılan 995/1000 saflıktaki altına göre teknik üstünlüğü aşikardır. Zira üretim tekniği gereği 995/1000 saflığın altındaki “altının ayarını etkilemeyen” ama diğer ayarlara (8K, 14K, 18K gibi) alaşımlama esnasında etkisini gösteren, döküm ve mekanik işlem verimini etkileyen birçok potansiyel safsızlık bulunabilmektedir.
İstanbul Altın Rafinerisi kuruluşundan günümüze kadar, hizmet verdiği kıymetli metal sektörüne karşı sorumluluğunun bir yansıması olarak üstlendiği kalite misyonunu işletmesinin her noktasında hissetmiş, çalışanlarını bu yönde eğitmiş, geliştirmiş ve motive etmiştir. Bu yöndeki çalışmalarını genişletmek, sektörün geleceğine katkıda bulunabilmek adına üniversitelerle işbirliğine gitmiş, kıymetli metallerle ilgili her konuda geleceğe dair bir projeksiyon oluşturma gayretiyle, sürekli bilgi alışverişinde bulunmakta ve sektörle üniversiteleri bir potada kaynaştırma adına akademik çalışmaları desteklemektedir. Yine bu yöndeki çalışmalarımızın bir izdüşümü ise “ölçemediğiniz konuda çalışamazsınız” prensibini göz önünde bulundurarak Yıldız Teknik Üniversitesi ile yapılan ortak çalışma sonucunda, ölçüm tekniklerini geliştirebilmek amacıyla Ömer HALAÇ Kıymetli Metal Analiz Laboratuarı kurulmasıdır. Önümüzdeki dönemlerde de artarak süreceğini öngördüğümüz bu destek umuyoruz ki bizim dışımızda da üniversitelerle çalışmak isteyen sektördaşlarımıza ve bununla birlikte kıymetli metal sektörüne katkı sağlayacaktır.
Örneğin; piyasa da has olarak tabir edilen saf altının sahip olduğu kimyasal kompozisyon, ürün kalitesinin devamlılığının sağlanmasında, ciddi bir potansiyel etki oluşturabilmektedir. Düşük miktarlarda olsa dahi, bazı empirüteler, dökümde renk bozuklukları, gevrekleşme ve döküm boşlukları (fiske) vb. etkilere neden olabilmektedir. Yaygın olarak bulunan empüritelerden kurşun, bizmut varlığında taneler arasında kimyasal bileşikler oluşturarak, ürünlerde mekanik işlemlerde sertleşme ve gevrekleşmelere neden olmakta bunun sonucunda da üründe çatlaklar oluşabilmektedir. Ayrıca silisyum, iridyum ile birlikte ürün üzerinde bölgesel sert noktaların oluşmasına neden olabilmektedir. Bünyede bulunabilecek olan magnezyum ve kromun oksitli bileşikleri ise tel çekme ve haddeleme sırasında çatlak oluşumlarına neden olabilmektedir. Konuyla ilgili örnekler arttırılabilir. Üretim sırasında hammaddeden gelebilecek olan potansiyel safsızlıklardan kaynaklanabilecek olumsuzlukların giderilmesi sonucu döküm verimindeki artış, fire miktarında oluşan azalma ve döküm hatalarındaki oransal düşüş, beklenmedik hatalardan kaynaklanan maliyetlerin azalmasını da sağlayacaktır. Uluslararası standartlarda da belirtildiği üzere kuyumculukta hammadde olarak kullanılan altının, 999,9/1000’den düşük saflıkta olması durumunda, empürite (safsızlık) miktarlarındaki artış aşikardır. Üretim maliyetlerinin ve ürün çeşitliliğinin arttığı buna bağlı olarak da müşteri memnuniyetinin ve ürün kalitesinin daha da önem kazandığı kuyumculuk sektöründe, hammadde konusunda ki seçicilik daha da ön plana çıkmaktadır. Bu nedenle İstanbul Altın Rafinerisi olarak uzmanlığımız olan saf altın konusunda üreticilere her zaman 999,9/1000 saflıkta altını hammadde olarak öneriyoruz. Sektörün bu konudaki artarak devam eden talebini, verdiğimiz hizmetin kalitesi açısından değerlendiriyor ve memnuniyetle karşılıyoruz. SAYI 101 • ALTIN DÜNYASI 113
Altın Dünyası • Koleksiyon
Miranda’nın 3 milyon dolarlık mücevher seti görücüye çıkıyor Dünyaca ünlü top model Miranda Kerr’in Roberto Bravo defilesinde taktığı 3 milyon dolarlık mücevher seti Roberto Bravo mağazalarında mücevher meraklılarının beğenisine sunulacak.
A
ntalya’da özel bir organi zasyonda gerçekleşen Roberto Bravo defilesinde podyuma çıkan Miranda Kerr, Roberto Bravo tarafından özel olarak üretilen 3 milyon dolarlık set ile adından çokça söz ettirmişti. Miranda Kerr için özel üretilen set, İstanbul Aqua Florya Roberto Bravo mağazasında mücevher meraklılarının beğenisine sunulacak. Üzerinde mükemmel kesim 2014 adet pırlanta bulunan 3 milyon dolarlık set 10 – 21 Şubat 2014 tarihleri arasında Roberto Bravo Aqua Florya mağazasında sergilenecek. Roberto Bravo’nun tasarımcılarının yoğun çalışması sonucunda tasarlanan 3 milyon dolar değerindeki 2014 adet mükemmel kesim pırlantanın kullanıldığı set, Aqua Florya Roberto Bravo mağazasında mücevher meraklılarının ziyaretini bekliyor.
Roberto Bravo’dan romantik ve şık kadınlar için koleksiyonlar Roberto Bravo’nun doğadan esinlenerek oluşturduğu sıra dışı tasarımları ile hazırladığı koleksiyonlar, stil sahibi kadınların karakterlerini yansıtıyor.
R
oberto Bravo, her biri farklı hikayelerle tasarlanmış koleksiyonlarıyla sıra dışı kadınların beğenisini kazanıyor. Kadınların vazgeçilmezi olan mücevherleri dünya moda trendleri ile birlikte sunan Roberto Bravo; pırlanta, renkli değerli taşlar ve altının mükemmel birlikteliğini tasarımlarına taşıyor. Roberto Bravo’nun 2014 Koleksiyonları arasında yer alan Kumkuat ve Gallica koleksiyonları tasarımları kadar hikayeleri de dikkatleri çekiyor. Kumkuat, mükemmel uyumu yansıtıyor.
İyi bir görünümü yaşam biçimi olarak benimseyen kadınlara hitap eden Kumkuat koleksiyonu, Roberto Bravo kadınına şıklığı ve zarafeti bir arada sunuyor. Turunçgillerin mücevheri kumkuattan ilham alınarak hazırlanan koleksiyonun her parçasında pırlanta kullanılıyor. Beyaz ve renkli safir taşların da yer aldığı Kumkuat Koleksiyonu’nda yüzükler, dünya trendlerini Roberto Bravo kadınlarının beğenisine sunuyor. 114 ALTIN DÜNYASI • SAYI 101
Gallica’dan romantik dokunuşlar.
Romantik tasarımları değerli taşlarla birleştiren Gallica Koleksiyonu kadınların romantik ruhunu ve sıra dışı tarzını ortaya çıkarıyor. Gallica Koleksiyonu’na ait kolye, altının pırlanta ve safir taşlarla muhteşem birlikteliğini yansıtarak, kadınların mücevherleri arasında görmek isteyeceği çok özel bir tasarıma dönüşüyor. Tasarımlarını doğadan ilham alarak oluşturan Roberto Bravo Gallica ve Kumkuat koleksiyonları tüm Roberto Bravo mağazalarında ve satış noktalarında.
Zenith, Kuzey Atlantik, 24 saat ve Route du Rhum dahil büyük rekorlar kırmaya yardımcı olmak umuduyla, Spindrift ekibinin ve dünyanın en büyük okyanus yarışı ‘Trimara’nın’ resmi saati oldu. Felix Baumgartner ile ses duvarının aşılmasından sonra, Zenith’in bir kez daha dikkat çekici bir macerayı desteklemesi, orijinallik, cesaret ve haz değerlerini teknolojik bir projeyle ifade etmesi açısından önem taşıyor.
ZENITH Spindrift Racing’e katılıyor
H
akiki bir girişimci ruh taşımak, sınırları zorlamaya devam etmek… Profesyonel yetkinliği sürekli artırmak, yeni alanlar fethetmek, cesur olmak... Kurulduğu günden bu yana yeni ufuklar fethetme ve ileriye bakma becerisini geliştiren dünyaca ünlü saat markası Zenith, en dikkate değer maceraları desteklemeye devam ediyor. Zenith, Louis Blériot’dan Felix Baumgartner’a kadar havacılık ve uzay tarihine damgasını vuruyor. Gandhi’nin adımlarını hızlandırarak tarihi kat eden Zenith, çeşitli kâşiflerin bileğinde büyük başarılara katkıda bulundu. Tüm bu mükemmel maceralar, markanın mirasının ayrılmaz parçası olarak dikkat çekiyor.
Dünyanın en büyük okyanus yarışı Trimara’nın resmi saati
2014 yılı itibarıyla Lake Geneva’da ve Atlantik’te paylaşılacak büyük zorluklar barındıran Spindrift Racing’in ve dünyanın en büyük okyanus yarışı Trimara’nın resmi saati olmak için bu ruhla üç yıl çalışan marka, şu açıklamalarda bulunuyor;“Spindrift ekibiyle kurduğumuz bu ortaklık, geçtiğimiz beş yılda başarılarını artıran Zenith’in gelişiminde doğal olarak önemli bir adım. Zenith, bu son derece teknolojik projenin güçlü ve benzersiz deneyimleriyle değerlerini –Orijinallik, Cesaret ve Haz-, felsefesini ve saatlerini kullanan, ileri görüşlü kişileri net ve basit bir şekilde ifade ediyor. Zenith’te ileri görüşlü kişiler ve projeleri destekliyoruz.”
Tıpkı Zenith gibi, Spindrift ekibi de kendi uğurlu yıldızına inanıyor. “Spindrift racing çabalarının karşılığını hızla alan bir profesyoneller ekibini bir araya getiriyor,” diyen Dona Bertarelli, sözlerine şöyle devam ediyor: “Projemiz büyüdü ve şimdiden uluslararası ün kazandı. Yann ile yeni mücadelelerin üstesinden gelmek için gerekli tüm varlıklara sahibiz.”
Yerçekimi Kontrolü
Zenith, saat yapımcılığı tarihinde birkaç önemli döneme damgasını vuran bir saat markası. Zenith, saatte 36 bin vibrasyon frekanslı, ilk entegre otomatik kronograf saat makinesi El Primero’yu üreten, icadından neredeyse 50 yıl sonra hala, saniyenin 1/10’ine yakın kısa süreleri ölçebilen tek seri üretimli kronograf olarak dikkat çekiyor. 21. yüzyılın en önemli saat yapımcılığı atılımlarından biri olan ‘Gravity Control’ (Yerçekimi Kontrolü) adlı jiroskopik modülün çıkışı da Zenith tarafından yakın zamanda gerçekleşti.
‘Başarı yüksek motivasyonlu ve etkili bir ekibe dayalı’
Mürettebatlı tekneler için önemli okyanus yarışı rekorlarını kırmak üzere tasarlanan ve halihazırda 9 dünya rekoru (Jules Verne kupası dahil) sahibi olan maksi Trimaran Spindrift 2, Route du Rhum yarışına da katılıyor. Yüksek performanslı galibiyetler için tasarlanan bu tekne, iş kadını ve başarılı bir sporcu olan Dona Bertarelli ve deneyimli yelkenci Yann Guichard’ın cesur bir kumarı. Dona Bertarelli ve Yann Guichard bu projeyle performansın, öncelikle birlikte ilerlemek ve yeni mücadelelere girişmek için hazırlanan yüksek motivasyonlu ve etkili bir ekibe dayalı olduğunu düşünüyor. Çok yönlü bir spor olan yelkencilik tutkusunu paylaşan ekip, 2011 yılında kurulduğundan bu yana benimsediği pragmatizm ve yapılandırılmışlığı korurken cesur olmayı içeren bu yaklaşımlarıyla ödüllendirildi.
SAYI 101 • ALTIN DÜNYASI 115
Altın Dünyası • Haber
Mücevherin merkezi Belçika 3. büyük pazarımız oldu
Geride bıraktığımız yılı başarılı bir performansla kapatan mücevher sektörü 2014 yılına da yükseliş trendi ile adım attı. Mücevher İhracatçıları Birliği verilerine göre; sektörün 2014 yılı Ocak ayındaki ihracatı geçen yılın aynı dönemine oranla külçe altın hariç yüzde 26,63 artışla 195 milyon 346 bin dolara ulaştı. Bu dönemin ihracat artışı ile dikkatleri üzerine çeken ülkesi ise; dünyada mücevherin merkezi olarak kabul edilen Belçika oldu. Türk mücevher sektörünün Belçika’ya Ocak ayında yaptığı ihracat, değerde yüzde 3,647, miktarda ise yüzde 7,040 oranında arttı.
M
ücevher İhracatçıları Birliği tarafından açıklanan 2014 yılı Ocak ayı verilerine göre; Türkiye’nin külçe altın hariç mücevher ihracatı değer bazında geçen yılın aynı dönemine oranla yüzde 26,63 artarak 195 milyon 346 bin dolara ulaştı. Miktar bazında ise sektörün ihracatı yüzde 17,83 artışla 233 bin 393 kilogram oldu.
Ocak ayı ihracatı ürün gruplarına göre incelendiğinde; “altından mamul mücevherci ve kuyumcu eşyası” 176 milyon 825 bin dolar ile ilk sırada yer aldı. Bu ürünleri sırasıyla 8 milyon 351 bin dolar ile “gümüşten mamul mücevherci ve kuyumcu eşyası” ve 4 milyon 52 bin dolar ile “pırlantalı altın ve gümüşten mücevherci eşyası ve aksamı” izledi.
Ortadoğu’da yükseliş devam ederken, Avrupa dikkat çekiyor… Mücevher sektörünün 2014 yılı Ocak ayında en çok ihracat yaptığı ülkeler; Irak, Birleşik Arap Emirlikleri, Belçika, Rusya Federasyonu ve Libya olarak sıralandı. Bu dönemde en dikkat çekici ihracat artışı ise geçen yılın aynı dönemine göre değerde yüzde 3,647, miktarda ise yüzde 7,040 artış ile mücevherin dünya merkezi Belçika’da oldu.
ÜLKE 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10
IRAK BİRLEŞİK ARAP EMİRLİKLERİ BELÇİKA RUSYA FEDERASYONU LİBYA LİTVANYA ALMANYA AMERİKA BİRLEŞİK DEVLETLERİ AZERBEYCAN-NAHCIVAN KIRGIZİSTAN
116 ALTIN DÜNYASI • SAYI 101
OCAK 2013 DEĞER (USD) 18.881.437,75 50.330.874,30 283.641,71 20.533.640,87 3.116.470,75 7.740.457,64 8.701.242,91 6.815.939,48 5.597.347,16 940.779,76
Bölgeler açısından değerlendirildiğinde ise geçen yılın Ocak ayına göre; Ortadoğu yüzde 10,31 artış ve 83 milyon 220 bin dolarlık ihracat ile ilk sırada yer alırken, bu bölgeyi yüzde 68,27 artış ve 46 milyon 953 bin dolar ile AB ülkeleri izledi. Ocak ayı ihracatını değerlendiren Mücevher İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Ayhan Güner; “Sektörümüz 2014 yılına miktarda ve değerde yakaladığı ihracat artışı ile başarılı bir giriş yaptı. Türk mücevher ürünlerinin dünyada daha fazla talep ediliyor olmasından dolayı oldukça memnunuz. Ocak ayı rakamlarımıza baktığımızda hem yeni pazarlarda hem de mevcut pazarlarımızda payımızın giderek arttığını görüyoruz. Özellikle dünyanın mücevher merkezi olarak kabul edilen Belçika’da yaşanan artış oldukça dikkat çekici” dedi. Güner, “Ancak yurtdışında yaşadığımız bu olumlu süreç devam ederken; yurtiçindeki gelişmeler için maalesef aynı şeyi söyleyemiyoruz. ÖTV’nin Torba Yasa’dan çıkarılmasının ardından kuyum alışverişlerinde kredi kartına taksit uygulaması da kaldırıldı. Kredi kartı taksiti özellikle tek seferde ödeme yapabilecek güce sahip olmayan vatandaşlarımız tarafından yoğun olarak kullanılıyordu. Şimdi tüketiciler alımlarında zorlanacak ve alışverişleri de doğal olarak azalacak. Bu durumda satışlarımızda durgunluk başlayacak. Kuyumcularımızı zor günler bekliyor. Böyle devam ederse bu yıl sayısı 40 bini aşan kuyumcuların yaklaşık yüzde 10’u kapanabilir” diyerek sözlerine son verdi.
OCAK 2014
% DEĞİŞİM
39.991.104,58 35.744.442,61 10.629.662,09 10.620.456,90 9.799.649,10 9.398.378,99 9.328.107,07 8.185.867,60 6.391.419,95 6.067.508,68
111,80 -28,98 3.647,57 -48,28 214,45 8,78 21,42 20,10 14,19 544,94
DEĞER (USD)
DEĞER (USD)
Altın Dünyası • Saat
Frédérique Constant, sevgisini en özel şekilde ifade etmek isteyenleri “Double Heart Beat Koleksiyonu”nu keşfetmeye davet ediyor. Frédérique Constant’ın temel felsefesi olan “Erişilebilir Lüks” anlayışına yaraşır bir şekilde üretilen yeni saatler klasik olduğu kadar çağdaş yapısıyla adeta zamansız zarafetin ve yaratıcılığın saf bir ifadesi. Kendinizi değerli hissettiren koleksiyon… Double Heart Beat modeli, saatlerin kadranında yer alan çift kalp şeklindeki penceresi ile dikkatleri çekiyor. Tüm Heart Beat saatlerin kadranında, denge çarkının hizasında saatin makinesinin mekanik olduğunu vurgulayan ya da diğer bir ifadeyle saatin atan bir kalbi olduğunu gösteren bir pencere bulunuyor. Bu zarif seride kalp şeklinde olan pencere, tasarımı ile markanın zamana ve mükemmelliğe olan bağlılığını simgeliyor. Bu yıl, koleksiyona yeni eklenen Black Beauty serisi, saatlerin kadranının sahip olduğu derin siyah sedef rengi ve üzerindeki pırlantaların ışığı bu modeli yalnızca zamanı gösteren bir araç olmanın çok ötesine taşıyor. Love Heart Beat & Amour Heart Beat: Güzel bir kadın gibi… Frédérique Constant, tutkulu kadınsılığın farklı versiyonlarını “Love Heart Beat” ve “Amour Heart Beat” serileri ile sunuyor. Belli belirsiz kalp şeklindeki “guilloche” kabartmalı kadran üzerinde, çevresi ışıltılı pırlantalar ile bezenmiş 12 yönündeki açıklıktan büyük bir ihtişamla saatin kalbinin attığı yer görülebiliyor. Bu modeller erkeklere, sevgilerini zarif bir şekilde göstermenin yolunu işaret ediyor. Kadranda, saat 12 hizasında el yazısı ile yazılmış ‘Love’ veya ‘Amour’ imzası, zarif İsviçre saatçilik sanatına ilgisi olan kadınları tek kelimeyle baştan çıkarıyor. Tüm Heart Beat kadın koleksiyonuna ait modellerden, satılan her bir saat için Frédérique Constant; Uluslararası Çocuk Kalbi Vakfı’na bir ‘kalp check-up’ının masrafını karşılayacak miktarda bağışta bulunarak, kalp yetmezliği hastalığı ile mücadele eden çocukların tedavilerine yardımcı oluyor.
SAYI 101 • ALTIN DÜNYASI 117
Altın Dünyası • Haber
Jival’le “Sonsuz Aşk”
K
uyumculuk sektörünün lider firması Jival, Sevgililer Günü’nü sevgiyi ve aşkı yılda bir gün değil her gün yaşayanlar için 13 Şubat Perşembe akşamı Antakya’nın gözdesi Palladium AVM’deki mağazasında “Sonsuz Aşk” kokteyli düzenledi. Razık Büyükgazel ve ailesinin ev sahipliği yaptığı davete katılan Antakya’nın önde gelen isimleri klasik müzik eşliğindeki muhteşem melodiler ile Jival’in birbirinden güzel ve ışıldayan mücevherleri arasında keyifli saatler geçirdiler.
118 ALTIN DÜNYASI • SAYI 101
Trabzon hasırı Osmanlı zarafetiyle birleşiyor Son yıllarda Istanbul Jewelry Show’a son derece iddialı hazırlanan ve yeni tasarımları, özgün teknikleriyle renk katan Trabzon hasırının önde gelen markası Bykuk; bu fuarda yepyeni fantezi modellerinde Osmanlı tarzı ve otantik desenlere yer verecek. Trabzon hasırı; son yıllarda birçok yenilikçi firmayla birlikte klasik çizgisinin dışında, renkli ve gözalıcı tasarımlarla üretim bandından çıkartılarak çok daha büyük kitlelerin beğenisine sunulmaya başlandı. Hasır üretiminin önde gelen markalarından Bykuk; Istanbul Jewelry Show kapsamında hem klasik hem de fantezi hasırda 60’a yakın yeni modeli görücüye çıkaracak. Özellikle Trabzon hasırının tarihi dokusuyla çok güzel harmanlanan Osmanlı tarzı tokalar, hasıra bir başka hava katarken, takının ağır duruşuyla uyum gösteriyor. Bykuk Kuyumculuk firma ortağı İbrahim Kuk; 3’üncü kez katılmaya hazırlandıkları Istanbul Jewelry Show Mart Fuarının hem sektör hem de markaları için çok önemli bir plat-
form oluşturduğunu, özellikle en yeni ve dikkat çekici modellerin lansmanını bu fuara denk getirmeye gayret gösterdiklerini söyledi. Bu yıl yurtiçi ve yurtdışının talep farklılıklarını gözeterek ayrı üretim gerçekleştirmeye başladıklarını kaydeden İbrahim Kuk; “Geçtiğimiz yakın dönemde özellikle Arap ülkelerinde Trabzon Hasırı; otantik ve tarihi desenler eşliğinde tercih edildi. Bizde Dünya çapındaki bu ilgiyi ve eğilimi, yurtiçindeki tüketicilerin de beğenisine sunmak istedik” dedi. Bu yıl ki fuarda fantezi tarzda ürünlere daha fazla yoğunlaştıklarını belirten Kuk; yeni tasarımların renkli taşlarla çok iyi kombine olduklarını, pırlanta ve elmas takılarda kullanılan tarzda taş kullanımıyla büyük beğeni toplayacaklarına inandıklarını dile getirdi. Bykuk; bu yıl baştan sona yeniden tasarlanan ve daha da büyüyen çarpıcı standıyla fuara katılıyor.
Kamis dev markaların tercihi olmak istiyor Birbirinden şık ve zarif gümüş ve altın takılara imza atan Kamis Gold; daha önce BİM Marketler zinciri ile yaptığı çalışmanın benzerlerini başka önemli markalar ile sürdürme gayretinde.
Geçtiğimiz yıl sıkıntılı bir süreç yaşayan, çeşitli dış etkenler nedeniyle ticari faaliyetlerine kısa bir süre ara veren Kamis Gold; piyasaya hızlı dönüşünde önemli etken olan BİM Marketler Zinciri ile gerçekleştirdiği işbirliğinin benzerlerinin arayışında. 2013 yılının Sevgililer Günü öncesi makrome bileklikler üreten ve bu bileklikleri BİM Marketler Zinciri’nin 3750 şubesine dağıtan Kamis Gold, bir hafta içinde 70 bin ürünü son tüketiciye ulaştırmıştı. Geçtiğimiz yıl büyük ilgi gören Makrome bileklikler; bu yıl kolye versiyonlarıyla tekrar takıseverlere sunulacak. Kamis Gold firma sahibi İskender Yıldırım; dev markalarla işbirliği içinde olmaya devam edeceklerini, özellikle tekstil
sektörünün önde gelen hazır giyim markalarıyla işbirliği içinde olmayı planladıklarını söyledi. Bugün itibariyle satın alınan kıyafete uygun takı seçiminin tüketici tarafından ciddi manada önemsendiğini dile getiren İskender Yıldırım, sözlerini şöyle sürdürdü: “Gümüş takıya yeni bir soluk verecek, hikayesiyle, üzerindeki betimlemeleriyle büyük beğeni toplayacak yeni ürünlerin tasarım ve üretim aşamasındayız. Daha önce Koton, Mango, BİM gibi büyük çaplı markalarla çalıştık. Şimdi büyük hazır giyim markalarının içinde de ürünlerimizle yer almak istiyoruz. Şu anda hummalı bir çalışma içindeyiz. Bu firmalarla görüşmeye gitmeden önce elimizde çarpıcı modellerimizin olması gerekiyor. Mutlaka özgün çalışmalar ortaya koymayı tercih ediyoruz. İlk fırsatta şu anda bulunduğumuz yeri büyüterek, daha kapsamlı ve hızlı üretim yapacağız. Hazır giyim markaları; şimdiye kadar %90 bijuteri ve çelik gibi takıların satışına yer ayırdılar. Ben gümüşün çok daha fazla ilgi göreceğini düşünüyorum. Çok şık bir elbiseyi en iyi çok şık bir takıyla muhteşem hale getirebilirsiniz.” SAYI 101 • ALTIN DÜNYASI 119
vefat
Sektörün önemli isimlerinden Alper Hazar’ın babası Ayhan Azar hayatını kaybetti Ataköy 5.kısımda kılınan cenaze namazına çok sayıda sektör mensubu katıldı. Merhuma Allahtan rahmet, yakınlarına başsağlığı dileriz.
120 ALTIN DÜNYASI • SAYI 100